Uygarlık

(medeniyet)
nedir?
İran’da MÖ 1000-600
yıllarında Zerdüşt, ikili (dualist)
bir anlayışı öne sürer.
Ahuramazda, görünen ve
görünmeyen evrenlerin,
Ehrimen ise kötülük ve yalanın
yaratıcısıdır. Mani’nin inanç
düsturlarında iyilik ve kötülük
ilkesinin ikisi de ezelîdir:
aydınlık (iyi) ve karanlık (kötü).
İkisinin karışımından da dünya
oluşmuştur
M.Ö. 3000 yılında
Mezopotamya’da kurulan
Sümerler özellikle matematik
alanında ileri düzeyde
hesaplamalar yapmışlardır. 60
tabanlı bir sayı sistemi
geliştirdikleri, geometride alan
ve hacim hesaplamaları
yaptıkları, pi sayısının 3.14
olduğunu ve astronomide de ilk
gözleme dayalı bilgileri elde
ettikleri bilinmektedir. Yazılı
kültürün ilk örnekleri Gılgamış
Destanı ve Hammurabi
Kanunları Onlara aittir.
Hint inançlarında insanı kötülüklerden arındırma ve
isteklerin üstesinden gelme esastır. Bunu
başarmanın yolları düzenli bilgi ve akıl yürütme
teknikleri değil, sezgi ve kişinin iç deneyleridir. Çin’deyse Taoculuk
İnsanın isteklerden arınması onu, (Taoizm) inancında asıl
ulaşılması gereken en yüce varlığa yani Brahman’a olan bireydir. Mistik bir
ulaştırır. bilmeyle gizlere
ulaşılmaya çalışılır.
Transa geçerek duyusal
bilgi dışına çıkılarak ve
evrenin birliği duygusuna
varılır. Lao Tse’nin önderi
olduğu inanış, evrenin
kendiliğinden ne ise öyle
olduğuna inanır. Var olan
her şey, yani Tao (evrenin
doğru yolu, özü) erdemli
hayatın da ilkesidir.
Mısır uygarlığında matematik,
geometri ve astronomiye ek
olarak tıp alanında bilimsel
çalışmalar ortaya
koymuşlardır. Ancak hem
Mısır hem de Mezopotamya
uygarlıklarında bilimsel
çalışmalar daha çok dinsel
düşüncenin ışığında
yapılmaktaydı. Örneğin
hekimler aynı zamanda
büyücülük de
yapmaktaydılar.
 CESARET

DENGELİ OLMA

CÖMERTLİK

SORUMLULUK

BİLGELİK