You are on page 1of 3

1

Ahmet Vefik Paşa


Yazar, mütercim ve devlet adamı. 1822 (H. 1238)de İstanbul’da
doğdu. Devlet adamı, edip, yazar ve mütercimler yetiştiren bir
aileye mensuptur. Dedesi Yahya Necib Efendi, Divan-ı
Hümayunda tercüman, babası Ruhuddin Mehmed Efendi, Paris
birinci kâtipliğinde bulunmuştur. Ahmed Vefik, ilk tahsiline
Mühendishane-i Berr-i Hümayunda başladı. 1834’te babasıyla
beraber Paris’e gitti. Paris’te Saint Louis Lisesine devam etti.
İstanbul’a dönünce 1837’de Tercüme Odasına memur girdi.
1840’ta elçi kâtibi olarak Londra’ya gitti. Daha sonra geçici
olarak Sırbistan, İzmir ve Memleketeyn’e gönderildi. 1847’de
baş mütercimliğe getirildi ve o yıl neşrine karar verilen Devlet
Salnamesinin tanzimine memur kılındı. 1851 yılında Encümen-i
Danişe üye seçildi ve aynı yıl Tahran elçisi oldu. 1854’te hiç
anlaşamadığı Ali Paşa yüzünden geri döndü. Reşid Paşanın
yardımıyla Meclis-i Vala-yi Ahkâm-ı Adliyye üyeliğine seçildi.
1857’de Muhakemat Dairesi Başkanlığı, 1860’ta Paris
Büyükelçiliğine tayin edildi. Bu vazife esnasında, hazret-i
Muhammed’i (sallallahü aleyhi ve sellem) tiyatro konusu
yapmak isteyen Fransızlara mani oldu. Daha sonra İstanbul’a
döndü. 1861’de Evkaf Nazırı oldu. Ertesi sene 1862’de ilk
Darülfünunun “Tarih-i Hikmet” profesörlüğüne tayin edildi.
Ancak Ali Paşanın ölümüne kadar 7 sene açıkta kaldı. 1872’de
Mearif Nazırlığına tayin edildi. Aynı yıl istifa ederek Şura-yı
Devlet Reisi oldu. 1877 yılında Petersburg İlim Akademisi
kendisine azalık payesi verdi. 1878 yılında Edirne’den Meclis-i
Mebusana girdi ve reis oldu. 1882’de başvekil oldu. Kısa bir
müddet sonra azledildi. Bundan sonra köşküne çekilip 9 yıl
herkesten uzak bir hayat yaşadı. 2 Nisan 1891’de vefat etti.

Ahmed Vefik Paşa, devlet adamlığı yanında, edebiyatımızda


Molière’den tercüme ve adaptasyonları ile de tanınmıştır.
Tercüme ve adaptasyonları asıllarından daha fazla tutulmuş ve
okunmuştur. Bu tiyatro eserleri Türk tiyatroculuğunun
gelişmesinde önemli rol oynamıştır. Ahmed Vefik Paşa, Türkçe
üzerinde de çok çalışmış ve eserleri ile Türk diline büyük hizmet
etmiştir.
2

Dil alanında "Bütün Türkçülük" ilkesini eserleride vurgulayan ve


yaşantısıyla da Türk milliyetçisi olduğunu sergileyen Ahmet Vefik Paşa, 3
Temmuz1823'de İstanbul'da doğmuştur. Babası Hariciye Nezareti
memurlarından Ruhittin Efendidir. Ahmet Vefik Paşa İstanbul'da 1831'de
öğrenimine başlamış, fakat babasının görevi nedeniyle Paris'e yerleşmiş
ve öğrenimini Saint-Louis lisesinde tamamlamıştır. Fransızcayı anadili gibi
Paris'te öğrenmiştir. Bazı araştırmacılara göre İtalyan, Grek, Latin dillerini
de okuyup anlayacak kadar iyi bilirdi. 1837 yılında İstanbul'a geri dönmüş
ve tercüme odasında memuriyete başlamıştır. 1840'da Londra'ya gitmiş,
burada elçilik kâtibi olarak görev yapmış ve İngilizceyi öğrenmiştir.

1842 yılında sırasıyla Sırbistan, İzmir, Eflak ve Boğdan'da görev


yapmıştır. İstanbul'a tekrar geri dönmüş, derecesi yükseltilerek tercüme
odasında göreve başlamıştır. Kısa bir süre pasaport dairesinde müdürlük
yapan Ahmet Vefik Paşa İzmir'e tabiyet işlerini çözümlemek için
gönderilmiştir. 1851'de ilk defa kurulan ilim kurulu Encümeni Danişin
üyeleri arasında yer almıştır. Aynı dönemde Tahran'da elçi olarak
atanmıştır. Burada İran dili ve kökenini köklü bir şekilde öğrenmiştir.
Elçilik binasına Türk bayrağını asarak, yeni bir geleneğin de başlatıcısı
olmuştur. Ali Paşanın sadrazamlığında görevinden alınmıştır. 1855'de
Mustafa Reşit Paşa sadrazam olunca Meclisi Valayı Ahkâmı Adliye
üyeliğine getirilmiştir. 1857'de Deavi Nazırlığına (Adalet Bakanlığı)
getirilen Ahmet Vefik Paşa bu görevde kısa süre kalmış, tekrar Meclis
Vala üyeliğine atanmıştır.

1860 yılında Paris büyükelçisi, 1861 yılında Evkaf Nazırı olarak Bursa'ya
gönderilmiştir. Halkın şikâyetleri sonunda görevinden alınmış, 1871 yılına
kadar resmi görevde bulunmamıştır. Kendini ilmî faaliyetlere
yönlendirmiş, Türk tarihine ve edebiyatına yeni eserler ve tercümeler
sunmuştur. 1872'de Sadaret Müsteşarı, aynı yıl Maarif Nazırlığı yapmıştır.
1873 yılında tekrar görevden alınmıştır. 1876'da Petersburg'da Funun ve
Sanayi sergisine, Osmanlıyı temsilen katılmıştır. Kısa bir süre Edirne
valiliği yapmıştır. 1878'de tekrar Maarif Nazırı olmuş, aynı yıl başvekil
olarak üç ay görev yapmış, tekrar görevden alınmıştır. 1879–1882
yıllarında Bursa valiliği yapmış, tekrar başvekil olarak tayin edilmiş, bu
görevi sadece üç gün sürmüştür. Görevden tekrar alınmıştır. Ölümüne
kadar Rumelihisarı'ndaki evinde ilmî ve edebî çalışmalar yapmış, 1891
yılında İstanbul'da 68 yaşında vefat etmiştir.
3

Fikirleri ve kişiliği: Ahmet Vefik Paşa; son derece sade bir hayatı tercih
etmiş, lüksten kaçınmış, sürekli yerli malını önemsemiştir. Bu haliyle
milliyetçi ve halkçı düşüncenin öncüsü olarak kabul edilmiştir. Ahmet
Vefik Paşanın Türkçülük hareketinin öncülerinden biri olması, Türk dili ve
tarihi üzerine yaptığı çalışmalardan kaynaklanır. Ziya Gökalp ve Yusuf
Akçura, onu Süleyman Paşayla birlikte Türkçülük düşüncesinin piri olarak
kabul ederler. M. Celaleddin Paşa, Süleyman Paşa ve Ahmet Vefik Paşa
Türkçülük ateşini körükleyenlerdir. Bazılarına göre Osmanlı Türklerinin ilk
Türkçüsüdür. Şinasi ve Ziya Paşaya nazaran Türkçülüğü daha açık
olmuştur. Bütün yazılarında ve hayat tarzında Türk milliyetçiliği ile göze
çarpar.

Eserleri :

Hikmet-i Tarih (Tarih Felsefesi), Fezleke-i Tarih-i Osmani (Kısa


Osmanlı Tarihi), Lehçe-i Osmani. En meşhur ve mühim eseridir.
Şecere-i Türki: Çağataycadan Anadolu Türkçesine aktarmadır.

Tercümeleri: Fransız edebiyatından yaptığı tercümeleri Viktor


Hugo’dan Hernani, Voltaire’den Micromega’nın Felsefe Hikayesi,
Fenelon’dan Telemak Le Sage’dan Gil Blas Santillani’nin
Sergüzeşti adlı eserleri Türkçeye tercüme etti.

Moliére’in on altı eserini Türkçeye çevirmiştir. Bunların Türk


örfüne yabancı olanlarını adapte, diğerlerini ise tercüme
etmiştir. Eserleri arasında en çok adaptasyonları tutulmuştur.
Bunlar İnfi’al-i Aşk, Zor Nikah, Don Civani, Tabib-i Aşk,
Adamcıl, Zoraki Tabib, Tartüf, Azarya, Yorgaki Dandini, Okumuş
Kadınlar, Dekbazlık, Meraki, Kadınlar Mektebi, Savruk, Dudu
Kuşları’dır.

You might also like