Professional Documents
Culture Documents
net/publication/348622146
CITATIONS READS
0 910
2 authors:
Some of the authors of this publication are also working on these related projects:
All content following this page was uploaded by Tamer Aslan on 20 January 2021.
Öz
Tüketim kültürü nesneyi insanın hayatının merkezinde tutmaktadır. Makalenin ana teması
sanat ve sanat eserinin ve sanata dair estetik değer ve anlayışın, tüketici olarak bireyin
gündelik yaşam tarzlarına nasıl ve hangi nesnel durumlarda tezahür ettiğine vurgu
yaparak, kültürün ve estetiğin tüketiminin esas alındığı imajlar dünyasında, ‘Tüketici
(gündelik yaşam) – Sanat (nesne) – Estetik (özne)’ spiralindeki etkileşimi gösterebilmeyi
sağlamaktır. Sanat eseri, gerek ait olduğu kültürün gerekse kültürler arası etkileşimin
evrensel boyutta bir yansıması ve bu etkileşimlerin muhafazasındaki estetik yaklaşımı
olarak görülmelidir. Sanat eserinin günümüz tüketim anlayışıyla (nesne) küresel boyutta
yer değiştirmesi, aynı zamanda estetik kaygıların da (özne) tüketimi anlamını
taşımaktadır. Tüketim, temelde yaşamımızı şekillendiren ihtiyaçların karşılanması ile
anlamlandırabileceğimiz bir kavramdır. Bunun yanı sıra, tarihsel süreçte gerçekleşen
gelişmeler neticesinde, değişen toplumsal ve kültürel değerlerin odağında yeni anlamlar
da kazanmaktadır. Özellikle Sanayi devrimi sonrası toplumlarda yerleşmeye başlayan
tüketim kültürü, birçok alanda olduğu gibi sanat eserinde de kültürel estetik yaklaşımların
neredeyse tamamen yok edildiği, kapitalist sistemin aracısı konumunda olup bireylerde
‘arzu üretimi ‘ne neden olmaya başlamıştır. Bu durum ile ilgili olarak Postmodern dönem
başlarında sanatçıların, tüketim kültüründen etkilenerek eserlerinde genellikle protest bir
tavır benimsedikleri gözlemlenmiştir. Marcel Duchamp’ın “Çeşme” isimli yapıtının
ardından sanat eseri ve tüketim nesnesi arasındaki farkın sorgulanmaya başlaması söz
1
Makale yazımı yazar etki oranı: 1.yazar: %50, 2. yazar: %50.
2Doç. Dr., Ondokuz Mayıs Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi, taslan@omu.edu.tr, Orcid: 0000-
0002-2752-8839
3 Araştırma Gör., Ondokuz Mayıs Üniversitesi, ecebusra.eryilmaz@omu.edu.tr, Orcid: 0000-0001-
8706-2420
[4531]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
Anahtar Kelimeler: Postmodern Sanat, Sanat Eseri, Sanat Piyasası, Tüketim Kültürü,
Tüketim Nesnesi, Estetik
GİRİŞ
Tüketmek sözcüğü TDK sözlüğünde ilk anlamı; kullanarak, harcayarak yok
etmek, bitirmek, yoğaltmak iken ikinci anlamında ise; güçsüzleştirmek,
bezdirmek ve üçüncü anlamında; yürüyerek aşmak, bitirmek olarak
açıklanmaktadır (TDK). Tüketmek fiilinden türeyen tüketim kavramı,
insanoğlunun yaşamını devam ettirebilmesi için zorunlu ve bireysel davranış
şekli olarak karşımıza çıkmaktadır. Üretim-tüketim döngüsü süreç içerisinde
ekonomik bir boyutta kültürel zeminle de ilişkili hale gelmiştir. Sanayi devrimi
ile birlikte seri üretimin gerçekleşmesi aynı oranda tüketimin de artmasına sebep
olmuştur. Tüketim olgusunun ilerleyen zamanlarda bireyler üzerinde psikolojik
açıdan yönlendirici bir güç haline dönüşmesi ve bu durumun çeşitli reklam
stratejilerinde yaygın olarak kullanımı söz konusudur.
Tüketim kültürü nesneyi insanın hayatının merkezinde tutmaktadır. Sanayi
devrimi sonrası günümüze kadar geçen süreçte değişen ekonomik sistem, serbest
pazar oluşumuna neden olarak sanat eserlerinin de tıpkı tüketim nesneleri gibi
piyasada dolaşıma girmesini sağlamıştır. Jean Baudrillard “Kötülüğün Şeffaflığı”
isimli kitabında göstergelerin hızlı ve kontrolsüz bir biçimde çoğaldığı ve
aynılaştığı bu çağda sanatın kendi bağımsız değerini kaybettiğinden bahseder;
‘’Bizim tanık olduğumuz şey, ticaretin maddi kurallarının ötesinde, reklamlar,
medya ve görüntüler aracılığıyla her şeyin bir gösterge sanayisine (semiurgie)
dönüşmüş olmasıdır. En marjinal veya en sıradan en müstehcen şey bile
estetikleşiyor, kültürelleşiyor, müzelik bir hal alıyor’’ (Baudrillard, 2018). Estetik
anlayışın özgünlükten uzak yaratımları, kapitalist sistemin baskısı altında
bulunan sanatçıların birbirleri ile yarışabilmek ve varlıklarını koruyabilmek için
başvurduğu yöntemlerin sonucudur (Şaylan, 2009). Bu durum günümüzde sanat
eserinin değerini sıradan tüketim nesneleri ile eş tutulmaya başlanmasına
sebebiyet vermektedir.
Sanat tarihi incelendiğinde her dönemde sanatçılara destek olan bir
kurumun varlığı göze çarpmaktadır. Bu kurumların farklı yüzyıllarda değişim
göstererek kilise veya saray oldukları bilinmektedir. Bununla birlikte sanatçıların
hamilerden destek almaları, sanatsal üretimlerinin meta haline dönüşmesine
neden olmamıştır. Sanatçılar para kazanmak için sipariş alarak yaptıkları
eserlerde dahi özgünlüğe önem vermiş, yaratıcı düşüncelerinden ve üsluplarından
vazgeçmemişlerdir. Sanatın metalaşmasına karşı kesin ve net bir duruş
sergilenmesi ise 19. yüzyılda gerçekleşmiştir. Sanat eserinin paha biçilemez bir
üretim olduğu görüşü egemendir ve sanatçı deha olarak tanımlanmaktadır.
Bugüne gelindiğinde ise sanatın içinde bulunduğu çıkmaz ekonomik
değişkenlerin doğrultusunda konumlandırılabilir.
[4533]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
YÖNTEM
Günümüz Sanatında Tüketim Nesnesi Olarak Sanat Eseri isimli bu makale
literatür taramasına dayalı araştırma çalışmasıdır. Bu çalışma günümüz tüketim
sistemi ile ilişkili olarak değişmekte olan sanat üretimlerinin güncel örnekleri
üzerine bir araştırma gerçekleştiriken aynı zamanda sanat tarihinden önemli
örnekler ile bir karşılaştırma yapılarak bu sürece dair eleştirel bir bağlam
oluşturmayı amaçlamaktadır.
BULGULAR VE YORUM
1. Kapitalist sistemin bireyleri hızlı tüketime teşviki, estetik değerleri farklı bir
boyuta indirgemektedir.
2. Günümüzde sanatın kendi biricikliğine ve özgün değeriyle çelişkili bir sistem
kurulmuştur ve sanatçılar bu sistem içerisinde özgürlüklerini
kaybetmektedirler.
3. Sanat ile kültürel yapıların oluşturdu bileşke sanatçının yaratıcılığını etkileyen
önemli unsurdur. Bu bileşkenin yapısında gerçekleşen bozulmalar sanatçının
kendi konumunu sorgulamasına da sebep olmuştur.
4. Kapitalist Pazar ekonomisi etkisinde olan sanat, gelenekselle olan bağını
giderek koparmaktadır.
5. Kültür Aracıları, adeta bir pazarlamacı üslupla çalışmaktadır ve beğeniye göre
üretimi sağlama çabasındadır.
için günlük estetikler ve sanatın anlamı kendine özgü değer ile enstrümantal
değerin her ikisi için bir uzlaşmanın ileri sürülmesidir; Üçüncüsü, estetik
deneyimlere katılıma katkı sergileyen kimlik inşası ve onunla ilişkili bazı
motivasyon faktörlerine yani hedonist içerik, deneyimler ve duygular; dördüncü
olarak, hoşlanma formasyonlarına neden olan estetik deneyimlerin sürmesi; son
olarak ise, estetik tüketimin imaları içinde estetik konu olarak tüketicinin varlığı
söz konusudur” (Aslan, 2010).
[4536]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
Duchamp, sanat piyasası ile ilgili şöyle demiştir: ‘’Bütün diğerleri gibi
kendi kendimi taklit etmek istemiyorum. Aynı şeyi elli defa veya yüz defa
boyamaktan hoşlandıklarını mı sanıyorsunuz? Hiç değil; artık resim yapmıyorlar;
çek yapıyorlar’’ (Artun, 2011). Duchamp’ın bu sözünden hazır nesneye
yöneliminin sebebini daha net bir şekilde anlamaktayız; sanatçıların eserlerini
üretim süreçlerinde önceliklerinin değişmesi ve para kazanma kaygısının ağır
basması durumunda sanatçının yaratıcılığının zedelenmeye başlamasıdır. Bu
sebeple samimiyetin yok olduğunu düşünerek, sanat piyasası içinde var
olabilmek adına kendini tekrar eden el emeğinin değersiz olduğunu savunur.
Featherstone (2005), Postmodernizm ve tüketim kültürü isimli kitabı
“gündelik hayatın estetikleştirilmesi” başlığı altında Dada’nın “sanat ve gündelik
hayat arasındaki sınırı yok etmeye” çalıştığını ve 1960 lı yıllarda Modernizme ve
akademik kurumsallaşmaya tepki olarak çıkan Postmodern sanatın da aynı
temeller üzerine inşa edildiğini söyler. Featherstone; “Ortaya koyduğu kepaze
“hazır mamuller”le temelde erken dönem Dada dönemine dahil olan Marcel
Duchamp’ın” çalışmaları için “her şeyden önce sanat eserine dosdoğru meydan
okuma, sanatın halesini bozma, sanatın halesini başka bir kılığa sokma”
(Featherstone, 2005) olarak niteler.
Sanat eseri ve tüketim nesnesi arasındaki farkın sorgulanmaya başlandığı
dönem itibariyle özellikle Pop sanat içerisinde adını en çok duyduğumuz Andy
Warhol’un seri üretim şeklini benimsediğini görmekteyiz. Marilyn Monroe gibi
döneminin ikonik figürleri (Görsel 3) ve günlük hayatta kullanılan tüketim
nesneleri (Görsel 2) onun üretim pratiğinde sık kullandığı konular olmuştur.
[4537]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
Görsel 2.Brillo Kutuları,(Andy Warhol, 1969) Görsel 3. Marilyn Monroe, (Andy Warhol,1967)
[4538]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
[4539]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
Görsel 5. Yastık
[4540]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
istedikleri kitleye özgü kültürel özellikler göz önünde tutularak ekonomik açıdan
çıkar sağlamak için sanatı kullanmaktadırlar (Wu, 2019).
Bir sanat eseri, sanatçının yaşadığı dönemle bağdaşan ve gelecek nesle o
dönem içerisinde gerçekleşen olayları ve sahip olunan değerleri, kültürü aktaran
bir aracı konumunda olmuştur. Fakat tüketime olan bağımlılığın günlük
yaşamımızda pek çok konuda olduğu gibi sanatı ve sanatçıyı da kaçınılmaz bir
biçimde etkilediği gözlemlenmektedir. Bununla birlikte sanat piyasasının
günümüzde geldiği nokta ele alındığında sanatçıların büyük bir yarışın içerisine
hapsolduklarını görmekteyiz. Artık günümüzde sanatçıların birçoğu ‘ne
yaparsam satabilirim?’ şeklindeki sığ düşüncelerle “arzu üretimi ”ne dayalı eser
üretme çabası içerisinde bulunmaktadırlar.
Sanat piyasasının tüketime dayalı bu tavrı karşısında günümüz
sanatçılarından Banksy, eleştirel yaklaşım sergileyen bir sokak sanatçısıdır.
Sanatçı kimliğini gizlemekte ve genellikle sokaklarda duvarlara yapmış olduğu
eleştirel graffitiler ile tanınmıştır. Onun için her yer eserlerini yapıp izleyiciyle
buluşturabileceği bir sergi alanıdır. Bu açıdan bakıldığında özgür bir biçimde
eserlerini üretebildiğini söylemek mümkündür. Fakat yasak olması sebebiyle
çoğu zaman illegal üretimler yapmaktadır. Ayrıca yapmış olduğu eserleri para
kazanmak gayesinde olmadan yalnızca mesaj vermek için yapmaktadır.
Banksy’nin bu muhalif duruşu 2006 yılında Sotheby’s isimli müzayede
şirketinde gerçekleştirdiği bir eylem ile örneklenebilir. Sanatçı 2006 yılında
yapmış olduğu ‘Kırmızı Balonlu Kız’ isimli resmin çerçevesine daha önceden
kağıt öğütücü bir makine yerleştirmiştir. Eser, Sotheby’s de 1.4 milyon dolara
satılmasının hemen ardından çerçevesi içinden aşağıya doğru kayarak
parçalanmıştır. Fakat teknik bir arızadan dolayı resmi parçalama işlemi yarıda
kalmıştır. Bu olayın ardından ilginç olarak eserin fiyatı 1.5 kat daha artmış ve
eserin alıcısı satın alma işleminden vazgeçmemiştir. Resmi parçalanmış haliyle
almıştır.
[4541]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
[4542]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
[4543]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
[4544]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
SONUÇ
Sanat, günümüzde hızlı tüketimin ve seri üretimin bir parçası haline
gelerek metalaşması sonucunda biricikliğini kaybetme ile karşı karşıya kalmıştır.
Ekonomik kaygılar kimi sanatçıları etkilemektedir. Sanatçının yaratıcılığı,
sanatın paraya bağımlı hale gelmesiyle sınırlandırılmış ve sanat eserinde
özgünlük kavramı yok olmaya başlamıştır. Eğitimsiz izleyici ve
koleksiyonerlerin çoğalması sanat eserinin bilinçsiz bir biçimde tüketilmesine
sebep olmuştur. Yalnızca para kazanma kaygısı güdülerek yapılan yapıtların
sanat tarihi içerisinde kalıcılık yakalayamayacakları da ayrıca belirtilmelidir.
‘’Sanat 24 saat yapılan bir işlem ve değer olarak herhangi bir fiyatla karşı karşıya
bırakılamaz. Sanatı maddi, parayla ölçülebilir bir şey olarak görenler oldu. Sanatı
bir galeri dünyası ve piyasa dünyası olarak ele alanlar, yani muhafazakâr sanat
yapanlar, bunu ‘ekmek teknesi’ olarak düşündüler. Hâlbuki sanat, paranın
aşkınlığına ve baskısına bağlı olamayacak kadar serbest bir düşünce biçimi.
Birçok çağdaş sanatçının örnek aldığı Marcel Duchamp sanattan para kazanmadı,
babası tarafından ve arkadaşı olan Amerikalı bir koleksiyoncu aile tarafından
desteklendi. Sanatı bir düşünce olarak ele aldı hep. Bugün de sanat değişmedi,
yalnız şartlar öyle bir yere getirdi ki, para konuşulur oldu. Sanat, ekonomi
sayfasının bir nesnesi haline geldi, süslü bir madde olmaya başladı. Koleksiyoncu
veya burjuvazinin ‘kötü beğenileri’nin parçası oldu. Türkiye’deki en büyük
şanssızlık belki de iyi koleksiyoncunun az olması. Sanatın bir meta olarak
görülmesinin yanı sıra, bazı sanatçılar, kendilerini misafir sanatçı
programlarında, ısmarlama sanat üretilen sergilerde bulmaya başladılar.
Ismarlama sanat yapanların çoğu geleceğe aktarılmıyor. Para ile sanat yan yana
ilerleyemez. “Kaç para alacağım” diye sanat yapılamaz!’’ (Esen, 2014).
[4545]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
KAYNAKÇA / REFERENCES
Artun, A. (2011). Çağdaş Sanatın Örgütlenmesi Estetik Modernizmin Tasviyesi.
İletişim Yayınları.
Aslan, T. (2010). Kültürel Yeniden Üretim Süreçlerine Etkisinde Postmodern
Tüketim Estetiği. Yayınlanmamış sanatta yeterlilik tezi, Ondokuz Mayıs
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim
Dalı.
Baudrillard, J. (2018). Kötülüğün Şeffaflığı Aşırı Fenomenler Üzerine Bir
Deneme. Ayrıntı Yayınları.
Bourdieu, P. (1987). The historical genesis of a pure aesthetic. The Journal of
Aesthetics and Art Criticism, (46), Analytic Aesthetics, 201–210.
Debord, G. (1996). Gösteri Toplumu ve Yorumlar, (Ayşen Ekmekçi & Okşan
Taşkent, Çev.) AyrıntıYayınları (Orijinal eserin yayın tarihi 1996).
Featherstone, M. (2005). Postmodernizm ve Tüketim Kültürü. (Mehmet
Küçük, Çev.), Ayrıntı Yayınları. (Orijinal eserin yayın tarihi 1991).
[4546]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
İnternet Kaynakları
Arslan, R. (2007). Sanat Satılıyor! , http://www.ebenzin.com/sayi4/7.asp, Erişim
tarihi:10.10.2019
Busby, M. (2018). Woman who bought shredded Banksy artwork will go through
with purchase. https://www.theguardian.com/artanddesign/2018/oct/11/
woman-who-bought-shredded-banksy-artwork-will-go-through-with-
sale, Erişim tarihi: 10.10.2019
Esen, T. (2014). Tüketim çağı sanatı: Az düşün çok üret.,
http://www.agos.com.tr/tr/yazi/7636/tuketim-cagi-sanati-az-dusun-cok-
uret, Erişim tarihi:11.10.2019
Sözlükleri, T. D. (tarih yok), https://sozluk.gov.tr/, Erişim tarihi:12.10.2019
[4547]
Tamer ASLAN & Ece Büşra ERYILMAZ
Görsel Kaynaklar
Görsel 1. Marcel Duchamp, Çeşme, 1917. https://medium.com/t%C3%BCrkiye/
inceleme-4135aac9ae16
Görsel 2. Andy Warhol, Brillo Kutuları, 1969. https://www.nortonsimon.
org/art/detail/P.1969.144.001-100
Görsel 3. Andy Warhol, Marilyn Monroe, 1967. https://www.masterworks
fineart.com/artists/andy-warhol/marilyn-monroe
Görsel 4. Jeff Koons, Balloon Dog, 1994-2000. https://www.donrockwell.
com/topic/49168-balloon-dog-orange-1994-2000-by-jeff-koons-the-
highest-price-paid-for-an-artwork-by-a-living-artist-in-auction-history/
Görsel 5. Yastık. https://www.perabulvari.com/urun/cipcici-gustav-klimt-
opucuk-1-55x35cm-kirlent-782114
Görsel 6. Banksy,Girl with red baloon, 2006. https://www.sothebys.com/
en/articles/sothebys-gets-banksyed-at-contemporary-art-auction-in-
london, https://www.usatoday.com/story/money/business/columnists/
josh-linkner/2018/10/13/banksy-shredder-business/1614965002/
Görsel 7. Fatih Balcı, Gazete ilanı, 2007. http://evvel.org/iyimserlik-kurbanligi
Görsel 8. Maurizio Cattelan, Komedyen, 2019. https://ceotudent.com/120-bin-
dolara-satilan-muz-sanati-bir-cok-markaya-komik-reklamlar-yapmak-
icin-ilham-verdi
Görsel 9. David Datuna, performans, 2019. https://img.piri.net/resim/upload/
2019/12/08/03/07/2f148238m.jpg
[4548]