You are on page 1of 34

eyhul slam bn Teymiyyeye atlan ftiralara Reddiye

eyhul-slam bn Teymiyyeye; ada mutasavvf, kelamc ve bidati dmanlarndan oka iftiralarda bulunulduu gibi, andan sonra gnmze kadar da (bu durum) devam edecek gibi grnmektedir. (Meyve veren aa talanr ise ) Ancak bu iftiralar arasnda en artc olup hasm bidatilerin dayanak kabul ettikleri iftira ise gezgin bn Batutann, "Rihletu bn Batuta (bn Batuta Seyehatnamesi)" diye tannp mehur olmu "Tuhfetul-Enzar..." adn tayan eserinde -Allahtan layk ile muamele grmesini dileriz- syledii u szlerdir: "726 yl muazzam ramazan ay 9una tesadf eden perembe gn amn Dmak ehrine vardm... Dmakta Hanbeli fukahasnn byklerinden amn by ve eitli ilim dallar hakknda sz syleyen Takyud-Din bn Teymiyye vard. Ancak akl pek yerinde deildi. Dmakllar onu oka tazim eder, o da minbere kp, onlara vaazlar verirdi..." diye szlerini srdrr ve daha sonra unlar syler: "Caminin minberinde insanlara vaaz ederken cuma gnnde huzurunda bulundum. Onlara t veriyordu, syledii szler arasnda u da vard: Allah dnya semasna benim u iniim gibi iner, dedi ve minberin basamaklarndan bir basamak indi. bnuz-Zehra diye bilinen Malik mezhebine mensup bir fakih ona kar kt ve onun syledii bu sz reddetti. Fakat herkes bu fakihe kar kt, elleriyle, ayakkablaryla onu alabildiine vurdular ve nihayet sar da dt..." Ve daha baka yalan ve iftiralar bunlarn akabinde sralamaya devam etmektedir. (bk. er-Rhle, I, 102, 109, 110, Tahkik: Dr. Ali el-Muntasr el-Kettan, Muessesetu'r-Risale basks. ) bn Batutann iftira szleri bu. Bundan dolay eyh Ahmed b. brahim b. sa "el-Kasidetul-Nuniyye" (erhu'l-Kasidetu'n-Nuniyye,1, 497)'ye yazd erhinde u szleri sylemektedir: "Byle bir yalandan Allaha snrz. Bu yalan syleyen Allahtan korkmaz, bu iftirada bulunan utanmaz m?

Nitekim hadis-i erifte: "Eer utanmazsan dilediini yapabilirsin" diye buyurulmutur. (Sahihtir. Buhar, Edeb Babu iza lem testehi... da rivayet etmitir. Fethu'l-Bar, X, 523. Hadisin bataraflar da yledir: "Nubuvvet kelmndan insanlara erienlerden birisi de udur...") Bu yalan o kadar aktr ki ayrca bunu uzun boylu reddetmeye gerek yoktur. Bu iftirac ve yalancya kar Allah yeter. nk bu ahs Dmaka 726 yl 9 Ramadzan tarihinde girdiini sylemekte. eyhul-slam bn Teymiyye ise o srada el-Kalada hapsedilmi bulunmakta idi. Nitekim onun rencisi Hafz Muhammed b. Ahmed b. Abdul-Hadi "Tabakatul-Hanbile" adl eserinde ile Hafz Ebul-Ferac Abdur-Rahman b. Ahmed b. Receb'in belirttikleri gibi gvenilir ilim adamlar bunu bylece zikretmilerdir. Hafz Ebul-Ferac sz geen "Tabakat"nda bn Teymiyyenin biyografisini yazarken unlar sylemektedir: "eyh (bn Teymiyye) 726 yl, aban ayndan, Zulkadenin 28. gnne kadar el-Kalada (hapis) kald." (ez-Zeyl al Tabakati'l-Hanbile, II, 405.) bn Abdil-Had ayrca onun oraya alt abanda girdiini de ekler. (bn Abdi'l-Had, el-Ukudu'd-Durriyye, s. 218.) imdi bu iftiraya bir bakalm: Bu ahs onun huzurunda bulunduundan ve bu srada minberde insanlara vaz-u nasihatte bulunduundan szetmektedir. Bunun gerekle ilgisini bir bilebilseydik! Acaba caminin minberi Dmak Kalasnn ilerine mi intikal etti? Halbuki bn Teymiyye belirtilen tarihte sz edilen kaleye girdiinde ancak na' zerinde dar kmt. Hafz madud-Din bn Kesir "Tarihinde bunu bylece kaydetmektedir. (el-Bidaye, XIV, 123.) bn Kesir'in el-Birzal'den naklen zikrettiine gre bn Teymiyye'nin ikindi sonras 16 aban Pazartesi gn girdii eklindedir. Durum ne olursa olsun, bu Marib'li yalancnn am'a giriinden nce onun hapse girdii muhakkaktr. O ise 9 Ramadan'da am'a girmitir. el-Birzal ile bn Kesir'in ondan naklen zikrettiine gre bn Teymiyye'nin Kal'a hapsine girii ile bn Batuta'nn Dmak'a girii arasnda 23 gn, bn Abdu'l-Had'nin zikrettiine gre ise ikisinin girii arasnda 33 gnlk bir fark vardr. Bylelikle bu hususta yaplacak aklamalar niha maksadna ulam bulunuyor. bn Batutann oka yalan sylediinin delillerinden birisi de onun bu seyahatnamesinde naklettii ok acaib hikyeleridir. O kadar ki bn Haldun bu seyahatnameden bir miktar nakillerde bulunduktan sonra unlar sylemektedir:

"...Onun anlatt eylerin ounluu Hint lkesinin hkmdar ile ilgili olup onu dinleyenlerin oka garib karlayaca halleri ile ilgili anlattklardr... Nihayet o bu kabilden hikayeler anlatt, bu sefer insanlar kendi aralarnda onun yalanc olduunu sylemeye koyuldular. O gnlerde Sultan Faris b. Vardarn veziri ile karlatm. Bu hususta onunla konutum ve ben bu adamn insanlar tarafndan yaygn bir ekilde yalanlanm olmas dolaysyla vermi olduu haberleri kabul etmediini grdm." (bn Haldun, Mukaddime, II, 565, Tahkik: Ali Abdu'l-Vahid Vafi) O halde bn Haldun rivayet ettii haberlerin oka garib olular sebebiyle bn Batutann doruluunda phe etmektedir. bn Teymiyyeye dair naklettii rivayetten daha garibi de yoktur. Dier taraftan bn Batutann Hindistan ziyareti esnasnda naklettii garib hadiselerden birisi de u szleriyle anlattklardr: "Nihayet Beay dana vardk, orada salih eyh Ata Evliya'nn zaviyesi de vardr. "Ata" trkede baba demektir, "evliya"da Arapa bir kelimedir. Anlam evliyalarn babas demek olur. Ayn ekilde ona "si sad sale" de denilir. Farsada "si sad" yz "sale" de yl anlamndadr. Onlarn belirttiklerine gre o yzelli yanda imi. Onlar bu kii hakknda gzel inanlara sahibtirler..." Daha sonra unlar syleyinceye kadar szlerini srdrr: "Yanna girdik, ona selam verdim, boynuma sarld. Cismi nemli idi, ondan daha yumuak bir cisim grmedim. Onu gren kii ise elli yanda olduunu zanneder. Bana naklettiine gre herbir yz yanda salar ve dileri (yeniden) kar..." (Rihle, 1, 466.) Bu seyahatnamede ne kadar uydurma, yalan ve iftira bulunduunu ancak Allah bilir. Allah, bn Teymiyyeye geni geni rahmetini ihsan etsin, zalimlerin tuzaklar ise mutlaka boa kar. Hafz bn-i Hacer'in bn-i Teymiye'ye Taan Ettii Zann : Adalet ilkesine zerre kadar bal kalmamakta byk diren gsteren Ahba cemaatinin, bn-i Teymiye hakknda sze baladklar zaman ilk ne srdkleri iddia Hafz bn-i Hacer'in, eyhul slam bn-i Teymiye'nin akdesinin bozuk, grlerinin sapkn olduu ynnde szlerini nakletmeleridir. Ancak iin asl onlarn bu iddialarnn btnyle yalan ve iftira olduu ynndedir. Kendisi hakknda hibir bilgiye sahip olmadm bir zevat "Beraatul-Eariyyin min Akaidil-Muhlifin" isimli bir kitap yazm ve o kitapta bu iddiasn dile getirerek yle demitir: Hafz bni Hacer el-Askaln, Ed-durarul-Kmine isimli kitabnda, bni Teymiyye'nin sahabenin bykleriyle ilgili szleri hakknda alimlerden baz nakiller yapmaktadr:

bni Teymiyye mer ibnul-Hattaba 3 talak meselesinde ve Hazret-i Ali'ye de 17 meselede Kur'ann nassna muhalefet etti diye isnadda bulunmutur. Hazret-i Ebu Bekir ne dediini (bilmeyen) yal birisi olarak mslmanl kabul etti ama Hazret-i Ali ocukken slamiyeti kabul edip bir kavle gre ocuun slamiyeti sahih deildir, demesi ve yine Hazret-i Ali hakknda, kendisi Ebu Cehil'in kzn istemi ve lnceye kadar onu severek unutmamtr, demesi zerine alimler ona mnafkl isnad etmilerdir. bni Teymiyye Hazret-i Osman hakknda (Osman mal severdi) demi ve (Peygamberden -aleyhisselam- istigasede bulunmazd) dedii iin ona zndklk isnad etmilerdir. (Beraatul-Eariyyin min Akaidil-Muhlifin, s.410.) Yazar bn-i Hacer'in bu szlerini kitabnda zikretmi ve ondan sonra herkes bu szleri tekrar edip durmutur. Ancak hi kimse insaf zere hareket etme adna bir adm atmam ve bu iddiann doruluk payn aratrmaya kalkmamtr. Ancak iin asl bu szler daha salnda iken bn-i Teymiyye'ye atlm iftiralardan baka bir ey deildir. Ancak muhalifler "bn-i Hacer baz alimlerden naklediyor" diyerek tam bir cehalet rnei sergilemektedirler. Bu cahillerin ifadelerini okuyan kiiler, hemen mmet tarafn dan byk kabul grm bn-i Hacer'in nakline gvenecektir. Bir de bn-i Hacer'in baz alimlerden bn-i Teymiye'nin sapknln naklettii dnld takdirde artk o okuyucu iin bn-i Teymiye sapkn bir kiilik olmaktan teye gitmeyecektir. "Peki iin asl nedir" sorusuna gelince in asl udur: Hafz bn-i Hacer el-Askalan "Ed-Durerul Kamin" isimli bir eser yazmtr. Eserin konusu sakl hazinelerdir. bn-i Hacer gerekten deer addettii bir ok alimin hayatn, eserlerini bu kitabn da ele almtr. Haklarnda uzun uzun bilgiler kaydetmitir. Ve bu alimler ierisinde eyhul slam bn-i Teymiye'de vardr. Dikkat ederseniz kitabn ismi ile beraber bn-i Hacer'in kitabnda bn-i Teymiye'den uzun uzun bahsetmesi bir arada dnrseniz yukarda bahsetmi olduumuz yaznn sahibinin ne derece bir yzszlk yapt aa kmaktadr. Aslen bn-i Hacer el-Askalani "Sakl Hazineler" eklinde yazd kitapta bn-i Teymiye hakknda uzun uzun bilgiler verirken, hakknda olduka vc szler sarfederken bu cahiller bunu tersine evirmi, apak aydnl kendi karanlklaryla rtmeye almtr. Halbuki baknz bn-i Hacer, eyhul slam hakknda ne demektedir: En hayret edilecek hususlardan birisi de udur: Bu adam Rafz, Hullcler, ttihatlar gibi bidat ehline kar btn insanlar arasnda en ileri derecede duran bir kimse idi. Bu husustaki eserleri pekok ve nldr. Onlara dair verdii fetvalarn snr yoktur. eyhul-slam bn-i Teymiye kanaatlerini kabul edenin de, etmeyenin de oka istifade

ettii bir kimsedir. Drt bir yana yaylm eserlerin mellifi nl rencisi emsuddin bn Kayyim el-Cevziyye dnda ayet bn-i Teymiye'nin hibir eseri bulunmasayd dahi, bu bile bn Teymiyyenin ne kadar yksek bir konuma sahip olduunu en ileri derecede ortaya koyard. Durum byle iken bir de gerek akli, gerek nakli ilimlerde Hanbeli mezhebine mensup ilim adamlar yle dursun, ada olan afi ve dier mezheblere mensup ilim adamlar akli ve nakli ilimlerde olduka ileri ve benzersiz olduuna da tanklk etmilerdir. Yine ayn ekilde "Beraatul-Eariyyin min Akaidil-Muhlifin" isimli eserin sahibi kitabnda Hafz ibn-i Hacer'in bn-i Teymiye'ye hadis konusunda gvenilmeyeceini, onun ne sylediini bilmediini nakletmektedir. Ancak bu da cahillerin bir nceki iddias gibi bo ve batl bir iddiadan baka bir ey deildir. Zira bn-i Hacer mam Buhari'nin sahihine ynelik yazm olduu "Fethul Bari" isimli eserinde 25 kere bn-i Teymiye'den nakilde bulunmu bunlardan sadece iki yerde bn-i Teymiye'nin grlerini eletirmitir. Aslen Fethul Bari okunduu zaman Hafz bn-i Hacer'in zellikle hccet makamnda eyhul slam bn-i Teymiye'den nakillerde bulunduu grlr. rnein yaratlla ilgili bir konuda konuya dair uzun uzun aklamalarda bulunduktan sonra tenbih diye bir blm aar ve bu blmde birok kaynakta geen bir rivayetin aslnn olmadn syler ve arkasndan hemen "bu nemli bilgiyi bn-i Teymiye kaydetmitir" der. (Fethul Bari, 9/473) Ve zellikle burada bn-i Teymiye'ye "Allame" sfatn verir. Gerekten de eyhul slam bn-i Teymiyye Mecmuul Fetava isimli eserinde 3 yerde (Mecmuul Fetava, 1/153, 1/438, ve 4/105.) Hafz bn-i Hacer'in iaret ettii bilgiyi kaydetmitir. Bu Hafz bn-i Hacer'in bn-i Teymiye'nin eseri olan Mecmuul Fetava'ya ne derece nem verdiini ortaya koymaktadr. Fethul Bari'de dikkat eken dier bir husus Hafz bn-i Hacer birok yer de "ben derim ki" dedikten sonra hemen arkasndan sanki kendisini bn-i Teymiye ile delillendirirmicesine "bn-i Teymiye'de byle der" demitir. rnek olarak Ensar ile Muhacirin karde klnmas hadisesini anlatan bn-i Hacer alimlere ait uzun uzun bilgiler sunduktan sonra Muhacirlerin birbirileri ile karde klnmas noktasnda "ben derim ki" diye sze balam ve hemen arkasndan kendisine bn-i Teymiye'den delil getirerek "Nitekim bn-i Teymiye'de Muhtarade ki hadislerin Mustedrekte ki hadislerden daha kavi ve salam olduunu sylemitir" der. (Fethul Bari, 11/268) En dikkat ekici hususlardan bir tanesi ise Hafz bn-i Hacer'in herhangi bir fkhi konuda mezheplerin grlerini zikrederken "Hanefiler yle demitir, afiler yle demitir, bn-i Teymiye'de yle demitir" diyerek bn-i Teymiye'yi mutlak bir muctehidmi gibi anmasdr. rnein boanmann ve ric'atin yapld ay halinin akabinde ki temizlikte, hanm boamann cevaz hususunda gr ayrlklarna deinirken afilerin, Hanefilerin,

Malikilerin grn getirdikten sonra "bn-i Teymiye'de yle der" (Fethul Bari, 15/76.) diyerek bn-i Teymiye'yi mustakil olarak zikreder. Kendisi afi olmasna ve bn-i Teymiye'nin grne katlmamasna ramen bn-i Teymiye'ye eletiri nitelikli tek bir kelime dahi kullanmaz. Yine sigar evlilii meselesinde byk fakihlerin grn zikrettikten sonra hemen arkasndan "bn-i Teymiye'de yle der" diyerek bn-i Teymiye'ye ne kadar nem atfettiini ortaya koyar. (Fethul Bari, 14/361.) bn-i Hacer bn-i Teymiye'ye muhalif olduu konularda dahi Fethul Bari'de bn-i Teymiye hakknda tek bir olumsuz sz sarfetmemitir. zellikle Rasulullah'n kabrine ziyaret amac ile yolculua klmas meselesinde sarfettii tek sz "bu onun en ok tepki toplayan grdr" eklindedir. bn-i Teymiye ile ayr dt sfatlar meselesinde hibir ekilde bn-i Teymiye'nin aleyhinde sz etmemitir. Yine byk ihtilafn yaand ay halinde olan kadn boamann durumu meselesinde nce Nevevi'den zahirilerin grn nakleder ve arkasndan bn-i Teymiye'nin ve bn-i Kayyim el-Cevziyye'ninde bu grte olduklarn syler ve onlarn szlerini uzun uzun aktarr. in ilgin boyutu ise kendisi afi olmasna ramen ne Zahiriler hakknda ne de bn-i Teymiye ve bn-i Kayym hakknda tek bir olumsuz ifade kullanmaz. Sadece bn-i Kayym'in szlerine itiraz kabilinden tek bir satrda "Merhum kanaatimce u rivayeti grmedi" eklinde bir itiraz getirir. (Fethul Bari, 15/78.) Bu nokta da vermek istediimiz son bir rnek ise fakirliin mi yoksa zenginliin mi daha faziletli olduu ihtilafdr. Bu konuyu izah eden bn-i Hacer nce alimlerin grlerini ele alm ve daha sonra "Ben de unu ekliyorum" demi ve hemen arkasndan bn-i Teymiye'de benim gibi dnyor dercesine "bn-i Teymiye'de byle diyor" diyerek konuyu balamtr. (Fethul Bari, 18/265) Alimlerin bn-i Teymiyye Aleyhinde Szleri Ahbalar cemaatinin bn-i Teymiye'ye saldrdklarn ynelttikleri ikinci nokta ise bir ok alimin bn-i Teymiyye aleyhinde szlerini nakletmeleridir. zellikle bir liste yapmlar ve bu listede bn-i Teymiye'nin sapkn olduunu iddia eden alimlerin isimlerini yazmlardr. Listelerinde ou mechul, kim olduu bilinmeyen kimselerin olmas yan sra Necip Fazl, Zahid el-Kevseri gibi slam tarihinde hibir deeri olamayan kimselerinde ismi gemektedir. Burada Ahbalarn yapt byk hata "alimlerin birbiri lehlerinde ve aleyhlerinde szlerinin hibir ilmi deer tamad" gereinden bihaber olmalardr. Zira gemi dnemde yaam ve birok esere imza atm bir kimsenin ister istemez birok seveni de olacaktr sevmeyeni de... Bu insanln tabiatnda olan bir durumdur. Bugn dnyada her kesim tarafndan sevilen ve hi sevmeyeni bulunmayan kim vardr ki? Yine ayn ekilde herkes tarafndan sevilmeyen ve hi seveni bulunmayan kim olabilir? Tarihte en iren insanlarn haklarnda dahi birok vc sz bulmak mmkn iken btnyle mkemmel insanlar iinde aleyhlerinde birok sz bulmak mmkndr. Buna ok basit bir rnek olmas asndan Hatb el-Badadi'nin Tarihini verebiliriz.

Orada bir ok alim hakknda vc ve yerici cmleleri bulmak mmkndr. Nitekim byk mam Ebu Hanife hakknda byk alimlerden O'nun Deccal olduu, hadisleri reddettii, ilimden zerre kadar nasibi olmad ynnde szler bulmak mmkn iken ayn ekilde O'nun byk bir muhaddis olduu ynnde de bir ok nakle ahit olmak mmkndr. Yine "ayet ehli kitap ile evlenmek caiz ise Hanefilerle de evlenmek caizdir" eklinde byk alimlere nispet edilen kavillerin olduu "Teracim ve Tabakat" kitaplarndan isteyenin istedii kimsenin lehinde ya da aleyhinde bir ok nakil bulmas mmkndr. Bu, slam tarihinde zellikle mezhep atmalarnn sebep olduu bu durumdur. mam afi'nin dahi hadisiliinin eletirilmesi, mam bn-i Cerir et-Taberi gibi byk bir mfessirin Ahmed bin Hanbel'i fakih olmamakla nitelendirmesi, bunun zerine Hanbelilerin onu bir kye hapsetmeleri ve orada vefat etmesi sadece mezhep kavgasnn ne boyutlara vardn gstermesi asndan birka rnektir. Burada anlatmak istediimiz tarihte yaam kim olursa olsun herhangi bir ahsiyete sadece "u unu dedi, bu bunu dedi" eklinde saldrmann sadece ahmaklarn ii olduudur. slam alimleri bunun caiz olduu tek durumun cerh ve tadil ilminde ravilere ynelik olduunu belirtmilerdir. Bu da genel olarak hfz ve adalet noktasndadr. ayet bugn bn-i Teymiyye hakknda kt sz serdeden alimlerden oluan bir liste yaynlanyorsa bunu yapanlara unu hatrlatmak isteriz ki onlarn yaynlad listenin en az 10 misli uzunluunda bn-i Teymiyye'nin lehinde konuan, onu vc szlerle vasflandran alimlerin isimlerinden oluan bir liste hazrlamak mmkndr. Burada 10 misli derken abarttm dnmenizi istemiyoruz. Zira bu abart deil grnen bir gerektir. bn-i Kayyim el-Cevziyye, bn-i Kesir, mam Zehebi gibi byk alimlerin stad olan bn-i Teymiye hakknda byle bir liste oluturmak kanaatimizce pek zor olmasa gerek. Burada mam Zehebi ile ilgili yine ayn taife tarafndan ortaya atlan bir iftiraya da deinmekte fayda vardr. Ahbalar mam Zehebi'nin, hocas bn-i Teymiye hakknda kt szler sarfettiini bn-i Teymiye'yi kibirli olmakla suladn ve ona nasihat ettiini iddia ederler. Bu iddiaya kar sadece Zehebi'nin bn-i Teymiye hakknda syledii u szler yeterlidir: bn-i Teymiye benim gibi bir kimsenin onun niteliklerine dair sz sylemesinden ok daha byktr. Eer Kbede Hacer-i Esvedin bulunduu rukun ile Makam- brahim arasnda bana yemin ettirilecek olsa, hi phesiz benim gzm onun gibisini grmemitir, diye yemin ederim. Allaha yemin ederim bizzat kendisi bile ilim bakmndan kendi benzerini grm deildir. Henz bulua ermeden Kuran ve fkh okudu, tartt, delilleriyle, grlerini ortaya koydu. Yirmi yalarnda iken ilim ve tefsirde olduka ileri dereceye ulat, fetva verdi ve ders okuttu. Pek ok eserler yazd, daha hocalar hayatta iken byk ilim adamlar arasnda saylr oldu. Develere yk tekil edecek kadar pek byk eserler yazd. Bu srada onun yazd eserler belki drt bin defter, belki de daha fazla tutar. Cuma gnlerinde seneler boyunca herhangi bir kitaba bavurmaya gerek grmeksizin yce Allahn kitabn tefsir etti.

Fkran bir zeka idi, pek ok hadis dinlemitir. Kendilerinden ilim belledii hocalarnn says iki yz akndr. Tefsire dair bilgisi en ileri noktadadr. Hadis, hadis ravileri (Ricli), hadisin sahih olup olmamasna dair bilgisine hibir kimse ulaamaz. Fkh, nakli -drt mezheb imamnn da tesinde- ashab ve tabinin grleri esizdi. Mezheb ve frkalara dair, usul ve kelma dair bilgisine gelince, bu hususta onun seviyesinde bir kimse bilmiyorum. Dile dair geni bir bilgisi vard, Arapas olduka gl idi. Tarih ve siyere dair bilgisi artc idi. Kahramanlk, cihad ve atlganl ise nitelendirilemeyecek kadar, anlatlamayacak kadar ileri idi. rnek gsterilecek derecede ok cmert idi. Yemekte ve imekte az ile yetinir, zhd ve kanaat sahibi bir kimse idi. mam Zehebi bu szlerini en mehur kitab olan "Siyer-u Alamin-Nubel" eserinde kaydetmitir. Alimlerin bn-i Teymiye Lehinde Szleri Burada sadece birka alimden mam bn-i Teymiyye hakknda syledikleri sz nakletmek istiyoruz. Aslen biz yukarda da sylediimiz gibi bir alim hakknda vc ya da yerici nitelikte szlerin ilmi bir deer tamadna inanyoruz. Ancak birka tane de olsa bn-i Teymiye hakknda sz sarfeden alimlerden rnek vermemiz yerinde olacaktr Tabakatu afiyye el-Kubr adl eserin mellifi Tacud-Dinin babas Takyud-Din es-Subk -Allahn rahmeti zerine olsun- unlar sylemektedir: Akl ve er ilimlerdeki geni bilgisi, stn kadri ve kaynayp coan denizi andran hali ile ileri zekas, itihad ile btn bu alanlarda anlatlamayacak ileri dereceye ulamt. Bana gre o btn bunlardan daha byk, daha stndr. Bununla birlikte yce Allah ona zhd, vera, dindarlk, hakka yardmc olmak, hakk yerine getirmek gibi zellikleri vermiti; btn bunlar da yalnzca Allah iin yapard. Bu hususta selef-i salihin izledii yolu izlerdi. Bu konuda ok byk bir pay sahibi idi. Bu dnemde hatta uzun dnemlerden beri onun benzeri grlm deildir. Muhammed b. Abdil-Berr e-afi es-Subk (v. 777)de unlar sylemektedir: bni Teymiyyeye cahil bir kimse ile yanl kanaat ve grlere sahib bir kimseden bakas buzetmez. Cahil bir kimse ne sylediini bilmez, yanl kanaat sahibi kimseyi ise sahib olduu yanl kanaat onu bilip tandktan sonra hakk sylemekten alkoyar. Hasmlarndan birisi olan Kemalud-Din b. ez-Zemelkan e-afi (v. 727) eyhul-slam bn Teymiyye hakknda unlar sylemektedir: Herhangi bir ilim dalna dair kendisine soru sorulacak olursa, onu gren ve onu dinleyen bir kimse, onun bu ilim dalndan baka bir ey bilmediini zanneder ve bu seviyede kimsenin o ilmi bilmediine hkmederdi. Dier mezheblere mensub fukaha onunla birlikte oturduklarnda kendi mezhebleri ile ilgili olarak daha nceden bilmedikleri eyleri ondan renirlerdi. Herhangi bir kimse ile tartp da hasm tarafndan susturulduu bilinmemektedir. ster er ilimler olsun, ister bakalar olsun herhangi bir ilim hakknda

sz syledi mi mutlaka o ilim dalnn uzmanlarndan ve o ilmi bilmekle tannanlardan stn olduu ortaya kard. Beyz yldan bu yana ondan daha ileri derecede hadis hfzetmi kimse grlm deildir. Mlik ve (sonralar) afi mezhebine mensub bn Dakk el-Iyd (v. 702 h.) onun hakknda yle demektedir: bn Teymiyye ile bir araya geldiimde btn ilimlerin onun gz nnde bulunduunu, bu ilimlerden istediini alp, istediini brakan bir kii olduunu grdm. Aslen bilyeli, Dmakl (v. 738 h.) el-Birzl Ebu Muhammed el-Kasm b. Muhammed, bn Teymiyye hakknda unlar sylemektedir: Hibir hususta arkasndan yetiilemeyecek bir imamd. tihad mertebesine ulam ve mtehidlerin artlar kendisinde toplanmt. Tefsirden sz etti mi ar derecedeki ezberleri dolaysyla, gzel sunmas ile herbir gre tercih zayflk ve rtmek gibi layk olduu hkm vermesiyle ve herbir ilme dalabildiine dalmas ile insanlar hayrete drrd. Huzurunda bulunanlar onun bu haline arrlard. Bununla birlikte o zhd, ibadet, yce Allaha ynelmek, dnya esbabndan uzak kalp, insanlar yce Allaha davet etmeye de kendisini bsbtn vermi bir kimse idi. afi mezhebine mensub Dmakl ve Tehzibul-Keml adl eserin sahibi Ebu Haccac el-Mizz de (v. 742 h.) eyhul-slam bn Teymiyye hakknda unlar sylemektedir: Onun benzerini grmedim, kendisi de kendi benzerini grm deildir. Allahn kitab ve Raslnn snneti hakknda ondan daha bilgilisini, her ikisine ondan daha ok tabi olan grm deilim. Bir seferinde de yle demitir: Drtyz yldan bu yana onun benzeri grlmemitir. Umdetul-Kar erhu Sahihil-Buhar adl eserin mellifi Halef Bedrud-Din el-Ayn (v. 855 h.) eyhul-slam hakknda unlar sylemektedir: O, faziletli, maharetli, takvl, tertemiz, vera sahibi, hadis ve tefsir ilimlerinin svarisi, fkh ve hadis usul ve fkh usul ilimlerinde gerek anlatm ve gerek yazm itibariyle ileri derecede idi. Bidatilere kar ekilmi yaln klt. Dinin emirlerini uygulayan byk ilim adam, marufu oka emreden, mnkerden oka alkoyand. Son derece gayretli, kahraman ve korku ve dehete dren yerlerde atlgan, oka zikreden, oru tutan, namaz klan, ibadet eden bir kimse idi. Geiminde kanaatkarl semi, fazlasn istemeyen bir kimse idi. Olduka gzel ve stn ekilde szlerine bal kalr, ok gzel ve deerli ileriyle vaktini deerlendirirdi. Bununla birlikte aalk dnyalktan da uzak kalrd. Mehur, kabul grm ve tenkid edilebilecek bir kusuru bulunmayan, niha sz Uynul-Eser fil-Mezl ve-emaili ves-Siyer adl Seyyidin-Nas (v. 734 h.) hakknda unlar sylemektedir: eserin mellifi olan bn

Ben onu btn ilimlerde pay sahibi grdm. Nerdeyse snnete dair btn rivayetleri

ezberlemiti. Tefsire dair sz syledi mi bu iin sancan yklenmi olduu grlrd. Fkha dair fetva verdi mi en ileri noktaya ulam olduu, hadise dair konutu mu hadis ilim ve rivayetinde olduka ehil olduu, mezheb ve frkalar hakknda konutu mu bu hususta ondan daha etrafl bilgi sahibi kimsenin grlemedii, onun ilerisinde bu hususlarn kimse tarafndan idrk edilemedii anlalrd. Ksacas btn ilim dallarnda akranlarndan ileri idi. Onu gren hibir gz onun benzerini grmemitir. Hatta kendisi bile kendisi gibisini grm deildir. Burada bu ksa yazmz adaletsizce bn-i Teymiyye'ye saldran, onu yeren ve ktleyen Ahbalar cemaatine Bedruddin Ayni ve Abdulber es-Subki'nin u szlerini hediye ederek bitiriyoruz Bedruddin el-Ayni der ki: Ona dil uzatan kimse ancak glleri koklamakla birlikte hemen len pislik bcei gibidir. Gznn zayfl dolaysyla k parltsndan rahatsz olan yarasaya benzer. Ona dil uzatanlarn tenkid edebilme zellikleri de yoktur, k sac, dikkate deer dnceleri de yoktur. Bunlar nemsiz ahsiyetlerdir. Bunlar arasndan onu tekfir edenlerin ise ilim adam olarak kimlikleri belirsizdir, adlar, sanlar yoktur." Abdulber es-Subki ise bn-i Teymiye'ye saldranlar hakknda yle der: bni Teymiyyeye cahil bir kimse ile yanl kanaat ve grlere sahib bir kimseden bakas buzetmez. Cahil bir kimse ne sylediini bilmez, yanl kanaat sahibi kimseyi ise sahib olduu yanl kanaat onu bilip tandktan sonra hakk sylemekten alkoyar. Ebu Hanife'nin Kyas Yaparak Kastl ekilde Sahih Hadise Muhalefet Ettiini Syleyenlere Kar eyh'ul slam bn-i Teymiyye'den Reddiye Ebu Yusuf (Rahimehullh) ki o, Ebu Hanfenin arkadalarnn en bydr ve 'kadlar kads' lakabn alan ilk kiidir- Mlik b. Enes ile bir araya geldiinde, ona bu meseleler hakknda sordu. Malik ona, Medne ehlinin mutevtir nakli ile cevap verdi. Eb Yusuf (da kendi grn brakp) Mlikin grne dnd ve dedi ki: Eer arkadam da benim grdm grm olsayd, benim grmden dndm gibi o da dnerdi. Bylece Ebu Yusuf bu trde bir naklin bakalar yannda huccet olduu gibi- arkada Ebu Hanfe yannda da huccet olduunu aktarm oldu. Ancak bu nakil Ebu Hanfeye ulamamtr. Nitekim ona da, ondan baka immlara da hadslerden birou ulamamtr. O halde, kendilerine ulamayan bir ilmi terk etmeleri sebebiyle knanmazlar. Ebu Ysufun bu nakle dnmesi; onun ve arkada Muhammedin, hocalarnn (Eb Hanfenin) grn brakp, pek ok hadse ittiba etmeleri trnde bir dntr. Bunu onlara hocalar retiyor ve diyordu ki: Muhakkak ki bu hadisler de eer sahh iselerhuccettir. Ancak bu hadsler ona ulamad. Her kim, Ebu Hanfenin veya mslmanlarn immlarndan bir bakasnn, kyas veya

baka bir eyden dolay sahh hadse kastl muhalefet ettiklerini zannederse, phesiz ki onlar hakknda hata etmi, ya zan ile ya da hev ile konumutur. (eyh'ul slm bnu Teymiyye el-Harrn ed-Dmek (veft: 728 hicr), Mecmu Fetv (20/304) Hi phesiz hamd banda ve sonunda alemlerin rabbi Allah'a zgdr.

***********
Cehennemin Ebedilii - Fena-i Nar - Beka-i Nar eyhu'l slam bn teymiyye (r.a.) hakkndaki Fena-i Nar (Cehennemin ebedilii) meselesi hakknda 4 gr mevcuttur. Bunlardan 1. si, Fena-i Nar gr, bn Teymiyye'ye deil, bn Kayym El Cevziyye'ye aittir, Zann : Cehennemin ebedi olmad gr ncelikle bn-i Teymiyeye ait olmayp bilakis rencisi bn-i Kayym el-Cevziyeye aittir. bn-i Teymiyenin hibir kitabnda byle bir gr mevcud deildir. Her kim bn-i Teymiyenin byle bir gr olduunu iddia ederse kendisinden bunun kaynan isteriz. Meselenin aslna gelince bn-i Kayyim el-Cevziyye cehennemin ebedi olmad grn Hadil Ervah ve ifaul Alil fi Mesail isimli kitaplarnda uzun uzadya anlatmaktadr. bn-i Kayym asl olarak grn Hud Suresinin 107 ve 108. ayetlerine dayandrmaktadr. Hud Suresinin 107. ayetinde Allahu Teala cehennemlikler iin Rabbinin dilemesi hari gkler ve yer ayakta durduka orada ebediyen kalcdrlar. phesiz rabbin dilediini yapandr buyururken 108. ayette ise cennetlikler iin Rabbinin dilemesi hari gkler ve yer ayakta durduka orada ebediyen kalcdrlar. Bu arkas kesilmeyen bir batr buyurmaktadr. bn-i Kayyim bu ayetlere dair, cennetliklere ynelik nimetin kesintisi olmayacan, ancak cehennemliklere ynelik azabta Allahn dilemesi olduunu ve Allahn bizlere haber vermedii bir ii yapmak istediini sylemektedir. Yine bn-i Kayyim Zamanlar sresince orada kalacaklardr (Nebe:23) ve Rahman Suresinin 26 ve 27. yet-i kerimelerini ki: Herkes fani olacaktr. Sadece Zlcelali Vel kram olan Rabbinin Zat/vechi(yz) bki kalacaktr. ayetini delil olarak getirerek, cehennemde kalma miktarnn zamanlar ile snrlandn, sonsuz bir ey iin byle bir bu ifadenin kullanlamayacan sylemektedir. bn-i Kayyim bununla beraber Hz. mer, bn-i Mes'ud, bn-i Abbas, Abdullah b. Amr, Ebu Said el-Hudri gibi sahabelerin ve yine baz tabiin alimlerinin cehennemin ebedi olmadna dair grlerini sralamaktadr. Akli olarak da Allahn rahmetinin gazabn getiini belirterek insanlarn ebedi olarak cehennemde kalmasnn bir hikmeti olmadn

sylemektedir. Bunlardan 2. si, Fena-i Nar gr, bn Kayym El Cevziyye'ye ait deildir: bnu'l-Kayym da, el-Vbilu's-Sayyib'inde yle demitir: "nsanlar, "herhangi bir pisliin irkinletirmedii/bulamad temiz", "kendisinde hibir temizlik olmayan pis" ve "kendilerinde hem pislik, hem de temizlik bulunanlar" eklinde tabaka olduuna gre, bunlarn kalacaklar yerler de eit olacaktr: Mahza temizlerin yurdu ve mahza pislerin yurdu. Bu iki yurt fena bulmayacaktr. ncs ise kendisinde hem pislik, hem de temizlik bulunanlarn yurdudur ki, fena bulacaktr. Bu, (mu'min olan) isyankrlarn yurdudur. Zira Cehennem'de muvahhitlerin isyankrlarndan kimse kalmayacak ve onlar cezalar miktarnca azaplandrldktan sonra ateten karlp Cennet'e sokulacaklardr. Geriye mahza temizlerin ve mahza pislerin yurtlarndan bakas kalmayacaktr..." Bunlardan 3. si, Fena-i Nar gr, bn Teymiyye'ye aittir, Zann : bn Teymiyyenin (r.a.) "akidet-ul vastiyye" isimli eserinde unlar sylemektedir: "Cehennemin ebedilik ve devamllna gelince, an yce Allah (c.c.), sunnette varid olduu zere diledii kimseyi oradan kartr ve kafirleri ise sonu gelmeyecek ekilde orada ebediyen brakr. Cehennemin ebedi oluu ve sonunun gelmeyiinin delillerinden bazlar yce Allah'n (c.c.) u buyruklardr": "Onlar iin srekli kalc bir azab vardr." (Maide 37), "Onlara hafifletilmez, onlar iin cehennem atei vardr." (Zuhruf 75), "Hi phesiz onlar iin cehennem atei vardr. Onlar orada ebediyen kalacaklardr." (Cin 23) "Onlar oradan karlacak da deillerdir." (Hicr 48) "Ve onlar ateten kacak da deillerdir" (Bakara 167), "Onlar hakknda hkm verilmez ki lsnler, onlarn zerinden azabndan bir ey de hafifletilmez" (Fatr 36) (eyhu'l slam bn Teymiyye; Akidet-ul Vastiyye) bn Teymiyye, Mecm'u'l-Fetv'da, "Yedi ey vardr ki bunlar lmeyecek, fena bulmayacak ve yokluu tatmayacaktr: Cehennem ve sakinleri, Levh, Kalem, Kursi, Ar" (Ba tarafta "yedi" rakam zikredildii halde metin iinde zikredilenlerin eksik olduu dikkat ekmektedir.) eklindeki rivayetin sahih olup olmad tarzndaki bir soruya verdii cevapta yle der: "Bu haber bu lafzla Hz. Peygamber (s.a.v)'in sz deildir; o, alimlerden birine ait bir szdr. Bu Ummet'in selefi, imamlar ve sair Ehl-i Snnet ve'l-Cemaat u itikattadr:

Mahlukat arasnda yok olmayacak ve tamamen fena bulmayacak varlklar vardr. Cennet, Cehennem, Ar vd. varlklar byledir. Mahlukatn tamamnn fena bulacan, Cehm b. Safvn ve Mu'tezile'den ve benzerlerinden kendisine muvafakat edenler gibi bid'at Kelamclar'dan bir grup dnda syleyen olmamtr. Bu, Allah'n Kitab'na, Rasulu'nun Snneti'ne ve mmet'in selefinin ve imamlarnn icmana aykr batl bir szdr. Nitekim bu hususta Cennet ve ehlinin ve daha baka varlklarn bekasna delalet (eden deliller) vardr ki, bu sayfa, bu noktann zikri iin yeterli deildir. Kelamclar'dan ve Felsefeciler'den eitli kesimler, btn mahlukatn fena bulmasnn mumteni (muhal) olduuna, akl delillerle istidlal etmitir. Vallhu a'lem." (bn Teymiyye, Mecm'u'l-Fetv, XVIII, 307) Bu ifadeler esas alndnda bn Teymiyye'nin, Cehennem'in son bulaca grnde olduunu sylemek mmkn grnmemektedir. Yine bir baka eserinde mam el-E'ar'nin Makltu'l-slmiyyn'inden, herhangi bir itiraz getirmeksizin yle bir nakil yapar: " Yine u meselede de iki gr halinde ihtilaf etmilerdir: Allah Teala'nn fiilleri iin bir son var mdr, yoksa O'nun fiillerinin sonu yok mudur? el-Cehm b. Safvn yle demitir: "Allah'n malumat ve makduratnn bir son noktas ve snr, fiillerinin de bir sonu vardr. Cennet ve Cehennem fena bulacak, iindekiler de yok olacaktr. T ki Allah, tpk el-Evvel olup, (ezelde) kendisiyle birlikte herhangi bir ey bulunmad gibi, (btn mahlukat yok olduktan sonra da) el-hir (en son kalan) olacak ve O'nunla birlikte herhangi bir ey bulunmayacaktr." Buna karlk Ehl-i slam bir btn olarak yle demitir: "Cennet ve Cehennem'in sonu yoktur. Bu ikisi baki kalmaya devam edecektir. Ayn ekilde cennetlikler Cennet'te nimetlenmeye, cehennemlikler de Cehennem'de azap grmeye srekli olarak devam edecektir. Bunun bir sonu yoktur. Allah'n malumat ve makdurat iin de bir son nokta ve snr mevcut deildir." (bn Teymiyye, Der'u Te'rudi'l-Akl ve'n-Nakl, I, 406. ; el-E'ar, Makltu'l-slmiyyn, 164) bn Hazm, zerinde icma bulunan meseleleri zikretmek maksadyla kaleme ald Mertibu'l-cm'da "beka-i nar" meselesini de zikretmi ve yle demitir: " Cehennem'in hak olduunda, burann ebed bir azap yurdu olduunda, kendisinin de iindekilerin de sonsuz ve ebed olarak devam edip, fena bulmayacanda ittifak etmilerdir" (bn Hazm, Mertibu'l-cm', 268) Bu esere Nakdu Mertibi'l-cm' adyla bir tenkid yazm olan bn Teymiyye'nin, yukardaki satrlar hakknda tek kelime etmemi olmas da bu konuda farkl dnmediini gsteren nemli bir noktadr.

. . 703 :81 ] [ . Ummetin selefi, Onun mamlar ve dier tm Ehl-i Sunnet limleri yaratlm olanlardan fena olmayan ve klli olarak yok olmayan -eyler- cennet ve cehennem gibi, olduuna kaildir. Btn mahlkatn yok olacan, ancak Kelamclardan bidat ehli olan Cehm bn Safvan ve Mutezileden ona uyanlar sylemilerdir. Bu batl bir szdr; Allahn kitabna ve Rasulunun Sunnetine aykrdr. (Mecmuul-Fetava: c. 18, s. 307) 743 :1 ] [ . Bunun iin de Selefin cennet ve cehennemin yok olacan syleyenler hakknda knamalar ok iddetli olmutur. (Deru Terudil-Akli ven-Nakl: c. 8, s. 345) : (738 780 841/8 741 :84 43 :81 710 :1 ) Cehm cennet ve cehennemin yol olacan sylerken Ebul-Huzeyl (el-Allaf) ise cennet ehlinin hareketlerinin sona ereceini sylemitir. (el-Fetava: c. 8, s. 380, c. 12, s. 45, c. 14, s. 348; Minhacus-Sunne: c. 1, s. 146, 310, 351) : . : 831 :7 703 73 :8 . 704 :7 [ .[ Araz yolu ve yntemi, baz kelam ehlini Cehm bn Safvann fasid kavlini sahiblenmeye; cennet ve cehennemin fena bulacan sylemeye gtrmtr." (Mecmuul-Fetva: c. 3, s. 304; Deru Tearudil-Akli ven-Nakl, c. 1, s. 39,3 05, c. 3, s. 158; Thk. M. Read Salim) : : : [731 :1 ] . 833 [ [ slam ehlinin tamam; Cennet ve cehennemin sonunun olmadn syler. Her ikisi de srekli olarak baki kalcdr. Cennet var olduu srece cennet ehli onun nimetlerinde yararlanacaklardr. Cehennem ehli de cehennem var olduu srece orada var olacaklardr. Bunun hi sonu olmayacaktr. (Deru Tearudil-Akli ven-Nakl: c. 2, s. 358) "Allah Azze ve Celle cennet ve cehennemin ebedi olduunu haber vermitir. (Beyanu Telbisil-Cehmiyye: c. 2, s. 157, 358) Bunlardan 4. s, Fena-i Nar gr, Ne bn Teymiyye'ye ne de bn Kayym El Cevziyye'ye ait deildir! : (Benimsediimiz)

bn-i Kayyim'in ve eyhu'l slam bn teymiyye'nin ; Fena-i nar grlerinin delilleri sabit olmamtr. Aksine eserlerinde Cehennemin son bulmayaca ile grleri mevcuttur. Buna ramen, bu eyhlerin tekfir edilmesi, red edilmesi ; ehli sunnet dna karlmas; ilim sahibi ehli sunnet alimlerince kesinlikle mmkn deildir. Asla doru olmayan delilsiz iddialar, farz-i muhal bir anlk gerekmi gibi hayal etsek bile; Gr batan sona kadar hatal olarak kabul edilse dahi, Sabit olan naslara ramen, Kuran ve sunnetten yapt fasit teviller ile ictihad etmi ve ictihadnda yanlm, alimin zellesi(surme) olarak deerlendirilmelidir. ster bn kayyim (r.a.) olsun, ister eyhu'l slam bn Teymiyye (r.a.)'a olsun; "bu bir hatadr, 'Her alimin zellesi olur" diye dnlmelidir. Byle dnmeye sebeb olanda; er-i bir (fasid de olsa) delili vardr ama, bu eri delil onun anlad gibi deildir. nk o yanl ictihad etmitir. Rabbim bn Kayyim'i, veya bn Teymiyye'yi (r.a.) ya da her ikisinin hatalarn balasn" denilir. (amin) Tm bunlara ramen bizler, Ne eyhul slam bn Teymiyye'nin ne de eyh bn Kayym el Cevziyye'nin mevcut hi bir eserinde byle bir grn bulunduuna ahid olmadk. Bu ithamlarn bn-i Teymiyye veya bn Kayym'a kiisel veya mezhebi olarak husumet besleyen (yaras olan/darbe yiyen kimler varsa kendilerini bilirler) her trl arptmaya bavurmulardr. Zaten bu iftiray dillendirenlere baktmzda ehl-i sunnetin yzlerce alimi var iken, sofiyye kesiminden kmas bu kukularmz glendirmektedir. Sofiyye'nin, bn Teymiyye'ye isnad ettikleri ve iddialarnn banda gelen eyh bn Kayyim'n eserindeki iddialarn, Kitabn aslyla yzletirilmesi sonucunda ortaya kan hakikat yledir : eyhul slam bn Teymiyye'nin muhalifleri olan Sofiyye'nin hazrlad sapkn ve art niyetli "bn teymiyye: "Cehennemin sonu gelecektir" iftirasnn rtlmesi; bn Teymiyyenin kitablarna yaklaamayan bu kitap tahrifileri; bn Kayyim'in kitabnda (Hdi'l-Ervh) bulunan bn Teymiyye'nin , 'Cehennemin fanilii' hakknda 7 farkl grn bulunduunu, bu 7 gr ve bunlarn sahiplerini yazmasna ramen sanki bn Teymiyye'nin kendi inancym gibi yalan ve tahrifle arptldnn (bn Kayyim'in Kitabndan asli satrlarn ortaya konularak) deifre edilmesi , Ayrca bn Teymiyye'nin kitablarndan 1 tane delil sunamamalar, aksine asl "Cehennemin fani olaca" grnn sahibi sofi smail Hakk ve bn Arabi'nin kollanmaya allmasn ibretle greceiz ineallah (eyh bn Kayyim : "Hdi'l-Ervh il Bild el-Efrh" (Ruhlar, Sevin lkesine Nameler Syleyerek Srkleyen), 67. Blm) nceki Mesajda Sofilerin ftiralarna Reddiye ve Hakikatler eyhul slam bn Teymiyye'nin muhalifleri olan Sofiyye'nin hazrlad sapkn ve art niyetli "bn teymiyye: "Cehennemin sonu gelecektir" iftirasnn rtlmesi;

bn Teymiyyenin kitablarna yaklaamayan bu kitap tahrifileri; bn Kayyim'in kitabnda bulunan bn Teymiyye'nin , 'Cehennemin fanilii' hakknda 7 farkl grn bulunduunu, bu 7 gr ve bunlarn sahiplerini yazmasna ramen sanki bn Teymiyye'nin kendi inancym gibi yalan ve tahrifle arptldnn (bn Kayyim'in Kitabndan asli satrlarn ortaya konularak) deifre edilmesi , Ayrca bn Teymiyye'nin kitablarndan 1 tane delil sunamamalar, aksine asl "Cehennemin fani olaca" grnn sahibi sofi smail Hakk ve bn Arabi'nin kollanmaya allmasn ibretle greceiz ineallah

*****
Nickli yeden Alnt Ebu Said r.a.den; Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki; Cehennem ehli, cehennemde ne lrler, ne de yaarlar. Ancak (kfr ve irk yznden deil de) gnahlar yznden cehenneme girenleri, cehennem atei ldrecek, kmr haline geldiklerinde, onlara efaat etme izni kacak, grup grup getirilip cennet nehirlerine atlacaklar. Sonra cennet ehline; Haydi onlarn zerine su dkn denilecek. Bylece onlar, selin yatanda biten daneler gibi biteceklerdir.[1]Cennet ve cehennem fani olmazlar. Gnahlar sebebiyle cehenneme giren muvahhid kullar, cezalarn ektikten sonra oradan karlrlar. Kafirler ise ebedi olarak cehennem azabna dar kalacaklardr. te ehli snnetin itikad bu meselede byledir. Hariciler ve mutezile; Cehenneme giren hi kimse kamaz dediler. Eserlerine katmalar yapld tesbit edilen bni Arabinin Fsusta; Cehennemde azab yoktur dedii sylenir. Mutezileden Ebul Huzeyl el Allaf; Cehennemde hayat ve hareket sona erer, cansz varlklar haline gelirler dedi. (Grdmz gibi bu yazy hazrlyan sofi; bn Arabi sapnn kendisi bile kitabnn adn verdii halde, gayet huznu zan ile yaklap "kfrn grmeyelim" demeye getirirken; Yaznn sonunda greceimiz gibi, bir uval yaz yaptrmasna ramen konuyla ilgili ibn Teymiyye'nin bir tane kitab ve sayfasn verememesine ramen er zan ile iftira ve zanlarn kati hukum grecektir. Grenlerde sanki kesin deliller sunuyor sanr.) Cehmiyyeden Cehm Bin Safvan; Cehennem sonsuz deildir dedi. eyhulislam bni Teymiye, baz sahabelerden rivayetlerle delil getirmi, ictihad hatas yapm, cehennemin fani olacan baz sahabelerin sylediini zannetmitir. Burada bu iddiay cevaplandracaz inaallah. (Bakalm delilsiz mesnedsiz nasl cevaplayacak greceiz, sk durun) Allah Teala buyuruyor ki; Ama yetlerimizi inkr etmi ve kfir olarak lm olanlar, ite Allh'n, meleklerin ve tm insanlarn la'neti onlarn stnedir. Onlar ebediyen lnet iinde kalrlar. Artk ne azaplar hafifletilir ne de onlarn yzlerine baklr. (Bakara 161-162)

Bylece Allah onlara, ilerini, pimanlk ve znt kayna olarak gsterir ve onlar artk ateten kamazlar. (Bakara 167) Bizim yetlerimizi yalanlayp da onlara kar kibirlenmek isteyenler var ya, ite onlara gk kaplar almayacak ve onlar, deve ine deliine girinceye kadar cennete giremeyeceklerdir! Sulular ite byle cezalandrrz! (Araf 40) nkr edenlere de cehennem atei vardr. ldrlmezler ki lsnler, cehennem azab da onlara biraz olsun hafifletilmez. te biz, kfrde ileri giden her nankr byle cezalandrrz. (Fatr 36) Yoldan kanlar ise, onlarn varacaklar yer atetir. Oradan her kmak istediklerinde geri evrilirler ve kendilerine: Yalandr deyip durduunuz cehennem azabn tadn! denir. (Secde 20) Azaplar hafifletilmeyecektir. Onlar azap iinde kurtulutan mit kesmilerdir. Biz onlara zulmetmedik, fakat onlar kendileri zalim kimselerdir. Onlar cehennem bekisine: "Ey Mlik! Rabbin artk bizi ldrsn." diye seslenirler. Mlik de: "Siz bylece kalacaksnz." der. (Zuhruf 75-77) Onlar, ateten kmak isteyecekler, fakat ondan kacak deillerdir. Onlara boyuna srp gidecek bir azap vardr. (Maide 37) Ve yle derler: Rabbimiz! Cehennem azabn zerimizden sav. Dorusu onun azab gelip geici deil, devamldr. (Furkan 65) Cennetlikler hakknda da buyurur ki; Onlara orada hibir yorgunluk gelmeyecek ve onlar, oradan karlmayacaklardr. (Hicr 48) bni Kayym r.a., eyhul slam bni Teymiyeden, yle nakleder; Hasen el Basri, mer r.a.n yle dediini syledi; Cehennemdekiler ayet kum ynlar kadar bir sre bile cehennemde kalsalar, yine bir gn oradan karlard.[bni Kayym Hadil Ervah(s.409) Suyuti Durrl Mensur(4/478)] Her ne kadar Hasen el Basri, mer r.a.den iitmemise de, onun byle dediine kanaati olmasayd byle kesin olarak rivayet etmezdi. Ehli snnet nderi imamlar da buna kar kmadlar. (bn Kayyimin, bn teymiyye'den naklediyor dedii blmn, eyhulislam Teymiyyenin "byle diyen var diye sayd 7 eit gr sahipleri" iin nakletmektedir. bn

imdi gerek olarak bn Kayyim el Cevziyye'nin kitabndan, bahsi geen uzunca konuyu birebir alntlarak buraya aktaryorum: ******* Buhari ve Mslim'de Ebu Said el-Hudri'den Peygamber'in Sallallahu Aleyhi ve Sellem yle

buyurduu nakledilmektedir: "lm bembeyaz (veya karas az beyaz ok) bir ko eklinde getirilir. Cennet ile Cehennem arasnda durdurulur. Sonra, ey Cennet ehli denir, onlar sknt iinde bakarlar, ey Cehennem ehli denir. Onlarda sevin iinde bakarlar. Sonra, bu nedir bilir misiniz denir. Evet, O lmdr, derler. Sonra o, Cennet ile Cehennem arasnda boazlanr. Sonra, ey Cennet ehli kalmak var lmek yok, ey Cehennem ehli kalmak var lmek yok denir." (Buhari, Vlll, 428, Tefsir kitabnn, "onlar hasret gnne kar uyar" ayeti bab; Mslim, 2849.) Bu Konudaki htilaflar Bu konuda sonrakiler (mteahhirn) gre ayrlmlardr: 1. Cennet ve Cehennem fanidirler, ebedi deillerdir. Nasl ki sonradan olma (hadis) iseler, ayn zamanda fanidirler. 2. Cennet ve Cehennem bakidirler, daimidirler, ebediyen fani olmayacaklardr. 3. Cennet baki ve ebedi olup Cehennem fanidir. Biz bu grleri, mukabillerini ve her gr sahibinin delillerini zikredip Allah'n kitabna ve rasulnn snnetine aykr olanlar reddedeceiz. Her ikisinin de fani olduu gr, muattla (Allah'n sfatlarn reddeden) Cehmiyye'nin piri Cehm b. Safvan'a aittir. Onun bu konuda ne sahabeden, ne tabilerden, ne de dier slam imamlarndan hibir selefi yoktur. Ehl-i Snnetten hibir kimse byle bir gr belirtmemitir. Onun ve etbann bu grn slam'n imamlar balarna arpmlar bu sebeble onlar kafir saymlardr. Onlar her yerde deifre etmilerdir. Mesela Abdullah b. el-mam Ahmed, es-Snneisimli kitabnda Harice b. Mus'ab'n yle dediini yazmtr: "Cehmiyye, Allah Azze ve Celle'nin kitabndan, u ayetle kafir olmulardr: Bir: "Yemileri daimidir, glgesi de." (Ra'd, 35) Cehmiyye ise devam etmeyecek diyor. ki: "Bu bizim rzkmzdr, onun iin tkenme yoktur." (Sa'd, 54) Cehmiyye ise bitecek diyor. : ("Sizin yannzdakiler biter, Allah'n yanndaki ise bakidir." (Abdullah b. Ahmed b. Hanbel, es-Snneh, 789)

eyh el-slam der ki: "Cehm b. Safvan bu grn, itikad edindii bir esasa dayand iin sylyor. Onun itikad ettii esas udur: "Sonu gelmez fani varlklarn olmas muhaldir." Bu esas, kelam ehlinin, cisimlerin ve sonradan olma varlklarn hudusne (sonradan var olularna) delil getirdikleri bir esastr. Bu esasa dayanarak onlar, alemin hudusn (sonradan var olduunu) sylemilerdir. Cehm de buna dayanarak gemite balangsz fani varlk olmayacana gre gelecekte de (sonu olmayan) fani varlk olmaz demitir. Ona gre bir fiilin gelecekte devamll, Rabb Tebareke ve Teala asndan muhaldir, mazide de muhal olduu gibi. Mutezile'nin piri, Ebul-Huzeyl el-Allaf da onun bu esasna muvafakat etmitir. Fakat o yle sylemitir. "Bu esas, pepee gelmeleri sebebiyle hareketlerin fani olmasn gerektirir, (nesnelerin deil)." "Bu ekilde o, Cennet ve Cehennem ehlinin hareketlerinin son bulacan, nihayet daimi bir skunet (duru, hareketsizlik) haline deceklerini ve hibirinin hibir hareket yapamayacak duruma geleceini sylemitir. Sonu olmayan hadisler (sonradan olma varlklar) olmayacan iddia edenlerden bir gurup da bu hususun akln bir gerei olduunu iddia etmi, fakat, nakil, Cennet ve Cehennem'in ebedi olduunu syleyince biz de onu kabul ettik, demilerdir. Halbuki dnmemilerdir ki aklen imkansz olan bir eyin olabileceini eriat sylemez. nki eriatn, aklen imkansz bir eyin olduunu sylemesi imkanszdr. yle grnyor ki bu adamlar aslnda aklen muhal olanlarla, caiz olanlar seemiyorlar. nki eriat ikincisini getirir, birincisini deil. eriat akln idrak edemeyecei, tek bana bilemeyecei eyleri getirir, muhal olduunu bildii eyleri deil. Cehm'e ve Ebu'l-Huzeyl'e bu esaslarn da muvafakat edenlerin ounluu gemi ile gelecei ayr dnmlerdir. yle demilerdir: "Gemi, varlk alemine girmitir, gelecek deil. Dolaysyla muhal olan, namtanahi eylerin varlk alemine girmesidir, pepee girmelerinin varsaylmas deil." Demilerdir ki: Bu yle demeye benzer: "Sana ne zaman bir dirhem versem, arkasndan baka bir dirhem daha vereceim." Bu mmkndr. Birinci ekil ise yle demeye benzer:

"Sana ne zaman bir dirhem versem, daha nceden baka bir dirhem vermi olacam." Bu ise muhaldir. Bunlara gre namtahi eylerin gemide bulunmas muhal, gelecekte bulunmas ise vacib (zorunlu) dur. Bakalar bunlarla tartm ve bilakis durum gelecekte ne ise gemite de yledir, orada fark yoktur, gemi ve gelecek izafi (gresel)dir, gelecek olan ey, bir zaman gelir gemi haline gelir, her gemite daha nce bir gelecek idi, dolaysyla devamll bu iki taraftan birinde mmkn, dierinde muhal saymak akli deildir" demilerdir. Yine demilerdir ki: "Bu husus, Rabb Tebareke ve Teala'nn "yapan oluu"nun (failiyyati) devamll ile ilgili bir meseledir. O, ezelde Rabb, kadir ve fa'al (her murad ettiini yapan) idi. Tpk ezelde, hayy (diri), alim (bilen) ve kadir olduu gibi... O'nun "yapan" olup ta bir ii yapamamas muhaldir. Sonra durumunun deiip, bir yenilik olmakszn, ezelde yapamad bir ii yapar hale gelmesi muhaldir. Byle bir eyi dnmek bile bozuk bir dnce olduunu bilmeye kafidir. Bozukluunu anlamaya u da yeter: "Taplacak iin daha nce muhal iken sonradan mmkn hale geldii vakit, ya o iin yaplabilecei nceki bir vakit olmaya uygundur ya uygun deildir. Eer uygun deil derseniz, bu bir tahakkmdr ve ma'kul deildir, bu delilik gibi bir eydir. Yok eer uygundur derseniz, o zaman ayn ekilde o vakitten nce baka bir vakit daha vardr ve bu sonsuz devam eder. Olmu bitmi veya olduu farzedilen hibir zaman yoktur ki orada o i mmkn olmasn. Bu da bir kemal ve ihsan sfatdr, Rabb Teala'nn hamdine, rablna ve mlk saltanatna dairdir. O, ezelden beridir, hep Rabb'dir, hamid (vlen), melik ve kadirdir, O'nun bu sfatlar yenilenmemitir. Tpk ezelden beri, diri (hayy), mrid (irade eden), alim (bilen) olduu gibi. Hayat, ilim, irade ve kudret sfatlar da eserlerini ve ilgili hususlar icab ettirir (ortaya karr). Hibir engelleyici ve kahredicisi olmayan, hayy, kadir, alim ve mrid bir varln bir ey yapmasnn imkansz olmas nasl dnlebilir. Nasl bu husus, dinin esaslarnn esas kabul edilir de Allah ve Raslnn haber verdii eylere l olarak alnr ve aklen caiz olanlar, imkansz olanlar diye bir ayrm buna gre yaplr? Eh, l diye ortaya atlan eyin durumu bu ise buna gre llen eyler nasl doru olabilir? "Gemi varlk alemine girmi bitmitir, gelecek ise yle deildir" diye bir ayrm yapanlarn bu szne gelince, bunun arkasnda herhangi bir gerek yatmamaktadr. nki varoluun snrlad hareketler, sonludurlar, sonra yok olup gemie karrlar. Tpk gelecekte olacaklarn imdi yok bulunduklar gibi. Dolays ile bunlarn varl iki yokluk arasnda bulunmaktadr. Bu hareketlerden bir gurup var olup bitince arkasndan baka bir gurup ortaya kar. Gemie karan, gelecekte olacak olanla tamamen ayndr. Dolays ile o delil eer geriye doru bir eyin ncesinde sonsuz eylerin olamyacan gsterirse, ileriye

doru da sonsuz eylerin olamayacan gsterir. Gelelim u sznze: "Gelecek, yle demeye benzer: "Sana ne zaman bir dirhem versem, arkasndan baka bir dirhem daha vereceim" ki bu mmkndr. Gemise yle demeye benzer: "Sana ne zaman bir dirhem versem, daha nceden baka bir dirhem vermi olacam" ki bu muhaldir." Evet sizin byle bir sz ile gemii, gelecekten ayrmanz bir aldatmacadr. Bizim konumuzla ilgili deildir. Bizim konumuza uygun olarak gemile ilgili sylenecek sz udur: "Sana ne zaman bir dirhem vermisem, mutlaka ondan nce baka bir dirhem vermiimdir." te byle bir ey, tpk gelecekte olduu kadar gemite de devam edip gitmeye msaittir. Salam akl ynnden ikisi arasnda asla bir fark yoktur. Nihayet Cehm, Ebu'l-Huzeyl ve bunlarn etba iki durum arasnda bir fark gremeyince, hareketlerin gemite bir balanglarnn olmas gerektii gibi gelecekte de bir sonlarnn olmas gerektiine hkmettiler. Hadis ehli ise her ikisinin de mmknlk ve vaki olma ynnden eit olduunu syledi. Rabb Sbhaneh ve Teala'nn murad ettii her-eyi ezelde yapc (fa'al) olduunu, kemal sfatlarna, celal zelliklerine ezeli ve ebedi olarak sahip olduunu belirttiler. Bir ii her zaman yapmaya kadir olann, ayn ii belli bir zamanda yapabilen bir olmaz, yaratan yaratmayan gibi olmaz, ihsan eden etmeyen gibi olmaz, ileri idare eden etmeyen gibi olmaz dediler. Acep alemlerin Rabbinin takdiri veya gerek namtenahi bir zamanda kendisi iin muhal olarak birtakm ileri yapmam bulunmasnda ne gibi bir kemal ola ki? Aslnda yle demek, O, buna kadir olamaz demektir. Eer bu mutlak ifadeye yanamaz ve muhal olan bir ey g yetirilmezlikle nitelenemez derseniz o zaman iki muhali cemetmi olursunuz: in, muhalliini gerektiren bir ey yokken muhal olduunu sylemek, iin, sebeb yenilenmesi yokken bizatihi muhallikten bizatihi mmknle gemesi. Bir de kalkm bunu bir asl kabul ederek yaratcnn varln ve alemin sonradan varoluunu isbata alyorsunuz. Bylece hem akla hem eriata kar cinayet iliyorsunuz. Rabb Teala, ezelde de ii yapmaya kadirdir, irade ile konumaya da. Ezelde murad ettiini de yapan O'dur, ihsan edici Rabb da O'dur. Ksaca unu sylemek isteriz ki; Cennet ve Cehennemin fani olduunu sylemek, bid'at bir szdr, sahabeden, tabiinden, slam imamlarndan hi kimse byle bir sz sylememitir.

Bu sz syleyenler bunu fasit bir kyastan hareketle ortaya atyorlar. Ne ki bu asl, insanlardan bir ouna bir eye benzer gibi gelmi de bunu hakk bir inan sanmlar, buna dayanarak Kur'an'n mahluk olduunu sylemi, sfatlar reddetmilerdir. Halbuki Kur'an, Snnet ve sarih akl, Allah'n kelimelerinin, fiillerinin sonsuz olduunu ne sona erip kesilir, ne bir balangla snrlanr olmadn belirtmektedir. Allah buyurur ki: "De ki: Eer deniz Rabbimin kelimeleri iin mrekkep olsa, bir mislini daha takviye iin getirsek yine Rabbimin kelimeleri bitmeden deniz biterdi." (Kehf, 109) "Yeryznde ne kadar aa varsa hepsi kalem olsa, deniz mrekkep olsa arkasndan onu yedi deniz takviye etse Allah'n kelimeleri bitmezdi. Allah azizdir, hakimdir." (Lokman, 27) Yani O, izzetli ve hikmetli olduu iin O'nun kelimeleri bitmez. zzet ve hikmet O sbhann iki zati sfatdr, durum baka trl de olmaz. bn Ebi Hatem, Tefsirinde zikreder: er-Rabi b. Enes derdi ki: "Allah Azze ve Celle'nin ilmi karsnda tm kullarn ilmi, btn denizler iinde bir tek damla kadardr. Nitekim Allah bu konuda yle buyurmutur: "Yeryznde ne kadar aa varsa hepsi kalem olsa..." (Lokman, 27) "Deniz mrekkep olsa..." (Kehf, 109) Yani denizlerin hepsi Allah'n kelimeleri iin mrekkep, aalarn hepsi kalem olsa kalemler krlr, denizlerin suyu biter, yine Allah'n kelimeleri kalr, onlar hi bir ey sona erdiremezdi. nki hi kimse O'nu layk olduu ekilde takdir edemez, layk olduu ekilde vemez. Bilakis O, kendini vd gibidir. Rabbimiz, dedii gibi, ok stndr. Sonra dnya nimetleri bandan sonuna kadar ne varsa hepsi, ahiret nimetlerine gre yeryzndeki tm daneler karsndaki bir hardal danesi kadar bir eydir. Cehennemin Ebedlii Cehennemin ebedilii ve devamll konusunda iseeyh el-slam yle demitir: Bu konuda selefden ve halefden tannm iki gr vardr. Bu konuda tabiinin tartmas bilinmektedir. Ben derim ki; bu konuda yedi gr vardr: 1. "Cehenneme giren bir daha oradan kmayacaktr. Bilakis ebediyyen biiznillah orada kalacaktr." Bu gr, Haricilerin ve Mutezile'nin grdr.

2. "Cehennem ehli, orada, bir mddet azab olunurlar, sonra durum deiir, onlar iin alkanlk halini alr, zamanla tabiatlerine uygun geldii iin ateten zevk almaya balarlar." Bu, ittihatlarn lideri bn Arabi et-Tai'nin grdr. O, Fusus'unda der ki: O, va'dinde doru olmakla vlr, tehdidinde doru olmakla deil. lahi hazret (Cenab- Hak) bizzat vn verici vgy ister. Bu sebeble O'na, vadinde doru olmakla vg yaplr, tehdidinde doru olmakla deil. Bilakis O, vazgeecektir (affedecektir), bununla vlr O. "Allah'n rasllere verdii va'dden cayacan sanma." (brahim, 47) Allah bu ayette va'd demi, vaid (tehdid) dememitir. Bilakis bir ayette de "onlarn seyyiatna bakmayz(tecavz ederiz yani affederiz)" buyurmutur. (Ahkaf, 16) Seyyiata karlk tehdidde bulunmu olmasna ramen vazgeecektir. smail'i de va'dine sadk olmakla vmtr. Artk byle bir ey, bir tercih ettiriciyi gerektirdiinden, Hakk hakknda bunun mmknl kalmamtr: "Binaenaleyh O, sadece va'dine sadktr, Hakkn, tehdidine sadk olmas diye bir ey yoktur. Ama ayet onlar bedbahtlk yurduna (atee) girseler bile, orada lezzet zere olacaklar, farkl nimetler tadacaklardr. Bu nimetler Cennettekilerden farkldr, ama netice ayn, iki nimet arasnda grnte fark vardr. Cehennemdeki nimete, tad (uzubet) kknden gelen"azab" ad verilmitir, nki Cehennem tatldr. Bu azab, iindeki nimet iin kabuk durumundadr, kabuk koruyucudur." Bu gr bir sivri utur. "Allah'n tehdidinden caymas caiz deildir, tehdid ettiklerini mutlaka azaplandrmas gerekir" diyen Mutezilenin bu gr de bir sivri utur. Bu adamlara gre, atee giren bundan asla kurtulamaz, brne (bn Arabi'ye) gre de orada kimse azap ekmez. Her iki gurup ta Rasln getirdii ve Allah'dan alp bildirdii kesin ve zaruri bilgilere ters gr sahibidirler. 3 - "Oradakiler belli bir zamana kadar azab olunacaklar sonra oradan kacaklar, arkalarndan onlarn yerine oraya bakalar gelecek." te bu gr, yahudiler Peyagamber'e Sallallahu Aleyhi ve Sellem aktarmlar, Peygambe r, onlara yalan sylediklerini belirtmitir. Allah Teala da onlarn bu szlerinde yalan olduklarn Kur'an'da aklamtr: "Bize sayl gnler dnda ate dokunmayacaktr dediler. De ki: Allah katnda bir sz aldnz da Allah o sznden caymayacaktr m yoksa Allah'a bilmediiniz bir eyi mi yamyorsunuz? Dorusu kim bir ktlk kesbetmi, hatas kendisini epeevre kuatmsa, yle olanlar cehennemliktirler, onlar, orada kalcdrlar." (Bakara, 80-81)

Yine yle buyurur: "Baksana u kendilerine kitabdan bir nasib verilenlere ki aralarnda hkmetmesi iin, Allah'n Kitabna ardklar zaman onlardan bir gurup O'na aldrmayarak yz evirir (kendi bildiklerine gider) ler. (Hi ekinmeden byle yapmalarnn)sebebi, bize sayl gnler dnda azab dokunmayacaktr demelerinden (zannetmelerinden)dir. Bu kuruntular onlar, dinleri hakknda yanlgya drmtr." (Al-i mran, 23-24) te bu (biraz girip kacaz), gr Allah'n dmanlar yahudilerin grdr. Onlar byle dncelerin, bu gr sahiplenenlerin pirleridirler. Hem Kur'an, hem Snnet, hem Sahabenin, hem Tabiinin, hem slam imamlarnn icma bunun yanllna delalet ediyor. Allah buyurur ki: "Onlar oradan kacak deillerdir." (Bakara, 167) "Onlar oradan asla karlacak deillerdir." (Hicr, 48) "Onlar oradan ne zaman kmak isteseler geri evrilecekler." (Secde, 20) "Onlarn ii bitirilmez ki lsnler, orann azab onlara hafifletilmez de." (Fatr, 36) "Deve ine deliinden gemedii girmeyeceklerdir." (A'raf, 40) srece (yani devaml olarak) onlar Cennet'e

Bu ifade, onlarn Cennet'e giremeyeceini olabildii kadar beli bir biimde ifade etmektedir. 4. "Oradan karlar, Cehennem yine ate olarak kalr, fakat iinde artk azab gren kimse yoktur." Bu grten yine eyh el-slam bahsetmitir ve Kur'an ve Snnet ayn ekilde bu gr de reddetmektedir. 5. "Bilakis bizzat fani olur, nki Cehennem daha nce yok iken var olmu sabit olan bir eyin kalc ve ebedi olmas muhaldir." Bu gr Cehm b. Safvan ve frkasnn grdr. Ona gre Cennetle Cehennem arasnda yok olma ynnden bir fark yoktur. 6. "Hayat ve hareketler sona erer, hareket etmeyen, ac duymayan cemadat olarak kalrlar." Bu gr Mutezilenin imam Ebl-Huzeyl el-Allaf'n grdr. O bu grte, sonu gelmez hadis (sonradan olma varlk) lar olmaz grn uygulamtr. Ona gre bu hususta Cennet ve Cehennem de ayndr. 7. "Cehennem'in Rabbi ve yaratcs Allah Tebareke ve Teala onu sona erdirir (fani klar), O, Cehennem iin varp dayanaca bir sre koymutur, sonunda Cehennem sona erer, azab

ortadan kalkar." eyh el-slam der ki: Byle bir gr, mer, bn Mes'ud, Ebu Hureyre, Ebu Said ve bakalarndan nakledilmitir. Abd b. Humeyd, ki bu zat hadis imamlarnn byklerindendir, mehur tefsirinde der ki: Bize Sleyman b. Harb anlatt, bize Hammad b. Seleme anlatt, Sabit'ten, el-Hasen'den, mer dedi ki: "ayet Cehennemlikler kum ynlar kadar bir sre de atete kalsalar yine bir gn gelir oradan karlar." (bn el-Mnzir rivayeti, bk. ed-Durr el-Mensur, IV, 478.) Yine dedi ki: Bize Haccac b. Minhal anlatt, Hammad b. Seleme'den, Humeyd'den, el -Hasen'den, mer b. el-Hattab dedi ki: "ayet cehennem ehli cehennem'de kum ynlar saysnca kalsalar yine bir gn gelir oradan karlard." Bu aklamay O, "Orada, nice devirler bekleyecekler" (Nebe1, 23.) ayetinin tefsirinde zikretmitir. te bunu Abd, -ki O, hafz imamlarn ve snnet ulemasnn byklerindendir- Sleyman b. Harb veHaccac b. Minhal gibi iki byk zattan rivayet etmitir. Bu iki zatta Hammad b. Seleme'den aktarrlar. yle bir zattan rivayetleri sana yeter. Hammad da Sabit ve Humeyd'den, bu ikisi de el-Hasen'den aktarmlardr. Bu kymetli sened sana yeter. Geri el-Hasen, mer'den direk iitmemi ise de bunu baz tabiinden rivayet etmitir. ayet mer'in byle dediine kanaati olmasa idi, onu byle kesin olarak rivayet etmezdi. nki "mer dedi ki" ifadesini kullanyor. ayet bunun mer'den duyulmad farzedilse bile, o imamlarn bunu hi redd veya inkar etmeden kabul etmeleri -ki onlar snnete ters daha aa bir eyi bile reddederler- yeter. Evet, eer bu gr o imamlara gre Allah'n kitabna, Raslnn snnetine ve imamlarn icmasna ters bir ey olsayd, onu, ilk inkar edenler bu kimseler olurdu. Yine dedi ki: "phesiz bu gr mer'den nakledip kabul eden, bununla Cehennem'in ehli olan cehennemlikler cinsini kasdetmitir. Baz gnah ileyenlere gelince, onlarn oradan kacaklarn ve orada kum ynlar kadar veya buna yakn bir miktar bile kalmayacaklarn hem onlar hem baka zatlar bilmektedir. Onlar yine bilmektedirler ki, cehennem ehli sz, muvahhid (tevhid ehli) olanlara deil onlarn dndakilere has bir szdr. Nitekim Peygamber "cehennem ehli" demitir.

Cehennemin gerek ehli olan cehennemliklere gelince; onlar orada lmeyeceklerdir, bir hayat da grmeyeceklerdir. Bu "orada kalacaklar" (1210) ve"onlar oradan asla karlmayacaklardr" (Hicr, 48) ayetlerine ters de deildir. Bilakis Allah'n haber verdikleri aksi mmkn olmaz bir doru ve gerektir. Fakat cehennem eceli gelipte tpk dnya gibi fani olduu zaman, artk ne ate kallm olacaktr, ne de orada azab grmek diye birey." Bu grn sahipleri yine dediler ki: "Ali b. Ebi Talha el-Valibi'nin Tefsir'inde, bn Abbas'n Radyallahu Anhu; "Dedi ki: Ate sizin barnanzdr, Allah'n diledii hari hep orada kalacaksnz, senin Rabbin hakim (hikmet sahibi) ve bilendir" (Bakara, 162)ayetinde yle dediini nakleder: "Hi kimsenin, yaratklar hakknda Allah'a hkmetmesi, onlara Cennetlik ve Cehennemlik damgas vurmas yaramaz." Dediler ki: Bu ayetteki tehdid ehl-i kbleye mahsus deildir. nk Allah yle buyurmutur: "Onlar hep bir araya toplad gn, ey cinler topluluu, siz insanlarla ok uratnz" buyurur. Onlarn, insanlardan olan dostlar ise, ey rabbimiz, biz hep birbirimizden yararlandk ve bize verdiin srenin sonuna ulatk derler. Allah da buyurur ki: (E"Allah'n diledii hari, iinde srekli kalmak zere duracanz yer atetir. phesiz Rabbin hikmet sahibidir, bilendir." (En'am, 128) Cinlerin insanlardan olan dostlar iin kesin olarak kafirler girer. nk cinlerle dostlua isyankar mminlerden ok kafirler layktr. Nitekim Allah yle buyurmutur: "Biz eytanlar, iman etmeyenlere dost kldk. " (A'raf, 27) "Onun, iman edip sadece Rabb'lerine tevekkl edenlere kar bir gc yoktur. Onun gc, onu dost edinenlere ve Allah'a irk koanlara geer." (Nahl, 99-100) "Takva sahipleri var ya, onlara eytandan bir vesvese dokunduunda, hatrlayp hemen gerei grrler. eytanlarn dostlarna gelince, eytanlar onlar azgnla srklerler, sonra da yakalarn brakmazlar." (A'raf, 201-202) "Beni brakp onu ve zrriyetini dostlar m edineceksiniz, onlar size dman iken?" (Kehf, 50) "eytann dostlar ile savanz." (Nisa, 76) "te onlar, eytann taraftarlardr, bakn, eytan tarafnda olanlar mutlaka ziyan edeceklerdir." (Mcadele, 19)

"eytanlar, sizinle mcadele etmeleri iin kendi dostlarna vahyederler (vesvese ve fikir verirler), eer onlara itaat ederseniz siz de mriksiniz." (En'am, 121) stisna (hari brakma), eytanlarn dostlarnn atee gireceinden sz eden ayette meydana gelmitir. te bu noktadan hareketle bn Abbas, "hi kimsenin, yaratklar konusunda Allah'a hkmetmesi yaramaz" demitir. Yine dediler ki: "lla, siva manasnadr, ayet "Allah'n onlara artrmay dilemi olduu azab" eitleri ve zamanlar dnda" anlamna gelir diyenlerin bu szne gelince; bunun, mstesna ve mstesna minh'le uyumad gizli deildir. phesiz muhatabn anlad da, "illa" nn sonrasnn ncesine muhalif olmasdr." Yine dediler ki: "Bu istisna cehenneme girmeden nceki berzah, maher ve dnya zamanlarn darda brakmak iindir diyenlerin bu grne, szn gelii destek vermemektedir. nki bu istisna, hari brakma, onlar atee girdikten sonra gkler ve yer durduka orada kalacaklardr anlamndaki haberi bir cmleden yaplmtr. Binaenaleyh maksat girilerinden nceki zamanla ilgili deildir. Muhatap yle bir eyi anlamaz. Baksana Allah onlara atete iken hitab ediyor. Onlar "ey Rabbimiz biz birbirimizden yararlandk ve bize sre olarak tayin ettiin ecele ulatk" diyorlar. O, o zaman onlara: "Ate sizin barnanz, orada kalclarsnz, Allah'n diledii hari" buyuruyor. (En'am, 128) Onlarn: "Ey Rabbimiz biz birbirimizden yararlandk ve bize sre olarak tayin ettiin ecele ulatk" szleri bir eit itiraf, teslim olu ve hasret duyu anlam tar. Yani: "biz cinlerden yararlandk, cinler de bizden, bylece mtereken irke, irki artran gnah ve sebeblere dtk, byle vakit geirip zevk etmeyi Sana ve Rasllerine itaate tercih ettik, ecellerimiz bitti, mrmz byle geip gitti, dnyada iken rzan kazanmadk, mrmz boyu iimiz gcmz birbirimizden yararlanmaktan baka bir ey deildi" demi oluyorlar. imdi dn ki bu itiraflarnda, tadklar halin hakikati yatmaktadr. Dn ki bu hakikat o gn onlar iin nasl da ortaya kvermi ve ecelleri sresince yaptklar tek eyin, birbirlerinden menfaatlenmek olduunu, Rabblerine ibadet, O'nu tanmak, tevhid etmek, sevmek, rzasn tercih etmek gibi eylerden nasipsiz olduklarn anlamlar. Onlarn bu itiraf u szlerine benziyor: "ayet iitir, akleder olsaydk cehennemliklerden olmazdk." (Mlk, 10) "Ve bylece gnahlarn itiraf ettiler." (Mlk, 11)

"Hakkn sadece Allah'a ait olduunu anladlar." (Kasas, 75) Vesaire. Maksat u ki, "Allah'n diledii hari" sz ite bu ad geen kimselere aittir, tamamen onlara hastr veya hem onlar hem de mminlerin isyankar olanlarn iine alr. Burada kasdedilenler sadace mslmanlarn isyankar olanlardr demenin ise hibir vechi (ihtimali) yoktur. Bir gurup bu gr zayf olduunu gr olarak benimseyince dediler ki; istisna (hari brakma), berzah ve maher mddetlerini hari brakmak iindir. Filhakika bu grn zayf olduu aa kmtr. Dier bir gurup ise bu istisna atein dnda baka bir azab ile ilgilidir dediler. Dediler ki: Mana, "siz atete ebedi olarak kalacaksnz, ancak Allah'n sizin atein dnda azablandrmak istedii azab yani zemherir (zemheri) hari." Allah demitir ki: "Cehennem bir gzetlemedir. Azgnlar iin dn yeridir. Orada devirler boyu kalacaklardr," (Nebe', 21-23) Bunlar diyor ki: "Ebediyet devirlerle llmez. Nitekim bn Mes'ud, bu ayette; "Cehennem'in zerine yle bir zaman gelecek ki o zaman orada kimse olmayacak, bu, onlar orada devirler boyu kaldktan sonra gerekleecektir." (Suyuti bu rivayeti ed-Durr el-Mensur, IV, 4784 de"Cehennem zerine bir zaman gelecek ki kaplar pekitirilecektir" eklinde vermitir.) bn Kayyim'in bu szlerini dikkatle okuyan, onun Cehennemin faniliine dair grleri ve bu gr sahiplerinin delillerini tam bir tarafszlk iinde naklettiini anlar. Halbuki Onun el-Vabil es-Sayyib min el-Kelim et-Tayyib, s. 18'de yazdklar onun, cehennemin devamllna kesin kanaat getirdiini belirtmektedir. bn Kayyim orada yle demektedir: "Cehenneme gelince oras, szlerde, amellerde yiyecek ve ieceklerde hep pislik (habislik) yurdudur, oras habislerin yurdudur. Allah orada habisleri birbirinin yanna getirip, birbirinin zerine yacaktr, sonra onlar ehli ile birlikte cehennemde klacaktr. Yani orada habis olanlardan baka bir ey yoktur. nsanlar, hi habislii olmayan iyiler, hi iyilii olmayan habisler ve kendinde hem iyilikler hem habislikler bulunanlar diye tabaka olduu iin, yurtlar da e ayrlmtr:

Srf iyilik yurdu, srf habislik yurdu. Bu iki yurt asla fani olmaz. Bir yurtta, kendinde hem iyilik hem ktlk bulunanlar iindir. Bu yurt fani olucudur, bu yurt isyankarlar iindir. nki, cehennemde tevhid ehlinden hi kimse kalmayacaktr. nki onlar cezalar orannda azab edilince cehennemden kacaklar ve cennet'e konacaklardr. Bylece nihayet srf iyilik yurdu ve srf habislik yurdundan baka hibir yurt kalmayacaktr. (eyh bn Kayyim : "Hdi'l-Ervh il Bild el-Efrh" (Ruhlar, Sevin lkesine Nameler Syleyerek Srkleyen), 67. Blm) ******* (ftira ve hakikat ortaya km, bn teymiyyenin Cehennemin ebedi olduuyla ilgili bahsi geen yazy , konuyla ilgili 7 gr olduundan dolay srayla gr sahiplerini ve itikatlerini anlatt ortaya kmtr. Allahtan korkun ) Bu sze yle karlk veririz; birincisi; Hasen el Basri, mer r.a.den bunu iitmemi olup, mrsel olarak rivayet etmitir. Hasen el Basri r.a., zahid imamlardan biri olmas yann da, mdellis bir ravi olup, mrsel rivayetleri imamlar indinde makbul deildir. mam Darekutni Snende der ki; Hasen el Basri ve Ebul Aliyenin mrselleri alnmaz. Zira bunlar kimden rivayette bulunduklarna dikkat etmezler. Ehli Snnet mamlarnn bu sze kar kmaylarna gelince; onlar mer r.a.n bu szn, cehenneme girip de kacak olan gnahkar mminlerin hakknda olduuna hamletmilerdir. Ayrca mer r.a.a nisbet edilen bu szn sabit olduunu kabul etsek bile, cehennemin sonu geleceine delil gsterilemez. Bu, Zeyd u evde u kadar kalr, sonra oradan kar demek gibidir ve bunu sylerken, evin yok olaca anlamna gelmez. ayet; Allah cehennemi, kendisine isyan eden kullarn cezalandrmak iin yaratmtr. Onlarn cezas bitince, oraya ihtiya kalmaz denilirse, bu yukarda kaydettiimiz, cehennem azabnn kafirlere sonsuz olduunu belirten ayetlere muhaliftir. Bu hkmde ne sahabe, ne tabiin, ne de ehli snnet imamlar ihtilaf etmemitir. Sonra bni Teymiye r.a., mer r.a.n szn kafirlere hamlederek; zaten gnahkar mminler cehennemde kum taneleri kadar uzun sre orada kalacak deildir. mer r.a. kafirleri kastetmi olmaldr der. Bu iddiann zayfl bellidir. Beyan ilmi, onun bu sznn yanlln ortaya koyar. Zira mer r.a. art kaziyesiyle diyor ki; ayet, onlarn cehennemde kal u kadar uzasa bile, yine oradan karlard. bni Teymiyenin iddiasnn kabul edilebilmesi iin; phesiz cehennemlikler, kum taneleri says kadar bekleseler de oradan karlar demi olmas gerekirdi. Bu yzden bu szn kafirlere hamledilmesi yanl olup, gnahkar muvahhidler hakkndadr. (Batl iddiasnda Hakl kmak iin her trl iftira ve karalamay gz gre gre yapan bu

sapk sofiler, Allah'tan korkmaz, kuldan utanmasalarda byle rezil duruma dmekten kurtulamazlar. Kitap elimizde olmasna ramen yzmze baka baka, ayn konudaki bakalarna ait grleri; muhalifleri bn Teymiyye ait mi gibi gstererek, eyhul slam bn Teymiyye'yi gzden drmeye, sapk intiba vermeye almtr. Tabi sapn kim olduu ifa olmutur. stte koyduumuz yaznn aslnda her ey ortadadr) mer r.a.n bu sz, bni Mesud r.a.n rivayet ettii u hadisteki gibidir; Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki; ayet cehennem ehline; sizler atete dnyadaki talar kadar kalacaksnz denilse, bununla sevinirlerdi. [sahihtir. Taberani(10/179) Deylemi(5154) Ebu Nuaym Hilye(4/168) Ebu Hatem lel(2/224) Mecmauz Zevaid(10/396) Taberaninin isnadnda zayf ravi Hakem Bin Zuheyr vardr. Elbani Zaiful Camide haksz olarak; mevdu dedi. Lakin Hafz bni Receb bunu ceyyid isnad ile rivayet etti; Tahvif Minen Nar(s.179) Begavi Tefsiri(4/438)] ( Hadiste; "zayf uydurma bakma al" diyen sofiyye, burada bir pratii daha apak ortadadr. Grl gibi zayf, uydurma olsa da sahihtir notu verebilmekte, kendince delil diye ortaya koyabilmektedir.) Cehennemde cezasn ekip, oradan karlacak olan muvahhid gnahkarlarn kal sresi hakknda, bni Ebu Hatem, ve es Sunnede bni ahin, Ali r.a.den rivayet ediyorlar; Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki; Piman olmadan ve tevbe etmeden len byk gnah sahiplerinden bazs cehennemde bir ay, bazs bir sene kalp karlr. Onlar iinde cehennemde en uzun kalan, dnyann mr kadardr. [zayftr. bni Receb Tahvif Minen Nar(s.189) Lisanul Mizan(5/150) Tehzibut Tehzib(9/118) bni Makula kmal(2/516) bnl Cevzi lell Mtenahiye(2/940) mechul ravileri vardr.] Aynsn Hakiym et Tirmizi, Nevadirul Usulde daha uzun bir metinle rivayet etti ve orada dnyann mr yedi bin sene olarak geer. Sonra eyhulislam, cehennemin faniliine, bni Abbas r.a.n Enam suresi 128. ayeti tefsirinde syledii u szn delil getiriyor; Hi kimsenin, yaratklar hakknda Allaha cehennemlik diye damga vurmas yakmaz. hkmetmesi, onlara cennetlik veya

(Kitabn aslndan yukardaki szlerin bn Teymiyye'ye mi yoksa, ibn Teymiyye'nin "Bu grn sahipleri yine dediler ki" diyerek nakli midir imdi ortaya kyor : Bu grn sahipleri yine dediler ki: "Ali b. Ebi Talha el-Valibi'nin Tefsir'inde, bn Abbas'n Radyallahu Anhu; "Dedi ki: Ate sizin barnanzdr, Allah'n diledii hari hep orada kalacak snz, senin Rabbin hakim (hikmet sahibi) ve bilendir" (Bakara, 162)ayetinde yle dediini nakleder:

"Hi kimsenin, yaratklar hakknda Allah'a hkmetmesi, onlara Cennetlik ve Cehennemlik damgas vurmas yaramaz." Dediler ki: Bu ayetteki tehdid ehl-i kbleye mahsus deildir. nk Allah yle buyurmutur: "Onlar hep bir araya toplad gn, ey cinler topluluu, siz insanlarla ok uratnz" buyurur. Onlarn, insanlardan olan dostlar ise, ey rabbimiz, biz hep birbirimizden yararlandk ve bize verdiin srenin sonuna ulatk derler. Allah da buyurur ki: "Allah'n diledii hari, iinde srekli kalmak zere duracanz yer atetir. phesiz Rabbin hikmet sahibidir, bilendir." (En'am, 128) Bu szn, cennet ve cehennemin son bulmasyla alakas yoktur. Mminlerden birinin iledii gnah sebebiyle, onun cehennemlik olduuna veya iledii sevap sebebiyle cennetlik olduuna ahitlik etmenin caiz olmadna iaret etmitir ki, bu zaten sahih hadislerle sabit bir meseledir. Bu konuda delil getirilen dier rivayet; Ebu Hureyre ve bni Mesud r.a.dan nakledilen; Bir zaman gelir ki, cehennemde kimse kalmaz[5] szdr. Begavi r.a., bu sz naklettikten sonra der ki; ayet bu rivayet sabit ise, Ehli snnete gre anlam; iman ehlinden kimse kalmaz demektir. Kafirler ise sonsuza kadar cehennemde kalrlar. Ubeydullah Bin Muaz r.a., bu sahabelerin szn; ashabmz derler ki; Yani muvahhidlerden kimse cehennemde kalmaz demektir diye aklamtr. Dier bir delilleri; Rabbinin diledii hari, (onlar) gkler ve yer durduka o atete ebed kalacaklardr. nk Rabbin, istediini hakkyla yapandr.(Hud 107) ayeti hakknda Ebu Said, Cabir ya da baka birinin; Bu ayet btn tehdit ayetlerine uygulanr.[6] Szdr. Suyuti bunu Durrl Mensurda, Abdurrazzak, Taberi, bnl Mnzir, Taberani ve Beyhakinin Esma ve Sfat adl eserine nisbet etmitir. Bu rivayette ravi Ebu Nadre; ya Ebu Said, ya Cabir, ya da baka bir sahabe dedi ki.. diyerek pheli bir ekilde ibare kullanm, bunu kimin syledii mehul kalmtr. Delil olarak kullanlamaz. Rivayet sabit olsayd bile, cehennemin sonlu olduunu gstermez. Nitekim Beyhaki, el Bas ven Nurde, bni Abbas r.a.nn bu ayetin (Hud 107) tefsirinde; Fakat Rabbin unlarn cehennemde, unlarn cennette kalmasn dilemitir. Dediini rivayet ediyor.

Bu ayetteki; Rabbinin diledii hari ifadesi, bni Abbas, Hasen, Halid Bin Madan, Dahhak, Katade, Ebu Sinan, bni Kesir, Taberi ve bakalarnn da dedii gibi, muvahhidler hakkndadr. Zira, bedbaht olanlar lafz, kafirleri de, gnahkarlar da kapsar.[7] Beyhaki, Ferra ve Halimiden naklen der ki; bu ayetteki illa=ancak edat, siva=dnda manasndadr. Bu ayn; falann bende bir seneye kadarki iki bin dirhemi dnda, bin dirhemi vardr. Sz gibidir.[8] bni Amr r.a.n Cehennemde hi kimse kalmaz ve kaplar kapanr[9] szn delil getirdiler. Rivayet bu ekliyle mnkerdir. Bezzarn rivayet ettii sahih rivayette; yani cehennemde muvahhidlerden kimse kalmaz ziyadesi geiyor.[10] Enes r.a. merfuan rivayet ediyor; Cehennem zerine bir gn gelir ki orada mmeti Muhammedden kimse kalmaz. [11] Yine Ebu Umameden merfuan; Cehennem zerine bir gn gelir ki, ademolunun muvahhidlerinden hi biri orada kalmaz ve cehennemliklerin zerlerine kaplar kapanr.[12] Sonra eyhul slam bni Teymiye, bni Merduyenin tefsirinde Cabir r.a. hadisinden tahric ettii u rivayeti delil getiriyor; Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem, Bahtszlar atetedirler. Onlarn orada (o bunaltc ate iinde) bir soluk alp verileri vardr ki!... Rabbinin diledii hari, (onlar) gkler ve yer durduka o atete ebed kalacaklardr.(Hud 106-107) ayetleri hakknda buyurdu ki; Allah dilerse, bedbaht olanlardan baz kimseleri ateten karmay ve onlar cennete koymay dilerse bunu yapar.[13] Deriz ki, bu, cehennemin son bulacana deil, tam aksine delil olur. Burada karlmas dilenen bedbahtlar, bni Abbas r.a.nn dedii gibi muvahhid olanlarn gnahkar olanlardr. Ayrca burada bedbahtlarn muhakkak karlaca belirtilmemi, ayet Allah dilerse diye arta balanmtr. Bu ayn u ayetteki gibidir; Biz dileseydik, elbette herkese hidayetini verirdik. Fakat, "Cehennemi hem cinlerden hem insanlardan bir ksmyla dolduracam" diye benden kesin sz kmtr. (Secde 13) burada da Allahn dilemesine balanmtr. Buhari ve Mslimin sahihlerinde rivayet edilen hadiste; lm, ok gzel bir ko eklinde getirilir ve cennet ile cehennem arasnda boazlanp yle denilir; ey cennet halk, ebedilik var, lm yok, ey cehennem halk, ebediyet var, lm yok! buyrulmutur.[14] ddia sahibinin dier delilleri olan; (Azgnlar) orada alar boyu kalacaklar, Orada bir serinlik ya da (susuzluk gideren) bir iecek tatmazlar, Kaynar su ve irin (tadarlar). Ancak (dnyada yaptklarna) uygun karlk olarak. nk onlar hesap gnn (geleceini) ummazlard. Bizim yetlerimizi yalanladka yalanlamlard. (Nebe 23-28) ayetlerine gelince; Bu ayetlerde anlatlanlar, kafirlerin sfatdr. bni Teymiyenin buradaki alar boyu

ifadesini alarak, fakat sonra gelen ayeti hesap etmeyrek delil getirmesi, onun bir zuhuldr. Nebe suresi 30. ayetinde buyrulur ki; Tadn! Bundan sonra yalnzca azabnz arttracaz. ayet kastedilen; alar boyu cehennemde kalmalarndan sonra ancak azabn artaca olunca, bni Teymiyenin bu iddias boa km oluyor. Nitekim burada alar boyu diye terceme edilen ahkab kelimesi hakknda Begavi ve Abd Bin Humeyd, Hasen el Basri r.a.den yle naklediyor; Ahkab; ancak sreklilik, devamllk ifade eder.[15] Abdurrazzak, Taberi, Abd Bin Humeyd ve bnl Mnzir, Katade r.a.den naklediyor; Ahkabn sonu yoktur, bir hukubdan dier hukuba gemeyi ifade eder.[16] Rabi Bin Enes de byle dedi. Netice; ne ayetlerde, ne hadislerde, ne de sahabe szlerinde, cehennemin sonu geleceine delil yoktur. Bilakis cehennem azabnn ve cennetin sonsuz olacana dair deliller oktur. Cehennemde azap olmayaca, azabn bitecei eklindeki grler ise, Kitap ve snnete muhalif, sapk grlerdir. ia taifesinden Mustafa slamolu; Bak olan yalnz Allahtr. Bu yzden cennet ve cehennemin sonu vardr. Diyor! Vahyin belirledii hkme ramen byle dnen sapklara unu sorarm; o ok gvendiiniz mantnz uzayn sonsuzluunu nasl alglyor acaba [1] Mslim(iman 306) Ceml Fevaid(10053) [2] bni Kayym Hadil Ervah(s.409) Suyuti Durrl Mensur(4/478) [3] sahihtir. Taberani(10/179) Deylemi(5154) Ebu Nuaym Hilye(4/168) Ebu Hatem lel(2/224) Mecmauz Zevaid(10/396) Taberaninin isnadnda zayf ravi Hakem Bin Zuheyr vardr. Elbani Zaiful Camide haksz olarak; mevdu dedi. Lakin Hafz bni Receb bunu ceyyid isnad ile rivayet etti; Tahvif Minen Nar(s.179) Begavi Tefsiri(4/438) [4] zayftr. bni Receb Tahvif Minen Nar(s.189) Lisanul Mizan(5/150) Tehzibut Tehzib(9/118) bni Makula kmal(2/516) bnl Cevzi lell Mtenahiye(2/940) mechul ravileri vardr. [5] Taberi(12/118) Begavi Tefsiri(2/403) Suyuti Durrl Mensur(4/478) Ruhul Maani(12/146) [6] Durrl Mensur(4/478) [7] Taberi(12/118) Kurtubi(9/99) bni Kesir(8/3988) [8] uabul man(1/329) [9] mnker bir rivayettir. Bkz.: Zehebi Mizan(7/189) bni Hacer Tehzibut Tehzib(12/49) Salebi Tefsiri(4/321) [10] Bezzar(6/442) Hafz bni Hacer, Tahricu Ehadisil Keaf(s.82) Alusi Ruhul Maani(12/146) Feyzul Kadir(1/40)

[11] bni Adiy Kamil(5/220) Zehebi Mizan(5/124) Feyzul Kadir(5/321) [12] Taberani(8/247) Deylemi(5351) Hatib Tarih(9/122) Mecmauz Zevaid(10/360) [13] Suyuti Durrl Mensur(4/476) [14] Mslim(4/2189) Buhari(11/406-Fethul Bari) Beyhaki uab(386-387) [15] Taberi(30/11) Lisanul Arab(1/326) Beyzavi(5/441) bni Kesir(4/465) Kurtubi(19/177) Durrl Mensur(8/394) Salebi(4/381) Vahidi(2/1166) Begavi(4/438) Zadul Mesir(9/8) Celaleyn(s.787) Nesefi(4/311) Alusi Ruhul Maani(30/14-15) [16] bir nceki dipnota baknz.

*****
Tm bunlara ramen bu sapk sofiler; asl Cehennemin son bulaca grn savunan "smail Hakk" y gndeme getirmeden vmesi ise gayet manidar olduundan , kendilerine sebbeini sormaya gerek grmyorum. Yazan : Abdulhakem zzetli PDF Hazrlayan : Ebu Ubeyde (ebuubeyde@rocketmail.com)

You might also like