You are on page 1of 38

NSANIN VAR OLMA BM OLAR AK BR EY1

C e m Ero ul

Giri: Sorun Nedir?


1945te, II. Dnya Sava biter bitmez, insan bilimlerinin genel durumunu saptamaya ynelik bir dizi makaleye yazd giri yazsnda, nl insanbilimci Ralph Linton yle bir gzlemde bulunuyor:
Daha dne kadar budunbilimciler, bireyi, salt bir ekin taycs, biri tekinin yerine konabilecek bir dizi zde birim olarak grmlerdir. Buna benzer bir eilim, kiilik tinbilimcilerinde de ortaya kmtr. Geri onlar birey zerinde odaklanmlardr, ancak, doa bilimlerinin etkisi altnda kalarak, btn bireysel benzerlik ve ayrlklar fizyolojik bir temele oturtmulardr. 2

Ksacas, Lintona gre, bireyin ne budunbilimciler, ne de kiilik tinbilimcileri iin bir zgnl yoktu: Birinciler iin ekin birimi, ikinciler iin ise dirimbilimsel bir birimdi. te bu gzlemden yola karak, bata Linton olmak zere, birtakm insanbilimciler, her ekinin nasl bir zgl bireysel zyap kalb (temel kiilik) oluturduunu aratrmaya koyuldular. Bu alanda r ac aratrmalar yapan Abram Kardiner3, inceleme konusu olan toplumun sylencelerinden, geleneklerinden, dinsel inanlarndan, yaygn dnya grnden ve bunu ortaya koyan davran kalplarndan yararlanarak, o toplum iin ilevsel olan temel kiilik yapsn belirlemeye alt. Daha nemlisi, bu temel zyapnn, dnyaya gelen yeni bireylere aktarlmas iin ne gibi yntemlere ba1 Yazdan nce Szlkn okunmasn rica ederim. Yaznn anlalabilmesi iin bu szcklerle daha batan tanmak zorunlu. z Trkeciliimi yadrgayanlar, ltfedip Anayasa ve Tze Dilinin Trkeletirilmesi ile Aydnlanmann Arac Olarak z Trke makalelerime baksnlar. ki makaleye de, Siyasal Bilgiler Fakltesinin web sayfasnda, Kiisel Sayfalarda Cem Eroul ad tklanarak erimek olanakl. 2 Linton, Ralph (der.), The Science of Man in the World Crisis (New York: Columbia University Press, 1945) s: 13. 3 Bkz. ayn derlemedeki The Concept of Basic Personality Structure as an Operational Tool in the Social Sciences adl makalesi.

236

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

vurulduunu aratrd. Bylece, emzirme skl ve memeden kesme zaman, anann ocukla birlikte olma sresi ve biimi, dklamann dzence altna alnmasnn zaman ve yolu, babann tutumu, ocuk eitiminde yasaklk ya da serbestlik gibi birok deikeni temel zyapnn oluturulmasndaki ilevsellikleri asndan inceledi. Bu yoldan, tinzmn gelitirdii birok kavram insanbilim alanna tama olanan buldu.4 Daha sonra bu yola girenlerin en nllerinden biri Erik Erikson oldu. Erikson, Freudun kiilik oluum aamalarndan, zellikle de be yana dek en belirleyici saylan (azsal-oral, ksal-anal, remsel-genital) aamalardan yola karak, insann yaamn belirleyen toplam sekiz uran ne gibi temel davran biimlerine, tinsel dnmlere ve toplumsal erdemlere denk dtn saptamaya alt.5 Bylece, bu biimlerin, dnmlerin, erdemlerin, her deiik ekinde, hangi somut yetitirme yntemleriyle salandnn aratrlmasnn yolunu at. Kendisi de, zellikle Amerikan yerlileri arasnda bu ynde aratrmalar yapt. Toplumsal ile bireysel arasnda kurulmaya allan bu kprler, dirimbilim ile tinbilim arasnda da kurulmaya alld. Tinin yin tarafndan belirlendii gr ok eskidir. Kkeni Hipokratese uzanan, gnmzde de hl kullanlan drt temel zyap (neeli, iine kapank, asabi, kaytsz) snflamas buna rnektir.6 Tinsel olgularn birtakm yinsel kaynak ve sonular olduunu savunanlarn en nls, tinzmn kurucusu olan Freuddr. Sevge dirimsel kaynakldr ve davranlarmzn temel etmeni olan bir boalma gereksinimi yaratr. Toplumsal koullarn bu bilind boalma gereksiniminin nne koyduu engeller, hem tinsel, hem de yinsel rahatszlklara ve davran bozukluklarna yol aar. Konusu insan olan bilimlerin bir blm tarih, toplumbilim, insanbilim, budunbilim vb. kendi alanlarndaki yasallklar, arlkl olarak, toplumsal deikenlere yaslarlar. Buna karlk, tinbilim, tinzm, davran4 rnein u szleri, tinzm kavramlarn insanbilim iin nasl ilevselletirdiini ok gzel gsteriyor: Were it not for the fact that there is a basic personality among ... [our] people, we could never identify such specific constellations as Oedipus complex, castration complex, and so on, which were made so noteworthy by Freud. Freud, however, did not know that these constellations, which were so universal in the people in our society, were specific to our culture. (Kardiner, Abram. The Concept of Basic Personality Structure as an Operational Tool in the Social Sciences, The Science of Man in the World Crisis iinde Ralph Linton, (New York: Columbia University Press, 1945) s: 114. [Toplumumuz iinde bir temel kiilik yaps bulunmasayd, Freudun nl kld Oidipus karmaas, idilik korkusu gibi birtakm zgl oluumlar hibir zaman saptayamazdk. Ne var ki Freud, bizim toplumumuzda bylesine evrensel olan oluumlarn, gerekte bizim ekinimize zg olduunu bilmiyordu]. 5 Erikson, Erik H., Childhood and Society (England: Penguin Books Ltd. 1950.) Blm: 7. 6 Yeryzndeki btn oluumlar drt evrensel enin hava, toprak, ate, su bileip ayrmasyla aklayan Empedokles ( 490-435) ile Antik an en byk hekimi olan Hipokratesten ( 460-377) balayarak gnmze dek sren drtl zyap snflamas u evrensel elere dayandrlyordu: eeli (sanguine: hava), iine kapank, hznl (melancholic: toprak), asabi (choleric: ate), kaytsz, ar kanl (phlegmatic: su). Allport, Gordon W., Pattern and Growth in Personality (New York: Holt, Rinehart and Winston, Inc. 1961) s: 37.

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

237

lk gibi insan bilimleri, bireysel deikenlere daha byk arlk tanrlar. Bireysel deikenlere daha byk arlk tanyanlar da, kendi aralarnda, yinsel elere ya da tinsel elere ncelik vermelerine gre altblmlere ayrlrlar. Yukarda belirtildii gibi, daha 1945te Ralph Linton bu deiik yaklamlarn birbirine kulak vermesi gerektiini belirtmi ve bu yaknlamaya kendisi de nclk etmeye almt. Zamanla bu eilim genelleti. nsanbilimciler ekin dizgelerinin zlme dzeneklerini, budunbilimciler kapal dizgelerin dalma srelerini aklamak iin bireysel elere yer verir oldular. Buna karlk tinbilimciler, kiilik kuramclar, koullanmada olsun, renmede olsun, toplumsal evre koullarna, bireye kendini dayatan ekin kalplarna artan bir nem tandlar. te yandan, zellikle salkbilim alannda, dirimsel olanla tinsel olann ayrlmazl giderek kabul edilir oldu. Artk sayrlklarn tinsel-yinsel ortak zellikleri olduu (psikosomatik olduu), sradan bir gerek gibi grlyor. te btn bu birleme, kaynama eilimlerinin sonucunda bugn artk, rnein Trkiyede tinsaaltmn en byk ad olan Orhan ztrk, insan biopsikososyal bir varlk olarak niteliyor7. Ne var ki, kanmca, bu tannn konmasyla sorun, gerekte, hi de zlm olmuyor. nsann belirleyici niteliini veren e dirimsel mi, tinsel mi, toplumsal m? Hepsi birden, demek yetmez. Hepsi birden, diyenlerin, insan konu edinirken, bu yn birlikte kapsayan bir kavramlatrma kullanmalar gerekirdi. Oysa, byle diyenlerin yaptklarna baktmzda, daima bu ynn birine ncelik veren, teki ynleri koullandrc ya da snrlayc etmenler olarak hesaba katmakla yetinen ya da her ynn etkilerini arka arkaya sralamakla sorunu zdn sanan yaklamlarla kar karya kalyoruz. Bu amaz aka grenlerden biri, kitabna anlaml bir biimde Mind, Body and Culture (Anlk, Yin ve Ekin) adn veren Geoffrey Samuel. Bu enin birlikteliinin ne bireye, ne de topluma zg bir kavramlatrmayla ortaya konamayacan syleyerek yepyeni bir kavram dizisi gelitiriyor. okodakl ereve (multimodal framework) adn verdii bir yaklam iinde, hem bireyseli hem de toplumsal kapsayan olu durumu (modal state) kavramn neriyor ve bu kavramn imledii bireyseltoplumsal varlklarn, olu akmlar (modal currents) biiminde gelitiini savunuyor8. Ne var ki, bu tr zmler yapaylktan kurtulamyor. nk ortaya atlan yeni kavramlarn somut olarak hangi tr olgular yansttklar hi de ak deil. Bu yeni kavramlar betimlemek iin anlatlanlar, kavramlarn kendilerinin yol at kafa karkln gidermekte ok yetersiz kalyor.
7 ztrk, Orhan, Ruh Sal ve Bozukluklar (Yenilenmi 8. Basm, Genel Datm: stanbul, Nobel Tp Kitapevleri Ltd. ti. 2001) s: 15. 8 Samuel, Geoffrey, Mind, Body and Culture (New York: Cambridge University Press. 1990).

238

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

Almak bir zm, bireysel ile toplumsal kapsayan bir stkavramlatrma aramak yerine, bu iki e arasndaki geiimi aklayan bir kavramlatrma olabilirdi. ada dnyada, bireysel ile toplumsal arasndaki ayrl bu biimde amak iin gelitirilen kuramlar arasnda zellikle ikisi ses getirdi. Bunlardan biri Anthony Giddens, tekisi Pierre Bourdieu tarafndan gelitirildi.9 Giddensin grleri yle zetlenebilir:10 Devindikleri her toplumsal alanda, bireyler, u ya da bu lde balayc olan kurallarla karlarlar ve birtakm kaynaklardan yararlanabilirler. Kurallar, toplumsal dizgelerin iskeletini oluturur. Kurumlar, bu dizgelerin en yerleik, dolaysyla da en balayc olanlardr. Kaynaklar ise balca iki trldr: Nesneler zerinde egemenlik salayanlar (geimsel g) ile kiiler zerinde egemenlik salayanlar (siyasal g). Belli alkanlklarla yorulmu olan bireyler, toplumsal alanlarda kendi bilinli yelemleriyle birtakm eylemlerde bulunurlar. Bu eylemler toplumsal dizgelerce belirlendikleri kadar onlar belirlerler de. Kald ki, toplumsal iliki dizileri ancak devinen insanlarn edimleri araclyla var olabilirler ve varlklarn srdrebilirler. Bu edimlerin hangi ynlerde younlaaca raslantsaldr. Dolaysyla, sonu olarak toplumun u ya da bu yne doru yol alacan nceden sylemek olanakszdr. Bu ok ksa zette grlebilecei gibi, Giddens, bireysel ile toplumsal birbirinden koparmamak iin byk aba harcyor. Yine de bir yana bireyi, te yana da bu bireyin iinde devindii ortam (toplumsal yaplarla kaynaklar) koymaktan kurtulamyor. Onun bireyi, birtakm alkanlklarla yorulmu olsa da, toplumsal dizgeleri ve trl kaynaklar bilinli olarak kullanabilecek nitelikte bamsz bir varlk. te bu kmaz amak iindir ki, Bourdieu habits kavramn ortaya atyor11. Habits, bireyin toplumsallk tarafndan oluturulmu temel eilimlerinin ad. Bourdieunn bireyi, toplumsal ilikilere, temel eilimleri daha nce belirlenmi olarak katlyor. Toplumsal alan, trl geimsel, siyasal, ekinsel g odaklar evresinde odaklanan bir dizi altalandan oluan karmak bir yap. Bu ilikilerde bireyin taknd tutumlar, geni lde, iinde yetitii toplumsal ortamn biimlendirdii habitsn sonucu. Toplumsal deiim, eitli toplumsal altalanlarda deiik habitslerin yol at atk davranlarn rn. Bu deiimin uyduu bir yasallk yok. Grld gibi, Bourdieunn byk katks, toplumu
9 Lucien Svein kuram da ayn ynde ciddi bir giriimdi. Ne var ki, sz edilen iki kuram lsnde yank bulmad. Svein kuramna ikinci blmde deinilecek. 10 Giddensin ana yapt, 1993te batan aa gzden geirip gncelledii Toplumbilim kitab (Sociology). Giddens, Anthony,. Sociology (Oxford: Polity Press 1993) [Trkesi: (2000), Sosyoloji (Yayna Hazrlayan: Hseyin zel, Cemal Gzel. Ankara: Ayra Yaynevi)]. Ancak, kapsaml bir alanyazn taramas ve deerlendirmesi niteliindeki bu yapttan Giddensin temel savlarn karsamak g. Onun iin ben Giddens, 1984 kullanmay yeledim. Giddens, Anthony, La Constitution de la Socit (trad. Michel Audet, Paris: PUF. 1984). 11 Bourdieu, Pierre, Raisons Pratiques (Paris: d. du Seuil. 1994).

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

239

bireyin iine tamak. Ancak toplum kuram ok clz olduu iin bireytoplum iftinin oluum ve geliimini doyurucu bir biimde aklayamyor. Bu aklamay bulmak iin Karl Marxa bavurmamz gerekiyor. Aada, iki blm halinde, Marksizmin bireysellik-toplumsallk sorunsaln nasl zmlediini greceiz. lk blmde, Marksist zmn ana izgilerini vermeye alacam. kinci blmde ise, bu zmn baka nemli yazarlarn yaklam ve kavramlatrmalaryla nasl ilikilendirilebileceini aratracam.

I. Blm: Marksizmin Getirdii zm


Bireyselle toplumsaln karlkl ilikilerini aklamak iin Marksizmin tuttuu ana yol, metafizik bak asnn12 birbirinden kopard btn ikili kartlklar (dikotomiler) iin yapt gibi, bunlarn diyalektik birliini ne karmaktr. rnein, metafizik yntemin birbirinin karsna diktii zne-nesne, yap-zne, yap-devim, neden-sonu, zorunlu-olumsal, yasalraslantsal, dsal-isel gibi ikilikleri, diyalektik yntem, ayn olgunun kart kutuplar olarak ele alr. Grundrissenin banda, Marx bu yaklam, rnein retim-tketim ilikisini zmlemek iin kullanmtr13. Orada, bu ilikiyi dzeyde zmler. Birinci dzey, dorudan zdelik dzeyidir: retim tketimdir, tketim de retim. rnein, yemek yiyen insan, tketimde bulunurken, ayn anda, kendini de yeniden retir. kinci dzeyde, iki e karlkl olarak birbirinin aracdr: retim tketimin nesnesini yaratr. Tketim retimin nesnesini belirler. rnein ifti besin olacak rn yetitirir. Hangi rn yetitireceini ise tketici belirler. nc dzeyde, karlkl olarak birbirini tam belirleme vardr: retimle tketim zde olmakla, birbirlerine aralk etmekle kalmazlar; her biri kendi kar kutbunda gerekleir. rn, ancak tketilmekle gerek rn niteliini kazanr. Tketim, retme gereksinimini yaratr. Buna karlk retim, tketime zgl biimini verir; tketme gereksinimini ve yeteneini uyarr. Bu yaklam iyi anlamak, bunu bir szck oyunu olarak grmemek gerekir. zdelikten yola kp karlkl belirlemenin ayrntlarna uzanan bu dnme sreci, incelenen nesnelerin hem temel ortak doalarn, hem de kendilerine zg belirlenimleri izleme ve zmleme olanan verir. Yine yukardaki rnekten gidilirse, ancak retimle tketimin temeldeki zdelii ustan karlmazsa, belirli bir retim biiminde, birbirlerine yeniden kavumak iin niye rnein dolam ve deiim dolaymlarndan gemek
12 Metafizik szcn, burada, doatesi anlamnda deil, Hegelin tanmlad biimiyle, diyalektik eliki ve deiim anlaynn karsnda konumlanan, elimezlik ve deimezlik temeline dayanan dnce biimi anlamnda kullanyorum. 13 Marx, Karl, Grundrisse (ev. Sevan Nianyan, stanbul: Birikim Yaynlar. 1979) s: 151-6.

240

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

zorunda kaldklar sorgulanabilir. Bu sorgulama da bize, o belirli retim biiminde bu zorunlu dolaymlarn izini srme yolunu aar. Marxn kapitalist retim biiminin gizini zmek iin kulland yntem budur. Bir baka rnek de udur: Her retim, kesenkes, insann bir nesne zerinde emek harcamasn gerektirir. retimin olabilmesi iin, bu iki enin, retici ile retim ara-gerecinin kaynamas zorunludur. Ne var ki, bu kaynama her zaman kendiliinden olmaz. Bunun nasl olacan belirleyen, ilgili toplumun mlkiyet dzenidir. yleyse, retici ile retim ara-gerecinin hangi dolaymlardan geerek bir araya geldiini ortaya karabilirsek, o retim biiminin doasn kavramada en nemli adm atm oluruz. Tarihsel zdekiliin izledii yntem budur. Dolaysyla burada yaplacak i, bu yntemi birey-toplum ikilii sorununa uygulamaktr. Diyalektik zdelik anlaynn ilk dzeyine baklrsa, birey toplumdur, toplum da birey. Gerekten de, hibir zaman ve hibir durumda, toplumu olmayan bir birey ya da bireysiz bir toplum dnlemez. Her toplum bir bireyler topluluudur. kinci zdelik dzeyine baklrsa, toplum bireyin gerekleme arac, birey de toplumun gerekleme aracdr. Birey ancak bir toplum iinde domakla var olabilir; toplum ancak bireyleri yenilenirse varln srdrebilir. nc zdelik dzeyinde ise, tam bir karlkl belirleme vardr. Her bireyin nasl olacan kendi toplumu belirler. Buna karlk, bireyleri naslsa toplum da yledir. Marksizmin elinde, bu zdeliklerin her biri, ok deerli birer yntembilim klavuzu niteliindedir. Birinci zdelik bize u temel uyary yapar: Bireyi dlayan bir toplumbilim ya da toplumu dlayan bir bireybilim, daha balangta bilimddr. nceleme konusu yaplacak en yaln nesne bile, bireysellik-toplumsallk ikilisini birlikte iermelidir. Dolaysyla, toplum ncesi bireylerden yola kan btn Robensonvari yaklamlarla bireysel devinim olmadan toplumsal devinim olamayacan grmeyen toptanc toplum bilimleri Marksizm dndadr. Bu bize, daha ilk admda, rnein davranlk ile znesiz yapsalcl bir kenara itme olanan verir. kinci zdeliin salad yntembilim klavuzu, birey-toplum gereini kavrayabilmek iin, ncelikle toplum denen varln nasl olutuunu, baka bir deyile, retim arac ile reticinin nasl ortaya kp nasl yeniden retildiini aratrmamz zorunlu klar. Bu aratrma bize, bir varlk tr olarak insan tanmlama olanan verecektir. Dayanan nc zdelikte bulan yntembilim klavuzu ise en varsldr. Burada erek, ikiliin kutuplarnn, diyesim, birey ile toplumun, kendi zgllklerini ortaya karmak ve bu zgllklerin nasl kanlmaz olarak kar kutbun dolaymndan geerek gerekletiini ortaya koymaktr. Marxa gre, insan trn tanmlayan ey, kendi bireylerinin hayvanlarla ortak olan gereksinimlerini, toplumsal ilikiler rgs iinde karlamaya girimesidir. Marx yle diyor: nsanlar, hayvanlardan, bilinle,

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

241

dinle, ya da herhangi bir baka eyle ayrdedilebilir. nsanlar kendi geim aralarn retmeye balar balamaz, kendilerini hayvanlardan ayrdetmeye balyorlar, ... nsanlar, kendi geim aralarn retirken, dolayl olarak, kendi maddi yaamlarn da retirler.14 Yolun bu ucunda orangutanlara, maymunlara, empanzelere, insanlara ulaan milyonlarca yllk bir evrim srecinin bir yerinde bir krlma beliriyor; bir blm hayvanda, yaam srdrmek iin kullanlan yntemlerin yeni kuaklara aktarlmas, dirimsel yollardan ok ekinsel yollardan olmaya balyor. Bu aamadan sonra, toplumsal evrim dirimsel evrimin nne geiyor ve onu belirliyor. nsan, belli bir fizik yapya ulat iin insanlamyor. Aksine, insanlat iin belli bir fizik yapya ulayor. Bu nokta ok nemli. nsan, bireylerin yin yaplarndan tin yaplarna dek insan klan ey, dirimsel bir sre deil, toplumsal bir geliimdir. Bu nedenledir ki, insan bir hayvan tr deildir. Diyelim bitkilerle hayvanlar arasnda ne denli fark varsa, hayvanlarla insanlar arasnda o denli fark vardr. Yeni bir canl tr olarak insann ortaya k dnyay ok derinden etkilemitir. nsann varln ancak evresini ve kendini dntrerek srdrebilmesi ok nemli sonular yaratmtr. Bugn dnyada yetien bitkilerin byk ounluu, evrim sreci iinde insann evcilletirip dntrd tohumlardan yetimektedir. Doal bitey, ok daralmtr. Bugn doal denen bitki rts, geni lde insan rndr. Gnmzde zerinde ok grlt koparlan genetiiyle oynanm rgenlikler konusu, binlerce yldr sren bir insan eyleminin ald yeni biimden baka bir ey deildir. Ayn durum, daha da geni lde, hayvanlar iin geerlidir. Yabanl direy, hemen hemen tmyle yok olmutur. Hayvanat bahelerinde korunmaya allan trler de, ksa bir sre iinde, ister istemez nitelik deitirmektedir. Yeryz evcilletirilmi, diyesim, insan tarafndan yeniden biimlendirilmi hayvanlarla doludur. Dolaysyla, rnein klonlama ya da genetiini deitirme yntemleri, yine binlerce yldr srdrlen bir biimlendirmenin nitelik deitirmesinden baka bir ey deildir. nsan evreleyen doa, insann kendi rndr. Doa, toplumsal yaplarn ayrlmaz bir parasdr. nsann kendi fizik yaps, kendi doas da toplumsal bir rndr. Yukarda belirtildii gibi, insann dirimsel evrimi toplumsal evriminin bir trevidir. Yaamn srdrme, avlanma ve beslenme yntemlerinin deimesi, ellerin, beynin, grtlan vb. biimlenmesinde birinci belirleyicidir. Raslantsal deinimlerin hangilerinin doal ayklanma ve seilim sonucunda sreenleeceini belirleyen temel etmen, toplumun durumudur. nsann evriminde, doal evre toplumdur. nsan genomu rnein empanzeninkinden az deiiktir. Ne var ki, tr olarak insana zglln veren ey bu kk ayrmdr. Ayrmn kayna, toplumsal yaam sreleridir. Ayrmn
14 Marx, Karl, Engels, Frederich. Alman deolojisi [Feuerbach] (ev. Sevim Belli, Ankara: Sol Yaynlar. 1992) s: 37.

242

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

kk olmas, tr olarak insan tanmlayan eyin yin yaps olmadnn ak tantdr. Toplumsal yaam genel olarak insan trnn yin yapsn belirlemekle de kalmaz. Her insan yavrusunun sinir gzeleri (nronlar), daha anasnn gebeliinden balayan, doumdan sonra kafatasnn sertlemesine dek hzn koruyan, daha sonra da yavalayarak sren ve ancak lmle son bulan srekli bir balantlama oluumu iindedir. Bireyin yaamn biimlendiren temel alkanlklar ve genel olarak btn renim, var olan sinir gzeleri arasnda yeni balantlar olumasyla gerekleir. Baka bir deyile, her bireyin yin yaps da toplumca belirlenir. Toplumsal yaam insan yinine ilemi durumdadr. Aktr ki bu zellik, birey tini iin daha da geerlidir. Bilinaltmz, heyecanlarmz, bilincimiz hep toplumsaldr. Ensonu, toplumun kendisi de toplumun rndr. nsan doay, kendi evrimini, bireysel biimini yaratt sre iinde, kendi toplumsal yaam biimini de srekli olarak dntrmtr. Bugn yaadmz genel doal knt, evre ykm ve bireyi delirtecek dereceye varm olan toplumsal bunalm, bu toplam dntrcln gitgide hzlandnn gstergesinden baka bir ey deildir. Birey-toplum birliinin ve bu birliin paras olan kutuplarn ileyi ve oluumlarn kavrayabilmek iin, kanmca en elverili yol, ie rol-yap kavramlatrmasndan balamaktr. Ancak bu kavramlar ok deiik kuramlarca kullanldndan, bunlar burada Marksizm asndan yeniden tanmlamak gerekir.15 Roller, u ya da bu tr toplumsal ilikilerde yer alan bireylerden beklenen davran rntleridir. Bu rntler az ok esnektir. Ancak yine de her roln olmazsa olmazlar ile olursa olmazlar vardr. rnein, babaysan ailenin geimi iin uraacaksn; rnein cumhurbakan isen, ulusal mata rakip takm tutmayacaksn. Yaplar ise, rol demetleridir. Baka bir deyile yaplar, birden ok bireyin katld toplumsal iliki rntleridir. rnein, bakanlar kurulu byle bir yapdr. Bu yap, babakann ve her bakann, kendilerine zg rolleri belirli kurallara gre oynadklar bir toplumsal iliki demetidir. Tpk roller gibi, yaplarn da olmazsa olmazlar ile olursa olmazlar vardr. Bunun dnda, yapsna gre, rol sahipleri u ya da bu lde bir esneklikten yararlanrlar. Bu biimde zetlenen rol-yap kavramlatrmas, gerekte, hem yapsalclarda, hem de davranlarda bulunur. Dolaysyla, Marksist yaklamn zglln ortaya koyabilmek iin, bu iki kuram beiyle hangi noktalarda ayrtn vurgulamak gerekir. Yapsalclar iin, rollerle yaplar, bireylerden bamsz olarak vardr. Bireyler bunlar doldururlar. Marksistler iin, bireylerin devindirmedii bir rol ya da yap var olamaz. Bireyler, nceden hazrlanm birtakm kalplara girmezler. Bireyler, toplumsal kurallar ve olanaklar kullanan etkin znelerdir. Yapsalclar, bireylerin bu etkin ko15 Devlet kuramn aratrrken de bu yeniden tanmlamaya girimitim. Eroul, Cem, Devlet Nedir? (3. bask, Ankara: mge Kitabevi. 2002) s. 191.

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

243

numunu grmedikleri iin, rol ve yaplardaki deiimleri de aklayamazlar. Marksistler iin ise, rollerle yaplar ancak bireylerin davranmlaryla devinebilirler ve dnebilirler. Davranlar, bireyin bu etkin ynn iyi kavrarlar. Buna karlk, bireyin bana buyruk olmadn, nasl davranacann u ya da bu lde nceden belirlendiini, rollerin ve yaplarn bireylerin iinde zaten var olduunu grmezler. Belli bir koullanma, renme, yetime srecini kabul etmekle birlikte, toplumsal alana kendi bilinciyle katlan bamsz bir ergin birey tasarlarlar. Marksistler iin ise, toplumsal ilikiler iindeki birey, her zaman nceden belirlenmi bir bireydir. Marxn deyiiyle: Demek ki, sz konusu olgu udur: Belirli bir tarza gre retici faaliyette bulunan belirli bireyler, bu belirli toplumsal ve siyasal ilikilerin iine girerler.16 Grld gibi, Marksizmin zgnl, btn deikenleri nceden belirlenmi olarak ele almasdr: Belirli insanlar, belirli bir tarzda, belirli yollardan (tarz ile yollar biimi oluturur), belirli ilikilere girerler. Marksizm asndan, rolleri ve yaplar, az ok phtlam bireysel davran kalplar olarak grebiliriz. Bu kalplarn ok deiik eleri vardr: Bir kere, hepsinde kesenkes bir zne bulunur. O zne, kendisinin de birazdan bir yap olduunu greceimiz, belirlenmi bireydir. Toplumsal yaamn, ksacas btn rollerle yaplarn etkin esi budur. Bireyin kulland toplumsal aralar iinde erke kayna olan baka aralar da vardr. Ancak btn bu doal ya da retilmi aralarn hepsini devindiren bireysel erkedir. Toplumsal erke denen ey, bireysel erkelerin toplamndan baka bir ey deildir. Toplumsal devingeci devindiren g, bireylerin yinlerinde bulunan erkedir. Ayrca, her rol ve yapda, bireyin kullanabilecei bir dizi zdeksel ve manevi kaynak vardr. Bin bir trl ara gere, bilgi, inan, bata dil olmak zere hazr dn ve duyu kalplar vb. nsanbilimciler bunun tmne birden ekin adn veriyorlar. Ancak kimi insanbilimcilerin yanlgsna dp bu ekinleri bir tr canl varlklar olarak grmemek gerekir. Ekinin herhangi bir esi somut olarak bir birey tarafndan kullanlmyorsa, bir yn kaynak iinde bekleyen bir olanaktan baka bir ey deildir. l bir eydir. Belirli yaplar iinde belirli rollere gre davranan belirlenmi bireyler, ellerinin altnda ya da eriebilecekleri bir yerlerde, u ya da bu olana hazr bulurlar. Ensonu, roller ve yaplarn oluturduu davran kalplar da, daha nceki bireylerin davranlarnn yaratt rnekelerdir. Bunlar bireylere, hem kstlamalar getirirler, hem de olanaklar sunarlar. Marksist anlay anlayabilmek iin, bir de sk sk kullanlan belirleme kavramnn ierik ve kapsamn ak seik bir biimde grmek gerekir.17 Belirleme, bir eyin olmasna ya da olmamasna yol ama, olacaksa nasl olaca16 Marx, Karl, Engels, Frederich. Alman deolojisi [Feuerbach] (ev. Sevim Belli, Ankara: Sol Yaynlar. 1992) s. 41. 17 Devlet kuramn aratrrken, zorunlu olarak, belirleme kavramn da tartmtm (Eroul, 2002: 32-9, 112-4, 152-4, 192-3).

244

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

n etkileme demektir. Belirlemenin birok tr olaca aktr. Yaratma, yok etme, biimlendirme, bozma, arptma, kkrtma, uyarma, engelleme, snrlama, koullama vb. hep belirleme rnekleridir. Kanmca, Marksist kuram iyice kavrayabilmek iin, belirlemenin bu yaygn eitlilii iinde yitip gitmeden, iki ana tr arasnda bir ayrm yapmak gerekir. lki, etkin belirleme, ikincisi ise edilgin belirleme olarak adlandrlabilir. Etkin belirleme, belli bir sonucu var eden, onu dorudan doruya yaratan etkilemedir. rnein, bir arkadanza steleyerek gezmeye gidelim dediinizde ve o da bunu kabul ettiinde, gezme eylemi sizin bu arnzca etkin olarak belirlenmi demektir. Bu arnz olmasayd, gezme de olmayacakt. Edilgin belirleme ise, olanaklar kstlayan etkiler yelpazesidir. Ayn rnekte, gezmenizin yaya, bisikletle, arabayla ya da tekneyle olmas, elinizin altnda bulunan olanaklara baldr. Su kenarnda deilseniz ya da eriebileceiniz bir deniz tat yoksa, tekneyle gezinti olasl yok demektir. Arabayla gezmeye ktnzsa, rnein yasal hz snr ya da trafiin skkl, gezinizin nasln ister istemez az sayda seenek iinde tutacaktr. te, belli bir yana itmeyen, ancak belli yollar ak ya da kapal tutan, elverili ya da elverisiz klan etkilemeler, edilgin belirlemeler olutururlar. ok zaman, edilgin belirlemeler koullar olarak nitelenir. Bir sonucun ortaya kp kmayaca ve nasl olaca, esas olarak etkin belirlemeye baldr. Edilgin belirleme ise, bunu gletirir ya da kolaylatrr; kimi olaslklar kapal, kimilerini ak tutar. Ancak, diyalektiin niceliin nitelie dnmesi kuralnn burada da etkili olabilecei unutulmamaldr. Yine ayn rnekten gidersek, araba bozulursa ya da trafik tamamen tkanrsa, edilgin belirleyici olan araba, gezi iin etkin belirleyiciye dnr. Dolaysyla, bir belirlemenin etkin ya da edilgin olmas, deimez bir veri deildir. Geerli zmleme yntemi somut durumun somut kuramn yapmak ise, elbette ncelikle, zmleme anndaki somut duruma bakmak gerekir. Ancak, unu iyice bilelim ki, yaamn her alannda srekli olarak bu ikili belirleme ile kar karya kalrz. rnein basketbolcu olmak istediinizi dnelim. Bu, etkin bir belirlemedir. Boyunuz ise, edilgin belirlemedir. Sanrm bu bir-iki rnek, konuyu anlamak iin yeterlidir. Bu ayrmn Marksist zmleme iin temel bir nemi vardr. Bunu imdi tarttmz rolyap kavramlatrmasna uygularsak, unlar syleyebiliriz: Rolleri ve yaplar devindiren bireylerin davranlar, etkin belirleyicidir. Bu bireylerin nnde duran zdeksel ve manevi olanaklar yelpazesi, bireylerin daha nceki davranlarnn phtlamasyla oluan devinim kalplar ise edilgin belirleyicidir. Ancak, dikkat edilirse, bir enin etkin ya da edilgin belirleyici oluu, doasna deil, toplumsal ilevine ve etki gcne baldr. Dolaysyla, bireylerden kaynaklanan belirleme her zaman etkindir, nesnelerden kaynaklananlar ise her zaman edilgindir, demek yanl olur. Kimi konumlarda kimi bireylerin etkisi edilgin de olabilir. rnein, koul, evre, ortam oluturan birey-

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

245

sel davranlar bu niteliktedir. Buna karlk, kimi durumlarda nesnelerden kaynaklanan belirlenim tamamen etkin olabilir. rnein, yer sarsnts gibi bir doal ykmla karlaldnda durum byledir. Ksacas, belli bir nicelii anca, en edilgin belirleme bile etkin konuma geebilir. Yukarda belirtildii gibi, Marksizmin bu rol-yap ve belirleme kavramlatrmas iinde, metafizik usdzeninin geleneksel olarak karmza diktii badamaz ikilikler grnn yeri yoktur. rnein, bireylerin karlkl ilikisi iinde yryen bir toplumsal yapda, zne, u ya da bu birey deil, yapnn kendisidir. Bu yapnn nesnesi de baka bir ya da birok yapdr. Ancak karlkl iliki sz konusu olduuna gre, bir adan nesne olarak grnen bu bir ya da birok yap, baka bir adan bakldnda zne konumundadr. Yap-devim ikilii, yaplar bireyler tarafndan sonradan doldurulan kalplar olarak gren yapsalclar iin, almaz bir sorundur. Marksist grte ise byle bir sorun yoktur. Yaplar ancak bireysel davranmlarca var edilebileceine gre, var olduklar anda zaten devimlidirler. Dolaysyla, bunlarn nasl devindirildikleri sorunu Marksistler iin gerekte yoktur. Neden-sonu ikiliinin de durumu budur. Marksizm iin, neden, sonucu yaratabildii iin nedendir; sonucu sonu klan ey ise bir nedene bal olmasdr. Zorunlu-olumsal ayrm ile yasal-raslantsal ayrm da, birer kopukluk olarak ele alnrsa Marksizm iin anlamszdr. Olumsal zorunlunun, raslantsal da yasalln gerekleme yoludur. Yap, kendi paras olan bireylere ans gibi grnen, ancak gerekte yapsal zorunluun gerekleme biimi olan birok olumsallk araclyla kendini gsterir. Ayn durum, yasal-raslantsal ikilisinde de karmza kar. Toplumlarn ya da baka yap dizilerinin devim yasas olarak beliren sonular, ok kez saysz raslantnn kesimesi, birbirini yok etmesi ya da birbirine eklenerek birbirini glendirmesi ve ynlendirmesiyle gerekleir. Ensonu, dsal-isel ayrm da, kopuklua gtrlrse yapay olur. Gerekten de, rnein iki yap arasndaki her iliki hem isel, hem de dsaldr. Yaplar birbirinden bamsz olarak ele alndnda ilikileri dsal olur; daha kapsaml bir yapnn eleri olarak incelendiklerinde ise, bu ayn iliki isel olur. Ayn biimde, bir deikene koul derseniz dsal olur, e derseniz isel olur. Hangisini diyeceiniz ise, incelemeniz iin elverili bulduunuz kavramsal erevenin zelliklerine baldr. Dikkat edilsin, burada sylenen ey Marksizm iin btn bu ayrmlarn anlamsz olduu deildir. Aksine, Marksist yntem de bu ayrmlar kullanr. Ancak, metafizik yaklamn aksine, bunlar birbirine tmyle yabanc, biri olursa teki olmaz, birbirinden kopuk olgular olarak deil, birbiriyle her zaman ilikili, dahas, belli koullarda biri tekine dnebilecek kartlklar olarak grr. Marksist anlaya gre, bireyler de birer toplumsal yapdr. Her yap gibi, birey de, etkin ve edilgin elerden oluur. Bireyin etkin esi, gerekte toplumsal bir rn olan bireysel tindir. Nasl ki toplumsal yapda etkin e

246

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

(oyuncu), rol gerekletiren birey ise, bireysel yapda etkin e (oyuncu), tindir. Tpk rol oynayan bireyde olduu gibi, bu tin her zaman bir yinin iinde somutlar. Bireyi yap olarak grdmzde, etkin e olan tine hem aralk eden hem de onu oluturan eleri yle sralayabiliriz: anl olma zelliiyle, diyesim, bir rgenlik olarak yin; bu yinin dirimsel zelliklerini belirleyen genetik rgs; doum ncesinden balayarak bakmn ve eitimin yine katt zellikler; doutan getirilen ve sonradan gelitirilen dnsel zellikler, yetenekler; belirli bir dil; hem genetik rgnn, hem doum ncesinin, hem de doumdan balayarak gerekleen yz yze ilikilerin rn olan temel yapsal zellik (r. cokulu, atlgan, neeli, dingin, iine kapank, kaytsz vb. olmak); toplumsal geleneklerin ve etkili dnglerin dayatt ocuk rolnn, belli bir ailenin benimsedii biimiyle retilmeye allmas sonucunda biimlenen davran kalplar; kk bireyin nce bilinsiz tepkiler ve yknmeler, gitgide de bilinli yelemler sonucunda edindii davranm kalplar (bunlar aile dndaki kiilerden, TVden, filmlerden, oyunlardan, kitaplardan vb. de renilebilir); st ste binen btn bu elerin, etkin ve edilgin belirlemelerin, sre iinde, zgl bir biimde biremesinden oluan ve her durumda yapsal btnln korumak zorunda bulunan zgl zyap (kiilik). unu iyice vurgulamak gerekir ki, Marksist birey-toplum grne gre, yukarda bireysel yapnn eleri olarak sralanan btn deikenler toplumsal rnlerdir. Bu yalnzca, doumdan sonra insan yavrusuna belli alkanlklar alamaya ynelik olan ve toplumsal nitelii apak olan deikenler iin deil, salt rgensel grnen deikenler iin de geerlidir. Bir kere, insan yini, herhangi bir rgenlik deil, toplumsal evrimin rn olan bir rgenliktir. Elbette, her rgenlik gibi bunun da kendini srdrmesi, evreyle zdeksel bir alverite bulunabilmesine baldr. Ne var ki, insan sz konusu olunca, bu alverii belirleyen temel olgu toplumsaldr. Gerekten de, neyle nasl besleneceimizi, kimin kiminle eeysel ilikiye girip oalacan, retim ya da tketim artklarna ne yaplacan vb. belirleyen hep belli bir toplumun retim biimi, gelenekleri, yaam tarz, ksacas toplumsal dzendir. Genel olarak insan genomu toplumsal evrimin rn olduu gibi, u ya da bu bireyin genomunu belirleyen ey de, toplumsal yapnn ayrlmaz paras olan aile yapsnn rgtledii eeysel iliki dzenidir. Buna ek olarak, sonuta hangi genetik gizilglerin gerekleeceini belirleyen ey, insan yavrusunu, hem anasnn karnndayken hem de daha sonra sarp sarmalayan toplumsal evrenin zellikleridir. Grld gibi, en bireysel, en rgensel grnen zellikler bile, insan sz konusu olduunda toplumsaldr. Dolaysyla, bireyin topluma eklemlenmesi diye bir sorun yoktur. Marxn zl deyiiyle (vurgu kendisinindir): Birey, toplumsal varlktr.18 stelik birey daha domadan bile toplumsaldr.
18 Marx, Karl, 1844 El Yazmalar (ev. Murat Belge, 3. bask, stanbul: Birikim Yaynlar. 2005) s: 114.

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

247

Bu konu ok kez yanl anlaldndan bunun zerinde biraz daha durmak gerekir. Elbette her varlk gibi bireysel yin de, rnein kimyasal elementlere, dahas atomlara ya da atomalt paracklara indirgenebilir. Ancak kimsenin usuna, insan davrann aklamak iin bireylerin atom yapsna bakmak gelmez. Bu yapda bir bozulma olursa, diyelim bir kanser oluabilir, bu da bireyin yaamn ok etkiler. Yine de bunun byle olmasndan, kiilikleri aklamak iin yinlerin atom yapsna bakmak gerektii sonucu kmaz. te, insan yapsnda atom yaps neyse, rgensellik de byledir. Toplumsalln bir aracndan baka bir ey deildir. Tpk masann yapld aa gibi, ensonu bir geretir. Masa aatan yaplmayp madenden yaplsa yine masadr. Masa olarak ilevini grr. Geri kii iin rgenselliin alma yoktur. Bireysel yin iin, rgensellik dnda seenek olamaz. Yine de bu durumdan, insann rgensellikle aklanabilecei sonucu kmaz. Birey yapsnda etkin e tindir. Tin de tmyle toplumsal bir varlktr. Birey yapsn oluturan teki eler, son zmlemede, tin iin birer aratan baka bir ey deildir. Geri kimi durumlarda, bu edilgin belirleyicilerin etkin belirleyiciye dnmesi olanakldr. Bu bir nicelik sorunudur. Tpk az nce verilen kanser rneinde olduu gibi, bireyi oluturan edilgin bileenlerden herhangi biri dzed bir gelime gsterebilir. O zaman da bireysel yapya egemen olur. rnein, genetik oluumundaki tmyle ayrks bir bileim, bir bireyi mzik alannda olaanst yetenekli klabilir. O zaman bu zellik, bireyin teki btn zelliklerini, bu arada genel olarak belirleyici olmas beklenecek sradan toplumsal etmenleri geride brakabilir. Ne var ki, her zaman, her bileen asndan grlebilecek olan bu trden ayrks olaslklar, niteleyici zellii toplumsallk olan bireysel yapnn bu zelliini ortadan kaldrmaz. Ancak, toplum bireyseldir ya da birey toplumsaldr, demek, her durumda bu iki kutup zdetir, demek deildir. Marksizmin bunu diyalektik bir zdelik olarak anlad yukarda belirtildi. Kaba zdeliin geerli olduu birinci diyalektik zdelik dzeyi alr almaz, kutuplarn ancak kendi zgllkleriyle birbirine zde olabilecekleri grlr. Diyalektik zdeliin ikinci ve nc dzeylerinde, u ifte sorunla kar karya kalnr: Her kutbun kendine zg zellikleri, onu tekinden farkl klan zgllkleri nelerdir? Her kutbun bu zgllklerinin gereklemesi iin, teki kutbun hangi dolaymlarndan gemesi zorunludur? te tam da bu aratrma yrtlrken, oka atlanan bir temel noktay gzden karmamak gerekir: ncelenen varlk eninde sonunda bireysel-toplumsal bir varlk olsa da, bunun elerinin, bileenlerinin kendilerine zg doalar vardr. Dolaysyla, belli bir enin etkilenmesi ya da etkilemesi, ister istemez ilgili enin doasnn gerei olan biimi alr. rnein toplumsal bask bir bireyi ar bunalttnda, bunun sonucu bireyin delirmesi olabilir. Ancak delirme, nron balantlarnda bir alt st olu, diyesim, doas gerei rgensel nitelik tayan bir

248

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

olgudur. Toplumsallk bu olayn hem kkeninde hem de sonucunda vardr. Ancak dolaym rgenseldir. Kald ki, ayrksz btn tinsel zelliklerin dolaym rgenseldir. Bu bildiri hazrlanrken, ok mutlu bir raslantyla, Enis Baturun Gvdem adl kitab yaynland. On yedi yla yaylan bir abann rn olan bu almada, Baturun dne dne boutuu sorun, tinin yinsel davurumlarn yakalamak. Her tin biricik olduu iindir ki, her yin de biriciktir.19 nsan yalnz azyla deil, elleriyle de,20 ayaklaryla 21 da konuur. Tin yinin iine ylesine ilemi, yini ylesine biimlendirmitir ki, en tinsel zellikler bile yinsel deyimlemelerle dile getirilebilir. Baturun bir sanat duyarl ile sralad bir dizi rnekten birkan sralamak bunu grmeye yeter: Burnu byk, agzl, midesiz, kalpsiz, yreksiz, enesi dk, vb.22 Btn bu yinsel deyiler, gerekte birer tinsel zellii anlatmaz m? Ensonu, gzlerin tinin aynas olduunu kim yadsyabilir? Gzler hep ayn yinin gzleri olsa da, Batur, rnek olsun diye, dalgndan bne, dinginden delimene krk ayr bak sralam. stelik sonuna nokta koymu ki, sralamann ucu ak olduu iyice anlalsn.23 Birey-toplum diyalektik zdeliinin toplum aya, kurucu atalardan bugne dek, Marksizm tarafndan olduka etrafl bir biimde incelenmitir. Bu incelemeyi konu edinen bilim dalnn ad tarihsel zdekiliktir. Bunun kavramsal bavuru erevesini Marx yaratmtr. Gelitirdii, iblm, retim gleri, retim ilikileri, retim biimi, belirleme, toplumsal kurulu, altyap, styap, snf savam, devrim vb. gibi kavramlarla, bize toplumsal incelemenin temel aralarn salamtr. Ayrca, bu aralar belli bir retim biimi, kapitalist retim biimi iin daha da inceltmi ve rnein, kullanm deeri, deiim deeri, emekgc, soyut emek, artdeer, saltk artdeer, greli artdeer, ilkel birikim, proletarya, piyasa vb. gibi daha nice kavram kullanmmza sunmutur. Daha sonra gelen Marksistlerin hem kendi abalaryla, hem de baka bilimkiilerinden aktardklaryla, bu kavramsal ereve daha da varsllamtr. Buna karlk, birey-toplum diyalektiinin birey ayana ilikin olarak Marksistlerin katklar ok zayftr. Geri Marxn kuramnda, ikilinin bu ayann gelitirilebilmesi iin gerekli temel vardr. Ancak, bu temel zerine kurulacak bilimsel yapda, Marksizm dnda kalan birok bilimkiisinin bulgularn kullanmak zorunludur. Nasl ki, bireyle toplum arasnda diyalektik zdelik bulunduu gereinden yola karak, bireysellie zg kavramlar toplumsallk iin kullanlamazsa rnein toplumun tinyapsndan,
19 Batur, Enis, Gvdem (stanbul: Sel Yaynclk. 2007) s: 11. 20 Age., s: 120. 21 Age., s: 134. 22 Age., s: 169. 23 Age., s: 242.

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

249

cokularndan, sayrlklarndan vb. sz edilemezse, bireyi zmlemek iin rnein, retim biimi, altyap, smr gibi dorudan doruya toplumsala zg kavramlar kullanlamaz. Aada, ikinci blmde, Marksizm dndan gelen ve bireysele zg olan kavramlatrmalardan da yararlanlarak, bireyselle toplumsaln iki ayana da hakkn veren bir kuramsal kurgu arayna giriilecektir. Baka bir deyile, birey-toplum diyalektik zdeliinin nc dzeyinin gerei olan karlkl belirlenimlerin zgllkleri yakalanmaya allacaktr.

II. Blm: Baka zmler


Marksist ereve iinde kalarak, ancak baka bilimkiilerinin de katklarndan yararlanarak bireyselliin ve toplumsalln nasl kurgulanabilecei sorununu altbalk altnda ele alacam: 1) Yinin Toplumsall; 2) Tinin Toplumsall; 3) Toplumun Bireysellii. Bu balklarn her birinde, ilk enin zgllnn ne olduunu, bu zgll oluturan trl bileenlerin, nasl ancak teki elerin dolaymndan geerek gerekleebileceini gstermeye alacam. Dolaysyla, bu altblmlerin hepsinde yinsel-tinseltoplumsal lemesiyle kar karya kalacaz. Ancak her birinde vurgu, srayla, lemenin ilk aya zerinde olacak. Btn bu zmlemelerin sonul erei ise, Marksizmin, u temel savn bir kez daha gzler nne sermektir: nsan, znde, bireysel biimde var olan toplumsal bir varlktr. Birinci altbalkta bizi zellikle ilgilendiren dnrler, en belirgin rneklerinden biri Maslow olan gereksinim kuramclardr. Gerekten de, btn bu kuramclarn ortak zellii, insan anlamak iin insan yininden yola kmak gerektiini apak bir gerek olarak kabul etmeleridir. Bireyselin kuramna katklar dnlrse, aratrmamz bakmndan ok daha ilgin olanlar ise, ikinci altbalkta yer alanlardr. Bunlarn zgnl, insan anlamak iin insan tininden yola kmak gerektiine inanmalardr. Baka bir deyile, bu dnrlerin ortak zellii, insan tinini zgl bir bilim nesnesi olarak grmeleridir. En bykleri, hi kukusuz Freuddr. Bu altbalkta, bir de Piagetnin stnde nemle durmak gerekir. Bilindii gibi tin, duygusal ve bilisel elerden oluur. Duygusal yn daha belirleyicidir. Freudun bykl, bu gerei grmesi ve tini geni lde bilind bir oluum olarak kavramaya almasdr. Piagetnin bykl ise, tinin bilisel ynnn zmlenmesinde en baarl kuram gelitirmi olmasdr. nc altbalkta, toplumsaldan yola karak bireyseli kurgulamaya alan dnrler ele alnacaktr. Bu erevede, ekinsel insanbilimcilerinin ve yukarda sz edilen Bourdieu ile Svein katklar zellikle nemlidir. Her altbalkta, yukarda ad verilen dnrler dnda baka dnrlere de deinilecektir. Bu deinmelerin amac, her dnrn kuramn ortaya serip bir alanyazn taramas yapmak deildir. Kald ki, ok nl dnrlerin kuramlarnn esas olarak bilindii varsaylabilir. Bu aratrmada

250

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

gdlen ama, btn bu dnrleri, Marksist bir kurgulamaya getirebilecekleri katk lsnde ve ancak bu adan deerlendirmeye almaktr. Umulan odur ki, tartma ilerledike, bireysel-toplumsal diyalektik zdeliinin hangi dolaymlardan geerek nasl gerekletiine ilikin bir Marksist insan kuramnn kimi eleri belirginleebilecektir.

1. Yinin Toplumsall
Bilimde, doru zmlemeye ulamak iin ilk adm, hangi nesneyi, nesnenin hangi dzeyini ya da biimini, hangi ynn inceleyeceimiz konusunda ak seik bir karar vermektir. Nesne seimi, dolaysyla da tanm, ilk ve en nemli bilimsel ilemdir. Bunun ne denli nemli olduunu, sonraki btn admlar nasl belirlediini, rnein insan bilimlerinde ak seik bir biimde gryoruz. Hem sradan gzlemci iin, hem de bir blm bilimkiisi iin, insann, her eyden nce, yaayan bir varlk, bir rgenlik olduu apak bir gerektir. Bu gre gre, insann bir tini olduu bile tartlabilir. Buna karlk, insan iin yinin temel gereklik olduu tartlamaz. nsann, toplum halinde yaayan, seven, reten, glen, konuan, u ya da bu zellie sahip olan bir hayvan olduu savunulabilir. Ancak, bu gre gre, ne denirse densin, insann bir tr hayvan olduu gerei deimez. yleyse, insan anlamak istiyorsak, onun bir hayvan olduu temel gereinden yola kmalyz. nsann tinsel ya da toplumsal zelliklerini vurgulayan dnrler arasnda bile bu gr son derece yaygndr. Yukarda deindiimiz ve bugn bilim dnyasnn egemen gr olan, insann biopsikososyal bir varlk olduu grnn temelinde de bu vardr. nsan anlamak iin ele alnmas gereken ilk gereklik dzeyi bio, diyesim, dirimdir. Her canl varlk gibi insan da, ancak birtakm gereksinimlerini karlayabilirse yaamda kalabilir. Tinsel ya da toplumsal gereksinimlerden nce, dirimsel gereksinimlere bakmak gerekir. Gereksinimleri bu biimde deerlendirip sralayan kuramlarn en nls Abraham Maslowa aittir. Kiilik kuramlarna ilikin olarak gzel bir alanyazn taramas yapm olan Hall ile Lindzeyin belirlemelerine gre:
Maslow, gereksinimlerin bir ncelik ve gllk sradzenine gre sralandn kabul eden bir insan gdlenmesi kuram sunmutur. En gl ve en ncelikli gereksinimler karlandnda, sradzende bunu izleyen gereksinimler ortaya kar ve doyurulmak isterler. ... Sradzen ... yledir: alk ve susuzluk gibi yinsel gereksinimler, gvenlik gereksinimleri, aidiyet ve sevgi gereksinimleri, saygnlk [takdir edilme] gereksinimleri, kendini gerekletirme gereksinimleri, bilgi al gibi bilisel gereksinimler ve ensonu, gzellie kar istek gibi gzelduyusal gereksinimler.24
24 Hall, Calvin S., Lindzey, Gardner, Theories of Personality (New York: John Wiley and Sons, Inc. 1963) s: 326.

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

251

lk bakta, bu sralama gerekten ok doal geliyor. nsan, elbette nce karnn doyuracak, tehlikelere kar korunacak, sonra evresiyle sevgi ve sayg balar kuracak, sonra da, bilgiye ve gzellie ynelerek kendini gerekletirmenin yollarn arayacak. Bu gereksinimler tr olarak insana ilikin olduklarndan, hepsi temelde trseldir. rnein sevgi gereksinimi, C vitamini gereksinimi gibidir. Bu iki gereksinim de bir yoksunluun davurumudur. 25 Bu gereksinimler evrim sreci iinde ortaya kmtr ve tr olarak insan belirlemitir. nsann, diyor Maslow, yaratclk, kendiliindenlik, kiisellik, zgnlk, bakalarn nemseme, sevme, gerein peinde koma gibi potansiyeli; kollar, bacaklar, beyni gibi trne zgdr.26 Toplumsal ilikiler, ekinsel olanaklar bu gizilgc gelitirir ya da kstekler; deitiremez: Ekin (kltr) tpk bir bahvan gibidir. Gln gelimesini de salayabilir, onu gdkletirebilir de. Ancak, gl palamuda dntremez.27 nsann dirimsel bir temel doas olduunu savunanlardan en ilginlerden biri de Alfred Adler. lginlii urada: Adlere gre, insan her eyden nce toplumsal bir varlktr. Ancak yle olmasnn kayna dirimseldir. Hall ile Lindzeyin hakl olarak vurguladklar gibi, Adler, insann, toplumsal ilikilere konu ya da taraf olmakla deil, doutan toplumsal olduunu savunuyor. Toplumsallk onun doasnda var. 28 Baka bir deyile, Adler iin insann toplumsall toplumdan deil, bir hayvan tr olarak zgllnden kaynaklanyor. Nasl ki Feuerbachn insan, doas sevgi olan bir trse, 29 Adlerin insan da, doas zgecilik, ibirlikilik, toplumculluk olan bir tr. Adler rneinin aka gsterdii gibi, Maslowun esas yanl, dirimsel gereksinimleri en baa koymas deil. Yanl olan ey, ierii ne olursa olsun, dirimsel olarak belirlenmi bir insan doas varsaymdr. e dirimsellikle balamak isteyenler asndan, sorunsal, inandrc bir biimde yle ortaya konabilir: Yin asndan bamsz deiken, belirleyici etmen onu canl tutan erkedir. Canl varln temel gereksinimi, bu erkeyi boaltp yeniden doldurmaktr (ocuklarn durulmaz devinme gereksinimlerini gzlemlemek bize bu konuda bir fikir verebilir.). Erkeyi boaltma ve doldurma yollar, drtlerin-gdlerin doyurulmasdr. Baka bir deyile, gereksinimlere yant verilmesidir. Bu doyurma, drt-gd nesneleriyle salanr (Drt-gdnn varl, bu nesneleri, ayn zamanda,
25 Maslow, Abraham (2001), nsan Olmann Psikolojisi (ev. Okhan Gndz, stanbul: Kurald Yaynlar 2001) s: 28. 26 Age., s: 171. 27 Age., s: 225. 28 Hall, Calvin S., Lindzey, Gardner, Theories of Personality (New York: John Wiley and Sons, Inc.,1963) s. 117. 29 Engels, Friedrich, Feuerbachn Din Felsefesi ve Ahlak Anlay Felsefe ncelemeleri iinde Karl Marx, Friedrich Engels (ev. Cem Eroul, stanbul: Yordam Kitap 2007) s. 32-40.

252

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

uyaran durumuna getiriyor.). Toplumsal onay gereksinimi gibi, ilk bakta manevi saylabilecek gdler de, gerekte, en temel yinsel drtlerden ayrmsz olarak, erke alveriine ara olurlar. Bir alk uruna insan uar. Bir bak, eeysel uyarma, dahas boalmaya neden olabilir. En tinsel grnen ilikiler, her zaman yinsel belirtilerle ortaya karlar. te yandan, erke alveriinin gereklemesi, doyum salar, haz verir. Bunun kolay ya da g olmas, edilgin belirleyicilere baldr: Yinin salk durumu, eitim, evre koullar vb. Bireyin haz peinde koan bir varlk olduu sav, bu bakmdan dorudur. Dngsel dzeyde mutlu olma hakk biiminde yansyan da ite bu eilimdir. Bireyleraras ilikilerden kaynaklanan zntler de, doyumlar da tinsel (diyesim, toplumsal) olmakla birlikte, bunlarn gerekleme biimleri her zaman yinseldir. Her toplumsal yoksunluk ya da olumsuzluk, bir yinsel sknt, ac, arpnt vb. verir. Yinsel grnts olmayan tinsel olgu yoktur. Duygu da nronlarda dolar, dnce de. Btn bunlar dorudur da, Sovyet tinbilimcisi Leontevin ok hakl olarak vurgulad u noktay da unutmamak gerekir: Doyumundan bamsz gereksinim yoktur. Dolaysyla, her gereksinimi biimlendiren ey onun doyum nesnesidir: lk bakta gereksinim, devinimin bir koulu, bir nkoulu gibi grnr; ancak zne devinmeye balar balamaz, gereksinim de derhal deiir ve gizil olarak getirdii kendi kendiliini yitirir. Eylem gelitike, nkoul bir sonuca dnr.30 yleyse, bireysel gereksinimlere gerek renklerini veren ey, toplumun bunlara salad doyum nesneleridir. u da var ki, gereksinim doyurmann haz kayna olduunu hakl olarak savunanlarn usunda, bu kez yanl olarak, hazlarn esas olarak yinsel kaynakl olduu gr var. Oysa, btn hazlar (tpk duyum, duygu, alkanlk ya da dnceler gibi) kanlmaz olarak yinden gese de, en ilkel grnenleri bile gerekte toplumsaldr. Hazzn biimini yin, ieriini toplum verir. Hazzn derecesini belirleyen ey de, yinsellii deil toplumsalldr. yle olmasayd, rnein zdoyurum ile sevilen bir kiiyle sevimenin salad haz derecesi ayn olurdu. Oysa hi de yle deil. Haz, iletkel ya da rgensel deil, toplumsaldr. Her birey, bir yinde tanan bir toplumsallktr. Esas veri yin deil, biimlenmi yindir. Ya da, yinin biimidir. Nronlar dzenidir, durutur, yrytr, baktr, ses tonudur, giyimdir, bezektir vb. Bu da gerekte tindir. Tin yinin toplumsal biimi, baka bir deyile, insan yini olarak var olabilecek tek biimidir. Tin, bireysellikte kesien trl toplumsal belirlenimlerin bir yine kaznm, zgl, esiz biimidir. Tin, iine kaznm olduu yinle birlikte, toplumsalln her bireyde var olma biimidir. Erke alveriinin belirleyicilii kabul edilince, birey iin ngrlen yap anlaynn buna uygun olmas gerekir. Birey iin kullanlacak yap kav30 Leontev, A. N. (1978), Consciousness and Personality <http://www.marxists.org > Eriim tarihi: Nisan 2007.

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

253

ram, yapsalclarn kullandklar toplumsal yap kavramyla ayn nitelikte olamaz. nk bu biimde kavramlatrlan toplumsal yaplarn ortak zellikleri rollerden (ve baka yaplardan) olumalar; deiik bireyler tarafndan tanabilmeleri, canlandrlabilmeleridir. Geri birey de bir toplumsal yapdr. Ancak btn teki toplumsal yaplardan farkl olarak, her zaman biriciktir. Byle bir yap, bir bakas tarafndan tanamaz. zgldr ve lmle birlikte yok olur (Kimi eleri varlklarn, etkilerini lmden sonra srdrseler de, bunlar artk yok olmu bir bireysel yapnn esi deildir. Bunlar, baka yaplara e ya da gere olabilecek artklardr.). teki toplumsal yaplar, rolleri devindiren de hep ayn bireysel erkedir. Ancak oralarda bu erke, ilgili rol ya da yapya zg deildir. Bir doa gc gibidir. Bireysel yapda ise o bireye zgdr. Yok olmas, o bireyin esiz biricikliiyle dnsz olarak yok olmas demektir. Evet, her bireysel yap rgensel bir eye sahiptir. Bireyin tm duyular, devinimleri, duygular, alglar, heyecanlar, rendikleri, dnceleri, dili, bireysel ilikileri, her trl toplumsal alverii her zaman yini araclyla gerekleir.31 Ancak bundan, insan gereinin rgensel olduu sonucu kmaz. rnein konuma dili, sesleri bir ara olarak kullanr. Bundan, dilin sessel bir olgu olduu sonucu kmaz. Yazl dilden trl imsel iletiim dizgelerine dek, ses kullanmayan birok dil vardr. Geri dilin aksine, birey yinsiz olamaz. Kald ki, az nce vurgulanan biriciklii de buradan kaynaklanr. Yine de, yinin vazgeilmezliinden yinin belirleyiciliine atlanamaz. Gerekten de bunu yapmak, dnbilimde dnselcilii savunanlarn dtklerine benzer bir yanla dmek olur. Engelsin hakl olarak belirttii gibi, d dnyann insan zerindeki etkilerinin esas olarak beyinden gemesi, dolaysyla da, ok zaman dnsel rnler biimini almas, dnselcilere, her ey dncedir deme hakkn vermez.32 Ayn biimde, insana ilikin her eyin, bireylere ancak kendi rgensellikleri araclyla ulaabilecei gereinden, bireyin temeli rgenseldir deme hakk domaz. Dirimsel etkiler, gerekte, toplumsal etkilerin aracdrlar. rnein, ok bilinen bir dirimsel etki kayna testosteron hormonudur. Bilimsel aratrmalar bu hormonun hem remede, hem de saldrda nemli etkisi olduunu ortaya koymutur. diletirilmi erkeklerin saldrganl ve eeysel drtleri der. Ancak, ilk bakta sanlabileceinin aksine, bu, dirimsel kaynakl, tek ynl bir nedenselliin tant saylamaz. Tam aksi ynde bir belirleyiciliin tant vardr: Dvte yenilen bir erkein testosteron dzeyi der. Tenis ve satran karlatrmalarndan sonra yaplan lmler, kazananlarda testosteronun arttn, yenilenlerde ise azalm olduunu
31 Bu yinselliin ald biimlere ilikin ok ilgin bir yeni kaynak udur: Wagner, H., Silber, K., Physiological Psychology (Londra ve New York: Bios Scientific Publishers. 2004). 32 Engels, Friedrich, dealizm ve Maddecilik Felsefe ncelemeleri iinde Karl Marx, Friedrich Engels (ev. Cem Eroul, stanbul: Yordam Kitap 2007) s. 30.

254

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

ortaya koymutur.33 Burada grld gibi, ilk bakta etken olduu sanlan dirimsel bir e, gerekte bir toplumsal ilikinin rndr. stelik bu, Zuckermannn sandnn aksine, tavuk mu yumurtadan, yumurta m tavuktan domutur biiminde zmsz bir nedensellik sorunu da deildir. Bir kez, yukarda da vurguland gibi, davran etkileyen btn hormonlar gibi, tr olarak insanda ne lde testosteron bulunacan belirleyen gelime, evrim srecidir. Evrim de, toplumsal gereksinimlerce belirlenmitir. kincisi, her bireyin hormon bilekesi, toplumsal ilikilerin belirledii bir eeysel birlemenin, yine toplumsal etkilerin belirledii bir gebelik dneminin, yine btnyle toplumsal olan bir yetime srecinin, ayrca da, yukarda belirtildii gibi, birtakm raslantsal toplumsal olaylardan kaynaklanan etkilerin sonucudur. Birey ister istemez yin biiminde var olduuna gre, toplumsal etkilerin yinsel biimlerde, yinsel eler araclyla gereklemesi kanlmazdr. Testosteron, ara deil de belirleyici e olsayd, eit dzeyde testosteron hormonu tayan kiilerin, ayn koullarda, ayn biimde davranmas gerekirdi. Oysa durum hi de byle deildir. Yanl anlalmasn: Dirimsel ara nemsizdir, diyen yok. Ancak, ensonu, bir aratr. nsan yaps her zaman bir yinde yer aldna gre, dirimsel gereksinimlerin en baa konmas tartlamaz, demek yanltr. nk insan insan yapan, beslenmesi, rtnmesi, barnmas ya da iftlemesi deildir. yle olsayd, rnein devinmenin de, soluklanmann da, bu trden yaamsal gereksinimler saylmas gerekirdi. Ne var ki hi kimse, devinmeyi ya da soluklanmay temel gereksinimler dizelgesine almay dnmemitir. Her kk birey, ilk l att, elini kolunu sallad, emekledii, yrmeyi rendii andan balayarak kendi devinme gereksinimini, birtakm toplumsal kalplar iinde, ayrmna bile varmadan karlamay alkanlk haline getirir. teki yinsel gereksinimler de byle alkanlklarla karlanr. Geri bunlarn birinden yoksunluk, birey iin elbette en nemli soruna dnebilir. rnein fel olmu kii iin devinebilme, hi kukusuz, en temel insan gereksinimidir. Ancak bu, edilgin bir belirlemenin ar bir nicelik kazanp etkin duruma gelmesi rneinden baka bir ey deildir. Diyesim, ayrks bir durumdur. nsan tanmlamaz. nsan tanmlayan ey, zdeksel yaamn yeniden retiminden balayarak btn toplumsal iliki dzeninin yenilenmesi ve gerektike deitirilmesidir. Bu sre iinde durmadan yeni gereksinimler yaratlr. Ayrca bunlarn nem sras toplumdan topluma deiir. Diyelim, bir toplum dzeninde, beslenme, gerekten de en temel insan gereksinimi olabilir. Ancak onu bu duruma getiren ey, rgensel dzen deil, toplumsal dzendir. Bu durumun gerekesi doal deil, toplumsaldr. Peki toplumsaln belirlenmesinde bireysel rgenliin hibir rol yok
33 Zuckerman, Marvin, Psychobiology of Personality (New York: Cambridge University Press. 2005) s.228.

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

255

mudur? Elbette vardr; ancak bu rol ierikle deil, biimle ilgilidir. Toplumsal yasa, zdeksel yaamn yeniden retilmesidir. Ancak, insan tr rnein fil boyutlarnda olsayd, elbette bu yasann ilemesinde, retilecek besinin tr ve nicelii, yaplacak barnaklarn boyutlar vb. deiik olacakt. Ayn biimde, insan duyularnn zellikleri, insan yrynn hz, sesin ulaabilecei uzaklk gibi daha nice etmen, toplumsal yaamn zdeksel biimini belirler. Bu bir gerektir. Bunu grmemek, kaba bir dnselcilie dmek olur. Ne var ki, bu gerei vurgulayarak insann her eyden nce bir rgensellik olduunu savunmak, bu kez de kaba bir zdekilie dmek olur. Grglclk tuzandan uzak durmasn bilen gerekten bilimsel bir yaklam, grgl gereklere de kuram araclyla bakmasn bilen bir yaklamdr. Bireysel rgenliin, ierik ynnden ne denli etkisiz olduunun en arpc kantlarndan biri, u ya da bu nedenle bebekken toplumdan koparlan insan yavrularnn durumudur. nl Fransz ynetmen Franois Truffautnun 1969da evirdii Yabanl ocuk lEnfant sauvage filmi, kkken ormana braklan, hayvanlar arasnda byyen ve ancak yeni yetmelie adm att dnemde insanlarca bulunan bir ocuun, devletin de desteini alan bir uzman sann (hekimin) btn abalarna karn nasl bir trl insanlaamadn, ayrntl bir biimde anlatyor. Bu ocuklar rgensel olarak eksiksiz birer insan. Ancak, ite, insan olmak iin rgensellik yetmiyor. zellikle on sekizinci yzylda ve on dokuzuncu yzyln balarnda, Fransada bu konuya byk ilgi duyulduu ve ciddi bir inceleme konusu yapld biliniyor. Taner Timur, bu incelemelerin ulat ortak sonular yle zetliyor: Bu dnemde vahi ocuklarda saptanan dikkate deer zellikler unlard: 1) Bu ocuklar hayvanlar gibi drt ayakl idiler; 2) asla konumay renemiyorlard; 3) hibir cinsel arzu duymuyorlard; 4) bir aynada kendilerini tanyamyorlard; 5) glmesini bilmiyorlard.34 nsan gereini belirleyenin rgensellik olmadnn bundan daha inandrc tant olabilir mi? Toplumdan koparlan bireyler, en rgensel olduu dnlen ilevlerini dahi gerekletiremiyorlar!

2. Tinin Toplumsall
teden beri insanlar, lmn, son nefesini verme biiminde gerekletiini gzlemlemilerdir. Dolaysyla, yaam ile soluk (nefes) alma olgusu zdeletirilmi; lm, hava biimindeki bir ikinci varln bireyi brakp gitmesi olarak yorumlanmtr. lm annda bizi brakp giden varla verilen bir ad ruhtur ve bu szcn kkeni, soluk anlamna gelen Arapa rih szcdr. Soluk, bir yerden bir yere doru devinen havadr. Tpk yel (rzgr) gibi. Bu bakmdan, rih szcnn bir anlamnn da yel ol34 Timur, Taner, Marksizm, nsan ve Toplum (stanbul: Yordam Kitap. 2007) s: 153.

256

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

mas kolayca anlalabilir. Ayn ikili anlam, Trkenin en eski szcklerinden biri olan tinde de vardr. Tin, hem soluk, hem de yel demektir. Ayn anlama gelen bir baka szck de, Farsa kkenli candr. Bir yandan, cann yini yaatan ey olma zellii, can ile yinin ayrlmazl vurgulanr: Can boazdan gelir. Bir yandan da, cann bizim iimizde ikinci bir gerek olduu anmsatlr: Ben istedim anlamnda, sanki iimde bir bakas varm gibi, canm ekti denir. lk bakta insan, belli bir biimde devinen bir rgenselliktir. Onu hayvan rgenselliinden ayran yn, insanca duyumsama, dnme, konuma, duygulanma, iebak, anmsama gibi zellikleridir. te bu zelliklerin tm bireyin tin ynn oluturur. Bu bakmdan, insan ile hayvan ayran zellik tin sahibi olmaktr, denebilir. Tin denen btn zelliklerin, her zaman ve ayrksz olarak bir yin araclndan getiini, yinsel biimler aldn yukarda vurguladk. Can kmadka huy kmaz. ataszmz, bu gerei ak seik bir biimde ortaya koyuyor. Kiinin huyu olmas iin can olmas gerekir, diyesim, yinin yaamas gerekir. Ortada yaayan, canl bir yin yoksa, huy da yoktur. Huy yalnz bana ekip gidemez. Gidebilmek iin can da birlikte gtrmek zorundadr. Can szcndeki bu anlam vurgusu, rnein ruh szcnde yoktur. Ruhunu teslim etti. dendiinde, ruhun yinden (bedenden) ayr olarak var olabilecei kabul edilmi olur. Buna karlk, can kan kii lr; can, kendi bana ekip gitmez. Bu bakmdan, tinin szlkteki bir karl ruh olsa da, biz burada tini, can anlamnda kullanyoruz. Tini inceleme nesnesi olarak kabul eden bilim dal, tinbilimdir. nsann tinsel zelliklerine ilgi, yukarda sz edilen zyap snflamalarnda grlebilecei gibi, ok eskidir ve belli bal btn bilim dallarnda olduu gibi kkeni Eski Yunana uzatlabilir. Ancak, nasl ki acl doa bilimlerinin ortaya k, kapitalist retim biiminin geliimine kout den grece yeni bir olguysa, tinbilimin gerek bir bilim durumuna gelmesi de grece yeni bir gelimedir. Bu gelimenin esas kayna, tin sayrlklaryla uraan tinsaaltmn araylar olmutur. On dokuzuncu yzyln son yllarnda, tini saaltabilmek iin ncelikle onu kendine zg bir gereklik olarak kavramak gerektii anlalm ve bu anlayn sonucu, tinbilimin iinde yeni bir bilim dal olan tinzmn kurulmas olmutur. Bu bilim dalnn kurucusu, Sigmund Freuddur. Freudn bykl, ilk kez tini, bal bana bir gereklik olarak bilimsel inceleme konusu yapmasdr. Freud zdekidir. Diyesim, yinden kopuk, yinin dnda var olan, o lnce de varln srdrecek olan bir tin kabul etmez. Ancak yine de, rgenselliin yan sra kendi zgllne sahip olan bir gereklik olarak grr tini. Tin, duygusal ve dnsel elerden oluan, belirli bir yaps, zellikleri, ilevleri bulunan, erke kullanan, devingen bir dizgedir. Freude gelinceye dek, birey davranlar ya bilinli seimlere ya

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

257

da evrimin rn olan igdlere dayandrlyordu. Davran bozukluklar ise, kaltmdan ya da yaantdan kaynaklanan bireysel sinir anma ve bozulmalarna balanyordu. Freud, kaltmn ya da rgensel bozukluklarn nemini yadsmamakla birlikte, bireysel duyu ve davrann, nemli lde bilin dnda kalan birtakm tinsel drtlerden kaynaklandn, bu drtlerin de karmak bir tinsel yapnn eleri olduunu ortaya koydu. Freud, tini zmlerken, bunu blmeli bir yap olarak sunmay, kuramnn anlalrl bakmndan yararl grd. nce bu blmeleri, bir tr uzamsal (topografik) alana oturttu. En alta, bilindnda kalan, onun stne, belli bir abayla bilince getirilebilecek olan, bilinncesinde yer alan, en ste de, bilin konusu olan eleri yerletirdi. Ancak, bu sunu biiminden, sz edilen blmlerin yin iinde deiik odaklar bulunduu ya da bunlarn zdeksel bir yapnn blmeleri olduu sansna kaplmak ok yanl olur. Byle bir yanl nleme kaygsyla Freud, bunlar bir ara zihinsel nitelikler, baka bir deyile, tinsel ilemlerin bir zellii olarak niteledi.35 Ne var ki, kuram olgunlatka, tinin gerekten de okkatmanl bir dizge olduu gereini gzler nne serebilmek iin, yapsal rnekeyi yeniden vurgulama gereini duydu. te bu gereksinimden, katmanlar altbenlik, benlik ve stbenlik diye adlandrlan nl yap rnekesi kt. Freudun kuram yle zetlenebilir: Her bireyde, kaltmdan, rgensellikten, zellikle de bebeklik ve ilk ocukluk deneyimlerinden kaynaklanan ve bilin a ncesinde edinildikleri iin bireyce ayrmnda bulunulmayan birtakm drtler (bunlara, gd, eilim ya da gereksinim de denebilir) bulunur. Bu drtleri devindiren belli bir nicelikte tinsel erke vardr. Drtlerin doyurulmas, bunlara uygun nesnelerin bulunmasna baldr. Doyum, kiiye haz salar. Doyumsuzluk ise, en nemlisi bunalt olan trl tinsel rahatszlklara yol aar. Bilinaltndaki bu drtler hibir kural tanmazlar. Bunlarn aradklar tek ey, ne pahasna olursa olsun doyumdur. Dolaysyla, bunlar yneten haz ilkesidir. Ne var ki, kr krne haz ilkesini izlemek, bireye de, onunla ilikide bulunanlara da ykm getirebilir. Bunun ayrmna varan birey, drtlerini dizginlemeye, bilinaltndaki erkeyi, kendi varln en iyi biimde koruyacak ve gelitirecek doyum biimlerine ynlendirmeye alr. te bu sre iinde, bireyin benlii oluur. Benlik, tinsel dizgenin ne yaptnn ayrmnda olan blmdr. Bu blm, kendi gerek kar olarak grd ynde, hem kendi gereksinimlerini, hem de evre koullarn hesaba katarak davranr. Baka bir deyile, benlii yneten gereklik ilkesidir. Benliin oluum sreci iinde, insan yavrusu, kendisine zarar getirecek olan davranlarn neler olduunu, ilk aamada, bakmn stlenen yetikinlerin koyduu yasak ve uygulad cezalarla renir. Bu yoldan, benlikle birlikte, ilk dayanaklarn korku ve utan duygularnda
35 ztrk, Orhan, Psikanaliz ve Psikoterapi (3. bask, Ankara: Bilimsel Tp Yaynevi. 1998.) s: 9.

258

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

bulan bir stbenlik de oluur. stbenlik, daha bilin a ncesinde olumaya baladndan, bunun bir blm bilinaltndadr. Drt be yana geldiinde, diyesim, henz benlii doru drst oluamadan, insan yavrusunun tinsel yaps, esas olarak kurulmu olur.36 Freude gre, tinsel yapnn esas belirleyicisi altbenliktir. Altbenlik haz ilkesine gre iler. Yinde haz kayna olan balca blge vardr: Az, dklk, eeysel rgenler. nsan yavrusu drt-be yana gelinceye dek, srasyla bu blgelerin egemenliine girer: Doumdan bir yana dek az blgesinin, bir yandan yaklak iki buuk yana dek dklk blgesinin, iki buuk yandan yaklak drt buuk be yana dek remsel rgenler blgesinin. Oral, anal, genital dnemlerin her birinin belirleyici bir davran kalb vardr: Oral dnem alc, emici; anal dnem tutucu, boaltc; genital dnem ise, becerici, saldrgandr. Tpk dltte alacak ufack bir yarann daha sonra ok nemli zararlara yol aabilmesi gibi, tinsel yapnn bu ilk oluum dneminde ortaya kabilecek ufack rselenmeler bile, daha sonra, nemli tinsel bozukluklara kaynaklk edebilir.37 Bu alma erevesinde, Freudun kuramn daha ok anlatmaya ne olanak, ne de gerek var. Burada gdlen ama bakmndan yaplacak ey, bu tin kavramnn toplumsallkla nasl ilikilendirilebileceini aratrmak. Bir kez, Freudn tinsellik anlaynn rgensellikten koparlamayacan usta tutmak gerekir. Dolaysyla, yukarda rgenselliin toplumsallna ilikin olarak sylenenler burada da geerlidir. Anmsanacak olursa, yin denen ey, toplumsal etmenlerin baat olduu bir evrim srecinin, yine ayn etmenlere etki olanaklar aacak ynde biimlenmi bir genetik yapnn rn olduu gibi, her yinde, ilgili bireyin yaad toplumsal etkileimlerin izini yanstan bir nron balantlar dizgesi, bir hormon bilekesi bulunur. Grld gibi, yinin toplumsall olgusu, Freudu tinzmn rgensellik anlayn da kapsar. Ancak, Freudun kuram asndan nemli olan, rgenselliin deil, tinin oluumunu belirleyen bebeklik ve ilk ocukluk deneyimlerinin toplumsalln koymaktr ortaya. Freude gre, bu kurucu belirleniin kayna ana-baba ile ocuk arasndaki ilikilerdir. Grld gibi, Freud iin de kurucu e toplumsaldr. Ne var ki, ilk bakta dnlebileceinin aksine, bu aldatc bir toplumsallktr. nk burada tarih yoktur. nsan yavrusunun tinsel dizgesini belirleyen ana eler deimez. Tarihin her anda insan insandr. Tarih insan belirlemez. Aksine, birok tarihsel olay insann bu deimez tinsel yaps ile aklanr. Marksizm ile Freudu kuram, tam ite bu noktada atr. Freud, hem deimez bir insan doas gryle, hem de bunu toplumsallkla ilikilendirmesiyle, tarih esini bir dsalla indirgemitir. Bu anlayta
36 Freud, Sigmund, Introduction la Psychanalyse (Paris: Editions Payot. 1964.) s: 335. 37 Age., s: 340.

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

259

tarih, toplumsal oluumun devingeci deil, znde deimeyen insan topluluklarnn yaad bir dizi deiik deneyimdir. Yukarda sz edilen Erik Erikson, Freudu ereve iinde kalarak bu ksr dngy amaya alan en nemli dnrdr. Bunu iki yoldan gerekletirmeye almtr. Bir kez, Freud iin tinsel yapnn oluumunda belirleyici olan ilk aamann, toplumdan topluma deien davran kalplarna baml olduunu gstermitir. Bylece, deiik ekinlerin, uyguladklar deiik bakm ve yetitirme yntemleriyle, deiik tinsel yaplar retebileceklerini savunmutur. kincisi, tinsel yap oluumunun esas olarak ilk be ylda tamamlandn o da kabul etmekle birlikte, her bireyin tm yaamn kapsayan, dolaysyla Freudun gryle karlatrldnda, deiime daha elverili olan bir tinsel oluum izgesi gelitirmitir. Bu bak asyla, Freudunki gibi, -be evrede, esas olarak da ergenlikte tamamlanan bir tinsel yaplama yerine, toplamda sekiz evreden geen, ok daha esnek bir yapsal oluum sreci ngrebilmitir. Yukarda belirtildii gibi, Eriksona gre, tinsel geliim iin nemli olan ey, bu evrelerin her birinde, o evreye zg olan tinsel aamay geebilmek, bylece de, her aamann kazandrabilecei toplumsal erdemi dl olarak almaktr. ok ksa bir zet vermek gerekirse, tinsel oluumun ilk evresinde, birey, yaama kar bir temel gven kazanma, zerklik duygusu edinme ve kendini etken grme snavlarn gemelidir. Bunlar aamamak, yaama kar temel bir gvensizlik, kuku ve utan duygusu, ekingenlik ve sululuk iine dmek demektir. Sonraki evreler yle sralanr: 6-13 ya arasnda, kii alabileceini, bir ie yarayabileceini kantlayacak, bylece yordam ve yeterlik kazanarak aalk duygusunu aacaktr. 13-15 aras ya da ergenlik, bir kimlik kazanma, bir yaam dngs benimseme, kimlik kargaasn ama dnemidir. 16-25 aras ya da genlik, sevgi balar kurabilme, bakalarna balanabilme, yalnzlk tehlikesinden kurtulma adr. 25-55 aras ya da yetikinlik, 38 hem retim alannda hem de reme alannda baarl olma, duraanlktan kanma, kiisel ve toplumsal katkda bulunma adr. 55ten sonras olgunluktur. Bu son dnemde stesinden gelinecek tehlike umut yitimidir. Bundan kanmann yolu, benlik btnln koruyarak, gitgide bilgeleerek, etkin yaamdan adm adm ekilmesini bilmektir.39 Grld gibi, Freudu kuram toplumsal ilikiler ayla ilikilendirme olana vardr. Bunun bir yolu, Eriksonun yapt gibi, bireyden yola karak toplumla balar kurmaya almaktr. Bir baka yolu ise, bir sonraki altblmde yeniden ele alacamz Bourdieu ile bu ynde en iddial Mark38 Erikson, 1994te, doksan iki yanda lmtr. Bu durumda, insan yaamnn gitgide uzadn gz nne alarak, genlik, yetikinlik, olgunluk yalarn daha ilerilere ekme gereini duymas beklenebilirdi. Olmad. imdi bu i onun izinden yryenlere dyor. 39 ztrk, Orhan, Psikanaliz ve Psikoterapi (3. bask, Ankara: Bilimsel Tp Yaynevi. 1998) s: 121140.

260

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

sist almay gerekletirmi olan Lucien Svein yapt gibi, toplumdan yola kp bireye erimeye almaktr. Ancak hangi yol yelenirse yelensin, bireysellik kavramnn kurucusunun Freud olduu gerei deimez. Gelitirdii tinyaps kuramyla Freud, yalnzca sayrl kiiliklerin deil, btn bireylerin kendilerine zg davran kalplarn zmlemenin yollarn amtr. zellikle savunma dzenekleri zmlemesi, somut bireylerin niye davrandklar gibi davrandklarn aklamann kuramsal bir altn anahtar deerindedir. Tin, duygu ile snrl deildir. Geri en nemli, temel belirleyici yan duygudur. Ancak tinde, duygudan baka bir de us vardr. Freud, esas olarak, tinin bilind blmnn kuramcsdr. Bilin blmnn ya da ussal gelimenin byk kuramcs Jean Piagetdir. Piagetnin akla kavuturmaya alt sorun, insan yavrusunun ussal dnce kalplarn edinme srecidir. Piagetnin bykl, ocukta anlan oluum srecini, hem zmlemi, hem de deneysel olarak ortaya koymu olmasdr. Artk, anlan, znenin koullanm eylemlerinin zorunlu sonucu olarak, eitli yapsal basamaklardan geerek olutuunu, bunun yalndan karmaa giden kurucu ve kurall bir oluum olduunu biliyoruz. Piaget, kurduu bilim dalna genetik epistemoloji adn vermitir. Genetik, burada, oluumsal anlamndadr. Kendisinin de belirttii gibi, yapmak istedii, bir tr anlk embriyolojisidir.40 Edeyile, tpk rgensel dltn geliim ve dnm aamalar gibi, anln ortaya kndan balayarak bu anlksal dltn oluum ve dnm aamalarn ortaya koymak istemitir. Piaget, yrtt birok deney ve gzlem sonucunda, her ocuun aamal bir geliim izlediini, ilk aamann devinim kalplar (schmes sensori-moteurs), ikinci aamann alglama kalplar (schmes figuratifs), nc aamann da ilem kalplar (schmes opratoires) edinmekle sonulandn; ayrca her aamann kendi iinde belirgin altaamalara ayrldn ayrntl bir biimde ortaya koyuyor. rnein, aa yukar on sekiz ay sren ilk aamay alt altaamaya blyor ve ocuun, daha doumun ilk gnlerinden balayarak tepkelerinin nasl koullandn, devinim iinde renim srecinin nasl ilediini, bunun sonucunda, daha sonra anlak kalplarnn vazgeilmez temeli olacak olan kendi kendisiyle zde nesne, nesnenin bulunduu yer olarak uzam, zaman iinde ncelik sonralk, yol ama dzenei ya da nedensellik kalplarnn altyapsnn nasl olutuunu ortaya koyuyor. Bu ok varsl kuram burada zetlemek elbette olanakl deil. Piagetyi zellikle ilgin klan ey, anlk geliimini, hep reneni yeniden biimlendiren bir eylem dizisi olarak grmesi. Onun yaklamnda, ocuun her deneyim dizisi bir edinime dnyor, bu edinim de bir yeniden yaplanmaya
40 Piaget, Jean, Psychologie et Epistmologie (Paris: Denol. 1970) s: 34.

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

261

yol ayor. Baka bir deyile, renme her zaman yapmaktan ve bu yapma sonucunda, yapann durmadan dnmesinden kaynaklanyor. Us kalplar, sanlann aksine, alglardan yola kan bir soyutlama ve genelletirme srecinin deil, byme sreci iindeki ocuun eylemlerinden kaynaklanan bir soyutlama, soyut ilem kalplar oluturma srecinden douyor.41 Piagetnin kuram, neredeyse ilikilendirme abas gerektirmeyecek lde, daha ilk admnda toplumsal. Bebein ve daha sonra kk ocuun dnme kalplarn edinmesi, dorudan doruya evresiyle etkin bir alverie girimesinin kanlmaz sonucu. Us, sonu alan eylem trlerinin, arka arkaya yinelenmeleri sonucunda, anlkta gitgide daha soyut ilem kavramlar biiminde yansmalarnn rn. Bu da evrensel bir geliim. nsan olan her yerde, her toplumda, zdeksel var oluu srdrmenin temel koulu olan bu ilem kalplar oluuyor. Bunlar retimin, dolaysyla da her trl toplumsal ilikinin dnsel aralar durumunda. Bu zelliiyle us, tpk yinin rgensellii gibi, tr olarak insann ortak bir zellii. Bu zelliin ancak toplumsal eylem iinde oluabildiini ortaya koymakla, Piaget, insan trnn toplumsall savn btn kuramyla desteklemi oluyor. Geri, Freudda olduu gibi, onun da bu toplumsallnda tarih yok. Ancak, Freudn kuramnn aksine, bu durum sorun yaratmyor. Ussal kalplar, tpk rgensel kalplar gibi, toplumsal eylemin biimini belirliyorlar. Buna karlk, Freudun kuramnn sav, bilinaltndan kaynaklanan duygusal iliki kalplarnn toplumsal ilikilerin ieriini belirledii ynnde. Marksizmle atma da ite bu noktada douyor. Piagetnin kuramnda ise yle bir sav yok. Onun iin burada atma deil, temelde uyuma var. Sovyet tinbilimcisi Elkonin, Piagetnin aamal bilisel geliim kuramn, bir anlaksal geliim dzeyinden bir sonrakine geii aklayamad iin eletiriyor. Sorusu u: ocuk niye devinim kalplarndan balayp ilem kalplarna uzanan bir geliim izgisi izliyor?42 Elkonine gre, bu sorunun yantn, yz yze ilikilerden kaynaklanan duygusal etkileimde aramak gerekir. Baka bir deyile Elkonin, anlaksal geliim ile duygusal geliimin birbirinden koparlamayacan vurguluyor. Kanmca hakl. Ne var ki, Piagetnin de bunu yadsd yok. stelik, bana yle geliyor ki, bu karlkl belirlemede esas etkili e, duygusal e. Bir toplumun eritii retim becerisi, bireylerin hem rgenselliklerinde, hem de anlaksal dzeylerinde yansr. Bu doru da, bu bireyleri devindiren nedir? Onlar yeni rnler ve yeni bireyler yaratmaya, yavrularn belli roller iin yourmaya, en nemlisi de bu yavrularn kendilerini belli bir biimde bymeye iten nedir? te btn bu byk gcn kayna, her bireyi doumundan lmne dek saran yz yze ilikilerdir. Baka bir deyile, tinler dizgesidir.
41 Piaget, Jean, Inhelder, Brbel, The Psychology of the Child (New York: Basic Books, Inc. 1969) s. 49. 42 Elkonin, D. B. (1971), Toward The Problem of Stages in the Mental Development of Children <http:// www.marxists.org > Erisim tarihi: Nisan 2007.

262

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

Freudn bykl ite tam da bu noktada ortaya kyor. Freud, toplumsaln en nemli var olu biimi olan bireyin, her eyden nce tinsel bir varlk olduunu, rgenselliinin de anlaksallnn da, son zmlemede bu tinselliinin aralar olarak dnlebileceini ortaya koyuyor. Ancak Freudun yanlgs, bulgulad tinselliin deimez bir ierie sahip olduunu sanmas. Bu bakmdan insanl rgensellie, bilince ya da baka herhangi bir bireysel eye indirgeyen dnrlerin durumuna dyor. Bykl, btn bu bireysel eler iinde, gerekten de, bireyi tanmlama asndan en anlaml olan ortaya karmas. Ancak, yineliyorum, byk yanlgs, bireyi tanmlayan enin ieriinin bireysel olduunu sanmas. Oysa Marx bize, en bireysel varlk olan tinin gerekte en toplumsal varlk olduunu retmi bulunuyor. Ne var ki, bu en toplumsal varln bireysel tinler biiminde ilemesi kanlmaz. Bireysel tinlerin dzeneini zmlemeye girien de Freud. Tpk rgenselliin gizlerini zen dirimbilim, tpk dzgn dncenin kurallarn bulan usbilim gibi, Freud tinsel yapnn ne olduu ve nasl iledii sorununu bilimin konusu durumuna getiriyor. Bylece Freud bize, bireysel dzeye indiimizde toplumsal nasl anlayabileceimizi gsteriyor. Marksizme esiz katks da bu.

3. Toplumun Bireysellii
Bireyin, hem yin hem de tin olarak, toplumsal ierikte bir varlk olduunu grdk. Ne var ki bu varln, biim olarak bireysel olduu da ortada. yleyse sorun, toplumsallk ieriinin bireysellik biimine nasl yansdn zmleyebilmek. Baka bir deyile, toplumdan bireye giden yolu bulmak. Ekinsel tinbilimin buna bir yant var. Bu yaklama bir rnek olarak burada, Barbara Rogoff un, 2003te, Oxford University Press tarafndan yaynlanan Cultural Nature of Human Development (nsan Geliiminin Ekinsel Nitelii) adl yaptn kullanyorum. Bu yaklam benimseyenlerin temel zellii, insan ya da toplum bilimlerinde ok sk yapldnn aksine, bireyi bamsz bir nesne olarak ele almann yanl olduunu dnmeleri. Bireyin toplumsal doasn zellikle vurgulayabilmek iin, kendi yaklamlarna sociocultural, sociohistorical ya da cultural-historical tinbilim diyorlar.43 Burada vurgu dikkati ekiyor: toplumsallk, tarihsellik, ekinsellik. lk vurgu, bireyin belirlenmesinde ilikiler ana; ikincisi, gemiin birikimine; ncs, toplumca belirlenmi davran kalplarna dikkati ekiyor. Gerekte, nc e, ilk ikisini de ieriyor. Yaklama daha ok ekinsel denmesinin nedeni de bu. Ekinin ald somut biimler toplumdan topluma tmyle deiik olabiliyor. Evrimden, rgensellikten ya da her insan yavrusunun ayn rgensel gereksinimleri tamasndan kaynaklanan deimez ekin kalplar yok. En
43 Rogoff, Barbara, Cultural Nature of Human Development (Oxford University Press. 2003) s: 49.

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

263

doal sanlan deikenler bile toplumdan topluma deien ekin tarafndan belirleniyor. rnein, dnyaya gelen yeni bebenin ilk gereksinimlerinin karlanmasnda bile byle ortak bir rnekeyle karlamyoruz. Ekin temelli yaklam, diyor Rogoff, ocuk bakmnn doal olarak anne, ya da anne-baba, ya da dahas belli bir yetikin tarafndan salanaca nkabuln sorgular. Dnyann eitli yerlerinde, aile, komu evresi ya da topluluun tm iinde deiik kiiler, bebek ve ocuk bakmnn trl ynlerini stlenirler.44 ocuklarn gndelik gzetimi, herhangi bir yetikinin bu konuyla ncelikle uramasna gerek olmadan, tm topluluun sorumluluunda da olabilir.45 Grld gibi, bu yaklamda, hangi toplumda dnyaya gelirse gelsin, btn insan yavrular iin geerli olan anneyle ya da emzirenle ya da yetke temsilcisi olanla (baba, day vb.) zgl ve deimez bir balanma kalb aranmaz. Ekinsel tinbilim, tpk Marksizm gibi, toplumun ekin kalplarnn somut gereksinimlere gre biimlendiini, topluma katlan yeni bireylerin buna gre yetitirildiini, gereksinimler deitike kalplarn da bireysel edimlerle durmadan yeniden biimlendirildiini savunur. Bu yaklamda, bireysel geliimin btn ynleri, ekinsel devinim rntlerinin hem rn, hem de kurucusudur. Toplumsal-ekinsel yaklam, insan geliimi iin tmleik bir yaklam sunar. Bilisel, toplumsal, algsal, gdsel, yinsel, duygusal ve teki sreler, birbirinden ayr, bamsz yetenekler ya da yetiler olarak ele alnacana, toplumsal-ekinsel eylemliliin ayr yzleri olarak grlr.46 Grld gibi, ekinci tinbilimin gznde, birey geliiminin hibir yn, bamsz bir bireysel oluum deil. Hepsi toplumsal ilikilerin paras olarak ortaya kyor. Ancak, elbette, bu sre iinde birey edilgin deil; birey etkin bir taraf; birey toplumsal davran rntlerinin, ok zaman bilinsiz de olsa, istenli bir katlmcs. Bunu da anlamak g deil. Toplumsal erke denen eyin kayna bireyde. Yine tpk Marksizm gibi, ekinci tinbilimciler, zellikle aralarn kendilerine zg belirleyiciliklerini vurgulamaya zen gsteriyorlar. Bunun yalnzca zdeksel etkinlikler iin deil, en dnsel etkinlikler iin de geerli olduunu vurguluyorlar. Matematik dizgeler trnde ekinsel aralarn kullanm, bu aralarn kendilerinin zellikleriyle (rnein bir say dizgesinin, ondalk temeli dizgesel bir biimde kullanp kullanmamasyla), belli aralarn kullanmna toplumun balad deerlerle, bu aralarn kullanmnn nasl renileceiyle, ara kullanmnda kiiler ve topluluklar arasnda kurulan balarla ilikilidir.47 Burada dikkati eken ey, bireyci dncenin zellikle bireysel bir edim olarak grd dnmenin bile, ekinci
44 Age., s: 116. 45 Age., s: 128. 46 Age., s: 237. 47 Age., s: 266.

264

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

tinbilimciler iin, toplumsall znde tayan bir edim olmasdr. rnein toplumun kulland dil, bireysel dnce iin hem ara, hem de biimlendiricidir. Dilde etkili olan ekinsel yelemler, kavramlar dile getirmek iin kullanlan szcklerle snrl deildir. Her toplumun ncelikle deer verdii anlatm yaps, insanlarn aralarndaki konumalarda ya da yazdklarnda dncelerini nasl ortaya koyacaklarn belirler.48 Dncenin aralar da, konular da, gemiten ve evreden, edeyile, toplumdan gelir. Her birimiz bu verileri bakalaryla ak iliki iinde ya da bakalarn iimizde tayarak ileriz, gelitiririz, yeni dnceler yaratrz. Bylece, bir toplumun paras olarak, hem kendimize, hem de bakalarna yeni gereler salam oluruz. Her i gibi dnme de, znde toplumsal bir itir. Grld gibi, birey-toplum ilikisini zmlemede ekinci tinbilimcilerin gelitirdii yaklam, Bourdieunn yukarda zetlenen zmlemesine benziyor. Her ikisinde de, bireyle toplum, ayn gerekliin iki yz. Habitus ile toplumsal alan, diyor Bourdieu, tarihin ya da toplumun birer var olma biimi, cisimlemi tarih, nesnellemi kurum, yin kazanm tarih, yine gmlm kurumdur.49 Onun anlaynda, tpk ekinci tinbilimcilerde olduu gibi, toplumsalln biimleri, kurumlar, simgesel aralar, eilimleri, beenileri bireyselliin iine kazlm durumdadr. Belirtildii gibi, Bourdieu buna habitus adn veriyor. eitli toplumsal ilevlerin oluturduu toplumsal alanlar, her alana zg zdeksel ve simgesel g dalmlarndan kurulu. Bireysel habitsler, bu dalmlarda bulunduklar konuma gre belirleniyor. Ne var ki, bireyler kendi habitslerince belirlenmekle birlikte, konumlarn zdeksel ve simgesel g odaklarna yaknlatrmak iin aralksz bir savam veriyorlar. Bu savam da, her toplumsal alann durmadan yeniden yaplanmasna, bu alanlar iindeki bireysel konumlanmalarn, kolay olmasa da, belli koullarda yeniden belirlenmesine yol ayor. Ksacas, tpk ekinci tinbilimciler gibi, Bourdieu de, toplumsal ilikilerde taraf olanlarn, her zaman toplumca daha nce belirlenmi, kendi deyiiyle, habitsleri oluturulmu bireyler olduunu ortaya koyuyor. Bourdieunn deiik toplumsal alanlarn zgllne ilikin vurgusu da Marksizmle uyuuyor. Marksistlerin szn ettii d belirleyiciler, diyor Bourdieu, ancak belirledikleri toplumsal alann yapsnda yol atklar dnmler araclyla gerekleebilirler.50 Devlet olgusunu Marksist adan incelediim kitabmda, bu yntembilimsel kural yle deyimlemitim: Herhangi bir belirlemenin sonucu, belirleyenin deil, belirlenenin niteliine baldr.51 Bundan da u sonucu karmtm: Toplumsal kuruluun her alan iin gereksinilen ey, iktisadi etmenle yapsal balarndan baka, o alann zgl
48 Age., s: 269. 49 Bourdieu, Pierre, Raisons Pratiques (Paris: d. du Seuil. 1994) s: 172. 50 Age., s: 68. 51 Eroul, Cem, Devlet Nedir? (3. bask, Ankara: mge Kitabevi. 2002) s: 37.

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

265

ilevlerinin ve biimlerinin zmlenmesidir.52 Bu bakmdan, kanmca, toplumun bireyleme sreleri incelenirken, Marksistler, hem ekinci tinbilimcilerin, ekin kalplar araclyla biimlenme; hem de Bourdieunn, inceleme konusu olan toplumsal alann zgllklerine gre belirlenme zmlemelerinden yararlanabilirler. te yandan, her iki yaklam da, bu belirlenme srecinde bireylerin edilgin bir sonu olmadn, veri koullar iinde olsa da, kendi yazglarn kendileri belirleyen oyuncular olduklarn savunuyor. Bu gr, insanlar kendi dramlarnn hem yazarlar hem de oyuncular olarak ele almak gerektiini savunan Marxn kuramsal bakyla tmden uyuuyor.53 Ne var ki, Marksizmin bu yaklamlarla verimli bir ibirlii yapabilmesi iin, her ikisinin de toplum kuramnn, kendi toplum kuramyla uyumadn ncelikle grmesi gerekiyor. Baka bir deyile bu kuramlarn Marksizmce iselletirilmesinin nkoulu, tarihsel zdekilik temeline oturmadklarn grmek. Gerekten de, ne ekinci tinbilimciler, ne de Bourdieu, tarihsel zdekiliin en byk gcn oluturan ana sav, insann oluumunda ve geliiminde, toplumun dnnde ve bugnnde, retim ilevinin babelirleyici olduu savn kabul etmiyorlar. Bu da, ister istemez, gelitirdikleri zmlemelere yansyor. Dolaysyla, Marksistler bunlardan kendileri iin verimli bir biimde yararlanabilmek iin, bu zmlemelerde kendi ana savlaryla uyumayan ynlere dikkat etmek, bu zmlemeleri kendi kuramsal grleriyle uyumlu duruma getirmek zorundalar. Buna dikkat etmek kouluyla, kendi kuramlarnda toplumsaldan bireysele dnm dolaymlarn kurgulayabilmek iin, sz edilen bu zmlemelerde kendilerine kolayca aktarabilecekleri son derece varsl bir gere yn bulabilirler. Son olarak, toplumsaldan bireysele ulamay, bu kez Marksizmin iinde kalarak gerekletirmeye alan bir baka kuramsal giriimden, Lucien Svein kiilik kuramndan sz edeceiz. Sve, insan anlaynn temeline, Marxn Feuerbach zerine yazd altnc savda ortaya att insann z grn oturtuyor. Anmsanaca zere, o savda Marx, Feuerbachn, dinsel z insani ze indirgeyen, ancak insani z tek tek btn bireylerde bulunan deimez bir tz olarak alglayan grn u szlerle eletiriyor: Feuerbach, dinsel z, insani ze indirgiyor. Ne var ki, insani z tek tek bireylerin iinde bulunan bir soyutlama deildir. Gerekte, toplumsal ilikilerin btndr.54 Grld gibi, Sve iin de, insann gerei, ncelikle ya da esasta deil, btnyle toplumsaldr. Bu bakmdan, tpk ekinsel tinbilimciler ya da Bourdieu gibi, insan kavray Marksisttir. stelik, ekinsel tinbilim52 Age., s: 148, n: 7. 53 Marx, Karl, Felsefenin Sefaleti (ev. Ahmet Kardam, 2. bask, Ankara: Sol Yaynlar. 1975) s: 123. 54 Marx, Karl, Engels, Friedrich, Felsefe ncelemeleri (ev. Cem Eroul, stanbul: Yordam Kitap. 2007) s: 61.

266

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

cilerden ve Bourdieuden farkl olarak, bu kavrayn tarihsel zdekilie oturtmutur. Dolaysyla, Marksizmden yola karak ve Marksizmin iinde kalarak bir birey kuram gelitirme yolunda, bugne dek harcanan en byk abann Lucien Svee ait olduu rahata sylenebilir. Ne var ki, bu aba da yeterli olmamtr. Bireysel yaamlarn toplumsal retim ilikilerince nasl yorulup biimlendirildiini gsterme yolunda byk admlar atm olmasna karn, Sve, yolun sonuna geldiinde, hl bireyselin zglln yakalayabilmi deildir. Svee gre, kiilik kuramnn konusu, somut yaamykleridir. Bu yaamykleri, edimlerden oluur. Edim kavramnn davranm kavramndan ayrm, znel davrann sonucunu da iermesi, dolaysyla kiisel eylemi hep bir toplumsal ilikinin paras olarak grmesidir.55 Kiinin edim olanaklar, kendi yeteneklerine baldr. Dolaysyla, kiilik kuramnn ikinci nemli kavram budur. Ancak, yetenekler de toplumsal sonulardr. Grld gibi, kii, hem edimleri, hem de yetenekleri bakmndan, bir toplumsal iliki ann parasdr. Bu durum, birey eylemini iki ana kesime ayrma olanan veriyor: I. Yetenek gelitirmeye ynelik edimler ile II. Bu yetenekleri kullanarak u ya da bu toplumsal sonucu yaratan edimler.56 Birey kiiliinin birinci kesimini Sve, toplumun retim yeteneini artran sabit sermaye birikimine benzetiyor. Kii birinci kesimini ne lde gelitirirse, o lde gelimi bir kiilik sahibi oluyor. Hangi edimlerin birinci ya da ikinci kesime ynelik olacan, hangisine ne kadar zaman ayrlacan belirleyen ise, hep toplumsal ilikiler dzeni. Grld gibi, bireysel kiilikleri youran, somut yaamyklerini kuran edimler dizisi gerekte toplumca belirlenmi durumda. Edimlerin btn, kiinin yaamyksn oluturuyor. Her kiinin yaam sresi, u ya da bu trden edimler iin kullanlyor. Toplam yaam sresi iinde ya da bu srenin blnd her dnemde hangi edim trleri daha arlkta ise, yaamn tmn ya da ilgili dnemi belirleyen de o oluyor. Bu edimler arasnda en nemli ayrm, kiisel yeteneklerin gelitirilmesine ayrlan zamanla, bu yetenekler kullanlarak toplumsal sonular yaratmaya ayrlan zaman arasnda. Bu nedenden dolay, kiiliin yapsn en gereki biimde yanstacak kavram zamann kullanm kavram. Her somut kiiliin yapsn veren ey, o kiinin somut yaamyksn ren edimlerin ne kadarnn bireysel yeteneklerin geliimine ayrlddr. Bunu da belirleyen, toplumun dayatt zaman kullanm yapsdr. Sve iin nemli olan, gelimi kiilii aklamaktr. ocukluktan beri getirilen trl belirlenimler nemlidir, ancak yine de bunlar ikincildir. Toplumsal dzeni belirlemede en nemli e retim ilikileridir. Dolaysyla, bu ilikilerden kaynaklanan bireyleraras rntlerin en nemlisi, birey
55 Sve, Lucien, Marxisme et Thorie de la Personnalit (Paris: Editions sociales. 1969) s: 383. 56 Age., s: 386.

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

267

iin geim kayna olan itir. Ancak, bu rnt deimez deildir. Toplumsal savam ve devrimci eylem, hem toplumsal koullarda deiiklikler yaratr, hem de bireysel yeteneklerin gelitirilmesine ynelik edimlerin payn etkileyerek, edeyile, zamann kullanmn deitirerek, kiiliklerin de deimesine yol aar. Svee gre, bireysel tindzenini anlamamz salayacak en aklayc kural, kiisel zaman kullanm ile kiisel yetenekler arasnda uyum bulunmas gereidir. Kii, kendi bilgisine, becerisine, yeteneklerine uygun bir zaman kullanm yapsnn aln duyar. Ne ki, bu bireysel geliim yasasnn isterleri, smrye dayanan btn dzenlerde, toplumsal dzenin verileriyle atr. Bu atma bize, kiiliklerin karlat i elikilerin, aclarn, doyumsuzluklarn kaynan verir. Svein kuram, burada sunulan birka zet, kuru bilginin ok tesinde bir varsllkta. Kuram bize, belli bir retim biiminin zorunlu kld alma ilikilerinin bireysel yaamlarn edimlerini nasl biimlendirdiini, bu edimler iinde en nemli ayrm olan, bireysel yetenekleri gelitirici edimlerle teki edimler arasndaki ayrm nasl belirlediini, bunun sonucu olan zaman kullanmnn, dolaysyla da yaamyksnn kiilikleri nasl yourduunu gsteriyor. Temel tinbilimsel eliki, bireyin, toplumsal olanaklarla beslenen kendi bireysel yetenek yapsna uygun bir yaam srme istei ile toplumsal koullarn ona dayatt yaam biimi arasndaki eliki. Bu kuram, bireysel bunalt, sknt ya da mutluluun toplumsal kaynan ve ieriini aklamada gerekten de ufuk ac. Ancak, tinbilim kuram asndan bir byk eksii var. Btn bu toplumsal belirlenimlerin bireysel biiminin kuramn yapmyor. Birey tinyapsn aklarken, bir zaman kullanm izgesi ile yetiniyor. Oysa birey, btn yaps edimleriyle belirlense de, yine de bir yap. Bu yapy rgensellie indirgemenin yanl olduunda kuku yok. Ancak tinsellii de bir yana atarsak, ortada birey kalmaz. Tinsellik ise, yalnzca duygu ve bilin gibi kavramlarla tanmlanabilir. Freudn bykl, bu trden bir kavramsal yap kurmaya alan ilk dnr olmas. Temel yanlgs, biimin zelliklerinin ierii belirleyeceini sanmas. Bunun sonucunda da, deimez bir tinsel yap grne saplanmas. zm, Freudn kavramlarn bir yana atmak deildir. Yaplmas gereken ey, rnein bilinaltnn hangi toplumsal koullarn zorunlu sonucu olduunu, ne gibi bir toplumsal ilev gerekletirdiini; benliin hangi toplumsal koullarda olutuunu ve rnein toplumsal dnmde nasl ilevsel olabileceini; stbenliin snfsal kaynak ve ilevlerini; bireysel karmaalarn hangi toplumsal elikilerin hem yansmas, hem de gerekleme biimi olduunu; bireysel savunma dzeneklerinin toplumca nasl belirlendiini; ksacas, toplumsal ilikilerin hangi yollardan geerek tinbilimsel biimlere brndklerini aratrmaktr. Bu aratrmada, neyin iini dolduracamz bize gsteren Freud, dolgunun ne olduunu ve bunu nerede bulacamz bize gsteren ise, bir lde Svedir. Bir lde dememin nedeni, Svein

268

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

yetikin bireyin i ilikilerinden kaynaklanan kiiliinin oluumunu aratrmakla yetinmesi, retim ilikilerinin dorudan yansmas olmayan edimlerin kiilik zerindeki etkisini aratrmamasdr.

Sonu: zlenecek Yol


Birey toplumsaln en nemli gerekleme biiminden baka bir ey deildir. Toplumsaln baka gerekleme biimlerine aada deinilecek. Bunlar anlamak g deil. Buna karlk, bireysel grnt ok aldatc. Ne var ki, bireyin gerekten bilimini yapmak istiyorsak, bu grntye kanmamak, bireyin de, tpk teki toplumsal nesneler gibi, katksz bir toplumsal rn olduunu grmek zorundayz. Bir kere, her toplumda yeni bir bireyin oluumuna yol aan kadnerkek birlemesi, hayvanlardaki dii-erkek iftlemesinden ok farkldr. Ana-oul ya da baba-kz iftlemesi yasandan balayarak eeysel birlemeleri sarmalayan ynla toplumsal kural, gelenek vb. vardr. Ksacas, yeni bir insan oluturan ilk adm bile, tmyle toplumsal bir olaydr. Yeni oluacak bireyin genetik yaps annenin ve babann genetik yapsna bal olduuna, kimin anne ile baba olacan toplumsal kurallar belirlediine gre, doacak yeni bireyin genetik yaps da toplumsal bir sonutur. Kald ki, yukarda belirtildii gibi, tr olarak insan en gelimi orangutanlardan, empanzelerden vb. ayran kk genetik ayrmn kayna da, dirimsel deil, toplumsal evrimdir. Ksacas, hangi somut iki bireyin genlerinin karacan belirleyen etmenin toplumsal olmas bir yana, bireylerinin genlerini kartran trn trsel zelliini belirleyen gen yaps da toplumsaldr. Gebelik sresince annenin uyaca yaam biimi, beslenme yasaklar, belli tr ileri yapma ya da yapmama vb. gibi kurallar tmyle toplumsaldr. Doumun nasl gerekleeceini de toplum belirler. Hemen arkasndan, emzirme sreleri, kundaklama, ocuun yatrlaca yer, uyutma yntemleri vb. yine tmyle toplumsaldr. nsann en belirgin zelliklerinden saylan iki ayak zerinde yrme olgusu bile, katksz bir toplumsal olgudur. Konumann bu niteliinden, dilin toplumsal bir olgu olduundan sz etmeye bile gerek yok. Ancak, insanlardan uzak byyen insan yavrularnn iki ayak zerinde yrmeyi bile beceremedikleri, ksacas, toplumdan koparlan bireyin insanlaamad unutulmamal. ki aya zerinde dorulan kk insann geliiminin bundan sonra nasl olacann, ailenin, yatlar evresinin, varsa okulun, ergenlie geii sarmalayan toplumsal geleneklerin, toplumsal iblmne katlacak bireyin buna hazrlanmasnn, hep toplumsalln belirleyiciliine baml olduunu yadsmak herhalde olanaksz. zetle, hem tr olarak insanlar, hem daha domadan btn bireyler, tepeden trnaa toplumsal rnlerdir. rgensellik ile tinsellik, bu toplumsal rnlerin taycs olan ara ve ge-

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

269

relerdir yalnzca. Elbette bu onlar nemsiz klmaz. Ancak, bir olgunun doas, ona gerekleme biimini salayan ara gerele tanmlanamaz. Birka rnek, bu yaln gerei kavramamza yardmc olabilir. Yukarda masa rnei verilmiti. Anmsanaca zere, masay masa yapan zellik, retildii gere deil, insanlararas ilikilerde grd hizmetti. Yine yukarda belirtildii gibi, dili dil yapan sesler ya da im trleri deil, iletiim arac olma zelliidir. rnekleri alabildiine oaltabiliriz. Yinin urasna ya da burasna taklan bir yapay rgen (bir protez), retildii madenle deil grd ile tanmlanr. Bir buyrua buyruk zelliini veren ey, taraflar arasnda konum ayrmdr, yoksa buyruun yazl ya da szl olmas deil. Tiyatroyu tiyatro yapan ey, gsteri zelliidir, yoksa oyuncularn maske takp ya da takmamas deil. Toplumsal nesnelerin byk ounluu, rgensel ara gereten olumu bireyler arasndaki ilikilerden oluur. Bu ilikilerin bir sonucu da, bireylerin tin yapsdr. Ancak, toplumsal nesneleri tayan daha birok ara gere vardr. Toplumlarn biriktirdikleri bilgileri ve dnme alkanlklarn tayan dil, bunun en arpc rneklerinden biridir. Kitaplklarda, mzelerde vb. biriktirilen ynla ara gere de byle ok deiik yapda toplumsal nesne rnekleridir. Bir mumya ya da bir ren yeri de bir toplumsal nesnedir. Gzle grlmeyen, bir yerde yazl bulunmayan, ancak herkesin varln bildii bir toplumsal yasak ya da gelenek de byledir. Bunun tesinde, yine yukarda belirtildii gibi, bizim ok doal sandmz evremiz de geni lde bir toplumsal rndr. Marxn szleriyle: Doann toplumsal gereklii ve insani doa bilimi, ya da insanla ilgili doa bilimi, zde terimlerdir.57 Bunun ne denli byle olduunu kavramamz iin, son yllarda karmza dikilen kresel snma ykmyla burun buruna gelmemize gerek yoktu. Grld gibi, sz uzatmak gereksiz. Btn bireysel ya da baka grntleri ne olursa olsun, temel gerek udur ki, insan katksz bir toplumsal rndr ve insan olarak onu niteleyen budur. nsan bilimini kurabilmek iin ncelikle bu temel gerei apak bir biimde kavramak gerekir. Ancak bu gerek grldkten sonradr ki, bireyin nasl belirlendii, bireyi oluturan ara gerecin bireysel biime ne gibi bir zgllk verdii gibi sorunlarla bouulabilir. Yukarda belirtildii gibi, insana ilikin temel gerei kavrama asndan, ekinsel tinbilimcilerin yaklamlar ile Pierre Bourdieunn habitus/toplumsal alan kuram Marksizmle ayn saftadr. Ancak, bireyi btnyle toplumsal nitelikte grmelerine karlk, bu kuramlarn Marksizmle uyumadklar nokta, toplum kuramlardr. Bunlar, Marksizmin tarihsel zdekilik kuramn kabul etmezler. Bunun da, doallayn, toplumsaln bireysele dnme dzenek57 Vurgular orijinal metne aittir. Marx, Karl, 1844 El Yazmalar (ev. Murat Belge, 3. bask, stanbul: Birikim Yaynlar 2005) s: 121.

270

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

lerinin kavranmasnda, bu akmlarla Marksizm arasnda derin ayrlklar yaratmas kanlmazdr. Marksist izgi iinde kalan, edeyile, hem insann doa olarak toplumsal niteliini gren, hem de toplum kuram olarak tarihsel zdekilii benimseyen dnrler iinde, bugne dek en baarl birey kuramn gelitiren dnr Lucien Svedir. Marksizm iin temel belirleyici toplumsal etkinliin retim olmasndan yola karak, Sve, retim ilikilerini srtlayan yetikin bireylerin kiiliklerinin, bu ilikilerin onlara dayatt zaman kullanm tarafndan nasl belirlendiini aratrmtr. Gelitirdii gre gre, her kiiliin temel eilimi, her zaman, yeteneklerinin kullanmna en uygun koullar salayacak bir yaam biimi srmektir. Kural olarak, yetenekler hep gelitirilmek isterler. Dolaysyla, kiiliklerin geliebilmesi iin, kiisel zaman kullanm iinde, kiinin yeteneklerini gelitirmeye ynelik edimlerin her zaman yeterli bir oranda bulunmas gerekir. Ne var ki, toplum dzeni, zellikle snfl toplumlarda buna olanak vermez. Bylece, retim ilikilerinin dayatt zaman kullanm izgeleri, ya da, edeyile, somut bireysel yaamykleri, toplumsal elikileri bireylerin iine tar ve bireysel tinleri buna gre biimlendirir. Bu kuramn deerini kmsememek gerekir. Ancak, yukarda belirtildii gibi, birtakm temel eksikleri bulunduu da aktr. Bir kere, kii, yaamna yetikin olarak balamaz. Toplumsal iblmnde yerini alncaya dek her bireyin belli bir kiilii oluur. Kuram bu dnemi aklayacak bir kavramsal ereve sunmuyor. Bu bakmdan, hi deilse eksik. Ancak, temel kusuru bu deil. Temel kusuru, toplumsaln bireysel biiminin, baka bir deyile tinin kuramn yapmamas, bireyi bir zaman kullanma izgesine indirgemesi. Oysa tin iin nemli olan, yle bir ii, byle bir kapitalist olmann ok tesinde, u ya da bu somut kiiyle ilikilerini u ya da bu biimde yrtmek, una alamak, buna kzmak, unu sevmek, bundan korkmak, unu renmek, bunu anmsamak ya da anmsamamak gibi zelliklerdir. Tini de yapan ite budur. Tin, yz yze ilikilerle oluur ve bireylerin baklarndan durularna, hormonlarndan nron balantlarna dek bireysel ara gerete kendini belli eder. Bu gerei inceleyebilmek iin tine zg kavramlara gereksinimimiz vardr. Bunlar da ncelikle duygular, dnceler, anlar, gdler, gereksinimler vb.dir. te bu gerei kavrayan ilk byk dnr, Sigmund Freuddr. Geri Freud, tini rgensellikte aram, insan rgenselliinin deimezliinden ve bireyleraras ilikilerin en gl srkleyicisinin eeysel drtler olmasndan yola karak, deimez bir insan doas, dolaysyla da deimez bir insan tini kuram yaratmtr. Ayrca, bu yanl, ok daha nemli bir baka yanla yol am, toplumu oluturan bireyler olduuna, bireylerin de deimez bir temel doalar bulunduuna gre, bu doay aratrarak gelmi gemi btn toplumlarn aklanabilecei sansn yaratmtr. Tinzm

nsann Var Olma Biimi Olarak Birey

271

ile Marksizmi kar karya getiren esas neden budur. Freudn yanld bence kukusuzdur. Ancak, tinbilimin gerek yaratcsnn o olduu da kukusuzdur. Tini ilk kez o, bilimsel bir nesne konumuna getirmitir. Freud grmezlikten gelinerek tinbilim yaplamaz. Bu gerek, Marksistler iin de geerlidir. yleyse, izlenecek yol aktr. Tinsel yapnn kavramlatrlmas iin, Freudun ve ondan sonra gelen birok deerli tinbilimcinin saladklar dnsel aralar kullanlmaldr. Ancak, bunlarn bireysel biime ilikin zellikler olduu, btn bu zelliklerin her zaman toplumsal ilikilerce belirlendii, dolaysyla deimez bir insan kiilii kalb bulunamayaca, her toplum iin tinlerin oluum srelerinin incelenmesi gerektii usta tutulmaldr.

SZLK
alanyazn: literatr almak: (nitem olarak kullanldnda) alternatif: (Ad olarak kullanldnda, alternatif in karl seenektir.) anlak: zek, intelligence anlk: zihin, intellect ayklanma ya da seilim: seleksiyon58 ayrk, ayrks: istisna, istisnai bezek: ss bilisel: cognitive bitey: flora, bitki rts budunbetim: etnografya budunbilim: etnoloji bunalt: anxiety, anxit izge: ema zmek: halletmek zmlemek: tahlil etmek, analiz etmek davranm: conduct, conduite davranlk, davranbilim: behaviorism deiinim: mutasyon devim: hareket 59 devinge: motor deyimlemek: formle etmek dklk: makat, ans direy: fauna, hayvanlar topluluu dirimbilim: biyoloji diyesi, diyesim, edeyile: yani dizelge: liste doallayn: tabiatyla dolaym: mediation, mdiation dlt: cenin, fets dnbilim: felsefe dng: ideoloji dnselcilik: idealizm dze: norm dzed: anormal dzel: normal dzence: disiplin dzenek: mekanizma edilgin: pasif edim: pratik, practice, pratique (ad olarak) ekin: kltr ensonu: nihayet erek: hedef erk: iktidar erke: enerji eeysel: cinsel, seksel etkin: faal, aktif etken: efficient, efficace etmen: amil, faktr geimsel: iktisadi giz: sr

58 Birinci karlkta elenme (gitme), ikinci karlkta stn gelme (kalma) vurgulanyor. 59 Anlk bir hareketi imleyen devinimden ayrml olarak devim, bir sreci, bir akm artrr. r. ocuun devinimi; sosyalist devim.

272

T r k i y e d e Ne o l i b e r a l i z m

grgl, grglclk: ampirik, ampirizm gze: hcre gzelduyusal: bedii, estetik iebak: introspection igr: insight, pntration imlemek: iaret etmek insanbilim: antropoloji ilemsel: operasyonel iletkel: mekanik ilevsel: fonksiyonel kant: argman kesenkes: mutlaka kiilik tinbilimi: personality psychology, psychologie de la personnalit olumsal: contingent rgen: organ rgenlik: organizma rgensel: organik rneke: model zdek, zdeksel: madde, maddi zdekilik: maddecilik, materyalizm zdoyurum: mastrbasyon

zyap: karakter, miza san: hekim, doktor sayrlk: hastalk sevge: libido sradzen: hiyerari sonul: nihai tan: tehis tant: delil tantlamak: ispat etmek tepke: refleks tin: can, ruh tinbilim: psikoloji tinzm: psikanaliz tinsaaltm: psikiyatri us: akl usbilim: mantk bilimi usdzeni, usyaps: mantk varsl: zengin yaln: basit yelem: tercih 60 yin: vcut, beden yordam, yordambilgisi: teknik, teknoloji

60 Yin szc, Trk Dil Kurumu tarafndan, Ankara yresinde beden karl olarak kullanld saptanp derlenmitir: TDK (1947), Trkiyede Halk Azndan Sz Derleme Dergisi, Cilt: 3 (stanbul, Cumhuriyet Matbaas, s. 1532.) Ruh karl olarak tin szc de ayn yaynda derlenmitir.

You might also like