LİNUS PAULİNG

Linus Pauling, 28 Şubat 1901 tarihinde Portland, Oregon'da dünyaya geldi. Pauling'in erken
yaşlarından itibaren bilim ve matematikle olan ilgisi, gelecekteki ünlü kimyagerin kariyerine
önemli bir temel attı.

Linus Pauling, 1922 yılında Oregon State University'den kimya alanında lisans derecesi aldı.
Ardından, California Institute of Technology'de (Caltech) kimya doktorasını tamamladı.
1925'te doktorasını aldığında sadece 24 yaşındaydı. Doktora tezi, elektronik saçılma
konusundaki çalışmalarıyla dikkat çekti ve genç yaşına rağmen bilim dünyasında adını
duyurmasını sağladı.

1930'larda, Pauling, kimyanın temel alanlarında önemli katkılarda bulundu. Elektronegatiflik

konseptini geliştirdi ve bu kavram, kimyasal bağlar ve moleküler yapı konusundaki anlayışı
derinleştirmesine olanak sağladı.

II. Dünya Savaşı sırasında, Pauling, askeri projelerde önemli bir rol oynadı. Ancak savaşın
ardından, nükleer silahların yayılmasına karşı bir savunucu olarak öne çıktı ve bu konuda
kamuoyunu bilinçlendirmeye çalıştı.

Linus Pauling, 1954 yılında Nobel Kimya Ödülü'nü, kimyasal bağlar ve kristal yapı
konusundaki çalışmaları nedeniyle kazandı. Ayrıca, 1962 yılında Barış için Nobel Barış
Ödülü'ne de layık görüldü. Ancak, özellikle Soğuk Savaş dönemindeki politik görüşleri ve
anti-nükleer aktivizmi nedeniyle Amerikan hükümeti tarafından eleştirildi.

Pauling'in bilimsel katkıları ve cesur duruşu, onu hem bir bilim insanı hem de bir aktivist
olarak tarihe geçirdi. Linus Pauling, 19 Ağustos 1994'te 93 yaşında hayatını kaybetti, ancak
mirası, kimya alanındaki temel bilgilerin anlaşılmasına ve bilim ile etik değerler arasındaki
dengeye dair düşüncelere devam etmektedir.

Linus Pauling'in kariyeri, sadece bilimsel başarıları ile sınırlı değildi; aynı zamanda sosyal ve
politik konulara olan duyarlılığı da dikkat çekiciydi. Soğuk Savaş döneminde, nükleer
silahlanmaya karşı çıkması ve Amerika'daki McCarthy döneminde açıkça anti-savaş ve anti-
nükleer duruşunu sergilemesi, Pauling'i hem saygın bir bilim insanı hem de cesur bir aktivist
olarak konumlandırdı.

1958'de Pauling, "Genetik Hastalıkların Moleküler Temeli" konulu önemli bir kitap yazarak
genetik hastalıkların altında yatan moleküler nedenleri anlamaya yönelik bilim dünyasına
katkıda bulundu.
Ancak, Pauling'in anti-nükleer duruşu, Amerikan hükümeti tarafından eleştirilmesine ve
1950'lerde bir süre pasaportunun iptal edilmesine neden oldu. Bu durum, onun dünya çapında
seyahat etme özgürlüğünü kısıtladı, ancak aynı zamanda onun savaş karşıtı ve barış yanlısı
duruşunu daha da güçlendirdi.

1963'te Pauling, nükleer testlere karşı başlattığı kampanya ve ABD-Sovyet ilişkilerindeki

gerilimi hafifletme çabaları nedeniyle Barış için Lenin Nişanı'na layık görüldü. Ancak, bu
dönemdeki çabaları, Amerika'daki bazı çevrelerde hâlâ şüpheyle karşılandı.

Pauling'in son yıllarında, vitamin C'nin sağlık üzerindeki potansiyel faydalarına dair yaptığı
araştırmalarla da tanındı. Bu konuda yayımladığı kitaplar, geniş bir okuyucu kitlesine ulaştı.

Linus Pauling'in hayatı, bilim, aktivizm ve etik konularındaki çeşitli yönleriyle birçok neslin
ilgisini çekmeye devam etmektedir. O, sadece bir kimyager olarak değil, aynı zamanda bir
düşünür ve değişim savunucusu olarak da hatırlanmaktadır.