You are on page 1of 1

Almanca fiiller - German verbs

Reklam Reklam

Отец - первый
красавец СССР. 9 Milyon Kitap NadirKitap.com'da 9 Milyon Kitap NadirKitap.com'da
А теперь
взгляните на
дочь NadirKitap.com AÇ NadirKitap.com AÇ

Вестник

V k ped , özgür ans kloped

Almanca f ller , zayıf , d ş ünsüz çek m ne sah p veya güçlü , sesl geç ş ( ablaut ) gösteren olarak sınıflandırılab l r . Bunların k s de Almanca d lb lg s
normal s stemlerd r. Çoğu f ller çeş tl alt gruplar ve anomal ler ortaya gerç her k türde, düzenl ; ancak, öğrenc ler ç n ders k tapları İs mler · F ller · Nesne · Sıfatlar · Zam rler ·
genell kle tüm güçlü f ller düzens z olarak sınıflandırır. D lde tamamen düzens z olan tek f l se n ( to be ) 'd r. 200'den fazla güçlü ve Zarf fadeler · B rleşme · Cümle yapısı ·
düzens z f l vardır, ancak güçlü f ller n zayıflaması ç n kademel b r eğ l m vardır. Çek ş · Modal parçacıklar
Врачи больше не · ·
Almanca b r Cermen d l olduğundan, Almanca f l tar hsel olarak Germen f l n n b r gel ş m olarak anlaşılab l r .
скрывают: вот
от чего умерла İç ndek ler [h de]
Фриске на
1 Çıplak mastarlar
самом деле
2 Alman önek
Вестник 2.1 Ayrılmaz önekler
2.2 Ayrılab l r ön ekler
3 Karmaşık mastarlar
3.1 B leşenler ve kel me sırası
3.1.1 Tahm n ed c s mler ve öngörücü sıfatlar
3.1.2 Zarflar
3.2 B leş k mastarlar
Фермер нашел
3.2.1 Pas f mastar
странные яйца –
3.2.2 Mükemmel mastarlar
посмотрите, что
3.2.3 Gelecek mastarlar
вылупилось
3.2.4 Modal f llerle mastarlar
Вестник
3.2.5 Akkusat vus nf n t vo cum
Source 3.3 zu- nf n t ve
Authors 4 Konjugasyon
Languages 4.1 Yardımcı f ller

Čeština 4.2 Modal f ller


Deutsch 4.3 Dat ve f ller
Español 4.4 Dönüşlü f ller
Français 4.5 Zorunlu konjugasyon
Italiano
5 Katılımcılar ve sözlü s mler
Nederlands
5.1 Geçm ş zaman
Polski
Português 5.2 Mevcut katılımcı
Русский 5.3 Geleceğ n ortacı veya ulaç
Norsk 5.4 Ajan s mler
Svenska 5.5 Sözlü s mler ve deverbat ves
Dansk 5.5.1 Sözlü s mler
Suomen kieli
5.5.2 Tedb rler
Magyar
Română 6 Zamanlar
7 F l ve şahıs zam r arasındak konuşma d l kısaltmaları
Prev ous art cle
Next art cle 8 Notlar
8.1 Açıklayıcı notlar
In other projects
8.2 Alıntılar
9 Kaynakça
10 Dış bağlantılar

Çıplak mastarlar
Çıplak mastar , kökten ve -en sonek nden oluşur . Kökler sona f ller n le el veya er , e mastar ek n n düşürülür.

Laufen 'koşmak'
lächeln 'gülümsemek'
me stern 'ustalaşmak'

В Норильске родился А вы видели жену Шойгу? 5 приборов, которые нужно Very Realistic Game For Men! 7 причин, почему хорош
говорящий малыш: все в шоке Ахнете, увидев это фото всегда выключать из розетки независимой женщино
от его слов!
Вестник Вестник Вестник RAID: Shadow Legends Herbeauty

Almanca önekler
Bu, en öneml Alman önekler n n genel b r görünümüdür. Örnek "legen" (yatmak)

Önek F l Kel men n tam anlamıyla Tercüme


br
ab- legen uzanmak
şey terk etmek ç n uzanmak .
b r şey eklemek ç n.
b r- legen yatmak
sab tlemek ç n
auf legen yatmak başvurmak
aus- legen düzenlemek b r şey düzenlemek
be legen yatmak eklemek
dar- legen orada uzanmak b r şey şaret etmek
e n- legen yatmak kakmak
uzaklarda, dışta
ent- legen dağıtmak
Not: entlegen b r sıfattır ve b r f l değ ld r.
er- legen başarmak öldürmek / başarıyla sonuçlandırmak
seated, located, elver şl
ge- legen döşenecek
Not: gelegen b r sıfattır ve b r f l değ ld r.
h n- legen orada uzanmak nd rmek
nach- legen sonra uzanmak üzer ne b raz daha şey koymak
b r nesne koymak /
N eder legen uzanmak b r of s bırakmak / ayrıca
uzanmak : uyumaya g tmek
über- legen uzanmak b r şey hakkında düşünmek.
um- legen yen den yatmak tahs s etmek, ayrıca: öldürmek
ger legen altına yatmak altına koymak
utangaç olmak [sıfat] / kaybetmek [f l]
ver- legen forlay
düzenlemek (k taplar, gazete)
vor- legen b r şeyden önce yatmak. b r şey get rmek ç n. bundan önce.
weg- legen uzanmak yer ne koymak
daha gen ş legen karşı koymak çürütmek
sıfır legen b r şey koymak ç n. parçalar hal nde sökmek
zu legen b r şeye uzanmak yen b r şeyler g ymek / satın almak
zusammen- legen b rl kte uzanmak b r şeyler havuzlamak ç n.

Ayrılmaz önekler
Başlarında kalıcı b r ön ek bulunan bazı f ller vardır. Bu önekler asla vurgulanmaz. En yaygın kalıcı önekler Almanca bulundu olan ver- , ge- , be- , er- , ent- (ya rak ) ve zer- .

brauchen , " ht yaç duymak " - verbrauchen , "tüketmek" veya "tüketmek"


raten , "tavs ye etmek", "tahm n etmek" - verraten , " hanet etmek"
düşmüş , "düşmek" - "hoşa g tmeye " gefallen
hören , "duymak" - gehören zu "a t olmak"
brennen , "yakmak" (geç şs z) - verbrennen , "yakmak" (geç şl ), tamamen yanmak
beg nnen , "başlamak" (önek olmadan form yok)

Kalıcı önekler n anlamı gerçek b r s steme sah p değ ld r; anlamdak değ ş kl k nce veya ş ddetl olab l r. Önekler ver- , be- ve ge- b rkaç farklı anlama sah pt r, ancak ge- nad rd r ve
genell kle kök f l artık mevcut değ ld r. be- genell kle yapar Geç şl f l b r gelen geç şs z f l . İle F ller ER- yaratıcı süreçlere olan f ller l şk eğ l m ent- (yanı sıra kaldırma genell kle
tar f süreçler rak , eşdeğer yaklaşık etmek ent- genell kle le başlayan kök f ller ç n kullanılan har ç f ) ve zer- kullanılır yıkıcı eylemler ç n. Ver- genell kle, herhang b r s stemat k
şek lde olmasa da, kök f l n b r tür aşırı ya da aşırılığını tanımlar: 'sprechen', örneğ n 'konuşmak' anlamına gel r, ancak 'versprechen' 've' düşmüş ',' düşmek 'ama' düşmek ','
çürüme 'veya' mahvolmak 'anlamına gel yor.

Ayrılab l r önekler
Çoğu f l, kök f l n anlamını değ şt ren, ancak her zaman kök f le bağlı kalmayan ayrılab l r b r ön eke sah pt r. Eklend ğ nde, bu önekler her zaman vurgulanır. Almanca cümle yapısı
normalde f ller k nc konuma veya son konuma yerleşt r r. Ayrılab l r önek f ller ç n, önek her zaman son konumda görünür. Bel rl b r cümlen n yapısı f l n tamamını son konuma
yerleşt r rse, önek ve kök f l b rl kte görünür. B r cümle, f l k nc konuma yerleşt r rse, k nc konumda yalnızca kök f l görünecekt r. Ayrılan önek cümlen n sonunda kalır.

anfangen ("başlamak")
İk nc poz syondak kök f l: Ich fange m t der Arbe t an. ("İşe başlıyorum.")
Son poz syondak kök f l: Morgens tr nke ch Schokolade, we l ch dann m t der Arbe t anfange. ("Sabahları sıcak ç kolata çer m çünkü daha sonra şe başlarım.")

Nad ren, ayrılab l r b r önek aslında k (veya daha fazla) kel me olab l r:

w edergutmachen ("düzeltmek, telaf etmek", kel men n tam anlamıyla "tekrar y leşt rmek")
İk nc poz syondak kök f l: S e machte das Unrecht w eder gut. ("Adalets zl ğ g derd .")
Son poz syondak kök f l: Ich hoffe, dass du es be hm w edergutmachst. ("Umarım bunu telaf ed yorsundur.")

Az sayıda f l, bazı kullanımlarda ayrılan ve d ğerler nde ayrılamayan b r ön eke sah pt r.

Ümfahren
("[b r şeye] g rmek ç n") - ( um vurgusu )
Ich fahre das Verkehrsze chen um. "Traf k şaret ne g r yorum ve bu sırada onu dev r yorum ( um )."

("dolaşmak ç n") - ( fahr üzer nde vurgu )


Ich umfahre das Verkehrsze chen. "Traf k şaret n n etrafından dolaşıyorum."

İk anlamdan b r mecaz se, ayrılmaz vers yon bu mecaz anlamı tems l eder:

Übersetzen
Değ şmez ("fer bota") - ( über üzer nde vurgu )
Ich setze morgen auf d e Insel über "Yarın adaya fer botla g deceğ m."

F gürat f ("çev rmek") - ( setzen üzer ndek vurgu )


Ich übersetze d e Gesch chte morgen. "H kayey yarın tercüme edeceğ m."

Karmaşık mastarlar
B leşenler ve kel me sırası
Or j nal mastardan daha fazlasını çeren karmaşık mastarlar nşa ed leb l r. Nesneler , tahm n ed c s mler ve zarf b lg ler n çer rler. İzole kullanılırlarsa bunlar or j nal mastardan
önce paketlen r. (el pt k)

An den b r kuş (uçak değ l) gördükler n fade etmek sterse;

NOT e nen Vogel am H mmel plötzl ch sehen ( yavaşça görmen n aks ne " b rdenb re gökyüzünde b r kuş görün" - "plötzl ch" vurgulanır)
AMA plötzl ch e nen Vogel am H mmel sehen ( b r uçağı görmen n aks ne "b rdenb re gökyüzünde b r kuş görün " - "Vogel" vurgulanır)

Her k cümle de doğrudur ama odak noktaları farklıdır.

Zam r nesneler nden genell kle nom nal fade nesneler nden önce bahsed l r ; tham ed c nom nal nesnelerden önce dat f nom nal nesneler; ve zam r zam rler nden öncek suçlayıcı
zam r nesneler . B r nc s daha öneml olmak üzere, nesne üzer ndek vurgu üzer ne düzen değ şeb l r. Bu b r tablo olarak görüleb l r:

Olağan nesne sırası


Tür S par ş Durum
Zam r 1 Suçlayıcı
Zam r 2 Dat ve
Nom nal 3 Dat ve
Nom nal 4 Suçlayıcı

normal
Ich gebe me nem Vater das Geld ("Parayı babama ver yorum")
Ich gebe es hm ("Onu ona ver yorum")
Ich gebe hm das Geld ("Ona parayı ver yorum")
Ich gebe es me nem Vater ("Onu babama ver yorum")
alışılmadık
Ich gebe das Geld me nem Vater ("Parayı babama ver yorum")
Ich gebe das Geld hm ("Parayı ona ver yorum")
çok gar p (ama y ne de doğru)
Ich gebe hm es ("Ben ver r m")
Ich gebe me nem Vater es ("Onu babama ver yorum")

N cht , le der veya gerne g b yerel zarflar en çtek f lden önce yerleşt r l r (bkz. B leş k mastarlar ).

Tahm n ed c s mler ve öngörücü sıfatlar

B r doğrulayıcı sıfat olab l r poz t f , karşılaştırmalı ya da üstün sap bu nedenle aynı b ç me sah pt r, b r sıfat zarf . Konumsal fadeler veya pronom nal zarflar da kullanılab l r .

rot se n ("kırmızı ol")


bekannt werden ("tanınmak")
m Rathaus se n ("beled ye b nasında ol")

Öngörücü b r s m, aday durumdak nom nal b r faded r .

E n Arzt se n ("doktor ol")

Konu tek l se, tahm n ed c sm n çoğul olmaması gerekt ğ n unutmayın.

Der Schwarm st e ne Plage (tek l / tek l) ("sürü b r zararlıdır")


D e B enen s nd Insekten (çoğul / çoğul) ("arılar böcekt r")
D e B enen s nd der Schwarm (çoğul / tek l) ("arılar sürüdür")
* Der Schwarm st d e B enen (tek l / çoğul)
bunun yer ne Der Schwarm st e n Haufen B enen ("sürü b r arı dolusu ")
veya D e B enen s nd der Schwarm ("arılar sürüdür") (ters çev rme)

3. şahıs zam rler , tahm ne dayalı b r şek lde kullanıldığında herhang b r t bar cümle g b ele alınır.

1. şahıs veya 2. şahıs zam rler h çb r zaman yüklem zam rler olarak kullanılmaz.

Normalde, kes n b r zam r öngörü olarak kullanıldığında b r ters çev rme yapılır .

Der b n ch. (* Ich b n der.) ("Ben tek m")


Der b st du. (* Du b st der.) ("Sen osun")
Der st es. (* Es st der.) ("O k ş ")

Zarflar

Yukarıda bahsed len her türlü zarf öbeğ veya yerel zarf kullanılab l r. Ancak yardımcı f llere d kkat ed n, cümlen n anlamını ve fades n değ şt r rler.

B leş k mastarlar
B leş k mastarlar kullanımı le yapılab l r k p f ller veya yardımcı f ller n . B r ana mastarın arkasına yen b r mastar yerleşt r r. Sonra bu dış mastar , esk ç mastar yer ne konjuge
olacaktır . Bazen esk mastarı pas f b r sıfat hal ne get rmek gerek r .

Pas f mastar

İk tür pas f form vardır: stat k pas f ve d nam k pas f. Yardımcı sözcükler yle farklılık göster rler. Stat k pas f se n kullanır , d nam k pas f werden le oluşturulur (kardeşler nden b raz
farklı b r konjugasyona sah pt r). Her k durumda da, esk mastar pas f sıfat formuna dönüştürülür.

sehen - gesehen se n - gesehen werden ("görmek - görünmek")


plötzl ch am H mmel gesehen se n / werden ("b rdenb re gökyüzünde görünecek")

Karmaşık b r mastarın, açık nedenlerle suçlayıcı b r nesneyle pas f b ç me dönüştürülemeyeceğ n unutmayın. Bu kısıtlama, dat f nesneler ç n geçerl değ ld r.

m r den Schlüssel geben ("bana anahtarı ver")


M r den Schlüssel gegeben werden DEĞİL
m r gegeben werden ("bana ver ld ")

Tek st sna, k suçlayıcı nesneye sah p f llerd r. Almanca'nın esk b ç mler nde, bu suçlayıcı nesnelerden b r , b r özne nesnes yd . Bu -e hal nde b r amacı se, çıkarılır gerçek -
nesne kalır.

D e Schüler d e Vokabeln abfragen ("öğrenc ler kel meler üzer nde test ed n")
NOT D e Schüler abgefragt werden
D e Vokabeln abgefragt werden ("test ed lecek kel me")

Mükemmel mastarlar

Mükemmel mastar, esk mastarı pas f sıfat formuna çev rerek ve f lden sonra yardımcı f ller haben veya se n l şt r lerek oluşturulur .

sehen - gesehen haben (geç şl ) ("bakın" - "gördüm / gördünüz")


e nen Vogel sehen - e nen Vogel gesehen haben (geç şl ) ("b r kuş görmek -" "b r kuş gördü / gördüm")
laufen - gelaufen se n (geç şs z) ("yürü - yürüdü / yürüdü")
e nen schnellen Schr tt laufen - e nen schnellen Schr tt gelaufen se n / haben ("hızlı yürüyüş" - "yürüdü / hızlı yürüdü")

Geç şs z b r f l n mükemmel mastarının, geç şl b r f l n stat k pas f mastarıyla aynı şek lde yaratıldığına d kkat ed n.

Hem stat k hem de d nam k pas f mastarların mükemmel mastarları da nşa ed leb l r. Pas f geç şs z olduğundan, suçlayıcı b r nesneye sah p olmadığından, yardımcı se n
kullanılmalıdır :

sehen ("görmek")
gesehen worden se n ("görülmek üzere")
gesehen geworden se n ("görülmek üzere")

se n , f l olduğunda yardımcı f l olarak kullanılır:

geç şs z,
b r yerden d ğer ne b r hareket göster r veya
b r durumun değ ş m n tanımlar

haben ne zaman kullanılır

aslında başka herhang b r durum, ancak daha spes f k olarak tanımlanab l r

Haben ve se n kullanımı cümlen n anlamına bağlı olab l r. Arabayı sürdüm ( Ich habe das Auto gefahren. ) Geç şl d r ve alışkanlık alır , ancak Almanya'ya g tt m ( Ich b n nach
Deutschland gefahren. ) Geç şs zd r ve f l fahren olsa b le poz syon değ ş kl ğ neden yle se n alır , aynıdır.

Gelecek mastarlar

Gelecek sonsuzu daha teor kt r, çünkü bu sonsuz yalnızca sonlu b ç mde kullanılır. K ş esk mastarı tutar ve werden f l n ekler k bu ş md k zamanda 'olmak' anlamına gel r.

nach Ital en fahren 'İtalya'ya g decek ' - nach Ital en fahren 'İtalya'ya g decek '

Gelecek mastarı, gelecekte mükemmel olarak kullanılan mükemmel b r mastar tarafından da oluşturulab l r.

den Baum gefällt haben 'ağacı kest ' - den Baum gefällt haben werden ' ağacı dev rmek üzereyd '

Modal f llerle mastarlar

Modal f ller, d ğer f ller değ şt ren f llerd r ve bu nedenle asla tek başlarına bulunmazlar. Örnekler şunları çereb l r: "olab l r", "gerek r", "gerek r", " ster" veya "yapab l r". Bu tür f ller,
modal mastarı başka b r kel mey değ şt rmeden esk (pas f veya mükemmel) mastarın arkasına yerleşt rerek kullanılır. Almanca'da bazı yardımcı f ller şunlardır: können, dürfen,
müssen, brauchen, wollen, mögen, lassen.

dorth n fahren können (" oraya g deb lmek ç n")


nach Rom fahren lassen ("b r n n Roma'ya g tmes ne z n ver n")

Almanca öğrenen İng l zce konuşanlar arasında yaygın b r yanlış anlama, İng l zce zorunluluk ve Almanca müssen arasındak anlam farklılığından kaynaklanmaktadır .

Ich muss: " Yapmalıyım "


Ich muss n cht: " Mecbur değ l m ".

Anlamı değ l zorunluluk f l le Almanca olarak taşınmaktadır dürfen ; Bu nedenle "yapmamalıyım" ch darf n cht olarak çevr l r .

Accusat vus cum nf n t vo

Lat nce g b , accusat vus cum nf n t vo (ACI) yapımı mümkündür. ACI, ana f lden sonra çıplak b r mastar yerleşt r lerek ve ardından bunların arasına suçlayıcı b r nesne
yerleşt r lerek oluşturulur. Bu k şek lde yapılab l r:

Bas t ACI
Konu - Ana f l - Nesne - Mastar: Ich sehe d ch stolz eren 'Sen n çaldığını görüyorum'
Karmaşık ACI
Konu - Ana f l - Çoklu nesneler - Mastar: Ich lasse d ch e n Haus bauen 'B r ev nşa etmene z n ver yorum'

zu - nf n t ve
Zu benzer b r şek lde oluşturulan rağmen - nf n t ve, f l sıfatı le h çb r lg s yoktur. Bas tçe zu edatını çıplak mastarın önüne, kalıcı önekten önce, ancak ayrılab l r önekten sonra
koyab l rs n z.

zu lesen 'okumak'
Ich lerne zu lesen ' Okumayı öğren yorum'
zu verlassen 'ayrılmak'
Ich habe beschlossen, d ch zu verlassen 'Sen terk etmeye karar verd m'
wegzuwerfen 'atmak'
Ich habe beschlossen, das Buch wegzuwerfen 'K tabı çöpe atmaya karar verd m'

Zu le gen şlet lm ş - nf n t ve um (amaç ç n, amacıyla) anlatırken kullanılır amaç. Ana cümlen n konusu ve mastar aynı olmalıdır.

Ich habe e n Meer überquert, um d ch zu treffen - "Sen nle tanışmak ç n b r okyanusu geçt m."

В ЕСТНИ К
Отец - первый красавец СССР. А теперь взгляните на дочь
В официальном браке у артиста родилась девочка Евгения

УЗНАТЬ БОЛЬШЕ →

Birleşme
Ana madde: Almanca çek m

Konjugasyonda göz önünde bulundurulması gereken üç k ş , k sayı ve dört ruh hal ( gösterge , koşullu , zorunlu ve sübjekt f) vardır . Almanca'da altı zaman vardır: ş md k zaman
ve geçm ş eşlen kt r ve dört b rleş k zaman vardır. Almancada k kategor f l vardır: zayıf ve güçlü. Bazı gramerler , düzens zl kler olan zayıf f ller bel rtmek ç n karma f ller ter m n
kullanır . Almanca f ller hakkında tar hsel b r bakış açısı ç n bkz. Cermen zayıf f l ve Germen güçlü f l .

Aşağıda, f l zayıf kaufen 'satın almak' ve güçlü f l s ngen konjuge ed l r "şarkı söylemek".

Zayıf f ller Güçlü f ller


Mevcut Geçm ş Mevcut Geçm ş
ch Kaufe Kaufte şarkı söylemek şarkı söyled
du Kaufst Kauftest tek Sangst
ee Kauft Kaufte şarkı şarkı söyled
w r / s e Kaufen Kauften S ngen Sangen
hr Kauft Kauftet şarkı şarkı söyled

Ş md k ve geçm ş zamanda ortak koşullu sonlar: -e, -est, -e, -en, -et, -en

se n "olmak" koşullu ruh hal nde düzens zd r

Mevcut koşullu: se , se st, se , se en, se (e) t,


Geçm ş koşullu: wäre, wärst, wäre, wären, wär (e) t,

(E) n yerleşt r ld ğ zaman f l uçlarının kök:

-chn -d, -dn, -fn, -gn, -t, -tm

İk nc k ş n n tek l sonu, kökler şu şek lde b ten f ller ç n -t'd r:

-s, -ß, -x, -z

Örnekler

beten "to pray": zayıf geç şl f l

Geçm ş Part c ple: gebetet


Mevcut: bete, betest, betet, beten, betet,
Geçm ş: betete, betetest, betete, beteten, betetet,

b tten "to ask for, to beg": güçlü geç şl f l

Geçm ş Part c ple: gebeten


Sunum : b tte, b ttest, b ttet, b tten, b ttet,
Geçm ş: yarasa, yarasa (e) st, yarasa, baten, batet,

Bazı güçlü f ller kök ünlüler n ş md k zamanın gösterge n tel ğ ndek k nc ve üçüncü tek l şahıs olarak değ şt r rler.

lesen "okumak": güçlü geç şl f l

Geçm ş Part c ple: gelesen


Mevcut: lese, l est, l est, lesen, lest,
Geçm ş: las, las (es) t, las, lasen, las (e) t,

Yardımcı f ller
werden "olmak" (güçlü, düzens z)

Mevcut Geçm ş
ch Werde wurde
du w rst en sert
ee gar p wurde
w r / s e Werden Wurden
hr Werdet Wurdet

Geçm ş zaman: geworden

haben "sah p olmak" (çoğunlukla zayıf, düzens z)

Arka k İng l zce çek m n karşılaştırın :

Mevcut Geçm ş Mevcut Geçm ş


ch Habe Hatte ben Sah p olmak vardı
du hast Hattest sen hast hadst
ee şapka Hatte o var vardı
w r / s e Haben Hatten B z onlar Sah p olmak vardı
hr alışkanlık Hattet sz Sah p olmak vardı

Geçm ş zaman: gehabt

se n "olmak" ( varsayımsal , düzens z)

Mevcut Geçm ş
ch çöp Kutusu savaş
du b st savaş
ee st savaş
w r / s e s nd uyarmak
hr Se d sğl

Geçm ş zaman: gewesen

Modal f ller
dürfen " z n ver leb l r; olab l r"
können "yapab lmek; yapab lmek; mümkün olmak"
mögen "beğenmek"
müssen "gerekl olmalı; zorunludur"
sollen "olması gerek yordu; gerek r"
wollen " stemek (kararlılıkla)"

Modal f ller düzens z b r şek lde çek lm şt r. Ş md k zamanda, güçlü f ller n preter te sonlarını kullanırlar . Geçm ş zamanda, zayıf f ller n preter te sonlarını kullanırlar. Ek olarak,
çoğu yardımcı f l tek l olarak sesl harf değ ş kl ğ ne sah pt r.

müssen Sollen Wollen Mögen Können dürfen


Mevcut Geçm ş Mevcut Geçm ş Mevcut Geçm ş Mevcut Geçm ş Mevcut Geçm ş Mevcut Geçm ş
muss musste
ch soll sollte n yet Wollte mag Mochte Kann konnte Darf Durfte
muß mußte
musst musstest
du Sollst Solltest rade wolltest büyü Mochtest Kannst konntest darfst dayanıklı
mußt mußtest
muss musste
ee soll sollte n yet Wollte mag Mochte Kann konnte Darf Durfte
muß mußte
mussten
w r / s e müssen Sollen Sollten Wollen Wollten Mögen Mochten Können Konnten dürfen Durften
mußten
musst musstet
hr sollt Solltet Wollt Wolltet Mögt Mochtet Könnt Konntet dürtü Durftet
musst mußtet

Modal b r f l kullanımdayken, ana f l cümlen n sonuna taşınır.

Örneğ n:

Ich kann das Oto fahren . ("Arabayı kullanab l r m.")


Ich soll d e Karten kaufen . ("Kartları almam gerek yor.")
Er muss der Mutter danken . ("Anneye teşekkür etmel d r.")
Not: danken b r f ld r, bu yüzden d e Mutter , der Mutter olur . Daha fazla b lg ç n, lütfen f llerle lg l bölümü okuyun .

Dat ve f ller
Çoğu f l, doğrudan b r nesneye ek olarak dolaylı b r nesneye sah p olab l r (örneğ n, geben "vermek"), ancak bazı f ller n yalnızca dolaylı b r nesnes vardır. Bu f llere "dat ve f ller"
den r çünkü dolaylı nesneler dat ve durumdadır . Çoğu f l , nesney değ şt rmez . Örneğ n, b r ne vurduğunuzda ( schlagen ) veya yaraladığınızda ( verletzen ), b r çürük veya yara
alırlar, ancak b r ne teşekkür ett ğ n zde, cevap verd ğ n zde, yardım ett ğ n zde veya b r s n tak p ett ğ n zde değ şmeden kalırlar. Bununla b rl kte, st snalar vardır (hatta wehtun
"hurt" dah l) ve sadece bazı duyularda dat f f ller olan f ller vardır (örneğ n, pass eren çok yaygın f l n n en sağduyusu "olur" ). Dat ve f ller, en yaygın olanları çer r:

Antworten
Danken
folgen
Gefallen
Gehören
Glauben
Gratul eren
Helfen
Le dtun
geçen
pass eren ("olmak" anlamında)
Vertrauen
Verze hen
Wehtun
Zuhören

Dönüşlü f ller
Bazı f ller, dönüşlü b r zam r kullanılmasını gerekt r r . Bu f ller, dönüşlü f ller olarak b l n r. İng l zcede bunlar, "kend n oturtmak" g b , dönüşlü olmayan f ller n b raz değ şt r lm ş
vers yonlarıdır.

Zorunlu konjugasyon
İk nc şahıs tek l ve k nc çoğul şahıs ç n olduğu kadar üçüncü şahıs tek l ve üçüncü şahıs çoğulları ç n olduğu kadar b r nc şahıs çoğul ve k nc şahıs ç n de b r zorunluluk vardır.

İk nc tek l şahıs gayr resm ç n sonlar: - (e) , -el veya -le ve -er (e) .

İk nc şahıs çoğul gayr resm ç n sonlar: - (e) t , -elt ve -ert .

Fahren (w r / S e)! - Fahr (e)! - Fahrt!

B r nc şahıs çoğul ve k nc şahıs b ç m n n zorunluluğu mastar le aynıdır.

Bu alt konu, Almanca cümleler n yapımı le yakından lg l d r .

Katılımcılar ve sözlü isimler


Bu bölüm , ana mastardan sözlü s mler n ve sözlü sıfatların yapımını detaylandırmaktadır . Süreçler hem bas t hem de karmaşık mastarlar ç n aynıdır. Karmaşık mastarlar ç n,
zarf cümleler ve nesne cümleler göz ardı ed l r, bu sürec etk lemezler; başka b r şeyden bahsed lmes dışında.

Geçm ş zaman ortacı


Geçm ş sıfat formunu oluştururken bazı düzens zl kler vardır.

Zayıf f ller geçm ş katılımcılarını ge- artı f l n üçüncü tek l şahıs b ç m yle oluştururlar.

fragen (er parça) → gefragt


passen (es passt) → gepasst
antworten (er antwortet) → geantwortet
hören (er hört) → gehört
fühlen (er fühlt) → gefühlt

Olmayan lk stresle F ller (b ten prat kte her zaman baskısız ayrılmaz önek sonucu veya yabancı kel meler n vurguladı - eren veya -e en yok) ge- f l eklend .

verführen (er verführt) → verführt


m auen (er m aut) → m aut
prob eren (er prob ert) → prob ert
propheze en (er propheze t) → propheze t

Düzens z f ller ç n mastar sonu -en kalır.

Gelaufen
Gegeben
Gegangen
Geworfen

Ayrılab l r önek yer nde kalır.

Weggetragen
umverte lt
Not: Ich habe den Baum umgefahren ( Üzer nden sürdüm - ağaca çarptım - )
Not: Ich habe den Baum umfahren ( Ağacın etrafında sürdüm )

Modal ve yardımcı f ller n geçm ş katılımcıları, mastarları le aynı b ç me sah pt r. Ancak bu f ller mastar olmadan tek başına kullanılırsa, normal b r sıfatı vardır.

Ich habe den Chef besuchen dürfen ( Şef = patron) (Patronu görmeme z n ver ld )
Ich habe zum Chef gedurft (olağandışı) ( patrona g rmeme z n ver ld )

Mevcut katılımcı
Mevcut b r ortağın temel b ç m n oluşturmak ç n , f l n mastarına -d sonek n eklers n z .

laufen - laufend ("yürümek" - "yürümek")


töpfern - töpfernd ("çömlek yapma" - "çömlek yapma")
lächeln - lächelnd ("gülümseme" - "gülümseyen")
verraten - verratend (" hanet" - " hanet")
aufbauen - aufbauend ("kurmak" - "kurmak")

Gelecek ortacı veya ulaç


Gerund ve benzer b r yapının kullanımı oldukça karmaşıktır. Temel form, mastarın önüne zu koyarak oluşturulur . Bu aynı zamanda zarftır.

zu suchen ("aranacak")
Der Schlüssel st zu suchen ("anahtarın aranması gerek yor")
zu verze chnen ("kayded lecek")
E n Trend st zu verze chnen ("B r eğ l m kayded lecek")

Sıfat daha karmaşıktır. Mastar yer ne, mevcut ortacı kullanır ve daha sonra, nom nal faden n c ns yet ne, sayısına, durumuna ve maddes ne karşılık gelen onu reddeder. ( Sıfatların
Almanca çek mler n karşılaştırın .)

Der zu suchende Schlüssel (" aranacak anahtar")


E n zu lüftendes Gehe mn s (" fşa ed lecek b r sır")

Ajan s mler
Ajan s mler (örneğ n fotoğrafçı gelen fotoğrafta İng l zce), mastar alarak b ten kaldırarak ve bunu değ şt rerek nşa ed l r -er , -ler veya -er (er) . K ş kadın se, sonların üzer nde
fazladan b r - n vardır. Not açıkça kadınlara b ç m nde b r k nc hece bu er atlanırsa, lg l mastar uçları se ern veya eren .

mastar: fahren "sürmek"


ajan s m, er l: der Fahrer "(erkek) sürücü"
ajan s m, kadınsı: d e Fahrer n "kadın sürücü"
mastar: t schlern "katılmak (marangozluk)"
ajan s m, er l: der T schler "(erkek) marangoz"
ajan s m, fem n ne: d e T schler n "d ş marangoz"
mastar: verwe gern "reddetmek"
ajan s m, er l: der Verwe gerer "the (male) refuser "
ajan s m, kadınsı: d e Verwe ger (er) "the female refuser"

Bu b ç m n karmaşık mastarlar ç n oluşturulması zordur, bu nedenle sıra dışıdır:

mastar: weggehen "uzaklaşmak"


genell kle der Weggeher veya d e Weggeher n olmaz , bunun yer ne Derjen ge, der weggeht ("uzaklaşan")

ya da

mastar: schnell zum Flughafen fahren um d e Masch ne noch zu erw schen ("sadece uçağa yet şmek ç n havaalanına hızlıca g tme ")
genell kle şu hale gelmez: Der Schnell-zum-Flughafen-um-d e-Masch ne-noch-zu-erw schen-Fahrer ("haval manına-uçağı-şoförü-yakalamak ç n hızlı sürüş")

Öte yandan, bu form genell kle eğlencel veya alaycı fadelerde kullanılır, çünkü alay konusu olan snat ed len davranış tek b r kel me hal nde b rleşt r leb l r. Örnekler şunlardır:
To letten-T ef-Taucher (Almanca'da all terasyon olan "tuvalet der n dalgıç") veya Mutterf cker ("orospu çocuğu"). Bu fadeler n tümü, Ampel-be -Rot-Stehenble ber ("kırmızı tıpa
üzer nde traf k ışıkları"), Warmduscher ("sıcak duş"), Unterhosen-Wechsler ( "külot değ şt r c ") veya Schattenparker ("gölge parkında"). Özell kle çocuklar arasında, Sp elverderber
("oyun spo ler") g b bu türden b rkaç sab t ter m vardır .

Not: -er sonek aynı zamanda alet s mler n oluşturmak ç n de kullanılır, örneğ n Salzstreuer ve Bohrer aynı zamanda aletler fade eder.

Sözlü s mler ve deverbat ves

Sözlü s mler

Sözlü s mler n en yaygın k b ç m mastarlar ve ulaçlardır. B r s m olarak kullanıldığında çıplak mastarın çoğulu yoktur (veya varsa değ şmezd r, yan tek l le aynıdır) ve c ns yet
nötrdür.

arbe ten 'çalışmak' - das Arbe ten 'çalışıyor'


Not: kalıp Arbe ten sözlü çoğulu değ ld r Arbe ten , d ş l, çoğul Arbe t kalıp .

Çoğul ç n örnek
"Das Verlegen" kann versch edene Bedeutungen haben: Das Verlegen e ner Sache (d e man dann n cht mehr f ndet); das Verlegen e nes Veranstaltungsortes; das Verlegen
e ner Ze tung; vs .. D ese versch edenen „Verlegen“ s nd e n gutes Be sp el für den Plural des Gerunds.
" Das Verlegen' n farklı anlamları olab l r: b r şey n yanlış yerleşt r lmes (daha sonra asla bulamayacağınız), b r olay yer n n taşınması, b r gazeten n düzenlenmes vb. Bu farklı
Verlegen , sözlü sm n çoğulluğuna y b r örnek oluşturur. . "

İç nde Gerunds - UNG kadınsı ve düzenl çoğul var - tr . İng l zcede olduğu g b oluşturulmuşlardır, sadece sonları - ung ; örneğ n, able ten ' ç n der ved' - Able tung 'türev (L ng.)';
Fordern talep'; dd a '- Forderung ' kred s ; İdd a'. Alman ulaçları İng l zcede yaptıklarıyla aynı şlev görmüş olab l rken, artık somut, genell kle tekn k anlamlara sah pler. Bazen
Almanca mastar ve ulaç aynı anlamı taşır, ancak bu nad rd r (örneğ n das Laugen - d e Laugung , her k s de ' süzme , l x v at on'; das Kleben - d e Klebung , her k s de 'k myasal
olarak bağlanma, yapıştırma'); genell kle sadece mastar, b r İng l z ulaç le aynı anlamı taşır. Karşılaştırmak:

harekete geçmek ç n handeln '; ş yapmak, '- das Handeln ' b r eylem, eylem; uğraşan '(genel olarak) - d e Handlung ' f z ksel eylem ; senet; operasyon'
kochen 'yemek p ş rmek' - das Kochen 'p ş rme' (genel olarak) - Kochung 'kaynatma şemasını kaynatmak' (tekn k)
schwächen 'zayıflamak' - das Schwächen 'zayıflamak' (genel olarak) - d e Schwächung 'zayıflama; zayıflama, zayıflama '

Deverbat ves

B r tür sapkın s m -ere (-lere veya - (er) e ) eklenerek oluşturulur ve (bazen) b raz aşağılayıcı b r anlama sah pt r. Bu türden sapkınlığın onaylanmamasının d lb lg s ne bağlı anlamı
(yan bağlam, konuşma ve sözd z m nden bağımsız), mevcut olsa da oldukça zayıftır. İçer k veya konuşma le desteklenmel d r. Öte yandan, bağlamdan veya konuşmadan
herhang b r olumlu ma, sapmayı herhang b r onaylamamadan kurtaracaktır. Çoğulu -en le b ter ve c ns yet d ş ld r.

arbe ten 'çalışmak' - d e Arbe tere 'aptalca çalışmak'


Laufen 'koşmak' - d e Laufere 'koşturmak'
stre ten 'tartışmak' - d e Stre tere (tr) 't ff, kavga'
schlemmen 'z yafete' - d e Schlemmere (en) 'gormand z ng; oburluk'
malen 'boyamak' - d e Malere (tr) 'doodle (s), goofy portra t'

Yukarıdak b ç m, f l n anlamının gevşek, bel rs z b r özet anlamına gel r. Ayrıca, genell kle b r t caret n, d s pl n n veya endüstr n n tamamını veya tek b r şletmey / şletmey
bel rtmek ç n kullanılır:

d e Me ere 'süt ç ftl ğ '


malen 'boyamak' - d e Malere 'b r res m' (sanat eser ) veya 'ressamların ş '

Bu formda çoğul, d ğer s mlerde olduğu g b kullanılır. Cf. ayrıca Metzgere , Fle schere 'kasap dükkanı', Malere ((oda ve b na) profesyonel ressamların ş ) f llerden türet lmem şt r.

Yukarıda sunulan forma benzer şek lde, f l n kalıcı b r önek yoksa, ge- (ayrılab l r önekten sonra) ön ek yerleşt r leb l r ve sonra -e ( -el , -er ) b t ş ekleneb l r . Çoğu zaman, bu s m
d ğer nden b raz daha fazla onaylanmadığına şaret eder (aynı şek lde bağlama, konuşmaya vb. Bağlı olarak). C ns yet nötrdür.

fahren 'sürmek' - das Gefahre 'aptalca sürüş'


laufen 'koşmak' - das Gelaufe 'etrafta koşturmak (oyun oynayan b r çocuk g b )'

Çoğul b r b ç m yoktur. Aşağıdak örnekte olduğu g b , tüm örneklere referansı bel rtmek ç n zam r / rakamın tümü ekleneb l r:

Anneden çocuğa: Hör m t dem Geschaukel auf! ("Sallamayı kes!")


Çocuk farklı b r şek lde sallar
Anne: Hör m t allem Geschaukel auf! ("Tüm sallanmaları durdurun!")

Bununla b rl kte, tüm örnekler ç n daha resm b r referans, Hör m t jeder Form von Geschaukel auf! ("Her türlü sallamayı durdurun!") Onun yer ne. Yan her şey n bu şek lde
kullanılması sadece günlük konuşmalarda karşılaşılır.

Redded lmey fade etmek ç n bu tür b r sapma kullanılırsa, t p k olarak önek yorumuyla veya (kısa b ç m) rumla artırılarak daha da redded c görünmes / görünmes sağlanır.
Örneğ n: Das stundenlange Herumgefahre m Bus geht m r total auf d e Nerven. ("Otobüste saatlerce saçma sapan araba kullanmak tamamen s n rler m bozuyor.")

Bu formların karmaşık mastarlar ç n oluşturulması zordur; bu nedenle sıra dışıdırlar. Oluştuklarında, tüm nesne cümleler ve zarf cümleler sözlü s mden önce konur:

von Allen gesehen "herkes tarafından görüldü" - Das Von-Allen-gesehen-Werden "herkes tarafından görülüyor"

Zamanlar
Almanca'da altı zaman k p olmasına rağmen sadece k s bas tt r; d ğerler b leş kt r ve bu nedenle bas t yapılar üzer ne nşa ed l r. Zamanlar, İng l zce yapılarına oldukça benzer.

Konjugasyon , üç k ş y , k sayıyı (tek l ve çoğul), üç ruh hal n (gösterge n tel ğ nde, zorunlu ve sübjekt f) ve k bas t zaman (ş md k ve preter te) çer r. D lek k p mevcut neredeyse
konuşma d l Almanca olarak h ç kullanılmamış (ve n speten sıra yazılı Almanca seyrek) olduğu; en azından bazı sık kullanılan f ller ç n ( ch wäre, ch hätte, ch käme vb.)
geçm ş n d lekçes daha yaygındır . İk nc s , Almanca'da koşullu b r ruh hal g b kullanılır (İng l zce: yapardım ).

Anad l İng l zce olan k ş ler, Almanca zamanların görünüş b lg s taşımadığına d kkat etmel d r . Standart Almanca'da lerleyen zaman k pler yoktur . Das Mädchen geht zur Schule ,
"Kız okula g d yor" yanı sıra "Kız okula g d yor" anlamına geleb l r. Bağlam dışında gözle görülür b r fark yaratmak ç n b r zarf kullanılması gerek r . Günlük konuşma Almancasında,
se n ("to be") + am ("at the") + sözlü s m f l le oluşan ler c zamanlar vardır . Örneğ n: Ich b n am Essen. - Y yorum; Ich b n das Auto am Repar eren. - Arabayı tam r ed yorum.
Bununla b rl kte, bu formlar nad ren yazılı olarak kullanılır ve resm sözlü Almanca'da kullanılmaz.

Se n ("olmak") + ş md k zaman f l le k nc b r tür ler c zaman oluşturulur ve İng l zce aşamalı zamanın (ş md k zaman ve geçm ş ç n) b reb r tercümes d r. Örneğ n: Ich b n / war
essend. - Yemek y yorum / y yorum; Ich b n / war das Auto repar erend. - Arabayı tam r ed yorum / tam r ed yordum. B r nc s n n aks ne, bu aşamalı zaman, standart Almanca'nın
b ç msel doğru b r parçasıdır, ancak sözlü ve yazılı olarak, konuşma d l nde ve resm Almanca'da çok nad rd r - bu nedenle çok nad rd r. Kullanılırsa, bel rl olağan durumlar
har c nde, genell kle hantal veya doğal görünmeyeb l r. Bu b ç m aynı zamanda d ğer Almanca zamanlardan farklıdır, çünkü çok açık b r ler c yönü vardır.

Aşağıda göster ld ğ g b , Almanca zamanların kullanımında çok katı değ ld r. Bel rl zamansal nüansları fade etmek ç n daha kes n zamanlar mevcuttur, ancak bağlam açıksa,
bunun yer ne en yaygın k zaman (ş md k zaman ve mükemmel zaman) sıklıkla kullanılab l r.

Present (Präsens) - Mastarın ş md k eşlen k hal d r. Almancadak en öneml zaman. Ş md k zaman esas olarak bas t ş md k zaman, ş md k zaman ler c ve gelecek ç n
kullanılır. Aynı zamanda tar h geçm ş ç n de kullanılır.
Örnek: Ich kaufe das Auto. ("Arabayı satın alırım")

Preter te (Imperfekt, Präter tum) - Bu, mastarın geçm ş konjuge formudur. Bu geçm ş zaman esas olarak yazılı Almanca ve resm konuşmada kullanılır, ancak preter te b ç mler
halk arasında yaygın olan bazı sık kullanılan f ller ( ch war, ch hatte, ch kam g b ) dışında. Ayrıca geçm ş aşamalar ç n de kullanılır. Aks takd rde mükemmel olan konuşma
d l nde daha çok terc h ed l r.
Örnek: Ich kaufte das Auto. ("Arabayı satın aldım")

Kusursuz (Perfekt) - Kusursuz mastarın ş md k eşlen k hal d r. Bu zaman, (yaygın olarak) preter te le aynı anlama sah pt r ve genell kle konuşma d l nde Almanca'da k nc s n n
yer n alır. İng l zce mükemmel zaman, genell kle Almanca'da ş md k zaman le fade ed l r. Örneğ n, "Almanya'da üç yıldır yaşıyorum." → Ich lebe jetzt se t dre Jahren n
Deutschland. (Kel men n tam anlamıyla: "Ş md üç yıldır Almanya'da yaşıyorum.")
Örnek: Ich habe das Auto gekauft. ("Arabayı (aldım) aldım")

Pluperfect / past perfect (Plusquamperfekt) - Mükemmel mastarın geçm ş eşlen k hal d r. Geçm şte bel rl b r noktada zaten olanları tanımlamak ç n kullanılan Preter t' n
mükemmel formu olarak düşünüleb l r. Bağlam açıksa, onun yer ne mükemmel veya preter te kullanılab l r (İng l zce'dek g b ).
Örnek: Ich hatte das Auto gekauft. ("Arabayı satın aldım")

Gelecek (Futur I) - Geleceğ n mastarının ş md k konjuge şekl d r. Genel olarak geleceğ tar f eder, ancak aynı zamanda ş md k zaman ç n b r varsayımı fade eder. İng l zcen n
aks ne, gelecek zaman zaten bağlamdan bell yse, gelecek zaman genell kle ş md k zaman le değ şt r l r. Örneğ n, "On yıl ç nde yaşlanacağım " → Zehn Jahren b n ch alt.
(Kel men n tam anlamıyla: "On yaşında yaşlandım.") Bu, özell kle konuşma d l Almanca'da yaygındır, ancak yazılı olarak da doğrudur.
Örnek: Ich werde das Auto kaufen. ("Arabayı alacağım")

Gelecek mükemmel (Futur II) - Mükemmel mastarın gelecek mastarının ş md k eşlen k b ç m d r. Gelecekte bel rl b r noktada (geleceğ n geçm ş nde) ne olacağını açıklar,
ancak bas t mükemmel veya hatta ş md k (ve nad r olmayan b r öğrenc hatasıyla, Futur I , ancak bu evrensel olarak yanlış olarak değerlend r l r) terc h ed l r. bunun yer ne
gelecektek anlam bağlamdan bell yse. Daha yaygın olarak, gelecek mükemmel, geçm ş ç n b r varsayımı fade eder: Er w rd e nen Unfall gehabt haben. ("[Muhtemelen] b r
kaza geç recek.")
Örnek: Ich werde das Auto gekauft haben. ("Arabayı satın almış olacağım")

Fiil ve şahıs zamiri arasındaki konuşma kasılmaları


Standart d l n b r parçası olmasa da, neredeyse tüm konuşma d l Almanca çeş tler , b r f l n ve onu zleyen (vurgusuz) b r şahıs zam r n n tek kel me hal ne geld ğ sözleşmel
formlara sah pt r.

Bu, -st le b ten f l ve du zam r n n ("sen") -ste [-stə] olarak kısaltıldığı tek l 2. tek l şahıslarda sık görülür .

b st du → b ste ("sen m s n")


hast du → haste ("sana sah ps n")
glaubst du → glaubste ("sana nanıyorum" / " nanıyor musun")

Bu formlar, gayr resm yazılarda da nad ren görülmez. Bölgesel olarak, kasılmanın farklı sonuçları olab l r. Batı Almanya'da -t- de kaybolab l r ve bu da b sse, hasse ve
benzerler yle sonuçlanab l r . In Üst Alman bölgeler nde, fenomen genell kle şu ana kadar yol açmaktadır tamamen zam r, s lmek olarak g der Avusturya-Bavyera b st, hast ve
Alemann c B sch, hasch .

Benzer kasılmaları ç n var b ç msel 2 k ş ve 3 k ş çoğul (k her k s kullanım zam r s e / S e ).


können s e → könnse ("yapab l r m s n / onlar")
haben s e → hamse ("sen / onlar")
schauen s e → schaunse ("sana bak / onlar")

Y ne Güney'de könn (en) s, jambon g b kısaltılmış formlar kullanılmaktadır. Resm olmayan yazılarda genell kle können's, ham's veya können S ', ham S' olarak yazılırlar.

Yukarı ve Orta Alman bölgeler nde (ancak yalnızca başlangıçta Aşağı Alman bölgeler nde ara sıra ), çoğul 1. k ş ç n de sözleşmel formlar vardır. Bunlar genell kle -mer [-mɐ]
le b ter . Bunun neden , Yukarı ve Orta Alman lehçeler n n geleneksel olarak w r ("b z") yer ne m r kullanmasıdır . Bu form m r neden yle b ten f l Orta Yüksek Almanca esk
daralma kend s n olduğu -em ve aşağıdak zam r w r (örn loufem w r → loufe‿m r )
s nd w r → kaynar ("b z z")
haben w r → çek ç ("b z varız")
glauben w r → glaub (e) mer (" nanıyoruz" / " nanıyor muyuz")

Kuzey Almanya'nın bölgeler nde, örneğ n daha az bel rg n kasılmalar s ndwer , hamwer yer ne güney / merkez arasında meydana kaynamaya , çek ç .

Notlar
Açıklayıcı notlar

Alıntılar

Kaynakça
Stern, Guy; ve Ble ler, Everett F. Essent al German Grammar , Dover Publ., 1961.

Dış bağlantılar
Verb Conjugat on Tra ner, W e Geht' n Almancası Almanca f llerle lg l
Almanca f l çek m kel meler n l stes ç n ,
ücrets z sözlük olan
1996 yazım reformundan önce ve sonra Almanca f l çek m W kt onary'dek Almanca
Almanca f l çek m f ller kategor s ne bakın .

Bu sayfa en son 15 Aralık 2020, 22:54 (UTC) 'de düzenlend .

Met n, Creat ve Commons Attr but on-ShareAl ke L sansı altında mevcuttur ; ek koşullar geçerl olab l r. Bu s tey kullanarak Kullanım Koşullarını ve G zl l k Pol t kasını kabul etm ş olursunuz . W k ped a®, kar amacı gütmeyen b r
kuruluş olan W k med a Foundat on, Inc.' n tesc ll t car markasıdır .

G zl l k Pol t kası W k ped a hakkında Sorumluluk Redd Beyanları W k ped a le İlet ş m Kurun Mob l görünüm Gel şt r c ler İstat st k Çerez b ld r m

Th s page s based on the copyr ghted W k ped a art cle "German_verbs" (Authors); t s used under the Creat ve Commons Attr but on-ShareAl ke 3.0 Unported L cense. You may red str bute t, verbat m or mod f ed, prov d ng that
you comply w th the terms of the CC-BY-SA.
Cook e-pol cy To contact us: ma l to adm n@qwerty.w k

Change pr vacy sett ngs

You might also like