You are on page 1of 696

A

aba

A a I hitap edilenden nce kullanlr: B e n im ba m kel mi, a k z ? (H.R. Grpnar 1927n s. 63). N eydi bu ba la r na ge le n , a dostla r? (K. Bilba ar 1944 s. 62). a II (nida) a ma, inanmamazlk, ret ifde eder: A...? Daha n e l e r? (H.R. Grpnar 1927n s. 104). (fiilden sonra) dikkati eken nida: Baka, o h e r i f sikke tebdi l i A ri f A an n damad imi ha! (Musahipzade Celal 1936ba s. 29). Ba la r kopuk dedik a, slak mslak sar la r g iyec e im. (R.H. Karay 1939a s. 80). a a a ! Ayn nidann daha kuvvetlisi: A a a, bu n e ? Ka rnaval m va r? Maskaral a m kt n z ? (H.R. Grpnar 1933n s. 79). O. (kelimenin arkasna eklenmi ) (hitapta veya nida olarak) ey! < Fa. a.m. h ve z iy re yitdi: Ke l i

alnmalar, Ar. aslllarla beraber standartla trlmaya tbi tutuldu.

geni

bir

/b / ve /v / seslerinin her ikisi de dudak yardmyla karlan sesler olduklarndan, birbirlerine yakn fonetik zellikler tarlar. Byle bir yaknlktan dolay, bu iki sesin sk sk karlkl yer deitirdiine rastlanr. Bu fonetik olay, kelimenin alnd dilde de bulunabildiinden, bu ses gelimesi, bz yabanc kelimelerde henz Tk.ye gemeden alndklar dillerde olumutur ve bazen Tk.ye alndklarnda, bu kelimelerin her iki varyant da gemi olabilir. Bu fenomene AE cildindeki misaller unlardr: V < B: av < ab, avadan < abadan, bah van < bah ban, boc u rgat < boci /vo c i + rgat III, arva < a rpa, e r eve < r ba, evik < ebk, divek II < dibek, dolav < dolab I /dolap I , B < V: abukat < avukat, alabut < alavut, albon < alvo n, asvalt < asfalt, baba IV < veba, babal < vebal, bala II < vala, bapu r < vapu r, ba rdaba < va rdabasso!, bari l < vari l , ba rsam < varsam, bedro < ved ro, bistiyar < vistiyar, bocu rgat < boci /voc i + rgat II, bre I < vr, dabra < tavra, dabra n < tavra n, espab < esvab . Hem kelime te ekklnde hem de frazeolojide baka dillerden aynen tercmenin (calque) byk bir rol oynad bilinir. Yni birka kelimeden meydana gelmi yabanc kelimenin veya deyimin paralar yeni dilin karakterine uysun uymasn aynen tercme edilir. Erken devirlerde aatay ve EO. edebiyat iin rnek eriilemeyen rnek ran edebiyatnn dili idi (b. C. Rmer 1981 s. 90114). 19. asrda Franszca bu rol zerine ald. AE cildinde u kelimeler ve tbirlerde calque ihtimaline iaret ettik: b ru dk, abidev, akme rep, adem-elmas (b. Adem I ), adese, al (bu fiilin bz terkiplerinde Fr.nn tesiri ms. du al, so uk du ), an ide, Ayvalk, aybala , ayne lbaka r, bal ay (b. bal ), ba a ba II, ba gel, benme rk e z c i, bit paza r, bit r m, B u cak, camyn (b. cam III ) , c e z r , ek i II (balk tr), e me, ta gibi (b. ta ), deve k u u (b. deve ), devrim II, di lba (b. di l I I ), domu z bal (b. do u z /domu z ), d n g n , ekme i n e ya s r- (b. etmek /ekmek ), emrivaki, t re n al- (b. a l- ).

b ub n um u z h n e rme nd imi , d di. Vez r yitdi: r , h , h n e rme nd imi . (Ferec 855/1451 v. 203a).

nlden sonra y: B r H ud y ! D n ve b n s n. B re i v re h l i nde n g hs n. (Ferec 855/1451 v. 131b).

Kitabmzda, Ferec ba de idde, Budape te nshasndan bir ok misal gstereceimiz iin, bu nshann bz iml hususiyetlerine okuyucunun dikkatini ekmek isteriz: / / sesi kelime banda veya ortasnda bzen ve kelime sonunda daima /c / harfi ile yazlmtr. Arapa ve Farsadaki uzun //, fark yaplmadan ya // harfiyle ya da /iy / harfleriyle gsterilmitir ve bu sonuncu yazl tabii icabnda /y / olarak da okunabilir. Nadiren grlen baka bir yaz hususiyeti de udur: nl sonras /y / harfine, ister kelime sonunda olsun, ister arkasndan nszle balayan bir ek gelsin, fazladan bir /i/ veya // ilve edilir.

O. ab I/v su < Fa. b / v a.m. G emi l e pes ge b b F r t ... (Zaf 1950 [1555] s. 150). H ri cde n bi r i o rtal a sz atar, g y b ge rme bi r k se s o uk s u k a tar. (l 1587 v. 132a). Birleik kelimelerde nls ksalarak BSTT. ve konu ma diline girmitir; ms. abdest /avdest, i rke f, gi rdap, g lab gibi. Bz deyimlerde Fa. kelimenin yerine Tk. mukabili s u kelimesi konmu tur, ms. Fa. bi r y r h tan y z suyu dkmek .

O. b II austos ay < Fa. b < Ar. b a.m., eski Suriyenin ems takviminden. Tem z u bda tem z b ce rey n de r . (Ferec 855/1451 v. 129a). AD. aba I abla, byk kzkarde veya ya itibariyle saylan herhangi bir akraba kadn DS 1 < ET. aba /apa Clauson 1972 s. 5, M. Rsnen 1969 s.1.
Se n de ana n g ib i, aban gib i, teki aban g ibi o l u rsa n yan ve r g itsi n! (F. Baykurt 1971t s. 99). anne DS 3: B u raya gel i rk e n abam ald, evde i la z m ol u r diye.

(N.

Trkeye baka dillerden alnm kelimeler arasnda Farsadan girenler en eski tabakay tekil eder ve saylar Arapadan gelenlerin yannda ikinci sray alr. Bu arada unu unutmamaldr ki Ar. kelimelerin byk bir ksm Tkye Fa. zerinden gemitir. Fa.dan gelen bu byk ktlenin ses durumlar Tk.ye nasl imtisal etmitir? I. Fa.nn Tk.de olmayan yegne nsz /j/dir; onun yerini ok defa /c / almtr (b. abaj u r /abaj r ), fakat Fa. bilgisi olanlar Tk.nin elifbasna /j/ harfini de ilve ettiler. II. ki nl arasndaki /d /, Fa.da bir zamanlar bz mntakalarda /d / olarak telaffuz edildii ve noktal yazld iin EO.ya da byle gemi ve daha sonraya da izler brakmtr (b. az i n e ). III. Fa. /h / hecesi Tk.ye ekseriya /h /, bzen de /h / olarak alnmtr (b. hab I ). Fa. nllerin o an klsik telaffuzlar ile EO.ya aynen alndn tahmin edebiliriz. randaki daha sonraki gelimelerin O.ya fazla tesir etti i fark edilmiyor. Onun iin Fa. kelimelerden bahsederken klsik telaffuzu veren Steingass lugatini esas tuttuk ve yalnz istisnai hallerde bugnk standart Fa.y veren Rubinik lugatini ahit tuttuk. OO.da Fa. asll

stn 1968 s. 74). aba II kaba kumatan yaplan uzun stlk < Ar. k a b bir nevi kollu stlk. Ba taki /k /nn hemzeye dn mesi Ar.nn bz diyalektlerine mahsus bir fenomendir. (R. Dozy 1845 s. 352362). Ek bi r h udd m ab g ymek gibi-d r . (l 1587 v. 138b).
S f l ik t c i l e ab old, | H a yf kim ma ri fet h eb old. (l 1994 [159199] s. 283). El i n i y z n ykad. K u r u la nd g z e l c e. S rt na bi r aba ve rd i l e r. (T. Apaydn 1991 s. 79). ynden dvlerek yaplan kaln ve kaba kuma: it ri, ayak ab ve s f giye rd ik. (Z iy Pa a, YTEA 1978 [1869] II, 107). B i r lc ive rt gemic i fa n i las, siyah abadan bi r do n g iymi ti. (Kemal Tahir 1955g s. 10). abay yak k olmak: Kitap al ve ri i de rk e n bi z im o la n abay yakm k za.

(A. mit 1996 s. 180). aba kelimesi obanlarn

aba

aban

kepeneini gz nne getirdii iin birok tbirde abal kaba, fakir kyl, kendini mdafaa etmekten ciz kimse mnasna gelmi tir. Su u va rsa bo asn. Vu r abal ya m? Ka r da Al la h n k u l u. (F. Erdin 1969 s. 96). AD. aba III (nida) DS 5 b. abo . Ch. Symeonidis 1973 no. 10 onu Yun. aba dan gelme telakki ediyor. O. b babalar; atalar < Ar. b a.m. [ab peder kelimesinin oulu]. B u f t h t az meye muvaffak o lan bi z im b vu ecd dm z de i l miydi? (Z iy Paa, YTEA 1978 [1881] II, 152). abacur, b. abaju r . abadan mmur < Fa. b d n a.m., varyant v d n (b. ab 2 I /v ), kr. abad ol- . O. bi r b d n eh r bozulmam , iyi halde olan bir ehir Ferec 855/1451 v. 178a; evi bdn dut evi intizamda tutmak Kedb n d u r evi b d n duta r ... (Ferec 855/1451 v. 191a). Fak a t
evve l l e ri b u ras bu k a dar ma m r ve b d n de i l, adet h a r be z r id i. (Trk masallar 1991 [1912] s. 100).

abajur /abajr lamba siperi; zeri siperli masa lambas veya ayakl lamba kr. H. Eren 1995 s. 735. < Fr. abat-jo u r (asl mnas seyreltici) lamba siperi, 19. asrda BSTTye girmitir. lk defa 1851de panjur mnasnda geer: Ak a bi dudu n n odas n n abaj u r kanatl e r i ek i lmi ... (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 139). Zaten pan j u r /pa nc u r kelimesi de ayn Fr. kelimenin bozulmu udur, G. Meyer 1893 s. 44. Ye i l abaj u rl u lambayla aydn lat lm k ede bi r kad n n d ik i ld i i n i g r yo r um. (A. A ao lu 1992 s. 89). Lamba manas Trkeye mahsus bir mna geli mesidir. DS 5 ve 6 u AD. varyantlarn gsteriyor: abacu r elektrik ve abajo r ss yapmakta kullanlan renkli ve parlak kt (ilki elektrik lambas; ikincisi siper iin kullanlan kt cinsi). Tavandan sarkan e l ekt ri k abaj r n n
tekmi l ayd n l , yuva rlak poke r masasn n z e ri nd e topl u. (R. Enis 1935 s. 16). Kalkp abaju r u n n yaksam?

(A. Yurdakul 1991 s. 74).

Bu kelimeden gelen abadan l k Meninski 1680de ilek, oturanlar bulunan mahal olarak kaydedilmi tir: C e hd de l m, ge ndz m z i b i r b d n l a b ra ayduk o lam? (Ferec 855/1451 v. 128b). O. abad et mmur etmek, oturulur hale koymak, demek < Fa. b d kardan a.m. N i e k k u sa r yla r b ny d, | tmi i i n i d n b d. (Z a f 1950 [1555] s. 140). bd k t kalnca, saman renginde k t, 17. asrda kullanlan iyi bir kt cinsi; (Meninski 1680 I, 10). Osman Ersoya gre Hindistann Devletabad ehrinde yapld iin bu ismi almtr, b. M. Ktkolu 1983 s. 77.

Fa.dan Tk.ye girmi kelimelerde, Tk.de daha evvel bilinmeyen bir /j / sesi vard. Daha sonra, 19. asrda, Fr.dan alnan kelimelerde de /j / sesi bulunmaktayd. Bu yabanc ses halk dilinde /c / olarak, kelimenin ilk harfi konumunda da bzen / / diye telaffuz edildi ve halen de edilmektedir. AE cildinde bulunanlar unlardr: abacu r, ace nda, a ran jman /a ra n cman, cakar, canda rma /ca nd rma, ce n g r /c e n k r /c e ng e r, c e ng ri , c i l et, ik l et /c i k l et /c k l et /j i k l et, ec e n e. (Buna ilve bilgiler iin b. ab I /v 1).

abaks boncuklu hesap aleti < ng. abacus < Lt. abacus < EYun. (baks) a.m., aslnda tozla rtl tahta, < branice bh k toz. abala, b. apala . abal , b. aba II. aban I zerine eilerek dayanmak, yaslanmak < ET. ab n a.m. W. Radloff 1893 I, 626. BSTT. avu n fiiliyle ayn kktendir (medialereflexivum ( )n eki iin kr. ac n I ). Di reksiyona abanm uyuyan bi r pol is. (M. znal 1991 s. 85). (Argo) aban II birine yk olup srtndan geinmek F. Devellio lu 1959 s. 59, H. Aktun 1990 s. 27 < aban I.

Corafi adlara dayanan appellativayla ilgili, AE cildinde unlar bulunmaktadr: adana, adisababa I ve II, afgan, Al i ko r na (bir eit fes) ve al iko r na k d (b. Al igo r na ), Ame rika, Ame rikan, ameri kan /ame l ikan, ame rika n (be z i ), amonyak, ande z it, ard uvaz, arte zye n , atlas II (bir eit kakts), badminto n, Ba dad, ba dadi, bambu ru k, bayon (?), bazalt, bistu r i, bi zm ut, bl u c i n /b l u j i n , bl u z /b l z, boksit, bo rdo, boyna /boyu na, bu ha r i, bu j i, cebe rt (at), cemapu r, k eman, arl isto n, atana, i n i , demevan , Dm k /dm k II.

O. abad ol mmur olmak; mutlu olmak < Fa. b d a.m. Di l m lk i h a r b olmayn ca olmad c i h nda k b d . (Nect Beg 1963 s. 176). am ben i ld rd i, l d
old u ndan ba a ne ? | B e n yk ld um, ayru b d old u ndan ba a n e? (l 1994 [159199] s. 276).

b d kelimesi eski zamanlarda padiahlar tarafndan kurulan saray ve ehir isimlerinde ek olarak da kullanlrd, ms. Sa d b d (Haliin ucundaki Lle devrinde mehur olan kasr), S u lta nabad, A kabad gibi. Bu misallere gre ismini Yalak Deresinden alan Yalak ova (bugnk Yalova) eski kaynaklarda Yalak b d eklinde yazlrd, kr. buna benzer bir kelime olan Bo r n ova .

abajr, b. abaj u r.

Diyalektlerden farkl olarak, argonun coraf blgelerle alkas yoktur. Argonun meydana kt yer, byk ehirlerdir ve oralardaki, byk ekseriyet tarafndan reddedilen sosyal gruplardr; bundan dolay bz etnik gruplarn argo diline katks nisbeten byktr. Argo bir nevi rtmece dildir; edeb dilin tabula trd mevzulardan serbeste ve renkli tbirlerle bahsetmee yarar. Tk.nin argosunu ilk toplayan Fikridir (1307/ 1901). Onu, bir Rus diplomat olan Mikhalov (1930) ve Mikhalovun kitabn tamamlayan Steinherr (1932) takip ettiler. Mehmed Hlid [Bayr]nn kitabnda (1934) bir ok argo kelime bulunur. Develliolu, bir ka basks olan Trk Argosunda eskileri toplayp bir mikdar yeniyi ilve etti. Fakat, Aktun (1990), bugn mevcut olan en byk ve en iyi Tk. argo szln ortaya koydu, aklamalarndaki itina ve kaynaklardan verdii misaller ok deerlidir. Ondan sonra kan zel (1993) ve Pskllolu (1996), Aktunun eserine hemen hemen hi birey ilve edemediler.

abana

abar

AD. abana bedava DS 8 < Yun. (pona) zahmetsiz (a olmayan ve pnos zahmet] A. Tietze 1962 no. 309.

abanoz II siyah ve parlak < abano z I. Kemal 1976 s. 178).

O rtal b u la n k g ryo rd u. B i r a ra Hac n n st g ib i ak di i, kara abano z sakalla r n n a ras ndan b i r g z kt snd. (Ya ar

Yun.dan alnm isim, sfat ve zarflarda ok defa n ek olarak bir a ve eer kelime bir nl ile balarsa a n bulunur; bu alfa privativum denen n ek, kelimenin mnasn menfile tirir (kr. O. gayri ms. gayrmeden meden olmayan). Tkye giren byle kelimelerin bir ksm, Yun.dan ve onun Anadolu ve Balkanlardaki diyalektlerinden dorudan doruya alnmtr, fakat byk bir baka ksm, Yun.dan Lt.ye ve Lt.den bilumum Avrupa edeb dillerine, nihayet onlardan ekseriya Fr. vastasiyle Trkiyenin edeb diline kabul edilmitir. Alfa privativumun bulunduu kelimelerin AE cildinde geenler unlardr: abana, abis, abo re, afana, afaz i, afo n i, agnostik, akamat, ak romatik, amne z i, amo rf, amyant, ana rat II, ana r i, ana r ik, ana r ist, anemi, aneste z i, anofe l, ano n im, ano n ima, apati, apatrid, apol it ik, asbest, aseptik, asfalt, asimetri, astigmati zm, ate i zm, atom, atonal, at rof i, azot .

A banoz eskiden (yni 1940larn sonuna kadar) stanbulda me hur genelevler soka < abano z (asl Abano z Soka ; Beyo lunun o taraflarndaki Sakz Aac Caddesi, Yeilam Soka isimlerine analog olarak). Beyo l u nda e l l i l i ra, y z l i ra al yo rla rm . Abanoz bi l e o n be e ka rm f iyat n . (N. stn 1970 s. 242). Sabah n e rke n saatle ri nde,
K u rt u l u taki le ri n e l l e r i n i pmek i i n yola km , Abano z soka na u ram tm. (M. Seyda 1974 s. 96).

abandone (sporcular dilinde) mitsiz durumda olan boksrn oyunu brakmas < Fr. abandon n e r terketmek. Spor terimlerinin ou ngilizce olduu halde bu Franszcadr. abandon e o l- ok yorulmak, manen mitsizlie d mek.

Corafya ve toporafya isimlerinden, yalnz dil tarihi ve etimoloji bakmndan ayandikkat olanlar bu kitaba aldk. Bzlar, dile appellativa vermitir (b. bd k t ). ekil ve mene hususunda enteresan olanlar iin b. Abya . Corafya isimlerinden tekil edilen sfat ve ora doumlu ya da mensubu kimselerden bahsedilirken kullanlan ekler, Trke isimlerde - -l , Ar. ve Fa. ise (b. Abbas ), v (b. abidev ); Avrupa dillerinde Lt. a n us (b. Ame rikan ) ve ia n us (b. akademisyen ) eklerinden domu kelimeler ve bunlarn alabanda da gsterilen zarflardr.

AD.

abaplan

tan mak,

arkadalk

kurmak

<

Fr.dan alnma kelimeler arasnda sonu vurgulu /e / ile biten sfat ve isimler oktur. Bunlar, fiilin participium passivumlarndan alnmtr ve hepsi de en ge son bir buuk asrda Tk.ye girmitir. AE cildinde bahsedilenler: abandon e, abiye, abon e, adapte, ambale, ame rikan i z e, arja nte, asamble, ata e , deje n e re , deklase, dekolte, dekupe, del ege, demode, deton e, dikte, emaye, emprime, enstantane, e nt eg re. Ayrca b. af i e et . Spor, umum olarak, belki vcudun beden ve fikr kabiliyetlerini azam dereceye getirme usulleri olarak tarif edilebilir. Ferdin savama tesirliliini artran bu gibi faaliyetler (mesel binicilik, oku istenilen hedefe isabet ettirebilmek) eski adan beri biliniyor ve Avrupa kltr ananelerinde, Eski Yunanllarn olimpiyatlarnda messeselemi bulunuyor. Modern spor hareketlerinde ise yarma davas devam etmekle beraber asker tekaml fikri tamamen arka plana itilmi haldedir. 19. asrda ngiltereden balayarak yaylan spor faaliyetleri ferdin ve cemiyetin hayatn zenginletiren bir nevi oyundan baka, maziden kalm ve bu gn artk cidd ehemmiyeti olmayan arkaizmlerdir. Bunlarn Trkiyeye girmesi 19. asrn ikinci yars, ngiliz ve Amerikallarn Trkiyede kurduklar yabanc bir kltr temsil eden okullar ve kolejler vastasyladr. Bu sayede futbolu, tenisi ve golfu popler ettiler. Lisana getirdikleri terminoloji her eyden evvel ngilizcedir fakat o zaman ngilizce bilen az olduundan Fr.dan alnmalar da vard. Tk.deki yaygn Anglosakson spor terminolojisine ramen abandon e gibi Fr. zerinden alnm birka spor deyimi tespit edilebilir. Bunlardan A-E cildinde geenler unlardr: atak, ave raj, defans, degaj, degajman, depa r, deplasman.

ahbab /ahbap + -lan geni lemesi. D iye l im kazand da okumaya ba lad. Ya bi r de kad na k za abaplan r da i i yarda gev eti rse, be n ok umam, ben ok uyamam de rse? O zaman n e o lacak? (M. lhan 1983 s. 5657). stanbu l o ras! yisi mi i i kavi tut up akl n b u raya ba layalm, yoksa o rala rda a z boyal bi ri n e abaplan r. (a.e. s. 43).

simden fiil yapan la /- l e- ile reflexivum mnas veren ()n eklerinin, birbirleriyle birlemi hali olan la n / l e n genilemesi, kendine ait yeni grev alr. ET.de ok ilek olan lan /- l e n - genilemesinin fonksiyonlar unlardr: I. sim kknn belirttii hale gelmek, gibi olmak (transformativum) abaplan, demle n-, a alan, a r aklan /a r aklan, a h i l e n , a l la n, babalan, baylan la n (b. baylan ), bebe rl e n-, be le n , bb rl e n , byk l e n /b y k l e n , amu r la n , re k l e n , u l la n , r k l e n , daldalan /d u ldalan (b. dalda /du lda ), darla n , dayla n (b. day ), de l i l e n /de l l e n , de rl e n toplan (b. de rl e- ), dift ik l e n /t i ft ik l e n (b. dift ik ), dikl e n , di lk l e n /t i l k i l e n (b. di lk /d i lk i /t i lk i ), di rek l e n (b. di rek I ), d mk l e n- (b. d mk ), ef e l e n-, eke l e n , e beh l e n (b. e bah /e be h ). E anlaml la / l e fiilleri iin b. afal (afal la- /afal la ) , la / l e filleri iin b. bayramla - . II. sim kkn oluturmak veya edinmek, onunla donanmak veya kaplanmak: akalan, arla n I, atlan-, aynalan-, basrala n (b. basra ), be n l e n , bce l e n , bu la n , c i n l e n , abalaklan , e n e l e n / e n i l e n , i l l e n , pl e n-, dalla n b udaklan, de rdl e n /de rt l e n , di l l e n II, domu rla n , du rak lan , d l e n (b. d I ). III. Dierleri: a z la n , pl e n- (p- fiil kknden). (b. M. Erdal 1991 II, 509, 517518, T. Banguolu 1974 s. 218219).

AD. abanges kt akll, beceriksiz K. Emiro lu 1989 s. 27 < Yun. (apngios) (mecz mnada) arka, piston HistLex. 1939 II, 331-332. abani, b. a aban u. abaniye, b. a aban u. abanoz I bir aa cinsi ve o a acn sert ve siyah tahtas < Fa. veya Ar. aban s /abn s < Yun. (benos) G. Meyer 1893 s. 28. O l adacg e abanos adas d rl e r (Pr Res 1935 [932/1525] s. 183).

abar kabarmak, abartlmak. Modern nesirde aba rt fiilinin geili olmayan (intransitivum) hali olarak kullanlr, yni bir nevi backformation saylabilir. Belki de Cemal Sreyaya zg bir kullanm. San rm duygusal l n abarmas vard bu olayda. (Cemal Sreya 1991 s. 368).

Mevcut bir kelimenin bir ksm, ek veya genileme telakki edilerek kelimeden ayrlr ve kalan ksmdan bu ekilde yeni bir kelime yaratlrsa, bu hdiseye dilciler, backformation (Alm. Rckbildung) derler, ms. otomobil

abara

Abbs yolcu

kelimesinin mobil ksm ek zannedilerek braklr ve oto diye yeni bir kelime meydana kar (halbuki oto kendiliinden ve mobi l hareket edebilen unsurlar, mantken byle ayrlamaz). Bu hdise daima bir ksalmadr ve ok defa bir yanl blme (b. ada 2) ameliyesine dayanr. AE cildinde bir ihtimal olarak backformation denebilecek u kelimeler var: aba r, ab r, ac I II, e n i l e n i l, ise, depe, de r n e , diplomat, di r I, dolan I, domu r /tomu r, eg emen, e nkas /e ngas.

olmasa gerek. Y z sivi l c e l i , abaza re n c i l e r g ib i

ke ndi n i a k sak hayall e re kapt rmaktan baya uta nm t. (H. Taner 1951t s. 106). B u sayla n i nsan la r o kadar kt makyaj yapm la rd k i, y l la rca abaza kalm h ya rla r b i l e sekste n so ut u rla rd . (M.

AD. abara/ab bara oluk DS 11, ZTS 1976 s. 1 < Ar. (Suriye dial.) abb ra gei, gei yeri (kr. A. Barthlemy 1935 s. 508). De i rme n i n abaras ndan akan suy u n... (Yaar Kemal 1955i s. 194). Gney Dou Anadolu ve Arap ehirlerinde ksmen yer altnda deva m eden yaya yolu Halk di l i nde b u t n e l l i sokakla ra abbara den i r. (M. Mungan 1996 s. 112). AD. abarruh nida, ikyet ve infial ifde eder. < Suriye Arapas a ba rr r u h! ekil, git! ibaresinden. Aba rr u u h! dedi, h em e rimi z de me e r! (Orhan Kemal 1954b s. 74). Abarr u u u! Se n i n ya nda da m du r bakal m ol u r? (M. Makal 1965 s. 25). abart bytmek, mbala etmek TS (16. asr). Kelimenin oba rt -, ofa rt varyantlar olduu iin men eini daha fazla aratrmak lazmdr. Kr. abar . El l iye yakla t n syle rke n aba rt yo r o lmals n . (F. Hepilingirler 1990 s. 20). ab o (gemicilik terimi) alt-?? (birok birleik terimlerde) < Yun. (abso) < t. abasso (KahaneTietze 1958 no. 1).
Akdeniz sahillerinde gidip gelen her milletten gemici ve tccar arasnda kullanlan beynelmilel dil (bir nevi esperanto) olan Lingua Franca, 16.18. asrlarda Osmanlcaya ve bilvasta bugnk Trkeye dahi zengin bir meslek terminoloji kazandrmtr (b. Kahane Tietze 1958). Yunanca, talyanca, spanyolca ile onlarn diyalektlerine dayanan bu dilin hususiyetlerinden biri penultima (sondan bir evvelki hece) zerindeki vurgudur (kr. Lingua Francadan alnma ve /ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya ).

Kaan 1991 s. 103). abaza ek eliyle belini getirmek: ... l ise avl usu nda bede n e it imi yapan k z la r d n p abaza ekti i eski odas nda ... (Y. Atlgan 1973 s. 13). abazan, b. habazan . abbara, b. abara . A b ba s 750 1258 yllarnda Badatdaki halifeli i ellerinde tutan Arap ailesine mensup kimse < bu sllenin ba olan, peygamberin amcas al Abb s b. Abdalmut t a l ib in adndan ve Arapa mensubiyet (n isba ) gsteren ekinden. H u l ef i Abbas yede n
H ru n r re d ve M e m n zam n la r nda u l m u f n n h a k k nda gste ri l e n ra bet ... (S afvet Pa a, YTEA

1974 [1852] I, 145).

Dorudan doruya Ar.dan ya da Fa. zerinden Tk.ye giren Ar. sfatlar arasnda bir ahs, zmre veya yer isminden eki ile yaplanlar, byk bir rakam tekil eder. Bunlar bir kiinin kimin olu, hangi aileye, airete, millete, dine mensup olduunu, hangi ehirde ya da memlekette doduunu sylemekle o kiinin hviyetini tesbit eder. Nisbe denilen bu eki bilumum isimden sfat yapmak iin de kullanlabilir (b. adal ). Fa.da da ok yaygndr (b. b I ), mahdut sahada Tk. de onu benimsemitir. Nisbenin asl mnas AE cildinde gsterilen u misallerden belli olur: Abbas, acem, dem, Aln , A rab, A rab, A ram, A r , asaf, Asu r , Avdet, Avrupa, Az e r , Ba dad, Bayat /B eyat, Bay ram, bedev, B ekta , B e rbe r , be rda , bu ha ri /b u ha r , bu lga ri I ve II, bu nd uk , ce l l , davud, demen h u r , demevan , D m k, d r z /d r z , e nve r /e n ve r iye, Erme n i.

abat TS 1983, b. abad ol- . aby 16. ve 17. asrlarda bir eit el dokumas; Meninski 1680e gre ekseriya siyah kei klndan yaplm bir giyim (l, 1956 [158687] s. 202de dikme ab y l e r in a a snflara yak mad n syler, fakat baka yerlerde l, kelimeyi eyer rts mnasnda da kullanyor, ms. l 1975 [1599] s. 105106: Ve alt u n z e n g is i Ktkolu 1983 s. 175). AD. abaytaran/baytaran kekik gibi gzel kokulu bir ot DS 12 < Ar. abayt a r n biberiye, mercankk R. Dozy 1927 II, 90, A. Tietze 1958 no. 133. /t / /t / geli mesi iin b. abes . abaza cinsel ihtiyalarn kendi kendine tatmin eden, uzun sredir cinsel ilikiye girmemi kimse < abazan kelimesiyle alkasnn mahiyeti belli deildir. Abaza adndaki Kafkas milleti ile alkas

abbas i 17. ve 18. asrlarda ark vilayetlerinde tedavl eden gm para < ran ah I. Abbs (15861627) zamannda ihdas edilen ve onun ismini alan sikkeden. R n s de ... deve yk i nde n abb s resmi k a pan . (.L. Barkan 1943 [1140/1727] s. 196.) EO. A b ba s i yan Abbasiler < Fa. Abb s kelimesinin oulu. C i h n l ib s Abb s y n i l e z iy n et dutd . (Ferec 855/1451 v. 111b), yni karard (Abbaslerin sembolik rengi siyah idi).

ve dikme ab y si mkemmel bah at na bi n b avdet tdm. B i l e c ik i k i d eme ab y nak l u yas d . (M.

Fa.da ahs isimleri ve bir ka baka isim, n /y n ile, ve eer kelime /e / nls ile biterse g n ve / / ile biterse v n ekleriyle oul yaplr. AE cildinde byle oullardan bir ka tane bulunuyor: Abbasiyan, demiyn, a ayn, asil zadegn, a i ra n, azadegn, azeban, baz uvan, bendegn, bi rade ra n, btan I, avu an /au an, e ndn, h re g n, dedegn (T.), de rmandegn. Fa. ve T.de tekil olarak kullanlan n ile yaplm oullar iin b. cana n .

A b b s y o l cu (birisinin) yola kmas gerek < Ar. Abb s erkek ad ve yol c u . Tbirin men ei mal m deildir. yle g r n yo r k i Abbas yolc u. Gal iba lmesi mukadde r. (M. Buyruku 1961 s. 50).

Tk.de, bir zamanlar ya am bir insan, bir hikaye kahraman ya da tasvir kiileri hatrlatan ahs isimlerine

abbisi bana!

abdar

sk sk rastlanr. Bunlarn meneleri nadiren belirlenebilir. Tk.de ahs isimlerindeki bu mna gelimesine uyanlardan AE cildinde yer alanlar unlardr: Abbs yolc u , Abd l hamidi n sol ta a ndan d m , adam, Adem baba (b. Adem I ), a ustos, Agobu n kaz g ibi (b. Agop ), A hf e i n k e is i gib i (b. A h fe ), ahmedek, Ahmedi n k z (b. A hmed ), akademi, Alevi I ve II, al fo ns, al k Emeti /al k Raz iye /a l k Safai (b. al k I ), A l i C e ng i z oyu n u, A l i... Vel i..., alyon, ampe r, saf, avn iye, ba rbut II, barem, barok, begonvi l, bek ri, B ekta , B ismark pantalo n u, Bo dan, bora n i, boykot, B uda, budist, budi zm, bu h u r um e ry em, but /p ut, ce ll , c e l l o bel lo, ce n t iyan e, Co n i, co nk ik i r i k, o r i l / r i l I ve II, dalgac Ma hmut (b. dalga I ), dec cal /t ec cal, dekovi l, del i Raz iye (b. de l /d e l i ), D ra l deden i n d d g ibi, Di n go n u n a h r (b. D i n go ), di nyakos ayakkabs, di z e l I ve I I, do ru c u Davut, dove r, d tt r Leyla, e rk ek Fatma (b. e rkek ), e nve r /e n ve r iye, epik rye n.

tutan karlk kelimesinin oulu]. Teferruat iin b. Encyclopaedia of Islam 1960 I, 9495. EO. abdal II dilenmekle geinen bz tarikatlere mensup dervi, ak. Teferruat iin b. M. F. Kprl 1935 s. 23. < abdal I. B i r i k i p lak abd l od bu ld la r n e rl e r . (Nect Beg 1963 s. 202). Bu

es n la rda bi r abd l bu n la ra ke fi a h v l ve arz kem l i l e r m z istik b l db ... (l 1994 [159199] s.

105). Tac n , taht n ka rde i n e b rak p abdal old u. (M. Mungan 1996 s. 289). O. abdal III/aptal aklsz (kimse) Meninski 1680 I, 19 < abdal II. Dervi lerin kl n andran paavralarla dolaan akl hastalarna verilen bu ad, 15. asrdan beri tesbit edilebilir; abdal ile abtal arasndaki fonetik fark Meninski 1680 lugatinde aklanm tr. B u la rdan vas l uman abd la be z e r . (Mes h , E. Gibb 1909 VI, 94). D dm kim k u a bi da yak d um. | G l b d di k i se n abd l imi si n. (Z t 1987 [16. yy.n ilk yars] s. 88). Yak ndan tan d n z ,
ben c i l ve aptal sand m z b i r k i i g n n b i r i nde, yl e de ri n b i r sz syle r k i, afal layp kal rs n z. (M. Urgan

AD. abb i s i ba na! dars bana! < ?? (bir halk hikyesinin sonunda) Abbisi de di n eye n n e r i n ba na! (.A. Aksoy 1945 I, 350). O. abd kle < Ar. abd a.m. Fa. izafet terkiblerinde kullanlarak ben zamirinin yerini alp tevazu ifde eder. abdi ac i z ciz kle(niz): Kabahat kimsede de i l, abdi c i zde. (S.M. Alus 1944 s. 140). B ug n bu abdi ci z ukadar y z b ld rc n vu rd um . (a.e. s. 144). abd -i ahka r en alak kle(niz): Ku rban l k ko u abdi ahga ra sipa ri etti. (S.M. Alus 1933p s. 238). abd-i kemte ri n en de ersiz kle(niz): B u abdi kemte ri n , ai lesi l e sk f k g r r z. (E.E. Talu 1937 s. 112).

1998 s. 78). AD. abdal IV ky dnlerinde alg alan ayr bir halk grubuna mensup adam DS 15, 16 < abdal II. B u
c iva rda ke ndi l e ri n e Aptal de n i l e n T rkme n l e rde n ik i davu l c u, bembeyaz ve u z u n alvarla r n u u r u p davu l la r n havada savu ra rak, toprak damla rdan bi ri n i n z e r i nde oy n uyo rla rd . (Sabahattin Ali 1943 s. 85). Davu l ve z u r na mut laka abdalla r ta raf ndan al n r.

Fa. izafet dediimiz, Fa.ya mahsus, O.da Ar. ve Fa.dan alnma kelimelerle ok kullanlan, fakat BSTT.de yalnz muayyen terkiplerde (b. ab hayat ) ya ayan bir syntagmadr. Bir ismi tavsif eden kelimeler Trk dillerinde daima o isimden evvel sylendii halde Fa. izafette onu takip eder, ms. abdi c i z ciz abd (kle) yahut b hayat hayat b (suyu). Bu misallerde grld gibi, tavsif eden kelime sfat da olabilir, isim de; terkibin iki kelimesini birbirine balayan unsur vurgusuz bir /i /dir (nlden sonra / i / veya /y i /; bugnk standart Fa.da telaffuzu / /dir; Trkede /i , BSTT.de ya ayan terkiplerde /i / u / ). Bu nly kendisinden evvel bulunan isimden bir tire ile ayrmak srf dilbilimcilerin detidir ve ilm olmayan yazlarda bulunmaz. Tavsif eden kelimeler birden fazla olursa, bunlar ardarda sralanr ve her birinin nne yine bir /i/ konur; aralarna ve balacn koymak icabederse, onun Fa. mukabili olan /u /vu / kullanmak icab eder (bu /u / ile /i /lerin kartrlmas hakknda b. abudan e ). Fa.da /i /siz izafetler de var; Tk.de bz ok kullanlm O. terkiplerde aradaki /i / dmtr (b. D e r i Sa adet /De rsaadet ), bzlarnda da agglutinationla kendisinden nce gelen kelimenin bir paras olmutur (b. asgari ). Osmanllarn terbiyeli konumasnda ve yazl ifdesinde nezakete ok ehemmiyet verilirdi. Bu nezaketin bu gn de birok izleri vardr. Nezaketin esas unsurlarndan biri tevazu idi. Tevazu kendini iki ekilde gsterir, bir yandan kendi ahsn kltmekle, dier taraftan karsndakini yceltmekle; her ikisi de mbalaadan geri kalmaz. Konuan kimse kendinden, tekinin klesi (abd, abdi ahkar vs., be nde ), evinden bende ha ne, faki r ha n e olarak bahseder; mektuplarda, edeb eserlerde mellif kendini bu faki r, b u hak i r diye gsterir ve eseri yahut fiilleri iin aci za n e, na i za n e gibi tevazu sfatlarn kullanrd. Ayn zamanda karsndakini zati l i n i z vs. tbirlerle ve buyu r yardmc fiiliyle ereflendirirdi.

(H.

Z. Koay 1944 s. 178). O. abdan su kab < Fa. bd n a.m. [ b su + onu tutann (yni kabnn) ismini yapan d n eki, kr. s rmedan vs.] dl k e h ri nd e h e r bi r ev k i b ny d tmi em | amdan an seyle v rd i bd n e mm . (mer bin Mezd 1982 s. 163).

Fa.dan alnma isimler arasnda d n genilemesi ile tekil edilenler vardr. Bunlar bir eyi iine alan veya almaya yarayabilen eyalardr. AE cildinde geenler unlardr: abdan, ate dan, bibe rdan, bu h u rda n, camedan I, c zdan, aydan /aydan l k . Bzlar Tk.de ortaya kmtr (kr. A. Tietze 1964 s. 174175). Bu listenin son misalinde grld gibi, bz hallerde dan eki Tk. l k ekiyle kuvvetlendirilmi olur (b. b u h u rda n l k ).

O. abdar sulak, suyu bol < Fa. bd r a.m. [ b su, parlaklk ve d r tutan]. Ve abd r o la n z em n l e rd e n ... r z r e al n u r im i . (.L. Barkan 1943 [981/1570] s. 168). parlayan, parlak H a nc e r i bd r i l e g e ndz m i h e l k dem . (Ferec 855/1451 v. 108a).

abdal I/ebda l tasavvuf edebiyatnda bir azizler snf < Ar. abd l (badal bir eyin veya kimsenin yerini

Fa.dan alnma sfat ve isimler arasnda d tan malik olmak fiilinden d r malik olan, tutan fiil unsuru ile tekil edilmi olanlarn says byktr. Yalnz AE cildinde geenler unlardr: abdar, ahe n gda r, alkadar, alemdar, aleyhdar (belki Osmanllarn icad), ameld r, ayi nedar, bacdar, barda r, bazdar, be h redar, belda r, be rh o rda r, canda r, caz ibeda r, c e r i hadar, c i ha nda r, c i nda r, u hada r, da dar, daneda r, defte rda r, di lda r, di ndar, di zda r, dostdar, dmdar. Bu gibilerin tesiri altnda Trke kklerden tekil edilmi olanlar da vardr: bayrakdar, emekdar (b. A. Tietze 1964 s. 175178). ve Fa. d r mlik olan, b. abdar ].

abdest

aberasyon

abdest I namazn artlarndan olan temizlenme < Fa. bdast [ b su, dast el] a.m. S a b h o ld uk d a du rd , bdest ald, nam z k ld . (Ferec 855/1451 v. 135b). abdest boz temiz hali yok etmek, defihacet etmek
Pa rk bek isi, a a alt nda aptes bozmaya km t r imdi.

(L. Erbil 1984 s. 87). Tbirin men ei malum deil, kr. Abbs yolc u .
mba rek l e ri n !

(Peride Celal 1991 s. 44). abdestbozan ot u Sanguisorba officinalis (I. Hauenschild 1989 no. 977). Kk ok tanin ihtiva ettiinden halk tababetinde ishali kesmek iin kullanlr. abdest II/aptes ieme, kakasn yapma; insan boku < abdest I (rtmece olarak veya bo altma ile temizlenmenin birbirine bal ameliyeler olmasndan) O n u n alt n n t emi z l e nmesi s ras nda
abdesti n i n ke fetti l e r. re n g i n e bakarak yp medi i n i

abdl leziz bir bitki ve yenen meyvesi (Redhouse ve I. Hauenschild 1989a gre Bunium, TS 1983e gre Cyperus esculentus) < Ar. h a bb al az z Meninski 1680 I, 1717; R. Dozy 1927 II, 240. Yenen ksm Meninskide siyah bir meyve olarak, Dozyde kk olarak tarif edilir. Akta riye satar z ... apt l l e z i z, demi r h i nd i ... (B. Felek 1957 s. 55). abd s selam kk mini bir insana benzeyen bir ot, Mandragora officinarum (I. Hauenschild 1989 no. 717) < Ar. yabru h al s a nam a.m.; ayrca b. abdlbatn . abd s seltin bir otun zehirli meyvesi; Redhousea gre Croton tiglium tohumlar < Ar. h a bb assal t n a.m. (M. Haf d 1231 s. 299), fakat R. Dozy 1927 I, 240a gre bunun mnas kiraz imi, ayrca b. abdlbatn . abe teklifsiz konu mada seslenme ve dikkati ekme nlemi DS 17 < a! ve be! nidalarnn birle mesi. Abe, alacak ms n o k z ? (M.. Esendal 1934 s. 266). B ilhassa Rumelililerin ok kulland bir kelime. M u ha c i r sz n a lt nda kalmad: Abe ef e nd i ... (F.C. Gktulga 1943 s. 99). ingenelerin dili iin de tipik saylr: Kuk lac : Abe Han mc m, be on mangi z c ik ve r, n e o l u rs u n ... (Musahipzade Cell 1936ms s. 61). abece alfabe, harf sistemi; dilin yazma sistemi; onu reten ilk okul kitab < alfabenin ilk harfi; kr, ng. A B C (okunuu: eybisi ), Alm. A B C (okunuu: abetse ). Be l k i de k z n abecesi nd e byle yaz lmyo rd u ad. (B. Gnel 1984 s. 47). Kasabada yen i Abece n i n
kabu l edi ld i i, h e rkesi n ok uma yazma re nmeye al t habe ri n i duydu. (T. Apaydn 1991 s. 216).

(K. Bilbaar 1944 s. 38). abdesti ge l sk mak .

Kelime sonundaki /t /, bir tenuisi /f, k, s, / takip ederse, halk dilinde ve hatt konuma dilinde ok defa der. Bu hadise, tabii olarak baka dillerden alnm kelimelerde yaygndr. AE cildinde u misaller gsterildi: aptes, ant rak, B k re , apra z I ve I I, i ft / i f I ve II, di rek II (d i re kt mnasnda), dos, egzost /eg zo z . Bu hadiseye aykr olan bir hypercorrection misali iin b. a lmast . Trklerin mslmanlamasndaki en byk rol ranllar stlenmilerdi. Bundan dolay, inan ve slam ya amda birok kavramn, Fa. alntlardan olumas, almamas gereken bir durumdur. Lgatimizde u misaller gemektedir: abdest, can I, g na h, namaz, o ru , peygamber . Bugn kullanmdan dm az i n e ve b ng (b. ba ) kelimeleri de bu gruba dahildir. o g n Galatasarayda bi rde nb i re sk m ve aptestha neye ke ndi n i da r atm t. (M.C. Anday 1965a s. 10).

abdesthane/aptesane hel < abdest II ve ha n e ev. Gal ip

Fa.dan alnma kelimelerde ve de bunlarn rneine gre yaplm Trke kelimelerde ikinci unsur Fa. h na , Tk. h n e ev olan mrekkep isimler pek oktur (b. A. Tietze 1964 s. 182186). Konuma dilinde, ilk unsur nl ile biterse, aradaki /h / der ve bu nl han e kelimesinin ilk nls olan /a / ile karr (ms. ec za ne ). AE cildinde geenler: abdesthan e, bha ne, amel iyatha ne, arsla n ha n e, a han e, babul ha n e, barde l ha na, barut ha n e, basmahan e, be nde han e, bez i r ha n e, bi ra ha ne, bit i rim han e, bora n ha n e, bu z ha n e, bt han e, ca nbaz ha n e, c ebha ne, c i r an e, alg ha n e, i ft han e, i l e ha n e, da rbha ne, defte r ha n e, de rsha ne /de rsan e, dkmha ne, ec za ha n e /e c za ne.

(Argo) abeci aptal F. Devellio lu 1959 s. 59; AD. palavrac DS 17, H. Aktun 1990 s. 28. Belki abe nleminden. Kr. bec i . EO. abef an et iemek < Fa. b su ve af ndan samak.
B i r b edeb dah o l h a v u ke n r na k a r b y rde b ef n de rd i . (l 1975 [1599]

s. 110).

abd i ciz, abdi ahkar, abdi kemterin, b. abd . O. abd l batn obur < Ar. abd kle ve bat n karn. B u
t a blah rla r g ib i abd l-bat n o la n la r n e aceb k u l o l u r imi . (l 1975 [1599] v. 52a).

aberas y on (optik terimi) bir uan, bir k kayna ndan uzanan k tellerinin normal yolundan sapmas < Fr. abe r ratio n a.m. (Lt. abe rr re yoldan sapmak].

Ar.dan edeb Osmanlcaya gemi bz iki kelime arasnda / l / harflerini grrz. Bunlarn birincisi, ilk kelimenin son nls (fasih Ar.da /a /, /i / ve / u / olabilir, fakat O.da daima /u / ve / / olarak donmutur) ve ikincisi, Ar. harfi triftir. Ms. ac b u l ed , harfiyen eda hususunda acib demektir. AE cildinde geen bu neviden terkipler unlardr: abdlbatn, abdsselam, abdsselti n, acb l ed, adim l i n k r, adim lmisl, aks l amel , vs.

A bd lhami d in s o l ta a ndan d m hatasz olmayan Tabi i tabi i, zate n ha ng isi nde bi r ey olmaz
ki! Hepsi de Abd l hamidi n sol ta a ndan d m t r

Fr. dan alnma kelimeler arasnda sonu siyon /syon ile bitenler oktur. Bunlar Lt. t io[ n ] eki ile fiilden tekil edilmi nomina actionis mnasnda isimlerdir. AE cildindekiler: abe rasyon, adaptasyon, adisyon, agl t i nasyon, aksiyon, al vyon, amptasyon, deje n e rasyon, dekla rasyon, delegasyon, dep resyon, deval asyon, diksiyon, di reksiyon I, di reksiyo n II /d reksiyon, ekspoz isyon, e n f lsyon, e n fo rmasyon, e ng i z isyon, e n j eksiyon, e n teg rasyon, e reksiyon, e ro zyo n. Bunlarn tesiri altnda Trke esaslar zerinde argo tbirler kurulmutur: a rmasyon, atmasyon, uydu rmasyon.

abes

buhuru Meryem

abes faydasz, bo, netice getirmeyen < Fa. abat < Ar. abat a n bouna. H a yf ola sen l e d u z tmek y mek, | Hep abes d r sa a y n i l e n emek. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 1589). Y bi r sz i n b u k a da r emek
s a rf eyl emek abes i l e i ti l tmek d mek olmaz m? d n i lmesi n. (Re d Pa a, YTEA 1974 [1890] I, 166). Yap l cak i le r d u ru rk e n maz iy le i tigal etmek abesti r.

dkk n a ub g n g n eke r i le r i i l e bi r n i e bg n e d o natd. (l 1994 [159199] s. 260).

O. bhane/av ana apteshane < Fa. b h na a.m. ( b su ve h na ev, b. abdesthan e /aptesane ). S r h bh ne d u r u rk e n ke n res i n i te l evvs (!) tmemek ... (l 1956 [158687] s. 196). B i z u a la r, avganan n yan
yana u zat lm ik i siyah ta z e r i n e tavuk la r g ibi t n e r, i i n e d memek i i n bacakla rm z iy ic e aa r, i imi z i g r rd k . (M. Margosyan 1996 s. 44). Sadece la m

(E. Atas 1996 s. 122).

Klasik Arapadaki interdental /t /nin, Tk.de iki karl vardr. lkinde bu interdental ses spirant /s /ye dnr. Bu gelime, Fa. zerinden olmu olmal. Fa.da da /t / sesi yoktur ve bunun iin /s / olarak telaffuz edilir. Bu telaffuz ekli zellikle medreselerde retildi. AE cildinde u misaller geer: abes, abesiyat, ale l ekse r, asal, asar, asi r, bahs /bah is, bais, basra /bas ra, bev is, c sse, deyyus /doyys /deyyas, disa r, ekse r, ekse riya, ekse riyet, emsal, emsil e, ese r I /I I, esi r, esi r , eskal, esna, esvab /espab . /t / nin ikinci telaffuz ekli olan /t /, Ar.nn diyalektlerine zgdr. Bizans kaynaklarndan grld zere bu telaffuzun, byk ihtimalle ekli ok eski. AE cildindeki misal yalnzca abaytaran dr. Bunun yansra belki en ok tannan misal Otman ismidir.

ukuru da olabilir: K a y g r: yolda bi r bh n e va r m , p i i yo m , H l if a a d di. (Ferec 855/1451 v. 212a). A bhazya bir Kafkas lkesi < Rus. Abhazya a.m. [Abhaz etnik adndan M. Vasmer 1953 I, 2]. Kafkasya Uzuner 1997 s. 15). O. abher nergis < Ar. abha r a.m. Rey h n, ben ef e, n e rg s, abhe r. (Ferec 855/1451 v. 101a). O. abher in nergise benzeyen, nergis renginde olan < Fa. abhar n a.m. ( abha r nergis ve Fa. sfat eki n ).
G l n es r n g z l e r g rd i, abhe r n k i rp k l e r g rd i.

patlamaya haz r bi r bomba! G rc istan, Abhazya, e e n istandan he r a n ye n i l m habe rl e r i g e l iyo r. (B.

O. abes i yat bo eyler < abes ve sfat eki (y) ile oul eki t . /t / /s / geli imi iin b. abes . ns n bi ra z
e l i fb ok udu ve bi ra z da em te rey n n i l l i g ib i abes y t i l e u ra d m, tah s l i n i t ekm l tmi z a n n ol u n u r. (N mk Kem l, YTEA 1978 II, 201).

(Ferec 855/1451 v. 151b).

Ar. da a /at ile biten yni feminin (mennes) saylan (kr. bide II ) bir ok isim, oulda bunlar yerine t ekini alr. Tk.de bu Ar. oul eki bz Tk. kelimelere de eklenir, b. e rat ve ilerde gelecek olan gel i rat, ge l i at, gidi at vs. AE cildinde geen misaller: acaibat, dat, aidat, akarat, an a nat, a e rat, bagat (balar < Fa. kkten), baha rat, benat, be rekt, beyanat, biddefaat, bu l u at (Tk. kkten), cevabat, ci hat, da rat, defaat i l e, devat, deyi at (Tk. kkten), e rat (Tk. kkten), e ribat . Bu t (Tk.de at ) ekini ile biten (kr. adal ) sfatlarn sonunda da buluruz. Bu gibi Tk.de iyat ile biten isimler nomina abstracta collectiva mnasnda olur, mna itibariyle Lt. ica ile nihayetlenen kelimelere benzerler, ms. Turcica T rk iyat . Tk.de kendi bana bir ek olmu olan iyat eki sonunda si olmyan sfatlarda da bulunabilir, ms. abesiyat . AE cildinde geen iyat ile tekil edilmi kelimeler a ada sralanmtr: abesiyat, akl iyat, amel iyat, ayn iyat, ciddiyat, d rd r iyat (Tk. kkten), edebiyat, evvel iyat .

Fa.dan alnma kelimeler arasnda isimden i n (Fa. n ) eki ile tekil edilen sfatlar vardr. AE cildinde bunlardan unlar gemitir: abhe ri n, a he n i n , anbe r n , ate n, atlasre n g i n, be r n, bi l l r i n , e nd i n, i rk i n, u n i n , eb ri imi n . Tk.de Fa.dan alnma olmayan ve Tk. bir esasa dayanarak kurulmu olan byle bir sfat yoktur.

abhayat efsanelerde iene lmszlk salad sylenen su < Fa. b h a y t a.m. ( b su ve Ar. h a y t hayat]. A n n e b h a y t imi , h i h t iy rlamaz ki! (H.R. Grpnar 1340c s. 154).

abes yere bo yere, bouna < abes ve ye r + dativus adverbialis. Pede ri abes y re b h u z r ve d i lte n g de ri z. (Al Azz 1268 s. 166).

Bir ok modal veya bir amaca ynelmi dativuslu zarflar, mekn zarflarndan tremi bir gruptur. ou, 3. ahs possessivum ekini ihtiva eder. AE cildinde olanlar unlardr: abes ye re, aksin e, alabi ldi i n e, ba na, ba l ba na /ba lba na, bi r bakma (b. bakm ), boku boku na (b. bok ), bo a /bo u na /bo ye re /bo ubo u na (b. bo ), bylesi n e, bu resme ve bu sebebe (b. bu I), dalmacaya, del i cesi n e (b. de l i c e I), dik i n e (b. dik ), domu z u na, e ekesi n e, tek ba na (b. dek /tek II). Ablativuslu zarflar iin b. Al la h ( A l la htan ) , bi rde nb i re .

AD. abet le yeme i; bir i yerinde le yeme i iin verilen ara, le tatili THASDD 63, T. Gnay 1978 s. 308 < Rus. obed am. A. Tietze 1957 no. 147. O. ab gine cam; bardak < Fa. bg na a.m. Ba de zam ni n k i
stanbu la ge ld i, S u lt n B yez d C mi i h a remi nd e bi r

Fa. izafetin mahiyeti iin b. abd 1. Tk.nin sentaksna zt olan bu isimisim ve isimsfat terkip usul, 19. asrn sonuna kadar O. edeb dilinde serbest olarak ve ok kullanlrd. II. Merutiyet devrinde vukubulan gen yazarlarn isyan zerine, eski neslin alm olduu bu usul azalmaa ve serbest kullanl tamamen yok olmaa balad. Bu gn sadece leksikal karakter kesbetmi olan sabit terkiplerde kullanlabilir. Bu sabit terkiplerden aklmza gelen ve yerleri AE cildinde olanlar kk bir liste olarak veriyoruz: ab hayat, feti can /afacan (b. afet ), afv i umumi /aff- umumi (b. afv ), akl i se l im (b. akl ), Aksy ark (b. aksa ), aksi ha lde /aksi halde ve aksiseda ve aksi takdi rde /aksi takdi rde (b. aks I), almeti fa rika / e r f (b. almet ), lem i h i ret /c iv n /mna / ems (b. l em I ), a rz e ndam et ve a rz ha l et (b. a rz III ), a rz u ha l /a r z ha l, asar atika /eslaf /u l v (b. asar I ), Babal i / Bab l , Ba h r a hme r /Haz e r /m u h i t /sef id /siyah (b. bah r I ), bu h u r ume ryem /bu h u r u M e ry em, ce r r i eskal (b. ce r r I ), ce zay amel ve c e za-y nakdiye (b. ce za ), c rm me h ud (b. c rm ), e mi b lb l / e re z / za hm (b. e m ), def i be la i i n ve def i gam et- ve def i hac et /l eyyi n / r i h /tabi /takaza /za ra r (b. def II ), dest i i zd iva (b. dest ), devr i lem /devri l em seyahat (b. devr /devi r I ), ehli beyt /c i hat /di l /d nya /h eva /h i re f / rz /k eyif /mide / rf /s k /vu k u f (b. e h l I ), em rivaki, e nde r i nadi rattan (b. e nde r I ), e nv i e it /d r l /t r l (b. e nva ), e rk n ha rb (b. e rkn I ), esbab muc ibe /m u haff i f e (b. esbab I), ese r i cedid (b. ese r II ). Grld gibi terkiplerin byk bir ksm hukuka aittir.

bnet

abidik gubidik

O. b ne t sevin suyu (yni arap) < Fa. b su ve Ar. na t sevin. b n e t i l e dolan u r z ev rak i k a deh (Nect Beg 1963 s. 171). O. ab ne et meni, ersuyu < Fa. bi na at a.m. ( b su ve Ar. na a byme). b n e eti c n ib i h e r e ak m azd . (l 1982 [1581] II, 138). AD. ab r utanma, hicap, namus, haysiyet DS 22 < Fa. bi r a.m. [ b su ve r yz]; belki * b r gibi bir ekilden backformation (b. abar ), kr. Az. Trkesi ve Krtede ab r a.m. Si z ab rm de rk e n db rm dedi i n i z i bi lme zsi n i z. (. Kaftanco lu 1972 s. 72). O. ab revan akar su < Fa. bi rav n a.m. [ b su ve rav n akan]. e h z de ece re i e ns b n b rev n g ib i t h i r syledi. (Ferec 855/1451 v. 134a). O. b ru namus, haysiyet Meninski 1680 I, 5 < Fa. b r a.m. [ b su; parlaklk ve r yz, ehre]. kr. ab r . b r dk , kr. Fa. b r r h tan to disgrace F. Steingass 1930 s. 7, calque iin b. ab I /v 3. K ff r
d a l l et s r z iy de h a c let tah s l d b b r la r dk l b ... (A. Bombaci 1946 [1560] s. 247). Y z n h e r mes mm tndan c evh e r i as l s i, if f et ve s a d k a tden ib ret bi r b r t ebah h u r tmekdedi r .

O. bid dindar adam < Ar. bid a.m. [/bd / kknden].

A rt k dayanamyorum, an l yo r musu n ? Ve l i l e re, di z l e r i nas r l bitl e re dndm. ( ahap Stk 1958 s. 120). Ar.da kk harflerinden etken fiil sfat (participium activum) yapan kalp 12i3dr. Bu kalp gramatik olarak incelendiinde, fiilin mnasn kendi betimlemesinde zellik olarak temel alan bir sfattr ve ounlukla iin yapld na mnhasr bir anlam ifde etti i farkedilir. Bu fiilden tremi sfatlar isim haline de gelebilir ve byle durumlarda bir i ileyen kiiyi tavsif ederler (W.M. Wright 1979 I, 131). A-E cildindeki rnekler unlardr: bid, ci l, ci z, adi, di l, ah i l /a h l , ait, k l /k i l, l i, l im, mil I, II, an i f, ri, a ri f, ar z, asi, k, t l I, II, t r, ati, z im, badi II, bah i r, bais, baki, baki r, bal i , ban i, bar i II, barid, bari z, bat l, bat n, bayat, bayi, bazi l, beyar, cabi, cah i l, cai z /cayi z, cal ib, cal is, cami, can i, ca rs /ca ris, ca ri I,II, caz ib /caz ip, caz im, ci ri t, dafk, d i, dh i, dah i l, dai, daim /dayim. Mennes ekli sonuna te merbuta eklenerek yaplr. Kr bide II . Bu yapnn oul hale getirilmesinde en ok kullanlan kalplar 1a2a3a ace ze , 1aw 2i3 ve 1u2a3dr.

abide I ant < Ar. bida mutadn stnde olan ey, alacak eser. Kelime 19. asrda bilinmiyordu; ihtimal ki Trkiyede ilk bide dikildii zaman (Abide i H r r iy et , stanbul, 1909) ebediyet kelimesine gre uydurulmu tur. Ayastefanostan
ge l i rke n sa da, eski R us bidesi n e g ide n yol u n k esi nde ... k kms ha rap bi r bi na ge l i r. (S.M. Alus 1944 s.

(Ah m ed Midh at 1942 [1288/1871] s. 26).

153). Mecz mnada:

Fa.da uzun / / ile biten kelimeler kendilerine bir nl taklrsa Hiatustilger olarak araya bir /y / alr ve bu /y /, aslnda bir ey eklenmese de bu kelimelerde kalabilir. Yni, baka ifde ile, sonlar / /lu da olabilir, / y /lu da, ms. yz ehre mnasndaki kelime hem r , hem de r y olabilir. Kelime Tk.ye geerse edeb dilde her iki ekil de, konuma ve halk dilinde ekseriya /y /li varyant kullanlrd. Btn bunlar sadece Fa. kelimeler iin variddir, baka dillerdeki (ms. Ar.dan gemi) kelimeler iin deil. Ayn fenomeni sonu uzatlm / / ile biten Fa. asll kelimelerde de grrz. AE cildinden misaller: b ru (ikinci ksm ru dur), ah u, anbe rb u /ambe rb uy, anbe rmu /ambe rmy, a rz u, came uy, ce ngc u , c st c u /c st c uy, duag, vs.

Fik ret i n S is i ve Ta ri h i Kadmi T rk ede emsali bu l u nmyan muaz zam vatanpe rve r l i k, hamiyet, h r r iy et abidele r i o ld u u g ib i bt n d nya edebiyat lemi nde de takdi r ve tebci l e ayan n evadi rd e nd i r. (Fazl Necip 1930 s. 287).

O. b ide II dindar kadn < Ar. bida a.m., Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . H a lk ge ldi l e r, bide k o n l nda ev yapdla r . (Ferec 855/1451 v. 65a).

O. b zl l duru su < Fa. bi z u l l a.m. [ b su ve z u l l duru]. Ol a ac u dibi nde e me i b z l l k m . (Ferec 855/1451 v. 54b). O. b I sulu, sulandrlm ; akc, mayi < Fa. b a.m. [ b su ve isimden sfat yapan eki]. G e l e n e rbet ve k a hve b ola . (l 1587 v. 128b).

Ar.da isim ve sfatlarda eitli fonksiyonlarda kullanlan -a eki, aslnda biyolojik mnada menneslik (feminin) ekidir. Ekin Trkesi kelimeye gre a / e olabilir. AE cildinde bu mnada geen kelimeler unlardr: abide II, acu z e (bu ayr bir hal), k l e /ak i l e, al i h e , ame /eme, ammete /amete /emeti (bu da ayr bir hal), az i z e, cedde, c i n n iy e, del lal e . ahs isimlerinde de kullanlr, ms. Al iye , Emi ne . Eskiden M n evve re gibi kz isimleri vard, fakat bu gibi Ar. fiilsfatlardan (participia) alnan isimler bugn eksiz kullanlr, ms. M n evve r (Han m) . O zaman ismin sahibinin bey mi hanm m olduu anlalmaz.

abidev bir abide mahiyet ve kymetinde olan < abide I + isimden sfat yapan , nlden sonra v . Kr. Fr. mon ume nt mon ume ntal . Calque iin b. ab I /v 3.
B i l i nd i i z e re Ka ga rl Ma hmudu n by k abidevi ese r i ola n Lgati tT rkde ig i l l e r bi r T rk i l i o la rak z i k red i lmektedi r . (E. Buharal 1991 s. 59).

Ar.da olduu gibi (b. Abbas ), Fa.da da isimden eki ile sfat yaplabilir (b. A. Tietze 1964 s. 186191). Fa.dan alnma kelimeler arasnda bir maddenin vasfn ifde eden byle sfatlardan AE cildinde unlar geiyor: b I, armud ( ekil), z e r , badem ( ekil), i n i (in usulne gre yaplm), i n i II, dara i /darayi ( ahlara yakan). Bu gibi sfatlarn ou renk sfatlardr ve bu mnadakiler Tk. esaslardan da yaplr, b. alt u n . Meslek sahipleri, alg alan ve bu gibi baka ahslar iin b. acabrd . Hakik bir Fa. ek ile nomen abstractum yapan iin b. baz .

Fa.dan alnma kelimeler arasnda bir mikdar -av /ev heceleri ile bitenler vardr. Bunlar aslnda ile biten sfatlardr (b. b I ); takldklar kelimenin sonunda bir nl (a /e ) bulunduu iin araya Hiatustilger olarak /v / girmi oluyor (kr. d nyavi /d nyevi < Ar. du nyaw ). Bylelerden AE cildinde unlar gemektedir: abidev, ai lev, an a n ev, efsan ev.

O. b II ayva < Fa. b a.m.; asl mnas sulu. abi, b. a abey .

(Argo) ab id i k gu b i d i k ! sama, sama sapan H. Aktun 1990 s. 28 < ?? labialisationa ynelen kafiyeli ift sz, ikisi de mnasz. Ba ka misaller iin b. H. Aktun 1990 s. 28.

abir

abluka

Kafiyeli ift szler arasnda ba harfleri /a- /e- / ve /g- / olanlardan AE cildinde unlar bulunuyor: abidik gubid ik, ara ge re , eve l e geve l e . Kafiyeli ikili terkiplerde, kelimeler mnal olsun veya olmasn, tipik olarak ikinci kelimede ilkine nazaran bir labialisation gze arpar. Bu labialisation, ya ba harfinde/sesinde (/b /, /p / ve /m /), ya da ilk nlde (/ u /, / /), bzen her ikisinde tecelli eder. AE cildinde u misaller mevcuttur: abidik gub idik, abu r c ub u r, af kf, a a u a, a r du r u, atf t f, ca rt c u rt (b. ca rt I ), c zb z, c i c i bi c i, c iddi-biddi /c itt i bitti, ak r u k u r, alka malka ol-, an u n , a nga manga et /o l , a ng l u n g u l et , a r u r et , a r k r k (b. a rk I ), atal utal, atal matal I ve I I, at r ut u r, atlak ut lak, at pat, atra pat ra, e nge l n ge l, e it e t (b. e it ), n g r m ng r, t p t / t rp t r, tp t I ve II, damb r d umbu r, dang l du n g u l /dang r d u ng u r, de l i dol u /d e l idol u (b. del /de l i ), e f u n t f u n (b. ef i n tef i n eyle- /et- ), e h em h m, e l l e k l l e (b. e l l e- ). Baka labialisationlu terkipler iin b. ala bel e . bak , y z i d mi , di l e r s u n z m r r dde n, | n r g r, e l i n am , ok u r se rv i h r m n . (mer bin

hecesinin 17. asrda d m olmas biraz phelidir.


a

AD. ab lak I iki renkli, siyahl beyazl DS 24 < Ar. ablak a.m. N e k a s r ablak , ne re f re f ... (ne rengarenk saray, ne sslemeler) (Ferec 855/1451 v. 3b). Atla r n u ba la r nda dah ablak c c ala r ... (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 243244).

Ar.da elativus vezni a12a3 (b. a cab ) bir kiinin gze arpan beden sfatlar iin de kullanlr. Bu tr sfatlarn superlativus hali kurulamayaca iin elativus veznindedirler (M. Bravmann 1968 s. 27). AE cildindeki misaller unlardr: ablak I ve II, acar /ac e r, af lah, ahmak, ah ra z, ahve l, a ma /m, ve r /ava r, ebkem, eble h , eblemc , eb ras, ebte r I, ecvef, ekmeh, e r e l , e bah /e beh /e bek /e pek. dedi i n n ed i r ge r ekte ? ... Ablak su ratl l k, i zg i l e r i n bel i rs i z l i i, an lams z k la r, a tla r ve sevi n l e r... Vel has l eble h l i kt i r ge n l i k. (A. Kutlu 1991 s. 183). imdi ana bi r tavuk gib i, etek le ri n e as lan bi r ok oc u u s r k l yo rd u r odadan odaya ve i man, kocaman k l ablak bi r kad n o lmu tu r k u k usu z. (C. Kavuku

ablak II geni ve parlak (yz) DS 2324 < ablak I. Ge n l i k

O. ab i r gzel koku veren madde < Ar. ab r a.m. Ab r e Mezd 1982 s. 29). bi r iz, b. abri z .

1998 s. 95). AD. ab lak III yzn kllarn yolmaya yarayan ada DS 24 < ablak II. AD. ab lak IV ceviz aacnn mobilya yapma a yarayan i tahtas DS 24 < ablak I : Ablak abanos a ac o l adada va rdu r . (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 183). ablatya bir nevi balk a < Yun. (aplad a) a.m. (oul) (Yun. /apl / tek kat) KahaneTietze 1958 no. 733.

abi s denizin ok derin yeri < Fr. abysse < Lt. abyssus a.m. < EYun. (byssos) dipsiz [a olmayan ve byssos denizin dibi]. Tk.ye 20. asrda giren corafya terimlerinden. Yun. alfa privativum iin b. abana . O. abi sten hamile, gebe < Fa. bistan a.m. B e n i v r ib idi k i sen i bisten dem . (Ferec 855/1451 v. 220b). abi ye resm (giyim hakknda) < Fr. habi l l a.m. [ habi l l e r giydirmek fiilinin gemi zaman fiilsfat (participium preteritum), kr. habit habi l l balo giyimi]. Fr.dan giren sonu vurgulu /e / ile biten isim/sfat iin b. abandon e 1. Ayl i n, a raban n alt na

ap raz lamas na gi rmi , s rt st yatyo rdu. st nde abiye bi r g ri dpiyes, yakasnda yarm ay bi imi nde bi r e lmas bro , parma nda tek ta y z k va rd. (A. Kulin 1997 s.

7). EO. abke tekkelerde su ekenlere verilen ad Pakaln I, 6 < Fa. bka a.m. [ b su ve ka dan ekmek].

Fa.dan alnma kelimeler arasnda ka dan ekmek fiilinden gelen ka (Tk. ke ) eken fiil unsuru ile tekil edilmi bir mikdar sfat ve isim bulunmaktadr. Bunlardaki ke , ekmek fiilinin eitli mnalarn gz nne getirebilir. AE cildinde geenler unlardr: abke , afyonk e , a rz u ke ol-, cefake , ce lebke , i l ek e , demke I ve I I, di lke , e nf iyeke , esra rk e . Mna tasnifi iin b. A. Tietze 1964 s. 192194.

Yunanca ve talyancadan alnma kelimeler arasnda ya ekiyle bitenler bulunuyor. Bunlarn bir ou Yun. vurgulu a veya t. - ia ile biten nomen abstractum mnasnda substantiva femininadr. Fakat Yun.dan gelenler neutra oulu da olabilir (yukardaki ablatya gibi). ya ekli corafya adlar iin b. Abya . AE cildindeki Yun.dan gelme ya ekli kelimeler a adadr: ablatya, aalya /ae lya, akasya, akya, alatu rb iya, alatya, ambeleb u lya, anavasya /anava ya, andi lya, angarya /anga rye, ang u rya, apoku rya /apoko rya, aristolo hya, Ayasofya, azalya /aze lya, ba u rya /ba rya, barbu nya I, bart nya otu, bez e lya /be z e lye, rya, u u rya. talyancadan gelme olanlar ise: a rya III, avarya (asl Arapadan), bakasya, baratarya, bibl iyografya (EYun. unsurlardan Lt.), bonova rdiya, i n e ra rya / i n e ra lya, dalya I, danalya . Lt. ia eki Fr. da i e olmutur, b. afaz i . Lingua Franca iin b. ab o .

abla (bir kimsenin kendisinden byk) kz kardei; kendisinden az ok byk ve bir karde kadar kendisine yakn kz veya kadn; Meninski 1680 I, 29 bunu abla veya abu la olarak veriyor ve stanbul az olduunu sylyor. abla ekli iin daha eski kaynak bulamadm. AD. varyantlar iin b. b l la /bu l la . H. Eren 1993aa s. 407410a gre < *a abu la (orada baka izah denemeleri de gsterilmi tir). a a kelimesinin ikinci hecesi olan

abl i yelkenlilerde yarm serenleri evirmek iin kullanlan halatlar < Yun. (apl) a.m. (Yun. /apl / tek kat). KahaneTietze 1958 no. 734. B i r
k a d r aya rm h ve abl i ve ... c mle yig i rm i yedi k a nk a l v ri l r. (K tib eleb 1329/1913 [1656] s. 155).

abl o k o /a b l u ka denizden kuatma < t. (Venedik lehesi) abloco a.m. (belki Yun. tavassutu ile) KahaneTietze 1958 no. 4. 19. asr telaffuzu ile abloko (Redhouse 1890 s. 14). a nakkale Bo az
kapal ve Akden i z l iman la r abl uka alt nda olduk la r i i n gm r k ve rg i l e r i n i n toplanmas du rm u tu. (B.N. Criss

1993 s. 43). Deniz hukukundan gelen terim daha

abo

10

abril

geni bir mna sahasn kesbetti: He r bi ri i z b i r

t a rafa si e rek A h m edi evi n i o c i h etde n abl uk a ya almal s n z . (H.R. Grpnar 1339 s. 65).

abo /abu (ikinci nl uzatlmtr) bilhassa kadnlar tarafndan kullanlan nida; hayret, korku, ret mnasna gelebilir, ok varyant vardr (b. DS 24 27). Kelimenin men ei iin henz bir nazariye ileri srlmemi tir. Te re c iye te re sat l r m abo? (E.E. Talu 1341 s. 39). smail i n avrad var a ... tevat r stn 1970 s. 229). Aboo, ne rede n ald n b u n la r ? Nas l s acak ah ra? (T. Apaydn 1991 s. 79).

AD. abo i ma s o l ekilmi tarlann an ya murdan zarar grmesi K. Emiro lu 1989 s. 28 < Yun.* (apohi mz) frtnaya tutulmak Ch. Tzitzilis 1990 s. 187188. Fakat K. Karapotosolu 1999 no. 65e gre < Yun. (apohi mzu) tarlann ilk srlmesinden sonra kuvvetli bir ya mura tutulmas. AD. abo kevar i s evreyi toplayp dzeltme K. Emiro lu 1989 s. 28 < Yun. (dial.) (apokevarz) a.m. Ch. Tzitzilis 1990 s. 188.

avratt r, abooov, o nas l avrat yle, k z l nda n bu yana alt k e z e r de i ti rd i de, ge ne de bana ms n demiyor! (N.

abo v, b. abo . AD. abra teraziye dengeyi getirmek iin hafif olan kefeye konulan arlk, dara DS 2728; kr. Az. arva , Krt. ab re , Erm. abray < EErm. ap ray (R. Dankoff 1995 no. 24) Grc. abra a.m. Aslen hangi dilden neet ettii henz kat olarak tesbit edilmemi tir. JabaJusti 1879 s. 280. Ar. abra kelimesini gsteriyor; onu bulamadm fakat abbara fiilinin bir mnas das Gewicht eines Goldstcks feststellen, wiegen imi (H. Wehr 1958 s. 529, F rzbd 1305 II, 18). Btn bu kelimeler < Yun. (apbaro) dara kelimesinden gelmi e benziyor, b. Ch. Symeonidis 1973 no. 15. Bu hususun farkl bir deerlendirmesi iin b. H. Eren 1999 s. 1. AD. abra becermek, stesinden gelmek; korumak; yeti mek, bymek, kendini koruyacak, idare edecek duruma gelmek; (deniz tatlar iin) kullanmak DS 28, K. Emiro lu 1989 s. 28 < ET. op ra to grow old, decay Clauson 1972 s. 14? Trk dilleri arasndaki yayl iin kr. M. Rsnen 1969 s. 2 *abyra. abra alaca benekli TS 1983 s. 2 < Ar. abra a.m. A. Tietze 1958 no. 8. Meninski 1680 eb re , miyane
abra . At ba n e l l e r iy l e t utd u. Sevg i l is i n i pe r g ib i

A b o l y ont Bursa vilyetinde bir kyn ve gln ad < EYun. (Apoll na) D.J. Georgacas 1971n s. 105. abone pein para ile seri halinde kan veya vukubulan bir eye alc olan (kimse) < Fr. abon n a.m. Fr.dan giren sonu vurgulu /e / ile biten isim/sfat iin b. 1 abandon e . Ka abon e n i z va r? (R. Ilgaz 1962k s. 9). abonman: Ve ot u z u n abonem i n S u v ye v r. (N mk Kem l 1967 [1870] I, 186). abon e et- abone olarak kaydetmek: al t m Emayeta fab rikas nda e n az nda n 5 0 k i iyi abone etmi imdi r. (Fethi Naci 1999 s. 90). abone o l bir gazete vs.ye cretini pein vererek alc olmak: Abon esi okt u Ye n i Adam n.
San r m Hasan l i Y c e l dnemi nde M i l l i E it im Bakan l da abone o lmu tu. (Memet Fuat 1998 s. 402).

abonman abone olma hali veya anla mas < Fr. abon n eme nt a.m. Trkesi 19. yy.n ikinci yarsnda ortaya kar, b. TinghirSinapian 1891 s. 2.

Fr.dan alnm kelimeler arasnda man hecesi ile bitenler vardr. Bunlarn ou bir nomen actionis ve bzen dolaysiyle bir nomen concretumu haber veriyor ve Lt. ment um ekinden geliyor (Ayn Lt. ekten gelen t. mento ekini ihtiva eden kelimeler iin b. a rame nto ). Fr.dan alnm bu mnadaki kelimelerin AE cildinde bulunanlar unlardr: abonman, ag rand isman /a ra ndisman, ag reman, angajman, ant re nman, apartman, a ra n jman /a ra n cman, bombardman, degajman, deplasman, el eman I, e nst rman. Deiik etimolojisi olan bir man unsuru iin b. bib l iyoman .

(Mah md Yesr 1928 s. 276). Kahve c i n i n abra y z l Tek i r i


evve l ak tmasndan, s o ra ab ra ndan pt. na rg i l e n i n g u r u lt us u nda n ho lanm olmal , z plad, Baytar beyi n k u ca na k ve rd i. (H. Taner 1954 s. 18).

abo rda bir geminin baka bir gemiye veya iskeleye yann vererek yana mas TS 1983 s. 2. < t. abo rdo a.m. veya abbo rdat kumandasndan (KahaneTietze 1958 no. 2). AD. ab ore deersiz, beceriksiz DS 27 < Yun. (dial.) (pore) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 29. Yun. alfa privativum iin b. abana . abo sa et I (gemicilik terimlerinden) bir ii brakmak, istop etmek < t. abboz za! kumandasndan (KahaneTietze 1958 no. 3). (Argo) abo sa et II bil mecburiyet durmak K o rk us u ndan abosa tdi. (Fikr 1307 s. 4). < abosa et I.

Ar. renk sfatlar iin a12a3 veznini kullanr. Bu sfatlar, Tk.de olduu gibi (ms. ku r u n i ), bir karla trma durumundan kaynaklanmaz. Ar. renk sfatlarnn mbalaa hali kurulamaz (ms. Tk.de kapkara, daha kara, en ka ra ). nk bunlar, elativus (b. a cab ) vezni gibi serbest olarak uygulanamazlar (kr. M. Bravmann 1968 s. 27). a12a3 vezninin renk sfatlar iin de kullanlmas, bu kategorideki kesiflik anlamndan kaynaklanmaktadr. AE cildinde geenler: ab ra , ahme r, ah re , asfe r, a kar I, esmer, e z rak(fam). Ayn vezinle yaplm baka sfatlar iin b. ablak .

AD. abre, b. apre . O. abret gzya < Ar. abra a.m. Ba h g z m h n besi n e kim gresi n ab ret i ... (mer bin Mezd 1982 s. 202). AD. abr i l nisan Aprilmonath Meninski 1680 I, 26, DS 30 < Erm. Ab ri l < EErm. Ap ri l (R. Dankoff 1995 no. 25) < Yun. (aprlis) (G. Meyer 1893 s. 68) <

abrile

11

abula et

Lt. apri l is [ < aperi re almak fiilinden] a.m. abri l . imdi abri l ay nda al nmak k n n m uk a r re r o lm du r . (N. Beldiceanu 1967 [1501] v. 57b). Trkedeki p > b de i imi iin kr. Erm. abri l . Diyalektlerde 2 avri l /avr u l varyantlar da mevcuttur, kr. ab I /v . R. Dankoff 1995 no. 25, DS 391; G ec ede n esti r u z ga r,
| Yk ld y u n um u z. | Avr i l ay ndan son ra | O lacak du u n im u z. (K. Emiro lu 1989 s. 46).

C i h nda di r l g i i ns n u b u d ne i l e .

(Zt 1987 [16. yy.n ilk yars] III, 162). bud n esi t ke nmedi ise e lbette ya ayacak . (E. Misailidis 1986 [1872] s. 782).

abr i le (gemici kumandas) yelkeni sarmala! < t. imb rog l ia! a.m. KahaneTietze 1958 no. 342. AD. abr i s bravo, yaa; dnlerde oyunlar canlandrmak iin oyuncularn evk ve heyecanla ektikleri nlemler DS 31 < Erm. ab ris a.m. [abri l yaamak] U. Blsing 1995a s. 47, R. Dankoff 1995 no. 23.

Fa.dan alnma kelimeler arasnda Fa. u (yni ve) ile yaplm terkipler vardr. Bu u iki kelimeyi birbirine balar ve Tk.de btn bir tek mefhum gibi kullanlr. AE cildinde geenler: abudan e, abu hava, adl u dd, ahd-upeymn, ah z u c e lb, ah z u i ta, ah z u kabz, ca n u di lde n, c st c u , dad di h i /dad u di h i , dar u gi r /da ru g i r, d u r ud i ra z. Tk. terkiplerde yalnz ca n u gn ld e n, d n g n, yat u ya rak tbirlerinde kullanlmtr.

abuhava iklim TS 1983 s. 2 < Fa. b u hav a.m. [ b su, u ve ve hav .] Fa. u (ve) ile yaplm terkipler iin b. abudane . B u ra la r n abu havasiyle imti za edemiyorla r. (S.M. Alus 1944 s. 141). abuk sama, kark ve mnasz < abuk sabuk tbirinin ksaltlm . Kendi bana mnas olmayan iki kelimeden mteekkil bir tbirin yalnz ilk kelimesinin alnarak ksaltld backformation durumu. Bunu a ra kelimesinde de greceiz.
Kimi zaman te l esek ret e r i n kayda ald abuk mesaj la r kastetmedi imi si z l e r de e lbet an lad n z . (A. Yurdakul

O. br z /AD. ab i r iz hel DS 23 < Fa. b r z a.m. ( b su ve r z dken) A. Tietze 1969 no. 2. H l id uyan u r, ge nd n i h c et l bu l u r, br z e y r r . (Ferec 855/1451 v. 211b), O. abri z c i Mevlevi tekkelerinde aptesane temizleyici M. Pakaln 1946 I, 7. Kr. havru z .

Fa.da ok defa yanyana gelen uzun nll heceler, hele iki nlnn ortasnda iki nsz de yerlemise, yalnz aruz iin deil, Tk.de konuma dili iin de bir telaffuz gl tekil eder. Bu skklkta Farsada bile bzen ksa bir nl trer. Tk.ye geen byle kelimeler iin oraya sabit bir nlnn yerlemesi adeta kuraldr: kelimeler uzunksa uzun eklini alr. AE cildinde u kelimeler bu kategoriye dahildir: br z /abi r i z , afe ri n, afitab, afitabe, asdana /asitan e, asiyab, asuman, a ikr, a i na, ba ban /ba uban, dastan /dasitan.

1996 s. 4041).

O. bru bata gelen, hususi, ekstra ekstra < Fa. b r a.m., kr. b ru . b r bah dah bi csel e r, e l l e r i n e gi r rd i. (Ferec 855/1451 v. 66b). abrucin, b. obru i n e . ab se/ap se ban TS 1983 s. 62 < Fr. abcs a.m. < Lt. abscessus k. B i r ke resi nde b i z im ha n m n di le r i apse yapm t . (M. Krk 1953 s. 78). ab sent/ap sent sert bir iki < Fr. absi nt h e a.m. < Lt. absint h i um < EYun. (apsint ion) pelin otu G. Meyer 1893 s. 28. Ka ragz: N e va r ? Z e n n e: Rak, ko nyak, apsent, iksi r ... (H. Ritter 1953 III, 335 336). A.D. ab s i mat uuan kvlcm klleri K. Emiro lu 1989 s. 28: apsumat kelimesinin varyant. AD. ab s i mi sa ate bcei K. Emirolu 1989 s. 2829 < Yun. (Karadeniz dial.) (apsimtza) a.m. Ch. Tzitzilis 1990 s. 188. abtal, b. abdal . abtes, b. abdest . abu, b. abo . abudane yaama stoku < Fa. b u d na means of subsistence F. Steingass 1930 s. 8 [ b su+ u ve+ d na yem]. Leb l e h l e meyl tdg i budu r, Z t , |

Tk. asll kelimelerde velar ve palatal nllerin bir arada bulunamamas hususunda bir kaide var (b. ayt- ); Trke kelimelerde, BSTT.de yuvarlak bir nlden sonraki hecede yuvarlak olmayan nl gelebilir, fakat yuvarlak olmayan bir nlden sonra yalnz ikisi arasnda labial (dudaksl) bir nsz, yni /b /, /m /, /p / veya /v /, bulunursa yuvarlak nl gelebilir. AE cildinde byle kelimelerden mtakleriyle beraber unlar gemitir: abuk, avu, avu n , avu rd, avd- /avut, amu r /am r, apu l, avu /au , davu lg u /davu lga. Bu temayln baka dillerden alnan kelimelere de tesir ettiini u misaller, bize gsteriyor: a rmut, avl u, avukat, bavu l, apk /abuk, davu l vs. BSTT'ne mahsus olan bu fenomen, yalnz velar nllerle grlr, kr. amu r , fakat dem r deil, savu l , fakat sev l deil.

abukat, b. avukat . abuk sa bu k mnasz, sama < EO. abuk /apuk avurdu iirip parmakla vurarak ses karmak TS 2, ve ak sak tipinden mhmel. Kr. abuk . T rk e abuk sabuk bi r eyle r syl yo rd u. (Y.K. Karaosmano lu 1928s s. 310). akl gitmi, bunam mnasnda da kullanlr, ms.: Sz n s o h b et i n i b i lmez. Abuk s a buk olmu . (H.R. Grpnar 1340c s. 212). Be n de ka ravatl , takm giysi l i abuk sabuk damat olmam. (C. Kavuku 1998 s. 83).

Kafiyeli ift sz terkiblerinde a sa /e se iftlerinin bir araya gelmesi iin AE cildinde u misaller var: abuk sabuk, ak sak, a k se ik, al n sal n , al sat /al u satu, an san, em sem /emsem.

abula, b. abla . abulabut, b. abu l labut. (Argo) abu la et anszn stne ullanarak bir eyini zorla almak. M. Mikhalov 1930 s. 11, H. Aktun 1990 s. 28 < belki t. (ms. dial. sardo) appogl ia re (t. appoggia re ) abanmak fiilinin emir halinden. ??

abullabut

12

acab

Dn

ge c e

bi r i nd e n

bi r

c zdan

abu la

ettim.

(M.

Mikhalov 1930 s. 11). abul la but/abu l lavut sersem, beceriksiz, hantal Fikr 1307 s. 4, DS 3334, iki tarafa sallana sallana yryen, yolda nne ardna bakmadan giden Meh m ed Hlid (Bayr) 1934 s. 1 < kr. apul apu l (y r ) . Sah i ld e r p sah ibi, g z l k l , abu labut, k ravat n takma a al yo r. (S. F. Abasyank 1948 s. 5). Peki ama, anadan do ma hebe n n ekala r , abu l lavut la r, ebl e h l e r i n e yapaca z ? (S. Birsel 1995 s. 34). AD. abur karalahana, fasulye ve msr unu ile yaplan bir eit yemek DS 34 <Erm. abu r <EErm. apu r a.m. U. Blsing 1995a s. 46; R. Dankoff 1995 no. 22. abur cubu r kark Meninski 1680 I, 33. Labialisationlu terkipler iin b. abidik g ub idik 2. N ed i r ca n m bu abu r c ub u r sz l e r? (H.R. Grpnar 1340c s. 344). Bilhassa yiyecekler iin, ms.: B i r a z
meze l i k alal m, d di. Abu r c ub u r o lmas n, k u r u me ze e iy isidi r. (Mah md Yes r 1928 s. 76). Do rudan

cildinde unlar vardr: Abya, Alamanya, Alanya (geri bunun asl baka), A lmanya, Amasya, Antakya, Antalya, Asitanep u lya, Asya, Avust ralya, Avsrt iya /Avustu rya, Bo h emya, B rtanya, B udamya, B u l ga rya, Dalmaya. Buna ilveten b. A lamanya .

O. byr bir nevi ince kuma < Fa. by r a.m. by r ... g ydi . (Ferec 855/1451 v. 103b). ac alk, kr. a I. yalnz ac ndan l tbirinde. o l u k oc u k ac ndan m ls n l e r? (K. Bilba ar 1944 s. 73). O. c fildii < Ar. c a.m. Ol h a v z e r i nd e bi r tah t va r idi, cdan id i, mke l l e l . (Ferec 855/1451 v. 188a). EO. ac ackmak < ET. a Clauson 1972 s. 19. B i r demden k a rn u ac cak bi l esi n (yni biraz sonra karnn acknca (bu aletlerin) ne olduunu anlyacaksn). (Ferec 855/1451 v. 25b). O. acab I/aceb I (isim) hayret < Ar. acab a.m. Acabla s a la rak ba n . (l 1587 v. 132b). P r diy net i n e em net i n e acaba k a ld . (Ferec 855/1451 v. 231b).

doruya kark yiyecekler mnasna da kullanlr: Abu r c ub u r yemekle vakit ge i re n i ht iya r ve i man an n esi ... (E.E. Talu 1928 s. 34). abu s ask suratl, somurtkan TS 1983 s. 2 < Ar. ab s a.m. Ba z t i ry k l e r k i kesl u k e l l i l e ab s ol u r la r . (l 1956 s. 80). Hseyi n Efe nd i, abus su rat , si l i k ki i l i iyl e, amca evi n e i g veyi g e ldi. (G. Dino 1991 s. 10).

Ar. fiil kk harflerinden 1a23 kalbyla yaplan sfatlar genellikle tasvir ettikleri znenin gze arpan bir vasfn belirtirler. Bu kalp ile tretilen sfatlar, ayrca sklkla ya da bir zor yoluyla gerekle tirilen fiiliyat da tasvir edebilirler (W. Wright 1979 I, 136). A-E cildinde u misaller bulunuyor: abus, acu l, aku r, amud, an ud /an u t, be u , ce n ub, cesu r, am , eku l.

Klsik O.dan BSTT.ye kadar hakim olan sisteme gre, Ar. ve Fa.dan alnm kelimelerdeki uzun nller aynen kald halde ksa nller yanlarnda bulunan nszlere gre ya palatal, ya da velar olur. Yni yanlarnda /b /, /c /, /d /, /f /, / h /, /j /, /k /, /l /, /m /, /n /, /p /, / r /, /s /, / /, /Ar. t , O. s /, /t /, /v /, /y /, /z / veya /z / bulunanlar palatal (e, i, , ), fakat / ayn /, /Ar. d , O. z /, / /, /h , bzen h /, /k /, /s /, veya /Ar. t /, /z /lardan en az bir tanesinin bulunduu nller velar olurlar. Konuma dilinde ve hatt BSTT.de bu kaidenin istisnalar vardr. Bir hipoteze gre dn alnmalarn en eski (praeklasik) devresinde ksa nllerde velar sesler hakimdi. Klsik devirde medreselerin tesiriyle bugnk sistem yayld, fakat konuma diline girmi olan birok kelimede eski telaffuz devam etti. Birka misal verelim: acab aceb oldu, fakat adam, amma /ama, aman, su rat (kr. suret), a rap, tamam, ta raf gibi Arapadan ve d man, hafta, namaz, sarho , zaman gibi Farsadan gelen ksa /a /lar olduu gibi kald; mbarek in yannda muba rek de devam edebildi.

AD. abu s kal sonradan tamamlanmak zere yarm braklan i DS 35 <Yun. (aposklin) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 30. abuzambak sama sapan, geliigzel konuan, bunak < Ar. ab zamzak a.m. (keza eek ars R. Dozy 1927 I, 5). . (Argo) A buzettin bey zppe F. Devellio lu 1959 s. 59, H. Aktun 1990 s. 28). (A rkada n n omu z u nda n d rte r) Dalga geme abu z itt i n e fe nd i! (. Engin 1961 s. 7). A buz ittin, b. Abu zett i n . A b ya Ktahya vilyetinde bir kyn ismi <EYun. (Apa) (D.J. Georgacas 1971n s. 105).

O. acab II/aceb II (sfat) hayret verici < Ar. acab a.m. Acab h i k yetd r . (Ferec 855/1451 v. 235b). hayret verici msbet bir deerlendirme olabilir: fevkalde, gayet gzel. G rdi k i acab eh r, acab tefe r r c g h! (Ferec 855/1451 v. 91b). Bu kelime soru edat gibi de kullanlr. O bu n la r acab k a nda bu lm ola? (Ferec 855/1451 v. 53a). On g nde va rub ge lmedi, no ld k i acab gelmedi? (Ferec 855/1451 v. 24a). O. a cab daha hayret verici <Ar. a cab a.m. (Ferec 855/1451 v. 45b).
B u acab h i k yet amm ben m h ik yetm bu ndan a cabdu r .

Osmanllarda Avrupaya ait corafya bilgisi, Akdeniz sahillerindeki limanlarda konuulan ve anlalan Lingua Francaya dayanrd. Bu beynelmilel gemicilik ve ticaret dili talyann, spanyann ve Yunanistann diyalektlerine dayanan bir nevi Esperanto idi (b. ab o ). Yer adlarnda, bilhassa memleket adlarnda, Eski adan beri (EYun. ve Lt.) mterek olan ya son ekidir. Eski ve yeni yer, ehir ve memleket adlarnda sk sk bu eke rastlarz. AE

Elativus halindeki kelime vezni a12a3, vasf mnasnn bir kimse ya da nesnede dierine nazaran nisb veya mutlak fazlaln gsterir. (M. Bravmann 1968 s. 22). Bu ema tek ya da iki heceli sfatlarda istisnasz kullanlabilir. Elativus, hem comparativus hem superlativus (Tk. e n ) mnalarn da ierebilir. AE cildindeki misaller: a cab, a leb, a reb, ahab, ahse n, akal l /akal, akal, akdem, aksar, akv, ak reb II, l, aslah, zam, ebgaz, e c h e l, e f zal, e h em, e hve n, ekbe r, ekse r, e l e z, e lyak, el z em, e nde r I, e n f es, e n has, enseb, e nve r, esbak, esfe l, essah, e ed, e ref, e z af. Elativus, Allahn isimleri ile sk sk kullanlr. Bu tr

acaba I

13

acayip

misaller: A l la h u l em, Al la h u ekbe r. Bu veznin daha baka kullanm trleri iin b. ablak I , ab ra .

acaba I/aceba I (merak ifde eden bir edat) < Fa. acab < Ar. acaban hayreti mucib olarak. Acab bu n evbet ba a no ld? (Ferec 855/1451 v. 58a). Eliptik cmlelerde tereddt veya phe ifde eder:
Fi rdevs: Faru umu n s i z i okadar sevmekte hakk va rm ! Samiye: Acaba? (S. Simavi 1941 s. 74). N i c edi r kafam ku rca layan so ru la r n yan t la r n an cak bi r yolda gide rke n b u labi l i r im belk i. Acaba m? (T. Uyar 1986 s.

102).

Ar.dan Tk.ye alnm ve Tk.de zarf olarak kullanlan, sonu an / e n ile biten kelimeler iin b. ace lete n . Bu kategori zarflar arasnda a n / e n eki yerine a (uzun / /) ekini, bzen de hem -a n / e n hem de a ekini (ms. asle n ve asl , farkl mnalarla) gsterebilen kelimeler vardr. Btn bu ekler bir tek Ar. an (accusativum) ekinden kmtr. Ar. yazsnda sadece olarak yazld iin Fa.da bir ksm diye telaffuz edildi ve Tk.ye de byle girdi. AE cildinden misaller: acaba /aceba, adeta, asla, daima, ebeda /ebeden, ekse riya, evve l .

acaba II/aceba II (isim) tereddt, phe < acaba I. B u n u sarayl dedikte n son ra a rt k acabas olamaz. (F. C. Gktulga 1943 s. 16). O. acabla hayret etmek Meninski 1680 II, 3220 < acab II. G nd e ik i tavuk su lt na get rd i. S u lt n g l e rd i, acabla rd. (Ferec 855/1451 v. 232a). Bu misalde kelime yalnz taaccp etmek mnasnda dnlebilir, fakat daha sonraki misallerde menfi bir mnann phesi bulunabilir, ms. Gevher nin u msralarnda: Acablama dostla r mel l ge zd g m, | De r n umda da lar k a dar amum var . (M.F. Kprl 1940 s. 147). Bir eye hayret etmek, onu beenmemek, onu ayplamak mnasna da gelebilir. Netekim bugnk AD. acapla ayplamak, knamak ile aklanr (DS 37).

ki kelimenin birlemesinden yeni bir kelime doabilir. Bazen bu birleme yalnz mnay deil, kelimelerin eklini veya gramer statsn deitirir. Mesel ayakkab kelimesi ayak kab terkibinden farkl deildir, fakat ayakkabs ya da ayakkablar ekillerine bakarsak, ok ayr bir hal ortaya kar. Bu deiiklik yalnz ekilde olmamtr, konuann ve dinleyenin uurunda da bir isim iftinin yerine bir tek kelime gelmitir. Eger iki kelimenin birlemesinde kelimelerden harf veya hece derse bu fenomene krasis deniliyor, mesel d n (< doy gn ), bldr (< bir yldr ). A E cildinde u kelime birleimleri bulunuyor: a abey, alf e l, ayak kab /ayakkab (ms. ayakkab la r ), ayba (ms. ayba la r ), aysl /ay sl , balmumu, begle rbeg i /beyl e rbeyi, bi l e z i k, Bo az i i (ms. Bo az i is i n e ), boyu nba (ms. boyu nba s ), c umart esi (b. c um a /c uma ), edik / et ik, ramoz, i lk im, ipa I / pa, itme, rek, rek ot u / re ot u / reot u (ms. rekot u l u ), u lpalaz / u lpaz, dal-bud et, dasn ik, deln l /de l n n , de n i za lt , destamaz, di eh l et i, di eh l i /d i eyl i, d n I I /d v n, e rdost. Sfat, zarf, nida ve fiiller ihtiva eden krasis tipleri de vardr: acabola /acabu la, a e r, ayol, bayak, bedava, bel e , b ld r, atayaz. Sonlar /a / ve /e / ile biten kadn adlar konuma dilinde ha n m kelimesiyle bir hece ksalarak birleir (Fatmnm, Ay nm ), /a / ile biten erkek adlar da a abey ile krasis yapar ( M ustbi < M ustafa A abey ). Fiil krasisleri iin b. alg it .

O. acabrd /aceb rd /acebrz Fa. acabr d denen ve kanuna benzeyen eski bir musik aleti alan kimse (sondaki iin kr. tambu r , ud gibi olan algc isimleri) kr F. Steingass 1930 s. 837. Bu kelimenin de getii bir liste, Ferec 855/1451 v. 91b 12 de bulunmaktadr.

Fa.dan alnma kelimeler arasnda isimden eki ile tekil edilen sfatlar (b. b I ) grubunun ayr bir blmn tekil eden ahslarda (meslek sahipleri, alg alanlar, vs.), belki ksmen Ar.nn tesiri grlr. AE cildinde geenler unlardr: acabrd , amed, bzr, be ng , c evh e r I, c i ha n , e ng , da vet , defte r .

acabula, b. acabola. acaib /acay ip garip, alacak (sfat) <Ar. ac ib alacak eyler ( ac ba nn oulu). De i zd e n bi r ac yib c n eve rl e r k d la r . (Ferec 855/1451 v. 44a). B u bi r ac yip z tdu r. (P.N. Boratav 1995 s. 181). alacak mefhumu msbet mnada bir keyfiyetin yksek (veya son) derecesini ifde edebilir: Z m re i e r k ise ac yib k l c a ld . (l 1975 [1581] v. 59a). Babam baze n ge ce ya rs eve ge l iyo r. Evi n i i bi rd e n acayip ik i kokmaya ba lyo r. (L. peki 1998 s. 32). Hibi r imi z i n ya amad acayp bi r
konak, a a tepele r i nd e na rg i l e i mek isteyen bi r Osmanl na z r . (Peride Celal 1991 s. 34). Bugnk

simden (veya sfattan) fiil yapan eklerin en ilei olan la/- l e- genilemesi (kr. a la , ah amla /ak amla- ), u anlamlarda geili fiiller (verba transitiva) yapar: I. Nomen instrumenti veya filin vcudu vastasyla yaplan i. AE cildindeki misaller: a ala, ayakla, ba la, bald rla, bant la, bel l e I I, bakla, bi z l e , bu r u n la , a ng rt la, ivi l e , u kalat, da la (b. da II ), destel e I, d rmala /t rmala, d rnak la, di z l e , dudakla, ddk l e, d mskl e, eye rl e /e e rl e - (b. eye r ), e l l e . II. smin belirttii hale getirmek: ayarla, ay rt la- /aytla /ayk la I, be l e, bi r l e , brt l e /p rt l e , c ste le , ek id z e n l e , mle , de rl e (topla mnasnda), d la, d z la, dift ik l e /t i ft ik l e, di l e /d i n l e III, du r la, du ru la, ek l e I, emanet l e- , e zbe r l e . III. smin belirttii ii yapmak: avla, az na la, basakla, bekl e I, e lmel e , dik i z l e , di l e /d i n l e I ve I I , doyla /toyla . IV. eitli: acabla, an la-, a rz u la-, aypla, bedle /bet l e, bekle I I, bel l e IV, bo az la, bo la, b r k l e /b r ik l e , c epl e, emi rl e , ev re l e , ey rek l e , k la I, mlek l e (b. lmek ), rek l e , de l e , diple I ve I I, dmtekle , egavla-, ekl e II, ek le II I /et l e, ese n l e . (b. M. Erdal 1991 II, 454455, T. Banguolu 1974 s. 214). Ayrca kr. afal la /afal la (a fal maddesinde). ola mu hta r bu sefe r de bu i te n yakay sy ra cak m de rsi n ? (H. Aytekin 1945 s. 61). B u k z da n e re g itt i acabola?

konu ma dilinde a ma ifde eden bir nida olarak da kullanlr (TS 1983 s. 23).

AD. acabo la /acabula acaba DS 36 <acab II. ve o la . Acep

Arapada bir ismin oulu olan kelimelerin Trkede tekil olarak kullanlmas iin b. ahbab . Bunun gibi Ar. isim oulu olan kelimelerin Trkede sfat olarak kullanld da nadir deildir. AE cildinde zikredilenler unlardr: acaib /acayip, budala, e lvan I, et raf II, evl iya II. Trkede yalnz sfat olarak kullanlan ah ab /ah ap kelimesi de Ar.da aslnda ouldur. Ar.dan alnan kelimelerde ok defa iki nl arasndaki hemze (hiatus)un yerine bir /y /nin geldiini gryoruz. Bu fenomen, Arapann bz diyalektlerine mahsustur ve

(F. Baykurt 1971t s. 139).

acaibat

14

Acem

oradan Farsaya ve onun vastas ile Eski Osmanlcaya da gemitir. Osmanlcada daha sonralar medreselerin tesiriyle Klsik Arapann hemzeli imls tekrar umumile ti. Bu durum bir imla karga as da ortaya karm ve bir ok mstensih bu eit kelimelere hem hemze hem de /y /nin diakretikasn koyar olmutur. Biz burada hemzeli imly asl iml olduu iin ba a koyuyoruz, fakat Osmanlca bakmndan /y / Hiatustilgeri daha eski O. yazmalarda bulunandr. AE cildindeki hemzeliler unlardr: acaib /acayip, acaibat /acayibat, akaid /akayid, alim /alyim, a ai r /a ayi r, avaid /avayid, azaim /azayim, cai z /cayi z, cai z e /cayi z e, ce ra im /c e rayim, daim /dayim, daima /dayima, dai r /dayi r I ve II, dai r II I ve IV, dai re I /dayi re, dai r e II ve II I, dakaik /dakayk, darai /da rayi, de li l, devai r /d evayi r, e imme /eyimme .

acarla / acar l , b. aca r. acayi bat, b. acaibat . acayip, b. acaib . aceb, b. acab . aceba, b. acaba . AD. acebe akll, zeki DS 43 <Ar. (Suriye) i cba personne digne dadmiration A. Barthlemy 1935 s. 512. acebrd , acebrz ,b. acabrd . acelacaib /ecelacaip ok acayip < Ar. acal acele ve ac ib . Me z k r ba e n i i i nde ace l u ac ib c nv r peyd ol ub kimseyi i e riye u ratmaz idi. (Yedi limler h ik yesi 1289 s. 32). Ya ar u rad a r b i r 5). acele I (isim) ivecenlik, ivedilik <Ar. acala a.m. Ace l e eyt ndandu r d di . (Ferec 855/1451 v. 207b). Se lm n ok ace l e i l e ve rd i, kd . (H.E. Advar 1926 s. 84). acele II (sfat) acelesi olan (i) < ace l e I. Ace l e i e eytan ka r r. Hel e bi r ka g n daha gesi n. (S.M. Alus 1944 s. 76). Zarf olarak acele ile, alelacele: ace l e l e n acele etmek, daha hzl yrmek, bireyi daha hzl yapmak: Seydali n i n h eme n n nd eydi. B i ra z acel e l e nse yeti i rd i. (C. Tuncer 1960 s. 10). M usa, Mastan a ay yeti ti rmek i i n ace l e l e nd i [metin: acel e nd i ]. (a.e. s. 207). aceleten acele ile < Ar. acala kelimesinin zarf olarak kullanlan accusativus hali. Var, syle: ace l ete n ge ls n . (P.N. Boratav 1995 s. 180). Ace let e n g ide n del i ka n l uy bi r ka defa rmade ... (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 111 [343]).

O. acai bat/acayi bat alacak eyler < Ar. ac ib oulunun oulu. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2.
De i zd e k u r uda h e r n e y rde y rd m ise ac yib t g rdm. (Ferec 855/1451 v. 61b).

hastal ktan yakay g bel sy rd . Sold u, e r id i, e nsesi i n c e l ive rd i. Ece lacaip bi r oc u k o ld u. (E.E. Talu 1935 s.

acamo l , b. acemi o la n . acapla , b. acabla. AD. acar/acer semiz, etli; kuvvetli; evik; cesur; yeni DS 3840 < Ar. a car kaln, kuvvetli; dolu; ham, Ar. sfat tr iin b. ablak I . A. Tietze 1958 no. 135. Rumence age r keskin; evik; faal, enerjik; kurnaz Trke kelimenin birok mnalarn gsteriyor, fakat bz etimologlar, men eini Lt. agi l is evikde gryorlar, S. Pucariu 1975 no. 37. B i r aca r, edebsi z di i kpek . (S.F. Abasyank 1954a s. 96). Eer Arapaya dayanan etimoloji doru ise yeni anlam Ar. kelimenin ham mnasndan ileri gelmi olmaldr. B i r g n o l u r eski r. Eskiyi n c e ace ri n i al r. (T. Ycel 1954 s. 61). Babasn n yapt te n eke l e r ye ri n e ace r kovalar g et i r ip ... (A. Kutlu 1995 s. 112). aca rla yenilemek: Hane r vu r up aca rlad n yaram . (Dadalo lu, YTEA 1974 I, 413). Kelimenin l i ekiyle geni letilmi ekli acarl yeni Evliy eleb tarafndan kaydedilmi tir (R. Dankoff 1991 s. 10; kr. DS 41). acarcana olduka sert, olduka atik < acar + kltme ek grubu cana <ca + ana / na. Kap yolda lar nda n Alus, Akam gaz. 31.8.1941).

obanyan, Matosyan, Sancakc iyan kada r de i lse de aksan a a yuka r ayn aksan, kon u u u da aca rcanayd. (S.M.

Ekseriya bir ahsn grnn gz nne getirirken kullanlan, bir sfata taklan cana / ce n e kltme eki, yukarda sylediimiz gibi, aslnda iki kltme ekinden mte ekkildir. Maalesef eski kaynaklarda onu bulamadmz iin, onun nereden geldiini ve Trkiye Trkesinde ne zamandan beri kullanldn tespit edemedik. Konuma dilinde ok yaygn olduu halde, zamanmzdaki lugatler bile ondan sadece tek tk misaller veriyorlar. Bizim AE cildimizde u sfatlar gsterilmitir: aca rca na, beyazca na, bolcana, bozca na, bylec e n e, dol u ca na, d zg n c e n e, esme rc e n e . Sfatlardan baka u zarflar da vardr: ay r cana, byle ce n e (sfat da olabilir), bt n c e n e, okcana, do ru ca na, epeyce n e, eyce n e /ey ic e n e / iy ic e n e. Bunlardaki klt izah etmek iin unu da syleyelim: epeyce bir kayd ihtiyatla sylenmi bir epey dir. Ve beyazca na badanalanm bir duvar olamaz, mutlaka hi gne grmemi bir ten anlamnda kullanlmaktadr.

Ar.dan alnm kelimeler arasnda a n / e n ekiyle biten zarflar pek oktur. Sonu a / e olan bir isimle tekil edilmi olanlarda (ms. ace l e isminden ace let e n zarf) bu ek tan /te n eklini alr. Burada bahsettiimiz ek Arapada accusativusu ifde eder ve bu accusativus, bir nomen actionis taklrsa bir hadisenin nasl cereyan ettiini syleyebilir, yni zarf olarak hizmet edebilir, ms. Adam hzl bir kouyu koar = Adam hzl koar. AE cildinde geen bu gibi Ar.dan alnma zarflar: acel ete n, deten, ah i re n, a h lke n, ahyne n, akle n , ale n e n , amden, amele n bi l v c ud, min e n, mi re n, ammete n amuden, ane n f ea ne n, a riyete n, asalete n, a ik re n (Fa. bir kelimeden), atfe n, atiye n, ayne n I ve I I, ba teten, bah re n , bal i an mabel , ba za n /baze n, bi nae n , ceb re n, c e h re n, c em an, c emian, c e n ube n, c evaben, c idde n, c ml ete n, devre n, ebeda /ebede n. Buna ilveten Ar. a n eki, Fa.da bzen ya dnebilir ve bylece Tk.ye girebilir, ms. asla, hala, mutlaka (b. acaba I/aceba I ). Bz hallerde bu iki varyant birarada fakat farkl manlarda kullanlr, ms. asle n ve asla .

Acem I ranl < Ar. acam Arap olmayan veya Arapay iyi bilmeyen, barbar. Avc l k dvas na dai r atmasyon la r da Acem mbal alar n solda sf r b rak r . (S.M. Alus 1944 s. 144). Koca Acem tav an kan g ib i ay yapar. (F. Erdin 1955 s. 129). Abd l hak Hmit:

Acem

15

k l k k yafet tam Avrupal , z i h n iyet Ac em ark l s.

(V.

Gnyol 1992 s. 110). O. Acem II ran, Acemlerin lkesi mnasna da gelirdi: Acemden ye i l e ge lmi bi r d n i me nd var d . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 82). acem III musikde bir makamn ismi < Acem I. Musik stlahlar ok defa corafya terimlerine dayanr, kr. h i ca z, bayat, k rd , t rk , a rk gibi. Acem makamna koulmu baka makamlar: acem
a ra n, acembusel i k, acem rak, acemk rd , acem rast, acemu ak, acem z rk e de , (K. Uz 1964 s. 78). Hicazkri k rd i l e r, acem a i ra n la r, n i have nt l e r f i l n falan ... bi rb i r i n i takib ediyo rdu. (B.S. Kunt 1948 s. 65).

Acemi stan Acemlerin memleketi, ran < Fa. Acamist n a.m. (< Acam Acem, ranl + mekn ve memleket isimlerinde kullanlan ist n eki, kr. E rmen istan, S rb istan ). Acemist na mtevecc i h e n h a rek et tdi l e r . (Trk masallar 1991 [1912] s. 83).

O. acem yabanc, ranl < Ar. acam a.m. Y d lde n ge lme bi r acem ah s ike n... (l 1975 [1599] s. 166). acemi iinde tecrbesiz (kimse) < acem . (Arapann Suriye diyalektinde tecrbesiz mnas belki Trkenin tesiriyle husule gelmitir, kr. A. B arthlemy 1935 s. 514). ... acem h i zmetk r n e n i me n ... (l 1587 v. 139a). B u yol u n acemisiyim . (B. Felek 1957 s. 31). Terimin evvel asker sahada (Trk olmayan penikli ve devirmelerin yeni getirilenleri iin (b. acemi o la n ) kullanld ve sonra umumiletii grlyor. Saraya yeni gelen cariyelere de acem le r denirmi , .H. Uzunarl 1945 s. 147. Ac emi l e r b t n bu kolay
g r n e n ha z r o lmay bece remedik le r i n i fa rkediyo rla rd .

Fa.dan alnma kelimeler arasnda isimden ist n genilemesi ile tekil edilmi memleket isimleri ve baka mekn isimleri vardr (kr. A. Tietze 1964 s. 191, 192). Bu genileme Tk. tarafndan benimsenmi olduundan, bu gibi kelimelerin bzs, ilk defa Trkede ortaya km da olabilir (ms. Arnavutluk Krall 1912den biraz daha evvel kurulmu olsayd, ad her halde Arnavudistan olacakt). AE cildinde geenler: Ac emistan, A rabistan, attaristan, Ba k rd istan /Ba ku rd istan, bazaristan, bedestan /be zeste n, bez za z istan /be za z istan, bimaristan, Bo l evistan, B u lga ristan , B l c istan, Efgan istan /Afgan istan, Erme n istan. Ayn tariheye sahip olan b st n /bostan kelimesinin menei artk unutulmutur.

Acemzade ranl atalardan < Acem ve Fa. z da do mu .


Acemz ded r. A nat o l vi l yeti nde K t h ye n m k a s a bada temekk n l e t l i emelde n z ded r.

(l 1994

[159199] s. 253).

(Y. Ahskal 1944y s. 57). acemi aydanl k tecrbesiz ve beceriksiz acemi ve aydan l k ; acemi aylak tbirinin mizah varyasyonu. Ye n i ro l ho g r l ve alayc by k

Fa.dan alnma kelimeler arasnda, sonunda z d / z da domu Fa. z dan do urmak, domak fiilinden gelen fiil unsuru bulunan sfat ve isimler vardr (b. A. Tietze 1964 s. 198199). AE cildinde geenler unlardr: Acemzade, demzd, Ademzade, amcazade, ammezade, asi l zade /as l zade, be zade /beyzade, bende zade, bi rade rzade, b z rg zade. Trkiye Cumhuriyetinde soy ad sistemi balatlmadan nce (1936) birok kibar ailelerin zade unsuru ile kurulmu aile isimleri vard, ms. Kprlzade.

acenda, b. ajanda AD. acene trpann sap geecek deli ini delme e yarar elik aygt DS 44 < Fa. ja na bir delme aleti A. Tietze 1969 no. 16. acente/acenta bir kuruluun ticar ilerini yrten ticarethanenin bandaki kimse < t. age nte a.m. G nd z l e r i A c e nta S reyya B eyi n yan nda al r. (M. Seyda 1970 I, 14). bir kuruluun ticar ilerini yrten ticarethane: Sol yakasnda ise Be l ed iye i l e G m r k yaps, ace nte l e r, Vakf apart man la r ... (M. Seyda 1970 I, 18). Randevu, bu yaz son u na ve ri lmi ti
demek. B i r a n ace ntaya tel efo n edip ak l dan mak get i akl ndan. (O. Baydar 1998 s. 194)

a abey, ko ruy u c u g l day, ak l ho cas de n eyiml i dost old u. Harcanmas n diye i lg i l e nmesi ge re ke n n emsi z arkada , acemi aydanl k, ona mu hta k k adam, ben. (.

Aral 1986 s. 142).

aylak kelimesinden bugn yalnz o malm ku anlalp, muhtemelen o ku gibi gri renkte kyafeti olan kiiye de bir zaman byle dendii Cumhuriyet zamannda unutulmu bulunduundan acemi aylak tbiri absrd bir imaj haline gelmitir. Kuun aydanl k a evrilmesiyle onun kadar absrd, fakat yenilii ve orijinalitesi ile arpc bir deiiklik yaplm ve ayn zamanda asl tbirin absrdl ile alay edilmitir. Bu hadiseye baka bir misal iin b. ho af na git . Buna nisbeten yakn baka rneklerde, yabanc bir dilden alnm kelimeleri halk etimolojisi (b. atl u ka raca ) ile hi olmazsa ksmen mnalandrma gayreti vardr; ms. tabanvay , ya da bz ikili terkiplerde allitrationdan yola karak olduka keyfi olarak, ms. falan f i man, falan f esteki z , veya Ar. gramer unsurlarn takliden kelimeler uydurulmutur; ms. bol bolamat (b. bol I ), takm taklavat .

acemi ay lak tecrbesiz ve beceriksiz kimse <acemi ve aylak III. . acemi o lan devirme usulu ile toplanan o lanlara ilk senelerde verilen ad .H. Uzunarl 1943 s. 141. Bunlar iin bzen acem o la n stlah da kullanlr (yabanc kaynaklarda ok defa acamo l yazlna tesadf edilir).

Ar. yazda kelime sonu ksa /a / ile ksa /e / arasnda fark yoktur, yni kelime sonundaki he harfi hem /a / hem de /e / diye okunabilir. Lingua Francadan (b. ab o ve Abya ) ve bilumum Avrupa dillerinden alnan kelimelerin sonunda ok defa /a / (ms. t.dan gelenlerde) veya /e / (bilhassa Fr.dan alnanlarda) bulunur ve bunlar kolaylkla birbirine karr. AE cildinde geen tipik misaller: ace nte /ac e nta, afo ri zm /afo ri zma, ako rd /ako rt /akorda, alesta /al este, balya /balye, banave la /banave le /bo nave la, bilya /bi lye . Bu gibilerin tesiri ile meydana gelenler de unlardr: alave ra dalave ra . Lt. ant / e n t etken fiilsfat (participium activum) eki, Fr. da ant / e nt ve t. da a nte / e nt e eklini almtr ve bu dillerden Tk.ye gemi baz sfat ve isimlerde grnr. AE cildinde Fr. dan geen u rnekler bulunuyor: ace nte, andante, be rg e nde ve ayn kkten bi rbandi, c i ra n ta .

acer,

16

t.dan geenler ise unlardr: af riyo lant, ajan I ve II, aman III, antant, asistan, dekadan, dete rja n .

acer, b. acar . O. aceze zayflar, yoksullar < Ar. acaza a.m. [ ci z in oulu]. Vak t yl e ace z e i n b u n ca t a bh h n e ve im ret ve d r if la r yaplm d r k i... ( in s , YTEA 1974 [1863] I, 515). Kr. Dar l a ce z e .

ac I aclk kesbetmek, acla mak < ET. a (? ac ) a.m. Clauson 1972 s. 2021. S t z eyti n i n z e r l e ri nd e toplan yo r, ac yo rdu. (Tark Dursun K. 1960 s. 17). Bu fiil kk, isim kk olarak da kullanlm tr. Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . ac II zdrapl olmak (bir vcut paras ya da bir dokunu hakknda) < ac I. T ekmi l beden i d lm gibi acyo rd u. (Ya ar Kemal 1976 s. 250). ac III ztrap ekmek TS 5 < ET. a a.m. Clauson 1972 s. 2021, K. Rhrborn 1977 s. 40. M e h rd u r b u: at ge e r ac yan e ek. (Z t 1970 [16. yy.n ilk yars] II, 30). BSTT.de mnalar birbirine yakn olan ac , a r, sanc kelimeleri hem isim hem de fiil kkleridir (b. ac I ) . ac IV merhamet etmek <ac II. Babas ona acyo rdu. (Mah md Yesr 1928 s. 453). (paras na) acma masraftan kanmamak: Pa raya acmazs n, i i n i n e rbab, db e rk n i l e y umasn bi l i r. (A. Dino 1944 s. 50). acc k pek az < az c k , Fernassimilation ile. B ebe i ve r, acc k oynaym, ku z um abla! (M.A. Ersoy t.y. [1911] I, 210).

1a2a3a emas kk harflerin participium activum hali olan 1 2i3 kalb bir insan tavsif etti i hallerde, bu kalptan oul kelimeler yapmakta kullanlr. A-E cildindeki rnekler: ace z e, amele, ce h e l e.

ac I (sfat ve isim) tad keskin ve naho < ET. ac a.m. Clauson 1972 s. 2122. T u z h eme n e r imedi i i i n, i l k yudumla r h e r ha lde ac de i ldi. (R. Ilgaz 1959 II, s. 66).
i kfte l e r yo u r up acs bol rak sof ra la r ha z r lad na bak l rsa Urfal yd . (M. Gler 1990 s. 17). Sabah kahve n i i medi n daha. A z n z e h i r g ibi ac .

(Peride Celal 1991 s. 45). ok defa mecz mnada kullanlr: Ac di l v rse l eb yle s a f la r s re ri n . (Zt 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 378). K a nb u r,
t o pal, o lak , s o lak , ac a , tit re k, s a rs a k ef r d and ra n la r. (Ah m ed R sim 1926 s. 259). Kimmi kapy ac ac alan ?

(F.N. amlbel 1933 s. 15). Ge n e mth i bi r patakte. A rkadan ac ac yayga rala r. (S.M. Alus 1944 s. 184). Ba nda ac k rm z bi r e a rp, s rt nda omu z la r d k k i r l i b i r e rk ek c eket i ... (Orhan Kemal 1953 s. 28). Boyu ik i met reye yak nd . ank r
Pazar nda s rt na uygu n oban kepe n e i b u lamaz la rd. Ac k uvvet i va rd. (Kemal Tahir 1955g s. 67).

Trk dillerinde isim/sfat kkleri ile fiil kkleri arasnda umumiyetle keskin bir ayrm var. Yine de Trkiye Trkesinde bz isim/sfat kklerinin, kendilerine mna bakmndan yakn olan fiil kkleriyle ayn olduu grnyor. Bu hallerin ounda, onlar daha nce birbirinden ayran bir fonemin bulunduu ve bu fonemin dmesiyle tali ayniyet kazandklar tesbit edilebilir. AE cildinde bunun gibi ikiz grnen iftler unlardr: [ac I I I ac ], [a r a r ], [a rd /a rt a rd], [bavl bavl ], [boya boya], [ ite / i t i it e / i t i ], [damla I damla], [dat /dad /tat /tad dat- /dad- /tat- /tad - ], [ek i - ek i ], [eski I eski] . D en fonem ou zaman ET. ig ekinin /g / fonemidir. Bu ekle tretilen kelimeler iin al u satu ya baknz. Haplologie yznden hece dmesiyle husule gelmi tali ayniyet iin b. ap . ben im gibi i nsan la r, de rt l e r i n i u n u tmak i i n t r l me gale l e r a ra r la r. (O. Akbal 1946 s. 17). Dert, onu

Kltme eklerinden biri olan c k , EO. c uk , ET. uk (b. M. Erdal 1991 I, 4447) ekinden gelimitir. Takld ismin veyahut sfatn sonunda /k / varsa d ebilir (bu hususiyet btn kltme eklerinde vardr); az sfatndan sonra olunca /z / sesinin dmesi fonolojik hal ile izah edilebilir. Bu kltme ekinin AE cildinde bulunan misalleri unlardr: ac c k, ac k I II, a hac k, alaman k, azack /a z c k, bademcik, ba acuk, baklack, barac uk, bardack, bi l e c ik, bi rc i k bi rc i k / bi c ik bi c ik, bu ldumc uk, bu lg u rc uk, bu n cac k, b r e c k, p lac k, darac k, del i c k /de l i c ik (kk delik), d i l c ik, dip ik, domu rc u k /tomu rc uk, domu zc u k, du r u c uk d u r, d rc k I + I I, e l c ik /e l c ek, e n c ek /e n c ek /e n c i k (/k / ile beraber nlnn de dmesiyle), evc ik oyna . Azlk veya kklk ifde eden sfatlara taklan kltme eki, azaltma deil, bilakis kuvvetlendirme fonksiyonu da grr, ms. az c k, darac k (ya da a lac k, ge n ce c ik, k c k, mi n nac k, ufac k ) gibi.

ac II (isim) azap, ztrap < ac I. Yal n z l n ac s n eke n

AD. acf i l iz piirilip yenen bir yaban otun ad < ac I ve f i l i z . A c f i l i z pi i rd iydi ge l i n bu ak am. (M. Ba aran 1992 s. 285). ac gey rek, b. ge i r ik . AD. ac gi ci acl DS 46 <ac + kafiyeli mhmel. O rdan bi alma opar da yi. Sak n ac gi c i d me! (Z. Korkmaz 1994 s. 33). EO. ac k I, b. acuk . AD. ac k II fke TS 34, DS 48 < ET. a k a.m. Clauson 1972 s. 2122. Lel e o vah d a n nad k i mu n u g eti re n Letif ahd, aj tutdu . (A. Cafero lu 1942 s. 45). ack III pek az <az c k . Kltme eki c k iin b. ac c k . Hay r! Ma ri fde ac k i im var da... (E.E. Talu 1928 s. 77). ac k IV a Meninski 1680 I, 62. Ba ka kaynaklarn gstermedii bu kelime a a k ifte tbirinin

ekenden ayrlarak derdin sebebi olana da mledilebilir: A na acs n abuk u n u tt u. (Peride Celal 1991 s. 139). Onun iin ac s n al (EO. ve AD.). cn almak mnasna gelebilir: M s l im n la ra ya n e z ve i nt i k m ideydi, stanbu l u ac s n a la . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 164). AD. A na, be n de bobamn acs n alacan. (A. Cafero lu 1943 s. 88). AD. ac III pek az < ac c k tan backformation (b. abar ) Hachasano lu 1954y s. 69).
Peki n iye bi r parmak eksik ba rdaklar n st ? Ac bi re z me rd ive n l e ri ka rke n dk ld . (M.

ack

17

yanl bir tahlilinden ileri gelen bir ghostword olmaldr. ack alk duyma a balamak < ET. k a.m. Clauson 1972 s. 23. Ac km snd r, ye, Bay ramm! (M. Gler 1990 s. 100). Mecz mnada: bir eyi ok arzu etmek. le paydosu, i lkyaza ackt m duyuyo rum . (M. Gler 1990 s. 80).

ac msa- acr gibi olmak, biraz acmak < ac fiili ve fiilin mnasn hafifleten msa- simulativum genilemesi. Yu n usa h i ac msar o lmad. (H. B alks 1969 s. 51).

Fiilden fiil yapan ()k vs. eki, yalnz tek heceli fiil kklerine gelir ve fiile balama (inchoativum) veya pekitirme (intensivum) anlam verebilir. Erdala gre ()k fiillerinin yalnz gstermelik edilgenlik (quasipassivum) veya ortadnken (medialereflexivum) anlamlar var, daha dorusu hepsi antitransitivedir (b. M. Erdal 1991 II, 649651, T. Banguolu 1974 s. 279280). AE cildindeki misaller unlardr: ack , a k, ayk, bask, be rt ik, bu uk /bo uk, darsk, di z ek, dol uk , du n u k , du r uk , dmk . simden yaplan ()k fiilleri iin b. av h .

Seyrek kullanlan ve fiilden geisiz benzerlik (simulativum) fiilleri yapan ( )msa- genilemesi kendini bir ii yapar gibi gstermek anlamnda fiiller tretir, ms. a lamsa - = alyor gibi yapmak veya olmak biraz alamak. Bylece ET. ( )msn- genilemesinin devam gibi gzkr, kr. ET. k l- ms n- bir i yaparmasna davranmak (b. M. Erdal 1991 II, 531-535). A-E cildinde acmsa-, a lamsa-, du r umsa- rnekleri bulunuyor. (Sonraki ciltlerde ise g l mse -, AD. l mse - v.b.). Genilemenin denominal sa- < -s n- benzerlik ksm iin kr. byks n- /b y ks n- ve azs n- . m- ksmn burada fiilden isim yapan m eki (b. adm I ) olarak kabul etmek mmknken manaca yakn olan az msa - veya acms (b. ako rdeon umsu ) tretmelerinde bu mmkn olmuyor. ( )msa -ya paralel olan ( )ksa- genilemesi iin b. dol u ksa - .

EO. ac kdu r acktrmak; a brakmak. Causativum (ettirgenlik) ekli d r . B u it l e re t a m v rmes n l e r, ack d u rs u n la r . (Ferec 855/1451 v. 125a).

Causativum (ettirgenlik) ekinin, dalm kesin kurallara uymayan fakat genelde fonetik artlara bal olan ve grev ayrm bulunmayan birka ekli (ve birleimi) vardr (kr. c z kt r , an la t r II , a rt u r /a rt r , ka r , damz u r / damz r ). Bunlardan bugn en yaygnlar, daha eski olan ( )t (ac t , bk t ) ile baka elerin birleii olan d r ekleridir. Genelde yalnz tek heceli fiil kklerine eklenen d r ekli, zamanla ET.de en yaygn causativum ekli olan ( )t ekinin yerini almtr. A adaki listede keli parantez iinde yazlm fiillerde causativum fonksiyonu yoktur (b. Johanson 197677 s. 110111, 1977 s. 121126): ac kdu r-, agdu r /a d r, al kt r-, an t r-, an la t r- I, ayd r, azd r, [band r, basd r /bast r ], bi nd i r, buydu r (b. uydu r buydu r ) , akt r, ekt i r, vd r, [ ld r ], imdi r I, d r / yd r /vd r, zd r, z e l e nd r , dald r I, [dald r I I], de di r, de n i ti r, di nd r/d i nd i r, di r i ld r, dokand r, doku nd u r, doland r I + II, dola t r, doldu r, dol u nd u r /d u l u nd u r , dond u r I + II, dkd r /dkt r, dle nd r, dnd r, du rd u r, du r u nd u r, duydu r, d zd r, e l e di r/eyl e ti r-, emendi r, emi ti r- (b. emi - ), e nd r /i nd r, e r i d r- /e ri t i r, esti r (b. esti re esti re ), [evdi r /i vdi r ], evl e nd r, e zd i r I, [e zd i r I I] . Buna ilaveten, causativum fonksiyonu bulunmayan misaller iin b. apart .

ac mt rak azck ac, acms. Bz renk sfatlarndan t rak /t rak ekiyle te kil edilen sfat. EO.da bu fonksiyon artklk halinin eki olan rak tarafndan ifa edilirdi: ac rak acms TS 6. t rak ekinin bu rak ekinden ileri geldiine insann akl yatar: aradaki m / m unsuru da mnaca yakn olan ms ekinden alnm olabilir. M idesi nde n a z na do ru ac mt rak bi r s u ge ld i. (N. stn 1968 s. 65).

Renk ve tat sfatlarnn mnasn zayflatmak iin ()mt rak genilemesi kullanlabilir. Bu genilemenin nlleri sesuyumuna tbi deildir. Takld sfat Trke de olabilir, baka bir dilden alnma da olabilir (ms. beyaz mt rak ) ve umumiyetle basit bir sfattr (ms. k ahve re ng imt rak gayrmunis olurdu). AE cildinde acmt rak ve ek imt rak sfatlar gsterilmitir. Bu genileme ile ayn fonksiyonda olan ( )ms vs. iin b. ako rdeon umsu . Bz misallerde rak / rek eki (b. ac rak , a a rak ) / r /den sonra disimilasyona urayp, lak / l ek eklini alr: a a rlak, be r l ek, [d arlak] .

EO. acn alktan TS 6 (misallerle) <ac alk kelimesinin instrumentalis hali. ac n l alk ile, alktan, alk yznden lmek.

ack l ac verecek nitelikte, dokunakl <acuk /ac k I + l Go r iot Baban n ac k l h i kyesi ... (A. Yurdakul 1987 s. 211). ac mak l hazin, ackl, dokunakl (ses hakknda) <ac fiilinin masdar + isimden sfat yapan l eki; bu nadir sfat bnyesi iin kr. (mna itibar ile de benzer olan) a lamakl . A k A l i n i n y z ac makl bi r ha l ald: Y us uf ok hasta. l mc l hasta. (Ya ar Kemal 1993h s. 89).

ET. instrumentalis (vasta) hali, eitli mnalarda kullanlrd b. A. von Gabain 1974 no. 386 ve 434, EO. iin kr. K.H. Menges 1991 s. 321342; BSTT.de ise hemen hemen yalnz zaman zarflarnda kalmtr. AE cildinde kendini gsteren instrumentalis halli zarflar: ac n , ah amn, a s u z u n /a ns z n, a rd n a rd n, aya n, az n az n, baha r n, bi r g e z i n, bi ri n bi r i n , o u n (neologismus), de i n, d i z boyu n, di z i n , dn n, d n i n g n i n.

acn

I bakasnda merhamet uyandrmak, acndrmak, teselli edilmek < ac IV fiilinin passivum hali. B i r kedi g ibi sevi lme e, ok anma a, ac nma a okadar mu htat m . (Re at Enis 1933 s. 180).
Passivum halindeki fiillerin tretilmesi iin esas olan l ekinin (kr. a l ) yannda, kk nl veya / l / sesiyle biten fiillerde reflexivum halinde fiiller yapan ( )n vs. eki (kr. ac n II , bi i n ) kullanlr. Bu tr fiillerde reflexivum eki passivum anlam da kapsar: ac n I, al n I, an la n , a ran I a r n , ba lan , bele n I I I, be rt i n , biti n , bo an II , bl n , bu l n- /b u l u n , a na n,

sme taklan l eki (b. adamakl l ), bzen fiilden tretilmi eitli mastar isimlerinden de sfatlar yapar. Bylece camal , mal , makl , l ek birlemeleri oluur. Bunlardan ilk ok nadirdir. AE cildinde u misaller vardr: ac makl , a lamakl, a lamal, d n c emel i (b. d n c eme ), e lve r i l i (fakat e lve ri diye bir isim yok).

acn

18

al n I, de n , di l l e n- I, dolan I I II, donan , d ne n , d en I, esi rg e n (b. esi rg e n c i ), *e i n . (b. A. Tietze 1989 s. 283288, H. Ediskun 1985 s. 222).

acn II acmak, merhamet duymak <ac fiilinin, ie dnk mahiyetini vurgulayan reflexivum hali.
Adama ac nd. Ac nd n n ke nd i ke nd isi o ld u u n u ay rd edemede n yle bi r ac nd k i, g z l e r i su la nd. (M. Seyda

1970 I, 163).

Belirli fiillerde passivum anlamn da kapsayan ( )n vs. eki (kr. ac n I , bi i n ), esasnda fiilin orta dnkenlik (medialereflexivum) grnn oluturur, yni temel anlatm kiinin kendisine dnk her trl olu ve kllardr. AE cildindeki misaller unlardr: ac n II, ad n, al n I I, a n , a ran-I I, avlan-, aylan-, ba lan-, bak n , bas n , bel e n II, be rt i n , bi i n , bo u n , bo an, bu l n /b u l u n , bu rt u n /b u rt n -, b r n , a nan , al n I I-II I, alkan , alk n , ap n I, a rp n , at n , ek i n I, emi rl e n-, emre n / im re n , evri n / ev r n , r n , ka r n , pla n , rp n -, imdi n, iml e n-, it i n / it e n , o u n , dab ran /davra n, dadan, dak n /tak n , dalb n /dalab n-, dapn /tap n , dar l ga n /da rl gan, dart n /ta rt n-, dayan, dayn /tay n - , debel e n /debe l l e n-, de i n I ve II, depi n , dep re n I ve II /depe re n -, d rg e n , devi n /d ivi n - , dk n /t k n-, d r ldan , d rla n , d rman /t rman - , didi n , dik i n , di le n , di n l e n , di re n , ditsi n /t itsi n , dokan /tokan -, dok n /doku n I ve II, dolan I, dol u n /d u l u n - , donan , doyu n , d i n /dg n /dv n -, d ne n , dk n , dl e n , dn e n , dri n /d r n , d rt n , d en- II, du r la n , du r u nd u r, dut n /d ut u n /t ut u n , dke n /t ke n -, d r n , d n , d z n , edi n , e l e n /eg l e n I + I I, e re n , e si n , ek i n , eme n , evdi n /evt i n , eymen, e zg i l e n- (b. e zg i /e z i ). (b. T. Banguolu 1974 s. 283286).

kullanmdan dt. t ekli yalnz ok heceli fiillerde nl ve / r /, /l /, /y / seslerinden sonra korunur. AE cildindeki misaller unlardr: act, aksat, apart, (causativum fonksiyonu yok, b. apart ), ay lt, azalt, bel e rt /be re rt , be rk it /be rk id, bitit /b it id, bo alt/bo at I , bo at II, by lt /b y lt, byt /b yt, bu lat, bu r u n lat, c vt (causativum fonksiyonu yok, b. apart ), c z k lat, coyt, ah at, aklat, an ldat, rt , n n n lat, rat , plat, t lat I + II, okalt /o alt /o at-, r t , dalat, darlat, da t /ta t, dayat, debe rt, depret /deb ret /t ep ret, dikitt i r, di n l et, di r i ld /d i ri lt , di ri t, do ru l t I + II, do ru t, domalt, donalt, donat I + II, dket /t ket, d ret /t re t , d r t, d r td r, d z e l t, d z et, d z td r, e i lt , eksi lt, e ri t, eskid /eskit, es rid /es rit , eye rd /eye rt (causativum fonksiyonu yok, b. apart ), eyl ed /ey let I + II . Fakat t eklinin zellikle /k /, ara sra da /y / ve baka sert seslerden sonra da muhafaz edildii grlr: akt, a t, az t /a z d, bayt, arpt , da d /da t, du r ut . ki causativum ekinin, du r at eklinde beraber kullanld tek bir rnekte grlyor: bu ld u rat ve buna ilve olarak, dikitt i r, d z td r fiillerinde iki causativum ekli bulunmasna ramen iki dereceli causativum fonksiyonu yoktur (b. L. Johanson 197677 s. 110116; 1977 s. 121 126).

O. ac b alacak, hayret verici < Ar. ac b a.m. B i r ac b u a r b ke le c i i itdm . (Ferec 855/1451 v. 90a). Arapas gibi msbet mnada harikulde mefhumunu da verebilir: A z zam nda ac b u ar b sar y ya adla r. (Ferec 855/1451 v. 28a).

acnd r bir bakasnn, kendisine acmasn temin etme e al mak, merhametini elde etmek < ac n fiilinin causativum hali. Reflexivum fiillerinin causativum hali geri gramerce mmkndr (kr. avu nd u r, di l e nd i r, sevi ndi r ), fakat fonksiyonel causativumlarda pek olmuyor (ms. ek i nd i r , sak nd r, t ut u nd u r ). A l yo r, diye
syle nd i i i nde n, h n l . Ac nd racak. Nas l i itt i rme e al yo r! (H.E. Bener 1956 s. 12). da

Ar.da ok yaygn olan 1a2 3 kalb fiil kk harflerinden sfat tretmede kullanlr. Bu kalp bu haliyle mzekker sfatlar yapar. Ayn kalba t marbt a eklenerek mennes halini elde etmek de mmkndr. A-E cildinde bu kalpla yaplm kelimelere rnek olarak unlar bulunmaktadr: acb, add I ve II, adde, adim, afif, akim, al i l, amk, ar z , asi l, asi r I I, atk I, az m, bah i l /pah i l, baid, basi r, basit I, bati, bedi, be h i c, bel id, bel i I ve II, be ri , ca ri h , c ebi n I ve II, c edid I /c edit, ce l i, c emi, cemi l, ce ri , cesim, ce z i l, dah l, de n i, e l im, emi n /im i n I, e n is .

acrak hafif ac, acmtrak TS 6 < ac + rak artklk (comparativus) eki, fakat menfi saylan sfatlarda onun hafifletici fonksiyonu var. .

O. ac b led gzellii insan hayrette brakan <Ar. ac b u l ad a.m. [Ar. ac b hayret verici, al harfi trif ve ad icra, ayrca b. abd lbatn ]. Ac b l ed a r b l f e h v aze l l e r syledkde n ay r . (1 1979 [1581] I, s. 129). ci l ivedi, bekletilmez < Ar. ci l . Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Andan ba n secdeye k o d, taz a r r u ve z r eyled i, de rh l b ze rg n yig it s h h a t i ci l b u ld . (Ferec 855/1451 v. 183b). Doktor bey, bel ediyemi z i n ci l i ht iyala r n t etkik edec ek vakit bu ld u n u z mu ? (S. Kocagz 1957 s. 36). Ayl i ne bi r habe r u u rmal yd... B u raya bi r s re ge lmemesi i i n bi r ci l habe r. (A. Kulin 1997 s. 78). ci len hemen, gecikmeden < ci l den Ar. gramerine gre tekil edilen zarf: Byle ce, yola aci l e n ve i l k adm ola rak bi r t u r la ka r. (A. A ao lu 1993 s. 156). aci l i yet mstaceliyet < ci l sfatndan iyet ekiyle tekil edilen isim. Ve laki n bu i c idden ac i l iyet kesbetmekte. (N. Ay 1991 s. 56).

EO.daki comparativus eki rak / re k (kr. a a arak ), BSTT.de sadece bz sfatlarda, sfatn mnasn zayflatan bir ek olarak mevcuttur. Bu hafif mna gelimesi EO.da da mahede edilir. AE cildinde yer alan bu tr sfatlar unlardr: ac rak, ala rak (kltme eklerinin nnde olduu gibi alak n sonundaki /k / dmtr), a a ru rak, az rak /az rak, be r re k, eke rek, de l imsi rek, e ri r ek. Kr. J. Eckmann 1953r.

act ac vermek, incitmek < ac IVn geili (transitivum) hali. Bu geili fiilin nesnesi ekseriya vcudun bir parasdr, fakat bir ahs da olabilir: B eyaz Atl , be n i ok ac t yo rla r, ge l be n i bu radan al! (Z. Ankara 1991 s. 14).

Causativum (ettirgenlik) ekinin birka ekli vardr (a c kdu r- , a rt u r /a rt r , b k t , ka r , damz u r /damz r ). ET.de en yaygn olan ( )t vs. ekli zamanla bir birleim olan d r vs. ekli yznden

Ar.dan alnma kelimelerde sonu iyet ile bitenler (nasl husule geldikleri iin b. adalet ) pek oktur ve belki de bir ksm 19. asrda yeni tretilmitir. Sebebi, yaplmas ve anlalmasndaki kolaylk olabilir. Bu eki gsteren

19

aciz

kelimeler hep nomen abstractumdur. AE cildinde geenler: aci l iy et, demyet, afiyet, aidiyet, akal l iyet /ekal l iyet, aln iyet /al e n iy et, a riyet, asabiyet I ve II, ayn iyet, be e riyet, cah i l iy et, c ibi l l et /c ib i l l iyet, c iddiyet, c i nsiyet, c ismaniyet, c umh u r iy et, c z iyet, e hve n iyet, ekse riy et, e l z emiyet, emn iyet, e naiyet /e na n iyet, evl eviyet, e z iyet . Ar.dan alnan c ibi l l et kelimesi ve birka baka kelime, O.da sonradan tekilere uydurularak c ibi l l iyet ekline sokuldu. Trke bir esas zerinde tekil edilen ayriyete n kelimesi de, ekin O.da ne kadar benimsendiini gsterir.

EO. acuk /ac k I dert TS 4 < ET. a k a.m. Clauson 1972 s. 2122. Od old he c r i h a ddu i l e bu du raca um, Ey vus lati l e z z , be n m budu r ac u um. (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 479). acuk /ac k I

acitato (milletleraras mzik terimlerinden) canl ve cokun (alnacak) TS 1983 s. 5 < t. agitato hareketli [agita re harekete getirmek, sarsmak fiilinden].

Garp mzii Trkiyede 19. asrdan beri bz muhitlerde tannmaa balad, fakat ancak Cumhuriyet devrinde konservatuar, konserler, opera, radyo ve televizyon vastasiyle geni lde yaylmaa balad. Mzik terminolojisi olduu gibi beynelmilel sahadan Trkeye aktarld. Klsik Garp mziinin terminolojisi aslen talyancadr ve talyancadaki telaffuzunu, imlsn (yni nszlerin ikizlemesini) ve vurgusunu Trkede de muhafaza eder. AE cildinde geen Garp mzii terimleri unlardr: acitato, ae l e ra ndo, adacyo, al l eg retto, al leg ro, alto, andante, andant i no, a n imato, a rya, basso, batuta, bu lga ri na, e l l o, embalo / imbalo, dimi n u e ndo, detto /d eto (Fr. zerinden).

( )k ekinin nemli bir fonksiyonu fiilden isim tretmektedir (kr. al k II , bece ri k , c rlavuk /c r layk I ; sfatlar iin kr. ak I , akk ). Geili fiillerin (verba transitiva) nesnesini, geisiz fiillerin (verba intransitiva) znesini yapar. Oluan isimler en ok nomen concretum anlamndadr. AE cildinde u rnekler var: ac uk /ac k I, ak II, a rt k II, atk I, avlak I (b. avla ), ay rk I /ay rk ot u (oluumu ayr), ay rk II, bast r k (b. bast rak ), bat r k, belek I + I I, bi ik /p i ik, boz lak, boz uk II I, bl k, brek?, bu u k I I, bu la k, buy ruk II, b r k, b z k I I, c z k /c i z i k / z k / i z ik, a ak, ak ldak, atlak I+I I, ek rd ek /ek i rd ek, ev ri k II, otuk I I, dadak, dart uk, de l k /de l i k II, d rmk /t rm k I + I I, dift ik /t i ft ik, di l ek, di z ek, dolak /du lak I, donak, d ek, dut uk /t ut u k, d r k, d k II, e n ek II . Dierleri de nomen abstractum adak, b z k II I , veya ahs ismi beslek, buy ru k I, c rt lak I, dan k /tan k, d k II anlamndadr. (b. M. Erdal 1991 I, 224261).

acl tez canl < Ar. ac l a.m. Ka ragz: Kocam al da geti r! Hacivat: Vay kfteho r vay! N ekadar ac u l eysi n! (M. Rona 1944g s. 30). acun dnya TS 1983 s. 5 < Sogd. c n a.m. Kelimenin tarihesi iin b. Clauson 1972 s. 17. acur bir eit hyar, Cucumis anguria < Ar. ac r a.m. (A. Tietze 1958 no. 134) < Yun. (angri) a.m. (Ch. Symeonidis 1973 no. 2). Tarla la r n ke na r nda n
ge e rk e n b i r ka rp u z veya bi r kavu n veyah ut da bi r ac u r ald m olmu tu r. (S. Kocagz 1946 s. 38). Kelime

ciz kuvvetsiz, zayf <Ar. ci z a.m. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . u anda bu n u ke nd i ke nd ime i za htan ac i z im. (Y.K. Karaosmano lu 1932 s. 241). Ekseriya bir mkellefiyeti (hizmeti, borcu vs.) yerine getiremeyen iin kullanlr: B e n m sv l tuma cev b v rmekde n ci zs i n . (Ferec 855/1451 v. 134b).
T a rla la r ve f tmezse ci z o lma n a h a ru y ri nd e s rse . (.L. Barkan 1943 [16. yy.] s. 275).

aciz, b. acz . acizane (bir nezaket sz) kendimi methetmek gibi olmasn < Ar. ci z + Fa. zarf eki na . Kendinden bahsederken tevazu iin ilve edilen zarf/sfat, O. slubundaki nezaket unsurlar iin b. abd 2. bu ri z e i ci z n em i rs l o l u nmak z re ike n ... (Must af Red [1834], TTV 1942 II, 43). H a k k c i z nemde tevec c hd e um ma tefevvuk tdi n i z. (N mk Kem l 1967 [1873] I, 281).

bir zamanlar ac u z e mnasnda da kullanlrd (bu kelimeyi sese hatrlatt iin olabilir mi? Mrettip hatas olmas muhtemel deildir). Gedik
Pa a k l h n nda eh detn mel isi n e atdk . N e ac r k a r be! (H.R. Grpnar 1339 s. 146). Hele bi r d ne to h uma k a m ac r va r. Si ls i l esi n i be l l edi im yedi ceddi n i, bi bi r h n e r i n i a latmak i i n ya rm s at be n i k a r s nda ayak d a tutdu. (H.R. Grpnar 1926b s. 72).

O. acz kocakar < Ar. ac z a.m. B u la r bu szdeyike n bi r ac z g e ldi . (Ferec 855/1451 v. 58b). acuze kocakar < Ar. ac z kelimesi zaten a.m. olduu halde ona menneslik ekini ilve etme i gramerciler hata sayard (b. Haf d 1221 s. 300), buna ra men bugn kullanlan ac z e eklidir. Kr. kz ad olan Hu r iye < zaten mennes olan h u r i . Bunun yansra Ar. menneslik eki a iin b. bide II . B u ac z e i be ndde n h a l s tmegm z ge rekd r, st m zde ok hak k va rd u r. (Ferec 855/1451 v. 47b). O. acve hurma ezmesi <Ar. acwa a.m. Ve acve yk i nde n d rt ak a ve bu uk r t l acve al n u r . (.L. Barkan 1943 [955/1548] s. 222). acyo parann kymet farkndan elde edilen kazan < Fr. agio < t. aggio a.m. acz/aciz kuvvetsizlik < Ar. acz a.m. Ve re y v be r y
almada ve v rmede acz i h l i l e i n f i l b u lmadan h l deg l l e rd r . (l 1979 [1581] I, 184). E e r ahmak

Fa.dan alnma kelimeler arasnda sfata taklm Fa. na (Tk. an e ) zarf eki olanlar ok fazladr. (Bunlarn ha n e den ksaltlarak an e olmu unsurla hi alkas yoktur; b. abdesthane ). Bu Fa. zarf ekinin bir hususiyeti, Fa. sfatlara takld gibi Ar.dan alnma sfatlara da taklabilmesidir. AE cildinde geenler unlardr: ci za n e, dil ne, a hmakane, ah r ra n e, k l ne, l i c e nabane, mi ran e, amiyane, an udan e, ri fan e I ve I I, a rusane (ayr bir hal, vergi ad), a kane, bedz i ndeg ne, be rdu ane, bitarafan e, cansipe ra n e, dh iyane, de rvi an e, ekbi ra n e. Tk. kelimelerden tekil edilenler ise (b. A. Tietze 1964 s. 157162): babayane, del iyane, e re n e, e rf e n e / h e ri fa n e.

RD. aco amca DS 35 < ET. aa bir akraba G. Doerfer 1965 II, no. 431. Mo r i a na, aco ce ldi . (N. Hafz 1985 s. 212). O. a cbe, b. uc ub e .

20

aan

sz n z ek n n a a de re ce l e r i i i n k u l la n yo rsan, ku r na z la r n a hmak oldu u n u syl iyebi l i rs i n . n k h i l e, ac i zde n, a resi z l i kte n i l e r i g e l i r. (N. Alsan 1957). B u g z e l ba lang c n bu n ca acz i l e bitmesi do rus u tiksi nd i r i c iydi.

( ahap Stk 1958 s. 37).

Kelime banda iki nsz (consonant cluster) iin b. blanko . Kelime sonunda ya da hece sonunda ardarda iki nsz bulunmas yalnz muayyen mikdarda kelimede mmknd, yni Tk.de mmkn olan liquidae (/ l /, /n / ve / r /) + plosivae (/ /, /k /, /p / ve /t /) ya da Tk.de ok nadir olan sibilantlarla olan kombinezonlar. Bunlara Tk.de olmayan, fakat yabanc kelimelerde kolay telaffuz edilen /ls /, /ns / ve / r z /yi ilve edebiliriz. Fakat Ar.daki kelime sonu morfemlerin dmesiyle, Tk.nin kelime fonetiine uymayan saysz kelime husule gelmitir. Onlar Tk.de telaffuz edilebilir hale getirmek iin ekseriya bir nl (bugn / /; EO.da /a /e / de kullanlrd) epenthesis ile kelimeye yerle tirilir, ms. f i l im, rit im, eh i r, te rim . nl ile balayan bir morfem eklenirse /i /ye lzum kalmyor: on u n r itmi ; fakat t e r im deki /i /, kelimenin paras olmutur: o n u n te rim i ; e h i r kelimesinde her iki hal olabilir: on u n e h r i /o n u n e h i r i ; f i l im kelimesi ayn halde olmasna ramen ortoepi gayretiyle yazda /i /siz grnr. Baka trl bir hal misk kelimesinin bana geldi: bir /i / ilve edilirse nezahet bozulur diye son hecesi atlp mis olup kt. Baka dillerden alnma sonu /st / ile biten kelimelerin ok defa /t /sinin dmesi iin b. abdest /aptes . Ar. kelimelerdeki kelime sonundaki ift nszler, kelime sonu geminationu tanmayan Trkeye girmeden ekseriya Fa.da degeminationa uramlard.

Kaygl 1938a s. 62). Geisiz kullanmlar: D im yol la r nda l le l e r ... as n! (O.C. Kaygl 1339 s. 32). Havala r as n da ... (R.H. Karay 1939a s. 79). G n e imdi bi r kapyor, bi r a yo rd u. (H. Taner 1969 s. 12). B i r i lkbaha r ya mu r u ndan son ra g n e at. ( ahap Stk 1958 s. 86). (Bu son misal, gne (bulutlar) at diye tefsir edilebilirse de zannmca daha ziyade gne (bulutlar arasndan) meydana kt, yni akuzatifli nesnenin hazfiyle deil, hava at tbirine denk fakat mant olmayan bir tbirin husule gelmesiyle izah edilmelidir.) E rke n e rk e n bu n e rak s Mac it B ey? Daha dkkn la r amad . (Mahmud Yesari 1943 s. 20).

Bir fiilin geili (yni akuzatif nesneyle) ya da geisiz (yni nesnesiz) kullanlmas, zellikle Trk dillerinde morfolojik bakmdan sabit bir kategoridir. Geisiz bir fiili geili yapmak iin, belirli ekler kullanld gibi (ms. l l-d r- ), geili fiilleri geisiz yapmak iin de belirli ekler bulunur (ms. bo - bo -u l- ). Bunun yansra, bu kurala aykr olarak hem geili hem geisiz halde kullanlan bir ka fiil dikkat ekicidir. Bz rnekler unlardr: a- , a az et-, ald r-, at-, ay-, de i -, dn-, d -, do - . )

a kalm, yiyecek bulamayan < ET. c a.m. Clauson 1972 s. 17. Kkndeki uzun nlnn, onu takip eden nszndeki sonorisationa sebep olduu tahmin edilir. Bo az ndan k eseceksi n, i cap
ede rse a du ra caks n, e l i nd ek i n i , avuc u ndaki n i t fe e ve re c eksi n. (S.M. Alus 1944 s. 141). (bir eye)

hevesli, istekli, tene:

Kald r m n st n e ko nmu te zgha gazete l e r di z i lm i . Yokl uk la r n ekt i i g n l e rd e at bu o u re nk l i k t la ra . (A. Kutlu 1987 s. 13).

(Argo) a II def ol! M. Mikhalov 1930 s. 12, F. Devellio lu 1959 s. 60. Belki admla r n amak tan M.L. Wagner 1943 s. 7, bu tbiri kendine yol amak (sich den Weg bahnen) olarak izah ediyor K. Kostov 1974 s. 358 ayn tbiri Roma (ingene) dilindeki a (o devl esa) Adio! szyle mukayese ediyor. Mesele halledilmi deildir. Belki a.m. olan a ba (Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 1) tbiri bu a n temelidir, fakat onun da esas fikri belli deildir. EO. a III fethetmek TS 1213 < a II. Kapatlan bir yere (bir kaleye, bir memlekete) harb zoruyla girmek. ok az la r tdi, ok y rl e r ad . (Oruc b. Adil 1343/1925 s. 6). EO. a IV TS 13, b. ac III. aacak amaa yarayan alet <a II + nomen instrumenti yapan participium intentionis eki olan acak , kr. ek ec ek . Avukat, a rkas imzal , kapal za rf bi r aacakla kys ndan y rtt . (M. Seyda 1974 s. 125).

fakir, yoksul mnasna da gelebilir:

B i z i a

plak , k u r u h a s r z e r i nde b rak d da gitdi .

(H.R. Grpnar 1339 s. 570). Alktan veya baka bir ihtiyatan ileri gelen hrs ifde eden mnasnda: a gz l l k hrs Meninski 1680 III, 4075. Doymak bilmeyen b i r ag z l l k ve b i r h rs la ... (A.. Hisar 1944 s. 106). a bi i lc /a bi l la alk eken; yoksul, her eyden mahrum: B u n u be n im
i n, bi r ayd r bu rada h a sta, a, b - i l c i l eye n babas i n ald. (O.C. Kaygl 1339 s. 26). Se n de ka rn n doyu r a rt k, a bi l la dola ma. (N. Bezmen

1994 s. 48).

a I b.m. (kapamann aksi) < ET. a a.m. Clauson 1972 s. 1819. z lme bi r b u u k se ne pek u z u n b i r zaman de i l, g z a p kapayn c ya kadar ge l i r. (R.N. Gntekin 1930 s. 123). balatmak, iler hale getirmek: Ba uc u lambasn at m. (Peride Celal 1985 s. 51). e r ide te l e fo n sesi... Amamaya ka ra rl s n. (Peride Celal 1991 s. 183). Te l evi zyo n u amyo rdum a rt k. (a.y.) Mecz mnada aa vurmak: A n n e e ad m? (Mah md Yes r 1928 s. 330). yak mak; gzel gstermek: R e ng i se n i ayan hay ret de re c ede at. (Mahmud Yesari 1932 s. 93). Sen i n siyah
i zg i l i, k rm z bi r bl z va rd z e r i nde. ok ayo rd u sen i . (N. Cumal 1970 s. 128). ho a gitmek, ferahlk

Gelecek zaman fiilsfat (participium futuri)nn formans olarak nomen instrumenti mnasnda kullanl iin AE cildinde u misaller gemektedir: aacak, ev re c ek, d ecek, dutacak /t utacak /t utcak, emcek /emek, e z e cek.

aal, b. aar III. aalya /ael ya gzel renkli bir bahe iei < t. azalea a.m. [EYun. [ ] (azala [ante ]) kuru (iekler) kelimesi zerine). Kr. aze lya . Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya ]. Aalyala r, ssen l e r,
yabani me n ek el e r, dolg u n y z l l l e l e ri n a ras nda du r u r, i l g is i z bak n rd . (Fruzan 1982g s. 122). B i r gz n n i i nde n n e h i r l e r, elal e l e r akark e n, b r gz nde aalyala r a ld . (M. Kaan 1990 s. 17).

vermek:

B i z im mahal le si z i pek amazd .

(O.C.

AD. aan, b. haan .

aar

21

akgz

AD. aar I anahtar DS 57 <a II (A. Tietze 1982g no. 1). anahta r kelimesi gibi aa r kelimesinin de asl mnas aan dr. Halbuki birok dillerde (ms. Lt. c lavis ) kapatmak mefhumundan alnm tr. B u g z g rh n c n n aa r n istedi . (A. Cafero lu 1942 s. 98).

Geni zaman fiilsfat olan ( n l ) r vastasiyle tekil edilmi sfat ve isimlerden AE cildinde bahsedilenler unlardr: aa r I, akar I, al r (g z ), bakar (k r) bakar(ak), bi n e r, bite r, aka r (almaz), apar, ekd r ( r), ka r, de e r, deg r, dn e r, duyar, d e r(i ), ede r(i ), e n e r, eme r(c e), ese r I II. maz /mez ekleriyle yaplan kelimeler iin b. amaz .

ag, ak u /ak I + I I, alg I, atk, avla /avlak, basku /bask, bk , bi l e i (ta ), bu rg u, alg u /a lg , atg /atk, zg , da la u, delg i, di e i /d i e ng i . Fiilin belirttii iin yapld zaman oluan ey, yni bir kln sonucunda ortaya kan nesne (bu tanmlama ok sayda nomina abstracta da kapsamaktadr): alg II, ask, basku /bask, b rg /p rg , evi rg i, l g , z g / i z g i, di zg i, duygu . Geisiz fiillerin (intransitiva) znesini yapar: bitki /b itg i, bitki, t l g u, dep ng , donang . (T. Banguolu 1974 s. 241, M. Erdal 1991 I, 320323).

agzl l k, b. a . ak I kapal olmayan < ET. a uk a.m. Clauson 1972 s. 22. n r h n eye ge ldi, k a pus n ac uk b u ld. (Ferec 855/1451 v. 7a). alm, ilemekte: B t n k la r ak. (Peride Celal 1991 s. 492). (Gre terimlerinden) ak d : Ge rek rak ibi n i n tatbik
etti i bi r oy u n n et i c esi nde ve ge rek k e nd i hatasi l e k st veya yan st d p s rt ye re de medi i halde gbe i meydana kacak kadar a la n ye n i k say l r . (M.H.

AD. aar II turu, aperitif (H.Z. Koay shak Refet 1932 I, 2). randa ve Cenub Asyada ok yaygn olan kelime (b. HobsonJobson 1968 s. 3). Bz kimseler tarafndan T. a kkne balanr, b. G. Doerfer 1965 II, no. 426). AD. aar III/aal yeni do mu erkek buza DS 57 < Erm. aa r /a ra r a.m. U. Blsing 1992 no. 4; R. Dankoff 1995 no. 33. aavele I (gemicilik terimi) serenlerin nihayet derecede prasye olunma hali < t. b racc ia i n ve la KahaneTietze 1958 no. 118. aavele II (gemicilik terimi) sprit rigging; voile a baleston KahaneTietze 1958 no. 118, dip notu. Son hecelerin t. vela y ihtiva ettii phesiz, fakat n hecelerin men ei anlalamamtr. a b i i lac/a b i l la, b. a . aelerando (milletleraras mzik stlahlarndan) gittike hzlanarak alnacak < talyancaya uydurulan Lt. acce l e ra nd um a.m. Garb mzi i stlahlar iin b. ac itato . adur /BSTT. at r /at rt (birinin birey) amasna sebep olmak < a I fiilinin causativum hali.

B i 1944 s. 12). arada mesafe brakarak: Adadan ak y riy b i e r g i r r l e rse . (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 807). yle bi ra z a k du r bakalm, yle tekl i fsi z l i k istemez . (M. Rona 1944a s. 30). Renklerde koyunun aksi: o u n u n a rkas nda ak re nk veya beyaz kete n e lb isel e r . (S.M. Alus 1944 s. 156). Mecz mnada: aka, bir ey gizlemeden: Sa rho la r ak kon u u rla r. (S.E. Ertem 1935 s. 204). serbest, nyargsz: Se rbes ve a k f ik i r l i o lmas ndan na i Gvu r mam derl e rm i . (S.M. Alus 1933p s. 219).

ok ilek olan ( )k eki zellikle sfat tretir. Daha ok tek heceli fiil kklerine taklr ve geili fiillerden participium passivum anlamnda sfatlar yapar (kr. akk ; b. J. Deny 1921 s. 560). A-E cildindeki ilgili misaller unlardr: a k I , alak bu lak /al lak bu l lak, ask, atk II + I II, att r k (expressiv), ayda k (< sfattan analojiyle; b. ayda ), ayruk /ay rk (zarf da olabilir), bask, bo uk, boz u k I, bu u k I, bu rk u k, buy ru k II, bk k, b z k I, c r k / r k, al k I ve I I I, apra k / ep re ik, a rpk, atk, ek ik, em rek, e nd ik / e nt ik, evr i k I, i lp k, p ldak / p ldk, t r k, ot uk I, del k /de l ik I, depek, de k /de ik, di l i k, domu uk /dom uk, donak, dkk, dlek I, e ik, e nek II, e z ik . ( )k isimleri iin b. acuk /ac k I , a l k II, bece r ik .

Trkenin bnyesinde bilhassa konuma dili ve halk dili gelimelerinde fonksiyon zayflamas veya fonksiyon kayb diyebileceimiz bir hadise mahede edilir. Bu hadise eitli yerlerde ve eitli ekillerde ortaya kar. ok defa, bir kelimeye ya da bir fiil kkne taklan morfemin fonksiyonu kuvvetini kaybeder ve bunu telfi etmek iin ayn morfem (yahut ayn fonksiyonu olan baka bir morfem) ona taklr, nasl ki at r at rt diathseinde veya 3. ahs possessivum ekinde (b. bars ) olduu gibi. Fakat byle bir ek morfem olmadan, kelimenin kendisinde olan fonksiyonu kuvvetlendirmek iin, bir morfem ilvesi ile destekleme mmkndr, ms. kapa kapat , ya da Ar. oullu isimlere la r / l e r ilvesi (b. ahbab ), meslek adlarna c eki ilvesi (b. atta rc ).

ak II (isim) ak kalm veya ak braklm herhangi bir ey. < ak I. Fiilden nomen concretum yapan ()k iin b. ac uk /ac k I . N e h e n g a z g ibi bi r ac uk g rdi . (Ferec 855/1451 v. 16b). aralk, mesafe:
Hasan Hseyi n bt n di e r acemi l e r g ibi a rpk u rp u k yaptka hem e ris i o nba yan na ge l e rek ... el i l e e l l e ri n i yan na yap t r yo r ve aya i l e de ayakla r n n a n ayarl yo rd u. (Y. Ahskal 1944y s. 57). st kapal

olmayan yer, dam alt deil: Sard uvanda i lk gec emi akta ge i rd im. (F. Baysal 1944 s. 199). Mecazi mnada: a kta kal bir ey elde edememek, midi bo kmak: Hatt bu te hal k a ras nda i lk
dans Leyl i l e yapmak isteye n N e cdet az kals n tamamen akta kalacakt . (Y.K. Karaosmano lu 1928s s. 118).

AD. ag yayg < a II. + nomen instrumenti eki g . O rada otu rm ya bi de ag al! (.A. Aksoy 1945 I, 364).

hesapla mada noksan; eksiklik, kusur: 1959 s. 30).

Fiilden isim yapan g /k eki balca (ET.de yalnz) tek heceli fiil kklerine gelir. k ekli ET.de sonanteslerden sonra (ms. /n / ve / r /) gelmesine ramen TT.de sert nszlerden sonra gelir. Ayn ek, yine TT.de nllerden sonra vs. eklini alr. Geili fiillerden u iki anlamda nesne yapar: Nomen instrumenti, AE cildinde geenler:

Bu bonk r l kte bi r r vet e n isi de yok de i ldi. l e rdek i ak la r i i n imdide n tedbi rd i bu r vet le r. (R. Ilgaz

ak gz uyank, faydasn bilen, frsatn karmayan, kurnaz < ak I ve g z . G n e ta rla n n tam

akme rep

22

o rtas ndayd. Sanki s uya gz dikmi ti. Fakat toprak daha akgz davran yo r, g n e te n evve l suy u emive r iyo rd u.

(F. Baysal 1944 s. 24).

Fa.dakileri (b. asudedi l ) rnek tutarak Tk.de de sfat ile isimden mte ekkil bir sfat tipi ortaya kmtr. AE cildinden misaller: a kg z, a kme rep, ak rk eyf, d zayak.

s. 281). AE cildinde rastlanan misaller unlardr: a l-, asl- I, ay l, ay r l , basl , bat l, bay l I, be rt i l (b. be rt- /be rt i- ), bo u l , boz u l , bu rk u l , b z l , ak l , a rp l , at l , ek i l II, z l , da l , de ri l , devri l , dk l /t k l , d rt l , di r i l -, di z i l II, dki l /dk l , d u r u l , d r l I I, d z i l- /d z l II, e i l /i i l-, e ri l I/i ri l, e ri l I I , e z i l I I .

ak me rep drst, samimi (aufrichtiger, aufrechter, redlicher Natur) Meninski 1680 I, 69; fakat ok serbest, biraz utanmaz (an overfree, somewhat impudent habit of mind) Redhouse 1890 s. 33. Fa. 3 ku dama rab dan calque. Calque iin b. ab I /v ve Fa. terkip rnek alnarak yaplm bu tr Tk. terkipler iin b. akgz . . ak sa k hafif giyimli < ak I ve mna itibarile uyan (kr. a l sa l ) sak sfatlarndan ibaret ifte tbir. a sa /e se kafiyeli sz terkipleri iin b. abuk sabuk . M z g ib i mest r ve mek n bi r k y fetde, se n m d i istik b l gibi a k sak bi r h lde idi n. (N mk Kem l 1967 s. 461). yar plak, dekolte: A ra ye rde, havu z u n be r is i nde a k sak ha n mla r. (S.M. Alus 1933p s. 89). O ak sak ge l i n l ik l e evl e nd i i n g n . (L. Tekin 1990 s. 90). mstehcen:
Dedikodu la r, ak sak pis akala r, h ikyel e rl e yo ra r i nsan . (Peride Celal 1991 s. 306).

AD. akah/akav gzdeki arpack < Erm. ak gz U. B lsing 1992 no. 6; R. Dankoff 1995 no. 21. ak, b. ak u. AD. ako ingenelerin oynad bir kumar DS 521 (bank II maddesinde) < Rom. a h t kalmak fiilinin bir sygasndan. EO. aku I/AD. (?) ak I anahtar TS 11 < a II + fiilden nomen instrumenti yapan g /k eki (b. ag ) [ Ar. mift h gibi, ak u kelimesi de aan ifde eder, halbuki birok dilde bu alet kapatan olarak telakki edilir (ms. Lt. c la ude re kapatmak clavis anahtar, Alm. sc h l i e e n Sc h l ssel kapatan)].
smail Usta l l admla rla ge ldi, aky k i l id e sokup at, gmb rt y l e kepe nk l e r i kald rd . (Ya ar Kemal

1976 s. 470). Mecz mnada zm: Osman Fe rman! te bu ad bi r b y l ak yd. (Ya ar Kemal 1976 s. 257). EO. aku II/AD. ak II cil, perdah TS 11 < a II + fiilden nomen instrumenti yapan g /k eki, b. ag . N evres (A k tahtas n a l r, ot u r u r) F u z u l i divan n n alt n n ektim. (Musahipzade Cell 1936ms s. 13). amaz (satranta) ah koruyan bir tan yerinden oynatlama mas durumu; iinden zor klr durum; (tulatta) karsndakine bir nkte veya bir tekerleme syleme olana n veren sz. TS 1983 s. 9 <a II. Satran iin Redhouse 1890 s. 33 biraz farkl olarak yle diyor: A difficult position of the king at chess when a piece must be lost to give him a move emseddn S m 1317 I, 23 ise satranc ve dama oyunlarnda hasm izrar edecek oyun, huda diye yazyor. G r l t s z oyu n
iste rse n i z g e l i n damaya: Zaval l amaza d m ... Bak n h esablamaya! (M.A. Ersoy t.y. [1911] I, 168). Argo

ak sei k gayet aikr olarak ak I ve se farketmek vastasiyle yaplan, fakat yalnz bu terkipte kullanlan se ik unsurlarndan ibaret ift sfat. a sa /e se kafiyeli sz terkipleri iin b. abuk sabuk .
B e n i hayatm n son u na kadar mutsu z edec e i n i de o zaman ak se ik an ladm . (O. Pamuk 1991 s. 172).

a l a II fiilinin passivum veya reflexivum hali. B i r del k a ld . (Ferec 855/1451 v. 53a). Bir pencerenin veya kapnn o cihete bakt mnasnda da olabilir: B u la r o ldu ev D i c l eye manz a ras a l u rd . (Ferec 855/1451 v. 120a). yola kmak, uzakla mak: i ft eyi omu za, za a r da yana al p k rla ra a lmyal ... 40 se neye yakla yo r. (S.M. Alus 1944 s. 136). EO. a l ! defol! tbiri bundan alnmtr. o n eye ge l a z uma yk nme, var a l d mez . (Z t 1967 [16.yy,n ilk yars] I, 192). zlmek, kaybolmak: l em z u l um t dola r d, t f n a ld u ndan so ra ... (Ferec 855/1451 v. 56b). kendine gelmek; ferahlamak; iyile mek: O
ak am bi ra z de n i z de rya g rp a lmak n iyeti nd eydim.

lugatleri hile, dalavere mnasn veriyorlar. (Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 1, F. Devellio lu 1959 s. 60). Fa. amaz (satranta) ki! iin b. G. Doerfer 1965 II, no. 430 < a II. B u i i n i i nde bi r Grpnar 1942 s. 116). amaz! iime gelmez! (M. Mikhalov 1930 s. 12) < a II. B i r sakal da bi z im va r
Hseyi n! Amaz! dedi Hseyi n D kkn kapyo ru z ... (Tark Dursun K. 1967 s. 91).

(S.M. Alus 1944 s. 53). yabancl n brakp birisine kalbini amak: Taze yava yava a ld. i n i dkmek istiyo rdu. (S.M. Alus 1944 s. 173). masrafa girmek: eyi z i n d z l epey
an la mazl k la ra sebep oldu. O lan ta raf ok masrafa kamamak, a lmamak i i n h e r eyi n yle bylesi n i seme e davran yo r. (Re at Enis 1944 s. 122).

ka r dalave ras old u u n u an ladm. ht iya ra bu ak am bi r amaz oyn yacakla r amma bakalm ne rede ? (H.R.

( )l eki, anlamca passivum halinde fiiller oluturur (baka edilgen fiiller iin b. bit i n ). Fakat edilgen fiillerin birou, eskiden beri medialis-reflexivum mnas da edinmiler, ms. z l - kendi kendine zgn olmak veya sivri l - kendiliinden sivri hale gelmek. Baz ( )l fiilleri hem passivum hem medialis-reflexivum mnasnda anlalabilir (A. Tietze 1989 s. 283288, T. Banguolu 1974

a r vs. fiilsfat (participium)nn menfi ekli olan maz / mez den de msbet eklinde olduu gibi (kr. aa r I ) yeni kelime yapmak iin istifade edilmitir. AE cildinde bunlardan sadece amaz, aka ralmaz, kmaz yer almtr. Menei baka olan balyemez bir halk etimolojisi olarak bunlardan saylabilir. bekmez /pekmez kelimesi iin daha Tk. bir etimoloji bulunamad.

amaz ko

23

II

EO. amaz k o renk vermemek, belli etmemek Meninski 1680 I, 65. Misaller iin b. TS 13, mna iin b. TekinTietze 1990 s. 287. Esas mnas gizlenmeyi brakmak olmal, kr. amazdan . EO. amazdan gizlice, asl niyetini belli etmeden Meninski 1680 I, 65. T ed r c i l e amazdan sikke i ce l l e i e h r iy r n rev c kes da mbeddel o lm du r . (l 1979 [1581] I, 184). Bu tbirin de satranla alkadar olduu u cmleden anla 1yor: Eh l i
sl mu nat az daki f e rz n e l e r i s v r ve piy de l e ke r i l e amazdan h evi n e s r lmedi . (l 1982

Trkmence, Yakuta t at , t ot , Tuvaca at at , ot ot , Krgzca at at , ot ot . Bu dillerde anlam farkl, nlnn uzun veya ksa olmas ya da nszn sade veya hemzeli (glottalization) telaffuz edilmesiyle ortaya kmaktadr. Dier Trk dillerinin ounda belli bir fark grlmez. Sadece tek heceli szckler iin geerli olan bu zellie ilk olarak K. Grnbech 1902 dikkat ekmitir (daha sonra b. N. Poppe 1960 s. 41, K.H. Menges 1968 s. 83-84, E.V. Sevortyan 1974 s. 198-199): nlnn ve nszn uzunluu birbirine bal ve uyumludur, yni uzun nlnn yanna ksa veya zayf nsz (lenis) gelir: d , ksa nlnn yanna uzun veya kuvvetli nsz (fortis) gelir: at . (Geni bilgi iin b. L. Johanson 1979 s. 23-28 ve zellikle 1986). A-E cildinde uzun nl + lenis tipinden rnekler: ard /a rt, bud /but .

[1581] II, 132).

Ablativus hali dan eki eklenerek isimden zarf yapldna rastlanr (kr. T. Banguolu 1974 s. 168-169, J. Kornfilt 1997 s. 462). A-E cildindeki EO.da kullanlm olan rnekler: a ndan, a rd rad n /a rd u radan, bi re zdan /b i ra zdan (b. bi re z ) zaman zarflar ve b u mande n (b. bu I), bi r u u rdan (b. bi r I) tarz zarflardr. BSTT. ve AD.de bundan baka u zaman zarflar kullanlmaktadr: an ide n, azdan (b. az ), ba tan (b. ba II), bi ra zdan (b. a z ), bi rde n, okdan /oktan (b. ok ), dal ndan (b. dal II ), demi nde n (b. demi n ), do u tan, d nde n, e nd e n, e rke nd e n /e rk e n c ede n (b. e rk e n / i rk e n ), evve lde n (b. evve l II). Tarz zarf olarak ise u rnekler saylabilir: amazdan , A l la htan (b. Al la h ), ay rdan (ilgin, geliimi iin b. ayriyete n /ay ryete n ), bi r a zdan (b. bi r I), b u sebepten (b. bu I), bu y zde n (b. bu I), ca ndan (b. can I), epte n (< h epte n ). Acaba sah i h e n (Ar. s a h h a n ) ~ sahide n (T. dan ekiyle) ve hak ikaten (< Ar. h a k k a t an ) ~ g e r ekte n gibi analoji rnekleri. T.deki dan hal zarflarndan bzlarnn, Ar. an hal zarflarndan (b. acel ete n ) etkilenmi olabileceine bir gsterge olabilir mi? Dativus haliyle yaplan zarflar iin kr. abes ye re , bi rde nb i re .

EO. ad (yalnz adm ad terkibinde: adm at). Misaller b. TS 20; mnas iin b. TietzeTekin 1990 s. 287.
Ey k y met h a re dek t a ra t a r k k d an | B i r k a dem ge r adm adam, adum dem olmasun. (Z t 1987

[16.yy.n ilk yars] III, 68).

Genelde ifdeyi pekitirmek iin kullanlan, figura etymologica (Divan edebiyat terminolojisinde itikak) gayet yaygn bir sz sanatdr (b. Metzler 1993 s. 186). Burada bu sz sanatnn, Trk dillerinde ok kullanlan zel bir ekli zerinde durmak istiyoruz: EO. ka ka rneindeki gibi, ayn kkten gelen iki szck bir deyimde yan yana kullanlr. Fiilin yanndaki nesne i nesne (internal object, cognate object) diye adlandrlr (b. di z k - ( d i z I)). ET.de, BSTT.e nazaran, daha ok yaygn olan bu ekli (ms. l t l r - (vahice) katletmek, emgek emge n - ac ekmek, m i m i l - sevinli olmak v.b.), Ar.daki d a rabah d a rban onu bir dv (yni ok) dvd deyimine de benzetebiliriz (C. Brockelmann 1987 s. 144). A-E cildindeki rnekler: adm ad - (b. ad -), a a a - (b. a a -). (Sonraki ciltlerde i i l e -, sau sa -, EO. sa u sa at tutturmak, soru so r -, sz syle -, ya mu r ya -, yemek ye -, y k yk let - gibi rnekler bulabiliriz).

AD. amegu /amegun/ameru eek ars DS < Erm. arme u < EErm. a rcme u ok iri bir cins ar [a r ay ve me u ar]. U. Blsing 1992 no. 7, R. Dankoff 1995 no. 32. AD. ari l kesilmi st DS 61 < Grc. a.m. (V. Cangidze 1980 s. 97). atr , b. adu r . atrt, b. adu r . ad isim < ET. t ( d) Clauson 1972 s. 3233. Ad n R v n k o d la r . (Ferec 855/1451 v. 27b). Mecz mnada hret: Karata ta ci nayet kt o lacak. Ky n ad boklanacak . (F. Baykurt 1959y s. 243). Hakik durumdan farkl hret, iddia: Ad bakkal fakat i i meyhane c i l i k. (S.M. Alus 1944 s. 108). g ya , szde edatlar gibi de kullanlr: Yn i ad kyde
otu ruyo r u z, paketle r i i nd e can m Al emda ya n ... has ret l e a n yo ru z . (M. Krk 1950 s. 45). ad na

ada her yan su ile evrilmi kara paras <ET. atag a.m. M. Rsnen 1969 s. 31. B u fas l Kadalan adala r nda C i c i l iya n m ce z re i bey n de r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 486). O. da d manlar < Ar. a d a.m. [ ad w d man kelimesinin oulu, / dw / kknden]. Es r o ld u
vat a n ya mak l bi r d u h t e r g ib i, g y eh- i al em sa ndan t utd, tesl m tdi a d ya. (air E ref 1958 s.

127). E O. ada I ad vermek, adlandrmak TS 15 <ET. ada (< ad ) Clauson 1972 s. 42. B u vak yi ki v k i o ld o l, | Ad adanmad k ti l mak t l (Elv n eleb 1984 [1358 59] s. 65).

nmna, hesabna:
ad na, halk ad na

O zaman h epimi z demok rasi baht iyar oluruz.

sevi n i r i z,

(S.

Kocagz 1957 s. 34).

Trke ad isim szc ele alnarak Trk dil tarihine ait fonolojik bir zelliin aklanabilmesi mmkndr: Trke ad isim at binek hayvan veya od ate ot (yeil otsu) bitki ikililerine baklrsa, aralarndaki anlam farknn di nsznn niteliinde olduu gzkmektedir. Ayn ikililerin baka Trk dillerindeki ekilleri unlardr:

Trkede isim ya da sfattan fiil temeli yapmak iin ona bir genileme ilve etmek lzmdr. Bu genilemelerin en basiti, a /e dir (M. Erdal 1991 II, 418429); baka genilemeler iin b. av h- ve acabla- . Szln AE cildinde a / e genilemesi iin u fiiller gsterilmitir: ada, a a, be n z e , be ze , bo a, b e /b e , ld ra , ota, dadan, de ne , di e I ve II, dona n, dl e, d n e- /t n e , e n e- /ey n e, e n e . Hepsinin ok eski olmas art deildir, EO. ve OO.da da bu tipten yeni fiiller yapld vakidir, ms. bu na fiili dediimiz gibi ET. bu n fiilinden deil, bu n isminden a ilvesiyle tremi olmas imknsz deildir. Bu imkn gstermek iin Ar.dan alnm isimlerden de ayn genileme ile fiil yapldna iaret edebiliriz: b ut u ra , ha rca .

ada II verme e sz vermek, vadetmek TS 15 < ada I. S a n cak la r ve s u ba l k la r adad . (F. Giese 1929

adab

24

adal

[890/1485] s. 82). nezretmek: K i l iseye de mum adam t r g i z l id e n . (Peride Celal 1991 s. 102). Mecz mnada byk bir ciddiyetle kendini vermek: Ya ammn by k bi r bl m n adadm bu i na n ca . (A. Altan 1985 s. 201). ithaf etmek: G z l e rim l e
tut uyo rum sen i ve gky z n ... Ayl i n e adamadan Ayl i n i n o l uyo r i i r. (M. Gler 1990 s. 104). Ack n ca sosisl i sandvi al p yiyo rdum, St Pat ri cks Kated ral i n e dalp mut l u l u k i i n bi r mum adyord um. (N. Eray 1992

ekilde telaffuzu /z /dir, daha sonra medrese Ar.nn tesiri ile /d / oldu, ms. EO. k z BSTT.de kad oldu (fakat kadnn kadlk sahas, kaza kald). Bu ifte telaffuz bz kelimelerde mna farkna sebep oldu, ms. darb vuru, darbha n e , fakat riyaziyede za rb etmek . AE cildinde iinde da d harfi bulunan kelimeler: adale, a rda rb /a rza rb, dl l /dl II, daman, darabn, darb /darp /za rb /za rp, da rbe, darb han e /da rpha ne, darbmesel, deman, dumu r.

s. 90). adab/adap tre; yol yordam <Ar. d b a.m. [adab , edeb in oulu]. d bdan h ri c vaz a ru h s a t olmadu g ibi ... (l 1956 [158687] s. 197). S o f rada d ba mu y r
bi r h a re ket i ay r m n sibede bu l u nmamak i n ... (Trk masallar 1991 [1912] s. 115116). adab u e rkn yumas n b i l i r .

adalet doruluk, bitaraflk <Ar. ad la a.m. [Ar. idl heybenin bir taraf kknden]. R usya l is n

k a d mi nde ad let dedigimi z mef h m u i f de de r h bi r l u atle r i yok idi. (Hca Tah s in, YTEA 1974

(18941895) I, 160). n k l kede demok rasi ve adalet old u u na i na n yo r . (Peride Celal 1985 s. 168). B u bi r

siys davad r ve siyaset adaletl e e n k k i lg is i bu l u nmayan bi r mekan i zmayla i l e r. (A. A ao lu 1992

yol yntem TS 1983 s. 12. db e rk n i l e (A. Dino 1944 s. 50). Fa. izafet terkibleri: dab mua e ret cemiyette hareket etme kaideleri: B i z im e h z del e r d b mu e ret i n z i k n uk a t na v k f o ld uk la r ndan ... (Trk masallar 1991 [1912] s. 113). adab mca leset a.m.: d b mc lesetden v k f es r r o lmadu na d l du r (l 1587 v. 133a). adacyo (beynelmilel mzik terimlerinden) yava, ar olarak alnacak <Fr. adagio < t. adagio a.m. [t. ad ntaks ve agio rahatlk]. Garb mzii stlahlar iin b. acitato . A rka cebimde n a z m z kam
ka ryo rum. Maca r Rapsodisi mi desem, yoksa Adagio mu ? N e fa rk ede r? (A. Yurdakul 1993 s. 367).

s. 125) Adalet bir hkmdardan beklenen bir vasf olduu iin hkmdar karsnda onun birok terkibleri kullanlr: Eyy m ad lete n c m eh riy r de ... (l 1979 [1581] I, 188). P di h ad let n i n (a.e. s. 150). O l t a r k i ad let re f k d e n dn ld i . (1 1982 [1581] II, 151) ve ba kalar. AD. adaleti n i gste r iyili e iyilikle mukabele etmek:
Al la h ra z o ls u n... B e n de s ras nda adaletimi gste ri r im.

(Kemal Tahir 1957k s. 168).

O. dad saylar < Ar. a d d a.m. [ adad adet kelimesinin oulu]. Z u m f sidi n ce ge nd y i u a r a d dnda d h i l s a n ub ... (l 1994 [159199] s. 248). (Argo) adadiye ?? < ?? . N musl u apk n d n i l e n tak mda 330). (Argo) adadi y oz kopuk kyafetli Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 1, H. Aktun 1990 s. 29 < D. Theodorides 1966 s. 133e gre Yun. (o ttoios) filan. adak nezir < ada II. Nomen concretum yapan ( )k eki iin b. acuk /ac k I . He r g h n e z r m z ve k u rb n um u z ve ada umu z se n t ekyel e r e g e ls n d di l e r. (S a ltuk n me v. 555b). B i r k u rt u lsam evl iyala ra adakla r adadm. B i r daha de n i z e falan kmayaca m. (H. zkan 1979 s. 505l). AD. adakl nianl. O lan evi nde n
kal n istemek det de i lse de ok vakit evl e n e c ek o la n adakl s na yard m paras g nde r i r. (H.Z. Ko ay 1944 s. peh l i v n, at, k o , h o ro z, k u , k m r, ke ri z me rak l s d d ye m r s yedi l e rd e... (Ah m ed R sim 1926 s.

Ar.da gramerce mennes kelimelerin ou, biyolojik mnada dii olan kelimeler gibi (b. abide ), sonda /a / (Tk.de /a /e /) nlsne sahiptir. Fakat Ar.da cmle iinde bu /a /y bir /t / takib edebilir. Ar.dan Fa.ya alnan bu mennes kelimelerin sonunda umumiyetle at eki bulunur. Trkeye giren Ar. kelimelerin en eski tabakas Fa.nn tavassutiyle alnd iin bu mennes kelimelerin sonunda EO.da /-at /et / eki vard. Fakat 15. asrdan balayarak (bilhassa medreselerin tesiri altnda) Ar. esaslarna daha yakn olan a (Tk. a / e ) onun yerine geti. Ms. h i kayet h i kaye , h iyet h iye ve mahal l et mahal l e . Maamafih, bu gelimeye btn at / et le biten kelimeler katlmad, birok kelime hari kald, ms. ok ksa olan (iki heceli) kelimeler: det, alet /alat, azbet, babet, ce n n et, c i h et, c i n n et, deh et, dikkat, diyet gibi. Sonra bir sfata dayanan nomina abstracta: adalet, atf et, azamet, besatet, b r udet, c ebanet, c e ha let, c e ldet, ce nabet, cesamet, cesaret, denaet. Bu sonunculardan mnalar msbet olanlar ahs ad olarak da kullanlr (bugn umumiyetle kz ad, fakat eskiden erkek ad da olurdu, ms. Halet Efe ndi ). Sfatlardan yaplan nomina abstracta grubu iin bilhassa eki ile tekil edilen sfatlardan ve sonu ya (Tk. iyet ) ile biten isimlere iaret etmek gerek (b. aci l iyet ). Saydmz misaller hep AE cildinden, fakat bu iki gruptan bakalar da vardr: cemaat, cemiyet, ce ra hat, cibayet, cibi l l et, c i nayet, dehal et, diyan et. Bunlarn ou hukuk ve idare stlahlardr. c ibi l l et c ib i l l iyet geliimi, esaret kelimesinin Ar.dan alnma olmamas, ve esaset kelimesinin bir halk icad olmas bize bu eklerin karakteri ve dinamizmi hakknda bir fikir verebilir.

116). adale/adele kas < Ar. ad a la a.m. [Ar. ad a l byk fare, san kknden, kr. Lt. musc u l us kk fare > kas] Adale sistemle ri iy i ge l i mi ti r. (F. Erdin 1955 s. 53).

adal adaleye ait olan; adaleli < Ar. ad a la dan /- / ekiyle yaplan sfat.

Ar. elifbasnda d d denilen /d / harfi emphatique bir /d /dir. Tk.de yalnz Ar.dan alnan kelimelerde bulunan bu harfin iki ayr telaffuzu vardr: EO.ya Fa. zerinden giren kelimelerde (b. adalet ) Fa.dakine benzer bir

Ar.daki nisbe ekli iin b. Abbas . Nisbe eki olan nin bilumum isimlerden sfat yapmak iin kullanldn sylemitik. Ar.dan Fa.ya ve O.ya bu ekilde yaplm saysz sfatlar gemitir. AE cildinde unlar bulunuyor: adal, adl , afak, ahba r, ahd , ah lk, akl , aks, lem, ale n , amel , amud, n , a r , asab, aske r, asl , asr, a ar, avan , ayn , bah r , balgam, bark /be rk , beden , bedi , bel ed, be r ra n , be r r , be e r, beyt, beyz , bi l l r , ca l , c eb r, c e h e n n em, c e h r , ce n ub ,

adam

25

adaptasyon

cevh e r II, c evv, ce z r , c ibal , c ibi l l , c idd, c i n n , c z , de h r , ec n eb , edeb, e nay, esati r , esed, esi r , e za n , e z e l . Fa. esaslardan tekil edilenler iin b. b I . Tk. esaslara dayanan misaller hakik nisbe hari son derece azdr: ayaz , da .

mstameldir diye erheder. Hava adamak l l s cakt, te rl iyo rd u. (Orhan Kemal 1968g s. 9).

adam yetikin erkek kii; insan < Adem , Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . Ykselse ykse lse bi r ik i adam boyu ykse l i r. (S.M. Alus 1944 s. 143). zevc, koca: O rada adam i l e be rabe r bi r kanapeye yan ge l ip... (Umran Nazif 1948y s. 23). mstahdem, yardmc, yamak: M u vak k a t i le r i i n adam bu lmak k bi l de i ld i r. (Ah m ed erf 1326 s. 286). (birisinin) himaye ettii kimse: Adam
ola n Fah re tt i n i ye r ime tayi n etti rm i , ben i de akta b rakm t. (R. Ilgaz 1962n s. 61). R za Bey ben im kimi n adam old u umu re nmeye al yo rdu. Son radan an lad ma g re h e rkes bi ri n i n adam sayl yo rd u. (N. Berkes 1997 s. 71). muhitinin

standardna uyan kimse, gvenilen ve saylan kimse: Byle o rosbu oyu n la r adam olan adama yak maz. (F. Baykurt 1959y s. 245). adam et iyi bir hale koymak (insan dndaki nesneler iin de kullanlr): A nka ra beyle r i ... Modaya gidip ssl
baya l a avu dol us u para sarfedec ek l e r i n e u gl l e r i adam etsel e r n e o l u r? (Aka Gndz 1930 s. 23). her

simden zellikle sfat yapan l i eki, serbeste kullanlabilen en ilek eklerden biridir. ET.deki ekli l ig idi ve genellikle iki ismi birbirine balama fonksiyonu vard (M. Erdal 1991 I, 139155). BSTT.de en ok kkteki ismin ifade etti i eyle donanm veya onun sahibi olan anlamnda sfatlar yapar. Bunlarn bir ou mecz anlamda veya isim olarak kullanlr (Banguolu 1974 s. 191193). AE cildinde u ilgin misaller var: adamakl l (zarf), atl u /at l (isim), aynal , azayl , az l (isim), ba l u /ba l (isim), ba l u, bel l i, boyl u, bb r l (oluumu ayr), bu n l u, b u z l u (isim), c imdal l I + I I (isim), ak rl (sfattan), emi r l i (oluumu ayr), lp k l , de n l i, de l , devlet l i , di l l /d i l l i, dipl i , di raatl , di l i I I, doktorl u (ka t), eb ru l u /eb r u l i, e l i k /iy l ek /i l i , eksk l /e ksik l i , emz ik l i, evl /evl i . Ayrca kopu yerini bildirir: da l , bu ra l , ve ehir isimlerinde kullanlr: De n i z l i . Hepsinden ayr olan bi z l sz de var. Bz zel tbirler iin b. atl ases /atl hassas . Kullanmdan dm ik nomen actionislerine taklarak yaplan sfatlar iin b. bece r ik l i (becerik) . Baka fiilden tremelerden yaplan l i sfatlar iin b. acmakl . F-J cildinde gi l ey l i, gi z l /g i z l i gelecek.

kim ise, gayrmuayyen ahs: A k z m, s a k n ha,


yle oc uk l u u n l z umu yok , s o ra dama ne d rl e r ?

(H.R. Grpnar 1927n s. 27). Bu gayrmuayyen ahstan ok defa konuan kimsenin tevazu yznden aka ifde etmedi i kendi ahs anlalabilir: Adamn y re i pa ra para ol uyo r ha l l e ri n e. (Ya ar Kemal 1993h s. 21). Nida olarak bir teklifi alay ederek reddederken kullanlr: Adam, eski del i l e r de kalmad! (Ah m ed R sim 1334 s. 145). Adaaaam! Daha olmad, ay r b i r k emane c i iste r im... (F. Baykurt 1971t s. 166). Bu mnada bugn daha ok adam sen de! denir: Adam sen de, diyo r, bo vesveseyi b rak... keyfi n e, z evk i n e bak. (S.M. Alus 1933p s. 235). adamak l l kmsenmeyecek kadar, gereinden ok <adam ve ak l l ? Yapaca z dam ak l l yap z ! (H.R. Grpnar 1927n s. 226). B i r eyi dam ak l l
s o ru , yol iy le a lay , s o ra i ns na g z e l c e a lat . (a.e. 1927n s. 240). En evve l dik i l e n kavakla r adamakl l by m t.

adamc l insana sokulan, insandan korkmayan (hayvan) < adam I + c l eki. B u kedi ev s h ibi mis fi r bi lmez, yet damc ld r. (H.R. Grpnar 1927n s. 35). EO. adama saldran (hayvan) TS 1516 AzT. adamc l insan yiyen, vah i, yrtc c l ekinin mnalar iin b. K. Rhrborn 1985.

simden sfat yapan c l eki az kullanlan bir ektir. Bu ek ETde ncelikle ku isimlerinde kullanlyordu, ms.: y lan c l ylan yiyen/seven ku (baka ku adlar iin b. balk n /bal k r /bal k l ). c l eki aslen bir eit dknlk, alkanlk, arzu anlamnda olmaldr. 30lu yllardan sonra kurulan neologismada zellikle seven anlamnda kullanld grlr (ou rnekte Fr. < EYun. ph i l ekinin karl olarak: s uc u l hydrophil); ilgili rnekler: be n c i l , evc i l . (B. J. Deny 1921 s. 348, T. Banguolu 1974 s. 165166, W.E. Scharlipp 1978 s. 2736, K. Rhrborn 1985 s. 105111). Bu ekin renk sfatlarnda da kullanlabildiine dair iin b. ak l . A-E cildinde adamc l a uyan bir baka misal ise a hbap l dr.

adamk k /adamotu Mandragora officinarum <adam I ve kk veya ot . Bu bitkinin kk bzen kk bir insan ekline benzediinden. Adana (malm ehrin ismi) < Eski adan beri bu ismi tar. B u ndan s o ra g e ldi l e r, Ad a nada bi r a r b h is r yapdla r, bi r dah T a rs usda yapdla r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 232). ki k a rye ah l s i ... bt n bt n
isy n h l i nde o la rak Adana h k meti n i s a ymazla rd. (Cevdet Pa a 1963 [19.yy.] s. 115). as l

(S. Kocagz 1941 s. 106).

Kelimenin grn adam ve ak l dan mterekkib ve l ekiyle birbirine balanm bir terkib gibidir. Fakat bu tahlili pheli klan sentaktik, semantik ve frazeolojik mahedeler var. ncelikle l ekiyle kenetlenmi terkibler TT.de zarf olarak kullanlmaz. Buna karn Az.de vardr, ms. d z mll i (zarf ve sfat) kaidesine gre, lzm olduu gibi ADIL 1980 II, 170 Ba za ra d z mll i ba k! (S. Rhimov 1959 s. 15). Sonra, adam ak l l yni bir adamn akl olan (adam ak l l b i r oc uk ) mnasnda kullanlmaz ve a rp c de i lse de adamak l l g z e l bi r kad n. (. Aral 1997 s. 138) cmlesini okuyann aklna ne adam n ne de ak l kelimesinin asl mnas gelir. Zaten sfata benzeyen kullanlarda tam olarak akl kastedilmez: Yemek pi i rmek sana d mez, adamak l l e rk e e, sen i n g ibi bey olacakla ra yak maz. (A. . Hisar 1944 s. 176). Zarf olarak belki insan aklnn anlyabilecei ekilde gibi bir fikirden km olabilir. EO.da buna benzer bir tbir bulamadm. Az.da adama l l bugn kullanlr. emseddn S m 1317 s. 25 onu suiistimal ile eya hakknda dahi

adana Adana kebab iin ksaltma. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t . Aleko ik i ac l adana i l e bi r u fak rak gnde rs i n dedi. (A. Yurdakul 1989 s. 124). adap, b. adab. adaptasy on yabanc bir dilden evrilen bir edeb eseri yeni dilin muhitine uydurma <Fr. adaptatio n a.m. [Lt. ad ntaks ve apta re uygun klmak fiilinden, -syon eki iin b. abe rasyon ]. B i zd e, adaptasiyon
us u l i l e haftada bi r p iyes yaz ld n an lad vakit piyes

adapte

26

II

yazmak mes e l esi na za r nda e h emmiyeti n i kaybetti. (Fazl Necip 1930 s. 270271).

b sbt n

(F. Baykurt 1971t s. 143). ou ocuk dili kelimeleri gibi bunun da men ei mehuldr.
bu rda da...

adapte uymu TS 1983 s. 12 <Fr. adapt a.m. (kr. adaptasyon ). Fr.dan giren sonu vurgulu /e / ile biten isim/sfat iin b. abandon e 1. Evl i l i e adapte olmay bi ldim. (A. zakn 1982 s. 126). Levante n
daima ik i d nya, ik i k lt r a ras nda kalan, kh bi r tarafa, kh te ta rafa ek i l e n, h e r an adapte olabilmek i i n bi r gay ret gste re n, kk le r i nd e n kopmamak i i n di re n e n bi rid i r. (a.e. s. 136). (edeb tercmeler hakknda)

uyarlanm:

Cemal Sah i rde, M e h u l adl adapte

ope rette, bi r pa ayd . (B. Arpad 1976 s. 32).

adaptr bir aygtn aplar birbirinden farkl olan paralarndan birini tekine geirebilmek iin yararlanlan balayc. TS 1983 s. 12 <Fr.
adapteu r.

ocuk dili dediimiz, hem kk ocuklarn konumaa yeni baladklar zaman kullandklar basit tbirler, hem annelerinin onlarla konuurken kullandklar dildir. Kanlan g harfler, tekrarlanan heceler ve eski devirlerden kalm yazl kaynaklarn azl bu tr kelimelerin tarih ve komparatistik olarak incelenmesini gle tirir ve hatta neredeyse imknsz klar. AE cildinde geenlerin listesini yledir: adda git, agu /agu c uk (ocukla konuann sz), baba, bebe, bc bc , b z ik, bibi I ve IV, bu /b ua /b uva /bve, buba /boba, bubu, c i c i, c i c i bi c i, i , i lo z, c u uk / k I, k I I, et, dada /tada, dede I, du r u c u k du r .

O. addan sulamada su alma nbeti <Ar. (Suriye dial.) add n A. Barthlemy 1935 s. 515. B i r ak a cak y r
va db bi r g n ve bi r g c e ak ub ne mik d r v r suvaru rsa ol k a dar y re b i r add n d rl e r. (.L. Barkan

Fr.dan alnm kelimelerde r ile biten nomina agentis iin b. aktr . Aslnda ahslara tatbik edilen bu nomen agentis kelime tipi, bir nevi mecaz gibi aletlere, cihazlara, makinelere de verilir. AE cildinde zikredilenler: adaptr, akm lt r, asansr, bobi natr, ca rc u r I, deklan r, e n j ekt r. Franszca, bunlar mzekker sayar, fakat mennesleri de vardr (b. dansz ), a ro z z, mit ra lyz, veyz gibi.

1943 [955/1548] s. 220). addet birey yerine koymak, birey gz ile bakmak <Ar. add sayma. Vaktiyle a l ma g n h addede n l e r bi le va rd. (Ahmed erif 1326 s. 306). aded/adet say <Ar. adad a.m. B e n z e rm i odamda cek b du r u ram, vez n i n i adedi n i bi l r em. (Ferec 855/1451 v. 214a). Saydan sonra: ... be aded mesken i mkemmel ... (l 1587 v. 136a). C emal bi r ak am
lo jmana dnd nd e kap n n yan na di z i lm i adet val i z l e ka r la t. (A. Kulin 1997 s. 33).

AD. adar mart ay DS 64 <Krt. JabaJusti 1879 s. 4 <Fa. d a r Suriye takvimine gre mart ay. ada ayn ad tayan (kimse) <ET. ada /adda a.m. [ad I + da eki]. Kelimenin ve ekin men eine dair birka nazariye ileri srlm tr. En yeni literatr iin b. M. Erdal 1991 I, 119120, T. Tekin 1994 s. 252 no. 17. Ad s o ra r ise n deyi n f | Siy vu u k z y i l e di ada . (M.F. Kprl 1934 s. 54).

simden isim yapan da ekine ait yeni literatr, yukarda ada maddesinde verdik. Ekin bir hususiyeti, nl uyumu kaidesine bzen uymamasdr. AE cildinde u misallere iaret edebiliriz: ada , arkada , kda , ayakda , ba da II, boyda , bu da , b z kta , etda / itda , dengde , di nda /di nde , emikda , emi lde (grne gre bir fiilden), evda /evde . Etimoloji doru ise, ayda kelimesinin bu ekle alkas yoktur. Hibir yerde adda eklinde kaydedilmeyen ada kelimesi iin J. Denynin bir nazariyesi vard: ona gre kelimenin asl ad + da deil, ad + e idi ve bunlar progressif uyumla ada ekline geldikten sonra a + da gibi yanl blme vastasiyle bu kelimeden bildiimiz da /de eki domu idi. Bu nazariyeyi kabul edersek, ada kelimesini AE cildinde bahsedilen yanl blme hadiselerinin bana koyabiliriz: ada , altm a r, aba, ap II, ebru l i , e nkas /e ngas. Bu hususla alkadar olan backformation iin b. abar- .

Son misal, kelimeyi (resm metinlerde ve ticaret dilinde ok kullanld gibi) bir sayma vastas olarak gsterir. Byle olan kelimeler (ms. tan e ) Tk. sentaksa gre ne isimdir ne sfat, ikisinin arasnda bir eydir (ayn ekilde belirsiz karakterli baka kelimeler iin b. marka ). Bu kategoride sayma vastalarndan AE cildinde bulunanlar unlardr: aded, bab /bap II, ba III .

adel, b. adl . adele, b. adale . Adem I erkek ad < Ar. dam < bran. a.m. toprak.
Ge l e c ek o ldu u n u b i lse idi n es l i nde n, A lmadan Haz ret i Havv y bo ard Adem. ( air E ref 1958 s. 131). Adem baba plak veya peri an klkl kimse: Dalark e n dipte n do ru a Adem babad r, ka rk e n ik i d i r h em bi r ek i rdek. (R. Ilgaz 1962k s. 3). ademelmas grtlak

knts < Fr. pomme d Adam dan calque (calque iin b. ab I /v 3) < YLt. pomum Adami a.m. (Ademin elmas, Orta a inancna gre Hazreti Ademin yedii yasak elmann bo aznda takl kalan paras) < bran. tappw h ha d m insan ii Zayf,

O. dat detler <Ar. d t a.m. [ da adet kelimesinin oulu]. B i z im dah i ke nd i mez h eb ve d tm z ve us l i id remi z e g re bi r s ret i ta ayy m z va rd. (Z iy Paa YTEA 1978 (1869) II, 107). adavet d manlk <Ar. ad wa a.m.
K a n an la r u ad vetle ri k i s bu r u ad n i itmek istemez l e r idi .

i n c e c ik boyn u ndaki demelmas a r be l i rg i n l e iyo rd u son g n l e rd e. (Fruzan 1972k s. 119). Ayra n barda n a z na dayayp l k r l k r i t i. He r yud umu nda zayf g rt la ndaki kemikl i ademelmas yuka r k p k p tek ra r i n iyo rd u. (M.B. Kanok 1984 s. 2829). EO.

(Ferec 855/1451 v. 121b). G nde re n damm ad veti nde n em n de i l im. (P.N. Boratav 1995 s. 270). (ocuk dili) adda git ayrlmak, sokaa kmak. Cav r
anan! dedi D r , Add gitti, A nka raya gitti. Se n ot u r

insan TS 1718: Ol dem (Ferec 855/1451 v. 192a) dem o l u re z letde n h lan yo r vessel m! (H.R. Grpnar 1341 s. 8485).
Adem o lan /ademo l u o lan s fati d r k i...

adem II yokluk < Ar. adam a.m. D u r, ademe m l h a k k o l! (yni defol) (Ferec 855/1451 v. 127b). adem-i ...

dem

27

(bir eyin) aksi < adem II. ve Fa. - i balac ademi i fa yerine getirmeme: fas lz m gel e n h us usat n ademi ifas ndan n e et etmi ise ... (M. Seyda 1970 I, 121). ademi iktida r bel geveklii; bir eyi yapamamazlk. uy b me z k re- i i h t a da ademi ik t id r (l 1982 II, 125). ademi imkn imknszlk:
O ak am p ra alman ademi imk n n g re rek rt esi

de rgh, destgh /te z gh, dgh (musikde makam ad). Bunlarn tesiri altnda Trke kelimelerden tekil edilmi olanlar da vardr: avgh . (b. A. Tietze 1964 s. 178)

O. demi yn insanlar < Fa. dam y n a.m. [ dam nin oulu]. ... es fi l i demiy n i h t iy r ey led k l e r i ... (l 1587 v. 134a). O. dem yet insanlk <Ar. dam ya a.m. Ar. iyet iin b. aci l iyet . Ge nd z mi kes b du r u ram, demiyyet ehvet i n i ge nd z mden g ide rb d u ru ram . (Ferec 855/1451 v. 62b). B u k a n seve seve dkece im.
Damarla rmdan h e r k a t res i s z l b ak d k ca ba a vaz f e i dem yetimi f tdi imi ayr ayr tak r r de c ek.

(Trk masallar 1991 [1912] s. 28). ademi kabu l kabul etmeme: ... ve v rg l e r i n ademi k a b l i n e c l l i h immet (l 1982 [1581] II, 124). adem-i kifaye noksanlk
g n ge l e c e i n i bi lbey n k a r g ide r.

Su lta n n h s n n hakk nda malumat istedi, k z ise bu n u n h s n n ta ri f etmek i c i n ke l ime bu lamayaca n , bu h us usta l isan n n adem-i k ifayesi n i sebep addeyledi i n i syledi. (Trk Masallar 1991 s. 83).

desantralizasyon TS 1983 s. 12. (M. Seyda 1970 I, 77). ademi muvaffakyet baarszlk: H l s a net c e yi n e ademi muvaffak y et idi. (Trk masallar s. 46). ademi n isbet nispetsizlik: K k
ademi me rke z iyet Zo ng u ldak i i n ademi me rke z iyet us u l as ld r.

(H.Z. Uaklgil 1307 s. 135136). erkeklik: terbiyeli insan olmak: B u h us s t ise dem yet s fat k a b l tmeyece i n e mebn ... (YTEA 1974 (1842) I, 255). O. demzd insanolu, insandan do mu <Fa. dam z d a.m. [ dam insan ve z d do mu, b. Acemzade ]. K a s ra y rid i, g rd i dem z ddan kimsene yok . (Ferec 855/1451 v. 41b). O. demlen insanla mak, insanlk taslamak <dem III + isimden fiil yapan - lan- genilemesi, b. abaplan- .
Rak b i seg u l u la n ub k a pu da | B i z e demle n r o ld bu n me rd . (Hel k 1982 [16.yy.]

k t ada a z siyl e be r be r ay r- mte n sib olan b u boy bt n c ism n yet i n e bi r ademi n isbet v riyo rd u. (H.Z.

U aklgil 1317 s. 58). ademi r u hsat msaade etmeme: An la r hak k nda i zdiv d tek l f ta ademi r u h s a tle r i... ( A1 1979 [1581] I, 127). ademi takibat takibsizlik: ... hakk n zda ademi takibat kara r isti hsal ettim. (M. Seyda 1970 I, 317). ademi tecav z saldrmazlk: SovyetAlman ademi tecav z misak n n
imzas M oskova n n c i ha n siyaseti nde m h im bi r dn m noktas te ki l etti... (M. Seyda 1970 I, 197). ademi vuk u f bilmemezlik, habersizlik: Nas l o l up da d nyada en by k fe n o lan fe n n i tabahate ademi vuk u f la r na mte hayyi r kal yo rd u. (Trk masallar s.

s. 64).

ademo l u, b. Adem I. O. Ademzade Adem evld, insan <Adem I + Fa. z da do mu , b. Acemzade . C e n n et i bi r habbaya satm bi r Ademz deyim. (air E ref 1958 s. 143). adenit (tp terimlerinden) lenf guddeleri iltihab <Fr. adn ite < Yun. (ad e n) gudde + iltihapl hastalklarn isimleri iin kullanlan it(is) eki (19. asr).

115). Daha ok rnek vardr. O. dem III adam; insan <Adem I. Hey demi bedf i l, n e z e h re -yi l e ge ld ? (Ferec 855/1451 v. 101b). le r ge l b k l l dem olmak , s h ib i s a d r o l ub... (l 1956 [158687] s. 204). Ge nd l e ri n dem y ri n e k o r . (l 1956 [158687] s. 242). Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . adembad yokluk lkesi, lm <Fa. adam b d a.m. O
sey h a te de i l, be lk i bi r daha ge lmemek z e re adem b da gidiyo rdu. (Trk masallar 1991 [1912] s. 68).

Fr.dan alnm tp terimleri arasnda it eki ile bitenler, bir organda vukubulan iltihab anlatr. Bu ek, EYun. it is ten alnmtr. AE cildindekiler unlardr: aden it, ansefal it, ante ri t, apandisit, a rt ri t, bl efa rit, b ro n it. it eki ile tekil edilen kimya, jeoloji ve mineraloji terimleri iin b. a nde z it . Ve al l t ndan ge re k h n t a ve a r ve ades ve g ra h ... h e r o nda bi r r al n ub... (.L. Barkan 1943 [16.yy.] s. 313).

O. ades mercimek <Ar. adas a.m.

ademel ma s , b. Adem I adem i ..., b. adem II. O. dem insana ait <Adem I veya Ar. dam . Ke rem eyl e, k o k n i , ey dem ! (Ferhengn mei Sa d 1342 s. 24). insan; adam: H z r o la n dem siyi l e c e ng d b . (Oruc b. dil 1343/1925 s. 52). O. dem gh insan bulunan yer, insann oturduu yer <Fa. dam g h a.m. [ dam insan ve yer mnasna gelen g h eki] B u y ri dem g h g r rem . (Ferec 855/1451 v. 28b).

adese gzlk ve baka optik aletlerde kullanlan lens < ades < Lt. le ns mercimeke benzerli i zerine ihdas edilen Avrupa dillerindeki terimler gibi (ng. l e ns , Fr. le n t i l l e , Alm. Li nse gibi). Trkede de optik aletin ismi, mercimek mnasna gelen ades kelimesinden evvel ades olarak (TinghirSinapian 1891 s. 57), sonra adese olarak ( emseddn S m 1318 s. 930) alnd. Calque iin b. ab I /v 3. ayr- mar l e ri n nas l g rd k l e ri n i bi lmiyo rum. He r z m re n i r yet adesesi ba k a . (H.R. Grpnar 1341 s. 552). det I allm faaliyet <Fa. dat <Ar. da a.m. Ve bi l c ml e kes ret i b l n z e n l e r detid r. (l 1587 v. 134b). B i zde e l skmak det olmam . (F. Erdin 1955 s.

Fa.dan alnma isimler arasnda g h yer genilemesi ile tekil edilenlerin says az deildir. AE cildinde geenler: demgh, amacgh, rmgh, be nde rg h, cayigh, ceve l ngh, c i e rgh, a rg h (musikde makam ad),

det II

28

40). det edi n deti kabullenmek:

Ve de r i devletde n bi r tek l f s ud r tdk e h a lk u a z la r na di l s o k ub tah r k k lma det di nmi le rd r. (l 1956

[158687] s. 250). det ka rmak eskiden olmayan bir eyi yapmak Faz la mesai c re t l e r i n i iste r i z! diye yen i b i r det ka rd o rtaya. (A. Nesin 1975 s. 8). eskiden beri yaplagelen ey, tre: Adet ye ri n i bu lsu n diye bi r istida yazaca z. (S.M. Alus 1934 s. 209). O. deti... mutad deme, vergi, resim <det I. det i agnm koyun vergisi: Ve deti a n m: h e r k o yu n ba na bi r Os m n ak as res im al n u r imi . (.L. B arkan 1943 [924/1518] s. 172) deti bz r es r esir pazar vergisi: det i b z r es r: k u ldan ve
c riyede n ... s a tandan ot u z ak a al n u r, alandan n esn e al nmaz. (.L. Barkan 1943 [955/1548] s. 223).

Mesafe ls olarak: Ba gvdesi nde n yig i rm i adm a a ru d e r . (Ferec 855/1451 v. 110a). EO. adm ye rde bi r adm ba nda, her yerde: K h i re n k a hve
h n e l e ri kes ret i, adm y rde bi r k a hve h n e n ... cem yeti... (l 1975 [1599] s. 108).

det II (rtmece tbirlerinden) kadnlarn ayba durumu <det I. detten k esi ldi i n i be n bi l iyo r um emme o gi n e g i z l eyo r. (H.R. Grpnar 1943m s. 28). adet III, b. aded . O. det det zere, anane mucibince <dete n . Zarf eki iin b. acaba /aceba I . An la r det byle imi . (l 1982 [1581] s. 149). B i r k a k it b isteyece im
postan avdeti nde, bekl e r im. det Ah m ed efe nd i n m na postaya v ri r g nde r i rs i i z. (N mk Kem l

Fiilden isim yapan ( )m eki (kr. bit i r im , ekem ) balca tek heceli fiil kklerine gelir. esas fonksiyonundan ilki nomen actionis tretmektir. Kullanmda (y) nomen actionise ok yakndr (b. ald r et ). Ziraat takvimindeki ileri de gsterir (ms. boz um, dn m vs.). Bzen bir kerelik bir hadiseden bahseder. AE cildinde u misaller var: adm I, alm (kr. al imk r /al mke r ), bakm, bi im III, bitim, boz um I, al m III, a rpm, ekim, e l im (al m n varyant), dep rem, de rim I, dikim, di r m /di r im, do um III, doyum I, dn m I, e rim . Bunun yannda nomen concretum, yni geili fiillerin (verba transitiva) nesnesi geisiz fiillerin (verba intransitiva) znesini yapar: al m, asm, bo um, bl m, bk l m, bk m, b rmc k (b. b r n c ek /b rmc ek ), c rm, di l im, di z im, dkm, d m, d r m, e rim /ey rim (ayr bir gelime), e im . Birka ( )m ismi l birimi anlamndadr: adm I, atm, c rk m / rt m, a nam ( i n em in varyant m?), akm, ak r m /ak rm, al m I, iyn em / ey nem / i n em, k m, dk m /tk m, di l im, do ram, dn m II . (b. J. Deny 1921 s. 550552, T. Banguolu 1974 s. 252255, M. Erdal 1991 I, 290291).

1967 [1874] I, 342). deta I hemen hemen, denebilir ki, tbir caizse <det , zarf eki iin b. acaba /aceba I . Adeta me h u r olaca z, No ra! (Mahmud Yesari 1932 s. 321). basbaya: Ki ras na g re, deta bedava sayl r. (B.S. Kunt 1948 s. 13). deta II (binicilikte) atn normal yry <det , zarf eki iin b. acaba /aceba I . M u r d di zg i n l e r i k s d , det i l e a r a r i l e r l iyo rd u. (Mah m d Yes r 1928 s. 440). O. deten det zere, bermutad <Fa. <Ar. datan a.m. [ det kelimesinin zarf, Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace l ete n ]. ... h a r
y rde f r h t o l u nmaya dey deten n id ol u na ge lmekle . (.L. Barkan 1943 [1121/1709] s. 335).

ad m II (askerlik ve spor) hareket ederek (zarf), b. c imnastik adm, ko ar adm, uygu n adm <adm I. EO. adn adm atmak, yrmek <ad fiilinin reflexivum hali, ( )n iin b. ac n II . K o dum [K a dem? Adm? ] i bu yola ad n u r ms z ? (Mesd b. Ah m ed 1991 no. 5421). AD. ad r /d r ate DS 66 <Krt. (Zaza) ad r a.m. U. B lsing 1995k s. 180. adi alelde, sradan; bir hususiyeti olmayan <Ar. d a.m. [/ wd / kknden]. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Y z k di, k ymetden a ri b i r ha lka idi. (Trk masallar 1991 [1912] s. 31.), aalk, hain: Fakat, ne ad bi r t u zakt. (L. Tekin 1990 s. 115). O. add /ad de I ok sayda < Ar. ad d a.m. [/ dd / kknden, Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb ]. B i - lh us s i n c r i ma a r r t te c rib i ad de i l e s bit oldu.

O. detperest detlere bal, muhafazakr <Fa. dat det ve pa rast (bir eye) tapan, kr. men faatpe rest .
S e rvet h n m gibi as let iy le, eski te rb iyesiyle, detpe restl i i l e i ft i h r de n bi r k a d n, k z n byle bi r h a re ket i n e nas l g z y umabil i rd i ? (H.R. Grpnar

(N mk Kemal 1967 [1865] s. 26). kinci kelimenin mennesli i iin b. abide II . O. add II birbirine denk < Fa. ad d < Ar. ad d a.m. Drt mddeti ad de i l e z u h r b u lmas. (l 1982 [1581] II, 194). adidas bir eit hafif spor ayakkabs < bir ticar irketin isminden husule gelmi , b. amaro za . Sol Eray 1992 s. 130). adde, b. add I. di l adaletli <Ar. di l a.m. [/ dl / kknden]. Ar. 12i3 kalb iin b. bid . B i r h k meti id resi di l midi r
ve e h l si bah t iy r md r, de i l midi r, de r h l a la lmak mu r d ol u n u rsa ... (Z iy Pa a, YTEA 1978

1926b s. 521).

Fa.dan geme kelimeler arasnda sonunda Fa. parast dan tapmak fiilinden gelen pe rest ok seven, tapan fiil unsuru olanlar vardr (Az.de Tk. esaslar ile yaplanlar iin b. Tietze 1964 s. 194196). AE cildinde gsterilenler unlardr: detpe rest, afitabperest, ate pe rest, badepe rest, btpe rest.

yandaki bi r spo r g iyim dkkn n n vit ri n i nde e ofman la r, adidas ayakkabla r, f lo resan re n k l i s rt antala r. (N.

ad m I b.m. < ad III. ve fiilden isim yapan (nomen actionis) m eki. Rak b i d v i n g e r adm adam | Ayt m a ey mel ek r adum dem . (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 415). Yaza r g r yo rs u n . Ua r admlarla ge l iyo r. Hep byle y r r o. (Peride Celal 1991 s. 7).

(1870) II, 81).

adl

29

adres

O. ad l denk <Ar. ad l a.m. [/ dl / kknden]. lmi a h b r i c i nd e o lmaz a a l em ic i nd e bi r ad l u na z r. (Ferec 855/1451 v. 105a). adi l, b. adl. adi lne adaletle (zarf/sfat) <Fa. dil na a.m. [ di l I ve na zarf eki, b. ac i za ne . ] Fakat o kan u n u n dil n e
olmas, h k mda rla r n da kan u na itaate mecbu r bu l u nmas n istemek ve a ramakta mil l et i n hak l bu l u nd u u n et i c esi n e va rd . (Fazl Necip 1930 s. 55).

adl adliye ile ilgili <Ar. adl a.m. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal . Adl i vaka kmadka, sa l k da bu odadan kmazd. (F. Erdin 1960 s. 53). O. d n r - adl b. d n r . O. adl alt u n II. Mahmud zamannda baslan bir altn para. (Adl Sultan II. Mahmudun unvan idi; Nuri Pere 1968 s. 252). adl i ye adl ilerin idaresi <adl + menneslik eki e . Asl olan um u r u adl iye adl meselelerin ksaltlm . tekiltn makam ve binas: 1957 s. 81).
Adl iyeye gitti.

AD. adi l i m it bir eit zm DS 67 <ak di rmit. O. adi m (bir eyi) olmayan, (bir eyden) mahrum olan <Ar. ad m a.m.,Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . Ar. terkiblerden misaller: adm l i n k r inkr edilemez, ayrca b. abd lbatn : ... y nk i medh keyf yetl e ri dah do rus ad m l i n k rd r. (Must af S m , YTEA 1974 [1840] I, 77). adm lmisl dengi olmayan, misilsiz: B u k a mus n g retdi yle k i ad m lmis l u f e r d ddeh r o ld . (Ferec 855/1451 v. 128). adi sababa I kaptkat da denen kt oyunu (H. Kodaman 1944 s. 225). <Habeistann baehri Addis Ababadan muhtemelen 1930lu senelerdeki talyan-Habe harbinin bir hatras. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . Kahvede be afi l i Adis Ababa oyn uyo r. (S. F. Abasyank 1952h s. 41). adi sababa II bir eit pasta <?? Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . ... camekn l pasta 1990 s. 101). adi s y on (lokantada) hesap pusulas <Fr. additio n a.m. (asl mnas toplama, -syon eki iin b. abe rasyon ).
B i ri n i n n nd e du rup, kahve: 3 0.00 0 ... diye yksek sesle ve c idd bi r i fadeyle h esap yapp, adisyon u n n e koydu. (. Grbz 1992 s. 4748).

T iyat ro yaza r C evat Fehmi Ba kut eski bi r adl iye mu habi r iydi. (B. Arpad 1976 s. 58). adl iye o M h r l eme kara r n ve re n yarg c bekl edi.

(B. Felek

Ar.da ekiyle biten sfatlardan ya (Tk. iyet ) ile biten nomina abstracta yapldn sylemitik (b. adalet , aci l iyet ). Bu sfatlardan iye ile eitli sahalara ait nomina concreta da tekil edilir. AE cildinde tesadf edilenleri u balklarda inceleyebiliriz: I. Hkmet ve idare: adl iye, aske riye, bah riy e, be lediye, dah i l iy e. II. Hukuk: adliye, asl iye. III. Tp ve hastaneler: akl iye, asabiye, ayniye, bevl iye, ce r ra h iye, dah i l iy e. IV. Tarikatler: Bay ramiye, B ekta iye. V. Ticaret: aktariye, ardiye, bakkaliye. VI. demeler: a rus iye, asesiye, uban iye, dakkakiye, del lal iye, du h u l iye. VII. Giyim: arakye, avn iye, e n ve r iye. VIII. Silhlar: bu nd uk ye, ce nb iye. IX. Kasideler: baha riye, c l us iye . X. Baka sahalar: amel iye, be r riye, Ca h i l iye, e n f iy e . Bu misallerin sonunda, adalet ve ac i l iyet nde saylan rneklerdeki gibi t li bir varyantn bulunmamas iin gsterilebilecek sebep, belki de yukardaki misallerin son asrlarda meydana km olmasdr.

dolab n n i i ndek i c i ns c i ns pastalar: p ro f it ro l l e r, ek le r l e r, adisababalar ... bi rb i ri n e ka r m t. (N. Eray

O. adl u dd adalet <Fa. adl u d d a.m. Fa. u (ve) ile yaplm terkibler iin b. abudan e . C ml e o l vi l yet h a lk na adl u d d tdi l e r . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 231). O. adn cennet <Ar. adn < br. dhe n a.m. N de r l e r adn i, d z r gste r, ey c n! (mer bin Mezd 1982 s. 155). AD. adna/ayna/eyne cuma gn; perembe DS 67, 68, 1824, R. Dankoff 1991 s. 37 <Fa. d na a.m. Kr.
az i n e.

O. adl /adel /ad i l adalet <Ar. adl a.m. [/ dl / kknden]. M e l ik eyitdi: B e n bu n adel te r z s na k o ya ram . (Ferec 855/1451 v. 44b). Adl n d d n i ns f n g rd i l e r . (Oruc b.dil 1343/ 1925 s. 16). Erk ek le re yasaklana n
a laman n , ha lala r na bu kadar se rbest olmas n h i adi l bu lmuyo rdu. (M. Mungan 1999 s. 239).

adrenal in (tp terimlerinden). bbrekst bezlerinin bir maddesi <Fr. ad r na l i n e a.m. [Lt. ad ntaks ve re na l is sfat <re n es bbrekler] Ama yi n e de
ko rk uyo rum. Al la h n c e zas vc ud um daha az adri na l i n re tse n e ol u rd u sank i? (A. mit t.y. [1990?] s. 93).

adl ad nca isimlerine gre, adlarn bir bir sayarak <ad + l ve ad + possessivum eki ve aequativus eki; bu syntagma tipi iin b. aa daki . Def i h cet e Grpnar 1330 s. 49).

gitdi i vak it y gel b, n e rede o ld u u n u s o rsa z , k a dem h n ede g rd i i si z e adl ad n ca syle r. (H.R.

Kimya, biyokimya, farmakoloji ve bunlara mteallik sanayi ve ticarette bir hayli suni beynelmilel bir terminoloji kullanlmaktadr. Bu terminolojide EYun. ve Lt.den izler bulunuyor. Bu kelimelerin az ok mterek unsurlarna dikkat ekebiliriz, mesel biroklarn sonunda bulunan ve bir nevi almeti farikalar olan i n ekine. Bu gruptan AE cildinde u misaller bulunmaktadr: adre na l i n, alb mi n, aspi ri n , be n z i n, e ns l i n . Bu terminolojiden kmam ve hafif bir iki olan ben edikt i n de biroklar tarafndan il olarak kabul edilir.

Yukarda tarif edilen paronomastique syntagma tipi TT.de (ve AzTk.sinde) bir topluluun her birimini ayr ayr fakat ayn halde gstermek iin kullanlr. AE cildinde adl ad nca misalinden baka di l l di l i n c e (b. di l l ) misali de bulunur: boylu boyu n ca (b. boyl u ), da ayn ekildedir, fakat belki boyl u boyu na tbirine dayanarak baka mnaya kaymtr. Daha sonra ha l l i ha l i n c e ve ye rl i ye ri n c e misallerini de greceiz.

adres b.m. <Fr. adresse a.m. < Lt. *addri ct ia re doru yolu gstermek [ad ntaks ve *di re ct kknden fiil]. B u sefe r si z e do ruya bi r ad res gnde rd im ... (N mk Kem l 1967 [1867] I, 99). (Almanyadaki Trk iilerinin dilinde) ad rese a.m. <Alm. Ad resse <Fr.

Adriatik

30

afal

adresse .

B i z e eve u ras n. Sana adreseyi ve reyim .

(Fruzan 1981 s. 104). Ad r iati k /A d r i yatik Akdenizin talyann dousundaki ksm <t. Ad riatico <Lt. (Ma re ) Ad riati c um a.m. (Ad ria /Hadria a.m. kelimesinden sfat). Son u nda Ad riatik k y la r nda k k bi r kye va rdk. (A. Yurdakul 1989 s. 101).

belli deildir. Labialisationlu terkibler iin b. 2 abidik g ubidik . u a gz l G ls m af k f yedi i ha lde ka rn b i l e a rmyo r. (R.N. Gntekin 1944 s. 101). Kr. af u r k f r et fkeyle kfretmek DS 74.

Fr.dan alnma kelimeler arasnda sonu ik ile biten birok sfat vardr (bzs sonradan isim olmu). Bunlar Lt. i c us ve ondan evvel EYun. ( iks ) ekleriyle yaplan sfatlarn mirasdr. AE cildinde geenler: Ad riatik /Ad riyatik (sfat ve isim), agnostik, akademik, ak robatik, ak romatik, akustik, al ego ri k, ale rj ik, alfabetik, alko l ik, ampi ri k, anakro n i k, anal it ik, ana r ik, ansik lopedik, antibiyotik, ant iseptik, ant ropolo j ik, a ritmetik (sfat ve isim), a rka ik, ark eo lo j ik, arse n ik (sfat ve isim), a rt istik, aseptik, asetik, atavik, Atlant ik (sfat ve isim), atlet ik, Balt k (isim), biyolo j i k, but ik (isim), b rok rat ik, demok ratik, di namik, dogmatik, egzant r ik, eg zot ik, ek l ekt ik, eko nomik, e l ekt ri k (sfat ve isim), e l ekt ro n ik, e n e r j ik, epik, e rot ik, estetik I ve II, et ik, et n i k . Bu ekin Tk. tarafndan benimsendiinin derecesini, Tk.de yaratlan sosyetik kelimesi gsterir. Ekin nomina abstractada kullanld durumlar iin b. akustik .

Birinci kelimesi bir nl, ikinci kelimesi ise /k / ile balayan kafiyeli terkiblerden a ada bahsedeceiz (b. al l em kal l em ). Bunlarn labialisationa ynelmi olanlarnda A E cildinde bulunanlar unlardr: af k f, ayna koyna , e l l e k l l e , estek kstek.

AD. afacan I ok ac (yiyecek) DS 68 afacan I I ya da apac kelimesinden. afacan II, b. afet. O. afafet iffet <Ar. af fa a.m. [/ f f / kknden]. Y z y z e s. 228). O. afak ufuklar <Ar. f k a.m. [ ufk ufuk kelimesinin oulu]. Ye rde n bitme mahal l e bekisi h eyeca n n afak sard b i r demde kahveye y ld r m gibi g i re r. (O. Akbal 1946 s. 38). dnya M l k i f k u eks e ri a a mut u m nk a d idi . (Ferec 855/1451 v. 141b). afakan, b. hafakan. O. afak gi r dnyay fetheden, dnyay tutan <Fa. f k g r a.m. Ve l h s l b u e h r i h ret i f k g r o lmasiyl e ... (Must af S m , YTEA 1974 [1840] s. 77).
ge ldik l e r i zam n ta r f o l u nmaz bi r mah c b iyet i af fetl e o da s o l uyo r, s a ra ryo r. (H.R. Grpnar 1340c

EO. adsuz /ad s z fazla hreti olmayan TS 2122 Adsu z sansu z k i iye be z eme zsi . (Ferec 855/1451 v. 130b)

Olumsuzluk (privativum) eki (EO. su z /s z , BSTT. s z ), isimden sfat, bzen de zarf yapar. Zarf olanlara EO.da instrumentalis eki (b. ac n ) ilve edilir, ms. a su z n . Bunlar ismin normal mtaklar olduu iin, bu kitapta yalnz mna veya kullanlta bir hususiyeti olanlar gsterilmitir. AE cildinde yer alanlar unlardr: adsuz, bacaks z (b. bacak I ), bel rs z /be l i rs i z (ayr hali var), bu ns u z (b u I I + zamirlerde grlen /n /), b u ru ns u z , e l imsi z (b. c e l im ), u ls u z, de s z /d e ns i z, di ls z /d i ls i z, dipdi s z, dips z /d ipsi z, di r l i ksi z (b. di rl ik I I ), d u zs u z /t u zs u z (b. d u z /t u z ), ems z /emsi z. Privativum eki oul ekine, ms. Yo rg u n l u k, has r kolt uk la r a lmamaktan ve z l e n e n patl ca n l pi lvla r pi i rip z l eye n l e rs i z yemekte n de ba layabil iyo r. (A. A ao lu 1980y s. 194) ve possessivum eklerine de taklabilir, ms. G e l i n : Ama be n ef e nd imsiz yapamam. (N. Cumal 1969 s. 207, 1. ahs); O ra la rda gz le r i ns i z o lmaya katlanamadm. (F. Hepilingirler 1997 s. 73, 2. ahs) ve K a yu rmaz k a nk ld r k im yk lmaz, | H a k k emri ns z k imesne n es n e k lmaz. ( eyhol Must af 1979 s. 308 no. 4734; 3. ahs), bir /n / ilvesiyle, kr. bu ns u z. Sfata taklan olumsuzluk (privativum) eki, sfatn mnasn aksine evirir (b. bel l is i z ).

Fa.dan alnma sfat ve isimlerde g i r i ftan kavramak fiilinin g r kavrayan, tutan mnasnda olan fiil unsuru ile tekil edilmi olanlar vardr. AE cildinde geenler unlardr: afakgi r, badigi r , ba rg i r /b eygi r, be h reg r, caygi r, cazg r, c i ha ng i r, a n ig i r / e n ig i r, dameng i r, destgi r, di l g i r. Az.de Trke esaslardan tekil edilmi olanlar da bulunur (b. A. Tietze 1964 s. 181).

afak dereden tepeden (konu ma) <Ar. f k ad. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal .
O n la r bi r t a k m f k s o h b etl e r i l e me l idi l e r. (N mk Kem l 1967 [1866] I, 67). stad h ep fk kon u uyo rd u.

(C. Meri 1997 s. 246). Meninski 1680 I, 311e gre f k ufk saat (horologio horizontale, o universale) demekmi . (Argo) afal alk, etrafna bakt halde bir ey anlamayan, sersem Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 2, DS 69, 380, H. Aktun 1990 s. 44, kr. Az. fl. < ??. Kr. aval afal afal (bak) akn akn, aptal aptal Y z me afal afal bakyo r. (S.M. Alus 1933p s. 99). afal la /afal la aknlk gstermek, aknlktan sersemlemek < afal /aval + isimden fiil yapan la genilemesi, la iin b. bayramla - .
C emi l K mil bi r pa ra afal la m , ba n s a l layor:

O. ad, b. advv . O. advv /ad d man <Ar. ad w a.m. [/ dw / kknden]; sondaki /v /nin d mesi iin kr. Fa. gi ri v gi r i R. Dankoff 1991 s. 40. Da i l e od ak a vu z, ad y yandu ravu z. (Ferec 855/1451 v. 243a). aerodr o m hava alan <Fr. a rod rome a.m. [EYun. (ar) hava ve (drmos) yar; yar yolu]. Ae rod roma gide n cadde n i n g l e bakan k ys nda idik . (Y. Keskin 1954 s. 93). af, b. afv . AD. af k f yalnz af k f ye /yut tbirlerinde, silip sprrcesine yemek DS 72 < tbirin men ei

(Y.K. Karaosmano lu 1928s s. 311). Hk met top rak da t rsa ky n e dn e cek misi n ?
H a y r! diyo rdu. diye so rdu umda, bi rd e n afal la r g ib i dik dik y z me bakt. (H. Aytekin 1945 s. 120121).

simden fiil treten eklerin en ilei olan la / l e eki, genelde geili (transitivum) fiiller yapar (b. acabla ), fakat geisiz (intransitivum) fiiller yapt da nadir deildir (b. ah amla /ak amla ). Hatta bzen la /

afala

31

l e eki, hi bir reflexivum gstergesi barndrmamasna ramen, olmak, bir duruma gelmek (transformativum) anlamndaki lan (abaplan ) veya la (bay ramla ) genilemeleriyle ayn mnay ifde eder, ms. fe ra h la ve fe ra h la n fiillerinin arasnda anlam fark olmad gibi. AE cildindeki rnekler unlardr: afal la = afal la (b. afal ), beyaz la = beyaz la (b. beyaz I ), p la = pla n , di rek l e = d i re k l e .

astro nomi, bakte ri, bate ri, biyolo j i, biyog rafi, bu r j u vaz i, b rok rasi, demagoj i, demograf i, demok rasi, difte r i, eko nomi, el e j i, e nd st ri, e n e r j i . Bzlar nomina abstracta gibi grnmese de, hepsi aslnda bir vasf tarif eder ve belki sonra o vasfa malik olan bir somut anlama (concretum) gemitir.

AD. afala yunus bal DS 69 <EYun. (flla) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 557. afal tafal, b. apar topar. AD. afana bereketsiz DS 70 < Yun. (fanos) a.m. A. Tietze 1962 no. 310. msrif, afana et arur etmek, ziyan etmek (K. Emirolu 1989 s. 31). Yun. alfa privativum iin b. abana . AD. afara harman yerindeki hububatn ta ve toprakla kark kalnts DS 70 <Ar. afara a.m. A. Tietze 1958 no. 143. Bay rama kadar g l ek b u day afara edebi l ip edemiyece i n i h esaplad. (Orhan Kemal 1948a s. 31). O. afar it ifritler<Ar. af r t a.m. [ i f r t kelimesinin oulu]. H m i l e g e l rs e af r t s ret i nd e ge l r. (Ferec 855/1451 v. 55b). AD. afarna yunus bal DS 71 <Yun. (flena/phlaina) balina Ch. Tzitzilis 1987g no. 556. afaronto kt muamele <t. aff ro nt a.m. 1979 [1302/1886] s. 124125). afaroz, b. afo ros . AD. afat felket <Ar. fa a.m. [/wf / afaro z kknden].
Ama gel e l im baha r, i l kbaha r ta masna, i te bu bi r afatt r. (S.F. Abasyank 1952h s. 66). Kr. afet . Sh te vak rla r la g l l e r i n i hav da tuta rla r. leme k a r n ca na z a riy l e bak a r, t r l afa ro nto de r l e r. (Feraizci-zde

O. aferide mahlk, insan <Fa. fa r da yaratlm [ fa r dan yaratmak fiilinden]. H l i h fe r deye d medm . (Ferec 855/1451 v. 73a). Kelime bu misalde olduu gibi hep menfi cmlelerde geer: H fe r de ay ruk s tmeye. (.L. Barkan 1943 [931/1524] s. 392). ... fe rd i fe r d ede n es e r g rmeyb . (Zihn 1992 [19.yy.] v. 10b).

Fa.dan alnm kelimeler arasnda (i )de /te ile bitenler Fa. fiillerin edilgen fiilsfatlardr (participium passivum). Trkede umumiyetle sfat, bzen de isim olarak kullanlrlar. AE cildinde zikredilenler: afe ride, afet z ede, al ft e, amade, amel imanda /amelmande, araste, arayide, a fte /a ift e, bafte, be rave rd e, beste, dembeste, di lbeste, di ldade.

O. aferidegr Yaradan <Fa. fa r dag r a.m. [asl mnas yaradlanlar yapan]. B i r g eyi i h t iy r tdi, fe r deg r t ati n e me l o ld. (Ferec 855/1451 v. 42b).

Fa.dan dn alnm kelimeler arasnda sonu gr /g e r ile bitenler vardr. Bunlar k r eki ile biten kelimelere (b. al mk r /al mke r ) sentaktik ve semantik fonksiyonlarda msavi, fakat Trkeye onlara nazaran daha az nfuz etmilerdir. Birka meslek ismi hari, bunlar sadece edeb dilde geer. AE cildinde bulunanlar unlardr: afe rideg r, ahe n ge r, i l i ng i r / i l i n ge r, d rge r.

O. ft afetler, felketler <Ar. f t a.m. liml e r, c ml e f tdan s l imle r! (V h id 1993 [929/1522] v. 120b). AD. afatla fkeyle kfretmek DS 71 < afat .
Bi r k z yo r um, bi r afatl yo rum ki ke nd i ke nd imi tok a tlayaca m gel iyo r. (Ah m ed Vef k Pa a 1927 s.

AD. aferi m (nida) bravo! < afe ri n . Halk dilinde, ek almayan kelimelere (edatlara) bir /m / ilve etmek ve yahut son harfi /n / ise onun yerine /m / koymak temayl yaygndr. afe rim kelimesinde bu temayl sondaki i n in im ekline gemesine sebep olmu tur. Afe rim, can la rm c i e r l e rim! (smail Galip 1932ed s. 4).

10). Evliy elebye gre Edirne diyalektinde glmek mnasna geliyormu (1314 [17.yy.] III, 468; kr. K. Kreiser 1975 s. 246, R. Dankoff 1991 s. 10). afazi (ruhiyat terimlerinden) sz yitimi TS 1983 s. 14 <Fr. aphasie <EYun. (afasa) a.m. [a olmayan + /p has / sylemek] Yun. alfa privativum iin b. abana . Ve di l i n i kaybeden,
g r lmemi bi r afaz iye u rayan, keke l eye n, garip sesle r ka ra n bi r n es i l! (C. Meri 1992 s. 7273).

Halk dilinde edat ve zarflarda kelime sonundaki /n /yi /m /ye evirme ve sondaki bir nl ise /m / ilve etme temayl, EO.da Fa.dan alnma olan ki rabt veya edat yerine Tk. kim kelimesini kullanmak detinden ileri gelmitir. BSTT. de bu temayl bir tek istisna ile ( n it ek im ) substandard diye reddedilir. Bu temayln AE cildinde bahsedilen misalleri: afe r im, balim /bl im, barim, bi lem /bi l e n e /b i l e n em, bi rem bi rem (birer birer yerine), bi re z im, bi rim bi r im (bir bir yerine), bi r ke rem, n k m, nk l ey im, defam, e e rl eyim.

afer in (nida) bravo! < Fa. f r n / f i r n a.m. Fa.ya zg, ardarda gelen iki uzun nll hecenin arasnda bir ksa nlnn tremesi durumu iin b. br z /abi r i z . M u rat: B e n k uma r oynamam. Sabahat;
Sah i mi? Af e ri n! B e n k uma rbaz la rdan n e f ret ede r im. (Nzm Hikmet 1966 s. 38). afe ri n ok u tasvib

Fr.dan alnan kelimeler arasnda /- i / ile bitenler byk bir mikdar tekil eder. Bunlarn ou EYun. ya da Lt.den gelen, o dillerde ia ekiyle biten, Fr.da /a /s dm olan nomina abstractadr. AE cildinde zikredilenler: afaz i, ak robasi, ak romegal i, al ego ri , al e r j i , al imi, amboli, amne z i, ana r i, anemi, an estez i, ansik lopedi, anto lo j i, ant ropolo j i, apati, aristok rasi, a rmon i, asimet ri,

etmek: A ndan eyitdm: B uy u r u rsa z k u l u u zda olay n d dm. K z ba a fe r n ok d. (Ferec 855/1451 v. 46b). iyi al an rencilere verilen beenme kd: O, re nd i i re nmedi i de rs l e rd e n mtesaviyen tam n ume ro la r, fe r n l e r a l r. (H.R. Grpnar 1928 s. 215).

aferinbad

32

fitabe

O. aferinbad bravo! <afe ri n ve Fa. b d olsun. Ye n i l i k l e r


de rg isi n i a radm, B u l u n ca ok sevi nd im. Bay rak a yen i bi r afe ri nbad ektim. (S. Birsel 1995 s. 111).

A f gan, b. Efgan . A f gani stan, b. Efgan istan . AD. af gu r /af k r (kpek) havlamak DS 71, 73 <g u r /k r genilemesiyle tekil edilen ses taklidi fiillerden, kr. f k r, hayk r, h mk r, pavk r vs.
Fu r u n isti nde k rek | G i n e a h ett i y rek | N e afgu r u rs u n o rda | Ka ra mun z u r l u kpek? (K. Emiro lu 1989 s. 31).

O. aferin i yaratlm lk, lem <Fa. f r n i a.m. fe r n i de an u g ibi c d yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 31a).

Fa.dan alnma kelimeler arasnda i eki ile biten nomina actionis olduka oktur. ekil ve fonksiyonu ile Trkedeki i (ms. gel i , gidi ) ekine benzeyen fakat onunla alkas olmayan bu Fa. ek AE cildinde u kelimelerde gemektedir: afe r i n i , alyi , a rami , a rayi , asayi , azmayi , bah i , cuva ri .

afer i st vurguncu, karn bilen TS 1983 s. 14 < Fr. affai r iste a.m. [affai re i ve nomina actorislerde ok grlen iste eki]. .

Bir ses taklidi kelimeden g r /k r genilemeleriyle tekil edilen fiiller eski ve yaygndr, b. M. Erdal 1991 II, 465474. AE cildinde zikredilenler: afgu r /afk r, ba r, be i r, b r, a r I + II, emki r I + II, mk r, d z g r /d z k rII (b. d zg r ). ek rd ek /ek i rd ek ve ek rg e / ek i rg e kelimelerinin de byle bir ses taklidi fiilden km olduu tahmin edilebilir. [-k r hecesiyle yaplm ses taklidi fiillerden, b. afgu r- ].

EYun. (ists) eki ve onu takib eden Lt. ista eki bz fiillerden nomen agentis mnasnda isim yapar. Ekin Franszcas birok dn kelimelerle Trkeye girmitir. Bir ahsn hususiyetini, dinini, ideolojisini, mesleini, uzmanln ifde edebilir. Trke esaslarla kullanld henz pek vaki deildir (kemalist kelimesinin yannda *Atatrkistlerden bahsedilecei gnlerden uzak olmadmz sanrm.) AE cildinden misaller: afe rist, ana r ist, anti fa ist, art ist, as sol ist /assol ist, avant rist, bate rist, biyolo j ist (kelime ngilizceden, telaffuz Franszcadan), B ud ist, egoist, egz iste nsiyal ist, [empe riyal ist] .

(Argo) af i alm, caka H. Aktun 1990 s. 30 <Yun. (af) Selbstgefhl (M.L. Wagner 1943 s. 23e gre).
Emin eyi ge r ekte n ve candan sevdi i nde n yapmyor, s r f caka, fiyaka, afi, gste ri i i n yapyord u.

(O.C. Kaygl

1939

afi l i gsteri li: Evle ri n i n pen ce re l e r i nde n s za n k la r g z l edi imi z, byk la r yen i t e r l eye n, afi l i , yak kl de l ika n l la r. (O. Baydar

s.

283).

1998 s. 72). afi f iffetli <Ar. af f a.m. [/ f f / kknden, Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb ]. A nas b b s s u l e h dan bu l u na n bi r

afet felket < Fa. fat < Ar. fa a.m. [ /aw f / kknden]. ok fetl e r o l k zda n z u h ra ge l e. (Ferec 855/1451 v. 213b). bir hastaln husule getirdii bozukluk: M e l ik e l i n e fet yeti di, dutmaz o ld. (Ferec 855/1451 v. 179a). gzelliiyle grenin akln bandan alan insan: C em l g re n s a b r u k a r r na re r fet; | l h , l ut f k l, o l fet i se n s a k la fetden! (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 130).
fet i amdan olma a z d / Byl e bi r fete k u l o lmal. (l 1977 s. 144). fet i ca n keza: T k i, ol fet i c n yan ma gel b mah z n mah z n, g idiyo rum ta b riy l e ib l pey m h i c r n eyledi. (N mk Kem l 1967

oc u u h l i s a b veti nde k l h nbeyl e ri n i i i n e b rak n! ... byd nde e lbette bi r me rd i af f pe rh z k r o lamaz. (Ziy Pa a, YTEA 1978 (1881) II,

151). afi duvara yaptr1an iln, poster <Fr. affi c h e a.m. [Lt. affige re takmak, yaptrmak fiilinden]. B i r an bak la r duva rdaki f i lm afi i n e tak l p kald. (A. Yurdakul 1991 s. 57). (Argo) yalan dolan, hile (F. Devellio lu 1970 s. 67). afi e et duvar iln ile bildirmek < Fr. affi c h e r a.m. [Lt. affig e re takmak, yaptrmak fiilinden].

[1866] I, 60). afacan hem zeki hem de yaramaz (ocuk) < Fa. fati c n kalb arsna sebep olan
Ge n bi r kad n va r ka r mda, yan nda sar n, afacan bi r o lan. (A. mit t.y. [1990?] s. 34).

afetzede afete uram kimse < Fa. fatzada a.m. [ fat + zada vurulmu ]. Fa. (i )de /-te iin b. afe r ide .

Fa.dan alnm ya da Fa.ya baklarak uydurulmu, zadan krmak fiilinin zede unsuru ile biten Tk. sfatlardan AE cildinde sadece afet z ede gsterilmitir. Bunun gibi baka kelimeler: fe lket z ede, i h rak z ede, kazazede, musibetz ede, musadere z ede, tasfiyez ede . Adnan Menderes zamanndaki yol ama te ebbsnde stanbulda evlerini kaybeden kimselere o zaman M e nde res zede denirdi.

Fr.dan alnma kelimeler arasnda /e / ile biten nomen actionis, bir fiilin e r ile biten masdar veya e ile biten participium passivum eklinden (b. abandon e 1) alnmtr ve Trkede et II yardmc fiili ile kullanlr. AE cildinde yer alanlar yledir: afi e et, a ngaje et, de if re et , dikte et, e l imi n e et, empoze et , e n j ekte et. Bu gibi kelimelerin bzs sonradan bir deiiklie uramtr; ms. daha evvel te l e fo n e et eklinde kullanlan tbir bugn baka bir ifde tipine kayarak hep te l e fo n et olarak tatbik edilir.

aff, b. afv. affet, b. afvet. afgan uzun tyl bir cins kpek <Afgan . Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . B u nda n son ra ba lad afgan taz la r n an latma a. (Ya ar Kemal 1992ks s. 44).

O. afitab gne <Fa. ft b a.m. [ f gne ve t b parlaklk, kr. m h it b /me ht b ]. Fa.ya zg, ardarda gelen iki uzun nll hecenin arasnda bir ksa nlnn tremesi durumu iin b. br z /abi r i z . Ey s at du r, f it b m z nda du r . (Ferec 855/1451 s. 207b). Mecz mnada: gzel insan:
B i r f it b gedi ki h so rma sca m, yand e rid i k i l e s nede ya m. (V s f Os m n 1257 s. 56).

O. fitabe ibrik, srahi <Fa. ft ba a.m. Fa.ya zg, ardarda gelen iki uzun nll hecenin arasnda bir ksa nlnn tremesi durumu iin b.

afitabperest

33

afriyolant

br z /abi r i z

T a m y mekde n f ri o l cak ta t u

fit bei z e r r n get rd i l e r . (Ferec 855/1451 v. 3b).

O. afitabperest gnee tapan <Fa. ft bparast a.m. [ ft b gne ve parast tapan, b. detpe rest ] Ol s h i l h a lk k a mus f it bpe rest idi le r . (Ferec 855/1451 v. 179b). afi yet shhat <Fa. fiyat <Ar. fiya a.m. [Ar. / f w / kknden, Ar. iyet iin b. aci l iyet ]. De r vak t siy ha if ve fiyet ge ldi. (Ferec 855/1451 v. 184b). Kelime bugn hep yemek yiyenlere yneltilen dileklerde kullanld iin mna sahas daralmtr ve sadece alnan gdann hazml gelmesini ifde eder. Ka rm Afiyet olsu n Kavru k Efe ndi. B i r kahve i e r misi n ? deyip sof ray kald r yo rd u . (F. Baysal 1944 s. 27). AD. afka la , b. avkala. afk r , b. afgu r-. AD. aflah ahmak, sersem H.Z. Koayshak Refet 1932 s. 2. <Ar. ablah a.m. [/bl h / kknden] Tietze 1958 no. 18. Ar. sfat tr iin b. ablak I . AD. aflaz/of laz l, gzel DS 73, 3265. <Ar. i h l s samim fedakrlk. /h / /f / deiimi iin kr. softa .
lm mri f ette k imisi staz , | K im mektep kak n kal l yaramaz K imisi t gme n l i tavuk-ve oflaz, | K imi t ugsu z ve z i r, ke l ho ra l o l u r. (Mest mahlasn kullanan bir

Fr.dan alnan kelimelerin sonuna bir /a / ilvesinin baka bir izah da olabilir: 19. asrn ortasna kadar Avrupadan alnan kelimelerin ekseriyeti talyancadan geliyordu. O eski alnmalarda kelimelerin sonunda umumiyetle bir nl, /a /, /e /, /i / veya /o / vard. Fr.dan giren yeni kelimelere yaplan nl ilvesi belki bir nevi talyancala trma ameliyesi telkki edilebilir. AE cildinde grdmz bu ameliyenin misalleri: afo ri zma, Almanya, Alyansa, B re z i lya, dante la, dosya, e lekt r ika, e nt r iga /e n t r i ka . Bunun aksi de vakidir, yni bzen bir t. kelimeye Fr. telffuz giydirilmi olur, ms. d e l lo, detto .

afor o s /af o r oz /afaroz Hristiyanlkta kiliseden kovma cezas < Yun. (aforiz) a.m. [ap ntaks ve ho ros hudut unsurlarndan] G. Meyer 1893 s. 66. G e i n r h a lk a ve l n m du r u r eyt n e l i , D n g ec e S u l u Ma nast rda ol ubdu r afo ro z . (S n , A.N. Tarlan 1949 s. 107). Mecz mnada afo ro z etmek /afo ro z la darlp biriyle konu mamak, adn duymak bile istememek. TS 1983 s. 15. Kimse n e
gec e n e g nd z b u ta raf la rdan ge emiyo rdu. Semt ga rip le ri afo ro z etmi ti sank i. (O. Akbal 1950 s. 64).

Yun. os mzekker ekiyle biten isimler Tk.nin ses yapsna uygun deildir. Baka dillerden alntlar bile bu eki alabilir. AE cildinde geen misaller unlardr: afo ro z, aftos, aftos piyos, a ustos, akoz (bu biraz fa Yun. os mzekker ekiyle rkl), A la nos, a i nos /a i no z, bad no z, balo z, balyoz II, bangaboz /bangoboz, Ba rbaros, Batlamyos, bedenos, bi rgos, born o z, cadalo z /cadolos, Cal i n os, canaz / za ndoz, ca ngalo z /ca nco lo z, c ivatoz, a anos /a ano z, akalos, akanos, akoz o l-, i ro z, divra nos, e ros . Trkenin dil kidelerine gre /o / ve / / sesleri yalnz kelimenin ilk hecesinde bulunur (birleik kelimeler bu kaideye uymayabilir). Baka dillerden alnm kelimelerde herhangi bir hecede bulunabilir. Orta hecede bulunan /o / sesleri halk aznda ounlukla /a / sesine evrilir, ms. aforo z afa ro z , g ramofon g ramafon , mandol i n mandal i n , saksofon saksafon. namussu z re z i l ! B u raya pa ra goyup e l al eme af ra satarm s n ha? (H. Taner 1971h s. 169170).

airin (muhtemelen Tosyal Saati Mahir) Destan nsandan bir bent, D. Dilin 1945 s. 113). afoni ses yitimi TS 1983 <Fr. apho n i e <EYun. (af na) a.m. [a olmayan ntaks ve /fo n / ses karmak kk]. Yun. alfa privativum iin b. abana . afor iz m/a f or iz ma vecize < Fr. apho risme < EYun. (aforisms) a.m. [ap ayrarak ntaks ve h o ros hudut unsurlarndan terekkp eden apho ri z ey n tahdit etmek, ayrmak fiilinden]. kinci varyanttaki a nls telaffuzu kolaylatrmak iin Trkede ilve edilmi tir. (kr. romati zma ). Kelimenin do rudan do ruya t. aforisma /afo rismo dan alnm olmasna yenili i, Yun.sndan alnm olmasna tematii mnidir. Ar. /h e / harfinin Lingua Francadaki /a /e / ile kartrlabilmesi iin b. ace nt e /ac e nta 1. G z e l d rt l k l e r i, h o ho h ikmetle r i, afo ri zmala r va rd r. (A. Aao lu 1993 s. 88).

afra sat alm satmak <af ra taf ra nn ksaltlm . Vay

afra tafra almla TS 1983 s. 15. Terkibin ikinci unsuru taf ra alm< Ar. t a w r a.m. Birinci unsurla beraber af u r taf u r /avu r tavu r terkibinin paraleli ve mteradifidir. Bu tr terkibler iin b. apar topa r . ... af ral taf ral sz l e r etmekten vazg e e l im! (V. Gnyol 1992 s. 23). Be n byle ba r p k f rett ik e, adamlar n af ras taf ras kalmam t. (M. Urgan 1998 s. 91). A f r i ka b.m. (kta ad) < Lt. Af ri ca Mareb (fe r Mareb, Marepli). Be n, Af ri ka z e n c is i, s r m beden l i ya ratk ... (Z. Ankara 1991 s. 64). afr it zevkle yaanan <Fr. aff rit e a.m. rnek iin b. af riyola nt . afr i y o lant nefis, cazip, badndrc <Fr. aff ri o la nt ok lezzetli [Lt. f rig e re kavurmak fiilinden Fr. bir geli me]. Fr. -ant / e nt eki iin b. ace nta /ace n te .
stel ik h e r dans, h e r sanat ese ri g ibi, i nsan hayat nda af rit, af riyola nt, he r n eyse, byle bi r g i z em ta r. (A.

Fr.dan alnan nomina abstracta arasnda i zm ekiyle bitenler vardr. Bu ek Lt. ismus < EYun. (isms) eklerinden Franszcaya alnmtr. Telaffuzu, Tk.nin kidelerine uymad iin halk dilinde ve bzen konuma dilinde sonuna bir /a / ilve edilir ya da son iki nszn arasna bir /i / konulur (epenthesis), ms. romati zma . AE cildinde gsterilenler: afo ri zm /afo ri zma, anakro n i zm /anak ro n i z im, a rkai zm, astigmati zm, atei zm, barbari zm, B ud i zm, di nami zm, egoi zm, eg z istansiyal i zm, e rot i zm.

Aao lu 1991h s. 146).

afro

34

Afyon

afro Afrikallarn sa stiline gre < Fr. af ro Afrikal (Af ri ca i n kelimesinin ksaltlm ). Koyu k z la boyanm af ro l u sa la r n tan yamadan bakm tm . (L. Erbil 1985 s. 231). Az i l e r ide, af ro sal b i r Z e n c i
di lbe r, yksek topuk l u pabu la r n kald rmda bi r a a bi r yuka r y r r. (N. g c rdatarak

k a d na k a r h uk k u z evc iyeye ademi ri yeti n i ale n e n i t i r f d iyo rsu n... o h lde aftos piyos! (H.R.

Grpnar 1927m s. 210). AD. afur yemlik DS 72 <ah r I kelimesinin varyant. /h / /f / de i imi iin kr. softa . Afu r u da dan, saman avadan. = Ocak. (Z. Korkmaz 1994 s. 37). afur kf r et, b. af kf .

Eray 1990 s.

166).

Baka dilden alnma kelimeler, bilhassa uzun olurlarsa, ok defa ksaltlm ekilde kullanlr. Bu ksaltmalarn Trkede mi olmu, baka dilden mi gemi olduunu tespit etmek bzen kolay deildir. pheli hallerde baka dilden byle gelmi olduklarn farzetmek mmkndr. AE cildinde geen ksaltmalar: af ro, ak, ampli, A n zak, basket III, be r , besmele, bismil, b rik /b i r i k, cemse, c ip /c ib, e l lo, degaj, desi, dia /diya, di namo, disko, doz e r, e l ekt ro, e nt e l, e co. Trke kelimelerde nadir olmakla beraber bir ka misal var, mesel kelimenin bir hecesi dm (ba III, beyba ), ntakdan kelime olmu ( r l , hakikaten byle kelime varsa), sfatl isimlerden ismin kalkmas ile husule gelmi sfat appellativa (b. atl u ) ve nihayet ticaret ve politika lemlerindeki ba harflerden yaplm ksaltmalar vardr (ms. betebe ).

afur tafur /avu r tavur alm, af ra taf ra tbiriyle olan benzerlie ra men bu tbirin k noktasn ikinci unsuru bulunan tavu r [< Ar. t a w r ] kelimesinde grmek her halde doru olacak. Bu tr terkibler iin b. apar topar . Fak a t muk bel ete n
h Pe rs i n af u r taf u r savu r up aya a diki ld i.

e rkes k z Da ndi n i B eyi b u avu r t a vu r la r na h i e h emmiyet v rmedi. (H.R. Grpnar 1928 s. 215216).

(K.

B ilbaar 1969 s. 84). afv /aff /a f i v /a f balama <Ar. afw a.m. [/ f w / kknden]. Se nde n b u g na h m n afvi n i d i l iyo rum. (M. Baler 1944 s. 17). Konu ma dilinde aff um umi nin ksaltlmas olarak geer: O nbe g n, bi r ay son ra n c e M emet de afa u r yacak . (Ya ar Kemal 1955i s. 343). afvi um umi umumi af: yle
d n fal n m n sebeti i l e afvi um m olmaz ...

A f r od it Eski a Yunan mitolojisinde ak ve gzellik tanras < EYun. Aph rodite (Afrodt.)
Kasabaya do ru y uva rla nan dalga kpk l e r i a ras ndan isti ridye kabu u z e r i nde Ta n r a Af rodit l e ka r la abil i rd im. (K. Bilba ar 1961 s. 9).

(Argo) af s i y on yalan M. Mikhalov 1930 s. 14, H. Aktun 1990 s. 31. Kelimenin son ksm Fr. nomina actionisde ok grlen /-tio n / hecesidir. b abe rasyon (kr. atmasyon ). Kelimenin ba taraf izah edilemiyor. Kelime baka mehazlarda bulunamad. afsun /ef sun by <Fa. afs n a.m. A. Tietze 1969 no. 4. G i n e c z l u k m eyl ed , afs n m ok d u ? (Ferec 855/1451 v. 179b). afsu n yap hastal a vs. dua ile ifa getirmek: Yaz n ok l u k ak rep ya da yla n sokma
vakalar o l u rd u. O n la r da Diyarbak rda eyh G z e l e gide r l e rd i. Afsu n yapt rmaya . (F. Erdin 1960 s. 53).

(N mk Kem l 1967 [1870] I, 202). afvet /af fet balamak < afv + et Ramaz nda olsu n bi r k a g n bu raya gelmez ise n, k a bah t n afv tmem . (N mk Kem l 1967 [1874] I, 314). Bir iddiay reddetmek iin de kullanlr: Be n i miyorum, yle
mi? Se n o n u affetmi si n. Yah u, be n o n ya ndan be r i i e r im be! (A. Nesin 1961y s. 42).

afyon b.m. <Ar. afy n <EYun. (pion) a.m. (Meyer 1893 s. 28). Nas r k a vm na be r u afyon ek l td rmekd r . (l 1587 v. 138b). Mecz mnada: (A.M. Dranas 1947 s. 33). Sadece ok umaya yaryo rsa kitaptan iyi afyon yok! (V. Trkali 1977 s. 7). afyon imali iin yetitirilen ha ha otu: B u i g n nde,
toprak byle tavl yke n, afyon byle ge lmi bekl e rke n , e men i n s ras de i ld i r. (F. Baykurt 1955 s. 50).

B y k dedi imi z f i l o zo f la r, f ik i r adamla r, sanatkrla r, peygamberl e r i nsan la ra afyon y uttu rd u bug n e kadar .

A f ar /A v a r bir O uz aireti. K o zan tar k iy l e uk u r ovaya i n b k layan Af ar bi r b yk T rkmen a ret id i r . (Cevdet Paa, YTEA 1974 I, 306). Dadalo l u
koskocaman Av ar a i re t iyl e bi n l e rc e ad rl k uk u rovadan O rta Anadol uya, Bo zoka s r lm t r.

(Yaar Kemal 1980 s. 238). (Argo) afto s metres, oyna. H. Aktun 1990 s. 31 <Yun. (afts) o; malm olan. (M.L. Wagner s. 23). Yunancas sarih olarak erkek birisini bildirdi i halde Trkesi bir kadn kasdeder. Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. B re i ko, yoksa bu kadana sen i n aftosu n mu? (S.M. Alus 1934 s. 353). (Argo) afto s p i y o s ehemmiyetsiz, derme atma ey. F. Devellio lu 1959 s. 60, H. Aktun 1990 s. 31 <Yun. (afts pys) o ki (M.L. Wagner 1943 s. 23). Yun. mzekker eki os iin b. afo ro z 1.
K z n yan nda he piyasan yo mu bi re h e ri f! dedi. Aftos piyos get i. Be n o lsam, baca na bast m gibi ... (Orhan

EYun.da nominativus halinde o n ile biten neutra isim ve sfatlar vard. Daha sonraki devirlerde bu kelimeler, sondaki /n / sesini kaybettiler. Byle bir kelime / n / sesi ile Tk.ye girmise, bu dorudan doruya Yun.dan Tk.ye girmediine iarettir. EYun. ile Tk. arasnda direkt bir temas olmamt. Birok EYun. tp, botanik, kimya vs. terimleri, EYun.dan Ar.ya alnmt; EYun.da /-o n / ile bitenler, Ar.da /- n / eklinde telaffuz edildi. Ar.dan Tk.ye geince, evvel n denmitir, daha sonra EYun.y bilen doktorlar tarafndan gene /-o n / ekline evrilmitir. AE cildinde u misalleri buluruz: afyon, akant iyu n , h e l e z o n, o rga n u n.

Kemal 1952c s. 51). Tbir fiilsiz Bu da kim? sen kim oluyorsun? mnasnda da kullanlr (F. Devellio lu a.y.): B u i l eye sebebi i rt ib t n o la n

A f y on Bat Anadoluda ehir ve vilyet ad <Afyon Ka ra h isa r dan ksaltma. Afyon yetitiren blgenin merkezi olduu iin, asl ad Karahisar olan ehri baka Karahisarlardan tefrik iin adnn nne Afyon kelimesi konmu .

afyonke

35

agora

afyonke afyoncu, afyon eken veya yutan < Fa. afy n ka a.m. [afy n afyon ve ka eken; b. abke ]. 136).

a gel

Tak l, tak l n tak lal m pe le ri n e! | Rahmet okutt u umu z yete r a rt k i n afyonk e le ri n e. (N.V. akrhan 1996 s.

Arap erkeklerinin kefiyelerinin zerine baladklar ember ba <Ar. (Suriye B edevilerinin diyalekti) agel , Klasik Ar. ik l engel A. Barthlemy 1935 s. 541. Abdssel m: bi r 1936ba s. 4).

aga b. a a. DSde ve TS 1983te aga ile a a arasnda gsterilen bln ne sesbilimi bakmndan ne de mna itibariyle ikna edicidir. Burada her ikisi iin b. a a . agh haberdar, farknda <Fa. g h a.m. B iy re i v re h l i nd e n g hs n. (Ferec 855/1451 v. 131b). Bugn yalnz ol fiiliyle kullanlr. B y k ha n m h i bi r eyden gh o lmad. (E.E. Talu 1341 s. 133). EO.da (Fa.da olduu gibi) isim olarak da kullanlrd: haber: Kimsen b u ndan g h yok . (Ferec 855/1451 v. 123a). aganta (gemicilik terimi) halat elinde tut! <t. aggua nta a.m. [g uanto eldiven]. KahaneTietze 1958 no. 6.
te o zaman, son emi r, yn i Aganta bu ri na b u ri nata! kumandas ve ri l i r. (Halikarnas Balks 1946 s. 38).

A rap; kyafeti: etek e nta ri , ma lah, ba nda agel ve kef iye, aya nda k rm z pabu . (Musahipzade Celal

Arapann bz diyalektlerinde / / ( ayn) sesiyle balayan kelimelerde bu sesi takib eden nl /a /ya dnmek temayln gsterir. Ar.dan Tk.ye alnma kelimelerde (BSTT.de de) ayn fenomeni sk sk grebiliriz. AE cildinde geen misaller: agel, al f e, an nbi, a rbet, a rnat II, a k, ayal, ayan I, ayar, ayd a ac / ayt a ac, aynat, ayvaz II. Hanereden karlan son derece tok Klasik Arapa /k /, bugnk Trke yazda ekseriya /k / ile gsterilir. Onun iin bugnk yazda Osmanlcadaki /k / ile /k / ayr harfler olarak farkedilemez. Fakat bu farkllk, telaffuzda halen duyulmaktadr. Trkeye uyarlanan Latin alfabesinin hazrlan esnasnda /k / iin ayr bir harf kullanma abalar olmutu fakat bundan daha sonra vazgeildi. /k /, Arapa (ncelikle Bedev) ve Anadolunun bz diyalektlerinde /g / olarak telaffuz edilir. AE cildimizdeki misaller unlardr: age l, a rgal la . imdiye kadar verilen misaller, Arapa bir diyalektten direkt olarak alnanlaryd. Bunun yansra /k / sesi, Trkenin birok diyalektinde / /ye yakn bir ses olarak sylenir. AE cildindeki misaller: a da, a ra a, e ra a . K umarbaz la r, be l l e r i ndek i agi r i sadece oyu n k u racakla r rak ip le ri n e h e r zamank i palto ap kapama ha reket iyl e gste rd ikte n son ra k umara dald la r. (M. Kaan 1991 s.

agar

agar deniz yosunlarndan hazrlanm ve bakteriolojide kullanlan bir nevi jelatin. Malezya dilinden alnm beynelmilel bir terim.

O. agavat aalar Meninski 1680 I, 293 < Ar. Fa. a aw t a.m. [a a kelimesinin oulu]. N i n be n i d a ra

(Argo) agi r tabanca H. Aktun 1990 s. 31 < ??

d v na da vet eyl edi i z d y o l n d n la r s a l h ve sl h nda n k a t - m d i l e tah t ndan k a lk ub i e r y e tevec c h db Ende r n v t p di h o rtaya al ub i e r gt rd i l e r. (Na m 1280 III, 83). Damat beye, khya efe nd iye, emekta r kalfala ra mahsus k kle r; a avat dai re l e ri ; a h rla r, a rabal k la r; yan c ep hesi nde t pk Y ld z sa rayva ri, kale bede n i g ibi duva rla r. (S.M. Alus

17). aglt inasy on (dilbilimi terimlerinden) kmeleim TS 1983 < Fr. aggl ut i nat io n a.m. [Lt. ad yanna ntaks ve g l ut e n tutkal, -syon eki iin b. abe rasyon ]. agno st i k Tanr hususunda birey bilmenin imknsz olduuna inanan (kimse) < Fr. agnostiqu e veya ng. agnostic a.m. [EYun. a olmayan ve /g no / bilmek kknden bir sfat]. Yun. alfa privativum iin b. abana ve sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik . Hang i di nde ns i n i z ? Ag nostik im. (V. Gnyol 1992 s. 25). A go p Ermeni erkek ad < Erm. Agop Hagop < EERm. Hakob ; Yakup mukabili Trkede iki tbirde geer: Agobu n kaz g ibi d n afallam gibi uzun mddet ve neticesiz dnmek. Kapdan i c ra memu r u
ayr lmaz o ldu; b u ha l e ka r d nmekte n ba ka a re yoktu. Agobu n kaz g ib i d n! (S.E. Ertem 1935 s. 13). Agobu n kaz g ibi yut

Akam gaz. 18.6.1944). EO. agdu k /a kdu k fena, ters bozuk TS 31 < ET a duk a.m. Clauson 1972 s. 80. N e a duk yola u ram u z! (Ferec 855/1451 v. 224a). Z i h te rk i edeb bu te rc im n l k / Z i h ak d uk l u z T rkmen l i k . (Fah r 1974 [1367] no. 489). AD. agdu r /a d r kaldrmak DS 88, TS 3031 < a ykselmek fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . Su lt n sar y na i l etdi l e r, tah t a a du rd la r. (Ferec 855/1451 v. 245a). Kuca ndaki sand sa
b r nd e n a d r p sol b r n e yasladktan son ra ba n Sal ime evi rd i. (M. Makal 1965 s. 77).

O. ageh haberdar, bilgili <Fa. gah a.m., g h kelimesinin varyant. K a mu h b la ra se n ehsi n , 37).

bu la r ld u z se n mehsi n, | Se n d r devr, gehsi n , s re rs i n h s n- i devr n . ( mer bin Mezd 1982 s.

oburca yemek ve benzer

ekiller:

M ste hakt r ke rata, Agobu n k r kaz g ib i

Fa.dan alnma kelimeler arasnda ah ile bitenlerin, O.da (bilhassa divan edebiyatnda) e h ile biten varyantlar vardr; yukardaki age h gibi. Bu varyantlar O.nn bir icad deildir, dorudan doruya Fa.da bu hale gelmi ve oradan O.ya alnmtr. ok tesadf edilen misaller: de rge h, g e h, g n e h , me h, re h, siye h, eh. Bzs BSTT.de terkiblerde kullanlr, ms. mehtap, re hb e r, eh zade.

(A. lhan 1981s s. 15). Yars n bana (M. Seyda 1974 s. 154). Tbirlerin men ei mehul.
tk n r ms n ? u zat yo r. Agobu n kaz na g ib i, n e b u l u rsak mideye.

ago ra (arkeoloji terimlerinden) antik ehir meydan <EYun. (gora) a.m. e mel i ge n i alan ...
h e rkesi n ke nd i n c e bi r mut l u l u k ya ad g rkeml i bi r ago ra havas ta yo r. (N. Gngr 1992 s. 90). B u ld u n ya! Ago ran n o rada bi r ye rde, evet evet, e l i n l e koymu

agos,

36

aa II

gibi bu l u rs u n , h eme n atla bi r taksiye!

(M. zg 1993 s.

124). ago s, b. akos . agraf kopa, sa tokas <Fr. ag rafe <EAlm. k rap a.m. Ke nd i 1933n s. 57).
z e r i nde n b i rka ag raf ka rd. K z n z e r i nde u lpa du ra n ye rl e r i tan z im etti, i l i t i rd i. (H.R. Grpnar Uzu n t r nak l ik i k k e l b l u z u n arkas n y uka r ekt i, usta bi r a l kan l k la sutyen i n ag raf la r n z ve rd i. (. Altan 1974 s. 79).

a II eilmek, sarkmak, inmek (terazinin kolu gibi) <ET. a - a.m. Clauson 1972 s. 77 sessizce inmek:
He ri f l e r bakt la r k i papu gayet pahal , dongmlek bay r a a y lan g ibi a d la r, san iyesi nde g zde n kayboldu la r. (Kemal Tahir 1957r s. 132). Z ive r avu , d arya dnd , a an ya mu ra bakt.

(. nl 1986 s.128).

agrandi s man /a randi s man (fotoraflkta) byltme, bytlm resim <Fr. agra ndissement a.m. [ag randi re byltmek fiilinden]. Fr.dan alnm man eki iin b. abonman . Yosu n l u
duvarla r nda e r eve l e ri n i n yald z la r dk lm , byk, k k lvha la r. Dedemi n, et raf pu l la i l emel i a rand isman. (Re at Enis 1933 s. 245). Ec zac mektebi nde n n e et ett i i y l ekt i rd i i ag ra ndisman resmi n i n d u rd u u d uva r n tam dibi nde h o r u l h o r u l uy umaktad r. (H. Taner 1953 s.46).

a a/a ga aile ve cemiyet iinde sayg ile anlan erkek <Mo. k aabey G. Doerfer 1963 I, no. 22. E rkek e rk ek l i i n i bi ls i n ve evi n i n a as ols u n. (R.C. Ulunay 1941 s. 66). simle beraber nvan olarak kullanlrsa a a kelimesi ismi takib eder. Ma ns r a aya eyitdi le r: beg! ... (Ferec 855/1451 v. 92b). AD. aabey Meninski 1680 I, 293, DS s. 7475, H. Eren 1993aa s. 405. Kyde ik i n c i sevdi im i nsan Al ide n yedi seki z ya byk A hmet a asyd. (H. Aytekin 1945 s. 71). EO.da klenin sahibi a as olurdu: Ve i l l se n bu h ey etde ben sa a a a ol mazam (Ferec 855/1451 v. 131b). AD. a ababa dede TS 1983 s. 16 < a a ile baba terkibi. Ge e n se n e oc u k la r o ld u, a ababa da olduk. (S.F. Abasyank 1954h s. 28). Daha umum mnada, biraz kskanlkla baklan ihtiyar ve zengin biri:
M evl t zadem, cebi n i b ukadar yu fka m g re c ektik ? Han i bu pa rala r n a a babas? (S.M. Alus 1934 s. 325).

agreman (diplomasi terimi) bir elinin atanmasndan nce gidecei lkeden istenen uygun grme yazs. TS 1983 s. 15 < Fr. ag rment a.m. Fr.dan alnm man eki iin b. abonman . AD. agr i ate DS 77 < Krt. agi r JabaJusti 1879 s. 17, agr i a.m. U. Blsing 1995k s. 191. EO. a s r , b. a s r . agu /a gucu k bebeklerin ne elendikleri zaman kardklar ses. Ses taklidi nidalarda ola an olduu gibi geni sahada yaygndr ve nereden kaynaklad belli deildir. Kr. Erm. agu M. Ohannesian 1925 s. 16, Yun. (agu) Hist. Lex. 1933 I, 146, Rus. agu M. Vasmer 1953 I, 5. ocuk dili iin b. adda git- . agu c uk bebek bym insana hitaben kullanlan alay veya sitem sz.
A kolsu n sana Re ha bey, a kolsu n sana koskoca aguc u k bebek! (O.C. Kaygl 1939 s. 197).

a abanu/abn bilhassa sark iin kullanlan ince beyaz ipekli kuma. H.Z. Ko ayshak Refet 1932 I e gre orumda aban iye varyant da varm. 17. asrda a aban u , Bengal ve Dakkadan geliyordu (M.S. Ktkolu 1983 s. 65). Kelimenin asl bilinmiyor. Kr. Ar. ab n , (Suriye) a ab n mousseline indigene raies en gazl de couleur et dont les carreaux recoivent, aprs le tissage, des broderies de soie jaune faites la tara (A. Barthlemy 1935 s. 10). Abn sa rk l ve gbekl i bi r adamn t u haf l k la r n g r r g ib i o l uyo r . (B. Arpad 1974 s. 89). a abe i , b. a abey. a abey byk erkek karde <a a ile bey terkibi (kelime birleimleri iin b. acabola /acabu la ) . Varyantlar: a abe i , a abi , a bi , abi . 3. ahs possessivum ekiyle a abeyi, a abeyisi, a abeysi, a bisi, abisi . 1 0 1 5 g n
abimle rde kalabi l i r i z . ... Abi n l e r n e diyec ek bu i e?

agu /a u kucaklay < Fa. g a.m. Byle k l k la g rse,

a k z, oyna n a ar. B i r ge z ala n mey n n a bi ya ar! ( V s f Os m n 1257 s. 46). B e lk i bi r g n be n de babamn valdemi n ko na na tek ra r kavu u r um, on la r n ag u u na at l r m. (Trk masallar 1991

[1912] s. 76). a I b.m. (ince iplik rgs) <ET. ag a.m. Clauson 1972 s. 75. Dah bi r y rd e bi r e me yaz, k ra nda a k u r lm , ve ol e rk ek geyik o l a a d mi olsu n. (Ferec 855/1451 v. 40a). a II donun ap arasna gelen kuma paras <ET. g a.m. Clauson 1972 s. 75. h ret i pantalo n u a t a raf ndan ayr l yo r idi. (H.R. Grpnar 1336k s. 198). a I ykselmek <ET. g a.m. Clauson 1972 s. 77. f r t
Seyfi a rk a s na aldu n lay n d gdi, gk y z i n e k d , o l k a dar a d ki ... (Ferec 855/1451 v. 152b). N e c t n di ris i nde n l s i A h m ed yegd r, | K i s gkle re a sa yi n e dem u r u r A h m edden. (l 1994 [159199] s.

(A. mit t.y. [1990?] s. 96). smi takib eder. (Mah md Yesr 1928 s. 207). a ab i, b. a abey.

M u rad a abey, haydi k rma hat rm , ge l bi z e masaya!

a a I b.m. (aa) < ET. ga Clauson 1972 s. 79 < bitki Clauson 1972 s. 1 + -ga M. Erdal 1991 I, 84. B i r a a glgesi nde bi n koyu n otla r a... (. Kaftanco lu 1972 s. 164). aatan yaplan, tahtadan: Be n i d utd la r, bi r a ac k a fese k o yd la r . (Ferec 855/1451 v. 150a). EOda ok defa denek, dayak mnasna gelir: K a b l
tmezse bu dah e l de n k a r, rsv y ol u rs n, a ac dah y rs i n. (Ferec 855/1451 v. 119a).

132).

a a II fersah (12 000 adm mesafesi) TS 26 < ET. iga a.m. Clauson 1972 s. 79. V. zbudak 1936 s. 7 her

aa

37

ada

fersahn bitiminde bir a a dikildiini dnyor. (Az. Trkesi) Ahd o lsu n a rda m n c n na, sa ndan t ut ub bi r a a yol s r rm! (A. Haverdiyev 1971 s. 41). EO. a a III erkeklik uzvu, phallus < a a I denek, sopa.
Hocam da, evvelde n a ac k v ma ge l p haz r ed p du r u rm , hem n avrata k a r u aar.

a art hafif beyazlk < a ar .

Gk kubbesi n i n et raf nda ge z i n e n bu l ut la r n a lt na gi z l e nm i , sabah be aret i bi r a a rt var g ibi ... (H.R. Grpnar 1929 s. 123). Stla kayma gibi bu r u uk avu rd u ndaki pud ra a art s si l i nd i. (F. Erdin 1960 s. 96). AD. st mmulat: Yo u rt da yo u rt de i l h o . te a art m a a rt . T utmad.

(.

Kaftancolu 1972 s. 84).

(P.N. Boratav

1995 s. 98). EO. a a aa kesen, oduncu < a a I. Tah t ac ve a acc h s l ndan y lda yig i rm i ak adan bi r ak a al na . (.L. B arkan [931/1524] 1943 s. 390). A acc la rda yo n la r ok o la. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba ] s. 153). EO. a ala sopa ile dvmek TS 28 <a a I. + isimden fiil yapan la /l e- eki, b. acabla . M u h k em a aclamala r v cibd r . (l 1956 [158687] s. 151). EO. a a u a al rp < a a I ve a u tipinden labialisationa uram mhmel. Labialisationlu terkibler iin b. abidik gub idik 2. A ac u ac, r p di r i r b ... bi r yuva d zdi. (Ferec 855/1451 v. 188a). a alan aa tavr taknarak alm satmak TS 1983 s. 16 < a a + -lan- genilemesi, b. abaplan- . Alt u n sk f l e va rub h e r mec l ise a alan u r . (Nect Beg 1963 s. 152). AD. a an a ac /a n a ac zakkum DS 81 <??
Su ke na rla r nda a n a ala r da kocaman pembe i ek l e ri n i aa rla r . (Ya ar Kemal 1955i s. 275).

BSTT.de bulunan fiilden yaplma ve t ekli nomina actionis, ses taklidi isimlerin deverbal grubuna benzer (b. an rt ). M. Erdal 1991 I, 339 bir tek misal zerinde duruyor. Bugn kullanlanlarn ou nisbeten muahhar intiban veriyor ve bir ksm belki son devir neologismasndandr: AE cildine koyduklarmz unlardr; a a rt , bola rt (ve almadmz b u na lt , daralt , e le n t i ).

O. a ayn aalar <Fa. g y n a.m. [ g ve oul eki (y) n ]. Ve g y n de rg h s m mek n ... (l 1587 v. 136a). EO. a ay l al Dede Korkut kitabnda birka yerde geen fakat baka kaynaklarda kaydedilmeyen bu kelime iin O.. Gkyay Acaba al kelimesinin Arapa oulu mu? diye sorar (1973 s. 159). Belki e l i f y imls ay okunmal ve bu iml ile a l kelimesinin bir ivedeki telaffuzunda kulaa gelen kendine mahsus bir nlnn sesi ifde edilmek isteniyor? Mesele henz zlmemitir. a az et balamak, bilhassa sze veya musikiye balamak < Fa. z ka rdan a.m. Fe ry da z eyled m. (Ferec 855/1451 v. 45a). Dativus ile kullan bugn de vardr: lk sze a az eden o rtan ca ha n md. (S.M. Alus 1934 s. 21). K a lbi bi rde nb i r e ye ri nd e n oynayarak a rp nma a a az eyled i. (N mk Kem l 1944 s. 118) Fakat eski metinlerde dativussuz misaller de bulunur: D ye sz z tdi . (Ferec 855/1451 v. 28b). Hem geili hem geisiz halde kullanlan fiiller iin b. a-I . a b i, b. a abey . O. a b i y ahmaklar < Ar. a biy a.m. [ ab y ahmak kelimesinin oulu, / by / kknden]. Ve bu
mak l e a biy ekse riy mi r s h r e l eb l e rde n h veyd ge lmi d r . (l 1587 v. 130a).

O. a ani melodiler < Ar. a n i n a.m. [ u n ya melodi kelimesinin oulu]. S a as n re n g i e c ru o l ubdu r


let i an n , | Hev n u i n f i t h ndan ala r k n n a n . (mer bin Mezd 1982 s. 29).

a ar

aklanmak, beyazlanmak < ak I ve a r (sfatlardan bilhassa renk sfatlarndan, ms. ka ra r, mo ra r fiil yapan geni leme). B u def a evi n e ak s a k a l l u ge ld i, ok mi h n etde n a a rm d. (Ferec 855/1451 v. 229b). Ortalk iin: D arda g n a a rmaya ba lyo r. (Peride Celal 1991 s. 513).
Bir sfattan ve nadiren isimden, o sfatn halini almak, o hale gelmek mnasnda fiil yapmak iin ok defa a r / e r genilemesi kullanlr (b. M. Erdal 1991 II, 499550). Bu geisiz fiil (verbum intransitivum) tipine AE cildinde u rnekler bulunuyor: a ar, ala r, be z e r, bola r, boza r , busar /p usa r . and ra n a a rk ka la r n n alt nda bal gmec i g z l e r i g l msedi. (F. Erdin 1955 s. 104). Mecz mnada

a ca, b. aha. a da b.m. (kllar almak iin hazrlanan yapkan madde) < Ar. (Suriye dial.) ak da a.m. [/ k d / dmlemek, koyulatrmak kknden]. /k / / / geli mesi iin b. agel . Ve a da evvel ik i y z
di r h em bi r ak aya ola. S o ra ik i y z e l l i di r h em bi r ak aya ola. (.L. Barkan 1942 [1502] II, 25). D uda n n st n e, e n esi n e, kol la r na a da yapt.

a ar k rengi solmu , akla m < a a r . B i re r di f ras n ksk, net olmayan:

Damdan bi r y n g ve rc i n i n

a a rk, sevi ken sesi ge l iyo rd u.

(E. z 1960 s. 87).

a art- aklatmak, beyazlatmak < a ar- fiilinin causativum hali. D e i z hav lar mu rd u r. M d m

d u r ub ot u rmayala r. Yedi n e s h h a t az o l u r. Emr - mu h t e l i f e dep ri r, ve sak a m arta r, ve s a k a l t z a a rdu r, p r l i k get r r, k uv y a f de r. (S a ltuk

(S.M. Alus 1933p s. 73). a dal adalanm; adaya benzeyen; zor anlalan, dolambal cmlelerden ibaret (nutuk vs.): Keke A l i, ya rm yamalak duydu u
padi ah f e rman n n a dal di l i nde n h i b i r ey an lamad.

n me v. 485a).

(. nl 1986 s. 295). hiss, santimantal: G ramofonda a dal sevda ark la r. (M. Mungan 1996 s. 407).

adr I

38

arak

Ar. ve Fa.dan alnma kelimelerin orta hecesinde bulunan uzun nl, bzen ksaltldktan sonra Trke kelimelerdeki gibi (b. a rla n II ) bsbtn debilir. AE cildinde zikredilen misaller: a da (den / /dir), c e rha (d en / /dir, b. ce r i ha ), dakka (keza, b. dakika ), da r a (d en / /dur). Konuma dilinde orta hecedeki uzun nlnn dmesi kadn isimleri iin olaandr, ms. Fatima Fatma , Hadice Hata , e r i f e e rf e.

M e e r bu mus bet memleket mas rafca Lond radan a r imi . (N mk Kem l 1967 [1875] I, 395). EO.

kalabalk ve iyi silhlanm (ordu): B i r kac u l u begi a r l e ke ri l e k a can la r a rd n ca v r ib idi . (Ferec 855/1451 v. 42a) glkle: D i n l ese de i nt ika l yava, acelesiz: B t n e l l e r kalkt , yal n z A n na bi ra z a r davrand . (Mahmud Yesari 1943 s. 16). a r aksak yava, acelesiz (kr. aksak (musik terimi olarak):
D memek y r d l e r. i i n bi rb i ri n e t ut u na rak a r aksak

s r at i nde n mah r um bi r mankafad r, b i r ey an layamaz ki, ... Hem de a r i it i r. (H.R. Grpnar 1933kp s. 18).

AD. a d r I (terazinin bir tarafn) meylettirmek DS 88 < a II fiilinin causativum hali. Ky meydan na
ka rp te z ek le ta rtt k. ki ah r t e z e i n i r l p lak a d r rsa ko rk umu z di n e c ek. Ne rde a d rs n ik i t e z e i ? B i r em bi rem say kabu rgala r n . (M. Makal 1960 s. 84).

(. nl 1986 s. 259).

a d r II, b. agdu r-. AD. a d r d nder altst etmek, sarsalamak < akta r dnde r . Do u racak olan kad n sanc la r i i nd e
kvra n rk e n o n u a d r p dnde rip rse l eye re k yorup i i n i biti rd ikte n son ra oc u u ek ip ka r r kocaka r n n bi ris i. (M. Makal 1980 s. 8788).

EO. a r barmak; b rmek; anrmak TS 42 < * k r a.m. T. Tekin 1982 s. 576 no. 39. T ut a z u , ey rak b i h a r, acab kim d r sa a a r? (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 302). Hoca Evde yok d mi . ttif k o l h nde e ek a rm . (P.N. Boratav 1995 s. 110). a r la ikram ve izaz etmek, kr. a r l k < ET. ag rla a.m. Clauson 1972 s. 94. K a an a rlayas n se n ke r m i ke remle r a rt u ra, sa a k u l o la . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 28). (misafire) yiyecek iecek karmak: Kolay yemekle r, tatl la r la a r la r N i l f e r kon u k la r n . (Peride Celal 1991 s. 393). EO. a r l k vakar, hrmet < a r . Faz l ve m r vvet e h l i k a t nda an u k a d r ve a rl yok d u r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 5). ikram, atiyye: B u n la ra ey a r l k la r tdi l e r . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 54). gelin olacak kza erkein arma an: E rk n la r n ca ve t re l e ri n c e a rl k la r y ri n e g et rd i. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 127).
D manla rma bil e byle koca ve rmesi n! Ba na bukadar de i l, o n u n b i n misl i kadar a r l k ve rseydi yi n e va rmazdm. (Trk masallar 1991 [1912] s. 154).

a d i r mit, b. akdi rmit. AD. a ense kuzu < Bulg. agantse a.m. A. Tietze 1957 no. 1. AD. a , b. a u. AD. a i v i ?? Ac tatl , ak l l de l i, a ivi o n u n ka rs yd. (F. Baykurt 1967k s. 169). a d /a t bir lnn ardndan sylenen mersiye < kr. a la + isimden isim yapan t eki. (M. Rsnen 1957 s. 112). C emi l e bi r a tt r t utt u rd u, i i n i ek e ek e, h k ra h k ra a lark e n . (Orhan Kemal 1952c s. 88). a t yak- at sylemek Yedi y ld r a ram zda B a aran 1999 s. 48). bir ocuun yksek sesle ve uzun alamas: Ge n bi r kad n. K u ca nda sar l p
sarmalanm bebe iyl e. B ebe i n a d ak am ssz l nda ke ndi sesiymi gibi ge ldi. (M. znal 1991 s.99).

yok, ama evi n h e r k esi nde o. N e ok a t yakmaya al tm ona on u n i i n . A t la y re k so umaz ya. (H.B.

a n a ac, b. a an a ac. a l I b.m. (koyun ve keileri barndran it veya duvarla evrelenen yer) <ET. a l a.m. Clauson 1972 s. 83.
C e z re i mezk r u k o yu n la r n ve a u l la r nda bu l u na n a n ( m)la r n ... k u z la r n ve

(A. Bombaci

1946 [1560] s. 286).

S r de n ay r la n hayvanla r , ba ka bi r a la ka r lm bi l e o lsala r, a rayp bu lmakta ustayd la r. (Peride Celal 1991 s. 305).

a l II hale < a l I. Sebzede a l la n cak ay y z i degmeye bi r arpa bu h rm nda g l . ( eyh 1942 [14./15.yy.] s. 122). a r b.m. (tartda ok eken) < ET. a r a.m. Clauson 1972 s. 8889. Ka rm n b i r g n n c e, a r ayak hal iy l e yapp ha z r lad k u rabiye l e r. (K. ipal 1962 s. 23). Bu mnada isim de olabilir: Ge r n m c ev a r z e r i kimseye v rse c n u d i l i l e medh s e n de tek r r . (Ferec 855/1451 v. 121b). Sfatn mecz mnalar ok: kymetli, ok ssl: H a m mdan k cak ml k n e a r don la r g eyd rd i. (Ferec 855/1451 v. 4b). pahal (a r be h l Meninski 1680 I, 300): Ald um, a r bah v rdm . (Ferec 855/1451 v. 183b).

ET.den beri ok ilek olan, kullan ekim ekini de andran ve isimden isim yapan l k eki, genel olarak destinativum anlatmnda kelimeler yapar (b. ah fadiyel ik , akal k , A rabl k , a a l k , e l l ik II ). l k ekiyle tretilen nomen abstractum zellikle sfattan yaplr. AE cildindeki misaller unlardr: a r l k, ayd n l k (b. ayd n ), be z e rl ik, byk l k, i fte l i k (oluumu ayr), ok l uk I, da ra l k (b. dara /da ra ), d i r i l ik, di rl i k I II, di rl iksi z l i k (b. di rl ik II), emi n l i k (b. emi n / imi n I). Ayrca isimden yaplanlar da vardr: aykakl k, be l ik /beyl ik I, ben l i k I, bi rl ik, bi z l ik, bu ndal k (zarftan), l k, deml ik II, devi rgn l k, di lk c ek l ik /t i l k i c i l i k (b. di lk ), e r l i k I, evc i l i k (b. evc ik oyna ), e zbe rc i l ik (b. e zbe r I). (b. T. Banguolu 1974 s. 193196, M. Erdal 1991 I, 126127).

AD. a r otu (Meninski 1680 I, 299300)/ e i r karn arsna kar kullanlan bir eit kk, Acorus calamus DS 1678, TS 139596, R. Dankoff 1991 s. 34, Meninski 1680 I, 349, I. Hauenschild 1989 no. 22 < Yun. (koron) a.m. G. Meyer 1893 s. 29, M. Rsnen 1969 s. 39. Y rekde us s a s a n c s n re f
de r ar b | De rd i de r n n i te k i, ey k my b, egi r ... (Zt 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 366). Rus. ai r a.m.

Tk.den gemitir, M. Vasmer 1953 s. 7. a r a k /ar a k iin altna balanan yuvarlak arlk < ET. a rak a.m. Clauson 1972 s. 92, H. Eren 1980 s. 291-293 ve 1999 s. 4.

araklan

39

ala

a r ak lan /ar a k lan arak biiminde bir tmsek olu mak < a r ak + -lan- genilemesi, b. abaplan: Memel e ri n i gmlek alt ndan ar ak lanmala r ... (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 38). a t, b. a d . a z I b.m. (yzdeki maruf organ) < ET. a z a.m. Clauson 1972 s. 98. imdik i h lde H a k k ta l ben i
ra h m et i nde n bi r a z d u l u n u d u s be rek t nda g r dem eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 219b). a z n n suy u ak- ok imrenmek Se rv k a dd n z- i l e sey r td i c e b da | he r ya a a z suy ak a r a a bust n im re n r. (Mihr H tn 1967 s. 125).aklk, giri

(Tal k zde 1983 [1596] s. 177). H l mi a lama a


y re utanmaya d y ... Nev y i h r eme bu k a n l u ya um old h i c b. (Nev 1977 s. 243).

yeri: r c e h e n n em de i z k e n r nda bi r k a ya del g i yidi. Da rac uk a z vard . (Ferec 855/1451 v. 96b). nehir veya derenin denize veya gle dkld yer: Ku r u bi r de re yata n n a z nda anadan do ma den i z e g i rd im. (K. zer 1957 s. 69). kenar: B u l K sm y zmek bi l r im i , aya u rd , suyu a z na ge ldi . (Ferec 855/1451 v. 7b). ban kesici kenar:
K o yn u ndan d ve rd i. ek ib k a rd i ft a z l b ak ye r e

simden fiil yapan eklerden en ilei la/- l egenilemesidir. la /- le- fiilleri genelde eklendii isimle ilgili eitli anlamlarda geili fiiller (transitivum, b. acabla ) ve geisiz fiiller (intransitivum, b. ah amla /ak amla) yapar. Birou da yanslama (onomatopoeticum) fiilleridir, yni la- /-l e- eki bir tabiat sesini (ms. patlama sesi p rt ) taklid eden unsurlara eklenir (ayn ek /l /, / r /, /z / ile biten yanslama unsurlarndan sonra da- /-de- eklini alr, kr. alda- ). AE cildindeki ilgili misaller: a la, ah la, bd la, b rt la /p rt la, boz la I, b rt l e II/b rt l e /p rt l e II/p rt l e , ca la- /a la- I, c la / la , c rla , c rt la I II, c z la (b. c z et II ), c i k i l e , coslat, atla I ve II, k la I I, p pla, t la, uk la, debe n l e , de h l e (b. de h IV /de ha I ), de hde h l e , dd la, d rla, e f i l l e /e f i l e /e f e l e . (B. M. Erdal 1991 II, 454455; T. Banguolu 1974 s. 214). Ses taklidi kelimeler zerinde yaplan baka sz kurulular iin b. afgu r /afk r- ve at I 1.

(Mah md Yesr 1928 s. 215). balang: Hi k a z nda ya mu r duas na k ld n g rmedim. (M. Ba aran 1955 s. 93). kere, parti: Ege r d se bi r a z ba a Z t y k u l k u l ... (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 361). F r n c so n a z ekmekl e r i d se rg e n e ka rmaka r k di zd i. (F. Baysal 1944 s. 5). bo veya cidd olmayan szler: B u a z la ra bi r oc u k bi l e k a nmaz. (H.R. Grpnar 1928 s. 139).

a la mak l alayacakm gibi olan < a la fiili ve masdarndan l ekiyle tekil edilmi sfat (bu tipte baka sfat yalnz mna itibariyle yakn olan acmakl sfat vardr, b. acmakl ). Trkiye Trkesinde nadir olan bu fiilden sfat yapma ekli daha sonra greceimiz gibi k a yu rmak l u maddesinde baka bir aklama bulacak. n i l t iye
ben z eye n, ok haf if, zaman zaman bsbt n k esi l e n a lamakl bi r ses duyu l uyo rd u. (H.E. Bener 1956 s. 7).

Kr. a lamal . a la mal alayacakm gibi olan, alamakl. Kr. a lamakl . Mastar isimlerine taklan l eki iin b. acmakl . D nd k e kocakar k z to r u n u, h epsi a lamal o l uyo rla rd . (H.R. Grpnar 1934 s. 63). A lamal bi r sesle ya r yalvaryo rd u. (O.C. Kaygl 1938a s. 22). a la msa alamakl olmak DS 101 < a la fiili ve fiilin mnasn hafifleten msasimulativum genilemesi, b. acmsa- . K o yub se r mi nbe re v i g z i
ola nda a lamsar / O bi r h h ret h t n d u r g e h v re yasdanm . (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 87).

Bz Tk. asll iki heceli kelimelerin, sonuna nl ile balyan bir ek takldnda, ikinci hecenin nls der. Bunlar ya akrabalk terimleri (ms. o u l o l um , buna karn ge l i n g e l i n im, kr. Az. gl i n gl n im ) ya da vcut ksmlarn tesmiye eden isimlerdir; ms. boyu n boyn um ) ve daima iki hecenin arasnda bir tek harf, ekseriya bir / / yahut /y / bulunmaktadr. Tk.nin gramerinde bir istisna tekil eden bu morfolojik hadisede kelimenin mnas kati bir rol oynar (b. koyu n hayvan koyu n umda , fakat koyu n beden cephesi koyn umda ). teki misallerden biraz farkl olanlar: al n a l n /a n l , g n l g n l /gyn . AE cildinde bulunanlar: a z, al n , ba r, beyi n, boyu n, b r, bu r u n, e i n / iy i n, e i n /ey i n vs.

a z II yeni do urmu hayvann ilk st <ET. a u z a.m. Clauson 1972 s. 98. O l yola ben ey k u lavu zva n, | Se n ben m sdm i k im a u zva n! (Sult n Veled 1958 [1226/1512] s. 11). EO. a z lan aza almak < a z I + isimden fiil yapmaya yarayan la n- genilemesi, b. abaplan- . Pistel e r a z la n u rm lebl e r c l l b n . (Nect Beg 1963 s. 443). a la gzya dkmek <ET. la a.m. Clauson 1972 s. 85. Hem dativus hem accusativusla : Syle bu oc u a
a lamasn, me r k ma dok u n uyo r babas na m a layor, anas na m, yok s a n i n l s na m ? (H.R. Grpnar

a la ms /a lay ms alamakl < a la ve benzerlik sfat eki ms / ms. Bu ek umumiyetle isim ve sfatlara taklr. Bir fiil kkne taklmakla bir sfat husule getirdii bu misalden baka vaki deildir; b. ako rdeon umsu . Sat lm dayy g r n c e
ga rip garip bakyorla r, a layms a layms mel e iyorla r. (H. Olcay 1949 s. 45). A lams a lams bi r ha l ald.

(Yaar Kemal 1955t s. 103). A la sun Burdur vilyetinde bir kasaba < EYun. (Agalassos) D.J. Georgacas 1971n s. 106) a la bir arada a lamak < a la fiilinin ortaklk (cooperativum) hali, kr. g l , ko u . H u d d d
c n me l ik i S mi re i g rd i, i l e r y rid i, ke n r tdi, a la d la r, g ri di l e r. (Ferec 855/1451 v. 66a). p p kokla tk a la tk bi ra z.

1927n s. 14). EO.da ekseriya accusativusla: B i r y rc g e zde ot u rd , h l i n i a lad. (Ferec 855/1451 v. 129b). Fakat dativus hali de kullanlabilir: Ge nd h l me a layub uym am. (Ferec 855/1451 v. 130a). A lasu n t ze l e r c iv n l na p r l e r n l e n t v n l na .

(H. B. Ba aran 1999 s.

65.)

alayms,

40

aksa

Fiilden fiil yapan ( ) genilemesinin, ET.den beri varolan bir anlam ortaklk (cooperativum)dur. (Baka treme anlamlar ve ekiller iin b. al I , al II , azg u r u bayramla ). birlii mnas olan bu genileme her zaman birden fazla kimse ister ve bu iki veya ok kiinin, fiilin belirttii ii ayn zamanda ve ayr iki taraf olarak deil, beraber yaptklarn bildirir. Geisiz fiillerden (verba intransitiva) yaplr ve geisiz olurlar. A E cildimizdeki misaller unlardr: a la , ak , bd rda , bi ri k i , boz u la , bk , a r /a r , e l e , r / r , a , k I ve I I, a / i e , o u lda - / u u lda -, oka , onga , k , me , dalb /dalab -, dan la -, depre - /debre , d rge , de rn e , dk /t k , d rma - /t rma , dol u , dn I, edi , emi . (B. T. Banguolu 1974 s. 289, 417).

a n iy ya

h ediye l e r

bah le r

te f r k a

tdi .

(Ferec

855/1451 v. 149b). a ramak Krmdaki Tatarlarn safkan atlar R. Dankoff 1991 s. 10 < a. a r amak M. Rsnen 1969 s. 25. Metatez iin b. alb z . A ramak k h ey l n atla r na s v r o l ub ... (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 545). a randi s man, b. ag randisman. A ra s Konya vilyetinde bir kyn ad < EYun. (gras), D.J. Georgacas 1971n s. 106. O. a reb daha garip < Ar. a rab a.m. [/ rb / kknden]. Ar. elativus iin b. a cab . H a r m h l i a rebd r . (Ferec 855/1451 v. 124a). a r I b.m. (sanc) < ET. a r a.m. Clauson 1972 s. 90. Ba ma a r la r y r d . (smail Galip 1932ed s. 19). doum sancs: A rs t utmu i n g e n e ka rs g ib i kolt u u nda destekle n e du r uyo rs u n ka r mda? (H.R. Grpnar 1940 s. 28). Bu isim kk, fiil kk olarak da kullanlm (b. a r ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . AD. a r II doru, ynnde < ana ru nun bir varyant. Yoku a a r evi r bakaym u at n n ba n ! (M. Baler 1944 s. 227). A r Do u Anadoluda bir dan ve bir vilyetin ad < ??
...A r da n n yan nda K k A r da ismi i l e a r f bi r da etekle r i nd e ...

a lay m s , b. a lams. O. a leb ekseri, ou < Ar. a lab stn, en stn [/ lb / kknden]. Ar. elativus iin b. a cab . K z la r a leb i n i tan d c i h et l e ... (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 8). a l ebi i h t imal pek muhtemel olarak < Ar. a lab en stn ve i h t im l olaslkdan mrekkep Fa. izafet terkibi. Yazd adam ge lmesi a leb i i h t im ldi r . (N mk Kem l 1967 [1875] I, 371). AD. a man kusur, hata DS 104 <??
B i r b i r ge l r l e rd i, sar y tefe r r c de r l e rd i, bi r d rl ey i a m n n gz ed rl e rd i . (Ferec 855/1451 v. 19b) M eb d ki

(Ferec 855/1451 v. 57b). N e u z bi l l h i r st gelmeyb bi r a man peyd ol cak (!) ol u rsa ... (Ferec 855/1451 v. 208b).
bug n ya r n b u n u bi r a m n k a !

a na I/a nan yerde yuvarlanmak (hayvan) < ET. agna- a.m. Clauson 1972 s. 8788. kinci varyantta reflexivum hali vardr. Ol y la n dah k a rd, i nd e topra a a na rd. (S adrud-dn eyho lu 1973 s. 210).
K a an k im a nayub k o parsa ge rdi | st n sak f

(Mehmed Hurid, YTEA 1974 I,

309). a r b.m. (sancmak) < ET. a r a.m. Clauson 1972 s. 91. Di le ri n a a as yok a rus h eb a r r. (Ferec 855/1451 v. 216a). Bu fiil kk, isim kk olarak da kullanlm (b. a r I). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . A r b oz, b. I rbo z . a r k I ar; hastalk TS 1983 < ET. a r a.m. Clauson 1972 s. 90. Ekseriya a rk l sfatnda: A r k l d i z l e r i tit r iye t it r iye g idip ... (Mahmud Yesari 1932 s. 3). B ilhassa gzler iin kullanlr: K k, ek ik ve
bi ra z a rk l g z l e r i i nsan n y z n e baka rke n ve l f ec r i okuyo rd u . (O.C. Kaygl 1939 s. 17).

(Nev 1977 s. 167; bir at hakknda). Nadiren insann hareketleri iin kullanlr:
ge rd na dege rd i Evvel san n vek i l i nde, son ra dvac vek i l i nd e bi r c bbe ha rek et i o ld u. n l e r i n i kavu tu rd u la r, masaya do ru a nad la r, gz l e ri n i ba kana dikti l e r. (. Tarus

1956 s. 26) Mecz mnada: S rme l g z l e r i l e m k i re a nam h y H t s n se n . (Amr 1979 [17.yy.] s. 128). Kr a na . AD., RD. a na II anlamak an la fiilinin varyant. Se n de a na rs n daha d nyay . (M. Makal 1950 s. 35).

Bu kelimede grdmz / l / / n l / metatezi hem velar, hem de palatal kelimelerde bulunur. Belki O.dan beri vukubulan / / / n / deiiminin bir neticesidir, yni liquida olan /l / bir / / veya /y / olarak sertlemi /n /nin nne geer: Velar kelimelerden tipik misaller: a la a na, k a l k a n . Palatal kelimeler iin tipik misaller: di l e di n e /d iyn e , g l gyn . Genel anlamda metatez iin b. a lb z .

EO. a ru k /a r k II arlk, yk TS 5556 < ET. a ru k a.m. Clauson 1972 s. 91. Ba e h l i aske r a ru k ve s a nd k la r n o rd u i l e g nde r b ... (Tursun Bey 1977 [149095 aras] s. 46). A rk g r k a l ub alayla r i l e r gitmek fe rm n ol nd . (Sel nik 1989 [1599] I, 27). a sa /a k sa hafif topallamak < ET. ah s a a.m. Clauson 1972 s. 95. Yal n z b i r aya bi ra z k sayd. Y r rk e n bi ra z aksa rd. (Memet Fuat 1998 s. 507). n i a a aksaya topal laya y r d l e r. (T. Apaydn 1991 s. 25). Mecz mnada: iyi yrmemek. e r ide,
odala rda, masa st nde yaz la r b i r ik iyo r, i l e r aksyor.

O. a nam koyunlar < Ar. a n m a.m. [ anam koyunun oulu]. A namcs, salg n c s , yolpa racs ... B i r i g ide r bi ri ge l i rd i. (M. Makal 1971 s. 96). a nan, b. a na I. O. a n i ya zenginler < Ar. a n iy a.m. [ an y kelimesinin oulu, / ny / kknden]. F uk a r ya s a dak a la r,

(Peride Celal 1991 s. 496). intizamn kaybetmek, ihmal edilmek: Namaz vakit le ri yi n e aksar o lmu tu. (Z. Ankara 1991 s. 89).

asak

41

ahar I

a sak /a k sa k hafife topallayan < ET. ah s ak a.m. Clauson 1972 s. 95. K a nda n i n eve mbtel ke l, l,
ak s ak , kt rm, cimlo z, k zs z, mebt n, mec n n va r ise ...

g n h u f i n ey led g m .

(Nect Beg 1963 s.

190). ah u vah szlanmak:

(Ferec 855/1451 v. 180b). (musik istilahlarndan) ekseriya 9 vurulu bir usul K. Uz 1964 s. 8. aksaklk: Faz l i Le ng p yu a d se acab deg l, | h g r n c ed r, g z e l m, it a sa . (l 1994 [1591 99] s. 255). a s r k, b. aks r k . a i ye (anatomi terimlerinden) zarlar < Ar. a iy a.m. [ i zar kelimesinin oulu]. a u /a zehir < ET. a u a.m. Clauson 1972 s. 78. Y z k
k a nda a u va rd h z r lam d, ol arada ge nd k a yd n g rdi, Al l h ra h m eti n e va rd (Oruc b. dil 1925 s. 37).

D n e n i i ft i ra n n ve sefalet i n la m nda bo duktan son ra e l l e r imi z i ykayp, e fe nd im, bi zde f i l o zo f yeti miyor d iye ah u vah la r. (C.

Meri 1992 s. 214). ah u vah et ac ile iini ekmek, szlanmak: Pek h u v h diyo rsu n u z , be z e r k i bi r k ede ri n i z va r. (N mk Kem l 1967 [1866] I, 6768). AD. aha/ahan (nida) ite. Bunun gibi ksa nidalarn men eini tesbit etmek imknszdr; kr. mesel Erm. aha /aha n ite R. Dankoff 1995 no. 10. B u
mide boz u k l u u de i l. lk imde ahan be n de yl e o lmu tum ya ... (H.R. Grpnar 1943m s. 28). Aha oku l, aha bebel e r. Aman k z m dikkatl i ok ut!

Mecz mnada: ... t a n di l i n aa r, a u la r s a car . (Ferec 855/1451 v. 20a). a u sto s b.m. (8. ayn ad) < Yun. (gustos) Ch. Tzitzilis 1994 s. 201 < Lt. aug ustus a.m., o ayda len ilk Roma mparatoru Augustus erefine; kelimenin asl mnas yce, uurlu, kularn iyi almetleri ile do mu veya tahta km (Lt. avis ku), kr. h mayu n . Trkedeki varyantlar iin b. Ch. Symeonidis 1973 no. 20. Ayrca, Tk.deki ahs isimlerindeki bu tr mna geli mesi hakknda b. Abbs yolc u ve Yun. mzekker eki os iin b. aforos 1 . B i r g n a ustos ayn u yedi n c i g n i nd e h a z ret i Es n u f i r k l ib o l ub ... (Pr Re s 1926 [16.yy.] levha 89). O l up bit e n l e r A ustos o rtas nda ka r ya mas kadar a rt c id i be n im i i n . (N. stn 1968 s. 50). a u , b. agu . a uz, b. a z. a va, b. akva. O. a yr bakalar < Ar. a y r a.m. ( ayr bakas kelimesinin oulu). Ve bu h l i a y rdan mah f dutd la r . (Ferec 855/1451 v. 15a). yabanclar, ecnebiler: svi rede a yara kar yl e kon u t uk. (K. B ilbaar 1961 s. 180). Bir bakma a yr zihinlerde yr n aksi telkki edilirdi. t issi n bi lmez, a y r y r n fa rk tme z mes besi nde ok l k o lmaya . (l 1587 v. 125a). Divan edebiyatnda k ve mukdan bakalar, yabanclar mnasnda ok kullanlrd.
K a ddm bk l b e ng e dne r, s n em ol u r de f | A y r i l e ol y r k a an kim de s o h b et.

(F. Baykurt 1967a s. 280). ok yakn mesafede: Uzakta de i l, aha bu rdaym. Ge l i n, b u l u n be n i . (F. Hepilingirler 1990 s. 6566). O. ahab en ok sevilen, tercih edilen < Ar. ah a bb a.m. [/h b b / kknden]. Ar. elativus iin b. a cab . Uz u n
ye l ve k s a ye l s i bi r h i kmetde ol ub yak a s bol olmamak e lbette e h l i t a b ate ah a bbdu r (l 1956

[158687] s. 206). AD. ahac k ite DS 123 < aha ve kltme eki c k . Kltme eki c k iin b. ac c k . te ka r dan ge lmekteydi, ahack. (M. Seyda 1962b s. 47). O. ahad I bir tek < Ar. ah a d bir. Ey g l bi r se n deg ls i n
de rd i y re mbtel , | B u c i h nda bu bel dan k u rt u l maz h a h a d (Nect Beg 1963 s. 175). A had tek olan,

Allah: Eyl g e eyl k e r r r o l A h a d, | B m r u b h is b u b aded. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 2108). AD. ahad II/ahet pazar gn DS 129, .A. Aksoy 1946 III, 33 < Ar. ah a d a.m. O. hd (riyaziye) birler, tekler < Ar. h d a.m. [ah a d kelimesinin oulu]. h d / h d n s orta tabaka, ahali B i z h ddan demle ri z. N i z m lemi z im m bi z im el imi zde de i l. (P.N. Boratav 1995 s. 209). Fakat
h d n s ve t a ra h a lk ve z bit l e r b u yolda olmayacak ... (N mk Kem l 1967 [1870] I, 201). P di h z de olmas n, h d n sdan bu l u ns u n.

(Trk masallar

1991 [1912] s. 129). ahadi s hadisler < Ar. ah d t a.m. [ h a d t kelimesinin oulu]. A h d si e r f eyi h v levh la r iste rim. (Trk masallar 1991 [1912] s. 99). ahal i /ehal i I halk, sakinler < Ar. ah l a.m. [ah l kelimesinin oulu]. Eh l iy i i rv n z e ri ndek i mah s l t ndan ... (l 1982 [1581] s. 132). O. ahal i /ehal i II iyi bilenler, uzmanlar, eksperler < Ar. ah l [e h i l kelimesinin oulu]. Ve Mevl n Ebu s
Su d H ca e l eb ve bu n la r u ak r n n i e e h l i h u c este h a s i l ... (l 1979 [1581] I, 176).

(Nect Beg 1963 s. 167).

ah (nida) b.m. < Ar., Fa. h . H r r iyet imi, ah, o n u h i te rk ede r miyim? (S.E. Ertem 1933 s. 83). Sevin ifdesi olarak: K z ka r koymad. Ho land n a k layan bi r: A h h h! eke rek g ld . (Peride Celal 1985 s. 139). beddua: Vel i usta B e n i nsan n ot u raca evi n
duvarla r n yaparm; hapishan e duva r yapp hapsedi l e n i nsan la r n ah n a lamam diye al mam t. (Halikarnas Balks 1946 s. 19). h et gs

ahan, b. aha. ahar I kt cilalamak ve bez perdahlanmasnda kullanlan bir nevi ni asta TS 1983 s. 23. Kr. Fa.

geirmek: M e l i k h tdi: N e be l la rd u r k i bi z e h e r dem ol u r! d di. (Ferec 855/1451 v. 37a). O. h u f i n et /ey l e ahlamak, inlemek: id rs i n d n

ahar

42

II

a.m. (H.E. Wolff 1966 s. 196). Kelimenin men ei malm deildir.


h r

ahar II/aher baka, dier < Ar. h a r a.m. [/ h r / kknden]. S h ib i t m r h a ra v rmeyb g r ge nd ye v re . (.L. Barkan 1943 [935/1528] s. 30). ahbab/ahbap arkada < Ar. ah b b dostlar, sevgililer [h a b b sevgili kelimesinin oulu]. Arapada oul olan kelimenin Trkede tekil olmas nadir deildir. Devl et az a b ah b b k o rk u tmaz imi . (N mk Kem l 1967 [1874] I, 339). Sfat olarak: Ek remle ok ahbaptm, sen l i be n l iydim . (S.M. Alus 1944 s. 107). Anlatma slbunda bir ahstan hafif alayla a hbap diye bahsedilebilir (bi z imki veya sen i n k i gibi): Davut a ay ko rk ut u n caya kadar yakasn b rakmadla r. A hbap rkm t epeyce. (H. Karahseyin 1957 s. 56). EO.da kelime Arapadaki gibi hep oul mnasndadr, Meninski 1680 I, 71.

O. ahcar talar < Ar. ah c r a.m. [ h a ca r ta kelimesinin oulu]. Ve yi n e bi r ba k a odada dah n ev di r i ah c r ve ma den y t meml u o l ub ... (Must af S m , YTEA 1974 [1840] I, 75). AD. ahci yh, b. ah i k. EO. aha/a ca/BSTT. aka beyazmtrak < ak I. beyaz + bz sfatlarda kullanlan ca diminutivum eki. n c g ibi a ca ol u r, yum ru ak o l u r (Ferec 855/1451 v. 173ab). ake, Osmanl kk sikkesi ve para birimi: G nde y z ah a ba a y te r (a.e. v. 93b). Diy n r a caya boz . (Ferec 855/1451 v. 92b). Geni mnada para (b. aka ): Ol ah cay h a rc la nd, to h uma v rd i, k z e v rd i . (a.e. v. 65a).

Dorudan doruya Ar.dan veya Fa. zerinden alnan Ar. kelimeler arasnda Ar.da oul olan fakat Tk.de tekil olarak da kullanlanlar vardr. Ar.da, Tk.dekine benzer her isme katlan umum bir oul eki bulunmamas bu gelimeye yol amtr. Tekil olarak kullanlan bu kelimelerden tekrar oul yapmak iin onlara la r / l e r ekleri taklr. AE cildinde geen bu gibi isimler: ahbap, ak raba, akra n, amel e, araca, budala, cevah i r, e lb ise, e rbab /e rbap, esnf II, et raf I, evl iya II. M e h r D r. Spit z e r bi z im d i re n i st ndek i d i rededi r: pek ah b b ne g r yo ru z . (N mk

Sfat yapan vurgusuz ca eki, similativum (benzetme) ve diminutivum (kltmezayflatma) anlam tayor, yni eklendii sfata bir yandan bir eye benzeme mnas verirken dier taraftan kuvvetinde bir zayflama oluturuyor, ms. ak beyaz h a / ca beyazmtrak (= biraz beyaz, beyaz gibi). ( ca ekinin ET. a aequativus halinden kml ve ca zarflar iin b. an ca I ). AE cildinde u sfatlar bulunuyor: laca, Arpa, b rc e, kca, dl i ce II, d r i c e (b. d i r i ), d z c e, epyce, ey ce /ey ce /iy c e I . Bu sfatlarn bzlar isim haline gelmilerdir (bu hallerde ca eki vurgulu olabilir): aka /ake (O. para), alac (kilim), eskic (ocuk bezi). Baka ca isimleri iin b. aldatmaca , b r l c e , eme rce .

ahbabane ahbapa < ahbab + Fa. zarf eki ne . b. aci za n e . Kem l 1967 [1868] I, 127). ahbap b. ahbab .

ah yemek piiren hizmeti < a a.m. Bir unsuru m terek olan / / ve / / seslerinin yanyana bulunmasndan ne et eden disimilasyon.
Kaza nd pi kim bi l i r ah dan md r, ba cdan md r ? (H.R. Grpnar 1943g s. 265). Kr. a .

ahbap l (neologismus) ahbap seven, arkada canls < ahbab /ahbap + c l / l seven, de er veren, b. adamc l . B i r i k i se ne ge t i g emedi, o ahbap l,
e n ebaz, en ve ak rak, tekl i f tek e l l fs z mosy ce napla r nda bi rde nb i re bi r tebedd l k i so rmay n! (S.M.

Alus, Akam gaz. 4.11.1943). ahbar Ermeni erkeklerden bahsederken veya onlara hitab ederken kullanlr, DS 126 < Erm. e payr < EErm. e bay r erkek karde U. Blsing 1995 s. 27, R. Dankoff 1995 no. 139. Sabah, ak am t re n l e r i n e bi n
de gr. A hbarla rdan ge i lm iyo r. a r s ndas n. (S.M. Alus 1944 s. Sank i k uy umc u

Bir kelimede fonetik bakmdan ayn ya da birbirine yakn olan nszlerden birinin deierek bu yaknlktan uzaklamas durumuna disimilasyon, yni benzemezlik denir. A-E cildimizde u misaller geiyor: / / > /h / ah , /t / > /k / aktar, /n / > /l / a a rlak, ar l -, f i l ca n, /t / > /k / ayk la- I ve II (b. ay rt la- ), /m / > /l / damla, /k / > /p / epmek (ayr bir durum), /y / > /l / eylam. Daha fazla bilgi iin b. Z. Korkmaz 1992 s. 24 ve H. Bumann 1990 s. 191.

(Argo) ahi k yabanc kadn, kz; yabanc kadn turist H. Aktun 1990 s. 32, E. Gemalmaz 1978 III, 20 < Erm. a ig kz, Dankoff 1995 no. 14. ahd/ahit I verilen sz, vad < Ar. ahd a.m. [/ hd / kknden]. Se n i h b n i i nd e ahd um olsu n e rms r tmek. (Pey m , b. A.. Tarlan 1949 IV, 90). yemin, and: B e n m ahdum va rdu r, mu r d di l bu lmay n ca ar b imez em . (Ferec 855/1451 v. 139b). andla ma, mukavele: D sek K a raman, ge l ahd tutal um y ld r r se n i y lde n k o maz . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 161). nik h: K z b u sze sevi nd i. Ahd ba lad. (Ferec 855/1451 v. 38a). ahd/ahit II devir, zaman < Ar. ahd a.m. [/ hd / kknden]. Ve an u g ib i p de h di l ve ra iyyet i mu ns f ahdi nd e o l y rde dik i l e n a ac la r y c e ldi l e r . (Ferec 855/1451 v. 191b). Fa. izafet terkibleri, ms.: A hdiatik Hristiyanlarn Kitabi Mukaddesinde sadan evvelki zamana ait branice veya

23). He r ya ly i h t iyar m sand nd, ahba r e f e nd i, Haa? (Z. Selimo lu 1971 s. 78). O. ahbr haberler < Ar. ah b r a.m. [ h a bar haber kelimesinin oulu]. C em, tev r h i m l k g retdi le r . (Ferec 855/1451 v. 91a). O. ahbr haber veren, tarihi < ah b r haberler+ isimden sfat yapan nisbe eki , b. adal . A h b r l e r byle get rmi l e r k i ... (Ferec 855/1451 v. 244a). AD. ahb n /ahbun/ak bun gbre DS 126127 < Erm. a p[i n ] < EErm. a b[i n ] a.m. R. Dankoff 1995 no. 13, U. Blsing 1995a s. 124. Yaz ge l i n c e a h u r u n ah b u n u aman m i ! (A. Cafero lu 1944 s. 95).

ahdet

43

ahfadiyelik

Aramice kitaplar. A hd i cedit Hristiyanlarn Kitab Mukaddesinde sann zamanna ve sadan daha sonraki zamana ait ksmlar. a hd evve l ilk a: N e h i kmetdi r k i k a ss m t a b at ahd evve lde | M s v t z re tak s m tmemi e rz k e f r da. ( air Eref 1958 s. 150). ahd i kadm eski zaman: Ve h e r vak t ahd i k a d mi ... a a r idi. (Ferec 855/1451 v. 180a). ahd u peymn mukavele, andla ma Fa. u (ve) ile yaplm terkipler iin b. abudan e . B i r k i iyl e ahd u peym n edicek tan r y dan uk duta ru z . (a.e. v. 90a). ahdet szle mek; andla mak < ahd /a h it I. B e n o l k a me r
r u h eke rb su h i l e ahd db du ru ram ki ge nd n g l i di l ed g i ki iye s a tam. (Ferec 855/1451 v. 106a). Asl nda ahdetmi tik, g n ge ce yatacaktk, ama be n

Mecz mnada: ... ktisadi mesele l e r i n ah e n ktar bi r eki lde tan z mi ... (M. Seyda 1970 I, 273). O. ahenger demirci < Fa. ha nga r a.m. [ han demir ve ge r i leyen (b. afe rid eg r ] Odu n k a pus d h i l i nd e
he n ge rl e rd e n mah a l l ta si r yet db k y metmis l n r d za h d an ... (Sel nik 1989 s. 604).

(T. Apaydn 1991 s. 34). kocaya vermek, evlendirmek: B u g ec e k z m se n e ahd edeceyik. (B. Seyido lu 1975 s. 313).
uy uyamadm.

O. ahenin demirden yaplm < Fa. han n a.m. ( h e n ve isimden sfat yapan Fa. n eki, b. abhe r i n ). Sanas n m r b ol ubdu r h e n n peyk n a a (Nect Beg 1963 s. 148) Sa r y a r, h e n n k a ps mah s s bi r e n n i l e a ld . (Trk masallar 1991 [1912] s. 143). Mecz mnada: A h m ed bu meti n ve he n n s z l e r i k a r s nda bi r k e l ebek k a nad g ibi t it redi. (Trk masallar 1991 [1912] s. 3). ahenk, b. ahe n g. ahenktar, b. ah e ngda r. ahenpu zrhl <Fa. ha n -p a.m. [ ha n + p - rtl] Evvel piy de N eme alayla r c m lesi he n -p (M. Na m 1280 I, 159). K ff r- he n -p bi r s a dme i l e alaylar n h a rk db alem z e r i n e rd i l e r. (a.e. s. 149).

ahd andla maya ait, ahde uygun < ahd /ah it I + isimden sfat yapan nisbe eki , b. adal . Ahd iati k, b. ahd II. Ahd icedit, b. ahd II. ahdnme/ahitname Osmanl devletinin yabanc bir devletle akdettii mukavelenin yazl nushas < ahd I /ah it I ve Fa. n ma mektup, yaz.

Fadan alnma kelimelerde ve bunlara gre Tk. esaslardan yaplm kelimelerde name yazl metin, yaz; mektup unsuru ile bitenler vardr (b. A. Tietze 1964 s. 194). AE cildinde geenler: ahd name, cevabname .

ahe, b. ah II. O. ahen demir < Fa. ha n a.m. r i he n d y h e r haftada bi r atal dem r al na. (.L. Barkan 1943 [932/1525] s. 253). O. ahendi l katyrekli < Fa. han di l a.m. ( han demir ve di l kalb). N ede n he n d i l o l u rs n k i y z d r semenbe rd e n ? (mer bin Mezd 1982 s. 83). aheng/ahenk I b.m. (uyum) < Fa. hang a.m. B i r b i ri n e he n g t uta rla r. (Ferec 855/1451 v. 115b). tempo, ritim: B u t i raddaki ah e nk de bi r ba ka idi. (B. Arpad 1974 s. 139). algl elence: B i z a rada bi r bi z im k ro l u i l e he n k k u ra r z, o ud, be n k eman. (F.C. Gktulga 1943 s. 106). ah e ng et alg almak, konser vermek: M u tekabi l e n Sa ray kalfala r nda n m rekkep bi r i n c esaz takm ahe n k etmi ti. (Fazl Necip 1930 s. 29). EO. he n g et /ey l e bir eye niyet etmek, bir ie koyulmak < Fa. ha ng ka rdan a.m. Le ke r z m res i i l e k it l e he n g tmege ... (1 1956 [158687] s. 252). Du h t e r i h Y emen he n g i b eyled i (yni baheye gitme e yola kt) (Ferec 855/1451 v. 200a). ahengdar /ahenktar ahenkli < Fa. ha ngd r a.m. [ hang ahenk ve d r tutan, b. abdar ]. A h e n gda r bi r sesi, byk bi r talkati vard. (Fazl Necip 1930 s. 44).

Fa. p idan (F. Steingass 1930 s. 260) fiilinin imdiki zaman kipi olan p birleik kelimelerde (compositum) kullanldnda etken sfatfiil (participium activum) meydana getirir. Bu unsur O.da da kullanlm ve bununla yeni szckler tretilmitir. Bu kelimelerde iki eit anlam olduu grlyor: 1. giyen, giyinen ms. he np u (demir [zrh] giyen), atlaspu , cev enp u , sebzpu , siyahpu . 2. rten, kapayan, (rtp) affeden, ms. pabu < p -p (aya rten), se rp u (ba rten), hatapu (hata[lar] rten ve tahtabo < tah t a-p . A-E cildinde h e np u ve atlaspu kelimeleri mevcuttur.

aher, b. aha r II. aheste yava, acelesiz < Fa. h ista a.m. A h este heste gide rke n ... (Ferec 855/1451 v. 221b). yava sesle, mrldanarak: i nd e ik i iy e du r u r. h este heste n es ne ok r, ol iy el e re r r. (Ferec 855/1451 v. 34a). aheste beste (zarf) yava, acelesiz < Fa. h ista yava ve basta bir musik paras kelimelerinden bir kafiyeli terkib, belki mrekkep bir musik terimi.
Se ri n de n i z suy u n u n v c u t la ra ve re c e i z evk i tahayy l ede rek ah este beste gidiyo rduk.

(R.H. Karay 1939a s.

159). ahet, b. ahad. ahfad torunlar < Ar. ah f d a.m. [ h a f d torun kelimesinin oulu]. Say n yu rtta la rm, bil iyo r
musu n u z sizle r k imle r i n a hfads n z ? Sizle r a ld ra ndan Viyana kapla r na at ko tu rm u by k T r k mil l et i n i n ah fads n z . (B. Arpad 1976 s. 77).

ahfadi yel i k torunlara ve daha sonraki nesillere kalabilecek mahiyette mal < ah fad torunlar ve ticar terimlerde sk raslanan iye eki. (b. adl iye ) . 24.5.1944).

O rada yol ge n i : istimlk mistimlk bahis mevz u u olmyaca i i n a hfadiyel ikt i r. (S.M. Alus, Ak am gaz.

Ahfe

44

ahi I

simden isim yapan ok ilek l k ekinin eitli grevlerinden biri nomen concretum tretmektir. (br fonksiyonlar iin b. a r l k , akal k , A rabl k , a a l k , e l l i k I I ). AE cildinde bu tr nomina concreta rnekleri vardr: I. Kkteki ismin belirttii staty stlenen, onun vazifesini gren canl: ah ret l i k, alfabel i k (b. al fabe ), anal k, babalk, eml ik /emi l ik (tretilii belli deil, b. emlek ), evltl k (b. evld ). II. Kkteki isme mahsus olan nomen instrumenti: atl k (=a lt l k), avadan l k, be ibi r l i k (b. be I ), butt uk, c ibi n l i k (b. c ibi n ), deml ik I, de rl i k (tretilii belli deil), di z l ik, e l l i k I . III. Hayvan ve bitki ad; ounun nasl meydana geldii anlalmyor: bu ra l k, u l l u k, dl k, e n l i k . IV. Kkteki nesne veya kii iin, ona mahsus olan ey: ahfadiye l ik, ak amlk, a l k, ba lk, dik iml ik, ekmekl ik (oluumu anlalmyor, b. ekmekl ). Dierleri: be l ik /beyl ik II, doyuml uk (b. doyum II). (b. T. Banguolu 1974 s. 193196, M. Erdal 1991 I, 127128).

ah III/h i XIV.XV. asr Anadolusunda yaygn bir muayyen dinitima gruba mensup kimse < ET. ak i cmerd Clauson 1972 s. 78. M.F. Kprl (1918) ve F. Taeschner (1929)in al malar ile tarihilerin dikkatini celbeden ah /a h i grubu tarih literatrnde ekseriya ah i l e r veya A h i l e r diye zikredilir. Mo ol la r e h re g i rip A h i l e ri ve halk k l n ta n ge i rd i l e r . (N. aatay, Belleten 46.181.1983 s. 434). Kaynaklarda bir ahs ismi ile beraber geerse a h kelimesi hep bata gelir. A h
H u rd ek i h u rd e f r d r l e rd i, s h t eyidi, miskiyn idi, evi n i t ekye eylemi di . (Ferec 855/1451 v. 244a).

AD. ah l, b. ah i l . ah m ah m (daima menfi cmlelerde) gze arpacak kadar gzel (olmayan), harfiyen benim ahm, benim ahm. Kr. ah m vah m . i rk i n diyemem. Fakat o kadar da ah m ahm bi r afet de i l. (H.R. Grpnar 1933ke s. 43).

Ahfe /Ah fa Ar. erkek lakab (mnas tavuk karasndan muztarp veya gzleri kirpiksiz); bu lakapla anlan birka Arap gramer limi varm. Kelime Tk.de yalnz A hf e i n ke isi g ib i ba salla tbirinde kullanlr. Tbirde bahsedilen fkray bilmiyorum. Haz rete bsbt n a hf e i n k e is i gib i
h i b i r ey an lamadan ba sallam olmamak i i n yle bi r suale c re t ettim ... (H.R. Grpnar 1943g s. 130). g r a h n i c e r u z ig r u k a h r e l i nde z eb n o lm du r! (Ferec 855/1451 v. 32b). No ld u , k a mazam ah !

Kafiyeli ift sz terkiblerinde a a iftinin bir araya gelmesi hakknda AE cildinde u misaller bulunuyor: ah m ahm, an l an l .

EO. ah I kuvvetlendirici edat. O bu lat f n i h d n ze n iy n i

ah m vah m ahm ahm gibi, fakat o kadar yaygn deil, kelime manas benim ah, benim vah; kr.
ah m ah m. h re t de art k o k a dar h m v h m bi r ey de i ldi ya?

(a.e. v. 99b). Y te r a latdu a h bi r dem am n ik i gz um! (Zt 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 409). TS 62de baka mnaya alnarak verilen misaller de bu edata aittir. Kelime Az.da hl yaamaktadr, ADL 1966 I, 146, ms.: Ah bi r de g rek n ol ub ey? (A. Vliev 1957 s. 41). Ay Mo l la u rban, mn ba a d m rm ah , n e c y n i hmi l ik su ? (a.e. s. 135). A h vah deyi l! (a.e. s. 142). ok defa nida gibi bir soru cmlesinin banda bulunur: B ah n ol ubdu r ey? (a.e. s. 78). Ah sn ha ns sbb g r bdbah t s n ? (a.e. s. 82). Ah n iy? (a.e. s. 132). htimal ki AD. a h oysa ki; oh olsun DS 129 ayn kategoriye aittir. Hatt ilerde greceimiz ah i nidasiyle alkas olabilir. EO. ah II (AD. var: ah e /a h iy DS 129) sevilen kimse, dost, belki de bir eit akrabalk. Ge ldi s beg, S l eym n e h dah | K im bu la r pa ayadu r c ml e ah . (Enver 1928 [869/1464] s. 57). S a ru h a n o l S l eym n beg dah | B i l e g ide r ah i ret l i k o l ah (a.e. s. 66) J. Deny 1955 no. 38 ve 67 nllerin kaideye uymadna dikkati eker: Hem h nn yannda inin bulunmas, hem de ah i varyantnda nl uyumu yoktur. Bu mahedeler kelimenin ET. ak i cmert sfatndan (Clauson 1972 s. 78 bunu kabul etmiti) deil, Ar. ah kardeim tbirinden geldii veya onun tarafndan etkilendi i faraziyesini destekleme e yarar. XVI. asrda ah galiba sa d (veya ki rve ?) mnasna geliyordu: He r u l uya vas , h e r d g n cem yeti n e a h i. (l 1956 [158687] s. 213). Dg n c em yetl e ri o lsa ah i o lan la r, mevt y mekle r i b i ri lse ve l l e r i o l ub ... (l 1975 [1599] s. 143).

(H.R. Grpnar 1316 s. 319).

ahr I b.m. (byk ba hayvanlarn barndrld bina) < Fa. h u r / h r at yemlii A. Tietze 1969 no. 7.
Lki n pi k u r us u nda n e para! Babas ah r temi z l e rd i, imdi a a, hl e bak! (A. Dino 1944 s. 70). AD. (kr. DS)

ve EO.da Fa.daki asl mna da devam eder. Ol Kr. afu r. ahr II, b. ah i r . O. ahr III (zarf) sonunda, ondan sonra < ah r II. h r

ke l isan u d v r nda e me ah u r g ibi a h u r mis l i nde bi r t b t yapm la r. (Pr Re s 1926 [16.yy.] levha 45).

R v n d g rdi kim av bi r lat f b a r st i nde du rm du r u r. (Ferec 855/1451 v. 18a). O. h i r i k r

sonunda, en nihayet < Ar. h i r son ile Fa. k r i kelimelerinden Fa. izafet terkibi. h i r i k r
btl e ri s na r, o la nca r u n m sla r b r la r g ib i topra a d e r. (l 1975 [1599] s. 135). O. h i r i se n e

sene sonunda < Ar. h i r son ve sana yl kelimelerinden mrekkeb Fa. izafet terkibi. Ve h r se nede n e mik d r ged k mah l l o ldu. (.L. B arkan 1943 [931/1524] s. 359). O. h r e h r ay sonunda < Ar. h i r son ve ah r ay kelimelerinden ibaret Fa. izafet terkibi. H e r aya
n e d e rse o l ay k s t n h r e h rde b k us r get r b ... (.L. Barkan 1943 s. 363). EO. h r l em r

sonunda, en nihayet < Ar. h i r son ile Ar. amr i kelimelerinden Ar. terkib. h r l em r b u ibti l dan
h a l s i n s u ba l k h idmeti nde n f e r at u ib eyledi.

(l 1982 [1581] s. 154). ahi I (nida) yle ya! deil mi? B u z e l l i i, deccal la m
t revi T u rg ut za la bi l e yansm ... M h e nd is ah i.

(Cemal Sreya 1991 s. 235).

ahi

45

ahlken

ahi /Ah i II, b. ah II I /a h i . O. ahi b ba /ehi b ba dostlar < Ar. ah ibb a.m. [ h a b b dost kelimesinin oulu]. G ec e l e ri evl e rde musahabele r i
i i n b i rl e tik l e ri a h ibbas na: B ug n Gksuya davetl i id im. yle bi r l em ge i rd im ki! diye ba lyarak ... (Fazl

ahize b.m. (elektrii sese eviren alet) < Ar. ah d kknden XIX. asr sonuna doru uydurulan terim, kr. TinghirSinapian 1892 II, 354 h i z e ricepteur. N ede n son ra te l efo n susa r, almaz ol u r. Adam el i n i ah i z eye u zat r. (A.Yurdakul 1991 s. 26).

Necip 1930 s. 90).

B RAH M ELEBI E rk e n c isi n , C evad! B e n de dkkn ye n i at m. Eh ibb n e rede ise ge l i rl e r. (B. Necatigil 1970 s. 86).

AD. ahi l /ah l grm geirmi, yal kimse DS 129 < Ar. h i l bir yerin devaml sakini R. Dozy 1927 I, 43. Ar. 12i3 kalb iin b. bid . Kr, Az. ah l yal, kocama a balayan ADL I, 154. Oban n ah l ca h l bu n la r n aba la r na h d . (Azrbaycan H a l Dastanlar 1961 s. 28). EO. ahi len ahilik etmek, ahi gibi hareket etmek, fakat bu tbirin bugn bilinmeyen mecz bir mnas olmal < ah /a h i II veya III. + - le n - genilemesi, b. abaplan- . eyh l e r p r o la la r, l yan ndan ah l e n e l e r . (Zt, TDED 1977 [16.yy.n ilk yars] XXII, 148). O. ahi l l dostlar < Ar. ah i l l a.m. [ h a l l dost kelimesinin oulu]. Ve ah i l l ve evidd n u ay u n i l e l f et l e ri ... (l 1587 v. 121a). ahir /ah r son, nihayet; sondaki, sonuncu < Ar. h i r a.m. Y z k o y u n bi y z o ld, y l h r nda bi r ey s r i old. (Ferec 855/1451 v. 51a). Ba a evve l va ram h r

Klasik Ar.daki interdental /d /nin Tk.de iki telaffuz ekli vardr. Bu sese sahip kelime Tk.ye eer Fa. zerinden gelmise, bu ses /z / olarak telaffuz edilir. EFa.daki spirans /d /nin interdental /d / gibi okunmas iin b. az i n e . AE cildindeki misaller yledir: ah i z e, a h z /a h i z, baz i l, bez i r, be z l e I ve II, bi r z evn , caz ib /caz ip, caz ibe, ce zbe, c e z ebat, ce z r /c e z i r II, c e z r , ce z ve, c zam, e l e z, e za, e zan, e z iyet, e zvak, zat, zeke r . Bu sesin dental telaffuzu iin b. baydak .

ahkm hkmler < Ar. ah k m a.m. [ h u km kelimesinin oulu]. e r at ah k mn ey bi l rem. (Ferec 855/1451 v. 118a). ehemmiyetle ileri srlen, fakat sa lam temele dayanmayan fikirler: imdi
Babl i habe rl e ri n i ala n a rkada lar yave r odala r nda ge l ip gide n l e re bakarak ahkm ka ryo rla r. (Burhan

Cahit 1934 s. 32). Avr upal k i l iseye g itmiyo r mu ?


diye sk sk so r ve B i z Bat n n kt ta raf la r n aldk diye ahkm kes! (. Altan 1975 s. 157).

ahkmk m yegne sz sahibi < Ar. ah k m hkmler + kum sizin, possessivum eki. Ak ama kadar ye ri nd e
ahkmkm, o rta oyu n u ndaki ha l la g ib i k imseye a z n at rmad . (S.M. Alus, Ak am gaz. 1941). Mal m a, Su lta n A z i z i n habaza n l di l l e re destand r. Ta ht nda ahkmkmken smail pa an n aha ne do ndu rmas n gvdeye atmak i i n o n i fte saltanat kay na yan ge l ip Dolmabahe saray ndan t Emi rg ndaki yal ya gel i r ...

dem de sa a d mi d / B i h a mdi l l h k i va de ge lmeden, ey di l r b , geld (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II,

206). EO. h r et bitirmek: Da v y h r de l e r. (Ferec 855/1451 v. 119b). O. h r o l bitmek, sona ermek: ebi vas l et h r o ld, vak t i f u rk a td r . (a.e. v. 118b). O. h r m r hayatn sonu, yaanan son zamanlar: G e nd h r mre deg i n t ate me l o ld. (a.e. v. 67a). ah r zaman dnyann sonu gelmeden, kyamet kopmadan az evvel: B i r y k l it k a rn nda
e n k l e ri c ek l e r: o l h r zam n o la nc u k la r n u s fatdu r (a.e. v. 192a). De l i l e r o ald, o l u r mu o l u r, h r zaman bu ...

(S.M. Alus, Akam gaz. 1944). ahla ah ekmek < ah ve ses taklidi isimden fiil yapan la geni lemesi iin b. a la- . Koca k ah lad. El yo rdamiyl e saz n a ryo rd u. (F. Erdin 1960 s. 19). ahlad/ahlat yaban armudu < Yun. (ah ldi) A. Tietze 1955 no. 35, Ch. Tzitzilis 1987g no. 46. O l
k uy u n u al meti bi r b yk ah lad a ac n u dibi nded r.

(A. Dino 1944 s. 54).

O. ahi ren u yaknlarda < Ar. ah ra n a.m. Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace l ete n .
A h re n e b yk bi r mektebi syle n i n yak d n ? | Sebeb yok ba k a , h uy land n F ra ns z ca k r atde n. ( air Eref

(Pr Res 1935 [932/1525] s. 175). Mecz mnada, kaba bir adam ahlat aacnn kat ve eki meyvasna benzetilir (F. Devellio lu 1959 s. 61). B u a h lat pavl ikato rla r n adam edemedim gitti! (S.M. Alus 1933p s. 167). O. ahlf /ehlaf halefler < Ar. a h l f a.m. [ h a laf n oulu].
le ris i n i a rt k a h l fa b rak m ak l z ime i h lde nd i r.

1958 s. 117). ahiret/ahret br dnya < Ar. h i ra a.m. [/ h r / kknden]. Ma ns r k a t na ok d: Ma ns r! h i re t e gide rem. Sa a vas i yyet de rem ... (Ferec 855/1451 v. 91a). O. ahi s sa hasisler < Ar. ah iss a.m. [ h a s s kelimesinin oulu] Ve esh iy i ke remk i rd r bez l i n i meti l e h a sedke rde i ah iss i kemmik d r o l ub ... (l 1587 v. 119b). ahit, b. ahd. ahitname, b. ahdname. ahiy, b. ah II. ahiz, b. ah z .

(Cevdet Paa, YTEA 1974 [1884] I, 66). ahlk tabiat, karakter, huy < Ar. ah l k a.m. [ h u lk a.m. kelimesinin oulu]. A h l k a h l k s z la rda n re nme l idi r demi le r. (H.R. Grpnar 1341 s. 379). temiz ahlkl davran, vlecek tavr u hareket:
Az n c e st me hayvan gib i sald rd n z. imdi de ah lktan bahsediyo rsu n u z. (Orhan Kemal 1965f s.

139). ahlken ahlak hususunda < Ar. ah l k a n a.m. [ah l k + hususunda mnasna gelen an eki, Ar. accusativus eki an n zarf yapt durumlar iin b. acel ete n ]. O n u n safdi l, f ik re n pek faki r, a h lke n zayf, ko rkak oldu u n u b i l i rd i. (Fazl Necip 1930 s. 243).

ahlak

46

ah ap

ahlak ahlakla ilgili < Ar. ah l k a.m. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal . Padi ah bu n la r n
ahval i n i tedkik eyled i, h epsi nde ah lk k us u rla r g rd .

O. ahrr hrler, kle olmayanlar < Ar. ah r r a.m. [ h u r r kelimesinin oulu]. Ah r rdan k u l la r u nv n na [1498/904]).

(Trk masallar 1991 [1912] s. 129). ahlat, b. ah lad . ahmak aptal < Ar. ah m ak a.m. [/h m k / kknden]. Ar. sfat tr iin b. ablak I . Di l e rs e bu a h m ak u di l i n i keseyim . (Ferec 855/1451 v. 211b). B u n a lamamak i n s o de re c e ah m ak o lmal. (H .Z. U ak lgil 1317 s. 180). O. ahmakane ahmaka < ahmak ve Fa. zarf eki na , b. aci za n e . Napolyona k u r u n atan h e r f l e r i e l i n i
k o l u n s a l layarak ge zdi i Lond rada, h a bs olacak k a da r ah m ak ne n e r y tda bu l u nmak ... (N mk Kem l

du h l de n l e r k eyfiyyet-i ah v l i ma l m ve z h i r old u m c ebi n c e ... (.L. Barkan 1943 s. 103

O. ahrrane hrler gibi, h rriyet iinde < ah r r + Fa. zarf eki olan na , b. aci za n e . K a dru n m sumla
ah r r n e im r r h a y t | Se n g ibi bi r p di h o lmakdan evl d r bana. (air E ref 1958 s. 154).

AD. ahraz dilsiz, sar ve dilsiz DS 133 < Ar. ah ras a.m. [/h rs / kknden]. Ar. sfat tr iin b. ablak I .
B y m bi r k k ka rde i bi rde nb i re a n layve rme n i n du rd u r u u i i nde ah ra z g ibi bakt kald. (N. Meri 1965

s. 41). ahre atlarda renk sfat (beyaz, kzl ve koyu tylerin karm) S. Batu t.y.a s. 147 < Ar. a h ra c a.m. P. B elot 1929 s. 155. Ar. renk sfatlar iin b. ab ra . ahret, b. ah i ret . ahretl i k besleme kz, evltlk < ah ret + l i k eki, b. ahfadiye l ik (crete dayanan mnasebetler gibi geici olmayan, bilkis ahirete kadar deva m eden, akrabala benzeyen ballk sayld iin). Hseyi n l e r i n bi r a h ret l i i va r. (F.R. Atay 1952 s. 62). AD. ah r i yan (Dou Karadeniz blgesi) yerli ahalice Kzlbalara verilen ad (A. Cafero lu 1946 s. 305) /a h ra n Karadeniz blgesinde epnilerin kendilerinden olmayanlara verdikleri isim, yabanc, dnme (Ko ayAydn 1952 s. 4) < Yun. (ah rinis) a a lk, iren; dili Rumca olan Mslman, Trk veya Bulgar (Hist.Lex. III, 385), kr. Fa. ah r iy n cahil, aptal F. Steingass 1930 s. 25, Rus. o h reyan tembel, kaba insan M. Vasmer 1955 II, 294), Bulg. ah rya n i n OrtaRodoplarda yaayan Pomak (dili Bulgarca olan Mslman) (BER 1971 s. 21). Y i n e ge ld i bi r a h riy n k o maz al u r
bu u | V y bu k fi r be mse lm n k o maz al u r bu u

1967 [1875] I, 388). EO. ahmal /ehma l yk, hayvan yk < Ar. ah m l a.m. [h a ml yk kelimesinin oulu]. Bi r ul u
b ze rg nd u r. H ca M s d rl e r. a rk d r. ok ah m l i esk l i va rdu r. (Ferec 855/1451 v. 71a).

Ah med erkek ad < Ar. A h m ad en ok hamd edilen. A hmedi n k z , bakar ik i g z tbiri aptal aptal bakanlara denirmi . Fkras iin b. Y.Z. Demircio lu 1934 s. 84. Hu Se h e r ka r! A hmedi n
k z , baka r ik i g z , n e redesi n ? Ka r la r, duymuyo r musu n u z ? (S.M. Alus 1934 s. 397).

EO. ahmedek i kale < Fa. A h m adak kk Ahmed (ak kltme eki ile). Mna dei mesi hakknda bir ey bilinmiyor (daha ok malmat iin b. .H. Konyal 1946 s. 194195). Tuncer Baykarann 1995 Temmuzunda Heidelbergdeki Osmanl ktisat ve Sosyal Tarihi Kongresinde verdi i tebliden ahmedek lerin aslnda belki i kale deil, esas kalenin dnda ayr kk bir kale olabileceini rendik. Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . yet s a rb ol ub Ate na k a l esi n ah m edegi imi . (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 280).

Fa.dan Osmanlcaya alnan kelimeler arasnda sonu ek ile bitenler var. Bu ek, sonuna takld kelimenin mefhumunu kltyor, Tk.deki c k gibi. AE cildinde ek eki ile kltlm u kelimeler geiyor: ahmedek, a rusek, ben ek (Clauson 1972a gre ET.de ok eski bir ran alnmas), C h udek, e mek . Kr. Krt., Erm. ik kltme ekleri.

(Zt 1987 [16.yy.n ilk yars] s. 478). abes, irkin, pis B.A. Yankolu 1943 s. 259, merhametsiz DS 134. G l k uvvet l azman, ve tv n l tah k k u
muk a r re r di zman, t a s m ak ra n la rdan bi r k a ah ry n ... (l 1956 [158687] s. 49). K a pu a uk l ri nd na ge rek, k a pu c me n i a h r i v na ge rek.

(1 1587 v.

121b). O. ahsen en iyi < Ar. ah s an a.m. Ar. elativus iin b. a cab . ... mak s d p di h ah s e n ve c h i l e h s l o l u rd (l 1982 [1581] s. 149). O. ahsent/ahsente bravo, aferin < Ar. ah s anta iyi ettin! [ikinci tekil ahs, /h s n / kknden]. EO. ah s u r , b. aks r. ah a barsaklar < Ar. ah a.m. [ h a an barsak kelimesinin oulu, /h w /y / kknden]. ah ab /ah ap tahtadan in a edilmi (bina) < Ar. ah b [h a ba nn oulu] tahtalar. Ar. bir oulun Tk.de sfat olarak kullanlmas iin b. acaib /acayip 1 ].

O. ahmedi ye eski bir kuma cinsi (M.Z. Pakaln 1946 I, 30). Kelimenin men ei hakknda malmat bulunamad. H n bi z im ah m ediye s a r l , ak s a k a l l , 108). O. ahmer krmz < Ar. ah m a r a.m. B u tem r i h n n du r, b u n iy l f e r i a h m e rd r. (Ferec 855/1451 v. 242b) Kr. f l s ah m e r, h i l l i a h m e r . Ar. renk sfatlar iin b. abra . AD. ah o ormanda, fundalk arasnda alan tarla DS 133 < Grc.? a.m. V. Cangidze 1980 s. 97.

n r n y z l h ceg l e r imi z ve ke rl i f e r l i h c c a ala rm z va rd. (Ziy Pa a, YTEA 1978 [1869] II,

ah am

47

ah ur, b.

A h ap bi r ko na n dk l e n odala r ndan bi ri .

(Peride Celal 1991 s. 8). tahtadan yaplm: Ayakla r nda o rtopedik ah ap te rl i k l e ri va rd. (B. Uzuner 1997 s. 14). B itpaza r ndan al nm oymal, yald z l bi r a h ap ka ryolada sevi i rd ik. (O. Baydar 1998 s. 28). ah am/a k a m b.m. (gndzn son, gecenin ilk saatleri) < ET. ah am a.m. < Sogd. ? (Clauson 1972 s. 96) / < EFa. h apan /h ap gece (M. Rsnen 1969 s. 13)?
Ak am ol uyo rd u. Vu r up akan k la rla parl yo rd u camla r. (Peride Celal 1985 s. 12). ak am namazna

AD. ahta idi, burulmu manda DS 134 < Mong. ak t a /ah t a idi G. Doerfer 1963 I, no. 8. Meninski 1680 I, 341 ak t a yedek atlar Tatarcadan diyor. aktac iin de il Cavallerizzo del Chan de Tartari diye yazyor. O. ahtn damatlar < Ar. ah t n a.m. [ h a tan damat kelimesinin oulu]. Andan yarak la nd la r, h e r u
ben t ve ah t n u s h r ve mte al l k t( ) h n um n i l e M s ra gitdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 226a).

aran ezan: ak am ak am bu ie uygun olmayan u ak am vaktinde (kr. sabah sabah ): yle n e dald n l eyl ek amca? | Efkr n m va r ak am ak am? (C.S. Taranc 1957 s. 63). Ak am ak am bi r tatsz l k kacak diye tit r iyo rd u S e n em. (F. Baykurt 1967k s. 297). ak amc her akam iki imek detinde olan: Ak amc la r evle r i n e, i ft le r yeme e gidiyo rla rd . (. Altan 1976v s. 15).

ahtapot, b. htopot. ah t ar, b. aktar. ah t arma, b. aktar . O. ahter yldz < Fa. ah t a r a.m. B i r ah t e r g ibi d u h t e r k i r u h f e r r u h n u ak s i n e g n e al nm . (Ferec 855/1451 v. 118a). Astrolojide: T l i i sa dm zde ah t e r i h may n um u zda gemiye bi nd k. (a.e. v. 47b). O. ahteri o s ekim ay Meninski 1680 I, 91 < Yun. (ohtvr s) < Lt. octobe r a.m. [octo sekiz o zaman 1 Mart ylba saylrd] G. Meyer 1893 s. 68. Ba ka kaynaklarda bulunamad. (Argo) ahtu cima F. Devellio lu 1959 s. 61 < akt kelimesinin varyant m?. ahu ceylan < Fa. h a.m. (Fa. / / yada / y / ile biten kelimeler iin b. b r u ). H ki h k o vam . (Ferec 855/1451 v. 117a). ahubaba ihtiyar, muhafazakr, tiryaki Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 8 < ah baba esnaf tekiltnn bakan [ah III ve baba saygdeer ihtiyar adam]. B t n stanbu ldaki a lg c , a rk c ve kek le r i n a h ubabas olan R e ha bey ... (O.C. Kaygl 1939 s. 245). O. ahue m ceylan gzl, gzel gzl < Fa. h a m a.m. [ h ceylan ve a m gz kelimelerinden Fa. sfat terkibi]. S a h r da av k o varik e n bi r d i i k u la n be l rd i, n e rm re g ge rmtek, tiyh h m h e m . (Ferec 855/1451 v. 27b28a).

Trkenin en basit, komu dillere en ok tesir etmi ve en eski formanslarndan biri olan c ekini, bu kitapta normal fonksiyonda hi gstermedik, sadece biraz beklenmedik mnada grdmz kelimeleri zikrettik, ms. (AE cildinde): ak amc, ayak (pedikrc zannedilmesin), ce rc i, cep i, o rbac (orba seven mi?), de nek i, dolan c (b. dolan I), ekmeki (ekmek satmayan cinsten), emci, e rke n c i , eskic i, evc i, e zbe rc i . Bunlardan baka, te ekklleri dikkati eken kelimeler alnd, ms. beki , b z k /m z k ; fonetik karakteri baka Trk dillerinin izini gsterenler, e r i ve e l i gibi; nihayet fonksiyonu, tekilerin fonksiyonundan apayr olan a rt uk u kelimesi. Hem te ekkl hem de mna itibariyle tamamen ayr olan bir de ge l i n a lmak tbiri vardr: masdardan c eki ile tekil edilmi baka kelime bilmiyoruz ve stelik meslek sahibi bir ahs da trif etmiyor. Yabanc dillerden alnm meslek sahibi terimlerine fazladan taklanlar iin b. attarc . Ayrca c eki iin b. a l c .

EO.

ah amn (zarf) ak amleyin < ah am + instrumentalis hali eki n , b. ac n . K fi rl e r ah amn am n di l edi l e r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 180).

EO. ah a mla /BSTT. ak a mla ak ama yakla mak < ak am + la geni lemesi. kimi z de uyand m z zaman g n ak amlyo rdu. (M.. Esendal 1934 s. 445). gecelemek, geceyi geirmek TS 67. B ed r i e nve r
gibi evk umdan c i h na s mayam? | B i r g ce ge r be nde ah amla rsa ol m h um ben m. (Z t 1970 [16.yy.n ilk

yars] II, 395).

simden (veya sfattan) fiil yapan eklerin en ilei olan la eki (kr. acabla , a la ) olmak, bir duruma gelmek (transformativum) anlamnda geisiz fiiller yapabilir, yni ismin belirttii hale gemeyi belirtir (kr. abaplan , afal la /afal la (afal maddesinde), bayramla - ). AE cildinde u misaller var: afal la, ak amla, a rk la -/a r u k la -, bedl e /bet l e, beyaz la /beyaz la , boz la I I, an la, pla, dandan na, dazla, di re k l e , e rk e n l e . eitli anlamda geisiz fiiller ise unlardr: ak amla, atla I, aynala, ba la, bedle /bet l e, be l i n l e , boyla, bu la la, bu z u la , iml e, uval la, dan la I /tan la, dan la I I /dan na, dan la III, demetle , di l l e , duman la (b. duman II), d n ek l e /t n ek l e (b. dnek/tnek I), d le (b. d ), emekl e /imek l e, e n i k l e (b. e n k /e n i k ). (B. M. Erdal 1991 II, 454455, T. Banguolu 1974 s. 214).

Fa.dan edeb Tk.ye (Osmanlcaya) alnan kelimeler arasnda iki unsurdan mrekkep birok kelime vard. Bunlarn bir ksm iki isimden ibaret olan sfat ve isimlerdir. ki ismin arasndaki mnasebet eitli olabilir. lk isim ikinciyi vasflandrabilir (ms. ah u e m ) yahut da ikinci isim birinciyi vasflandrr (ms. camehab ). AE cildinde geen her trlsnden misaller: ah u e m, cmehab /camehob, canbaha, ade r eb, i rke f I ve II, ddistd, damgabaha, desteg l, deste re /teste re, desthat /desti hat, destm zd, di remha ride. Kr. asudedi l .

ahududu b.m. (bir al ve yenen krmz meyvas, Rubus idaeus) < ?? ve dut (bilinen meyve). Kr. Krmtatarcas aud ut . amfstkl , kaymakl, ah ud udu l u, l imon l u ha ? (B. Duygulu 1961 s. 31). ahunt ilerin din adam DS 135 < Fa. ah nd a.m. ah u r, b. ah r .

ahvad

48

ajan II

(gndelik konu ma) ahvad torunlar (yksek aileden) < ahfad . Kekeme Si la hta r Pa an n a hvad ndan, d nya g z e l i As udeye nas l g z dikebi l i r? (G. Dino 1991 s. 19). ahval durumlar, hadiseler < Ar. ah w l a.m. [ h l kelimesinin oulu]. Andan ah v l mi, ol y re n i c e d dg mi, e rh eyl edm (Ferec 855/1451 v. 44b). ahval i diye ola an hadiseler: A hval i adiyeye
n ispetl e e h emmiyetl i te lkki ed i l ec ek hadisat vuk ua ge lmi ti r. (M. Seyda 1970 I, 81).

aid i yet ait olma durumu < Ar. id ya a.m., Ar. iyet iin b. aci l iy et . M es el e n i T o su n bege id yeti n i m h im bi r s retde sezmi di. (H. E. Advar 1927 s. 39) ai le b.m. (ev halk, yakn akrabalar) < Ar. i la a.m. Fakat topluluu, slle, hanedan:
Salhaddi n B ey gibi akl n ca bi r ai l e yuvas k u rmak istiye n l e r ... (Sabahattin Ali 1937k s. 13). akrabalar Kale Holdi ng, ai l e i rk et i o la rak ba lam t i e. Karde le r, ye e n l e r, daha bi r s r yak n la r. (Peride Celal 1985 s. 135). ananeyi

O. ahvel a gzl < Ar. ah wal a.m. Ar. sfat tr iin b. ablak I . Ah v e l l e r ik i g z i n e do ru l o lmaya, h a lk a do r bak m ayala r, yet a olala r. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba] s. 154). (uursuz bir vasf olarak):
yi n e gste re lemde mege r sa a na z r, | e mi a h v e l g re d ny da mege r sa a eb h. (Z t 1987 [16.yy.n

ayakta tutan topluluk: Siyas G l e r l e es ra rc S evda aras nda h i bi r fa rk yok. kisi de ai l e k z . (S. Soysal 1978 s. 106). zevce: Han i si z i n a rka taraftaki avukat n ai l esi k u rt u ld u mu ? (N. Meri 1951a s. 13). koca, zev: adu n da if de v ri r: B i z goyet
z e n g i n id ik. B n im bi ai l em, ik i o lan oc u um va rd .

(A. Caferolu 1943 s. 52). ai lece/ai lecek btn aile ile hepberaber < ai l e + isimden zarf yapan c e + (o)k (ET. ite anlam veren ok iin b. ancak ). Yakla k bi r y l son ra ai l ec ek Lond ray hedef ald la r . (N. Nadi 1989 s. 22).

ilk yars] III, 200). O. ahynen arasra < Ar. ah y na n a.m. [ah y n, h n zaman, devre, an kelimesinin oulu ve a n zarf eki, Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace lete n ]. Naz i f, k z ge ld i ge l e l i
ayd r eve g idip ge l iyo r, d a rda kalsa bil e ahyan e n kal yo r. (Musahipzade Celal 1936g s. 31).

ahz/ahiz alma, kabul etme < Ar. ah d a.m. Fa. izafet terkibleri (Ar. /d /nin Tk.de /z /ye dnmesi iin b. ah i z e ): ah z i aske r asker toplama: Babas
mparato rl u u n bi r san ca o la n bi r kasabada ah z i aske r ubesi re is iydi. ( ahap Stk 1958 s. 56). ah z i ib ret

-cak ekiyle tekil edilen zarflardan an cak maddesinde bahsettik. Ayn morfolojik ve ayn sentaktik karakterde olan fakat mna hususunda ondan farkl bir yan tipten burada bahsetmek istiyoruz. Bu tipin ifade ettii mnay filn kimselerle beraber yahut filn klkta bulunarak (collectivum) diye trif edebiliriz. Bugn hal ya ayan bu eki AE cildinde u misaller temsil ediyor: ai l e ce /a i l e c ek, don cak, evce / evcek.

ibret alma:

L ki n h i kmet amelde, ve ah z i ib ret

(l 1979 [1581] I, 144). ah z i i nt ikam intikam almak: Ah z i n t ikam n d n r ik e n ... (Vartan Pa a 1991 s. 128). ah z i mansib yksek mevkie tayin edilmek: A h z i man s b h a y l i b me l old . (l 1982 [1581] II, 209), ah z i r s um vergi toplama: Ve gm r k
an i k a lbi l e te rk i eme lde ol ub ... em n l e ri b u ve c h z r e ah z i r s mda c ddei e r i e r fe z h ib ve h i l f nda n mu h te ri z ve m cte n ib o lala r. (.L. Barkan 1943 [1081/1670] s. 353). ah z i sa r

ai lev aileye ait, aileye dokunan < ail e kelimesi zerinde tekil edilen sfat (sonu a / e ile biten kelimelerdeki sfat eki nin nne gelen Hiatustilger v iin b. abidev ). B u na bi r ok ai lev i de rt l e r de kat ld. (B.G. Gney 1953 s. 18). Fik re t

Adi l i n Asmalmescit i bi r boh em me rke z id i r, be n imkisi ise oc uk l uk dn emi n i n ve kapal bi r evre n i n s n rla nd rd a i l evi Asmalmesc itti r. (G.

Scognamillo 1990 s. 133). ait b.m. (birisine den, onun mal olan) < Fa. id a.m. < Ar. id [/wd / kknden] dnen, geri gelen, Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid , Ar. nsz /d / olduu halde bugnk telffuz nlden nce dahi /t /dir. te be n im ke ndime ait odam! (Peride Celal 1991 s. 479). Ayn anda ka ki iye aitim? (A. Yurdakul 1993 s. 308). dokunan, ilgilendiren: S i z e ait bi r ey yok, ra hat n z bozmay n, h i ald rmay n! (S.M. Alus 1944 s. 107). ajan I bir ticaret irketinin mmessili < Fr. agent a.m. < Lt. age ns i gren (bu tr etken fiilsfatlar iin b. ace nta /ace nt e ). Bana kahve aja n de rl e r n e sand n ? diye n yo rd u. (Cavide Rfat 1947 s. 70). ajan II yabanc bir devlet hesabna i gren; casus < ajan I . Ye n i sevgi l is i, gazet ec i ge i n e n, F ra ns z la r n g i z l i ajan o ld u u syle n e n bi riydi . (Peride Celal 1991 s. 39). gizli bir tekiltta polis hesabna casusluk yapan biri < Fr. agent p rovocate u r : Ope rasyon tamamlanmad. imi zde ajan va r! (A. mit t.y. [1990?] s. 57).

intikam: H a f bi r h issi ah z i s r i l e ... (H.Z. U aklgil 1317 s. 98) a h z u ... (Fa. usul iki ismin u ile terkibleri iin b. abudane ): ah z u c e lb elinden alma, soyma: A h z u c e lbe mte al l i k h i k y t taz a l l m ik y t . (l 1982 [1581] s. 214). ah z u i t al veri: S at d rde k a da r ah z u i t z e ri n e s o h b et dib ... (Vartan Pa a 1991 s. 11). ah z u-kabz tahsil etme, cebe indirme. . aidat muntazam aralarla denen mebla, abonman creti, yelik paras < aide zerinde tekil edilen bir oul (Ar.da onun oulu aw d dir), belki bir XIX. asr neologismusu. Part i faki r ... Aidat az ... (C.F. Ba kut 1963 s. 99). O g n l ede n son ra
bankadan para ek ip evi n aidat n ge rek iyo rd u. (N. Eray 1992 s. 20). da demem

O. aide gelir < Ar. ida kazan [/wd / kknden].

yidesi h a rc l z imesi n e vef eyl emez s a n cak la rda k a lm du r . (l 1979 [1581] s. 145).

ajanda

49

akademik

ajanda not defteri < Fr. age nda a.m. < Lt. agenda grlecek iler. ace nda varyant ile ilgili kr. abaju r /abaj r . Ve a rada byk bi r a jandan n s h i f e l e ri n i k a r d r r. (H.R. Grpnar 1336k s. 112).
Kyle rde g rd k l e r imde n, duyduk la rmdan bi r oy u n yazmaya ka ra r ve rd i imde, i lkoku l n c s n fa gidiyo rd um ve daym n bana y lba nda arma an ett i i bi r ajandaya i lk oyu n um u yazmaya ba ladm. (M. Mungan

(Peride Celal 1991 s. 154), (kuma iin) ypranp erimek: stmde akm ba rt s , ah rem ah rem ma lah ... (S.M. Alus 1933p s. 119).
yanmayan bi r apartmanda ...

O. akab topuk < Ar. ak i b a.m. (Haf d 1221 s. 308). Tk.de yalnz de r akab terkibinde ve akabi n c e /akabi nde hemen ardndan ekillerinde kullanlr. Andan

1996 s. 25).

Nz mdan kalan la r a ras nda bu ldu um 19 3 8 y l ac e ndas na bakyo rum: 17 O cak 193 8, paza rtesiye ge l iyo r. (Memet Fuat 1998 s. 311).

ajans haber toplayan kurum; ticar yazhane < Fr. agen c e a.m. < Lt. agent ia . Ora la rda ki ra l k ye r a ramak istiyor.

so ra fe r z e nd i re di Eb l As ki r i C ey , ak a bi n c e k a r nda Eb M s H r n d r l m lk i M s ra p di h ol ub... (l 1975 [1599] s. 153). n k g mb rt l e r akabi nde bia re n i n sal ve rd i i h evi l nk sayhala r h l ku lak la rmda n l yo rd u. (H.R. Grpnar 1943g s.

Aja nsla rla i l i k i k u ra cak. B e lk i de gazete l e re i l n ve re re k ... (Peride Celal 1991 s. 197). (gnlk

231).

konu ma dilinde) ajans ajans haberleri tbirinin ksaltlm : ye rl e r i nde ajansla r d i n l eyemeye n l e r olayla r gaz ete l e rde n i z l iyo r la rd . (M. Seyda 1970 I, 193). ajur (ine ii tbirlerinden) antika < Fr. ajo u r a.m. ( jo u r iinden k grnen). ak I beyaz < ET. ak a.m. Clauson 1972 s. 75. k i y la n b i r i ak bi ri k a ra ce n g de r l e r . (Ferec 855/1451 v. 88a). beyaz rktan olan: N g h bi r ak o la na u rad. (a.e. v. 222b). beyaz kllar: e n esi n i ak d m k l la r n avu laya avu laya ... (H.R. Grpnar 1928 s. 177). Mecz mnada: Ak y z i l e d men i p k i l e g l is e rd r. (Ferec 855/1451 v. 26b). ak pak bsbtn beyaz < ikinci kelime Fa. p k temiz mnasnda alnarak ona gre yazlrd; fakat bu terkibin, banda labial bir ses bulunan bir tekrardan husule gelmi olmas muhtemeldir: ak pak > appak (kr. DS 911deki varyantlar). M e e r be n i ak p k
k uk u l et esi s rt ndan s a rk a r bi r p r z a n n ede rm i . (Ah m ed R sim 1333 s. 74). aka paka (kz veya

T.de locativus hali vurgulu da ekiyle yaplm zarflar bulunmaktadr (kr. T. Banguolu 1974 s. 166-167). EO.dan itibaren rneklerine rastlanlabilen bu eit zaman, tarz ve yer zarflar, 3. ahs possessivum eki alm olan kelimelere de eklenebilir, ms. zaman zarf olan akabi nde kelimesinde olduu gibi. A-E cildinde bulunan rnekler unlardr: I. Zaman zarflar: an ide, bu I maddesinde: b u a rada, bu a ral kda, bu esnada, bu ha lde, bu o rtal kda, bu yak nda . II. Tarz zarflar: beyn i nde (b. beyne ), bu babda (b. bab /bap II), bu I maddesinde: bu mukabel ede, bu s u rett e, bu eki lde, bu ta rikada, bu u u rda; du rd uk ye rde /d u rd uk ye re ; III. Yer zarflar: bu I maddesinde: b u gide nde, bu rada; bu nda II, d a rda (b. d a r I), d nda (b. d ). Dativus haliyle yaplan zarflar iin kr. abes ye re , bi rd e nb i re . Ablativus haliyle yaplanlar iin kr. amazdan .

O. akaba I Nil zerinde kullanlan bir tekne tipi (R. Dankoff 1991 s. 12) < Ar. ak a ba sorte de grande barque R. Dozy 1927 II, 146147. Ve c ml e
ak a bala r s t n la r n u ve se re n l e ri n c u ndala r na sancak ... (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 592).

kadn iin) beyaz tenli, gzel:

Bo osu n ka rs M e ry em, aka paka, g l e r y z l , evi n e, oc u k la r na d k n bi r kad nd . (. nl 1986 s. 15).

akaba II/akabe dik yoku DS 136 < Ar. ak a ba a.m. A. Tietze 1958 no. 144. Mecz mnada tehlikeli yer, tehlike, muhatara. te byle bi r ik i ak a be atlatdm... (H.R. Grpnar 1341 s. 434). O. akab gi r takib eden (biri) <akab topuk + g r tutan Fa. usulne gre terkib, fakat Steingass ve Rubinik lugtlerinde gsterilmemi . O rd us u n u bi r k sm n
im le, bi r k sm n c e n ba gnde rmi olan B u l a rl k e lbette bi r mefk re n i ak a bg rid i r. (Ah m ed R sim

Asl renk sfatlar geniletilerek yaplan sz kurulular yledir: ak sfat + a r genilemesi ak hale gelmek, b. a a r + t causativum eki a art ak hale getirmek a ard u /BSTT. a art nomen actionis veya nomen concretum. Bunlarn tatbik edildii asl renk sfatlar: ak, al, boz, gk, ka ra, k r, k z l, mo r, sa r, ye i l . Bunlara belki de renk sfatlar olmayan kaba, toz, ya gibi kelimeler de ilve edilebilir. Asl olmayan renk sfatlar (ms. beyaz, bej, esmer, k rm z , mavi, pembe ) bu kurulular tanmaz.

1333 s. 6). akabince, akabinde, b. akab. akademi yksek ilim messesesi < Fr. acadmie < EYun. (akad ma) Platonun ders verdi i okul [ismini, okulun sahibi olan Akad mos adl ahstan almt, ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u ]. Ezc ml e Ak a demiyi H i kmeti S u l t n ye tesmiye ol u na n medrese ki ... (Rif a bin Bedev, YTEA 1974 (1839) I, 106). Gzel Sanatlar Akademisi: Resim yapyo r... Akademiye gidec ek. (Peride Celal 1985 s. 159). akademi k akademiye ait; ilm aratrma mahiyetinde <Fr. acadmique <Lt. academic us a.m. [akademi kelimesinden EYun. ik (os ) ekiyle yaplm sfat, b. Ad riatik ]. stifa edi i nde n seki z y l son ra ye n ide n akademik ya ama ba lad. (B. Uzuner 1994 s. 40).

O. ak II muhtemelen a h I edatnn varyant. Ege r ya s d v olm sad ak O u nayd e l i nde g rse omak (Fah r 1974 [1367] s. 270). ak b.m. (su gibi gitmek) < ET. ak a.m. Clauson 1972 s. 77. G n e bi ra z k a lk d uk lay n h a lk u a z s ndan ayla r ak m a a ba lad. (Ferec 855/1451 v. 54b). bir topluluun hareket etmesi iin: Alt yol a z nda n sel g ibi r ht ma akan kalabalk ... (Peride Celal 1991 s. 20). Mecz mnada: S fat k a ak m / Varl k e l i nd e (Said Emre, M.F. Kprl 1934 s. 29). szdrmak, geirmek: Dam akan, kalo ri f e r i

akademisyen

50

ak esmer

Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . akademi s yen akademi azas, niversitede retim yesi <Fr. acadmic ie n a.m. [acadmie + zmre isminden ferd ismi yapan i e n eki, kr. bohmie n , tec h n i c i e n ]. K ime so rsan, hayat n n e n n eml i eyi n i ...
h e n z yapmam . M z isye n, hayat n n e n by k bestesi n i , akademisyen, a ra t rmas n , ressam, resmi n i, yazar, roman n . (A. Yurdakul 1993 s. 274275). Bo z u k k u l la nd m z szc k l e r a ras nda ben im ahse n e n ok boz u ld u um akademisyen sz c . n ive rs it e ho cala r k e nd i l e r i n e n ede n d ped z ret im yesi demeyip, stel ik yan l ola rak yabanc bi r szc k ku l la n r la r acaba? An cak bi r akademi n i n yesi n e akademisyen den i r. (M. Urgan 1998 s. 76).

akala Amerikan tohumundan yetitirilen bir pamuk cinsi < Akala Meksikadaki Akala ehrinin isminden. O. akal i m iklimler; dnya < Ar. ak l m a.m. [ ik l m kelimesinin oulu]. G l i f ri dut k i b l m i ba layam, ek l iymi ge z em, mak s du b u lam . (Ferec 855/1451 v. 36a). O. akal l /a ka l en az < Ar. ak a l l a.m. [k a l l sfatnn elativus hali. Ar. elativus iin b. a cab ]. Ay ruk

z iy de h a be r bu lmaysars z, p de h u u z dah i lmi k a l lde ak a l le k a n at ts n. (Ferec 855/1451 v.

Fr.dan alnm kelimeler arasnda ye n hecesi ile bitenler var. Fr.ya Lt. ia n us dan gelen bu hece, bir isimden sfat, bzen de bir isim tekil eden bir ektir. Kelimenin ba ksm ok defa bir corafya ad olur, ms. a rte zye n de olduu gibi. ahs adlarndan yaplanlar da vardr, seza rye n gibi. Bu usul Tk.ye tatbik edenler de mevcuttur; ms.: B re c htye n yntemi n asl i so ru n u n u n ta ri h maddeci l ik o ldu u n u a n msayarak B re c h te do r u bi r yakla m ku rmak zo r u nday z. (M. Mungan 1996 s. 298). Lt. an(us) ekinden t.ya geen unsurlar iin b. Ame rika n .

192b). Fa. izafet terkiblerinde: akal l i evnda ok ksa zamanda: Ak a l l i ev nda n i e f t h t ce l l e semti z u h ra ge ld i . (1 1979 [1581] I, 141). akall i kal l azn az, son derece az: Defte r d b cesi n
ma n s n f e hm de r k tibi su h e nd n ak a l l i k a l l dg i z h i rd r. (l 1975 [1599] s. 148).

akal l i yet/ekal l i yet bir topluluun sayca yarsndan az olan bir grup < Ar. ak a l l ya a.m. Ar. iyet iin b. aci l iyet . Umumi ha rp fe lket le r i nd e n son ra 296).

ekal l iyet le r nm n ala n R um la r ve E rme n i l e r ekse riyete, T rk l e tahakkme ba lad la r. (Fazl Necip 1930 s.

EO. akaid /akay i d akideler, din inanlar < Ar. ak id a.m. [ ak da kelimesinin oulu]. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. 2 acaib /acayip . Fe emm eks e ri n ak yidi de ry s mkedde rd r. (l 1956 [158687] s. 225). Ak id i d n yeye in bi r k imesne i l e ... (Zihn 1992 [19.yy.] v. 16b). akaju maun a ac < Fr. acajo u a.m. < bir zamanlar Brezilya ve Paraguayda yaayan (bugn pek az kalmtr) Amerika Hintlisi Tbi kabilesinin dilinden. Evi n i i nde b sbt n h us us i bi r k em vard.
B u, salo n i i nde fant e z ist ve akaj u bi r yaz masasn n a lt id i. (A.. Hisar 1956 s. 10).

AD. akamat ilenmeyen, verimsiz toprak DS 138 <Yun. (akmatos) i lenmemi Ch. Tzitzilis 1987g no. 7. Yun. alfa privativum iin b. abana . akamet ksrlk, verimsizlik; neticesiz kalma < Ar. ak m ksr zerinden yaplan isim [Ar.s ak m , uk m a , uk ma vs.]. Kelime Trke lugtlerde 1900den sonra ortaya kyor. . akantiyun bir bitki < Yun. (akntion) dikenli bir nebat (akant a diken) G. Meyer 1893 s. 28. B a ka kaynaklarda bulunamad. EYun. o n ekinin (b. afyon ) muhafaza edilmi olmas ok eski bir alnt olduunu ve Tk.ye Ar. yolu ile girdiini aka gsteriyor. akar I dere, rmak < ak Genizaman fiilsfat (participium aoristi) iin b. aa r I . P na rla r, aka rla r ku r ud u . (Halikarnas Balks 1946 s. 156). aka r su beyaz altn veya pltin zerine yalnz bir sra prlanta ile yaplan gerdanlk (N.R. Bngl 1939 s. 10). Herhalde beyaz renk ve parlaklk sebebiyle. Alt n st n e kakma elmas, t r l k uy um ve z m r t, aka r su ... (Ahmed Vefik Pa a 1933az s. 66).

AD. akak mecra, dere yata DS 137 <ak + fiilden mekn ismi yapan ak eki, kr. ot u rak, yatak .
G itg ide so uyan y z ey su la r damar damar, o l u k o l u k akaklar b u la rak bal k co r um la r n n ek i ld i i k uytu la ra s zacak. (B. Karasu 1979 s. 1516).

Fiilden nomen loci yapan ak /ek (nlden sonra k ) eki iin AE cildinde u misaller var: akak, bucak, atak, ek ek, evre k, kak, iy nek / i n e k, kek I I, de rg ek, de rn ek, dlek II /d l ek, dn ek (dneme mnasnda), du rak, e rek I /ey rek /e re k . Muhakkak ki nomen loci ile ayn ekilde olan nomen instrumenti ekini (b. apu ldak ) ayrmak ok defa bir telkki meselesidir, ms. yatak hem yatlan yer, hem de yatabilmek iin bir vastadr. Kr. kek I (ayn ek olumsuz sfat mnasnda).

akal, b. akal l . O. a kal daha akll; en aklls < Ar. a k a l a.m. [ k i l sfatnn elativus hali. Ar. elativus iin b. a cab ]. H o r s eyitdi: Be n m issm a k a l i n sdu r. (Ferec 855/1451 v. 193b).

akar II kira ile gelir getiren mlk < Ar. ak r a.m. [/ k r / kknden]. O l b h a d m l dke nd i. B u g e z ak r satma a ba lad. (Ferec 855/1451 v. 52b). O ha n n es
Ustan n akar yava yava azal rk e n, B e l ed iye, bi rde nb i r e ku r utmu tu! (N. Gngr 1998 s. 15). Dedede n kalma evle r iyse, iyi kt bi r aka r sa layacakt ke nd i l e ri n e.

(a.e.

s. 16). ak arap/ak es mer ak renk zenci; zenci tipinden fakat cildi beyaza yakn <ak I ve A rab /A rap, ak I ve esme r .
Z iya rette n evve l ak sakall , akesme r dik boyl u bi r hatip k rs iye kt . (F.R. Atay 1938 s. 65).

akarat

51

akdara,

akarat emlk, gayrmenkuller < Ar. ak r t a.m. [ ak r kelimesinin oulu]. . akaret kira ile gelir getiren mlk akar II veya aka rat zerine uydurulan nisbeten yeni kelime: B e n im

ka rde .

Akesi ak olan n y z n n ka ras na bakmazla r.

vi l yetimde dah m l m ok d u r. B u k a dar ak ret le r m va rdu r. (. Elin 197576 s. 189). Aka ret l e r stanbul

(Re at Enis 1944 s. 99). ake etme netice vermemek, fayda etmemek: Byle i l e rd e h a yk rmak , baylmak ak a tme z! (H.R. Grpnar 1316 s. 477). EO. akalan /a kala kesesini doldurmak, zenginle mek <aka /ake para + isimden fiil yapan la n (b. abaplan ) veya la genilemeleri (b. bayramla - ). e n g l e r ald ak ala nmak i n | K ld a n la rla kesb k r, eyd r . (azl 197374 [16.yy.] s. 246). Nak d e m yil o l ub o rtada gez e r ak ala u r . ( k eleb 1971 v. 56b).

(Be ikta)da bir evler grubu: An n esi n i n teyz e evi, B e ikta ve a rkas nda yksel e n Aka ret le r e ka r . (G. Dino 1991 s. 41). Akaret le rde n pa rk n o raya kadar
of laya puf laya ka r, re n c i l e rl e dol uysa, tam orada, iy ic e dik l e e n yoku ta ak l p kal rd . (Memet Fuad

1998 s. 287). O. akar i b akrabalar < Ar. ak rib a.m. [ak rab daha yakn, en yakn kelimesinin oulu]. Sa a rz y h n u m n u ak rib u- a i r va r- ise ba a d ! (Ferec 855/1451 v. 112a). akasya b.m. (malm a a) < Fr. acacia < Lt. acacia < EYun. (akaka) a.m. < belki bir Eski Msr kelimesinden; kr. G. Meyer 1893 s. 28. Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya . n bah e n i n ik i k esi nde bi re r akasya a ac ... (A. Yurdakul 1991 s. 113). EO. akav i l szler, konu malar < Ar. ak w l a.m. [ak w l kelimesinin oulu] Fa. izafet terkibleri: akav l i bt la bo szler, mnasz konu malar: Ya n k i

EO. akal k para kesesi < aka /ake para + isimden isim/sfat yapan l k eki. Ak al n ca m te r y i mezb r mu r d met na rg r r l e r . (l 158889 v. 6a).

eks e r iy sz l e ri yaland u r, ak v l i b t la la r y bet mes v vey h d nem mevb ht ndu r, (l 1975

simden isim yapan ok ilek l k ekinin eitli ilevlerin biri de, nomen loci tretmektir. (br fonksiyonlar iin b. ahfadiye l ik , a r l k , e l l i k II ). Yer isimlerinin arasnda AE cildinde u ekiller var: smin belirttii maddenin sk bulunduu yer: abadan l k (b. abadan ), arpal k (b. a rpa ), ayd n l k, pl k, ekmekl ik (b. etmek /ekmek ). smin mahfazas, akal k (kr. bu h u rda n l k ), veya ona mahsus olan yer: danal k (b. dana ), e rl ik I I . smin belirttii kii veya grubun egemenlik srdrd yer: be l ik (b. A rabl k ). (b. T. Banguolu 1974 s. 193196, M. Erdal 1991 I, 127128). Yer ismi olan domu z l u k kelimesinin neyle alkas olduu anlalmyor.

[1599] s. 109). akav l i fside kt niyetli konu ma, iftira: M e z emmeti n e mte al l i k o la n ak v l i f side i rat b u l l is n di n b ... (l 1979 [1581] I, 173).

ake, b. aka . ak l aarm, klrengi < ak I beyaz + l . Ke na r f stk


d mel e ri kopukt u . A k l ktan ak l g s k l la r amla riy le s sle nm i bi r u fac c k, ak l, kayalk L bna n ky. (R.H. Karay 1940g s. 21). Fan i las n n st gz k yo rd u.

Ar.da krk oul hallerinden bir kere daha krk oul yaplm kelimeler bulunur. Bu kelimeler ikinci defa oul yaplmadan nceki hallerinde (e12 3) kollektif olarak kabul edilebilecek bir sayda alglanrlar. e1 2i3 veya e1 2 3 kalplaryla tekrar oul yapldklarnda ise yeni kelimeye bir gruplama (distributiv) mnas kazandrrlar (W. Fischer 1972 s. 60). A-E cildinde sadece u rnek bulunuyor: akavi l (k a vl ak v l ak a v l ).

(Tark Dursun K. 1960 s. 72).

-c l ekinin esas mnasndan adamc l da bahsedilmiti. Bu ek bundan baka renk sfatlarnda simulativum diminutivum anlamnda kullanlr. AE cildindeki renkle ilgili dier rnekler: ak l, apak l, bozc l .

akayid, b. akaid. akbaba b.m. (bir ku cinsi) < ak ve baba olabilir, fakat bu kuta beyaz renk tipik olmad ve bu isim Trk dillerinde yaygn bulunmad iin ayn mnada olan Ar. uk b kelimesinin Trkeye uydurulmu ekli olmas da mmkndr. B ek i r bi r kanad ndan stn 1970 s. 64). akbun, b. ahb n . AD. ak cinn rak <ak beyaz ve c i n l i veya c i n n i . K blas d uy ak c i n n y at , ayri d o u z la n! ( lib Pa a t.y. [1911] s. 45, H. Ritter 1941 II, 306). aka/ake para < aka beyazms< ak I + sfata eklenen a kltme eki, kr. by k e, tu z l u ca (isim haline gelmi sfat eki ca iin b. aha / a ca ) . Bugn kullanlan ikinci varyant, nl uyumunu bozan nadir Trke kelimelerden biridir, kr. an n e,

tutt u, ben tek i kanad ndan t uttum. ki bu uk met re kadar va rd . Akbaba c i nsi nd e n b i r k u o lsa ge rek. (N.

akd /ak it mukavele < Ar. ak d a.m. [/ k d / dm atmak kknden] B e n de h immet met n o l nak d a | S a tdum ol u n ca be nd bu ak d a. (Z af 1950 [1555] s. 141) M ta rek e h e n z aktol u nm u ... (A. Yurdakul 1989 s. 57). akdet (mukavele) yapmak: Ta raf la r a ras nda akdedi l e n i bu mukavel e ahkm ... (M. Buyruku 1959k s. 19). bir itima yapmak: ... me rke z i c em yetde ak d i e n c me n o l u na rak ... (YTEA 1974 (1863) I, 204). nikh kymak: Andan o l du h te r i b ra ak d eyledi. (Ferec 855/1451 v. 118a). EO. akd ve rabt /akd u rabt intizam: Ev odu r: s h ib i abt nda ola, ya n ak d i nde ve rabt nda ola. (l 1587 v. 122a). Fa. izafet terkibleri: akdi mec l is ol resm toplant yaplmak: detce ak d i mec l is old. (Ferec 855/1451 v. 137a). akdi n i kh nikh kylmas:
Mas lah a t old u r k i b u ak d i n i k h a g i rmemi h r r e i ak d i n ik h a get rem . (a.e. v. 113b).

akdara, b. akta ra.

akdem

52

ak

O. akdem (genellikle dan /de n i takib eder) evvel, nce < Ar. ak d am daha eski [k a d m eski kelimesinin elativus hali. Ar. elativus iin b. a cab ]. B u nda n
ak d em mu h a r r i r i vi l yet olan ra y n u is imle r i n s h h a t z re ta h r r demeyb ... (.L. Barkan 1943

k l /a k i l akll < Ar. k i l a.m. [/ k l / kknden]. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . K a y u la nmak k l i i deg l-d r . (Ferec 855/1451 v. 52b). Ma l m h e r k i l u d n du r k i ... (l 1587 v. 127b). O. k lne akllca < Fa. k i l na a.m. [Ar. k i l akll ve Fa. na zarf eki, b. aci za n e ]. tdg i k l n e i deg l d r. (Ferec 855/1451 v. 144b). AD. ak ldane ok akll < Fa. k i l u d n a.m. Byl e ak ldne adama g z yol la nmaz m? (F. Baykurt 1961o s. 123). fikir veren, yol gsteren: Kse Kena n, yn i
K ro l u n u n ak ldnesi, ahval i g r n c e so rmu , re n i n c e g lm . (Kemal Tahir 1957r s. 123).

[991/1583] s. 60). bi r a n akdem bir an evvel: O n u bi r n ak d em eyi o lmas i n a l yo rd. (Trk masallar 1991 [1912] s. 130). A kdeniz b.m. <ak I ve de n i z ; Akden i z t ip i, kocaman, g z e l bi r evdi. (G. Dino 1991 s. 30). akdet, b. akd. AD. akd i r mit /a d i r m it /akd i m l it kk taneli bir eit zm DS 88, 148 < ak I ve di rmit /t i rm it . akduk, b. a duk. ake, b. akke. ak es mer, b. ak a rap. ak bet/ak i bet son, netice < Fa. < Ar. k iba a.m. [/ k b / kknden]. B e n b re n b u sz i i itdm, sevi nd m, k betm h a y r o ld! d dm. (Ferec 855/1451 v. 117a). (zarf olarak) nihayet, sonunda: k bet ba a h eves i vat a n old . (a.e. v. 49a). O. ak betendi akbeti dnen, yapt iin sonunu hesaplayan <Fa. k i batand a.m. [ k ibat + and dnen fiil unsuru] k bete nd ki i ol o la, | D men i a n u i l e d stl k k la. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3894). EO. ak betlemr eninde sonunda, en nihayet < Ar. k i batu l am r a.m. [ k iba son, harf trif ve am r i]. k bet l em r b u n ca za h m eti b me r
muk bel esi nde ge nd ye dah mc e r red bi r b itt h k a ld.

O. k le/ak i le (mennes) akll < Ar. k i la a.m. [ k i l akll ve a menneslik eki, b. bide II ]. B u h u bi r k i l e d yesi va r- idi . (Ferec 855/1451 v. 28a). akn kalabalk halinde hareket < ET. ak n a.m. Clauson 1972 s. 87 [ak kknden]. Halk ak n ak n toplan r (H.Z. Koay 1944 s. 183). d man topraklarna yaplan baskn: B u seki z gemi m re tteb old n | Ak na azm tdi z f n n . (Enver 1928 [869/1464] s. 20). ak n et kalabalk halinde gelmek veya gitmek: B ld rc n b u ta raf la ra sen ede ik i defa ak n ede r. (S.M. Alus 1944 s. 137).

Tek heceli fiil kklerinden n ekiyle (kr. M. Erdal 1991 I, 300308) yaplan isimler nomina actionisdir. Mna bakmndan m ile yaplanlara (b. adm ) benzerler, u var ki te ekkl artlar daha dar ve yayllar snrldr. Ky hayat ve ziraat safhalar ile alkal olanlar tipiktir. AE cildinde yer alanlar unlardr: ak n, bi i n, d ik i n (e k i n I maddesinde), dt n I, eki n I, ek i n I I (n. concretum), e i n .

(1 1982 [1581] II, 143). akd / ak da, b. akt. ak k sulu, apakl < ak + fiilden sfat yapan ( )k eki, kr.
ak, k k, kapan k ... i ht iya r bi r kpe i n apakl , akk, e n i k g r nt s be l i rmi ti.

aknt (su vs.nin) bir tarafa do ru hareket etmesi <ak + fiilden nomen concretum yapan nt genilemesi. L tf i beye i r i n g r nme i, S uat
ha n mdan m n ha l kalan k eye ku r u lma akl na koymu tu. Fakat bu gayret i bo u bo u na idi. Ak nt ya k rek ek iyo rd u. (S.M. Alus 1934 s. 393). Ak nt ya ve rip daha abuk g itmek i i n Ka ndi l l i iske l esi n e yol la ndk. (S.M. Alus 1944 s. 63)

(Fruzan 1972k s. 146).

Fiilden sfat yapan ( )k eki, zellikle tek heceli fiil kklerine taklr ve geisiz fiillerden etken fiilsfat (participium activum) anlamnda sfatlar yapar (b. J. Deny 1921 s. 561; kr. ak I ). AE cildinde u misaller bulunur: akk, al k, al n u k , alak, al k, a rt uk I /a rt k I, ayk, aylak, batk, be rt ik, bc r k, bt k /bit ik, bit i ik, bo asak, bo u n uk /bo n uk, b rt l ek /b rt l ek /p rt l ek /p rt l ek, byk /by k, bu lan k, bu la k, bu nak, bu rt u k, bu r uk, bu r u uk, busark /p usar k, cavlak /caflak, c rlak, c rt lak II, c vk, c z rdak, civi ldek, abalak (b. abalaklan ), atlak I, eki n ik, e l i ik, e lpe ik / e rpe ik, em re n ik, k k, ld r k, plak, t lak, ksek, kk, mel ik, r k, dabrak, da n k, daz lak, de ik, de i ik, dibel ek /dibe l ik, di n g i ldek, dola k, du ra lak, du n u k I /t u n u k /do n uk, du r u k I II, d k I, eksk /eksik, e rsek, esik, esnek. Bazen geili fiilden tretilen sfat da etken fiilsfat anlamndadr: be e n ik, c imci ri k, di lek I II. ( )k isimleri iin b. ac uk /ac k I , a l k II , bec e ri k .

ET.de ve EO.da nd eklinde olan, BSTT.de belli olmayan bir sebepten dolay n t ekline dnm bulunan genileme, fiilin reflexivum halini gsteren n ve fiilden isim yapan d (b. a art ) hecelerinden mte ekkildir (M. Erdal 1991 I, 338340). AE cildinde zikredilen misaller: ak nt , as nt ve ayr hali olan ask nt , at nt , avu nt u , b nt , boz u n t u ve ayr hali olan bo u nt u, bozg u nt u, bu l u nt u, b u rk u nt u, b u r u nt u , bk nt , ak nt , alkant , a rp nt , ek i nt i, k n t , ise nt i, r n t , de ri n t i /d i ri n t i, dk nd / dk nt , e i nd /e i n t i, e l e nt i, ek i nt i, e z i n t i.

AD. ak r ba le, b. akl. k r karh nezle otu I. Hauenschild 1989 no. 82 ve 312 < Ar. k i rk a rh a.m. < Erm. ?? R. Dozy 1927 II, 152. ak suyun srklenmesi < ak + fiilden nomen actionis yapan . Ak olmayan su la r (P. Kr 1983, romann bal).

ak l , b. akl .

ak

53

akkm

ok kullanlan (y) eki, fiilden zellikle kl tarzn belirten nomen actionis (kl ismi) yapar (kr. ap , adm ). ET.de eki hakim imi, yani nlyle biten fiil kknn nlsn drrm, ms. alk < alka (b. T. Banguolu 1974 s. 261263, M. Erdal 1991 I, 262275). AE cildinde u misaller var: ald r , al ve ri , alk , ar I (alet ismi), bi n i I, k I, dav /tav (ses taklidi), deyi , dik i , do u , dn i /dn , edi , e lve ri l i (fakat * e lve ri diye bir isim yok). Fa. daki Tk.dekine benzer ekil ve fonksiyonda olan ek (b. afe r i n i ) ile Tk.dekinin alkas yoktur.

y i zd iy d i z z et u devlet l e ri .

(l 1979 [1581] s.

127). akide I din rkn, inan, dogma < Ar. ak da a.m. [/ k d / kknden]. Se n ak desi s a lam bi r k a d ns n ,
yem nde n d k o rk a rs n, g n hk r o lmad na yem n deceksi n ! (E.E. Talu 1341 s. 17).

ak toplu olarak bir yere gitmek, mek <ak fiilinin ortaklk (cooperativum) hali, b. a la - . R i nd n u mah b b n c i h n o l h a mm ma ak d la r. (l 1994 [159199] s. 251). AD. ak t/ak d /a k da ada kr. a da . Su rat na akt yapl rke n a lad. (Re at Enis 1944 s. 124). AD. ak t iemek DS 154 < ET. ak t Clauson 1972 s. 81. k z l e r d u r uyo r. B i r i akt yo r k z n . (F. Baykurt 1961k s. 90).

akide II bir eit ekerleme < Ar. (Suriye dial.) ak da a.m., kr. a da . He r sz i skke r i ak demis l (l 1587 v. 123a). stel ik eke r bay ramym .
Hacbeki rde n akide eke rl e r i, lati lok umla r su n u l uyo r ...

(G. Dino 1991 s. 177). ak k /hak i k yzk ta, kymetli bir ta < Ar. ak k a.m. [/ k k / kknden]. Yeme n l e r ok ge lmi le rd i. Ak k o d , h a v t m o d. (Ferec 855/1451 v. 208a).

a rap olsu n, diyo r. Akik i n c e l i i nde ld yan beyaz arap olabi l i r. (A. A ao lu 1991r s. 125). Bask tavan l b u dkknda di nse l resimle r, tasvi rl e r, l evhala r, tesbi h l e r, seccadel e r, akik y z k l e r, h o koku la r sat l yo r. (M.

Mungan 1996 s. 418).

Causativum (ettirgenlik) fiilleri tretmek iin BSTT.de hemen hemen sadece d r genilemesi ilektir (b. ackdu r ). Ancak ET.de ilek olan ve rnekleri BSTT.de kalplam ekilde saklanan bir sr causativum ekilleri vardr (b. ac t , a rt u r /a rt r , ka r , damzu r /damz r ). eitli causativum ekillerinin dalm, tam bilinmemekle beraber fonetik sebeplere balanr. Henz ET.de bir fiil kknden yaplm iki (veya daha fazla) causativum eklinin ayn anlamda kullanlmas ilgin bir gerektir: akt ~ akt r . Herhalde yine fonetik sebeplerden (kar trlmasna mni olmak iin) baz fiillerde zamanla ilk causativum eklinin yanna ikinci bir ekil kullanma geti. lk ve ikinci dereceli ekil, fiil kkne ok yakn olan sade bir causativum anlam verir. AE cildindeki ilgili rnekler unlar, bir ounda ilk ettirgenlik ekli bugn kullanmdan dmtr: az t /a z d ~ azd r, bakt ~ bakt r, bas r ~ basd r /bast r, r ~ c d r /c yd r /vd r, ke r /ke rt ~ kt r, deg r /deg i r /de i r ~ de di r, de r I ~ de i ti r, dikti r ~ dik itti r, di rg r ~ di r i ld- /di ri lt ~ di ri ld r-, du rg u r ~ du rd u r, d uydu r ~ duyu r, e r r ~ e rg r /e ri t i r .

Kelime banda yer alan nlnn /h / sesi ile aspirasyon oluturmas, Trkiye Trkesinde karlalan bir durumdur. AE cildindeki misaller unlardr: akik < hakik, akos < hakos, akuka < hakuka, arp < ha rp (zel bir durum), astar < hastar I II, avru z < havr u z .

aki l , b. k l . aki le, b. k le. aki m verimsiz, neticesiz < Ar. ak m a.m. Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . P de h ben i y z n e i l e tmez, sevmez,
atan u m l i nde n mi lk i nde n bi lk l l iye mah r m eyl edi. H no la? M lk ak md r! (Ferec 855/1451 v. 72b). T o p rak , k sm a z a m i t ib riyl e, bah l ve h a tt ak mdi.

(Cen b ah beddn 1335 s. 172). Bugn ekseriya akim kal neticesiz kalmak, bouna olmak tbirinde kullanlyor: Hangi i e e l i n i u zatsa akim kal yo rd u. (R.C. Ulunay 1941 s. 16). AD. aki r eritilen yan tortusu DS 154 < Ar. akar a.m. A. Tietze 1958 no. 148. aki s , b. aks . akit, b. akd. AD. ak itin yiit, cesur DS. s. 155 < Ar. (Suriye dial.) ak d n ete reisleri, Bedeviler A. Barthlemy 1930 s. 540. EO. akkm kervanda (bilhassa padiahn her sene Mekke ve Medineye gnderdii kafilede) hizmet gren hammal Arap < Ar. akk m a.m. [/ km / sarmalamak kknden]. Akkm boz u n t us u h e r i f l e mio k l k l z b ddan bi z e dayak m yedi re c ek l e r? (S.M. Alus 1933p s. 152).

akt ma (hayvanlarn) alnndaki beyaz leke < akt + fiilden sfat/isim yapan ma eki. k z n
bo az ndan eski, ok eski bi r tasma sark yo rdu. A l n aktmal yd . (H. Aytekin 1965 s. 7).

Fiilden nomen concretum yapan ma eki ET.den beri vardr. Geili fiillerin nesnesini, geisiz fiillerin znesini yapar (b. T. Banguolu 1974 s. 266, M. Erdal 1991 I, 316 320). AE cildinde u misaller var: aktma, akma, asma, a rma II I, atma, ba lama, bel l eme, besleme, atma I II, rtma, i rpme, ke rtme, zme, damla I ( < * damma), di lme, di z eme (b. *dize), d me /dvme II, dutma /t utma (kii), d me. zellikle giyecek isimlerinde ok kullanlr: a rma I, alma, ekme II, dal lama, delme, di z l eme, dolama I. Menei ve te ekkl henz izah edilmemi ya da mnaka al olan kelimeler de var: apazlama bir eit rzgr, aput lama grip, enflenza, pleme bir iek ismi. ma yiyecek isimleri iin b. bazlama , ma sfatlar iin b. a lama /a lama .

EO. ak b ard, arka, kr. Ar. ak a b . T a m ak bi nd e h e r fas l u m ve i m t e n evvi ai p r l e z z et i ... (yni taamdan sonra) (l 1982 [1581] II, 145). Fa. izafet terkibi olarak: Ak b i s a lav t h a msede du

Ar.da, zellikle meslek ya da bir insann karakterindeki deimez ynler iin kullanlan bir ema (1a22 3) vardr. Bu emaya gre retilmi isme, nomen actoris ya da nomen fabricatoris denir (W. Wright 1962 II, 137). AE cildindeki bir meslei gsteren misaller unlardr: akkm, al lf /a l l ef, a ab, atta r, avvad, bakkal, be n na, bevvab /bevvap, bez za z, c e l lbe, ce l ld /c e l lt,

akka

54

akl karal

ce l eb /c e l ep I, (bu tr kelimelerde degemination zellikle halk dilinde sk sk grlr. Degemination iin b. akke /ake ) c e r ra h, c e r ra r I I, debba , deffaf, del lk, del ll, deyyar . Deimez karakter ynleri iin misaller unlardr: al lk (geveze manasnda), amml, ayyar, ayya , battal I (isiz, bota mnasnda), c e r ra r I, cevval, cevvar, deccal, dessas . Bu ema Allahn isimleri iin de sk sk kullanlr. AE cildinde: cebbar I (her eye kadir olan manasnda). Tk. halkdili, Ar.daki gelimeyi farkedemedii iin, bu tr kelimelere Tk. nomen actoris eki c i yi takar, b. attarc .

bl olgun akll, yetikin (AD. ak rbal e DS 152): El imde olsa k l ve bal i o la n k z ve e rk ek l e ri b i r ib i ri n e n i kh l yaca m. (Musahipzade Celal 1936ba s. 23).

kendini ok akll sanan: Devl et h ep bu (A. Altan 1985 s. 144). akl i kmi l mkemmel akl: Leve nd i
akl evve l akl evve l l e r i n y z nd e n batyo r zate n. h rb t g h n p dan c d olmak c idde n m n sib deg l-d r: a n b r g r n t u t ub ge nd l e rd e n ay rmala r na ak l i k mi l s h ib l e ri k a t r b deg ld r . (l 1975 [1599] s. 134). akl i k l kinata

AD. akka haha, afyon DS 155 < Ar. h a h a.m. O. akke/ake puhu kuu < Ar. akka a.m. [/ kk / kknden]. Z , b m, akei, se rc e i dan uk dutd. (Ferec 855/1451 v. 188a).

Trkiye Trkesinde, ok az z Trke kelime haricinde (ki Trke uzun, ikizlemi nszleri kullanmama eilimindedir (J. Deny 1955 s. 130140), Arapadan gemi bz eddeli kelimelerin i seslerindeki ift nszn teklemesi (degemination), ake kelimesi misalinde grlr. lk nce Fa.da kendini gsteren bu dil hadisesinde, yaz dili daha muhafazakrdr. AE cildinde yer alan misaller unlardr: ake, ama, ases, bakam, ce l eb I, dkn, eve l, te lek (b. dall k).

hkim olan mantk: O adam ki d nyay zam bi r r u h ve akl k l l e muttasf bi r v c ud bi l iyo r. (S. Ayverdi 1941 s. 40). akl i ma beceriklilik: Ak l i ma y ri nd e h idmetk r ... (l 1956 [158687] s. 204). akl i se l im akla uygun dn: Akl se l im bu n u emrede r . (H.R. Grpnar 1934 s. 46). Karagz ha lk
kahkahas n n, ha lk h n c n n , halk akl se l imi n i n, ha lk tokat n n ah sla nmasd r. (F.R. Atay 1952 s. 35).

AD. ak k n anlay l, uslu DS 156 < ak + fiilden sfat yapan k n eki. B i z sessi z, sayg l , haddi n i bi l i r ... bi z ok akk n kyl l e ri z. (F. Baykurt 1967k s. 347). Gel i r
ge lmez eve re c em on u. O l um akk nd r. A laca k z ho tutaca na umudum vard r. (F. Baykurt 1970 s. 34).

g n / k n eki geili ve geisiz fiillere taklr. Geisiz fiillerde etken fiilsfat (participium activum) mnasn tayan sfatlar yapar. Geili fiillere taklanlar, hem participium activum hem de participium passivum mnalarnda sfat tekil edebilir (b. ms. alg n ), halbuki ET.de ayn ek, geili fiillerde yalnz edilgen isimler yapard (b. M. Erdal 1991 I, 327). AE cildinde kaydedilenler: akk n, alg n, a rg n, asg n, ask n bask n, a k n, ayg n, azg u n /a zg n, batg n /batk n, bayg n,bezg i n , bk n , bkk n , bitki n, bozg u n I-II, bu lang n , b u ng u n, cayg n, co gu n /c o ku n, alg n , apg n, apk n, atg n /atk n, avg n / vg n / vg n , ekk i n, l g n, kk n, dalg n, darg u n /da rg n , ded rg n /d edi rg i n /ted i rg i n , doygu n, du n g u n , du rg u n , d utg u n /t utg u n , d g n /d k n , d zg i n /d z g n , e n g i n I, e rg n /e rg i n , esgi n, esi rg i n I, e zg i n.

akl /ak l maddesinde geen bir misaldeki h ret ak lda cmle paras hakknda bir ka sz sylemek icab eder. Bir ahsn halini tarif eden bir kelime ve ona taklan locativus eki zikredilen ahsn bu halde bulunduunu ifde eder. Btn bu ifde attributif bir kompozisyonda bulunur. Neden h ret i n akl nda deil de h ret ak lda ? lk ekil daha geni bir mna tar, ms. hretin dnmesinde, halbuki ikincisi yalnz hret gibi olan, hret gibi dnen mnasnda anlalr. Bu syntagma tipinde ba taki kelime bir ahs zamiri veya nadiren bir ahs ad olduunda ikinci kelimede possessivum eki bulunmaz. Kitabn AE cildinde ak l (da) dan baka ayar(da), boy(da), ap(ta) maddelerinde misaller vardr.

O. ak lm kalemler < Ar. ak l m a.m. [k a lam n oulu]; kr. kalem . Simti tast r i l e m f am r i ta b r e tah r k i ak l m ol u nd . (l 1587 v. 123a). hkmet direleri Yok h a f iyye. imdi l ik ak l m isti h b r va r: | S o radan g i rd i bu t a rza eski u n v n ad. ( air Eref 1958 s. 139). Eski metinlerde defterlerde yaplan kaytlar: V rid tla r def ti ri n i rt ib t e rk m ve i h r c tla r c e r yidi n i n t i z m ak l m ... (l 1979 [1581] I, 123). AD. ak la tak la alt st, kark, dank DS 158 <a ta tipinden kafiyeli ift sz, mnas ikinci kelimeden kaynaklanr; bu tr terkibler iin b. apar topa r . Cev ri ok, fe nd i bi l i nme z bi r topl u l uk. He r yan akla takla bi r yaratk. (S. Birsel 1995 s. 13). AD. aklect gen horoz < Erm. aklo ra ud [Erm. aklo r < EErm. aka a horoz ve ut civciv] U. Blsing 1992 no. 2.; R. Dankoff 1995 no. 38. aklen (zarf) akla gre, akldan yana < Ar. ak la n a.m. [/ ak l / kelimesinin zarf ekli, Ar. accusativus eki an n zarf yapt durumlar iin b. ace l ete n ].
Zaval l kyl g e re k v c ude n g e re k akle n pek yo rg u n bi r ha lde idi. (Trk masallar 1991 [1912] s. 100).

akk oppanye et, b. akompanye et. akl /a k l b.m. (dnme kabiliyeti, us; uur; hafza) < Ar. ak l a.m. [/ k l / kknden]. Ak l i l e d i r i lmege y z dutd. (Ferec 855/1451 v. 53a). Ak l um g itdi. gl e n e cek h e z r mi h n et i l e d u rd um. (a.e. v. 73a).
Lok a nt a c Baba Pred rik s bu n la r v r d la r n g r n c e epeyce bi r te l la istik b l l e ri n e k o du. n k i Poti n e zam n byle s o yu lma a msta id h ret ak lda bi r av yak a la rsa ok mas rafa s o k m ak i n eks e riy P red ri k s i lok a nt a s n i n t i h b de r id i. (H.R. Grpnar 1336 s.

42; bu cmledeki ak lda sz iin b. aadaki ). anla lmas imknsz:

ht imal ki l i Ek rem Beyi n byle bi r ey akl ndan bi l e km t r. (H.C. Yaln 1935 s. 146). ak l s r e rme z Ak l s r e rme z bi r st n

akl ba l , akl ev vel, b. akl. akl karal hem ak hem kara < ak , ka ra .
T ramvay du ra n n o ra la rda, akl ka ral , boz l u g ve rc i n l e r, h l yiyecek bi r eyle r a ryo rla rd . (F. Baykurt 1982 s. 59). Bir sfata, ms. ak kelimesine, l eki taklnca bunun mnas ksmen olur, ms. akl ksmen beyaz, bir taraf beyaz,

(E. Atas 1991 s. 16). ak l ve r fikir vermek, t vermek:


va rl k, bi r ya r Ta n r o lmaktan usanm tm. B e n de, bana bi r ak l ve re c ek, yah ut bi r ka k u r u yard m edecek za n n i l e ya rm saatt r o n u di n l eyo rum. (M. Rona

1944g s. 10). Fa. izafet terkibleri: akl bl /k l ve

aklklle,

55

ako

bz yerleri beyaz olur. Binaenaleyh, akl ka ral ksmen beyazksmen siyah, beyaz ve siyah kark, beyaz ve siyah lekeleri olan mnasna gelir. Bunun gibi ms. byk l k k l byklerden ve kklerden fertleri olan eitli boylardan mte ekkil (bir grup) fikrini ifde eder. Kr. alacal be le c e l i. Bu misallerde birbirine zt olan vasflardan rnek verdik, fakat bu art deildir, herhangi iki vasf olabilir, ms.: T rl re nkte n be lk i y z otomobil, k imi n e al l k rm z l k t la r dolam la r, kimi n e basma parala r asm la r. (F. Baykurt 1982 s. 114).

akont (ticaret terimlerinden) ksm deme, mahsup deme < t. acco nto veya Fr. compte a.m. ako rd /ak o rt /ako rda ahenk; algnn sesini ayarlama < t. acco rdo ahenk, acco rdare akord etmek < Lt. acc ho rda re a.m. [ac /ad ntaks ve c ho rda alg teli]. Ar. /h e / harfinin, Lingua Francadaki /a /e / ile kartrlabilmesi iin b. ace nte /ac e nta 1. Hele o ak o rdas boz u k di l e n c i armon i i n e be n z eye n k a rt a l sesi n i h i k a rma! (H.R. Grpnar 1339 s. 154). Ak o rd u boz uk bi r o r s e d mz i c i n i ald . (a.e. s. 439). akord et algnn sesini ayarlamak: ... keman n tami r ede r, te l i n i takar, ... ako rd ede r. (B.S. Kunt 1948 s. 16). ako rdeon b.m. (malm alg) < Fr. acco rdo n < Alm. Akkord io n a.m. [ako rd zerine kurulmu kelime].
Radyoda bi r Y u na n istasyon u. K v rak ako rdeon. R umca ark la r. (A. Yurdakul 1991 s. 197).

akl k l le, b. akl. A k l sel i m, b. akl. akl i akla dayanan < Ar. ak l + isimden sfat yapan nisbe eki , b. adal . Ak l i l e fe hm id r k o l u na n ve
mce r red ak l a tat b k di l e n (nak l m uk bi l i )

( emseddn S m 1318 II, 944). B i r mik d r bah s i ak l ve bi z ala r muk t a s n ca c id l i nak l . (l 1587 v. 121a). Su ltan M u rat n hastaland , akl meleke l e ri n i yit i rd i i syle nt i l e r i yayld . (. nl 1986 s. 141). Ge e n l e rd e l ha n S e l uk u n akl i ve nakl i
bi lg i l e rl e i l g i l i b i r yaz s n ok uy u n ca bu ko n uya i lg im artt . D n c e ta ri h i nde R n esans, d nya gr nd e nak la de i l, akla dayal bi lg i n i n n pla na k n mjde l e r. (V. Gnyol 1995 s. 8).

ako rdeoni st meslek olarak akordeon alan kimse < Fr. acco rdo n iste a.m. [acco rd o n + bir alg almakla geinenlerde kullanlan iste eki, b. afe rist ]. k i
kemanc ve bi r akordeo n istte n ol u an bi r m z isye n t rios u, k ede haz r l k yapyo rla rd . (N. Eray 1992 s.

akl i yat akla dayanan bilgiler TS < akl + Ar. t oul eki. Nomen abstractum collectivum mnasnda isim yapan iyat iin b. abesiyat . akl i ye ruh tababeti, psikiyatri; akl hastanesi < akl zerinden ve messese isimlerinde kullanlan (i)ye eki, b. adl iye . . AD. ak ma reine, zamk, katran DS 156157 < ak + -ma , b. aktma . B u a a la r kesi l e l i be lk i yi rm i g n o lmam .
Akmala r ac g z ya la r g ibi domu r domu r parl yo r balta ye rl e ri nde . (F. Baykurt 1960 s. 121). Do u tan geti rd i i sk l gan l k la okud u u sat r la r n a k a k havas, k rpe dima nda, akman l n z ede l eye re k at r.

49). ako rdeonums u /ak o rd i y onu ms u bir akordeon gibi < Fr. acco rdo n + - umsu eki. Masan n mavi beyaz damal
mu ambasn n z e r i nde ako rdiyon umsu ha re ket l e r l e y r meye ba lad. (S. Yemni 1997 s. 75).

AD. akman temiz, namuslu DS 159 < ak I. (M. Seyda 1958n s. 35).

EO. akmi e kumalar < Ar. ak m a a.m. [k um n oulu].


Ak m e k sm ndan h e r n e c i ns ak m e s a t lsa yigi rm i ak ada bi r ak a al n u rm .

(.L. Barkan 1943

ncelikle renk ve tat sfatlarna eklenen similativum genilemesi -( )ms y, A-E cildinde acms, beyaz ms, del imsi rek, ek imsi sfatlarnda grebiliriz. Ayrca isimlere eklendiinde o ada benzeyen sfatlar yapar: ayms (adam), balms, ec emsi gibi. Ayn ekilde yeni kelime tretmek iin de kullanlr, ms. argomsu , f i i l imsi , i nsan ms (b. T. Banguolu 1974 s. 179). Genilemenin s ksm ET. benzerlik eki sg n karlyken (kr. ayruks /ay rks ). a radaki ( )m- ksmn, ayn fonksiyonda olan ( )mtk, -()mt rak genilemelerinde de grebiliriz (b. acmt rak ). Hatta kimi ortak trevleri vardr, ms. ek imsi ~ ek imtik ~ ek imt rak . Aklanamayan ( )meki, herhalde -( )msafiillerindekinin ayns olsa gerektir (b. a z masa - ). Yukardaki fiilden tretilmi a lams rnei ise istisnaidir.

[947/1540] s. 137).

Ve c n p resi n i bi r di rl k l e beh reme nd tmek h us s nda k l l mi n n et db ba z ak m e ve sk a rlat d an ay r s mi h mdan d z lme bi r c m ekdi. (l 1994 [159199] s. 312).

ako rt, b. ako rd . AD. ako s /a go s /ha ga s /ha go s /hak o s saban izi DS 77/159, 2255 < Erm. agos < EErm. akos a.m. U. B lsing 1992 no. 8, R. Dankoff 1995 no. 9. Kelimenin bandaki / h / sesi iin b. akk /hak ik .
B u re be rl ik to h um u e e rk e n i ft i n pe i n e c ide rk e n bah d i, hagosdan bi r pa rla h da h d . (B. Seyido lu

akne

ergenlik sivilcesi < beynelmilel tp terimlerinden, (EYun. (akm) goncann iee patlamas kelimesinden karlm (yanllkla m yi n ye evirerek), kr. ng. ac ne , Alm. Ak n e .

1975 s. 419). EO. ako v /a k o kova < Mac. ak < Sl. okov a.m. (F. Miklosich 1889 s. 2). Redhouse 1890 s. 168 name of a certain measure for liquids diyor ve kaynak olarak KiefferBianchi 1835-1837 lugatini gsteriyor; ancak onda yoktur, herhalde A. Hindo lu 1838 s. 55den alnm tr. RD. kelimelerinden olmas ihtimali vardr. He r bt n
b ki otu z i k i apal k d u r sek i z e r ve altm a r ve d rde r b r ra ak o v /ak o d y re y s h ib i a rz a

ako, b. akov. ako mpanye et /ak k oppanye et (mzik tbirlerinden) elik etmek <Fr. accompagn e r a.m. [compagno n refik, yolda]. Ba zan ope rac la r f i l n
ge l iyo rla r b i z im eve. Is ra r ed iyo rla r misafi rl e r, b i r l id ya da arya sylesi n diye. A n n em akkoppanye edebi l iyo r.

(Kemal Bekir 1961 s. 126).

akoz et, akozla,

56

akis

v rd k l e ri nd e n ay r o n b r re r v r r l e rm i .

(.L.

B arkan 1943 s. 320). akoz et, akoz la , b. aku z et. akpa, b. akva . akpak tertemiz < ak I beyaz ve labial mhmeli veya Fa. p k temiz (?); yahut kuvvetlendirici ntak ap , ikizle me, ve ak I. Kr. ak, appak . nsan temi z l e r, akpak ede r. (A. Yurdakul 1989 s. 117). akraba b.m. ayn soydan olan (kimse veya kimseler) < Ar. ak rib ayn aileden olan kimseler [k a r b yakn kelimesinin oulu]. Ar. bir oulun Tk.de tekil kullanlmas iin b. ahbab . B i z e bi ra z ak raba da d e r. (M. Makal 1950 s. 38). akran yaa denk < Ar. ak r n a.m. [k i r n denk kimse, kfv kelimesinin oulu]. Ar. bir oulun Tk.de tekil kullanlmas iin b. ahbab . Z re ak r n um u kimi mans b, | Kimisiydi mde r r is i me r b. (Z af 1950 [1555] s. 138). sim ve zamiri balantsz takib edebilir: Si z deta ya l bi r adam gibi
kon u uyo rs u n u z: ha lbuk i a a y uka r bi z ak rans n z ... (Sabahattin Ali 1940 s. 223). Ki rac la rdan bi ri n i n ka rs, k z , ya da Fi l i z ak ra n bald z .

alte r nati f, ape rit i f /ape ratif, datif, dedektif, deko ratif, dep resi f, di re kt if, ef ekti f.

akrep, b. ak reb I. AD. akr i krmz ve dayankl kerestesi olan bir aa kr. Grc. ark i Betula V. Cangidze 1984 s. 45. akr o bas i akrobatlk < Fr. ac robatie a.m. Fr. i eki iin b. afaz i . B i l iyo rs u n u z, cambazl k, ak robasi tiyat ro n u n
i bi rl ik is idi r. Y u na n t iyat ro la r nda da, Roma tiyatro la r nda da bu ik is i h emen h eme n u z u n zaman ba ro l oynam la rd r. (S. Ta er 1956 s. 104).

akr o bat b.m. (cambaz) < Fr. ac robate ip cambaz < EYun. (akrobats) ayaklarnn ucunda yryen [akro sivri ve yrmek fiilinin kk olan /bat /]. Ak robatla rdan son ra s ra cambazla ra ge ldi. (S. Ta er 1956 s. 105). akr o bati k akrobata < Fr. ac robatiqu e < (EYun. (akrobatos) a.m. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik . ... s ra la r st nde ak robatik ha rek et l e r yaptk la r n da g ryo rm u um. (A. A ao lu 1992 s. 28). akr o matik (fizik terimlerinden) renkleri bozmayan < Fr. ac h romatiqu e a.m. [EYun. /a / olmayan ve (hr ma) renk zerine kurulmu beynelmilel stlah]. Yun. alfa privativum iin b. abana . Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik .

(Orhan Kemal

1965f s. 55). akreb I /ak rep b.m. (malm bcek) < Ar. ak rab a.m. (A. Tietze 1958 no. 146). G itmeye ba dan h a m z l f i
h a y l i se n meh | st h n ke l l em z re d utsa ak rebl e r vat a n. (l 1994 [159199] s. 175). A levl e r i i nd e sk p kalm bi r ak rep gibi rp n yo rd u.

(A. Yurdakul 1987 s. 169). akrep burcu: Lt. Sco rpio akrep isminden Ar.ya tercme edilmi .
Ke ndi l e r i Z e us ta raf ndan alt y ld za kalbedi l e re k Ak rep bu rc u na k uy ru k diye tak lm t r. (Halikarnas

EYun. fiilden nomen actionis yapan ma eki Lt.ye ve baka birok dile giren baz ilm ve kltrel terimlerde bulunur. Bu terimlerden Tk.ye alnanlar vardr; ayrca dorudan doruya yeni Yun.dan Tk.ye girenler mevcuttur. Fr. zerinden gelenler sondaki nly kaybetmitir. Byle isimlerden yaplan sfatlar matik heceleriyle biter. AE cildinde zikredilenler: akromatik, aksiyom, amblem, anf i z em, astm, astma, dogma.

B alks 1954b s. 10).

B u sabah olmas n z e l l ik l e istemi ti. Tam da bu sabah. Ak rep bu rc u n u n y ld z parla rk e n. (M. Mungan 1996 s. 491). Sivri ksmlar

olan bz aletler, ms. eski silhlarn aksam (ruota darchibuggio Meninski 1680 II, 3297 saat akrebi (Ar.da ayn). Ak reb arh n ye ide n yapma a 60 ak e ( c re t ). (M.S. Ktko lu 1983 s. 230).

akr o megal i vcudun sivri ksmlarnn (bilhassa el ve ayaklarn) anormal bymesine sebeb olan bir hastalk < Fr. ac romgal i e a.m. (EYun. (kro) uta olan ve byk sfatnn kk olan /megal / zerine kurulmu beynelmilel tp terimi). Fr. i eki iin b. afaz i . akr op o l (arkeoloji terimlerinden) i kale < Fr. ac ropol e < EYun. (akrpolis) a.m. [ak ro uta olan ve pol is ehir]. Eski Sa rdis He rakl id k ra l la r nda n
bi ri . Sa rdis akropol u n u n duva rla r yap l rke n tepe n i n bt n evres i z e ri nd e n b i r aslan postu s r k l emi .

Ye lkovan istedi i kadar ko tu rs u n, zaman g i n e de ak repten so rmazla r m? (M.B. Kanok 1984 s. 66).

(Argo) polis M. Mikhalov 1930 s. 30, F. Devellio lu 1970 s. 68, H. Aktun 1990 s. 33. EO. akreb II daha yakn; en yakn < Ar. ak rab a.m. [k a r b yakn kelimesinin elativus hali, Ar. elativus iin b. a ca b ]. Ta accb tmege ol evl vu ak reb h n e rd r (Ferec 855/1451 v. 124a). akrediti f (ticaret terimlerinden) bir nevi banka kredisi < Fr. acc rd it i f a.m. [Lt. c red it um dn olarak verilen < c rede re gvenmek]. Ak red it if i
at rmadan it hal edi l e c ek mal ka r l k o la rak gste rme ola na yok bi l iyo rs u n. (. Altan 1976v s. 15).

(Halikarnas Balks l954a s. 92). akr o st i satrlarnn ilk harfleri bir kelime veya isim tekil eden iir < Fr. ac rosti c h e a.m. [EYun. (kro) sivri, u ve stik hos satr]. Bak yorum.
i i r l e r i n h epsi akrosti . Di z e ba la r nda adla r n ok uyo rum. (M. Gler 1990 s. 81). N i ha l i n

Fr.dan alnm kelimeler arasnda i f (ekseriya atif, it i f ) ekiyle bitenler bulunuyor. Bu ek Fr. ya Lt. iv[ us] sfat ekinden gelmitir. AE cildinden u misalleri verebiliriz: ak redit if, aktif, aku zati f /ak zat if,

ak s I/a k i s b.m. (k veya ses aksi) < Ar. aks a.m. [/ ks / kknden]. O l g ri n e n r e n l ik h m r n n r n u aksinde nd r . (Ferec 855/1451 v. 61a). Ya mu r ve f rt na. Son ra u zakla an bo ran n son akisle ri. (A. Dino 1944 s. 20). (bir eyin) tersi. Aksi n e h a rek et
de n l e ri ce z g re ce i n i tavs ye ve i h t r diyo r.

aks

57

(Ahmed erif 1326 s. 259). O tam ben im aksime yal n z l ktan mu zta ript i. (A.H. Tanpnar 1961 s. 293). Fa. izafet terkiblerinde sonra gelen kelimenin mefhumunu aksine evirir: aksi halde /aksi halde bu olmazsa, yoksa: Nas l re kabet edece i z son ra ? Fab rikala rm z kapamak icap edecek aksi halde. (Orhan Kemal 1968g s. 17). Sen hak l o lamazs n, dedi, aksi ha lde bu bi r c i nayet ol u rd u. (A. Yurdakul 1991 s. 20). aksiseda yank. Kan l ca k rfe z i nd e aksisadalarla
Bo az i i n i n lata rak mehtap safas yapar z .

k a l esi nde n c n ib-i ... eh r- i Ak s a r ya gitdi imi z men z i l l e r i bey n de r. (K. Bu day 1996 s. 146).

ak sat geri brakmak, tavsatmak < aksa fiilinin causativum hali, b. act- . Paza r g n l e r i n i atlatan,
bu l u mala r aksatan sevgi l isi n i d n e re k a lad n bi l i rd i n. (Peride Celal 1991 s. 427).

ak sata alveri < ah z u i ta , b. ah z . Kocan ge n e bo rc u n u bi temam demedi, habar n o lsu n , aksatay kestim. (Orhan Kemal 1949e s. 44). ak se (tp terimi) nbet < Fr. acces a.m. < Lt. accessus vaka. B y kadada ge i rd i i n kalp aksesi n i u n utt u n mu? (Peyami Safa 1930 s. 14). O. ak sendaz o l aksetmek < Fa. ak s and z aksedilmi . ... adamn sz l e r i daima ku la nda aksendaz o lmakda idi . (Trk masallar 1991 [1912] s. 98). ak septans kabul kayd; kabul belgesi < ng. acceptanc e a.m. (Fr. telaffuz ile). ak sesuar (bir eyin veya halin) yan unsurlar, ssleri, vrzvr < Fr. accessoi re a.m. < Lt. accessori um yanna gelen, yardmc [Lt. /acced / yanna gelmek, katlmak fiil kknden]. of r n h eme n
ba n n st nde sal la nan bo nc u k i i muska, naza r bon c u u, ma allah b u kade rc i a rabeski n aksesua r myd? (A. Yurdakul 1990 s. 133). Evi n bu zdo lab ndan pe rde le r i n e, d emel e r i nde n kap tokmakla r na kadar tm aksesuar n Ame rikadan get i rtmi ti. (A. Kulin 1997

(Musahipzade Celal 1936k s. 11). aksi takdi rde /aksi takdi rde bu olmazsa, aksihalde: Aksi takdi rde, al na n c ret i ge ri ve r iyo r u z . (N. Eray 1990 s. 122). aksitesi r tersine tesir; Fa. izafet iin b. abd . Ar. terkib: aks l amel tepki < aks ters ve amal hareket, b. abdlbatn . Sen i b u k a dar t a rafg r n e
id re i l is n de r g rd m vak it bt n e fk rmda n bi r aksl amel vuk a ge ldi. (H.Z. U ak lgil 1307 s.

66). ak s II (otomobilde) dingil <Fr. axe < Lt. axis a.m. Kaza
ge r ekte n de garipti. B i r i nsan n k e nd i a rabas n n alt na ap raz lama yatarak, g s n e aks saplanmas net i c esi nde lmesi n i, h i k imsen i n ak l almyo rdu. (A. Kulin 1997 s.

7). EO. aksa en uzak, en ucda < Ar. ak s a.m.


Ma ri f c e te rak k n i ak s y me r tibi n e va rm olan ... ak s yi ar da dnyann bir ucunda: ve ba de zam n i n ak s yi a r da bi r me rc h k z l la n e v u n m s na muz h e re t o l u na rak ... (l 1979 [1581] I, ms. 166). Aksy a rk

Uzak Dou, kr. Ar. ark u l ak s a.m.

s. 52). Mecz mnada: ai r, b u kad n n ya amnda


ke ndisi n i n pek g e re k l i o lmayan bi r aksesua r, bi r zaman la r de e r l i saylm ama art k a rl k yapan bi r y k old u u n u se zdi. (. Aral 1997 s. 43).

ak sa, b. a sa. EO. ak sade bir nevi beyaz kyafet, ak I ve sade kelimelerinden. Yi n e ak s de geymi si n yi n e va r
m hpeyke rl i k | G z e l l e nm i si n ey fet ned r b u t ze l i k te rl ik (Nev 1977 s. 386).

ak sak, b. a sak . ak sam ksmlar, paralar < Ar. ak s m a.m. [k ism in oulu]. Vikto r Hugo Ke nd i vatan ndan ay r la rak
ec n eb i memleket l e r i nde ya yan la r, kayn yan bi r kazan n ha r i c e att kpk le r i g ib i i i bo ve kymetsi z aksamd r demi ti r. (Fazl Necip 1930 s. 180).. EO. zmreler. ... mekn n t u mu h a dde r t ak s mnda ona n i e mah z r t vard u r. (l 1587 s. 139a).

Fr.dan alnm kelimeler arasnda ua r (Tk.de bzen uva r ) ekiyle bitenler gze arpar. Lt. a ri um /o r i um hecelerinden gelen bu ek, ekseriya bir eyin sakland kap veya oda veya saklanan eyler ya da bir iin yapld yeri ifde eder. AE cildinde bu isimlerden yalnz aksesuar misali gemektedir. Daha sonraki ciltlerde ms. labo ratuva r geecektir.

ak set bir eye arpp geri dnmek (ses veya k) < aks /akis . Ga rson u n sesi: ay ik i i! diye aksetti. (B.S. Kunt 1948 S. l09) .(birisinin) kulana gitmek: M ese le padi ha aks- tdi. (Trk masallar 1991 [1912] s. 144). ak s halde, b. aks. ak s ma sekir veren ek i erbet TS 75 < Yun. (ksina) ek i ot Ch. Tzitzilis 1987g no. 371, TietzeTekin 1990 s. 288. ak s r hap rmak, <ET. asu r a.m. Clauson 1972 s. 251, ses taklidi kelimelerden, kr. ks r EO. ah s u r a.m. Olk a dar ah s u rd ki c n k d . c e h e n n eme dek gitdi. (Ferec 855/1451 v. 39b). ak s i ters, suratsz, huysuz < aks /akis + isimden sfat yapan nisbe eki , b. adal . Aksi n i n b i r id i r zate n. (F. Erdin 1955 s. 182). aksil ik ii bozan (tesadf):
N e kada r istiyo rdu toplanmam z ! Hastalanmas aksi l ik! (Peride Celal 1991 s. 302).

ak san vurgu; ive < Fr. acce n t < Lt. acce nt us a.m. [ad /ac ilve edilen ve cant us terennm, /ca n / mzikle sylemek fiilinin kknden, yni sze ilve edilen (ona refakat eden) mzik]. A l l o deyi i nde Taner 1954 s. 32). Di l i Ka rade n i z aksan na ala n ba ka bi ri ... (A. mit t.y. [1990?] s. 43).

bi r F ra ns z aksan va rd. Sade A l lo dese, ba ka bi r ey sylemese, Parisl i bi r F ra ns z kad n san labi l i rd i... (H.

O. ak sar daha ksa, en ksa < Ar. ak s a r a.m. [k a s r ksa kelimesinin elativus hali. Ar. elativus iin b. a cab ]. ... ve bi l c m le ak s a r l ey l de g c e s o h b et le r i m n sib olmaz. (l 1587 v. 140b). A k sa ray Nide vilyetinde bir ehrin ad < EYun. (Aksara) D.J. Georgacas 1971n s. 106. Bo r

aksihalde,

58

aktar

ak s ihalde, b. aks I. ak s ine bilakis< Ar. aks I + i 3. ahs possessivum eki + (n )e dativus adverbialis, b. abes ye re : ht iya r
ba avu u n h e r zamanki a r l n n aksi n e gste rdi i te l tan N u re tt i n adan beyi n n eml i b i r i o ld u u n u an lam lard . (Orhan Kemal 1968g s. 20). G z e l l i i h i yp ra nmam , aksi ne daha da ye ri n e ot u rmu tu.

e lbise l e r i n i soya r, yatakla r na yat rd ktan son ra odas na gi re r. (H.Z. Ko ay 1944 s. 324).

(Y.

Yazc 1990 s. 62). 1997 s. 4546).

Ace l e ye n e n le yemekle ri n i n aksi n e ak am yemekle r i n e k z la r n ok u l k yafet le ri n i de i ti rip s sle n e re k g e lmel e ri n i iste rd i. (A. Kulin

ak s i seda, ak s i takd irde, ak s ites i r, b. aks I. ak s i y o m isbata ihtiyac olmayan kendiliinden belli hakikat < Fr. axiome < Lt. axioma < EYun. (aks ma), nomen actionis yapan Yun. ma eki iin b. akromatik . ak s i y on hareket < Fr. actio n a.m. < Lt. actio [/ag / i grmek fiil kknden, ayrca b. abe rasyon ].

simden zaman zarf yapan lay n genilemesinin asl, byk ihtimalle birlemi ET. la + yu zarf ekleridir (b. T. Banguolu 1974 s. 191, M. Erdal 1991 I, 406408). la eki ET.de zaman zarf da yaparken (b. aykla ), lay n (< layu ) genilemesinin zaman zarf yapmas Osmanlcaya mahsustur. Bunun yannda ET. ve EO.da zellikle gibi anlamnda kullanlr (b. an c lay n ). br taraftan n nll l eyi n ekli, art nll kklerde de kullanld iin (ms. ak amleyi n, sabah l eyi n ) J. Deny 1921 s. 262de instrumentalis hali (y) n (b. ac n ) ile tretilmi le yi n szcnn analojisi olup yanl blnerek l ey i n ekinin meydana geldiini ne srer (< * l ey i n ). Daha sonra nl uyumuna da tabi tutulmu. AE cildinde u misaller bulunur: ak amleyi n /ak amlay n, oka lay n, e rk e n l ey i n / i rk e n l ey i n.

RD. ak a ml k akam yeme i. <ak am + -l k eki, b. ahfadiye l ik . A nas na demi : Se n ban m ak amlg mi kay ro lam n yan na koyars n. (N. Hafz l985 s. 202). AD. ak am otu /a k a m oturu ak am zeri DS 162 < ak am ve ot u r fiilinin u ulac. Ak amotu s r al p va ryo r kye. (M. Turul l969 s. l86). aktar I baharat, triyat ve bzen birok ufak eyler satan kimse < Ar. at t r kokular satan kimse [/ t r / kknden]. Trkedeki /t / > /k / de iimi disimlasyon neticesidir, b. ah . Cevi z l ide bi r aktar Saim Efendi va rd ha n i ? (M. Seyda 1970 I, 163). O. aktar II taraflar, mntakalar, diyarlar <Ar. ak t r a.m. [k ut r daire ap kelimesinin oulu]. Kr. a r aktar c i ha n . aktar bir yerden bir yere veya bir ekilden bir baka ekle geirmek < ET. a tar /a h t a r a.m. Clauson 1972 s. 81, K. Rhrborn 1979 s. 74e gre a tar < a (dei mek)n causativumu, b. ka rt . Kadif e
antan n i i nd e, k rd k umbaras ndan aktard be on l i ra ... (Peride Celal 1991 s. 81). at kiremitlerinin

Ka rakte ri zasyon, psikodramatik aksiyon, di l, diyalog; bu saydkla rm z piyesi n yaz lmas nda kendi n i gste re n g l k l e rd i r. (S. Ta er 1956 s. 87). G r ld g ib i oyu nda vi ne bah esi, bi r mekn o lmaktan ok, i e rd i i ok katmanl an lam d z eyle r iy le, oyu n u n bt n aksiyon u n u k u ra n bi r motift i r. (M. Mungan 1996 s.

314). (ticaret terimlerinden) hisse senedi


e l i nd ek i aksiyon la r talyan kapital istle ri n e satar.

H.

(M.

Seyda 1970 I, 72). fiat indirimi . AD. ak s on deirmen arkn dndren mil DS 161 < Yun. (aksni) a.m. A. Tietze 1955 no. 19. AD. ak suna su altnda felce urayp dar kan dalgcn, iyile mesi iin onu tekrar denize indirme ameliyesi < DS 162 < Yun. ?? Aksu na
demek, vu rg u na u ram adam tek ra r de n i z e i nd i rmek demekti r. Ama den i z i n alt na kadar i nd i rmiyec eksi n. Aksu na, dalg ka ku lata vu rg u n u yemi se, on u n ya rs kadar k u laca i nd i re c eksi n. O rada ke ndi n e ge l i n c eye kadar kalacak. (Ya ar Kemal 1971bd s. 612).

krk olanlarn yenilemek:

Babamn e l i nd e n

ak s l amel b. aks /akis I. ak s l men zehirli beyaz bir toz, sblime < ak beyaz ve s l me n < Lt. subl imatum G. Meyer 1893 s. 36.
Hacivat: Aks l me n hastalara ifa m? B i rde nb i re gt r r. (H. Ritter 1953 s. 64). Ka ragz:

ak am, b. ah am. ak ama (gelecekten bahsederken) ak am olunca, akamleyin <ak am + isimden zaman zarf yapan dativus hali eki, kr. haftaya, sen eye . Yok, gidece im. Ak ama kon u u ru z. (M.. Esendal 1934 s. 126). ak amc, b. ah am. ak amla , b. ah amla. ak amlay n, b. ak amleyi n. ak amley in /a k a mlay n b.m. (ak am vakti) < ak am + leyin kelimesine mmasil lay n / l ey i n. Tk.de velar ve palatal nller arasndaki tefrik iin b. ayt- . Ge l i n ak amleyi n ai l edek i b t n by k l e r i n

(H. zkan 1979 s. 7). (bir kitab) bandan sonuna kadar okumak: G u r a n ik i k e re akta ran la r va r . (M. Makal 1980 s. 72). Son zaman slubunda bir dilden baka bir dile nakletmek, tercme etmek ve birisinin sylediklerini bir bakasna nakletmek: Kon u may aktard nda, fkeyl e ba rm t N i l u f e r ... (Peride Celal 1991 s. 50). AD. ah t ar aramak, aratrmak (Az. Trkesinde standarttr): De ryan u h a r a a a h t a rd la r, n e l s n tafd la r n e sa n . (A. Cafero lu 1942 s. 41). EO. devirmek, yere sermek: He r k i i k i ey sava de ve e r a h t a ra y h d yaralaya... (Mercmek Ah m ed 1944 [15.yy.] s. 346). AD. akta rma atn alnndan burnuna do ru uzanan beyaz leke, aktma:
ge lmeye n yoktu: dam aktar r, bah e duva r re r ... Sekbanba nde, al n aktarmal , ye lesi u z u n , k uy ru u r l , do ru bi r at n st ndeydi. (. nl l986 s. 5l).

EO. ah t a rma /ak t a rma ganimet, harbde zorla alnan: Ba kesb ak t a rma geti re n i siy set emr tdi . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 228). Bilhassa deniz harblerinde: B u day yk iyl e bi r ak d arma gemim z

aktara

59

hekge

(Pr Res 1935 [932/1525] s. 680). aktarma et bir yerden bir yere nakletmek, geirmek: L ki n yolda ba a beyh de yk o laca ndan sa a ak t a rma diyo rum . (E.E. Talu 1341 s. 165). bir vastadan baka bir vastaya gemek: Kamyon Ta rsusa gi rd i. B u rada bi r otobse aktarma ettik. (F. Otyam 1960 s. 26).
fi l yatu rk e n ...

AD.

aktara/akdara sacn zerindeki yufkay evirmeye yarayan alet DS 148 < aktar fiili + nomina instrumentide kullanlan a eki (kr. kaka, ksa vs.). Fatma, raz ca n n sa yan ndaki aktarac ald . Sataki ekme i aktarmaya ba lad. (F. B aykurt 1959y s. 93).
AE cildindeki fiilden a ekiyle yaplan nomina instrumenti (alet isimleri): aktara, arka (siper), arkala, bakra, d rma /di rma /t rma, dike, d e /dve. a ra ge re tbiri de bu gruba uyar. ga ekiyle biten nomina instrumenti iin b. atlanga . ma ekiyle biten yemek ve yiyecek isimleri iin b. bazlama . Giyecee ait ma ile biten kelimeler iin b. b zme . ga /ma ekleriyle biten nomina abstracta iin b. bu rga . ma vs. ekiyle son bulan meslek isimleri iin b. rtma . a ile biten sfatlar iin b. ana .

bu tipten nomina agentis: aktr, amat r, ant re n r, armat r, boks r, diktat r, di rekt r, dokt r /doktor /do ht u r, edit r, e nspekt r. akt r n mennesi aktris ( )dir; baka bir menneslik ekini dansz de grrz (b. dansz ). Hem r hem z yalnz i gren insanlar iin deil, i gren cihaz ve makineler iin de kullanlr, b. adaptr . Trkiyede ok yaygn olan bz kelimelerde nl uyumu kaidesinin tesiri ile r ler o r olmu (ms. of r , halk aznda ofo r ), fakat bunlarn ok az BSTT.ye girebilmitir (dokto r, moto r ). Alm.dan alnm o r lu kelimeler iin b. dekan .

aktr i s b.m. (tiyatroda kadn oyuncu) < Fr. act ri c e a.m. < Lt. acto r i gren kelimesine ge n ito r ge n et r i x gibi misallere gre uydurulmu mennesi.
Foto raf d kkn la r n n vit r i n l e r i ndek i akt ris res imle r i n e ba n evi rme zdi. (S.M. Alus 1934 s. 51). Son u nda, akt ris olaca m diye g n n bi ri nde evde n kave rd im. (B. Arpad 1974 s. 46).

Fr.dan alnm kelimeler arasnda t r is hecesiyle bitenler var. Bunlar Fr. t ri c e < Lt. t ri x [Lt. to r , Fr. t r n mennesi] menneslik ekiyle fiilden tekil edilmi nomen actorisleridir. AE cildinde bunlardan yalnz aktris, di rekt r is misalleri kaytldr.

aktal ite gnn hadiseleri < Fr. actual it s a.m. [Lt. actum olmu , vukubulmu kelimesinden].
Haftal k aktal ite de rg i l e r i nd e n b i r i n i de geti rt i r bi n g l k l e. (M. Makal 1960 s. 28). (sfat) o gnlere

AD. aktard nder /aktar gudar v s. karmakar k, altst DS 162 < emir halinde iki fiil [aktar ve dnde r evirmek (ikinci fiil yerine bzen mhmel veya echoword bulunur)den mrekkep ift szler]. Z i h i n l e r b i l e rc e l i ra la r ak t ardnde r tmekl e me l iyetde n pek dal nd . (H.R. Grpnar 1336k s. 105). Kab n i i nde yemek aktar kkta r ol uyo r. (. Kaftanco lu 1972 s. 35). aktar i ye aktarn satt mallar < aktar ve ouldaki isim hazfedildikten sonra kalm sfatn eki olan iye < Ar. ya eki, b. adl iye . Vatanda Ahmet Efe ndi n i n i i h em kolay, hem gt r. Akta riye satar. (B. Felek l957 s. 4). aktar ma, b. aktar . EO. akt i, al ma; el ii, mamult Meninski 1680 I, 334, W. Radloff 1893 I, 120. Baka kaynaklarda bulunamad. Kr. aht u cima?. akti f canl, hareketli; enerjik; faal < Fr. actif < Lt. activus a.m. [/ag / i grmek fiil kknden, - i f iin b. ak redit if ]. Yal n z i siyaset olsa kaygm z n eyse. Ama malm a, d nya siyaseti nde de aktif i z . (F. Erdin 1969 s. l60). 68 y l la r n n aktif bi r k u ak yaratt na i na n yo r um be n . (Peride Celal 1991 s. 168). aktr b.m. (tiyatroda erkek oyuncu) < Fr. acte u r a.m. < Lt. actor i gren [/ag / i grmek fiil kknden]. O tari ht e ot u z u ye n i a m tk. On yedi y l l k akt rdm. (B. Arpad 1974 s. 1112). Mecz mnada: He r ge ce tek e r r r ede n bi r ha i l e n i n daim bi r aktr id i . (Trk masallar 1991 [1912] s. 129).

mahsus olan, o gn ehemmiyet kesbeden fakat geici: Konakta zaman zaman aktal it e vak ala r k yo r ... (R.N. Gntekin 1944 s. 102). sinemada esas filmden nce gstirilen ve gnn olaylarna ait olan ksa filim: O da bu n la r di n l emiye tahamm l
gste riyo r, si n ema aktal it esi n i be rabe r takip ediyo rdu.

(S.E. Ertem 1935 s. 103).

Fr.dan Tk.ye gemi kelimeler arasnda te hecesiyle bitenler vardr. Bunlarn ou Lt. etas / itas nomina abstracta ekiyle tekil edilmi kelimelerden gelmitir, ms. c iv itas c it (Tk. site ). AE cildinde grnenler: aktal ite, anksiyete . Fakat te ile son bulan Fr.dan baka alnmalar iin b. af i e et .

aktel imdiki, bu anda mhim olan, gnn meselesi olan <Fr. actu e l <Lt. actu l is a.m. [actus fiil, amel, hareket kelimesinden sfat]. Bayat bi r meyhan e
ark s g eve l eme e ba lad. G ftesi n e akte l ek l emele r de yapyord u. (K. Bilba ar 1961 s. 43).

Fr.dan alnm kelimeler arasnda sonu al ve e l ile biten sfatlar vardr. Bunlar, Ltincede isimden sfat yapan l is genilemesinden tremilerdir. Belki bz yeni yapma Tk. sfatlar bu ekten etkilenmilerdir (ms. du ra l, sanal, ge n e l, t me l ). AE cildinde dikkatimizi ekenler: akt e l, atonal, banal, dante l, dif e ra ns iye l /def ra nsiye l, diyagonal, dol ikosefal (ayr hal), e nt e l ekt e l, e nt e r nasyonal .

akuarel, b. akva re l. AD. akuka/aku ka camekn; kk pencere DS 163 164 < Rus. ok ko a.m. [okn pencere kelimesinin kltme hali]. AD. akuka /hek ge kapal su oluu, knk DS 164, 2330 < Erm. ak uka < EErm. aguga R. Dankoff 1995 no. 2; kr. hak uka , < Sry. a.m. Lex. Syr. s. 3. Kelimenin bandaki / h / sesi iin b. akk /hak ik .

Fr.dan alnm kelimeler arasnda r ile biten nomina agentis (masculina) vardr. Ayrca r ile biten nomina abstracta da vardr (ms. te r r ), fakat bunlarn says azdr. Btn bu r ler Lt. o r dan geliyor. AE cildinde geen

akunduz

60

akvarel

AD. akunduz yaylalarda yetien otsu gvdeli, geni yaprakl, dalsz bitki, ak pleme, veratrum album DS 164, Hauenschild 1989, s. 165, Baytop 1994, s. 26 (486. ve 487. resimler) < EYun. (kantos) dikenli bir ot (kant a thorn kelimesinden), fakat dikenleri var m?. akupunktur b.m. ine batrma ile tedavi < Lt. acus ine ve p u n ct u ra batrma [/p u ng / batrmak fiil kknden] kelimelerinden uydurulmu beynelmilel stlah; ekline baklrsa Alm. Akup u nkt u r a.m. kelimesinden alnma olabilir.

akut (tp terimlerinden) hd, ilerlemi < Alm. akut a.m. < Lt. ac t us bilenmi , keskin. Almancadan alnma kelimeler iin b. akupu nkt u r 1. (Argo) akuz et /a k oz et /ak ozla haber vermek M. Mikhalov 1930 s. 14, F. Devellio lu 1959 s. 61 <Yun. (kuse!) dinle!. Yun. mzekker eki 1 os iin b. afo ros . M ustafa: G ide ce imi z g n bana
ka r dan akoz et! Ayn u r Ako z n e demek? M ustafa Habe r ve r yn i. (Orhan Kemal 1965i s. 10). Fet h i n i n g iydi i kostm n ye lke n k uma ndan yapld n me rakl kfte c i l e re aku z ett i l e r. (M. Kaan

Trkeye kelime veren Avrupa dilleri arasnda Almancann hissesi kktr. Geri Y. nenin (Ya ar nen, Deutsches im Trkischen, Ankara 1955) listesi uzundur, fakat sayd kelimelerin ekseriyeti asl Almanca olan ama Trkeye ancak baka dillerin tevassutu ile girmi olan kelimelerden ibarettir. Yine de niversite slahyla ve bz krslerde Alman hocalarn bulunmasiyle tek tk sahalarda Almancadan alnma kelimeler, dorudan doruya Trkeye szmtr. Bu sahalarn gze arpanlar unlardr: Fizik: akustik . niversite: dekan, doe nt, dokto r (dokt r daha eskiydi). Corafya: ekvator . Elektroteknik: a rmatu r . Kimya: e l eme nt . Tp: akup u nkt u r, akut . Tiyatro okulu: d rama, dramatu rg, dramatu rg i . Dierleri: dia, edikt . Bat Avrupa dillerinden alnm kelimeler arasnda sonu Lt. u ra nomen actionis ekinden tremi t. u ra , Fr. u re , Alm. u r gibi eklerle biten kelimeler grrz. Bunlarn ou teknik stlahlardr (termini technici). AE cildinde bulunanlar: akup u nkt u r, a rmado ra /a rmadu ra, armatu r, avant r, basado ra , bro r .

1991 s. 48). akoz et susmak (Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 9, F. Develliolu 1959 s. 61, H. Aktun 1990 s. 33) iin baka kaynak bulunamad. akuzatif /akzatif (gramer terimlerinden) mefulnbih, ihali < Fr. acc usatif < Lt. acc sativus a.m. [acc s re dva etmek fiilinden, - if eki iin b. ak redit if ]. ste rse ks n bi ri de ka rs n o t
bakal m! ka rs n da alsu n ak zati f l e ri nde n boyu n u n l s n ! Ba ng u o l u n u n

(R. Ilgaz 1996 s.

115). ak akmltr (kelimenin ksaltlm hali, b. af ro ) < Fr. acc u a.m. B i r zaman la r ok h z l yd n z. Ok g ibi t
Viyanala ra kadar g e lmi si n i z! Ama imdi ak n z bitmi , y r me e ko rk uyo rs u n u z ! (F. Baykurt 1982 s. 208). Di rek l e r, aynala r, te l l e r, ak l e r, daha n e l e r n e l e r, te levi zyo n u n ek ra n nda. (M. zg 1992 s. 93).

AD. akur kudurmu DS 164 < Ar. ak r a.m. H a remi d o pd o l u k i l bi ak r. (l 1982 [1581] II, 159). AD. akur kaa kurbaa DD 1607 < Ar. k a rk a a claquement ses taklidi kelimesinden. aku sti k I (sfat) iitmekle ilgili < Fr. acoustiqu e (sfat) a.m. < EYun. (akustiks) dinleme e ait ' (akouein) i itmek fiilinden. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik . ... bu
l g n ka labal k de n i z i ve kasabay akustik b i r p isl i e bo ar. (Fethi Naci 1999 s. 104).

akm ltr b.m. (elektrik enerjisini depo eden alet) < Fr. acc umu late u r a.m. [Lt. acc umu la re y mak (c umu l us yn) fiili zerine kurulmu beynelmilel terim]. Nomen instrumenti yapmaya da yarayan bu ek iin b. adapt r .
Ge c e n i n ayaz n yedi i nd e n al maz mar la i l ete l im de rl e rk e n akm lto r bo al r . (S. engil 1948k s. 66).

akzatif, b. aku zat if. AD. akva /a va /akpa haner DS 159, 164, ZTS 1976 s. 3 < ?? Ve es n f ak v ac la r: K l c k a dar ak v a Arab h a n e r i yaparla r. (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 384385) (kr. R. Dankoff 1991 s. l2). O. akv daha kuvvetli < Ar. ak w a.m. [k a w kuvvetli kelimesinin ismi mubala asdr, Ar. elativus iin b. acab ]. B i r ay r i me z k r v k a dah k i dke l i nde n ak v du r ... (Ferec 855/1451 v. 185b). O. akval szler, konu malar < Ar. ak w l a.m. [k a w l sz kelimesinin oulu]. ... semti n e z ket z a r fet ak v l i b me l i deg ld r . (l 1956 [158687] s. 225). EO. akvam halklar, milletler < Ar. ak w m a.m. [k a wm halk, millet kelimesinin oulu]. B i zd e ise bi r
devr i te rak k b i r t a rz a r b i l e ba lad ki, n e s r ati nde, n e de t a vr nda s i r ak v m bi r i n e be z ed ik.

aku sti k II (fizik) ses bilimi; kapal bir yerde ses dalm < Fr. acoustiqu e (isim) a.m. < EYun. (akustiks) dinleme e ait [ ' (akouein) iitmek fiilinden]. Ye n i d rt l k l e r
yazmak i i n sadece a rab n a rkada l na i ht iyac va rd. a rapha ne n i n ak usti i ve i eden i i l e n arab n l k r l k r sesi i i r i n i n e n k uvvet l i ri tmi n i o l u tu r uyo rd u.

(M. Kaan 1991 s. 107).

Fr. ik ekinin sfat yapmak iin kullanlmas hakknda b. Ad riatik /Ad riyatik . Bu ek, nomina abstracta yapmak iin, ekseriya ilm stlahlarda kullanlr. Bu stlahlarn hepsinin mennes olmas dikkate ayandr. Bunun ortaya kmasndaki sebep, bu tr aslen sfat olan kelimelerin tasvir ettikleri kelimenin dmesidir (ms. Fr. la scie n c e physique den sci e n c e bilim (mennes) kelimesinin dmesi). AE cildimizde geen misaller unlardr: akustik, aritmetik, bal istik, botan ik, c imnastik, dogmatik, e l ekt ri k, e lekt ro n i k, estetik, etik .

(N mk Kem l l967 (1874) s. 318). akvarel suluboya resim < Fr. aqua re l l e < t. acqua re l la a.m. [acqua su zerine kurulan gzel sanatlar terimi]. O sat lmas bah is ko n us u o la n bi r ak ua re l, ik i

aku ka, b. aku ka .

akvaryum

61

al

gua la, alt ya l y odan n d uva rla r na ye rl e ti rd im.

(M.

B alaban 1959 s. 68). akvaryu m b.m. (ss balk ve bitki tutmak iin cam su kab) < Lt. aqua ri um [aqua su] suya ait sfatndan kurulmu beynelmilel terim, ms. Alm. Aq ua ri um , Fr. aqua ri um , ng. aqua ri um a.m. B u d u r umla ry la
on la r bi ris i akvaryuma kon u lmu ben z et ebi l i rd i. (M. Seyda 1970 I, 291). bal k la ra

olan bu kelime de Trkede uzun /a / ve ince / l / ile telaffuz edilir (b. al I ). K o m du r yol u a c n um
di le rse c n um al | Hey ela gz l m g z e l tek tme yi ndek al . (Naz m 1928 s. 39).

AD. ak ya bir balk eidi DS 164, Lichia amia TS 35 < Yun. (at is) Acipenser Hist. Lex. I, 306 (?). [Yun.dan gelme ya eki iin b. ablatya ]. Salo n u n
kaps n n kapkara ma aras ndan koca bi r akya bal a a ra a ara g n e e k p mavi bi r g m yl e pa rlad.

O. l IV aile < Ar. l a.m. l i b peygamberin ailesi, sllesi. l i Osman Osman Gazinin ailesi, Osmanl Hanedan. Yedi k ra l l i Os m na ba l , | r g e h em yedi ik l m vi l yet. (Seyr n , YTEA 1974 I, 377). l i Res u l Peygamberin ailesi: B e nde i l
i R es l o ld u umu b u r h n | Yet i i r m h mu h a r remde u mah k m ol u um. (air E ref 1958 s. 151).

(Halikarnas Balks 1952 s. 75).

Trkiye Trkesindeki balk isimlerinin ou bilhassa deniz balklarnnkiler Yunancadan alnmadr. Bunun sebebi meydandadr: Asya ktasnn ortasndan gelen Trkler, Anadolu sahillerine olduka ge inebildiler ve sahillerdeki ahali uzun zaman grekofon kald. Bugn bilinen balk ve bilumum deniz hayvanlarnn Yunancadan alnm olanlar iin mracaat edilecek ara trma D.J. Georgacas 1976dr. rnek olarak akya dan baka unlar gsterilebilir: avropsaro, avz ita bal , ba rlam, barbu nya I, aparya, i h l e, u u rya, en evre k .

al I kuvvetli ak krmz < ET. l a.m. Clauson 1972 s. 121. Bir nazariyeye gre aslen bir ran dilinden Trkeye gemi olan (Benveniste 1960, kr. G. Doerfer 1965 II, no. 517) kelime, Fa.da bir Trk dilinden alnm saylr (G. Doerfer a.y.). Renk sfatlar iin b. ak I . Ma k a s n al k a n la r i i nde, gz l e ri yumu lm u , ne f esi du rm u g rd . (H.R. Grpnar 1339 s. 542). bir eit at ty rengi: B u at n don u mu ef e nd im? B i ra z boz uk a. B u n e a ld r, n e do ru ! (R. Ilgaz 1959 II, 107). O.da ve TT.nde ekseriya Fa.dan alnm saylarak uzun /a / ve ince telaffuzlu /l / ile ayr bir varyant tekil eder. M z e h h e r i n y z ka r t , sol uk yanakla r a l al o ldu . (Mahmud Yesari 1943 s. 52). al l g l l tarallarn zevkini gsteren; gze batan Be n im gibi de yle al l g l l eyle ri sevmez. (Fruzan 1972p s. 33). al l p u l l u rengarenk ssl, prl prl o c uk la r da yle | al l pu l l ud u r d nyala r | yalans z. (. Yldz 1989 s. 97).

Ar.dan alnm kelimelerdeki /l / harfi (A l la h ve mal kelimeleri hari) daima palatal olarak telaffuz edilir ve bu yzden nnde ve arkasnda bulunan ksa nller de velar gruptan palatal gruba geer, ms. l kelimesine accusativus eki taklrsa l deil, l i olur, lokativus eki taklrsa lda deil, lde olur. Bu hususiyetten doan mulak durumlar iin b. akal . Yukarda iaret ettiimiz istisnalardan Al la h ok defa huu iinde ifde edildii iin ok eskiden beri ve Arapada bile byle istisnai bir telaffuz bulmutur (b. A. Ambros 1981 s. 81); mal kelimesi, mlklerini, zenginliklerini sahibi olduklar hayvanlarla len gebe ve yar gebe iktisadi sistemlerde dorudan doruya sr, koyun mnasnda benimsendii iin kitabilikten uzak, halk dilinden km bir klk almt (fakat mal o l tbirinde yine palatalliini ve kitabi karakterini muhafaza etmitir).

EO. al V n, kar < ET. a l a.m. Clauson 1972 s. 121, M. Rsnen 1969 s. 14, E.V. Sevortyan 1974 I, 124 125. Ande l b i k u am, fe ry d u z r d r i m, | H a k al umda k ey yana g ls it n um se nsedm. (mer bin Mezd 1982 s. 233). al b.m. (tutup bulunduu yerden ayrmak, gtrmek, yerini deitirmek, nakletmek < ET. al- a.m. Clauson 1972 s. 124125). Osman: Dokto r N evzat B ey ge ldi l e r. Hus rev: B u raya al! (N.F. Ksakrek 1938 s. 24). kendi iine (stne, yanna) almak, edinmek, elde etmek, kazanmak, kabul etmek (Bu mna ET.de de vard): B i z e ik i p re y k t
r mm n ge rekd r k i iy r tem m ola, he r n e bah ya d se z al u r u z. (Ferec 855/1451 v. 217b). Andan bu k z u la ld , yigi rmi ya na degdkde h b r vu K u r n h n i lm e h l i fas h a t issi bu l nd . Kimse an alma a ra bet tse Be nd e n e h l ge rekd r k i be n i ala d rid i. (a.e. v. 213b). Papelo l u Sat lm ve e ri k i f i rmas piyasada g nde n g n e n al yo rd u.

Tk. bir kelimenin yabanc dilden (Fa. veya Ar.) alnma sanlarak ona gre telaffuz edildii (nl uzatlmas vs.) ve kullanld (ms. bir Fa. izafette) nadir deildir ve BSTT.nin lgat bakmndan kark durumu mvahecesinde alacak bir ey deildir. AE cildinde karmza kan bir ka misal: al I, al III, ala /e l, del im.

(E.E. Talu 1937 s.

226).

Sva evl e r i, aka r su la r , bol ye i l l i iy l e bu ras

ben i abuk ald.

(S. Ayverdi 1941 s. 10). iine

sdrmak:

B u n u yetmi ik i b u u k mi l l ette n h i

al II /a l kar s /a l k z Trk ve ran folklorunda al elbise giymi hayal bir grntdr, lousalarn zerine ker, cierlerini ekip kararak onlar ldrrm (THASDD 1952). A! Zaval l ge l i n ha n m bi r t it reme ald. Aman n, al basmasn! ( in s 1940 s. 56). AD. al III hile DS 165166 < ET. l are, vasta Clauson 1972 s. 120. Te z g h re n, i l l e r aldanma li n e, | Dis n g re n l e r i i pe h pe h! k em li e. (V s f Os m n 1257 s. 46). Trkeden Fa.ya da gemi

(H.R. Grpnar 1943m s. 88) doldurmak, igal etmek: H l id dndi, di l edi k i


bi ri n i n havsalas almaz. ivedyi l e eve g i re. G rd i, h a c c m k a pu alm otu r u r. (Ferec 855/1451 v. 209b). Yan ndaki n i ise h i tan myo rdum. Ald m ben i bi r me rak...

(O.C. Kaygl 1938s s. 51). uzaklatrmak, azaltmak, gidermek, yok etmek, temizlemek: Ta l ik i su ald la r. (H.R. Grpnar 1927n s. 66). Ta rladaki re n pe rl e rd e n
alamad h iddeti n i Emi n ede n mi ka racakt ?

(Mahmud Yesari 1930 s. 18). balamak: Z u r nayla i fte n ra susuyo r. lte rna al yo r. (S.M. Alus 1944 s. 101) Sabah r z g r da se ri n se r i n ald . (Halikarnas B alks 1946 s. 63). EO. altetmek, yenmek:

ala

62

al

ik i t yife bi r i bi r i n i al mad. (Ferec 855/1451 v. 42b). (a) ... olarak karlamak, ... mnasna almak: Ke nd isi evve l ce bu hastal c iddiye almyo rdu. (Sabahattin Ali 1937k s. 132). Fi l c m le Unutmay n ba ri dedik le r imi. A lmay n e l e n c eye be n i. (Fruzan 1981 s. 86). Sen i mut l u etmek i i n h e r eyi

o lsu n dn p bakamadan, ald yat rd . (Ya ar Kemal 1978 s. 356). al y r sratle oalmak, endie uyandracak bir hzla yaylmak: e h i rd e mth i bi r dedikodu al p y r m t. (F. Erdin 1955 s. 134). ke re

yapmaya haz rm. Ama bun u boyu n e meye alma sak n .

(Peride Celal 1991 s. 458). ...dan al davranmak, bir tavr taknmak: Syle n yi n e. Yal n z haf i fte n al, a a dan al bi ra z. (Nzm Hikmet 1932 s. 85). ...dan al anlamak, sezmek: Vez r g rd k i h e r f i h fede n almaz ... (Al Azz 1268 s. 223) Sak n lf etme Al i, sesi nde n al r da ... (C. Atay 1963 s. 54). K k sabaha
kadar h ep bebe i n i hoplatt. Ne n i n ide n a l yo rmu n e yle h oppaladan ... (M.A. Ersoy I, 208). Bugnk dilde

ala I tekrenk olmayan (hayvan) < ET. ala a.m. Clauson 1972 s. 126. A labacak at, g c k u u, k r z r , i rh atl iy nan ba rabar ace l e e l esi . (A. Cafero lu 1945 s. 135). EO. ala te n l /a la czaml: A nadan g zs z do an o u ld u rd u , dah alate n l y i be n m i z n m i l e (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 23). AD. renk karkl, renk dalgas: I ra z ca n n g z , i de 1959y s. 171). kark, ksmen:
st n e de bez i r

dal ndaki k u z u de r is i n e tak l ve rd i. De r idek i alay bi r yakalad gz , bi r daha b rakmyord u. (F. Baykurt

belki Fr. p re nd re almak rneinin tesiriyle mrekkep fiillerde al , deta bir yardmc fiil gibi gittike daha ok kullanlmaktadr, ms. alko l alalkol imek: Yemekl e r imi z i yedik. Hatt so u a ka r bi ra z a lkol aldk. (B. Arpad 1976 s. 78). banyo al banyo yapmak: Yapamam banyomu almasam; sen i n gibi de i l im ben! (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 57). du al du yapmak: e ri g i rd ikte n son ra soyu nmak, du almak, giyi nmek, siga ra yakmak ... (P. Kr 1987 s. 29). hamam al hamamda ykanmak: B u r n u n pisdi r, g z l e ri n i
pe rim demi si n... M ekt ub u n u ald m vakit hamam al yo rdum. (N mk Kem l 1967 (1867) s. 170) foto raf al fotoraf ekmek: B i z o n u n foto raf n al rk e n, bi r a rkada et raftaki kalabalk la be rabe r bi z i de ekmi . (Nzm Hikmet 1935 s. 4). i l al il

(M. Makal 1954 s. 98) Ke rp i u k u r u nda ala ku rum u ke rp i l e r ... (F. Baykurt 1959 s. 100). Bacadan bi r para, ala boz bi r k d yo rdu ama pek tmyo rd u. (F. B aykurt 1961o s. 181). Semantik saha itibariyle kr. ak r I.
dkp bibe r ekti l e r. I l d ktan son ra ala scak sard la r.

AD. ala II /BSTT. el sarya alar kahverengi (gz) < ala I; ikinci varyant, kelimenin Fa.dan alnan kelimelerin telaffuzu ile kibarlatrlm halini gsterir (b. al I ). Urbala r n n re n g i n i alm ka la r alt nda kara ak r, ala gz l e r l l yan yo rd u. (T. Evren 1943 s. 99). Hal is bzan haftala rca evde n
kaybol u r. Onu ekse riya eh r imi z i n en bahal otel l e r i nd e n bi r i nde bi r e l gz l i l e kapanm bu l u r um.

yutmak:

rt l e r i n a ras na kaymadan n ce uyk u

i lac n al yo rs u n . (Peride

Celal 1991 s. 513). ka ra r al

(H.R. Grpnar 1943g s. 172). AD. ala III Keklik avnda kullanlan, eitli renklere boyanm bez tuzak; ku avclarnn, yzlerini gizlemek iin kullandklar bez DS 170. ala IV taaccp vs. bildiren nida < al V fiilinin emir hali ve a! nidas olarak anlalabilir, fakat birok dillerde yaygn olduu iin (ms. Yun. la Hist. Lex. I, 393, SrpHrv. Skok I, 23, KahaneTietze 1958 no. 7) men eini katiyetle tesbit etmek zordur.
a lg c la r, ha n e nde l e r, k ek l e r ta raf ndan ik ide bi r: B i r Hoca Al im var! He r k ime? F i l n n ba na! ... Ala ala h ey!... (O.C. Kaygl 1939 s. 187). K z ala ala bakp, n i hayet ik i ko u n bi rb i r i n e kavu up ...

karar vermek: ra n mec l isi ye n i ikt isadi ka ra rla r ald. (Ak am gaz. 1941). Sanki bi r ka ra r a lm gibisi n. (U. lhan 1993 s. 66). not al not etmek: Defte r ime not al yo r um . (T. zl 1984 s. 98). bi r otomobi l al bir taksi tutmak: Yeti i ri z me rak etme, a a dan bi r otomobil al r z . (O. Hanerlio lu 1952 s. 36). ra ndevu al mhim bir ahsiyetle gr mek zere anla mak: E rtesi g n te l e fo n la ra ndevu ala rak e l imi z i g rme e g ittim . (B. Arpad 1976 s. 123). res im al resim ekmek: Oda kaps n at la r, i e r i g i rd i ve l n n resmi n i a ld. (Mahmud Yesari 1938 s. 83). so uk al so ukalgnl ndan hastalanmak:
S rt n z a ryo r ha? Hep so uktan i te. So uk alm sn z besbel l i. (A. Nesin 1970c s. 52). t ramvay al

(Behet Mahir

1973 s. 156). l daha iyi; pek iyi < Ar. a l a.m. [ al yksek kelimesinin elativus hali. Ar. elativus iin b. a cab ]. B i z m di l eg m zde n H ud di l eg i a l du r (Ferec 855/1451 v. 45b). Ve resmi ge rdek: a l s altm ve evsat k rk ve ed n s yigi rmi ak a . (.L. Barkan 1943 [935/1528] s. 46). Oda takm n da istedi i nde n l yapar z. (Nzm Hikmet 1966 s. 46). Aksini kasdederek alay olarak birinci snf, tam (kr. dik ls): B i z im k rk y l l k Vamk; z ppe n i n, kof h e r i f i n lsd r. (S.M. Alus 1934 s. l66). O. al ycelik < Ar. al a.m. e h e n h f e l ek ri f at al i
d n u d ny n | Ki k a tl tdi l big i c i h nda nesl i M e rv n . (mer bin Mezd 1982 s. 27).

tramvaya binmek:

Karaahmet

M e za rl nda n

ka rak Duva rdibi nd e n bi r t ramvay aldm.

(S. Burak
Bi r g n

1965 s. 72). t re n a l trene binmek:


istasyon u n b i ri nde Pa ris t re n i n i a lacakm .

(F. Erdin 1960 s. 17). Calque iin b. ab I /v 3. al ve r ilerlemek, hzlanmak: Bah is al ub ve rd i i i n eyic e k u lak v rd im. (Ah m ed R sim 1340 s. 302). yrek arpnts geirmek: ah idi n omu z si lkmesi,
ka ra r ve rememesi nde n. i al p ve riyo r. Do r u mu syle n e n l e r? (A. Kutlu 1995 s. 41). al ve reme

(biriyle) anla ama mak, geinememek: Bu h e r i f i n u boz dana i l e al p ve remedi i n ed i r? (Kemal Tahir 1957r s. 79). AD. al yat r brakp gitmek:
O rada daha faz la du ramad, a r ya do ru, a rkas na bi r

al

63

alabildiine

O. a l ykselti <Ar. i l a.m. a l i savt et sesini ykseltmek: e mice l l d K a l fa a l i s a vt tmeksiz i n bi r k s k s e d i le ... d di. (Ahmed Midhat 1945 s. 38). ala ala hey, b. ala h ey . AD. alabahar ilkbaharn ilk gnleri, baharn geldiini hissettiren gnler DS 172 < ala I ve baha r I. Alabahar pol e n l e r i kan n kaynatm t r. (S. Birsel 1995 s. 45). O. albahtek iyi anslar olsun! < Ar. al bah t ak a.m. (Ar. al stne ve Fa. > Ar. bah t ans + Ar. ak senin eki). B i lmem ol u r mu ? l k admda bi r be l ya atmayalm. Al bah t ek! (H.R. Grpnar 1341 s. 161).

plndadr: ... tarznda, yni alaf ra nga , al la man ie ra f ra n ca vs. nin ksaltlmdr. AE cildinde kaydettiimiz tbirler: alab ros /alab rus /alabu rus, alaf ra nga, alaf ranse z, alagarson, alag rek, alajapon e, alaka rt, alkok /alakok, alalman, alamin t, alang l e, alapo rtek i z, alatu rka. Belki de alatu rb iya (fakat bu kesin deil).

AD. alaban /a laman ak kalbli, cmert; erkeke, merte DS 173, 193 < Yun. dial. (alamanos) < BizYun. . Hist Lex I, 399. alabarda eski bir silh ? < t. alabarda < EAlm. He lmbarte uzun sapl balta biiminde eski bir silh. O. kaynaklarnda silh mnasn gsteren kelimeye henz tesadf edemedim, fakat byle bir kelimenin bir zamanlar mevcut olduu mecz mnalarndan anlalr: pasakl, dzensiz: B i r dah i h a f o lmayaki k a pus k de,
sf res i m de. kendi alabarda, ve h i z m etk rla r h o va rda | ah s u al meti d yim l evk t k l esiyl e et r f ki e l e r i m beyn i sp r nd ide n h l o lmamak d u r ve h e r ki e n pe rv z k a ldu r l ub alt na na z a r o l u nd uk d a h a ss h ki k a t ende r k a t h r b u l u nmak d adu r. (l

Ar. a l birincil yni baka bir kelimeden tretilmemi bir ntakdr ve bana getirildii kelimelere bir ey hakknda; bir yerin zerinde; bir eye kar; bir eye dayanarak; bir yere doru olmalarna dair mnalar kazandrabilir ve kendisinden sonra gelen kelimeye genetivus hal eki aldrr. A-E cildindeki misaller: albahtek, alak l l i ha l, almel e i n nas /alemi nas, alame ratibi h im, alr i vayeti n, alassabh /al essabah, aleddevm, ale lacaib / ale lacayip, ale lace l e, al e lade, ale lamya, ale lekse r, ale l f evr, al e lgaf le, al e l h esap, ale l h us us, ale l t lak, al i l itt i fak, ale l umum, ale l us u l, alesse h e r, alesseviye, alettafsi l, al etteval i, aley h, aley h i l l n e, aleyh isselm, aleyk, aleyke, aleykesselm, aleyk m selm . Ayrca Ar. genetivus hal ekine dair bkz. al r i vayeti n ve a rz u l la h i vasia .

1587 s. 20). L h yeti me olma a, k z, byle ya ramaz. |

Ge ld yeti d i te, a fos , us l u d u r bi r az | Pek alabarda k o pdu , a h a sba, a di l n v z. | T t s i , otu r evde, k a par sen i hb z! (V s f Os m n 1257 s. 49). Modern Tk.

argosunda da mevcut olan kelimenin ne mnaya geldii tam olarak tesbit edilemedi: Hasta ammi

l bl fevkalde yksek, mstesna gzel < Ar. a l pek iyi ve Fa. b l yksek. E, pek de yle a l b l bi r ey de i l... (H.R.Grpnar 1926 s. 551). alabana/ala mana bir nevi balk kay < ?? kr. Yun. (alamana) Hist Lex I, 398. K l av na kan alamanac la ra yalva ra yalva ra bi n e r ... (F.C. Gktulga 1943 s. 4). Karaya eki lmi alabanala r n , z i ft
i i n kapaklanm g rg rla r n s ra la nd bi r meydan...

o l u n u yoklamak, memlekete mektup yazd rmak gibi sebeple r gste rip ge vakit le re kadar kahvede iskambil e dalmyor, i i n i alabardaya vu rmuyo rd u. Naza rla rda n rak, se nedi r bi zde. (S.M. Alus, Ak am gaz.

3.12.1941).

Uzun boylu, parlak birinin bir silha benzetildii halk tbirlerinde alabarda dan baka dalyan II, f l i n ta / fi l i nta da da grlr, halbuki Yun. (alabrd a ) irkin kadn (Hist.Lex. I, 399), uzunboylu sska kadn (H. ve R. Kahane 1993 s. 206207) mnalarna gelmektedir. yle byle ? t yo rd u. (F. Ocakta yanan kandi l i e r is i n i ala bel e

(Re at Enis 1947 s. 55). alabanda geminin yan taraf < t. alla banda! (dmeni) son kertesine kadar yan tarafa bk! [banda geminin yan taraf, al la banda yan tarafa do ru (KahaneTietze 1958 no. 16)]. A labanda sancak et dmeni mmkn olduu kadar sa tarafa bkmek; mecazi mnada yolu deitirmek: B e n
de alabanda sancak tmi idim, a rk e a r ve manz m t n sevmekle be r be r a rb da mah si n i edeb yesi n e d k n bu l u n uyo rd um. (Ah m ed R sim

AD. ala bele yle byle; adamakll deil, stnkr < Baykurt 1961 s. 41).

1342/1924 s. 116). B i r alabanda top u r geminin bir yannda olan toplarn birden ate etmesi: B i r h a yl yak n g e l b bi r alabanda top u r ub ... (Evliy eleb 1935 [17.yy.] IX, 321). (Argo) alabanda azarlama F. Devellio lu 1959 s. 61: G e l i ve riyo r,
si z de ka yo rsu n u z , alabanday ben yiyo rum. Olmaz!

(Cevdet Kudret 1973 s. 416).

Birinci kelimesi nl ile balayan ve onunla bir kafiye tekil eden ikinci kelimenin banda labial bir nsz (/b /, /p /, /m /) bulunan terkipler, labialisationa doru giden tipik terkiplerdendir. Mnalar birinci kelimeye de dayanabilir ikinci kelimeye de. AE cildinde gsterilenler unlardr: ala bele, alaca bu laca (b. alaca ), alak bu lak /al lak bu l lak, al la pu l la, al l p u l l u (b. al I), ask n bask n, ayan beyan, aynat beynat /aynet beyn et, ayg n bayg n, ay n bayn, ayt beyit ol-, az bu z /a z boz (az maddesinde), azad bu zat, ec i b c /e c b c /e c i b c , e fte n pfte n, e ip b , e ik b k, e ri b r , ek p k, e re n pe re n /e rem pe rem, ese r bese r, eski be rk i, eski bski /eski p sk, ete l e bete l e , ese r- bese rl e-, e z i k b z k, e z i l b z l , e z im boz um, uydu r buydu r (b uydu r maddesinde). Genel olarak labialisationlu terkibler iin b. abidik gubidik 2.

talyanca ve Franszcadan Trkeye girmi kelime ve tbirlerin bir ounda bir ala ntaks gze arpar. Bu ntak t. al la yanna, zerine vs. ve Fr. la a.m. [ikisi de < Lt. ad ve harfi trif] unsurlarndan ibarettir. Asl mnasn alabanda yan tarafa deniz harbi teriminde ve keza a labori na, alavand, alavanta gemicilik terimlerinde grrz, fakat tbirlerin ounda mecazi mna n

alab i l d i ine kendini frenlemeden; ar derecede < al . Bu tr dativuslu zarflar iin b. abes ye re . B i r
ta raf alabi ldi i n e bo den i z , bi r ta raf a labi ldi i n e bo l, ik isi n i n a ras nda dar ve u z u n bi r de h l i z . (F.R. Atay

1938 s. 90). Kafay eke n h e rk es ahs na dai r b i r laf

alabora

64

alagarson

am , alabi ldi i n e a n latyo r.

(Sabahattin Ali 1940 s.

176). alabo ra /alabu ra /al bu ra (gemicilikte) yukar kaldrmak < t. (Venedik dial.) albora! yukar kaldr! [Lt. a rbo r aa; gemi direi]. Kahane Tietze 1958 no. 11. Layfbotlar bo rdaya albu ra, f i l i kala r yolc u la rla b i r l i kte suya mayna edi ld i. (Re at Enis 1947 s. 33). alabu ra o l devrilmek, altst olmak (kayk iin veya umumi mnada): B eyn im bi rde nb i re alabu ra o ldu. (H.R. Grpnar 1943g s. 181).
Alabo ra olan sala r n d z e ltmek za hmeti n e bi l e katlanmyor.

301 a form of trimming for curtains, probably little gold balls (?) diyor. alaca d - olgunla maya balamak (meyve): z mle re alaca d n c e o rtala r na a rdaklar k u r u l u r . (F. Baykurt 1961 s. 13). alacehre/alacehr i dikenli bir bitki ve kknden yaplan sar boya DS 178, 221, TS 83 < ala I ve ce h r i . AD. alaak r tam olmayan, kark; akrkeyf (?) DS 180 < ala I ve ak r I veya a r /a h r /ak r . Kad n, ala ak r b i r bu la nt i i nde ge ld i. (F. Baykurt 1967k s. 71). ala k gebe adr DS 178179, 201, TS 8385 < ET. alau a.m. Clauson 1972 s. 129130 [*alak kulbe, kr. alak , + uk kltme eki]. B u k e n r u A rabla r ge e r k o na r c ml e alacuk evle rd r . (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 684, bir resimle). Ovan n ya mu ru na dayanacak alak yapmak gt . (Re at Enis 1944 s. 180). alada, alad, b. alat. alad semet, b. alat samat. alaf, b. alev. alaf, b. ale f. AD alafa sumaklanm deri DS 184 < Yun. (gnafos) ilenmemi A. Tietze 1955 no. 2 [ /a / olmayan ntaks ve EYun. (gnapts) rplm , tabaklanm ]. AD. alafak /a l i faka bir iin ehli, usta, uzman DS 184, 222 < belki A l i Faki h diye anlan bir ahs. AD: alaf ora fke ve kzgnlkla svme DS 486 < Yun. (anafor) a.m. alafranga Avrupa usulne gre, Avrupa modasna uymu , Avrupalla m < t. al la f ra n ca Frenk usulnce (b. alabanda , EAlm. F ra nk bir Alm. kabilesinin ad). B u yazmay da yle bi r a laf ra nga ba na ba la bak ki g z e l g r n esi n . (Vartan Pa a 1991 s. 37). Avrupa usul mzik: Ge h mar ge h al f ra nga | D zd i ama u rd la r p ra n a (1834 surnamesi, MA tezi H. Aynur 1988 s. 49). Avrupa usulne gre gece yarsndan hesap edilen saat: Alaf ra n a
bu u k d a, gedi im sok a k la ra n i n k o ya k o ya t ramvay yol u na k a dar y r d m. (Ah m ed R sim 1333 s. 120).

(Z. Ankara 1991 s. 45).

alabo r ina (gemicilikte) yelkeni rzgra yaklatrarak < t. (Venedik dial.) al la bo ri na a.m. borinaya < bol i na < EAlm. bl n e yelkeni tutan bir halat [b pruva ve Lt. l n ea ip] KahaneTietze 1958 no. 17. Hem n re s ye lke n i alabo ri na db . (Evliya eleb 1935 [17.yy.] IX, 128). alabr o s /a lab ru s /a labu ru s (sa iin) fra gibi dik kesilmi < Fr. la brosse a.m. [b rosse fra alantaks iin b. alabanda ]. Avc b i imi e lb ise l i, o
zaman la r n deti n e g re alabros sal , esme r, s n f n byk l e r i nde n bi r oc uk ... (Z.O. Saba 1952 s. 4344). Alabrus sal adam fe na si n i r l e nd i...

(H. Taner 1954 s.

80). Uz u n boyl u, kambu rca, alabu r us sal b i r hademe i e r i g i r iyo rd u. (C. Aykn 1955 s. 116). alabura, b. alabora . alaburu s, b. alab ros. AD. alabut /alavut b. lavut . /v / /b / geli mesi iin b. b /v I . alaca tekrenk olmayan, kark renkli < ala I a.m. + ca eki; ca ekiyle yaplan sfatlar iin b. ah a /a ca , zarflar iin b. an ca I . S a b h a k a r Pl evn e c iv r nda n ge iyo rd uk . Alaca k a ran l k d a pen c e rey i adm. (Cen b ah beddn 1335 s. 3132). sim olarak: Seyrek 83). temelli olmayan, gvenilmez:
B i r ad vete sebeb dah bu o ld ve i l l alaca dostl e lde n k o madla r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 224). alaca uyk u

bu l ut la r n a ras ndan f k ra n, mavi k z l ka r m ak am alacas km t ke nt i n z e ri n e. (A. Yurdakul 1991 s.

tavan uykusu: Alaca bi r uyk i l e c z bi r mddet dala r. (H.R. Grpnar 1928 s. 57). AD. kldan dokunmu sergi, bir eit kilim DS 775. Ve ege r

h a r rs z alaca bez ve f uta ve s yi r bu n la r ems l i o la yk i nde n y z ak a Os m n . (.L. Barkan 1943

[947/1540] s. 137). alaca bu laca /alaca be le c e ok kark renkli (ca zarflar iin b. anca I ; dudaksl mhmelin ilvesiyle, b. ala bel e ): K r bi r id re
k a ndi l iy l e a laca bu laca aydn la na n toprak h a vl udan ge p ... (Mah m d Yes r 1928 s. 403). Tam bu s rada yol u n a lt ba ndan a lacal be le c e l i bi r kalabal k sapt kye do ru. (R. Ilgaz 1991r s. 68). Bu ifade iin

alafransez Fransz usulne gre < Fr. la (man i re ) f ra n aise a.m. (b. alabanda ). Alaf ra nse z kesi lmi
sakal n sa r, u z u n, r mcek bacakla r g ibi meha ret l i parmakla r a ras nda eki ti re re k, yksek, hai l e e ng i z sesi le syl yo rdu: ... (F.C. Gktulga 1943 s. 109).

AD. alag tepelerde rzgr gren ak yerler < Grc. alagi alan, meydan. alagar s on (sa kesimi) erkek sa gibi < Fr. la ga ro n a.m. (tam olarak: la mode des ga ro ns, b. alabanda ) (garo n erkek ocuk, olan). Son ra sa la r alga rson

b. akl ka ral . EO. alaca bu laca mensucat ticaretinde kullanlan, mnas tam anlalmayan bir istilah. talyan (Floransa) tccarlar buna al laggia bol laggo derlerdi, mnas iin b. G.R.B. Richards 1932 s.

kesi lmi asr g iyiml i ge n k z la r g e l iyo r. A n n emi n retme n oku l u ndan a rkada la r. (A. zakn 1982 s.

alagrek

65

allak bullak

49). Ala ga rson sala r koyu siyah. (E. Atas 1996 s. 51). alagrek Yunan usul (sakal) < Fr. la g recq ue a.m., a la ntaks iin b. alabanda . (Ahmed R sim 1328 s. 121, byk modalarnn bir listesinde). AD. ala az geveze, boboaz DS 188 (ala az l k ) < Yun. (logs) a.m. (Ch. Symeonidis 1973 no. 123).

alajapone Japon usulnde < Fr. la japonais a.m. (ta m olarak: la mode japonaise, b. alabanda ) . G z l e rd e al japone istit le. (Ah m ed R sim 1328 s. 56). AD. alak kk; ba kulbesi DS 189 < ?? apudan g i rd h em n k d u ala a kd . ( lib Pa a t.y. [1911] s. 18). alka ba, karlkl ballk < Ar. al k a a.m. [/ lk / kknden]. B u meml eket i n ha rp l e sank i h i bi r alkas yokmu gibi. (E.E. Talu 1937 s. 204). dikkat, mhimseyi: Sat lm alka i le di n l iyo rd u . (a.e. s. 81). gnl ba, klk: B i r k imsen i n al k a s ol u r ise eks e ri g i ce l e r i uyk us u k t o l u r. (Vartan Pa a 1851 s. 206). alka et k olmak: Ve teyz emi n kocas n n
R ume l i l i bi r taci r dostu ha nemi z e ge l p g ide rke n bana al ka etmi ol up, n i hayet oc u um i l e b i l e be n i almakl a n iy et ede rek ... (E. Misailidis 1986 s. 184185). Son

Bu kelime, bize enteresan bir mahededen bahsetmeye frsat veriyor: etymon olarak bize gsterilen kelime, EYun. (lgos) sz den bir kimsenin detini, huyunu, karakterini ifde eden vurgulu as ekiyle (Yun.dan alnm Tk. kelimelerde sondaki /s / ekseriya /z /ye dner) yaplm bir sfat veya isimdir. DS.ne bakt mzda ona yakn mnada olan ve az / e z heceleriyle biten bir ok sfat/isim grrz ki onlardan bzlarn kitabmzn bu cildine aldk: ala az, arka z, ba naz, bu r na z, o lpaz /o lbaz, mez, dalaz, dk na z /t k na z, dolaz /do la az, e h n e z /e h n e z i k, e n e z /i e z. Bunlarn bzlarnn dorudan doruya Yun.dan gelme ihtimali vardr (a la az, ba naz, e h n e z ), bzlar Tk. kklere balanabilir (a r kaz neden / / deil, /k /?, b u r na z fakat Yun. mti burun mitas koca burunlu! mez, dk naz (ya di nka z varyant?), fakat ounun etimolojisi mehuldr. Yun. as eki ile Tk a z / e z eki arasndaki mahebetin tesadf mi yoksa genetik bir alka sonucu mu olduu meselesi, ancak daha mull bir malzeme zerinde halledilebilecektir.

iki kullanm iin yalnz 19. asrdan misaller bulunabildi. alkadar alkas olan, istei olan < Fa. al k a d r a.m. [Ar. al k a ve Fa. d r mlik olan, b. abdar ]. Hi bi ri d i e ri n i n va z f esi n e al k a d r g r nme z. (Cen b ah beddn 1335 s. 185). (bi r eye) alkadar o l alka gstermek, alkalanmak: Vaktiyle ke nd isi n i
i hmal ede n kom u la r bi l e bu ha l e alakadar o l uyo r la rd . (A.. Hisar 1944 s. 299). (bi r ey i l e /b i r eyde) alkadar ol bir ey ile me gul olmak, bir eye bakmak: B u rada memleketi tisi nde al k a d r o la n la r c idde n e nd el e re d re c ek bi r te h l i ke i i ct im ye ba layor.

lhazret (ran ahndan bahsederken) samajeste < Ar. a l ve h a d ret ). ala hey /ala ala hey grltl lklar bilhassa snnet dnlerinde) <ala IV ve h ey nidalar. K z m olacak
ka rda ne keyi f var n e n e e, n e alaalah ey var n e c mb .

(Ah m ed erf 1326 s. 172). alakart (lokantada) smarlyacak yemekleri listeden seerek < Fr. la carte listeye bakarak, ala ntaks iin b. alabanda . alak bu lak /a l la k bu l la k altst, karmakark (eski metinlerde tek / l / hkim, bugn ift /l / hkim): ikinci unsuru birincinin dudaksl varyant gibi grnen ve ok benzerleri olan terkibin k noktas ikinci unsuru bulunan b u la kartrmak fiilidir ve bu lak bu fiilin sfat eklidir (b. a k I ); alak ona terkibi tama mlamak iin sonradan ilve edilmi olmal. Fakat bugn alak bu lak terkibi, al la bu l la ift fiilden husule gelmi gziyle baklarak, ondan a l la nd r b u l la nd r ok kartrmak anlamnda geili bir fiil karlyor (yni gya al la krmz boya ile bulamak temeli zerine). Labialisationlu terkibler iin b. ala bele .
K a r us nda g ri c ek apar u lak / G l i mel n u o l u r alak bu lak . (Firdevs yi R m 1980 s. 101) Get r r e r ad n di l e sh k / K l u r o l l e ke ri a lak u bu lak .

(S.M. Alus 1934 s. 294). AD. alahta hayvanlara yedirilen, byk yaprakl bir ot cinsi K. Emiro lu 1989 s. 34 < Yun. (alah tta) st renginde suyu olan bir yabani ot A.A. Papadopoulos 1958 I, 212. O. ali m/a l y i m almetler < Ar. al im a.m. [ al ma almet kelimesinin oulu]. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. 2 acaib /acayip . P de h u t l i i meym n na bak d la r, s rdan al yimden bu n la ra eyl e z h i r o ld k i ... (Ferec 855/1451 v. 142a). Fa. izafet terkibleri: alim i kede r keder almetleri: Vec h i nd ek i al im i kede r
ve yor u n l u k a rk a da n bi r k a t daha me r ka d rd i. (Trk masallar 1991 [1912] s. 134). alim i sema /e le imsama gkku a [alim ve sema gk]. Ko rk u, hay ret, tel , tecesss, asabiyet, isyan ve g u r u r u n bi r e l e imsama hal i nd e s ra la nd n ... g rdm. (K.

B ilbaar 1943d s. 56). iy n h s l tdi i re n g l e r Kem l 1944 s. 11). K z la dokuma msabakas na gi r i ti.
k isi de tezgh la r n n ba na geldi l e r. k isi n i n de yan la r nda al e imsema re n k l i t i re l e r di zboyu yksel iyo rd u. (Halikarnas Balks 1954a s. 9495).

bi r de re c e parlak , bi r de re c e revnak l g r n r k i f k a bi l e rc e al im i sem y lm k y s ol u n u r. (N mk

(Elvan eleb 1984 [135859] no. 612). al lak bu l lak et bir ey ararken altst etmek: stanbu l u a l lak bu l lak tdim, n m u n i n la r n bu lamadm. (H.R. Grpnar 1341 s. 514). al lak bu l lak ol armak:
Uyu mu gibi a r a r b r l e r i n i n i l k sayfala r na da bakt. A l lak bu l lak o ldu, beden i n i n sars ld n h issetti, n e f esi tkand. (B. Uzuner 1997 s. 17).

A l ye Alanya ehrinin eski ismi (1220de fetheden Rum Seluklar sultan Al eddn Kaykubd Iin adndan alm tr.)

alakesa

66

aleminas

alakesa /alakese/a lankese alakarga, saksa an DS 190, 191, 196 < ala I ve EYun. (kssa) saksa an Ch. Tzitzilis 1987g no. 208.

Telffuzu kolayla trmak iin bzen kelimenin bir yerine inorganik bir /n / ilve edilmi oluyor. Bu hususta belli bir sistem gze arpmad halde, AE cildinde yer alan mnferit misalleri bir arada toplamakta belki bir fayda vardr: alank ese, Alanya, ale n i k, A n a, babafi ngo, e n t / i nt , depena a , depen st , devre nse, di eng i, e na n iyet . Tk. kelimelerde /n / sesinin tremesi hakknda kr. J. Eckmann 1955 s. 1822.

A la man Alman < t. alaman no a.m. < Alaman eski bir Alman kabilesinden biri. Kr. A lman. Tatar u As u Ef re n g u A laman k i bi r i y z e re v rme zd i am n . ( eyh o l Mustaf 1979 no. 4494) O l diy ru beg i s o l ub alaman diy r na k a d . (S a ltuk-n me v. 110a). Halk konu masnda kolektif olarak Almanlar veya Almanya: Elekt ri i n m h e nd is i an lattyd. Alamanda okumu o. Hepsin i bi l iyo r. (C. Tuncer 1960 s. 186). Demi ki: A nam haz r o lsu n ,
Alamana geti re c em. Yok ola Alaman, ta top ra i l e yok ola! Gitmem o u l, gitmem ben o gvu r e l l e re! (D. Aka m

alako /a lak o y , b. al ko . alko k /a lak o k rafadan <Fr. la coqu e a.m., asl mnas kabuk iinde, ala - ntaks iin b. alabanda . 1.VII.1941). O. alk l l iha l her halde < Ar. al ku l l i h l i n a.m. Al k l l i h l i n mes n ev si aze l l e r i nde n r c i h d r. (l 1994 [159199] s. 174.). Al k l l i h l o l k st h la r
bu ldu r u r la r ve e r i l e h e r bi r i n c e z s n v r r l e r. (a.e. s. 114). alk l l i ha l ge i n kt kanaat

1978 s. 44). (Argo) on liralk (bir zaman byk para iken) F. Devellio lu l970 s. 69. AD. A la man p la bir eit tabanca DS 193. B i r Alaman lba al p dakacam bel ime. (F. Baykurt 1961 s. 90). alamana, b. alabana. AD. alaman k kanarya kuu DS 193 < alaman + kltme eki c k , yni kk Alman (Almanlar sarn olarak biliniyor). c k ekinin bu kelimede k eklinde bulunmas dikkati ekiyor. Kltme eki c k iin b. ac c k . A la manya Almanya < Et. Alaman n ia /A lamagna (Alaman no dan, kr. Alaman ). Sona eklenen /a /nn izah iin b. afo ri zma 2, lingua Francadan alnma ve /ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya . B u n u bi r a ta Alamanyadan geti rd i. (Ya ar Kemal 1976 s. 178). O l u A lamanyadan dnd m, eke c ekti e l i n i aya n b u i le rde n, k esi n e ek i l e c ekti. (R. Ilgaz 1981 s. 107). (Halk az) A la manyal Almanyada ii olarak bulunan (Trk) < Alamanya + l ; baka memleket isimleri iin ayn mnada kullanlmaz. Kr.
Alamanc . B i r ik i de l ikan l n n e l i nde yakalanan bi rka ka rto n siga ra, bi r ik i i e viski, be ru hsatsz tabanca, yakal yan la r n oyalanmas i i n g e re k l iydi. B u be para mal b u ra la ra A lamanyal i i l e r sokamazla r myd? (R.

Y umu rtan n a lakoktan ve g n l kte n gay rs de rha l midemi boz uyo r, ek itiyo r. (S.M. Alus, Ak am gaz.

geinmek: A lamar ayla y ri yo sa yel ye lke nde! (A. Tietze 1951 s. 115). M u h a r r i r l i k be n im gibi l e r i

i n a k bi r k a pd r. B u k a pdan be n de daldm, al k l l i h l ge i n iyo rd um . (H.R. Grpnar 1335 s. 199).

Madd olmayan durumlarda iyi kt, elden geldiince: oc u k imdiden ks z l k d uymasn dedik. Alk l i ha l ge i nmeye ba ladk. (F.C. Gktulga 1953 s. 67). EO. alal kzarmak < al I + sfattan fiil yapma genilemesi. K a zan B eg alald, o l n u y z i n e bak d . (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 60).

simden ve zellikle sfattan fiil yapan al genilemesi (kr. mel ), isimden fiil yapan a eki (ada I ) ile medio-passivum ( )l ekinin (as l II , a l ) birlemesiyle meydana gelmitir. ET.de de rnei bulunan a l birleimi (kr. alpal sava ol, M. Erdal 1991 II, 653 ve 452, dipnot 49) balca tek heceli isim kklerinden sfatn belirttii hale gemek, yni balama (inchoativum) anlamnda geisiz fiiller yapar. AE cildindeki misaller unlardr: alal , alal , azal , bete l, bolal , bo al, bu nal , okal /o h a l /o al , nge l , da ral , dike l , di n ce l , di n e l , di re l , domal /dmel /tomal, d z e l , eke l . (b. T. Banguolu 1974 s. 206207; S. Schakir 1935 s. 32).

Ilgaz 1981 s. 98). alamar ga (gemici dili) yedee alp ekmek <t. a r imo rc h i o a.m. KahaneTietze 1958 no. 35 (eski rneklerle). A lamargayla y r i yo ise ye l ye lke nde. (A. Tietze 1951 s. 115). O. almat almetler <Ar. al m t a.m. [ al ma kelimesinin oulu]. G u r ub alamat g r nme e ba lad. (N mk Kem l 1944 s. 25).

O. alala /ala le bar ma < Fa. al l a.m., ses taklidi kelimelerden. Ba h r o ld, g l e ba lad l l e | K l u r g l e nde b lb l y z al le . (K z Burh nddn 1980 s. 239). alal man Alman usulnde < Fr. l a l l emand (tam olarak: la mode des Al l emands, b. alabanda .). ... i ya rm
parmak ak yak a , m v ipek z e ri n e bey k ravat, alalman, n m f ri z e siy h e ld ive n ... (Ah m ed R sim

1328 s. 104 105). O. lm elemler, dertler < Ar. l m a.m. [alam elem kelimesinin oulu]. Ta r f demem ekdi im l m
fe l ekde n / Z r k i an u z i k ri de bi r ba k a e l emdi r.

almeleinnas /AD. alemina s herkesin gz nnde < Ar. al malai n n s a.m. [ al zerine + mala okluk, kitle + an- n s insanlar] M ec l is- i h s s old uk d a al mele i n n s S l eym n buyu rd ... (Ferec 855/1451 v. 187b). B i r toplant da haspan n k e nd i nde n

ge e re k ala me le i n nas ge n c i n yana na pc kond u r u ve rd i i n i, l emi de yutk u na yutk u na h n naka u ratt n M s rdaki sa r s u ltan bi l e duymu tu r. (S.M.

Alus, Akbaba, zzet Melih tarihi tespit edilemedi).

(N mk Kem l 1967 [1865] s. 22).

Ba avu yutk u nd u. B u n ca y l l k vaz i fe i memu riyet i nde bu de re c e almele i n nas bi r tek l i f l e

alameratibihim

67

Alanya

ka r la mad i i n a rm t.

(Orhan Kemal 1968g s.

alan / K i yok d u r o l k r u h e rg i z k ra n .

21). O. alamerati b ih i m mertebelerine gre < Ar. al mar tibi h im a.m. [ al zerine ve ma r tib (martaba paye kelimesinin oulu) + h im onlarn eki]
Alaf ra nga te rt ip u z u n sof raya yi ne a lme ratibi h im otu rup a he n k di n l eye di n l eye mk emmel bi r taam edi ldi.

(Naz m 1928 s. 64). Di lbe r l e l i mutfak art k Hu r iti n alan . (Peride Celal 1991 s. 282). alangle ngiliz usulne gre < Fr. l a ng la is a.m. (ta m olarak: la mode des Ang la is, b. alabanda ). Ve resiye ald m alang la (!) pantalo n umu g iydim. (H. Ritter 1953 s. 125). Fr. f i l e r l a ng la ise sv mak tbirinin tercmesi olarak: T re n i n (sessi zc e ) alang l e sv masndan son ra, apka, mendi l sal lamala r. (B. Felek 1971 s. 285). Kr. ale n g i l l i . EO. A ln Alanlar kavmine mensub. Alanlar Kafkas blgesinde yaayan ve bugn Osetler diye bilinen, dilleri ran dil grubuna giren bir millettir. Al n kelimesi cariyelerden bahseden bir milletler listesinde geer (Ferec 855/1451 v. 114b). alni yet/a leniyet rtl olmay, umuma iln edilmi olma < Ar. al n iya a.m. Ar. iyet iin b. aci l iyet . kinci hecedeki /a / > /e / de i mesi ale n sfatnn tesiriyle husule gelmi olmal. a r bdi r:

(S.M. Alus, Akam gaz. 21.2.1941). almet b.m. (belirti, ni an) < Ar. al ma a.m. [/ lm / kknden]. Yal n z bacala rdan t te n esme r d uman,
kyde i nsn la r n ya amakta olduk la r na almet te ki l ediyo rdu. (B.S. Kunt 1948 s. 21). bir eyin veya

kimsenin tannmasna yardm eden husus: Dah


h a lv get rd i l e r. Ve z iy r al meti sti nde .

no la, al meti h em g rem t yar uda alat v k i olmaya! (Ferec 855/1451 v. 26a). nian, mhr: B i r k ut

(a.e. v. 89b). bir eyin olacan haber veren belirti:


R fk i l e do an ye i devlet al metid r d y e l i st nd e k o nd u r u r . (a.e. v. 130a). Hastal n i l k almeti bud u r.

(F. Erdin 1955 s. 6O). B u iy iye almet i te! (H. zkan 1979 s. 21). EO. korkun ceza, ukubet: B e n a n bi r
al meti l e ld rey i n esi rg esi n l e r. (Ferec ki hav k u la r an g r b

855/1451 v. 100b). irilik bakmndan alacak ey b. be aret I I : Yemek masas alt ayakl bi r almet! (G. Dino 1991 s. 16). AD. almet et tel gstermek: Hemen t i l k i ko up gidiyo r, almet ediyo r: Ne yapyo rsu n u z, n e ediyo rsu n u z ? mdat! ... (U. Gnay 1975 s. 279). EO. almet eyle i aret vermek: Ke n rda otu r u rk e n bi r
u l u gemi bel rd i. B u nda n bu al met eyledi. G rd i l e r, z ev rak v rib id i l e r. (Ferec 855/1451 v. 227a). AD.

beyn imi zde c idd h i bi r bah is c e rey n tmedi i h a lde, bi r g nd e beyn imi zde c idd y t n m na mevc d olabi l ec ek bah is l e r bi rde n mevk i i al n iyete k yo rd u . (H.Z.

U aklgil 1307 s. 56). A le n yete k d g ibi ah l k um m yeyi i fs d dece i nde n ... (N mk Kem l 1967 (1866) s. 77). alankese, b. alakesa. EO. A lano s Alanlar kavminden bir kimse (kr. A ln < Yun. (Alnos) a.m. (Alanlar Bizans ordularnda ayr bir kta olarak harbederlerdi). Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. Fre nk ve Ala nos syi sag su z e h i n h l i n e d utd k a mu y z . (Fah r 1974 [1367] no. 245). alan sabh, b. alassabh. alan talan/a lan taran/AD. alam taram karmakark DS 194 < ET. talan ya maclk, apulculuk [tala ya ma etmek kr. G. Doerfer 1965 II, no. 926, belki Fa. t l n a.m. yolu ile; sonra a- ta- tipinden (bu tr terkibler iin b. apar topar ) bir terkib tekil etmek zere ala n kelimesi ilve edilmi ]. Evi i e ris i ala n t l n... (Ah m ed R sim 1340 s. 229). Odalar ala n tara n, e y k a rma k a r k (H.R. Grpnar 1926b s. 126). ala n ta ran et ya malamak; kartrmak: k i se n edi r Goa
ta rafla r n ala n ta ran ede n o n alt b i n k i i l ik T r k o rd usu ndan ... imdi y z e l l i aske r kalm t. (mer

ok byk: Kyl l e r bakt la r. B i r almet kyamet ke rva nd. (F. Baykurt 1967a s. 449). Fa. izafet terkibleri: almeti fa rika (ticaret terimlerinden) marka: (Ke l Ma hm ut) bi r almeti
almet kyamet f rika ha l i n e ge l e n t ys z ba n n bah edek i bt n re n c i l e re bi r y umru k g ibi sal l ya rak k r k camdan ba rd ... (R. Ilgaz 1959 II, 37). O. almeti e r f

padiahn nian, tura: yle bi l e l e r, al met i e r fe i t imad k lala r. (.L. Barkan 1943 s. 108). alamint arabuk, ipak < Fr. la mi n ut e dakikada [Fr. mi n ut e dakika < Lt. mi n u ta kk, ala ntaks iin b. alabanda ]. Hemen alami n t bi r ak am yeme i. (F.R. Ergven 1953 s. 105). alami n t resimleri dakikasnda hazr eden fotoraf:
C emaleddi n i, k k bi r a rsay ate lye ha l i n e koymu alamin t n n dalgal bi r de n i z, i ft bacal bi r vapu r gste re n boyas atlak pe rdesi n nd e bi r has r iskemleye otu rtt u la r. (Re at Enis 1947 s. 201).

alam taram, b. alan tara n . alan orman iinde dz ve a asz yer < ET. ala a.m. Clauson 1972 s. 147. Hemen s t le ri n a ras ndan s z l e re k ye i l bi r alana i nd im. (F. Erdin 1955 s. 14). Bugn geni mnada meydan, saha, aklk: Et yen i r ye nme z g re alan na gidi l i r. (M. Makal 1980 s. 13). Paza rye ri o la rak k u l la n la n alanda gel i ig z e l y r yo r um. (Z. Ankara 1991 s. 10). Ge n i alana yaylm byk e bi r ate olmal yd. (A. Yurdakul 1991 s. 234). Mecz mnada: B i r zge k r du r u r g l

Seyfeddin 1943 s. 89). alan ta ran o l ya malanmak; kartrlmak: Evi i i n i g rm yo r musu n n e h lde? A la n ta ra n o ld u. (H.R. Grpnar 1316 s. 117). AD. alantin beyaz renkte, yenebilir bir eit mantar DS 196 197 < Yun. (amantis) a.m. Hist.Lex. 1933 I, 500, kr. A. Tietze 1955 no. 8. A lanya Antalya vilyetindeki ehir ve liman <Ala iye ; ehrin, bugnk ismini almas rivayete gre

alanyari

68

Mustafa Kemalin ahsna balanyor. Lingua Franca iin b. Abya . alanyar i klhanbeyvar, k ve kstah (?) < Yun. (alanyaris) Hist Lex I, 400. Kepi n i ykm
bi r k u la n n st n e. B y k la r s z l e n k u kanad. Bak kstah. G l mseyi i alanyari . (F. Erdin 1958 s. 187).

rnekleri aldklarnda genetivus haline girerler. Bu genetivus halinin Tr.de kullanld rneklerden bzlar AE cildinde bulunmaktadr: al-rivayeti n, ankastan /ank esten / ang esten, bigay ri hakk n , bi hakk n.

kek (?):

B u ala nya ri bo u na m g lpembe diye vasfedi lmi ti r? vesi, c i lvesi, de me patental fa h i ede bu l u nmaz ... (A. lhan 1988 s. 122). u rda bu rda kay a bi n ip alanyari l e r l e safa yaparm !

alar m tehlike iareti < Fr. ala rme a.m. < t. al l e a rme! silhlara davrann! [Lt. arma silhlar]. alar saatin almas: ... sabahla r yata ndan ala rm ve ri lmi esi n e f rla r ... (A. Yurdakul 1987 s. 127).
Fuat n banyoda du ald n d uydum. N e saati n ala rm n , n e be n i bekl emi , ke ndi l i i nde n uyanm t. (Z. Ankara

(a.e. s. 151).

alaportekiz (gemicilik terimi) iki halat ince bir iple birletirerek < t. al la port ug h ese a.m. (yni portekiz usulne gre, b. alabanda ) Kahane Tietze 1958 no. 18. AD. alap ap ok acele, abucak DS 197 <kr. yalap ap .
B e nd e n ya l 13 k i i var k itapta. B i rka n n seksen l e r e dayanm ya da seksende n a m k nyesi n i a lap ap ka ryo rum. (V. Gnyol 1995 s. 175).

1991 s. 113). alas sa bh/ales sabah afak vakti, sabahleyin < Ar. al zere ve s a b h sabah. Kelimenin ba halk dilinde a la I kark, henz tam olmayan sfat zannedilerek erken, ok erken mnasn alm tr (kr. ala afakta ). Pe r embe g n al essabah davu l, z u r na t it re k bi r a he n k l e almaya ba lar. (H.Z. Koay 1944 s. 249) Alasabahta kalkyo rum ben aya a. Ba l yo rum ko ma a. (F. Baykurt 1959y s. 248). AD. ala sabbah a.m. DS 198. EO. alar sabh /a lan sabh a.m.: Ala r sab h Di rse H a n k a lk uban ... (Dedem K orkut 1973 s. 4) A lan sab h y rmde n du rd u um k a rda i n ... (a.e. s. 131). AD. ala alaca hayvan (kpek, rdek, at) DS 199 < ala I ve hypocoristicum eki / /, kr. gebe , mavi vs. AD. ala a zayf at; idi olmayan huysuz at DS l99 < Mo. ala a bir at tipi (G. Doerfer l975 IV, 262263). EO. idi edilmi at (R. Dankoff 1991 s. 11). Ve dok u z on ke r re y z b i ala a atlar o l u r . (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 532). AD. ala afakta sabah erken, gn doar do maz <ala I ve afak , kr. ala sabahta , b. alassabah . B u siga rala r i l k
Sal i h g rm , drt be karto n u ko lt u u na kst rm , ala afakta kasaban n o rtas na d m . hem ko uyo r, h em ba r yo rd u: Ko u n ko u n, de n i zde n Ame ri kan siga ras ge l iyo r! (Ya ar Kemal 1976 s. 131). B i r t u haf eski zaman t rk s syl yo rla rd ala afaktan g n kavu ana kadar. (Ya ar Kemal 1993k s. 5).

AD. alar kzarmak; (gz iin) belermek DS 198 < ET. alar a.m. Clauson 1972 s. 150 [al krmz ve sfattan fiil yapan a r eki (b. a a r- ) ]. G n do udaki
da la r n ba ala ryo rd u. Da la r n ba n bi r k rm z s rma ku atyo rdu. (F. Baykurt 1961 s. 172). Kr. alal .

AD. alara bir eit gvercin R. Dankoff 1991 s. 11. Bu isimde halkn hayalinde korkun bir hayvan da mevcut olmal (verdiimiz misale bakn), fakat hibirinin izah henz mmkn deildir.
Ga l rs n tek ba na o rtala rda. Ala ra da yuta r g ide r sen i... ... Ala ra saz la ra bo u lmu kol la r n u zatm t ...

(A. Aaolu 1980y s. 158). alar sabh, b. alassabh. alar ga (gemicilik terimlerinden) aktan ge, yakla ma!; ak deniz < t. al la rga! kydan uzaa ve al la rgo ak denizde, enginde KahaneTietze 1958 no. 19, 20 [ la rgo geni; genilik; engin deniz] ala rgadan yanna yakla madan, sadede gelmeden: Hang isi nas l sylesi n n c e ? Y i n e alargadan dola t la r. (F. Erdin 1961 s. 132). ala rga ol yanndan ayrlmak: B u n la r n e l l e r i n ba layub
f i rk a taya k o yub alar a ol ub memleket l e r i n e gitdi l e r. (. Elin 197576 s. 180). ala rga do r u

(isim)

geni; genilik; engin deniz. B i r ok ala r a top n atub, ya n aske ri d i reye u ratmad (Ta lk zde 1983 s. 213). Argo ala rga! yer an! defol! (Mikhalov 1930 s. 14, H. Aktun 1990 s. 34). Se n
bi r k e re ala rga bakalm. Hanm, sen k imden dvacs n ?

AD. ala do la o l gre mek < al ve dola fiillerinin ite atl (reciprocalis) fiillerde hep olduu gibi (kr. do u , sava -, sarma dola -] isim haline gelmi emir ekillerinden terkib; mna itibariyle ikinci unsur hakimdir. Tam o s rada o lan al n n
ard ndan k p baltay bi r i nd i rmi , y la n la ala dola olmu la r ... (Y.Z. Demircio lu 1934 s. 90). Kr. sarma dola ol .

(B. Felek 1947 s. 184). O. al r i va yetin bir rivayete gre < Ar. al zerine ve r i w yati n bir rivayet. El f r k al ri vayeti n tek ra r tek ra r bi lmem ka ke re baslmam m? (S.M. Alus, Akam gaz. 4.9.1941).

Birinci kelimesi nl ile ve ikinci kelimesi /d / ile balayan kafiyeli terkiplerden a ada bahsedeceiz (a lave r e dalave re ). Bunlarn bazlar labialisationa ynelmitir. AE cildinde unlar vardr: ala dola , alma dolma , ar d u r u.

Ar.da genetivus halindeki tekil bir kelime belirsiz olduu zaman yni bana harf-i trif gelmediinde sonuna i n eki alr. Bu ek, Arap harfleriyle yazlan bir metinde ve tabiatyla O.da ou zaman bir ekil veya harf ile olarak gsterilmez. Ar.da isimler, an, bi, bi l , al ve benzeri

ala a et kapp yere vurmak; mevkiinden zorla indirmek < al ve a a ; fiilin bata bulunmas terkibe kuvvetli bir hiss aksan yklyor. M i nbe r
ve k rs de babalanma a ba ladla r; g z l e r i n e d o k u na n ek bi ri al a a a tmekde st d ol ub bi r t a r k a yi l e h t r la r na d o k u n ub t a n e d a la r i l e d a la rla r. (l

Gndelik dilde ifdeyi kuvvetlendirmek iin yelenen bu tbirler, fiilin emriyle ya da fiil-zarf enversiyoniyle balar ve (ekseriya) 69 alavere

1956 [158687] s. 253). 81).

Y n si lk i nd i. n n ve

arkada lar n oyla ry la ala a etti.

(B. Arpad 1976 s.

Er u avrat es r u de rm nde k a ld la r, a lat semet mmki n old uk ca k z donatd la r. (Ferec 855/1451 v. 16b). Alat semet t z t z s o yu nd um . (a.e. v. 117a).

Gndelik dilde ifdeyi kuvvetlendirmek iin yelenen bu tbirler, fiilin emriyle ya da fiil-zarf enversiyoniyle balar ve (ekseriya) et- yardmc fiiliyle biter. Buna benzer ekilde, k l - yardmc fiiliyle iki fiil kk zerine yaplan kimi tbirleri ET.de grebiliriz (ms. ke l bar k l - by yap-, z b u z k l - boz- ). AE cildinde geenler: ala a et, alba tan et , al i e r i et-, bas et, buyu r et (b. buyu r ), ek et- / ek et-, k et / k u r- (b. k ), di ri a et(< t. fiil emir kipinden, b. di ri a /di risa /di ris e ), dnd r et, dn ge ri et- (b. dn- ). Yardmc fiil olmadan kullanlan emir-isimler iin, b. ayart . ki fiilin emir hallerinden tekil olunan isimler iin b. alve r .

AD. alaturb i ya deniz bayram (bu gnde denize girmenin sa l a ok yararl ve sevap olduuna inanlr) K. Emiro lu 1989 s. 35 < apoku rya /apuko rya kelimesinin ok bozulmu varyant. Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya . alaturka ananevi Trk usulne gre < t. al la tu rca a.m., ala - ntaks iin b. alabanda . Evvel c e sl m

O. alt aletler < Ar. l t a.m. [ la alet kelimesinin oulu]. B u ge z ak r satma a ba lad. Andan f r e v l ta e l u rd , a n la r dah dketdi. (Ferec 855/1451 v. 52b). Ol sa r y, f r i, l t g rd i mte h a yyi r o ld. (a.e. v. 93b). vcut organlar (gemicilik terimlerinden) alt b. halat. lt ve edevt aletler ve bakaca lazm olan eyler: imdil i k alt edevatm yok. (S. Kocagz 1946 s. 52). Fa. izafet terkibleri: lt ha rb harb aletleri: Ve de ry y z i nd e gemi l e r
p re l e n b h e l k o lsa F re ng t yif esi n o l cak i i nd e ola n c em l t h a rb ve s i r esb b ve tah t ala r h s s a h m y na r c id r. (.L. Barkan 1943 [979/1571] s.

k a d n la r nda ge nc k z la rla e rkek l e r g r e rek, t a n arak i zd iv c de r l e rke n mu mele i destb s f i l n gibi eyle r o lmazd. El l e ri e l l e r i n e d o k u nmak s z n n mz edl ik zam n g e e rd i. B i z im n i n l l k zam nm z da yle alatu rk a gemel idi r. (Fatma Aliyye 1328 s.

80). iki hels olan dairede eski tipte olan:

Alatu rkada vyakl yo r kpek. Alatu rkay pisl ik i i nd e b rakm yi n e. Ka rm k z yo r. yi b i r av kpe i o lman n alatu rkay pislemekte n n eml i o ld u u n u mu an lataym ona? (S. Soysal 1978 s. 27). alaturka gre : Kar alatu rka n n ustas o ldu u ndan, bi r t rpa n: R zay minde r i n st n e devi rmi . (A. Nesin 1960g s. 50).

Ananevi ark mzii iin:

Anka ra si n emala r n n bi ri nde alatu rka bi r ko nse r ve r i l iyo rd u. A nka ra i i n bi r yen i l ikt i r. (B.S. Kunt 1948 s. 62). Eskiden

kullanlan saat sistemi iin (kr. alaf ra nga ): Saat (S.M. Alus 1944 s. 139).

alatu rka b u ld u b u lmad, bt n a ntala r l ebal eb.

214). lt ha rs /lt h i rset iftilik aletleri: Ve

o rtak c ya o rtak h idmeti tek l f o l u nd uk d a ift i ve to h um ve s i r l t h a rs be l ikde n v ri l b... (.L. Barkan

1943 [904/1498] s. 92). alt musik iye musik aletleri, alglar: Bakt k i, oc u k la r alt musikiy i pratik daha kolay al yo r, notal al mala ra bo ve rd i. (S. Kocagz 1957 s. 40). AD. lat, b. alet. AD. alat I/halat elbise DS 200 < Ar. h i l at a.m., belki Rus. h a lat ropdambr zerinden. AD. alat II /a lad /a lada acele DS 181: belki RD.den, nk Gaauzcada alat acele yaygndr. T. Tekine gre kelime yeni Uygurca ald ra acele etmek fiili ile akrabadr (Tekin-Tietze 1990 s. 289) ve ET. a uk a.m. grubuna aittir (kr. T. Tekin 1969 s. 76). (Gaauzca) G ide r alatlan gt rs n i h t iyar dduya bi r pa ra s jak ekmei ik. (Budjaktan seslr 1959 s. 139). alatla /a lada etmek acele etmek DS 180181: (Gaauzca) D u r u n , alatlamay n ... (Budjaktan seslr s. 20). (Gaauzca) A latla, sevgi l im, z e r ya r na n iy et le n e r l r se n i ldu rm. (a.e. s.134). AD. alatl acelede, acelesi olan: Alatl yd m mjde demeye... (Feraizci-zde 1979 s. 70; Feraizcizde Bursal idi). AD. alatengi rek ksa boylu, benekli ve zehirli bir ylan DS 201 < ala I ve e n g e re k zehirli ylan; ikisi arasndaki /t / Hiatustilger. AD. alat samat/alad semet yarmyamalak, ok acele DS 182 < alat acele ve seme sersem < Fa. s ma a.m.

alatya kara veya kahverengi tiftik cinsi (S. Batu 1951 s. 92) < Yun. (alati) ?? Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya . AD. alav, b. alev. O. alavand (gemicilik terimlerinden) o l fiiliyle tehlikeli derecede yana eilmek (gemi) ve et fiiliyle tehlikeli derecede yana yatrmak (gemiyi) < t. al la banda [banda yan] Kahane Tietze 1958 no. 15. A lavand old n i e l e r bu f e n bah ri nd e (Gub r, A. Tietze 19501955 s. 465). O. alavanta (gemici terimlerinden) et fiiliyle btn vcudiyle dayanarak krek ekmek < t. al avanti! a.m. (emir) KahaneTietze 1958 no. 10. A lavant a de rek k a lyona d o ru g e l iyo rla r (F. z 1965 s. 125). alavele, b. alvala. AD. alavere alveri, ticaret DS 202< al ve ve r ; sondaki a /e izah edilemedi i iin yabanc men e arayanlar oldu. Ga rah issara alave r etmey gl iyola. (A. Cafero lu 1940 s. 31.) Alave re de i ive ri r. Pa ra oyna r. (F. Erdin 1959 s. 32). (kumarclar terimi) alp verme, avu iindeki zar deitirme (H. Kodaman 1944 s. 244). El abuk l u u , gayet i n c e
alave re l e r l e yap lmaz, ha rek et le r gayet se ri o lmazsa foya abuk meydana ka r. (a.e. s. 21). alave re dalave re /a lave ra dalave ra

hileler, yalan dolanla i


He ri f ... alave ra dalave ra,

grerek (kr. dalave re ):

Yozala n dedik l e r i yaylay ke ndi ky n e katm .

(F.

alavut,

70

albatros

Erdin 1958 s. 70.). Adam de i l k i o... B e n i b i l e alave r e dalave reyl e ald. (. Altan 1978 s. 85).

18061807 s. 48.
alayi l i

Ona he r g idi imde ben i alyi siz,

saki n bi r sevgi i l e ka r la rd .

(B.S. Kunt 1948 s. 37).

gsterili

Hi h o lanmad ha lde, alyi l i

Birinci kelimesi nl ile ve ikinci kelimesi /d / ile balayan kafiyeli terkiblerden AE cildinde yer alanlar unlardr: alave re dalave re, az k daz k, evi n devi n ,*ev i r dev i r. Labialisation gsterenler iin b. a la dola ol- .

old u Fik re ti n n i kh ...

(R. Enis 1957 s. 225).

alavut, b. alabut. EO. alay muharebe hatt, saf < Yun. (alayi) <Bizans Yun. (allgion) asker kta [/al lag / deitirmek, nbetle mek fiil kknden], E. Kriaras 1969 I, 215216. Y z o la atl u s a f ba layub k o u n o l ub alay d z b du r u r la r. (Ferec 855/1451 v. 47b). intizaml surette hareket eden kalabalk nmayi; resmigeit. n k i te n h g rd i
D nd r ad | C mle t a ra k d , td r r bo ru | Alayi l e n k i t a ra k d la r | B us yok s a n ub ke n re bak d la r (Enver 1928 s. 70). alay vl byk ihtiamla

alay ma lay hep beraber < alay ve dudaksl mhmel. imdi alay malay bu mot re bi n e c e i z ... (Aka Gndz 1930 s. 108). Tbirin mnas bir zaman bakayd: yalnz, sadece Meninski 1680 I, 375; phesiz, muhakkak; sadece A. Hindo lu 1838 s. 59; heb birden, takmiyle; palaspandras emsedd n S m 1317 I, 48.

Her hangi bir kelimeden sonra (yni isim, sfat, hatt fiil) ayn kelime ba harfi /m / olduu halde tekrarlanrsa buna echoword denir. Bu mhmel kelime ondan nceki kelimenin mnasn geniletir; ve saire gibi. Teferruat iin b. A. Tietze 1953 s. 92-108. Bz tbirlerde ayn ekli gryoruz, u var ki; bunlar artk deimez birer mefhumdur, ms. hayal meyal, alak malak, tk r mk r et . AE cildinde bunlardan alay malay, alka malka et, anga manga et, anga manga ol, e c i mec i , eke meke, e nte r me nte r gsterildi. Labialisationlu terkipler iin kr. abidik gubidik 2

icra edilen nmayi

G r yo rs u n ya! Karacaahmet meza rl na taze taz e gm l e n bi r l , e rt esi g n de yi n e alay vl i le M e rk e z ef e nd iye gm l yo r! (Peyami Safa

1944 s. 127). Ak ama fen e r alay d z e n l e n e c ek. (A. Yurdakul 1987 s. 250). (Argo) ge l i n alay baskna gelen polis takm: T e zg h n u zak la r nda du ra n
e rk etec i l e r im i z, bi r ge l i n alay, bi r aynas z g rd m, h eme n paro lay ve r i r, bi z de k i r i i k ra rd k. (H.

Kodaman 1944 s. 139). G e l i n alay: bekr ge l i n l e r

okl u k la pe r embe ve du l g e l i n l e r ise daha z iyade paza r g n ka r l rd ... (H.Z. Ko ay 1944 s. 81). Bugnk

alaz/yalaz alev; kzgn hava cereyan DS 205, 4141. Kelime eski mehazlarda gememekle beraber J. Deny 1955 onu Trke sayyor ve yalaz > alaz diye bir geli me (diodisation) tesbit ediyor. G. Doerfer 1967 III, no. 1354de bu nazariye aleyhine deliller sayyor. G n e i n se rp i ti rd i i k z g n f r n
scakl n a nd ra n yakc bi r yalaz i nsan b u ram bu ram te rl et iyo rd u. (C.S. Grler 1939 s. 10).

asker terimlerde alay muayyen byklkte bir asker birliktir. Bundan dolay alaydan yeti me, alayl tahsilli, diplomal olmayan, en kk mevkiden balayarak mesleinin yksek bir mevkiine varan bir kimsedir. ki n c i a rk R ec ep
Usta alaydan yeti mi , ya c l ktan ba lam ... ba a rk l a kadar dayanm ... (Z. Selimo lu 1971 s.

AD. alaza/ya laza alev < kr. alaz /yalaz, fakat kelime Trke olursa bu varyantn izah gtr. B e n de bu Gndz 1938 s. 107).

hayattan ho lanmamal id im. B u n la r n yalazas acemi gz l e rde n ba ka acemi dima la r da kama t ryo r. (Aka

76). bi r alay bir sr; bir mikdar: Efe ndi bi z bi r alay ad s a n yok ri nd z ( k eleb 1971 v. 47b). Z i raat Ba nkas na bi r alay bo r la nm t. (Re at Enis 1944 s. 138). alay (ok defa kfrlerde ve fkeli konu malarda) hepsi: Kap kapamaca alay n z yakmazsam ... u byk la rm kaz t r m! (S.M. Alus 1933p s. 157). B u aval l e ri n alay n c ebimden ka rmazsam, yuf ben im e rva h ma! (S.M. Alus 1934 s. 51). 19. asrda resmigeit mefhumundan evvel elence ve nihayet bugnk alay istihza ortaya kt. Alay b rak , ok u! (Mah m d Yes r 1928 s. 147). k z, n e aptal eysin be, ne alt n ? A lay m geiyo rs u n ? (F. B aysal 1944 s. 168). O. aly k alkalar <Ar. al ik a.m. [ al k a kelimesinin oulu]. K a l e nde r o l, al yk d an kesi l, t e rk i diy r eyle! (Z t 1987 III, 148). aly i m, b. alaim. aly i debdebe, gsteri < Fa. l yi bula ma [ l dan bula mak; bulatrmak fiilinden, Fa. i iin b. afe ri n i ], lyi i d nyavya dnyaya mahsus bula malar, dnya bozukluklar, T.deki kelimenin mefhumu bu terkibden, kr. Haf d

alaz taraz dank: ift kelimeli terkibin mnal unsuru ikinci kelimedir (bu tr terkibler iin b. apar topa r ), kr. ta raz la n da lmak, tara z tara z izgi izgi DS 3833. N i ko n u n ka rs , sa ba
alaztara z, a rda n bi r ke na r nda i n l iye rek yatyor.

(S.M. Alus 1944 s. 186). al ba tan et batan balamak < al fiilinin 2. ahs tekil imperativusu ve ba kelimesinin ablativusu; b. ala a et . al ba tan et tbirine benzer bir de si l ba tan et tbiri vardr. Ya amak byle ce a l ba tan m ediyo r? Hay r, de i e rek s rd r yo r k e nd isi n i. (M.C. Anday 1965a s. 203). Bakm la r k i i i n i i nd e n k l r
yan yok, bi ri km , gel i n u i i alba tan ede l im demi .

(M. Seyda 1974 s. 66). albatr kaymak ta, su mermeri < Fr. albt re < Lt. ala baste r < EYun. (alabastros) a.m. < EMsr ala Baste Baste adl tanrann lakab. albatro s Atlantike mahsus iri bir ku < Fr. albat ros a.m. < Port. alcat raz kak kuu < Ar. al at t s dalg.
ai r i albatrosa, ak de n i z l e r i n koca marts na be n z et ip ... (N. Ata 1952 s. 9). Kanatla r ok la rla de l ikde ik d n c e l e ri n i n . O n la rda ne ka rtal i h t i am var, n e albat ros azameti. (C. Meri 1992 s. 40).

albeni

71

alak

Tk.ye bz Ar. kelimeler al harfi trifiyle girmitir. Yni al kelimenin ayrlmaz bir paras olmutur. Bu tr kelimeler bz Avrupa dilleri araclyla Tk.ye alnmlardr. V. Noll makalesinde al ile agglutine olmu kelimelerin Avrupa dilleri arasnda en ok sp. tarafndan alndn vurguluyor. Endls Ar.snda harfi trifin deimediini, yni al in a snn bir nceki kelimeden dolay ksalmayp hep al olarak telaffuz edildiini tahmin ediyor (V. Noll 1996 s. 300). AE cildindeki misaller: albat ros, alkal i, alkol, al imi. Bunun yansra bu tr Ar. bir kelime ya dorudan doruya ya da Fa. zerinden Tk.ye girmi olabilir. Bu durumda kelime, ya bir deyimdir veya onun ksaltlm halidir, ya da zarf olanlardr. AE cildinde bulunan rnekler: e l aman /e laman, e l a n, e lbette /e lbetde /e lbet /h e lb et, e l c evab /e l c evab, e l e z i r e, e l hak, e l ha let ha z i h i, e l ham, el hap /e l hap, e l has l, e l h km l i l la h, e lveda, en n i hayet / e n n i hayet, Ettah iyat.

briga nt i n, b riyant i n, bu l ga ri na, b lte n . Baka bir t./Fr. kltme ekiyle yaplm kelimeler iin b. albo rata .

AD. al b on kaval K. Emiro lu 1989 s. 37 < Yun. (fakat Anadoludan deil) (auls) (aksatif avl n ) a.m. N.P. Andriotis 1974 s. 165. /v / /b / geli mesi iin b. b /v I . Mecz mnada: gebelerde grlen, ikinlik yapan bir rahatszlk K. Emiro lu 1989 s. 37. O. alb o rata (byk yelkenliler devrinde) direin tepesindeki ilve direk R. Dankoff 1991 s. 11 < tal. (Venedik dial.) albo reto a.m. [albo ro direk ve kltme eki eto ] KahaneTietze 1958 no. 12.

albeni ahs cazibe < al V ve be n i. simle mi cmlelerden. B u days, u fak tefek, zayf, albe n is i Alus, Ak am gaz. 21.1.l942). lambayd. (B. Gnel 1991 s. 89).
Albe n i l i g z e l bi r

h eme n h eme n h i yok, g e l g e l e l im kara gz l e ri n i n i i nd e yle bi r mna, hal i nde yl e bi r s cakl k va r k i ... (S.M.

AD. alb z eytan DS 208 < ibl is a.m. (Naz m 1928 s. 13).

U ru l u r z e n c r e alb z la r k a mu / K u t l u l u i l e h e r k a an v r r o r c.

talyancadan Trkeye gemi kelimeler arasnda eto / eta (talyancas etto / etta ) ile bitenler var; bunlar kltme ekleri taklm isimlerdir. Byle kltlm t. isimler Fr.ya alnnca son nllerini drp ette ekini alrlar (Trkede et ). Btn bu kltme ekleri ile Trkeye alnm kelimelerin AE cildinde bahsedilen misalleri unlardr: alborata, al l eg retto, apolet/apu l et, bale, banket, bi l et, bisik l et, boneta, bo ri n eta/bu ri nata, brik et, bvet, c vata, iga reto, disket, d etto . Baka bir t./Fr. kltme eki iin b. albi no .

Asl bl is olan alb z kelimesindeki deiim, dilbilimde metatez (gme) olarak adlandrlr. Syleyi zorluklarn gidermek istei, yabanc bir kelimenin yanl duyulmas veya baka sebeplerden meydana gelen metatezde, kelimedeki sesli ve sessizler birbirleriyle yer deitirebilirler. Metatez rnekleri birka misal dnda yaz diline girememitir. Metatezin oluumunu aklayan ve her zaman geerli fonetik kaideler bulunamamtr. A-E cildindeki rnekler: a ramak < a rgamak, alb z < ibl is, alyandoz < ayland z, a n l < al n , a raca < aca ra, arbet < ib ret, art la- < ay rt la(halk etimolojisi), armut < em rud, A rnavut < A rva n it, asra- < asar-, a lan k < a nal k, ayhal < hayal, ay riyete n < a riyete n , badin can /bad l can, bah ra na < barha na, balt r < ba rt l, balyos < bai lo, bar < ba r, be n i r l e- < bel i n l e-, bigi < g ibi, bocut < bodu, bo rya < boy ra, boyra z < boryaz, bu lg u r < bu rg u l, b z r k < b z rk, camadan < damacana, cangalo z < ko n calos, cebke n / ekme n, ce n es < n ec is, ce z i r e < z e c i r, c lbak / p lak, c rman < c um ra n, c u l ha < c u l h, c us u n < c i ns, apar z < paa ri z , apu la < pai la, em re- < e rme-, evri < e rvi , ey rek < a ryek, e zg i n -/ eg z i n -, r - < r -, itmik < imdik, lmek < mlek, u l ga- < ug la-, u ra l < ca rc u r I , dabi lyon < madalyon, dalyasan < taylasan, dariye < dayi re, darn i < d ra n i, darvan- < davran-, davrada < darvaza, debe rt- < deb ret-, delbek /debl ek, de lmik < deml ik, de rpet < dep ret, devri < de rvi , dmra n- < d rman-, d nka z < dk naz, di rg e n < di re n, di rf i l < t r i f i l l, dobu < bodu, dof dof < fawc fawc, do rf i l < t ro h i l , du n u l - < dol u n- /d u l u n-, du rba < truba, eki < ke i, ef iye n < e n f iye, e z i < e z g i, e re n < e rg e n < k i re n, es ritg e n < esi rtge n . (A. Caferolu 1955 s. 1-7, J. Deny 1955 s. 78-79, H. Eren 1953 s. 161-180, Z. Korkmaz 1994 s. 97-99).

AD. al buhara sar erik kurusu DS 208 < Fa. l b u h r a.m. [ l erik ve B u ha ra ehrinin ad; muhtemelen Azerb. albu h a ra ADL 1966 I, 87 ve Rus. al bo h a ra zerinden]. albu ra, b. alabora. alb m b.m. (ekseriya resim saklamaya yarayan, yazlmam sahifelerden ibaret ve kitap gibi ciltlenmi defter) < Fr. album a.m. < Lt. album beyaz levha [albus beyaz]. Si n ema art istle ri n i n
foto rafla ry la tk l m tk l m bi r alb m va r k i, bakan im re n iyo r. (M. Seyda 1970 I, 133).

alb m in (beynelmilel tp terimlerinden) organizmalarda bulunan beyaz bir madde < Fr. albumi n e a.m. [Lt. albus beyaz]. Bu tr suni terminolojilerde kullanlan i n iin b. ad re na l i n . AD. ala /al sa /hala ayakkab kalbna aklan gn parasi DS 208, 2259, ZTS 1976 s. 90 < Yun. (ltsa) A. Tietze 1955 no. 7 <t. al zo a.m. Ch. Tzitzilis 1994 s. 201. ala, b. al u a. alak burnu havada olmayan, stnlk taslamayan < ET. al ak a.m. Clauson 1972 s. 129. Sfat yapan ( )k eki iin b. akk . l e ri nd e s o de re c ede alak g l l l e r i va rd r. (Ah m ed erf 1326 s. 324). aalk, hain, edepsiz: Syle bakaym, nank r kpek, syle! Se n be n i d uymaz m zan n ett i n, a lak! (l Beg 1940 s. 68). yksek olmayan, yere yakn olan; yksek olmayan (kalite); yksek olmayan (ses):
Se n eke r l ebde n uma r v s l N e c t i a f / K i s a r l u r ey h a lv la ra alak k d . (Nect Beg 1963 s. 172) e rd e n al ak sesle bi r takm kon u mala r duy uyo rdum. Pek bi r ey an la lmyord u. (N. Eray 1990 s. 112).

alb in o b.m. (cildinde renk maddesi olmayan) < Fr. albi no a.m. < sp. albi no beyaz zenci < Lt. alb n us (albus beyaz).

Sonu i no / i na (mzekker/mennes) kltme ekleriyle biten t. isimlerden ve mennesinin Fr.ya gemi hali olan i n e ekiyle bitenlerden Trkeye girmi bir ka rnei vardr. AE cildinde yer alanlar unlardr: albi no, andant i no, baldake n, bale r i n, be rge nd e, boti n,

alal

72

aldr et

B u l ut la r u uyo r al aktan gky z nde.

(Peride Celal

1991 s. 376). alal boydan kaybetmek; aa inmek < alak ve isimden fiil yapma eki -(a)l, b. alal . Sondaki k nn d mesi iin kr. alac k, ala rak. Evvel
balkana do ru a la rak dnd, s z l e s z l e a lald ve sokakta bi r i n i n apkas n kapmya n iyet i va rm gibi, gayet alaktan ge t i. (F. Erdin 1955 s. 146147). (ses

EO. alda birbirini aldatmak TS 9798 <alda fiilinin m areket hali. N it ek im d di h a d s i re R es l, |


mmetise sz i n i eyl e k a b l |D di k im sava alda mak du r u r. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 137980).

iin) kslmak, fsltya gemek: Kad n la r n sesle r i iy ic e alald (F. Erdin 1955 s. 142). alarak biraz alak < alak ve eski comparativus eki olan rak zayflatan eki olarak, b. ac rak . tesi
be risi a nm has r d el i, ala rak tavan l alt kat sofas ...

aldat b.m. (birisinin aldanmasna sebebiyet vermek) < alda fiilinin takviyeli causativumu. AD. yar n yaldatp aar g rd m (B. Seyido lu 1975 s. 349). eine sadakatsizlik etmek: ok aldatm t ka rs n . Y i n e de o n u seviyo rdum! diye d nd . (Peride Celal 1985 s. 127). aldatmaca aldatmak kasdiyle oynanan oyun (oyun isimlerinde geen maca ek terkibi iin kr. k ekapmaca vs.): B i l i n s i z y n la r, ka r l k l oyna nm
oyu n u n i y z n n e rd e n bi lsi nd i ? Bas n bu aldatmacan n ba l ca g na hk rla r ndand. (B. Arpad

(A.. Hisar 1944 s. 44). al I b.m. (kirecin bir eidi) < a. yal u a.m. (W. Radloff 1905 III, 185, Pavet de Courteille 1972 s. 534, M. Rsnen 1969 s. 182) fakat yabanc bir kelime olduu muhtemeldir (ince ??). Trkeden Bulgarcaya, Arnavutaya ve Srp Hrvat diline gemitir. B i r kaza m g e i rd i n , bel i nde n y uka rs n a l ya m koydu la r? (S.M. Alus 1944 s. 36). AD. al II ak kemi inin dikine bir yz DS 2O9 < Mo. al u a.m. G. Doerfer 1965 II, no. 531, M. Rsnen 1969 s. 16, O.N. Tuna 1972 s. 215. AD. alda yalan syleyerek aldatmak DS 209, TS 9397 < ET. alta a.m. Clauson 1972 s. 133 [ l hile kknden isimden fiil yapma eki la /da ile].
B e n se n ip i l e mek r k uy us na i nme z em. Be n i aldaymazs n. (Ferec 855/1451 v. 110b). hile ile

1976 s. 81).

Sabahtan o ana kadar ke nd imi i na n lmyacak kadar zg r h issetmi tim ama bu yal n z ca bi r g r nt , aldatmacayd demek. (. Aral 1997 s. 92).

Fiilden isim yapan ma (nomen verbalis) eki ile ca diminutivum ekinden (b. a ha /a ca ) ibaret olan maca ek grubu, bilhassa ocuk oyunlarnn isimlerinde rol oynar. AE cildindeki oyun adlar unlardr: aramaca, bilmece, esi r almaca (b. esi r I). br taraftan maca genilemesi, genelde samimi konumalarda, hoa gitmeyecek bir hareketin olumsuzluunu yumuatmak, ciddiyetini azaltmak ve sevimlile tirmek amacyla kullanlabilir ( Ka nd rmaca olmas n, abi! gibisinden). AE cildinde u rnekler var: aldatmaca, atlatmaca, dar lmaca . Baka eitli maca isimleri unlardr: atmaca (ku ), bo maca (hastalk), ekmece I ve IV. maca zarflar iin b. a rtmaca . ca ile biten baka ku ve hastalk adlar iin b. b r l c e , eme rc e .

birinin maln almak: Be n i aldayub z e rm i almak istedi. (a.e. v. 214a). E k z, n e rde n re nd i n | Adam aldamasin i ? (A. Cafero lu 1946 s. 162).

EO. aldavu hile < alda fiilinden vu isim eki ile, kr. KazTat, KrTat, Krg. aldau a.m. W. Radloff 1893 I, 413. A rba l u l k la ve a u l l k la b u n ca vak t du r k i ol
i i bit rme z diy b ta n itdk l e ri yegd r a ldavuy la t z ba ard diy b dk le ri nde n . (Mercmek Ah m ed

simden fiil yapan, la / l e ekine (acabla , ah amla /ak amla- , a la ) benzeyen, da /de eki yalnz tek heceli ve zellikle /l /, /n /, /z /, / r / nszleriyle biten isim kklerine gelir. Asl geili (transitivum) olan da / de fiilleri tek heceli fiil kklerine gelir ve ok nadirdir. A E cildindeki misaller unlardr: alda, ba da , (baka misali de: iste < i z de ). ok canl olan iki heceli isim kklerinden tretilen yanslama (onomatopoeticum) da /de fiillerinin durumu ise farkldr (b. at I 1). yle ki /l /, / r /, /z / ile biten yanslama unsurlarndan sonra la / l e eki, da /de eklini alr. lgili misaller: ap lda, bc rda, bd rda, c v lda /c ivi lde , c z rda, c uk u rda, ak lda, an lda, *eki rd e (b. ek rd ek /ek i rd ek ), t rda, imi lde / imi l e , o u lda / u u lda , dang rda, dapu rda, d r lda n, di ng i lde (b. di ng i l I ), d p lde , e f i lde . (B. M. Erdal 1991 II, 457458, T. Banguolu 1974 s. 204205).

1944 s. 76). ald r b.m. (alma a emir veya sebebiyet vermek) < ET. altu r a.m. Clauson 1972 s. 133. O ndan b u i i i n
h em bi n f ra nk komisyon alm , hem de d rt tablosu n u ald rm o na. (M. Balaban 1959 s. 68 EO. sava ta

kaybetmek,

EO. alda u aldatc TS 93 <alda + fiilden participium activum mnasnda sfat yapan g u eki, kr.
bi lg i.

kaptrmak: K o cal um vak t i (Dedem K orkut 1973 s. 68). (Geisiz) a /e ald r- (ekseriya menfi) dikkat etmek, ehemmiyet vermek: S i z e ait bi r ey yok, ra hat n z bozmay n, h i ald rmay n! (S.M. Alus 1944 s. 107). O kadar n e ald ryo rs u n u z ? K im g re c ek? (a.e. s. 20). A ld rma be! Daha az al sen de, kaytar bi ra z. (Peride Celal 1991 s. 355). Kelimenin semantik geli mesi henz kfi derecede aratrlma m tr. Hem geili hem geisiz halde kullanlan fiiller iin b. a-I .
aldu rd u um yal u z o u l

aldan b.m. (bakas tarafndan aldatlmak) < alda fiilinin passivumu veya reflexivumu. Ol h e r f deg ld r k i an u g ib i sz i l e aldana . (Ferec 855/1451 v. 25a). T e rt ip fe na de i l, lki n kaymakam bana aldan r m bilmem? (Recaizade Ekrem 1941 s. 31).

ald r et (ekseriya menfi) dikkat etmek, ehemmiyet vermek < ald r (son gsterilen mnada). Mnas ayn olduu iin fiilin dolambal yoldan ifdesi izaha muhtatr. Onun gibi olan ifde tarz iin kr. dan et . Bana ge l e n mektupla r n says d rd , be i bu ldu amma, ben im h i a ld r ett i im yok gibi idi. (O.C.

aldur

73

lem I

Kaygl 1939 s. 156). 167).

Ge ldi i masadan on u i z l eye n

merakl bak la ra ald r etmiyor.

(A. Yurdakul 1991 s.

alelade allm , ola an, di < Ar. ala l da dete uygun [ al zere, /l / harfi trif, da det].
Yabanc bi r g z, bu al e lde tmsekle ri n meza r o ld u u n u i l k bak ta kesti reme zdi. (F. Erdin 1955 s. 110).

BSTT.de fiilden nomen actionis yapan (y) vs. (ak ) ekiyle tretilen isimlerin bzen yardmc fiil ile beraber kullanld grlyor: (y) et (ve r /o l ) (kr. a i nal k et b. a i na ). Meydana gelen tbirin anlam sade fiilinkinden pek farkl deil, yalnz deiik bir ifde biimi olarak yorumlanabilir. AE cildindeki ilgili rnekler: ald r et, bar g r ol (b. bar ), bi n i eyl e- (b. bi n i I ), k eyl e (b. k II ), d eki ol (b. d ), dn et. ek i et (b. ek i ) ise AD.ye ait. EO.da alk et, al k l (b. al ), dan et, dyi ve r, d u r u ve r vard. Menei unutulan alk et baka mnada hl kullanlmaktadr. Bu tr ifde tipi henz yeterince ara trlmamtr, arkaizm olduu bile sylenemez.

O. alel amya gz kapal, krkrne < Ar. ala l amy a.m. T o pa k a r k ub u r s k m ak la m d i z a f e r o lmaz. | Ale l amy cem i k rda bah s k a de r o lmaz. ( air Eref 1958 s. 155). O. alelek ser ekseriyetle, ekseriya < Ar. al l akt a r a.m. [ al zere, /l / harfi trif, akt a r ou]. /t / /s / geliimi iin b. abes . Ale l ekse r t ramvaya bi l e bi nmeye rek yayan y r r m. (Nahit Srr 1934 s. 22). O. alel fevr derhal < Ar. ala l faw r a.m. [ al zere, /l / harfi trif, faw r yerden kaynamak, kaynayp ta mak]. D uta bi l rs e h em ndem ale l f evr k u ca rs n , mu r du al u rs n . (Ferec 855/1451 v. 117a). O. alel ga f le gafil avlayarak < Ar. ala l afla a.m. [ al zere + /l / harfi trif + afla dikkatsizlik]. ... ale l af l e eh r i mez k r i isti l ... (YTEA 1974 [1861] I, 286). alelhesap borca mahsuben < Ar. ala l- h is b a.m. [ al zere, /l / harfi trif, h is b account]. S t i l e
ekmek iye al e l h esap bi re r l i ra b rakt m. st ta raf n n e zaman ol u rsa al rla r. (S.M. Alus 1933p s. 129).

aldur , b. ald r . O. aleddevm devam ederek < Ar. a l ve daw m devam,


Al ddev m te rk- i af let tek s lde n i h t iy t - t mm z r e olas n.

(Eh v l-i muh sara- Be v. 263b).

AD. alef /a laf hayvan yemi, saman, kuru ot DS 183184 < Ar. alaf a.m. Kr. yu laf . (k z ik yet de r:) n
nam z m eve gel rem ba a olk a dar ale f v rme z l e r k i n ms r o lam. (Ferec 855/1451 v. 192b).

AD. alefe hayvan yemi K. Emiro lu 1989 s. 37 < Ar. al fa a.m. imam, oban gibi kimselere belli bir sre iin verilen cret DS 210. AD. alef i deri cillamakta kullanlan mermer tozu DS 210 < Yun. (alif) maden eyay temizleme e yarayan toz A. Tietze 1955 no. 6. alego r i sembollerle anlatlan soyut bir fikir < Fr. al lgo r i e < Lt. al l go ria a.m. < EYun. (allegorein) baka (yni mecz) szlerle ifde etmek [al los baka ve ago re e i n bir mecliste konu mak < ago r meclis]. Fr. i eki iin b. afaz i .
n c ek i oy u n la r nda daha a rka planda kalan b u motif, son oyu n u o la n Vi n e Ba h esi nde oyu n u n b t n n e egemen o la n bi r al ego ri ha l i n e ge l i r. (M. Mungan 1996

alelhu su s bilhassa < Ar. ala l h us s a.m. [ al zere, /l / harfi trif, h us s zellik]. nsan i zd iv c
de rk e n iy ic e d nme l i. Al e l h us s alaca g rmel i ... (Trk masallar 1991 [1912] s. 174). k z

O. alel tlak kat, mutlak < Ar. ala l it l k a.m. [ al zere, /l / harfi trif, it l k genellik]. Fe rm n Paa, YTEA 1978 [1868] II, 86). O. alel ittifak ittifakla, az birlii ederek < Ar. ala l itt if k a.m. ... cem i kes r ve c emmi af r ale l i tt if k fe ry dc la r o l ub ... (Sel nik 1989 [1599] II, 481). alelu mu m umumiyetle < Ar. ala l um m a.m. [ al zere, /l / harfi trif, um m umumiyet]. YTEA 1978 II, 360). alelu s u l usule uygun olarak < Ar. ala l us l a.m. [ al zere, / l / harfi trif, us l yntem]. (G z
dokto ru ) A l e l us u l g z l e r ime bakt. Esme ryan n dedi i nd e ka ra r k ld. (S.M. Alus, Ak am gaz. 14.11.1943).

ib resi n c e ms v t yal z E rmen ve R mla ra mah s s olmayub bt n t eba a h a k k nda ale l t l k d r. (Z iy

s. 311). A lego r i n i n bi r tek eyi, oysa sembol n bi rok eyi bi rde n t emsil ett i i n i o ndan re nd im. (M. Urgan 1998 s. 209). alego r i k alegori vasfnda < Fr. al l go riq u e a.m. (b. alego ri ), Fr. ik iin b. Ad riatik . O (yn i Hal ide Edib
Adva r n Tata rc k adl roman ), bi r ge i dnemi n i n alabo ras i i nde, bu dnem sosyetesi n i n g e r ek i ve alego ri k bi r po rt residi r. (V. Gnyol 1992 s. 115).

Ale l um m oyu n la r mev u y s rf h a y l o l u r y h d bi r vak ay t r h yeye isn d ol u n u r ... (N mk Kem l,

alel acai b /a lelacay ip al lma m , garip, alacak < Ar. al zere, /l / harfi trif, ac ib . B i r ik i saati n i
bi r z e h i r l i hastal k la r dokto ru n u n kalabal k salo n u nda s ra bekl emekle, son ra al e lacayip masas z e ri nde, a r la r s z la r i i nde, ge i rme e mahk msu n. (Re at

Enis 1933 s. 223). alel acele derhal, acele ile < Ar. al zere, /l / harfi trif, acala acele. B u s rada ale lac e l e saha n l a ka n kambu r kapc , o n la r e l iy l e a rd . (F. Erdin 1955 s. 185).

lem I dnya < Ar. lam a.m. O l vak t den be r lemde S mu r ( ) k imse grmedi . (Ferec 855/1451 v. 198a). Fa. izafet terkibleri: l emi h i ret br dnya, ahiret: B i r k a g n muk a ddemce H a yr B e g i me rh um lemi h i re te gdi. (l 1975 [1599] s. 157). lem i c ivn genlik: L ki n k st h b pe rv lem i c iv n de ... (Al 1956 [158687] s. 171). l emi mna ruhlarn barnd dnya olarak dnlen gze grnmeyen mekn: Ne o lacak , bi r a k y b :
S a f Hind ist n p di h n k z n lemi ma n da sevmi

lem

74

alengirli

(Trk masallar 1991 [1912] s. 69). rya lemi, ryada yaanan lem. l emi ma n da h e r n e g r l rs e s a b h l eyi n H ca H a n ma an lat lacak . (H.G. Grpnar 1316 s. 61). l emi ems gne manzumesi: lemi ems n i s ret i tekevv n n u ve c h i l e bey n de r l e r k i ... (Hoca Tahs n, YTEA 1974 [18941895] I, 164).
...

AD. alemit iplik ilelerini zg kalemlerine sarmaya yarayan ark, dolap DS 211 < Yun. ' (anemdi) a.m. A. Tietze 1955 no. 15. O. lemmedr lemin merkezi < Fa. lammad r a.m. [ lam lem ve mad r merkez, mihver, Ar. /dw r / dnmek kknden]. P di ah lemmed r . (l 1979 [1581] I, 187). O. lemn ma dnyay gsteren < Fa. lamn um a.m.; gya Byk skenderin, skenderiyede bina ettirdii deniz fenerinin tepesine koydurduu btn dnyay gsteren ayna. M us h a f h s n
cem l i i nd e o l ma k a n u | S re t i yi n e i lem n m du r syle n r. (mer bin Mezd 1982 s. 238).

lem II btn insanlar, herkes; baka insanlar, yabanclar < lem I . Ol k nay k nayam ki leme ib ret o las z. (Ferec 855/1451 v. 26b). Ky ha raca
kestik l e r i yetmiyo rmu gibi bi r de l emi n ka rs na, k z na gz dike rl e r. (H. Aytekin 1945 s. 30). bir toplant

halinde e lence, bilhassa sazl szl elence

Sandal l emi yapanla r n syledik l e r i t rk l e r sah i l i yalyo rd u. (N. Tirali 1947 s. 82). lem et e lence

tertib etmek: R z u eb y yb i b h z i l e lem tme / Gey s a k n ge nd z i md h ik i lem tme . (A.N. Tarlan 1948 II, 10). bi r l em kendine mahsus artlar olan, beklenilmeyen meseleleri olan bir durum: B u i le r b itmedi, o rada da yaplacak i l e r bi r lem. (M.. Esendal 1934 s. 199). ... lemi yok ... mnas var m? ... yakk alr m? tbirinde, mnas vazh deildir, fakat elence mnasna balanabilir, nk 16. asrda yle bir tbir vard: H s l h i bi ri nde lem yok . (l 1977 [989/158182] no. 140). Meninski bunu non ce gusto (tad yok, zevk yok) eklinde tercme ediyor. Bugnk tbirin kayna bu olsa gerek.
He rkesi n i i g c va r ayol, i nsan n ik i aya n bi r pabuca sokman n lemi va r m? (M. Seyda 1969 s. 15). Fa.

Fa.dan alnm kelimeler arasnda n ma ekiyle bitenler var. Bu ek, Fa.da gsteren mnasna gelen n um dan fiilinin bir unsurudur. AE cildinde bu te ekkl olan kelimeler unlardr: l emn ma, c i ha n n ma, e ng t n ma. Halk dilinde yalnz k bl e n ma kelimesi kullanlmtr.

O. lempenah lemin melcei olan (pdiah) < Fa. lam pan h a.m. [ lam lem ve pan h melce]. . lem mu l btn dnyay iine alan < Fa. rneklere gre l em I ve m l kapsama kelimelerinden ibaret takriben 1900de ortaya km yeni bir terkib; kr. c i ha n mu l . lemtab dnyay stan; dnyay aydnlatan < Fa. lam t b a.m. E ig de n def k l a y r k im l yk deg l | M i h r i lemt bi le o la k a r n h u f f la r. (mer bin Mezd 1982 s. 173). AD. alenik ardak DS 178179 < alak . Kymetl e D i rmit
ba r an la r da da b rak p, ba yol u nda ale n ik yapmaya gitt i l e r. (L. Tekin 1984 s. 19).

izafet terkibi: lemi ab kaykta elence < lem ve b su. Kek e l e r, i ft ete l l i l e r, kanto la r... yle bi r lemi b ki deme gitsi n. (S.M. Alus 1944 s. 65). alem bayrak; minarenin veya sancan tepesindeki sembolik ss; bir ahsn tannd isim < Ar. alam almet. Ka r k i at la r n st nde n mi na re n i n al emi ld yo r. (F. Erdin 1969 s. 97). (bi r is i n e ) al em ol ismi gibi hviyetini tesbit eden almeti olmak, iine do mak, malm olmak: N e bi l eyim?
M e e rsem bana alem olmu . Destu r u n, musl u a gitmek z e re sofaya kt m. Baktm, evlt m n kesik kesik ks r i id i l iyo r ... (E.E. Talu 1935 s. 63).

alenen uluorta, herkesin iinde < Ar. alanan a.m. [ alan kelimesinin zarf hali, Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace l ete n ]. B u, be n im
h i kyesi n i a n lataca m z n ik l i l eyl ek, namaz k la n soydan de i ld i. n k Ramazan g n al e n e n sol u ca n yiyo rd u. (H. Taner 1954 s. 45).

(Argo) alengi l l i /a lengi r l i fiyakal, kibar < alang l e (?).

alemdar bayraktar, sancaktar < Fa. alamd r a.m. [Ar. alam bayrak ve Fa. d r tutan, b. abdar ]. R e sle r e
ve odaba la ra ve alemd rla ra ve azebe h e r n e buyu r lm ise ... (N. Beldiceanu 1967 [1501] v. 53b

D uva rla rda, e n e l e ri n i n alt ndan z i n c i r l e r sa rkan bi r s r a le n g i l l i saat var. (F. Erdin 1948fes s. 7). O kyda stanbu l u n e n g z e l k kle r i: d la r me rme rl i , ya l boyal , ssl t u la l , i l i oymal: i l e ri a le n g i r l i. (A.

54a). AD. aleme iplik ilelerini zgye sarmaya yarayan ark, dolap DS 211 < Yun. ' (anmi) a.m. A. Tietze 1955 no. 13. O. lem dnyevi < Ar. lam a.m. [ lam ve isimden sfat yapan nisbe eki , b. adal ]. insan: . AD. alemida iplik ilelerini zg kalemlerine sarmaya yarayan ark, krk K. Emiro lu 1989 s. 37 < Yun. ' (alemid a ) a.m. A. Tietze 1955 no. 14. aleminas, b. almele i n nas.

Nesin 1969 s. 55).

Bal k yakal , kal n , ale ng i r l i rg l , do al beyaz bi r kazak, kahve re n g i kadif e pantalo n va rd st nde . (P. Kr 1983 s. 184). fazla kibar ve o

yzden herkesin ho una gitmeyebilen: Ke revi z 113).

ve bamya al l e ng i r l i sebz e l e rd i r, h e rk es sevmez. En iy isi bifte i n yan na patates k za rtmak. (T. Uyar 1985 s. yle ha ng i atal k u l la naca m bi l emedi im sof rala ra ot u rmam ... yok ben g e l emem yle al e ng i r l i n uma rala ra! (P. Kr 1987 s. 72).

/ r / sesi zayf bir nsz olduu iin azlarda nlden sonra ok defa d er (kr. a rslan /aslan ) ve bu fenomenin aksi olan hypercorrection nlden sonra inorganik bir /r / sesinin tremesine sebebiyet verebilir. AE cildinde bahsedilen byle inorganik /r /ler unlardr: al e ng i r l i ,

alen

75

Alevi

ark u la, c i r an e, ama r, c rt lambuk/ it l embik, i r n i k (?), o rtk e, ot I/t/ rt, darbuka, darda an, d rc k .

gibi h e r n es n e i a la r, bi l r, demyl k l et le ri nd e n l et i yok du r. (a.e. v. 37b). l et /alat erkeklik uzvu F.

alen gizli olmayan, herkese iln edilen < Ar. alan a.m. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal .
A l e n tah r ikt i r bu n u n ad , diyo r Hakk Bey o be rbat sesiyle, Adamla r bi z i resme n ga rp se rmayesi n i n k uk las g ryo rla r. (A. Yurdakul 1989 s. 243).

Devellio lu 1959 s. 61: ... let k ym . (Ferec 855/1451 v. 117a). Kad n da Se n i n al et i n ok k k, ondan yapamyors u n. demi . (A. A ao lu 1991r s. 113). B i r e l i e n esi nde; b r e l i ik i yana ay rd bacakla r n n o rtas na, alet i n i n st n e sal land rm . (F. Hepilingirler 1997 s. 34). let olarak kullanlan:
Radyo, tel evi zyo n i nsan l n e l i nde bu l u nsa, bi r s n f n ka rla r na, p ropagandalar na al et edi lmese, edebiyat n ge n i kit l e l e re yaylmas nda byk etke n o l u r la r. (Ya ar

aleni yet, b. alan iyet . alerji (tp terimlerinden) ar hassasiyet < Fr. al l e rg i e < Alm. A l l e rg i e a.m. [EYun. al l baka ve e rgo n eser, i, mahsul]. Fr. i eki iin b. afaz i . Zaman zaman
y z n basan k za rt la r i i n (dokto r) al e rj i deyip gemi .

(Peride Celal 1991 s. 553). alerjik alerji mahiyetinde < ale rj i + sfat yapan iq u e eki [Lat. i c(us) <EYun. -ikos a.m., b. Ad riatik ]. A ras ra ca n m skan a l l e r j i k ka nt la r ... (Orhan Kemal 1954k s. 13). B u a rada pole n l e r yay lmaya ba lyo r o rtal a, kimi kap l yo r al e r j i k n e z l eye. (O. Duru 1995 s. 81). O. ale re s ba stne! < Ar. ala r- ras a.m. [Ar. al zere ve ra s ba, benim; kr. M.. Galtier 1904 s. 1.] Levv ha al re s ! d yb k d g itdi. (Ferec 855/1451 v. l27a). ales sa bah, b. alassabh. O. ales seher sabahn erken saatlerinde < Ar. ala ssah a r a.m. [ al zere, /l / harfi trif, sah a r seher]. k i I, 81). O. ales sev i ye herkese ayn mikdar vererek < Ar. ala s saw ya a.m. [ al zere, /l / (sden evvel) s harfi trif, ve saw ya ayn olma, /swy / kknden]. ldi. k a rda k a lduk . M l alasseviye l e dk. (Ferec 855/1451 v. 96a). alesta/aleste (gemici dili) hazr ol! < t. al lesta! a.m. < Lt. al le ct re cezbetmek [ad yanna ve lace r e cezbetmek] KahaneTietze 1958 no. 21. Ar. /h e / harfinin, Lingua Francadaki /a /e / ile kartrlabilmesi iin b. ace nte /ac e nta 1.
Vardiyadaki lost romo daha alesta! diye kap la r n tk rdatmadan on u n ayak sesi n e uyan r la r. (Re at Enis

Kemal 1980 s. 283). let et let olarak kullanmak: Al la h m u tmarha n e kak n A z ra i l i l et etme de u rac kta sen ca n m al, be n i k u rta r! (S.M. Alus 1944 s. 132). (Gemici dili) alat s. halat . Fa. izafet terkibleri: al et i c im erkeklik uzvu: Andan yig it
mu al laz a and it i k im be n sen l e yatam, let m bu n u y z i n e, g z i n e s rem, d dg i n d medg i n g resi n . (Sadrud-dn eyho lu 1973 s. 242). An cak let i c im ve h us s iyeteyn i gste rmeyb s i r a z s n gste rmesi ar yibdend r. (l 1975 [1599] s. 117).

ziyafet kapkaca: let i mec l is z e r r n (Ferec 855/1451 v. 115b). let i r c l yet erkeklik uzvu: Ge nd l e ri ve l et i r c l yet l e ri em r zdan mte e l l im ol ub . (l 1975 [1599] s. 117). l et i rb kadeh, iki kab: Ol k a da r let i rb get rd i l e r, di zd i l e r k i vas f a s maz. (Ferec 855/1451 v. 3b).
let i mec l is u s m n u bi l l r n ...

g n s o ra ale-s-seh e r Lond raya v s l o ld u dak i k a siyl e h a be r v ri l ebi l i r. (Must af S m , YTEA 1974 [1840]

O. alettafs i l tafsiltla, etraflca < Ar. ala ttafs l a.m. [ al zere, /l / (t den evvel) t harfi trif, ve tafs l tafsilt]. ... ve mt n l u t f u ke remi n al ettafs l te r h i myesse r o la . (l 1587 v. 129b). O. aletteval i ardarda, durmadan < Ar. ala ttaw l a.m. [ al zere, /l / (t den evvel) t harfi trif, taw l , /w ly / kknden birbirini takib etme]. D rt y l ale ttev l sefe r sefe r l ed m . (l 1979 [1581] I, 117). alettir i k, b. el ekt ri ka . alev /AD. alaf b.m. (atein ucundaki kl ksm). Birok kimselerin Fa. zannettii bu kelimeyi J. Deny 1955 Tk. sayyor. M eydan ge ip de Abidi n evi n e
yakla t m zaman bi r alaf n ka ra n l ya rd n g rd m. (T. Evren 1943 s. 84). El i ndek i idare lambasn n k k alevi y z n n i z g i l e r i n i ko rk u n la t ryo rd u. (. Altan 1976v s. 26). Saman alevi g ibi pa rlayp sne n bi r ge n l ik a k. (Peride Celal 1991 s. 330). l e n son u pel it a ac n n g lgesi n e toplan p yeme e otu rd u la r. O rtal k alafa kesmi yan yo rdu. (T. Apaydn 1991 s.

1947 s. 76). (Argo veya umumi mnada) tetikte, hazr F. Develliolu 1959 s. 61, H. Aktun 1990 s. 34. M e e rse sok a k k a ps n n nde h e r ey h r, h e r ey alesta imi . (H.R. Grpnar 1339 s. 577).
M mtaz n e r r i nd e n ko r u nmak i i n a leste bekle rd i. (Orhan Kemal 1950 s. 54). B i l iyo rs u n Yedive re n i ft moto rl u. B i r i istop etse, iki n c is i a lesta!

317). Mecz mnada: Ba na yedi rmek z e re ok u nm u 1928 s. 271). G n e l e bibe rl i ay bi rl e i n c e bi r alaft r


bast rd . Be l k i bi r ba rdak ay ka r l nda iki bardak su bo and v c ud u ndan. (N. Eruz 1969 s. 67).

eke rl e r, meyvala r ve rm i . On la r habe r o lmadan yeyi n c e ben kalfa han m i n a levi alm m. (H.R. Grpnar

(R. Ilgaz

1981 s. 205). let/alat b.m. (aygt) < Ar. la a.m. Alet i g e ls n : be n ol i i bi l rem, i l eyeyim. (Ferec 855/1451 v. 239a). (Mecz mnada) let, vasta: Hem e du zak k u ra r, sen g ibi avla r avla r. K a r dah b u n u let i d r. (a.e. v. 23b). vcut zas, organ: K ud ret i H ud
Fe r r u h r z b i r g eyik s ret i n e g i rd i. G l i dem g l i

EO. A lev i I Hazreti Alinin ahfadndan olan bir kimse < Ar. Alaw a.m. [ Al erkek ad + isimden sfat yapan (w ) eki, kr. abidev ]. B i r A l eviy n evi n e d di. (Ferec 855/1451 v. 211b). Ayrca, ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u .

Alevi

76

alg II

A lev i II Hazreti Alinin mevkiini yksek tutan bir mezhebe mensub (kimse) < Alevi I. i h r esi nd e
g re l i l em a n r n ebev | B i r yal y z l k evk na old um Alev . (l 1994 [159199] s. 212). G l e n , Re it i n s n f a rkada ve sevdi i k z. R e iti n A l ev i old u u n u re n i n c e k z Re it i b rakm . (A. Kutlu 1983

alfabe abece < Fr. alphabet a.m. [EYun. (alfa), (beta); A harfi ve B harfi]. Ye re bi r yaz maki n esi

d yo r, tu la r havada u u maya ba lyo r. Sank i alfaben i n b t n ha rf l e r i bo l ukta karmakar k y zmekte. (A. A ao lu 1992 s. 96). okumay ve

yazmay reten ilk okul kitab:

s. 18). aleyh kar, aykr < Ar. alayh i ona kar [ al stne, kar ve h i ona (mzekker)]. ... h e r g n
cem y t, ke nd i aley h l e ri nde te ekk l tmi fes d k o mite l e ri z a n n de rd i. (Trk masallar 1991 [1912] Bak, koanda da tah ri fat yapm s n: vaz iyet tamamen aleyh i n edi r, n e de rs i n ?

Kanapen i n s rt d z l n e alfabemi o g n n deyimiyle e l i fba kitab n aa rdm. (B. Arpad 1976 s. 9). Ustan n rak la r n l e r i n e bi re r al fabe am lar, h em al yo r h em yen i ha rf l e r i e zbe r l iyo r la rd . (T. Apaydn 1991 s. 216).

(A. Atasoy 1940 s. 74). s. 139). Kelime sonundaki h 3. ahsa i aret ettii halde bu durum unutulmu ve baka ahslar iin de kullanlm tr: B u te ki lt zo ra ge l i n c e si z i n aleyh i n i z e bi l e ge e r. (Burhan Cahit 1934 s. 64). aleyhdar /aleyhtar kar olan, muhalif < aley h kelimesinden Fa. d r tutan ekiyle bu asrn bandan sonra ortaya km bir neologismus (daha evvel buna h i l fg r deniyordu). Fa. da r iin b. abdar . B u tah a vv l n y i te fs r de n l e r d iyo rla r
ki: B u al eyhd rl k la r c m lesi de boyad r. Si l i n i n c e alt ndaki vat a npe rve rl ik g r n r. (Ah m ed R sim

bir renimin balang safhasnda bulunan birine yakr (mahiyette) (b. ahfadiyel i k ) : B u ta rakta bez i o la n apk n la r i i n al fabel ik i ti b u bu l u . (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 12).
alfabel ik

alfabeti k abece srasna gre < Fr. alphabetiqu e a.m. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik .
Ek remle r i de mi pe rson e l dosyasna alfabetik ola rak f i l iyo rs u n ? (R. Ilgaz 1991r s. 89).

AD. alfel ktlk; hile DS 812 < al III + fe l hile, sihir. Kelime birleimleri iin b. acabola /acabu la . Pi r e
bac n n i i d bi r. Dobra dobra... oldu u g ib i g r n yo r. i nd e al fe l yok. (F. Baykurt 1961o s. 103).

1334 s. 50). Ta rza n y z nd e n mahal l ede ko rk u n bi r Ame rika n aleyhta rl ba lad. (A. Nesin 1992 s. 69). aleyhi l lne (eytan kelimesine ilve edilen bir beddua) lnet olsun < Ar. alayh i l la na a.m. [ alayh i onun stne ve la na lnet]. B i l i rs i n , be n bl is aleyh i l la n e n i h h t r n k rmam. (H.R. Grpnar 1341 s. 177). aleyhi s selm (din bykleri zikredildiinde isimlerine eklenen dua) selm zerinde olsun! < Ar. alayh i ssal m a.m. [ alayh i onun stnde, /l / (sden evvel) s harfi trif, sal m selm]. S l eym n pey amber aleyh issel m mesnedi nde ot u rm d ... (Ferec 855/1451 v. 187b). aleyhtar, b. aleyhda r. aleyk /a ley ke esselm n al eyk duas. N e g z e l l e r n e N e c t n e se l m n n e aleyk (Nect Beg 1963 s. 187). aleyk al duay veya selam kabul etmek ve ona cevap vermek: ... geldi, sel m v rdi. Ayy r aleyk ald. (Ferec 855/1451 v. 240a). aleykes sel m (esselm n aleyke selmna karlk) selm stnde olsun! < Ar. alayka ssal m a.m. [al (sden evvel) as harfi trif, salm selm ve alayka senin stne]. P re se l m v rd i: p r i b ub n c ev b v rd i ve A l eykessel m! d di. (Ferec 855/1451 v. 200a). aleyk m selm (selm verenlere karlk) sel m zerinizde olsun! < Ar. alaykum sal m a.m. [ alaykum stnze ve sal m selm]. Se lm n aleyk m! A l eykmselm! Safa geldi n ! Ho bu ld uk . (S.M. Alus 1944 s. 112).

(Argo) alf on s pezevenk (F. Devellio lu 1959 s. 6l, H. Aktun 1990 s. 34) < Fr. A lpho nse bir erkek ad. Azerb. Trkesinde al fo ns jigolo mnasndadr ve Rus. al f o ns tan alnm tr. Rusadaki kelime Dumasnn bir romannda geen A lp ho nse isimli bir ahstan gelmedir. Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . EO. al gan ve al gan kayna mak (?) < alkan R. Dankoff 1991 s. 11. K a ra h a lk ve Bad rak h a lk ve N o ay h a lk ve r n l i ve Ma ns r l a l and ve al and . (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 693).

Birinci kelimesi nl ve ikinci kelimesi / / ile balayan kafiyeli terkiblerden AE cildinde unlar zikredilmitir: algan ve algan , al m al m, A rap o rap, evi r ip evi r .

AD. al ga r bldrcn avlamaya yarayan bir aygt DS 381 < Yun. ' (alkari) ku avnda kullanlan a Ch. Tzitzilis 1987g no. 11. al gar ina/a l ga rna (gemici dilinden) halatlar ekmekte kullanlan makara DS 212 < t. (Venedik dial.) a rgagno a.m. KahaneTietze 1958 no. 32. EO. al ga sa korkutmak TS 100 < Mo. (TekinTietze 1990 no. 31). AD. al g I haha kozasn izip akan st almaya yarayan aygt DS 212 < al + fiilden nomen instrumenti yapan g eki (b. ag ). S rt nda bi r
bu u k ik is i nde bi r oc u k, sepeti nde alg s, i z e i. B u g n kad n la r e men i n g um u n u y uyacakd, sen i n byle afyona gitmen e sebep ne ? (F. Baykurt 1955 s. 51).

AD. al g II vergi DS 212213 < al + fiilden nomen abstractum yapan g eki (b. ag ) . Alg ve rg i, banka
koope ratif, st ba ... S ra Hace l iye ge l i n c e bt n bte l e rde pa ra bitiyo r. (F. Baykurt 1961k s. 16).

algm salgm, b.

77

al g m sa l g m, b. alkm salkm . AD. al gn zayf, clz < al bir hastalk tarafndan alnm + fiilden sfat yapan g n / k n eki, b. akk n . Ufak yapl , e l imsi z ve alg n o lmas na ra men otu rakl , ke nd i n e g ve n i r b i r ha l i va rd. (T. Evren 1943 s. 92). kuvvetli DS 213 (alan, yenen, kr. gi ri k i n g i r i e n: Pi re K z , bi r si l h uydu r... B i r a lg n tabancan n ye r i imdi... (F. Baykurt 1961o s. 125 126). keskin DS 213: B a m ok alg n. Eyi kesiyor. (F. Baykurt 1967a s. 293). so uk alg n l tme, nezle: Yakam h i b rakmyan so uk alg n l ... (B. Arpad 1976 s. 10). EO. al git alp git TS 100 < al g it , kr. algt r . Be n i bu nda k uma k o ma, gme k o ma, al g it! (Ferec 855/1451 v. 113a). stanbu lda l i gemisi va r idi, 1987 [159091] s. 379).

avanak d mek ol u r. M h i r: Ey yle, ba z e n de al k t bi r de rl e r. (Feraizcizde 1979 [1302/1886] s. 38).

birey anlamadan, aptalca: Kad n y z me (B. Gnel 1984 s. 120). al k Emeti /al k Ra z iye ahmak, saf insan, al k Safai bn, ahmak, saf, geri zekal erkek (bu gibi bir ahs ismini ihtiva eden kalpla m alay tbirleri iin b. Abbs yolc u ): He r
al k al k al k al k bakt. Tvbe tvbe! deyip kapy kapad. sakall bi r mi? Sakal l va r, sakal l c k va r, al k Emeti! (S.M. Alus 1933p s. 235). B e n im ka rn mdan kt amma h uy u h us u h i bana ekmedi. G nde ng n e de al k Safai ol uyo r. (S.M. Alus 1934 s. 293). ok z ld m. Zaval l o lan, al k Raz iye n i n bi r iydi, ama byle bi r l m haketmemi ti. (M. Seyda 1966 s. 329).

gnde rm i le rd r, ve a a d rt p re gemi k o ub Va ru , l iyi s h h a t le al g id ! d mi le rd r. (C. Okuyucu

Fiil krasisleri (krasis iin b. acabola /acabu la ) yalnz diyalektlerde bulunur, BSTT.de bulunmaz. Bunlarn gerundiumlu bir tipten ksalp kt dnlebilir. AE cildinde zikredilenler unlardr: alg it, algt r, apa r . dedikodu ve ona benzeyen tipler iin b. a rtakal- . Yi l e rd m kim e le z l f g et rem e l igd rem sen i v al gt rem . (Fah r 1974 [1367] no. 1650).

EO. al k II tutu, kavray < ET. al k /a l u k Clauson 1972 s. 135136. EO.da kullanlan, bugn yalnz izleri kalan, fiilden k ekiyle yaplan nomen actionis iin kr. bece ri k l i vs. Ekseriya al n al iyice renmek, pf noktasn anlamak, meleke kesbetmek DS 216. ald la r bal k c la r a l n | Gt rd i h e r b i r i g e nd bal n . ( eyh o l Must af 1979 [1540] no. 6193).

EO. al gtr alp gtrmek < al gt r a.m.; b. algit .

AD. al gu /a l k u bir eit iri bezelye DS 214, 223 <Yun. ' (fkos) bezelye (Ch. Tzitzilis 1987g no. 43). al c mteri < al + c ekleri. Hayvan la r na al c bu lamam t. (H. Aytekin 1965 s. l4). al c k u yrtc ku DS 215216. Y k n a lacak h e rg e l e al c k u gib i t n e r ye ri nde. (Fruzan 1972k s. 122).

Fiilden nomen actionis mnasnda isim yapan k eki bugn yalnz tek tk tbirlerde muhafaza edilirken EO.da kullanlan bir formans idi. Bunlardan AE cildinde gsterilen unlardr: al k II, basak (ak!), bece r ik, boz u k II, apuk II /apk II, ek i ik, mk r k, da rt k, de i ik et-, de n ik, depk /depik, du n uk II + I II . Bugn kaybolmu olan nomina actionisin birka, l i ya da si z ekleriyle hl ya amaa devam ediyor. AE cildinde geenler: bec e r i k l i /b ec e ri ksi z (b. bec e ri k ), dan k l , dayank l , e r i ik l i . Bunlara benzeyen, fakat baka bir nl ile tekil edilen doku nak l sfatna da i aret edebiliriz.

ET. fiile taklan u (M. Erdal 1991 I, 111) genilemesi ya da Tk.de ona tekabl eden - c (< EO. u c /- c ) iki ekten ibaret olan genileme bir nevi participium activum mnasndadr. Doerfer ise c nn esas olarak ET. - nomen agentis ini gsteriyor (b. Doerfer 1985: 36, 38), delil olarak Kagarl Mahmuddan Ouzca yaz g rneini veriyor. 20. asrda birok Ar. kkl sfatlarn istimalden dmesiyle, bu ifde vastas fevkal de byk bir veldiyet gstermitir ( l genilemesi iin de ayn ey sylenecek, b. a rd l ). AE cildine u numuneler girmitir: al c , at c , ak c , al c , damz r c , dapc , di l e n c i (< *dil e n i c i ), esi rge n c i (< * esi rg e n i c i ) . Kr. EO. g re n i c i (b. Akku 1995 s. 277 [1379/80]).

(Argo) al k anlamak, yapmak H. Aktun 1990 s. 34 35, S. zel 1993 s. 12 < mna tam olarak anlalmyor; al k II ve a l kt r . al k o /a l k o y /a lak o- /a lak o y yannda tutmak, ayrlmasna mni olmak < al ve ko /koy fiillerinden bir terkib. K z da gel i rse yan nda al koyars n. Ak ama siz i bi z kasabaya gnde r i r i z. (M.H. Egeli 1944 s. 27). Ulacn EO. ekli olan al yerine bugn allan a la ekli de kullanlr, fakat substandard saylr: Eczac bi r ak am on u ge vakte kadar i e rde alakoymu . (F. Erdin 1955 s. 142). birini lafa tutmak veya baka trl iini yapmasna mni olmak: Gec e vakti geve z e l ik l e r iml e al maktan al koydum sen i, ho g r! (Peride Celal 1991 s. 362).

al b.m. (bir aa ve onun yenen meyvas) < ET. al u a.m. Clauson 1972 s. 128. Kelimenin men ei ile ilgili farkl dnceler iin b. H. Eren 1999 s. 8.
Er k k a ys al u c z e rd l la rdan ... dah s u l u s u l u eft l la rdan ... (Ah m edi D 1973 v. 43b). Ge l hadi, al c n g lg esi nde di n l e n e l im az c k.

(T. Apaydn 1991 s. 104). al alt n gelinin aln ssne taklarak gbeinin stne kadar sarktlan ss paralar (H.Z. Koay 1944 s. 332). Tesmiyesinin sebebi anlalmam tr. al k I aklsz, aptal < ET al kt G. Doerfer 1965 II, no. 535, Clauson 1972 s. 135 (al fiilinden sfat, b. akk ) . M h i r: S e l m s s a dr adamla rs z. A k : T rk esi

ki fiilin bir nevi krasis ile tekil etti i mrekkep fiiller iin b. alg it , fakat iki fiilin normal yoldan, yni birinci fiil gerundium eklinde, ikinci fiil gel , kal- ( kr. a rtakal - ), ko, du r, dut gibi adeta bir yardmc fiil rolnde olan, olduka geni mnal bir fiil olarak, husule getirdii mrekkep fiiller iin AE cildinde mevcut olan misaller unlardr: al ko /a l koy /alakoy-, a rtakal, asako /asakoy, bakakal, bu r u akal-, kage l, kakoy, mel ekal-, dolakoy, donakal, du rakal, du ru d u r, du r u g e l .

(Homoseksellerin argosu) al kt r yaptrmak; inandrmak (?) H. Aktun 1990 s. 35 < al k fiilinin causativum hali, t r eki iin b. ackd u r . Kimi

alm

78

alsat, b.

ke ndi n i n e kada r saklamaya al rsa al s n, e ci nse l l i i n i saklayamayacak kadar c i nse l k iml i i n i e l e ve ri r; e c i nse l a rgodaki kar l y la al kt r r . N e yaparsa yapsn bi r t rl k u r et o lamaz. (M. Mungan

eki iin b. ac n I . pl ig mi l e al nm la rd u r. (Ferec 855/1451 v. 216a). fethedilmek, EO. tutulmak (gne, ay hakknda) TS 104. B i r a h t e r
( )n gibi du h te r k i ru h f e r r u h n u aksi n e g n e al nm .

1996 s. 434). al m alma, al < al + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . alm satm alveri: Cemal i n babas 1933k s. 101). EO. al m alacak TS 102 < ET. al m a.m. Clauson 1972 s. 145146. Os m n z eyd r:

(Ferec 855/1451 v. 118a). al n II tutulmak, kzmak, zlmek; bir sze kzmak, onu (belki yanllkla) kendi zerine alarak gcenmek TS 104, Meninski 1680 I, 401 < al fiilinin reflexivum hali, ( )n iin b. ac n II .
M e r h m S u lt n S l eym n H n Ma lta al nmadu na be yet al n ub ve Ma lta simt i k a bz a gi rmedg i n e d r r gibi ba r de l i n b ... (Ta lk -zde 1983 [1596] s. 150).

zmitte R e j i ko lc u l u u yapar, San iye n i nk i de ek ip bimekle, hayvan al m satm i l e ge i n i rm i . (S.M. Alus

Se n bu b z r e h l i nd e al mu m va r k im ak a iste rsi n ? (F. Giese 1929 [890/1485] s. 21). al m cazibe: Se n i b i r al m va r k i e rb b na M s r h a z n es i de e r. (E.E. Talu 1928 s. 325). al m n al tutabildi i

kadarn almak, yeterini almak; cezasn bulmak DS 218. Ve a rt k h e rk esi n k e nd i n i b rakarak


ta rt mala r n k z t bi r s rada al m n z ald n z de r gibi bi r defa daha kalabal s zd kte n son ra, arkas nda bi r a lay oc uk la mahal le a rala r na a l r. (H. Aytekin

Z i l ha (Ka raba a): Ho t kpek! A l i: Ba na m? Ba na ha! Z i l ha: Hay r, kpe e syledim. Si z n iy e al n yo rs u n u z ? (H. Taner 1971s s. 201). aldrmak,

aldr etmek: 99).

H can u b u sz k u la na mi n ba d

gi rmeyb ve al nmayub ...

(P.N. Boratav 1995 s. 98

1945 s. 61). al ml cazibeli: Dudakla r na al ml , koyu bi r r u j s re r. (N. Eray 1990 s. 96). al m a l m gsteri < al m a.m.; terkibin mnas ikinci kelimeden kaynaklanyor (bu tr terkibler iin b. algan- ve algan- ) . B i l l h i, ya rm elman n ya rs se n,
yars o... Ka la r g z l e r, byk la r... an h re t, giy im ku am, alm al m, ayn ... (S.M. Alus 1933p s. 123).

al nd r- kzdrmak, zldrmek < al n- II + causativum eki. Ba zan, e n c idd bi r mevz u g r l rk e n, o ldu u ye rde si nsi si ns i g l e rd i. M isafi r l e r i al nd r rd . (R. Enis 1935 s. 162). al n gan her zaman abuk gcenen, kolayca krlan; her frsatta darlan, kendisine dokunan sz uzun zaman unutmayan <al n II + fiilden, birinin her zaman deti olan halini vasflandran gan eki, kr. soku lgan, u n utkan . A, ok al n gan o ld u n. (M. zg 1992 s. 170).

al mkr /a l mker almaya veya kabul etmeye istekli DS 218 < al m ve Fa. k r eki, [belki t a l ebk r kelimesinin t a leb ksm yerine a l m konmu. Kr. ve rimkr. ] lk ba vu r u la cak ye r ph esi z dokuma
fabri kasyd... lk n ce a l mkr o ld u la r. So n ra bi rde nb i r e i sekteye u rad ... (Orhan Kemal 1951s s. 87). Aaah! i n c i o Ka rak z n Haa ke ndi n i ld re c e i n e Yaz r l Haydar ld rseydi, aaah o mm ke ndi n i ld re c e i n e yalama Tal ibi ld rs eydi, on la rdan son rak i meh e lsi z l e r parala r n sal layarak ge l ip de bu n ca k rpe k z al mke r olabi l i r l e r miydi? (F. Baykurt 1971t s. 336).

Fa.dan alnma kelimeler arasnda sonlar k r ile bitenler vardr. Fa.da ka rdan yapmak, etmek fiilinden husule gelmi k r fiil unsuru bir isme takld zaman, o eyi ya da ii yapan mnasnda bir sfat husule getirir. Ms. gu n h gnah k r yapan = gnahkr, gnah ileyen. AE cildindeki k r ekli Fa.dan alnmalar: az imkr, bestekr, ce fakr, davetkr, efs u nk r, eman etk r. k r eki tek tk Trke isimlere de taklr (b. A. Tietze 1964 s. 178 181): al mkr, ge imk r, gi rimkr, satmk r, ve rimkr . k r ekinin ikiz kardei olan g r eki iin b. afe rid eg r .

Hem geisiz (intransitivum) hem geili (transitivum) fiillerle kullanlan gan /ge n , bz nszlerden sonra kan /k e n , fiile taklarak birinin esas karakterini veya detini bildiren sfatlar yapar (M. Erdal 1991 I, 382387). ki nl arasnda bulunan tek /g /nin Trke kelimelerde daima / / olarak telaffuz edilmesi bekleniyorsa da, DSe gre /a /dan sonra bu ekin telaffuzu an deil, gan dr bundan baka, / / ve /t /den sonra ekseriya kan deil, gan olarak gzkyor. AE cildinde bu ekin u misalleri gemektedir: al n gan, at lgan, ba rgan, ba rtgan /ba rtkan, bat lgan, bc l ga n/b l gan, buyu rga n, a la an, al kan, ek i n ge n , ek i ge n / ek i ke n, da lgan, dala gan, devi rg n(l k), didi ke n, do u rga n, d ge n, e rge n , e ri ge n /e r i ke n, esi rtge n /es ritg e n, esl ege n .

al n b.m. (yzn st ksm) < ET. al n a.m. Clauson 1972 s. 147. Sala r te rl i al n na d m ... (Peride Celal 1991 s. 201). n, kars: Solda haf if meyi l l i b i r bay r: Akam gaz. 194?) Bo u c u g n e i n a l n nda bu day ke ndi l e r i bit i l e r . (Re at Enis 1944 s. 121). K d n

al n sa l n kurularak veya krtarak yrmek < sal n a.m. Tbirin mnas ikinci fiilden kaynaklanyor. a sa /e se kafiyeli sz terkibleri iin b. abuk sabuk . Ce n n et k z la r b i n c i lveyl e
kvra na rak kol la r n boyn u na dol uyo rla r, al na sal na ge l ip ku ca na yatyo rla rd . (Cellettin Ekrem 1930 s.

yava yava kal m. Ace l e yok. 70, 8 0 adm son ra al n m zda bah e, i i nd e k ut u g ibi k k . (S.M. Alus,

84). al r gz le dikkatle, alc gziyle < al V. Genizaman fiilsfat (participium aoristi) yapan ( n l ) r /maz iin b. aar I . Al r g z l e bi r s zd m. Hi sz yok, hz h u r i! (S.M. Alus 1944 s. 25). EO. al u r g z i n a.m. [g z ve instrumentalis hali eki i n ]: O l m h si ls i l e (Ferec 855/1451 v. 115a). al sat, b. al u satu .

tam al n na yaz yo rsu n b yk ha rf l e r l e: KURT SALGI N I. B i r yana ad n , bi r yana roman sz c n kond u r uyo rs u n . (Peride Celal 1991 s. 476). (ikinci

m ya al u r g z i n bak d um: bi r s ret u h s n g rd m ki ...

nlnn demesi iin b. a z I ). al n I satn alnmak <al fiilinin passivum hali < ET. al n a.m. Clauson 1972 s. 148. Passivum da yapan

alsn

79

licenabane

AD. al s n tarlada ekine zarar veren yabanc otlar DS 220 <ET. al n + s n eki (I. Vsry 1993 s. 123). EO. al I birbirinden almak, aralarnda ticarette bulunmak TS 105106 < ET. al a.m. [al fiilinin reciprocum hali, kr. azg u r u ] Clauson 1972 s. 153. Babas Y ld r m H n zam n nda ak n c begiyidi,
t o vuc la rla al m d. Ol sebebden c em t o vu c la r k a t na ge ldi l e r. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 38).

olduu iin ona iyi dayanan (kimse) < al II + fiilden sfat yapan k n eki, b. akk n . AD. al t r I iki paray birbirine uydurmak (marangozlukta); birbirine kartrarak karmak DS 221 <al II fiilinin causativum hali. Dnd,
sarmsakla yo u rd u al t rd , st n e s u ek l edi, e zme e ba lad. (F. Baykurt 1967k s. 188).

Fiilden fiil yapan ( ) genilemesinin esas anlam reciprocum ve cooperativumdur (kr. a la ; baka anlam ve ekiller iin b. al II ). Geili fiillerden yaplan karlkl fiillerin yannda (b. azg u r u ) intransitivum fiillerden yaplanlar da vardr. Bu tr ( ) fiilleri, medialereflexivum (ortadnken) anlamda tek kimseli ve geisiz fiillerdir: AE cildindeki misaller: al I, at , ayr , bar , bi ng e , bit i (b. bit i ik ), ak , at /ata , dan I + II + I II, da r , de i I, de i -, deyi , di le , du r u /d r i /d r I, d rt , edi . (b. T. Banguolu 1974 s. 288, 416). E anlaml a / e fiilleri iin b. b u rga .

AD. al t r II atee vermek, yakmak, tututurmak < al III fiilinin causativum hali. Atl h l tan l d rt yandan al t rd . (Ya ar Kemal 1971bb s. 171). al ver i al ve sat, ticaret < al ve ve r fiillerinden + (y) eki, ak . T mde bi r d kk n dutd, k um n yayd, al v ri eyled i. (Ferec 855/1451 v. 246b). Mecz mnada: alka: Mah l k d an kesi l b du r u r a l mu z v ri im z (E refo lu R m 1286 s. 51). G nd z vuk tiyl e se n al v ri n e o labi l i r? (A.H. Tarhan 1334 s. 326). (Argo) al z la almak, kabul etmek,iine ekmek <al + argo fiillerde kullanlan z la geni lemesi. 113).

al II b.m. det edinmek; tekrarlamakla bir eye uymak, ona zamanla daha iyi dayanmak < al I birisiyle alveri etmek (ve bylece yaknlk kesbetmek). ns n bi r a r b h a yv nd r k i h e r ey e al r . (N mk Kem l 1944 s. 25). B i rb i r i n e al m , doymu ik i k i i n i n tats z sevi mesi. (Peride Celal 1991 s. 185). An n e kapy at, gz l e ri n i n ka ran l a al mas n bek l edi bi r s re. (A. Kutlu 1991 s. 98). Mnaca kr. re n .

C ga raya ha rman kalm beyn i, l e z z et i al z lay n ca, seki z ka r kpe i g ibi al maya ba lad. (M. Kaan 1991 s.

Fiilden fiil yapan ve balca reciprocum veya cooperativum belirten ( ) eki (kr. bayramla - , a la , a l I , azg u r u ) tek kimseli fiiller de tretebilir (b. T. Banguolu 1974 s. 289; H. Ediskun 1985 s. 223). Medialereflexivum (orta-dnkenlik) anlamda: b u ru , bk , a na /akna k I, rp , *dara (isimden fiil, b. da ra malk ), di re , dola II, domu /doma (isimden fiil), d u r u /d r I I, e l e /eyle , evi /i vi ( i ekinin fonksiyonu yok). Dativus halindeki nesneyle kullanlanlar: al II, bu la , bu l /b u l u II, k I I, dola I, dn I I, e r i ( i ekinin fonksiyonu yok). Nesnesiz bir hale geme, olma (transformativum) anlam da bulunur (kr. bayramla - ): az , *e lpe , mg , r , de i II, dut u /t ut u II .

ok nadir rastlanlan deverbal ( )z la genilemesi, la genilemesine yap ve mna bakmndan paraleldir (b. d rt l e ). Bu eklerle yaplm ayn fiil kkne dayanan iki rnek unlardr: sva la /svaz la , AD. t ut u latutu turmak, yakmak, Argo t ut u z la- ilikide bulunulan erkein cinsel organn elle uyarmak. ( )z la filleri (s vaz la fiilinden baka) hep argoya aittir. Bugn kullanmdan dm fiilden sfat/isim yapan ( )z eki (b. dk z I /t k z ) ile isimden fiil yapan la ekinin (b. acabla ) birleiidir. Oluan fiile kk fiiline gre yineleme (iterativum) ve younla trma (intensivum), mnasn kazandrr. Argo mahiyeti belki Roma dilinden alnma ve ok yaygn olan dik i z ve dik i z l eme argo tbirlerinin tesirini gsterir. AE cildindeki misaller unlardr: al z la, an i z l e (isimden), akoz la (kr. ak z et /akoz et ), du r u z la . Bunlara eklen benzeyen dik i z l e - fiili (b. diki z ) ise ingenece bir szckten tretilmitir. Bu cilde ait olmayan baka rnekleri ise: g i r i z l e , ko u z la, tut u z la .

AD. al III tutu mak, yanmaya balamak DS 220221, TS 106 <al II; mna geli mesi iin kr. t ut u .
Bostan c o caktaki ha z r al rp ya bi r k ib r it akt, ocak al t. (Ya ar Kemal 1993h s. 87).

O. l i yksek < Ar. l a.m. [/ ly / kknden]. Ar. 12i3 kalb iin b. bid . B i r l sar ya varduk ... (Ferec 855/1451 v. 114b). derece itibariyle yksek: l i 210).

mekteple rde yeti e n o u l la r ndan bi r i h n k r yave ri , di e r i mabeyi n ktiple ri nde n idi. (Fazl Necip 1930 s.

al k al m < al II + fiilden participium activum mnasnda sfat yapan k eki, b. akk . al maya
al k de i ld i, h e r i i n i abu cak yapp, son ra masasnda otu ru r s k l rd . lkbaha rda kap sokakla ra kmak iste rd i. (N. Eray 1992 s. 333).

al kanl k al m olma hali, her zaman tekrarland iin kolay gelen veya kolaylkla tahamml edilen i < al II + temelli vasflar ifde eden kan eki, b. al nga n . Ma u ro isn i n D uyg u la r ve
Al kan l k la r k itab n pe ro nda, bi ra z da zo rla e l i n e sk t rm t. (Peride Celal 1991 s. 35).

al icenab yksek mevkili, yce < Fa. a.m. [Ar. l yksek ve can b saylan ahs]. B u m c ebce o l l c e n ba s ret i h l i n mei l e a rz eyl edm . (Ferec 855/1451 v. 121a). al i ce napl k su balayc karakter: Al i ce napl n z b u na esasen man idi r. (A. Dino 1944 s. 97). l icenabane su balayc karakterde < al i ce nab + Fa. zarf yapan na (Tk. a ne ), b. ac i za ne . Be n im
on la r la h i b i r da rg n l m yok ki ... Evet, g ryo rum, pek al ic e nabane ha rek et etti n . (Fazl Necip 1930 s.

al k n bir ii ok defa yapt iin onu kolaylkla yapabilen, tecrbeli (kimse); bir eye al m

154).

Ali Cengiz oyunu

80

alkali

A l i Cengiz o yunu hileli i < l i C e ng i z Cengiz Hann nesli. Halk la r A l i C e ng i z oyu n u na kalks n la rd h e l e! (O. Hanerlio lu 1952 s. 65). Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . al ier i et- bir g sarfederek ieri ekmek < al ve i e r i ; b. ala a et . On la r sandal la, geti rd i kay n B alks 1969 s. 106). al i faka, b. alafak. A l i go rna /A l i k o rna talyadaki Livorno ehri < ehrin eski ad Ligo r n o dan, kr. ng. Leghorn. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t .
Aldk la r e yy Al ik u r na ve C e n ova ve Ma lta ve ... baz mahal l e r i n e gt rb ... (A.R. Altnay 1930 III, 192). Al i ko rna fesin bir e idi: Vak t iyl e msta mel ola n fesl e re g e l i n c e: bu n la r A l K o rna de n i l e n T u n us fesl e r iy l e ... (Ah m ed R sim 1926 s. 17). al iko r na

bo rdas na. Bo az la r na dek suda y r y e re k ve i ht iyarla r e l st nde ta yarak, al i e ri ett i l e r. (Halikarnas

(Al 1979 [1581] I, 178). l im u l ema derin lim < l im ve onun oulu olan u l ema. El if Hoca ok keski n ho cad r, l im l ema. (Orhan Kemal 1951s s. 28). O. l imi zamn kendi zamannn byk limi: On y di ya nda tem m h n e r l e ri istikm l tdi. B i r l im i zam n, bi r f ris i meyd n k a geldi. (Ferec 855/1451 v. 91a).
olmayub ...

al i ma l lah Allah bilir; vallahi < Ar. al imal l h a.m. [ alima bilir ve A l l h ]: K o ca se n i b rak t k t an s o ra al imal l h r g ibi yana rs n . (H.R. Grpnar 1927n s. 227).

Ar.da Allahn ismiyle beraber ta al , az za va cal la gibi yceltme/vg ifdelerinde kullanlan gemi zaman ekimli fiiller duraan yni zaman d bir mnada bulunurlar. Bu duruma rnek olarak A-E cildinde al imalla h kelimesi bulunmaktadr.

Livornodan ithal edilen bir kt cinsi M.S. Ktkolu 1983 s. 77. A l i k o r na k d z e r i n e


k d yaz lm olan h es b t defte ri n i zo r i l e h e r f e yutdu r u r.

O. l i menzi let yksek payesi olan < Fa. l yksek ve manz i lat derece, paye kelimelerinden Fa. terkib. am yi r- i l me n z i l et ... (l 1982 [1581] II, 145). O. al inazar ah grl < Fa. l na z a r a.m. N i c e k im s. 51). O. al neseb soyu yksek olan < Fa. l nasab a.m. B u merd mz de gey l n esebd r. (mer bin Mezd 1982 s. 159). O. l i r tbet yksek mevkii olan < Fa. l yksek ve r u tbat rtbe kelimelerinden Fa. terkib. Se rd r l r tbet ... (l 1981 [1581] II, 133). EO. l i an erefli < Fa. l n a.m. [Ar. l yksek ve a n rtbe]. ... k yi aske rl e r i l e eyh u l is l m n m ndaki mev l -yi l n... (l 1587 v. 136a). al iti r i k, b. el ekt ri ka . al i y l l en yksek, en l < Ar. al yu l a l a.m. [ al yksek, /l / harfi trif, a l daha yksek, en yksek]. Rak n n ls: meze n i n al iy l ls. (S.M. Alus 1944 s. 53). A l i ... Vel i... herhangi birisi herhangi bir bakas < birbiriyle kafiye durumunda olan iki isim. Ayrca, Tk.deki ahs isimlerindeki bu tr mna geli mesi hakknda b. Abbs yolc u . Se n bu n u
kimden umuyo rs u n ? K imden umaca m? ya Al ide n, ya Vel ide n. (H.R. Grpnar 1943m s. 30). e Al i al naca na Vel i n i n a l nmasn temi n etmek. devr ge l e v g ide, sen p yid r o l k im | C i h n h a lk d u k l ub sa a l na z a r d r l e r. (mer bin Mezd 1982

(P.N. Boratav 1995 s. 261). Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t . al ihe tanra < Ar. l i ha tanrlar kelimesi i l h e tanra ile kartrlm . B e n bi r ark l al i h eyim. (Halikarnas Balks 1947 s. 15). O. al ih i mem himmeti yksek olan < Fa. l h imam a.m.
Boyu se rvi n e v r r H a lvet se r, / D eg l k s r na z a r, l h imemd r.

(mer bin Mezd 1982 s. 111).

O. al k at yemi < Ar. al k a.m.

Ve amb r h s s a dan k a d mden al k v ri l g e l e n y r l e re g r al k la r v ri l e.

(.L. Barkan 1943 [931/1524] s. 369]. al i k ran/a l i k ran ba kesen/al i k ran ba k oparan zorba < belki l k r n yksek yldz uuru olan [bir hkmdar sfat, (kr. s h ibk r n , fakat lugatlerde yok) ve Tk. k ra n krcya uydurularak ba kesen /ba koparan .] A l ik ra n ba kese ndi s n fta ... (R. Ilgaz 1944 s. 12). Ba m za al ik ra n ba kopara n kesi ldi n a rt k! B e nd e n n e istiyo rsu n imdi, ha? (Z. Yama 1956 s. 100). Ne adam oldu u n u bi lme z mi babam Kopuk Hi lmi n i n ? Kym z n al ik ra n . (M. B a aran 1992 s. 152) A l i k o rna, b. Al igo r na . al i kti r i k, b. el ekt ri ka. A l i k u rna, b. Al igo r na . al i l illetli, hastalkl < Ar. al l a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . Keh h l l e r ise n i e b n la r n b n ve n i e bas r u d n la r i l c n mi i l e al l u a m de rek ... (l 1982 [1581] II, 172). P di h al l, de rm nde bi r i h t iy r idi . (Trk masallar 1991 [1912] s. 117). l i m okumu (kimse), bilgin < Ar. l im a.m. [/ lm / kknden], Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . ah s mezb r ise n ev an l im ... olma la ... (l 1979 [1581] I, 179). O. bilen, anlyan: ah k m e r ye l im

(Umran

Nazif 1948y s. 32). al ize (corafya terimlerinden) tropikal denizlerde esen rzgr < Fr. (ve nts) ali z s a.m. Kelimenin men ei hakknda henz kat malmat yoktur.
B e l kemi imi n st nde dola acak r z g rla r... M ist ral l e r, al i z e l e r ... (A. Kutlu 1987 s. 177).

alka l i b.m. (beynelmilel kimya terimlerinden) < Fr. veya ng. al cal i < Ar. alk a l a.m. [/k l w /y / kknden]. Ar. harf-i trif iin b. albatros .

alkars

81

Allasen: Allah seversen

alkar s /a l k z , b. al II. alkarna avda deniz dibini taramakta kullanlan, az ksm demir a < t. argagna am. Kahane-Tietze 1958 no. 31. alk m sa l k m, b. lg m salgm . alk b.m. (el rparak beendiini ifde) < ET. alk medhetme [alk a medhetmek fiilinden ] Clauson 1972 s. 137, 138. btidalarda bana alk
tutan la r imdi yo ru l ub byk alt ndan g lme e ba lad la r.

(Y.K. Karaosmano lu 1928s s. 223). EO. hayr dilei, dua: D ye ol n kbah t i nde y z y re k o d, andan tah t i nde du rd , alk eyled i. (Ferec 855/1451 v. 28b). alk o l b.m. (sarho eden iki) < Fr. alcoo l a.m. < Ar. alk u h l gz srmesi. Ar. harf-i trif iin b. albat ros .

Eczan eye gi rip di z l e r i n i z e bi ra z alko l bast rsan z iy i ol u r. (Peride Celal 1991 s. 173).

alk o l i k alkoll ikilere mptel olan (kimse) < Fr. alcoo l iq ue a.m. al coo l kelimesinden, EYun. ve Lat. kelimelere uyarak iq ue ekiyle yaplan sfat, b. Ad riatik . K rm z b u r n u o n met re u zaktan alkol i k old u u n u a n latyo r. (C.F. Ba kut 1963 s. 45). alku , b. alg u . al la pu l la zenerek sslemek <al I sfatnn fiili olan a l la krmzya boyamak ve pu l payet kelimesinden p u l lamak payetlerle sslemek kelimelerinden ibaret, ak nl ile balayan ve dudaksla geen kafiyeli bir terkib, b. ala bele . AD. al lf /a l lef DS 223 zahireci < Ar. al l f yem satan. A l lah b.m. (tanr) < Ar. al l h a.m. [al harfi trif ve i l h tanr]. Aaah yokl uk ah! diye can g n lde n syledi. n e de r A l la h baba bu i e acep? (Orhan Kemal 1952 s. 67). eitli mnalarda nida: Fasu lyaynan pi ri n pi lav. Al laaah! (Orhan Kemal 1949b s. 119). A l la h Al la h! (e itli mnalarda nida). A l l h A l l h! B e h r i H u d bu sz i syleme! (Ferec 855/1451 v. 89b). Al la h n ... : Mnen Allaha ba lanan mefhumlar var, bilhassa: 1. engin ve insansz yerler : ... o g n
Al la h n o ss z k r la r nda o k z la r i k i se rse ri n i n taar r u z u ndan k u rta rd . (O.C. Kaygl 1938a s. 107). 2.

(N mk Kem l 1307 s. 109). Hayret de ifde edebilir: N e l e r syl iyo rsu A l l h a k na? (Mah m d Yes r 1928 s. 410). Nida gibi kullanld iin son heceler 2. ahs mnasna alnarak ona gre oullandrlabilir: B rak Al l h a k za! (Meh m ed Ra f 1331 s. 109). A l la h devesi peygamber devesi, bce in n ayaklarnn dua eder gibi duruu sebebiyle dindar saylmasndan; kr. Alm. Gottesanbete ri n Tanrya dua eden kadn, EYun. ' (mantis) khin, Lat. mantis re l i g iosa, vs. B e h i c eye bu sefe r yi n e so rd um bu n e diye? A l la h devesi dedi. (M. Makal 1952 s. 52). Al la ha smarladk /al la ha smarladk veda ederken ayrlann selm: Yan ksa rayla ra al laha smarladk, merhaba Bomont i! (Peride Celal 1991 s. 485). A l la h l i l la h a k na : Al la h a k na dan daha kuvvetli bir yalvar. S usu n, A l la h l i l la h a k na sus u n! (N. Kurunlu 1952 s. 62). A l la h a ne yaptn bilmemek: D nde nbe r i a z, al la h m z a yo r ... (Orhan Kemal 1950 s. 30).
Al l h a k na s us !

A l lah ma a ma ifde eden bir nida < Ar. A l l h umma .

Esm ord uya da s rad k i A l la h ma Al lah ma, akibeti n i merak ede rim. (A. lhan 1982 s. 254).

A l lahu lem/AD. el l lem/el lelem/el lehem/el l m vs. DS 1720 Allah bilir, Allah daha iyisini bilir < Ar. Al l h u a lam Allah daha bilicidir. Ar. elativus iin b. a cab . B i r daha dnmiye n iyet l e r i yok el l lem! (Sabahattin Ali 1937k s. 176). B u r c i k g ze l bi r y r e l l m. Ga bi rde be n ge z em gel em! (A. Cafero lu 1940 s. 72). Al lah l em ge n e rgatla ra sataca peyn i r ekmek, z eyti n, h e l va k t la r n ta rtmakla me gu ld . (K. B ilbaar 1941 s. 45). ee r ekmn n bi r saat yatt
ka rn nda bu be saat yatar. yle o lmasa ekmek dayan r myd bi z e e l l e l em? (M. Makal 1950 s. 24). B i ra z yo rg u n g ib isi n. B u ge cey i de e l l e h em k t okumakla ge i rd i n. (. Tarus 1950a s. 35).

A l lahuekber Allah daha byk/en byktr < Ar. Al l h u akbar a.m. Ar. elativus iin b. a cab .
apkala r n n, kasketl e r i n i n alt na beyaz i takkesi giye n l e rde n , h e r geyi rd ik e A l la h u ekbe r d iye n l e rd e n bu raya katm. (H.R. Grpnar 1939 s. 73).

zaman mefhumlar: A l la h n g n (yn i: h e r g n ) kocasndan dayak yedi i mu hakkakt. (F. Baysal 1944 s. 180). 3. korkulacak veya acnacak kimseler: Be h ey Al la h n i nsafs z ! B i ay i i n g rh l i r e fai z iste n i r mi? (K. B ilbaar 1941 s. 104). Hay Al lah n budalas ... B ug n sen i n l e hak ikaten de rd e attm! (H.R. Grpnar 1938 s. 16). A l la htan (k i) /A l la htan o lacak (ki) Allah tarafndan bana gsterilen bir iyilik olsa gerek (ki ...), iyi bir tesadf olmal (ki ...) [Ablativus haliyle yaplan zarflar iin b. amazdan ]: B i ra z Gntekin 1930 s. 118). A l la htan o lacak ki Lebip de tesadfe n o radan ge iyo rmu . (S.M. Alus 1934 s. 214). Al la h a k na /A l la k na , (and) Allah seversen: S us ,

al lk gvenilmez, yalanc, hilekr < Ar. al l k geveze A. Tietze 1958 no. 153. Vay al lk eytan vay! (l Beg 1940 s. 56). Ya fe ndbaz l , al lkl , n uma rac l ? B u bi im kad ndan hay r m ge l i r? (S.M. Alus 1944 s. 76). al lak bu l la k, b. alak bu lak. al lme ok lim < Ar. al l ma a.m. lm i i nd e al l me i alem u u c be i be n dem old . (Ferec 855/1451 v. 91a). al lan kzarmak, kpkrmz olmak <al I + isimden fiil yapan la n- , b. abaplan- . Mastan n y z b i r al la nd, bi r morla nd . (C. Tuncer 1960 s. 156). A l la sen: A l lah sever sen tbirinin ksas. atlak bi r sesle Pa a, Al lasen, hasta ms n ? d iye so rdu. (S.M. Alus 1933k s. 114). B i z C evh e r ha n m la oktan y z g z

daha s ra r ede rse belk i zo rla d ar atacakla rd. Fakat Al la htan ka r s na bi r eski bi ldik ... kt. De r ha l ... (R.N.

Allakna, b.

82

alobos

old uk. A l la hasen ? Val la h i...

(H.R. Grpnar

1943g s. 197). A l la k na, b. Al lah . al lef, b. allaf . al legretto (beynelmilel mzik terimi) olduka hzl alnacak < t. a.m. [al l eg ro ve kltme/azaltma eki etto , b. albo rata ]. Garb mzii stlahlar iin b. acitato . B u andante g i ri te n son ra h emen al l eg retto bi r me nc i l is gelo r. (H. Taner 1971s s. 18). al legr o (beynelmilel mzik terimlerinden) daha canl ve hzl olarak alnacak < t. al l eg ro neeli < Lat. alace r a.m. Garb mzi i stlahlar iin, b. acitato . Plakla r ye n i. K eman la r al l eg ro. (A. A ao lu 1991r s. 84). al lem et kal lem et birok (burada anlmayacak) kurnazca (veya mitsizce) tedbirlere bavurarak (sonunda maksadna varmak) < ??: Al l em Karay 1939a s. 142143).

A l man b.m. < Fr. A l l emand a.m.; kr. A laman . Almanc Almanyada al an Trk iisi: B e n A lmanc la r n e l i nd e n tan yo r um bu siga ray. (M. Gler 1990 s. 225). Almanyal Almanyada ya ayan fakat Alman olmayan; Alman. Almanyal yle i l e rl emi , byle meydan okumu ! (S.M. Alus 1934 s. 159).

Avrupaya ait corafya isimleri Tanzimat devrine kadar talyancadan gemiti, daha sonra Franszcann tesiri balyor. Lingua Francadan alnma ve /ya / ile biten corafya isimleri iin b. Abya . A laman n Alman a ve Alamanya nn Almanya ya dnmesi bu tesiri gsteriyor.

al manak mufassal kitap biiminde takvim < Fr. almanac h < Lat. almanac h us < EYun. ' (alemenih i ak) a.m. < Eski Msr dilinden (?). A l manc /A l manyal , b. Alman . AD. al ma st elmas + /t /, hypercorrection, < e lmas , kr. 1 abdest II /aptes . Ui n c i ge ce k z e n g z e l z b u n n i geymi . Almast ge rdan l n i boyn na tah m i . (. B eysano lu 1966 s. 152). EO. al ma dei mek, nbetle kullanmak E.V. Sevortyan 1974 I, 138. Kr. Krg., Tat., EUyg. ve Uzb. alma - a.m. A lma dola degi i bi nd i l e r, y z az bi l e k a s ra ge ld i l e r. (Ferec 855/1451 v. 68b). Labialisationlu terkibler iin b. ala dola .

ediyo rla r, kal l em ediyo rla r, ma ukan n zi h ni n i e l iyo r la r, bi r ba kas na gn l n evi r iyo rla r. (R.H.

Birinci kelimesi nl, ikincisi /k / ile balayan kafiyeli terkiblerden AE cildinde unlar gemektedir (labialisationlular iin, b. af kf ): al l em et kal lem et, anca be rabe r kan ca be rabe r, a ke , emi kam , emi ka r .

AD. al l k kasaplarn et astklar engelli srk < Ar. al k a.m. A. Tietze 1958 no. 151. al luca, b. al u a. al ma /el ma b.m. (maruf meyva) Meninski 1680 I, 401 <ET. alma a.m. Clauson 1972 s. 146. Baz aratrclara gre Trkeye eski bir zamanda girmi bir HindAvrupa kelimesi (b. E.V. Sevortyan 1974 I, 138). G yy n s f b udu r, n s f obi r alman u | Z e na h y rum i l e ab ab M h K e n n . (A.S. Levend 1943 s. 454). lk nlnn /a / > /e / geli mesi lugatlerde 19. asrda balyor (b. ms. KiefferBianchi 1935 I, 93). e lma k rk tilki postundan kymetli bir krk cinsi: ... elde h l is
k uk a bi r t esb h , ba da h a lvet dest r, boyu nda bi r l h r l, s rtda e lma k rk ... (Ah m ed R sim 1340/1922 s.

al mazlan almayacak gibi davranmak < al ve mazlan . Su lt n M e h m ed kim k a rda M s i l e


k a vu u rke n stanbu l tekf r Em r S l eym n o l n almaz land . ( kp a-zde 1332/1914 s. 86).

simden gibi davranmak, gibi grnmek (simulativum) anlamnda fiil yapan lan genilemesinin (b. abaplan ), olumsuz geni zaman kipine gelmesiyle mazla n genilemesi ortaya kar. Hem EO. hem BSTT.de az ok ilektir, EO. rnei, Y r ime z l e n rd i . Ya k b dege n ek i l e u rd (Ferec 855/1451 v. 34b). AE cildinde yalnz almaz lan , bakmazlan , bi lme z l e n /b i lmemez l e n rnekleri bulunur.

AD. al mes boncuk kpe ZTS 1976 s. 6 < e lmas. AD. alna kars, yan DS 228, 275277 < al n + a eki, kr. a rka + a > arka . Kr. ama II, an na . EO. alnuk ciz, yorgun TS 111, TekinTietze 1990 no. 32 < al n fiilinden sfat. Sfat yapan ( )k eki iin b. akk . De l im z r v al n uk l k d a B e h r m d di iy c na (vu) g l me r m ... (Fah r 1974 [1367] no. 2689). alo I telefonda kullanlan nida < Fr. al l a.m. Alo alo. D uydu n mu? Tamam. Alo alo, sesim gel iyo r mu ? (A. Aao lu 1991r s. 98). AD. al o II can erii DS 228 < Fa. l a.m. AD. l oal o hindi < ses taklidi kelimelerden. O lan b u d n bi r lolo al i, eve get i r i. (. Beysano lu 1966 s. 154). AD. al o b o s su zerinde oluan kpk, su kp K. Emiro lu 1989 s. 38 < ?? Ch. Tzitzilis 1990 s. 188 e gre <Yun. (dial.) ' (alps) tilki (fakat

292). e lmack kemi i yznde, yanakla gz arasndaki hafif kntl yer: B i rd e n kad n n y z
gz n n n n e g e ldi. l e r i do ru k k e lmack kemik l e r iy l e g z l e ri , pabu la r n n k e na r la r ndaki sa r i zg i l e r ... (M.Z. Salo lu 1995 s. 75).

AD. al mak ky dnnde gelini babas evinden gvey evine getiren (kimseler) < al fiilinin masdar + nomen actoris eki. Kelimeyi DS ve H.Z. Koay 1944 vermiyor. Masdar ile dan ibaret olan teekkl ile karlatrlacak baka kelime bulamadk. Pe r embe g n , e rke n, ky 92). gelin alma treni:
Kyden kasabaya, gel i n

kabadayla r g iyi nd i, si lh la nd , bi ndi l e r. G e l i n almak alay n kasabaya gt rd l e r. (M. . Esendal 1958 II, almak ya gidecek l e r ha z r la nd la r.

(a.y.).

alonj

83

altgen

mnas?). Fakat K. Karapotosolu 1999 no. 66ya gre < Yun. (lops) meyve kabuu. alonj (bankaclkta) bono veya havaleye iliik kt < Fr. al lo ng e a.m. [al lo n ge r uzatmak fiilinden]. AD. al o o budaydan yaplan stla K. Emiro lu 1989 s. 38 < ?? EO. alp kahraman, pehlevan TS 111 < ET. alp cesur Clauson 1972 s. 127128. n b u sz i i itdm ve
an u c ebb rl n ve alpl n b i l rd m, ge ldm kim sen i uya ram. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] , 33).

Fstk y la alt st oldu u n u bi ld i i halde Kara N u ri n i n h i sesi k yo r mu ? (F. Baykurt 1961k s. l0).

AD. altala alt etmek, yenmek DS 229 < alta al (?), fakat ste kelimesi isim olarak da kullanlan ste le ile mukayese edilirse a lta + isimden fiil yapan la genilemesi ile (belki ste l e rneine uyarak) husule geldiine inanmak mmkndr. ... bi r
byk dalga gel p, o n la r n da art k takatla r kesi lmi old u u ndan. m z bi rde n altalad ... (E. Misailidis

1986 s. 217).

A l p da la r b.m. < Fr. A lpes I a.m. (en eski kaynak: EYun. [Alpeis].) Alp da la r na me m r aske r i l e i rs l ol u n ub... [Y 1974 [187172] I, 133]. EO. alp eren yiit, kahraman TS 112 < alp ve e re n . K o ca tbir hep alp e re n i dir). alpaka/alpak Gney Amerikada retilen ve lamaya benzeyen bir hayvan; onun yn ve ynnden yaplan kuma < Fr. alpaca < sp. alpaca a.m. < Gney Amerika yerlilerinden olan Aymaralarn dilinden. y e h n m iskel et parmak l t it rek e l l e r iy l e
s o l uk n e ft i alpak yeldi rmesi n i l e ri n i k a vu tu r uyo rd . (Mah m d Yes r 1928 s. 30). H r d r l e rd i alp e re n l e r i nd e n r n e r bah du rla rda n id i, bi r e r va rd. (Oruc b. dil 1925 s. 57; bu metinde

Bu te ekklde bir casus agglutination olduunu dnrsek, AE cildinde tesadf edilen ona benzer baka bir kelimeye de iaret etmeliyiz: daldalan . Tk.de ok nadir ve istisna bir fenomen olduu iin, her ikisini de kayd ihtirazla kabul etmek lzm.

altar

bz dinlerde, Tanrya kurban edilen hayvanlarn kurban edilip yakld ocak; mabette en nde bulunan masams dzen, sunak < Lt. altus yksek ve a ra kurbanlarn yakld ocak. B i r zaman n Z e us alta r ... gibi o k lt r n
ese rl e r i kaz l p kaz l p M emal ik i Osmaniyede n gt r ld . (Halikarnas Balks 1954a s. 12).

alternatif ak olan baka yol; (sfat) nbetleen, allm tan baka; (fizikte); dalgal (akm) < Fr. alte r nati f a.m. [Lt. alte r n re nbetle mek (alte r baka, teki), -if eki iin b. akredit i f ]. Her ey
bi z im i i n , soku l bana. Tabu la r oktan yktk. Alte rnat i f bi r evl i l i k, alte r nat if bi r ya am, bi r sevgi. (M. znal

al sa, b. ala. al i m i simya < Fr. alc h imi e a.m. [Fr. - i eki iin b. afaz i ) ] < Ar. alk im y [Ar. harf-i trif iin b. albat ros ] < EMsr dili k em /k m siyah (?). alt b.m. (st n aksi) < ET. alt a.m. Clauson 1972 s. 130.
alt na k o yub yatdu um kiysei gt r ... G rd i k i bi r k p eg ri r ek d u r u r. Do r u ldaym d y alt n bi ra z k a zd. (Ferec 855/1451 v. 53a). G iyce ba um Dal la g rdi k i s u ffa alt nda bi r z r z em n va r.

1991 s. 92). altes hkmdarlara, prens ve prenseslere verilen unvan < Fr. altesse , asl mnas ykseklik < Lt. altit ia a.m. (alt us yksek). Ltfe n bi r h okka kalem. Ga rson: Emrede rs i n i z A ltes. (B. Arpad 1974 s. 75). alt b.m. (6 rakam, beten sonra gelen rakam) < ET. alt a.m. Clauson 1972 s. 130. (asker argosu) altdan o l ok iyi vaziyette olmak (datlan en iyi yemekler 6 numaralyd). B i r yandan aylar, bi r
yandan st le r y umu rtala r. Hadi bug n g e n e alt dans n, M ua z z e z Han m! (M. Seyda 1970 I, 277). tam

(a.e. v. 220b). (a.e. v.

224b). vcudun aa ksm:

A G l l , b u ld u n

(H.R. Grpnar 1928 s. 16-17). Alt na etmi ti. Sdiye bebe i n alt n temi z l ed i. (Y. Ahskali 1944 s. 37). alttan alta gstermemeye al arak, gizlice: ... alay ede rek, alttan alta g l e rek, ... (Peride Celal 1991 s. 554). alt et yenmek: Kova kova su lamakla da alt edi l i r be l de i l . (F. Baysal 1944 s. 16). A rada bi r
bu ldu n da kyden bi z e bu alt t utmaz m get i rd i n ? sesi n i y kselt iyo r, Maltepe n i n g r l t s n alt ediyo r. (Z. Ankara 1991 s. 15). alt o l yenilmek: B u rada d e n, vu r u an bi z i z, bi z im kan m z akyo r, bi z im ke l l e l e rim i z te h l i kede. Son ra da alt ol uyo r u z . (S. Ertem

numara: He ri fte al m alt dan! (Orhan Kemal 1963d s. 67). alt atar /a lt pat /alt patla r revolver DS 230 < alt fiek ald iin. Alt patla r diye att da val la h i k t kapsoll u oc u k tabancasyd. (S.M. Alus 1933p s. 213). En dipte aski bi r ya sand va rd.
Kapa n us u l ca at, ayla r n c e sat n ald alt pat bu l up ka rd. (F. Baysal 1968 s. 29).

1931 s. 216). alt ta raf /a lt u c u (kmseyen ifdelerde) geriye kalan, nihayet: Alt taraf fasafiso. (H. Aytekin 1945 s. 53). Alt u c u bi r retme n
yah u... Amma i nsan n a rkas nda koca bi r h k met va rsa ... (K. Bilbaar 1944 s. 19). alt st et /alt st et kark

hale getirmek, bozmak H let i yal z o lmas bt n h es blar n alt st tmi ti. (Mah m d Yes r 1928 s. 192). alt st ol /alt st ol kar mak: Sk ldk ca da akl f ik r i alt st ol uyo rd u. (E.E. Talu 1928 s. 179). sevi mek, iftle mek: Ka rs n n h e r f rsatta

alt gen (hendese) alt keli ekil < alt ve ge n , kr. g e n , d rtge n bu neologismusun ilham tet ragon, pentagon, h eksagon gibi terimlerden gelmi e benziyor (bunu belki de g e n hecesinin nl ve nsz uyumuna uramamas teyit ediyor): rakamlara ilve edilen bu go n eki EYun. ' (g nia) zaviye kelimesinden geliyor. K k altge n l e r ha l i nd e kesi lmi camla rdan ... (A. Altan 1985 s. 107). Evi, mandal i n l i i n k y s nda, gen i bi r ala na
otu rmu , alt ge n, bi ra z ga rip ama ok g z e l bi r yapyd.

(. Aral 1997 s. 284).

altn, b.

84

altn

altn, b. altu n . altnba , b. altu n . altnc b.m. (6.) < ET. alt n a.m. Clauson 1972 s. 131. Pek seve rim bu k , b u alt n c md r be n im. (C.A. Kansu 1955 s. 45). AD. altnc k ltin iei; altn iei DS 231, I. Hauenschild 1989 no. 1113, Caltha, su nergisi, bataklk nergisi Meninski 1680 I, 382 alt u n c k < alt n + kltme eki c k / c u k . alt o k ka et /yap-/a lt o k ka et birini omuzlarndan ve bacaklarndan tutup kaldrarak sallamak ya da gtrmek < tbirin neye dayand anla lmyor. O n u alt okka edecekmi gibi kald rd la r ve k edeki De n eyta na otu rtt u la r. (F. Erdin 1973 s. 30).

altm b.m. (60 rakam) < ET. altm a.m. Clauson 1972 s. 130. Kr. atm . Den n iy ri s a yd, g rdi y z altm dan bi r eksk diyn rd u r. (Ferec 855/1451 v. 127b). altm alt bir e it k t oyunu: Papaz kat b i l i rd im,
altm alt bi l i rd im, d z iskambil bi l i rd im, babamla kapal ak past ra oyna rd m. (M. Seyda 1970 I, 335).

ii kendi uyarna yle byle halletmek (M.N. zn 1943 s. 173) < (belki altm alt k t oyunundan alnm bir tbir).
altm altya ba la Altm altya ba layp yakala rm z k u rta rabi ldim n e l, yoksa hap yutt uk. (S.M. Alus 1933p s. 167). A rt k Topa Mo l lay da m atlatamyaca m, altm altya ba l yamyaca m? stedi i n dakika budalay ka r r m ... (a.e. s. 195). altm bi r Ramazanda oru yiyenlere

ceza olarak yklenen altm bir gnlk ilve oru tutma mecburiyeti: G n l e r ok u z u n, dayan lmyo r
... Ama madem ki tutt u bi r ke re, a rt k ye nmez. Altm bi r d e r k i bo r misl i a rtm ol uyo r. (M. Makal 1954 s.

altpar mak alt renkli yollar olan bir kuma (H.Z. Koay 1944 s. 328). Giyn b c me i z e rk r s i n | alt barmak l ... (Ender n F z l Beg1286 s. 125). bir cins byk balk: B i z e kaba bal k iste r: palamuttu r, to rikt i r, sivr id i r, alt parmakt r. (M.. Esendal 1958m II, 53). altpatlar, b. alt . alt ar beher alt < alt + +-ar. 1280 I, 385).
B ud i nde o la n eski k u l o lan la r n va del e ri tam m olma n bi n e fe r i alt a r ak e i l e d rt bl g e k a yd tdi r i ld i. (T r h i Na m

86). Aman, o ru c u boz up altm bi re yatmak ol u r mu ? (Kemal Tahir 1957k s. 82). altm a r beher altm <altm + -a r (letirme saylar (numerale distributivum) eki, b. alt a r ) : ... altm ar ak a mde r r is n e va r n ca ... (l 1587 v. 136a). alto (mzik terimlerinden) kaln kadn sesi < t. alto a.m. < Lat. altus yksek. Garb mzii stlahlar iin b. acitato . Akl mda Bac hdan bi r me lodi, keman la alton u n be rabe r syled ik le r i bi r me lodi vard . (T. Aao lu 1955 s. 62). altun/BSTT. alt n b.m. (bir cins metal) < ET. alt u n a.m. Clauson 1972 s. 131. Bu husustaki dier geli meler iin b. H. Eren 1999 s. 9-10. B i r
altu ndan da a va ru r is e , o l da a k . Z i rvesi nd e bi r altu ndan k ubbe va rd u r . (Ferec 855/1451 v. 194a).

a r /- e r eki saylardan letirme say sfat (numerus distributivus) yapar. Osmanlca iin yalnz palatal e r ekli (a lt e r, o n e r gibi) gsterilmektedir (Meninski 1680, Redhouse 1890). Etimolojisi iin eitli teklifler yaplmtr, ms. 1. < Mo. instrumentalis hali eki, Ramstedt 1952 s. 4950; 2. e r erkek, Rsenen 1957 s. 86-88, Zaj czkowski 1932 s. 52. nllerden sonra geldiinde a r /- e r haline gelir; bu durumun hecelerin yanl blnmesi (be e r be e r alt - a r ) yznden olutuu sylenebilir aynen ET. karl ra r /- re r gibi (b i r e r b i re r i k i re r ), b. Bang 1930 s. 19, A.v. Gabain 1974 s. 105. (Yanl blme iin kr. ada 2, abar- ). Bu arada BSTT.de herhalde analoji vastasyla ortaya km olan kurald yarm e r (ya rme r yerine) diyor. Yzl saylar sfat haline getirilirken ar /- e r eki birler hanesine eklenir: d rde r be e r y z . AE cildindeki rnekler: a lt ar, altm ar, be e r, bi n e r, bi re r, drde r, e l l i e r . Say sfatlarnn haricindeki sfatlara da eklenebilir: aza r I I, bu u a r, o arl u (b. o a r ). kileme halinde zarf haline gelirler: aza r aza r (b. aza r II), bi re r b i re r, i fte r i fte r, [t eke r teke r] (b. J. Deny 1921 s. 317318).

(sfat) altndan yaplm:

B i l ek l e r i nde

alt u n

(a.e. v. 37a). altn sikke: ki alt n de e ri va rd. (R.H. Karay 1940m s. 80). (Mecz mnada: halis, saf, parlak, kymetli. M ey l tme s m i l e z e re, t ut pe nd i Z t y i / C n c i h nda olmasu n alt u n adu bak r . (Z t 1967 I, 410). alt nba bir eit kavun TS 1983 s. 49. bir cins tlbent (H.Z. Koay 1944 s. 331). iyi cins tiryak (afyon): (. Turan 1967 s. 103, Belgeler IV.78). iyi bir cins rak: Memu rla r h ep alt nba i e r l e r. S tmaya bi reb i r. (A. Dino 1944 s. 28).
bi le z k l e r, ayak la r nda alt u n h a l h a l l e r ... Gaz ete c i n i n b i r i re ete ve rmi ge e n l e rd e: be parmak Ye n i Rak, ik i pa rmak Alt nba , st su. (R. Ilgaz 1981 s.

altz bir doumda dnyaya gelen alt karde TS 1983 s. 49 alt ve ik i z (ET. ekk i z ) kelimesinin sonundaki eski dualis eki i z in baka rakamlara da ve bu meyanda alt ya tatbik edilmesi.

129). alt n be ik bir ocuk oyunu: De rke n b u n la rda n

ik is i Bayan R edmavs kapt g ib i, oc u k la r n alt nbe ik oyu n u nda kaptk la r g ibi, kad n kol la r na otu rt up den i z e do ru ko maya ba lad la r. (A. Nesin 1976d s.

135). alt n bi l e z ik el sanat, zanaat: B i r l ok a nt a c Gntekin 1928 s. 304). alt n ok bir cins kuma:

Saylara taklan ( )z eki ile bir doumda birden ok domu ocuklarn saysn bildirir. Bunlardan AE cildinde alt z, be i z, ek i z / ik i z gsterilmitir.

yan na rak g i rme i te rc h tmi di. imdi e l i nde mektep h cal ndan ba k a bi r de alt u n b i l e z i i va rd. (R.N. Odala r a ncak ... o sedef kakma nal n la r , g m ol uk etek l e ri , alt n ok f istan la r ... bar nd ra n yk l k dolapla ry la selvi ve c evi z a ac ndan sandk la r alabil iyo rd u. (A. A ao lu 1980y s. 168).

alti metre irtifa lme cihaz < Fr. alt imet re a.m. [Lt. altus yksek ve EYun. ' (metron) l].
Ol cay altimet reyi ok uy up ka feet yksekl ikt e u t u u n u an lamak istiyord u . (B. Gnel 1991 s. 68).

altun

85

Alyansa

altun altn rengi, altn renginde <altu n /a lt n + renk sfatlarnda kullanlan eki. G rd ktan bi r
sil u ett i. I n g m i yanss, ba evre l e rk e n alt u n iy e dn yo rd u. (E. Atas 1996 s. 107).

iin b. afe r ide . On la rdan bi ri n e, K b ra ad ndaki ge n al ft eye tut u lmam m? (B.S. Kunt 1948 s. 51). al min y o m/a lu m in yu m b.m. (hafif bir maden) < Fr. al umi n i um a.m. [Lt. al ume n ap; ilk defa 1827de al umi n it denen apl bir topraktan karld iin]. Aya nda Moskova markal a l mi ny um halka bu l u na n bi r ka rga yakaland. (F. Erdin 1955 s. 49). alv y on akarsularn brakt toprak < Fr. al l u vio n < Lat. al l uvio a.m. [ad (lden evvel) al ve l u / lavykamak fiil kk]. Ayrca b. abe rasyon . AD. al vala /a lavele krmz ipekli tlbent, gelin barts DS 234, K. Gngr 1941 s. 15 < al I ve Fa. v la bir cins ipekli. M kd r bu l v la i r e k a lm du r n i h n . (Amr 1979 [17. yy.] s. 116). AD. al van, b. elva n . AD. al ver alveri, ticaret DS 235 < al ve ve r fiillerinin emir hallerinden (kr. kag, vu rt ut, yalva r yaka r vs.). alve r kelimesi Az. Trkesinde de kullanlmaktadr. Dou Anadoluda Alvar isimli birka yer var, acaba alve r in bir alva r varyant ticaret yeri, bazar mnasnda mdr? Byle birey varsa, Nevnin henz izah edilmemi bir beytinin de srr zlr: Sen i N ev ok u rd h n eye evvelki beyti:
S a t lmaz ve ge mez n z h s n e h l i bah bu lmaz | Ege r ey h id i Y su f l ik b z ra ge lmezse .

Fa.dan alnma kelimeler arasnda isimden eki ile tekil edilmi ve bir maddenin vasfn ifde eden sfatlar (b. b I ) grubundan olan renk sfatlar oktur . Bu sfatlar Tk. kelimeler ile de yaplabilir (b. A. Tietze 1964 s. 187190). AE cildinde geenler unlardr: alt u n , anbe rb uy /ambe rb uy, ang ud , an nb, asuman , ate , barud , bu day, bu l ud /b u l ud u, c e n g r, c evi z , ime n , ivid, dar i n i /ta r i n i, d u ha n , eb ru l (ayr bir hal), e f ltu n , e rgavan .

altst o l , b. alt . EO. alu zayf, ciz TS 115116, Gy. Nmeth 1919 s. 154 <kr. ET. alt , E.V. Sevortyan 1974 I, 140. B i
ld rd dut c e ng e ri nde n, | So u c a l u k a ld u mihte r i nd e n. (Fah r 1974 [1367] no. 4432). K im ve z r i nd e o la gey az h n e r, | Ge rek o l h k bet al u o la.

(M. Adamovi 1994 [136886] no. 139091). aluc, b. al . AD. alua/a la/a l l uca bir eit erik DS 208, 225, 233 < Fa. l a a.m. [ l erik + kltme eki a ] A. Tietze 1969 no. 8. O. alu fe azk < Ar. u l fa yem, at yemi [ alaf ot kelimesinin oulu]. Kelime bandaki / / /a / deiimi iin b. agel 1. Z eyn l as n m ... nke rl e r i n e al fe v rd i ... (Ferec 855/1451 v. 54b). alur gz in, b. al r g z l e . AD. alu s al aac ve meyvas DS 233; b. al . K z Su lta n! Al u bu lsam ye r misi n ? (Kemal Tahir 1955g s. 152). EO. alu satu/a l sat alveri < ET. al gsatg . Em n l e r k o k i o l ub al s a t | P r ts n pe n c yekden e ci h t . (Tal k zde 1983 [1596] s. 237). a sa /e se kafiyeli sz terkibleri iin b. abuk sabuk .

yalva ra yalva ra | l r n evm dl ikde n k o rk a r n alva ra ge lmezse . (Nev 1977 s. 379). Kr. ondan bir

ki fiilin emir hallerinden tekil olunan isimler ok mahhas ifdeler olabilir. AE cildinden rnek vermek gerekirse: alve r, basbas, ekek / ek ek arabas, ekyat, evi rge l, dng e l, du r ge pol isi, du r ot u r, du rtut /d u rt ut . Buna benzer kullanmlar iin b. ayart ve ala a et - .

Fiilden isim yapan ekinin ET. asl, ( )g ekidir (b. T. Banguolu 1974 s. 244246, M. Erdal 1991 I, 172223). Geili fiillerin nesnesi, geisiz fiillerin znesi olan nomen concretum/abstractumlar yapar. AE cildinde u rnekler bulunuyor: bi l /b i l i, b i i /pi i, c z / i z i, ek i I, I II IV, ite / i t i, dart , de ri I I /d r i, di z i , dut u, d r , di . Bunlarn arasnda nomen instrumenti ve nomen loci olanlar: bus /b us u /p usu, rp I . ekinin nemli bir fonksiyonu da nomen actionis tretmektir. AE cildinde geenler: al sat /al u satu, a II, basu, bat, bi n i I, bu u, a r (b. a r l ), ek i II, rp II, dapu /tapu, do u, dt /t t , di . Participium passivum anlamnda olan sfatlar ise unlardr: aru /a r I I, a r si l i, di ri , du r u . Bz isim ve sfatlarnn oluumu pek anlalmyor: besi, b /b y , aku, k / k n, di /d i i /d , dol u I IV, do ru I, do ru II /do r uk, e zg i . (ET. /g / sesinin dmesiyle grnte isim/sfat iftleri olmutur, b. bu maddenin ilk si). F-J: n. concr./n. abstr.: g i c i .

alyandoz inden Amerika ve Avrupaya getirilen bir aa cinsi < ayland z a.m. /y l / /ly / metatezi iin b. alb z . Zavall Ay e ha n m bi r alyandoz a ac n n alt na k ve rd i. (S.M. Alus 1933p s. 119). alyans ni an yz < Fr. al l ia n c e a.m., asl mnas anla ma, birle me [al l i e r birletirmek < Lt. al l ige re ba lamak, ad/(lden evvel) al yanna ve l ig re balamak]. N i an l , evl i o lmad mu hakkak. Parma nda alyans yoktu. (Re at Enis 1947 s. 92).

Fr.dan alnm kelimeler arasnda sonu ans hecesiyle bitenler var. Bunlar Lt. ant ia hecesiyle son bulan nomina abstractadan gelen isimlerdir. eitli tariheleri ve mna gelimeleri olabilir. AE cildinde unlar geiyor: alyans, ambu lans, avans, di l i ja ns, ekselans, esans . Alyansa kelimesi alyans n talyancala trlm eklidir, b. afori zma 2. B i za ns Lt. By zant i um dan gelmedir.

AD. alu ga etli, hamurlu bir yemek < Slav. ha l u ka a.m. A. Tietze 1957 no. 60. Aspirasyon d mesi iin b. habazan . alfte iffetsiz kadn < Fa. l u fta kzgn; akn, ciz [ l u ftan kzmak, armak fiilinden]. Fa. (i )de /-te

A l yansa merkezi Pariste olan ve Osmanl devletinde Museviler iin okullar aan Alliance Isralite tekilat. M i o n A lyansa mektebi nde bu l u nm u d. (H.R. Grpnar 1336k s. 160).

alyon

86

eman

(Argo) al y on ok zengin F. Develliolu 1959 s. 62, H. Aktun 1990 s. 36 < Abdlmecid devrinde stanbulda yayan zengin Fransz bankeri Antoine Alleonun isminden. Tk.deki ahs isimlerindeki bu tr mna geli mesi hakknda b. Abbs yolc u . N e l e r vdetti l e r bak son ra bi z i n e ha l e geti rd i l e r ... On la r alyon o ld u la r, bi z di l e n c i ... (H.R. Grpnar 1933n s. 12). am I diilik organ < ET. am a.m. Clauson 1972 s. 155.
Z h i r imdi avrata ben Avrat, bi z im o la n se nde n bi r am iste r, g e l bi z im o la na bi r am v r! d sem, avrat mash a ra eyl e r b i z i ... (. Elin 1977 s. 203).

(F. Erdin 1969 s. 5). Fa. m c n bir mnas bir fersengin yirmidrtde biri idi, bu da Trkenin bz dalna ve bu meyanda EO.ya da gemi.
ge r ek l e ti rme kavgas na ... kat lma a al yo rum. K a ra u l iydi n r anda b n | u s u ik i uma oldyd yak n . (Fah r 1974 [1367] no. 981).

O. amacgh hedef yeri <Fa. m c + g h yer, b. demgh .


G nd z l e r i ba ede, gece l e r i yal n e st k a t nda, on la r b u l u nd u odadan u zak bi r s o fa, bi z im t a ye r n h eves tm z mu h t c o ld u vas bi r m cg h idi. (H.Z.

U aklgil 1307 s. 32). ama I, b. amac. AD. ama II yan < al na a.m. ama II J. Denyye gre ama Iin asldr (b. ama Ideki not). Denyye gre ama kelimesi yama kelimesinin varyantdr. Kof u r u
yan ma aldm, ku rta rdm d rz y , amacmda meslek edi nd i. (F. Baysal 1944 s. 200).

Kfrlerde:

D n te ky satar, e he re ge r i z , eh e rd e n ye r yu rt a l r z. e h e rde adam z n f na dah i l ol u r u z. Ky n n m na goyem! (F. Baykurt 1970 s.

194). Tabu kelimelerden olduu iin edebiyatta bz kfrler hari kullanlmaz. stisnalar vardr: Boyn u ndan pt. Boyn u ndan ve am atardamar nda n. (Tark Dursun K. 1993 s. 27).

Tabu und Euphemismus: Der Gast an der Tafel eines Frsten soll nie Themen wie Entleerung oder Erbrechen in den Mund nehmen, unterstreicht l (1956 [158687] s. 16970). Solche Themen sind unfein und knnten Seiner Hoheit den Appetit verderben. Man ersetzt das Wort bok Kot, das mndlich nicht nur in der Volkssprache, sondern auch in der Umgangssprache durchaus seine Geltung hat, im Druck gern durch b. und vor Nennung viel harmloserer physiologischer Phnomene oder Krperteile pflegen sich wohlerzogene Menschen zu entschuldigen (Heute morgens erwachte ich ich bitte um Verzeihung mit starken Kopfschmerzen). Fr Europer berraschend ist die teilweise Tabuisierung mancher Tiernamen (vor allem e ek Esel: Heybeyi sz m mecl iste n d ar! Y usuf u n e e i n e y k l eyip ky yol u na d tk. M.B. Kanok). Die eigentlichen TabuWrter sind jedoch die altererbten trkischen Namen der Geschlechtsteile, am Vulva, sik Penis und ya rak Phallus (alle nur fr den Menschen gltig), die im allgemeinen stets durch ein Krzel, einen Euphemismus oder ein Fremdwort ersetzt werden.

amade hazr < Fa. m da a.m. Fa. (i )de /-te iin b. afe rid e . ...v rid n u s di r n n i meti h z r u m de... (l 1587 v. 121b). B t n kaza nc m, son metel i i n e kadar, u r u n u zda ha rcama a h e r zaman madeyim. (M. Seyda 1970 I, 278). O. amai r /a may i r resm binalar; imaretler < Ar. am i r binalar [ im ra bina kelimesinin oulu]. ...
beyt l m lden am yi r b ny d na ru h s a t ... yok d u r.

(l 1979 [1581] I, 148). O. a mak derinlikler < Ar. a m k a.m. [ umk derinlik kelimesinin oulu]. ... k a lbi n i a m k ndan k o pub
ge le n bi r h is o n u demi r g ibi v c d u n u i h t i z z a geti rd i. (Trk masallar 1991 [1912] s. 122123).

O. am II amca < Ar. amm a.m. Be n m bi r ammum var d, ayruk memleketde mel ik id i . (Ferec 855/1451 v. 72a). Kr. em III. m, b. mm . a ma/ m iki gz grmeyen, kr < Ar. a m a.m. Ar. sfat tr iin b. ablak I . Ve defte rde a m ve p r i f n
... yaz la n la r dah i fte m l ik deg l l e r ise h n es n e v rme z l e r . (.L. Barkan 1943 [1569/977] s. 279).

(Avclar dili) a maka et ben vurdum iddiasiyle bakasnn vurduu av istemek veya almak <Yun. ' (amka) a.m. < t. a maca /a macca yok pahasna. amakac bunu yapan avc, belei. amal ameller, ilemler < Ar. a m l a.m. [ amal in oulu]. amali e rbaa aritmeti in drt esas i lemi: toplamak, karmak, arpmak, blmek: Fakat Ay e
h esab n k itab n bi l i r t u t uml u bi r ev kad n idi. Kfi r kad n, mali e rb eadan c emi n ve za rb n ik i ayakl bi r timsali idi. Ta rh tan taksimde n ise h i ho la nmazd.

(Halikarnas Balks 1946 s. 133.). ml mitler, emeller < Ar. m l a.m. [amal mit kelimesinin oulu]. m limi z e fk rm z ikb l i vat a nd r . (N mk Kem l 1941 s. 47). amal ga m (kimya terimlerinden) karm <Fr. amalgame a.m. D i l i n, mede n memlek et le r a rgosu ndan ok daha
byk bi r h z la de i ti i bi r l k ede, yarm okka esra r i e n b u kadar l g n ca bi r hayale kapt ramaz ke nd i n i. B u mil l et o n se nede bi r de i e n haf zas z n es i l l e r amalgam [o lacak]. (C. Meri 1992 s. 109110).

ama, b. amma. amac/ama I/EO. o ma hedef < J. Denyye gre Tk. J. Deny 1955 s. 214219, fakat G. Doerfer 1965 II, no. 552 ve Clauson 1972 s. 156ya gre bir ran dilinden saban ve hedef mnalarnda ok eski bir zamanda ET.ye gemi bir kelime. B e l ya re n c e g ey oma ol upd / i re n c u be l da dol upd . (Fah r 1974 [1367] no. 3038). ama kelimesi aslen Trke olsun olmasn, bugnk Trkede birok neologismusla beraber gen neslin dilinde yaylmakta ve h edef kelimesinin gittike kaybolmasna sebep olmaktadr. B u amala r

mal ier bea, b. amal. aman I/eman yenilene gsterilen merhamet, intika m veya cezalandrmadan vazgeme TS 1458 < Ar. am n a.m. [/mn / kknden]. A n la r k im vi l yet
sip h k fi r iy idi c em ol ub geldi l e r, am n di ley b

aman

87

ambalaj

aya na dk ld i l e r . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 156). yenenin himyesine snann durumu: Vc d um pek yor u n, fa la p di h u daya a tah a mml m yok ef e nd im... Am na k l c o lmaz ef e nd im ... (H.R. Grpnar 1341 s. 354). emniyet: Ol g ce am n i l e old la r.

amaret, b. emaret II. O. amari kadnlar iin tenteli fil mahfesi <Ar. amm r ya a.m. k alt u n l u be z e nmi z am ri, | i nde o n g z e l g l r u h n ig r . (Fah r 1974 [1367] s. 462). amaroza bir zaman modas olan bir kuma cinsi (belki bir firmann uydurma ismi). Amet abi ona daha
n e l e r a lacakt, yksek topuk l u iska rpi n, amaro za e nta ri l ik, vual o rap, mavi arpa... (Orhan Kemal

(Ferec 855/1451 v. 55a).

aman II eitli mnalarda nida (rica, aknlk, fke ifde edebilir): < aman I. Rica: Aman Fati, bu h uydan vazge ! (Mahmud Yesari 1932 s. 188). Hayret: Aman, n e iy i b u ld u n, Sabi ! (Mahmud Yesari 1932 s. 222). fke: Aman, tamam! B u so uk n eva n n n e res i n i Vi l l i F ri e be n z et iyo rs u n ? (Mahmud Yesari 1932 s. 44). Kuvvetlendirmeler: Amaan!: Amaaan, bktm bu hayattan! (B. Felek 1947 s. 11). aman aman hayret uyandran, hayranl a drc: Kend isi n i n de memele r i aman aman de i ldi. (N. stn 1968 s. 53). aman Al la h /amanal la h e itli duygular ifde eden nida: Aman A l la h g r lt ye g idiyo rum! (S.M. Alus 1944 s. 123). aman sen de adam sen de: Aman sen de! E ya dedik le r i k im bil i r nas l eyle rd i r? (H.R. Grpnar 1927n s. 63). aman ya rabbi aman Allah: Aman
yarabbi! B e n n e ha lt ettim, ne ha lt ettim de bi n be y z gu r u i n yakay e l e ve r b re z i l o ld um? (O.C. Kaygl

l954y s. 60).

Bz appellativann, bir firmann piyasaya srd mala verdii markadan (trade name ) umumileerek ktn biliriz ya da tahmin edebiliriz. O mallar, sonra o firmann adn veya rmuzunu tar (halbuki belki artk baka bir firma tarafndan imal edilebilir) ya da o firmann ona takt adla mehur olur. Markadan appellativum olmu kelimelerden AE cildinde unlar var: amaro za, A rpe j, aske r I II, aspi ri n , betebe, btangaz, di namit, e ns l i n , e ro i n .

A ma s ra Zonguldak vilyetinde bir ehir < EYun. (Amastra/mastris) (D.J. Georgacas 1971n s. 106). G e n l i imde ko ardm arabay t Amasra ya kadar. (C.A. Kansu 1954 s. 60). A ma s ya b.m. (ehrin ve dolaysiyle vilyetin ad) < EYun. ' (Amaseia). Lingua Francadan alnma ve / ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya ) . Z a n n tme be n Am syada pa alk eyl edim. B u ld um yet m h a lk n , babalk eyl edim. (Ziy Pa a, YTEA 1978 II, 34). AD. amata tala oynanan bir ocuk oyunu DS 237 < Yun. ' (amad a) kurs Ch. Tzitzilis 1987g no. 12. amatr meslek icab deil, zevk iin kendini bir i e veren kimse < Fr. amateu r a.m. [Lt. amto r seven, nomina agentis yapan r eki iin b. akt r ]. B u
foto raf Sabah et Joal l i e r ekmemi . B i r amat r foto raf b u. (G. Dino 1991 s. 59). B i r t ek bal k tutmadkla r ha lde, e l l e ri nde o lta, sab rla bekleye n amat r bal k la r a ras nda bi r s re ge z i nd ikte n son ra, Pont des A rtsa ka rdm. (M. Urgan 2000 s. 138).

1339 s. 5). aman III oyna, sevgili < Fr. amant a.m. [Lat. amre sevmek fiilinin fiilsfat (participium)ndan, b. ace nta /ace nt e ]. Dikkat ede rim: amaniyl e bu l u mala r u z u n fas lala ra u rad zaman la rda s n rla n r. (H.R. Grpnar 1939 s. 31). yle ok edebiyat olmal k i sosyete aman , met resi ha zmetmel i! (F.R. Atay 1952 s. 72). amann /amannd (nida) <aman II + -( )n /-( )nd : Aman n n e de k rpe o c uk ... (R.H. Karay 1940m s. 19). Bir kiiye hitabederken de byle kullanlr: Aman n tetik o l! (Sabahattin Ali 1936 s. 18). Bu nida da d ekiyle geniletilebilir: Aman nd yah u, a nan yah i Krk 1954 s. 47).

baban yah i, be n Ame ri kada i ht isas bu mf etti l ik i i n mi yaptm? Oca n za d tm, azat edi n be n i. (M.

amay i r, b. amai r. amazon erkek gibi ata binip harbeden kadn veya kz < Fr. amazon e < EYun. ' (amaz n) a.m. (kelimenin etimolojisi phelidir). B t a raf l k
s fat na mu y r o lmasa K r m mu h rebesi zam n nda K rd ist ndan ge lmi olan K rt atl s n n se rg e rdesi K a ra Fat m ay bu amazon la ra ce n e ra l o lmak z e re tek l f de rd ik. (Teodor Kasab, YTEA 1978 [1870] II, 691).

Gndelik dilde ok kullanlan kimi nlemlere, birden fazla kiiye hitaben sylendikleri zaman nadiren bir -()n ekinin eklendii grlr: aman aman n ! , hayd hayd n! (b. J. Deny 1921 1032). Aslnda 2. oul ahs emir kipine (g e li n ! ) analoji olarak ortaya km olan bu form (benzer bir durum iin b. abksana ( abuk ) mstakil bir ek halinde ve pekitirici anlamda bir tek kiiye hitaben de kullanlabilir. A-E cildindeki abuk u n !, eyval layi n! nlemlerini de rnek olarak gsterebiliriz. Fiillere ve nlemlere taklan ()n /-( )n z emir kipi, iaret (deiktik) fonksiyonu olan d ekiyle geniletilerek, bir kiiye ynelik olan pekitirici deiktik nlem genilemesi nd ortaya kyor, ms. haydi ndi! ve Haydi bakalm, saklan n zd (Ahmed Vefk 1993 s. 87). A-E cildinde aman nd !, bak nd !, de i nd i /deyi nd i /d iyi nd i! rnekleri bulunuyor. nd genilemesinin daha ok AD.de kullanlan pekitirici bir k eki (etimolojisi iin b. ancak ) ile geniletilmi nd k ekline rastlamak dahi mmkndr: A lamayndk ... Se n a layaca na d manla r n a las n (ins 1940 s. 57) ve k nd k ... k! .

amba l, b. ambol. amba laj b.m. (uzaa gnderilen eyin sarlmas) < Fr. emballage a.m. (em /e n ntaks iine ve bal le balya kelimesinden yaplm bir fiil). R esimle ri n i
toplamaya ba lam t. Ambalaj k tla r na, sic iml e r l e saryo rd u. (Y. Yazc 1990 s. 148). paketlerin

sarld kt vs.: Temi z l e nm i bal k la r n ambalaj bu z l u u n z emi n i n e yap m . (Z. Ankara 1991 s. 117).

Fr.dan Trkeye giren kelimeler arasnda aj hecesi ile biten ve nomen actionis ve dolaysiyle bzen nomen

ambale

88

amden

concretum mnasnda olan bir ok isim vardr. Bu hece, muahhar Lt. tic um sfat ekinden ileri gelmi, fakat EFr. ve Fr. da (daha sonra ng.de de) bir ok baka meneli kelimelere taklmtr. AE cildinde Fr.dan Trkeye giren bu gibi kelimelerden misaller vardr: ambalaj, a rbit ra j, avantaj, ave ra j/ava raj, bagaj I + II, bandaj, baraj, blokaj, boykotaj, deb rayaj/deb riyaj, dekat ra , dekupaj, dezavantaj, dozaj. Trkede orjinal tatbikler de var: dalavara j .

amber bu y , b. anbe rb uy . amberef an, b. anbe re f an . amber n, b. anbe r n . amber ine, b. anbe ri n e . amber i ye, b. anbe riye . amber m y, b. anbe rmu . amb i yan s muhit, atmosfer < Fr. ambie n ce a.m.
Evde otu ru r b i ra z i e ri z, bi r i k i plk falan de rk e n, ambiansa gi rd ik l e r i n i n resmidi r. (Y. Keskin 1957 s. 62).

amba le yorgunluktan zihni ilemez halde < Fr. emball bir fikre tutulmu ; Fr.dan giren sonu vurgulu / 1 e / ile biten isim/sfat iin b. abandone . M rvet

ambale olmu tu. Ke ndi n i t utamad, hafi fte n g lmeye ba lad. (N. Bezmen 1994 s. 24). S t, bal, tavuk ve balk ye rs i n , mide ambale o lmu tu r, ik i s p radi n salla rs n , h r n la aca na saki n l e i rs i n . (M. Kaan

1997 s. 12). ambar hububatn sakland yer < Fa. anb r /amb r a.m. (.L. Barkan 1943 [925/1519] s. 236 ). depo:
Ve re y t yifesi sip h l e ri n e a nb r yapmak b b nda ... Ambar n ge ris i nd e bi r ka ralt fa rk edi n c e, h e r ha lde iv i h rs z d r d iye ko tum. (F. Erdin 1955 s. 175).

amb lem sembolik mna tayan ibare veya resim < Fr. emblme a.m. < Lt. < EYun. ' (emblma) kakma ii [e n / em iine ve bal l e i n atmak fiilinden]; nomen actionis yapan Yun. ma eki iin b. akromatik . Kabartmada ilk set i im bi r y ld z
ol uyo r. Y ld z n h eme n alt nda, naml uya ben z e r bi r ba ka eki l var, bu n u n bi r tabanca oldu u n u an lamakta gec ikmiyo rum. Tabanca kabzas n n alt na bi r de yarm ay oyu lmu . B u amblemi bi r ye rl e rd e n hat r l yo r um ama ka ramyorum. (A. mit 1996 s. 6). M e za r n ba na bi r i a ret koymam z art. Al la ha i na nmayan la r, yan i ateistle r i i n de amblem va r. (A. Kulin 1997 s. 15).

gemide yk konan yer: K alt anbar ve g ve rt e h n ca h n dolmu tu. (F. Erdin 1955 s. 5). nakliyat messesesi: .

O.daki Ar. ve ksmen Lt. harfli yazlarda geen kelime ii /nb / nsz ifti, Fa.da ve belki de Ar. da /mb / olarak telaffuz edildii halde uzun zaman hep /nb / harfleriyle yazlrd. Biz, bu gibi kelimeleri kaynaklarmzda nasl bulduysak yle kaydettik (ms. e nbiya , embiya deil). Tk. kelimelerde (ms. bombo , bi nba ) ve Avrupa dillerinden alnan kelimelerde byle bir mesele yoktur (ms. bomba, gambot ). AE cildinden misaller: ambar, anbe r /ambe r, canbaz /cambaz, c umba, cmb , embe r, dembel /tembel .

E.O. amb o l /anbal ba blm, evlek TS 126, DS 238 < Yun. ' (amboli) a.m. A. Tietze 1955 no. 10. A.D. ambal. amb o l i damar tkanmas < Fr. embol i e a.m. < EYun. ' (embole) tka [e n /em iine ve bal le i n atmak fiilinden]. Fr. i eki iin b. afaz i Ambol i n i n ko rk us u daha si l i nmemi z e r i nde n. (G. Dino 1991 s. 216). amb r i y on ana karnnda geli mekte olan dl < Fr. embryon < EYun. (embryon) a.m. [e n ierde + b rye i n nevnema etmek] Kan l suy u n i i nd e bi r oc u k yatmakta. Ambriyon ha l i nde bi r ey. (A. Aao lu 1992 s. 138). ambu lan s cankurtaran arabas < Fr. ambula nc e a.m. [Lt. ambu lans seyyar]. Bu ek iin b. alyans . Son ra bi r
ambu lans get i. Mavi yana rak, si nyal d d ku lak la r sa r ede n. (Peride Celal 1991 s. 181).

ambar go bir memleketin ticaretini bilhassa deniz ticaretini yasaklayp durdurmak < Fr. embargo < sp. embargo a.m. [embarga r mni olmak < Lt. *imbar ri c re parmaklklarla evirmek fiilinden].
B e n vatan m, mi l l et imi seve n bi r i nsan m. Ge e n y l Alman la r T rk iyeye ambargo koymaya kalktk la r nda, Alman bankas ndaki param ek ip bi r T rk bankas na yat rd m. (A. mit 1996 s. 57).

AD. ambel beter daha beter DS 238 < ?? ; kr. besbete r, be bete r . B i ey yok d dik e ambelbete r ga ysz. (.A. Aksoy 1945 I, 368). AD. ambelebu l ya ba bozumunda sryle gelen boz renkli bir ku DS 238 < Yun. ' (ambelopouli) a.m. (ampl i ba ve pou l ku) Ch. Tzitzilis 1987g no. 13. Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya . AD. ambel iza boru iei K. Emiro lu 1989 s. 38 < Yun. ' (ambelitza) zm asmasna benzeyen bir nebat A.A. Papadopoulos 1958 s. 53, Ch. Tzitzilis 1990 s. 188. amber, b. anbe r. amber bar, b. anbe rbar. amber bar i s, b. anbe rba ris. amber bu y, b. anbe rb u .

amca/AD. amca/a muca b.m. (baba kardei) < ET. aba baba ve e c e /aa aabey (T. Tekin 1960 s. 283 291, M. Rsnen 1969 s. 19); varyantlarda belki ammi nin tesiri grlebilir. Ay e, mer i n amcasn n ka rs n o ld um olas pek sevmezdi. (N. stn 1970 s. 69). Bilumum yal bir adama kar hitap eklidir: K e ba ndaki kftec iye so ruyo r: Amca,
Aksaraya gitmek istiyo rum. Otobse n e rede n bi n e c e im?

(Orhan Kemal 1965f s. 215). amcazade amca ocuu < amca ve Fa. z da do mu , b. Acemzade . O. amden kasden, mahsus < Ar. amdan a.m. [ amd kelimesinin zarf hali, Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace l et e n ]. Amde(n )
mel ike de rg h na ge ld k, i l u n b n ve ke r u re n c r get rd k. (Ferec 855/1451 v. 181b).

ame

89

ameliyat

AD. ame/eme hala DS 238, 1731 < Ar. amma a.m. Kr.
amete /emeti.

medci /a meti amed kaleminin mdr (M. Sertolu 1958 s. 13) < Fa. madan gelmek fiilinden; kr. med kalemi . Amet i beyi n g zbebe i imi . (S.M. Alus 1933p s. 14). B y k R e it Pa a meti ik e n ... bz tebl igat ifas i i n K tahyaya gnde ri ld i. (M.Z. Pakaln 1946 s. 131). ameden i ay lak (eski takvim tbirlerinden) aylaklarn gelmesi < Fa. madan gelmek ile izafet balac i ve aylak. Kyak mart doku z u
f rt nas n u n u tmyalm. Ameden i ayla a sevi nmiyel im. (S.M. Alus, Ak am gaz. 21.1.1943). ...

O. ameldr maliye memuru < Fa. amald r devlet memuru; vergi toplayan [ amal i ve -d r tutan, b. abdar ]. B u bi r ameld rd u r, su lt n m l n y mi , deyecek n esn esi yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 178a). K a nk ameld rd u r k i lmekden di rl ik yeg d meye , |
deh ri n e m lik ise begle rbeg iye ek l td r b ge nd dah bu ldu n y meye. (l 1979 [1581] I, 161).

amele ii < Ar. amala iiler [ mil iinin oulu, Ar. 1a2a3a kalb iin b. ace ze ]; Ar. bir oulun Tk.de tekil kullanlmas iin b. ahbab . Koca cami nas l da
doldu, sokaklara ta t. yi old u bu. Lz md. Amele F rkas ald a z n n pay n ! (A. Yurdakul 1989 s. 242).

ameden i lak la k (eski takvim tbirlerinden) leyleklerin gelmesi < Fa. madan gelmek ile Fa. izafet balac i ve Ar. lak lak leylek. ( ubat n )

13 nd e C em re i san iye beab (suya d en ik i n c i c emre ) ve e rtesi g n nk isar se rma (k n k r l ) ve Ameden i lklk (l eyl ek l e r i n g e l i i) . (S.M. Alus, Ak am gaz.

O. amelen b i l v cud (hukuk terimlerinden) gerek hali gze alarak hareket ederek < Ar. amalan hareket ederek [ amal kelimesinin zarf hali, (Ar. accusativus eki an n zarf yapt durumlar iin b. acel ete n ) ve w u c d varlk, gerek hal, bi ntaks ve harfi trif ile]. Defte rde i ft yaz lmayan
kimesn e l e r i ft e ve i ft l ig e m l ik o lsa amele n bi l v c d an la ru g ib i l e rd e n resmi i ft al n u r. (.L. Barkan

21.1.1943). amed yksek bir devlet memurunun nvan, amedci < Fa. mad a.m. med kalemi (eski divan hmayun tbirlerinden) reislkttabn hususi kalemi (M. Sertolu 1958 s. 1314). Sfat eki nin meslek isimleri iin kullanlmas iin b. acabrd . amediye hariten gelen mallardan alnan gmrk resmi (M.Z. Pakaln 1946 I, 57) < Fa. madan gelmek fiilinden ve bz masraf ve vergi isimlerinde kullanlan iye eki, kr. du h u l iy e, nakl iye, e ref iye vs. O. med d et gelip gitmek < Fa. mad ud ka rdan a.m. ... Lond ra ve s i r n g i lt e re iske le l e r i n e med d de n alt y z e l l i k t a ... (Mustaf S m , YTEA 1974 [1840] I, 75). amel I bir kimsenin yapt i < Ar. amal i.
B i z im zaman m zda da va rd b u mekteple r. B i r eye ya ramad, yaramaz da, yaramaz e lbette, h ey del ika n l , k itap ba kad r, amel ba ka. (C.A. Kansu 1954 s. 61). din

1943 [935/1528] s. 2324). amel pratik < Ar. amal a.m. [ amal i + isimden sfat yapan nisbe eki , b. adal . ]. Naz a r s i amel si n e uymad. (P.N. Boratav 1995 s. 255). Di i l i i n na za r 79). A mel i ka, b. Ame rika. AD. amel i kan kaput bezi, dz pamuklu < ame rikan . Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t . (Bir ky dnnden:) Na i l Efe ndi n i n ar n amel ika n va r, k ut l u o ls u n! (Kemal Tahir 1955s s. 91). Ge e n l e rd e dkkna i nd im Amel ika n alaym diye ... (R. Ilgaz 1969k s. 301).

bi lg i l e ri nde n de, emsali n e g re, o ld uka habe rda r ... Amel taraf na ise h i d iyecek yok. (M. Krk 1953 s.

buyruklarn yerine getirmek iin yaplan iler:

Ey amel i azm , fi l i d nm , k di r A l l h a al n na k a yazm ayak l u la r bu raya geld g i yok (Dedem K orkut

1973 s. 37). amel defte ri meleklerin her insan iin tuttuu, iyi ve kt ileri kaydedilen defter: Amel

defte ri n i n ba nda bekleye n mel ek le ri k zd rmamaya bakarak so ruyo rs u n ke nd i n e, n ede n bu n ca adaletsi z l i k ? (. Aral 1997 s. 320). amel et hareket etmek, amel

Zayf bir nsz olan /r /nin yerine /l /nin gemesi halk dilinde ve diyalektlerde sk sk grlen bir fenomendir. Bu hadiseye bilhassa yabanc dillerden alnma kelimeler maruz kalr, fakat Tk. asll olanlar da vardr. AE cildinde zikredilenler: amel ika n, balkarmata, barha r/barha l, boyla, ce lbe ze, c ey ra n/ cey ln, alkatu ra, alpa ra, alpatu r, e l epn e, e l e r, evl i k, rban/ c lban, rp k/ lp k, devl ik i / devl ik s , d lg e r. / r / / l / geliiminin aksi gibi grnen, fakat muhtemelen /l / /0/ / r / yoluyla husule gelmi al n a r n misali gsterilebilir, b. a r n /a r .

hareket edilmek: ayr h us s tda k n n muk a n n e n z re amel ol u n u r. (.L. Barkan 1943 [925/1519] s. 236).
ol u n

amel II ishal < amel I. D man yel i nd e n o n g n son ra ova sard r. Pis bi r sa r. oc u k amel i g ibi. (C. Tuncer 1960 s. 97). O. defi hacet: F l n k i i msh i l i di, bu k a da r 135a).
... bi r m l eyyi n e rbet i rd i. Ba de l amel

amel i manda/amel mande ihtiyarlktan veya malliyetten al amaz hale gelmi (kimse) < Fa. amalm nda a.m. [ amal i ve m nda braklm ]. Fa. (i )de /-te iin b. afe r ide . P rl ig i l e ve y h d
za h m u c i r h et ve nak s u v u z a r r l g i l e amel m ndel e r . (l 1982 [1581] II, 161). ... amel imanda, can nda n be zg i n, beyaz palaskal be l ediye avu u ...

(S.M.

n evbet amel tdi, u de l fa z a l t s rd i sz l e r i n sylemek k a t b edebl ikd r . (l 1595-96 v. 134bta nda ol d de c i ns i nd e n bi rk a d de g rdi.

Alus, Akam gaz. 15.12.1943). amel i yat ameliyeler < Ar. amal y t a.m. [ amal ya nn oulu]. Nomen abstractum collectivum mnasnda isim yapan iyat iin b. abesiyat .

(l 1982

[1581] II, 172).

Amel e n i n zat na ait o l up esnayi amel iyatta k r la n alt ve edevat ... madenc i taraf ndan tazmi n o l u n u r. (M.

ameliyathane

90

amfora/anfora

Seyda 1970 I, 121). tp usulnce operasyon (asl oul olan kelime burada tekile dnmtr): Sabaha kar amel iyat bitti. (F. Erdin 1955 s. 184). amel i yathane ameliyatlarn yapld oda < amel iyat + ha n e , b. abdesthane /apteshan e . Dokto r Se l iml e
ka r la tm d arda ... Amel iyathan eyi i a ret ede re k G e mi olsu n! dedi. Yak n n z myd? (A. Yurdakul

simden sfat yapan Lt. a n(us) > t. a no eki, Avrupa dillerinde, bilhassa corafya terminolojisinde ok yaygndr. Bu tip kelimelerden bazlar, t.dan Trkeye de yol bulmutur; AE cildinde zikredilenler: Ame ri kan, A ng l ikan, a rt i za n ve duayen /d uvaye n (Fr. zerinden). Ayn Lt. ek ile yaplm Fr.ya giren unsurlar iin b. akademisyen .

1987 s. 254). amel i ye al ma teebbs, i usul < Ar. amal ya a.m. [/ ml /kknden]. eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adl iye . Sevi me 62). amel mande, b. amel imanda . amenna doru, diyecek yok, kabul! < Ar. aman n inandk [amana inanmak fiilinin kk + n l. ahs oul eki]. Evet ... Hakk n va r ... amen na, ama
tamtak r b i r evde ye n i hat ra la r a ramaktan ise e ldek i mevc uttan istifde etmek daha do ru o lmaz m? (S.

amer i kan aput bezi < Ameri kan be z i nden ksaltlm. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . B e z i rg n raftan bi r ame rikan topu eke rk e n g l msedi. (F. Erdin 1959 s. 85). A mer i kan bar Amerikan usulne gre denmi bar < dorudan do ruya ng.den veya baka bir dil (Fr. yahut t.) vastasiyle Trkeye gemi mrekkep sz. N ede nse h ep sar n o l uyo rd u Ame ri kan barla ra ge l ip otu ra n kad n la r. (. Altan 1976v s. 11). amer i kanize amerikanla m , amerikanlatrlm < Fr. ame ri can is a.m. [am ri can ise r amerikanlatrmak fiilinin partisibi]. Fr.dan giren sonu vurgulu /e / ile biten isim/sfat iin b. 1 abandon e . Ame ri kan i z e k yafetl i ge n bi r mu habi r ... (F. Erdin 1955 s. 49). AD. ames kene/ames ken bir eit kk, siyah erik DS 238 < EYun. ' (da mskino) a.m. A. Tietze 1955 no. 59, Ch. Tzitzilis 1987g no. 90. Ve amasken e 25).

fasl n , sol u n um, besle n im, si nd i r im gibi f i z iyolo j i k bi r amel iye sayan bu a n lay a bayl rd m. (H. Taner 1954 s.

Simavi 1941 s. 27). Yurdakul 1987 s. 53).

Osmanl do ruydu, adaletl iydi,

amen na. Laki n f u ka ra i i n adalet i n mnas n edi r?

(A.

ament akide < Ar. amantu inandm, kelimei ahadetin ilk kelimesi, [amana inanmak fiilinin kk ve t 1. ahs eki.] B i r ey yok, topl um var slogan , daha
do rus u i lk esi, total ite r y net imle r i n ba l ca ament s olmu tu r. (V. Gnyol 1992 s. 41).

e r g bat m n yig i rmi be ak aya olsa ik i y z e l l i di r h em bi r ak aya ola. (.L. Barkan 1942 [1502] II,

A mer i ka /A mel i ka b.m. (bildiimiz ktann ad; Amerika Birle ik Devletlerinin ksa ad) < 1451 1512te yaayan talyan bilimadam Amerigo Vespuccinin isminden. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . D ny da Amerik a dan
se rbest memleket yok d u r. O rada bi l e, Paza r g n l e r i , arabala r g r lt s h a lk ib deti n e m n i o lmamak i n, s o k a k la ra z i n c i r ge re r l e r. (N mk Kem l 1967

Kelimenin bandaki nszn dmesi, istisna bir hadise deildir. AE cildinde u misaller bulunuyor: amesken e, a r III, a rvan, asal, ca r/a r I, e ng e/ i ng e, e ng e. Bu gelime umumi bir hadise olmasa gerek. Her misal iin mene dilden ayr bir izah aramal. Bz hallerde bu gelime, mene dilde olmu ve kelimeler Tk.ye sonradan girmi olabilir. Ba taki aspirationun dmesi iin b. abazan .

[1866] s. 73). Amel ikada he r za naatk r, sen e n i n bi r

ay nda tekmil has lat n ve rg i bo rc u diye h k mete b rak rm . (R. Enis 1935 s. 228). Argo: ame rika

AD. ame aptal K. Emiro lu 1989 s. 38 < Yun. ' (mah o s) kavgadan uzak duran, sulhperver HistLex 1933 I, 511 ? Fonetik ve mana bakmndan pheli. ameti, b. amedci . amete, b. ammete . amf i /anf i sralar arkaya doru ykselen dershane < Fr. amph i a.m., amphit h t re n ksaltlm (EYun. ' (amfit e atron) [amph epeevre ve t e at ro n tiyatro, < t e mai seyretmek]. lede n
n c ek i de rste an f i l e r basld. k i asistan tartaklad la r.

zengin F. Devellio lu 1970 s. 69, H. Aktun 1990 s. 36. A mer i kan Amerikal < t. Ameri ca no a.m. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t . Ame ri kan la r! Ame ri kan la r! diye ba r yo rduk. (A. zakn 1989 s. 97). Trkenin dil tipolojisine gre bu kelimenin Ame ri kal mnasnda olmas lzm, fakat bugn onu byle kullanmak substandarttr, yalnz terkiblerin ilk unsuru olarak kullanlabilir, Ame rika n yaza r, Ame rika n us u l gibi; bu hususta bu kelime, teki corafya ve millet mensuplar kelimelerinden farkldr Nadiren possessivum eki olmadan kullanlr: G rg r a k Ame rika n mont. (A. lhan 1982 s. 400). Ame ri kan be z i aput bezi (kr. amel ikan ): Amerika n bez i ald, ki re kayma na yat rd . (A. Kutlu 1991 s. 54).

(A. Yurdakul 1991 s. 210). amf o ra/anfo ra iki kulplu, dibi sivri testi <Lt. ampho ra < EYun. ' (amfores) a.m. [haploloji ile amfifo re s den, amf iki tarafl ve fo re s ta yc].
... atlak z n i k tabaklar, k u lp la r k r lm toz l u amfora la r ... (Peride Celal 1991 s. 443444). Sen i r yamda g rdm: siyah bi r a nfo rayd n. i nd e, st nde eski sevgi l i l e r i n i n y z l e r i n i n kabartmala r n n o ld u u, pasl maden i para la r b u ld um. (Kk skender 1996 s.

39).

amca, b.

91

amca, b. amca . ami b /a mi p bir nevi mikroskobik tek hcreli ve ekli sabit olmayan canl < Fr. amibe a.m. [EYun. (amoybe) deiiklik]. T r nakla rm k ra rak he l n n
ke na r ndan ka rtt m e rimi , bi r amip gibi o raya yap m , e ri t i lmi ya l sabu n. (N. Eray 1994 s. 75). imdeki isteksi z l i k, karamsarl k ve k u k u, amiple r g ib i o al yo rdu. (B. Uzuner [t.y.] s. 116).

amino a s it organik kimyada en mhim terkiblerden biri < Fr. amino acide a.m. [ammon iac nadr (Eskiada Libyada Jupiter Amm n tanrsnn ma bedi yaknnda imal edildii iin bu ad alm ) ve asit ] Haydi bakal m, ka r t r imdi iyi c e beyn i n i, ami no asitl e ri n i devi n ime ge i r! (M. zg 1993 s. 124). amip, b. amib. ami r I emreden (nesnesi accusativum halinde) < Ar. mi r buyuran [/m r / kknden]. Se n i , be n im
az ete k a rmak i n Avr upaya gnde ri lmekl i imi z i mi r bi r tak m ta ah h d t mil, e l imde ... mekt b var.

Bir Avrupa dilinden alnm ve birden fazla hecesi olan kelimelerin sonunda bulunan /p /, iki nlnn ortasnda hep /b /ye dner, asl ne olursa olsun. Ms. anti l op ant i lob um , ha ndikap ha ndikab , pre ns ip p re ns ibim , mik roskop mik roskobum . Tek heceliler bu kurala uymaz, ms. t ip t ipim .

(N mk Kem l 1967 [1867] s. 165). hkmdar: (Trk masallar 1991 [1912] s. 11). ami r II st kademede memur < mi r buyuran.

A mi d Diyarbakrn eski ad; Araplarn zamannda Diyr Bakr (Bakr kabilesinin memleketi) btn vilayetin ad ve Amid onun merkez ehri, yni bugnk Diyarbakr idi. br h im Pa a yet i 274).

Se n i g ib i b i r od u n c u n u k z yedi ik l mi h k imi, yedi den i z i mi ri b i r p di h aceb nas l mes d dec eksi n ?

te h evv r i nde n mid k s M evl n Z eyn l bid n Efe ndi n s a k a l na yap ub ... (Sel nik 1989 [1599] s.

Bi z mi ri n, memu r u n y z n bi r aske rde bi r de mahkemede g r r z. Ko lay de i l, o n la r n ka r s na ge ip te sz sylemek. (H. Aytekin 1945 s. 40).

ami go bararak sporcuyu kkrtan kimse < sp. amigo arkada < Lt. amic us a.m. [mre sevmek fiilinden]. Amigosu da M u rat. B i r e l i nde k ro n omet re, Ufuk u s re k l i k k rt yo r. (A. A ao lu 1984 s. 34).
n k o n la r bu i i h i b i r zaman ke ndi l e r i yapmazla r amigola r na yapt r r. (R. Ilgaz 1996 s. 169).

ami ra

Ermeni cemaatnda nfuzlu ve Osmanl hkmetiyle temasta olan gruptan biri < Erm. ami ra a.m. (mi r kelimesinden). Se n H a ig Ami ra n n evi n i bi l i rs i n ? (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 27).

O. am k derin < Ar. am k a.m. Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . detm z o ld u r k i su lt n lse avrat n bi l e
i nd r r l e r. B i r de l k va rdu r, am k , anda i nd r r l e r.

(Ferec 855/1451 v. 245b). O. mi l I vergi toplayan memur < Ar. mil memur, Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Ve sip h t im rla r nda
mevk f o lan i ft l i k l e r s o ra ma m l o lsa g r sip h l e r i n e mte al l ik d r, h ri c i defte rd r d y mil dah l tme z. (.L.Barkan 1943 [935/1528] s. 47).

ami ral b.m. (bahriyede en yksek rtbe) < Fr. ami ral < Port. ami ra l ho < Ar. am r a r ra h l a.m. K. Lokotsch 1927 no. 69. Ve nede n bal k la r y z yo r bu saatte, | Haber g et i rs i n bana ami ral im. (F.H. Da larca 1957 s. 134) mi rane buyurur gibi, hkmedercesine < Fa. mi r na a.m. [ mi r ve Fa. na zarf eki] b. aci za n e . Kap 1953 s. 55). AD. mi ren mir, st kademede memur kr. mmi re n.
O n la r n abukatla r va r... On la rdan mi re n l e r mmi re n l e r va r, l iml e r va r ... B i z i k im sayar, k im di n l e r? (F. Baykurt 1961o s. 240).

tk lad. Kaymakam kolt u u na ye r l e ti ve mi ra n e bi r y z tak na rak dol u bi r sesle Ge l! diye ba rd . (K. Bilba ar

maliye

memuru:

Kaza

vuk u u

mi l

veya

mlte z iml e r i n s u ida resi nd e n ... n e et etmi ise ...

(M.

Seyda 1970 I, 121). mi l II faktr < Ar. mil a.m., Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . M u h a bbet d ny da e by k mild i r. (Trk masallar 1991 [1912] s. 149). Maahaza h e r hadise,
i rk i n ve ayp da olsa, mutlaka bi r sebebe, bi r mi l e isti nad ede r ... (B.S. Kunt 1948 s. 74).

ami yane kibarca olmayan, kaba < Fa. miy na a.m. [Fa. m < Ar. mm < am II ve Fa. na zarf eki], b. aci za n e . B i r i n c i t a m kem l i i t i n i l e p i i r i lm i , k za rt lm
bi r k u z u id i k i ta b r i miy nesi i l e h e r g re n i a z n s u la r n ak t yo rd . (Trk masallar 1991

min (dualarn arasnda veya sonunda) yle olsun! < Ar. m n < br. m n a.m. Son u nda dua bit iyo r: bt n tabu r b i r a zdan Ami n! diye ba ryo r. (A. Yurdakul 1987 s. 152). Mecz mnada: S i z bu i e mi n diyo r
musu n u z ? Ami n demeseydik gel ip de u l u na otu rmazdk. A a! (Re at Enis 1944 s. 117). ami n l e

[1912] s. 115). O. mm/ m umuma ait, umumi < Ar. mm a.m. Kr.
amme. Ege r i p de h la ru k e remi mm ol u r, amm ...

sonuna getirmek, bitirmek: Yan k bi r Aaah h h h! ek e re k b u fasl byle ce ami n l edi. (Kemal Tahir 1957r s. 60). O. minen huzur iinde < Ar. mi n huzurlu + e n zarf eki. Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace l ete n . T k a pu la r na k a dar mi n e n ve s lime n s l tdi. (Ah m ed Midh at 1942 s. 39).

(Ferec 855/1451 v. 20a). ok defa h s s u m yksek tabaka ve a a tabaka, btn ahali eklinde geer (b. has ). amma/a ma (vurgusuz edat; iki varyant arasndaki fark sadece grafiktir; vurgusuz olmayan edat amma dr.) fakat < Ar. amm a.m. asl mnas (filn eye) gelince. Y rl e r amm y d rme z l e r . (l 1587 v. 121a). Be n i su l uyo r bak lar. Ama nede n ? (Peride Celal 1991 s. 560). Hafif bir soru entonasyonu

92

amura

ihtiva edebilir: Peki ama, bu han m k z la r g rmedik k i ... (Mahmud Yesari 1932 s. 179). Bir kelimenin stne basmak iin kullanlr: B e n n ek a dar, am n ek a dar bedbah t bi r u a m, g rmyo r mus u n u z ? (A.H. Tarhan 1334 s. 82). Bir kelimenin zerinde durulmasnda onu takib eden ama /amma geri, fakat fikrini ifde edebilir: Moto r u n sah ib i sa rho h e r i f i n bi rid i r. B i r id i r amma sevi lme e laykt r. (S.F. Abasyank 1944me s. 22). amma hayret, aknlk gsteren ve anlam kuvvetlendiren bir nida B e n de amma dostmu um! (yni bir dosttan beklenmeyecek bir harekette bulunmuum) (M. Seyda 1970 s. 339). be ylda amma ok baca bitmi ! (A. Aao lu 1981f s. 254). ama ... ama ... byle veya baka trl olmas mhim deil < Ar. imm ... imm ... byle olsun, baka trl olsun; ya ... ve yahut.
B i r m i za h h i kyesi h e r eyden n ce ok uyan g ld re c ek. Ama az g ld re c ek, ama ok ... (A. Nesin 1959k s. 68

Kitapla r bi re r bi re r s zmeye ba lad: B u Amme c z , b u K rk hadis ... (F. Erdin 1959 s. 39). Amme de rsi Kuran

kurslarnn son snf: . AD. ammete/amete/emeti hala; akraba DS 238, 239, 1734 < BizYun. ' (mita) < Lt. amita a.m. B elki daha muhtemel: Ar. amma[t] a.m. Kelime zaten mennes olduu halde sonuna ikinci bir Ar. menneslik eki taklmtr (kr. hal ete , ve baka trl acu z e ). al k emeti aptal kadn: He r sakall bi r mi? ... Sakall va r, sakall c k va r, alk emeti! (S.M. Alus 1933p s. 235). Kr. ame . O. ammeten umumiyetle; herkesin nnde, alenen < Ar. mmatan a.m. Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace l ete n . Avratla r n u mmete n e ege bi nme le ri ... (l 1975 [1599] s. 113). O. ammezade halazade < Ar. amma hala ve Fa. z da do mu , b. Acemzade . B u k k Seyyid M u h a mmed ibn
Ca fe r- i H im n d r, ammez de i em r e l m mi n n .

69). Daha da kuvvetlendirmek iin amma da kullanlr: B u raya n i n ge ld i ? Amm da su l! (H.R. Grpnar 1339 s. 594). Bo amaz? Amm da
yapd ! Y e r at, ne i n bi z e evle nme i t drde k a da r emr tsi n ? (M. . Ersoy t.y. [1911] s. 177). sim an n e c i im... Amm ... Amm s f i l n yok ... Du r ubda d n n c eye k a da r dam lok m as n e l i nde n k a parla r. (E.E. Talu 1928 s. 119). Be n im i i n ok g z e l o l u r amma ... i n ammas var.

(Ferec 855/1451 v. 207a). AD. ammi /emmi amca DS 239, 1740 < Ar. amm amcam [ amm amca + 1. ahs possessivum eki, veya (Suriye dial.) ammo a.m. < Klasik Ar. amm amca ve h a mu kayn peder kelimelerinin tesiri altnda u /o ] A. Barthlemy 1935 s. 555.
Babas n n, ammisi Kara Ve l i n i n, g i z l ide n, a ktan, homu rdanmala r na k u lak asmyo rd u. (Mahmud Yesari

olarak dnecek, tereddt edecek taraf: Evet,

(O.C. Kaygl 1939 s. 243). amma ve lki n /ammavelki n ok kuvvetli bir amma :
Ammavelki n bu Ko rsan la r Padi ah n n olmuyo rdu. (Ya ar Kemal 1976 s. 159). hi oc u u

1930 s. 110). Kadi r emmi n i n evi n e g idece im, yol u n e rde ? (F. Baykurt 1955 s. 5). AD. ammo vey baba, babalk DS 239. < b. ammi , O. ammu amca: B u h t n u d n k i e r i amm s o l ym . (Ferec 855/1451 v. 118a). B u z p di h u ammus o l yd (F. Giese 1929 [890/1485] s. 163). amnezi bellek yitimi < Fr. amnsie a.m. < EYun. ' [a olmayan ve mn si hafza]. Yun. alfa privativum iin b. abana , ayrca Fr. i eki b. afaz i . (Beynelmilel anatomi terimi) amni on dl kesesi < EYun. ' (amnion) ayinlerde kurban edilen hayvann kann toplamak iin kab. AD. amnon yaz mevsimi DS 239 < Krt. (Zaza) amno n a.m. U. Blsing 1995k s. 181. AD. amo fta/amohta da ilei, Fragaria vesca DS 239, I. Hauenschild 1989 no. 502 < Yun. ' (ha mfta) bodur kiraz aac Ch. Tzitzilis 1987g no. 584. amonyak b.m. (nadrruhu) < Fr. ammon iaque < EYun. (amm niakon) a.m. (o zaman Suriyeden, Ammon mabedine yakn bir yerden ithal ediliyordu). Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . Tuval et c ret l e r i yksel iyo r ... Tm kent ba tan a a amonyak kokuyo r. (O. Duru 1995 s. 74). amo ra /amu ra (gemicilik terimi) yelkenin kesini tutan halat < t. amu ra a.m. KahaneTietze 1958

O. amm l faal, ilek < Ar. amm l a.m. R. Dozy 1927 II, 176. skende r zam n nda ok y l la r o l ve c h i me r h ze ri ne amm l old. (bir sihirli aletten bahsederken; Ferec 855/1451 v. 242a). amman < aman II (kelimenin ift nszle kuvvetlendirilmi ekli) Amman ne g z e l ! (H. Taner 1951t s. 90).

seste iki nl arasndaki bz nszler ikizlenerek yni tekrarlanarak anlam younlamasna neden olurlar. te amman ( < aman II) kelimesinde de grlen bu duruma nsz ikizlemesi (Konsonantengemination) diyoruz. kizleme olay, Trkiye Trkesinde yaz dilinde bulunmaz. AE cildindeki misaller unlardr: amman, an n e (19. asrda yaz diline girmitir), but um/buttum, e l ek / e l l ek, e l l e , da ak, deppoy/debboy , essah, e ek. nsz teklemesi (degemination) iin b. akke /ake .

amme umumiyet, btn halk, kamu < Ar. mma a.m.; kr. m II. Ge l, bu s r r k imseye f eyl eme, | H n h s s mmeye a eyleme! (l 1994 [159199] s. 123).
Ammeye malm bi r k eyfiyet di r k i ik i k z b i r i o l bi ri n i n yan na ge ldikde devl et pol it ikas z e ri n e syle mez l e r ... (Vartan Paa 1991 [1851] s. 7). ... amme menfaati m nasebetiyl e muamel esi c e reyan etmek ikti za ede r.

(M.

Seyda 1970 I, 245). A mme yalnz Amme c z ve Amme de rsi tbirlerinde < Ar. amma nereden? (Kurann 78. sresinin ilk kelimesi) Amme c z Kuran kurslarnn sonuncu ders kitab (78. sreden son sreye kadar):

amorf

93

amyant

no. 2324.
a rp n ca koptu.

Di re i n amu ra ve stan co ip le ri a rda a

(Halikarnas Balks 1955 s. 71).

yaptk. C e ll e lde n d me bi r ampl i ald, hoparl r l e r al p ik i de k k kolo n imal etti. (. Kvan 1995 s. 103).

amo r f ekilsiz; mtad ekillere zd bir estetik gsteren < Fr. amorp he a.m. < EYun. ' [a olmayan + morf ekil]. Yun. alfa privativum iin b. abana .
K u lakla ra ba kald r n n as l kan t , amorf me rca n kpe l e r tak lacak. (A. A ao lu 1991h s. 16). Tan r amorf, bu l ut la r g ibi, sk t g ibi, c i n n et g ib i.

amp l i f i katr

frekans ykselten cihaz < Fr. a.m. [Lt. amplif i ca re geniletmek < ampl us geni aralkl, bol ve face re etmek, yapmak].
ampli f i cate u r

(C. Meri 1992 s. 234). Mecz mnada taraf tutmayan, karaktersiz: ze l l i k l e son y l la rda amorf n it e l ikt e
i nsan mal z emesi yeti ti rmek deta bi r resmi pol it ika ha l i n e g e ldi. (M. Mungan 1996 s. 338). (argo)

ampu l I il iin cam tp < Fr. ampou le a.m. < Lt. ampu l la yuvarlak il iesi [ampho ra testi kelimesinin kltlm hali]. Hastanede n dn n c e bt n hapla r, ampul l e ri at! (N. Girginsoy 1955 s. 107).

mahcup F. Devellio lu 1970 s. 69, H. Aktun 1990 s. 37 (Argo) amo rf o l dayak yemek F. Devellio lu a.y. amo r s (filmcilik tbiri) bir sahnenin balangcnda gsterilen ve daha sonraki sahnenin tadn tattran bir detay < Fr. amo rc e a.m. [EFr. amo rd re oltaya vurmak < Lt. mo rde re srmak]. D Yurdakul 1991 s. 144). amo rti (piyangoda) ancak bilet parasn karlayan ikramiye < b. amort i et . N e yapt n evldm,
amort i et amort i r

Dokto r, hastan n bu k u k usu n u se zmi gibi: S i z e yapaca m i n e bak n bu diye re k bi r ampu l gste rmi , son ra da ekti i i lc yarg c n damar na ve rm i ti. (M.Z.

Salo lu 1997 s. 115). ampu l II b.m. (elektrik lmbas) < Fr. ampou l e , b. ampul I. B u ampu l ka muml uk ? (M. Seyda 1970 I, 215). (Argo) ampu l III kadn veya kz memesi F. Develliolu 1970 s. 70, H. Aktun 1990 s. 37. amptas y on (tp terimi) bir uzvun btn olarak kesilmesi < Fr. amputatio n < Lt. amput tio a.m. [amput re kesip ayrmak]. Ayrca b. abe rasyon . O, u son g n l e rde h i ayak amptasyon u yapmam t ... (H. Taner 1954 s. 27). O. amu amca < Ar. (Suriye dial.) am a.m. yhut yal bir adama hitap [ amm amca ile h a mu kaynpeder karm Ar. Barthlemy 1935 s. 555]. Z r k im
d stla r u d men l e r k a mu | Hep h a sed i lt r l e r a a, i am . (M. Adamovi 1994 [136886] no. 1676).

kapdan g i r i ok n eml i de i l a bi. O ray kese ri z. Lobiye gi ri amo rstan. Son ras nda zate n bi r so ru n umu z yok. (A.

ld rd n m, bu na n e ve rd i n ? Ge e n ay n piyango bi let l e ri n i , am rt i bi l e kmad. (A. Dino 1944 s. 69).

(bir borcu) demek, itfa etmek < Fr. a.m., fiilsfat (participium) amo rt i denmi. AD. ampa srek avclnda avlar yandan kollayan ve bekleme yeri zerine sren kimse DS 239 < Fa. hamp arkada , yolda [ ham beraber ve p ayak]. amper b.m. (elektrik llerinden) < Fr. amp re a.m. (17751836 yllarnda yaayan Fransz fizikisi Jean Marie Amprein adndan, Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u ). (Argo) ampes hai H. Aktun 1990 s. 37 < ?? 95). A mp i r bir dekorasyon ve mobilya slubu < Fr. Empi re Fransa tarihinde I. Napolyonun imparator olduu dnem < empi re < Lt. impe ri um imparatorluk [Lt. impe r re emretmek].
O nalt n c L u i bi r masa, bi r kanapede daima o devi rl e re ait bi r ta ri h sayfas ok u r um. Ampi r bi r yaz masas bana Napolyon u syle r. (R.C. Ulunay 1941 s. 227). O rada kaba az ekmi te, bu rada da i fte k dl t tt re c ek. Kanb u rda n bi r d i anpes istiyor. (M.L. Dikba 1936 s.

amuca, b. amca. O. amud direk, kazk, stun < Ar. am d a.m. D rt am d z e r i n e s a k f n ddan, s a ndaldan i l etdi . (Ferec 855/1451 v. 91b). erkeklik uzvu eklinde seks aleti: G rdi: avrat bi r ya a yatu r, D rd n e bi r ya a yatu r. tdi, g rd i k i h e r bi r i n am d va r. (a.e. v. 221a). Bugnk dilde jimnastik terimi: amut du r /amuda kalk eller zerinde dik durmak. Ba te l i n 106). amudu f ka r bel kemi i.
N e rede kald n, bel imi n kad n ? Amudu f ka rm se n i bi r mk nats gibi ekmedi mi? (Nzm Hikmet 1932 s. 68).

st nde amuda kalkt. He r a n d ve r ip pa rampara olmamas i i n h i bi r sebep yoktu. (S. Ta er 1956 s.

O. amuden yukardan dz aa inen; (hendesede) bir izgi ile dik bir a tekil ederek, dikine < Ar. am dan a.m. [ am d kelimesinin zarf hali, Ar. accusativus eki an n zarf yapt durumlar iin b. acel ete n ]. amud i akuli; dik < Ar. am d a.m. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal . K taraf n ta raf ndan
ge n i , d rt baca n n mi hve r l e r i mvaz i ve amud ... bi r mahl k ca z. (S.M. Alus, Ak am gaz. 16.4.1942).

amp i r i k (felsefe terimi) tecrbeye ve m ahedeye dayanan < Fr. empi riq u e < EYun. ' (empeirikos) a.m. [ mpei ros tecrbeli]. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik . amp l i (elektronik teknolojide) amplifikatr < Fr. ampli amplif i cate u r kelimesinin ksaltmas, b. af ro .

amura, b. amora . amut, b. amud. amyant bir nevi asbest < Fr. amiante a.m. [EYun. ' (amantos) saf, ilvesiz a olmayan ve

A rtm tahtala rdan teybe zga ra bi imi nde bi r alt l k

an I

94

ana II

miai n abana

bulatrmak]. Yun. alfa privativum iin b. .

ana I anne < ET. ana Clauson 1972 s. 169. Bir isimle beraber kullanld zaman ismi takib eder: Ey AD. aa gvdesi DS 243: Ye r ye r cad la m z m

AD. an I iki tarla arasndaki snr DS 240 < ?? Ka rabibik,


yaprakla r budanm f idan la rdan bi r k u cak alarak ta rlas n n Y ustu ro l u ta raf ndaki an na do ru y r d .

muba rek M e ry emana, faki rl e r i i n k i l is eye b rak la n u fak parala r a ldm gidiyo rum. (M. Baler 1944 s. 17). kt k l e r i, ana la r k esi lmi yemi a ala r n n kk nde n s rm f k n ocakla r g r n yo rd u. (M.. Esendal

(Nbi-zde Nzm 1943 s. 5). AD. an II ite DS 241 < ??


Se n Demi rc i o l u o l, be n de Ke na n l R ey han A rap olaym, an o da N i del i G eyik A hmet olsu n, an o ka r k i de B u rsal Topal D u rs u n o lsu n . (Behet Mahir 1973 s. 233). Kr. ahan .

1958o I, 25). anam! /anac m! (nida): ... yalvardm.


Y z n ad... A h anam... Nas l ? Ay do d Al l h ament bi l l h ... (H.R. Grpnar 1926b s. 553). anam babam babam!

EO. an III o (ol zamiri btn ekli hallerde a n eklinde karmza kar, ms. an , anda, andan, an u , anc lay n, an la r , yalnz dativus a a (daha eski anga dan) olur. n I lahza < Ar. n a.m. Tk. kelime nl uzunluunu muhafaza eder ve yakn zamana kadar palatal nll ekler alyordu. Ta ri h te o ne kada r emsal i g r lmedik bi r t ica r k epaze l i k devri a lm t. (E.E. Talu 1937 s. 243). B i r n olur ama, ik i n, n olamaz (nn sresi olmad iin). Bize yakla an vakit olabilir: ai r i n ye n ide n hapse gi rmesi n meselesiydi. (Peride Celal 1991 s. 378). Tekerrr eden, llettayin vakitler de olabilir: A n o l u rd u k i
i imde n: yl e bi r ba m bahem olsa da u yar a yar tok hayattan bi r k u rt u lsam! de rdim. (Halikarnas

(rica babnda nida): Sus ik i g z m, sus anam (Sabahattin Ali 1935 s. 169). anacan (sfat) bir annenin rikkatini andran (ana ve ca n ): B i l ge, anacan b i r sesle yan t lad: ... (B. Gnel 1991 s. 47). Kad n n anacan l t utt u ... (a.e. s. 120). anadan doutan: Vay y zs z k a ra kt k! ... Anadan s o mu rd uk ! (Ah m ed Vef k Pa a 1928 s. 16). anas n n gz ok kurnaz, akgz: B i z im mu hasebec i
anas n n g z d r, devi r tesl im i l e r i nde bi r k u r u ve rg i ve rd i rtme z si z e. (M. zg 1992 s. 52). (Asyndeta:) ana ata, ana baba, ana evlt, ana k z, ana o u l : let a n atama kim sevi n e, a lamak d an o l k o lay ki av na.

(eyyd

Ha mza 1946 [13.yy] s. 124).


de rdimi z by k. Ana

H ydi git, bi z im

B alks 1946 s. 97). an an na tam zamannda, kr. g n g n n e, saati saati n e : Adam, imdiye kadar
vakti n i h i g e i rmemi , an st nde n g z km t. (Ya ar a n na ba kayal n

Kemal 1992ks s. 45). Farsa izafet terkibi: n vh itte bir anda, birden bire: ... defte ri i cebi n e sokup ba ka bi r ka t al rke n ,
an vah itte g z l e ri d a rya f r lam gibi a l p re ng i a l u ha kesi ldi. (S.M. Alus 1933p s. 163).

O. n II o, ta kendisi; szle ifde edilemeyen ey, tarifi g bir sfat, cazibe, gzellik < Fa. n a.m. 199). Ekseriya h s n n tbirinde geer Sevdg m bi r n ev c iv nd u r, | Ve rd i b h s n ndu r. (V s f Os m n 1257 s. 151). eitli balklardan bahsederken l 1956 [158687] s. 202, bir n i Y suf dest r dan da bahseder; n i Y s uf (hsni Ysuf gibi) Kurandaki Gzel Yusuf Hikyesini hatrlatr.

k z g i z l i k o n u aca z. (H.R. Grpnar 1339 s. 205). T ramvaya geldik k i bom bo . O h! ... Ana o u l b i nd ik. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 54). Pa a ah ret bi rade rimdi r: a na baba bi r ka rde te n i l e r imi z va r, noksan m z yok. (S.M. Alus 1933p s. 191). B i r a na evlt gibi ya adk. (S. Simavi 1941 s. 75). u na bak h e l e, ana ata demeyip gidecekmi yle mi? (B. Gnel 1991 s. 171). Anneye dokunan kfrler ok yaygndr, ms.: Lan Topal D u rmu , eyi sal la bak, ana avrat dmd z g ide r im ha! (Orhan Kemal 1954b s. 101). ana baba g n byk kalabalk, telal karklk: tdil e r so ra n ed metle f i n | A na baba g n i id i o zam n (At, b. .S. Levend 1943 s. 453). O n la r n semtte de bi r a na baba g n d r g idiyo rd u. G n gemiyord u k i bi r muk uat kmasn. (K. Bilba ar

K a hve n b dei g l g n g ibi yok d u r n | Iscak d u r o k a ra y z l n amm k a n . (l 1994 [159199] s.

an hatrlamak, aklna getirmek < ET. a a.m. Clauson 1972 s. 168. Pes h a l fe a d n g h o l sz i ... (Orc b. dil 1928 s. 13). Ege r m l u ok o lsa, yok s u l olaca u a . (Mercmek Ah m ed 1944 [15.yy.] s. 158). He r vak t kim ben m z e r me h a k k la r n ve ba a
eyled g i h n d l k la r n a a rve n , e nd e ve g l darl ba a lib ol u r. (A. Z j czkowski 1934 [1405]

1944 s. 40). anas na babasna pay ve re n bir iein ad, Antirrhinum majus I. Hauenschild 1989 no. 104 (iki yanna basnca gya azn ap kapad iin). Ba h ede Ay e ha n ma papatya, anas na babasna pay ve re n topladm. (S.M. Alus 1933p s. 109). anas a la- ok zlmek, yorulmak T eke l ambarla r nda anas a lam t. (H. Taner 1971h s. 121). anadan do ma doutan; teden beri: Z r bu kyl a nadan do ma bi r c h i ld i r. K n nda n f i l n h a y r yok d u r. (Ah m ed erf 1326 s. 309). Ma hal l emi z a nadan do ma n e esi zdi. (F. Baysal 1955 s. 93). rlplak:
r l p lak esme r bi r v c ut, s r tka n bi r e h rey l e pen ce re n i n n n e dik i l i r. Hace r: A sah i... yeti me i l h i... A nadan do ma ... (H.R. Grpnar 1940 s. 34).

s. 51). hatrlayp dile getirmek, ad ile bahsetmek: H kimsen be n i ammum k a t nda z e h res i yo d a a . (Ferec 855/1451 v. 72ab). Ey

AD. anal k z l iinde kesilmi hamur bulunan mercimek orbas DS 251 (bykl kkl paralardan ibaret olduu iin mi?): B i z im ha n m 1993 s. 180).

de rv , bu R m vi l yeti n u l em s n z i k r td , y h a ret i H cc B ekda a madu u a sebeb n ed r? (F.

svel iye daha ne l e r yapmad ki: sub re i yapt, anal k z l yapt, y z k o rbas yapt, daha n e l e r n e l e r. (M. zg

Giese 1929 [890/1485] s. 201). lm mhim bir kimsenin erefine bir merasim tertib etmek: .

ana II (sfat, isimden evvel) esas, asl, ba < ana I: O vakit ana musl uk la r o rtada, havu z u n bit i i i nde. (S.M.

a a

95

anadut, b.

Alus, Ak am gaz. 22.2.1944). Pen c e rede n bakyorum.


n mde n, kasabay o rtadan ik iye ble n a nayol ge iyo r.

(A. Yurdakul 1993 s. 283) faiz getiren para mikdar: e l eb i Kosti nde n gi z l i, o n be bi n k u r u param z ald. imdi n e fai z i n i ve r i r n e de anas n . (E. Misailidis 1986 [1872] s. 134). T m kr si z i n o lsu n . Yete r k i be n im ana mal m bana ve rs i n. (Ya ar Kemal 1976 s. 307).

II, 95; kr. anababu la et . Babile balanmas bir halk etimolojisi olsa gerek. Kr. anababu la et . EO. Anabo l i Napoli < t. Napol i < EYun. Napl is (na yeni ve pl is ehir). S bk d a z i k r o lan k a l cala r A nabol i begl e r i abd (!) de rl e rd i . (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 447). anacan, b. ana I. ana dl verebilecek aa gelmi (hayvan); yemi yetitirecek kadar bym (aa) < ET. ana anacm Clauson 1972 s. 172 (ana ve kltme (diminutivum) eki olan , b. A.v. Gabain 1974 no. 44). Sdkan n ge n i kalala r , dolg u n v c ud u, top u
kadanala r g ibi ge n i sa r la r , h e l e can l , di r i ama ok i r i g s o n u a na bi r hayvana be n z etmi ti. (A. Nesin

ki ayr cinsiyete ait birbirine paralel akrabalk terimi bir terkibde juxtaposition asyndtique olarak bulunursa, bunlar sk sk deimez bir sralan gsterir, ya erkek dii ya da dii erkek. Bu sralan tayin eden nedir ve zamanla deitii hallerde bundan sosyo-historik neticeler karlabilir mi? Mesela ata ana terkibi hkim olduu devirlerden ana baba terkibine geildii zaman memleketin sosyal bnyesinde mhim deiikliin vukubulduu tahmin edilebilir mi? Bu soruya cevap verebilmek iin evvel geni ara trmalara ihtiya vardr. Biz burada sadece meselenin dil bakmndan ana hatlarn vereceiz: Trkiye Trkesinde mevzua giren drt terkib var: z evc, z evce , EO. e r avrat , bugn kar koca; EO. ebeveyn, ata ana , bugn ana baba ; ocuklar: EO. ve bugn o u l k z /ms. O u ldan k zdan n e n n i z va r? EO. ve bugn gel i n g vey . Grld gibi ilk iki terkipte kadnlar ba a geti, u var ki bunun sebebi ritmik veya fonetik (labialisation) olabilir (kr. . Sava 1986 s. 222228). b bdan h ik yetle r pe rd h a t eyled k, a a dek kim s a b h old. (Ferec 855/1451 v. 47a).

1972m s. 27). kart: i manca, ana y z l bi r pol is kad n bu. (S. Soysal 1978 s. 144) .

AE cildinde isimden a /e veya a / e ekleriyle yaplm sfatlar (ve dolaysiyle isimler) gemektedir. Saylar fazla deildir: ana, baba, boza, dara /da ra . Sonu a / e sesleriyle biten isimler (nomina concreta ve abstracta) iin b. akta ra , baz lama , b u rga , b zme , rtma .

EO. a a ona b. ol . H i dmeti nde k a s r z e r i nd e otu rd uk , h e r

O. an me akkat, zahmet < Ar. an a.m. [/ ny / kknden]. (ay) gemi s rd i, o l c e z iy re i an vu bel ya va rd la r . (Ferec 855/1451 v. 230a). u tbirler yaygndr: re n c an ar zahmet:
Ba d da gide y r rd k, bu Ke rbe l y ke rb u be l ya, bu at rik y re n c an ya y ti dk . (a.e. 64a). ta ab u an

anako /ane k o anneciim F. Steinherr 1932 s. 182 < ana /(a n n e ) + hypocoristicum ekleri / (kr. Al i , M emi ) + ko (kr. babako, can iko, c ic i ko, k zko ). Son ra
B e l k s eve ge l i r ge lme z o m zm z ive ce n l i k l e ri n e dn l e r i n e, mavi kaza m n e rdeydi a n n e l i, f u la rm g rd n m g z e l iml i, be n k yo rum an e kol u, be n i arayan ol u rsa yokum yavruml u ko n u malar n yapay i te n l i i n e k z yo r. (F. Hepilingirler 1990 s. 8).

meakkat: Ege r b u vak t e dek re n c be l , ta ab u an ekd is e ba d elyevm g l i h dut ... (a.e. 98b). anababu la et ok kark hale getirmek. O gece yksek
ka radi n esme e ba lam . M h rda r istikameti nde n g e l e n iddetl i poy raz de n i z i n a lt n a nababu la etmi ti. Kanal boz u lm u , sula r k rg n yapm t. B i n l e rc e k efal ve to ri k cans z bi r ha lde karaya vu rmu , bal k mi l l et i a z n poy raza am t. (Re at Enis 1947 s. 57). Bu tek

Slv dillerinden alnma ka kltme eki (b. ayka /hayka ) bulunan akrabalk terimleri, hitab ederken vocativus haline geer (ko ) ve ok defa duygulu, okayc bir ton alr. AE cildinde unlar yer almtr: anako, A rabiko, babiko, babako, can iko, c ic iko .

kaynak kelimenin gemici diline ait olduunu muhtemel klar. Bir zaman daha geni sahada yaygn olduu Rumence a rabab r ve Yun. ' (anabubla) a.m. kelimelerinden anlalr. Yun. anabub u la nn (Epiros dial. anababula ) t. (Venedik dial.) ala babula dan geldiini, N.P. Andriotis 1989 s. 2, G. Meyer 1893 s. 7e dayanarak syler. Bu ala babula /al la babal nin etimolojisi t. babbo maymun kelimesinde aranyor. Acaba Tk. ana baba (g n ) ile bir alkas var m? a na baba g n Yun. a nababou la nn bir halk etimolojisi mi, veya Venedike ala babala nn asl Tk. ana baba g n ve Yun. anababou la zerinden tekrar Trkeye geri mi gelmi ? anababu l la Babil gibi karklk, kargaalk grltl yer Muallim N c 1306 s. 49 < Yun. ' (anababla) karklk, kargaalk HistLex 1939

AD. anadat/anadut diren < Yun. ' (anadti) a.m. (A. Tietze 1955 no. 12). B e n anadutla u zattm demetl e r i. D u ra n ye rl e ti rd i ka n n n z e ri n e. (M. Makal 1950 s. 34). B t n g n a nadat ku l la ndm.
Dolg u n ve a r sapla rdan yk m omu z la rma kald r n ca ... (T. Apaydn 1952 s. 45).

Anado l (vurgusu son hecede) Anadolu < Anadol u kelimesinin varyant, belki A nadol u l u > Anadol l u zerinden. Se n b u n la r be l l e rse n, u koca A nadol,
Urum, am, sende n sz ede r. Nam n yayl r g ide r d iya r diyar. (Ya ar Kemal 1980 s. 368).

Anado lu (vurgusu ikinci hecede) b.m. < Yun. (anatol) gnein do mas; ark [ana yukarya ve t l l ykselmek]. B i lme zs i M u r d, bi l emezsi ...
A nat o l i /A nadol

Se n A nadol u u a s : tem z hav , tem z t o p rak ba k a ey... (Mah md Yes r 1928 s. 69). O.

A nat o l i begl e rbeg isi H us rev Pa a

h a z ret l e r i n ... ak na gnde rd i.

(Seyyid Murd 1981 v.

273a). anadut, b. anadat .

anafor

96

anane I

anafor I burga < Yun. ' (anafri) tersine aknt KahaneTietze 1958 no. 730. Ba m za bi r i
amas n. A nafo rdan g ml e r i z val la h i! Pek dalarsa si z d rk l eyive r i n ! (Sabahattin Ali 1943 s. 43). Ka rl da la r n ha layc r z g r yk k ba rakala r i i nde anafo r evi r i rd i. (Re at Enis 1945 s. 4). anafo r o l daire

gibi bakmak: 1996 s. 35).

Z eyno, eyh ey hmusdan oc u u olmad i i n, o n la ra ana l k ede r, by t r. oc u k la r Z ey noyu ke nd i z a nala r bi l i r l e r. (M. Margosyan

anal k z l /anal k z l , b. ana . anal i s, b. anal i z II. anal iti k tahlil etme kabiliyeti olan < Fr. analytiqu e a.m. [EYun. (anlysis) zmeden ikos ekiyle yaplan sfat, b. Adriatik ]. na n la al t m z
dn emle rde, ha ri kala r ya ratyo rdu. A na l it ik b i r z e kya sahip. (A. mit 1996 s. 114).

izmek, dndrlmek: 1992 s. 11).

Tatl bi r ye l, fayton la r n anafo r o ld u u a landa at ve gb re kok u la r n havaland rp b u r n u n u za kada r get i riyo rd u. (N. Gngr

(Argo) anafor II yolsuz veya emeksiz elde edilen (ey) < anafo r I [hrszl n veya cebe atmann sembolik iareti olan dairevi el hareketini burgaca benzeterek lafzen ifde etmekten]. Daha az ikna edici bir izahata gre Yun. anafo ra days dmende olma hali M.L. Wagner 1943 s. 24.
imdi l ik e h emmiyetsi z bi r maa , yi n e n isbete n e h emmiyetsi z bi r a nafo r ... fakat Al lah be rek et ve rs i n g l gibi g e i n iyo r um. (R.N. Gntekin 1930 s. 5). b r byke l i, sank i a nafo r da t l yo rm u gibi: Aaa, bi r tan e de ben iste rim! dedi. (A. Nesin 1972i s. 44).

anal iz I tahlil < Fr. analyse a.m. [EYun. (anlysis) zlme]. Al u n ot la r da, bak n bakalm,
makro anal i z l e r mik ro d z eyde n ekadar ge e r l i k yo r.

(A. Aaolu 1991h s. 129). AD. anal iz II/anal i s yumu ama, su ekme DS 251 < Yun. [anlysis] a.m. A. Tietze 1962 no. 307 AD. anal is lat - ykamadan nce ama rlar suya koymak, yumu atmak, slatmak K. Emiroglu 1989 s. 3839. anamnez (tp terimi) hastann daha evvel geirdi i btn hastalklar < Fr. anamnese a.m. [EYun. (anmn sis) hatrlama]. Anamur el vilyetinde bir kaza ve kasaba < EYun. ' (Anemourin /Anemourion) D.J. Georgacas 1971n s. 106. anamutrata bir eit balk a < Yun. (anemtrata) [an emos rzgr ve t rata ] Kahane Tietze 1958 no. 732. D.J. Georgacas 1978 no. 180e gre ak denizde iki yelkenli tarafndan ekilen bir trata imi. ananas b.m. (bir meyvann ad) < Fr. < sp. ananas < Brezilya kzlderililerinden olan Guaranilerin dilinde na na a.m. K ivic i, a nanasc, Hi nd istan cevi z c i ,
ik itac o rtal yle dold u r uyo r k i, a ra la r nda, kavu n ka rpu z la eftal i ... gibi tepel eme meyveyle y k l a rabala r pek g r nm yo r. (A. zyalner 1991 s. 96). O radaki bi r ay bahesi n e ot u rd uk. A nanas ve ik i istedik.

AD. anafundula kabark duran, yatmam (ot, sa vs.) K. Emiro lu 1989 s. 38 < Yun. (dial.) * ' (*anafndulos) a.m. Ch. Tzitzilis 1990 s. 188189. anagod o s, b. anakodos. anahtar, b. an h ta r. O. a nak enseler < Ar. a n k a.m. [ u n k ense kelimesinin oulu]. C e n ze i a n k r i c l i l e e h r e i l etdi l e r . (Ferec 855/1451 v. 44b). AD. anakdar, b. an h ta r. AD. anakod o s /anagod o s dargn, somurtkan; sknt, keder DS 349 < Yun. ' (ankatos) mahzun, zgn Ch. Symeonidis 1973 no. 12. anagodos et skmak, bunaltmak K. Emiro lu 1989 s. 38. anakron i k zamanna uymayan < Fr. anac h ro n iq u e a.m. [EYun. (an) yukarya, ste ve ' (hrnos) zaman isminden ikos eki ile sfat, b. Ad riatik ]. Tan z imattan C um h u r iyete kadar T r k
edebiyat Bat etk i l e ri n e g itt ik e a rtan bi r h z la a lm bu l u nmakla be rabe r a l na n r n ek l e r ok ke z ge l i ig z e l ve anak ro n i k idi. (S. Eyubo luV. Gnyol 1995 s. 56).

(N.

Eray 1992 s. 54). O. an anat ananeler < Ar. an an t [an a n e kelimesinin Ar. oulu]. He r mi l l et i , h e r l is n k e nd i n e mah s s
ve an an t na tem s de r bi r ok efs n e l e ri va rd r. (Trk masallar 1991 [1912] s. X). an a natiyl e

anakron izm/anakr oniz i m zamanna uymayan (ey) < Fr. anac h ro n isme a.m. Fr. dan Tk.ye giren i zm iin b. afo ri zm 1. Co u r n ot u F ra nsa tan mam , Ma rx
Almanya. T rk iyede fik i r h e r zaman bi r a nak ro n i zmdi r.

ananesiyle (b. anan e ).


on la ra nak l u h i k ye eyledi.

i an an tyla tam men

(C. Meri 1992 s. 315). analfabet mm, okur yazar olmayan < Alm. A nalp habet , yahut Fr. analphabet (yaznn tesiriyle, b. atlye /ate lye ) a.m. [an alfa privativum b. abana + alfabe ]. 19 29 da okumayazma bi le n l e r 19 30da analfabet du r um u na d t l e r. (C. Meri 1992 s. 140). anal k ana yerini tutan kadn; vey ana < ana I + l k eki, b. ahfadiye l ik . B i r g n anal bu n u a koymu . (U. Gnay 1975 s. 371). anal k et (birisine) bir ana

(Trk masallar 1991

[1912] s. 120). anane, b. an a n e II. an ane I bir hadsin evahid eceresi; hadsi nakledenler silsilesi; bu yolla hadsin kimden ( an ... ; bu yzden an ane < Ar. an ana ) renilerek Peygambere ulat tespit edilir. H l ki an an e i l e o l t a nt a nay bi rb i r l e ri n e u la du r u r la r. (l 1956 [158687] s. 128). a n a n esiyl e btn ona taalluk eden noktalarla, btn teferruatiyle: ... i h t im l k i

anane II

97

Anatoli, b.

bu h us s a ta all u k de n es r r s i rey i de an an esiyl e re nmi di r. (H.R. Grpnar 1316 s. 600). B u c i h et i an anesiyl e vi l yete yaz z.

A na r ist diye i hba r etmesi n l e r bi z i ?

(C. Kavuku 1998

(Ah m ed erf 1326 s.

s. 98). EO. a aru /a ar /AD. anar DS 252 te; dan do ru, dan beri, TS 123125 < ET. a a ru a.m. Clauson 1972 s. 190 (an IV + a ru (yn eki)). Ol baya gemi ve gemic i b u la r a a ru da d. (Ferec 855/1451 v. 59b).
B i r za h m eyle u r u r k i ba gvdesi nde n yig i rm i adm a a ru d e r. (a.e. v. 110a). te, ileri: Ve andan a a r bi r h is rc uk va rd, Evre n o z o l s begi a a gnde rd i l e r (F. Giese l929 [890/1485] s. 137). a a ru ve onun

76). an ane II/anane gelenek < an a n e I. Bu yeni mna 20. asrda teekkl etmi ve yerle mitir. B u yeti mi
adam, de ri n , ge n i bi r k l t r an a n esi nde n g e l i r. K u lak k lt r ; d i rsek ye ri n e di z r t e rek, ok umak ye ri n e di n l iye rek al na n k lt r ... (F.R. Atay 1952 s. 103).

ananet (erkein) cinsel gc olma mas < Ar. i n n n sfatndan yaplm isim (Ar.da daha ok u n na kullanlr). an anev geleneksel < an a n e I I . (Sonu a / e ile biten kelimelerdeki sfat eki nin nne gelen Hiatustilger v iin b. abidev ) . AD. anapa bir eit fasulye DS 252 < belki bir yer isminden. AD. anarat I pirin unu veya niastay ekerle piirerek yaplan ocuk mamas < ng. a rro w root . Kr. ara rot . AD. anarat II saf, katksz DS 252 < Yun. ' (anrto) sulandrlma m Symeonidis 1973 no. 13. < R. Dankoff 1995 no. 30a gre Ermenice ana rat saf, katksz kelimesine dayanr [anolmayan ve a rat pis, kirli]. Yun. alfa privativum iin b. abana . anar, b. a a ru. a ar, b. a a ru. EO. a ar lak biraz tede TS 123 < a a ru ve mekn sfatlarnda kullanlan lak / l ek , yni / r /den sonra disimilasyona uram rak eki, b. ah B i r ik i adm yoldan a a rlak ot u rs u n . (E. Birnbaum 1981 v. 143a ve s. 68). Kr. be r l ek . anar i b.m. (erksizlik; karga a) < Fr. ana rc h i e a.m. < EYun. (anarh a) a.m. [a olmayan ve arh e hakimiyet]. Yun. alfa privativum iin b. abana . Fr. i eki iin b. afaz i . Ana r i r z g rla r n n esti i ka ran l k ke nt . (Peride Celal 1991 s. 239). anar i k anari vasfnda; anari taraftar < Fr. ana rc h iq u e < EYun. ' (anarh iks) a.m. Yun. alfa privativum iin b. abana , sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin ise b. Ad riatik . N e istiyo r b u kad n yah u ? A na r ik midi r n ed i r? (A. A ao lu 1991h s. 100). re n c i l e ri n o u n u fa rfa ra, g r lt c , t e rb iye B erkes 1997 s. 42). anar i st insanlarn stnde devletin hakimiyetine kar olan kimse < Fr. ana rc h iste a.m. [ana rc h i e + siyasi terminolojide ok kullanlan iste eki, b. afe rist ]. Yun. alfa privativum iin b. abana . O duvar yaz la r n yazan la r gib i a na r istim. (M. Gler 1990 s. 94). B u havada yaya ola rak kye gel e n ik i ge n .

aksi be r :

G r i b esen l e b k a rda ol u r | O l g ide r

a a ru, b u be r ge l r

(Enver 1928 [869/1464] s. 40).

a a ru t arkada brakmak: k bet k a mus g itdi l e r, bu b vef c i h n a a ru tdi le r ve b u h i k yet an la rdan y dig r k a ld. (Ferec 855/1451 v. 51b). a a ru rak

daha tede (comparativus eki rak iin b. ac rak ):


M e rd ml ik ey le, a a ru rak va r, e n yo ru ld um, sst old um , o bu nda bi ra z vak t yataym, di l e n ey im.

(Ferec

855/1451 v. 178b).

BSTT.de ilek olmayan a r ve - r genilemelerinin esas fonksiyonu yn gsterme (directivus) halidir (kr. ard rad n /a rd u radan ). ET.de ga ru / r u hal eki statsndeydi. Directivus ekinin esas ekli hakknda eitli grler var (ga ru mu r u mu?). ga ru , dativus eki ga ile r u nun birleimiymi gibi grnyor (Clauson 1972 bu imkn reddediyor, 1972 s. xl). BSTT.de a r / r tremeleri zarf ve hatt isim mnas edinmiler. AE cildinde u a r rnekleri var: ana r , da garu, d a r . be r /b e r i nin etimolojisi biraz phelidir.

a arurak, b. a a ru . anarya geri vites manivels < Fr. e n a r ri re geriye doru. Efe ndi Ma ns u r h e r eye ra men ana ryaya bast. T rakto r ke nd i n i ge ri att. (Orhan Kemal 1951s s. 70). anas l aslen, asl itibariyle < Ar. an as l (i n ) a.m. ( an dan ve as l asl). Anas l Va rna l o la n b u kom umu z ... (S.M. Alus, Akam gaz. 29.6.1944). anas r unsurlar < Ar. an s i r a.m. [ u ns u r un oulu]. O. Osmanl mparatorluunda yaayan ekalliyetler: M e rut iyette n evve l, stanbu lda
osmanl l k h k mfe rma ol uyo rd u. l n edi l e n h r r iy et di e r a nas r martt . (Fazl Necip 1930 s. 296).

yoksu n u g r yo rd um. B u a na r ik g r n n bi r iy i yan , de e rl i k i i l e r i tan may kolayla t rmas ol uyo rd u. (N.

anason b.m. (tohumu baharat olarak kullanlan bitki) < Ar. an s n /yans n R. Dozy 1927 I, 41 a.m. 17. asrda u telaffuzlar tesbit edilmitir: anasun, anes n, an sun, enes n, enis n, Meninski 1680 I, 458, 474. Arapa kelimenin asl EYun. ' (aneto n), fakat Trke kelime do rudan do ruya EYun. kelimeden olamaz (G. Meyer 1893 s. 28de aksini syler), ayrca b. afyon . ... ve kimyondan ve an isondan
ve za fi r ndan ve ayr ndan s l rl k la riy l e o n be de ik i al n u r . (.L. Barkan 1943 s. 289) ... siga ra i zmarit l e r iy l e dol u k l l k l e r ve a nason kokus u si nmi salonda ... (A. Yurdakul 1989 s. 56).

AD. ana ta a karnna DS 253 < Fa. n t a.m. A. Tietze 1969 no. 89. Anatol i, b. Anadol u .

anatomi

98

anca I

anatomi b.m. (vcut yaps bilgisi) < Fr. anatomie < Lat. anatomia a.m. < EYun. (anatoma) te rih, vcudu aarak iini inceleme [ana aarak ve temn e i n kesmek fiilinden isim]. B i r s re t bbiyeye
gitmi , fakat anatomi de rs i nde kadavrala r kald ramay n ca oku ldan ay r lm . (B. Arpad y re i

1976 s.

26). Anavarin Morada bulunan Navarino (veya Pilos) adndaki liman ehri. K a l a A nava ri n e g e ldi. (Seyyid Murd 1981 v. 225a). anavas ya /anava ya balklarn kn banda Karadenizden Ege Denizine g etmesi < Yun. (anevasiy) ykseli, yukarya k, KahaneTietze 1958 no. 731. [ana yukarya ve ba n (v n ) gitmek fiilinden te kil edilen bir isim]. Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya . anavata bir ileme teknii < Yun. ' / ' (anavat/anavats) a.m. Hist. Lex. II, 172 . Adam n

anberbu /a mberbu y amber kokulu < Fa. anba rb y a.m. [ anbar + b y kokan; Fa. / / yada / y / ile biten kelimeler iin b. b r u ]. Z ev l i g rmes n h s n , ey g l y z l anbe rb ! (mer bin Mezd 1982 s. 56). Hindistandan getirilen iri taneli pirin M. Ktkolu 1983 s. 341. . anberbuy /a mber bu y bir renk eidi M. Ktkolu 1983 s. 133. < anbe rb u + renk sfatlar yapan - eki (b. altu n ). anbere bir hurma cinsi < anbe r Hica z A rapla r y z e it 1938 s. 124). anberef an/amberef an gzel kokular saan < Fa. anba raf n a.m. [Ar. anba r amber ve Fa. af n /fa n saan]. Musik stlh olarak ambe re f an 19. asr sonunda icad edilen bir maka m ismidir (kr. K. Uz 1964 s. 9). O. anber n /amber n amber ihtiva eden, amber gibi gzel kokan < Fa. anbar n a.m. [ambe r + madde isimlerinden sfat yapan Fa. n eki, b. abhe ri n ]. Kem n anbe r n (g rd i) . (bir kzn gzel kalarndan bahsederken, Ferec 855/1451 v. 151a). O. anber ine/amber ine amberle doldurulmu kolye < Fa. anbar na a.m. a womans ornament for the neck, full of amber F. Steingass s. 870. G y rd i
a rh at las e nbe r n e | M u ras s a t c u alt u n anbe r n e h u rman n yal n z beyaz c i ns l e r i n i ye r, anbe re ve e l eb i c i ns l e r i n i h ed iye l e r i i n ay r r veya sata rla r. (F.R. Atay

bi ri k z n n ge l i n l i k e lb isesi n e dival m i let ec ek, yoksa lo usal k yorgan na anavata m, he r n eyse ubatta bi r Erme n i dud u n u n kaps n alm ... (S.M. Alus, Ak a m

gaz. 6.2.1943). AD. anavul kk ark, suyu tarlaya aktmaya yarayan hendek DS 253 < Yun. ' (anavoli) a.m. A. Tietze 1955 no. 11, Ch. Symeonidis 1973 no. 11, Ch. Tzitzilis 1987g no. 16. AD. anavula kstebek < Yun. ' (anavolos) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 15. AD. anay, b. ha nay /han ey . anbal, b. ambol. anbar, b. ambar. O. anbean her an < Fa. n ba n a.m. Fa. dativus be iin b. be I . H a y t ald demdi r, mem t ve rd ig i dem / K i i l r di ri l i r n be n, n ef esbe n ef es. (Ziy Pa a, YTEA 1978 II, 42). anber/a mber bir eit balinadan kan gzel kokulu madde ve ondan yaplan kokular < Fa. anbar /ambar < Ar. anbar a.m. / nb / /mb / geli mesi iin b. ambar . B udak la r nda mu ras s a k u la r
k o nd u rd la r, i l e ri n i m k i l e anbe r i l e dold u rd la r. (Ferec 855/1451 v. 91b). Han ma syle: se ri n e ke l l epo u n u rts n de ge lsi n . Ambe r geysu la r n ta ras n da gelsi n ... (H. Ritter 1953 III, 495). M emele ri n i n aras na soka rdm ba m, yasemi n ha n me l i ambe r kokard. (. Aral 1997 s. 130).

(Ah m edi D 1973 no. 341b). anberi ye/amber i ye gzel kokulu bir likr < Ar. (Suriye dial.) anba r ya liqueur aromatise A. B arthlemy 1935 s. 556. K u st nd e n ayrs mevc d ... bordom, apsent ... amberiye ... (E. Misailidis 1986 [1872] s. 56). O. anber mu /a mber m y salar amber gibi kokan < Fa. anbarm y a.m. [Ar. anba r amber ve Fa. m /m y sa; Fa. / / yada / y / ile biten kelimeler iin b. b r u ]. m kb y ve anbe rm y! G l i h dut ... (Ferec 855/1451 v. 178b). anca I ancak < ET. an a a.m. [an IV o zamirinin aequativus hali, yni onun kadar, o kadar] Clauson 1972 s. 172. Bugn ekseriya tahdit edici mnada kullanlr, en ok (yni ondan fazla olamaz): lk szc k l e r ek i ng e n, an ca duyu l u r g ib i kt a z nda n . (Fruzan 1982g s. 90). S t a ac n n
dalla r i n c e ve kaygan o l u r. Zayf, isteksi z bi r a at r, kabu u n u b rak ve ri r. A n ca ddk yapl r da ac l bi r ho ro z o l u r te r. (F. Duman 1999 s. 66). Zaman

O. anberbar /a mberbar gzel kokulu < Fa. anba rb r a.m. [ anbar amber ve b r saan]. N f e di rmi
z l f i anbe rb r d i lbe r va r ik e n / lem i re m g ad bi r k u r u b ht ndu r ba a . (Nect Beg 1963 s. 149).

anberbar i s /a mber bar i s turuncu veya krmz meyvelerinden reel yaplan bir bitki < Ar. barb r s a.m. K. Lokotsch no. 227; kelimenin asl bilinmiyor.

belirtmek iin de kullanlabilir: D n e g itt i on la r dedi. Ak ama gel i rl e r a n ca. (H. Taner 1951t s. 52). EO. anca o kadar, nice: Ancala r be zdi z i nde n , old m t / K meti an cas n u o ld ik i k a t. (Oruc b. dil 1925 s. 61). EO. byle: B e n mdah bi r yan um an ca uy bi lmez g i r n o lm du r . (Ferec 855/1451 v. 181b). EO. anca sadece: Ve ege r h e z r y l bi r y rde ot u ray n,
m n sibmi H a k k b u nda ba a v rib iye ... d r ise ,

anca II

99

anda

bu lmad n l esi n, d n iy ya n eyl ey ge ld m gitdm d yesi n, s o ra an ca pe iym n y yesi n. (Ferec 855/1451

v. 136b137a). EO. y z bi an ca yz bin kere o kadar, yz bin misli TS 126128 (rnek 35, (10) 21): Ke rem d e n y z b i an ca ... (Ferec 855/1451 v. 112a).

Sfattan (nadiren isimden) zarf yapan ca eki, eski ve yaygn bir ektir. Bu fonksiyonuyla hi bir zaman vurgulanmayan ek, ET. a aequativus hal ekinin devamdr (menei ve fonksiyonlar hakkndaki farkl grler iin b. J. Deny 1921 s. 633647 ve Z. Korkmaz 1959 s. 275358). ca zarflar, balca gibi, kadar, gre anlamndadr, ms. nca I, bu mi nvl c e (b. b u I ), d l i c e I . AE cildindeki dier tarz zarflar unlardr: laca b laca (b. alaca ), A rpa, a rk u n ca, ayka, y r ca (b. ay ru ), bara II, bu takd rc e (b. bu I ), b n ca I, c i z vi c e (b. c z vi ), c z c e, dal n ca (b. dal I I ), d r i c e (b. d i r i ), d ru ca (b. do r /do ru ), d z c esi (b. D z c e ), epyce, vc e, ey c e /ey c e /iy ce I I . Zaman zarflar ise unlardr: b n ca II, o u n ca, kas (b. oka /oka), rc e, e rk n c e (b. e rke n ). ca sfatlar iin b. aha /a ca , maca zarflar iin b. a rtmaca . cak zarf eki iin b. a u l cak /a l cak ve a i l e ce /a i l e c ek .

K. Rhrborn 1977 s. 136). Ortadaki c unsuru, aequativus eki olan ca ya (b. ah a /a ca ) balanmaya alldysa da nlnn niye ( < ET. u )ya dnt anlalmyor. Erdala gre bu ek grubu, yerle ilgili isimler yapan u ekiyle birleik la + yu zarf eklerinden meydana gelmitir (1991 I, 106108, 410411). ok daha ilek olan sade lay n ( < layu ) birleimi, EO.da gibi anlamnda serbeste her isme taklabilirdi. AE cildindeki ilgili misaller unlardr: anc lay n, be n c i l eyi n , bi z c i l eyi n , bu la rc lay n, bu n c lay n . Ayn ek, nadiren kkleri zaten Fa. veya Ar. zarf olan kelimelere de katlr. Hepsi halk diline ait olan u tbirlerde lay n fonksiyonsuzdur: n k l ey i n, e lbet ley i n . (Zaman zarf yapan lay n iin b. ak amleyi n ).

(Argo) aniz le uzakla mak, savu mak Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 13 < ??. ( )z la- geni lemesi iin b. al z la- . anuvez/anuyez/anez kk balklardan yaplan balk ezmesi < asl sp. anc hova olan, fakat birok dile gemi bulunan, hamsi cinsinden bir bal n ad, ms. Fr. an c h o is , ng. anc h ovy , Alm. A nsc hovis , t. acci u ga < Yun. (afy ). Trkeye hangi dilden getii belli deil. a n a varyant iin G. Meyer 1893 s. 21 < Fr. anc h o is diyor. Kadeh i n bi ri n i al p
teki e l iy l e de atal bi r a n u ve z e bat ra rak n me ge ldi.

anca II, yalnz anca be rabe r kan ca be rabe r ne olursa olsun ayrlmamak artiyle tbirinde geer, yni bu iin sonu kan (kan dklmek) dahi olsa orta yalnz brakma mak. Ba taki a n , ya ka n kelimesine kafiyeli bir mhmel yahut bugn mnas unutulmu bir kelime olmaldr. Aslen and olduu da akla gelebilir. Bu tr terkibler iin b. al l em et- kall em et- . ancak sadece, yalnz < ET. an cak a.m. [ana , b. anca ve ok ite] Clauson 1972 s. 174. M s r d iy r ndaki u l f e l aske r o n bi n e f e r an cak va r id g i muk a r re rd r . (l 1956 [158687] s. 138). Cmle sonunda ve vurgusuz: B i r e r va r, g z f ke l e c i l e r syle r yana r yak l u r a n cak . (Ferec 855/1451 v. 210b). o kadar, daha iyisi olamaz (vurgulu): B u d mene bi r g i r i gi rd i k im ancak ol u r. ( azavt Sult n Mur d 1978 [15.yy.] s. 62). O n la ra bi r mec l is d zd i k i an cak ol u r. (. Elin 197778 s. 203).

(S.M. Alus 1944 s. 112). Bal n ad Trkede ayn zamanda balk ezmesinin de ad olmutur. and/ant yemin < ET. and a.m. G. Doerfer 1965 II, no. 561, Clauson 1972 s. 176. Aslnda karlkl kan ierek ahiret kardeliine kabul merasimine dayandndan i fiili ile kullanlagelir. Y tmi
ge z and i b du r u ram ki k z um g c i l e k imseye v rmeyem . (Ferec 855/1451 v. 36b). Nadiren and et

and imek:

An n em a lad. B i r daha o mektebe

(Ah m ed R sim 1316ge s. 11). and olsu n art olsun, nikhm zerine yemin ederim ...: And olsu n k i be n o lsaydm an dedik le ri n i ge r ekde n yaparmda ... (Ah m ed Vef k Paa 1927 s. 2526). EO. and s and bozmak. s krmak demek olduuna gre and krlabilen bir eydir (bz baka dillerde ayn fikir mevcuttur, ms. ng. to b reak an oath , Alm. e i n e n E id bre c h e n ).
yol lamyaca na d i r a nd etdi. Deg lve n h e rg z a nd bi r syandan / Ve bu n u g ibi sz e ben uyandan (Fah r 1974 [1367] no. 2510).

anca I de incelenmi ca zarflarna ite anlamndaki ET. edat ok eklenerek birleik cak eki ortaya kmtr. cak ekiyle tekil edilmi zarflarda ayn zamanda diminutivum anlam vardr. AE cildindeki u misaller bunu belirtir: ancak, a u l cak, a rk u n cak (b. a rk u n ca ), byle c ek, demi nc ek (b. demi n ). -cak ile zarf yapan baka bir ifde tipi iin b. ai l e ce /a i l e c ek .

EO. anc la y n onun gibi < ET. a n u layu a.m. Clauson 1972 s. 176. B i r ac yib ce ng k ld la r c n, | Anc lay n g rmedi devr i zam n . (Oruc b. dil 1925 s. 61). S o u c bu ld bi r an c lay n y r . (Fah r 1974 [1367] no. 718). oulu da kullanlr: C iypu r bi ra z y r k im y r id i, bi r a n la rc lay n ayy ra g r u rad . (Ferec 855/1451 v. 240b).

EO. anda onda TS 135 < ET. anta /anda a.m. Clauson 1972 s. 176. Kr. ol I. orada: Ol sanduk ca al ge l, be ndm mift h andadu r. (Ferec 855/1451 v. 41b). oraya: A nda bi r ayda var l u r. (a.e. v. 146a). AD. anda hatra, yadigr, kalnt DS 256 < an + ?? BSTT.de AD.den alnma neologismus O rada da,

o rman la r ha rap olan bt n blg e l e rde o ld u u g ibi, yol u n u zak ve yak n nda ye r ye r andala r, bi r am, bi r ard , me e ve bol bol ah lat g r rs n z. (H. Birand

Birleik EO. c lay n genilemesi, yalnz kii ve gsterme zamirlerine taklp benzerlik (similativum) yni gibi anlamnda zarflar yapar (b. J. Deny 1921 s. 598599, M. Erdal 1991 I, 107). Ayn ek grubu ET.de bulunur ( u layu ) ve hal eki gibi kullanlrd (ms. bu l t u lay u bulut gibi). Etimolojisi hakknda eitli grler var (b. T. Banguolu 1938 s. 81, J. Deny 1921 262, 597598, Clauson 1972 s. 175,

1957 s. 70). O l um u n bel i nde n kalan tek a nda oldu u i i n b rakt oc u u n u . (A. Kutlu 1995 s. 16). hediye DS 256: Yo ldan g e l ip ge e n e sattk la r alabalk la r da
kyl l e r i rmaktan t uta r get i r i r l e rd i. Yan nda anda diye bi r kse dol us u da i l e i yah ut badem su na rla rd .

(A. Kutlu 1991 s. 152).

anda

100

andkas, b.

Bir mutahassslar grubu tarafndan teklif, mnaka a ve iln edilen ve etimolojisi bizce anlalmayan neologismay eserimize almama prensip edinmitik. Onlarn kaynan, intisap veya te ekkl sebebini aklamak o grubun mensuplarna der. Fakat mahiyetleri belli olanlar ve bulunularnn sebebine dair cizane bir tahminimiz olanlar, bu prensip kararndan hari tuttuk. Bu ekilde AE cildinde mahdut bir mikdar neologisma birikti: anda, ara, ast, ayp (idiolekt), bi ri k im, buyu rga n, o u, dn - II, du ra l, du ra lak, du r u k II, ec e I, Ege, egemen, e rat, etki (idiolekt), etk ic i, evc i l . Anda

k i n c i k eman ye n ide n tam bu rada gi riyo rm u . Andant i n o g ra z ioso. (A. A ao lu 1991r s. 111).

AD.

andaval /andaval l /handaval l ahmak, beceriksiz, akn DS 258, Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 13, H. Aktun 1990 s. 39, 124 < Yun. (dial.) andalavus arpk; somurtkan, inat; ap al < EYun. ' (antllagos) deitirilmi Ch. Tzitzilis 1987g no. 20. M i l bey, dar lma amm , ok antaval l s n ... (H.R. Grpnar 1316 s. 430). Vay
ha ntaval l be! Nas lsa ismin i iml s n re nm i , on u h a t s z atm . (a.e. s. 561). u andaval l la ra bi r t raktoru n ka beygi re bede l o ld u u n u se n an lat al lasen!

EO. anda oradaki < anda orada + k i eki.


h r la r d k e l i z l e r i gy n b ri k k a t tdi l e r.

(Ferec

855/1451 v. 150a). AD. andah/andah askerlikte tecrbe atlar DS 256 < e ndaht . EO. andak hemen, derhal TS 137138 < antak bu gibi, bu kadar Clauson 1972 s. 177, fakat K. Rhrborn 1979 s. 155e gre, anta + ok . Ol g c e ol v k a olmasa ... andak d m h e l ke d dm-idi. (Ferec 855/1451 v. 132a). Saup g l s uy la yud la r a ndak (Fah r 1974 [1367] no. 3412). AD. andal /andal l sersem, budala DS 257 < EYun. (ntallos), (antllagos) ile a.m. (kr. andaval l ) Ch. Tzitzilis 1987g no. 21. AD. andalab izo /andalav izo I ocuklarn tahterevalli zerinde oynadklar bir oyun < ? (Trabzon dial.) L. Bonelli 1902 s. 56. andalavi zo II ile alkas olup olmad belli deil.

(F. Erdin 1969 s. 64). AD. andavat ikinci kat karken binann orta ksmna konulan kiri DS 258 < Yun. ' (andivtis) srg; bir kap direinden tekine uzanan kiri Ch. Tzitzilis 1987g no. 23. O. andel i b blbl < Ar. andal b a.m. Go n e c m ndan ol ubdu r ande l b i z r mest . (Nect Beg 1963 s. 166). (Argo) andel ip hile, oyun < andel ib blbl (yellenme sesi blbl sesine benzetilerek). apa amelesi h e l e ona bi r oyu n etme e, andel ip yapma a kalks n! (Re at Enis 1944 s. 83). K ro las h e ri f! Ot u vu rm uyo rsu n .
A ndel ip yapyo rsu n. Yed i i n somu n, i t i i n ay ran ha ram ol u r son ra ... (a.e. s. 137).

anderh a na, b. ant ra ha n e . AD. ander kal /and r ka l sahibinin olmnden sonra artakalmak, sahipsiz kalmak DS 258260, R. Dankoff 1991 s. 12 (bilhassa Do u Anadoluda ve Azerbaycanda (and r eklinde beddualarda ok kullanlr) < Fa. anda rz < Pehl. ha ndarz , Grc. ande rh i , Erm. and r sahipsiz, bedbaht < EErm. a n olmayan ve t r sahip, bey R. Dankoff 1995 no. 706; U. Blsing 1992 no. 9, 1995a no. 65. A nd r kals n C lavu z u n u bu n u n! (. Kaftanco lu 1972 s. 12). Yo u rda be n z emedi: km z k m z. k i adm da alpaland and r kalasca. (a.e. s. 84). A z na atar atmaz
bi r i n ed i, ge r i t k rd taba a. Oy sen i a nd ra kalas n, n e kt bi eymi ! dedi. (. Kaftanco lu 1983 s. 144).

(Argo) andalav izo II spanyolca konuan Yahudilerle alay tbiri H. Ritter 1941 s. 60 dipnot d < sp. hasta la vista tekrar gr mek zere ?. Meh r
mecz b la rm menk be l e ri n i b b mdan di n l e rd im ... p lak M us t a f , De l i H seyi n, De l i S l i h , A ndalavi zo k k S a va ... (H.R. Grpnar 1341 s. 458).

andal l , b. andal. EO. andan ondan TS 138139 (kr. ol I). ondan sonra: Evvel bu la r alaym, andan k a tle me l o laym. (Ferec 855/1451 v. 8b) oradan/ondan sonra: Andan gid b Ayd n i l i n i ... feth tdi . (Oruc b. dil 1925 s. 26). andan bu ndan oradan buradan, e itli yerlerden:

D u rd , andan bu ndan a acc uk la r cbc ge z l e r d r rd i, ol r diyv rc u rtdi, ic i n e g i rd i. (Ferec 855/1451 v.

65a). Ablativus haliyle yaplan zarflar iin b. amazdan . andante (beynelmilel mzik terimlerinden) arca alnacak < t. andnte a.m. [anda re yrmek fiilinden]. t. -ante / e nt e eki iin b. ace nta /ace nt e . Garb mzii stlahlar iin b. ac itato . B u andante gi ri te n son ra h eme n al l eg retto bi r me n c i l is ge l i r. (H. Taner 1971s s. 18). andantino (beynelmilel mzik terimlerinden) andanteden azck canl alnacak < t. andant i n o a.m. [andante + i n o kltme (diminutuvum) eki, b. albi no . ]. Garb mzii stlahlar iin b. acitato .

andezit/andiz it (jeoloji terimlerinden) bir cins volkanik toprak < Fr. andsite < Alm. A ndesit a.m. [Gney Amerikadaki A ndes dalarnn isminden]. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . Herk esi n r k toprak dedi i kalke rl i ve
volkan ik and i z it kesimle r, z e l o la rak Ya rbe lde n teye skla m t. (. Tarus 1961 s. 137).

Fr.dan alnm jeoloji, mineraloji ve kimya terimleri arasnda it eki ile biten isimler vardr. Bunlar beynelmilel kimya ve tabiiye terminolojisinden gelmektedir. Jeolojininkiler talarn ilk bulunduu yerin ad ile tekil edilmitir. AE cildinde geenler: ande z it, boksit, b ri t is (bir ilve ek ile), di namit, ebon it (son ikisi ticaret markalar). Tp terminolojisindeki it eki ile biten kelimeler iin b. ade n it .

andka s, b. andikas.

Andra

101

angarye

And ra Yunan Ege adalarndan Andria adas. A ndan so ra yi n e A nd ra n m ce z rey e va rd. (Seyyid Murd 198l [1578] v. 281b). andr kal , b. ande r kal . andz/andzotu Inula helenium I. Hauenschild 1989 no. 92 < ET. a du z a.m. Clauson 1972 s. 178. AD. andi dokuma tezgh DS 261 < Yun. ' (and) a.m. A. Tietze 1955 no. 16. AD. andi ka s /and ka s scak bir svya ayn cins so uk sv katarak lklatrma DS 261 < Yun .* ' (*andkrasis) a.m. [andk ra z so uk sv katarak lklatrmak] Ch. Tzitzilis 1987g no. 24. andi l ya Cichorium endivia I. Hauenschild 1989 no. 321 < Yun. ' (anddi) < BizYun. e ntybio n a.m. [BizYun. e ntybon < Lt. i nt ub um /i n t ub us a.m.] Ch. Tzitzilis 1987g no. 122, 1994 s. 203, 204, 205. Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya . andizit, b. andez it. AD. andon ounlukla kadnlara hakaret iin sylenen sz DS 262, kt, uygunsuz kadn K. Emiro lu 1989 s. 40; kr. ant i n I. G z seveyi r um se n i | ok
tonto nsu n ok tonto n | Se n i alac ig id um | Dedi le r o g z andon. (K. Emiro lu a.y.).

O. anem bir a a ismi < Ar. anam [A. Siggel 1950 s. 53e gre Mistelart, AOECS V, 147ye gre Olea oleaster]. mrmde andan n z k y r g rmedm ... bn s u s u s sem u anem ... (Ferec 855/1451 v. 101a). H i c za mah s s bi r ec e r add r k i k z l
yemi le r i o l u r, mah b be n i k na l pa rmak la r u c la r n a a te b h de r l e r . (F rzb d 1305 III, 522).

anemi kanszlk < Fr. an mie a.m. (Fr. i eki iin b. afaz i ) < EYun. an olmayan ve (ama) kan. Yun. alfa privativum iin b. abana . anemon da llesi TS 1983 s. 56 < Fr. anmone < Lt. < EYun. (anem n ) a.m. O. anenfeanen mtemadiyen, durmadan < Ar. nan fa nan zaman zaman , gittike (H. Wehr 1958 s. 31). Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace let e n . T Hind S i nde va rub te f r k i
mte nevvi a i l e ge l b n e n f e n e n tah s l i b i tde ik e n ... (l 1982 [1581] II, 157).

anestezi duyum yitimi; uyuturucu bir illa duygusuz hale getirme < Fr. an esthsi e a.m. [EYun. an olmayan ve (istesis) duyma]. Fr. i eki iin b. afaz i . Yun. alfa privativum iin b. abana . anesun, b. anason . ane k o, b. anako. anfi, b. amfi . anfizem bir akcier hastal < Fr. emphysme a.m. [EYun. (emf sema) iirme]; nomen actionis yapan Yun. ma eki iin b. ak romatik .
o c u k la r, sak n an f i z em f i l n de rk e n akci e r kanse r i kmasn! (Peride Celal 1991 s. 32). mesi yasak. A nf i z em demi ti dokto rla r.

androjen kendini teki cinsiyetten birinin ruhi haline koyabilen kimse < Fr. and rogyn e a.m. [EYun. (andr) adam, erkek kelimesinin kk (gyn ) kadn] B e n asl nda yaza r n a nd ro j e n o lmas
ge rekt i i n i d n yo r um. Kadn d nyas n ok iy i an latan kad n yaza r, ya da e rk ek d nyas n an latan e rk ek yazarla r ay rm n n a lmas ge re ke n b i r ta ri hse l ge i i kategori o lmas ge re kt i i n e i na n yo r um. (M. Mungan

1996 s. 372). Andr o meda (beynelmilel astronomi terminolojisinde) Kuzey gkyznde bir yldz kmesi < EYun. mitolojisinde geen bir kadnn adndan. B i r
tan esi l ise son s n ftan akl nda kalan bi lg i l e r i eksik yan l stste saymaya koyu ld u: u A nd romedayd, u Eldebe ra n, u Kapel la. (A. Kutlu 1983 s. 55).

(A. Kutlu 1995 s. 27).

anfora, b. amfo ra. angaje et taahht altna almak, mukavele ile i e almak < Fr. e n gage r a.m. Bu tr tabirler iin b. afi e et- . stanbu l Ope ret h eyeti n e a ngaje edi ld im. (B. Arpad 1974 s. 74). dansa kaldrmak: Bo os a a h e r
oyu n ba lanmazdan evve l bi re r ba a damale ri a ngaj e id ub bana h i b i r defa ge ndusi i l e bi rl i kde oynaym deyu tekl i f itmedi . (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 99).

androp oz ihtiyarlayan erkein cins hayatnn bitmesi a TS 1983 s. 56 < Fr. and ropause a.m. [EYun. adam, erkek kelimesinin isim kk (andr) ve Lt. pausa < EYun. (pausis) duru, biti].
Yoksa bu olay sadece bi r a nd ropoz n c esi kayg la r rtme abas olarak m g rmel iy im? (Z. Ankara 1991 s. 44).

angajman bir ii stne alma < Fr. e ngagement a.m. Fr.dan alnm man eki iin b. abonman . . .. el imde
bu angajman yapan z t e l yaz siy le mekt b var.

(N mk Kem l 1967 [1867] s. 165). angarya /angar ye zorla yaptrlan veya cret ve menfaat getirmeyen i, isteksizce ifa edilen hizmet < Yun. ' (angara) feodal rejimde kylnn toprak sahibine ifa etme e mecbur olduu vazifeler G. Meyer 1893 s. 39, Kahane Tietze 1958 no. 725; kelimenin asl Fa.dr. N.P. Andriotis 1983 s. 3. Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya . Kaymakamla rla bucak md rl e r i bi r umum
h e l yapt rmak i i n ok u ra rla r. Ama kyl bu n u yapma a zo rla yana r. Yapsa da bi r h k met i i, bi r angarye g ibi yapar ve k u l la nmaz. (M. Krk 1950 s.

anekdot tarih ve ok defa gldrc fkra < Fr. an ecdote a.m. < EYun. (anekdoton) fa edilmemi ey [an olmayan, b. abana , ek darya, doton verilmi ey]. Tan i n gaz etesi n e
h e r c umartesi g n , imdi bana hakikate n oc uk a g r n e n, stanbu l mektupla r yaza rdm. O hafta bi r takm an ekdotla r a ras nda bu ndan da bahsettim. Cemal beyle bu y zde n tan tk. (F.R. Atay 1938 s. 2324).

anele (gemicilik terimlerinden) demirin halkas < t. ane l l o a.m. [Lt. an e l l us halka] KahaneTietze 1958 no. 26.

angasdan, angeslek, angesten, b.

102

anrt

23). Ay e al rk e n a nga ryaya h i ge l emezd i. steksi z c e kalkt. Kapy a rpa rak kt. (F. Erdin 1960 s. 59). Mecaz manda: L ki n N e cdete b u n u k a r s nda bi r 342. angasdan, anges lek, angesten, b. ankastan .

merh a met h issi bi le g e lmiyo r: u dak k a da Leyl on u i i n b i r an a ryedi r. (Y.K. Karaosmano lu 1928s s.

angut II hdk, anlamaz Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 13 < ang ut /a nk ut I. Havana de rse n A l la h n bi r ang ud u! O h e bi lme z tedbi r almay. (F. Baykurt 1971t s. 143). anha minha u bu, undan bundan, etraflca < Ar. an h ondan ve mi n h bundan. A n ha l mi n ha l bi r h esap yapt . (B.S. Kunt 1933 s. 11). An lat bakalm mesele n i n an has n mi n has n da beyefe ndi di n l esi n! (O.C. Kaygl 1938a s. 104). Vel has l u ndan u kadar, bu ndan bu
kadar pa ra, an ha mi n ha tam doku z y z sekse n ik i k u r u kazan c m vard. (Halikarnas Balks 1946 s. 133).

AD. ang hret DS 265 < ET. ya k u yank Clauson 1972 s. 949 (/y / > fenomeni (diotisation) iin b. J. Deny 1955). AD. ang l nl, tannm : Vakti l e
diyel im, bi r i M u lada bi ri Ayd nda ik i ang l pe h l i va n va rm . (Y.Z. Demircio lu 1934 s. 154).

EO. an I onu b. ol I. An bi l rem ki b i r y l k o pd, toz o ld ... (Ferec 855/1451 v. 147b). AD. an II/ani korku, a ma, hayranlk bildiren nlem DS 241243. A n , basldk . eyvaaah ! (F. Baykurt 1967k s. 330). B e n subay ol uyo rum . A n i i i ... A n i ya , ben gvu r subay o l uyo r um . (M. zg 1993 s. 141). EO. anh t ar /BSTT. anahtar b.m. < Yun. ' (anih tri) a.m. G. Meyer 1893 s. 45. A n i h t a r al ub ge ldi o l a raya | Ki h c re l e r i k a mus n a raya . (Mesd b. Ah m ed 1925 s. 32). A na hta rla r n i e rd e u n ut up kaps n i l i n g i r l e aan! (Peride Celal 1991 s. 182): AD. anakdar vs. DS 249: I nahta r del i v nd e n be n im g rdvm se n g rsey n eyde rd n. (K. Bilba ar 1941 s. 38). AD. an k I /anuk nane DS 268269, K. Emiro lu 1989 s. 42 < Erm. an n u h a.m. AD. ank II hazr DS 268 < ET. a n uk a.m. Clauson 1972 s. 182. EO. an k /a n u k a.m.: N e k im vard davar u az uk an uk | D r p mecm n al up k a d la r h ep . (Meh m ed 1965 [1398] no. 5289). ank la , b. an uk la . a l, b. a u l . an l bahsedilmek, ad gemek < an fiilinin passivum hali. o c uk l u um u n kalabal k evi nde o n u h i g rmemi tim. Ad bi l e pek gemez, an lmazd. (M. Seyda 1974 s. 03). a lcak, b. a u l cak. anr b.m. (eein ba rmas) < ses taklidi fiillerden, kr. EO. ag r , Az., Krm dial. a r W B I, 184, Tob. ang r W B I, 187 A ns z n bi r spa an r yo r. Ama nas l an r ! Susmak bi lmiyo r. (A. A ao lu 1992 s. 126). anrt eein barmas < an r + fiilden nomen actionis yapan t eki, kr. ba rt , sal la nt . Uzaktan bi r e ek an rt s, bi r kpek havlamas duyu ld u. (M.Z. Salo lu 1997 s. 89).

ang lan-, b. yank la n- . An gl i kan ngiliz kilisesine mensup olan (kimse) < Fr. ang l i can a.m. [Ortaa Lt. ang l i c n us < Ang l i 5. asrda Danimarkadan ngiltereye hicret eden Cermen kabilesi]. an eki iin b. Ame rikan . An gl o sak s on anadili ngilizce olan kimse < Fr. ang lo saxon < ng. A ng lo Saxon a.m. [A ng l i ve Sakson Cermen kabilelerinin isimlerinden]. AD. angona kr ylan DS 267 < Yun. (dial.) ' (angna) engerek Ch. Tzitzilis 1987g no. 8. AD. ango ahmak, sersem DS 262, tembel, i e yaramaz K. Emiro lu 1989 s. 41 < ang /anga ahmak + hypocoristicum eki o . AD. angr o s et uyu mak K. Emiro lu 1989 s. 41 < Yun. (Karadeniz dial.) (gangrn ) a.m. A.A. Papadopulos 1958 I, 208. anguaz (ruhiyat terimi) skntl ruh haleti < Fr. ango isse a.m. Bo az m u z u n parmakl demi r bi r e l l e sk l yo r. B u ang uazdan ivedi l i k l e kmal ym. (Z. Ankara 1991 s. 48). angud /angut I/ankut kiremit renginde bir yaban rdei cinsi < ET. a t a.m. Clauson 1972 s. 176, M. Rsnen 1969 s. 21, G. Doerfer 1965 II, 129130, L. B azin 1971 s. 5559. An c lay n ce n g de r me rd n i it / E r k a n nda n y r k za rd n a t. (Firdevs i R m 1980 [15./16.yy.] s. 223). angud i kiremit renkli < ang ud /a nk ut I kiremit renkli bir ku + bir ok renk sfatlarnda kullanlan - i eki, b. altu n . Ye n i e ri va r yastk byk l , emekta r
avn iyesi n i n ve k uk u l et esi n i n i i k rm z a ng udi u ha l , ml z im r tbesi nde n mtekait, alayl, k ra nta a alar.

(S.M. Alus, Akam gaz. 20. 5. 1944). AD. angu r hyar DS 267 < Yun. ' (angri) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. l. erkek cinsiyet organ, kr. ayn mna geli mesini gsteren h ya r kelimesi, K. Emiro lu 1989 s. 41. AD. angu r ya hyar DS 267 < Yun. ' (angrya) hyarlar Ch. Tzitzilis 1987g no. 1. Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya . angut I b. angud

Sonu du /d , BSTT. t ile biten ses taklidi isimlerin bir ksm dorudan doruya l / r ilveli ses taklidi kelimeye taklm olur, yni da genilemesinin mukabili gibi (b. alda ), yalnz u farkla ki bandaki /d / belli bir sebep yokken /t /ye dner, mesel cang rt gibi. Baka bir ksmnda ayn ek fiil kkne taklm grnr, an rt da olduu gibi. AE cildinde geen birinci gruptan olan

anson, ansun,b.

103

Ankara

misaller: ca ng rd /ca ng rt , c r lt I + I I, c v l t , c z ld u, c z rt , a lt , a t, ak ld u /ak lt , at rd /at rt , r lt (bunun hali ayrdr, belki ikinci gruba aittir), n g rt , dav t, d r l t , dp lt /d p rt . kinci gruptan misaller: an rt , ba rt , belki de r lt . Ses taklidi kelimeler iin b. at , ayrca ses taklidi olmayan -t isimleri iin b. a a rt .

anif l beyan mezkr, zikri geen < Ar. n i f u l bay n a.m. [ n i f nden giden, Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . /l / harfi tarf ve bay n beyan, aklama]. O. ani l g yab yokluunda, kendi hazr olmakszn < Ar. an i l iy b a.m. [ an i dan, /l / harf trif, iy b yokluk, hazr bulunmay].

an s on, an sun,b. anason . AD. an t r st kapal anlatmak, ihsas etmek DS 270, 271 < an - /a - birini anmak, birinin arkasndan szn etmek DS 270 + causativum eki d r- , b. ackdu r- . l ha n C emali n ad n almyo r a z na.
A n t rmak istedi i, ba n zdan ge e n o ga rip sevda se rve n i , bi l iyo rsu n . (Peride Celal 1991 s. 240).

a t, b. ang ut I. AD. antla bir ii yapmaya hazrlanmak DS 271 < EO. an uk la /a n k la hazrlamak DS 269, TS 171.
Ustam da amar tam an t lad, vu racakken ge riy e ek i l i ve rd im . (Y.Z. Demircio lu 1934 s. 147148).

Ar. an baka bir kelimeden tretilmemi bir ntakdr. Bana getirildii kelimelere bir yerden ayrlma, hareket etme, birisinin yanndan uzaklamak mnalarn ykler. Zaman ile ilgili bir balamda kullanldnda bir sre belirtir (ms. anka rib : yaknda). Kendisinden sonraki kelimeye genetivus hal eki aldrr. (W. Fischer 1972 s. 143). A-E cildinde bulunan rnekler: an i l g yab, an i lme rk e z, a nka rib, ankastan /a ngasdan / angesten /a ng eslek, an samimilkalb . Arda genetivus hali hakknda daha etrafl bilgi iin b. al-ri vayeti n ve arz u l la h i vasia .

anvhitte, b. n I . anz ekin biildikten sonra tarlada kalan dip ksm TS 159160 < ET. a z a.m. Clauson 1972 s. 191192.

ani l mer kez (fizik terimlerinden) merkezka < Ar. an i l markaz a.m. [ an i dan, an iin b. an i l g yab , /l / harf trif, markaz merkez]. ani mato (beynelmilel mzik terimlerinden) canl tempo ile alnacak < t. an imato a.m. [Lt. an im tus, an im re canlandrmak fiilinin fiilsfat (participium), < an ima can]. Garb mzi i stlahlar iin b. ac itato . AD. ani s yapraklar kaynatlp suyu iilen bir aa K. Emiro lu 1989 s. 41 < Yun. ' (nison) a.m. A.A. Papadopoulos 1958 I, 70; kr. anason . anjin bir bo az hastal < Fr. ang i n e < Lt. ang i na a.m. < Yun. (anh on ) bo ma. Anka masallarda bahsedilen hayal byk bir ku < Ar. ank a.m. [ ank uzun boyunlu, a nak n mennesi]. K i iye h e r i i a l g r n r, k u zg u na yavrus u A nk g r n r. ( in s , YTEA 1974 I, 496). Mecz mnada elde edilemeyen hayal bir gaye; H r r iyet dedi i n i z si z l e rde n u zak la rda u an bi r ankaku u de i ldi r. (A. Yurdakul 1989 s. 314). O. anka I bir alg (belki boynu uzun telli saz?) < Fa. ank according to others name of a musical instrument F. Steingass 1930 s. 870871 < Ar. ank uzun boyunlu [a nak n mennesi]. ...
mut r ib ke n z e k l e r def i ... e rgan n ank y ... almak d a ...

B u day eki ld kde n so ra a z na o rta arpasiyle ale f ek i l e. (.L. Barkan 1943 [904/1498] s. 91). ekin

biildikten sonra tarlada kalan saplar bime ameliyesi: Ky bast la r. Kyl l e r, ba ka part iye oy ve rmemek i i n an za topland la r. (M. Makal 1971 s. 191). an bir anda vukubulan < n I lahza + isimden sfat yapan nisbe eki , b. adal . B u a n s ual iml e Hac bi r silk i nd i. (F. Erdin 1969 s. 102). birdenbire: T u na,
balkon kaps ndan f rlad g ib i, parmakl n st nde n atlad. yle an o ldu k i! (A. Yurdakul 1991 s. 185).

ani, b. an II. O. a ni b ih yni, demek istiyorum ki < Ar. a n bi h onunla unu anla. Umdet l ef h im ve l e rk n, a n bi h ket h ud bevv b n o lan z t i i z z e t n i n . (l 1982 [1581] II, 135). AD. ani bit sirkesi K. Emiro lu 1989 s. 41 < Erm. an its a.m. N e n e n ykad se n i | Hi temi z l e nmedi n h i | B i ra z c uk daha yikan | Ba u n kaynayi an i (K. Emiro lu a.y.). anide bir nda, birdenbire < Fa. da r n bir nda tbirinin tercmesi. Calque iin b. ab I /v 3. Locativus hali ile yaplan zarflar iin b. akab . Ol
mz eyye n gemi l e ri n de di re h t i l ek edk b b d h a z n g ibi s o yub u ry n bi ry n d b ... (A. Bombaci

(Ferec 855/1451 v. 116a). O. anka II ok zengin (tccar) R. Dankoff 1991 s. 12 < A nka I, o hayal ku gibi ok byk, emsalsiz olduklar iin (M.Z. Pakaln 1946 I, 62). B i r iddet i
it da bu mah a lde dipi ve bo randan n i e bay ank demle r sovuk d an h e l k olduk la ry i n ... (Evliy

1946 [1560] s. 282).

B u, apandisit k ri z i n e a n de tut u lm u bi r i nsan n duydu u st rap gibi bi r eydi.

eleb 1928 [17.yy.] VII, 504). Ankara b.m. (ehir, vilyet ve dere ad) < EO. (1719. asr) A n k re < EYun. ' (nkyra) a.m. Kr. Eng r . A nky ra kelimesinin asl hakkndaki nazariyeler iin b. A. Galanti 1951 I, 79. B i r
mu az z a m eh rd r, g y B u r sa bigi ve y h z A nk a ra bigi o la. (Seyyid Murd 1981 [1578] v. 56a). T imu r u A nk a ra h dis e si nde n s o ra M em l ik i

(Umran Nazif 1948y s. 39). aniden apanszn, birdenbire < an ile an ide nin karm. Ablativus haliyle yaplan zarflar iin b. amazdan . Kesi n ka ra rl g itmeye, C emi leye de syledi i g ib i kaacak bi r g n an ide n. (Peride Celal 1991 s. 252).

ankarib

104

anlatr II

Os m n ye o n bi r se n e k a dar fet ret ve t ef ri k a i i nd e k a lm ... (YTEA 1978 [19101911] II, 273).

sz d e n ol a la n u r k im mege r a rsla ndan sa a k o rk u ve rkmekl ik e r i mi d r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I,

O. ankar i b yaknda < Ar. a n k a r b a.m. [ an dan, an iin b. an i lg yab ve k a r b yakn]. n all h an k a r b bu l avu z bi l i ev z ... (Ferec 855/1451 v. 222a). ankart (bz kt oyunlarnda kullanlan tbir) yeni ilemeyen durum < Fr. e n ca rt es a.m. ??
Ke ndisi nd e de seki z doku z va rsa ankart o l u r, k imse bi r ey kazanmaz. (H. Kodaman 1944 s. 187).

32). Bugn an la n yerine ekseriya an la l kullanlr (belki stste gelen /a n / ile biten iki hece bir kakofoni saylr); an lan nadirdir. B i r ey an lanacak gibi de i l Hac! (Mah md Yes r 1928 s. 386). Aman Fati, an la lmaz ha l l e ri n va r! (Mahmud Yesari 1932 s. 287). anla birbirini anlamak < an la fiilinin mareket hali. ?? hemfikir olmak, anla maya varmak:

AD.

ankastan/angasdan/angesten/anges lek akacktan, yalandan DS 264 < Ar. an k a s d i n mahsustan [ an dan, ( an iin b. an i l g yab ) ve k a s d i n kast kelimesinin genetivus hali, b. alr i vayeti n ]. Angesden yle dedim. (Ebbekir H zm 1326y s. 214). Angesl ek mi yapiysz ? (.A. Aksoy 1945 I, 368). Di n l e o l um. ngastan tesl im olacaks n. (F. Erdin 1958 s. 232). A gasdan hasdalan vam c i nga n z . (Z. Korkmaz 1994 s. 35).
fet h i k a l i by t i ankeb t me n z i l esi nde ... idg i g nd e n az h e rd r. (l 1979 [1581] I, 123).

B u g n l e rd e o, Apt lk e rim le an la m , ba da m g r n yo r. B i r l i kte g idip i iyo rla r, ge c e yars ndan son ra eve ge l iyo r la rd . (M.. Esendal 1934 s. 358).

szle mek, randevula mak: A abeyisiyle bi rl i kte,


M evl na m z esi ka r s ndaki d kkn la rdan an la m la rd. (S. Soysal 1979ye s. 67). bi r iy l e

O. ankebut rmcek < Ar. ankab t a.m. Yan la r nda k a l e

anla l anlayna varlmak, farkna varlmak < mna itibariyle a n la fiilinin passivum hali kr. an lan . Aman Fati, an la lmaz hal l e r i n va r! He r ha rek et imi ko nt ro l ediyo rs u n. (Mahmud Yesari 1932 s. 287). an la lan anlaldna gre, galiba:
A n la la n, o hal e ge l e ce i z k i mektep kitaplar na nsan n e i i n ya rat ld ? sual i n e Ve rg i ve rmek i i n cevab yaz l p o c uk la ra e zbe r l ett i ri l e c ek. (R.H. Karay 1940k

anket b.m. (soruturma) < Fr. e nq u te a.m. [Lt. i nq uae re r e aratrmak fiilinden yaplm bir nomen actionisden; asl Lt. quae re re soruturmak]. Kr. t. i n c h i esta . Vedat kar s na dik i l e n byle u fak tefek maniala rla a nkette n y lmayan bi r i nat yd . (H.R. Grpnar 1939 s. 70). ank, b. yank . ank lan-, b. yank la n- . anki l oz (tp terimi) diz gibi bir mafsaln katla mas < Fr. ankylose < EYun. (akl sis) a.m. AD. ankl i ok zayf K. Emiro lu 1989 s. 41 < Yun. (dial.) (gangr) yavan, ya sz et Ch. Tzitzilis 1990 s. 189. ank s i yete (ruhbilimi terimi) korku hali < Fr. anx i t a.m. [Lt. anx iosus tedirgin, b. aktal it e ]. O, 1996 s. 435). ankut I, b. ang ud. AD. ankut II salkm, zm p DS 274 < Ar. (Suriye) ank d a.m. A. Tietze 1958 no. 154. anla b.m. < ET. a la a.m. (a anlay G. Doerfer 1965 II, no. 565; isimden fiil yapan la /- le- genilemesi iin b. acabla- :). B i l ve g h o l l k i be n d r y yb
du r u ram ki h s s a s k u la r u c n eve rl e r d i l i n i bi lmek u a lamak d u r. (Ferec 855/1451 v. 193b). dan an la iyi

s. 25).

Cami l e re ayakkabiyl e g i ri lmedi i g ibi, B eyo l u nda da boyas z ayakkabla rla dola lmyo rd u an la la n. (Z.O. Saba 1957 s. 14).

anla t r I anlalr hale getirmek, im ile veya jestlerle anlatmak (kr. AD. a na t r DS 278) < an la fiilinin, mna itibariyle passivum olan (b. an lan hakknda sylenene) a n la l zerine dayanan bir causativum hali ve passivum genilemesi olan l dan sonra d r gelemediine gre bu l n hazfedilmesi tabiidir. Bu geli meye baka misal bulamadm, kr. an t r . Causativum d r iin b. ackdu r- .
A rabac i l e yan ndaki z e n c i k le n i n i ht i raml tav rla r , s rmal esvapla r, a raban n sah ib i pek ze n g i n , mevki i pek yksek, belk i de han edana mensup old u u n u an la t rmakta idi. (Fazl Necip 1930 s. 1). Abime u radan bi r k uma see l im! Ge e n defa i z i nd e an la t r p du rd u. (M.B. Kanok 1984 s. 109).

kayg l , anksiyetel e re u rad dneml e rd e, bi ra z o ls u n yat t rmak, mo ral ve rmek de bana d t . (M. Mungan

RD. anla t r II iyice anlamak < an la ve intensitivum ek grubu ( ) - ve d r- . R z g r n u u l t us u ndan n e


dedi i n i pek iyi a n la t ramyan Ta h i r, phe l e nm i ti. (Z. Yama 1956 s. 201). bi r ke r e

bilmek, bir eyin mutahasss olmak: Talt Pa a adamdan an l yo r. (Burhan Cahit 1934 s. 61). (bi r eyden /b i r ey) an lama ho lanma mak: m rmde

d n s ra g nde n avru k g nde d n iy dan n es n e a lamadumidi, bug n bi ld m ki d n iy da n e l e r va r imi . (Ferec 855/1451 v. 196b). an la n anla lmak

ok eski bir ek olmayan ( ) t r -, ( ) (b. azg u r u , a la ) ile d r (b. ackd u r ) eklerinin birlemesinden ortaya kmtr. Eklendii fiil kkne yineleme (iterativum) ve pekitirme (intensivum) anlam katar. AE cildindeki misaller unlardr: an la t r II, a ra t r, at t r, avla t r-, az t r (b. az -), bu la t r (b. bu la ), b u r u t u r (b. bu r u ), b z t r, c z t r, a r d r, ak t r, ek- ek i ti r- (b. ek ), ek i ti r I ve II, rp t r, i z i t i r, d k t r /t k t r, de ri d r-, di z i ti r, d n t r (b. dn t r p du r ), d rt d r-/d rt t r, emi ti r- (b. emi -). Bunun yannda intensivum anlamn tamayan, yni causativum anlamndaki ( ) t r fiilleri de vardr, msl. an t r gibi (kr. T. Banguolu 1974 s. 290291).

[an la fiilinin passivum hali], b. ac n I :

Sen

anl

105

AD. anl aln < iki liquida nszn metatezi ile, b. a z I ve alb z . B u ya ta mara a gvu r g i rd i i n i g rmek an l m n yaz s ym . (N.F. Ksakrek 1935 s. 19). anl anl gsterili, nl < an n; ift szn mnas ikinci kelimeden kaynaklanyor, b. ah m ah m .

imdi de an l an l bi r d n d yl e boy boy toru n la r ssl yo r uyk u la r n . (F. Hepilingirler 1990 s. 83).

bazlar possessivum eki dmeden de kullanlrlar, ms. Deirmenderesi, Edirnekaps) ve lokanta garsonlarnn mutfaa seslenilerinde ksaltarak verdikleri yemek isimleri arasnda buna belki misaller bulunabilir, ms. beyi n salata . ocuk dili, corafya isimleri ve lokanta terminolojisi ile izah edilemeyen haller de vardr, ms. di z kapa yerine di zkapak telgraf slbundaki u cmlede: K rm z y la n beyaz, sala r ta di zkapakta, otu z i k isi de rse n sedef gibi. (M. lhan 1983 s. 42).

saylan, kellifelli: O, an l an l b i r Savra nd. zbe z ke ndi mal tamam be devesi va rd. (S. Kocagz 1941 s. 71). O, an l an l mtea h h it, be n u fac k bi r memu r. (M. Seyda 1974 s. 217). EO. anlu ona ait, onun tarafndan < ol zamirinden a n + sfat yapan l u eki. le n e n i dk e l i a n l u du r u r. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3755). AD. annb i mora alar krmz (.A. Aksoy 1946 III, 44) < Fa. u n n b a.m. [Ar. u n n b hnnap]. Renklere taklan nisbe eki iin b. alt u n . Kelime bandaki / / /a / deiimi iin b. agel 1. AD. anna kars; yan DS 275 < al na a.m. /ln/ /nn/ assimilationu. B i ra z son ra s r c l e r a n nac m za kadar ge ld i l e r. (C.S. Grler 1939 s. 20). ... ba a st

annemler annemin akrabalar, annem taraf, anne baba < an n em benim anne + l e r oul eki ona ait olan kimseler, yaknlar. Kt eyle r syle rl e r
on u n hakk nda an layamazs n h i . sevmez l e r annenle r ama nede n

(. Aral 1997 s. 318).

Akrabalk isimleri kendilerine taklan possessivum ekleri ile birleerek bir tek mefhum olur ve bu mefhum oul ekini alarak geniletilebilir, ms. Ablan z la r g e ldi. Ablan z a i l ec e (kocas, an n esi, oc u k la r i l e b i r l i kte ) ge ldi . Kr. A. Tietze 1993t s. 202203. Bu maddede bahsetti imiz oul ekinden evvel bulunan possessivum ekleri birinci ve ikinci ahsa ait olabilir.

anod /anot (fizik terimi) pildeki pozitif u < Fr. anode a.m. [EYun. ana yukarya ve (hods) yol]. anofel bir cins sivrisinek < Fr. a noph l e a.m. [EYun. (an fels) faydasz, muzr < an olmayan ve ph e los fayda]. Yun. alfa privativum iin b. abana . anoni m ad verilmemi ; ad bilinmeyen < Fr. ano nyme a.m. [EYun. (an nymos) isimsiz < an olmayan ve (noma) isim]. Yun. alfa privativum iin b. abana . He r zaman, halk n i i nd e n
sanat la r kacakt r. Halk, ano n im yaratmas na devam edecekt i r. (Ya ar Kemal 1980 s. 314). ano n im i rk et

ve re n e h t iyar e a n ik i an na c ndan sarka n h eyben i n st n e ot u rt u rd u. (K. Bilba ar 1941 s. 78). A nam syledi: Kocan n an nac nda n kar l k ve r i lmeyec ekmi . N e iste rse, n e syle rs e, h e de n ec ekmi . (F. Baykurt

1967k s. 119). AD. annavu s avlunun suyunu dar aktmak iin duvar altna alan delik DS 278 < Yun. (dial.) ' (anolos) ark Ch. Tzitzilis 1987g no. 16. anne (ocuk lisannda ve stanbul ivesinde) ana, emsedd n S m 1317 I, 57 < ana kelimesinin 19. asrn sonuna doru zuhur eden varyant iin, kr. A.C. Emre 1931 s. 193. a n n e < ana geli mesi iin b. amman . anneanne ana tarafndan nine ve babaanne baba tarafndan nine daha yeni olmal (ne bir a naana veya babaana ne de a nababa veya babababa vardr). Bu tbirlerin ocuk dilinden ileri geldii tahmin edilebilir. Anne ile babann annelerinin birbirine muvazi tbirlerle tesmiye edili i belki de aile bnyesindeki deiimlerinin bir iaretidir. a n n ea n n e tbirinin husule gelii iin kr. A.C. Emre 1931 s. 193. B e n de alt ya ndayke n
an n ean n emi n etk isi nde a yo rd um gz l e rim i d nyas n n bo i na n la r na. (V. Gnyol 1992 s. 70).

her ortan sorumluluu ana maldaki payyla snrl bulunan irket < Fr. soci t ano nyme a.m. anoni ma anonimlik < Fr. ano nymat a.m.[ ano nyme (Yun. alfa privativumu iin b. abana ) + isimden nomen abstractum yapan at ( < Lt. atum eki)], kr. patria rc h e patria rcat . B y k bi r ha rek et byk hatt
otorit e r bi r l id e rs i z o lmaz. B y k b i r l id e r vasf nda olan da sn k bi r a no n ima i i n e soku lamaz. (F.R. Atay 1953

s. 11).

Fr.dan alnm kelimelerde sonu Ltincede tum iken Franszcada at ve Trkede a haline gelmi nomina abstracta vardr. Bunlar ekseriya yksek okul terminolojisi veya hukuk ve idare mefhumlar iin kullanlr. AE cildinde yalnz be tanesini misal verdik: ano n ima, bakalo rya/bakalo ra, dikta, dokto ra, ekonoma .

Tk.de iki ismin, aralarnda hi bir ba olmadan, yan yana kullanlmas, juxtaposition asyndtique olarak (ms. den i z de rya, k t kalem gibi) ok grlen bir sentaktik fenomendir. Fakat Tk.nin bnyesine gre ekillendirilmi, sonunda 3. ahs possessivum ekiyle birbirine balanm ift kelimeli bir terkibin sonundaki possessivum ekinin dmesiyle asyndtique bir fragman haline gelmesi ok nadir ve ananevi Trk gramerine aykrdr. AE cildinde, ocuk dilinden geldiklerini tahmin etti imiz an n ea n n e, babaan n e, bebe yaka kelimelerinden baka yalnz mrekkep yer adlarnda (ms. A kale, B ey e h i r, a nkaya, De i rme nde re, Edi r n ekap, Elmada , Fen e rbah e, H r riy ettepe, n eada, Kadky, Kumbu rgaz ) (filvaki

anons bildirme, sinyal, kampanya < Fr. an n o n c e a.m. < Lt. an n u n t ia re iln etmek [ad /an bir yere, n u n t i us haberci]. k i n c i a no nsta bi rb i rim i z e bakp kalk yo ru z . (A. Yurdakul 1987 s. 260). ano ns etmek iln etmek: Hostes, yola devam edecek o lan yol c u la r n u aktan i nmemesi n i ke z a no ns etti. (N. Eray 1986 s. 57). anorak genellikle kaponlu ksa klk ceket < ng. ano rak < Eskimo ano rg a.m. O ano rak de n e n z p r i i eyi de giye rsi n bylec e! (B. Gnel 1984 s. 116).

anormal

106

anszn

anor ma l gayrtabi < Fr. ano rmal a.m. [Lt. a /ab dan uzaklaarak ve no rma kaide, no rml is kaideye gre]. B u n la r be n imle ko n u man z bi ra z ano rmal olmuyo r mu? (M.C. Anday 1965i s. 54). beyni normal ekilde ilemeyen: stel ik o la n bydk e r u h a da ano rmal o l uyo rd u. (M.C. Anday 1965a s. 2122). (Argo) ano (hitab ederken) sevgili, dost F. Develliolu 1970 s. 71 < ana I + o okama eki, kr. Fato , no no vs.. R. Dankoff 1995 no. 20e gre anlam Erm. anoy tatl. anot, b. anod. anpes, b. ampes. EO. anra /n ra haykrmak, kkremek TS 166168 < ET. a ra / ra a.m. Clauson 1972 s. 189. A rasa h eybeti l e i l e r id i k evn mek n . (Me l 1982 s. 179). an sami mi l ka l b iten, candan < Ar. an sam mi l k a lb a.m. [ an dan, ( an iin b. an i l g yab ) , sam m (bir eyin) en i taraf, /l / harf tarf ve k a lb kalb, yrek]. u e re f i l i bu kemte r k l e l e r i n e b yk bi r
atf et old u u i i n, em r ha z ret l e r i n e an samimi lkalb arz klay k ra n ede rim. (B. Arpad 1974 s. 13).

kknden byle tekil edilmi fiiller varsa) a kkne balamay tercih ederiz.

XI. yzyl Ka gari Dvnnda fiilden tretilmi sa- fiilleri bulabilirsek de (ms. i se- imek istemek, pse - pmek istemek; kr. denominal sa- eki ayg rsa- ), byle bir kategori, yni fiilden tretilmi s- /-s n- /-sa- fiilleri, BSTT.de ok phelidir (isimden tretilmi fiiller iin b. ayruks- , byks n- /b y ks n - ). Tek tk misllerde ya okunuu veya mnas kesin deildir: ans n-, ksek (< * k-se- ); ya da nls kaybolmu isimden tretilmitir: EO. be e nsi- ( < *be e n i + si- ? ) (sonraki ciltlerde sav-sa). ksek rneine gelince k- fiilinin emir kipi de isim olarak kullanlr (EO. k etmek , k u rmak ), dutsak ( < *d ut-sa-k ) rnei iin de baka bir etimoloji dnyoruz ( < *d ut- u z-ak ).

AD. ans r aksrmak, hepirmek < s r ekiyle yaplan ses taklidi fiillerden, kr. aks r , ks r , a s r -. Misailidis 1986 [1872] s. 304). ans z, b. a su z . ans z n, b. a su z u n .

(Ye l l e nmek) Evropaca ayp geti rmeyip gya a s rm gibi st n e bi r de fiyet olsu n sz n i l ve ede rl e r. (E.

AD. an san hret DS 279 < an ve san an, hretden ibaret, a sa /e se kafiyeli sz terkibleri iin b. abuk sabuk , mnas ikinci kelimeden kaynaklanyor. O gittikte n bi ra z son ra kyde, h e r eye
akl e re r l i iy l e an san salm Himmet a a ka geldi.

ans i k l o pedi b.m. (bir sahann bilgilerini alfabetik maddeler tertibinde anlatan kitap) < Fr. e n cyc lopdie a.m. Fr. i eki iin b. afaz i [EYun. ' (enk klios) bir dairede ve ' (paide a) eitim]. K rk y ldan be ri mesle im ben i
du rmadan okumaya sevkede r. Y i n e de yaz odamda bi r ansik lopedi b u l u nmazsa, sanki kalemim ve k dm yokmu gibi rk e rim. (F.R. Atay 1953 s. 54).

(Halikarnas Balks 1946 s. 170). O. ansr /ensr yardmclar < Ar. ans r a.m. [ n si r kelimesinin oulu] H cib atland, acv n a ns riy l e Ba d d eh r i n i t eft tefah h us tdi. (Ferec 855/1451 v. 215b). ansefal it beyin iltihab < Fr. e n c phal it e a.m. [EYun. ' (enkfalos) beyin + iltihab terimlerine verilen it(is) eki], b. aden it . ans ant, b. e nsi e nt . AD. ans n sz sylemek isterken syleyememek, tutulup kalmak DS 279 < an + s n desiderativum genilemesi. Belki ayn kelime: EO: emel edinmek, elde etmek arzusunda olmak: B e n n e
sebebi l e bu h iy net l e nd e k ld um kim ben o l mah a lde ve me n z i l e tde deg lve n k im u l u la r me rt ebesi n e a s nam ve u l u i l e re t a ma k lam ve yksek de rec e l e r h evesi n h a t r umda ge rem! (A. Zaj czkowski 1934

ans i k l o pedi k

her malmat iine alan < Fr. a.m. [e n cyc lopdie ve EYun. sfat eki ik. ] b. Ad riat ik . ... kro no l o j ik, a nsik lopedik detayla ra bi le ye r ve riyo r um. (F. Erdin 1969 s. 6).
e n cyc lopdique

AD. ans l /an s l i fena kokulu bir eit ot DS 284 < Grc. anc l Sambucus ebulus, V. Cangidze 1984 s. 46. EO. ansuz onsuz TS 168169 < an b. ol I ve privativus eki
s z. K z e h z deyi ey le sevdi k i ans u z g lme zdi, lemi an u i l e g r rd i.

(Ferec 855/1451 v. 140b).

AD. a suz/ans z nceden haber vermeksizin, an olarak, birdenbire DS 280 < ET. a s z a.m. Clauson 1972 s. 190 [a anlay ve privativus eki s z eki, b. adsu z /adsz ]. EO. a s z /a s u z a.m. TS 169: G e r
olmaya sen bi n m, tende n k a t z c n um, | B u k a yu bi n i duta, a su z l evem bi r g n. (Sult n Veled 1958

[1226/1512] s. 32). ansu zda a.m. TS 170171:


a su zdan

A su zda dilk ye bi r boyn u z u rd la r k im arada he l k old, d di, ldi. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 14).

[1405] I, 56; A. Zaj czkowski kelimeyi e s i n em okur, compter (parmi) diye tercme eder ve e n Hauptbestandteil eines Dinges W. Radloff 1893 I, 726 kelimesine balar (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 108). Ayn kaynan ayn kelimesini TS 1407de e si n olarak okunmu ve temayl etmek diye mnalandrlm buluyoruz, yni e fiil kkne balanm olarak. Bu okunulara, tefsirlere ve etimolojilere ra men kelimeyi DSdeki ans n (a s n ) fiiliyle bir tutup a veya (fiil

a.m. TS 171: K l c n e l i n e alm , a su zdan (C. Okuyucu 1987 [159091] s. 382). ans z la a.m. TS 170: B i r e n ge l ba a e geld i g ide rk e n
z e r m z e sald. y rum i l e de | B e n m ol y ra olan sevgme a s z la d di de . (Edirneli Naz m 1928 s. 79).

a suzn /ans z n an olarak, birdenbire TS 171 < ans z ve instrumentalis hali eki n , b. ac n . T o raman m, bu gec e a s z n ge ld i i z. Ted riksi z b u l u nd uk . (H.R. Grpnar 1339 s. 534).: M s e l eb a su z n e ri di ...

An a

107

antikor

(Oruc b. dil 1925 s. 39).


i nsan n ka r s na. Pusudad r.

B i r g n ans z n ka r

(M. Mungan 1996 s.

402). AD. An a Aye (kz ad) < Ay e nin varyant. An a bu ra m, A n a? (D. Akam 1978 s. 7). an a, b. an uve z . ant, b. and. Antakya b.m. (ehrin ismi) < Ar. A nt kiya < EYun. (Antih eia) ( ehir M.. 301 senesinde Seleukos tarafndan kurulmu ve pederi Antiochos erefine Antiocheia tesmiye edildi). Lingua Francadan alnma ve / ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya ). Antalya b.m. (ehrin ismi) < EYun. (Attleia) ( ehir M.. 2. asrn ortasnda Pergamon kral II. Attalos tarafndan kuruldu ve ona nispetle bu isim verildi). Lingua Francadan alnma ve / ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya . An la r dah o l
k rk d utsak la r k a puc ba yi l e A ntalya k u rb nda bi r y re b rak ub ... (Seyyid Murd 1981 [1578] v. 12a).

anterl in (matbaaclk terimi) iki satr arasndaki bo ara < Fr. e nt re l i g n e a.m. [e nt re arasnda ve l i g n e izgi ]. antet bo kda baslm balk (ms. firma ismi, adresi) < Fr. e n t te a.m. C eb i nde n antet l i bi r za r f ka rd. (R. Ilgaz 1962n s. 59). antib i y ot i k mikroplara kar kullanlan penisilin gibi il < Fr. ant ibiot iqu e a.m. [EYun. (ant) kar ve (bitiks) canl maddeden yaplm]. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik .
Ate im bi r de re c e daha yksel iyo r ve a nt ibiyotik yutmaya ba lyo rum. (O. Duru 1995 s. 81). ze r i n i z e af iyet bi ra z tm m. Ant ibiyotik k u l la n yo r um. k i almasam iyi o l u r. (A. mit 1996 s. 32). K k mutl u l u k la r, a r hastal k la rda tm ant ibiyotikl e rd e n daha etki l eyic i bi r i l t i r. (M. Urgan 2000 s. 11).

antidemo k ratik

antidemoc ratiq u e

demokrasiye uymayan < Fr. a.m. [EYun. ant i kar ve

democ ratiqu e ]. M i l l e t part isi szde ant idemokratik kan u n la r p rot esto maksadiyle T rk iye n i n h i b i r ta raf nda seimle re g i rmiyo r. (F. Art 1957 s. 12).

antant (devletler arasnda) anla ma, itilf < Fr. e nt e nt e a.m. [e nt e nd re anlamak fiilinden bir isim]. Bu tr etken fiilsfatlar iin b. ace nta /ace n te . AD. antari /anteri /enteri /BSTT. entari erkek gmle i; i astarl kadn giysisi ZTS 1976 s. 65, Meninski 1680 I, 461 < Ar. anta r a.m. R. Dozy 1927 II, 180 [me hur kahraman Antarn isminden]. 96). s. 45). antaval l , b. andaval. anten b.m. (radyo vs. anteni) < Fr. ante n n e a.m. < Lt. antemna /ante n na yelkenli sereni. uk u r u n i i nd e n evle r i n bacalar, te l evi zyo n a nte n l e r i k yo r , u radan bu radan k rm z damla r g r n yo rd u . (Peride Celal 1985 s. 1011). (argo) akl F. Devellio lu 1970 s. 71. bz bceklerin bandaki duyu alma organlar: Kapn n k e na r na bi r salyango z
t rman yo rd u ... Kahve re n g i beyaz ha re l i kabu u, km lt l a nte n l e r iy l e ... (A. Altan 1985 s. 192). Y rt k ve ykanmam enta ri g iye r oc uk la r;

antidot panzehir < Fr. ant idote < Ortaa Lt. ant idotum < EYun. (antdoton) a.m. [ant i kar ve doton verilen]. K u kus u z va r, ef e nd im, dedi e c za n e sahib i, A nt idot diyo rsu n u z ? Va r, var. (N. Eray 1992 s. 138). antifa i st faizm aleyhtar. Fr. iste iin b. afe rist .
T rk d n c esi ve sanat i i n yara rl g rd m anti fa ist, anti mi l ita rist ve man ist yaza rla r evi re re k be y l s reyl e ge imimi sa ladm. (B. Arpad 1976 s.

Yok sen istedg ante r l ik r da, | N e yapaym, ey ef e nd im, ben m su lt n um? (V s f Os m n 1257 s. k z la r n sala r yanakla r nda yap yap .

71). antif r iz donmay nleyen madde < ng. ant i f re e z e a.m. [EYun. ant i kar ve ng. f re e z e donmak]. (Argo) anti f i r i z iki F. Devellio lu 1970 s. 71 (gvdeyi stt iin). antik Eski Yunan ve Roma kltrne ait < Fr. ant iqu e a.m. [Lt. ant iq u us eski, kadm]. Stavro ant ik a n (Y. Yazc 1990 s. 86). antika eski bir devirden kalma (eser) < t. anti co eski.
... bu a nt ik a dedi imi z k a d m eyy mdan ge l e n e rb b h i r f et ve kem li es e r l e r i n i z yi tmeye rek ... (Mustaf S m , YTEA 1974 (1840) I, 74). ... antika

(. Altan 1975

kah raman la r g ib iydi, yan l l k la bu zamanda ya ayan.

antena (gemici dili) yelkenlilerde seren < t. < Lt. ante n na a.m. KahaneTietze 1958 no. 27. Antep Gaziantep ehrinin eski ad < Ar. Aynt b < Erm. A ntap . anteri, b. antari . anterit barsak iltihab < Fr. e nt r it e a.m. [EYun. ' (nteron) ba rsak + iltihab terimlerine verilen it (is) eki], b. aden it .

(Peride Celal 1991 s. 429). (Argo) tuhaf, acayip; acayiplik Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 13, H. Aktun 1990 s. 39
old u u na i na nd b i r y z va r.

Yoksam kendi iste imi z l e byle ye re ge l i r de se n i n ant ika lf la r na k u lak m tutardk ? (E.E. Talu 1935 s. 89).

(nak ileme tbirlerinden) sandii, ajur:

Ksel e r yak n, testi l e r u zak kom ula r i i nd i r. A z la r na ke na r a nt ika i lemel i, s an di l i patiskalar, merme r ah i l e r ba lan r. (S.M. Alus, Ak am gaz.

29.XII.1943). antik o r (tp stlahlarndan) vcuda giren yabanc bir maddeye kar organizma tarafndan husule getirilen muhalif madde < Fr. ant i co rps a.m. [ant i kar ve co rps vcut]. Laboratuva rda gee n y l

antilop

108

antrenman

re tt i imi z vi r s n ant iko r u, se i lm i sa l k l d i i go ri l l e re ve ri l e c ek . (M.Z. Salo lu 1997 s. 136).

ep rimi bi r k i l im duygusu ta r la r.

(M. Mungan 1996 s.

207). Kr. anto lo j i .

anti l op scak memleketlerde yaayan uzun boynuzlu bir step hayvan < Fr. ant i lope a.m. < EYun. ' (antlops) hayal bir hayvan [ant o s iek ve psis gr]. izme ve botlarn i tarafnda ve st ucundaki krk: Te l bi r f rayla abuk abuk f ra l yo r botu n ant i lop u n u. (A. A ao lu 1991h s. 92). anti mon (kimya terimlerinden) bir unsurun ad < Fr. antimoi n e veya Alm. A nt imon < Lt. ant imon i um a.m. antin gney rzgr, lodos M. Mikhalov 1930 < Erm. ant n [asl mnas oraya]. (Argo) arka kap F. Devellio lu 1959 s. 63, H. Aktun 1990 s. 39 < stanbul Erm. argosunda a nt i n afyon. (Argo) uygunsuz kadn, alfte Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 13. Btn bunlar iin b. b. R. Dankoff 1995 no. 131. (Ba ka kaynaklarda bulunamad). (Argo) antinle almak, birisini soymak M. Mikhalov 1930 s. 14, H. Aktun 1990 s. 39 < ??. (Ba ka kaynaklarda bulunamad.). antiparantez sz arasnda, sras gelmi ken TS 1983 s. 61 < Fr. e n t repa re nt h se a.m. [e nt re arasnda ve pare nt h se b. para nte z ]. u n u da antipara nte z syleyeyim ... (L. Erbil 1985 s. 74). Ant i para nte z h esab u n u da bel i rtmek ye ri nde o lacak: ... (M. Kaan 1991 s. 113). antipati cazibesizlik hissi, so ukluk < Fr. ant ipath i e < EYun. (antipteia) a.m. [ant i kar ve pat o s duygu]. Mamo i le ka r l k l ant ipatiyl e ba layan i l i k imi z zaman la de i ime u rad. (M. Urgan 2000 s. 16). antipatik sempatik olmayan < ant ipati , b. Adriat ik .
Pantolo n g iysem acaba antipatik o l u r mu ? Ba z i ye rl e r i pantolo n u yasaklar bi l e. (D. Asena 1987 s. 98).

Bu asrn otuzlu senelerinin sonuna doru kk bir grup Trk aydn, o zaman ok gelimekte olan ilm terminolojide tamamen Franszcaya bal kalmay yanl bulup Avrupa ilim dilinin esas olan Ltinceye ve icabnda Eski Yunancaya eilmeyi teklif ettiler. Bu teklif geri yaygn bir rabet bulamad, yine de bz kimseler tarafndan beenildi, yazlarnda kullanld ve ilm terminolojide izler brakt. AE cildinde bulunan bir ka misal: anto logya (fakat bu kelime daha eski olan antolo j i kelimesini yok edemedi), bib l iyog rafya, egemen l i k / h eg emonya, ekvato r, et nog rafya, et no logya. Misallerin bzlarnn corafya ve ona yakn sahalardan olmas ayan dikkattir (kr. ayrca kozmo rafya, topo rafya ).

antol oji seme iirler ve nesir paralar ihtiva eden kitap < Fr. ant ho log i e (Fr. i eki iin b. afaz i ) < Lt. ant ho log ia a.m. [EYun. ' (antos) iek ve (legein) toplamak fiilinden bir isim]. B e n
bi r anto lo j i ha z r l yo r um. Si z de bi r foto raf ve r i rse n i z , si z i de antolo j iye alabi l i rim. (S. Birsel 1961 s. 104). A ntolo j i l e r i ka r t rp be n bu ld um bi rka ey ...

(Peride

Celal 1985 s. 124). Kr. anto logya .

Fr.dan alnm kelimeler arasnda sonu lo j i ile bitenler vardr. Bunlar EYun. (filologa) bilgi ve edebiyat dostluu kelimesine dayanan Renaissance Ltincesi log ia unsuru ile yaplm bilim veya kitap isimleridir. A-E cildinde geenler unlardr:anto lo j i, ark eo lo j i, bakte riyo lo j i, deo ntolo j i, de rmatolo j i. Buna yakn olan l og unsuru iin b. a rk eo log .

AD. antrahna/anderh a na bir aa ve onun krmz meyvas DS 259260, 281 vs. < Yun. (andrh li) Arbutus andrachne Ch. Tzitzilis 1987g no. 18. (gnlk dil) antrak antrakt (/t/ yitimi iin b. abdest 1 II /aptes ). ...ant rakta za rzo r da olsa di n l eyebi ldi im piyano i l e uman n... (F.R. Ergven 1953 s. 107). antrakt tiyatro temsilinde ara < Fr. e n t ra cte a.m. [e nt r e ara ve acte (temsilde) perde]. Kapda ant rakt Arpad 1974 s. 36). antre (sinema vs. yerlerde giri mahalli < Fr. e nt r e a.m. [e nt re r girmek fiilinden isim]. B i ra z son ra
ant re yap

antireman, b. ant re nman . anti septi k mikroplar ldren il < Fr. ant iseptiqu e a.m. [EYun. ant i kar ve (septs) rk kelimesinden yaplan septikos sfat]. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik . anti amb r iinden asl odaya geilen n-oda < Fr. ant ic hambre < t. ant i cme ra a.m. [Lt. ante nce ve kamara. ] M e h u r Kavu r En f e na ayia, en iy i anti ambre m ra cca ht r, demi . (F. R. Atay 1938 s. 97). antitez (felsefe terimlerinden) aksini kabul etme < EYun. ant i kar ve (tsis) durum, iddia.

yapan Keman i e h r M ua l l im Yo rg i Efe nd i m z ikas da ... ano n u n n ndek i ye r i n i almya ha z rla n yo rd u . (B.

kap a ld , i e r i g i rd i l e r. Da r bi r a nt reye g i rmi l e rd i. ... A nt rede n bi r salo na get i l e r. (A. Altan 1985 s. 222).

girmek:

Ke ndi mahal le l e r i nde n ba ka

h i b i r mahal l eye ant re l e r i n i yapamazla rm .

(S. Birsel

1995 s. 71). antrenman sporda altrma, idman, egzersis < Fr. e nt ra i n eme nt a.m. (Fr.dan alnm man eki iin b. abonman ), kr. ant re n r . Hafta i i a nt reman nda tt m, hl bi ra z k r k l k va r. (A. Yurdakul 1989 s. 131). B eyzbol ala n by k l e r ta raf ndan ant i reman alan o la rak ku l la n lmakta ol up ... (B. Gnel 1991 s. 88).

Daha ok R um az n l n n ko nak lad Ta rlaba daima stik ll Caddesin i n bi r a nt ite z i o lm u tu r, daha mazbut, daha o rta seviyel i, sank i ek i c i l i kte n yoksu n. (G.

Scognamillo 1990 s. 113). Fe rt l e r de, i t imai s n f la r gibi, ant it e z l e r i n i si n e l e r i nde besl iyo rla r. (C. Meri 1992 s. 103). antol o gya antoloji < Lt. ant ho log ia a.m. b. anto lo j i .
Yol la r h i b i r a ntologyada ye r almam t r. Eskimi ,

antrenr

109

apak

antrenr (profesyonel sporlarda) altrc < Fr. e nt ra n e u r a.m. [e n t ra n e r altrmak fiilinden nomen actoris, b. aktr ; Lt. t ragi n re ekmek]. antrepo gmrk ardiyesi < Fr. e n t rept a.m. [e nt r e arada ve pose r koymak]. Kydaysa yaplmakta olan byk a nt repola r va r: h eme n h eme n pe n c e res i z. (D. zl 1966 s. 74). AD. antr i goz ey le suyu ltrmak, scakla souu kartrmak K. Emiro lu 1989 s. 41 < Yun. (antikrizo) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 24. antropo l o g antropoloji alimi < Fr. ant h ropolog u e a.m. [EYun. (ntrpos) insan ve (lgos) sz]. ... gel ec ek zaman n sosyal ant ropolog la r na ... min i c i k bi r ldak i levi o lmaz m acaba? (A. A ao lu 1992 s. 17); sosyal ant ropolog terkibi ng. socia l ant h ropolog ist teriminin tercmesi veya kalkidir. antropo l oj i b.m. (sosyal bilimlerden biri) < Fr. a.m. [EYun. ant r pos insan ve Lt. log ia ilim ubesi < EYun. logos sz]. Fr. i eki iin b. afaz i . Topi na rd ad ndaki bi r F ra ns z a nt ropolo u
ant h ropolog ie Ame rikal meslekda lar ndan G iddo ve Nottu n ant ropolo j iy i esi r t c ca rla r n n men faatle r i n e l et ettik l e ri n i sylemek mecbu r iyet i nde kalm t. (Nzm

i de ivmegi l eyl e te emm l, k a t sz l e ri k o l syle a u l .

(Meh m ed 1965 [1398] no. 1793). a u l a u l ar ar, usul usul, yava yava TS 173174: H l e
old u r: avc i n e g e esi n, | A u l a u l i l ey i n c e k a asn, | Ge nd i ya ral u g ibi k las n. (M. Adamovi 1994

[136886] no. 256061). Pes z e ndi, ol b r n c g i k a pd, ... a u l a u l u d , an y la n u z e r i n e b rak d . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 22). EO. a ulcak /a lcak yavaa TS 174175 < a l /a u l + aequativus eki cak , b. ancak . A l cak d di: iy sz bi le n st z ... (Fah r 1974 [1367] no. 2859). AD. anur onur, kibir DS 281 < t. ono re < Lt. ho no r namus. anut, b. an ud . (Argo) anut/hannut Kapalarda turistlere yol gsteren onursal klavuz F. Devellio lu 1970 s. 72, H. Aktun 1990 s. 3940, 124 < Fr. e n o ut re stelik, ayrca, Fr.da bu mnada lugatlerde bulunmuyor.

ans (anatomi terimlerinden) makat < Fr. an us < Lt. an us a.m. B u kahka ha... Tam an ste n! (Z. Ankara 1991 s. 45). (ocuk dili) anya manya bir oyuna balamadan tekerlemenin heceleri ile ebe seme ameliyesi < bir ebe seme tekerlemesinin balangc: Kad n
tesadfe n be n gste rmeme ra men m z de o n u n z e r i nde bi r hak iddia ediyord uk. i n kmaza gi rd i i n i g r n c e yaz t u ra atmaya kara r ve rm i tik. Fakat cepl e rim i zde hakk ye ri n e get i reb i l e cek b i r k rk paral k bi le kmad ndan oc u k l u ktan kalma anyamanyaya ba vu rmaktan ba ka yol bu lamam tk. (B. Oran 1956 s.

Hikmet 1936a s. 15). antropo l oj i k antropolojiye ait, antropoloji bakmndan < Fr. ant h ropologiq ue a.m., ik iin b. Ad riatik . C i n g ibi ak l l ve d ikkatl idi r. Ay r ca
ant ropolo j ik o la rak by o lay n ok iyi bi l e n bi r i nsan.

(N. Eray 1990 s. 74). AD. antula ate yakmak iin hazrlanan odunlarn ortalarna konulan K. Emirolu 1989 s. 42 < ??
Ayese r o rman nda | K z dola sak kolko la | yaktu umu z ate e | Doldu rsana ant uma . (K. Emiro lu a.y.).

66). Anzak Birinci Cihan Harbinde anakkale muharebesine itirak eden Avustralya ve Yeni Zelnda ktalar < ng. A n zac (aslnda A ust ral ia and N e w Z ea la nd A rmy Co rps tbirinin ksaltlm , b. af ro ) . B i z A n zak gvu ru n u a nakkalede n b i l i r i z . Z o r l u gvu rd u r. (Kemal Tahir 1961 s. 212).
Babas es ra rk e i n bi riydi o n u n ... A n za rot u z i ft l e nd ik e, n e f esi ekt ik e bt n b t n e hayvan la yor, al myord u. (R. Enis 1935 s. 114). Ari f bey me rh um la (!) yi n e K lb u r n u nda an zo rot ek iyo r musu n u z ?

O. anud/anut inat < Ar. an d a.m. [/ nd / kknden].

Fi l h a k k a i bu dayak us u l i mu z r ras h m r g ib i kem l i l z et i fe h m i l e be r be r an d o lan h a yv n ta mah s s o l ub ... (Mn f Pa a, YTEA 1974 [1862] I,

182). O. anudane inatla < Fa. a n d na a.m. [ an d + zarf eki na ] b. aci za n e . Odan i i nde u raya bu raya k a ma a
ba lad, Su lt n ise o n u an d n e bi r s retde ta k b ediyo r . (Trk masallar 1991 [1912] s. 128).

(Argo) anzarot rak H. Aktun 1990 s. 40 < an za r ut.

(H.R.

Grpnar 1939 s. 73). R. Dankoff 1995 no. E9. anzarut/enzerut bir aa ismi, Astragalus Sarcocolla; bu aacn il olarak kullanlan reinesi < Ar. an za r t a.m. F l f l ve z e n c eb i l ve c evi z ve k a ra nf i l ve
darc n ve an za r t ub r tse k ymete t ut u l ub y zde ak c a al n u rm . (.L. Barkan 1943 s. 177).

anuk, b. an k . EO. anukla /an k la hazrlamak TS 171 < ET. an u k la a.m. [an uk hazr + sfattan fiil yapan la genilemesi, b. afal la ] Clauson 1972 s. 183. K z

d egi st nde z r gste rb y z i n i d r nak layub b r an uk layub t rd i. T a ra k cak bi r u l m R m g e ldi, b r ald, h a mm ma vard. (Ferec 855/1451 v.

118b). EO. a ul /AD. a l yava, ar DS 269, yava, sakin, hafif TS 171172 < ET. amu l a.m. Clauson 1972 s, 160161. K a t a rd r uy z i n e o l | A u l v rd i cev b n sz i n e o l (Fah r 1974 [1367] no. 4360). He r

AD. apa aabey DS 282 < ET. apa yaa byk olan kimse G. Doerfer 1965 II, no. 412, Clauson 1972 s. 5. apak bembeyaz < ak beyaz, pekitirici ap n taks ile.
Y u n up a r n p da g rmel iydi n. Apakt. stba k u rud u u zaman bi r

(T. Ycel 1955k s. 51).

apakl

110

apar I, b.

apak l soluk bir klrengi < ak l + ntak + /p / tezat nsz. Renk sfatlar yapmak iin de kullanlan c l iin b. ak l . Karada n ka r apak ld ka r da. Ya r n b rg n o da e r iy ive rd i mi ... (Seyfettin Turhan 1951 s. 19).

Sfatlarn mnasn kuvvetlendirmek iin eitli yollar vardr. Baka dillerde benzetme yoluyla yaplan kuvvetlendirme (ms. g lpembe , yni gle benzeyen pembe; kr. Alm. e iskalt ok souk/buz gibi souk) Tk.de ok nadiren bulunur (ka rbeyaz , u n u fak ). Bu maksatla Tk.de reduplicationla kuvvetlendirme (bz dilciler pekitirme terimini kullanr) diyebileceimiz eski bir sentaktik usul mevcuttur (ET.de ekseriyetle renk sfatlarna tatbik edilirdi, M. Erdal 1991 I, 65): kelimenin ba, ilk nl dahil, sfatn bana taklr, ona bir nsz ilve edilir, ve bunlardan sfata bir praefix yaplr. Bu praefixin sonundaki nszler /m /, /p /, /s / ve daha seyrek olarak / r / olabilir. Ara trclar bu nszlerin seilmesinde genel bir kaide aradlar, fakat bulduklar tek kaide, sfatn bir nl ile balad durumlarda daima /p / sesinin seilir olmasna dairdir. Biz A-E cildinde ap- hecesiyle balayan kuvvetlendirilmi sfatlardan kaideye gre besbelli olanlarn bir yana brakp, sadece unlar zerinde duracaz: apak l, apal, apalaca, apans z, apappak, apark, apa ik r, apayaz, apayd n l k, apayk r l k, apayr .

predicate intensifier adn vermek uygun olacaktr, ms. kasm kasm kas l, ti r t i r t it re . AE cildinde imdilik u misalleri tesbit ettik: apal apal (apala), ap ap (ap ), ba m ba m (ba r ), bas bas (ba r ), bayk bayk (bayl ), baym baym (bayl ), be l be l /pel pel (be l e rt ), bb r bb r, bu r um bu r um (bu r ), bus bus (bu na l ), ca l ca l / ca l c u u l / cav l cav l / a l ca l (ca la), ld r ld r ( ld ra ) r r ( rp n ), iyim iyim iy n e ), r m r m ( r ), dalab dalab (dalab), didim didim (didik l e ), di r di r (dit re )/t i r t i r t it re-, di z im di z im (di z i l ), e l ek e l ek (e l e ), e r im e rim (e r i ), e z im e z im (e z i l ) . Buradaki hadise sfatlarn pekitirilmesine biraz benzer, fakat predicate intensificationda reduplication paralarnn sonlarndaki nszler daha eitlidir. (Pekitirme iin b. apak l ve besebel l i ).

AD. apalav i /apu lav i devam edilecek iin brakld yer; ite takib edilen sra DS 283 < Yun. (apolav) i, kazan Ch.Tzitzilis 1987g no. 28. AD. apandi dn vs.lerde alnan bah i; gelin almaya gelenlere verilen tatl ekmek DS 283 < Yun. ' (apand) bulu ma, kar la ma Ch. Tzitzilis 1987g no. 27. apandi s it /(halk az) apandi st krbarsak iltihab < Fr. appendi c ite a.m. [Lt. appendix krbarsak + iltihab terimlerine verilen it(is) eki, b. ade n it ]. kinci varyanttaki / i /nin d mesi iin kr. drekt r . B u apandisit k ri z i n e an ide t ut u lm u bi r i nsan n duydu u st rap gibi bi r eydi. (Umran Nazif 1948y s. 39). Tam apandist amel iyat ndan bi r hafta son ra kan i emeye ba ladm. (M. zg 1992 s. 206). AD. apanla geni adm atmak DS 283 < apalla /aballa dan dissimilasyonla; kr. apal apal . B ek i, av n di r i s. 240). apans z beklenmedik bir anda, an olarak < ans z + ntak [rduplication] + /p / tezat nsz, b. apak l . M emleket e apans z dn ve rm i im, do ru C i n
M emetle r i n evi n e. C i n M emet be n i bi rde nb i re ka r s nda bu l u n ca ... (Orhan Kemal 1949b s. 78). apans zda

apal kpkrmz < al I + reduplication + /p / tezat nsz, b. apak l . M u h ta r n k k o l u, ba n pe n ce re n i n k n t s na dayam , yanakla r so uktan apal, ... (F. Edg 1977 s. 94). AD. apala ekmek ufa; ocuklara datlmak zere bayramlarda yaplan yal ekmek DS 282 < Yun. ' (apal) yumu ak arpa ekme i Ch. Tzitzilis 1987g no. 26. AD. apala /a bala bacaklar gere gere, ayrarak yrmek; sallanarak, sendeleyerek yrmek DS 67, 283 < AD. apa yrmesi gerektii halde yryemeyen ocuk DS 282. Ma al lah va rm han i
mba rek hayvan n ... Daha bi r yek i n i te, me e otu u kkle r g ibi at rdatm topu da, apalaya apalaya d z e ka rve rmi . (F. Erdin 1958 s. 73). emekliyerek

yakalamak zo r u nda kalan si l hs z b i r avc h eye can y la, us u l us u l, apan l ya apan l ya yakla t. (. Balaban 1968

yrmeye balamak:

B e ikte n k p yava yava apalama a, y r meye ba l yan to r u n u n u seve rke n : B e n im su nam byyec ek, dedesi n e ye i l baha r ot la r kaz p gel e cek de rdi. (F. Baykurt 1967k s. 139).

AD. apalaca alacal bulacal DS 282 < alaca + ntak [rduplication] /p / tezat nsz, b. apak l . Bey rek apalaca ge rdeg i i i nde y yp i p b h a be r ot u ru r id i . (Dedem Korkut 1973 s. 41). AD. apalak iri, grbz ve tombul st ocuu DS 283 < Yun. ' (pallkin) a.m. Ch. Symeonidis 1973 no. 159. AD. apal apal yava yava, a r ar DS 283 < apala fiilinden predicate intensifier. G e n e h rs z l eyl ek
gibisi n e apal apal soku ld u, k u z uy u s rt layp gide rk e n a l yaka tutt um. (Mustafa Niyazi 1950 s. 54). Kr. apu l apu l .

a.m. Be n esn e dem h l i n i mte ayyi r de r, ... bi r is i apa su zda k a t sevi nmek ... (Mercmek Ah m ed 1944 [15.yy.] s. 140). apans zdan a.m. B u k i i ge nd
ge nd ye f ik re batm ike n k apa su zdan yn i n bu a dndi . (a.e. [15.yy.] s. 251). apans z n a.m. Apans z n yle t u haf l k la r i cat ede rdi k i ka hkahadan kat l rs n .

(S.M. Alus 1944 s. 151). AD. apappak bembeyaz; tertemiz DS 284 < appak + ntak [rduplication] + /p / tezat nsz, b. apak l :
Savu rm u u n u. Un da e e i n st n e va rm . E ek kara imi , apappak olmu . (M. Turul 1969 s. 347).

apar (tiyatroculukta) bir aktrn, sahnedeki teki aktrlerden gya gizli olarak syledii szler (kr. ng. aside ) < Fr. part a.m. Sal im (Apar) D u r imdi sen i yakala rm apk n. (smail Galip [Arcan] 1949 s. 79). apar I, b. abar .

apal apal kelimesi, ses taklidi veya ekspresif kelimelere benzer fakat herhangi bir sesi taklit etmez, ekspresif karakteri de zayftr. Bizim fikrimizce bu bir fiilin reduplicationundan domutur ve bu eit tabirlere

apar II

111

hapazlama

AD. apar II gtrmek < al p ba r a.m. [al ve ba r /va r gitmek]. Bu tr terkibler iin b. algit . B e n
va rmadum idi. imdi be n i k a h ri l e apa rma a e r i gnde rm i . (Ferec 855/1451 v.205b). So ra bez i rg e n bu a rvad apard, bi r e h ri n ra h na oydu.

M usdu. Alt n alt n, B i r hapaz ye n i alt n ve riyo r.

(F.

B aykurt 1971t s. 86). apa I klhanbey, kabaday < Fr. apache a.m. < Kuzey Amerikada yaayan bir Kzlderili kabilesine, komular Zunyi kabilesi tarafndan verilen ve d manlar demek olan ad: Pariste bi r t ramvay n apa lar ta raf ndan du rd u r u l up soyu lmas ... (A.. Tokgz 1993 s. 67). Mecz mnada: Apa ark la r, gbek
havala r ve bi r de late r na. Ba rba Yan i n i n meyha nesi n i kime so rsak gste ri r. (A. Yurdakul 1989 s. 142).

(A.

Caferolu 1942 s. 70). apar k ok ince, son derece zayf < ar k + ntak [rduplication] + /p / tezat nsz, b. apak l ): ... bi r zambakca apark bi r kad n ... (L. Erbil 1968 s. 19 20). AD. apart gtrmek DS 284 285 < apa r + causativum genilemesi t , b. act- (burada fonksiyonsuz).

apa II, b. apo i. apa i kr tamamen belli < a ikr + reduplication + /p / tezat nsz, b. apak l . On u , ak l ndan ge e n l e r i Yesr 1928 s. 174). apa i kre tama men belli, apaikr < a ik r + ntak [rduplication] + /p / tezat nsz, b. apak l Se n 308.) S e rvet i yok k i p resi n e t a ma tmi olaym ... B u ap ik re bi r h a k k a t. (a.e. s. 443). apati heyecanszlk, ilgisizlik < Fr. apath i e < EYun. ' (apt e ia) a.m. [a olmayan ve pat o s his]. Yun. alfa privativum iin b. abana v e Fr. i eki iin b. afaz i . apatrid vatansz < Fr. apatride a.m. [EYun. a olmayan + vatan ]. Yun. alfa privativum iin b. abana .
Temelde bi r gmen veya gmen kke n l i o la n Levante n bi r e it apat rid ya da kon um u n u a rm bi r id i r.

Ya cayarla rsa, ya Kepe nek ... bu akal havay gz e alamayp, ya da kahvedek i iskambil e t ut u l up, bi z l e rd e n apartaca i l i l panganotla ra omu z si lk ive r i rs e? (M.

Elo lu 1957 s. 45). armak:


mik rofo n um u z be l l i k i ok kal ite l iydi.

C e la l i n apartt

sylemedi i, h ep h is l e r i nde n, d n c e l e ri nde n u zak , ok u zak eyle rde n bah s tdi i ap ik rd . (Mah m d

(. Kvan 1995

s. 133).

Causativum (ettirgenlik) ekinin birka ekli vardr (b. act , ac kdu r- , a rt u r /a rt r , bk t , ka r , damz u r /damz r ). AE cildindeki ()t causativum halinde olup da bu mnay tamayan misaller unlardr: apart, c vt , eye rd /eye rt ; sonraki ciltlerde kapatgelecek.

z evce i a k i le seviyo rs u , ben i h evesl e... B u h a k k a t ap ik re meyd nda du r u rk e n ... (H.R. Grpnar 1339 s.

apartman birok daireli bina < Fr. appartement < t. appartamento oturulan daire [appartare birbirinden ayrmak fiilinden isim < Lt. pars ksm]. Fr.dan alnm man eki iin b. abonman . Apart man m
g yet ne f s: bi r a l salon, n ef s yatak odas, bi r matbah va r (N mk Kem l 1967 [1870] I, 185).

Mecz mnada ar yksek bz giyim eyas iin kullanlr: Dik apartman yak a , le yak n re nkde

k rm z bi r f es i l e mtemevvic o lan b u ba , cam ark a s ndan beyaz me rme rde n ma m l ve mutar r h eyke l c ik l e re dnd r yo r ... (Ah m ed R sim 1334 s.

(G.

Scognamillo 1990 s. 68). apayaz pek ayaz, sopsouk (hava) < ayaz + ntak [rduplication] + /p / tezat nsz, b. apak l . Se n
ya p da ortal bembeyaz, h em de apayaz etti i n g n n sabah ... (N. Eruz 1969 s. 36).

132).

Apartman topuk l u papu la r la basamakla ra zo r

t rman yo rd u n.

(. Kaftancolu 1983 s. 27).

apar topar palaspandras, yaka paa, acele ile ve zorla (gtrmek) < apar fiilinin emir hali ile kafiyeli mhmel bir ikinci kelimeden mrekkep tbir; afal tafal gibi birok varyantlar vardr. Ge l i rd i
y z e y z e Ay e n i n evi n n e, b rak ve ri rd i suya ke ndi n i . Sakarya on u apar topar ala r g ide rd i. (S.F. Abasyank

1940 s. 32).

apaydn l k tama men belli, kolayca grlebilen < aydn l k + ntak [rduplication] + /p / tezat nsz, b. apak l . B u sevi n l e r i n e, bu apaydn l k istekl e ri n e bi r d n c e i z g isi ek l e n iyo rd u. (M. Buyruku 1957 s. 11). apayk r l k (bir eyin) bsbtn aykr oluu < ayk r l k + ntak [rduplication] + /p / tezat nsz, b. apak l . Hl kon u up du rd uk la r bo z uk spanyolcan n
n e di n l e r i, n e ana ne l e r iy l e z e r re kadar i l i iksi z l i i, apayk r l meydanda ike n b i r t r l vazge ememel e r i n e, di l l e r i nde n d rmeme le ri n e a l r. (S.M. Alus,

AE cildinde kafiyeli ift sz terkiblerinden a t(a) iftinin bir araya gelmesiyle oluan u misaller vardr: afal tafal, af ra taf ra, afu r taf u r/avu r tavu r, akla takla, alan talan / ala n ta ra n/a lan talan/a lam ta ram, alaz ta raz, apar topar, a r ta r , atik tet ik, az k toz u k / az k toz u h (b. az uk), az i z t e z i z , epi topu .

Akam gaz. 15.XII.1943). apayr bsbtn ayr, bsbtn farkl, bambaka < ayr + ntak [rduplication] + /p / tezat nsz, b. apak l . Sevi me sah ne l e r i. He r i ft i i n h em o rtak h em apayr... (E. Atas 1991 s. 84). apaz, b. apas. apazlama/hapazlama (gemici dilinde) pupa ile orsa arasnda esen (rzgr) TS 1983 < Yun. '

AD. apartuna ceketlerin kol aznda yaplan srtma. ZTS 1976 s. 7 < t. ape rt u ra < Lt. ape rt ra aklk, yark, delik [ape r re amak fiilinden]. AD. apas /apaz/hapaz avu, bir avu dolusu DS 285, 2278 < Erm. ap a.m. + -s (muayyen harfi trif) R. Dankoff 1995 no. 37. Se n em gitti, k z l e r i n kepe i nde n bi r hapaz ald, b u la k suy u na kar t rd . (F. B aykurt 1967k s. 118). Ye n i alt n la r gste riyo r

apeki

112

apre

(playz) (geminin) aprazlama yrmesi fiilinin aorist hali KahaneTietze 1958 no. 831, fakat H. Eren 1989 s. 251254, onu apaz /hapaz avu dolusu kelimesine balyor. -ma eki ile yaplan isim/sfat iin kr. aktma . (Argo) apek i rak H. Aktun 1990 s. 40 < Yun. (apeki) oradan (yni: oradan ver!). Yan zda
apeki yok mu? Apeki n edi r? Ca rmak c u r!

zerinde ve pi cco tepe]. Mecz mnada hazr, tetik; iyi giyinmi , ok k: Dkk n nda otu rmak d a
ik e n tan d m te ri l e r i nde n alaf ra n ami z c ve yet k , apik o bi r g e n ge l i r. (H.R. Grpnar 1339 s. 23).

AD. apla atlamak DS 289 < atla; kr. sapl can < satl ca n.

A ac n alt o rman l km . Dev, bi r aplam , o rman la r n i i n e d m . (M. Turul 1969 s. 304). Kal n kadif e

(Ah m ed R sim 1340/1922 s. 325). aperiti f /aperatif b.m. (itah amak iin yemekten nce iilen iki) < Fr. ap ri t i f a.m. [Lt. ape r r e amak fiilinden sfat, b. ak red it if ]. Sessi z
kon u mala rdan, adam n, yemekte n n ce ape ratif istedi i an la l yo r. (A. Yurdakul 1991 s. 142143). B f eye buyu rsan za! B i r ape ratif ... (A. Nesin

apl i k duvar lambas < Fr. appliq u e a.m. Eray 1984 s. 17).

pe rde le r im ek i lmi , duvardaki apl ik l e r yak lm t.

(N.

AD. apo k s eski demir aletleri derek dzeltme DS 289 < Yun. ' (apoksno) kazmak, N.P. Andriotis 1974 s. 140. apoku r ya/apuk o r ya Rumlarn karnaval < Yun. ' (apokri) a.m. [apo -dan uzakla arak ve k rias et]. Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya .
Apuko rya zaman, B eyo l u sokaklar ndaki maskarala r n ha l i n e bayl rd m. (S.M. Alus 1933p s. 236).

1995 s. 141).

EO. ap la okamak, gnln ho etmek TS 178, Mesd bin Ah m ed 1991 s. 586 < ET. apa abla; aabey + isimden fiil yapan la genilemesi; kr. Krg. apala abla diye a rmak K.K. Yudah in 1965 s. 60. AD. ap lda emeklemek < apl ap l , apu l apu l un varyant; da , ses taklidi kelimelerde / l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . Hemen h eme n ap ldayarak merdive n l e r i ka r. (A. A ao lu 1982o s. 418). ap (yalnz a ra kelimesi ile beraber) butlarn i taraf, iki bacak aras TS 1983 < ap I + fiilden nomen actionis yapan eki, haplologie ile / / / /.
Ap la r n n a ras na bi r sa mangal ala rak yakc so uktan ko ru nmya al yo rd u. (E.E. Talu 1937 s. 57). ap a ra

apolet/apulet (askerlik terimlerinden) rtbeyi gstermek iin omuza taklan iaret < Fr. pau l ette a.m. [pau l e omuz ve ette kltme eki, b. albo rata ]. Kalpa na, ik i y ld z l apu l et le r i n e ra me n kandi l l i bi r sivi l teme n nasi le se lm ve rdi. (F.C. Gktulga 1943 s. 90). Hemen parmakla ryla apolet l e r ye r l e ti r i r omu z
ba la r na ve a z n b z p gz l e ri n e tepede n bakan bi r an lam ve re rek komise r o l uve ri r. (C. Kavuku 1997 s.

17). apol it i k siyasetle alakas olmayan < Fr. apol it iq ue a.m. [EYun. a olmayan + pol it ik ]. Yun. alfa privativum iin b. abana . aport (av kpeine emir) getir! < Fr. appo rte a.m. [appo rte r getirmek fiilinin emir hali] . omarla ra

a.m. (kr. a ra III): Dayl m kyl l e ri de k uy r u u ap araya alp sv acaklard . (F. Erdin 1958 s. 69).

Verba reciproca bir ekini almakla, nomen actionis olur (b. ak ), fakat ekseriya hece binimesi (haplologie) hdisesine urayarak o iki i hecesinin bir tanesini tekrar kaybeder (belki bunda *sava isminin haplologie ile sava olarak ksaltldn grmeliyiz). AE cildinde bunu u kelimelerde grebiliriz: ap , ba da I, bar , al , ek i , r , k II, dala , dan , d , du r u (ve r ). Ayrca b. ald r et- .

kovu u gste rip Apo rt! demi le r. Hayvan la r n i e riy e sald rmasi le t i r t i r t it r iye rek d a rya f r lamas bi r olmu . (S.M. Alus 1944 s. 145146). apo rt et -

aceleyle bir ey get ir mek Ulunay 1994 s. 75).

Emin, dedim, al u h i nd i l s n al , N e yapacaks n ? dedi. Se n al... st ta raf na ka r ma! Emi n h i nd i l e i n i apo rt etti. (R.C.

AD. ap I bacaklar ayrarak durmak/oturmak DS 288; kr. ap . G rd m, bi r p l g ib i a rslan ap m du r u r. B i nd m. (Ferec 855/1451 v. 102a). ap II aknlktan syleyecek sz bulamamak, perdre haline Meninski 1680 I, 33 < ap I.
N e cdet Kysel, beklemedi i ap ve rd i. (H. Aytekin 1945 ap p kalakal yo rsu n yatakta. bu

AD. apo s kal ilk yaplacak i; bir iin balang noktas; balanm i DS 289, K. Emiro lu 1989 s. 42 < Yun. ' (aposklin) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 30. apo ster i or i (mantk terimlerinden) arkasndan, neticeden sebebi (istihra etmek) < Lt. a poste ri o r i a.m. [a -dan ve poste rio r daha sonraki]. apo i /apa II snger dalglarnn tadklar torba < Yun. ' (apohi) a.m. KahaneTietze 1958 no. 735. O lan, apo isi i i n e s ng e r tak lan a kepe dol u o la rak kt . (Halikarnas Balks 1969 s. 47). appak, b. ak. apre (tekstil terimlerinden) kuman cillanmas < Fr. apprt a.m. (Lt. apprestare hazr etmek). Dokuma

s. (D. Asena 1987 s. 53).

c evap ka r s nda 86). Tam iki dakika,

AD. ap ap bacaklarn aa aa (yrmek) DS 287 < ap Iden predicate intensifier, b. apal apal .
B evl iye k l i n i i n i n n nde s ra bek l iye n l e r i n a ras na ka r t... Ko rido ru n bi r ba ndan b r ba na ap ap gidip ge l e n del i kan l la r va rd. (Sabahattin Ali 1947 s.

43). apik o (gemicilik terimlerinden) geminin, demiri kaldrma a hazr durmas < t. a picco a.m. [a da,

apriori

113

III

dai resi h eme n bu l u nd u k la r kattayd. Ap re bi r kat stteydi. (A. zyalner 1991 s. 37).

apri o r i (mantk terimlerinden) nceden, tecrbe ve m ahedeye bavurmadan < Lt. a pri o r i a.m. [a dan ve p ri o r daha evvelki]. apro (Kumarbazlar argosu) (rulet) sfr (H. Kodaman 1944 s. 244) < Fr. empriso n n a.m. ?. apron (tayyarecilik terimlerinden) uak meydanlarnda hangar ve binalar nndeki beton denmi saha < ng. apro n a.m. [asl mnas nlk < EFr. nape ro n masa rts < Lt. mappa rt, bez]. Uaktan i nmi , apro n u ya mu r
alt nda gemi , konvayrde n bavu l u n u bek l emi , alm , gm r e ve pasapo rt pol isi n e y r m t. (Tark

AD. apulda emekleyerek yrmeye balamak DS 291 < ses taklidi ve ekspresif kelimelerden, kr. apu l apu l . AD. apuldak emeklemekte olan ocuklarn bir an nce yrmelerini salamak iin yaplm tekerlekli tahta araback (ZTS 1976 s. 7) < aplda + nomen instrumenti eki olan ak /ek /k .

Fiilden nomen instrumenti yapan ak / ek (nlden sonra k ) eki iin AE cildinde gsterilen misaller unlardr: apu ldak, bast rak/bast r k, bez ek, bak, rpak, i z ek, darak/ta rak, dayak, d r nak/t r nak, didek, dolak/du lak II, du ak, dutak/tutak, dut u r u k /d ut r u k /t ut u r u k, d n ek/t n e k, e l ek, emik I, emz ik I . Ayn ekin nomen loci mnasnda kullanm iin b. akak .

Dursun K. 1993 s. 68). apse, b. abse . apsent, b. absent . AD. aps o l aptal, elinden i gelmeyen K. Emiro lu 1989 s. 42 < K. Emiro lu onu Yun. ' (ps li) erkek cinsiyet organ, bataki a y da olumsuzluk eki telkki ediyor (bataki a nn bu izahndan belki vazgeilebilir, yni psol i > apsol da mmkndr). Bu do ru ise AD. ap al salak, sersem; perian klkl, giyinmesini bilmeyen DS 290291 kelimesinin de bundan meydana geldii ve ap al kelimesinin de buna eklenebililece i dnlebilir. salak n da asl mnas erkeklik uzvudur. AD. apsu mati ate yannca zerinde beliren ilk kl DS 290 < Yun. ' (apsimadin) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 47. ap al, b. apsol . ap uh/hap u haprma sesi < ses taklidi kelimelerden.
Ap u h! ... of! ama z iyade ekmi im ... ap u h! (M e nd i l i al p bu r n u n u si l e r) . (Recai-zde

apulet, b. apolet. ar yz metre kare yzeyinde l birimi TS 1983 s. 63 < Fr. a re a.m. [Lt. rea alan kelimesi zerine metrik sistem ibda edildiinde (1793 senesinde) icat edildi]. r utan < Ar. r a.m. [/ y r / kknden].
r damar atlam kadn la r h i adam ol u r mu ? a arm akl na! (Musahipzade Celal 1936ba s. 22) ar et utanmak: Ve ol h a v l deki k a s a b tu keme nd i l e ri meslek i n e s l k tmege r d b ba lar kesb k a n la r s a mak t a r k na gide rl e r . (l 1956 [158687] s. 53).

EO. ar yorulmak TS 224226 (14.16. yy.) < ET. r a.m. Clauson 1972 s. 193. B i r a ac dibi nde bi r b a ra r i di, arm d, otu rd . (Ferec 855/1451 v. 32a). ara I yer, mekn < ET. a ra a.m. Clauson 1972 s. 196.
Y um l u r bi r a raya geldi Mo l | G r be n S u l t n a n o ld mel l . (Enver 1928 [869/1464] s. 11). mesafe,

uzaklk: K a rsla Sis aras d zd r. (Ah m ed erf 1326 s. 304). zaman aral, fasla: Un ut u lmu tu. Hastal u zadka, arayan la r a ray am t. (B. Arpad 1974 s. 132). iki eyin ortas: Et t rnaktan ayr l r m
h i ? El ka rs a raya gi rmek l e o l um o u l l u umdan kabi l i r mi ? (H.R. Grpnar 1933ke s. 59). Hu riy e ha n mla a rala r nda su s zmamakta oldu u n u g rd k e ... (E.E. Talu 1939 s. 26). ahs mnasebet: Zate n Bak r Ef e i l e Emi n e n i n ka rde le ri n i n a ras boz ukt u. (Mahmud Yesari 1930 s. 42). a ra(s) yok aras iyi

Ekrem 1941 s. 75).

aptal, b. abdal III. aptes, b. abdest II. aptesane/aptesthane , b. abdestha ne . aptl leziz, b. abdl l e z i z . apuk, b. abuk sabuk . apuko r ya, b. apoku rya. AD. apul apul ar ar ve sallanarak (yrmek) DS 291; kr. apal apal . Ark a ya, s a a ve s o la s a l la na rak 4950). hareketlerinde hantal: Taner 1952 s. 42). apulav i, b. apalavi .

deil: Evvel c e Vah it l e Hakk n n a rala r yoktu. imdi o rtakl a ba lam la r. (Kemal Tahir 1957k s. 379). ara II (zarf) ... arada, ... zamanda < ara I. EO. a ra ... a ra ... gh ... gh ... TS 182183: A ra e r d yb ara id b n e r i u l m ... (Feyz, A.N. Tarlan 1948 III, 68). Ge r ... esnasnda: Bak, lf aras n e dedi ... (Kemal Tahir 1957r s. 57). bi r a ra bir vakit: Fati h
aras du ra nda, bi r a ra, | Kena ra ek e r Osman , kon u u rs u n u z ... (R. Ilgaz 1944 s. 28). Kr. i a ra .

ben i mey ld re meyh nede y r n d ye, | ekdi o l merh m anda ara t o prak a ra s u. (Z t 1987 III, 136). ...

apu l apu l y r y n e, s a ndal iye le r i l e r i n e d i z k b otu ru u na dikkat ede rek ... (Ebbekir H zm 1326y s. Man i fatu rac Ye rvant, apu l up u l ka rs , Yvon de Ca rlo ya ben z iy e n k z la r, e l l e ri nd e mayola r, n m zde n ge t i l e r. (H.

ara III (sontak) ... arasnda < ara I. Kr. ap a ra (ap altnda). Vasf an u h a lk a ra mah m d ol u r . (Firdevs i R m 1980 [15./16.yy.] s. 114).

ara

114

Arabiko

ara b.m. (bulma a al mak) < ET. a rk a a.m. Clauson 1972 s. 217, fakat a rk a > ara geli mesi izaha muhtatr. ... h i zmet i t utmak kara r ve ri lmi ti. Lki n ara da bu l h i zmet iyi bakalm ... (K. Bilba ar 1944 s. 32). ziyaret etmek, yoklamak; telefon etmek: duymak, zlemek:
stanbu l hayat n , hel e

halledilmemitir.
K a ld ol y rde

On bi a rt u k id i araba ati l e |

u yati l e (Enver 1928 [869/1464] s. 106). bi r a raba bir yn, bir ok: yara B i lmem canda rmaya mdahal e ett i re c ekmi , sen i hapse att racakm , bi r a raba lf. (A. Dino 1944 s. 109).

Te l e fo n al yo r! B e l k i N i l f e r? G nd e bi rka ke z a ramasa olmaz. (Peride Celal 1991 s. 183). yokluunu ramazan la r n yl e bi r a ryo rum k i!

(A.U. Hisar 1944 s.

321). birinin stn aramak Si z k im ol uyo rsu n u z da be n im e yala rm a ryo rs u n u z ? (Orhan Kemal 1968g s. 22).: Se n i a ramam iste r misi n ? (A. Yurdakul 1993 s. 329). RD. istemek, talep etmek: oc u i da aray on la rdan ekmek. (N. Hafz 1985 s. 213). A rab /A rap b.m. (ana dili Arapa olan kimse) < Ar. Arab Araplar. O. A rab Araplar: M eg e r A rab i i nde bi r di l ve r k i i va rd ... (Ferec 855/1451 v. 175b). siyahi, zenci: A rabla rda y z i k a rala r b n i h yet ola. (M. avuo lu 1977 s. 153). Re ng i n kapka ra, koyu bi r
kahve te lvesi re ng i ndesi n! A ... a ... arap del ika n l s ! diye ba rd la r. (N. Eray 1990 s. 97). fotorafn

arabn mzikte bir makam ismi (K. Uz 1964 s. 9) < Fa. a rab n a.m. Bu makamda ve a rabank rd ve arabanpuse l ik makamlarnda bestelenmi arklarn gfteleri iin b. E.R. ngr 1981 I, 45 46. AD. arabana dervilerin aldklar tef DS 291 < Fa. a rab na a.m. F. Steingass 1930 s. 842. O. A rabane Araplar gibi, Arap tarznda < A rab + Fa. na zarf eki, b. aci za n e . araba , b. Arab . AD. arabat derbeder DS 292, b. ha rabati . arabes k Arap slbunda < Fr. a rabesqu e < t. arabesco a.m.
... arabesk keme rl i, de ri n d uva ra oyma odack l dkkn n n r m tahta kepe nk le ri n i e rk e nde n ki l i t l iyo r ... (A. Kutlu 1991 s. 140). ark usul girift

negatifi: B i r foto raf n a rab g ib i bt n i nsan la r. (M. Mungan 1989 s. 124). AD. a raba bir yemek tr DS 291292 < A rab ve a . D u rd u O nba ya a raba yeme e a r ld . (L. Tekin 1984 s. 16). A rap o rap (alayl konu mada) Arap (mnas ilk kelimeden kaynaklanan, kafiyeli ift szl tbir, b. algan- ve algan- ). Al lah o a rab n da bels n ve rs i n, o rab n da! (S.M. Alus 1933p s. 151). A rab g l oyunda kazanmak, talihli olmak: K umara t zd n de i l mi? ... A rabm z g lmedi ... (Orhan Kemal 1954b s. 91). A rap kan halis Arap cinsinden (at) (Fa. terkiblere benzeyen bir mrekkep sfat): D rt ay evve l ha l is a rap kan bi r tay grm t. (C.S. Grler 1939 s. 53). arapsa ok kark (zencilerin kvrck salarndan mlhem): Z r mu r d um budu r k i,
u l f e c i l e r dah bi r alay ol ub Arab sa gib i k a r k olmaya. (azavt Sult n Murd 1978 [15.yy.] s.

bir ssleme tarz:

Arabesk tezyi nat n n f ri kas, kompoz isyonda oldu u g ib i, u ns u rla rda da ayn kalm t r.

(E. Herzfeld, slm Ansiklopedisi 1940 I, 470). egzotik (?): re n c i l e r i n g itt i i ye rl e rd e n ok , paral
ve a rabesk tav rl i nsan la r n k u l p l e r i nde al r o ldu n .

(Z. Ankara 1991 s. 156157). bugn Trkiyede geni kitle tarafndan sevilen bir mzik tarz:

of r epeyce zamand r alan a rabesk m z i i kapatp radyon u n d mesi n i evi riyo r. (M. Gler 1990 s. 60). Az son ra i k i a rkada , mati z o lmu kafalarla, Bak batyo r yi n e bi r ak am g n e i adl a rabesk ark y ba ra rak, haf i f g rt lak oyu n la r y la akala arak syledi l e r. (M.

Kaan 1991 s. 57). O evden a rabeski n e n koyusu n u n avaz avaz f e ryat etti i n i duydum bi r sabah vakti. (M. Urgan 1998 s. 39). a rabeski mzik kltr olmayan, zevksiz: Ne ok u rs u n u z, n e d n rs n z ,
son ra ke ndi n i z i k e nt l i san p, tati l yapmak i i n b u g z e l im kyle ri de k i rl et i rs i n i z ! Yamyam arabeski l e r! Ya r ayd n barba rla r! (B. Uzuner 1994 s. 44).

14). B i z sade ke ndi memlek et imi z i n i l e ri n i A rap sa na evi r i r i z za n n ed iyo rsu n u z , de i l mi? (. Altan 1975 s. 263). arapsa iki ot cinsinin ad, Achillea millefolium ve Foeniculum vulgare I. Hauenschild 1989 no. 12 ve 500: Y umu ak, di re nm iye n b i r dok u n u u va rd a rapsa n n. (E. Atas 1997 s. 19). O. A rap stmas her gn tutan stma (?):
Uzu n u z u n muayen ede n son ra n e a rap stmas ne bi r ey,

A rab gi r /A rap k i r Dou Anadoluda bir ehrin ad < Erm. A rapke r (?) a.m. (B. Darkot, sl m Ansiklopedisi 1940 I, 553). 1540 tarihli Diyr B ekir kanunnamesinde ismi geer (.L. Barkan 1943 [947/1540] s. 130). A rab Arapa < l is n i arab a.m. tbirinin ksaltlm [Ar. a rab Araplara mahsus]. O kadar A rab de rs le r i ve rd im o kfi r k za ... (A. Dino 1944 s. 103). A rab Bedevi Arap < Ar. A r b a.m. B i r A r b avratl a di ledi. Yal u u z l k d an e nmi idi, r z v rd i. (Ferec 855/1451 v. 174a). AD. A rab i k o (okama veya aalama sz) kara Arap, zenci < A rab + kltme eki -ko , b. anak o , aradaki /i/ iin b. can iko ; ayrca kr. a rapiko . Kon u uyo rd u bi r yandan A rabikoyla. (Peride Celal 1978 s. 7).

(Umran Nazif 1948g s. 37). AD. Arab aslndan Adana yerlisi < A rab ve u ak olan, gen. ... bi r a rabu a o ldu u kon u mas ndan, su rat ndan be l l i ga rson ... (Re at Enis 1944 s. 167). A rab ze ng i masallarda korkun grnl bir cin < A rab ve Fa. Za ng Zenci. Arab ze ng ye alm h sm l g r z i . (M. . Ersoy t.y. [1911] I, 164).
bal gibi ve rem ... A rabu a

araba

b.m. (insan veya yk tat) < kelimenin etimolojisi iin birok teklifler var (G. Doerfer 1965 II, no. 440, M. Rsnen 1969 s. 23, E.V. Sevortyan 1974 I, 164165). Mesele henz

Arabistan

115

arakop

A rab i stan b.m. (Arap lkesi) < Fa. A rabist n a.m. [ A rab ve memleket isimlerinde kullanlan ist n eki, b. Acemistan ]. k i haftada bi r k e r r e K b r s iske lesi n e Kem l 1967 s. 468). O. Arab l k Araplarn yaad saha, Araplarla meskn yer < A rab + mekn tavsifi yapan l k eki. Do
A rabl uk

A rabist n t a raf ndan s a l g n bi r vapu r, stanbu l t a raf ndan da r e nbe g n bi r vapu r ge l iyo r. (N mk

arak II rak (veya onun bir cinsi) TS 1983 s. 65, DS 293 < Ar. a rak a.m. (asl mnas ter). Ve h a m r ve a rak k fi rl e re r zk o lmak la ... (.L. Barkan 1943 s. 335).
Ya rd um s r h n ba n , aya n s dum, | Yud um el m a rak d an u ge dm ar bdan. (H a y l Beg, b. l 1994

[159199] s. 214). (Argo) arak III alnm H. Aktun 1990 s. 40 < a rakla fiilinden backformation. Amac k sa yoldan alma ii: Yapt m eyi n, e lma, e rik, maru l almaktan

t a raf nda T r a d rl e r d a z e r i nde kyl e r va rd u r. O l kyle r A rabl k (metindeki kelime ayn zamnda

za hmetsi z ce k eyi dnmek oldu u ndan gazet eyi a rak foto rafla rla bi r g z e l ssl edi. (M. Kaan 1991 s. 91). ok daha ba ka bi r ey oldu u n u iyi c e an lam tm. teki n e bi z a rak diyord uk. Vaka ik isi de ayn eydi ama, o zaman he rkes ara a gide rd i . (T. Gner 1951 s.

olarak da harekelenmi tir)d u r, ve l (Pr Res 1935 [932/1525] s. 622).


imdiki h lde T r a k a l as Port uk a l z a bd ndadu r.

l k eki ile yaplan lke ve devlet isimlerinden AE cildinde A rabl k, A r navut l uk, ve B u l ga rl k zikredilmitir (kr. akal k ).

44). O. a rk damarlar < Ar. a r k a.m. [ i rk damar kelimesinin oulu]. El h a k e h z de i K i n n evc i


r ste yig it g rd m, s f t u sim ti pesend de ve ah l k ve a r k g z d eyi l e m z eyye n g rd m. (Ferec 855/1451

A rabu a , b. A rab. AD. araca hamal DS 292 < Ar. u ca r hizmetiler, hamallar A. Tietze 1958 no. 2; Ar. bir oulun Tk.de tekil kullanlmas iin b. ahbab , metatezli geli me iin b. alb z . (Neologismus) ara (bir yerden baka bir yere insan veya yk tayan) vasta < ara ge re tbirinin mhmel ilk kelimesinden. Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . AD. ara gere (bir i iin) lzumlu alt edevat < kafiyeli ift sz; ba harfler iin b. abidik g ubidik 1. kinci kelime ge rek i andryor (sondaki / / iin b. aktara /akdara ) ve tbirin mnas ondan kaynaklanyor. al rm emme ara ge re o lacak. By le bombo olmaz ki. (T. Apaydn 1991 s. 84). O. A raf cennet ile cehennem arasnda bulunan mekn < Ar. A r f a.m. A r f, ol bi r b u rcd u r, b r d u r, u ma la t a mu a ras nda. (A. Topalo lu 1978 II, 63).
Dante n i n C e h e n n emde k lavu z u Ve r j i ldi. C e h e n n emde ve rafta. Be n rftan i l e r i ge emedim. Ge emem de a rt k.

v. 107b). AD. araka bir eit bezelye DS 294 < Yun. (araks) a.m. A. Tietze 1955 no. 27, Ch. Tzitzilis 1987g no. 33. (Argo) arak hrsz, yankesici F. Devellio lu 1970 s. 72 < kr. a rakla . B u semtte tvbekr yankesi c i l e re, ... arak la ra, ... rastlamak mmk nd r. (S.F. Abasyank 1954a s. 98). AD. arakin takke DS 294295 < Fa. a rak n a.m. A. Tietze 1969 no. 10 [Ar. a rak ter ve Fa. n, dan toplamak fiilinden bir unsur]. K ut u i a rak n (M. Ktkolu 1983 s. 304). V rdi g et rb e h r i
ademden g l i n es r n | Ma h b b v c da bi r ik i y z l a rak n. (Z t 1987 III, 106).

AD. arak /arah rak < Ar. a rak a.m. + / / (izah edilmemi ). A rah la r i i l e c ek, k f le r o lacak . (A. Caferolu 1945 s. 243). arak ye I dervi klh (R.E. Kou 1967 s. 14) < Ar. a rak ya a.m. [ a rak ter + e itli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye , b. adl iye ].
A rakyesi n i n za n n etsi n l e r z e r i n e ye i l bi r imame sardm. K r d iye koyu bi r g z l k taktm. (H.R.

(C. Meri 1992 s. 236). Mecz mnada: iki zddn aras, ne birine ne de brne ait olan durum:

N e redeyse su la nacak yen ide n. e rdek i l e r i b rakt i i n , d a rdaki l e r l e ya amn z o r l uk la r nda bi rl ikt e olmad ndan ... yi n e ve h e r zaman a raftaym . (A. Kutlu

1987 s. 43). A rafat Mekke yaknnda haclarn Kurban Bayram arifesinde toplandklar tepe < Ar. A raf t a.m. A raf tda n i met bol id i. (Ferec 855/1451 v. 208a). AD. ara a duvar rlrken talarn arasna konulan aa, hatl DS 293 < Ar. (Lbnan) a rak a a.m. A. Tietze 1958 no. 136. (/k />/ /iin b. agel ). AD. arahti kirmen, i DS 294 < Yun. (adrah t) a.m. A. Tietze 1955 no. 3. arah , b. a rak . O. arak I ter < Ar. a rak a.m. No la yah ld sa l le k i t b ndan
ya agu u | A rak i i nde a rk tdi h a y g l be rg i h a nd n . (mer bin Mezd 1982 s. 23).

Grpnar 1940 s. 20). arak ye II bir nevi uzun hrka < arakye I , b. H.Z. Koay 1944 s. 292deki resimde. (Argo) arak la almak, armak M. Mikhalov 1930 s. 12, H. Aktun 1990 s. 40 < Erm. a rake l acele etmek (?); M.L. Wagner 1943 s. 8e gre Ar. a rak ter kelimesinden. B i rb i rl e r i n i a rakla r be! (R. Enis 1935 s. 66). Be n n e reye g itsem, detim ha ne sah ib i uy uduktan son ra o rtada n e va r n e yok h epsi n i a rakla rm. (M.N. zn 1941 s. 14). Ge n e t i re n d u rd i mi, ge n e atla rdi, bi arap i esi daa arakla rd i ge l ud i. (T. Gnay 1978 s. 231). AD. arakop birinci apadan nce seyreltilen, aradan koparlan fazla fideler DS 295 < Yun. *

arakriz

116

(*arokpi) msr tarlasn seyreltme Ch. Tzitzilis 1987g no. 37. DSdeki trif halk etimolojisinin gzel bir numunesidir. O. arakr iz ter dkerek < Fa. a rak r z a.m. [Ar. arak ter + Fa. r z, r h tan dkmek fiilinden unsur]. r z u l 1994 [159199] s. 214). EO. arala arasna girmek, iine sokulmak TS 183184 < ara + isimden fiil yapan la genilemesi. Avn Hak la u l em z m resi n i a rala r u z (Feyz, A.N. Tarlan 1948 III, 68). arala ayrlmak, uzakla mak TS 184 < ara ve la genilemeleri. B u n na r bi r ik i s t a rala m la r k yden. (A. Cafero lu 1948 s. 101). O. rm dinlenme, istirahat; sknet < Fa. r m a.m. B i r la h z a bi r bi r m zs z r m yo d. (Ferec 855/1451 v. 44a). rm eyle dinlenmek, istirahat etmek: n g c e o ld, h a lk r m eyledi . (a.e. v. 47b). rm ol msterih olmak, yat mak: k , tah t u da otu r, h a l yk p de h g rs n l e r, h t rla r r m olsu n . (a.e. v. 142a). O. rmgh dinlenme yeri, istirahatgh < Fa. r mg h a.m. [ r m + yer mnasndaki g h eki; b. demgh . ] B i n b ra h t a ol H z r f e r r u h l ik | Hem n old (zzet Molla 1269/1849 s. 13). A ram Sam dillerinden olan bir dil konuan kimse veya o millete ait < Ar. r m a.m. A rmine, b. Erami n e . O. arami dinlenme < Fa. r mi a.m. Fa. i iin b. afe ri n i . Sip h l ev z imi g r lmek i n r mi u s yi ol u nd . (Sel nik 1989 [1599] I, 326). aran I bulmaya allmak < a ra fiilinin passivum hali, b. ac n I . aran II kendine aramak; ortalkta kendi kendine bir eyler aramak < ara fiilinin reflexivum hali, b. ac n II . kendi stnde veya yaknnda aramak: M ut fakta yeme i ha z r la rke n h ep
ayaklarm n d ibi nde dola yo r sandm. B e n de yemekte masan n a lt nda a randm hep. (N. Cumal

A rapa Arap usulnde < A rab /A rap . ca sfatlar iin b. aha /a ca . Yol u t utmu la rd. Ge n e a rapa sokakla r,
arapa cadde, eh ri n gbe i ndek i kocaman meydan.

(Orhan Kemal 1965f s. 167). Arap dilinde; Arap dili (ca zarflar iin b. anca I ): M ft dudakla r n

meyden a rak r z o lsa, ey h r cem l, | S a n u ram ce n n etde t u y n eyl emi d r Se lseb l. (H a y l Beg, b.

h z l h z l a p kapayarak duala r ok umaya ba lad. A z nda n f s lt ha l i nd e bi rtakm Arapa kel imel e r dk l yo r, a ra s ra de ri n de ri n i ek ip, ya Al la h, se n g na h la rm affeyl e ya rabbi, diyord u. (Mehmet

Selhattin 1971 s. 89). A rapk i r, b. A rabgi r. AD. arapi k o siyah kabak DS 299 < Yun. (arpiko) a.m. Ch. Symeonidis 1973 no. 17; kr. A rabiko ve A rap kaba K. Emiro lu 1989 s. 42. Teme le n u n ba i na A rapiko fe l is i. (A. Cafero lu 1946 s. 286). arapsa, b. Arab. A rap sun Nide vilyetinde bir kasaba ve kaza < EYun. (Arabiss), D.J. Georgacas 1971n s. 107. O. ar ar ard < Ar. ar a r a.m. Ba a y ru ya a vu l ebi v k a ddi yete r | z l ey g l, a l ey gona, yk l ey a r ar . (Nect Beg 1963 s. 190). ararot ocuk mamas yaplan bir kkn unu < ng. ar ro w root a.m. [a rro w ok ve root kk; Kzlderililer bu kkle ok yaralarndaki zehiri ekiyorlard].
A u c uk bebek misi n evldm? Han mla r, ha n i o l um u n ara rot u, sbe i ? (S.M. Alus 1934 s. 319).

i ft l ig i n e re h n m . | N i h yet g r nd i bi r r mg h.

A ra sat kyamet gn btn yeniden dirilenlerin toplanaca yer < Ar. A ras t a.m. [ ars a kelimesinin oulu]. Ma h e r A ras t nda ki d v n olacak d u r, | Ey k z , sa a da v c i Ye zd n o lacak d u r. (l 1994 [159199] s. 179). arasta arda ayn eit dkknlarn bulunduu sra < Fa. r sta a.m. A. Tietze 1969 no. 100. Sabah sabah
arastada, na r alt nda, kahve l e rd e, evl e rde, hatt h k met ko na nda h ep bu ko n u u l uyo rd u. (F. Erdin

1960 s. 86).

1970 s. 165). aranjman/arancman tertiplenme, dzenlenme < Fr. ar ra ng ement a.m. Fr.dan alnm man eki iin b. abonman . Ayrca /j/ /c/ varyantlar ile ilgili b. abaju r /abaj r . O gece bi r l i kte semi oldu umu z i ek ok be en i lm i : sar bi r ik ebana a ra n jman id i. (N. Eray 1990 s. 10). yeniden tertiplenmi ve modernletirilmi mzik paras: Son dnem T rk
sanat mz i i a rk la r a rabesk ve ara ncman la rda da dah i l sz l e r iy le by k bi r mantk bu rk u lmas na i aret ediyo rla r. (M. Mungan 1996 s. 328).

Baka dillerden alnm kelimelerin banda yanyana iki nsz veya Tk.de ba harf olamayan bir liquida (/ l / veya / r /) bulunursa, kelimenin telaffuzunu kolayla trmak iin nne fazladan bir nl konabilir (prothesis). AE cildinde bu hadise iin u misalleri not ettik: a rasta, astal (bu kelimede prothesis daha Tk.ye girmeden, fonolojisi Trkeninkine benzeyen Macarcada yaplmt), Ef re n c (bu da Arapadan byle gelmi ), e n ev rek (* e l ev rek < l evre k < lavraki ), e ri te /e r te, espi n e, evram.

AD.

arastak /arasdak /ar stah/ar stak /aru stak tavan DS 300, TS 241 < Erm. a r a sda R. Dankoff 1995 no. 27. a.m. A r ustak a ib b rak s u n, a ndan so ra bo u ls u n . (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 45).
z la r da dev u r u f la r n alm , arstah d aki aba a oymu du r, g it aba r u r u f la r da ls n . (A.

Caferolu 1945 s. 30). O. araste sslenmi , ssl < Fa. r sta a.m. [ r stan sslemek fiilinin fiilsfat (participium)]. Fa.

A rap, b. Arab.

117

ardala II

(i)de /-te da lad.

iin b. afe ride . B i r r ste sa r y g rdi, (Ferec 855/1451 v. 30a).

arbede grltl kavga, patrt < Ar. arbada a.m. Otu rm

ara

birbirini aramak < a ra ve mareket genilemesi. K n a ra myaca m z bi l e b i l e ad resl e r al p ve rdik. (T. Uyar 1986 s. 97). hep beraber aramak: O d z eyde a ra mak ge rek i r. N es ri n ,
A ra mak n e A l la ha k na, Cevat? diye so rdu. Fe rda, Ga l iba hep be rabe r a ramak, dedi. Ayla, Val la Cevat tan ok acayip laf i itt im imdiye kadar, ama bu n u i itmemi tim, diye m r ldand. (. Kvan 1995 s. 46.).

id k s a dr ge rm bede / B u n e ? K ubbede k o bd bi r a rbede? (zzet Molla 1269/1849 s. 12). 20 ubatta T rk iye B y k M i l l et M e c l is i nd e byk bi r a rbede km ve Adalet part isi mi l l etvek i l l e r i, T rk iye i part isi mi l l etvek i l l e r i n i tekme si l l e dvm le rd i. (E.

Kongar 1991 s. 78). AD. arbet irkin, biimsiz, gln yz veya vcut DS 302 < ib ret . Bu metatezli geli me iin b. alb z . Bataki / i / > /a / deiimi iin b. agel . arb itraj (ticaret terimlerinden) kymetli ktlar deerlendirme ii < Fr. a rbit rage a.m. [Lt. arbit ra re mukayese ederek hkm vermek arbit e r hakem]. Fr. age eki iin b. ambalaj . AD. arak ay < Erm. a r a.m. R. Dankoff 1995 no. 31. ard/art (isim ve sfat) arka < ET. a rt (? rd) a.m. Clauson 1972 s. 200201. Pe rde a rd ndan b i r k z bi r k a c etmek su n v rd i . (Ferec 855/1451 v. 11a). Uyu z
kuy r uk la r n a rd ayakla r n n a ras na sk t r p, ba la r ye rde dn p g itti l e r. (F. Baysal 1944 s. 4). a rd arda /a rda rda

ara t r bir eyi bulmak iin bir yeri skca gzden geirmek < a ra fiilinden t r genilemesiyle yaplan verbum frequentativum, b. an la t r- I I . O
gec ede n son ra topl u ca on u n ba ms z l n n kayna n ara t rmaya kalk tk. (T. Uyar 1986 s 93).

AD. aray budama DS 301 < arayi ?? . O. aray ide sslenmi , ssl < Fa. r y da a.m. [ r y dan fiilinin fiilsfat (participium)] Fa. (i )de /-te iin b. afe ride . Dalla a r don la r geydi, ge ndyi r yiyde k ld . (Ferec 855/1451 v. 218a). O. arayi ssleme, sslenme; ss < Fa. r yi a.m. [ r stan sslemek fiilinden nomen actionis]. Fa. i iin b. afe ri n i . K k bu r yi i l e D st r k a t ndamsam! (Ferec 855/1451 v. 237b). AD. arayi uzun kesilmi kuma paras K. Emiro lu 1989 s. 42, b. aray . araz (tp terimlerinden) semptom < Ar. a r d semptomlar [ a rad semptom kelimesinin oulu]. Yah u, ra z g n g ib i a ikr, tansiyon faz lal na bu tah l i l l e r i n n e l z um u va r? (C.F. Ba kut 1963 s. 34). B t n bu n la r n st n e ba ka a raz la r yoksa, ke ndi n i ansl sayabil i rs i n. (Z. Ankara 1991 s. 33). AD. a raz hastalk DS 301. O. a ra z dert, hastalk, sakatlk: As h b emr z e rb b a r k a mu es n f h a lk anda gel r l e r(d i ) . (Ferec 855/1451 v. 180r).

birbirinin arkasndan, tekrar tekrar; terkib ekli iin kr. i i e, st ste : Te l efo ndaki k i i
evde oldu umdan o kadar emi n k i a rt arda ald rmay s rd r yo r. (A. mit 1996 s. 198). ard n ca

arkasndan TS 187: B i r k a c u l u beg i a r l e ke ri l e k a can la r a rd n ca v rib idi. (Ferec 855/1451 v. 42a)... ard n ca o l (bir eyi) elde etme e veya ba arma a al mak: Be n i o bu y rde n k a ld u rmak a rd n ca ol! (Ferec 855/1451 v. 64b). Bu isim kk, fiil kk olarak da kullanlm (b. a rd ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . AD. ard /art yklemek < ET. a rd a.m. Clauson 1972 s. 201. G z ya M e ri c o lsa na z a rda | N e mmki n bi r i k o l boyn u a a rda . (Mes h , E.J.W. Gibb 1909 VI, 94).
G n o ld u bi rb i r l e r i n i ye n emedi l e r, o zaman su a rdacak bi r mecalsi z a rad la r. (F. Baykurt 1959 s. 35). Bu fiil

arazbar (musikde) bir makamn ad K. Uz 1964 s. 9 < ??. arazi b.m. (yer, toprak) < Ar. ar d topraklar [a rd toprak kelimesinin oulu; Meh m ed Haf d 1221 s. 149 151 kelimeyi Galat sayar]. ... ar n
tah a mml i n e ve ms adesi n e g re h a r c muk seme ... (.L. Barkan 1943 s. 291). ara z i sah ibi iftlik

kk, isim kk olarak da kullanlm (b. a rd ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . O. arda I uzun el denei; ni an iin dikilen de nek (Ah m ed Vef k Paa 1306 s. 18) < ?? a rdal u eli denekl avu (ayn yerde). Kelime daha eski bir tarih devri aksettirdii halde daha eski kaynaklarda bulunamad. AD. arda II /ardala I byk deve an DS 303; Evliy eleb her iki varyant da kullanyor R. Dankoff 1991 s. 12, 30 (b. debdevi ) < ?? (kervann en arkasndaki deveye takld iin a rd arka ile alkas olduu dnlebilir). EO. ardala II satlana ilve edilen para (Gionta che si da quel che si vende, G. Molino 1641 g io nta kelimesinde) < ??. Belki a rdala /a rda (i e yaramyan vs. ) et paras DS 303 kelimesinin ayndr.

sahibi: ... hasisl i i bel l i o la n tipik bi r ta ral a raz i sahib i. (C.F. Ba kut 1963 s. 54). (Argo) arazi o l saklanmak; ortadan kaybolmak H. Aktun 1990 s. 41 < a raz i yer, toprak, asker tatbikat terimlerinden. He r zaman bi r bahan e bu l up ke ndi dkkn nda n a ra z i o lan F i l Hamdi ... (M. Kaan 1991 s. 79). arazoz/arazz, b. a ro z z . AD. arbe aramba DS 302 < Ar. ala rba a a.m. [arba a drt rakamndan]. .

ard I

118

argan II

ard I b.m. (aa ismi) < ET. a rt u a.m. Clauson 1972 s. 204. Ve ke n rla r a rd c a al u y r l e rd r . (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 515). u a rd o rman n n
arkas nda \ Yan p sne n k k y ld z \ B i n se n e l i k dostumu z. (B.S. Edibo lu 1958 s. 9).

biliniyor: ard ya droit de magasinage (A. B arthlemy 1935 s. 6). Trkeden gemi olabilir. arduradan, b. a rd rad n . arduvaz kayrak, bir nevi ta < Fr. a rdoise a.m., Ardennes dalarnda bulunduu iin. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . arefe/ar i fe Bayramdan evvelki gn < Ar. yawm arafa F rzbd 1250 II, 809; Mekkenin yaknndaki Arafat da; haclar Kurban Bayram arifesinde o dada toplanrlar. Yevm l h mis, r z are fe, hav la r yet b r d et z re o l ub ... (Sel nik 1989 [1599] I, 108). B i r bayram aref esi. F rt na, ya mu r o rtal savu r uyo r. (F. Otyam 1957 s. 59). Su t esisat B ilbaar 1961 s. 197). arena I/ar ina bulak kumu < t. are na < Lt. a r na kum KahaneTietze 1958 no. 30. N e e l i, i n g i l i n g i l bi r i n ge n e ka rs A ri nac ya! ba rd . (F.C. Gktulga 1943 s. 25). arena II boa grei, sirk vs.de saha < sp. a re na a.m. < Lt. ar na kum. B i r a re na sanki o bi na. Paral yo rla r Saime Han m. (A. Kutlu 1991 s. 181). Bay nd rl la r n evi bi r te zat la r a re nasyd. (A. Kulin 1997 s. 25). AD. arey yeter (su, ayran doldururken kullanlr) K. Emiro lu 1989 s. 42; korku ve a ma bildirir nlem DS 308 < Ch. Tzitzilisten edinilen bilgiye gre bu kelime Yun. (dial.) / (ar/ari) a.m. kelimesinden gelmektedir. ar ga dokuma tezghnda enine atlan iplik, atk < ET. ark a a.m. ile ayn kkten olan a. a rga a.m., ikisi rmek, dokumak mnasnda olan *a r fiilinden gelmi olabilir (Clauson 1972 s. 216, M. Rsnen 1969 s. 26). K a m dan ip bu rd , ar ba lad, ar ac gec rd i ... (Ferec 855/1451 v. 238b). Ye i l
ipek l e r i be i n c i te zg ha zdk. B u n u n a rgac n e re n k olacak? (Musahipzade Celal 1936kd s. 8).

ard II bir ku cinsi, Turdus pilaris TS 1983 < a rd ku u nun ksaltlm ekli. K imi ku la r ge cey i see r bu u z u n yol c u l uk i i n , a rd la r, tl e e n l e r g ib i. (N. Gngr 1992 s. 60). AD. ard l yklenmek, abanmak; binmek DS 304306 < ard fiilinin passivum veya reflexivum hali. e t ege re a rd lmak ... (l 1956 [158687] s. 158). AD. ard l asl, ykl < a rd yklemek + - l genilemesi. E rtesi g n rak seme rsi z boz e e i n e ik i bo h eybe ard l ge ld i. (T. Apaydn 1952 s. 74).

K u rban bayram ndan bi r g n evve l tamamland. a r i i nd ek i e me i l e evres i a ri f e g n nde n s sle nd i. (K.

(b. ac I 2) + l (b. akl ka ral ) eklerinden mte ekkil olan l genilemesi, geili fiillerden edilgen fiilsfat (participium passivum) mnasnda sfatlar yapar. Bu genileme ile tekil edilen deverbal sfatlar, 20. asrda Ar. asll kelimelerin yerini alarak daha ok kullanlmaa balanmtr (kr. al c ). Bunlara rnek olarak AE cildinde bulunanlar: a rd l , as l , at l , bas l I II, bu r u l u , bk l , a r l , at l , et i l i / i t i l i, ev ri l i , dayal, de rl i , dik i l i , di z i l i, d r l . Ekseriya geili fiil olarak kullanlan don fiilinin geili bir mnas dnlerek yapldn farzedebildiimiz dn l sfatn da bunlara ilve edebiliriz.

AD. ard n ardn kn kn DS 306, TS 187 < ard + instrumentalis hali eki n , b. ac n . ardnca, b. ard. EO. ardnc ikinci (seco ndo , F. Argenti 1533 v. 256b, b. A. Bombaci 1938 s. 73) < ard + n c , sra says eki, kr.
son u n c u .

Say sfatlarnda kullanlan ()n c (ET. n ) AE cildinde ard n c , be i n c i, bi ri n c i maddelerinde zikredilmitir.

EO. ard rad n /arduradan arkasndan TS 190 < ard ve 3. ahs possessivum eki i , istikamet eki ra ve ablativus (b. amazdan ). Kr. ba ra, ka rn ra. K a ub
hla r c n ib i n e g itmek z re o l cak a rd u radan aske r i mans r ... (Matrak 1976 [153336] s. 272).

BSTT.de yalnzca izleri kalm ra eki yer ve yn ile ilgili zarflar oluturuyordu (J. Deny 1921, s. 242244, 604, A. v. Gabain 1968 s. 8990). Bugn ra tremelerinin bzlar isim haline gelmilerdir. AE cildinde u rnekler var: ard rad n /a rd radan, asra, ba ra, bu ra I II, da ra, da ra /ta ra III, depe re . Directivus eki iin b. ana r .

ar gal i bir cins yaban koyunu < Mo. argal i G. Doerfer 1963 I, no. 12. AD. ar gal la yk, engel, ba bels DS 311 < Ar. (Suriye) a rk a la a.m. A. Tietze 1958 no. 137. (/k />/g /iin b. agel ). ar gal ya (gemici dilinde) balk kay kr Ah m ed Vef k Paa 1306 s. 44. < Yun. (argaly) makara KahaneTietze 1958 no. 768. Gt r ar alyay, olma paari z, ey a y r! (A. Tietze 1951 [17.yy.n ikinci yars] s. 124). AD. ar gan I akordeon DS 311 < Rus. o rgn nefesli saz. ar gan II (gemicilik terimi) bocurgat (Bernardo da Parigi 1665 s. 161) < t. argano a.m. (KahaneTietze 1958 no. 33). Ba ka kaynaklarda bulunamad.

ardi ye depo, ambar < Kelime 19. asrn ikinci yarsnda ortaya kyor (TinghirSinapian 1891 s. 200: Dpot de la douane a rd iye , gm rk anbar, hep Ar. ard toprak, yerden geliyormu gibi yazlr; yalnz L. Bonelli 1899 s. 290 a rt iye artklk (superfluo, cosa superflua) diye yazyor ve kelimeyi Tk. art ile Ar. ya olarak izah ediyor. eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adliye . A rd iye de olsa bi r d z e n i va rd r h e r ye ri n. (Y. Yazc 1990 s. 27). mallar depoda saklatmann creti: bu mnada kelime Suriye Arapasnda da

argano

119

ar gano org < t. a rgano a.m. < Lt. a rgan um < EYun. (rganon) alet. Ol ce n g i, h a rb i, a rgano tut l ub ... (E. Kmrciyan 1981 [1668] no. 72). O. ar ganun org < Yun. (organon) a.m. G. Meyer 1893 s. 66; sondaki u n henz u ekline dnmeyip n olarak muhafaza edildiine gre bu, kelimenin Ar. zerinden Tk.ye girdiine almettir (b. afyon ). D ny da azg u n l k d b aldu r u r id a rgan n. ( eyy d Hamza, M. Mansuro lu 1954 s. 81). O bu m tem e n m
ki l isala r nda al na n a rg(a n) n la r s a d s gibi c ige r l e ri n del b . (A. Bombaci 1946 [1560] s. 203).

ar k I/a r k sulama hendei, cetvel < ET. a rk a.m. Clauson 1972 s. 214, G. Doerfer 1965 II, no. 469; K.H. Mengese gre belki bir ran dilinden (Festschrift Henning s. 325). R. Dankoff 1995 no. A3. Z ik r o la n a rk la r y z y l mik d r va r imi ki h l ve h a r b yle mu at t a l yatub ... (.L. Barkan 1943 [925/1519] s. 202). A r hoplad m? alva r toplad m ? (.A. Aksoy 1945 I, 392). Yol u n tam orta ye ri nd e bi r a r k va rd. ( ahap Stk 1958 s. 17). A rk Makal 1971 s. 92). ar k II, b. aru k . EO. ar kaz zayf TS 201 < aru k II + sfat eki az, b. ala az . ar k la , b. aru k II. EO. ar l temizlenmek TS 205 < a r n a.m. fiilinden dissimilation yoluyla (a r n n ca > ar l n ca (b. ah ), TekinTietze 1990 no. 43). AD. arn /ar aln DS 320 < al n I.
k a za n la n para n n h a y r m o l u r? A r n te rl emeye rek

alt ndan ba ba la r g ib i, di n imi z i yle edec e z byle edece z diye kolay yan ndan ko n u u ko n u uve r i r l e r. (M.

ar gn yorgun (bugn yalnz yo rg u n a rg n terkibinde) < ar yorulmak ve fiilden sfat eki g i n , b. akk n . EO. arg kervan eklinde seyahat eden bezirgnlar TS 192 < ET. a rk a.m. Clauson 1972 s. 216217, M. Rsnen 1969 s. 26. n m a la, sz m di l e, a rg (Dedem K orkut 1973 [14. 15. yy.] s. 43). ar go klhanbeylere mahsus dil < Fr. a rgot a.m. [17. asrda a rgo n dilenciler birlii ve a rgot i e r birli e mensup olan kimse]. T m argo kon u an babala r yok etmel i. M zm z la na n oc u k la r da ... (Z. Ankara 1991 s. 58). F ra ns z aske rl e r i n e mahsus bi r k e r ha n ede
al t i i n F ra ns z ca da kon u uyo rdu, a rgoyla kar k yarm yamalak bi r F ra ns z ca. (C. Meri 1992 s. 90).

(Ebbekir Hzm

1325 s. 81). Gz , b u r n u ve a rn k u r um, pas ve maki n e ya ndan se i lmiyo rd u. (C. Yama 1944 s. 53).

Mecz mnada: derinlie gitmeyen konu ma ve dnme tarz: B u n la r a kla r n , ideal l e r i n i ,

de e rl e r i n i, do ru la r n , t utk u la r n kaybettikte n son ra, g n n art la r na, hayat n ko u l la r na, g n c e l i n argosu na uygu n o la rak ya ayp gitmektedi rl e r. (M.

Mungan 1996 s. 338). AD. ar go s up st delikli bakr kazanck K. Emirolu 1989 s. 42 < Yun. (ha lkosp) a.m. (h a lkotzkin) < kha lk n bakr ve t. z u c ca kabak (A.A. Papadopoulos 1961 II, 489) kelimesinin dissimilationlu varyant Ch. Tzitzilis 1990 s. 181. EO. argun /ar kun yava, alak sesle; dikkatlice TS 220 221 < ET. ak r u n a.m. Clauson 1972 s. 8990.
Nam z u da bi r o u rda ik re ok ma, dah bi r o u rda ark u n ok ma! (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 78). A rk n meleye n de bu l u r, k a t mel eye n de k u z us n.

/l / liquidasnn /r / liquidasna dnmesi, aksi kadar (b. amel ikan ) yaygn deildir. Bz hallerde bir hypercorrection, bz hallerde bir dissimilation veya assimilation olarak izah edilebilir. AE cildinde bulunan misaller unlardr: a r n /a l n (hypercorrection), balak /barak, bel e r /be re r ve be l e rt /be re rt (assimilation), b u nb u riya, can co r /ca n c u r, e lpe ik/ e rp e ik, e r n ik / r n k, o rpa/ u rpa, dandi l ik /dandi ri k.

arn temizlenmek; katksz hale gelmek TS 205207 < ET. a r n a.m. (a r temizlemek fiilinin passivum ve reflexivum hali, b. ac n I . ) Clauson 1972 s. 235. Bugn artk kullanlmayan a r yerine ar nd r kullanlr. arnd r temizlemek; tasfiye etmek, soymak < a r n fiilinin causativum hali. Patatesle r us u l us u l pi e rd i, i i n i i n te r l eye re k. On la r k l n i i nde n ka rd nda ,
kuvvet l e f l eye re k z e r l e r i ndek i to z top raktan ar nd r p bana u zat rd . (Z. Ankara 1991 s. 131132). evrem bi r yk ko n us u, ya da bi r t iyat ro sah n esi g ibi, ayr n t la rdan a r nd r lm t. He r ey, ben iml e adam n kon u abi lmesi i i n d z e n l e nm i gibiydi. B i l i n c im de yle.

(V. zbudak 1936a no. 181). yava, ar: At ark u n basup ot y r id i . (Fah r 1974 [1367] no. 703). a rk u n ark u n (zarf) yava a: Y z i e h re d utd(la r), a rk u n ark u n g itdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 7a). A rk u n a rk u n bu d ny n u a rd ndan k esi l e g r . (E refo l R m 1286 s. 65). arh a la, b. a rkala . AD. ar du ru tertemiz < a ru II ve du r u ; ikisi beraber labialisationa do ru giden bir ift sz tekil eder. Labialisationlu terkibler iin b. abidik g ubid ik 2 ve ala dola . B i r l eyl ek bi r g u l k la d ny da ata amaz ...
Hemi de ata sa bi le, kan yavru byle a r d u r u mis gibi gu l k o lmaz! (F. Baykurt 1971t s. 114).

(M.Z. Salo lu 1997 s. 127128). AD. ar s i l i temiz; temizce DS 322 < aru II temiz ve ET. sil i g M. Erdal 1991 I, 203204, i eki iin b. al u-satu . B t n istedikl e ri n i yapyo rum. Sevdi i yemekle r i
pi i riyo r, ama rla r n a r si l i y k yo r, t s z bi r ey giydi rmiyo rum z e r i n e. (K. ipal 1964 s. 69).

ar stak, b. arastak. ar s uz, b. a rus u z. ar s t /ar s t Gen ii arnn bandaki bezlerden salglad azotu ok madde < a ru /a r I ve st TS.

ar I

120

ari, b.

s. 68. G z e l b i r kahvalt sof ras: M eyva suyu, st, ay, ar st ... (H.B. Ba aran 1999 s. 115). ar I dokuma tezghnda uzunlamasna ipler, zg < ET. a r a.m. [*a r dokumak (?) fiilinden, kr. arga ] Clauson 1972 s. 239. A r ye i l, a rgac beyaz gm te l i l e kana rya sars i l eyi n! (Musahipzade Celal 1936kd s. 16). Aceb bu n e o la ki h a r r e be z eme z, a r arga bel rm e z ? (EbulLeys es Semerka nd 1965 s. 175). ar II araba oku < Ar. a r a.m. Clauson 1972 s. 1962 s. 234, fakat G. Doerfer 1965 II, no. 454 kelimeyi Mo. a ral (a.m.)n yanna koymutur. AD. ar III kolun dirsekle bilek arasndaki ksm DS 323 < Fa. a ra a.m. M. Rsnen 1969 s. 27. a r /a r kolun o ksmna dayanan l, arn: An d v san u rd . K a dd u k metde k rk d rt a r idi. (S a ltuk n me 1974 [15.yy.n sonu] s. 302). AD. ar IV/a r i asma; asma arda DS 324, 325 < Ar. (Suriye) a r a.m. A. Barthlemy 1935 s. 521; kr. Erm. a ri a.m. EO. art temizlemek TS 211214 < ET. a rt a.m. Clauson 1972 s. 211214. A ndan S c idi ... h a mm ma i l etdi, yud, artd, a r h i l atle r gey rd i. (Ferec 855/1451 v. 150a). EO. art la ayklamak, temizlemek TS 211 < ay rt la , a.m. (metatezi iin b. alb z ) H us s tat h r u ta z l i
l z m olan h e r t a r k ve fe c c i am k ce n b B r d e n h id yet tevf k i l e a rt lad lmak b u b v c d- n b da emr o l u nma la ... (l 1982 [1581] II, 214).

O. ri (bir eyden) mahrum < Ar. r a.m. [/ ry / kknden], Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Fak a t h a f f a r a l k t an r g z yok . (H.R. Grpnar 1341 s. 552). O. r evet < Fa. r a.m.
h ve z iy re eyitdi: Ke l i b ub n um u z h n e rme nd imi . Ve z r eyitdi: r , h , h n e rme nd imi . (Ferec 855/1451 v. 203a).

ar bey i, b. be . ari f ok anlayl ve sezgili TS 1983 s. 68 < Ar. ri f bilen, mrifetli [/ rf / kknden], Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . N ev , bu mes e ld r k i yete r ri f e bi r g l . (Nev 1977 s. 445). O. ri fne I derin bir anlay gsteren ekilde < Fa. ri f na a.m. [Ar. ri f bilen + Fa. zarf eki na , b. aci za n e ]. O. ri fane II bir gruptakilerin nbetle verilen ziyafetleri < Fa. ha r f na a.m. A. Tietze 1969 no. 59. Fa. zarf eki na , b . aci za n e . Eh l i i rf na bez l i vas l i n ig r | ri f n eyle bi r k o n u k l k d u r. (l 1587 v. 127b). S o h b eti rif n e eyl eyel m. (Hel k 1982 s. 149).

ari fe, b. aref e . O. ar i gan arnavut biberi (Bernardo da Parigi 1665 s. 161) < Yun. (organon) a.m. arina, b. a re na . O. Ar i statal i s Yunan filozofu Aristoteles < Ar.
A rist t a l s < EYun. (Aristotl s ) . Bak nd u na, sanki hdk, A r istatalisle i rfa n satacak!

O. r z yanak < Ar. rid a.m., Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . ... r g rd i af it b ra h n, r u h s r g rd i g l i h a nd n ... (Ferec 855/1451 v. 151a). arz o l (bir hal, bir hastalk gibi) zerine gelmek < Fa. rid udan a.m. ( < Ar. rid hastalk nbeti, Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid ). O yan na ot u rd u u
dak k a dan be ri b t n v c d u na he r ha ng i bi r yabanc n bi l e k o layl k la te h s edebi le c e i bi r si n i rl i l i k r z o ld u. (Y.K. Karaosmano lu 1928s s.

(Ah m ed Vef k Paa 1940 s. 2728). A r i st o Yunan filozofu Aristoteles < Ar. A rist < EYun. (Aristotl s). Kit b mez k rda A riston u t e rt b i z e re mant k mez k r id i . (YTEA 1974 I, 107). ari st o k ras i asilzadeler hakimiyeti < Fr. a ristoc ratie < EYun. (aristokrata) a.m. Fr. i eki iin b. afaz i . Osmanl a ristok rasisi n i n yaz l k tespi h i ba kayd, k l k tespi h i ba ka. (N. Gngr 1992 s. 130). ari st o k rat asilzade < Fr. a ristoc rate a.m. [EYun. (ristos) en iyi kimse ve (kraten) hkm srmek]. ... son Osman l a ristok ratla r n n oc u u de i l bu n la r . (A. Yurdakul 1987 s. 163) 1996 s. 131). ari st o k rati k asil < Fr. a ristoc ratiq u e a.m. [a ristoc rate + isimden sfat yapan iq ue ( < Lt. i c us < EYun. ) eki] F evkalade bi r sessiz l i e gm lm aristok ratik bi r mahal le . (N. Gngr 1992 s. 78). ari st o l ohya bir bitkinin ad < Yun. (aristoloh a) a.m. (G. Meyer 1893 s. 29). Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya . ari , b. a r IV .

195196). Eskide n h i byle bi r z o r um yoktu. B u, bana u son g n l e rde a r z o ldu. (H. Taner 1954 s. 11). arza dz olmayan yer, engel, engebe < Fa. ri z a a.m. < Ar. rid a engel olan, aparz gelen ey. T ica ret
sava bu yol z e ri nde bu n la r a r za, p r z, bi z de hayatta n e l e r ge i rd ik ... (A. Dino 1944 s. 32). (sonradan

ortaya kan) sakatlk, bozukluk: N e var n e yok? B i r ar za falan o lmad ya i n aal la h? (N. stn 1968 s. 24).

nc e l e ri h i sevmedim. A ristok rat tav rla r y la ke ndi n i be enmi gibi ... yan i bana yle g e lmi ti. (A. Yurdakul

Te l e fo n ida resi n i ik i ke z a rayp, hattm kont ro l ett i rd im. Hay r, ar za fala n yoktu. (A. Yurdakul 1996 s. 47).

A r HindAvrupa dillerinin bir ubesine ait < Sanskrit rya asl. Nazi doktrinine gre bu dilleri konu an insanlarn rk: A ri , A r i rk, A ri f ik i r, bt n bu n la r ye n i mef h umla rd r . (Nzm Hikmet 1936a s. 5).

aritmetik

121

arkala

aritmeti k

b.m. (matematiin bir blm) < Fr. < EYun. (arit m tik ) a.m., b. Adriat ik ve akustik II . B i r t rl z ememi ti aritmetik probl emi n i. (F. Erdin 1960 s. 61).
arit hmt iqu e

arka b.m. (srt) < ET. ark a a.m. Clauson 1972 s. 215. A rk a s n bk e re k y r rd i. (Ferec 855/1451 v. 214b). ard: Yi n e se n k o ca a rk a s nda k o uyo rsu n . ( ah bedd n Sleym n 1326 s. 51). br taraf:
B i r yama a rkas ndan dn p ky g zde n kaybetmi tik. (S.M. Alus 1944 s. 187). devam, sonras: B i r cam fe n e r i l e b i rka saks, bi r de Hasen e n i n a rp k a z sayesi nde k i rac la r n a rkas kesi l i r. (H.R. Grpnar

ari va (gemicilik terimi) yukarya! direklere kn! < t. ar ri va < sp. ar riba a.m. KahaneTietze 1958 no. 44. ari v i st ileri gitmek iin bakasna zarar vermekten geri durmayan (kimse) < Fr. a r ri viste A rivist i l e 1984 s. 26). ari yet (hukuk terimi) faizsiz verilen bor < Ar. riya a.m. [/ w r /kknden]. Ar. iyet iin b. aci l iyet . B i r d st k a t na vard, c bbe ve dest r r yete ald ... (Ferec 855/1451 v. 232b). dn olarak verilen ey: B e n m m l um mlk m yadla r e l i nde riyetd r . (a.e. v. 35a). ari yeten dn olarak < Ar. riyatan a.m. ( riya kelimesinin zarf hali, Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace l ete n ). . ari yet dn olarak alnan; ereti < Fa. riyet a.m. [ riyat + sfat eki ]. k bet c ml esi bu sar ydan
gcdi le r, bu c i h n riyet kpris i nde n g ecdi l e r.

opo rt n ist a ras nda ayrm va r, bi l iyo rsu n u z. A ri vist, h e r t rl f rsat ya ratmak i i n aba ha rcayan k i i... (P. Kr

1934 s. 67). A rkas yar n. yi g ec e l e r. (B. Karasu 1995na s. 91). sonu: Ah b u ge l g it i n a rkas g e lmez . (Musahipzade Celal 1936pp s. 28). AD. 30 okkalk arlk ls: Ge ce l i g nd z l al yo rla r, g nd e d rt a rka koza if l iyo rla rd . (Re at Enis 1944 s. 151). yardmc, koruyucu: Sen dah ge r d i l e r ise n i met | A rk a di n k i bu las n h rm et. (Z a f 1950 [1555] s. 139). B i lmem adama karde i byle a rka du r u r m u ? (A. Aao lu 1981f s. 260). arka arka stste < bu zarf tipi iin kr. yan yan . On la r k i
arkas n bi r hafta ge i rmede n e h re i nme z l e rd i, an n e l e rim g n l e rc e a rka a rka i nd i l e r, yo rg u n a rg n e za n vapu r iy l e dnd l e r. (A.. Hisar 1956 s. 48).

AD. arka dalarda kuytu, siper yer DS 310 < a rka + isimden isim yapan (a) eki, (M. Rsnen 1957 s. 92), b. akta ra /akdara . Y r n ko na lgas a rka i l e s rtt r. (C.S. Grler 1939 s. 18). arkada b.m. (dost, meslekta) < a rka ve da mareket eki (b. ada 1); tekinin arkasn koruyan sava. Se n a rkada bels n bi l i r misi n ? (Kemal Tahir 1957k s. 138). arkai k (sfat) eski, kadim; kendi zamanndan daha eski bir an karakterini gsteren (sz veya slp) < Fr. a rc ha iq ue < EYun. (arh aiks) a.m. [ (arh as) eski]. Sfat yapmaya yarayan Fr. i k iin b. Adriatik . ok eski arkayik devi rl e rd e hdisel e r ok defa resimle rl e kaydedi l i rd i. (Halikarnas B alks 1954a s. 8). arkaizm (isim) kendi zamanndan daha eski bir devrin karakterini gsteren sz veya slp < Fr. a rc haisme < EYun. (arh aisms) a.m. [ (arh as), eski]. Fr. dan Tk.ye giren i zm iin b.
afori zm
1

(Ferec 855/1451 v. 141b). O. arz geni < Ar. ar d a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. ac b . Mem l ik i n t l i t a v l, a r a r i (di ). (Ferec 855/1451 v. 238a). A r z u amik /a r z amik enine boyuna (tetkik etmek), etraflca aklndan geirmek < ar z geni ve amik derin. Se n ... git! A ri z amik tahkik et! (A. lhan 1963 s. ll). arize dileke < Ar. a r d a a.m. ... ta m mi ma ri f mak s a d
bit t a bi h e r eyden muk a ddem oldu u nda n u ar am zda dah i o mebh a s i mev ddi s i reye tak d mi m n sib g r lm d r. (N mk Kem l 1967 [1865] s. 19).

arjante bir nevi krk < Fr. re na rd a rge nt gm rengi tilki postu tbirinin ksaltlm [ re na rd tilki ve arg e nt e gm rengi, gm gibi parlayan gri [a rge nt < Lt. a rge nt um gm ]. Fr.dan giren sonu vurgulu / e / ile biten isim/sfat iin b. abandone 1. Bak u kad n n st ndek i a rja nte kap ... (C.F. Ba kut 1963 s. 22). A rjantin b.m. (Gney Amerikada bir devlet) < Fr. A rg e nt i n e < sp. A rge nt i na , asl mnas gm l (memleket) (Lt. a rge nt um gm ). Piyan ist kad n n pa rmakla r nda kvrak A r ja nt i n tango la r. (A. Yurdakul 1993 s. 96). ark I, b. ark I. ark II (mimar terimi) kemer < Fr. a rc a.m. a rk lambas (elektrikilikte, filmcilikte) kavisli bir merkezden kuvvetli k veren elektrik lambas:
Faz la ge ri l i rs e ya fi lm kopar, ya da tambu ra n n g e ris i n e aka r. O zaman e ri t a rk lambas n n s cakl y la yanabi l i r.

arkala arkasna almak, yklenmek < arka + isimden fiil yapan la eki, kr. e l l e , omu z la. B u n e n e n i mnada himaye etmek, korumak:
Ambarc b u z e h i r l i stmadan ra hmetl ik o l u n ca, on la r u A l la h n k r nda kim a rkal yacakt? (K. Bilba ar 1953 s. 36).

ald la r, a rh a lad get i rd i l e r, h este h a na n n i i n e nd i rd i l e r. (A. Cafero lu 1942 s. 31). Mecz

AD. arka la/ar ka l hamal arkal DS 325, TS 217, R. Dankoff 1991 s. 13 < arkala yklenmek, arkasna almak ve fiilden nomen instrumenti yapan (a) eki, b. aktara /akda ra . Ulan, ben hamal mym? A rkal c n e bi l ey im? (H. Ritter 1953 III, 316). arkala birbirine yardm etmek TS 217 < a rka + isimden fiil yapan -la ile m areket taks ekleri. F rk a mu h sib na dah g i ri b s yi r n

(S. engil 1990 s. 90).

arkan

122

arlan II

mah a l l e r i l e a rk a la m la rd u r.

(l 1956 [158687] s.

34). EO. arkan ip R. Dankoff 1991 s. 13 < ET. *ark a M. Rsnen 1969 s. 26; kr. KahaneTietze 1958 no. 824. Ve n i c e k i i l e r atla r n a rk a n layub ya n ipl e r i l e ba layub ... (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 543 544). AD. arkap kpeklerin boyunlarna taklan halka THASDD 1939 I, 115 (DSde yoktur) < Ar. rak a ba boyun kelimesinin bir m takk, kr. A. Tietze 1958 no. 74. arkebz eski zamanda kullanlan bir nevi ateli silh < Fr. a rqu ebuse < Alm. Hakenb c hse a.m. [Hake n engel ve B c hse ateli silh < Flem. b us ]. y z
y l l k akmakl, naml udan dolma ark ib z t f ek l e r i nde n ... Ame rika n t f ek l e r i n e kadar h epsi Z l f o B ey i n e l i nd e n gemi ti. (. nl 1986 s. 40).

AD. arku la kuru dallar ekip koparmaya yarayan ucu demir engelli uzun srk THASDD 115 < Ar. (Suriye) k la a.m. A. Tietze 1958 no. 147 (nlden sonra inorganik bir / r /nin hypercorrection vastasyla tremesi iin b. ale ng i l l i /a l e ng i r l i ). arkun, b. arg u n . EO. arkunca/arkuncak yavaa, hafife, sessizce TS 220-221 < ark u n ve aequativuszarfkltme eki ca /cak, b. b. anca I , ancak . Ark u n ca lala ol sa r ya gi rd i ... (Ferec 855/1451 v. 214b). Re s uyk uya

va r cak ark u n cak k i l iydi al u r, be n yatdu um ev k a pus n aca r ... (a.e. v. 109b). D di a rk u n cak y r na n z i l e | K im: Ba a sor se n k a t v z i l e, | E r i mi yeg seve rsi n y ben i ? . (M. Adamovi 1994 [136886] no.

303334). EO. arku rt kovmak < ET. *a rk u r kardan karya gemek fiilinin causativum hali. Ne mis l k im
mel ik v re, r z i g ru a a a rk u rtmak z e ri n e h sz i olmaya . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 103).

arkeo l o g b.m. < Fr. a rc h o log u e a.m. [EYun. (arh as) eski ve (lgos) sz]. A rk eo lo u,
ta ri h is i, sanat ta ri h is i: o rtaa ve eski ese rl e r z e r i n e al yo ru z. (A. Yurdakul 1989 s. 8586).

Fr.dan alnm kelimeler arasnda sonu log unsuru ile bitenler var. Bunlar, bir ilim ubesinde ihtisas yapan veya yapm olan kimseleri bildirir. Bu kelimeler, ok defa EYun. unsurlardan yaplm olmakla beraber sistem olarak ancak Rnesans Ltincesinde ortaya kmtr (kr. antolo j i ). AE cildinde -log hecesi ile biten kelimeler unlardr: ark eo log, astro log, bakte riyolog, biyolog, diyalog . Bunlardan sadece ast ro log ve zaten bu zmreye ait olmayan diyalog hakikaten EYun. kelimeleridir.

EO. arku ru /ar k r aprazlama < ET. a rk u r u a.m. Clauson 1972 s. 219, a rk u r fiilinin rabt sygas. Amm es n i ik rda a rk u r g emek c i zd r. (l 1994 [159199] v. 133a). kardan, karlayarak: N g h bi r k a ra c neve r a rk u r u g e ld i. (Ferec 855/1451 v. 128b). n vas yyet bu s re t i d utd. B eg l e r l e ke r arh u r u g itdi. (Elv n eleb 1984 [135859] no. 501). geni lik, en: Uzu n seks n m l ve a rk u r us k rk m l ... (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 119).

arkeo l oji b.m. < Fr. a rc h o log i e < EYun. (arh aiologa) a.m. [a rh a os eski ve birok ilim ubesi terimlerinde geen l og a kelimesi; b. antolo j i ]. Ama, i nat l k, bi r a rk eo lo j i kaz s n
bkmadan s rd r rc es i n e g e r e i a ramak aptal l k m acaba? (U. Kkden 1995 s. 17).

arkeo l oji k arkeolojiye ait < Fr. a rc h o log iq ue a.m. [EYun. a rh a io log iks sfatndan, Fr. ik iin b. Ad riatik ]. G e r ek l e r i n a rkeo lo j i k kaz la r istedi i n i de sk sk u n u tt um. (A. A ao lu 1991h s. 216). arketip en eski nmune, temel ekil < Fr. a rc h type a.m. [EYun. (arh ) balang ve (tpos) bask]. Asya malzemesi n i n i i n i ye n ide n d eye rek,
yen i bi r bi im an lay n k u rmaya yn e l ik de n eyl e r ard ndaym. Asyatik mal z emen i n a rket ip le ri n i yo rumla nm ie r ik l e r iy le ye n i bir yap lamada ku l la nmak, eklemlemek istiyorum. (M. Mungan 1996 s.

Trk dillerinde aslen gerundium olan zarflarn says oktur. zellikle, a rk u r u gibi, (y) ile a fiilzarflarnn birou donuk zarflar (petrified converb) haline gelmi, bzen de tak veya isim anlamna dnmtr (b. T. Banguolu 1974 s. 430, M. Erdal 1991 I, 403). AE cildinde bunun misalleri unlardr: a rk u r u, a r, ayk r , basa, ala II I, evre I, evre I I (isim), dapa, dolay (ikisi de tak), dolay /dolay (isim ve sfat), dolayu /dolay, e ya u /e nayan (sfat).

arlan I (ekseriya menfi cmlede) utanmak < r + isimden medialereflexivum halinde fiil yapan la n geni lemesi, b. abaplan- . e n em a lm t,
syl yo rd um: Sen i u tan p a rla nmaz, Al la htan ko rkmaz! (smail Galip 1932mb s. 11). arla nd r

utandrmak:

Eski sevgi l i l e r i n bu l u nabi l e c ek le r i ye rl e re n e yapp yapp kend i n e ek i d z e n ve re re k gitmel idi r. S rf hat ra la r n n i i r i n i bozmamak, on la r gemi le ri nde n a rla nd rmamak i i n . (H. Taner 1954 s.

114). ark n, b. a rg u n . ark r , b. ark u r u . ark o inat, kaba, bn, glmez DS 327 < Yun. (Karadeniz dial.) (arko) < Yun. (rktos) ay. arkti k Kuzey kutbu mntakasna ait < Fr. a rct iq u e a.m. < EYun. (arktiks); (arktos) ay, yedi kardeler burcu kelimesinin sfat.

82). arlan II temizlenmek < a r la n a.m. DS 319. Y kan, temi z l e n , a rla n, paklan! En ye n i esvab n g iy! (H.R. Grpnar 1938 s. 12).

Ortadaki ksa bir nlnn dmesi, Trkede normal bir hadisedir ve yalnz hzl ve canl konumada ve mahall azlarda deil, normal morfolojide ve BSTT.de de yeri vardr. Onun iin burada AE cildinde gsterilenlerden sadece birka tipik misal vermekle iktifa edeceiz: a rla n (d en //dr), a rla (d en /a /dr), a rn u k, a la, bk l m (den //dr), ak rm/ak rm, apak II (d en /u/dur), evre, evre n I, II ve I II, deg r-,

arla

123

armun

del i l e n /de l l e n , di r l i k, du rla, d n rs . (b. d n r i /d n ). Baka dillerden alnm kelimelerde de ayn hadiseyi mahede edebiliriz, b. a da .

AD. ar la kovularak gitmek DS 128 < a rala a.m. Ortadaki ksa nlnn d mesi iin b. a rla n - . Adamla r n da al, arla ! (F. Baykurt 1959y s. 46). AD. ar la t r kovmak, defetmek, bandan atmak < arla fiilinin causativum hali. He akl m zda 179). AD. ar ma I bele balanan fieklik DS 328 < Yun. (arma) < Lt. a rma silh. T fe um omu z uma / A rmala r bo az uma ... (B.A. Yanko lu 1942 s. 165). ...
omu z um u zda bi re r Osmanl f i l i ntas, armada be kol f i ek ... (Kemal Tahir 1957r s. 36).

armatur elektrik teknolojisinde bz aletler < Alm. A rmatu r veya Fr. armatu re a.m. Almancadan alnma kelimeler b. akupu nkt u r 1 armoda /ar muda (gemicilik terimlerinden) bir eit halat < Yun. (armdi) a.m. KahaneTietze 1958 no. 736. armon i (mzikte) ahenk < Fr. ha rmon i e < Lt. ha rmon ia < EYun. (harmona) a.m. Fr. i eki iin b. afaz i . armon i ka/ar mon i k azla flenen kk bir alg; akordeon < t. armon i ca veya Fr. ha rmon i ca a.m.; kr. armon i . O rtala r nda bi r alg va r. Sesi ge l iyo r. 1960 s. 123). armon ize et ahenkletirmek, ahenkli hale getirmek < Fr. ha rmon ise r a.m. Kr. a rmon i . Do u m z i i nd e n ve
daha ok folk lo rdan motif l e r a la rak bu n la r a rmon i z e etmek su ret iy l e Bat m z i i z evk i n e mal etmeye al yo rla r. (S. Eyubo lu V. Gnyol 1995 s. 86).

ayn m zda yo ike n bi r bel k p ge ldi ba m za. Di re nd ik dart nd k emme arla t ramadk. (F. Baykurt 1971t s.

B u ra la rda sk sk g r l e n bi r alg : a rmon ik. a la ala ge l iyo rla r. A rmon i e ga rmon da diyorla r. (F. Baykurt

arma II hanedan, devlet veya ehir almeti < Fr. a rmes a.m. [Lt. arma silh]. ... z e r i nd e n l b i r tati l ky n n a rmas olan k d u za na rak aldm. (Z. Ankara 1991 s. 69). arma III (gemicilikte) gemi donanm (direk, seren, halat, yelken) < Venedik talyancas a rma < Lt. arma a.m. (KahaneTietze 1958 no. 36). ... as ki r i
h ne a rmaya tak s m ol u na rak bi re r t emen n eyled ikden so ra yig i rmi bi r p re top e nd h t o l u n ub ...

(Mhendis F ik, YTEA 1974 (1868) I, 85). (Argo) arma IV paylama, azar M. Mikhalov 1930 s. 12, F. Devellio lu 1970. < arma III (donat fiiliyle kullanlr). (Kumarbazlar argosunda) ar ma V. kymetli ziynet eyas H. Aktun 1990 s. 41 < arma I. Al i n i n a rmas
yol u ndad r, k yafete de t i re ndazd r. G re n ph e l e nme z.

armoz /ar muz (gemicilik terimi) gverte ve borda tahtalarnn ek yerleri < Yun. (arms) a.m. KahaneTietze 1958 no. 737. u kaplama aral ha n kaps g ibi a lm , armoz u t kamal. (Halikarnas B alks 1946 s. 48). armu damn kenar ksmlarna dizilen ta sras DS 329 < ?? Yaz g e l i n c e, dam n daban , armu n u n amu r u ,
ayaz n c l ovu, ah u r u n ah b u n u , te z ek baz lama ... aman m i , amanm i ! (A. Cafero lu 1944 s. 95, 218).

armud /a r mut b.m. (bilinen meyva) < Fa. emrud /em ru z . Metateze uram kelimeler iin b. alb z . B i z hafif bir ey:
Aslan zde pd h o l u n u n o l u nda n

(H. Kodaman 1944 s. 244). armado r (gemicilikte) geminin donanmn dzenleyen usta < Venedik talyancas a rmad r < Lt. armato r a.m. KahaneTietze 1958 no. 40. armado ra/ar madura (gemicilik terimi) geminin donanm iin kullanlan bir alet < Yun. (armado ra) < Venedik talyancas a rmadu ra a.m. KahaneTietze 1958 no. 41. arma an hediye < ET. arma an /ya rma an < Fa. a rmagan a.m. (?) Clauson 1972 s. 232. H. Eren 1999 s. 18 kelime kknn Fa. olma ihtimalini kabul etmiyor. V lk o l dah B yez d H na l i g nde rd i,
mub la a a rma n la ri l e n ve h em tah t k ut l u o ls u n d di (F. Giese 1929 [890/1485] s. 62). ay n pede ri n e gt rmeg i n a rmn ha z r etmiye ba lam .

gevhe r to h m n ekmedk, e lma, arm d, k a ys toh m n ekdk. (Ferec 855/1451 v. 191b). kolayca ellenen,

(A. Caferolu 1944 s. 19). (Argo) aptal, akl kt M. Mikhalov 1930 s. 12, H. Aktun 1990 s. 41. B i r aya a kalka rsam tek gz l n bi n pa ra ede rim, a rmut a a! (smail Galip 1932bb s. 24). Yuvarlak nlye deiim iin b. abuk .
dutdu, a rmut gibi ge r iye atd ...

armuda, b. armoda. armud armut biiminde olan < armud + Fa. isimden sfat yapan eki, b. b I . armud i ye tahta oymaclnda kullanlan bir eit rende ZTS 1976 s. 9 < a rmudi nin mennesi. AD. kadn balklarnda yrek biiminde gm levha DS 328. a rmudiye alt n armut eklinde sikke veya levha: Du rmadan ka rs n n be i
bi ra radala r n , a rmudiye alt n la r n , e lmas i n e l e ri n i ek e r, ge c e l e rc e eve u ramazm . (S.M. Alus 1934 s.

(A.

Caferolu 1946 s. 76). (Argo) ar mal lastikli (sz) F. Devellio lu 1970 < a rma I. armatr ticaret gemisi sahibi < Fr. armateu r a.m. < Lt. arm to r silhlandran nomina agentis yapan r eki iin b. akt r . Armat rl e r gemi y zd ryo r ... (. Altan 1976v s. 14). Polat T rk iye n i n nde g e l e n bi rka a rmat r nde n bi r i n i n o l uydu. (A. Kulin 1997 s. 75).

27). O. ar mun pey akesi Meninski 1780 I, 109 < Ar. a rab n < EYun. (arrab n) < br. a rabu n a.m. G. Meyer 1893 s. 62.

armut, b.

124

armut, b. armud. armuz, b. armoz . AD. arna dokunacak, rlecek bir eye balamak; rgde ikinci blme, naka, biime balamak DS 329, K. Emiro lu 1989 s. 43 < ET. *a r dokumak fiilinin bir m takk olsa gerek, kr. arga, a r I (Clauson 1972 s. 239). K. Emiro lu kelimeyi Krg. arna tahsis etmek ile kar la tryor.

AD. aro s srlmemi tarla DS 330 < Yun. (dial.) / (rosin/aros) tarla Ch. Tzitzilis 1987g no. 38 veya Erm. a ros a.m. R. Dankoff 1995 no. 34. arozz/arazz/arazoz yeri sulamaya kullanlan araba veya kamyon < Fr. a rrose use a.m. Nomen instrumenti yapmaya da yarayan bu ek iin b. dansz . He r g n a a dan d rt tane a razo z gnde rs i n l e r... (F. Erdin 1948i s. 22). A raz z sokakla r
yen i slatm olmal: bu u l u b i r sokak kokusu a rpyo rd u bu r u n la r na. (Y. Yazc 1990 s. 111).

ou AD.e ait olan birka fiil, grnte bir na genilemesine sahiptir. Fiil kk ou zaman belirsiz olduu iin bunlarn aklanmas gayet gtr. BSTT.de de kullanlan, ge ri n fiiliyle e anlaml olan ge rn e fiilinden, genilemenin n ile a eklerinden ibaret olup, sade n eki gibi (b. ac n II ) bir ortadnkenlik (medialis reflexivum) anlamn verdii anlalr. pheli a eki (b. bu rga ) gsterilen rneklerde kesinlikle a ile ( ) kaynamas deildir; tek kimseli ekinin (b. al II) bir varyant olsa gerektir. AE cildinde ge r n e fiiline paralel rnekler olarak unlar saylabilir: az na , okna . Dativus haliyle kullanlan yine tek kimseli a rna , ayna , s rna fiillerinde ise baka bir kiiye veya bir eye ynelik youn bir hareket veya saldr hissedilir.

arp/harp byk bir telli alg < Fr. ha rpe veya ng. ha rp a.m. [< EAlm. ha rp ha a.m.]; banda h olmayan Fr.dan, b. akk /hakik . Ge n l i i nde gayet ok n l bi r arp vi rt o z uymu . (A. Altan 1985 s. 53).

Yabanc dilden alnma kelimelerin orijinal imls, bzen Trkedeki telaffuza tesir eder ve yeni varyantlara sebep olabilir. AE cildinde geen tipik misaller: a rp /ha rp, atelye, be rve n i k, combo, c u nta (belki tavassut eden dilde), deodo rant, di ret navt, e n V /ek .

AD. arnat I harmanda tahl toplama a yarayan alet, syrg DS 329 < Grc. a rnati trmk, V. Cangidze 1980 s. 98. AD. arnat II zm vermeyen kuvvetli zm tevei DS 329, budanma m azgn zm dal THASDD 1939 s. 116 < Ar. (Suriye) i r n s tevek dal A. Tietze 1958 no. 138. Kelime bandaki / / /a / deiimi iin b. 1 agel . A rnavud /A rnavut b.m. (Arnavut milletinden birisi) < kr. A rva n id, metatez iin b. alb z . Ve re y dan A rnavud ve R m ve Efl k ... (.L. Barkan 1943 [927/1520] s. 289). A rnavut kald rm kark talarla denmi iptidai kaldrm: Edremiti n e r i b r a r navut kald rm l sokakla r nda ... (A. Yurdakul 1987 s. 132). A rnavut l u k memleket ad ve bugn devlet ad (b. Arabl k ) . Rumel i nde A r navudl u k ve A nadol uda K rd istan ara z isi ... (YTEA 1974 (1864) I, 24). Daha evvel [1717] Lady Montagu (Letters. London, 1784 I, 136) A rn o u nt l i c h den bahsediyor. arnika kzgz, Arnica montana I. Hauenschild 1989 no.132 < t. arn i ca a.m. G. Meyer 1893 s. 29. EO. arnuk yorgunluk TS 226 < a r fiilinin dnken ats a r n yorulmak ve u k eki TekinTietze 1990 no. 44, b. a rla n - . Ta adek yatdla r a rn uk la dpd z . (Fah r 1974 [1367] no. 1411). aro ma ho koku, buke < ng., Alm., t. aroma < Lt. aroma a.m. < EYun. (r ma) baharat. O daha ok, 1994 s. 15). Ayl i n h e r Hi ndistan sefe r i nde n by l e nmi
ola rak dn yo rd u. M u ht e em re nk l e r i ve a romala r o la n bu gi z eml i l keye vu r u lm u tu. (A. Kulin 1997 s. 109).

arpa I b.m. (mlum hububat) < ET. a rpa a.m. Clauson 1972 s. 198. G. Doerfer 1993 s. 85e gre ET. a rpa kelimesi Mo .dan alnt olabilir. O l n e k u du r k i davar g ib i a rpa vu saman ye r? (Ferec 855/1451 v. 137b). a rpa arpa adm adm TS 226227: D r k i o l Hind yol n ok a raduk a rpa a rpa k l bek l h eb taraduk . (Pr Res 1935 [932/1525] s. 32). a rpa boyu ok ksa mesafe: B i r u l eman n a ld yol bi r a rpa boyudu r. (H.Z. lken 1941 s. 114). a rpa sal c arpa atarak fala bakan: B i r vec h i l e k z l k o la kim l l e r arpa sal c ya B i z e a rpa sal ve r d yel e r. (M. avuo lu 1977 s. 148). a rpack gzkapann kenarnda kan kk ban (kr. Fr. o rg e l et, g rai n do rge < Lt. ho rdeo l us < EYun. krit a.m.): oc u k la rdan bi r i
d t , bi r ye r i n i kanatt , bi r ba kas n n g z nd e arpack, e l i nde g ec e yan kt zaman fe n n e d iyorsa on u yapmak tabi lz md. (R.N. Gntekin 1944 s. 64).

(nian almak iin) tfein n ucundaki knt:

G e z, g z, arpack! Ku ndak ka ksmd r? T f ek temi z l i i ..., byle c e top u alay akl na ge ld i. (Kemal Tahir

1955g s. 91). AD. a rpala ok arpa yemekten ileri gelen bir hayvan hastal DS 330331; yemek, imek: B i r f i n ca n da sana kataym m, Mahmut a a? Yok. B e n istemem ... arpalama a vaktim yok. (F. B aykurt 1961o s. 119). ayanda ban kmak (at, eek): Yete r gay r s rd n, ayaklar a rpal yacak hayvan n ! (F. Erdin 1955 s. 121). a rpal k (Osmanl idaresinde) bz kimselere gelir iin verilen yer (aslnda atlarna arpa temin edecek yer); karlksz gelir sa lanlan yer veya kimse:
Sigetva r ve Pe uy ve ik lo ve sek mezb r H a san Pa aya arpal k ve K a n i j e tam m begle r beg i l i k k l nd . (T r h i

Te n te n i n dayank l , mao, h i b ymemi kaptan Haddocku n de n i z a romal fkesiyl e sve rd i. (B. Uzuner

Na m 1280 I, 236).
old u n! Tay n c o ld u n!

Se n a rt k bi z im a rpal m z diye k zd r yo rla rd .

(M..

Esendal 1958m II, 11). (Argo) arpa II para < a rpa I. F. Devellio lu 1970 s. 73, H. Aktun 1990 s. 42; kese, czdan M. Mikhalov 1930 s. 12... Yan g z l e bi r d ik i z ge t im: B i r t ek

AD. arona/aruna karasaban DS 330, 337 < Grc. a ro na a.m. V. Cangidze 1980 s. 98.

125

arnla, b.

(R. Enis 1935 s. 58). a rpac yankesici M. Mikhalov 1930 s. 12, F. Devellio lu 1970 s. 73, H. Aktun 1990 s. 42. Y. Ertun 1982 s. 9. D. Theodoridis 1966 s. 133. a rpa II + c . (fakat M.L. Wagner 1943 s. 8e gre Yun. (arpz) zorla almak fiilinden). im g c m a rpac l k o lacak elbet. (R. Enis 1935 s. 69). arpala- almak F. Steinherr 1932 s. 182, F. Devellio lu 1970 s. 73.
a rpadan ba ka g rd mse anam avradm olsu n...

(Halikarnas Balks 1947 s. 89). a rslan l /aslan l 17. asrda karlan bir Osmanl kuruu (ismi, arslan resmini gsteren Hollanda altnndan alnmtr). ... y z bi aslan l ya m lik bi r z e n g n k a d n ... (Ah m ed Vef k Pa a 1933az s. 109).
i i l e c ek aslan sd yd.

arpac, b. arpa II. arpac k, b. arpa I. arpala , b. arpa I ve II. arpal k, b. arpa I. A rpaz Aydn vilyetinde bir ky < EYun. ' (Hrpasa) D.J. Georgacas 1971n s. 107. A rpej bir Fransz parfmnn markas < Fr. A rpg e a.m.; aslnda a rpge < t. arpeggio telli bir saz almakta muayyen bir tarzdr ve a rp tan alnmtr. Bu tr bir trade nameden geli mi dier isimler iin b. amaro za . Sevgi n i n u zatt
eke re pa rmakla r t it reye rek u za n rk e n k eski n b i r a rpe j kokusu dnd rm t ba n . (R. Ilgaz 1962n s. 77). kad ndan sat n ald evi ykt rp a rsas n ke nd i evi n e i lve etti. (B.S. Kunt 1948 s. 31).

la n eki ile yaplm hayvan isimlerinden AE cildinde u misaller bulunuyor: a rslan /aslan, do u z la n /domu z la n . Sonradan bu gruba katlacak olan ceyl n ve s rt la n da ilve edilebilir. / r / sesi zayf bir nsz olduundan ok defa dt grlr, fakat bu kitapta daha ziyade yazl kaynaklara dayandmz ve her kelimenin btn varyantlarn veremediimiz iin, bu hadisenin hakikatte burada grldnden ok daha yaygn olduu farkedilmeyebilir. AE cildinde tesadf edilen misaller unlardr: aslan, bek IV, beygi r, b i (b i r), bi l e, bi e I I, biyol, c y nak, c uyba, a rta, e l l e, na h la , de r /de i r, du rg ut .

ars lanhane arslanlarn tutulduu bina, M. Sertolu 1958 s. 17. Fa. h na iin b. abdestha ne /apteshan e .
A rsla n h n e semti nde k kle r ve tah t abend le r b d n eyled i l e r. (Sel nik 1989 [1599] I, 134).

A r s uz Hatayda bir yer ismi < EYun. (Rh sss) D.J. Georgacas 1971n s. 107. ar I/a r e tramvayn tele de en kavisli sap < Fr. arc h e /a rc h et a.m. [Lt. arc us kemer]. A ala r n
aras ndan yal n z para para masmavi bi r gky z , bi r de t ramvay ar la r n n ayn mavi l ikte k v l c mla r sat kal n bak r te l l e r g z e a rpard . (A. zyalner 1991 s.

arsa I bir yap iin ayrlm arazi < Ar. ars a avlu. Du l

O. ar sa II arazi < Ar. ?? Yo l rak , ars a d v r. B i r ik i g n di l e n, andan g idesi n . (Ferec 855/1451 v. 192b). (a.e. v. 131b).

124). O. ar II arn, b. ar III. ar III (asker komut) haydi ileri! < Fr. marc h e! yr! G. Meyer 1893 s. 70; bataki /m /nin d mesi Rusada da var (A.G. Preobrajenskiy 1958 s. 512 bunu agom mar adm adm ileri! ibaresinin yanl blnmesiyle izah ediyor), b. ameske n e . Haydi imdi ar ! A r ! .. Hikmet suk ut u hayale u rad. (R. Enis 1935 s. 40). Haydi, defo l, a r , i l e r i, y r , yal la h! (A.U. Hisar 1944 s. 72). Kr. ameske ne . O. ar IV semann en yksek kat < Ar. a r taht. Andan [15. yy.] s. 78).
so ra h e r b i r s z i k i i idi rs i n , b teke l l f y re depme ve te zc ek g p a r a k a rma! (Mercmek Ah m ed 1944 B uda, sa, Spi no za.. canava r, ama

Ge nd z i n i bi r m n ke r se hmi n k s a h r da g rdi k i an u hav s nda k u ucmazd, ars a s nda k u la n y g rme zdi.

A r sa Antalya vilyetinde bir ky < EYun. ' (rsada), D.J. Georgacas 1971n s. 107. arseni k zehirli unsurlardan zrnk < Fr. a rs n i c < Lt. arse n i c um < EYun. (arsenikn) < ESur. (Syriaque) za rn k a.m. (G. Meyer 1893 s. 35). Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik .
Ya ad m a dan arpar ge n z e | B u r u k bi r a rse n i k kokusu. (B. Necatigil 1976 s. 216). n k i nsan la r n ekt ik l e r i ac la r ka r s nda dayanamayp akl ndan ge i rd i i l me bi r sabah arse n ik i e rek kavu mu tu. (F.

B aysal 1992 s. 116). ars z utanmaz, yzsz; (bitki iin) uygunsuz, yeri olmayan yerde byyen < r utan + privativum eki s z. n c i r l e ri n a rs z f i l i z l e r i bah eye y r meye ba lad. (A. Kutlu 1991 s. 187). ars lan /as lan b.m. < ET. arsla n a.m. Clauson 1972 s. 238 (Clauson 1972e gre Mo .dan alnma. Farkl bir etimolojik aklama iin b. Eren 1999 s. 20-22.) 147ab). arslan vasfn gsteren, cesur: A rsla n ka rm be n im, ya a ! (Orhan Kemal 1965f s. 171). aslan sd rak: Ah, de n i z i n bu z l g d n yedikde n son ra as l

(C. Meri 1997 s. 251). a r l en yksek mekan:


kanatla r o la n, ma a radan a r a yksele n ca navar. yet l K rs ok rsa ge r b l e nd v z i l e | A r a l a a mah f e l o lma iste r c um a g n. (Z t 1987 [16. yy.n ilk

yars] s. 104).

A rz z e ri nd e c esedl e r imi z i n , a r a l da r h la rm z bi rb i ri nde n ayr lm yaca na m n l z ev l mi? (H.R. Grpnar 1340c s. 650).

ar ak, b. a r ak. ar ak lan , b. a r aklan . ar e, b. a r I. ar n, ar n la , b. ar u n .

K a pus na bi r a r mu h k em k uf u l ve t ls mdan bi r a rsla n d zmi le r, mift h e l i n e v rmi l e r . (Ferec 855/1451 v.

ari

126

artistik

O. ar i gklere has, semavi; gkte bulunan kimse, melek < Ar. a r a.m. [ ar + isimden sfat yapan nisbe eki , b. adal ]. N yumu z rak k s de r a r l e ri , | Ar iy n e h s s de r f e r l e r i. (V h id 1993 [929/1522] v. 93b). ar i d k imparator ailesi prenslerine verilen unvan < Fr. a rc h id u c a.m. [a rc h < EYun. a rh i nde gelen anlamnda ntak (b. ar ipe l ) ve Lt. dux babu]. A r i met (eski Yunan matematikisi) < Fr. A rc h imde < EYun. (Arh i m ds). deo lo j i bi r
ykselt ic id i r. B i r ka ld ra t r. Hem de A r imeti n d ledi i, d nyay ye ri nde n oynatacak bi r kald ra. (V.

a gerundium hali ile kal yardmc fiilinden mte ekkil mrekkep fiillerden AE cildinde unlar bulunuyor: artakal, bakakal, bu r u akal, mel ekal, donakal . Baka yardmc fiillerden yaplan terkipler iin b. al ko- .

(Neologismus) artalan arkaplan, zemin, fon < art ve alan; Fr. a r ri re p la n veya Alm. Hi nte rg r u nd a.m. kelimelerini rnek alan: Ka ra bi r a rta lan z e ri nd e k rm z i z g i l e r ve kocaman bi r yaz . (M. Ba aran 1992 s. 261). (Argo) artal la almak M. Mikhalov 1930 s. 12, H. Aktun 1990 s. 42 < ?? Ba ka kaynaklarda bulunamad. arter atardamar < Fr. a rt re < Lt. a rte r ia a.m. < EYun. (artra) nefes borusu. artezyen basnl kaynak < Fr. a rtsi e n a.m. (Fransada Artois eyaletinin isminden). Fr. -ie n < Lt. ian us eki icin b. akademisyen ; corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . B y k bi r k um Yurdakul 1987 s. 153). AD. art artk < art k I a rt h a rt .
yap yorla r. A rt doyu n caya kadar. B i r yap t la rm pi r

Gnyol 1992 s. 44). ar i pel ok adas olan deniz; Ege Denizi < Fr. arc h ip e l < EYun. (arh iplagos) a.m. [a rh i nde gelen anlamnda ntak ve p lagos deniz]. B y k
M e nde res Bafa gl n e ve batda ar ipe l e p r l p r l bo al r. (Halikarnas Balks 1954a s. 105).

ar i v b.m. (evrak saklanan yer) < Fr. a rc h ives a.m. [EYun. (arh ion) hkmet binas]. Gn n
bi ri nde h epsi u n u t u lacak. Ge l ec e i n a r ivi nd e toz l u bi r dipnot ... (A. Yurdakul 1989 s. 41).

tepesi n i n yan nda n ge e rk e n ayakla rm z p l p l su la ra de iyor. A z i l e rid e bi r a rte zye n k uy us u ... (A.

E. O. ar un /ar n b.m. (uzunluk ls) < ar /a r kelimesinin geniletilmi ekli. uzunluu lmek iin kullanlan srk: B u m r i z r u o rtas nda y z a r u n boyl u bi r a a va r. (Ferec 855/1451 v. 32b33a). B i l i rs i n k i, bi z ha r f
de i ti rd i imi z zaman, T rk iyede h e rk es sa dan yazyo rd u, ke nd imi z i i n de e n ko lay yaz , otu z k rk sen ede nbe ri , b t n k l i e l e ri n e al t m z, ya rm a r n u zaktan seki z o n c ml esi n i b i r a rada okuyabildi imi z eski yaz id i. (F.R. Atay 1952 s. 92). a r n la geni

(R. Enis 1935 s. 71). Rahat uykuy u bu ld u n ya, a rt uyanabi l i rse n uyan! (a.e. s. 75). Su lta n h a n m, art o n m za g tmiyel im mi? (A. Caferolu 1945 s. 198). art k I, b. art uk . AD. artk II Yrklerde alack iskeletinin bz paralar < art k I. Fiilden nomen concretum yapan ( )k eki iin b. acuk /ac k I . B u n u n alt nda f nd k a ac veya
kam tan a rt k ad ve ri l e n u la r bi rb i ri n e ba l ub uk la r va rd r. B u ub uk la r iske l et i te ki l ede r. (K.

admlarla dola mak:

ten kt nda n e kadar yo rg u n o l u rsa olsu n defala rca caddel e r i sokakla r ar n l yo rd u. (A. Kutlu 1991 s. 50).

Gngr 1941 s. 49). art k III, b. a rt uk II. AD. art k la fazla < a rt k I ve isimden fiil yapan la + fiilden isim yapan ekleri. EO. art uk l a u fazla, fazla olarak TS 238: Pes h e r k im d ny dan di rl i k
k a dar na k n i o lmaya ve a rt uk la u n es ne istemek ard n ca ola ... (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 36).

art, b. a rd. art I, b. a rd. art II bymek, oalmak < ET. a rt a.m. Clauson 1972 2s. 01202. Ah ca u z be n ba aray n a rtsu n. (Ferec 855/1451 v. 96a). fazla gelmek, geri kalmak: 117a). artakal artarak geri kalmak < a rt ve kal , b. al ko- .
D ut al ve ri i nde n a rtakalan ik i o n l u u n c ebi nde du r up du rmad na bakt. (E.E. Talu 1935 s. 27). G z nd e bytt Hayrett i n be lk i de k l e c ek. Adamn i i nd e bu k lmede n a rta kocaman bi r bo l uk kalacak. (N. Eruz

Amm bi ra z bal k g ib i o rtal k d a nes ne va r. S vadan artm bal k faz las ola d dm. (Ferec 855/1451 v.

art r , b. art u r . arti st sanatkar; sirk veya bir elence yerinde gsteri yapan kimse < Fr. art iste a.m. [a rt sanat ve birok serbest meslek isimlerine taklan ist eki], b. afe rist . Galata Esnaf kahvesi o y l la rda bi r e it
art istle r lokal iydi. A rt ist aryan la r, i a ryan a rt istl e r, tiyatro topl u l u u k u rmak istiye n l e r o kahveye u ra rd . (B. Arpad 1976 s. 32). Gndelik dilde sondaki /t /

1969 s. 50). bir bakas ld zaman sa kalmak: Sevdi i nd e n a rtakal! (H. Ritter 1953 III, 428). Can n ks n, atla , a rtakal! (Ah m ed Vef k Pa a 1933az s. 72). ellenmi ve eskitilmi olarak braklmak: Ve bi lc m le d ny d dk le ri k a h b e i
cem l e n i c e bi e rde n a rta k a lm bi r f h i e i re z l e id g i muk a r re rd r. (l 1975 [1599] s. 94).

der, kr. dost > dos, abdest II , ol u r um. (M. Elo lu 1957 s. 46).

Ye rl i f i lm a rt isi

arti st i k sanatkarane < Fr. a rt istique a.m. [a rt iste + iqu e sfat eki, b. Ad riatik ]. Maymu n at cambaz la r ndaki 1943m s. 81).

palyaola ra ben z e r. A an n a rt istik by k h n e r l e r i aras ndaki fas lala rda halk g ld r r. (H.R. Grpnar ai r de i l im. Glg e l e r ve k la r

artizan

127

EO. aru I/BSTT. ar I

yaratabilmek i i n t mce l e ri a rt istik e da tamam; ...

(N.

Nadi 1989 s. 57). artizan zanaat, esnaf < Fr. a rt isan < t. a rt ig iano < Lt. *art it ian us a.m. [art sanat isim kknden]. an eki iin b. Ame rika n . Sank i a rt i za n la r a ras nda de i l, bi r katakombdaym. (A. A ao lu 1992 s. 100). AD. artmak byk heybe DS 336 < ET. a rt ense, arka + mak eki, M. Erdal 1991 I, 110, fakat deverbal bir isim olmas da mmkndr (kr. a rd /a rt ). H. Eren 1963 s. 96da kelime bir Karaay varyantna balanyor.

lzumundan fazlas: No la eksg m z yo sa art uk r z k ime z iy n de r? (Ferec 855/1451 v. 92b). ( dan) baka: ayb Ta rdan a rt uk k imse bi lmez. (a.e. v. 173a). a rt k eksik kem km: A rt k eksik laf etmeyi n, kesi n ... (F. Baykurt 1971t s. 66). EO. a rt uk eksk a a yukar: G rd i l e r a nda ik iy z o la art uk eksk k uy la r va r. (Ferec 855/1451 v. 226b). EO. artuk II/art k III denebilir, tahminen < artk I.( )k eki iin b. ak I . De rh l ... ki i l e r y z o la a rt uk h z r ge ld i l e r. (Ferec 855/1451 v. 16a). k i y z o la

Fiil kknden mak hecesiyle yaplm bir miktar isim vardr, bu yzden M. Erdaln, ET.de a rt arka, srt ismine balad artmak kelimesini deverbal kabul etmeyi tercih ederiz. mak /mek ekiyle tekil edilen isimlerin hepsi nomina concretadr. Bunlardan AE cildinde bulunanlar unlardr: artmak, asmak, azmak, bo mak, akmak I ve II . Bunlara ekil itibariyle uymayan basamak kelimesini ayr tuttuk. Listeye dahil olmayan dierlerinin a ramak, basmak, okmak, etmek /ekmek te ekklleri henz kfi derecede aydnlanmamtr.

art uk e r avrat, h e r bi ri b i r i k l mde n, y resi n e mi le r. (a.e. v. 60b). bundan byle: Me l i k z del e r ge rek l s i n i tem m h s l tdi. Amm art uk meyli ik ra vu s o h b ete vu i rete idi. (a.e. v. 27b).

daha: A rt k yetmez mi ? (M.S. Esendal 1934 s. 438). AD. artukal msr ekme i piirilirken kullanlan krek DS 336 < Yun. (Tsak. dial.) * (*artkalon) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 40. EO. artukc ok fazla, ar < a rt uk I + c eki, fakat bu ekin buradaki fonksiyonu anlalmyor. Si z ba u u z al u , k a u , yoh s a art uk c z iy na u ra rs z . (Ferec 855/1451 v. 8a). M t e h a yyi r u mte ras s dam ki vec h issi k a , art uk c h a c i l d em. (a.e. v. 122a). artuk l a u, b. art k la . artur /BSTT. art r oaltmak, bytmek < ET. a rt u r a.m. Clauson 1972 s. 210, a rt fiilinin causativum hali. A a ok n i met v rd m, g nde n g n e men z i l esi n i art u rd um. (Ferec 855/1451 v. 102). K z s o h b et l e z z et i n de ry fet db k n a rt u rd . (a.e. v. 196b). tasarruf etmek, biriktirmek: Di i nde n t r na ndan art rd bu parayla ... (Trk masallar 1991 [1912] s. 1). Kr. artt r .

artr it mafsal iltihab < Fr. a rt h r it e a.m. < EYun. (rtron) mafsal + iltihab terimlerine verilen it(is) eki, b. aden it . arttr artrmak < a rt fiilinden d r /t r genilemesiyle tekil edilmi causativum hali, yahut da art r fiilinin varyant. B u n u n la bi rl i kte,
dudakla r n u la r nda kimi zaman bel i r ip yok olan ik i k k, keski n, i n c e i z g i, y z n d ramatik etkisi n i daha bi r kat a rtt rmaktayd. (U. Kkden 1995 s. 102).

EO. artucak biraz fazla < art uk + kltme eki cak (kr. yavrucak); kltme ekinden evvel k nn d mesi ola andr (kr. o c u cak ). B i r k a devi r ge di, c riye
eh z deye art u cak v r rd i, k za azac uk v r rd i. K z i e r g ibi o l u rd , yak a s ndan a a a dke ridi. (Ferec

855/1451 v. 13b).

Tk. cak / c ek iin b. M. Erdal 1991 I, 4447; bir kltme eki olan cak /c ek AE cildinde u kelimelerde tesbit edilebilir: a rt u cak, ayakak, bal cak, bi l ek ek/bi l ek e, bcek, bycek /b y c ek, evi c ek, di lk cek l i k/t i l k i c i l i k (b. di lk /di lk i /t i l k i ), dol u cak, dlc ek, e l cek /e l e c ek. Ayn ekle yaplan zarflar iin b. a u l cak . Baka bir cak /c ek hecesiyle yaplan deverbal isimler iin b. b r n c ek .

EO. artuk I/art k I (eksikin aksi) fazla < ET. a rt uk a.m. Clauson 1972 s. 204205. Fiilden sfat yapan ( )k eki iin b. akk . Atasn u a rt u k o l yok d. (Ferec 855/1451 v. 188b). B e n m d r d ny da andan a rt uk k z um yok d u r. (a.e. v. 17a). EO.da a rt uk dan evvelki ablativus eki dan bzen hazfedilir: B u k z y z mes ele a rt uk sorm ola. (Ferec 855/1451 v. 138b). i n tmi cem otu z b i a rt u k e r (Enver 192829 [869/1464] s. 36). O n bi e r a rt uk sala rla r a a at . (Enver s. 42). artakalan: ... gnde r i l e n a rt k yemekle r k esi lmediyse de azald . (A. Kutlu 1991 s. 45). artakalan ey: i nde k i rl i, to rt u l u ba rdaklar, mez e
art k la r d u ra n yuva rlak te n eke tepsiyi sol e l i n i n parmakla r st nde ... (Mah m d Yes r 1928 s. 196).

eitli causativum eki ekillerinin arasnda (b. ac kdu r , act , ka r , damz u r /damz r ) ET.de yaygnken bugn kullanmdan dm tek heceli fiil kklerine eklenen (g)i r / ( ) r eki de bulunur (< ET. g u r / (u ) r . i r ekli zellikle / /, / /, /t~d / nszlerinden sonra taklr (b. M. Erdal 1991 II, 733734). AE cildindeki misaller: art u r /a rt r , a r-, bat r, bi i r, bit i r, r, dad r, dadu r /dad r /tad r, dap u r /tap r, de r I + I I, deg r /d eg i r / de i r-, de r r, do u r I + II, doyu r, du r u r , duy u r, d r I + I I, e r, eve r (*eve i r ) . g r vs. ekli ise / r /, /z /, /t / nszlerinden sonra kullanlr: di rg r, du rg u r, e rg r . (b. M. Erdal 1991 II, 756, L. Johanson 197677 s. 126127, T. Banguolu 1974 s. 286287). Baz ( ) r fiillerinde ettirgenlik fonksiyonu yoktur, ms. bas r-. u fiillerde iki ettirgenlik ekli katlmasna ramen iki dereceli ettirgenlik fonksiyonu yoktur: damzu r /damz r (*dam z u r ), du rg ut (*du rg u r t ) , emz r /emz i r (*emi z r). Ettirgenlik ekinden farkl olan () r eki iin kr. ay r ; ()t eki eklenip de causativum fonksiyonuna sahip olmayanlar iin b. apa rt .

E O. aru I/B STT. ar I b.m. (bal yapan bcek) < ET. ar a.m. Clauson 1972 s. 196-197. e r ide h i z m etk rla r ar g ibi i l e r l e r. (H.R. Grpnar 1341 s. 99). ar eklinde bir ey: imdiyede i n bal n se n y d , va r arus n dah se n sy nd r ! (F. Giese 1929 [890/1485] s. 86). O g n k l nda bi r h l i fevk a l de va rd: ...

aru II/

128

arz III

m ipek bi r boyu n ba , t o rtas nda l ib an n es i nde n k a lma k a nadla r y k tdan e lm s bi r a r i n e ... (H.Z.

yazyo r, tek i h e c e i l e ko ma d z yo r. k isi de bi r eyi an latma a de i l, duy u rma a al yo r. (N. Ata 1952 s.

U aklgil 1317 s. 151). a r uk ar: Ke z l ik a r u k k i n eb t t ve e z h rdan bal almada mttefik o lala r . (l 1956 [158687] s. 194). EO. aru II/BSTT ar II temiz < ET. ar g a.m. Clauson 1972 s. 213. EO. a ru /a r a.m. TS 193196. Fiilden participium passivum yapan i eki iin b. ac I ve al u-satu . Gemi le r eks e r o l adacu u y ld u z t a raf ndan
ge e r l e r: g e r i k im dar bo azdu r amm ik i t a raf a rd u r.

37). A ru z la musiki a ras nda ahe n k ve mevz u yn nd e n ok be n z e rl ik va rd r. (A.K. Belviranl 1965 s. 26). B i r

Kemal i zm dnemi nde bu divan i i r l e r i n i n szc k an lamlar n , ha ng i a r u z ve z n i nd e o ld uk la r n , bi z i zo r u na ok utmala r n akl m almyo rdu. (N. Berkes 1997

s. 45). AD. arvan deveci, develeri gtren adam DS 337 < sarvan < Fa. s rv n /s rb n a.m. A. Tietze 1969 no. 105 [s r deve ve meslek isimlerinde kullanlanan b n bakan, tutan eki, kr. b gb n bahevan]. Kelime bandaki /s /nin d mesi izaha muhtatr. Kr. ameske ne .

(Pr Res 1935 [932/1525] s. 243). aruk /ar k II zayf, sska < ET. a ru k yorgun, tkenmi Clauson 1972 s. 214 [a r yorulmak fiilinden sfat]. TS 198202: Et ne de l a rk o lsa etmek sti nde ya ra u r. (V. zbudak 1936a no. 130). B i r

yol u ik i ke n r nda ik i k a s s b et satar, bi r i n et i semiz, bi ri n a ru k . (Ferec 855/1451 v. 190b). Sol uk ben i z l i , a r k bi r h i zmet i k z n ya rdmiyle yata m ku rd um. (M.. Esendal 1934 s. 4). AD. a rk la /EO. aru k la

zayflamak DS 317318, TS 201202, sim/sfattan fiil yapan la/- l e- genilemesi, b. acabla .: G rdi l e r k i sem z b u za u la r a nala riy l e bu l u d la r, emdil e r, a ru k lad la r. (Ferec 855/1451 v. 190b). aruna, b. aro na. O. arus gelin < Ar. a r s a.m. n d m d mest old h eves i (Ferec 855/1451 v. 237b). O. arusane dnlerde reayadan alnan resim (vergi) < arus + an e eki; b. aci za n e . R s m a r s n e dah
b ki re k zdan altm ve s e yyibe avret l e rde n ot u z ak ca ... (.L. Barkan 1943 [947/1540] s. 68). Kr. arus iye . a r s tdi. A r s h c reded r, ba a r r, d di l e r.

Fa.dan alnma kelimeler arasnda sonu ban /van bakan, koruyan, gden, idare eden fiil unsuru ile tekil edilmi isimler vardr (ou meslek sahiplerini betimler). Fa.da /b / /v / geliimi olaandr (kr. b 2) AE cildinde u kelimeler bu eke rnek olabilir: arva n /sa rvan, ba ban /ba uban, bah va n, c i ha nban (i ), rban, oban, de rban, destvan (eli koruyan), dideban, e ld ve n / e ld ive n .

AD. arvana/avrana dii deve DS 337, TS 242 < Fa. a rv na devenin bir cinsi M. Rsnen 1969 s. 28. O. A r vanid Arnavud < Yun. Arvanitis < (Arbantes) a.m. (bir yer ad olan Arbenadan). Arnavud kelimesi bunun metatezli varyantdr, b. alb z . T m r n ib h r, me rh m S u lt n zam n nda A rv n d h i n y rmi ... (H. nalck 1954 s. 83). AD. arvat kadn; zevce < avret M. Rsnen 1969 s. 32. Fakat kelimeyi ET. u ra ut a.m. Clauson 1972 s. 218e balamak iin deliller kuvvetlidir. A a, men n e b l im, bu a rvat nah rc a risid i r . (A. Cafero lu 1951 s. 28). arya I operada bir solistin orkestra eliinde syledi i ark < t. a ria a.m. (t.dan gelen ya eki iin b. ablatya .) < Lt. ae r, EYun. (ar) hava Garb mzii stlahlar iin b. ac itato . He rkes sof raya, yoksa aryaya ba lyo rum! (A. Yurdakul 1989 s. 85). arya II (gemicilik terimi) yelkenleri rzgara a! < t. aria! a.m. KahaneTietze 1958 no. 34. O. arz I yer, toprak, arazi < Ar. a rd a.m. [/ rd / kknden]. On k i l ede bi r k i l e s h ib i a rz a r v r r l e r . (.L. B arkan 1943 [925/1519] s. 235). memleket, lke:
Gaz etesi n i n bi r k esi n e de T epesidel i l i Ya mu r A an n arz mev ud n ebi l e ri n i a nd ra n u z u n sakal l bi r resmi n i kond u rm u tu. (H. Aytekin 1945 s. 57). (bir gk cismi

arusek mobilya vs. lks eyada tatbik edilen yeil veya anjanl sadef, N.R. Bngl 1939 s. 18 < Fa. a r sak kk gelin [ ar s gelin ve Fa. kltme eki ak , b. ahmedek ]. O n u n a ri f za r i f o ldu u n u b i l eyim ki, bi r
peyn i r eke ri n i k rk defa s r p k rk bi r i n c ide bi r a rusek pe tahtan n st n e komal . (H. Ritter 1953 III, 255).

O. aru s i dn < Fa. a r s a.m. [ a r s gelin ve nomen abstractum eki olan , kr. mimari, se rbesti )]. A ndan so ra a r s ( i ) h (n e) eyl edi l e r. (Ferec 855/1451 v. 140b). O. aru s i ye reaya dnlerinden alnan resim (vergi) M. Sertolu 1958 s. 17 < ar s gelin ve deme isimlerinde kullanlan iye eki, b. adl iye . K z o lan e re va rsa altm ak c a ar s ye al na . (.L. Barkan 1943 [947/1540] s. 133). Kr. a rusan e . arustak, b. arastak. EO. aru suz/ar s uz temiz olmayan, pis, murdar TS 208 < ar II temiz + olumsuzluk (privativum) eki s u z ; kr. mmk ns z, tek i ns i z, uyg u ns u z . As ls u z ve a rs u z
ki i n k u l l u ve g t i l ig i m z ve k o rk u b ny d z e r i n e o l u r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 28).

olarak) dnya: A rz n me rk e z i so usa da, so umasa da , adamla kadn bi rb i rl e r i n e ok g z e l bakyo rla r. (A. Aao lu 1991r s. 30). A rz R um Erzurum: A rz R m h a v l si nde eg l e n b ... (l 1982 II [1581], 134). arz II genilik, en < Ar. a rd a.m. [/ rd / kknden]. B i r evm z va rdu r, t l u arz k rk a r a r u nd u r . (Ferec 855/1451 v. 116b117a). O. arz III sunu < Ar. ard a.m. A rz h c et de l ... (Ferec 855/1451 v. 140b). a rz ve taleb (ekonomi

aruz divan iirinin kulland uzun ve ksa hecelere dayanan vezin < Ar. ar d a.m. B i r i a r u z la gaze l

arza kl

129

arzuman

terimlerinden) sunu ve istem: Besi n maddesi arz ok d kt . (B. Criss 1993 s. 50). A rz ve talep yaln z makama sunulan yaz:
mekt bla r i l e g nde rm i le r. R v n A ay ar la r ve

A rzan-I Rum, b. Erz u r um. arzet, b. arz III. arzhal, b. arz u ha l . arzu istek; dilek; heves < Fa. rz a.m. (Fa. / / yada / y / ile biten kelimeler iin b. b r u ). Ol rz k i
sen b i zde n tevak k u de rs i n o lacak n es ne deg ld r. (Ferec 855/1451 v. 47a). B e nde n bi r rz di l e!

eko nomi n i n de i l, t iyatro sanat n n da bel l iba l ge l i me yasalar ndan bi rid i r. (S. Ta er 1956 s. 108). yksek

[Sel nik 1989 [1599] I, 360]. a rz - c re t et- cesaret gstermek A z e rbayc n


ret i n e itt i f k - i la ms ra at tekl f o l u nsa a rz c r et de rl e rd i. (l 1982 [1581] II, 135) O. a rz dida r et

yzn gstermek, gzkmek: N i h yet bi r k eyi dn n c e e h i r a r d d r tdi. (Ah m ed erf 1326 s. 327). a rz e ndam et kendini gstermek, huzura kmak: ... kan l cam elbise le r i i nde a rz e ndam ettik l e ri n i g l e re k a n lattktan son ra h z n l e nd i. (L. Tekin 1990 s. 95). a rz ha l et /eyl e vaziyeti anlatmak (kr. a rz u ha l ): B i r k a beyt i i nde B n ya a rz h l eyl edi . (Ferec 855/1451 v. 236b) a rz h i kmet et zekasn gstermek: M r i m m i l ey h
f i r seti be e r y esi muk t e s n ca arz h i kmet db ... (l 1979 [1581] s. 172). a rz h i zmet et hizmetini

(Ferec 855/1451 v. 189a). a rz u et dilemek; heves etmek: Zate n, ky n e bi ra z da caka i l e dnmek arz u ediyo rdu. (E.E. Talu 1937 s. 63). arzuhal /arz hal istida, dileke < arz ha l. Fa. izafet terkipleri iin b. ab hayat . ... bi z im Ekrem taraf ndan ve ri l e n a rz h a l i h km yok idi. (N mk Kem l 1967 [1875] s. 394). O. arzuke o l dilemek, zlemek < Fa. rz dilek + ke eken, fakat terkib mutad deildir, b. abke .
ns n h e r i n i m r d n e t bi ola rak rz ke oldu g r u d u r ub ... (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 75).

arzetmek: ... o rtanca n n e s ret l e p di ha a rz h i z m et edebi l ec e i n i bi lmek rz ediyo rd u. (Trk masallar 1991 [1912] s. 10). arz h u l us et sadakatini gstermek: Ge nd ye a rz h u l s
de n l e r b i r ms t e h i r i k a pus d v r na h a c c yeti n i ce l h a t t i l e yazd u r u r. (l 1975 [1599] s. 103). a rz h rmet et hrmetini ifde etmek; Be n i g r n c e n e rdeyse ye ri pe rc esi n e A r z h rmet ede rim, B eyef e nd i dedi. (S. Birsel 1995 s. 76). arz mu habbet et

arzula istek duymak < arz u + isimden fiil yapan la genilemesi. D d r fe r h u nde i rz la r la r, g z l e r i k u lak la r yoldadu r. (Ferec 855/1451 v. 121b). EO. bir hedefe doru yol almak (gemi): Fe r r u h d i l
re f k l e ri i l e g rd i l e r k i k fi r f rk a tala r b u n la r rz layub gel r . (S. Elin 197576 s. 196).

sevgisini gstermek:

... ke ndisi n e

a rz

(Trk masallar 1991 [1912] s. 86). a rz ikayet ikayet iin bavurmak: Ba dem a rz ik yetden ib tmez
mu h a bbet eyl edi i n e bi r t r l i na namyo rdu. miyim; | El l i y ld r h ge i nd im bah t men h s umla ben ? ( air E ref 1958 s. 150). a rz k ra n et

teekkr etmek:
tazal l m

H cc M e h m ed para la r ald. S a d ra z a m e l l e r i n e, ayak la r na k a pand. A rz k r n etdi. (Trk masallar 1991 [1912] s. 165). a rz

arzul lahi vas a dnya byktr < Ar. ard u l l h i w si a [a rd dnya, Ar. a rd u l l h i Tanrnn topra ve Ar. w si a geni]. ... sa a nafak a v rem, a rz u l l h i v s a d yesi n, varas n, bi r y rde y yesi n. (Ferec 855/1451 v. 177b). Ne b i l eyim yavrum. Ar u l- l h i v s a. l em d a na, belk i i l eye k a dar g z e ald rmal y z ... (H.R. Grpnar 1929 s. 130)

hakszla uramaktan ikayet: ... a rz (l 1979 [1581] I, 170). a rz tee n n i et /k l acele etmemek: ... mevl s na
taz a l l m b d d ... l z mdu r k i s l h nda arz t e e n n k l ub s y n na h a m l o la . (l 1982 [1581] II, 237). a rz- v c ud et

vcudunu vermek: O, mi n n etda ran e i n c e bi r h r lt

i l e g z l e r i n i s z e rek bu ok anmaya arz v c u t ede r ... (H.R. Grpnar 1939 s. 158). a rz et gstermek,

sunmak: Oldem ben n p di ha n mei ar eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 20b). haiz olmak, tekil etmek, ifde etmek: He r ba ars z l k hayati e h emmiyet arz ede r. (A. Yurdakul 1987 s. 258). beyan etmek:
B e n g i r s u su z l um arz eyl edm, mak b l d medi

Ar.da halde (nominativus [-u ], genetivus [-i ], accusativus [-a ]) ekim yaplabilen iki isim eidi bulunmaktadr. Bunlar eer zel isim olmalar sebebiyle, bir harf-i trif vastasyla veya bir isim tamlamasnda bulunarak belirli (determine) halde iseler, irblar genetivus halindeki i eklinde olur. Ar. yazs harekesiz yazldnda irblar gsterilemedii ve Ar. tbirler genellikle durakl ekilde okunduklar iin Tk.de isim tamlamalar sebebiyle irblar i olan pek az Arapa tbir bulunur. A-E cildinde belirli haldeki kelimelerden irb genetivus halinde i olan kelimelere rnek olarak unlar bulunuyor: arz u l la h i vasia, bi i z n i l la h i, bi l la h i , bi i nayeti l la h i, e l- hamd l i l la h i, e l- h km l i l la h .

AD. arzumand/arzuman istek DS 338 < a rz ume nd TekinTietze 1990 no. 47. B i r a rz umandm varsa, o da Anka raya mebbus olmak. (F. Baykurt 1961o s. 166).
Sank i f idan d ikmekte, fidan apalamakta arz uman m va rm gibi g nd z hayalimde, gece d mde tarla la r.

(Ferec 855/1451 v. 44b). daha yksek bir makama bildirmek; sayg ile bildirmek: B i r mesele a rz edec ekt im, beyim ... (Nzm Hikmet 1966 s. 89). O. arza k l arzetmek < Ar. a rd a gsterilen ey ve k l . N e i itdi, n e d di, h ep p di ha a rz a k ld . (Ferec 855/1451 v. 36a). C n ya r ndas o ld, ve z r dah p di h v rd g i i n mlar a rz a k ld . (Oruc b. dil 1343/1925 s. 8).

(M. Makal 1971 s. 178).

Fa.dan alnma kelimeler arasnda sonlar mand (O. mend ) ile bitenler vardr. Fa.da mand eki bir isme takld zaman onu sfat haline getirir. Ms. rz istek kelimesi, bu ek ile rz mand istekli olur. Tk.de bu ek bzen ekil deiikliine urayarak sondaki /d / der; ksa nlnn yerine / / gelir. AE cildinde bahsedilenler: arz ume nd, be h reme nd, dan i mend, de rdmend/de rd mend, devl etme nd, e rc me nd (evc ime nd) .

arzumend

130

asalet

O. arzumend zleyen < Fa. rz mand a.m. B i r i bi r im z e

i z h r evk i k z ib tdk: N i tesi z ? H ms z ? rz me nd z. d yi dk. (Ferec 855/1451 v. 102b).

as I kt oyunlarnda birli < Fr. as a.m. < Lt. as Romada bakr sikke. Kr. aso . skambil oyu n u nda e n by k, e n k ymetl i ka t asd r. (H. Kodaman 1944 s. 67). B u yetmi be szc h i k imseye blf
ge lmiyor, e l i n e d rt as ge i rm i bi r poke rc i n i n rest i kadar etk i l i o l uyo rd u. (M.Z. Salo lu 1995 s. 17).

asab i sinirlere mahsus; sinirli < Ar. as a b a.m. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal . Asabi mig re n a r la r ndan ikayeti. (N. Eray 1990 s. 126). asabile sinirlenmek, kzmak: e h z de i itdik e as a b l e i r. (Trk masallar 1991 [1912] s. 36). asab i ye nroloji, sinir hastalklar ile ilgili hekimlik kolu veya hastane blm < asabi nin mennesini ihtiva eden bir terkibin ksaltlm. eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adl iye . B u g n ya bevl iyeye gidec ek, ya asabiyeye. (R. Ilgaz 1962s s. 82). Hastane n i n ba hek imi ya l bi r asabiyec iydi. (A. Yurdakul 1989 s. 37). asab i yet I sinirlilik < Ar. as a b ya a.m. Ar. iyet iin b. aci l iyet . Yak ndan ve u zaktan sk sk ge l e n si la h sesle r i h e rkese asabiyet ve riyo rd u. (Fazl Necip 1930 s. 227). abuk kzma hali, titizlik: Kom n ist masas ef i asabiyetle sz e ka r t ... (F. Erdin 1955 s. 53). O. asab i yet II milliyet hissi < Ar. as a b ya a.m. Ar. iyet iin b. aci l iyet . Ye i e ri l i k Os m n l la r i l i i n e

as II kendi sahasnda usta olan (kimse) < as I, Fr. as veya Alm. As n tesiri altnda, muhtemelen spor tbiri olarak yaylm tr. Kr. as sol ist . O. as III mersin a ac < Ar. s a.m. G rd k bi r b ced r
h u ld be r n e be z e r ... g ld r, n re n c d r, t u ru n c du r, sdu r ... (Ferec 855/1451 v. 115b).

O. A s eski bir millet veya kabilenin ad, belki bugnk Osetler < Fa. s a.m. ? Tatar u s u Ef re n g u A laman ki b i r i y z e re v rme zdi am n . ( eyh o l Must af 1979 [1540] no. 4494). as b.m. < ET. as a.m. Clauson 1972 s. 240. B i r k i i eyd r:
rbay deld m, yan uma asdum bu ndan yalan g rmedm. (Ferec 855/1451 v. 103a). asarak ida m

i l emi ve ocak l a r as a b ye(t) i mi l l y e mak mna k im ola rak ... (Cevdet Pa a, YTEA 1974 [1884] I, 65).

etmek: B u nda det budu r k i bo rc l uya am n v rmez l e r, asarla r. (a.e. v. 178a). kendisinden beklenen eyi yapmamak: Oku l u asp den i z k e na r nda, a rdak altla r nda, da la rda, tepel e rde dolan yo rd u n. (Peride Celal 1991 s. 529). borcunu dememek (Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 16). . asa I denek < Ar. as a.m. [/ s w / kknden]. tti f k bu
mel n e v mekk re v t a r r re o l, mah a lde as s k a k a rak ve tesb h i n eke rek b u n la r h n esi n e k a ge ldi. (H ik yei Eb l S n 1302 s. 114). asay si h r sihirbaz de ne i: K a lbim te s r t n as l h iss etmedi i bi r as y si h ri n tem si h a f f iy le i h t i z z eylemi idi ... (H.Z. U ak lgil 1307 s. 70).

A saf Hazreti Sleymann sadk ve dindar veziri < Ar. s a f < br. s f. s a f n mik d r n bi lme z S l eym n
olmayan, | B i lme z i ns n k a d ri n i l emde i ns n o lmayan.

(Ziy Paa, YTEA 1978 II, 43). saf vezir < Asaf . Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . T ge l e lde n be r dem as s a f | G rmedi k imse bu resme s a f. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 83). O. asaf vezir ile ilgili < saf + isimden sfat yapan eki. O. asagi r en kkler, en alaklar < Ar. as i r a.m. [as a r en kk kelimesinin oulu]. H u l s i ke l m

AD. asa II gmleklik beyaz bez DS 339 < hasa /hase a.m., kr. A. Tietze 1982z no. 121. Kr. amesken e . asab /a sap sinirler < Ar. a s b a.m. [ as a b sinir kelimesinin oulu]. Asab temel l i boz u lm u tu. (F. Erdin 1955 s. 45). asaba/a sabe klahn veya fesin kenar < Ar. as a ba / as b a ba rts A. Tietze 1958 no. 141. Hepsi n i n ba nda boyu u z u n, asabas gen i fes. (S.M. Alus 1933k s. 107). EO. ba rts, sark: As bei z e r r n al n na ba lam . (Ferec 855/1451 v. 115a). B i r p re z e n
g rdm, bi r Hi nd ib r c de r rt nm i , as bei k a s a b ba lanm ... (a.e. v. 114b).

ek bi r mef h i re mi hm n o lan es fi l as i r e m ne h h iy t mak l es id r. (l 1587 v. 139a). He r sebt g n i B l k seyri n e ek bi r u as i r az meti muk a r re rd r. (l 1975 [1599] s. 107).

O. asak i r askerler < Ar. as ki r a.m. [ askar n oulu]. As ki r i aybede rek bu ra la ra d dm. (N mk Kem l 1967 [1866] s. 68). asako /a sa k o y- asvermek; asp brakmak TS 243 < as ve ko koymak, brakmak (b. al ko- ). Be n i b z rda i l etdi l e r k o l la r umdan d ra asa k o d la r. (Ferec 855/1451 v. 108b). Be n i d utd la r, bi r a ac k a fese k o yd la r. (a.e. v. 150a). asako y-, b. asako- . AD. asal bilmece < Ar. mat a l atalarsz; kr. masal . B a taki /m /nin d mesi izahata muhta, kr. ameske n e , /t / /s / geli mesi iin b. abes . asalet asillik, zarafet < Ar. as la a.m. G ide rk e n e l i n e bi r
de, iki b u u k l i ra l k sk t r ve rmi ti. Hey gz n sevdi im asalet! (H. Taner 1954 s. 54). Yapmack c i lve l e rde n u zak f ig rl e r i nde i ff et ve asalet vard.

(Halk az) asabat sinirler, sinir sistemi < asab + bz Ar.dan gemi kelimelerde oulu bildiren at eki; asab zaten oul olduu ve Ar.da bu eki almad iin kelime substandarddr. Asabatm boz u l u rsa kar mam bak! Akl n dev i r kafana! (H. Taner 1971s s. 166). O. asabe (eriat tbiri) ikinci derecede verese olabilecek akrabalar < Ar. as a ba a.m.

(F. Erdin 1955 s. 35). (vekaletin aksi) bir vazifenin sahiplii: .

asaletden

131

ases I

AD. asaletden bilmeyerek, kazara; iyi, kusursuz, gzel (i, hareket) DS 339 < asalete n (Arapa bilgisi yetersiz olanlarca da anlalabilmesi iin halk aznda sk sk meydana gelen bir geli me). O. asa leten vazifesinde asil olarak < asalet ten zarf, Ar. as latan ahsen, kendi tesebbsiyle. Ar. accusativus eki an n zarf yapt durumlar iin b. acel ete n . Elk s s a Su lt n Se l m h c l s nda as lete n Mo n l H ubb de n m l zemeti muk a r re r o ld . (l 1994 [159199] s. 318). asamb le kurul < Fr. assemble toplant. Fr.dan giren sonu vurgulu /e/ ile biten isim/sfat iin b. 1 abandon e . . O. asan kolay < Fa. s n a.m. B i r k i i te rk i c n dic ek d v r i ana s n ol u r. (Ferec 855/1451 v. 41b). El

AD. asar I/a sart beslemek, bytmek DS 340 < Mo. asara a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 20, fakat E.V. Sevortyan 1974 I, 194e gre Mo . kelimenin mnalar Trkeninkinden daha muahhardr. EO. asar II/a s ra muhafaza etmek, saknmak TS 243. Metatez iin b. alb z . Fe r r u h r z u n eteg i n s rd la r,
m ni d mek s ret i n gste rdi l e r. F e r r u h r z as a rmad, eslemedi, i e r g i rd i. (Ferec [855/1451] v. 37b).

asar ati ka, asar l k, asart, b. asar I. asay i skn, huzur, nizam, emniyet < Fa. s yi dinlenme [ s dan dinlenmek fiilinden] Fa. i iin b. afe ri n i . n r diyde ve i s yi i c n ve r yi i c i h n! (Ferec 855/1451 v. 211b). Her c e nd k i begle r ve begl e rbeg i l e r i s yi z re ge c i n r l e r ... ( l 1956 [158687] s. 177). Devl et i n asayi kuvvet l e r i o n adm te n i zde. (. Tarus 1961 s. 79). O. asayi et dinletmek, istirahat vermek: Ege r be n se n i b i r k a g n s yi de rsem n i c e o la? (Ferec 855/1451 v. 192b). O. asayi ol dinlenmek: Andan s yi old, bi ra z f r l l e uy d. (a.e. v. 138a). as best b.m. (lifli bir ta) < Fr. asbeste a.m. < EYun. (sbestos) sndrlemeyen. Yun. alfa privativum iin b. abana . O. asdaf /esdaf sedefler < Ar. as d f a.m. [s a daf kelimesinin oulu]. M es h big i ma n d rl e r i n i | N is r t, ande l b m, h em u es d f. ( mer bin Mezd 1982 s. 157). AD. asdana/O. as itane eik < Fa. sit na / st na a.m. A. Tietze 1982z no. 5. Payitaht; stanbul; byk dervi tekkesi. Fa.ya zg, ardarda gelen iki uzun nll hecenin arasnda bir ksa nlnn tremesi durumu iin b. b r z /abi r i z . ... muah h a re n sit n eye ge l e n e l isi ... (YTEA 1974 (1853) I, 69). Asitan e i Saadet stanbul: M e zk r
k o zmorama dedikl e ri n i ge e n ramaz n e r fde sit n e i S a detde D v n yol u nda h e rk es sey r etmi di r. (YTEA

h a k yetmi bi beyt naz m ege r i l f la s ndu r, amm ki i ns f la bi r g e n c i yeg na dest res bu lma la yeks ndu r. (l 1994 [159199] s. 238).

asans r b.m. < Fr. asce nse u r a.m. [Lt. asce nde re yukar kmak fiilinden nomen actoris]. Nomen instrumenti yapmaya da yarayan bu ek iin b. adaptr . Asansr bek le rke n g e n bi r kad n g e l iyo r yan m za. Asansre d rd m z bi rl ikt e bi n iyo r u z. (A. mit t.y. [1990?] s. 87). asap, b. asab. O. asar I eserler < Ar. t r a.m. [at r eser kelimesinin oulu]. /t / /s / geli mesi iin b. abes . ... bu n ca
ebn iye ve s ra muvaffak olan S u l t n S l eym nd r.

(Ziy Pa a, YTEA 1978 (1868) II, 91). Dar manada bir airin veya muharririn eserleri, kitaplar:

He r n ek a dar eks e r i l is n la rda ba z edeb y t azete l e r i va r ise de he r azet e s r edeb yeden o lmak l z m ge lmez. (N mk Kem l 1967 [1867] s. 163). Ga rp asar ndan ok ud u u g z e l eyle r i t rk eye nakl etme e, gaz ete l e re g nde rme e ba lad. (Fazl Necip 1930 s.

92). O. alametler, belirtiler:

... p de h u t l i i meym n na bak d la r. s rdan al yimden b u n la ra eyl e z h i r o ld k i ... (Ferec 855/1451 v. 142a). asar atika

eski eserler: Hamdi stanbu lda bi r mddet Ame rikal asar atika al imle r i n i n yan nda al m t. (Kemal Tahir 1955g s. 21). asar eslaf seleflerin eserleri, atalarn eserleri: B u n la r s r esl fdan ve e lyevm c i nd l e r i nde c evh e rde n z k ymet olmasyla ... (Must af S m , YTEA 1974 [1840] I, 73). O. asar u l v i gkyznde beliren alametler: B i r iy eden od
ka r, hav da du r u r la r, mte r k im ol u r la r, s r u lv peyd ol u r . (Ferec 855/1451 v. 34a). asarl k tarihi

1974 [1842] I, 118). asdar, b. astar I. O. asd ka dostlar < Ar. as d ik a.m. [s i dd k in oulu]. Ve
mus h a bet i as d k ol b dei be zm r ya ne e i h a y t m gibid r (l 1587 v. 132a).

asek sel cinsiyetsiz < Fr. asexu e l l e a.m. [EYun. a olmayan ve sekse l ]. C evab ok basit asl nda: B e n bi r aseks e l im. (M. Mungan 1999 s. 197). O. asel bal < Ar. asal a.m. Ve resm i asel: h s l o lan baldan r z re alala r. (.L. Barkan 1943 [924/1518] s. 158). asel bend, b. asilbe nd. asepti k iinde veya zerinde mikrop bulunmayan < Fr. aseptiqu e a.m. [EYun. a olmayan ve (s ptos) rk]. O. ases I gece bekisi < Ar. asas devriye. K a arik e n ases e l i n e g i rd i l e r . (Ferec 855/1451 v. 220b). Asesle r

ykntlarn bulunduu yer DS 340 (hi olmazsa DSnin verdii mna bu izah icabettirir, yoksa kelimenin asa r IIye balanmas daha akla yakndr). AD. asar II kayalk, tepe DS 340 < Fa. h is r kale < Ar. h is r muhasara. Kr. asar hisar Georgievits [154448] s. 100. Asa r n alt ndaki ek i n l e ri n a ras nda,
emmisi n i n o l u aki r i ko l u n u n k emik le ri n i k rasya dvd vakit k imse i na nmad n c e. (F. Baykurt 1970 s.

159). Kr. ameske ne .

ases

132

ashar

de ne e d e l e r. (M. avuo lu 1977 s. 153). ok gemede n kap al nd . Ge l e n g e ce bek isiydi. Ases den i l e n bu adam mahal l e n i n asayi i nde n so ruml uydu. (H.

Akdoan 1998 s. 64). asesba eskiden stanbul polis mdr (Yenieri ocan tekil eden ortalardan yirmi sekizinci ortann orbacsna verilen ad) M.Z. Pakaln 1946 I, 93: Asesba n c r S uba i l e b i r bak k l d kk n na gi r b r h a t old la r. (. Elin 197778 s. 213). AD. ases II esans DS 341 < esans . O. ases i ye gece bekisinin creti < ases I + birok vergi isimlerinde kullanlan iye eki, b. adliye .
e h i r l e rde o lan dkk n la rdan k i defte r i ced de ases ye ba lanm ola h e r d kk ndan ayda resmi ases ye bi re r ak c a al n u r. (.L. Barkan 1943 [947/1540] s. 134

as gar i en az, en azndan, en dk < Fa. as a r- i [Ar. as ar en kk + Fa. izafet eki i ], kr. gay r, hayl i, tpk. u var ki asgari kelimesinin son nls, bugn Ar. isimden sfat yapan eki sanlarak uzun telaffuz edilmektedir. Abd l hamit halo l u nd u.
Ye n i padi ah c l us ett i. B y k i h t i la l ve f e laket e nd i el e ri n i n byle a z zaman i i nde asgari za ra rla r la gemi bu l u nmas ndan um umi bi r memn u n iyet h us u l e ge lmi ti. (Fazl Necip 1930 s. 248).

Fa. izafetlerdeki i eki vurgusuz okunduu halde (b. abd 1 ), agglutinationa uram kelimelerde hem uzun hem de vurgulu bir sfat eki olur. AE cildinde gsterilen agglutin Fa. izafet i leri a ada sralanmtr: asga ri, ayn , azami, baz, ekse ri (b. ekse r I ). Yalnz ayn ve bz /baz kelimelerinde bu telaffuz gelimesi yoktur.

135). aseti k (kimya terimi) sirke ile ilgili < Fr. actiq ue a.m. [Lt. acetum sirke]. Sfat yapmaya yarayan Fr. i k iin b. Ad riatik . aseti len renksiz bir gaz < Fr. actyl n e a.m. < Lt. acet um sirke zerinde kurulan sun bir kimya terimi.

as g et, as g c, b. ask . as gn ask < as + fiilden sfat yapan g i n eki, b. akk n . 367). as gn bas g n, b. ask n bask n . (Argo) as g sa r I anladn m? ( F. Steinherr 1932 s. 182) < Erm. hasgitsar a.m. (M.L. Wagner 1943 s. 32). (Argo) as g sar II bor (M. Mikhalov 1930 s. 13). Ba ka kaynaklarda bulunamad. Belki as fiilini andrmasna dayanan bir hata. as gi , b. ask . O. ashab sahipler < Ar. as h b a.m. [s h ib kelimesinin oulu]. sayg ile hitab edilenler: As h ba tevec c h tdi, eyitdi: ... (Ferec 855/1451 v. 124a). ashab em raz hastal bulunanlar: As h b em r z , e rb b a r z k a mu es n f h a lk a nda gel r l e r. (a.e. v. 180a). ashb f sk u f c r ahlakszlar, sefihler:
Ke z l i k ib d u z h h d r e n g v h as h b f sk u f c r mel metden g h k lmak ... (l 1982 [1581] II, B u mektubu yazmak i i n asg n su rat la gi rd i im yaz odas ndan i im g l e re k kt m. (M.S. Esendal 1934 s.

Beynelmilel kimya terimleri arasnda -e n hecesiyle bitenler bulunur. Sun terminolojide kullanlan bu unsur EYun. ( n ) mennes, patronymique isim ekinden alnmtr. AE cildine dahil olanlar unlardr: aseti le n , et i l e n .

aseton birok maddeleri eritmek iin kullanlan renksiz bir sv < Fr. acto ne < Alm. A z eto n a.m.; Lt. acetum sirke zerinde kurulan kimya terimi.
Katibesi, g n n u z u n u man ik r n o na r r yaz maki n esi ba nda. Aseton kok usu h i eksik o lmaz odadan. (F.

Erdin 1960 s. 6768). asfa lt b.m. (katranl madde) < Fr. asphalte < EYun. (sfaltos) a.m. [a olmayan ve sfal le i n kmek, yklmak fiilinden sfat; duvarclar onu har olarak kullanrd]. Yun. alfa privativum iin b. abana . Asfalt yumu am havaalan ... (Tark Dursun K. 1993 s. 72). Sfat asfaltlanm : Bostan n
arkas ndaki ka ra asfalt yoku tan kamyon la r i n iyo rd u sars la sars la. (Peride Celal 1985 s. 12).

237). Ashab Ke h f ananeye gre uzun zaman bir ma arada (kehf) uyuduktan sonra yeniden dnyaya km ahslar: Ye r y z nde ok ge r i l e rd e

asfaltlanm

yol: Asfalt n ba ndaki otobs du ra n n k esi nde d cam k r k, eski fe n e r i n a lt nda du rd u. (B. Demirel 1957 s. 27). (Argo) as fal ya, yalnz u tbirde: asfalyala r gev e dizlerinin ba zlmek F. Devellio lu 1970 s. 73 < Yun. (asflia) sigorta; (tfekte) emniyet kanal. O. as fer sar < Ar. as f a r a.m. [/s f r / kknden]. Ar. renk sfatlar iin b. abra . Gz l eme s d u z iy n , s a l u
se rm yedu r, | Z e r v r u la al k i h a yru b dei as f e rd u r.

kald n bi rde nb i re fa rk etmi bi r topl um bu: sank i Eshab Ke h f i l e b i r l i kte y zy l la rca uy umu da, gz l e ri n i aar amaz bamba ka bi r d nya i l e ka r la m . (. Tarus 1961 s. 225). ashab kesb alan ahali,

esnaf: Ve i h t ik r meys mla r as h b kesb n fak r u f k a vu i f l s na b is olmak muk a r re rd r. (l 1982 [1581] II, 162). ashab mansb yksek mevki sahibleri: B u z i k r o l u na n as h b man s b h i l f k n n p yele re m n sib g r l rs e ... (l 1979 [1581] I, 163). ashab se rvet servet sahipleri, zenginler:
Fevk a l de byk, h rik u l de de ne c ek bi r t a rzda, as h b se rvete l yk , sar yla r g ibi m z eyye n bi r s a lo na gi rd i l e r. (Trk masallar 1991 [1912] s. 172).

(mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 215). asfu r /AD. aspu r krmz boya yaplan bir bitki, Carthamus tinctorius DS 347 < Ar. us f u r a.m. A. Tietze 1958 no. 142. Ve c ml e ra y s as f u r z i r at de rl e r. (Evliy eleb 1938 [17. yy.] X, 814, R. Dankoff 1991 s. 13).

O. ashar evlenme vastasiyle akraba olmu olanlar, dnrler < Ar. as h r a.m. A ndan ya rak land la r,
s h e r u be n t u aht n u as h r u mte al l ik t h n um n i l e M s ra gitdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 226a).

ashiya

133

asit

O. ashi ya cmert olanlar < Ar. ash iy a.m. [sah y cmertin oulu, /sh y / kknden]. K ide i imtiy z- ash iy . (l 1587 v. 128b). AD. as iyi geli mi DS 342 < E.V. Sevortyan 1974 I, 194 onu as ra fiiline balar. B i r as k u z u b u lal m, dedi, as ku z u bu l u rsak yen i r. (F. Baykurt 1959y s. 84). as k somurtkan < as fiilinden sfat (participium passivum anlamnda sfat yapan ( )k eki, b. ak I ) . Kr. asg n . fke l i ve bedbi n o la rak yatakl daki ye ri n e dnd . Su rat askt. Ca n sk l yo rd u. (B.S. Kunt 1948 s. 10). as l I, b. asl /as l . as l II (zarf) en bata, her eyden evvel, hassaten < asl /as l . As l l z uml u bi r eyi u n utt um. (R.C. Ulunay 1941 s. 298). He r boydan ha r n e i r o la n b u ha lk aras nda asl k e nd i a rad n b u lamad. (B.S. Kunt 1948 s. 9). D uydu um ko rk u de i l, ca n m as l actan, i nsan la r n o bekl e nt is i i te ... (A. A ao lu 1992 s. 88). AD. as l III gzel < asl I ?? as l m gzelim DS 343. as l la dzeltmek, gzelletirmek: Laki n n e reye ekmel i B a aran 1955 s. 14). AD. as l IV ekin DS 342 < has l mahsul. as l I b.m., as fiilinin passivum veya medialisreflexivum hali. U rviyye h e t d diyn r p de ha v rd i, ol ameld r yig idi as lmak d an k u rta rd. (Ferec 855/1451 v. 178a). vcudunun btn kuvveti ve arln kullanarak ekmek: B i r as ld m, cek itas n bo ha g ibi havala r ... (S.M. Alus 1944 s. 14). tebella etmek, musallat olmak: Se n de imza et diye asld la r. (A.K. Tecer 1947 s. 31). srarla istemek: B i r ok la r ba la r n be laya sokmaktansa ona
arada bi r yemek yedi rmek, pek as l rsa yarm l i ra bo r ve rmek le yakala r n k u rta rmya bakyorla rd .

(i)l ekiyle tretilen edilgen (passivum) fiiller, (kr. a l ) geisiz olurlar, yni nesne alamazlar. Fakat argoya mahsus olmak zere nadiren eklen passivum fiillerin geili (verbum transitivum) mahiyette kullanld da grlyor: as l II, bayl I I, devri l , sk l , y rt l , hepsi de halk az veya argo.

as l la , b. asl III. EO. as l u /a s l aslm olan < as fiilinin nomen actionisi as ve sfat eki l u / l , b. a rd l . bu asl u d u ra n avrat n e avratdu r, devemi o u rlad. (Ferec 855/1451 v. 225b). D v rda as l o la n e y n re n g i bel i rme e ba lad. (Ah m ed R sim 1316ge s. 5758). as lzade, b. asil zade. as m asma i i < as + fiilden nomen actionis yapan m eki (b. adm I ). asm asm sra ile asl olan: Kasap
dkkan la r nda s r, koyu n, k u z u, asm asm h e r c i nste n et dol u. (H.R. Grpnar 1933 s. 23). AD. asm takm

kadnlarn takndklar ss eyas DS 343. A s n Mula vilayetinde bir ky < EYun. (Iass) D.J. Georgacas 1971n s. 107. AD. as n taknmak < as fiilinin reflexivum hali. Janda rmalar da tf ek l e r i n i as nd la r. (F. Baykurt 1971t s. 291). as nt geciktirme < as fiilinden nomen actionis. nt iin b. ak nt . (Argo) denmeyen bor Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 18. . as nt, b. ask nt . as r, b. asr. as rd i de asr grm kadar eski, ok ihtiyar < as r ve Fa. d da grm B i rka i ht iya r ai r bakyesi as rd ide
bi r am alt na ot u rm u , rak al emle ri n i i hya ediyo rdu.

k rmaba a ? ... Haa bak, De rme nalt n u n ud uyo rd uk az da. O ras iyi i te. B i g z e l as l ladk m, tamam ... (M.

(Fazl Necip 1930 s. 254).

(Sabahattin Ali 1947 s. 30). srarla yana mak, srna mak: Kad n a ra l ks z bana bakyo rdu. S l eyman d rtt m: As lal m m? dedi. (M. Buyruku 1956 s. 38). sata mak: B u sustaly Atom ve rmi ti
ona. Yan nda bu l u ns u n. As la n o l u rsa ko rkma, vu r

Fa.dan alnm kelimeler arasnda sonu dide ile bitenler var. Bu ek, Fa. d dan grmek fiilinden bir unsurdur. AE cildinde bu unsurla tekil edilmi u sfatlar bulunmaktadr: as rdide, c i ha ndide .

as i isyan eden; serke, dik kafal < Ar. s a.m. [/ s y / kknden, Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid .] R dvan
Pa an n asi k z n n A r navut bah va na nas l kat n ... an latyo r. (Peride Celal 1991 s. 386). AD. asi ge l

(Orhan Kemal 1965f s. 13). (Esrarkelerin argosu) esrarl sigaradan bir tek nefes ekmek M. Mikhalov 1930 s. 14. (Argo) istimna etmek, abazaya varmak F. Steinherr 1932 s. 182. aslacak /as las aslma a mstahak olan, ip kakn: Ket h ud l re si ca r ub B re as lacak ! ... (M. Na m 1280 V, 384). N e i l e avu n u r? O n u k iml e r avut u r? Babas olacak as las m? (Mahmud Yesari 1930 s. 68). (Argo) as l II (geili fiil) bir eyi gayret sarfederek becermek (?): As l bi r ark dedik. Naz la nd. B u ras meyhane, sivi l l e r do l u. Ye r i mi? dedi. (Tark Dursun K. 1957r s. 77). B i r ba rdak arap da Hu l usi as ld. (Tark Dursun K. 1957r s. 42).

kar gelmek DS 342: A nana bubana asi g me; ge n e beddua del e de ge ne e ek ol usu n . (A. Cafero lu 1940 s. 4). asi o l isyan etmek; gnahkr olmak: Ahdi s yacak o l u rsavu z Ta r k a t nda s o l u r u z. (Ferec 855/1451 v. 90a). O. as i b zarar, ziyan < Fa. s b a.m. Di l eme z em ki an u n iyk y z i n e be rg i g lde n s b ri e. (Ferec 855/1451 v. 134b). as id /a s it b.m. (maruf kimyevi madde) < Fr. acide a.m. < Lt. ac idus keskin, ek i. ... k rm z k la r a r a r
kp rdana n slak sisi n i i nd e asite d m gibi e riy ip yok ol uyo rla rd . (A. Altan 1985 s. 25). asit i ele ri n i n toz u n u a l h ep | ko rkma! yaln z ca ayr l yo ru z. | a k, se n

aside

134

III

bi r i n f i lak et!

(Kk skender 1996 s. 28). Kr. asit

fe n i k, asit ri k .

O. as i r II mkl < Ar. as r a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . Amm b yi den ve m te r d e n tah s l i as r
olmak la k l l s i b yi den al n ub b yi dah h is s e si n m te r de n a la. (.L. Barkan 1943 [1129/1716] s.

AD. as i de/hes ide bir yemek eidi DS 343, 2348 < Ar. as da un ile ya dan ibaret bir yemek. O. as i fe frtna < Ar. s i fa a.m. ... s i fe be l rd i, k y met g n i g c esiydi. (Ferec 855/1451 v. 131b). as i l asaletli, soylu < Ar. as l a.m. [/ s l / kknden, Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb .] h ud vend! B u z iyb l i l e,

329). as i stan yardmc; yardmc profesr < Fr. assistant a.m. [assiste r < Lt. assiste re yannda durmak; yardm etmek], b. ace nta /ace n te . Osman dokto ras n ve rd i. B e n asistan m ... (A. A ao lu 1991h s. 35). Ba ra n adl
foto raf n n asistan l n yapmam istedi. Atlyesi nde bi ri n e i h t iyac varm . (L. peki 1998 s. 61)

bu man z a ri l e, bu mah b e ri l e h a k k a t bil r em ki as lsi n . (Ferec 855/1451 v. 131ab). Sana spanya pre nsesi diyo rum, Avrupan n e n eski, e n asi l ai l e l e r i nde n bi ri n e mensup bu kad n, F ra n co ldkte n so n ra to r u n u k ra l olacak. (Y. Keskin 1957 s. 11). vazifesinde temelli

as it, b. asid. as itane, b. asdana. O. A s itanepul ya Ege Denizi adalarndan Stampalya adas Halk etimolojisi ile asitan e ve p u lya (Gney talyadaki Apulia Eyaleti) olarak tefsir edilmi. Lingua Francadan alnma ve /ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya . Andan d u rub Asit n e pu lya n m ce z reye va rub ... (Seyyid Murd 1981 [1581] v. 282a). as it feni k /a s itfeni k fenol, antiseptik bir ila < Fr. acide ph n iq u e a.m. [ac ide asit ve ph n iq u e < EYun. (fainein) kpklenmek fiilinden sfat].
t i im i la l s u la r pis pis midemde kokuyo r. o u zaman o asitfi n ik l i s u la r da bu lamyors u n. (M. Gler 1990 s.

(memur): B e n n ekadar o lsa bi r memu r adayydm, o asi l bi r memu r. (R. Ilgaz 1990 s. 81). as i lne asl kimselere yakr, kibarca < asl + ne zarf eki, b. aci za n e . N e rm i n de n i z i n st n i n c e l iyo r
gibiydi. O, d ardan ke nd isi n i g re n l e re b u i nt iba b rakt na emi ndi. u a nda bu ha rek et i n i pek asil n e bu l uyo rd u. (N. Alsan 1957 s. 6).

as i l bend /asel bend hekimlikte kullanlan bir aa reinesi < Ar. asall ub n a.m. [ asal bal ve l ub n hasl olduu aan ad]. Asi lbe nd i bu h r, 3 d nesi 1 di r h em ge le n ... (M.S. Ktko lu 1983 s. 102). as i lzade/a s lzade asil bir aileye mensup, aristokrat < asil ve Fa. z da do mu , evlad, b. Acemzade .
Katol ik d n r ve sanat la r sa ray na davet ediyo r ... ve T rk asi l zade le riy l e tan mala r n sa l yo rdu. (E.

184). as it r i k /a s it r i k idrarda bulunan kokulu madde < Fr. ac ide u riq u e a.m. [asid /asit ve u r iq u e < EYun. (ron) idrar + isimden sfat yapan i kos eki].
Daha i e r i g i re rke n g e n z i n i z i k eski n bi r asit r i k kokusu yaka r.

Kongar 1991 s. 52). (Argo) as l zade pezevenk F. Devellio lu 1970 s. 73. O. as i lzadegn asilzadeler < asil zade + Fa. nl sonras oul eki gan . ng i lt e rede ibtid as l z deg n davran ub s l h ta k y m eyledik l e r i nde n ... (Cevdet Paa, YTEA 1974 [1884] I, 65). M e e r l ey im asl zadegn k z n e acayip mahl uk imi . (H. Taner 1971s s. 17). as i metr i simetri olmay, iki yann birbirinin aksini tekil etmemesi < Fr. asymmt ri e < EYun. (asymmetra) a.m. [a olmayan (kr. abana ) ve symmet ra simetri]. Yun. alfa privativum iin b. abana ve Fr. i eki iin b. afaz i . Gamze le r i
fa rk l ye rl e rd e. yl e komik k i y z nd e asimet ri va r san rs n g rse n . (A. Kutlu 1987 s. 67).

(H. Taner 1954 s. 56).

O. as i yab deirmen < Fa. siy b / sy b a.m. Fa.ya zg, ardarda gelen iki uzun nll hecenin arasnda bir ksa nlnn tremesi durumu iin b. br z /abi r i z . Tam m y l dn e r siy bdan altm ak c a ve
alt ay dne rde n ot u z ak c a ve ay dn e rd e n o n be ak c a resmi siy b al na. (.L. Barkan 1943 [16.yy.] s.

176). as ker I b.m. (orduda hizmet gren) < Ar. askar a.m.
B u raya ge ldim; h em n o ge ce, aske r h a bs i n yaplm , tam m mez r kadar bi r ye re t k d la r. (N mk Kem l

as i metr i k simetrisi olmayan < Fr. asymmt riq u e < EYun. (asymmetriks) a.m. [a olmayan (kr. abana . ) + symmet riks simetrik]. Duva rla ra
asimetri k o la rak as lan M i ro n u n rp rod ksiyon la r b u k rm z l k i i nde a lt kocaman lek e o l u t u rmu tu. (A.

1967 [1873] I, 247). askerlik yapmak Aske re g itt i... (M. Fuat 1998 s. 511). aske rde askerlikte; askerliinde, askerliini yaparken: Rahat bi r

aske rl i k yapt. Dndkte n son ra, baktm, aske rde ve rd i i imti ha n bi ra z abartm , ald t eske reyi, bt n hayat i i n kaza n lm bi r hak gibi fa z la fe ra h fe za ya yo r. (M.

Mungan 1996 s. 437). (Argo) as ker II para, lira F. Devellio lu 1970 s. 73. Pa ram yoktu. 15 0 0 aske re i h t iyacm var, dedim. (Y. Keskin 1955 s. 67). as ker III askerlere mahsus bir sigara cinsi < aske r siga ras terkibinden ksaltma. Bu tr bir trade nameden geli mi di er isimler iin b. amaro za .

mit 1993 s. 136). O. as i r I gkyz < Ar. t r , < EYun. (aitr) atmosferin tesindeki mekn dolduran renksiz ve effaf madde. /t / /s / geli mesi iin b. abes .
C n f it b k i ve rg r se r r i s r z e r i nde otu r ub c i h n m n evve r eyl edi ... (Ferec 855/1451 v. 22b).

askeri

135

aslk

Helva st n e bi r Aske r yakyo rum.

(M. Seyda 1974 s.

154). as ker i askere yakr evsafta; ordu ile alakal < Ar. askar a.m. [ askar + isimden sfat yapan nisbe eki , b. adal ]. S uda gev eyip i e n ekmekl e r aske ri ok u lda ge e n g n l e r im i hat rlat yo r bana. (A. Yurdakul 1987 s. 214). as ker i ye askerlik < Ar. aska r ya a.m. ordu idaresi, askeri tekilatn btn. eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adliye . Aske riyede n h u rda bi r Fo rd alm bu smail. (F. Erdin 1969 s. 72). as k asma ii, aslan ey (eitli mnalarda) veya bir eyi asmaya yarayan vasta (eitli mnalarda) < as fiili ve fiilden nomen concretum yapan k eki (b. ag ) . yaral veya krk kolu tutturmak iin ba: Tam bu esnada M u rat avu gel i r. El i askdad r. (H. Sayn 1965 s. 61). havada tutma ii: (g re te) paay askya almak. (M.H. Bi 1944 s. 49). bir karara varmadan brak: u n u b i l i n k i bu i askda. (R. Ilgaz 1981 s. 147). Sz n askda b rak p su l u s u l u sustu . (A. lhan 1981f s. 182). resmi evlenme ilan: Kaytla rm ge lmiyor, bi r t r l askya kamyo ru z . (M. Seyda 1970 I, 114). mayoyu omuza balayan ask: Ask n n yal n z t ek i n i ba l yo rd u . (M. Seyda 1970 I, 133). kahve vs. tama a yarayan askl tepsi: e rbet ve k a h v e get i rd ik e as k t utmak h idmetiyle d im h u z r ha gi r b k a r o ld um. (l Azz 1268 s. 157). (Argo) asg denmeyen bor; asgc borcunu demeyen kimse M. Mikhalov 1930 s. 13. Ge ce seki z kayma daha bayld. Bo rc u yi rm i ik i l i ra ... Askc n n bi r id i r. (Kemal Tahir 1961 s. 141). askya al muvakkaten kaldrmak: le r i n
o u askya al nm , havala r n l nmas na e rte l e nm i ti. (. nl 1986 s. 261). Demok rasi askya al nd nda ...

(U. Alpay 1999 s. 90). ask nt o l birine aslmak, tedirgin edecek kadar zerine d mek: Pen c e reye yak n ca
ola n bi ri d u r um u na d mek istemiyorum. otu ra n tombu l ... kadn, n nd e otu ra n, anas na boyu na ask nt o l up du ra n sa r n k z o c u u na t utt u ik i simit ald. (Tark Dursun K. 1966 s. 31).

AD. as k i l kuburnu meyvas DS 345 < Grc. aski l i V. Cangidze 1980 s. 100. as l /a s l kk; kt yer, kaynak; orijinal (kopya mukabili) < Ar. as l a.m. As l m, n esl imi de bi lmiyo r. (Mah md Yesr 1928 s. 72). Yan nda otu rtd, as l n kki n i vi l yeti n i z d u b m n s o rd . (Ferec 855/1451 v. 134a). aslndan tedenberi, oldum olas:
Omu z la r asl ndan sa rk k, e n e kemi i asl ndan d ar f rlak, bel i de h e rha lde asl ndan u k u r la p gev emi ola n mba i r ... (I. Tarus 1956 s. 24). (bi r sz n ) asl /asl astar /asl esas /asl fasl yok

hi bir gerek taraf yok (ekseriya menfi cmlelerde): Etme eyleme komutan m, bu n u n asl astar yoktu r! (F. B aykurt 1971c s. 254). Ko hadi, git re n bakalm, i i n asl asta r n eymi ? (A. A ao lu 1982o s. 201).
Si z i g rd n z eyle r c n l e re mah s s h a y l td r, as l u es s yok d u r . (A.H. T a rh a n 1334 s. 408). Byl e bi r sz n asl fasl o lmad n syledi .

(M.Z. Pakaln

1946 s. 111). as la (menfi cmlelerde) hibir zaman; hibir ekilde Fa. as lan a.m. [Ar. as l a n kkten]. Zarf eki iin b. acaba I/aceba I . As l s tmedi. (l 1587 v. 131a). Tek bana da olabilir: Zate n hayret edi l e cek ey, bu g rd m n o olmas de i ld i, hay r, asla! (B.S. Kunt 1948 s. 62). asla ve kat a ok kuvvetli bir ret: Hay r ef e nd im hay r, asla ve kat a r zam yok . (S.M. Alus 1944 s. 75). B u demek de i ld i r k i, o n la r n na ho ha reket le r i ho g r l e c ek, gz y umu lacak ... Asla ve kat ! (Orhan Kemal 1968g s. 18). EO. as la asln aratrmak M. Adamovi 1994 [1368 86] s. 285 < Ar. as l asl, temel kelimesinden a genilemesi ile tekil edilen fiil, kr. ha rca (bu da Ar. bir kkten). Fakat bu hapax legomenonun esle dinlemek yerine hatal bir yazl olmas imknsz deildir. Ok uy v r b i z e an u fas l n , | As layal um ol i as l n . (M. Adamovi 1994 [1368 86] no. 1558). O. as lah en iyi ahlakl, en dindar; en iyi, en ie yatkn < Ar. as l ah a.m. [s l i h sfatnn mubala a/comparativus hali]. Ar. elativus iin b. a cab . M i n n et H a k ( k )a ki an u e r r i n i se nde n u bende n as l a h u ah s e n v c h i l e def eyl edi! (Ferec 855/1451 v. 172b). as lan, b. a rslan . as len asldan, soy bakmndan < Fa. as lan < Ar. as l a n a.m. [Ar. accusativus eki an n zarf yapt durumlar iin b. ace let e n ]. Kr. asla . M emleket n e res i? Asl e n R ume l i. (A. Yurdakul 1987 s. 21). AD. as l k kzlk zar kesilme e muhta olan (kz) DS 345 < ??.

(A. Aaolu 1991h s. 57). (Argo) asg et birisi abdestini alrken bir yere ast ceketinden para almak M. Mikhalov 1930 s. 13. as k n bas k n baskn ve saire < bask n ve onunla kafiyeli mhmel ask n sz (b. ala bel e ) , fiilden sfat yapan g n / k n eki iin b. akk n . Fak a t imdi bu c i h etde n b t n bt n mede n iyete g i rd ik. Sana d dim , as k n yok , bas k n yok ... (H.R. Grpnar 1926b s. 36). As ndan bas ndan ba a n e ? (H.R. Grpnar 1332 s. 102). as k nt I daha karar verilmemi hal < ask kelimesinin geniletilmi hali, b. ak nt .

Uzatman n bi l emi yok. Ask nt da kalmasn bu i ! B i adm n c e k z n ba ba lans n ! (R. Ilgaz 1981 s. 191).

(Argo) as k nt II birini tedirgin edecek kadar zerine den < mna itibariyle as l ile ilgilidir, fakat kelimenin teekkl ask kelimesinin tesirini gsterir (bu hususta krs. bozg u n t u ). Bir varyant asnt eklindedir, TS 1983 s. 75. E rtan: Se l im
beyi n ask nt s dese n i z e u na. az iye: He r k imse. M nasebetsi z i n bi r i. (N. Cumal 1969 s. 150). Ask nt

asli

136

ass

as l i ve a s l i ye esas olan, temel saylan < Ar. as l a.m. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal , ikinci varyant iin b. abide II ve eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adl iye .
Az zam n gemedi n L yi h vat a n as l s i o la n memleketde vef t tdi. (l 1994 [159199] s. 267). Ge l e l im i ri f ide i as l yesi n e .

AD. asp o r svari, atl DS 347 < Krt. (Zaza) aspor a.m. U. B lsing 1995k s. 182. O. *aspre ake < Yun. (spron) a.m. < Lt. aspe rum sertlik, zorluk G. Meyer 1893 s. 63, N.P. Andriotis 1983 s. 40. Kelimeye Trke metinlerde tesadf edemedim. aspur, b. asfu r. O. as r /a s r I ikindi < Ar. as r a.m. S a u sal matl la as r
nam z vak t i nde fe n sa r y n t e rk d b b k sar y na nak l tdi. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 182). Ge nd de n mesm umu zd u r k i mez k r pa a H a leb begle rbeg isi ike n vak t i as rda D u rak e l eb b su lt n ye va rm . N mmest bu l nma la kem n esi n e l e al ub bi r mik d r f i r d t k lm . (l 1994 [159199] s.

(N mk Kem l 1967

[1866] I, 36).
u ns u rla rda nd r.

D ram sanat nda di l tal i de i l, asl i

(S. Ta er 1956 s. 95). Asaf Akc l n asli maa 35 l i ra idi. (B.S. Kunt 1948 s. 86). Asl iye Ce za Adliyenin bir ubesi: B i r i n c i Asl iye C e zada kp rt yok daha. (F. Erdin 1960 s. 95). as ma sarma k eklinde zm teyei < as + fiilden nomen concretum yapan ma eki , b. aktma . (Argo) denmeyen bor M. Mikhalov 1930 s. 13. Ba ka kaynaklarda bulunamad. asma kaba sarma k eklindeki daldan sarkan kabak (ayn zamanda alay sz): o r um n e rede? R ume l i nde. yu u u!.. O sen i n dedi i n asmakaba . (A. Nesin 1959s s. 67). AD. as ma k hevenk < as + fiilden isim yapan mak eki, b. artmak . Sar bi r ms r asma dam n me rte i n e ba lanm t. (F. Baykurt 1971t s. 16). Patatesle r
samanl a kon u lm u tu r. B ibe r, ms r asmaklar odala ra al nm t r. (F. Baykurt 1982 s. 63).

329). asr /a s r II a, devir, zaman < Ar. as r a.m. O l asru a y n ndan bi r i n sim t s mesin e mi hm n ... (l 1587 v. 120b). Fi l v k i o l as ru u ar s um me n h s n i ed ya muk a yyed olmaz la r id i. (l 1994 [1591 99] s. 112). yzyl B e lk i ya rm saat, belk i yarm g n ,
belk i ya rm as r o aynan n ka r s nda yle c e kalakaldk. (A. Yurdakul 1987 s. 226). ok uzun zaman: B re k z ca z i n dak k a la r as rla r k a dar u z u n ge l iyo rd u.

(Trk masallar 1991 [1912] s. 34). EO. mevsim:

AD. as me gkyz; ay DS 316 < Zaz. asme a.m. U. Blsing 1995k s. 2. as o (oyun ktlarnda) birli < Yun. (ssos/asso) < t. asso a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 41. Kr. as I. as ort i renk uyumunda yakan < Fr. assort i a.m Kad n
za ri f r uga n iska rpi n l e r i , asort i r u gan antas ... ha r ik u lade parf m kokusuyla i e ri b i r baha r havas taze l i iy le g i rd i. (Orhan Kemal 1963 s. 74). Oysa ke ndi t yl e r i i l e h i aso rt i o lmayan ekose bi r ye l ek giymi , hava ya mu rl u o lmad ha lde ayaklar na g r i oson la r g e i rm i ti. (H. Taner 1969 s. 12). fe n n us u l l e r l e, a rala r nda bu l u na n asosyal e n e r j i l e r i te rb iye etmemi z, tah ripk r h z la r n kana l i z e ede re k on la r hay r l b i r ha le koymam z l z md r. (R. Enis

Ve ol as rda bu l u na n m ve l e r es n f i l e mec l s mz eyye n k lmak ... (l 1956 [158687] s. 164). as r- ha z r imdiki zaman: As r h z ra tak a r r b ol u nd uk a i a r la yor. H a k yk a h v l i tas r h de i l, te lm h bi l e g l e iyo r. (Cevdet Pa a, YTEA 1974

[1884] I, 64). as r- h i c r i hicri takvime gre filan asr: Eski, kim bil i r ka n c As r Hic r ide n kalm , ah ap kap n n z e r i ndek i z i l e basyo ru z . (N. Gngr 1992 s. 45). EO. as ra te, teye; aa TS 246 < ET. asra a.m. [as /ast aa, alt + istikamet eki ra, b. ard rad n . ] Clauson 1972 s. 250, kr. asar . asra , b. asar . EO. as ra g /a s ra g evvelki (gn veya gece) TS 247 < ET. asr k a a ki Clauson 1972 s. 252). m rmde d n
s ra g nde n ay ruk g nde d n iy dan nes ne a n lamadum id i. B ug n bi ld m ki d n iy da n e l e r va r imi . (Ferec

as o s ya l sosyal olmayan < Fr. asocia l a.m. Kr. ??. lm,

1935 s. 245). (Argo) aspara gas yalan haber < Yun. ?? Kr. H. Eren 1999 s. 23. Aspa ragas n te rs i, ama e n az o n u n kada r sak n cal bi r d u r um o rtaya k yo r. (Cemal Sreya 1991 s. 421). (Esrarke argosu) aspes hai < ??, kr. ampes. Mrettip hatas m? Ba ka kaynaklarda bulunamad. Sa r
k z k im? Aspes! N e demek o? Se n i n a z n da st kokuyo be! Aspes, yan i pf be! ... (A. Nesin 1957h s. 85).

855/1451 v. 196b). asr i amza ait, ada, modern < Ar. as r a.m. [ as r a + isimden sfat yapan nisbe eki , b. adal ].

A ntalya asri c e zaevi nde md rk e n h e r hafta a r ya, si nemaya gnde ri rd im mahkmla r. (Nzm Hikmet

1966 s. 89). E rkek a rkada edi nmek, M et i n l e p mek, bu n la r h ep as ri l ik k z m! (Peride Celal 1991 s. 119). EO. a s s fayda, kr TS 247250 < ET. asig a.m. Clauson 1972 s. 244245. C iypu ra bi r k a yk k um dut u v re l m, t ci r n e va iyl e va rsu n , ok ass get rs n . (Ferec 855/1451 v. 240a). ass it kr etmek, fayda vermek TS 250252: e h r l e r k a l alar f et h eyl edm,
Z a r r et l e bo r edi nme ve n esn e dut uya k o ma ve ak a assya alma!

asp i r in b.m. (bir ila ismi) < Fr. aspi ri n e < Alm. Aspi r i n (ticaret markas, b. amaro za ). Bu tr suni terminolojilerde kullanlan i n iin b. ad re na l i n .
Kah ko l u na, kah di z i n e a r la r g i re r, aspi ri n i l eb leb i gib i yutar. (B. Felek 1957 s. 15).

AD. asp ita yldrm DS 347 < Yun. (dial.) (aspta) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 487.

d men l e r k a h r tdm, l m y ti icek bu la rdan bi r i ba a n esn e ass etmedi. (Ferec 855/1451 v. 95a). faiz:

(Mercmek Ah m ed 1944 [15. yy.] s.

as solist

137

astronomik

165). assl u faydal TS 253254:

Dak ge mi n es ne n tedb ri n ey lemek, va rm i i ik i l ey i n a mak assl u o lmaz. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 51).

k ri z i ge i rmi , siga ra yasa koymu dokto r.

(Peride

Celal 1991 s. 27). Kr. astma. asti gmat izm gz adesesinin bir anormallii < Fr. astigmatisme a.m. [EYun. a olmayan ve (stigm ) nokta, benek kelimesinden bir nomen abstractum]. Fr.dan Tk.ye giren i zm iin b. 1 afori zm . Yun. alfa privativum iin b. abana . Sen i n
gz nde n e miyopi var, n e h ip e rmet ropi. Se n i n gz l e ri nde astigmati zm var . (A. Nesin 1960g s. 14).

as s o l i st /a s s o l i st konserlerde barolde olan en gzde mzisyen veya arkc < as II ve sol ist (b. afe rist ) .
Klasik T rk m z i i n i n i n c e l i k l e ri n i, de r i n l i k l e ri n i re nmi . imdi le rdeyse, an n esi n i n tave rnas nda assolist. (N. Gngr 1992 s. 95). Gec e k u l p l e ri n i n k la r yan p sn yo r, p r lt la r dola yo r assol ist adla r n n ev re l e r i nd e. (O. Duru 1995 s. 12).

(Neologismus) a st (askerlik terimlerinden) alt, alt mevkide, alt rtbede < ET. ast a.m. Clauson 1972 s. 242. Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . Yalva rp yaka rmama ra men si lmeye Tekin 1990 s. 171). AD. asta yava DS 347 < Fa. hasta a.m. Kr. aheste. O. astal masa < Mac. asztal < Rus. stol a.m. F. Miklosich 1889 s. 2. Prothesis hadisesi iin b. arasta . astar I b.m. (i kuma) < Fa. astar a.m. M. Rsnen 1969 s. 29. Hasan kasketi n i n astar n a ra lad ... D r l b k l , u fak boy bi r keseka d ka rd o rtaya. (F. Erdin 1969 s. 29). AD. asdar /astar kaba bez TS 243, Tekin-Tietze 1990 no. 48: Ba de h u, bi r astardan s z p s uyu n u almal . (Ah m ed Midh at 1945 [1885] s. 22). astar boya: Si z h i eski tahtala ra ya l boya yapt n z m? |
B t n i i lk ek i l e n boyadad r, asta rda. | Asta r d zg n de i lse tepseri r boya ... (B. Necatigil 1976 s. 148). astars z ??: A ra ta ra, bu l b u l u t u r, pa ras n ve r: son dakikada parmakla r n n u c u ad rese doku nm u ken astars z k l ha nbeyi ks n uy u uk bi r ya mu r alt nda, sen i tek ra r i l k ba lad n n oktaya, sf r n yan ba na i l etsi n ? (A. lhan 1963 s. 7).

(Argo) asti k pezevenk F. Develliolu 1970 s. 74 < Erm. asdik a.m. R. Dankoff 1995 no. 132. O. astin elbise kolu, yen < Fa. st n a.m. eme n o ld st n u c b i M e ryem, | S a b an u i c nd r sev dem. (mer bin Mezd 1982 s. 103). astma bir nevi nefes darl < ng. veya Alm. asthma < EYun. (ast m a) a.m.; nomen actionis yapan Yun. ma eki iin b. ak romatik . Efdaletti n bey astmadan mu ztarip old u u ndan yo ru l up ... (H. Taner 1953 s. 44). Kr. astm. AD. asto r at DS 348 < Krt. (Zaza) asto r a.m. JabaJusti 1879 s. 9, U. Blsing 1995k s. 181182. astrakan/astra gan bir krk cinsi < Fr. astracan a.m. (Hazer Denizinin kysndaki Ast racan ehrinin isminden). K k ast rakan takl idi, ke na r la r k vr k
bi r takyeye m abi h se rp u u n u e l l e r i i l e d z e l tdikde n son ra ... (H.Z. U ak lgil 1317 s. 58). Astragan k rk l , Dio r ma rka g n e gz l k l kad n la r m te ri l e r im i z i n o u n l u u n u o l u t u ruyo rd u. (N. Eray 1990 s. 125).

yana mad n bi r ka c mle ba ma bi r s r be l at. Kavgac l n, ast st di n l emeyen dik ba l l n ... (L.

Kr. Astra han . astro l o g mneccim < Fr. astro log u e a.m. < EYun. (astrolgos) astronom (st ro n yldz ve logos sz, b. a rkeo log ) . astrono m astronomi alimi < Fr. ast ro nome < EYun. (astronmos) a.m. (ast ro n yldz ve nomos kanun). u da var k i bi r ast ro nomu n e l i ndek i
te leskop, n i hayet cevvi hadise le ri g reb i l i r; fakat a kla kuvvet l e nmi bi r g z i i n g r lmiye n h i bi r g i z l i l i k yoktu r. (S. Ayverdi 1941 s. 112).

AD. astar II tavan; tavann ince alt tahtas DS 347, K. Emiro lu 1989 s. 43 < astar I, belki asta rak DS 347 < arastak n tesiriyle. (Argo) astar III/hastar cima H. Ritter 1924 I, 4 < astar I F. Steinherr 1932 s. 182, fakat < Roma asta rva kavramak, tutmak A.G. Paspati 1870 s. 137146, K. Kostov 1974 s. 358. asta r et /astarla sevi mek, iftle mek M. Mikhalov 1930 s. 13. Kelimenin bandaki / h / sesi iin b. akk /hak ik . A starhan Hazer Denizi sahilinde bulunan ehrin ad < kelimenin asl iin eitli izahlar teklif edilmi tir (b. M. Vasmer 1953 I, 30). Kr. ast ragan, Ejde rha n .
L s n- K pak K a zan ve Asta rh a nda tekel l m ol u n u r.

astrono mi ilmi heyet < Fr. ast ro nomie < EYun. (astronoma) a.m. [astro nmos ve nomen abstractum eki a ]. Fr. i eki iin b. afaz i .
On yedi n c i y zy l n koca astro n omi bil imi i nsan l a h i bi r iy i l ikt e bu l u nmam t r.

(M.C. Anday 1965 s. 37).

(Al Suv, YTEA 1978 II, 510). astar la, b. astar III. AD. aster beyaz bir yaban iei DS. 347 < Yun. (astrion) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 42. ast m bir nevi nefes darl < Fr. asthme < Lt. asthma < EYun. (st m a) a.m.; nomen actionis yapan Yun. ma eki iin b. akromatik . N i l f e r ye n i bi r astm

astrono mi k tasavvur edilemeyecek kadar byk (rakam) < Fr. astro nomiqu e a.m. [astro nomi + isimden sfat yapan (i )qu e eki]. No rmal f iyatlar n
ik i kat n , kat n demeyi gz e almadan Kumkap da gec eyi ka r l yamazs n z! G z al c atmosfe ri n, g n l ok ayc rayi ha n n , hatta can sk c g r lt n n bedel id i r astro nomik pus u lala r. (N. Gngr 1992 s. 91

92). Evle ri n i k i raya ve rec ek o la n la r, ast ro nomik mevsim

ki ra la r n isteyebi lme n i n nko u l la r n o l u tu rd u la r. Odala r, pe rvaz la r , svala r, s u depolar n , e n son bahe l e r i g zde n ge i rd i l e r. (F. Hepilingirler 1997 s.

67).

astronot

138

aa a

astronot atmosfer d mekanlarda seyahat eden kimse < Fr. ast ro na ute a.m. [EYun. (stron) yldz ve (nauts) gemici]. O. asude sakin, sessiz < Fa. s da a.m. D rdi n c i g n bi r
eh re yet i dm. G rd m, s de h a lk , h e r b i r i bi r i e me l. (Ferec 855/1451 v. 33a). asude o l- istirahat

O. as veb daha doru, daha isabetli < Ar. as w ab a.m. (s ib doru sfatnn mubalaa/comparativus hali).
As v eb u evl oldu r k i evve l d yesi b i l em ki ben i k a nca r u i l ed rs i n (Ferec 855/1451 v. 176a).

etmek: O l g n y di l e r, s de o ld la r. (Ferec 855/1451 v. 37a). A ramza mekn n ve zaman n sisl i 55).

mesafesi g i rd ik e, g e n l i imi z i n o asude e h ri n e duydu um f su n dol u a k de ri n l e iyo r. (E. Atas 1996 s.

A s ya b.m. (ktann ad) < Ar. Asiy veya t. Asia < Lt. Asia < EYun. (Asa) a.m. < Akat. s dar kmak. Asya ktasnn isminin tarihesi iin b. D.J. Georgacas 1969. Lingua Francadan alnma ve / ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya . Babam n
evi be n im i i n, A f r i kala r kada r u zak, Asyalar kada r yabanc yd. (N. stn 1968 s. 91).

O. asudedi l gnl sakin, endiesiz < Fa. s dadi l a.m. [ s da sakin ve di l gnl].

Fa.dan edeb Tk.ye (O.ya) alnan kelimeler arasnda iki unsurdan mrekkep birok kelime vard. Bunlarn bir ksm, bir sfat ile onu takip eden bir isimden ibaret olan sfatlardr (sfatn ismi takib etti i haller iin b. destdi ra z ). AE cildinden u misalleri verebiliriz: asudedi l, asudehal, az rd edi l, az rd e hat r, avantab, abkdest, e rbdest, e rb z ba n, di ra zg (isim olarak), Fa. rneine gre bu gibi Tk. terkibler de yapld, b. akgz . ki isimden mrekkep Fa. sfat ve isimler iin b. ah u e m .

O. asudehal sakin bir halde < Fa. s dah l a.m. [ s da sakin ve h l hal]; bir sfat ve onu takip eden bir isimden meydana gelmi Fa. asll sfatlar iin b. asudedi l . ... ra y dan va ol u na n k n na mu h l i f
z iy de bi r ak c a ve bi r h a bbe aldu rmayub ce z re i mezb re ra y s s de h l o lala r. (.L. Barkan 1943

a pi mi yemek; bilhassa orba, pilav vs. < ET. a.m. Clauson 1972 s. 253; G. Doerfer 1965 II, no. 481e gre aslen orta Fa. a.m.dan ok eski bir devirde Trk dillerine gemitir. Ayrca kr. H. Eren 1999 s. 23-24. ff et a na in yam, a a doyamazam. (Ferec 855/1451 v. 174b). ama r n y kanmazsa, a n pi mezse, n e an la rs n ya amaktan? (A. Dino 1944 s. 96). a e r /ye r b. a e r . AD. a et dvmek, pestilini karmak: Gara Bay ram d p a etti l e r emme ke ndi l e r i de dama gi rd i l e r. (F. Baykurt 1961 s. 163). AD. a ol pestili kmak: D r damdan d m t sanki, h e r yan a olmu tu . (F. Baykurt 1971t s. 92). Kr. a ke . a bir eyin stnden gemek < ET. a a.m. Clauson 1972 s. 255. D u rd la r, o l da a k d la r k i k rev n andan a ub e h re g e l r l e r. (Ferec 855/1451 v. 240a). iftle mek iin diinin stne kmak: Ge e nd e

[980/1572] s. 350). O. asu man gkyz; gk < Fa. sm n a.m. Fa.ya zg, ardarda gelen iki uzun nll hecenin arasnda bir ksa nlnn tremesi durumu iin b. br z /abi r i z . B i r g ce ig i yasdanan u I K a d r i l e ba sum na dege r (Nec ti Beg 1963 s. 190). O. asu mani gklere ait, gklerle ilgili < Fa. sm n a.m. [ sm n ve isimden sfat yapan eki], b. alt u n .
K a z y sum n bi r k a c s u l k yol z e ri n e g e l r l e r, k rav n u r u r la r. (Ferec 855/1451 v. 49b). hava

e h zdel e ri n ve S u ltan la r n dai re l e r i ndek i toplam ca riye says seki z y z a m t r. (H. Topuz 1998 s. 31). smaili n tek esi Hu riy e n i n ke isi n e bedava a t kavgasnda y re im tit red i, tit redi, can m bo az ma geld i ... (H.R. Grpnar 1940 s. 30). uzakla mak,

kamak: F u ndala r a ras ndan ko an u z u n t y l k e i l e r n l e r i nde n bi r r z g r g ib i a t la r. (S.E. Ertem 1931 s. 83). AD. a a yemek DS 350 < ET. a a a.m. Clauson 1972 s. 256, M. Erdal 1991 II, 418; a yemek isminden a /- e- ile yaplan fiil (b. ada- I ) , kr. at ad > ata adyla armak, A. von Gabain 1974 no. 85. Evliy eleb bu fiilin Tatarlar tarafndan kullanldn bildirir (R. Dankoff 1991 s. 13). alt etmek, yenmek TS 263, kr. R. Dankoff 1991 s. 13.
B i r m ddet bu cem i emi ya ad; ata, ana, o u l, ge l i n

fiei:

S r k nda dem dem ge rm ol ub ah um

ben m | sum n l e r at a r evk i le te b z imi .

(Zt

1970 [16. yy.n ilk yars] II, 89). A s u r Eski ada bir memleket, millet ve devlet < Ar. t r a.m. C um h u r iyet i n ba ka bi r di i p ro f esr n n
Asu r kad n mektupla r n tablet l e ri nde n ok ud u u ok i l g i n ko n fe ra ns nda ... (A. A ao lu 1991h s. 17).

A s u r Asura ait, Asurlu < Ar. At r a.m. [ t r + sfat eki] En zayf ra hmetl i S l eyman Naz i f yap l o la n
koyu n t c ca rla r i nsana sz syl iye n bi re r Asu r i h eyke l i tesi ri yapyo rla rd . (S.E. Ertem 1933 s. 40).

(Ferec 855/1451 v. 141a). Bir deyimde fiil ve i nesne ayn kkten gelmesi iin b. ad- ).
g n g rd i, a a ad.

as valt, asfalt kelimesinin varyant. Dvgs asvaltta ben im, efe nd i, nal la rm n it e. (K. Yce 1961 s. 33). O. as vat sesler K. Us 1964 s. 22 < Ar. as w t a.m. [s a wt ses kelimesinin oulu]. M ut r ib le r na am t, mu an n iy l e r as v t ayy k a r i di. (Ferec 855/1451 v. 127b).

EO. a a a aa < a ak + istikamet dativusu a .


ard n ca k d , a a a miy nsar ya i ndi l e r.

Fa al

(Ferec

855/1451 v. 13b). Eteki n i k a ldu rd , a a as n gste rdi. (a.e. v. 62b). a a a al yere sermek: M e n c i h r,

M eym n e du rd la r k i mel ik eye yap alar, a a a alala r. (a.e. v. 34b). a a a va r l tenzil edilmek TS 262: ... ve i zd iy d l e ke re i h t iy c ek i lmedg i tak d rc e g nd e n g n e i h r c t l z imeden n i e bi sikke alt u n a a a va r lmak mu h a k k a k d u r. (l 1979 [1581] I, 154).

aa arak

139

aendos

EO. a a arak /a a rak /a a rek daha aa DS 349, TS 261 < a a a ve mubalaa (comparativus) eki rak .

Ve resmi d ye h e r k a ryede n bi re r k o yu n a l n u r imi a l s ndan ey c e ve edn s ndan dah a a rak (okunu: a ag rlak ) h l i n e g re. (.L. Barkan 1943 s. 149). Ve h a rman a nda dst rc ek d r l e r imi a l ca olan k u r dan ik i e r ba k o yu n ve dah a a rak (okunu: a garlak ) k u r dan bi r k o yu n al n u r imi .

O. a a ir /a a y i r airetler < Ar. a i r a.m. [ a ra airet kelimesinin oulu]. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2. Ata ,
k a rda la ru , ak rib , a i r u l u la r mu h te eml e r, an la ru la n idebi l em? (Ferec 855/1451 v. 118a).

(.L. Barkan

1943 s. 196).

EO.nn comparativus eki olan rak / rek , AE cildinde asl mnasnda, yni ablativus ile ve comparativusu gstererek, galiba yalnz a a rak sfatnda bulunmaktadr. Baka mnada, yni sfatn mnasn zayflatan bir unsur olarak, b. ac rak .

EO. a a ar lak (nc nl / / da olabilir) daha aa da bulunan < aksi mnada olan yukaru lak /yuka rlak kelimesine uyarak ortaya km olmal. Ve h rm n a nda dst rc ek d rl e r [924/1518] s. 172). a a b.m. (altta, alak yerde, vs.) < EO. a a a a.m. Ba la r

EO. a ak alak; mtevazi < ET. a ak a.m. Clauson 1972 s. 259. Sma g l i n a ak g l l l e r ! (Ferheng n mei Sad 134042 s. 27 no. 326) A ak sz l , a ak y ldu z l u la rd u r t o u z y z l , h a r m g z l l e rd r . (Meh m ed 1965 [1398] no. 6044). a ak lat tahkir etmek, kk grmek: u g re c h i l i e n k n d uta r / A ak l ada h e r k imsekim d n d uta r. (Ferhengn me i Sad 134042 s. 12 no. 146). a ak l k tevazu, alakgnlllk TS 263: D mene h e r g i z a ak l k k lmayam . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] s. 73). EO. a an ykselmek (?) Dedem K o rkut 1964 s. 171 (fakat Dedem K orkut 1973n lugatesinde gsterilmemitir), mevcut olan iki yazmada ya harekesiz veya iki kesre ile, bzan yerine s ile yazlmtr. Belki harekelerde yanl var ve dorusu a u n olarak okunmaldr. Kr. ET. a u n to surpass (mendi n a u nd beni geti ve szge a u n daha evvel sze balamak, yni ablativus yahut dativus ile), a fiilinin reflexivus hali, Clauson 1972 s. 264. B i r g n ... K a zan B eg y ri nde n du rm idi,
k a ra y r z e ri n e otah la r n t ikd rm i idi, bi y rd e ipek h a l as d enmi idi, ala sayvan gk y z i n e a u nm id i. (Dedem K o rkut 1958 [14.15. yy.], Dresden

imi a l ca olan k u r dan ik i e r k o y u n, ve dah a a a rlak k u r dan bi r k o yu n al n u r im i . (.L. Barkan 1943

yamal pe timal la rla sa r l , di z l e r i nde n a a s plak kad n la r. (R.N. Gntekin 1928 s. 58). (yazl bir

metinde) ilerde; devam, bundan sonras: Be n b u pekal sz n aldm ya, art k a a s kolayd. (S.E. Ertem 1935 s. 76). (mecz mnada) alak: Adam a a s n ftanm , on la ra g re de i lmi . (Peride Celal 1991 s. 426). mikdarca kk: On be l i radan a a h i zmet i bu lmak gt . (K. Bilba ar 1944 s. 32). a a ! (nida) defol! lm!: Yalan bi r yasan n yalan Ba kan ,
Ba bakan , M e c l is ye l e r i! Hepi n i z a a , h epi n i z a a ! (A. Aao lu 1991h s. 55). a a dan uysal, yumuak: A a dan davran, h epsi n i i n ka r et, h i bi r eyde n

yazmas levha 63). a ar / ar r < Ar. a r rler [ u r kelimesinin oulu]. ... z i ra at ve h r setle r i n t e rk eyl ed k le ri l e a r ve r s mla r nda n sip h ye n es ne o lmayub ... (.L. B arkan 1943 s. 312). G e e n y l ar toplan rk e n mahsu l n top ra a gi z l edi. (F.C. Gktulga 1953 s. 5). AD. a ar k itahl; yemeklik DS 351 < kelimenin Karaayca olmas muhtemeldir, b. H. Eren 1963 no. 5. a ar i ondalk < Ar. a r a.m. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal . a ay i r, b. a ai r . AD. a baz a DS 351 < Fa. paz a.m. [ yemek ve paz piiren, pah t an piirmek fiilinden]. Kr. a pez . Adam eti n yah n k la n an u b z o l u r . (Dedem Korkut 1973 [14.15. yy.] s. 62). a kk ve ucuz bir lokanta ileten kimse < a I.
M ustafa a dkkn na g i r ip a rka ta raftaki bah ede, a rda n alt nda, bi r masaya otu rd u . (Kemal Tahir

(O.C. Kaygl 1938a s. 60). lodos: A a yel i kmadan kye dn emez l e rd i. (Re at Enis 1944 s. 121.
habe ri n yokmu gibi g r n! a a yel i

a a l k dk kalitede olan < a a + l k , burada sfat, kr. ok l u k II. Lvabo da son de re c e a a l kt . M e rme ri n i n ka ye ri nd e damarla r, atlaklar va rd. (S.M. Alus 1933p s. 86). Halimi g rmeyi n. A a l k
lokantala rdaki R um garson la r n, daha do rus u meyhan e miola r n n t pk e i o lmu tum. (S.M. Alus 1944 s. 119

120). alak, edepsiz, namussuz:

B i z yl e si z i n d nd n z a a l k adamla rdan de i l i z, faki ri z amma gn l m z k ibar, vi cdan m z pkt r. (O.C. Kaygl 1938a

s. 108). M emi , e n ok, o dava veki l i o lacak Abdu l la h

Efe ndiye k z yo rd u; ha n i, e l i n e bi r g ese, bi r ka k suda bo acakt. Yi rmi be y l l k ka rs n , a al k h e ri f nas l kand rm t ? (S. Kocagz 1941 s. 12).

Sfattan l k eki ile umumiyetle isim (nomen abstractum) yaplr (b. a rl k ), bunlarn sfat olarak kullanld ok nadirdir (AE cildinde a a l k ve ok l uk II den baka misal yoktur), u var ki (hep meknla alkal), hem sfat hem de isim olarak kullanlanlar vardr, ms. ayd n l k .

1955g s. 38). Evde yemek piiren hizmeti, kr. ah . AD. a endo s bir eit armut DS 352 < EYun. (h erdos) ahlat Ch. Tzitzilis 1987g no. 45. Erm.den baka bir etimoloji iin b. U. Blsing 1998 s. 51.

a a rak, b. a a arak. a a rek, b. a a arak .

aer

140

alama/alama

O. a er on < Ar. a ara a.m. v. 214b).

Nam z k l u rd , andan h

v z i l e pe nc yet y a e r yet ok rd .

(Ferec 855/1451

Adlar iin b. al II ve a III, bk /bke , *dve ve *tk , *cuk II ve ik . k seven, aka tutulan < Ar. ik a.m. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . T u ra n kahkaha i l e g ld : k m uk mu ol uyo r u z ? dedi. (M. . Esendal 1934 s. 226). sazairi: kla r su ltan ayan beyans n, | G rme z
de rl e r ama g re n duyans n, | Ma ns u r g ibi kan l gmlek giye nsi n, | Ene l hak baza r, meydana ge ldim. (zzet 1979

a er hamilelikte bz yemeklerden tiksinip, bz yemeklere iddetli arzu duymak < a ye r [a yemek ve ye r kt bulmak, be enmemek; krasis iin b. acabola /acabu la ]. u de l k a ld n i met b n i h ye ki lem a ye re rd i i ti h ya. (Ta lk zde 1983 [1596] s. 234). B i r g n bi z im ha n mda bi r ha l l e r bel i rme e ba lad, me e r a e riyo rm u ! (S.E. Ertem 1935 s. 13). a erat (matematik terimi) onluklar < a er + Ar. oul eki olan t . a e r ma e r ana baba gn, byk kalabalk < a er kafiyeli mhmel ve ma e r mah er. A e r ma e r o lmu bt n h a lk . (A. Caferolu 1945 s. 140). Evl e re h a ba r salm , a e r ma e r g n o la rak d an h e r k i i evle r i n e getmi . (a.e. s. 150). AD. a hane mutfak; aevi, a dkkn DS 351352 < Fa. h na a.m. [ yemek ve h na ev, b. abdesthan e /aptesha ne ]. A. Tietze 1969 no. 11, A. Tietze 1982z no. 6. a I kzl kil, a boyas < ET. a a.m., Clauson 256. B u k z l a i l e boyanm atal kap ... (H. Aytekin 1945 s. 65). a II aaca yaplan a < a ilve edilmek fiilinden isim yapan i eki iin b. al u-satu , E.V. Sevortyan 1974 I, 216. B i r b u uk se n ede n be r i bi r t rl a
tutt u ramad kal n a h lat n a lt nda ciga ra i iyo rd u.

s. 115; k zzetnin k Veysel iin syledi i iirden). B e n im saz a lamamamn sebebi va r: anam, a k
olaca m da diya r diyar dola aca m diye saza, a kl a d man olmu tu. (Ya ar Kemal 1980 s. 367). k ol

aka tutulmak: B u h rem h d i itmegi l e an u k o l ub du ru rm . (Ferec 855/1451 v. 100a). k yol u n u a rm girintili kntl dolambal bir nak rnei: K d p ras n z e r i n e k yol u n Grpnar 1340a s. 44).

a rd, e nd e, a h t apot, s u yol u ... gibi g l n c eki l l e rl e bi r k a k a r ac k b u r ac k i zmek ... (H.R.

EO. a k acele etmek TS 265 < ET. a uk zlemek Clauson 1972 s. 259. Evliy eleb kelimeyi Nogayca olarak veriyor (R. Dankoff 1991 s. 13). Fiilden fiil yapan ( )k iin b. ack . kane klara yarar biimde, ak uyandran, arzulu < Fa. ik na a.m. [ k + zarf eki olan na , b. aci za n e ]. ... ark la r n kan e sz l e ri n i syle rk e n bi ri nde n tek i n e g z l e ri n i s zm du rm u tu. (. nl 1986 s. 263). kda birbirine k olan < k + ortaklk (cooperativum) eki da , b. ada 1. On la r k z la r n n
d nyada ba kas i l e sevdalanmas n , kda lk yapmasn istemez l e r. (O.C. Kaygl 1939 s. 17).

(Kemal Tahir 1955g s. 121). bir hastal a muafiyet iin a: Yaz la r an n e, G l ha n m, ve de kedi
stanbu la gt r l yo r. Kedi n i n a k d, beled iye i z n i , sepeti, ... (G. Dino 1991 s. 156). Mecz mnada: Al n ndaki ge rg i n l ik ye n i ... Sank i bi r g e n l i k a s yemi .

(A. Aao lu 1991h s. 71). a ameliyesine tbi klnma: . EO. a III ak oyununda kazanan at < al II an bir yz (al , ak yznn ad ise, a daha ok an d me halini belirtiyor olabilir, kr. ik ile c uk II). a al ot u r- (kr. Azerb. a a l du rbahti gel-, ii rastgel- ADIL 1966 I, 101) K a r c uk
dke l i n eysi n yavu z n, a s n dvesi n k i bi l r id i, d di. (Ferec 855/1451 v. 132b). st d k um rb z la ru a a ot u ra.

a la /a la b.m. (aaca dal takmak, hastala kar a yapmak) < a II ve isimden fiil yapan la , ortadaki ksa nlnn d mesi iin b. a rla n - . a la ma /a la ma scakl/so ukluu ayar edilmi (su) < a la- + fiilden sfat yapan ma eki: K uyudaki
a lama suyu bi r daha ka rsan da kana kana be n bi r daha i sem! (O.C. Kaygl 1938a s. 167). hastal n bir

bakasna geirmek:

M e r bi r r bt a i l e p k,

(H.R. Grpnar 1340c s. 263). Mecz mnada: G z l e r i ndek i a rl k


ma s m bi r k z a lama a gidiyo rdu .

(M. avuolu 1977 [16. yy. ba] s. 149). An dier yzleri iin b. bk /bke , c uk II ve ik , dve ve tk . a k zar atmaya benzer bir oyunda kullanlan kk kemik paras < ET. a uk a.m. Clauson 1972 s. 259, G. Doerfer 1965 II, no. 485. a c u k otu r- ii ok olumlu bir biim al- Masal etme, gen e a n c u k otu rd u. (M.. Esendal 1958m II, 53). Orta Asyada slam ncesi zamanlardan beri oynand bilinen ak oyunundaki kemi in drt yznn adlar, Trk ve Mo ol halklar tarafndan ortak kullanlr (b. H. Vmbry 1885 s. 191, A. v. LeCoq 1916 s. 9; R.G. Ah m etyanov 1988 s. 108-116).

gitmi , y z ndek i h e r b i r k p rt um ut a l yo r i nsana. (A. mit t.y. [1990?] s. 32). ... vatan n bt n l n sarsacak fik i r l e r a lad da tesbit ol u nd u u ndan de rs ve rme yetkisi n i n ge ri al nmas na ku r u l ka ra ry la ... (A.

Aao lu 1991h s. 131).

ET.den beri varolan ma eki fiilden isim ve sfat yapar (b. T. Banguolu 1974 265267, M. Erdal 1991 I, 316320). Geili (transitivum) fiillerden participium passivum anlamnda ma sfatlar oluur. A-E cildinde u rnekler bulunuyor: a lama /a lama, azma, ba tansavma, bozma, bu rma I, b r me, b zme, ekme I, de rme atma, dev i rme, dikme, do rama III, d zme, el l eme. Geisiz fiillerden oluan etken fiil sfat (participium activum) anlamndaki rnekler unlardr: de me I II, do ma byme (zarf), dona nma II, dnme, elde n d me /e lde nd me. Yukardaki rneklerden ba tansavma sfatnn zarf olarak da kullanlmas benzeri

an

141

olmayan bir durumdur. eklen ma sfatlarna benzeyen byleme sfatnn durumu ayrdr. (ma isimleri iin b. aktma , baz lama ; ma nomen actionisi iin kr. budama ).

a n b.m. incelmek, ypranmak < ET. a g n a.m. [*a g fiilinin reflexivum hali, ( )n iin b. ac n II ]. Clauson 1972 s. 259, kr. a t . e r i l e r
k a r d n ge h k a t, | A nd ayah d an y r b i r k a t.

AD. a r ta r ok ileri giderek, mubala alarla < a r ve ta r fiilinden, ikisi beraber kafiyeli ve a ta tipinden (bu tr terkibler iin b. apar topa r ) bir terkib tekil eder. Bo azkyl Fatma, hem e risi n i n
a r ta r syle n e rek ba lar na bi r be l geti rmesi nde n ko rkt u. (F. Baykurt 1982 s. 84).

(Mesd bin Ah m ed 1925 s. 182, 1991 s. 381 no. 2748; okunu iin b. e i n ). Pabu la r a nm , amu rl u, ama g l l e r i h e r zaman taptaze. (Peride Celal 1991 s. 89). a r, b. a r. a r bir maniann stnden geirmek < ET. a u r a.m. Clauson1972 s. 265 [a fiilinin causativum hali, b. art u r - ]. S r c otobs da la rdan a r yo r. (B. Gnel 1991 s. 9). imdiki oc uk la r u zaktan k umandal
h e l i kopte r u u r uyo r, b i r doku n u la bataryal t re n l e r i t n e l l e rde n a ryo r. (N. Gngr 1992 s. 76).

AD. a r ma I pantalon asks DS 356 < omuz zerinden arlan ey. O. bir ksm arkadan ba zerinden arlan bir eit kadn stl: K z, ya ma la
k m a sok a a, gr r b i ri , | A rma k u l la n, a r eve g h bi r pe r ! (V s f Os m n 1257 s. 45). Fiilden nomen

concretum yapan ma eki iin b. aktma . AD. a r ma II kova, bakra DS 355356 < a r (kuyu kovas gibi) bir eyin stnden a a sarktmak (?) + fiilden isim ve sfat yapan ma eki, b. a lama /a lama . Kuy u n u n ba na gitt i. A rmay ... de ri n l i e koyve rdi. (N. stn 1970 s. 32). (Argo) a r ma s y on /a ra ma s y on alma, hrszlk etme F. Devellio lu 1970 s. 74 < a r fiili ve Fr.dan geen kelimelerde ok rastlanan syon eki, b. abe rasyon . B e n im pa rala rm a ramasyon yapamayn ca para kazanacaks n imdi de, yle mi? (Ya ar Kemal 1976 s. 224). a rtmaca gizlice, gz uciyle < a r fiilinin causativum hali a rt ve ma masdar ile ca zarf ekleri.

uzaklatrmak:

D mek yaral la r z va r ... Hem n

(Mah md Yes r 1928 s. 321). atlatmak, savmak, nlemek: Be n ya r n , o bi r g n


on la r bi r t a rafa a rt. kye az met tmek n iyeti nd eyim. Z a n n de rim ki avdetde ml k a t myesse r o lmayacak diye re k h e r f i a rm d r.

(P.N. Boratav 1995 s. 210). oburca yemek, tknmak: Ak amla r d y a ra n la r s a b h la r


fevk a l de ba a rs ... i l e k a lk d k la r ndan bu f e n l def i n b i r k a k a deh a r b vey rak i e r l e r.

(Meh m ed Tevf k 1300 s. 41). gaspetmek; almak:


He r g n kyl l e r i n n nde n s r l e rl e hayvan la r a ryo rla rd . (H. Aytekin

T u l um, tam sipe r ot u rd u u i i n a rtmaca da baksa g r n e c e e ben z emiyo rd u. (R. Ilgaz 1959 s. 79). Birleik maca genilemesi, birou sonradan tretilmi olmak zere (neologisma), tarz zarflar (adverbum modalis) yapar. ok yaygn kullanlan grmek, semek artyla anlamndaki g rmece, semece zarflarnn yan sra kap kapamaca evcek, ailece (kr. ai l e ce /a i l e c ek ) veya y z l e mece gibi ilgin rnekler vardr. AE cildinde u rnekler bulunuyor: a rtmaca (bak ), dalmacaya . Genilemenin ikinci unsuru olan denominal ca ekiyle yaplan zarflar iin b. anca I , maca isimleri iin b. aldatmaca .

1965 s. 22). a r ta r ok fazla ileri gitmek (mecz mnada): Se n de pek


a rd n ta rd n! He r vakit sel l emeh sselm namazda B ey babamz n n n e ge iyo rs u n. (P.N. Boratav 1995 s.

220). a rama s y on, b. a rmasyon . (Argo) a ra mento /a i remento gasp, sirkat F. Devellio lu 1970 s. 74, H. Aktun 1990 s. 44. < a r almak ve talyancadan alnan kelimelerde grlen mento eki, kr. ko n u mento, pa rlmento .
Nas l o l uyo r da ayn zamanda kocaman bi r k k yapt ryo r ... ? i n i i nde bi r a i reme nto var, vesselm! (A.. Hisar

EO. a t andrmak < *a g fiilinin causativum hali ( t- geni lemesi iin b. ac t- ), b. a n . S n e k 1971 v. 98a). a i fte, b. a fte .

r h iy n b u tdi l e r, ba deh u M evl ev l e r yi n i z r e sem db s a h n h n ek h a td la r. ( k eleb

1944 s. 156). a r bir eyi a arak, bir yerden a rarak < a r ve eski rabt sygas olan (b. ark u r u ). ... n ndek i l e r i n omu z la r ndan a r bi r ey grme e al yo rd u. (F. Erdin 1960 s. 13). te, tesinde: Ve bi r b a r lodos t a raf nda bi r m l mik d r l im ndan a u r y rded r. (Pr Res 1935 [932/1525] s. 315). ... d rt vi lyet a r
u zak memlek et le rde n dn e n aske rl e r bazan yol la rda me re rasge ldik l e r i n i syl yo rla r ... (R.H. Karay

a i kr belli, apak < Fa. k r a.m.; Fa.ya zg, ardarda gelen iki uzun nll hecenin arasnda bir ksa nlnn tremesi durumu iin b. b r z /abi r i z . B u a ik r bi r yalan ... (C.F. Ba kut 1963 s. 127). O. a i kr (zarf) ak olarak < Fa. k r a.m. kr. a ik re n. B e n i atamdan ik r iste! (Ferec 855/1451 v. 110b). O. a i kre (zarf) aka, ak olarak < Fa. k ra a.m.
Rev deg ld r k i ik re n mah rem evm z e g i re.

1940m s. 84). Mecz mnada: T it i z l i i de te h a mmlde n a r id i. (Mahmud Yesari 1930 s. 155).


... ve bu ndan m - ad s u l h a u r o la n n i e d r l fes d u

(L. Fekete 1932 s. 64). ok fazla, fazla ileri giden, mfrit:


z a r r la r b i ld rmek mu r d eyledg m zde ...

(Ferec 855/1451 v. 114b). alenen, almeleinnas:


Ba z cem yetle r h o k k a b z ve k seb z ve c nb za mte al l ik d u r, beg le r otu rmaya.

By le a r t i ryaki l e ri n di l i nde boyu na u naka rat: Abu hayatt r vesselm!. (S.M. Alus, Ak am gaz. 16. 3.

1944).

(metinde: beg le re ) va rub ik re (l 1956 [1586 87] s. 213).

aikren

142

a ke

a i kren (zarf) ak olarak < a ik r ve Ar.dan alnan zarflara benzetilerek e n eki, kr. a ik r. Ar. accusativus eki an n zarf yapt durumlar iin b. acel ete n . ... sebebi n i a ikyare n duyamayub ... (Vartan Paa 1991 [1851] s. 85). A i l Truva nnde savaan Yunan kahraman < Fr. Ac h i l l e < EYun. (Ah illus) a.m. ht iya r
Priam me h u r kah raman A i l i n ayakle r i n e kapanm , o l u Hekto ru n l s n di l eyo r. (Vartan Pa a 1991 [1851]

O. a i yan/a i yane yuva < Fa. y n / y na a.m. N e am

u ub vat a n mdan ba d d dmse / Yapar a r b k u u n iy n n A l l h. ( in s , YTEA 1974 I, 498). Fe r r u h d i l y bu a ne o ld ? d yb bak d , g rdi, bi r y lan, ef , a aca s a rma ub k yo r. M eg e r a acda ayla u iy nesi va r imi . (. Elin 197576 s. 184).

a k iddetli sevgi < Ar. i k a.m.; kelime bandaki /i / /a /ya dn mesi Ar.nn diyalektlerinde olmutur (b. agel 1). Hen z resm de i l, n e de n i r,
ksmetmi , mukadde rat, tan tk, sevi tik, a ka ka r du r u lmaz ... (A. Dino 1944 s. 96). Mecz mnada: Efe ndim, mtekait olmakla vaz if e a k snmyo r. ge ldi. Masan n st nd ek i u l u bardakla r, i e le r lmba i l e devri ld i. ekt i.

s. 139). a ina I dost < Fa. n a.m. A. Tietze 1969 no. 12. Fa.ya zg, ardarda gelen iki uzun nll hecenin arasnda bir ksa nlnn tremesi durumu iin b. br z /abi ri z . D r d ny da ne ak r ib ve

(A. Dino 1944 s. 35). heyecan, cokunluk: Rec ep a ka


st ndek i

(Y. Ahskal 1940

ta al l u k tla r va rd u r n e eml kle ri, n e b i r f e rd i n la r va rdu r . (l 1956 [158687] s. 228). tandk,

arkada: O n u g r n c e eski bi r a i na gibi h eme n tan d m. (B.S. Kunt 1948 s. 43). Sank i tad n kaybede n bi r yemi ; | Ba zan g na ge l i r i na la rdan! (C.S. Taranc 1957 s. 62). a i na gel yabanc gelmemek: B i r l e
son rasd r, k imse yok, kendi sesi n | Sana i n ge l i r. B i r ye rde n tan yo rum! (H. Yavuz 1992 s. 27). a i na ol

tan mak: iyham).

B u y d l l e rd e be de ry y k a in old um, | l h , v d yi u rbetde b m r o lmasu n k imse! (Zt 1987 [16. yy.n ilk yars] III, 182; a i na II ile

s. 56)... a k na ... erefine!: Haydi si z de kade h l e re boy gste ri n! B i r daha on u n a k na i e c e i z! (S.M. Alus 1944 s. 54). a k me rdive n i erelti otuna benzer bir ss iei: Pen ce re n i n k e na r ndaki Af ri ka menek el e ri n e, a k me rdive n l e r i n e dald g z m. (N. Eray 1990 s. 45). a k ola! /a k olsu n! derviler arasnda selm veya nida me r bey selmla t: A k ola, Halim baba! Eyval lah e re n l e r! B uy u rs u n la r! (Aka Gndz 1940 s. 29). a k olsu n! aferin!: Mevl t avu
g l msedi, takdi r duygusiy le o la n n s rt n ok ad. A kolsu n be de l ikan l ! (F. Erdin 1955 s. 177). phe

O. a ina II (suda) yzen < Fa. n a.m. M r vvet bah r


merv r d i n avv s ark o ld, | Dn b gi rd ba de ry y ke remde n i n gitdi. (l 1994 [159199] s. 244).

a inal k et bir selm veya baka bir hareketle birini tandn gstermek < a i na I + -l k ve et- yardmc fiili: B e n g l e r y z l e a i na l k la r ede rke n o, ye rl e r e e i l e rek kandi l l i selmla rla mukabel e ediyo r ... (S.M. Alus 1933p s. 136).

veya inanmamazlk ifde edebilir: Ak l s r e rd i reb i l i rs e n a kolsu n! (S.M. Alus 1944 s. 81). ok defa sitem etmek iin kullanlr: A kolsu n sana, be n yle kad n mym? (M. Seyda 1970 I, 279). EO. k ak, sevgi: I k ben m z e r me mstevl o ld. (Ferec 855/1451 v. 35b). gayret: K z bal k g ibi h m ,
s a def big i b h o ld, k i l e sz i di l emege yn e ldi. (a.e. v. 41a). sevi me, iftle me: K o n la rdan bi r n i es i an a lad la r k im avrati l e k oyna r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] s. 87). ... k na ... hatr iin: Mat lab k na deveyi y l e v rmi si n. (Ferec 855/1451 v. 225b). Kr. O. k , AD. k .

simden l k ekiyle tretilen nomina abstracta (b. a rl k ) bzen srf yardmc fiil ile beraber kullanlyor: l k et (ve r /o l ) (kr. ald r et , b. ald r ). AE cildindeki misaller unlardr: a i nal k et- , a nal k/a lan k /a malk et, begl ik et (b. be l ik ), bi r l i k o l (b. bi r l i k ), dara l k ve r (b. da ra ), di lg e rml ik ve r (b. di lg e rm ), di rl ik eyl e /d i rl i k s r (b. di r l i k I ), di lk l i k et (b. di lk ), ebl e h l ik et (b. ebl e h ), e l ik et (b. e I ).

AD. a ino s /a in oz deniz kestanesi < Yun. (ah i ns) a.m. D.J. Georgacas 1978 s. 127. Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. a i r, b. a r. a i ran musikide bir makamn ad < Fa. a r n dostlar. a i remento, b. a rame nto . a i ret gebe oyma , kabile < Ar. a ra a.m. A i ret
begle ri n e ve c ebe l l e re v ri l e n k u r ve mez ri defte r m cebi n c e z a bt ol u na. (.L. Barkan 1943 s. 135).

AD. a kar I (at iin) ak sar renk < Ar. a k a r ak renkte, sarn; doru at. Ar. renk sfatlar iin b. abra . O. a ka r g z bir e it iki kadehi TS 256, TekinTietze 1990 no. 50. AD. a karl aln beyaz alaca renkli hayvan; banda beyazlk bulunan hayvan veya insan (K. Emiro lu 1989 s. 44). AD. a kar II kll su; boyaclkta kullanlan bir mayi DS 358 < Fa. a h r potas. Fa. kelimenin asl belli deil. a k bz, b. kbz. a kefza musikde bir makamn ad (K. Uz 1964 s. 10) < Fa. i k af z ak artran [ k ak ve ef z artran]. AD. a ke mutfak ii < a ve onunla beraber a -k tipinden (b. all em et kall em et ) kafiyeli bir terkib tekil eden mhmel. Otu rd u hayata. Ka rs oc uk la r
toplayp geldi yan na. A ke i i n g i r ip k yo rd u a rada.

AD. a i vada/a vades deniz bcei, Cardium edule < Yun. dial. (aivda); < Yun. (ah ivda) a.m. kinci varyant kelimenin ouluna dayanyor, D.J. Georgacas 1978 s. 127. Kr. c ivatoz, fata .

(F. Baykurt 1982 s. 100).

ak et

143

aftehatr

a k et /a ket hzl vurmak < a k ile olan mnasebeti anlalmyor. 1900den eski kaynaklarda bulunamad. Ba h r iye o kocaman e l iy le b i tokat
a ketmi ti k i, Bah ri n i n f k rm t. (Ya ar Kemal et g z l e ri nde n

O. a pez a < Fa. paz a.m. [ yemek ve paz piiren]. Kr. a baz . a pez l ik abalk: Me n z i l i n e 1975 [1599] s. 137).

1976 s. 269). tbirinin bozulmu udur, kr.: Al i be rbe re e l i n i n te rs i l e ik i amar bah ede r. (A. Dino 1944 s. 75).) Pol isl e r st me sald rd , be n de si l l e a kettim . (air Eref, M.Z. Pakaln 1946 s. 208). Postac Bay ram,
byk bi r ra hat l k la at n n di zg i n l e r i n i e e r i n st n e atar, bi r kad n n yumu ak kalas na bi r tokat a k ede r gibi, sa rs na e l iy le vu r u r. (S. engil 1990 s. 46).

k v l c mla r (Belki bah

ge ldg i g ibi pez l i g i n i ve fe r r l ig i n i ve bu n la r u ems l i ba z h idmetle ri n i t l ib l e re bey k l u r. (l

a r /a r /a i r Kurandan on ayetlik bir blmn okunmas < Ar. a ara on. Di namit paketl e r i n e f it i l
ve kapsl taktk. Son ra eyh e bi r a i r ok ut up tekmi l aske re namaz k ld rd m. (F.R. Atay 1938 s. 146). Kabi r ba nda a r ok u rke n a rma!

(H.R. Grpnar 1940 s.

55). O. a a b hastaneler iin ifal otlar toplayan kimse < Ar. a b a.m. [ u b / u ba ot kelimesinden].
A blara K a zdu u n ed r? d yen e Ot kki d yel e r.

a k n I a m olan, gemi bulunan < a + fiilden sfat yapan k n eki, b. akk n . Kaymakam r tbesi nde, gaga bu r u n l u, gayet i rk i n, e l l is i n i a k n bi r adamm . (S.M. Alus 1944 s. 174). B i r ay a k n zamand r oc uk a bi r oyu n oyna n r b u rada. (F. Baykurt 1982 s. 55). AD. a k n II kuzukula, Rumex acetosa DS 359 < Fa. a k n /i h n a.m. a la , a la ma, b. a la , a lama. a lan k, b. a nal k . AD. a l k hububat < a + l k , b. ahfadiyel ik . Ve bug n l e r i n 6). a ma l k, b. a nal k . (Argo) a na fi ne/a na v i ne gizli dost, gizli sevgili < a ina ve kafiyeli mhmel f i ne; kr. asl fasl .
M e e rse ka r, R emz i bey dedik le r i o b c r n a naf i n esi imi . (S.M. Alus 1934 s. 355356). fsltl konu ma bi ri nde Uz u n M e hmet e e i n i n n e katar, ky de i rme n i nde a l k tmeye gide r. (M. Seyda 1970 I,

(M. avuolu 1977 [16.yy. ba] s. 150). AD. a ti ya/a to /e ka /s i ye glge; korkuluk veya sinyal olarak kullanlan bez DS 363, 4499, 4729 < Yun. dial. (akia) glge, a.m. Yun. (skia) Ch. Tzitzilis 1987g no. 136, 479. a u, b. a o. O. a u b karklk, anababa gn < Fa. b a.m.
Avratla r f e ry d tdi le r, b d di, o l d g n y sa dndi. (Ferec 855/1451 v. 220a). a ub eyle kartrmak,

kaosa evirmek. B i r g n n g h b d sarsa r be l rd i, c i h n b eyledi. (a.e. v. 146a). a u g Ermeni sazairi < k sazairi. a un , b. a an. A u ra Muharrem aynn 10. gn < Ar. r < br. s r Yahudilerin bir din bayram. B e n h e r zam n ay

DS 362:

O l um, sen byle pa rk k el e ri nde e l i n

(A. Aaolu 1964 s. 47). a nafi ne et fslt ile gr mek: B u Zabit


k z la riy l e a navi n ede n vazg e! ef e nd i ... s rc e rasgelmi , a nafi n e etmi le r, de rk e n ef e nd im s rc k M e ryem s r r na e rmi . (S.E. Ertem 1935

s o n r anba g n iy i s atde olsu n la ra bi r r h z r la r, o n u oca i i n e k o rd um. (Trk masallar

s. 159). AD. a nal k /a lan k /a ma l k et sohbet etmek, akala mak < a i nal k et DS 360. Metatez iin b. alb z . Bu tr, -l ik ekiyle biten isimlerin etyardmc fiilini almasyla oluan terkibler iin b. a ina l k et- . a na v i ne, b. a na fi n e. AD. a o /a u boya yaplan krmz toprak DS 362, 363 < b. a I. AD. a ot akarsularn ortasndaki adack DS 379 < Yun. dial. (ati) < EYun. (oh ets) hendek, oluk Ch. Tzitzilis 1987g no. 379. a oz (gemicilik terimlerinden) kaplama tahtalarn takmak iin yuva, oluk < t. canto tekerlek emberi ya da Fr. c ha ntea u tekerlek ember (K. Karapotosolu 1999 no. 16). Ba ka bir etimoloji Yun. (agats) iin b. KahaneTietze 1958 no. 724 a.m.

1991 [1912] s. 43). O. A u ra a 10 Muharremde ok eitli malzemeyle hazrlanan tatl bir yemek: ... n i meti sim t devlet r a gib i mah l t o lmak l z m ge l r. (l 1979 [1581] I, 163).
A u ra g n : Fakat 17 Temmu z g n A u ra g n den i l e n d i n bi r g n o ld u u n u re n i n c e ra hats z etme i do ru bu lmadm. (A. Nesin 1960g s. 31).

a ure b.m. (eitli malzeme ile piirilen tatl) < A u ra .

Lisen i n ilk s n f nda, daha n ce o rtaoku lda, arkada lar na a k mektupla r yaza r, o l uml u son u la r al nd g n smarladkla r a u rey i ye rd i. (M. Seyda

1970 I, 276). a ur , b. a r . a fte/a i fte akn, kendinden gemi < Fa. u fta a.m. Fa. (i )de /-te iin b. afe rid e . itdi. fte o ld,

don n y rtd, k a ra u eve g i rd i, yn i n i d iyv ra eyledi ...

(Ferec 855/1451 v. 145a). hafifmerep kadn, oynak kadn: De ry d di im tah r k i hav i l e c a ge lmi bi r ftedi r ... (N mk Kem l 1967 [1866] s. 53). G l g ib i bi r k z . Zamane a ifte l e ri n e be n z emez. (A. Dino 1944 s. 96). O. a ftehatr tedirgin < Fa. ufta h ti r a.m. [ ufta a m + h ti r hatr, gnl]. Ge r i b lb ld r o la n

avades, b.

144

ataman

fte h t r o n cadan / o n can da s o rsala r va rd r h e z r e nd esi. (Ziy Pa a, YTEA 1978 II, 43).

Ulunay 1941 s. 289). Hem geili hem geisiz halde kullanlan fiiller iin b. a-I . EO. ata baba TS 268270 < ET. ata a.m. Clauson 1972 s. 40. Atas an sevdg i nde n h c mu r ddan y maz idi. (Ferec 855/1451 v. 27b). koruyucu: K z eyitdi: B e n yetiymle r atasyam ... (Ferec 855/1451 v. 236a). ata ana anne baba, ebeveyn: B i r n evbet h l
bu n u z e r i n e g ecd g i nde n so ra Fe r r u h d atasn anas n g res i ge ld i. (Ferec 855/1451 v. 42b). atala r

a vades, b. a ivada. AD. a van deirmenci DS 364 < Krt. a van a.m. Jaba Justi 1879 s. 11, U. Blsing 1995k s. 175176. at b.m. (bilinen hayvan; erkek at) < ET. at a.m. Clauson 1972 s. 33. At k o mak , ok atmak , k l c oynamak ... dke l i n i re nd i. (Ferec 855/1451 v. 91a). atla at stnde: K tha n ede ik i adm temi zde n atla ge e r l e rke n b u gz l e r iml e g rm tm ... (S.M. Alus 1944 s. 17). atba git ayn hizada olmak, ayn olmak: Kbik bi r ev i i nde ya yan la r n mi zac be n im mizac ma uyamaz, fik i rl e r i f ik r iml e atba gidemez . (R.H. Karay 1940g s. 151). at bi n (daha evvel yerde duran veya yaya yryen birisi) ata binmek, atn stne atlamak: Toy by byle ba rd ya, atl toycu la r h eme n at bi n e rl e r. (F. Otyam 1962 s. 51). Si z atla r bi n i n . Hemen Hac A an n ky n e! (. Kaftancolu 1975 s. 90). at b.m. (frlatmak; uzaklatrmak, karmak; koymak, vs.) < ET. at a.m. Clauson 1972 s. 36. T iy ri k em na k o dum ... Atdum, h m r n boyn nda vu rd um. (Ferec 855/1451 v. 61b). EO. bir ey frlatarak vurmak: h m r n bi r ok i l e atsu n . (Ferec 855/1451 v. 61a). M s l im bi r da il e an ata r, bi r g z i n k a ru r. (a.e. v. 234b). ortaya atmak (sz, yalan, nutuk) (kr. Fa. zadan atmak): B i r yalan atarak a rkada la r n yan nda n sav tm. (S.M. Alus 1944 s. 57). Lf atman n s ras m imi ? ... Kabil e se n i bek l iyo r... (Kemal Tahir 1955s s. 144). B e n im babam T rakyal , ke nd i ha l i nde bi r i ft i. Hayat nda bi r g n n ut u k atmam t r. (N. Cumal 1969 s. 170). vurmak: B i a re macu n c uya dayak attysa bi z e n e o l uyo r? (S.M. Alus 1944 s. 107). dairev bir hareket icra etmek: G nde sekse n defa kan u n la r z e r i nde pe re nd e atyo rdu. (K. Bilba ar 1944 s. 42).
O rtadaki k k bo l ukta bisikl et iyl e t u r atmaya ba lad.

dedeler, eskiler < Ata ... gayret le r imi z i bi rl e ti re re k


mcadel e etmek, bug n atala rm z n b i z e a rma an ettik l e ri bu k utsal top rakla r n, ge n l e r im i zde n bek ledi i e n by k vaz i fed i r. (M.C. Anday 1965a s. 115).

O. at hediye, hibe < Ar. at a.m. Hem n at ki atama v rd ba a h em an ve r! (Ferec 855/1451 v. 55b). at et /k l hediye etmek, hibe etmek: Fara z def ate n o n bi f i l ri dah at k lm olsa ... (l 1587 v. 129a). O. atabe/atebe eik; bir hkmdarn makarr < Ar. ataba a.m. Su lt n Se l m H n C em d y n atebe i u ly s na vard. (l 1994 [159199] s. 218). On la r atabei u lyya gnde re c e im. (A.. Tokgz 1933 s. 72). O. a taf lutuflar < Ar. a t f [ it f merhamet kelimesinin oulu]. Ve bu ve z iy r bi r r ste k z va ridi, e lt f rabb n , a t f subh n b i l esi n c eyidi. (Ferec 855/1451 v. 70a). atak I kendini derhal her ie, her tehlikeye atan, cretkr < at ve fiilden sfat yapan ak eki, kr. batak, kokak, korkak . En ko rkak adam bil e sa rho ke n atak ol u r. (Mah m d Yes r 1928 s. 200). K imi zaman atak
kimi zaman rk ek | Ak l la r nda tek d n c e e rkek | B e i on u ge l i rd i k z la r n. (S. Birsel 1955 s. 18).

atak II hcum, hamle < Fr. attaque a.m. < t. attacca re saldrmak < Gota. (Tk.ye Fr.dan giren spor terimleri iin b. abandone 2) Gste ri n i n a l i i n ,

(A. Altan 1985 s. 95). Geisiz fiil olarak: hafife vurmak, titre mek: l iye n i k a lbi n bi r k o rk u i l e atd. (H.E. Advar 1926 s. 39) Ipss z yolda bi r

gmb rt va rd tek d z e n , bi r de bel l i be l i rs i z scakl k. Ka r haf i f haf if atark e n h z la nmya ba lad. (B. Duygulu

1961 s. 16). e n esi at lmek: On u n st n e d t kafas. Z emzemi de i emedi. Att e n esi. (C. Aykn 1955 s. 116). solmak, rengi almak: B i r n i n te n ef f s du rd u, beti be z i atd ... (Ebbekir H zm 1326y s. 289). E rtesi sabah, daha g n atmadan,
kazmalar n , k re k l e r i n i kapacakla r, bata k u r u tma a ba lyacakla rd. (Re at Enis 1944 s. 8081). (Argo)

atak ve iddial c ml e l e r l e dol u bi ld i r i l e r i kapsayan bi r bro r bast rd la r. (S. Soysal 1979ye s. 158). Sa l sol l u atakla rda top Kabata on seki z i n e i nd i mi, Zafe r h eyeca n la aya a f rl yo r. (A. Yurdakul 1989 s. 132). Devlet, kah ramanca yapla n atakla r, k la r ve j estle r l e de i l, u z u n u zadya h esaplanm i l e ri g r l e r ve sa duyu i l e idare edi lme l iydi. (A. Kulin 1997 s. 15). (tp

terimi) nbet, akse. Kt bi r atak s ras nda gitti im


hastan e n i n ac i l se rvisi nd ek i nbet i doktor be n iml e i l g i l e nm i ve mig re n imi n b yk o las l k la ho rmo n denge l e r iy l e i l i nt i l i o labi l e ce i n i, ama bu n u kan t laman n u z u n s re c e i n i , zate n bi r s re son ra menopoza gi re c e imden bu abaya zaman ve ge re k olmad n syl emi ti. (. Aral 1998). ata a ge

bilmeden, kestirerek sylemek; yalan sylemek; mubala a etmek: Be n boyu na: Atma! ... akay b rak! konu mak, birisinden yaka silkmek: Ay e han m
yarm saatten faz la syle nd i d u rd u, lf et beye att t utt u.

hcuma gemek: El i k u la nda, ata a gemek i i n f rsat kol l uyo r. (F. Hepilingirler 1997 s. 60). atalet ilemez halde bulunma; tembellik < Ar. at la a.m. M isafi rl e r bi re r bi re r da l n ca, h e l e o sar n
o lan oc u u g idi n c e Emi n ge n e eski ataleti n e dnd.

...Vazge! diye du raym, yen i g veyimi z ge n e dedi i nde... (S.M. Alus 1944 s. 20). atp tut birisi iin kt

(S.M. Alus 1933p s. 111). ne yapacan pek mubala al ekilde iln etmek: Atp t utmakla yapabilmek a ras nda u z u n mesafel e r va rd r. (R.C.

( ahap Stk 1958 s. 150). ataman Ukraynadaki kozaklarn reisi < muhtemelen Alm. Hauptman n ba kimse, kumandan, kr. M. Vasmer 1953 I, 31, E.V. Sevortyan 1974 I, 202.

ata I

145

atebaz

O. ata I susuzluk < Ar. at a a.m. G rd i, ge nd ye ve at na at a lib old . (Ferec 855/1451 v. 131b). ata II toka (ms. gerdanlkta); katlar birbirine tutturmaya yarayan tel < Fr. attache a.m. O
g n l e rde k las rl e r, te l l i dosyalar, te l z mbala r, ata la r bu l u nmad i i n evrak be z to rbala r i i nd e saklan rd .

Atebr in bir il ismi.

Ki n i n yok, ateb ri n ka rabo rsada. Atebri n i e l e ge i rip yutan la r, kana rya sa rs su ratla rla dola yorla r. (G. Dino 1991 s. 98).

(N. Gngr 1992 s. 111). ata e elili e tahsis edilen uzman < Fr. attach a.m. [attach e r balamak, yardmc olarak vermek]. Fr.dan giren sonu vurgulu /-e / ile biten isim/sfat iin b. abandon e 1. Anka raya gidiyo rum. D
le ri nde n b i r t emsil c i l ik, bi r isteyece im. (R. Ilgaz 1969g s. 74). Kltr Ata el i i

ateh bunama, bunaklk < Ar. atah a.m. ate h geti r bunamak: B e n n e l z msa geti riyo r um. Fak a t si z yal z ate h get i r iyo rs u u z . (A.H. Tarhan 1334 s. 131). ateizm Tanr fikrini reddetme, zndklk < Fr. ath isme a.m. [ath + isme (i zm ), b. afo ri zm 1 ]. Bunun yansra Yun. alfa privativum iin b. abana . B i r
atei zm dalgas Hind i i n ok hay rl o l u rd u. B u dalga o rmana za ra r ve re n al la r si l e r sp r r, by k a ala ra doku nmaz. (V. Gnyol 1995 s. 70).

ata emi l iter (diplomasi terimi) askerlik ataesi < Fr. attach mi l itai re a.m. [attach ata e ve mi l itai r e asker] Fi ta ri h te pek samimi dostum N i ka ragua
ata emil it e r i o s rada No rmandi kamarottum ... (A. Dino 1944 s. 73). sef i n esi nde ba

atel krk kol veya baca tutmak iin cebire < Fr. atte l l e a.m. < Lt. halk az aste l la , Le Robert 1986 I, 667. atelye, b. atl ye. aterina bir cins balk < Yun. (aterna) < EYun. ath e r i n e a.m. D.J. Georgacas 1978 s. 127. ate ri n e Evliy eleb Ktb. T2371 v. 243b (R. Dankoff 1991de yoktur). R.E. Kou 1960 III, 1324te bir okuma hatas yznden at rita balndan bahsedilir. ate b.m. (yanarken scaklk ve k datan) < Fa. ti a.m. yangn: Erme n i mah a l l esi n e te v ri lmi di r. (Ah m ed erf 1326 s. 217). vcut scakl : Y z m ate bast. (S.E. Ertem 1935 s. 42). Ate im va r bi ra z. Dokto r, g rip o labi l ec e i n i syledi. (Peride Celal 1991 s. 205). ate a rabas lokomotif: te a rabas bi r homu rt u i l e et r f na bu h r p sk rd i. (H .. U ak lgil 1307 s. 142). ate et silh atmak: T it reye n e l iy l e k a ryolaya do ru b i rb i r i a rk a s na ik i e l te tdi. (H.R. Grpnar 1339 s. 538). ate i le ri ate oyunlar, hava fiekleri: G ce l e r i l e te i l e r i yak a rla r ve k a nadi le mah s s ke t l e r n r n k l u r la r. (l 1975 [1599] s. 98). ate pahas /pahas na mdhi pahal:
... gt re c e i bi rka met re be z paras bi l e ka raborsaya d m t, ate pahasyd. (Re at Enis 1947 s. 43).

Fr.dan bir btn olarak Tk.ye alnm terkiblerin bnyesi bir ka eit olabilir. Tipik bir terkib bir isimle bir sfattan mte ekkil olur: isim bata gelir, sfat onu takibeder, Fa.daki izafetlerde olduu gibi. Mesel, ata emil it e r , betona rme . Belki de ng. Ame rikan ba r da bir btn olarak Fr. zerinden Tk.ye girmitir. Alt heceli ata emil it e r i anlamak, ezberlemek, kullanmak herkesin ii deildir.

atavi k (biyoloji terimi) atalardan birinin bir vasfnn, sonraki nesillerden birinde meydana kmas hdisesi mahiyetinden < Fr. atavique a.m. [Lt. at ntaks + avus dede]. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik . imi zdeki be n, an l yo r um, atavik
bi r ey. Babamla an n em de i l ama, mutlaka, mutlaka babaan n emi n karmas. (Orhan Kemal 1965f s. 252).

atavizm atalardan birinin bir vasfnn, sonraki nesillerden birinde meydana kmas hdisesi < Fr. atavisme a.m. [Lt. atavus (attae avus ] babann dedesinin dedesi]. B i lmem, Fre ud bu na n e de r. B e lk i atavi zm. (H. Taner 1954 s. 64). O. ataya hediyeler < Ar. at y a.m. [ at ya hediye kelimesinin oulu]. i bite n l e r i i z z et i l e
h rmet i l e, teke l l f ti l e te riyf ti le, h ed y yil e at y yil e gnde r rm i . (Ferec 855/1451 v. 186b).

O. ate bar ate yadran < Fa. ti b r a.m. [ ti ate ve b r ya dran]. D mez em kim h te b ra g l
meyl de r. | Kim d ye b d hev si nd n u me rme r dep red r? (mer bin Mezd 1982 s. 231).

atba g it , b. at. ate ateist, Tanr tanmaz kimse < Fr. ath e a.m. [EYun. a olmayan, Yun. alfa privativum iin b. abana ) + (t es) tanr]. . atebe, b. atabe. O. atebebu s kap eiini pme, taht nnde yeri pme < Ar. ataba eik ve Fa. b s pme. Kedh ud la ri l e atebeb se varavu z ... (Ferec 855/1451 v. 58a). atei st Tanrya inanmayan, zndk < Fr. ath iste a.m. < EYun. (teos) a.m. [a alfa privativum (b. abana ), + (t es] tanr]. M e za r n ba na bi r
i aret koymamz art. A l la ha i na nmayan la ra, yan i ateistle r i i n de amblem va r. (A. Kulin 1997 s. 15).

Fa.dan alnm edeb O. kelimeler arasnda bar hecesi ile girenler var. Bunlardaki bar hecesi, yaan, yadran mnalarna gelen Fa. bir fiil unsurudur. AE cildinde yalnz u misaller bulunuyor: ate bar, d rba r.

O. ate baz ate oyunlar gsteren kimse; fieki < Fa. ti b z a.m. [ ti ate + b z oynyan]: te b zla r u i i bi r p re od olmak ola. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba] s. 149). B i r adam kambu r u n u ka ra
ka ra, kol la r te rs i n e evi r ip bacaklar n a rpta arpta a k ve evkle ate baz oyn uyo r. (S.M. Alus 1944 s. 165).

Fa.dan alnma sfatlar (ve isimler) arasnda b h t an oynamak fiilinden gelen b z oynayan fiil unsuru ile tekil edilmi olanlar gze arpar. AE cildindekiler: a kbaz, ate baz, canbaz /cambaz, e rm i n ebaz, davlbaz /dau lbaz /davu lbaz. Bu gibilerin tesiri altnda

atedan

146

atlgan

Trke kklerden yaplanlar da vardr (b. A. Tietze 1964 s. 162170); AE cildinde olanlar: e n ebaz, o lbaz (?), di lbaz, dolanbaz, d z e nbaz.

atc kemanke, oku < at + -- + -c (b. al c ).

Atc la r yayc la ru yas n t utala r, me n z i l e r b n i n laduk la r y re r i e l e r, a rala r nda n i z v k i ol ub at ala r. (M.

O. ate dan ocak < Fa. ti d n a.m. [ ti ate + d n iinde tutan, muhafaza eden, Fa. dan iin b. abdan ]. K im ki g l d se sa a, ec z s n k l eyl ed , | Ey ci h n, bi r ge rm te d na be z e rs i n h em n. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 102). ate ate renginde < ate ve isimden renk sfat yapan eki, b. alt u n . ... evvelk i g l k u r us u yatak takm imdi ate le tah a vv l tmi ... (H.R. Grpnar 1339 s. 62) O. ate n ateli, ate saan < Fa. ti n a.m. [ ti ate ve isimden sfat yapan n eki, b. abhe ri n ]: K h te nde n, de ry y c ndan ... ge b ... (Ferec 855/1451 v. 152b). cokun: Hepsi ate i n, aca r ge n l e rd i. (Fazl Necip 1930 s. 3). O. ate pare atein, cokun < Fa. ti p ra kvlcm.
S l eym n H n n men i mef h m ndan te -p re o l ub bi h imy n m l c ml e sl mbol yah d l e r i n e e l i h u r nda bez l db bi r h a bbe k a lmad. (Evliy eleb

avuo lu 1977 [16.yy. ba] s. 154). B i ld i im bi r ey


va rsa, bi r zaman la r yi it l i i, atc l , bi n i c i l i i, cme rt l i i, ge n i ve ta k n ya ay yla bt n Ma n isa i l i n e n salm . (Y.K. Karaosmano lu 1957 s. 97).

atf, b. atf. atfet ltuf, hayrhahlk, sempati < Ar. t i fa a.m. u


e re f i l bu k emte r k le l e r i n e by k bi r at f et o ldu u i i n ... (B. Arpad 1974 s. 13).

atk I (isim) atlan ey, dknt < at + fiilden nomen concretum yapan ( )k eki, b. ac uk /ac k I . B u
den eyim ya anm olamaz. Hem de du r u mavi bi r g nde Y zy l son u n u n pis duman la ry la dol u gky z , km r ve kk rt tan ec ik l e r i, eg zos gazla r , sanayi atk la r. Ya mu r bi le z i f i r g ibi. (E. Atas 1996 s. 277).

atk II (sfat) solgun, uuk (renk hakknda) < atk I. Fiilden etken fiilsfat (participium passivum) anlamnda sfat yapan ( )k eki, b. ak I . A rka
ta raf nda, siyah ve bi imsi z a r af n n re n g i atksska bi r kad n kabak eki rde i yiyo r. (Re at Enis 1933 s.

1989 p. 92 v. 44b).

Z iya ve Namk Kemal, bu ik i ate pare, Ge n A hmet B eyi n f ik i rl e r i n e i ti rak ediyo rdu.

(Fazl Necip 1930 s. 35). ate perest atee tapan (kimse) < ti pa rast a.m. [ ti ate + parast tapan , detpe rest ]. . atf/at f yneltme, gnderme < Ar. at f meyl, temayl.
Do du u ye r Se l n ik. B u n u g i z l emek akl n n u c u nda n gemez. B i r blg eye i l l da atf yapmak ge rek l iyse, oc uk l u u n u n bi r bl m n n ge t i i stanbu ldu r bu. (E. Atas 1996 s. 206). atfet gndermek,

19). st ne bi r re ng i atk bl u e j ea n ge i rmi ti. (A. Kulin 1997 s. 95). atk III/ati k abuk davranabilen, evik < atk a.m. < at ve fiilden sfat yapan ( )k eki (b. ak I ). Kr. atak. EO. at (atk ) a.m. Uyma, ey gz, h r bu n ca es r k | C i h na e l gt r at u bk (Fah r 1974 [1367] no. 3433). ok atik bi r kad nd . Hem kon uk la ra yeti iyo r, h em de oc uk la ry la u ra yo rdu. (F. Baykurt 1971c s. 274). atik tetik evik, hamarat < atik ve tet ik ; iki kelimenin mnas birbirine yakn; kafiyeli ikinci kelimenin son hecesi ilk kelimenin ikinci hecesine tesir etmi ve uyum kaidelerine aykr olan // > /i/ kaymasna sebep vermi grnyor (bu tr terkibler iin b. apar topa r ). G ls m temiz,
saf, atik tetik bi r k z o la rak yeti ec ek, han mef e nd isi n i n anahta rla r n be l i n e takacak, kona a ki l it k re k o lacakt.

yneltmek: Si z i byle s a ra ryo r g rd kc e a r b bi r

z n t h is s diyo rd um, h l bu k i be n si z i s a ra rtacak bi r ey yapmam idim, vicd n ma at f o l u nacak bi r mes l iyet g rmeyo rd um. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 81). Su lt n C e f ya yle na z a rla r at f diyo rd u k i det Ce f tit r iyo rd u. (Trk masallar 1991 [1912] s. 75). (bir

hadiseyi) bir sebebe isnad etmek: B u h r ik u l de


ah v l h ep h ca efe nd i n i ke r meti n e at f di l iyo rd u. n e fesi n i keski n l i i n e,

(R.N. Gntekin 1944 s. 126). at l I isiz; ilemez, bir ie yaramayan < Ar. t i l a.m., Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Ve s u bas a n y r l e r i
mecm n fe l l h a tah z r td re l e r; i h m l ve ms he l e db bor ve t l y r k o mayala r. (.L. Barkan 1943

(Trk masallar 1991 [1912] s. 45). atf i na n dizgin evirmek, tevecch etmek: Mask a t i re si o lan Baybu rda at f i n n ik t id r ... (Zihn 1992 v. 12a). atf na za r et gz atmak, bakmak: B u n la ra atf na z a r o l u nd uk d a,
T a n z m tdan so ra bi z i l e r i mi yok s a ge ri mi g itmi i z ik r ol u r. (Ziy Pa a, YTEA 1978 [1869] II, 102).

[931/1524] s. 363). at l II (bir eyden) mahrum < Ar. t i l a.m., Ar. 12i3 kalb iin b. bid . id rem ki g l m n bez eg i nde n t l imi . (Ferec 855/1451 v. 96a). at l at fiilinin passivum veya medialis-reflexivum hali, b. a l- . ... da u ba nda fevv re g ib i bi r s u k m , g k y z i n e am d gibi at lm . (Ferec 855/1451 v. 244b). ... avc la rla k lavu z la r bi rb i rl e r i n e
bak n r la rk e n, Re at bey n e at lm : B e n g i re c e im! demi . (S.M. Alus 1944 s. 146). ... siyasete at la rak memlekete h i zmet ediyo rla r.

atfen dayandrarak < Ar. at f ve Ar.dan gemi birok zarflarda grlen e n eki. Ar. accusativus eki an n zarf yapt durumlar iin b. ace let e n . . O. atb ba /eti b ba hekimler, tabipler < Ar. at ibb a.m. [t a b b hekim kelimesinin oulu]. Va rduk ca eh

z den re n c i k uvvet l e nd i. F i l c ml e mu az z iml e r ci z ol ub ek i nd i l e r, at bb y ok d la r. At bb eh z den nab n g rd i l e r ... (Ferec 855/1451 v. 144a). At ibb n e me h r la r ndan s atde bi r i da vet ol u nd u u h lde ... (N mk Kem l 1944 [1867] s.

(S. Kocagz 1957 s. 53).

121).

at l gan atak, kendini g ilere, tehlikelere atan at l + fiilden det veya karakter beyan eden sfat yapan gan eki, b. al nga n . M u r d ge n c l i i, c es ret i,

atl

147

atla

at l an l , me rd l i i nd e n ba k a ...

(Mah md Yesr

1928 s. 293). at l (bir yere) atlm < at fiilinden participium passivum mnasna gelen sfat ( i ile nomen actionis ve l , , b. ard l ). Al i i l e ik imi z i n, a ala r

otu rub i ft l si nde n y z ak a ... M i h l i c em n i almak k n n imi . (.L. Barkan 1943 [982/1574] s. 105).

O. at k II azad edilmi , klelikten km < Ar. at k a.m. [/ tk / kknden]. O. at i me yemekler < Ar. at ima a.m. [t a m yemek kelimesinin oulu]. sti h r d i l e n at ime ise et r fa yet ne f s bi r r yi h a n e r d iyord . (Trk masallar 1991 [1912] s. 115). Atina b.m. (Yunanistandaki ehrin ad) < Yun. (Atna) a.m. M e z k r ma ra i l e At i n n u m beyn i nde ik i adala r va rd u r . (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 281). O. atiyen ilerde, gelecekte; aada < Ar. t ve zarf eki an /e n . Ar. accusativus eki an n zarf yapt durumlar iin b. ace l ete n . O. ati yzzi k r sonra zikredilecek olan, aada bahsi geecek olan < ati , y hi atustilgeri, harfi trif ve zikr. B u es n la rda t y z z i k r N i h n k i D u rak
e l eb d r, C e l l n h s n i te rb iyesiyle d h i l i H a rem old. (l 1994 [159199] s. 298). i r d dikl e ri , ba ib da mah s s bi r at iyye i i l h yedi r .

r m , p ve saman at l ky n ke rp i mektebi n e kaytla rm z bi r g nde yap ld. (H. Aytekin 1945 s. 66). Fit i l l e r i nd e n bi r bi ri n e ba l top ayakkapla rm z omu z la rm za at l , yal nayak, hl f r n k l kadar scak toz la r i n iye i n iy e d tk yol la ra. (Orhan Kemal

1949b s. 122). at m atlan bir eyin katettii mesafe < at a.m. + nomen actionis m eki, b. adm I . Gemi le r bi r n i e ok atm y r g r s rad. (Ferec 855/1451 v. 228a). atml k silh doldurma a yetecek mikdar: u
d nyada daha ka g n l k mr, ka atml k barut u va rd ?

(K. Bilbaar 1941 s. 97). AD. atnt rzgrla bir ukura ylm kar DS 369 < at + fiilden nomen concretum yapan nt b. ak nt . (sfat olarak) atlm, terkedilmi , re km
Epeyce ku l la n lm la rdan bi r Ope l otomobi l ald. tek i at nt a rabalardan skt, bu na takt, ci l ekti, k z g ib i g c r g c r bi r a raba yapt. (F. Baykurt 1982 s. 141).

O. atiy ye hediye < Ar. at ya a.m. YTEA 1978 [1881] II, 159).

O. tr gzel kokan, rayihal < Ar. t i r a.m. [/ t r /kknden]. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Ve
h t r t rla r nda vak f iyet i n e h s n i n iyet l e ri ve med ris h a v n k bi n eyley b ol k it blar e h l i n h f td rmege c l l i h immetl e r i muk a r re rd r. (l

(Ziy Paa,

1587 v. 140a). at birbirine atmak < at fiilinin m areket hali, b. al - I . a z kavgas etmek: A n n eml e babam, ik i odu n y z nde n at m la rd. Da rg nd la r. (M. Buyruku 1956 s. 7). Ba ka bir misal iin b. atc . at t r I (geili fiil olarak) aceleyle veya oburca yemek yemek < at fiilinin d r ekleri ile frequentativus hali, b. an la t r- II . drt saat
ge e r g e mez g ya h i bi r ey yememi im san lacak bi r i ti ha i l e at t ryo r um. (H.R Grpnar 1929 s. 21).

atk rt < at ve fiilden nomen instrumenti yapan k eki (b. ag ). kap veya pencere st mertek; gz stndeki kabark ka: Kara ka lar atk l atk l ,
kaleml e ek i lmi kadar d zg n, akakla ra kadar u z u n , tam keman ka dedikl e ri c i nste n. (S.M. Alus 1944 s.

103). atk at yenilgiyi kabul etmek


atk la r at lm bekleye n bi r sond u r be n imki.

Yal n z ca

(A. Kutlu

1987 s. 211). AD. atk sapan DS 370 < at ve fiilden nomen instrumenti yapan k eki, kr. bask. ...

atk la r n , oyu n cak t fek l e ri n i bi r bi r ka rp soyu nan, r l p lak kalan, e l l e r i ndek i kadeh l e r i bi rb i ri n e gste re rek sevi n l e i e n oc u k la ra ... (S. Burak 1965 s.

at t r II (geisiz fiil olarak) serpitirmek (kar ve ya mur hakknda) < at t r I. Pen ce rede n d a rya bakt, ka r at t ryo rd u. (M.Z. Salo lu 1995 s. 71). ati gelecek zaman < Ar. t gelen, takib eden [/ ty /kknden]. Ar. 12i3 kalb iin b. bid . Sa detle ri ve t l e ri i n d nme e ba ladla r. (Trk masallar 1991 [1912] s. 87). AD. atif tf rk, dknt, ie yaramaz (meyve) DS 370 < ?? Arapa etkisi olan labialisationlu ift sz. Labialisationlu terkipler iin b. abidik g ub idik 2.
Hen ri Massis J ug ements adl k itab nda Pguyn i n , C la ude l i n ve k imi a rkada la r n n ya adkla r a ati f t f b u ld uk la r n estek ke restek saydkla r n syle r. (S.

45). atla I sramak, zplamak < at + isimden fiil yapan la eki (E.V. Sevortyan 1974 I, 198); Clauson 1972 s. 58 bu etimolojiyi pheli buluyor. sim/sfattan fiil yapan la /- l e- genilemesi iin b. acabla .
M e rd ive n l e r i ik i e r, e r atl yarak ik i n c i kata ktm.

(S.M. Alus 1944 s. 98). acele ile bir yere gidivermek: Ya r n sabah g n a a rmadan Ambarl ya atla r z. (S.M. Alus 1944 s. 152). sray tkib etmiyerek daha ileri gemek: Sen s n f atlamaya al yo rs u n. (Z. Ankara 1991 s. 170). aldatlmak, atlatlmak, aldanmak: Val i bey ... byle eyle r e
cevap ve re c ek adam de i ldi. Fakat bu h eybetl i adamlardan rkt i i n i i komsyona havale ett i. Vali aya a kalkt zaman i i nde n: B u n la r da atlad, bu n la r da... diyo rd u. (S.E. Ertem 1933 s. 40). (Argo) vermek F.

B irsel 1995 s. 15). atik, b. atk III. O. atk I eski, kadim < Ar. at k a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . K a rye i mezb re defte r i at k d a iki bl k

Devellio lu 1970 s. 74:

B i r k n t atla, abi! B i r

(Kemal Tahir 1961 s. 103). ok ilgilenmek: Patro n, bomba gibi bi r habe rim var. He rk es atlayacak. (T. zakman 1955 s.
duman tosla da c i e rl e r i bayram edel im!

atla II

148

atlk

14). (okurken bir kelimeyi) karmak; (gazete muhbirli i yaparken) bir havadisi gzden karmak. . AD. atla II (iekleri) temizlemek, kuru yapraklarn ayrmak DS 371, K. Emiro lu 1989 s. 4445 <
ay rt la B i r k u cak g l o lan atlam , bi r k u cak da k z atlam . (M. Tu rul 1969 s. 218).

(S. Ayverdi 1941 s. 97). Han i u At las Okyan usu n u i l k a an tayyare c i va r ya ... (R. Ilgaz 1959 II, 111). O. atlaspu atlas giyen, atlasa brnen < Fa. at lasp a.m. [atlas gzel bir kuma + p rtnen, giyen, b. ahe np u ]. E ki at lasp um h e r dem rev n e de rem, / H i z m ete t arz o la m ce r s e mm . (mer bin Mezd 1982 s. 170). O. atlas rengin koyu krmz < Fa. atlas koyu krmz ve re n g n renkte. Fa. n sfat eki iin b. abhe r i n : ... bi r c l l i at las re ng n i a rk a s na s a lm . (Ferec 855/1451 v. 28a). atlat birisinin atlamasna sebep olmak < atla fiilinin causativum hali. B t n b r gaz ete l e ri atlatmazsam,

atlamba ocuklarn atlama oyunu TS 1983 s. 85 < atlanga .

Kelime ii /m /den sonra labial bir plosifin tremesi bir ok dillerde olduu gibi Tk.de de normal bir fenomendir. AE cildinde geen misaller: atlamba, it lembik, dombadz, dn eme/dn embe .

atlan ata binmek TS 276277 < ET. atlan a.m. Clauson 1972 s. 58 [at + isimden fiil yapan -la n genilemesi, b. abaplan- ]. Du rd , atland, b alt u l mi l e bi r y deg i l e B em eh r i n e yn e ldi. (Ferec 855/1451 v. 26a). AD. atlanga tarla aralarnda, yalnz yayalarn geebilmesi iin yaplm iki taraf merdivenli aatan geit < atlan ve fiilden nomen instrumenti yapan ga eki, kr. sal la nga, y zg e .
Ga, Al la h n be ls, ga, yoksa gebe rd i i n g nd r! Sa daki atlangatan a la ge, atla o raya gi reme z! (Feridun

habe ri h epsi nde n daha iyi ve rme zsem, bana da adam demesi n l e r! (A. Nesin 1969 s. 149). i inden

attrmak: Part i n ikt ida ra gee rs e o n u atlatacaks n. (C.F. Ba kut 1963 s. 120). g bir durumu zararszca veya az zararla geitirmek: kanama te h l i kesi n i atlatm t. (A. Yurdakul 1989 s. 12). yi! K r k yok demek, u c u z atlatt n z . (Peride Celal 1991 s. 173). birinin dikkatsizliinden istifade ederek gemek veya savu mak: Ah, ne g z e ld i ask su rat l
g revl i l e r i atlatarak tre n l e re bi l etsi z h eyeca n ! (A. mit t.y. [1990?] s. 34). bi nme n i n

(birisini)

Osman 1936 s. 93).

bahane veya yalanla savmak:

yl e bi r E rme n i kad n ge l i rs e be n i so ra rsa atlat! B ug n dai reye ge lmedi, de . (S.M. Alus 1944 s. 77).

ga ekiyle fiilden yaplan nomina instrumenti (alet isimleri)den AE cildinde yer bulanlar unlardr: atlanga, bi i rg e , bi z l e n g e /bi z l e ng i , evi rg e, dard n ga, di re n g e, evi rg e .

atlatmaca (akams tehdit ifdesi) atlatma, kr. aldatmaca . aml k De re B ey i i l e r i n i bit i rd ikte n son ra
bi z i b u laca n sylemi ti. Na h iye M d r At latmaca yok ha ... demi ti . (K. Bilba ar 1961 s. 90).

Atlanti k Atlantik Denizi < Fr. Atlant iqu e < Lt. Ma re Atlant i c um < EYun. (plagos Atlntikn) a.m., At las da la r n n tesindeki deniz. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Adriat ik . atlas I bir kuma cinsi < Ar. at las a.m. A rk a la r na at las v. 102b).
Yo rgan c dkkn nda pembe atlastan bi r c l, boyu n la r na mu ras s a k l de, ayak la r na, e l l e r i n e altu n h a l h l l e r, bi l e z k l e r eyl edm. (Ferec 855/1451 yo rgan as l yd.

atlet idmanla kuvvetini ve evikliini gelitiren sportmen < Fr. ath l te < EYun. (atlts) a.m. Kad n da bi r atl et evik l i i i l e ko uyo rd u arkamdan. (M.C. Anday 1965a s. 265). kolsuz erkek fanils (atlet fa n i ls tbirinin ksaltlm): B eyaz
atlet ve beyaz pantalo n la ry la o rtal kta dola t la r. (A. zyalner 1991 s. 22). esneye re k

(B.S. Kunt 1948 s. 19).

atlas II kakts < Atlas dalarndan geldii iin. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . N e 1986 s. 173).

atletik atlete yakr, atlet vcutlu < Fr. ath l t iq ue < EYun. (atltiks) a.m. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Adriat ik . ... 80 l i y l la r n
ko u l la r na uyan bi r bede n yaps na sah ip, atlet ik bi r kad n. (Z. Ankara 1991 s. 83).

g z e ld i h e r ey, Fra u Ul la. Pen c e re n i n i i nd ek i saksda i ek am atlas ve gky z nd ek i yarm ay... (N. Eray

atl , b. atl u . atl has sa s, b. atl u ases. AD. atl kar nca uzun bacakl bir cins karnca DS 372: [17.yy.] VII, 279280).
oc u k l u umu n M e z k r k u t u i re i r i at l k a r n ca d dk le r i n bi ri n i dem r i ft e i l e k ut udan a l ub ... (Evliy eleb 1928 bayram

atlas III bir kitapta toplanm harita veya levhalar koleksiyonu < Fr. atlas a.m.; EYun. efsanesinde gkyzn tayan At las isimli devin isminden. 91). (anatomi terimi) bel kemi inin kafay tayan en st omuru. Atla s Da lar Maribdeki kme da lar (efsaneye gre dev At las orada bulunurmu). Atlas Den i z i /At las Okyan us u Atlantik Denizi, kr. At lant ik : ... Ame rika
sahi l l e r i nde n ta p, Atlas den i z i nd e n a a rak bi z im sahi l l e r im i z e vu ra n bi r maddle me so uk havas esiyor.

Uzak den i z l e r g ib i du rg u nd u N i n e. K z atlastaki mavil ik l e re bakyo rmu gibi bakt o na. (A. Kutlu 1991 s.

(R. Enis 1957 s. 157). Kr. atl u ka raca /atl ka r n ca maddesindeki atl ka r n ca .
ye rl e ri n i hat r la r m: Atl ka r n ca la ra bay l rd m.

atl k sumen < alt l k ; /l / sesinin d mesi iin kr. atm , bo at ve l k iin b. ah fadiyel ik . Ge e n as rda oldu u
gibi bu g n d ivit imi z i be l imi zde t a myo ru z . E rk n minde r i n e k a r ac k bu r ac k va yet i nde b z l e re k

atlu

149

atonal

atl k la yazmyo ru z. imdik i s h e i h a r r imi z g e i bi r masa sti, k a lemimi z de e l i kde n, n k i a rt k f ik i rl e r atl dar s a th nda k o amaz. (H.R. Grpnar 1340c s.

atmak:

145).

Ba na atma atan la r be n im gi rd i im boyaya gi reme z l e r. B e n akl ma ne ese rse esti i g ibi yapyo r muyum yapmyo r muy um ha? (A. lhan 1953 s. 82).

Bz kelimelerde /t / tenuisinden evvel bulunan /l / nsz kimi kiilerin telaffuzunda der. BSTT.nn tanmad bu varyasyon, belki bir diyalektin izidir, bir idiolekt de olabilir. Ayn ey diyalektlerde de tesbit edilebilir. Bu fenomen, en byk ve BSTT. tarafndan da reddedilmeyen roln, /l / ile biten fiil esaslarnn causativum hallerinde oynar (b. bo at ); bunlardan baka AE cildi u misalleri ihtiva eder: atl k, atm , butt uk .

atmaca bir cins yrtc ku < at ve fiilden isim yapan ma ile kltme eki ca , b. aldatmaca . atmaca kk bir av kuu olduu iin atld izah edilir. maca / mece ile biten ba ka ku ismi var m? Nas l da on
l i ray bi r atmacan n b i r se r eyi kap gibi, h i aman ve rmede n, kapp kave rm i ti n! (B.S. Kunt 1948 s. 10).

atlu /atl ata binen; svari < ET. atl a.m. Clauson 1972 s. 55. simden zellikle sfat yapan l i eki iin b. 2 adamakl l . Evve l be n uyandum, bak d um, g rd m y z ola atl u s a f ba layub k o u n o l ub alay d z b du r u r la r . (Ferec 855/1451 v. 47b).

Bir isme l taklarak yaplan sfatlardan (b. adamakl l 2) bzlar, konuma ekonomisinden ileri gelen ve ifdenin anlalmasn bozmayan bir nevi ksaltma olarak umumiyetle kendilerini takib eden isim olmadan isim gibi kullanlr. Bu mahedeye AE cildinden alnm bir ka tipik misal: atl , bell , da l , del ik l i (argoda), del ka n l u /de l i kan l , devlet l i, di l i I, dd k l , eksik etek l i / eksik l i /esik l i , emz ik l i (b. emz ik I).

(Argo) atmas y on uydurma, yalan, mubalaa H. Aktun 1990, s. 44 < at yalan sylemek, mubala a etmek ve fiilden nomen actionis yapan ma eki ve Fr.dan geen bz kelimelerde grnen syon < Fr. t io n < Lt. tio(n ) eki (fiilden nomen actionis yapan bir ektir), b. aberasyon . Se n i n a n l yaca n, bi z imki l e r i n i i ep atmasyon, ep ma rtaval! (O.C. Kaygl 1939 s. 62). atmasyondan (sfat) uydurma: l iml e r,
u rada olmas me l h u zd u r de r l e r. Hatt bzan atmasyondan me za r bu l u r la r. Karagz n meza r de rl e r, mesel. (S. F. Abasyank 1948 s. 114). Hepsi n e atmasyondan c evapla r yazmaktan ba ka a re yoktu.

(N.

B erkes 1997 s. 123). atm altm; /l / sesinin d mesi iin b. atl k .


imdi stanbu l u n u ras nda bu ras nda oto tami r atelyesi. B uy r u u nda atm seki z i i. K e nd i n i de say, atm doku z. (A. Aao lu 1981f s. 138). (argo) atm doku z

O. atlu ases /atl has sa s fahie, hayat kadn < atl ve ases gece bekisi . Aman yarabb, n e i r re t ka r, atl hassas! (H.R. Grpnar 1332 s. 123). 15. asrda stanbulda bu lakapla tannan me hur bir hayat kadn vard: ... mah a l l esi h a lk mec l is i e r a ge l b

minetle me, minet yapma (F. Devellio lu 1970 s. 75). atmo s fer hava kresi < Fr. atmosph re a.m. [EYun. (atms) buhar; nefes ve (sfira) kre].

Ma h a l l em zde A rab F t ve N r n ve G i r it l N e f se ve Atl u Ases d megi le ma r f e K a me r ve Ba latl u Ayn n m avret l e r ya ramazl k i l e me h r la rd u r... (A.R. Altnay

1333 s. 55). atlu karaca/atl kar nca bir direk etrafnda dnen arabacklardan ibaret elence tertibat < atl ve ka roa < t. ca rro z za araba. Ve atl u k a racaya bi nmek

Atmosfe rde ya yan hayvan la r de n i zde, den i zd e ya yan la r atmosfe rde ya atmak i i n de yoru c u al malara at ldm. (M.C. Anday 1965a s. 28). Hava l imonata gibi de i l a rt k, 3 2 C. CO l e yk l atmosfe ri n basn c stm zde, ye i l b u u la r la te rl eye n b i r se raya hapsetmi ke nt i . (E. Atas 1996 s. 263). Mecz

ise ge nd yi muk ad mah b r ve mak ad re n c r eylemekd r. (l 1956 [158687] s. 158). B i r ah s Hind e l i nd e s f alt u ndan mus a n na atl u k a raca s ret i nde bi r at ot h ye get r b ... (Al Azz

mnada hava, ortam: amla rla l eylkla r n sarma

dola oldu u bi r k uytu l u a ku ru lm u sah nede dola an ki i l e r, S hakespea re i n kah raman la r ndan ok, ge r ek st bi r atmosfe ri n i nsan la ryd. (B. Arpad 1974 s.

1268 s. 56). Balo n c u la r, h a c yatmazc la r, f r ldak la r, |


h o ro z eke r l e r i, c iv c iv te n oyu n cak la r; | S a nda atl k a r n ca, s o l u nda tah t rev n; | n nde bi r s r ek ek, tepende i fte k o la n. (M. . Ersoy 1911 s. 56).

114). atol halka eklinde mercan ada < bir GneyDo u Hindistan dilinden. atom b.m. (maddenin en kk paras) < EYun. (tomos) kesilemeyen, blnemeyen < a alfa privativumu olmayan ve tmos, tmne i n kesmek fiilinin bir fiilsfat (participium). Yun. alfa privativum iin b. abana . Atom i lk pa rala nd nda, dedel e r imi z, babala rm z bayram etmi le rd i. (A. A ao lu 1991h s. 201). atomati k, b. otomatik . atonal (beynelmilel mzik terimlerinden) ton ve makam temeline bal olmayan < Fr. vs. atonal a.m. [EYun. a alfa privativumu olmayan ve (tnos) ses, b. abana ]. A l i S i rme n de kat l yo r ko roya M i n e i l e bi rl i kte. Atonal m z i k yapyo rla r. (O. Duru 1995 s. 23).

Teekkl anlalmayan yabanc kelimeleri biraz daha anlalr hale getirmek iin btn ya da bir ksm eklen yakn ve mna itibarile mnasip bir kelime ile deiilir. Btn dillerde vaki olan bu fenomene, bilhassa halk dilinde grldnden, halk etimolojisi denir. AE cildinde geen rnekler: atl ka r n ca, Ba h la r, bals ra, balyemez topu, biti ka ra, c lkava/ lkava/ i lkafa, imendi f e r, d lacan/dalacan, di laza r II, di lbaz, Dob reve n edik /Dob revn i k /Dobrove n ed ik, d e l lo (Trkeye girmeden), ebte r I I, efk r I I, e le im sa ma/e ne imsa mal.

atma atk, patik vs.nin stten geen ve yandan iliklenen kay < at ve fiilden nomen instrumenti yapan ma eki, b. aktma . Sak n mavi

f iyongal , na la l k u nd u ra la r n u n u t up bonc u k d mel i, ap raz atmal iska rpi n e b i nmesi n! (Aka Gndz 1930 s.

117). atma at sitem etmek, ta atmak, amur

atlye

150

avel

atl ye/atel ye yapm evi, tamirhane < Fr. atel i e r a.m., aslnda marangoz al ma yeri. kinci varyant yaznn tesirini gsterir, b. a rp . imdi stanbu l u n u ras nda bu ras nda oto tami r atelyesi. (A. A ao lu 1981f s. 138). ressam, heykeltra veya fotoraf stdyosu: Kon u la r bu l u n ca res imle ri n i ek iyo rum n c e, atlyemde iyi al abi lmek i i n. (Peride Celal 1985 s. 163). (Argo) atras k, makat F. Develliolu 1970 s. 75 < ??. O. atr ka yollar < Ar. at r ik a a.m. [t a r k yol kelimesinin oulu]. Ba d da gide y r rd k, b u Ke rbe l y ke rb u 855/1451 v. 64a). atrof i (patoloji terimlerinden) krelme, dumur < Fr. at roph i e a.m., Yun. alfa privativum iin b. abana .
B i r vu rg u n u n, t ut uk l u u n at rof i n i n e l i k u la nda old u u na i aretti. (Halikarnas Balks 1969 s. 114).

ku l be l e ri nd e, gazete n e habe r se rvis i yapmak i i n saatle rc e bekl edi n mi? (A. Hnalp 1962 s. 57).

aut, b. avut . av b.m. (avlanan hayvan; avlama ii) < ET. v a.m. e h z de ol av d utma a k a s d tdi. (Ferec 855/1451 v. 28a). az n n mel ik i nde n av bah nesi n e dest r di l edi. (a.e. v. 42b). Mecz mnada tuzaa drlen, kurban: Hemiy e du zak k u ra r, se n g ibi avla r avla r. (a.e. v. 23b). Mahk eme salon la r ; mahkeme salon la r nda
sa r, di lsi z, ya r l i nsan la r. Sokak k ele ri n e si nmi ku rt la r; pe n e l e ri a k, av n g z l eye n. (Peride Celal

bel ya, bu at r k a y re n c u an ya y ti dk; n g h bi r k a ra h n h r bi z m z e r m z e yol k esdi ... (Ferec

1991 s. 19). O. v, b. b . AD. ava efendi, patron DS 374 < a a kelimesinin varyant. / / /v / deiimi iin kr. ko a kova , okla oklava . Ge ldi eve. Avas so rdu: zd m ? dedi. (A. Caferolu 1940 s. 74). O. v ses bolluu, grlt patrd, cvlt < Fa. v a.m.
a l nd k s u z i n c u t a bl u su r n , | Nak k ra vu n ef r eyled i v . (Z af 1950 [1555] s. 155).

ats r haprmak < ses taklidi sz, kr. aks r ; kr. Ar. at s a . ats rt hap rtmak: ... ne o ld u u n h e n z Grpnar 1336 s. 84). O. at susuzluk, susama; iddetli arzu < Ar. at a.m.
Ury n, y bis, bi r at med d i l e s z n l sem sna ben z e r b i r istik b l ... (H.Z. U ak lgil 1317 s. 30).

tam miyle fa rk dememi ise de bu n u a z na bu rn u na dola rak ke nd i n i ats rtma a ba lamasndan ... (H.R.

O. avadan mmur, iyi halde; ilenmi (toprak) < Fa. v d n a.m.; kr. abadan. Fa. /b / > /v / ola andr, b. 2 ab I /v . avadanl k i takmlar, aletler ZTS 1976 s. 11 < avadan ve l k eki, b. ahfadiyel ik . B u g mi ve alt u n v d n l k la rdan bi l e v rd i. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 53) To r na, bu rg u ... bt n e l z em | Avadan l k la rd r. Haydi, | ba na bi ra z imdi! (Tevfik Fikret 1958 s. 29). ev eyas, mutfak aletleri: K e bakkal na satt avadanl k la r ... (Peride Celal 1991 s. 292). O. meskn yer (krn aksi): b r h m Edhem bi r g n bi r
yazda gide rd i. N g h bi r atl uya u rad. O l atl u eyd r: v d nl k k a n ya adu r? d r. (Eb lleys 1965 s.

O. attar I aktar, eczac < Ar. at t r tryat; kr. aktar. At t rla ru i i n ey i o l u rsa k da bu rmak ola. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba] s. 153). at t r dkk n ndan bi r mis k l b ng to h m n satu n ald . (Ferec 855/1451 v. 220b). AD. attar II seyyar satc DS 373 < attar I. So n ra g itmi 28). attarc atta r II ile a.m. Kalk k z m, attarc g idiyi, a r da ipek alak sana. (M. Turul 1946 s. 31).
a r ya, bi r atta r dkkn alm , bi r de attar sand yapt rm , seyyar satc la r n k i g ib i. (M. Turul 1946 s.

110). avadanl k la r erkeklik uzvu ve husyeler: 32). (argo) haefe F. Devellio lu 1970 s. 75.

st n ba n e ek u l u na dnm , h p r, n e redeyse avadan l k la r n d a r dk l ec ek. (H. Aytekin 1965 s.

Halk dilinde yabanc dillerden alnm bir meslek sahibi mnasndaki kelimelere fazladan c ekini takmak az grnen bir hadise deildir, ms. rgat, modist rac . AE cildinde u misaller bulunur: attarc , ba manc , bah van c , be z i rg n c , ce l ep i, e r i c i. Benzer bir fenomen iin b. bars .

avaid /avay id gelir, alnan vergiler < Ar. aw id a.m. [ ida nn oulu, /wd / kknden]. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2. ... an u g ibi l e rde n aske r i
z a f e r re hbe re mu ven et ve n z l av r v rid t na bedel av yid i kes re i l e mu z he ret t ek l f o l u nmayub ... (l 1982 [1581] II, 157). ... avaidle r i n i ve re rek evde n deh l edik . (S.M. Alus

EO. attari stan aktarlar ars < Ar. at t r tryat ve mahalle veya memleket isimlerinde kullanlan Fa. ist n eki, b. Acemistan . At t rist nda bi r dkk n i i nd ek i edviyeyi le a a gste rd i. (Ferec 855/1451 v. 90b). AD. attarya bakkaliye DS 373 < akta riye . attr k eski psk, pejmrde < at fiilinin causativum hali att r ve fiilden sfat yapan k eki, yni attrlm (b. ak I ), fakat modern konu ma dilinde bu d r k ift ekinin kuvvetli bir duygusal rengi var, kr. uydu r uk . Se n h i A nadol u i l e l e r i nd e n
n u h i n eb ide n kalma att r k ve k k r k t e l efo n

1944 s. 82).

O. avak b akbetler < Ar. aw k i b a.m. [/ k b / kknden]. (Zarf olarak) sonra, arkasndan: a ub ok ud um
mekt b d rd m. | Av k b fik r d b bi r la h z a du rd um.

(Zaf 1950 [1555] s. 145). (Argo) aval I /a vel I ok saf birisi, smsk H. Aktun 1990, s. 44 < ?? kr. Az. fl (ef e l ) a.m. Kr. afal la .
B e n g z ml e g rd m, iki k i i id i l e r. Aval la r be n i g rmedi l e r. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 230). S r r na g h o lmak i n aval yeml iyo rum. B e n a rpay n e dkdkce o y di. (H.R. Grpnar 1927m s.

269).

Ak am beybam gelsi n, sylemezsem e e r...

aval II

151

avanta II

(Orhan Kemal 1954y s. 73). aval aval (bak) akn akn, aptal aptal B e n yl e ba ma gel ec ek f e lketl e ri se zmi olman n a k n l yla aval aval bak n rk e n ... (M. Mungan 1996 s. 482). Kr afal .
syle be, avel. Se n i n babandan ko rka n k im?

avanga rd

fi lml e re,

roman

fantazyalar na

zg .

(A.

Yurdakul 1991 s. 166). O. avani muzr kimse < Ar. (dial.) aw n gammaz, sz gtren? Kr. Yun. ' (ava'nis) ve Srp. avan gammaz. Bu kelime ile avan kelimesi arasndaki mnasebet tam anlalmyor. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal . M em lik u diy ru
h i z n esi se n ede n se n eye nok s n bu lmak d adu r, ya n k i av n z a l emesi ta all b i nd e n ... hav ya m nk a l ib olmak d adu r. (l 1975 [1599] s. 172).

aval II (bankaclk terimi) bono kefaleti < Fr. aval a.m. [ valo i r de erlenmesi iin tbirinin ksaltlm ]. avale, b. havale I. avam basit halk, aa tabaka < Ar. aw mm a.m. [mma nn oulu, /mm / kknden]. Evmid r o l k i eb n r z av m | Ge h g i re ge h k a g y h a mm m? (l 1587 v. 122a]. Dayanamad, i l e n ip ld. n k avamdan bi r koca seti ak ls z. (Peride Celal 1991 s. 151]. O. avamf i r i b /a vamf i r i p demagog < Fa. av mfa r b a.m. [avam + far b aldatan]. Demagoj i ... B u n u n osmanl cas avamfi rip l i k idi. (F.R. Atay 1952 s. 102].

avanproje/avan proje (in aatlk) projenin ilk tasars < Fr. avanp ro j et a.m. [avant n ve p ro j et proje]. e ba layan mtea h h i t b rak p gitmi , ye ri n e
yen is i bu l u namam t. Avan p ro j esi n i talyan R estorasyon Enstit s n n, uyg u lama pro j esi n i mimar T u rg u t Ca nseve r i n yapt i i y r tmek Nai l ak rha na kal r.

(N.V. akrhan 1996 s. 2021). avans vaktinden evvel alnan maa veya cretin bir ksm yahut btn < Fr. avanc e a.m. [Lat. ab ante nceden balayan]. Fr. an c e eki iin b. alyans . Avans isteyi n c e bi r sessiz l i k kt o rta l a. (N. Eruz 1969 s. 37). Mecz mnada: Kad n faz laca f i n g i rdek
bi r ey. B e n im de kal bma kyafetime bakm , gen l iktek i bi r ik i mace ram n, tabi mbal al o la rak, an lat l ndan mit le nm i , bi zde i var sand. Epey avans ve rd i, oynad. (M. Krk 1952 s. 29).

Fa.dan alnm kelimeler arasnda sonu -f i rib ekiyle bitenler var. Bu ek Fa. f i r ftan aldatmak fiilinin aldatan, aldatc mnasnda ek olarak kullanlan bir unsurudur. AE cildinde gsterilenler: avamfi rib, di l f i rib .

O. a vn yardmclar < Ar. a w n a.m. [aw n yardmc kelimesinin oulu]. Ve ye rl nak b le r i l e av n fesak a s na a v n k imesn e l e r t a rh u t a rdd u r. (l 1979 [1581] I, 137). O. avan I zorba, kuvvetli ve zalim memur, halk ezen mstebid < asl Fa. av n a.m. olsa gerek, bu ise belki Ar. a w n yardmclar, yardaklar kelimesindendir. Geni yaygnl var (Arnavuta, Rumence, Krte, Trkenin diyalektlerinde). B u ve z iy r bedbah t o l va ridi. Hez r b r atasn ca av n idi, h n h r idi. (Ferec 855/1451 v. 7a). Z e n l e r i av n t yifesi nde n h a vf tmeye n c nd l e r i l e eks e r iy anda bu l u u r la r ... (l 1975 [1581] s. 115). avan l k zulm: Av n l k o l ub i i Ah m ed 1991 s. 211 no. 251252). avan II (kumar terimlerinden) (bakarada) daha nce < Fr. avant a.m. Pa ray satan oyu n c u n u n satt paray,
yan ndaki oyu n c u n u n a lmak hakkd r. B u taleb i n tbi r i udu r: ba kas Banko! deyip talip oldu u zaman, yan ndaki Avan! diye re k o n u n talebi n i g e r i b rakabil i r.

avanta I (gemicilik tbiri) haydi! mar! < t. avanti! a.m. KahaneTietze 1958 no. 48). Gemi l e ri n doldu r ub avanta le n ge r db gide r (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 952). (Argo) avanta II emeksiz kazan, fazladan edinilen gelir < L. Bonellinin t. vantaggio fayda kelimesine balad kelimeyi M.L. Wagner 1943 s. 26 Fr. avantage kelimesinden getirme i tercih ediyor. Suriye Arapasndaki awanta / aw i nta pusu, tuzak ve avantac dolandrc kelimelerini A. B arthlemy 1935 s. 564 t. agguato pusudan gelmi sayyor. Yun. (avnta) yardm; fayda kelimesinin izah iin N.P. Andriotes 1983 s. 2. Et. avanta re (bugn avan za re ) ilerlemek fiiline i aret eder. Bulg. avanta fayda iin BER 1971 I/2 < Trke < Yun. < t. avant i ileri! diyor. H. Aktun 1990 s. 45. bunlara ek olarak komisyon, yzde ve hileyle kazanlan para rneklerini veriyor. Ar. ve Balkan dillerindeki kelimeler Trkeye dayanyor. Anadolu diyalektlerinde avanta hile ve avantac hileci Suriye Arapasndaki mnalara yakndr. Wagnerin ileri srd Fr. avantage > avantajc > avantac > avanta izahndan ba ka henz kabul edilebilecek baka izah teklif edilmemi tir. Daybey bi r
mensucat fabrikas nda kapc l k bu ld u. Hem aylktan gay r avantas old u u n u da syledi. (F. Onger 1944 s.

v p esi, | D n i g n i o l o lsa e nd esi | Ki h a lk e nd r e bl k bl k, | K i i re k o la ol demden g l k. (Mes d b.

(H. Kodaman 1944 s. 212). O. avn zaman, a < Ar. aw n a.m. Tah s l zam n ge n c l i k av n de i l midi r? (N mk Kem l 1967 [1866] I, 78). AD. avanak spa DS 375 < Erm. havanag R. Dankoff 1995 no. 538. Mecz mnada anlaysz, bn: Bak u
miski n avanak adama, bi r def i n e n i n st n e ot u rd u da habe ri yok! (Y.Z. Demircio lu 1934 s. 187).

avangard nclk yapan, ilerici, son kltr cereyanlarna uyan < Fr. avantga rde nc [avant nde olan ve ga rde asker ktas ]. Byl esi a ncak

48). fayda:

B e n s ra n ba nda oldu um h lde h ca n sed ri , c u nbas bi ra z g e r iye ek ik o lmas h a sebiyl e y z i, a n cak di rsek l e ri ra h l eye dayal , ba ik i e l i i i nde d u rd u zam n g r l yo rd u k i be n im i n b u h l b i r avanta s a y labi l i rd i. (Ah m ed R sim 1312 s.

105). avanta avantac (hata m?): nsan garson o l u r

avantab

152

avcar

da adam semezse n eye ya ra r? Y z nde n adam okumal: esnaf m, hova rda m, memu r mu, mth it mi, sabkal m, avanta m, aynas z m ... ? (A.K. Tecer 1947 s. 63).

O. avantab zorba ruhlu < av n zorba ve tab karakter. Bu tr bir sfat ve onu takib eden bir isimden meydana gelmi Fa. asll sfatlar iin b. asudedi l .
B u Eb B ek i r bi r f u l e r r e n g z sit iyz e r y h e rz e g y av ntab ... e r id i . (Ferec

(B.S. Kunt 1948 s. 17). O. (dan) ava re (bir eyden) uzak, mahrum: H n um n u dan n i n v re o ldu ? (Ferec 855/1451 v. 23a). D yesi k o lt u nda r h re, ve y
y r ye rek Kp ry g e ip Emi n n n e ge ld i. h d h a ddi b l u ta ak k u ld e n v re b i r p ise r i s a r i k a lsa ... (l 1979 [1581] I, 160). O. avare k l

uzaklatrmak, ayrmak: l e r i t uy r z iy nk r

855/1451 v. 57a).

s a l ub c n u u rmak ve k i l b s a ydik t id rla r h a v l e k l ub e rv h e cs d ndan v re k lmak d u r. (l 1956

avantaj stnlk salayan ey, stnlk < Fr. avantage a.m. [Lt. abante nde, yni nde olma hali]. Fr. age eki iin b. ambalaj . Dai re odal o ldu u nda n
bi ra z dar g e l iyo rd u fakat baz avantaj la r va rd, e n az ndan babamn yn etti i El ham ra Si n emas na yak n old u u ndan. (G. Scognamillo 1990 s. 48). A n la la n spanyol Ya h ud isi o lmas ona pek ok avantaj sa lam .

[158687] s. 82). O. avare ol! defol!: v re ol! stm zde n za h m eti gt r! (Ferec 855/1451 v. 127b). EO. avare II kuma n gzel taraf, yz Meninski 1680 I, 478 < ?? Fa. v ra iin lugatler byle bir mna gstermiyor. De rz d i lbe r l e ri n v re l e r i b aded, p re l e r i b h a dd ola! (M. avuo lu 1977 s. 150, no. 162). O. avarz fevkalde hallerde toplanan vergi < ri a nn Ar. oulu, fakat Ar.da byle mnas yok. Ve B arkan 1943 [938/1541] s. 244). avarya (deniz ticareti terimi) geminin veya yknn zarar < t. ava ria [t.dan gelen ya eki iin b. ablatya ] < Ar. aw r ya a.m. KahaneTietze 1958 no. 49. Amma maki n e bi l e t ut uk l u k yapar, avaryas ol u r da, i nsano l u yapmaz m? (F. Erdin 1973 s. 24). avarya et (ykleri) gemiden denize atmak: Karade n i z e Erdin 1955 s. 8). AD. avat/vat brtlen K. Emirolu 1989 s. 46 < Yun. (dial.) / (avtin/vatn) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 51. avayid, b. avaid . avaz yksek ses < Fa. v z a.m.
Da rad n bi r h eybetl u

(E.

Kongar 1991 s. 13). avantr macera < Fr. avent u re a.m. [Lt. advent u ra vukubulacak ey. avantr i st byk dolandrc, finans leminde byk maceralara girien kimse < Fr. ave nt u ri e r a.m., ek deiimi ile (Fr. iste iin b. afe r ist ). B eyn e lmi l e l bi r avant r ist, Dokto r Dalban e zo. (Nzm Hikmet 1932 s. 53). B e n o na lyik | B i r domdom ku r u n setim.
Avant rist D rd n c Na i l | Ta raf mdan di z i lmi ti r. (N.V. akrhan 1996 s. 41). k u r u na

yamak l a r e l l i e r ak ay av r muk belesi nd e v r r l e r. M d me ki ed tsel e r, tek l f i av r o l u nmaya. (.L.

AD. avar tarlada yetitirilen sebze; sebze bahesi DS 375, ZTS 1976 s. 11 < ?? ... bi r ak am tel l l n sesi Makal 1954 s. 31). ff, ne l e r yaptk. Ava rla r su ladk, domat bbe r topladk. (T. Apaydn 1991 s. 107). avar, b. ave r. AD. avara I isiz; akn, beceriksiz < avare .
ol u na n haftal a it i ra z edemiyecek l e rd i. mecbu rd u la r. Avara kalmaktansa . (Re at Enis ... tayi n B u na

ge l i r: Ya r n avar boz u lacaaak! Daha tel ll n sesi kesi l i rke n ka n la r, e ek le r yola d z lm le rd i r. (M.

ka r kmaz sandk la r n ava rya ede ri z ... Ma l la r n sigo rtas migo rtas da yok, mahvol u rs u n so n ra ... (F.

1944 s. 156). Ah n e si ns i sudu r b u! Sank i e n b yk d man


f uka ra i nsand r. Adeta see r de ge l i r avara du l kad n n evi ndek i manday bo ar. (S.F. Abasyank 1952h s. 66).

kt, bozuk, ie yaramaz DS 376377:


ava ra, hi de n e doldu rmad, h ep sapa

B u y l

ve rd i.

(M.

Hachasano lu 1951t s. 55). avara II bir makine ksmnn bo dnmesi < avare . Ava ra kol u n u ek ip maki n eyi istop ettim. (Orhan Kemal 1950 s. 1213). Ava ray at. Ta rakla r bi r 1991 s. 38). avara III (gemicilik kumandas) (sahilden veya baka bir gemiden) ayrlsn! K. Emiro lu 1989 s. 4546 < t. vara! [vara re den emir] KahaneTietze 1958 no. 682. avaraj, b. ave ra j . avare I isiz, aylak < Fa. v ra derbeder, serseri; isiz, haylaz. ... v re o lam, ba um alam, bi r ya a va ram, h a s ret i l e l em! (Ferec 855/1451 v. 18a). Avare ava re

(Ferec 855/1451 v. 12b). bir ahsn kendine has sesi: He r bi rb i r n v z ndan, sz i nde n bi l i di l e r. (Ferec 855/1451 v. 26b). bir aletin sesi: T a radan k a v a u alebe i id i ldi, a v z ge ld i. (Ferec 855/1451 v. 121b). avaz avaza /avaz avaz avaz kt kadar: v z v za
v z i l e: Hey, t z k a puy ac! d di. h a yk rmak , od a n b t n c mla r n k rmak , tekm l e y y alt st tmek, k a fam d v rdan d v ra vu rmak isteyo rd um . (H.R. Grpnar 1341 s. 252-253). K z avaz avaz ba ryo rd u. et

a a , bi r yuka r i n ip kmaya, mekik ip l ik l e ri n a ras ndan bi r o yana bi r bu yana sekmeye ba lad. (A. zyalner

(S.E. Ertem 1931 s. 258). O. avaz armak: Efe ndisi v z tdkde c mlede n evve l ol va rub ed i h idmet k l u r. (l 1956 [158687] s. 245). avaze ses; haber; an, hret; dedikodu, ayia < Fa. av ze a.m. S a b h o l cak eh re v ze d di: G ce bu n u g ib i v k a old d di l e r. (Ferec 855/1451 v. 69b). v zesi c i h na dold. (a.e. v. 206b). AD. avcar aletler; baharat < Fa. afz r /abz r a.m. A. Tietze 1969 no. 6, TekinTietze 1990 no. 59.

avdet

153

avuk

avdet dn, geri gelme < Ar. awda a.m. [/ wd / kknden]. ki n c i M t ekait avdet etmi ti r. (A. Dino 1944 s. 36)... avdeti (zarf) (dan ) dne rke n /d ndkte (kr. dn) Ye i ky avdeti, s a b h a k a r , otomobilde Karaosmano lu 1928s s. 159). avdet et geri gelmek, dnmek: E ri n a z ndan yavu z ke l e c i
k m , bu k z a a h a r m olm . Zevc i s n n d u h l i ge rekmi ki g r baya e r i n e avdet de. (Ferec

su, fakat ikinci hecenin asl belli deil. Kelime Yun.nn Karadeniz diyalektinde de mevcut: av u n i Hist. Leks. 1933 I, 26 (asl bilinmiyor). K r .
v avgan .

ge i rd i i o h a f f n ed met ve mu r k a be bu h r n nda n r h u nda hi bi r es e r k a lmam d. (Y.K.

EO. avga yal adam, ihtiyar < ET. av ga a.m. Clauson 1972 s. 6, E.V. Sevortyan 1974 I, 60. N e va r ge r yavu z o l u rsa gm n , / Se n u c u dan avga zam n ? (Fah r 1974 [1367] no. 1738). EO. av d - /avut (birisine) skntsn unutturmak, teselli etmek; birisini (icabnda yalanlarla) oyalamak < ET. avt a.m. Clauson 1972 s. 7; avu n fiilinin causativum hali olarak kullanlr. Yuvarlak nlye deiim iin b. avu . B i r g n
h t n eyitdi: O lan c u k la r avd du r, be n va ray n eskic e l e r i n i de ry ke n r nda yayk a yaym! d di. (Ferec

855/1451 v. 118a). A vdet Sabatay Sevinin tevikiyle Yahudilikten slma geen cemaata mensup kimse (M.Z. Pakaln 1946 I, 115) < avdet dn ve isimden sfat yapan eki; Dnme nin mteradifi. avel, b. aval. avene yardaklar, yamaklar < Ar. awn yardm kelimesine dayanarak amel e, kef e re, ve rese vs. gibi oullara uydurulmu , galiba 19. asrn sonuna doru ortaya kan bir kelime. Ar. ve Fa.da kullanlmaz. Y us uf a abeyim o rada, bt n ave n esiyl e be rabe r. (Peride Celal 1985 s. 153). O. aveng hevenk < Fa. vang aslan bir ey, ask. Ve k u r z mde n ve vengde n o nda bi r r al n u r . (.L. B arkan 1943 [935/1528] s. 10). O. ver /AD. avar tek gz kr olan DS 376 < Ar. a wa r a.m. Ar. sfat tr iin b. ablak I . O. aver hakik, halis < Fa. var a.m. Y z k iyse s m u z e r, y diy z de ng ve r i n c ... (Ferec 855/1451 v. 142b). averaj/avaraj (spor terimlerinden) puan hesab < Fr. av rage a.m. < Ar. aw r ya zarar. (Fr. age eki iin b. ambalaj . Tk.ye Fr.dan giren spor terimleri iin b. 2 abandon e ). averta (peseta oyununa mahsus kumar terimi) ak F. Devellio lu 1970 s. 76 < sp. abie rto < Lt. ape rt us a.m. ave rta kes ktlar amak, H. Kodaman 1944 s. 9899. AD. av gh avcnn saklanma ve bekleme yeri < av ve mekn isimlerinde kullanlan Fa. g h eki, b. demgh . A rap c idi r, da da bi r avgah ye r i yapi r . (B. Seyidolu 1975 s. 399). Kelime Az. Trkesinde de kullanlr (ADIL 1966 Ide yoktur): Gl ib g rsn
cah l l da n eyl rd im, / Hrami l r avgah n boyla rdm ...

855/1451 v. 246a). B u sz r st sz mid r yoh s a ben i avutma i n bi r ke l e c i mid r k i syle rs i n ? (a.e. v. 148a). B u n u z e r i n e Madam C imson o c u u n u
avutma a al an efk a tl i bi r ana vesiyl e k o n u ma a ba lad ... (Y.K. Karaosmano lu 1928s s. 142).

AD. av h (kpek yavrusu iin) ava al mak DS 382 < av + isimden fiil yapan k genilemesi.

simden fiil yapan ve ET.de canl olan ()k genilemesi, tek veya iki heceli fiil kklerine gelerek geisiz fiiller yapar (b. M. Erdal 1991 II, 492499, T. Banguolu 1974 s. 211). Buna AE cildindeki misaller unlardr: av h , bi ri k , darak, dark . Fiilden()k genilemesi ile yaplan fiiller iin b. ack .

AD. av l el ile ezilip un haline gelmek < ET. uvu l a.m. Clauson 1972 s. 10 [ u v fiilinin passivum hali]; / u / /a / geli mesi /av / hecesinin / uv /a yakn telaffuz edildiini gsterir. O. avihte asl < Fa. v h t a a.m. [ v h t an asmak fiilinin fiilsfat (participium)]. Et r fda k a fesle r v h t e, h e r bi ri nde k u la r beslemi ... (Ferec 855/1451 v. 115a). avin , b. avu n I. avi st o (ticaret terimi) gsterildike denmesi gereken (polie) < t. a vista gr zere. avize tavandan aslan bir aydnlatma tertibat < Fa. v za asl olan; kpe [ v h t a n asmak fiilinin fiilsfat (participium)]. ... k ymetl i k a l i e ve k a d f e
sandal ve k a n epe i l e tef r o l u nm u ve v z e ve yi n e i l e te zy n k l nm ... (Must af S m , YTEA 1974 [1840]

I, 81).

Tavandan sarkan avi z e n i n to z l u, l eke l i , mo r

(Xal dastanlar 1961 I, 344). AD. av gan/av kant st kapal veya ak su yolu DS 380 < Fa. bkand a.m. A. Tietze 1969 no. 1. av ana, b. abhane. AD. av gan ku u eytan uurtmas < ??
Maha l l e oc uk la r , taku nyala r n s r y e re k, avgan k u u la r n n kuy r uk la r n u u ra rak a z la r nda ga rip bi r t e ra n eyl e evle r i n i n yol u n u t ut uyo rla r. (Re at Enis 1944 s. 8).

(Y. Yazc 1990 s. 39). O. kpe: H n m memn n ve ge l


saten i nd e n gz l e r i n i ay rmaksz n d n yo rd u. k z m d yb ba ndan on k se de r bi r v z e k z n ba na ve o lk a dar k ymetl i b i r y z k pa rma na t a k ub ... (Al

Azz Efendi 1268 s. 216). avizo donanmada bz hizmetlerde bulunan seri kk bir gemi < Fr. < sp. aviso a.m. [ ba rca de aviso nun ksas]. AD. avk /avu k sktrmak, kartrmak, yakalamak, tutmak; srmak, zedelemek DS 385 < ET. u v ufalamak Clauson 1972 s. 45, kelimesinden ik

AD. av gun yer altndaki su yolu DS 381, TS 282 < Fa. vg n su yolu TekinTietze 1990 no. 61; ilk hece

avkala

154

avrat

ile yaplan bir genileme. Yan i i imde bi r ey var, daha imdiden avkp du r uyo r. D nd ryo r be n i . (F. B aykurt 1967a s. 72). AD. avka la /a f kala hrpalamak, rselemek, mncklamak DS 72, 385 < avk ve iterativum genilemesi olan ala , kr. kakala , sarsala .
El le ri n i n si n i r l i ha rek et le r iy le yap rak kadarc k mendi l i n i avkalayp bu r u t u rd u. (F. Erdin 1955 s.

144). 85).

Son ra

ek iyo r

D r r y

ka ryolaya.

Al yo r

Bz nomina locide lak genilemesi grlr. Bu genileme aslnda fiilden yer ad yapan (a)k ekinin (b. akak ), isimden fiil yapan la - (b. acabla- ) ekiyle kurulmu fiillere eklenmesinden oluur. A-E cildinde u misaller saylabilir: avlak II (= av yaplan yer), dl l ek . ET.deki nomina loci eki lag ise BSTT.de la eklini almtr, ms. yayla , k la rneklerinde grdmz gibi (b. J. Deny 1921 s. 564, M. Erdal 1991 I, 108-110). lak ekini andran fakat aklanmas g olan la a /- la genilemesi kkteki ismin ok bulunduu yeri belirtir: balk la u /bal k la a /bal k lava, bokla a /bokla .

kol u n u n st n e. A l yo r avkal yo r.

(F. Baykurt 1971t s.

avlan ava gitmek < avla fiilinin reflexivum hali, ac n II . K n avlan rk e n o n la rda mis fi r k a l rd k . (Mah md Yesr 1928 s. 87). avla t r- kollamak, saknmak, korumak DS 389 < avlafiilinin intensivum hali, b. an la t r II . Bal 65). A v l on ya/A v l ona Arnavutlukta bir liman ehri, Arnavutas Vl io ra , < belki t. Valona veya Yun. Avl n zerinden. Ve H a yredd n Pa a h a ret l e ri dah dona nmay h um y n i l e Avlo naya varub . (Seyyid Murd 1981 [1578] v. 273a). AD. av lar etraf evrilmi bahe, avlu THASDD 130 < Yun. [avlra] byk avlu Hist.Lex. 1942 III, 294, A. Tietze 1955 no. 32. av lu b.m. (evlerin ortasnda st ak alan) < Yun. (avl) a.m. Kaps z o lmas, bi z im gibi ak ama kadar avl uda dola an oc u k la r i i n zate n n eml i de i ld i. (M. Margosyan 1996 s. 44). Tk. avla ve Ar. h a vl etraf ile olan ekil ve mna yaknlndan dolay kark ekiller husule gelmi tir: avla ve havl / havl u Meninski 1680 I, 1822. S a h r o rtas nda
bi r l k ubbe ba lam la r ve ev re yksek h a vl u tmi le r, h a ndak kesmi le r . (S a ltuk-n me 1974

Iterativum genilemesi olan ala / e l e (nlden sonra la / l e ) byk hareketi mkerrer kk hareketlere datr, bu bakmdan ayn zamanda bir nevi verbum diminutivum ilevi grr. AE cildinde bahsedilen misaller unlardr: avkala, basala, betel e (yabanc kkten ve belki iterativum deil), bk e l e(n ), c v la (nl assimilationu ile), abala, alkala, eke l e , e nde l e , rpala, ite l e , z e l e (ndi r), debel e(n ), depel e, de el e, d rmala /t rmala, didel e, di z e l e , dne l e , du ra la, d l e (nl dmesiyle), d rt e l e , eke l e , e el e , eve ley ip geve le , evsele , e z e l e .

avla t rmal avla t rmak, g n eyde kol lamak, idare etmek an lam na ge l i r. (Halikarnas Balks 1969 s.

avkant, b. avgan . AD. avket /av ka la mni olmak, geciktirmek DS 385 < Ar. awk mni olma, geciktirme. kinci varyant Ar. kkl kelimenin Trkele mi idir. AD. avku r- /av k r - ovmak, ok amak < avk . K o rk d um,
dnd m, s h ib-i mu r i z r [ = H r] k a t na va rdum. El i n y reg me k o d, avk u rd K o rk m a! Ol se n vard u u y r e kimse va rdu yok d u r d di. (Ferec H 137b).

avla av ile megul olmak < ET. avla a.m. Clauson 1972 s. 10 [av +isimden fiil yapan la genilemesi, b. acabla ]. eh rde n k d la r, avlayu rak y r id i l e r. B i r k a c g nde n so ra bi r de i z ke n r na yetdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 188b). yakalamak, tutmak: N i hayet
on u e n zayf, kad n damar ndan avlama a ka ra r ve rd i.

(Fazl Necip 1930 s. 12). zapt etmek, evirmek: B a r ba ndan avla! (V. zbudak 1936a no. 430). EO. avla ku la av hayvanlar ve ku lar avlamak: H
vec h i l e an k imse y masu n, avlasu n k u lasu n y s n i s n h ges n! (Ferec 855/1451 v. 188).

[15.yy.n sonu] II, 149). B i r dah M s r evl e ri n h a vl i l e r i vs at ... (l 1975 [1599] s. 14). Yuvarlak nlye deiim iin b. abuk . O. avn yardm < Ar. awn a.m. Ke r m i as r k ime r rs e avn / de r h y r, b z z . (mer bin Mezd 1982 s. 122). O. avni ye 19. asrda giyilen kukuleteli ya murluk < Serasker Hseyn Avn Paa (do. 1820) tarafndan zabitlere klk sokak kisvesi olarak kabul edildi i iin paann adna nisbetle avn ye denilmi tir (R.E. Kou 1969 s. 18). Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u ve eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adliye . Pa a ... arkas na avn iyesi n i g iymi , yakasn da kald ra rak araban n k esi n e b z lm t. (S.M. Alus 1933k s. 47). avrana, b. a rvana . AD. avrat, b. arvat . avret/av rat yalnz avrat ye ri /avrat mahal l i tbirlerinde: utan yerleri, vcudun daima rtlen ksmlar <

AD. av la /av la k I it DS 387, TS 283284 < avla- ihata etmek, evrelemek, kr. E.V. Sevortyan 1974 I, 64. Fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki iin b. ac uk /ac k I . Kelimeyi Yun. (avl) avluya balyan nazariyeler (Hist.Lex 1942 III, 291, Ch. Symeonides 1973 no. 22, M. Rsnen 1969 s. 32) yanltr. lk varyantn eki, fiilden nomen instrumenti yapan g iin b. ag . Ege r B arkan 1943 s. 310 [16.yy.]). N e d u ruyo rs u n beyim,
bu avlakta tav an vu r u r um da m te ris i o lmaz m ?

ky k u rb i nde ve ky a ras nda y h d davar s uvad aras nda eki n o lsa s h ib i n e avla td re l e r. (.L.

(Kenan Hulsi 1944 s. 120). AD. av lak II av yeri < avla + mekn eki olan (a)k, kr. agnak, otlak, yaylak vs. Ka rdan, k tan, so uktan kaan
ku la rd r bu n la r. Yaz n kaldk la r ye rl e rd e y uvala r, avlakla r va rd r. (. nl 1986 s. 134135).

avrka

155

avul

Ar. aw ra a.m. Hamam kaps n n i r i tokma , bi r basit

pe tamalla avret ye ri n i rt e n z e n g i n i n de faki ri n de arkas ndan sank i ayn sesle g mb rde r ... (Re at Enis

A v stra l ya, b. Avust ralya. A v str i ya / BSTT. A vu stu r ya b.m. (memleketin ad) < t. < Lt. A ustria [auste r Gney rzgr; Gney]. sim ses benzeyii yznden Alm. ste r re i c h (aslnda Do u hakimiyeti, Ost Dou ve R e i c h hakimiyet, imparatorluk) isminin mukabili olarak seilmitir. Lingua Francadan alnma ve / ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya . ...
h a metl u Avstriya impe rato ru h a re t l e r i n i te l ff u z eyled ig i n u t k u resm n i te rc mesidi r . (YTEA 1974

1944 s. 47). K z n n avrat mahal l i n i b u k r ayd n l kta faz la i gre rek e l i aya kesi ld i. (K. Bilba ar 1944 s. 66). AD. avr ka bir eit sa tra DS 391 < Af r ika ? THASDDde bulunmadna gre yeni birey olabilir. avr i l, b. abri l . AD. avr iz i deniz yosunu DS 391 < EYun. (vrudion) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 64. A v r opa, b. Evropa . AD. avr op sar o bir balk cinsi < Yun. (afrpsaro) D.J. Georgacas 1978 no. 3. Balk isimler iin b. akya . AD. avr o bir nevi ku tuza DS 391 < Yun. dial. (avrh ) < Yun. (vrh i) bir nevi tuzak Ch. Tzitzilis 1987g no. 63. avru l, b. abril. avru mpa, b. avrupa . A v rupa, b. Evropa. AD. avrupa /av ru mpa bir tra biimi DS 391, ZTS 1976 s. 12 < Evropa . A v rupa Avrupa slbunda < Avrupa + isimden sfat yapan eki. T r l t rl n f us la r i i nde bocalyan
bu memlekette se n ge l de p rog raml , Avrupa bi r memleket k u r! (Burhan ahit 1934 s. 140141). N e Avrupada n e de amcamn Avr upa salon la r nda, bu basit ve sade hayat evres i i i nde bu ld u um keski n ve tabi z evke raslamadm. (S. Ayverdi 1941 s. 47).

[1861] I, 58). AD. av sun vcutta beliren kabartlar DS 393 < . Vsry 1993 s. 120ye gre avu rd yanak + su n eki. av sun, b. avs n . av sut, b. avst. AD. av ar yular DS 394 < Fa. afs r a.m. A. Tietze 1969 no. 3.

Kelime ortasndaki /s /nin, / /ye dnmesi nadirdir. Ekseriya buna bir halk etimolojisinin sebep olduu tahmin edilebilir. AE cildindeki misaller: av ar, ba arat, bastarda /ba tarda, be bete r, e re me/ i re n e.

A v a r, b. Af ar . avt, b. avut . avu elin i taraf; elin yar yumulmu durumu TS 1983 s. 88 < ET. ad ut a.m. Clauson 1972 s. 44, Rsnen 1969 s. 7, Menges 1971 ZAStud. 5, s. 139 143. Kana rya, avu c u n u e n es i n e dayam , iki pa rma n aras nda sigara ... (S.M. Alus 1933p s. 139). bi r avu kk bir mikdar: Bah c ev nam, gelesi n bi r avu c toh um v rem. (Ferec 855/1451 v. 240b). avu avu ynla, ok: Evi n havas z ve k f kokan k el e ri nde,
tebe ri n i n a lt nda, avu avu kayna an t rl bcek l e r i n adla r n h e r zaman so ra rm evdeki l e re. (M. Makal 1980

avruz/havruz lzmlk, oturak DS 391 < Fa. br z hel A. Tietze 1969 no. 2. Kr. O. abri z . Kelimenin bandaki /h / sesi iin b. akk /hak ik . Sylemesi 61). EO. avs l bir eit sr hastal TS 286 < kr. Krgzca ak s l , Tarani ah s l a.m. TekinTietze 1990 no. 64. AD. av s n I/O. avsun by DS 392, TS 286 < Fa. afs n a.m. Kr. afsu n . AD. av s n II bir eit gz hastal DS 392 < . Vsry 1993 s. 120ye gre avu rd yanak + su n eki. AD. av s n III/ev s in avlanrken, avclarn hayvanlardan gizlendii yer DS 181516 < av + s n (. Vsry 1993 s. 124) Avc la r evsi n l e r yapm la rd a a k la r n a ras nda. (A. Kutlu 1991 s. 91).

aybd r ha n m, abdest rde i ka ryolan n alt nda, havru z u da kapn n a rkas nda du r u r. (H.R. Grpnar 1332 s.

s. 55). avu la avucun iine almak, iki elle kavramak: H o r s n ik i e l iy l e bu a lt u ndan avu c lad, b z i n e ba lad ... (Ferec 855/1451 v. 213b). Yuvarlak nlye deiim iin b. abuk . avuk , b. avk. avukat b.m. (mahkeme ileriyle u ra an) < t. avvocato < Lt. advoc tus a.m. [advoc re yardma armak fiilinin fiilsfat (participium), ad birine ve voc re seslenmek], G. Meyer 1893 s. 38. AD. abukat a.m. /v / /b / geli mesi iin b. ab I /v 2: M ba i r: A l i be,
merasime k r avukat gel i r mi ? Kyl : Hang i k r abukat bu? (A. Dino 1944 s. 39). Yuvarlak nlye de i im

iin b. abuk . AD. avu l al < a l . Var k uvvet iyIe kamya ba lad. Avu l dibi nde du rup bi r ka ke re ba rd ... (F. Baysal 1944 s. 202).

AD. av s t /av sut kan tekerle inin aa ksm DS 392, 393 < Yun. (apsda) tekerlek jant A. Tietze 1955 no. 36.

Zayf bir nsz olan / / (hem velar, hem de palatal cinsi), birok Trke (ve tek tk yabanc meneli) kelimelerde /v /ye dnr. Bu gelime olduka yeni olduu iin, yazda ekseriya her iki ekil de kullanlmaktadr. Zaten iki ses arasndaki fonetik fark ok kk olduundan ve

avun

156

yaznn muhafazakrl yznden, bu gelimenin, ne zaman kendini hissettirmee baladn tesbit etmek gtr. AE cildinde bahsedilenlerden ksa bir liste: avu l, bakavu, baklava, b el ek /bve l ek, c ve re, a ndavu l, i id /c iy it / ivit, /y- /v-, e n /c e n , dev r, di rgo na /di rvana /t rgo na, d /dv-, d e r /dve r /d ve r .

ky t utmu tu. Yaka rm da yka rm ...

(Yaar Kemal

1955i s. 85). A vu stra l ya b.m. (kta ve devletin ad) < ng. A ust ra l ia (Lt. aust ral is Gneyde olan) < [auste r Gney rzgr; Gney]. Lingua Francadan alnma ve / ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya ) .
ng i lt e rede k a b h a t den demle r Avstra lya t a raf na n e fy di l e ge lmi di r. (YTEA 1974 [1842] I, 120).

avun I bir meguliyetle acsn unutmak, teselli bulmak, oyalanmak < ET. av n halinden memnun olmak, e lenmek Clauson 1972 s. 12. Yuvarlak nlye dei im iin b. abuk . imdi bu
gemi zaman n tatl yadlari l e avu nma a u ra yo rdu. (H.R. Grpnar 1933p s. 46). EO. av n a.m.: Yal u u z l k d an e nd m. Ba a bi r y n e get r k i an u i l e e le n em av nam! (Ferec 855/1451 v. 196a). avu nd u r

A vu stur ya, b. Avst riya. avut/avt /aut (futbol tbirlerinden) topun sahadan dar kmas < ng. out a.m., asl mnas dar. Zaval l la r kal esi n i n di re i n i sy ra rak avuta kt . (. Altan 1975 s. 21). avut-, b. avd-. O. avvad ud alan, ud K. Uz 1964 s. 10 < Ar. aww d a.m. AD. avza kibrit DS 397 < ec za kimyevi maddeler. avzita bal bir balk cinsi < Yun. (afrtis) a.m. B alk isimler iin b. akya . ay I b.m. (mlum gk cismi) < ET. ay a.m. Clauson 1972 s. 265. B i r g c e s uya k a r u a la ub otu r u r d u k . Ay aydn s u y z i n e d mi idi. (Ferec 855/1451 v. 97b). bir aylk mddet: B e nde n sa a vaz iyfe g nde y z diyna r degs n, g nde n g n e y aydan aya al! (Ferec 855/1451 v. 93b). Gzel bir yz aya benzetilir: M ege r
ke n iy z ek dam st n e k a r, a a a bak a r, g r r k i bi r ay y z l y ig it sek de yatm uy u r. (Ferec 855/1451 v.

avunmasna yaramak: Ka raba ik i g n s re n bi r

hastal ktan l n c e, Kasm efe nd i pe ri an o ld u. Hi bi r ey on u avu nd u rmaz o ldu . (A. Nesin 1958m s. 77).

AD. avun II (dii hayvan) gebe kalmak, dl tutmak DS 383 < avu n I. O ndan be ri ka ke re ektiysem avu nmad, dl tutmad. (M. Makal 1960 s. 6). avuntu insan avutan ey, teselli < avu n ve fiilden nomen actionis mnasnda isim yapan t u eki. Bu t eki, sadece n ile biten fiil kklerinden sonra bulunduuna gre (kr. bu la nt , e l e nt i , vs.) aslnda n t dr ve n bunda hem fiilin sonu hem de ekin badr, b. ak nt . B u o lmazsa o, o olmazsa
teki, h e r ha lde me ri n akl n e l e c ek bi r e l e nt i, bi r avu nt u b u l up ka ryo rd u . (Mahmud Yesari 1930 s.

89). avurd /avu rt b.m. (yanan a z boluu hizasna gelen blm) < ET. ad u rt a.m. Clauson 1972 s. 65, Menges 1971 ZA Stud. 5.1971, 139143. Yuvarlak nlye deiim iin b. abuk . Anda bi r k fi r ok atuban du r u r / S r n c y avu rd nda u r u r . (Enver 1928 [869/1464] s. 37). Mecz mna: tekebbr; sert alm: K z n babas z e ng i n . imdi avu rd u ndan, h m ndan ko rka rm. (Ahmed Vefik Pa a 1933ia s. 52). EO. avu rt u r ene almak, sohbet etmek TS 288289: D n g n avu rt u r u rs n se n l i l e d a tl u d a tl u, | Ba a ac di l v r rs i n, n i c e d a tl u y r imi si n! (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 93). Avu rt u ra rak gidev z. (P.N. Boratav 1995 s. 105). avu rt zavu rt bbrlenme; alm: ste r misi n bit i kan la ns n da avu rt zavu rda ba las n ? (S.M. Alus 1933k s. 158).
Ge n e damattaki avu rt zavu rd u g r yo r mus u n ? N e ol uyo r, bi r t r l ak l e rd i remiyo rum ... He r g n m te rs ta raf ndan kalka r? (S.M. Alus 1934 s. 140).

207a). hill ekli: B i l e c i ki a lt u n l u, ay nak l dolamas ... (M. Ktkolu 1983 s. 175). ... o zam nla r

ay t a m a k d d n i l e n ve B yez ddeki eski ye rl i k dc la r t a raf ndan m h re i l e pe rd h t di l b s ret i mah s s a da kesi l e n bi r n ev ss k u l la n l rd . (Ah m ed

R sim 1926 s. 14). Belki ay kitaplar zerine izgi ve ss yapmakta kullanlan pirin ara ZTS 1976 s. 12 bu i iin kullanlrd. ay hal i ayba durumu:
Ne zamand r ay hal i yoktu. oc u u n u kaybetti ge l i n im, oc u u n u u u!

(F. Baykurt 1959y s. 161). ayda

maysta /ayda ylda (bi r) ok nadiren: On u ayl e l l i k u r u k e n et i k a s a b dkk n la r nda k o k la rd n z. Ayda maysda evi i z e an cak bi r t a k m de rt l i c i e r g i re rd i. (H.R. Grpnar 1316 s. 5253). K a z n be l ed ye t a b bi yok d u r. Ba h ede bu l u na n t a b b ayda ylda bi r ge le rek g y s h h a t i um miyeye h i z m et eyl iyo r.

(Ah m ed erf 1326 s. 272). ay II ani heyecan veya itiraz ifde eden bir nida. K za
acd m i n o h diyo rum y ! Ay n i n ? Y t o k a t vu rmayub da o serh l u k iddetiyle b re n i avu rd u na bi r k a yumru k i nd i reydim? (H.R. Grpnar 1927n s.

EO. avurda ebe < ET. vi rd /avu rta a.m. Tekin- Tietze 1990 no. 66; belki bir ran dilinden gemitir (Clauson 1972 s. 15). avurt, b. avu rd. avur tavur, b. afu r tafu r. avur zavur kuru grlt DS 396 < avu r tavu r tbirinin ikinci kelimesi /z / ile balayan baka bir ift sz tipine kaym; kr. avu rt zavu rt, v r z v r, kambu r zambu r, k v r z v r . N i an l ate sayo rd u. Avu r zavu r u

134). Fatman n bi r kas rga gibi odaya gi rd i i n i g r n c e s rad la r: Ay, dm koptu! (Mahmud Yesari 1932 s. 127). EO. ay I ayltmak; (sarho luu) gidermek, defetmek < ET. *ad Clauson 1972 s. 46 ve 61, K. Rhrborn 1979 s. 5152e gre ay I esastr. M. Erdal 1991 II, 535e gre, ET. ad r- ayr- ile ad n- ayl- fiillerinin kknn bir olduunu dnmektedir. B u es r k g l m i l u t f u la ay! (Fah r 1974 [1367] no. 85).

ay

157

II

Ge rek es rit d uda u dan ge re k ay! iy s k , h um rum zah m eti n ay!

(a.e. no. 4108). Ge l, (Meh m ed 1965 [1398]

uzunluk ls olarak kullanlr (kr. ng. foot , Alm. F u ): Son ra ay aydn l nda, ona r, yi rmi e r ayak
aral k la yaktk la r ate le rde me rca n la r iy ic e k za rtt la r.

no. 6569). g d r, b h d o lma, ge ndz ay! ( eyh o l Mustaf 1979 [1540] no. 3671). Be n i o l k es rtdiyse sen ay! (a.e. no. 4267). ay II kendine gelmek, aylmak < ay I. B i r hafta, ik i
hafta baktk a, ah, n e eve ayk ge l iyo r, n e evde ayyor. (M.. Esendal 1934 s. 33). De rs almas n da bi lmiyo rd um; bu n e aymazl k, bu n e a k n l k! B e n ak l la nmyo rum. (. Kvan 1995 s. 31). Hem gei li

( ahap Stk 1958 s. 42). Mna geli melerinin ou ayan hareket fonksiyonuna dayanr ms. ayak adm, basamak mnasnda: A nda bi r alt u n tah t va ridi. Yedi ayak ne rd b n i l e k l u rd . (Ferec 855/1451 v. 95a). Ayakta, ko arak yaplan ileri tarif eder: Daha sabah demede n M ustafa bi r katta, be n
bi r katta. h i zmet i n e. M ustafa ayak h i zmet i n e bakar, be n ev

hem geisiz halde kullanlan fiiller iin b. a-I . aya I el ii < ET. aya a.m. Clauson 1972 s. 267. B u h s nd e
barmak la r, bu l et fetde d r nak la r, b u n z k l kde aya, bu degi rm i l ikde k a r ca g rd g va rmd u r? (Ferec

(Y.Z. Bahadnl 1964 s. 43). tavladaki admlar (haneler): Se n n e rede n kalkt n ? Yooo, sen e aya nda id i n. (M.. Esendal 1934 s. 147). halk edebiyatnda kafiye: ok mu et i n yavrum? S z
di zmek iin ayak m bu lamyo rsu n yavrum?

855/1451 v. 15b). aya al el rparak alklamak TS 298300: G i z l ed g m y mes n d y s a n, | l l e ala rd ayas n rev n. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 1260). Ayas n alma a ba lad su lt n . ( eyh o l Mustaf 1979 [1540] no. 4109). te r z ayas terazi kefesi TS 289: h la r u c na dem rde n b i r u l u s a c
gibi n es n e be rk itmi l e r, te r z ayas gibi o lm , miyz n adl d dk l e ri o l imi . (Ferec 855/1451 v. 45a).

(Musahipzade Celal 1936gg s. 63). B ekta Emmi bu


sefe r fke l e nd i: u n u n ik i n c i aya yok mu kpek?

(Kemal Tahir 1957r s. 6). Mecz mnada tavrlar, na meler, edebiyat, byk szler (?):
ekt im ke na ra, o l um dedim, vazge bu ayakla rdan, rgad n z i h n i n i e lme! (Orhan Kemal 1954b s. 184). N e l e r z rva l yo rsu n. Kes bu Mayk Hammer ayakla r n !

AD. aya II erkeklik bezi DS 397 < haya . AD. aya III a ma bildirir nlem < Fa. ay a.m. EO. hitab ederken kullanlan nida: Ege r de rse k i k l t evbe
ar b u di lbe r u s za | B e n m k u la ma gi rme z ay s f bu v ze . (Me l 1982 s. 215).

(N. Eray 1984 s. 32). ayak alt gelip geenlerin ok olduu (yer): te bu men h us sofan n ayak alt ve tabak
gibi meydanda olmas kamak a re l e r i n i n h epsi n e set ekmi . (S.M. Alus 1934 s. 382). bi r ayak evvel bir an

evvel:

Se rh olaym bi r ayak evve l dey y ru /

EO. y veya, ve yahut < Fa. y a.m. Ege r k sa a vu

ba a bu isti h f f la r( ) ke f let i yok l u nda n y fe l ket ok l u nda n tdise ... (Ferec 855/1451 v. 17b).

(V sf Os m n 1257 s. 329). ayakla r n ka rt ayakkablarn kartmak: Emin, kap n n yan nda ayakla r n ka rt p eve g i rd i. (N. Eray 1992 s. 40). (bi r ye rde n ) aya n kes (bir yere) artk gitmez olmak: Gid ip o kavgay
pdm leb i n i be zmde peym nede n evve l. yapmasaydn, o kad n n musibet aya kesi lmiyecekt i, hay mr n e be re ket ef e nd i! (K. bu radan

AD. aya sayg gstermek, saymak DS 406, TS 311 < ET. aya a.m. Clauson 1972 s. 267268. EO. aya hazine (?) < ?? D r i l p aya a z n ad k a mu | D u k l up s a u la r s a d k a mu. (eyh o l Mustaf 1979 [1540] no. 7322). EO. aya n, yalnz aya n du r ayakta durmak tbirinde, < ayak + instrumentalis hali eki n , b. ac n . El l i
ke n z e k h em n m h, y z l e r i ak , gz l e r i k a la r siy h, aya n du r u r la r, h c et m z i g r r l e r. (Ferec

1944 s. 46). (bi r is i n i n ) aya n gelmemesine sebep olmak: Uzaktan ge ldi i n i

Bilba ar kes artk

g rdk m, h e rge l ey i ta a tutmal. yl e yaptk, aya n kestik. (M. Seyda 1969 s. 125). aya kesi l bir daha

gelmemek: B u n la r tah l iye o ld uktan son ra a rada bi r g r e ge l i r l e rd i. So n ra S i na n n aya kesi ld i. (A. mit 1996 s. 215). ayak bas- srar etmek, ayak diremek
A n la r dah eslemeyb, Fe r h d Pa a n u ba d y ayak bas d la r. (M. Na m 1280 I, 118). ayak tay n- ayak

855/1451 v. 116a). Cansz eyler iin de kullanlabilir: Ay ru ayru em id n la r aya n du r u r. (Ferec 855/1451 v. 92b). aya a kalkmak: Fa f r
ge ldi, desti mesn edde otu rd . A ndan e h z de i k a t na giv rd i l e r. n e h z de i Fa f r g rd i, b i h t iy r h idmet tdim aya n du rd , e h z de i k u cd, n va h t tdi, yan nda otu rtd. (Ferec 855/1451 v. 134a).

diremek

Pes p z i h b u n u g ib i vak t la rda y h z ayak t a y nmak d a ge nd z i n s a klaya, ti z c ek uk bet k lmaya t ol z iy n k ibet ge ndye u ramaya. (S.

eyho lu 1973 s. 240). ayak te ri (hekime vs. verilen) yol creti: B u get rd k l e r im ayak de r i resmid r. (Ferec 855/1451 v. 207a). B i z ayak te ri n i
almas n bi l i r i z. Sa n at imi z i n iy i l i i u ras ndad r k i l l e r sab rl , hat r i nas, a z pek ki i l e rd i r. (Ah m ed

ayak I b.m. (stnde durulan uzuv) < ET. ad a k a.m. Clauson 1972 s. 45. V z e r du rd la r, p de h u aya na d di l e r. (Ferec 855/1451 v. 26b). Geni mnada: Ye r l e rd e ha l la r. Aya n ka r da yle g i r! (P. Kr 1979 s. 15). bir akarsudan ayrlan veya ona kavuan ikinci derecede mecra: ... de re l e r e
do ru akp gide rk e n r ldayan p na r ayakla r n i z l ed i.

Vef k 1940 s. 71). aya na e nme- yrmeye enmemek: Aya na e nmiye rek o raya kadar y r d . (Z. Yama 1956 s. 136). Zarf mahiyetinde bz tbirlerde ayak ikinci kelimedir, kr. adm :
Helya gide rayak bi z i a a st nde doncak g rd m, bi r eyle r m r ldan r, g z l e ri ate ate , k zg n bakard. (Tark Dursun K. 1967 s. 6). e rmi n p lak ayak y r d , bah e kaps n at.

(. nl 1986 s. 161). Vcudun yere yakn ksm olmak hasebiyle aa: Ba na bak pol is efe nd i, dedi, u ayak takm n o rtadan de h l e! (S.M. Alus 1934 s. 210). Ayan uzunluu, birok dillerde olduu gibi,

(T. Uyar 1982d s. 165).

EO. ayak II iki iilen kab < ET. ayak a.m. Clauson 1972 s. 376, G. Doerfer 1965 II, no. 629. ki kabnn

ayaka

158

ayan I

eklinden.

B i r k a c ayak d an s o ra c riye k a de h e

d r y h be r s a ld . (Ferec

855/1451 v. 22a).

RD. ayaka ayak zere < ayak + ca eki; ca zarflar iin b. anca I . g n g ec edi r Hasan da n a ra t r lmadk akirof 1957 s. 89). AD. ayakak merdiven DS 401 < ayak + isimden isim yapan cak / cek eki, b. a rt u cak . ... oca n n nd e du ra n ayaka ekti ... (V.O. Bener 1957 s. 35). ayak ayak ilerini gren, her yere ko turulan yardmc. l hami beyi n bi r ktibesi vard r. B i r de ge l git h i zmet i n e bakan ayaks . (F. Erdin 1960 s. 67).

bi r k esi n i bi l e b rakmam t. Kaybolmu i n e i n i aryo rd u. Kh ayaka y r yo r, kh emekl iyo rd u. (R..

kr. kademhan e < Ar. k a dam ayak), fakat niin yol ? K. Emiro lu 1989 s. 46 yle bir izah ortaya atyor: Yz numarann evin dnda olmasndan yola karak, kibar bir deyitir. Kr. Ar. mam a a.m., aslnda yry yolu. M ektebi n doksan l k, bu nak

bevvab, e e r o anda avl u n u n ta b r u c u ndaki ayak yol la r n t emi z l emeye gitmemi se kap n nd e mut laka ben iml e ka r la acak. (Y.K. Karaosmano lu 1957 s.

28).

Yataktan kalk n ca k k k k admla rla deng e

u zman l na ba l yo rum, ayakyol u n u bu la na dek.

(V.

Gnyol 1992 s. 131). ayal zevce < Ar. iy l geimi temin edilecek aile efrad [ ayyil geimi temin edilecek olan aile kelimesinin oulu]. / i / ile balyan birok kelimede olduu gibi ilk hecedeki ksa / i / sesi > /a / olmu tur, b. age l 1. ... bu k a n l c nav r be n im
k rk se ne l i k ay limi, oc u (um)u ef e nd isi n i re f k a s n k a tl tmi . (Trk v l idesi n i ,

K zm t Hu r it A a. Z eyn e le de i l, Ra it B eye k zm t. Ke ndisi n i n n em ve rip so rdu u o lay n st n e k e nd isi gitmiyo r, ayak s n n da ayaks n g nde r iyo rd u. (R.

Ilgaz 1981 s. 156). AD. ayakda arkada; yolda DS 402, TS 302 < ayak + isimden ortaklk ismi yapan da eki; b. ada 1.
B e n m mey h ne i na z m i re aya um eke r yok d u r / Ol u rsa H a z ret i C m ol u r, Z t , ayak d a um . (Z t 1970

masallar

[16.yyn ilk yars] II, 391). 1943 s. 4).

Ayah d a lary na n

eh e r i n t rl ye rl e r i nde n i e ri dalm la.

(A. Caferolu

1991 [1912] s. 60). Yatakla ra d se n, ayali n t emi z l e r alt n eyi kt. (M. Ba aran 1992 s. 155). EO.da yalnz zevce deil, geimi aile reisi tarafndan temin edilen btn aile efrad ayal saylrd, ms. kz, kerime: idi ldi k i si z pe rd e a rd nda bi r ay l z va rimi . (Ferec 855/1451 v. 142a). btn hane halk: B z rg z dem. R z i g rum dndi.
ze r mde ay l cem old, m ze rde n , h he rde n, z e n u fe rz e ndde n, k u ldan k u l u k c dan o n b ki im, d ny da bende n a rt uk miydle r i yok , sebeble ri be nem. (Ferec

EO. ayak kab / BSTT. ayak kab b.m. (pabu) < ayak + kab /kap (kelime birle imleri iin b. acabola /acabu la ) . Sondaki possessivum eki i , fonksiyonunu ksmen kaybetmitir oulda hem ayakkaplar(m) hem de ayakkabla r(m) denir: S l eym n Pa a bu
k fi re bi r k a ft n g yd rd i l e r, ba na bi r abk a v rd i ve b l i n e k u r ak v rd i, aya na ayak k a b dah v rd i, k fi r i donatd. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 44). Moto r u mstakbel kay npede r i n e y katyo r, ayakkab la r n ka rt p boyac M i o na on u n la g nde riyo r . (S.F.

855/1451 v. 68a). Fakat zevc, koca mnasna da gelebilir: B i r d st h t n k i i n ay li h a sta olm du r . (Ferec 855/1451 v. 15a). ayal edi n ailesine kabul etmek, hane halkna katmak: S o ra k a rda umu
acz i n i, z a r ret i n i g r b esi rg edm, evme get rd m, ay l di nd m ... (Ferec 855/1451 v. 97a).

ayal

Abasyank 1944me s. 36). N e kadar seve r o c uk la r ! Ayakkapla r n o na r r, pa ra almaz . (Orhan Kemal 1965f s. 136). EO. ayak la ayaa kaldrmak, ayak altna almak TS 305306 < ayak I + isimden fiil yapan la /l egenilemesi, b. acabla . B e n i ayak l ad us s a , ayak d a
ayaklan aya a

b o yal ssl (kadnlar hakknda) < labialisationa ynelmi kafiyeli bir ift szden ibaret terkib, b. ala bel e ; ilk kelime mhmel, terkibin mnas ikinci kelimeden kaynaklanyor.
Kanti n masalar nda devrimc i bac la ry la d nyay ku rta ran la r, evl e n i rk e n ayal boyal bu r j u va k z la r n seiyo rla r. (M. Mungan 1996 s. 71). l s ka r lm ayal-boyal y z ve kad n k l na g i rmi e l imsi z, kavruk beden i, Oyan n haf i f k mseyi c i, alayc bak la r alt nda e z i l i rk e n, k e nd i n i n nas l bi r o ldu u n u , bi rde nb i re Oyan n ac masz g z l e r iy l e g rd . (M.

k a ldum ey s k , / Y i n e ayak lan u rd um ge r s u naydu destme ayak . (Z t 1970 [16.yyn ilk yars] II, 165).

kalkmak TS 306: B i r te la t r al yo r (A. mit t.y. [1990?] s. 34). dikilmek: rpe rdim, tyl e rim dik i n e ayakland . (B. Gnel 1984 s. 117). Mecz mnada: Me rd m u mah d m d k n l e r i n ayak l a nmas myesse r ola. (l 1979 [1581] I, 188). ...
yolc u la r . O n la r la be rabe r be n de ayaklan yo r um. sokaktaki to z top rak, bi rde n b i re, ayaklan p dn e nmeye ba lam t o rtal kta. (A. zyalner 1957 s. 63). isyan

Mungan 1999 s. 292). ayan I belli, ak < Ar. iy n a.m. Ba nda / / ve ksa / i / bulunan kelimelerde ilk nlnn, /a /ya dn mesi olaandr, b. agel 1. B u Se n iy ec i im

sz b i ra z evve l pa rmakl n n nd e n kaan kara lt n n kimi n n esi o ld u u n u ayan a ikr gste riyo rd u. (R.N.

etmek; isyan karmak . ayaklandu r aya a kalkmasna yardm etmek TS 306: ... d k n l e r i
ayak l a ndu rmak ve maz l m la r z l im e l i nde n k u rta rmak ... (l 1979 [1581] I, 128).

Gntekin 1944 s. 121). ayan eyl e izah etmek, aklamak: B u n e sebebdend r? B u a ra z u b r h n n bey n eyl e, bu maraz u de rm n n ay n eyl e ! (Ferec 855/1451 v. 28b). ayan beyan apak, besbelli < ayan + kafiyeli mhmel (b. ala be le ):
A hmedi n evi nde n Ay e n i n evi ayan beyan g z k rd . (S.F. Abasyank 1940 s. 32). ayan o l belli olmak,

ayaklandur , b. ayakla . ayaky o lu apteshane, tuvalet Meninski 1680 I, 577 < ayak (basmak iin ayaklara ta lar bulunduundan,

anlalmak:
takvimden

he r

Yata n n yan nda duva ra yap t rd g n, bi r g n ka rala rk e n sab rs z

ayan II

159

ayaz

y re i n i n at la r n e redeyse tekmi l ko u la ra ayan olacak diye, gz l e r i n i h e rkeste n saklar. (A. Yurdakul

1987 s. 249). ayan uy u n apak < ayan + dudaksl mhmel: Ey d st, n k i g rd i cem l i ay n uy n / e rh eyl emekde old a n bu z eb n z eb n. (S a dr eleb , Latf 1314 s. 223; veya Sun, l 1994 [159199] s. 158). Kr. ay n oyu n . O. ayan II ileri gelenler; mahall bykler < Ar. a y n a.m. [ ayn gz kelimesinin oulu]. Var, ata , k a lan a y n , ek bi r i ok , ge ls n l e r! (Ferec 855/1451 v. 31b). meclisi ayn (st devlet meclisi) zalar:
Se rse r k n n u n u a h k m n tat b k i i n / Dev r de r

AD. ayart kandrma, do ru yoldan saptrma < ayart fiilinin emir eklinden isim. B u nda esas kyl n n su u yoktu r. Ma l m ya, ayart by de n g uvatl idi r. (F. B aykurt 1961o s. 96).

ki fiilin emir hallerinden tekil olunan isimler yaygn olmasna karn (b. alve r ), bir tek fiilin emir kipinin nomen actionis olarak kullanlmas daha nadir rastlanlan bir hadisedir. A-E cildindeki rnekler unlardr: ayart (neologismus), b uyu r, k, di r i a /di r isa /di rise (< t. emir kipi). Fiilin emir halinden yaplm bir nomen instrumenti de bulunuyor: bas I et- yardmc fiiliyle yaplan terkibler iin b. ala a et- .

( air Eref 1958 s. 137). ayn devl et hkmet ahsiyetleri: Ve o l


di l l e rd e meb s n u a y n ad. eh r mel ik i n deti o l imi kim h e r k i b i r t a rafdan a a, an d y ge l e, tem met a y n devl et istik b l v rib i rd i. (Ferec 855/1451 v. 71a).

AD. ayan III muhtar DS 406 < ayan II. ayandon f rtnas Ocak aynn 29unda veya o civarda denizde vukubulan bir frtna < Yun. (ayAnd ni) Aziz Andoniosun yortusu Kahane Tietze 1958 no. 727.

ayart doru yoldan saptrmak, kandrmak, ifal etmek < ayar yolu kaybetmek, yolu armak fiilinin causativum hali (M. Rsnen 1969 s. 11). Ba a di l l e r dkd ... B e n i ayartd ... (H.R. Grpnar 1928 s. 118). N e redesi n kopuk ? diyo r, B e n bu rada z ba r rk e n h em i re l e r i mi ayart yo rdu n ? (A. Yurdakul 1987 s. 194). birini yerinden veya iinden ayrmak: B i r da da bi r g n a ru b u ld , ayartd, a ac k o vu nda bal n bu ld , sa d, r hd r evi n e i l etdi. (Ferec 855/1451 v. 229b). A ya s lu , b. Ayasol uk. A ya s of ya b.m. (malm binann ad) < Yun. (Hgia Sofa) ilh hikmet, Tanrnn almli i. Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya v e ay /ayos /aya nheceleri iin b. ayandon f rt nas . Ayasofya v i i K a ra M u h y idd n Efe nd i mi nbe re k ub ... (Sel nik 1989 [1599] II, 759). O. A ya s o lu k Seluk (eski adaki Efes ehrinin yerinde bulunan kasaba) < Yun. (Hgios T eolgos) Aziz Theologos. Yun. ay /ayos /aya nheceleri iin b. ayandon f rt nas . Ol vak t
Ayasol uk ve T i re n ev h si l e n l i Os m n u tas a r r u f ndayidi. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 95). Ayasl u e h r ide paza r k u r u ld u .

Yunancadan Trkeye geen yer isimlerinin, takvim isimlerinin ve eitli appellativann banda bulunan ay /ayos /aya vs. heceleri, EYun. / (hgios/hgia) ve yeni Yun.da yos /ya vs. aziz sfatlardr. AE cildindekiler yledir: ayandon, Ayasofya, Ayasol uk, Ayastefanos, ayazma, ayese r, Ayna ro z /Ay no ros /Ayn e ro z, ayvadana, ayvima, Eyneg l / n eg l.

ayan a, b. aynga. ayar standart l, standart derece < Ar. iy r a.m. [/ y r / kknden]; bataki / i /nin > / a / > /a /ya dei mesi iin b. agel 1. u y z k ald mda 18 ayar ye i l alt nd : suyu na batm oldu demi nde nbe ri. (M. Elo lu 1957 s. 43). O. iyar /aya r a.m.: B i z e ik i p re y k t rmm n ge rekd r k i iy r tem m ola. (Ferec 855/1451 v. 217b). C evh e riy l e r b z r na var,
ben mi n ik i p re y k t rmm n tem m ay ri l e, h e r bi ri b i diyn rdan y g olsu n! (a.e. v. 217b). kalite,

(Nzm Hikmet 1936s

s. 35). A ya stefano s stanbul civarndaki Yeilkyn eski ad < Yun. (Hgios Stfanos) Aziz Stefanos. Yun. ay /ayos /aya nheceleri iin b. ayandon f rt nas . Leb i de ry da v k i Ayastefano z d mekle me h r k a rye k u rb nda ... (Sel nik 1989 [1599] I, 1). AD. ayat sofa; avlu DS 408 < hayat II. Kad n ca z ik i b k l m
evi n i n, y resi tahta parmakl k la evri l i ayat na ka rd.

deer derecesi: Halit Z iya ayar nda ye n i bi r edip yeti emedi. (Fazl Necip 1930 s. 265). AD. ayar bir tahl ls DS 407: u ra c a bi r aya r fasu lye
ekebi ld ik de i l mi? Ka ayar alabi l e ce i z b i l i r misi n ? Elbette bi lmezsi n . B u n u a n cak Haktaal Haz ret l e ri b i l i r. (S. Kocagz 1946 s. 62). ayarda : Si z i n kadi r ve kymeti n i z i be n ayarda asil l e r bi l i r.

(S.M. Alus 1933p s. 107; bu cmledeki sentaktik ekil iin b. akl /ak l ). ayarl ayarlanm , kurulmu , programlanm : i nd ek i saat, Ze r r i nde n u zak kalmamaya ayarl . (A. Yurdakul 1993 s. 390). ayarla standart lye getirmek < ayar + isimden fiil yapan la /- l e- genilemesi, b. acabla . (argo) temin etmek: G z e l bi r k z a rakla rm. B i r i n i de sana ayarla r z. (T. Ycel 1960 s. 37). Hayat Pariste ylesi n e
tatl yd k i, l ise ve n i ve rs it e tahsi l i n i bit i rd ikte n son ra ke ndi n e amcasn n u z u n y l la r sef i r l i k yapt T r k sefa ret i nde bi r ktipl ik ayarlad. (A. Kulin 1997 s. 22).

(N. Cumal 1970 s. 145). O. yat ayetler < Ar. y t a.m. [ ya nn oulu]. y tlardan k a n yet seve rsi n ? (P.N. Boratav 1995 s. 175). ... y t ke r me ve a h d s i e r f eyi h v l evh a la r iste rim. (Trk masallar 1991 [1912] s. 99). ayaz kuru souk < ET. ay s ak havada souk Clauson 1972 s. 276, G. Doerfer 1965 II, no. 628, Rsnen 1969 s. 11. Kamyon yal n z sabah la r al myo rdu.
B e l ed iye n i n yan ndaki yedi i nde n a l maz ... bo arsada gece n i n ayaz n

(S. engil 1948k s. 66). AD.

k DS 409: Kar dan bi rde nb i re bi r ayaz be l i ri ve rd i.

Ayaz aa

160

aydr

Ace l e ace l e baz yan p baz sn yo r, ama Davut A an n st n e do ru ge l iyo rd u. (H. Karahseyin 1957 s. 56).

kpksz (kahve); sasz, dmdzlak:

Ell ibe l ik, tk na z, ba ayaz, hafi f b i r ive i l e ko n u an bi r adam. (A.K. Tecer 1947 s. 16). AD. ayaz avlu DS 408. Yaz ge l i n c e dam n daban , a rmu n u n amu ru , ayaz n c i l ovu, ah u r u n ah b u n u, te z ek baz lama, aman m i , amanm i ! (A. Caferolu 1944 s. 95). Argoda ayaz mbal a ile

bo, mitsiz, kt mnasnda kullanlr, H. Aktun 1990 s. 46 (M. Mikhalov 1930 s. 17 sans travail (isiz) diyor): Emme, bi r de pol is yakala rsa?... te o zaman i le r ayaz idi! (O.N. Atmaca 1950 s. 11). RD. Ba o l um, ayaz d nyamda ce n n e t y z g rmedikte n son ra, on u n h i ret i n i ka paraya al rm be n? (H. Karahseyin 1957 s. 55). A yaz a a/A yaz pa a ko la k m hava ok souk Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 21 < Ayas erkek ad, konu ma dilinde ayaz souk, don ile kartrlm ve bu tbirde bir kelime oyununda kullanlm tr. Ol uk la r salkm salkm bu z t utmu ,
d p kafa yaryo r. Ayaz a a kola km , ortal kasp kavu r uyo rd u. (F.C. Gktulga 1943 s. 47).

iin ayn tekerrr eden hali ile alkal sanlyor, kr. ms. Lt. menst rua re det grmek < menstru us aylk < mensis takvimde ay < EYun. (m n) a.m., m n ay. K rk g nd r ayba olmadm. (A. Aao lu 1980 s. 68). ... mer i n evde oldu u zaman la r ben ayba l ym m. (A. A ao lu 1980 s. 68). ayba la r ayba halleri, regller (sondaki ek bzen fonksiyonunu kaybetmi olabilir, b. acabola /acabu la ): Ayba la rdan, gi z l i b u l u malardan,
p mele rde n ko n u madn. Pop ark c la ra k olmadn.

(. Aral 1997 s. 319). aybe, b. ayba . ayd , b. ayt . AD. ayda /a yda k /a yde zayf, clz; anormal do an ocuk, beceriksiz; idi < i di enenmi at < ET. igdi melez Clauson 1972 s. 103. kinci varyanttaki sfat yapan ( )k eki iin b. ak I .
Nas l o l u r da bi r be rat gecesi c imas, ya da bi r ayda k gibi u u rs u z la n r b u oc uk ? (L. Erbil 1984 s. 31). B u ka r va r ya, bu o rada duva ra bakan, ayda k o! Ah a nam, ben ok ko rka rm ... (L. Erbil 1985 s. 150).

ayazi, yalnz ayazi kel tbirinde, bir nevi kel < ayaz ba kabak; uydurma bir tbire benziyor. M e e r
Si l ist re n i n i e ris i nd e bi r K e lo la n va rd. B u K e lo la n nas l k e ldi ? K e l l e r yedi k smd r: ayaz i ke l ay rd r. im i ri ke l ay rd r ... (Behet Mahir 1973 s. 168).

EO. ayd l /eyd i l sylenmek < ayt /ayd /eyit /eyd sylemek fiilinin passivum hali. D u rd la r, 120a).

te emml tdi l e r, bi ldi l e r k i al na n reb bdu r, aydlan /eydi l e n f i r k n med r. (Ferec 855/1451 v.

ayazma Rumlarn kutsal saydklar kaynak ya da pnar < Yun. u (yasma) G. Meyer 1893 s. 66. Yun. ay /ayos /aya nheceleri iin b. ayandon f rt nas . Ol
de re n i i nd e mez k r b a r v k i olm du r, ayazmadu r. (Pr Res 1935 [932/1525] s. 246). T eodo ra bu raya hava almak i i n g e l i rd i. K i l is e va rd o zaman la r da. Ayazma idi. Kutsal bi r ye r. (N. Gngr 1992 s. 93).

aydn k, aydnlk; kl < ET. ayd ay aydnl Clauson 1972 s. 268. Z iy n eyl e rid i ay ayd na / K a an dol uban i l e r ge lse . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] s. 90). Ak bet i o l y la n a a bi r di zah m n
y d r r k im an u m ri n ayd g nd z i k a ra u d n bigi o l u r . (A. Zaj czkowski s. 47). G rdi, bi r k ubbed r, bacal u, ayd n, i i dol u mah b s h a lk ...

A yaz pa a k o la k m , b. Ayaz a a. ayb /ay b /a y p utanlacak ey; utan veren < Ar. ayb a.m. [/ yb / kknden]. Yig it l e r, so rmak ayb deg l, n e y rd e ns i z ? (Ferec 855/1451 v. 199a). kusur: H i dmeti n al u rsa ayb va rdu r. Sa a ya ramaz. (Ferec 855/1451 v. 114b). Nida: Ayp be ... , ayp sana, sen i n za hm n h ep ka r la ra gal iba! (S.E. Ertem 1931 s. 246). Ayp, mon e r! ...Teess f ede rim. (Mahmud Yesari 1932 s. 178). ayp et (hafif sitem) yakkszca davranmak; Aman, sak n ha! Hi yle ey ol u r mu ? ok ayp ede rsi n. (M. Rona 1944g s. 30). aybla /aypla knamak, isim/sfattan fiil yapan la genilemesi iin b. acabla : Ev issil e ri e r u avrat sebebs z k o n u u g ld g i n i ayblad la r. (Ferec 855/1451 v. 193a). AD. ayba /ay be (nida) asla! DS 410, K. Emiro lu 1989 s. 47 (artc, kabul edilmesi zor olay veya sz karsnda sylenir) < iki nida (ay ve ba /be )den mteekkil. ayba ayn ilk gn < ay ve ba balang + 3. ahs possessivum eki i. Pa ra tke nd i, ayba na ka g n kald u rada ... (B. Gnel 1984 s. 99). ayba hali, det (kadnlarn bu hali ayda bir tekerrr etti i

(Ferec

855/1451 v. 64a) ayd n l k aydn yer:

Bi r uzu n k a ra u de h l z bu ld . G itdi y riy re k bi r ayd l a yeti di. (Ferec 855/1451 v. 93a). bir yapnn

ortasna gelen blmlerin k almas iin damn ortasndan zemine dek alan bo luk TS 1983 s. 93: Apa rt man n ayd n l k k sm ndaki odaya gi rd i. Bask
tavan l , k c k tek pe n c e re l i ... bu oda kapc dai resi ydi. (N. Eruz 1969 s. 96). Kal lavi Soka ndaki apart man n ayd n l si n eman n bah esi n e bakyo rdu.

(G. Scognamillo 1990 s. 108). Nomen abstractum yapan l k eki iin b. a rl k v e a a l k . A yd n Anadoludaki ehrin ve vilyetin ad (vilyeti eskiden ok daha geniti) < belki orada Byk Menderese kavu an Tabakhane aynn EYun. ad olan E udon dan. T imu rta o l O r u c beg ol
zam nda Anadol beg l e r beg isiydi, an Ayd n l i n e gnde rd i l e r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 95). Ayd n abas /havas

(dorusu havas ) Aydnn yerli halk mzii gibi uzun ve usandrc: Dedim art k, Ayd n abas, aman e lve r i r! (Feraizci-zde 1979 s. 24). Neyse, u zatmyalm ... Oyu n, Ayd n havas, ksa kesi ldi. (S. engil 1943 s. 92). AD. ayd r ayltmak DS 412 < ay I fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . De rn e imi z muba rek o la, kom ula r!

aydos

161

ayk

G c m z, sapm lar yola geti re, a k n la r ayd ra!

(M.

kr. bo asa, e rse . Tahir 1961 s. 316).

Mee r

kokai n

sa rh o l u uy la

B a aran 1992 s. 124). aydo s (gemicilik terimi) ksa ikindi vardiyas < t. (Venedik dial.) gaitn a.m. KahaneTietze 1958 no. 317. A yd o s Anadolunun birka yerinde grlen da ismi < Yun. (Aets), asl mnas: kartal. O. ayende gelen, gelenler < Fa. yanda a.m. [ madan gelmek fiilinin fiilsfat (participium)]. D v n
h n e i h um y n g y ki glg e h a r m le ri n bi r yende evid r. (l 1956 [158687] v. 52b). yende ve reve nde

pla n rm . De l i rip ayg rsamas kokai nde nmi .

(Kemal

gelenler ve gidenler, gelen geenler, uryanlar: Ol e h r be nde rd r, yende reve nde anda ok d u r. (Ferec 855/1451 v. 146a).

Seyrek kullanlan ve ok zel bir grevi olan sagenilemesi, isimden geisiz desiderativum fiilleri yapar. BSTT.de ncellikle dii hayvann erkeini istemesini ifde eder, (ksrak tarafndan) ayg rsa- gibi. A-E cildindeki hayvanlarla ilgili rnekler: ayg rsa-, bo asa-, bu u rsa-, d esi-, e rse- ve e rsek . (sonraki ciltlerde: kosa-, tekese/t ekesi- v.b.). Bundan baka: be nse-, aysa- . stek eki sa- BSTT.de aslnda bundan farkl fonksiyonda olan sekiyle karm durumdadr (ayrca b. ayru ks- , azs n - , byks n -/b y ks n - ). ET.de sa - eki tek bana yalnzca suvsa - susmak rneinde bulunur. Dier rneklerde hep fiilden isim yapan g (< BSTT. , b. ac II ) ekiyle kaynam gsa - eklinde gemektedir ve fiilden bir kl yapmak istemek mnasnda fiiller yapar, ms. k r - gse - grmek istemek (b. M. Erdal 1991 II, 525531).

Fa.dan alnma kelimelerde e nde participium activum ekiyle bitenler vardr. Bunlar, ok defa collectivum mnasndadr. AE cildinde olanlar: aye nde, e re nde, di h e nde.

AD. ayeser Trabzonda austos aynda kutlama yaplan bir gn; austos ay, B y k Ayese r ve K k Ayese r Austos aynda grnen iki frtnann adlar K. Emiro lu 1989 s. 47 < K. Emiro lunun da tahmin ettii gibi Austos ayna den bir azizin yortusundan [bataki ay = Yun. * (agustri)]. Yun. ay /ayos /aya nheceleri iin b. ayandon f rt nas . yet I Kurann bir veya daha fazla cmleden oluan birimi < Ar. ya a.m. Ta rda n k o rk m ad n yeti bu n u g ib i h a s s a raz a te n z l ey led , k f i r o ldu . (Ferec 855/1451 v. 126b). Y umu rta z e ri n e bi r yet s d rabi lmek h n e r de i l ... (F. Erdin 1969 s. 12). yet i ac z ok u aczini itiraf etmek, ma lbiyetini kabul etmek: ... yar n yeti acz ok uyas n. (Ferec 855/1451 v. 136ab). O. yet II mkemmel olan, rnek < Ar. ya mucize, rnek Ol yig it h b l k d a, b uy bl k d a yetd r. (Ferec 855/1451 v. 107b). ay gn bay gn bitkin, baylmak zere < kr. ay l bay l ve bayg n . Fiilden sfat yapan g n / k n eki iin b. akk n , labialisationlu terkibler iin b. ala bele .
B e n , pe nc e re n nde, ayg n bayg n rp n rk e n, h e r ha lde d ardan g rd ... (S.M. Alus 1933p s. 179).

AD. ay gt /ay k rt /ay k t alet; malzeme DS 414415 < ?? Yan ma aykt la rdan t , b z ald m. Ustamla yola kt k. (Y.Z. Demirciolu 1934 s. 144). yiyecek, erzak, yemeklik DS 414- 415: Hep dan ge l i bi z im aygdm z. (Z. Korkmaz 1956 s. 6). AD. ayhal, b. hayal. ay, b. ayu ay b, ay b la , b. ayb. ay ba la iri, hantal adam, ay balas, ay pala , ay yavrusu DS 416. Yun. (arkopllakon) ay yavrusundan calque, calque iin b. ab I /v 3. O. ay d a ac /ay t a ac tohumu ehveti kesmek iin kullanlan bir bitki, beparmak TS 317 < Ar. d vitex agnuscastus TekinTietze 1990 no. 69; i > 1 a de i imi iin b. age l . Kon u a kon u a eh i rd e n
bsbt n u zak la tk... Aytla r ge t ik, ay ge t ik, ka r ta rafta yksekteki ek i n ta rla la r ke na r na otu rd uk. (B.

Duygulu 1961 s. 42). Aspirasyona uram varyant iin kr. hayt . ay s l , b. aysl . ay k sarho olmayan veya sarholuu gemi olan < ayI kendine gelmek fiilinin k ekiyle yaplan sfat, b. ayk . Kr. ET. ad a.m. Clauson 1972 s. 46, T. Tekin 1994 s. 254. Y yb i b de rl e r z l k / K imi yatu r se r h kimisi d r ayk (Enver 1928 [869/1464] s. 32). EO. ayk uyuk ayk halde, ayk olarak TekinTietze 1990 no. 70. AD. ay k kendine gelmek, uyanmak DS 417 < ET. ad Clauson 1972 s. 46 veya ay II, fiilinin k ile geniletilmi ekli, kr. ack . Si z i n kye de gel i r

kendinden geercesine k, vurgun: F r z z te n (Ah m ed R sim 1340 s. 82).

teki n e ay n bay n... S dk da B r i la ntay seve r ...

ay g r b.m. (damzlk erkek at) < ET. ad g r a.m. Clauson 1972 s. 47, M. Rsnen 1969 s. 6. Ayg r g ib i bi r de anas va r. Va rsu n la r al su n la r. (H.R. Grpnar 1927n s. 57). ayg r la n aygr tavr taknmak TS 316: B i re g t a a yle ay rla nma. (V. zbudak 1936a [1466] no. 620). ay g r sa aygr istemek (ksrak hakknda); diinin erkei aramas < ayg r + diinin erkei istemesini ifde eden sa istek (desiderativum) genilemesi,

mi bu d r z l e r? Ha im aykt: K imle r? Pa rt i c i l e r be, kim olacak? (F. Baykurt 1971c s. 276). Mecz

mnada gz almak: D nd k e ayk r g ib i ol uyo rd u. (M. Ba aran 1992 s. 161). Kelimenin causativum hali aykt r ayk hale getirmek; uyandrmak: ek i sesle ri o n u aykt rd . (Yaar Kemal 1976 s. 192).

aykla

162

EO. ay k la aykken < ayk + isimden zaman zarf yapan la geni lemesi. B u p de h z l im h e r dem mestl e ayk la U rviyyeden s o h b et iste rd i. (Ferec 855/1451 v. 179a).

iin her halde yazarn icaddr. Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . Kr. etki . ayp la , b. ayb.

B i n e rk e n ka r, kocas n n a rkas na ge iyo r, bi r v c ut l u bi n iyo rla rd . Hey! ok ayptm. (T. Ycel 1960 s. 9).

EO.da ilek olan la eki isimden zarf, zellikle de zaman zarf yapar, la zarf eki, i l e (< b i rl e ) taksyla kartrlmamaldr (M. Erdal 1991 I, 403406). AE cildinde u la zarflar vardr: ayk la , bi rl e, bo la, dan la /tan la (b. dan /ta n ), di r i l e (b. di r i ), d n i l e /d n l e . a rt k la zarfndaki la genilemesi de belki bu la / l e ekine balanabilir.

ay k la , b. ay rt la . ay l baygnlktan uyanmak, sarholuktan kendine gelmek < ET. ad l Clauson 1972 s. 56 veya < ay I + medialis-reflexivum anlamndaki ( )l eki, b. a l- . Pede r u m de r n c ig e r g e l e r i n i g rd i l e r
biyh o ld la r. Ay ld uk d a k uc u d la r, g r i di l e r, so ru d la r. (Ferec 855/1451 v. 141a). B e lk i ya r n h e r eyi u n utacaks n. Ya r n ay lm olacaks n nk ! (Peride Celal 1991 s. 395). ay l bay l kendinden

ay r b.m. (birletirmenin aksi) < ET. ad r a.m. Clauson 1972 s. 6667, M. Rsnen 1969 s. 6, K. Rhrborn 1977 s. 52. H a r M s r m i be nde n ay rd . (Ferec 855/1451 v. 105a). ay r kay r (mna itibariyle birbirine zt olan iki fiil kafiye ve balarndaki ses dizisiyle (kr. ak ndan kak ndan ) birbirine balanm bir ift szl tbir oluyor) korumak < ay r ve kay r ; tbirin mnas ikinci fiilden kaynaklanyor. B i z h e r g n by m z k m z
s o k a k la rda s r s r l r z. B i z i ay ra n k a y ra n yok .

(H.R. Grpnar 1335 s. 227). ay rd /a y rt fark < ET. ad rt a.m. Clauson 1972 s. 64. fa rk kelimesinin mukabili olarak tekrar diriltilen kelimelerden; daha nce yalnz et ve o l fiilleriyle kullanlrd. Do rud u r, iy i n i n kt n n ay rd zaman ge ldi de geti bi l e. (A. Nesin 1961z s. 102). EO. ay rd yol kava : A lt yol ay rd na ad r dikem . (Dedem K orkut 1973 [14./15.yy.] s. 128). ay rd et tefrik etmek, semek: Yava yava ka ran l k
basyor. Gk ve de n i z a rt k bi rb i ri nd e n ay rt edi l emiyor. (B.S. Kunt 1948 s. 57). Gen nesil tarafndan fa rk et kalbnn mukabili olarak da kullanlyor: Dokumac la r n d kkn n nde n ... ge iyo rdu. Dok umac on u n ge t i i n i ay rd edi n c e, arte l i i nd i rd i. (A.

geercesine k olmak: K z o lan ay la bayla seviyor. (H.R. Grpnar 1933ke s. 17). K lt rs z l e r, Urgan 2000 s. 131).

e le n c e me rke z l e ri nd e n, l ks ma azala r ndan, k ve g z e l kad n la r ndan t r Pa rise ay l p bayl r la r. (M.

ay lt baylm birini kendine getirmek < ay l fiilinin causativum hali, b. act- . Az son ra k z bo l uktan zg 1992 s. 126).

al p hakalai makalai diye rek ay ltt mda az n cek i alk da ekle n i rd i b u alk n z e r i n e, salo n n la rd . (M.

AD. ay n bay n o l akna dnmek DS 418, TS 319 < kr. ayg n bayg n , ay l bayl , labialisationlu terkibler iin b. ala bel e . n a n g rd m elde n
va rdum, h y r b y r, ay n bay n o ldum, istims km k a lmad, ben i g re n s a ndk i ld m. (Ferec 855/1451

zyalner 1957 s. 62). ay rd o l tefrik edilmek, seilmek: On u h a stal sevd , a lad m imdi? B u da i n c e h a stal k d an pek ay rd o lmaz. (H.R. Grpnar 1927n s. 160). EO. ay rd ol ayrlmak: n g ce o ld
ik i l e ke r ay rd ol ub h e r bi ri bi r t a rafdan gid b k o nd la r. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 27). AD. ay rt yakas dnm noktas: B u sal lama ay rt yakasyd. By le yap nca ya alacak, ya da iyi l e ti re c ek. Almasndan ko rk umu z bo aym , iyi l ik ve rd i. (M. Makal 1960 s. 84).

v. 116b). ayn ga /ayan a/ay n ka kaak ttn DS 418 < ?? ay ngac ttn kaaks: Gl c e do ru i n e rke n ,

k o l c u la r la ay n ac la r a rp d la r, yoldan g e emedim... (Mah md Yes r 1928 s. 322). ay ngac ttn

kaaks: Canda rmalar ay ngac la r bast. (T. Apaydn 1991 s. 222). ayn gac, ay nka, b. ay nga . ayn o yun /ay n u yun aka, cidd olmayan giriimler Meninski 1680 I, 614 < labialisationlu kafiyeli ift sz, mnas ikinci kelimeden kaynaklanyor. Asl (deiik mnal) ayan uyu n , b. ayan. B e n im padi ah m
sen o las n k i, bu i ay n la oyu n la o lmaz, ol u rsa zo r la, g l e o l u r. (E.C. Gney 1947 s. 25). Tabi a ram zda kalacak de i l mi? n k ay n uy u n de i l. A l la h s r r o l um, ay n uy u n o l u r mu ? (Orhan Kemal 1951s s.

Fiilden isim yapan ve az kullanlan bir ek olan ( )t (< ET. (u )t ) geili fiillerin nesnesi ve geisiz fiillerin znesini, dolaysyla nomen agentis, nomen concretum ve bzen de nomen loci yapar (T. Banguolu 1974 s. 263, W.E. Scharlipp 1978 s. 91101, M. Erdal 1991 I, 08216). Neologismuslardan baka btn rnekler EO. veya AD.ye aittir. AE cildindeki u misaller bulunuyor: ay rd /ay rt, bi n t /b n d, a t /a ut, d t . Bunlara benzetilmi, fakat isimden tretilmi yeni kelimelerden: boyut . kinci ciltte g iyit rnei gelecek.

ay rt, b. ay rd. EO. ay rtla ayrmak, uzaklatrmak < ET. ad rt la tefrik etmek Clauson 1972 s. 70. sim/sfattan fiil yapan la/- l e- genilemesi iin b. acabla .

67). ayp, b. ayb. (Neologismus) ay p ayplamak < isim temeli olan ayb /ayp kelimesinin do rudan do ruya fiil temeli olarak kullanld bir tek kaynakta geti i

A n Ayd n l i n e g nde rd i l e r k im vara Ayd n l i n h y n la r n ay rt laya. (F. Giese 1929 [890/1485] s.

95). halletmek, fasletmek TS 320: An u i i n i aa bi ld rmedi a n ay rt lamak ge rek. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] s. 31). ay rt lama bir nevi okuluk sporu kem n ekmek yig i rmi d rt bah ola drt bah

163

hayka

k a b a be r be ri n e g e l i n c e yig i rm isi k a b a n u i t a raf na t mah lama ta b ri n e va r n ca ta y n bu la ve k a b adan ik i barmak i e r de n atma a ay rt lama ta b r o l na ... (l

K 5959 v. 426r). ay rt la n ayrlmak TS 321: B s a ru g itdi l e r, eh r sev d ndan ay rt la nd la r. (Ferec 855/1451 v. 103b). anadan ay rt la n do mak: B u

yak nda bi r f e rz e nd ge l e, anas ndan ay rt la ndu lay n otu ra ge l e, syleye, di le ri b itmi ola . (Ferec 855/1451

v. 213b). Kelimenin m areket hali ay rt la birbirinden ayrlmak TS 322: K feyedeg i n gnde r k d , ol a rada ay rt la d la r. (Ferec 855/1451 v. 105b). Yan umda bi r c v n yatu r, ba gvdesi nde n ay rt la m . (a.e. v. 109a). AD. aytla ayklamak DS 421, K. Emiro lu 1989 s. 4748, TS 319320, Meninski 1680 I, 580. aykla I (/t / > /k / geli mesi iin b. ah ) pirincin iinden talar veya bir eyin iinden ie yaramyan paralar seip ayrmak Pi lv m pi i r i l e c ek: Petekte n sahana kon up
geti ri l e n b u lg u r u n i i ndek i bu t r l bcek le r i, sa n pisl ik le r i n i, r mcek a la r n tek tek ayk lamak ola an bi r ko u l say l r. (M. Makal 1980 s. 56). N e redesi n i z o l um? Ba l k la r ge ld i, aykla nacak, sebze l e r soyu lacak, me rubat ta nacak, si z yoksu n u z. (M.Z. Salo lu 1997

Velar nller (yni /a /, / /, /o / ve / u /) ile palatal nller (/e /, /i /, / / ve / /) arasndaki tefrik btn Trk dillerinde en esas prensiplerden biridir. Buna ramen, hem dil ve diyalektleri birbiriyle mukayese edersek, hem de bir dilin tarihindeki safhalara dikkat edersek, bu iki snfn birinden brne geen tek tk kelime grrz. Bunun sebebi ne olabilir? Acaba kelimenin ilk hecesinde bulunan nl yannda olan nszlerin tesiri altnda m byle deiik bir hal almt? Yahut da, Jean Denynin teklif etti i gibi bz nller snflarna sadakat hususunda tekilerden daha zayf olabilir mi ve bu zayf olanlar / / ve /i / , snflar arasnda bir nevi kpr vazifesi ifa edebilirler mi? Yoksa bu ikisi de deil, acaba bizim esas anlaymzda m bir yanllk var? Nazariyat bir yana, AE cildinde u misaller bulunuyor: ayt- /eyit, b /b i (b ak, bi im vs.), n / i n , it l embik / t lamk, o /, o an / e n / ve n, o nt / nt, opu r /p r, ot /t / rt, uk u nd u r / k nd r, domal /dmel /tomal- . Bu maddeye ilveten b. abuk .

ayt a ac, b. ayd a ac. AD. ay t bey it o l akna dnmek DS 421 kr. ay n bayn o l , labialisationlu terkibler iin b. ala bele . Haa ayt beyit old u. Di l i t ut u ld u, bi r ey diyemedi. (F. B aykurt 1961 s. 216). ayt la , b. ay rt la . ayin din merasim < Fa. y n det, gelenek. 230). din, mezhep:
Noe l ayi n i nde n son ra Ye rasimle ye n i evl e n e n bi r ga rson u n yatak odasn sey retmeye gidec ekt ik. (A. Kutlu 1991 s. L ki n mes e l p rotestant devlet l e r i n i l kesi nde yi n e katol ik ve ke z l ik katol ik y n i nde o la n devlet l e rde p rotestant us l n i i c r ede r k a t ok k imse ol ub ... (Mustaf S m , YTEA 1974

s. 44). Daha umumi mnada dikkatle gzden geirmek: Hseyi n avu , sen de ik i zaptiye i l e otel l e r i, evl e ri b i r b i r ayk la! (S.M. Alus 1944 s. 185). (Argo) hrpalamak, tartaklamak H. Aktun 1990 s. 46. G l i h e r i f i aykla rk e n h i ko n u muyo rd u. (M. Kaan 1991 s. 115). bo az n aykla hafife ksrmek, ksrerek bo azn temizlemek:
C i a ras ndan bi r n e f es ekt ikte n son ra bo az n ayklad. (H. Aytekin 1945 s. 40). (Argo) ayk la II okamak,

[1840] I, 77). O. det, kaide, kanun: 142b).

sevmek H. Aktun 1990 s. 46. Belki bit ayklama amelinden (?). Fet h i mahal ledek i b t n mit ra la r i n c i tmede n ayklam t. (M. Kaan 1991 s. 1011). AD. ay s l /a y s l iki elin iaret parmaklar veya bir elin iki parma n aza gtrerek karlan keskin slk (A. Pskllolu 1974 s. 16) < ay ve sl k (krasis iin b. acabola /acabu la ) . B i r is i dd k
tt r yo r, be alts bi rde n bi r aysl t utt u rm u la r, u z u n u z u n al yo rla rd . (Ya ar Kemal 1976 s. 418).

Ge nd b rg h nda k o ndu rd , k o n u k lad, h idmet eyledi. Nek im p de h y n id i, h eb y ri n e ge ld i. (Ferec 855/1451 v. Z r y n l e ri nd e yok d u r k i a lduk la r b rg r i

(l 1982 [1581] II, 153). O. y n eyl e sslemek, donatmak (kr. Fa. y n bastan a.m.): Pes eh z deyi l e Fah r u n n is P rs
o raduk la r h kk ma t a p u ra la r. milk i n e yeti i c ek P rs mel ik i n e mu tc va rd. Le ke r i l e k a r u k d . e h ri y n eyl edi l e r. (Ferec 855/1451 v.

EO. ay t /a yd /ey it /eyd sylemek TS 323326 < ET. ayt a.m. Clauson 1972 s. 268269. Yazmalarda kasdedilen telaffuzu tesbit etmek ou zaman mmkn deil, u var ki en ge 16. asrdan itibaren eyit varyant hakim olmu saylabilir (ms. Evliy elebye gre ayt varyant Tatarlara mahsustur, kr. ms. R. Dankoff 1990 s. 100 Nogai). Fakat 800/1398 tarihli Ik n me (Meh m ed 1965 [1398])de bile aytg l ekli yalnz bir kere getii halde eyitg i l be kere geer, stelik eyitmek masdar da bir kere kullanlm tr. Bu, palatal telaffuzun Osmanlcada ok eski olduunu, velar telaffuzun ise her zaman nadir bulunduunu gsterir. Aytg l h z r o lsu n h ep
yara / K a an h a lk uyk uda bu la fe r / a laba s n up azm de l m bi z . (Meh m ed 1965 [1398] no. 3856). B u za h m etde n b u u rb etden k l g h / Eyitgi l yi n e l u t f tdg i n A l l h . (Meh m ed 1965 [1398] no. 8163).

206ab). y n i C em Bektailerin, arap ziyafetleriyle me hur kadim ran padiah Cem namna olan ayin. O. ay ine ayna < Fa. yi na / y na a.m. M eg e r o l e h z de i
z de d de h a y l na z a riy le c em l i b kem l i c n y nesi nde g rmi , bi c n u d i l i l e se n i fte i vis l olm . (Ferec 855/1451 v. 41a). aynann

aksettirdii resim: fe r n o l k i iye k i bu h i k yeti (Ferec 855/1451 v. 35a).

ge nd h l i n y n esi n b u la ve e l i n i d ny dan eke ...

O. ayinedar (Saray hizmetlilerinden) ayna tutan < Fa. y nad r a.m.; berber [ y na ayna ve d r tutan, b. abdar ]. Ay n ed rla r h a lk a y z i a n gste re l e r. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba] s. 154). AD. ayka /hayka srek av DS 422, 2318 < SrpHrvat. yka /h yka , Bulg. hayka a.m. [ hay! nidas ve Slavca ka eki], A. Tietze 1957 no. 58.

Osmanl mparatorluunda bir ka Slv dili konuuluyordu ve Trkiye Cumhuriyetinin de arkda ve garpta Slv dillerini konuan komular var. Trke, Slv dillerinden bir

aykaklk

164

ayna I

ok kelime alm, fakat morfoloji ve sentaksta bu dillerin Trke zerinde tesiri az olmutur. Sl. dillerinin Trkede en sk tesadf edilen unsurlarndan biri ka kltme ekidir. AE cildinde unlar grdk: ayka /hayka, babka, babu ka, baska, boke /bocga /bo ka /bu ka, boduka, bolka, bri ka /b r ka /b r ka, budu lga, canka, avka /cavka /avga /afka, ayka, i nka, da rakka, devke /defke, devoyka, du r u ga . ko ekiyle yaplanlar iin b. a nako .

AD. ay lan dolanmak, etrafnda dnmek; dola mak, gezmek DS 425, TS 330 < Trkm. vs. ayla dndrmek, evirmek fiilinin reflexivum hali (b. ac n- I I ) E.V. Sevortyan 1974 I, 109. G c e g c e oda n (oda u ) aylan u rs n | N eyi n t l i u a i l e n rs i n . ( eyh o l Mustaf 1979 [1540] no. 3668). aylandu r dolatrmak TS 329: Evl d A rabdan bi ri g veg
ol ub ... atland u r u r la r, t a bl u nak k re ... i l e eb t seh e r ge zd r b, n i e y z k imse m ht ba ve me i l i p rt ba k a r u ayland u r u r la r. (l 1956 [158687] s. 125).

EO. aykak l k kovculuk, mnafklk TS 327 < a. aygak kovcu, entrikac G. Doerfer 1965 II, no. 649. Nomen abstractum yapan l k eki iin b. a r l k . ayk r apraz, ters < ark u r u /a rk r a.m. C. Brockelmann ZDMG cilt 70, 1916, s. 189. B u rada paza rl ks z sat Mecz mnada uymayan, muhalif: Kendi vatan

yapl r l evhas n , h k met i n emi rl e r i n e ayk r ha rek et etmi olmamak i i n asm t r. (K. Bilba ar 1944 s. 5). addetti i memleket i n dib i n e do ru i l e r l ed ik e, ke nd i kk nde n u zak la t n h issediyor. Hissetmese bi l e et raf nda hs l o la n bo l uk, so uk ve it i c i hava, ona h e r an ke nd i topra ndan sk lm bi r ayk r , bi r acayip n ebat oldu u n u bi ld i riyo r. (Y.K. Karaosmano lu

aylands /a y landz inden Amerikaya ve Avrupaya getirilen bir aa cinsi < Yeni Lt. ai lant h us < Endonezya adalarndan birinde konu ulan dilde ay lanto gk a ac. Kr. alyandoz . Meydan kaplyan
ayland z la r n alt ndan ge e rke n az c k ke nd i n e ge leb i ldi. (B.S. Kunt 1933 s. 52). O gec e bi z im k r ta raf ndaki mahal l e kahvesi n i n ayland sl , kahkahal , havu z l u bah esi nd e bu n i n n i be lk i yi rm i ke re al nd .

(O.C. Kaygl 1939 s. 14). ayn I Arapadaki ayn harfi ve sesi < ayn gz, Arap yazsndaki eklinden. O. ayn II gz < Ar. ayn a.m. G rmeye l ide n y r ayn um ya
ak td ol k a dar / K im k a t nda y di yem bi r k a t ra an u n em deg l. (mer bin Mezd 1982 s. 218). D a lsa k h l ve cismm ol fet ayn na almaz, | H a y t b ol u rsam dem k o ymaz deh n na. (Z t 1987 [16.yy.n

1932 s. 38). ... h epimi z bi re r ayk r k l a gi re r i z . (Musahipzade Celal 1936ba s. 58). ... aksine: Fakat
u zaktan by k ve ca ns z bi r ka r topu na be n z eye n b u ky evi n i n i i nd e, ha ri c man za ras n n ha rek etsi z l i i n e ayk r , byk bi r faal iyet var. (S. Ayverdi 1940 s. 93).

ayk r la ma /ayk r la ma s na (zarf) aprazlama, dik bir zaviye tekil ederek < ayk r + lama / lamasna mekn zarf ekleri, kr. u z u n lama, yan lamasna , vs. Yama 1956 s. 103). Kafi l e n i n ba ve k taraf la r na, 58).

B i r d e, bay ra do ru, ayk r lama i l e rl iye n bi r sokak vard ki b u n u n sol taraf nda da be alt ev k u r u lm u tu. (Z. ayk r lamasna, e r d rde r a raba s ra lanm , byle l ik l e o rtada ge n i bi r bo l uk b rak lm t. (Z. Yama 1956 s.

ilk yars] III, 179). Ayn m a l p da y z m g lmedi, | Kalbimde gn l mde sevgim kalmad. (Ya ar Kemal 1980 s. 33). O. ayn III pnar, kaynak < Ar. ayn a.m. asl mnas gz; topraktan su aktan kaynaklar bir nevi gz telkki edilir, kr. e m e me , gz gz e . Ay n o ld l eb
ayn nda ol su | K i a rk o ld c i h n bah r nda yekse r.

(mer bin Mezd 1982 s. 94).


Modal zarflarda lama /l eme veya lamasna / l emesi ne ek gruplariyle tekil edilenlerden ok misal vardr. Mna itibariyle bunlar, en ok tarz ve istikamet zarflar olur. Teekkl bakmndan her iki gruptakiler de bir isim veya sfatla balar. Buna onu fiil yapan la / l e genilemesi ve fiilin ksa masdar olan ma /me eki taklr. Fakat bu ekin burada isim yapan fonksiyonu yoktur, tek fonksiyonu la / l e ile beraber bir zarf tekil etmektir. Bu fonksiyon, ikinci grupta possessivum ve dativus ekinden mrekkep tipik zarf genilemesiyle (b. abes ye re ) tekrarlanr. AE cildinde bahsedilen bu tipten zarflardan ilk grupa ait olanlarn ou yzme sporuna ait tarz zarflardr: balk lama, boh alama, ivi l eme (b. i vi ); ikinci grupta ise ounlukla istikamet zarflar yer alr: boylamas na, ap rastlama /apra z lama, apraz lamasna (b. abiye maddesinde), da rlamasna, de ri n l emesi n e, dikl emesi n e, do ru lamasna, e ri l emesi n e, e n l emesi n e .

EO. ayn IV kendisi, varlk < Ar. ayn a.m. < gz; b. ayn . K a an k i i n ayn es e r i n g rmedi l e r. (Ferec 855/1451 v. 243a). Y n e va r a a ba la rs n ? B i z m ayn umu z dah a n u k a b nda(du r). (a.e. v. 25a). EO. ayn na alma aldrmamak, kulak asmamak:
M u r d bu n u b u sz i n i as l ayn na almad ve nas h a t n eslemedi. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 172). ekdg i me ak k sefe ri ayn i n e almayub ...

(Talk-zde 1983 [1596] s. 156). ayn ke ramet kerametin ta kendisi, hakik bir mucize: On la r taraf ndan sa rfedi l e n h e r
sz bi r vahy g ibi te lkki ede rek ayn i ke ramet addede rl e r. (R.C. Ulunay 1941 s. 266).

ayna I b.m. ( aksettiren srl cam) < Fa. yi na a.m. kanadnn dz tahtas:

ayk rt, ayk t, b. aygt. aylak bo gezen, isiz < ayla , aylan dola mak. Sfat yapan ( )k eki iin b. akk . B i r batman tmegi l e bi r yuma get r, aylak otu r n ca me l o laym. (Ferec 855/1451 v. 24a). Peki Asm, sen h ep byle aylak m ge z ec eksi n ? B i r i de sen t ut! (S.F. Abasyank 1944me s. 105). EO. bedava TS 328329: Ey az z m y suf b z r h s n / G e nd yi s a tmak di le r aylak sa a . (Nect B eg 1963 s. 148).

Sala r n toparl yo rs u n kk duva r aynas n n ka r s nda. (Peride Celal 1991 s. 564). kap Lki n kap, z ng rd yan ki l id i n e, es n iye n aynala r na ra me n dayanyo r, bi r t r l a lmyo rdu . (R.H. Karay 1940m s. 53). AD. drbn: Kaptan ald aynay ... (K. Emiro lu 1989 s. 48). (balklk terimi) derini grmek iin suyun st yzeyine tutulan cihaz, batoskop (?): Son ra ayna dedik le ri magafona ben z e r, bi r ta raf camla kapl bi r bo ru i l e suya bakmaya ba lyo r. (K. Bilba ar 1961 s. 58)

AD. rntgen cihaz DS 426: So n ra aynaya tuta r se n i,

ayna II

165

ayn

c i e r i n i seyrede r o rda yayla gibi.

(Nzm Hikmet 1966

s. 23). (Argo) ayna II kt, berbat, L. Bonelli 1899 s. 349 no. 72 < ayna I; kayganlndan. O n u sz n e be l ba l yo rsan i imi z aynad r! Vah h l imi z e ... (Mah m d Yesr 1928 s. 267). ok iyi, yolunda TS 1983 s. 96, H. Aktun 1990 s. 46 < ayna I; parlakl ndan. Kr. aynal . AD. ayna mahalle < ?? B i z im ky A rapla ba be aynad r. (A. Caferolu 1940 s. 7). ayna, b. adna . A ynabaht Orta Yunanistanda Korintos giriindeki nebaht (Yunanca talyanca Lepanto) kalesi < Yun. (Nfpaktos). mdi gel , va rub bi z (Seyyid Murd 1981 [1578] v. 296a). aynabakar bir nebat cinsi (da kestanesi) I. Hauenschild 1989 no. 182 Arnica montana, no. 315 Chrysanthemum leucanthemum < Ar. aynbak a r kz gz. AD. aynala parlamak, manzara arzetmek < ayna I. sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla .
B u a rada C um a a secdedeydi. ki yamalk l al n a rkas Al lo n u n o l u n u n n n e aynalam t. (. Kaftanco lu

AD. ayna kar mak DS 428 < ?? Mnas ekseriya aklanamyan bu na genilemesi iin b. a rna - .
Ayna an z ec e z ipi, k rd m, k ro l u n u n d m n

(F. Baykurt 1971t s. 289). birisinin iine kar mak: Ula, emme de ayna t n b u y l bana be! (F. Baykurt 1967k s. 35). ayna t r kartrmak: M u hta r n si n i r l e r i n i de ayna t rmay n! (F. Baykurt 1971t s. 245).
i n al lh!

AD. ayna k o yna et karmakark, arpk urpuk etmek ? < ayna fiilinin emir siygas ile kafiyeli ift sz, b. af k f . Elbet simya da bil i r de i l mi ? Ba r i
ben i bi r g z e l a rps n da, vc ud umu ayna koyna etsi n, kuy u e ng e l i n e dn eyim. (Feraizcizde 1979

krfezinin Nfpaktos,

[1302/1886] s. 32). AD. ayna t r- kartrmak < ayna - fiilinin causativum hali. i n c i bi r vu k uat ka rtacaksn z! He ri f i n e l i nd e
sil h g rm yo r musu n u z ? M u hta r n si n i r l e r i n i de ayna t rmay n! (F. Baykurt 1971t s. 245).

Aynabah t i / Eynebah t i z e r i n e d el m k im alma a k o lay y r du r u r.

AD. aynat beter DS 428 < belki i nat (kr. eynat inat DS 1824); ikna edici olmayan bir etimoloji iin b. A. Tietze 1955 no. 1. Kelime bandaki / / /a / deiimi iin b. agel 1. aynat beyn et /ayn et beynet ucube DS 128, labialisationlu terkibler iin b. ala bele . Atiye ke nd isi g ibi bi r ga rip kalm , i i ya ral
kad n la u ra an n y z n n Ta n r ta raf ndan aynet beynet edi l e c e i n i , gazaba gel e ce i n i, ke nd isiyl e u ra masa iyi edec e i n i kocas na duy u rd u. (L. Tekin

1972 s. 144). AD. aynalan derken dizi yaralanmak DS 427 < ayna I + isimden fiil yapan la n- genilemesi, b. abaplan- .
N iyaz i b u kapdan bi n ip b r kapdan atla r ve kapaklan r. spo rtas k r l r, tebe ri l e r sa l r, di z l e r i , avu la r n n i i aynalan r, kan i i nd e kal r. (Orhan

1984 s. 187). O. aynelyak in gzmle grm gibi, kat olarak, yakinen < Ar. ayn tam kendisi ve yak n kesinlik; kanaat. imdi sen be n i sevb ba a mu h a bbet td i n i ayne lyak n b i ld m. (. Elin 19751976 s. 177). aynen I (zarf) tastama m, harfi harfine < Ar. ayn II + zarf eki e n . Ar. accusativus eki an n zarf yapt durumlar iin b. ace l ete n . H rs z la r h can sz l e ri n i ayn e n ye r i n e g et i re c e i n e sz v ri r l e r. (Trk masallar 1991 [1912] s. 50). Adam hakl kt bi l iyo r mus u n ? D edi i kt ayne n ! (T. Apaydn 1991 s. 307). Ayne n syledi i n g ib isi n: be n c i l ve d n c esi z bi r e rk ek hayvan. (A. Kutlu 1987 s. 212). Gnlk dilde ayne n kendi ba na ok doru, dedi in gibi mnasnda kullanlr: rkt e nayi, ha? Ayn e n ... (Orhan Kemal 1952 s. 33). aynen II (para ile deil) bir eyler vererek (borcunu demek) < ayn + zarf eki olan e n , kr. kazaen, s rg n e n . Hi o lmazsa ve rg iyi ayne n ve ri n! (F.C. Gktulga 1953 s. 4). A yneroz, b. Aynaros. aynet, b. aynat. ayn (sfat) baka biri deil, bizzat kendisi < Ar. ayn (ayn II) + Fa. izafet eki i , agglutination ve fonksiyon kaybolmas ile, b. asga ri . Hep ayn ko n u la r... (Y. Yazc 1990 s. 112). Sfat zarf olarak da kullanlr, kr. t pk : Ayn sana ben z iyo r, ana! (A. Cafero lu 1944 s. 206). sim olarak ayn kopya: B u n la r imdi

Kemal 1950 s. 48). AD. aynal gzel, gsterili DS 427, H. Aktun 1990 s. 46 < ayna I. simden zellikle sfat yapan l i eki iin b. 2 adamakl l . Aynal aca imi be! (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 230). ki tan e aynal ka r bu l, s rt la, geti r ... Su ng u r l u h ova rdas n n d uas n al! (Kemal Tahir 1957 s. 48). aynal hileli zar: te bu at
esnas nda evvel ce avuc u nda saklad aynal n n tek i n i kavano ede r. (H. Kodaman 1944 s. 21).

A ynaroz /A yno r o s /A yneroz Yunanistann Aynoros yarmadas < Yun. (Hgion ros) kutsal da Yun. ay /ayos /aya nheceleri iin b. ayandon f rt nas . ... Ayne ro z ce z r es i nde n Paydo K a rato re manast r t a raf ndan z a bt o l u n ub ... (.L. B arkan 1943 [tarihsiz] s. 346). (Argo) aynas z fena, irkin DS 427438, H. Aktun 1990, s. 47 < aynal nn aksi. - le r aynas z, Re c ep ... O n e
demek? u demek ki, ik i g nd r habe zan l ktan bitiyo rum... (R. Enis 1935 s. 57). Ge l ge l e l im, ben im ha l im ok aynas zd r b u g n l e rd e.

(O.C. Kaygl 1939 s.

244). Argo polis:

Tam boyac Kadi r l e n uma ra evi re c ekt i k i kapdaki le rde n bi r is i ba rd : Haf z! Aynas z ge l iyo r! (Umran Nazif 1948 s. 89).

Aynbahr

166

ayrl

diplomalar n a ld la r ya. W i l ly bey bu n la r n ayn la r n ka rtt , heme n Ame ri kaya yol lad. (F. Baykurt 1967a s.

155). simle ince veya zamirleince, sondaki agglutinationa uram /- i / 3. ahs possessivum eki olur: Yanaklar n n pembel is i o n u n k i n i n ayn i. (S.M. Alus 1933p s. 139). Zamirle mi halde 3. ahs bir possessivum eki daha alabilir, kr. bi ris i, k imisi, h epsi . Ayn isi be n im de ba mdayd. (K. zer 1957 s. 68). O. Ayn bahr Geliboluda veya civarnda bulunan bir kalenin ad ?? < asl mnas deniz gz [ayn II ve bah r I). Kr. Gelibolu Yarmadasnda olan di er 16. asr kale isimleri: K i l id lbah r, Sedd lbah r . B e n m (veya B e n em ) ly s N iy z , G e l ibo l i vat a n um, | Ayn bah r i k i g z m, ke t yi c n bede n m. (l 1994 [159199] s. 168). ayn madd (para olarak deil), ekseriya ayn i ya rdm tbirinde, hkmetin ktlk zamannda memurlara da tt yiyecek ve baka maddeler. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal . Ame rika n ayn i ya rdm vagon la r da Erz u r uma vard ... (F. Erdin 1969 s. 133). ayniyat i yerlerinde eya ve malzeme i leriyle ilgilenen blm TS 1983 s. 96 < ayn ve Ar. oul eki t ; nomen abstractum collectivum mnasnda isim yapan iyat iin b. abesiyat . B ey baba, gee n se n e n i n ayn iyat cetve l i n e rededi r? (A. Nesin 1958k s. 12). O. ayni ye gz tababeti, oftalmoloji; hastanede gz tababeti ksm < Ar. ayn ya a.m. [ ayn gz + tababet dallar iin kullanlan ya (iye ) eki, b. adliye ]. E rz u r um hastan esi nde mu nta zam bi r ayn iye dar lmesaisi ve di e r bi r mutahasss mevc ut ise de ... (S.E. Ertem 1930su s. 61). ayniyet aynilik < Ar. ayn ya a.m. Ar. iyet iin b. aci l iyet .
On doku z u n c u y zy l, g e l i e n kosmosu d z e n l eye n kan u n la i nsano l u n u idare ede n kan u n u n ayn iyeti n e i na n yo rd u. Tabiat da, tari h i de gitt ik e daha i l e r i, daha mkemmel me rha l e l e re s r k l eye n, ayn tekm l kan u n uydu. (C. Meri 1992 s. 110111).

ayrlm kadn ve erkek evrelerinde daha da ok gze arpar. Bir ok dilde yaplm ara trmalarn sonularndan bzlar unlardr: Kadnlar, daha rtmeceli (euphemismus) konuurlar, ifdeleri erkeklerinkinden daha sade ve terbiyelidir. fdeyle ilgili ortaya kan bu sonu Trkiye Trkesi iin de geerlidir, b. S. Baolu 1987 s. 299. Trkiye Trkesinde kadn diline ilikin bir ara trma henz gerekle tirilmemitir. Buna ramen genelde geerli ve yalnzca veya zellikle kadnlar tarafndan kullanlan bz leksikal tarzlar vardr; ms. nidalar: a k olsu n!, ayol!, h u! , okayc hitaplar: eke r im, elmasm ya da deyimler: y re i n i n ya e rimek, Ht da g ibi i mek, sdk syr lmak .

AD. ay or it kasm ay K. Emiro lu 1989 s. 48 < Yun. (Agiyrits) kasm aynda olan bir yortu A.A. Papadopoulos 1958 I, 9. G z kapu n u n
o u nde | Tayi yuk led um tayi | Esti souk r z g rla r | Ge ld i ayo rit ayi. (K. Emiro lu a.y.).

ayran b.m. (ya alnm st; sulandrlm yo urt) < ET. ayr n a.m. Clauson 1972 s. 276. Kad n la r, oc u k la r budala DS 429 Se n k imi ald n a rd na, a ayran geve n

bak r kapla rla su ko tu rd u la r. Ay ra n o lan ay ran su nd u. (T. Apaydn 1991 s. 15). AD. ayra n geve n aptal, o l um, ben im p rla ntama m gve n iyo rs u n da Ame rikal ld rmeye k yo rs u n da la ra? (L. Erbil 1977 s. 32).

AD. ay ran c zayf; kocasnn karsna verdii ad DS 429 (belki gebeler iin kullanlan a alayc tbir): K o yu n u o lmayub s a d k t i n sle ge i n r o la n
f uk a r s ndan k i an la ra ayra n c ve c i ve l ek d y ta b r de rl e r, otu z e r ak a t a leb ol n u rm . (.L. Barkan

1943 [1583/991] s. 8182). AD. ayrel l i kukonmaz iei DS 430 < Yun. (agrllin) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 2. ayr , b. ay ru ayr cana ayr olarak; stelik, hesaba dahil olmadan < ayr + aslnda bir kltme grubu olan ca na genilemesi (kr. aca rca na ) , fakat burada kltme fonksiyonu zayflam, hatt bsbtn kaybolmu , sadece zarf fonksiyonu kalm tr.
Yi rmi be santimi k rk mi lyondan faz la ede r u g rd n z ta ri h i n i l e r i n alt n , g m va r ayr ca na. (N. Gngr 1992 s. 8586).

A yno r o s, b. Ayna ro z . EO. A yntab Gaziantepin eski ad < Ar. Aynt b < Erm. A ntap . Se rd r S i n n Pa az de M e h m ed Pa a h a ret l e r i
yara r l e ke r i l e ta k b eyleyb ve i n ba layub muh l i f y rde Aynt b sanca nda y ti b mu h k em ce ng b ol ub ... (Sel nik 1989 [1599] II, 863).

ayr dan, b. ayriyete n. ayr k I/a y r k otu bir cins ot, Agropyrum repens < ET. ad rk a.m. Clauson 1972 s. 65. Fiilden nomen concretum yapan ( )k eki iin b. ac uk /ac k I . Ka rs S u ltan oc u u n u s rt na sa rm , ayrk topl uyo r. (F. B aykurt 1961k s. 90). AD. ayr k II ocuklarn ku avlamakta kullandklar sapann atal blm ZTS 1976 s. 13 < ayru k /ay rk . Fiilden nomen concretum yapan ( )k eki iin b. acuk /ac k I . ayr k III, b. ayru k. ayr k otu, b. ay rk I. ayr k s , b. ayruks. ayr l ayr fiilinin passivum veya reflexivum hali (b. a l- ) < ET. ad r l a.m. Clauson 1972 s. 6869. O l

ayo l (genellikle kadnlarn, dikkati ekmek veya itiraz etmek iin kulland nida) bana bak! < ay o u l . Bu birleik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola /acabu la . oc u kdu r b u ayol, ke ndisi n i e n z iyade kim gezdi r i r e le nd i r i rse o n u seve r. (H.R. Grpnar 1927n s. 120).

Kadn ve erkein dil kullanmlarndaki, yni konumalarndaki farkllk, senelerden beri uluslararas feminist ve sosyolinguistik ara trmalarn konusudur. Bu farklar u alanlarda gzkr: Kelime hazinesi, entonasyon, mimik, ifde ve gramer. Bu farkllk toplumda birbirinden

ayrl

167

ayruks

ik i bi r i bi r i nd e n ay r lmayan d stla r ... kimle rd r ? (Ferec 855/1451 v. 137b). Albayla az n c e ay r ld k.

(A. Yurdakul 1987 s. 196). ayr l gidi, kalkp gitme: B e n m ay r l um yok d u r. (Buradan ayrlacak deilim) (Ferec 855/1451 v. 208b). ayr l birbirinden ayrlmak < ayr l fiilinin karlkllk (reciprocum) hali. Reflexivum halinden sonra karlkllk taks iin kr. dk l , sar l , y l vs. A h r ik i t a rafdan dah z a r r o l ub itt i f k la ze n c i r l e r i k esdi l e r, ay r l duk . (C. Okuyucu 1987 [159091] s. 384).

1972n s. 48). ayr se i o l ayrlmak: B e l e ay r se i ol uyo r u z ... B e n i b rak yo r. (H.R. Grpnar 1927n s. 223). ayr se i yap hakszlk etmek, hakkn yemek: B i r ge c e bi ri n i n, bi r g e ce di e ri n i n yan nda yatardm. He ayr se i yapmazdm. (. Beysano lu 1966 s. 211). ayr ca ayr olarak, kendi bana ( ca zarflar iin b. an ca I ) : Ol bah l bi r t a rafda ayru ca yatu rd . (Ferec 855/1451 v. 223b). ayru k /ay r k baka < ET. ad ru k a.m. Clauson 1972 s. 65. Sfat yapan ( )k eki iin b. ak . yed ayru k yoldan gitdi o la, an u i c n o ra madum. (Ferec 855/1451 v. 66a). bir daha, gayr, bundan sonra: Yalva rd,
taz a r r u tev z u eyled i: Ayru k bu t a rafa yre nmeyem!

Passivum halinde fiiller yapan i l genilemesinin (as l II , a l ) baka bir zellii, reciprocum genilemesi i ile bir arada kullanlmasdr. ok az fiilde grnen bu i l i eklinde passivum eki i l dnken mna tayor (b. A. Tietze 1989 s. 283). AE cildindeki misaller unlardr: ayr l , da l , da r l , dk l .

(Ferec 855/1451 v. 43a). birbirinden ayrlm

o c u k h l ayak d a, bacak la r ay rk , y z k a r rg ha mtevec c i h d u r uyo rd . (H.E. Advar 1926 s. 121).

ayr birbirinden ayrlmak, ayrl mak < ET. ad r a.m. Clauson 1972 s. 69. Bu tr m areket halleri iin b. al - I . B i r g n ava k d . Av avla rik e n k a z y sum n ayr ub at n u aya bi r de l ge ge e r . (Oruc b. dil 1343/1925 s. 19). N e y nde n esti i be l l i
olmayan, sank i h e r ynde n b i rd e n ese n r zg rla r n bu l u up ayr t b u kayal k la rdan bak n ca, d rt bi r yan ev re l eye n de n i z g r n yo r. (O. Baydar 1998 s. 220).

ayr i yeten/ayr yeten ondan sarfnazar, stelik < ariyete n dn olarak, fakat ay r baka kelimesinin tesiriyle mna deiimine urayarak, metatez iin b. alb z . Son heceler Ar.dan gelen zarflarda sk sk geer, b. ace l ete n ve ac i l iyet . ... kyle ri ndek i e l i aya t uta n la r n
mevc ut l u o la rak istasyona gnde ri lme l e r i bi ld i ri lmi ti r. Ay ryete n kom u kasabala rdan bi r i nsan iyet l ik o lmak z e re e r be e r b i n k i i l i k ya rdmc o la raktan k uvvet gnde rme l e ri ... (A. Nesin 1956 s. 38). Kaymakam n da bi l umum mu hta rla r toplayp ayriyete n b i r salma daha yapt n s i z e an lattm. (F. Baykurt 1959y s. 72).

AD. ayru k s /a yr k s bambaka, apayr DS 430431, TS 336338 < ayrk + isme taklan benzerlik (similativum) sfat eki olan s (J. Deny 1921 no. 890, 2b), b. ayru ks . Ege r i se n o l umdan ayruk s deg lsi n, i k ki no layidi h d o l um olayid ! (Ferec 855/1451 v. 66a). ayru ks et deitirmek: l em d ri l rs e k i bu i i ay ru k s del e r demez l e r. (Ferec 855/1451 v. 187b). hl ay ruks durum apayr, yni vaziyet kt, i umulduu gibi deil: Em r du rd ,
g l i n eg l emegi c n k z k a t na gi rd i. G rd i k i h l ayruk s , ik isi n i dah s a c la r nda n ekdi, tah t dan a a a b rak d . (Ferec 855/1451 v. 8a).

Trkeletirmeyi daha da ileri gtrerek ay rdan eklini kullanan da vardr. Ablativus haliyle yaplan zarflar iin b. amazdan : Ba l altm
l i raya paza rl k ettik. Ay rdan e l l i hak da eki n ve ri l e c ekti.

Benzerlik (similativum) eki s (< ET. sg , b. Erdal 1991 I s. 70-73) isimden isim kkne benzer sfatlar yapar, ms. kad ns kadn gibi, kadna benzer, bi l l rs u billru andran, berrak. A-E cildinde u rnekler bulunmaktadr: ayruks /ay rks , bal ks , bayats , boksu , byks /b yks , b u la n ks , i rk efsi i rk efsi , oc uks u , da s da s , don u ksu , dopraks , e rs i , e rk eksi . Ayrca beyazs , bu days ve k u r u ns u gibi renk sfatlar da vardr. zellikle renk ve tat sfatlar tretmek (ms. beyaz ms ) iin bu ekin uzatlm ekli ms kullanlr (b. ako rdeon umsu ). Ayrca s n ekiyle yaplan benzerlik fiilleri iin b. byks n- /b y ks n- .

(Kemal Tahir 1955g s. 94). EO. ayru /ay r ayrlm , beraber deil, kendi bana; baka, farkl < ET. ad r Clauson 1972 s. 6364. K a t r i yet de rdi amm g ce ay ru yatu r id i . (Ferec 855/1451 v. 106b). Aman yapma sevg l m, bi rb i rim i zde n ayri d e r ik. (A. Cafero lu 1945 s. 103). ayr ayr (ekseriya zarf) baka ba ka; birer birer:
He r g e i bi r t yif e d utm , cavk cavk ot u rm la r, ay r u ayru em id n la r aya n du r u r. (Ferec 855/1451 v.

EO. ayruk s bakala mak TS 339340 < ayru k + sfattan fiil yapmakta kullanlan si , kr. bayats, yabans, yads vs. yu eyitdi: ek deg ldi r k im arsla n
di n t n ve k a n at h u l l es i bi r l e be ze n b-d r r ve r z ig r- i l e k i i n h uy ayru ks r ve h e r vak t bi r d r l h h la n u r. (S. eyho lu 1973 s. 261-262). Ege r G ste hm ay ruk s u rsa r y | K a ra rs u n bah t g n i v ay . (Fah r 1974 [1367] no. 1743).

92b). Kom u la r e rkek kad n ay r ay r ot u r u r la r. (H.Z. Koay 1944 s. 297). ay r, ... ayr ayn ey deildir:
Fak r l i k ayr, di l e n c i l i k ayr, be k a rde im. He r dam s a dak a k a b l tmiyo r... (Mah m d Yes r 1928 s. 97). ayr gayr yok :

her ey beraber, ayrlk kabul edilmiyor: Ay r gayrm z m va r, Na i l c i im? G e l e n l e r, ge le c ek l e r o rtan n ... (Mahmud Yesari 1938 s. 86). ayr se i ayrlk: Gh bu ha n m e f e nd iye bak, gh bana bak; bi z im ayrm z se imi z yoktu r . (H.R. Grpnar

Sfattan ve isimden fiil yapan s genilemesi (ET. karl ms dr) en ok ismin belirttii hale gemek, yni olmak veya dnm (transformativum) anlam verir. Anlamca bzen de sa istek fiilleriyle (ayg rsa , acmsa ) karr. AE cildinde geen rnekler unlardr: ayruks , bayats, s / i si . Bunun yannda benzerlik (similativum) mnas da var, yni sanmak, saymak anlam verir. ok nadir olarak fiile eklenip kltme anlam tad da grlyor: be ensi , bols , [emsi ]. Bunlara ilve olarak, sa fiillerin deiii olarak bzen desiderativum anlam tar: d esi . (b. S. Schakir 1933 s. 4041, Clauson 1972 s. XLVI, T. Banguolu 1974 s. 223224, M. Erdal 1991 II, 534). Kr. ( )ms sfatlar, alams /a layms . s- /-s n- /-sa- eklerinin dier

aysberg

168

ayya

grevleri iin b. ayg rsa /b y ks n - , dol u ksa- .

, azs n -

, byks n -

A. Tietze 1969 no. 15. Andan st d seh i l mddetde v. 19b).


Evi n dam n o na rd la r, odalar, ayvan

ay s ber g (corafya terimi) buzda < Fr. < ng. ic ebe rg < Norv. isbe rg a.m. [ is buz ve be rg da]. n c i r ek i rde i nd e bi r aysbe rg. (Z. Ankara 1991 s. 22). O. ay ho hayat, safa < Ar. ay hayat; kr. . Her vak t ol
p ki z e ge l rd i, s o h b et de rd k. B i r zam n bu n u z e r i n e ay umu z mstemi r r o ld. (Ferec 855/1451 v.

sar y u e h n e n u k k u eyv n k i lemde h c mel ik an u g ibi l e r i yo idi, s ret e get rd i. (Ferec 855/1451 svad la r. (. nl 1986 s. 21). Ma rdi n i n scak ik l im i n e dayan k l o l u r ta evle r. B u n la r u z u n ayvan la r n ve y ksek kubbel e r i n ye r ald evl e rd i r. Yaz n s ca n , k n so u u n u ge i rme z. (M. Mungan

1996 s. 112). A y vansaray stanbulda Hali zerinde bir semtin ad < Orada ehid olup gmld sylenen Ayyb A nsar adnda birinden (P. Wittek 1951) (Ansarler, Peygamberin Medine ehrindeki taraftarlar ve yardmclar). Ve memlek et ms e l l es e yak n bi r ey
ola rak , k esi o lan Sar y bu r n u ve Ayvansa r y ve Y dik u l e t a raf la r nda isti h k m t ces me va rd.

67a). Ay a h a rc t, y r i d ny y, c i h n z evk i n i s r! (Zt 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 113). ay eyle safa srmek: a r b-h rl a me l o lduk , mstevf ay yledk. (Ferec 855/1451 v. 110a). ay u i ret ziyafet hayat, yemek imek safas: Z ey n l s n m ay u i rete me 1 o ld . (Ferec 855/1451 v. 52a). ay u tem a ziyafet ve elence: Andan ar b
ge ldi, an dah b u t a ryk i l e i cdi l e r, ay u tem ya me l o ld la r. (Ferec 855/1451 v. 29b). ay u tarab

(N mk Kem l, YTEA 1978 [18831884] II, s. 289). O. ay vay /ay vay korku ve ikyet ifde eden nida < Fa. ay v y a.m. B u ke l im t i idi cek eyitdi: Ayv y, n e mdbi r s a k a d ki iyimi si n! d di. (Ferec 855/1451 v. 212a). Kr. ayva II. A y vaz ekiya Kro lunun kard ve yanna ald gzel Ermeni gencinin ad < vaz . Ge l Ayvaz m

byk enlik: e h r i r yiyde eyledi l e r, ay u t a rabda old la r . (Ferec 855/1451 v. 140b). EO. ayu / ay b.m. (bilinen hayvan) < ET. ad a.m. Clauson 1972 s. 4546, M. Rsnen 1969 s. 6.; TS 341 Ayu c la rda kimsel e r o la ki y z i n g re n ay g rd m s a na. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba ] s. 149). Bu cmledeki kelime oyunu, o zaman ayu diye yazlan kelimenin ay diye telaffuz edildiini gsterir. Ay n n a hma kayganadan pay umar. (. Kaftancolu 1983 s. 173). kaba, hantal, anlaysz (insan): Dikkat etsene u la n ay! (B. Gnel 1984 s. 118). ayuto (kt oyunlarnda) ortak (?) < t. ai uto yardm.
Se n i n dikkat itmeyi nde n solo oldum ... byle ayutoc u l u k mu ol u r? (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 10 [31]).

sen l e h esap g re l im, / Eze l baha r dememi z e n e kald? / Dedi im mu rada e rmedi e l im: / Ge t i m rm, lmemi ze n e kald ? (Behet Mahir 1973 s. 357). AD. erkek e ,

koca DS 433: bi r Ayvaz, bi r K ro l u /b i r K ro l u, bi r Ayvaz kar koca: B i r Ayvaz bi r K ro l u b i r de du l bald z m yle byle ya yo rduk. (S.E. Ertem 1935 s. 13). ayvaz I Ermeni konak hizmetisi < Ayvaz .
yle bi r sarmsak kokusu, yl e bi r sa rmsak kokusu k i sank i Pal u l u bi r e rme n i ayvaz, o n ba sarmsakla okkal k somu n u temi z l emi , gel ip kar m za gemi . (S.M. Alus 1933p s.

ayva I b.m. (bildiimiz meyva) < Fa. bia a.m. Geni bilgi iin b. H. Eren 1999 s. 29. So uk d u r k u r ud u r h em tab ayva, / V r r b u y reg e k uvvet z iy de ... (eyh 1937 [14./15.yy.] s. 20). (argo) ayvay ye zarar grm olmak F. Devellio lu 1970 s. 77 (ayva yutulurken boazda kald iin). ayva ty bir gencin yznde sakaldan nce kan ince ty:
a ntas ndaki t ra maki nas n get i rt ip takt pri z e. Sskal ktan h e n z sakal lanmam ayva tyl e ri n i ald maki nayla. (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 62).

204). AD. ayvaz II karlk, bedel DS 433 < Ar. i wad a.m.; / i / > 1 /a / de i imi iin b. agel . O. ayv i ma kilise altar < Yun. (yo) ve (vma), Yun. dial. (aivima) a.m. Yun. ay /ayos /aya nheceleri iin b. ayandon f rt nas . Envayi e lva n r u hban g iyi n ub / Do na n ub saf saf ayvima on i. (E. Kmrciyan 1981 no. 104). O. ayyar I hilekr, dolandrc < Fa. ayy r a.m. < Ar. ayy r serseri. M ege r o l e h rede c ayy r var- imi . He r b i r i Dal l e i mu h t l ede n e ed imi . (Ferec 855/1451 v. 240a). B i r o rd u r, bi r h a r m d r, bi r ba kese r g zde n s rme o u rla r ayy rdu r . (a.e. v. 99b). kahraman, pehlivan: e h i n h s bi n M e h m ed bi n Ayd n ... Pe r s rat l u at l s don l u ayy r . (Fah r 1974 [1367] no. 2933). AD. ayyar II tembel DS 433 < ayyar I. B i ra z ge kalacak
ol u rsa kocas ndan yiyece i daya n haddi h esab olmad gibi ad da ayyar diye an l r k i bi r kad n k k d rmek i i n bu ndan kt sz olmaz. (M. Makal 1950 s. 22).

ay va /ay va II feryat < ay vay /ayvay nidasnn varyant. yy.n ilk yars] III, 143). Kr. ay vay /ayvay .

Erik l e r l e y z i n z ey n t, an ayv i l e g nde r, | Ege r la l nde n alma isteye a y r eft l !. (Z t 1987 [16.

ayvadana il olarak kullanlan bir ot, Artemisia vulgaris DS 432 < Yun. (ayiovtano) Artemisia arborescens [ayio kutsal ve vtano /votn i ot, bitki] A. Tietze 1962 no. 305. Yun. ay /ayos /aya nheceleri iin b. ayandon f rt nas . A y va l k ( ehrin ad) < Yun. (Kyd na) < EYun. (Kyd nai) a.m. [ayva a alar], yni bir calque, calque iin b. ab I /v 3. AD. ayvan/ey van ambar; balkon; ok pencereli veya bir taraf ak st kat odas DS 433 < Fa. ayv n a.m.

ayya ikici < Fa. ayy < Ar. ayy beraber iki iilen arkada. Gec e n i n ayya la r na talyan us u l sade kahve ... (A. Yurdakul 1989 s. 94).

ayyuk

169

azck

ayyu k g n en yksek yeri < Ar. ayy k Capella yldz. Yalnz ayyuka k- tbirinde: Fe ry d eyledi, i ayy k a k d . (Ferec 855/1451 v. 118b). l k kt ayyuka. (B. Necatigil 1976 s. 39). B i z , a raba
istemiyo ru z; hava g z e l, y r mek istiyo ru z deyi n ce, hay ret l e ri ayyuka kt . (M. Urgan 2000 s. 218).

1945 s. 46). Mecz mnada doru yoldan sapmak, kt yola girmek: Atam ol o lan c u ve l

ahd di ndi. P di h l an u dest i t a s a r r u f nda k o d ... Ol bi z m pe rve rdem z o lan bi r k a c g n k i p di h l k tdi, azd ... (Ferec 855/1451 v. 46a). ta knlkta ok

ileri gitmek G h o a ram, g h aza ram, bu h a lk i i nd e


Azm m kpek. B i r k u z u paralam .

az b.m. (okun aksi) < ET. z a.m. Clauson 1972 s. 277. C n n ac tmak de i l ... Gebe rtsem az! (Mah m d Yes r 1928 s. 191). (arkasndan bi r ile) mahdut:

ge z e rem, | G h h o l ub hb z o l ub ik r d b avlan u ram. (Erefo lu 1286 s. 11). kudurmak:

(N. stn 1970 s.

Ke ndi n e an cak pek s k zam n la r ve k a ra g n l e r i n a z bi r para al k o ya rd. (R.N. Gntekin 1928 s. 110).

121). az II (yara veya hastalk iin) kt bir inkiaf gstermek < az Iden. A ras ra o raya gi re rm i ,

(zarf) biraz: De n i z havas nda Ke rim az topland. (Tark Dursun K. 1955 s. 86). (isim) azlk, ksalk: G l m ri az na g z m a la . (Gl ehr, M.F. Kprl 1934 s. 25). AD. azdan demin. Ablativus haliyle yaplan zarflar iin b. amazdan : Azdan bi ga r va rd bu rda, z z et. N i reye gett i ? (E.E. Talu 1937 s. 217). bi ra zdan biraz sonra (Ablativus haliyle yaplan zarflar iin b. amazdan ): B i z de bi ra zdan teyz e n e gide l im ... (. Devrim 1943 s. 33). az a z yava yava , gittike: Me z k r C i rbe n s la r ay ba nda c
g nd e n k a ub ge lmez. c g nde n s o ra bu c ml e dok u z g n a z a z a rta r. (Pr Re is 1935 [932/1525] s. 666)

temi z l e nmek i i n. Ama orada da temi z l e nmekte n ok yaras az yo r. (M. Makal 1980 s. 65). defalarca

ykanan ama rn artk aartlamaz hale gelmesi: B u n la r n z e l l i i k uma n c i ns i nde n ok, art k asl temi z l e nmeyecek kadar azm olmala r. (S. Soysal 1979 s. 35). aza uzuvlar, vcut paralar, organlar < Ar. a d a.m. [ ud w kelimesinin oulu]. G ne bi re z k a lk d uk lay n h a lk u a s ndan s a ylar ak m a a ba lad . (Ferec 855/1451 v. 54b). ns n o u l la r bi r v c d u n
a sd r. H n i h cetde bi r bi r i n e mu ve net etme e bo rc l ud u r. (Trk masallar 1991 [1912] s. 27).

son derece az: H s l k i tz r n is r azdan az. (l 1979 [1581] s. 153). biraz, azck: El ime
azdan az kitap aldm. Si n ema pe rdesi n e baktm. tel e ri azdan az g rmeye ba ladm. (O. Arayc 1979 s. 41). az bi ra z

ouldan tekil mnas husule gelmi, uzuv:

biraz DS 436: G e l g e l e l im, Ba komutan az bi ra z k z yo r. (Kemal Tahir 1961 s. 204). az bi r ey bir az, bir para: On u n iske le n i n kalabal nda
kayboldu u n u , ... az bi r ey sallana rak h z l h z l sa a sapt n g r r, yi n e kaybede rim . (S.F. Abasyank

imdi Safiye Han m n ka r s nda kocas, t ramvay kazas nda bi r zas n , bi r kol u n u veya baca n , kaybetmi zavall bi r adam gibi, pe ri an du r uyo rd u. (B.S.

Kunt 1948 s. 89). bir parti veya kurula resmen itirak eden veya edenler (aslnda oul, fakat bugn hem hepsi hem de tek ferd): B u n u yal n z
ge n e l ida re k u r u l u zla r bi l iyo r la r. B i r de stanbu l merk e z i idare h eyet i zla r bi l iyo rla r ... B i r de be n bi l iyo rum (C.F. Ba kut 1963 s. 50).

1950m s. 54). az bu uk biraz, bir para: B u k z a z


boz

bu u k de l id i r. El i n e g e e n i smail i n a z na t kmazsa can ra hat lanmaz. (R.N. Gntekin 1944 s. 11). az bu z /AD. az

(menfi cmlede) az, ihmal edilecek mikdarda DS 436 (a... bu... tipinden labialisation gsteren ift szl tbirlerden, b. ala bel e ) . Sandal c , sen az bu z sandalc la rdan de i lmi si n ! (O.C. Kaygl 1938s s. 40). A rkam zda az boz candarma yok:
canda rmala ra kyl l e ri , bi z e d man e kiyala r da kat, A a ... (Ya ar Kemal 1955 I, 127). az ok a a yukar

O. az matem, yas < Ar. az a.m. C ml e e h re h a lk az don la riy l e k a r u k d la r. (Ferec 855/1451 v. 6a). az dut yas tutmak: Andan s o ra Abdu l az z ldi. H a k k na k o d la r. c g n az dutd la r. (Ferec 855/1451 v. 91a). az ve r basal dilemek: ...
c ml esi ba ac uk yal n ayak B u l k sim sar y k a pus na va rd la r, az v rdi l e r, t b t gt rd i l e r, g rist nd n ya a y r id i l e r. (Ferec 855/1451 v. 6a).

kfi mikdarda: C edde h a z ret i a raya gi rs n, a z ok syles n, atamdan ben i b u yig ide di l es n . (Ferec 855/1451 v. 152a). az daha az kald, neredeyse:
a rp n t m tutt u. Fk r f k r a z daha gidiyo rdum. Limon koklatt la r. (H.R. Grpnar 1933i s. 55). az kala /a z kald /a z kals n ld res i n c evr i l e.

azab I/azap ahirette ekilecek ceza; byk sknt < Ar. ad b a.m. B e n i b u a r be nde g i r i ft r eyled i. Zam ndu r bu az b i c i nde g i ri ft ram. (Ferec 855/1451 v. 41b).
E e r haks z ye re bi ri n i su lasa, vicdan a zab ndan gz n e g n l e rc e uyk u gi rme zdi. (A. mit t.y. [1990?] s. 67).

hemen hemen: Az k a ld ki be n i (Zt 1970 [16.yyn ilk yars] II, 239). Efe sevi n c i nd e n a z kals n de l i r iyo rmu . (M.H. Egeli 1944 s. 8). Bayan Redmavs ze h i r l i gaza tut u lmu gibi ke nd i nd e n g et i, azkala baylayazd . (A. Nesin 1976d s. 79). EO. az g az ok: Yaz u yazmak d an
h a be r va r mdu r? K e l eyitdi: A z g a la r n. dedi.

O. azab II/azeb/azap donanmada hizmet gren asker < Ar. azab bekr; delikanl, gen. Ol diy ra n k i k d la r az eb / K ld la r Tah t a h is r n t a leb. (Enver 1928 [569/1464] s. 27). Kr. azap. azac k /azc k pek az < az + kltme eki c k ; aradaki nl a (kr. da rac k, mi n nac k ) belki k sac k, ufac k gibi sfatlarn tesiriyle husule gelmi tir. Kltme eki c k iin b. ac c k . B i r k a c devi r ge cdi,
c riye e h z deye a rt u cak v r rd i, k za azac uk v r rd i. (Ferec 855/1451 v. 139b). An lataym, an lataym, az c k i imi dkeyim, fe ra h laym.

(Ferec 855/1451 v. 203b). EO. az I yoldan sapmak, yolu armak < ET. z a.m. Clauson 1972 s. 279. Ol a rada yol azd, bi r y ksek da a k d . G rd i k i ... (T r h i K rk Vezr 1303 s. 245).
Di e r b i r ba a melmeketde n bi r gemi az p ge l ip oc uk la r mektebi n e dayana ra h almi . (A. Cafero lu

(smail Galip 1932dk

s. 4).

azad

170

azad/azat serbest, esaretten kurtulmu < Fa. z d a.m. K a nda dil e rse va r g it, z ds n. (Ferec 855/1451 v. 64a). M u r d um budu r k i bu n imdi z d d e l i n e
t k n me ve z dl k i n k d v rb bi r r d b vi l yeti t a raf na g nde rmekd r. (. Elin 197576

araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2.


P de h, am y me, bu a gz degmi -d r d di l e r,

(Ferec 855/1451 v. 144a). aza im oku sihir ibareleri okumak:


B u h r g e rek, az yim ge rek d di l e r. M b rek bu ta l mi tdg i nde n s o ra az yim ok ma a ba lad . (Ferec 855/1451 v. 55b).

[18.yy.n sonu19.yy.n ba] s. 186). (isim) ders bitimi, paydos: Dolmac H ca ak am z d nda eskisi gibi t a l ebesi n i mekteb k a ps ndan s a l ve rmeyo r ... (R.N. Gntekin 1928 s. 160). azad et /ey le /k l serbest brakmak, salvermek: Hoca se rbest mevz u se ip al mam z i i n bi z i a zat etti. (F. Erdin 1955 s. 14).
T im r H a n b u n la r u y z i s uy na bu e h r i z d k ld. (Oruc b. dil 1925 s. 567). A ndan bi diy n ri l e c riye i ba a ba lad, h dm z d eyledi.

Azak Rusyann Rostov vilyetinde Don zerindeki Azov kalesi ve ehri < ark Trkesi a zak alak, M. Vasmer 1953 III, 7. R usyay Azak k a l esi n i n h edmi n e i cb r tdik. (N mk Kem l, YTEA 1978 II, 220). azal mikdarca eksilmek < az + sfattan fiil yapan al eki, b. alal . Ama h i de i lse ba dnmesi azalm t, midesi bu la nmyo rd u. (B. Gnel 1991 s. 74). azalt eksiltmek < azal fiilinin causativum hali, b. act. Mecz mnada kltmek, yldrmak, miskinletirmek: E rke nde n odama dnmek ben i
old uka h rpal yo rd u. Kapy aar amaz y z me a rpan an n emi n yokl u u bi r by k yal n z l k o l up be n i azaltyo rd u. (E. z 1960 s. 3).

(Ferec

855/1451 v. 67b.) azadla salvermek:

B i r daha o rala rda gr n r ise dayakla ld re c e i te hd idiyl e bel i n i n o rtas nda bi r tekme yap d ra rak kap kap d arya zdlad. (H.R. Grpnar 1939 s. 567). azadl k

serbestlik, hrriyet:

z dl k d an

be n m

gib i

(Ferec 855/1451 v. 107a). O. azadl u azad edilmi, klelikten km:


bende l ig e g i ri ft r o lmayasn. Ve z dl u k fi r l e rde n ve ay ride n h e r k im z i r at de rse ... (.L. Barkan 1943 [904/1498] s. 99). Msrda

oturan mazl darssade a as: VI, 23).

H a remi h s s t a va il e r i nde n z dl u n m na otu zdan mte c vi z h dm a ala r k i M s rda mtemekki n o l ub ... (M. Na m 1280

azalya /azel ya bir bahe iei < ng. azal ea a.m. [ad, EYun. (azala) kuru kelimesinden alnmtr, kuru toprakta yetitii iin; Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya .]. Kr. aalya . O. zam ok byk, ulu, yce < Ar. a z a m a.m. [ az m sfatnn elativus hali. Ar. elativus iin b. a cab ]. Fe lek i a z a m bu k ubbe z e ri nde devr de r. (Ferec 855/1451 v. 194b). azamet ululuk; debdebe, gurur, alm < Ar. az a ma a.m. M te r i azametle ka r g ide r. (A. Dino 1944 s. 9). O. muazzam mikdarda: L z o l i n e d b az a met l e ke ri l e g e l b ... (Oruc b. dil 1925 s. 54). azametle n alm satmak: Be n im si zde n n em eksik? Hang i ulu:
N -g h ol az a metl k u la r ge ld i l e r. B i r i n e ks z c e t r nak z e r i nde ge nd y i be rk itdi.

azad buzat < azad /azat ve kafiyeli, a... bu... (b. ala bele ) rne ini takibeden mhmelden ibaret ift sz. Yalnz bir kuu kafesten salverirken sylenen forml ve onun varyantlarnda geer: B i r hafta
s o ra C em l bu radan z d bu zad Parisde ben i gz et olacak . (Meh m ed Ra f 1330 s. 1516). B e n im i i n ah ret sadece A zat bu zat, yar n a h rette be n i g z et! diye azadetti imi z k u la rd. (Z.O. Saba 1948 s. 98).

azade serbest < Fa. z da a.m. e h z de i z de salt a nat e l i n i adl i l e bedl i l e acd. (Ferec 855/1451 v. 27b). ( dan ) azade mbtel olmayan, muztarb olmayan:
B u ibti l ok a dar t a ammm tmi ki h bi r mah f i l te s r imde n z de k a lmam .

fa l et l e ri n i z e g ve n e re k byle az a metle n iyo rs u u z ? (H.R. Grpnar 1339 s. 407). azametl ok byk, yap d,

(Ah m ed erf 1326 s. 82).

(Ferec 855/1451 v. 194b). azami en fazla < a z a m en byk + agglutinationla fonksiyonunu kaybetmi olan Fa. izafet i , b. asgar i . B i r i i d t m, o tan k l ktan azam de re cede istifade etmeyi asl i hmal etmez. (B.S. Kunt 1948 s. 63). Gnlk dilde zarf olarak da kullanlr: Ve k k
o u l, iste r siyaseti, iste r tabiati o ls u n, baz e n kazand zaman kocaka ry a zam memn u n ede rd i. (Y. Ahskal

azadegn kle olmayanlar, hrler < Fa. z dag n a.m. [ z da nn oulu]. Ve c em at i z deg n: bu n la r u h a r c n i ng n e h a r c s al u r. (.L. Barkan 1943 [982] s. 105). O. azadeser azade, muaf Fa. z da ve sa r kafa, zihin. 1978 II, 40). azadla , azadlu, b. azad. O. azadmerd kerem sahibi < Fa. z d mard a.m.
z dme rd! Sen be n m yreme y re n ime zsi n kimsen mi lk iyem. (Ferec 855/1451 v. 116b). z r z de se r o laydm s bi de rd u amdan / Y deh r e ge lmeseydim y ak l m olmasayd. (iy Pa a, YTEA

1944k s. 4). AD. azap uak, renber DS 435 < Ar. azab bekr gen, kr. azab II. . Kmil a an n a zabyd. Ke ndisi n i bi ld i bi le l i Kmi l a an n kaps ndayd. O rada byd. (Y.Z. B ahadnl 1964 s. 35). B e n kyde azaptm. Emmimi n dam n n a rkas ndaki samanl kta yatyo rd um. (M.B. Kanok 1984 s. 45). azap, b. azab II. azar I paylama, sitem < Fa. z r a.m. a rt um old u r k i baya z rla ndu umlay n z rla nmayam. (Ferec 855/1451 v.

O. az af (bir ka) misli < Ar. ad f a.m. [d i f kere, misil kelimesinin oulu]. M s rdan g e l e n m l a f mk f t tdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 142b). O. azai m/azayi m sihirli szler, efsunlar < Ar. az im a.m. [ az ma nn oulu]. Ar. i grubunun Tk.de

azar

171

azd/azt

217a).
bece remedi.

Sesi ndek i

aza r

e n ge l l emek

istediyse

de

(Y. Yazc 1990 s. 91).

asmak: Yak nacak olsa, teyz esi y z n azd ryo r. (M. B a aran 1992 s. 17). azdur, b. azd r. azeb, b. azab II. O. azeban donanmada hizmet gren askerler < azab II /a z eb + Fa. oul eki n . Ve mstah f z n ve azeb n [1129/1716] s. 329). azelya, b. azalya . O. azer ate < Fa. z a r a.m. Ey bt i z e r, n e n z rla rs n h be n i ? (mer bin Mezid 1982 s. 183). Azerbaycan bir lkenin ad < Fa. d a rbaycan < Pahlaw tu rp tak n a.m. ... Tata r n al e l af le z e rbayc n i bas m as z e ri n e ... (N mk Kem l, YTEA 1978 II, 361). O. zer ateli < Fa. z a r + isimden sfat yapan eki, b. b I . G rd i ki bi r p utdu r, z e r , ik i gvh e r- i eb-ci ra gz l e ri y ri nde o r na nm . (Ferec 855/1451 v. 39a). Azer Azerbaycan halkndan biri; Azerbaycan Trkesi < Fa. d a r a.m. EO. azgun /azgn azm, takn < az + fiilden sfat yapan g n eki, b. akk n . B u a z u n d utsak ipl i g i zmeyb o atca egi r rs e a a dah tmek v r. (Ferec 855/1451 v. 25b). Ku rt kpekl e r i n i sokakla ra ba lamak da n e 173). EO. azgu ru birbirini do ru yoldan saptrmak, iva etmek TekinTietze 1990 no. 74 (fakat TS s. 343).

azar II her defasnda bir az < az + a r letirme says (numerus distributivus) eki, b. alt ar . aza r aza r kk llerle, her seferde az: B i ra z son ra i hta r 1944 s. 158).

u n u ta rak sesi n i aza r aza r y kseltmek su ret iy le yi n e eskisi g ibi yksek ton la kon u ma a ba lam . (M. Baler

AD. azat I kaln a a gvdesi DS 435436, ZTS 1976 s. 16 < Fa. z d selvi; Antiaris toksicaria. azat II, b. azad. azayi m, b. aza'im. AD. azay l terbiyeli < Krt. azayi serbest tavr, cesaret K.K. Kurdoev 1960 s. 55, Kurdoev-Yusupova 1983 s. 31 Fa. z d serbestlik. simden zellikle sfat yapan l i eki iin b. adamak l l 2. AD. azaysz huysuz, terbiyesiz ?? DS 436 O l u da nekadar azayszm !
Satmadk ey b rakmam evde, ne bu ld uysa kumara yat rm , rakya ve rmi . (T. Ycel 1954 s. 64).

ve s yi r y r l n e fe r t n u resmi a r s ne l e ri m r i l i v ya h s l k a yd ol u nm u du r. (.L. Barkan 1943

O. azb tatl su < Ar. ad b a.m. N i c e z b olmasun ba a, eh ,


i k u az b kim / C i h nda yoh se n big i b t i h s ret u h -h ? (mer bin Mezd 1982 s. 53).

AD. azbar ahr nndeki toprak meydan DS 436 < Krm Tatarcas vs. azba r a.m. M. Rsnen 1969 s. 33. it (?), R. Dankoff 1991 s. 15: T u na z re y rd e n c is r i
az mle r ve s r de ri l e ri nd e n k e l ek l e r z re a zba rl it l e r d eyb Tata r ve c ml e aske r g e b ... (Evliy

eleb 1928 [17.yy.] VII, 211). AD. azberi de me (ok gzel DS 436; gsterilen mna phelidir) < az ve be ri ? B i r h n e r tah s l eyl edim ki az be r k imesne n i h a rc de i ldi r. (E. Misailidis 1986 s. 327). Be n o n la rda n g z n ge t im. Ge n e de g z e ld i. Hem az be ri g z e l de i l, z o r a n lat l r b i r g z e l . (F. B aykurt 1960 s. 56). B i r e ekl ik ett im emme, az be r i bi r e ekl ik de i l! (F. Baykurt 1971t s. 222). AD. azbet aireti meydana getiren kk topluluklardan biri < Ar. h a zba parti, faction, troupe R. Dozy 1927 I, 281. Babom, azbet a ala riyl e ot u r up mc de c i l e r i bekle rmi . (K. Bilba ar 1969 I, 22). O. azb l beyan ifdesi ho , tatl dilli < Ar. ad b u l bay n a.m. [ ad b tatllk, l harfi trif, bay n beyan]. (Keeci-Zde 1269/1853 s. 17). azdr yoldan kartmak DS 437 < az- fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . Kr. az t-, bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- . K a h b a Evropa! ... Evl iy y azd r yo r ... (N mk Kem l 1967 s. 119). EO. azdu r ifal etmek: B u ki i k a s d i l e be n i azdu rma a gelmi d r. (Ferec 855/1451 v. 23a). tahrik etmek, kkrtmak, ayaklandrmak: Ge nd y z i n e l yk h e r z e ve h e z ey n la r syledi, k ra l Ya n oy azdu rd . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 121). AD. y z a zd r surat

ol uyo r? B u a zg n hayvan la r n n e yapacakla r, n eye k z p sald ra cakla r be l l i o l u r m u ? (Peride Celal 1991 s.

Re f k um idi bi r su h e n ve r k i i, / Ba a mah rem olsu n m y he r k i i ? / Acab i r i p k az b l bey n.

Fiilden fiil yapan ( ) ekinin esas anlam karlkllk (reciprocativum) ve ortaklktr (cooperativum)dur (kr. a la ). Daha sonraki anlam yaylmas ve ek birlemesi yoluyla anlamca farkl fiiller de yapar (a l - I , al II , bayramla ). Dorudan doruya karlkl fiiller her zaman birden fazla kimse ister ve bu iki kii veya tarafn fiilin belirttii ii karlkl yaptklarn bildirir. En ok transitivum arzeden fiillerden yaplr (al I ), fakat intransitivum arzedenlerden yaplanlar da vardr. AE cildinde bulunan misaller yledir: azg u r u , bi l i , bo u , bu l /b u l u I, cevabla -, al I, ap ra (ayr bir gelime), ek i , e l i , dala , dart , depel e , depe , devri , didi , di l l e -, doku /toku , d , dut u /t ut u I, d z , e l l e -, ese n l e - . (b. T. Banguolu 1974 s. 288, 416).

az kpek dileri gerisindeki tc diler < ET. az k a.m. Az d i le ri n i n ye r i n e ko nmu d rt takma di i di l iyl e yokl uyo r: salla nma falan yok. (A. A ao lu 1991h s. 13). azc k, b. azack . azd /azt birisine yolunu artmak < az I fiilinin causativum hali ( t- genilemesi iin b. act- ). Kr. azd r- , bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- . Sa a olmaya ol dem kimse me l, / K a mus n az das n yle k im l . (Fah r 1974

azk, b.

172

[1367] no. 2640). istikametini armak: O l du a


i i a z t

do ru y rid m, g ce g itd m, g nd z eg le nd m, u l e i az tmad n rma a vard um ... (Ferec 855/1451 v. 61b).

fazla ileri gtrmek, ar hale getirmek < az I fiilinin causativum hali. n k vey babas ef e nd i g n g et ik ce i i a z tm . Gec e g nd z i e r ... (S.M. Alus 1934 s. 27). i i kelimesi hazfedilince geisiz (intransitivum) bir fiil oluyor: Avrupada he r a n bi r
sava teh l i k esi nde n sz edi l iyo r. Hit l e r g ide rek a z tmaya ba lad. (A. Yurdakul 1987 s. 262). Sol b r ndek i a r az tm t bug n l e rde.

kklerinde ifade edilen zellie sahip olarak algladn belirtir: az- rga- (= a z- msa- ) bir eyi az grmek/az olarak alglamak, yad- rga- yabanc (yad) olarak alglamak (b. Yaman 1992 s. 154). M. Erdal 1991 II, 458465 bu tr filleri verba sentiendi (alglama fiileri) diye adlandrmaktadr. az- rga- /a z- rgan - iftinde grld gibi reflexivum (dnken) ( )n - eki katld zaman ortaya kan fiil yine geili olabilir. A-E cildindeki esi rg efiili de byk ihtimalle rga - genilemesinden olumutur. NOT: bas- rga n - szc ise nadiren rastlanan deverbal rga(n)- fiilerine rnek tekil eder; bu eilime henz ET.deki msa- fiilerinde dahi rastlamak mmkndr.

(A. zyalner 1990 s. 40).

azk, b. az uk. AD. az l kart erkek yaban domuzu DS 439 < az byk az dii + l (isimden zellikle sfat yapan l i eki iin b. adamakl l 2) Mecz mnada gz bir eyden ylmayan, azgn: He ri f sayl f rt na la rdan, yaman az l la rdanm . (S.M. Alus 1944 s. 95). Han i
d nyan n e n az l d iktatr n get i rip ba m za koysan bu kadar sz n g e i rme z. (N. Eruz 1969 s. 93).

EO. az I birbirini kaybetmek TS 349 < az I fiilinin m areket geniletmesi. az II kz mak, iddetlenmek < az II fiilinin m areket genilemesi. a z t r kz masna sebep olmak: i az t rmak i i n b u radan s a vu mal. (Feraizci-zde 1979 s. 107). Fiilinin ( ) t r genilemesiyle intensivum hali, b. an la t r- II . azt-, b. azd azi l, b. az l . az m (dinle alkal konu malarda) ok byk, muazzam < Ar. az m a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . Ke ndisi n e k yacakm , kan na gi re c ekmi , vebal i az imdi r. (B.S. Kunt 1948 s. 118). O. ok byk: B i r az m k a yan u de l g i nde n b i r ak s d gibi s u ... (Ferec 855/1451 v. 244b). O. (zarf) ok ziydesiyle: H a l iyfe az m utand, mtte h a yyi r k a ld. (Ferec 855/1451 v. 5a).

az msa / azn sa az grmek, az bulmak < az + benzetme geniletmesi msa / nsa , kr. h i imsemek, k msemek vs. oc u k la r: Efe nd i! B u n e
k a darc k ey? diye az ns a mala r z e r i n e, Evl dla rm! Hepsi n i t a d bi r demi di r. (P.N. Boratav 1995 s.

230). D nk cebi de l ik, ef e nd i l i i bi l e az msam ta beyl i e, mol lal a ykselmi ... (S.M. Alus 1933p s. 211).

Sfattan ve isimden fiil treten msa - genilemesi yle grmek veya saymak, bir eye benzetmek anlamnda geili benzerlik (considerandum) fiilleri yapar (b. J. Deny 1921 s. 535-536; T. Banguolu 1974 s. 212, 282-283). Bu ekilde s n - ekiyle hemen hemen e anlamldr: az msa - = azs n - az grmek (-s n - ekinin baka bir fonksiyonu iin b. ay ruks - ). A-E cildindeki rnekler: az imsa- /az nsa-, o umsa- . Genilemenin aklanamayan denominal mksmn, -ms-, -mtk-, mt rak sfatlarnda da izlemek mmkndr (b. acmt rak , akordeo n umsu ). Anlamca buradakilerden farkl olan fiilden msa - genilemesiyle tretilmi fiiller iin b. acmsa - . ET.de tek tk isimden yaplm ms n - fiilleri varsa da mnalar bakadr (b. M. Erdal 1991 II, 532-533). ms. ET. begimsi n- kendini bey grmek (kr. e anlaml byks n- /b y ks n- ).

azi m, b. azm. O. azi met I azim, kararllk < Ar. az ma a.m. [/ zm / kknden]. S u l t n Ma h m d- s n h a z ret l e ri ,

az meti k a v ye ve i r de i k a t ye s h ib i bi r p di h i z - n o l ub ... (Cevdet Pa a, YTEA 1974 [1884] I, s.

66). yola k, ayrl: B e n im az metimi eve h bi ldi rmeyi . (N mk Kem l 1967 [1967] s. 92). az imet et yola kmak: M s ra ge ldkde n s o ra k fi l e i h u c c c i l e az met k ld um. (l 1956 [1586 87] s. 234). O. azi met II sihirli ibare < Ar. az ma a.m. M e nde lde otu rd (metinde ot u rtd ), az met ok ma a ba lad. (Ferec 855/1451 v. 59b). B i r az met mi
ok uyacak s z ? B i r t ts mi v re c eksi i z ? B i r i l c m ta r f edec eksi i z ? (P.N. Boratav 1995 s. 245).

EO. azn azn azar azar, yava yava TS 347 < az + n instrumentalis hali eki, b. ac n . Su lt n M e h emmed dah demedi, az n a z n B u r saya i ndi ... (Oruc b. dil 1925 s. 40). aznsa , b. az msa. azrak, b. az rak. AD. azr ga /az r gan azmsamak DS 440, TS 348349 < az + sfattan fiil yapan rga genilemesi, kr. yad rga . M ebla az r and u ise ma dah i z iy de! (Ferec 855/1451 v. 118b). B i r eft l ya c n
az rga nma d stum, / Se rm yede n h is b deg r, n e z iy n ol u r. (Nect Beg 1963 s. 203). z e l doktorum, vi z i tesi y z l i ra. Param az rgad, bu ru n k r n mel h em yazd, savd ba ndan. (D. Akam 1978 s. 35).

azi mkr azimli, karar vermi , kararna bal < azm /az im + Fa. k r eden, yapan eki, b. al mkr . Kelime Fa. lugatlerde yoktur ve mracaat ettiim Osmanlca lugatlerde de bulamadm. M ste ardan
ve ge n e l md r l e rde n a z imkr bi r c iddiyetl e du r um u so rmu la rd r. imdiye kadar ge le n Bakan la rdan ok daha de i ik, ok daha e ne rj i k davra nacakla r n ima ede n bi r eda i l e de baz di rekt i f l e r ve rmi l e rd i r. (. Altan 1975

s. 139). O. zi m o l azimli olmak, kararnda olmak < Ar. z im a.m., Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . N e k a dar bu b bda
syledmise n fi d medi, an u z e ri n e z im old k i begle ri c em de ... (Ferec 855/1451 v. 74b).

Yalnz bir ka fiilde rastlanan denominal rga genilemesi ok eskidir. Sanma-alglama anlam tayan transitiv rga - fiilleri denominal msa - fiilleri gibi (b. acmsa - )- failin, bir nesne veya durumu, bu fiillerin isim

azine

173

azmayi

EO. azine cuma gn < Fa. d na a.m. (Fa.dan alnan dini terimler iin b. abdest II /aptes 2). EO. metinlerinde ok defa Fa. kelimelerinin dal /d / harfleri zerine nokta konulurdu ve bu harfler her halde /z / okunurdu, kr. d / z . Aslen Ar. olan h idmet kelimesi de bu yzden h i zmet olmutur. z n e e rt esi d v nda yaz yaza rd . (Mercimek Ah m ed 1944 [15.yy.] s. 320). Kr. adna .

Abd lmec it i n tayi n ve az i l l e r i nde n nasibi n i bolca alacakt. (A. Kulin 1997 s. 18). az l et /a z l et

vazifesinden uzaklatrmak: verilmek:


M ektep

Meg e r tak d rd e va rimi kim h a l iyf e Nas r Ayy ra h m de, az l eyl eye. (Ferec 855/1451 v. 50b). az lo l u n iine son mual l iml i i n e e h emmiyet ve rmedi i, devam etmedi i i i n az l o l u nm u tu.

(Fazl

Necip 1930 s. 281). azm/azi m kararllk, sebat < Ar. a zm a.m. Azmum oldu r
ki ba um alam gidem, ga riybl k d a gez em y riyem, ba uma n e ge l r g rem. (Ferec 855/1451 v. 112a). lk ge r ek kuvvet ... iyi g n l l e ri mk nats g ibi ek e n, te reddt le r i ka ra ra, n iyet l e r i azme evi re n, toplayc , bi ri kt i ri c i ve i na nd r c bi r i rde idi. (F.R. Atay 1953 s. 28). azm et /a zm eyl e gitme kararnda olmak, yola kmak: B i r eg bi r y re azm eylese g r dnmek yah deg l. (Ferec 855/1451 v. 103b). Sen i n byle bi r o lay asla bece remeyece i n i bi l e n b i r is i h eme n a rka ndan i e riy e gi rd i ve se n i n a zmedip de i l eyemedi i n s u u i l edi. (N.

EFa.da kelime sonundaki ve iki nl arasndaki /d / spirans olarak, yni Ar. /d / gibi, telaffuz edilir ve stnde nokta ile yazlrd. Fa.dan alnma kelimelerde bunu AE cildinde u misallerde grrz: az i n e, bedbaht /be zbaht, bi ra z e r, cadu /caz u , cazga r, cazg r, c da /c za, az e r /a z i r, ded /de z, z iba (diba maddesinde), di za r, dide /di z e, emru z. Buna mukabil bir kelimede (hata deilse) hypercorrection olarak /z / /d / fenomenini de fark ettik: davrada . EO.da bu /d / /z / karkln ve onun hypercorrectionunu Ar.dan (b. ah i z e ) alnma kelimelerde de grdk (ve bunlarda nl aras ve kelime sonu tahdidi yoktur): be z l e (bu Fa.da da var], c udam, di rve, g za ve tabi h i zmet .

aziv, b. azv. aziz I saylan, sevilen, dost < Ar. az z a.m. y r az z! ... (Ferec 855/1451 v. 98b). Az z ba u i n u k a puy bi r ad r, aya iyl e ge l e n e l m olmaz. (Ah m ed Vef k Paa 1927 s. 669). dindar kimse, Allahlk ermi: B u az z n e k i id r? (Ferec 855/1451 v. 43b). AD. az i z te z i z (zarf) eref ile, erkn ile (ikinci kelime ta z z kelimesinin varyantdr, bu tr terkibler iin b. apar topar ): Be z i rg n b u n u al p g ide r
memleketi n e, o n u evi nd e yedi ri r i i r i r. B u kad na az i z te z i z bakar. (S. Sakao lu 1973 s. 578). az i z t ut eref

Eray 1999 s. 147). azm ha n e et vatanna dnmek: Z i n h r bu e nd e i i d e n k a r, azm h n e t ! (Ferec 855/1451 v. 120b121a). O. azm sefe r seyahata k, yola kalk: Azm sefe r mus a mmem ise ben dah se n i l e bi l e g ide rem. (Ferec 855/1451 v. 49a). azma iki ayr rkn kar masndan doan, krma < az- I + fiilden sfat yapan ma eki, b. a lama : Z te n

Avrupal dan azma bi r k a vim ol ub d ny n e n mtemedd n ve te rb iye l i mi l l et l e ri nde n ma d d olan Ame rik a M em l ik i M ct emi as ah l s i nde n ... (YTEA

vermek, sayg ile muamele etmek: H ca bu la ra ik r m tdi, az z dutd. (Ferec 855/1451 v. 106a). az i z l i k muziplik, oyun (aslnda, sakl bir alayla birisine oynanan oyun olmal): B i z b u k za ssl e n
dedikse byle maska ra ol demedik ya! Zaval l ya bu az i z l i i yapan Rey hand r. B u h i zmet i k z n da o l umda gn l va r. M emdu hay g l n bi r vaz iyete d rmek i i n kskan l nda n o na bu oyu n u oy nad. (H.R. Grpnar

1974 [1862] I, 530 no. 31). Mecz mnada bir ekilden km ve baka bir eyin ekline girmi : O rta Anadol uda bi r ka z me rk e z i nde ha n azmas bi r ote ldeyi z. (C.F. Ba kut 1963 s. 78). azmak muvakkaten su altnda kalan yer DS 441, TS 351, R. Dankoff 1991 s. 15 < az + fiilden isim yapan mak eki, b. a rtmak . At geemez, ovas, rma va r, / At batar, k a t r k a l u r, azma var. (Firdevs i R m 1980 s. 63). azman I normalden daha iri, ar byklkte hayvan veya insan < az I I + fiilden isim yapan man eki, kr. i man . Tam kapya yakla aca es nada, yandaki ke i
yol u nda i nsan azman g ib i bi r adam, kah, kah, kah basyor. (S.M. Alus 1933p s. 211).

1933ke s. 28). O. aziz II Msr valisi < Ar. az z kudretli kimse. Al ev (Ferec 855/1451 v. 226a). azize ok dindar kadn, ermi kadn < az i z + e Ar. mnneslik eki, b. abide II . ldkte n son ra o n u be lk i de azi z e i l n edecek l e rd i. (A. Altan 1985 s.108). EO. azk inek biraz, azack < az + kltme eki k i n ek , kr. KaraimTk. azg nak W. Radloff 1893 I, 575. A n u
mes e l i bi r s a ac na be z e r k im g n e e be r be r dik e k o yala r: ege r an a zk i n ek eg e r l e rse g lgesi yavlak u za n u r ... (A. Zaj czkowski 1934 [1405] s. 52). du rd , az z i M s r k a t na vard, o l h a lk bi l e i l etdi.

AD. azman II /es men gk DS 4437, A. Caferolu 1951 s. 237 < Zaz. esm n a.m. U. Blsing 1995k s. 2. AD. azmant zorba DS 442 < azman + mahiyeti ve fonksiyonu anlalmayan /t / hecesi. D u r um h i
de i lse devlet i yn ete n l e ri n iy i l i e yap mala r, o n u n la kont rato etmel e ri g e re k i r. Ama bu n la r n o u, ze l l ik l e zo rbala r, azmant la r g re vl e ri n i n ha lk e zmek old u u n u san r. (S. Birsel 1995 s. 17).

AD. azkura/azkuna topa < Yun. (zvra) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 460. azl /azi l makamndan indirme, grevden alma < Ar. az l a.m. Ve bu n la rda n ayr me yi h i A r b az l i ve nas b begl e rbeg iye mf evvazd r. (.L. Barkan 1943 [931/1524] s. 364365) M ustafa Nai l i Pa a da, di e r
sadrazamlar g ibi, duygusal ve al n gan S u lta n

O. azmay i tecrbe < Fa. zm yi a.m. Fa. i iin b. afe ri n i . B u h a k r dah tab um zm yi ... sadedi nde bu ik i beyt na z m n e n c ma rg rm i idm. (l 1975 [1599] s. 92). zm yi ok (?) (M. Ktkolu 1983 s. 218). azmayi k l tecrbe etmek: B i r k a ri nd bi r

azna

174

azvay

y re ge lse bi r bi r l e r i n n e z ket, t a b atle r i n i zm yi k lsa ... (l 1956 [158687] s. 220).

AD. azna bozu mak, kavga etmek; bel olmak; kz mak, iddetlenmek DS 443 < ilk verilen mna a z fiilini andryor, fakat -na ek gurubu nasl izah edilir? b. a rna - . EO. azna la mnaka a etmek veya kabul etmek, ikrar etmek (?) < ?? sim/sfattan fiil yapan la /- l e- geni lemesi iin b. acabla . Amm bu k a da r
va rdu r k i sel e f i nde n yeg ve se le f i n se l ef i ge nd ye g r e e h l i rfde n bi r beg id g i n i h e r k i i az na lad. (l

AD. azs n az grmek DS 443 < az + sfattan fiil yapan s n geni lemesi, kr. raks n . Paray azs nd ama, ok yalva rdm ... (Orhan Kemal 1950t s. 82). Kr. az msa .

1956 [158687] s. 171). (?) (Al 1587 v. 121b).

... t avu n de rg h ve ktt b d v n e he n h id d na i n i n c e az na lad la r.

aznavur iriyar, ask suratl, sert kimse < Erm. az navo r cesur sava R. Dankoff 1995 no. 5. Amm

simden fiil yapan s -/-s n -/-sa - ekleri yle grmek veya farz etmek, bireye benzetmek anlamnda geili benzerlik (considerandum) fiilleri yapar, ms. ayps n - bir eyi ayp bulmak rneindeki gibi (b. J. Schakir 1993 s. 4041, T. Banguolu 1974 s. 224). A-E cildindeki rnekler: azs n-, bahas n-, ben imse-, bols-, [ i rk i nse-], oksu n- . kinci ciltte ise: ga ripse- II, [ge rekse- /ge reksi n -, g s n] . zellikle yeni tretilen kelimelerde sa - varyant tercih ediliyor (m h imse-, n emse-, umu rsa- v.b.). Yni BSTT.de, asl grevi farkl olan, -sa - eki (b. ayg rsa - ), s -/-s n - eklerinin fonksiyonunda kullanlr (kr. ay ruks , byks n -/b y ks n - ). ET.de benzer bir s n rneini gryoruz: evsi n - (kendi) evi saymak (b. M. Erdal 1991 II, 531-535).

ye i e ri n del i k a n l u la r nda n ve dev i rme acem o lan ma ryol la r ndan ve ba z e k iy az navu r la r nda n bi r cem l t h a rb i l e ba avu K a ra Me z k yan na k o u l ub i l e r c e g nde r i ld i. (M. Na m 1280 II, 257). Kebap la r n o a z navu r k edisi Kaplan daima bi z imki n i n arkas ndan ge z e r. (H.R. Grpnar 1934 s. 89). EO.

azuk/az k yolluk; yiyecek < ET. az uk a.m. Clauson 1972 s. 283. R dv n du da suy az u d ke nmi idi,
h a y tdan du r u rd . miydi n i z b l mi n i g zed b otu r ub

(Ferec 855/1451 v. 31b). Se rh e n g ba a z ev rak bu l u r id i, az k v r( r)id i. (a.e. v. 101a).


a r c m, ben yar n u zak bi yola gidecem, bana yic ek ve az k ha z r et! (A. Cafero lu 1946 s. 62). az u k land u r

yabanc, gayrmslim asilzade: N ed r me re az navu r? N e h a yf umu z k a ld ? (Dedem K o rkut 1973 [14./15.yy.] s. 17). AD. azne et yzmek DS 443 < Krt. (Zaza) az na yzme U. Blsing 1995k s. 182183. aznif bir nevi domino oyunu < Erm. ?? A z n i f oynayan bi r g rup u n yan na i l i mi ti ... (M. Hachasano lu 1954b s. 95). azot (kimya terimlerinden) havada bulunan bir gaz < Fr. azote a.m. < EYun. a olmayan ve z hayat kelimelerinden 17. asrda icadedilmi suni terim. Yun. alfa privativum iin b. abana . Ya amak, bi r
eyle ri a lg lamakt. O, st n e d e n rastgele bi r bitk i toh um u n u ye l eme yapmaksz n besl emekten ba ka i i kalmam odack y n la r yd a rt k. Fosfor, azot, kalsiyum ... (A. Kutlu 1983 s. 99).

azk vermek TS 346: B i z i a z uk la nd u rd , d n i i nd e bi r z ev rak a k o yd, de i z y z i n e s a l v rd i. (Ferec 855/1451 v. 99a). AD. az k daz k /a z k toz u h eit eit azk (bu tr terkibler iin b. alave re , ikini variyant iin b. apar topar ): Et raf kyl l e rde n az k
dazk get i rtt ik. Yoksa bi z i a l ktan ld res i id i domuz la r. (. Tarus 1947t s. 62). B u z and rd , ald e l i nd e n dutd, heybeyi omu z u na atd, az n to z u u n u k o yd, h d , cetdi l e r. (B. Seyido lu 1975 s. 252).

O. azrdedi l can sklm, zgn < Fa. za rdadi l a.m. [ za rda zgn + dil kalb]; bir sfat ve onu takip eden bir isimden meydana gelmi Fa. asll sfatlar iin b. asudedi l . Ve ng i l i z ve A laman ve
spanyol l is n la r na nak l ve t e rc me o l u nd u u ndan da ba me rtebe z rd edi l o ldum. (YTEA 1974 (1851

1852) I, 259). O. azrdehatr tedirgin olmu , can sklm < Fa. za rdah t i r a.m. [ za rda zgn ve h t r gnl, b. asudedi l ]. R ef k , e h r i Ed re n e n bal nda n
z rde h t r o l u r ve b u mak l e bi r bed h e na z m i ti h r b u l u r. (l 1994 [159199] s. 225).

O. azr azarlama, paylama < Ar. az r a.m. G res i n, be nde n a a n e az r o la? (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3621). Azrai l Tanr tarafndan gnderilerek insann cann alan melek < Ar. Az r l < br. Aza r e l a.m. (br. Tanr yardm etti). O ak am, paydos dd te r
tmez, Az ra i lde n kaar g ibi, kimsele re g r nmede n kat. (Re at Enis 1945 s. 72). Al evi n a z ra i l i h e n z be l l i bi r g n ve saat i i n ra ndevu ve rm i de i l.

O. azv /aziv iftira < Ar. az w a.m. azvet (kabahat, cinayet vs) birinin stne atmak. B e n g ib i
tostoparlak dama, h a mdolsu n, k imse h l ek rl k azv tmez. (Ah m ed Vef k Pa a 1933ia s. 8).

(A. Aao lu

1991h s. 255). EO. azrak I/az rak daha az TS 347, 354 < az + rak comparativus eki (b. ac rak ) ; ortadaki / / iin kr. gec i rek . AD. azrak II ? < ?? Pembe yal n n k z . S i z pek bi lmezsi n i z , 15). az rak l yaramaz DS 443.
k kt o zaman. Ge l i ti, se rpi ld i, az rak g ibi o ldu. Vapu rla rda n bi l e ko rk us u yok ... (Oktay Rfat 1961 s.

EO. azvan al, allk R. Dankoff 1991 s. 15 < ET. azgan ba kenarndaki al Clauson 1972 s. 283. Evliy eleb (b. R. Dankoff). EO. azvana devenin kard ses TS 355 < ?? R. Dankoff 1991 s. 15; a rva na dii deve yerine hata? TekinTietze 1990 no. 76. Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 315. AD. azvay sar sabr, veya ondan karlm bir il DS 443, TS 355 < Fa. zv y Hindistandan gelen bir

azvet, b.

175

azvet, b.

il Meninski 1780 I, 123, Kr. TekinTietze 1990 no. 77). A zvay k u rd e n g i e rk eg i nde bi r kk m va r (Dedem K o rkut 1973 [14.15.yy.] s. 138). O.. Gkyay onu sar sabr ile izah ediyor (mnasebet?), fakat M. Ergin 1964 s. 172 a zman + ? diyor. Kelime henz aklanmam tr. azvet, b. azv.

ba

176

B O. ba I ile < Fa. b a.m. Yalnz bz tbirlerde: b fe r n lesi B i r p di h va r idi, b fe r nd i, u l u he n h id i. (Ferec 855/1451 v. 43a). b cem l gzel e h z dei b cem l! (Ferec 855/1451 v. 199a). b emr i H ud Allahn emriyle (Allahn istemesiyle vukubulan aksi bir tesadften ikyet edilmedi ini gstermek iin kullanlan bir tbir): B em r i H ud r z g r mu h l i f esb ... (. Elin 197576 s. 197). b fe r parlayan, gzleri sevinli D stu z u b fe r o la (Ferec 855/1451 v. 52a). b am gaml, kederli L reyb vak t h u r r em, vak t b am ola (a.e. v. 191a). b isti h k k mevkiini hakkeden mel k e i f k , i b n y i b isti h k k ! (a.e. v. 98b). b posta jandarma muhafazasiyle: Bposta sen i aldk be l l e i e ri ! (F. Erdin 1973 s. 19). b s a f sefal, vaktini ho geiren: Y r n b s a f (l 1587 v. 126b). b tapu tapu ile B u n c i r l ik btapu ben imdi r . (F. Erdin 1969 s. 172). b vef vefakr: H u l l n b vef (l 1587 v. 119b). (gnlk dilde) ba II baba kelimesinin ksaltlm, kr. beyba . Pa abaam da be e n iyo r. (Musahipzade Celal 1936aa s. 21). AD. ba III (eitli mnalara gelen nida) a ma bildirir; ey, be, yahu; peki, phesiz DS 445 < bunun gibi ksa nidalarn men eini tesbit etmek zordur; ba nidas bz komu dillerde de yaygndr, ms. Bulgarcada, Rumencede, SlavoMakedoncada, Ukraynacada ve Rusada ve bilhassa Yunancada kullanlr. N.P. Andriotis 1983 s. 217ye gre Yunancasnn EYun. b dan gelmesi ihtimali vardr. ba IV olmazlk, isteksizlik bildiren kaba bir nida DS 446. Ba, ba, bu zamanda ya mu r ya ar m h i ?! (Z. Yama 1956 s. 71). RD. ba V birisine hitabederken kullanlr Ba ka rde im, an layabi ldik mi e ll emi n demete kaca n ? (H. Karahseyin 1957 s. 56). O. bab I kap; byk kap < Ar. b b a.m. De rv l e re h a y r t u mbe r r t b b n meft h duta r idi. (Ferec 855/1451 v. 90b). Bir sarayn veya resm binann kaps o makamn sembol mnasna gelir: Bab l Yksek Kap sadrazamn makam ve idaresinin merkezi. Eskiden buna Bb saf denirdi, M. Sertolu 1958 s. 24. Bab Defte rd r /De fte r maliye idaresinin merkezi. Bab F etva eyhlislmn makam, mftlk. Bab Hmayu n Topkap Saraynn d kaps. Bab Se raske r seraskerin ve asker idarenin makam. Babssade Topkap Saray iinde nc kap. Babsselm Topkap Saray iinde ikinci kap. babssi r gizli kap: Sar yu de i zd i n yan nda b bs si r va rdu r. (Ferec 855/1451 v. 47b).

O. bab /bap II (kitapta) blm, fasl < Ar. b b a.m. Sayma vastas olarak kullanlan dier kelimeler iin b. aded . (tiyatroculuk) meclis, celse: Facia, 3 ksm, 15 bap. (Nzm Hikmet 1932 s. 1). Mecz mnada:
M e l ik z de ge ldi, k z i l e b u l d. Otu rd la r, amks rl k b bn ba a y t rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 197a).

dare ve hukuk dilinde ev, bina, arsa vs. iin adet: Onbe dn m bi r bab ta rla ... yar n sat lacak! (C. Tuncer 1960 s. 198). bb nda /bb ndan hususunda H i dmet
b bnda bi r dak iyk a mhme l k o madu , ben i r h a ta b rak d u (Ferec 855/1451 v. 65b). ef k a t b bndan ben b c re n h l i n e na z a r t

(a.e. v. 109a). bu bbda bu hususta, buna dair. Locativus hali ile yaplan zarflar iin b. akab . Y em re lm min n! B u b bda bi r ac b u a r b ke l e c i i itdm . (Ferec 855/1451 v. 90a). ol b bda o hususta B e n o l b bda ci z em. (Ferec 855/1451 v. 182b). O. bab III i, maslahat < Fa. b b a.m., kr. bab II. Y ri i l e
kimse b b n g z l emek b bum deg l, | A r m ne nd sit n e rcme nd m var ik e n. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars]

III, 105). Sen k a pu k o yub e h l e r k a pus n g z l eme z Z t | K a puy bi l r o l h a r k a pu an u n e b bdu r (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 380). Azer Trkesinde kelime hl bu mnada kullanlmaktadr (kr. ADL 1966 I, 171). bab /bap IV uygun, uurlu DS 446, 522 < ?? B bdu r z evk u s a f , fas l i h a z n old yi n e. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 154). B u Abdi beyi Kad deden pek bab adam saymazd (A. lhan 1988 s. 193). bab tut uurlu saymak, beenmek Z iya ret l e ri, ama n e zaket z iya ret le r i, pek bab tutmam. (B. Felek 1947 s. 229). Yoo! He r eye babm [metin: babam ] ama bu na ya ma yok. Otu rak giye r im ba ma, apka giymem. (F. Baysal 1955 s. 23). baba I b.m. (peder) < ocuk dilinden alnm kelimelerden (b. adda git- ), kr. Fr. papa a.m. Kelimenin ve ona benzer kelimelerin yaygnl iin b. G. Doerfer 1965 II, no. 678. baba, ben m g l m bu e h r k z la r na meyl eyl emez. (Ferec 855/1451 v. 9b). Yal bir adama hitab ederken kullanlr: Baba, k rev nc ms n ? (Ferec 855/1451 v. 2b). Bz tarikatlerde sayg ile anlan kimse. (Argo) baba gangster efi; Hama m klhancs; ok iyi, stn nitelikli. H. Aktun 1990 s. 48. Kap la r n
n i fo rmal f rl e ri n at son model otomobi l l e rd e se rg i l eye n mafya babala r n g rmemel iydi. (O. Baydar

1998 s. 176). (Sfat olarak) olgun, itimad edilir:

B e rek et v rs i n mste r beg yabanc de i ld i. Hem de c idde n iy i, b b bi r damd. (E.E. Talu 1928 s. 6364).

byk, iri, kr. babahi nd i, babato rik . (Kaba konu ma dilinde) baband r (bir hakareti cevaben iade ederken) Ba na bakar ms n g z e l im? Han m, a z n topla; bakar baband r! (S.M. Alus 1944 s. 4950). Sus
u la n smk l ! S e n i n baban smk l ! diye fkeyl e ka r l k ve rd i N u r i . (Ya ar Kemal 1992ks s. 33).

Trkenin morfolojisinde basit (eksiz) isimle sfat arasnda fark yoktur. Her basit isim, sfat da olabilir; her basit sfat, isim de olabilir. Yine de her eyden evvel isim olarak, ve

baba

177

babal

her eyden evvel sfat olarak dnlen ve kullanlan kelimeler vardr. Mnalar itibariyle en ba ta isim kabullendiimiz fakat ayrca, ikinci derecede elbette, sfat da olabilen kelimelerden tipik misaller yledir: baba (ms. baba adam ), ca n, c i ns (ms. c i ns kpek ), i rke f (ms. i rk e f h e r i f ), e r, et raf II (ms. et raf kyle r ), Evropa /Avr upa (ms. Avrupa kuma ). sim olmu sfatlar iin b. atl u ve d d k l .

AD. babaa papatya DS 448449 < SrpaHrvata popadica Chrysanthemum A. Tietze 1957 no. 170. babako iri, byk (insan veya hayvan) DS 452, (argo) gl ve gsterili (en ok kadn iin) TS 1983 s. 102, F. Devellio lu 1959 s. 68 < SlavoMakedonca babako iri yar ve kuvvetli adam RMJ 1961 I, 18 (u mna geli mesi iin b. F. Steinherr 1932 s. 182, babako iin ocuk dilinde Vterchen mnasn veriyor). Vocativus halindeki Sl. ko iin b. anako . (Bir kadndan bahsederken)

(Argo) baba II erkek cinsiyet uzvu F. Steinherr 1932 s. 182 < M.L. Wagner 1943 mnasn srk, kazk mnasna balyor; kendi uzvundan bakasna baban diye bahsetmekle onu kk drmek maksad ile de izah edilebilir. El i n i n n e kapat da
ard n bana dn o l um. Sel imi n bu sz n e R za ya r aka, yar se rt ka r l k ve rd i: A l babay, ok mu z l edi n ? n n evi rd i, gste rd i. (. Kaftanco lu 1972 s. 19).

Endamna ge l i n c e dalyan m dalyan, et i bud u da ye ri nd e mi ye ri nde amma yle dombadz ek i ta l k de i l; R ume l i l e r i n babako nam n ve rd ik l e r i v c ut. (S.M.

Alus 1944 s. 103). EO. babadi ya papatya TS 356, b. papatya . babaf in go (gemicilik terimlerinden) direklerin en yksek blm < t. (Venedik diyalekti) papafigo a.m. KahaneTietze 1958 no. 464. (argo) erkeklik leti F. Devellio lu 1959 s. 68. Kelimenin Tk. eklindeki n - oluumu iin b. Ch. Tzitzilis 1994 s. 205. Yelk e n c i l e r dah babafi n odan k rs n g zed b et r fa bak ub otu r u r la r id i. (. Elin 197778 s. 218). babahindi iri ve besili erkek hindi < baba ve h i nd i . Vay
gemi i n e! B u nas l k a r be? Baba-h i nd g ib i u l u k layor!

(Kaba konu ma dilinde) baba hi bir ey (bakasnn bouna umduunu alay ile ifde eder): kr. bok : El imi zde n almak istiyo rla r. Babay al r la r! (F. Baykurt 1961o s. 92). baba III halat balanacak dikme; at mertei; merdiven trabzann tutan kazk < ?? C evdet
ef e nd i, me rd ive n pa rmakl na as lm t. T rabzan babas sa lam olmasa, kpe te i l e be rabe r oktan a a y boyl yacakt. (S.M. Alus 1934 s. 380).

EO. baba IV ur, yumru TS 356, (ilenmelerde) byk ve onulmaz ban, hastalk DS 447 < veba A. Tietze 1958 s. 258. /v / /b / geli mesi iin b. ab I /v 2. Si z
bu adam imdik mebusl u a nas l lyk g r rs n z ? B i lg i l iymi , bi l i rm i , ede rmi , baba ks n o n u n bi lg is i n e!

(H.R. Grpnar 1339 s. 145). AD. baba inci r olgunla madan den erkek incir < baba ve i n c i r . Ye n e c ek meyve ve rmiyo rla rd k i! T m baba i n c i rd i. (S. Dlek 1999 s. 9). AD. babak vefasz, dnek, hileci TS 357, DS 350 < ?? Heyvah h e ee ey, g rd n m, i nsano l u baba m ! (B. Seyidolu 1975 s. 349). babak oru jasponyx Redhouse 1968 s. 115, babak u r Achates, Agtstein Meninski 1680 I, 623 (bir nevi ok kymetli olmayan ta) < Hind. b b r the white agate HobsonJobson 1968 s. 43 [madenleri bulunan (KuzeyDo u Hindistanda olan) blgenin koruyucu azizinin isminden]. AD. babak ayaksz olduu iin ylan sanlan bir tr kertenkele (Anguis fragilis) TS 1983 s. 102, DS 450 < ??. babakur , b. babako ru. AD. babal gnah DS 450 < vebal . /v / /b / geli mesi iin b. 2 ab I /v . ar la r n h ep a rn la r gde u la n, h ep isi u n nac , babal boyn uma. (M. Makal 1950 s. 53). EO. babalan babalk taslamak TS 357, bbrlenmek < baba I + -lan- geni lemesi, b. abaplan- : B i n e n al
z l ik se rmest i b de i u r r o ld la r, re si mi nbe r k rs de babalanma a ba ladla r. (l 1956 [158687] s.

(A. Nesin 1961z s. 179180). baba V, yalnz baba tut /babala r t ut tbirlerinde: Zenci kadnlarnn ok hiddetlendikleri zaman gsterdikleri delilik nbeti Pakaln 1946 I, 136 < belki baba ur, veba ile bir alka grlm olabilir? Fakat sadece hiddetlenmek mnasnda da kullanlr. A rt k babala rm yaman tutmu tu; tmarha n ede n bo anm del ide n bete r o lmu tum. (S.M. Alus 1944 s. 94). babaanne babann annesi; kr. an n ea n n e . B y kbaba i l e Babaan n e evl e nm i le r. k isi de du l. (M. Seyda 1974 s. 93). Babaan n e dedi i ha n m ge r ekte n babaan n esi de i l, byk ha las n n e n by k k z . (G. Dino 1991 s. 13). Babada Babada, Silistre eyaletinde bir ehir (bugn Romanyada). Pe r n ola n Babada h a lk n u u l em ve s u l e h s. (Sel nik 1989 [1599] II, 481). babacan olgun ve cana yakn (adam) < baba ve Fa. c n (ve ondan geerek birok Trk dillerinde) bir isim vs.yi takiben sevgi ve rikkat ifde eder, ms. a a c n my dearest master! (F. Steingass 1930 s. 352). S ras g e lmi ken me rh uma ra hmet okuyaym. ok babacan, ayn zamanda da yaman bi r adamd. (S.M. Alus 1944 s. 14). AD. baba kmes hayvanlarnn erkei DS 448; -a eki iin b. ana .

253). Eb Seyfeyn lak a b i l e me h r, bi r t u l f n


g rmi deg l ik e n i k isi n e babalanmak h a ys yeti i l e mez k r ... (l 1975 [1599] s. 143).

(Argo) baba l iaretli (iskambil kd) F. Develliolu 1959 s. 68., H. Aktun 1990 s. 48.

babalk

178

babiza, b.

babal k vey baba; yal erkek < baba I + -lk eki, b. ahfadiye l ik . z babas n h i g rmedi. Babal dokto r
Kz m n pe i nde A nadol uya zmi r e yak n bi r kasabaya g etti l e r stanbu ldan. (Peride Celal 1991 s. 14).

bab b k, b. babk. O. babet nevi, eit TS 357358, AD. bbat a.m. DS 451 < Ar. b ba a.m. A. Tietze 1958 no. 21. Baba l i, b. bab I. Eskiden Sadrazamn makam ve idaresinin merkezi. Cumhuriyet zamannda valilik. Cumhuriyetten evvel bu isimle hkmet kasdedilirdi. Sa ray ve Bbl i, gste ri c i l e r i n bi rb i r i
arkas ndan ge l e n ve h i kesi lmeye n sald rs alt ndayd.

babat, b. babet. RD., AD. babata msr unu; msr unu ile yaplan bir tatl DS 451; kr. Yun. (bobta) msr unu, Arom. b ubt msr unundan galeta veya ekmek T. Papahagi 1963 s. 188. Kelimenin asl men ei bilinmiyor. babam I (kaba konu ma dilinde erkek ve kadn iin kullanlan hitap ekli), kr. anam . (Sarho ada m kocakarya hitaben:) Ba na h i bi r ey olmaz. Al m
babam, ben i ka ke re e ek tepti. V c ud um idmanl d r.

(A.. Tokgz 1993 s. 135). Bugne kadar semt ad olarak stanbulun matbuat, kitaplk ve yaymclk merkezini temsil ediyordu. B i r i n c i
ube n i n e n ac mas z la r ndan Pa rmaks z Hamdin i n sa kol u say la n Hasan Efe ndi ve Ka ra Kemal o g n l e r i n Bb al isi i i n bi re r ka rabasand. (B. Arpad 1976 s. 50).

(H.R. Grpnar 1942 s. 27). babam II (fiilden evvel nida, bir eyin hep deva m ettiini veya tekrarlandn ifde eder; kr. ha ). ekseriya tekrarlanr: D nya y z nde h e rk es bi r y uva

AD. bab k /ba b b k hayvan trna DS 152 < SrpHrv. ppak a.m. A. Tietze 1957 no. 156, P. Skok 1972 II, 601. AD. bab ne kk iekli ve gzel kokulu bir eit papatya DS 453 < Ar. b b nac Dozy 1927 I, 47 < Fa. b b na a.m. A. Tietze 1958 no. 4. O. babu ne c a.m.
G ide r b b n e c l em h a be r bi ld re k a ys ma | Em r i k n i l e g e l r n ev r z su lt n . (mer bin Mezd

R z g r ... ate i n n e katm , dol udi zg i n ovada da babam dnd r yo rd u. (Ya ar Kemal 1955i II, 270271). Fiil ku rm u ... yal n z bi z im yok. mrb i l l h se rse r i l e r g ib i dola babam dola . (A. lhan 1953 s. 153). Bzen baba

a.m. kullanlr; Para m yedi n ? Yoksa siyas f ik i rl e r i n mi on u nk i g ibi ? So r baba so ra rla r. (M.C. Anday 1965i s. 8). ( aka sz) babatomi anatomi kelimesi zerinde yaplm bir sz oyunu < anatomi nin /a na /s sanki Tk. ana imi gibi yerine baba konmu .
R esme ba lark e n adl k itab nda B ed ri Rahmi Eybo l u, a l l b ra h imi n u sz n aktaryo r: B re, diyo r al l , h e ri f i n n e a natomisi va r, ne babatomisi. (V. Gnyol

1982 [840/1437] s. 25). AD. bab r /pap r gl kenarlarnda biten bir eit saz DS 453, 3393 < Yun. (ppiri) (ppyros) A. Tietze 1955 no. 204. AD. bab rdek; kaz ve rdek yavrusu DS 469 < Yun. (paptza) a.m. A. Tietze 1955 no. 203. AD. bab i rdek; kaz ve rdek yavrusu DS 468470 < Yun. (pap) a.m. A. Tietze 1955 no. 201. AD. bab i ca/bab iza kk mlek DS 453, K. Emirolu 1989 s. 50 < Yun. (dial.) (babtza) a.m. [asl mnas rdek, mlek de rde e benzermi) Ch. Tzitzilis 1990 s. 189. (Argo) bab i k o lan ibne, kulampara < ? 47). Kr. babuk . AD. bab i k o babann ocuuna sevgi hitab DS 453 < baba peder + Yun. kltme ve ok ama eki iko , b. anako . Ya l bir kimsenin gen birisine sanki yal olan o imi gibi hitab etmesi deti iin b. A. Tietze 1993p s. 425443. Babi l harabeleri bugnk Irakta olan bir Eskia ehri < Ar. B bi l < br. B bh'e l < Akkad. B bi l u Tanr kaps. Babi l K u l es i orada bulunan herkesin baka bir dil konutuu yer (YahudiHristiyan ananesine dayanan bu tbir bir Avrupa dilinden Trkeye gemi olmaldr): D. N iko laidi n i n matbaas da Babi l K u l esi g ib iydi. (A.. Tokgz 1993 s. 53). bab iza, b. babica.
N e Pata on gibi tombu l bi r c c e, | N e Masisit gibi bi r dev, | N e Vi l l i F ri g ibi bi r babik o lan d r O. (Nzm Hikmet 1930 s.

1995 s. 244; a natomi burada gzel sanatlarda tad mnada). Ferit Edg, Bedri Rahminin Babatomiler adl kitabna yazd nszde (1978), kelimeyi Fikret Muallnn yarattn ve Eybolunun onu erotik resimleri iin kullandn yazyor. baba tor i k iri ve i man torik; (argo) erkeklik uzvu F. Devellio lu 1959 s. 68, H. Ritter 1941 II, 10 not 3. Eksik o lma, Lf e r kalfa! Sana da gste ri r im baba to ri i . (H. Ritter 1953 III, 532). babayane/babayani bir tarikat byne (kr. baba I) yakr tarzda Meninski 1680 I, 624, R. Dankoff 1991 s. 15 < baba + Fa. zarf eki olan na , Tk. -ane , b. aci za n e . Eby t de rv ne, naz m v rid t babay ne imi . (l 1994 [159199] s. 123). gsterisiz, zentisiz
Z te n bu Yanke e n i Leyl i l e mu melesi nde bi r ya l dostu b i r g e n c mu h ibbeye k a r gste re c e i babay ne t a v rdan ba k a h i bi r ma n sez i lm iyo r. (Y.K.

Karaosmano lu 1928s s. 194). Babayani c e g iyi nd im. (S.M. Alus 1933p s. 143). AD. bab ba /pab ba fortlu ve fortsuz kk ocuk ayakkabs DS 450 < patik veya pabu kelimesinin, ocuk dilindeki basitle melerinin bir tanesi,
Evle r i nd e kahve l e ri , sabu n la r , t u z la r b u l u n uyo rd u. Ka r la r kabu l g n ve riyo r, o c uk la r bayraml k pabba g ryo rd u. (F. Baykurt 1969 s. 150).

babka

179

bac

O. babka 17. asrda 6 aka kymetinde bakr sikke M. Ktkolu 1983 [1640] s. 342, R. Dankoff 1991 s. 15 < babka [asl mnas kadnck, belki zerinde bir kadn resmi vard] diye isimlendirilen eski bir Polonya gm sikkesinden (F. Miklosich 1889 s. 2). Slavca ka iin b. ayka . ... babk a altya r yic o l ub ... (M.S. Ktkolu 1983 [1640] s. 90). (Argo) babu k ibne, kulampara F. Steinherr 1932 s. 182, F. Devellio lu 1959 s. 68, H. Aktun 1990 s. 48 < ??. Kr. babik o lan . . O. babulhane umumhane Meninski 1680 I, 624 < Fa. b bul h na a.m. F. Steingass 1930 s. 135 [ B bu l Babil ve h na ev, b. abdestha ne /apteshan e ]. B u nda
[=K h i rede] b bu l h n e d rl e r, stanbolda d rl e r. (. Elin 197576 [1876] s. 191). ke rh n e

Evenki dilindeki bacak atalla m a a gvdesi kelimesiyle mnasebet kuruyor. lkok u l retmen i ksaboylu. simden sfat, bzen de zarf yapan s z eki iin b. adsu z /ads z . Bacaksza lk rd yeti miyor. (F.N. amlbel 1933 s. 19). Demek gi z l ide n g i z l iye,

M es ut a layan, bacakla r n koca bi r V ekl i nd e ge rmi uy uyo r. (H Taner 1954 s. 18). bacaks z bodur,

daldan dala kona rke n Badi N e cmi den i l e n bacaks za da raslad, on u n la da tan t. (S.M. Alus 1944 s. 176).

bacak II (iskambil oyunlarnda) vale < ?? A rkada , va r m bi r de rd i n ? Va r, ve r bi bacak! (R. Ilgaz 1991r s. 75). O. bacalu ka /badalu ka /badaluka bir eit zaman topu R. Dankoff 1991 s. 15 < t. basil isco KahaneTietze 1958 no. 81 t. kelimenin mnas muhayyel korkun bir ylan < basil isc us < EYun. (basilskos) [kk kral]. eski a.m. asl Lt. a.m.

O. babul l u k fuhu Meninski 1680 I, 624, kr. babul ha n e . Kelimenin men ei hususunda bz pheler vardr. Babille alkas tam ikna edici deildir. Meninskiden eski olan Molino onu bordello diye tercme ediyor. Aceba Halebin eski bir kaps ve mahallesi olan B be l L k ile bir alkas olabilir mi? H na eb h o h n ed r, i l ek ol ub e r z i l e, | B b b b l l u a dn e r, h e r yol h a yl i bol o l u r. (l 1975 [1599] s. 127). AD. babul l uk meyhane DS 454. O. babune papatya TS 359 < Fa. b b na a.m. Kr. bab n e . babunec, b. babn e. AD. babu ka ksa boylu, bodur, tknaz DS 459 < Rus. babu ka kocakar, nine. Slavca ka iin b. ayka . O. Babs sa ade, Bab s selam, bab s s i r, b. bab I. O. bac/ba bir yoldan geenlerden alnan vergi; gmrk resmi < Fa. b c a.m. A. Tietze 1969 no. 17.
Ve bi r k imesn e eh rde n bu day ve arpa s a t n al ub g ide r olsa ... iki e r ak a b c al u rla r imi

Kelime banda ve ortasndaki labial ve dental mediyada tenuislerin birbiriyle deimeleri ok grlen bir fenomendir. Yabanc dillerden alnan kelimelerde bunun izah nisbeten kolaydr: yabanc dildeki fonem Tk.nin fonemlerine tpatp uymadndan, Tk.de iki fonemle aksettirilebilir. Fakat ayn fenomen Tk. kelimelerde de grlr. AE cildinden alnan misaller: bacal u ka /badalu ka, bc rda /bd rda, c imcik /c imdik, ci z /d i z , c u n c u k /d u n c uk, n dn .

bacanak karsnn kaynbiraderi < Tk./Mo. baca kzkarde, bac + nak E.V. Sevortyan 1978 II, 24 25, kr. G. Doerfer 1965 II, no. 682, M. Rsnen 1969 s. 54 ve ayrca H. Eren 1999 s. 31. Efend i
k za r r, fak a t H cc B eg h em n bacana n imd d na it b de rdi. (Meh m ed Ra f 1331 s. 102). B i lmem ha ng i sua rede bi lmem ha ng i n e id bel i rs i z Ko nt, Oktaya eski Paris Kontesi n i n to r u n u n u n bacana n takdim etmi ti r. (Y. Keskin 1957 s. 11).

(.L. Barkan 1943 s.

114).

s yi old la r, yol la rda iym n o l ub mek ri hd e n y r id i l e r, b c u bed rak a av s ndan k u rt u ld la r.

(Ferec 855/1451 v. 179b). AD. hayvan vergisi DS 458. (gnlk dil) birisinden zorla alnan para TS 1983 s. 103. baca k ve hava delii, kk pencere < Fa. b ca < b dca a.m. [b d rzgr ve cah /c yer]. B i r g n dam

AD. bacar baarmak, becermek DS 457, ba ar fiilinin varyant, Azer Trkesinde de kullanlr. Kr. E.V. Sevoryan 1978 II, 9192. O. bacdar bac toplayan memur < Fa. b cd r a.m. [b c ve d r tutan b. abdar ]. Ve ol bg r l c e k i k i l ede n
gemeyb yk i l e gemiye g i rs e a n u g ib i o l cak b cd r n es ne almayub gmr k al na. (.L. Barkan 1943 s. 17).

st n e k a r, b ub n evi nde n z r i id r; bacadan a a a bak a r ... (Ferec 855/1451 v. 65a). dumann kmas

iin yaplan yol, fabrika bacas: Al la h ve rs i n , Semi ef e nd i, d nde nbe ri evi n i z i n bacas tt yo r. (H.R. Grpnar 1933n s. 11). maden ocaklarnda kuyu eklinde hava yolu. . bacak I b.m. (gvdeyi destekleyen ve hareket ettiren uzuv) < ?? Yalnz Trkiye Trkesinde bulunan kelimeyi M. Rsnen 1969 s. 377 bir ihtimal olarak paa kelimesine balamay dnyor. V.G. Egorov 1964 s. 158, Trkiye Trkesindeki bacak kelimesini Fa. p ayak ve Tk. acak kltme eki olarak tahlil ediyor. Fa. etimoloji iin b. H. Eren 1999 s. 31. E.V. Sevortyan 1978 II, 25-26

EO. bac bir sufi tarikatine veya kadn derneine mensup kadn: AD. kzkarde, bilhassa yaa byk kzkarde (Anadoluda byle; stanbulda abla veya abu la denir) Meninski 1680 I, 628 < Mo. baca a.m. (?) G. Doerfer 1965 II, no. 682, M. Rsnen 1989 s. 54, E.V. Sevortyan 1978 II, 24, H. Eren 1993aa s. 406. kisi baciymi le r. K k baci byk bacisi n e diyi k i. (A. Cafero lu 1951 s. 8). bir evde uzun zaman al m zenci kadn TS 1983 s. 103. bac l k karde yerine tutulan yakn kadn veya kz arkada TS 1983 s. 103 kr. anal k, babalk. Atiye ... Huvat bac l Soseye yol lad. (L. Tekin 1984 s. 38).

bacna

180

badana

bacna yal et, bamya ve hamurla yaplan bir eit yemek, araba; bir eit un halvas < Yun. (bazna) bir e it yemek. AD. baco kzkarde, abla DS 458 < bac kelimesinin varyant. A nam hasta idiyse, kap kom umu z Ve rto Baco 1996 s. 11). ba, b. bac . EO. baa kasaplk hayvanlarn ayaklarndan yaplan yemek, b. paa . Se rpe z de rg h nda du r ub at r l k la r de r, u c u z u c u z ba baca s a tar. (Ferec 855/1451 v. 241a). AD. bai l i bai l i ocuklarn, arkadalarndan birinin apkasn kaparak birbirlerine atp, apka sahibini kzdrmalar M. lhan 1983 s. 65 < ??
Tam bi r ay o ona o ona atp ba i l i ba i l i oyn uyo r la r ? Ya altm , ben im akl m e rme z ge r is i n e. (M. lhan

b i n t i h k i bu f u rs a t d uya rla r mri nde be alt u n b i r y rde g rmeye n l e r, ge nd l e r i n be on alt u na s a tub c n la r n f ed k l u r la r. (l 1975 [1599] s. 130). ba de

da m hastayd? Hadi diyel im ki o da hasta. Ba ka bac yok muydu memesi n i a z ma tkacak ? (M. Margosyan

teftiten sonra: t ci r k esbi bi z ati ba de (l 1956 [158687] s. 222). ba de zam ni n bir zaman sonra: Ba de zam n i n g rd i l e r k i u lak o ald ... (l 1982 [1581] s. 151). ba de z z ev l leden sonra. ba de z - z u h r leden sonra: Ba de e z z u h r s at bi rde T u nay gemek z e re R usc uk dan vapu ra bi nd ik. (Cen b ah beddn 1335 s. 35).
t-teft tteft s ub t ve z u h r b u ld

Ar. sonra mnasndaki ba d /ba de harfi cerinden sonra gelen kelime genetivus halindedir. AE cildindeki misaller unlardr: ba d /ba de, ba de ha rabi l Bas ra, ba de h u , ba de l l tayy vel lati, ba de lyevm, ba dema, basbadelmevt.

AD. badaht dokuma tezghn hareket ettirmeye yarayan pedal DS 459 < Fa. p tah t a a.m. [p ayak ve tah t a ]. AD. badal I merdiven basama DS 461462 < t. pedale ayakla hareket ettirilen tahta (?). . AD. badal II kar veya amurda donmu , kurumu, derin tekerlek ve ayak izi, (arabalarn hzl gitmesini engellemek iin) yoldaki ykselti DS 462 < ??
De r i n c e bi r badala gi rd ik. So l aya m i e ri ektim, deb riyaja bastm, a rd ndan sk ca bi r f re n. (N. stn

1983 s. 65). AD. ba pck ses taklidi kelimelerden < t. bacio a.m. G. Meyer 1893 s. 39, R. Dankoff 1995 no. 599. bai ka bir kt oyununun ad, H. Kodaman 1944 s. 225. O. bad I rzgr < Fa. b d a.m. G emiye le r z e d di, b d u tege rg u s ik a yuml u d (Ferec 855/1451 v. 183b). bada ve r mahvetmek, kr. EO. yel e v r < Fa. bab d d dan a.m. S a brum h rme n i n b da v rd (Ferec 855/1451 v. 113a). b d- s a rs a r frtna B i r g n n g h b d s a rs a r be l rd i (Ferec 855/1451 v. 146a). b d- se rd derinden bir ah B i r k a ra u evde otu rd , c ige rde n b d se rd i g ide rd i (Ferec 855/1451 v. 144a). b d- lak v e scak iklime mahsus bir hastalk (kr. A. Tietze 1980 s. 152153). T ze bal k et i n y mek mek r h o l u r, b d lak v ede n k u l n cdan b m ol u r. (Ferec 855/1451 v. 207b). b d- s a b serinletici ho rzgr, sabah rzgr: Ey b d s a b , h l mi o l y re
h a be r v r / D i l de rd i n i bi r bi r, y r i, di ld re h a be r v r (Cafer, S.N. Ergun t.y. II, 893). Agop a a e rke n c e kalkm , daha sahe r vak t i, ... ve badi sabah n ... gya ikyayet misi l l u seda ka rmale ri ... (Vartan Pa a 1991

1970 s. 64). AD. badalan/bedelen bir deniz salyangozunun byk ve ekenar gen eklindeki kabuu DS 462, 594 < Ar. b dal n Dozy 1927 I, 58 < t. patel la a.m. < Lt. patel la kk tabak. He r bi ri b i r t a rafa pe r n o l ub
bu lduk la r ot l k ve bcek ve de i z ke n r ndan e n ge ve badalan [kr. A. Tietze 1942 s. 164 not 1] h e r n e ise bu lduk ca ekl de rl e r id i.

(F. z 1965 s. 118).

badaluka, badalu ka, b. bacal u ka. O. badam badem < Fa. b d m a.m. Kr. badem . Dier varyantlar iin b. H. Eren 1999 s. 32. B e n u vac uk
k u la r eke r ve b d m u k a ra nf u l u cevz Hi nd , n n n eyde doldu r u ram, andan ol k u la r b d m ya nda k a vu ru ram. (Ferec 855/1451 v. 67a).

[1851] s. 53). bad- smum scak rzgr, l frtnas: M evsim bad smum zaman. (S.M. Alus, Akam gaz. Haziran 1941).: AD. bad II/bat kenar, it; ocan i yz, kenar paralar; ocakta kazan koyacak ykseke ksm DS 458459, 568, A. Cafero lu 1942 s. 233, koyun al, it < Erm. bad blme, duvar. R. Dankoff 1995 no. 605. bad h e n i siy h (M.S. Ktkolu 1983 [1640] s. 300). Yaylan n ime n i n e | Yaptm ku z u badn . (A. Cafero lu 1946 s. 109). O. ba d/ba de sonra < Ar. ba d /ba da a.m. ba d e z an ondan sonra : Ba d ez n k i h bg h um me hd i am n ... eyled i l e r. (l 1982 [1581] s. 177). ba de h z bundan sonra, bundan baka: Ba de h z me k l t u me r b t ... (l 1587 v. 139a). ba de n- n id ehirde nida ile bildirdikten sonra: Ba de n n id e r z i l i

badana I b.m. (duvarlar beyaza boyamak iin kullanlan kire boya < Ar. bit na astar BER 1971 I, 25. lk harfleri ayn olduu iin .Z. Eyubolu 1991 s. 62de kelimeyi Fr. badigeo n har kelimesine balyor, fakat ekil deiikliini izah etmek zordur. Eli nde bi r by k b d ne f u ras gibi ey
d ut ub z ek e r i n z e r i n e k o yub z u m n ca set r i avret eylemi . (Silih d r 1928 I, 542). Ge n e o hafta i i nd e evi n i i d beyaz bi r badanadan ge t i.

(T. Evren 1943

s. 124). Kr. biden e . (Argo) badana II bikri izale etmeksizin yaplan cima, kzl bozmadan yaplan cinsel iliki F. Steinherr 1932 s. 183. < badana I. badana (duvarlar) badanalamak Meninski 1680 I, 640 < badana I. Baka kaynaklarda bulunamad.

badanaz

181

badeperest

AD. badanaz yalanm rm ba kt DS 463 < Yun. (apota mnos) lm A. A. Papadopoulos 1958 s. 103. AD. badas in rdek DS 463 < I. Vsry 1993 s. 125e gre ses taklidi kelimelerden olan bad /bab + si n eki. AD. badara/bad ra deirmen tann altna konulan aalar; d eme kirii DS 463, 467 < Yun. (pater) kiri A. Tietze 1955 no. 207. badat bir tr yerelmas < Fr. patate a.m. [sp. patata < eski zamanda Orta Amerikada yaayan Taino Kzlderililerinin dilindeki batata patates kelimesinden]. AD. badavra /bedevre atya kiremit yerine rtlen tahta DS 464, 595 < Yun. (ptavra) A. Tietze 1955 no. 214. Kr. pedavra . AD. badbad yapraklar yaralar de mekte kullanlan bir eit zehirli ot DS 464 < Fa. bat b t shepherds staff (a plant) F. Steingass 1930 s. 191 (?) < Ar. bat b t polygonum < abat b t a.m. < Sryanice (R. Dozy 1927 I, 93). Kr. batbat. O. badban yelken < Fa b db n a.m. [b d rzgr + b n zapteden, tutan]. O. bade arap < Fa. b da a.m. B uy u r k im i e l m b de, bu mri v rmeg i l b de! (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 36). T e n h da s u y ri n e i e r s f b de. (l 1994 [159199] s. 310). ba de, b. ba d . O. badefru arap satan, meyhaneci < Fa. b daf u r a.m. [b da arap + fu r satc]. O. ba de harab i l Ba s ra i iten getikten sonra < Ar. ba da h a r bi l Bas ra [ Basra ehri tahrip edildikten sonra]. Ar. ba de sonra kelimesi iin b. bad .
led k le r i mdbi r l i k l e re pe iym n o ld la r. Ba de h a r bi l Bas ra n e f yide bu ld la r? (Ferec 855/1451 v.

. Ba de l-yevm g l i h dut (Ferec 855/1451 v. 98b).


ba d

badem I b.m. (bilinen meyve) < badam . olan

Ve diy r ef re n de n b dem gelse he r u val na o n ik i e r ak e al n u r. (.L. Barkan 1943 s. 222). badem eklinde Ka ra gz l e ri k i rp ik l i k i rp ik l i, i r i i ri , mahmu r

(S.M. Alus 1944 s. 103). E i l ip Emin i n badem by n pve rd i. (N. Eray 1986 s. 41). badem eke ri bademlerden hazrlanan tatl; (argo) tabanca kurunu M.L. Wagner 1943 s. 18, F. Devellio lu 1959 s. 68. Saray b demi skke r i, F i re ng b demi skke r i. (M.S. Ktko lu 1983 [1640] s. 101).
mahmu r, tam badem gz tbi r edi l e n n e vide n.

(Satc seslenii) badem II hyar < badem I, krpeli i bademinkine benzedii iin; baka satc seslenileri iin b. gm III. [Langa h ya rla r ]
imdi le r ge z i c i sat c la rda, ar paza rla rda Badem, badem! ba rt la r iy l e sat la sat la ad badem oldu kt ya! (S.M. Alus, Ak am Gaz., Temmuz 1942).

Sokaklarda veya pazar yerlerinde satclar mteri ekmek iin ok defa sattklar maln ad yerine, onun aranan bir vasfn gz nne getirebilen baka bir nesnenin adn barrlar, badem IIde grdmz gibi. Bunun baka misalleri: balk yerine g m , torik yerine k u z u . ncir satanlarn mallarn balkut us u diye iln etmelerinin bir sebebi de i n c i r kelimesinin argodaki mstehcen mnasdr.

O. ba dema bundan sonra < Ar. ba da-m a.m. Ar. ba de sonra kelimesi iin b. bad . Badema ylec e ha reket e it i na b uyu r u lmas ri ca edece im. (. Tarus 1961 s. 86). ba dema ki dktan sonra Ba dem ki t a m y dk, do ru H a cc ca vard. (Ferec 855/1451 v. 67b). bademci k b.m. (boazn iki yannda bulunan beze) < badem + kltme eki c ik (b. ac c k ). Organlar eklen bademe benzedii iin Arap tababetinde onlara law zat n [ law za badem + tesnis eki olan n / n i ] denmi ve bundan tercme yoliyle Lt. amygdalae [amygdalum badem] > Fr. amygdales husule gelmi . Trkesi de Arapasndan. (19. asrdan eski metinlerde bulunmaz; Franszcasndan tercme edilmi olabilir). O. badem bademe ait; badem eklinde < badem + sfat eki ve yahut Fa. b d m a.m. (Fa. isimden sfat yapan eki iin b. b I ). Bundan baka badem ile karan Fa. b d ma The cocoon of the silkworm; a kind of silk; a habit, made of rags sewed together, worn by Dervishes or Fakirs; any kind of stuff printed or stamped. (F. Steingass 1930 s. 137 138)den gelen bir badem var: O l g z i b d m N ev
b dem kemh a i l e | Hep g re n l e r d di le r val l h i yet yara u r. (Nev 1977 s. 292).

128b). Ola n o ld u, B eg Efe nd i, ba de h a r bi l Bas ra be n i isti cv ba k a lk yo rs u u z, beyh de z lmeyi i z ! (H.R. Grpnar 1341 s. 244). O. ba dehu ondan sonra < Ar. ba dah a.m. Ar. ba de sonra kelimesi iin b. ba d . Evvel n i an, ba de h u n i kh! (Peride Celal 1991 s. 55). AD. badela/bad i la el sepeti DS 465 < Yun. ' (patla) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 400. K z la r da yamand r ... k rm z yanakla r, badele e lmas! (. Kaftancolu 1972 s. 139). Bu sepet elmasna dair malmat edinilemedi. O. ba de l l tayy vel lati birok itiraz ve cevaptan sonra, uzun bir eki meden sonra < Ar. ba da l l u tayy wal lat a.m. H. Wehr 1958 s. 20. Ar. ba de sonra kelimesi iin b. bad . Vez r i sivvm ba de l l tayy vel- l et r z o ld. (Ferec 855/1451 v. 25b). O. ba delyev m bundan sonra, bugnden itibaren < Ar. ba da l yawm a.m. Ar. ba de sonra kelimesi iin b.

O. badenu arap ien, ikici < Fa. b dan a.m. [b da arap ve n ien]. Kr. kahve n u an. O. badeperest iki mptels, ayya < Fa. b daparast a.m. [b da arap ve parast tapan, b. detpe rest ].

badepeyma

182

badlican

O. badepeyma arap ien, ikici < Fa. b dapaym a.m. [bade arap + peym len, tartan]. baderna (gemicilik terimlerinden) halatn alabilecek yerine sarlan bez < t. bade rna a.m. Kahane Tietze 1958 no. 52. O. ba d ez an sonra, ondan sonra < Fa. ba d az n a.m. [ba d sonra ve a z n ondan]. Ba d ez n Levv h u e l i n ald, g r eve gi rd i. (Ferec 855/1451 v. 127a). bad, b. badi. AD. bad I fasulye, bakla, mercimek gibi taze sebzelerin ye il ksm, tohum yata DS 466 < Erm. badic a.m. R. Dankoff 1995 no. 606. AD. bad II/bad kadnlarn giydii dizden bile e kadar olan bir eit orap DS 466 Fa. b d c large boots or stockings F. Steingass 1930 s. 140. Kelimenin asl belli deil. O. badhava yerli olmayanlarn iledii crmlerden alnan cezalar < Fa. b dhav mevcut olmayan ey [b d rzgr ve hav hava]. Ve ispe nc esi n e ve 249).
Ve ce r yim n m na al na n b d hav y h d

yalpalayarak yry, rdek yry DS 465.


badl badl .

K sa boy, k o ca k a f , m v gz, k r l byk , d z k a r n , bad bad bacak ... (Ah m ed R sim l334 s. 12). Kr.

O. badi II balayan; balatan, sebebiyet veren < Ar. b di balayan, Ar. 12i3 kalb iin b. bid . Dk l e n
k a n bo a gitme z re h i h r r y etde, | nk l ba ol u r e rg e ce rey n b d . ( air E ref 1958 s. 121).

badi ga rd muhafz < ng. bodygua rd a.m. [body vcut, gvde ve g ua rd koruyucu < EFr. ga rde a.m. Kr. Fr. ga rde du co rps ]. Y l k y l k yakla yo r. Tam bi r komando su rat, ya da bi r badiga rd. B i lme z miyim? (A. Aao lu 1980d s. 327). AD. badi g i r tavan ve dam penceresi DS 470 < Fa. b dg r a funnel perforated in every part for the admission of air F. Steingass 1930 s. 140 [b d rzgr + g r tutan, b. afakir ]. AD. bad i k /bad k ksa boylu, bodur, tknaz DS 459 < ?? Badik bu r n u nda n n e z l e l i t rk l e r ka r rd . (S.F. Abasyank 1951h s. 43). B i r k u r um, bi r k u r um
beyimi zde! Bad n bi riymi !, ku rba a gz l e ri va rm o ba ka! (Peride Celal 1978 s. 9).

r s m rf ye ve siy setle r i n e ve b d h ev la r na yi n e ra yet s h ib i mutas a r r fd u r (.L. Barkan 1943 s. hav ya m nk a l b db c mlete n taz y l e r i ...

badi la, b. badela. O. badincan patlcan < Fa. b di n c n /b di l c n a.m., kr. patl ca n . Kelimenin men ei ve muhtelif dillere yayl iin b. HobsonJobson 1968 s. 115116.
deti d r l h u a r: bas a l ve b di nc n ... h e r u val na bi r ak a (.L. Barkan 1943 s. 223). Kelimenin

(l 1982

[1581] s. 147). bedava:

Bak z l e r, e rk ek k o k u rb n i n do a r. te bu g n ce n n et b d hav du r.

(azavt Sultn Murd 1978 s. 63). bad k, b. badik. AD. bad l bad l badi badi < badi badi /l / ilvesiyle ekspresif ve ses taklidi zarf tbirlerine benzetilmitir, kr. ha r l ha r l , m l m l . rdekl e r gibi bad l badl y r yo rd u. (Ya ar Kemal 1976 s. 426). bad l can, b. badin can. AD. badno s I ay tepsisi ZTS 1976 s. 15 < Rus. podnos a.m. A. Tietze 1982z no. 8. AD. badno s II/bad noz maydanoz DS 167 < Ar. bak d n is /bak d nas < Yun. (makedo nsi) a.m. Kr. maydanoz . Yun. mzekker eki os iin b. 1 aforos . AD. bad ra/badra deme kirii DS 467 < Yun. ' (pater) kiri A. Tietze 1955 no. 207. bad ra, b. badara. AD. bad ramba arlarn ok sevdii gzel kokulu bir ot DS 467 < Fa. b dranb ya /b d ra ngb ya mountain balm F. Steingass 1930 s. 139. AD. bad rda syledii anlalmamak; ok ve lzumsuz sylenmek DS 468 < ses taklidi fiillerden, kr. bad r bad r DS 466. bad , b. bad . AD. badi I/bad kaz; rdek DS 468470 < Erm. bad rdek. Kr. Ar. bat t rdek. bad bad arpk, eri,

hakiki telaffuzu her halde oktan deitii halde (kr. podl ic zsc ha n H. Dernschwam 1923 s. 124, badli can , halk a z patl ica n Meninski 1680 I, 640, AD. badl can DS 466) Metatez iin b. alb z . Arapa yazda badi n can ekli uzun zaman muhafaza edildi: B di n c n ve z m ve k a vu n ve k a rpu z ve
bi l h us s i n c r i maz a r r t te c rib i ad de i l e s bit old u. (N mk Kem l 1967 [1865] I, 26). f re n k badin can domates Redhouse 1890 s. 1380: Boy m n reye, ba e ek ba na, bu r n F i re ng b di nc na ... be z e r (Ferec 855/1451 v. 146b).

badi re birdenbire ortaya kan tehlikeli durum < Ar. b di ra a.m. Kmil Pa an n m r vvet i n e s nmak su ret iy le o badi rey i atlatt. (M.Z. Pakaln 1946 s. 213).
Ya ad n o n ca sava tan, ge i rd i i n n i c e badi re l e rd e n son ra i l e r l emi ya na ra men dimdik ka r mdaydn .

(A.

Yurdakul 1989 s. 37).

Hat rla r ms n, ha rb i n ba lang c nda be n e nd i eyle k v ra n rk e n z lme de rdi n, Y u rd umu z bu badi rede n sa kacak ama bu ans n bedel i n i h ep bi rl ikt e deyece i z. (E. Atas 1996

s. 276). O. badi ye l < Ar. b diya a.m. H c c c az m b diye tdi le r. (Ferec 855/1451 v. 105b). Badiyel e rd e

otu ra n a i re t l e r i n eyh l e r i k u r na zd rla r: n e kada r emn iyet ve ri rs e n i z ve r i n i z, baba o u l bi r a rada ge lmez l e r. (F.R. Atay 1938 s. 102).

badl i can, b. badin can.

badminton

183

II

badminton tenise benzeyen bir spor oyunu < ng. badminto n a.m., ngilterede bulunan bir atonun adndan. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . Yan tarafta Su na Ca nla Eki n badmi nto n oyn uyo rla rd . (. Kvan 1995 s. 94). AD. badnus /bad no s tepsi DS 470, ZTS 1976 s. 15 < Rus. podnos a.m. [pod alttan ve n osty ta mak] A. Tietze 1982z no. 8. (Argo) bado alk alk gezen, isiz gsz < Fr. badaud a.m.
B u na pek memn n o ld u. nk i ke nd isi n i bado ta b r edi l e n bi r tak m i si z g cs z v re l e r ta k b etmekde idi.

AD. bafon fakfon, gm grnl ve inko, nikel ve bakrdan ibaret bir maden DS 471 < Fa. packfong a.m. < ince (OED 1971 s. 2050). Kr. fakfon. Bafra Samsun vilyetinde bir liman kasabas < Yun. (Pvra) < EYun. (Purai), D.J. Georgacas 1971n s. 108. O. bafte dokunmu , dokuma < Fa. b fta a.m. Kr. pafta . Fa. (i )de /-te iin b. afe r ide . B fte bo as z e ri n e nak mant a r (M.S. Ktkolu 1983 [1640] s. 258). AD. bafur vapur, buharla hareket eden gemi < t. vapo re a.m., nave a vapore nin ksaltlm [vapo re nin asl mnas buhar, < Lt. vapor a.m.] Ediyors u n u z ama 98). ba gaj I yolcu eyas < Fr. bagage a.m. < Ortaa Lt. baga sandk, torba F. Kluge 1975 s. 44. Fr. age eki iin b. ambalaj . Bagaj m n e o lacak? (B. Gnel 1991 s. 222). ba gaj II otomobilin arka ksmnda bagaj konan kapal yer < bagaj I; bagaj bl m nn ksas, A rabas n pa rk
edecek bi r ye r a ra rk e n a raban n i i n i keski n bi r p kokusu doldu rd u. A ld rmaksz n d ar kt . Bagajdan res im paketle ri n i ald. (Y. Yazc 1990 s. 14). Oldem H a lef tak a bbl tdg i n mel e r i n e d di, su nd , ba al ndan n me le ri k a rd. (Ferec 855/1451 v. 132a). mde n g r g l d i l eg i n i b u ld u , Fa f r k z n k m- di l- i l e ba al u a ekd d di. (a.e. v. 138b).

(H.R. Grpnar 1336 s. 7677). AD. bado k arabann karlkl tekerleklerini birbirine balayan a a eksen, kz arabasnn tekerleklerini tutan ba ZTS 1976 s. 15, A. Tietze 1982z no. 9. < Rus. podog denek. O. badpa yrk, rzgr hziyle koan < Fa. b dp a.m. B dp me rkebi n e bi nd i, h de rg h na yn e ld i. (Ferec 855/1451 v. 138a). badra, b. bad ra . AD. badrambaz ya mursuz mevsimlerde ya mur yadrmak iin ocuklarn birbirini slatarak oynadklar bir oyun DS 471 < Fa. b r nb z a.m. [lugatlerde bulunamad]. AD. badr on mermi DS 471 < Balkan dilleri (ms. Srp Hrv., Bulg. patro n ) zerinden < Alm. Patro n e a.m. [aslnda barut ls < Fr. pat ro n a.m.]. badru k kaak, firar TS 362 < R. Dankoff 1991 s. 15e gre Evliy elebnin Hasan Badrakn ismine uydurduu bir etimoloji. Kelimenin Fa. bir etimolojisini TekinTietze 1994 II, 160ta teklif ettiler. AD. badval bodrum, mahzen DS 471 < Rus. podvl a.m. A. Tietze 1957 no. 168, A. Tietze 1982z no. 10. badya/batya az geni byk bakr kab TS 457 < Fa. b diya a capacious earthen vessel in which wine is kept; a large, deep jug, cup, bowl Steingass 1930 s. 141 < EFa. batiak , kr. Rus. bad ya a.m. M. Vasmer 1953 I, 38. Dok u z y rde badyala r k u r u lm d , alt u n ayak s u r h l e r d i z i lm i idi. (Dedem K orkut 1973 [14. 15.yy.] s. 59). Bafa Kbrs Rum Kesiminde bir ehrin ad < Yun. (Pfos). O. bafende dokumac < Fa. b fanda a.m. [b ftan dokumak fiilinin fiilsfat]. Al ub andan so b fe nde st d | Acab bi r k r h n e eyled i b ny d. (Ah m edi D 1973 no. 1032). Mecz mnada: B i r k a k e l im t b fende l ik d b ... (Ferec 855/1451 v. 118b). O. bafer en, sevinli < Fa. b fa r a.m. [b ile ve fa r fer, parlaklk]. D men k r u k e r o la ve d stu z u b fe r o la (Ferec 855/1451 v. 52a).

n e a re! Ba a gel e n ek i l i r. B u n la r bafu r de i l paza r kay . Pi man oldum bi ndi ime. (Z. Gvemli 1949 s.

O. bagal koltuk alt < Fa. ba al a.m.

ba ganak, b. ba ana . AD. ba ga s /baka s aptal, alk, sersem DS 491, 471-472. < Erm. bagas a.m. R. Dankoff 1995 no. 600. Ama n e
bak a s, ne banav sn, det z rlak bi r budal s n!

(Feraizcizde 1979 s. 31). O. bagat baheler, balar < Fa. b t a.m. [b + Ar. oul eki t ]. Ve b tdan seki zde bi r a l nmak m n sib olma n muk a r re r k l nd . (.L. Barkan 1943 s. 195). ba get ince denek < Fr. baguette a.m. Bate rist, bagetl e r i davu l u n st nde h z la dola t r p z i l e vu r uyo r. (A. Yurdakul 1989 s. 53). Sah n e st nde i nsan la r a ns z n
kaybol uyo r, r n e i n, solosu n u n tam o rtas ndayke n basgita rist kaybol up ard ndan bo lu a ge ri lm i bi r te l i n z e r i nde ko rk us u z bi r canbaz g ibi bit iyo r; ark n n o rtas nda ye r yar l yo r, davu l c u i i n e d yo r, az son ra h n z r b i r aman gibi ba ka bi r k ede h i bi r ey olmam gibi be l i re re k baget sal l yo rd u. (M. Mungan 1999 s.

29). ba I balama a yarayan ip vs. < ET. ba a.m. Clauson 1972 s. 310. Aya nda ba yatsa yatsa t o ptak d a e r ... (Ferhengn mei Sad 134042 s. 61). demet TS 362: Se n bi r ba te r re alma a gc y itmez, ba a bu k a dar alt u n m v r rs i n ? (Ferec 855/1451 v. 208b). AD. ba II bir demet ls; yaklak olarak 100150 kg. gelen kendir demeti; bir araya balanm be ile pamuk iplii DS 172 < ba I. Otu gayet h esapl ve

ba

184

bada

mu ntazam istif l e r l e k i rem it ha rman g ibi y arla r. B u n la r ba veya pa rt diye l l r. (M. Krk

1950 s. 18). ba III zm ba < Fa. b bahe, ba. B la rdan defte r


i at k d e h e r y z ub u a ik i e r ak a h a r c k a yd ol nm du r. (.L. Barkan 1943 s. 116). EO. bahe: B i r m u r i z ra y t i di le r: bi r h u r r em b va r, anda bi r re f k a s r va r. (Ferec 855/1451 v. 38a).

malmat bulunamad (kr. M. Rsnen 1969 s. 55, E.V. Sevortyan 1978 II, 42). ba ar s k, b. ba ars uk. E O. ba ar su k /baarsk b.m. (ince ve kaln barsak) < ET. ba rs uk a.m. Clauson 1972 s. 320 [ba r + s uk eki]. B i r s atde ol k a lan d rd k im ma dede k a ld, sc i an ba ars u a dke r (E. Birnbaum 1981 [14.yy.] v. 42b43a) stanbu la, barsakla r ndan amel iyat olmaya gidiyo r. (G. Dino 1991 s. 117). Mecz mnada:
Kad n la r d udaklar k i l it l i , ye rl e r i nd e ta kesi lmi halde di n l iyo rla rd . Avanakl ma bak! M e e rse h e r i f i n ba rsa ndaki ba kaym . (S.M. Alus 1944 s. 123).

ba by ile balamak, yalnz gz ba by ile birisinin grme kabiliyetini yok etmek < ET. ba bo mak Clauson 1972 s. 311. Ba a v rd ik le r i
h a be r do ru o ld u u n be n ey bi l iyo rum. D mi nk i k a r a al k d a gz mi ba mad z n f i l e, h a md olsu n gz m g r r. (Ah m ed Vef k Pa a 1927 s. 34).

ilenmek iin kullanlan barsak: Ve ki ri h n e 166).

ba a I kaplumbaa < ET. bak a kurbaa, kaplumba a G. Doerfer 1967 III, no. 1449 ve 1975 IV, no. 1983. O l
ba a di l e r iy i l e a n be rk / O rtadan s rd , k lmaz gib i te rk... (M. Adamovi 1994 [136886] no. 1302).

i n dah e h rde bo az la nan k o yu n u ve ke i n ba rsa n al ub k i r i ide rl e r imi . (.L. Barkan 1943 s.

kaplumba a kabuu ve ondan mmul eya: Ba a kemig i nde n sak a l tara (M.S. Ktko lu 1983 [1640] s. 211). Kal n ba a gz l n n alt ndan h e r zamank i gibi i ht iyatl i ht iyatl bakan e re f ... (B. Arpad 1974 s. 27). AD. ba a II guatr DS 472 < ba a I. 250). AD. ba a III yemlik, kr. peye a.m. A. Tietze 1982z no. 14.
Ah rdaki l e r g b re, d k dol u salaskan la r set i l e r. B i r ka k z i n ek su dkt l e r. B i z imki l e r sk tk la r n sezdi l e r, ka ran l k ba a diple r i n e siydi l e r. (. Ba a, yan i tosba a, kapl umba a, ku rba a, bi r de i nsan n bo az nda ka n ba a! Toktu rla r u r de r l e r ha n i. (F. Baykurt 1961o s.

EO. ba ba ar ar, arl arl; ses taklidi kelimelerden. Kr. ba l ba l a.m. DS 477478. Yi r yi r e mele r ba ba ak a r (Ferec 855/1451 v. 152b).
N o la ak s a s u g ib i e ki rev n um b b | Seyr ide r a y r i l e se rv i rev n um b b . (Z t 1970 [16.yy.n ilk

yars] II, 131). O. ba ban/ba u ban bahvan < Fa. b b n a.m. A. Tietze 1969 no. 18 [b bahe + b n koruyan, muhafaza eden, bakan, b. a rvan ]. Fa.ya zg, ardarda gelen iki uzun nll hecenin arasnda bir ksa nlnn tremesi durumu iin b. br z /abi r i z . B ceye va r, b ub n ok ! (Ferec 855/1451 v. 63a). O. ba e/bahe b.m. (sebze ya da iek ve aa yetitirilen yer) < Fa. b a a.m. [b + kltme eki olan a ; kr. keme n e, l u gate vs. Ev yan nda bi r b e va r id i. (Ferec 855/1451 v. 22a). Ay e kad n
ak am yeme i n i ha z r lay n caya kadar, o da bah e l e r yol u nda oc u k la r n ge zd i ri r, oynat rd . (F. Erdin

Kaftancolu 1972 s. 146). EO. ba acuk kaleyi muhasara edenlerin, kaleye yaklap duvarn delmek iin kullandklar bir nevi seyyar kulbe TS 363 (orada verilen mna yanltr) < ba a I + c u k kltme eki , yni kk kaplumba a. Kltme eki c k iin b. ac c k . TSde verilen metin Frenklerin muhasara tekniini trif ediyor. Trke kelime t. testuggi n e a.m. kelimesinin tercmesidir; eski Roma devrinde de kullanlan bu alete Lt. testudo , yni kaplumba a denirdi. Kr. TekinTietze 1994 no. 90. K a l sti nde n i c e ev tdi l e r | B u rc dib i n e ek b
i l etdi l e r | Ba ac uk d rl e r, a n tekf r de r | B u rc d ibi n e it e r l e r, o l g ide r | De ld i l e r e h ri k l n g i l e e ri | Ta atuban h k a yu rmaz bi ri ... (Enver 19281929

1961 s. 93).

Fa.dan alnma kelimeler arasnda a / e kltme eki ile tekil edilmi isimler oktur (kr. A. Tietze 1964 s. 171 173). Bunlara Tk. esaslar zerinde kurulanlar da ilve edilmeli. AE cildinde geenler unlardr: ba e /bah e, bazi e, bel e, bo a /boha, bu nd uk e, ama, oma, me, destare, dola.

ba da (gre tbirlerinden) elme, sarma DS 476, TS 365 < ba da zerinden ba da fiilinden, kr. yama yama yama, TekinTietze 1994 no. 91. Amazdan

[869/1464] s. 50). AD. ba altak hrka DS 473 < ET. ba ltaq a.m. G. Doerfer 1965 II, no. 750. Kr. . Yaltkaya 1934 no. 16. AD. ba ana/baganak yeni do mu ocuk, yana kadar olan ocuklara verilen genel ad DS 473, R. Dankoff 1991 s. 15, F. Argenti 1938 s. 73; drt be gnlk kei yavrusu; doum vakti gelmeden hayvan karnndan karlan yavru DS 474. bagana k rk i kuzu krk Meninski 1680 I, 671. Kelimelerin men ei hakknda tatmin edici

ba da al ub u l alt ndan depen h e r i d p la rdand u r. (l 1975 [1599] s. 147). G re c i l e r yal o l ub tut u ala r, i l e r i ve g c l e r i b i r bi ri n aya n al v rmek ola, gi rd l e r i n e ba da u ra la r. (M. avuo lu 1977

[16.yy. ba] s. 149 no. 103). AD. ba da grete sarmaya almak, elme takmak DS 477, TS 365366 < ET. ba da to trip Clauson 1972 s. 313, M. Erdal 1991 II, 455 [ < ba fakat ba la fiilindeki mnada deil]. Kr. ba da . Mecz mnada elme takmak, baltalamak: einem ein B ein unterschlagen, donner le croc en jambe Meninski 1680 III, 5955.

B a dad

185

bartlak

Ba dad b.m. (Iraktaki ehrin ismi) < Ar. Ba d d , isim ok eskidir (M.. 1600) ve men ei mehuldr (b. EI 1960 I, 894). M e h r k e l md r: Ba d d gibi diy r, ana gibi de y r o lmaz de rl e r. (E.E. Talu 1928 s. 317). O. Ba dad Ba dat ehrine ait; Badatl < Ar. Ba d d a.m. [ Ba dad + sfat eki olan ]. Eski zaman la rdan

karacier Clauson 1972 s. 317. (b. a z I ) gs TS 366367:

Tekvo r dah y z bal k e l i g nde rd i, ba r ba rsa alt u n ve gm dolm (F. Giese 1929 [890/1485]s. 81). k i gz l e r i nd e Pa ay pe r |

kalma dar sokakla r, ta d el i yol la r, de rme atma dkkn la r n s ra la nd a r la r, ba dadi mimari n i n rn e i g e n i avl u l u ke rp i te n yap la r bi re r bi re r yok ol uyo r: ye ri n i ka ra asfaltla g ri beton y n la r na b rak yo rdu. (N. Gngr 1998 s. 15).

(Enver 19281929 [869/1464] s. 24). nsan ruhunun bz i organlarda (yrek, cier, kr. EYun. (frn) hicabhaciz, diyafram) oturduu dnld iin, mecz mnada yrek, gnl TS 369370:
Ba r na basuban n a rk a s n yipe r. O rtan ca han m, ba r del i nmi , y re i yara lanm gibi rp na rak anas na bi r imdik daha att. (S.M. Alus 1934

ba dadi aa direklere aklm talara sva vurularak yaplan duvar veya tavan < Ba dad . Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . Dam
saakla r sarkm , panc u r la r n o u k r k, ba dadi ye r ye r kopmu dk lm t. (M.C. Anday 1965a s. 20).

s. 205). ba r y ufka yufka yrekli, merhametli DS 485486: N i c e tah r r deyi vas f n de rd e l em | Ba r y ufk a k du , g z l e r i ya l u k a l em . (A.N. Tarlan 1949 IV, s. 72). Karak a dayanamam zi ra ba rm yufkad r. (M.N. zn 1941 s. 11). ba r b.m. (yksek ve gr ses karmak) < ET. bak r Clauson 1972 s. 318 [-k r hecesiyle yaplm ses taklidi fiillerden, b. afg u r- ]. Eb l f ev ris a rd ba rd , g rdi, ba armad. (Ferec 855/1451 v. 227a). AD. ba r dak ocuun d memesi iin beie veya salnca a balanan enli kuak DS 478479, TS 370371, Meninski 1680 I, 852 < ET. ba rdak garment or wrapping to protect the liver Clauson 1972 s. 319. Ba um h n db ba rdak d an | B e n i g retdi c evre k u ndak d an. (l 1982 [1581] II, 176).
Al n na b i r t lb e nt ek i lmi ti. Ba r nda ba rda , bel i nde k u nda . (F. Baykurt 1967k s. 175).

O. ba dad kymetli bir kuma cinsi < Ba dad . Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t .
m h ec r i nd e ba a h du r o g l p re h e n | B i r f e n l n i e at l as u ba d d de n. (Nev 1977 s. 431).

O. ba dala etraf, havali R. Dankoff 1991 s. 15 < ?? ik i nd i

zam n Ustol n i B e l rad alt nda varo la r ndan y ba dalala r ndan ik r al ub yi n e dn e ri z. (Evliy eleb

1928 [17.yy.] VII, 118). Ba ka kaynaklarda bulunamad. ba da I b.m. (bir oturma biimi) < ET. ba da a.m. [karlkllk (reciprocum) fiillerinde ok defa olduu gibi, ayn zamanda nomen actionis, kr. d mek d vs.; b. ap ]. Y usu f az tesi nde topra a ba da ku r up otu rmu tu.. (N. stn 1968 s. 84). AD. ba da II birbiriyle her bakmdan anla an, ilidl, uyu mu DS 477 < Fa. p d [p ayak + Tk. da , b. 1 ada ] a companion F. Steingass 1930 s. 229. ba da bada kurarak oturmak < ET. ba da fiilinin karlkllk (rciproque) hali (Clauson 1972 s. 313). simden fiil yapan da /de eki iin b. alda .
i ft l ik sah ibi n i n o l u Re id B ey mi nde ri n e ba da m , gm k rbaciyl e oynaya oynaya Raz iyeyi s z yo rd u.

ba r gan ok baran, hep baran, amatac < ba r + fiilden kuvvetlendirici ve devaml det gsteren sfat yapan gan eki, b. al nga n . De h et bi r e rk ek
kalabal doldu r uyo r salo n u. T k l m tk l m, ik i l i , k f r l , ba rga n. (G. Dino 1991 s. 106).

ba r sa k, bar sak, b. ba ars uk . ba rt gan/ba rt kan ok barmak detinde olan < ba r fiilinin causativum haliyle gan /ka n eski fiilsfat (participium) eki, b. al n gan . Kelimedeki causativum eki belki sadece fonetik bir ilvedir.
(d m n h a rb t a yy resi nde n bah s ede rk e n ) M e l n alalamyo r, t yuk a r la rda ba rt an bi r k a r a c s s e si nd e dola ub du r uyo rd u. (Ah m ed R sim 1333 s.

(Feridun Osman 1936 s. 71). Mecz mnada: anla mak, imtizac etmek (kr. ba da II ?): B u
g n l e rde o, Apt lke r iml e an la m , ba da m g r n yo r. (M.. Esendal 1934 s. 358). O Sylemez l e r mah a l l es i ah l si n e g e l i n c e, o n la rla h e rk esden z iy de ba da rm. (P.N. Boratav 1995 s. 250). ba da ma kabili telif

141142). ba rt barma sesi < ba r ses taklidi fiilinden (kr. J. Deny 1921 s. 557 ve ayrca b. an rt ). B u ge c e
ya yaca z, keyf edece i z, pa ra yiyece i z! diye ba rt y kopar rk e n ... (S.M. Alus 1944 s. 126).

olmamak: Hay r, i imi n c iddiyetiyl e ba da maz. (M. zg 1993 s. 83). AD. ba m ba m ba r bar bar barmak < ba r fiili + daha nce iki defa ikileme (rduplication) ile /m /den ibaret predicate intensifier, b. apal apal . Zpeylan bn i f u rd u l . Ou la n da ba m ba m b rd. (A. Caferolu 1940 s. 20). (Neologismus) ba nt balant < ba + nt .
Byle bi r a lman n, de rt l e me n i n son u nda an n esiyl e a ras ndaki ba nt nas l bi r bi im al rd ? (K.B. Manav 1961 s. 49).

ba rtkan, b. ba rtgan . ba rt lak bir nevi yaban rdei DS 479480, TS 370 372 < ET. ba rlak a.m. Clauson 1972 s. 319. Barbier de Meynard 1881 I, 270 < ba r ggs + lak eki, b. M. Erdal 1991 I, 8990. Aradaki t fonetik bir ilvedir, kr. ba rtgan , rtkan .

ba r cier, barsak gibi vcut boluklarnda bulunan organlarn ortak ad TS 1983 s. 105 < ET. ba r

ET.de de varolan isimden isim yapan lak eki, hayvan adlar (zellikle ku adlar) yapar, bunlarn ounda kltme anlam da vardr (M. Erdal 1991 I, 8990). AE cildinde u rnekler bulunuyor: ba rt lak,

barya, b.

186

paha

b el ek /b ve l ek, aylak I, emlek /eml ik /emi l ik . Ayrca vcut paralar belirten lak isimlerini kaydedebiliriz: bo u rdak /bo u rt lak . Bz yer sfatlarnda (ms. be r l ek ) grlen lak ekinin asl ise rak ekidir, b. ac rak .

ba r ya, b. ba u rya . ba teberru < Fa. bah kardan to give, distribute, divide; to make a present, give in alms F. Steingass 1930 s. 159. ba la teberru etmek, hibe etmek, hediye etmek A na h idmet eyled m. Ba a don ba lad. (Ferec 855/1451 v. 24b). affetmek, cezasndan vazgemek: B u g n h ba a ba la! (Ferec 855/1451 v. 89b). Ba lanan bir ahs da olabilir;
Dn e l e r H a k k a , n efsi t e rk de le r | Ba la n u r b u g n tevbe de n l e r. (Erefo l R m 1286 s. 78). Bi r fah i e n i n ka rde i old u u n u n duy u lmas n istemezd i e lbette. Ba l yo rum on u ; h epimi z me nfaatle rim i z i n esi r iy i zd i r. (M. Hachasano lu 1951t s. 9).

(Ferec 855/1451 v. 99a). kapal, kilitlenmi, srglenmi : G rd i k i bi r ev va r, k a pus ba l u. (Ferec 855/1451 v. 41b). kapal, geilmez (yol): Yol la r ba l bu l u nd . K rub n i lemedi. (Ferec 855/1451 v. 117b).
S a b h o l cak uyandum, gendz m i ba l u bu ld um.

AD. ba man/ba man balara bakan kimse DS 484 < ba ban ; eki halk dilinde birok meslek ismine eklenir, b. attarc . ba man kelimesinde c deil, olmas belki Azerbaycan Trkesinin tesirini gsterir. Yaz ge t i g itt i. So lg u n, kede r l i g z ba la ra
i nd i. Ba man la r de nk l e r i n i toplad la r; kapla r n , pen ce re l e r i n i rt p sk lad la r. ( . nl 1986 s. 32

33). ba naz mteassp, darkafal < 1935 senesinde ortaya kan kelime belki Alm. Ba na use zevkiselim sahibi olmayan kimse K. Steuerwald 1974 s. 81den Trkeye gemitir. EYun. (bnausos) esnaf adam; aa tabakadan kimse; mmi, cahil [asl mnas atele, ocakla alan]dan alnm Alm. kelime a a yukar 1800 senesinde yaylma a balam (F. Kluge 1975 s. 48). Sfat eki a z, b. ala az . Anday, yaz mdan
yle c m le l e r ve sz l e r alm t k i, yaz m n bt n n okumam olan la r be n i koyu ye i l bi r softa, ba na z la r n ba naz bi r yaza r sanabi l i rd i. (B. Arpad 1976 s. 107). z ld n g rd m o tek gec eyi. Ba naz ama isyank r, acmas z ama tke nmi . (. Aral 1997 s. 273). B i z im ai l e l e r imi z de az ba naz de i ldi ha n i! imdi oc uk la r m z n k z a rkada la r, e rk ek a rkada la r evle r imi zde n kmyo rla r. (O. Baydar 1998 s. 70).

ba la b.m. (zmenin aksi) < ET. ba la a.m. Clauson 1972 s. 314315 [ba + isimden fiil yapan la/- l egenilemesi, b. acabla ]. G eys la r n k esdi, an la ru i l e e l l e r i n i ba lad. (Ferec 855/1451 v. 34b). (yaray) sarmak: Bi r gmlek p re l edi l e r, c i r h a tl e r m i ba ladla r. (Ferec 855/1451 v. 98a). bir torbaya veya bohaya sarmak, paketlemek:
Y mek y ndi. A ndan n ev l e ba lad la r, mescidde ge rek o la d y. (Ferec 855/1451 v. 118a). saklamak: G l d e bi r n es n e ba layub du r u rs n. N iyc n d mezsi n ? (Ferec 855/1451 v. 144b). kapatmak,

kilitlemek: M e l i k i ald, da ra k d . K a puy mu h k em ba lad la r. (Ferec 855/1451 v. 27a). Mecz mnalarda olu mak; oluturmak, ms. kaymak ba la : Ekimden son ra ya mu r ya d, h em ylesi n e bi r ya mu r k i topra n y z kaymak ba lad. (Re at Enis 1944 s. 120). k i n ba la : Kofu r be nde n daha alt n istedi, ve rmeyi n ce de bana ki n ba lad. (F. Baysal 1944 s. 201). maa ba la : Vakti l e kyl e r basm , i nsan la r ld rm , son ra affedi l e rek maa ba lanm . (Burhan Cahit 1934 s. 132). saf ba la : K a ra y re k d Pa a, bi ndi at | Y r iy b s a ff ba lad bu ge z u z t. (Enver 19281929 [869/1464] s. 48). ba la ma ift telli bir saz < ba la + fiilden sfat ve isim yapan ma eki (b. aktma ), teller gerilip balandndan. yi ba lama al yo rd u. (Kemal Tahir 1955g s. 27). ba lan b.m.; ba la fiilinin mediale-reflexivum veya passivum hali (b. ac n- I ve I I ). sarnmak: de r rt nm i , as be i k a s a b ba lanm boyn nda (Ferec 855/1451 v. 114b). katla mak, donmak: Ta r
k ud ret i nd e n de i z aya um alt nda ba land, y rde y r r gibi y rid m. (Ferec 855/1451 v. 33a).

ba r yu f ka, b. ba r . O. ba teten birdenbire, anszn < Ar. al ba tati n a.m. [/b t / kknden]. Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace l ete n . C um a e rt esi Boratav 1995 s. 252). Ba tete n H s m f ik ri nde n bi r z iy gedi. (H.Z. U ak lgil 1307 s. 22). ba u ban, b. ba ban. AD. ba u r ya /ba r ya yenge DS 480 < Yun. (parya) [pa ri nin oulu; Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya .] yengeler D.J. Georgacas 1978 s. 131. Kr. bavu rya . O. bah ne iyi! ne mutlu! TS 377 < Fa. pah a.m. Kr. pe h . O. bh cima, cins iliki < Ar. b h a.m. (/bw h / kknden).
S n ye n n k n m bi r k it b mu e ret e n c m dah k i fe n n i b h u f ev yidi . (l 1982 [1581]

g n bi r byk, eski h ne ba teten yk l ub k a d n, e rk ek, o l uk oc u k bi r k a ki i e nk z alt nda k a ld. (P.N.

II, 184).

ba l , b. ba l u . AD. ba l i maa, aylk E. Gemalmaz 1978 III, 36 < ba l ; kr. ba la (maa ba la ). Padi ah g za ba l ba l i r. (B. Seyidolu 1975 s. 305). EO. ba lu /BSTT. ba l bal TS 374375 < ET. ba l a.m. Clauson 1972 s. 214. G emim z su ke n r nda ba l ud u r. (Ferec 855/1451 v. 48a). zincirlenmi

AD. bah , b. bak . baha/beha/paha fiat, kymet < Fa. bah a.m. mdi buy u r, bah s n ed r? N ede n eksge v rme zs i n g re l im? (Ferec 855/1451 v. 116b). bahas na /pahas na karlnda:
He r a reye ba vu ra rak, ge rek i rs e l m m bahas na, va rl k l o lmak iste i n i i l k defa o anda duymu olmalym. (O. Hanerlio lu 1956 s. 42). Do um son ras tam k rk be g n hastanede yatmak pahas na Kayay do u rmu tu.

baha

187

(P. Kr 1983 s. 157). Kr. ca nbaha , damgabaha . Kr.


pahal , pahas na.

(.L. Barkan 1943 s. 172). aacn iekli hali Ya r

AD. baha msr unundan yaplan ekmek DS 486 < Erm. pa a < Rus. pog bir e it pide M. Vasmer 1955 II, 381382 < t. focaccea < Lt. focacea (A. Tietze 1982z no. 207). Kr. po aa . bahadur/bahadr kahraman < Fa. bah du r < Mo. bagatu r a.m. G. Doerfer 1965 II, no. 817, M. Rsnen 1969 s. 55. K o ca H d r d r l e rd i, alp e re n l e r i nde n, r n e r bah du r la rdan idi. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 57). M ege r A rab i i nde di l ve r k i i
va rd k i e r l i kde, bah d rl i kde, s a l k l i kde naz r i yo idi.

km duva rla r n ke na r nda nc e pembe baha rla r aa rd. (Peride Celal 1991 s. 400).

bahar II baharat < Ar. bah r a.m. Deve yk i bah rdan ve ak m i eden yedi e r alt u n g m rk b c diye al n u r. (.L. B arkan 1943 s. 221). bahara ilkbahara do ru, ilkbaharda < baha r I + isimden zaman zarf yapan dativus hali eki, kr, ak ama , sabaha . Ba ha ra a rpa kt l ba lay nca . (. Kaftancolu 1983 s. 110). baharat yemeklere tat vermek iin kullanlan maddeler < Ar. bah r t a.m. [bah r kelimesinin oulu]. Yeme i n ac s baha rat ndan, beyaz ya da ka rabibe ri nde n de i l; taze ye i l bibe ri nde n. (A. A ao lu 1991r s. 24). baharn ilkbaharda < bahar I ve instrumentalis hali eki n , b. ac n . Ba ha r n u k u rovaya i n ip pamuk dev i r i r, be ku r u dekle ti r ip dne rd im kye. (F. Otyam 1963 s. 54). O. bahar i ye baharn gelmesi mnasebetiyle takdim edilen kaside < bahar I + byle iirlerin balklarnda kullanlan iye eki, b. adl iye . AD. bahas n pahal bulmak < baha + isimden fiil yapan s n ; b. azs n- . bahvan b.m. (baheye bakan kimse) < Fa. b iv n a.m. [b a bahe + b n /v n tutan, bakan b. a rvan , Fa.daki bu /b / /v / geli mesi, Tk.de de mmkndr. Bunun iin b. ab I /v 2 ]. M ege r o l
ayy rla ru bi ri ba cym , bi r i debb m , bah c ev n m . (Ferec 855/1451 v. 240a). bah van l k bi r i

(Ferec 855/1451 v. 175b). AD. bahan bana DS 487.


bu labi l i rs e z be n bu S i z bahan bi r a la bal h ya ray ra hat ede rem.

(. (M. Kr.

B eysano lu 1966 s. 131). Margosyan


bee n /be e n /be h e n /beye n.

Ba han kal rsa ad n i

B u r ha n koya . Oku la gett nda zo rl ekmez.

1996

s.

28).

bahane/behane ileri srlen szde sebep; tenkide sebep, kusur < Fa. bah na a.m. Kr. mahana . Ana

baba yu rd u ndan ko u lm u bi r s u l uy u b u raya geti rmek i i n otomobil kazas n bahan e tutt u n u z. (H.R. Grpnar

1933ke s. 66). vesile, frsat: Ali Sina 29/7, 130/u7. kusur: B e n m issm a k a l i n sdu r. N e be h n esi va rdu r? (Ferec 855/1451 v. 193b). Ortadaki s uya
h e rg z bah n e yok d u r, b bedel c l b gibi t a tl u h em s o vuk s ud u r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 780). bahanesi n e /be ha n esi n e /be ha n esiyl e bahanesi ile: D ye du rd , g l d rmek bah n esi n e b i i n e g itdi. (Ferec 855/1451 v. 204r). B i r ay ol pe r c i h re i h a stalk be h n esiyl e aldadum.

(a.e. v. 73b). bu be ha neye

bu bahane sayesinde: B u be h n eye s yi olas n. (Ferec 855/1451 v. 192b). be han esiyl e vastasiyle:
M lt e z im old k i y yg be h n esiyl e c em at i h e l k

AD.

bostan; Ka dn m var k i b u bah van l k ? (S. Kocagz 1946 s. 9). (Halk az) bah vanc bahvan < bah va n + plonastique c eki, b. attarc . B u g ide r b i r bah c va nc n n yn na. (A. Cafero lu 1945 s. 32). Vakt
zaman nda bi r bah van c va rm . B u n u n bi r k z , bi r ka rs va rm . (M. Turul 1946 s. 30).

(Ferec 855/1451 v. 89a). mnasebetiyle: (l 1982 [1581] s. 210). be han e et /ey le bahane etmek
eyleye. d ye beh n esiyle g l g ib i h a nd n o lamadum. Ere n l e r i l e s o h b et decek h l i yok d u r, a radan udl u d em d y k o rk a r. M es yil i be h n e d b du r u r. (Ferec

855/1451 v. 139a). bir bahane ileri srmek: B e n bah ne ey led m: H a be rm yok . d dm. (Ferec 855/1451 v. 24a). O. bahanecu/behanecu bahane arayan, kusur arayan < Fa. bah nac a.m. [bah na bahane ve c arayan]. Hakk n va r, bi z bahan ec u i nsan la r z .
G z m z va r k r z, k u la m z var sa r z, di l imi z va r di lsi z i z . (S. Ayverdi 1941 s. 46).

AD. bahdavar bahtiyar, mutlu, talihli DS 488 < Fa. bah t va r a.m. [bah t + va r getiren]. AD. bah d eniz/bahteniz maydanoz DS 4889 < Ar. bak d nas < Yun. (makedo nsi) a.m. A. Tietze 1955 no. 173. Se n b l u r u n u , y a n ,
malh tas n go. B e n de tamatos bekmez i n i , simidi n i , y rdu n u, sovan n , sams n, du z u n u , g rm z b ibe ri n i , b ah d e n i z i n i al ym. (.A. Aksoy 1945 I, 362).

Fa.dan alnma kelimeler arasnda c u hecesiyle bitenler var. Bu uzun nll hece, Fa. bir fiil unsuru olan ve arayan mnasna gelen bir ektir. Ar. ve Fa. isimlere taklr, Tk.lere taklmaz. AE cildinde bahsedilen misaller: beha ne c u, c e ng c u . c st c u /c st c uy kelimesi de bu unsurla yaplm baka trl bir terkibtir. dah h e r n e f e rd e n e r g n r adl k al n u r im i . led r l e r imi . B u n u dah al nmas n u mevsimi n s f bah r ek i n vak t i nde ve n s f dah o rak vak t i nded r.

Baka dillerden alnan kelimelerde /k / / h / / h / deiimine kelime banda ve kelime ortasnda tesadf edilir, ms. bahde n i z , ha l , ha lta . Tk. asll kelimelerde esasen kelime banda /h / bulunmamakla beraber, aslen ba harfi /k / olan bir grup EO. kelime bunlar Orta Osmanlcada / h /ya evirmitir; haa n, ha ng i, na n i gibi.

bahar I ilkbahar < Fa. bah r a.m. Ve E r mi n e t yif esi nde n

O. bahi l /pahi l hasis; agzl Meninski 1680 I, 723, < Ar. bah l a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. ac b . Al

K ut n m ld rdu r, bah ld r, a n u i l e bi r oy u n c uk oynamak ge re kem. (Ferec 855/1451 v. 224b).

bahir

188

bahtiyar

kskan L. Bonelli 1899 s. 350: Kad n k sm pah ld r. E rke i n i k skan r, pah l la n r. (Behet Mahir 1973 s. 142). O. bahir aikr, zahir < Ar. b h i r yan, parlayan. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Ulu l k f e r r i c eb he l e ri nd e z h i r, devl et n r y z l e r i nde b h i r ... (Ferec 855/1451 v. 120b). Ar. terkibler: bah i r l f esad kt, zararl:
M u t d olduk la r c evr u b d d ve ... mez l im-i b h i r l fes d i l l e rd e dah c d tmeyel e r (l 1979 [1581]

bah is ktl va rm gibi, gi ri t i r r hassala r na, ifal l na. (S.M. Alus 1933p

s uyu n u n

s. 204). A rt k zme be n i de ke ndi n i de! Kapatalm bu bahsi! (B.G. Gney 1953 s. 51). bahs /bahi s II karlkl iddialarda do ru kana birey vdetme < bahs /bah is I. Hem karac i e ri nd e n ikyet
ede r, h em de evve lk i ak am Bo osla stste el l i kokteyl i me e bahse t ut u tu. (R.C. Ulunay 1941 s. 218). bahs et /bahset bahse tutu mak; k bet mu r dumu z is b t f e r set oldu n syledk, ya n bi r h us s i n bah s tdg m z i bey n eyl ed k. (l 1956 [158687]

s. 181). b h i r l i h l s sadakati aikr olan: B e nd eg n b h i r l i h l s ... (a.e. s. 158). bah i r l i t iyad herzamanki gibi, mtad zere: An la r dah 155). bahir, b. bah r. bahi s, b. bahs . AD. bahor iki hrgl erkek deve DS 488, b. bu u r. O. bahr I /bahi r deniz < Ar. bah r a.m. B e r r i y rid i, bah r e
Ba h r-

s. 222).

Ba h s

de r im

ki

si z i

Eski

Za raya

s a n u r la r k i y mekl e r i k esi l e y h d vaz mu t d ve is r f b h i r l i t iy d z re v ri lmeyb eksi l e (a.e. s.

gnde re c ek l e rd i r.

(H.Z. Uaklgil 1307 s. 144).

O. bah ksm, blk < Fa. bah a.m. Atam biy e ke n r nda

atdan i n e r, ot u r u r. D n b i r bah n ge d g i nde n s o ra biy en bi r t a raf ndan g r r k i od r. (Ferec

855/1451 v. 45b). blm: K ubbe n i c i nde d rt bah ol u r, drt k a pus va r. (Ferec 855/1451 v. 194b). bah et /bah et datmak, hediye etmek, balamak, b. ba : K u u ala k a n n , k um u
arus n , k z u gkceg i n i, dok u z lama r b uk a Bay nd u r H a na pen c ik k a rd la r. B k s i n z l e re bah tdi le r. (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 104).

gi rd i, tem met sev h i l i umm n ve R m ayak alt na ald. (Ferec 855/1451 v. 71a). Fa. izafet terkibleri: ahme r Kzldeniz. Bah r- Haze r Hazer Denizi. Ba h r- mu h i t okyanus: Y di i bok la r tat h r demez Ba h r mu h t . ( air E ref 1958 s. 123). Ba h r- sefid Akdeniz. Bah r- siyah Karadeniz.

bahr II (aruz terimlerinden) vezin takmlarndan her biri < Ar. bah r a.m. (musik stlhlarndan) usuln sratinin ser veya sakil olmasna nazaran bulunduu snfa denir, K. Uz 1964 s. 11.
ah s mezb r u tas n f i n i g rmedi n, h us s ki h a be ri n i itmedi n, n i h yeti n e i l etmi dm. Meg e r k i bah r nda dah muv fak a t tmi m. (l 1994 [159199] s. 275).

O. Bah lar Ege Denizindeki Yunanistana ait Paxos adas < Yun. (oi Pakso), (Paxos); kr. baks /bak . Halk etimolojisi ile husule gelmi , b. atl u ka raca . M mi n l e r dah Ba h la r n m ce z re n i n e va rm la r (Seyyid Murd 1981 v. 295b). bah i hediye; dn hediyesi < Fa. bah i a.m. Fa. i iin b. afe ri n i . pede r, bu h emy n bi diy n rd u r, sa a bah i d r. (Ferec 855/1451 v. 200b). bah i eyleye n n me rd ol m r y d r de ek l i rib . (l 1587 v. 130a). mecburiyet olmadan cret stne verilen para: Baz e n de gz e g r nmede n bi r h rs z
gibi, bah i si z, d a r kayd m ol uyo r. M ese l e be ku r u u n bana a r g e lmesi nde de i l. Ba h i ve rmeye bi r t rl al amadm da ondan. (K. ipal 1956 s. 93). Alayl

AD. bahrana kme, kafile DS 488, b. ba rha na . Metateze uram varyant, b. alb z . O. bahren deniz yoliyle < bah r I + Ar. zarf eki olan e n , Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace l ete n . Seyahat bah re n mi vuk ub u ld u ? (A.. Hisar 1956 s. 85). bahr denizle ilgili; donanma ile ilgili < Ar. bah r a.m. [bah r + isimden sfat yapan eki, b. adal ]. T r k
dona nmas Ka rade n i z i n bah r hk imiyeti n e olmal d r. (A.. Tokgz 1993 s. 250). sah ip

konu mada:

A n lamad i i n komise rde n ik i tekme

d rt tokat bah i al r m almaz m?

(M. zg 1993 s. 94).

baht talih, ans < Fa. bah t a.m. Se n uy u rs n amm bah t u uyan uk d u r. (Ferec 855/1451 v. 236b). baht na ansna, canna minnet, febiha!. Sormaz la rsa bahtm za! (Kemal Tahir 1955g s. 143). O. bah t - siy h kara baht, ansszlk: Ba h t siy h m r i mu h t e remle r d r ... (l 1587 v. 121a). bahteniz, b. bahden i z . O. bahur yaz mevsiminin en scak gnleri < Ar. bah r a.m. Dokto rla ra gidec e i z d iye, bu eyyam bah u rda, bi z i stanbu l la ra kadar ta tt n. (S.M. Alus 1933p s. 202). bahtiyar mutlu, mesut < Fa. bah t iy r a.m. [bah t + y r dost]. Ca n m Semahat ablamza baht iya r g n m z n yadigrd r. (Fruzan 1972k s. 136). N i zama yarm

bahri yalapkn (su kenarnda yaayan bir ku cinsi) < Ar. bah r bataklk kularn avlamak iin kullanlan bir cins doan R. Dozy 1927 I, 53. bahri ye deniz kuvvetleri < Ar. bah r ya a.m. [O. um r bah r y e nin ksaltlm ]. e itli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adliye . Duygulu 1963 s. 23) Sa r pal c eket l e r g iye n bi r bah riy e l i. (G. Dino 1991 s. 9). bahs /bahi s I mevzu, konu < Ar. bah t arama, aratrma. /t / /s / geli mesi iin b. abes . Topa,

ng i l i z c ey i daha yen i re n eb i ld im, be yl o l uyo r. Efe ndim, bi z im bah r iye bi r n imetti r. Hep bu sayede. (B.

l i ra toslayp a, ama memnu n so uk odama dnm , sayfala ra i nmi , ye n i bi r d nya ke fetti im i i n baht iya r olmu tum. (C. Meri 1992 s. 160).

bahusus

189

bakakal

bahusu s bilhassa; stelik < Fa. b h us s a.m. [b ile ve h us s ]. Bah us us yak kl bi r e rk ek ta raf ndan be en i lmek ... (Orhan Kemal 1965f s. 180). bah usus ki stelik: Hayat n ha ng i gayesi bi r c e ng e do ru g idi de n
daha yksekti? Ba h us us ki, on u n g idec e i ce n k c e n k l e r i n e n by , bi r c i ha n ce n g i idi. (Y.K. Karaosmano lu

1939 s. 149150). O. baid uzak < Ar. ba d a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb .
ge le n y r n g c e i i nd e yol lamak yols z l k d u r. Y lda bi r ge z ve z iy r i n i it e y d rmek h i kmetden i e n ba dd r. (Ferec 855/1451 v. 124b). Ba d y rde n

1943m s. 7). (bi r eye) bakma dikkat etmemek, aldrmamak g l e r mel ik i a n u i ret i n e bak m ad, buyu rd k im ol z az z dutala r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 89). Sen ba a bak m a. Ye... (yni beni kale alma, ben yemiyeceim). (Mah md Yesr 1928 s. 20). Z i raat Veklet i ... he r yaban domu z u
ld r p k uy ru u n u get i re n e bi re r l i ra mkfat ve riyo r. B u na bakmya rak domu z feti a zalmyor. (M. Gkgl

1937 s. 11). bir eyle ya da birisiyle megul olmak: Ba k a me m r yok . B u dam tah s l
me m ru n u , ve rg i k tibi n i ve s i r b u l u nmayan la r vaz f e l e ri n e de bak yo r. (Ah m ed erf 1326 s. 286). B u n et mel i y rde n bi r ayak evve l s a vu maya bak a l m! (H.R. Grpnar 1335 s. 91). Fabrik a n h a stala ra mu ve n et s a nd va rd r, o radan a lman resi n e bak a ca m. (Mah m d Yes r 1928 s. 9495). Se n otu r ra hat na bak! Kahve mahve istemez, se n uy umana bak!

(l

1587 v. 140b).

B y vas l n umdu um fe hm tdi o l on ca, d di: | Z t y , be nde n ba d den se n i bu o lmasu n ?

(Zt 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 69). eriilmez: 104).

Ol v d de v z e r n u t ek u p s mu h l ve vk e l n u o l semti c st u c s ba d h a y ld r. (l 1979 [1581] s.

O. bainheme buna ra men, btn buna ra men < Fa. b n hama a.m. [b ile, n bu, hama btn]. B u 855/1451 v. 116a).

h a s retde k a ld um, bu f ik retde bu a ld um bk ld m. B n h eme uma ramki ol m hpeyke r g r g e l e. (Ferec

(Sabahattin Ali 1937k s. 47). (S.M. Alus 1944 s. 188). (bi r eye) baka rak (ona) nazaran: Kad n la r e rk ek le re bakarak daha a rba lyd la r. (Orhan Kemal 1949e s. 17). icab ettirmek: Fakat ben im i i n evde n (yalnz onu) beklemek: B t n mahal l e ra g ibi, bi r kib rit e bakyo r, de r ha l t ut u acak ... (F.N. amlbel 1933 s. 18). (bir arta) bal olmak: imdi s o k a a
atsan z i k i bi u r u de r. M e r k l s na bak a r yok s a. (H.Z. Uaklgil 1317 s. 99). bak geili fiil (verbum

i z i n kopa rmak kabi l olsa bi l e ik imi z e bi re r pa radi bi l et i almak sekse n k u r u a bakard. (H.C. Yaln 1935 s. 41).

O. bai s sebep olan, msebbip, hulusa getiren < Ar. b it a.m. /t / /s / geli mesi iin b. abes , Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . y bu c em yetl e r pe r n l na b is n e k i ? (l 1587 v. 121a). b is i eyn utanlacak ey, rezillik: R z u eb e ng reb b istim ... n merd ola n la ra b is i eyn o l u r h l et deg ld r. (l 1587 v. 138a). B u k t as k i bik r i maz m n la
me h nd u r, k r ati i n z l z evk na b is bi r l e z z et i p rs r r u f e rh a t n m nd u r. (l 1994 [159199]

s. 249). O. bak korku < Fa. b k a.m. H a k ta l sak l adu k i iye ... bcak d an, si n ndan b k o lmaz (Ferec 855/1451 v. 107a). b k deg l korkacak bir ey yok: Be n a n u
h eybeti nde n k o rk a ram, gst h l k demez em. D ye eyitdi: B k deg ld r, de rk r o l! (Ferec 855/1451 v.

transitivum) olarak da bz mnalarda kullanlr: ste rse n i z be n si z e b i r ev de bakaym. (M.. Esendal 1934 s. 420). Sakal fal bakmak deti old u u i i n , e n es i n i svaz l yo rd u. (S.M. Alus 1934 s. 379). Be n im bah t ma bi r f l bak a r ms n z ? (Ah m ed Vef k Pa a 1939/1941 s. 34). B e oc u a neyl e baka rd u zamanda? (K. Bilba ar 1944 s. 64). Sabah ols u n i bakar z . (A. Cafero lu 1946 s. 197). Son ra N e cmi R zaya u ra r, emprime bakar. (H. Taner 1951e s. 42). k z l e r i iy i bakyo r musu n u z ? (F. Baykurt 1955 s. 34).
Zate n, ben oc uk bakamam. Nas l oc u a bak ld n bi lmem. (K. ipal 1962 s. 15).

204a). bak b.m. (gzleri bir tarafa evirmek) < ET. bak a.m. Clauson 1972 s. 311. Yalnz bana (bir isim hali (casus) olmakszn): Bak d m re l e r yok , giyi nd im,
do ru ca istifs re g idiyo rd um, vapu rdan k a rk e n r st ge ldim. (Ah m ed R sim 1334 s. 200). Baka, grd n m i i, bu kalpazan la r e l e ge i rmek i i n n itmel i ? (Musahipzade Celal 1936ba s. 58). Ya l yumu rtay da z me katp, scak scak, ocu u n bo az na sa rd la r m, kavic e rt n p ra hat etmesi kalacak. Sabah ol u n ca bakm s n i de kalmam i de. (M. Makal 1954 s. 95).

O. baka/beka baki kal, lmezlik < Ar. bak [/bk y / kknden] a.m. B u c i h n d r fe n du r, b u f e n
d r na yu f! | B u f e n d r n ed r, be lk i bek d r na yuf! (l 1994 [159199] s. 175). B ek s va r m deh ri n , d de i im n i l e bi r bak ! | N i c e ma m re i l em h a r be z re dnm d r. ( air Eref 1958 s. 140).

(F. Baykurt 1959y s. 62). e rdek i l e r i n g l mele r i n i d uydum; demek alay


Bakal m on u n i i n mi a ryo r la r?

AD. bakacak /bakac k bir tepede evresinin en iyi grlebildii yksek yer DS 489, TS 382 < bak + acak fiilsfat (participium) eki ve tali olarak /a / > / /. bakaa ulluk < Yun. (bektsa) < t. beccacc ia a.m. A. Tietze 1955 no. 188. bakaunya ullua benzeyen bir ku cinsi C. Avc 1937 s. 83 < t. beccacc i n o a.m. bakakal aknl a urayp ne yapacan bilmez durumda kalmak < bak ve kal fiillerinden yaplm birleik fiil (verbum compositum); b. artakal- ve al ko- . Okadar al k la m m ki ve re c ek

edip z evk le n iyo rla r. Bak sen u ve rem mik ropl u boz u k i n e k st emmi i nsan evltla r na! (A. Nesin 1965 s.

121). Bu cmlelerin bzlarnda bak fiili ayn zamanda grmek mnasn da ihtiva ediyor, ms.
A a da bi r koye i n iyo. Bah s a ki bi adam aylesi n i d yo, O oc u h va rp b u adu n u n su u n ed d yosu n, deye so ruyo. (A. Cafero lu 1943 s. 71). bak fiili normal

olarak dativus haliyle kullanlr; Hel e d nd eye bak! B u n u akl ma bi l e geti rmem. (H.R. Grpnar

bakal

190

ol

(S.M. Alus 1944 s. 171). Da n k k z l sala ry la yle a rp c bi r


cevap bu lamam m. A z m a k bakakalm m.

salam grnen ma: B e n pe r i an l mdan et raf m

uy um yaratyo r ki bu siyah m beyazbe j ton la r n hk im old u u g e n i salo n u n o rtas nda dikkati i lk anda z e ri n e ek iyo r. B i r a n o ld u um ye rde kal p bakakalyo rum. (.

g rec ek ha lde de i l im, bakar k r l e r g ibi y r yo rum. (Mahmud Yesari 1943 s. 125). bakar o l gzkulak

Aral 1997 s. 96). AD. baka l karatavuk DS 490 < ?? Kr. Yun. (Karadeniz dial.) (pkalos) a.m. A.A. Papadopoulos 1961 II, 135 (A.A. Papadopoulosa gre kelimenin men ei mehuldr). He r g nde y r id i kek l ik i l e boz bak a l . (Me l 1982 s. 177). Bakala m
bakyors u n ? Na h, dal n u c u nda! B i r av bu lamazsak, bakal da vu r u r u z. (R. Ilgaz 1981 s. 24).

olmak (kr. baka rak ol /bakalak ol ): Bakar o l u n mala davara! Gz n z d rt a n! (T. Apaydn 1991 s. 114). Dedem K orkut 1973 s. 26da bulunan bir beytin bir yerini O.. Gkyay bakar o l mnasnda anlyor (s. 171), fakat beytin tefsiri gtr. O. bakar II sr < Ar. bak a r a.m. M u k a yyed olmayub h a lk a [840/1437] s. 49). bakara I oyun ktlariyle oynanan bir kumar < Fr. bacca ra a.m. < Bacca rat Fransada bir ehrin ismi (fakat ne ilgisi var?). F lo A nastasla bi r Po rt ek i z l i
kaptan d rd k bakaraya, h e r i f h em kaybediyor, h em ampanya i iyo rd u. (A. Dino 1944 s. 111). B i ri kahvede tavla atar baz ak amla r. teki can ek i n c e baka rada sabah la r. (. Altan 1975 s. 118). bakara g l dem de rd l e h u r rem o l | K im an la ra k a lan la ra ta r k a tde bak a r d rl e r. (mer bin Mezd 1982

bakalak o l , b. bakarak ol. bakalar ya (gemici terimlerinden) eski zaman gemilerinde bir nevi tahta ksm < t. baccala re a.m. KahaneTietze 1958 no. 51. bakal it bir eit plstik madde < Belika doumlu Amerikal Leo Hendrik Baekeland (18631944) tarafndan icad edildii ve byle isimlendirildi i iin; sondaki l i t mineralojide kullanlan, EYun. ' (ltos) ta kelimesinden alnmadr, kr. megal it , l itosfe r . ge n b i iml i kaza muskas, ye i l
ko rde lyla Ma al lah . sark t lm , bakalitte n kocaman bi r

1956dan beri yetitirilen bir gl eidi < Fr. bacca rat bir cam cinsi < Bacca rat cam fabrikalar ile me hur olan bir Fransz ehri. Eli nde ka ra k rm z bi r bakara g l sal l yo rd u. (Peride Celal 1985 s. 66). B i r i k i ay son ra bi r de bakardm ki, Bacca rat k ristal l e r yok. (M. Urgan 1998 s. 110). AD. bakara II makara DS 491 < Ar. bak ra a.m. A. Tietze 1958 no. 15. Kr. makara. B u di rek l e r i n ad r la
bi rl e ti i ye rde ad r eskitmemesi i i n bakara tesmiye ettik l e ri tahta parala r va rd r . (K. Gngr 1941 s. 49).

(F. Otyam 1960 s. 9).

bakal o r ya /bakal o ra (liseyi bitirirken verilen) olgunluk imtihan < Fr. baccalau rat a.m. [Ortaa Lt. baccalau re tus < bacal ri us gen asilzade, Lt. bacca la u r i defne meyvas kelimesinin tesiri altnda, Fr. at eki iin b. ano n ima ] Fik re t
zat l ce npte n yatyo rdu, bakalo ra imti ha n n gi rememi ti. (Re at Enis 1933 s. 9). E rtesi y l l is e biti rme s navla r n ve rd i ve bakalo ryas n da ald Emin.

(A. Kutlu 1983 s. 38). bakal yar o bacalao, codfish, Gadus Callarias Redhouse 1968 s. 124 < Yun. (bakalyros) < t. baccala ro (N.P. Andriotis 1983 s. 217) < sp. bacalao /Port. bacal ha u a.m. A. Prati 1951 s. 84 [Lt. bacu l um de nek, srk, nk srklar zerinde kurutulur, kr. Alm. Stockf isc h a.m. < Stock srk]. bakam, b. bakkam . AD. bakanak/b kanak gevi getiren hayvanlarn ayaklarnn arkasndaki krelmi trnaklar; mafsal DS 490491, 663, TS 382383 < ET. bak a ak a.m. Clauson 1972 s. 316317. Clauson onun bak a kurbaa kelimesinden geldiini dnyor ve ng. f rog kurbaa kelimesinin ayn zamanda a wedgeshaped, horny prominence in the sole of a horses foot mnasna da geldiini hatrlatyor. Fakat M. Rsnen 1969 s. 58 bakanak kelimesini daha uygun olarak Kazaka bak ayak bile i kemi ine balyor. bakar I bakan < bak fiilinin geni zaman fiilsfat (participium aoristi, ( n l ) r /maz iin b. aa r I ). Yalnz u tbirlerde geer: bakar k r gzleri

Kelime bandaki /b /nin, arkasndan bir /n / gelirse, /m /ye dnmesi sadece Trkiye Trkesinde deil, bir ok Trk dilinde kaidedir. Yine de, Trkiye Trkesi ve onun diyalektlerinde sonradan bir /n / gelsin gelmesin byle bir temayln mevcut olduunu AE cildinden alnan u misaller isbat eder: bakara /makara, balak /malak III, bank /mank IV, banka /manka II, ben ef e /me nek e, ben evi /me nevi , b z k /m z k , b z k /m z k , bismil /msml, biyan /meyan, bobo /momo. Kelime iindeki /b / iin yalnz bir misal var: e ng ebe /i n g eme .

AD. bakarak o l /baka lak o l gzkulak olmak DS 490 < bak + ar genizaman fiilsfat (participium aoristi) eki (b. aa r I ) + mahiyeti ve fonksiyonu belli olmayan ak eki ve tali / r / > /l / dei imi.
A ras ra ge n an n e l e r i n bi r ka yanyana gel i r, tatl tatl kon u u r ve oc u k la ra bakalak olmak i i n i, d rt be adm ge ri l e r i nde n ge l e n t emi z k yafetl i beslemeye b rak r la r. (Sabahattin Ali 1947 s. 5960). K z g it, la n, g it, k z e i n e e bakarak ol! yan n za bakarak ol u n ! Bas lmay n!

(F. Baykurt 1967a s. 52). D rt (F. Baykurt 1971t s.

198).

-(y)arak eki fiilden zarf (converbum) yapar, ms. Su gide rek a zal yo r cmlesindeki gibi. Aslnda bir zarffiilin isim yerine kullanlmas mmkn olmamakla beraber, birka rnekte bu eke eklen benzeyen a rak /-alak /ark ekinin fiilden nomen actionis yapt grlr. A-E cildindeki rnekler unlardr: bakarak ol- /bakalak ol-, basarak ( < basi ret ; analojiyle), basark, dutarak /d uta rk /t uta rak. lk rnen bakar o l - ile e anlaml olmas, -a rak ekinin belki de geni zaman partisibinin bir uzatlm hali olduundu dndryor. T. Banguolu 1974 s. 235-236 ise isim yapan alak ekinin bir deiii olma ihtimalini de ne srmektedir.

bakas

191

bakas, b. bagas. AD. baka s ya boz renkli, uzun gagal, keklikten kk bir ku DS 491 < Fr. bcasse ile t. beccacc ia dan mahlt. Kr. bakaa . t.dan gelen ya eki iin b. ablatya . AD. bakavu kpeklerin boynuna taklan ivili tasma DS 491, kr. buka . / / /v / deiimi iin b. avu l . O. bakaya/bekaya kalntlar; gekalm tediyeler < Ar. bak y a.m. [bak ya kalnt kelimesinin oulu].
B i r i dah bak y i at k a tah s l i emr o l u nmak h us s d u r. (l 1982 [1581] s. 148). B u ky n bekayas var m?

Ya r n sabah se n, be n, o l um Y us uf testidi r, t u l ukt u r, bak r, bak ra n e varsa ala raktan i ba yapyoz. (F.

B aykurt 1967k s. 124). Bak r k y stanbul vilyetinde bir semt < O. Mak riky < Yun. (Mkro H ri) Byk Ky, ' (makro) uzun. Bugnk ismini 1925te alm . B u g n Mak ri ky nde de k t r k a rd m. (H.Z. U aklgil 1317 s. 63). Zat i al i n i z Mak ri kyde mi ikamet buyu r uyo rs u n u z ? diye so rdu Gaz i. (E. Atas 1996 s. 108). AD. bak t r bakmakla megul olmak, gtmek < bak + t r frequentativus geni leme kmesi, kr, ge i ti r, it i ti r . Do lmu tan i n i n c e k u k uyla bak nd
ev resi n e. S i rk e c i n i n a raba akm nda C it ro e n i bak t ra rak Babl iye y r meye ba lad. (V. Trkali

(F.C. Gktulga 1953 s. 4).

AD. bak c falc DS 492, TS 383 < bak + fiilden nomen actionis yapan eki (kr. yap ) + sanat ismi (nomen actoris) yapan c eki. Da vet db evi n e

by c y le bak c | Yom yorma yle st n e h a lk u , a f k c ! (V s f Os m n 1257 s. 49). Ma hmutpa a mahkemesi bit i i i nde bakc ve b y c k pe l i z e n c i

(S.M. Alus 1933k s. 143). bak l , bak fiilinin passivum hali. (Mah md Yesr 1928 s. 114). bak m bak; grn TS 384 < bak fiili + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . Bayk bi z h e r
n es ney i, yaratduk a n e nd z eyi l e. buy ru um u z i l l bi r, bi r bak mu g z i l e. Dak deg l h a sta bi r k a g n e k a dar iy i l e i r. Fak a t asl bu ndan s o ra bak lmak iste r.

1977 s. 22). Yakla ma dativus haliyle: S r y e bak t ra n adamla r n yan na yakla r. ( ahap Stk 1958 s. 8). AD. bak t baktrmak < bak fiilinin, sonlar /k / ile biten fiillerde oka grlen t ekiyle yaplan causativum hali (kr. akt, ko rk ut , rk t vs.).

Pen ce rede, retmen i n ve rd i i ve A hmet avu u n hamu rla yap t rd isl i gaz ete boyu na ses ka ryo r, h e r ke res i nde de acap yel y rtt m diye ye n l e r i o yana baktyo rd u. (M. Makal 1971 s. 84). (doktora)

(A. Topalo lu

muayene

ettirmek

Ke nd ime

de i l,

g z ma

1978 II, 60).

At ok bakmla rdan i nsandan st nd r ama, dil i o lmad i i n ba n evi r ip te bi r k f r bi l e edemez. (B. Akmsar 1943 s. 95). bi r bakma g re /b i r bakma b.m. B i r bakma g re e n by k eh i r l e rde bi l e rastlanamayacak kadar ok umu ve d nm bi r adam. B i r bakma gre e n eski zaman la r n kah raman la r n and r yo r. (N.F. Ksakrek 1935 s. 1112). Kan m z bu top rakla r i i n aktmay z diyo rla r. B i r bakma hakla r da va rd. (E.E. Talu 1937 s. 189).

baktaca m, doktor bey.

(M. Hachasano lu 1951t s.

41). De rt l e re deva, hastala ra if e (!) de rke n o la n bu n u

duymu , ke ndisi n i h e rk ese baktyo rmu , bi de bu na baktaym demi . (U. Barlas 1975 I, 18). Kr. bakt r -,

bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- . bak ye/bak i ye geri kalan, artan, kalnt < Ar. bak ya a.m. Z a h ra c u um u z k i bak ye var id i, y dk, uyduk . (Ferec 855/1451 v. 47b). teki, geri kalan:
e h z dei ve bak ye y re n l e r i n i d utd la r, ba lad la r, ald la r, gitdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 146b).

bak n kendine bakmak < bak fiilinin reflexivum hali (b. ac n II ). Gi r n m ye don la rum geydm, ze r u z iyve r mi dak nd um, y n eye bak nd um. (Ferec 855/1451 v. 172a). etrafna bakmak, evreye gz gezdirmek: B i r ses duydum, yana yu na bak nd m, bi r ey g remedim. (M. Ba aran 1964 s. 49). durup etrafna bakmak: Ne bak n yo rs u n u z ? Otomobi l e ta san za!. (H. Taner 1971s s. 171). bak nd bakn imdi! DS 492 < bak fiilinin 2. ahs oulu emir eki olan n eki ve deiktik fonksiyonu olan d i edat, b. aman n /aman nd . Hele baki ndi u nabek ra! (E.E. Talu 1935 s. 89). Hey gidi koca hayrat a a hey! Bak nd si z h e r i ft ek i hayrat duygusu na! (N. stn 1970 s. 102). bak r I b.m. (maruf maden) < ET. bak r a.m. (ran bir men eden) M. Rsnen 1969 s. 58, kr. Sevortyan 1978 II, 4547. Ve bak r y k i nde n y ig i rmi be ak a os m n al na (.L. Barkan 1943 s. 137). AD., RD. bak r II bakr kab DS 493494, Gy. Nmeth 1965 s. 380 < bak r I. A a da i r i b i r po rtakala ben z iy e n
g n e i n alt nda Sakarya p r ld yo rdu ... Taptazeydi, yen i ovu lmu bi r bak r g ibiydi. (F. Baysal 1957 s. 33).

O. bak yets s yu f savatan sonra sa kalanlar < Ar. bak yatu ssuy f a.m. [bak ya kalnt, harfi trif s ve s uy f (sayf n oulu) kllar ]. T a bl u n ef r ve
bayrak la r, bak yet ssy f z i nde mel n l e r i ge l iyo rla r. (Sel nik 1989 [1599] II, 597). il e

bak i geri kalan, artan < Ar. b k a.m. [/bk y / kknden]. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . B k mrm i k a rava l u da ge rem. (Ferec 855/1451 v. 124a). kalan, teki: K z ve em r i e h r ve b k ek bi r ... (Ferec 855/1451 v. 122b). baki kal /baki o l : Va r, o l b k k a lan s a nemi get r, bu a v re l m! (Ferec 855/1451 v. 56b). Yk bah s n degdi amm cuv l ve r ism n bah s b k d r. (a.e. v. 232ab). bak i r cinsel ilikide bulunmam ; el de memi, ilenmemi, eskimemi < Ar. b ki r erken, vaktinden evvel, Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid ., bik r bakire kelimesine uydurulmu mna ile.
N u rs e re n i n b u sz le r i nd e, ikyet etme i u n utt u u bi r evl i l i k i i nde y ld r bki r kalm bi r ge n k z n , ah lk d k n l e r i n e ... at lm bi r amar n b t n iddeti n i bu lmak mmk nd . ( ahap Stk 1958 s. 45).

bakire

192

baknsana

bak i re kz olan kz < Ar. b ki ra turfanda meyva, bik r bakire kelimesine gre uydurulmu ayn mna ile (M. Haf d 1221 s. 70). Ve resmi a r s ye ... b ki r e

k z la rdan altm a r ak c a ve seyyibe avret l e rde n ot u za r ak c a al n u r. (.L. Barkan 1943 s. 199). B u nda n be alt se ne evve l, kyden bi r baki re k z, e c i n n id e n gebe kalm t. (M.K. Trkmen 1959 s. 117).

(F.C. Gktulga 1943 s. 123). bakla sal c bakla dkerek fal bakan: Bak la s a l c la rda k a ra k a l u ok o la. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba ] s. 148). bakla sofa no h ut oda darack ev: K k bi r ev;
mahmu z ladm bak la s o fala r, no h d odala r. A rk a t a rafdaki odada mecl isi k u rd uk . (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 223

224). bak lac k bir iek ismi < bakla ve c k kltme eki. Kltme eki c k iin b. ac c k . S rayla a rd
adla r n : Bak lac k la r, t i l f i l l e r! Y e rim i zdeyi z, de r g ibi, salla nd otla r. (. Balaban 1968 s. 56).

O. bak i sa ray br dnya, ahret < Fa. b k teki ve sa r y .


B i r k a c g nde n s o ra p r dah b k sar ya gcdi.

(Ferec 855/1451 v. 123a). bak i ye, b. bakye. bak kal ev idaresine lazm olan eitli dayanksz eyleri satan kimse veya onun dkkn < Ar. bak k l a.m. Ve ylek im bak k l satu n ald uk d an s o ra
yi n e k a nt r i l e satarsa bi r ak c a alandan ve bi r ak c a satandan b c al na. (.L. Barkan 1943 s. 312). bakkal akkal

bak la u, b. baklava. EO. bak lan kaz angt kuu TS 385 < ET. bak lan k a z Phalacrocorax carbo G. Doerfer 1965 II, no. 751. bak lak r , b. bakla. bak lava b.m. (bilinen tatl) < EO. bak l a u a.m. TS 384 < ?? / / /v / de i imi iin b. avu l . Ley l iy i s y mda he r

esnaf kl nda kimseler (ikinci kelime kafiyeli ikileme (hendiodyoin)): De l i a rabac yar n
bakkala

b rg n 1 2 mec idiyem diye ge n e kapya dayanacak. Bakkal n akkal n matl b u mal m. (S.M. Alus 1933p). b rakma! bir i i bakalm diyerek savsaklamak isteyenlere sylenir TS 1983 s. 110: G itmiyecek misi n ? | Bakal m ... | Bakkala b rakma! M ut laka git ... (H.R. Grpnar 1943g s. 299).

bi r s f reye s kke rd e n ah l k u rs m h m n r s fati nde bi re r bak l av (l 1982 [1581] II, 146). Y ufk a mak a rna acmay acmay ba a | Be n b i lmem yle h a m r i i s a msa bak lav (V s f Os m n 1257 s. 53).

B aklava samsalarnn ekenar drtgen ekline benzeyen eylere de baklava denir, ms.: Odan n
i i nd e soba ha r l ha r l, mangal na r g ib i, pen ce r e ke na rla r yap k; kapda baklava diki l i pamuk pe rde ye rl e re kadar. (S.M. Alus, Ak am gaz. 30.1.1941). Bak lava y z mde n u za na n k la rla ak an ayd n l kta d nya yak k l s ge n c e c ik bi r e rk ek bel i rm i ti. (Fruzan 1972k s. 310). Yasemin h ep o i ri baklava desen l i battan iyeye sar n rd . (Z. Ankara

bak kal i ye bakkaln satt eyler < bakkal + emtia i bakkaliye terkibinden geriye kalan iye sfat eki. eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adl iye . byk bakkal dkkn n al la h
bu radan selmetle dn e rs i n i z, Avr upala rda oldu u g ibi, yedi katl bi r bakkaliye dkkn aa rs n z. (A. Dino

1991 s. 97).

1944 s. 22). 9).

K edeki bakkal g rd k l e r i n i kaydetse, ke ndi bakkaliyesi n i n nas l mark ete dn t n a n latsa, bu n la r bi l e i lg i n o l u r bana kal rsa. (M. Urgan 1998 s.

bak mazlan- bakmyormu gibi yaparak bakmak < bak+ -maz- + -lan- , Meninski 1680 I, 858. maz langenilemesi iin b. almazla n- . bak ra ekseriya bakrdan yaplan kk kova < bak r + a eki E.V. Sevortyan 1978 II, 4547, (alet isimleri yapan a - eki iin b. aktara /akda ra ) . Su istedim. 7). bak san a/bak sana, oulu: bak sanz a/bak sanza veya ba k n sana bak! baknz! < aslnda bak fiilinin art sygas ve a nidas, fakat ikisi birle erek fiilin kuvvetlendirilmi emir hali olmu. Na ide Han m baksan za, N uman B ey stakoz alm bug n . (T. Uyar 1986 s. 93). l de i l! Bak nsana, kanatla r y ld r y ld r yan yo r. (Ya ar Kemal 1993n s. 55).

bak kam/ba kam bir a a (Haematoxylon campechianum) ve ondan karlan krmz boya < Ar. bak k a m a.m., degemination iin b. akke /ake . Edre n e n bak k a m boyal yo r an ve l e nsesi (M.S. Ktkolu 1983 [1640] s. 181). bakam boya kt, dayankl olmayan boya; halis olmayan ey: B u
aley hda rl k la r c ml esi de boyad r. Si l i n i n c e alt ndaki vat a npe rve r l i k g r n r ... D mek ki bt n atub t utma bak a m boya! (Ah m ed R sim 1334 s. 50).

B i r kova suyla, bi r bak r bak ra get i rd i l e r. S uy u g eti re n oc uk bakrac kovaya dald rd , u zatt. (F. Otyam 1965 s.

ahslar iin dahi: A... sakal n simsiyah lostu rac ya


boyatm gibi o bu r u uk su ratl , o bakkam he ri f e be n va rmam. (H.R. Grpnar 1940 s. 95). bakam re ng i

krmz: Yana g l l e r i d ndi h a z na | Bak a m re ng i bu la d za fe r na. (Meh m ed 1965 [1398] no. 1024). bak la b.m. (fasulyann bir cinsi, nebat ya da meyvas) < Ar. bak la sebzeler; fasulya cinsinden sebzeler. So uk d u r h em k u r ud u r t a b bak la ( eyh 1937 [14. 15.yy] s. 25). Baklaya benzeyen eyler. atn kr tynde akrenk lekeler (S. Batu t.y. s. 150); zincirin halkalarndan herbiri El l e r i, ayakla r kal n baklal z i n c i r l e r l e ba l bi a re n i n ... (R. Enis 1957 s. 148). bir byk ekli: Bakla byk l e rk ek le r i n k imi zaman k rd k la r o l uyo rd u b u aynala r (O. Duru 1962 s. 4). bakla k r bir at donu: Be n im baklak rm

Yukarda bahsi geen kuvvetlendirilmi emir hali, bak fiiline mahsus deildir, baka msbet ve menfi (ms. B e n i merakla nd rmasana! M.. Esendal 1934 s. 185) fiillerden de tekil edilebilir, bu konuma veya halk diline zgn olmak zere fiilin emir eklini pekitirensana genilemesidir (ge l! ge lse n e! ). Kuvvetlendirme iin fiilin dilek- art kipinin sonuna getirilen a /e hitap-seslenme nlemi (< g e l-se n a! ), sonradan sesli uyumuna tabi tutularak yeni bir sana ekline kaynamtr (J. Deny 1921 s. 705). a nleminin baka bitmi fillere (verbum finitum) de eklendiine rnek olarak al ra kesinlikle alr

baks

193

balad

gsterebiliriz. (b. Gy. Nmeth 1916 s. 101). Bu fenomene EO.da da tesadf edilir ve bugnk Az. Trkesinde ok kullanlmaktadr. Fiillerden baka bz nidalardan ve nidalara benzeyen kelimelerden de tekil edilir, ms. abuksana! (b. abuk I ).

Prof es r Yavu z Abadan ve yen i evl e nd i i e i N e rm i n Abadan balay la r n ya yo rla r. (G. Dino 1991 s. 118). dk yala tertemiz (nida gibi kullanlan tasvirkr bir cmlecik): O ne me rme rl e r, bal dk yala! (Re at Enis 1944 s. 48). bal g ibi (mecz mnada) pek l, su gtrmez, hi phesi yok ki: E raf bal

bak s /ba k (?) Aleviler arasnda yksek bir paye < ince bag i (bugnk telaffuz ve mna bo i doktor (kelimenin tarihesi ve yayl iin b. G. Doerfer 1965 II, no. 724). D rt di re i n a ras n semah ye r i
ola rak ak t utak, yete r. Baks la r u ra la rda, sa sol, ka r l k l ot u r u r la r. (. Kaftanco lu 1983 s. 161).

aras nda mtevaz i diye h ret i va rd r, ama bal gibi dalkavukdu r. (R.N. Gntekin 1928 s. 168). T u t uk l u : Evet, olabi l i r. Komise r: O labi l i r de i l, bal gib i yled i r. (M.C. Anday 1965i s. 9). Kr. bu z g ibi . balgmeci /balg mec i

Kr. Bah la r. O. bak s mat/bek s u mat peksimet < BizYun. paksimadi n a.m. KahaneTietze 1958 no. 826. b. peksimet . bak , b. baks. bakter i b.m. (mikrobik canl) < Fr. bact ri e a.m. [EYun. (bakt 'rion) ubukuk]. Fr. i eki iin b. afaz i . bakter i y o l o g bakteriyoloji uzman < Fr. bact rio l og u e a.m. [bact ri e ve birok uzman terimlerinde geen log uzman, b. a rkeo log ]. bakter i y o l oj i tbbn, bakterilerle ilgilenen ihtisas < Fr. bact ri o log i e a.m. [bact ri e ve birok ilim ihtisaslarnda geen log i e kelimesi, b. antolo j i ]. EO. bak yaz yeni ev edinenlerin, tandklarna verdikleri ziyafet; erbetlik, bah i TS 386 < Fa. ba y z TekinTietze 1994 no. 100. F. Steingass 1930 s. 193 sadece drinkmoney; a present of sweetmeats; good news olarak trif edildi i halde Borh n 1342/1963 I, 290 kelime iin u trifleri veriyor: ustann ra a cretin stne verdii para; yeni bir elbise giyildii vakit verilen tatl paras ya da tatl; mjdelik. Kr. bkyaz .

bal peteini andran bir diki bzgs; bir gz rengi: Eh, sakals z d n rs e n b u
y z , o capcan l balgmeci g z l e ri n sah ibi h i de ya l adama ben z emiyo r. (F. Erdin 1973 s. 71). bal kaba

(mecz mnada) aptal, beyinsiz (bo kafann kabaa benzetilmesi btn argolarda vardr, ms. t. z u c ca ): Sanki a am h i ge n o lmam . Kendisi n e k imse ye i l l e nmemi gibi syl yo r! Ba lkaba se n de! (H.R. Grpnar 1940 s. 24). O. bal II kanat < Fa. b l a.m. 855/1451 v. 140b). AD. bala I ocuk DS 496, A. Cafero lu 1951 s. 221, EO. ku yavrusu TS 386, < ET. bala ku yavrusu; hayvan yavrusu, belki yabanc bir kkten, kr. E.V. Sevortyan 1978 II, 4749. Ch. Symeonidis 1973 no. 159 kelimeyi Yun. (pallkin) bebek; hayvan yavrusu; oyuncak bebeke balama a alyor, fakat bu, birka sebepten dolay imknszdr. Uz u n boyl ud u r O ru um, kar dan g rsem ossaat tan r m. Boyu na bosu na k u rban yavru balam! (D. Akam 1978 s. 4243). balala yavrulamak (kpek gibi hayvanlar hakknda) DS 498. AD. bala II/va la bir cins ipekli bez; ba rts A. Caferolu 1940 s. 152, 210, TS 386387 < Fa. v l a.m. /v / /b / geli mesi iin b. b /v I . O. bl yksek < Fa. b l a.m. Si z e g itmekde n otu rmak d u r evl | Ki yol u u z du r u r g itdk ce b l . (Z af 1950 [1555] s. 147). (19. asrda) yksek bir rtbe 321). blda (yazda, kitapta) yukarda: B l daki tafs lde mu fas s a l o la. (l 1587 v. 137b). bllan bbrlenmek, tefahur etmek: r z u a rz t g l e,
g l e nde z b lanmasu n | Se rve gste r k a ddu , n z i l e b l lanmasu n. (Kprlzade 1934 s. 100). B i r k u dutdum, bi ry n eyled m, a z uma k o yaca um vak t i n n g h a r b o du r u cd , pe r r i b l i tem met k a tumda k a ld. (Ferec

bal b.m. (ar bal) < ET. bal < bir HintAvrupa dilinden (kr. Lt. mel ), Clauson 1972 s. 330, Sansk. madh u a.m. M. Rsnen 1969 s. 59, E.V. Sevortyan 1978 II, 47. cdi, bal g ibi dad . (Ferec 855/1451 v. 244b). A r la r bal yapar, ressamsa resim. (. Balaban 1965 s. 92). bal m (hitap olarak) sevgilim, yavrum:
S a tark e n m te riy e k a rda um, c n um, bal um, d stum d mekde tak s rl i k tme! (Mercmek Ah m ed 1944 s.

M beynde ark a s va r. S o de re c e t ut uyo rla r. H e r f a lt ay i i nde mtem yi zde n b l oldu. (E.E. Talu 1928 s.

366). bal eyle bal istihsal etmek (kr. ekmek et ):

Vi l yeti K a ramanda K o van k im t im r nda bal eyl e rs e ri o l t m ru s h ib i n e buy u r u lm du r. (N.

B eldiceanu 1967 v. 32b). bal ay evlenenlerin ilk gnleri < Fr. l u n e de mi e l < ng. ho n eymoon a.m. (ng. kelime OEDye gre 16. asrn sonundan beri bilinmektedir). Bu kelimeden yaplan calque. Calque iin b. ab I /v 3. Hilto nda d n, d nya ge z isiy le s re n b i r balay ... (A. Kutlu 1983 s. 59). Trkede bu tbir 20. asrn banda ilk defa tesbit edilmitir. Daha nce (1872de) tbir u ekilde geiyor: N i k h d an evve l g r n e n mu h a bbet bi rd e n
bu r dete tebd l o l u r; ve balya ay tdik l e r i ibtid ki ay dah i z e h i r z embe re e tebd l o l u r. (E. Misailidis 1986

AD. balaban doan, akr doan DS 496, TS 386, Meninski 1680 I, 870 < Fa. b l b n davul M. Rsnen 1969 s. 59, fakat E.V. Sevortyan 1978 II, 4951e gre mesele henz halledilmi deildir. kyllerin kendi hayvanlar iin kullandklar isim L. Bonelli 1902 s. 57. i man, grbz; byk, iri DS 496, Meninski 1680 I, 870. balad bir anlatc iir veya mzik tr < Fr. bal lade < Prov. balada dans mzii [Ortaa Lt. bal l re dans etmek]. B i r ba ka oyu n al masna g i r i mi tim,

[1872] s. 739). Tbir bzan tek kelime telakki edilerek sonundaki nn fonksiyonu kaldrlr:

B alad, b.

194

balbal

Ye r Kat, Gk Y ksek. B i r g n eydo u balad.

(M.

balan z i na /balansi n na

a.m. KahaneTietze 1958 no.

Mungan 1996 s. 100). 1999 s. 22). Balad, b. Balat.

Viet naml la r i i n yazd

55. balans denge < Fr. balan ce a.m. < Lt. bi la n c ia terazi [bi ift ve lanx kefe]. b lans ine, b. balan i na . bala s r, b. balast r . bala st (gemilerde) safra; demiryolu ve ose in aatnda toprak zerine d enen ta krklar < Fr. bal last (her iki mnada). Gemicilikteki kelime ng. ballast dan alnm olabilir. Kelimenin aslen bir Iskandinav dilinde ne et ettii ve iki kelimenin terkibi olduu dnlmektedir: ikinci kelime last yktr; ilk kelime zerinde dilciler hemfikir deildir. AD. ba la st r /ba la s r hatl; duvardaki k e aalarn birbirine balayan a a ZTS 1976 s. 17, DS 500 < t. pilast ro direk, stun, fakat mnas farkldr. bala ker ma (gemicilik terimi) bir kk kayk tipi < t. (Venedik dial.) palasch e rmo (KahaneTietze 1958 no. 460). Balat stanbulda, Aydn ve Bursa vilyetlerinde yer ad < Yun. / (paltion/paltin) < Lt. palati um saray, k ane G. Meyer 1893 s. 43, D.J. Georgacas 1971n s. 108 [ < Romadaki Palati n us tepesinden, nk Roma imparatorlarnn saray o tepenin zerinde bulunuyordu]. M u ke re r t eft i id ub skl et i, | Babi Fe n e rl e Ba lad semtle ri. (E. Kmrciyan 1981 no. 125). balata (otomobil terimlerinden) fren yapmay salayan, tekerlek mili zerine yerletirilmi yarmay biimindeki aygt < Fr. plateau (de f re i n ) a.m. Sk tami r iste r. Ba latalar a nm . Kampanala r skmek lz m. (Z. lhan 1950 s. 25). Sa taraftaki 150). O. balater daha yksek < Fa. b l yksek sfatnn comparativus hali. kr. bete r . Se rvde n b l te r o lm
k meti di lbe r b u g n, | N res dem dah bi r a lmaduk on eydi d n. (l 1994 [159199] s. 329). Ez v k mu h a bbeti h a y l etdi i me rtebe l e rde n k a t k a t b l te r bu lmu du. (N mk Kem l 1944 s. 70).

balad ok umu tum gee n l e rd e bi r de rg ide.

(E. Bener

AD. balada/b o lada alt aylk pili DS 197, 734 < Yun. (puld a) a.m. A. Tietze 1955 no. 222. baladur /ba l yadur gmrkte, alan balyalar tekrar saran kimse KahaneTietze 1958 no. 340 < Yun. (baladros) < t. (Venedik dial.) imbalado r a.m. [t. imballa re sarmak, paketlemek]. AD. baladu r zm, incir alp satanlarn ba DS 497. AD. balafur /ba lahur saman alevi; frnn ikinci tav DS 497 < Yun. (parafrnin) son derece scak frn Ch. Tzitzilis 1987g no. 394. AD. balak I don paas, pantalon paas DS 498 < Trk dillerinde yaygn, men ei henz belli olmayan kelimelerden (M. Rsnen 1969 s. 59, E.V. Sevortyan 1978 II, 5152). AD. balak II sulu amur, batak DS 198 < ET. bal k a.m. Clauson 1972 s. 336. At m h ndan d ndi balak (bal k
?) d rpiye | Gk y z i ok d an dndi ok l u k i rp iye.

(Firdevs yi R m 1980 [15.16.yy.] s. 124). AD. balak III/ma lak manda yavrusu; buza; ay yavrusu; tavan yavrusu DS 497498, 3108, K. Emiro lu 1989 s. 51, TS 388, A. Caferolu 1943 s. 205ff < Yun. (Karadeniz dial.) (pallk) grbz bebek; hayvan yavrusu Ch. Symeonidis 1973 no. 159 < EYun. / (pallakos/pllax) sevilen olan ocuu N.P. Andriotis 1974 no. 4605. /b / /m / deiimi iin b. bakara II . AD. ba lala s /ba la l o s aptal, budala, deli DS 498, K. Emiro lu 1989 s. 51 < Yun. ' (palals) a.m. Ch. Symeonidis 1973 no. 158 < EYun. (apol ls) kaybolmu N.P. Andriotis 1974 no. 985. bala lay ka (beynelmilel terimlerden) telli Rus halk saz < Rus. balalayka a.m. Kelimenin men ei iin eitli nazariyeler vardr (kr. M. Vasmer 1953 I, 45). Balalayka, piyano, bandu ra, ako rdeo n alacak, ark la r syle n e c ek, dans edi l e cek. (N. Bezmen 1994 s. 30). bala l o s, b. balalas . bala ma halk sahnesinde Rum veya Frenk tipi H. Ritter 1924 I, 4 < Rom. balamo Yunanl, K. Kostov 1974 s. 358, N.G. Paspati 1870 s. 158. AD. bala mar, b. palamar . AD. balamud, b. palamut . balanina/ba lans ine yukar ekmek (gemicilik iin bir terimlerinden) tertibat < t.

sokaktan siyah bi r B M W a n ide n caddeye f r l yo r. F re n e basyorum; balatalar ac ac t yo r . (A. mit 1996 s.

Fa.dan alnm kelimeler arasnda sonu te r ekiyle biten comparativus halinde sfatlar vardr. Bunlardan, bete r kelimesi hari hi biri, konuma ve halk dillerine girmemi, hepsi yalnz edeb dilde kullanlmtr. AE cildinde gsterilenler unlardr: balate r, bedte r , bete r, be rte r.

AD. balay, b. bolayki . AD. bal ba l I beyaz ve yuvarlak taneli bir eit zm DS 500 < ?? M e l ek i n, ekmek, ka ar peyn i ri, son k rm z s
u mu domates, bi r salk m balbal z m i l e ge i rd i i l e stl e ri n i n e e r N e cmi n i n hastal a rtmasayd bi r z evk i o labi l i rd i. (Sabahattin Ali 1944 s. 147).

balbal

195

balina

AD. ba l bal II/ bar bar grltc, amatac DS 500, 526 527 < ses taklidi kelimelerden, kr. ba m ba m /ba r bar. balballa n stammeln (dili dolaarak konu mak) Meninski 1680 I, 683, kr. Lt. balbut i re a.m. Kr. barbar. AD. ba lcan patlcan DS 501 < patl can kelimesi varyant.
O ra al p ot bie c ekke n, k r b a al p balca n kesiyord u.

bald ran zehirli bir ot, Conium maculatum I. Hauenschild 1989 no. 344 < bald rga n Heracleum veya F. Miklosich, G. Meyer ve M. Vasmere gre Alm. Ba ld ria n Valeriana, kr. E.V. Sevortyan 1978 II, 5556. l m se i i n a n l k ediml e r i, bald ra n i mek, damar kesmek, ke ndi n i asmak ... (A. A ao lu 1991h s. 104). AD. bald r gan yenen, orbas yaplan bir ot; eytantersi, Ferula assafoetida DS 501502, I. Hauenschild 1989 no. 495 < Tk. dillerinde eitli otlar iin kullanlan yaygn bir kelime (M. Rsnen 1969 s. 61), grne gre balt r fiilinin fiilsfat (participium), fakat baka baka otlar iin kullanld iin ismin ne mnaya geldiini tesbit etmek gdr. (E.V. Sevortyan 1978 II, 5556).

(F. Baykurt 1982 s. 9).

AD. ba lak /barak kabza, kabzann demir siperi DS 501, 527, TS 388 < Tk. ve < Mo. dillerinde eski ve yaygn olan kelimenin men ei belli deildir, O.N. Tuna 1972 s. 215, E.V. Sevortyan 1978 II, 5253. /l / / r / de i imi iin b. a r n . Bal a ndan o l k l c be rk dutd. (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 112). bal k kil, yapkan amur TS 389 (bal uk ) < ET. bal k a.m. Clauson 1972 s. 333. kr. H. Eren 1946 s. 9596. B i ra z bal k g ib i o rtal k d a nesn e va r; svadan artm bal k fa z las o la. (Ferec 855/1451 v. 117a). Uz u n s red i r ya an ya mu r yol la r bal a evi rm i ti. (H. Akdoan 1998 s. 86). bal k hastal nebatlarda grlen bir mantar hastal : Ba l k hastal ndan
dolay yaprakla r si n ek pislemi gibi be n ek be nek o lmu bi r i n c i r a ac id i o. (Halikarnas Balks 1946 s.

bald z erkee gre karsnn kz kardei < ET. bald z a.m. Clauson 1972 s. 334. tme h eves sevic i l ig e ge l (V sf Os m n 1257 s. 50).

k a d n k z m | G rb b ak la s o ra u r u r se n i bald z m.

144). Bal k Balik, Bulgaristann Karadeniz kysnda bir liman ehrinin ad < bal k (BER 1971 I, 30). baldaken (mimari terimlerinden) tatan sayvan < Fr. baldaqu i n < t. baldacch i no saylan bir ahsn tepesinde de neklerle tutturulan ssl bez, sayeban [Et. Baldacco Ba dat; Ba datn ssl kumalar me hurdu]. Kltme eki -i no iin b. albi no . (Bir makalenin ba l ): Baldake n fo rm l u
camil e ri n ge Osmanl devri ndek i d g r n m le r i z e r i n e. (D. Esemenli 1990 s. 67).

EO. bald z k fecir zaman doan bir yldz TS 389 < T. Tekine gre (TekinTietze 1994 no. 102) ya yald r k Merih DS 1454 yerine bir hata (eski yazda iki nokta tek nokta gibi okunmu ) ya da bald z (akmak /oynamak ) balkmak kelimesinden tremi olabilir. AD. ba ld on /baldun palto DS 503, ZTS 1976 s. 18 < Azerb. (dial.) baldu n , kr. Rumence palton < Fr. paletot a.m. A. Tietze 1982z no. 11. ba ldu balta TS 389 < balta kelimesiyle sadece uzaktan benzerlii olan kelime belki bal l u yerine bir okuma hatasdr, kr. TekinTietze 1994 no. 90 103. AD. baldun I atn kuyruunun altndan geirilen kay DS 503 < paldm < Fa. p ld um /p rd um a.m. [p r deri ve dum kuyruk] K. Emiro lu 1989 s. 51. baldun II, b. baldon . bale dansl gsteri ve onu sahneye koyan topluluk < Fr. ball et < t. bal letto a.m. [bal lo dans + etto kltme eki, b. alborata ]. Hang i ok u la ve re l im? Ba l e oku l u na ve re l im! (N. stn 1968 s. 110). balen (terzilik terimi) giysilere konan ubuk < Fr. bale i n e a.m. Kr. bale na II. Ai l emi z i n kad n la r n n ,
bale n l i e lbise l e r g iydi i, Paris topu z la r yapt rd dn emden kalm la r. (Fruzan 1972k s. 22). Kr. bale na

bald r bacan dizden aa olan ksm; o ksmn arka tarafndaki adaleli ksm < ET. balt r a.m. Clauson 1972 s. 334. K o l bud h ra n ca, u z u n bald r la r i n c e (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 28). Abidi n, bi r

baca bald r ndan k esi lmi gen bi r i iy le payla yo r odas n . (G. Dino 1991 s. 216). bald rla (binek atn)

baldrlar dokundurmakla harekete geirmek (isim/sfattan fiil yapan la /-e- eki iin b. acabla ): At be i n c i bl n o ld u u ye re s re c e im.
Ba ld rla rm, gitme z. Topuk la rm gitmez. (A. Nesin 1995 s. 50). ka rn na vu rd um,

AD. bald r bacak aksak, plak DS 502 < bald r ve bacak . imdi l ik do du umu z aya g re y ld z m z n n e 1952 s. 29).

old u u n u takvim yaprakla r ndan ve gaz ete i lve l e ri nde n , bald rbacak mecmuala r ndan re n emiyo ru z. (M. Makal

II.

AD. bald r p lak yoksul, fakir DS 502 < bald r ve p lak .


O zamanla r mi ras yiyip apk n l a ve hova rdal a vu ra n del ikan l la r, yan la r ndaki dalkavuk la r a ras nda ipsi z sapsz, bald r p lak, kabaday ge i n e n g r u hta n mu haf z la r da al r la rd . (S.M. Alus 1944 s. 106).

balena I/ba l ina ok byk deniz hayvan emsedd n S m 1317 I, 275 < t. bale na < Lt. bal na < EYun. (flaina) a.m. G. Meyer 1893 s. 21.
Ba l i na la r n syledi i a rkada lk a rk la r b u ra la ra u la myo r k i! (Z. Ankara 1991 s. 161). Kr. bal i na.

Bugn hakim olan telaffuzda /e /nin /i /ye dn m olmasnn hangi tesire dayand anlalmad.

balena

196

balklava

balena II (terzilik terimi) giysilere (bilhassa yaka ve korsaya) konan ubuk (eskiden balina byklarndand) emseddn S m 1317 I, 275. < Yun. (balna) < t. bale na , kr. bale na I, bale na baston yapl nda (sapnda ya da tutulan yerinde) balina maddesi bulunan baston:
El le ri nd ek i bale na baston l e r dudakle r i n i n z e r i n e dayanm ... (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 110). Kr. bale n .

h epsi bal ktad r. (S.F. Abasyank 1951h s. 22), B u paradan h i bal a kmyan mu hta rla part i ktibi n e pay ay ryo r. (S.F. Abasyank 1952s s. 20). (17. asr argosu) erkeklik uzvu R. Dankoff 1991 s. 15. bal k avla bo bulunmak: Ama, p r De l ika n l la r n sil h o l u r da gide ri z. Ey, on la r bal k avlamaz ya? O n la r da si l h , pus a t, ceph n e ... (Ah m ed Vef k Pa a 1933ia

baler in balede dans eden kadn < Fr. bal l e r i n e < t. ball e ri na a.m. [Lt. ball re dans etmek, kltme eki -i na iin b. albi n o ]. Ma ri ly n beyaz t lde n bi r
bale r i n g iysisi, yal nayak, h z n l bi r bak la bi z e bakyord u. (N. Eray 1990 s. 15). B i r bale ri n i n esn ek l i i i i nd ek i bacakla r na sz ge i remeyi i n e ald r s z ca g l msedi n. (U. Alpay 1999 s. 78).

s. 84). bal k et i /bal k et i nde /bal k et l i (ekseriya kadnlar hakknda) ne zayf ne de i man, ta m karar (G. Molino 1641 s. 184 onu muscoli carnosi diye tercme ediyor): B i r i n e B y k Amelya d rl e rd i
ki u z u n boyl u, du r u bey , bal k et i nde, sesi g r, yal z bi r az du r u n t a v r l idi. (Ah m ed R sim 1340/1922

s. 139). B u bembeyaz, balk et l i, ka ra gz l , ka ra ka l,

kaymak g sl k z n Hasan yal n z sesi n e, y z n e dikkat ediyo rdu. (O.C. Kaygl 1938a s. 37). K umral, ye i l gz l , o rta boyl u ve bal k et i. (S.M. Alus 1944 s. 162). A n n esi de g z e l kad nm . Bal ket i, d u r u beyaz t e n, i r, ye i l s z g n g z l e r, bi iml i bi r bu r u n (. Aral 1997 s.

balet erkek balerin < ?? u val n i i n e g i re n balet, bale r i n

yeten e i ndeyse, e h art k ko rk u t u la n k i i n i n hap yutmas i te n bi l e de i lmi . (M. zg 1992 s. 26). Fi l l e r i n dans ba la r. K rbala r aklamakta, al n la r , g sl e r i i ek res iml i, ba la r t u ha f se rp u l u bal et le r, yan i e rk ek bale r i n l e r, f i l l e r l e adeta kad n ca riye l e ri g ib i oyna maktad rla r. (A. A ao lu 1993 s. 72). n l balet R udol f N u r eyev, k umla r n st nde, adeta havalarda u a rak, Ko rsan balesi nde n e n g z e l bl m dans ediyo rdu. (N. Eray 1994 s. 130). Kelimeyi t. ve Fr.

113). balk istif i ok skk: Gaz i n o n u n kaps ndan

gi rip ha n mla r n mevki i n e y r d k. Kafesle r i n arkas ndaki n s ra la r bal k isti f i o ld uktan maada iki n c i , n c s ra la r da omu z omu za. (S.M. Alus 1933p s.

kaynaklarda bulamadk. bal ga m ksrkle bo azdan dar atlan madde < Ar. bal am < EYun. (flgma) a.m. G. Meyer 1893 s. 40. G rt la na t kana n balgam rak diye yan ta rafa att. (. Tarus 1961 s. 8). Mecz mnada: bi r balgam at kkrtc bir sz sylemek. B i r g n ayfede bi r bal am atd o rtaya, ba ladk ek i meye. (Mah m d Yesr 1928 s. 275). O. bal ga mi flegmatik < Ar. bal am a.m. [bal am + simden sfat yapan nisbe eki , b. adal ].
ng i l i z l e r mis i l l i bal am t a b atl i demle rd e n ba k a s n b u d i rey i id re etmesi n i i h t im l i yok idi. (E. Misailidis 1989 [1872] s. 737). balgami ta

200). bal k kat bir oyun ad [saklanan ve kimde olduu ebe tarafndan bulunacak olan kk bir eye bal k ad veriliyor] H. Kodaman 1944 s. 80: H. Ritter 1924 I, 79. AD. bal k k u la ok skk yer DS 505: Bal k k u la g ibi ah r n boku n u ek ip d ar dkmek, basma yapmak en g i ti. (. Kaftanco lu 1983 s. 133). bal k s rt (kuma hakknda) balk klklar eklinde deseni olan: M u zaf fe r bal k s rt lc ive rt l e r i n i t l ed i. (M. Buyruku 1956 s. 35). balk ve r (argo) ullanmak: Uzu n M u za ff e r met re tede n bi r is i n e bi r bal k ve rd i, ald alt na. (M. Buyruku 1956 s. 34). bal k n /ba l k r /ba l k l su kenarnda yaayan ve balk yiyen uzun bacakl ku TS 390 < ET. bal k n a.m. Clauson 1972 s. 337338 [bal k ve hayvan isimlerinde grlen c n / n eki, (kr. b ld rc n ) yni balk yiyen]. Ba l k l / Ba l k n te l i . (M.S. Ktkolu 1983 [1640] s. 224). Z i n h r s a k l t ol bal k c r b ig i o lmayas n ... (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 20). Dke l i bi r a raya cem old la r, | Ol balk r u k a t na ge ldi l e r. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 834).

Hacbekta ta, damarl ve yar effaf bir ta: (H.R. Grpnar 1943g s. 184).

Ayna n n n nde balgami ta tan u fak sar bi r kse g rd.

bal ga m ta beyazms bir ta Ak gz l e ri yuvala r ndan Karaosmano lu 1957 s. 67). bal g meci, ba l g meci, b. bal.

d arya u rayacakm cas na bi r s rat l e ik i y uva rlak balgamta gibi frl f r l dn yo rd u. (Y.K.

AD. bal byk karde: sevgi gsterilen kimseye denir; veli DS 204 < Fa. b l a uterine brother Steingass 1930 s. 151. Belki bal m (b. bal ) ile ayn kelime. EO. bal cak kk balk < balk + cak kltme eki, b. art u cak . Kltme eklerinden nce /k / sesi kalkar, kr. kpecik , sa l cakla. De i zde bi r bal cak avlam . (Ferec 855/1451 v. 246b). bal k b.m. (bilinen hayvan cinsi) < ET. bal k a.m. Clauson 1972 s. 335. K z bal k g ibi h m , s a def bigi b h old. (Ferec 855/1451 v. 41a). balk av:

Ku isimlerinde ok defa bu l / n / r eklerini gryoruz. Bunlardan l , yiyen, seven diye mnalandrlabilir (b. adamc l ). AE cildinde zikri geenler: bal k l /bal k n /bal k r, bardak l /ba rdak n , bay rc n, b ld rc n , amu rc l /amu r l. c u n eki bambaka mnada doku rc u n kelimesinde de geiyor.

Bal kes i r Marmara Denizi kenarnda bir ehir, O. Ba l ik es ri / Ba l l kes ri TS 394 < BizYun. (palain kstron) eski hisar. EO. ba l k la u /ba l k la a /ba l k la va deniz, gl ve rmaklarda balk yata olan yer [bal k + mekn isimleri yapan la u eki, b. avlak ]. Kr. .A. Aksoy 1945 I, 246-247, baka bir etimoloji iin b. H. Eren

balklama

197

1993b. G l i K a rade i z k i i k a r nda d n i lse c i z. (Tursun Bey 1977 [149095] s. 1769).

Yal u u z bal k la us ndan y lda k rk bi f lo ri h s l o l u r.

bal ina, b. bale na. bal i st i k (askerlik terimlerinden) merminin hareket izgisini hesaplama bilimi < Fr. balistiqu e a.m. [Lt. bal l ista ar talar frlatmak iin kullanlan eski bir harb makinesi < EYun. (bllein) atmak, frlatmak, b. akustik II ]. Bal istik rapo r u

bal k la ma balk gibi atlyarak < bal k + isimden mekn ve istikametle alkal zarflar yapan lama ekleri, b. ayk r lama . Sol u u n u bo altp daha de ri n bi r sol u k al yo r, gve rt ede n bal k lama u uyo r de n i z e. (N. Cumal 1970 s. 211). bir ie sonucunun ne olacan dnmeden girierek: Demok rasiye bi r imza i l e balk lama gi ri n c e o laca budu r i te. (H. Taner 1960 s. 4243). bal k la va, b. balk la u. bal k s bala benzer, balk gibi < bal k + isimden benzerlik sfat yapan s eki, b. ayru ks /ay rks . ime ekt i im havada bal ks yosu nsu bi r kok u va rd. (M. B a aran 1964 s. 40). AD. ba l n ty yastk DS 505 < Azerb. Tk. bal n c a.m. [belki Fa. b l n ile b l i sinonimlerinin kar]. bal i bir zamk cinsi < Bal ly ticaret markasndan. Argo bali c i bal i yaptrcsn koklama deti olan (kimse) H. Aktun 1990 s. 49. Byl e bacak kadar

ge lmi Kemal B ey. Adam ld re n k u r u n ok eski t ip bi r tabancadan at lm . (M. Mungan 1996 s. 414). Si z e ate edi l e n si l h b u lamadk he n z. Ama me rmi le r i i n c e l iye n bal istik i l e r, aske rl e r i n k u l la nd k la r c i nste n Co lt bi r tabanca oldu u n u syl yo rla r. (A. mit 1996 s.

23). O. bal i yastk < Fa. b l i a.m. Ve bi r yasduk bi r s a d re (l 1587 v. 134a). AD. bal k im ek DS 506507 < Ar. ba rk a.m. EO. balku r /ba rk u r k samak, parlamak TS 391393.
ki f yet de rke n r d v r b l i u b l n i l e z ey n o l u na ...

N r ik b l e h res i nde a n u | Ba lk u r u r h em m h de r se ret n. (Elv n eleb 1984 [135859] no.

1855). B i r k a nd l bi l l rda n k ubbe o rtas nda as lm .


i nd e bi r ak sd gibi s u d u r u r ba rk u r u r. A n u n r ndan o l k ubbeye ayd n l k d e r. (S a ltuk-n me

it l e rl e dala rk e n g r lmek istemez. stel ik t i n e rc i midi r l e r, bal ic i midi rl e r, n e bok olduk la r be l l i de i l. Tam i nsan n st n e s rayacak ci nste n. (F.

1976 s. 1117). n d mden uyandum, y z m sl m n r n ba rk u r u r g rd m. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 10). bal kaba , b. bal. bal kan sarp ve ormanlk sradalar < ??
balk a n la r a ub K o D vud yaylas na k ub ... Az m

Hepilingirler 1997 s. 3132). Bal i bir erkek ad < Ar. b l gnl, ruh + l. ahs tekili possessivum eki , yni gnlm, ruhum, kr. N r m, nurum gibi isimler [Fa. b l < Ar. b l old, worn (garment) ile alkas yoktur, kr. Zs. Kakuk 1973 s. 57]. O. bal i o l (haddine veya bir mikdara) eri mek < Ar. b li a.m., Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Ve b yi u f r h t tdg i yig i rmi batmana b li ise ... (.L. Barkan 1943 [1140/1727] s. 196 ). B u n la r n ma la r o n be l i raya b li o l yo r. (Ah m ed Midh at 1296 s. 47). Kr. akl bal i evlenecek, ocuk yapacak ya da douracak ya a gelmek: B e n yet mle r atasyam,
m lla r be n m e l mded r; o la n b l i o lmay n ca m l n a a tesl m eylemek olmaz. (Ferec 855/1451 v. 236a).

(Evliy

eleb 1935 [17.yy.] IX, 301). B i r g n koyu n la r

balkana do ru g ide rke n n l e r i n e bi r canava r k ve rm i .

(Rodop Trk halk masallar 1963 s. 5). Mecz mnada: da gibi adam, atlet, pehlivan: u
balkan g ibi yi it be n im sende n do u rd u um kah ramand r. (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 72). Ba lkan la r

Bulgaristandaki Balkan dalar; Balkan Yarmadas: Amm Balk a n da n u be r y z i nde bi r


ta rla n u kk i n skb vey baltas i l e amak k n n k a d m z e re muk a r re rd r. (.L. Barkan 1943 [16.yy.]

s. 277). Balkar /Ma l ka r Kafkas Trklerinden bir zmre ya da ona mensup ahs < etnonim ekseriya Bo l a r /B u l a r etnonimi ile alkal grlm tr (kr. PhTF 1959 I, 340), fakat A.Yu. Boziyev 1962 s. 47, m ile balayan etnonimi esas gryor ve onu B alkarlar lkesindeki Ma lk i (eski ad ile Ma lka < balk ) nehrinin ismine ba lyor. O. bal kar mata kk bir harb gemisi < t. ba rca a rmata a.m. [barca kayk ve a rmata silhl] Kahane Tietze 1958 no. 72. / r / /l / geli mesi iin b. amel ikan . ba l k gzel, parlak, ssl TS 391 < kelimenin okunuu ve gsterilen mna phelidir, kr. TekinTietze 1994 no. 105. bal k , b. bark . AD. bal k r /ba l k z parlt, im ek DS 506507 < balk .

O. bal i an mabel yeter de artar bile < Ar. b l i an m bal a.m. Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. acel ete n . B u n u yal z tah a yy l
on u t evekk l l e r i n i rtme e b li a nm bel k fiydi.

(Trk masallar 1991 [1912] s. 158-9). Bal i kes r i, b. Bal kesi r. AD. ba l i m /b l i m keki < bari I, bu kelimenin mteaddid varyantlarndan biri (kr. DS 506). Halk dilinde edat ve zarflara eklenen /m / iin b. afe rim . Fatu , amma ho ro z la nd n ha! .. Se n bl im akadan an la rd n; n e o ld u sana? (R. Enis 1935 s. 57). Mapusan e bal im rahat bi r ye r o lsa! (a.e. s. 57). B u bal im olsa! (M. Tu rul 1969 s. 351). O. bal in yastk < Fa. b l n a.m. Ve bi l h a s s a kes ret i b l n z e n l e r detid r. (l 1587 v. 134b).

B alkz

198

balta

Balk z Marmara Denizinde Kapda yarmadasnda Eskiadaki Kyzikos ehrinin harabeleri < Yun. palaio eski ve K i z i kos, D.J. Georgacas 1971n s. 108. bal k on I b.m. (binalarda kntl kk taraa) < t. balco n e G. Meyer 1893 s. 43 veya < Fr. balco n < t. balco n e a.m. [asl Langobard. balko kiri H.R. Kahane 1977]. Uzakla rda bi r g e n adam balkona ama r asyo rdu. (Z. Ankara 1991 s. 151). tiyatroda asma kat: ki n c i balkona, o g n l e r i n deyimiyl e paradiye, k k bi r maki n e dai resi yaplm t. (B. Arpad 1976 s. 22). Eski B eyo l u si n emalar ve o n la ra bi r
sayg n l k kaza nd ra n lo cala r iste r iste r balko n la rda iste r parte rde ... (G. Scognamillo 1990 s. 92). (Argo)

kullanyor. Ba lo n la sum na k s a bi r dem M es h olmaz. (air E ref 1958 s. 152). bal oz az para ile elenilen ikili, dansl yer < Yun. (blos) balo Yun. mzekker eki os iin b. 1 aforos . B i r ak am, ge n l i k b u, yle Galataya baloz la ra gide l im dedim (Fikret Adil 1953 s. 96). bal sa m bz illarn yapmnda kullanlan aa reinesi < Alm. Ba lsam < t. balsamo < Lt. balsamum < EYun. (blsamon) < br. b s m a.m. Kr. balsama , belsem , pelese ng . O. bal sa ma misvak a ac TS 394 < t. balsamo balsam G. Meyer 1893 s. 29. Kr. balsam , barsama . AD. ba l s ra bitkilerin klleme hastal DS 511 < bas ra a.m., gya tatlms olduundan halk etimolojisiyle ilk hecesi bal olmu , b. atl u karaca . 1961 s. 90). balta b.m. (aa kesme e yarayan alet) < ET. balt u bir harb aleti Clauson 1972 s. 333; G. Doerfer 1963 I, no. 78e gre < Mo. balta a.m. Z a f ki iyem, balta
s a lamazam. Elma a ac n kesmek mat l b um old. B u d n r i l e baltay bi r k i i e l i n e v r r em ki a ac kesiv re.

kadn veya kz memesi F. Devellio lu 1959 s. 668. bal k on II (gemici dilinde) k gvertesi < t. balco n i a.m. KahaneTietze 1958 no. 57. AD. ba l l ka soya fasulyesi DS 510 < Yun. (Karadeniz dial.) (poltka) bir fasulye cinsi Ch. Tzitzilis 1987g no. 423. Bal l kes r i, b. Bal kesi r. AD. bal l ka incir DS 310 < bal l tatl ve Yun. / (sko/ska) incir A. Tietze 1962 no. 340. EO. ba l l i mun stliman, stlimanlk < bal ve l im u n limanlk; kr. st l iman; KahaneTietze 1958 no. 848. G nd z k im geldi, iddet gt r ld i, bal l m n o ld. (Ferec 855/1451 v. 131b). bal mu mu b.m. (ar peteklerinin maddesi) < bal ve mum kelimelerinin terkibi. B u s l b z re yevm y z re s k o yu n, y z k i l e eke r ve y z k t a balm m ... (Sel nik 1989 [1599] I, 218). Terkib bugn terkib karakterini kaybederek basit bir kelime gibi de kullanlr, b. acabola /acabu la . Res mle ri eks e r s i
al dan, ve fak a t be alt s a r y a alar balmumu ndand r. (N mk Kem l 1967 I, 78). A z balm mu l u u fak bi r p l e m rekkeb ... (Ah m ed R sim 1927 s. 86). ze ri nde k rm z balmumuya baslm bi r m h r va rd. (E.E. Talu 1937 s. 13). l n n samut samit sz l e ri n i di n l edik e o da d nyas n de i ti r iyo r san lacak bi r sar l k al yo r, balmumu la arak e riyo rd u. (H.R.

O y l ba ka bi r oy u n la ye ndi t t n c y . Havalar k u rak gitt i. T e l l i b i r bals ra t t n l e r i kavu rd u. (F. Erdin

(Ferec 855/1451 v. 211a). AD. engel DS 511 ve (Argo) importun, crampon M. Mikhalov 1930 s. 18 baltay as bir eyi mdahale ederek durdurmak ve (argo) balta ol musallat olmak ve baltala sabote etmek tbirleri, gemi sahiplerini veya bina in aat sahiplerini haraca kesmek iin Yenierilerin bir zaman kullandklar bir antaj usulnden ileri gelmi M.Z. Pakaln 1946 I, 152 154. Kan u n i Kmi l bah e sah ibi nde n yevmiyesi n i
aldktan son ra bi r saat kadar daha o rada kald. Hane nd e M u hs i n e adamakl l sa rho du, tam balta olacak s ra idi. (Sabahattin Ali 1935 s. 166). Ba ltay iyi asamam sn. Adamakl l as l da bak! He rkese apu r upu r bi z e yarabbi k r m ? (Musahipzade Celal 1936ka s. 59). B u adam bi r vatan ha i n i midi r k i, memleket ya ra r na byle bi r ha rek et i baltal yo r? (B. Arpad 1976 s. 95). AD.

Grpnar 1942 s. 76). bal o dansl gece toplants < t. bal lo a.m. G. Meyer 1893 s. 61. Ba lo la rda T rk kad n la r n n dans etmesi, n e redeyse, Kemal i zm i lk e l e r i nde n bi ri o lmu . (G. Dino 1991 s. 76). bal on b.m. (hava veya gaz dolu kre) < Fr. bal lo n < t. pallo n e a.m. [asl Langobard. pal la yuvarlak, top; on e bytme eki]. Zayf, kemikl i y z nde g z bebekle r i i ki n bi re r balo n g ib i by m le rd i. (A. Yurdakul 1989 s. 115). Kelimenin Avrupada yayl 18. asrn sonu ve 19. asrn banda balonla havaya uu denemelerinin ilk zamanna der. stanbulda balonla ilk uu 1844te yapld Vartan Paa kelimeyi 1851de

cenazeden sonraki ziyafet (belki aslnda tabutu hazrlayanlara veya ukuru kazanlara bir nevi cret; kr. bu yeme e bz yerlerde verilen kazma tak rt s ve kazma k re k h e l vas adlar hakknda, S.V. rnek 1971 s. 88, 89):
balta yeme i C e na z ede bu l u na n ky n i l e r i g e l e n l e r i mahal l e odas na ge l i r. l evi n i n ha z rlad ve balta yeme i de n e n yemek yen i r. (M. Makal 1952 s. 100). baltaba ba

bodoslamas omurga hattna dikey olarak yaplm (gemi): u Ka ra Al i Kaptan n baltaba kay n hat rla r ms n bi lmem? (Halikarnas Balks 1946 s. 18). baltabu r u n baltaba; byk burunlu, burnu kemerli Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 23. baltac balta ile msellah asker; saray koruma hizmetinde olan bir zmre: Su lt n M u r d u k a s d
yle o ld k im baltac la r s r, vi l yeti Va rsa e l ek e l ek db K a raman o l n e l e get re l e r. (F. Giese 1929

[890/1495] s. 108). baltal k kyn odun ihtiyacn temin eden orman blgesi: So ra baltal md r y

B altaliman

199

bambk

h d ben kki n k a r ub du r u ram d y t a l eb de rse ...

(.L. Barkan 1943 [977/1596] s. 286). Baltal i man Bo azii sahilinde bir ky < buradaki balta herhalde Bulg. vs. blato bataklk E. Berneker 1924 I, 70, M. Vasmer 1953 I, 104 olsa gerek. Kr. bu latal k, valtal k . Balt k Denizi skandinavya, Rusya ve Almanya arasndaki deniz < Fr. [ la me r] Ba lt iqu e a.m. [dou ve gneyinde sakin olan ve eski Slav dilleri konuan Balt (Letonyallar, Litvanyallar ve asl Prusyallar) halklarnn isminden]. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik . Balt k
den i z i n i ge e rk e n, f iyo rla rda, adala rda, sisi n a ras nda yan p sn e n de n i z fe n e r l e r i ... (A. A ao lu 1991h s.

O. balyemez eski zamanda kullanlan byk top < t. palla e mez z o G. Meyer 1893 s. 70, H.J. Kissling 1951de daha evvel J. Hammerin, ileri srd etimolojiyi mdafaa etti (yni o zamann me hur top azman olan fau l e M et z e tembel Metze [kz adn]dan geldiini), fakat KahaneTietze 1958 no. 56ya gre < Yun. (balarms) < t. (Venedik dial.) bala ramada bir cins top mermisi teriminden alnm tr (kr. atl u ka raca ), mez genizaman fiilsfat menfi eki iin b. amaz . O. bal y o s /ba l y oz I eskiden stanbuldaki Venedik elisine verilen unvan < t. bailo a.m. [Lt. bai u l us hamal] G. Meyer 1893 s. 69. /i l / > /ly / metatezi iin b. alb z . Balyoz R stem Pa aya va rub m r i mezb rda n ik yet tdi. (K tib eleb 1329/1913 [1656] s. 69). bal y oz II/ba r y z/var y oz ok iri ve ar eki DS 536 < Yun. (bareis/varys) a.m. Kahane Tietze 1958 no. 740. Yun. mzekker eki os iin b. aforo z . Paralana n ta de i l, kalbi n i z | nd ik e balyoz. (B. Necatigil 1976 s. 69). Bo z u lma temele kadar i nd i ve
ykm bek l iyo ru z. S essi z bi r balyoz vu r u iyl e h e r ey ye rl e bi r o lacak. (Z. Ankara 1991 s. 177). M s l im a a a yatsu n, sen ge nd z i y uk a rudan b rak , st n e d ! (Ferec 855/1451 v. 235b).

168). O. balt ma (Msrda) bir verginin ismi R. Dankoff 1991 s. 16; baka kaynaklarn desteklemedii bu kelimenin do rusu belki be l ame [Ar. bal ama ] oburca yutmak [avide inglottire Meninski 1780 I, 584] olabilir ve ona gre tercme edilmelidir:
Ve bel ame d rl e r bi r eyt n et i vard u r, eg e r a ndan dah m l alsa y z k l e h s l o l u r, amm a a k u l t if esi r z v rme z l e r, av ol u r (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X,

462). balt r, b. bart l . O. bal van direk < Mac. blvny a.m. MNTESz 1967 I, 234, yhut Bulg. balvan heykel BER 1971 I, 29, kr. ET. balbal ta heykel Clauson 1972 s. 1972 s. 333. Ve
t l a rz d a ik i e r z i r z iy de olmak i n ve rd n rla r ve balvan la r kesdi r b ... (Sel nik 1989 [1599] I, 35).

O. bam I dam < Fa. b m a.m. mdi medrese b mna var, bu

O. bam II udda en pes tel, bam teli < Ar. bamm a.m. N e va r cal uda a lamazsa b m u z r (Ferhengn mei Sad 134042 no. 454). AD. bamado r /banadura domates DS 515 < t. pomido ro /pomodo ro a.m. [ < pomi d o ro altn elmalar]. AD. ba mba patlcan ince ince do rayp, iine ek i nar tanesi koyarak yaplan bir yemek! DS 513 < ?? Kr. Fa. banb a dish composed of the fruit ban Steingass 1930 s. 201, fakat ban trif etmiyor. Yu. Rubinik 1970 I, 220ye gre bn /bn e fstk, Pistacia imi. AD. bamba gi ya pazen DS 513 < Yun. (Karadeniz dial.) [ ], ul [.. Papadopoulos 1958 I, 195] Yu. (vamvki) < B izYun. (bambkion) < bambaks < Pahlavi pnbk pamuk N.P. Andriotis 1983 s. 49, K. Lokotsch 1927 no. 1617, J. brahim 1991 s. 125. bamba s it ok basit, bsbtn saf < basit + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak . Kad n ya bi l i r de i z z et i
n e fsi n i mu hafaza i i n meth ede r, yah ut bambasit ve busbudala bi r t ipti r. (Aka Gndz 1930 s. 77).

bal ya I/ba l ye sarlm ve balanm ticaret mallar < t. bal la a.m. G. Meyer 1893 s. 63, KahaneTietze 1958 no. 58. ki arka nlsnn ortasndaki palatal nsz /l /nin /ly /e dei mesi iin kr. falya . Ar. /h e / harfinin ( /a / ya da /e / olarak okunur) Lingua Francadaki /a /e / ile kartrlabilmesi iin b. ace nt e /ace n ta 1. Evle r i n
damla r na kadar y ksel e n pamuk balyala r n ta yan ka n la r n i n i lt is i gec e l e ri saatl e rc e Abid i n Pa a caddesi n i doldu r uyo r. (G. Dino 1991 s. 98).

bal ya

II (gemici terimlerinden) eski halat paralarndan yaplm top < t. (Venedik dial.) bala top, kre KahaneTietze 1958 no. 54. III/pa l ya kalafatlkta stpleri tahtaya parmak yardm ile yerletiren atal demir; topu atelemek iin kullanlan, atete kzdrlan topuz (H.Z. Koay 1932 s. 307) < t. pal la a.m. Kahane Tietze 1958 no. 462.

bal ya

O. Balyabadra Yunanistandaki Patra ehrinin Osmanl kaynaklarndaki ismi < Yun. (Plaia Ptra) Eski Patra. Ve bu es n da kf f r h ks r
gemi l e ri f u rs a t i l e n ebah t sanca nda Balye Bad ra k z l n ... bas u b (Sel nik 1989 [1599] II, 542).

bamba ka bsbtn baka < ba ka + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak . A sah i, R imbaudyu
okumu su nd u r se n de, ama evi ri l e r i nde n. Asl bamba ka.

(Fruzan 1972k s. 16). AD. bamb k pamuk DS 513, b. pamuk.

bal yadur, b. baladu r . bal ye, b. balya I.

bambl

200

B anat

bamb l /ba mb u l ekin tanelerine musallat olan muzr bir bcek DS 513514 < ?? B u y l mevsim ku rak g itti.
A rpala ra, avdarla ra bambl bce i dadand.

(Halikarnas Balks 1952 s. 46). bambu /ba mb o scak iklimde yetien bir cins kam < Fr. bambou veya ng. bamboo < muhtemelen Malezyada konuulan dilden (kr. Hobson Jobson 1968 s. 5455); fakat Msrda 14. asrda kaydedilen kelime (V. zbudak 1936i s. 6) dorudan doruya Fa. banb /bamb a.m. kelimesine de balanabilir (eer bu yeni bir alnma deilse). Bambo a ac ndan bi r takm va rm da, bi r g rey im diye ge ldim . (H. Taner 1954 s. 86). n nd e ge n i ve ra hat ik i bambu kolt uk. (A. Yurdakul 1993 s. 13). O. bambu l I tersane zindan M. Sertolu 1971 s. 30 < banyol . bambu l II, b. bambl . AD. bambu rta bandoda yer alan kaln sesli borazan DS 514, b. bombardon . (Argo) bambu ru k, yalnz bambu ru k la r n sk birini berbat ve perian etmek, ktlemek, kara srmek tbirinde geer, F. Devellio lu 1959 s. 68., H. Aktun 1990 s. 50 < Bulg. ba raboy /brmba re vs., eke b rambor patates, E. Berneker 1924 I, 81 82ye gre Alm. B rambu rk / B ra nde nb u rg Almanyada bir vilyet ad kelimesinden. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . B u n la rsa, topl umu n o h kek k ele ri n e
ku r u lm u la r, skyo rla r. (S. ge l e n i n , ge e n i n bambu ru k la r n

19: Han i eyi i te, bamyasn , se n i n a n l yaca n: s n n e t edi l e n eyi n i. (M. zg 1992 s. 64). (kasaplarda) eti asmak iin engel, ask. (Argo) bamya ta rlas /bamyalk mezarlk H. Aktun 1990 s. 50. O. ban Balkanlarda kk Hristiyan prenslerine verilen unvan < btn Balkan dillerinde mevcut olan kelime, (Yun. (bnos), Bulg., Slavo Mak., SrpHrv., Slov., Rumen. ban , Mac. bn, hatt Ortaa Lt. ban us a.m.), daha evvel Fa. b n a prince, lord, chief or governor (F. Steingass 1930 s. 152) baland halde (F. Miklosich 1889 s. 3) bugn ou aratrclar tarafndan bir Trke kkten geldii tahmin ediliyor. Kr. TekinTietze 1994 no. 110. Pap ge nd ban la r ve tekv rl e r i ve bi r n i c e mi h a l l e r i bi r l e s rb dey re ge ld i. (S a ltuk n me 19741984 [15.yy. sonu] v. 58a). EO. ba yksek sesle seslenme, amata < Fa. b ng a.m. B u b ng u f i n n eyid i? (Ferec 855/1451 v. 211a). ezan TS 395: G e l eydi y r Na z m ba a h e r a | M e z z i n k d u a la rda b a (Naz m 1928 [16.yy.] s. 55). Fa.dan alnan dini terimler iin b. abdest 2 II /aptes . ban batrp karmak < ET. ban a.m. Clauson 1972 s. 348; ekil itibariyle bat fiiline gre reflexivum, fakat mna itibariyle geili fiil; kr. E.V. Sevortyan 1978 II, 7980. Kr. band r . Ekme i
kocaman, bo um bo um, nas r t utmu e l l e r iy l e pa ralad. aya band ve yemeye ba lad. (Tark Dursun K. 1952 s.

101). bana I b.m. (be n in dativus hali) < ET. ba a a.m. Clauson 1972 s. 346. Ba a ne ? B e n m el mde n e var? B i r k a rava ki iyem. (Ferec 855/1451 v. 22b). O. bana II lca < t. bagno a.m. G. Meyer 1893 s. 43, fakat F. Miklosich 1889 s. 3 dedii gibi Bulg., SrpHrv. banya , Mac. bnya ona daha yakndr. Kelime esas Rumeliye ait grnr (kr. R. Dankoff 1991 s. 16), Anadoluda yalnz Konya iin kaydedilmi tir (DS 515). placak g rdm ol g l e nd m, | T l i n c e k a m m ben banadan? (Amr 1979 [17.yy.] s. 184). bana III, b. bena . banadura, b. bamador . AD. banak lokma, ekmek paras; sulu yeme i yemek iin yufkann kak ekline konulmu hali; sulu yemek, sulu katk; et suyunun iine ekmek dorayarak yaplan yemek DS 515516, ZTS 1976 s. 18 < ban + fiilden nomen concretum yapan ak eki, kr. batak, kayak, otu rak vs. a uk al umu nda
bana a emme oyu lduk | yle y dk i dkk i i b kb degi n o lduk . ( lib Pa a t.y. [1911] s. 35).

Birsel 1995 s. 34).

bampatabum bir fanfar tesirini yapmak isteyen sz < yazarn kendi uydurduu ses taklidi nida. K zd
O rha n D u r u Tame r i n b u an lay s z l na. Ba na bak! Al ibeyi n k z la r n b rak da bi ra z e n g i na r al t r! Bampatabum! me r g l n o rtas nda bi r kaykta. Yapayaln z, a, susu z ve bitk i n. A n lad n m imdi? (O.

Duru 1962 s. 18). bamtel i insann en hasas olduu taraf < bam II (ksa /a/ ile) ve te l. Fet h i byle c e n i c e retme n l e r i n
bamtel i n e bas en ok kzaca eyi yapmak: M e r m n k a r lamak , bamtel i n e bas ub da i i bozmak ol u r. (Ah m ed Vef k Pa a 1933az s. 45).

bamtel i n i bi l i rd i. O ste l edi mi, bi lmem hang i ho cam z yen i ba tan hayat n a n lat rd . (F. Erdin 1961 s. 170).

EO. bamu s /ba muz, AD. b o muz /bu muz utanga, sefil; keder, sknt DS. 736, 791 < ?? . D n e rd i e r h g ib i g c e g nd z | Y mez i mez gyn k l y idi bamu z. (Fah r 1974 [1367] no. 3058). K z n v k f h l o ld, du rd , bems bems ol ub k a tumdan g itdi. (Ferec 855/1451 v. 74a). B mu z b muz na dnd m gitdm. (Mehmed 1965 [1398] no. 5335). bamya /bamye b.m. (bilinen sebze) < Fa. b miya veya Ar. b miy /b miya a.m. ... diyo r M e l ik e taba ma salal bamyay koyarke n. (A. mit 1996 s. 49). Mecz mnada (ocukta) erkeklik uzvu S. zel 1993 s.

banal beylik, mptezel; baya < Fr. banal a.m. [feodal toplumda kyllerin m terek olarak malik olduklar (ey)]. . O. Banat bir Bann hkm srd lke (Macaristana bitiik olan Yugoslavya ve Romanya

banava, b.

201

mntakalar) < Mac. Bnt [ban + Lt. at eki] M ism r Ba nat (M.S. Ktko lu 1983 [1640] s. 298). banava, b. benava . banavele, b. bonave la . bancu/bano Amerika zencilerinin ald telli bir nevi gitar < ng. ban jo a.m. [ < sp. bandora < Port. bandu ra < Yun. [pandra] telli bir alg.]
Avrupa ses ve saz kahve l e re kada r g i rd i i nde n be ri , bestel e r ope ret e s rna p, ut ban c u la p, Kumkap mi l l s i Galata alaf ra ngas na y l a rak, piyasa takm ekme i n i ku rta rma a al yo r. (F.R. Atay 1952 s. 89). Kr. bandu ra .

Bandr ma Marmara Denizindeki liman ehri < EYun. (Pnormos). bando I, b. banda. bando II (gemici dili) (halat) salverin! < t. i n bando ! a.m. KahaneTietze 1958 no. 344. ahme rdan Abasyank 1940 s. 10). bandro l bayrak direinin tepesindeki ss erit < Fr. bande ro l e a.m. paket ve i eler zerinde erit; Tekel pulu. bandura Ukraynada popler olan bir eit ok telli saz < Lehce bandu ra < t., Lt. pand ra < EYun. (pandra) kanun (alg) M. Vasmer 1953 I, 51.
Ba lalayka, piyano, bandu ra, akordeo n alacak, ark la r syle n e c ek, dans edi l e cek. (N. Bezmen 1994 s. 30).

tepedeydi. Hooooo... diye ba r ld . Hayli. Ba ndo! Ba ndo! B i n k i l o bi n be y z k i lo o la rak d t. (S.F.

band/bant erit < Fr. bande a.m. Sala r n kal n bi r bant la ge riy e toplam t. (Y. Yazc 1990 s. 109110). B i r

t re n l e ba lad yen ide n siga raya. nc e paketi n ev resi ndek i bant n u c u n u b u ld u, z e n l e ek ip bt n ola rak ka rd. (F. Hepilingirler 1997 s. 98). ses

alma cihaz iin manyetik erit: Ba nd b u lmu . M z i e kapt rm ke ndi n i . (N. Eray 1990 s. 146). yaraya yaptrlan erit:. An n em sokakta d m ,
ba n ya rm , ben i a rd la r. Ba nda bantla, mel l mel l ot u r uyo r ec za n ede. (D. Asena 1987 s. 123). Zaman zaman bi r ya ra bandyla kapat rs n .

(Z. Ankara 1991 s. 104). bantla bant yaptrmak, bantlarla tutturmak (sim/sfattan fiil yapan la/- l egenilemesi iin b. acabla ) : Baca n pamukla
alkol l edikte n son ra, dayand i n eyi. Se romu n i l eyip i l emedi i n i ko nt ro l ett ikte n son ra, ik i ta raf n f laste rl e bantlad. (R. Ilgaz 1962n s. 24).

EO. ban ev kalabalk ziyafetlere yarayan ok byk ve ssl adr < ban ulu, byk TS 396, kr. ET. ban on bin Clauson 1972 s. 146 ve ev . Kr. Tekin Tietze 1994 no. 110. D o k s an ba l u ban vl e ri n k a ra y r z e r i n e dikd rmi idi. (Dedem K o rkut 1958 [14.15. yy.] s. 95). u tasvir ile kr.: K u r u ltay i
bu z u rg ka rd va cam yat i az m s h t va t o yi b u z u r g ka rd va h a rg h i za r n i ba yat bu z u rg zad ki ba l u ati T u rk b n v g yand ... (Ab Bakri Tihr n

1962 [875/147071] I, 25). bang, b. beng (Argo). bangab oz/bango b oz saf, bn, ahmak F. Develliolu 1959 s. 68, H. Aktun 1990 s. 50 < Yun. (pangatos), Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. iyi kalbli, saf, biraz bn Ch. Symeonidis 1973 no. 161. bangaa (gemide) sra ile duran kasa veya sandklar < t. bancacc ia a.m. KahaneTietze 1958 no. 61.
Kaptan n kamaras n , ba alt nda gemic i l e r i n bangaala r n h ep bi r bi r g r yo r, hatt on la r n bi rib i r i n e dedik le r i n i i it iyord um. (Halikarnas

banda I/bando I tren mzik takm, mzka, daha evvel banda (Redhouse 1890 s. 336) < t. banda a.m.

Ve akabi nde bi r banda mu z ika nt ve a rkadan bi r bl k suvari ... (E. Misailidis 1986 [1872] s. 260). G r nme z bi r bando en o lmayacak zamanla rda almaya ba lyo r. (A. Yurdakul 1989 s. 33).

banda II duvar ss, dik drtgen eklinde motifleri olan renkli ileme DS 517 < Yun. (bnda) < t. banda a.m. bandaj sarg < Fr. bandage a.m. Fr. age eki iin b. ambalaj . . AD. bandel /bandela karnndan srtna kadar kemer gibi beyaz ty olan sr veya baka hayvan DS 517 < band ra . bandr batrmak, banmak < ban fiilinin causativum transitivum karakteri, zayf olan fiilin mnasn sadece kuvvetlendirir, b. ackdu r- . (kr. Sevortyan 1978 II, 7980). i rk d e n a r n, h rk a ge l vah d ete band r! (Kprlzade 1934 s. 37). bandra geminin hangi devlete ait olduunu gsteren bayrak < t. (Venedik dial.) band ra a.m. KahaneTietze 1958 no. 66. Emti a ve e y y iskele i Altnay 1930 s. 102). Gemi n i n yard m na Dan imarka band ra l bi r rmo rk r yeti mi . (. Altan 1975 s. 261).

B alks 1946 s. 175). (Argo) banger ok zengin (kimse) < banke r . Ge l zaman git
zaman, bu bi l ete 6 0 0 bi n f ra nk l k bi r i n c i i k ramiye kmam m? A l ktan n ef esi kokan softa bange r o lmam m? (S.M. Alus 1933p s. 211).

AD. bang r bang r /bank r bank r avaz kt kadar (barmak) DS 520 < g r /k r hecesiyle geniletilmi ses taklidi kelimeler (ms. ang r ang r, tang r t u n g u r ) gibi te kil edilmi predicate intensifier. kr. ba rba r . Ba ng r bang r ba ryo r, o rtal bi rb i ri n e katyord u. (B.S. Kunt 1953 s. 12). bango b oz, b. bangaboz . O. bani bina eden, kuran < Ar. b n a.m. [/b ny / kknden]. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Sa det 1982 [840/1437] s. 32).
T rk l e r kada r ban bi r mil l et i n cami mimaris i, e me mimaris i, t rbe mimaris i

mez k r la ra h e r k a n mi l l et band rasiyl e get r r l e r ise c b de n resmi g m rk l e r i tah s l o l u n ub ... (A.R.

bi rl e ok y l la r sel met olsu n o l mah d m | Kim an u z td u r o bu mub rek men z i l e b n . (mer bin Mezd

bank

202

banyo

ol u r da ev, bah e ve ha n mimaris i nas l o lmaz?

(F.R.

Atay 1938 s. 94). bank I sra, kanepe < Fr. banc < EAlm. bank a.m. K k
bankla rdan bi ri n e ot u r up ot u rmamakta ge i rd im. (D. zl 1966 s. 11). kara rs z l k

M u rad n d n bu ndan a a o lmas n bankanot la ra kya r be n im babam. (Kemal Tahir

diye,

1955s s. 87) B i r y z ban not ve r a rkada ! (F. Baykurt 1955 s. 44). B u o na lt pango not demekti. O nalt pango not ise bi r yoksu l i i n ok iyi bi r parayd. (N. stn 1968 s. 61). bank r bank r, b. bang r bang r. bankiz (corafya terimi) deniz suyunun donmasiyle husule gelen geni buz alan < Fr. banqu ise a.m. B ir nazariyeye gre kelime Alm. Eisbank a.m. [Eis buz ve Ba nk geni blok] kelimesinin bir uyarlamasdr. banko I ma azada tezgh < t. banco sra, masa, kr. banka . Dipte bi r banko, bankon u n a rkas nda da bi r adam va rd. (A. Altan 1985 s. 230). bfe, kontrabfe:
Kol la r n ba r n me rme r bankosu n u k u caklayacakm gibi yat rm . (A. Yurdakul 1991 s. 16). (daha evvel)

bank II banka, bugn yalnz banka isimlerinde kullanlr, ms. Etibank < Fr. banqu e a.m.; hem isme beynelmilel bir grn vermek, hem de banka kelimesini ksaltmak ve possessivum ekinden (kr. Eti Ba nkas ) kurtarmak iin. Fakat 19. asrda bzen kullanlrd: Yat rmak z re bank a k a k u r u ald b u mi l l etde n? ( air E ref 1958 s. 117). bank III (corafya ve gemicilik terimlerinden) deniz dibinde yahut suyun yzne kan dalga eklinde kum kabarklk < Fr. banc veya ng. bank < Danimarka dilinde banke a.m. AD. bank IV/mank sersem, ahmak DS 521, 3124 < Fa. bang ha i, esrar ? bank ol /mank o l sersem olmak DS 521, 3124. /b / /m / deiimi iin b. bakara II . bank V, b. banko II. banka I b.m. (para ilerine bakan messese) < t. banca a.m. < Langob. banka kanepe. (Argo) umumhane, genelev F. Develliolu 1959 s. 68. H. Aktun 1990 s. 50. banka II/manka/manga (gemicilikte) kadrgalarda krekilerin oturduklar sra Meninski 1680 I, 902 < t. (Venedik dial.) banco a.m. KahaneTietze 1958 no. 65. /b / /m / deiimi iin b. bakara II :
k a r antala r ... K a pu n u ya ndaki bank a la ra l k l e r i tesl m edi ... Al ma rk a la r! (Ah m ed

kanepe, sra:

ems , s yeg h la rdan u zak ye i l bi r

bank o z e r i n e, a rk a st up u z u n yatm ...

(H.R.

Grpnar 1340c s. 1499). banko II/bank (kumar oyunlarnda) ortaya konan parann tm H. Kodaman 1944 s. 212 < t. banco masa. nsan bi r bank yapt zaman n ekadar mu ha l i f h issiyat i le an z evk l e r d uya r! (Fazl Necip 1930 s. 261). Hani f i l im le rde o l u r bazan, ok kazana n, n n e
f i l e r i y m , be milyon F ra nka banko diyen bi r adama bt n g z l e r ev ri l i r. (H. Taner 1954 s. 88).

R sim 1328 s. 129). bankanot, b. bank not . AD. banke iine reel, sala vb. konan toprak kap ZTS 1976 s. 18 < Rus. banka a.m. A. Tietze 1982z no. 12; kr. Krt. bank , Fa. b nke h a.m. banker bankac < t. banc h i e re a.m. ok zengin kimse:
Bak yo rsu n k i piyasa malla r nda n de i l, yksek, nadide bi r i ek. Kimbil i r ka r n n ha ng i banke r i n i n g z a rs. (S.M. Alus 1944 s. 155). Kr. bange r.

EO. ba la barmak TS 398400 < ba . De r n ekde s a k u n ba lama h i , yapa h us u lda ! ( lib Pa a t.y. [1911] s. 27). ezan okumak: D ny da ba la r d ge l i u mak e h l i a n i id r l e r. (Ebul-Leys Semerk a nd 1965 s. 179). D d e z n ok u n cak va rmay n yl eyi n sa a | Ba lad la r h ep yleyi, yle mi ba a ge lmed ? (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 266). banl i y ehre yakn olan yerler < Fr. ban l i e u e a.m. [ban yasak ve l i e u e fersah (bir saatlik mesafe).

Kp rde, vapu rla rda, ban l iy t re n l e r i nde oc u k la r ba r yo rla rd : E rz i n ca n k u rba n la r na destan, be ku r u ! (F. Erdin 1960 s. 69). B u be n im i l k eh i r d na k md. lk ke z ban l iy t re n i n i n d nda ba ka t re n e bi n iyo rd um. (U. lhan 1993 s. 53).

bannak, b. barmak . bannot, b. bank not. bant, bantla, b. band. O. banu evin hanm < Fa. b n a.m. B n ge l e d y umar. (Ferec 855/1451 v. 16b). kibar hanm: O eski 11). banyo ykanma < t. bagno < Lt. bal n e um a.m. G. Meyer 1893 s. 43. De n i z e bi r g i r ip kaym h e l e , dedim ... Ba nyodan dn te Tevf i ki yata a u za nm bu ldum. (K. B ilbaar 1961 s. 168). banyo odas, hama m:
Babam banyoya gi re r. G i rmede n n c e kaps nda soyu n u r. (A. Yurdakul 1989 s. 122). banyo et ykamak;

banket I sra, arkalksz bank < Fr. banqu ette a.m. [ban c + kltme eki olan ette , b. albo rata ] Z e r r i n , pa rk n
n nde. De n i z k y s ndaki bankete ot u rm u , ge e n l e r i sey rediyo r. (A. Yurdakul 1993 s. 389). gel ip

banket II asfalt yolun kenarndaki toprak erit < Fr. banquette a.m. [banc + kltme eki olan ette ]. T rakt r so n anda fa rk ett im ve bankete d tm. (C. Kavuku 1997 s. 101). banknot /banknot kt para; (eskiden) lira < Fr. banque n ote < ng. bank note a.m. Ba nk not be n ce o evr k pe r n ad. ( air Eref 1958 s. 138). C eb i nde n bi r avu bank n ot ka rp vu rd u yata a. (F. Erdin 1961 s. 174). AD.de ok varyant var: O l u

badanal kal e kaps yosmas imdi tamamil e ce n n et l i k mu hte rem bi r ban u ha l i n i al r. (H.R. Grpnar 1940 s.

kimyevi maddelere batrmak (fotoraf, film):

banyol

203

barama

G i ri kaps nda, kimle ri n ka dakika, hatt ka san iye ge kald n h eme n tesbit ede n f i lm maki nas n n ekti i f i lml e r banyo edi l iyo r. (R. Bilginer 1965 s. 18).

O. bar VIII meyva < Fa. b r a.m. B r ce n n etde n dem u rd 188).

n h e v y n evbah r | C k l ub h e r damarda h em de r k a n oynamak . (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s.

O. banyo l kadrga forsalarnn hapishanesi < bagn u o lo kk hamam KahaneTietze 1958 no. 53. bao bab bir Afrika a ac < ?? Uyumu ak ceyln u zakta | Uyumu baobab, uyumu su. (B. Necatigil 1976 s. 45).
Asl nda oc uk la rdan ok byk l e r i i n yaz lm bi r kitapt r. G n e bat la r n , ldek i bi r k uy uy u, bi r y la n ve baobab a alar n an lat r. (O. Baydar 1998 s. 199).

Bar Karadada bir liman ehri < ? abej. A h m ed Pa a


h a z ret l e r i sat v et c e l detiyl e k a l a lg n ve B ra mstevl o l ub ... (Sel nik 1989 [1599] I, 83).

AD. bara I bataklk DS 523 < Bulg., SrpHrv. ba ra a.m. A. Tietze 1957 no. 2. AD. bara II demirden kaldra ubuu DS 523 < Yun. (bra) < t. bar ra a.m. Kr. bar I. AD. barabar DS 523524, b. be rabe r . AD. barabat I bir eit balk a DS 524, ZTS 1976 s. 18 < Yun. (parapat) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 390. AD. barabat II hile, dzen, yalan DS 524 < ba rabat I mna geli mesi iin Ch. Tzitzilis 1987g no. 390, r p kelimesi ile benzerli e iaret ediyor. EO. baracuk uzun tyl kk kpek < barak + c uk kltme eki, b. ac c k . H a an k m ik i ba rac uk la r | Kim bu la ra mu h ibb idi ok la r (Elv n eleb 1984 [135859] no. 272). AD. bara gadi pek ok ineli uzun balk oltas < Yun. (para d i) a.m. KahaneTietze 1958 no. 828. Ba ragadi sepeti kolt u u nda yoku yuka r,
romati zmal ayakla r n s r ye s ry e g idi i h i gz mde n gitmez. (S. engil 1947 s. 75). Kr. pa rakete .

bap, b. bab . O. bapi r reis, hkmdar Evliya elebi < Krt. b p r /b w i p r dede [b b /b w peder ve p r koca, ihtiyar] R. Dankoff 1991 s. 16. ba po sta, b. ba I. AD. bapur vapur. /v / /b / geli mesi iin b. ab I /v 2. bar I dansl, ikili e lence yeri < ng.den birok dillere yaylan ba r a.m., aslnda mania, parmaklk, hizmet edenleri m terilerden ayran meyhane tezgh < EFr. < Lt. *bar ra . Sapa, kh n e ye rl e r,
re n c i l e r i n sk l k la gitt i i bu laca m umuyo rdum ki ? (Z. kk ba rla rda ne

Ankara 1991 s. 155). byle yerlerde nnde yksek tabureler bulunan tezgh: Ba rdaki ge n k s ks g l yo rd u. (A. Yurdakul 1989 s. 123). bar II bir jimnastik aleti < Fr. ba rre a.m., kr. bar I. B u 1994 s. 49). Kr. ba rf iks, barpa rale l. AD. bar III sirke ve yiyeceklerin stnde teekkl eden kf; dil pas DS 522523, TS 400 < ?? Kr. Krt. b r gz apa, Grc. pe ri kpk, Erm. par a.m. R. Dankoff 1995 no. 734. Fakat men e hangi dildir belli deil. Sen i n a z n n ba r sana de rmand r. (Behet Mahir 1973 s. 324). u pisl i e bak M u hs i n , bar ba lam , bar! (M. zg 1993 s. 91). AD. bar IV halka eklinde oynanan bir mill oyun DS 523 < Erm. bar a.m. R. Dankoff 1995 no. 609. O. bar V yk < Fa. b r a.m. e h z de bi r l me n z i l k i r ya olmak, bana dert olmak; M ve i vas l na ol k rp e
taci z itmek i nsane z iyadesi i l e a r bar o l u r dutd, anda b r u b n g h i l e, tah t u ra h t i l e k o nd. (Ferec 855/1451 v. 199b). ba r o l birine yk n i h l , V s f, | n k i rme z e l m z, n f i l e b r olmayalum. (V s f Os m n 1257 s. 366). B i r k imseyi cans z, be zde n yap lm olan bebe i n demi r b i r ba r st nde ke nd ike nd i n e yaptk la r n uma rala rd. (N. Eray

AD. baragi d i (nida) herife bakn! < bre ve g idi . Ba ragidi! O n u n e l i nde n u a n la kaan k u rt u lamyo r. (M. Turul 1969 s. 206). baraj elektrik istihsali iin yaplan set < Fr. bar rage a.m. [bar re r set ekmek ve fiilden nomen actionis yapan age eki, b. ambalaj ]. T rk iye n i n e n by k baraj la r ndan b i r i u k u rovadad r. (Ya ar Kemal 1980 s. 276). baraj gl . AD. barak I uzun tyl kpek < ET. barak a.m. Clauson 1972 s. 360. Se n i u z u n k l l ba rah ... ldm ? (Ebbekir Hzm 1326y s. 167). uzun tyl (kadife) DS 524. Kr. ba rac uk . R. Dankoff 1995 no. A4. AD. barak II bir eit trk (?) < ??
M e rca n barakla r, t rk l e r d i n l iyo r, pe rde n i n iyi c e ke na r nda du rup g re seyrediyo rd u. (A. Kutlu 1995 s. 113).

(Vartan Paa 1991 [1851] s. 19). bar ba la yk balamak, mecz mnada kazan olmak (?): Ege r bi z se n i
satavu z, bah dan bi z e b r ba lanmaz, t z c ek t e l ef o l u r.

baraka tek katl derme atma bina < t. baracca a.m. G. Meyer 1893 s. 70. B u ok katl , ok odal by k i
ha n n n yan nda, bi ra z a a da, i n ko daml ba raka t r nde n fab rikala r va r. (A. zyalner 1991 s. 98).

(Ferec 855/1451 v. 129b). O. bar VI kere, misli < Fa. b r a.m. Ol nak ol y z kde n h e z r b r yegd r, h bdu r. (Ferec 855/1451 v. 67a). O. bar VII giri, girme e msaade < Fa. b r a.m.
T c lm l k sar y k a pus na vard, b r d i l edi. B r v rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 149a).

AD. baral benekli R. Dankoff 1991 s. 16, 19 < ?? ka ra sapan la ba ral k z m | O bia re a nam hem ik i g z m (M. Makal 1979 s. 33). AD. barama ipek kozas DS 524, A. Cafero lu 1943 s. 205 < Fa. bah rama ipek. Kelime Azerb. Trkesinde

baramina

204

barbata

standarttr, teki Trk dillerinde bu mnada ekseriya Fa. pi l e den geen alntlar kullanlr. AD. baramina kayalar delip paralamak iin kullanlan iki metre boyunda sekiz keli demir DS 524 < Yun. (paramna) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 389.

AD. barav kocakar DS 526 < Erm. ba rav a.m. U. Blsing 1995 s. 26. bar ba (yal erkek Rumlara hitap) amca < Yun. (brbas) < t. (dial.) barba a.m. [Lt. barba sakal]. KahaneTietze 1958 no. 69. Kal imnos
adas n n sapa bi r koyu nda. Ba rba Paho, ky n h em kahve c is i, h em meyhane c is i ... idi. (Halikarnas

AD. baran I/beran iri ko, senelik ko DS 525, 630 < btn Slav dillerinde ba ra n a.m. M. Vasmer 1953 I, 5354; ikinci varyant Krt. (Zaza) be ra n kelimesinden, U. Blsing 1995k s. 185186. Fakat K. Karapotosolu 1999 no. 44e gre kelime dorudan doruya t. barrami na a.m.dan gelmitir. AD. baran II zm, meyve a alar ve bitkilerin dizisi; evlek DS 525 < Erm. ba ran ba ktklerinin sras. Dankoff 1995 no. 610. Kavakla r n o raya,
de reye do ru i nd im. Otla r iy ic e u zam t, ba ran ba ra n h epsi n i a radm, yok! (A. mit 1993 s. 160).

B alks 1947 s. 68). O. barbah/barebah (eski bir hikyede) Msr koruyan, ta stun eklinde bir tlsm < Ar. barb eski Msrllarn mbedi R. Dozy 1927 I, 63. bar bakan mazgal TS 1983 I, 117 < Fr. ba rbacan e a.m. [sp. barbacana , J. Corominas 1954 I, 635e gre Ar. (halk az) b balb k a ra dan. AD. barba l /b o r ba l deirmen tanda suyun arpt kanatlar, su trbn DS 526 < Grc. borbal ark, tekerlek, V. Cangidze 1980 s. 101. bar bar medenile memi bir millete mensup (kimse); kaba, hamhalat < Fr. barbare < EYun. (brbaros) a.m., aslnda Yunanl olmayan, Yunancay iyi konuamayan, yabanc, B i r va h i ve barbar T rk koca dey nas l kabu l edebi l i r idim? (E. Misailidis 1989 [1872] s. 784). C um h u r iyette n son ra
kesi n emi r l e r ve ri lmi , bu ba rba r oyu n u n n l e nmesi iste nmi ti. (N. stn 1970 s. 105106). Kr. balbal /barbar.

O. baran III ya mur < Fa. b r n a.m. O l dem y l k d , ra d u b r k , b r n ge ld i. (Ferec 855/1451 v. 179a). Ge n c
adam y z , s a k a l , s a bi r b r n b se i l e rt ld .

(H.Z. Uaklgil 1307 s. 5). AD. barana I fasulye sr, zm ktnn kaz DS 525 < Yun. (prama) a.m. Ch. Symeonidis 1973 no. 171; fakat kr. b r na the main beam of a house F. Steingass 1930 s. 141. AD. barana II, b. borana. AD. barana III/baran sebze ve yourtla hazrlanan yemek DS 525, b. bora n i . barana IV, b. barha na. O. barani yenieri ve acemi o lanlarnn ya murlu u M. Sertolu 1971 s. 3031 < Fa. b r n a.m. [b r n ya mur + eki]. AD. barapahna hayvan yemli i olarak kullanlan drtke yalak DS 526 < Yun. . (parpah n a) ahrn bir blm Ch. Tzitzilis 1987g no. 391. AD. baras kn aramba DS 526 < Yun. (paraskev) cuma gn [EYun. hazrlanma] Ch. Tzitzilis 1987g no. 392. O. barata/berete bir eit balk, klah Meninski 1680 I, 643, R. Dankoff 1991 s. 17 < t. be rretta a.m. [Lt. bi r r um kukuleteli ya murluk] G. Meyer 1893 s. 21. ba rata gemic i (. Turan 1967 s. 89). Fra ns z i i h idmetk r h a rc k rm z ba rata . (M.S. Ktkolu 1983 [1640] s. 151). baratarya (denizcilik hukuku) gemi personelinin armatre veya sigortaya bilerek verdikleri zarar < t. baratte ria a.m. KahaneTietze 1958 no. 68 [barattare dei toku etmek, baratta dei toku; asl belli deildir]. t.dan gelen ya eki iin b. ablatya .

bar bar ba r avaz kt kadar barmak < ba r + ondan nce iki defa ikileme (rduplication) ile / r /den ibaret pekitirme tezat nsz, kr. ti r t i r tit re . Maden i n kaps nda bel i tabancal bi r i ba r ba r ba r yo r. (N. stn 1970 s. 60). O. barbar ia bir giysi veya kuma cinsi < BizYun. (barbarkion) a.m. KahaneTietze 1958 no. 739. bar bar i ka (gemicilik terimlerinden) bir halat dmleme usul < t. (boz za al la) barbaresca a.m. KahaneTietze 1958 no. 70. S i c imle r l e B u i te
d lge r ba , bu kaz k ba , bu ba rba ri ka ba , bu kam ba diye ba lar ba layp z e re k ke nd i ke nd i n e me kede rk e n ... (Halikarnas Balks 1946 s. 46).

bar bar izm bir kelimede dile aykr hata < Fr. ba rba risme < Lt. barba rismus < EYun. (barbarisms) a.m. Fr. dan Tk.ye giren i zm iin b. afo ri zm 1 Barbaro s Kanuni Sleymann kaptan deryas Hayrddin Hzr Pa ann lakab < t. Ba rbarossa [kzl sakall, barba sakal ve rossa kzl]. Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. Eski metinlerde Ba rba rosa : Yi n e Ba rba rosan u C e z yi re k d u na s a h h h a be r a l ub ... (Seyyid Murd 1981 [1578] v. 213b). bar bata kale d duvarlarnn mazgallarla girintili kntl st kenar < t. barbetta a.m. [barba sakal + kltme eki olan etta ].

barbek

205

bardanga tfei

bar bek / (halk az) bar b ke ak havada zgara ziyafeti < ng. barbec u e < Am. sp. ba rbacoa < Haiti adasnda konuulan mahalli bir dilden a.m. B aysal 1992 s. 16).

Ba kala r na kt r n ek o l uyo rm u u z. u rda i te u rda, u barbk e midi r marb ke midi r n ed i r va r ya, i te orda. (F.

O. bara I bir gemi tipi < Et. (Venedik dial.) ba rza > EFr. barge a.m. KahaneTietze 1958 no. 80. ... k ff r bedn mu bi r az m baras na r st gel i n b ... (A. Bombaci 1946 [1560] s. 240). EO. bara II hepsi, btn < ET. ba ra a.m. [bar var kelimesinin aequativus hali; ca zarflar iin b. anca I ] Clauson 1972 s. 350351. C n m de r! H n u m n u c n bara sa a fid olsu n! (Ferec 855/1451 v. 132a). AD. barak, b. balak . AD. bard at eyeri DS 527 < Ar. barda a a.m. O. barda marangoz ba (pedavra yapm iin), keser (?) Meninski 1680 I, 644 < t. alabarda Radloff 1911 IV, 1486, M. Rsnen 1969 s. 63 (?), fakat bu barda < Alm. Ba rte balta Osmanlcaya belki baka yoldan gemitir, kr. Rumen. ba rda fc baltas (keseri?) L. aineanu III, 35. AD. bardaba tembel, dzensiz, pasakl K. Emirolu 1989 s. 5152 < t. (Venedik dial.) va rdabasso! dikkat, bana gelmesin! KahaneTietze 1958 no. 687. /v / /b / geli mesi iin b. ab I /v 2. AD. bardac k taze incir; bir cins erik DS 527 < bardak + kltme eki olan c k , b. ac c k . Otobs tt n , toz,
te r kokuyo rd u. Sef e rtasla r, ki r l i k n la r, me ndi l l e r e kon u l up ta na n ba rdac k la r h o umu za g itmiyo rdu. (A.

AD. barb on /bar bun barbunya (her iki mnada) DS 527 < t. barbon e bir balk cinsi G. Meyer 1893 s. 21, M. Vasmer 1953 I, 55. B i z um Ka rade n i zde o la n
bal uk la r Akde n i z u n bal uk la ri na be n z eme z. Ba rbo n bal u u o l u r, a h o o l u r. (T. Gnay 1978 s. 203). S i z i n eh i r de n i z i nde la ho z, o rfo z, akya, t ran a, sina rit, fang i ri , ba rbu n , k i l im balk la r dola n p du r u r m u ?

(Fruzan 1982g s. 10). bar bunya I bir balk cinsi, Mullus barbatus < Yun. (barbni) (oul: ba rbu nya ; ya eki iin b. ablatya , balk isimler iin akya ) < t. barbon e a.m. G. Meyer 1893 s. 21, D.J. Georgacas 1978 s. 127 [t. barbo < Lt. barb us a.m. + bytme eki olan o n e ; sakala benzeyen kntlarndan dolay]. K z t pk
bi r ba rb u nya bal na be n z iyo rd u. K pk rm z bede n i nd e a l p kapanan bi r a az la, ik i tan e kapkara gzde n ba ka bi r ey kalmam t. (N. stn 1970 s. 87).

bar bunya II krmz benekli bir cins fasulye < barb u nya I, renginden dolay. Ba rb u nya fasu lyala r sopalar n z e r i nde sal lan yo rd u. (Kemal Tahir 1955g s. 127). (Argo) barbunya III on liralk btn kt F. Develliolu 1959 s. 69, H. Aktun 1990 s. 50 < ba rbu nya I, renginden dolay. Dolmu yaparak tek ra r Taksime
dn ec ekt i. M te r i, ama ne m te ri: saat lf n f i l n etmek yok; tak! barbu nyay avc u na tosl uyo r. (A. lhan

zakn 1989 s. 119). bardak imeye yarayan kk kab (topraktan veya camdan) < ET. bart testi, kab Clauson 1972 s. 358) + ak kltme eki, H. Eren 1940 s. 129130, M. Rsnen 1969 s. 64, E.V. Sevortyan 1978 II, 6566. Kelimeyi Fa. b rd n a balayan etimoloji (A. kalji 1965 s. 120) reddedilmeli. B i r p r gl g e
mlek bardak yk l edb k ydan e h re g ide yo ru rd .

1963 II, 177). (Argo) bar bunya IV tam not (on numara) F. Devellio lu 1959 s. 69, H. Aktun 1990 s. 50 < barbu nya I, belki nadir ve ok sevilen bir balk olduu iin. bar but I tavla zar ile oynanan bir kumar (H. Kodaman 1944 s. 3540) < ?? Al Seyd 1324 s. 53e gre Fa. b r bad fiili mezmum, kt iten galat, dil bozulmu udur. B i r yk n t n n yan nda oc u k
va rd. k isi ba rbut oyn uyo r, n c s , e n k k l e r i, bi r ek i rgeye siga ra i i rme e u ra yord u. (H. Taner 1954

(Ferec 855/ 1451 v. 232a).

s. 21). be ay istimlk parasyla k l eke r, ba rbut atar z. Son ra aa r z a z m z ... (R. Ilgaz 1981 s. 21). O. barbut II eski bir alg < bir rivayete gre me hur bir ran musikiinas olan B rb ud adnda birinin ihtira (F. Steingass 1930 s. 141, K. Uz 1964 s. 11), ahs isimlerinden km appelativa iin b. Abbs yolc u . Fakat G. Meyer 1893e gre EYun. brbito n dan. Kr. be rbat II. bar b ke, b. ba rbek . EO. barcn kymetli bir kuma, ipekli < ET. ba r n a.m. Clauson 1972 s. 357358 < EFa. b r m M. Rsnen 1969 s. 63. Dak g iye l e r t o n la r ya l la r, i n c e ba rc nda n dak yo u n ba rc ndan . (A. Topalo lu 1978 II, 337).

Nadir ve hayli arkaik bir ek olan isimden isim yapma eki ak takld isme diminutivum anlam katar. Trettii kelimelerin birou da mecz anlamldr (b. M. Erdal 1991 I, 4044). AE cildinde u misaller bulunuyor: bardak, ba ak, bebek, bel ek I II, bbrek, budak III (oluumu belli deil), a nak, o ak, da ak /ta ak, d lak, e rkek . Baka bir isimden isim yapan ak eki iin b. damak ; fiilden isim yapan ak eki iin b. o lak .

AD. bardak l /ba rdakcn aalarda, ta kovuklarnda bardak eklinde yuva yapan bir ku DS 529 < bardak + ku isimlerinde ok kullanlan c l / c n ekleri, b. bal k n . AD. bardan saman tamak iin kldan yaplan byk uval, teliz DS 529 < Fa. b rd n uzun uval A. Tietze 1969 no. 19. AD. bardanga tfe i bir eit av tfei < herhalde bir fabrikann markas, kr. ma rt i n, pa rabel l um, sten .
Ay n n ya beyn i n e ya kalbi n e isabet etti re c eksi n, yoksa de risi n i n alt nda d rt parmak ya tabakas vard r. Ba rdanga t fe i de i g rmez. (M. Krk 1954 s. 50).

bardar

206

barn

O. bardar gebe < Fa. b rd r a.m. [b r yk ve d r tutan, tayan, b. abdar ]. Sez e rem ki b rd r old um; ben i k o yub k a nda gide rsi n ? (Ferec 855/1451 v. 213b). AD. bardel fahi e DS 530 < t. bo rde l lo umumhane, genelev < EFr. borde l kulbe. Tk. kelime barde l ha na kelimesinden backformation. AD. bardelhana umumhane DS 530 < t. bo rde l lo a.m. < EFr. bo rdel kulbe ve Fa. h na ev, b. abdesthan e /aptesha ne . AD. bard /pardu frn sprgesi DS 530, 3396 ??; Kr. F. b rd c a.m. F. Steingass 1930 s. 142, Erm. pardi a.m. R. Dankoff 1995 no. 736. Kelimenin men ei belli deildir. AD. bard i (akal ) bir cins akal DS 530 < Yun. (pardn) pars Ch. Tzitzilis 1987g no. 395. AD. bard o katr DS. 530 < BizYun. (brd n) < Lt. bu rdo a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 56. Ba ka bir etimoloji iin b. K. Karapotosolu 1999 no. 67. O. bardona/b radone (gemicilikte) direi ka balayan halat < t. bardone a.m. KahaneTietze 1958 no. 78. rd ek i l e ba rdona drde r k a nt r ek e r. (K tib eleb 1329 [1656] s. 155).

barf i k s ykseklikte iki ayak zerine tutturulmu bir ubuktan ibaret jimnastik cihaz < Fr. bar re f ix e a.m. [ba rre ubuk (kr. bar I) ve f ix /f ix e sabit]. O. bar gh/baregh/bar i gh padiahn karargh, saray, taht salonu < Fa. b rg h a.m. Ge nd b rg h nda k o ndu rd , k o n u k lad. (Ferec 855/1451 v. 142b). B ri g ha gi rd i, T c lm l k i nd e yk nd i, ba k o d. (a.e. v. 149a). yk hayvanlarnn yklendi i avlu u l m este ri b rig hda ba lad ve g itdi. (Ferec 855/1451 v. 219a). O. bargi r yk hayvan; yk at < Fa. b rg r a.m. [b r yk + g r tutan, tayan, b. afakgi r ]. Kr. beygi r . (kayklara ihtisap kanunu) alat a dan stanbu la ve
stanbu ldan alat a ya at ve b rg r g e i rd k l e ri nde ...

(M.S. Ktkolu 1983 [1640] s. 284). AD. bar bar A. Cafero lu 1945 s. 264, TS 401 < ba r kelimesinin metateze uram varyant, Tekin Tietze 1994 no. 113. Sondaki / / 3. ahs possessivum ekidir, b. a z I , metatez iin kr. alb z . Babas ak l n a rm , f h re l i k ba r na h nd tmi . (A. Cafero lu 1945 s. 194). AD. barhaba havlu DS 530 < Ar. mak rama mendil A. Tietze 1982z no. 185. AD. barhana/barana kafile, g; g eyas; toplant DS 530531, TS 401 < Fa. b r h na a.m. [b r yk ve h na ev]; aslnda a tent or cloth stretched upon poles, under which goods and baggage are kept from rain, when halting upon a journey F. Steingass 1930 s. 142. AD. barhar /barhal kuzeyden, batdan veya kuzey batdan esen iddetli rzgr; kuzey DS 530, 531 < Erm. parh rtsi kuzey rzgr. R. Dankoff 1995 no. 612. / r / /l / geli mesi iin b. amel ikan . AD. barh k kuzu DS 531 < Krt. be rh ik a.m. [be rh kuzu + ik kltme eki] U. Blsing 1995k s. 185. EO. bar I bsbtn, batanbaa < ET. ba r var + 3. ahs possessivum eki. Kr. bars . M d mki se r h du r,

barebah, b. barbah. AD. barebel l o m bir tfek markas, b. parabel l um. 1944 s. 202). baregah, b. barga h . O. bareha ok defa, nice sefer < Fa. b ra defa, kere + Fa. oul eki olan h . B re h k a vm aras nda an be n | A mam dum? Gey bi l rs i n a n se n. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 1026). O. barekal lah (nida) ne gzel, enfes, harikulde < Ar. b raka l l h u Allah mbarek etsin!. B reke l l h, z e h g z d e mak l! He r sz i skke r i ak demis l! (l 1587 v. 123a).
G z l e rim i at m ve k m ldad m g r n c e barebel l omu n u kocaman e l iyl e kavrad ... (F. Baysal

Arapa gemi zaman, gereklemesi dilenen veya tasavvur edilen beklentilerin ifdesi iin de kullanlabilir. Bu durumda Ar. gemi zamana, optatif denir. Trkede bu tarz, zellikle Allahla ilgili ifdelerde kullanlr. AE cildindeki geen tek misal barekal la h dr.

bi r m nt e h del id r k i ba r de l i, k a an k i mah m rd u r, bi r sayrud u r k i ba r sayru. (Mercimek Ah m ed 1944

barem devlet memurlarnn maa larn dzenleyen sistem < Fr. matematiki Ba r rme in isminden. Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . Babam retme n l ikte alakondu. Amma
h eme n ky retme n l i i n e aktar ld . Ayl da artaca na, yen i Ba reme g re azald . (F. Erdin 1961 s.

[15.yy.] s. 105). Baka rnek bulunamad. [Bu maddede Mercimek Ahmedin eserini nere hazrlayan Orhan aik Gkyayn tefsiri esas alnmtr, fakat ba r kelimesinin baka trl tefsir edilmesi mmkndr.]. AD. bar II bahe duvar, it DS 531, A. Cafero lu 1942 s. 234 < Fa. b r duvar. bar , b. baru . bar n bir eye kar korunmak iin bir yere snmak TS 401 < ET. ba r n a.m. [ba r gitmek fiilinin reflexivum hali] Clauson 1972 s. 367. Nbet i pol isl e r a ncak beton k u l be l e rde ba r nabi l iyo r. (G. Dino 1991 s. 146). yerleip geinebilmek: Nas l ye rd i r ? Ot bite r mi? Adam bar n r m ? (Kemal Tahir 1955g s.

116). AD. bareni m bir kimseye kusurundan dolay taklan isim < EYun. (par nimion) lakap Ch. Tzitzilis 1987g no. 397 [par ilve edilen, yan ve onoma ad].

barnak

207

bark

26). idare ederek kt kanaat geinmek: Ba a don 855/1451 v. 92b). 1975 s. 350).

ba lad, alt u n ba lad. B u vak t e dek an u la bar n u rd um. imdiki h lde bi r d n r um k a ld. (Ferec N e yapalm Padi ah haz ret l e ri , faki rl i k ba m zda. B i r i ht iya r anam var, o rmandan odu n topl uyo rum, ekmek al yo rum, bar n yo r u z. (U. Gnay

nezaketsiz:

n a all h ke l imesi n te rk i l e f u l n g n se r i me n z i l e va ru r u z k e l m n i n eylemek h a ddi z ti nd e b rid ed du r. (l 1956 [158687] s. 169). yl e b rid o mek n, h s o rma, | K r i b re o l u r do d u rma. (Ender n F z l Beg 1286 s. 63).

bar nak barnlan yer, melce TS 1983 s. 142 < ba r n + fiilden yer ad yapan ak .T. Banguolu 1995 s. 231. AD. bar s hepsi, tamam DS 532, R. Dankoff 1991 s. 16 < ET ba r var+ iki defa 3. ahs possessivum eki (kr. h ep isi /h epsi vs.) Clauson 1972 s. 333. Kr. bar I.

O. bar id kelm ac dilli, nezaketsiz < Fa. b ridkal m a.m. [b rid souk ve kal m sz]. ... Ta r bi lme z n m bi r k fi r i b ridk e l m ... (l 1979 [1581] s. 118). bar i gah, b. bargah. O. bari ka im ek; ni k parlamas < Ar. b ri k a a.m.
G n e i iy s, n z ik mi z c l b i r n z e n n i b rik a cem l gib i dok u nd u u ye rl e r i te n v r ede r, fak a t yak m azd. (N mk Kem l 1944 s. 19).

bars zamirinin analizi yapldnda, alm olduu 3. ahs possessivum eki i nin iki kere ardarda kullanld grlr. Bunun sebebi, possessivum eklerinden ilkinin zamanla fonksiyonunu kaybetmi, farkedilmeyecek ekilde anlamn yitirmi ve bylece kelimenin kknn bir paras haline gelmi olmasdr. TTk.nde bu fenomene baka rnekler de bulunmaktadr: bi r is i, hep isi, h i bi ris i, k imisi, ... Kr. attarc .

bar i kat b.m. (rasgele eya ile kurulan yol engeli) < Fr. bar ri cade a.m. [bar r iq u e < sp. bar ri ca f]. K e
ba la r nda barikatla r, devriye ge z e n bi r l i k l e r, h e r ye rd e gz c l e r ... (A. Yurdakul 1989 s. 99). Mecz

mnada: D uydu u h u z u r ve ra hatl k, o n u n ke nd isi n e

rd yasaklar ba rikat n h i se zdi rmeden yumu atp ykyo rd u. (A. Altan 1985 s. 39).

bar barklk, anla ma, sulh < ba r fiilinden (oraya b.) nomen actionis (b. ap ). bar g r ol bar mak (bu tr tabirler iin b. ald r et- ) : He r

O. bari l (gemici dilinde) varil Meninski 1680 III, 6316 < t. bari l e , (Venedik dial.) ba ri l a.m. KahaneTietze 1958 no. 79. /v / /b / geli mesi iin b. ab I /v 2. AD. bar i l i m /par l m hi olmazsa < bari I + rabtlar biraz daha byk gstermek ve konuana bir dnme saniyesi vermekten baka fonksiyonu olmayan l im ilvesi, kr. emmel im . Baba, n iye
dg i rs i z ? A o gide n adam selm ve rdi. B e n diyi rem ben e ve rd i, o diyi r be n e ve rd i. O n u n i c n, bi z im gavgam z budu r. Parl m sesleyi n so ru n , k ime ve rd iyse selm on u nd u r. (B. Seyido lu 1975 s. 406).

defas nda kavga yat yor, a la malar, p mel e r i i nd e bar g r ol u n uyo rd u. (R.N. Gntekin 1930 s. 113).

O. bar l k sulh muahedesi TS 401: Bo d n l i beg i Piti r voyvodayile ba r l k d b ... (F. Kraelitz 1921 [15.yy.n ikinci yars] s. 44). bar dargnl a son vermek, anla mak, sulh etmek < ET. ba r a.m. [ba r gitmek fiilinin karlkllk hali, b. al - I ] Clauson 1972 s. 369. Ol g c e ve z r
va rd, bi r b u cak d a b z ld i, yatd. S o ra bar d la r. (Ferec 855/1451 v. 243a). Dimetok a h a lk ba r ub, ahd [ u] peym n db eh r i v rd i l e r.

(Oruc b. dil 1343/1925 s. 20). (birisiyle) iyi geinmek, uyu mak TS 401: B e n demiyi l e ba r mazam. (Ferec 855/1451 v. 152a). bar i keki I < Fa. b r a.m.; asl mnas bir kere [b r V + bir]. G c e f i r k u dan (meti n: f i r k ndan) mel l em. B i r haftacuk b r muttas l ca vas l atc u umu z o lsa! (Ferec 855/1451 v. 197a). hi olmazsa: B r so rma a bi r ge z iy dete va r, no la? (Ferec 855/1451 v. 90a). B i r gz o lsayd ba ri (A. Kutlu 1983 s. 87). yleyse: B u dke l i b r n e n ? (Ferec 855/1451 v. 104). (menfi cmlede) bile: ... bi lmez l e r, b r tefa h h us la seyy h la rdan dah s o rub i itme z l e r. (l 1956 [1586 87] s. 135). O. bari II yaratan, Yaradan < Ar. b ri a.m., Ar. 12i3 kalb iin b. bid . N e i nsan la z evk le n i rs i n i z ak am ak am? Ge i n , yol u n u za gid i n, Ba rim i n yaban la r! (H. Aytekin 1945 s. 86). Ba ri Huda Yaradan, Allah. B r i H ud , k a z dan k a mak yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 229a). O. bar id souk < Ar. b rid a.m., Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Ma h a bbet b z r k sid ve h a r ret l e r i n r b rid ol ub ... (V h id 1993 [929/1522] v. 19a). alkasz,

AD. bar i m hi olmazsa DS 533 < bari ; sondaki /m / iin b. afe rim . B i r mec idiye daha ve r de barim, ben de ke nd ime bi r basma yapnaym! (E.E. Talu 1935 s. 11). O. bar i star i y on bir bitki ad, mine iei < Yun. (peristere n) a.m. G. Meyer 1893 s. 29. . bar iton (beynelmilel mzik terimlerinden) tenor ve bas arasndaki erkek sesi < Fr. ba ryton a.m. [EYun. (bartonos) pes sesli, bar s a r ve tnos ses tonu]. Ke l ime l e ri n a ras nda garip ve a r bi r du rak lama bil e yapm t. Ses barito nd u. (Kenan Hulsi 1944 s. 39). bar iz ak, aikr, gze arpan < Ar. b ri z a.m., dz bir zeminden ne kan, baka eyler arasndan ileri gelen. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Anka radaki

seyi rc i l e ri n t e nk id ve takdi r l l e ri y ldan y la bari z bi r eki lde ge l i mekte, i n c e lmekte ve keski n l e mektedi r. (S. Taer 1956 s. 115) O. ba ri z o l vaki olmak,

husule gelmek, grlmek: 248).

G e nd ye ba d ve bi r mecl ise k a r b o la n n e f yise e l u zatmak m eddeb olan uk a l dan b ri z deg ld r. (l 1956 [158687] s.

bar k I, yalnz ev ba rk ifte tbirde, hane, mlk; aile yuvas, evli hayat < ET. ev ba rk a.m. Clauson 1972 s. 359360. A ndan M e l i k To r u l b uyu rd S u lt n

bark

208

barometre

S l eym n h T rk e r is iyi l e evi l e bark i l e g d b Ba d da ge ldi l e r. (I. Mlikoff 1960 s. 281). ... m n za a kim bi l i r n e de re c e l e re k a dar k z acak . B e lk i de evl e ri n i , ba rk la r n yk lmasna, bi rb i r i nd e n ayr lmasna sebeb olacak . (H.R. Grpnar 1927n s.

ba deh u e h l i M s ra r z be r z bi ld r r.

(l 1975

[1581] s. 98).

On na r n z eyki ri n de arda la r n

135). O. bark II/ber k im ek < Ar. ba rk a.m. Kr. balk . B u l t


k o pd, ra d ca rd , bark dep re nd i, ya mu r ya d, y l esdi. (Ferec 855/1451 v. 32b). bark u r b. balk u r .

barnak la r na dak d . (A. Cafero lu 1945 s. 176). Taa ge e n g n, dapc n n n ik h nda, on ya ndaki ban nak gade r g za, gaymaham gendi ah it l ik etmedi mi k i? (K.

B ilbaar 1953 s. 54). bar men bar tezghtar < Fr. barman < ng. barman a.m.
Se l e ct i n ba rmen i nd e n 5 0 f ra n k kopar rsam siz e t e l efo n ede rim, be rabe r yemek ye ri z. (G. Dino 1991 s. 180). Tipik ngiliz veya Anglosakson usulleri, ng. dil unsurlarnn dnyada yaylmasna sebep olmutur; bunlarn banda spor gelir. 1828 senesinde ilk defa Fr. bir kitapta sz edilen spo rtsman kelimesi, daha sonra Trkeye de girmi ve men unsurunu beraberinde getirmitir. Arkasndan (1882) belki c e nt i lme n ngilizlerin baka bir imajn tantmtr. Elektrikli tramvayn vatman nc olmal. Baka bir yenilik, ameri kan ba r ve ksaca ba r , onunla beraber ba rme n , belki bu da Fr. ba rman n tevassutiyle, onlar takib ediyor. Bir kere Trkeye girdikten sonra, yeni imknlar beliriyor: AE cildinde yars Trke olan evi rme n , d z e lt i lme n , d z e ltme n ve e itmen yer alyor.

bar ka byk sandal < t. barca a.m. KahaneTietze 1958 no. 71. O. barkal on ga bir eit spanyol harb gemisi < t. barca l u n ga < sp. barca lo nga a.m. KahaneTietze 1958 no. 73. bar karo l Venedik gondolcularnn arks < Fr. < t. barca ruo la a.m. [barca ru o lo gondolcu, kayk < barca sandal].
barca ro l e

AD.

bar k /ba l k im ek akmak; parlamak, parldamak DS 507508, TS 391393 < balk /ba rk + baka dillerden alnan isimlerden fiil yapmak iin kullanlan eki, kr. avk, za r , Tk. isimler iin kr. bay ve M. Rsnen 1957 s. 144. Bir ok Trk dillerinde yaygndr. c i nde n n r balk r, y resi n i r e n eyl e r. (Ferec 855/1451 v. 189b). D di
ol o rta y rde bark yan n r | N e f u r u n yanm a be z e r n e t e n n r. ( eyh o l Must af 1979 [1540] no.

barnak, b. barmak . bar o I avukatlarn meslek dernei < Fr. ba rrea u a.m. [bar re mahkeme parmakl, kr. ba r I]. Ba ro
kaytla r na baktm; bi r s re ge n siyasi tut uk l u la r n davalar n alm t. (E. Atas 1991 s. 18).

2202). De n i z d md z g r n e c ek g n n son u na do r u u u k mavi balkmala rla. (L. Erbil 1977 s. 11). O. bark /ber k im ek gibi olan, ok hzl < bark /be rk + isimden sfat yapan nisbe eki (b. adal ) yahut Ar. bark a.m. (b.m. telgrafla gnderilen). B i r

bar o II/ba ru II yabanc (A. Fikr 1307 s. 11), saf, enayi F. Devellio lu 1959 s. 69, (ingene argosunda) efendi < ingene dili ba ro great, big (H. Ritter 1924 I, 4; K. Kostov 1974 s. 358). bar o k Avrupa sanatnda bir dnemin slbu < Fr. baroqu e < t. baro cco a.m., eserlerinde bu slbu ilk defa deneyen talyan ressam Federigo Barocci (15261612)nin isminden. Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u .
He rha ng i bi r ba rok yapya do ru g itmiyo r, o radan

e r re i vak r be rk bi r s r atl e bt n h iss y tm t ut u du rd . (H.Z. U ak lgil 1307 s. 91). elektrik: Tem s a s b n be rk ra sel e rl e s a rs a n bu e l h a r k u l de bi r h iss i l e mte h a ssis de i l midi r? (H .Z.

U aklgil 1307 s. 71). Z i h n i sey le i be rk s r atiyl e ceve l n h l i nde b u l u nd u u ndan ... (N mk Kem l 1944 s. 5960). bar k o direkli kayk < t. (Venedik dial.) barco a.m. KahaneTietze 1958 no. 76. bar k o best i ya 3 il 5 direkli bir eit yelkenli gemi < t. barco bestia a.m. KahaneTietze 1958 no. 77. Barla Eirdir Glnn kenarnda bir kyn ad < Lt. Parla s (?) D.J. Georgacas 1971n s. 108. barla fasu lyesi diye bir fasulye cinsi var, acaba oradan m geliyor?. bar la m bir balk cinsi, Merluccius < Yun. (merlnos) < t. merlano a.m. D.J. Georgacas 1978 s. 130. Kr. me rla n . Balk isimler iin b. akya . AD. bar mak /ba rnak /bannak parmak DS 534, TS 402 404, b. parmak . Di led i syleye ne h ld r diye. Ba rma um a z uma k o dum. Epsem old. (Ferec 855/1451 no. 100a). uzunluk ls olarak: El
k s s a N l k i i zd iy d zam n ge l r, miky sdaki eyh l e r g nd e k a c ba rmak arta rsa, evvel h kim l vak t e,

(A. Aao lu 1993 s. 7). fantastik, mubala al, abartlm K ristal avi z e l e r. Ba rok mobilya. G rkeml i ve i ka ra rt c bi r salo n. (A. Yurdakul 1993 s. 325). Daha geni mnada: Mavi bik i n is iyl e
dnmyo rdum. g n e l e n iyo r, i k i i iyo r. So n u na kadar at teypi nde s rek l i o la rak ba rok m z i k i l e ri n yaptla r n al yo rd u.

(A. Kutlu 1987 s. 48). AD. bar o mana lohusaya gtrlen yemek K. Emirolu 1989 s. 52 < Yun. (Karadeniz dial.) (paramna) a.m. A.A. Papadopoulos 1961 II, 152, Ch. Tzitzilis 1990 s. 167. bar o metre hava basncn len alet < Fr. ba romt re a.m. [EYun. (bros) arlk, basn ve (mtron) l]. Ba romet re be rbat havay gste riyo r. (S.M. Alus 1933p s. 224). Pen ce re n i n ik i yan nda barometre l e r as l d r d uva ra. B i r s r ba romet re. (F. Kayacan 1968 s. 57). D uda n n sol k e na r ndaki
i zg iy i hat r l yo r. Kede r l i ya da yo rg u n o ld u u zaman la r de ri n l e e n b u i z g iye yo rg u n l u umu n ba rometresi de rdi. (O. Baydar 1998 s. 135).

baron

209

hem eskidir (ms.

bar on bz Avrupa memleketlerinde bir aristokrat unvan < Fr. baro n (1800den eski O. metinlerde t. baro n e zerinden) a.m. Cerm. aslndan olan kelimenin asl mnas erkek, sava. bar ones baron hanm < Fr. baro n esse a.m. [baro n + esse diilik eki, kr. d es, kontes, p re nses .] Kom usu o la n 81). bar s /par s postu benekli iri bir yaban kedisi DS 535 < ET. ba rs a.m. (bir ran dilinden eski bir alnma) Clauson 1972 s. 368, fakat G. Doerfer 1965 II, no. 685e gre ET. ba rs n men ei henz izah edilmemi tir. De rha l g id ip, h epsi n i al p bana geti rme l i, yoksa sen i pars gibi pa rala rm . (M. Rona 1944 s. 19). O. bar sa acele ile yaplan ey Meninski 1680 I, 644, kr. Fa. b rs a.m. Ba ka O. ve Fa. kaynaklarda bulunamad. bar sak, b. ba rsak . bar sa m/bar san bir eit arpanbal TS 1983 s. 118, DS 535, 4092, < Yun. / (varsmi/valsmi) a.m. D.J. Georgacas 1978 s. 127. Kr. va rsam . /v / /b / geli mesi iin b. ab I /v 2. bar sa ma/bar sa mba /mar sa ma ho kokulu bir iek TS 1983 s. 118, DS 535, 3130; Achillea millefolium; Mentha pulegium; Thymus serpyllum I. Hauenschild 1989 no. 12. 736, 1092, < balsama (?). bar san, b. barsam . bart bart korna sesleri < ses taklidi kelimelerden. Sa rye re kadar da otomobil pat rt la r , ba rtbart la r. (S.M. Alus, Akam gaz., tarih tesbit edilemedi). AD. bart l /ba lt r rvet DS 512, 535 < Ar. bi rt l /ba rt l a.m. A. Tietze 1958 no. 9. Metatez iin b. alb z . Ba rt l kapdan g i ri n c e iman bacadan ka r. (Re at Enis 1944 s. 134). Bartn Zonguldak vilyetindeki kasaba < EYun. (Partnios) D.J. Georgacas 1971n s. 108. Ba rt n b k lm bey z kete n ip l ig i (M.S. Ktko lu 1983 [1640] s. 158).

(partnin/partn) zehirli ot A.A. Papadopoulos 1961 II, 160. Ch. Tzitzilis 1987g no. 347.
/

O. baru I duvar, sur < Fa. b r a.m. K a an d n ya rus o ld

du rd , b r d ibi nde g e ldi, g rd i, k a pu st nde bu r c ba nda p sc la r p s duta rla r. (Ferec 855/1451 v.

kad n la r n i l e r i nde ba ro n esl e r, ko ntesl e r, ge n e ra l ha n mla r n n o ld u u n u b i l iyo rd u. (N. Bezmen 1994 s.

245a). kale R. Dankoff 1991 s. 16: A r f, ol bi r bu rcd u r, bi r b r d u r. (A. Topalo lu 1978 II, 63). baru II, b. baro II. EO. baru /ba r korumak; yardm etmek Redhouse 1890 s. 321, W. Radloff 1911 IV, 1478, kr. reflexivum hali olan ba r n . e l barus u n (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 110). Ba ka kaynaklarda bulunamad. barud /barut b.m. (patlayc toz) < Yun. (pyrts) (litos) [ate ta, pyr ate ve l i t o s ta]. Ve ege r

k a l e i mezb rede n g nde e l l i bi t o p, y z bi t f e n g at lsa, y z y la degi n ba rut na ve f nd u na nok s n i h t im l i o lmaya. (Ta lk -zde 1983 [1596] s. 149).

son derece fkeli, fkeden patlyacak gibi: Badi (S.M. Alus 1944 s. 170). barud i koyu gri < ba rud + isimden renk sfat yapan eki, b. alt u n .

fe na sa rho olmu , rak beyn i n e vu r up ba rut kesi lmi ti.

baru k ie i katrtrna < bo ruk /po r uk a.m. Ba rok i e i n i n ac sars na dn t. (R. Ilgaz 1981 s. 96). AD. baru /ber o kk kazan DS 535536, A. Caferolu 1945 s. 266 < Krt. be r pot de mtal JabaJusti 1879 s. 47 [be ri ti n rtir, frire fiilinden]; kr. Ar. bar , oulu. bu r sceau ou godet dune roue hydraulique, auget, petit pot de terresans anse servant mettre le lait caill R. Dozy 1927 I, Erm. a.m. 71. R. Dankoff 1995 no. 614. barut, b. barud . baruthane barut yaplan ya da saklanan yer < barud /ba rut ve ha n e bina, b. abdesthan e /apteshan e . K a z i l e ba rut h n e h e l k o ld u du r. (Sel nik 1989 [1599] II, 614). bar y z, b. balyoz. bar yu m (beynelmilel kimya terimlerinden) elemann ad < EYun. (bars) ar. bir

AD. bartnya otu msr tarlalarnda yetien 3035 cm. yksekliinde bir bitki DS 535 < EYun. (partnion), oul: pa rt n ia koyungz, Chrysanthemum parthenium N.P. Andriotis 1974 s. 438. Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya . AD. bart eik DS 535 < Ar. (Suriye dial.) b rt a.m. A. B arthlemy 1935 s. 38; Barthlemyye gre standart Ar.da f u rt a , Sryanice pa rt . B i s o l uk ap n ba rt nda otu rd um. (.A. Aksoy 1945 I, 370). AD. bartun yiyen hayvanlar ldrebilen zehirli bir ot DS 535 < Yun. (Karadeniz blgesinde)

AD. barza/bza yars beyaz yars kara kei DS 536, 585 < Arn. bard h beyaz. Barzova /Barzovas Denizli vilyetinde bir dzln ad < EYun. (Sprza) yer ad ve ova D.J. Georgacas 1971n s. 108. ba s I bir yerine basmakla helnn kvetini ykyan cihaz TS 1983 s. 119 < bas! [bas fiilinin emir hali]; ift emirden yaplan isimler hem ok hem eskidir (ms. du r ot u r, ge l g it, ka g , yahut bas bas ), fakat tek emir iin baka misal bulamadm.

bas

210

bas bas (bar)

ba s II (mzik terimlerinden) en kaln erkek sesi; byle sesi olan kimse < Fr. (voix) basse a.m. [bas /basse alak, kaln (ses)]. Kr. basso . Bas bi r ses N e ol uyo r u z yah u ? d iye ko rk uy la so rdu. (R. Ilgaz 1959 II, 63). ba s I bir eyin stne arln koymak < ET. bas a.m. Clauson 1972 s. 370371. adm atarken ayan yere koymak B i r dah aya um k u r uya bassayd, ayruk gemiye gi rmek no l u r? (Ferec 855/ 1451 v. 147a). (argo) ko mak, kamak F. Devellio lu 1959 s. 69: Bas, kaal m! (Musahipzade Celal 1936ka s. 54). El i n e ik i ey rek daha sk t rd m ve saniye g emeyip oradan bastm. (S.M. Alus 1944 s. 67). Geili (transitivum) fiil olarak: stne ayan koymak, ezmek, inemek Aya n o l k a yna r s uya
k o d. K u r uda y r r g ib i y rid i, g edi. O l k z u n f e r i basd, k l na z iy n ge lmedi. (Ferec 855/1451 v. 39a).

basabas al aym, mang r la r bi r k e na ra, se neye ... (Orhan Kemal 1963d s. 44). Kr. darada r, f raf r .

ba sadora (gemici tbirlerinden) gemicilerin basmalar iin bordann i tarafnda takozlar veya basmalar iin halat < t. (Venedik dial.) pasador a.m. KahaneTietze 1958 no. 477. O. basafa samimi < Fa. b s a f a.m. [b I ile ve s a f duruluk]. y r n b s a f (l 1587 v. 126b). EO. ba sak baskn, yalnz basak d baskn vermek tbirinde (TS 405) < bas- + fiilden nomen actionis yapan -(a)k eki (b. al k II ): Bas a k d di le r, mub la a k fi r al k o d la r ve di ri d utd la r. (F. Giese 1929 [890/1485]s. 144). Kr. AD. basakla baskn yaparak yakalamak DS 537. sim/sfattan fiil yapan la /- le- geni lemesi iin b. acabla . AD. ba sal I/pasa l ktk yarmak iin a a veya demirden yaplan ivi DS 537 < Yun. (dial.) (pasli) < EYun. (passlion) tahta ubuk Ch. Tzitzilis 1987g no. 399. O. basal II soan < Ar. bas a l a.m. Bas a l ve b di nc n ve k a rn eb it ve l ubye n h e r uval na bi r ak a ... (.L. B arkan 1943 [955/1548] s. 223). AD. ba sala bir kaba konulan eyay stnden bastrp sktrmak DS. 537 < bas + frequentativus eki olan ala , b. avkala . ba samak b.m. (baslmak iin hazrlanan dz knt) < bas + fiilden m ahhas isim yapan mak eki, kr. artmak , ortadaki /a / iin kr. kaamak, tutamak .
M e rd ive n l e r i n k imi basamakla r, sal lanmasa bi l e g c rda rd. (G. Dino 1991 s. 14). (yaz makinesinde)

baskn yapmak: Vard la r, h d u evi n i basdla r. (Ferec 855/1451 v. 239b). yenmek, alt etmek DS 545, TS 410412: Sa rma dla r, k mek le di l e r, k h o l an basd, k h o l an basd (Ferec 855/1451 v. 42a). stne oturmak, kulukaya yatmak DS 544, TS 412, cins mnasebette bulunmak; iftle mek DS 544. uursuzluk getirmek (lohusaya) K. Emiro lu 1989 s. 5253. rtmek, kaplamak TS 413. Ka rla r basacak stanbu l u g e n e. (Fruzan 1972k s. 324). rtbas etmek: Mas lah a t old u r k i bu k a z iyyeyi
basavu z, b u k z b u yig id e l i n e v r r z , yatsu z yarak s u z g ide le r, ik i mu rd rd u r, g nd e bi g e z le l e r.

(Ferec 855/1451 v. 99a). yattrmak TS 412. derhal tepki gstererek bir eyi ortaya atmak: C e h e n n em olsu n la r d y yay aray bas d (G. Al Azz 1268 s. 219). Kuvvetli hiss ifdelerde fiil ok defa cmlenin bana geer (kr. Bas kalay! Meninski 1680 I, 838): Hadi ... Hdk t rk... Hadii i. A rkan
k rke, kap n T rk e al t rma diye bast apla , bast apla bana ... (S.E. Ertem 1931 s. 254).

klavyedeki tular sras: (A. zakn 1989 s. 84).

Babam n pa rmakla r dakti lo n u n basamakla r na t rman yo r, i n iyo r, k yo rd u.

ba s II tab etmek < bas I. basma baslm ; renkli desenler baslm pamuklu bez: i ek l i basmadan, yumu ak, ge n bi r bayra va rd. (Fruzan 1972k s. 17). bir nevi kt oyunu: Basman n esas say
kazanmak, say yazmak ve k t almak de i ld i r. Oynama ta rz b sbt n ba kad r. (H. Kodaman 1944 s. 111). basmac

O. basar gr, grme kabiliyeti < Ar. bas a r a.m. Okuyucu 1987 [159091] s. 376). AD. basarak /ba sarat, b. basi ret .

G z etmege ta l m ol nm bi r maym n va r id i. D ik k a t i na z a r ve h iddet i bas a r i ns ndan ok z iy de id i. (C.

kitap basan, matbaac Meninski 1680 I,

837. AD. basa fazla, baskn, stn DS 536 < bas fiilinin fiilzarf (gerundium) hali, b. a rk u r u . S a b h d anbe r i Grpnar 1339 s. 71). [Buradaki mna DSdeki mi? habire, durmadan daha iyi uyar] Kr. basabas . AD. ba sabas durmadan, aralksz K. Emiro lu 1989 s. 52 < bas ha bas , bilhassa Azerbaycan Trkesinde ok yaygn olan bir tipten, kr. al ha al , k r hak r vs. Fakat kr. basa . Bu Az. tbirler Fa.nn m l m l tipindeki tbirlerini taklid eder ve Trkeletirir.
N e d n yo rum bi l iyo r musu n abi? B u k diyo rum

AD. ba sar k dokuma tezghlarnn ayakl < DS 538 < bas + fiilden isim yapan rak (a rak) eki, b. bakarak ol- ; Meninski 1680 III, 5948 basark mnasnda basarak kelimesini veriyor. AD. ba sarna manivela, kaldra DS 538, K. Emirolu 1989 s. 32 < Yun. (Karadeniz dial.) (pasarna) a.m. Ch. Tzitzilis 1990 s. 189 < t. (Venedik dial.) passari n tfekteki tetik A.A. Papadopoulos 1961 II, 163. AD. ba s ba s belin ayakla baslan ksm ZTS 1976 s. 18 < bas ! [bas fiilinin emir hali]; ayn te ekkl tipi iin b. alve r- . Kr. bas I. ba s bas (ba r ) yksek sesle barmak. bar ba r ba r gibi fiilden nce gelen ve fiilin seslerini haber veren bir nevi predicate intensifier, b. apal apal . ).

rt la ma Al l h ma lok m a d medi. Otu z l u k t t n l e bas a i t h rk d yo rum, g ryo r musu n ? (H.R.

basbaya

211

basncak etmek

Ekspresif fonksiyonu var. drt k i i n i n a ras nda

48, n e rede n b u lacak vc ud u na ot u ra n e lb iseyi?

zo r zaptol u n uyo r, bas bas ba rd k a i n c e boyn u ndaki damar parmak parmak i iyo rd u. (Orhan Kemal 1948a

(F.

Hepilingirler 1997 s. 108). ba set iskambil ktlariyle oynanan bir kumar oyunu < Fr. bassette < t. bassetta a.m. oc u k la r Haydi si z i e rd ek i odada basetik oynay n! diye savd. (K. B ilbaar 1944 s. 41). Kr. paseta . ba s et kuvvetle vurmak < bas! [bas fiilinin emir hali ve et yardmc fiili]; bir fiilin mnasn kuvvetlendirmek iin onun emir haline et veya ol yardmc fiilleri takmak bugn az kullanlan bir vastadr, b. ala a et . Si z g id b h ep d dikl e rim i
k o cas na y ti di rm i si n i z , o da bas tmi g r lt y i! (Ah m ed Vef k Paa 1927 s. 4243). A za rya (bas ede r sopay): A hmak, edepsiz ...!

s. 33). Sus u n, ot u r u n, diye bas bas ba r yo rd u, ama


avaz avaz a rk syleye n k z la ra sesi n i d uyu ramyo rdu.

(A. Kulin 1997 s. 45). ba s baya dobra dobra, teklif ve tekellfden ri H.K. Kadri 1927 I, 644 baya + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak l . Se n n e d rs i n ? P di h la ra bu
mak l e ke l m syle n r m i? d dkde te basbaya cev b: ben h z ram ... (G. Al Azz 1268 s. 223).

BSTT. allandan olmayan/olmakszn

hi

bir

dei ikli i

n mde n ik i k i i g idiyo rdu. Elbisel e r B i z ko l k uvvet i i l e a l an i nsan la r n e lbise l e r iy i z! diye bas bas ba r yo rd u. Elbise ba r r m ? Basbaya ba r r. (M. Hachasano lu 1952 s. 56). B u h e r i f b i z iml e basbaya e l e n iyo r!

(V.N. Tr 1977 s.

(Ah m ed Vef k Pa a 1933az s. 85). RD.; Gayet saki n davra nan adam, n i hayet

31). ba sd r /ba st r bas fiilinin causativum hali ms. (bas IIden, b. ackdu r- ). kitap bast r kitap tabettirmek. Bu ettirgen eklinde ok defa ettirgenlik mnas yoktur, sadece bas fiilinin anlam daha belirtilmi, stne baslm , belki kuvvetlendirilmi ifdesidir (kr. bas r, bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- ) : B e n o na damadm deme e val lah i u tan r m! isti h fafkr c ml esiyl e yemi n i bast r r. (H.R. Grpnar 1934 s. 70). De rk e n, G l istan bi z im Elmas bast r n ca, Re ha B ey fe na halde k zd . (O.C. Kaygl 1939 s. 173). De r ha l c evab bast rd m: ... (S.M. Alus 1944 s. 122). k i
ms r d rt k ii l e ip midel e ri n i bast ryo r la rd .

sof ray toplamas da emredi l i n c e, a rt k dayanamam , sof ray kavram ve kapkacakla bi r l i kte kald r p yle bi r bas etmi ki, kad n la r ko rk udan saklanacak sa n de l i i arama a ba lam la r. (Trk halk masallar 1961 s. 6).

basp gitmek: B i r koca meydanda di n l e nmek i i n bi l e


otu rmala r na i z i n ve r i lmedi. O n la r da bas etti l e r M e c l is e do ru. (F. Erdin 1973 s. 7778).

ba s k alak, kfi derecede yksek deil < bas ve fiilden sfat yapan k eki (b. ak ) : Clauson 1972 s. 373e gre ET. *basuk tan. Evi, bask bi r oda i l e mutfaktan ibarett i. (M. Hachasano lu 1954y s. 64). bastrlm , ksl (ses): Bal k la r n d z e n l i
al masn n bask g r l t l e r i, k sa kon u mala r, ky boyu n ca s rp g ide n yal n z l z ede l emezd i. (Fruzan

1972k s. 166167). AD. ba s k baslmak; ma lup olmak DS 540 < ET. bask /bassk geceleyin baskna urayp krlmak [bas fiilinin k ekiyle yaplan quasipassivus hali, kr. C. Brockelmann 19181919 s. 4749]. Fiilden fiil yapan ( )k eki iin b. ack . S v d a ra y rde n
h H u r rem | Bask m ak d an te n i o ld msel l em.

(Fruzan 1972k s. 125). bir bezin veya kuma n kenarn kvrp dikmek: Ay e han m n , k u di l i, antika bast rmal evre l e r i n i se hpala ra rtt k. (S.M. Alus 1933p s. 116). Geisiz fiil olarak ani olarak kagelmek: B i z byl e ot u rm u kon u u rk e n, misafi r bast rd . (Tark Dursun K. 1955 s. 69). insann stne d mek, rz olmak: Ye rl i sanat fi lmle ri n i
i z l e rke n k u rt u lamad m su l u l u k duygusu bi r daha bast ryo r. (T. Uyar 1985 s. 9). B i r a n toz l u bi r scak bast ryo r, son ra bi rde nb i re gky z ya mu r dol u bu l ut la r la dol uve r iyo rd u. (N. Eray 1986 s. 22).

(Meh m ed 1965 [1398] no. 4637). AD. ba s l sklmak, tasalanmak DS 540 < bas + medialis-reflexivum anlamndaki ( )l eki, b. a l- . iknaya al mak: Tasalanma, bi z b u mal la r
gz e l g z e l, dikkatl i dikkatl i g de r i z , d iyorla r, basl yo rla rd . (F. Baykurt 1967k s. 144). stne

AD. basd r ma /pa st r ma b.m. (kurutulmu tuzlu et) DS 539, TS 406, Meninski 1680 I, 655, III, 5948 < basd r /bast r basmak, sktrmak + fiilden sfat yapan ma eki, kr. dolma, dond u rma, ha lama vs. G. Meyer 1893 s. 57ye gre kelime Yun. (pst ma) salamuradan gelmi tir, fakat basd r fiilinden przsz teekklne ve mnalarnn eitliliine (b. DS) baklrsa pst ma ya yalnz tali bir tesir rol kalabilir (stelik pastrmann Yunancas pastou rms Trkeden alnmadr). Ve h bas d u rmas de rl e r (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 186). ba sen (terzilik stlahlarndan) bel genili i, bel ls < Fr. bassi n a.m., asl mnas havuz; havsala, le en. G sl e r k k, basen ge n i ya, st 42 bede n, alt

varmak, sktrmak

k i y l g e t i be n Hamdiye va ral . l e n l e l nme z Hafi z e, dedi kom u la r. ok basld la r. (M. Ba aran 1992 s. 155).

ba s l I bastrlm , tka basa doldurulmu < bas I + l , b. a rd l . B i z im M n evve r e h i rd e n be r i yan nda


ta d resim ve k itap basl a ntas n n i i nde n b i r ik i re n k l i paket ka rd. (H. Aytekin 1945 s. 96).

ba s l II matbu < bas II + l , b. a rd l . EO. ba s n hakir grmek TS 408 < ET. bas n a.m. Clauson 1972 s. 374. bas fiilinin reflexivum hali (b. ac n II ) . AD. bas ncak etmek eziyet etmek, tahammlnden fazla i vermek DS 540 < ET. bas n ak hor grlen

basr

212

baskn

(kimse). EO. basn cak idi n ayaklar altna almak TS 407. AD. bas r sklamak, skca kapatmak DS 541 < ET. basu r bastrmak, skca basmak Clauson 1972 s. 374; bas fiilinin causativum hali (b. a rt u r - ) fakat causativum mnas olmadan (kr. bast r ). Bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- . EO. bas r /basu r a.m. TS 408409. O. bas ra I grme kabiliyeti < Ar. b s i ra gz. B s ra k uvvet iyle o l h ey eti id r k tdm. (Ferec 855/1451 v. 123b). ba s ra II, b. basra . AD. bas r gan uykuda korkup srayarak uyanmak, zerine kbus kmek Redhouse 1890 s. 327, DS 541; fakat baslmak, yenilmek, yok edilmek, susturulmak, yat mak W. Radloff 1893 s. 1529 (kaynak?) < bas + fiili genileten rga n ek terkibi, kr. ks > ks rga n-. ba s i l ubuk eklinde bakteri < Fr. baci l l e a.m. < Lt. baci l l us omakk [bacu l um omak + i l l kltme eki]. B e n im i i n bi r basil i n hayat sen i n
Napoleo n u n impa rato rl u u ndan y z ke r re , y z bi n ke r re daha mh imdi r. (Nzm Hikmet 1932 s. 12).

ba s it II bir aruz ekli olan bah r- basit ; musikide bir usul eidi (?) < basit I Bas d (!) i re n ev yi k ne . (Ah m edi D 1973 v. 24b). O. bas it III geni bir dzlk olarak dnlen dnya, kr. Ar. bas t a a.m. basiti l em /basit i hk /basit i z emi n dnya: B i r k z k a rda um vardu r k i bas t i z em nde be r re n ve bah re n an u g ibi yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 88a). Ol H l ik i c em i mem, ve r z k
c ml e i be n dem, mn imi s kk n bas t i lem ... (l 1979 [1581] s. 174). R y lemi nde g rd m ki z e r i h l is d e n bi r si lsi l e h a z z i ef l kden bas t i h ke n z i l e o l ub ... (l 1979 [1581] s. 131).

O. bas it IV bir nevi esrar < Ar. bast hai (asl mnas geveme, ferahlanma) F. Rosenthal 1971 s. 28 29. O l diy ru b u hav s ik t i z tmegi l e eks e riy
ml k i z n afy n ve bas t d e n m rekkeb ba z ma c n y rl e r. (l 1994 [159199] v. 80b).

Bas k Latinle mi spanya yerlilerinin bakyesinden bir kimse < Lt. Vascones < kendi dillerinden. Baska bugn spanya ve Fransann mahdut bir blgesinde konuulan, HindAvrupa dillerinden olmayan bir dil. AD. bas ka bel korsas DS 541 < SrpHrv. paska a.m. [pas kuak + ka kltme eki; Slavca ka iin b. ayka .] A. Tietze 1957 no. 158. AD. bas kak tahsildar DS 541 < aatayca bask a k a.m. [bas mhrlemek] G. Doerfer 1965 II, no. 691. AD. bas ka l perian, st ba salkmsaak DS 541, b. paskal . ba s ket I basketbol oynarken topun, iine d mesine allan ve yksek yerde aslan bir nevi sepet < ng. basket a.m., asl mnas sepet. ba s ket II basketbol oynarken kazanlan say < ng. basket a.m. ba s ket III basketbol < basketbol kelimesinin ksaltlm, b. af ro . C e la l, o la n n be rabe r basket oynad arkada lar ndan bi ri o ld u u n u sylemi ti. (. Kvan 1995 s. 144). basket pabuc u bir eit spor pabucu:
C l a, ik i n c i b u l u mala r na, o h e rk esi n g iydi i beyaz basket pabu la r ndan sy r l p, ksa ke l i, h e r yan a k, bandl , hafi f sandal la rla gelmi ti. (A. A ao lu 1993 s.

O. bas i l i k (anatomi terimi) vcutta mhim bir damar Meninski 1780 I, 452, TS 410 < Lt. basil i ca (ve na) veya Ar. b sil k zerinden do rudan do ruya EYun. krala aitden G. Meyer 1893 s. 41, Kr. TekinTietze 1994 no. 9115 yni kral damar (Arap tbbnda kol damar, Yunanllarda baka bir damarn adym, kr. E. Littmann 1924 s. 74). O. bas i r her eyi gren; keskin akll < Ar. bas r a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . Ge lse l e r c ml e n k d n bas r | K a mus n h u c c et iyle yiy eydi. (Ferec 855/1451 v. 105a). basi ri n e bas l grnne brnmek:
El i n e bi r k it b al ub l yenk a t i gzde n ge rmek bas r i n e bas l ub ... (l 1956 [158687] s. 249).

ba s i ret/ba sarat/ba sarak nfuz eden gr, anlay < DS 538, 552553, Ar. bas ra a.m. A n g et reyim,
diydei t iyz z i l e, bas i y ret i d rbiy n z i l e a a na z a r eyl e ! (Ferec 855/1451 v. 106a). Sank i basi ret im ba lanm t. B t n bu i l e r bana h i taal l k etmiyo rmu gibi, saki n, asude bi r ha lde di n l iyo r, belk i de a k n l mdan g l msyo rdum bil e ... (S.M. Alus 1933p

s. 219).

M u rat n homu rt us u n u d uyduka u zak du r u rd u k o ndan, kaard k. Basaratm z m ba lan rd , nas l o l u rd u, bi r de duya rdk ki al l bi r g e l i n , ya da bu rma byk l b i r de l ika n l g itmi ti suya. (M. Gler

131). basket topu basketbol oyununda kullanlan top: K edeki kolt u u n z e r i nde basket topu du r uyo rd u. (A. Yurdakul 1991 s. 158). ba s ketbo l (ngilizceden gelen spor terimlerinden) bir eit top oyunu < ng. basketball a.m. [basket sepet ve bal l top]. ba s k , b. basku. ba s k n I beklenmeyen zaman hcum < bas I + fiilden nomen actionis yapan g n eki, kr. akk n . Bask n basan n de rl e r, do rud u r. (M.. Esendal 1958m s. 93).

1990 s. 115116). basarak . ba s it I dz, kark olmayan, kolay; sade; alelde; derin dnmeyen < Ar. bas t a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . Ge r i b u rada yaplacak i basit mi basitti: tas ta ra toplayp gitmek. (S. Birsel 1995 s. 114).

baskn

213

bast

ba s k n II daha kuvvetli, stn < bas I + fiilden sfat yapan k n eki, kr. akk n . Kendi i sesi doktoru n k i n e bask n k yo r, o n u u zak la t ryo r, si l iyo r. (A. A ao lu 1991h s. 198). So uk g ri suya atlasam ve h e r ey bitse
demi tim. M k nat s gibi ek iyo rd u su be n i ... Vazget im. Ya ama gdm bask n kt . (E. Atas 1996 s. 35). son

bi ris i, baso bi r sesle, eski bi r aske r a rk s na ba lyo r.

(T.

Gner 1951 s. 49). O. bast fikrini ifde etme, serd etme, d etme < Ar. bast a.m. Asl mna: yayma. O l T rkmen syledi, bast i l e h l i n i e r h eyl edi . (Ferec 855/1451 v. 123a). bast h ikyet hikyenin anlatlmas: Bast h ik yet u
pey m zeb m mus h ibde n o lmay nca g l g ibi g l b a lmaz la r (l 1982 [1581] II, 232). bast mukaddemat sze ba lamak, anlatma a giri mek: Av mm n si l e syle r g ib i bast muk a ddem ta c r et eylemeyel e r. (l 1982 [1581] II, 231).

derece: Pe ru k r b u n u bask n se r h old u u n u syledi. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 199). EO. ba s ku /ba s k basma, bas, arlk < bas I ve fiilden isim yapan k eki, b. ag . Bas k us u z saz y l al u r. (V. zbudak 1936a [1466] no. 84). Bask alt ndaki bu

k z la nas l sevi ti n i z de byle aht le re, peyman la ra gi ri t i n i z ? (H.R. Grpnar 1933ke s. 36). Aslnda

nomen actionis E.V. Sevortyan 1978 II, 76, fakat birok m ahhas mnalar var, basmaya yarayan aletler, vs. (ZTS 1976 s. 19, DS 539, 542, TS 409). Bir misal: ykl saman arabasnn stne balanan srk: R umel i nd e koca ift l i k
b rakan adama y z a a z eyti n d medi de, ky nde bi r basks o lan bu rda fabri kaya sah ip kt . (Sabahattin

ba sta I (gemici tbirlerinden) brak artk! < t. basta! a.m. KahaneTietze 1958 no. 82. AD. basta II dkkn tezgh, tabla, iporta, pazar yerlerinde meyve, eya satlan sergi DS 545 < belki Slav. postav bir eyin altna konan kab vs., ms. Bulg. postav e me yala; yemlik; ba bozumunda kullanlan tahtadan byk tepsi. Ve
yaylak b z rla r nda dah h e r d kk ndan basta ak as d y bi r ak a al n u r. (.L. Barkan 1943 [991/1583]

Ali 1947 s. 105). EO. bas ku basmak, bastrmak < bas + frequentativum intensivum fiil geniletme eki k u , kr. g M. Rsnen 1957 s. 165. B i r h a z n e o l mes ne d r s uya | Ki o radan o l s u yol n bas k uya. (C. Brockelmann 1919 [14./15.yy.] s. 24). Ba ka misal bulunamad. ba s k l bir eit terazi < Fr. bascu l e a.m. Asl mnas tahterevalli; kelimenin asl bat dver veya dv ve c u l [ < Lt. c l us ] k. B i r sanat ese ri n i ok uy up
biti rd ikte n son ra bask lde ta rt ld m vakit a r la t m g rmel iy im. (S. Ta er 1956 s. 34).

s. 85). AD. ba sta III pilav, ince tlm bulgurdan yaplan yemek DS 545 < t. hamur ii yemek < Lt. pasta dough < EYun. (past') arpa lapas [asl mnas: stne su serpilmi olan]. AD. basta IV duvar rlrken konulan har DS 545 < t. < Lt. pasta hamur. O. bastarda/ba tarda byk kadrga; Osmanl donanmasnda amiral gemisi < t. bastarda byk kadrga < bastardo melez (iki tipin birle mesinden ileri gelmi bir tip olduundan) KahaneTietze 1958 no. 83. Kelime ortasndaki /s /, / / ye dnebilir, b. av ar . az ya n iyyeti h l is a i l e bi r az m ba tarda b ny d n u rma a ... (Sel nik 1989 [1599] I, 172173). eski zaman yelkenli gemilerde en byk yelken KahaneTietze 1958 no. 84.

ba s mac, b. bas. O. bas mahane matbaa DS 544 < bas II + ma masdar ve h n e ev, bina, b. abdestha ne /apteshan e . ba s makal p hep tekrarlanan, orijinalitesi olmayan < basma (b. bas II) ve kal p bir ekil basmak veya dkmek iin hazrlanan vasta. M e m r n dah l yu h s bas m ak l b nas h a tl e r tdi le r. ( Al Azz 1268 s. 135). ai r b u basmakalp sz l e ri sessi zc e d i n l ed i. (. Aral 1997 s. 44). ba s o, b. basso. AD. ba s ra /bas ra II bitkilerin klleme hastal ; sisli havalarda yapraklar zerinde meydana gelen nem; yzde il ve leke DS 541, 545 < Ar. bat ra kabarck, sivilce Dozy 1927 I, 51. /t / /s / geli mesi iin b. abes . basrala n klleme hastalna tutulmak - lan- genilemesi iin b. abaplan- : B u y l ba la r n z m basra land ndan, bekmez de kaynatamadk a M usdu. (F. Baykurt 1971t s. 106). ba s s o /ba s o (beynelmilel mzik terimlerinden) en kaln erkek sesi < t. basso a.m. [asl mnas alak, bask]. Garb mzii stlahlar iin b. acitato . B u
fas lada, gz n n bi r i siyah bi r be z l e rt l i riya r

ba st kendine has bir piirme usuln icabettiren eitli sebze yemeklerinin isimlerinden, ms. kabak basts, ka rn baha r basts, ke re vi z basts DS 546 < bas I + baka yemek isimlerinde de kullanlan gemi zaman 3. ahs eki olan d , kr. be end i : bu, h n k rbe e nd i terkibinin (ve cmlesinin) ksaltlm olabildii gibi bast da k l bast terkibinin (ve cmlesinin) ksaltlm olabilir; kr. bir de imambayld ve yemek ismi olmayan
dalbast ki ra z.

Fiilin gemi zaman eklinin, isim haline gelmesi iin tek tk misaller bulunabilir. ou 3. ahsladr, fakat 1. ahs ekli de yok deildir. Fakat bunlarn hepsi istisnai, tek kalm ifdelerdir. AE cildinde bulunanlar unlardr: bast (bir yemek piirme usul), bastbacak, be e ndi (bu da daha sonra greceimiz bakalar gibi bir ahba aheseri), bo u ld um (kr. bo mak ), bolamadi/bolamad (her hususta esrarengiz bir kelime), b u ld umcuk (bunun da morfolojisi garip), buy u rd /b uyu rt u , buy u rd um (idar ksaltmalara benziyor), b zd m (anatomifizyoloji

bastbacak

214

ba

sahasnda yegne tesmiye misali), c i e rde ld i, atlad (Meninskiye gre sfat), tk r ld m (araya sokuturulmu bir cmlecik, biraz bo u ld um a benziyor), dalbast k i ra z (satclarn nidas m?), dedikodu (d eyip kodu mu? Maamafih byle ift tbirlerden bakalar da vardr), do du (lohusa cemiyeti, buna benzeyen baka bir cemiyet adn bulamadk), d d /dd (baka bir dilden alnma deilse d fiilinden olabilir).

Ba r mak m di l e r l e r y ki bas u?

(Fah r 1974 [1367]

no. 934). ba sur ans blgesinde mayasl < Ar. b s r a.m. K imi
beyi n h ummasna tut u l up s rga n otla r n n a ras nda can ve rd i, kimi kan l basu ra, di za nte riy e yakaland ... ( ahap

Stk 1958 s. 14). Mecz mnada; Bo r uy u tam otu rt.


Dik i n e. Tam ye ri n e ge lme zse at n gedik h i bi r basu ra mel h em olmaz. (A. A ao lu 1981f s. 160).

ba st bacak glnecek derecede ksaboylu, ksaboylu ve arpk bacakl < bas I gemi zaman 3. ahs eki olan t ve bacak ; bu terkibe benzeyen baka terkib bulamadm. Fiilin gemi zaman eklinin, isim haline gelmesi iin b. bast . K ristali n alt
avl us u nda, adam l eyl ek g ibi veya bastbacak gste re n aynala rda kendimi g r n c e ... (S.M. Alus 1944 s. 67

ba sur , b. bas r. ba s badel mevt lmden sonra dirili < Ar. ba t a ba da l mawt a.m. [ba t a dirili, ba da dan sonra, l harfi trif, mawt lm]. Ar. ba de sonra kelimesi iin b. bad . Ate i n o eski zaman la rda bsbadelmevte
sebeb olaca san l yo rd u. Tan r la r ta raf ndan ke ndi l e r i n e lyemut l uk i hsan edi lmek isteye n l e r yak l rd . (Halikarnas Balks 1954a s. 93). M i l l iyet iyi z ? Hang i mi l l iy et i l i k ? Bat n n e n bedbaht, e n sarsak, en hasta fik i r adam basbadelmevt h lyala ry la avutabi l i r k e nd i n i. (C. Meri 1992 s. 109). Ba na

68). daha ya kk olduu halde kstah ve yaramaz: B u bastbacak, babasn n d ibi de l ik c ebi imi gibi, boyu na bi z im kasaya gidip gel iyo r. (S.M. Alus 1933p s. 350). AD. bast k /pa st k pestil DS 546, 3405, TS 406 < Bat Erm. basde < EErm. paste < Yun. (past'los) < t. pastel lo a.m. /l / > / / deiimi Ermeniceye mahsustur. Kr. pesti l . R. Dankoff 1995 no. 604. Pa a, kimi n i n e l i nde s r lm i r i bi r
ayva, ... kimi n i n ik i, di l im pastuk veya bi r d r m pesti l bu l u na n oc u k la r i k i e r i k i e r s raya di zdi. (M. zay

ba I b.m. (vcudun en st ksm) < ET. ba a.m.


va rsayd n, sen i ba m st nde ta rd m.

(Y.K.

Karaosmano lu 1932 s. 264).

Pek g l e r y z l e ve

1956 s. 17). B e n im kocam bakkaldi. Y z m, i n c i r, ya ,


bastk, f nd k, cevi z, bu na ben z e r f ik i l e r get i r ip ki l e r i a z na kede r dold rd i. (. Beysano lu 1966 s. 194).

ba st r , b. basd r. AD. bast rak /ba st r k arlk, bask DS 547, ZTS 1976 s. 19 < bast r + fiilden nomen instrumenti yapan ak eki (b. apu ldak ), ve ikinci varyantta fiilden isim yapan ( )k eki (b. acuk /ac k I ). B u nda yal n z ca pi lav
ve st n e yah n i, bast rak o la rak da z m ho af ve r i l i r.

(M. Makal 1975 s. 28). ba sti ka (gemici tbirlerinden) alrkapanr makara < t. (Venedik dial.) pasteca a.m. KahaneTietze 1958 no. 481. ba sti yun tabya < t. bastio ne a.m. G. Meyer 1893 s. 70 [basti re imal etmek]. ba ston I b.m. (denek) < t. baston e < Lt. bastum a.m.
Baston u, ye re doku nd uka, t rt ya ben z e r bi r ses ka ryo rd u. (A. Kutlu 1991 s. 69).

(S.M. Alus 1944 s. 58). (Argo) ba erkeklik organnn en u ksm H. Aktun 1990 s. 51. ba ndan a - ii ok fazla olmak: Ze c r- ise h a dde n a d g z m ya ba dan (Mihr Ht n 1967 s. 124). Binilen hayvan iin: ba bo dizginsiz, serbest: E e i ba bo salve rd i l e r. (S. Kocagz 1954 s. 16) Mecz mnada: Ba bo gide n toslayve ri r d uva ra. (Fruzan 1972k s. 250). dikba l dizgin i aretlerini dinlemeyen, inat: Ge l, ba k a t l n eyl eme, sz m i it! (Ferec 855/1451 v. 151a). D ik ba l k a h b e, yan s a l layub gitme dik ime! (V sf Os m n 1257 s. 50). ba i ya da pi mi koyun vs. ba satan kimse: M ege r o l ayy rla ru bi ri ba cyimi . (Ferec 855/1451 v. 240a). AD. ba d ar eviyle me gul olmayan kimse; evli olup da hayat kadnl yapan kadn DS 559: Eh l i
mlte f it bi r tav rla ba kesip selmladm. is m etde n o l u r g e r i s a k nmak g ibi k r | Ba la r t a ra ola n la rda bu h l et yok d u r. (l 1956 [158687] s.

230). ba n di n l e- yalnz kalarak dinlenmek:


ba na kak-

olmad ge c e l e r evde n kmaz, Ye n ikap ky la r na bakan st kat odasnda ba n d i n l e rd i . (B. Arpad 1960 s. 30).

ba ston II/b o st on (gemici dili) cvadrann darya doru uzanan paras < t. (Venedik dial.) bastn a.m. KahaneTietze 1958 no. 85. nsan meyha neye
gide rke n gemi boston la r n n alt ndan, ya da r ht m babalar na ba lanm palamarla r z e r i nde n h oplaya e i l e y r yo rd u. (Halikarnas Balks 1969 s. 210).

yaplan bir iyilii yzne vurarak birini incitmek M dde t a n dbe n ba uma k a h a r indirmek, eilmek (kr. boyu n kes ): H c K a d r, feda etme e raz olmak:
Bayan Hal imi ... ez i l e n

k u | S n u a v cib deg ld r bu n ca atmak da lar. (mer bin Mezd 1982 s. 171). ba kes ban e l i n i g s n e bas d r ub ba kese rek a ay se l mladk d an s o ra ... (Mah md Yes r 1928 s. 283). ba koy can

O. bastondif l o k (gemici dili) flok yelkenini tayan baston < t. (Venedik dial.) bastn di f lok a.m. KahaneTietze 1958 no. 86. EO. ba su ani hcum, baskn < ET. bas a.m. Clauson 1972 s. 373. Fiilden nomen actionis yapan i eki iin b. al u-satu . S a va da bi r mid r B e h r mi l e s u |

(T. Uyar 1985 s. 6364). EO. ba ko birisinin nnde aln yere dedirmek TS 444: n tah t i n e g e ldi, ba k o d, y r pdi. (Ferec 855/1451 v. 4a). Bu tbirin hususiyeti, iki elemann arasna baka bir sentaktik eleman girerse ba kelimesi yine de accussativum eki almaz: Andan ba l m yastu na k o d. (Ferec 855/1451 v. 52a). EO. ba ko fikir
kad n la r n sava na ge r ekte n ba koymu bi ris i.

ba

215

baak

birlii yapmak, uymak TS 445446: G r dn, ml evves e ba k o ub ml evves olma! (Ferec 855/1451 v. 133b). ba st n e ! peki! memnuniyetle! < Ar. al r ra si wal ayn i (jobis) au signe de tte et au clignement doeil (M.. Galtier 1904 s. 12). Kr. Fa. basar u a m . Ba um sti n e n e k im buy u r u rs e n | Sz de n k m ayam ge r ld r rs i n. (H a r m 1972 no. 326). EO. ba u r ba ko gibi TS 455. Bugn mecz mnada ba vu r mracaat etmek: Rak ve yemek
sof rala r i i n Tokatl yana ba vu r u lmu , se rvis yapacak ga rson la r n apiko ve pi re g ibi o lmala r a rt ko u lmu tu. (S.M. Alus 1934 s. 306). Ba ka mnalar: G emi ba vu rma a ba lad; u f uk ka ra ka ra bu l ut l u, i azaca a ben z iyo r. (S.M. Alus, Ak am gaz. ubat 1944). Baba ef e nd i, nas l, bal k ba vu r uyo r mu ?

ba III adet < ba I. (hayvan yetitirme ekonomisinde) ehli hayvanlarn saysn sylerken kullanlr. Sayma vastas olarak kullanlan dier kelimeler iin b. aded . B u i ft l ik l e r i n h e r bi ri nd e ... ko u
hayvan la r, sa mal i l e bi r ka y z ba hayvan ka rm .

(M.. Esendal 1934 s. 25). EO. iin ayn ey varittir: El l i ba deve (Ferec 855/1451 v. 51a). Y di ba ki iye h k m tdi k i (Ferec 855/1451 v. 145b). Ky konu ma dilinde insanlara da kullanlr:
Evle r i nd e ke nd i l e ri nd e n ba ka kimsele r yoktu. k i ba ho ra nta id i l e r. (N. stn 1970 s. 70). Kasaplarn

terminolojisinde b ykba (ms. sr, manda) ve k kba hayvanlar (ms. kei, koyun) tefrik edilir. ba IV b.m. (vcudun vazgeilmez ksm olarak, hayat tecellisi) < ba I. Ba u al k a c! (Ferec 855/1451 v. 64a). H a l fe ba n do ru syle! (a.e. v. 213a).
Kl ci l e v rd i l e r. h a n c e r i l e odi l e sa liyke ba k a yus n

(M.Z. Pakaln 1946

s. 80). ba II b.m. (hayvanlarn vcudunun en n ksm; bakalarnn nnde olan) < ba I a.m. Ba taki otel i n i i, balko n u, bah esi h n ca h n . (S.M. Alus 1944 s. 156). st derece: me r Hoca, ba a g re ip de bi r i n c i
ge le n e boyn u z la r ko rd e lla rla ssl bi r tosu n h ediye etti. (Re at Enis 1944 s. 124). B u i z g i l e r i eke n adam pba ndan ko rka r myd?

(a.e. v. 226a). Ba u s a dak a s, bu n s a l v r gits n! (a.e. v. 13b). ba tan sav (bir tehlikeyi) kendinden uzaklatrmak: Hey gel, bu bel y ba dan s a v! (Hel k 1982 s. 159). geitirmek: G e l i r,
ge l i r, se n me raklanma, diye syle nd i savarcas na. (Peride Celal 1978 s. 6). kz ba tan

(T. Ycel 1954 s. 79). B a a geerek sfat da olabilir (kr. se r , ms. se r aske r, se r hademe, se rtabip ): Nbet i Ba asistan,
Fah rett i n Ke rim eko l nde n, h e r f rsatta zemi n e zamana uyg u n divan edebiyat ms rala r d rmeye me rakl , edebiyat seve r bi r dokto rdu. (H. Taner 1954 s. 25). ba

ba V paray deitirenin ald sttelik < ba I Osmanl


l i ra la r n ik i e r k u r u , y z e r pa ra ba la ng i l i z e tahvi l etti ri r . (E.E. Talu 1937 s. 22).

kelimesiyle biten rtbe adlarnn ounda possessivum eki olan fonksiyonunu kaybetmi ve kelimenin bir paras olmu tur: Odaba ya R umyoz u n yaz ha n esi n i so rdum. (S.M. Alus 1944 s. 89). Ayn ey ba kelimesiyle tekil edilen mrekkep zaman zarflarnda da grlr, ms.: Haftaba la r kmamak i i n k e nd i n i bek r kaydetti rm i ti. (R.C. Ulunay 1941 s. 15). Kr. ayba . Baka mnadaki terkiblerde, mesel yer adlarnda, byle ey olmuyor: M ese l Kalpak la rba ndan ge iyo rum ... (S.M. Alus 1944 s. 17). (bi r ey) ba nda nnde: Ertesi g n sabah h e rkes i i ba ndayd. (F. Baysal 1944 s. 60). bir eyin en ucu, ms. bir okun ya da baka silhn ba gibi: ki ba kena rdaki di rek l e r e
ba lanan ipl e re ba , ndek i l e re de ks z tesmiye edi l i r. (K. Gngr 1941 s. 4649). Alt ba kom u n u z va r ya?

RD. ba VI tam, o anda < Bulg./SrpHrv./Arn. ba a.m. BER 1971 I, 37ye gre Trke ba kafadan, fakat E. abej 1976 II, 471de bu etimolojiyi, Trke kelimenin byle bir mnas yoktur diye reddediyor. P. Skok kelimeyi alma m . He r se n e ba bu vak t div c k a y h em bi re r i ns n y y. (N. Hafz 1985 s. 223). oc u k ba isteye nsi n k u u n st nd e n ... (N. Hafz 1985 s. 223). EO. ba VII yara TS 414416 < ET. b a.m. Clauson 1972 s. 376. B e n m ba ruma kim u rd bug n ba | Kim ay rd bug n be nde n k a r nda . (Fah r 1974 [1367] no. 2084). AD. ba a aabey DS 549. kr. pa a . EO.da pa a yerine geer. S bk a n H e rsek san ca begi o la n S l eym n ba aya ... (F. Kraelitz 1921 [15.yy.n ikinci yars] s. 97). ba a ba I (yarta iki atn) birbiriyle ayn hizada olmas; biri birinden stn olmamas < ba II; kr. Az. ba aba a.m. ADIL 1966 I, 219. ba a ba ge l denk gelmek: He r i iye o n l i ra ve rsek, kamyon la ra da para tabi i ... Ne redeyse ba a ba ge le c ek yah u ? (F. Baykurt 1967k s. 379). EO. ba a ba II batan baa TS 416417 < ba a ba I ? Fakat mna bakmndan Fa. sa r sar batan baa tbirinin tesiri altnda deiti i dnlebilir. Calque iin b. ab I /v 3. B e n md r n u T r n h ep ba a ba (Fah r 1974 [1367] no. 2509). ba ak ekinin taneleri tayan klkl ba < ET. ba ak a.m. [ba + kltme eki olan ak eki, b. bardak ] Clauson 1972 s. 378. Ba akla r ko ke l l es i g ibi ... B i r

(Nzm Hikmet 1965i s. 50). balama yeri, balang: Sokak ba nda faytondan i nm i le r, bi r a z y r d kte n son ra bi r kapy alm la rd. (T. Deliorman 1943 s. 111). Mevsim ba nda an la ma yaptn z bi z l e n . (Fruzan 1972k s. 182). ba tan yeni batan (ayn talyada konserlerde da capo! [yni ba dan, ablativus adverbialis iin b. amazdan ] diye barld gibi): Be n i g r n c e Hk: Ba tan, ba tan!
deye ba rd . Z i n et oy u n u n u b rakt. B e n u tan r m, dedi . (M.. Esendal 1934 s. 234). (bi ris i veya bi r ey ile) ba et gc yetmek, yapmak istedi ini yaptrabilecek gte olmak: Eskide n oc uk la r b u

ge n i , g z e l bah ede n kmaz la rd . Hi bi r bah va n on la r la ba edememi ti. (Ya ar Kemal 1976 s. 318).

Kr. ba ar .

baar

216

baka

(Kemal Tahir 1955g s. 129) mahsul devirildikten sonra dal ve sap zerinde kalm olan artklar DS 550551, TS 418. ba ak bu artklar toplayan DS 551, TS 419:
ke l l ede o n be , yi rm i tan e va r. Ba ak la ra b i r ta ne bi l e c evi z b rakmayacak, ne va r n e yoksa de rl eyip toparlayp gt re cekt i. (N. stn 1970 s.

[1398] no. 4922). An la ru i m z n g rmek i l e ba ba e i r r ba k a ldu r ub ... (l 1956 [1584] s. 136). ba ba a (asl mnada) balar birbirine de mi durumda: Ba ba a resim ekt i rd ik l e ri i i n ay r ca daha yak n l k d uyuyo rla rd bi rb i rl e r i n e. (Fruzan 1972k s. 128). bir arada, yzyze: B i r a raya toplan r la r; saatle rc e ba ba a gr r l e r. (S.M. Alus 1933p s. 143). (ocuk dili) ba ba et kk ocuklara retilen, sa eli baa dokundurarak askerce selm vermek < mkerrer ba kelimesi ve et . Do an kald r p
ku ca na ald. Hadi o l um, bi r se lm ak bu adama! Ba ba et! El i n i t ut up ba ba etti rd i. (F. Baykurt 1961o s.

153154). ba ar (bir ii) muvaffakyetle bitirmek, ikmal etmek < ET. ba ar a.m. Clauson 1972 s. 380 [ba + isimden fiil yapan a r eki, kr. otkar < otar otlatmak]. EO. idare etmek: K o , memleket i ba araym, sen i i, l e ke r i i n i, ra iyyet i i n i k a yu raym! (Ferec 855/1451 v. 74b). Ah ca u z be n ba aray n, a rtsu n. (a.e. v. 96a). Y i mi ba aru , y bi d n r ce riyme vi r ! (a.e. v. 19a). Menfi halde iktidarszlk:
Avrat e r i n ek a dar ok seve rse, ba armaycak sevmez ol u r. (Ferec 855/1451 v. 73b). Kr. bece r .

255). ocuk dili iin b. adda git . AD. ba b i r et (kadn) zina yapmak DS 555: B u g z gand r da ben n e n ba bi r essi n. (A. Cafero lu 1942 s. 147). ba b o /ba b u komutan; eleba Meninski 1680 I, 657, TS 423425 < ba II ve bo /b u ??, bo < Bulg. bog tanr W. Radloff 1911 IV, 1647 (fakat btn Slav dillerinde bulunan bu kelime ile mnasebeti olmasa gerek). Yi n e bi r n i kbet ba bo d u r | T i cev ri de r t e n i d n m. (l 1979 [1581] I, 139).
Osman bey halktan ve rg i toplamay ba bu du r. (. Tarus 1961 s. 198). reddede n tek

AD. ba arat aldanmaya meydan vermiyecek ekilde gerei aka grebilme yetisi DS 552 < basi ret a.m. Kr. Az. ba arat a.m. Kelime ortasndaki /s /, / / ye dnebilir, b. av ar . AD. ba ar la baarmak < ba ar + - la- ? zah iin b. aa daki paragraf. B i ey ba arl yamyisi n i z. (A. Caferolu 1945 s. 225).

Yukarda grne gre verbum diminutivumu tekil eden a rla genilemesi dediimiz fenomen belki bir seraptr, normal gramer terimleriyle izah edilemiyecek bir eydir, fakat dil uurunda bir realitedir. Dilde ekspresif bir unsurdur, al z la daki genileme gibi. Onu ET. buta rla ufak paralara yrtmak fiilinde bulduuma sevinmitim. Clauson 1972 (309) onu but /b uta budamak fiilinin genizaman fiilsfatna (participium aoristi) ve la genilemesine balar, fakat T. Tekin 1974 s. 269 fiili baka trl izah ediyor. ba arla fiilinde vaziyet bakayd, la genilemesi dorudan doruya ba ar fiilinin kkn takip ediyor. Ayn vaziyeti bec e r l e ve onun varyant be i rl e te de buluyoruz. Ya bu sonuncu ifte benzeyen deve rl e ye ne demeli? Bu da devi r fiilinden tremi olduuna gre / r /si tekilerde olduu gibi kendi maldr. Yine de, butarla da olduu gibi, genizaman partisibini dndrenler de vardr: bz semantik glklere ramen di n ce l kelimesine balanan di n c e r l e gibi, p fiiline balanan pe rl e , sk fiilini eitlendiren ska rla, ta fiilinin varyant olan ta arla , ve nihayet topla fiilinin mnaca kardei (ve ayn zamanda pii) olan toparla , ki bu BSTT.ye de girmitir. Maamafih, toparla fiilinin teke r l e fiilininki gibi esas isim mahiyetinde bir unsur olabilir ve ondan dolay bu listeye dhil etmemeliydim. tekilerin hepsine mterek olan zayflatma vazifesi ve belki onun sebebi olan argo kokusu. Bu argomsu vasf, argoda kullanlan baka fiillerin tesirini de dndrebilir, ms. hastarla /astarla, i marla, yuva rla denominal fiillerininkini. Verbum diminutivumdan AE cildinde zikredilenlerin hepsi yukardaki metinde bulunur. Mukayese iin Az. Trkesindeki u fiillere de i aret edelim: (dial.) gt r l n , sp rl her eyini kapp gtrmek.

ba , b. ba I. EO. ba da kafadar, akran TS 428429 < ba I + ortaklk eki olan da , kr. arkada , kar nda vs. Ki i ge nd ba da lar ndan a rt u k o lmak h n e rd r. (E. Birnbaum 1981 v. 21b). O. ba ed olabilir, belki; keki < Fa. b ad a.m. G e l z
gste reyi n si z e bi r i | zde n g ide b ed bu te v

( eyh o l Mustaf 1979 [1540] no. 2284). Ekseriya ki tkib eder: B ed ki be n m h a k k umda bi r i h s n, bi r efak a t de. (Ferec 855/ 1451 v. 230b). ba et (bir ii, bir vazifeyi) bitirmeye muvaffak olmak < ba II ve et . B i r k i l e ekme i yedi, ba etti. (U. Gnay 1975 s. 327). (birisine veya bir eye) gc yetmek
Si z bana M emdu ha n n st kattan a a ya i nmemesi i i n tembi h etti n i z. O bah eye kmak isteyo r. Ba edemiyorum. (H.R. Grpnar 1933ke s.46). Ekseriya

ile: K z, se n be n iml e ba ide r misi n k i ? (S. Ayverdi 1940 s. 10). Nadiren accussativum ile: Si z, beyim,
ile a a dan bi rka adam daha bu lsan z ok iyi o l u r. Ba edemiyece z yoksa bu i i. (K. Bilba ar 1961 s. 163).

ba ga /ba ka b.m. (dier; deiik, farkl) < ET. ba a a.m. < ba IV + a (dativus hal eki) M. Rsnen 1969 s. 65. baka eye benzemeyen, apayr: Ba k a bi r
lemi va r b bah ru k a nda | Y semen r z sef d old, be n ef e ebi t r. (Kprlzde 1934 s. 116).

EO. ba bart yara bere, ban, sivilce DS 421423 < ba VII ve ba rt b. E.V. Sevortyan 1978 II, 7072. B i r
zam nda bi r yayc z a r f h a r f va r idi, y z i nde n ba ve bart eksk olmazd. (M. avuo lu 1970 s. 38[14]).

(ksaltlm cmle) bu baka bir meseledir: B e n sayarken) ... ayr, ... ayr:

de istiyo rum, ba ka, i nsan h e r istedi i n i yapamaz k i ka rde . (A. lhan 1953 s. 188189). (birka ey S a mu r u ba k a , elmas

ba ba teker teker TS 423 < ba VI ? N e k im g rdi ise ik is i ba ba | D di le r a layub ak td la r ya . (Meh m ed 1965

(H.R. Grpnar 1927n s. 127). (Argo) ingene F. Devellio lu 1959 s. 69: Ba ka diye T rk ede
ba k a , va a ba k a , k rk l e re, n i metle re a rk old.

bagel

217

balbana

(H. Taner 1969 s. 61). EO. ayr, m terek olmayan, hususi: Ortak l k k zde n ba k a bu za u y igd r. (V. zbudak 1936a no. 38). ayr, mstakil TS 441: B u t a rafda P r A h m ed tam m ba k a beg old. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 161). ba kas ondan baka birisi (benden bakas da olabilir, o mnada *ba kam olmuyor): Ba k a la r n e yapdla r bi lmem, ben b i r ey yapmadm. (A.H. T a rh a n 1334 s. 403). ba ka ba ka eitli: Son ra da bu n u n h epsi nde ba ka ba ka mahz u r la r g re rek vaz ge iyo rd u. (E.E. Talu 1928 s. 14). her sefer baka. Ve bu mddet za rf nda
i n ge n eye de r l e rmi . ben ba kala t m i i n o n u e lbette ba ka g rec ekt im. (A.. Hisar 1941 s. 124). O. ayr ba ka

(Naz m 1928 s. 4). s. 219).

Kimsen i n kesesi n e m ftek i r

de i l im, ba ma buy ruk bi r k e rataym.

(S.M. Alus 1933p

EO. ba ra (ur ) bana (vurmak) < ba I + 3. ahs possessivum eki + hedef eki olan ra , b. ard rad n . C v n Bas r bi r b u i l e o l t a vus a rk u n cak ba ra u rd . (Ferec 855/1451 v. 3b). B y yi cek ge r sz m 381415).

dutmaz ise, | B uy u r cak d rsem, an tme z ise, | Uram an bu as yla ba ra. (M. Adamovi 1994 [136886] no.

ayr: k isi n i ba k a ba k a bil e g et rd b ... (l 1982 [1581] s. 162). O. ba ka ba umu za kendi bamza (kr. ba na ):
K a al um, f u l n se r h a dde va ral um. Ba k a ba umu za dem olal um!

AD. ba i re alveri DS 561 < Fa. bay u a r a.m. [Ar. bay sat, Fa. u ve, Ar. ar al]. sney n g n am de r d ve nde ot u rd um, b i re demedim. (.A. Aksoy 1945 I, 368). ba ka, b. ba ga. AD. ba k lt /ba k lt yatan ba ucu DS 561 < ba I ve k lt yata n ba veya ayak ucu. Gitmi , devi n ba klt ndan k l c n alm . (M. Turul 1946 s. 17). Ba k rd /Ba kurt Ural dalarnn gneyinde yerle mi bir Trk kavmi < ?? M. Rsnen 1969 s. 65. Ba k rd i stan/Ba kurd i stan Bakrdlarn memleketi < Ba k rd + birok memleket isimlerinde geen Fa. ist n eki, b. Acemistan . AD. ba kn pazartesi DS 562 < BizYun. (paraskev) cuma gn [asl mna: hazrlanma] Ch. Tzitzilis 1987g no. 392. Kr. barask n . ba la harekete gemek, balangcn yapmak < ET. ba la a.m. Clauson 1972 s. 381382 [ba + isimden fiil yapan la eki, b. acabla ]. Dativus ile: Tem r dah S ivaza ge ldi, c e ng e ba lad. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 69). F i r k la r n g i n e d r b a lama a ba lad. (Ferec 855/1451 v. 18a). Ka y l n c e r lmeye ba layan a . (K. ipal 1971 s. 66). Fakat bu sonuncu gibi passivum masdardan sonraki ibarelerde ba la fiili (aynen Ltincede olduu gibi) ekseriya passivuma geer; Fak a t s at be
old u h lde mutas a r r f ge lmiyo r, pa ra ve ri lme e ba lanmyor. (Ah m ed erf 1326 s. 238). Ablativus

(l 1956 [158687] s. 184).

AD. ba gel ba etmek DS 557 < ba II ve g e l , Fa. sa r madan a.m. tbirinden calque. Calque iin b. ab 3 I /v . Ke riml e ri n S lman n oc u u ld, Li l iyari n 17).

oc u u ld , C e n n et i n o c u u ld . diye l e n l e r i saymaya ba gel emiyor ge l e n ge e n. (M. Makal 1960 s.

ba gz et evlendirmek < tbirin men ei belli deildir, kr. Az. ba gz l e a.m. ADIL 1966 I, 223.
M o n la Em n i ay ls z k o yduk . L yk o lan Em n i yi n e ba gz tmekd r. (G. Al Azz 1268 s. 99). Se n istemedikte n son ra sen i de kimse ba gz edeme z. stemiyorum A hmet be n im a abeyim. (R. Ilgaz 1969k

s. 211). ba ho et- sevi mek, anla mak TS 431 < Fa. se r h ilk kelimenin Trkeye tercmesiyle. imdiki h lde
bi r i ns n i l e ba h o eyl emi -d r, a a sen k a ydu yok .

(Ferec 855/1451 v. 30a). ba (birleik zarflarda) beher < ba B ek i ba r yo r: Ev


ba kar ma kmazd. ba bi r adaammm, ev ba bi r adaaammm mu htar n odas na! (. Kaftanco lu 1972 s. 71). Ekrem adm

(P. Kr 1983 s. 132). ba na a.m.:

Aske r mantosu mu yapar kad n, manto mu, bel l i de i l. B i r ye r l e re pa ra ba na i grd n bi l iyo rd u yal n z k z. (Peride Celal 1978 s. 25).

ba b o , b. ba I. ba b ozuk (askerlikte) zerinde niforma olmayan; bir grubun zalarndan olmayan kimse < ba ve boz uk . S n f n ba boz uk la r , pa ral yat l la r Ya bi z ? diye o rd ubozan l a ba ladla r. (R. Ilgaz 1959 s. 60). ba na (bz birleik zarflarda) tek kii olarak (hareket ederek), b. ba l ba na, bi r ba na, ci n ba na, kad n ba na, kendi ba na, tek ba na, yal n z ba na . Bunlarda 1. ve 2. ahs da olur. Bu tr dativuslu zarflar iin b. abes ye re . Ama kimsel e r i n o lmad bi r adada bi r ba ma ya ayabil i rd im. (F. Edg 1959 s. 30). ba na buy ru k kimseden izin almadan istediini yapabilen Meninski 1680 I, 1015 < ba ve b uy ruk , kendi bana itaat eden ? Yok d u r us s u k i bi r as s
i n de rd ek b | Ba na buy ru i ke n zge n o la nke ri .

ile:

Bana bi r eyle r sylemek istiyo r. Fakat ne rede n

(Y.K. Karaosmano lu 1932 s. 47). EO.da masdardan baka fiilzarf (gerundium) da kullanlrd: Aa ba lad k u f l n az n a z n. (Fah r 1974 [1367] no. 4250). B i r k a g nde n s o ra h e r bi r i k a r n i h e l k ve be r be r i h k o l ba layub ... (A. Bombaci 1946 [1560] s. 297). Geisiz fiil (verbum intransitivum) olarak: Evvel bi r f iskos, son ra bi r kon u ma, bi r m zake re ve m ave red i r ba lad. (Y.K. Karaosmano lu 1938 s. 16).
ba lyaca n bi lmiyo r.

ba l ba na /ba l ba na tekbana, kendi bana, bir gruptan ayr olarak < kr. ye rl i ye ri nde her ey kendi yerinde; dativuslu zarflar iin b. abes ye re . Ba l ba ma bendah bi r i ba araym. (V s f Os m n 1257 s. 51). ek ip gitmesi, ba lba na bi r man i f estodu r.
Sistemi n o na ve rebi l e c e i h e r eye sah ip oldu ve bi r

balk

218

batarya

rp da,

stel ik

h i bi r

sebep

yokke n

b rakt.

(A.

Yurdakul 1996 s. 124).

Bu nadir zarf tipinde (zarf olmas sadece dativus halinden kaynaklanyor) kullanlan, ilk kelimesi l i ekini gsteren paronomastique bir syntagmadr. Ayn syntagmay AE cildinde, ev I maddesinde evl i evi n e, kyl ky n e (g it) olarak buluyoruz.

(Ferec 855/1451 v. 68b). mahvolmak: (Erefo l R m 1286 s. 66). AD. ortadan kaybolmak, yok olmak: Sar M e hmet evde n ba n alm batm t. (H. Aytekin 1945 s. 26). saplanmak: A rt k yan nda
batm la r. Us a la r b u yolda batd | K f i l e me n z i l e yetdi. sol uya, belk i kanmam kadn n ha re ket l e ri b i r d ike n g ib i ona bata r. ( ahap Stk 1958 s. 66). ok amur

AD. ba l k mehri muaccel DS 562563, TS 447 < ba IV + isimden isim/sfat yapan l k eki, kr. bi r k i i l i k bir kii iin, bir kiiye ait (b. ahfadiyel i k ). Y z l i ra
ba lk iste rim. K z m n yedi hacet i tamam st n z e.

(Re at Enis 1944 s. 117). EO. ba l u yaral TS 447 < ba VII. + isimden sfat yapan l i eki, b. adamak l l . Boyn u z la r bi rib i ri n ba l u eylemi , k a n ak a r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 149). AD. ba ma k ayakkab DS 564, TS 448.450 < ET. ba mak a.m. G. Doerfer 1965 II, no. 744, men e belli deil (Korece?). Etegi n di i n e d utm , ba ma n e l i n e alm . (Ferec 855/1451 v. 211b). ba tansav ma stnkr, zen gstermeden < (bireyi) ba ndan sav ho lanlmayan bir vazifeyi veya i i abuk bitsin diye alelacele ve stnkr yapmak; byle bir cmleden ma eki ile sfat b. a lama ve bu sfat ayn zamanda zarf olarak kullanlm. Bunun gibi fiilden ma /me ile yapma sfatlarn zarf olarak kullanlan ondan baka belki hi yoktur, lama / leme ile tekil edilen mekn zarflarndan sarfnazar edersek. B i z de al tk, ama bu n la r g ibi ba tan savma yapmyord uk i l e r imi z i . (M. Kuyruku 1959 s. 26). Nas l da ba tan savma davranm m imdiye kadar! (Fruzan 1972k s. 309).
lk apas da ba tan savma de i ldi. He r sap n dibi f rdo lay kabart lm , doldu r u lm u tu. (R. Ilgaz 1981 s. 53).

olmak, pislikle kaplanmak: Ah r batm . Ah r temi z l eyeyim. (T. Apaydn 1991 s. 207). ac vermek, tedirgin etmek Evde bi r yabanc muamel esi g ryo rd um. A rt k, ev bana batyo rdu. (H. Aytekin 1945 s. 67). ma ryo rla r. Hi yoktan kavga ka ryo rla r. Rahatl k batt bu n la ra. (T. Apaydn 1991 s. 01). AD. bat II (yalnz b fiilzarf (gerundium) halindeki fiilden sonra ve geni zaman olan bat r eklinde) ondan nceki fiilin geni zaman halini bildirir < yat r (yat fiilinin EO.daki geni zaman ekli) ondan evvel olan /b / harfine benze meyle (assimilation) uymasiyle bat r olmuu. Naz i h t e r k a lfa ge n e yle f id n g ibi s a l n ub bat r m? (Eb Bekir Hzm 1326y s. 166). O. bataet yavalk, sratin aksi < bat zerinden Ar. usulne gre nomen abstractum. S cak d a he r ey
bat et peyd de r, ben im s at ak s i n e d rt na la k o ar.

(Ah m ed Rasim 1334 s. 151). batak batm, hayr gelmez, kurtulmaz < bat + fiilden isim ve sfat yapan ak eki (G. Doerfer 1965 II, no. 680). Hali l, se n i n i i n nas l o lsa batak, ev de yk ld demekti r. (M.. Esendal 1958o s. 160). mitsiz durum: Ona n e bakyon se n ? Bata na gidiyo r o. At lgan l k h e r zaman iy i de i l. (Orhan Kemal 1952c s. 48). EO. batakl k TS 456. batak borcunu hibir zaman demeyen kimse: M u hac i r sa rho
marho tu r ama batak de i ldi r. B u ay ba na kadar o na msaede et. (Umran Nazif 1948y s. 90).

ba tarda I, b. bastarda . AD. ba tarda II pi < Yun. ' (bstardo s) < t. bastardo < Fr. bastard /btard a.m. Kelime ortasndaki /s /, / / ye dnebilir, b. av ar . O. ba tna mirasla geen raiyyet arazisi < Bulg., Srp., Hrv. ba ti na a.m. [ba ta baba, yni babannki] F. Miklosich 1889 s. 3, G. Meyer 1894 II, 43, BER 1971 I, 37, P. Skok 1971 I, 120. Ve ol re y ki ge nd i ft i n i
k o yub bi r ay r y rde z i r at de, sip h o la n an la r u ba ti ne l e r i n a l ub h a r t yfeye v rb... (.L. Barkan

O. batalet I faaliyetsizlik, atalet, tembellik, bo oturma < Ar. bat la a.m. Eks e r i evk tla r bat let i l e ge e r. (l 1975 [1599] s. 126). u k k c um h r yetde n
te nbe l l ik ve bat let bi lk l l ye mat r d ola rak h e r i yet i n t i z mla yaplmak d a ... (Ah m ed Midh at 1296 s. 44).

O. batalet II batl itikadlara inan < Ar. bat la a.m. v. 40a).

M eg e r b u k z Ta rya mut deg l imi , e re n l e rd e n k a carm , bat let yol nda y r rm i . (Ferec 855/1451

1943 [932/ 1525] s. 253). bat I kurun borularn azn amak iin kullanlan ucu sivri takoz DS 568 < ng. butt a.m. bat II, b. bad . bat I aa inip gzden kaybolmak < ET. bat a.m. Clauson 1972 s. 298. Ul u ce z iy red r ... g n e anda ye rde n do ar, y re batar. (Ferec 855/1451 v. 147a). suya inmek, garkolmak: Ol b g n h yig it de i z e d dg i nde batd, k d ... (Ferec 855/1451 v. 60a). Mecz mnada: Z e n u be e d rl d rl n i metle r e

batal ya /patal ya (bahriye terimlerinden) kk sandal < t. battel la a.m. KahaneTietze 1958 no. 89. Ye l eksi z o la rak se rvis pate lyas na atlayanla r g r l yo rd u. (Re at Enis 1947 s. 33). batarya I en kk topu birlii; harb gemilerinde borda toplar < t. batte ria a.m. [Lt. battue r e dvmek] KahaneTietze 1958 no. 87. B i r y l
i i nd e mektebi k u rmal ym z. Yoksa ik i batarya geti r ip ky topa tutt u r u rm u . (F. Erdin 1955 s. 110).

batarya II (otomobilde) elektrik kuvvetini depo eden cihaz < t. batte ria a.m. Kamyonet imi n bataryas ge n e zayf lam . ld m al t ra na dek. (B. Duygulu 1963 s.

batbat

219

batista

49). Oyuncaklarda:

imdik i oc u k la r u zaktan kumandal h e l i kopte r u u r uyo r, bi r dok u n u la bataryal t re n l e r i t n e l l e rd e n a r yo r. (N. Gngr 1992 s. 76).

EO. bat l batmak TS 456 < ET. bat l a.m. Clauson 1972 s. 305; bu geisiz fiilin passivumu bir nevi medialis-reflexivumdur, gez , ge z i n gibi, b. a l- .
Degi nmi d r o l u u l u devl ete | Bat lm du r o l a rl k n i mete.

AD. batbat/batb it/patpat yapraklar a l bir eit bitki, Hyoscyamus niger DS 569, 3412, batbat otu Hyoscyamus niger I. Hauenschild 1989 no. 596 < Ar. bat b t Polygonum aviculare A.K. Bedevian 186 no. 2769, A. Tietze 1958 no. 12. imdi sana
batbit geti reyim. On u bi r saha n n i e ris i nde yak ve duman n a z na iy ic e dold u r. O zaman a ryan d i i n i n i e r is i ndek i k u rt la r s u dol u tas n i e r is i n e dk l r l e r. (M. Ya mur 1957 s. 38). Kr. badbad .

(eyyd Ha mza 1946 s. 114).

AD. bat l gan bataklk DS 569 < bat l + fiilden sfat yapan ga n eki, kr. al nga n . K z ... bat lganda bi r at tay na rasla r, almaya kara r ve ri r. (S. Sakao lu 1973 s. 373). O. batn (tasavvuf dilinde) insann ii, kalbi < Ar. b t i n a.m., Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . B u la r z h i rd e be et gste rd i l e r, b t nda k o rk d la r. (Ferec 855/1451 v. 64b). batn, b. batn I. bat r, b. batu r. bat r bat fiilinin btn mnalarda causativum hali (b. art u r - ) < ET. batu r a.m. Clauson 1972 s. 308. Mnalarndan misaller: mahvetmek, yok etmek: Su lt n Se l m ye i e ri oca n bat rmak i n n i z m c ed d k a rm . (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 55). kirletmek, pisletmek. Eyvah la r o lsu n ! Yeti miyesi kpek ge ne bi r ta raf bat rm gal iba. (S.M. Alus 1934 s. 9). kara srmek. Baba o u l talkatle r i
n isbeti nde bi re r te l la k z bat ra rak ke ndi l e r i n i temi z e ka rmya u ra yo rla rd . (H.R. Grpnar 1943g s.

batenta, b. patenta . bater i orkestrada vurularak alnan alglarn tm < Fr. batte ri e a.m. [batt re vurmak]. Fr. i eki iin b. afaz i . G r nmeye n bi r ye rd e n bi r bate ri n i n davu l u na h z la vu rd u la r. (A. Altan 1985 s. 30). bater i sa, b. pate risa . bater i st orkestrada vurularak alnan alglar alan kimse < Fr. batte riste a.m. [batte ri e + algc ihtisaslarnda ok grlen iste, b. afe rist ]
Bate r ist, bagetle ri n i davu l u n st nde h z la dola t r p z i l e vu r uyo r. (A. Yurdakul 1989 s. 53).

AD. batgan petamal DS 570 < Fa. b dg n bir giysi zerindeki yakaln n ve arka ksmlar. AD. batgn /batk n batk, mflis < bat + fiilden sfat yapan g n / k n eki, b. akk n . te byle, bi z im i le r batg n k i batg n. (M. Makal 1950 s. 49). Vaz iyeti byle ola n yal n z bi z deal zk im. He r ye r batk n. (F. Otya m 1960 s. 12). bat gnein batmas, gurub < ET. bat bat Clauson 1972 s. 301. Fiilden nomen actionis yapan i eki iin b. al u-satu . Hac Haf z o g n ak ama kadar a rad
ha lde me re rasl yamam t. Batya do ru yo rg u n l u ktan di z l e ri t it reye s z laya d avl u n u n kaps ndan g i re rke n ...

288). AD. bat r k bulgur ve eitli sebzelerle yaplan bir yemek DS 571, ZTS 1976 s. 20 < bat r + fiilden nomen concretum yapan ( )k eki, b. acuk /ac k I .
Babam ye rde yeme e, bu lg u rdan yap lan ve ha lanm taze asma yapra i l e ye n i l e n bat r k la ra mt h i k za rd .

(M. Makal 1949 s. 20). O. bati ser olmayan, ar, yava < Ar. bat a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. ac b . A rt k yal z d uman la r
g ryo rd um: on la r odan bat hav y h r r ndan mest id i l e r. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 5).

(Mahmud Yesari 1930 s. 145). garp istikameti TS 456: G n do us ndan o g n bats na va r n ca | Ald h e r i l i , a a d nse no la skende r. (Naz m 1928 s. 5). Bugn sfat olarak kullanlrsa da (ms. Bat A nadol u ), aslnda isimdir: Bat A nadol us uyl e O rta Anadol u aras ndaki bu fa rk ... (Y.K. Karaosmano lu 1958 s. 95). Kr. g n bats . bat k batm, perian, mflis DS 570, TS 457 < bat + fiilden sfat yapan k eki, b. akk . bat l doru olmayan, inanlara uymayan; geersiz < Ar. b t i l a.m., Ar. 12i3 kalb iin b. bid . Ucda bucak d a b t l d nde n d nmemi h a lk bu ld u n ... (Ferec 855/1451 v. 179b). Han i i na nmazd n, dedi k e nd i
ke ndi n e, ha n i bat l bu l u rd u n ? S k n ca fanati zme mi d yo rdu ? (M. Gler 1990 s. 202). kitaba uymayan

bati

et (gemici tbirlerinden) bir eyi tersine evirmek < t. (Venedik dial.) bati! a.m. [bate r fiilinin emir hali] KahaneTietze 1958 no. 88.

bati k (tekstil terimlerinden) bezi yer yer eitli renklere boyama usul < Felemenke < Cava dili batik benekli. Aug uste i lg i i l e d uva rda asl du ra n B re z i lya batikl e ri n e bakyo rd u. (N. Eray 1992 s. 122).
l e ri nd e o ya ta hal dokumasn re n e n l e r, batik yapmasn re n e n l e r b i l e va r. (M. zg 1993 s. 37).

bati ku la (gemici dili) direi yukar ekerken kullanlan bir halat < t. battic u lo a.m. Kahane Tietze 1958 no. 90. bati s kaf denizin dibini aratrmak iin kullanlan bir nevi dalg balonu < Fr. ya da ng. bathyscaph a.m. [EYun. (bats) derin ve (skf ) sandal]. O. bati sta patiska emseddn S m 1317 I, 258 < t. batista /battista < Fr. batiste a.m. (13. asrda ilk defa

iddia, hakszlk: Ge ld k i b t l i l e m l al ub gidesi n. (Ferec 855/1451 v. 126b). EO. ilemez, battal; O bu b beb h u h l i n ed r? N ede n b t l o ld ? (Ferec 855/1451 v. 243a).

batkn, b.

220

batuta

bu bezi imal eden Baptiste de Cambrai isimli ahsn adndan). Kr. patiska . ... dante l la l i n c e batista a r af n z e r i nde ... (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 139). batk n, b. batg n. AD., RD. batlak bataklk DS 569 < bat + fiilden mekn ad yapan lak ekleri, kr. avlak, k lak vs. Fakat bu nomina loci hep isimden tekil edilmiti, halbuki batlak bir fiil kknden yaplmtr. C e l i la r b i
ye re, oto ri la r, K z n ka rda ok suya yanm . C rm i bi batlak. Demi motras na: M ot ra, hade bu nda bi ras su i al m! (N. Hafz 1985 s. 199).

batota (kumarbaz argosu) oyun ktlariyle yaplan bir hile < t. battuta dayak. Batota baka rada yapla n bi r h i l e fo rm l d r. (H. Kodaman 1944 s. 73). O. bat pazar bitpazar < Ar. b it bayata dayanarak bit pazar tbirini gzelle tirmek iin uydurulmu ve muhtemelen hi kullanlma m bir sz. u var ki bayat ekmeklerin ucuzca satld bayat paza r denilen yerler vard; bayat pazar ndan tak r tak r k u r um u ekmek a rayoru z. [Mah md Yes r 1928 s. 129]. ok baka mahiyette olan b it paza r ise marc h a ux puc es tbiri gibi eski elbiselerde bulunan bit lerden gelmeli. bit pazar de l lal l e r i (l 1956 [158687] s. 150). O. batran haar, takn (at iin) < Ar. bat r n a.m. A. B arthlemy 1935 s. 49. Ve atla r N l s uy n n d b e rr n ve bat r n o l ub ... (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 344).

O. Batlamy o s me hur Eski a corafyacs ve astronomunun ad < Ar. Bat lamiy s < EYun. (Ptolemios). Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. AD. batma yemlik DS 571 < Yun. (ptn ) a.m. A. Tietze 1955 no. 208. Sopay o yan na bu yan na vu r u rka n cam z la r bo anm batmadan. (M. Rsnen 1942 IV, 35). batman bir arlk ls < M. Rsnen 1969 s. 65. 73 e gre Fa. vaz n n tartlar < Ar. waz n tart, fakat mesele halledilmi saylamaz. B ib im kye gidic ek on batman tmek, on batman yumak k o d. (Ferec 855/1451 v. 24a). O. batn /batn karn; gbek, nesil, kuak < Ar. bat n a.m.
Bat n s n vu s l is d e, ya n evl d n u evl d o la n h a v dis d e, h ud s re n c u an ge r ekde n ta ayy n bu l u r. (l 1975 [1599] s. 117). tti hat ve Te rakk i re is le r i n i n beyn e lmi l e l mesel e l e r ve davala r hakk ndaki f ik i rl e r i, tek i bat ndan daha esasl olmam t r. (F.R.

Ar. bir yapm eki olan n , sfat veya nomen actionis tretmede kullanlr. (W. Fischer 1972 s. 37). A-E cildindeki misaller unlardr: batra n, bu h ra n, da raban, deve ra n, dragman /di reg me n . Bu ek aslen, i ns kelimesinden i nsan yaplm olmasndan da farkedilebilecei gibi, kollektif mnal isimleri mahhas hale getirmeye yaryordu. Ayn eke zel isimlerde rastlamak da mmkndr.

O. batr i k on bin erin komutan TS 457 < BizYun. ' < Lt. pat rit i us . Kr. TekinTietze 1994 no. 118 ve pat rik. AD. batt rdek < Ar. bat t a.m. battal I ilemez, kullanlmaz < Ar. bat t l .
i n i zde n

Atay 1938 s. 107). batne n ba de batn i n (miras hukuku tbirlerinden) nesepte derecelere gre (A.H. B erki 1966 s. 8). O. bato (faytonu) bir araba tipi < Fr. bateau arabann alt yaps. Tayfu r beyi n, ne ft i bato fayton u na

( air Eref 1958 s. 142). allm boydan daha byk!:


bi ri n i bak k l di , | Eski ky bak k l n bat t l di ! B f ede gayet battal boyda, ik i kova su al r, p r l p r l bi r semave r. (S.M. Alus, Son Posta gaz. 25.9.1943).

O. battal II kahraman < Ar. bat a l a.m. battani ye kalnca yn rt < Ar. bat t n ya a.m. (bat t a na astarlamak, kaplamak). Soba gemek z e reydi. Battan iye n i n i i nd e iyi c e k ld . (A. Yurdakul 1989 s. 43). O. battih kavun, karpuz < Ar. bat t h a.m.
Bat t h Abdil l v n m bi r yan s i r k a vu n g ibi ve bi r t a raf ak reb k uy ru g ibi bk i lmi (l 1975 [1599] s. 118).

ku r u la rak, ya z beygi r l e ri n i t r s s re re k, piyasaya kat lmamas mmk n de i l. (S.M. Alus 1933p s. 5).

AD.

batoma /pato ma tahta taban demesi K. Emiro lu 1989 s. 54 < Yun. (pt ma) a.m. A. Tietze 1955 no. 209.

batonsa le tuzlu hamurdan yaplan ince ubuk < Fr. bton sal a.m. [bton < Lt. bastum de nek ve sal < Lt. sal tus tuzlu < sal tuz]. ay sevmezse peyn i r ye rl e r, re e l, z eyti n, rek, batonsale ... (R. Ilgaz 1962k s. 27). AD. bato s I/patoz harman makinesi DS 572 < Fr. batte use a.m. [batt re dvmek + -e use , b. dansz ].
Oyu n c u la r n n bi ro u bi lmem n e ky nde patozda al maktaym la r. (M. Makal 1949 s. 119120).

EO. batun abuk, eviklikle TS 457 < T. Tekin 1982 s. 567568e gre but u n olarak okunmal [but bacak kelimesinin instrumentalis hali]. EO. batur / batr yiit, kahraman TS 456 < Mo. ba atu r a.m. TekinTietze 1994 no. 117, G. Doerfer 1965 II, no. 817. Ejde rl e bo u an batu r la r, uygarl k la r a an,
uygarl k la ra ras bi r i z l ek o la rak, ne kadar ok eyi simgeleyebi lmektedi r! (B. Karasu 1995na s. 53). Kr. bahadu r .

O. bato s II frenk zm Meninski 1680 I, 668 < Yun. ' (vtos) a.m. G. Meyer 1893 s. 29. Ba ka kaynaklarda bulunamad.

batuta (beynelmilel mzik terimlerinden) l K. Uz 1964 s. 12 < t. battuta a.m. Garb mzii stlahlar iin b. acitato .

batya, b.

221

B ayat

batya, b. badya. baun/bavun bir cins iskambil oyunu < ?? F rapla bau n
Ka rade n i z k y la r nda, lski n e de Edi r n e ve haval isi nde oyna n l rd . (H. Kodaman 1944 s. 225).

EO. baya I nceki, deminki TS 462463 < ET. bayak a.m. Clauson 1972 s. 385. B i r k i i dah ge ld i, o l baya ki ide n h e z r b r yig re k h idmetl e r de r. (Ferec 855/1451 v. 24b). baya II alelde, di < baya I.
Fe n e rbah ede baya g n l e r k im ol u r? Helvac, dondu rmac , aksakal l h rkal di le n c i ... (S.M. Alus 1933p s. 143). kaba, ters: B u iy i l i e k a r si z e pa ra tekl f etmek pek byk baya l k t r. (Trk masallar 1991 [1912] s. 72). Kimi zaman d n yo r um da, n e yapars n z be n o lmasam diye baya kayg lan yo rum. (M.C. Anday 1965a s. 13).

EO. bav l ava altrlm (kpek veya doan) TS 458 < Mo. bawl iya ava altrma G. Doerfer 1963 I, no. 83. Bu isim kk, fiil kk olarak da kullanlm (b. bavl ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . bav l ava altrlmak, ava al mak (kpek veya doan) TS 458 < bavl . AD. bavn u a.m. DS 574. Bu fiil kk, isim kk olarak da kullanlm (b. bavl ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . bavu l byk seyahat antas < t. bau le < sp. bau l a.m. Kelimenin men ei bilinmiyor. T epemi zdek i st ste kayl bavu l la r n o u o n u n . (H. Aytekin 1965 s. 57). Yuvarlak nlye deiim iin b. abuk . bavun, b. bau n. EO. bavu ri aba < Mo. ba u r i a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 82. Bavu r i l e r la l u y k t s a pl u g e z l i k l e ri l e et do rama a kdil e r (Ferec 855/1451 v. 3ab). bavu r ya/pavu r ya bir cins yenge DS 574 < Yun. (parya) (oul), (pari) (tekil) a.m. [EYun. pgos kat, sert ve o ros kuyruk]. D.J. Georgacas 1978 s. 131. Kar. ba u rya . Bavyera Gney Almanyada bir eyalet < Cermenlerin Ba iba ri kavminden Lt. Bai u va ri i Baviyerallar.
O ndan faz la yabanc di l bi l iyo r ve h epsi n i Bavye ra aksan yla kon u uyo r. (A. Yurdakul 1993 s. 234).

baya III (zarf) adeta < baya II.

EO. baya n lay n / baya la y n evvelki gibi < baya I + lay n gibi. M b rek a z ya r ndan al ub g z l e ri n e s rmi . Oldem baya n lay n g z l e ri a lm . (S a ltuk n me, BorMs. s. 231). Ahd s yan i l e dah
baya lay n o l u rsavu z ta r k a t nda g r s ol u r u z . (Ferec 855/1451 v. 90a). Kr. bayakleyi n .

AD. bayak biraz nce, demin DS 575577, A. Caferolu 1946 s. 308, K. Emiro lu 1989 s. 54 < baya demin ve ok ite Clauson 1972 s. 384. Bu birleik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola /acabu la . Bayak m r la r id i, imdi h r lama a ba lad. (Dedem K o rkud 1973 [14.15.yy.] s. 77). bayakdan /bayaktan a.m. DS 575577: Bayakdan yimek yi rk e n, p i lv ndan da kd. (Orhan Kemal 1954b s. 181). bayakki deminki, ondan evvelki: K z ge n e bayakki sz l e r i syl yo r. (M. Turul 1946 s. 21). AD. bayak ley in biraz nce, demin < bayak + l eyi n zarf eki, kr. ak amleyi n vs. Kel e bayak ley n u ak uy h udan k a kd. (.A. Aksoy 1945 II, 352). AD. baya m/payam badem DS 577578, 3414, TS 465 < Krt. peyam U. Blsing 1995k s. 183184.
Y la n l dan son ra o rman bit e r, ac payamla rla, ka ramkla rla k r ba la r. (H.L. Saryce 1959 s. 42). payanda.

AD. bay zengin (kimse) DS 574, 458461 < ET. bay a.m. Clauson 1972 s. 384. Bay ve n i met issi n i yok s u l k l u r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 35). Canl olmayan eyler iin de: B i r bay ev n i n lam idi, a a yn e ldi. (Ferec 855/1451 v. 220a). AD. bay I bayltmak; midede ezinti yapmak DS 582 583. z bay (birisine) acmak ve z bayma / z bayve rme kyamamak, acsna tahamml edememek DS 3373 tbirlerinde; kr. bayl . z

AD. bayanda destek DS 578 < Fa. p yanda a.m. Kr. bayat taze olmayan < Ar. b it a.m. [/byt / kknden] Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . M. Haf d 1221 s. 102, A. Tietze 1958 s. 319. G. Doerfer 1965 II, no. 819 kelimeyi baya kelimesine balyor, M. Rsnen 1969 s. 56 onu Bayat tanr ile birletiriyor. G l dnd r r a n o la bayat . (Meh m ed 1965 [1398] no. 2858). Mecz mnada: El imi z e ge e n gaz ete l e ri n e n tazesi d rt, bayat ise yedi g n l k o l u rd u. (S. engil 1990 s. 45). EO. Bayat I tanr TS 465 < ET. Bayat a.m. Clauson 1972 s. 385, G. Doerfer 1965 II, no. 819; M. Erdal 1982 s. 408409a gre B y t < b ya ut zenginler, fakat kelimenin bir ouldan km olmas anlalmaz bir durumdur. el v rse t z i l e d di Bayat. (Meh m ed 1965 [1398] no. 2858). Bayat II Ouz airetlerinin birinin ad < Bayat Iden alnm olmas muhtemel deildir, Clauson 1972 s. 385.

la n n di z i n e yatyo r. lan a h y h a dyo r, kes yim d yor. z baymyo r, us u l di z i n i ek iyo r, at n to rbas n z n ba na oyo r. (A. Cafero lu 1948 s. 58). Kr. bayk bayk bay .

AD. bay /ba y II yalnz g z bay /bay by ile gzn balamak, bylemek < ET. b /b y sarmak, balamak E. Sevortyan 1978 II, 1317. Kr. g z bay /gz bay . RD. baya I olduka byk, olduka uzun < baya . Haske r baya bi r yol gitt i l e r. (J. Eckmann 1940 s. 159). EO. baya II biraz evvel, demin < ET. baya a.m. Clauson 1972 s. 384. Amm art um o ldu r k i baya z rla ndu umlay n z rla nmayam. (Ferec 855/ 1451 v. 217a).

B ayat

222

baym baym bayl

Bayat /Beyat Bayat adndaki Ouz airetine mensub kimse < Bayat II + isimden sfat yapan . bayati /beyati musikide bir makamn ismi K. Uz 1964 s. 12, DS. 578 < Bayat . Musik stlahlar ok defa coraf veya kavm isimlerden alnmadr, kr.
k rd , a rk < a rk , t rk < t rk . B i r k imse gediyi ye rde h em me h r Rosi n i n i n yapd emsalsi z na mele r i i idebi l i r h em dah i sh a k n beyatisi n i. (Vartan Pa a

bay I, b. bay. AD. bay II zengin olmak DS 579, TS 467 < bay zengin + isimden fiil yapan eki, kr. avk , za r ve M. Rsnen 1957 s. 144. mdi adam dah n it e k im acdu r di ri o l u r, k a an k im bay r, aza r, ya ramaz ol u r. (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 4).

1991 [1851] s. 107). 42). bayat pazar, b. bat pazar.

p c k l e r i n e ka r l k eke r iste rd i be nde n. stedi i n i ye r i n e get i rme zsem bayat makamndan bi r a t t uttu r u rd u. (M. Ya mur 1957 s.

sim/sfattan fiil yapan i genilemesi (rnei burada olmayan baka imknlarn yannda), en ok sfatn belirttii hale gelmek anlamnda fiiller yapar (b. M. Erdal 1991 II, 479482). A-E cildinde u misaller gemektedir: bay I ve II, be rk i .

AD. bayats bayatlamaya yz tutmu DS 578 < bayat + sfattan sfat yapan benzetme eki olan s , b. ayruks /ay rks . AD. bayats bayatlamaya yz tutmak DS 578 < bayat + isim/sfattan fiil yapan s benzetme genilemesi, kr. ayru ks . Yapaca m mu le cey i bayatsmadan y di rey im. (E. Misailidis 1989 [1872] s. 176]. AD. bay b i ce byk adamlarn elerine verilen sfat DS 578 < a. bay bee a.m. Pavet de Courteille 1972 s. 155 [bay zengin ve Fa. baa ocuk]. AD. bay bunu papatya DS 579 < Ar. b b nac < Fa. b b na a.m. A. Tietze 1958 no. 4, Kr. babu n e . Baybu rd /Baybu rt Gmane vilyetindeki ehrin ad < BizYun. Baibe rd n. Baybu rd ve Eski l k a b l i nd e n k a lm du r. (N. Beldiceanu 1967 [1501] v. 58b). AD. baydak yayan DS 579 < Ar. bayd a k < Pehl. pay dak a.m. A. Tietze 1958 no. 23. satranta piyade Kr. paydak, piyade . Kr. beydak .

AD., EO. bay k I doru, gerek, phesiz DS 579, TS 465 466 < ?? kr. Krg. bayk bol gayret sarfetmek, ura mak, abalamak Radloff 1911 IV, s. 1469.
Ege r bi z ml e bi r o lmaz ise sen | Bayk t o p ra a v rg i l ba u h em te n! (Fah r 1974 [1367] no. 4365).

AD. bay k II mark, arsz DS 581 < bay I (?) + fiilden sfat yapan k eki, kr. ask, mark vs. Pespembe, 43).

sepse ri n bi r a z, h e r sefe ri nde, g l msyo rmu gibi, bayk bayk a l p kapan yo rdu. (A. zyalner 1960 s.

AD. bay k bay k (bay ) tamamen baymak < bay I fiilinin predicate intensifier hali, b. apal apal .
K u rt la r n lmesi i i n asif i n i k dktm yarala r n st n e. Gvu ru n z e h i r i bayk bayk bayd yavrum u. (M. Ya mur

1957 s. 29). bay l I b.m. (kendinden gemek) < bay I + medialisreflexivum anlamndaki ( )l eki, b. a l- .
N u r iye n i n e l i ndek i vitay g r n c e a z daha bay lacakt.

(N. stn 1968 s. 64). ok heyecanlanmak:

C evh e r bu h a meti g rd i, bayld. va r ise b uyu ru , h idmet de l m! d di. (Ferec 855/1451 v. 217b). ok

Ya ra r g e r p l e mu h k em bendi u ram, | u hs n sa a baydak n it e s rem? (Fah r 1974 [1367] no. 3920).

Interdental /d / sesinin /z / olarak telaffuz edilmesi iin b. ah i z e . Onun yannda /d /nin Ar.nn diyalektlerindeki dental telaffuzu /d /, aynen Tk.ye de alnmtr. AE cildindeki misaller unlardr: baydak, bedel et, be rda i, ca rd n /ca rt n /ca rc n, c udam . B e l l i bi r do ru l t uda esi n ce, ye l, yaprakla r n, yemi le r i n ball , bayd r c kok us u n u b i z e dek geti reb i l iyo r. (B.

beenmek: Ava bayl r m, mkemmel avcymd r da. (S.M. Alus 1944 s. 96). baygn baklar atmak . EO. yapamyacam diye bir eyden vazgemek, midi kesmek TS 466467: B u i se he l i d r, no ld u bay ldu ? B e n b u i i gkek ba ar rm. (Ferec 855/1451 v. 200b). Bay ld u se n, i Sa d , sz de o , | El de va r, f et h eyl e h (Ferhengn mei Sa d 134042 s. 7). bay l II (argo) zorla, istemeden vermek, demek M. Mikhalov 1930 s. 18, F. Develliolu 1959 I, 69 < bayl , duygusal bir mna aktarl ; eklen passivum olan fiillerin transitivum mahiyette kullanlmasnn, argoda benzer misalleri var, b.
asl II . Ayda yi rmi be papel al rd da gecede Abano zdaki Ma ri kaya el l i papel bay l rd .

bayd r bayltmak < bay I fiilinin causativum hali. Karasu 1995na s. 23).

Bayezid erkek ad < Ar. Ab Yaz d /Ab Yaz d Yazidin babas. bay gn baylm ; < bay I + fiilden sfat yapan g n eki, b. akk n . Ana n a h rda bayg n yatyor. (Nzm Hikmet 1965i s. 58). gzleri bulandran (renkler): Bayg n re nk l i ipek l e re b r nm g z e l bi r taz e ... (H.R. Grpnar 1926b s. 356). sevdal M. Mikhalov 1930 s. 18; kr. ayg n bayg n . (Okul argosu ?) baygnlk ad lakap, takma ad: Ke l Ma hmut bayg n l k ad n d uy u n ca del i o lmu tu. (R. Ilgaz 1959 I, 15).

(Aka Gndz

1940 s. 78). AD. bay m bay m bay l sk sk baylmak DS 580 < bay I + fiilden nomen actionis yapan m eki, kr. al m, satm vs., burada zarf mahiyetinde bir tekerrrle, kr. e z im e z im e z i l , z m z m z l vs., ve yahut bu tip tekerrrlerin srf fonetik bir taklidi olan ve fiilin balang seslerinden kaynaklanan bir predicate intensifier, nasl ki b. apal apal . A rt k g z l e r i h ep bende, gz m n i i nd e. N e

bayn

223

bayramla

k rm k rm k r t la r, n e baym baym bayl la r!

(S.M.

Alus 1944 s. 103). AD. bay n baylmak DS 580 < bay I fiilinin reflexivum hali. Eyle demesi l e o lan atdan d d, bay nd . (A. Caferolu 1945 s. 232). bay nd r harap olmayan, iyi vaziyette, mamur < Fa. p yanda veya p yand r ?. A n la lan, vakt hal i de
ye ri nd e olmal k i gec e yar la r na kadar mkemmel bi r i n c esaz takm i l e yiy ip i ip d rt ba bay nd r e le nd i imi z ha lde h esap g r rk e n bana on pa ra ve rd i rtmedi. (O.C. Kaygl 1939 s. 140).

nc e yatakta leye kadar baylan la n, son ra bi rde n f r la, pald r k ld r g iy i n ... (A. lhan 1973 s. 265).

bay on modern danslardan biri < muhtemelen Fr. Bayon n e a.m. [Fransada bir ehir ismi, belki Bask. bai n limandan geliyor]. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . Ha bi r de: o monsie u r i l e b i r bayon yaptk. Oh l l! Deme gitsi n. (M. B alaban 1959 s. 64). bay rak I b.m. (bir devletin sembol olan iaret ve renklerle ssl kuma) < ET. bat rak a.m. (kr. < Sogd. < Sansk. ?) b. Clauson 1972 s. 307. Kr. S. Tezcan 1997 s. 160-161. bi mik d r k fi r ba n kesb, alay bayrak la r n ve t a b l la r n al ub ... (Sel nik 1989 [1599] II, 646). Mecz mnada: d b um m ye bayra alt nda h c m la r yapl r. (H.R. Grpnar 1341 s. 79). Kou sporundan gelen bir tbir: El i ge r ekte n kalem tut uyo rd u. Bayra l ha n Se l u ktan ald. (Cemal Sreya 1991 s. 348). ky dnlerinde ananevi iaret: Damn ba na bi r
bayrak dik i lmi ti: di re i n u c u nda yumu rta kabu u, bi r ik i c evi z, bi r pa ra boyal y n. (F. Baykurt 1961o s.

bay nd r mmur hale getirmek < bay nd r sfatndan bir mellifin kaprisiyle icadedilen fiil belki bay zengin sfatna dayanan bir fiilin di r genilemesiyle yaplan geili hali intiba uyandrd iin muvaffak olmas ihtimali var.
B i z se n i by tmek ve bay nd rmak i i n n e l e r e katland m z bi l i rs i n . (F. Kayacan 1968 s. 12). Fe n e r memu r u n u n, i n c e, esme r g z e l i, by k gz l , yumu ak bak l , i nsan n i i n i bay nd ra n b i r k z daha va rd. (S. engil 1990 s. 41).

bay r meyilli arazi, yoku, AD. kra tarla, kr, asma yetitirme e uygun toprak; otlak DS 580 < Trk dillerinde yaygn olan kelimenin, kk tepe; dzlk mnalar da vardr, fakat henz izah edilmemi tir, E.V. Sevortyan 1978 II, 3738. Bay r a a drt nal o l u r mu ? (B. Akmsar 1943 s. 95). AD. bay rcn bir cins tarla kuu < bay r + ku isimlerinde ok geen c n / n eki, kr. bal k l . EO. bay t zengin etmek < bay fiilinin causativum hali ( t- geni lemesi iin b. act- ) . l l k im baytd an la r. (A. Topalo lu 1978 II, 68). O. bay i satan < Ar. b yi a.m. [/by / kknden] Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . K l l s i b yi den al n ub b yi dah h is s e si n m te r de n ala. (.L. Barkan 1943 [1129/1716] s. 329). muayyen maddeleri satma izni olan kimse: Gazete bayi i nde n j eto n al yo r um. (A. Yurdakul 1993 s. 318319). AD. bay i k satc DS 580 < bayi kelimesinin varyant. AD, bay i st o l sebep, illet DS 580 < Fa. b yist vacip. bay ku I b.m (yrtc gece kuu) < bay zengin ve k u . M. Rsnen 1969 s. 57. M n imidi, he r bi ri bay k u idi. | A n la ru k o n la r bay u idi. (M. Adamovi 1994 [136886]. no. 2622). Ve ege r de i zde n va ru r la rsa z i k r o la n y r b i r bayk u gibi g ri n r y umr y rd r. (Pr Res 1935 [932/1525] s. 807). (Argo) bay ku II polis < bayku I.
Y i n e n e k umpas ku r uyo rs u n u z o rda, om a z l bayku la r? i man pol is: Bana bak, e ri f Han m! K l h la r de i i r i z son ra. Vaz if e ha l i nd e memu ra haka rette n zabt t uta rm ... (H.

111). AD. bay rak II tahl kesilirken biilemiyen geri kalan sap DS 583 < bayrak I. e ri f A l i, g e r i l e rd e keyi f l i B aykurt 1961k s. 33). bay rakdar /bay raktar bayra tayan kimse < bayrak + Fa. d r tutan, b. abdar . Kan u n di n l eme z se n i n baban n bayraktar o ld u u n u . (Orhan Kemal 1965f s. 169). bay ram b.m. kutlanan gn < ET. bad ram < bir ran dilinden (Clauson 1972 s. 308), fakat G. Doerfer 1965 II, no. 823e gre Trke bir kkten. O rmanda h e r ye n i s rg n, bi r bayram h eyecan y la kutla n r. (Z. Ankara 1991 s. 130). bayram et bayram kutlamak: g n anda du rd la r, bay ram tdi l e r. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 58). ya amak, gnn gn etmek, ok gzel bir gn geirmek: Umh kar koca midemi z bayram etmi ti. (M. zg 1993 s. 44). ok sevindirmek: Ba a bayram de r ay y z l di ld r | K i k ld bi r de l yi H us reve y r. (Fah r 1974 [1367] no. 3104). Bayram Bayramiye tarikatine mensup kimse. O. bayrami bir cins kuma (?) < Bayrami lerin giydi i kuma ? Kr. hayde ri . K be n Z t siy h o l u r eg e r i rt s i | H i l ati o l k b lem mah b b ak bayr m d r. (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 149). Ba ka kaynakta bulunamad. Bayrami ye Hac Bayramn kurduu ve onun ismini tayan tarikat. eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adl iye . bay ramla b.m. birbirinin bayram kutlamak < bayram + la : Su lt n M u r d h n k a t na ge l b e l i n p b

keyif l i bay rak topl uyo rd u. olsu n d iye yapyo rd u bu n u. D e i lse ik i ba ak diki l ip kalm , ne ka rd ? (F.

Taner 1971s s. 128). AD. bay lan tembel, isiz gsz DS 581 < ?? , baylan l k naz, marklk DS 581. baylan la n tembel tembel oyalanmak (-la n- genilemesi iin b. abaplan- ):

224

baz

bayram k ut l u o lsu n d yb bayramla dla r.

(Oruc b. dil

1343/1925 s. 6364).

terkibiyle: ba z evk tde c s sla r ah v l i dah c st u c o l u n ub ... (l 1979 [1581] s. 136). Kr. baz . bza, b. ba rza. bazalt (jeoloji terimi) bir ta cinsi < Fr. basalte < Lt. basaltes, aslen basanites a.m. [Filistinde bir yer ad olan Basan dan]. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd k t . Kara, ki r l i , yp ra nm bazalttan yap lm ... ik i kat, toprak daml evl e r. (Ya ar Kemal 1971bd s. 7). Avl uy u kaplayan bazalt ta la ra
se ri l i has r la r n , ki l im l e r i n z e ri n e ba da ku r up otu ruyo r la rd . (M. Margosyan 1996 s. 35).

simden veya sfattan fiil yapan la genilemesi, aslnda la ekiyle ( ) ekinin birle tirilmesiyle meydana gelmitir ( la + > la vs.). ou zaman ayn kkten la fiili bulunmayan la fiili ayr bir fiil saylr. () ekinin farkl anlam ynleri tad gibi (kr. azg u r u , a la , al I I ) l e ekinin de anlam var: Reflexivum, fiil znenin kendiliinden bir durumdan baka bir duruma, yni isimde belirtilen hale, getiini bildirir. znenin, ismin belirttii hale geii gerek veya mecz anlamda olabilir. Ayn anlam l e n eki de tayabilir, dier anlam iin b. l e n genilemesi maddesi. AE cildindeki misaller yledir: akala - (b. akalan/akala - ), bu n la , amu rla , e n e l e , dakla , denk l e ti r, deve l e , di rek l e , evi n l e . Bu ek, karlkllk da bildirir: bayramla , cedel l e - /c ebel l e /be ce l l e - , cevapla , di l l e , e l l e , ese n l e . Ve nadiren ortaklk belirtir: dan la . (b. T. Banguolu 1974 s. 219).

EO. bay ra bayram yapmak, elenmek < bayram kelimesinden backformation ile yaplan m areket fiili. B i r deml ige a la alar, andan va rub
bayra alar, | Se n i uk u ra gm b t z dn e l e r g l e g l e.

ba zan/bazen ara sra, arada bir < ba z + Ar. zarflarda ok geen a n / e n eki, Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace l ete n . Ba z a n k a d bi le yalan di l e r. (H.R. Grpnar 1339 s. 575). baze n l e rd e ara sra: O gelmedi i baz e n l e rd e, dedesi,
omu z la r n si lk e rek, diyo rd u. (M. Mungan B ugn m sl man de i l im,

1999 s. 235).

(M.. Yaltkaya 1934 s. 156). AD. bay r m cuma DS 585, sadece Karaayllara mahsus bir kelime olduu iin burada zikredilmemesi lzm (b. H. Eren 1963 no. 16; KaraayBalkarcaRusa lugate gre [Moskova 1989] bayram mnasna bayram ve cuma mnasna bayrm kelimeleri kullanlrm). AD. baytal ksrak; yan gemeyen ksrak DS 585 < Tk. dillerinde yaygn olan bir kelime (M. Rsnen 1969 s. 57, E.V. Sevortyan 1978 II, 3637, orada etimolojisi iin yaplan al malarn hlsas). baytar veteriner < Ar. bayt r a.m. < EYun. (hippiatrs) [h ppos at ve iat rs hekim] G. Meyer 1893 s. 42. K a an at t r o la s a n atde bayt r | N i c e z e r d z o la b riy b f? (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 157). Vi lyet baytar ky ky dola r,
kyl ye, sz m o na, mala, davara ret i rm i . (A. Nesin 1960g s. 73). nas l bak l r,

AD. bazar I pazar; al veri DS 586 < Fa. b z r a.m. bazar gn; Pazar gn DS 586. O. bazar II pazar; ehirdeki zanaat ve ticaret merkezi < Fa. b z r a.m. Eve gidey r rk e n b z rda alebe g rdi. (Ferec 855/1451 v. 49a). al veri, ticaret; alm satm muamelesi, pazarlk Utanmazms n, bu n u gibi b z r k a nda bu las n ? (Ferec 855/1451 v. 16b). bazar et al veri yapmak: B i l e c k k fi rl e r i n
avratla r dah Eski e h r b z r nda gel r l e r b z r de rl e rd i. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 15). baza ra ko sat a karmak: El l i e r alt u n dege n deve ve k a t r ke z l ik abn f h i i l e al ub ba deh b z ra k o yub satub ... (l 1982 [1581] s. 137).

O. bzr zanaat ve ticaret erbabndan kimse < Fa. b z r a.m. Sfat eki nin meslek isimleri iin kullanlmas iin b. acabrd . Gece o ld , b z r l e r evl evi n e g itdi. (Ferec 855/1451 v. 108b109a). O. bazar i stan ehrin ar semti < Fa. b z rist n a.m. Memleket isimlerinde kullanlan Fa. -ist n eki iin b. Acemistan . e h r i mezb ru b z rist n nda c l is idi. (l 1994 [159199] s. 229). bazbend, b. baz ube nd. O. bazdar doanc (.H. Uzunarl 1948 s. 106) < Fa. b zd r a.m. [b z do an + d r tutan, b. abdar ]. Ve
ba deh sip h l e r ve h is r e re n l e r i n ve b zd rla r u , f i l c ml e se rbest olmayan t m rla r u ... (.L. Barkan 1943 [946/1539] s. 234). S a n u ram ok u r se n i, ey hb z c n ik r, | B z n h b d y tdkc e da vet b zd r. (Z t 1967 [16.yy.n ilk

AD. baytaran, b. abaytara n . baz I temel, esas, taban < Fr. base < Lt. basis < EYun (basis) esas, temel Ayl i n d nya boyut la r nda (kimya terimlerinden) esas < baz I. AD. baz III ekmek veya yufka hamuru DS 585 < Yun. (maz) a.m. A. Tietze 1955 no. 172. Kr. baz II. O. baz IV doan < Fa. b z a.m. O la n bi r n i c e z e r r n keme r
u l mi le bi r k a c b z u h iyn i l e revnak i tem mil e eh rde n k d la r. (Ferec 855/1451 v. 100b).

ya amyo rdu sank i. O n u n la h e r o lay ki ise l i l i k i l e r baz nda ya anyo rd u. (A. Kulin 1997 s. 75). baz II

yars] I, 139). bazen, b. bazan . bazergn, b. baz i rg n. baz I b.m. (bir takm) < ba z + fonksiyonu kaybolmu Fa. izafet eki , b. asga ri . B e rl i nde b i r a z z iy dece
m nte r B y k g rd m F rede ri k bu ve i y dig r m z e h h ebe d iyo rla r. ba z la r

O. ba z ksm, blk < Fa. ba z < Ar. ba d a.m.

O lan c u k la ru ba z ld i, ba z de rv l i k od na yan ub yo ru r la r. (Ferec 855/1451 v. 68b). Fa. izafet

(Cen b

baz

225

be

ah beddn 1335 s. 125). baz baz ara sra: Baz baz g n boyu bu n la r d n yo r. (A. Kutlu 1983 s. 110). AD. baz II bir ekmeklik hamur yuma DS 586 < Yun. (maz) a.m. A. Tietze 1955 no. 172. Kr. baz II. O. baz oyun; alay < Fa. b z a.m. K imbil e, bu n b i r k imse b z ye v r bd r r. (Ferec 855/1451 v. 16a).

bazoka, b. bazuka. AD. bazrak salyangoz DS 589 < Ar. baz z k a a.m. Aceba / r / yanl m? Baka kaynaklarda bulunamad. Kr. bez z ek e . O. bazu kolun omuza yakn olan adaleleri, paz < Fa. b z a.m. B u K z z a ft e rk iybidi, u l m hem ems z
id i, z r b z y i l e d zd e r r i n i def demez idi. (Ferec 855/1451 v. 103b). Kr. paz .

Fa.dan alnma kelimelerde isimden nomen abstractum yapan eki ile tekil edilen isimler arasnda, yalnz edeb dilde kullanlanlar vardr. Bugn bunlardan hl kullanlan birka dnda ou unutulmutur (ms. mimar, musik , se rbest ). AE cildinde geenler: bz , beyekbareg , bi za r, c i ha na ray, c i ha nban , c van , lk, dost .

O. bazie oyuncak < Fa. b z i e a.m. [b z oyun + e kltme eki, b. ba e ]. M ec l is i h s s da b z e i eyt n g ib idi r. ( air Eref 1958 s. 123). kk mikdar, hi kabilinden ey B e n an o n bi diy n ra
al ub du r u ram, an dah d i l e r k i bi r b z iyceyi l e e l mde n ala. (Ferec 855/1451 v. 97a).

O. bazubend kol ba, bilezik < Fa. b z band a.m. [b z omuz ile dirsek arasndaki kol ksm ve band ba, erit, sarg]. (Msr beylerbeyisine verilen hediyeler arasnda) mu ras s a b z be nd (Sel nik 1989 [1599] II, 576). te kol umda bi r g m b z be nd va r, u n u n i n v rey im. (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 36). AD. bazbe nd /bazment kola ba lanan muska DS 586, 589.

AD. bazi k paz, b. pez ik . O. bazi l datan, eli ak < Ar. b d i l a.m. Ar. /d /nin Tk.de /z /ye dnmesi iin b. ah i z e : Ar. terkiblerde: b z i l n n i am nimetler datan, ihsanlar yapan: B u ta r k la b z i l n n i am ... (l 1587 v. 122a). O. bazi r gn/bazer gn tccar < Fa. b za rg n a.m. B i z b zi rg n la r u z. (Ferec 855/1451 v. 46b). Bi r ul u b ze rg nd u r, H ca s d rl e r, a rk d r. (a.e. v. 71a). AD. bazlama sac ekme i DS 587589 < baz II + bz yemek isimlerinde grlen ma eki. Kara n l kta 103).

Fa.dan alnm kelimeler arasnda be nd /be nt /ment heceleriyle bitenler var. Fa.da bu ek, balayan, bal mnasna gelen bastan fiilinin bir unsuru, bir nevi participiumdur. Bu ek ile tekil edilen kelimelerden birka Tk. gnlk konuma diline dahi girmitir, ms. kal ebe nt, k ebe nt . AE cildinde geenler: baz ube nd, c i ldbend /c i lb e nt, de rbe nd /de rb e nt, di lbe nd, d lbe nd /t lb e nt /t lb et .

bazuka/bazoka (askeriye terimlerinden) tanabilen roket atar silh < ng. bazooka a.m. [aslnda bir nevi boru algs iin yeni icadedilen isim]. (futbol sporunda) ok iddetli at ve onun patlama sesi: B eykoz l u i r zat, on seki z i nde n epeyce 61). O. bazuvan kolun st ksm ve oradaki adeleler; kol kuvveti < Fa. b z v n a.m. [b z paz + Fa. oul eki]. K i va rd b z v n u e lde k u vvet, | N i h yetde id i k ud ret, f t uvvet. (Z af 1950 [1555] s. 136).

d ndan k i yakla k otu z met re va r, bi r baz uka ka rm ; top ampul g ibi sol st doksanda. (A. Yurdakul 1989 s.

otu rup bi re r pa ra bazlama i l e g n evve lde n kalm bi ra z c k yo u rd u yedi le r. (Sabahattin Ali 1943 s.

Fiilden nomen concretum yapan ma vs. eki (b. aktma ), yiyecek ve iecek isimlerinde ok kullanlr (b. J. Deny 1921 s. 548549, T. Banguolu 1974 s. 266). AE cildinde u misaller var: baz lama, bezd i rme /be z i rme, bo ma I, bu u lama, bu lama, c z lama , alkama, evi rme, u l lama , del eme /te l eme , dondu rma, d me /dvme I . Fiilden ma sfatlar iin b. a lama , ma nomen actionisi iin kr. budama .

bazlama sac ekme i DS 587589 < baz II + bz yemek isimlerinde grlen ma eki. S a dak a t a leb tdi l e r.
Kimesn e an la ra n esn e v rmedi l e r. Hem n bi r k a r bi r bazlamac v rd i. (S a ltuk n me 1974 [15.yy.n sonu]

v. 97ab).

AE cildinde fiilden ma /me (bir kere eme ) ekleriyle u yemek ve yiyecek isimleri kaydedilmitir: baz lama, bu lama, alkama, do rama, d me /dvme, dutma /dutma /t utma, d rme /d reme . leriki bir ciltte geecek olan st la kelimesi iin stl a etimolojisi teklif edildi. Burada ma /me ekiyle gsterilen yemek isimleri de, fiilin ma /me sfatfiili (participium) + a olarak tahlil edilebilir. Fiilden ma / me ekleriyle yaplm baka mnada olan isimler iin b. bu rgama , b zme .

be I birbirinin ayn iki kelime arasnda, karlkl bir mnasebet ifde eder, ms. ka r b e ka r kar karya, yan be yan yanyana < Fa. ba dativus ntaks, yni bu tbirler Farsasnn ta m mukabilidir. olok d em b b n s o f ra get rd i | Ge l b e n gedi, di z bedi z ot u rd . (H a r m 1972 [14. yy.] no. 668). Bzen sonu belli olmayan bir diziyi gz nne getirir, ms. ky be ky kyden kye, ay be ay aydan aya B u tah a mml b i r l e e h rbe e h r y r id i l e r, M s ra y ti di l e r. (Ferec 855/1451 v. 143a). z g n be g n a rl e miye ba lam . (A. Cafero lu 1940 s. 69). ki ayn sfat arasnda olursa sfatn mnasn kuvvetlendirir, b. evve l be evve l : M ut l ak be mut l ak bu i zd i h m aras nda ok mte n evvi ve mu h t e l i f eki l ve t a b atde ef r d var idi. (Ah m et R sim 1342/1924 s. 114). z b e z k e nd i mal tamam be devesi vard . (S. Kocagz 1941 s. 71).

bazment, b. baz ube nd.

Yukarda, Fa.dan Tk.ye girmi, ayn olan iki Tk. kelimenin arasna sokulan be unsurundan bahsettik. Bu unsur, Fa.da da ayn ekilde kullanlr ve bu ekilde hasl olmu Fa. terkiblerden bzs birer btn olarak Tk.ye alnmtr. A

be

226

becerik

E cildinde olanlar: anbean, cabeca, dembedem, de rbede r, ve iki ayr isimle: canbe l eb ol- . Bunlarda grdmz be unsuru, aslnda Fa. ba , bir dativus hali ntaksdr ve bu fonksiyonla bir isimle beraber bir sr mrekkep zarf tekil eder. Bu zarflardan O.da ve bir ksm BSTT.de ve hatt halk dilinde bile bulunanlardan AE cildinde geenleri unlardr: bean a rt-ki /be a rtk i, beca, becayi (bu isim olmu ), bec id /bec it, be-e m, bedid ol-, begayet, beh em ol , beh emehal, be he r, be h uda, beh kmi ... , bekm, bekr, be nahak, be nam, betahsis, betek ra r, beyekbareg , be-z r- .

beber len-, b. bb r l e n - . beberuhi, b. bebek I. beb op modern mzik tiplerinden biri < ng. bebop a.m.?
Byle bebopu a n la rm bi r gvde bu ndan faz las n yapamaz.

(B. Karasu 1963 s. 63).

O. bebr kaplan < Fa. bab r a.m. 855/1451 v. 96a).

be II (kaba saylan hitap edat) ey < ?? A k o lsu n be a abeg ... Sen de bu n u syle rs e n ... (Mah md Yes r 1928 s. 208). (dikkati zerine eken nida) hey! bana bak!: D yakamdan be! (R. Ilgaz 1959 II, 9). (ok defa ret veya sitem ifde eder) yahu! : Vay, kopo l u, k u r na z t i lk i... Vay! Utanmyo r da, be! (E.E. Talu 1937 s. 157). Amma da etti n be! (Nzm Hikmet 1965i s. 85). O. bean art k i /be artan k i u artla ki < Fa. ba n art k i /ba art i n k i a.m. Fa. dativus be iin b. be I .
B e a rt n k i o l dah vak t l vak t s z n ed met eylemeye. (l 1982/1581 II, 226). M me lek i n i as d ik s ndan di r tmeye, be art n k i i t id l ve tedr c i l e ... (l 1587 v. 123a).

D ny da n i ce h eybetl az a metl c n va rla r va rd u r, p l u r u beb r u pel e n g gibi. Dapma i n an n ede n y g g rd ? (Ferec

O. beca yerinde < Fa. bac a.m. [ c yer + ba ntaks; Fa. dativus be iin b. be I . ]. B eyti t de ola n salt a nata | Se r f r tse bec d r t cla r. ( air E ref 1958 s. 153). becay i tebdil, karlkl yer deitirme < Fa. bac yerine; yerinde (Fa. dativus be iin b. be I ) + i nomen actionis eki, kr. asayi , n mayi , pe resti vs. Eref 1958 s. 130). EO. becek tl TS 472 < Fa. p ak fillet for confining a ladys headdress F. Steingass 1930 s. 263, kr. TekinTietze 1994 no. 125, ya da l e ek barts DS 3069 < Fa. laak. becel le, b. bece r l e . becel le , b. cedel l e . AD. becene ssz, tenha, korkun yer DS 592 < O. bece n e snlan gizli yer < SrpHrv. be n i ja /bj e n i ja firar yeri, kalan yer A. Tietze 1973/1974 s. 219 222. B i r n e v bece n e va r k i bi r y c e d a etegi nde yal m
k a yadu r, sti a a asna h a v l e, ve ik i ya ndan a rk u r bi r n e rd b n ekl yol tmi le r k i bi r bi r k l u r.

B t n bi r h ey eti n va r ise tebd l i nde ge r mah z r | Hahamba y o lsu n ey h l- isl mla bec yi t! (air

AD. bebe bebek, ocuk < ocuk dilinden alnm kelimelerden (b. adda git- ve an n ea n n e . ), kr. Fr. bb a.m. B ebesi k u ca ndayd. Salyala r akyo rd u beben i n a z ndan. (F. Otyam 1965 s. 26). bebe becik /bebe be l ik /bebe be n ik oluk ocuk DS 590. Gaz i n o n u n o ras bebe bec ik! (F. Baykurt 1967a s. 433). bebe yaka (terzilik stlahlarndan) yuvarlak ular olan yaka: ste l ik bebe yaka yapacakm z. Ayol, bebe
yaka m kald a rt k? B i z im oc uk l u um u zdayd bebe yakalar, ap al yakala r, Ame ri kan yakalar. (F.

Hepilingirler 1997 s. 108). bebek I b.m. (meme ocuu) < bebe + isimden isim yapan kltme eki olan k (M. Rsnen 1957 s. 100, b. bardak ). mkemmel giyimli ve ssl gzel kz:
B i rde nb i re ge n k z l ktan km gibiydi, bi r bebek olmu tu. (Kenan Hulsi 1944 s. 54). kk insan

(Tursun Bey 1977 [149095 aras] s. 123). becer (bir iin) stesinden gelmek, onu baarabilmek < bacar < ba ar a.m., fakat ba ar fiili hep msbet mnada kullanld halde, bece r ok defa pheli veya aksini im eden alayl tonlarla sylenir. Ba ka misali olmayan / / > /c / deiimi de belki istenilen zayflatma olarak izah edilebilir. M l l e ri n i te l e f tdi l e r. B e n muk b i l c e
k o pdum, m lc u az um

eklinde ocuk oyunca: Fatma bebek oynamyo rdu. B ebek l e re, ca n l la r na bakyord u. (M. Hachasano lu 1951t s. 38). B ebe R u h i /bebe r u h i Karagz oyunlarnda irkin bir ccenin ad H. Ritter 1953 III, 639: Y z n e yle dikkatl i bak ebel e maymundan fa rk va r m ? A lt kar bebe ru h i g ib i bi r boy ... (S.M. Alus 1934 s. 204). bebek II yalnz gzbebei gzn ortasndaki koyu renk nokta terkibinde, < gz ve bebek; dardan bakarken insan, kendi vcudunun aksini kck bir adam resmi olarak grd iin gzn orta ksmna, birok dillerde kk adam (ms. Lt. pupi l la ) denmitir. G z l e r i ge n e g z bebekl e rimde. (M.C. Anday 1965a s. 199200). Mecz mnada ok sevilen, zerine titrenen ey veya kimse:
Ak am eri f i n i z hay rla r o lsu n, n o no k z la r m, gz bebekle r im! (smail Galip 1932ed s. 4). G z m bebegid r a n u o l h l i siy h

(Ferec 855/1451 v. 96a).

b sled m, b ce rd m, u lald. Atlamaktan ba ka a re

(Sabahattin Ali 1936 s. 19). (belki hile ile) elde etmek: N eyl e r ise eyl ey b bi r azab gedc g i n bec e rm i . (l 1975 s. 145). rtmece ifde ile hacetini grmek: Ay! Ay! Ay! H a yv n k a pu n u n yan na bec e riyo r! (H.R. Grpnar 1336 s. 109). cins mnasebette bulunmak:
yoktu. Fakat atlama nas l bec e re c ekt i ? Babamn meza r nda i t im. ki k i i de bi rb i ri n i bece r iyo rd u me za r n dibi nd e. (. Altan 1974 s. 108). bece rt (bece r

fiilinin causativum ats) herhangi bir fiilin yerini tutabilen fiil: N e reye gt rey im? B u k a labal n i i nde n e reye bec e rt eyim ben bu n ? (H.R. Grpnar 1926b). becer i k eli i e yatkn olma, ustalk, beceriklilik W. Radloff 1911 IV, 1625 (kelime bugn yalnz l i ve

(Kprlzade 1934 s.

119).

becerle

227

bedava

ekleriyle kullanlr) < bece r + EO.da fiilden nomen actionis yapan ik eki (b. al k II ); kr. yalnz olarak veya ekli olarak kullanlan yak k : yak k al tbirinden ba ka yak k isminin kendi bana mevcudiyeti yle bir cmlede de belli olur: E rkek yak kl bi r adam de i ldi r. (E. Atas 1991 s. 84), nk l ekiyle sfat yaplan yalnz yak k deil, e rk ek yak dr.
si z

AD. becer le /becel le/be i r le (bir iin) stesinden gelmek DS 592 < bece r + fiilden verbum diminutivum yapan l e genilemesi (b. ba arla ) ve be i r l eme varyantnda < ba arla , btn bunlar ba ar fiilinin mahsus zayflatlm m taklardr (bece r maddesinde gsterilen hususiyetler). Se n
gay ri e fe nd i gayt na ge t i n, b i z iy n e n s r tme. B i z iy i kt, ik i g n evve l, ik i g n son ra, bece l l e r i k. (M. Makal

(yz hakknda): Ay n be l i rl i g n l e r i nde y z l e ri ndek i ve davran la r ndaki betl ik sanki daha da art yo rd u. (R. Ilgaz 1981 s. 40). bed bed kt kt: G z l e r i bana bed bed bakp du r uyo r. (Mustafa Niyazi 1950 s. 57). O. bed n i k (zarf) iyi kt: Ol sebebden cok za h m ete o rad. Ya rm bed n k uy bi lme z mef l cd u r. (Ferec 855/1451 v. 182b). bet et fena etmek, yanl etmek: Bet etti n gay r da r ak am! (F. Baykurt 1961 s. 82). beti n e git- houna gitmemek: Ebed ef g ibi bi r pye
i l e Atat rk n ge rid e kald n , o n u n ye r i n e lmede n arala r a k g itti i n n n n p diye M i l l e f old u u n u g rmek pek betime g itmi ti. (N. Berkes 1997

s. 139).

1950 s. 30). Bu fiiller de, bece r gibi, baka fiillerin yerine geerek onlarn mnalarn im edebilir (ms. hacetini grmek; rza gemek; ldrmek):
D rt ca nda rma gelmi z e r l e r i n e. B i r i n i bec e r l emi l e r. Di e r l e r i i ft l i e ek i lmi . (F. Erdin 1958 s. 235).

becert, b. bece r . beci ahmak, aptal < konu masnda be nidasn ok kullanan? Kr. abec i . Peki ama, anadan do ma
h ebe n n e kala r, bec i l e r i , t u r u beyi n l i l e r i n e yapaca z ?

Yukarda gsterdiimiz bed sfat, Fa.dan O.ya giren birok kelimede, kendisini takib eden bir isimle birlikte bzen mrekkep bir isim, fakat ekseriya mrekkep bir sfat tekil eder. Bu mrekkep kelimelerin ou, edeb Osmanlcaya mahsustur ve sadece ok az, halk diline ve BSTT.ye nfuz etmitir. AE cildinde yer bulan unlardr: bed a hd, bed-avaze, bedbaht /be zbaht, bedbi n, beddua, bed-e nde r n, bedfia l, bedfi i l , bedgman, bedh isal, bedh u, bedkr, bedmest, bednam, bed ra, bed reg, bed re n g /bedi re n k /bed rek, bedsi ret, bedtab, bedz i ndegn e. Ayrca, bed sfatnn comparativus ve elativusu olan bedte r /bete r iin b. balate r . dak k a c k sk t tdikde n s o ra ge n e k e l ma bed i le ...

O. bed balama < Ar. bad a.m. [/bd / kknden]. B i r (N mk Kem l 1944 s. 33).

(S. Birsel 1995 s. 34). AD. becid /becit gerekli, nemli, acele DS 592593, TS 472474 < Fa. bacid a.m. [ba dativus ntaks (b. be I ) ve Ar. c idd zen, gayret]. B e c id n me v rib i ha yalvar (Fah r 1974 [1367] no. 1217). bec id ol srar etmek: Fe r ru h r zda n e h r e n l i k umd la r. Fe r r u h r z ek i nd i. B ec id old la r, yalvard la r. (Ferec 855/1451 v. 39b). O. Be Viyana ehri < Mac. B cs a.m. [asl mnas bodrum, Trkeye SrpHrv. ya da Bulg. zerinden de gemi olabilir.] Ge nd z i k a l a i
B e de n k o nak y rde k l l c em yet i l e du r ub ... (Sel nik 1989 [1599] I, 357). Ve Be c n ibi n e g ide n s a t l k g vdan h e r bi r i nd e n o n ik i bu uk ak a g m r k al na. (.L. Barkan 1943 s. 303).

O. bed ahd ahdi bozan, szn tutmayan, dnek < Fa. bad ahd a.m. [bad kt (b. bed ) ve ahd anla ma, vad ]. bed ahd i n bek r! n se n bu k z seve rd , ba a get r b n de rd ? (Ferec 855/1451 v. 59b). O. bedahet pheden ri ey, herkesin aklnn yataca ey < Ar. bad ha akln grr grmez yatmas. bu ak l o lana k a r b i bed het ola n ma n ... (Ferec 855/1451 v. 71a). Bedah an Tacikistann lal madenleriyle me hur bir blgesi < Fa. Badah n . O l Abd lm min H n
memleket i S eme rk a nd u B edah nda c n i n i salt a nat ol ub ... (Sel nik 1989 [1599] II, 514).

O. bee ocuk < Fa. baa /baa a.m. e r g i rd m, g rdm, z e n u be e d r l d r l n i metle re batm la r. (Ferec 855/1451 v. 68b). O. bee m ba stne! < Fa. baa m a.m. bese r u e m in ksas. Fa. dativus be iin b. be I . B e e m d dm, eyley b i z z. (Z af 1950 [1555] s. 140). bei bei fsl fsl (?) < Fa. bac c /ba a.m. G ebe rsek
bi le, i imde be i be i km ldana n bi r so ru i a ret i eksik olmam t r ... (A. lhan 1957a s. 1049). e mek ama o da kolay m, gel bana so r! G c n e g id iyo r i nsan n, beti n e g idiyo r. (M. Makal 1950 s. 102). O ke ndi n i n e be e nmi l ikt i r. N e bed eydi r; tek i nsan n bi r g ramofon pla nda hayk rmas! (S.F. Abasyank 1955

AD. bedal gelinin yzne yaptrlan yaldzl pullar DS 594 < Bizans Yun. (petlion) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 405. B e n tkayim, sen yika | Y u z u n u n bedal i n i! (B.A. Yanko lu 1943 s. 82). AD. bedal iza/bedel ize kelebek, pervane DS 594, K. Emiro lu 1989 s. 54 < Yun. (petalda) A. Tietze 1962 no. 334. O. bedalu ka, b. bacal u ka . bedava b.m. (meccani; meccanen) < badhava . Bu birleik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola /acabu la . B edava si rke baldan tatl d r. (.A. Aksoy 1965 s. 90). bedavadan meccanen: Ba z defa ka ry ke rh n ede n ka r r, k rda bedavadan ku l la n r. (R. Enis 1944 s. 58). bedavas na meccanen: Kar dan da
bedavas na a k has ret ark la r , D e l i misi n la n ? Fuka raysan e rkek de i l misi n yan i ? (Fruzan 1972k s.

bed /bet kt, d manca < Fa. bad a.m. En iyisi boyu n

s. 60). irkin (ses): B et ve ti z bi r yayga ra i l e havaland. (M. zay 1953 s. 84). somurtkan, ask

169).

bedavaze

228

bidnus

O. bedavaze irkin sesli < bed kt (b. bed ) ve avaz e ses. Ege r o lsa m ez z i n , ey fi l | G nde be ge z no. 197).

min re k a yd nas b; | V y ege r o las n bed v ze | Sa a d n m ola ba d u k a r b. (l 1977 [ca. 989/158182]

ma m l n b i h o lmayub he r bi r dn mi nde n bedel i r msl im ndan ve ke fe rede n y z e r ak a k a yd ol nm du r. (.L. Barkan 1943 s. 328). bedel l e msavi olmak

TS 477, TekinTietze 1994 no. 128. AD. bedel II uak, iftlikte hizmet eden, oban DS 594 < bedel I, iftlik sahibine veklet etti i iin (?).
Kyl n n bi ri i ftte ub ukta ke ndisi n e yardmc ols u n diye bi r bedel a rama a gitmi . (Y.Z. Demircio lu 1934

O. beday i I bidatler, yeni tremi detler < Ar. bad i a.m. [/bd / kknden R. Dozy 1927 I, 57 bad a nn oulu]. Z i k r o l na n bed yi ... k l l ye n re f o l n ub ... (.L. Barkan 1943 s. 119120). O. beday i II alacak eyler < Ar. bad i a.m. [bad a alacak ey kelimesinin oulu]. Kr. dar lbedai.
B i l d s e l s e de es n f s a n yi ve e n v bed yi ta al l mi n e ge l b ... (l 1958 s. 150). Ma a m f h bed yi i bah r yal z eme n iyl e, g l y l e, l l esiyl e ikt i f demiyece im. (N mk Kem l 1944 s. 11).

s. 36). O. bedel III keyf verici bir madde < Malay. vet t i la simple or mere leaf HobsonJobson 1968 s. 89. 568). Baka kaynak bulunamad. bedelen, b. badalan . AD. bedel et dn vermek < Ar. bad l verme, hediye etme, feda etme. Ar. /d /, Ar. diyalektlerinde dental /d / olarak da telaffuz edilebilir ve bunun aynen Tk.ye de alnd da olur, b. baydak . B i r
bedel et hediye olarak da tmak: ok z e r u s m biyve vu yet m, ms fi r u muk m, s a h h u sak m h a k k nda bedel de rd i. (Ferec 855/1451 v. 9a).

Afyon u be r u be ng u bedel, b de v a rak , | C ml e mkeyyif t y ri z, keyfe mttefak . (S.N. Ergun t.y. II,

bedbaht/bezbaht bahtiyar olmayan, ans olmayan < Fa. badbah t a.m. [bad kt(b. bed ) ve bah t kader, ksmet]. EO. yazmalarda bzen tesadf edilen /z / ile yazl iin b. az i n e . Kimd r o l mel ik z de i
z de ki bedbah t o ld, su lt n l k d an ged y l a d di?

(Ferec 855/1451 v. 138b). uursuz, eametli, menhus: bedbah t ! Do ru syle, o l um sen mi ld rd ? (Ferec 855/1451 v. 45a). K a t bez bah t la r ki anda n sip s | B u i e yle k l u ram Ky s. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 1106). bedb in ktmser < Fa. badb n a.m. Yu. Rubinik 1970 I, 187 [bad kt (b. bed ) ve b n gren]. A n n emi n
stanbu la i nd i i g n l e r bedbi n o l uyo rd um. Kald g n l e rse imdiki nde n z iyade iyimse r o ldu um u hat r l yo r um. (A.. Hisar 1956 s. 1011).

e rk ek l ik edip be l i ra bedel edebi l iyo n mu ? Para g n paran ge n e pa ra! (Orhan Kemal 1954b s. 196). O.

AD. bedel i tal, killi ve kireli toprak tabakas DS 594 < Yun. (petaltsa) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 406. bedel ize, b. bedali za. beden I vcut < Ar. badan a.m.
V rmeyecek o l u rsa bi r

beddua kt dilek, ilen < Fa. baddu a.m. [bad kt (b. bed ) ve du Allahtan dilek, dua]. Fadimem bi r
yandan kap n n n nde bekl iyo r, bi r yandan da i i n i i n bedduala r ok uyo rd u A aya. (N. stn 1970 s. 219). beddua et

(Ferec 855/1451 v. 234a). gvde: n c e sska beden i n i n st nde sas z bi r ba va r. (N. stn 1970 s. 54).
bat m n et bede n n n i res i nde n d i l e rs em alam.

ilenmek:

Yatt ye rde n t de ri n l e rd e n

sa a sola beddua ediyo r.

(B.S. Kunt 1953 s. 12).

beden II kalenin iki bur arasndaki duvar < beden I; F. Steingass 1930 s. 165e gre Fa.da da bu mna vardr, fakat onun Tk.den alnd muhtemeldir.
G i rid k a l as n u k f f r b u rc u bede n l e re k ub tem ya du rd la r. (C. Okuyucu 1987 [159091] s.

bedel I karlk; fiat, deer < Ar. badal a.m. Yed ik le r i n i n bedel i n i demek i i n bi r a re a rad. (Kemal Tahir 1955g s. 188). Kelime ok defa bir zarf terkibinin sonunda, ye r i n e ye benzer bir nevi sontak gibi, bulunabilir: Sabi h bey yumu amaya bedel, daha se rt le e re k ... (H.R. Grpnar 1943m s. 66).
D a rdaki saf, beyaz havaya bedel, bu ra la rda saman ve gb re kok usu a r a r yay l yo rd u. (B.S. Kunt 1948 s.

381). O. bedendern kt kalbli < Fa. bad kt (b. bed ) ve andar n i, kalb, huy. B u Eb B e k i r bi r f u z l ... bed e nde r n ... e r idi. (Ferec 855/1451 v. 57a). beden bedene ait, vcuda rz olan < beden + isimden sfat yapan eki, b. adal . Hakl s n z, ef e nd im, u zv
yah ut bede n ra hats z l k la r imdi l ik akt rl e r de i l, dokto rla r tedavi etmektedi r l e r. (S. Ta er 1956 s. 118).

21). bedel kelimesine balanan kelimenin dativus halini gstermesi bugn kaide olmasna ra men, daha eski metinlerde ablativus hali kullanlrd:
... mus h ib l e r i nde n me rh m C e l l B k vef t tdkde ...andan bedel bi r mus h ib l z m id g i n e ... (l 1982

[1581] s. 231). Bir bakas yerine vekleten hacca giden veya askerlik vazifesini para vererek if edene de bede l denirdi. Babasn n atalca
ta rafla r nda ok ze n g i n bi r ky a as oldu u n u , aske rl i i n i bede l l i yapt n re nm i le rd i. (Kemal

O. bedeno s /bednu s /b i dnu s horoz; ibikli bir ku Meninski 1680 III, 5925, TS 477478 < Yun. (petens) horoz G. Meyer 1893 s. 19. Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. Z rek eyitdi: bi r
bidn s v r- id i, c i h n g rm i ve du zak la r k esmi ve ok di lk d sit n n ok um . (S. eyho lu 1973 s. 246). Hem n h e r b i r tavuk b i r t a rafa d a rd a an o lm . K o vala rke n i n e bi r bede nos gelmi . (P.N. Boratav

Tahir 1955g s. 19). Onun gibi ayniyle verilen vergi veya hizmet yerine denen paraya da bede l tbiri kullanlrd, ms.: ... defte r i at k d e o n be
uvaldan ik i uval r yaz lm du r. Elyevm bu k ide

1995 s. 106107).

bedes

229

bedle

AD. bedes tabaklkta derilerin her gn bir defa elden gemesi DS 595 < Fa. badast ele (alnma). bedestan/bezesten kapal ar Meninski 1680 I, 809 < Fa. baz z z ist n manifaturaclar ars; ikinci hecenin ortadan kalkmas, orta hece d mesiyle, hece bini mesiyle (haplologie) ve / z / /d / deiimi ise benze mezlik (dissimilation) ile izah edilir. Kr. bez za z istan . Memleket isimlerinde kullanlan Fa. ist n eki iin b. Acemistan . O. bedest! elde, elinde < Fa. ba ntaks ve dast el. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 78). bedev I lde adrda yaayan Arap gebesi, bylelerine ait veya mahiyetinde olan < Ar. badaw a.m. Ve ge rekd r k i k if l e r memleket i bedev ve
s A rabu e r r i nd e n ve te add si nde n mah f z ve mah r s t u tala r. (.L. Barkan 1943 s. 362). Otobs ku l la nacak olan bedevi, bi z i g r n c e ko arak otobste n i nm i , saygyla dedemi n e l i n i pm t. (N. Eray 1994 s. D rt e l eme! B i l l h i i n e l e r im! Si l h bedest bi r k a d n!

beyan : ...

i r i n di re d n, su h e n d n bed u l bey n

(l 1982 [1581] s. 232).

bedia aheser, sanat mucizesi, artan yenilik < Ar. bad a a.m. On u n e l i nde b u s a n at i n c e l e rek, d r l
z a r f et l e r kesb ede rek bi r bed a h km n e g i rmi idi. (H.Z. Uaklgil 1317 s. 30). N evbah r e b yk bi r bed as mebz l iyet ve me l f iyet c i h et l e riy l e yet h a k r g rd m z emen l e rd i r. (N mk Kem l

1944 s. 9). O. bedid o l gz nne gelmek, grnmek, zuhur etmek < Fa. bad d gre (gelmek) [d d gr ve ba yakla ma dativus ntaks, b. be I ]. mdi 180b). O. bedihe irtical sz < Ar. bad ha a.m. ... bed h esi n i o l m n sebetle sylemi . (l 1994 [159199] s. 250). (sfat) irtical: Re f k , e h r i Ed re n e n bal nda n
z rde h t r o l u r ve b u mak l e bi r bed h e na z m i ti h r b u l u r. (l 1994 [159199] s. 225).

i itdm ki diy r sev h i ld e bi r mel ik e bed d olm , ib r i ekme h u eb ras ide r imi . (Ferec 855/1451 v.

115). Kanunlar dinlemeyen bu insanlardan korkulurdu, kr. AD. bedevi huysuz, ahlksz DS 595, si kimseler ceza olarak bedev a rda a gnderilirdi (Oruc b.dil 1343/1925 s. 41, F. Giese 1929 [890/1485] s. 120). O. bedev i II/b i dev i Arap at < bedevi I. 855/1451 v. 245a).
Ge ld i l e r, re ve nde n aya na dk ldi l e r. B i r m rett eb bedev ye bi nd rd i l e r, i n c e, yan n ca yayak y r d i l e r. (Ferec Andan mu rak eye rl bidev ye bi nd rd i l e r, sa r ya get rd i l e r.

bedih i besbelli < Fa. < Ar. bad h a.m. B ed h d i r us l i

me ve retde men fa at z r | Ta ar r u z az o l u r ok o lsa bi r mlk n ig e hb n . ( air E ref 1958 s. 108). le ri nd e h bi ri yok idi k i s h t e l i i na z a r nda bed h g r nmesi n. (N mk Kem l 1944 s. 89). irtical: .

(a.e. v. 51a).

O. bedihi yeg yan frsat dtke nnda ve hazrlksz zarif bir sz veya iir syleyebilenler < Fa. bad h ye g y n a.m. [bad h irtical, g y syleyen + oul eki olan n ]. B i r mat l a ar r d mek
ge rekd r k i ... tah a yy l t mat b as bed h yeg y n z m res i n e vi rd i z eb n c ev h i rpeym ola. (l 1982

AD. bedevre pedavra DS 595, b. badavra . O. bedf ia l yaramaz < Fa. badf i l a.m. Fa. bad kt iin b. bed . bedf i l! Se n be nde n e i va r? (Ferec 855/1451 v. 178b). O. bedfi i l ktlkler yapan < Fa. badfi l a.m. Fa. bad kt iin b. bed . h a r mz de i bedfi l! (Ferec 855/1451 v. 44b). O. bedg man o l pheye d mek, phelenmek < Fa. badgum n pheci. Fa. bad kt iin b. bed . Er b u
sz i i id ic ek bedgm n ol u r, g l i nde eyd r: M eg e r b u avrat bu o ry sevb du r u r. (Ferec 855/1451 v.

[1581] s. 197). bed i (sfat) estetik < bedia kelimesine uydurulmu sfat. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal .
On u n cevval z eks, za rafet i, mecl isa ral , caz ip i lt i fatla r, bedi edas, daim u h l u u h e r eye tefevvuk ede rd i. (Fazl Necip 1930 s. 183).

AD. bed inden balangcndan DS 596 < Ar. bad balang. bedi r, b. bed r . bedi renk, b. bed re ng . bedi' l beyan, b. bedi . O. bedkr ktlk eden, erir < Fa. badk r a.m. [bad kt (b. bed ) ve k r yapan]. lem bedk r, evb , k a l l o l y re di l e r. (Ferec 855/1451 v. 126b). EO. bed l, adl u bedl terkibinde adalet ve el akl < Ar. bad l ; kr. bede l et ve be z l . M e l i k o ldum. Adla bedl e me l o ldum. (Ferec 855/1451 v. 49a). O. bedle takm (elbise) < Ar. badla a.m. 855/1451 v. 51a).
H a mm mdan k cak bi r bedle mel ik ne don g eyd rd i l e r.

111b). O. bedhi sa l kt karakterli < Fa. badh is l a.m. Fa. bad kt iin b. bed . Ol y z e l l i ya nda olan k a rda umu bi r b h n e r bed h is l avrat va rdu r. (Ferec 855/1451 v. 191a). O. bedhu somurtkan, ask suratl < Fa. badh a.m. Fa. bad kt iin b. bed . B u k z b a, g l z ra i l ed ,
y , i , g l , oy na , av ns u n o la ki bedh l g ide ba a bak a . (Ferec 855/1451 v. 97b).

O. bedi fevkalde, ok gzel, nefis < Ar. bad a.m. B i r ik i n evbet dah ald, bed nak la r gste rdi. (Ferec 855/1451 v. 211b). bedi lbeyan ifdesi harikulde, sz sanat stn olan < bedi + harfi trif l ve

(Ferec

bedle

230

bekter

AD. bed le /betle kzmak, fkelenmek, huylanmak; ayplamak, birinin arkasndan kt sz sylemek DS 596, 646, < bed /bet + isim/sfattan fiil yapan l e eki, b. acabla . K rat e e r ye r i n i g rd
ga rip, e e r de sah ibi yok, K rat betledi. yle K rat betled i ki daha Ke lo lan da b rakmyo r, imlaho r la r da koymuyo r. (Behet Mahir 1973 s. 198).

AD. bedr s aaca vurulan a ubuu DS 597 < Erm. badruys a.m. R. Dankoff 1995 no. 608. O. beds i ret geimsiz, aksi < Fa. bads rat a.m. [bad kt (b. bed ) ve s rat tabiat, davran]. B e n m bi r
mfsid bedbah t k a rda um va rdu r, o rd u r. (Ferec 855/1451 v. 97a). bedsiyretd r,

O. bedmest sarho < Fa. badmast a.m. [bad kt (b. bed ) ve mast akrkeyf]. tt if k i l e yu rd u u zda u r u mad n dala mad n ot u r u , di r i l , bedmestl ik tme ! (Ferec 855/1451 v. 123a) He rn e me rubat bu l u rsa i e r, fakat
h i k imse h i bi r vakit on u sarh o ve bedmest g rmemi ti.

O. bedtab kt huylu < Fa. badt a b a.m. [bad kt (b. bed ) ve t a b tabiat, huy]. B u h t n u d n k i e r i amm s o l y m , bedt a b imi , ab s ekl imi . (Ferec 855/1451 v. 118a). O. bedter daha kt < Fa. bad kt (b. bed ) + (comparativus) eki olan ta r ; kr. bete r ve b. balate r . B u ndan bedte r n e g n h o la ki ... (Ferec 855/1451 v. 62a). Kr. bete r . AD. beduk am aac sakz DS 597 < Erm. bdug a.m. U. B lsing 1992 no. 12, R. Dankoff 1995 no. 634. O. bedzindegne geimsiz < Fa. badz i ndag n a.m. [bad kt (b. bed ) ve z i ndag n hayat, geim] Fa. zarf eki na iin b. aci za n e . B ed z i ndeg n e l i g i me h r s a n d d i muf h i r ... (l 1979 [1581] s. 129). AD. been/be en/behen/beyen bana E. Gemalmaz 1978 I, 310 < ?? Erzurum diyalektinde grlen bu l. ahs tekili zamirinin ekli izaha muhtatr. B e n im bac la r mi c im ld rd i, o n u be e n c nde r! (B. Seyidolu 1975 s. 316). C e l b u pa radan beye n bi ra z ve r . (B. Seyido lu 1975 s. 398). Kr. bahan , seyen . O. begayet ok, son derece < Fa. ba yat a.m. [ yat son, nihayet, ba yat sonda, nihayette. Fa. dativus be iin b. be I ]. P di ha bu h a re ket be yet h geldi. (Ferec 855/1451 v. 27a). Ak a r s u g ibi ge l, se ns z be
yet b mec l o ld um, | Degi rme n l e r g ib i s us u z d gemez bo az umdan. (Z t 1987 III [16.yy.n ilk

(Fazl Necip 1930 s. 120). O. bednam ad ktye km, melun < Fa. badn m a.m. [bad kt (b. bed ) ve n m ad]. B e n o l bedn mu u l myam. (Ferec 855/1451 v. 111a). bednam eyle dillere drmek, rezil rsvay etmek: K a rda u bedn m eyleme! (Ferec 855/1451 v. 174b). Olmaz
a abey, olmaz! B e n i bednam ede rsi n k i, melmekette bi r di le d tk m, o l u k oc u k yedi gbek ku rt u lamay z b u l ekede n! (A. Nesin 1995 s. 106).

bednus, b. bedenos . bedr /bed i r dolunay, ayn on drd < Ar. badr a.m.
S f resi nde bi r k u rs de rmiy n de r k imse bu l nmaz, mege r k i h lede bed r i tem m (l 1587 v. 120b).

O. bedra kt niyetli < Fa. bad r a.m. [bad kt (b. bed ) ve r fikir, niyet]. B i r ik i c n ibde n a d i bed r ... z h i r u h veyd olmal u o lsa ... (l 1982 [1581] s. 165). O. bedraka klavuz < Fa. badrak a a.m. Yo l mu h a vvifd r. Si z i bed rak a i l e ge rem. (Ferec 855/1451 v. 233b).

B u k r h n eye n i z m ve esb b u l t na k y m s dk u l ah b r c s sla r i l e ve e h l i vuk f u k mi l l ay r bed rak a la r i l e mmk nd r. (l 1982 [1581] s. 134).

O. bedre kese (para) < Fa. < Ar. badra a.m. P di h h u r r em old, be n n ya bi r bed re k z l a lt u n i n m eyled i. (Ferec 855/1451 v. 19b). S a k n, ey s mten, mi h r u mah a bbet, | der bed r i r u h u bi r bed re alt u n. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 146). O. bedreg kt soylu < Fa. badrag a.m. [bad kt (b. bed ) ve rag soy]. segi bed reg! B i z e h y net td , e h z den k a n na gi rd . (Ferec 855/1451 v. 62b). AD. bedreng/bed i renk /bedrek kt renkli DS 595, 596 < Fa. badra ng a.m. Fa. bad kt iin b. bed . AD. bedr i k /b d r k /pedr i k erilme e hazr hale getirilmi yn veya pamuk topa; taranm pamu un iine ince ubuk koyarak elde edilen fitil DS 595596, 3419, TS 478 < Erm. badruyg a.m.; kr. Grc. patru k i a.m. TekinTietze 1994 no. 130, R. Dankoff 1995 no. 607. A nas u rg u na pambk
go rmu . B i bedi r i k ri r, h eme n uy h us u g e l i r, devri l i r yatarm . (.A. Aksoy 1945 I, 382).

yars], 34). O. begler begi /bey ler bey i yksek bir Osmanl idarecisi < be le ri n (yni sancakbeylerinin) be i. Son kelimenin sonundaki possessivum eki fonksiyonsuzdur, onun iin beg le rbeg i l e r, begle rbeg i l i k, M s r begl e rbeg isi vs., b. acabola /acabu la . Ve begl e rbeg i l e r ba z sip h l e r e l i n e mekt b v r b (N. Beldiceanu 1967 v. 13b9).

begonv i l bir bahe ieinin ad < 19. asrn banda hret kazanan Fransz kaptan Bougainvillein adndan. Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . Bak, nekada r bym Kr. bugo nvi l l ea .

h e r ey! B ego nvi l e bak! On u Ya a r Efe nd i st kat pen ce res i n i n pe rva z na ba lam t. (N. Eray 1990 s. 30).

begonya bir iein ismi < Fr. bgon ia , spanya Krallnn Santo Domingo adas valisi Michel B gon (16381710)un isminden. O. begter /bekter cebe, zrh < Fa. bagtar a.m. G. Doerfer 1965 II, no. 758. B i d iyn r z e r, c bbe vu deste r u
este r, h e vu h z e vu begte r, u l m ken iy z ek b ze r u z iyve r di l e rem. (Ferec 855/1451 v. 233a).

AD. bedr o /vedre su kovas DS 595, 4094 < Sl. vedro a.m. A. Tietze 1957 no. 230. /v / /b / geli mesi iin b. ab 2 I /v .

begm

231

beylik

beg m Hint prenseslerine verilen san TS 1983 s. 124 < EO. beg m. beg e tevcih edilen hitap, tali olarak mennes ekli, kr. ha n um , G. Doerfer 1965 II, no. 831. Kr. biyim . be /bey evin, ailenin erkek ba, zev; kyn ileri gelenlerinden biri, bir kabilenin veya kk bir devletin ba, mir, kumando eden TS 479 < ET b g a.m. Clauson 1972 s. 322323 (Clausona gre muhtemelen in. po yzba kelimesinden).

(Ferec 855/1451 v. 130a). D rt (F. Giese 1929 [890/ 1485] s. 119). EO. causativum hali olan begend r galiba be endirme e al mak, gzel gstermek mnasna gelir: (Yalnz kendisinden ehil olan birine varacan syleyen bir kzla konuan talib iin byle deniyor.) K za e h l iyyet begend rd i (Ferec 855/1451 v. 213b).
ld rmege bege nmedi. ayak l u d a varla r s rmege bege nme z l e rd i.

b r g rd ik i bu beg bi r s a l betl , meh betl k i id r. N i e e r u avrat, be nde vu z d d v n nda du r u r la r. (Ferec 855/1451 v. 119b). Bey olmakta, bi ra z oku ryaza rl k, bi ra z g rg , bi ra z da A ada bu l u nmayan bi r n it e l ik o lmal yd. On u bu l up ka ramyo rdu ama, o bu l up ka ramad n esn e n i n , ke ndisi nd e bi ra z k t old u u n u ok iyi bi l iyo rd u . (R. Ilgaz 1981 s. 101).

be endi patlcan ezmesi ile etten yaplan bir yemek < h n k rbe e nd i nin ksaltlm ; fiilin gemi zaman eklinin, isim haline gelmesi iin b. bast . be enik beenmi < be e n + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan i k eki, b. akk . Lle n i n n nde du rd u. Ke nd i n i be e n i k bi r edayla kad n selmlad. (N. Cumal 1956 s. 5). EO. be ens i azck be enmek < be e n + fiilden fiil yapan s geni lemesi (M. Rsnen 1957 s. 167), b. ayruks . Tem eyleye n e h r i G l n | Beg e nsime z dike n l g l sit n . ( eyh o l Must af 1979 [1540] no. 7834). AD. be i r melemek DS 597598 < be! (koyun sesi) me! + ses taklidi fiillerde ok grlen ve bunlara yapma anlam kazandran k r geni lemesi, b. afgu r- . Fe amm k l l k m r i n ve k l l k m mes l n
an ra yeti h i si r r i nde n te f l i l e g rg i n t s fati nde ta al l b i l e re y y g sfe nd g ibi begi rd rl e r [veya beg rid r l e r ?]. (l 1979 [1581] I, 169).

simden sonra gelirse o ahsa sayg ifde eder:

Ma ns r beg de r h l avrat k a t na va rd, bi r k l istedi.

(Ferec 855/1451 v. 93a). Benzer ekilde bir unvan da takib edebilir: Erk n h a rb re si bey, Akrabalk terimlerini de takib edebilir, fakat hakik akrabalk olursa nde olur: Dandi n i dandi n i

otomobil i l e ge l e n A lman z bt n iy l e u z u n ca bi r ml k t etdikden son ra ... (Ah m ed R sim 1333 s. 85).

dan l | E e ri de alt n g m l | Ah r da i fte g m l | B ey amcas va r b u n u n , n i n n i. (E.B. apolyo 1938 no.

1949). Terkiblerde bey kelimesinin, stste iki tane 3. ahs possessivum eki ald konu ma dilinde ok grlr, kr. a abey maddesi:

stemiyo rsu n, yle mi? Bak, amca be i n e ve rey im de o nas l isteyecek! De i l mi, amca be isi? (E.E. Talu 1341 s.

25). Kolektif mnada: beyden bi r adam bey klkl birisi. T re n l e rdek i l e r i n h epsi seme; beyden, e f e ndide n ki i l e r. (S.M. Alus 1944 s. 23). Mecz mnalar: bey as. O rtak almak i i n mu hakkak bey, yni as, istemek l z md r. (H. Kodaman 1944 s. 125). a r beyi ana ar. bey koz /beykoz (kt oyunlarnda) as (H. Kodaman 1944 s. 58): El i n i z e beykoz ge ld i mi, tek gz n z d u rmadan k rpa rs n z. (Kemal Tahir 1957k s. 270). O. be armudu bir eit armut, kr. be rgamat /be rgamot , II, 19). AD. be e/peye yemlik; ahr; al, kr. Erm. bag , Krt. pag a.m. A. Tietze 1982z no. 14. be en, b. bee n . be en b.m. (holanmak) < Tk. dillerinde yaygn fiil (M. Rsnen 1969 s. 68, E.V. Sevortyan 1978 II, 101) men ei bakmndan izah edilmemi tir. Fe r r u h n z b u sz i bege nd i. (Ferec 855/1451 v. 41b). benzerleri arasndan birini seip ayrmak: B i r ka rn ek ay rtt m. B e e n be e ndi i n i! (Mahmud Yesari 1932 s. 152). Srprizli bir haber verirken art cmlesinden sonra kullanlr: Kahbeyi n e rede bu lsam be e n i rs i n ? Ko lt uk u ka r la r n evi nde. (H.R. Grpnar 1933i s. 55). EO.da masdarl nesneye dativus halinde tesadf edilir: S a l k an la r
B eg amr d n u bi r yk i seksan alt ak aya ol cak ik i y z e l l i d i r h em bi r ak aya ola. (.L. Barkan 1942 [1502]

AD. be it av hayvanlarn yakalamak iin tuzak DS 1451 < Bizans Yun. (pada) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 380. EO. be le bey edinmek, bey nasbetmek TS 482 < ET. begle a.m. Clauson 1972 s. 326. sim/sfattan fiil yapan la/- l e- genilemesi iin b. acabla . rt a s tah t a ge r b begled i l e r. (Saltuk n me 1974 IV, 336). EO. be len beylik taslamak TS 482 < be /bey + -langenilemesi, b. abaplan- . Ey sip h , begl e n rs i n va r t m rum d y. (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 488). Kr. a alan , dayla n . AD. be lerce/belerce/bey lerce bir eit zm DS 613, 648, R. Dankoff 1991 s. 17 < ?? (belki bir yer adndan). Ve begl e rc e z m i n bat m an o n be ak aya olsa drt y z di r h em bi r ak aya ola. (.L. B arkan 1942 [1502] II, 25). be l i k /bey l i k I bey sfat; bey idaresi, kk devlet TS 483 < be /bey . Nomen abstractum yapan l k eki iin b. a r l k . Atam d ny dan g itdi, begl ik ba a degdi. (Ferec 855/1451 v. 12a). begl ik et be olarak memleketini idare etmek (bu tr, -l ik ekiyle biten isimlerin et- yardmc fiilini almasyla oluan terkibler iin b. a ina l k et- ): eh r h a lk e l bi r d b ol begl ik de n i d utd. (Ferec 855/1451 v. 62b).

belik

232

behreman

be l i k /bey l i k II devlet mal < be /bey . l ik eki iin b. ahfadiye l ik . Ge lse M s r h a z n es i nok s n | B i r i n
m l n a ldu r u r o zam n. | Ya n beg le rbeg i k ese r se r i n i, | B eg l i ge z a bt ide r k a mu z e r i n i . (l 1975 [1599] s.

baha r h l ): B e h e r h l mi n n et i k a b l tdi l e r.

(Ferec

855/1451 v. 152b). behey nida veya hitap kelimesi, sitem ve k ma ifde eder < be II ve h ey , B e h ey Al la h n k u l u, a rkandaki
kad na bi r ey syliyec ekmi gibi, dn e r g ibi yaparak yan gz l e bak, ba tan savma olsu n g l mse ba ri! (S.M. Alus

144). be l ik askerlere verilen kk battaniye veya kilim DS 598: O rd u mal k l beyl i i de k s ra n boyn u ge r is i n e rtt , u la r ndan ba lad. (. nl 1986 s. 126127). be l i k /bey l i k III basmakalp, klie szler, mptezel < be l ik /beyl ik II. Ah n e beyl ik, ne so uk nasi hatla r! (H.R. Grpnar 1943m s. 63). B eyl ik bi r an latmla arap gibidi r dostl uk. G n ge t ik e a rta r tad. (N. stn 1970 s. 10). EO. be ene ahane, beycesine, sultan < yanl kayt, kr. A. Tietze 1993ta ve TekinTietze 1994 no. 131. be zade/beyzade bey o lu; soylu kimse, aristokrat > be /bey ve Fa. z da do mu , evld, b. Acemzade .
As l u n es l beg z del e ri nde n o lan mezb r E rme n eyi ...

1944 s. 30). AD. behi tekel mal satan < bayi. O. behic ne eli, gleryzl < Ar. bah c a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. ac b . N i meti n i h u l l n b vef sndan s a k nmaya, amm ki i h t i l t be h c i l e. (l 1587 v. 123a). O. behi me hayvan < Ar. bah ma a.m. Da rad n bi r be h iyme v z n i itdm. (Ferec 855/1451 v. 173b). O. Behi sn i Malatya vilyetindeki Besni kasabasnn eski ad. Ma r a t a raf na g id b S a db z B e h is n i k a l esi n e g e ld k. (Evliy eleb 1314 [17.yy.] III, 170). O. behi t, b. bi h i t . AD. behlek baygn, szgn (gz hakknda) DS 599 < ?? . 1948 s. 174). AD. behni yemlik < Yun. (pah n ) a.m. A. Tietze 1955 no. 210. O. behr I pay, hisse < Fa. bah r lot, section F. Steingass 1930 s. 210 < Ar. bu h r . B u g nde n byle se n i ba a
ge rekme z. D u r, evmde ne va rise a l, dah me h r i beh r i al, ata evi n e g it! (Ferec 855/1451 v. 50a). Eybden bi r topal haf z get i r i ld i. Al la h m o ne be h l ek beh l ek su l u g z l , o n e salak salyal a z! (F.C. Gktulga

(Sel nik 1989 [1599] II, 541). beh/peh bravo! DS 3420 < Fa. bah a.m. F. Steingass 1930 s. 209. beha, b. baha . behane, b. bahan e . behanecu, b. bahan ec u . behavy or iz m (ruhiyat terimlerinden) davranlk TS 1983 s. 135 < Fr. < ng. be havio u rism [to behave hareket etmek, davranmak ve ruhiyat terminolojiisinde ok raslanan ism eki, kr. agnostisi zm, hedon i zm vs.]. O. behbeh iyile me, shhate kavu ma R. Dankoff 1991 s. 17 < Fa. bi h udan iyile mek. B e hb e h u t a r vet kesb db yi n e gemi l e re s v r o l ub (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 596). be hbe h l e n iyile mek, kendine gelmek R. Dankoff 1991 s. 17: B i r m l ba d y rde n
dem bu eh re na z a r tdkde be hbe h l e n b s a f de r.

O. behr II (Fa. izafet terkiblerinde) iin < Fa. bah r a.m. beh r i H ud Allah iin: Al l h A l l h! B e h r i H ud bu sz i syleme! (Ferec 855/1451 v. 89b). AD. behr III, yalnz ... beh ri nd e (zaman)nda eklinde: O g n n be h r i nde bi r padi ah ku u besle rl e rm i . (M. Tu rul 1969 s. 301). behre I pay, hisse < Fa. bah ra a.m. Ma ri fde n be h re l e r i yo id g i n i b i ld rmekd r. (l 1587 v. 137b). AD. behre II dokuma iilik creti DS 599 < beh re I. O. behredar pay sahibi, hisseli < Fa. bah rad r a.m. [bah ra behre ve d r tutan, b. abdar ]. Efe ndi l e r i
h a y t nda k u l la r beyt lm l i msl im nde n be h red r k l nma a i c z et i h us rev n e yo id i. (l 1979

(Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 755). O. behcet sevin ifdesi, gleryzllk < Ar. bahca a.m. (l 1587 v. 138b). O. behem o l bzmek, kaslmak < Fa. ba ham a.m. Fa. dativus be iin b. be I . Di l u c n be h em old. (Ferec 855/1451 v. 195b). O. behemehal her halde, ne olursa olsun < Fa. bahama h l a.m. Fa. dativus be iin b. be I . Tah s n i n k o na a (Ah m ed Midh at 1945 s. 16). behen, b. bee n. beher her bir < Fa. baha r a.m. [ ha r her, ntak ile; Fa. dativus be iin b. be I ]. mfett i ten be h e r i de byle bi r to ngaya basacak soydan de i l l e r. (. Tarus 1961 s. 73). be h e r ha l herhalde, art ne olursa olsun (Fa.
M eg e r k i o l nke r l e r Y s u f l ik di lbe r l e r ve h s n i h u l k issi s mbe rl e r o l ub mel het u be h cet l e ri n e bak la.

[1581] s. 185). B e i v l idesi, be h red r ma ri f o la n (N mk Kem l 1944 s. 18).

mil l et l e r k a d n la r g ib i d n i l i bi r ey de i l ise de ...

beh emeh l ak amdan s o raca v s l o lmas mat l b o l ub ...

O. behregi r behredar < Fa. bah ra behre ve g r tutan b. afakgi r . Ah z u c e lb n i meti nde n mte l e z z i z u be h re g r o lm d. (l 1982 [1581] s. 123). O. behreman I ok kymetli bir eit yakut Meninski 1680 I, 958. < Fa. bah ram n a.m. Y k utdan, beh rem ndan yon u lm ayak la r. (Ferec 855/ 1451 v. 3a).

behreman

233

berki

O. behreman II boya resimleri veya ilemelerle sslenmi ipekli kuma Meninski 1680 I, 958. < Fa. bah ram n a.m. S a fah t be h re vu me r mum
beh rem n ve l eve h t l yi h t mak s d u k mum h s r k i lk i d re rb rdan h s l o lan n evb vel e r i l e t a r vet res n riy z c n tdkde n ay r ... (l 1982

alamay saca faz la yakla t r n ca beki n u c u na e r imi metal sk t. (M. Kaan 1991 s. 79).

[1581] II, 187). O. behreman III pay sahibi, behredar < Fa. bah ramand a.m. Kr. beh reme nd . Bah r g l ist n m l m re n g [1581] s. 133). O. behremend et hisseli klmak, haberdar etmek < Fa. bah ramand behredar, hissedar, Fa. -mand eki iin b. a rz umand . B i z o bu yolda ac yib t ok g rd k.
Di l e r z k i an u ma n iysi nde n bi z i be h reme nd desi n.

u b y i z z u k a d r i l e be h red r u be h rem n buy ru lmas na c l l i h immet eylemedi. (l 1979

AD. bek III gzc (mesel dalyanda): gzetleme yeri, gzc kulbesi DS 600, ZTS 1976 s. 20 < ET. bek pek, berk Clauson 1972 s. 323 > bekle > bek (regressio). Ku avnda baka kularn cezbedilmesi iin tuzaa balanan ve orada duran kua da bek ku u ya da bek denmesi dnlebilir (TS 480de bu kelime bek diye okunmutur, fakat bu okunuun neye dayand gsterilmemitir). S a yd mu r c n i n z l f i
siy h u a n u | i n e bi r bek /beg /be k o du , ad n an u h l eyled . (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 175). S n r aske ri t rk syle r mi yah u ? B ek ye ri nd e diki l i rk e n syl iyemez. (F. Erdin 1961 s. 19).

(Ferec 855/1451 v. 190b). O behrever bahtiyar, ansl < Fa. bah ra va r a.m. [bah ra pay ve va r malik olan]. e h re i h id i f et h u

AD. bek IV hzl olarak, abuk, ok, fazla, pek DS 600, 601 < ET. bek Clauson 1972 s. 323, / r /nin d mesi iin b. T. Tekin 1994 s. 268 ve b. arsla n 2. Kr. be rk . beka, b. baka. bekae ulluk (C. Avc 1937 s. 86), b. bakaa . O. bekm istendii gibi, arzuya gre < Fa. bak m a.m. [k m dilek ve ba ntaks, b. be I ]. B u dem ci h nda
ben c i l ey i n k im vard u r? Eyy m ms id, k r bek m, devlet y r, ik b l k a r n ... (Ferec 855/1451 v. 126a).

z a f e r y n e i f ik ret u bas retde n i e ve c h i l e be h reve r ol ub ... (l 1982 [1581] s. 132). He r bak ndan bi r ba k a iym , he r h a rek et i nde bi r i ve i di e r gste re gste re be i bu l u nd u u be ht i h a z n i i nd e n k u rta rma a al d. (N mk Kem l 1944 s.

O. beht aknlk hali < Ar. baht a.m. [/b ht / kknden].

35). O. behuda Allah akna! < Fa. baH ud a.m. [H ud Rab, Allah + ba ntaks, b. be I ]. B e H ud d ki be n dah i idem, sevi n em, ben dah bi l e g l em! (Ferec 855/1451 v. 17b). O. behkmi rab bani Allahn emriyle < Fa. bah u kmi rabb n a.m. Fa. dativus be iin b. be I . Do an be h km i rabb n e h z de H a le f k a t na d e r. (Ferec 855/1451 v. 130). O. behk mi teberr k bir sayg ni anesi olarak < Fa. bah ukm i tabarr u k a.m. Fa. dativus be iin b. be I .
B u mu h a k k a r be h km i tebe r r k v r ib idm, k a b l eyle! (Ferec 855/1451 v. 57b).

O. bekr I bir yerde al mak iin ailesinden, karsndan uzakla m erkek < Fa. bak r i iin, al mak zere [k r i ve ba ntaks, b. be I ) .
Yok midu r b u nde se naat ve kyar, | Uru f et i re ye rl i u bekyar? (E. Kmrciyan 1981 no. 25). A.D. iftlik

ilerinde alan ii, renber, uak, srtma DS 601: b yk top rak sah ipl e r i n i n saman l k la r nda,
ah rla r nda bar na rak ... on la ra oban l k, bek rl k, ya da rgatl k ede n l e r: . (A. A ao lu 1980y s. 166).

bekr II evli olmayan < bekr I. Koca bi r g n o ns u z nas l

bite r? Daha le, ak am, son ra gec e, bi r bek r odasnda ge i r i l e c ek saatle r va r. (Z.O. Saba 1955 s. 12).

O. behkmi tem gezmek maksadiyle < Fa. bah u km i tam a.m. Fa. dativus be iin b. be I . Ol eh r
p de h o l g n be h kmi tem s a h r ya k ub du r u rm . (Ferec 855/1451 v. 129b).

bekret kz olan kz olma hali < Ar. bak ra a.m. B ek ret l e r i n i z l e d b n p k de rl e r. (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VIII, 525). F ra nsada evle nmemi
k z la r n y zde doksan bekret l e r i n i bu l u n uyo r la rm . (Re at Enis 1933 s. 232). kaybetmi

bei s , b. be s . bej ak kahverengi < Fr. beige a.m. aslnda boyanmam ynden dokunmu bez. ze ri nd e ak be j dpiyes. (A. Yurdakul 1989 s. 169). bej re n g i a.m. (belki kahve re n g i, k l re ng i gibi terkiblerin tesiri altnda): Be j re ng i siga ra tabakas (S.M. Alus 1944 s. 19).

bekas ulluk TS 1983 s. 135 < Fr. bcasse a.m. [ < bec gaga < Kelte]. bekasa ulluk < t. (Venedik dial.) becaz za G. Meyer 1893 s. 19. Kr. bakasya, bekas. bekaya, b. bakaya . beki b.m. (bekilik yapan) < bek III. B e n im bekisi o ldu um
s r de n k o yu n ve k u z u k a pub bu ra la rda dola u r b i r h a ydudsu n. pa ra lamak i n

bek I (futbol terimlerinden) mata arkada durup gol mdafaa eden oyuncu < ng. back a.m. [asl mnas arka taraf, arkada olan]. . bek II havagaz lmbasnn ucu < Fr. bec a.m. [asl mnas gaga < Kelteden]. Kayna yapan rak

(Ah m ed Midh at

1296 s. 32). AD. bekere makara DS 601, b. bakara II. AD. bek i /ber k i sa lamla trmak DS 602, 535 < ET. bek a.m. [ < bek ] Clauson 1972 s. 325.

bekile

234

belgat

AD. bek i le /pek i le sklamak, srglemek DS 3421 < beki (bek IVn varyant)/peki sert, kat; kap srgs DS 1421 + isim/sfattan fiil yapan l e eki. Mecz mnada korumak, kayrmak: Demek
Ksabacak E rtan beki l eyip sen i s r yo r la r, bi z de kimseye dvac olamyoru z ? (F. Baykurt 1967a s. 252).

g rmeye (l 1994 v. 135b). AD. bel but bel, kala Ac k byle bel i n i b udu n u ok ad la r m may ve riyo rs u n ! (F. Baykurt 1971t s. 147). be l i g e l inzal etmek, bel

suyunu brakmak: Mecz mnada halinden en ok memnun olduu n yaamak: B u n u aal m

bek i t i r , b. be rk i ti r . bek le I gzetmek, bekiliini yapmak, muhafaza etmek < ET. bekl e pekitirmek, salamla trmak; emniyete almak [ < bek ] Clauson 1972 s. 326. sim/sfattan fiil yapan la /-l e -eki iin b. acabla . l i n c e se n i t e rk tmeyem d mi dm. Y ri n e g et rmeg i n o ta si n n i n i bek le rem. (Ferec 855/1451 v. 13a). EO. Mecz mnada gzetmek, gz nnde tutmak, (verilen sz) tutmak: B i r k imseyi l e ahd dic ek o l ahd bekl emek ge reg imi . (Ferec 855/1451 v. 90a). bek le II b.m. (bir eyin oluuna kadar bir yerde durmak; birisinin gelmesini beklemek) < bekl e I. sim/sfattan fiil yapan la genilemesi iin b. acabla . Madam, baban z te l e fo n ett i. Kahvalt ya si z i o raya bekl iyo r. (Burhan Cahit 1934 s. 206). AD. bek mez pekmez DS 604, b. pekmez . bek r i ayya < 17. asrda stanbulda ya ad bildirilen B ekri Mustafa adndaki me hur ayya n isminden (Meh m ed Tevf k 1300 s. 41). Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . D nyan n e n saki l i, e n be aret i e rke e
tahamml ede r im de bek ri k sm na tahamml edemem.

kom ula ra, emme, uygu n bi r s rada, tam bel i n i n ge ldi i bi r s rada demek istiyorum, an l yo r musu n ? (F Baykurt

1967k s. 58). be l i nde n i nme z (evld): A a ben i ke ndi be l i nde n i nme z evld g ibi seve r. (Orhan Kemal 1952c s. 36). be l i n i toplayama belini kaldrama mak; bozuk bir vaziyetten kendini kurtarama mak: g n g ec e c e h e n n em azab 244). bel II da geidi < bel I.
Yol bas u b b l bek leye n z l f keme nde nd zve | Kim i n e rs e yol u a ba dan k ub be r d r ola. (Z t 1967 I, 16).

ek ip bo rc u n u n an cak bi r k sm n deme e muvaffak olan Sat lm a rt k be l i n i toplayamad. (E.E. Talu 1937 s.

bel III ikinlik, kabarklk < bel I, yalnz be l ve r bir yan kabarmak tbirinde. B e l ve rm i bi r ke rp i h u u n ge n i bi r odas nda otu r u r la rd . (Orhan Kemal 1949b s. 107). Ev ba m za gec ek n e rd eyse. Ge e n g n n
ya mu ruy la duva r n yars e riy ip akt. ki de me rtek de i ecek yuka rdan. yic e be l ve rd i l e r. (T. Apaydn

1991 s. 296). bel IV topra kazmaya yarayan alet < Fa. b l /b l a.m. A. Tietze 1969 no. 21. Boyal sakal be lk i de bi r ba da bel
kald racak. El if i n c i ha z n ba ka t rl nas l ha z r edecek l e r? (Re at Enis 1944 s. 179).

(S.M. Alus 1944 s. 86). bek s u mat, b. baksmat . Bekta Bektai tarikatine mensup kimse < 13. asrda yaam olan ve tarikatin piri olan Hac Bekta Velinin isminden. B ekta erkek adnn mnas sert ta olur. Bekta i ye Bektai tarikati, Bektailik < B ekta i + Ar. menneslik eki, eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adl iye . bekter, b. begte r . bel I b.m. (gvdenin ortas, bklen yeri) TS 548549 < ET. b l a.m. Clauson 1972 s. 330. R u hb n don n g ey, b l i n e z n n r ba la! (Ferec 855/1451 v. 38b). meni, sperma DS 605. be l i a l kendini zorlamaktan ftk olmak: M e rd ive n l e r i k p da yo ru lmas n diye
anas n k u ca na al r; ka rla rke n n i n em tel ede rdi: Aman be l i n a lacak! (F.C. Gktulga 1948 s. 160). bel i a lm sidikli: r af z iy de s lat rsam ben i bel l e ri a lm oc uk la r g ibi i i n i t u tamayan ma l l bi r dam s a nacak l a r. (H.R. Grpnar 1341 s. 424). belde n

AD, bel V iaret, nian DS 604605 < ?? kr. ET. belg a.m. Clauson 1972 s. 340. Cami n i n kaps batyad r.
Kap n n e i i nd e bi r be l (i aret) va rd r. l e namaz na bi ri k e n ha lk, o raya bakar du r u r. Son ra g n e o bele ge ld i mi eza n oku n u r. (M. Makal 1950 s. 61).

O. bel rvet alma < Ar. bal yutma. B e l u ketm v d l e r i nde d men de rmiy n o l ub ... (l 1979 [1581] s. 161). bel I b.m. (felket, byk zarar) < Ar. bal a.m. [/bly / kknden]. B u de ry sev h i l i nde n ek a dar mel ik adl u h us rev va rise a n u be l siyl e mbtel du r. (Ferec 855/1451 v. 33b). bel oku beddua etmek; Salt
bel okuyo r Bay ram. He r eye, he rkese du rmadan bel okuyo r. (A. A ao lu 1981f s. 213). Kuvvetli menfi

hissiyatla ykl bir ok nomina abstracta gibi bu kelime de konu ma dilinde sfat olarak kullanlr (kr. c i ns ): of rl k be l i , if l hs z i ! (Fruzan 1972k s. 146). AD. bel II her taraf beyaz olan koyun DS 606 < Sl. bela beyaz A. Tietze 1957 no. 3. AD. beladan/p i ladan nar aac < Yun. (pltanos) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 419. O. beldet aptallk, bunaklk < Ar. bal da a.m.
L ki n z ti nd e s r be l det muk a r re r o lma la h e r sz e i t im d de rdi. (l 1979 [1581] s. 118). ate i n tesi r i alt nda bi rok bakmla rdan zih n

ak sak, mstehcen: B i r ka tane de belde n (F. Baykurt 1971c s. 277). be l bk n arka, bel kemi i: Be l im bk n m yle a ryo r ki, k z m! (Re at Enis 1945 s. 73). EO. bel bk n gste r davetkr hareketlerle yrmek (?): ve y r rk e n
a a a a h ikye an latt la r.

bel gat I tesirlilik, hassasiyet < Ar. bal a a.m. iddetl i

b l bk n gste rmeye, evz h z n eyi ge nd ye m n sib

belgat

235

ack

belgati n i n t u haf bi r eki lde a rtm olmasna ra men ... ba nda a r yoktu ve ho u na g idiyo rd u d a rdaki bu l ut l u ve kasvetl i hava. (T. A ao lu 1957 s. 70).

AD. bele krek DS 607 < Fa. b la kk krek [b l krek + kltme eki olan a ], b. ba e . A. Tietze 1969 no. 22. Beli ka Avrupa devletlerinin biri < Fr. (Royaume) B e l g iq ue a.m. [Lt. B e lgae Eskia da o havalide yaayan bir kavmin ad]. (Halk az) beli ka bir tabanca markas < B e l ika da imal edildiinden. Be n im bel ikayla tek ku r u nda o lambay ha at etmezsem ... (R. Ilgaz 1981 s. 176). O. beldar bir da geidini muhafaza etmekle mkellef kimse M. Sertolu 1958 s. 41. < be l II + Fa. d r tutan, b. abdar . belde ehir < Ar. balda a.m. Ta ri katla r n h eme n h epsi de eksiksi z o la rak bu be ldeye gelmi otu rmu . (H. Aytekin 1965 s. 74). Enstit de bi z im zaman m zdaki kadar
re n c i almyo rdu. San rd n z , bt n kyl e r retmen l e dolmu , retmen bek leye n be lde kalmam yu rd umu zda.

bel gat II iyi ve tesirli konu ma kabiliyeti, nutukuluk; sz sanatlarn inceleyen bilgi < Ar. bal a a.m.
F ra ns z ai ri B e lgati yakala ve g rt la n sk! de r. Acaba T rk iye n i n 19 5 0 y l n salg n g ibi kaplayan a z kpk l demagoj iyi g rse n e de rd i? (F.R. Atay 1953 s.

21). O. bel olgunluk < Ar. bal a.m. R. Dozy 1927 I, 113, kr. b l . B e n m vc d m grd g l ey i n bi r a acdu r, b be l da vu kem lde bitmi d r. (Ferec 855/1451 v. 15b). belhet alklk, kretenizm < Ar. bad ha
A nka radaki l e r h i tama e rd i r i rk e n ate i ha rb i muttas l k rk l emek istiyorla r k i b u ha rek et, c e ha let ve vah ette n ba ka kel ime l e r l e tavsife g e l i r be l h et ve c i n n et de i ld i r.

a.m.

(F.R. Atay 1953 s. 43). bel l oyna; yolsuz kadnlarn zorba dostu < bel I, yni kadna mbtel olan. Kendisini takip eden isim olmadan isim gibi kullanlan bu trden dier misaller iin b. atl u . B i r k imse bel l iy i l e bi r g c e
c im eylese, andan t ri H a k k ta l ce n n etde bi r k k yapar. (P.N. Boratav 1995 s. 189). Ma rika mahmu r gz l e ri n i s z e rek a k ve ehvet dol u bak la r n , yiyec ek gibi, bell s ndan bi r t rl ay ramyo rdu. (E.E. Talu

(F. Baykurt 1969 s. 19). AD. beld i r beld i r aptal aptal (bakmak); canl ve dikkatli (bakmak) DS 608 < bel be l tbirinin geniletilmi i ve ekspresif kelimelerin di r unsurunu ihtiva edenlerin grubuna (kr. f ld r f ld r, ha ld r ha ld r, pald r k ld r vs.) benzetilmi i ?
Osman, kars n n ba tan fa rk na bi l e va rmad , son ra gz l e ri n i be ldi r be ldi r aa rak an lama a al t bi r ha rek et f rt nas i i ndeydi. (. Tarus 1950a s. 2021).

1935 s. 108). O. belya felketler < Ar. bal y a.m. [bal ya bel kelimesinin oulu]. Ve paym ze adem du e rse | Son i e r ol ub a rk i belaye. (Kmrciyan 1981 no. 18). bel bel /pel pel gzler ak fakat birey grp grmedii belli olmayan < belki *(gz l e ri ) be l be l bele rt gibi ekspresif bir tbirden, yni bir nevi predicate intensifier, b. apal apal ) . B u me n z u l
Tosu n, k u la dibi nde edi l e n bt n b u sz le r i i it ip an l yo r, g z l e ri n i be l bel bu i nsafs z la r n z e ri nd e ge zdi riyo rd u. (H.R. Grpnar 1933n s. 25). Ekseriya bak

AD. b le byle DS 608 < beyle . B l e bi c ms z y rl e rd e vak t ge i re n adamlar seksen ya ndan a a da lmez l e rd i. (A. Caferolu 1945 s. 87). bele I kundaklamak < ET. bl e a.m. Clauson 1972 s. 332. O ndan son ra o c u u be l e r l e r, k u ndakla rla r. (M. Tu rul 1946 s. 24.). bele II bulatrmak < bu la < ET. bu l a a.m. E.V. Sevortyan 1978 II, 253, fakat /u //e / mnasebeti belli deildir. A z ndan kan bo anm da yata yast belemi . (Sabahattin Ali 1943 s. 100). O. beled yerli, ecnebi olmayan < Ar. balad a.m. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal .
B e l ed o lan n isv n ise h a be re n m nda bi r c i ns ba ba lama la ege r i k i z h i re n us l bdan h ri c g ri n r l e r. (l 1975 [1599] s. 106). bir cins

fiiliyle uzun uzun ve mnasz bakmak, gz dikmek: Se nde bu den et var ik e n, s f , o h u | B e l bel be l i n e n f i l e bak m a, s a ramazs n. (V s f Os m n 1257 s. 336). pel pel y z n e bakan tek i ka r la ra ... (H. Aytekin 1945 s. 22). AD. bel ben pestil DS 607 < Ar. (Suriye dial.) malban a.m. [laban st, yourt kknden] A. Tietze 1958 no. 205). AD. bel ber berber DS 607) < be rbe r kelimesinin varyant; / r / /l / geli mesine Trkede sk sk rastlanr, fakat ayn geli menin Almancada da vukubulmas (Ba rb i e r Ba lbi e r berber, 15. asrdan beri, dissimulation olarak izah ediliyor b. F. Kluge 1975 s. 45) baka bir dilin (ama hangisinin) tesirini de mmkn klar. Deve te l l l ik e n, e ek belbe r ik e n ... (Z. Korkmaz 1994 s. 29). bel b o y otelde oda hizmetisi < ng. be l lboy a.m. [be l l zil ve boy olan]. O rada s rt n k iml e re k esel et iyo rsu n ? B e lboyla ra m? (A. A ao lu 1984 s. 343).

pamuklu kaln kuma: U rla bel ed si nde n d ekl ik (M. Ktkolu 1983 s. 177). beled i ye kasaba veya ehir idaresi < Ar. balad ya a.m. eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adl iye . B e l ediye n i zamla r na ayk r demek! (Nzm Hikmet 1965i s. 45). Be l k i imdi vard r, ama
dedi im tari h te bi zde be l ediyec i l ik, e h i rc i l i k sf rd !

(A.. Tokgz 1993 s. 222). beleg, b. bel e n. AD. RD. belek I kundak DS 608609 < bele I fiilinden nomen concretum yapan ( )k eki iin b. ac uk /ac k I . oc uk ykandktan son ra ke e z e ri n e ko n u la n
bez l e rl e bacak ve kol la r d z o la rak sar l r; bu na bel ek

belek

236

B elgrad

den i r. (K. Gngr 1941 s. 67). A nas b a ka rm , k za n n bel ek l e ri n i am ve yaran n te h l ik esi z old u u n u a n lam . (Rodop Trk halk masallar 1963

Evren 1943 s. 98). Sa sa rs amu ra bel e nmi ti. (Halikarnas Balks 1952 s. 6). AD. belengaz dilenci, st ba eski olan kimse DS 613 < Krt. bele n gaz a.m. JabaJusti 1879 s. 55. beler /berer (gzler iin) ak iyice belirecek biimde almak < bel i r grnr hale getirmek fiilinin bir varyant m? / l / / r / deiimi iin b. ar n . ht iyarl k d an be l i b k lm , gz le r i be l e re k a lm . (H.R. Grpnar 1332 s. 28). Yoksa be re (deride) rk lekesi kelimesinden r olmak mnasnda (e )l ekiyle yaplm bir fiil mi? nk r olmak mnasnda da kullanlyor: z l n c e de rha l ba na kan k p gz l e ri n i n alt be re r iyo r. (S.M. Alus 1933p s. 131). teki nde, kara kad n n e r imi
katra n pa rlakl ndaki gz l e ri , koyu koyu be re rmi gz altla r, dolg u n dudakla r, ka r di le r i. (S.M. Alus 1944 s.

s. 21). AD. belek II hediye, dn hediyesi DS 609 TS 486487 < ET. b leg a.m. [b l e sarmak, kundaklamak fiilinden] Clauson 1972 s. 328; baka etimolojiler iin b. E.V. Sevortyan 1978 II, 112113. Fiilden nomen concretum yapan ( )k eki iin b. ac uk /ac k I . Eli p l e n h e r kad n o n la r n boyn u na po u, yazma
ba la r. B u n la r n ad na bel ek de n i r. G vey ve sa dc n boyn u be l ek l e r l e dola r, ba lar be l ek y n i i nd e kal r.

(Kenan Hulsi 1944 s. 212). AD. belek III zerinden yol geen tepe DS 609, Meninski 1680 III, 5965 < bel II + isimden isim yapan ak /ek eki (M. Rsnen 1957 s. 100), b. bardak . Te, ka r k i be l e i n st nde n y r y p ge l i r l e r. (Y.K. Karaosmano lu 1932 s. 239). Kr. bel e n . (Not: Arap harfli yazda be lek kelimesi be le n olarak da okunabilir.) AD. belek IV alacal, kark renkli DS 609 < Erm. balak am. R. Dankoff 1995 no. 42. AD. belemi r /melemi r tanelerinden ya karlan bir eit ot DS 611, 3155 < baka bir dilden geme bir kelime olsa gerek. Az. Trkesinde vlmi r th l fsilsinden dnli yem bitkisi ADIL 1966 I, 361 diye bir kelime var. Krte iin JabaJusti 1879 s. 55 gsterdii be l em kendir ya kelimesi belki bir ipucu verebilir. AD. belen I tepe DS 611612 < ekil ve mna itibariyle belek III ile ayn kelime veya ayn kkten olabilir, fakat ikisi arasndaki mnasebet izaha muhtatr. bele n kelimesi birok yeradlarnda geer (ms. Bursa yaknndaki Uludan Ka rabel e n tepesi).
A raman l be le n i nde n kopan k z l e r ... A raman l yoku u n u t rmanmaktan vazge e r, kahve n i n alt yan ndaki i ft l i k l e rd e n b i r i n e i l t i ca etme i daha muvafk g r r l e rd i. (K.H. Koray 1944 s. 31). EO. bel e /b i l e

76). belerce, b. be le rc e . belert /berert (gzleri) ok amak < bel e r fiilinin causativusu, b. act- . be re rt iin b. be re r . /l / / r / deiimi iin b. ar n . Gz bel e rd b t i amzeyl e k yaram c na d r (V s f Osm n 1257 s. 317). A rada bi r de g z l e ri n i be re rt ip s z yo rd u. (S.M. Alus 1934 s. 200). EO. belesz gizli, bilinmeyen TS 490 < bel kknden byle sfat olamaz; bel s z yerine bir mstensih hatas olmal. Kr. TekinTietze 1994 no. 133. (Argo) bele meccani, parasz H. Aktun 1990 s. 52 < Ar. bi l ey bir eysiz. Bu birle ik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola /acabu la . B u can bana bele mi ve rd i l e r, i l l l la h yah u! (S.M. Alus 1944 s. 137). bel e bel e i n e hi bir zahmet ekmeden:
Olmaz be le bel e i n e. G idip alaym konyak, h em de gazo z, ek e l im kafalar! (Orhan Kemal 1950a s. 116).

veya be l ek /bi l ek /be l eg /b i l eg TS 488489, R. Dankoff 1991 s. 17: O l oda yanas at de risi n, o ta bak bi l e ba nda yatu r, get r ivi r! (Ferec 855/1451 v. 197b). AD. belen II (ba ) ihtiyarlarn souktan korunmak iin bellerine baladklar ynden dokunmu kuak DS 612, EO. bi l n ou ssl ve ilemeli olan kl kemeri TS 549 < belki be lek I kundak kelimesinin varyant (tepe mnasndaki be l ek III ile be l e n I arasnda bir ba bulunabilecei gibi), Misal iin b. R. Dankoff 1991 s. 17. belen I kundaklanmak TS 489 < be le I kundaklamak fiilinin passivum hali (b. ac n I ) . Var, a r bl i k bi igi n e bel e n g i l, | M i h n e t u k a h r sdi n i emgi l! (Elv n eleb 1984 no. 1566). belen /b len II (amura, toza vs.) bula mak DS 613 < bele II fiilinin passivum veya reflexivum hali (b. ac n I ve ac n II ). M e hmet al n ndaki toz la ra ble nm i te rl e ri si l e rk e n g z l e r i n i de u u tu rd u. (T.

bi l , Ar. bi ile ve menfi mnadaki l nn birlemesiyle meydana gelmi ve bylece s z mnasn almtr. Tm dier Ar. harfi cerlerde olduu gibi bunu da bir genetivus izler (bu AE cildinde yalnzca bi l za ru re t i n maddesinde grlebilir). AE cildindeki misaller unlardr: bel e , bi l, bi lfas la, bi lf t u r, bi l i hmal, bi li h t i ra z, bi li ht iya r, bi li lt i zam, bi l istisna, bi li ti rak, bi lkayd a rt, bi lman i, bi lmeccan i, bi lme nfaat, bi lm naka a, bil m za h im, bi l n iyye, bi l noksan, bi lz r, bi l r u hsat, bi lsah ib, bi lsebeb, bi l p he, bi ltaab, bi lte h i r, bi lte ra h i , bi lte reddt, bi lvel ed, bi lza ru r et i n .

AD. belet klavuz, yol gsteren DS 615 < Fa. balad a.m. < Ar. balad yerli, yerin yabancs olmayan. Kr. beled . AD. bel g i nian; hedef DS 616 < ET. belg a.m. Clauson 1972 s. 340. G. Doerfer 1992 s. 55e gre kelime Mo. blg a.m.dan alnm tr. Bel grad Yugoslavyadaki ehrin ad < Sl. bel beyaz ve g rad ehir. P di h lempe n h y mn u ik b l i l e B e l rad sefe r i n e g ide rk e n ... (.L. Barkan 1943 s. 252). B e l g rad ng r s : B e l r d ng r sda k lamak z r e

beli

237

belle

as ki r i sl mu c ml esi bu t edb r u ted r k sti n e mte nebbi h o ld la r. (Sel nik 1989 [1599] I, 326).

AD. bel i bl mek DS 620 < bl ; kr. bel i k bl k .

bel i evet < Fa. bal e a.m. Se n i n ad n ey hmus o l u M s l im

Para bu lsa bel i mez se n n e n, b ra h im! B u h e ri f e, tbe, iy i l ik ya ramaz! (Orhan Kemal 1952m s. 129).

Y ld rm m? B e l i , yle ama, ben im habe rim yok. Kitap a rps n k i ... (M. Krk 1949 s. 67).

O. bel i ye felket < Ar. bal ya a.m. B u mak l e e h s bel ye i mme k a b l i nd e n o l ub ... (l 1982 [1581] s. 163). bel kapten byk otellerde oda hizmetlerini idare eden kimse < ng. bel l captai n a.m. [be l l zil ve captai n bir grubun banda bulunan, kaptan]. B e lkapte n e
syle, be n i emekl i bi r pol is komise ri a rayacak. De rha l yan ma geti rs i n l e r. (C.F. Ba kut 1956 s. 12).

O. bel id ahmak < Ar. bal d a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . G r rm isi n, b u be l iyd u ra n ne h e r z e syle r! (Ferec 855/1451 v. 99a). O. bel i I cidd, zenli, enerjik < Ar. bal a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . G r c m lesi da a ovaya
yayl u r la r, istemekde ce hd i be l de rl e r. Do andan n i n g reme z l e r. (Ferec 855/1451 v. 130a). Sk t, bu ik i adamn ha l l e ri n i bi rb i ri n e a n latan e n be l i bi r i fade tarz yd. (Re at Enis 1933 s. 202). hassas Et rafiy le v c ud ve z i h n i a ras nda fevkalde effaf ve bel i , fakat ge ne de deta el l e doku n u l u r, ate te n bi r duvar va rd. (T. A ao lu 1957 s. 77).

O. bel k i I (menfi cmleden sonra) bilakis, daha dorusu < Fa. balk i a.m. [Ar. bal a.m. ve Fa. k i ]. El

h s l h is r ald la r. K fi rl e r i n i i n c i tmedi l e r, belk i k fi rl e r i n e dah i h s n la r tdi l e r. (F. Giese 1929

O. bel i II iyi ve tesirli konuan, belgatli, talkat sahibi < Ar. bal a.m. Sai r vakit l e rd e vaku r ve sk t
g r n e n Kemal n e el e nd i i zaman bel i bi r hatip ol u r, g z e l syle rd i. (Fazl Necip 1930 s. 22).

[890/1485]s. 44). Bu mnada 19. asrda bzen kullanlrd, mesel Fr.dan tercme olan u hikyede: B i n e n aley h K a tri n R ussoyu ya na
almak la yal z h a y rl bi r i de bu l u nm u de i l id i, belk i bi r evl da n i l o lmu id i. (Al Muz affer 1316 s. 4). ve

hatt: B eg l e rbeg i l e re ve begl e re be lk i k z l e re ve

AD. bel i k /pel i k I para, kesim DS 617, 3424, TS 491 < ET. bl k a.m. B i r k u r u n patla rsa ldk demekti r. He r bi r pe l i imi z b i r ye rde kal r. (Ya ar Kemal 1955 II, 233). Etemi n a h r nda say kaza rke n aya na bi r ta bel i i d t. (M. Makal 1957k s. 46). bel ik p rt k para para DS 618: Onda bu nda bl k p rt k var bi r ik i y z l i ra kadar. (Orhan Kemal 1949e s. 459). AD. bel i k /pel i k II sa rgs DS 617, 3424 < ET. bl k kesim Clauson 1972 s. 339. B e i l e amzesi o r v u amm z | B e l ig i y z m k i l e y i yaz (Fah r 1974 [1367] no. 555). te sala r o rtadan ayr lm , pel ik l e r i s rt n kaplam . (F. Erdin 1958 s. 202). Me rca n n bel ik l e ri n i sab rla zmeye koyu ld u. (A. Kutlu 1995 s. 136). EO. bel i k III/b i l k ok kuburu, sadak TS 572573 < bel l i k belde tanan ey; ortadaki ift /l /nin tekle mesi iin kr. EO. k u l l k hizmet kelimesinin ekseriya k u l k eklinde grnmesini. bi l k varyant herhalde bl k kelimesinin tesirini gsteriyor. Y i c ev e n
geybe n bi nd i ata | B l i k ba land kim yolda ok ata. (Fah r 1974 [1367] no. 1322). N i e yayla r s n ub ok la r u and, | Be l i k be lde n d b te rk e (!) bo and.

n ible re bi r msta ci l mas l ah a t d b dem gnde rme l e ri l z m o lsa ... (l 1982 [1581] s. 152).

Bu gibi kullanlar kelimenin bugnk mnasna gtrr: Ay ruk la r b n u h s l n y lda bi r g e z al u r,


ben bi r y lda, belk i bi r demde, ik i ge z aldum. Acab deg l mi? (Ferec 855/1451 v. 231b).

bel k i II b.m. (olabilir ki) < be lk i I. B e lk i k z yan na gnde r i r l e r. (Kemal Tahir 1955g s. 185). ki o da pheli: Yok zam n ndaki h rs z la ra mes l yet, | Az alan la r o l u n u r belk i o l u nsa tekd r. ( air Eref 1958 s. 136). (Halk az) bel k i ley i m belki < belk i l eyi n , be lk i + l eyi n zarf eki, kr. ak amleyi n ; /n / /m / geli mesi iin b. afe rim. Kr. n k l ey im, e e rl ey im, ke ki leyim, sanki l eyim vs. B e lk i l ey im i i n e ko r da y re e i nme ge l i r deyi sylemiyom. Ko rk uyom. (H.R. Grpnar 1943m s. 29). AD. RD. bel k i m belki DS 629, J. Eckmann 1940 s. 160 < belk i ; sondaki m iin b. afe rim Be lk im p di h u
k u l l k ya t m r ve eyl ig i sol k u l l k dan g rd g i ass k a dar n ca ge rek. (A. Zayczkowski 1934 s. 10). Ki y z s k yi a n u b i r aya | K l u rd es rk u b h belk im. (Fah r 1974 [1367] no. 41704171). Hel e bi r yle yan la r na va ral m, belk im bi r ya ramza mel h em ol u r la r (H. Aytekin 1945 s. 77).

(Ah m edi D 1973 [v. 1421] s. 47). EO. bel in rk, korku TS 491 < ET. be l i a.m. Clauson 1972 s. 343. bel in le birden korku ile uyanmak DS 618619, TS 492495 < bel i n + isimden fiil yapan l e genilemesi. K fi rl e r T rk g e ldi d y bel i l ey b bi r bi ri n k r ub ... (Oruc b.dil 1343/1925 s. 28). bel i r , b. bel r . bel i r s iz, b. bel rs z .

bel lad on gzelavrat otu ve ondan karlan il < Fr. bel ladon e a.m. Kr. bel ladon na. bel lad onna (beynelmilel eczaclk terimlerinden) gzelavrat otu hlsas < t. bel la gzel ve don na kadn; Trkesinde olduu gibi gzel bir kiraza benzeyen fakat zehirli olan meyva gzel fakat yaklaan iin tehlikeli olan bir kadna benzetiliyor. bel le I renip aklnda tutmak < be l V + isimden fiil yapan la- /- l e eki, b. acabla . B i r ok sof rala rda
bu l u nmu , et b a yla bal k ba n b i rb i r i nd e n ay rma bel l emi bi r bayandan bekle n i l e n b u ndan

belle

238

bemberbat

olamazd ha n i. (S. Birsel 1961 s. 25). sanmak: Se n b u h i zmeti n i u n ut u r um be l l eme! (Kemal Tahir 1957r s. 141). O g n yi n e Z i h n i B ey dai rede n k n ca h e r a rd na d e n i pol is bel l edi. (M. zg 1992 s. 41). farzetmek: Se n mi get i rd i n ba kas bu n la r ym diye m r lda nd, be l l e k i be n g et i rd im... N e olacak? (Orhan Kemal 1954b s. 249).

AD. bel l u r /b i l l r cam; bardak DS 694695, .A. Aksoy 1946 III, 89 < Ar. (Suriye dial.) bal l r beyaz cam; cam bardak A. Barthlemy 1935 s. 59 < Ar. bi l la u r billr < EYun. (brllos) < EHind. vaidu rya effaf bir ta. T la r c emle ri g rf c e rf o ld u. He r d afada bi etek bel l r pa ras v riyk. (.A. Aksoy 1945 I, 368). AD. bel l t mee palamutu < Ar. ball t a.m. Ve bel l t 313). AD. bel mu taze peynirle yaplan bir eit tatl DS 624 < Bulg. balmu , Rum. balmoz h , Mac. blmos a.m. Bir nazariyeye gre < Tk. bu lama , baka bir nazariyeye gre < Protobulg. (BER 1971 I, 29; kr. MNTESz 1967 I, 232233). bel sem bz parfm ve illarn yapmnda kullanlan aa reinesi < Ar. balsam a.m. (Argo) beluce gzel, gzelce < t. bel lo gzel + sfatn mnasn zayflatan ce eki, kr. hal l i c e, z e ng i n c e. bel r /bel i r zuhur etmek, ortaya kmak TS 499 501 < ET. be lg r a.m. Clauson 1972 s. 341. N g h Ki m r t a raf ndan toz be l rd i. (Ferec 855/ 1451 v. 42a). N g h ev i i nde n ses bel rd i. (a.e. v. 28b).
B u r n u n u n u c u nda c z rdatyord u... (F. bi r damla te r be l i re n imam i n ah a r k u r dan ge l e n h a n r l e r i n h e r b i r i nd e n bi re r ak a resmi ot lak al na. (.L. Barkan 1943 s.

bel le II topra belle ilemek < bel IV + isimden fiil yapan la- /- le eki, b. acabla . On u n b u n u n yan nda
al an, sessiz, uysal bi r i nsand. B i r ka ke re dedemi n ba n bi l e be l l emi ti. (N. stn 1970 s. 107).

AD. bel le III hasta yoklamak DS 622 < bel l e I. B i sol u k Faddum gi lde n h a sde bel lemeden ge l iym. (.A. Aksoy 1945 I, 366). bel le IV, sikmek fiilinin rtmecesi, < bel I veya be l l e II (?). sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla . Yalnz anas n be l l e zerine ullanmak, kt muameleye maruz brakmak, iddetlice azarlamak tbirinde geer: Duyarla rsa ne de rl e r
bana? Dai rey i ke r ha n eye evi rd i n diye anam bel l e r l e r.

(M.C. Anday 1965i s. 12). AD. bel lea/bel l ua mutfak vs.den pis sular dar aktan ark, lam 621 < Ar. bal l a /bal l a a.m. AD. bel leme at so uktan korumak iin beline sarlan veya eyerin altna konulan kee DS 621 < bel I. (fiilden nomen concretum yapan me eki , b. aktma ) . Hayvanla r te r i i nd eydi ve me i n be l l eme le ri n i ka rmadan u l la r n rtt . (Kemal Tahir 1955g s. 180). bel l i bilinen, muayyen; tannm , me hur < bel V iaret+ isimden zellikle sfat yapan l i , b. adamakl l . Antepde ze n g i n b i r be l l i adamn yan na va rm . (A. Cafero lu 1945 s. 224). a ikr: Be l l d r, o lans n, n es n e bi lmezsi n . (Ferec 855/1451 v. 209a). bel l i ba l ba lca: Ba z k a s a b tu n yible r i ve
im mla r ve h a t b l e r i ve eh r k et h ud la r n m ndaki bel l ba l u n ed bl e r i ... (l 1956 [158687] s. 250).

Erdin 1973 s. 105). anlalr hale gelmek, meydana kmak: H a z iy ne i


mi red r, bi o lk a dar bi r bu cak d an al u rsam bel rme z, e nmes n. (Ferec 855/1451 v. 73a).

bel r s z /bel i r s iz belli olmayan, olmayan, mphem TS 501502 a.m., fakat ortadaki / r /nin nasl izaha muhtatr. simden sfat, yapan s z eki iin b. adsuz /ads z .

mnas ak < ET. belg s z husule geldi i bzen de zarf

saylan, ileri gelen: Toplanm , hal l e nm i , bel l i ba l bi r adam olmu tu. (F.C. Gktulga 1943 s. 34). be l l i bel i rs i z fark edilmeyecek kadar az veya yava : Hisar n g z e l y z be l l ibe l i rs i z de i mekteydi. (B. Arpad 1976 s. 10). B u ra la rda ta bu lmak da soru nd u.
Taa u f ukta bel l i be l i rs i z g r n e n da dan get i r i l iyo rd u. (T. Apaydn 1991 s. 200). bel l i et gstermek: Bakt m bel l i etmiye rek, ba ka tarafa baka r g ibi yapp gz kayd ra rak, tetkike koyu ld um. (S.M. Alus 1944 s.

Dg n evi g ib i gi re n k a n be l rs z o l ub da vet i mm mak l es i cem yetle ri . (l 1975 [1599] s. 127). Taa ka r pen ce re l e rd e an cak ba la r se i l eb i l e n k z la ra e l sall yo r, o n la rda n ge l e cek e n be l i rs i z bi r i a rette n e n cme rt an lamlar ka rma a al yo rd uk. (R. Ilgaz 1959

II, 5). be l rs z o l gzden kaybolmak:

M us t a f e l eb i dah atas ndan ayr ld , e r i i i nde be l rs z o ld. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 35). be l rs z et

kaybetmek, yok etmek, ortadan kaldrmak: Gi r b. dil 1343/1925 s. 7374).

devlet e g i n e g e ldi, p di h u e l i n pdi, h i l at geydi. G ide rk e n T u na ke n r nda z l e r bel rs z tdi l e r. (Oruc

158). bel l i s iz belli deil, belli olmyan < bel l i + sfatn mnasn aksine eviren si z eki, kr. mmk ns z, teki ns i z, uyg u ns u z . Ayrca b. adsu z /adsz M evsim meyvalar ndan ... ayvan n ad be l l isi z. (Ah m ed R sim 1333 s. 132). Kimbi l i r, A l i ah be lk i de A r navut l u ktan
ol u r, o n u n mekn be l l is i zd i r, k u rd u n da mekn bel l is i z ol u r. (Ya ar Kemal 1993k s. 51).

bel rt /bel i rt meydana getirmek, takdim etmek < bel r /be l i r fiilinin causativum hali. Andan t a rab r z t n ratd, i r k be l rtdi. (Ferec 855/1451 v. 116b). gstermek: B ediy l cem l h d g rmedi n
i itmegi l e k o lm d, g rd ise dah bete r r b de o ld, amm h l i n i be l rtmedi. (a.e. v. 151a). Hele bi r u c n buca n be l i rd e!

(P.N. Boratav 1995 s. 107).

bel l ua, b. bel l ea .

bember bat bsbtn berbat < be rbat + reduplication + tezat nsz, b. apak l . a rk c eph esi nde vaz iyet be rbat! diye d nd , B embe rbat! (F. Baykurt 1959y s. 192).

bemberrak

239

bent

bember rak tama miyle berrak < be r rak + reduplication + tezat nsz. oban kaval n n sesi, bembe r rak havada,
h esaba gelme z u zakl k la rdan a r yo rmu g ibi o l u rd u .

(Halikarnas Balks 1947 s. 47). bembeyaz lekesiz beyaz < beyaz + reduplication + tezat nsz. B embeyaz bi r k d n o rtas na k k bi r l ek e ha l i nd e son mektubu n u yazm t. (Z. Ankara 1991 s. 97). son derece solgun: yle d u r u r, y z bembeyaz, di le r i sk l , gvdesi t it reye re k. (A. Kutlu 1983 s. 119). meteliksiz: Ge imimi z bu bi z im yavu. S r n r z son ra bembeyaz ha! (N. Araz 1957 s. 9). bemo l (mzik terimlerinden) notay yarm nota aa dren (kalnlatran) b iareti < Fr. bmol a.m. [b b harfi ve mol < t. mol le < Lt. mol l is yumuak]. bem s, b. bamuz . ben I 1. ahs tekil zamiri < ET. be n a.m. Clauson 1972 s. 346. Kr. bana I, be n im, bi z I, men . H cam ld rd i l e r, ben i s o ydla r, b u h l e k o yd la r, (Ferec 855/1451 v. 7b). Kendinden bahsetmek, kendi ahsn ileri srmek msbet de deerlendirilebilir, menfi de: ben im diyen kendine gvenen, gl kuvvetli: ok
sa lam a ala rd r. B e n im diye n f rt na o n la r ye r i nd e n oynatamaz. (A. Yurdakul 1991 s. 220). be nbe n c i hep

Fa.dan alnm kelime ve tbirler arasnda na unsurunu ihtiva edenler vardr. Bu unsur, Fa.da bir sfat veya ismin nne ilve edilen menfi bir ntakdr, ms. ho naho ho olmayan. AE cildinde u misaller gemitir: bena hak, a rnaa r.

O. benam me hur < Fa. ba n m a.m. [ n m hret ve ba ntaks, b. be I ]. Ve kimse kimseye bi r di l im n n su nmaz o ld, mege rk i h i l l e h r d i be n m (l 1587 v. 120b). O. benan parmak < Ar. ban n parmak ular. K a tl i n e
d mi be n n i l e i ret eyl eyem; | Alma c n um, l u t f k l, y Rab, ben an g rmeden . (Z t 1987 III, 107).

O. benat kzlar, kerimeler < Ar. ban t a.m. [bi nt kz kelimesinin oulu]. Andan yarak la nd la r, h e r u
ben t ve ah t n u s h r ve mte al l ik t(-) h n um n i l e M s ra g itdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 226a). be nat na

(astronomi terimlerinden) Byk Ay (Ursus Maior) ve Kk Ay (Ursus Minor) burlarnn adlar < Fa. < Ar. ban t na a.m. K a h t u si at u al v. 122b). AD. benava serseri; ahmak, sersem DS 625 < Fa. b naw biare, yoksul. Ama n e bakas, ne banavas n, deta z r lak bi r b udals n! (Feraizci-zde 1979 s. 31).

s li nde B e n t n na be r n m n e nd i mec l ismde k l l et i y r n muk a r re r o lduk d an m ad ... (l 1587

kendini dnen: DS 625626


sen i ya radan Ta r h a k k y n ...

O l um de i ldi r benbe n c i, tamah nda de i ldi r d nyan n, n e bana be n z e r n e ablas na. (L. Erbil 1977). ben se n insanlar: ben i

(Ferec 855/ 1451 v. 10b). se n be n bakalar deil, yalnz biz: Ne ede l im


Y usuf A a, Hi lmi B eyl e ri n n e o ld u u n u se n be n bi l i r i z amma bu n la ra retemeyi z. (Sabahattin Ali 1937k s.

ben ben bak , bel be l bak tbirinin varyant. B i r h e r f ge nd ye ben be n bak a r. cab u h e r f n e bak a r? (. Elin 197576 s. 199). AD. benbenci hep kendinden bahseden, kendini beenmi , kibirli, egosantrik DS 625626 < be n kelimesini diline persenk etmi olan. bencek, b. beyi n cek . benci l yalnz kendini ve kendi karn dnen, hodbin < ben I + isimden, birisine yaknlk ve meyil gsteren sfat yapan c i l eki, b. adamc l . Pek ben c i ld i r; b u bi r k us u r: | B e n c i l o la n za l m ol u r. (Tevfik Fikret 1958 s. 34). EO. benci ley in benim gibi < be n I + c i l eyi n gibi, b. anc lay n . B u dem ci h nda ben c i l ey i n k im vardu r ? (Ferec 855/1451 v. 128a). h, a kla r paslan yo r, ke nt
sakla rke n o n la r ; | B e n c i l ey i n h ep ayna ye ri n e koyuyo r an la r . (H. Yavuz 1992 s. 29).

156). ben II tende bulunan koyu renk leke < ET. be a.m. Clauson 1972 s. 346. e n es i ya rk, y z nde psk rme ben l e r. (S.M. Alus, Ak am gaz. 11.9.1941). sata, sakalda ak veya koyu renkte kk yer; rk dite leke: Az di imi n bi ris i n e be n d m , zo nk zo n k zo n k l uyo r. (S.M. Alus, Ak am gaz. 14.12.1944). Yzdeki benler birer gzellik nian saylr:
D ke l i i me ol idi meded, | Dostlarum y z i nde be id i ebed. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 1527). be n d

meyve (en ok zm) olgunla maya balamak DS 627, kr. be n l e n . AD. ben/be III kuun yavrusuna tad yem, yiyecek; oltaya taklan yem DS 625 < Fa. ban dane. O. bena oullar; evld < Ar. ban a.m. mdi bu su lt n u
bi r yavu z k z va rm , Sat ra n cb z m . Ban y m l k i l e mu ra z a de rmi , y n b ba la r n al u rm , bu rca asarm . (Ferec 855/1451 v. 239b). Kr. ben i .

bend/bent I ba, zincir < Fa. band a.m.


k u rt u ld be ndde n z i nd ndan k u rt l u r g ibi.

H a cc mdan

(Ferec 855/

O. benadi r benderler, deniz limanlar < Ar. ban di r a.m. [Fa. > Ar. banda r liman kelimesinin oulu]. A h v l i iske l e h vu ben di r. (.L. Barkan 1943 s. 370). O. benahak haksz olarak, hakk olmadan < Fa. ban h a k [ n h a k hakszlk ve ba ntaks, b. be I ]. Z e r i be n hak aldu . (Ferec 855/1451 v. 126b).

1451 v. 209b). Mecz mnada: C riye c i h et i nd e n if fet be ndi nde o ld . (Ferec 855/1451 v. 106b). be nd et ba lamak: D dm: B e nd t be n i, Leyl , s a u la! | Eyitdi: Ba lamalus n , be M e c n n . (Z t 1987 III, 115). Mecz mnada: Maksad an la ld, yal n z i l l i ra la r la de i l , be n i g e zdi r ip e l e nd i re rek ... de ke ndi n e bendetmek. (S.M. Alus 1933p s. 232). bend/bent II suyu biriktirmek iin nne yaplan set < Fa. band a.m. K esi n e ek i lmi , bendi n i i nd e
re t i l e c ek bal k la r d m t. (N. stn iin ye n i tasar la r n a rd na

1968 s. 77).

bend

240

beng

O. bend III mafsal < Fa, band a.m. t l e r ac k m lar idi,

du rd la r, segb na yap d la r, be ndl e r i n i be nd i nde n c d k ld la r, p k y di le r. (Ferec 855/1451 v. 125a). ondan az ge l i r m z n mah e rde | Uyar h e r be ndi h e r bi r f i l i n e Abd l h a m d h n . ( air Eref 1958 s. 126).

O. bendezade kle ocuu < Fa. bandaz da a.m. [banda kle ve -z de do mu , b. Acemzade ]. b r
k u l n u h lc u az n g rs n, be nde z desid r d s n l e r.

bend/bent IV kanun maddesi < bend III. Yez d i c rm i

(Ferec 855/1451 v. 121a). O. bendk ad ek yeri, balant < Fa. bandk u d a.m. O l v. 91b). AD. (Kbrs) bendo beibirlik DS 627 < Gk. pe nt l i ra 5 drahmalk sikke Ch. Tzitzilis 1987g no. 401; kr. Ar. bi nt 20 franklk altn sikke H. Wehr 1958 s. 67. benedikt in bir eit likr < Fr. b n dict i n e a.m. [aslnda, B enedictus (Fr. Saint Bnot) tarafndan kurulan tarikatn rahipleri tarafndan imal edildiinden].
El i nde n d rmedi i B e n ed ikt i n isesiyle ok i man ve ok ya l l r. a acu dib i nde bn s K a v k de n bi r tah t d zdi l e r, bendk dla r n alt u ndan eyl edi l e r. (Ferec 855/1451

O. bende kle < Fa. banda a.m. [asl mnas balanm; esir]. O. slubundaki nezaket unsurlar iin b. abd
. Ege r p de h bendesi n i na z a r efak a ti l e mel h z ve mah z z de rse, bendesi n e v cibd r k i ge nd men z i l esi n i bi le. (Ferec 855/1451 v. 70a).
2

O. bendegn kleler < Fa. bandag n a.m. [banda kle kelimesinin oulu]. Sa raydaki bt n be ndegn ve
r i ca l h n k r n evham na h i zmet ve h u l sk rl k i i n vesi le a rayp du r u r la r. (Fazl Necip 1930 s. 146).

bendehane (tevazu tbiri) evim/evimiz < Fa. banda h na a.m. [banda kle ve h na ev, b. abdesthan e /aptesha ne ]. O. slubundaki nezaket unsurlar iin b. abd 2. mah d mz de! Lut f td z ,
bende h n e z i k ud m mb rek z i l e m e r re f ve mz eyye n eyl ed z. (Ferec 855/1451 v. 13b).

(A. Aao lu 1993 s. 161).

O. benef e, AD. benev e DS 628 menek e < Fa. banaf a a.m. /b / /m / deiimi iin b. bakara II . mrmde
andan n z k y r g rmedm: g l s nb l u l le rey h n ben ef e n e rg s ... (Ferec 855/1451 v. 101a). Se n i sevdigm la rda b lb l l e r te r b la rda | mor be n ef e l i t a la rda kosam yarim b l i n i. (Karacao lan v. 38b).

O. bendenevaz/bendenvaz klesine kar lutufkr < Fa. bandanaw z a.m. [banda kle + naw z okayan]. B u n e be nde n ev z l ikd r k i b u biy re h a k k nda de rsi n ? (Ferec 855/1451 v. 98b).

Fa.dan Tk.ye geen edeb kelimeler arasnda n evaz / n va z unsuru ile nihayetlenenler vardr. Bu ilve, Fa. nav h t an okamak fiilinden gelir ve okayan mnasndadr. Tk.de /v /nin tesiriyle labialisationa uram, n vaz olmutur. AE cildinde geen misaller: bende n evaz, di l n vaz .

benek I ufak leke < ET. be n ek dane Clauson 1972 s. 350ye gre < Fa. banak ufak dane [ban dane + Fa. kltme eki olan ak , b. ahmedek ]. r z nda, ey
k a me r t a l atl u, ol m k n be nek | O ld u r u r o la n H a l l n i n g z i nde me rd mek. (Kprlzade 1934 s.

117). K kk e n p i ik sivi l c e l e r i km kafamda. Anam


katra n yaks svad. Yang s na dayanamadm, ama sktm di imi. G et i. u d rt be nekte n ba ka i z i kalmad ok k r. (F. Erdin 1961 s. 141142). Panto lo n u n arkas n n di z k vr mla r na dek amu r be n ek l e r iy l e bez e nd i i nde n k u k usu yok. (C. Kavuku 1998 s. 43).

bendeniz (tevazu ve nezaket tbiri) ben (asl mnas kleniz, fakat cmlenin fiili gene 1. ahs eklini gsterir) < bende . Be nde n i z devri istibdad, devr i h r r iy et i id rak etmi bi r adamm. (S. Kocagz 1954 s. 78). bendenvaz, b. be nde nevaz . O. bender liman ehri < Fa. bandar a.m.
B u h a be r Ma da y K b r da bi l i n r. O l e h r banda rdu r, yende re ve nde anda ok d u r. (Ferec 855/1451 v. 146a).

O. benek II bir cins ipekli kuma Meninski 1780 I, 599 < ben ek I ?? . bi ak a n uk d ve b i r k rm z be n ek k a ft n ve u l f eme be ak a te rak k ... (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 311). Muahhar metinlerde be ek yazl bulunur, herhalde be kelimesinin tesiriyle: He r k a d r aya yetmi z i r be ek u k a dan ol u r (K tib eleb 1329 s. 156). benes sema vel'arz, b. beybessema vel'a rz . AD. benevi /menev i /menengi itlembik, sakz aac DS 3161, TS 508, Meninski 1680 III, 4989 < Fa. be n ef menek e renginde, mor (Meninski yalnz rengi sylyor). Kr. TekinTietze 1994 no. 135. /b / /m / deiimi iin b. bakara II . AD. benevrek bir cins alvar DS 627628 < Yun. (apan vrki) a.m. A. Tietze 1955 no. 21. benev e, b. be ne f e . O. beng ha i < Fa. bang a.m. Va rd, at t r dk n ndan bi r mis k l bang toh m n sat n ald. (Ferec 855/ 1451 v. 220b).

O. bendergh liman ehri ve ticaret merkezi < Fa. bandarg h a.m. [bandar + g h yer, b. demgh ]. Ey be nde rg hd u r, t c c r gemi l e r i eksk olmaz. (Pr Res 1935 [932/1525] s. 736). AD. EO. bende benzer, ayn, e DS 627, TS 503506 < ben /be III kuun yavrusuna ta d yem, yiyecek + m areket eki olan de . kr. ka rde .. An u re n g i
k z l alt u na be de | K a nad k uy r u n r i l e de de .. ( eyh o l Mustaf 1979 no. 1227). M e l ik a n ge nd n e fsi n e be de ve be r be r eyl edi.

(A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 26). ok defa menfi cmlede: B e l l


anda bu fa z l et o idi, | Ak l i i nde be de i h i yo idi. (M. Adamovi 1994 no. 3320). D di: r nda he rg z

(Fah r 1974 [1367] no. 2054). Ki old u r bi lge vu be de s z u bi r (a.e. no. 1768).
be de yok .

beng

241

bennak

O. beng hai kullanan kimse < Fa. bang a.m. Sfat eki nin meslek isimleri iin kullanlmas iin b. acabrd . AD. beng i l i k gelincik ie i; bir e it bayltc il DS 628: Zaval l del i kan l ya be ng i l i k i i r ip uy utaca z ha! (Musahipzade Celal 1936gg s. 47). AD. bengi Zeybek oyununda alnan bir eit alg; hareketli bir Zeybek oyunu DS 628 < ??. AD. bengi l de/beni l le rkerek uyanmak DS 628 < ben i r l e , / rl / /l l / asimilasyonu ile. dam o vak t b ng i ldedi. (A. Cafero lu 1940 s. 66). Sat lm
uy uk l uyo rd u. Tam bu s rada oda kaps t ra nk! diye a ld. Sat lm day ben i l l ed i. (H. Olcay 1949 s. 47).

beniz/benz yz rengi TS 508509 < ET. be i z a.m. Clauson 1972 s. 352. B i r k a ra u evde mte fekk i r otu ru r, be z i sa ra rm , gz l e r uk u r na g i rm i . (Ferec 855/1451 v. 142a). B re k z be z i d v r gib i bembey kesi lmi di. (H.R. Grpnar 1927n s. 118). yz, ehre: Ki l e r u a rdak u anb rla r dola r | A a k a r u h can u be z i g l e r (Kprlzde 1934 s. 27). ben i zd e n k sararp solmak: Y z de n ay ru l up
k d um be i zde n , | Bal k g ibi k im ayr l u r de i zde n .

(Fah r 1974 [1367] s. 458 no. 4107). AD. benlen meyvenin (en ok zm) olgunla maya balamas DS 629 < be n II + isimden fiil yapan l e n geni lemesi, b. abaplan- . B e lk im asmalar n
ye e rdi i n i, z m le ri n be n l e nd i i n i g rmede n le c ek.

Kr. bel i n l e -. benguta , b. beng EO. beng ebed < ET. be g a.m. Clauson 1972 s. 350351; Ramstedte gre < in. man on bin ve ko eski (G. Doerfer 1975 IV, no. 1744). be ng s u abhayat: B i r
u mak gib i g rd i m r z r | i nde be ng suy n ca b a r . (Fah r 1974 [1367] no. 590), AD. beng uta ant DS

(F. Baykurt 1967k s. 117). benl i k I kendini beenme, kendini stn grme, kibir TS 509 < ben I. Nomen abstractum yapan l k eki iin b. a rl k . Sa a h ret, h rs u be n l i k rev n, | D a maru da k a ndu r, g evde de c n. (Ferhengn mei Sad 1340/ 42 no. 683). ben l i ime l net! kendimi mek zorunda olduum iin kendimden tiksinerek sylyorum DS 629. B e n l i imi z e l n et,
i imi zde n tek imi z muktedi r i z. (S.M. onun a z n n tad n ve rme e

628 H. Eren 1988s s. 202ye gre ET.den alnarak DSye sokuturulan esassz ve uydurma bir tesbittir. O. beni oullar, evldlar < Ar. ban a.m. Kr. be na . Yalnz unun gibi Ar. terkiblerde: B e n dem dem oullar, insanlar. lm ic i nd e al l me i lem u u c be i B e n dem old. (Ferec 855/1451 v, 91a). beni l le, b. beng i lde . beni m, b. ben m . beni mk i bana ait olan, sevgilim:
B e on dakika evvel minde rd e se ri l i o la n be n imki kalkm , ayaklanm , dipdi n, keyf i ye ri nde, parma nda z i l l e r i eksik. (S.M.

Alus 1944 s. 108). be n l i i g it kendini kaybetmek, ne yaptn bilmemek: 116a). Kr. bi z l i k.

B e n i bi lk l l ye s a b rdan ak ldan d r d b v re vu b re eyled i ... ben l i k be nde n g itdi. (Ferec 855/1451 v.

benl i k II beni icab ettiren, benim yapabileceim < be n I + isimden uygunluk sfat yapan l i k eki, kr. k l k (palto), mahkeme l ik (i ) . B e n l i k b i r i kalmad. (F. B aykurt 1967k s. 160). benmar i (kimyagerlik terimi) bir maddeyi kaynar suya oturtulan bir kapta stma ameliyesi < Fr. bai n marie a.m. [bai n banyo ve Ma r i e Meryem Ana]; aslnda bu kimya terimi kimyagerlerin ok sayd, Musann kz kardeinin isminden. (Neologismus) benmerkezci daima kendi ahsn merkez gren, her eye kendi ahsnn gr zaviyesi altndan bakan < ng. egoc e nt r i c a.m. kelimesinin alnt evirisi (calque), calque iin b. 3 ab I /v [Lt. ego ben ve c e nt r um merkez]; ng. kelime de yeni olmal (OEDde bulunmuyor).
Hlya be n im mth i be nme rke z c i ve hatt ben c i l old u umu kafama i nd i rd i i ek i l e r e l i i nde i fade etti.

Alus 1944 s. 64). S i z mandan n a lad n d uydu n u z mu h i ? B e n imki c ik a lad. (M. Ba aran 1964 s. 90). ben imki /be n imkisi benim yaptm, benim vaziyetim: B e n a rt k lmel iy im. B u be n imkisi de ya amak m? l eme za hmet ve rmek. (H. Taner 1954 s. 68). Doku z l u bi r A lman tabancas aldm ki so rma...
B e n imki t pk tpks na aske r tal imi. Yi rm i admdan c ga ra paketi n i bu rg u g ibi de l iyo rum. (Kemal Tahir

1957k s. 138). oul bi z imki /b i z imkisi :

de i l bi z imkisi. E ek gibi a l t rd k la r yeti miyormu gibi bi r de ba m za kont ro l diye Al la h n a ng ut la r n musallat ediyo rla r (M. Hachasano lu 1954y s. 66).

(. Kvan 1995 s. 36). O. benna in aat ustas, kalfa < Ar. ban n a.m. A nda bi r
st d be n n va r id i k i m h e nd isl ikde naz r i yo d.

beni mse kendine mal etmek, sahip kmak, kabullenmek < be n im + sfattan fiil yapan ve birey sanmak, telakki etmek fikrini ifde eden sa geni lemesi, b. azs n- . Hepimi z i n tek tek
ben imsedi i bi ri va rd e lbet. B i r l ikte g e z e rk e n bi r de bakardk k i ik i e r i k i e r ay r lm , u zak la m z. (A.F.

(Ferec 855/1451 v. 18b). O. bennak reayadan olan fakat topra olmayan veya az olan evli kyl < R. Dankoff 1995 no. D3e gre bir ihtimal EErm. b nak kelimesinden gelmektedir.
Ve z i r at tmeyen ve y h d resmi z em n i resm i ben n k i nde n eksk o lan ve c ft i ve z i r ati o lmayub mz evve c o lan la rdan dah o n ik i e r ak a resmi ben n k ve alt ar ak a resmi r ad ye v re l e r. (.L. Barkan

Ouzkan 1953 s. 91). AD. benir le korku ile uyanmak DS 628 < be l i n l e fiilinin metatezi, b. alb z . B i rd e nb i re deta
ku la n n dibi nde patl yan bi r t fek sesiyl e be n i rl ed i.

(A.H. Tanpnar 1955 s. 6768).

1943 s. 188).

benne

242

beraber

AD. benne svac; duvarc DS 629, ZTS 1976 s. 21 < Ar. ban n duvarc. Kr, be n na . EO. bense beni zlemek < be n I + arzulama ifde eden fiiller yapan se genilemesi, b. ayg rsa- . 1982 (840/1437) s. 232). bent, b. bend I, II, IV. benm/beni m b.m. (1. ahs mlkiyet zamiri), kr. ET. men im a.m. Clauson 1972 s. 346 (hece sonundaki / n / sesinin tesiriyle /b / /m /). EO. be n m: Be n mi l e ahd eyle k i be n m olas n! (Ferec 855/1451 v. 38a). Mlkiyet fikrini vurgulasn vurgulamasn, mlkiyet eki olan kelimenin nne konabilir: B e n m g l m di l e r k i ... (S a ltukn me 1974 s. 330). Malik olanlar birden ok olursa takib eden mlkiyet eki oul da olur: h, o l umu z! Davalaci r u , sen i l e be n im o l umu z! (A.H. T a rh a n 1334 s. 483).
B e n im ve gazete n i n h i b i r mes u l iyet imi z b u l u nmamak la z mgel i r. (H.C. Yaln 1935 s. 170). Kendi ba na

h i re r i n c e, d r o l u rsa mri f rk a t | Se n, bi l rem, benseme zsi n be n k em h se nsedm. (mer bin Mezd

benzin b.m. (motor yakt) < ilk evvel Sumatra (Endonezya)dan getirilen be n z o e reinesinden imal edilirdi, be n zo e kelimesi de < t. beng i u < Ar. laban c w Cava reinesi terkibinden ne et etmi (F. Kluge 1975 s. 65). Dou Avrupada tannan ben z i n kelimesi Trkiyeye Almancadan, Rusadan veya bir Balkan dilinden gemi olabilir. Bu tr suni terminolojilerde kullanlan i n iin b. adre na l i n . Ve u ben z i n kok usu yok mu, fe na ha lde doku n uyo r bana. (E. Cansever 1966 s. 18).
Babas, o g n l e r i n be n z i n toptan c s say la n Eypl ot u e raf etti n beydi. (B. Arpad 1976 s. 26).

AD. bepel kelebek DS 6309 < Grc. pepela a.m. [*pe r umak kknden] V. Cangidze 1984 46. t. fa rfal la a.m. ile olan benzerlik gze arpar. O. ber I gs < Fa. ba r . G re n k a dd u c eb n , ey semen be r | San u r k im se rve o lmu du r semen be r. (mer bin Mezd 1982 (840/1437) s. 95). O. ber II stnde, zerinde, zere < Fa. ba r a.m. [kr. EYun. hype r , Lt. supe r , Alm. be r vs.]. Farsann prepositionlarndan, ms. be r det det zere.

(mlkiyet eki olmadan) mlkiyeti ifde edebilir: B e n im dokto ru b u ld um. (Peyami Safa 1937 s. 44). EO. benmn benim iin < ben m ve i n. B e n m n i bu k a dar mi h n et g rd . (Ferec 855/1451 v. 119). benz, b. ben i z. benze b.m. (grn ayn veya ona yakn olmak) < ET. be z e a.m. < be i z yz rengi, fakat (Clausona gre) iki kelime arasnda semantik yaknlk yok (Clauson 1972 s. 352). sim/sfattan fiil temeli yapan a -/ e- genilemesi iin b. ada- I . Ulu z del e r i i ay ruk la r i i n e be z eme z. (Ferec 855/1451 v. 14b). gibi grnmek: B u d d r st d e be z emez. (Ferec 855/1451 v. 52b). Yakla ma halli sfat fiiller (participium cum dativo): B u i m ki l i d r, mu r du h s l o laca a be z eme z. (Ferec 855/1451 v. 152b). B t n ak raba gelmi e be n z iyo rd u. (Sabahattin Ali 1943 s. 30). Hatt bundan baka partisip fonksiyonunda kullanlan yo r ile: Fah r n n isan n e l l e ri pek i gryo ra be n z emez. (H. Taner 1954 s. 82). (Argo) sarho olmak: ek yl eyse, hadi! K e nd isi
ben z emi ti. Son ol uyo rd u zate n. zaman la rda yarm i ec ik le kandi l

Fa.nn be r prepositionu, edeb O.da ve tek tk BSTT.de bir nevi prfixe (ntak) ekline girmitir. AE cildinde bulunan misaller unlardr: be r det, be rave rde, be rbad /be rbat, be rc este, be rda r et, be rdevam, be rd u , be rge te, be rg z ide, be rhava, be rhayat, be rh em ge l, be rkaide, be rka ra r, be rk emal, be rme z id, be r mu ceb i, be r-mu rad be rmutad, be r sebi l i, be rtafsi l, be rta raf et, be r ve c h i, be rve fk imu rad. Ayrca, be rt e r iin b. balate r , ve b e r i n iin b. abhe ri n .

AD. ber III/ber i al, davarn sald yer DS 630, 633 (bere srmek) < Krt. b r /b r a.m. K.K. Kurdoev 1960 s. 106., Erm. pe r < EErm. be r a.m. R. Dankoff 1995 no. 55 Dava rla r n ot lad , st sa ma a gidi l e n ye re be ri diyo rla r. (M. Krk 1950 s. 78). ber IV, b. be r r . ber vermek < ET. b r a.m. Trk dillerinin birounda /b / sesi muhafaza edilmi tir. Fakat O. ve BSTT., hatt diyalektlerde dahi yalnz tektk izleri kalmtr, b. DS 536. Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 545 Tatar hannn szlerini naklederken ivesini yle taklid ediyor: alap Al l h k o rsa, bizg e
pu rs a t ve n us ret b r rs e ...

(M. Seyda 1962z s. 31). be n z e r (Ferec 855/1451 v. 196a).

mabih:

K z g e nd yi g rd i k i bu c v na be z e r.

S mu r a be z e r y ri yok .

benzet benzer hale getirmek (ms. birisinin portresini) < ben z e fiilinin causativum hali.

beraat/beraet (mahkeme karariyle) temize kma < Ar. bar a susuzluk. [/b r / kknden].
M ebbeddi r si l i nme z nak te s r t vi cd n | B e r et tse de mc rim de r n u mste r h o lmaz. ( air Eref

C ml e nak k n ve st d n r y z em n cem olala r, k z z e r i nde nak be z ed imeyel e r. (Ferec

1958 s. 152). EO. beraber I karkarya, karsnda < Fa. ba r ba r a.m., aslnda gs g se [ba r gs]. B i n c i

855/1451 v. 106a). bakas zannetmek: M ege r b u ben i bi r k imseye be z etmi d r? (Ferec 855/1451 v. 98a). berbat etmek: G z n a, devriye l e r e yakalandk m, bi r uval i n c i r i be n z et i r i z . (Tark Dursun K. 1966 s. 72). (Argo) azarlamak, dvmek ya da baka bir kt muameleye maruz brakmak: u n la r adamakl l be n z etmek lz md ama, n eyse sana dua etsi n l e r! (Z. Yama 1956 s. 95).

g n n d t manz a ra be r be ri nd e mah z n ma b n otu rd . (Ferec 855/1451 v. 232a). ayn hizada: N g h g rd m, de i z h a rek et tdi, bi r ah s ba k a ldu rd ; acab-s ret boy k a ya be r be ri o ld, h e n z gbegi sudayidi. (Ferec 855/1451 v. 45a). ayn a rlkta: B u d u b u y rde k ymeti ge nd be r be ri a lt u nd u r.

(Ferec 855/1451 v. 240b). ayn mnada, ayn

beraber

243

B erber

keyfiyette: B u ba a l me be r be r bi r i d r g e l r ...

da bi r ayda k gibi u u rs u z la n r b u oc u k?

Ege r be n b u suv l cev b n d meyem h a k yk a t l rem. (Ferec 855/1451 v. 138b). ayn, msavi: Ya ramaz avrat k a t nda e r gkceg i, i rk i n i , p de h , ged s, eysi, yavu z , baras be r be rd r. (Ferec 855/1451 v.

(L. Erbil

1977 s. 31). O. beraverde ortaya konmu , yaplm , bin edilmi < Fa. ba r varda a.m., ba r va rdan fiilinin unsuru. [bar zerine (b. be r II ) ve vardan getirmek]. Fa. (i)de /-te iin b. afe r ide . Ortas nda su lt n b a r g ib i
bi r u l u m devve r amiyk sah r i l e be r ve rd e sovuk b a r. (Ferec 855/1451 v. 47b). be rave rde k l

172b). Bu misallerin gsterdii gibi bu gibi mnalarda EO.da dativus hali kullanld halde BSTTde i l e kullanlr. Ms. EO. B e n i h ke be r be r eyled , v c d me od u rd u . (Ferec 855/1451 v. 113a). Fakat BSTT. Han iya gee n l e rd e Emi n n nd e
rastlad m, bana ye rl e be rabe r temen na eyl edi i n i sylemi tim ya! (S.M. Alus 1933p s. 50). Kelimenin

husule getirmek, gerekletirmek:

Di le rse k i H a k ta l mak s du be r ve rd e k la, evve l se n ge nd h l i yalansu z syle! (Ferec 855/1451 v. 182b).

EO.da sk rastladmz bu mnas BSTTde yalnz bu tbirde yayor.

Fa.dan alnm kelimeler arasnda rabtas ile birbirine balanm ift isim ve ift sfatlar vardr. Tekrarlanan isimlerden yaplan byle terkiblerde iki ey yanyana veya karkarya gsterilir (ms. se rase r utan uca, bir ba tan bir ba a). Tekrarlanan sfatlar ise sfatn mefhumunu glendirir (ms. du rad u r ok uzak). AE cildinde bahsi geenler; be rabe r, demadem, dengde nk, du radu r . Bu terkib tipi Tk. unsurlarla da kullanlmtr: akaak, etaet, ita it, darada r.

O. beraya, yalnz reaya ve be raya halk, tebaa < Ar. ba r y a.m. [/b r / kknden, bar ya mahluk, yaratlm varlk kelimesinin oulu]. M. Rsnen 1969 s. 70te kaydedilen etimoloji yanltr. M i n ba d ra y ve be r y ya ol mak l e tek l f o l u nmayub ... (.L. B arkan 1943 s.317). O. beray iin < Fa. ba r yi a.m. Ms. be ray ht r htr iin: Uc begl e rb eg i l e ri be r y h t r yevm yesi z iy de gedk l e r k a ydiyle z i met a rz la r g nde r b ... (l 1979 I, 185). be r y H ud Allah iin: Be r y H ud ba a me rh a met d ! (Ferec 855/1451 v. 177a). be ray te c rb e deneme mahiyetinde: Bi r sr
aylak ke ndisi n e m ra caat ede r. O, h e r b i ri n e be ray tec r b e i ve ri r. (Re at Enis 1933 s. 65). be ray tef r i k

beraber II/AD. barabar refakatinde, birlikte < be rabe r Iden ayrlarak yava yava beraber bi l e kelimesinin yerine geti. Yan nda, i lk defa be rabe ri nde g rd m ya l kad n. (S.M. Alus 1944 s. 29). Mecz mnada: G e ce yars ndan son ra ge l iyo r, afakla be rabe r g idiyo rd u. (Sabahattin Ali 1937k s. 110). be rabe re kal- birbirini yenememek: . O. ber det det zere < be r zere (b. be r I I ) v e det . Ve
ms lm n la rda ve kef e rede v k i ola n me z re a ve ba t na la ru ba z t a rla la r z i r ate gi r k bi l yet bu lsu n i n be r det ik i y l ge l embe k o n u l ub ... (.L.

(iki eyi) birbirinden ayrmak iin:

O k a dar be z e r l e r k i be r y tef r k bi r i n e m v , dige r i n e k rm z k o rde l t a k la n i k i z l e r g ib i bu n la rda yal z , mesel boyu nba lar n bi im veya re ng i nde tah l f ede rl e r...

(Ah m ed R sim 1334 s. 150). ber bad/ber bat I kt, bozuk, irkin < Fa. ba r b d yklm, perian, aslnda rzgra braklm [bar zerinde (b. be r II ) ve b d rzgr]. Ke nd imi
ku la mdan t ut up duva rla ra duva rla ra vu rmak istedim. N e be rbat bi r eydi u d nya! (N. stn 1970 s. 142). be rbat et peri an etmek, harabetmek: Nice y ldan be r u t e rs n eyi be rb d tdi, | Z r h l n h e r bi r is i bi r l k a plan gibidi r. ( air E ref 1958 s. 123).

B arkan 1943 s. 255256). beraet, b. be raat . O. ber ak s ters, aksine < Fa. bar aks a.m. [ba r b. be r II ve Ar. aks b. aks /akis ] B u z a iyf k o cay ge re k si z
gt rey id z. Em r be r aks olm , siz a a bi nd z .

(Ferec 855/1451 v. 68b). beran, b. baran I. berat imtiyaz senedi, patent < Fa. bar t a.m. < Ar. bar a (bir vazife veya tediyeden) affedilme, muafiyet.
P di h la rdan m lk yet z e re be r t la r vey rde n afv ol u nmala r na e l l e r i nd e be r t e r f l e r i o la, a a g re amel ol u na. (.L. Barkan 1943 s. 254). M e rd i h is r k l n ub e l i n e be r t v r i l r.

O. berbat II eski bir algnn ad < Fa. ba rbat a.m., kr. barbut II. M u t r ib ke n z ek l e r ba rbat , t a nb r n , def i ... r tibidi. (Ferec 855/1451 v. 91b). O. berbatnevaz be rbat algsn alan (kimse) < be rbat + Fa. nav z alan. R i nd i h idb z, b de n u
be rbat n ev z, h i c v u h e z l u m ut yebede mmt z idi.

(l 1994 [159199] s. 225). ber ber b.m. (sa kesen) G. Molino 1641 (barbiere ve tonditore kelimelerinde) < t. barb ie re a.m. [barba sakal + Lt. meslek isimlerinde kullanlan a ri us eki] G. Meyer 1893 s. 47. B i r g n p di h h a sta ol ub berberin elinden km gibi: be rbe rl i. (P. Kr 1979 s. 44).
El l e r o j e l i, sala r

(l 1994 [159199] s.

254).

Hayat bu. Ya r na kaca m za dai r e l im i zde

(Umran Nazif 1954 s. 16). diploma: B i r d e, sevdi imi n kah raman l k be rat o la n
ha ng imi z i n be rat i va r? k d n, nas l ol up apka kut uma ka r t n bu labi lsem!

(Fruzan 1972k s. 324). Berat Arnavutlukta bir ehir < ??. Berat (geces i ) aban aynda bir kandil gecesi < Ar. Layl l Ba r a a.m. G e ce l e r imi z de va r: B e rat gecesi, M i ra gec esi, Regaip gecesi. (R. Ilgaz 1969g s. 12).
Ama, nas l o l u r da para ala r, kasa soyar, k z ka r r ? Asla asla asla, dedim. Nas l ol u r da bi r be rat gecesi c imas, ya

be rbe re h a be r eyl edi, ge ls n, ba a k a n als u n dey. (T r h i krk vezr 1303 s. 201). be rbe r l i bir

Berber Kuzey Bat Afrikada yaayan bir halktan biri; o halka ait < Ar. Ba rba r a.m. A a ol mec l isde bi r B e rbe r dest r v rd i. (l 1587 v. 130b). lemel i
saltala r n pa r ldatan yksek fesl i simsiyah B e rbe ri l e r,

berbut

244

berekt

dkme alvarla r n dalgaland ra rak misafi r l e r i ka r l yo rla rd . (R.C. Ulunay 1941 s. 116).

O. berbut, b. barb ut II. O. berceste sekin ve kolayca hatrlanan, derin mnal msra < Fa. barcasta zarif, uygun gelen. Fa. ba r zerine iin b. be r II . B y k m e l l i f l e r bu mevz u u
e l e ge i rse l e r, k im bi l i r nas l s sle rl e rd i; na z mla, n esi r l e, darb mesel ha l i n i alacak be rc estel e r l e bez e nd i r i r l e rd i. (VN, Ak am gaz. 7.III.1941).

AD. berd i dam rtmekte, vs. ilerde kullanlan bir eit saz DS 631632 < Ar. ba rd a.m. A. Tietze 1958 no. 7. Kam lar kavak boyu u za r g ide rd i u k u rovan n, G l
ke na rla r nda. Be rd i l e r i n to zakla r g n g ibi k saarak dk l rd s u la ra, (Ya ar Kemal 1955i II,

239). O. berdu I omuzlarnda, srtnda < Fa. ba r stnde (b. be r II ) ve d omuz. h r h a ydar h n e
mc vi rl e r i n e k a r d. emle p u i h r m be rd ol ub k a l e nde r l e r i l e y ld z bar d. (l 1994 [159199] s.

berci hayvanlar sa an (kii) < be r III + -c i . Kyde yazda

yaylayan, gece d a rda kalan koyu n la r sa maya gide n k z la ra B e rc i k z de n i rd i. Koyu n la r n s t n toplayp kye geti rme l e r i k ymetl i bi r i ola rak g r l rd . B i r k z n te rb iyesi st toplamaya gidip gel i rk e nk i ha l iye tavry la l l rd . B e rc i l ik ede n k z la r sala r svaz la na rak Be rc i k z m! diye sevi l i rd i. (L. Tekin

275). berdu II serseri < ha nebe rd u < Fa. h nabard a.m., yni evini omuzlar zerinde tayan [ h a na ev ve d /d omuz, bar ntaksiyle]. B i z kalkmadan
n c e bi rka be rd u geldi. Lokanta sah ibi ge l e n l e ri almak istemedi. (A. Yurdakul 1991 s. 181). Sfat olarak: B i ra z be rd u ye rdi r ama, m te ri l e r i za ra rs z i nsan la rd r. (T. Basetemur 1952 s. 91).

[t.y.] s. 132-133). AD. ber Macar zm denilen meyvadr ki bundan kse yaplr TS 512513 < ?? Yalnz bir yazl ve harekesiz kaynaktan alnan kelimenin okunuu pheli olabilir. Az. Trkesinde mevzuubahis meyvenin ad ba ambu rc , yni krmz burc olduuna gre (Az. Sovyet Ensiklopediyas 1983 VII, 414) Anadoludaki ismin de b u rc olmas ihtimali vardr. Kr. bu r II. O. berd I souk (isim) < Ar. bard a.m. An u b u hav sdu r s. 31). AD. berd II otuz tane ot destesinin hepsi DS. 631 < Erm. part < EErm. ba rd a.m. R. Dankoff 1995 no. 51. O. berda , yalnz be rda k a t r iyi cins katr terkibinde, < Ar. bard a Azerbaycandaki Bardaa (bugn B erde) ehrine ait. Ar. /d /, Ar. diyalektlerinde dental /d / olarak da telaffuz edilebilir ve bunun aynen Tk.ye de alnd da olur, b. baydak . B i r be rda k a t r eye r l edi l e r, Faz l u l l h bi nd rd i l e r. (Ferec 855/ 1451 v. 14b). O. berdar et (birisini) asmak Fa. ba r d r ka rdan a.m. [bar stne (b. be r II ) ve d r dar aac]. Em r
yle smarlad ki be rd r de l e r, ay ruk i nd rmeye l e r. (Ferec 855/1451 v. 119b). be rda r o l aslmak: b r fas h di l i l e tem m h ik yeti n i ve dg l b be rd r old u n e r h eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 120b). mfe r r i h c isme he r s at, | An u be rd i n es m d r k i o l i h y k l u r c n . (mer bin Mezd 1982 (840/1437)

berdu ane klhanbeyce < be rdu + zarf eki olan an e , b. aci za n e . B e rd u an e ko n u mala r yapyo r. (F. Baykurt 1967k s. 321). bere I vurulmaktan vcutta husule gelen rk < Tk. dillerinin bzlarnda mevcut olan be r vurmak (?), E.V. Sevortyan 1978 II, 71. Kelime yalnz TT.de ve AzT.de biliniyor (AzT.nin amah diyalektinde i br vu r ie mni olmak, engel karmak demektir, (b. ADIL 1964 s. 72) ve onda ekseriya ya ra be re terkibinde kullanlr.
Sabkal la r n be re b rakmaz ad n ve rd ik l e ri daya yiyi n ce di l i abuk z ld . (K. Bilba ar 1944 s. 67). Kal n d uva rla ra a rpmaktan ald ya rala r n be re l e ri n i sarm t. (A. A ao lu 1993 s. 169).

bere II yass ve sipersiz balk < Fr. b ret a.m. l y

nas l t utt u n ? S reyya Bey i n bi r kasketi n i bu ld um. B e re n i n a z n o na tatbik le rd m. (H.R. Grpnar

1933ke s. 19). B e re n i ge i rd i n ba na. antan kapt n. Soka a f rlad n. (Peride Celal 1991 s. 20). AD. bere III tarlalar arasndan akan ince su DS 632 < Yun. ' (porea) yol Ch. Tzitzilis 1987g no. 427, fakat kelimenin Azerbaycanda da yaygn olmas bu etimolojiye phe drr. O. bere IV kuzu < Fa. bara a.m. T a m geldi: h e r l evnde n (Ferec 855/1451 v. 118a). AD. berehle layk grmek, yaratrmak DS 632 < Fa. ba r h /ba ra h yolunda; uygun, mnasip [ r h / ra h yol, ba ntaksiyle]. O. berehne/b i rehne plak < Fa. bara h na a.m. M e l i k u
u l u la r se r u p bi re h n e c e n ze i n c e f e ry dk n n ge l r l e r. (Ferec 855/1451 v. 108a). Se rp be re h n e M s r ge z e n mbte z e l A rab ... be re i s rmest, m r i msemmen, h e l v y skke r .

berdelacuz kocakar souu (1016 Mart) < Ar. ba rd al ac z a.m. [ba rd souk, al harfi trif, ve ac z kocakar]. So n ra bi rd z iye h esab ede rd i; E rbai n i n

bi lmem ka.. Be rde l a c u z da geti. Sitte i sevi r yakla t. R u z u H z ra ukadar g n kald... (B.S. Kunt 1948 s. 48).

berdevam srmekte < Fa. bar dav m a.m. [bar zere (b. be r II ) ve dav m devam]. Ak am oldu ... Ge ce o ldu ... Hastalk be rdevam. (B. Felek 1957 s. 18). be rdevam et devam ettirmek, daim klmak: B e rdev m tmek
i n h eyke l i istibd d | Acemist na el atd H a m d i S n . ( air Eref 1958 s. 121).

(l 1975 [1599] s.

118). O. berekt keramet < Ar. ba rak t takdis [baraka bereket kelimesinin oulu veya be reket kelimesinin halkvr telffuzu (b. Meninski 1680 I, 395, L. Bonelli 1899 s. 391 no. 617)]. mdi di l e remk i

bereket

245

berhemen

s dk la bi r d u k las n; o laki n e fes be rek t nda Kes y y A z a m o l uma if v re. (Ferec 855/1451 v.

39b). bereket I Tanr tarafndan kula gnderilen iyi hal, muvaffakyet, kolaylk, refah < Ar. ba raka a.m. Bundan dolay u hayrdualar: [A l la h] be rek et ve rs i n! El i n i z e be rek et! mr n z e be rek et! Dualar bir din adamnn azndan karsa ve icabet bulursa o adamn sayesinde bulur. Ege r h ca n u ba a
i n yeti ol u rsa an u be rek et i nde, k a nad alt nda, bi r dkk n ma m r, h a lk a ve ba a menfa at deg rem. (Ferec 855/1451 v. 90b). be rek et le n oalmak,

Meyer 1893 s. 29 < t. be rgamotto < pe ro be rgamotto a.m. [pe ro armut ve be rgamotto Bergamolu (Bergamo: talyada bir ehrin ad) A. Prati 1951 s. 124. Ba ka bir izaha gre t. be rgamotto < O. beg armud u dan geliyormu (E. Littmann 1924 s. 112, K. Lokotsch 1927 no. 24). Lki n o n u n da e l i a rmut, a z be rgamat dev i rm iyo r ya, bi r temi z dv tk. (F.C. Gktulga 1943 s. 38). K k bah eye oktan
palmiyel e r, kal iptsl e r, h u rmala r, be rgamutla r dikmi ti. (M. znal 1991 s. 93). ay n e kada r g z e l . Ga rip bi r tad va r. B e rgamut katyo rla r, tat ve koku ve riyo r.

(M.

Mungan 1996 s. 255). AD. ber ge kays, zerdali, eftali DS 633 < Fa. barga i za rd l vs. zerdali (vs.) kurusu A. Tietze 1969 no. 20). O. ber gende (gemicilik tarihi) 16. ve 17. asrlarda kullanlan bir eit kadrga < t. (Venedik dial.) be rgant i n yelkenli kk harb gemisi [b riga nte (t. -ante / e nt e eki iin b. ace nta /ace nt e ) ekya + i n o kltme eki, b. albi no ] KahaneTietze 1958 no. 91, eski kaynaklardan misallerle). Kr. bri gant i n . O. ber ge te devrilmi , yklm < Fa. barga ta a.m. (b. be r II ) B u de rd i l e l l e i h a z n d de gibi c ismi h n
l d s a dp remi r n r be rg e tel ik hav la r na saldum. (l 1982/1581 II, 209).

bolla mak: B reb h u h a rek et i be rek et le nd i, a rtd . (Ferec 855/1451 v. 242b). bereket II (dativus halinde olan bir kelimeden sonra veya evvel) sayesinde < be rek et I. B e rek et
kadi n n e ye! kalmam la rd. N e rede n b u l up b u l u t u rm u da a

(S.F. Abasyank 1940 s. 31). Ksaltlarak sadece be rek et de ayn mnay verebilir, yni be rek et krler olsun/(Allaha) ok kr!/ansma vs.: Be rek et, yan mda para vard ... (Mahmud Yesari 1932 s. 155). K umar abuk b rakm t be rek et. (K. Bilba ar 1944 s. 2). B e rek et den i z de ri n de i l. B i r met rey i a myo r. (N. Tirali 1952 s. 72). AD. bereket III Allahn verdii bereket iin kran duas < be reket I. I ra z ca Doydu n mu ? dedi. Ahmed
Doydum dedi. Doydu n da neye be reket ok umuyon madem? (F. Baykurt 1959y s. 138).

ber gzar yadigr < Fa. barg ud r a.m. . O. ber gz ide seilmi, sekin < Fa. ba rg u z da a.m. [bar gu z dan semek, tercih etmek(b. be r II ) ]. B e n o l deg l miyi n k i se n be rg z iyde id m? (Ferec 855/1451 v. 74a). AD. berh a na I gebelerin adr eyalar, kervann konak yerinde toplanan eyas DS 634 < barha na . berhane lzumundan ok byk, kullansz ve tamire muhta ev < ba rha na . Al lah ra z k lmas n, d manm otu rtmas n! B u ko nak de i l, be rha n e! (S.M. Alus 1934 s. 149). berhava et (ms. dinamitle) havaya uurmak < Fa. ba r stne (b. be r II ) v e hav . be rhava ol uurulmak, (dinamitle) yok edilmek. midimi z be r hav olacak . (P.N. Boratav 1995 s. 248). Ga rip bi r i n k isa ra
u ram gibi, o kadar sa lam sand m z mnev i kuvvet l e ri nas l r z g r g ibi u t u. Ke rametl e r i nas l be rhava oldu? (A.. Hisar 1956 s. 47).

O. bereme kayk < Gr. ' (prama) karya gei. 1982 [1591] II, 230). Kr. pe reme .

Ol ide i l e be remec i l e rd e n l ak a l bi re s mk teb k u l k a yd r k k yetde n h a l s olmak ... muk a r re rd r. (l

AD. berenar yle byle, azok, biraz DS 632633 < be r i ve a a ru . B e re na r b i r pe n ce re va rm , O radan ... bakyorla r. (M. Tu rul 1969 s. 336). berer , b. bel e r . berert, b. bel e rt . berete, b. barata . O. berf kar < Fa. ba rf a.m. Y rid k be rf sti nde piy de, | K a r id i alt k a r dan z iy de. (Z af 1950 s. 147). Eski k la r da bi ra z fa z la gide rd i. n k be rf fa z la ya ard. (Behet Mahir 1973 s. 356). O. ber g I yaprak < Fa. ba rg a.m. D i l eme zem ki an u n iyk y z i n e be rg i g lde n s b ri e. (Ferec 855/ 1451 v. 134b). O. ber g II azk < Fa. ba rg a.m. B u mi hm n h n ede d g, be rg, esb b c mle m h eyy k ld la r. (Ferec 855/ 1451 v. 179b180a). Ber gama zmir vilyetine ba l ehrin ad < EYun. ' (Prgama), D.J. Georgacas 1971n s. 108. ber ga mat/ber ga mot /ber ga mut yenmek iin yetitirilen bir meyva < Fr. be rgamotte a.m. G.

AD. berhay feryat, at DS 634 < Ar. ba rh a.m. A. Tietze 1958 no. 6. B u be r hay, bu vaveyly B y k M e nde res ovan n u f uk la bi r l e e n de ri n l i k l e ri n e g n l e rc e ta r. (S. Kocagz 1941 s. 57). O. berhayat yaamakta, daha lmemi < Fa. ba r hay t a.m. [bar zere (b. be r II ) ve h a y t ]. B e r hayat ike n bu d nyada e riat ve ta rikat hamamnda ykan p ... (F. Halc 1994 [1892] s. 7). berhemen, b. bre hme n .

berhem gel

246

perkitir

O. berhem gel bir araya gelmek, toplanmak < Fa. bar ham bir arada, toplanm (b. be r II ). K a la bi r (l 1587 v. 129b).

100). AD. be rk skca, kuvvetle: etmek TS 517:


atl us n , yayas n

di r h em, ola ol de r h em, gelmeye h a rc u h s l be r h em.

Gitt im, kapy arkadan k i l it l emi . a rsam amaz. B i r dayandm, be rk. (. Kaftanco lu 1972 s. 132). be rk et takviye t o p a rabala r n i n e ekd r b be rk db ...

O. berhordar /berhurdar mesut, mutlu < Fa. bar h a r d r / ba r h u rd r a.m. [bar h a r /ba r h u r saadet + d r tutan, malik olan, b. abdar ]. N e be n ge n c
ki i l i g mde n be r h u rd ram, n e k imse be nde n k mk r.

(Oruc b. dil

1343/1925 s. 60). ber k II, b. bark II. O. berkaide kaideye gre, beklendii gibi < Fa. bar q ida a.m. [ba r zere (b. be r II ) ve k ida kaide]. K za 1268 s. 128). O. berkarar yerinde durmakta, sabit < Fa. bark a r r a.m. [bar zere (b. be r II ) ve Ar. k a r r yerleiklik]. sit n i d n u devl et p yende vu be rk a r r st n la r . (l 1979/1581 I, 174). dei memekte, sadk:
Degme ki i n k a r r yok . Se n, umum bu ki, be rk a r r olas n. (Ferec 855/1451 v. 204b). A rt ub eksi lmez, k a mu de ry ci h nda be rk a r r, | B u acebd r, ya umu de ry s a rta r d u rmadan.. (Zt 1987 III, 129).

(Ferec 855/1451 v. 15b). berhudar mesut, mutlu < Fa. barh d r a.m. (bar h a r d r n varyant). Day n n e l i n i pt. B e r h uda r o l! hay r duas n a ld. (K. Bilba ar 1944 s. 40). berhurdar, b. be rh o rda r . O. beri I (bir eyden) ri, hal, muaf < Ar. bar a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . Be r d ut, y Rab, ol y r yavu z g zde n, yavu z di lde n! (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 64). ber i II, b. be r III. ber i III, b. be r . AD. ber i benzer I herhangi birisi, de me kimse DS 632633 < ??. k z de be ri be n z e r h e rk es alamaz. B i r i ft k z e n a a 6 0 0 l i ra. (M. Makal 1950 s. 24). B u
Z b k n b i r sesi var, be ri be n z e r t iyatro oyu n c us u nda byle ses bu l u nmaz. (A. Nesin 1961z s. 124).

Do ru syl e, bu h l et sende n ede n z u h r tdi ? dedi imde be rk ide ce h re n a lama a ba lad. (Al Azz

O. ber karar sa b k daha nce karar verildii gibi < Fa. ba r zere, k a r r karar, s bik sabk. rt esi
g r be r k a r r s bk va rdum, baya du rd u um y rde du rd um. (Ferec 855/1451 v. 12b).

AD. ber i benzer II yle byle, az ok, stnkr DS 634 < ?? B i r ak n l k be r ibe n z e r. B i r ak rt ba na. al p
para kazanmak i i n d rt y l bi r g nde ya ayp onseki z e basve rmi k z ca z. (M. Makal 1960 s. 34).

O. berkemal kemale ermi < Fa. barkam l a.m. [ba r zere (b. be r II ) v e kam l kemal]. Y rum u h s n i be rkem l o lm , | Y Rab, o bu n i c e c em l o lm ! (Ferec 855/1451 v. 204b). O. berk , b. bark . EO. ber k i salamla mak, peki mek, kuvvetlenmek TS 517518 < ET. be rk i a.m. [be rk + sfattan fiil yapan i eki (kr. M. Rsnen 1957 s. 144). En ok sfatn belirttii hale gelmek anlamnda fiiller yapan i- iin b. bay- II . n se n r yu b u tedb r
z e r i n e k a r r dutd ve k a s d u bu i z e ri n e be rk idi ...

ber i ber i B vitamini eksikliinden doan bir hastalk < Seyln dilinde be ri zafiyet kelimesinden, E. Littmann 1924 s. 126. O. berid haberci, ulak < Ar. bar d posta < Lt. ve r dus G. Meyer 1893 s. 43, M. Ullmann 1997. . EO. ber i m deme, vergi TS 595, E. Birnbaum 1981 s. 71, A. Topalo lu 1978 II, 94 < ET. b rim a.m. Clauson 1972 s. 366. O. ber n en st < Fa. bar n [ba r stnde + n sfat eki, b. abhe r i n ]. B e n t n na be r n m ne nd i mec l ismde k l l et i y r n ... (l 1587 v. 125a). ber i rek, b. be r rek . berjer ok yumuak, yaslanlan blmnn yanlar ne kk koltuk < Fr. be rg re a.m. [asl mnas kz oban, kr. Lt. be rbex enenmi ko]. Modas
get i i nde n kald r lm o rta salon u n bask mo r kadif e be rj e rl e r i ... (Fruzan 1972k s. 266). B e rj e r ko lt ukta s zm t n.

(A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 8). ber k i , b. beki . ber k id , b. be rk it . EO. berk in yap mak, taklmak; yerletirilmek, konulmak TS 518519 < eklen be rk i fiilinin reflexivum veya passivum hali, fakat be rk i geisiz bir fiil olduu iin be rk i n mna itibariyle daha ziyade be rk it fiilinin reflexivum veya passivum halidir. Aya um tah t sti nde k o dum kim
k a m. ki aya um du rd uk l u d u rd u y rde be rk i nd i. K a ld u r madum. (Ferec 855/1451 v. 101b). Depesi nde bi r p u l d di rek be rk i nm i . (a.e. v. 44b).

(A. Kutlu 1995 s. 244).

AD.

EO. ber k kat, sert; salam, sk; kuvvetli TS 513516 < ET. be rk a.m. Clauson 1972 s. 361362. Y umu rda b rak m ak i n bi r be rk y r bu l l! (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 39). C n k o rk us ndan ik i e l m le a a be rk yap dum. (Ferec 855/1451 v. 112b). C em i n soydla r, be rk ba lad la r. (F. Giese 1929 [890/1485] s.

ber k i t i r /bek i t i r /per k i t i r salamlatrmak, tekid etmek DS 603, 635 < be rk i + frequentativum ek terkibi olan (i ) ti r. ... diye ba kan n sz n be rk i ti rd i. (H. Aytekin 1945 s. 57). Eski ikt ida r zaman nda alt n otu z alt l i rayd diye pe rk i ti rd i, imdi e l l i alt l i ra. (Orhan Kemal 1963m s. 18).

berkit

247

ber

AO. ber k it /ber k id skca yerletirmek, balamak DS 519522 < be rk i fiilinin causativum hali, b. act- . Ol c d utsak k a rd la r, yk l e r st i n e muk a yyed be rk itdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 27a). tesbit etmek, hareket edemez hale getirmek: M e t a lar a rz
k ud ret i l e t e zy n tdkde n s o ra bal m m i l e gz l e ri n k a pak la r n be rk id rl e r, ya n s i re na z a r tmeyb gz aduk d a gyeg yi g rmek h t ras n muk a r re r k l u r. (l 1975/1599 s. 123) Mecz

berrak duru, aydnlk < Ar. ba rr k parlak. (Z. Ankara 1991 s. 136). AD. berrana yabani DS 636 < be r ra n i .

Nas l, be end i n i z mi? de rk e n, n ekada r da be r rak g l yo rd u n .

mnada ahd be rk it anla ma yapmak:

B u k z atasyi l e k a vl u ahd be rk itmi d r k i bu k z u e r i o l o la ki k z u g l i an di l eye. (Ferec 855/1451 v. 132b).

ber la m, b. barlam. O. ber mezid ey le ziyadeletirmek, artrmak < Fa. ba r zere (b. be r II ) ve maz d artrma. Ba deh sa yi be r mez d eyle r, | Ya n bey i men ye z d eyle r. (l 1956 s. 124). O. ber muceb i (bir sebebe) dayanarak, (bir emre) itaat ederek < Fa. ba r zere (b. be r II ) ve m c eb icab ettirilen, i Fa. izafet edat. Sak a l u seble l e r i be r m ceb i s n n et. (V h id 1993 v. 110b). B u h a k r 1982/1581 s. 119). ber muda /Bermuda o rtu dizlerin biraz stnde biten dar ort < ng. be rmuda a.m. < B e rm uda Atlantikte bir adann ad. Bak u anda Eri c C lapton al yo r.

O. berrani darya ait; yabanc; Osmanl tebaas olan Hristiyan, Levanten; kendini mezhep kaidelerine merbut saymayan kimse (M.Z. Pakaln 1946 I, 208) < Ar. bar r n darya ait, yabanc [/b r r / kknden]. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal . vah i: Nasaz hayvan ve canava r be ra n i ... (E. Kmrciyan 1981 no. 207). Osmanl dnemindeki Msrda toplanan be r r n (Ar. bar r n ) vergiler iin b. S. Shaw 1962 s. 9394. Msrdan Sudan ziyaretinde Evliy eleb orann yksek memurlarndan olan bir k tib i be r r n den bahseder (Evliy eleb 1938 [17. yy.] X, 891). O. berra be r denilen mkeyyifatn mptels < Ar. bar r a.m. N em k a parla r oddan amm gz l ese
h t r la r | Yol na c n la r v rb k u rb n o l u r be r r la r.

be r m c ib i h a t t h um y n l z m ttevk r m r i mm r n i l ey he m n ta y n o l u n ub ... , (l

(l 1994 [159199] s. 282). AD. berrek /ber i rek az beride DS 636 < be r r ek . O. berren kara yoliyle, kara zerinden < Ar. bar ra n a.m. [be r /be r r + Ar. zarf eki olan e n , kr. kah re n , mu htemel e n ]. B e r r e n mi te ri f buy u ru ld u ? Yoksa seyahat bah re n mi vuk ub u ld u? (A.. Hisar 1956 s. 85). O. berr karaya ait < Ar. ba rr a.m. [bar r kara + isimden sfat yapan eki, b. adal ]. K imi n bi r ke r re ismi

He rha lde Ca h it S tk di n l emek istemezdi. Sa u zataca n , Stan Smith ayakkab g iymek istiyece i n i de, B e rmuda o rt umdan ho lanaca n da h i sanmyorum. (M.

Mungan 1996 s. 105). O. ber mu rad muradna ermi, memnun < Fa. ba r zere (b. be r II ) ve mu r d dilek. Fa raz a c ml esi be rmu r d ... k l nsala r ... (l 1979 s. 186). ber mutad det zere, detince < Fa. bar mu t d a.m. [ba r zere (b. be r II ) ve mu t d allan]. H a s s, be r

mimle n i rs e ay r k u rt u lmaz, | S re r l e r g e g e g h be r r , g h umm n . ( air E ref 1958 s. 106). karada

yaayan: H a yv n be r r s u i c i nde n eyl eye? (Ferec 855/1451 v. 28a). AD. ber r i scak memleketler, ekvator blgesi DS 636 < be r r veya be r r iy e . O. berr i ye l < Ar. ba rr ya kr, sahra; l. eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adl iye . Ve mez k r t if e imdiye degi n be r r yeye k lama a vard uk la r nda ... (.L. Barkan 1943 [947/1540] s. 140). berr oj, b. be ro j . ber sa m, b. bi rsam. O. ber seb i l i ... yoliyle < Fa. bar sab l i a.m. [ba r zere (b. be r II ), Ar. sab l yol, Fa. izafet edat]. He r y l
be r seb l i h idmet fa f ra va ru rd , o la n la r n bi l e i l ed rd i. (Ferec 855/1451 v. 141b).

mu t d z iy rete ge ld ikde m melek i n i n y ri nde ye l l e r esdi i n i g re rek v veyl y k o pa rd. (Ah m ed Midh at

1296 s. 53). B i r p z r s a b h ik i dost ge ne be rmu t d bi rl e di l e r. (N mk Kem l 1944 s. 46). i i r


yazmaktaym be rmutad, | Rak i mekteyim he r ak am, | Se nde n ht ra la rla sa rho . (C.S. Taranc 1957 s. 59).

O. berna gen ve yakkl adam < Fa. be r n a.m. O l y z i [840/1437] s. 242).

p r o lan c n di l e r, h z r d dm. | Ba u c n te rk eylemek bu yolda be rn dan ge l r. (mer bin Mezd 1982

AD. beroj /berr oj kn gne alan kuytu yer < Krt. be ro j /be r ro j a.m. K.K. Kurdoev 1960 s. 84, 85 [ ro j gn, gne + be ve be r ntaklar]. ber o , b. baru . O. berr /ber kara (denizin aksi olarak) < Ar. ba rr a.m.
B z e rg n l ig i l e sefe r tdm, be r r u bah r tem m gezdm. (Ferec 855/1451 v. 71b). B e r r i at k Eski Dnya, B e r r i c ed d Yeni Dnya: B e r r i at k i n h em n bt n e h i r l e r i n i n c nb z h n e l e r i n i dola dk d an s o ra n i h yet B e r r i c ed dde i c r i s a n at z e re ak d i muk vel e tmi idi. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 37).

AD. ber s i m yonca DS 636, R. Dankoff 1991 s. 18 < Ar. B i rs im a.m. Ve be rs m vak t i nde deti k a d me z r e bal k v ri l b ... (.L. Barkan 1943 [931/1524] s. 359). O. ber hai ve baka maddelerden yaplan uyuturucu bir il < Ar. bar gomme odorante qui vient de lInde, elle sert comme parfum, et comme rem de pour ceux qui ont pris du benj R. Dozy 1927 I,

bers

248

bervenik

71. Kelimenin men ei F. Rosenthal 1971 s. 32ye gre bilinmiyor. Fakat kr. be r i sa, ksaltmalar iin b. afro . Es fi le ve e h r ime n l e re k a hve f i n c n
v ri lmek, Nas r Kavmna be r u afy n ek l td rmekd r.

(l 1587 v. 138b). O. ber s ad afyonla beraber geen uyuturucu bir il < Ar. bar i t sorte dancien mdicament compos R. Dozy 1927 I, 72. Eer bu kelimenin asl EYun. (Persita) Tanra Afroditin bir lakab ise, bu ilcn bir afrodisiak olmas ihtimali var. (II. Bayezidin o lu ehzade ehin ahn genliine dair bir vesikadan)
e h z deyi d l l g retmi le r. (.H. d b afy n ve be r t y megi

ber /ber i buraya, bana doru < ET. be r veya b r (ilk nl uzundur) a.m. Clauson 1972 s. 355356. Kelimenin izah iin eitli teklifler vardr (kr. E.V. Sevortyan 1978 II, 124126). Ba taki sesler 1. ahs zamiri be n veya iaret zamiri olan bo /b u kelimelerine balanma a alld. kinci hece yn gsterme (directivus) eki olan r i / r u olarak tehis edildi. Bu unsurlarn balan mnaka a edilmektedir. Kelime sfat, zarf ve isim olabilir.
G ide rk e n b i r u l u s uya u rad. B i r o la nc u b u ke ede k o d, bi r i n i gt rd i, a a ru k o d. G r be r g e cdi. (Ferec

855/1451 v. 246a). Ablativus hali ile zamana tatbik edilir: Vatan, n m s, h r r y et g ibi e l f z

Uzunarl 1975 s. 669 ve levha 2). Bu kelimenin daha sonra kan be r kelimesinin asl olmas mmkndr, A. Tietze 1997 s. 98100. O. ber har be r denilen mkeyyifatn mptelisi < be r + Fa. h r yiyen, kr. h u n ha r, kfte ho r . Ki re c i z de
Ma h m d n m be r h r u sef h i bedki rd ra n e d yel m ... (l 1994 [159199] s. 248).

k uds yi | Otu z y ldan be ri k a ld rmak iste r k a lb i mil l etde n. ( air Eref 1958 s. 113). ok kullanlan

AD.

bert /berti /berti k /bert i l /bertin incinmek, burkulmak; morarmak DS 637, TS 523 < ET. be rt incitmek Clauson 1972 s. 358, fakat Meninski 1680 I, 755de ve DSde be rt (be rt ik, be rt i l , be rt i n gibi) gei siz (edilgen) [passivum] dnken [reflexivum]. Passivum yapan ( )n eki iin b. ac n I . Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . be rt i varyant belki bir hatadr. Fiilden fiil yapan ( )k iin b. ac k , fiilden medialisreflexivum fiili yapan ( )l iin b. as l I .

bz terkiblerde ablativus hali, bugn kaybolma temaylndedir: Sabahbe ri o lan la r d nd m. (M. elen 1961 s. 13). Ak am be ri h ep bu kitab ok umaya al yo rs u n. Ama h ep ba ndasn. (A. A ao lu 1982o s. 302). AD. be ri al geri evirmek DS 634: Al u imdi be r devemi! (Ferec 855/1451 v. 123a, burada geri vermek mnasnda). getirmek, ortaya koymak (?): K z eyitdi: Ege r g h ba a duta rsa , sebeb i
h a ndemi e r h deyi n! d di. Faz l eyitdi: N e va r al be r [meti n: be r ]! d di. (Ferec 855/1451 v. 17b). AD. e n be ri ba tan e n be ri ba tan.

hereyden evvel: Alacakla rm topla rm (F. Baykurt 1971t s. 72).

O. bertaf s i l tafsiltla < Fa. ba r zere (b. be r II ) ve tafs l tafsilt verme. Ayakta du ra cak takatm yok. Yar n h epsi n i be rtafsi l h ikye ede rim. (S.M. Alus 1933p s. 60). bertaraf bir yana, yle dursun < Fa. bart a raf a.m. Fa. bar zerine iin b. be r II . Ya mu r, amu r, so uk be rta raf, fakat bu i e pol is, ell em ne de rd i ? (F.C. Gktulga 1943 s. 12). Ltif e be rta raf! (Burhan Cahit 1934 s. 50). Kr. Fa. lat fa bar t a raf . be rta raf et gidermek; ortadan kaldrmak (Fa. ba r t a raf ka rdan ): V z e r bi r bi rl e r i n e sald la r ve a r z
z t ye l e ri n i be rt a raf db r z salt a nati l e muk a yyed olmadla r. (l 1979/1581 s. 116).

EO. ber lek [metinde ortadaki nlnn harekesi yazlmam ] biraz bu tarafa! < be r re k ve (dissimilation) tesiriyle / r / / l /, kr. k ra r > k ra l . Bu geli mede, mnaca parallel olan a a rlak kelimesinin misali messir olmu olabilir. B eg m! Oddan be r l ek d u r, yal n dok u nmasu n! (Ferec 855/1451 v. 70a). EO. ber rek biraz bu tarafa, biraz beriye < be ri, be r + comparativus eki olan re k (b. ac rak ). Dah
be r re k k im geldi, bi r b u s fatl u ayy ra g r u rad. (Ferec 855/1451 v. 240b). Kr. ge r l ek, ge r re k /g e ri re k .

O. ber vech i eklinde, olarak < Fa. bar zere (b. be r II ) , vec h tarz, suret, i Fa. izafet edat. Ce l l d H a san H sn iye h i t be n be r ve c h i t sz e ba lad. (Ah m ed Midh at 1942 s. 49). B l k h a lk n u be r ve c h i em net isti h d m ol u nmas n u n e f id r k i ... (l 1982/1581 s. 167). B u h is b z re s a rf u n e f i
nak k dla ra ve e h l i b z ra ve z a ra r u ge z e nd i f uk a r i diy ra v k i o ld k i bi r ak a y ri n e ik isi n h a rc de r old la r ve i h r c t l z imel e ri n i be r ve c h i z f z iy de bu ld la r. (l 1979/1581 s. 185).

O. berter stn, daha mhim, daha a r < Fa. ba rta r a.m. [bar stnde (b. be r II ) + comparativus eki olan ta r, b. balate r . ] Ve h a k k a tde an u k a b yi h i is r f u it l f ma yibi nde n be rte rd r. (l 1587 v. 125b). berti , b. be rt. AD. berti k incinmi mafsal; deride mor leke, rk; yara, bere DS 636637 < be rt + fiilden sfat yapan ik eki, b. akk . berti k , berti l , bertin , b. be rt.

O. bervef k i mu rad dile e uygun, istendii gibi < Fa. ba r vafk i mu r d < Ar. al wafk i l mu r d a.m. n a all h i z be r vefk i mu r d ola! (Ferec 855/ 1451 v. 120b). AD. berveni k tabanca < ng. B ro w n i n g Amerikal mhendis John Moses Browning (18551926) tarafndan icad edilen tabanca eidi ve markas. Silhlarn, adn markadan almas ola andr, kr. marti n i, mavze r, ste n . Kelimenin ekli Arap

berzah

249

besle

harflerinin yanl okunmasndandr; kr. g ravye r, b. a rp . Demi ri ipe saplam , be rve n i k g ibi ba lam . st n e de be rve n i i ba lanm . (M. Tu rul 1946 s. 29). berzah I (corafya terimlerinden) bir yarmaday karaya balayan dar kara paras < Ar. barza h a.m. A rt k yolc u moto rla r i l emiyo r. Ada, ka raya be rza h la ba land. (O. Baydar 1998 s. 50). berzah II sknt, bel < Ar. barza h ayrlk. B i rade rl e r, ben tevbel iy im, z r az m be rza h ekmi imdi r. (. Elin 19751976 s. 191). B i z i b u be rza hta n k u rta r ba ri! (S.M. Alus 1944 s. 170171). en derin nokta: B e l n n be r za h nda kaldk! (F. Baykurt 1967k s. 240). AD. bes I yalnz, sadece DS 638 < Krt. bes a.m. JabaJusti 1879 s. 51 < Fa. bas yeter, kfi. C e f m h s n
e h l i n i i bes? | B u la r u l u t f i l e i h s n yok mu ? (mer bin Mezd 1982 (840/1437) s. 134). B e n im de i l bes, tm t l e r im i z i n y z g ld bu y l!

bes bel l i apak, phe gtrmez < bel l i + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak l . Vas f h l l e ri besbel l ol u r. (l 1587 v. 128a). Byle bi r yan t ve re rek, ka
yol u n u semi tim besbel l i. Zate n, n e zaman bi r k z la kon u mak istesem, h ep aptalca sz l e r dk l rd dudakla rmdan. (Z. Ankara 1991 s. 136).

AD. bes beraber tpatp ayn DS 638, TS 523524 < be rabe r I + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak l . EO.da basbaraba r eklindeydi, kr. Tekin Tietze 1994 no. 139. bes bet fslt < bir ses taklidi kelimeye benziyor (kr. t. bisbigl ia re fsldamak ve ondan Fr. bisbil l e ehemmiyetsiz bir bozu ma sebebi), fakat lugatlerde yoktur. Yalnzca tek bir kiinin kulland bir kelime mi (idiolect)? Maamafi h
ko rkma! diyen sesi n tatl ve y umu ak besbeti n e ra me n iddetl e ko rkmu tu. (S. Ayverdi 1940 s. 119).

(Orhan

Kemal 1951s s. 57). O. bes II ok, gayet < Fa. bas a.m. Sau sevd s la b n m s. 11). Kr. pes . be s /bei s zarar; engel (ekseriya menfi cmlede kullanlr) < Ar. ba s a.m. A z na ge l e n i h eme n 26). O. besa I and, yemin < Arn. besa a.m. G n l l l e r: A l l h la ahd ede ri z , besa, besa, besa! (N mk Kem l 1307 s. 39). AD. besa ! II yeter, kfi! DS 638 < Fa. bas a.m. ve a! nidas. O. besalet ecaat < Ar. bas la a.m. M u h rebe l e rd e ec ati
f t r ye ve bes let i z t yesi n i ... yolda la ra be e ndi rmi id i. (Ahmed Midh at 1942 s. 56). k a ra u g c e n h l i | M u t a vveld r u bes m ki l, n i c e e rh deyim an ? (mer bin Mezd 1982 (840/1437)

bes beter ok kt, ok daha kt < bete r + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak l . Al i ustan n s u rat h e r zamank i nde n besbete r askt. (B.S. Kunt 1953 s. 14). Kr. besbete r. AD. besebel l i besbelli < besbel l i , tezat nsznden sonra bir nlnn ilvesiyle, kr. dped z. N e
bhe, bese bel l ! Ama o sen i g nde re n adamn ad n e ol uyo r acab? (Ah m ed Vef k Pa a 1927 s. 7).

savu rmakta h i beis grmyo rs u n. B e n im tahamml me de okadar g ve nmemel id i r. (H.R. Grpnar 1943m s.

O. besatet basitlik < basit sfat zerine Ar. usule gre yaplm nomen abstractum. i i r i h ud uttan
ku rta rmak bi ze nasip oldu diyo r ve bu s n rs z l n z e l l i k l e safiyet ve besatet i l e sa lanaca n syl yo rla r. (S. Eyubo lu V. Gnyol 1995 s. 8).

O. besatin baheler < Ar. bas t n a.m. [bust n ( < Fa.) bahe kelimesinin oulu]. Ve bes t n e mte al l ik
k n n k a d mden e h l i h ib reye ve a y n e h re su l ol u nd uk d a yle cev b v rdi l e r k i ... (.L Barkan 1942

Pekitirilen sfatlar, apak l da ana hatlaryla ele alnmt. Buna ek olarak, besebel l i rneinde de grld gibi, pekitirme ilemini genileten bir yntem daha bulunmaktadr. Bz kelimelere bir yerine iki pekitirme ntaks getirilir. rnein, besbel l i gibi kelimelerdeki tek heceli pekitirme, /a / veya / e / nllerinden biri eklenerek (besebel l i, epeev re, dapadar, depede nk vs.) iki heceli pekitirme haline getirilir. A adaki misallerden de grlecei gibi pekitirilen kelimenin anlamn daha da vurgulu bir hale getirmek iin bavurulan iki basamakl pekitirme ileminde bunlara ilveten baka orta ekler de kullanlr. Kapsam ok geni olan bu semantik imknda asl kelime, pekitirilmi halinin ikinci ksmnda morfolojik deiiklie de urayabilir. AE cildindeki misaller unlardr: /p / ile epev re / epe evre, dapadar . /s /~ / / ile be i l be arat . / r / ile bo rumbok, bu r umbu r u uk, r l p lak, darmada an /da rmada n, da rmada n k, darma duman /da rman duman . (Daha ayrntl bilgi iin b. . Demircan 1989, M. Demirezen 1978, E.N. Gk en 1964, V. Hatibolu 1973, Y. Kawaguchi 1992).

D. bese i l biraz, azck DS 638 < bi r se h i l a.m. [Ar. sah i l hafif] A. Tietze 1958 no. 101. O. be ser u e m ba stne!, ba ve gz stne < Fa. ba ntak, sa r ba , u ve e m gz. Ege r an
k a tuma get r rs e , sa a n e d rse v r r em. Ac z: B e se r u e m! d yb du rd . (Ferec 855/ 1451 v. 21b).

[1502] II, 23). O. bes base raziyane, Foeniculum vulgare (yenen bir ot) < Ar. basb sa a.m. Trablusun pazarnda satlanlarn listesinde zikrediliyor (.L. Barkan 1943 [979/1571] s. 213.) bes bedava ok ucuz < bedava + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak . Yaban k a lta n g z g re evimde
t ut ub da h r vak t imde besbedav k o do l uk demem. Old u o lacak , h de i lse men fa at grmel iy im. (E.E. Talu

AD. bes i yem DS 639 < ?? (b. al u-satu ) . bes i le /bes le gda vermek; yedirmek; semirtmek; (iftlik ve ev hayvan) tutmak, TS 610 < besi + isimden fiil yapan l e eki. M. Rsnen 1969 s. 71e gre < Fa. bas yeter, kfi + l e (fakat EO. b sle ). Baka izahlar iin b. E.V. Sevortyan 1978 II, 120121. D yel e r be n i mi h r i d i l l e, efak a t i c n i l e besledi l e r. (Ferec 855/1451 v. 43a). B u n u n k o cas na

1928 s. 330).

besirek

250

be

bi r ey ol u rsa, on u bi r v l ide, bi r h em re g ibi k e nd i evime al r, l n c eye k a dar besi l e r, bak a rm. (Ebbekir

belk i de bamba ka bi r makamla, belk i de makams z m r ldandm. (S.K. Aksal 1954 s. 54). Plk a r a r

Hzm 1326e s. 223). bytmek, yetitirmek:

Ma r ib k z n h e ft r z ey ike n k a pdum, gehv resiyl e i l etd m, t a raf lemde k o dum; bi r ve c h i l e b sled m ki h c fe r d e n a a naz a r dok u nmad. (Ferec

(E. Atas 1996 s. 242). beste et bestelemek:


dn yo r, bel l i be l i rs i z d uy u la n beste B ime n e n i n . M evl d h n ... Sarmsakc z de S l eym n Efe ndi n mevl d nda, s h ibte l f beste tdg i z re o n ik i mak mda ... t i l vet db ... (Evliy elebi 1938

855/1451 v. 198a). Mecz mnada, ms. sayg besle-:


A.E. Yalman ... meslek ola rak gazete c i l i e sayg besl iyo rdu.

[17.yy.] X, 468). (Neologismus) besteci bestekr < beste + c i , bestek r kelimesinin Trkeletirilmi i. B i r ressamla bi r ka besteci de geti rd i l e r ge e n g n. (. Aral 1997 s. 40). bestekr b.m. (ark ve baka mzik paralar besteliyen) < beste + meslek isimlerinde kullanlan Fa. k r yapan eki, b. al mkr . Kelime lugatlerde ancak 19. asrn sonunda ortaya kyor (J.Th. Zenker 1866, A.C. Barbier de Meynard 1881, Redhouse 1890, Ah m ed Vef k Paa 1306, I. Chl ros 1899 gibi byk lugatlerde yoktur, ilk defa emsedd n S m 1317 I, 293de kaydediliyor).
B estek r sze nde ha n m etekl e ri n i n h rt s yla ke ndisi n i Gksuya gt re c ek a rabaya bi n e rk e n ku lak la r nda evca ra saz semaisi u u ldam t r. (A.

(B. Arpad 1976 s. 63).

AD. bes i rek /peserek bir eit melez erkek deve DS 639, 3434 TS 524526 < Mo. bese reg melez M. Rsnen 1969 s. 71. G y ki o l g nd e k a ra pese rek l e re be z e r. (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 67). bes le, b. besi l e . AD. bes lek evltlk, hizmeti DS 640 < besle + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan k eki, b. ac uk /ac k I . O s rada z k seyi ald ve beslek l e ri n e ... d di. (A. Caferolu 1943 s. 9). bes leme evltlk, hizmeti kz < besle + fiilden sfat veya isim yapan me eki, b. aktma . Ye n i besleme
ge l i rse a rb kile ri n a nahda r n t esl im etmel i.

Aao lu 1993 s. 119). O. besteni g r (musik stlahlarndan) bir makam ad < Fa. bastan ig r a.m. A n u beste n ig r ndan n ig r n | u u r la r rem z i l e nak n i g r n . (Ah m edi D 1973 [v. 1421] sv. 25a). AD. bestra karnnda iki beyaz lekesi olan kei DS 642 < Bulg. bist ra (koza ) alacal (kei). be I b.m. (be says, be rakam) < ET. b a.m. Sen bu n
bi z b ki i a ras nda yle k smet t k i me rz d s n! (Ferec 855/1451 v. 127a). be byk mu mula DS

(Vartan Paa 1991 [1851] s. 7). hafta uy umadm


bay damada s r nd m | p ten ekesi n e g i rd im e n son u beslemeye dar ld m. (S. Birsel 1955 s. 22).

bes lemes iz, b. besmel e . AD. bes lengi besleme, hizmeti, evltlk DS 640, TS 526 < besle n + g i b. M. Erdal 1991 I, 320323. K ke rl i Y us uf a an n besle n g isi n i a l yo. (Nb-zde Nzm 1943 s. 10). bes mele bir i e balarken sylenen bismillhirrahmanirrahim duas < Ar. basmala a.m. Bir kelimenin ksaltlm hali iin b. af ro . B esmel e eke rek saban n sap n t utt u. (Kemal Tahir 1955g s. 111). beslemesi z besleme ekilmeksizin vcut bulmu (ocuk), normal ahlk hisleri olmayan (kimse): Sen i azg n mart kedisi se n i,
Al la htan b u las besl emesi z, mutfak mahsu l se n i!

642 (meyvann eklinden). be ibi ra rada tokat, amar (bir elin parmaklarn im ederek): T o su n
e l iy le bi r t o k a t i ret i ve re re k: Byl esi mi? B i z yl e be i bi r a rada ok yedik. (H.R. Grpnar 1339 s. 150). be ibi ra rada /be ibi r l i k /be ibi rye rde

(smail Galip 1932bb s. 32). Mecz mnada netameli, uursuz: Masalla rdaki Da devi re n g ib i z ebe l l adamla ra has besmelesi z bi r ad. (M. Halc 1959 s. 99).

Ar. 1a23a4a fiil kalbnda drt tane kk harfi bulunmaktadr. Bu kalp genellikle Allah lafz ile ilgili yaygn olan bz tbirlerin aklda kalc hece veya harfleri kullanlarak suni bir ekilde retilir (kr. W. Wright 1979 I, 48). A-E cildinde bi-smi l l h i ra h m n i r- ra h m den tremi olan besmele rnei bulunuyor.

be altn liradan oluan kolye (b. ah fadiyel ik ): Boyn u nda ik i di z i be i bi r a rada. (S.M. Alus 1944 s. 111). e hmu z Se lvi ha n n boyn u na bi r be ibi rye rde taka r. Duva aa r. (O. Arayc 1979 s. 44). Ka rs n n boyn u nda bi r di z i alt n , u c u nda kocaman be ibi rye rdesi va rm . (S. engil 1990 s. 109). be g n ok ksa mddet: u nda be g n mrm z va r, ya ma ba ma g re e le n c emi a ra rm. (Ah m ed Vef k Paa 1927 s. 38). be karde tokat: imdi be ka rde i i n e r im ha! (S.M. Alus 1934 s. 345). AD. be ka rde le r be yldzdan ibaret bir bur, terazi burcu, Libra DS 644. be on be ile on arasnda gayrmuayyen bir rakam: n g rd i l e r, b on g n
gecdi, ve z rd e n n i n g ri nmedi. D u rd la r ... gitdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 24a). be para yat yere

AD. bestar yryemeyen ocuk DS 640, K. Emirolu 1989 s. 5455 < Gr. * ' (*pestrs) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 404. beste bir arknn musik unsurlarnn btn < Fa. basta ba lanm . Fa. (i )de /-te iin b. afe r ide .
G iyi n i rk e n b i r t rk y , kimsen i n, ama kimsen i n , bestesi n i yapan n bi l e tan yamyaca boz uk bi r makamla,

yaylm olarak yatmak, (kollar, bacaklar ve ba; kr. be u zvum u z , b. e ref maddesindeki rnek):
O l u de l iksi z bi r uyk u i i nd e, g nd z n yo rg u n l u u i i nd e be pa ra yatyo rdu. (K. Bilba ar 1941 s. 97). be pen e

deniz hayvanlarndan beparmak; byden koruduu sylenen be ual yldz iareti: Fen gzden mu h faz a i n k it blar n

be

251

beibiryerde, b.

z e r i n e be pen e l i evre rt l bi r na z a r t a k m as d . (H.R. Grpnar 1336k s. 59). be ta bir oyunun ad: meza rl k a ras nda be ta oynamyo rdu. (R.H. Karay 1940m s. 76). be vakit bir gnde klnan namazlar: Ah, be n im gibi be vakti n e be katan bu n ca sen e l ik Habibe n e l e re mecbu r o l uyo r! (smail Galip 1932bb s. 30). (Argo) be y ld z ibne, put (b. be II) M. Mungan 1989 s. 166. A rt k

yazld halde (Ya k b ba ada ), ba a diye okur. n nszlerle telaffuz edildiine dair acaba eski bir kaynak var m? Se l m B e e d rl e r imi , lib L z imi . (. Elin 197576 s. 197). Ey k a r be e, gel i nd i, bar al m! Ve r e l i n i bana ! (Ah m ed Vef k Pa a 1940 s. 35). Kr. ba a . AD. be e II ubat; martn son gn ve nisann ilk iki gn DS 642 < be (ona be ay da denir ve ikinci mna be gnlk bir mddet syler), fakat ta m izahmz yoktur. Ondan son ra yeti ki n o lan eve soka
m bi l i rs i n ? O ya taki le r be en i n kedi l e r i g ibi m r n o diyen i n a rd ndan g ide rl e r. (M. lhan 1983 s. 43).

(Argo) be II ibne, put F. Devellio lu 1959 s. 69 < H. Aktun 1990 s. 53e gre Osmanlca rakamlarda 5 says kk bir daire biiminde olduundan ans andrrm. B e n ge e rke n a rd mdan ba r yo rla rd : B e l i k! B e y ld z! D mbel ek! (M. Mungan 1989 s. 166). AD. be III bz hayvanlarn alnlarndaki beyaz leke DS 642 < Krt. be a.m. JabaJusti 1879 s. 52. O. be aret I mjde < Ar. ba ra a.m. B u be ret h a be ri n i va r, v r! (Ferec 855/1451 v. 40b). sevinli bir hdiseyi umuma iln: P sub n la r i id b M e r h a b !
M e r h a b ! d di l e r. B e ret ald la r. e h r h a lk h eb uyand la r. (Ferec 855/1451 v. 245a).

AD. be enk kervann nnden giden at DS 642 < Fa. p hang a.m. be er I beher be < be + letirme say (numerus distributivus) eki olan e r , b. alt ar- . B i e r ak ayd c ret i h a mm m, | B e e r a lt u n dah n ig e hb n e. (l 1982 [1581] II, 130). be e rl i beer kiiden mteekkil: On la r e l e n k l e ri be e rl i ik i s ra ha l i nd e ta yan ge n l e r i z l iyo rd u. (A. mit 1993 s. 42). be e rl i k herbiri be er ki iden veya eyden ibaret olan: e rl ik be e rl ik g r up la r h ep be l l i mesel e l e r i n u c u ndan t utmu , eki ti r ip du r uyo r la rd . (. Tarus 1961 s. 282). be e r y z beher beyz B k Efe ndi ... s a d r-
a ama ve H oca Sa dedd n Efe nd iye va rub Ege r f etv Z ek e r y Efe nd iye olmazsa ba a v ri , yevm ye be e r y z fetv v reyim d yb. (Na m 1280 I, 68).

be aret II ok irkin < be aret , mnasnn aksine dnmesiyle, 28 l ik, 3 0 l uk bi r i ko. G z e l i ge e l im,
vasat bi l e o lamaz; hatt mis gibi i rk i n: kad n la r n be aret dedi i. (S.M. Alus 1944 s. 49).

Ar.dan alnm at / et ekiyle biten kelimeler (b. adalet ) aslnda isimdirler. Halk dilinde ve gnlk dilde bzlar sfat olarak da kullanlr. Byleleri, daima ok sert, hiss ve adeta iren bir mna alr, ms. be a ret, c e nabet II, gud ubet, i l l et, kyamet, lnet, i r ret . Msbet ve menfi mnada kullanlan fe lket kelimesi kuvvetlendirici bir zarftr. deh et kelimesi de hem msbet hem menfi mnada kullanlr, fakat yalnz predikatif olduu iin belki tam sfat saylamaz.

O. be er II insan; insanlar < Ar. ba ar a.m. Ege r i h h e r

ki i c reg i n e k l e e r, | Amm k a d(e)re muk vemet demez be e r. (Ferec 855/1451 v. 111a).

O. be er insan mahiyetinde, insana ait olan < Ar. ba ar a.m. [ba ar insanlar ve isimden sfat yapan eki, b. adal ]. O ak c em yet i be e r yemi z e
acmad ndan an n men fa at ve sel meti aleyh i n e k y m etmi di r. (Ah m ed Midh at 1296).

O. be art an k i, b. bean a rtk i . O. be a et gleryzllk < Ar. ba a a.m. B u la r z h i rd e be et gste rd i l e r, b t nda k o rkd la r. (Ferec 855/1451 v. 64b). Yal s na kem l i be et u itmi n n i l e g itmi id i. (N mk Kem l 1944 s. 43). be beter besbeter < besbete r kelimesinin bu varyant hem kuvvetlendirici sfatlardan / / harfiyle ayrlyor (onlardaki tezat nszleri yalnz /m, p, r, s / olur), hem de /s / / / de i imi istisnai ve izaha muhtatr (kr. destmal > pe timal, b. av ar ), fakat be bete r be misli beter de olabilir, kr. bi n bete r . u da var ki be bet r kelimesi Az. Trkesinde de yaygndr. u omu z la rm nas l a ryo r bi lse n ... Ya ben im? Se n i nk i nde n be bete r! (Orhan Kemal 1952m s. 97). Az.Tk. M n si zdn be betr bu dvlt pu l u na h sism, lap hac a rayam. (S. Rhimov 1959 I, 44). be b y k, be b i r l i k, b. be . O. be e I halktan birisine hitab ederken adndan sonra kullanlan unvan Meninski 1680 I, a a maddesinde, TS 527 < pa a kelimesinin varyant, etimolojisi iin b. pa a . Meninski kelimeyi, elifsiz

be er i yet insanlk hali; insanlk (btn insanlar) < Ar. ba ar ya a.m. Ar. iyet iin b. aci l iyet . be e r yet
muk t e z s n ca ke ndi nde n s di r o lan ba z tak s r t u nak l u tesv di n e ... c r et (l 1982/1581 II, 119). Dola ryandan n doktor Dalbane z osu be e riyet i e n by k fe lkette n k u rta racakt r. (Nzm Hikmet 1932 s. 7).

O. be er leme eski zamanda bir vergi usul (?) < be e r I + -l eme- geni lemesi: N ev h i U ak d a bid at i
be e rl eme e r a ve rf e ve k n n k a d me ve defte re ve mu h l i f h a yf oldu sebebden em r i l m cebi n c e re f ol nd . (.L. Barkan 1943 [1328/935] s. 27).

ok nadiren letirme saylarna (numerus distributivus) isimden fiil yapan la eki ile fiilden fiil yapan ma eklerinden ibaret olan, l eme genilemesi eklendii grlr. AE cildinde be e rl eme misali var (kr. e rl eme ).

AD. be hana dam stne kurulan karyolann etrafna evrilen bez DS 642 < Fa. pa ah na cibinlik [pa a sivrisinek ve h na ev]. be i b i rarada, be i b i r yerde, b. be .

beik

252

betele

be i k I b.m. (bebek yata) < ET. b k a.m. Clauson 1972 s. 380). H i dmetk r na syledi: B ed l c em l i b iykiyl e get rs n l e r. (Ferec 855/1451 v. 148a). ilk genlik a: Yetmi y la yak n, h eme n h eme n be ikte n 27). bir eyin do up gelitii yer:
O oc u k la r

be r i ye kesici bir alet? < Ar. ?? Ba kabi r bedev te lg raf di re i n e k p be riyesi l e ik i te l kopa rd. (F.R. Atay 1938 s. 148). AD. be tahta rahle, sra < Fa. p tah t a kk yaz masas. be ta , b. be . O. be u gleryzl < Ar. ba a.m. Hseyi n Ba be u bi r e h rey l e evrey i gzde n ge i r iyo r. (O. Duru 1995 s. 23). bet I, b. bed . AD. bet II eltik tarlasn sulamak iin suyun azn kapyarak oluturulan birikinti ZTS 1976 s. 22 <
bend /be nt II.

ba lya rak yoksul l uk, i l g isi z l i k, ba kalar i i n k e nd i nde n ve rme l e r l e dol u bi r m r s rm t. (B. Arpad 1976 s.

(M.C. Anday 1965a s. 203). AD. be ik bel ek oluk ocuk (kr. bel ek I): Kapla rm za ka ra ki l it asla rak be ik
byyec ek, ve ye n i an la r n be i i o lacak bu ras. belek, ya mu ru n, ka r n alt nda a l ktan u l ud u um u z g n l e r i u n u tt u n u z e l l e em! (H. Aytekin 1945 s. 110). be ik ke rt i i daha bebekken ni anlanma DS 643: Ke ndi n e de rt etmezd i n ya | K z n be ik ke rt is i sz l olmasayd | Emmi o l u na. (R. Ilgaz 1944 s. 50). be ik

(mimar tbirlerinden) bir dam ekli DS 643: Dam be ik rt s , ik i katl , n ta raal , k kms ah ap bi r bi na (S.M. Alus 1944 s. 153).
rt s

AD. be i k II alnnda beyaz lekesi olan < Krt. be ik a.m. [be III + kltme eki olan ik eki]. B e ik danay uvala koyuyo r, a z n ba l yo r. (U. Gnay 1975 s. 379). AD. be i l be arat ok irkin < be aret II ve ilk hecenin tekrar (rduplication) + i l genilemesiyle yaplan kuvvetlendirici ntak, b. besebel l i . be inci b.m. (drdncy takibeden) < ET. b i n a.m. Clauson 1972 s. 383, G. Doerfer 1965 II, no. 826. Say sfatlarnda kullanlan i n c i iin b. a rd n c . AD. be i r et /be i r le baarmak, becermek DS 644 < ba ar ; emir halinden et yardmc fiiliyle ya da l e ekiyle yeniden fiil te kil edilmi tir, kr buy u r et . Bo l u l u ka t utmasn bi l e be i r edeme z. Bo l u l uy u at, Haloyu al. (Orhan Kemal 1952 s. 41). be i r le, b. bece rl e -. be iz b.m. (bei bir arada doan) < be + ik i z den balyarak teki rakamlarla bir arada do an ocuklar iin kullanlan i z eki (b. alt z ); kr. E.V. Sevortyan 1974 II, 252254 (ek i z ). AD. be k o soba DS 644 < Rus. peka a.m. be le bei bulmak, bee ermek < be + sfattan fiil yapan l e genilemesi. O sabah Atiye D i rm it i n
yata nda g g bu ld u. Kald rp bi r ke na ra koydu. G g la r d rt ledi, be ledi. (L. Tekin 1984 s. 26).

bet III yz, ehre < ET. b t a.m. Clauson 1972 s. 296. Yalnz bet be n i z yz, yzn rengi: B et be i z s o lmu , gz l e r by m , k a ns z dudak la r a ral k ... (H.R. Grpnar 1926b s. 301). Helvac g z e l i b u ndan son ra
oc uk la r n k esmi olan ve z i r i n yapt n a n latt. Vez i rd e bet ben i z kalmad. (Billr K k 1940 s. 36).

beta (beynelmilel fizik terimlerinden) bir nevi ua < EYun. (b 'ta) B harfi, Yunan alfabesinin ikinci harfi). Dikkat dikkat, yedi n uma ral kap si nyal i
si z i n o radan al nmaktad r, betay al t r n, k z l t esi n la r devreye soku n! (M. zg 1992 s. 48).

O. betahs i s bilhassa, bahusus < Fa. batah s s a.m. [tah s s , ba ntaksiyle, b. be I ]. D ip lomas nda yle
bi r kayt va rd: Y u na n istan ha ri c i nd e h e r ye rde betahsis T rk iyede i c ray tababet edebi l i r. (Re at

Enis 1944 s. 194). bilhassa, mahsustan:

A , m te ri l e r i n i se ri n l e tmek d n c esi l e, b u la k suyu n u betahsis dkkn n n e dke r. (a.e. s. 210).

bet

bereket bereket, bolluk, grlk < bet be n i z nmunesine gre yaplm , be rek et in bir rduplication genilemesi. Evde n e di r l i k a ra n e d z e n. N e bet bu l, n e be rek et! (S.M. Alus 1934 s. 396).
Vay u r u zb u la r vay! B et be reket koymadn z memlek ette, vay! (N. stn 1970 s. 81).

AD. b t b tge yz yze DS 645, Anadolunun bir kynde tesbit edilen bu tbir orada yaayan baka bir Trk topluluuna ait olmaldr. betebe bir mozaik markas < onu imal eden irketin ad (herhalde ilk harflerden yaplm ksaltma). Bu tr trade nameler iin b. amaro za . Boyn u e ik
ah ap evle ri n a ras nda ha ntal gvdesi, i ek boz u u betebe y z y le sivr i lm i al kokan bi r yapyd. (T. Uyar

(Argo) be l i k, s. be II. O. be l gnde be ake ulfe alan yenieri neferi M.Z. Pakaln 1946 I, 211 < be I + isimden sfat yapan l (bugn l i ) eki. K imi be l n m na se r h a dle r
f risl e ri ve k imi t o p ve h is r e rl e r i ad na e h l i sl m k a l e l e ri n h f z u h ris l e ri o l ub ... (l 1982 II,

1982 s. 91). O. betekrar yeniden, batan < Fa. tak r r tekrar, ba ntaks ile; b. be I . On vi lyet tefti edi le rek,
gide n l e r g ide ri lmi ve o n vi lyet betek ra r bey ku l la r na tmar ve ri lmi ti. (Nzm Hikmet 1936s s. 39).

154). AD. be yr uursuzca < Fa. b u r a.m. [b olmadan, (on)suz; b > be(y) iin b. beynamaz ) ve u r ]. be pene, b. be .

AD. betel / betelen- nezaketi elden brakmak, kabala mak, hcuma gemek DS 645646 < bet I + sfattan fiil yapan e l eki, b. alal . Hac, be n
bu raya toku rt u di n l eme e ge lmedim. O Ke an tmbekisi n i

betele

253

beyan

(H.R. Grpnar 1316 s. 258). Kad n bsbt n si n i r l e nd i ve B e n n ede n


son ra tts l e n! diye u fakdan betel i r im. sen i n ha n mc n o l uyo rm u um, te rbiyesi z h e r i f ? diye beteldi. (M.Z. Pakaln 1946 s. 51). betele nezaketi

O. bev i s sebepler < Ar. baw it a.m. [b it in oulu]. B ev is i i h t i l l o la n d d st d faz h a tme l ... (l 1979/1581 I, 120). O. bevas i r basurlar < Ar. baw s r a.m. [b s r un oulu]. (l 1956 s. 243). O. bevatn dahil ksmlar, i odalar < Ar. baw t i n a.m. [b t i n in oulu]. Ve c ml e i b y t u mes ki n e lbette
t a bak a h a v u s h e i l e z a v h i r u bev t n k a b l i nd e n ola (l 1587 v. 136b). B e n bev s r de rd i n e mptel y n, de rm n u u z va r mdu r ?

elden brakmak, kt davranmak < betel fiilinin varyant; imdiki zaman hali olan bete l iyo r hem betel hem de bete l e fiiline ait olabildi i iin nadir olan fiillerde bu gibi varyantlarn kmasna sebep olabilir, kr. tk > tka- . S l eyman bi ra z daha s ra r etmek, betel emek istemi . (Y.K. Karaosmano lu 1932 s. 131). Kr. ete l e betel e .
teki b i ra z bete l e n e cek o l u rsa Hseyi n memn u n o l u rd u .

(R.C. Ulunay 1994 s. 64). betel len kabala mak < mna itibariyle bete l in ayn, fakat ekil *bete rl e n den alnm (kr. bete rl e DS 645646). of r n kafa tut ub betel l e nmesi i e ridek i m te ri i l e mut lak alkadar o lmal yd. (Mah m d Yesr 1928 s. 159). beter I daha kt < Fa. bata r a.m. [bad kt + comparativus halini gsteren ta r eki, b. balate r ].
G n e te n a l p adam ka ran l k dama atarla r. A l la h bete ri nd e n saklas n!

bev l i ye roloji; hastanede roloji ksm < alamr d al bawl ya sidik yollar hastalklar [bawl sidik]. eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adl iye . B evl iye k l i n i i n i n n nde s ra bekl iye n l e ri n a ras na ka r t. (Sabahattin Ali 1947 s. 43). O. bevvab / bev vap kapc; mahalle mekteplerinde kapc < Ar. baww b a.m. M ektebi n doksan l k, bu nak

(. Balaban 1965 s. 46).

bevvab, e e r o anda avl u n u n ta b r u c u ndaki ayak yol la r n t emi z l emeye gitmemi se kap n nd e mut laka ben iml e ka r la acak. (Y.K. Karaosmano lu 1957 s.

28). bey, b. be . O. bey/bey i (hukuk stlahlarndan sat < Ar. bay a.m. bey k l satmak: Me n z i l i n e g e ld g i gib i
ket h ud l n ve a pe z l ig i n i ve fe r r l i g i n i ve bu n la r u ems l i ba z h idmetl e r i n i t l ib l e re bey k l u r. (l 1975/1599 s. 137). bey -i bi lve fa

AD. beter II kt < bete r I. O y l da yle bi r bete r k k i h i so rmayn! (A. Nesin 1959s s. 38). ld n m k u rt u l u r gide rs i n. E n bete ri g u rb et! (F. Baykurt 1961o s. 121). gzel (mnadaki dei me iin kr. afet ): G z k i,
d nya ylesi n i tan mam . Ad A rsal us. gz l yd... (F. Baykurt 1961o s. 80). ok bete r

AD. beti mektup, yaz DS 646, b. biti . betle, b. bedle . AD. betni ahrdaki yemlik DS 646 < Yun. ' (ptni) a.m. A. Tietze 1955 no. 208). beton b.m. (bir in aat malzemesi) < Fr. bton a.m. [Lt. bitume n amur ile petrol kar m]. p lak
ayaklar ndaki te rl i i beton u n z e r i nde s r k l eye re k yakla t.. (C. Aykn 1955 s. 116). He ri f l e r i n h e r bi r i betu n k imi yavu! ... Hepsin i n a rd dayal . Hepsi n i n i ld e i l ede adam va r. (F. Baykurt 1960 s. 79).

kararlatrlan mddet iinde satlan geri almak artiyle yaplan sat akdi THL 35: B u ndan se n e

mukaddem, Emi rg ndaki yal m z beyibi lvefa etmek su ret iy le sa rraf Todorakide n a ld m z be y z l i ra l k bo rc u n vdesi oktan ge l ip g emi bu l u nd u u ndan ... (Y.K. Karaosmano lu 1938 s. 317). bey -i me nyez id

artrma ile sat: Ma hal d di k i bey i me n yez d k l n ub n mah a l l o lan c h h l e tevc h k l nd . (l 1956 s. 36). bey u i r alveri: Ege r o l s a n em b u bey e i r ya meyl i o la, an satam. (Ferec 855/1451 v. 106b). O. beyaban/b i yaban l < Fa. bay b n /biy b n a.m. B i r n i c e g n o l bey b nla rda daban u rd la r. (Ferec 855/1451 v. 128b). Y z biy b na dutd la r. (a.e. v. 88b). dzlk DS 712: G emi l e r be alt k u lacdan art uk d a yatmaz, ege r yatu rsa bey b n de ry du r. (Pr Res 1935 [932/1525] s. 608). beyan I bildirme < Ar. bay n a.m. belgat ilminin edeb sanatlar reten blm: Se n g z h a y l i nde n

betonar me demirli beton < Fr. bton a rm a.m. [bton beton ve a rm silhlanm, techiz edilmi, kr. ata emil it e r ]. G n ey mu ha rebe l e ri nde ng i l i z l e re esi r d m de, betona rmeyi o n la r n i l e r i nde re nmi . (F. Erdin 1955 s. 157). Mecz mnada son derece salam, ok kuvvetli: O zek i bi r adamd r, Yaz nsal bi lg isi de kkl d r, betona rmedi r. (S. Birsel 1995 s. 46). betoni yer betonu kartran makine < Fr. bton i re a.m [mach i n e bto n i re in ksaltlm ]. B i r tarafta
beton iye r i l iyo r, bi r yandan k re k l e beton ka r l yo rd u.

bed u si h r u al ndan / l i nd e n | M e n vu bey n e h l i h a r b u mest u eyd du r. (mer bin Mezd 1982

(F. Erdin 1955 s. 169). O. bevadi ller < Ar. baw d a.m. [b diya l kelimesinin oulu]. /t / /s / geli mesi iin b. abes . T a yy bev d ve k a t seb sib de rek ... (l 1587 v. 120b).

(840/1437) s. 70). beyan ey le- bildirmek, anlatmak: Faz a l se rg de ti n i bey n eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 13b). C l s u ndan be ri k a dem ld rd n, bey n eyl e! (air E ref 1958 s. 117). beyan II, ayan beyan tbirinde (b. ayan ), fakat kaba Trkede belli, aikr mnasnda. < beyan I ve ayn zamanda ayan n dudak nszyle (labial)

beyanat

254

beyho

balayan varyant. [1851] s. 32).

Haylu vaktde n be r u bi r de rd e

(Gnlk dil) beyba peder < be /bey ve ba III. B e n im beybam


ben i a rkada la rm n yan nda tokatlamak de i l, aza rlamaz bi le. (Orhan Kemal 1965f s. 244).

tebel la oldu u dah i beyan idi.

(Vartan Paa 1991

beyanat yayn organlarna yaplan resm veya gayrresm aklama < beyan I + isimden somutlatrlm isim yapan (aslnda Ar. mennes isimlerin oulunu gsteren) Ar. - t eki (b. H. Ritter 1927 s, 484 ve 493), kr. abesiyat .
Bombaydan ayr laca m z s rada gazete l e re son bi r beyanat ve re re k ... (F.R. Atay 1953 s. 35).

O. beybence eyh karsnda niyaz ve teslimiyet duruu TS 527 < Fa. p yband ayaklarndan bal [p y ayak ve band ba; bal] + Tk. c e aequativus eki. O. beydak satranta piyade < Ar. baydak a.m. < Pehl. pay dak piyade asker. Kr. paydak . I k sat ra n c nda
k rm bud u r k im ayb yok , | Kemte r n beydak rev du r p i h n oynamak . (mer bin Mezd 1982

AD. beyar sene ekilmemi tarla DS 647 < Krt. beya r JabaJusti 1879 s. 63 < Ar. b i r a.m. [/bw r / kknden] Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . A. Tietze 1958 no. 22. bey at/b iat bir kimsenin egemenliini tanma < Ar. bay a a.m. E rk n devlet ... bey at i n d v n l ye ge ldk l e rid r. (Sel nik 1989 II, 434). bey at et / bey at k l- bir kimsenin egemenli ini tanmak: k r s e n k l ub Z re k e l i n dut ub bey at k ld la r. (S. eyho lu 1973 s. 243). n p de hl k amm ad na
muk a r re r o ld, me r y et r f ve k be r y e r f tem met geld i l e r, bey at tdi l e r. (Ferec 855/1451 v.

(840/1437) s. 188). h la r m t dic i y n i e beydak la rdu r. (Z t 1987 III, 1661). O. beyekbareg hep birden < Fa. bayakb rag a.m. Fa. dativus be iin b. be I . Nomen abstractum yapan Fa. - iin b. baz . beyekb reg o l biyc reye di l e r. (Ferec 855/1451 v. 177a). bir azdan. H a lk mi , beyekb reg bi r a zdan o u lda dla r. (Ferec 855/1451 v. 122a). beyen, b. bee n . bey gi r yk at, koum at < barg i r ; eski iml Arap yazsnn son zamanna kadar devam etti, fakat telaffuzunu G. Molino 1641 ronzino kelimesinde beig h i r olarak tesbit etti. /r / sesinin d ebilmesi iin b. a rslan 2. Kams n beygi r l e r i n sa rs na haf i f haf i f doku nd u rd u. (Kemal Tahir 1955g s. 166). beyho , b. beyh u . beyhude bouna, nafile, faydasz < Fa. bayh da /b h da a.m. [b olmayan, (bir ey)siz ve h da hakikat, gerek]. Yo l c u yol u nda ge rek. B eyh ud e pa ra m ha rc yacaksn b u ra la rda k ta kyamette? (S.F. Abasyank 1954h s. 5). Telaffuzu gsteren lugatler 19. asrn sonuna kadar kelimeyi b i h ud e olarak okurlar (ms. KiefferBianchi 1835, A. Hindo lu 1838, J.Th. Zenker 1867, A.C. Barbier de Meynard 1881, Redhouse 1890). Ert esi g n taraada
biyh ude bekl edim. Ne l e n e de ak am yeme i nde gz kmedi le r. (Ahmet Hidayet 1930 s. 4142). beyh udeye, beyh ude ye re ol bi h de f ik ri d im umdan

72a).

M e yi h d e n Ekmel Efe nd i ki yi n e ge nd s i gib i t a r k i ted r sden f e r at i l e me h a t si lk i n e s l k de n l e r e rc me nd i idi, an la rdan bey at tdi. (l

1992 [1591 99] s. 295). Beyat, b. Bayat . beyati, b. bayati. beyaz I ak < Ar. bay d beyazlk. Kimbi l i r, bia re beyaz beyaz giysiler:
ip l ik l e dik i l e n b u kocaman yalan n e g ibi bi r za r u ret l e te rt ip etmi ti r. (R.C. Ulunay 1941 s. 195). beyazla r Nac iden i n boyn u beyaz bi r bant la

(M.L. Dikba 1936 s. 24). ama r: Agavn i beyaz la r ast zaman De l i b ra h im ge iyo rmu . (S.M. Alus 1933p s. 115116). beyaz et (bir yazy) temize ekmek: ... bey z db gnde rd m. (l 1975 s. 96). M meyyi z ba a bey di l e cek bi r k d v rd i. Ya l yazdm. (E.E. Talu 1928 s. 74). beyaz i yatak araf ve beyaz perde dikii: Beyaz i le r odas nda haf if sa r be n i z l i bi r k z n omu z u n u ok yarak yava a ... dedi. (Aka Gndz 1930 s. 136). beyaz la /beyaz la beyaz hale gelmek, beyaza dnmek. ki varyant arasndaki mna aynl iin b. afal la- /afal la (afal maddesinde) . Sa m beyaz lamaya ba lad bi le. (F. Hepilingirler 1997 s. 110). k i kad n n sala r beyaz lad. (L. Tekin [t.y.] s. 129).
sar l d r. ze ri nde de yaz l k beyaz la r va rd r.

a.m.: Be n o l sevd dan gecdm, c k a rd um. (Ferec

855/1451 v. 40b).

Byle b h de /bey h de ye re c n ve rmesi n e h a yfla na rak kem l i z t r b i l e l b g itdi. (Ah m ed Midh at 1296 s. 6465). B h udeye ge i re c ek bi r s n iye l e ri yok d u.

(H.R. Grpnar 1340c s. 630).

(Argo) beyaz II eroin F. Devellio lu 1959 s. 70, H. Aktun 1990 s. 53 < beyaz . B t n B eyo l u s radan beyaz ekme e al m t (A. lhan 1953 s. 59). Kr. beyza . beyazcana olduka beyaz < beyaz I + kltme ek grubu cana (b. aca rcana ) . Ge rdan ve g s beyazcana. (S.M. Alus, Akam gaz. 11.9.1941). beyazs beyazsms < beyaz I + -si similativum eki, b. ayruks /ay rks . A n u - i n b u diy r ke fe re l e r i ve
mah b bla r s a rya m il bey s e h re- i z e rd l e r i va rd u r.

Uzun / / yahut da /iy / yerine evvel halk aznda, sonra standart lisanda /ey / diftongunun kullanlmas iin mahdut sayda misal vardr. AE cildinde geenlerden 3 tanesi, Fa. b sz ntaksnda vukubulur: beyh ude, beyh u /beyho , beyman, bi namaz /beynamaz, beyyar. Apayr bir yoldan gelen beyi n cek kelimesi de ona benzer bir deiiklie uramtr.

(Halk konu mas) beyhu /beyho akn, baygn, sersem J.Th. Zenker 1866 I, 241 < bi h u a.m. Zenker ona halk az diyor. /b / /bey / deiimi iin b. beyh ude . D t bay ld demi n. ld sandm. ok

(Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 318).

beyi

255

ko rkt um. Kan la r beyh u u u akyo r.

(F. Baykurt 1959y

sah d yi resi nde n ok t a gib i f e rd deg ld r.

(l 1587 v.

s. 170). bey i, b. bey . bey in b.m. (kafatasndaki hassas organ, his, uur ve irade merkezi) < Clauson 1972 s. 348349a gre ET. esas ekil *b i olmal, fakat E.V. Sevortyan 1978 II, 106107ye gre *m (yni /m / ile balayan varyantlar /b / ile balayanlardan eskidir). Mesele henz halledilmi deildir. EO.daki ekli beyn i dir TS. 528. (b. a z I ) rdi,
bi ris i n u r ub te ge e r | Ba n h u rd tdi, beyn isi n s a ar. (Enver 19281929 s. 64). B u sz l e ri d uyu n ca beyn imden vu r u lm u a dnd m.

134b). O. beynel avam halk arasnda < Ar. bayna l aw mm a.m. Ar. harfi cer (prposition) bayna iin b. beyne . Abasyank 1952h s. 53). beynel mi lel milletleraras < Ar. bayna lmi lal a.m. [bayna ara(da) (b. beyne ), harfi trif /l / ve mi la l milletler]. B u c emiyetle re bi r t rk mu h i t i demekte n
z iyade beyne lmi l e l salo n la r demek daha z iyade yak k al rd . (Fazl Necip 1930 s. 170180). B eyn e lmi l e l

Hastalk beyne lavam miski n hastal de nmekle maru f mth i bi r i l l ett i r. T rk esi c z zam... (S.F.

(S.E. Ertem 1931 s. 254). beyi n salata beyinle yaplan bir salata veya meze: B ek i r ga rson u a ra rak ve bana dn e re k: Yah u
can m bi beyi n salata istiyo r k i, dedi. Vah oc u kca z vah, demek z l emi beyi n salatay. (M. zg 1992 s. 141).

Sosyalist Partiler Birlii Enternasyonal: Fakat


B ey n e lmi l e l yal n z b i r de i l, yal n z M oskovada de ild i r.

(F.R. Atay 1952 s. 127). O. beynennas halk arasnda < Ar. bayna n n s a.m. bayna ara(da) (b. beyn e ), /l / (nden evvel) / n / harfi trif ve n s insanlar, halk. B i r k i i bi r devlet l n
mecl isi n e va rub z u m n ca be n p r i r zg rd deyi n d y ve y h d beyn e n n s meh ret u ma ri f et l e be r g z deyi n d y tek l f o lmak s u z n o l mecl is s a d r na ge b otu rmak ... (l 1956 s. 243).

AD. bey incek ceket DS 626, ZTS 1976 s. 22 < Rus. pid ak < ng. pea jacket < Hol. pi j jakke r gemicilerin giydikleri scak yn ceket a.m. A. Tietze 1982z no. 17. bey it, b. beyt II. bey k oz, b. be . D. bey le byle, b. byle . Ne o lacah ? Va rs n beyle d u rs u n ! (E.E. Talu 1937 s. 76). bey ler bey i, b. begle rbeg i . bey lerce, b. be le rc e. bey l i k, b. be l ik . AD. bey man imansz, insafsz; yalan yere yemin eden, ahlksz DS 648 < Fa. b m n imansz. / / /ey / deiimi iin b. beyh ude . O. beyn beyn ikisi aras < Fa. bayn bayn a.m. [Ar. bayn /bayna ] Z e r red e n mah f de h n u , g nde n az ha r
r u h la r u , | O l miy na kimse 'ne va r u ' ne yk d r beyn beyn. (Z t 1987 III, 103). Ayn n bi lmek ki iye fa rz ayn, | K a lmaya t c n u di l i beyn beyn.

Beynennehreyn Mesopotamya < Ar. bayna ara(da) (b. beyne ), /l / (nden evvel) /n / harfi trif, ve na h rayn iki nehir [ nah r nehir + ayn dualis eki].

Ar.dan alnm kelimeler arasnda sonu eyn eki ile bitenler, Ar.nn dilbilgisine gre ismin dualis halinin casus obliquus ekleridir. AE cildinde bunlardan u misaller gemitir: B eyn e n n e h rey n, beyn essalateyn, ca n ibeyn, deffetey n, ebeveyn . Nominativus halindeki Ar. dualis eki iin bir rnek c i h e tan dr.

O. beynes sa lteyn iki namaz arasndaki zamanda, yni ... < Ar. bayna s s a l tayn a.m. [bayna arasnda (b. beyne ), /l / (sden evvel) /s / harfi trf, s a l t namaz, ve ayn dualis eki, b. B ey ne n n e h r r ey n ].
K a an k i beyn e s s a l teyn o ld, beg di z i n i ayk a i l e vu rd la r. (C. Okuyucu 1987 s. 382).

(l 1982 II,

163). beynamaz, b. bi namaz . O. beyne ara(da) (yalnz bz terkiblerde) < Ar. bayn /bayna a.m. beyn i nde arasnda (locativus hali ile yaplan zarflar iin b. akab ): M isafi rl e r beyn i nd e sze ba land. (H.R. Grpnar 1336 s. 104).

O. beynes sema vel arz gkyz ile yeryz arasnda < Ar. bayna ara(da) (b. beyn e ), harfi trif /s /, sam sema, wal ve + harfi trif, ard arz. B u ha n n da
i nsan n aya n n alt nda z i n c i r g ib i k rdayan, salla nan, ben essem vel a r z kp r l e r i va r. (S.F. Abasyank

1951k s. 31). Beyo l u stanbul ehrinin bir semti < rivayete gre B eyo l u hkmdarn o lu, Trabzon Sultan Mehmed Fatih tarafndan alndktan sonra orann hkmdar David Komnenos ailesi ile stanbula getirilince, olu Alexios Komnenos bu semtte yerletikten sonra bu ahstan gemi. BSTT.de bu semt ad bzen bir terkib gibi, bzen bir tek isim olarak kullanlr: B u eski B eyo l u ndan, belk i b i rka si n ema ad sayabildim. (Z.O. Saba 1957 s. 23). Yo l la rda y r rk e n b i r a ra eski B eyo l u n u d nd m. (N. Eray 1992 s. 34). bey s b o l /beyzb o l b.m. (bir eit top oyunu) < ng. basebal l a.m. [base top oyunlarnda kale, beysbolda saha kesi ve bal l top]. Sala r n e nsesi nde

Arapa bir harfi cer (preposition) olan bayna , bayn kelimesinin accusativus halidir ve arasnda mnasndadr. Bunu dier btn Arapa harfi cerlerde olduu gibi genetivus izler. AE cildindeki misaller: beyn /bey ne, beyne lak ra n, beyne lavam, beyn e lmi l e l, beyne n nas, B ey n e n n e h rey n (dual), beynesalteyn (dual), beynessema vela rz .

O. beynelak ran benzerleri arasnda < Ar. bayna l ak r n a.m. Ar. harfi cer (prposition) bayna iin b. beyn e . Ol s h ib i h n e e h l eve nd u me rd ve beyne l-ak r n

beysemet

256

bezdm kemi i

toplam , beyzbol oyu n c u la r g ibi bi r k ep gei rmi .

(A.

Yurdakul 1993 s. 194). 1996 s. 406).

Duvarla rda beyzbol, k raket

oynayan siyahbeyaz oc u k res imle ri.

(M. Mungan

AD. bey semet hayr iin cuma gn datlan kk ekmek DS 648 < baksmat /beksumat kelimesinin bir varyant, Ch. Symeonidis 1973 no. 162. O. beyt I adr, oda, ev < Ar. bayt a.m. beyt i ati br dnya, ahiret: Beyt i t de olan salt a nata | Se rf r
tse bec d r t c la r; | Fes n edi r, apk a n edi r dem i n | Nat re l ba da du r u rk e n sa la r? ( air E ref 1958 s.

(Argo) beyza eroin F. Steinherr 1932 s. 183, H. Aktun 1990 s. 53 < Ar. bayd beyaz olan (mennes) M.L. Wagner 1943 s. 13: 16. asrda bahsedilen ass le i beyz da beyaz renkli mkeyyifattan biri olmaldr: [ M evl n Fevr n i n ] t a b yetle n z k
olma n ay u n a ra betden md mei meyi h a m r , bu l u nmadu tak d rc e ass le i beyz i l e mu eretde n h l o lmazd. [l 1994 [159199] s. 321). Kr. beyaz

II. beyzade, b. be zade . beyzb o l, b. beysbol . beyz yumurta biiminde, oval < Ar. bayd a.m. [bayd yumurta + isimden sfat yapan eki, b. adal . 153). bez I dokuma paras < ET. bz a.m. Clauson 1972 s. 389. ok eski ve birok dillere yaylm bir kulturwort; men ei iin eitli hipotezler vardr (b. M. Rsnen 1969 s. 72, E.V. Sevortyan 1978 II, 102 103, S. Ch. Raschmann 1995 s. 30-35e gre kelime bat semitik bir dilden geliyor: br. b s , Sry. b s u , Ar. baz z keten, kuma). Ol k a y umdan
lmi yigidi g rd m, h a r r l e re dolanm yatu r. B z l e r i y z i nd e n k e f tdm mege r y z i n i g rem. (Ferec

153). beyti h a l hel: B u n la rdan m ad bi r n p k (l 1975 [1599] s. 110).

me reb dah h e n z beyt i h a l dan k m idi, n e c set l d olan e l i n isti n c k a s d na o l h a vz i i n e s o k m idi.

Eski zaman foto raf la r g ib iydi. B eyz bi r foto raf g ibi. B i ra z sol uk, bi ra z kahve re n g i. (M. Mungan 1989 s.

beyt II/bey it b.m. (msra ifti) < Ar. bayt a.m. ; asl mnas ev, B u beyt dah y duma geldi. (Ferec 855/1451 v. 114a). iki beyt drt msradan ibaret ksa iir veya ark (Fa. dobayt a.m.): Andan b r
reb b e l i n e ald, n ev h t eyl edi, ik i beyt fi r k n me r lad. (Ferec 855/1451 v. 120b).

AD. beyt evde pi mi , ev usul (ar ii deil) < Ar. bayt a.m. [bayt ev + isimden sfat yapan eki, b. adal ]. (Kebapya sesle nd i) Bac n n k ebab beyti olacak, bibe ri mibe ri, suma muma ... (Orhan Kemal 1952c s. 54). O. Beytul lah Kbe < Ar. a.m. [bayt ev ve A l la h ].
Bu v st a i l e h a cc e r f db t a v f B eyt u l l h i l h a r m myesser o l ub ... (Sel nik 1989 II, 790). ocaklar nda al t r la n i i n i n beytute l e ri ve temi n i isti ra hatle r i i i n h e r o cak yak n nda ... i i ko u la r ve bi r hamam yapt r la cakt r. (M. Seyda 1970 I, 120).

855/1451 v. 108b). 165; kr. bez e r ).

G z deg ld r, y gz m n r , t a pu s u z bu g z m,| N r g itmi sank i bi r b zd r k a lan e mm . (mer bin Mezd 1982 (840/1437) s.

O. beytute geceleme, ikamet < Ar. bayt ta a.m. Made n

O. beytl ah z n kederler evi (Yusufun gaybubetinden sonra Yakubun adr); dnya < Ar. bayt ev, harf i trif / l / ve ah z n [ h u z n hzn kelimesinin oulu]. B i z i b i r siy h dutd, bu beytu l ah z nda dutsak eyled i. (Ferec 855/1451 v. 64a). O. beytl mal hazine < Ar. baytu l m l a.m. [baytu ev, harfi trif /l / ve m l ]. Andan b n i Abb s ol ki iye beyt lm lde n nafak a buyu rd . (Ferec 855/1451 v. 172b). O. beytzzifaf gerdek odas < Ar. bayt ev, oda, /l / (zden evvel) /z / harfi trif ve z i f f gerdek. yle 144). AD. bey yar utanmaz DS 649 < Fa. b r a.m. [b olmayan ve r utanma, hay]. / / > /ey / deiimi iin b. beyh ude . bey y ine (hukuk stlahlarndan) delil < Ar. bayyi na a.m. H ri cde n k a t beyyi n e t a leb ol u nmaya . (.L. Barkan 1943 s. 367 [1524/931]).

bez II gudde < ET. b z deri altnda olan ikinlik, gudde Clauson 1972 s. 388. Kelime ok defa be z e ile kartrlarak Ar. bayd yumurtalar kelimesine balanmak istendi (ms. Ali Seyd 1324 s. 58). Kr. bez e I. bez bezgin hale gelmek. bkp usanmak, artk holanma mak < ET. be z so uktan titremek Clauson 1972 s. 389. Fiilden sfat yapan g n /k n eki iin b. akk n . Ge l g r a n seve n l e r i, d c i h ndan b z bd r r. (Erefo l R m 1286 s. 55). bezazi stan, b. bez za z istan . bezbaht, b. bedbaht . AD. bezdir me/bezir me bir eit sa ekme i DS 649, 653, (dn yemeklerinden) kle gmlen hamur H.Z. Koay 1944 s. 313 < bir ses taklidi temele dayanan ve yemek isimlerinde ok kullanlan me ekiyle biten birikim, b. bazlama .
O n na r da d mi le k i: bez i rme i desi n, d eyi n alt na s n d mi le. (A. Cafero lu 1940 s. 61). B u ak am Ke l M e hmet k r nda c mb edive re c e i z. Se n i k i tavuk k za rtt r, D u rmu bi r kese yo u rt la bez i rme als n da l k e r tam tepeye gel i n c e k r a u la n! (Feridun

bi r ri nd im ki k o lt uk la r mat fmd r be n im, | He r ge c e ke r h n e l e r beyt z z i f f md r be n im. ( air E ref 1958 s.

Osman 1936 s. 70). EO. bezdm kemi i kuyruk sokumu < yanl kayt, Do rusu b zd m kemi i. Kr. TekinTietze 1994 no. 145.

beze

257

bezleg

beze I gudde < Ar. bayd a husye, asl mnas yumurta. Kr. be z II. K u lakla rm n alt nda be ze l e r peyda oldu. (K. B ilbaar 1961 s. 137). AD. beze II pi me e hazr hamur topa DS 549, 3417 < Gr. ' (mza) A. Tietze 1955 no. 172. beze III bir eit tatl < Fr. baise r a.m., asl mnas pck. O. beze IV gnah, hata < Fa. baza a.m. B u d n i c i nde bi z e y r imek bez ed r. (Ferec 855/1451 v. 103b). EO. beze V mazlum, yoksul < Fa. baza a.m. K a lm yigid arh a s, be ze misk n m di (Dedem K orkut 1973 s. 99). beze sslemek < ET. be z e a.m. < bed i z sz Clauson 1972 s. 390, 310, [isim/sfattan fiil yapan a- /-eeki iin b. ada- I ]. A ndan k z g e ndz i n i be z edi; B u l k sim k a t na gi rd i, yan nda otu rd . (Ferec 855/ 1451 v. 8a). donatmak: M eyd n be z edi l e r, d r
dikdi l e r, ve z iy r i bi r bi rn e k a r u o l d rla rda asld.

Sekse n i nd ek i bi r adam ben im kadar yo rg u n, d ny sndan bezg i n de i ldi r. (Mah m d Yes r 1928 s. 70).

ne esiz, isteksiz:

B e zg i n

bir

c i nse l

ya antya

d l yo r evl i l i i n son u nda.

(Fruzan 1972k s. 25).

bezik I bir kt oyunu < Fr. bsig u e a.m. [Alm. besi ege n alt etmek, yenmek]. T eyz e n be z i k oynamay seve r,
oynad k i i l e ri sevmezd i. Du rmadan ye n i ld i i i i n .

(Peride Celal 1991 s. 260). AD. bezi k II pancar yapra DS 652, b. pez i k , < baz uk a.m. R. Dankoff 1995 no. 39. AD. bezi l /bezu l kaya yzndeki kk seki; evde testi konulan yer DS 652, 653 < Yun. (pezli) ta seki A. Tietze 1955 no. 211). EO. b zi le hor grmek A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 79 (34. surenin metni neredilmedii iin burada bir ey diyemiyoruz). bezir keten tohumu < Ar. bad r tohum daneleri. Klasik Ar.daki interdental /d /, Tk.de /z / olarak telaffuz edilebilir, b. ah i z e . K sbe i be z i r (M.S. Ktkolu 1983 s. 97). Baye z itte, Sabu n c u ha n n n bit i i i ndek i
y z yamal m rekkep ide lk g ibi be z i r m rekkebi n i n be di r h emi. (S.M. Alus, Ak am gaz. 3.10.1942).

(Ferec 855/1451 v. 27a). bezek ss, ziynet < ET. bez ek a.m. Clauson 1972 s. 391 [bez e + fiilden nomen instrumenti yapan k eki, b. apu ldak . Se n i i lmi l e, ak l i l e, fas h a ti l e r ste
g r rem ve l iyk i n i id rem ki g l m n be z eg i nde n t l imi . (Ferec 855/1451 v. 96a).

bezel i sslenmi < bez e + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan [ i ] l i eki, kr. as l , kapal . Hepilingirler 1997 s. 69).

Kimi n i n g iyec e i h esaplanmadan yaplm sama sapan ng i l i z c e sz c k ve t mce le rl e be z e l i t i rt l e r. (F. B u ko n uda aydn lat c bi lg i l e rl e be z e l i bi r kaynak kitaptan al n t la r yapmak istiyo rum. (V. Gnyol 1995 s. 8).

bezir gn tccar; her eyde krn dnen kimse; (aalayc konu mada) Yahudi. Al bi r ko rkak bez i rgn daha! diye S h ey l beyi gste riyo r. (S.M. Alus 1933p s. 188). (Halk az) bezir gnc tccar < bez i rgn + plonastique c eki. kr. atta rc . A radan h a yl zaman ge meden, ayn o kya bi r be z i rg nc ge ld i. (A. Cafero lu 1944 s. 163). bezirhane bezir ya imalthanesi, msara < bez i r ve ha n e ev, b. abdesthan e /apteshan e . Ve h e r be z r
h n ede n yig i rmi e r ak a mu h t esibi i h t is b ye d y al u r imi , (.L. Barkan 1943 s. 69 [1540/947]).

bezelya /bezel ye b.m. (malm sebze) < Yun. ' (bizlia) < t. pisel l i a.m. G. Meyer 1893 s. 34. D nde n bi ra z et l i be z e lye kald. (B.G. Gney 1953 s. 29). Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya . AD. bezer solmak, rengini atmak DS652 < bez I + isimden filn hale gelmek mnasnda fiil yapan e r geni lemesi, b. a ar- . AD. bezer l i k bezginlik, bkknlk DS 652, TS 636 < *bez e r < Fa. b z r bezgin. *bez e r in ilk nlsnde be z fiilinin tesiri grlyor. Nomen abstractum yapan l k eki iin b. a rl k . bezesten, b. bedestan . AD. bezez kuma tccar, manifaturac < be z za z kelimesinin varyant. Ortadaki ift nszn tekle mesi iin kr. bakal (DS 490), hamal, kasap . Kasabadan bez e z N u r i B ey i n o l u g e ldi. (A. Nesin 1960g s. 94). bezgi usan < bez- ve -gi eki. r l p lak avkumu z u n tek Karaosmano lu 1957 s. 144). bezgin hayatndan bezmi, her eyden bkm < bez + fiilden sfat yapan g i n eki, kr. ge rg i n, g i rg i n .
bezg isi o haki r ve mtevas z i ek le r i n be n im gz mde h e r ha ng i bi r can l mah l ktan fa rk yoktu r. (Y.K.

bezir me, b. bezdi rme . O. bezle I nkte, espri < Fa. az la a.m.; F. Steingass 1930 s. 184e gre < Ar. bad l a . Klasik Ar.daki interdental /d /, Tk.de /z / olarak telaffuz edilebilir, b. ah i z e . O. bezle II takm elbise < Fa. bidla /bid la < Ar. bid la a.m.hergnlk elbise. Klasik Ar.daki interdental /d /, Tk.de /z / olarak telaffuz edilebilir, b. ah i z e . 13b). O. bezleg nkte yapmasn seven < Fa. baz lag a.m. [baz la I + g + g syleyen]. Di l r b parlak pa rlak
bez l e g l uk la r , m es s i r m es s i r ark la riy l e mec l ise re vn k bah olduk a ... (N mk Kem l 1944 s. 72).

Faz l i h a mm ma il etdi l e r, ba n t e n i n i p k yud la r. B i r bez l e k um k cak geyd rd i l e r. (Ferec 855/1451 v.

Fa. dan alnm kelimeler arasnda sonu g hecesi ile bitenler var. Bunlar, Fa. g u ftan sylemek fiilinden yaplan g syleyen fiil unsurunu alan sfatlardr. AE cildinde gsterilenler: be z l eg , duag.

bezl et

258

bk

O. bezl et el akl ile vermek, bol bol ihsan etmek < Ar. bad l a.m. Ke rem n evbe rl e r i n be z l tme z o ld devh a i h immet. (l 1587 v. 121a). S m u ze r be z l i n d b yalva r cak | K o d se rke l i g i vu yatd h em n. (l 1994 [159199] s. 159). O. bezm ziyafet < Fa. bezm a.m. K ki d zd i l e r, k o d la r, bezmi anda k u rd la r. (Ferec 855/1451 v. 204a). O. bezmara toplantnn ss olan (kimse) < Fa. bazm r a.m. [bazm ziyafet + r ssliyen]. mef h m feyl es f n be zm r du r k i ... (l 1587 v. 131a).

b c l gan egzama olmak < belki yalnzca tek bir kiinin kulland bir kelime (idiolect). Al ka a y, gi r a h ra, b c lga nan at gocu n u r. (Ah m ed Vef k Paa 1933az s. 26). Ba ka kaynaklarda bulunamad. EO. b cn sevmek, okamak (?), kr. p i p i etmek sevmek, okamak, yaranmak, istemek DS 3439. Kelimenin okunuu pheli ve tek kayna a dayanyor. G e h k o mak , k c k lamak , k c nmak , | Ge h g lmek, ge h oynamak , b c nmak (metinde b c n mak ). (Meh m ed 1965 [1398] no. 6502). b c r b c r I srekli ve ok (konu mak) < ses taklidi. ayeste bc r b c r syle n iyo r. (Re at Enis 1947 s. 235). b c r b c r II bol bol (terlemek) te rl ed i. (M. Gler 1990 s. 162).
Avu la r b c r b c r

Edeb O. da, Fa.dan alnm kelimeler arasnda r stan bezemek, sslemek fiilinden gelen a ra ssleyen fiil unsuru ile biten sfatlar vardr. AE cildinde geenler unlardr: bezma ra, ci ha na ra, di la ra, evca ra .

bezul, b. bez i l . O. bezur zoru ile, gc ile < Fa. z r gc, kuvvet, ba ntaks (b. be I ) ve izafet edat ile. B e l y Mezd 1982 (840/1437) s. 56). O. bezzaz kuma tccar, manifaturac < Ar. baz z z a.m. M eg e r o l k i i bi r me h r u mu tebe r be z z z id i. (Ferec 855/1451 v. 50a). a r boyu ndaki bez za z dkkn nda otu ru r, bt n g n k itap oku rd u. (. Tarus 1961 s. 283). Kr. bez e z, bez za z istan . O. bezzazi stan/bezazi stan bedestan < Fa. baz z z ist n a.m. baz z z kuma tccar + mekn isimlerinde kullanlan ist n eki, b. Acemistan . M r i n k a bz u
z a bt ol u n ub B e z z z ist nda ... f r h t eyl emek buyu r u ld .

n e rg is i mest , c ef y t rk e amze | De l bd r ba rum, c n , be z r ol kem n eb r . (mer bin

b c r da devaml ve hafif ses karmak < b c r b c r I + ses taklidi kelimelerde /l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . B i r a ra u fack bi r se r e k u u bi r an kaptan n /d / > /c / deiimi iin b. bacal u ka / badalu ka . AD. b c r k sska, elimsiz DS 655 < *bc r + fiilden sfat yapan k eki (b. akk ). u var ki DS 655te gsterilen b c r iyile mek, toplanmak mna itibariyle uymuyor. of r Az z i n e l i , kol u t uta r, yl e bc r k, k o f de i ldi r. (Mah m d Yes r 1928 s. 224).
G rm tm kan ot u ra n t rnak la r n , ik i parmak aras ndaki n ikot i n sar l n N eb iye Hala i l e ik isi, bc r k ya la rda, kusa ks re, ke nd i deyimle ri n c e, bokl u ti ryaki ol up km la r. (M. Seyda 1974 s. 182).

pen ce res i n e ko ndu, i e r iye do ru bi r eyle r b c rdad bc rdad. (Orhan Kemal 1954y s. 54). Kr. bd rda- ,

(Sel nik 1989 II, 724). ehrin ar ve ticaret merkezi: Be z z ist nda bi r c riye g rd m, sevdm, ol dah be n i sevdi. (Ferec 855/1451 v. 209a). Kr. bedestan . AD. bezzeke smkl bcek DS 653 < Ar. baz z k a a.m. Kr. baz raki . AD. b b k kk kzlarn cinsiyet organ DS 653 < ocuk dili ? Kr. b c k, bt k . (ocuk dili) b c b c ykanmak < ses taklidi kelimelerinden. ocuk dili iin b. adda git- . bc
bc yap- Byle ce tek i p rof esrl e r ote l havu z la r nda us l u us l u b c bc yaparke n, t ek bacakl Upsalal y la be n Pasifik Okyan us u n u n dev dalgala ry la bo u uyo rd uk. (M.

AD. b /b i kesmek < ET. b /b i a.m. Clauson 1972 s. 292293. bt r (causativum hali): O rmana

gidip ik i a a geti rmeyi, tahtac Battala b t r p u musibet me rdive n i bi r g z e l ye n i l emeyi akl ndan ge i r i r. (F. Baykurt 1959y s. 3031). Tk.deki velar

ile palatal nller arasndaki fark ve istisna durumlar iin b. ayt- . b ak b.m. (kesme aleti) < ET. bak a.m. Clauson 1972 s. 293294 [b kesmek + fiilden nomen instrumenti yapan ak eki, b. apu ldak ]. Almay soydum, bcak u c iy le su n uv rd m. (Ferec 855/1451 v. 44a). bakla bakla ldrmek (isim/sfattan fiil yapan la/- l e- genilemesi iin b. acabla ):
R z u ba a d ve i l l ben g e ndz m i bak la ram.

Urgan 2000 s. 220). AD. b c k dii kedinin reme organ DS 654 < ET, b u k kesik Clauson 1972 s. 294 [b kesmek + fiilden sfat yapan uk eki]. Kr. bbk, btk . b c l gan/b l gan sulu yara, egzama, mayasl DS 656657 < ET. b l an yark Clauson 1972 s. 295 [b l kesilmek + fiilden sfat yapan gan eki, b. al nga n ]. Y z c l k ya ra, bc l gan. Da lara ta la ra,
men h us i l l e t i n d rd n c devres i nde mi, n eydi acaba?

(Ferec 855/1451 v. 144a). b l gan, b. b lga n . AD. b nt yark; sel yata DS 657 < b kesmek + fiilden passivum mnasnda isim yapan nt eki, b. ak nt . B i z im Okl u ca ya kan yol la r yar nt , b n t , kaya. Nas l k g e lmi se bu c ip, k p ge ldi. (F. Baykurt 1971c s. 239). AD. b ka kibrit < Rus. spika a.m. A. Tietze 1957 no. 190. b k testere; sara ba, ba ba DS 657658, ZTS 1976 s. 22 < ET. b u a.m. Clauson 1972 s. 294 [b

(S.M. Alus, Akam gaz. 26.10.1943).

bkn

259

bldrcn

kesmek + fiilden nomen instrumenti yapan g /k eki, b. ag . C e r r h avrat n u b u r n n b uyi l e kesdi. (A. Zaj czkowski I 1934 [1405] I, 16). B i r (Tevfik Fikret 1958 s. 29).

bk m, bi r deste rem va r; | B i rka re nd em, kste rem var.

ablativus hali kullanlr: N ede n c b tdi, Doktor, bende n bk d z m yok s a? (R.N. Gntekin 1343/1924 s. 42). Nadir olarak dativus hali: N e t u h a f f ik i r,
Se n h a , dedim, Geml i e [yn i Geml i e g itme e] bk m ad m? (R.N. Gntekin 1343/1924 s. 22). B kmad n z m daha gd lme e?

b k n kabaday, klhanbeyi DS 658 < b kesmek + fiilden sfat/isim yapan g n / k n eki, b. akk n . olarak) D i reksiyondaki ya l adam aynadan dikkatl i c e

Amma s rt mdaki siyah fa n i l? ... B u b k n fa n i ls n n e zaman g iymi dim? (Sabahattin Ali 1935 s. 191). (Sfat y z m i n c e l iyo rd u. Sa lam yapl yd, dudakla r nda bk n b i r g l mseme. (A. Yurdakul 1996 s. 44). Huyl u h uy u n u te rk ede r mi? Ayn bk n l k s rm . Ayn i k i lemle ri, sabaha dek saz sz. (M. lhan 1983 s. 117

(M. Ba aran 1964 s. 88). EO. istememek, heves gstermemek, caymak zere olmak: ttif k C iypu r l ib ge ld i. K z
h a c l etde n ve C iyp u r u m l h z r b u l nmadu ndan art na du rmak d an bk d . (Ferec 855/1451 v. 239b).

O. b ka araziler < Ar. bik a.m. [buk a arazi kelimesinin oulu]. ve u n la r k i ba z bk a ve seb l e ve mes cide
ve z ev y ya me r t o lm ola, m d m ki s a rf o l u nacak mah a l mevc d ve ma m rd u r, o ldah al h l i h i du ra.

118). bd b d bebeleri ok arken kullanlan nida < ekspresif tbirlerden. Uy, amcas on u n i n c i d i le ri n i sevmi , bd bd. (M. zg 1993 s. 15).

(.L. Barkan 1943 s. 385). b kanak, b. bakanak . AD. b k n /b uhun/bu kun omurga, bel DS 663664, 783, 784. TS 537 < ET. bk n a.m. Clauson 1972 s. 316. Yalnz bel bkn tabirinde geer: De ed mi
h o l b l i n bk n n | N e ya ra du rm ol d o n la r bi i n i n ? (M. eyholu 1979 no. 3250). Be l im bk n m yl e a ryo r k i, k z m! (Re at Enis 1945 s. 73). Letif ah n n e ve zyetde old u u n u, ya n , g'yekl iy i n i, boyn u bu h u n u n u, o ld u u ve zyetde hms n g' rd . (A.

AD. b d k kk, ksa, tknaz DS 659 < Erm. bzd ig < EErm. pztik R. Dankoff 1995 no. 619. B d k pa rmak la riy l e
ke ndi g s z e r i nde dk lama tak l d i yaparak i n c e bi r at sesiyle yle ki nedi ... (H.R. Grpnar 1335 s. 171).

AD. b d la bdrdamak DS. 659 < *bd rla < bd r b d r . Ses taklidi isimden fiil yapan la genilemesi iin b. a la- . B u n la r i i nd e n syledi, bd lad. (. Kaftancolu 1983 s. 138). AD. b d r b d r kendikendine konu ma, mrldanma < ses taklidi kelimelerden; kr. bc r bc r. B i rka
ki i, lf k uca a d s n diye ba ba a ve rmi , bd r bd r kon u uyo rla rd , (F. Erdin 1958 s. 191).

Caferolu 1944 s. 110). b k k n her eyden bkm < bk + fiilden sfat yapan k n eki, b. akk n . B e lk i bi r g n b u n ca bkk n, bu n ca

ka ra rl o lmasa, bi r g n bu n u da a ra t rmak iste rdi. imdi, h eme n son u ca va ramayaca eyle ri d nmeye kalk mak iste i yoktu i i nd e. (A. Kutlu 1983 s. 7273). Zarf

olarak:

AD. b d rda kendi kendine konu mak, mrldanmak, sylenmek DS 660661 < bd r b d r + ses taklidi kelimelerden (/l / veya / r /den sonra) fiil yapan la yerine da geni lemesi, b. alda- . Otu rd u /c / deiimi iin b. bacal u ka . AD. b d r da mrlda mak, fslda mak; a z kavgas etmek, at mak DS 661 < bd rda fiilinin ortaklk (cooperativum) hali, b. a la - . B d rda yorla rd . G l yo rla rd . (F. Baykurt 1967 s. 104). AD. b d rt yava ve anlalmayacak halde konu ma DS: 661 < bd r bd r + fiilden nomen actionis yapan t eki, kr. par l t , ang rt . e rde n bd rt la r ge l iyo rd u. (F. Bayburt 1971t s. 124). a z kavgas:
Ky i i nde n Hacel i y i l e Fatman n bd rt la r ge l iyo rd u. Hl ta rt yo rla r yavu! (F. Baykurt 1959 s. 121).

M et i n, ok ayk r , ok sama, ye rsi z sz l e r sarf etmi im gibi so uk, bkk n bakve r i rd i, bana abucak ve susa rd. (. Aral 1997 s. 143).

yata n k y s na, byle bd rdad, bi r eyle r an latt Li n l i n. (F. Baykurt 1971t s. 220). Kr. b c rda- , /d / >

AD. b k la /mh la kymal ve sebzeli yumurta DS 664, 3180 ZTS 1976 s. 22 < Ar. (Suriye dial.) mk l jaune de loeuf vers sur un plat et compar au globe de loeil A. Barthlemy 1935 s. 795, kr. Ar. muk la gzn ak ve gzbebei, (A. Tietze 1958 no. 212). AD. b k yaz yeni ev yapma, yitik bulma gibi sebeplerle hazrlanan len DS 664 < bakyaz . b l d k b l d k, b. bl l k b l l k . b l d r geen sene, bir yl nce TS 538539, R. Dankoff 1991 s. 18 < bi r y ld r , kr. bi bir (krasis iin b. acabola /acabu la ) . Yemsiz l i kte n b ld r s r la r gasaba ve rd ik. (K. Bilba ar 1944 s. 71). EO. bldurlayn geen seneki gibi: Y i n e b ld u r lay n bi r g c e d u rd (Fah r 1974 [1367] no. 3619). b l d r cn I b.m. (maruf gebe ku) < ET. bud u rs u n (bu ld u rs u n ? ) a.m. Clauson 1972 s. 309; ba taki heceler bu yenen kuun ok yal oluunu hatrlatr (kr. b ld r b ld r et yalar sallanmak, pelte gibi titremek ve b l hecesiyle balayan baka kelimeler, DS 664668) fakat I. Vsry 1993 s. 126 onlar ses taklidi kelimelerden sayyor; son hece olan c n iin b. bal k n . Dak i nd rd k an la ru z e re te re n g b i n i dak b ld rc n , (A.

AD. b r b r bngl bngl, i man, yal DS 662 < ekspresif sfatlardan. Ve k a rn yass ola. Ve b l i bk n b r b r o la. (Mercmek Ah m ed 1944 [15.yy.] s. 174). b k bezmek, usanmak < E.V. Sevortyan 1978 II, 211 e gre birok Tk. dillerinde bk a.m. eklinde yaygn olan fiile balanyor. B u k z yle h e r k l
ayr ay r te rb iyeye mu h t c ... U ra a u ra a bk d m.

(H.R. Grpnar 1330 s. 49). simle olursa ekseriya

bldrcn

260

brak

Topalo lu 1978 II, 79). Al i B ey, daha Ri z e d eyken, be

tan e byle k u u va rm , gece g nd z b ld rc n avl yo rmu . B i r b ld rc n yakalyo rmu sepet sepet! (Yaar Kemal 1993k s. 1516). it ku la im i it | B ld rc n et i de pi e r | B u t e n c e rede.

(S. Birsel 1955 s.

29). (Argo) b l d rcn II sokak kz F. Steinherr 1932 s. 183 < b ld rc n I; ba ka dillerdeki paralleller iin b. M.L. Wagner 1943 s. 17. B u b ld rc n n , e re f saatte do mu , paral , baht iya r bi r sah ib i o lacak . N e rede o ? (S.M. Alus 1944 s. 162). (kumarbazlar argosu) soyulabilen yal av: K av mevsimidi r. Havalar nas l
olsa bi r palaz, bi r b ld rc n o n la r n sz y l e bi r e nayi kseye d r r! (H. Kodaman 1944 s. 3).

AD. b n g l b n g l /b l g l b l g l sallanan, titreyen (eyler); etli, yal, i man DS 667668 < ET. ba l gekin (meyva); ekspresif kelimelerden. B n g l b ng l del i kan l la r du r u rk e n b i z e k im bakar? (S.E. Ertem 1930se s. 65). Kasadaki kad n ko tu. Y z ok g z e ld i, yuva rlak kalala r b l g l b l g ld . (F. Baysal 1992 s. 105). b ng lda ismanlktan sallanmak (etler, yalar) DS 668. b n g ldak /b nk ldayk st ocuunun kafatasndaki yumuak kkrdak yerleri DS 668, R. Dankoff 1991 s. 18. b n g l dak, b nk l day k, b. b ng l b n g l . b ra ga, b. b raga . b ra nt, b. b ra nt . b rak elde tutulan eyi salvermek < Tk. dillerinde yaygn, fakat izah zor (E.V. Sevortyan 1978 II, 307308). Ramstedte gre Altay dillerinde tesbit ettii *b r terketmek, atmak kknden. M r ide
teyzem a rkamdan b rakmyaca m yakan , b rakmyaca m ... diye ba r yo rd u. (M.C. Anday 1965a s. 21). Bu

AD. b l g l b l g l , b. b n g l b n g l. AD. b l la /b u l la abla, bu la hanm (madonna) F. Argenti 1938 [1533ten nce] s. 73, yenge (daynn kars) Meninski 1680 I, 938 (Meninskiye gre stanbul az) < Kelimenin geni bir yaylma sahas var: Bulg. b u la Trk kadn (ve baz nebatlarn isimleri), bu lya yenge; gelin, bu lka (kltme ekiyle) gelin (dnde), bu lo gelin duva BER 1971 I, 8889; SlavoMak. bu la Trk kadn, bu lka gelin RMJ 1961 I, 49; SrpHrv. b u la aa snf Trk kadn P. Skok 1971 I, 232233; Arn. bu l l gelinin makiyajn yapan kadn V. Kokona 1977 s. 60; Mac. (16. yy.) bu lya Trk kadn MNTESz 1967 I, 387388; Yun. (Karadeniz dial.) (pla) abla A.A. Papadopoulos 1958 I, 222; btn bunlar kelimeyi TTk. bu la ya balyorlar. Mnas bakmndan bu Yun. varyant iin reddedilemez. u var ki baka Tk. dillerinde bilinmeyen kelimenin kk belli deildir. Fakat 1642 senesinde yazlm bir Yun. kaynakta (bla) yz rtl Trk kadn mnasnda, yani teki Balkan dillerindeki mnada, gemektedir E. Kriaras 1990 XI, 132133. Kriaras literatr veriyor ve men e iin muhtemelen babo la (bambo la?) bostan korkuluu kelimesini gsteriyor. Ol dem Dal la
k c k k z na eyitdi: Va r, bu lala ru ok , ge ls n l e r! (Ferec 855/1451 v. 217a). Emeti bu l la, bi l iyo rum, ks z l e rde n bi ri daha stte n kesi lmedi..

esas mnadan bir sr hususi mnalar karlabilir, ms. koymak,: B u l h a san z i nd ndan k a rd la r, k z y d ut ub an u y r i n e b rak d la r. (Ferec 855/1451 v. 18b). atmak: kisi n i dah sala r nda n ekdi, tah t dan a a a b rak d . (Ferec 855/1451 v. 8a). indirmek: Andan dah k u rt l u rsavu z k uy uya b rak m ak f ik ri dah va rdu r. (Ferec 855/1451 v. 25a). EO. o lan b rak dk yapmak: M s l im barda
yig re nd i, k a k v rd i, bardak Y k l y imi , o lan n b rak d . avrat sti n e d di.

234b). Mecazi geciktirmek: He ri f l e r tutmamak,


B rakmam!

(Ferec 855/1451 v. mnalar: tehir etmek,

ye r l e tik e ye rl e iyo r. Maksadla r, b rek l i baklaval yeme i gvdeye atp n ikh yatsdan son raya b rakmak. (S.M. Alus 1944 s. 81).

gitmesine

engel
O

olmamak:
kuy u

be n im. (M. Hachasano lu 1955 s. 42). mani olma mak, msaade etmek: G e ce l e r i uy uyamyord u zate n. Kuyuya b rakmam! Sabah la r da mahal l e n i n o c uk la r b rakmyo rdu k i ... (M. elen 1955 s. 98). son vermek: Mal i k kpk rm z o l u r. K za r. O k zdk a b r l e ri alay ede r. et i n b rak r N e cdet al r, o b rak r, be n ba la rm. (Y.

(Y.K.

Karaosmano lu 1953 I, 199). AD. b l l k b l l k /b l d k b l d k sulu, yumu ak, bngl bngl DS 667 < ekspresif sfatlardan. Eskide n

Keskin 1953 s. 114). (bir eyi veya birisini) beraberinde gtrmemek: B e n i nas l b rakt n da gitt i n a n n e ? (A. Kutlu 1983 s. 119). (menfi cmlede) atlamak, unutmak: a r lt y i idi n c e ka raya z, sarfnazar etmek: En l im, en fa z l mu ht e rem diye
gste rd i imi z e, i l im, bi lg i mebhasi nde, b rak n z de ri n l e r i, ha n esi n i so rsak bi lmez. kom usu n u nk i nd e n tef r ik edemez. (R.H. Karay 1940k s. 103). b rak

bu rada bu saatte bi r a a bi r y uka r n e piyasala r ol u rd u ! K rpe k rpe, b l l k b l l k b ld rc n g ibi R um di lbe rl e r i , arkala r nda ge n l e r. (S.M. Alus, Ak am gaz.

i n ge n e azman , basm t k f r n e ana b rakm t, n e avrat. (K. Bilba ar 1944 s. 63). vazgemek,

18.9.1943). Ge r ekte n seviml i, b ldk b ldk bi r adam. (A. Nesin 1960g s. 4). b l ut bir kt oyunun ad (H. Kodaman 1944 s. 225). zahat yoktur. AD. b nar /bunar, EO. b ar pnar DS 79179, TS 539 540 < ET. b a r a.m. Clauson 1972 s. 351. B i r a ac dibi nde bi r b a ra ri di, a rm d, otu rd . (Ferec 855/1451 v. 32a). Kr. p na r .

mna itibariyle kal fiilinin causativum hali rolnde olabilir: T rk iye n i n dh i l i le ri n e mdahal e Yaln 1935 s. 138).
Rak lemle ri nde n , kad n vak a la r ndan bahsede rek di n l iy e n l e r i n a z la r n hay ret ve g pta i l e ak b rak yo rdu. (Sabahattin Ali

etmesi ve Abd l hamidi me rut iyet i iadeye mecbu r b rakmas akl n kabu l edec e i bi r m l ha za de i ld i. (H.C.

1937k s. 28). b rak geisiz (intransitivum) fiil

branda, b.

261

bi

olarak: ilemez hale gelmek: Ko rkmyal m, bi r ey 1933p s. 147). b randa, b. b randa . AD. b rangar askerin sa kanad DS 669 < Mo . bara n a r sa kol G. Doerfer 1963 I, no. 84. b ran , b. b ran .

y z i nd e h e r b i r k a rp z bi r p reye sat ld u n g r b ...

yok, ... fakat be n im de, y e han m n da i l e r t uta r ye rim i z kalmad ki! El imi z, aya m z b rakm t. (S.M. Alus

(l 1982 [1581] II, 143). b y k b.m. (stdudak kllarnn bir kanad) < ET. bd k a.m. Clauson 1972 s. 361. st n e u rayan e sesi n e
yen i ye n i te r l iyo rd u.

s l vu r u r, by n eke r, a r b h r la r c r a la r n st n e dke r. (Ferec 855/1451 v. 212v). B y k la rm

(T. Ycel 1955k s. 49). Mecazi mnada: baz balklarn veya nebatlarn byk eklinde uzantlar. b zb z davula sol elle vurulan ince denek < ses taklidi kelimelerden. AD. b zd k /b zd i k ocuk; kalayclkta kap silen DS 674, F. Devellio lu 1959 s. 70 < Erm. b zdig < EErm. pztik R. Dankoff 1995 no. 619. ef ika Hocan ma suyu
b zdk la rdan bi r iy l e g nde ri n c e, hakkmda ka ra r n ve rmi ti r. (K. Bilba ar 1957 s. 13). N e yapyo r b u b zdk bakaym? diye to ru n u na d nd.

AD., RD. b rant /b ra nt braklm , yetim, kimsesiz < b rak + fiilden passivum mnasnda sfat/isim yapan n t eki, kr. k rp nt , yk n t . B i r kyde bi r
b ra nt k z va rm . B u k z b i r ka r n n yan nda ya arm .

(Rodop Trk halk masallar 1963 s. 45). AD. b r b r lan bdrdamak, mrldanmak DS 669 < ses taklidi kelimelerden. Odala r n temi z l i i n e bakan
hastan e hademesi, bu nam m, bu nayacak m, di l i n e bu n u dolam t: N e rde o eski l m le r? a k n l k la fke a ras bi r ye rde d udaklar b u n u b rb rla n yo rd u. (A. A ao lu

(M.Z. Salo lu

1997 s. 68). Kr. d zd n d zd . AD. b zd k la kamak DS 674 < ps sinmek, korkudan saklanmak DS 3447 fiilinin bir trevi mi? zda r ben i g ry i n ik | O rman i i n e b zdk la r. (A. Cafero lu 1946 s. 60). AD. b z gi eek ars DS 674 < Grc. bz ik i < Erm. bidzag a.m. (R. Dankoff 1995 no. 621, U. Blsing 1992 no. 16). AD. b z k /m z k oyunbozanlk etmek DS 675, 3195 < *bz (bez ?) fiili + k geni lemesi. Kr. b z k /m z k . /b / /m / de i imi iin b. bakara II .
Ka ragz: Hac baba, kafama tokma n iye vu rd u n ? amand ra: Tokmak b z kd . (H. Ritter 1953 III, 460).

1981s s. 156). b rey k, b. b reyk . b r ka, b r ka, b. b ri ka . AD. b r ka la kartrmak, kurcalamak DS 670 < Bulg. b rka , < Srp.Hrv. b rkati a.m., b rka kar klk A. Tietze 1957 no. 11. AD. b rnar /b ord nar bir aa cinsi, Juniperus sabina H.Z. Ko ay 1932 I, 312, R. Dankoff 1991 s. 19 < Yun. (prinri) a.m. A. Tietze 1955 no. 227. AD. b rt la /p rt la bir patlama ile dar uramak DS 670, 3445 < ses taklidi kelimelerden olan b rt /p rt dan la ile yaplan fiil, b. a la- . D nya gz e l i Haa ipte! Gz l e ri p rt lam . Di l i d na km . (F. B aykurt 1971t s. 149). AD. b sa r ?? < baha r yerine mrettip hatas m? G ls m bu bsa rda ka rd i te. (M. Ba aran 1992 s. 168). AD. b sat elbise < bis t hal. Al u bek i bsatlar n da, yar n sabah ba la i e! (H. Sayn 1965 s. 39). AD. b t /p t skt yerden birden kurtulmak, frlamak, gitmek DS 672, 3450 < *b rt /p rt a.m. DS 3446. AD. b t k /b it i k kadnn cinsiyet organ DS 671/711 < ET. b t biti mek, yap mak, kayna mak + fiilden passivum sfat yapan ( )k eki, b. akk . AD. b t r sevinten taknlk yapmak DS 672 < muhtemelen *bt ra yerine hata veya but u ra fiilinin varyant. AD. b t rak yabani bir otun d dikenli tohumu DS 671672 < but u rak . O. b ttih kavun, karpuz < Ar. bit t h a.m. B b n nas r u
t a ras nda h a ml i bt t h ik i p reye ve k a pu n u i

AD. b z k /m z k, oyunbozanlk eden; yalanc DS 675, 3195 < *bz (be z ?) fiili + k genilemesi. Kr. b z k . . /b / /m / deiimi iin b. bakara II . AD. b z n kei DS 675 < Krd. bi z i n a.m. U. Blsing 1995k s. 184185. b z r (anatomi terimlerinden) klitoris < Ar. baz r a.m. AD. b z i k sidik, b z ik et iemek DS 676 < ses taklidi kelimelerden (ocuk dili iin b. adda git ). AD. b z la , b. buzala. AD. b i I bir, sondaki / r /nin d mesiyle ondan evvelki nl uzatlmyor. / r / sesinin debilmesi iin b. 2 arsla n . B i g itsek fe na olmaz. (C. Tuncer 1960 s. 29). bi ile yaplan kelimeler iin b. bic i k, bid z iye . Hypercorrection: bi rt eviye . O. b i II (bir ismin bana gelince onu sfat yapar) olmayan, sz, ms. biare aresiz < Fa. b a.m. Bu ntak aslnda yalnz Farsa ve (Fa. yolu ile alnan) Arapa isimlerin nne taklabildi i halde aka olarak ya da bir kelime oyunu htr iin bazen kullanlmtr: bbe d l ik y z g rmi b y z l e ri ... c idden h a rem h i z m eti n e almayala r. (l 1956 [158687] s. 22).

biaded

262

bibereket

O. b iaded saysz < Fa. b adad a.m. Bal k la r h a rek etde, b h is b u b aded. (Ferec 855/1451 v. 47b).

te rc me ede rs i n, me r? Dokto r g r lt l b i r kahkaha i l e at ld : Tedavi bi lmang i z! Hepsi g ld l e r. (Aka Gndz 1940 s. 89). Ayrca bi l ntaks ile balayanlar iin b. be le .

Fa. dan alnma kelimelerde b privativum (menfilik) ntaks ile balayan sfatlar pek oktur. Herhangi bir Ar. veya Fa. ismin nne taklnca, Trkedeki s z gibi, o ismin olmayn bildirir, ms. aded say, b aded saysz. bi hecesi ile balayan ve /i /si uzun olan kelimelerin ekseri hatta hemen hemen hepsi , bu zmreden olduu iin bunlar burada birer birer saymann mnas ve imkn yoktur. Ayn bi ntaksnn bey ekline dnt kelimeler iin b. beyh ude . Dutm am mih r l e peym n, k lm am k u la ahd, | M i h r i k u l em yez e l b ahd ik r r o lmasu n. (mer bin Mezd 1982

O. b i bak korkusuz, korkmadan < Fa. b b k a.m. B z r

y z i nd e h eybeti d u h t e r i h Y emende n k imse otu rmad ... eh z de b b k gel b ld r rs e z e h s a f ! d yb otu r u r. (Ferec 855/1451 v. 200a).

O. b iahd ahidsiz < Fa. b ve ahd . [840/1437] s. 194).

O. b i bakne (zarf) korkusuzca, korkmadan < Fa. b b k na a.m. [b b k + zarf eki olan na ]. e h z de b b k ne S z i k o , get r, n e va r g re l m! (Ferec 855/1451 v. 134b). O. b i bahane/b i behane zrsz, kusursuz < Fa. b siz ve bah na behane. K h i re n k a hve h n e l e ri ...
ben dem mecma bi r n i me n i b be h ne n cem yetid r (l 1975 [1599] s. 108).

O. b iak l aklsz (Fa. b ak l a.m. Ege r bi r p z e h o la k i i i 49).

adl u d d ola, | D ye z l iml e r a n u n z i h b ak l u h r d rl e r . (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s.

O. b i baka /b i beka bekasz, fani, geici < Fa: b bak a.m.


D ny y b bek y te rk eyleme zde n evve l | B i r memleket b rak m a, y h a tems-sel t n !

O. b ialka alkasz, ilgisiz < Fa. b siz ve al k a alka.


Dkkn n b i r k esi nde, k k k a rda n n k yi i mu mel t na bi r h id i b al k a l k a yd siyl e, bi r tem s k r s fati nde k a l yo r. (H .Z. U ak lgil 1317 s.

( air Eref

1958 s. 119). O. b i ba sar grme kabiliyeti olmayan, kr < Fa. b siz ve bas a r grme kabiliyeti. B u g n n e rg ise be z ede n
sen f it n e g z , H n um, | G r rse g nd z ld u z a a gey b bas a r d rl e r. (mer bin Mezd 1982

111). O. bia man amansz, zalim < Fa. b siz ve am n . Ce l l d 1942 [1871] s. 73). O. b iar rsz < Fa. b r a.m. Avret i n f u h na v k f o la n evhe r i b r ... (l 1982 [1581] II, 131). O. b iaram o l rahat kamak, kararsz olmak < Fa. b r m b dan a.m. Ol e r vak t vak t rviyye n iy r n 178a). O. b ia s i b zararsz, zarar vermeyen < Fa. b ve s b. Be n i
ol h lde g rmi , sevmi . De rh l bi r siyb i b s b ba a atd. (Ferec 855/1451 v. 67a). H a san bi r c e l l d b am n n n nde bu l u na n maz l m gibi bi r h l i sk t u s k n etde ... (Ah m ed Midh at

[840/1437] s. 52). O. b i ba s i ret grgsz < Fa. b siz ve bas ret. El i n e bi r 249). O. b i bedel misli bulunmaz < Fa. b siz ve bedel . B i r i
b r n d v n h n e i s m mah a l, ve bi ri a a muttas i l mihm n h n e i b bedel (l 1587 v. 136a). kit b al ub l yenk a t i gzde n ge rmek bas ri n e bas l ub b bas ret id g i n e de l i ld r. (l 1956 [158687] s.

sz l e ri n i , mevz n h a re ket l e ri n i g r b k a rta rd, yle k i b t k a t u b r m ol u rd . (Ferec 855/1451 v.

b i behane, b. bibahan e . b i behre pay olmayan, mahrum < Fa. b sz ve bah ra pay. u l m a rab yede n b be h re . (l 1587 v. 140a). b i beka, b. bibaka . b i ber /b ber sebze olarak piirilen bitki; o bitkinin tohumlarndan yaplan baharat < Yun. (pipri) a.m. G. Meyer 1893 s. 28. < Sansk. pippal i tane, tohum. nlnn dudakslla mas (labialisation) /b /lerin tesirini gsterir. Ol adack bi r k a ra adadu r, o l sebebden B ibe r d rl e r. (Pr Res 1935 [932/1525] s. 831). Ba h esi n e tomat, bbe r ekti rm i . (K. Bilba ar 1944 s. 85). biberli kk benekli (kuma) (?): I r za n n ka rs n n ba ndaki bibe rl i ... (. Kaftanco lu 1972 s. 134). O. b i berdan biberlik < bibe r + bir eyin kabn ifade eden isimlerde kullanlan Fa. d n eki, b. abdan .
ek i rd eg i n i i bo du r. B ibe rd n ve n emekd n de rl e r.

b iat, b. bey'at . O. b iayn ihi aynen, ayn ekilde < Ar. bi ayn i h a.m. ( ayn ve bi ntaksyle ve 3. ahs eki). An la r
degmede i ti r tmez l e r ve p ke t a r k y l e ge lmegi n bi ayn i h dah r i z gste rme z l e r. (l 1587 v. 140a).

Ar. dan alnm kelime ve tbirlerde banda bi (/ i /si ksadr) ntaks bulunanlar vardr. Bu ntaknn mnas ile, vastasiyle, tarafndan gibi bir eydir. AE cildinde kaydedilenler: biayn i h i , biddefaat, biemri l la h, bigay r hakk n, bi hakk n, bi h i kmeti l la h, bi i nayeti l l h, bi i z n i l la h i , bi la ha re, bi lak is, bi lbedaye, bi lfa rz , bi l f i i l , bi l hassa, bi l hayat, bi l i cab, bi l i c ra, bi l i l t i zam, bil i tigal, bi l itt ifak, bi lkasd, bi lkemal, bi lk l l iye, bi l la h i, bi n n et i c e, bi n n isbe, bismil la h, bita rik i, bitemamih i, bittabi, bilt ekmi l, bittemam, bittesadf, bitu l i ha, bi u c e ri h i, b i zati h i , bi z zat. Bu ntaky takib eden daima Ar. bir isimdir, yalnz u misalde olduu gibi aka olarak Ar. olmayan bir kelime kullanlm olabilir: bi lmangi z para kuvvetiyle: G e r i radyote rapi, h id rote rapi, ne bi l eyim i te ha rmo nyote rapi midi r n ed i r? O n la r g ib i si z de bi r galetote rapi i cat etmi si n i z. Gal etote rapiyi nas l

(Evliy eleb 1935 [17.yy.] IX, 587, R. Dankoff 1991 s. 18). O. b i bereket bereketsiz, mahsul kt, ksr < b siz ve barakat bereket. b be rek ette r daha ok bereketsiz [te r Fa. comparativus eki]: Nek a dar de rv ra iyyet

biberiye

263

bicik

sa arla rsa ... b be rek ette r u l a rte r o l u r la r.

(Ferec

855/1451 v. 192a). b i ber i ye yapra baharat olarak kullanlan bir bitki, Rosmarinus officinalis (veya Hippomarathrum, b. I. Hauenschild 1989 no. 584) < Yun. (piperi) karabiber (?). Kpekl e r azalm . O rada
bu rada gez e n l e r,... ya da eski ta la r n a ras nda, agorada, mz e n l e ri nde ke nd i l e ri n e k imse n i n doku nmyaca na gve n e rek, bibe riye l e re s r nse l e r bi l e adm tede n duyu la n keski n kt kok u la r n rtemeden dola an la r.

stlahlarnn direkt Ltinceden denemesi iin b. anto logya .

alnmas

b i b l i y o man kitap delisi < Fr. bibl iomane a.m. [EYun. (biblon) kitap ve (mana) delilik], kr. kl eptoman .

(B. Karasu 1995na s. 34). AD. b i ber iza yapra bibere benzeyen bir eit bitki < Yun. (pipe r t za ) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 414. b i ber on bebek iin emzikli ie < Fr. bib ro n a.m. [Lt. bibe re imek]. B i rl ikt e kahvalt ett i l e r, bebe e bibe ro n la st i i rd i l e r. (B. Uzuner 1994 s. 47).
A nala r n n memel e ri n i saatl e rc e eme rek u ra acakla r na, ok daha kolayca, ad na bibe ro n den e n, bo alm bi r rak i esi n i n a z na tak la n emz ikte n yud uml uyo rla rd . (M. Margosyan 1996 s.

Fr.dan alnan ve man hecesi ile biten kelimelerin bir ksm EYun. (mana) delilik ile alkaldr. Bu gibi kelimelerden AE cildinde bibl iyoman ve e ro i nman gsterilmitir. Fr.da kullanlan ve Tk.ye man eki ile geen baka bir kelime grubu iin b. abonman .

b i b l o vazo vs. gibi zarif kk ss eyas < Fr. bibe lot a.m. B ib lo, h ediye l ik e ya, v r z v r satan bi r ka r . stemez d z e n i boz u ls u n. (A. Kutlu 1987 s. 49). O. b i bnyad temelsiz, asl esas olmayan < Fa. b bu ny d a.m. [b siz ve bu ny d temel]. Va de i 1982 [840/1437] s. 235). O. b ican cansz < Fa. b c n a.m. G z m k a n a layu s o rd [840/1437] s. 32). AD. b i ceci k birtanecik DS 681 < kltme (diminutivum) eki olan c ik ile takviye edilmi bi rc e bir tek, yegne (kr. A. Tietze 1965 s. 420).
Ky gu r u l u ndaki ik i n c i ye Hacel i de sabah sabah avl umu za bask n yapp, ben im bice c ik ge l i n im i bi r ta la ye re devi rd i. (F. Baykurt 1959y s. 183). bu s r r c na ak l eyd r: | Var, ey b c n, c ig e rd e n s o r y rek k a nda, g l k a n . (mer bin Mezd 1982

vas l u i n, i itdk, ey peym n ike n, | Ahd b b ny d n y d eylemi si n, eyl eme! (mer bin Mezd

77). EO. b i b i I hanm TS 543 < ocuk dili, b. adda git- . E.V. Sevortyan 1978 II, 127128, M. Rsnen 1969 s. 75, G. Doerfer 1965 II, no. 820. C riye i itdg i h a be ri va rd, bibiysi n e d y v rd i. (Ferec 855/1451 v. 21b). AD. b i b i II yal kadn akraba (hala, yenge, abla vs.) DS 677678 < bibi I. K z n anas G l meyi n bibi l e ri ,
ben im k z m Egi n g e l i n i de i ldi r, diye rek k z na arka kt . (M. lhan 1983 s. 36).

AD. b i cek ke DS 775776 < bak ile b ucak kelimelerinin kontaminasyonu. Damla r akmaya
ba lad bi rde n... Hemen kalkt. B i r u val bu ld u duva rdaki del ikte n. B i c e i n i i i n e katt, ge i rd i ba na. D a r kt .

AD. b i b i /p i p i III hindi DS 678, 3457 < Balkan dillerinde yaygn olan b iba rdek, kaz veya hindi diisi (Bulg., SlavMak., SrpHrv., Arom. biba , Arn. bib ) ekspresif veya ses taklidi kelimelerden (rdekleri bi bi bi sesleriyle arrlar) BER 1971 I, 45, P. Skok 1971 I, 144145. (ocuk dili) b i b i IV/p i p i erkek cinsiyet organ DS 678 < ocuk dili kelimelerinden, b. adda git- . o c u u n
bibi si n i t utacak, ap aras n a z c k ovu tu ra caks n yan i. Bak, o zaman nas l k esi l i r sesi! (M. Seyda 1958y s.

(F. Baykurt 1971t s. 322). EO. b i cene ol bir yere gizlenmek, snmak TS 544 < bece n e . O. b icevab ka l cevapsz braklmak, tatmin edilmemek < Fa. b siz ve c ev b . b c ev b k a lm bi r i h t iy c sevd ... (H.Z. U ak lgil 1317 s. 30).

4). AD. b i b i l I ibik DS 678 < Grc. bibi lo a.m. V. Cangidze 1984 s. 46. AD. b i b i l II ekirdek DS 678 < Yun. (Karadeniz dial.) / (pipiln/pipl) < Lt. papil la a.m. Ch. Symeonidis 1973 no. 178. b i b l i y o f i l kitap dostu < Fr. bibl iop h i l e a.m. [EYun. (biblon) kitap ve (filin) sevmek]. b i b l i y o graf ya bir sahaya ait baslm mehazlar gsteren kitap veya makale < Lt. bibl iog raph ia a.m. [EYun. (biblon) kitap ve (grfein) yazmak]. t.dan gelen -ya eki iin b. ablatya . Asrmzn otuzlu yllarnda bir grup aydn tarafndan uygulanan yntem, yni ilim

O. b ici ft tek, bekr < Fa. b siz ve c u ft /c i ft ift, e. imdiki h lde be n b c i ft em. (Ferec 855/1451 v. 182b). AD. b ici k I meme, meme ba DS 681, TS 544 < ??.
n e i n yidi i ay rla ottu r, | B i c i i nd e n yo u rt la stt r. (K. Gngr 1941 s. 60). sa d n

AD. b i ci k II bir tanecik DS 681 < *bi rc ik a.m.; kr. bi r i c ik .

Va r m oc u k la r n ? Va r. B i rtan e mi? B i c i k.

(Orhan Kemal 1954b s. 109). sevilen birisi iin kullanlan hitap ekli: Tosu n A l i , evde u n u t u la n
muska ve gz bon c u k la riy l e Sa r ce l eb i n a rkas ndan ko arke n , di e r ka rde i de B i c i k bi c ik, ge l bi c ik, hakk n h e l l et, Sar bi c ik! diye damn tepesi nde n e l ediyo rla rd . (H. Aytekin 1945).

AD. b ici k III biraz, bir para DS 685687 < bi r az c k a.m.

Yal n z c ga ra kad ndan a laym da bic i k, ik i su l fata i eyim! (F. Erdin 1958 s. 59).

bicik

264

bider

AD. b i ci k IV bir kere DS 679 < *bi rc i k a.m., kr. bi rc e i z a.m. DS a.y. G r l o lmu sakal n, ge l de bic k aynaya bak! (H. Ritter 1953 III, 228). AD. b i ci k b i ci k I (hayvanlar arrken) dudaklarla yaplan hafif sesler DS 680 < ses taklidi kelimelerden. AD. b ici k b i ci k II, b. bi rc i k bi rc i k . b i kesmek TS 545 < ET. b /b i a.m. Clauson 1972 s. 292293. EO.da nl / / m yoksa /i / mi idi? M. Mansuro lu onu palatal bir nl ile kafiye olmazsa velar okur, ms. B d n e fs ba n k i g vu rd (Sultan Veled 1958 s. 14), fakat ayn iirde (s. 12):
Ol bu a rda n ki H z r s u idi | Di ri k a ld vu n e fsi n i bi di; kr. bak, bk . ot, ekin kesmek: Varu rak bi r ah s a u rad la r k i ek i n i r i mi du rm ; eki n i n i t ef vts z md rik ay r md ri k d mez bi e r. (Ferec 855/1451 v.

(A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 9). Nadas vak t i nd e ve bi i n vak t i nd e ay r amele mb eret tmeyb ... (.L. Barkan 1943 s. 91). Kr. bi im .
u n k im di led z , ek i n b i i n g ibi.

EO. b iin kendine elbise iin kuma bitirmek TS 545 < ET. b n kendisi iin kesmek [b + reflexivum genilemesi, b. ac n II ], kr. (e lb ise) diki n . O. b iiz hi bir eysiz, yoksul < Fa. b z a.m. [b siz ve z bir ey]. yig it! Se n dah k a tumu zdan b z , b dest v z g itme! (Ferec 855/1451 v. 102a). O. b iun (Allahn sfatlarndan) sebebi ve niyeti aranmaz < Fa. b n a.m. [b siz ve n neden], H a yr u e r nak k b n yazd bi r l evh
ceb n | dem o l c e hd db ol nak ta y r eyl emez.

190b). ekin bier gibi ldrmek: Yamanla r bi di, yah la r yah lad. (Ferec 855/1451 v. 27b). keserek biimlendirmek (tahta, kuma): v z e r
vu me r mah rem le ri mah z k i r p s olan k i rb sdan c me bimek gibid r. (l 1587 v. 138b; bu misaldeki bimek

(mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 223). O. b id st < Fa. b d a.m. b d i l e rz n telli kavak (l e rz n titreyen): ft n u h ey z n, b d i l e r z n g ibi, bi r n i c e g n o l bey b n la rda daban u rd la r. (Ferec 855/1451 v. 128b). O. b idad adaletsizlik, zulm < Fa. b d d a.m. [b siz ve d d adalet]. M u t d olduk la r cev r u b d d ... i l l e rde dah c d tmeyel e r. (l 1979 [1581] s. 181). O. b idar uyank, dikkatli < Fa. b d r a.m. 28a). b i d at sonradan km ve ananeye aykr olan usul < Ar. bid a a.m. Be n bu i i h a t t i l e k a b leyi l e i l e rs em e h l i h ib re an bid ate sayarla r. (Ferec 855/1451 v. 104b). B u mez h ebde ola n la r i i n b id at olmyan, ha ram
olmyan, g na h o lmyan h eme n h eme n pek az ey vard r. B iyd r mi m rla r, c bk be n n la r, h y r m h e nd is le r cem eyled i, vc h v rd i, i buyu rd . (Ferec 855/1451 v.

kelimesi nszn 16. asrda palatal olduunu gsterir). Mecazi mnada: baha bi fiat koymak: B z i rg n sevi nd i, bah bidi. (Ferec 855/1451 v. 106b). ik i bi ortadan kesmek, yarmak: Hem n s at buyu ram, sen i ik i b i e l e r. (Ferec 855/1451 v. 201a). b i , b. b . b iare aresiz; zavall, acnacak < Fa. b ra a.m. [b siz ve ra are]. S a d ef ati l e o l sucs u z biyc re i s a d diyn ra i nd rd i l e r. V rd i, k u rt u ld . (Ferec 855/1451 v. 235b). te, bi r bi a re o ld u um o rtaya k yo r. He r
no rmal i nsan n k z p kp re c e i soru n la r ka r s nda be n kayts z kalabi l iyo rum. (M.C. Anday 1965a s. 174).

(F.R. Atay 1953 s. 92). b i dayet balang < Ar. bid ya a.m. [/bd / kknden]. O l
Ma b d h a k k k i v c d n u b id yeti vu n i h yeti yok d u r, s a d he z r h a n c e r i bd r c n uma y reg me sanc lsa yegidi andan k i b u n ze n n eteg i n e to z k o nayidi.

AD. b ienek otlak DS 683 < bi + fiilden isim yapan e n ek eki J. Deny 1921 s. 582. Kr. ge l e n ek.
B i e n e k l e re u ratt la r yol u. C lk c lk ediyo r bastk la r de ri n otla r n dib i. (. Kaftanco lu 1972 s. 24).

AD, b i i erkek ocuk DS 683 < Grc. bi i a.m. V. Cangidze 1984 s. 4647. b ii m I hasat < ET. b m a.m. Clauson 1972 s. 295 [b + fiilden nomen actionis yapan im eki, b. adm I . Resmi g iy h ot bi imi nde al n u r. (.L. Barkan 1943 s. 283). Ekime, bi ime, ha rmana ait ne va rsa evle rde, sokakla ra dk lm t. (C. Tuncer 1960). b ii m II biili (kuma ve elbise iin); ekil < bi im I.
Dolab n kap k u lp la r g m , kad n e l l e r i b i imi ndeydi.

(Ferec 855/1451 v. 44b). O. b iddefaat defaatla, tekrar tekrar < Ar. dafa t defalar, /d / harfi trif, bi ntaks ile. Ve biddefa t p y
se r r i a l ya arz o l u nmamas bive c h i n mi n e l v c h l yk u sez deg ld r. (l 1979 [1581] s. 156).

b i de vcudun orta ksmlarn ykamaya yarayan kk le en < Fr. bidet a.m. [asl mnas kk at, stnde yerde oturur gibi oturulduundan]. AD. b idek yabanl aalarn yenmeyen meyvas DS. 685 < Yun. (apidki) kk armut, ahlat [apdi armut ve kltme eki ki ] Hist. Lex. 1939 II, 397). AD. b i dene badana < badana kelimesinin varyant. B id e n e yap lacak, ondan ka rd la r. (M. Makal 1960 s. 14). AD. b i der tohum DS 684685, TS 545 < Ar. bid r , (Suriye dial.) bd r, a.m. [bad r n oulu] A. Tietze 1958 no.

(Fruzan 1972k s. 291). Bzen aalayc mnada kullanlr: N e bi im t ramvay bu ? (R. Ilgaz 1962n s. 3). RD. b i i m III belki < belk im . Ce c eyle n a l rs k alt n la r v se
olmaz, bi im raslarsik ha n c i candarmaya da sora n e o l u r ha l l m z ? (N. Hafz 1985 s. 227).

EO. b iin hasat TS 544545 < bi + fiilden nomen actionis yapan i n eki, b. ak n . Vardu r si z i n

biderman

265

bigaraz

5. tek i l e r k k top rak sah iple r i, yar c veya tebi rc i

kyl l e rd i k i vi lyete bide r, kazma sap, yah ut apa i i n rgat tedarik i n e g id iyo rla rd . (Orhan Kemal 1951s s.

O. b iedeb edepsiz, kstah < Fa. b adab a.m. [b -siz ve adab edep, hay]. n se n ay ruk k i i n mi l k id ,
evve lde n ba a d yeyd , byle za h m et ek b e fg r olmayadum no layidi, b edebl ik dah tmeyedm. (Ferec

22). bide rc i tarlaya tohum serpmek iin tutulan rgat DS 685: Ma rt n be i nde n son ra gt r paza rl k la
tutt uk la r b ide rc iye b r ta rla n n i id i n i se rpti ri rd i.

855/1451 v. 116b). O. b iemr i l lh Allahn buyruu ile < Ar. bi amri l l h a.m. [ amr buyruk, bi ntaksiyle ve A l la h ]. B i

(Re at Enis 1944 s. 120). O. b ider man aresiz, bideva < Fa. b darm n a.m. [b olmayan ve darm n are, il]. L ki n n z kmi z c 125). O. b ideva aresiz, devasz < Fa. b dav a.m. [b siz ve dav deva, are, il]. n o l u rm myesser H s reve
r n, n i n | Yok y re F e r h d b di l yond bu n ca t a la r (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 174).

old u c i h etde n ce f y h a bsi z i nd n g i r i ft r de rd i b de rm n o lmas na sebeb old. (l 1994 [159199] s.

emri l l h o l de rm nde l ikde, ol biy ral k d a bi r a ac e l me gi rd i. (Ferec 855/1451 v. 112b).

O. b iendaze endazeye gelmez, her ly aar < Fa. b and za a.m. B i r b l k n i k eb t b e nd z e g r h g r h va ru r la r saysz bir felketzedeler ordusu kta kta gidiyor (l 1975 [1599] s. 131). O. b iesa s aslsz, esas olmayan < Fa. b siz ve as s esas. Nas l bi r af let es e r i o la rak b es s bi r h issi
bt n ve z if i i ns n ye i z e vaz i h km tdi i n e ...

O. bidev i, b. bedev. O. b idev let bedbaht; uursuz < Fa. b davlat a.m. [b siz ve davlat talih, ans]. Gemi ba nda du rd uk , o l b devl et l e r i l e c e ng eyl edk. (Ferec 855/1451 v. 46b). O. b id i l meyus, sevdal, malihulyal < Fa. b di l a.m. [b siz ve di l kalb, yrek]. B d i l k la r , b h s l

(H.Z. Uaklgil 1317 s. 93). O. b iey y ihal her halde < 119). O. b i faide/b i fay i de faydasz, netice getirmiyen < Fa. b f ida a.m. B u b f yide ke l e c i l e ri n de r z ? (Ferec 855/1451 v. 140a). O. b ifa s la faslasz, aralksz < Fa. b siz ve f s i la aralk. R y s nda b p y n bi r u fk u z e r i n e 1317 s. 42). b i fay i de, b. bifaide . b i ftek b.m. (bir et yeme i) < Fr. bifte ck < ng. beefsteak a.m. [beef sr eti ve steak et dilimi]. nt i ha r e n 155). O. bi f ru aydnlksz, snklk < Fa. b f u r a.m. [b siz ve f u r parlaklk]. s a d k a ti be zmi n em i b f r z h i r o la n la r ... (l 1979 [1581] s. 136). Bi ga anakkale vilyetinde bir kasaba < Yun. (Pgi), asl mnas membalar. Bi gad i Balkesir vilyetinde bir kasaba < Biz.Yun. (P gd ia) D.J. Georgacas 1971n s. 108. O. b i ga m gamsz < Fa. b am a.m. dem b am olmaz. (Ferec 855/1451 v. 70b). b i gne yabanc < Fa. b g na a.m. De i l b g ne l e rd e n, in la rdan be l g rd m. (air E ref 1958 s. 140). (bir eyden) mahrum: e h r i me zb r u ba z k a hve 109]. O. b i garaz taraf tutmayan, ahsi maksad olmayan < Fa. b a raz a.m. [b siz ve a ra z maksat; kt kast, d manlk]. M s ra h k met de n l e r
H lbuk i M e hpeyke r daha aml ca dan avdet de r tmez D i l bu bi eyyi h l s a t laca n t ef e r r s tmi idi . (N mk Kem l 1944 s.

mehc r s dk la r esi rg emek ge rek t ki de rd i l e c na gi ri ft rl k o lmaya. (Ferec 855/1451 v. 113b). B u n g rd g mce b

O. b id in dinsiz < Fa. b d n a.m. 855/1451 v. 212b).

d n l i g i nde n, m l h id l ig i nde n iym n deg l em.

(Ferec

O. b id i ren g derhal, gecikmeden < Fa. b di ra n g a.m. [b siz ve di ra ng tehir, erteleme]. B di re n g du r u ge ldi, e l i n a ld, ge nd y r i nde ot u rtd. (Ferec 855/1451 v. 105b). O. b id i rhem parasz < Fa. b sz ve di r ham para, ake]. Eyleye h e r sef h e l ut f u h imem, Kala b di r h em. (l 1587 v. 129b). O. b id i r i g inkr olunmaz, reddedilemez < Fa. b di r a.m. [b siz ve di r ret]. B i r k e r m i b di r ... (l 1587 v. 123b). reddedilemez, amansz: Eyleme z amze h im yet, t u ru r o l b di r ... (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 180). b i dnus, b. bedenos. b i d on teneke veya plastikten byk kab < Fr. bidon a.m. [kelime belki bir skandinavya dilinden alnmadr]. B i r k edi p bidon u ndan atlayp az n c e fa re n i n f r lad del i i n ba na ko tu. (A. Kutlu 1987 s. 53). AD. b i dzeye/ b i r d zeye eit olarak, bir sraya DS 688, 698699, TS 587 < bi r ve d z ey dzlk + dativus hali eki. b i dzi ye/b i rdz i ye durmadan, kesilmeden DS 688 < bi r d z eye . ard aras
ht iy r Ma ns r ef e nd i bi rd z ye za f b u rn u n u n u c u na d e n gz l n d z e l te rek by cek bi r deft e rd e k a ydla r yapyord u... (H.R. Grpnar 1926b s. 39).

s ra lanm e nbe r l e ri n a ras ndan b f s la bi r pe rv z i l e s a k lan ub k a n bi r g e n c k z g rd . (H .Z. U ak lgil

an laml ayd n ba kald r s o la rak n it e l e nd i re n l e r saki n saki n biftek l e ri n i kesiyo rla r. (A. A ao lu 1991h s.

h a n e l e ri a z salya rl u d v n e l e r i l e meml , h us s ak l u id r kde n b g ne l e r i l e d o pd o l u ... (l 1975 [1599] s.

bigaye

266

bihasl

mak d ri n i ba z b a raz la rdan s o rd um ...

(l 1975

[1599] s. 164). O. b i ga ye sonsuz < Fa. b ya a.m. [b siz ve ya nihayet, son]. Ve bu z i k r o l u na n h idem t c i h d u az muk bel esi nde c r b ye ... bu ld uk la r ... (l 1979 [1581] s. 245). O. b i ga y ret engen, ilgisiz < Fa. b ay rat a.m. Fa raz
avret i n i yan n ca uydu r ub mes besi nde b r ay ret l ikd r.. (l 1956 [158687] s. 243). b

O. b ihad saysz, ucsuz bucaksz < Fa. b had a.m. [b sz ve h a d had, hudut]. Z eyn b u h le r z o ld, z evk eyled i a a degi n k i o l b h a d m l dke nd i. (Ferec 855/1451 v. 52b). b ihakk n hakl olarak < Ar. bi h a k k i n a.m. [ hak k hak, bi ntaks ve i n genetivus ekiyle, b. al- rivayeti n ]. K y m etdi bi h a k k n E rz u r m l e r vi l yetce. (air Eref 1958 s. 114). O. b ihamal /b ihemal /b ih ma l benzeri mevcut olmayan < Fa. b h m l /b ham l /b h um l a.m.
Ulem dan me rc o la n h l i c r i e r i e r f e i ht im m b h m ld r. (l 1956 [158687] s. 160). Re y s bi r s h ib c em l b h m l ol va r imi .

O. b i gay r ihak k n buna hakk olmadan, hakszlkla < Ar. bi h a k k i n hak ile, menfi hale getirmek zere ay r kelimesinin ilvesiyle. Ar.da genetivus hali iin bkz. al- rivayeti n . B i ay r h a k n i i n n e fy eyled i bi r ok mse lm n ? ( air E ref 1958 s. 117). EO. b i g i gibi TS 546548 < ET. big i < kibi a.m. [k b kalp, dkme + 3. ahs possessivum eki olan i ] , Clauson 1972 s. 686. Metatez iin kr. alb z . K z balk g ib i h a m , s a def big i b h o ld. (Ferec 855/1451 v. 41a). O. b i gi ran /b i keran llmyecek kadar byk < Fa. b gi r n /b ka r n a.m. [b siz ve kar n sahil, kenar, son]. H a tt d o na nmai h m y nda ol bah r i b gi r nda /b k e r nda v fi r siy h a t u sib h a t tdi. (l 1975 [1599] s. 159). b i gud i /b u g i d i salar kvrmak iin kk alet < Fr. bigoudi a.m. [kelimenin asl bilinmiyor] Sabah
vakit bu labi l i rsem sala rm stmal big ud i l e rl e sa ra rm. (Z. Ankara 1991 s. 108). K z, evde oldu u s re c e bug idi i l e dola r. Liseyi biti re l i ka y l o lmu , evde byle dola lmyaca ndan habe ri yok. B i r g n K z m, hasta ms n se n? ka rsana u bug id i l e r i! dediydim. (M.G.

(Ferec

855/1451 v. 17b). b ihamd i l lah Allaha kr! < Ar. bi h a mdi l l h i a.m. [h a md Tanrya kr, bi ntaks ve i eki ile ve (A)l l h ]. B k i mevc d i l e b ite rs e, mevc ddan ok yok bi h a mdi l l h! (Ferec 855/1451 v. 119b). O. b ihami yet namus gayreti zayf olan < Fa. b h a m yat a.m. yaz e n bi l l h i b h a miyyetl ig i ms b et u muk a r re r o l u r. (l 1982 [1581] II, 131). O. b ihar I denizler < Ar. bi h r a.m. [bah r I deniz kelimesinin oulu]. B u diy r i bi h rda bi r h u r r em ce z iy re va rdu r. (Ferec 855/1451 v. 45b). O. b ihar II dikensiz < Fa. b h r a.m. [b siz ve h r diken]. H c Hu rm b h r u h c g e n c b m r o lmaz. (Ferec 855/1451 v. 74b). O. b ihareket hareketsiz < Fa. b siz ve h a rakat . (H.Z. Uaklgil 1317 s. 142). O. b ihaseb (Ar. usul izafet terkiblerinde) e gre < Ar. bi h a sab a.m. [ h a sab l, kymet. bi ntaks ile].
H i lk a ti i ns n yeye bi h a sebi l- az a met u ri yet edeb l z m oldu g ibi ... Ke ndisi n i a rkas na salve rd i, yi n e yle b h a rek et du rd u.

Anadol 1984 s. 6). O. b i g ft konu makszn, bir ey demeden < Fa. b sz ve g u ft konu ma, szler. B g ft du rd la r, o l k a dar be n i dgdi le r k i biy h o ldum. (Ferec 855/1451 v. 98a). O. b i g ftar konu masz, dilsiz < Fa. b siz ve g u ft r konu ma. Ol b bda dil l e r i b g ft r ve d de le r i pe rde i i l l et i l e n m d rdu r. (l 1979 [1581] I, 137). O. b i g man phesiz < Fa. b g m n a.m. [b siz ve gum n phe]. B u u l m b g m n ba a alat ge lmi d r. (Ferec 855/1451 v. 121b). b i gnah gnahsz, susuz < Fa. b g u n h a.m. yed ol yigit b g n h id i? Ta r s k u rta rd o la. (Ferec 855/1451 v. 109b). b i gzel, b. bi r g z e l . O. b ihab uykusuz, uyku tutmaz < Fa. b h b a.m. [b suz ve h b uyku). G nde n g n e k z iy de old, b h b u b k a r r o ld . (Ferec 855/1451 v. 176ab). b ihaber habersiz < Fa. b h a ba r a.m. B u la r mestle r, lemden b h a be rl e r. (Ferec 855/1451 v. 98b). rviyye sat ld u ndan b h a be r. (Ferec 855/1451 v. 178b).

(l 1956 [158687] s. 195). bi

h a sebi l h i l k a tabiat itibariyle, doutan: Ze n n s n f d u r k i bi h a sebi l- h i l k a ne fsle r i n e ma l be l e rd r. (a.e. s. 228), bi h a sebi l isti d d uygunluk

bakmndan:

Fuk a r ola n la r b i h a sebi l isti d d ah a k k u ah r o lan la r i l e be r be r g r lmemek ge rekd r. (l 1979 [1581] I, 152). bi h a sebi l st l h

stlahlarna gre: derecelerine

N u k d h m y n k i bi h a sebi l- sti l h di r h em i os m n d y mu ayyend r ... (l 1979 [1581] I, 183). bi h a sebi r r tbe

gre: ... bi h a sebi r r tbe otu rd uk la r nda bi n y fa z l u kem l tu d v r st v r mes besi nde g r i n r l e rd i. (l 1979 [1581] I, 105). bi h a sebi e r eriata gre: (l 1979 [1581] I, 146). O. b ihas l kazansz, eli bo < Fa. b h s i l a.m. [b siz ve h s i l netice, mahsul, kazan]. H l me m n sib old u r k im b h s l n ig r k a t na ge lmeyem. (Ferec 855/1451 v. 18a). haslat vermeyen, gayrmnbit; Se ng ist n ve b h s l y r l e rd e s ki n ra y ... (.L. Barkan 1943 s. 291).
L zm olmayan mes cid u med ris c d na bi h a sebi e r i c z et yok d u r.

bihaya

267

bik

O. b ihaya utanmaz < Fa. b h a y a.m. [b sz ve h a y utanma]. Ol b h a y ya n eyl ed td . (Ferec 855/1451 v. 139a). O. b ihemak esiz, benzeri olmyan < Fa. b sz ve ham k benzer. H e r f i ek b ev rmede it b n u b h em k ol u rla r. (l 1979 [1581] I, 179). b ihemal, b. bi hamal. O. b ihemta harikulde, esiz < Fa. b hamt a.m. [b sz ve hamt benzer; e. N e an u g ib i me h r g rd g i
va r idi, n e an u g ibi z b vu b h emt sar ya gi rd g i va r idi. (Ferec 855/1451 v. 118a).

O. b ihuzur rahatsz, huzursuz < Fa. b h u z r a.m. Tem r l e ng bu a yet b h u z r o l ub ... (P.N. Boratav 1995 s. 177). B u def a fuk a r bu c i h etde n z iy de b h u z rs u z l k bey n tmegi n ... (.L. Barkan 1943 [1540/947] s. 76). O. bih mal, b. bi hamal . O. bihner elinden i gelmez, beceriksiz < Fa. b h u na r a.m. K a rda umu b i r b h n e r, bedh is l avrat
va rdu r. N ek i eve ge l r, avrat an biy h de y re h a r c de r. (Ferec 855/1451 v. 191a).

O. b ih i k meti l lah Allahn hikmetiyle, nasl olduysa < Ar. bi h i kmati l l h (i ) a.m. [ h i kma + b ntak, ve (A)l l h ]. o c u u o lmayan kad n la r o manast ra adakla r ile g ide rl e rd i. B i h i kmeti l la h (metinde:
bi h ikmete n l i l la h ) doku z ay on g n son ra oc uk la r d nyaya gel i rd i. (K. Bilba ar 1961 s. 58).

O. b i ihti yar gayrihtiyari, elinde olmyarak < Fa. b i h t iy r a.m. [b sz ve i h t iy r istek, karar]. n
eh z dei fa f r g rd i, b i h t iy r h idmet tdi, aya n du rd . (Ferec 855/1451 v. 134a).

b i i l aresiz < Fa. b sz ve i l c derman, deva. Bugn yalnz a bi i l a ve mitsiz kafiyeli ift szde kullanlr, b. a maddesinde. O. b i inayeti l l hi Allahn inayeti ile < Ar. bi i n yati l l h i a.m. ( i n ya , bi ntaki ve A l la h ). Ar.da genetivus hali iin b. arz u l la h i vasia . Al nd u
tak d rc e be r h o rd r o laca muk a r re rd r. (l 1956 [158687] bi i n yeti l l h i

O. b ih ired aklsz < Fa. b siz ve h i rad akl. b

h i r ed! B e n h cam. B u dem sen i ik i y z d n ra satu n aldum. (Ferec 855/1451 v. 223a).

O. b ih i sab hesapsz, saysz < Fa. b h is b a.m. B h is b h a lk uyd. M s ra geld i l e r. (Ferec 855/1451 v. 244a). O. b ih i t cennet < Fa. bi h i t a.m. A b r ek l ana y r i beh i t olsu n! (Dedem K o rkut 1973 [14.15.yy.] s. 58). B i r m r z ra rd k k i bi h i tden na zte r ... (Ferec 855/1451 v. 47b). O. b ih i tasa cennete benzeyen < Fa. b i h i t ve s gibi, benzeyen. mes ki n i bi h i t s (l 1587 v. 135b). O. b ih i ten kendinden gemi , uuru bozuk < Fa. b h tan a.m. n b u sz i i itdm ... gendz m b h te n dop ra a saldum. (Ferec 855/1451 v. 108a). O. b ih i t cennete ait < Fa. bi h i t a.m. [bi h i t + isimden sfat yapan ]. Dal la c n o l k e n iy z ek i g rd i, sandk i h r bi h i t d r (Ferec 855/1451 v. 214b). cennetteki, cennet sakini: Ol gec e ol k z i l e o l ge c e
d zdi k i bi h i t l e r h r i l e r i l e a n u g ib i g c e l e ri yok .

s. 246).

O. b i in saf insafsz, merhametsiz < Fa. b i ns f a.m. 1317 s. 18).

ns n la r a ras nda on z e l l ve sef l b rak a n b u md h i eyi e z y b i ns f n h iss tmi idi. (H.Z. U ak lgil

O. b i intiha sonsuz < Fa. b i nt i h a.m. [b suz ve i n t i h son]. ba z msl im n la ra i ft i r ve e n v i k i z b u du r la isn d t a ma b i nt i h k l ub ... (l 1982 [1581] II, 140). O. b i intizam intizamsz < Fa. b i n t i z m a.m. Am yi r i [1581] II, 145). O. b i i rt i yab pheden ari < Fa. b siz ve i rt iy b phe. B u de l mi h r b b i rt iy b k o y ub seng u
kec u g i lde n s h t e ... k bl eg ha te rk i teve c c h i m n sib g rmez l e r. (l 1975 [1599] s. 122123). im ret e n c m bez l i n i met u t a m b b nda ol ve c h i l e b i n t i z m olmak m n sib u l yk mdu r? (l 1982

(Ferec 855/1451 v. 143a). O. b ihod /b ihuz kendinden gemi, baylm, ldrm < Fa. b h od /b h ud a.m. [b siz ve h od /h ud kendi]; Fa. kelimelerde /d / /z / geli mesi iin kr. az i n e .. B e n i dgdi l e r. B h od old um. (Ferec 855/1451 v. 109b). yle b h z o l ub anda yatm am, | Sank im ol dem gendz mden g tmi em. (M. Adamovi 1994 [136886]. no. 2445). O. biho , b. bi h u . O. bihude, b. beyh ude . O. b ihu /b ih o kendinden gemi, baygn, akn < Fa. b h a.m. [b sz ve h akl, uur]. D r i l edi, b h o l ub d di. (Ferec 855/1451 v. 22a). Kr. beyh u /beyho , bi r ho . O. bihuz, b. bi hod .

O. b i i t i bah phesiz < Fa. b i tib h a.m. [b siz ve i tib h phelenme]. Z iy fet i k i l rdan g r lmeyb
h a rc l z m r z be r z rs dan al nd u na del l i b i tib hdu r. (l 1587 v. 137ab).

O. b i izni l lahi Allahn izniyle < Ar. bi id n i l l h i a.m. (id n , bi ntaks ile ve (A)l l h ). Ar.da genetivus hali iin b. a rz u l la h i vasia . Andan secdeye vard,
ba n y rde n k a ldu rd , n biyn y biyn bu ld, bi i z n i l l h i ta l . (Ferec 855/1451 v. 185a).

b ijuteri kuyumcu ii ss eyas veya ucuz taklidi < Fr. bi jo ute ri e a.m. [bi jo u mcevher]. Bayan la r n be en e ce i son moda bij te ri ... (Fruzan 1972k s. 58). AD. b i k I mermer kesme e yarayan klnk < Ar. (Suriye dial.) b k A. Tietze 1958 no. 24 < Fr. pic a.m. A. Barthlemy 1935 s. 75. .

bikr

268

bil

O. b i kr isiz < Fa. b k r a.m. [b siz ve k r i, kazan]. B i r ust d ben n va rid i ki m h e nd isl ikde kazansz: B k ru i i n d z e r u de r a n de r k r | Ge r n m cev a r z e r i k imseye v rse . (Ferec 855/1451 v. 121b). (b k r yerine) isizlik, bo zaman: eb 149b). O. bi karar yerinde durmaz, tedirgin, huzursuz < Fa. b k a r r a.m. Se n i g r b, gitmi k a y um g r g e ldi,
o u lm yara la rum t ze l e nd i, k a r r t utm g l m g r b k a r r o ld. (Ferec 855/1451 v. 113a).

kadar at teypi nde s rek l i o la rak ba rok m z ik i l e r i n yaptla r n al yo rd u. (A. Kutlu 1987 s. 48). Eflatu n biki n is i n i ve t e r l i k l e ri n i g iyip plaja i nd i.

na z r i yo idi, ad lemde me h r id i, amm hemiy e biyk ridi ve te n gdest idi. (Ferec 855/1451 v. 18b).

(U. lhan

1993 s. 39). b i k r /b i k i r kz olan kz < Ar. bik r a.m. G e ld kc e bi r biki r c riye a rma an g et r r id i.. (Ferec 855/1451 v. 56a). gen kz hali, bekret: N i hayet, bu yol i l e bik rimi i za l e eyled i l e r. (E. Misailidis 1986 [1872] s. 171). Mecazi mnada el de memi : Te b h i bik re dest res b u l ub ... (l 1956 [158687] s. 22).
El le rim i n alt na k a dar y uva rla n ub ge l e n bu h i kayen i h e n z b ik r ve t ze s a h if i n i n e i n be n amayam?

u r z e h z de i yan ndan g ide rme z id i, ik rda biyk rda, s o h b etde h a lvetde ansu z o lmaz idi. (Ferec 855/1451 v.

(H.Z. Uaklgil 1317 s. 170). O. b i ku su r kusursuz < Fa. b k us r a.m. B k us r ed i h i zmet del e r. (.L. Barkan 1943 s. 398). b i l b.m. < ET. bi l a.m. Clauson 1972 s. 330331. (daha evvel tanlan birini) gene tanmak: Vez r i malmat elde etmek, renmek: bi ld z ? (Ferec 855/1451 v. 21a). d di l e r. M u h tesibmi bild i l e r. (Ferec 234b). haberi olmak, vkf olmak:
A a (dai r ?) n e B u k imd r?

b i kar b onat kimyev bir birleim; HCO3 < Fr. bica rbo nate a.m. [Lt. bi ift, ca rbo kmr]. bika rbonat d sut NaHCO3 < Fr. bica rbo nate de soude : B i r paket bika rbonat dsut alal m. (Umran Nazif 1955 s. 30).

Fr.dan alnm kelimeler arasnda bi /b is ntaks olanlar vardr. Bu ntak, Lt. b i[s] iki kere, ift kelimesinden gelmedir. AE cildindekiler: bika rbonat, bisikl et, biskvi.

evve l b ucak d an bak d , y ri n i bi ld i, K a t na ge ld i. Vez r i dvm an g rdi, bi ldi. (Ferec 855/1451 v. 24b).

855/1451 v.

O. b i kayd o l merak etmemek, zlmemek < Fa. b k a yd ba l olmayan, serbest [b sz ve k a yd ba]. C iypu ra eyitdi l e r. k da ayy rla rdan i h t iy t
t! d di l e r. C iypu r k a r c u k anas na syledi. O l eyitdi: B k a yd ol! G idec eg vak t eve na lband get r, k a t r la r te rs na l l et [meti n: na let]! (Ferec 855/1451 v. 241b).

l m bi lmek? Hay r, si z bi lmiyo rsu n u z, As uman Han m. Hi bi r i n i z bi leme zsi n i z. Ama ben bi l iyo rum, ya da re nmeye ba ladm. (P. Kr 1983 s. 54). tam olarak anlamak,

iyice tadabilmek:

O lan do u ra n be n im; bu boya geti re n de be n. imdi mektebe ba l yo rsa, ben de e l e g n e ka r anal m bi l ey im. (E.E. Talu 1935 s. 11).

AD. b i ke kadn, hanm DS 689, bik e /b ke a.m. R. Dankoff 1991 s. 18, 20 < G. Doerfer 1965 II, no. 830a gre belki b bey + diilik yapan ka eki; kr. M. Rsnen 1969 s. 67, E.V. Sevortyan 1978 II, 134 135. . O. b i kemu k st tam mikdarda < Fa. b kem uk st ne daha az, ne daha fazla. B e n d dm bu ke l mi b kem uk st: | A z eg r iye begl ik o lmaz r st. (l 1979 [1581] I, 167). O. bi keran, b. bigi ra n. O. b i kes kimsesiz < Fa. b kas a.m. [b siz ve kas kimse]. B e n b u nda a r bem, b kesem, de rm ndem. (Ferec 855/1451 v. 118a). O. b i k ya s pek ok, muazzam mikdarda < Fa. b k iy s a.m. [b sz ve k iy s tahmin, l]. Pes b k y s n i met aldum, k a rda la rumi l e gemiye gi rd k. (Ferec 855/1451 v. 98a). O. b i k y met kymetsiz < Fa. b k mat a.m. Kyden i n e r (Vartan Paa 1991 [1851] s. 85). b i k in i asgari bir sahas olan iki paral kadn mayosu < Pasifik okyanusunda bulunan ssz bir adack olan B ikininin adndan (Franszlar orada atom bombas denemelerini yaptlar; bu mayo modas kt zaman onun tesiri bir atom bombasna benzetilmek isteniyormu ). epeev re te rast o n u n
evi de. Mavi bik i n is iyl e g n e le n iyo r, i k i i iyo r, son u na ika n bi k ymet bi r saat k a zae n k r lm oldu nd e n ...

farzetmek: Fadik i i n i o ld u bi l! Ya r n z m, i n c i r i mendi l e sar da yol la! (Kemal Tahir 1957k s. 53). Ablativus hali ile mesuliyet veya kabahati (falanda) grmek: Evle ri n e n e eyi l i k ge lmi se, h epsi n i Lem andan b i l iyo rd u. (E.E. Talu 1928 s. 224). grenmi veya al m olmak, kabiliyetine sahibolmak: Sat ran c oy namak bi l r misi n ? (Ferec 855/1451 v. 203a). B i r ke l ime ok uma bilme z ki! (H.R. Grpnar 1933 s. 39). H rs la r n g i z l emeyi bi lmez l e r. (H.R Grpnar 1336k s. 57). Hi zmet i
kad n n vaz i fe l e r i n i bu yapar. Yal n z yemek pi i rmesi n i bi lmez. (Y.K. Karaosmano lu 1932 s. 28). D o n n a r u d utan, i c i n i pe l z | N i c e u cma a d uta bil e m z ?

(Ferhengn mei Sad 1340/42 s. 40). EO.da ylesi de var: Sip h n o lmaycak yara | N it e d u r bi le g r i c ek ya ? (Ferhengn mei Sa d 1340/42 s. 22) Geisiz fiil (verbum intransitivum) olarak:

Ba r o ls u n istemiyor musu n u z ? a rt bi l i r. (yn i: art na ba l ) (Kemal Tahir 1961 s. 279). Yol da gitmekle bitmek bi lmiyo rdu. N i hayet bi r meza rl k ba na ge lmi tik. (Mahmud Yesari 1938 s. 29). bi l eme! tabii,

anladn! farkna varmyacan sanmak imknsz!: B i rade r, se n t l pantalo na ok merakl s nd r, de i l mi? Ha bi leme u n u! (S.M. Alus 1944 s. 20). bi l emedi n sylediimi az buluyorsanz, biraz daha ilve edeyim: yle ba ba a h z la ya anm bi r bi l emedi n, ik i saat ik. (M. Seyda 1966 s. 245). EO. bi l i ve r /b i l ve r sylemek, bildirmek TS 576: H a l mi, h ik yetmi ba a bil i v r ! (Ferec 855/1451 v. 245a). bi lmezde n ge l /b i lme z l e n /b i lme z l ikte n g e l bilmiyor gibi grnmek (kinci

bil

269

bilmenfaat

varyanttaki mez l e n - genilemesi iin b. almaz lan) : Paray k umarda ezmeyi bi l iyo rd u n da sil h m bi lmezde n ge l iyo n ? (S. Soysal 1978 s. 111). Ne
fett ns n, c i h n h ep bi l rs i n, | Hem n sevdg mi bi lmez l e n rs i n . ( Amr 1979 s. 189). bi lme z l e n

O. b i l ihti raz ekinmeden < Ar. bi l sz ve i h t i r z ekinme [/h r z / kknden]. O bi l i h t i r z nak l diyo rd. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 181). O. b i l ihti yar gayrihtiyari < Ar. bi l sz ve i h t iy r istek, karar [/ h y r / kknden]. K u z uy u o k a da r [1885] s. 18). O. b i l i lt izam mecburiyeti olmadan, gnll olarak < Ar. bi l sz ve i lt i z m icab ettirme [/l zm / kknden]. Ke ndisi n i b i l i lt i z m aldatd ndan bah s
de n ... bu re f k h i k yesi n i di n l emekde n ba k a bana bi r vaz f e tevec c h tmiyo rdu. (H.Z. U ak lgil 1317 s.

fiilinin aksi b i l r l e n iin b. TS 574. bi lme z l i k cehalet, toyluk, tecrbesizlik: H a k ta l mb la a


n i met ve rmi idi. B i lme z l i kde n h ep

(Ferec 855/1451 (kuvvetlendirilmi

Kimseyi be enmedi im yok, fakat be Al iye f i l n g itmem. B u n u da bi lmi ol u n! (Sabahattin Ali 1937k s. 101).

v. emir

92a). hali):

e l mde n k d . bi lmi ol!

medh eyl edi k i M e h m ed A a dah i bi l i h t iy r yutk u nma a mecb r o l u rd u. (Ah m ed Midh at 1945

O. b i l (birok terkiblerin ilk uzvu olarak) sz < Ar. bi l a.m. Sanako r mahal l esi nde Top rak soka nda bi l n uma ral bi r evde otu r uyo r. (F.C. Gktulga 1953 s. 51). O. b i laca gemi yata, sahile yakn mahfuz demir yeri < t. (Venedik dial.) plagia deniz sahili, plj KahaneTietze 1958 no. 503. M e zb r e h r l e r i g n do us na a uk bi lacadu r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 596). O. b i ld memleket, lke < Ar. bi l d a.m. Ve o l bi l d e h l i
ib d | h l ik i ems v c d i n i n d | emse ge ndye daparla rd. f it bpe rest idi l e r. (Ferec 855/1451 v.

175). O. b i l i st i sna istisnasz < Ar. bi l sz + istit n istisna [/t ny / kknden]. B i l istis n h e r k i n bi r
s rda bu l u nmak bi r k ide i um m ye h km ndedi r.

(H.Z. Uaklgil 1317 s. 169). O. b i l i t i rak ortaksz, yalnz olarak < Ar. bi l sz ve i ti r k ortaklk [/ rk / kknden]. As l n iy etl e ri , s. 40). O. b i l kayd art artsz olarak < Ar. bi l olmadan, sz. k a yd ba, (Fa.) u ve, a rt art. Kym z n
Vatan C eph esi nde n, part imi z i n bi lkayd art zas A l i Bayat ku l u n u z u n, zat n za sonsu z de re c ede ba l m z n n i an ... (F. Erdin 1969 s. 169).

yekd ge ri n i bo arak h a z n eye bi l i ti r k m l ik olmak d an ib ret bu l u nma la ... (Ah m ed Midh at 1296

180b). B i ld Ac em ran: a r b k i iyem. B i l d Acemde nem. (Ferec 855/1451 v. 37b). B i ld se lse Osmanl payitahtn tekil eden eden kaza: stanbul (Eyb), Galata ve skdar: T a m yel e ri n e
mte al l ik o lan i h r c t b me l B i l d s e l s e n k a h t u al s na b is ... (l 1982 [1581] II, 146).

AD. b i ladan nar a ac DS 689 < Yun. (pltanos) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 419). (Halk az) b i lder I erkek karde < bi rade r . A lt ay son ra eve va rdm. B i z im bi lde r evl e nmi . (S. Kocagz 1954 s. 9). (Halk az) b i lder II (ikyet veya sitem nanslar olan nida) yahu! < bi rade r . . O. Bi ld lcebel Lbnan < Ar. B i l du l cabal a.m. (da memleketi, bil d memleket, l harfi trif, ve cabal da). O. b i lfa s la faslasz, artsz arasz < Ar. bi l sz ve f s i la aralk. Du rmadan kahkaha atmada, bbrek
dudakla r n n a ras ndan bi lfasla tk r k l e r samada.

b i la k i s tam tersine, aksine < Ar. bi l aks a.m. [ aks tersi, bi ntaks ve l harfi trif ile beraber].
Ayn man za ray be lk i o n defa tek ra r tek ra r sey rede r i z . Ge n e de g z e l l i i nde n, re n g i nde n, pa rlakl ndan bi r ey kaybetmez. B i lk is zaman i l e r l ed ik e daha faz la ek e r, daha faz la mest ede r bi z i. (Y. Keskin 1953 s. 116).

O. b i lkuza bayramda yenen bir ey < Yun. (Karadeniz dial.) (plaktza) bir cins tatl rek A.A. Papadopoulos 1961 II, 199. Be n istedkc e bayrama
andan bi l k u za | D r ba a: K a h b e, sa a yaz uk ek i l e n tu za! (V s f Os m n 1257 s. 53).

O. b i l lzum lzum olmadan < Ar. bi l olmadan ve l u z m gerek. Korkak de i l im. Fakat bi ll z um te h l i ke l e re at lma da sevmem. (Fazl Necip 1930 s. 225). O. b i l mani zorlayan, mcbir sebep olmadan < Ar. bi l olmadan, sz ve m n i men eden ey. K imesn e

(S.M. Alus 1933p s. 204). O. b i l ftur enmeden, ekinmeden < Ar. bi l sz ve f ut r gev eme, bezginlik. B i lf t u r h e r eyi o ldu u gibi an latt. (Fazl Necip 1930 s. 119). b i lahare sonralar < Ar. bi l h a ra a.m.
N i de, Val i M id hat Pa a n n dikkati n i ek e n A hmed M id hat mahls n bi l ha re M id hat Pa a ve rec ekt i r Pa a n n zo rlamas i l e, gal iba bi ra z ke r h e n f ra ns z caya dala r. (O.

dah l ve ta a rr u z tmeyele r, M eg e rk i o l dah y l bi l m ni ta t l ey leye. Ol h nde s yi rl e r g ibi a n u dah tutdu y r e l i nde n al n ub d h i l e ve ayre v r i lse c i z ola. (.L. Barkan 1943 [1540] s. 7879).

Okay 1975 s. 2). O. b i l ih mal ihmal etmeden < Ar. bi l siz ve i hm l ihmal. K z avrata bi l i hm l t a l k v re c ekd r. (Ferec 855/1451 v. 120a).

(Halk dili) b i l meccani parasz, para almadan < Ar. bi l olmadan ve meccan i parasz, belki bi l c re t cretsiz kelimesinin tesiriyle, l n c eye kadar
sana bilmecca n i, ka rn tokl u u na rak l k edeyim.

(Yaar Kemal 1976 s. 187188). O. b i l menfaat menfaat aramadan < Ar. bi l olmadan, sz ve manfa a fayda, kr. B e n si z e

bilmnakaa

270

bildik

bu l u r um ... B i l me nfa at. Namusumla temi n ede rim k i bi lmen fa at. (Nzm Hikmet 1965i s. 78).

O. b i l sebeb sebepsiz olarak < Ar. bi l olmadan, siz ve sabab sebep, N ede n byl e bi r dak k a i i nde bi l
sebeb, ayr m esses bi r bh e be n i sevi lmedi ime, aldat ld ma ik n tdi? (H.Z. U ak lgil 1317 s. 7).

O.

b i lmnaka a mnakaasz, tart masz, mnakaaya lzum kalmakszn < Ar. bi l olmadan, sz ve mu n k a a mnakaa [/n k / kknden]. B i lm naka a de rha l kabu l edi lmesi lz m ge le n bi r tek l i f. (Nzm Hikmet 1932 s. 31).

O. b i l bhe phesiz < Ar. bi l siz ve ubha phe. B u e h s n h a f ye y zde dok s an bi l bh e. ( air Eref 1958 s. 113). O. b i lataab zahmetsizce < Ar. bi l siz ve ta ab zahmet. B i l ta ab y lda bi r M s r h a z n esi h s l olmak ... (l 1979 [1581] I, 151). O. b i ltehi r gecikmeden, derhal < Ar. bi l siz ve ta h r sonraya brakmak. B u g n e n yeste um r 187). O. b i laterahi sertlii brakmadan, yumuamakszn < Ar. bi l siz ve te r h geveme. B i l te r h
mezb ra siy seti e ed, ya n k i k a t i yed, em r eyl edi.

O. b i l mzahi m bir engele rastlamakszn < Ar. bi l olmadan, sz ve mu z h im rahatsz eden, men eden. Do ru g e ldi, bi l m z h im M s ra g i rd i. (Ferec 855/1451 v. 243b). b i lan, b. bel e n (ba). b i lano (ticaret terimlerinden) bir messesenin mal durumunu gsteren hesap cetveli < t. bi la nc i o a.m. < Lt. bi lan c ia terazi [bi ift ve la nx tabak, kefe]. D i e r ak amla r g ibi o ak am da g n n
bi ln osu n u ka ryo rd uk. Odan n i i, se hpan n st k tla r ve b ro rl e r l e da rmada n kt . (U. lhan 1993

bi l te h r me n u def buyu rmak m h imm t d n u devletde n id g i nde reyb yok d u r. (l 1979 [1581] I,

s. 61). Mecazi mnada: 2 7 Mays 196 0 o lay n n so n u ve bi la nosu Yassada da kapand. (B. Arpad 1976 s. 90). O. b i lni y ye niyet olmadan, kasd etmeksizin < Ar. bi l olmadan, sz ve n iyya niyet. a r bet bu ndadu r k i (l 1956 [158687] s. 236). O. b i lno k san eksiksiz < bi l sz ve noksan .
M em u r l u u n u z ca yol lana n d rt y z sekse n ba i i bi lnoksan al nm , ik i ge c e misafi r edi ld ikte n son ra Kastamon u z e r i nde n A nka raya sevkedi lmi ti r. (R. Ilgaz

(l 1979 [1581] I, 170). O. b i ltereddd tereddd etmeden < Ar. bi l siz ve ta raddud tereddt [asl mnas defalarca gidip gelmek, girip kmak]. O bi l te reddd cev b v rdi. (H.Z. Uaklgil 1317 s. 22). O. b i lveled ocuksuz < bil olmakszn ve ve l ed ocuk,
A rsan n yetmi ik i z i ra, bi r evl ek k sm ndan ot u z ik ide bi r yi rmi bi r h issesi de be n imdi r (B i rade r bi lve l ed vefat etti ). (F.C. Gktulga 1943 s. 117).

ol g c e h e vl n k r y la r m hede o l u nd , h us s ki bi l n iyye bu g n e b i r k t a naz m na dest res bu l u nd .

1962n s. 63). O. bi l zr mcbir sebep olmadan < Ar. bi l olmadan, sz ve ud r mzeret. Ve ra y n u z i r ate k bi l
y rl e ri nde n b i l z r y l mtev l iye n boz k a lsa ...

O. b i lzaruretin bir zaruret olmadan, mecbur olmadan < Ar. bi l siz ve d a r ra zaruret, son ek ile. Fe rd i k i l u d n ya gemiye gi rmek, bi l z a r re t i n de ry sefe r i n tmek c yi z deg ld r. (l 1956 [158687] s. 233). O. b i l bedahe ilk bakta (anlalmak) < Ar. bi l bad hati a.m. N e de l b is i me ak k a t u z a ra r o lmas bi l bed he mef h mdu r. (l 1982 [1581] II, 133). b i l c mle btn, hep, umumiyetle < Ar. bi l c um lati a.m.
San r bi l c ml e mi l l et ke nd i n i tah t e tta ras s udda.

(.L. Barkan 1943 s. 66). b i la r (gemicilik terimlerinden) bir nevi kalafat macunu < EYun. (pilrion) macun KahaneTietze 1958 no. 830. b i l rd o /b i l ya rd o hususi masalarda ar toplarla oynanan bir oyun < t. big l ia rdo /b i l ia rdo < Fr. bi l l ia rd a.m., aslnda stakann ad, G. Meyer 1893 s. 62. Tavla part isi bitmi olacak ki, i e rd e n imdi yaln z bi l rdo masasn n sesle r i tek t ek ge l iyo rd u. (Z.O. Saba 1956 s. 23). O. b i l ruh sat msaadesiz < Ar. bi l sz ve ru h s a msaade. B i r ye i e ri i n bi l ru h s a t o rdug h te rk l e g id iv rmek i de n bi l e olmad . (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 15). O. bi la r ya yenen bir deniz hayvan (balk?), kr. i l rya ? (ekmece glnden bahsederken) M emd h m r

( air Eref 1958 s. 116). szn ksas, velhasl: Ve (l 1982 II, 217).

bi l c ml e h bi r fe rd i ge nd me fe ry d res bu lmadum.

AD. b i l de/pelte pamuk parac, pamuk yuma, fitil < EYun. (ptlon) ince tyler Ch. Tzitzilis 1987g no. 440. Baka bir etimoloji iin b. K. Karapotosolu 1999 no. 46a. b i l d i k tandk < bi l + dik fiilsfat (participium) eki. Aslnda sfat: Ke ndimi bi rde n da ba nda bu lmu um. B u da n e resi ? B i r tan d k, bi ldik tepe. (A. Kutlu 1995 s. 76). sim olarak aina kimse: u sa r n kad n
g ryo r musu n u z ? u imdi ge l e n i mi? S i z i n bi ld ik mi? (Nzm Hikmet 1935 s. 56). AD. bi ld ik l ik ve r

m h si, m h yi pisi, m h yi bi la ryas ol u r k i yet l e z z d r. (Evliy eleb 1314 [17.yy.] III, 290). sen ede nbe r s h ib l e r z u h r tmeyb bi l s h ib k a lmak la ... (.L. Barkan 1943 [1540] s. 346).

O. b i l sahi b sahipsiz < Ar. bi l siz ve s h ib . Seki z

yabanc olmadn sezdirmek kr. Fa. n d dan a.m.: i ndi d ru bi z im eve varak, he bi ldik l i k ve rmiyek, vaz y et i n iyek! (A. Cafero lu 1945 s. 149). Kr. bi l i l ik ve r .

bile

271

bilei (ta)

Fiilsfatlarn (participia) isim olarak kullanlabildiini biliyoruz (b. aacak aar I , b rt l e n I , amaz ), fakat d k vs. partisibinin bir hususiyeti var: mna bakmndan passivumdur, yni tan dk tanyan deil tannandr. AE cildinden benzer misaller: bi ld ik, bu lduk, dayanduk, du rd uk ye rd e tbiri de bu partisiple yaplmtr. pheli olan dikdik kelimesinin muhtemelen bu partisiple alkas yoktur. Sonraki ciltlerde yitdik gelecek.

EO. b i le I (zarf) beraber, birlikte TS 550552 < ET. ile Clauson 1972 s. 364365, men e hakkndaki faraziyeler iin b. Clauson 1972 s. 364, E.V. Sevortyan 1978 II, 140142. EOda standart zarf olan kelime sonra yerini be rabe r e brakt. Bugn yalnz AD.de mevcuttur. / r / sesinin debilmesi iin b. a rslan 2. G z e l l e r k d la r sey re, bi l e o l m h t a l at yok . (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 14). Ge e n bi l e ge z e rd u k, | Hani o g n l e r, ha n i ? (K. Emiro lu 1989 s. 56). EO.: Se n de ge l, bi l e g idel m. (Ferec 855/1451 v. 234b). B ib Kapuy k i l it l ey b mift h n kye bi l e al ub gitdi. (a.e. v. 22b). Bah t
k rd r b u g n bu t ife n , | N e reye va rsa T l i i bi led r. (l 1994 [159199] s. 181). c e aequativus

onu 11. asrda Kutadgu bilig beyt 2722 [R.R. Arat 1947 I, 284] de gryor, fakat R.R. Arat bu bi l e yi de ayn eserdeki teki bi l e ler gibi beraber mnasna alm t). B i r kadeh bi l e i miyo r . (S.M. Alus 1944 s. 183). Yal n z kyde de i l, kasabada bil e hat r say l rd . (C. Tuncer 1960 s. 73). Enklitik olduu iin sentaktik gruplarn iine de girebilir, ms. attributum ile nomen in arasna. Y z e l l i l i ra
bi le k ymeti o lmayan bu bi n i n m h ye y z u r c r ve r i l iyo r. (Ah m ed erf 1326 s. 142). Keza zarf

grubunda. G l e ta at n ca suyu bu r u uyo r ... Gn l de yle midi r? Daha bi l e abuk k se r, k z m. (S. Ayverdi 1940 s. 69). Haber kompleksine de girer:
Son ra d n e d n e M i h ra n n ... bende n bah is bi l e etmedi i n e h kmettim. (H.C. Yaln 1935 s. 111). G idip bi r ik i si n i r dokto ru na ba bil e vu rd u.

(Y.K.

Karaosmano lu 1954 II, 75). b i le III (fiilden sonra bulunan ve vurgusuz [enklitik] edat kendisinden evvel olan kelimeye deil, btn cmlenin ifadesine ait olur) umulandan daha abuk, imdiden < bi l e II. Gec e o l uyo r. O ld u bi le. (Ah m ed R sim 1316 s. 7). N e rede n
bi l iyo rsu n u z lmedi i n i ? B e lk i u dakikada lm d r bi le. (Y.K. Karaosmano lu 1928s s. 213). AD. d bi le a a lar n f u r u rs u , a rh a ya bah m adan a r u rs .

ekini ve possessivum eklerini alabilir, casus (hal) eklerini yalnz possessivum eklerinden sonra alabilir, ms. dativus haliyle: B i l eme ge l, k z k a rda uma bak g r n de r i n! (Ferec 855/1451 v. 42a).
B i l eme az alt u n va r. Va rub dah a lt u n g et rmege gide rsem gel em sen i k a nda bu lam? (a.e. v. 114b). B i l e e g ide rem, yolda ol u ram.

d zaman, nca: O geldi, g i rd i i bi l e, ske n (A. Caferolu 1945 s. 6162). b i le keskinletirmek < ET. bi l e a.m. Clauson 1972 s. 332333. O h, sevgi l i a l et le rim! | Be n si z i h e r g n bi le rim. (Tevfik Fikret 1958 s. 29). Mecazi mnada:
La l i emmege, ey d st, ad di bi lemi ; | Di l eg m bu k i ola c mle i de nd n ikest!

(a.e. v. 181a). B i l esi n e y mek y dm otu rd um. (a.e. v. 172a). Locativus hali ile: M i ft h bi l esi nd ed r. (a.e. v. 25b). H ola, bi lem zde o l! (a.e. v. 44a). K rk k a ra k u l k rk deveye
bi nmi le r, ik i y dek tem m yarak l u b i l e l e ri nde d utarla r. (a.e. v. 54b). Aequativus hali ile: eyh Edeb l k z n bi le c e get r b bi l e g e lmi di.

(Zt 1967 I, 72).

(Oruc b. dil 1343/1925 s. 9). Va r, u u r o ls u n, h immet bi le c ed r! (Ferec 855/1451 v. 130b). B i l e z c e va ru ram. (a.e. v. 195a). Kim M s ra ra beti va rise ge ls n, bi l esi n c e bi r bayk u get rs n , (a.e. v. 244a). i l e bi l e ile beraber: K a ndah r e h r i n e g ide r z. B i z m le bi l e ge lmege heves de rse g ide l m! (a.e. v. 113a). bi l e o l beraber olmak: Ge rekd r k i o l k z sa a n ik h
dev z. B u g c e bi l e o las n, s a b h a a t a l k n v resi n .

b i le b i le bilmekle beraber, bildii halde, mahsus; gz gre < bi l fiilinin mkerrer gerundium hali:
Ya l k uy r u u yakalam ke n bi l e bi l e f r lat yo rsu n u z . (S.M. Alus 1933p s. 177178). Gz l e rim i ba layan g revsi z an layamad m resm bi r be lgeyi ok uyo r, an la l r b i imde okuyamyo r veya an layamayaym diye bi le bi l e yapyor, ve okud uk la r n kabu l edip imzalamam istiyo r. (. Aral 1997 s. 160). Hepsi nde n iyi, umut l u , yen i l e nmi ola rak ba lyo rum g n e. Ak ama do ru ba ma ge le c ek l e r i bi l e bi l e. (L. peki 1998 s. 48).

(a.e. v. 118a). b i le II (vurgulu kelimeyi takibeden vurgusuz edat, encliticum) umulmayan bir hale veya hadiseye dikkati eker, takib ettii kelimede cmlenin ifade ettii mnaya ters den ve dolaysiyle tahakkuk edeceini umdurmayan bir mahiyetin bulunduunu ima eder < bi l e I, ondan bi l e II e giden geli me vurgunun edattan ondan nceki kelimeye kaymas ile bir arada olmu olmal (Dedesi bi l ge ld i Dedesi [onunla] beraber geldi > Dedes bi l e ge ld i Dedesi de geldi, halbuki ihtiyar olduundan dedesinin geleceini ummuyorduk. Bu geli menin ne zaman vuku bulduunu tesbit etmek zordur. Yeni mnaya 17. asrdan itibaren lugatlerde rastlyoruz (b. Meninski 1680 I, 886). Tabi, ok daha eski olabilir (Clauson 1972 s. 365

EO. b i lece, b. bi l e I. AD. b i lecen her eyi bilen, bilgilik taslayan DS 691, TS 552 < bi l + fiilden sfat yapan e ce n eki (men ei ??). kr. eve c e n / ive ce n . Kars pek bi le c e n bi r eydi. (F. B aykurt 1961k s. 50). b i leci k iri olmayan bilek < bil ek + c ik kltme eki. Kltme eki c k iin b. ac c k . Bu ekten evvel /k /nin d mesi yaygndr, fakat kaide deildir; belki bi l ek ik diyen de bulunur. B i l e c ik l e r i nd e n tutaca m. Koku l u sala r n y z me s re c e im. (F. B aykurt 1967k s. 100). AD. b i leg, b. bele n . b i le i (ta ) bak vs. bilemek iin kullanlan ta < ET. bi leg a.m. Clauson 1972 s. 341 [bi l e + fiilden

bilek

272

bilhassa

nomen instrumenti yapan g eki (b. ag ) ].

A ndan k iysede n bi r bi l eg k a rd. Ustu ra bil edi. (Ferec 855/1451 v. 208a). bi l eyi l e bile ita ile

bilemek: Demi ri k p k z l ate yaptm, dvdm, dvdm, dvdm. Son ra suya soktum, eyeledim, bi leyl edim. (S.E. Ertem 1931 s. 261262). b i lek I b.m. (kolla el ya da bacakla ayak aras) < ET. bi l ek a.m. B i l e k l e r i nde alt u n b i l e z k l e r, ayak l a r nda alt u n h a l h l l e r (Ferec 855/1451 v. 37a). Bir borudan ok bol akan su bilee benzetiliyor: Adamlar n z
h e rkesi d yo rmu , k a s a badan bi l ek l e rc e istiyo rmu u n u z ? (H.E. Advar 1926 s. 43). l i ra

(M.C. Anday 1965a s. 56). giri bileti: G i edeki ya l kad ndan bi l et al yo r. (A. Yurdakul 1993 s. 329).
t ramvay bi l et i toplamak me rak na tut u ld u.

b i ley i le , b. bi l e i . b i lez i k I b.m. (kol halkas) < ET. b i l e z k a.m. Clauson 1972 s. 345, G. Doerfer 1965 II, 765 [bi l ek ve y z k ]. M. Erdal 1991 I, 158e gre bi l ek ve b i l e z i k her ikisi bele sarmak fiilinden tremi olabilir, fakat T. Tekin 1994 s. 252253, bunu reddediyor. Krasis iin b. acabola /acabu la . Ayak la r na, e l l e ri n e alt u n h a l h l l e r, bi l e z k l e r eyl edm. (Ferec 855/1451 v. 102b). kuyu azna konulan ortas delik ta:
El le ri n i k uy u n u n boz uk bi l e z i i n e koydu, dibi n e bakt. (F. Baykurt 1967k s. 21). Baba: Alt n bi l e z i i n i kol u na, tek ta l y z n pa rma na taks n da gelsi n! Ka ragz: K uy u bi l e z i i n i sol u na, de nk ta n sa na als n da ge lsi n! (H. Ritter 1953 III, 496). (Argo)

AD. b i lek II, b. bel e n . b i leke/b i lekek kelepe Meninski 1680 I, 878, R. Dankoff 1991 s. 18, DS 691, TS 553 < bi lek I + kltme eki ek , b. a rt u cak . Bu ek belki ayn mnada olan k e l epe /k e l epek kelimesinin tesirini gsterir. M e rk ebi n e sesi n e z i n c r i l e me rb t , e l l e r i ard nda bi lek ce i l e ba l u (Al Azz 1268 s. 177). AD. b i leke fare ve akal tuza DS 691 < Yun. (dial.) (plka) Ch. Tzitzilis 1987g no. 418. AD. b i lek i granit ist; msr ekme i piirmeye yarayan ta DS 691, K. Emiro lu 1989 s. 56 < Yun. (Karadeniz dial.) (plak) a.m. A.A. Papadopoulos 1961 II, 199). N i h yetde, paras n
v riy i, bi l ek i ekm n i de v riy i, had git memleket i n e diyi. (A. Cafero lu 1946 s. 3).

kelepe (Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 31, F. Devellio lu 1959 s. 70, kr. M.L. Wagner 1943 s. 7). b i lez i k II kuyu azna konan ortas delik ta < bi l e z i k I.
Ba h e n i n k e na r ndaki eski, mu ntazam k r k l , me rme r bi le z i k l i k uy uya baktm, n e k r k kalm t, n e bi l e z i k, n e de kalayl bak r tas. (O.C. Kaygl 1930 s. 98).

b i l fa rz faraza, tutalm ki < Ar. bi- l-fa rd a.m. [bi ntaks, /l / harfi trif ve fa rd . ] B i l fa r be n de ze n g n o lmak iste rsem tic ret yol u na at labi l i r im ya! (Ah m ed Midh at 1945 [1885] s. 59). b i l f i i l fiilen, gerekten < Ar. bi l f i l a.m. [bi ntaks, harfi trif ve f i l i, gerek hal]. Hakk n bi l f i i l
aramyan, rk ek ve dlek l e ri n ekse riyette o ldu u topl u l u k la r n e ke nd i l e ri n e, n e mi l l et l e r i n e, n e de vatan la r na hay r get i r i r l e r. (F. Otyam 1965 s. 82).

AD. b i lekter kk arka sepeti DS 691 < Yun. * (*plekt rio n ) sepet Ch. Tzitzilis 1987g no. 420. EO. b i le , b. bele n . AD., RD. b i lem/b i lene/b i lenem bile (bi l e II mnasnda) DS 691692, J. Eckmann 1940 s. 160 < bi le II + ek almayan kelimelere halk dilinde ilve edilen m , kr. afe rim ve k im maddesindeki not.
M kemmel k u nd ra c l k ediyo r. H l bil em, aya mdaki te rl ik l e r i o dikdi. (E.E. Talu 1928 s. 70). le bi r fe n e r bi le n e g et i rmemi le r be! n e res i ndeymi ? O olmasa i imi z bi l e n em k zmaz.

(C. Tuncer 1960 s. 29). Z e h i r (M.

EO. b i l ge lim TS 559560 < ET. bi lge a.m. Clauson 1972 s. 340 [bi l + fiilden isim/sfat yapan g e eki M. Rsnen 1957 s. 124. Eyitdi o l sz eyde n bi lg e st d | Ki dutm d ok eski d st n y d (Fah r 1974 [1367] no. 278). K imse sesi n i ka ramad. ks z M usa gibi ya l, bi lge bi ri n e zate n n e diyebi l i rl e rd i k i ? (Osman ahin 1994 s. 20).

Makal 1957k s. 34). AD. b i lemot makinal tfek DS 692 < Rus. pu l emyot a.m. [pu lya tfek kurunu ve metty atmak]. b i lene, b. bi lem . b i lenem, b. bil em . b i let pusula, tezkere < t. bigl i etto < Fr. bi l l et a.m. Kelime Trkede 19. asrda evvel bi lyeto (1851), sonra bi let (TinghirSinapian 1891: (du h l iye bi l et i, piyank o bi l et i ) eklinde tesbit edilir. t. kltme eki etto iin, b. alborata . Aynan n et raf vi z i ta bi lyetola r i l e donat lm (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 48). piyango bileti: u se n i n bi l ete b i r para vu r u rsa ... kalka r gide rs i n . (S. Kocagz 1954 s,52). tramvay bileti: Yal n z oc u k, oku la t ramvayla gidip gel i rke n ,

Tk.de ga /ge ekiyle fiilden yaplan isim ve sfatlar iin b. M. Erdal 1991 I, 376382. Bunlarn bzlar ok eskidir ve dier Trk dillerinde de yaygndr. Tk.de saylar mahdut ve ou ya arkaik ya da mahalldir; /g / sesi dm olanlar da vardr (b. ms. b rg e b re /p i re ). /g /yi kaybetmeyenlerden AE cildinde bulunanlar: bi lge (arkaik), blge /b lke (mahalle, ve mahalleden neologismus), di zg e II (mahall), eke lg e (mahall). simden yaplanlar (ms. di zg e I) ve hayvan ve bitki isimleri (b. ak rga ) bunlara dahil deildir: ba ka kelimesinin te ekkl bsbtn ayrdr.

b i l g i bilgili < bi l + fiilden isim/sfat yapan g i eki M. Rsnen 1957 s. 129, kr. dalg , si lg i . ok bi lg i ve mert bi r mual l imdi. (H. Karahseyin 1958 s. 59), ok bilmi: F i l i z u sakal bi l e h e n z t e rl ememi ge n adamn bi lg i e sz l e r i n e g l ve rd i. (Orhan Kemal 1965f s. 239). b i lha s sa her eyden nce, en bata, en ok < Ar. bi l h s s a a.m. [bi ntaks, /l / harfi trif ve h s s a

bilhayat

273

billr

hususiyet,

zellik]. He rkesden mte n e ff i rd i, bi l h s s a k a d n la rdan. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 29). O. b i lhayat yaayan, canl < Ar. bi l h a y t [ bi ntaks, /l / harfi trif ve h a y t ]. G n e buy r uk o ld sal u n i l e, bi l h a y t ef i i n s get rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 243b). b i l i, b. bi l . b i l i b i l i tavuklar armak iin karlan sesler < ses taklidi. (O ltay atar.) G e l, ge l, g e l! B i l i b i l i bi l i g e l! (B i r k l bal ge l i r). (H. Ritter 1953 III, 607). O. b i l i cab byle icab ettii iin < Ar. bi ntaks, /l / harfi trif ve c b a.m. Karma olan bu doygu n l u k
n e f ret i n i bi l i cab i ime si ndi re re k be l l i etmemek vaz iyet i ndeyim. (H.R. Grpnar 1943m s. 11).

bu n la r g h di n l eye rek ve g h z i h n i ge n e ah b i l e bi l i ti l di n l emeye rek ... (Ah m ed Midh at 1942 [1871]

s. 46). O. b i l ittifak ittifakla, bir azdan < Ar. bi ntaks, /l / harfi trif ve itt if k . M ektebi nde oc u k la r

t a raf ndan ke nd isi n e bi l itt i f k it h f ol u na n h a yv n isiml e r i de l l et ediyo rd u ki o n u n i ns n la rdan z iy de h a yv n la ra m beh et i va rd. (H.Z. U ak lgil 1317 s.

19). O. b i l ka sd kasden, mahsus < Ar. bi ntaks, l harfi trif ve k a s d . B e n bi l k a s d bu i e g e ld m. (Ferec 855/1451 v. 133b). O. b i l kemal btn olarak, tastama m < Ar. bi- l-kem l a.m. [bi ntaks, / l / harfi trif ve kam l eksiksizlik]. B u g n ege r s a v b k smet de rse , c n vu z e r i bittem m bil kem l i l etd . (Ferec 855/1451 v. 127a). O. b i l k l l i ye ceman; hepsi[ni] birden < Ar. bi l k u l l ya a.m. [bi ntaks, /l / harfi trif ve k u l l ya ] . B i r cem ati bi l k l l ye k rmak d an n esn e do maz. (Ferec 855/1451 v. 99a). b i l lahi Tanrya ant ierim; inan olsun! < Ar. bi l l h i a.m. [bi ntaks ve All h]. Evim siz i n, sk sk ge lmezse n i z b i l l h i g c e n i r im! (S.M. Alus 1944 s. 189). bi l la h i l a z im a.m. (takviyeli): B u n e szd r? ... B i l l h i 211a).

O. b i l i cra icra ederek, icra ettikten sonra < Ar. bi ntaks, / l / harfi trif ve i c r a.m. H e l l la mak resmi n i dah i bi l i c r , ondan s o ra g itdi. (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 57). O. b i l i lt izam mahsustan < Ar. bi ntaks, / l / harfi trif ve i lt i z m mecburiyet. Ege r i a h d et k a r r Midh at 1945 [1885] s. 58). AD. b i l in /p i l in f biiminde topraktan kap DS 693, 3453 < Yun. (dial.) (pln (pilni)) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 411. b i l i st i fade (Ablativus halinden sonra) istifade ederek < Ar. bi l ist if da a.m. [ istif da , bi ntaks ve / l / harfi trifi ile beraber]. A nbar memu r u i l e
kon u t u u s rada, Al i Osman n f rsattan bi l isti fade te n ekeye dalma a al t n g re n M u rat avu on u n u za na n e l i n e ka n n t e rs i l e i nd i rd i ve ba n ik i ta rafa sallad. (K. Bilba ar 1941 s. 95).

vec h i l e s n fdan dnmek i n imti h nda bi l i lt i z m te rs t rs cev bla r v re re k s n fdan k a ld ise ... (Ah m ed

l az m, ege r p rc g e z deg lmisse imdi buyu r u rd um di l i k a f dan eke rl e r id i! (Ferec 855/1451 v.

Ar.da adet yemin ntaks bulunmaktadr: bi-, ta-, wa(b -i k a sem vs.). Bunlar ounlukla Allahn adna yemin etmek iin kelimenin bana eklenir ve bu kelimeye genetivus hal eki aldrrlar (W. Wrigth 1979 III, 173-175). A-E cildinde bir tek misal bulunuyor: bi l la h i . Ar.da genetivus hali hakknda daha etrafl bilgi iin b. alr i vayeti n ve a rz u l la h i vasia .

AD. b i l i st i r duvarc malas ZTS 1976 s. 23 < EYun. (homalist 'r) dzletirme aleti Ch. Tzitzilis 1987g no. 370. Kr. K. Karapotosolu 1999 no. 42. Ad. b i l i tandk DS 693694, TS 562565 < ET. bi l i a.m. [bi l i i nomen actionis veya nomen abstractumdan (b. ba da ), ahsa aktarma ile, (kr. Fr. co n na issanc e , ng. acquai ntan c e , Alm. B eka n ntsc haft ), kr. tan ]. Yad u b i l i k a t nda be r be rid i. (Ferec 855/1451 v. 71a). B i l i u mak d mi le r, yad t a mu... (Z t 1987 III, 134). bi l i l ik ve r tankln gstermek, ainalk etmek: Be n i
g rdi l e r, ta acc b tdi l e r, amm bil i ik l ik v rmedi l e r. (Ferec 855/1451 v. 96b). Kr. bi ld ik l ik ve r.

b i l l i, b. bu l i . AD. b i l l o r cam bardak DS 694695, ZTS 1976 s. 23 < Ar. (Suriye dial.) bal l r berrak cam, bal l ra ca m bardak A. Barthlemy 1935 s. 59; men e iin b. bi l l r . G it, retmen i n evde n bi l l r u a l, e meden bi r su doldu r! (F. Baykurt 1961o s. 19). b i l l r bz maddelerin donunca veya sertleince aldklar geometrik ekil, kristal < Fa. bi l l r a.m. < EHint. vaid rya cam gibi berrak bir tan ad K.H. Menges 1994 s. 161167. mamn ka rs, ha ra rette n
yanan adamca za bi l l r ksel e rd e bu z l u su gste re n eytana f rsat ve rmemek i i n, e l i nd ek i pamu u z emz em f i n ca n na bat ra rak seyrek sakal l i h t iya r n k sk sar di le r i a ras na damlatyord u. (Cellettin Ekrem 1930

AD. b i l i tan mak, tank olmak DS 694, TS 566567 < ET. bi l i a.m. Clauson 1972 s. 345. B i r bi ri l e mus h a bet de rek bi l i di le r. (Ferec 855/1451 v. 118a). birbirini tanmak: He r bi rb i r n v z ndan, sz i nde n bi l i di l e r. (a.e. v. 26b). O. b i l i t i ga l megul olarak < Ar. bi ntaks, /l / harf i trif ve i ti l megul olma, meguliyet. H sn

s. 75); mecazi mnada: N e rede b i z im bi l l u r kahkahala rm z ? (Kk skender 1996 s. 39). bi l l r gibi dupduru: H a r ret i k esmek i n bi l l r g ibi ak a r s u dan daha a l bi r ey ol u r mu? (Ah m ed Midh at 1296 s. 29). Kr. bel l u r . O. b i l l r billru andran, berrak < bi l l r + isimden sfat yapan eki, b. adal . o c uk b u te b hde n

billrin

274

bimellet

mah z z o la rak bi l l r bi r sesle k a hk a has n tek r r s a l ve rd i. (H.Z. U ak lgil 1307 s. 5).

b i l ya rd o, b. bi la rdo . b i l ye, b. bi lya . O. bi l yeto, s. bi l et . b i l y on bin milyon < Fr. bi l l i o n a.m. < at. bi iki ntaks [kr. bifokal, bisikl et ] ve mi l l io n milyon. O. b i m korku, endie < Fa. b m a.m. T z e bal k et i n y mek
mek r h o l u r, b di lak v ede n, k u l n cdan b m ol u r. (Ferec 855/1451 v. 207b). b md r k i endie edilir: N e i d r k i se n b dutm s n? B md r k i m lke te v ola, ... p de hl k e lde n g ide! (Ferec 855/1451 v. 142a).

O. b i l l r in kristal (sfat) < Fa. bi l l r n a.m. bi l l r a.m. [bi l l r + isimden sfat yapan n eki, b. abhe ri n ]. Z e r r n u s m n, bi l l r n mu ras s a t a bak l a r . (Ferec 855/1451 v. 115b). b i l mece b.m. (muamma) < bi l + fiilin me masdar ve ce ekinden ibaret, oyun isimlerinde ok kullanlan ek terkibi, b. aldatmaca . re nd ik e
bi lmedik le rim o almaya ba lad. B u nas l b i r bi lmec edi r z emedim gitti. (A. mit 1993 s. 66).

b i l mezlen/b i l memezlen (bir eyden) haberi olmadn iddia etmek, haberi olduunu a a vurmamak TS 568, Meninski 1680 I, 5966 < bi l fiilinin menfi genizaman partisibinden l e n genilemesi ile yaplm fiil. imdiye kadar
e le n c emi bozmamak i n s h t e s h t e t a v r la r n bi lmez l e nd i ime bak ub da ben i ge r ekde n budal z a n n diyo rsu de i l mi? (N mk Kem l 1944 s. 93). ki tedb rde k us r d i lmemek l z mge l i r. B u n u b i r i n c is i be efe nd i n i h l i n i b t n b t n b i lmemez l e nmekdi r.

O. b i ma k sad mahsus deil, istiyerek yaplmayan < Fa. b siz ve mak s a d maksad. k i k k b mak s a d
tebessm kesb tmek z e re o ld u e h emm yetde n rkme e ba layarak ... (H.Z. U ak lgil 1317 s. 82). me l kit bda idg i n b i lmedi ve sev d b ma n -mis l ktt bda idg i n id r k k lmad. (l 1587 v. 131a).

O. b i mna mnasz < Fa. b siz ve ma n . Maz m n ve

(a.e. s. 78). AD. b i l o b o yavrum, km K. Emiro lu 1989 s. 56 < b l l + Yun. (Karadeniz dial.) kltme ve ok ama eki olan obo (K. Emiro lu a.y.). (Halk dili) b i ltek mi l btn, istisnasz < Ar. bittakm l a.m. Kelimedeki /l / Arap yazsndaki lmn yar mmi, eksik bilgili bir okuyucu tarafndan l olarak okunabilir; fakat bu izaha lzum yok; birok terkiplerde geen bi l hecesi adeta morfem mahiyeti alarak baka bir tabirden (ms. mnaca yakn olan bi l c ml e den) t ekmi l in bana alnm olabilir. Koskoca bi r de n i z l e r e h zadesisi n,
h em de yedi de n i z l e r, bi ltekmi l adalar, has bah e l e r ve h em de y lan la r st n e bi r tek e h zadesi n. (Ya ar

O. b i manend/b i menend esiz < Fa. b m nand a.m. [b siz ve m nand benzer]. Fakat ol bimen e nd
Rosi n i n i n na mel e ri n i d i n l eye n l e r pek ok deyi l.

(Vartan Paa 1991 [1851] s. 107). O. b i mar hasta < Fa. b m r a.m. V c d um lemi s h h a tde bi r b m ra dnm d r. ( air E ref 1958 s. 140). O. bi marhane hastane < Fa. b m r h na a.m. O. b i mar i stan hastane < Fa. b m rist n a.m. [b m r + mekn isimlerinde kullanlan ist n eki, b. Acemistan ] Ve b m rist n ve b u a be z e r ba z evk f u ... (.L. Barkan 1943 [1540] s. 364). tmarhane: Del o lm du r, biym rist na i l ed , e rbet is n ! (Ferec 855/1451 v. 215b216a). AD. b i mb i yaz bembeyaz DS 695. Se n i n e l l e r i n ktip e l i, y z n bimbiyaz. (Orhan Kemal 1950a s. 85). O. b i meal mnasz, abes < Fa. b siz ve ma l (bir eyin) asl. G nde ri l e n me r vu sip h u h u z z n e fs n ye i l e tebd l i b me li ... (l 1982 [1581] II, 135). O. b i mecal mecalsiz, kuvvetsiz, ciz < Fa. b siz ve mac l kuvvet. Ve ege r bi r ra yete fet y ti b b
mec l o l ub i ft i n b rak s a sip h s i o l y ri h a ra v r b ...

Kemal 1976 s. 372). EO. b i l /b i l i malmat TS 569571 < ET. bi l i g a.m. Clauson 1972 s. 339. Fiilden isim yapan i eki iin b. al u-satu . B i z se n i l e dan u ru z, bi z e n e bi l v r rs i n ? (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 20).
Ulal up h e r bi r i o lm d bi r h, | B i l is i ok , gz i a uk u g h. (Fah r 1974 [1367] no. 252). bi l i l /b i l l

lim TS 573574: G rg i l, i az bi l i l ve z a f r yl u, o l ge nd h l e l e r k bet yatl u l n ! (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 42). b i l k, b. bel ik III. b i l ya /b i l ye bilrdo topu < Yun. (blya) a.m. < t. bigl ia < Fr. bi l l e a.m. A. Tietze 1962 no. 330. Lingua Francadaki /a /e / iin b. ace nte /ac e nta 1. Gaz i no n u n
kapal k sm ndan bi l rdo bi lyalar n n bi rb i rl e r i n e vu rd uk a ka rdk la r sesle r d uyu l uyo rd u. (Z.O. Saba

(.L. Barkan 1943 s. 46). O. b i meded aresiz, mitsiz < Fa. b siz ve madad are, kurtulu. V zge l! Ma h vif b h a ddu r, uk k a b mededd r. (Ferec 855/1451 v. 190ab). O. b i mehabe rkmeden, ftursuzca < Fa. b siz ve Ar. mah ba rkme, ekinme. K a puya bi r depme vu rd , k a pu s nd . D zd b meh be (meti n: b me h b ) i e r gi rd i. (Ferec 855/1451 v. 105a). O. b i mel let dertsiz < Fa. b siz ve mal lat znt, dert. Vez r se l met b mel let f ri ot u r u r amm segb n p re l emi l e r, y mi le r. (Ferec 855/1451 v. 125a).

1956 s. 22). ocuklarn oynadklar yuvarlaklar, misket; onlarla oynanan oyun B i lye uk u r la rm z doldu rm u la r. (V.O. Bener 1956 s. 51). K a r yanda
be alt oc uk to z la r n i i nde a r p ba ra rak bi r t r bi lya oyn uyo rla rd . (Ya ar Kemal 1993h s. 58).

bimelmet

275

bina

O. b i melmet azarlanmadan < Fa. b siz ve mal mat azarlama. D dg m y re o gide rem. Sel met b mel met gel rs em sa a k u l k la r dem. (Ferec 855/1451 v. 133b). b i menend, b. bimane nd . O. b i mer sonsuz, saysz < Fa. b mar a.m. [b siz ve mar l, say]. k bet l- emr b u n ca za h m eti b
mer muk bel esi nde g e nd ye dah m ce r red b i r b it t h k a ld. (l 1982 [1581] II, 143).

(S.M. Alus 1934 s. 28). bi n b i r ayak kalabalk: B u g n o rtal k bi n bi r ayak olacak. (S.M. Alus 1933p s. 6). bi nde bi r ok nadiren: Haftala r, ayla r ge e r, b u n u kap d a r
gay ret ba lam . B i n b i r sz n be l i b k l yo r. ka rmazm . B i nd ebi r, akla ka ray se e see, s ca a i z i n alacak gidecek, yarm saati i n i i nd e de dn ec ek. (S.M. A n k i se n ba a td , bu an u b i de bi ri deg ld r. (Ferec 855/1451 v. 51b). bi ndal l gelin elbiseleri

Alus 1944 s. 178). bi nde bi r i ona nazaran gayet az: iin kullanlan bir kuma cinsi (M.Z. Pakaln 1946 I, 234): Sim i lemel i, k rm z bi ndal l rt l e r l e ssl
tabut kapdan k n c ho ca ce na z e a lay n n a rkas nda kald. (C. Aykn 1955 s. 118). bi n pi man son derece

O. b i mezak tatsz, zevksiz < Fa. b siz ve maz k tad alma kabiliyeti. B me z k la ru t a n nda n v c d nda z a ra r u z iy n m hede o l u nmaz. (l 1587 v. 127b). O. b i mezheb akidesi, inanc bozuk < Fa. b siz ve maz hab din akideleri, mezhep. B i r zam n
e k i y dan b mez h eb k la r la h embe zm u h em rb olma la ... (l 1979 [1591] I, 131).

pi man: Huvat sakal n kesti i n e bi n pi man old u. (L. Tekin 1984 s. 81). D rt g n l k tati l boyu n ca babam ve
Se i l o kadar z e r ime d t l e r, bana yle bebek muamelesi yapt la r k i, o n la r la g itti ime g idece ime bi n pi man o ldum. (B. Uzuner [t.y.] s. 115). bi n ya a

O. b i mi k dar kudretsiz, yoksul < Fa. b siz ve mik d r kudret, kymet. B u h a k r i b mik d r . (l 1979 [1581] I, 133). O. b i muad i l ayn kymette olan bulunmayan < Fa. b ve mu dil . Vi l yeti R mda te l f o l u na n s ru mak b l u b mu dil id r. (l 1994 s. 174). O. b i muci b mucipsiz, belli bir sebep olmadan < Fa. b siz ve m c ib . Atlarum dek du r u rk e n, b m c ib (Ferec 855/1451 v. 197b). O. b i mun i s dostsuz < Fa. b siz ve mu n is /m n is oyun arkada, yakn. B e n m an la ru la mv neset m va r idi, imdi b m n is k a ldum. (Ferec 855/1451 v. 197b). O. b i mdafaa mdafaasz, aciz < Fa. b siz ve mud fa a.
ci z ve b md fa a bi r mah l k g ibi ac z mdan, te h evv r mden, d ny la r pa ralamak isteyb de bi r ey yapamamak d an k v ra n yo rd um! (H.Z. U ak lgil 1317 s.

saadet iinde bin yana kadar yaamak: B i r g e z alan mey n u a bi ya ar. (V s f Os m n 1257 s. 46). Ya a, H u r ut, ya a, sen bi l e r ya a! (Caferolu 1945 s. 235). AD. b in II temel THASDD 207 < Krt. b n a.m. JabaJusti 1879 s. 56; kr. Fa. bu n a.m. b in b.m. (stne) kmak; stnde gitmek < ET. bi n a.m. Clauson 1972 s. 348. B i r a aca bi ndm, yaprak la r a ras nda gi z l e nd m. (Ferec 855/1451 v. 60b). Son radan ge l e n ge n kyl i lk defa otomobil e bi n iyo rd u. (Sabahattin Ali 1936 s. 16). Bugn her iki mnada dativus haliyle ata bi n dendii halde eski metinlerde de bugnk diyalektlerde de at bi n ekli (veya (accusativus) dahi kullanlr: Atl toycu la r h eme n at bi n e rl e r. (F. Otyam 1962 s. 61). Si z atla r bi n i n . Hemen Hac A an n ky n e. (. Kaftancolu 1975 s. 90). Bir de svariler arasnda. Be n dd k al p bata ryay toplark e n, o n la r at bi n ip a r a r u zak la yo rla r. (A. Yurdakul 1987 s. 82). bi n geili fiil olarak bundan baka nadirdir: Old u mu ya, y zba m, k z m n st n e as bi nmek! (M. Hachasano lu 1954b s. 3). bi n ip i n svarili e yararlk: As l bi n b i nmege k ud ret l e ri k a lmaz. (l 1979 [1581] I, 147). Az zam nda bi n b i nmeg i tah s l ... (a.y.). bi n fiilinin mecazi mnalar: a rlk vermek. B i r ye rde h u z u r o l u rsa yi n e al ma bi nme z adama. (M. Hachasano lu 1954b s. 21). i i nada (vs.) bi n i (herhangi bir ekilde) kmaza girdi:
zo ra bi nmi di, pe n e pe n eye, di di e a rp acak la rd. (Mah md Yes r 1928 s. 425). Kr. mi n . a lama a bi n i n c e h epsi bi r o l u r, ef ik B ey i avut u r, sustu r u r la r. (M.. Esendal 1934 s. 287). O g nde n son ra art k i c iddiye bi nd i. Hatt sefe rbe rl i i n ikmali n i bi le bekl emede n taa rr u za ba ladk. (Burhan Cahit

h a re ket tdi le r, ba lar n zd i l e r, n bed d old la r.

9). O. b i m ma s i l esiz, emsalsiz < Fa. b siz ve mum s i l benzer. B i r dah o l z m re n u r r b t la ve b


edeb ne evz b mm s i l e l e r id r k i mut lak e h l i r z a sel m v rmez l e r. ( l 1975 [1599] s. 135).

O. b i m r v vet kaba, terbiyesiz < Fa. b mu r vat a.m. [b siz ve mu r vat adam olmaklk, terbiye]. Ve bi r nda n i e f ev yid .. mah r m olmas ... (okunamad) b is b m r vvet l ikd r. (l 1587 s. 249). b in I b.m. (bin says) < ET. b a.m. Clauson 1972 s. 346 347. K z odas na gitdi. Amm bi d rl e nd iy eyi l e gitdi. (Ferec 855/1451 v. 41a). (zarf) bin kere: A rt k o la n o lmu . B i n a lasan para etmez. (H.R. Grpnar 1938 s. 62). Kr. bi n bete r, bi n p i man, bi n ya a . muayyen olmayan byk rakam: D e rbe nd i mah a bbetde g l bi r p u la bi ba . (Z t 1970 II, 80). bi n bete r besbeter: Ayol kad n la ra dedikodu c u de rl e r ya, e rkek l e r bi n bete r i. (A. lhan 1953 s. 83). bi n bi r saysz, pek ok: Mahal l edek i ve et raftaki kom u la rda

1934 s. 216). Ka rde im, i nada bi ndi, mapusanede yatsam bi le si z e adam bu l u r g nde ri r im. (A. Dino 1944 s. 109). b ina I in a, yap kurma; in a edilen ey, yap < Ar. bi n a.m. B i na n n a rkas nda bi r fayton du r uyo rd u. (T. Bu ra 1964 s. 26). bi na et in a etmek, kurmak: M ed ris u h a v n ik bi n eyl eyb ... (l 1587 v. 140a). EO. bi ns n u r temelini vurmak: Ve g r S u l t n

bina

276

bini

M u r d H a n Edre n ede ye i c mi u bi n s n u r ub, dah Erg e n e kyi n bi n s n u rd u r ub ... (Oruc b. dil

b indal l , b. bi n . b ind i r binmesine sebep olmak; binmesine yardm etmek < bi n fiilinin causativum hali, b. ackdu r- .

1343/1925 s. 51). Mecazi mnada: B i z bu piy reye

z u lm eylemedk, amm arada eriyt a var id i, an u z e r i n e bi n db be r seb l mut beye bi r i id i i led k. Z u lm yo idi. (Ferec 855/1451 v. 68b69a).

Ol m h r u h , o l o lan c u dey rde n k a rd, at na bi nd rd i, ge nd at y tdi, gitdi le r. (Ferec 855/1451 v.

O. b ina II gz gren, kr olmayan < Fa. b n a.m. N biyn y biyn bu ld . (Ferec 855/1451 v. 185a). her eyi gren (Tanrnn sfatlarndan): B r i H u d y ! D n vu b n s n! (a.e. v. 131b). O. b inaberin bundan dolay < Fa. bi n binaen, dayanarak, bar stne, n bu. ... k z n n na z a r
dik k a ti n i c e lb etmi idi. B i n be r n v l idesi yen i e ri i l e k o n u u r i ke n ... (Ah m ed Midh at 1942 s. 38).

46a). Geisiz (intransitivum) fiil olarak: (tat) ba tarafndan baka tata veya bir engele arpmak: Ka ran l kta mesafeyi iyi h esapl yamam m.
B i z im 12 0 n i n st n e bi nd i ri n c e ik imi z de ya raland k.

(B. Felek 1947 s. 147). birdenbire balamak: Ya mu r bt n iddetiyle bi r a nda bi nd i rd i. (C. Tuncer 1960 s. 100). O. b inedamet zrsz (?) < Fa. b siz ve nad ma pi manlk, nedamet. mrm gedi, evl e nmedm...
k bet b n ed met bi r k z aldum ki lemde m ne nd i yo idi. (Ferec 855/1451 v. 182b).

b inaen (dativus halinden sonra) (bir eye) dayanarak (mecazi mnada); (bir eyden) dolay < Ar. bi n an ( al ...) a.m. Ar. accusativus eki a n n zarf yapt durumlar iin b. ace let e n . Kimi n i mans a b na bi n e n tak d m tmi le r ... (l 1587 v. 122a). dan dolay:
Eh l i e h r ... haz m e k bi l deg l y mekl e r i u c u z l na bi n en h ra ge rmesi ... (l 1975 [1599] s. 118).

O. b inemek tuzsuz; tatsz tutsuz, yavan < Fa. b namak a.m. [b siz ve namak tuz]. Z e n c i k ra l n k skan ka rs beyaz yabanc y re n g i b n emek! diye azarla r . (Ferec 855/1451 v. 112b). EO. b iner I (ata) binmek deti < bi n + fiilden nomen actionis yapan e r eki, b. aa r I . A am Bey rek gide l i bi n e r m yok . (Dedem Ko rkut 1973 s. 47). b i er /BSTT. b iner II her biri bin. letirme saylar eki e r iin b. alt a r- . B u ndan m ad bi e r f i l r l k r n ed d z e i g z d e l e r ... (l 1587 v. 139b).
stanbu l h a lk ndan h e r e h- n i n ba na bi e r ak e cem de. (Na m 1280 I, 433).

O. b inaenalzal i k binaenaleyh, bundan dolay < Ar. bi n an dayanarak, al stne, ve d l ika o, onun.
B i n en al z l ik az l y i s a k layub d dg i z re amel eyle r. (l 1994 [159199] s. 250). Hali ha z rda bende n i z i n seki z dn m ta rlas ndan ba ka bi r i n e i i l e ik i k z a ar y z nd e n hac i z alt ndad r. B i nae na l zal ik si z l e re kahve smarl yacak vaz ha lde de i l im. (S.F. Abasyank 1954a s. 101).

b inaenaleyh bundan dolay, bunun iin < Ar. bi n an dayanarak ve alayh i onun stne. B i n en aley h 38).

Obu r Ta h s n k a puya gel e n z t n mut lak N e t Efe nd i old u u n u h kmetdi.. (Ah m ed Midh at 1945 [1885] s.

AD. b inet/b i vet/p inavut ekmek olacak hamurlarn konulduu aatan gzl bir alet DS 696, 712, 3454 < Yun. (pinakt) a.m. A. Tietze 1955 no. 216. AD. b in ge birbiri stne koymak, y mak DS 696 < ET. *mi ge veya *mi nge , kr. mi e binge mek Clauson 1972 s. 771. P na r n sa ndaki ay rl kta
bi rb i ri n e bi n g e nmi kt k l e r t rd ya rak yan yord u..

O. b inag kulak memesi < Fa. b u n g a.m. [bu n alt ksm, dip, kk ve g kulak]. He z r m r l i mselse l u meft l bi n g nda ... (Ferec 855/1451 v. 116a). AD. b inam sevgi ve dostluk bildiren bir nida DS 695 < ??
Kim bu g e l e n ? O bi nam ... Nas l i na naym kara s rme l i gz l e rime ... B i r de baka rm, dris kar mda, y l la r y l g remedi im ... (Z. Selimo lu 1970 s. 79).

(Feridun Osman 1936 s. 71). AD. b in ge birbiri stne binmek; birbiri arkasna binmek, artla mak DS 696, TS 578579 < ET. mi e a.m. Clauson 1972 s. 771. Bu tr m areket halleri iin b. al - I . Ve g h ik isi i bi n ge b bi r merk ebi z a f e b r g i r n o lmas ... (l 1975 [1599] s. 116). bingetir stste koymak: R i yet i 208). O. b ineva fakir, dilenci < Fa. b nav a.m. [b siz ve nav mal, servet]. K a rda la rum b n ev la r, mfsidle r o ld la r. (Ferec 855/1451 v. 96a). id rem

b inamaz/beynamaz hi namaz klmayan < Fa. b nam z a.m. / / > /ey / de i imi iin b. beyh ude . Arap yazsnda belli olmayan bu telaffuz halk konu masnda ok eski olabilir ve hatt belki dorudan doruya Fars halk konu masndan alnmtr. B nam z u m r vvet i kem ol u r. (l 1587 v. 120a). Mecazi mnada uslanmyan, inat L. Bonelli 1902 s. 57. O. b inas i b mahrum, bibehre < Fa. b siz ve nas b hisse; ksmet. B e n k dek i a riybem, mu r d umdan b nas i ybem. (Ferec 855/1451 v. 109a). O. b inazir benzeri olmayan, emsalsiz < Fa. b siz ve na z r benzeyen. G rd m: bi r b na z r g z e l k i vas f a s maz. (Ferec 855/1451 v. 45a).

edebde dak k a fevt tmeyb, u ras n b u ras n k a mayub, ayak l a r n b i ng e d rmey b, ... (l 1956 [158687] s.

ki b n ev l k d an kye varu r imi . Va rmasun, be n a a h a rc l k d an n es n e eksk tmeyem. (a.e. v. 73a). Kr. benava.

b in i I binme ii < bi n + fiilden nomen actionis yapan i eki iin b. al u-satu . EO. bi n : bi n y e ya ramaz Meninski 1680 I, 904. b i n ide n ta raf hayvann

bini

277

binilecek tarafnda TS 580:


bi n s i nde n ya a ola ey deg ld r.

H s s a ten k i k uy ru

bi n n isbe pek kolay eyle r o la rak bi r l i kde s n fa gemi l e r.

(Mercmek Ah m ed

(Ah m ed Midh at 1945 [1885] s. 57). EO. b in, b. bi n i . EO. b int/bnd binek, binek at TS 561583 < bi n + fiilden isim yapan ( )t eki, b. ay rt . Pes i lan u sti n e k d reva n. | B i n d o l ub an gt rd i i la n. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3226). B n d i h u old u n ca ak s ak . (Fah r 1974 [1367] no. 1673). b i oenerji ?? < Fr. bio n e rg i e a.m. [EYun. (bos) hayat ve e n e rj i ]: M etabol i zma h z la n r, ha z r
ge r ek l e i r; e n e r j i bio e n e rj i at na bi n ip beyne ye n i bi r ivme kazand r r. (M. Kaan 1997 s. 14).

1944 [15.yy.] s. 195). AD. b in i II iplii yumak yapmakta kullanlan ha eklinde bir alet DS 697, TS 579 < Yun. (dial.) (pnnini) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 412. O. b inihayet sonsuz < Fa. b n i h yat a.m. [b siz ve n i h ya son]. Ma ns r h a z n eye g i rd i... B n i h yet m l u n i met grdi. (Ferec 855/1451 v. 91a). b in i I padiahn at gezintisi M Sertolu 1958 s. 66 < bi n + fiilden nomen actionis yapan i eki, b. ak .
B i r p iy deye sv r ve H a ydar Pa aya yana dla r. N e g rse le r? M eg e r i ek c i ba b esi n e bi n i va r imi . (Al Azz 1268 s. 100). bi n i eyle cima (kr. ald r

) : Ol ge c e bi r bi n i eyl edi. (P.N. Boratav 1995 s. 180). .


et-

b i o s fer yeryznn canllar bulunan kesiminin btn < Fr. biosph re a.m. [EYun. (bos) hayat ve (sfira) kre]. A rt k biosfe r, sosyosfe r,
piskosfe r, o v c ut ya da bede n dedi imi z by k atmosfe ri n i i nd e ke nd i d z e n ek l e riy l e ya ama kat lmay beklemektedi r. (M. Kaan 1997 s. 14).

O. b in i II bir nevi cbbe R.E. Kou 1967/1969 s. 39 < bz lgatler kelimeyi bi n i Iden geli mi gryorlar (ms. emseddn S m 1317 I, 335 Vaktiyle ata binildii vakit giyilen resm kyafet der). Ulemann ve yksek rtbeli kiilerin giydii ve bz tariflere gre krkl bir giyim olduu iin It. pel l i c c ia krk manto kelimesinin bozulmuu olabilir. Anadoluda tesbit edilen bi n i varyant (DS 697) bu ihtimali destekler. 19. asrndan eski lgatlerde kelime gsterilmiyor, fakat R.E. Kounun zikrettii bir beyt (1809de len Snblzde Vehbnin) 18. asrda da bilindiini gsterir; B i n i i n i n de yakas
ya l id i | K u a ggs n edek ba l idi. Ba na s rmal kazaskar sa r i l e sof bi n i i n l z um u yok.

RD. b ipara bir az, yle byle S. Kakuk 1973 s. 73 (yanl etimoloji ile) < bi ( < bi r ) ve pa ra /pare para, kr. bi r pa ra , AD. bi paa DS 697, a.m. O. b ipayan hudutsuz, ucsuz bucaksz < Fa. b p y n a.m. [b siz ve p y n son, uc, hudut]. B u la r c k i i o l s a h r y b p y nda u ry n u g i ry n k a ld la r. (Ferec 855/1451 v. 128b). O. b inur aydn olmayan, kafasz < Fa. b n r kr [b sz ve n r k]. El hak o mendebu r u bi n u r u n k e l l es i dibek s d r. (E.E. Talu 1937 s. 73). b i perva korkmadan, ekinmeden; ekinmez < Fa. b parv a.m. [b siz ve pe rv endi e, saknma].

(S.M. Alus

1933p s. 229). O. b in i an grnmez, izi bile kalmam < Fa. b siz ve n i n . Si n n i yetmi e yetmi ve de nd n e l e ri a z nda b n i n o l ub gitmi idi. (l 1982 [1581] II, 138). O. bin i yaz (bir eyden) mstani, ihtiyac ve hevesi kalmam < Fa. b n iy z a.m. [b siz ve n iy z yalvar]. Bu bi r salk um z m ucmak 194b). O. b iniza kavgasz, mnakaasz < Fa. b siz ve n i z mnaka a. B n i z resmle r i n yaz ld uk la r y r e v re. (.L. Barkan 1943 [1540] s. 60). O. b ink /p in k bir nevi ticaret gemisi R. Dankoff 1991 s. 66 < t. pi nco a.m. KahaneTietze 1958 no. 500. O. b innetice netice olarak, binaenaleyh, bundan dolay < Ar. bi n nat ca a.m. [bi ntaks, n harf i trif, nat ca netice]. K u l la n lm tesisat i i n b u m r ve bi n n et i c e kapital i zasyon emsali a zal r. (M. Seyda 1970 I, 239). O. b inni s be nisbeten, tekilere nazaran < Ar. bi n n isbati (i l ) a.m. [bi ntaks, n harfi trif, n isba nisbet]. B i r i n c i, ik i n c i, n c se n e n i n de rs le r i

N e h i kmetdi r k i k a ss m t a b at ahd evve lde | M us v t z r e tak s m etmemi e rz k ef r d? | Aceb mi redd ede rsem be n de b pe rv bu tak s mi? ( air E ref 1958 s.

150). b i p le- ksa uyarc bir ses karmak < Be l l i g z e n ek l e r e


ge ldi i nde k k bi r sesle bip l iyo r ve ayn h z la devam ediyo r. (M. Mungan 1999 s. 75).

z m i nde nd r... Y r ise d ny t a mndan, d ny y mi i nde n b n iy z o l u rs n . (Ferec 855/1451 v.

b i r I (vurgulu) bir says; bir rakam < ET. b i r a.m. Clauson 1972 s. 353354. Dedem kyl M e hmedl e Za ar M e hmed kap bi r kom u id i l e r. (Sabahattin Ali 1935 s. 150). bir tek, yalnz: B u o n bi r ca n bi r bana bakar. (M.. Esendal 1958o s. 15). (menfi cmlede) bir tane bile: F utbol u ok seve r. B i r ma ka rmaz. (Y. Ahskal 1944k s. 68). N z l d iyo rla r. k i g z iy l e bi r mi desi nde n ba k a s a lam ye ri yok . (Ebbekir Hzm 1326e s. 152). (zarf) ayn ekilde: Baba k z h eme n h eme n bi r d n yo r la rd . (Feridun Osman 1936 s. 32). (hiss ifadede kuvvetlendirici zarf) o kadar ok, yle bir: Aman, N ebiye, bi r sevi nd im bi r sevi ndim ki so rma! (Mahmud Yesari 1932 s. 150). (Kendi bana fiilsiz bir cmlecikte veya baka bir cmlenin iinde parenthse olarak) cesaret verme seslenmesi (bu mnada b i r yerine ha nidas da kullanlr); Kalbi ye r i nde n kacak gibi
atyo rdu. Kapy it ip bi r cesaret gz l e ri n i i e rid e

278

(N. Bezmen 1994 s. 81). M rvet bi r gayret (a.e. s. 70). (Cmle sonunda) bu bir, ilk olarak: A. elbette
ge zdi rd i. toparla nd. K e nd i n e ek i d z e n ve rd i. bi l i rim. K a lb k a lbe k a r d r, bi r. So n ra da ben adam n bak la r ndan an la r m. (E.E. Talu 1928 s. 115). her

(Sabahattin Ali 1937k s. 55). sayl kimse, hret sahibi: Sel imiye l i k r dedikl e ri te rsane sol ko l

a ala r ndan ve o zaman n bi r tan e l e ri nde n. Ad n san n bi lmiyen va r m ki ? (S.M. Alus 1944 s. 117). Bir

eyden evvel:

En son u nda a a s n f ote l l e r i n bi ri nde b u ld u bi r ye r. Hemen h eme n T rk l e re z e l bi r otel, h em daha u c u z , h em daha tahtaku r u l u bi r. (O. Duru

1962 s. 10). bi r ile mikdar ifade eden birok terkip yaplmtr, ms. bi r alay, bi r a raba, bi r s r , bi r takm, bi r y n vs. Bunlarn ou zerinde burada duramayacaz. bi r a zdan ittifakla, ablativus adverbialis iin b. amazdan : bi r a zdan c evap ve rd i l e r. (S.M. Alus 1944 s. 120). bir ba dorudan doruya DS 697, TS 585, R. Dankoff 1991 s. 18: Ka rabibik bi r ba ki l iseye do ru u za nd . (Nbzde Nzm 1943 s. 27). birok byk sayda (takib eden ismin oul eki almas halk dilinde balam, yaz diline sonra gemi : A.C. Emre 1931 s. 260): Asya n e g z e l paras o lan zav l l

tanecik kltme ve sevgi anlamyla (hypocoristicum) yegne, sevgili: Haydiyi n oc uk la r, bu bde bi r tan ec i k ka r c m n a k na! (S.M. Alus 1944 s. 83). bir tarafa/bir yana yle dursun (kr. be rta raf ve bi r III): B u et re f i l , pis sokaklarda
sk l yo rd um. Sokaklar bi r ta rafa, i i nde m rm z tk etmiye al t m z evle r i n b i l e katlan l r ha l i yoktu. (F. Baykurt 1955 s. 98). Seyyit ba n ekmedi. Ka r n n ka rn n de mek bi r yana, k zmad bi l e.

(F. B aysal 1955 s. 103). bi r t ut msavi saymak: Ke ndi n i o n la r la bi r t utma ! (Mah m d Yes r 1928 s. 208). bir trl birden ok k arasnda hepsinin ayn (yni kt) netice verdiini tesbit iin: B u
ya tan son ra da kork uyo r i nsan, karde im, diyo r tek i, ya l alsan bi r t r l , ge n alsan bi r t r l . (K. ipal

A nadol u mem l ik i mtemeddi n eye naz a ra n ok a dar ge r i ola n, ok a dar n ok s n la r bu l u na n R um i l i y e be z eyebi lmek i n daha bi r ok se n e l e r isteyor. (Ah m ed erf 1326 s. 220). Zarf olarak: Evvel boz merk ebi g rd l e r. F u ndala r n o rtas nda toz l u , toprakl bi r ye r b u lmu , galiba bi rok tepi nmi , yatm , oynam , imdi memn u n bi r eda i l e yan ge l ip ot u r uyo rd u. (R.H.

Karay 1940m s. 85). Zamir olarak bi r o u . oulu bi rok la r : B u daim ace l esi, o vakitk i gev ek ve
mtevekki l mu h itte bi rok la r na ke nd isi n i n ac nacak bi r zaval l o ld u u h issi n i ve ri rd i. (A.. Hisar 1944 s. 150).

(menfi cmlede) en ufak mikdarda: (R. Ilgaz 1962n s. 48). bi r ik i bir iki kere: Hu riy e Han m sanki
bi r di r h em B t n ge ce g z me bi r di r h em uyku g i rmedi. de ri n b i r uyk udan uyan yo rmu gibi g z l e r i n i k p rdatt, bi r ik i esn edi. (S.M. Alus 1934 s. 84). bir mddet: N e rede ise Halim Baba gel ec ek, g idi n c eye kadar bi r ik i daha e le n e l im be! (Aka Gndz 1940 s. 17). bi(r) ayak

bir an evvel: Kimi uygu n g re c eksek biayak n c e (R. Ilgaz 1981 s. 134). bi r ik i deme hi tereddt etmemek: B i r i k i deme z, ate olsa at l rd . (Orhan Kemal 1950a s. 14). bi r ke re hereyden evvel: Oku l idaresi yoku u n a a s ndaki
n c e k z n ba n ba lamal!

1971 s. 55). Menfi cmlede nekadar uralsa da baarlamad n bildiriyor: B i r t r l e l im kaleme u za nmyo r da u za nmyor. (S.M. Alus 1944 s. 96). bi r u u rdan bir arada, ablativus adverbialis iin b. amazdan . z l e r b i r u u rda n t ekb r g et rd i l e r ve k fi rl e re depi nd i l e r. (S a ltuk-n me 1974 s. 1155). bi r vakit /bi r zaman gemite veya gelecekte gayrmuayyen bir zamanda < bi r ve herhangi bir zaman mefhumundan tekil edilen zaman zarflarndan (ms. b i r sabah, bi r Paza r g n , bi r k t l k zaman ): Dua etsi n de be n o n u b rakmyaym! On la r bi r zamanm ... (M.. Esendal 1934 s. 219). AD. menfi cmlede hibir zaman: M u rat a am sylediyse do rud u r. M u rat a am bi r vakit yalan syleme z. (Kemal Tahir 1957k s. 190). Bu iki zaman zarfnn bir hususiyeti, banda bi r rakam bulunmasna ra men, la r / l e r ekini alabilmesidir: bi r vakitl e r /b i r zaman la r mazide gayrmuayyen bir mddet zarfnda: B i r vak it le r ma nev yet le ri n i d
bi le b i l e, m dd yetl e r i, h s n l e r i, k a d n l k la r i n y n na z a r b u l u rd um . (Meh m ed Ra f 1331 s. 21). bi r yana ,

sokakla rdan re n c i l e r i n g idip ge lmesi n i yasak etmi ti, ama di n l iye n k im? B i r k e re k esti rmeydi. (O. Akbal 1953

s. 34) bi r ko u acele ile, abucak (bir yere gitmek): B i r ko u b f eye kadar g idip k k bi r vazo ka rd, (N. B ezmen 1994 s. 22). bir nazar bir lahza, bir an: Y z i g rme z isem bi r na z a r h e l k o l u r n . (Z t 1967 I, 433). bir nefes bir soluk al, bir an B i r n e f es
y r i l e an metd r, | D ny ede, h i retde devl etd r. (Elvn eleb 1985 no. 1665). bi r n uma ra birinci

b. bi r ta rafa . bi r yana ... bi r yana ikisi ayn kymette: G ls m i i n de l i d ivane o l uyo rd u. G z nd e G ls m bi r yana, d nya bi r yana idi. (R.N. Gntekin 1944 s. 132). bi r ya a et bertaraf etmek: B u n la r bi r ya a tmeyi n c e ... (Sa ltuk n me 1974 I [15.yy. sonu] 218). b i r II (vurgusuz) muayyen olmayan biri; her hangi bir < bi r I vurgu kaymas ile. Bundaki b i r raka m olmayp ismin gayrmuayyen karakterini gsteren bir unsur olduu iin oul isimlere de tatbik edilebilir: B e n bi z im eve g ittim demi nde n, ben i bi r yabanc la r ka r lad. (E.E. Talu 1935 s. 83). Normal olarak bi r isimden nce bulunur: On u n
bi r adam ld rm olmas ahe ndeye h i de ko rk u n g r nmyo rd u. (Sabahattin Ali 1937k s. 147). Sfat

kaliteden: Me hmet O h e r zaman bi r n uma ra dedi. B e n h i b i r f i lm i n i g rmedim, dedi N ec l. (A. Yurdakul 1991 s. 195). bi r o l birle mek, anla mak: R um p di h dah bi z ml e bi r o ld. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 223). bi r n c ek i son seferdeki: B e n g e ldi imde o ge n e bi r n c ek i masada otu ruyo rd u. (H.E. Bener 1969 s. 29). bi r tane tek, benzeri olmayan: Evi n bah esi Ed remitte bi r tan e idi,

ile isim arasnda: Baz ye rl e rd e su cam bi r z p z p gib i dn yo r, bi rde n a a kayp da l ve r iyo rd u son ra. (F. B aysal 1955 s. 52). Sfat veya baka ksmlarn

279

biraderan

araya girmesiyle isimden ayrlm olabilir: A n layana bu sz bi r by k szd r. (Kemal Tahir 1957k s. 358). Sa dan by k bi r z e r i me i n kapl seha re de n i l e n sand g et i r i r l e r. (Musahipzade Celal 1936k s. 14). Bir rakamdan nce tahminen, aa yukar: N e g z e l, n e a rsla n o c ukt u! Es ra r bi r
ta raftan, b r ta raftan Ate Safi na z o la n bi r d rt sen e i i nde i n e ip l i e dnd rm t. (S.F. Abasyank

odas ndan k k bi r tahta masa i l e bi r ko lt uk, bi r demi r sandalye, bi r de a l r kapan r iskemle get i rtt i. (S.M.

Alus 1944 s. 158). bir o kadar tekrar ayn mikdar:


stanbu l dan ay r lmak istemiyo ru z fakat sen ede ka defa ka k t pha n eye gide r i z ? be cadde i l e bi r o kadar kahvede n ba ka ne bi l i r i z ? (Sabahattin Ali 1940 s.

155). O. b i r III Baz tabirlerde Ar. veya Fa.nn /b / harfiyle balyan tek heceli bir ntaksnn yerine gelen bi r , o tabiri Trkele tirir: AD. bi r kayde bir sraya, aralksz DS 698699 < Fa. bar k ida (b. be rkaide ), mna kaymasiyle beraber, bir frsattan istifade ederek; bir bahane ile Meninski 1780 II, 167 < Fa. betak r b in accordance with the occasion F. Steingass 1930 s. 155. emseddn S m 1317 I, 425e gre ya Ar. bittak r b [mna dei mesiyle] veya Fa. bar tak r b den husule gelmitir. C riye n i z
bi r tak r b i l e bi ri n e syledim de efe nd im andan m h a be r ald n z ? ( Al Azz 1268 s. 199). lk kelimenin

1944me s. 97).

Ma ra k a pus na bi r u l u ta |

(Meh m ed 1965 [1398] no. 5183). Hususi haller: Bir isimden nce olan bi r , mantka her hangi bir mnasna gelemez, ms.: Se n me ri b u lamazs n. Koca bi r A nka ra ... (Kemal Tahir 1955s s. 186). Cmle, Ankara ok byk bir ehirdir manasna geliyor. Keza, izafetlerin ikinci ksmndan nce duran bi r , bz zaman zarf terkiblerinde hususi bir hal tekil eder, ms.: u
s ri n re k get rd i bi r ot u z ba . f rsat i nsan n e l i n e bi r daha ge e r mi ? Koskoca ev, gec e n i n bi r vakti. (A. Nesin 1972m s. 32). Belki

mantka gecenin bir vakti olabilir, fakat ms.:

Ge c e n i n bi r yars . O na rmc oktan dkkn n kapayp gitmi . (A. A ao lu 1982h s. 112). Bu misal (ve

buna benziyen baka misaller) ibarelerin daha ziyade gece vakti, gece yars mnasna geldiini ve bi r in belli, mantkl bir mnas olmadn gsterir. Zarf olarak: bir kere: B i r g rmege k n i am. (Ferec 855/1451 v. 200b). Tavuk la r toplayalm da bi r g r! (F. Baykurt 1961o s. 70). Se n i n cami avl us u ndan ge iyo rd um, | o rtal bi r
g rme, | yedisi nde n t ut yetmi i n e kadar | i i c e gemi ... (R. Ilgaz 1944 s. 33). Sonda: Bakaym amca n o lmu baca na? A bi r!

telaffuzu 18. asrda Meninskiye gre be r deil, bi r idi, ve zaten ntaknn grevini zerine alan i l e sontaks (postposition) da bunu gsterir fakat i l e olmadan da kullanlrd ve kullanlr: ... belk i

z iy de ik r m i l e bi r /b e r (?) tak r b ke nd me c e lb u r m ede rim h a y li nd e id im. (Al Azz 1268 s. 194). Hem eri! B e n u i e r idek i odaya bi r tak rib gi rmek istiyo rum. (B. Felek 1947 s. 17). Kr. be rta raf ve bi r ta rafa (bi r

I).

(Tark Dursun K. 1955 s. 67). Bir sfattan nce: denebilir ki, adeta: Al la h, A l la h!
B i z im Haf za n e o l uyo r? Ge e n g n de b i r acaipti. Fakat bug n bsbt n t u haf. (Sabahattin Ali 1940 s. 130). te o zaman la r d nya gz n e daha bi r ba ka gz k rd . (. Gzelce 1948 s. 119). Sade re n k l e r de i l, sesl e r bi l e bi r sol uk bug n .

(H. Taner 1951t s. 97). Kr. bi r h o ,

bi r t u haf . adamakll, iyice: Ertesi g n ja ndarmala r kabahatl i l e r i yakala r, ko u ta bi r temi z dve rl e rd i; mesele de kapanm ol u rd u. (R.H. Karay 1940m s. 39). lk i ola rak mu hakkak pen c e re l e r i bi r iyi at r rd k. (A.. Hisar 1944 s. 190). Tekrarlanan b i r (halk

dili): B i r g n Ma latyaya bi r byk bi r be z i rgyan ge l i r. (A. Cafero lu 1945 s. 16). B i r d r z n n bi r i ka r m za kt , bi z i dola nd rd . (M.. Esendal 1958m s. 96) bir boy bir kere, yle bir: Hayvan bi r boy a r y dola t. (S.E. Ertem 1931 s. 258). AD. bir ala bir aralk DS 698: B i r ala stanbu l a pardon, 223). Kapy aan D u rmu tu. Y z bi r a la gr nd . kayboldu. (M. Makal 1965 s. 29). bir para:

b i ra b.m. (maruf iki) < t. bi r ra < Alm. B i e r a.m. G. Meyer 1893 s. 56. Alm. kelime ekseriya Lt. bibe re imek fiilinden km farzedilir (b. F. Kluge 1975 s. 75); bir nazariyeye gre ET. boza dan kaynaklanm tr (M. Rsnen 1969 s. 82; G. Doerfer 1965 II, no. 788e gre yanl). Bira ime detinin Do u Akdenize yerle mesi Bavyeral Wittelsbacher ailesinden olan Ottonun Yunanistan kral olmas ile alkaldr (1832). stanbul Ansiklopedisi (1961 V, 2805)e gre Trkiyede ilk defa 1847 senesinde biradan a rpa suyu ad altnda bahsedilmi (kaynak zikredilmiyor). stanbulda bir birahaneden ilk defa Vartan Paann 1851de baslan bir romannda sz geer (b. bi ra ha n e ).
Masadaki bukaldan bi ra (a rpa suyu ) doldu rup i iyo r idi.

(E. Misailidis 1986 [1872] s. 772). b i rader erkek karde < Fa. bi r da r a.m. B i r de r i h e r e eyitdi ... (Ferec 855/1451 v. 186a). Herhangi bir adama dosta hitab ederken: Z i nd nb na eyitdm: ikyet veya sitem nanslar olan nida: Koskoca
bi rade r! 25 0 0 de n a a yok. On u da Al la h k k eyl iye!

Ayl i n e o lan u zakl k tabelas n ok uyo rum. Drt y z ki lomet re kadar bi r ey kalm m ona. (M. Gler 1990 s.

b i r de r! D e rd i se rm i ok ekd z , si zde n uta ndum. d dm. (Ferec 855/1451 v. 111b112a). yama, yol da da r. B u vi ra j da al n r m , bi rade r? Hey Al la h m h ey! (M. Halc 1959 s. 101). N e syle rs i n

K ro l u n u n da o dedi i n K rat be n im i te bu bi ndi im k r ata bi r ala ben z e r. (Behet Mahir 1973 s. 21). bir

(B.

daha/EO. bir dah bir kere daha, tekrar Meninski 1680 I, 563: B u n na r bi r dah g r i g etdi le r. (A. Caferolu 1942 s. 30). bir tane daha B u n u g ib i bi r dah evde va rdu r. (Ferec 855/1451 v. 222b). bir de ( < bi r dah ) bundan baka, ayrca: Kend i yatak

Felek 1947 s. 36). O. b i raderan erkek kardeler < Fa. bi r da r n a.m. [bi r da r n oulu]. T yife i l bi r de r n Y sufd u r. (Ferec 855/1451 v. 137b).

biraderzade

280

bireng

O. bi raderzade yeen < Fa. bi r dar z da a.m. (bi r da r erkek karde + z da do mu , evlt, b. Acemzade ).
H can bi r de r z desi o l ub mektebde ba k a lfa bu l u na n oc u k ...

k a t na ge ldi, h ca k a t na geldi. B i r demden k d -yi e h r da k a t na geldi. (Ferec 855/1451 v. 246b).

(P.N. Boratav 1995 s. 270).

b i rahane bira iilen messese < bi ra ve ha n e , b. abdesthan e /aptesha ne . Eyi havaden shbet a l ub ve
bi r ra ha n eye k a dar ... yokar k l ub ge z i nmek f e na olmaz deyu syle i r ike n ... (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 85), Yak n la rdaki bi r b i ra ha n ede n bi r e rk ek a rk s bi z e kadar ge l iyo rd u.

b i rden aniden, birdenbire. (ablativus adverbialis iin b. amazdan ) B i rde n ak l ma bi r ey ge ldi. (H.Z. U aklgil 1317 s. 72). b i rdenb i re ani olarak, anszn < bi r , ablativus ve dativus hallerinde, bu zarf tipi iin kr. iyide n iy iye , vs. H a k k a te byle bi rde n b i re vuk f h s l tmek pek fe n ! (H.Z. U ak lgil 1317 s. 65).

(Tark Dursun K. 1993 s. 104).

O. b i rahm merhametsiz < Fa. b olmayan ve ra h m merhamet. B u bi z m k z az m seng di l u b ra h m du r. (Ferec 855/1451 v. 134a). O. b i rahmet merhametsiz, affetmiyen < Fa. b olmayan ve ra h m at merhamet, balama.
H a s m u h n h rd u r, n bek rd u r, b ra h m etd r, b za h m etd r. (Ferec 855/1451 v. 133b).

Ablativuslu bir zarfa (ms. bi rd e n ) dativus halli bir zarf eklenerek, bu zarfn belirttii durum balangtan sonuna kadar kapal bir btn olarak daha iyi ifade edilebilir ve bu kullanm, zarfn manasn mantkl bir neticeye gtrerek daha kolay anlalmasn salar. Bu zarf tipinden AE cildinde u misalleri zikredebiliriz: bi rde nb i re, do rudando ruya, epeyden epeye.

b i rak i l, b. braki l . b i ran, b. b ryan . b i ra s ya et, b. brasya et . EO. b i razer erkek karde < bi rade r kelimesinin varyant, b. az i n e . Val lah i bi ra z e r! B e n dah o l f ik i rdeyi n. (P.N. Boratav 1995 s. 100). AD. b i r bandi serseri DS 697 < Yun. (birbndis) < t. bi rbante a.m. [Fr. b ribe dilenciye verilen ekmek paras, ] Ch. Tzitzilis 1987g no. 347, 1994 s. 204. t. -ante /e n te eki iin b. ace nta /ace nt e . b i r b i r birer birer < bi r I. Ol ip l ig i o n y rde dgdi. A ndan afsu n n ok d . K a r u bi r bi r d g mi e di. (Ferec 855/1451 v. 39b). b i rce bir tek < bi r ve t ek. Belki Dalarcadan yaratt kelimelerden. ce eki iin b. a ha / a ca . B i rc e kavak d m d m h za ra | Dal l k i ra z ik i ik i k za ra. ( F.H. Dalarca 1963 s. 6). AD. b i r ci k b i rci k /b i ci k b ici k birer birer DS 699. Kltme eki c k iin b. ac c k . B aklana n
i nsan la r nas l l r, k u r u n yaras ned i r, o n u r ya ras n e ? B i r c i k bi rc ik ye r l e ti rm i tim bt n bu n la r n t m n kafama, y re ime. (N. stn 1968 s. 92). oc u k la rla da pek oyna r: oban n k z la r n a rd na tak n ca o rmanda ko tu r up te rl e t i r, son ra da hepsi n i bi c ik bic i k yanakla r ndan pe rmi . (Sabahattin Ali 1943 s. 127).

b i rd i r b i r oyuncularn birbirinin stnden atlyarak oynadklar bir oyun < (oyunun ismi sylenen bir tekerlemeden geliyor olabilir). Evi n i n o ld u u Art 1957 s. 8). b i r d zeye/b i r dzi ye, b. bid z iye. b i re, b. b re . b i reb i r I gvenilir tesiri olan (ms. il), tam gelen, en iyi aresi olan. B i l la h i mideme bi reb i r g e ldi. Ve r i n u ndan bi r tane daha bakaym! (S.M. Alus 1934 s. 288). AD. b i reb i r II birdenbire, birden.
Hac n u n g z i n i Ke lo lan h emmama gt rd i. Ke lo la n bi re bi r h emmamu n i e ris i n e g i rd i. (A. Cafero lu 1946 s. 195).

kmazdan oc u k ba r mala r g e l iyo rd u. Yakla nca bi r mddet du ra rak bi rd i rb i r oy nayan oc u k la r sey rett i. (F.

AD. b i red in /b i r yedi m /p i retin kocayemi DS 699, 3458, TS 609 < Bulg. SrpHrv. brek i nya a.m. A. Tietze 1957 no. 7. Kr. TekinTietze 1994. no. 155. EO. b i reg bir kimse TS 588590 < ET. bi reg a.m. [bi r + baka rakamlara da ilve edilen eg eki] Clauson 1972 s. 364. D mde g rdm ki k a ra u l k d a

k a lm am, bi reg e l me bi r mum v r r, an u avk yla yol um g r rem. (Ferec 855/1451 v. 130a). Ege r bi reg h a m r i se, t rk vey e h r l o lsa, k z ta z r u ra, ik i a aca bi r ak a c rm al na. (.L. Barkan 1943 s.

389). AD. b i reh (a ma bildirir nlem) bak, bak! ne harikulde! DS 699 < ?? . G e l i n ha n m n san at i de bi re h bi re h bi re h! (H. Ritter 1953 III, 256). b i rehne, b. be re h n e . AD. b i rem b i rem birer birer DS 699700 < bi re r bi re r , son harfi edatlardaki temayle gre /m /ye dnerek (b. afe rim ve kim maddesindeki not).
Son ra da yal daki ta l ta rla n n ta n b i rem bi rem aykla rm. (Ya ar Kemal 1955 I, 163). Osman A am, e n e ndek i k r l f e n e ri n k l la r n , bak bakal m, bi rem bi rem yolmaz m? (Kemal Tahir 1961 s. 104). G rm yo ru z z i ra be han e l e ri n ka l n ve kesi f rt s ,

azar azar DS 682 Krs. bic ik III. B e n b u parala r b ic i k bic ik saydm ra hmetl i n i n avuc u na. (F. Erdin 1955 s. 118). AD. b i r ala, b. bi r II. b i ro k, b. bi r . AD. b i r de birdenbire DS 698 Sa r ateb ri n hapla r va rd.
k isi n i ay r p Fatma ya u zatt. S tma hab. B i rd e kese r.

(Orhan Kemal 1954b s. 222223). b i r demden biraz sonra < bi r II + dem V. ttif k bi r g n
h ca otu r u rk e n g rd i k i ve z r[- i ] su lt n g l i n avtma a

O. b i reng renksiz < Fa. b olmayan ve ra ng renk.

birer

281

birik

(S. Ayverdi 1941 s. 42). soluk: K z di l te n g u r u h - b re n g i l e sa r y na gitdi. (Ferec 855/1451 v. 136b).


mnan n rak ik ve bi re n k va rl na pe rde o l uyo r.

EO. b i r go s /b i r gaz kule < Yun. (prgos) a.m. Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. Amm byk
gemi l e r z ik r o lan bi r os n e va ru r la r, isk a ndi l i l e dem r k o r la r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 108). Sk ta rakla palaby da, bu byk la rla ya r an g r ka la r da big z e l ta rad... (F. Erdin 1973 s. 74).

b i rer beher bir < ET. bi re r a.m. Clauson 1972 s. 358 [bi r + letirme (distributivus) eki olan e r , b. alt a r- . ].
Kafi l e ha l i nd e y r ye y ry e ge l i r l e r ve bu rada bi re r i tuta rla r. (B.S. Kunt 1937 s. 71). Herk esten bi r l i ra kesi le c ek. Alt y z amel e al yo r o rada. B i re rde n tam alt y z l i ra. (Re at Enis 1945 s. 82). Haftada bi r def a ge l b h e r bi re r l e r m z e s ret i i lt i f t ve g n g n ak a ve lat f e l e r d b ... (Al Azz 1268 s. 144). Zarf

b i r gzel /b i gzel iyice, adamakll < bi r I ve g z e l .

olarak:

Du rd la r,

o la n c uk la r

bi re r

get rd i l e r,

(Ferec 855/1451 v. 245b). Zarf olarak ekseriya tekrarlanyor: S o ra, efe nd im, k a r
d ny ya k d la r,

bu du l la rdan ya ca e n b y n f l ndan ba layarak bi re r bi re r sylemi . (H.R. Grpnar 1927n s. 93). bi re r ik i e r /b i re r l i i k i e rl i azar azar. N i h yet h a lk bi r k a g n l u h m- bak a r u anem vef ret i i l e mu te n im ol ub bi re r i k i e r ak eye k o y u n ald la r. (Na m 1280 I,

218). bi re r l i ko lda (askerlik tbirlerinden) kol nizamnda: O rman n i i nd e n, ya mu rda s r ls k lam


olmu bi r takm aske r g r nd . B i re r l i y r yo rla rd . (Tark Dursun K. 1993 s. 114). ko lda

b i r ho ok iyi, l, en iyi ekilde Meninski 1680 I, 1971. Sonra Fa. b h uursuz, baygn kelimesinin tesiri altnda bir acayip, baylacakm gibi mnasn ald: Kan g r p rp e rd i. i bi r ho oldu. (F. Baykurt 1959y s. 169). bi r ho la bir ho olmak: A ao l u, M u rata ay yle yata r g r n c e, bi r ho lad: e lde n ayaktan o ldu. (Tark Dursun K. 1959 s. 119). AD. bi r h o lak bir acayip, pheli, gayrtabii bir halde DS 701: K r la r n o rtas nda p mek Se nem e bi r h o lak gel iyo rd u. (F. Baykurt 1967k s. 101). Kime sord umsa y z me bi r ho lak bakt. (F. Baykurt 1970 s. 64). Sfat ncesi bi r iin b. bi r II. b i r i /b i r i s i bir kimse < bi r + 3. ahs possessivum eki (+ 3. ahs possessivum eki, b. bars ) . Hat rl yamadm kim oldu u n u . G e n bi ri o lacak yle ? (K.B. Manav 1948 s. 45). bir tanesi: Hasan n a n n esi n e o g n bi r i
k z bi r i o la n ik i oc u k l u hat rl b i r ha n mef e nd i misafi r ge lmi ti. (O.C. Kaygl 1938a s. 16). (menfi cmlede)

b i rey k, b. b reyk . AD. b i rez biraz DS 685687, TS 590591. Arap harfleriyle yazlm olan metinlerde kelime elifsiz yazlm ise onu muhtemelen bi re z diye okumal. eviri yazl (transkription) metinlerde bi re z yazl katidir. Meninski 1680 I, 153, 768 hem b i ra z hem de bi re z i veriyor. B i r g n b i r ga r bi re z e lbise l ik al r. (A. Cafero lu 1945 s. 19). Tabibi bi re z mu n is i o lmu . (E. Kmrciyan 1981 s. 103). bi re zde n birazdan, neredeyse, ok gemeden DS 700. Ablativus haliyle yaplan zarflar iin b. amazdan . AD. b i rezi m (zarf) biraz < bi re z + diyalektlerde birok zarflarn ve edatlarn sonunda grlen (i )m eki, kr. afe r im . Padi ah b u k ro cakl na o h z i l im i .
Vez i r l e r i bu n u n fa rk na va ri la r, z i n e bi re z im seyahate kmasn i g t l i l e r, (. Beysano lu 1966 s. 213).

b i r gaz, b. bi rgos . AD. b i r ge/b r ke havuz DS 770, F. Argenti 1938 s. 73 < Ar. bi rka a.m. A. Tietze 1958 no. 11. Ol vak t Pu h t e n nas r b i r b rke k e n r nda otu rm d. (Ferec 855/1451 v. 243b). Kr. bi rk e . EO. b i r gezin bir kere < bi r ve g e z /ke z kere + zarflarda kullanlan i n instrumentalis hali eki, b. ac n .

teki bile, bir tanesi bile: B u ma rtavalla r n bi ri n e i na nmam tm. (S.M. Alus 1944 s. 182). oulu: bi ri l e r i : tel e rd e otu ra n bi ri l e r i n i e l l e r i n i kald r p selmlad. (Y. Ahskal 1944y s. 17). A a lyarak bahsederken: M oto ru n sah ib i sa rho he ri f i n bi rid i r. (S.F. Abasyank 1944me s. 22). Bunun oulu da byle: K lk uy r u u n bi riydi b u n la r. (R. Ilgaz 1959 I, 108). EO.da ok defa ilk possessivum ekinin nls hazfolunur (kr. h epsi ): ve z rl e r b i rs i (Ferec 855/1451 v. 24b). Bu, tek possessivum eki olursa da olur: ki y z g i va r idi, bi r n i ba a tebe r r k v rd i. (a.e. v. 46b). n bi r n te re c c u h yo idi k i ta all b de ... (a.e. v. 99b). Seyf mah a bbeti mte z f o ld , k o l bi r i bi r n boyn na b rak d . (a.e. v. 152a). AD. biri gn/birisi gn (ertesi deil) br gn TS 597: [ n e ] ya r n n e bi ri g n (a.e. v. 24a).
N i hayet, bi ri g n, ad n zabahdan e rk e n alk a rak ge ndisi n i ssl edikde n s ra t a rya d. (A. Cafero lu

1946 s. 99). b i r i , b. bri . b i r i k I, b. brik. AD. b i r i k II iki tekerlekli araba DS 701 < Fr. b reak < ng. break bir e it araba (OED I, 1075), veya Rus. br ka , Ukr. b r ka bir eit hafif araba (etimolojisi iin b. M. Vasmer 1953 I, 124). Ge n i ve be reket l i top rakla r
o rtas ndan ham bi r yol u za n r; tek atl bi ri i n e eyl e o yoldan s re c eksi n. (C.A. Kansu 1954 s. 57).

a l nsa bi r g e z i n k t a blb z | K o maz h t rda he rg i z gi z l r z . (Meh m ed 1965 [1398] no. 5146). A rsla n an g r i c ek g e rd i gg z, | u r r d b bi r g e z i n o l ak d, | K uy r u n y re u rd , k a k d. (M. Adamovi 1994

[136886] no. 135354). Bir g i zmir vilyetinde bir kasabann ad < Yun. (Pirgn) < EYun. (Pyrgon) a.m. D.J. Georgacas 1971n s. 108.

AD. b i r i k III rmcek a DS 701 < Krt. p r ik rmcek D. zoli 1987 s. 163 [asl mnas nine]. b i r i k birle mek, bir olmak TS 594595 < ET. bi ri k a.m. Clauson 1972 s. 363 [bi r + isimden fiil yapan

birike

282

birka

ik

genilemesi, b. av h .

itdi l e r b u la r n b u

(Meh m ed 1965 [1398] no. 4031). toplanp ylmak: Ki rp ik


it b | bi ri kdi ik isi, v rd i cev b. diple ri nde, g z u la r nda sar, ak apakla r bi ri kmi ti r. (V.O. Bener 1956 s. 60). bi ri kt i r toplayp

saklamak; koleksiyonunu yapmak: 1955g s. 9).

Sal i h ... kayalar n yan na kabuk toplamaya gitmi ti. B u n la r pek seviyor, bi ri kt i rme e doyamyo rdu. (Kemal Tahir

b z p resi n e ba lad. (Ferec 855/1451 v. 218b). De l ik l e ri b u ndan son ra tahtadan veya yumu ak pi ri n t e n te l l e r l e t emi z l eyi n i z! (. Tarus 1961 s. 246). Evimi z i n sof ras b yk bi r sa r p ri n t epsi, z e ri u ha kapl yuvarlak bi r iskemle ve bi r ok e rkn mi nde r i nd e n ol u uyo rd u. (A.. Tokgz 1993 s. 17).

EO. b ir i ke hazine, mahzen, sarn TS 593 < dorusu bi rk e olmal, kr. Ar. bi rka a.m. R. Dozy 1925 I, 76. Tk. bi ri k ile alkas yoktur (K.H. Mengesin gelehrte Volksetymologie dedii ey iin iyi bir misal). b i r i k i m birikme, toplanp ylma (bi r ik + fiilden nomen actionis yapan im ekiyle tekil edilmi bu yeni kelime (neologismus), a.m. olan Ar. men eli te rak m kelimesinin fonetik faktrlerini Tkye aktarmtr). Bakyors u n u z b i r be l ediye mec l isi alm
bi r ka ra r ve de i ti r ive rmi y zy l la r n b i r ik imi o lan bi r soka n ve cadden i n ad n . (O. Duru 1995 s. 58). En son d u ruma g re ka mi lyon um va r D e utsc h e Ba nk n zda? N e mi lyon u ? Hepsi 100 0 mark bi l e de i l. D eme yah u! O n doku z y l n b i ri k imi b u kadarc k m ? (F. Baykurt 1982 s. 157).

b i r inca s i f misk otu, Artemisia vulgaris TS 1983 s. 164, I. Hauenschild 1989 no. 141 < Fa. bi ri n c sf /bi ri n c sb dungwort, motherwort, mugwort F. Steingass 1930 s. 179; kr. Ar. baran c saf armoise, herbe de la SaintJean R. Dozy 1927 I, 79). b i r inci bataki, ilk < ET. bi r i n a.m. Clauson 1972 s. 367. Say sfatlarnda kullanlan i n c i iin b. a rd n c . st kalitede: B u i i n o lmas asl se n i n i i n eyi. ok bi ri n c i bi r ey. (F. Baykurt 1971t s. 113). bi ri n c id e ilk defa: H l e bi ri n c ide k a sa bi l e ik i n c ide s r t ub k a l r. (Ah m ed R sim 1340 [1922] s. 363). AD. birinciye bata, en bata: nsan o l u n u bi ri n c iy e haset aldat r, skende r A a! (Kemal Tahir 1957r s. 100). Bu b rah im Efe nd i be n im bi r i n c iye dostum. (Kemal Tahir 1957r s. 52). AD. b i r inde bir zaman, bir kere, gnn birinde. B i r i nd e bu n u n k u la san c d u z u n u z u n. (F. Baykurt 1971c s. 336). b i r i s i, b. bi ri . b i r it (terzilik terimlerinden) kuma n stnden geen iplik veya erit < Fr. bride a.m., asl mnas gem. . O. b i r i ya riyasz, ikiyzl davranmayan < Fa. b riy a.m. [b olmayan ve r iy ]. K z y i M s r o la n Yah y ... bi r du g yi b riy du r. (l 1975 [1599] s. 170). b i r i yantin, b. b riyanti n . b i r ka/b i r ka az sayda < bi r ve ka . B i r k a c g n gitdi l e r, bi r k e n ra y ti di le r. (Ferec 855/1451 v. 44b). ka kelimesi yalnz saylabilen eyler iin kullanld iin b i r ka da aslnda ayn tahdit altnda olmalyd, fakat istisnalar var: Yal da
hayat, bi l hassa e n i temi z i n t u haf l k la r y z nde n bi rka zaman i i n daha e l e n c e l i o lacakt. (A.. Hisar 1944 s.

b i r i k i birer ikier bir araya gelmek < bi ri k fiilinin topluca yapmak (verbum collectivum) mnasnda ortaklk (cooperativum) hali, b. a la - . Kyl l e r
bu ndan son ra k u u n du rd u u ye r i n a lt nda bi ri k i ti l e r.

(Yaar Kemal 1992ks s. 16). b i r i kt i r birer birer bir araya getirmek; masraflardan keserek (paray) artrmak tasarruf etmek < bi ri k fiilinin causativum hali. O n u n ya nda olan la r, de i l
az ime nt ha n mla r n pe i nde ko mala r, h r m r l e ri nd e meza r pa ras, kef e n pa ras bi ri kt i r iyo rla r. (Tark

Dursun K. 1957v s. 26). AD. b i r i m b i r i m birer birer, adm adm DS 699700, TS 596; kr. bi rem bi rem. Diyalektlerde birok zarflarn ve edatlarn sonunda grlen (i )m eki, kr. afe rim . B i rim bi rim basarak odan n i i nd e dolan p du r uyo r. (E.C. Gney 1947 s. 9). EO. b i r in b i r in birer birer TS 596 < bi r + instrumentalis hali eki olan i n (b. ac n ) ve zarf olarak tekrarlama, kr. di z i n di z i n , k n k n .
M e l ik dah n e k im g rdidi yekse r | B i r i n b i r i n d di ge r h a y r u ge r e r. (Fah r 1974 [1367] no. 820).

b i r inc/p i r in I b.m. (hububat) < Fa. bi r i n c a.m. Ve asel

200201). ka dilbilgisi bakmndan say olduu iin onu takib eden isimde oul eki bulunma mal, fakat bunun da herhalde halk dilinin tesiri altnda istisnalar vardr: A lt
aydan be ri N e r iman bi rka defalar Mac id i n ra ndovusu na gitt i ve bt n bu n la r i naside n g i z l ed i. (Peyami Safa

yk i nde n d rt ak a ve bi r i n c yk i nd e n d rt ak a ve zeyt yk i nde n be ak a ... al na. (.L. Barkan 1943 s. 222). Pi ri n ek i l i ge n i top rakla r, po rtakal bah e l e r i o la n bi r i ft l i e, daha da bi rok mal la ra kond u. ( ahap Stk

t.y. s. 62). ... bi r k a ke re l e r t e t di l e n te z k e re l e r ... (H.Z. Uaklgil 1317 s. 181). Pes sef n ede n t a ra

1958 s. 35). b i r inc/p i r in II bakr inko karm sar maden < Fa. bi ri n c /p i r i n c a.m., fakat kelimenin etimolojisi iin baka faraziyeler de vardr, b. K. Lokotsch 1927 no. 1657. A ndan h e z r diyn r z e r i ma rib bi r b z
p resi n e ba lad vu m h r u rd vu bi diy n r bi ri n c bi r

k d la r, bi r k a ryeye ge ldi l e r, g rd i l e r bi r k a o lan c uk la r oy na rla r. (T r h i k rk vezr 1303 s.

281). Zarf olarak birka kere: Suya d di, bi r k a batd ve k d , cnn mel i ke s m arlad. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 24). bir mddet:
O radan ... te rg i diyar o l up getdi. B i a getdi l e r, a r la r na byk bi su ge ldi. (A. Cafero lu 1951 s. 29).

bir kal

283

birun

AD. b i r ka l (her zaman bir ift gerundiumlu fiilden sonra) (aknlktan veya baka bir sebepten) kendine gelememek < ?? di l B ey i di n l iy e n Se rvet, dudakla r n s ra s ra bi r kal yo rdu. (F. Baykurt 1961k s. 140). Herk esi n i i nde bi r pi man l k: Ulan, bu nas l d n, n eye be n z ed i bu ? diye diye bi r kald la r. (F. B aykurt 1971c s. 325). G l e g l e bi r kal yo r Se h e r. N eye g l yo r, n ede n g l yo r, a n lamyorum. (F. Baykurt 1967a s. 270). O. b i r ke havuz TS 593 < Ar. bi rka a.m.
bi rg e /b rke . R u h m ml evvi nde n h a vz la r, bi rk e l e r i l etdi ve alt u n k pe l i balk la r i i n e sald. (Ferec 855/1451 v. 91b). Kr.

O. b i r o /b i r o v hakim Meninski 1680 I, 984, F. Miklosich 1889 s. 4, R. Dankoff 1991 s. 18 < Mac. b r a.m. Ve bi ro la r c i zye ve resm i k a pu v rme z, amm deti a n m v re l e r. (.L. Barkan 1943 s. 301). AD. b i r on /per on /p i r on atal A. Cafero lu 1940 s. 196, K. Emiro lu 1989 s. 56 < Yun. (pirni) a.m CH. Symeonidis 1973 no. 179. O. b i r o v, b. bi ro. E O. b i r pare bir para, biraz: it y us s a , ey Z t , ben i
efs rde tmi di, | Y ti di pe rtev i h r d i mey, bi r p re ge rm oldum. (Z t 1970 II, 481).

(Konu ma dili) b i r kerem bir kere; evvel, hereyden evvel < bi rk e re + edatlarn sonuna eklenen /m / harfi, kr. afe rim ve k im maddesindeki not. B i r 1951t s. 3). EO. b i r k i bir iki < bi r ik i gayrmuayyen saynn orta nlsnn d mesiyle. B u t a r k i l e a a bi rk i ke l m | Syley b k ld e ek i i n tem m. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 36960).

ke rem ifadesi n i alamaz pu l is, dedi. M eb us evld old u u na te ri fat masun iyesi va rd r o n u n . (H. Taner

b i r sa m/ber sa m (tp terimlerinden) sayklama, hezeyan < Ar. bi rs m a.m. (asl mnas zatlcenb, satlcan). Belki Aramce zerinden < EYun. (marasmos) hasta vcudun zayflayp tkenmesi kelimesinden. AD. b i r sehel /b i seel az bir zaman, bir an; birazdan DS 703 < bi r ve Ar. sah i l hafif A. Tietze 1958 no. 102. b i r ey /b i r ey gayrmuayyen bir nesne, oulu bi r
eyle r : De rk e n bi r eyl e r o l uyo r, h k imle r yekdige r i n i n k u la na f s ldayo rla r. (Ah m ed erf

EO. b i r le ile TS 599601, DS 702 < ET. bi r l e a.m. Clauson 1972 s. 364365. Kelimenin etimolojisi iin eitli faraziyeler var, b. E.V. Sevortyan 1978 II, 149151. la zarf eki iin b. ayk la . Fa f r pede ri k e n re tdi. s a d h e z r i z z et bi rl e e h re g i rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 141a). Hez r za h m et bi rl e o l t a k a ldu rd . (Ferec 855/1451 v. 53a). ... mu r dla r z e ri n e s a tub mah s l i n a a ve h a demesi bi r l e bi l e ce g r b ... (.L. B arkan 1942 s. 21). AD. b i r le birletirmek < bi r I + isimden fiil yapan l e genilemesi, b. acabla . Kom u la r n n n e kmadan a z m z b i r l eye l im. (F. Baykurt 1967k s. 127). b i r l i k bir olma durumu < bi r I + nomen abstractum yapan l k eki, b. a r l k : Ta r n u bi r l i g i n e dan uk l u k v rmek. (Ferec 855/1451 v. 137b). beraberlik; ki dedi i n, ca ndan ahbabla bi rl i kte, yare n l i i t utt u ra rak, syle e, akala a i i l i r. (S.M. Alus 1944 s. 54). Zarf olarak: (i l e ) b i r l i k (ile) beraber: Hac, Mastan la bi rl ik K ese n suyu na g itmi ti. (C. Tuncer 1960 s. 103). bi r l i k o l birle mek; gizlice anla m olmak, dank dl olmak (bu tr, -l ik ekiyle biten isimlerin o l- yardmc fiilini almasyla oluan terkipler iin b. a i nal k et- ): S e rvet h a n m
on u n b u f ik ri n e i t i r z etmi di. Aceb nede n ? K z iy l e bi rl ik miydi? (H.R. Grpnar 1926b s. 521). H ikmetl e Em n e bi r l i k o l u r da ba na o rab re rl e rs e, be n k a r mam artk! (Mah m d Yes r 1928 s. 52).

1326 s. 41). ahslar iin de kullanlabir: M e h u r bi r ho ca idi. Tabi , pek eski kafal bi r ey . (H.C. Yaln 1935 s. 70). mhim bir ey: Demi nde n m h im
mes ele dedi n de, o l um, ben de bi r ey z a n n etdimdi. (H.R. Grpnar 1927n s. 122). T a k d boyu n ba la r n, g iydi i k o stmle ri n g ze a rpan ak keski n re n g l e ri, bi r ey di n l e rke n a z n n b i r a z a k du rmas, bi r sz syle rk e n ma n s na ke ndi de meft n o l uyo rm u gibi k i n ye i l e g lmesi, Te ekk r ede rim de n i ld ikc e B i r ey de i l demesi B ed a y z t r b i i nd e b rak yo rd u. (S m pa azde Sez 1316 s. 20).

b i r eyci k en ufak bir ey (bile deil) < bi r ey + c ik kltme eki. Vall h i, bi r eyc ik le r yapmadm, an n e! (Mah md Yesr 1928 s. 124). b i rtev i ye/b i r tev i ye ara vermeden devam ederek < biteviye kelimesinin yanl tahlille hypercorrectionu, kr. bi maddesi. B i r de n i z c i ...
hakemle re yol ayo rd u. Halk it iyo r ve bi r teviye ba r yo r. (H.Z. lken 1941 s. 33).

b i r tuhaf tarifi g bir ekilde tuhaf, bir acaip < sfat ncesi bi r (b. bi r II) ve t u ha f . B u ra n n de n i z i b i r
tu haf bi r de n i zd i, g n n h e r a n nda ba ka ba ka re n g e gi riyo rd u. (Ya ar Kemal 1976 s. 12).

EO. b i r u u rdan hep birden; birdenbire TS 606608 kr. u u r . K fi r b h u z r o l ub bi r u u rdan topla ra od v rd i. (C. Okuyucu 1987 s. 381). O. b iruh cansz, l < Fa. b olmayan ve r h . 125). O. b i run dars; dnda < Fa. b r n a.m.
Fe l ce rem tak s r t se rd r mu h t e rem kib r u s r i t ib r na g re h a dden b r n id i. (l 1982 II, 130). I z t r b um h a dden f z n ve d i re i tas a vvu rdan b r n id i. Z r h l la rda ne k a za n va r, ne km r va r, g y | C ml esi s h i l i de ry da ceseddi r b r h . ( air E ref 1958 s.

b i r man 1950lerde rabette olan bir eit ipekli kuma DS 702 < ??. AD. b i r nie/b i r n e birka, bir mikdar DS 702, TS 604608 < ET. bi r n e e a.m. [bi r ve n i e .] B i r n e adam yan a al! (A. Cafero lu 1942 s. 25).

(C.

biruni

284

bistiyar

Okuyucu 1987 s. 378). Osmanl devlet idaresinde, enderun denen sarayn i idaresinden farkl olarak btn d idaresi. O. b i run i haric, d < Fa. b r n a.m. L siyyem k z y i
aske rl e r i l e eyh u l is l m n m ndaki mev l yi l n h a z ret i mel ek y u s s f t na l ak a l be aded mesken i mkemmel ki bi r i b r n d v n h n e i s m mah a l ...

b i s i k let b.m. (iki tekerlekli vasta) < Fr. bicyc l ette a.m. [Lt. bi ift. iki (b. bika rbonat ) ve Yun. (kklos) halka. tekerlek + Fr. ette kltme eki, b. albo rata ]. B isik l et l e r i n i n z e r i nde bi rb i rl e r i n e
sar lm ik i sevgi l i , canava r g ib i bi r t ramvay ve bi rb i r i ard n ca otomobi l l e r ge e rd i n m zde n. (Y. Keskin

1953 s. 109). bisik let fa n i la bir cins fanila:

(l 1587 v. 136a). O. b i r yan atete (zgarada veya tavada) pi mi et < Fa. bi ry n a.m. Gt r bi ld g i n c e lava , gi rd e, k l iyce l e r,
bi ry n la r, c z bla r, h a lv la r, n u k u l la r a ld, eve g e ldi.

He r zaman o ld u u g ibi, u z u n k i r l i do n u, yakas yana kaym bisikl et fan i lasyla bi r hayalet gibi yal n z ve uyk usu z a yla kar la acak. (A. Kutlu 1991 s. 180). bisikl et

(Ferec 855/1451 v. 57b). Mecazi mnada aclar iinde: Di l bi ry n, gz i g i ry n bi r k a c g n g itdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 44b). bi ryan ey le kzartmak, kebap etmek: B i r k u d utdum, bi ry n eyl edm. (Ferec 855/1451 v. 140b). biryanc kebap: B i r
semiz k u z g et rd m. bi ry n c ya v rib id m ki bi ry n del e r. (Ferec 855/1451 v. 224b).

boyuna lstikle yapan d mesiz kazak yakas: Uzu n bacakla r na pu l g ib i yap an bl u e j ea n


yaka

giymi ti; z e ri n e a k mavi, bisik let yakal i n c e b i r kazak.

(A. Yurdakul 1991 s. 191). b i s k v i /p s k vt ince, gevrek, kuru pasta < Fr. bisc u it a.m. aslnda gevrek, peksimet < Lt. biscoctus ifte pi mi [bis iki defa (b. bikarbonat ) ve coct us pi mi]. Halk azndan alnan ikinci varyant yazln tesirini gsterir kr... Dolaptan be n im
C h e r ry Bo c h e r i esi n i ve kadeh l e r i, bisk i ve iko lata taba n ka rd m. (M. Balaban 1959 s. 66). Pskvt veya makarna g ibi besleyi c i eyl e r i de o n la r n e l e ge i rmesi n e yi n e imkn yolt u. Byl e o l u n ca da, oc u a meme ve rmek imkns z la yo rdu. (B. Arpad 1975 s. 65).

b i r yekte teker teker, tkr tkr (demek) < Fa. yak bir; kr. yek yek . Babas y z e l l i b i n l i ra demi a rabaya!
nive rs iteyi bit i rd i i g n , bi r yekte saym parala r

(Peride Celal 1978 s. 63). AD. b i r y o l /b i y o l bir kere DS 713 < bi r ve yol (/ r / sesinin debilmesi iin b. a rslan 2). K z, h e l e u anbar b i r yo l gste r bakaym! (F.C. Gktulga 1943 s. 100). O na h e rk esi n biyol i i d ebi l i rd i. B u y zde n, o n u h e rkes korka rak sayard. (Re at Enis 1944 s. 130). O. b irzevn beygir < Ar. bi rd a w n a.m. G. Meyer 1893 s. 26ya gre < BizYun. bo rd n a.m. Klasik Ar.daki interdental /d /, Tk.de /z / olarak telaffuz edilebilir, b. ah i z e . O. b i saadet bedbaht < Fa. b olmayan ve sa dat saadet. M e l l o l ub ot u rd . B sa detl um g r! d di. (Ferec 855/1451 v. 246b). O. b i sab r sabrsz < Fa. b olmayan ve s a b r .
Amm s a bu ra l k [!] eyl eme, sen g e nd c n u ve bi z m c n um u z y le v rme! (Ferec 855/1451 v. 200b). bisabran e sabrszca: Oyu n bite rke n o n u at n st nde n yl e bi r h a mle i b s a b r ne i l e ald ki ge n c k z bi l l i h t iy r ve sebebi n i ta y n demeksi z i n t it red i. (H.Z.

O. Bi s ma r k pantalonu bir zaman moda olan bir eit pantalon, kr. Fr. (19. asrda) bismarck bir palto eidi, < Alman siyaset adam kont Bismarck (18151898)n adndan. ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . Na z a rm
bi rde n b i re na r i e i f esl i, k a hve re ng i palto l u, bey z yelek l i, B ismark pantolo n l u, k rem e ldive n l i, cam gbe i n i n k o yus u st l de n be n ek l i boyu n ba l bi r ef e nd iye tes df etdi. (Ah m ed R sim 1328 s. 35).

U aklgil 1317 s. 4546). O. b i sat kilim, hal < Ar. bis t a.m. [/bst / sermek kknden] A. Tietze 1992 s. 306. B uy u rd , sa r y nda
an u n yah mak m te rt b tdi l e r, bis t la r, d ekl e r, h ne d edi le r. (Ferec 855/1451 v. 71a). Kr. bsat .

EO. b i s m i l /m s m l /mu s mu l temiz, pak, tahir TS 28072808, AD. bismil /msm l /mismil /m usmu l besmele ile yaplm ; eti yenilebilen, temiz; iyi, gzel, sa lam, dzgn, derli toplu, tam, eksiksiz; uysal iyi i yapan (kimse) DS 704, 31903191, 3203, 3223 < bismil l h /mismi l l Allahn adiyle duasndan. Bir kelimenin ksaltlm hali iin b. af ro ve /b / /m / de i imi iin b. bakara II . K a r d mu rd r msmi l se i l eme z. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 68). le n l e ri n yapa s n yol up b rak ve rmi l e r de reye. M sm l o la n la r eve get i ri l ip ye n i r. (M. Makal 1950 s. 28). b i s m i l l h /AD. mi s m i l l (bir ie balarken sylenen dua) Allahn adiyle < Ar. ism ad + b(i ) ntaks ve i son eki, ve (A)l l h . Kr. besmele . Se n bismi l la h ekt i n mi a abey? Yen i kt k yola. (S. Kocagz 1954 s. 6). Sevd bu usimi yapd rd bi lmem; e h l im i msml l s z c i n de r n eg i n e bas m a, arp lm a dnde rd i. (Ebbekir Hzm 1326y s. 238). O. b i st yirmi < Fa. b st a.m. M t n mant k u h em f k h fe n n i n | Ok um dum ri n c e b ste si n. (Z af 1950 [1555] s. 137). O. b i st i yar /v i st i yar (dili Rumence olan bir eyalette) defterdar R. Dankoff 1991 s. 18 < Rum. vistie r i e devlet hazinesi. /v / /b / geli mesi iin b. ab I /v 2.

O. b i sebeb sebepsiz < Fa. b olmayan ve sabab sebep. 855/1451 v. 102a). b i seel, b. bi rse h e l.

O bu c d avrat b sebeb bi z e bu k a dar i h s n eyl edi; k o rk a ram b sebeb yed g r bi z i k a h r de. (Ferec

b i sek s el ikicinsiyetli, zatlcinseyn < Fr. bissexue l [Lt. bi - ift + sexu e l ]. Ama bt n i nsan la r n asl nda bisekse l o lduk la r sav akla yak n ge l iyo r bana. (. Aral 1998 s. 125). b i seyar, b. bisyar .

bistro

285

bit

b i st r o iki satlan ve iilen kk dkkn < Fr. bist ro /bist rot a.m. Kelimenin asl bilinmiyor. O
gec e d a rya ktk. B i r bist roya gi rip bi r eyle r yiyip i t ik. (N. Eray 1994 s. 70).

b i stu r i neter < Fr. bistou ri a.m. < t. (dial.) pisto ri n o bir cins bak, kk haner [bunlarn imal edildi i Pistoja ehrinin adndan.] Corafi adlara dayanan appelativa iin b. bd ka t . Ur mu, be n mi, ban
m? Kt c l. i ri n l i, pis. | B ak, bistu ri, makas! Be n i de i n ve ya r n | ka r n ' n e va rdysa! (H. Yavuz 1992 s. 9).

O. b i s ya r /b i seyar ok < Fa. bisy r a.m. Ba a [ h eves-i] azmi H ic z o ld. N i meti bisy ri l e k d um. (Ferec 855/1451 v. 120a). B ed iy l em l mi n n et i b isey r yk letdi (yk l e nd i ?). (Ferec 855/1451 v. 152b). EO. b i /b , b. be . b i /BSTT p i scakta brakldktan sonra yenir ya da iilir hale gelmek; olgunla mak, atete pierek yumu ayp lezzetli duruma gelmek DS 708 < ET. bi a.m. Se n k l c u bi mi k nd re k r tmez, ok u b riy dan geme z! (Ferec 855/1451 v. 100b). uzun tecrbe ile ustaln kazanmak: Avc l kta
pi mi , sa sakal a artm usta km olan la r bi rb i rl e r iy l e bi lg i l i k ya r n t utt u r u r la rd . (S.M. Alus Ye n l e r i nd e h o ro z ibi i n i a dante l la r, belde tok a l siy h ng i l i z keme ri, pi mi ayva bi r j po n, ayak l a rda bal re n g i bi r isk a rpi n. (Ah m ed R sim 1328 s. 35).

b i i r /BSTT p i i r b.m. (ate stnde yenir hale getirmek) < ET. bi r a.m. [bi fiilinin causativum hali, b. a rt u r - ]. Kk / / ile biten tek heceli fiilerin ou causativum halinde I r ekini alr (BS T T.: a , de , d , pi , a , i , ta , ; istisnalar: co , e , ko ). D r l d rl t a mla r bi rd i l e r, e rbet l e r h a z r lad la r, (Ferec 855/1451 v. 22a). Mecazi mnada: B u f ik ri bi rd i l e r, f ut n e ba ard la r. (Ferec 855/1451 v. 63b). Konu ma dilinde ok defa mnaya birey ilve etmiyen ikinci bir fiil (d r, kotar, ta r ) ilve edilir, kr. d n ta n : B u g z g i n e ge l i r, bi i ri r d i r i r, yiyi l l e r, i i l l e r. (B. Seyido lu 1975 s. 376). Dim nda bi i rb k o ta rd. (Al Azz 1268 s. 189). a r dan al geti r, pi i r ta r ... (M.G. Anadol 1984 s. 5). AD. b i i r ge sa ekme ini evirmek iin kullanlan demir ya da tahta alet DS 706707, ZTS 1976 s. 23 < bi i r + fiilden nomen instrumenti yapan ge eki, b. atlanga . Y z pek esme r, v c d u an cak Hzm 1326y s. 6869). (N. Eruz 1969 s. 43). AD. b i ek /p i ek yayk deci DS 705, 3461 < bi ek I
Ya ... ke i de ris i nde n mamu l bi r t u l um i i nde, u c u nda del ik l i bi r tahta safi ha bu l u na n bi ek tesmiye edi l e n bi r sopa i l e dvmek su ret iy le yap l r. (K. Gngr 1941 s. Anas Hseyi n i n e l i n e bi i rg e l e vu r up. Patlad n m? dedi, B ek l e h e l e b i ra z!

kemik l e r i n i rte c ek k a da r semi z, e l i aya siy h ve h a n ke nd i ta b r l e r i ve c h- i l e bi i rg ec g ibi ... (Ebbekir

1944 s. 143). pi mi ayva ak kahverengi:

O. b i e I orman Fa. b a a.m. O l ce z iy rede bi ra z y r id m. B i r biy e bel rd i. (Ferec 855/1451 v. 32b). AD. b i e II bir ey DS 704705 < bi r ve ey (/r / sesinin debilmesi iin b. a rsla n 2): kt um karayemi e, | N e yedum de ne bi e. (K. Emiro lu 1989 s. 56). AD. b i ek I yayk d mede kullanlan a a DS 705 < *bi kartrmak, yayk yaymak H. Eren 1978 s. 8889. O. b i ek II phesiz < Fa. b olmayan ve ekk phe.
Ol ba a d r y i h be r v rd i k i be n i a rk de. B iy ek pe iym n ol sar. (Ferec 855/1451 v. 225b).

45). O. b i bhe phesiz < Fa. b olmayan ve ubha phesiz. Sol u n bi r demet, bi r me nek e demeti. (H.Z. Uaklgil 1317 s. 2). O. b i mar saysz, sonsuz < Fa. b olmayan ve m r say. B i l k i h c k i i d stsu z d mens z deg ld r, h us s olk i m l n i meti b m rd u r. (Ferec 855/1451 v. 58a). b i r , b. bi i r . b it b.m. (kehle) < ET. bit a.m. Clauson 1972 s. 296. tede
bi r Kastamu n i takm k me o lmu man i syl yo r, ve cek et le ri n i ka rp bit k r yo rla r. (H.Z. lken 1941 s.

Hen z tem men k u r umam , fak a t e z i lmi , bas lm , b bhe c zd n a ras nda s a k l a na rak boz u lm u bi r demet.

O. b i eref erefsiz, namussuz < Fa. b olmayan ve a raf eref. En s fev h i i b e re f mak l esi k o pd. (l 1975 [1599] s. 93). O. b i er m utanmaz < Fa. b olmayan ve arm utanma.
K a t b e rmsi n! M e ge r b u edebi, bu h n e r i iss de n g re nd ?

(Ferec 855/1451 v. 193b).

AD. b i i /p i i yal ve tatl ekmek, rek, sa ekme i DS 705706, 3462, TS 611612 < bi /pi + fiilden isim yapan i eki (M. Rsnen 1957 s. 114), b. al usatu . b i i k /p i i k ap aras gibi tenin birbirine srtnen yerlerinde terin yakmasiyle husule gelen kzart DS 706 < bi /pi + fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki, b. acuk /ac k I .

145). bit l i bitleri olan: B it l i ka nm , a umsu nmu . N ey i koymu , n eyi a ryo rs u n se n ? (. Kaftanco lu 1972 s. 78). (Argo) az paral, hi parasz F. Devellio lu 1959 s. 70. bit l i oban bir dans ya da oyunun ad: De rke n kazd k uy u n u n ba nda du r up
sol uk la nmadan bit l i oban oynamaya ba lad. On u n oynamasndan kyl l e r, alt n bu ld u u n u b i ld i l e r... (L.

Tekin 1984 s. 18). bitpaza r kullanlm eylerin satld pazar yeri Meninski 1680 I, 651 (kr. Fr. marc h p uc es , ng. f l eamark et , Alm. F lo hma rkt ); kr. *bat paza r, ke h l e baza r : E ed n s k i a rk a h a mm lle r i
ve kest ne bi r b satan manavla r del l l l e r id r. (l 1979 [1581] ile bit b z r

I, 150). bit yen i i /b itye n i i bir i in iinde tahmin edilen gizli bir nokta, aklanmayan maksat: B u bi r a raya
geti ri l i te b ityen i i se zdi imden ok dikkatl iydim, pis bi r

bit

286

biter

oyu na ge lmemek iin e l imden gste riyo rd um. (. Aral 1997 s. 139).

ge l e n

gay ret i

n g i lt e re ve F ra nsada Umum Sefe rbe rl ik i l n edi ldi. talya bitaraf. (A. A ao lu 1980 s. 87).

b it I sona ermek < ET. bt a.m. Clauson 1972 s. 298 299. B u bay r la r y r mek le bitmiyor. (H.R. Grpnar 1943m s. 64). tama mlanmak, kemale ermek, muvaffak olmak: miydm sended r. Ege r i sen sebeb de n bitme z ise he l k ol u ram. (Ferec 855/1451 v. 200b). Aman hat u n c u um, h e r ey sende n bite c ek. (S.M. Alus 1933p s. 230). (yara iin) kapanmak, ifa bulmak: Y reg m e r h a e r h a y re l e r i bitmedi. (Erefo l R m 1286 s. 75). Dativus hali ile: ok ho lanmak, k olmak: Ca rt kaba k t, bu f iyakal sz e bittim. (S.M. Alus 1933p s. 155). Do rus u bitiyo rum k za, bitiyo rum! (O.C. Kaygl 1939 s. 193). bitti mnaka as kabul edilmez, katiyetle byledir: Get, defol! Kahve be n im de i l mi? B u c e zve ben im de i l mi? B i tt i. (A. Dino 1944 s. 9). Ya a M i ha laki c i im, Kal itaryaya gittik bitti. (S.M. Alus 1944 s. 182). b it II (ot ya da sa gibi eyler) kp yeti mek, bymek < ET. bt a.m. Clauson 1972 s. 298299.
Ve ol b a r u k e n r nda bi r a ac bitmi , s yesi s a h r ya d mi gide r. (Ferec 855/1451 v. 47b). do mak,

O. b itarafane taraf tutmadan, bitaraf olarak < bita raf + Fa. zarf eki olan na (Tk. an e , b. aci za n e ). Hakk d nme z, bita rafane sz syleme zsi n. (Fazl Necip 1930 s. 307). O. b ita r i k sktrmakszn, taciz etmeden < Fa. b olmayan ve ta r k taciz. B ta r k B i h r z ge c e g nd z o l s a n eme h idmet eyledi. (Ferec 855/1451 v. 106b). O. b itari k i yoliyle < Ar. t a r k yol, bi ntaks ve i sonekiyle, a.m., ms. bi t a r k i ta d d tadd yoliyle, sra ile geirmek suretiyle: Ke rem e h l i c evz i
ma d d olma i la bit a r k i ta d d an la ra barmak dolayala r. (l 1587 v. 121ab). bit a r k i ttak ud

takad yoliyle: Ma h s l i iddeden bit a r k i tak ud yevm seksen ak aya k a n at eyled i. (l 1975 [1599] s. 171). b ite/p i de (gemicilik terimlerinden) halat balamak iin gvertede bulunan baba < t. bitta a.m. KahaneTietze 1958 no. 94. O. b itecrbe tecrbeli olmayan, acemi < Fa. b olmayan ve tac riba tecrbe. Si z i b te c r b e
k a lb i c h i l i i z , o oc uk k a lbi i z, bu n s o rmaz, bu n tah l i l e l z m grme z. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 9).

ortaya gelmek T. Tekin 1982 s. 566 no. 8: anas ndan ay rt la nd u lay n ... di le r i bitmi ola (Ferec 855/1451 v. 213b). De ry ke n r na ge ld k, g r r em ke n rda bi r s ivri y c e mi n re g ibi k a ya bitmi . (Ferec 855/1451 v. 44b). Mecazi mnada: H a l iyfe n g l i nde g r k i e nd iy el e r bitdi. (Ferec 855/1451 v. 4b). anszn ortaya kmak: El ime bi r k it b al ub ok umaya k o rk a r id im. Hem n ba ma bite rd i. (H.R. Grpnar 1927mu s. 12). B i z im i h t iyar ok ge mede n ba uc umda bitti. (F. Erdin 1973 s. 27). b itab /b itap bitkin, ok yorgun < Fa. btb a.m. [b olmayan ve t b kuvvet]. Kad n ca z ak amla r bitab eve dn yo rd u. (M. Hachasano lu 1953 s. 51). bitab d bitkin hale gelmek, ok yorulmak:
[A lmanya 17. as rda] ek l ve mstebid p re ns l e r i didikl emel e ri nde n b t b d m di. (Cen b eh bedd n

O. b iteha i ekinmeden, itiraz etmeden < Fa. b olmayan ve tah kendini ayr tutma, muhalefet gsterme. B i r i bi ri n e b te h r z syle r o ld la r. (Ferec 855/1451 v. 237a). AD. b itek mnbit, verimli DS 708, H.Z. Koay 1932 s. 38 < bit II + fiilden sfat yapan ek eki, kr. dn ek, yedek . N eye yaratt gz e l A l la h bu bitek de re boylar n , k z g s g ibi y umu ak tepel e r i ? (M. Ba aran 1992 s. 293.). Kan i z l e r iy l e dol u k pk rm z bit ek top rakla ra
i l ke l ka rasabanla rla i ft ko arak toh um ekmi l e r.

(Osman ahin 1994 s. 40). ot, icek ya da a a bittii yer TS 615. O. b itekel l f teklifsiz < Fa. b olmayan ve takall u f resmiyet, resm davran. A rt k b teke l l f, l b l ik i eski d st olmu idik. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 72). O. b itemamih i tamamiyle, bsbtn < Ar. bitam mih a.m. [tam m , bi ntaks ve h possessivum eki ile]. Faz l u l l h se rg d e ti n i bit em mi h evve l h r e rh eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 15a). AD. b itemi /p itemi arn ayarnda bir l DS 709, 3463 < Yun. (pita m) a.m. A. Tietze 1955 no. 215. O. b itemes s k yazl msaade olmadan, pasaportsuz < Fa. b olmayan ve tamassuk senet. De ry dan ve
k u r u t a raf ndan b temessk gemek isteyen l e re c idde n i c z et u i lt i f t yok d u r. (l 1975 [1599] s. 129).

1335 s. 172). O. b itaharet taharetsiz < Fa. b olmayan ve t a h rat taharet. Rav an l de e l k i o lmaya p k | Dne r o l k a lbe b t a h ret ola. (l 1587 v. 135a). O. b itakat mecalsiz, ciz < Fa. b olmayan ve t k a t kuvvet, tahamml. I k a rta rd yle k i b t k a t u b r m ol u rd . (Ferec 855/1451 v. 178a). O. b itak s i r kusursuz, zrsz < Fa. b tak s r a.m. [b olmayan ve tak s r kusur, gnah]. P di e h ise
s a ld ge rde n e | B e nd i z e n c r i adli ( az l i ? ) b tak s r. (l 1977 s. 130).

b itap, b. bitab . b itaraf tarafsz < Fa. b olmayan ve t a raf . Kelimeye 19. asrdan evvelki kaynaklarda tesadf edemedim. Lugatlerde ilk defa A. Handjri 1941 II, 580 (n e ut re maddesinde) ortaya kar.

AD. b iter mnbitlik < bit II fiilinin geni zamanndan yaplm nomen actionis, b. aa r I . Yalnz u

bitereddd

287

bitiik

tabirlerde: bite r l i mnbit, verimli; mnbit arazi TS 615: B u ra la r iy i top rakla rd, ... De ri n toprakl yd. B i te r l iydi. (F. Baykurt 1959y s. 10). Bunun aksi bite rs i z : K r ta rlala r bite rs i zd i. (F. Baykurt 1961o s. 267). O, b itereddd tereddt etmeksizin < Fa. b olmayan ve taraddud tereddt. Andan b r b i r piy le i di,
andan an la ra s u nd . B te reddd el i nd e n ald la r, idi l e r.

b it i k III, b. biti . AD. b it i kara kk kareli (kuma deseni) < Fr. poi nts ca r rs a.m. [poi nts noktalar, benekler ve ca rrs kareli]. Halk etimolojisi ile husule gelmi tir, b. atl u ka raca . El i f de i l, sant ra n l bit i ka ra gol i f l i olacak (Halikarnas Balks 1952 s. 69). b it i m (bir eyin) bittii yer < bit + fiilden nomen actionis yapan im eki, b. adm I . A raba, ba yol u n u n bitimi nde bite r. (Mahmud Yesari 1930 s. 113). Fak a t
be efe nd imi z, al n n z n s a bit imi n e yak n yan t a raf nda bi r k za rt va r. S ivr i si n ek mi s o k m u , n e olmu ? (H.R. Grpnar 1340c s. 320).

(Ferec 855/1451 v. 120b). O. b ite v i tedirgin olmayan, msterih < Fa. b olmayan ve ta v karklk, rahatszlk. Fuk a r C ev d le r [O.. Gkyay 1978 s. 300e gre bunun do rusu C m l e r olmalym ] ib n i vak t ola n b k a ydlar ve b te v l e rd r. (l 1956 [158687] s. 182). O. b itevakku f duraklamadan, geciktirmeden, tereddt etmeksizin < Fa. b olmayan ve tavak k u f duraklama. S a bah o ld uk d a ta al l l tmedi n b tevak k u f du h t e re t a l k v res i n. (Ferec 855/1451 v. 118a). b itev i bir btn halinde olan, birbirine yapk olan, tam, kesiksiz Meninski 1680 I, 710, DS 709, TS 615 < ET. bt + fiilden sfat yapan ek, muhtemelen *bteg , kr. Az. btv a.m. ADIL 1966 s. 339. Bugn yakla ma halli zarf olarak (dativus adverbialis) biteviye kesiksiz devam ederek: Hayatn n
rt s n t e ki l ede n z n t l e r, biteviye l ik l e r a ras ndan n e e l i bi r ey, bi r sevi n par l t s g et i. ( ahap Stk

EO. b it in yazlmak < bit i fiilinin passivum hali. Passivum da yapan ( )n eki iin b. ac n I . K o n la r ad n bit ide bit i nmi g ri cek ... (Ferec 855/1451 v. 20b). b it i r-, b. bit r(Argo) b it i r i m sefil, pejmrde, hrpani, perian, dkn, sefih, kurnaz ve iini bilir < bit i r + fiilden nomen actionis yapan im eki, kr. bi im, geim . Byle kelimelerin sfat olarak kullanld pek azdr: kt r m, yarm ; mna itibariyle bit i rim e yakn olan yk m da byle bir geli me dnlebilir. K ede B it i rim Lokantas. B u lokantada
biti rim le r mi yemek yiyor? Hay r. n nd e n g e e rk e n no rmal lokanta m te ri l e ri n i g ryo r um. (O. Duru 1995

1951 s. 3536).
gitmesi nde n sk lm t.

Hasan

lfn

biteviye

u zayp

(C. Tuncer 1960 s. 27).

s. 39). put, ibne: Kahveye bi l e z rt z rt g e l ip dikkati ekmen do ru de i l. Sa da solda biti rim le r... (Orhan Kemal 1965f s. 257). bit i rim ye ri umumhane: R sim 1340 [1922] s. 334). kumarhane:

b it gi, b. bitki . EO. b it i I/b it i k yazlm ey, mektup, senet, kitap TS 615619, DS 710 < ET. bit ig a.m. Clauson 1972 s. 303, G. Doerfer 1965 II, no. 717 [bit i yazmak fiilinden]. B e n yar n M h iy ra biti g nde reyim, yar n bi r g n ge ls n. (Ferec 855/1451 v. 14b). B it ge ld i v ok d uk sz i n i, | De l im a r laduk l z i n i. (Fah r 1974 [1367] no. 2202). AD. b it i II (b it i k ? ) son < bit I. D n ak am yarm saatte t ve rd i gazetey i, ba tan bit iye ... (F. Erdin 1958 s. 161). Baka kaynaklarda bulunamad. EO. b it i yazmak; insann alnna yazmak, takdir etmek TS 619620 < ET. biti a.m. Clauson 1972 s. 299300. b it id , b. bitit . b it i k I yorgunluktan, shh veya mal sebepten ok fena durumda < bit I+ fiilden sfat yapan ik eki, kr. kesik, si l ik vs. Hendekteki kad n la r bit ik ha ldeydi le r. (S.M. Alus 1944 s. 185). (Argo) k F. Devellio lu 1959 s. 70). i i b it ik ok kt durumda:
Ge c e i i n i b raktm. Yoksa i im bitikt i. Hapishan e k el e r i nde mahvo lacaktm. (H. zkan

B u n ca mi r s y di alay n s z r m, biti r im y ri ... olan bu d r l f u h d v rla riy l e be r be r km idi. (Ah m ed Dolambal sokaklardan bi n t r l i ht iyatla biti r im ye ri n e g itt ik. Daha odaya gi rmede n d a rdan oyu n c u la r n sesle ri n i i it iyo rd um. (R.C. Ulunay 1941

s. 198). Kelimenin asl mnasnda lnen yer:

O rac kta bi r b it i r im ye ri va rd. He rg n altm ki i, nbet i n i zam ka rakol la r nda n o raya gitme e ve do rudan do ruya lme e mecbu rd u. (F.C. Gktulga

1948 s. 164).

(-m) vs. eki (adm I , ekem ) ile fiilden tretilen nomen concretum veya nomen actionislerin bir ksmnn sfat olarak kullanld da grlyor. Bu sfatlar hep argoya mahsus ve olumsuz anlamldr. A-E cildindeki misaller unlardr: biti r im, boz um II, devrim (oluu ayr), doyum II.

(Argo) b it i r i mhane kumarhane < biti rim ve ha n e , b. abdesthan e /aptesha ne . B it i r im han edeki k umarda bi ri k e n ganyato G l i n i n h esab na toparla n rke n ... (M. Kaan 1991 s. 106). b it i byrken birbiriyle kayna mak, tek haline gelmek; birbirine dokunacak kadar yana mak < bit II fiilinin kar lkllk (rciprocit) hali. . b it i i k yanyana; yandaki (ev) < bit i yanyana olmak (binalar, odalar) [ < ET. bt a.m. Clauson 1972 s. 309310] + fiilden sfat yapan ik eki, b. akk . Bu tr m areket halleri iin b. al - I . B ey , bah esi

1979 s. 55).

b it i k II, b. bt k.

bitit

288

bitir

bahemi z e bit i ik k i ra l k k k bug n t ut u ld u

(H.R.

Grpnar 1943g s. 39). EO. b it it /b it id takdir etmek, insann alnna yazdrmak TS 620621 < ET. bit it yazdrmak Clauson 1972 s. 302 [bit i yazmak fiilinin causativum hali, b. act- ]. Do bah t l u vu k ut l u bah t | B it itmi t l i a a t c u tah t . (Fah r 1974 [1367] no. 283). AD. b itk i /b it g i son; u DS. 710 < bit I + fiilden nomen abstractum yapan g i / k i eki (M. Rsnen 1957 s. 128), b. ag . bitk ide sonunda, nihayet zarf bilhassa DeliOrman Trkesinde ve Gagavuzcada ok kullanlr, ms. B itk id gi re r M i t i,
et i e r y la n na ra, ale r b aa bel i ndn, du u r r o n na r para para. (Budjaktan seslr 1959 s. 144).

O. b ittemam tama men, bakiyesiz < Ar. tam m eksiksizlik, bi ntaks ve /t / harfi trifle. B i r i
dah n z l ve av r z t ek l if id r k i f uk a r dan bittem m al n u r. (l 1982 [1581] II, 155).

O. b ittemam vel kema l tamamen, eksiksiz, bandan sonuna kadar < Ar. bi ntaks, /t / harfi trif, tam m eksiksizlik, wa ve, /l / harfi trif, kam l kemal. B u n ca d rl za h m etle re, bel la ra u rad n bittem m velk em l syledi. (Ferec 855/1451 v. 150b). b itter birka ac ikinin ad < ng. bitte r ac. . O. b ittesadf tesadfen, bir tesadf eseri olarak < Ar. tas duf kar la ma, bi ntaks ve /t / harfi trif ile. ... diy cev b ve rd i i n i bittes df o radan ge e n bi r dem i itdikde ... (Ah m ed Midh at 1296 s. 40).
B i ttes df Al B e i n M e hp eyke rl e ge i rd i i hafta i i nd e h e r f stanbu la ge le rek bi r k a ke r re k z m l k a t na da vet eyledi. (N mk Kem l 1944 s. 86).

AD. b itk i rn DS. 711 < bit II, b. bitki /b itgi. Kr. AzT. bitki gyrti, nbatat ADIL 1966 I, 288. Fiilden nomen concretum yapan g /k eki (b. ag ) . b itk in ok yorgun < bit I + fiilden sfat yapan k i n eki, b. akk n . Hazdan bitk i n bi r k edi g ib i ye re se ri lmek yle
du rs u n , bu g z e l ba lang c n b u n ca acz i l e b itmesi do rus u t iksi ndi ri c iydi. ( ahap Stk 1958 s. 37).

O. b itul iha bandan sonuna kadar, mufassalan < Ar. bit l i h a.m. [t l uzunluk, boy, bi ntaks ve h onun, yni onun uzunluu boyunca]. Bi r
v k aya u radum. B i t l i h d mek olmaz amm bi r k a c beyt vas f h l i id ! (Ferec 855/1451 v. 105a).

k:
bitki nd i.

B u n la r n h epsi de i l ama bi rok la r Fahamete

(S.E. Ertem 1935 s. 103).

b itn, b. bt n . b it m tabi halde asfaltta ve baz topraklarda bulunan koyu kahverengi bir madde < Fr. bit ume < Lt. bit me n a.m. b itr /BSTT b it i r sona erdirmek, tama mla mak < bit I II fiilinin causativum hali, / i r / causativum hali genilemesi kk /t / ile biten birka fiilde bulunur ve bir nevi ses basitle mesi olarak izah edilebir, b. a rt u r - . < ET. bt r a.m. Clauson 1972 s. 308. o l c uva l issi n pu l c u az n ald um. Dest r
buyu ru , va raym, ol k i i n h catcu n b it reyim. (Ferec 855/1451 v. 10a). B i r g n daha biti rme n i n sevi n c i n i, yar na ba lyo r o lmam yarda b rakyo r.

b it le (birisinin) bitlerini ayklamak: Z i nd nb n uyand, go rdi k i avrat a rk a m k a r, ba um bit le r. (Ferec 855/1451 v. 111b). Argo bit l e /b it at kavga karmak iin bahane aramak F. Devellio lu 1959 s. 70: B it atyo rsu n. i n g c n bu. F rsat bu ld u n mu h emen bit atyo rsu n. (A. lhan 1963 I, 117). bitl e n bit kapmak, zerindeki bitler oalmak; kendi bitlerini ayklamak; (Argo) paralanmak F. Devellio lu 1959 s. 70. AD. b itne bir ot eidi DS 712 < Grc. p it na < *pi nta nane, kr. Lt. menta a.m. (V. Cangidze 1980 s. 100101). EO. b itnel mmbit TS 622 < bit II + fiilden sfat yapan n e l hecesi, kr. de n e l . b itni k tabiata dn felsefesiyle cemiyetin kaidelerine isyan eden gen < ng. beatn ik a.m. [beat mzikte ritim ve Amerika Yahudilerinin kulland, asl Lehe n uda sknt kelimesinden gelen n ud n i k sknt veren kimse, istiskalci tabirinin ikinci hecesi]. . EO. b itr m ok yksek TS 623 (baka mnalandrma ile) < biti r fiilinden nomen abstractum ve dolays ile sfat, kr. bit i r im ; kelime m nt e ha kelimesinin calquedr, calque iin b. ab I /v 3. b ittabi tabi olarak, elbette < Ar. bit t a b (i) a.m. [t a b tabiat, karakter, bi ntaks ve harfi trif ile]. BSTT telaffuzunda sondaki / i / uzundur. B ittabi bu
meyanda bi rka ha n mla te rik i mesai ettim, fakat siz i n kadar kan s cak, si z i n kadar ca na yak n o la n n tan madm. (M. Seyda 1970 I, 278).

(. Grbz 1992 s. 67). husule getirmek, baarmak: Ol i i h l ey i l e bit rmege mmki n deg ld r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 22). AD. senet mukabilinde dn vermek (?): y l evve l
D u rm u Al iye bi y z l k b it i r ivedim. Hl alcam deye ard ndan go uyom. (K. Bilba ar 1961 s. 121).

yama mak (patan gibi): Atiyeye m jdeyi ve rd i;

Se n i n bac l n n k z Z ek iye y i bi z im Halit o la na biti rd im . (L. Tekin 1984 s. 22). kemale erdirmek,

en iyi hale getirmek: ze n e be z e n e bi r ay yapt.

Get i r ip masaya b rakt , st n e yoktu r, dedi Mastan, B it i rm i si n yn i. (C. Tuncer 1960 s. 130131).

(birini) fazla yormak, lmne yaklatrmak: Y 1317 s. 122). hayatnn sonuna yakla mak: B i r tketmek, kkn kurutmak:

Rab, bu n e bitmez n e z l e k i i te h e r g n b itec ek z a n n o l u n uyo r da oc uk la r n bit i r iyo r? (H .Z. U ak lgil k i n anam var aca ro n amm art k bit i rmi . Pek y ri nd e n kalkamyor. (H.R. Grpnar 1330 s. 56). Da la rdaki

(C. Tuncer 1960 s. 186). biti reme brakamamak, hep


kapl umba ala r bit i rme e n iyet l i g r n yo rla rd .

biucerihi ve bcerihi

289

biyolojik

devam etmek: A rabada yle b i r ot u r u ot u ruyo rm u ki ta ri f ede ede bit i remiyo rla r. (Y.K. Karaosmano lu 1939 s. 29). at ret ve i h t i m n medh de de biti reme z l e r. (Cen b eh bedd n 1335 s. 240). O. b iucer ih i ve bcerih i (iin) zahir ve sakl kusurlar ile < Ar. bi uca ri h wa buca ri h a.m. [bi ntaks, u ca r dmler, h onun, wa ve, buca r kusurlar].
eh z de vas f h l i n i b i u c e r i h ve b c e ri h syledi,

Ramstedt 1935 s. 58. /b / /m / deiimi iin b. bakara II . O. b i yar yarsz, dostsuz < Fa. b olmayan ve y r . C v n begsi n, a r bsi n. b kes u b y rs n. (Ferec 855/1451 v. 133b). Argo b i ya v dn F. Steinherr 1932 s. 184, < Rom. biyav a.m. K. Kostov 1974 s. 358. b i ye (terzilikte) yaka, kol, etek evresine geirilen ince erit < Fr. biais a.m. Ke nd i k uma ndan biyel i ko lsu z rob di z l e r imi n ba n z ve rd i. (S. Anadol 1949 s. 7). Ekose biyel e r ok moda. G rog re n ssl e r de yle. (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 8). T u rk uva z g iysisi n i n beyaz biyeyl e
ev ri l i ask la r, bu sedef l i b u day yan n daha da bel i rg i n l e t i r iyo r. (A. Kutlu 1995 s. 192).

(Ferec 855/1451 v. 151b). O. b iu yu b kusursuz < Fa. b olmayan ve uy b kusurlar [Ar. ayb kelimesinin oulu], A n u g ib i 855/1451 v. 106a). O. b i mi d mitsiz, meyus < Fa. b olmayan ve um d mit. Kede rl e r i nd e n yah ud bi mid kal r ise l e r, o l vak t ge nd u l e ri n i t e l ef ide rl e r. (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 69). O. b i vaye kendi haline braklm < Fa. b v ya a.m.
Hen z k a nadla r na k uvvet ge lmede n y uvas ndan d m bi r k u ca z g ib i, ar b, met r k, b v ye bi r oc uk old u umu h iss etdim. (H.Z. U ak lgil 1307 s. 38). du h n ve resm i m ce r red ve ispe nc e ve resm i b ve ibtid i ma rtda al n u r. (.L. Barkan 1943 s. 281).

h b l k d a, b uy bl k d a, cem lde, kem lde ... dem z d olma u imk n mesl b d mel me r b s a nemd r (Ferec

b i yel makinelerde pistona bal ubuk < Fr. bie l l e a.m. < Alm. B l e u e l toka veya Isp. bie lda yaba.. EO. b i yer le kabul etmek < ?? Kr. eye r l e beye rl e konuu en iyi ekilde a rlamak, her eit gerekseme ve rahatn sa lamak DS 1820. Pes biye rl edi an a labs. (A. Topalo lu 1978 II, 96). O. b i y i m Krmda baz saray hanmlarnn unvan R. Dankoff 1991 s. 18; kr. begm . b i y o graf i tercmeihal < Fr. biog raph i e a.m. [EYun. (bos) hayat ve (grfein) yazmak]. Fr. i eki iin b. afaz i . Ze r r i n, al t ye rd e bi r isi n i n

O. b i ve dul kadn < Fa. b va a.m. Ve resmi i ft ve resmi

O. b i vech sebepsiz < Fa. b olmayan ve vach sebep. 1943 s. 324 [1554/962]).

Re y sip h l e r i n e r ve r s mla r n ed eyled kde n so ra b ve c h h idmetle nd rmeye le r. (.L. Barkan

b i vefa vefasz < Fa. b olmayan ve vaf . Sen dem be n (Ferec 855/1451 v. 151b). b i vet, b. bi n et . O. b i vezn mnasebetsiz < Fa. b olmayan ve vaz n tart. I cv n! B u n e b ve z e n biyh de h a nded r ? Kime g l e rs i n ? (Ferec 855/1451 v. 193a).

pe r n e m n sebeti var? A ndan g r dem b vef ol u r.

ara nd n , e rk ek te rc i h edi ld i i n i ama, yi n e de bi r ba vu rmam syledi. B iyog raf imi bi r ka da yazdm, ra ndevu a ldm gittim. (D. Asena 1987 s. 9798). So n haftala r biyog raf i l e r, monog raf i l e r ok umaya merak sald rm t. (A. A ao lu 1993 s. 404).

b i y o k i mya canl maddeleri inceleyen kimya dal < Fr. bioc h imi e a.m. zerinden k imya kelimesiyle ibda edilmi terim. D uygu la r b i re r b iyokimya olayd r.
D sal ve f i z i kse l bi r uya r ha rek ete ge i rm i diyel im, i se l k imyasal tepkimel e ri; son u ta duygu do mu ; bu den eyim ge r ek , yle mi? (E. Atas 1996 s. 277).

O. b i vu kuf habersiz < Fa, b olmayan ntaks ve vuk f malmat. o c uk la r m n b vu k f, fak a t o


v k f o lmadk la r h a k k a ti n h issi de h etiyl e mtevah h i g z l e ri n i n ma n y isti r h m n g r yo rum.

b i y o l , b. bi ryo l . b i y o l o g biyoloji limi < Fr. bio log ue a.m. < EYun. (bos) hayat ve (lgos) sz,-log iin b. ark eo log ]. B iyolog Hamit Kaya bi r rastlant son u c u b u i e gi rmi ti. (N. Gngr 1992 s. 20). b i y o l oj i bitki ve hayvanlar inceleyen ilim < Fr. biolog i e a.m. [EYun. (bos) hayat ve (lgein) sylemek fiilinden bir nomen actionis. Fr. i eki iin b. afaz i . B u D r. T h omas n i i g c biyolo j i de i l mi? (N. Eray 1992 s. 127). ki i
resmi n i ek iyo r cad a ac n n , | biyoloj i u zman , bi r i de aksyla | B i r para koparyo r cad a ac ndan. (E.

(H.Z. Uaklgil 1317 s. 182). b i yaban, b. beyaban . AD. b i ya l it sa yaylalarda biten, ineklerin yedii bir ot cinsi K. Emiro lu 1989 s. 57 < Ukr. bi l tsya oban daarc, Thlaspi arvense (?), Trkesinin mnas tam olarak verilmemi tir. AD. b i yan /b o yan/meyan/p i yan kknden tatl bir usare karlan bir ot cinsi, Glycyrrhiza glabra DS 672, 3205, 3415, TS 645, R. Dankoff 1991 s. 18, I. Hauenschild 1989 no. 535, K. Grnbech 1942 s. 70 < ?? Trk dillerinde trl ekillerde (ms. biya, buya, meya, miya ) yaylm olan kelime belki ba ka bir dilden gelmi olabilir. Kr. Kalm. b uya a.m. G.J.

Cansever 1966 s. 18). b i y o l oj i k biyoloji ile alkal < Fr. bio log iqu e a.m. [bio log ie + isimden sfat yapan iq u e eki < Lt. i c (us) < EYun. ik (os) , b. Ad riatik ]. B i z sevi ebi l i r i z
ama evle nmiye l im. Psikolo j ik, biyolo j ik, sosyoloj i k sebeple rl e . (A. Muhteremo lu 1959 s. 111).

biyolojist

290

bizon

b i y o l oj i st biyoloji limi, biyolog < biyolo j i + Avrupa dillerinden alnan meslek tabirlerinde geen ist eki, b. afe rist . ng. bio log ist a.m. kelimesinin de tesiri olabilir. b iz I b.m. (be n kelimesinin oulu) < ET. bi z a.m. Clauson 1972 s. 388, E.V. Sevortyan 1978 II, 129130. [kelimenin sonundaki /z / harfi oul sonekidir, kr. sen si z ]. Bir tek kii kendinden bi z diye bahsederken bununla ahsnn ehemmiyetini ifade eder (pluralis majestatis): M hy r h a l fe n
e l i n pdi, k a r us nda du rd . H a l f e eyitdi: I M hy r! B i z sen i ok maduk , N e sebebden ge ld ? d di. (Ferec

G rm yo r musu n, bi l e rc e h a lk aley h i d e aley na ge lmi . (H.R. Grpnar 1339 s. 83).

O. b izar bezginlik < Fa. b z r a.m. [b z r + sfattan nomen astractum yapan eki; b. baz ]. Kimsede n eylemeye b z r | N e e fe nd isi n e h idmetk r. (l 1587 v. 121b). O. b izatihi bizzat < Ar. bid ti h a.m. [ bi ntaks + d t ahs ve h i 3. ahs possessivum eki.]. B eyh ud e 1995na s. 112). b izb ize, b. bi z I. EO. b izci ley in bizim gibi TS 625, R. Dankoff 1991 s. 17 < bi z + c i l eyi n gibi, b. an c lay n . Deg lsi z si z i l l dem bi zc i l ey i n. (A. Topalo lu 1978 II, 97]. O. b izeban dilsiz < Fa. b olmayan + zab n dil. yle b zeban la r kaidesi z e re g e i e miyle bakardm. (F.C. Gktulga 1943 s. 3). O. b izeval lmsz, ebed < Fa. b olmayan ve zav l inkraz, inhitat. End e y me. K rs z H ud y b z ev ld r. (Ferec 855/1451 v. 122a). b iz i m, b. bi z m . AD. b iz le (hayvanlar) vendire ile yrtmek DS 714, ZTS 1976 s. 23 < bi z II vendirenin ucundaki ivi + fiilden isim yapan la- /- l e eki, b. acabla . N ek im
di le rse k l u r c i h nda | K la n h ep ge nd bi z i n eye b i z l e r ?

kon u mala r da n bi rka bl m bi zati h i sevg i l i n i n h u z u r u nda can la nd rmak istiyece im. (B. Karasu

855/1451 v. 18a). Kelime bizzat oul olduu halde l e r oul ekini alabilir; mna bakmndan bizler farkl bir gruba olan aidiyeti ima eder: B u
m te r bu h is r bi zde n mi n n ets z al u r d d i ve bi z l e r i dah k ra r la r d di. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 146).

O zaman genetivus halinde 1. ahs possessivum eki yerine i n / ekini alr, fakat izafet terkibinin ikinci unsuru ya 1. ahs ya da 3. ahs possessivum ekini alabilir: B i z l e r i n i im i z ra hat, beyefe nd i. (A. A ao lu 1980 s. 243). On la r n ha lk n
s rt na nas l bi nd ik l e r i n i, at si n e i g ibi bi z l e r i n e nsesi n e nas l yap tk la r n an lat rm s n z , (S. Kocagz 1954 s.

75). Onlar ms. i i n gibi bir sontak (postposition) takib ederse bi z im i i n gibi 1. ahs possessivum ekini almazlar, eksiz kalrlar: a nta avc l kta e n

m h im eydi r. B i z l e r i i n e n muvaf k pti l e r i n yapt sepetle rd i r. (S.M. Alus 1944 s. 142). bi zb i z e yalnz

biz, yabanc kimse olmadan: K rk ev ked isi ka r la r savm , bi zbi z e kalm tk. (S.M. Alus 1944 s. 84). bi zde n iy i l e r /b i zde n iy i l e r i cinler, periler TS 625 (kr. Fa. az m bi htar n a.m.): Gal iba bi zde n iy i l e r i n d n n e geti ri ld im. (Y. Ahskal 1940 s. 5). b iz II ineye delik amak iin kullanlan alet < a. bigi z a.m. G. Doerfer 1965 II, no. 760, T. Tekin 1969 s. 58, E.V. Sevortyan 1978 II, 130131). . b iz III (seyirci veya dinleyicilerden gelen haykrlar) bir daha! < Fr. bis a.m. [Lt. bis iki defa, kr. biskvit ]. Pe rde i n e r i nme z ... ne rede re n i ld i i
an la lmayub bi r daha! ma n s na olan bi z!, bi z! s a d lar y ksel i rd i. (Ah m ed R sim 1926 s. 52).

(Sultn Veled 1341 s. 118). AD. b iz lenge/b iz lengi vendire DS 714, TS 626, ZTS 1976 s. 24, Meninski 1680 I, 810 < bi z l e + fiilden nomen instrumenti yapan -ge /g i eki (b. atlanga , izah edilmeyen / n / harfi atlanga , salla nga da da vardr). b iz l i k kendi esas karakterimiz, ahsiyetimiz < bi z I + nomen abstractum yapan l i k eki, b. a rl k . Fakat
asl ko rk u n c u, d nd k l e r imi z i y r t ebi l e cek h e r ha ng i bi r ikt ida r e l e ge i rd i imi z zaman d t m z te zatla rd r. Sadece ho a gitmek i i n katland m z fedakrl k la r, ve rd i imi z tvi z l e r, bt n aldatc g r n l e rim i z i n alt ndaki ge r ek bi z l i imi z i be l i rt i r.

O. b izaat tccar mal < Ar. bid a a.m.


H o r s ndan ge ld m, bi z atum

B z i rg nam,

(F.R. Atay 1953 s. 55). EO. b iz l bize ait, bizim tarafmzda (?) < bi z I + isimden sfat yapan l eki, b. adamakl l . ki y zde n dah
bi z l d r as s , | Z iy n i i nde h em gi z l d r as s .

vard u r.

(Ferec

855/1451 v. 214a). O. b izahmet zahmetsizce < Fa. b olmayan ve za h m et .


Ege r Ta r ta l sa a n i met r z k ld sa b za h m et y ti r. S a bu r eyle! (Ferec 855/1451 v. 52b).

( eyh o l Mustaf 1979 [1540] no. 4602). b iz mut (kimya terimlerinden) bir cins maden < Fr. bismuth < Alm. W ismut a.m. [ W isse n bu maddenin ilk bulunduu bir yerin ad ve mute n maden aranmas. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t ]. b izon Amerikada yaayan bir eit yaban kz < Fr. bi zo n a.m. < Alm. W ise nt Avrupa tipi yaban kz
B us h u n atala r Ame rikaya geld i i y l la rda o lk e otlakla rla kaplyd boydan boya. B u n la r n i i nd e dola yord u bi zo n la r. So n ra Kevi n Kostn e r g e l e re k ld rd h epsi n i. (O. Duru 1995 s. 27). a la r n c esi

Bizans Ortaada merkezi stanbulda bulunan imparatorlua bugnk tarihilerin verdii isim < Fr. Byza nc e a.m.; aslnda stanbulun Konstantinopolis adn almazdan evvel ayn sahada bulunan By za nt io n ehrinin isminden.
Aman e fe nd im. stanbu l bu, B i za ns, r m eh i r ...

(F.R. Atay 1952 s. 53). b izar bezgin, tedirgin < Fa. b z r a.m.
sen i n m ssu z l u u ndan b z r k a la n B u rada da v c, mah a l l e l id i r.

bizm

291

blum/blm/bulim/bulm

/sz n sanat oldu u devi rl e rd e /a labi ldi i n e zg rd i z i l e n bi zo n la r . (M. Mungan 1996 s. 374).

AD. b l i der el bezi < Yun. * (plitri) ama r ykama K. Emiro lu 1989 s. 57. b l o k I kitle, byk para, byk birlik < Fr. bloc < Alm. B l o ck a.m. biti ik binalar grubu; u oka rastlan r
ola n blok la rdan bi ri ndek i dai re n i z i n pe n ce res i nde n a a ya b rak ve rmi ti n ke nd i n i . (Z. Ankara 1991 s.

b iz m/b iz i m 1. ahs oulu zamirinin genetivus hali sfat olarak kullandnda onu takib eden isimde mlkiyet ekinin lzumu kalmyor, ms. bu bi z m h a lk (Ferec 855/1451 v. 33b) veya b u bi z m k z (Ferec 855/1451 v. 134a). AD.de byle terkipler ok samim bir hitap ekli olarak kullanlr, ms. bi z im g z kz karde veya bi z im o lan karde , arkada, dost DS 714: B i z im g z, se n de ho geldi n! (F. B aykurt 1961o s. 325). B i z im o lan, akl n ba na dev i r! (F. Baykurt 1955 s. 64). bi z imki /b i z imkisi (bir ey anlatrken) daha evvel bahsi geen ahs, mlum olan: B i z imki n i ko rk u sard. (S. Yumer 1955 s. 76). Y l la r son ras nda Roge r Ma rt i n d u Ga rd, G ide i n
bu patavatsz l n y z n e vu r u n ca bi z imkisi de g l e re k u ka r l ko nd u r u r ... (S. Birsel 1995 s. 42).

152). Kelime sfat da olabilir (belki ng.nin tesiri altnda, kr. block semi na r ): Sabah di n l iyo rum. A rd mda dev blok apartman la r uy uyo r. (N. Eray 1990 s. 101). gruplardan ibaret siyasi birlik: Padi ah ve H P ... M i l l i bloka kar koymaya u ra yo rla rd . (B. Criss 1993 s. 195). b l o k II (politika terimlerinden) asker muahedelerle birbirine balanm devletler grubu < Fr. bloc veya ng. block a.m., kr. blok I. Do u B lok u nda olan olayla r sana an lataca m, u n utt u rma. (N. Eray 1994 s. 28). b l o kaj yolu kapatma < Fr. bloquage a.m. [bloque r yolu kapatmak + fiilden nomen actionis yapan age eki, b. ambalaj ]. Aske rl i i n d ndaki h ete rosekse l Mungan 1996 s. 437). b l o kn ot yapraklar kolayca koparlabilen not defteri < Fr. block notes < ng. Omz uma asl k k antadan ka re l i blok not i l e sf r be , i n c e u l u kal em ka ryo rum . (A. Yurdakul 1993 s. 161). b l f (poker tbirlerinden) oyuncunun, kendi eli hususunda teki oyunculara yanl fikir verme abas < ng. bl u f f a.m. (belki Fr. vastasiyle). B lf,

O. b izzarure zaruretle, ister istemez < Ar. bid d a r ra a.m. [d a r ra zaruret, bi ntaks ve harfi trif ile]. S ik i tak d r bi z z a r re gemi l e r i dnde rd i, yi n e G i rid l im n na g nde rd i. (C. Okuyucu 1987 s. 377). b izzat kendisi, ahsen < Ar. bid d t a.m. [bi ntaks, /z / harfi trif ve d t ahs, kendisi].
H i dmetci l e re emn iyet demiye rek, Fe r de y i bi z z t yat rmak i n yuk a r k m idim. (H.Z. U ak lgil 1317

blokaj n aske rl i k d uva rla r nda da byledi r. Yan i i i nd e ya ad m z topl um dedi imi z duva rlada da ... (M.

s. 1). b lnko (ticaret terimlerinden) tam salhiyet; ak bono < sp. blanco a.m., [asl mnas beyaz ECerm. blanc dan Lt. dillere gemitir].

Tk.de kelime banda iki nsz bulunamaz. Ancak baka dillerden alnan kelimelerde bir mesele olduundan bahsedebiliriz. O.da dn kelimelerin byk ekseriyeti Ar. ve Fa. olduu ve o lisanlarn klsik ekillerinde de Tk.deki kaide hakim bulunduu iin byle bir mesele yoktu. Son asrda ve bilhassa Trkiyede Ltin harflerine geildikten sonra telaffuz meselesi ehemmiyet kesbetti. Eskiden beri ba taki iki nszn telaffuzunu becerebilmek iin iki yol vard: ya kelimenin bana bir nl eklenirdi, yni prothesis, ms. skoya , istasyon; ya da o iki nszn arasna bir nl sokulurdu (epenthesis), ms. di ret n ot, pisikolo j i. Birinci gruptaki kelimelerin birou hl ya amaya devam ediyor (ms. istatistik, istop, sve, svi re , fakat slv yannda S lv denmeye baland); ikinci gruptakiler ise bugn nl koyulmadan yazlr ve bir yabanc dili biraz bilen bunlar nl olmadan sylemeye gayret eder. AE cildindeki btn /bl /, /b r / ve /d r / ile balayan kelimeler epenthesis hadisesine misal olabilir. Kelime veya hece sonunda bulunan yanyana iki nsz (consonant cluster) meselesi iin b. f i l im .

za ra rdan k u rt u lmak i i n de i l, kr z iyadel e ti rmek i i n m racaat edi l e n b i r vastad r. (H. Kodaman 1944 s.

157). karsndakini yanltmak iin sylenen aslsz sz: B l f yapmyo rsu n ya! (R. Ilgaz 1981 s. 214). G e n e ra l Hari n gto n b lf yapm t, ama T rk yn et imi de Ge n e ra l e i na nm t. (B. Criss 1993 s. 230). b l ucin /b l ujin 196070lerde moda olan kaba pamukludan pantalon < ng. bl u e j ea ns a.m. bl u e mavi ve j ean kaba bir kuma cinsi [Eng. g e n e < Ge n oa Cenova ehri, bu kuma orada yaplyordu. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t ]. K beyaza dn yo rd u eski l i kte n, g iydi i mavi bu l u c i n i n. (Peride Celal 1978 s. 27). Kelimenin telffuzu Trkeye zor geldii iin, bu pantalonun ad, adeta g rapef r u i t kelimesi kadar eitli imllara girdi, ms.: Cadden i n ka r s ndan bu l i j i n l i bi r ge n c i n sesl e nd i i n i duydu la r. (M. Gler 1990 s. 262). b l u m/b l m/b u l i m /b u l m bir kt oyununun ad < Fr. bl um a.m. ?? B i z im ha r l m z n ya rs moru ktansa, ya rs bl umdan. (M. Seyda 1963 s. 37). Ba lat daki Lz n ka hvesi nde bl m oyna rk e n ... (Orhan Kemal 1957 s. 80). Ge l de bu l im oyn yal m! Tavla da oyu n mu k i ? (S. im ek 1960 s. 86). B u l m oynayan la r ye n ide n k t ek ip ye r de i ti rd i l e r. (S. im ek 1960 s. 90).

b lazer bir eit spor ceket < ng. blaz e r a.m. S iyah bi r takm e lbise giymi ti. B laz e r cek et. (M. Mungan 1999 s. 36). b lefar it (tp terimlerinden) gz kapa ilthab < Fr. blpha ri te a.m. [EYun. (blfaron) gz kapa + tp termolojisinde iltihaplar iin kullanlan it is , Fr. ite , ekleri], b. aden it . b ler o tra fras < Fr. blai rea u a.m., asl mnas porsuk (tra frasnn iyisi porsuk klndan yaplrd).

bluz/blz

292

bocut

b l uz/b l z ince bezden kadn giysisi < Fr. blo use a.m. [Ortaada Msrda mavi blzlar imal edilen Pel us i um ehrinin adndan (b. K. Lokotsch 1927 no. 1647). Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t ]. B l u z u n u n st nde bi r h rka va r g ibi, balkon u n dibi nde n iy i ce g r n yo r. (D. zl 1966 s. 79). b l m, b. bl um . b oa /b o va ok iri bir ylan cinsi < Fr. boa a.m. < Lt. boa suda yaayan ylan. B i r boa yla n n boyn u na dola r,
e l i n i y la n n a z na sokar, y la n n g rt la n ska rd.

46).

Ot f k rm A rnavut kald r mla r n ks r k l emekl i l e ri n, i ht iya r du l la r n ayakla r i l e bi rl i kte ge n kad n ke l e r i, bobsti l de l ika n l la r n s et k u nd u ra la r dve r. (Re at Enis 1947 s. ??). Bobsti l bi r de l ikan l , a z nda sl k la tango, pald r k ld r salo na dald.

(S.M.

Alus, Akam gaz. 14.III.1942). b oca et /b o ci et birden evirip boaltmak < ?? A c ba bi r daha boci ede r. (H.R. Grpnar 1927m s. 250).
Ke z ik yaygy se rec ek ye re. Y u fka ekmekle r i yayacak. Y ufka pi lv n boca edecek yufkan n o rtas na.

(Y.Z.

B ahadnl 1964 s. 54). AD. b occi k kei kuyruu DS 715 < Erm. bo kuyruk + ik kltme eki (R. Dankoff 1995 no. 629, U. Blsing 1992 no. 14). b ocga, b. boke . b oci et, b. boca et . AD. b ocu /b o u k kk kpek; taz; domuz yavrusu DS 716717 < Erm. poci < EErm. po i a.m. R. Dankoff 1995 no. E21. kr. Rom. boyci kpek A.G. Paspati 1870 s. 186. B u boc uyu a rh a ss u ra getde, z e rzamya d myesi . (A. Cafero lu 1945 s. 215). He ri f ya l yemekte n bocuk domu z u na dnm ! (M.. Esendal 1958o s. 182). RD. b ocu r krmz renkli bir iek, akayk DS 716 < Bulg., SrpHrv. bj u r a.m. A. Tietze 1957 no. 6. Kelimenin etimolojisi izah edilmemi tir (BER 1971 I, 83). b ocu r gat I /bucu r gat (gemicilik dili) ar eyleri kaldrma a yarayan makaral cihaz DS 777, TS 674 < (17. asr) boc i r at /voc i r at a.m. R. Dankoff 1991 s. 18 [boci /voc i kr. boca /boci et ve rgat II, /b / /v / geli mesi iin b. ab I /v 2 ] KahaneTietze 1958 no. 769. Me rme r i i l e ri n i n k eski sesle r i n e,
makarala r n , boc u rgatla r n g r lt s n e ka r n sz l e r i i it i l eb i l iyo rd u, ama ... (A. A ao lu 1993 s. 121).

(Yaar Kemal 1976 s. 361). kadnlarn boyunlarna sardklar ylan eklinde dar ve uzun krk: Boyn uma att m bovaya daha sk sa r nd m. (Re at Enis 1933 s. 158). b o ba, b. buba . AD. b o baa, b. babaa . b o b i ss kpei, fino < ng. Bobby [Robe rt erkek adnn ksaltlm , ngilterede ve baka memleketlerde sk sk ev kpeklerine taklan ad]. Evle rd e
uy uyan la r, ipekl e r i i nde uy uyan la r, kad n koyn u nda uy uyan la r, soba ba nda kvr lm bobi l e r de var. Lastikten k emikl e ri, topla r va r. (S.F. Abasyank

1954a s. 10). Si z adam ms n z be? S i z kpeksi n i z kpek! Se n i n ad n Bob i, sen i nk i de Ka raba ! (A. lhan 1963 II, 71). b o b in makara; elektrikilikte kullanlan tel rulosu < Fr. bobi n e a.m. [makarann kard sesi taklid eden kelime]. Son bobi n de tak ld. Faz lal k la r dah i l, e n ok yarm saat s re r. (A. Yurdakul 1991 s. 142). k t fabrikasndan matbaaya gnderilen byk kt rulosu: K t fabrikas ndan bobi n mi ge le c ek? (R. Ilgaz 1962n s. 39). b o b inatr iplii veya eriti makaraya saran cihaz < Fr. bobi nate u r a.m. [bobi n e + Lat. kkl nomen instrumentide kullanlan ateu r unsuru, b. adapt r ]. He r bl m bittik e makaray al yo r, bobi nat re takp
kol u evi re rek f i lm i tek i makaraya aktarp yen i matin eye haz r ediyo rd um. (B. Arpad 1976 s. 2223).

AD.

b o b o /b o b o s /mo mo /mo mo/mo mucu /p op o s umac, kk ocuklar korkutmak iin uydurulmu yaratk DS 715, 3209, 3469, K. Emiro lu 1989 s. 57 < ocuk dili kelimelerinden olduu iin asln tesbit etmek zordur (Alm.da da ocuklar korkutmak iin De r Momo kommt! denir). ocuk dili iin b. adda git- ve /b / /m / deiimi iin b. baka ra II .

(Argo) b ocur gat II iriyar adam DS 716 < bocu rgat I (uzunboylu adam bocurgatn srna benzetiliyor). bocu rgat yap burnunu kartrmak, hap hapmak F. Devellio lu 1959 s. 70, H. Aktun 1990 s. 56, (bocurgatn yk tutup ekmesi gz nnde). b ocu ru m (gemici dili) filika ve kotralarda k direinde drt ke yelken L. Gray 1943 s. 76 < Yun. (epd romos) a.m. KahaneTietze 1958 no. 767. A rt k o n la r sandal la rla dost, k re k l e r l e sk
f k , a la r, o ltala r, f lok, bocu r umla i l i d l o lmu la rd.

(S.F. Abasyank 1944me s. 133). AD. b ocut kulpsuz kk testi, su kp DS 716 < bodu kelimesinin metateze uram varyant (H. Eren 1992s s. 176), kr. alb z . Toprak ib ri im i e rde b u z
tutmu da atlam gece. imdi h e lya da bocut la gitmek mecbu r iyet i ndey im. (M. Makal 1950 s. 130). Boc uttan yars na kadar su doldu r up koydu ate e.

AD. b o b o smk DS 715 < Erm. bobocag a.m. U. Blsing 1992 no. 13, R. Dankoff 1995 no. 631. b o b o s, b. bobo . (Argo) b o b st i l /b o p st i l 1940larda kz ve erkek giyiminde bir moda; zppe (R.E. Kou 1967/1969 s. 4041 < Fr. < ng. bobstyle (b. Patricia Baker: Fashions of a decade. The 1947s. London 1991 s.

(R. Ilgaz 1969k

s. 67).

boa/poca

293

bo

O. b oa/p oca (gemici dili) 17. asrda kullanlan bir eit top gllesi < t. bocc ia barutluk Kahane Tietze 1958 no. 98. AD. b oa kk testi DS 717 < Yun. (btsa) a.m. A. Tietze 1955 no. 189. AD. b oke/b ocga /b o ka /b uka testi, yayk, f DS 717, 743, 777, ZTS 1976 s. 24, < SrpHrv. bu ka , Rus. boka a.m. A. Tietze 1957 no. 8, 1982 no. 19. (Etimolojisi iin b. M. Vasmer 1953 I, 113114). Slavca ka iin b. ayka . b oo v o r ba bir eit orba < ?? ve o rba . O ak am da
boov o rba dedi imi z k uy r u k l u o rbam z n i i n e ekme imi z i do rayp afiyet le ka kladktan son ra, tkabasa doyduk. (M. Margosyan 1996 s. 82).

G. Meyer 1893 s. 44.

Ma a rala ra

bod rimle r e

gi rmi l e r, g r t a dandu r k a pu la r

(Sa ltukn me

1974 [15.yy.n sonu] s. 281). Bayat na h iyesi karakol Tahir 1955g s. 91).

bi nas osen i n k e na r nda tek ba na yabanc ve ko rk u n g r nd . Bod rum u saylmazsa bi r katl yd. (Kemal

Bodru m Mula vilyetindeki kasaba < bodrum; Ortaa binalarnn kalntlarndan. Eskiada ehrin ad Halikarnassos idi. AD. b odu kk testi DS 718720, TS 627, ZTS 1976 s. 24, K. Emiro lu 1989 s. 57, < ET. but k deriden su kab, kk krba Clauson 1972 s. 302. Se n i g l g ib i dutar h e r sak a , | Bodu g ibi pe rsi n h e r d uda . (Fah r 1974 [1367] no. 3631). K r besleyi c i mi var bu rada?
N e o l u r, bi r g n k e nd i l i i nde n b i r bodu al p su doldu rsan ? (. mamo lu 1949 s. 21).

b ou k, b. boc u. AD. b odam yapya byk kiri atldktan sonra iki tarafta kalan boydan boya blmeler DS 717 < Yun. dial. (potam) < hyptono Ch. Tzitzilis 1987g no. 554. AD. b odana/b tdene/putina tahta kap, kk f; toprak kap; testi DS 717, 773, 3448, 4655 < Yun. (dial.) / (btina/putna) tahtadan ya kab < EYun. (putn ) dallarla sarlm arap iesi Ch. Tzitzilis 1987g no. 444. Kr. K. Karapotosolu 1999 no. 47. AD. b odes byk boy reke K. Emiro lu 1989 s. 57 < Yun. (dial.) (podsin) iin dibindeki engel Ch. Tzitzilis 1990 s. 190. AD. b od i r i kk konyak kadehi DS 718 < Yun. (potri) a.m. AD. b od i ye kzlarn okul nl DS 718 < Yun. (poda) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 422. AD. b od la /b ot la (deve) yavrulamak DS 718, TS 642 643 < ET. botu la a.m. Clauson 1972 s. 305. Ta r
buyu rmad h deve kim bi gez botlaycak k u la n y ra la r. (A. Topalo lu 1978 II, 99).

AD. (?) b oduka bodur < bodu r + bir Sl. dilinden alnm ka kltme eki Slavca ka iin b. ayka . Cami
kab ristan na bakan soka n i i nde, vi ra n kaps acayip i ri l i b r l l e rl e yanpi r i, boduka bi r ev vard r. B u ev, topal n evidi r. (Re at Enis 1933 s. 233). Ne boduka pol is, n e l g n g ibi ese n r z g r ve n e de ya mu r, ka rakol kaps nda m h la n p kalan me rak l kalabal da tabil iyo r. (Re at Enis 1945 s. 84).

b odu k, b. bota . b odu r ksa boylu, az bym (insan veya a a) Kr. bc r . Abut d u rmadan k f rede n t k na z, bodu r boyl u n u n
bel i nde n kavrad, bi r haml ede kald rp bo bi r u val g ib i ye re patlatt. (F. Baysal 1944 s. 188).

RD. b o g ba, amir DS 722 < b. ba bo /ba bu . EO. b o boha TS 627 < bo a.m. Clauson 1972 s. 311. B i r bo don get rd i l e r, g zs z e geyd rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 217a). I k bi r k ymet met i me r b. | A r s a nd k d u r a a, K rs mu ras s a bi r bo . (Zt 1970 [16.yyn ilk yars] II, 134). b o I b.m. (havasn keserek ldrmek) < ET. bo a.m. Clauson 1972 s. 311. Ol h a y n kyafi r K ri diyan i | K z n l e gyo rub n i i n bo madi? (E. Kmrciyan 1981 s. 129). suda boulmasna sebep olmak: N u h i n
t f n k a mu k fi rl e r i | Bo d, sudan k o mad kimse di ri .

b od lac /b o rt lac /b ot lac gebe deve DS 741, TS 642. b od o s la ma gemi omurgasnn ba ve k taraflarnda yukar kan ular L. Gray 1943 s. 76, R. Dankoff 1991 s. 19 < Yun. (podstamo) a.m. KahaneTietze 1958 no. 834. S nacak bi r
l iman o lmad ndan bodoslamasn ve rmi dalgala ra, den i z i n o rtas nda salla nm du rm u . (S. engil 1990 s.

(Sultn Veled 1958 [12261312] s. 20). (kumarbazlar argosu) soymak: Me e r be n i


bo mam lar m? Bo mam la rm n e demek? Ca n m, kumarbaz tabi r i n c e bo u lmak demek, h i l e i l e soyu l up so ana evri lmek demekti r. (R.C. Ulunay 1941

105). (Argo) burun (ba bodoslamas geminin en nde bulunan sivrilii olduu iin) M. Mikhalov 1930 s. 19, F. Devellio lu 1959 s. 71, H. Aktun 1990 s. 56. G z l k l n n bodoslamas na bi r tan e otu rtt um, gz l ye re d t. (M. Buyruku 1956 s. 34). bodoslamadan cepheden F. Devellio lu 1959 s. 71. N et adam. He r i e bodoslamadan gi re r. (Cemal Sreya 1991 s. 251). b od ru m zemin katnn altndaki kat < Yun. (hypdromos) a.m. [ hypo altnda ve d rmos yol]

s. 231). susturmak, sndrmek: Kapat r ms n u n u! Sesi bo du. (Tark Dursun K. 1993 s. 113). bir meseleyi aka veya palavra ile geitirmek: Lf kt ra bo ma, u dakikada bu rada m, de i l mi? (S.M. Alus 1934 s. 358). D nme u zman sayla n k imsele ri n o u
da i i parlak parlak c ml e l e re bo up sy r l ve r iyo rla r.

(N. Ata 1952 s. 79). AD. b o II donmak K. Emiro lu 1989 s. 57 < ?? Kr. buy a.m.

boa

294

bo maca

b o a damzlk erkek sr < ET. buk a a.m. Clauson 1972 s. 112. O ara l k d v r de l i i nd e n bi r f re k ub bo an baca n s r r. (Ah m ed Midh at 1296 s. 5). b o aa/p o aa bir eit tuzlu brek < Bulg., SrpHrv. pgaa < t. focacc ia a.m. A. Tietze 1957 no. 169, 1982z no. 207. Ve h rman mevsimi nde z i k r o la n
vi l yeti n k n n k a d mesi z re h e r m z evvecde n sip h si n e bi r tavuk i l e bi r bo aa al na. (.L. Barkan

mna: yenen yemek: Bo az da h esap edi l i rs e kaa malol u rd u bi r h i zmet i ? (K. Bilba ar 1944 s. 32). bo azs z az yer, itahsz: Em ne bo azs zd, bu s yede M u h c i r e r f e n i n l e yeme i k yo rd u. (Mah m d Yesr 1928 s. 256). Bo azii stanbulun Bo az semti, Bosfor < bo az ve i . Terkip peki mi tir ve isim eklerini alabilir, b.
acabola /acabu la B e n o na ke nd i ke nd ime bi r hayat tan z im ede du raym, o h l Var ms n Bo az i is i n e ? diyo rd u. (M. Hachasano lu 1951t s. 58).

1943 [16.yy.] s. 270). b o ada/bu ada kll su ile ama r ykama ameliyesi < t. bucata /bocata , Venedik diyalektinde ve sp. bu cada a.m., ECerm. aslndan G. Meyer 1893 s. 47, A. Prati 1951 s. 176. Se n i gbek t a nda bi r 555). AD. b o anak /bu anak saanak DS 722723, 779 TS 680 < ET. bo nak insan bo an ey Clauson 1972 s. 316. Kr. sa anak . AD. b o a sa iftle mek istei gstermek (inek) DS 725726, TS 628 < bo a + diinin erkei istemesi mnasnda isimden fiil yapan sa /se (ve varyantlar) eki, b. ayg rsa- . AD. b o a sa k boay isteyen inek DS 724725 < bo asa + fiilden sfat yapan ( )k eki, b. akk . B i rde n bi r s r
ka ralt la r peydahla nd. Sank i bo asak bi r i n e i n a rd nda y z, y z e l l i ka ra dana. (F. Baykurt 1967a s. 50).

g z e l te r l et i rim, s o ra s cak h a lvetde e lbise l e be r be r bi r b u daya k o ydu rt u r um. (H.R. Grpnar 1341 s.

b o azla boazndan keserek, skarak ldrmek < ET. bo u z la a.m. Clauson 1972 s. 322. sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla . Andan h
m r n bo azlasu n, ba nda no h d k a dar va rdu r, alsu n. (Ferec 855/1451 v. 61a). m h res i

b o a/b oha giysi sarmaya yarayan kuma paras < bo boha Clauson 1972 s. 311 + Fa. a kltme eki, b. ba e (G. Doerfer 1965 II, no. 789). O.da kelimenin eski ekli bo a, yeni ekli boh a, dial. boka (/ /nin tesiriyle dissonorisation, kr. b a > bahe ). Fakat b a daki a eki Fa. bir ektir. E er bo a daki ek atalardan kalma Trke kltme (diminutivum) eki olsa kelime bo ca olmalyd ve dissonorisation olmazd. Demek ki kelime birok gnlk hayata ait kelimeler gibi do rudan doruya Fa.dan gemitir (kr. ba e ). Ekin de Fa. a olmas ihtimali var. Fakat G. Doerfer 1992 s. 55 btn kelimeyi Mo . boga a.m. ile karlatryor.
O bi r bo a don ve ot u z d n r get rd m. K a b l ey le!

O. b o a s yerli bez, patiska DS 726, TS 627628 < 14. asrdan beri Avrupada bilinen ve ad boccasci n o olarak talyancaya (ve oradan baka Avrupa dillerine) giren asl men ei (ve kelimenin sonundaki / i / hangi coraf mevkiye dayand) bilinmiyor. Amm mez k r b z rd z la r yle ik yet

(Ferec 855/1451 v. 119a). B ilbaar 1944 s. 39).

Gitmezde n n c e k k boh as n , it i ra z la r na ra me n, M e l ek ha n ma ap gste rd i. Bo h ada iki po rtakal, bi r e lma vard. (K.

tdi le r k i ev i lde K a raman ve H a m d l i bo asla r n u h a m yedi bu u k a r u n ve yu nm () yedi ar u n o l u rd . d rt y l va r k i ge l e n bo asla r ad l tam m gelmez. (.L.

B arkan 1942 [1502] s. 32). Kr. TekinTietze 1994 no. 159. b o ata (gemici tabirlerinden) aatan yaplm yuvarlak bir nevi makara L. Gray 1943 s. 77 < t. bigotta a.m. [biga ift atl bir cins araba, bu makaralar hep ift kullanldklar iin] Kahane Tietze 1958 no. 93. b o az azdan mideye giden gei yeri < ET. bo u z a.m. Clauson 1972 s. 322, ayrca b. bo u z . T a m
bo az la r nda n a a a gedg i n l ey i n t o l u ! d dm.

O. Bo dan eskiden Romanyann ve Ukraynann Karadenize yakn blgesinde bir prenslik, Avrupa kaynaklarnda Moldavia < 16. asrda orada hkm sren Prens Bogdann adndan [yaygn Sl. bir erkek ad olan Bogdan Tanr verdi demektir, Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yol c u ]. sy n ve t u y n
eyleye n Ef l k ve Bo d n vi l yetl e r i yard m na gidiyorla r.

(Sel nik 1989 [1599] I, 476477). AD. b o ma I bir eit rak DS 729 < bo + fiilden sfat (ve dolaysiyle isim) yapan ma eki, imal usul ile alkal, b. baz lama . Ge e n l e rde Z bey ri n evi nd e toplandk. Bo man n iy isi va rd. (A. Dino 1944 s. 52). bo ma rak a.m.: Karp u z u n e n u c u z u n e rd eydi? Bo ma rak y ne rde n get i rtmel i ? (T. Uyar 1982d s. 187). EO. b o ma II boaz ars, anjin < bo + ma eki, kr. G. Doerfer 1965 II, no. 796. Boy boy bo mala r k a r, del oza n, | Ge l b tatl u cak s o h b et m z boza n. (Dedem Korkut 1973 [14.15.yy.] s. 53). b o maca b.m. (boaz hastal) kltme eki, b. aldatmaca . ks r k (DS 833) dahi denilen kltme eki taklmasna < EO. bo ma + ca Korkulan ve by k bu hastal n adna herhalde ktle

(Ferec 855/1451 v. 102b). mk, tarafnda hava borusunun getii korumasz yer: S rad um, bo az na fe ry d eyled i. (Ferec 855/1451 v. 61b).
bi r n e f es ektikte n son ra bo az n ayk lad .

boynun n hassas ve
yap dum. Ol C i a ras ndan

(H. Aytekin 1945 s. 40). insan vcdunun dar yeri ve buna benzeyen daralmalar, derbent, deniz boaz: A h m ed bo az na rese n tak ub isa eyledi l e r. (. Elin 197778 [1876] s. 213). Bo az vapu r la r n n iske lesi nd e n g et im. (S.K. Aksal 1954 s. 559). Mecazi

bo mak

295

bohem

kar koruyucu (apotropaik) dnceler sebep olmutur. u var ki bu ek baka hastalk isimlerinde de geer, kr. don u ca /dol u ca . B u n ca z bo maca ks r o lmu . (H.R. Grpnar 1335). EO. b o ma k I boyun halkas, kolye < ET. bo mak a.m. [bo + fiilden nomen concretum yapan mak eki, b. artmak ]. Ol avratu boyn u ndan bi r bo mak ald,
c riyeye v rd i. O n d ne k ek l ik y umu rdas de l i n c s va rd . (Ferec 855/1451 v. 95a).

ha rpte n evve l bu rada bi rka ke re bo u nt uya geti r i ld i i n i d n rd . (Re at Enis 1947 s. 247).

b o ma k II /b o mu k boum, kalnca yer, ikinlik < bo + fiilden m ahhas isim yapan mak ve muk ekleri, kr. akmak; kusmuk . He r teke vu r u lmaz, ya
on g eme l i: boyn u z u n u an la rs n. (Mah m d Yes r bo muk la r n say, ya

AD. b o unuk /b o nu k skntl, bouk, ksk, kapal, donuk DS 731 < bo u n + fiilden sfat yapan u k eki, b. akk . Skm sk m sk lm , fkede n bo u n uk, sedi r e ge l ip kt . (Tark Dursun K. 1966 s. 62; ayn yazar bir yerde 1960 s. 10 bo u n u k yerine bo u n k kelimesini kullanyor; dizgi hatas deilse, Trkenin yegne u n k ile biten kelimesini yaratmtr). Handan asab bi r ha lde ka la r n atm ,
es ra re ng i z b i r tav rla, ha ri t e n i it i lmemesi i i n bo n u k bi r sesle syl yo rd u. (Fazl Necip 1930 s. 237238).

b o u r, b. bu u r . AD. b o u rdak /b o urt lak grtlak, nefes borusu DS 731, TS 634 < bo u z boaz, /r / > /z /, + lak , kr. g rt lak , b. ba rt lak . b. E.V. Sevortyan 1978 II, 184.

1928 s. 14).

b o nu k, b. bo u n uk . b o u k ksk (ses) < bo + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ( )k eki, b. ak I . Kar n gu r u l t us u na be n z iye n bo uk sesle r. (Peyami Safa 1930 s. 17). (zarf) bo uk bo uk : O rmana dnd son ra; bo uk bo uk n l ed i. (M. Ba aran 1964 s. 89). b o u l , bo fiilinin passivum ve medialis-reflexivum hali, b. a l- . Eskiden dativus haliyle kullanlrd: 1343/1925 s. 6). garkolmak, iinde kaybolmak:

k bet S l eym n h at tepdi Fu r t rma n g emege, mege r i yarm , atyi le F u r ta bo u ld . (Oruc b. dil B i r do na nma aydn l na bo u lmu evi n n nde, siyah esvapl bi r u ak biz e bakyo r. (F.R. Atay 1952 s. 121).

EO. b o u l du m numilla, collare (gerdanlk ?) Meninski 1680 III, 5973). Ba ka kaynaklarda bulunamad. Fiilin gemi zaman eklinin, isim haline gelmesi iin b. bast . b o u m yann skarak bzmekle husule gelen ikinlik < ET. bo um mafsal Clauson 1972 s. 315 [bo + fiilden isim yapan um eki (b. adm I )]. Paramou n t
e ridi ge n k z r yala r n y la n g ibi, bo um bo um sarm t r. (F.R. Atay 1952 s. 7). parmak blm: N z ik parmak l a r n h e r bo umu na by c ek bi re r i n c i t n esi s abi l i rd i. (N mk Kem l 1944 s. 80).

Zleme (zetacism) denilen r > z ses deiimi, Trkoloji alannda ok tartlan bir konudur. (b. T. Tekin 1969, 1975, 1979, 1986, G. Doerfer 1963 I, 83100, 1984, L. Ligeti 1980, M. Erdal 1991 I, 33). eitli Trk dillerinde, bir szn / r / veya /z / nszyle kullanld bir gerektir. (EO. a r ~ Krg. az zayflamak). zellikle bir szn kknde /z / varken, ayn kkten tremi szlerde / r /ye rastlanr (BSTT. semi z iman ~ semi r imanlamak). Eski / r / ( < * ry ) sesi bugn yalnz uva dilinde grlmektedir, btn dier Trk dillerinde / r /, /z / deiimine uramtr (ms. y z ~ uv. r 100). Trkiye Trkesinde bulunan ilgili rnekler unlardr: bo u rdak /bo u rt lak ~ bo u z, boz /bo r ~ bo r II (?), b z ~ b r (< ET. b r ), b r ek , b rg , de z i n ~ de i rme n, de re , de ri (< ET. *tegi r) (?), di rsek ~ di z, doku rc u n /tok u rc u n ~ doku z.

b o u birbirinin bo azna sarlmak, dv mek < bo fiilinin karlkllk genilemesi olan u , b. azg u r u - . Hibi ri n i z k m ldayamazs n z; ya ben i di n l iye c eksi n i z , ya bo u aca z. (F.R. Atay 1952 s. 107). Mecazi mnada: He r i nsan ke nd i ya ratt ca navarla bo u mak zo r u ndad r. (A. Yurdakul 1993 s. 167). AD. sarl mak: B i r zaman o rada e r i ip bo u du h d an s na
ahmayl d di k i: di z i i nd i r de bi sol uk yat yim d di, n k se n i ismi i duydum duyal h g z me uy h u gi rmedi. (A. Cafero lu 1945 s. 209).

EO. b o un boum TS 632633 < ET. bo u n a.m. Clauson 1972 s. 316. EO. b o un kendi kendini bo mak TS 633 < ET. bo u n (bakas tarafndan) boulmak. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . b o untu I sknt < bo + fiilden nomen actionis mnasnda isim yapan u n t u eki, b. ak nt . B u u nt u l u sokaklar. (D. zlnn bir hikyesinin ad [1966 s. 82]). (Argo) b o untu II soygunculuk, fazla fiyat ya da cret isteme Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 36 < bo + u nt u (b. bo u n t u I). bo u n t u ye r i kumarhane F. Devellio lu 1959 s. 71, H. Aktun 1990 s. 57. girmesi insann ok parasna malolacak messese: l l e de bar de n i l e n bo u nt u ye r l e r e gidi l e c ek! (smail Galib 1932ydk s. 15). Kaps nda i r i
kym bi r bek i du ra n bu ma azan n n nd e n g et ik e,

EO. b o uz boaz TS 634 < ET. bo u z a.m. Clauson 1972 s. 322, EO. metinlerinde hem bo az hem bo u z kullanlr, fakat 15. asrda bo az daha ok geer. (bo u rdak kelimesiyle olan ilikisi iin b. bo u rdak ) . Siy h, k a rn ac cak dem k a r u rd , bo u z la rd , y rdi. (Ferec 855/1451 v. 64a). b oha I, b. bo a . (Argo) b oha II k F. Devellio lu 1959 s. 71, H. Aktun 1990 s. 57 < bo a /boh a . b ohalama suya atlamada kendini uval gibi aa brakarak < boh a + baz zarflarda kullanlan lama ek grubu, b. ayk r lama . Kimi bo a rsala rda plak
oc uk la r, bohalama ya da balk lama, de n i z e atl yo r, y z yo r. (G. Dino 1991 s. 82).

b ohem derbeder bir yaay sren kimse (bilhassa sanatkr, artist); byle bir yaay andran (vasf) < Fr. boh me a.m. < ingene < Bohemyal

Bohemya

296

bol

[ek Cumhuriyetindeki B o h emya eyaletinden].

Yakla tka y z n e vu ra n t t n , alko l ve losyon ka r m o boh em koku i i n i kald rd . (A. Yurdakul 1989 s. 52).

Bohemya ek Cumhuriyetindeki corafi blge < t. Bo h emia a.m. Lingua Francadan alnma ve / ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya . B i z, k ristal
boh emya anakla r i i nde ha lka a u re ve z e rd e yedi rme e u ra yo rduk. (. Tarus 1961 s. 13).

AD. b o k sak gbrelik, hel ukuru DS 733 < bok + isimden isim yapan sak eki, kr. M. Rsnen 1957 s. 109 110. Al imgi l i n boksaktan avu layp geti rd im bi re z , s ca s ca na sa rdm gu la na. (F. Baykurt 1961k s. 49). hayvan pislii tamaya yarayan kap DS 733:
o l u k oc u k dibe i n ba ndaki k k alan doldu rmu tu. D ve n boksakla r n ip l emi le r, ba r p a ra rak o radan o raya toprak ekiyo rla rd . (F. Baykurt 1967k s. 39).

AD. b ohur I, b. bu u r . O. boji k /b ojuk noel < Bulg. bo ik , SrpHrv. bo i a.m. F. Miklosich 1889 s. 5. H rman vak t i nde b i re r a raba otl uk ve odu n boj ikde v r r l e r. (N. Beldiceanu 1967 v. 31a). b o k pislik, ters, dk < ET. bok a.m. Clauson 1972 s. 311.
Otobste n i n e r i nme z bi r k eye kusar. nsan n , o u n l u u boka dn mek z e re midesi nde n ba rsakla r na g idecek o la n bu lamac a z ndan ka rmas kadar kt bi r ey olamaz. (. igzel 1993 s. 75).

b o k s it alminyum imalinde kullanlan ham madde < Fr. baux ite a.m. [cenub Fransada bu maddenin ilk defa bulunduu yerin ad olan Ba ux dan. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t ]. Fr. ite eki iin b. ande z it . b o k s r boks sporu yapan adam < Fr. boxeu r a.m. [boxe r < ng. to box boks sporu yapmak + Lat.den gelen e u r klc ismi (nomen auctoris) eki, b. akt r ]. B i r yum ru kta bo ay ld re n boksr ... (Nzm Hikmet 1932 s. 95). AD. b o k s u, boksu d aybnn meydana kmasndan utanmak DS 733 < bok + isim veya sfattan benzerlik sfat yapan su eki, b. ayru ks /ay rks . B e z i rgn c bo h s u boh s u d nmiye ba lad. (A. Caferolu 1944 s. 166). b o ku b o kuna, b. bok . b o ku mb o k, b. bok. b o l I ktn aksi, yetecek kadar, hatt artacak kadar < ET. kaynaklarnda bulunmad iin etimolojisiyle ilgili olan mesele imdiye kadar halledilmi deildir. Fa. bu l a.m. Trkeden mi alnm yoksa Trkesi Farsadan m? Kr. G. Doerfer 1965 II, no. 761. Araf tda n i met bol idi, u c u z l d , d rt k o yu n bi r d iyn rayidi. (Ferec 855/1451 v. 208a). Umak a gi rd i, bol s i di. (Sult n Veled 1958 [1226/1512] s. 14). darn aksi, geni geni (ms. bluz, pabu, eldiven): Ay e nde n y r yo rd u. Entaris i n i n et ek le r i bold u. (Kemal Tahir 1955g s. 42). AD. bol bolamat bol bol, dke saa, geni DS 734 735 (ikinci unsur mhmel mi? Tip olarak kr. bok boklavat ; fakat ayrca b. bolamadi ). Et raf na bak na rak
byd n . B i r l okma ekme e y z a z a ld n g rd n . Bo l bolamatl k bi r ge im d nyas na do mad n an lad n .

Nefret edilen, hor grlen veya irenilen herhangi bir ey ya da kimse iin kaba bir tabir: Ulan, bu bok memlekette yedi bu uk k i l o kaybettim! (A. lhan 1957z s. 140). yanl i, kt hareket, haynlk, gnah: B e n o n u n n e bokla r n bi l i r im ... ! (K.B. Manav 1948 s. 51). (menfi cmlede) b i r bok hibir ey: D a ry sey rediyo rum. D arda bi r bok yok. (A. Yurdakul 1993 s. 288). B u de i imi n o rtaya
ka rd i nsan t ipi n e bakyo rsu n , bi r boka be n z emiyor! (A. Yurdakul 1993 s. 130). B e n yaparm ama, i na n k i ... Bok yapars n ...

(V. Trkali 1977 s. 28). boktan canskan, nefret edilen: Amma boktan i ! (A. Yurdakul 1993 s. 12). bokba ol adam olmak, bir mevkiye ermek: it l i l e r d l l e r i n i n ok umas n
c iddiye al yo rla r, Ok u rla r da belk i bi r bokba ol u r la r, ke ndi l e r i n i k u rta rdk la r g ibi, bi z i de k u rta r r la r diye d n yo r la rd . (F. Baykurt 1970 s. 124). bokumbok

aalatc, maskaralk, hie saylarak:

Byl e s n epe mi o lacakt bu kapdan g i r i im bu n ca tantanas z, bu n ca z e ns i z, bokumbok byle? (A. A ao lu 1981f s.

12). boku boku na sebepsiz ve maksatsz (bu tr dativuslu zarflar iin b. abes ye re ): Ta m su la rdan,
ve rg iyi ve rememi mandasn satm tan, boku boku na adam ld rm ten bahsediyo rla rd r. (S.F. Abasyank

1940 s. 12). b o kaponto (gemici dili) ambar az < t. (Venedik dial.) *boca del ponte a.m. KahaneTietze 1958 no. 95. AD. b o k i yapra st yapra gibi, tarlalarda yetien bir bitki DS 732 < Erm. pok < EErm. bog /bogi Gentiana U. Blsing 1992 no. 172. R. Dankoff 1995 no. 62. AD. b o k la a /b o k la hayvanlarn arkasna tutularak pislik toplanan kap ZTS 1976 s. 24, DS 733 < bok + isimden yer ismi yapan la a /- la eki, b. avlak . b o k s (spor dilinden) b.m. (yumruklarla dv) < ng. box.
B i rb i r i n i z i n su rat na boks yum ruk la r eke rek re za l et ka rmay bi r yana b rak n, yoksa gel ec ek sefe r h ep i n i z i A usl nde r Pol i z e i na tesl im ede rim! (F. Baykurt 1982

(H.R. Grpnar 1939 s. 7677). bol bu lama a.m. (onun bir varyant): El i n e k u r u ge i n c e byle bol bu lama ha rca rs n i te! (H. zkan 1979 s. 25). bol l k bol l k tekrar tekrar: Elbette ge ndsi y b nda k a lmaz, h us s ki ye i ba dan bol l k bol l k sat lmaz. (l 1956 [158687] s. 205). b o l II meyval bir cins iki < ng. bow l a.m., aslnda onu hazrladklar byk cam kab. 15 tane bol smarladm, ke ndim de it im. 1500 k t tutt u. (C.F. B a kut 1963 s. 116). B i z iml e bi r bol i e rs i n h e r ha lde? (N. Cumal 1970 s. 112). EO. b o l olmak TS 637, R. Dankoff 1991 s. 19 < ET. bol a.m. Clauson 1972 s. 331332, G. Doerfer 1965 II, no. 811. EO.da dahi nadirdir ve daha sonraki

s. 58).

bolada, b.

297

bolka

devirlerde hep yabanc bir ivenin almetidir.


Bo l u rm ssayd h l k p yid r | Sa a n it e eh riy r ? (Fah r 1974 [1367] no. 4455).

degeydi

AD. b o lat sertleebilen elik ZTS 1976 s. 24 < Fa. pu l d elik. bolatla ban azna elik geirip kaynatmak DS 734. Mecazi mnada: Ge n adam
bt n bolatl na kar l k ge n e de sk adam gz l e r iy l e ta rtt. (Orhan Kemal 1965f s. 206).

b o lada, b. balada . O. bo la k i /b o la y k i /b o la y k i m bari, keki, in allah; belki DS 506507, TS 635636 < bol olmak + istek kipi olan a (ola, olsun) ve k i /k im . B i r g na l i gi z c ide r, | Yol n i a u rmu , | Bo laki bi z m eve c ide r! (A. Caferolu 1946 s. 188). Hoca aydu r: B i re ka r! T nma, syleme! Bo lay ki bi r n es ne bu la, e l i nde n alavu z. (P.N. Boratav 1995 s. 97). Et r fa c s sla r g nde rm i di,
Bo layki ne rede id g i n i bi l b ba a h a be r v res z d mi di. (C. Okuyucu 1987 [159091] s. 375). Baba v reydi se n i bolaykim mev liye | S ye de bi z de t a n u r u z be lk i yal ya. (V s f Os m n 1257 s. 47).

b o lay k i /b o lay k i m, b. bolaki . b o lcana bolcana, olduka bol DS 735 < bol I + iki kltme ekinden ibaret olan cana [ca + na ] kltme ek grubu, b. acarcana . B i r st l gayfa yap bana, gayfas yle bolca na olsu n, Kmil e Han m! (F. B aykurt 1971t s. 102). EO. b o lca bulu ma vaad ve yeri TS 691 (bu l ca ) < Mo. bolca l a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 107, O.N. Tuna 1972 s. 216. b o l d (matbaaclk terimlerinden) siyah (harf, hurufat) < ng. bold a.m., asl mnas cesur, atlgan.
ze rime bi r gaz ete rt yo rla r. Bo ld ha rf l e rl e seki z st u na at lm man ette, stanbu l da bi r rg t n daha ke rd i ld i i yaz yo r. (A. mit t.y. (1990?) s. 83).

EO. b o la l bol hale gelmek, oalmak, genilemek < bol I + sfattan fiil yapan al eki, b. alal . Kr. bola r , bolalt bol hale getirmek DS 734, TS 634 635: B u na ik i amele ve r iyo rla r. O ik i amele i l e e h i rd e suyu bolaldyo r bu. (M. Tu rul 1969 s. 343). AD. b o la madi ara vermeden ve b o la mad bol, geni, ferah DS 734. kincisi bol bolamat tabirindeki ikinci unsurun ayns mdr? Ayr men ei varsa bol bolamat n bol unun ikinci kelimeden km tali bir unsur olmas ihtimali kar (kr. pe rpe ri an ; ayrca bosbolamat DS 734 de bunu destekler).

Bo leman, b. Bo laman . b o ler o ksa kadn ceketi < sp. bol e ro a.m. st naftal i n dol u, bole ro ta rz nda karak l b i r h rka e le g e i rd i. (S. Muhtar 1933k s. 182). AD. b o l gon o k albay A. Caferolu 1951 s. 225 < Rus. polkovn ik a.m. b o l i e/p o l i e Yahudi kadn < ?? (H. Ritter 1953 III, 48, not b). AD. b o l ka I uhadan, kadifeden yaplm ceket DS 735 < Yun. (plka) a.m. A. Tietze 1955 no. 219. Kelimenin asl mnas Lehce Polonyal kadn ve dolaysiyle Polonyallarn bir ky oyunu ve mill dans. Polonyallarn mill dvas, btn milletlerin sempatisini kazand 19. asrda bu polka denen dans da her yerde moda oldu. polka ismini alan ceket belki Polonya kadnlarnn mill kyafetini andrd iin Oxford English Dictionaryye gre ilk defa 1883 senesinde ngiliz literatrnde kullanld. Hemen hemen ayn senede E. Misailidisin Trke romannda grlr. Bu byle olunca TS 637de bahsedilen, 16. asra ait ve bolka okunan kelime, onun ayns olmas imknszdr ve balka yerine bir okuma hatas olmas muhtemeldir. Slavca ka iin b. ayka . B u e l eb s a a f u z t n la r, bolk a la r ve bi l e z i k yapve re cek, e lmas y z k l e r a l ve re c ek. (E. Misailidis 1986 [1872] s. 171). b o l ka II paket halinde veya perakende ipek iplii TS 637 (baka mnalandrma ile) < bolka I ile ayn kelime olmas eskiliinden dolay (rnek 16. asrdandr) imknszdr. Belki kelimenin dorusu balka yni bir Slvca kltme ekiyle kk balya okunmaldr. Kr. TekinTietze 1994 no. 160.
Ba lat kaps ndan gi rd im i e r i. | Pol i e l e r ot u rm u ik i ke e l i. | ok old u mu bu rdan yrim gee l i ? | B e n o n u g rmedim, o ben i g rd .

D nyan n bolamad oldu u n u n e idem, ayakkabm dar old uktan ke l l i ? (H.Z. Ko ay 1932 s. 40). Kazand m n artan kalm sa on u da bu ra n n bankala r na yat r yo rum. T rk iye d e n bol bolamat arsa marsa ald m fi l n yok. (F.

B aykurt 1982 s. 160). Bo laman/Bo leman Anadoluda yer ad < Yun. (Polem nion) D.J. Georgacas 1971n s. 109. AD. b o la r (DSde sehven bola ra ) genilemek, oalmak DS 734 < bol + sfattan fiil yapan a r eki, b. a a r- . Ayrca kr. bolal . Bo la ra n ayd n l a
bakakalan ablak duva rla r n o rtas nda bu ld u rk ek l i i n i . (V.O. Bener 1957 s. 45). bola rt bol hale getirmek;

ferahlatmak DS 734.

D i z l e r i bola rm g r i e ofmanmla t re n yol u st ge idi n i n basamakla r n kaca m a r a r. (. Aral 1998 s. 14). Kara n l kta bi le, o na bakmak bi r mut l u l ukt u, bola rt rd g n l m.

(B.

Karasu 1995na s. 117). b o lart genilik (Rusa i rokosty mnasnda), ferahlk < bola r + fiilden nomen actionis yapan t eki, b. a a rt . Ancak bir kere raslanan kelime (hapax legomenon). Belki yazarn kelimenin, yalnzca kendisinin bulmu olduu kullanm ekli (idiolekt). Kendi n e g ve n i n c e meydana ge le n, son ra
da peki e n adamla r n bola rt siyl e g n l e rde. (B. Karasu 1963 s. 172). i iyo rd u a rt k o

AD. b o la /b u la atmak, sata mak DS 787, K. Emiro lu 1989 s. 5758. < bu la . El l e r n e de rs e desi n, | Se n bola ma kimseye! (K. Emiro lu 1989 s. 58). b o la , b. bu la .

Bolkar

298

bombo

Bo l kar Gney Anadoluda, Toros dalarnn bir paras olan yksek bir da silsilesinin ad < belki balkan kelimesinin, halk etimolojisi (bol + kar ) tesiri altnda husule gelmi deiimi. S usu z, kayal k
Bo l ka rla r n d ibi ndek i Gkkol yaylas nda, n l B i t l i D u rm u a i ret i ya ar. (Osman ahin 1994 s. 51). K u z eyi n ka rl bolka rla r na g idecek l e ri n yol u i te o rada.

salam ve kuvvetli beden halde: imdi iyiyim, ok iyiy im, bomba gibi. (A. Nesin 1970c s. 59). (Argo) (bi r is i n e ) bomba patlat birisini yankesicilikle soymak M. Mikhalov 1930 s. 19, Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 37, F. Devellio lu 1959 s. 71, H. Aktun 1990 s. 58. AD. b o mba II byk varil DS 736 < Yun. (bmba) a.m. b o mba III /b u mba (gemici dili) yan yelkenin altndaki ufki seren < t. boma a.m. KahaneTietze 1958 no. 99. B i r k u ge l ip ik i n umaral ambar n b umbasna kon uyo r. (Z. Selimo lu 1971 s. 12). b o mbar, b. bumbar . b o mbarda /mu mbarda bir eski zaman harb gemisi < t. bombarda a.m. KahaneTietze 1958 no. 101. K um
Kap a k la r nda bi r mumbarda sefi n es i n i n ge e n l e rd e ku l u kaya yatp on bi r adet Si l i vr i ekti rmesi n i teve l l t etmi oldu u ... (H. Ritter 1941 II, 200).

(a.e. s. 36). b o l l k b o l l k , b. bol. I. EO. b o l s ok grmek TS 638 < bol I + sfattan benzerlik fiili yapan s genilemesi (M. Rsnen 1957 s. 150151), b. azs n . Bo l ev i k Rusyada Bolevik partisine mensup kimse < Rus. bol' e daha ok (yni Sosyalistlerden daha fazlasn yapacaklarn programna yazan parti). Kr. M e n evik . Ku l pte n de kovma a kara r ve rm i si n i z .
Hem de Gaz i n i n ismi n i Bo l evik l i e l et ediyo r diye!

(F.R. Atay 1952 s. 107108). (Halk dili) Bo l ev i stan Boleviklerin memleketi < Bo l evik + baz memleket isimlerinde yer alan Fa. istan eki, b. Ac emistan . u d nyada ok taz g rd m
de bu n u n g ib isi n i F re n k F re n g istanda, ol A rabistanda, R usya Bo l evistanda bi l e g rmedim. (Ya ar Kemal

b o mbard man topa tutma < Fr. bombardeme nt a.m. Fr.dan alnm man eki iin b. abonman . Y z l e rc e
an s bi rb i ri n e ka r m t b u oda i i nd e. Ama tek bi r an s va rd e n stte kalan. O bombardman gec esi ndek i kad n n an s. (O. Akbal 1967 s. 15). Mecazi mnada: C emi l i n sz bombardman ndan k u rt u lmak i i n iy i bi r s nak olabi l i rd i R fat. (A. mit 1993 s. 139).

1992ks s. 44). Bo lu ehir ve vilyet ismi < Yun. (plis) ehir, Kla udio pol is ten ksaltlm, yni (Roma imparatoru) Claudiusun ehri. Kr. A nabol i, Hayrabol u vs. Bo l u n u n beyaz pe nbe ipl i i. (M.S. Ktkolu 1983 s. 159). AD. b o l u m zm ezildikten sonra rasnn topland tekne veya yalak DS 735 < Yun. (dial.) (polmi) ( < hypol n i o n ) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 553. AD. b o l ut/pa l t mee palamudu DS 735, 3386 < Ar. ball t a.m. A. Tietze 1958 no. 16. Bo l vadin Afyon vilyetinde bir kasaba < Yun. (Polvoton) a.m. D.J. Georgacas 1971n s. 109. (Argo) b o m I yalan M. Mikhalov 1930 s. 19, F. Devellio lu 1959 s. 71, H. Aktun 1990 s. 58 < bomb ?. b o m II bir kt oyunu H. Kodaman 1944 s. 226 < ??
Erk ek le r ge ce l e r i mahal le n i n kahvesi nde toplan r la r. Aks ra tks ra, koyu ve scak bi r siga ra duman i i nd e iskambil, c imdal l , bom, domi na oyna rla r. (. Devrim

b o mbard on (mzik terimlerinden) en kaln sesi veren nefesli alg < Fr. bombardon < t. bombardon e a.m. [bombarda + isimden t. byltme ismi yapan o n e eki], kr. pat ro n, salo n . b o mbe kabark < Fr. bomb a.m. S rt la r nda bombe kol l u f istan la r ... (S.M. Alus, Ak am gaz. Ocak 1941). (Argo) b o mb i l i zeker F. Devellio lu 1959 s. 71, H. Aktun 1990 s. 58 < ?? Kr. b umbil ik gonca, tomurcuk DS 653. O. bo mb o r i sa /b o mb i res (gemici dili) cvadra < t. bompresso a.m. KahaneTietze 1958 no. 102. b o mb o k ok kt, berbat < bok + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak l . T u h! A l la h be ls n ve rs i n ! Bombok bi r i bu. (S. Kocagz 1954 s. 29). Eve va rd mda kend imi bombok h issediyo rdum. (. Kvan 1995 s. 47). b o mb o l ok bol < bol I + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak l . A rabadan peesi i n i k, bombol a r afl , e n iboyu bi r, ge k i n bi r kad n i nd i. (S.M. Alus 1944 s. 80). b o mb o rt (mzik terimlerinden) bandoda en kaln sesli fleme algs (K. Uz 1964 s. 13) < Fr. bombarde < t. bombarda a.m. D dk l e r f l t g ib i, bo ru la r bombort
gibi te rek, tokmak davu la, de e nek l e r t rampeteye vu ra vu ra, g r l t y bi r basyo rdu k i ... (S.M. Alus, Ak a m

1943 s. 21). O. bo mb bomba < Fr. bombe a.m.


B i z ana r ist i l e bombu n, ma in e n f e r na l i n | N e demek oldu u n u re n emezd ik se nsi z. ( air Eref 1958 s. 147). Ke ndisi nd e n son ra ge l e n adama: ki k i i daha gelse de bi r bom u u rsak! de rdi. (F. Baykurt 1969 s. 112).

b o mba I b.m. (patlayc silh) < t. bomba a.m. < bombo patlama sesi (ses taklidi kelimelerden). B u k a d n
k a zam nd r te r k mi h rs ve n e fs n h eves tla bi r sevd bombasna dnm , i ti l i n bi r k l c m bekl iyo rd. (H.R. Grpnar 1340c s. 150). bomba gibi

gaz. 19.10.1943). b o mb o tamamen bo < bo + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak l . Bombo olan i imi sah i c i d uygu la r

bomboz

299

bop bop

ve sah i c i d n c e l e r l e doldu rmal .

(M.C. Anday 1965a

s. 257). b o mb oz ucdan uca boz renkte < boz + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak l . Bo zk r tam mnasiyl e bomboz u zayp gidiyo r. (M. Makal 1950 s. 37). Ans z n kap dv ld . Adamn re n g i bomboz old u. (D. Aka m 1978 s. 32). AD, b o muz, b. bamus . b onaa/b onazza (gemici dili) stlimanlk < t. bonacc ia a.m. KahaneTietze 1958 no. 103. O radan ge e n bi r
la z gemic i n i n tbi r i n c e, kad n n sancak taraf n n sala r ma ala rla kv rc k k v rc k edi ldi i i i n dalgal , iskel e ta raf n n sala r bo naz za st l iman l k yn i d z.

g rd m z C o rc i, A ndo n g ibi pantomima paskalla r sivr i bon etal , y z kal n pod ral , tasmal, bacakla r daha bol, ayn re n gde n pantalo n l u sessi z, mimik bi r soytar idi.

(Ah m ed R sim 1926 s. 48). b onf i le (kasap ve ah tbirlerinden) yumu aklndan dolay tercih edilen bir sr eti paras < Fr. bon iyi, nefis ve f i l et pi mi et. Taktm fi i, koydum

z ga raya bon f i l e l e r i. B i r yandan ekt im arab, bi r yandan da bon f i l e l e r i at t rd m, oh h h! (R. Ilgaz 1969g

s. 53). Et yok mu g z et ? Do l u, bon f i l e va r. (M. zg 1993 s. 7576). b on go ellerle vurulan bir nevi ifte dmbelek < ng. bongo drums a.m. Ce la l e G ita r , bongoyu al, ge l, dedik. (. Kvan 1995 s. 141). O. b onjur 19. asrn sonuna do ru moda olan bir nevi sokak kyafeti ceket < Fr. bon jo u r a.m. (b. Schranka 1905 s. 32). A rk a s nda si l i nme ve t l e nmede n hav
dk lm , rug n l e mi siy h bi r bon j u r, i r i, s a r d mel i k ru vaz e, ... (H.R. Grpnar 1336k s. 118).

(Halikarnas Balks 1954y s. 28). b onata/paneta (gemici dili) cunda yelkeni < t. bonetta yelken dibindeki ilve bez paras Kahane Tietze 1958 no. 107. b onavela/banavele < t. bonavogl ia kadrgada cretli kreki KahaneTietze 1958 no. 106. veya banave le de l i i (gemicilik tbirlerinden) dire e kmak iin geilen delik Lingua Francadaki /a /e / iin b. ace nte /ac e nta 1. b oncuk I b.m. (kymetsiz maddeden yuvarlak, ortas delik ss tanesi) < ET. bon c uk /mo n u k a.m. Clauson 1972 s. 349. Kr. i n c ik bonc u k . O siyah bon c uk g ib i

b onjur la - selamla mak, elle tokala mak < Fr. bon jo u r iyi gnler!: Hatice El l e r im bal k l bon j u r la amyaca z.. K us u ra bakmayn. (smail Galip [Arcan] s. 30). AD. b onker vapurda yaklmas iin verilen kmr DS 737 < ng. bu n ke r vapu r la rda km r deposu. b onk r cmert, eliak, yardmsever; geimli, kzmyan, darlmyan < Fr. de bon co e u r a.m. [bon iyi ve coe u r kalb]. B u ik ramla r n i te n
ge lmedi i n i n fa rk ndaydk, B u bo nk rl kte bi r r vet e n isi de yok de i ld i. (R. Ilgaz 1959 I, 30).

gz l e ri , gz l e r i n i n ka hve re n g i alt la r, dolg u n dudakla r, i n c i di l e ri g z m n n n e ge lmi ti. (S.M. Alus 1944 s.

76). Mavisi nazara kar kullanld iin o bir renk nmunesi olmu : Kadif e diyi imde n de z p kt ,
mi rasyedi l e ri n k i g ibi k z l gal iba rda, bonc u k mavisi, kana rya sars an lama! (a.e. s. 18). AD. kuyu bilezi i

(ortas delik ta) DS 736. EO. b oncuk II cam < bonc u k I. Ba deh siy h bon c uk d an
h z i n t lsemi yapl ub e l i n e bi r h a rba v ri ld i ve bi r k rs n st i n e i c l s k l n ub et r f na h iddeti l e n z r gste ri ld i. (l 1975 [1599] s. 100). B i r ok sbyan la r n bon c u a (yn i havale i l l et i n e ) tut u lmala r, katk, iy nemik ola rak on u n ve ri t i ri lmesi nde n o lsa ge rekt i. (S.M. Alus, Ak am gaz.

Bonmar e/b onmar e bir zaman Beyo luda bulunan tannm bir ma aza; ma aza < Fr. bon Ma rc h ucuz, b. S. NaumDhani 1947 s. 20. Sz ve rmede n
bi r ke re be n i g rmek a rz u ka ra rla t rd k. (mer Seyfettin ett i l e r. Bo nmar eyi

1956 s. 83).

AD. b oncuk III havale illeti DS 736 (boncuklamak) < ??

b ono (ticaret terimlerinden) vadeli bor senedi < t. buo no a.m. Me c l is ve z n e c is i de 600 bi n l i ra l k tasarr u f
bonosu n u doland rm t. Ama on u son radan yakalad la r.

(. Altan 1976b s. 56). O. b ono vard i ya (gemicilik tbirlerinden) her ey iyi! < t. bona va rdia! a.m. (KahaneTietze 1958 no. 105). t.dan gelen ya eki iin b. ablatya . b on serv i s temiz i kd < Fr. bon iyi ve se rvi c e hizmet. Evvel ce al t ye rl e r i n bo nse rvis le ri n i gste rd i. (Orhan Kemal 1951s s. 87). b op (poker tbirlerinden) her oyuncunun, ortaya konulan paraya ilve ettii kt mikdar H. Kodaman 1944 s. 154 < ?? N e yapalm, bu
adamca z n b i r i k i f u l , ka re d zmesi n e g z y umaca z. Se n bu rada ike n tan t m z n o n bopl uk k ymeti yoktu.

1941 [Kurban bayram]). b ond antas bir eit evrak antas < ??
Ka ra paltola r n n yakalar n kald rm , kara gz l k l , e l l e ri nd e ka ra bond antala rla t re nde n i n e n l e re bakan ve k k rt c la r saptamaya al an adamla r. (. Aral

1997 s. 159). Bod rum sca nda he rkes ti rt le o rt la

dola rke n , bu n u n s rt na koyu re n k bi r takm elbise, boyn u nda k ravat, gz nd e ka ra caml g z l k, e l i nde Bo nd antas va rd. (M. Urgan 2000 s. 53).

b one yumuak kumatan balk < Fr. bon n et a.m. A n n es i

sala r n toplayp bi r bon e n i n i i n e ye r l e ti rm i ti. Bo n e n i n d na ka n bi r t utam sa ensesi n e do r u kaym t. (A. Altan 1985 s. 157). Siyah bi r g iysi g iymi , beyaz dante l l i bi r n l k takm t, kafas nda da bi r bon e va rd. (Z. piro lu 1998 s. 36).

(F.R. Atay 1952 s. 64). (Argo) b op b op poker oyunu F. Develliolu 1959 s. 71, H. Aktun 1990 s. 59 < bop .

O. boneta klh < t. bon etto < Fr. bon n et balk, kasket. Fr. kltme eki et iin b. albo rata . B i z im

boppa

300

bora

AD. b oppa bykbaba DS 737 < Yun. (pppos) a.m. b op st i l, b. bobsti l . AD. b o r I ilenmemi sert toprak DS 737, TS 638 < Tk. ve Mo. dillerinde yaygn E.V. Sevortyan 1978 II, 192 193; ET. kaynaklarnda gemediine gre Mo. aslndan olmas mmkn O.N. Tuna 1972 s. 216 217; kr. M. Rsnen 1969 s. 80. Anadolu iin yerli bir etimoloji de mmkndr, Yun. (pr) (EYun. (pros) yumu ak ta) A. Tietze 1955 no. 231, ve Erm. pu r < EErm. bu r al, kire R. Dankoff 1995 no.r 77, ve Krt. bo r ekilmemi toprak. Ve s u bas a n y rl e r i mecm n f e l l h a tah z r
td re l e r, i hm l ve ms h e l e d b e r k ve bo r ve t l y r k o mayala r. (.L. Barkan 1943 [1524/931] s.

AD. b oran I yaban gvercini kr. bo ran ha n e < ??. b o ran, II b. bo ra an . AD. b orana/barana/b o rhana/bu ranya toprak dzeltmekte kullanlan trmk DS 525, 738739, 730. 794, < Slav dillerinde bo ro n /b ra n /b r na a.m. A. Tietze 1957 no. 5.

AD. b oranhane gvercinlik < bo ran I ve ha n e , b. abdesthan e /aptesane . Ka rpu z la r n bu kadar by k,


kal n kabuk l u, i ri ek i rd ik l i ve l e z i z o lman n n ede n i , bo ran ha n e l e rd e n z e l o la rak geti rtt i i g ve rc i n gb resi n i tam kvam nda ku l la nmasyd. (M. Margosyan

1996 s. 9596). AD. b orani bir yeme in ad DS 739, ZTS 1976 s. 25 < ananeye gre Halife Ma m nun B r n adl kars tarafndan icat edildiinden onun adn alm tr F. Steingass 1930 s. 206 (Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u ); kr. Erm. bo ra n i /po ra n i a.m. R. Dankoff 1995 no. E22. Y e re mel ip be pa rmakla bo ran i yiyec e i n e
iskemleye ot u rup atal la, tabakla sade suya fasu lye ye!

363). Z e ng i n k rla r bo r imi . (M. Makal 1971 s. 164). EO. b o r II boz renk TS 638 ve b o r gri renkli sr DS 737, G. Doerfer 1965 II, no. 780, ikisi de tek ahitler. Kr. O.N. Tuna 1972 s. 216. Ayn mnada olan bo r, boz ve mo r kelimeleri arasndaki mnasebetler hakknda birbirinden ayr dnceler vardr: ET. boz ile Mo. bo ro ayn kkten gelmi tir, yahut Mo. boro ET.den gemi bir unsurdur E.V. Sevortyan da renk kelimesiyle toprak mnasndaki bo r arasnda sk bir mnasebet gryor. ET.de bo r boz kelimesi iin ok zayf bir esas bulunduu iin bu meseleler zerinde durmayacaz. (Zle me (zetacism) denilen r > z ses deiimi iin b. bo u rdak ) . b o r III, b. boz . Bor Nide vilyetinde bir kasaba < Yun. (Pros) a.m. D.J. Georgacas 1971n s. 109. b o ra I ya mur getiren ni so uk rzgr < t. (Venedik dial.) bo ra < EYun. (boras) imal rzgr KahaneTietze 1958 no. 108 (fakat M. Rsnen 1969 s. 80e gre < Mo. boru an sa anakdan).
Ma rt b u, h i be l l i o lmaz. B i r ka r, bi r bo ra, tamam!

(Aka Gndz 1930 s. 16). b o raza, b. borza . b o razan (askerlik terimi) perdesiz bir nefesli alg, boru < bo ru z e n /bo ra zan alandan algya aktarlm tesmiye, kr. davlbaz /davu lbaz .

Bu dilbilimi alanndaki hadiseyi daha geni bir ereveye koyabiliriz: nomen agentisten bir nomen instrumenti, daha geni mnada nomen concretum, dikkati eken bir fenomendir. Onun AE cildinde geen btn misallerini bir araya getirelim: bo razan , ama r, uvald z, davlbaz /dau lbaz /davu lbaz. .

b o razan II, b. bo ru z e n . b o r bal, b. barbal . b o rc/b o r I b.m. (denmesi gerekle para) < Sogd. pu r < Sry. po r M. Rsnen 1969 s. 80. B i r a r b avrat ge ldi, bo rc um dedi. (Ferec 855/1451 v. 184a). A l
ka r, dedi, sakla u n u bi r k e na ra! Bo r b i n i a t m, h e r g n tavuk ye demi le r. Kad n ey rek piyango bi let i n e hay ret l e bakt. (Orhan Kemal 1949p s. 49). bor et

(Fruzan 1972k s. 87). b o ra II, b. bo ro . AD. b o rada demir tozu DS 737 < Ar. bu r da ee ile bir madenden alnan toz. AD. b o ra an/b o ran/buran kasrga; sa anak, sis DS 737738, 794, TS 638, K. Emiro lu 1989 s. 58, R. Dankoff 1991 s. 19 < Mo. bo ru a n /bo ra an kasrga M. Rsnen 1969 s. 80, E.V. Sevortyan 1978 II, 189192 (G. Doerfer 1963 I, no. 100de ileri srlen fikri anlyamadm). Al ida n tepesi nde
bo ran savu r u rk e n, t ipi g z at rmazke n, ma arada sabaha kadar ate yakmala r na ra me n, he r ge c e donma teh l i k esi atm la rd. (Ya ar Kemal 1955i II, 326). Tedi rg i n i e im, kald n bo ra nda | B u y l da yaz ge lmeyecek | Ge r is i n ge ri dn yo r d nya. (A. Erhan 1993 s. 99).

borlanmak;

Bo r etmiye kalksala r ipi n u c u n u bsbt n ka racakla r, bi rka ay son ra mu hakkak a kalacakla r ve l eme re z i l o lacakla rd. (R.N. Gntekin

1930 s. 72). bor ha r borca girerek (ha r masraf burada mhmel ilve): Halan n evi nde bo r ha r kocaman bi r sof ra ha z rla nm t. (S.E. Ertem 1935 s. 191). Dep remden son ra stanbu l a dnm , bo r ha r Kasmpa ada ba ka bi r e c za n e am t. (M. Seyda 1974 s. 177). bo r l u o l (accusativus haliyle!): B e n sa a h a y tm bo r l uy um. (Mah m d Yes r 1928 s. 208). 164). O. b orca (b o ra ?) ?? < Et. bolg ia ukur ??. O rada ik i
bo rala r da va rdu r. O l bo rcala rda gz i l e r o l u r. O l bo rcala rdan yan [ n ]da s la r da [va rdu r], ve l o l s la ra

Babas n n ya rdmyla, bor ha r, B eyl em i n tak la r n bi le bozd u ra rak, gi r i ti bu i e Ende r. (. Aral 1997 s.

b o rak s borik asitten treyen sodyum tuzu TS 1983 s. < Fr. bo rax < Ar. b rak < Fa. b ra h a.m.

borcak

301

boru

g c k gemic k l e r va ru r.

(Pr Res 1935 [932/1525]

eki]. B e nde n son ra b yk ha laya kalm beyaz i n ko,


a z k y s ndaki lac ive rt bo rd r ye r ye r dk lm sapl otu rak. (. Aral 1997 s. 11).

s. 558). AD. b o rcak sar iekli, sprgeye benzer, yaklabilen bir ot DS 740 < bu rak kelimesinin varyant ??
Si l h sesi n i i ite n g e n kad n, bi r ka ke z bo rcak geti r ip ocak yakmay rete n kom usu na sol uk sol u a ko arak Z e l i ha abla, adam vu rd u la r, adam vu rd u la r! diye ba rm . (M. lhan 1983 s. 78).

b o rhana, b. bo rana . b o r ina/bu r ina (gemici dili) yelkenlilerde bir eit halat < t. (Venedik dial.) bori na a.m Kahane Tietze 1958 no. 113. b o r ineta/bur inata (gemici dili) yelkenlilerde bir eit halat < t. bori n etta a.m. KahaneTietze 1958 no. 114, t. kltme eki iin b. albo rata . AD. b o r la amdan oyulmu su kab < Sl. (SrpHrv., Bulg.) b r i l o /b u r lo < t. bari l e f A. Tietze 1957 no. 10. b o r l o (bezik oyunu tbirlerinden) geti! dei mez artk! < Fr. b ru l ? Eksik k tla k rk yaza n la r n
sayla r si l i n i r; mark ette n i nd i r i l i r (K uma r h rs z la r bu na bo rlo [yn i ] yaz lm yaz lm t r de r l e r; fakat bu do ru de i ldi r, sayy i nd i rmek l z md r) . (H. Kodaman

b o r I b. brc . b o r II pancar, lahana ve et konularak yaplan orba TS 1983 < Rus. bo r a.m. Bo r u son ra i e r i z , M u rka. Pro jk i l e r i atyorum ya a. Haz r de i l mi sof ra? (N. B ezmen 1994 s. 18). b o rda I (gemici terimlerinden) gvertenin kenar tahtalar < t. bo rdo a.m. KahaneTietze 1958 no. 111. En by k keyf le rde n bi ri yandaki, ik i n c i mevki
kamarala r n d ndaki epeev re s ra la ra ye rl e ip ayaklar n vapu r u n bo rdasna dayamak! (G. Dino 1991 s.

8182). (Argo) yan, borda bo rda yanyana (oturmak) F. Devellio lu 1959 s. 71., H. Aktun 1990 s. 59. O. b orda II, yalnz borda yelke n i tbirinde, eski zaman gemilerinde kullanlan yelkenlerden biri < t. bo rda a.m. KahaneTietze 1958 no. 109. b o rda III d man gemisine yanap zorla girmek iin emir < t. (Venedik dial.) bo rda! a.m. Kahane Tietze 1958 no. 110. bo rdala (vapura) binmek: g n e kalmad, m te ri l e r bo rdalad bi re r b i re r. (F. B aysal 1968 s. 82). AD. b o rda IV/b o rt byk kap, iki kanatl kap < Yun. (prta) < Lt. porta kap Ch. Tzitzilis 1987g no. 429. AD. b ordana dz direk, kereste < Yun. (dial.) (prtano) bir eit halat Ch. Tzitzilis 1987g no. 437. Mna geli mesi bakmndan izaha muhtatr. Fakat K. Karapotosolu 1999 no. 45e gre bu kelime (bord na) a.m.dan geliyor. AD. b o rdel umumhane t. borde l lo a.m. < Fr. borde l a.m. L. Bonelli 1902 s. 57. b o rd nar, b. b r na r . b o rd o mora alan krmz renk < Fransadaki B o rd eaux ehrinin me hur arabnn renginden. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t .
Di rsek ye rl e r i n i n hav km , babasn n eskisi, bordo kadif e c eket i n i g iye rek ve de k ravatl ! (Peride Celal

1944 s. 202). O. bo r l ota/bu r luta (gemici dili) eskiden deniz harblerinde kullanlan ate gemisi L. Gray 1943 s. 84 < t. (Venedik dial.) bu r loto a.m. KahaneTietze no. 132. b o rno /perno (gemicilik terimlerinden) makara mihveri L. Gray 1943 s. 320 < t. pe rno a.m. KahaneTietze 1958 no. 494. Borno va zmir vilyetinde bir kasaba < O. Bo r nabad < Yun. (Prinvaris) D.J. Georgacas 1971n s. 109. Buna benzer Yalova < Yalakabad iin b. bd ol- . b o rnoz banyodan karken kullanlan havlu rop < Fr. bu r n o us a.m. < Ar. bu r n us erkeklerin kukuletal uzun sokak kyafeti < EYun. [brros] < Lt. bi r r us kukuleteli manto. Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. Macit i n bo rno z u z e rimdeyke n yata a u za nmak istiyo rum. (Z. Ankara 1991 s. 101). AD. b o r o /b o ra ekmeli yarm dolap; st iki yarm, alt btn gzl byk dolap DS 741, K. Emiro lu 1989 s. 58 < bu ro . b o r sa tccarlarn ve sarraflarn toplanp hisse alverii yaptklar yer < t. borsa a.m., aslnda kese [< EYun. (byrsa) mein], fakat 16. asrda Anverste yabanc tccarlarn toplandklar bir meydann adndan bugnk mnaya gelmi. Kr. bu rs .

1991 s. 295). b o rd r o (muhasebe terimi) bir hesabn tafsilatn gsteren kt < Fr. bo rde rea u a.m. Biz o
bo rd ro la r n yaprakla r nda puvantaj m yaptk, yoksa ba ba a ve rmi maz iyi, ha l i u n u tmu , yal n z istikbalde n bahseden bi r roman m okuduk? (Z.O. Saba 1955 s. 16).

b o rt, b. bo rda . b o rtlac, b. bodla . b o ru I perdesiz maden nefesli alg < ET. bor u /bo r uy a.m. Clauson 1972 s. 361, G. Doerfer 1965 II, 735. K u lakla rmda u zak av bo ru la r n n u u lt us u. (A. Yurdakul 1993 s. 314). Mecazi mnada bo rus u t sz gemek: Ye n i resmi n bo ru la r ttkte n son ra

b o rd r bir sahann kenarn takib eden ss < Fr. bo rdu re a.m. [bo rd kenar u r e nomen actionis

boru

302

bo

k ede kolt ukta kalan bi rok ressamlar ye n ide n o rtaya k yo rla r. (T. Ycel 1958 s. 92).

b o ru II birok ilerde kullanlan uzun ve dar silindir < bo ru I. Ma hmut t rk syleye syleye boru k u t u r la r n re nd i. (L. Tekin 1984 s. 85). b o ru III Fahie, Edilgin ecinsel, erkeklik organ H. Aktun 1990 s. 59. (Argo) b o ru IV, saf grlt, mnasz M. Mikhalov 1930 s. 19, Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 37, F. Devellio lu 1959 s. 71 < boru I. h maz l m c i h n k u r u t u r, | Al ima l l h i z h ep bo rud u r. (A.S. Levend 1943 s. 473). B y c k yafet i n e ve al et l e r i n
h epsi n e ate ve r p yaktm. An ladm ki bu ndan bo ru ey olamazm . (E. Misailidis 1986 [1872] s. 101). yalnz bo ru de i l

uydurulan ve ilve edilen mhmel unsur, kr. ty( ) t s() ve rlak p lak . K z g rd i, aytd: Kimse du h t e r u boy n bos n (metin: bosu n ) g rmes n d y mah faya k o ym la r, ey eyl emi le r. (Ferec 855/1451 v. 16b). K a rs n boyu bosu bi l e h e r f i gz n e dike n o ld u. (H.R. Grpnar 1927m s. 128).
Boy u bosu da kara r. N e gkte n y ld z topl yacak kadar s r k, n e ye rde n yapma bc r. (S.M. Alus 1944 s. 161). Boy u posu devri ls i n! Demek bu n u da yapt bana!

(. Altan

1978 s. 212).

azmsanacak ey deil F. Steinherr 1932 s. 184, Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 3738 tbirinde < bo ru III. Bo r u de i l bu, h e ri f i o l u Epik r d e n, i c e ro n dan dem vu r uyo rd u! (O.C. Kaygl 1939 s. 62). AD. b o ru k /p o ru k dalarda yetien, kokulu, sprge ve yakacak olarak kullanlan al; katrtrna DS 741, 3471, T. Baytop 1994 s. 162 < ?? Ta nd rla rda
yanan yal n z te z ekt i r. T u tt u rmak i i n de boru k ve kesmik ku l la n l r. (M. Makal 1950 s. 58).

Bu yinelenmi (alliterativus), ve anlamsz olan ikinci kelimede bir /s / gsteren terkipler hakknda fikir ileri sren olmu mu bilemiyorum. Saylar fazla deildir: boy bos, buyu busu, h uy u h us u, t y t s . Belki dl ds ve soy sop , ty ts ayn tipten bir dissimilation vak asdr. Hepsine mterek olan birinci kelimenin sonunda bulunan /y /dir. Bu, Fa. daki uzun / / ile biten, /y /li ve /y /siz, kelimeleri akla getirir, yni rnek h uy u h us u olabilir mi?.

O. b o s II pck < ses taklidi kelimelerinden, kr. ng. puss , Alm. (dial.) B ussi , Fa. b s /p sa a.m. Bah i bosi suke ra n e (bak , pusesi eker gibi) (E. Kmrciyan 1981 s. 88). Baka kaynaklarda bulunamad. b o sa (gemici dili) demir zincirini tutmak iin ksa halat veya zincir L. Gray 1943 s. 80 < t. (Venedik dial.) boz za a.m. KahaneTietze 1958 no. 116. Bo sna BosnaHersek Cumhuriyetinde bir blgenin ad < orada bulunan ve ad ok eski (HindAvrupa ncesi) olan B osna rma nn isminden (P. Skok 1971 I, 191). Liv i B osnada vaz o l u na n za metle r ve t m rla r ... (.L. Barkan 1943 [1516/922] s. 395). Bos nasaray Sarajevo ehrinin Osmanl idaresindeki ismi. b o stan bahe; sebze bahesi < Fa. bust n /b st n a.m. [b gzel koku + st n / ist n mekn eki, kr. Da istan, kab ristan ]. K y nda c n v r r di l eft l s na y ru , | B u n bi l r eg e r i: c n b st nda bitmez. (Zt 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 67). AD., RD. karpuz: Ha o, ha be n. Ayn ta rla n n bostan de i l miyi z ik imi z de? (M. Gler 1990 s. 102). AD. salatalk, hyar DS 742. AD. b o stana salata < Ar. (Suriye dial.) bst n e kk bahe A. Barthlemy 1935 s. 43. Bak bu rada
domates, bibe r, so an. Y ka o e mede, yle i n c e i n c e do rayp yap bakalm bi r bostana! (A. zakn 1989 s.

AD. b o ru mb o k bombok < bok + reduplication, / r / genilemesi ve /m / tezat nsz, b. besebel l i , kr. bo rambo bombo DS 737. Top ra a para ve r iyo rla r! Vede o rtal pahala nd rp bo rumbok ediyo rla r! (F. B aykurt 1982 s. 88). b o ru , b. bro . b o ruzen/b o razan (askerlik terimi) boru almak vazifesi olan kimse S. Kakuk 1973 s. 77 < bo ru I nefesli alg + Fa. za n alan, kr. n ey ze n . Konu ma dilinde orta hecedeki nlnn /a /ya gemesi alnma kelimelerde ola andr, kr.
g ramafon, monabolye, saksafon, Se ln i k. ok k zm t. Bo ra za n Emmi

(M. Ba aran 1992 s. 147). zc i rg t m z n bo ra zan yd. (F. Erdin 1973 s. 153). algy alan kimseden algnn ismine semantik bir geli me de olmu tur (bo raza n dan tekrar bo raza n c yaplmtr), kr.
davlbaz /dau lbaz /davu lbaz.

AD. b o r ya /b o yra /p o r ya araba tekerle inin ortasna geirilen elik oluk, poyra DS 747, 3471 < Yun. (pury) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 426. Metatez iin b. alb z . O. bo r yaz/b o y raz poyraz TS 639, 652 < Yun. (boris) a.m. KahaneTietze 1958 no. 750. Metatez iin b. alb z . Kr. poyra z . AD. b o rza/b o raza yeni dikilen asma ubuu; meyve fidan DS 739, 742 < Yun. (aprizo) kkten kan srgn A. Tietze 1955 no. 22. b o s /p o s I, yalnz b o y b o s / b o y p o s vcut yaps tbirinde, < boy vcut uzunluu kelimesine

145). Baka kaynaklarda bulunamad. b o ston, b. baston . b o bal olmayan, serbest braklm < ET. bo a.m. Clauson 1972 s. 376. kocas tarafndan evliliine son verilmi kadn: Efe ndi, sen i n l e istedi i n bahse
gi re r im, e e r be n b u kediyi b ug n kaykla Haskye gt r p b rakmadmsa sende n bo d eyim! (O.C. Kaygl

1938s s. 75). iinden atlm veya i bulamam biri: A hmet i e getti. M emmet bo gald. A h ama gade r bo ge zdi. (A. Cafero lu 1944 s. 23). (menfi cmlede) enmez: H c a a t a b bo du rmaz, h e r t a rafa e l u zad r. (Ah m ed erf 1326 s. 263). bir i e kullanlmyan (ey): pi n bo u n u al p kangal ede n

boa

303

boboaz

(Re at Enis 1947 s. 63). bo a /bo u na /bo ye re /bo ubo u na netice alamadan (mit etmek, emek vermek). Bu tr dativuslu zarflar iin b. abes ye re : m dim bo a k d . Mak l em de rc edi lmemi . (Ah m ed R sim 1316ge s. 46). N e sand n yavu, daha ne l e r bi l i r im. B e n bo u na aspi ri n yutmuyo rum. An lad n m? (N. Meri 1957 s. 9). Bo u na bi ri kt i rmiyo r bu k upo n la r! (T. Uyar 1982d s. 168). te, bu a resi z l i imi z i n ve rd i i
agantac n n kayta r na k u lak asmad. i tepki l e rim i zd i r k i, bi z i byle bi r bo u na ha reket l i l i e atyo rdu. (Y.K. Karaosmano lu 1958 s. 145). Bo ye re g z l e rim kama p sende lememi tim!

hakknda): H. Aktun 1990 s. 59. Ca n n ok yanarsa bo almay den eyec eksi n. (. Kvan 1995 s. 94). b o a lt /b o at- I bo hale getirmek TS 640 < bo al- + -t causativum eki (b. act- ) , /l /nin d mesini, kr. atl k .

(S.M. Alus 1944 s. 161). B i r g ec e, byle sayl f rt na l , sald rmal


bi r vak a atlatm tm. Az kald bo u bo u na tant u n u boyladm gittiydi. (S.M. Alus 1944 s. 9798). (bi r i n i ) bo avla pek bo avlad!

beklemedii anda yakalamak: Ah, ben i (Feraizcizde 1979 [1302/1886] s. 126). bo b r kaburgalarla kalann arasnda karnn yumu ak mntakas: B y k ha n mla
o rtan ca ha n m mtemadiye n bi rb i rl e r i n i d rt yo rla r, di rsek l e r i n i vu ra vu ra bo b rl e r i n i r t yo rla rd . (S.M. Alus 1934 s. 110). bo bu l u n dalgnlkla

Kk veya esas /l / ile biten bz fiillerin causativum hali, normal olarak /l t / ile bitmesi gerekirken /l /siz, sadece /t / ile son bulur. Daha evvel grdmz gibi (b. atl k ), /t /den nce /l /si d en isimler de vardr. Bunlar ok yaygn deildir. Bu fenomen fiillerde daha mhim (fiilin diathesisine mdahale etti i iin) ve daha yaygndr. AE cildinde u misaller vardr: bo at, a rpt, o at, b z t-, da t (eer da l dan geldii kabul edilirse), di ri t, do rut , du r u t, d z et , e r i l t /e ri t . Ayn fenomenle alkal, fakat aksi istikamette, baka bir fonolojik geliimi de mahede edebiliriz: Kkleri bir nl ile biten bz fiiller causativum halinde /t /den evvel diathesis artlarna aykr bir /l / ilve ederler. Bunlardan AE cildinde unlar vardr: by lt /b y lt .

herzamanki ihtiyat brakmak:

Pa a da, Seh r Efe ndi de bo bu l u nm u la r, ye rl e r i nd e n s ram la rd.

(S.M. Alus 1933k s. 18). (bir eyi) azndan karmak: Asl nda sormamas ge rek iyo rd u ya, bo bu l u nd u. (A. Yurdakul 1989 s. 59). bo gez e n i n ba kalfas /bo gez e n i n bo kalfas isiz gsz, aylak Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 38: B i ri be n i b u
i nsan la rdan bi r i n e ai r diye tan tt nda ye ri n dibi n e gi re rd im. Kayts z g l c k l e ri n i n a rd nda i l e r i nd e n ge e n l e r i bi l i rd im nk : te, be para etmez bi r d , bo gez e n i n bo kalfas, h em z ppe h em u ls u z! (. Aral

b o an I kendini bir yerden kurtarmak (bo a fiilinin reflexivum hali, kr. ET. bo u n Clauson 1972 s. 383. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . Atla r rkdi, bo an ub bi rb i r i n e eg n edi. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 23). birdenbire dar uramak: Son ra bi z e rk ek le r odadan bo andk . (M.. Esendal 1934 s. 155). syleyeceklerini birdenbire ortaya dkmek: G n l e rd i r h e r g e ce yol u n u bekl iyo r um bu rada, de r, bo an rd Sal i h. (Ya ar Kemal 1976 s. 199). gergin bir yayn veya zembere in birdenbire zlmesi: B y k ana bo anm bi r yay gibi ye ri nd e n f rlad. (Ya ar Kemal 1976 s. 467). Mecazi mnada: Son u na kadar ge r i lm i bi r te l i n
k k bi r doku n u la kopmas gibi, ge rg i n si n i r l e r i bi rd e n bo and. ( ahap Stk 1958 s. 150). birden

1997 s. 90). bo k d (zevc tarafndan verilen) boama senedi: Kadn n kocas h emen bu n u n bo k d n g nde ri r. (S. Sakao lu 1973 s. 578). AD. bo koy! bo ver!: B i z imkisi g n l e lemek emmi, bo koy evle nmeyi mevle nmeyi! (Tark Dursun K. 1957r s. 27). bo ve r (aslnda) iskambil oyununda de ersiz bir kd atmak: stte ya ramyan bi r k t varsa tut u lmaz, bo ve ri l i r. (H. Kodaman 1944 s. 88). (Argo), (yakla ma hali dativus ile, fakat accusativus da olur) aldrma mak, bir tarafa brakmak: T i ca ret de rs le r i n e b sbt n bo ve rdim. (B. Arpad 1976 s. 23). Hadi koyve r ke nd i n i . A n msamaktan kamay bi l e bo ve r! (A. A ao lu 1980d s. 35). O zaman kamyon n e o lacak? B o ve r kamyon u. Patro n ba na als n! (S. Kocagz 1954 s. 13). b o a eriat kanunlarna gre kars ile olan evlilik haline son vermek < ET. bo u brakvermek, salvermek Clauson 1972 s. 377. sim ya da sfattan fiil temeli yaplrken ilve edilen egenilemesi iin b. ada- I . S a bb h K z k i isi ge l ise r, Avratu bo a! d yise r. (Ferec 855/1451 v. 118a). b o a l bo hale gelmek, iindekiler kalmamak < bo + sfattan fiil yapan al genilemesi, b. alal . N e vakit tav an, kekl ik vu rsam bo alm gibi o l uyo r um. (M. B a aran 1964 s. 36). beli gelmek (erkek

gevemek,

halden d mek: Sal i h o rada boz u ld u u n u, e l i n i n aya n n bo and n a n msyor. (Yaar Kemal 1976 s. 190). bo and r salvermek: TS 639 B i r s an e n g i n yok a rudan bo andu rd , ge l b z h id i n e d di. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 90). So ra bi r bi r bayk u la r k a fesl e r i nd e n bo andu rd la r. (Ferec 855/1451 v. 244a). imdi
kalka rla r, kap la r aa rla r, bebe le ri d a rla ra salarla r, mal dava r bo andu r u r la r. (F. Baykurt 1967a s. 439).

b o an II kocas tarafndan braklmak; einden ayrlmak < bo a fiilinin passivum veya reflexivum hali (b. ac n I ve ac n II ). B u kad n
Pendikte h e rk es tan r. kocadan bo anm bi r l l kt r.

(R.N. Gntekin 1944 s. 155). b o at- I, b. bo alt- . b o at II (bo a fiilinin causativum hali, b. act- ) (birisini) karsna bo ol! deme e mecbur etmek: Kimse avrat na t a l k v rme l o l cak , kime n e ?
B u na n e k et h ud ge reg imi ? G c i l e avrat m bo adu rla r imi ? (Ferec 855/1451 v. 119a).

b o b o az sr saklayamaz; bo lkrd eden Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 38: Hem seve rim kadn k sm n , h em ko rka rm. N ede n de rse n , bo bo az o l u r b u n la r. (M.C. Anday 1965i s. 7).

boka

304

boy

b o ka, b. boke. b o la bo, bo olarak < bo + la zarf eki, b. aykla . B i r 245b/3). b o la peini brakmak, vazgemek F. Develliolu 1959 s. 71. sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla . A apimu! Sevgi l i koko na! Yete r, a rt k o lak rd y bo layalm! (Ah m ed Vef k Pa a 1927 s. 12). ihmal etmek, ehemmiyet vermemek: Tahk ikat
i i n b i r mebde va rd. mit i ht imal i y zde bi r raddesi nde de olsa bo lamamak lz m gel i rd i. (H.R. Grpnar 1942 g n avrat ldi. k i t b t d zd i l e r. Avrat bi r i n e koydla r bi ri n i dah bo la yan nda kod la r. (Ferec 855/1451 v.

Ya mu rl u k la r n boyu ye re kada r de di i i i n f istan la r kapad. (S.M. Alus 1944 s. 187). byklk: Boy boy ki ra sandal la r nda Bo az i i n i n o rta hal l i s n f ...

(S.M.

Alus 1944 s. 98). eit, karakter:

B u mddet z a rf nda Er k e H a n m tah k k t yapm , ben im h e r tes df etdi i k a d na s u la n r boydan ol ub olmad m a lamak istemi . (H.R. Grpnar 1340c s. 239). ky,

kenar:
boyda :

a r

boyu ndaki

dkkn nda

kolt u u nda

otu ru r, bt n g n k itap oku rd u.

(. Tarus 1961 s. 283).

C ssece pek ay de i l. Te bi h imi afede rsi n i z ,

(H.R. Grpnar 1943g s. 236; bu cmledeki sentaktik ekil iin b. akl /ak l ). boyu (zarf) boyunca: Te lg raf m alm t r.
h eme n si z boyda, siz apta bi r ey. Ya r n mut lak Haydarpa a da ol u r, ko a r ge l i r. Vagon la r boyu bi r ka ke z bak n r, be n g itmemi imdi r, o rada de i l imdi r. (A. A ao lu 1984 s. 339340). (zaman

s. 119). kocalk vazifesini ihmal etmek: Grpnar 1926b s. 44). Bo nak Bosnal < SrpHrv. Bo nyak a.m.

K o cas nda k a bah a t, B u n u byle ld r n caya k a dar bo lam , e l e rk ek l e r i n e mu h t c b rak m , (H.R.

iin):

K boyu do ru d r st kalo ri f e r yakmadla r.

Babas odacs n , daha do rus u al t bankan n palabyk Bo nak pol isi n i yol lam . (G. Dino 1991 s. 68).

(M. Gler 1990 s. 224). (H. zkan 1979 s. 12). Kaynanam gece boyu dv nd . (A. Kutlu 1995 s. 100). boyu na /boyna mtemadiyen, durmadan: B i r
Dond u r up buydu rd u la r b i z i. Yo rg u nd u k. G n boyu al m tk. k f r b i l e edemez. O n u n a z nas l o lsa pe r i n l i diye, se n zate n e n s u nt u r l u la r n n kapa n boyu na amadasn. (B. Akmsar 1943 s. 95). boyu n ca btn vcudiyle: A bisi n i n e l i n i pmez, kusu r u n u ba latmazsa boyu n ca g na ha gi re c e i n i o l u na duyu rd u. (L. Tekin 1984 s.

b o u b o una, b. bo . b o u k , b. bu uk . b o ver , b. bo . b ot I uzun konlu, kapal asker ayakkabs < Fr. botte a.m. Asl nda i l e r l eyemiyo r, botlar n alt iyi c e amu r toplad ndan adm atmakta g l k ek iyo r. (C. Kavuku 1998 s. 77). Kap n n n n e di z i lmi te rl ik l e r, ayakkab la r ve botla r... (Z. piro lu 1998 s. 62). b ot II kk gemi TS 1983, AD. sal DS 743 < ng. boat . . AD. b ota/b odu k deve yavrusu DS 721 < ET. botu a.m. Clauson 1972 s. 299. b otani k nebatat, bitkilerle alkal ilim < Fr. botan iqu e a.m. [EYun. (botn ) ot, im + ik (os) sfat eki, b. akustik II ]. Botan ik bi lg is i n e na za ra n e it l i bitki l e r, i ek l e r ... (Nzm Hikmet 1965i s. 14). b otin /p otin bir cins kapal kadn pabucu < Fr. botti n e a.m. [botte izme + -i n e kltme eki, b. albi n o ] G. Meyer 1893 s. 52. S iyah ca nf es alva r n n i hayeti nde
u fak ayakle r i g r n r, yle k i boti n l e r k a ra r old u nde n h s n n e taacc b itdi rmeye vesi le o l u r id i l e r. (Vartan Paa 1991 [1851] s. 57). Kr. foti n .

144). bir ucundan br ucuna kadar:


at /boy ek /boy s r

M ua z z e z odan n sokak taraf boyu n ca u za na n sedi re bi r pe ki r se riyo rd u. (Sabahattin Ali 1937k s. 103). boy al /boy

bymek, boyu uzamak:

A rt k boy alamayp o kadarc k kalm . (S.M. Alus. Ak a m

gaz. 27.6.1941). Yava yava Hali l boy atyord u. (A. Atasoy 1940 s. 60). u boy ekdi, gel i n l i k o ld o l ay ... (Fah r 1974 [1367] no. 1995). O lan la r boy s re rk e n sara rmyo rla r. (F. Baykurt 1971c s. 365). boy be rabe r /boyu be rabe r kendi boyu kadar: B i r yastkta kocay n z, boy be rabe r evltla r yet i ti ri n i z ! (S.M. Alus 1933p s. 78). Boyu be rabe r evlt yeti ti re n, akl uzunluunca, bir bandan br bana kadar: Uzu n , da r bi r mahal. ki ta raf me rme r masalar, boydan boya kadife l i kanape le rl e d el i. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 164). boy bu h u n b. bu h u n .
boydan boya

ba nda, du rm u otu rm u bi r adam i lk g rd bi r kad na k olamaz. (Selmi zzet 1934 s. 24). boy bos , b. bos .

b otla , b. bodla . EO. b oturasa dii deve erkek istemek TS 643 < yanl kayt, dorusu bu u rsa olmal, kr. TekinTietze 1994 no. 164. b o va, b. boa . b o y I vcut uzunluu < ET. bod a.m. Clauson 1972 s. 296 297. avu , be n se n i l e boy l emem. (Mah md Yesr 1928 s. 407). vcudun bir ksm deil, hepsi: H a san Fe ra h Efe nd i, mevsimi n h a z r n o lmas na
ra men, boy k rk ve e l i nde t bb bi r k it bla gr nd . (H.R. Grpnar 1340c s. 202). S u at da, boy abdesti almak z e re a r a r soyu n u rk e n , bi rde nb i re ...

b o y II airetlerde geni akraba grubu, klan TS 644645 < ET. bod a.m. (boy I ile semantik mnasebet ta m olarak anlalmyor) Clauson 1972 s. 296297. Ve bu c ml e n h e r bi ris i bl k bl k boy begle rid r. (Pr Res 1935 [932/1525] s. 678). EO. b o y III halk destan blm < boy I. K a z l k K o ca o l Yege n ek boy n bey n de r. (Dedem K orkut 1973 [14. 15.yy.] s. 98, balk). boy boyla destan sylemek:
Dedem K o rk u t g e l be n boy boylad, soy soylad, bu O u z n meyi d zdi k o d. (Dedem K orkut 1973 [14.

15.yy.] s. 9). b o y IV tohumu pastrma emeninin yaplmasnda kullanlan bir bitki, Trigonella foenograecum DS 744, TS 643644 < ET. boy a.m. Clauson 1972 s. 384; < Fa. b /b y rayiha; baharat (?) A. Tietze 1969 no. 23.

(T. Ycel 1969 s. 93). (enin aksi) uzunluk:

boya

305

boyna/boyuna

b o ya b.m. (renk maddesi) < ET. bod u a.m. Clauson 1972 s. 302. K a ra boya yk i nde n ik i ak a. (.L. Barkan 1943 s. 14 [1528/935]). Bu isim kk, fiil kk olarak da kullanlm (b. boya ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . b o ya boya srerek renk vermek < ET. bod u a.m. Mecazi mnada azarlamak, a alamak DS 745: Se n i bi r boyayaym da talebe l i i n i an la! (R. Ilgaz 1959 I, 32). boyama azar, azarlay: T e l efo n u n z i l i ald; ald da boyama yarda kald. (R. Ilgaz 1962n s. 10). satirik iir, hiciv (K. Gngr 1941 s. 59). AD. boya bece r acele ile bitirmek (boya kpne batrp karmakla boyama iini abucak tamamlar gibi):
abuk ge lsi n diye beklemeye ba lad avrad n . Kmil e

[19. asrda rlndada ortaklar smren Charles Boycott adndaki iftlik khyasnn isminden, ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u ]. So n u nda retmen l e re maa la r denme z o ld u
ve retme n l e r boykotla ra gi rd i l e r, miti n g l e r d z e n l eye rek sokakla ra dk ld l e r. (. Altan 1976b s.

41b). Fak lt ede boykot yar n sona e r iyo r, s navla r belk i de b rg n ba layacakt . (A. lhan 1979 s. 22). b o y k otaj boykot etme < Fr. boycottage a.m. < ng. boycott + Fr. nomen actionis eki olan age , b. ambalaj .
tti hat ve T e rakk i C emiyet i Avustu rya ya boykotaj i l n etti rmi old u u i i n stanbu l ha lk ba la r ndan f esle r i atp kadifede n k l h la r g iymi . (A.. Tokgz 1993 s.

173). AD. b o y la deirmen arkn dndren suyun kt delik DS 746 < bo rya kelimesinin varyant, /r / / l / geli mesi iin b. amel ikan . teki lan da
d yi rme n i n boylas na dk a nd o n u da rdan d yi rme n i ald. (A. Cafero lu 1940. s. 65).

(F. Baykurt 1971t s. 40). Bu fiil kk, isim kk olarak da kullanlm (b. boya ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I .
bu la k la r boyad bece rd i h eme n.

AD. b o yak boya DS 744, TS 645 < ET. bod u a.m. Clauson 1972 s. 302. Kr. boya . b o yama, b. boya . b o yan, b. biyan . b o yan boya ile muamele edilmek; renk maddesini kabul etmek < boya fiilinin passivum ve reflexivum hali; D ye k a rala ra boyan ub vard, g r z viyesi nde ot u rd . (Ferec 855/ 1451 v. 30b). A a da verdiimiz beyte dayanarak. M. Adamovi 1994 [136886] s. 295 kelimeyi boya nn passivum halinden ayrr ve onu varmak, yeti mek, eri mek mnasnda (belki boyla gibi boy kknden gelen?) ayr bir fiil gibi gsterir. Bence buna lzum yoktur. Acs yle boyand c n uma, |
D ny m l n y sala rd yan uma, | K lmayaydum ben a a h e rg i z na z a r. (M. Adamovi 1994 [136886] no.

b o y la btn vcudiyle girmek, dalmak < boy I. An u vah d et de ry sna gi r b boylayasm gel r. (E refo l R m 1286 s. 45). istemiyerek bir yere d mek, oraya gitme e zorlanmak: ok s rme z, pe i s ra bende Topu la r boyla rm . (O.C. Kaygl 1939 s. 180). b o y la ma s na uzunlamasna, uzunluu ele alnrsa < boy I + lamas na mekn zarf ek kmesi, kr. ayk r lama . Ev, bi r zaman la r e n l emesi n e sadece bu u k met re, boylamas na e n ok alt met reydi. (A. Aao lu 1980y s. 165). b o y ler su stma cihaz < ng. boi le r a.m. [to boi l kaynatmak]. Msy Pol, alama lambasn yakp
foseptik uk u r u n u n ba na otu rd u. B oyle r ba lant s n kaynatmaya ba lad. (L. Tekin 1984 s. 8586).

AD.

244647). O. bo yar Eflk ve Bo dan aslzadesi R. Dankoff 1991 s. 19 < ESl. bolya ri n a.m. Kelimenin men ei hakknda eitli nazariye vardr (b. M. Vasmer 1953 I, 114115). Mesele henz halledilmemi tir
B e k a d n l e r i, boyar k z la r | S u n ub al duvak tel l i u p u l l i .

b o y l /b u y lu kz arabasnda tekerle in kmamas iin maz bana taklan eri ivi DS 746, 807808 < BizYun. (vkla) a.m. < Lat. buc c u la fibula Ch. Tzitzilis 1987g no. 58. Ba ka bir etimoloji iin b. K. Karapotosolu 1999 no. 4.

(E. Kmrciyan 1981 s. 95). (Argo) b o yata gt, k F. Devellio lu 1959 s. 72, H. Aktun 1990 s. 59 < ??. AD. b o ydak yk olmayan yaya; bekr; ocuksuz kadn; babo, isiz; kt kadn DS 745746 < baydak .
Kimisi kamyon la r n tepesi n e t n ed i. Kimisi atla, kimisi e ekl e, i n ek l e, o u da boydak yol la ra d t. (F. Otya m

b o y l u uzun boylu < boy I + isimden zellikle sfat yapan 2 l i eki, b. adamak l l . B u m rg i z ru o rtas nda y z ar u n boyl u bi r a ac va r. (Ferec 855/1451 v. 32b 33a). AD. gebe G k g z ise, var n ca boyl u o l up, bi alt n ba l o la n la bi s rma sa l g z do ruyo. (A. Caferolu 1951 s. 126). boyl u boyu na /boyl u boyu n ca boyu uzunluunca (bu paronomastique syntagma iin b. adl ad n ca ) : Kendi kadar u z u n bi r
paaat! i l e h e r i f sol ta raf na do ru boyl u boyu na d d. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 199).

1963 s. 53). b o yda akran TS 648 < boy I + ortaklk eki olan da , b. 1 ada . Gaz i Ya ar, gaz i l i kte boyda olduk la r i i n o n u g rmeye, bi ra z da on u takaza etmeye gidiyo rdu. (F. Erdin 1973 s. 85). b o y k ot (politika terimlerinden) bir zorlama vastas olarak her trl alkay kesme < ng. boycott a.m.

AD. b o y lu m b o y l u m boylu boyunca (?) < boy I , fakat cmle bilgisi (syntaxe) bakmndan teekkl belli deildir. Davut u n l yatar boyl um boyl um, | Davu l u
yan ba nda. | B u ndan son rak i bay ramla rda | Davu l u k im alacak, Davut? (Demirba -Demiriz 1944 s. 10).

b o yna/b o yuna (gemicilik dili) sandal ktan yrten ksa krek < t. (Venedik dial.) *baona a.m. [ilk defa yapld Bayonne ehrinin isminden. Corafi

boynuz

306

boz/bor

adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t ) KahaneTietze 1958 no. 67]. Boy u na k re i, l 8 0 ak a. (M.S. Ktkolu 1983 [1640] s. 292). b o ynuz b.m. (baz hayvanlarn bandaki mdafaa organ) < ET. *m z a.m. Clauson 1972 s. 352. smayil i n tabut u nda yatan , ba tpk bi r ke i g ib i boyn u z l u, y z k l la rla kapl bi r l yd . (A. mit 1993 s. 167). boynuzdan (madde): K k ko boyn u z u o ra ko l u na takp u zakla ra bakyo r, d n yo rd u. (F. B aykurt 1967k s. 26). bir cins nefesli alg: Yasa
old e h i rde e n g u n ye, | M ege r imden g r boyn u z alas n. (Yah y Beg 1977 s. 602). Bu beytden nce

t a sma ekl i nde siy h c n fesden boyu n ba siyle S u lt n Ma h m d u Adl zam n ri c l i n e mah s s bi r m z ede n f i r r tmi e be z e r. (H.R. Grpnar 1340c s. 90).

b o yunduru k ift sren ya da ka ny eken kzlerin boynuna balanan alet < ET. boyu ndu r u k a.m. Clauson 1972 s. 387 [boyu n + isimden nomen instrumenti yapan d r k /d u r u k eki (b. J. Deny 1921 s. 582)]. He r s a b h be n i s a h r ya i led r, boyn uma
boy nd u r u k dak a r. Nam z m vak t i n e dek y r yara ram.

air Hay l nin teehhlnden bahis var. Demek ki buradaki boynuz, Hay lnin, yeni kars tarafndan aldatlacan ima ediyor. boyn u z tak kocasn aldatmak; kars tarafndan aldatlmak: G l e g l e boyn u z la r tak, otu r! (E.E. Talu 1928 s. 158 159). boyn u z la kocasn baka erkeklerle aldatmak: Babam boyn u z la r. (M. Ba aran 1992 s. 152). Herk es diyo r k i kocas pek kskanm , boyn u z la nmaktan ho la nmazm . (H. Taner 1971h s. 26). Ba ka dillerde de (ms. Yun. (kerat n) vz k rata , t. fa re l e co r na al marito , Alm. Hrn e r a ufset ze n , Rus. nastavity roga ) bulunan bu imaj eski Yunanistanda boynuzlu Capricornus (cedi) burcunun erkeklerin iktidar zerinde menfi bir tesir yaptna dair olan ananeye dayanrm. boyn u z l u kars tarafndan aldatlm (koca): Ba ma bu da m ge l ec ekt i M et i n ? Adm z boyn u z l uya da m kacakt? (A. mit 1996 s. 65). AD. b o yra I hasr DS 747 < Fa. b riy a.m. AD. b o yra II, b. bo rya . b o y raz, b. bo ryaz . b o yun gvdenin bala g s arasndaki dar yeri < ET. boy n a.m. Clauson 1972 s. 386. Pes e r u avrat bi r
bi r n boyn na e l b rak d , ot u rd la r, se rg de tle ri n i syle di l e r. (Ferec 855/1451 v. 51b) AD. da srt;

(Ferec 855/1451 v. 192b). Grete karndakinin ban koltuk altna alp kolu onun boynuna dolama ameliyesi (H. Bi 1944 s. 25). Mecazi mnada zulm, bask: Ge r ekte de pek ikyet i
de i ldi du r um u ndan, boyu nd u r u k alt nda bi l e ra hat ediyo rdu. (M.C. Anday 1965a s. 144).

Bir isimden onunla alkadar bir nomen instrumenti yapan d r k vs. eki iin b. M. Erdal 1991 I, 104105. AE cildinde geen misaller ok deildir ve bazs bakasna model olmu gibi grnyor: boyu nd u r uk, bu r u nd u r uk, c nd r k / nd r k /c y nd r k (yalnz sfat olarak geiyor), dandi r i k (topa, bu da ocuk dili), di i ndi r ik, e i nd i r i k /ek i nd i rek .

AD. b o yun o l kefil olmak DS 748, TS 654655 boyu n ve ol . A rt k tek ba na da saylmazs n. El k z na boyu n
old uk. On u n da ar, namusu va r. Han iya ki iyi l i i n syle nd ik e g n l e n l e n e, ha n iya ki kt l n syle n e de mah z u n la na. (M. lhan 1983 s. 101).

(Neologismus) b o yut bir cismin herhangi bir yndeki uzanm, genilik TS 1983 s. 178 < bu d /b u ut a.m. kelimesine benzettirmek iin boy uzunluk kelimesine nadir isimden isim yapan u t genilemesi (M. Rsnen 1957 s. 112, kr. Yakuta r t st ksm) ilve edilmi tir. b oz /b or toprak rengi, klrengi (at rengi olarak beyaz ve krmz kllarn karmndan ileri gelir) < ET. boz a.m. Clauson 1972 s. 388389). Aslen ET. boz ile hemcins olan (ya da ondan alnm olan, kr. G. Doerfer 1965 II, no. 785) Mo . bo ro a.m. ve onun vastasiyle mor krmzya alan menek erengi kelimelerine yaknl muhakkak, fakat aralarndaki mnasebetler hususunda eitli fikirler vardr (kr. bo r II maddesi ve E.V. Sevortyan 1978 II, 171173). Zle me (zetacism) denilen r > z ses deiimi iin b. bo u rdak , renk sfatlar iin b. ak I . Yuka r la rda yapraks z a a, boz tepe g re g re g z yo ru l u r. (M. Ba aran 1964 s. 11). bo r IIden ba ka boz kelimesi de srlmemi toprak mnasnda tesbit edilmi tir (TS 657): Ve
bi r ra iyyet i ft l ig i n y lda boz k o sa, sip h l e ri k n n z r e t a posn a l ub h e re v re. (.L. Barkan 1943

dan geit veren yeri DS 747. AD. bi r boyu n k z bir ift kz: B u e l imi zde i o la n pa rana n bi r boyu n z al. B i ga god da toh um al. (A. Cafero lu 1942 s. 183). boyu n kes eilmek (kr. ba kes ): Faz l Hu ru f n i n tasvi r i n nd e boyu n k ese r. (Musahipzade Celal 1936ms s. 52). ikinci nlnn d mesi iin b. a z I . Mecazi mnada boyn u na al (bir vazifeyi) zerine almak, garanti etmek: Ak n B osna
vi l yeti n e d o r ltd la r, V u lk o l nge r u z dah boyn na ald. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 105). Ege r bi r tak r b i l e yle bi r y z ak l dec ek ol u rsa be n m boyn uma: P di hdan h e r n e mu r du va r ise be n di leyeyim. ( azavt Sult n Murd 1978 [15.yy.] s.

51). b o yuna, b. boyna . b o yunba kravat < boyu n ve ba Iden mrekkep possessivum ekli bir terkib, fakat bazan olduu gibi possessivum eki fonksiyonunu kaybetmi olabilir (b. acabola /acabu la ) : ri c ml k o l l u g z l ,

[1539/946] s. 233). Kr. boz la II. boz kelimesi baka renk sfatlariyle birle erek bu rengin nanslarn ifade eder: bozbeyaz : G z l e rim ge n e

ka r yamac n sol b r ndek i bozbeyaz, gm gibi par ld yan me e adac na tak l r. (H. Birand 1957 s.

26). bozb u la n k : Ma rt ay n n ba la rd r, bozb u lan k aka r su. (K. ipal 1971 s. 12). Yav antepe bozb u lan k old u. B i r can l , bi r ka ra rt g remedi. (D. Akam 1978 s. 45). bozmavi : B u eski k k son y l la rda beton l u ,

boz

307

bozgun

ime ntol u i lve l e rl e b i ra z as ri l e ti. Ama bozmavi bi r badana da yeyi n ce ... (H. Birand 1957 s. 28). bozk r

Sevortyan 1978 II, 173175). Ol k rk bi k u l cem


ol ub e r dama bi r s r v rd i l e r, bozas n ve k m z n v r b O l s r et i d ke n i n c e bu h e ndek k a z u d di l e r. (Saltukn me v. 598b). Bo za i e rk e n g e n z i n e da r n m gitti ?

step kelimesi ise k r ak klrengi ile deil, bugn isim olarak kullanldna gre herhalde k r i lenmemi toprak kelimesiyle yaplan bir terkibdir. *boz mu ha l i f kirli boz b. CTS 661 < byle bir tbir yoktur. Bundaki boz , yoz yerine bir yanl okuyutur, mnas da ehliletirilmemi, aksi olmal. Kr. TekinTietze 1994 no. 165. b oz yapmann aksi, ykmak < ET. bu z a.m. Clauson 1972 s. 389390. ilemez hale getirmek. mahvetmek, krmak: T ls mdan bi r a rsla n
d zmi le r, mift h e l i n e v rmi l e r, d utm du r u r. e h z de t lsm bozd. mift h ald, k a puy acd. (Ferec

(H. Ritter 1941 II, 78).

EO. b oza bozrenkli TS 658 < boz + renk sfatlarndan baka renk sfat yapan a eki (b. I. Laude Cirtautas 1961 s. 118), b. ana . (Halk dili) b ozak i o l bozum olmak, bozulmak < boz (fakat boz u l mnasnda) + alnma kelimelerde geen Yun. aki kltme eki. Bu temelde kurulmu baka misal yoktur. Tabirde bir alay emmesi, bakasnn ansszlna sevinme mnas var. B e rbe r A l i dkkn n k rm z ya boyayp
softala r n akasn bozdu. Bo zak i o la n softalar ka ran l k dkkn la r na ek i l i n c e ... (M. Kaan 1990 s. 61). bozaki yap

855/1451 v. 147b). B i r m uk a ff e l k a puya ri r, k u f l boza r, i ce r g i r r. (Ferec 855/1451 v. 64a). Hez r

diyn r s u r rey i l e ke l i nde k o d la r. Ke l s u r re i bozd, z e ri m ut rib l e re l e d rd i . (Ferec 855/1451 v. 203a).

rezil etmek:

M i l l et i n i i nd e be n i bozaki

paralamak, datmak: Diyn r a caya boz! (Ferec 855/1451 v. 92b). M s r yol nda bi r k rv n bozm dutm . (Ferec 855/1451 v. 175b). kt tesir etmek, dokunmak: Dnd bac g r lt y l e, h em de st ste ke re, cami n i n havas n bozmu tu. (T. Ycel 1969 s. 65).
B i r lk e ce n n et de o lsa o ra n n havas n boza r, evi reb i l i r k imi l e ri. i nsan la rda! (M. B a aran 1964 s. 47). Kocas l n c e o zaval l c k da akl n bozdu byle. (M. Seyda 1969 s. 89). iptal etmek, brakmak, kesmek: Ve evve lk i ahd n boz ub n z la nma a ba lad. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 161). Y u n usa ku r u n s kmak m? A l la h yazdyse bozsu n! (H. zkan 1979 s. 46). B i rb i rim i z i n ra hat n bozmyarak ya ayp gidiyo rduk. (F.R. Atay 1953 s. 82). (birini, yalann meydana kararak) utandrmak: yeniden yapmak zere skmek, deitirmek: Ac ac , t it rek t it rek b i r ka def a ba rd k d an so ra i i lat f eye bozmaya al a rak ... (H.R. Grpnar 1339 s. 527). ban, bahenin meyvalarn toplamak, mahsuln kaldrmak: ce h e n n eme Havada g z kok usu va rd. M s r la r, g nd nd l e r boz u lm u , i i te z ek l e sval ha rman la ra geti ri lmi ti. (M.

yapyorla rd . Kafamn tas att ve i i bastm!

(M. Kaan

1990 s. 116). b ozar boz renge dnmek, sararmak, aarmak DS 749. TS 658 < boz + sfattan renk fiili yapan a r genilemesi, b. a ar- . A rka bahedek i i ek l e r u z u n
zamand r su la nmamaktan k u r um u la rd. To z ve scaktan boza rm z eyti n a ala r nda c r c r bcek l e r i atl yo rdu.

(. Aral 1997 s. 282). b ozar k boza alan renkte, grimsi < boza r- + k partisibi.
Adam, ge ne d uva rla r n bi ri nde ke nd i l i i nd e n a la n, boza rk bi r k la ayd n lat lm bi r blmede bel i re n i i e it l i re nkt e sv la rla dol u cam ben z e r i i el e r aras ndan bi r i n i ald . (M. Mungan 1999 s. 39).

AD. b ozba bir et yeme i DS 750 < bozca a yourtlu orba TS 658659. yle o l u rsa bi z de y meye
otu ru r u h , y mekde yo u rt, e rtmek, bozba , yumu rta, pi lav yiye ri k. (A. Cafero lu 1942 s. 100).

B a aran 1955 s. 89). Geisiz fiil olarak: Hava bozdu. A rabada y p hasta ol u r um. (S.M. Alus 1944 s. 15). Savran b t n b u n la r , o l u n u n ha l i n i , bi r tek
ke l ime i l e i fade ediyo rdu. Kede rl i kede rl i ba n sal layp B i z im o la n bozdu! diyord u. (S. Kocagz 1941 s. 73). B e n san r m, bu n la r n ik is i de bozmu , d rd rla r ndan bi r ey an l yamam. (Ahmed Vefik Pa a 1933dk s. 1). N z h et i n a n n esi Avustu ryal a iyle bozmu tu. O l u n u n ve ge l i n i n i n zo r i l e t Viyanala rdan get i rt i l e n b u kad n n, h e r yeme e eke r at o lmasa, belk i pi i rd i i eyle r l e z z et l i o lacakt. (Re at Enis 1945 s. 15). B i r ba ka tip ai r N e c ip Faz l. O zaman he n z M s l man l k la bozmam t. n n e ge l e n e i i r l e r i n i bast raca k itap i i n d nd eksant ri k bi imi a n lat rd . (N. Berkes

b ozcana rengi boza alar, bir para boz < boz + sfatn mnasn zayflatan ca na ekler grubu, b. aca rca na . biraz bozum edici, bir para utandrc: Bana bakyord u. D ik dik. Bo z cana. Gz l e r imi ka rd m. (E. z 1957 s. 89). EO. b ozc l bir at rengi, bozumtrak TS 659 < boz + renk sfatlarndan azaltlm veya benzeyen renk sfat yapan c l eki I. LaudeCirtautas 1961 s. 119, b. ak l . O. b ozdo an I eski bir silh, bir nevi topuz TS 659660 < a. bu zd u r a n a.m. [ET. bu z bozmak, imha etmek] M. Rsnen 1969 s. 91. sfe nd iy r ge nd s i dah bozdo an z a rb n y di, k a ub Si naba d di. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 93). AD. b ozdo an/ buzd an II iyi bir cins armut DS 750, buzdan Pyrum Pompeianum Meninski 1680 I, 419 < bozdo an I, herhalde eklen benzemesinden. Yksek yksek da la rda | Hi yedu n mi bozdo an? (K. Emiro lu 1989 s. 58). b oz gun I (isim) hezimet < boz yenmek, datmak, perian etmek + fiilden nomen actionis yapan

1997 s. 69). b oza b.m. (dardan yaplm hafif iki) < Fa. b za dar (K. Lokotsch 1927 no. 376, fakat G. Doerfer 1965 II, no. 788 bunu reddediyor ve kelimeyi Trke sayyor. M. Rsnen 1969 s. 8e gre HuncaE Alm. B i e r bira fakat onu da Doerfer kabul etmez (b. E.V.

bozgun

308

bozuntu

gu n eki (M. Rsnen 1957 s. 130), b. akk n . Sal i h yava yava e riye n ve bi r defa daha g remiyec ek old , o y rek l e r para layc bozg u n i i n dik i lmi bi r h eyke lde n ba ka bi r eye ben z emiyo rd u. (T. Bu ra 1963 s. 21). tti hat la r n kodamanla r oktan Avr upa ya savu mu la rd. B u mt h i bozg u n o n la r da a rtm t.

AD. b ozuk II hasat, mahsuln kaldrlmas DS 752 < boz mahsul toplayp kaldrmak + fiilden nomen actionis yapan (u )k eki b. al k I I . On u n e n e n Kocagz 1941 s. 71).

te l l zaman , boz ukta, sonbaha rda idi. B u mevsim, mahsu l n ta rla la rdan ambarla ra ta nma mevsimi idi. (S.

(A.. Tokgz 1993 s. 217). i sknts, bozum, utan: skemleye si nmi im. imdeki bozg u n b yk. (E. z 1957 s. 91). AD. ishal DS 751. bozg u n c u morali bozan, gvensizlik yaratan kimse: Be n a rt k o na g re bozg u n c u bi r mu ha l i f de i ld im. (R. Ilgaz 1962n s. 48). bozg u na u ra- yenilip perian olmak B t n sil h la rm yen i ld i, bozg u na u rad. (D. zl 1958 s. 1819). b oz gun II (sfat) bozguna uram (hal veya kimse) < boz + fiilden sfat yapan g u n eki, b. akk n . b oz guntu/b ozuntu srprize uramak veya utanmaktan ileri gelen aknlk < boz utandrmak + fiilden nomen actionis yapan u nt u eki, b. ak nt ; /g / ile olan varyant bozg u n kelimesinin tesirini gsterir (bu hususta kr. ask nt ). boz u n t uya ve rme utandrmamak iin belli etmemek, nezaketen aa vurma mak Kapc
Re c ep on u tan mam t. D ikkat edi n ce g z s r r g ib i old u. Fakat boz u n t uya ve rmedi. (Orhan Kemal 1949e

AD. b ozuk III balamann bir eidi DS 752, TS 661 < ?? boz uk al bu algy almak; (mecazi mnada) zgn olmak, surat asmak (aslnda boz u k Ii ima eden bir kelime oyunu). Fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki iin b. acuk /ac k I : Ge n e
boz uk al yo rs u n! K e nd i n e ge lse n e yah u, n edi r bu, bende n bete rs i n! (Peride Celal 1991 s. 127). Ca ndarmala r baya boz uk al yo rla rd . Avukat y z ise, sevi n te n p r l p r l. Kazandk, ben sana demedim mi kazan r z! (M. Seyda 1974 s. 143).

b ozukdzen dzensiz, kark < boz uk I ve d z e n intizam. H bi zde mve r r i h o la rak kimse

gste ri l eme z. T r h l e r im i z meyd nda. Lis n m za ge l i n c e h l boz uk d z e n . (Ah m ed R sim 1329 s. 8). Asl

mna akordu bozuk: a l n u r b i r boz uk d z e nd r bu, | Uya d rse us l e f ik r i mu h l. (l 1977 [989/158182lerde] no. 9). b ozul , boz fiilinin passivum veya medialisreflexivum hali, b. a l- . aknla uramak, yadrgamak: nsan n e t u haft r! F ik r i n e, midi n e,
arz us u na mu ha l i f bi r eye rasgel i n c e h eme n boz u l u r. (mer Seyfeddin 1943 s. 23). (b i r is i n e veya bi r eye) boz u l ok boz u l uyo r i ko! (Peride Celal 1981 s. 110). Byle, bu n u n g ibi ke nd i n i be e nmi ukalla ra yle boz u l u r um ki! (Tavtati ktpati 1959 s. 48).

s. 4748). Belki daha evvel dativus hali olmadan kullanlrd: Hi boz u nt u v rmeye rek g i rd im ve
k immak m od a s na gitmek z e re k d m. (Ah m ed erf 1326 s. 173). me rdive n l e r i

can sklmak, kzmak, sinirlenmek: Sana

EO. b oz la I brmek (deve) TS 661 < ET. boz la a.m. Clauson 1972 s. 392. Ses taklidi isimden fiil yapan la geni lemesi iin b. a la- . AD. b ozla II tarla bo kalmak, srlmeden kalmak DS 751 < boz srlmemi tarla, bozlat tarlay nadasa brakmak DS 75. AD. b oz lak Anadoluda sylenen bir eit trk < boz la + fiilden isim yapan ( )k eki, b. ac uk /ac k I . Bo z lakla r n fe ri tah Asaf a abeyimi n boz la yd. (F. Otyam 1957 s. 34). D u rmadan t rk l e r syle r l e r. Uzu n havala r, boz lakla r, a t la r. (N. stn 1968 s. 41). b ozma biimi ve kullanl deitirilmi TS 1983 s. 179 < boz deitirmek + ma participium passivum eki, b. a lama . Na l l H a n k a z s h k met k o na bi r h a n bozmasd r. (Ah m ed erf 1326 s. 141). x Pe i nde, sokakta bu l up ed i nd i i, mah z u n y z l , sa r av bozmas kpe i, o rman la ra gidiyo r. (Peride Celal 1991 s. 15). O. Bozok eskiden merkezi Yozgat olan sancan ad, aslnda O uzlarn bir kolu < boz ve ok; kr. O n Ok , Ok . b ozuk I bozulmu; ekini biilip alnm tarla DS 752 < boz + fiilden sfat konumunda participium passivum yapan ( )k eki, b. ak I . Kr. G. Doerfer 1965 II, no. 787. Mecazi mnada fkeli, kzgn:
Zate n kafam, g n l e rd i r R i ca rdo ya boz uk. B e n im ye rim i alan o alak Port ek i z l iy e! (A. Yurdakul 1993).

b ozula bir arada ac ac bar mak (develer hakknda) DS 753 < boz u la deve ac ac barmak DS 752 fiilinin ortaklk (cooperativum) hali, b. a la - . Kr. Krg. bozda , YUyg. b u z la a.m. W. Radloff 1911 IV, 1687, 1869. Bo z u la r boz deve n i n dayla . (A. Cafero lu 1945 s. 142). Boz Ulu s /B ozu lu s Anadoludaki Trkmenlerin bir grubu < boz ve u l us . S bk Bo z Ul us ba k a em net ol ub ... (.L. Barkan 1943 s. 140 [1540/947]). b ozum I, yalnz ba boz um u bada mahsuln toplanmas tbirinde < boz mahsuln toplanp kaldrlmas + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . b ozum II, yalnz birka tbirde, < boz birisinin yanln ortaya karmakla onu utandrmak ve aknl a uratmak + fiilden nomen actionis yapan m eki (b. biti r im ) yahut mna itibariyle boz u l fiilinden.
G z e l b i r cevap ve rd i i n e, doktoru bo z um etti i n e kan id i.

(H. Taner 1951t s. 103).

b ozuntu I, b. bozg u nt u . b ozuntu II benzemek istedii kimsenin (veya eyin) sadece kt bir kopyas < boz + fiilden nomen concretum yapan u n t u eki, kr. k nt , dk nt , yk n t , yni bozulan bir eyin bakiyesi. Te l lk

b/by

309

belek/bvelek

kyafet l i, fesede k l k l , f re nk boz u nt us u bi r f i ravu n va r, on u a ryo ru z. (S.M. Alus 1933p s. 160).

gz l e rim i n n bce l e n iyo rd u.

(M. Ba aran 1964 s.

97). AD. b c /b ce/b c k kurt, canavar; bcek; umac DS 755757, TS 663, R. Dankoff 1941 s. 19 < ses taklidi kelimelerinden b! an ve korkutan bar (kr. b lemek DS 764); mna mnasebeti iin kr. k u rt .
B u n la r da Arap md r n ed i r? B c g ibi bi r kad n yan nda; k z md r, ka rs md r, bel l i de i l. (F. Hepilingirler

AD. b /b y korkun bcek, zehirli rmcek DS 753 754, TS 662 R. Dankoff 1991 s. 19 < ET. bg a.m. Clauson 1972 s. 323. He rg i z bu h n e l e rde y la n ve yan ve ak reb ve b ve g ve o lmaz. (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VIII, 556). b b rek b.m. (i organlarndan biri) < EO. bgrek a.m. (b r + - (e )k kltme eki, b. bardak ) [benze me (assimilation) veya bg rek > *bvrek > bbrek ]. B e n
bb rek l e rimden ra hats z m, stel i k n ef es darl m da var.

1997 s. 27). B i r i nd e b u n u n k u la sanc d u z u n u z u n .

(S. Taer 1956 s. 118). (sfat) bbrek eklinde olan: D u rmadan kahkaha atmada, bbrek dudakla r n n aras ndan bi lfas la tk r k l e r samada. (S.M. Alus 1933p s. 204). AD. bb rek l i yrekli, cesur, gl DS 754 (demek ki cesaretin kaynan bbrekte grenler var; kr. Azerb. by rkl i , ADIL 1966 I, 312). b b r b b r yksekten atarak, gururla < bb r l e n zerinden yaplan predicate intensifier b. apal apal . Susmuyo rum, dedi adam, Sapanca ya gitmesem imdi al rd m. Se n alsana, kar dan bb r bb r tec e i n e ? (F. B aysal 1992 s. 51). b b r len nerek kabarmak, kurulmak < /b / ve dudak tesiriyle (labialisation) bebe rl e n sich aufbumen, ergrimmen Meninski 1680 I, 704den [< beb r kaplan]. - la n- genilemesi iin b. abaplan- . Aslan g ib iyim diye bb rl e n e re k, a r bro n it le r l e, hatt yksek ate le r l e de n i z e g i rd im. (M. Urgan 1998 s. 13). O da ta rafta rla r n n a lk la ry la ok bb rl e nd i. (M. zg 1992 s. 26). b b r l vn dolu < bb r l e n fiilinden reduction ile + isimden zellikle sfat yapan l i eki, b. adamak l l 2.
E rdo an n bb rl kahkahas bi r g ec e lambasn n lt s g ib i ge c e n i n i i nde yan p sn yo r.

Uykuyu d n e i u u rd u. Kyde bi l i n e n h epsi n i yapt, gemedi. K u la n n bc s n bi r t r l sustu ramad. (F. Baykurt 1971c s. 336). B i r u get i rd im gemiye

(A. Caferolu 1945 s. 161). bc brt kurt, akal, domuz gibi zararl saylan hayvanlar DS 755:
bekci, | B t n r mcek bc k l e r i o lmu yedekci. Ge c ede n sesle r ge l iyo rd u. bc l e r i n b rt l e r i n, uyan k gec e k u la r n n, s u la rdaki Su lta n N ev r u z la r n sesi ge l iyo r. (F. Baykurt 1961 s. 44).

b c l b c l bak gzlerini iki yana oynatarak (bak) < ??. Baktm, Zey rek yoku u n u n seddi dibi nde uy uymu
bi r kpek. Yan na otu rd um. Gz n at . Bc l bc l bakt. (S.F. Abasyank 1954a s. 9).

AD. b dene bldrcn DS 757 < Mo. bdn a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 98. RD. b d r b d r ptr ptr, przl < pt r kk kabarck. Dudakla r bd r bd r u uk lad. (H. Karahseyin 1957 s. 56). b d r k, b. bed rik. b f Str o gano ff bir eit et yeme i < Fr. boe uf + ahs ad St roganoff . Ba garson, Aysel Han m n bf
St rogo nof u n u , yan ba mda otu ra n, h e n z tan mam old u um gen kad n n ro zb i f i n i ve di e r sipari le r i yazarak u zakla t. (N. Eray 1992 s. 31).

(B. Gnel

EO. b g bir araya getirmek, toplamak < ET. bg a.m. Clauson 1972 s. 324. B u ge c e u l u la r c em deyim,
h lde n h a be rd r deyim. Hem bu g ce an bgel m, s a b h sen i sa det u ik b l i l e tah t a ge re l m. (Ferec

1991 s. 81). AD. b ce bcek TS 662 < bcek a.m. Kr. bc . b cek b.m. [drtten fazla baca olan ufak hayvan] < ET. *bgek a.m. [bg + ek kltme eki, b. art u cak ] M Rsnen 1969 s. 83. K u a z la r a ra rla rm , |
B u lamaz la rm yiyecek; | N e bi r da r, n e bi r bcek.

855/1451 v. 48b). b ge, b. b e . b grek, b. bbrek . AD. b e /b e suyun nne bent yapp toplanmasn salamak DS 761762 < Mo. bg tka, set G. Doerfer 1963 I, no. 106, M. Rsnen 1969 s. 974, Clauson 1972 s. 324. sim/sfattan fiil temeli yaplrken ilve edilen a- /-e- genilemesi iin b. ada- I . Se nde n son ra o lacakla r bge rsi n de r im sana, kese rs i n de r im. (F. Baykurt 1971t s. 337). b enmi su aqua stagnans Meninski 1680 I, 936:

(Tevfik Fikret 1958 s. 23). Mecazi mnada sevimli ocuk: Yedi seki z ya lar nda, ku zg u n i siyah, yumuk yumuk, ip i ri n bi r bcek. (S.M. Alus, Ak am gaz. 27.VI.1941). O. bcekba bir eit zabta grevlisi. bcek i pezevenk DS 755. bcekkabu u TS 1983 s. 180: mor ile yeil arasnda janjanl bir renk:
Kad n n st nde mavi bcek kabu u bi r pantalo n i l e ayn re n k bi r gmlek va rd. (Kenan Hulsi 1944 s. 100).

AD. b celen tahl bitlenmek DS 755 < bce bcek. Mecazi mnada sersemle mek; kukulanmak (la n- geni lemesi iin b. abaplan- ) , DS 755: nsan n
midesi kaz nma a gz l e ri bce l e nme e ba lad m, h e r ey i ba ka g ryo r. (M. Ba aran 1962 s. 75). Hayli ykseldi imi zde n mi n edi r, da tutmas na be n z e r bi r ha l va rd stmde; bo l uk la ra d yo rmu um gibi o l uyo r,

AD. b elek /b velek at sinei DS 759761 < M. Rsnen 1969 s. 91e gre *bgl kknden, fakat E.V. Sevortyan 1978 II, 212213 kelimeyi ET. b korkun bcek ve b ke (bke Clauson 1972 s. 324) byk ylan, ejderha kelimelerine balyor. Kr. bve at sine i. simden hayvan adlar yapan lak eki iin b. ba rt lak . / / /v / deiimi iin b. avu l .

bet/bet/bvet

310

bl

u radaki b rt l e n l i e bi bak bakalm, belk im b el ekte n kap al ya soku lmu tu r. (Feridun Osman 1936 s.

K o nstant i n y e, ey Fe rd , | cum a mescidl e r i i l e d o ld; | L k h e r c um an u mi n re l e r i | Eh l i k f re bg r ig i o ld.

55). B i r g n i fte n dne rke n k z l e rd e n bi r i n i b ve l ek

(l 1994 [159199] s. 254). b r (byk hayvan iin) barmak < g r geli mesiyle yaplm ses taklidi fiillerde, b. afgu r- . Otomobil l e r i k z g ib i, k ud u z bo a, azg n i n e k gibi b r yo r. (Nzm Hikmet 1932 s. 36).
B ey reg babas k a ba sark gt r b y re ald, ta rtd, yak a s n y rtd, o u l o u l d ybe n bg rd i, z r l k k ld .

tutmu , hayvan teye be riye, ta a a aca kendi n i a rpa rke n aya yarala n yo r. (Y.Z. Demircio lu 1934

s. 1011). Hocan b u za n b ge l ek t utm . (P.N. Boratav 1995 s. 192). AD. b et/b et/b vet suyun nne ekilen set, bent; su birikintisi, glck DS 763, 831832 < bge /b ge + fiilden isim yapan (i )t eki (M. Rsnen 1957 s. 142), kr. ge it, t . Ba ka bir ihtimal: bk I + isimden isim yapan et kltme (?) genilemesi, kr. gl g let , ET. y u l kaynak yu lat derecik (M. Erdal, 12. IX. 1998 tarihli mektup). Yol u n
adamakl l et i n l e t i i, ik i taraftaki ta la ra, am f idan la r na t ut u nmadan y r me n i n g l e ti i bi r ye rd e n m z e koskocaman bi r bvet kt . (Sabahattin Ali

(Dedem K orkud 1973 s. 41). O. B rdelen Belgrad yaknnda abac kalesi ve ehri < b r ve de l e n. O rman kesb yol asu n la r; kp ri Bg rd e l e n k a l as n i nde ba lansu n . (Sel nik 1989 [1599] I, 19). b rtlen I b.m. (mlum al ve meyveleri) < bir RD. (Bosna) varyant olan bok rt e n kelimenin asln *b rte n (O. Blau 1868 s. 208), yni ba rtan olmas ihtimalini akla getirir: dikenleriyle insan ve hayvanlar bartan bir aldr, kr. s rgan . B rt l e n koparmak, kavu n la r ve ms rla r, ...
ge im sk n t la r y la yk l g nle ri n a r l n u n u t u rmasa bi l e ok haf if l et iyo rd u. (B. Arpad 1976 s.

1943 s. 124). 107). b ez, b. bu I.

Du rd uk la r ye ri n sa ge n i , koyu,

s t le ri n sa rd b i r b vett i.

(Yaar Kemal 1992ks s.

AD. b rek bbrek DS 764765, TS 663664 < ET. bgrek a.m. [bg r bbrekler, kasklar + kltme eki olan ek ] Clauson 1972 s. 328. Ve ah h m i n dah Kr. bb rek . b r lce/b r lce fasulyeye benzeyen bir bitki ve ondan yaplan yemek DS 730 < b r- + - l - + -c e (b. ake ), kr. b r ka ra a.m. DS 765. Ve ol bg r l c e B arkan 1943 [1528/935] s. 17 ).

12).

eh rde bo az lana n k o y u n u ve ke i n bg reg i ya n al u rla r imi . (.L. Barkan 1943 s. 147 [1518/924]).

ki k i l ede n ge meyb yk i l e gemiye g i rse, an u g ib i ol cak b cd r n esn e a lmayub gm rk al na. (.L.

Fiilin ettirgen fiilsfat (participium activum) halinden karak isim (appellativum) durumuna gelmi kelimelerin says az deildir. AE cildinde unlarla karlayoruz: b rt l e n I, a layan, ete n / i te n (?), ev re n , patan, dike n /t ik e n (ksmen), domalan, d z e n (?), e lpe n. Bz kelimelerde bu partisibin mnas daha ziyade passivum mnasnda grnyor (ms. evre n daha ok evrilen bir nesnedir), fakat bu, fiilde de mmkn olduu iin (b. deyen /d iye n ), etimolojileri zayflatmayabilir.

Esas fonksiyonunu kaybetmi olan ca eki (b. ah a /a ca , anca I ), sfat ve isimden eitli anlamda isimler yapar. A E cildinde geen misaller unlardr: Yemek, ku ve yer isimleri: b r l c e /b r l c e, de l i ce II, delde l i ce /de lde l l i c e, D z c e. Eklendii kkn niteliini tayan veya ona benzeyen cins isimler: atalca, eski ce, ge l i n c e (ayrca b. eme rc e ) Bu ek isimden isim yapan Fa. kltme eki a ile kartrlmamal (kr. ba e /bah e ).

(Argo) b rtlen II kusmuk < b rt l e n I; ekil benzerlii? (Kr. tavus kuy ru u ). i en i n h epsi n i yuvarlama, b rt l e n ka r rs n son ra! (F. Devellio lu 1959 s. 72, H. Aktun 1990 s. 60). b k /b ke ak kemi inin yumru, tmsek taraf, ik tarafnn kars DS 767 < ET. bg a.m. Clauson 1972 s. 323; kr. Krg. bk /bg (Yudaxn 1965 s. 150/149), zb. puk /p ukka (UTIL II s. 606); Mo . bh (G.J. Ramstedt 1935 s. 8). An dier yzleri iin b. al II ve a III, dve ve tk , c uk II ve ik . EO. b k zplamak, sramak, ekseriya oy na fiiliyle beraber, oyna bk raksetmek TS 740 (orada bk olarak okunmu) < ET. ?? Kr. Trkm. bk a.m. N.A. Baskakov 1968 s. 114. N iy n g l b oynayub bkmeyem? (Ferec 855/1451 v. 128a). b l ksmlara ayrmak, taksim etmek < ET. bl a.m. Clauson 1972 s. 332. Uz u n sessi z l i k l e r bl yo r kon u mamz . (A. Yurdakul 1993 s. 242). Dativus hali ile (birisiyle) payla mak, bl mek: G z g rd , bu r n u na koktu diye bah va n la ra ble n l e r ... (S.M. Alus, Akam gaz. 20.7.1942), kr. bl n . Blme neticesinde husule gelen ksmlar dativus halinde gsterilir; kr. ay r : lyas Re is tan dk
g r l t l e r l e o rbay bo altmaya gi ri mi ti; ekme i de o ble rd i o rtas ndan, n c e ik iye, son ra d rde. (Fruzan

AD. b n /b n /b yn bugn DS 765766 < bu I ve g n . C evap isteyol la by n. (A. Cafero lu 1940 s. 65). Ga rda m, be n yo rg u n um. bn bi z bu rada isdi re h et dek . (A. Caferolu 1945 s. 133). BSTT. yazan bz muharrirler b n telffuzunu tercih ederler;
B n n i i r i va r k i o, bi r roman gibi, bi r f e lsef e kitab gibi, sessiz ok u nmak i i n yaz l yo r. (N. Ata 1952 s. 9).

b r gvdenin yan, kaburgalar ile kala aras. < ET. bg r bbrekler; bo brler Clauson 1972 s. 326. (ikinci nlnn d mesi iin b. a z I ) Gazet e kapal , matbaada i le r d u rmu . El imi z b rm zde. (A.. Tokgz 1993 s. 94). AD. da yamac DS 766: G n e B a aran 1964 s. 50). b r i i br sancs; (mecazi mnada) yaknnda bulunup srekli olarak rahatszlk veren ey TS 664: e h r i

k rf e z i n z e r i n e yk lm , ak am se ri n l i i ba lam t. Kazda n n b rl e r i koyu glge l e r i i nd eydi. (M.

blen

311

brkenek

1972k s. 163). EO. dativus hali yerine (casus absolutus) halini kullanrd: Dona nma h um y n Bombaci 1946 [1560] s. 215). AD. b len, b. bel e n II. AD. b lene ssz, tenha yer DS 768 < Bulg. polyana dzlk, kr.

ik i bl b bi r bl ig i ge nd s iyl e umm na gide n k a d r ala ra muk a yyed ol ub k o vma a r d ic ek ... (A.

(Erefo l R m 1286 s. 12). ik i bl n ikiye blnmek: Yaz g n i nde de i z r z g r o l bu r u nda n ik i bl i n r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 685). b m b m b y r- kz gibi barmak < b r- ses taklidi kelimeleriyle. yle k essi n l e r, yle
bisi n l e r! Ayakla r na ta ba lay n da den i z e b rak n ! Yeme n z ndan na s rg n ettim, fe rman yaz ls n! diye rek bm bm b rmesi n i f e na syl yo rla r. (Kemal

Tahir 1958 s. 350). AD. b mb y k ok byk, ok saygdeer < byk + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak l .
Umars z kal n ca ko n u maktan daha iyi di l e get i rme z mi i nsan n me ram n susmak? Bmbyk bi ri ko n u u rke n , alan n bo alve rd i i n i d n bi r! (M. Ba aran 1992 s.

AD. b l ge/b l ke ube, para, ksm; tarlalar arasndaki hudut H.Z. Koay 1932 I, 42 < bl + fiilden sfat/isim yapan ga eki M. Rsnen 1957 s. 124, b. bi lge . B lge blge / blke blke timarla r um k a l d mi . (Karacao lan, TS 664). blge kelimesi son 50 senede mntaka mnasn kazanm tr. Taz e bi r g l e, ye n i blgeme do ru y r ye ce im. (M. Ba aran 1964 s. 70). b l k ksm, para TS 665 < ET. bl k a.m. Clauson 1972 s. 339 [bl + fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki iin b. acuk /ac k I ]. D rt bl k eyled i l e r o l l e ke ri . (Enver 192829 [869/1464] s. 11). bir kona n veya byk dairenin ksm, kanat Nadi re Han m so rd u: N e res i n i ha z r lad n z ? Mavi bl k ha z r la nd, ef em. (R.C. Ulunay 1941 s. 178). asker birlik: Mat l b o la n bl k h a lk na
mlte h k o lmak rz s iyl e de r i devl ete ge ld kde A nad o l defte rd r k a lemi nde t e z k i re c i l i k v r i ld i. (l 1994

56). Kr. bsbyk . b n I budala, saf TS 665667 < muhtemelen ET. b n sakat, eksikli Clauson 1972 s. 347. ki o rtak va rd, bi ris i yavlak z rek ve b i lge, ve bi ris i bn ve f i l id i. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 45). Uysal, yumu ak ba l, bn bi r kad n o lmu tu r. ( ahap Stk 1958 s. 96). bn bn (zarf): Efe ndim? diye so rdum bn bn bakarak. (B. Uzuner 1997 s. 22). AD. b n II tlm kahve DS 769 < Ar. bu n n a.m. A. Tietze 1958 no. 19. b n, b. b n . b rek b.m. (kymal veya peynirli hamur ii) < ET. b r k [b r sarmak, burmak fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki? (b. acuk /ac k I ) ] E.V. Sevortyan 1978 II, 219. Clauson 1972 s. 362. M. Rsnen 1969 s. 84 kelimeyi b rk kalpak kelimesiyle karlatryor. Ulan, bu b rek mi yoksa bo aca m? (H. Ritter 1953 III, 235). AD. b rek leme bir ocuk oyunu < b rek + isimden la fiili ve fiilden nomen actionis yapan -me eki.ma ekiyle yaplan nomina actionis iin b. b udama .
B u n la r, yn i kad n la r n ha rek et l i y rme l e ri , del ikan l la r n ta at mas, oc uk la r n b rek l eme oynamas, ancak d n l e rd e, hem de z e ng i n l e r i n d n l e r i nde yap lan eyle rd i r. (M. Makal 1954 s. 43).

[159199] s. 241).
bl k

B i nba bana be i n c i bl e

(A. Nesin 1995 s. 50). bi r bir mikdar, bir ka: B i r bl k b z i n e l e r cem ati bi r d a da ol u rla rd . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 44). bl k boz uk /b l k b r k /bl k b rt k /b l k p r k para para: Me l i h Dalyan bl k boz uk uyk us u ndan uyan p ... (F. Baykurt 1967a s. 7). Her eyi bl k b r k duy uyo rum. (N. Meri 1957 s. 47). N e mikta r ald n bl k b rt k demesi nde n an la rdm. (F.C. Gktulga 1943 s. 3). Masan n st nd e
syle n e c ek bi r emi r ve rd i. du ra n za rf al p k t k la r avu c u na dkt: B kt k a rt k bu bl k p r k k tla rdan! (A. A ao lu 1980 s.

85). bl k bl k kta kta, bek bek: B l k bl k


y r iye n vek r g rd mi? | T a raf t a raf ek i l e n h u z r g rd mi ? (l 1994 [159199] s. 260).

b l k p rtk, b. bel ik . O. b l kt asker birlikler, blkler < bl k + Ar. oul eki olan t , kr. e rat, gidi at . b l m para, ksm, ube < bl + fiilden isim yapan m eki, b. adm I . Ma azan n b u bl m ndek i t

EO. b r k bir nevi kalpak DS 770, TS 667669, R.E. Kou 1967/69 s. 4546 < ET. brk a.m. G. Doerfer 1965 II, no. 737, Clauson 1972 s. 362. A ndan k a puya
get rd i l e r, ak b rk geyd rd i l e r, ad n ye i e ri k o d la r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 50). Bah yo l la r bi r Ke l la n. Ba nda b rk va r, s rt nda abas va r.

(A.

Caferolu 1948 s. 60). AD. b r kenek I ya murdan, souktan korunmak iin baa alnan balk, rt, klh DS 770 < b rk + e n ek, belki k epe nek keeden stlk kelimesinin tesiri altnda. b r kenek II gevi getirenlerin ikinci midesi, reticulum < b rke n ek I, bu midenin i zarnn a a benzemesinden mi? AD. peynir mayas olarak kullanlan davar d ZTS 1976 s. 25 (dorusu:

tahtala r a ras nda g l k l e ha re ket ede n t it i z m te ri l e r, evle r i n i n divan l l e r i n i bu r u uk bi r k ttan skme e al maktan usanmam la rd h e n z . (S.

Soysal 1979ye s. 5). (kitaplarda) fasl:


ka r m ; bu lamyo rum.

B t n e yan z al r, e fe nd im.

Bak n, b u bl ml e re gml ek ko rs u n u z.

(a.e. s. 9).

Sayfalar, bl mle r bi rb i ri n e

(A. Yurdakul 1993 s. 328).

b l n taksim edilmek < bl fiilinin passivum hali, b. ac n I , (biriyle) payla mak, bl mek (kr. bl ):
Y r rem ya da k u rda | B u l u la ra bl i n rem.

brt

312

byle byle

peynir mayas olarak kullanlan, drdnc midesi olan irdenin zardr).

davarn

ko um! Namm, an m, h e r eyim sen i n, se n i n ! d iye bs bs b rd . (M. Kaan 1990 s. 29).

AD. b rt yar kurumu meyve; rk; yar hazrlanm pekmez DS 770 < kr. brt . brt brt b rt brtmek fiilinin takviyeli varyant: Ate i n ba u c u nda n ayr lmyarak b rt b rt b rte n kad n kad n c k la r ... (S.M. Alus, Akam gaz. 5.4.1944). b rt az pi mek, hafiften halanmak; atete yanmak, kabarmak, rengi dei mek (yemek); scaktan terlemek, yorgun hale gelmek DS 772 < ?? b rt ile b rt arasndaki mnasebet aklanmaya muhtatr, Avc l kta s rtta fan i l a rtt r ... z r l z r l
te r dksen, gbek ta ndaym gibi brtse n, ge ne fan i l gmle i g iyec eksi n. (S.M. Alus 1944 s. 142). Har ha r sol uyo rla rd . S caktan di l l e r i b rtm t.

AD. b s b y k /b s b y k gayet byk DS 773 < byk /b yk + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak l . H u ysu z l u k tme ayr, deg lsi n, k z m, k k, | Oldu k r yet i d i te bsbyk. (V s f Os m n 1257 s. 46). De l i dedi. Demesi n! A z ma st.
S masn! Ca n m, Ul ug u ! Bsbyk a a kar ndaki! S sa noo l u r? (F. Baykurt 1971t s. 299), u k l na bak, e l l is i n i a m bsby k kad n, yak yo r mu sana?

(A.

lhan 1981s s. 159). Kr. bmbyk . b tdene, b. bodana . b y, b. b . b y le I (sfat) bunun gibi < bu /bo ve i l e , kr. E.V. Sevortyan 1978 II, 107108. L bd h e r k i h ev bendi nde o la byle o la. (Ferec 855/1451 v. 25b). N e
ol u rsa ols u n, k z m. Byle g nde re n ge, al ma bak lmaz (H.R. Grpnar 1933n s. 89). bi r ile olursa da

(F. Baykurt (M.

1961 s. 166).

Ate ocak yakacak, iki ka k o rba

pi i re c ek, drt bibe r b rtt re c ek hal l e ri kalmam t.

B a aran 1992 s. 71). AD. b rt le I/p rt le I brtmek DS 771, 3480 < brt + fiil yapan l e eki. b rt let iyice kavurmak, kzlemek DS 772. AD. b rt le II/b rtle /p rt le II/p rtle fkrmak, bulunduu yerden dar frlamak DS 828, 3499 ses taklidine dayanan fiillerden, b. a la. Ga gz b rt letmeyi n e n, g t it retmeyi n e n de si n ema m ol u rm u , h e e r i f ? Yaz z k! (F.R. Ergven 1953 s. 107). B i ra z ka n l o lan sol g z n n alt kapa nda epeyce b rt l emi bi r itdi rse i va rd . (F. Erdin 1955 s. 84).
Hemen boyn u na i lmik, a z na bi r z eyti n tanesi, basarm tekmeyi son ra sand a, ve he r i f sal la nd g ibi, i n ey ip yutmaya vakit bu lamad z eyti n b rt l ey ip ka rm a z ndan. (F. Erdin 1973 s. 144145).

muayyen (accusativus) halinde bulunabilir: Al ye n e i n byl e bi r t ek l f i redd diyo rd ? (H.E. Advar 1926 s. 71). EO. (gelecekte vukubulacak veya sylenecek eyler iin) yle: e h z deye re
eylemek byle o l u r k i dest r buy u ras n, c i h n be n bi lesi n c e g e z ev z . (Ferec 855/1451 v. 36a). byle ik e n

bununla beraber, buna ra men; D i l ed i i esb b


byle l i k l e tatl l k la

sa deti n h epsi n e m l ikdi. Yi n e byle ik e n, t u haf bi r bezg i n l i k h iss ediyo rd u. (E.E. Talu 1928 s. 212).

(zarf) bu tarzda, (kr, kolaylk la, rahatl k la, veya evl eviyetl e, kat iyetl e, tabiatiyl e [< tabi ati l e ] gibi zarf tipleri). S z g e l imi, se n i n iy i bi r
oyu n u n ke nd i oynad m ki i l i i n yo rum u ko n us u nda bi rtakm ayd n latmala r get i reb i l i r bana ... Byl e l ik l e ik imi z de daha iyiye, daha do ruya, daha g z e l e gidebi l i r i z . (P. Kr 1984 s. 78). Kr. beyle .

AD.

b rtlek /b rt lek /p rtlek /p rtlek dar frlam , patlak DS 771, 828, 3479, 3499 < brt l e vs. II + fiilden sfat yapan k eki, b. akk . Takalar n s. 18).

bu r n u na da stste kanatl k r la ng bal k la r at lm t. B y m , p rt lek, ayd n l k g z l . (Ya ar Kemal 1976

b rtlen brtlen DS 771 < brtlen kelimesinin varyant. Bak bu b rt l e n l e r i de se n i n Em riye toplad, z e r i n e de l imon sk n ca ... (R. Ilgaz 1981 s. 137). b rt b cek eitli (ekseriya tehlikeli ve iren) bcekler DS 772 < ??, kr. bc b rt . B u n u me z rda b rt bcek yes n! (H.R. Grpnar 1340c s. 371). sa
si z i b rt de n bcekte n, h e r t r l kt l kte n ko r us u n ! Ami n! (A. A ao lu 1981s s. 8).

b y le II (zarf) bu yolda, bu tarzda < byle . Ere n l e r i sevmedg i nde n byle de r id i. (Ferec 855/1451 v. 199a). Soru cmlesinin sonunda aknlk veya endie bildiren bir nida gibi kullanlr: A, n e b u byle ? B u taz eye acmyo r musu n se n? (S.M. Alus 1944 s. 179). b y le III (zamir), yalnz byle l e r oulunda (tekil iin b. bylesi ). He r memleketde gbekl e r i an n eye ba l
zav l l la r va rd r: bu n la r m z i l e al k a la r k a t edi l i n c e ya amazla r. 1 84 0 B u h r n byl e l e r i n sebeb i i n k r z o ldu. (Cen b ah beddn 1335 s. 191192). i i nd e i ht iya r day n n pl n tamamil e tatbik edi lmi oldu.

b y le b y le bu ekilde < byle II. Byle byle b i r i k i se n e

b r lce, b. b r l c e . b s patlamak < YUyg. bs Robert B. Shaw (1880, II); W. Radloff, 1911, IV; Tarama Dergisi 1934 I, i n f i lk etmek yerine tavsiye edilmi . Henz Trkiye Trkesine girmi saylamaz. O anda Emi ne, BU M M M! diye bst. (L. Erbil 1985 s. 32). b s b s b r kz gibi yksek sesle barmak < ses taklidi tabirlerden, kr. basbas ba r . Sal i h, Sal i h ,

(R.N. Gntekin 1944 s. 19). (tafsiltsz anlatta) falan filn (kr. b u I maddesinde b udu r b udu r ):

G ide l im h e r i f l e re, diye l im byle byle, an latal m vaz iyet imi z i! (Orhan Kemal 1949b s. 121). Abdu l l h t ci r g e nd o l b ra n me yazm , byle byle d mi . (Ferec 855/1451 v. 122a). Bu gibi

cmleler tehdit ifade edebilir: Hem n dem buyu raym si z i byle byle ts n l e r! (Ferec 855/1451 v. 68b).

bylecek

313

byt

AD. b y lecek bylece < byle II + c ek aequativuszarf kltme eki, b. ancak . a r af bylec ek ye re yak n, e mi? (S. Kilimci 1949 s. 63). b y lecene bylece < byle II + iki kltme ekinden ( ce + g i n e ) ibaret olan c e n e ek grubu, b. aca rca na . Eruz 1969 s. 47). b y leme (sfat) bylesi (II) TS 670 < byle + /me / [ET. yme dahi ?], kr. n i c eme . Kelime tek bir ve biraz mphem bir mehaza dayand iin sakncaldr. b y les i I (zamir) bunun gibi biri; buna benzeyen ey < byle I. Hi bi r ye rd e ba ma bylesi ge lmemi ti, n e diyece imi a rdm do rus u. (K. Bilba ar 1943i s. 16). Bu zamirin oulu ya byle l e r (b. byle III), yahut byle l e ri veya bylesi l e r olabilir: B eybaba byle l e ri nd e n de de i ldi r. (S.M. Alus 1944 s. 11).
Alamanya da bayl yo rd u bylesi l e re! K z l gt l maymun! u na bak h e l e, ana ata demeyip gidecekmi yle mi? (B.

oyunu (kelimenin asl mnas lk) Ch. Tzitzilis 1990 s. 190. AD. b y k len /b y k len byklk taslamak, kibirlenmek < byk /b yk + sfattan fiil yapan l e n geni lemesi (b. abaplan- ) . Y re k l e r i n e batar, bi ze byk l e n iyo r di rl e r. (Orhan Kemal 1954b s. 243). T a n db ri nd e by k le nme z id i k h g ibi, | Z t y , v i z i m de ege r o lmasa k u rd. (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 120).

Kafkasya n n dik, yol ve rme z da la r nda ay m dola m la r, yoksa be ay m dola m lar byle c e n e ? (N.

AD. b y k l k /BSTT b y k l k kendini byk grme, kstahlk, kr. byk l e n . Nomen abstractum yapan l k eki iin b. a rl k . Al la ha bykl k
va rmasn, kyl n n g z n e bakmaya ba ladk, le n o lsa diye. (M. Makal 1960 s. 84).

AD. b y k s /BSTT b y k s byklk taslayan, byk insan haline zenen. < byk /byk + s benzetme eki, b. ayru ks /ay rks . Aman, bu k z n
byks ha l l e r i! G z nde g z l n , ba nda ba rt n eksik. (Mahmud Yesari 1932 s. 118).

Gnel 1991 s. 171). b y les i II (sfat) bunun gibi, bu derecede < bylesi I. O 1987 s. 98). O zaman da bylesi ge c e l e r ya an rd . (Osman ahin 1994 s. 34). b y les ine (zarf) bu derecede, ar bir biimde < bylesi I + zarf iareti olan dativus hali eki. Bu tr dativuslu zarflar iin b. abes ye re . Dalgak ra n n
u c u ndaki fene r bt n koyu, bt n sah i l i g z e l l e ti riyo rd u. F e n e ri kald rsan n e koy, n e de bu sah i l bylesi n e g z e l o lmayacakt. (A. Hnalp 1962 s. 38). ko rkak, ek i ng e n, babasyla kon u u rke n bi l e keke l eye n k zdan k im bekleyebi l i rd i bylesi bi r atakl ? (P. Kr

AD. b y k sn /BSTT b y k sn kendini byk grmek, gururlanmak DS 774 < byk /b yk + sfattan fiil yapan s n genilemesi, kr. raks n , yoksu n . A l la h byks n e n l e ri sevmez, o u l! (F. B aykurt 1961o s. 189).

b y /b y irile mek; artmak DS 774 < ET. bed a.m. Clauson 1972 s. 299. S z mes e l id r k i a zdan k cak by r /b y r, y ri n e s amaz ol u r. (Ferec 855/1451 v. 192a.). boyu artmak; yetikin hale gelmek; K z n i met i c i nd e byidi /b yidi . (Ferec 855/1451 v. 188b). b ycek /b ycek bir para byk, olduka byk < byk /b yk + c ek kltme eki, b. a rt u cak , bu ekten evvel /k /nn d mesi normaldir. B y c ek bi r odayd. (M. Ba aran 1964 s. 80). AD. b y k /BSTT b y k b.m (k k n aksi) < ET. bed k a.m. Clauson 1972 s. 302303 [bed + fiilden sfat yapan k eki, b. akk . B i r h t n k i i bi r byk /by k ki rl eski bardak M s l im e l i n e s u nd . (Ferec 855/1451 v. 234b), yksek tabakadan, kibar: takmyldz < Ar. D ubb Akbar ya da Lt. Ursa Ma io r un aynen tercmesi: O zaman da a abeyim bi z e
y ld z la r tan t yo rd u. B y kay y , samanyol u n u ... (A. zakn 1989 s. 76). k kayy, Byk Tvbe

simden fiil yapan s n - genilemesi kendi kendini bir zellikle donanm grmek veya gstermek, yle olmuasna davranmak anlamnda geisiz benzerlik (simulativum) fiileri yapar: ET. ve AD. e rs i n - yiitlik satmak, taslamak rneindeki gibi (b. S. Schakir 1933 s. 40-41, T. Banguolu 1974 s. 224). A-E cildinde sadece byks n -/b y ks n - rneini buluyoruz. ET.de nadir (ve eitli grevlerde) bulunan s n - eki, buna mnaca yakn fakat daha yaygn olan ms n - genilemesinin ikinci ksm olsa gerektir (b. ac msa - ; ayrca b. ayru ks - , azs n - ).

AD. b y lt /BSTT b y lt bytmek (ms. bir fotoraf; by lt fiilinin sahas b yt fiilininkinden daha dar) < by t fiilinin, aksi olan k l t fiiline uydurularak geniletilmi i (causativum t- eki iin b. ac t- ) . Ufack t t n c
dkkn na ek i d z e n ve rd i; g nd e n g n e i i b y ltt . (E.N. Gken 1949 s. 67). Saffet, babasn n sah i ldek i balk k u l b esi n i b y ltm , kumsala do ru a h ap bi r balkon yapm t. (M.Z. Salo lu 1997 s. 41). fazla

ehemmiyet vermek, izam etmek: An ladm ki kad n i i by lt yo rd u. (E.N. Gk en 1952 s. 15).

G rd i: bi r tah t u r u lm , z e ri nd e bi r byk /b y k avrat yatu r. (Ferec 855/1451 v. 152b). B y k Ay bir

/l / sesinin epenthesisi ekseriya benzer kelimelerin tesiri altnda vukubulur. Bu hadise bilhassa sonu nl ile biten fiillerin /t / ile yaplan causativum hallerinde ok grlr. AE cildinde geen misaller: by lt /b y lt , donalt. Bu durumun aksi iin b. bo alt .

b yn, b. b n . AD. b yt /BSTT b yt byk duruma getirmek < ET. bed t a.m. Clauson 1972 s. 300301. (causativum t- eki iin b. ac t- ) Evi n t ek o l u
olmas n n oc ukta h e r akl na ge l e n i yapve re n bi r mark l b yt p ge l i ti rm i ti. (Fruzan 1975 s. 15).

Arab takvimin 5. ay. AD. byk t ra z bir ocuk oyunu K. Emirolu 1989 s. 59; ikinci kelime < Yun. (trid i n) ta la oynanan bir ocuk

(ocuk, aa vs.) yetitirmek:

Kolay de i l yaban

braa

314

bireyk

(. Yldz 1989 s. 85). lzumundan fazla ehemmiyet vermek, mubala a etmek: .


otla r, s rgan la r a ras nda alml g l l e r by tmek.

b raa/p ra s ya (gemici dili) serenin cundasndan donatlan selvie L. Gray 1943 s. 323 < t. b racc io a.m. (asl mnas kol) KahaneTietze 1958 no. 119. b rai y o l /p i rao l (gemici dili) kebent, gverte kemerelerini ba layan kenet (L. Gray 1943 s. 258) < t. bracc i o lo a.m. KahaneTietze 1958 no. 120 [b racc i o kol + o lo kltme eki]. Ambarda
sars nt ko rk u n t u, ak l ta safras n n a lt ndan su la r, yal n z fa rsla r de i l, g ve rt e b ra iyol la r n bi l e yalyo rd u. (Halikarnas Balks 1955 s. 267). Tahtac M ustafan n e e i yont u lmu , iki koca b ra iyol (2 0) yk l yd. (Halikarnas Balks 1969 s. 51).

b ras ya /b i ra s ya /p ras ya et (gemici dili) serenleri pirasya selvieleri vastasiyle evirmek L. Gray 1943 s. 323 < t. bracc ia! a.m. [bracc ia re kasmak, germek fiilinin emir ekli] KahaneTietze 1958 no. 117. O. brava kap kilidi Meninski 1680 I, 750 < ??. Ba ka kaynaklarda bulunamad. b rav o aferin! < t. b ravo a.m. [asl mnas cesur; etimolojisi mlum de il] G. Meyer 1893 s. 40. E, bravo M f ett i bey! (R. Bilginer 1965 s. 98).
spanyol ca, Fra ns z ca, ng i l i z c e a rk la r syleye n bu n la r n a ras na a ra s ra da boz uk bi r T rk e ka r t r n ca, di n l eye n l e r i i hya etmi gibi b ravolarla alk la nan piyan ist, dans eden l e r i co tu r uyo r, baz masala ra pc k l e r yol l uyo rd u. (N. Alsan 1957 s. 35). P rava! diyo r padi ah . B ravo! ok g z e l yapm la r.

O. bradone, b. bardona . b ra ga/b ra ga (gemici dili) top kuyruu < t. braga a.m. [asl mnas sapan] KahaneTietze 1958 no. 121. b ra got (gemici dili) trinket veya maystra serenlerinin prasya tormosu L. Gray 1943 s. 63 < t. (Venedik dial.) b ragoto a.m. KahaneTietze 1958 no. 125. b rahman Hindistanda en yksek kasttan biri < Fr. bra hmane a.m. < Sansk. Kr. b re hme n . b rak bir av kpei cinsi < Fr. b raque < E.Alm. B rack e a.m. [EAlm. b r h e n koklamak]. B u haval i i i n e n
muvaf , n g i l i z sete rl e r iy l e F ra ns z b rakla r nda n v c uda ge lme k rma dedi imi z za arla rd r. (S.M. Alus

(M. Turul 1969 s. 288). (K. ipal 1971 s. 12).

b re I (birinin dikkatini ekmek veya a may ifade etmek iin kullanlan biraz kaba nida) ey! hey! vay! TS 587588 < Yun. vr a.m. < m r ahmak! [m rs sfatnn vocativus hali] N.P. Andriotis 1983 s. 58, fakat bu etimoloji, kelimenin Trkedeki eskilii bakmndan esasl bir tetkike muhtatr; kr. mari /me re /mo ru . /v / /b / geli mesi iin b. ab 2 I /v . B re, boz at get r k im ol boz at c n k u rta ra ndu r! (F. Giese 1929 [890/1485] s. 173). B re! B u g n yet bk d mi si n! Mak s d u n ed r? (Oruc b. dil 1343/1925 s. 30). (birine hitab ederken) ey, be TS 587588: Afe r n, b re e rkes! (l 1975 [1599] s. 157). Ne o l uyo rs u n b re avrat? (F. Baykurt 1971t s. 112). b re II (ayn fiilin ikinci ahs tekili emir kipi arasnda) durmadan, boyuna < b re I veya vi ra /vi re ; kr. habi re . l e n i l e l n r m ? Ayla r i l e a la b re a la! (H.R. Grpnar 1330 s. 5). b re bre/breh breh (hayranlk bazen alayla ifade eden nida) ma allah! < belki askerlerin yry sesine benzetme. B re, b re! A l la h z e n e be ze n e, tam di ledi i g ib i halk etmi . (S.M. Alus 1944 s. 157). C ebba r
B re h anas n ! diye hayk rd , E rdo an, maki n e dedi i n byle o l u r! (. Tarus 1961 s. 276). Kemal Pa a n n K uvai mi l l iyesi nd e n c e lp ge ldi, bre h b re h b re h ...

1944 s. 141). b rak i l /b i ra k i l (gemici dili) byk bastonu cvadraya balayan halat veya zincir L. Gray 1943 s. 63 < t. (Venedik dial.) b rag h i e r a.m. KahaneTietze 1958 no. 124. b rak i sefal kafasnn eni uzunluuna yakn olan (kimse) < Fr. b rac hycp hale a.m. [EYun. (brah s) ksa ve ' (kefal) kafa, ba].

A rt k be e riyet ik i g u r uba ayr lm t: bi ris i n i n kafas ksad r, tek isi n i n k i u z u n; bu n la rdan b i r is i n e b rakisefal diyo rla r, tek isi n e dol ikosefal. (Nzm Hikmet 1936a

s. 28). b randa/bu randa (gemici dili) gemici hama < t. bra nda a.m. KahaneTietze 1958 no. 128. b randa bez i yelken bezi: Pa rma iyle z e r i n e b ra nda bez i ek i lmi byk bi r y n i a ret etti. ( ahap Stk 1958 s. 139). b ran /b ran ube, dal < Fr. b ran c h e a.m. (asl mnas aa dal). O da dokto r. oc u k doktoru . Daha do rus u, do um n c esi D NA la r n du r um uyla i lg i l i b i r b ra n . (A. Aao lu 1993 s. 84). Olay ye ri nde ube n i n b u
b ra n nda grevl i sivi l pol is i e rkete l e r bi rb i rl e r i n e si nyal ve re re k kaarla r. (Y. Ertun 1982 s. 10).

(M. Gler 1990 s. 177). Hesapla r ka rtt k k i b re h b re h aman! Batm z lan. (M. zg 1993 s. 173). b rehmen/berhemen Hindistanda en yksek kasttan biri < Ar. bra hman a.m. < Sansk. Kr. bra hman . B e r h eme n Raya dn b v rd i c ev b. (M. Adamovi 1994 (136886) no. 357). Fe ry d tmek istedim. L ki n se n bi r h eyke l g ibi b rid, bi r b re hme n g ibi c idd idi . (H.Z. U aklgil 1307 s. 78). b re bir nevi jeolojik ktle TS 1983 s. 183 < Fr. b rc h e a.m. b rey k /b i rey k bir eit araba < ng. b reak a large wagonette OED 1972 II, 1075. Amm n e a rabala r?
ek ek l e rde n t ut u da, para ol, b arabas, fayton, bi reyk , k upa, lando, yarm lando, tek atl , i ft atl la r

brezil

315

brostel

k ffesi nde n bi re r d ne va r.

(Ah m ed R sim 1328 s.

21). b rezi l odunundan krmz boya karlan bir aa cinsi < Fr. brsi l a.m. < bois de B rs i l Brezilya odunu. Brezi l ya Gney Amerikada bir devlet < t. B rasi l ia a.m., ilk nlde Fr. B rs i l in tesiri, b. afo ri zma 2. Kim bu M o ns ie u r? d iye sord um. B i r B r e z i lyal , dedi. (M. B alaban 1959 s. 63). A ug uste i l g i i l e d uva rda asl du ra n B re z i lya batik l e r i n e bakyo rd u. (N. Eray 1992 s. 122). b r i/b i r i bir kt oyunu < ng. b ridge a.m. Bu ng. kelimenin men ei belli deildir; bir faraziyeye gre mnadi, aran mnasndaki Rus. bi ri ten gelmi tir ki o da muhtemelen bir Trk dilinden alnmadr M. Vasmer 1953 I, 87 A rd ndan kahve, iko lata i l e b ri e otu r u l u rd u. (B. Uzuner 1994 s. 78).
t pt kad n la r k u yuvas na dnd rm le r bu ge z i c i evle r i. B i r k e na rda salo n, p ri masas, apl ik l e r, avi z e, i ek l i k l e r, ayr ca k k bi r ba r. (. Tarus 1961 s. 132).

b r iton bir sa kesme modas < Fr. b reto n Fransann Bretagne blgesine mahsus, kr. c hapeau b reto n kenarlar yukarya kvrlm apka Grand Larousse Encyclopdique, Paris 1960 II, 364. Bak
u na, b rito n k rkma nas l da at. B i r de k u rde l e ba la tepesi n e! (F. Erdin 1973 s. 64).

b r i yantin/b i r i yantin sa parlatmak ve yatrmak iin kullanlan gzel kokulu bir madde < Fr. bri l la nt i n e a.m. [bri l la nt parlak < b ri l l e r parlamak < Lt. be ryl l us ak yeil bir cevher]. Kltme eki -i ne iin b. albi no . B embeyaz cek et le r i, b riyant i n l i sala riyl e ga rson la r tan nmaz ha ldeydil e r. (. Tarus 1961 s. 160). B i riya nti nd e n yastkla r v c k v c k ya i i nd e kalm t. (R. Ilgaz 1959 II, 33). b r izb iz pencerede hava cereyann kesmek iin tertibat < Fr. b riseb ise a.m. [b rise kr! ve bise poyraz]. B ri zb i z i a p pe nc e re n i n n n e ot u rd um. (S.M. Alus 1933p s. 131). b r izent branda bezi < Rus. bre z e n t < Flem. p rese n n i n g a.m. < Fr. p r c e i n te < Lat. p raec i n cta kuanma, brnme M. Vasmer 1953 I, 121. Y k le n i rd i h e r
sabah mektup dol u, paket dol u b ri z e nt u val , ve r e l i n i istasyon. (F. Erdin 1960 s. 35).

b r ika /b r ka /b r ka bir eit kk at arabas DS 669, ZTS 1976 s. 22 < Rus. b ri ka a.m. A. Tietze 1982z no. 18, kr. M. Vasmer 1953 I, 124. Slavca ka iin b. ayka . Ak am st Bak rky nde n eve tek atl bi r b ri ka i l e dn yo rd um. (O.C. Kaygl 1939 s. 41). AD. b r i f in g bir vazifenin nasl uygulanacana dair nceden verilen talimat < ng. b ri ef i ng a.m., to bri e f ksaca malumat vermek fiilinin nomen actionis ekli [Lt. breve zet, asl mnas ksa].

b r o kar srma ya da gm ilemeli kymetli ipekli kuma < Fr. b roca rt < t. broc cato a.m. [Lt. bro cc us sivri dili]. B roka r ipek pe rde l e r i ekt i. (Fruzan 1972k s. 297). Al iye, i lk i n vit r i n i n n nde u z u n u z u n
du ra lam , ac mo r, koyu k rm z , pa rlak siyah, broka r ya da kadife z emi n rt l e r i z e r i n e z e n l i b i r da n k la ye rl e ti r i lm i , bi rb i ri nd e n g zal c i e l e re dal g itmi ti.

(M. Mungan 1999 s. 128). b r o m (beynelmilel kimya terimlerinden) unsurlardan biri < Fr. b rome a.m. [EYun. (br mos) pis koku]. b r on (anatomi terimlerinden) nefes borusunun akciere inen taraf < Fr. b ro n c h e < Lt. b ro n c h us < EYun (brnh os) nefes borusu. B ro n la r ok
dol u, bi r bakalm, demi adam. Sigaray b rakt rmak i i n bana r ntg e n antaj yapyo r. (Peride Celal 1991 s.

Son 4050 senede Tk. zerinde tesirini gstermee balayan ngilizcenin Tk.ye verdii ok az mikdarda morfemden biri, fiilden etken fiilsfat (participium activum) ve nomen actionis yapan i ng ekidir. AE cildinde sadece bri f i ng ve dansi ng bulacaksnz (b ro w n i ng bir ahs adndan alnmtr); bu kelimelerin her ikisi birok dile gemitir ve Tk.ye dorudan doruya bir anglosakson dilden deil de, baka bir dilin tavassutiyle girdikleri mmkn, hatt muhtemeldir. Kr. ba rmen .

b r i gantin (gemici dili) brikten kk yelken gemisi L. Gray 1943 s. 72 < t. bri gant i n o a.m. [b rigant e ekya + i no kltme eki, b. albi no ] Kahane Tietze 1958 no. 91. Kr. be rge nd e . b r i k /b i r i k I (gemici dili) iki direkli yelkenli harb gemisi L. Gray 1943 s. 72 < Fr. bri ck < ng. bri g a.m. [bri gant i n e in ksaltlm , b. af ro ]. kr. pe rge nd i . b r i ket I bir eit tula < Fr. b riq uette a.m., Fr. kltme eki iin b. alborata . A rabadan i nd im, gz me i l i e n brik ette n yaplm ku l beye do ru y remeye ba ladm. (F. B aysal 1992 s. 38). b r i ket II kalplanm kmr tozundan yakt < Fr. briq u ette a.m. [briq u e (ng. b ri ck ) + ette kltme eki]. B rak r z bazan k uy u la rda i ri bi r b rik et i and ra n ke l l emi z i, bazan ko l um u z u, bazan da baca m z . (M. Seyda 1970 I, 43).

302). b r on it bron iltihab < Fr. b ro n c h i te a.m. [b ro n c h e + iltihab terimlerine verilen it (is) eki, b. aden it ].
Ertesi sabah da Vete ri n e r Fak lt esi n e gt r lm Tek i r. B ro n it o ldu u an la lm . (G. Dino 1991 s. 120). Ge mez b ro n it i t t nde al rke n kapt.

(M. Seyda

1974 s. 10). b r onz tun < Fr. b ro n z e < t. bro n zo a.m. < Fa. pi r i n c /b i ri n c bakr; sar K. Lokotsch 1927 no. 1657. B e n , b u

ta tan pe rde n i n o rta ye ri nd e yksel e n by k, ssl kapya yakla mal, b ro n z k i l id i n g e n i ana hta r de l i i n e gz m dayamalydm. (A. A ao lu 1993 s. 9). Esme r ve damarl , b ro n z b i r h eyke l g ibi. ri ya r, yak l gvdesi n i n st nde o la an st k k bi r kafa ta yo rd u gondol c u. (E. Atas 1991 s. 69). tun renginde: Kalam , Fe ne ryo l u. S u la ra dal p kan b ro n z gvdel e r.

(.

Tarus 1961 s. 154). b r o stel, b. prostel .

bro

316

bu

b r o /AD. b o ru kadnlarn takndklar ss inesi DS 741 < Fr. b roc h e a.m., asl mnas uzun ine, i G. Meyer 1893 s. 51. D ikkatle bakt n z b i l iyo r um bro uma. G z e ld i r. (A. Kutlu 1991 s. 210). b r o r /b u r o r kapaksz kk kitap, kaln olmyan kitap < Fr. b roc h u re a.m. [b ro c h e r (kitaplar) kapaksz dikmek + u re nomen actionis eki], kr. g rav r, ka rikat r, uve rt r . Afi gel i rse duva rla ra akyor, b ro r g e l i rse bi r ye rl e re y yo rd u. (F. B aykurt 1967k s. 113). Kolt u u n u n alt na bi r demet bu ro r, af i , kitap sk t rd la r. (T. Apaydn 1991 s. 233). b r o vnin g bir eit otomatik silh onu icat eden John Moses Browning (18551926) isimli Amerikalnn adndan. . Brtanya Fransann batsnda bir eyalet < Fr. B retagn e a.m. [b reto n Brtanyal < Lt. b ritto(n ) < Kelte].

babda ,

b. bab /bap I. EO. bu bir beriki (kr. o bi r /b r ve Azerb. bu bi ri ADIL 1966 I, 318): G e e nde le n ,

Su lt n ge nd y idi, bi r t b t di ri avratu id i. B u n evbet avrat ldi. B u b i r t b t sen d r. (Ferec 855/1451 v.

245b). EO. bu dem imdi: B i z bu n ld i s a ub h di l olm duk . B u dem gr r z d i r iymi . (Ferec 855/1451 v. 99b). EO. bu de l /AD. bu deyn i bu mikdarda, bukadar (/ l / > /y n / iin kr. / l / > / /: a na II, ka n ): Beyt l m l i M s l im n e f l n m ddeden b u de l f i l o r i sa y deyi n. (l 1982 [1581] II, 166).

Nas l o la k i bi adam bu deyn i ma azala r n pa ras n y ti rmi ? (A. Cafero lu 1945 s. 10). AD. bu dne bu

sefer DS 778 < kr. Az. bu dn a.m. B i a re padi ah n o l i n e rd e n b u lsu n suyi ? B u dn e o da l i r. (B. Seyidolu 1975 s. 296). AD. bu dn bu sefer DS 778: Hi lmi, bu dn o l u n u e l e a ld Ke l A l i n i n . B i r ka da ona yalatt . (. Kaftanco lu 1983 s. 151). bu dke l is iyl e bununla beraber, stelik TS 679: mdi
bi lmez em ki bu n u as l fas l , h a sebi n esebi n ed r. B u dke l is iyl e ke l deg l ise b r ! (Ferec 855/1451 v.

B rtanya n n d rt yol a z nda arm ha ge ri lmi Sa r sa s g ibi dik i l iyo r. (B. Duygulu 1963 s. 22). Lingua

204b205a). bu esnada bu arada:


eh z del e r g e ld i d y e h re h a be r

B u es n da, o ld .

Francadan alnma ve /ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya . (Argo) b ruza et para vermeden ayrlmak < ??. kaynaklarda bulunamad. Brk sel Belikann payitaht < Fr. B r u xe l l es a.m. b r kse l la hanas bir e it kk lahana < Fr. c ho u x de B r u x e l l es a.m., belki bu sebzenin ince grn me hur Brksel dantellarn hatrlatt iin. b rt (ticaret terimlerinden) kab veya ambalaj ile beraber (tartlarak); kesintisiz (mebla) < Fr. bru t /b ru t e < t. b rutto a.m. asl mnas kaba [Lt. br t us a r, sakil]. . bu I (sfat) bu < ET. bu /*bo a.m. Clauson 1972 s. 291, G. Doerfer 1965 II, no. 776. EO. (ilerde olacak veya sylenecek olan eyler iin) u: Vez r b u
f ik i rdeyik e n k i h e l e bu ge c e tas a r r u fs u z te f e r r c deyim. (Ferec 855/1451 v. 22a). Kr. yle . Ba ka bir Ke r h a n ede yeyp i t i l e r, h e r k eyfl e ri n i att la r, s o ra da bru za tt i l e r. (L. Bonelli 1902 s. 57). Ba ka

(Ferec 855/1451 v. 34b). bu ge ce l i k bu gece iin: B u gec e l ik b u kadar kf i idi. (R.N. Gntekin 1928 s. 70). EO. bu ge z /AD. b ez bu defa DS 763764: S n uba n bu ge z F re n g a nda k a a r (Enver 192829 [869/1464] s. 28). B u g e z Hu r i y i go arm. (Nbizde Nzm 1943 s. 20). AD. bu g ide nde bu taraflarda, buralarda: l e be rl i kte n ba ka ne i var bu g ide nde? (F. Baykurt 1955 s. 42). bu g idi l e byle devam ederse: A z na
bi r lokma ekmek koymuyor, ge ce l e r i sabaha kadar g z yummuyord u. B u g id i le ha l i n eye va racakt? (E.E. Talu

1937 s. 163). b u ha lde tam o srada:


atamu gi n e m n e c c imle r sz i d e r.

B u h lde

(Ferec 855/1451 v. 44a). bu kabi l bu eit, byle Al i, k imi


zaman iyi n iyet l i bi r ask n l k la, kimi zaman i n e l emek amacyla syle nmi bu kabil sz l e r i n z e r i nd e du rmuyo r, du r uma uygu n l ml c evapla r ve re re k, g l mseyip ge i ti riyo rd u. (M. Mungan 1999 s. 368). EO. bu ke r re t

bu defa, bu sefer:

Nas r Ayy r b u ke r re t

kelime ile beraber bu zarf olarak kullanlan birok tbir tekil eder, ms.: bu a ra bu arada:
Emin e ha n m n k z Z e h ra b u a ra e l i nde kahve tepsisi l e ge l i r. (H.R. Grpnar 1943m s. 57). EO. bu a rac u a

(Ferec 855/1451 v. 51a). EO. bu ma n ide n bu ekilde, ablativus adverbialis iin b. amazdan : C h i l y et an la ra bu deti bu ma niyden mas l ah a t gr rm i . (Ferec 855/1451 v. 107a). bu mi nva l z e re / EO. bu mi nval c e bu ekilde, byle [ ca zarflar iin b. a nca I ]: B u h ik yet bu
dah k o y n ald , gitdi, gtdi. minv l ce e h z de ip u ra y t i di. Yemi te bu l u nd u u mddete h epsi de ok ok a rmut yedi. B u mi nval z e r e yemi te bi r ay kadar al t la r. (Y. Ahskal 1944k s. C h d syled g i

buraya: Baba h em e bu a rac u a dn i de ... (Ferec 855/1451 v. 56b). bu a rada /(halk dilinde) bu rada bunda Meninski 1680 I, 124; halihazrda (-da locativus eki ile yaplm zarflar iin b. akab ) : B u
arada ben m bi r o la nc u um yok d u r k i be nde n s o ra v ris i m lk o la. (Ferec 855/1451 v. 142a). bu aral kda ldi.

(Ferec 855/1451 v. 239a).

88). O. bu mukabelede buna bir karlk olarak: B u


bu n evbet bu a no ld ? o rtal kda

o zaman: B u a ra l k d a atam dah h a sta old, (Ferec 855/1451 v. 72a). EO. bu as l bu gibi (kr. ne asl /nas l ): B u as l f ik i r l n s zk rla r yab nda k a lmas muk a r re rd r. (l 1956 [158687] s. 245). B u as l om du y evl dum h a k k nda n i n td ? (P.N. Boratav 1995 s. 171). EO. bu ayak bu sefer (kr. ADIL 1966 I, 67): B u ayak bu k a rda i l e g l i b syle dg im z b uyid i. (Ferec 855/1451 v. 117a). b u

muk bel ede ba z tek l fde n g e nd l e ri m u f k ld la r. (l 1982 [1581] s. 151). bu n evbet bu sefer: Acab

(Ferec 855/1451 v. 58a). EO. bu bu arada: B u o rtal k d a ol syle n e n k s s a n u se r ri te i me li e lde n g ide r, yo ol u r. (l 1956 [158687] s. 48). EO. bu resme bu biimde, byle (dativus adverbialis iin b. abes ye re ): B u
resme bi r de rm bi r k z yav va rd, k a ndal bi l i nmedi. (Ferec 855/1451 v. 149a). bu sebepten /b u sebebe

bundan dolay (dativus ve ablativus

bu

317

bucak

adverbialis iin b. abes ye re ve amazdan ): Sende n

art uk k i iye s a tar o lsam iki bi d n rdan eksg e v rme zd m amm bu sebebden k i be n m sa a i n yetm va r, se he l bah ya s a ta ram. (Ferec 855/1451 v. 116b) k ide bi r babas na balta ol up ey rek, bi r mec idiye iste r; yan i b u sebebe ge l i r; pa ray al n ca da defol u r. (S.M.

Alus, Son Posta gaz. 27.11.1943). bu s u ret l e bu tarzda, byle hareket ederek: B i r mddet bu s ret i l e byl e mstemi r o ld . (Ferec 855/1451 v. 180a). bu su rette bu takdirde: Fe amm bu s retde k i
yol u b i r t a raf s n ve bi r c n ib i su bet i l e n m y n ola. (l 1982 [1581] s. 231). EO. bu takdi rc e bu

(Ferec 855/1451 v. 8b). EO. (tafsiltsz anlatda) budur budur falan filn (kr. byle byle ): B e n pise r i mel ik i F rsam. H i k yetm budu r b udu r. (Ferec 855/1451 v. 206a). AD. B u la r d y pi dik l e r i me re nd i ald la r. (yni: bunlar elti i bitikleri kk trpan aldlar). A. Cafero lu 1942 s. 4). bu III (zamir) btn casus obliquide ve oulda b u n la r , b.m. < bu II. Erk ekdi r b u, be k a d n da seve r, o n k a d n da. (H.R. Grpnar 1927n s. 163). (ocuk dili) bu IV/b ua/bu va /b ve su DS 807, F. Steinherr 1932 s. 184 < ??. ocuk dili iin b. adda git- . Bak , orada buva var. Bak , be baba imdi gel b
bi z i atta gt re c ek! B u vas da, be babas da, atta da oc u a v z g e l iyo rd u . (E.E. Talu 1341 s. 23). Be n ge n e ka r myorum amma oc uk l u u n, ekme e papa, suya buva demen i n faydas yok elmasm. (S.M. Alus 1933p s. 49). Pepe yiye rek, bua i e re k boy atp gel i iyo rdum.

artlar altnda, bu takdirde ( ca zarflar iin b. anca I ): B u tak d rc e vi l yet h f z u h i r seti mmki n olmayub ... (l 1975 [1599] s. 174). EO. bu takrib i l e bu mnasebetle, bu vesileyle: yed bu tak r b l e
bi r mddet mut la ai k t b ve mb h es e i u l m u f n n i ta t l de? ( Al Azz 1268 s. 188). EO. bu ta rika /b u ta rikada

bu biimde, bu tarzda: B u t a ryk a i i l ed i, a lad du rd . (Ferec 855/1451 v. 132a). Ol g n bu t a ryk a da gitdkden s o ra bi r s u ke n r na y ti r. (Ferec 855/1451 v. 61a). O. bu ta rik la bu yoldan, byle yaparak, ayn ekilde:
ebi dvm g r b u t a ryk i l e amel k ld , segb na z e r, it l e re n i met v rdi. (Ferec 855/1451 v. 125a). AD. bu tevi r bu tarzda DS 3902: Kyl l e r i n b u tevi r kon u mala r u zayp gide rk e n Pi lv tepe l i l e ri n ha l i gz m n n nde a r h etti. (H. Aytekin 1945 s. 110). bu u u rda bunun hatr iin, bu maksatla: Hatt bu u u rda evimi z i n bah esi n i ssl emek i i n kom u la r n bahesi nd e n i ek ve f idan la r a rd m. (H. Aytekin

(M.

Margosyan 1996 s. 100). O. bu V/b u y gzel koku, rayiha < Fa. b /b y a.m. Y z
re n g i, sau b y n e z b re n g b d u r k im | G l i g l z ra gnde rd i, bu ra h d m ki s a h r ya. (mer b. Mezd

1982 (840/1437) s. 41). B uydan ho , re n kte n paki z e stanbu l, Ma rmara o g n b i r l e gib i koka r. (M. Gler 1990 s. 69). bua, b. bu IV. AD. bu ba /b o ba baba DS 715, 774, TS 671 < baba I . lk nlnn /b /nin tesiriyle labializasyonu, ocuk dilli iin b. adda git . B ubam fka ra. Oldu ya m z o n d rt, aypt r bakmak buba e l i n e. (Orhan Kemal 1949r s. 40). RD. bu baka bcek < SrpHrv. b uba bcek + kltme eki. Suyi aldktan so ra di ariya ika r. N e c rs n, bt n hayvan la r, k u la r, bubakalar doyamayla r su is n la r. (N. Hafz 1985 s. 190). AD. bu b i k gonca, tomurcuk DS 774 < Yun. (bubki) a.m. A. Tietze 1955 no. 191, R. Dankoff 1995 no. 633e gre kelimenin baz varyantlar Erm. bbl ug < EErm. ppl uk gonca kelimesine balanabilir. AD. bu bu bir iki yandaki ocuk. DS 775 < bebe gibi ocuk dili? ocuk dili iin b. adda git- . Kr. Ar. ( < Suriye dial.) bbbu a.m. AD. bu bu l i k gonca, tomurcuk DS 775 < Erm. bbl ug < EErm. ppl uk a.m. R. Dankoff 1995 no. 633. EO. bucak ke TS 672674, R. Dankoff 1991 s. 19 < ET. b ak kesim [b kesmek + fiilden isim yapan ak eki Clauson 1972 s. 294]. Fiilden nomen loci yapan ak iin b. akak . Ev bi r bu ca na otu rd . (Ferec 855/1451 v. 14b). dar hudutlu yer: B i r

1945 s. 70). EO. bu vakt bu zamanda: B u vak t bu

n es ne re v deg l k i be n se ns z o l u ram. Be n i k o yub n e reye g ide rs i n ? (Ferec 855/1451 v. 199b). bu yana

bu tarafa, buraya: Ba a vas yyet tdi kim ol ge l i n c e ben bu ya a ge lmeyem. (Ferec 855/1451 v. 23a). ( dan) beri: O g nd e n b u yana vl i i l e mu hta r n y ld z la r bi r t rl bar mam t. (H. Aytekin 1945 s. 52). (hikyeyi anlatan baka sahaya geerken) gelelim ...: B u ya a: R z v n d R h ef z yi l e p di h l k s rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 35a). bu yak nda yakn zamana kadar, ok olmad: Pede r i
k a b h l man z a r bu yak nda u lbef r ik e n, o l M e r ... (l 1982 [1581] II, 158). EO. bu ya ad n

dier taraftan TS 723:

O ldem bu ya ad n z e n i

(Ferec 855/1451 v. 22b). bu y zde n bunun neticesi olarak, bundan dolay, (ablativus adverbialis iin b. amazdan ): B u
ben n b ceye geldi, bi r y rd e ot u rd .

y zde n e h i rde h i c re t havadisi ka r k te h l ik e l i b i r hava ese rk e n, istasyon boyu nda s r l e rl e aske r ak n l me ko uyo rdu. (H.Z. lken 1941 s. 95). EO. bu ekilde,

bunun gibi:

Ve bu y zde n n e z f et ve n it ret ve m c ib i istik r h o lan evz dan i ct i n ba sa y u h immet h em n c ev r ye deg l, h a v t n i h a v r peyke re dah v cibd r. (l 1956 [158687] s. 143).

EO. bu II (zamir), dativus halinden baka casus obliquide bu n , dativus halinde b u a . fakat oulu bular, b.m. (bu III) TS 688690, 694703 < ET. bu a.m. Clauson 1972 s. 291292. Kr. bu n ca, bu nda, bu ndak, bu ndan . N e itd r k i bu n u g ibi e nd e de? (Ferec 855/1451 s. 31a). Evvel bu la r a laym, andan k a tle me l o laym!

eh re bu ca na ri e l m, mest r l h l bi r y rd e di ri l e l m. (Ferec 855/1451 v. 10a). erzak, odun vs.

saklanan yer DS 775776. Bugnk standart dilde kelime sadece k y bu cak ve k e bu cak ift tbirlerinde ve resmi idare terminolojisinde

Bucak

318

budama

eskiden na h iy e denilen idare taksimat iin kullanlr, bir de: bu cak bu cak (zarf) bir keden bir keye: B i z im ef e nd i b u az ete l e ri be nde n bu cak bucak s a k la rd. (H.R. Grpnar 1336k s. 85). B e n
gay ri aki r B eye g r nmiyeyim diye bu cak bucak kaardm. (Sabahattin Ali 1937k s. 80).

ge ldi b i r a h riy n, k o maz al u r b u u , | V y bu k fi r, be mselm n, k o maz al u r bu u . (Z t 1987 [16.yy.n ilk

O. Bucak Basarabiya (bugn Moldaviya)nn gney vilayetleri < bu blgenin BizYun. ad olan ng los kenin tercmesi M. Vasmer 1953 I, 135. Calque iin b. ab I /v 3. bucarda imento d emelerin stnden geirilen merdane (M.Z. Pakaln 1946 s. 244) < t. bocc ia rda , kr. Bulg. b ua rda bir nevi ta ekici BER 1971 I, 95. AD. bucu la /buu la kk su deirmeni DS 777 < Grc. bud u la a.m. V. Cangidze 1983 s. 82. bucu r gat, b. bocu rgat . AD. bu I k, makat DS 777 < Erm. boc < EErm. po /pu kuyruk R. Dankoff 1995 no. 629, veya bu ferc, am U. Blsing 1995 s. 2930. (Argo) bu II erkeksi sevici < ng. b utc h a.m., asl mnas bir eit olan sa modas. pen madamla rd r, ve
msy l e r t it rek, c i nse l a amaya u la m acmala ry la. te bi r b u simgesi. (L. Erbil 1968 s. 52).

yars] II, 478). Hoca da v dic ek k a d aytm : Si l l e bu u adu r. Va r, bu u n get ri ve r! d mi . (P.N. Boratav 1995 s. 106). bu uk u Padiah alayla camiye kt srada fukaraya sadaka datan adam M. Sertolu 1958 s. 51. buu la, b. bu c u la . bud /b ut bacan st ksm < ET. b t /b d a.m. Clauson 1972 s. 297. H a nc e r i n e r, b udum a ras nda men e i evk u z evk um kese r. (Ferec 855/1451 v. 73a). bu d /buut boyut < Ar. bu d uzaklk [/b d / kknden].
B i z n e k a dar g r l t i t a rafd r isek, on la r o k a da r sk na rz k e olduk la r i n u mb yen et i h iss y t beyn imi z e bi r b u d k o ymu du. (H.Z. U ak lgil 1307 s.

33). Kr. boyut . buda aa dallarn veya dallarn ularn kesmek < ET. b ut , buta a.m. Clauson 1972 s. 69. Ak amst g l l e r i b udadm. Baz dal la r hastal k sarm . (A. Yurdakul 1993 s. 142). EO. bir eyin ucunu kesmek: K imi n ba n kesdm, kimi n k a rn n
de dm, kimi n e l i n, aya n, bu r n n, k u la n b udadum.

(Ferec 855/1451 v. 69b). Buda Budizm dininin kurucusu < Sansk. buddha , asl mnas uyandrlm. Tibette, oc uk B uda n n
ka r s nda vecde gel e n Mo o l Lamala r g ib i hayret ve h u u i l e bak n z ! (Nzm Hikmet 1932 s. 73). G rotesk bi r B uda h eykel i g r n y le o ldu u ye rde du rmu tu. (T. Aaolu 1957 s. 79). Kr. but /put .

buka, b. boke . buu ar beher buuk < bu uk + saydan letirme saylar (numerale distributivum) yapan a r eki, b. alt ar- . Ve asel t u l um ndan bi re r ak a ve kpec k l e g e l e n e b u u a r ak a al n u r. (.L. Barkan 1943 s. 225 [1548/955]). buu k I (say ve letirme sfatlarndan sonra) ve yarm, yarm daha < ET. b u k a.m., asl mnas kesik [b kesmek + fiilden sfat yapan uk eki, b. ak I ] Clauson 1972 s. 294. Labialisation bataki /b /nin tesiriyle; semantik geli mesi iin kr. ala, yarm . Diyn r n b bu u k dang Ma rib ye v r rem. (Ferec 855/1451 v. 214a). Nadiren yarm: Be n c e de bi r k sm o l ub bitmi di. B u te rt ib t
z e r i nde n b u u k adm daha atarsak muvaffak yet i yar lam olaca z. (H.R. Grpnar 13 41 s. 332333). Kalk, bi r be re, ik i mah z u n , ik i mavi g z i i n b u raya gel. Ve bi z zat bu u k a z iy le A nto n io sana g ls n. (A. lhan

EO. budak I aa dal TS 676678 Kelime dal mnasnda bugn yalnz dal budak terkibinde kullanlmaktadr. < ET. b ut k a.m. Clauson 1972 s. 30302, kr. T. Tekin 1994 s. 247. [bud + -(a)k kltme eki, b. ba rdak ]. B u s a h r da bi r a ac bitmi , ba hav ya gitmi , budak la r evre yay lm . (Ferec 855/1451 v. 54b). Mecazi mnada bir ailenin veya hanedann kolu: K a nk b udak d ans n, H a san y H seyn ? (Ferec 855/1451 v. 232b). budak II budak delii, daln gvde iindeki balang ksm olan ve tahtalarda grlen yuvarlak blm < budak I. budala geri zekl, ahmak < bde l . Kr. abdal aptal mna geli mesi. Kelime lgatlerde bugnk telffuz ve mnada 19. asrda zuhur eder (A. Hindoglu 1838 s. 111; boudala simple). Ar. bir oulun Tk.de tekil kullanlmas iin b. abab /ahbap , sfat olarak kullanlmas iin b. acaib /acayip 1. Y l la rca i ime
kapanmak, y l la rca ke ndimi yiyip biti rmek le me e r be n n e budalal k etmi im. (B. Duygulu 1963 s. 55). Mecazi

1953 s. 173). EO.da bu daha az nadirdi. Ba d ddan

bu u k f e rse ng y r g itmi le rid i k im M s l yol ndan a r k rav n ge ld i. (Ferec 855/1451 v. 17b). bu uk dem

ok ksa mddet, bir saniye, bir an: g rd i l e r kim an u g l i sayru | B u uk dem olmadla r andan ayru . ( eyh o l Mustaf 1979 [1540] no. 1876). EO. d n bu u u /ge c e n i n bu u u gece yars: G ce n bu u ge i c ek du rd um. (Ferec 855/1451 v. 108b). D ye mi d n b u u nda kimesne | K i ba a gste r H u r d k a n . ( eyh o l Mustaf 1979 [1540] s. 243 no. 3063). EO. buu k II yarm ake kymetinde eski bir kk Osmanl sikkesi < bu uk I. Fiilden nomen concretum yapan ( )k eki iin b. ac uk /ac k I . Yi n e

mnada bir eye ar lde dkn: Sade kad n


de i l, i nsan. | N e kibarl k budalas, | N e malda mlkte gz va r. (O. Veli 1994 s. 131).

budama (gre tabirlerinden) rakibinin elini kendi kolundan skmek, koparmak M.H. Bi 1944 s. 25 < buda + fiilden nomen actionis yapan ma eki, kr. kon u ma, ama .

Budamya

319

buur

Fiilden nomen actionis yapan ma vs. eki, BSTT.de daha yeni bir ektir ve her fiilden yaplabilir. EO.daki asl mak vs. dir (b. J. Deny 1921 s. 548549, T. Banguolu 1974 s. 264265). zel mna edinmi rneklerden AE cildinde unlar vardr: brek l eme, budama, elme, rpma, itme (oluumu farkl) depme, donanma I, e kime /e gime . Asl farkl olan sfat ve isim yapan ma vs. ekiyle kartrlmamal, kr. aktma , a la /a la (a lama /a lama) , baz lama . z de te h r tmeyb f r atayla B udamyadan B u rsaya gitdi. (Sel nik 1989 [1599] I, 473). Lingua

bu ada, b. bo ada . bu anak, b. bo anak . AD. bu az gebe DS 779780 < ET. bo u z a.m. Kelime belki bir aza deil, baka bir Trk diline aittir, b. H. Eren 1963 no. 29. bu day /b u da b.m. (bir hububat cinsi) DS 780, TS 681 < ET. bu day a.m. Clauson 1972 s. 312313. Baka bir etimoloji iin b. G. Doerfer 1992 s. 53, 80. B u etmeg bu day n g r ist nda ekmi le r. (Ferec 855/1451 v. 123b). M l te z im i n h issesi ayr ld ktan son ra, yediy z g l e k kadar bu da geti e l l e r i n e. (Re at Enis 1944 s. 121). bu day buday rengi (ten) < bu day + isimden renk sfat yapan eki, b. alt u n . B e l i e h r l e r i safvetl i ol u r, | Re n g i bu d yisi zey n et l i o l u r. (Ender n F z l B eg 1286 s. 38). Kad n la r R umca bi rb i r i l e bi r eyl e r Grpnar 1934 s. 30). bu day s buday, buday renginde olan < bu day + s benzerlik eki, b. ayru ks /ay rks . AD. bu le sabann bir ksm DS 780 < BizYun. (vkla) a.m. [Lt. bu cc u la toka] Ch. Tzitzilis 1987g no. 58. AD. bu day k budaya benzeyen bir eit ot DS 780, TS 682 < bu day + kltme eki olan k M. Rsnen 1957 s. 100. TSin verdii siil mnas phelidir. EO. bu ra erkek deve TS < ET. b u ra a.m. Clauson 1972 s. 317318. Kr. bu u r /p u h u r I. bu u buhar < bu a.m. Eki lmi tarla la rda i n c ec i k bi r bu u va rd. (M. Ba aran 1964 s. 77). A rada el iy le cam n bu usu n u si l e re k soka a bakyo rdu. (C. Kavuku 1998 s. 129). bu u la ma buuda pi mi yemek < bu u + isimden fiil yapan la genilemesi + ma partisip ek; kr. bazlama . Sah i lde bal k lokantas al t ryo r. ok g z e l bu u lama yapar. (A. Yurdakul 1996 s. 122). bu untu, b. bo u nt u . bu u r I /b ohu r /puhur erkek deve DS 732, 781, 3484, TS 684685 < bu ra a.m., b. M. Rsnen 1969 s. 86, Clauson 1972 s. 318. EO. bu u r II /b o u r develerle yaplan tamaclk < ??. Ve Ayaslo ve zmi r tev bi le ri nd e[ n ] o lan bu rc i
a rab[a?] la r zam n s bk d a bu r h idmeti n de rl e r imi . S o ra bu r h idmeti re f ol n ub evde n eve seksen e r ak c a vaz o l nm du r. (.L. Barkan 1943 [935/1528]

O. Budamya Mudanya ehrinin eski ad < ??. Ve la

Francadan alnma ve /ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya . AD. budan bir cins yabani rdek DS 778 < Yun. * (*vutni) dalg kuu Ch. Tzitzilis 1987g no. 61). Budape te 19. asrda Buda ve Pet ehirlerinin birle mesiyle husule gelen Macaristan ba ehrinin ad. Kr. B ud i n ve Pe te . AD. bude rmcek a DS 778 < Grc. V. Cangidze 1983 s. 8182. Budi m/Bud in, b. B ud u n . bud i st Budizm ile ilgili; Budizm dinine mensup kimse < Fr. bouddh iste a.m. [ B uda + Fr. iste , b. afe rist ].
Se n i n l e k imsen i n b i l emiyece i u zak bi r ye rd e ya ayalm! demi ti n. S zge l i i bi r bud ist tap na nda m? diye so rmu tum ben. (. igzel 1993 s. 44).

syle ip g l t l e r. l e r i nde n bi r tatl esme r, daha do rus u bal gibi bu day, fakat ho u r mu ho u r! (H.R.

bud iz m Asyada yaygn olan bir felsefe ve din ad < Fr. bouddh isme a.m. [kurucusu olann unvan olan B uda + baz felsefe ve din isimlerinde kullanlan isme (EYun. isms ) eki, b. afori zm 1 ]. AD. budu l ga kiloluk ieler eklinde tenekeden kap TS 778 < Rus. but lka muayyen ekilde ie < Fr. boute i l l e i e < Lt. but is f (M. Vasmer 1953 I, 155). Slavca ka iin b. ayka . Budun/Budin /Bud i m Budapetenin kaleyi iine alan blmnn Osmanllara gre ad < Mac. B uda . budu r budu r, b. bu II. O. buefraz gzel koku yayan; esans dkc < Fa. b koku ve af r z yayan. T a t u ib r k i z e r r n 855/1451 v. 115b). bu genv i l lea asl Orta Amerikadan olan bir sarma k cinsi < ng. bougai nvi l l ea < Fr. bougai n vi l l e a.m., 17291811de yaam olan Louis Antoine de Bougainville adl Fransz kifin adndan.
Pen ce remi z i n h eme n alt nda uy u z ca ik i na r, a rs z, azg n asma, bi r k u la tede buge n vi l l ea. (B. Karasu 1995 s.

get rd i l e r, kevkebel s f re l e r d edi le r; b e f r z la r, dests la r ... e l l e r m z i z e f rd e n p k eyl edk. (Ferec

120). Kr. begonvi l . bu g i d i, b. big udi . EO. bu buu, buhar TS 679680 < ET. b u a.m. Clauson 1972 s. 292. D uda u t z e h a lv du r, o t yc ge z l e r anda bu . (Naz m 1928 s. 78). Kr. bu u .

s. 12). bu u rc u deveyle tamaclk yapan kimse. . EO. bu u r III (u u r kelimesini o u r olarak okuyanlar bu u r u da bo u r diye okurlar) imdi, ite Gy. Nmeth 1919 s. 157 < bu u u r , b u ve u u r zaman. Fakat Kilisli Muallim Rfata gre < bu ke r r e

buursa

320

kadarack

(Ferhengn mei Sad 134042 s. 94).

Nie zam n be n mi l e c e ng eyl ed bi r d ng alt u n i c n, bu u r n i te get rd , gi rd me v rd ? (E. Birnbaum 1981

[14.yy.] v. 97a). Ol i la n sti n e an b ra u r, | Ge nd k a ar, a aca k a r bo u r. (M. Adamovi 1994 [1368 86] no. 893). AD. bu u r sa dii devenin buur istemesi TS 685 < bu u r I + isimden sa istek fiili geni lemesi, b. ayg rsa- . bu z /b u uz nefret, garaz DS 4465 < Ar. bu d a.m. N i g r i n k a lbimde de ri n bi r b u z h issetdim. (H.Z. U aklgil 1307 s. 47). i n i n de ri n l e r i nd e bo u l up kalm bi r bu u z va rd, o n u de si n istiyord u. (T. Apaydn 1991 s. 300). bu z et /b u u z et (dativus hali ile) kin beslemek, garaz balamak. Bana bu u z etme, M u hta r! B e n im h e b i r haba rm yok . (F. B aykurt 1961 s. 110). O. (accusativus hali ile):
K a mu d st u d men u z d u be nde o l n ze n n i c i h n u c ndan be n i b u z tmi le rd i. (Ferec 855/1451 v.

buhurdan iinde tts maddeleri yaklan kab < Fa. bah rd n a.m. [bah r buhur + tutan, ihtiva eden mnasna gelen d n eki, b. abdan ]. ... z e r e nd d s a h n la r ve g mi bu h rd n la r ... (l 1587 v. 139b).
Ge r i b u h u rdan la r oktan snm du r umda; n i c e zamand r, son i l h i n i n son e zg i l e r i de susku n l u a gm lm sayl r. (U. Kkden 1995, s. 102).

buhurdanl k buhurdan < bu h u rdan + -l k . Margosyan 1996 s. 32).

Ki l iseyi tu rlayan papaz yama i ko Agop tam h i zas na gel ip bu h u rda n l ke nd isi n e do ru sal l yo rd u. (M.

simden bir eyin mahfazas anlamnda da isimler yapan l k vs. eki (b. akal k ) bazen ayn fonksiyonu olan Fa. dan (b. abdan ) ekine ilave edilir ve dan l k genilemesi oluur. Bu rneklerde Fa. dan ekinin semantik fonksiyonunu kaybetti i anlalyor. (Buna benzer bir durum iin b. atta rc ). AE cildinde u misaller var: bu h u rda n l k , aydan l k (b. aydan ). Bu temayl bilhassa Tk. isimlerden tekil edilmi kelimelerde bellidir, ms. i n edan l k, ya dan l k .

107b). buha/puha puhu kuu Meninski 1680 I, 946 < Sl. pu ha a.m. F. Miklosich 1889 s. 5. buhar sk buu < Ar. bu h r a.m. G rd i k i a ac ard nda bi r dara uk de l k va r, andan bu h r k a r . (Ferec 855/1451 v. 93a). B i r t re n i n de ri n de ri n sol ud u u
duyu l uyo rd u. B i r d i e ri du rmadan bu ha r f k rt yo rd u.

buhuru mer yem/b uhuru Mer yem siklamen (icek ismi) Meninski 1680 I, 401 < Ar. bah r Ma ryam a.m. buji b.m. (motorda benzinhava karmn kvlcmla ateliyen tertibat) < Fr. boug ie a.m., asl mnas bir nevi mum < Bo ug i e Cezayirdeki liman ehri B icyann Franszca ad. Be rd u motoru n kapa n at. B u j i l e r i skmiye ba lad. (S. Kocagz 1954 s. 11). O. buk I boru (nefesli alg) < Ar. b k a.m. < G. Meyer 1893 s. 61e gre Lt. bu cc i na . AD. bu k II/b ke gelin DS 783, 816 < Krt. b k a.m. Jaba Justi 1879 s. 59., U. Blsing 1995k s. 176177. O. bu k a diyar, belde < Ar. buk a a.m. M ddetd r k i b i z i
b z rg eyl ed z, bu b uk a k a demi mb rek z i l e mz eyye n eyl ed z . No la eg e r g l z b i z e v res i z, bu nda mtevat t n o las z . (Ferec 855/1451 v. 71b).

(S.F. Abasyank 1954h s. 6). AD. buhar i /b uhar ocak ba; baca DS 782783 < Fa. bu h r soba A. Tietze 1982z no. 21 [ B u h r ehir ad + isimden sfat yapan eki. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t ]. O ldem bu h r d e (metinde b u h r nda ) od var id i . (Ferec 855/1451 v. 88b). ... S l i h i g c c k ma al n babasn b u h a y rs ba nda tmesi ... (Ebbekir H zm 1326y s. 185). O. buhel cimriler < Ar. bu h a l a.m. [bah l kelimesinin oulu]. Ol me rdek i bah l b i r a r uk deveyi bi zde n
dart nd , k u rb n tmedi. La net i H ud a a vu an u s a r bu h e l ya! (Ferec 855/1451 v. 233b).

RD. bu ka bukadar < bu kadar San n ha n c i de rd n va r i buka zayf lamis n ? (N. Hafz 1985 s. 195). As l mci r i z b i z. Ge lmi bubamlar U rume l i nde n , B e n t e buka m m . (Orhan Kemal 1952 s. 74). bu kadar/bu kadar (sfat ve zarf) b.m. bu mikdarda (az ya da ok), bu derecede < Fa. n k a dar a.m. tabirinin Trkeye aktarlm . B u k a dar n esn e i
bi lmek n bu de l eme nmek h c l z m deg ldi. (Ferec 855/1451 v. 74b). bukadara kadar bu ar

buhran tehlikeli devre, bunalt < Ar. bu h r n a.m. Ar. yapm eki n iin b. bat ran . Acab s u b h a n ite i lt em bu g c e be n bu b u h r n . (mer b. Mezd 1982 [840/1437] s. 31). B u d i a rs n e m z i , n e be ll eymi ! Hkmet bu h ra n na be n z iyo r mba rek. (M. Krk 1953 s. 78). buhun, b. bk n . buhur gnlk, tts < Ar. bah r a.m. P de h, am y me,
bu a gz degmi d r, d di l e r, B u h r g e rek, az yim ge rek. (Ferec 855/1451 v. 104a). Standa rd d n c eye mumlar yak lan, b u h u r la r se rp i l e n sevg i l i yu rd umu zda, ayd n la kit l e a ras nda h i bi r t ra nsatlant i i n a amyaca ummanla r va r. (C. Meri

derecede, bylesine: A h em e rim, bu kadara kadar da sla n r m i nsan ? (F. Erdin 1958 s. 31). (bir rakamdan sonra) ksr: Demek, an lataca m h ikye k rk bu kadar y l l k lf. (S.M. Alus 1944 s. 20). EO. bu kadar va r k i u var ki: B u k a dar va r k i ba a azm H i c z o ld. (Ferec 855/1451 v. 120a). b u kadarack (bukada rc k yerine mrettip hatas m?) byle azck, bukadar cz < bu kadar + c k kltme eki; aradaki /a / dizgici hatas deilse a zack kelimesinin tesirini gsterir. G e l ec ek
du r u mada dooo ru yan ma gel. M stk day; h ediye mediye istemem, demi ti. Y rek yu fkala yord u ya i le rl ey i n c e.

1992 s. 168). bu h u r et buhurla ayin veya by yapmak: Andan M ub rek od yandu rd , bu h r eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 55b).

bukadar

321

bula

(M. Ba aran 1992 s. 103). Baka kaynaklarda bulunamad.


B u kada rack i lg i yetmi ti ona.

rm t. Ayn y nde n bi r de be re.

(Peride Celal 1991 s.

312). bu k ran sarralarn kulland yn krpnts TS 1983 s. 186 < ng. bu ck ram elbiseleri sertletirmek iin kullanlan kaba pamuklu < K. Lokotsch 1927 no. 250e gre Ar. ba rrak n kaba kuma, abadan. O. Bukrat eski Yunan hekim ve tp limi Hippokrates < Ar. B u k r t < EYun. (Hippokrts). bu kun, b. bk n . bu l b.m. (aranan ey ile karla mak) < ET. bu l a.m. Clauson 1972 s. 332. N e s a b r debi l r em, ne de rd me de rm n bu l u ram. (Ferec 855/1451 v. 15b). lh i o l um, bu ld u n bu ld u n da bu kaba m bu ld u n ? (N. Tezel 1938 s. 195). tesadfen karla mak: B u ld u n y mege mtas a dd ol u r. (l 1982 [1581] II, 142). (participium praedicativum ile): Ege r c d y uy u r
bu l u rsavu z, ba n kesdk, lemi e r ri nde n k u rta rduk . (Ferec 855/1451 v. 41b). K ki n e va rd, cem ati k a m bu ld. (Ferec 855/1451 v. 229a). ht iya r adam o l u n u a lak bi r k e re vet i n st nde ho r u l h o ru l uy uyo r bu ldu. (R.N. Gntekin 1930 s. 118). oc uk la r m evde

bu kadar (zamir, oulu yoktur) bu derecede ar bir hareket < bukadar . Edepsi z bukadar da faz la a rt k! (T. Ycel 1954 s. 86). bu ka hayvann ayana vurulan kstek TS 685687 < ET. b uk a u a.m. Clauson 1972 s. 314, G. Doerfer 1965 II, no. 725. Ve k o van ve saban dem r i ve u l ve
buk a ve z e n g i ve eye r, bu n la r ems l i n esn e o u r lasa on ak a dege r o lsa d rt alt u n al na. (.L. Barkan 1943

s. 125 [tarihsiz]). buka l k at ayann dar olan alt taraf (bukann vurulduu ksm): b. G. Doerfer 1965 II, no. 726 n c ik l e ri k sa, buka l k la r i n c e, seki l i, ya z, tyl e ri p r l p r l bi r mah l k ca z. (S.M. Alus, Akam gaz. 16.4.1942). AD. bu kak sr boynu altndaki sarkk deri, sakak, gerdan DS 782 < ET. bokuk Clauson 1972 s. s. 313. bu kalemun b.m. (renk deitirmesiyle me hur kk hayvan) < Ar. (a)b k a lam n a.m. < Yun. (hypoklamon), kr. R. Dozy 1927 I, 6). ... ik i na h l i
di l r ki st d n c i h n k rg h lemde n i e bi d r l s a n at u meh ret i z h r eyl ey b re n g i b k a l em n gste rmi l e rd i. (Sel nik 1989 [1599] s.

170). 74).

R u h k i i imi zde g i z l i bi r b ukalemu nd u r, b u

(Z. Termen 1950 s. 12). stne rastlamak; kefetmek; icat etmek: z z et


se rese rp e uy uyo rla r bu ld um. Efe ndi bu vakitsi z e ng e l e i e rl iyo rd u. Hac B ey tam bu lmu tu hastalanacak zaman! (E.E. Talu 1937 s. 199).

de i en re n k l e rl e be rabe r koyu la r.

(A.. Hisar 1956 s.

AD. bu k bu ka su barda; desti DS 784 < Ar. bak b ak a guruldamak ses taklidi fiilinden yaplm bir isimden. bu ket icek demeti < Fr. bouqu et a.m. imlnn tesiriyle (kr. g ravye r ). me r et raftan g e l i n c ik l e r, papatyala r
topla r, tmse i n z e ri n e mi n imi n i b uket l e r s ra la rd.

ula mak: En i te sokak kaps ndan km , Mo l la beyi n evi n i b u lmu tu bi l e. (S.M. Alus 1933p s. 220). B i r ay

son ra n ik h m z o lacak. Evle nmemi z belk i mays bu l u r. (M.L. Dikba 1936 s. 16). Kahveye tek tk kyl l e r ge lme e ba lam t. Ya rm saat son ra i e rdek i l e r i n says 8 1 0 u b u lmu tu. (C. Tuncer 1960 s. 205). elde

etmek, temin etmek: . isabet etmek, rz olmak, uramak: Yok, bu kadar fa z la. Sen va r
g c n l e bi r eyle r yapmya al , gelsi n bi r de bu ayak bels sen i b u ls u n! (B. Duygulu 1963 s. 50). (ceza

(Re at Enis 1933 s. 115). bu k ina bogle horn < t. bc c i na a.m.


Dalg la r o ls u n, M od rovan Re isi n de n i z c i l e r i o ls u n, buk i na la r byk eytan k u l e l e r i n i u z u n u z u n f rd l e r. (Halikarnas Balks 1969 s. 10). A rala r nda bi ris i, e l i nd ek i b yk buk i nay tt r l e n b yk bi r eytan ku l es i sal laya rak, gen bi r de n i z c iy l e tart yo rd u. (a.e.

vs.ye) uramak: Hay, sen i b u na al t ra n A l la hta n bu lsu n! (O.C. Kaygl 1938a s. 161). Hey k y met

h a z e r t r z h is b olsa ge rek, | Onda bi r k i i tdk le r i n i b u lsa ge rek. (Z t 1970 [16.yy.n ilk

s. 43). AD. bu k ka l ie, su kab DS 784 < Yun. (bukli) a.m. G. Meyer 1893 s. 49, A. Tietze 1955 no. 190, belki Ar. (Suriye dial.) b k l e A. Barthlemy 1935 s. 56 vastasiyle. B i r e l i nde u fak ciga reto, dige r e l i nd e masadaki bukaldan bi ra doldu r ub i iyo r id i. (E. Misailidis 1986 [1872] s. 772). AD. bu k la aatan yaplm yuvarlak matra DS 784 < Bulg. buk la aatan arap iesi ve baka Sl. dillerde b. A. Tietze 1957 no. 9. bu k le lle eklinde sa, kkl < Fr. bouc l e a.m. < Lt. buc c u la kk yanak [buc ca yanak + u la kltme eki]. Sa r b uk l e l e r i y z n n ya rs n rt yo rd u. (Y. Yazc 1990 s. 103). bu k let bir eit yn < Fr. (lai n e ) bo uc l ette a.m. Palton
olmad i i n A n n ea n n e buk l et y nde n u z u n bi r c eket

yars] I, 195). beenip beenmemek, uygun saymak: B u n u nas l bu ld u um u y z mden an lamak isteyen bak yok muydu? (B. Duygulu 1963 s. 7). Hepsi kabahati Dal M u rada bu l uyo rla rd . (K. Bilba ar 1939 s. 34). Kuvvetlendirilmi tabirler: b u l up bu ldu r / bu l up bu l u t u r gayret gstererek, emek sarfederek bulmak: A l la h r z o ls u n, adamca z bu lmu bu ld u rm u , bi z e yol lad. (Mah m d Yes r 1928 s. 30). imdi, apka mapka, n e l z msa, bu l up bu l u t u r up abuk g et i r! (S.M. Alus 1944 s. 182). bu lduk a bu na arzulad n bulduktan sonra daha fazlasn istemek: Yetmez mi tem y n ig r? El de su na rs n ? | Ey k mi h n et z ede, bu ld uk a bu na rs n ! (l 1994 [159199] s. 157). AD. bu la yenge, amca kars, day kars DS 784, b. b l la /b u l la ve abla /abu la . EO. bu la I sallamak TS 687688 < ET. bu l a kartrmak Clauson 1972 s. 337. A s u z n oyana,

bula

322

k uy r uk

b u laya, | Eyleye

sen i

h e l k a u laya.

(M.

atmosfer yaratmak: B a aran 1964 s. 65).

Kimi l e r i de korka r ek i n i rd i

Adamovi 1994 [136886] no. 813).

Fe ra h d k a la r k a r u layu | Nak rala r dge, sancak bu layu.

Hseyi n e fe nd ide n, bu la nd rma a al rd o rtal .

(M.

( eyh o l Mustaf 1979 [1540] no. 6241). bu la II bulatrmak < ET. bu l a kartrmak Clauson 1972 s. 337. M i lyo n ve rse n cana kyamam, el imi kana bu l uyamam ben, lki n ba ka a re yoktu. (M. Ba aran 1964 s. 51). her tarafn yapkan bir madde ile kaplamak: Dayanabil e cek miyim diyor! Ya o, sen i n g ib i
bi r p rla ntay amu ra bu lamak kpekl i i n e dayand ya?

AD. bu langn bulanm, kar m < bu la n + fiilden sfat yapan g n eki, b. akk n . Ah, be n darg n , k zg n , z i h n im bu la ng n. (Ahmed Vefik Pa a 1933ia s. 82).
nsan mut laka ka ra gz l , dalyan vc u t l u, b u days i ri n i sevmiyor. (S.M. Alus 1944 s. 44).

(. Tarus 1961 s. 114). O. bu lana bahe ve odundan alnan vergi < Sl. platiti, plaati para vermek, demek fiilinden bir m tak F. Miklosich 1889 s. 5. AD. bu lak kaynak, pnar ba, e me DS 785, TS 687 < ET. bu lak a.m. Clauson 1972 s. 336. Yol u n st nd e bi r bu la n ba nda ad r ra r u rd u la r. (A. Cafero lu 1942 s. 27). Bulak Kahire yaknnda kk bir ehir, imdi Kahirenin bir semti < G. Doerfer 1965 II, no. 809a gre bu lak kaynak kelimesinden. He r sebt
g n i B l k seyri n e muk a r re rd r. (l ek bi r u as i r az meti

bu lan k duru olmayan, donuk < bu la n + fiilden sfat yapan k eki, b. akk . N e h i r k y s na kt m, suya baktm. B u la n k akyo rdu. (D. zl 1966 s. 24). AD. bu lan k a r s bir davar hastal. Hayvan bu la n k a rs o l u rsa ne yapars n ? (Kemal Tahir 1955g s. 69). bu lan k s biraz bulank < bu la n k + benzerlik eki s , b. ayruks /ay rks . M ese l den i z i n dibi nde bakt n bi r
koca vapu r yan yatm yatyo r. O ye i l e alan bu la n ks, sisl i su i i nde vapu r u n h e r ta raf b ym , kocaman la m . (S.F. Abasyank 1944me s. 68).

1975 [1599] s. 107). Bu cmledeki Bulak kelimesi yazmalarn bir tanesinde B L yk eklinde yazlm tr. bu la ma koyu zm urubu, koyu pekmez DS 786 < ET. bu l ama un orbas G. Doerfer 1965 II, no. 770, Clauson 1972 s. 338 [bu l a kartrmak + fiilden sfat ve isim yapan ma eki, b. baz lama . Kyl eke ri n ide c ekmi ? Pekmez yesi n, bu lama yesi n! (. Tarus 1961 s. 17). bu la ma cvk hamur < bu lama + a , b. baz lama .
u p l de su na la r k a rn aa, | Naz a r n it e k l sa r bu lamaca? (Meh m ed 1965 [1398] no. 2367). El l e r i n e saydam e ldive n l e r ge i r ip aynan n ka r s nda saatle rc e ot u r up, ha z r lad n boya bu lamac n sala r na s re c ek t rd e n kad n de i ld i n. (. igzel 1993 s. 11).

bu lant mide bozukluu, kusacak gibi hisler < bu la + fiilden nomen concretum yapan nt eki, kr. alkant , u za nt , fakat bu la n fiilinin tesiri altnda. Ge r ekte n mideme bi r b u la nt ge lmi ti. (N. Eray 1990 s. 94). bu lar, b. bu II. AD. bu lara dii spa DS 786 < Yun. (pulra) di i tay Ch. Tzitzilis 1987g no. 432. EO. bu larc la y n bunlar gibi TS 690 < bu la r (b. bu II) + c lay n gibi, b. anc lay n . EO. bu laru n bunlar iin TS 690 < bu la r (b. bu II) + i n. Se n l e ke ri l e h a r m l e ri a l, eh re i l et. B u la r u i c n k d u id i. (Ferec 855/1451 v. 7a). EO. bu la ru la bunlarla TS 690 < bu la r (b. bu II) + i l e .
A ndan bu la r u i n e t a m k o d. s u u mad. (Ferec 855/1451 v. 123b). B u la r u i l e

bu lan kar mak, kark hale gelmek, (su, hava) duruluunu, berrakl n kaybetmek, snkle mek, donukla mak < ET. bu l a n a.m. Clauson 1972 s. 337. B u d nyan n p isl ik l e ri n e
bu lanmamak i i n sah n e oy u n c u la r n n d nyas n semi im. (P. Kr 1984 s. 252). (mide, safra)

bu la /b o la bir eye de mekle kirlenmek, bulanmak, yalanmak, amurlanmak DS 786 787, TS 690691 < ET. *bu l a G. Doerfer 1965 II, no. 767. B u a ral k d a Dalla ca rd : G l ek, d lbe nd,
k u ak , yan c uk k a na bu la masu n! Be r v r , sak l ayaym, d di. (Ferec 855/1451 v. 216b). Hibi r ey ya amazsan, pisl i e de bu la mazs n.

tutulmak, kusacak gibi olmak: e h z de i s a u r k i h a mm mdan k m du r, s a f r s bu la nm du r. (Ferec 855/1451 v. 49b). Sen i y z n e bak d k ca y re im bu lan yo r, balk l yo r! (Ah m ed Vef k Pa a 1927 s. 32). AD. bu la n bk l kvranmak: Ul ug u u n di z i nd e
yle yatyo rdu D r . B u la nmay bk lmeyi b rakm t.

(A. Yurdakul 1933 s. 341). (hastalk) sirayet etmek: O n la r

bu n u n t ifo veya manan j it g ibi bu la c b i r hastal k olmas ndan ko rkmu la rd . (K. Bilba ar 1953 s. 39).

atmak, sata mak DS 787, TS 691: El l e r n e de rse desi n, | Se n bola ma kimseye! (K. Emiro lu 1989 s. 58).

(F. Baykurt 1971t s. 149). bu land r kartrmak ET. bu l a ndu r a.m. Clauson 1972 s. 337. H a lef o l e me z e ri nde bi r dem otu rd , e l i n y z i n y ud, su c u a z bu la nd u rd , i cdi. (Ferec 855/1451 v. 129a). [Burada akla bir soru geliyor: niin su imeden hep suyu bulandrrlar?]. Mecazi mnada ayialarla entrikalarla kt bir

(yalva ra rak) su nmak: Padi ah vu r u lm u a dne r, akl f ik r i n e ka r r, Pe ri l i A na n n e l i n e, aya na bu la r: Aman a na, yaman ana, sevdik le ri n i n ba yi n. (E.F.

Gney 1946n s. 14) . istemeden bir eye kar mak: Kendi deyi iyle bi rka y ld r t u ri zm i i n e bu la m . Kasaba d nda bi r motel al t r yo r. (A. Yurdakul 1993 s. 48). AD., RD. balamak DS 785 786, TS 691, T. Kowalski 1933 s. 18. k e l e i n
arkas kesi l i n c e ka ra ekme i sayl di l iml e re blmeye

bulak

323

Bulgarya

bu la tk. (. Tarus 1950k s. 90). bu la t r b.m. B a k a n y la i l ed r, rviyyen sec c desi alt na k o r ve don na k a n b u la du r u r. (Ferec 855/1451 v. 176b). (iki

morfemden ibaret olan (i ) ti r intensivum genilemesi, b. an la t r- II ). bu la k (sfat) zerinde ya ve yemek krntlar farkedilen, ykanmam (kab kacak vs.) < bu la + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan k eki, b. akk . Mecazi mnada yapkan, sulu (adam): . (isim) kullanldktan sonra henz ykanma m sofra aletleri (isim yapan k eki iin b. ac uk /ac k I ): Al i imdi dkkn n alt ba ndaki
arsaya a la n k k kap n n n nde b u la k la r ykayord u. (S. Kocagz 1954 s. 86). Mecazi mnada

EO. bu l du r aryarak bulmak < eklen b u l fiilinin causativum hali, fakat mna hususunda bu l fiilinin ayn, sadece biraz kuvvetlendirilmi idir; nasl ki ms. ko tu r ko mak. Ol de l kde i la n bu ldu ra la r, | Ba n yasslayub ld re l e r. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 890). EO. bu l du rat (bir binay) batan baa aramak < bu ldu r fiiline mnaca ok yakndr, fakat teekkl anlalmyor. Fe r r u h r z d u rd , k a s r bu ldu ratd, nak d u c i ns bu ld u n k a rd . (Ferec 855/1451 v. 42a). Evi bu ld u ratd, n e f sce n es n e bu ldu n h eb ald, bi r bo a ba lad. (Ferec 855/1451 v. 111a). Ayn kaynakta bir ka kere daha geer. B a ka kaynaklarda bulunamad. O. bu l fak i r fakir, yoksul < Ar. (a)b baba + /l / harfi trif ve fak r fakir, yni fakirin babas. Oldem
k a r c u k b u l fak iy ri e h z de i n e s f re k o n u k lad. (Ferec 855/1451 v. 132a). get rd i,

(meyhane veya umumhanede) mdavim; balta olan kimse, bell: DS 664: B u b u la k syle n e syle n e yk la yk la def ol ub g itdi l e r. (Meh m ed Tevf k 1300 s. 34). K a nk bu la k a amu r o ld u ? | K a nk k rh n e l e re n r o ld u ? (Ender n F z l B eg1286 s. 83). AD., RD. bu la la balamak DS 786787 < bu la a.m. + la ??: M esmel ekmedn yime bu la lad. (J. Eckmann 1940 s. 160). AD. bu lat bulandrmak DS 787, TS 691 < *bu l at a.m. [bu l a fiilinin causativum hali, b. act- ]. B i r Zaj czkowski 1934 [1405] I, 78). RD. bu latal k bataklk DS 787 < Sl. blato a.m. A. Tietze 1957 no. 4. Kr. Ba ltal iman , valtal k . EO. bu l ca vad TS 691 < Mo. bolca szle mek fiilinden, kr. G. Doerfer 1963 I, no. 107. bu l d o g/b u l d o k bir cins kpek < Fr. bou l edogue < ng, bu l ldog a.m. [bu l l bo a ve dog kpek]. B u ldog kpe i su rat l , kara n l k bak l h e r i f T i na n n pe zosuydu. (M. Kaan 1990 s. 99). Te rasm z n tam ka r s nda bi r
Maca r ai l esi ot u r uyodu, k z l sal bi r an n e, k r sal yak k l bi r baba, ve z iya ret le r i n e g itt i imde ayak bi lek l e rime sald ra n ik i b u ldok kpekle ri nd e n o l u an. (G.

b a ra k a s d eyled k im ol be n m adma mens bdu r, ve e riy i a nda i l etd ve an u suy n b u latdu , (A.

Bul gar b.m. (Balkanlardaki Slav milletlerinden biri) < ET. b u l a bulamak, kartrmak fiilinin r eki ile yaplan geni zaman fiilsfat (participium aoristi)ndan, asl bir Trk kavmi olan Protobulgarlara verilen ad (literatr iin b. MNTESz 1967 I, 332). M i n tan n n st n e fes re n g i fe rme l e g iymi , B u l ga r oban la r na ben z iyo r. (A. lhan 1988 s. 216). B u lga rl k Bulgaristan (Memleket isimlerine gelen l k iin b. A rabl k ) : Ord u n u bi r
k sm n im le, bi r k sm n ce n ba gnde rmi ola n bu l a rl k e lbette bi r mefk re n i ak a bg r id i r. (Ah m ed

R sim 1333 s. 6). O. bu l ga r i I sahtiyan TS 692 < B u l ga r + memleket ve ehir isimlerinden sfat yapan Ar. eki, G. Doerfer 1965 II, no. 766. Ve bu l a r y k i nde n a lt Os m n al na. (.L. Barkan 1943 s. 137 [1540/947]). O. bu l ga r i II/AD. bu l gar 56 telli ufak bir saz K. Uz 1964 s. 13, telli uzun sapl balama DS 788 < B u l ga r + memleket ve ehir isimlerinden sfat yapan Ar. eki. BER 1971 I, 88e gre Bulg. bu lga rya bir nevi byk tambur Bulgarcaya Trkeden gemitir. AD. bu l ga r ina telli uzun sapl balama DS 788 < bu lga r + t. alg isimlerinde grlen i no ekinin tesiriyle, kr. albi no . (Garb mzii stlahlar iin b. acitato ) . Bul gar i stan b.m. (Trkiyeye komu olan devlet) < B u l ga r + memleket isimlerinde ok kullanlan Fa. ist n eki, b. Ac emistan . Dedem o s ra la r h e n z a lt
ya la r ndaym ve B u l ga ristan da kalan a rkada la r n z l e r d u ru rm u . (B. Uzuner 1997 s. 35).

Scognamillo 1990 s. 1718). bu l d ozer topra kazp kaldran makine < ng. bu l ldo z e r a.m. [bu l l boa ve doze r (ilc) dozaja gre veren (?)]. Ba tanba a bi r ant iye. B u ldo z e rl e r, ekskavat rl e r e l evat rl e r ha r l ha r l al yo r. (F. Erdin 1973 s. 23). Kr. doz e r , yold z l e r . AD. bu ldu k pi; vey ocuk; kimsesiz ocuk DS 787 < bu l + fiilden isim yapan duk fiilsfat (participium) eki, b. bi ldik . bu l du mcu k o l uzun zaman beklenen eye (ms. bir ocua) eriince sevincinden marmak DS 787 < bu ldum [isimlendirilmi fiil kipi. Fiilin gemi zaman eklinin, isim haline gelmesi iin b. bast + c u k kltme eki, b. acc k . Bu tipte baka misal yok. .

Bul gar ya Bulgaristan < Bulg. B lga rya a.m. Lingua Francadan alnma ve /ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya . Yen i Ky d B u lga ryadaki
kyle ri n i n ad. Y z y l la rdan be ri o kyde ya am la rd.

(M. Buyruku 1954 s. 106107).

bulgur

324

bl

bu l gur /b u r gu l b.m. (ameliyelerle hazrlanm buday) < Trkesi eski deil (Meninski 1680 I, 775e gre b u r u l, b u r u r , halk aznda b u l u r ). B at Asya dillerinde yaygndr (Fa. bu r o l , F. Steingass 1930 s. 176; Ar. bu r u l R. Dozy 1927, 73 74; Grc. bu rg u l , E. Cherkesi 1950 s. 21. Hazrlan eski bir tekni e benzedii iin isminin eski bir yerli Bat Asya dilinden gelmesi muhtemeldir. Metatez iin kr. alb z . Karn m da bi a ki S ey ran:
B e n im de, dedi, b u rg u l n e g et i rmedi n k i a h ey! (Orhan Kemal 1949e s. 43) A n n emse Do u da n geti rd i i l e z z et l e ri a rma an etti mutfa m za. On u n bu lg u r la yapt ke ke i ve a u resi me h u rd u r. (B.

bu l / BSTT. bu l u I bir araya gelmek, karla mak, kavu mak TS 693 < ET. b u l u a.m. Clauson 1972 s. 345 [bu l fiilinin ortaklk hali, b. azg u r u - ]. Ol ik i
bi ri b i r i nde n ay r lmayan d stla r ve o l i k i bi ri b i r iy l e bu l mayan d men l e r k iml e rd r? (Ferec 855/1451 v.

137b). Va rs a k begl e r i l e b u l u d la r, az m ce n g o l nd . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 227). bu l u du r (causativum hali): Andan M hy r d g n eyl edi,
Ba d d bez edi l e r, Faz l M uvaffak k z y la m c eddede n bu l u du rd la r. (Ferec 855/1451 v. 18b).

EO. bu l /b u lu II (birisine) gelmek, (huzuruna) yeti mek < bu l u I. Ve yi n e o l t r h d e evs t n sdan


bi ri k i bi r devl et l ye ibtid en bu l ma a gel rd i, h c olmazsa be on s kke r i l e bi r ik i f risk r alaca arz e k l u rd . (l 1975 [1599] s. 106).

Uzuner 1997 s. 33). bu l gur bu l gu r tane tane, taneler halinde (ter) DS 788 < bu lg u r . Al n nda bu lg u r b u lg u r te r. (S. Kilimci 1949 s. 60). AD. bu l gu rcu k kk taneler halinde yaan kar < bu lg u r + c u k kltme eki, b. ac c k . Kar tanelerinin ve dolunun hububat cinslerine benzetilmesi olaandr, kr. g c . bu l n /BSTT. bu l un b.m. [bu l fiilinin reflexivum ve passivum hali, b. ac n I ve ac n II ] < ET. b u l u n a.m. Clauson 1972 s. 344. Yol la r ba l u b u l l u nd , k rub n i l emedi. (Ferec 855/1451 v. 117b). bu l u n fiili ok defa o l fiilinin e anlamlsdr ve o l fiilinin tekerrrn nlemek iin kullanlr. va r ya da yok kelimelerinin kullanlamad yerlerde mevcudiyeti ifade edebilir (o lmak fiili gibi): Se n ekilde bir isim cmlesinde de o l fiilinin vazifesini yklenebilir, ms. bir sfattan sonra:

AD. bu l i /pu l i /b l /b i l l i ku; civciv, horozcuk, bu l im /b u l l im canm, sevgilim DS 789, 3484, 694, 821, K. Emiro lu 1989 s. 59 < Yun. (pul) A. Tietze 1955 no. 223, Ch. Tzitzilis 1987g no. 433. Doymadum bu l l im se nde n. (B.A. Yanko lu 1943 s. 173). Kr. bi l i bi l i . AD. bu l i bu l i bebe konu mas taklidi < bu l i /p u l i (?).
n n e bi r alt n tas na n su goyi l la r. El i n i i i n e goyup bu l i bu l i diye gon u i r. (B. Seyido lu 1975 s. 411).

bu l ij in, b. bl uc i n . bu l i m, b. bl um . bu l la, b. b l la . bu l l m, b. bu l m . bu l l i, b. bu l i . bu l ucin, b. bl u c i n . AD. bu l u/pu lu erkeklii olmyan, innin, sstendam DS 3485, TS 32013202 < Meninski p u l c impotens ad venerem iin Fa. diyor, fakat F. Steingass 1930 s. 199 bu l c kelimesinde (benzemeyen baka mnalar arasnda) sadece a bit of flesh, which is cut off in female circumcision mnasn veriyor. Kelimenin Ar. *bal c gibi bir sfattan gelmesi mmkn grnyor, fakat lugatlerde mnaca uygun bir kayt bulamadm. AD. bu l udu /b u lut i /bu l utu kzla alan efltun (zm) DS 790791 < bu l u t + renk sfatlarnda ok kullanlan eki, bazen ondan evvelki nlye uymu olarak, kr. g m g m . (Dikkat: Az. bi r bu l ud z m [Azrbaycan na llar 1960 s. 257] ibaresindeki bu l ud Rus. blyudo sahandr). Ayrca b. altu n . bu l u /b l b.m. (cins olgunluk) < Ar. b u l eri me. Mecazi mnada: 1975 s. 146).
P de h n bu la r g rd i k i h a ddi b l a y tdi l e r, r i c l old la r, k a t na ok d. (Ferec 855/1451 v. 143b). Bay Yan Yaza r sap na kadar M e nde res iydi. O n u n zaman nda siyas b l u a e r i mi , on u n zaman nda di le nmi , t r nak lanm t. (. Altan

h i z n eye g i r, h c [bi r] h a z iy n ede bu l nmayan n ef yisde n bu ldu u a l, ge l! (Ferec 855/1451 v. 5b). Ayn

Dokto r, daha i ht iyatl bu l u nmak i i n, e e r bi r c i nayet va rsa cesedi ka rp kasabaya geti rme l e ri n i ca nda rmaya sk sk te nb i h ett i. (Sabahattin Ali 1936 s. 9). B u ha rek et l e r iy l e potu r l u ve yan k y z l i nsan la r n o n la ra ak rabala r kadar yak n o ld u u n u, be n im u zaktan ge lmi bi r yabanc bu l u nd u umu an latmak istiyo rla rd . (K.

B ilbaar 1943d s. 6263). Sfat yerine bu noktada gemi zaman fiilsfat olursa tama mlanm mazi mevzuu bahs olabilir: Va de tem m oldu vak t h d z e ri istedi. Ze r h a rca s r lmi bu l nd . (Ferec 855/1451 v. 234a). Fakat bu gibi bir cmlenin hususi bir ifadesi de olabilir, konuan sanki bu iten mesul olmadn, onu istememi olduunu, ondan pi man olduunu hissettiriyor: B i r defa
ka rma Dakti loya iddetle i h t iyacm va r demi bu l u nd um. (M.L. Dikba 1936 s. 37). B e n de byle namussu z oc u u n b i z e l z um u yok, diye rek bi r daha arayp so rmam tm. B e n ld bi l iyo rd um, demek sa ha? ok memn u n o ld um do rus u. N e de olsa, efe nd im, ka rde bu l u nmu bi r k e re. (B.S. Kunt 1933 s. 2425). bu l u n

fiilinden evvel gelen ibare ok defa locativus halinde bir masdar ya da nomen actionisdir: Ay ru k b u n u g ib i h a re ketde bu l nmayam . (Ferec 855/1451 v. 125b). EO. dativus haliyle: kavu mak:
B i r y la degi n h a be r mi um u . D i r i c e o l u rsam si z e bu l nam, le cek o l u rsam du dan u n utmayasz!

(Ferec

855/1451 v. 30b31a).

bulun

325

buna

Ar. 1u23 ncelikle tekil kelimeler iin kullanlan bir emadr. Geisiz fiilerden nomina abstracta yapar (W. Wright 1979 I, 113). A-E cildinde u rnekler bulunuyor: bu l u /b l , b r u z , c l us, c n n, c r u f /c r f , du h u l, dumu r .

EO. bu lun /bu l n esir TS 692 < ET. bu l u n a.m. Clauson 1972 s. 343. Ve ol k a rda um zam ndu r h a r m l a
gitmi d r. imdi ba a h a be r v rib imi : de cok u r u n u rd um, bu l u n i l e ge l r em. (Ferec 855/1451 v. 97a

bu mbar /b o mba r /mu mba r koyun ve baka havvanlarn kaln barsa ve ondan yaplan yiyecekler DS 736, 3218 < Fa. mub r a.m. Redhouse 1890 s. 2037 (mub r > mumb r > bumb r ). Fa. mub r /mub a.m. iin b. F. Steingass 1930 s. 1148. B aska bir etimoloji (Fa. b n koyun barsa ve b r pis kokan) b. Al Seyd 1324 s. 6263. C i e r
parala r n u z u n ca bi r i e ge i r, temi z l e nm i bumbar ve ba rsakla r bu n la r n z e r i n e sk sk sa r. (Fahriye

97b). bu l un-, b. bu l n- . bu l untu bulunan ey; hazrda, el altnda olan ey TS 692, L. Bonelli 1899 s. 366 no. 316 < bu l + fiilden nomen concretum yapan u n t u , b. ak nt , yahut bu l u n + fiilden nomen concretum yapan t u ekleri, kr. avu nt u . E e r bu l u n t u g ib i bi r eyle r i n
va rsa, bi r i eye koyal m, bi ra z u i l tan z e r i n e dkel im, d a r, o l u u n a lt na gmel im. (M. Turul 1969

Nedim 1933 s. 4243). C eket saltadan fa rks z, kol la r bombar. (S.M. Alus 1933p s. 204). bu mbu lan k ok bulank, dibini gstermiyecek kadar bulank < bu la n k + reduplication + /m / tezat nsz, b. apakak l . A nadol u n u n i i n e do r u
gitt ik e seyrek l e e n asmala r, ba ku l e l e r i, z eyti n l i k l e r aras ndan ve bu la n k, bumbu la n k G edi z i n yan s ra ...

(A. lhan 1957a s. 14). (Argo) bu m bu m I kibar, temiz giyinmi (?) < ??. G e e n
g n , na h, se n i n u ot u rd u u n ye rd e ke rl i f e r l i , h k met kona g ibi, bum bum bi r ha n m va rd. Boyuyo rd um pabuc u n u. (F. Baysal 1955 s. 63).

s. 254). bu l u , b. bu l . bu l u at bulular, icatlar, yalnz bu l u atl akll, icat, keif yetene i olan DS 790 < bu l u + Ar. t oul eki. bu l ut I b.m. (buu veya duman, toz kmesi) < ET. bu l t a.m. Clauson 1972 s. 333. N g h hav dan bi r u l u bu l ut be l rd i. (Ferec 855/1451 v. 55b). B u es n da
emr i i l h bi r k z l bu l t peyd old, ya mu r y r i n e od ya du rd . (Ferec 855/1451 v. 46b).

(Argo) bu m bu m II cinsel iliki, cinsel birle me H. Aktun 1990 s. 61. bu mbu r /b unbu r domuzlan bcei, bok bcei; iri yabani ar cinsi TS 695, K. Emirolu 1989 s. 59 < Yun. (dial.) (bmburas) ardan iri bcek N.P. Andriotis 1974 s. 180. Kr. bu nb u riya . bu mbu ru u k ok buruuk, buru buru < bu r u uk + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak l . Kr. bu r umbu r u uk . B umbu r u uk, slak ceket i n i n yakala r n kald rm t. (R. Enis 1935 s. 32). ht iya r bi r kyl
kad n, yan na o u l la r n a lm , ki l im dokuyo rd u ye rde. K r k r t e l l e r i, bumbu ru uk. Y z de ylesi n e. (F.

(Argo) bu l ut II ok sarho F. Devellio lu 1959 s. 72, H. Aktun 1990 s. 61 < bu l u t I O kadar sa rh o ki, ge n e bu l ut! (S.M. Alus 1933p s. 123). B u l u t g ibisi n de habe ri n yok. (S.M. Alus 1934 s. 368). bu l uti, b. bu l ud u. bu l utu, b. bu l u t u . bu l m, b. bl um . bu l var aal geni ehir caddesi < Fr. bou l eva rd a.m. < Alm. B o l l w e rk sur, tabya. Alt ndan metro n u n get i i
bo bu lva r, byk ta tla r h z la ge t i mi garip bi r u u l t u ka ryo rd u, de ri nde n . (D. zl 1966 s. 10).

Otyam 1962 s. 56). bu mbuz ok souk, buzlu DS 791 < bu z + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak l ). Ales s a b h uyandm ki o rtal k bumbu z! (Ah m ed R sim 1333 s. 176). Mecazi mnada: stedi i kada r g z e l o ls u n, bumbu z desen i z e! (S.M. Alus, Akam gaz. 31.1.1942). bu merang atld zaman atana geri dnen eri sopa < Avustralya yerlilerinin dilinden. AD. bu muz, b. bamus . AD. bun sknt, zaruret, keder TS 693694 < ET. bu a.m. Clauson 1972 s. 347. B u n la r b u n ca demden be r bi z e
dostl uk de r l e r. imdi bu demde d m nl k tmeg vec h i yok d u r (S a ltuk-n me v. 575 b). k a rma g l i i nde n H ud y | Ki bu da g rmeyesi n h k a z y. (Pr Res 1935 [932/1525] s. 11). Halm g rmyon, yle mi K r Abbas? Ge lmi ba ma bu n ve r iyo rs u n du rmadan. (F. Baykurt 1967k s. 38).

O. bm bayku < Fa. b m a.m. Z , b m, akkei, se re i dan uk dutd. (Ferec 855/1451 v. 188a). bu m derin ve kuvvetli grlt < ses taklidi kelimelerden, belki yine byle olan ng. boom un tesiri altnda. Kanal et d eme i i oktan bitmi . Ortada 150). AD. (Kbrs) bu ma zm kfesinin kapa; tahtadan yemek tas DS 791 < Yun. / (p ma/pma) kapak, yuvarlak yass ta Ch. Tzitzilis 1987g no. 446. bu mba, b. bomba .

n e maki n e, ne i i. Ama ben, bi r b umu n u c u na asl kalm km r pa ras n se iyo rum. (A. A ao lu 1985 s.

buna b.m. (ateh getirmek) < ET. b u n a.m. Clauson 1972 s. 348; kkn genilemesi iin kr. tk , tka r -, tka.
B u y l i i nd e boyu na i k i i t i ve h i ko n u mad. l me yak n ayla rda da bu nad.

(M.C. Anday 1965a s.

22). bu ld uk a bu na b. bu l .

bua

326

bundukiye

EO. bu a engellemek C. Brockelmann 1919 s. 25, dorusu herhalde bge . bunak bunam < bu na + fiilden sfat yapan k eki, b. akk . Ge r i b u nakt ama baz sz l e r i h i de yar de l i saylan bi ri n e ya ra r samalkta de i ld i. (Fruzan 1972k s. 231). B u n la r a kla r n , ideal l e r i n i ,
de e rl e r i n i, do ru la r n , t utk u la r n kaybettikte n son ra, g n n art la r na, hayat n ko u l la r na, g n c e l i n argosu na uyg u n o la rak ya ayp gitmektedi rl e r. Topl um ke ndi n i s rd rmek i i n mi l l b i r u u rs u z l u a, ge n e l l e ti ri lmi bi r bu nak l a s nm du r umdad r. (M.

O.da c u az / c g e z , BSTT.de ca z / c e i z ekillerinde olan kltme ekleri, c u k / c ik ekinin, az eki ile bir genilemesidir, fakat ondan daha hiss, rikkatli ve ok aycdr (hypocoristicum). Bugnk konuma dilinde ca z ekini, palatal kelimelere de takmak eilimi vardr. AE cildindeki misaller: bu n ca z, can ca z m, di l ce i z , ef e nd ica z m /ef e nd i caz m, el ce i z /e l ca z. Kr. ala az .

EO. bunc lay n bunun gibi, byle TS 698699 < ET. mu n u layu a.m. Clauson 1972 s. 767. b. anc lay n .
Kimsen e g rmedi bu n c lay n i | Ki imdi H us reve u rad o . (Fah r 1974 [1367] no. 1223).

Mungan 1996 s. 338). bunal hava alama mak, havaszlktan ekmek; darlktan rahatsz olmak, sktrlmak; ok skntda olmak DS 791 < bu n /b u + sfattan fiil yapan a l genilemesi, b. alal . z n k u k a pus n adu rmaz la rd . Be yet acl k d an bu a lm la rd. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 38). B u h a sretde k a ldum, bu f i k retde b u a ldum bk ld m. (Ferec 855/1451 v. 116a). T u r u c u apart man n n o rta kat nda otu ra n la r ka g nd r bu p usl u, so uk havadan bu na lm la rd. (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 95). AD. bunalma pazar ate pahasna: B u na lma paza r aldk la r top raktan iyi a rpa
e lde etti l e r... Ba ha ra a rpa kt l ba lay nca Bo lve r A an n ras yand, Uzak kyle re b u na lma paza r satt.

EO. bunda I buraya TS 699700 < bu IInin locativus hali, dativus hali mnasnda. O l k i i n ra beti va rise bu nda gels n! (Ferec 855/1451 v. 24b). AD. bunda II burada DS 792, TS 700702 < bu IInin locativus hali. Locativus hali ile yaplan zarflar iin b. akab . B u nda n e i va rdu r? G it! (Ferec 855/1451 v. 12a). Haydi a rkada , bi z e ba ka ye rde
nasip arayalm. B u nda bo gste ri e imi h rmet.

(Ahmed Vefik Paa 1933dk s. 5354). EO. bundak byle TS 702 < ET. b u ntak a.m. Clauson 1972 s. 349. EO. bundal k burada olu, burada olma TS 702 < bu nda II + l k nomen abstractum eki (b. a r l k ); locativus haline eklenmesi nadirdir, kr. g nde l i k, kandal k, y zde l ik . B e n m bu ndal um eyl e z h i r! (Meh m ed 1965 [1398] no. 1479). EO. bundan buradan TS 702703 < bu IInin ablativus hali. B u ndan n h o n d gid iyo r bu n la r, ik yetle r i n ede nd i r b i lsem? (Ah m ed Vef k Pa a 1933dk s. 5). bu ndan byle ilerde: B u ndan byle g e re kd r k i sz mde n k m ayasn. (Ferec 855/1451 v. 40b). K z
k o rk us u z s l im k a ld, iddetden s o ra fe re c e y ti di, bu ndan bylek i mri g e nd ye ass k a ld . (Ferec

(. Kaftanco lu 1983 s. 110). bunar, b. b na r . bunbu r, b. bumbu r . AD. (Kbrs) bunbu r i ya kelebek DS 791 < Yun. (dial.) boumbu l ia (oul) bir cins ar N.P. Andriotis 1974 s. 180. /l / / r / deiimi iin b. a r n . Kr. bumbu r /b u nb u r . bunca I bukadar DS 792, TS 695697 < ET. bu n a a.m. Clauson 1972 s. 349 [b u IInin aequativus hali; ca zarflar iin b. an ca I ]. B u n ca vak t d r sa a k a t rl k de rem, sen i eke rem. (Ferec 855/1451 v. 219a).
B e n m bu n ca bi d n r h a rc o lm c yeg h uma bende n se n otu rd u . (Ferec 855/1451 v. 20a).

855/1451 v. 105b). EO. bu da dert arkada TS 703 < bu dert, keder + isimden ortaklk ismi yapan -da eki, b. ada 1. EO. bund ra (ilk hecedeki nl /o /, / / veya / / de olabilir) marmak, bulduka bunamak A. Topalo lu 1978 II, 106107 < ??. O. bunduk fndk < Ar. b u nd uk < Yun. [ ] (pontikn (kryon)) a.m. [Pontos (=Karadeniz) cevizi]. ateli silhlarla atlan ta veya mermi TS 703. Kr. f nd k . O. bunduke kk mermi, kurun < bu nduk + Fa. kltme eki olan e , b. ba e . B u nd uk e i s rb ve
cevz e i he n l e r i n bi r z a rb na o n k a t cev en u mi fe r sipe r o lmaz. (Tursun Bey 1977 [149095 aras] s.

AD. bunca II bu kez DS 792 < ?? [ ca zarflar iin kr. anca I ]. B u n ca sen i vu ra ca m. imdiye kadar vu rmadm. B u n ca vu raca m. B rakmad n pe imi. (Ya ar Kemal 1955i II, 338). AD. buncac k /b uncac m yalnz ukadar az; sevilen kk iin kullanlan sz DS 792 < bu n ca I + c u k kltme eki, b. ac c k . M e l ik k l ndan bu n cac uk dt z r id i. M e l ik h z r ge l r id i. (Ferec 855/1451 v. 56b). M ustafa gibi naml an l , i r i yar bi r de l ika n l n n
bu n cac k k za k o lmas, ke ndi n i t e h l ik e l e re atmas n e demekti? (. Tarus 1950a s. 102).

bunca z kk ve biraz acnacak kimse < bu II + ca z kltme eki. N e de g z e l, to raman c k bi r o lan. B u n ca z bo naca ks r o lmu ! (H.R. Grpnar 1335 s. 226227). Sevilen kk iin kullanlan sz: d rt ayda da bi r o lsa bu n ca z ma bi r pik n i k yapt rmak ge rek iyo r. (M. zg 1993 s. 199).

49). O. bunduk Venedike ait; Venedik altn, zecchino < Ar. bu nd uk a.m. Kr. B u nd uk iye . O. Bunduki ye Venedik < Ar. B u nd uk ya a.m. O. bunduki ye ateli el silh < Ar. bu nd uk ya a.m.

bungalov

327

buras

bun gal o v verandal tek katl ev < ng. bu ngalo w a.m. < Hind. bangla Bengal usul. AD. bun gun skntl DS 792793 < ET. *bu n u n bunam, bunak. [bu n (Clauson 1972 s. 348) + fiilden sfat yapan u n eki, b. akk n ]. Dokto r
Hikmet, ge n k z la a n n esi nde n o ld uk a a r ve b u ng u n bi r hava i i nde ay r ld ve mah z u n mah z u n evi n i n yol u n u tutt u. (Y.K. Karaosmano lu 1938 s. 319320). Km ldanmadan ate e bakt u z u n u z u n. Y z b u ng u nd u.

AD. bu ra II buraya < bu raya nn bir fonetik varyant m? Boban z l e l i h bu ra ge lmiyo rdu n u z . (A. Cafero lu 1940 s. 72). Ayn ey Az. Trkesinde: B u ra haa n ge ldi n i z ? (ADIL 1966 I, 326). Kr. n e re, o ra . bu rada, b. bu I. Burak Muhammedin miracda bindii hayvann ad < Ar. al B u r k a.m. G re n d rd i: e h d o lm , fe l ekde n
bu a n r i nmi , | M e z rum sti n e i nse | B u r k be rk s r atde n. (Zt 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 17).

(T. Apaydn 1991 s. 122). bunker (askerlik terimlerinden) snak < ng. bu n ke r < Eng. bonk e r a.m.: C eph edeki, k um torbala ry la ve
odu n la rla mu hk emle ti r i lm i 34 k i i l i k s nak la ra bu n ke r diyo ru z. (E. Atas 1996 s. 157).

AD. bu rak EO DS 794, TS 705: b rak fiilinin labialisationlu varyant. bu ral bu yerde do mu (kimse) < bu ra I + l eki.
N e reye byl e bu l u t abla? | Az bek le, be rabe r g ide ri z; | be n de bu ra l de i l imdi r. (C.S. Turanc 1957 s. 63).

AD. bu lan doumu yakn olan kadn hastalanmak DS 793, EO. bunal TS 703 < bu + isimden fiil yapan la n geni lemesi, b. abaplan- . EO. bunla tedirgin olmak < bu dert, sknt + isimden, deiik hale gelmeyi ifade eden fiil yapan la genilemesi, b. bayramla - . Ok la
ay r la ra ya ra u rd la r, | B u la u r, issi n b ra u r, g rdi l e r. (Enver 192829 [869/1464] s. 86).

burada kalmak niyetinde: Ge c e de bu ra l ym ve k t oyu n u na devam edecek l e rm i . (S.M. Alus 1944 s. 28). AD. bu ral k buras DS 794 < bu ra I + l k eki. B u ra l h msaf r ye r mi? (A. Cafero lu 1945 s. 205). bu ram bu ram bulutlar halinde havaya ykselen (koku) < ET. bu r ttmek Clauson 1972 s. 355, kr. YUyg. b u ra koklamak; kokmak G. Jarring 1964 s. 61, + bu gibi iftten ibaret zarf terkiplerinde kullanlan m eki, kr. e z im e z im, s r m s r m .
Ta l kta, mutfa a biti ik h e l n n b u ram bu ram kokusu. (S.M. Alus 1934 s. 139). B i r kad n ad rla rda n bi ri n i n n nde b u ram bu ram tte n bi r ocakta yemek pi i r iyo rd u. (O.C. Kaygl 1939 s. 18). En ok te rl e fiiliyle

bun lu dertli, skntl < bu n /b u + isimden zellikle sfat yapan l i eki, b. adamak l l 2. ff et Han m n kocasiyl e

kavga edip e rk e nde n yatt bi ra z bu n l u, gaml ge c e l e rd e Hak B ey skende r i n odas na kap ge n i kanapen i n st nde uykus u n u ek iyo rd u. (M.. Esendal 1934 s.

122123). bun suz bu olmadan < bu II + s u z menfilik (privativum) eki, b. adsu z /adsz . B u be n m dah k z um old, be n bu ns u z n i c e s a bu r de rem? (Ferec 855/1451 v. 148a). AD. bup bu avu kuu DS 794 < ses taklidi kelimelerden. kr. ng. hoopoe , Lt. upupa , Fr. epops , etc. F. Kluge 1975 s. 857. Kr. bb bk . bu r (bir eyi) kuvvet sarfederek kendi etrafnda evirmek TS 709710 < ET. b r a.m. Clauson 1972 s. 355. Babam f nd k yan iy l e ka ra rtt byk la r n bu rd u. (H. zkan 1979 s. 28). EOda kelime b u r da okunabilir, br de: K a m dan ip bu rd /b rd i. (Ferec 855/1451 v. 238b). Tanb r n e l i n e ald, k u lak la r n b u rd /b rd i, r st eyledi. (Ferec 855/1451 v. 204b). sarmak: K z eyitdi: Va r imdi,
i tem mdu r. O ldem du h t e r i n k ah t e r ad r n ba na bu rd /b rd i, evi n e va rd. (Ferec 855/1451 v. 16a).

kullanlr: Be n se n i b u raya bu ram bu ram te rl es i n diye geti rmedim. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 122). Kokusu olmadan, bulut gibi havada grnen eyler iin de kullanlr: S cak bu ram bu ram topraktan t t yo rd u. (Kemal Tahir 155g s. 128). D a rda bu ram bu ram kar ya yor. (M.. Esendal 1934 s. 201). Kr. bu rca bu rca. AD. bu ran yokluk, geim darl DS 794 < bu r ha n kelimesinin varyant; kelime iindeki / h / sesinin d mesi iin b. habazan . bu ran, b. bo ra an. bu ranca bir cins balk < Yun. (borntsa) < t. bo rage /bo race a.m. G. Meyer 1893 s. 29. bu rancine/p o r incine (gemici dili) makara orta deliinin etrafndaki maden oluk L. Gray 1943 s. 324 < t. b ro n z i na a.m. KahaneTietze 1958 no. 130. bu randa, b. branda . bu ranya, b. bo rana . bu ras bu yer, b. bu ra I. 3. ahs possessivum ekine ra men teki ahslar iin be n im bu ras, si z i n b u ras denir. (zamir) bu i, bu mesele: B u s u l be n i pek z iy de i al ediyo rdu, b u ras mu h a k k a k . (H.Z U ak lgil 1317 s. 141).

bu ra I (son nl konu ma dilinde da ve dan eklerinden evvel debilir) bu yer < bu I ve a ra (bu kelimenin yn eki olan - ra ile ilgisinin olup olmamas, henz zlm deildir, b. a rd rad n ). Kelime eksiz olarak BSTT.de yalnz bir izafetin ilk ksm olabilir: B u ndan s o ra ta k b edi l ec ek h a t bu ra
arabac la r n k a ra yol u ta b r etdik l e ri patik a ms bi r ey idi. (Ah m ed erf 1326 s. 219). Fakat AD.: Zeyti n l k esiydi bu ra.

(M. Ba aran 1964 s. 82). Bu gibi hallerde BSTT.de tekilde daima 3. ahs mlkiyet ekini kullanlr (oulda bu ihtiyardir), kr. bu ras .

burc

328

burgada

bu rc I (astroloji) Zodyaktaki yldz kmelerinin her biri < Ar. bu rc a.m., kr. bu rc II. Dah bayk k ld u k gkde bu rc la r, ya n o l o n ik i bu rc k im ma l mdu r. (A. Topalo lu 1978 II, 107). bu rc ak reb Akreb burcu (Cancer) : G n e bu rc ak rebde idi. (Sel nik 1989 [1599] I, 533). bu rc de lv saka burcu (Aquarius):
h mu h a r rem o n d rd n c i g c esi k a me r i m n evve r z u h a l h n esi bu rc delvde tam m m n h a sif o l ub yatsu nam z vak t i nde lemi z lm t i h t a eyledi. (Sel nik

d n e kadar h e r ey vard. B u n u, A l i i l e yaz la ra i dem, ke nge r, bu ra l l k kazmak i i n g itt i im zaman se z e rd im.

(H. Aytekin 1945 s. 72). Burdur Anadoluda bir ehir ve vilyet ad < EYun. (Polydrin) D.J. Georgacas 1971n s. 109. bu r ga anafor, girdab TS 706707, AD. vida DS 797 < bu r + fiilden nomen abstractum yapan ga eki.
Bo z b u la n k aka r s u, kp r n n ta tan i ri ayakla r n n ev resi nde bu rgala r yapar. (K. ipal 1971 s. 12).

1989 [1599] II, 760). O. burc II kale duvarnda kule < Ar. bu rc < EYun. (purgos) kule G. Meyer 1893 s. 42. B i r g n n g h 855/1451 v. 239). zbandut gibi:

eh z de eh rbe nd dolayu tefe r r c l e n re k y rid i. G rd i ki bi r bu rcda demiyle r ba la r as l ub du ru r. (Ferec Y uka r e h i r Kal esi n i n b u r la r , u u r um la r n st ndek i eski konakla r n kaba sil u et i g r n rd . ( . nl 1986 s. 8). bu rc g ib i iri yar, N g h diyv r del i nd i. B i r bu rc g ib i yigit, eb rev don n geymi , h a n c e r e l i nde i e r g i rd i.

Fiilden ga veya ma ekleriyle tekil edilmi ve hareketlerden bahseden, bir bakma nomina abstracta saylabilecek bir kelime tipi vardr. Bunlardan AE cildinde bulunanlar: bu rga, bu rgama, bkeme /bkme, dolama, dn eme /dn embe, e i rtme (nomen instrumenti), e me/eyme . Bu ekleri gsteren baka mnalardaki kelime tipleri iin b. akta ra , ana , atlanga , baz lama , b zme , rtma .

(Ferec 855/1451 v. 111a). bu rca burca /burcu bu rcu buram buram (gzel koku iin) DS 794, TS 706, R. Dankoff 1991 s. 19 < ET. bu r ttmek Clauson 1972 s. 355, b. bu ram bu ram , fakat ekler baka. Ba h , bu rc u b u rc u t e r l emi . (Ebbekir Hzm 1326 s. 184). Kr. bu rak bu rak . bu rcak bu rcak, b. bu rak bu rak . bu rcu bu rcu, b. bu rca bu rca . bu rcu va, b. bu rj u va . AD. bur I karabiber DS 795 < ET. mu r /b u r < Sansk. marica /mar ca a.m. Clauson 1972 s. 771772. AD. bu r II /b u ru dallardaki taze yaprak ve filiz; kse otu DS 795, 802 < bu r Ie balanyor, E.V. Sevortyan 1978 II, 274275. Deveye bu r ge reg ise boyn n u zada. (V. zbudak 1936a no. 96). AD. bu r III karn ars DS 795 < bu r fiiliyle alkal, fakat kuruluu anlalmyor. bu rc u bu la n dayanma gcn yitirmek, alayacak duruma d mek DS a.y., A. Pskllolu 1974 s. 21: B i rd e n
bu rc u bu la nd. M emedi hat r lad. M emedi yakala rla rsa ld r r l e rd i. B e n im y z mden, f ka ra! dedi. (Ya ar

bu r galan burgata olduu gibi dnmek: He r k l kta, h e r re n kte i nsan se l i b u rga lan p du r uyo r. (A. Yurdakul 1993 s. 198). bu r gada, b. bu rgata . bu r ga ma girdap veya kasrga < bu rga kelimesinin varyant, kr. bu rga a, bu rgala DS 797. imdi

l ve rsek; he r ey, i imi z i bi r b u rgama fkesiyle bu ra n sanc , beyn imi zdek i sivi l c e, c emiyeti n t k rd adam olmak kepaze l i i; h e r ey ve h epsi, ne kadar kolay bitive re c ek l e r? (A. lhan 1957z s. 267).

Bur gas Bulgaristanda bir ehir ve Karadeniz liman < bu rgaz kale < Yun. (purgos) kule. AD. bu r ga burulmak, kvrlmak DS 797 < bu rk + ??
me r A l i g r sesiyle n c e yaral la r ! d iye ba rd . Si n i r l e r i b u rga p gitmi ti. Ke nd i sesi n i tan yamad ye ri n alt nda. (F. Baykurt 1982 s. 170171). Anadolu diyalektlerine (ve EO. ya) zgn olmak zere fiilden fiil yapan ( ) ekinin (b. a l I ) bir a varyantna rastlanlr. Tek tk rnekleri hep orta dnkenlik (medialisreflexivum) anlamnda asl fiilin mnasn pekitirici geisiz fiiler yapar. A-E cildinde ata (b. at - /ata - ) ve depe - (depi - ) rnekleri bulunuyor. Ayn ek, yine anlamca yakn olan na genilemesinde de gzkr (kr. arna ). O tip fiillerde bir tr fiziksel kavga ile ilgili bir mna grebiliriz. Nasl olutuu pheli olan AD. bu rga fiilinde ise bir ga - eki olduu tahmin edilebilir. Kr. Evliya elebinin kulland garip szcklerinin arasnda azga - hiddetlen-, kavga et- R. Dankoff 1991 s. 15; Codex Comanicusda (14. yy) ise aza yolunu ar- fiili gemektedir.

Kemal 1955i I, 121). bu rak hayvanlara yedirilen bir ot < ET. bu rak a.m. Clauson 1972 s. 357. Ve arpan u k i l esi a lt ar ve
merc imeg k i l esi o n e r ak caya ve bu ra u alt a r ak c aya ... (.L. Barkan 1943 s. 350 [1572/980]). Na z i f eyl e Se l im k rda bu rak yol uyo rla rd .

AD. bu r ga t r kartrmak, karma kark etmek < bu rga fiilinin causativum hali. Mahmut ge n e de
bi r ik i svd i i nd e n. T rk iye d ek i g ibi k zg n k zg n homu rdand: Madem z e cekt i n, n ede n bu rga t rd n sa r eytan? dedi. (F. Baykurt 1982 s. 110).

(T. Apaydn

1991 s. 236). AD. bu rak bu rak /b urcak bu rcak buram buram < bu rca bu rca nn varyant. A l n la r nda te r bu rak bu rak. (F. Baykurt s. 1967a s. 293). B i r k l na h a t ge lmemi bu rak bu rak di ri lmi di. (S a ltuk n me 1974 [15.yy.n sonu] v. 251b). AD. bu ral k yer elmas biiminde siyah kabuklu bir bitki DS 795 < bu rak kelimesinin bir varyant (kr. ahfadiye l ik ). B u evde ku u n s d nde n y la n n

bu r gata/bu r gada (gemici tabirlerinden) halatn muhit mesahas birimi L. Gray 1943 s. 84 < t. (Venedik dial.) pu rgada in KahaneTietze 1958 no. 528. Moto rc u l uk o rtakl n n b u rgadal k ha latla r g nde ri ld i mi ? (B. Arpad 1975 s. 19).

burgaz

329

burnus

RD. bu r gaz kale THASDD s. 1629 < Yun. (purgos) kule A. Tietze 1955 s. 230. Kr. bi rgos /bi rgaz, B u rgas . bu r gu b.m. (delik amak iin kullanlan alet) G. Molino 1641 (triuello kelimesinde) < ET. bor uy boru (alg) Clauson 1972 s. 361 [b u r + fiilden nomen instrumenti yapan g eki (b. ag ) ]: ek i , t rp,
keski, kalem, | To rna, bu rg u b t n Avadan l k la rd r. (Tevfik Fikret 1958 s. 29). e l z em |

bu r ku l mafsal zorlanmak, topallamak < bu rk fiilinin passivum veya medialis-reflexivum hali, b. a l- . Dne rk e n ye rd ek i am yapraklar ndan kaydm, sa aya m bu rk u ld u. (K. Bilba ar 1961 s. 87). Mecazi mnada: O ald rmad ama, i i bu rk u l u r g ibi o ld u. (S. Kocagz 1941 s. 67). bu r kuntu i organlarda hissedilen krampvari hareketler DS 799 < bu rk- + -u n t u (b. ak nt ).
Kalbimdeki bu rk u n t uy u, hayatmdaki k nt y an latabilmek i i n ik i ey syl yeyim: Yapayaln z kaldm! A l yamyorum! (Aka Gndz 1930 s. 222).

bu r gu l, b. bu lg u r . bu r gut, b. bu rk u t . bu rhan, b. b r ha n . bu r ina, b. bori na . bu r inata, b. bo ri n eta . O. bur i ya hasr < Fa. b riy a.m.
mescide, b r iy ya, c i r a v r rem. H s l n im ret i

bu r kut /b u r gut burkulmasna sebep olmak < bu rk fiilinin causativum hali; /k / ile biten baz fiillerde grld gibi causativum u t ekiyle tekil edilmitir, kr. ko rk u t, sa rk t, rk t . O n u n
yal n z be n im gn l mde o n u lmaz bi r u kdesi, beyn imi n i i nd e h e r l h z e si n i r l e r im i bu rg u tan simsiyah bi r kbusu kald . (H.R. Grpnar 1942 s. 224).

(Ferec 855/1451 v.

236a). O. bur i yabaf hasrlar imal eden kimse, hasrc < Fa. b r iy b f a.m. [b riy ve b f diken, dokuyan].
K a an at t r o la s a n atde bayt r | N i e z e rd z o la b r iy b f. (mer b. Mezd 1982 s. 157

bu r luta, b. bo rlota . bu r ma I kvrlm < bu r + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ma eki, b. a lama . B eyaz te n, bu rma bykla r, pembe pembe yanakla r ... (S.M. Alus 1934 s. 129). AD. bu r ma II telleri burularak yaplan bilezik DS 800, TS 709 < bu rma I. Alt n bu rmalar di rs ek le r i n e kada r
k yo r muydu? E l i f i n ko l u nda bi r tek g m bi le z i k bi l e yoktu. (Re at Enis 1944 s. 184).

[840/1437]). bu rjuva/bu rcu va paral snftan biri, kapitalist < Fr. bou rg eo is a.m. [bou rg surla evrili ehir]. K k
bu r j u va esnaf l k la riy l e i d nyas kara rmam bi r n esi ld ik . (B. Arpad 1976 s. 24). Evet, eskide n bi r dram n z va rm si z i n. Oysa bu rc u vala r n d ram yoktu r.

(Fruzan 1972k s. 303). bu rjuvazi burjuva snf (aristokrasiden ve proletaryadan olmayanlar) < Fr. bou rgeo isi e a.m. Fr. i eki iin b. afaz i . B u r j uva z i i nsan soyu n u
yaralad. O n u lmaz yarala r at i nsanda bu i nsan bl .

AD. bu r ma III burma usul ile enenmi, idi edilmi DS 800, TS 709 < bu r I + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ma eki, kr. asma kp r, basma kitap . Ou la n d rt buy n u z l u bi u z u daha
bu rmala r n yan na atp stanbu la gediyo. K a sapba , sa a bu rma geti rd im. (A. Cafero lu 1940 s. 9).

(Yaar Kemal 1980 s. 8889). bu r k burarak evirmek, mafsal zorlayak hareket ettirmek (ms. kol), kanrtmak < bu r + -ak , b. M. Erdal 1991 I, 494. T rpa n yle b i r sef e rd e bu rkacaks n. (F. Baykurt 1971t s. 352). Alman n
Yan l l k yapyo rsu n u z ! B u ras e rk ek l e r h e lsd r demesi n i f i l n di n l emede n, bo gz le rde n bi ris i n e soktu ka rs n . A na hta r bu rk i e rde n g z! diye de ba rd z e n l e. (F. Baykurt 1982 s. 107). bztrmek: H i ddetle dudak la r n bu rk uyo rd .

AD. bu r ma IV musluk DS 799 < ET. b rme a.m. Clauson 1972 s. 366 [bu r + fiilden nomen instrumenti yapan ma eki, kr, rtma, sald rma ]. B u rmas gev eyen e mede n su damlyo rd u. ( ahap Stk 1958 s. 124). Burma Gney Asyada bir devlet < Burmallarn dilinde M ra n m . Kelimenin e itli izahlar iin b. HobsonJobson 1968 s. 131. AD. bu rnaz byk burunlu DS 801, TS 711 < bu r u n + gze batan bir vasfa dayanarak sfat yapan a z eki J. Deny 1921 s. 582, b. ala az . B e n i de h u c cet yaz p
bat rmya sebep olan vek i l bu r na z na l n et olsu n !

(H.Z. Uaklgil 1307

s. 5). Mecazi mnada: O n u n haf i f b i r s rme glg esi


o rtas nda par lt la r a rtm , i r i mk natsl g z l e r i r u h um u ok ark e n son ra son ra kalbimi bu rka r g ib i tesi rl e r i n i a rt rd . (H.R. Grpnar 1943g s. 134).

(Ahmed Vefik Paa 1940 s. 29). bu rnu s Arap erkeklerinin giydii kukuletal kaftan; bir eit barts Meninski 1680 I, 788 < Ar. bu r n us < B izYun. (brros) < Lt. bi r r us < Kelte bi r r us kapuonlu ksa manto a.m. G. Meyer 1893 s. 52, Meyer-Lbke 1935 s. 79. h, o me hp re g z e l T n us l , | O g z e l s k , bey z bu r n us l ! (Ender n F z l B eg 1286 s. 33). Mevl eviyye k l h evl d- A rab
t cla r ndan b u r n us ve t u rt r ismiyle me h r ve ev i l- i

O. bur ka ya mak < Ar. bu rk a a.m. G r b g l y z i o n c e h a y dan | Ye i l b u rk a la h eb y z i n ya ubdu r. (mer b. Mezd 1982 (840/1437) s. 128). AD. bur ku k burkulmu DS 799 < bu rk + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan u k eki, b. ak I . Kahvede ayla r da tan o c uk, saat
tak nd ko l u n u bi ra z c k b u rk u k t ut uyo r. He rk es grs n . lk kol saati. (A. A ao lu 1982h s. 62).

buror

330

burunduk

sl mda al met-i z hd id i.

(Mstak m-zde 18.yy., v.

7b). Kr. bo rno z . bu r o r, b. bro r. bu r s birinin tahsili iin denen aylk para < Fr. bou rse a.m., asl mnas kese < Lt. bu rs kese < EYun. (bursa) deri, me in. B i z im o lan son u nda bi r bu rs kopard. A lmanya ya gidiyo r. (Peride Celal 1991 s. 358). Bur sa, EO. Bur se Trkiyede bir ehir ve vil yet ad < Yun. (Prsa) a.m. N l f e r H t n o l h t nd u r
kim K a pl u ca K a pus na yak n y rde B u rsa h is r dibi nd e tekkesi var. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 19).

bu ru l , b u r fiilinin passivum hali. ek imek, tedirgin olmak, keyfi bozulmak, ksmek: He r kad n g ibi, o
da kskan t r. Ke nd i nde n ba kala r na gste ri l e n i l g ide n n e o lsa bu r u l u r . (S. Anadol 1947 s. 1718). Kadn n bu syledik le r i n e b u r u lmu tu. R e cep e yaptkla r na pi man oldu. (M. Z. Salo lu 1997 s. 5051).

bu ru lu rulo halinde, drl < bu r + fiilden participium passivum mnasnda sfatlar yapan u l u ek kmesi J. Deny 1921 no. 853, b. a rd l . lk blmede,
bu r u l u b u r u l u F re n k ke e l e r i, yol ke e l e ri , ye r mu ambala r ... (S.M. Alus, Ak am gaz. Nisan 1941).

EO. bu rt surat asmak < bu r fiilinin causativum hali. Kr. M. Erdal 1991 I, 344 Ayk bi z k o rk a ru z a labumu zdan, bi r g nde n, bu rtm , k a t sa rp. (A. Topalo lu 1978 II, 107). EO. bu rtar /pu rtar buruturmak DS 801, TS 711712 < bu rt fiilinin causativum hali, kr. ka r, kopar . Pey amber sz i n kesdg i n y z i n p u rta rd. (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 69). Ge r i f ik r i i nd e y z i n b u rta ru r, | Ol be l dan ge ndz i n i k u rta ru r. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 952). bu rtn , b. bu rt u n . EO. bu rtuk ask (surat), atk (ka) TS 713, Meninski 1680 II, 5972 < bu rt + fiilden sfat yapan uk eki, b. akk . O. burtun I eskiden bir harb gemisi tipi < t. be rto n e a.m. KahaneTietze 1958 no. 92. AD. burtun II yk gemisi DS 801 < bu rt u n I. EO. bu rtun /b u rtn buru mak < bu rt fiilinin reflexivum hali (b. ac n II ). S k i ec e l e l i nd e n
t i keb d u ar b z e h r l d n t a tmadn y z l e r i bu rt n ub k a n la r k a ub ve i i lm i piy le gibi be i z l e r i u ub ... (Matrak 1976 [15331536] s. 274).

bu ru m bu ru m, yalnz bu rum bu r um bu r ve m taklarnda kullanlr, ms. bu r um bu r um bu ru l ok fazla sancmak < bu r + nomen actionis eki olan um eki gibi ise de byk bir ihtimalle dorudan doruya takibeden fiilden reduplication ve /um / unsuriyle hsl olan kuvvetlendirici (ekspresif) bir ift tbir mevzuubahstr, b. apal apal . B e n im de karn ma o sanc sapland. M id emde bi r b ak bu r um bu rum bu r u l uyo r. (A. Nesin 1960g s. 60). Ve yahut bu r um bu r um bu r u tu r tamamiyle buruturmak Kamarot rfa n n N e w Yo rk mal i rk i n
k ravatm h rstan pa rmakla r n n a ras nda bu rum bu r um bu r u t u rd u. (S.F. Abasyank 1953k s. 12).

bu ru mbu ru u k ok buruuk < bu ru uk + reduplication + /u / tezat nls + /m / tezat nsz, geni lemi ntak ile, b. besebel l i . Orta kat sofan n aptesan e

aral nda, yar be l i n e ka n bu r umbu r u uk kombin e zo n u n u n rt emedi i dante l l e r i kopuk, ki r l i , l eke l i do n i l e, sska bi r kad n da n k sal ba n slatyo rd u. (Re at Enis 1933 s. 134). Kr. bumbu ru uk .

bu run b.m. (yzn ortasndaki organ) < ET. bu r u n a.m. Clauson 1972 s. 366367. (ikinci nlnn d mesi iin b. a z I ) Ba e ek ba na, bu rn f i re n g
b din c na, del ik l e ri nde n k a n k l la r do u z k l na be z e r. (Ferec 855/1451 v. 146b). Naza n yo rgan ba na dek ekmi ti. B u r n u n u n u c u a n cak gr n yo rd u.

AD. bu ru sanc DS 802, TS 713 < bu r + fiilden nomen actionis yapan u eki [ET, u , b. M. Rsnen 1957 s. 128129], kr. ko u, so ru . K i i k im dnd re y z i n begi nde n | B u r u o lmasu n eksk gbegi nde n. (Fah r 1974 [1367] no. 612). Mecazi mnada uursuzluk, bel, felket: On ik i ya a gi ri c ek b i r b u ru va rd u r; andan h a l s o l u rsa ayru k am u e l em yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 44a). EO. buru , yalnz y z bu r ud surat ast, kalarn att ibaresinde, A. Topalolu 1978 II, 682 < belki bu rtd ya da bu r utd yerine? bu ru, b. bu r II. bu ru k olmam meyvalarn tad gibi ac; kekre < bu r + fiilden sfat yapan uk eki, b. akk . Dama nda bu r u k, ya rm kalm bi r l e z z et i n to rt us u va rd. ( ahap Stk 1958 s. 66). Mecazi mnada acms, biraz kskn: Dudakla r, bu r u k bi r g l msemen i n sessiz l i iy le a rala n yo r. (A. Yurdakul 1993 s. 262).

(Fruzan 1972k s. 94). Mimik ifadeleri yznden kibir vs.: O bu r u n k ime? (M. Seyda 1966 s. 39). gaga: B u es n da bi r bu r n k z l k a r a ge l b ba uma
k o nd ve depemi bu r n y la del b beyn mi y mek mu r d di nd i. (C. Okuyucu 1987 [159091] s. 378). bir

eyin en n ucu: pabu burnu, gemi burnu; karann denize uzanan knts. duttan kaynatlarak alnan ilk ra: taraktan alnan ilk yn DS 603. AD. bu run al ma atn ve e ein hzl solumas DS 303 < bu r u n ve al II. G n e l i, ayd n l k sonbaha r g n
bayrama yak m t. Atla r keyif l e f u rlad la r. (. nl 1986 s. 103). burun ald la r,

EO. bu runduk burna taklan ey (kay vs.), yular TS 715 < ET. bu r u nd uk a.m. Clauson 1972 s. 368 [bu r u n + duk eki, b. M. Rsnen 1957 s. 97]. Ve h e r k im
i l e ri ve mas l ah a tla r bu r u nd u n bi r g t i ve z r e l i n e smarlaya, h e r g i z mu r dsusl k a n u i k b l i eteg i n e rmeye. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 96).

burunduruk

331

pusark

AD. burunduru k hayvanlarn burunlarnn stne taklan kska DS < bu r u nd u k un genilemi varyant. Eki iin b. boyu nd u r u k . O. bu runi kibirli < bu r u n + isimden sfat yapan Ar. eki; < Trke kelimelere takld zaman bazan alayldr, kr. ku r umi . O ya mak fe rac e l i b u ru n de kimmi be e n i r misi n i z ? (S.M. Alus 1933p s. 80). Kr bu r u n l u . AD. burun la burnu ile itmek, gagalamak, beenmemek DS 303304. sim/sfattan fiil yapan la /- l e- genilemesi iin b. acabla :
Avrupa da tahsi l si z i n g ibi l e re bu n u mu ret iyo r? M eml eket i n i z i n i nsan la r n bu r u n lay n m diyo r?

Haydar o lan ho r l uyo rd u. Se n em ra hat uy uyo rdu. Ye e r bu r u mu tu. (F. Baykurt 1967k s. 303).

bu ru a ka l /b uru a ka l birdenbire buru mak, kalar atlvermek < bu ru fiilinin a fiilzarf (gerundium) ve kal yardmc fiili, b. artakal ve al ko- . At hal y . G rp, o ndan son ra atacakt as l
l n . Ama tam te rsi o ldu bi rd e n. Y z b u r u a kald.

(F. Baykurt 1982 s. 31). bu ru bu ru krk dolu, ok buruuk < bu r u , ekspresif sfat olarak tekrarlanm . Seksen l i k, akpak, bu r u bu r u bi r i ht iya rd. (Orhan Kemal 1951s s. 14). B u r u bu r u e l l e r iy l e di z l e ri n i ovalad. (T. Apaydn 1991 s. 228). B u l ut la r h e n z sk lm ama rla r g ib i bu r u bu r u t u. (M. Ba aran 1964 s. 77). bu ru u k buru mu , dzgnl kalmam < bu r u + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfatlar yapan u k eki, b. akk . El le r i
ylesi n e b u ru ukt u k i bu r u uk la r dn yo rd u bi rb i ri n e do ru. (Fruzan 1972k s. 23).

(Orhan Kemal 1951n s. 36). AD. bu runlat saban demirinin ucunu onartmak < burunla + causativum hali (b. act- ), DS 804: B i r
saban demi ri n i bu r u n latmak i i n u z u n bi r yol u taban tepmede n ayakla r nda ona r ve riyo r la rd . (S. engil

1943 s. 100). AD. bu run lu kibirli DS 804, TS 716: An u i i b ny d n Kr. bu r u n i . AD. bu runsa l k yularda bal n burun stne gelen paras DS 804, TS 717 < bu r u nsa + l k b. N.A. B askakov 1968 s. 121. H a ydar Yah d de n ay r h a m destl y n l i g b u r u nsal na h l e de rl e r im i . (M. Ktkolu 1983 s. 223). Uzviyeti n ru ha takt
z i n c i r... R u ha di l e r i n i g e i re n u z viyet. R u h, u z viyete bu r u nsal k takt l de r u h. (C. Meri 1992 s. 234). ge ndz i n g rmek ve t ekebb rl ik ve b u ru n l u l k z e r i n e yaplm g rdm. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 97).

AD. bu rut darlmak, somurtmak DS 805 < bu rt fiilinin varyant. embe r sakal l bu r utt u: Ca h i l ca h i l kon u ma! dedi. (F. Baysal 1968 s. 62). AD. bu s /pu s sis DS 805 < ET. b us /p us a.m. Clauson 1972 s. 370. O n seki z i n c i vas yyet budu r k i do nanma
gide rke n p us ve d uman o lsa ege r k y ya r st ge l i n rs e h em n dem r l e r b ra ub yatala r. (K tib eleb

1329/1911 [1656] s. 160). s. 81).

Ya mu r bi r pus gibi

kasabaya sar lm , he r ye ri s latm .

(R.H. Karay 1940m

bu run suz hmhm. simden sfat, s z eki iin b. adsuz /ads z . Hen z b u ru ns u z , h m h ma, pelte e, kekemeye, d d ya, pepemeye r st gelmedim. (Ah m ed R sim 1333 s. 17). O. burunt girdap R. Dankoff 1991 s. 20 < bu r + fiilden eitli mnada isim yapan u nt eki, kr. a rp n t , rk nt . AD. bu runtu sanc, gurultu (midede) DS 804 < bu r + fiilden eitli mnada isim yapan u nt u eki, b. ak nt . A l m bana tu haf bi r z evk ve r iyo r, midemi n
bu r u nt us u n u n ayn i n i sank i si z de vi cdan la r n zda h issedecekmi si n i z g ib i g e l iyo r bana (O. Asena 1955 s.

O. b s p, pme < Fa. b s a.m. Fu rs a t e l v rd k e di ld ra 227).


O n u te n hada n e el i g r n c e, sala r n t ut up

bu de h r i d ndan | Fevt k lma vak t i k im b s u ke n r e lde n k a r. (mer b. Mezd 1982 [840/1437] s.

(. Altan 1975 s. 56). az: K l l f e ry d tmege ad b s. (Gy. Nmeth 1919 [15.yy.] s. 157).
ok amal, g l e rek bs etmel i ve sa r lmal d r.

AD. bu s /pu s gizlenmek; gizlenerek bir konu may dinlemek TS 806 < ET. bus /pus a.m. Clauson 1972 s. 371 B e n k o rk d um, vard um, bi r y rde busdum . (Ferec 855/1451 v. 33a). El if ac , si nd i i k ede
k f r l e ka r k a r sz l e ri d uyduk a ko rk u n bi r ka raku kar s nda pusan bi r tav an yavrus u g ibi ke nd i n i kaybetmek de re c esi n e g e lmi ti. (H. Aytekin 1945 s. 20).

81). Buru se, b. B u rsa . O. Buru sev i /B ru sev i Bursal < B u r us e + nl ile biten isimden sfat yapan v eki, kr. ai l evi, z h r evi . Mo n l a z l : B u r s ev d r, n m M e h emmed. (l 1994 [159199] s. 249). bu ru buruuk hale gelmek < bu r fiilinin ortaklk hali. b u r u t u r buruuk hale getirmek (iki morfemden ibaret olan ( ) t r intensivum genilemesi, b. an la t r- II ) : Babam oyu n cak
kadeh i nde n bi r y udum alp y z n bu r u t u r u rd u .

kaybolmak, inmek, geri gitmek: Pusacak m ben im bu ga rn m? (M.G. Anadol 1984 s. 30). AD. bu sar /pu sa r (hava) bulutlanmak, kapanmak DS 3490 < b us /pus + sfat/isimden fiiller yapan a r eki, b. a ar- . Hseyi n a r ya gi rd i i vakit hava iyide n iy iye pusa rm , tek tk ka r ba lam t. (Feridun Osman 1936 s. 27). AD. bu sar k /pu sa r k puslu, bulutlu, yal DS 806, 3489 < pusa r + fiilden sfat yapan k eki, b. akk .
Bakt. A a la rda pusar k bi r ak am vard . Pusu n i i nd ek i l e r de mut l uydu la r. (Y. Atlgan 1959 s. 48).

(Fruzan 1972k s. 44). bzlmek. kvrlmak:

busat

332

butrak

AD. bu sat/pu sat elbise; kuma paras, bez DS 806, 3490 < bisat , b. A. Tietze 1992 s. 306 g n son ra bi r
u u r um k ys nda on u n g e l i n l i k pusatla r n b u lmu la r.

but, b. bud . but, b. bt . but/put tapnlan cansz ey; ha < ET. b ut Buda < belki ince vastasiyle < Bir ran dil bir ifritin ad G. Doerfer 1965 II, no. 716, Clauson 1972 s. 297. Kr. bt I. Ayrca, Tk.ki ahs isimlerindeki bu tr mna geli mesi hakknda b. Abbs yolc u . G rdi k i
bi r p utdu r. k i gvhe r i eb i r gz l e r i y ri nd e o rna nm . (Ferec 855/1451 v. 39a). Bi r g n bu ka r l k l tap n sona e rm i ve de h etl i b i r d te n son ra put la r ge n e ka r l k l k r lm t. (Re at Enis

(Feridun Osman 1936 s. 102). bu s b udala btn btn budala < budala + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak l ). Kad n ya bi l i r de i z z et i
n e fsi n i mu hafaza i i n meth ede r, yah ut bambasit ve busbudala bi r t ipti r. (Aka Gndz 1930 s. 77).

bu s b u lan k ok bulank, sanki sis arkasndan < bu la n k + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak l ).
t ik l e ri siga rala r n d uman ndan sah n e, ge r idek i l e r e busbu lan k g r n yo rd u. (A. A ao lu 1980 s. 18).

1945 s. 13). ha

bu s bu s bunal bsbtn bunal < bu na l , ekspresif bir ift ngenileme ile (ilk hecenin bir /s / tezat nsz ile iki kere tekrarlanmas, b. apal apal ). G n e alt nda busbus bu na l yo rd uk. (T. Apaydn 1952 s. 97). B us bus bu nal yo rd u. (T. Apaydn 1991 s. 236). bu se pck < Fa. b sa a.m.
B u s a n emden bi r b se u u r lamak h evesi z e r me l ib old.

Kudste otel l e r yar k i l isedi r l e r; u aklar yar papazd rla r ve h i zmet i l e r ya r h em i red i rl e r. Hepsi n i n c ppesi, put u ve beyaz ba l , simoki n l e r i, ask la r ve n l k l e r i i l e b i r dolapta du r u r. (F.R. Atay 1938 s. 70). gzel insan: Ege r i men de r z h id naz a rdan se nbt i, l k i n | G z etmek farz ayn old n e vak t n a rz de rse r . (mer b. Mezd 1982

(840/1437) s. 60). put gib i sessiz ve hareketsiz: :

(Ferec 855/1451

v. 45a). B se e di l k n i o lmaz, vas l n u eyd sdu r. (l 1994 [159199] s. 280). bu sel i k (musik terimlerinden) bir makamn ismi K. Uz 1964 s. 1314 < Fa. b sel k a.m. A ndan def t utd,
b sel k gste rd i. Fi l c m le h e r mak m, he r v ze i e nv he n g i l e i l edi. (Ferec 855/1451 v. 116b).

O n u n , bah eye k u r u lm u sof rada raks n i e n babam n ka r s nda put gibi otu rm u , ona tpk k z l k resmi ndek i gibi bakt n a n msyorum imdi. (. Aral 1997 s. 303). put kesi l kesi ldi.

ta kesilmek: To rnavida oldu u ye rd e put (O.C. Kaygl 1939 s. 216).

EO. buta I/puta (nianclkta) hedef, nian TS 320506 < Fa. b ta /p ta a.m. AD. buta II sevgili DS 806 < Az. buta nianl (ADILde yok): Pri h a n m n l i n i u rban i n i n l i n ve r ib, on la r bi rb i ri n b uta eyldi l r. (Azrbaycan h a l dastanlar 1961 I, 127). Kelimenin men ei?. O. butafo ga eskiden toplar atelemek iin kullanlan ve yanan fitili tutan sopa < t. (Venedik dial.) butafogo a.m. KahaneTietze 1958 no. 134. Ve butafogala r nda f it i l l e ri dah h z r m h eyy . (F. z 1965 s. 134). buti k turistik eyalarn satld dkkn < Fr. bout iqu e < t. bottega dkkn < Lt. apoth ca < EYun. (apot 'k ) mahzen. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik . Yol st nde byk e bi r b ut ik, Vit ri n i nde tan nm bi r s r yabanc ma rka. (A. Yurdakul 1993 s. 127). buton I sivilce < Fr. bouton a.m., asl mnas gonca [boute r itmekten]. Y z n g e ri kala n bl ml e r i koyu
k l re n g i g lge l e r alt nda bo u lmu , g r nme z o lmu tu. B uto n la r la, ka ran l ve ayd n l y la on u sey rede n l e r st nde me rme rde n yont u lm u kayg l ve sk n t l bi r maske i z l e n im i b rak yo rdu . (U. Kkden 1995 s. 101).

bu s /b u s u /pu s u birine saldrmak iin saklanarak beklenen yer TS 718719 < ET. b usu a.m. Clauson 1972 s. 373. Fiilden nomen actionis yapan i eki iin b. al u -satu . Ge nd b usya gi r be n ot u ru r. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 2145). Vard la r, bi r y rde bus uya gi rd i l e r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 177). A rd na d di. Malat iya de rbe nd i nde r i di l e r. O su lt n k u l la r de rbe nde p us u k o m d . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 226). EO. bu /pu kzmak, fkelenmek TS 719720 < ET. bu /p u a.m. K imi sge r u k imi bu ar u k imi dok n r. (C. Brockelmann 1919 [14.15.yy.] s. 25). EO. bu o l fkelenmek < kr. ET. bu bol a.m. Clauson 1972 s. 377. S a k n o l a da k a ra pus ol ub imdi olma bu ! (Naz m 1928 s. 24). EO. bu u fke TS 720 < ET. b u kzgn, fkeli Clauson 1972 s. 377 yahut *bu u fke. Fiilden nomen actionis yapan i eki iin b. al u-satu . EO. bu u k /b o u k kzmak < bu + uk b. M. Erdal 1991 II, 492. Fiilden fiil yapan ( )k iin b. ack .
B u u r h lemi i rf n | G i r r o l ra v o l u r pi n h n . (Elv n eleb 1984 [135859], no. 168).

buton II elektrikli cihaz iletmek iin baslan d me < Fr. bouto n a.m. [boute r itmek fiilinden]. Y zba
u za nd , masan n st nde du ra n ye i l z i l buto n u na bast.

AD. bu ur tedarik etmek DS 806 < ba ar fiilinin (labial) varyant m? Val ide, se n ot u r b u rada, B e n
ekmek isteyeyim, di l eyeyim, bu laym, bu u raym, geley im de yiye l im! (M. Tu rul 1969 s. 338).

(C. Tuncer 1960 s. 153). EO. butrak eski bir harb aleti TS 722 < but u rak /b ut rak . Kr. Ar. h a sak a.m., asl mnas dikenli bir bitki. butrak, b. but u rak .

EO. bu u r gan sklmak TS 721 (TSde bu u rga ) < bu + u rga n b. M. Erdal II, 458. G i n e bi r g n Dal l e otu rmak d an bu u r and. (Ferec 855/1451 v. 224b).

buttuk

333

buyurtu, b.

AD. buttuk ksa don SD 806 < but l uk alvar TS 721722 [bud /b ut + l uk , b. ahfadiyel ik ]. /l / sesinin d mesi iin b. atl k . AD. butum/b uttum yabani Antep fst; yabani fndk DS 806, R. Dankoff 1991 s. 20 < Ar. but m itlembik aac A. Tietze 1958 no. 14. Bu tr sessiz ikilemesi ihtiva eden dier misaller iin b. amman . AD. butur ha ar, azgn DS 806, TS 722 (buturluk) < Ar. bat i r a.m. A. Tietze 1958 no. 13. AD. butura yaramazlk, taknlk yapmak DS 807 < but u r + a geni lemesi, b. ada- I . A. Tietze 1958 no. 13. AD. buturak /butrak yapkan dikenli bir ot DS 806 807, R. Dankoff 1991 s. 20 < ET. but u r ak yumrulu bir aa Clauson 1972 s. 309. Kr. bt rak . buut, b. bu d . bu va, b. bu . bu y, b. O. bu . bu y donmak, donarak lmek DS 808809, TS 724, R. Dankoff 1991 s. 20 < bud a.m. E.V. Sevortyan 1978 II, 242243. B u ovadaki saz l k la rdan b i r i nde bi r rdek
av nda beyaz bi r k gecesi e it e it su k u la r n n konse ri n i di n l e rk e n b uyuyayazm tm. (H. Birand 1957

si z o n la ra. Yata ndan buy ru k ekmesi n i bekl iyo rla r kocam kral i e l e r i n i n. (Peride Celal 1991 s. 29).

O. bu y ru ld /b u y ru ltu amirden memura yazl emir TS 730731, DS 808 < memurdan gelen arza yazlan erh: buy u ru ld /b uy ru ld emredildi. /d / /t / degi mesi iin b. buyu rd /b uy u rt u. bu yu r emir TS 731 (buyu r al ) < buy u r fiilinin emir kipi, kr. get i r bt r, g it g e l, ka g, sus pus, yaz boz gibi ift tabirler, fakat teklerden misal bulamyorum. buy u r fiilinin emir eklinden isim olma durumu iin b. ayart , yardmc fiilyle yaplan terkibler iin b. ala a et . buyu r et sayg ile teklif etmek, davet etmek: Gide l im ya! belk i sof raya buyu r ede r l e r. (Kemal Tahir 1955g s. 155). bu yu r emretmek TS 731732 < ET. b uyu r a.m. Clauson 1972 s. 387388. K rev n ba buyu rd , a a K um gey rd i l e r, ata bi nd rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 7b). Ol sebebden bi z i z i nd na buyu rd . (Ferec 855/1451 v. 19a). P di h a r im ret yapmak buyu rd . B u la r o l i u hd esi nde n g e l imedi l e r. (Ferec 855/1451 v. 19a). M es elesi n e c ev b v re bi lmemi , ol sebebden a n ld rmege buy u rd . (Ferec 855/1451 v. 133a). buy u r fiili saygl konu mada et /eyl e yerine yardmc fiil olarak kullanlr: e h z deye
re eyl emek byle o l u r k i dest r b uyu ras n, c i h n be n bi lesi n c e ge z ev z. (Ferec 855/1451 v. 36a). Tas a vvu r buy ru ls u n k i Ma c r mem lik i nde n e h i r l e r al ettak r b be bi k i lomet ro l u k yol te k l ediyo rla r. (Cen b

s. 20). mek:
s r ls k lam olmu su n.

Aman, yi it im, iyic e buymu su n,

(A. Nesin 1988 s. 78).

ah beddn 1335 s. 284). buyu r fiili saygl konu mada sylemek mnasna kullanlabilir:
R st buyu rd u u z, ok me ak k a t grd z, vak t du r k i s yi olas z. (Ferec 855/1451 v. 47b). Goeth e stadm z, Ba kasn n ac s n payla mak marif et de i ldi r. As l zo r o la n, ba kala r n n ba ars na sevi n ebi lmek, ba kalar n n saadeti n e g n l dol us u kat labi lmekti r b uyu rm u . (H. Taner 1954 s. 76).

BSTT.de baz szckler etimoloji bakmndan phesiz balantl olduklar halde ortada ortak bir fiil veya isim kk gzkmemektedir: Mesela buy ( < ET. bud ) ve bu z szcklerinin ortak bir *bu dondur fiil kknden tretildii dnlebilirse de, byle bir fiil kk hi bir Trk dilinde (ET. dahil) tespit edilememitir. Fakat buna benzer bir durum baka birka rnekte daha grld iin, ET.de (ok nceden kullanmdan kalkm olan) geili fiilden ortageisiz (medialintransitivum) fiil yapan bir (i)d genilemesinin varolduu farz edilebilir. (b. M. Erdal 1991 II, 642644). AE cildinde bulunan baka bir rnek udur: doy ( < ET. tod < *to ) ~ dol , tok- (ET. tod fiili, dier Trk dillerinde fonolojik kurallara uygun olarak yle deimitir: Krg. ve Alt. toy , Tuv. tod , Hakas. tos , Yak. tot ). Sonraki ciltlere ait siy ( < ET. sid < *s i ) ~ sidik rnei de vardr.

O. buyu rd /b u yu rtu nizam, kanun S. Kakuk 1973 s. 8485, TS 732 < buyu r fiilinin gemi zaman 3. ahs tekili, b. bast . Son nszdeki dissonorisation hadisesi (/d / /t / kelimenin u rd u rt u ile biten ses taklidi isimleri (ms. gm rd i g mb rt ) takibetti ini gsterir. kr.
buy ru ld .

AD.

bu ydu r , yalnz uydu r b uydu r tbirinde, labialisationun nadir bir varyant, DS 807, b. ala bele , causativum eki iin b. ackdu r- .

O. buyu rdu m buyrultu, yazl emir TS 731 < buyu r fiilinin gemi zaman 1. ahs tekili burada isim olarak kullanlmtr, kr, bo u ldum, bu ldumc uk,
b zd m, tk r ld m.

bu y l u, b. boyl . AD. bu y ru k I buyurucu, amir DS 808, TS 727, Meninski 1680 I < ET. b uy ru k emir verilen kimse, memur, ve dolaysiyle kudretli kimselerin unvan [buyu r + fiilden isim yapan uk eki, b. acuk /ac k I ]. bu y ru k II ferman, emir TS 725727 < buy ru k I. Fiilden daha isim yapan ( )k iin b. acuk /ac k I . M eyd nda
dok s an dok u z d r a ac n diks n l e r d y b uy ru k o ld.

bu yu r gan buyurma a alk, sert, mtehakkim < buyu r + fiilden, insann tabiatinde olan devaml bir vasf bildiren sfat yapan gan eki, kr. al nga n . Gzel, doru yaplan ve kolay anla lan bir neologismus. Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . k ra n Safi na z, g n l e rd i r
bu an i i n saklad o buyu rga n bak la r ndan vazget i.

(A. Yurdakul 1996 s. 69). bu yu rtu, b. buyu rd .

(Ferec 855/1451 v. 66a). buyurma salhiyeti: M u vaffak ; B uy r u k si z ! Eyle o ls u n, d di. (Ferec 855/1451 v. 14b). N i l f e r i n m ri t l e r i diyo rsu n u z

buz

334

br, b.

buz b.m. (donmu su) < ET. b z a.m. Clauson 1972 s. 389. 1929 [890/1485] s. 180). bu z g ibi ok souk:

K a r atu z e ng s i ndeydi, belk i dah z iy deydi, ve bu T u na suy n h od mub la a k a l u b u z t utm d. (F. Giese Baksan za avu c umdaki u bu z g ibi te rl e re ! Y re im a rp nt n n iddeti nde n kopacak. (S.M. Alus 1944 s.

veya t c ca r n ay raca e n iy i kete n , u ha, ca nf es, bu z l u , sevayi kuma topla r be e n i lmek z e re eve g nde r i l i rd i .

(H.Z. Koay 1944 s. 136) Sfat olarak baka eya iin de kullanlr (isimden zellikle sfat yapan l i eki iin b. adamakl l 2). O g n n ak am toplanan b u
e yadan ge l i n e ait o lan la r b u z l u ge l i n sandk la r na ye rl e ti r i l i r. (H.Z. Ko ay 1944 s. 138).

173). ta kesilmi : K kte n be ri b i r ey hakk nda itiraf etmeli, phe kalmad: K n so uk va rd, o n u Hachasano lu 1952 s. 51)

memnu n o l u rsa bu z g ibi dona r kal r. deta dil i, d i i du r u r. (R.C. Ulunay 1941 s. 159). mrn krn yok, bahane ediyo rduk ik imi z de. Yok, yok, so uk mo uk bahaneydi, bu z g ib i tembeldik ik imi z de . (M. B e n de Gal i yaya mu ha rebeye. B e n o n u atlattm. Demek sen yakan ku rta ramadn ? B u z g ib i aske r o ld um. Gal iba bu gidi l e be n boyu na aske r kalaca m. (S.E. Ertem 1935).

buzo v, b. bu za u . buzuk i Yunanistanda popler olan bir telli alg < Yun. (buzki) a.m. < Tk. boz uk , kr. boz uk III. N.P. Andriotis 1983 s. 222de gsterilen etimoloji yanltr. B u z u k i h l i n l emektedi r. (A. Aao lu 1993 s. 28). b ber, b. bibe r . AD. b b b k avu kuu DS 811 < ses taklidi kelimelerden. kr. ng. hoopoe , Lt. up upa, EYun. (pops), etc. (F. Kluge 1975 s. 857). Kr. bupbu . bc r (istihfaf veya alayl konu mada) ksaboylu, bodur (kimse) < E.V. Sevortyan 1978 II, 286ya gre bodu r kelimesine ve Krg. bc y bzlmek fiiline balanyor. M esel me h u r c c e se rse ri S imon! B u
bc r ye n i t k ld ka rakol u n b i r i nde n be n ka rttm.

Kr. bu z g ib i . bu z kay buz stnde patinaj yapmak:


Ba z la r d u h a n n i e rek, ik i e r, e r k i i mus h a bet de rek b u z k a yarla r.

(Evliy eleb 1314 [17.yy.] II,

334). buza u /buza , AD. buzak /buzo v stten kesilmemi sr yavrusu DS 809, 811, 733734 < ET. bu za u a.m. Clauson 1972 s. 391. G rd i l e r k i sem z
bu za u la r anala ry la bu l u d la r, emdi l e r, a ruk lad la r.

(Ferec 855/1451 v. 190b). AD. buzala /buz la / b z la buzalamak DS 676, 810 < bu za + isimden fiil yapan la genilemesi Atala r eyd r: O u rlay n yg re n ik re bu zala r. (V. zbudak 1936a no. 260). Yi i b z lam bi di i k o pek yavrus u n na n bi rkek k o pek yavrus u n u ... (Z. Korkmaz 1994 s. 30). Kr. bu za lac . AD. buzalac gebe inek, manda vs. DS 810 < bu za la + yc ekleri, kr. k u z u lac . K umru Ge l i n i n kay n babas, Aytekin 1947 s. 31). buzar donmak (?) b u z + isim/sfattan bir hle dnmek mnasnda fiil yapan a r genilemesi, b. a ar- . Y rek l e r i b u za rm . (Tark Dursun K. 1959 s. 70). Baka kaynaklarda bulunamad iin phelidir. buzd an, b. bozdo an . AD. buzgi dikenli al DS 810 < Grc. budzg i kirpi yavrusu V. Cangidze 1983 s. 82. buzhane buz deposu; soukluk < bu z ve ha n e , b. abdesthan e /aptesha ne . S a nk i b u z h n e g ib id r o mek n, | Be l s o vuk l u na u ra r i ns n. (Ender n F z l B eg 1286 s. 63). O. buzine maymun < Fa. b z n e a.m. B i r b l k b z n e l e r cem ati bi r d a da ol u rla rd . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 44). buzla , b. bu za la . AD. buz lu bir kuma cinsi, bir cins kadife DS 811, H.Z. Koay 1944 s. 328 < belki buzlu cama benzer grnm olan bir cins saten. K z ve o lan evi nde n
sei l e c ek kad n ve e rk ek l e r ya bi r t cca r d kkn na g ide r

(Nzm Hikmet 1932 s. 90). O. bdel/BSTT buda la Sufiler arasnda sekin bir zmre M.Z. Pakaln 1946 s. 249 < Ar. budal [bad l bedel kelimesinin oulu]. Kr. budala . AD. bd re srmek, aya bir eye taklarak sendelemek (at hakknda) DS. 812 < Az. bd r , Trkm. bd re a.m. E.V. Sevortyan 1978 II, 285 287, T. Tekin 1982 s. 569 no. 17, Kr. bd r . EO. bd r srmek, aya bir eye taklarak sendelemek (at hakknda) TS 735 < Tat. bte r evirmek, burmak Tatarskorusskiy slovar 1966 s. 94 ve Dedem K o rkut 1973 [14.15.yy.] s. 182. apar ik e n a boz atu b d rmes n. (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 74). Kr. bd re . b fe I sofra takmlarnn sakland dolap < Fr. buf fet a.m. Kelimenin asl bilinmiyor. Sa duva rda, yi n e eski zaman i i, b fe o la rak da ku l la n la n, bi r ko nsol . (A. Nesin 1970c s. 7). b fe II toplantlarda misafirler iin yiyecek ve ieceklerin konulduu masa < Fr. buf fet a.m.
A a da, bf e yan nda kafala r n duman la nd rm bi r g rup ge n l e r a ra la r nda ks ks g l e rek, S i na ndan bahsediyorla rd . (Fazl Necip 1930 s. 250).

aydan be ri a h r nda besledi i eyh i n i n i n ek l e r i n i bu zalac o ld uk la r nda n ge c e l e ri sk sk yoklard . (H.

b fe III hazr yiyecek, iecek, gazete vs, satlan kk dkkn < Fr. buff et a.m. Ka r la t i lk b fede n siga ra ald Nadya. (A. Yurdakul 1991 s. 21). b e, b. b e . b et, b. b et . b g i d , b. bk t . b r , b. bk r .

335

bkd/bkt

b /b y b.m. (tabiat st tertibat) DS 814 < ET. bg byc Clauson 1972 s. 324325 (b. al u-satu ).

sarmak:

Ustaba pos by n n sa uc u n u y uka rya

do ru bkt , bi r daha bkt .

Evet. Ama, g n ge t ik e, nas l syl iyeyim, o by boz u ld u yava yava . Sevgi n i n ye r i n i a rkada lk m ald n e ? (M.C.

(S.E. Ertem 1930se s. 62).

O. bk alama < Ar. buk a.m. H n g r h ng r a lamak Grpnar 1927n s. 203204). AD. b ke, b. buk II.

Anday 1965i s. 14). by yap gayrtabi vastalarla birisine tesir etmeye al mak: Arada i i n e bi r
f i rf i re k de gi riyo rm u . Ya d manla r b y yapt la rsa?

i n k o cas n d e i n e k a pand. L ki n menba bk s k u r um u gibi gz l e ri nde n ya gelmedi. A layamad . (H.R.

(S.M. Alus 1944 s. 78). b l /b y l klarnet DS 833 < kr. ng. bug l e bir nevi nefesli alg, fakat ayn cins alg olmyabilir ve 1930larda ngilizceden alnm mzik terimleri yoktur. Tam o a ral k bi ra z
i l e r imi zde bi r macu n c u. o c u u n bi r i macu n mu ald, yoksa oradaki l e rd e n b i r i mi ald rmak istedi, h e ri f b l y d udaklar na yap t r p C e zayi r mar n tutt u r u r t utt u rmaz, toz dumana kar t. (S.M. Alus 1944

AD. b ke ke, dneme DS 816817 < bk + fiilden isim yapan e eki J. Deny 1921 s. 580. A z n c e g rdm kocan b ke c i n ba nda u la n! (F. Baykurt 1971t s. 13). b kelen yaltaklk yapmak, kle gibi e ilmek < bk + fiilden frequentativum fiili yapan e l e genilemesi (b. avkala ) + reflexivum eki, kr. e el e n , si lk e l e n . A lt nd i e y z s uyu dkmek, i diye
bke l e nmek, A l iosman ge l i n c e ... diye yalva rmak yoktu gay r. (M. Ba aran 1992 s. 36).

s. 105). b n, b. b n . bhtan iftira < Ar. bu h t n a.m. Se n b i r h e l l c ft va r


id i, an t hmeti l e b h t n i l e se ng is r eyl emi l e r.

(Ferec 855/1451 v. 182a). b hta n et iftira etmek:

B u nda n byle kimsen z e h res i o lmaya ki ms lm n la r h t n la r na, p rs lar na b h t n de l e r. (Ferec

AD. b keme/b k me dneme, viraj DS 815816 < bk + fiilden isim yapan (a)ma eki (J. Deny 1921 s. 579580), b. bu rga . nsan g ibi a n lay l bi r
hayvand bu. Ka ke z zo r b kme l e rde bi rb i rim i z e bakp kon u t uyduk! (M. Ba aran 1964 s. 89).

855/1451 v. 26b). l l e sz k im ki iye b ht n o l u r | Ab g de rmege n e de rm n o l u r . (M. Adamovi 1994 [136886] no. 1108). AD. b k I su kenarnda sk allk DS 814815, TS 738, R. Dankoff 1991 s. 20 < ET. bk a.m. Clauson 1972 s. 324. K isle B k n e yal n z o la rak ge lmi dim. B u b k
ki rp ik l e r a ras ndan a la rak akan ak r bi r g z g ibi, sk al la r a ras ndan parlayan bi r koydu r. (Halikarnas

b k i d , b. bk d . b k l m bklm ey, kvrm, dneme DS 817, TS 739 < b k l + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . Fiilin ikinci nlsnn d mesi iin b. arla n- . Z a rf la rda n mele rl e be r be r a rada s rada
bi r b k l m s a , i i nd e s o lmu g l, me nek e g ibi ma n l ma n s z e y da bu l u n u rd u. (Ah m ed R sim

B alks 1947 s. 116). koy:

M e z k r b u ru n g n bat s t a raf na dola duk d a Sgt B k i d r l e r bi r bu cak va r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 157). bk l k

1340/1922 s. 352353). ik i bk l m o l iki kat olmak, beli bklmek (kr. ik i bk l ): Kad n


sz n bit i rmede n Hac Eth em bi rd e n ko l u n u yakalad, kv rd ve ba ra rak ik i bk l m o lan kad na iddetl i bi r tokat yap t rd . (Sabahattin Ali 1937k s. 5455).

sulak yerde allk: uk u rova n n ok ye ri b k l k,


ok ye ri batakl k. B k l k l e r bi i l i r, ku r ut u l u r. (Ya ar Kemal 1955 s. 13).

batakl k la r

EO. b k II yem, lokma TS 738 < Yun. (nebolu) (bki) ekmek paras, lokma A.A. Papadopoulos 1961 I, 64; Papadopoulosa gre bu kelime Yun. (bka) [ < Lt. buc ca ] a z kelimesinin kltme eklisidir. A y r i l e g rd i se n i, de ng old d di di l, | B r y mi h b n eyle r d o u za bk. (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] I, 188). Y Tem m,
c i n n l e r t a m n ed r? ... Tem m eyitdi: dem l e r evle r i nd e y meg-i n sak laduk la r , bismi l l h- i l e d ut ub k a pmasala r, an la r u b k i o l u r. Ve c n b k i i l e r ve b nam z la r e l l e r i n t a ma s u nsala r, o l t a m dah an la r u bk id r. Y yec ek le r i bu n es ne l e rde nd r. (Ferec

b k me, b. bkeme . Bkre Romanyann (eskiden Eflk) bakenti < Rum. 1 B u c u re t i . /t / yitimi iin b. abdest II /aptes . B k re
n m eh r i ma m reye va rub anda es r u destg r o la n mub laga eh l i sl m iy l l e r i n z d tdk l e r i n bi ld rmi l e r. (Sel nik 1989 [1599] I, 515).

AD. b k r /b r kambur DS 818, TS 737 < ET. bk r i a.m. Clauson 1972 s. 328. K meti do r o la, bk r i olmaya. (Mercmek Ah m ed 1944 [15.yy.] s. 171). b k s l kamburla mak, kamburunu karmak V. zbudak 1936i s. 8 < ET. bks l (bk l ?) deilmek, yrtlmak Clauson 1972 s. 32933
Ka ras gi r iyo odamza, tys z sol k u la n k u r u n i k ete n ete i n e s rt yo D n i n. B ks l e bks l e k yo rla r. (L.

855/1451 v. 138b). b k e mek < ET. bk a.m. Clauson 1972 s. 324. A rk a s n bke rek y r rd i. (Ferec 855/1451 v. 214b).

Pe rtev duda n b km , dalg n g z l e r l e n i an l s na bakm t. (. Tarus 1961 s. 95) bir yerinden g ile

Erbil 1961 s. 45). AD. b kd /b kt bir sknt ile bzlmek DS 819 < ET. b k t (mnas tam anlalmyor) Clauson 1972 s. 325; nl + /d / ile yaplan mediyal fiiller iin b. M. Erdal 1991 II, 642644. Kr. toz ut . EO. bkid eilmek: Dam nda ki i y rs eydi yaya |

zorlayarak krmak: K a t y l l e r esb an eg b bkemez . (Ferec 855/1451 v. 244b). katlamak, devirmek: o rapla r n bkt . (. Tarus 1961 s. 252). N iy n am bis t n n i t i l e d r b bkmeyem? (Ferec 855/1451 v. 128a). (iplikleri) burarak

336

blr

B g ideydi k im gge doku nmaya.

(Kprlzde 1934 s.

b l aceb, b. b l a cab . b l b l sesi gzel bir ku < Fa. bu lb u l a.m. B lb l l e r se rv a ac na di le r, n v h t di l ed i l e r, di l e nd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 202a). b lb l kesi l gevezelenmek, coarak hi susmamak: Se n h i byle i nat
de i ldi n. B i r kad n lf a ld m, heme n b lb l kesi l i rd i n. (S.M. Alus 1944 s. 8). B i l e c eksi n, so rg uda b lb l kesi lmi ti bu, n n e ge l e n i n ad n ve rm i , so ru lmayan ayr nt la r a n latm t. (A. lhan 1973 s.

52).

Yalnz tek heceli fiil kklerine gelen causativum ekline (a c t ) benzeyen kullanmdan dm it vs. genilemesi, ok nadiren reflexivum anlam tar, yni vcudun veya akln olu veya kllarn belirtir (b. M. Erdal 1991 II, 642643). AE cildinde geenler unlardr: bk d /b k t , b z t , k t, di ret . Causativum ekine sahip olup da causativum fonksiyonu olmayanlar iin b. apa rt .

b k k bklmi, eilmi < bk + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan k eki, b. a k I .
Ev i i nde y z k i i o la yatu r la r: k imi ba kesk, kimi

119). O. b lega belgat sahipleri, gzel konuanlar < Ar. bu la a.m. [b l i kelimesinin oulu]. Ba z z u re f i zam n ve b l e 1 n di red n ... (l 1978 v. 19b). O. b lend yksek, uzunboylu; yksek (ses hakknda) < Fa. b u la nd a.m. e h z de t a nb r e l i n e ald, b l e nd he n g d utd, bi r dest ge rm g ye nde l ik eyled i. (Ferec 855/1451 v. 202b). EO. b l k i kaynamak, b l k i y k kaynayarak kmak, (yerden) fkrmak A. Topalo lu 1978 II, 111 < ET. b rk r a.m. Clauson 1972 s. 363. b lten resm bildirme; dergi < Fr. b u l l et i n a.m., bugnk bilgilere gre ona benzeyen t. bol let i n o Lt. bu l la altndan yaplm muska mahfazas kelimesinin m takki. Kltme eki -i no iin b. albi no . Gaz ete ida re ha n esi g ibi bi r ye rd eyim. Yanyana
masala r, at at at yaz maki n e l e ri n i n sesle r i, duva rla ra aslm b lt e n l e r. (A. A ao lu 1992 s. 96).

(metinde e k ), kimi k a n (metinde kimi b l i bk k yatu rla r. (Ferec 855/1451 v. 11b). Val laha, he r se imde boyn umu z bk k kal yo r. (M. zg 1993 s. 11).
k a rn de k k a rn ) dkk,

b k l , b k fiilinin passivum hali < ET. b k l a.m. Clauson 1972 s. 326. Evi n e ge l r, n eye bak a rsa h a r b
g r r. L ce rem us s a dan p r o lm du r, bk lm i d r.

(Ferec 855/1451 v. 191a). Mecazi mnada kederlenmi, mitsizlie d mi: B u h a s retde k a ldum, bu f ik retde bu a ldum, bk ld m. (Ferec 855/1451 v. 116a). ik i b k l beli bklmek (kr. ik i bk l m ): B i r p re u rad la r, s l h o rde, ik i bk lm i , bi r y rd e dege n eg i n dayan ub du r u r. (Ferec 855/1451 v. 190b). b k m kvrm, kat DS 819 < bk + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . M i na re boyu
kayalar s u i i nd eydi. Dipl e r i ek i l i top rakt. Ta a a la ra kadar, me rdive n me rdive n, te ras te ras, bk m bk m se ri l iydi l e r. (. Tarus 1961 s. 278).

AD. b knt ke DS 819 < bk + fiilden nomen concretum yapan n t eki, b. ak nt . S m n i , e n 1326e s. 97).

Blci stan ran ve Pakistanda ya ayan Blclarn lkesi < Fa. B u l c ist n. Memleket isimlerine taklan Fa. ist n eki iin b. Acemistan . b l u , b. bu l . AD. b l I hindi < ses taklidi ku isimlerinden, kr. bupba, bbbk . B l l e r (h i nd iye bi z im kyl b l de r ) iy ic e zayf lad, y r yemez o ld u la r. (M. Makal 1950 s. 16). AD. b l II yufka (THASDD s. 239: yulaf ekme i) DS 820 kr. Krt. bu l u msr < Ar. JabaJusti 1879 s. 54. b l III, b. bu l i . b l /p i l i pili DS 821 < Yun. (pultza) ku yavrusu; civciv [pu l ku + kltme eki olan it za ] (A. Tietze 1957 no. 165 yanltr). d rt
tavuktan k u l u ka d e n bi r i n i n alt na arkada lar nda n ald b i rka h i n t tavu u y umu rtas koya rak pil i ka rd. (Y. Ahskal 1944k s. 6768). (Argo) kz H.

k k bk nt is n e va r n caya k a dar n e z ret i mah s s a i l e g z n nde ke nd isi n e dikdi rb. (Ebbekir H zm

AD. b k yere yuvarlanmak; bir k eye kvrlp uyuyakalmak DS 819, TS 740 < ET. bk beraber bkmek Clauson 1972 s. 329. Ortaklk (cooperativum) mnasnda fiil yapan -( ) - iin b. a la - . b kt-, b. bk d . O. b l acab /b l aceb acayip, ayanhayret < Ar. (a)bu l acab a.m. [ a knl nn babas]. N i h n h n e i aybdan n e b u l acab i le r z h i r o l sa rd u r? (Ferec 855/1451 v. 21b). A rk a v rme d r d ny ya
istik r r yok , | B l aceb v r n ed r k im sak f va r, d v r yok . (l 1994 [159199] s. 253).

Ar. dan alnm kelime ve tbirler arasnda etimolojisine dayanarak banda bir /e / beklediimiz bzlarnda bu nl yoktur. Geri Tk.nin Anadolu diyalektlerinde de byle apocope hadiseleri vardr (kr. abaytaran bayta ran ); bu sylediimiz apocopeler, kelimeler Tk.ye girmeden nce ve en ge Fa. da olmua benzer. AE cildinde yalnz ebu dan bu l acab ve emi r den Emi rg n M i rg n misalleri gsterilebilir, fakat daha sonraki ciltlerde emi r den mi r, mi ra ho r, mi ra lay, mi r, mi rl i va, mi r i mi ra n, mi rza bulunacaktr.

Aktun 1990 s. 227 (Yunancas ayn zamanda okama tbiri): ansm z iyi g ide r de bi r ik i pi l i d rd k m bak keyfimi z e! (M. Gler 1990 s. 187). AD. b l r zedelenmeden kabuundan karlan ceviz ekirdeinin btn (Akyazda duydum) < Erm. bolo r btn.

bngh

337

brokrat

O. bngh menkul mallar, arlk < Fa. bang h a.m.

Sevi nd i l e r, bide i k o pa rd la r, b r u b ng h iyl e ald la r, H a r r na gitdi le r. (Ferec 855/1451 v. 66a).

AD. b re/p i re pire DS 825, TS 741742 < ET. b rge a.m. Clauson 1972 s. 362. B re to h m n iste ris e n ey leyesi n ? (Ferec 855/1451 v. 241a). Pi reyi deve 1967a s. 261). AD. b r g /p r g atk; araf; ba rts DS 625627, 3498, TS 742 < ET. b r sarmak + fiilden nomen concretum yapan g eki (b. ag ) E.V. Sevortyan 1978 II, 296298. [b z ile b r arasndaki ilikisi (r > z ses deiimi) iin b. bo u rdak ]. Ke zban ha la
b rg s n rt nd , ky odas nda bar na n at lm a ko tu. (S. Anadol 1950 s. 7). Defet u damal p rg y , yakas tyl , y n l bi r manto giy!

AD. bn g l bn g l, (bn g l de)/bn g r bn g r (terle) (suyun) topraktan kaynayarak fkrmas; (ter) dkmek DS 822823 < ses taklidi ve ekspresif kelimelerden. Kan b n g lded i, s z ld yata a. (F. Baykurt 1971t). avu , Kal le i b ng r b ng r te rl e te n u c ml e i l e sz l e r i n e son ve rd i. (M. Ya mur 1957 s. 78). AD. bn g l de su topraktan kaynamak; su atete kaynamak DS 321322 < ses taklidi fiillerde, kr.
b ng l b ng l . Sa l k Ekibi i nde n Hans Tempel l, kan n b ng ld edi i ye rl e re gaz l be z bast, e z ik g s n st n e bi r band daha yap t rd . (F. Baykurt 1982 s. 170).

yapmada, ak koyu n u i i dol u ya sanmada bu mi l l et i n st n e bi r mi l l et daha var m bi lmiyorum. (F. Baykurt

(Aka Gndz 1930 s.

16). b rhan/bu rhan ispat < Ar. bu r h n a.m.


Be nd e i l i Res l o ld u umu b u r h n | Yet i i r m h mu h a r remde u mah k m ol u um. ( air E ref 1958 s. 151). EO.

bn g r bn g r, b. b ng l b n g l . bnd, b. bi n t . AD. bn bini, kr. bi n i I.


a r amba g n e rk e nde n bt n ky e rkek l e ri ky n k ys ndaki b n meydan na toplan r la r. O rada n i an atma yar yaparla r. (M. Makal 1952 s. 10). buyu r, be n m i n bi r re f , me n man z a ra d zs n l e r. B ny d mu h k em olsu n. (Ferec 855/1451 b. 40a).

katiyet, mnakaa kabul etmezlik: Vardum, h l l e ri n i b r h n i l e bi ld m. (Ferec 855/1451 v. 48b). Ulan Tatar, bu r ha n da ne ? (R. Enis 1935 s. 58). b r i k le, b. b r k l e . b r it i s akmak ta < Yun. (pyrtis) a.m. G. Meyer 1893 s. 35. Fr. ite eki iin b. ande z it . AD. b r ke havuz DS 827 < bi rk e , /b /nin tesiriyle ilk nlde labialisation var. Kr. bi rke . O. brna yakkl gen < Fa. bu rn a.m. S z h a tmi du (840/1437) s. 40). O. b r o I dolap, konsol; evrak dolab; yaz masas, yazhane < Fr. bu rea u a.m.; asl mnas eskiden yaz masalarn kapladklar bir nevi kaba ynl kuma. Kelime Trkiyede 19. asrn ortasnda kullanlmaya balar (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 42 ve 49da b u ro diye bir elbise dolabndan bahsediliyor). Ka rga bi r a ra l k tavandaki avi zeye
konacak oldu, vazget i, g idip pe nc e reye a rpt, son ra b roya do ru dnd . (F. Erdin 1955 s. 55). y gd r o la i h l s la c ndan, | Kim ol v cib du r u r h e r dem dke l i p r u b r n ya. (mer b. Mezd 1982

O. bnyad temel < Fa. b u ny d a.m. Sa r yu k a r us nda

Mecazi mnada: He r sz e b ny d m ol u r? He r k i iye i t im d m ol u r? (Ferec 855/1451 v. 2b). b nyad et /eyl e bina etmek, in a etmek (kr. Fa. b u ny d ka rdan a.m.): B u nda bi r sa r y b ny d eyles n l e r. (Ferec 855/1451 v. 28a). balamak: K a ma a bmy d eyl edi. (F. Giese 1929 s. 173). Sava b n iy d n u rd la r. Sava dla r, k r l d la r. (Ferec 855/1451 v. 99b). bnye yap (ms. itimai yap) < Ar. bu nya a.m. Dayakla ve 68). vcut yaps: Dok u n uyo r a rt k, fa rk nda ms n ? ( ahap Stk 1958 s. 96). b r , b. bu r . EO. b reck incecik kkl < b r ek + kltme eki olan c k (bu ekten nceki /k / sesi ekseriya d er, kr. kpec ik ). Kltme eki c k iin b. ac c k . Ka beye Zaj czkowski 1937 [1405] II, 17). AD. b rek /prek kkl DS 825, 3496, TS 320708, A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 114115 < ET. b r ek a.m. Clauson 1972 s. 357 [< ET. b r- , b. b r - ; b z ile b r arasndaki ilikisi (r > z ses dei imi) iin b. bo u rdak ]. Y z i ay, k a lar yay, e eg i ak , b r eg i g l b ig imi . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 66).
Ke i k u la g ib i y z n n b i re r k smiyle k u lak la r n setr ede n p r eg i n e n eye k a dar i nd ikde n s o n ra a z k el e r i n e do ru k v r l ub h a lk a la nmas S l i h i h c g rmedi i eyle r id i. (Ebbekir H zm 1326y s. 136). z u l ml e h i bi r mesele ha l l edi l eme z. Aksi n e, daha vah im sosyal ban la r sara r mi l l b nyeyi. (F. Otyam 1965 s. Evet. otu z u nda da de i l i z ama, kald rmyo r b nye.

gide n K u rb n la r h e l l g rb alma , dah boyu n la r na asla n b r e c k l e r i hell g r b alma ! (A.

b r o II ticarethane, avukat, mimar vs., yazhanesi < Fr. bu rea u a.m. < b ro I. Byle ik ide b i r b rodaki i i n i b rak p paza r ye ri n e ko a rsan ... (Nzm Hikmet 1965i s. 48). b r o k ras i devlet memuru snf; krtasyecilik < Fr. bu rea u c rati e a.m. Fr. i eki iin b. afaz i . Doktor,
b rok rasi s n f na ge e n meslekta lara ka r d uyduk la r gi z l i isti hka rla m fett i mefh um u na ka r duyu la n a k ek i nme h issi n i n ka r t bi r to nda, f re n k e tabi rl e r l e bi z im o lan n d i a rs n a n latt. (M. Krk 1954 s.

45).

f ratla r b rak l rsa, b rok rasiye ka r h e r t r l iddet ben im ho uma gide r: B rok rasi bi l hassa bizde tembel l i i, ka ra rs z l , kafasz l , kt n iyet i, bi lg isi z l i i ka n u n la t rmak demek olmu tu r. (F.R. Atay

1938 s. 96). b r o k rat devlet idaresinde ar basan memur memur < Fr. bu rea u c rate a.m. [bu rea u b ro II + politika

brokratik

338

bsbtn

terimlerinde kullanlan c rate < EYun. (kratin) hkm srmek, kr. aristok rat, demokrat ].
Sk sk o l u r byle eyle r. B i l g isi z b rok ratla r ve yarg o rgan la r bi rb i ri n e d e rl e r.

AD. b r k brg, araf, kadnlarn sokak giysisi DS 828 < b r + fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki, b. ac uk /ac k I . Efe ndim, he ri f i n bi r i
b r e b r n p ka r k l nda ka r la r hamam na gi rm i .

(A. Yurdakul 1993 s.

212). krtasiyeci: . b r o k rati k resm dairelere ait < Fr. bu rea u c rat iqu e a.m. [bu rea uc rate kelimesinden iq u e ekiyle yaplan sfat, b. Adriatik ]. B i r ik i p rotokol i cab s nav,
b rok rat ik yaz i z i de rke n, ye n ide n akademik ya ama ba lad. (B Uzuner 1994 s. 40).

(A. Nesin 1961z s. 136). AD. b r k le /b r i k le ba, yz rtmek (kadn hakknda), araflamak DS 828 < b r k + isimden fiil yapan l e eki. sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla . O lan A na, h e l e ba n rt. O gel i n
b r ik l e n /b r k l e n

O. br rn keskin < Fa. b u r r n a.m. [bu r dan kesmek fiilinin etken fiilsfat (participium activum)].
Ge l, be n i ld r, h ey fet, h a n e r i b r r n i l e, | K u rt u lay n g nde bi ge z lmeden h i c r n i l e. (l 1994

hasta, dokto r get i rd im baks n. d iyo r. Kad n ba n rt yo r, y z n b r k l yo r. (U. Gnay 1975 s. 294). b r i h l e n i r, B e n ye nmem a a diyi r.

rtnmek, araflanmak: G z (B. Seyidolu

1975 s. 234). b r me btn vcudu kaplyan TS 743 < b r + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan me eki, b. a lama . B r ime d o n l u y g atla r bi n r l e r | K l e lde v k a lk a n yap n u r la r. ( eyh o l Must af 1979 [1540] no. 5602). b r mc k /b rnck /b rncek ham ipekten dokunmu bez DS 829, 743744, R. Dankoff 1991 s. 20 < b r n fiilinden yaplm bir isim (kr. de ri n c ek ), m eki iin b. adm I . G rdi k im bi r avrat b r n c g i n ev d v r z e ri n e k o m . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 22).

[159199] s. 232). AD. brt le, b. b rt le . AD. b rtlek, b. b rt l ek . AD. b rtlet /p rtlet ortaya karmak; kabartmak, iirmek < b rt l e /p rt l e fiilinin causativum hali.
Eske r nbeti n e di n e l i r g ib i. Madalyay da yakasnda g r n e c ek gibi eyi ce b rt l etmi .

(F. Erdin 1973 s. 86).

O. b ruc burclar, Zodiyakdaki yldz kmeleri < Ar. bu r c a.m. [bu rc kelimesinin oulu]. S o h b et 208a).

K a me r H a meldeyike n, C ed iydeyike n, M iy z ndayike n h b ol u r k i bu la r n e t b r c d u r. (Ferec 855/1451 v.

Ar.da 1u23 kalb genellikle tek heceli tekil kelimelerin oul hale getirilmesinde kullanlr. A-E cildinde bu kalp ile yaplm oul kelimelerden u rnekler bulunuyor: b r u c, b r u k, byut, c su r, d yu n . Bu kalbn dier bir kullanl ekli iin b. b u l u /b l u .

Bir fiil kkne takl *cak hecesinden mte ekkil nomina concreta belki o fiilin gelecek zaman partisibi halinden, ekin ilk nlsnn dmesiyle husule gelmi olabilir. AE cildindeki misaller: b r n e c ek b r n c ek , de ri n e c ek de r i n c ek , e l e n e c ek e le n c ek , emecek emcek .

b rudet souk (isim); his soukluu, resmiyet < Ar. bu r da a.m. N e za h et Han m daha ef ik C e l l ett i n i l e
tee h h l e ra z o ldu u zaman k z Handan n kalbi ndek i b r udet adeta h us umet hal i n e g i rmi ti. (Fazl Necip

AD. b rn zeytin posas; zeytin ekirdeklerinden yaplan bir eit yakacak DS 829 < Yun. (pirna) a.m. Ch. Symeonidis 1973 no. 188. Kr.
pi ri na, p ri na.

1930 s. 221). O. bru k im ekler < Ar. bu r k a.m. [bark kelimesinin oulu]. Ol dem y l k d , ra d u b r k u b r n g e ldi. (Ferec 855/1451 v. 179a). Bru sev i, b. B u r us evi . O. bruz gsterme, tehir < Ar. bu r z a.m. 1u2 3 emasyla yaplm bu tr nomina abstracta iin b. bu l u . N g h du h te r t c n ba ndan gt rd i, mk na as n b rak d . Z u h r u b r z t em m old. (Ferec 855/1451 v. 200b201a). b r sarmak, rtmek, her tarafn kaplamak DS 829, TS 743 < ET. b r a.m. Clauson 1972 s. 355. b z ile olan ilikisi (r > z ses deiimi) iin b. bo u rdak .
G rd i bi r a ac bitmi ki h c fe r iyde an u g ib i yo u n ve u z u n a ac g rdg i yok d u r. ylek i glg esi o l d a b r mi . (Ferec 855/1451 v. 195b). Mecazi mnada: P di h ay ret i sl m b r d i. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 178). (d man) kuatmak: S ub h d em ol k a l aya y r id i l e r, | z l e r evre yan n b r id i l e r. (Enver 192829 [869/1464] s. 38).

b rn sarnmak, rtnmek TS 744 < ET. b r n a.m. Clauson 1972 s. 367. b r fiilinin reflexivum hali (b. ac n II ). Az son ra ya mu rl u u na b r n e c ek,
kitapla r n g s n n z e r i nde t uta rak yan ma. (M. zg 1993 s. 129). EO.da yakla acak

geili fiil

(verbum transitivum) olarak: Ken iy z ek du rd , bi r eski c d r b r nd i, Dal layi le k a pudan k d . (Ferec 855/1451 v. 215a). AD. b r yan/b i ran et ve pirinle tepside piirilen yemek DS 697, 830 < Fa. bi ry n zgarada veya frnda pi mi (et). Gi rd im kebapya, kapc n n sa l k ve rd i i bi ra n yedim. (R. Ilgaz 1962n s. 45). EO. b s btn I (sfat) bozulmam , blnmemi, dalmam, eksizsiz < bt n + reduplication + /s / tezat nsz. G rd i g l ek bsbt n , y rtd u yok . ( eyyd Ha mza 1946 s. 17). Kr. Az. bsbt n a.m., ms.: Ey vay ki, h eysiyyti mi l lt gt r ld , | M i l ltd ola n bsbt n adt gt r ld ! (M. Sabir 1948 s. 229). b s b tn II (zarf) tama miyle, iyiden iyiye < bsbt n I. Hoca dah i o l p i lv b sbt n yemi . (P.N. Boratav 1995 s. 157). T n e l yaps son u na yakla tka antiyede

bsbyk

339

btn

ya ama bsbt n ek i lme z ha le g e lmi ti.

(. Tarus 1961

s. 230). 1971 s. 5).

Kon u acak tek ahs n bi l e yan nda olmay

Okunu pheli: bitmez yerine yitme z , btmez yerine bitmez daha uygun olur. O. btan I sanemler, taplan cansz eyler < Fa. b ut n a.m. [but I kelimesinin oulu]. Me l h a t e h l i
zam n nda bu lmad ta z m | B t n dey r i l e m ne nd i devr i b r h m. (l 1994 [159199] s. 328).

fkesi n i b sbt n a rtt ryo rd u.

(Mehmet Selahattin

b s b y k, b. bsbyk . b st I (heykeltralkta) bir insann, vucudunun stksmndan (ba, gsn bir ksm) ibaret olan portresi < Fr. buste < t. busto a.m. < Lt. bustum mezar ta; aslnda yaklan lnn kllerinin konduu mahfaza [ambustum veya combustum yaklm, yanm, u re re yanmak fiilinden].

btan II (kimya terimlerinden) yakt olarak kullanlan bir gaz < Fr. butan e a.m. [Lt. butyrum tereya kelimesinin ilk hecesiyle kimya terimlerinde kullanlan a ne ekinden ibaret sun terim]. btangaz (ticar neologismus) yakt olarak datlan bir gaz < btan II ve gaz . Bu tr trade nameler iin b. amaro za . B u r n u n u n u c u na yap p kalm btangaz kokusyla me rd ive n l e r i t rman yo r. (A. A ao lu 1991h s. 236). bte b.m. (sarfiyat pln) < Fr. budget < ng. budget a.m. < EFr. bougette kese [bouge < Lt. bu lga deriden yaplm torba, + ette kltme eki]. B t esi seksen doksan bi n i bu la n kyle rl e ka r la yo rdum. (M. B a aran 1964 s. 69). O. bthane iinde btlere (sanemlere) tapnlan mabed < Fa. but h na a.m. [but bt ve h na ev, bina, b. abdesthan e /aptesha ne ]. Misal iin b. bt bit. O. btperest putlara tapan (kimse) < Fa. butpa rast a.m. [but put + parast tapan, b. detpe rest ]. Ey h a y l i
di l f i r b p v s e mm , | B tpe rest olmak yol u da re h n m s e mm ! (mer b. Mezd 1982

Ge n i omu z la r n n o rtas nda k el i y z bi r bst kadar g z e l . (A. Yurdakul 1989 s. 289). Ko r ido rla r n bi rb i ri n i k ese rek ge n i l edi i ye rl e re ok iyi se i lmi bstl e r, soyut heyke l l e r ye r l e ti ri lmi . (. Aral 1997 s.

89). b st II (terzilikte) kadn vcudnn g s ksm < Fr. buste a.m. Kr. bst I. . O. b ste/p i ste fndk < Fa. busta a.m.
N e datl us n k i sen bu de h n iy r n | Hemiy e bste gibi g ld g i d e r skke re. (Ferec 855/1451 v. 205a).

b styer sutyen < Fr. busti e r a.m. (mennes eklini lugatler vermiyor) [buste [kr. bst II] + i re eki, kr. ja rt iye r, vestiye r ]. Ko rsesi faz la sk ld i i n
g sle r i n i d ar ta ra n dante l l i bstye r i i l e l e e n i n ba nda Re n o i r kad n la r nda n bi ri g ib i g r n yo r. (A.

Aao lu 1992 s. 64).

O re n k l e rd e e it l i be re l e r, apkala r, ti rt l e r, bstiye rl e r, ja rt iye r l e r, c eket l e r, antala r, o rapla r, i zme l e r, ti rt l e r d n yo r h eme n.

(M. Mungan 1999 s. 76). O. bt I sanem, tapnlan cansz ey; gzel ve cazip kimse veya resim < Fa. b ut a.m. Kr. b ut /put .
N o layd, ey e h i se rke , pe r ek l b t i me hve , | Olayduk ik im z se r h , deydk ay pi n h n ? (mer

[840/1437] s. 170). Kr. putperest. btn I (sfat) eksiksiz, her paras dahil, blnmemi, krlma m , salam TS 744 < ET. bt bitmek + fiilden sfat yapan n eki, Clauson 1972 s. 306 307. B t n g n k itap oku rd u. (. Tarus 1961 s. 283).
A h l c h i l, bt n ma n siyle c h i ld r. Ve ma ri f i l z m u n u a lamak , mekteble re ra bet etmek i n bi r em re yok d u r. (Ah m ed erf 1326 s. 252). Kr. bsbt n

b. Mezd 1982 (840/1437) s. 37). bt l e ri s n sanemleri krlmak; kstahl giderilmek, ylmak: h i r i k r b t le r i s a r, o la nca rz u n m sla r t o p ra a d e r. (l 1975 [1599] s. 135). Bunun causativum hali b t l e r i n i s nd u r yldrmak: Amm s r k u l na h e rg i z y z v rmedi,
btl e ri n s nd u rma m n sib gste rmedi. (l 1975 [1599] g rb an la r g z e

s. 167). Bu mecazi tbirlerde bt II ile bir kelime oyunu bulunmas ihtimali vardr, kr.: Kf f ru bit i (b t i ?) s ub u z t u k l c a r da as la. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba] s. 144). Kr. but /p ut . EO. bt II bit TS 744 < ET. bit a.m. Clauson 1972 s. 296, /b /nin tesiriyle labialisation. Ve ba z bt
k a hve l e rd e g e nd de n ge mi v le h t i ry k l e r s ret i d v r g ibi d v rla ra d a yan ub k a lm la r, mecma msl im n n o la n g e le r i b t h n eye dnde rmi l e r.

I. Bir okluk tekil eden ferdler mevzuubahis olabilir: B t n bu n la r tek ba na yapard Kse d ris. (Mehmet Selhattin 1977 s. 10). Konu ma dilinde h e r kelimesi ilve edilebilir: Esasen B eyo l u hayat ndan b t n h e r eyi tatm t. (Y. Ahskal 1944k s. 56). Zate n ka zamand r e l im aya m, bt n h e r ta raf m, ti ri l t i ri l t it riyo rd u. (F.C. Gktulga 1943 s. 28). Sfattan ortaya km isim:
Yaya kalm bi r k i i B ey ha n. Amaca ke ndi n i b t n y l e ve rememi . (P. Kr 1984 s. 145). bt n et bititirip

(l 1975 [1599] s. 109). EO. bt bitmek < bit I, /b /nin tesiriyle labialisation. Hapax legomenon. Ca n um actd, k a ld am zah m
c nda, bitmez. | C n ac dan k imesn e o maz c i h nda btmez. (Zt 1970 [16.yy.n ilk yars] I, 67).

salam hale getirmek TS 745: S n u b t n tmek olmaya seh i l. (Ferhengn mei Sa d 1340/42 s. 17 no. 202). b t n o l bitiib salam hale gelmek TS 745: G r bit n o lmaz kesi l e n boy n. (Ferheng n mei Sad 1340/42 no. 206). btn II (zarf) hep, tamamiyle < bt n I. Kr. bsbt n II. B u n la r b t n k u r u nt u mah s l t . (Meh m ed Ra f 1331 s. 94). iyiden iyiye, temelli: Tah i r i n
d n nd e n tak ribe n i k i ay son ra ik i o c uk yaz tati l l e r i m nasebetiyl e bt n yal ya avdet etdi l e r. (E.E. Talu

btncene

340

ack

1939 s. 22). bt n bt n , bt n b t n e tama miyle, daha da: N e l e rde n k o n u uyo rd uk , n e reye s a ptdk ?
K a fam z t k a r k d , bt n b t n e k a r d r ve rd i . (Mah md Yes r 1928 s. 399). Maamafi h, bt n bt n de bo du rmadm.

b y l , b. b l . b yt , b. byt. bz knk DS 633 < Fr. buse a.m. < Alm. B ett dere yata.
Yak n zaman la rda kyle re s u get i rmek i i n bz i le r e gi ri mi i z. Epeycesi n e, yete ri kada r b z bo ru ve r i lm i , y z met re c ik demi r bo ru eksik kald i i n , i de yle c e kalm . (F. Baykurt 1960 s. 86).

(H.C. Yaln 1935 s. 173).

btncene btn olarak, sa salim < bt n II + iki kltme ekinden ( ce + g i n e ) ibaret olan ce n e ek grubu, b. acarca na . Bay ram daha lmedi! Balk z desen i z , i te, bt n c e n e d u rmadan ta rla n n k ys nda. (A. Aao lu 1981f s. 279). O. bvanda iilecek il < t. bevanda a.m. G. Meyer 1893 s. 41. b velek, b. b e lek . b ve, b. bu . AD. b vet I, b. b et . b vet II yiyecek ve iecek eyler satlan kk bfe < Fr. buvette a.m. [birka kelimede mevcut buv fiil kk < Lt. bib imek, + Fr. kltme eki olan ette , b. albo rata . Postac la r, tahsi l memu r la r , daha bi r ka
ki i, istasyon u n g lg e l i buvet i nde ot u rm u la r, masadan masaya yare n l i k ediyo rla r. (H. Taner 1952 s. 36).

bz etrafn daraltarak sktrmak < ET. b r burmak, sarmak, brmek fiilinin varyant E.V. Sevortyan 1978 II, 294296. b z ile b r arasndaki ilikisi (r > z ses deiimi) iin b. bo u rdak . Zey nep g l yo rd u. D udakla r n yayarak de i l, b z e rek ya rat lan bi r g lmeydi bu. (. Tarus 1961 s. 223). bzdm ans; kuyruk sokumu DS 833, TS 746. < b z + fiilden isim yapan dm eki, kr. buyu rd um , b. bast . bzme bzlen, az bzlerek kapatlan < b z + fiilden participium passivum mnasnda me eki, b. a lama . st dar, alt geni kadn elbisesi DS 834. b zme ba bir e it gev ek ve hafif ba rtme usul: B zme ba B ed riye bi ra z bec e reb i l iyo rsa da
o rtan ca ve by k ha n mla r bi r t r l stesi nde n ge lemiyo rla r, a r af n st n e caket veya palto giyi l e c e i n e ak l yat ramyo rla rd . (S.M. Alus 1934 s.

b y l k konca TS 745, baka kaynaklarda bulamadmz bu yalnzca bir defa kullanlan bu deyim (hapax legomenon) muhtemelen a.m. olan bubik ya da bb l k (DS 811) kelimelerinin ayns yahut hatal bir okunuu olabilir. O. byut evler, haneler < Ar. buy t a.m. [bayt ev kelimesinin oulu, b. b r u c ]. Yan la r nda k a l a fet h i k a l i b y t ankeb t men z i l esi nd e . (l 1979 [1581], s. 123).

277). AD. bz me bzlen kuman kvrntl yeri DS 834, ZTS 1976 s. 27 < b z + fiilden nomen concretum yapan me eki J. Deny 1921 s. 579580, kr. bkme, y rtma . Don alvar b i imi nde ge n i ol u r, paa a z la r b zme l i o ld u u g ib i. (H.Z. Ko ay 1944 s. 340).

Ar.da isimlerin bir ounun oul hale getirilmesi, dzenli oul (pluralis sanus) veya krk oul (pluralis fractus) yapma metodlar vastasyla bir veya birka ekilde mmkn olabilir, mesela habib kelimesinin ahbab ve ah ibba olarak iki deiik oul ekli olmas gibi. Byle farkl ekillerde oul yaplm bu kelimeler ounlukla ayn manay tarlar. Baz durumlarda tekil halin zndeki ok manallk (polysemie) oul yaplrken belirgin hale gelerek, kelimesinin farkl oullarna farkl manalar kazandrr. Bu duruma rnek olarak ilk ciltte beyt kelimesinin oullar olan abyat (beyitler) ve b yut (evler) bulunuyor. kinci ciltte ah n oulu i hva n ve i hvat kelimeleri grlecektir.

Giyeceklere ait ve ma /me eki ile biten terimlerden AE cildinde b zme ve de lme bulunabilir. Bu ekle tekil edilen baka mnada nomina concreta iin b. baz lama , bu rga .

bzr k, b. b z rg II. bzk I bzlm b z + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan k eki, b. ak I . B y k ana yle d manca bakmyo r a rt k
ona, gz l e r i yum ak, h z n l : kas lm , bi r i z g i g ib i olmu kapal b z k dudakla r a ra lan p se rt l i i n i yiti rmi . (Ya ar Kemal 1976 s. 130).

b y, b. b . b y , b. by . b ycek, b. byc ek . b y k, b. byk . b y k ba , b. ba III. b y k len, b. byk le n . b y k s , b. byks. b y k s n , b. byks n . b y lt , b. by lt.

bzk II/AD. bzzk gt, makat DS 835, Meninski 1680 I, 920, < b z k I. Fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki iin b. ac uk /ac k I . B z k de l c e y re ot u r u rs n . (M. avuo lu 1970 [16.yy. ba] s. 31]. G h o l u r k i a l u r g l g ib i
h a nd ndu r b z k, | G h o l u r o n e de h e n dembeste h a y r nd u r b z k. (l 1994 [159199] s. 249).

(Argo) bzk III cesaret, yrek F. Devellio lu 1959 s. 72 < b z k II H. Aktun 1990 s. 61; cesur biri korkudan altna etmedii iin. Nomen abstractum yapan ()k iin b. ac uk /ac k I . Y z k l e r va rsa da cevh e rl i
mil l etde, b z k yokdu r; | Ez i ldik ce e z i ld ik s a dmei k b s u s ik l etde n. ( air Eref 1958 s. 111).

bzk bzk

341

bzk bzk yara izlerinden bozulmu, deforme olmu < b z + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan k eki, kr. sn k, vu ru k . Ertem 1930se s. 70).

dudakla r n b z t rp du r uyo rd u.

(. Kvan 1995 s.

60). AD. bzt souktan uyuup bzlmek DS 834835 < b z l + t geni lemesi (b. bk d- ) ve /l /nin d mesiyle (b. bo at I ), fakat b z t geisiz bir fiildir! S rt nda olabi le c e i k sa bi r i gmle i. do n yok. o rap yok b lak! B z t p du ru r ! (F. Baykurt 1959e s. 29, 1969 s. 41). bzzk, b. b z k .

De l ika n l h i te evve l k i g z e l oc uk de i ld i, sesi nde n ba ka h e r eyi de i mi ti. Y z b z k b z kt . (S.E.

(Argo) bzkta kafadar, kafa dengi F. Develliolu 1959 s. 72 < b z k II + isimden ortaklk ismi yapan 1 da eki, b. ada . bzl reklenmek, bir keye sinmek < b z fiilinin medialis-reflexivum hali, b. a l- . Ol g c e ve z r va rd, bi r bu cak d a b z ld yatd. (Ferec 855/1451 v. 243a). bakasna yer amak iin bir kenara sk mak: Be n o ld u um ye rde b i ra z daha b z l yo rd um. Ba na yakla yor. Yan ma otu ruyo r. (Suat Dervi H. 1930 s. 137). O. bzr g I byk, yksek, ulu, kudretli < Fa. b u z u rg a.m. . b z rg ey le eref vermek (kr. Fa. bu z u rg d tan ) a.m.: M ddetd r k i b i z i b z rg (metinde b z r k , kr. b z rg /b z r k ) ey ledi n i z , bu buk a k a demi mb rek z i l e m z eyye n ey led z. (Ferec 855/1451 v. 71b). bzr g II /b zr k (musik stlahlarndan) bir maka m ad K. Uz 1964 s. 14 < Fa. b u z u rg a.m. Metatez iin b. alb z . B z rg he n g i n i k lsa n ev dan | Uar k u la r i nd r r hav dan. (Ah m edi D 1973 no. 616). O. bzr gvar byk, muhterem < Fa. bu z u rgv r a.m.
Ege r mes il me cev b v r rs e c ft i se z v ram, h emse r i b z rgv r men o las n. (Ferec 855/1451 v.

134b). b z rgva rl k byklk, alicenablk: Me l i k e

de rg h na ge ld k, i l u n b iyn ve ke r re n c r get rd k t mel ike b z rgv rl i g i nd e n na z a r de, tevec c h i t mi l e du k la. (Ferec 855/1451 v.

181b).

Fa. v r eki isimlere eklenir ve bunlara sahip olma, benzeme gibi mnalar ykleyerek sfat veya zarf yapar; ms. n mv r nam sahibi, h-v r ah gibi (G. Lazard 1957 s. 267). Bu ekin benzeri olan v r eki ise sadece benzeme manas kazandrr; g l v r gl gibi (A. Tietze 1964 s. 1978). Bu ek sonunda Trke gramatik eklerin bulunduu kelime veya kelime gruplarna da eklenebilir; ms. si nema fi l iml e ri v r (S.M. Alus Akam gaz. 19.X.1943). v r genilemesi bugnk konuma dilinde gayet yaygn bir ekilde spontane kelime retmede kullanlmaktadr, ms. ameri kanva r, rambova r, yen i e ri va r (sonuncusu: S.M. Alus, Akam gaz. 20.V.1944) gibi. AE cildinde b z rgva r ve d var kelimeleri bulunuyor.

O. bzr gzade bir byn ocuu, kiizade < Fa. bu z u rg z da a.m. [bu z u rg byk ve z da do mu , b. Acemzade ]. B z rg z deem. Atam n md r b z rg n id i. (Ferec 855/1451 v. 129a). bz tr buruturarak sktrarak bir eyin azn daraltmak veya kapatmak < b z fiilininden verbum intensivum, b. an la t r- I I . C e lal, e l l e r i
cepl e ri nde, bu r n u n u ek e eke havalara bakyor,

ca

342

cadu

C O. ca/cay yer < Fa. c /c y a.m. M c e r r ed ola n h u l l n c y c em yetde al k o mak h t rn e v z l k d u r. (l 1587 v. 140b). B i r s n iye evve l s r r ve sa detden m re kkeb
bi r man z a raya c y olan bu odadan s o uk bi r r zg r gemi idi. (H.Z. U ak lgil 1307 s. 7).

AD. cab su yolcusu THASDD 1630 < Ar. al c bi a.m. [cab recueiller (dans un rservoir) fiilinden, /cby / kknden; kr. cabi ]. DSde yoktur. cabn , b. ap n II. O. cab i bir vakfn varidatn toplamakla vazifelenmi kimse < Ar. c b vergi toplayan memur, tahsildar, Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Kr. cab . AD. cab la ura mak, didinmek DS 1073 < ET. ap ak! [ses taklidi kelimelerden, ms. kam sesi Clauson 1972 s. 393 + isimden fiil yapan la genilemesi].
Ol ya a bu ya a cablad, aya n y re k a k d , h r du zak y rt ld , av k a cd. abala .

O. cab yay ile oklar koymak iin bir eit kutu R. Dankoff 1991 s. 20. Byle kutularn Ar. ad ca ba . Evliy elebnin duyduu isim belki Ar. ca ba nn oulu olan c i ab n bir telaffuz varyantdr. O. caba I bekr ve topraksz reaya < ?? Caba mce r red
ola n f uk a r re y ya ve babasiyle o l ub mstak l l k isb de n m ce r red e d rl e r. (.L. Barkan 1943 s. 47).

(Ferec 855/1451 v. 35b). Kr.

O. cab lu s dalkavuk, yaltak < Fa. c bl s a.m. dem b (Ferec 855/1451 v. 151b).

caba II bedava, parasz TS 747, fiatn veya cretin stne verilen (ya da alnan) para vs., bah i; stelik DS 837, 4469 < kr. a., Kumk. aba hediye M. Rsnen 1969 s. 93, Meninski 1680 I, 1574 kelimeyi c eb diye okur ve mnasn hediye; bedava, parasz olarak verir; ona gre halk dilinde telffuzu cabb dr. Fa. c ib iin F. Steingass 1930 s. 355 tribute, revenue mnasn verir. Grne gre kelime Ar. cab sadaka veya vergi toplamak fiiline balanr. Kr. G. Barbera 1940 s. 66ya gre < tal. c iappa ( < acc h iappare para vermeden almak fiilinin emir hali). N e rede ise 240).
caba et On u be l i radan a a yapt ramay z, g n l e rc e

vef ol u r; l besi ve c bl sl e l i n e n es ne g i ri n c e o l u r.

AD. cac k I bz yenen otlar DS 839, R. Dankoff 1991 s. 20 < ?? Cac k deyi n c e u i tah ve r i c i yo u rt l u salata
ge lmesi n akl n za! Cac k deyi n ce bu rada karavu l uk, merc imek, t l k g ibi ot la ra de rl e r. Kad n la r k z la r, bahar boyu n ca, ak amla ra kadar de re bay r dola p sel e ve antala r dol us u bu otla r topla rla r. T u z la na rak yufka ekme e sar l p d r l e re k ye n i r. Yah u t kaynat la rak ve r yans n edi l i r ka k la. (M. Makal 1950 s. 126). (Argo)

yar n b rg n c e h e n n emi boyla r. Han la ra, hamamla ra, aka rla ra, i rat la ra konmak da cabas. (S.M. Alus 1933p s.

cacklk aptal, salak, enayi F. Devellio lu 1959 s. 73, H. Aktun 1990 s. 62 (eklen erkeklik uzvuna benzediinden ad aza alnmayp salatalk dahi denen hyar m kasdedilir?). cac k II yo urtlu, sarmsakl hyar veya otlarla yaplan salata < cack I. Ooo le o lmu , haydi bakalm eve!
Han m n e yapm , n e pi mi , acaba yeme i n yan nda cack va r m ? (M. zg 1993 s. 21).

(R.H. Karay 1939a s. 79). hediye etmek Meninski 1680 I, 1574 (kr. Fa. c ib ka rdan birisine dostluk almeti olarak kadehini buyur etmek F. Steingass 1930 s. 355).
bo u na akm olmas da caba.

B y k i h s n la r b i rb i r l e ri n e bi r f i n c n k a hveyi caba (bir nushada apa ) tmekd r (l 1975 [1599] s.

133). caba ekme i bir eit ekmek < ??


Ke kek pi i rip geti re c ekt i ge l i rk e n, diye d nd anas, caba ekme i de yapacakt. (R. Ilgaz 1981 s.7).

AD. caban/cavan/cavana kaln urgan DS 837 < Erm. evo n a.m. U. Blsing 1992 no. 51, < EErm. uan /opan a.m. R. Dankoff 1995 no. 597, kr. Grc. capan i E. Cherkesi 1950 s. 262, Krt. opan a.m. AD. Cabar ingene DS 837 < Rom. Capri / Zap ri gebe ingene, ingenelerin en kabas A.G. Paspati 1870 s. 22, 591 Paspatiye gre kelimenin men ei Bulg. zaparyam ter dkmek ve pis kokmak fiiliymi . O. cabeca yer yer < Fa. c bac a.m. (c , ve ikinci cnn nnde ba ntaks, b. be I ). G rd m, yol st nd e ykden n es ne c bec damlam . (Ferec 855/1451 v. 123b). Aya ndaki pantalo nda c bec m rekk eb leke l e r i va rd. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 160). cab gn, b. apg n .

cac m/ceci m/cici m (ikincisi bugnk telffuzu gsterir) ince dokunmu renkli ve nakl kilim DS. 873 < Fa. c c im /c c m a fine bedding or carpet F. Steingass 1930 s. 348 baka bir kayda gre randaki yrklerin dokuduklar ve kullandklar alacal uzun eritler H.E. Wolff 1966 s. 201202. Fakat bu kelimenin asl men ei belli deildir. Kr. Grc. ce c imi E. Cherkesi 1950 s. 274; Krt. ca rc m a.m. I.A. Orbeli 1957 s. 454. Kay bi r k e na ra
ekt i rd ik. B i ra z kahvalt l k i l e bi r c i c im de geti rmi tik; c i c imi se rdik, otu rd uk. (S.M. Alus 1933p s. 58). Kars, hayata di z i lmi kf e l e ri n st n e bi r c ec im rt yo rd u.

(F.

B aykurt 1967k s. 40). O. caci, yalnz cac i keman en iyi cins yay tbirinde, Meninski 1780 I, 299 < bugnk Takent ehrinin ve btn blgesinin eski ad olan /C c dan, isimden sfat yapan eki ilvesiyle tekil edilmi sfat. Mevl n ! bu g mi tah t as gibi al nda
ve bu c c kem n k a la rda ve bu t g ibi b u ru nda h c nok s n va rmdu r? (Ferec 855/1451 v. 15b).

AD. cad/cad i /catt/cadu msr unu, msr unundan ekmek DS 840, 865, 1033 < Grc. adi /madi a.m. S. Cikiya 1957 s. 212, V. Cangidze 1982 s. 47, G.A.

cadaloz

343

calda, b.

Klimov 1964 s. 142143 < Erm. cat a.m. R. Dankoff 1995 no. 443. cadaloz /cado l o s ok konuan, huysuz ve irret (kadn), kocakar DS 840 < cadu a.m. istakoz, varyoz, yakamoz, z i fos gibi os /o z ile biten Yun.dan gemi kelimelere benzetilmesi iin alo z heceleri ilve edilmi; kr. ka rtalo z, za rtalo z gibi ktleyici kelimeler. Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1.

sz l e rl e p u l layp h ikmet gibi yutt u ruyo r la r b i z e.

(A.

mit 1993 s. 67). Kr. caf cof . cafci r ici fco f serseri < annda yaratlm komik bir tbir. Yalnzca bir kere grlm bir deyim (Hapax legomenon). Kopuk (Kanb u ra) B rak u
vu rd um duymaz be. Ka ayd r u meyhan eye devam ede r, bi z imle ik i sat r ko n u ma a ten e z z l etmez. B i lmem ki tu l u ve z i r i n to r u n u mud u r, n ed i r. A ltta raf o da bi z im gibi cafc i r i c i f cof u n bi r is i. (M.L. Dikba 1936 s. 83).

Haftada ancak bi r ik i ge ce cadolos kars ndan ku rt u labi ldi i i i n ... (R.N. Gntekin 1930 s. 168). Cadalo z e n esi n e h i t nmam; kocakar z r l t s g ib i za r za r te r, k u r u g r l t ede r. (S.M. Alus 1933p s. 224).

caf cof iddial konu ma < kr. cafcaf; ikinci kelimede labialisation var. Hay r, di n im rabbe na hakk i i n
byle! B e n yl e caf co f bi lmem. Be n h e l l s t emdim. B y k, k k bi l i r im. (. Tarus 1947k s. 194).

Zarf: Madam N e r i cadaloz cadaloz ik is i n e de bakyo rdu. (S.E. Ertem 1935 s. 107). cadde mhim ve byk bir ehir soka < Ar. c dda a.m.
Caddel e r bombo tu, sabah e za n ye n i ok u n uyo rd u daha. (F. Baysal 1957 s. 30). Caddei K ebi r Beyo lu

caflak, b. cavlak . AD. ca I ince ubuk; ubuklardan ibaret olan parmaklk, korkuluk; orap ii, t; yass tahta veya satan dokuma tezgh makaras DS 841, 842843, 1033, ZTS 1976 s. 28, TS 783, R. Dankoff 1991 s. 20 < Erm. ca a.m. A. Tietze 1982z no. 23, U. Blsing 1992 no. 17, R. Dankoff 1995 no. 444 Evle r ka ra, ki r l i ,
ypra nm bazalttan yap lm , keme rl e r i, kafesle ri , ca den i l e n demi rl e r l e r lm pen c e re l e ri , ik i kat, toprak daml evl e r. (Ya ar Kemal 1971bd s. 7).

stikll Caddesinin eski ad: A rt k kavu tu umu z,


y r d m z Caddei K ebi rde, bug n de ye rl i ye rl e ri nde ve daha da du racak gibi du ra n eski byk sefa ret bi nala r ndan ba ka, sa l sol l u daha ne l e r va rd ?

(Z.O. Saba 1957 s. 14). cad, b. cadu . AD. cad r kilim DS 840 < Fa. dar araf, atk. AD. cadi, b. cad . cadol o s, b. cadaloz . O. cadu/cazu/caz / BSTT cad sihirbaz, byc), insanlara ktlk yapan hortlak; huysuz ve irkin ihtiyar kadn < Fa. c d /c z a.m. Fa. /d / Tk. /z / geli mesi iin b. az i n e . Bas ra l uyam. Anda bi r c d
avrat va rid i, st didi, ol ba a cok z iy n db du ru rd . (Ferec 855/1451 v. 219a). N desidm? C z la r bu l ub ba a k a h r tmek y te r.

AD. ca II/a guslhane; kurna; ama r teknesi DS 841842, ZTS 1976 s. 28 < Fa. h kuyu A. Tietze 1969 no. 25. Kr. ah . AD. ca III/cak anta, kese, torba, uval DS 841, ZTS 1976 s. 28, R. Dankoff 1991 s. 21 < Mac. zsk < Alm. Sack a.m. < Lt. sacc us < EYun. (skkos) < Asur. ak k u esvap, giysi. k i u l mlarum u z bi r al dibi nde ik i cak yk i y u laf bu l ub get rd i l e r. (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 114). AD. ca ak dere kenarlarndaki dzlkler THASDD 244 < Erm. ca ak orman. DSde yoktur. ca l ca l /ca l cu u l /cav l cu vu l /a l ca l devam eden bir grlt yaparak DS 843 < ET. a /ak ses taklidi kelimelerden Clauson 1972 s. 403404 + byle kelimelerde ok kullanlan l genilemesi, kr. ha r l ha r l , a r l a r l . Predicate intensifier fonksiyonunda olan bu kelimelerin yinelenmesi sesin devam ettiini veya tekerrrn ifde eder (b. apal apal ) . kinci varyantta labialisation vardr. Pan ca r y k l
ka n la r, a rabala r ve t rakt rl e r istasyona do ru a l a l akyo rdu. (M. Ya mur 1957 s. 76). M ektebi n n nde n u za na n sokak cav l c u vu l .

(Ferec 855/1451 v. 242b). B u kayna nam ne caz ym me e r! Z o r la bozacak evimi n tad n . (T. Apaydn 1991 s. 122). O cady kand rmak kolay ey mi? (Fazl Necip 1930 s. 143). cadkar byclkten anlayan ve byclk yapan kadn: C ga ra yakp, oku nmu i n c i r l e r i Ay e ye
yedi re c ek bi r cad ka r d nd . Evvel teyzesi n i n dedi i g ib i, Se l im i n az iye ge ld i. akl na,

(Kemal Tahir 1957k s. 120). AD. cazga r /ca zga rs a.m. DS 870871. Kr. c i z ga r . cadu l u k /ca z u l u k eyl e byclk yapmak: K ud ret i h ud ol p de h u
su nd u e l i dutmaz old. P de h mte h a yy r o ld, eyitdi: Ba a c d l k eyl ed . (Ferec 855/1451 v. 179a). G n e c z l k m eyl ed , afs nm ok d u ?

(Ferec

855/1451 v. 179b). AD. cadu, b. cad . cafcaf gsteri, atafat < Ar. cafcafa tylerini kabartmak (ku hakknda) fiilinden yaplm bir isimden yahut da atafat kelimesinin bir refleksi. Can m gurur:
K k ha n m sank i sanat n Himalayasn

(E.E. Talu 1935 s. 18). E rkek oc u k la r pe imi z e tak lmas n diye k imsesi z
ye rl e rde de n i z e g i rd ik. imdiki l e r hafaza nal la h ba k ak o lan la rla be rabe r cavu l c uvu l g i riyo r la r. (smail

imdi bu bi im havala r def et, yle oynak, cafcafl eyle r al! (S.M. Alus 1934 s. 117). kendini be enmi lik, yaratm gibi cafcafl g id iyo r.

(S.E. Ertem 1935 s. 79).

Galip 1932s s. 18). ca lda /a lda grlt etmek DS 844 (/l / den sonra isimden fiil yapan la genilemesinin bandaki nsz benze mezli i (dissimilation) iin /d / ye dei ir, kr. h r lda, m r ldan . u f skye n i n su la r n y l la rca n e ede n a lda r gib i duymu tum . (A.. Hisar 1944 s. 42). ca l da , b. ca l ca l .

az kalabal DS 994:

Kyde he rkes se n i n g ib i d nd i i n, yarm sof u la r cah i l l i k l e ri n i cafcafl

cala

344

cakar

ca la /a la I ses karmak (akan su hakknda) DS 845, TS 791 < ET. ak ses taklidi kelimelerden Clauson 1972 s. 403404 + isimden fiil yapan la genilemesi, b. a la- . K a ra k ld d n i a lama ndan, | K u ru r a z ya a lama ndan. (Fah r 1974 [1367] no. 4522). An atasna i lt r a layu, | Beg l e r g z l e r i ya aglayu. (Enver 192829 [869/1464] s. 68). EO. ca la /a la II tahmin etmek, hesaplamak TS 791 < ET. ak tam Clauson 1972 s. 404 + isim/sfatdan fiil yapan la eki, b. a la- . ca a , b. cah a /ah a . O. cah rtbe, paye < Fa. c h a.m. e h r mde m l u n i met u c h u h a met u h km issiyem. (Ferec 855/1451 v. 119a). AD. cahal, b. cah i l . AD. cahavel /ahavel i /sahavel al sprgesi DS 816, 1039, 3515, ZTS 1976 s. 162 < Erm. tsah a ve l a.m. (tsah al ve ave l sprge) A. Tietze 1982z no. 217, U. Blsing 1992 no. 163, R. Dankoff 1995 no. 727. O. cahcahun/cohcohun karklk, anababa gn < Erm. ah a h u n < EErm. ca h c a h u n a.m. R. Dankoff 1991 s. 21, 1995 no. 635. AD. cahd t /cahtet, b. ce hd . cahi l bilgisiz, tahsil grmemi < Ar. c h i l a.m. Ar. 12i3 kalb iin b. bid . Be n bu k z h kmi n e r z
deg l em. C h i ld r. C h i l o lmayan bylemi h km eyle r ? Ay ru k k z ye va ral um! (Ferec 855/1451 v. 234a). din

takrdamak, atrdamak [ < ak ] Clauson 1972 s. 412. Kr. cah ak /a h ak ve a a . AD. cah ak /cah ak /ar kak /arak gevek, yerinden oynam ; da eteklerindeki ta yn DS 846, 1080, TS 793 < ET. ah ak da tepesinde gevek talar Clauson 1972 s. 412. Kal n t b u rc la r n st n e kt k. Loplop bi n pa ra a rkakl kta. (. Kaftanco lu 1983 s. 118). AD. cahtet, b. ce hd . caiz/cay iz yaplmasna izin verilen, kanunlara uygun, yerinde saylan < Ar. c i z a.m. [/c w z / kknden]. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2.
fi si n . M e z h eb de z a r re t o l cak nam z u ry n k lmak c yi zd r.

(Ferec 855/1451 v. 104b). yakk

alr, ie gelir:

Uzaktan be n imki n i g r r g rme z soka n biri ne sapve re c e im. Kskan p pe i n e d t m , bu de re c e e h emmiyet ve rd i imi bi ldi rmek cai z de i l. (S.M. Alus 1944 s. 89). yaplabilir,

mmkn: B t n g ce uy umadm d sem c i z. (Ah m ed R sim 1333 s. 114). O. vukubulabilir, tesadf edilebilir B u c yi zd r k i d yim k u l k
zam n nda m l z emeti det di n e h l ki va rdu devlet l e h l i keyf ise o l vak t u s at kesel u ke l l i zam n na r st ge le. (l 1956 [158687] s. 245).

caize/cay ize bir kaside ile vlenin, aire takdim ettii mkfat < Ar. c iza a.m. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. 2 acaib /acayip . Ba kala r n n mal i i r l e r i, kasidel e ri ,
ke ndi ese rl e r i diye takdim ede r, h ediye l e r, ca i z e l e r al r la rd . (Fazl Necip 1930 s. 22).

kaidelerini bilmiyen, ahlksz:

n ol chi l

(Ferec 855/1451 v. 174b). (bi r eyi n ) ca h i l i o l : (ondan) haberdar olmamak, bilmemek: O y l la r n aml ca
rviyyeyi bu h lde, bu s fatde bu ld , sah t o ld. beled iye bah esi, k u di l i kada r cah i l i o ld u um bi r di l l e an la p sevi e n b lb l l e r i n yu rd uydu. (Z.O. Saba

AD. cak /cek (dativus halini takib eden vurgusuz ve nl uyumuna tabi edat) kadar, dein < dak /dek in varyant olabilir mi ??; kelime bandaki /d / /c / deiimi iin kr. c r nak, c i z , c u n c u k . Zaman iin:
yumay u n u ta rak ak ama cak a layarak yas tuta r.

1956 s. 18). AD. cah i l /ca hal gen, toy, tecrbesiz, henz mesuliyet tamayan DS 846: Getdi i n g c e
bi r adeh i , ik i n c is i nde sen se n i se r h o eyle, caha l dubaras eyl e se n se n i, uy umu l u a vu r. (A. Cafero lu

Ba a k a lsayd ak ama cak k a hvede n k a mayacak d k . (Mah md Yes r 1928 s. 291). Gayr o rda esbap

(H.Z.

Koay 1935 s. 90). Mekn iin:

A rt i n A an

1945 s. 195).

B i z n e bi l e l im, a beyim. B i z cahal z . A n lamayz k i. Ca ha l l k ok kt. Ca hal l k gvu rl u ktan kt. (F. Baykurt 1955 s. 83). cah i l i c h e l tm

(H.R. Grpnar 1340a s. 12). N e reye g ide r so n ra ? G ide c e i ye rec ek. (. Kaftanco lu 1983 s. 48).
defte ri n i ba ndan dibi n e cek mut la a tdik.

cahil, hi mektep grmemi : 123).

Okumak yazmak den i l e n eyi n o nda z e r r es i yoktu. mzas n bi l e atamyacak kadar ca h i l i c h e l id i. (. Gzelce 1948 s.

cak, b. AD ca III. (Argo) caka gsteri, alm, fiyaka M. Mikhalov 1930 s. 22, F. Devellio lu 1959 s. 73, H. Aktun 1990 s. 62 < ?? . Ve o, o vakit bana kar yaptkla r n , Emi ney i
ge r ekde n ve ca ndan sevdi i nde n yapmyor, s rf caka, f iyaka, afi, gste ri i i n yapyo rdu. (O.C. Kaygl 1939 s.

Cahi l i ye Araplarda Mslmanlktan nceki a < Ar. c h i l ya cahillik. Kr. ca h i l iy et ; e itli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adl iye . O. cahi l i yet cahillik < Ar. c h i l ya a.m. Ar. iyet iin b. aci l iyet . C h i l iyyet an la ra bu deti bu ma n iyde n mas l ah a t g r rm i . (Ferec 855/1451 v. 107a). AD. cah a /ah a/ca a gevemek, paralara ayrlmak, eskimek DS 846, TS 794 < ET. *ah a

283). caka etmek /caka satmak gsteri yapmak, alm satmak: Edece im cakay d n yo r um, ve rd i im ik i l i raya yak n paraya da acyo rum. (S.M. Alus 1944 s. 35).
Al i te piyano n u n ls n . stedi i n g ibi a l; kar k i mebuslar n k z la r na, biti iktek i pa an n ge l i n l e r i n e cakay sat! (S.M. Alus 1934 s. 279).

cakar, b. jaka r .

cakcak

345

cem

AD. cakcak geveze, dedikoducu DS 847848 < ses taklidi kelimelerden; kr. cakcaka ve Erm. a atsk deirmen. A r be ls na a r lm ukal, cakcak, kopuk memu rla r, ube g revl i l e r i f i l n da bu l u n uyo rd u. (F. B aykurt 1971t s. 342). cakcaka keklik t < Ar. cak c ak a dilini cklatmak A. B arthlemy 1935 s. 136, lflama, drdr R. Dozy 1927 I, 202 [Ar. usul ses taklidi kelimelerden, kr. lak lak a ]. Ho ro z t l e r i, k u z u me leme le ri , kek l i k
cakcakalar mektebi n a k pe n ce re l e r i nde n yekpare g r l t ha l i nde k yo rd u. (Halikarnas Balks

cal i s oturan, ikamet eden < Ar. c l is a.m., Ar. 12i3 kalb iin b. bid . eh r i me zb r u b z rist n nda c l is idi. (l 1994 [159199] s. 229). O. calk istimna, erkeklii ile oynyarak kendini tatmin etmek Meninski 1680 I, 1641 Meninskiye gre al veya s y r fiilleriyle kullanlrd. Fa. calk zadan a.m. F. Steingass 1930 s. 368e gre Tk.den Fa.ya gemitir yine de F. Steingass 1930 s. 367de Ar. diye cal l k an onanist kelimesini kaydediyor, fakat G. Doerfer onu Fa.daki Tk. kelimeler arasnda zikretmemi tir. F. Steingassn ayn sahifede Ar.dan gelen cald kelimesinin mnalar arasnda, fakat teki mnalara uymayan, zikrettii onanism mnas, calk ile cald arasnda bir alka bulunmasna dellet edebilir. Kelimenin men ei Ar. deilse, cal l k gibi muarreb ekilleri vardr: M te rc im d r
ki mmisi n i istimn ma n s na tecal l uk isti m l le r i ke f ma n s ndand r. (F rzb d 1250/1834 II, 878). Dah ca lk yaramazdu r, e rl ig i z a f de r.

1952 s. 64). cakcak , b. akaka . caket/ceket b.m. (giyim eyas) < Fr. jaquette a.m. [belki Jacqu es erkek adndan] G. Meyer 1893 s. 52. K o y u k a hve re ng i k a l n caketi s la nm . (H.Z. U ak lgil 1317 s. 56). N iko, ceket i pantalo n u parampara, kambu ru n u ka rm , o u n uyo r. (S.M. Alus 1944 s. 186). caketatay, b. jaketatay . calada dalglara rz olan badnmesi < Yun. (zalda) a.m. KahaneTietze 1958 no. 770; a.m. olan calaba (DS 849) yanl olsa gerek, fakat: Usta
dalg la r ko lay kolay vu rg u n yemez, ca laba olmaz.

(TS 747; orada

gsterilen mna yanltr). calk , b. calg . O. cam I kadeh < Fa. c m a.m. D u h t e r c m doldu rd , eh z de e l i n e s u nd . (Ferec 855/1451 v. 139b). M d m elde n k o maz bi z d o l u c m. (V h id 1993 [929/1522] v. 67b). cam II b.m. (effaf madde, sra) < Fa. c m a.m. Do rus u n u
iste rse n i z, be i n c i kattan a a u an bi z im emekta r Olympia n n g na hs z bi r i n i n beyn i n i da tmak ye ri n e, ayn zamanda gazete n i n o rtakla r nda n o lan say n ba yaza rm z n a rabas n cam e r eve ha at etmesi, o g n e n b yk ansmd. (A. Yurdakul 1993 s. 7). camgbe i

(Yaar Kemal 1971bd s. 622). AD. caleps fndn yeil kabuunu ayrmak TS 850 < Yun. (lepz) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 112. AD. cal g /ca l k oyunda mzklk etmek; caymak, dnmek DS 851, 852 < ?? A hmet! u i rk i n k z la n e
oyn uyo rs u n, h em calg r o. Ge l, a rka tarafta O rha n la r top oyn uyo rla r. (M. Hachasano lu 1953 s. 51).

ca l i yapmack, samim olmayan, sahte < Fa. ca l a.m. [Ar. /c l / kknden, + isimden sfat yapan eki, b. adal ]. G l n et ret i n i ca l bi r h i f f et i
ma s m n e ve ge l b g idi c i b i r h a c l et i k z ibe i l e set r de rd i. (N mk Kem l 1944 s. 40). B u l u nd u u mu h itte me rasim ve teke l l fat i i nde cal i tebessml e r, sahte vakar i l e ya amak on u taz ip ediyo rdu. (Fazl Necip

yeile alar mavi renk (cam krklarnda grlen renk): Naz a rm bi rde nb i re c m gbe i n i
k o yusu st l den be n ek l i boyu n ba l bi r e fe nd iye tes df tdi. (Ah m ed R sim 1328 s. 35). Ye n i ald cam gbe i bu l z n g iydi. camy n

1930 s. 232). K k Sa rt re h i sevmedim. ma rk ve cl . (C. Meri 1992 s. 267). O. cal i b /ca l ip celbeden, eken < Ar. c l ib a.m. Geili bir fiilin (verbum transitivum) etken fiilsfat (participium activum) olduu iin accusativus ile kullanlr. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . phey i cal ip bi r ha rek et le ri yoktu r. (M. Seyda 1970 I, 291). Cal ino s ikinci asrda yaam , zamannda ve Ortaada me hur olan Yunanl tabiat limi ve hekim Claudius Galenus < Ar. C l n s , kr. Gal e n . Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. Cal i n os hek im
zaman ndan be r i me h u rd u r: pe l i n de rl e r ... ondan y z e l l i di rh em kadar n s uda kaynatmal. (F.C. Gktulga

(U. lhan 1993 s. 3839). bz teknik ilerde kullanlan ince ca m lifleri [ng. g lass wool veya Alm. G laswol l e kelimelerinin aynen tercmesi (calque), calque iin b. ab I /v 3 ]: i n, cam y n y l e sa r lm scak su
bo ru la r n n st n e galve n i z sa kaplama i i o ld u u n u an lay n ca da don up kald. (L. Tekin 1984 s. 177).

(Konu ma dili) cam III pencere < cam II. Kapkara bi r k edi
ke na r ndaki bi r masaya otu r up i k i syledi.

atlad soka a cam n bi r i nd e n, a z nda koskoca bi r i ro z la. (F. Baysal 1956 s. 32). u Kahveye g i rd i. Cam

(A. Altan 1985 s.73). camg z e l i pencerelere konan bir saks iegi, kna iei: . AD. cam IV petrol lmbasnn iesi DS 853 < cam II. AD. cam V/camat sa demeti DS 852, 853 < Yun. ' (d iad i ma) a.m. ve oul: (diadi mata) Ch. Tzitzilis 1987g no. 94. AD. cam VI/cem tencere; su tas DS 852, ZTS 1976 s. 28 < cam I, A. Tietze 1982z no. 27.

1953 s. 51). cal ip, b. cal ib .

camadan

346

O. camadan I /camedan II ynden elbise (16. yy.) TS 747748, apraz d meli yelek M. Mikhalov 1930 s. 22 (resimler iin b. R.E. Kou 1967/1969 s. 4950) < camedan. Ya mu rl k c med n , a l , 235 ak a, siy h me n c med n, a l , 55 ak a (M. Ktko lu 1983 [1640] s. 239). camadan II (gemici tbirlerinden) drtke yelkenleri boarak yzeylerini kltme ii < camadan I (yele i d meleme ameliyesine benzedii iin).
R z g r z n z ! oc uk la r! G z l e ri n i z i d rt a n. nk Yayla Tepmesi n i n (1 5 ) ta gbe i n e dah edece im. Yelk e n l e r i camdana (1 6) vu ru n . k esi l iyo r. Camadan la r a rt k

(Z.O. Saba 1957 s. 15). vitrin: On o n be met re kadar y r m y r memi ti ki,


(be n i ) ka ke re ka r lam t? sa ta rafta aydn l k bi r camekn n n nde d u rmak zo r u nda kald. (T. A ao lu 1957 s. 78).

AD. camel, b. amel . O. came u y ama r ykyan, ama rc < Fa. c ma y a.m. (c ma giysi + y ykayan; Fa. / / yada / y / ile biten kelimeler iin b. b r u ). Tek n e i c me y. (M. Ktkolu 1983 [1640] s. 313). Kr. ama r . camg be i, b. cam II. camgzel i, b. cam III. AD. camgu r algam DS 854 < ET. ca mu r a.m. Clauson 1972 s. 408. camz, b. camus . cami b.m. (slam ibadethanesi) < Ar. c mi a.m. (mmeti toplayan bina). [/cm / kknden] Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . C um a g n h a lk c mi deyike n k a dem re n c iyde desi n, ge l esi n, se n i sitt g re. (Ferec 855/1451 v. 207a). Ar. kelimenin son nsz ( ) Tk.de bugn telffuz edilmedi i halde mevcudiyeti fasih dilde silinmiyor, ms.: Fati h
camii e r i f i nd e cemaati ayakland rmak i i n at la n M e ve ret gaz ete l e ri yakalanm . (S.M. Alus 1944 s.

(Halikarnas Balks 1946 s. 6). (Halikarnas Balks 1969 s. 25).

AD. camadan III dar azl, ikin karnl byk ie B.A. Yanko lu 1943 s. 264 < damacana kelimesinin bir varyant, metatez iin b. alb z . camat, b. cam V. cambaz, b. canbaz . cambazhane, b. canbaz ha n e . camb l camb l /ca mbu l cu mbu l /canbur cunbur sulu bir eyin, bir kab iinde sallanrken kard ses DS 853 < ses taklidi veya ekspresif kelimelerden. G e it ye ri n i n k esi ndek i bakkala
gi rd ik. Y umu rtala r cambul c umbu l, ka ar beyaz peyn i r arama; sabu n k r n t la r na dnm tu l um peyn i ri va rd r. (S.M. Alus, Akam gaz. 24.1.1945). S uya var n ca Ka ra B ibik yeme n i l e ri n i ka rd , canb u r c u nb u r ge t i gitt i. (Nbzde Nzm 1943 s. 25).

183). Fakat halk konu masnda onun izleri oktan kaybolmu tur, ms.: Be n d n stanbolda Aya S o f iyay
seyr tdikde n ma d Su lt n A h m ed C mi i n i

(transkripsiyonda camisi n i !) dah i sey r tdim. (C.C. Carbognano 1794 s. 562563).

O. came giyecek ey, giysi, elbise < Fa. c ma a.m. B e n rte sa a h idmet dem, ze r u c me v rem. (Ferec 855/1451 v. 104a). C mesiyle k o a g r o l s a n emi d o yu n ca; | dem c n k a r c mesi n i s o yu n ca. (l 1994 [159199] s. 285). O. camedan I giyeceklerin sakland sandk < Fa. c mad n a.m. [c ma giysi + d n bir eyin, iine konduu kab veya mahfaza], Fa. dan iin b. abdan . K z n e vak t d r b i lmedi n d u rd , c med ndan M s r g l ek geydi. (Ferec 855/1451 v. 103b). camedan II, b. camadan I. O. cmehab /camehob yere veya bir taht (kerevet, sedir) zerine d enen yatak < Fa. c mai h b gece yatmak iin giyinen ey, gecelik (aynen: uyku giysisi ). Bu tr Fa. kelimeler iin b. ah u e m . Fa. izafet i sinin O.da d mesi iin kr. De r sa det, kad aske r . Y mekle r i n be n get r rem, c meh bla r n be n d e rem, ben k a ldu r u ram. (Ferec 855/1451 v. 74b). camekn hamamda soyunulan yer Meninski 1680 I, 1562 < Fa. c makan veya c mk n a.m. Ve ol mi nk l e
devlet l l e r h n e l e r i h a mm m c meg n g ibi ve k rb n-sar y gibi i l evi n m na o l ub s de- r lm n b g n e l e r tah t - i h kmi nde bu l u nm du r. (l 1975 s.

Kelime sonundaki ayn (/ /) ve hemze (/ /) Tk.de telaffuz edilmedii halde, kelimeye bir ek takld zaman BSTT. kelime sonunda sanki bir harf varm gibi eki ona gre koyuyor ve yazda bir kesme konduruyor, ms. cami i yahut men e i . Fakat halk dilinde (ve gittike umumi konuma dilinde de) ok kullanlan kelimelerde bu kaide ihmal edilmi ve unutulmutur. Yukarda gsterdiimiz misalden bu geliimin ok eskiden baladg belli olur. Baka misaller: B e l k i bi lme zsi n, otobsl e r i n de ik i n c i mevkisi var. (Frzan 1981 s. 276). Adam ikyet edip te rf is i n e n ede n o l uyo r. (. Aral 1997 s. 97).

AD. camu s /ca mu / camz manda DS 854. TS 748 < Fa. c m s / c m a.m. M e hmet a rabay rmak boyu na geti rmi , camz la r s uya salm t. (Re at Enis 1944 s. 121). De l ika n l la r aske re g itti, camuslar, s rla r s r ld . (F.C. Gktulga 1953 s. 4). camyn, b. cam II. can I b.m. (ruh) < Fa. c n a.m. (Fa.dan alnan dini terimler iin b. abdest II /aptes 2) Ol h lde atam bi r ok
siy h u s n esi nde k o r. Hem ndem siy h c n ce h e n n eme smarla r. (Ferec 855/1451 v. 46a). hayat: Sen i c ndan az z sak l ayaym.

(Ferec 855/1451 v. 106b).

gnl, istek:

C n u va r ise ayi l e g n e i se nde

(l 1979 [1581] s. 172). sevimli, irin: B u na sevi nd im do rus u. Kambu r ca n oc ukt u r. (S. Turhan 1951 s. 56). sevgili: n
n c mdandu r d ye[si n ]. M u z a ff e r k z c n n , mah b b n o l h lde g rd i, a lad. (Ferec 855/1451 v. 119b). (bir isimden sonra) ca n l

127). camlarla evrili, camlarla aydnlatlan yer; cameknl blme: Camekn l , apaydn l k salo nda

347

cancoloz, b.

istekli, seven, ms. ak raba can l akrabalarn seven, akrabalar iin fedakrlklara hazr:

Vel has l c i ha n l em kazan, bu kepe, bi z i a ram . Eh, istedi i n n e be adam, de i l mi? Hi ... Akraba can l l k. (F.C. Gktulga 1943 s. 8) ca n um sevilen aziz,

B ilbaar 1961 s. 141). Mecazi mnada zorba ve acmasz kimse B u bi r bl k i nsan babadan o u la
ge e n sm rme i i nde ylesi n e ustala m la r, ylesi n e canava r kesi lmi le rd i r k i, kafala r k esi lmedik e bu i bitmez. (N. stn 1970 s. 143). Adam canavarm , bi rde n bo uve ri r. canava r /ca neve r a.m.: D ny da n i ce h eybetl az a metl c navarla r va rdu r, f l u r u bebr u pel e n g gibi. (Ferec 855/1451 v. 96a). canava rc u k mahlk: De i z c nava rc uk la r n g rd o la.

sevgili: C n um, o u l! (Ferec 855/1451 v. 32a.) canm sitem de ifde edebilir: Ned r c n um o bu? (Ferec 855/1451 v. 26b). Trkenin morfolojisinde basit (eksiz) isimle sfat arasnda fark olma mas hk. b. baba I . can c i e r /ca n c i e r birbirine ok yakn, skfk: kimi z can c i e r. B i rb i ri nde n fa rk m z va r m? (H.R. Grpnar 1943m). Vedat n k z ka rde i Vediayla can c i e r a rkada la r. (N. Cumal 1970 s. 48). ca ndan iten samimi, ablativus adverbialis iin b. amazdan : N e tan d ta raf, n e bi ld i i adam, n e de ca ndan a rkada va rd. (R.H. Karay 1940m s. 135136). ca ndan la samimiyeti ilerletmek: Bana o kadar a ld , o kadar ca ndan la t k i hayat ndan, te rc me i ha l i nd e n t utt u rd u. (S.M. Alus 1944 s. 113). can na ok u- yormak Yal n z ca be n
e le nm iyo rum, ac ek iyo rum. Romana ba layamyo rum ve bu yk ben im can ma okuyor. (Peride Celal 1991 s.

(A. Nesin 1970c s. 27). EO.

(Ferec 855/1451 v.

196b). AD. canaz/zando s sinirli; deli DS 855, 4347 < Yun. (dial.) / (tzans/zands) a.m. < EYun. (snnas) palyao Ch. Tzitzilis 1987g no. 518. Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. O. canbaha can paras, fidye < Fa. *c nbah a.m., Bu tr Fa. kelimeler iin b. ah u e m . B i c n bah di l e r v re ba l e bi r se l m. (Zt 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 232). canbaz/cambaz I akrobat < Fa. c n b z can ile oynayan, hayatn tehlikeye sokan; ip cambaz vs. (c n + b z oynayan, b. ate baz ). /nb / /mb / geli mesi iin b. ambar . Cambaz yuka rdan palyaoya
g l e re k selm ve rip e l l e r i n i ik i yana aarak telde s r ks z y r meye ba lyo rd u. (A. zyalner 1991 s. 24).

25). ca n u di lde n samimiyetle, btn kalbiyle Fa. u (ve) ile yaplm terkipler iin b. abudan e . M ege r bu M e n i r R h e f z y c n u di lde n seve r id i. (Ferec 855/1451 v. 29b). Onu takliden: ca n u g n ld e n a.m.: Ko nyal t rk s n t utt u rm u tu. Madamla be rabe r ca n u g n lde n bi r syl yo rla rd . (S.M. Alus 1934 s. 9697). Kr. can m . can II (sfat) sevilen, sevimli, irin < can I. Kambu r ca n oc ukt u r. Ama h e r eyde n evve l i i n i n e h l id i r. (S. Turhan 1951 s. 56). Buna yakn bir mnay baka yoldan elde eden bir rnek: B u n u M ustafa
duymas n. Ku o lan M e hmet de duymasn. O n u n can bi r yolda , o da duymasn. (Ya ar Kemal 1992ks s. 178.

canbaz/cambaz II at tccar; at yetitirip satmakla geinen kimse < Fa. c nb z a.m. Ve ik i c nb z i rk et z r e davar almayub ve bi rb i r l e r i n e s a tmaya. (M. Ktkolu 1983 [1640] s. 266). E rtesi g n tek ra r
e ek almak i n paza ra varm . Bakm ki d nk i ald e ek yi n e ca nbaz e l i nde dola yor. (P.N. Boratav 1995 s.

195). O. canbazhane/cambazhane sirk < canbaz I ve ha n e bina, ev, b. abdesthan e /aptesha ne . Sen K lo

Cmlede can yolda ok sevilen, ayrlmaz arkada tbiri bir sfatla bir isim halinde zlmtr.). Buna mmasil bir rnek: ca n d man birisinin lmn arayan, lmle tehdit eden (yalnz u cmlede): te o radaki e kiyalar va r
ya, Salman n can bi r d man . Salman daha g r r g rmez ld r r l e r. (a.e. s. 145. Cmlede can d man

panayi ri nde sef l bi r s o yta ry a lk layan o c uk la imdi d ny n e by k eh i r l e r i nde, e by k c nb z h n e l e rde, e g z d e h a lk alk la r n t o playan bu s a n atk r a ras nda n e az m bi r mes fe va rd! (H.Z.

U aklgil 1317 s. 28). O. canbeleb o l lmek zere olmak < Fa. c n balab ras dan a.m. [can duda a (balab ) gelmek]. Fa. dativus be iin b. be I . Ege r d v rl ikde mrm h r oldsa, c n be l eb old, al, be n i ad bdan k u rta r! (Ferec 855/1451 v. 131b132a). canbur cunbu r, b. cambl cambl. canca z m (samimi hitap ekli) ekerim < can + ca z kltme eki, b. bu n ca z . Saym suyum yok, bu
bukadard r ca nca z m. B e n im hat rm i i n b i rka k u r u z iyan etse n n e ka r? (S.M. Alus 1944 s. 22).

ar d man tbiri bir sfatla bir isim halinde zlmtr). canan sevgili, yr < Fa. c n n a.m. [c n ve oul eki n ]. 1982 [840/1437] s. 26).
B e ret v re n e an u vis l i n c n v rem mjde, | N o la bi c n f id tse di l eye n ki i c n n ? (mer bin Mezd

Fa. n (ekseriya ahslar iin kullanlan) oul eki (b. Abbasiyan ) bzen tekil olarak da kullanlr ve bu ekilde Tk.ye de gemitir. Bu gibi kelimelerde duygu yk (sevgi, hayranlk, acma) fazla olur. AE cildinde imdilik yalnz cana n gemitir, fakat baka ciltlerde ga riban, yr n gibi misaller geecektir. Belki M s l man kelimesi de bunlardan saylabilir.

AD. cancal demet, tutam DS 855, 1063 < Yun. (tzntzalo) tuta, bez < t. ce nc i o a.m. N.P. Andritis 1983 s. 363. canco l oz, b. cangalo z .

canavar vah i hayvan; kurt veya yaban domuzu gibi yrtc hayvan; kpek bal gibi yrtc balk < Fa. c nva r /c nv r a.m. Sabah l eyi n g idip ka ryo r. T ut u la n bal k la r n ya rs n canava r temi z l emi . (K.

cancor

348

caniko

AD. cancor /cancur krmz, siyah erik DS 855 < Erm. can u l (dial.) ca n c u l /a nc u l R. Dankoff 1995 no. 446. /l / / r / de i imi iin b. a r n . O. candar birinin hayatn kurtaran, onu hayatta muhafaza eden kimse < Fa. c n d r a.m. [c n + d r elinde tutan, b. abdar ]. Ez be h r i H ud , ez be h r i 855/1451 v. 186a). candarma/cand r ma b. janda rma. O. candiraz mr uzunluu, uzun mr < Fa. c n di r z a.m. [ c n ve d i r z uzunluk]. C n di r z iy i (Ferec 855/1451 v. 130b). caneri i /can er i i erken yetien ve yeilken yenen bir cins erik < Yun. (tzanerki) a.m. < Sl. r n i k [Slavo-Mak. r n siyah + kltme eki: -ka ek. e r n i tsa bir erik cinsi] a.m. Ch. Tzitzilis 1994. canever, b. canavar . O. canfes dz renk ipekli kuma < Ar. c u n f s a.m. < Yun. (knnavis) keten (BER 1971 I, 356daki etimoloji yanltr). al e nta ri n i n etek l e r i c ebl e rd e
ol ub siyah ca nf es alvar n n i hayeti nde u fak ayakle r i g r n r. (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 57).

cang rd /cang rt angrt DS 857, TS 750 < ses taklidi kelimelerden, ayrca b. an rt . cang rtla , b. ang rt la- . O. cangdaz insan bitiren, tahammlfersa < Fa. c n gud z a.m. [c n + g ud z eriten]. Ke nd i, i nt i z r (N mk Kem l 1944 s. 48).

c nd r di r z i t di l e rem ki t f l v k asnda syledg m k a b h k e l ec i l e r i afv desi n. (Ferec

bel la riy l e bi r z t r b c n g d z i i nde ik e n M e hpeyke ri a rabas k a r dan g r nme e ba lad.

Fa. g ud h t an eritmek fiilinin fiil unsuru olan g ud z eriten ilvesiyle yaplan sfatlardan pek az Osmanlcaya gemitir. AE cildi iin yalnz ca ng daz kelimesini not ettik.

h ud vend n be ndeye bi ra z alt u n o l u rsa ki yolda nafak a di n em, yeti ke rem u bende n ev z l k o la.

canhra kulak trmalayan, tyler rpertici, ac (lk hakknda) < Fa. c n h a r a.m. [ c n + h a r trnaklarla izen, yaralayan] B e n bi ra z Margosyan 1996 s. 75). e l ik rayla r n ca n h ra fe ryatlary la du r uyo r t re n. (A. mit t.y. [1990] s. 35).

bekledikte n son ra, ho uma giden b u oyu n ya rda kesi ldi i i i n demi nk i nde n de can h ra bi r sesle ba r yo rd um. (M.

can m (sfat) ok sevilen, ok kymetli, ok gzel < can + 1. ahs possessivum eki. Bu ek ile yaplan baka bir sfat iin b. g z e l im , g l m bal m . Eski eh i r i n can m yaz ak amla r! (. Gmen 1959 s. 57). B e n Vef k Paa 1927 s. 38).

c n m ge n c l i ime d o yaca m, u nda be g n mrm z va r, ya ma ba ma g re e le n c emi a ra rm. (Ah m ed

O. canfeza cana ferah getiren, mutlu < Fa. c n f i z a.m. [c n can ve f i z artran]. O can fe za do rukta yal n z ca i i r syle n i r, i i r yarat l r, i i r d l e n i rm i . (B. Uzuner 1994 s. 56). eski bir makam ismi (K. Uz 1964 s. 15). AD., RD. canga /anga kova, kk bakra DS 1069 < ??. Cambazof 1957 s. 6566). AD. canga laboz /con gala mas ihtiyar kadn, bunak kadn < can calo z /co n galos kelimesinin varyant.
Kaynanam da yka r ama, iki g n de ama r e rt esi o l u r, yatar. S u rat ndan d e n de bi n pa ra ol u r. Eyic e cangalaboz olmadka Tan rm Be h i c e k u l u n u n ca n n almas n! (M.. Esendal 1958m s. 61). K k Emi n i n g et i rd i i b u z g ib i so uk suy u, te rl i v c ut la, cangan n dibi n e kadar l k r l k r i ive rd i. (.

cani cinayet ilemi olan kimse, katil < Ar. c n a.m. [/c ny / kknden] Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . B u
sabahki c i nayetiyl e sapk can i doku z u n c u c i nayeti n i de i lemi ti r. (A. Nesin 1991 s. 17). kan l

AD. cangalaz salyangoz DS 856 < salyango z veya Yun. * (*kohliangs) a.m. A. Tietze 1962 no. 326. AD. cangal oz /canco l oz cad, vampir DS 855, 856 < kon co los b. KahaneTietze 1958 no. 783. Yun. mzekker eki os iin b. aforos 1, metatez iin b. alb z . Kr. karakon co los . cangama, b. ca rgama . cang l Hindistandaki yaygn bakir ormanlar < ng. j u n g l e < Hind. cangal a.m. < Sansk. cangala kuru, l. Yasak a k n ca ng l nda dolandm, bi r ye r i n e bi n ke z yan p kavru ld um. (B. Gnel 1991 s. 296). Kr. ce n ge l .

canib /canip yn, taraf < Ar. c n ib yan. Ktahya Kastamon i n i n ha ng i c n ibi n e d e r? (A. A ao lu 1993 s. 11). ca n ib i nde n tarafndan: Ol dah ba a S l eym n c n ib i nde n y ti b du r u r. (Ferec 855/1451 v. 144b). can ib i n e tarafna: Ata em re l m min n c n ib i n e h em n me yazm du r. (Ferec 855/1451 v. 122a). andan c n ibe ondan yana: He rkes g h a ndan c n ibe ta ras s ud ... (?? ) iy n o la. (l 1956 [158687] s. 249). EO.da dativussuz de olurdu, kr. ta raf : Nasraddi n H ce bi r g n bi r a ac dal na k ub u c ndan c n ib otu r ub dibi nde n kese rd i. (P.N. Boratav 1995 s. 97). O. cani beyn iki taraf (ms. bir dvada) < can ib + dualis eki olan ey n , b. B eyn e n n e h r rey n . yanyana (?):
H u s s c n ibeyn o lan k i e l e r b i rb i r i n e uymaya ve ege r mak adla r ve l e ntse l e r ise te n sb gzetmeye ... (l

1587 v. 134r). O. Cani k Karadeniz kysnda merkezi Samsun olan dalk eski bir vilyet < Eskiada orada yaayan T za n lar milletinin isminden. Kr. A 1945 III, 25 (B. Darkot). canik o (hitap olarak) sevgili < can + Slav dillerinde mennes kltme eki olan ka nn vocativus halinde ald ko ekli, b. anako . Aradaki /i /

canip, b.

349

rr

belki c i c iko ya benzetme. Hadi ld rse n e ca n ikom! (A. Nesin 1970c, kitap bal ). canip, b. can ib . AD. canka kk sar bir eit erik DS 857 < kr. Bulg. djanka Prunus myrobalana < Tk. ca n e r i i nin ilk kelimesi + Bulg. kltme eki olan ka BER 1971 I, 356. Slavca ka iin b. ayka . M u h ta r n evl e i ba nda
pt rak gibi bi r ca nka yol umu kesti. Uzandm, sar sa r e r ik l e r kopardm. (M. Ba aran 1955 s. 77).

capcanl dipdiri, sapsa lam, taptaze, uyank < can l + reduplication + /p / tezat nsz, b. apak l ]. Yasl 74). B e n b u k emik parala r n devamym, an n em hl
di ri miydi gm l rk e n, bi lmiyo rum ama be n capcan l du r uyo r um i te bu rada. (L. peki 1998 s. 44).

olmas na ya lyd ya, ge ne de boz ayak u rbala r i i nd e dimdik, capcan l bi r v c ud u va rd. (M. Ba aran 1964 s.

caran, b. ce ra n I. AD. car /ar I araf, ba rts DS 859, ZTS 1976 s. 28, TS 830831, A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 80, R. Dankoff 1991 s. 21 < Ar. i z r a.m. A. Tietze 1958 no. 3. ), kr. amesken e . B u a ra l k ca ra b r nm ,
y z nde pee i l e b i r kad n mu h z i r i l e be rabe r i e r i gi re r. (Recaizde Ekrem 1941 s. 74).

cankama, b. ca rgama . EO. cank dank kurulu TS 753 < Mo. cank i mavere; anla ma G. Doerfer 1963 I, no. 151. AD. canp kola bitiik vcut paras THASDD 1041 I, 246, kanda kola bitiik para DS 857 < Ar. ca nb vcudun yan, br A. Tietze 1958 no. 44. O. canperver can besleyen, insann kalbine iyi gelen < Fa. c nparva r a.m. [c n + pa rva r besleyen].
M is fi re k a n t a mla r z i k r o l u nd u z r e l e z z u c n pe rve r ve h n e pe rve r a la r bi rd g i n i metde n bi le e l e z z u h te r o l ub ... (l 1982 [1581] II, 146).

Fa. dan alnan kelimelerde sonu pe rve r ekiyle bitenler vardr. Bu ek, besleyen; beslenmi, eitilmi mnasna gelen Fa. pa rva rdan /pa rva r dan beslemek, (evlt) bytmek fiilinin bir fiil unsurudur. AE cildinde bu unsurla tekil edilmi u kelimeler gemektedir: canpe rve r, edebpe rve r.

AD. car /ar II ar, telll ile duyurma DS 859, R. Dankoff 1991 s. 21 < Mo. ca r a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 146, a.m. Tk. a r R. Dankoff 1995 no. 448e gre Erm. ca r < EErm. ca r ar kelimesinden alnmadr. D u rd , m mel ik i n e ca r (kelime h a be r de okunabilir) s a ld, Ba a uyu ! d di. (Saltuk n me 197484 [15.yy.n sonu] s. 228). yardm, imdad DS 859: B e n de si zde n ca r umdum. Ve debi z im kyl akt l d r sandm. (Ya ar Kemal 1968 [2. bask] s. 103, b. A. Pskllolu 1974 s. 23). ca rl u me hur, nl TS 755. AD. car/ar III dilenme, toplama DS 859 < ce r . Sen i n
u h o l u na n be n im h g z m ce l a ra yol l yah, baah ki ha ng isi a rdan ge l i r. Hang isi a rl c e l i rs e o na g re gu r u l . (B. Seyido lu 1975 s. 393).

O. canrba cazip, ho , latif < Fa. c n r ub ldrc; muhtemelen di l r b yerine yanl kullanm. G n l ek i c i, can r ba bi r ko r uya a l yo rd u kap. (B. Uzuner 1994 s. 59). cans iperane cann verircesine, cann feda edercesine < Fa. c nsipar na [c n + sipa r(dan ) stnde tepinmek, tepmek + zarf eki olan na , b. aci za n e ]. M u zaf f e r b i r de rg i ka rd . Hapse gi rd i, ama
otel e g i re r g ib i bi r hapse gi ri . N e sefal et i tatt, n e cansipe ra n e bi r gazaya gi ri t i. (C. Meri 1992 s. 145). N ede n sa sakal, giyim ku am daha cansipe ra n e savu n u l uyo r da, i d nyala r, d n c e l e r b ukadar bi r h eyeca n la de i ti ri l ip d a vu r u lm uyo r? (A. A ao lu

AD. cara/cere toprak testi DS 859, 884, G. Molino 1641 gi e r r e maddesinde < Ar. ca r ra a.m. A. Tietze 1958 no. 37. Sal u n i l e h a lk a emr o ld , ce r re l e r i l e tu l umla r i l e get rd i l e r, k p le re dold u rd la r. (Ferec 855/1451 v. 243b). Babas bu t msekte n bi r avu 64). AD. cra cara DS 859 < c a ra . (Orhan Kemal 1952m s. 33).
B i re r c ra i ek mi?

toprak alm , rmaktan doldu rd u u ce re n i n i i n e ka r t ra rak sal lam , ona i i rm i . (Re at Enis 1944 s.

1993 s. 70). O. cans itan katledici, ldrc < Fa. c n sit n a.m. [c n + sit n kapan, alp gtren]. G n o lmazd k i bi r
fit b lemt b dest i ta all b i l e ek b almaya ve v c d ge n c i n i h a r b db ken z i if f et i n e e f i de n n u s u b n c nsit n s a lmaya. (l 1979 [1581] I, 181).

AD. caral /ara l az rn veren kuvvetsiz toprak DS 859, 1080 < Ar. ca ral a.m. A. Tietze 1958 no. 39. AD. caras ka l /cera s k o l birbirine atlm srkla yaplan vin < ce r r i eskal , b. ce r /c e r r . G n l e rc e
son ra bi r c e raskol, bi r ka k ri ko ve bi r s r k k eh i r l i n i n h eyamolas i l e, ha latla rla ek i l e rek kamyon o radan ka r ld . (S. engil 1948p s. 69).

O. cansuz can yanan, ztrap eken < Fa. c ns z a.m. [c n + s z yanan]. k a ra h m eylemekde em d r
r e n del l | K im dke r pe rv n e i c n s z i n k a n ya la r. (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 176).

AD. carcar /cercer /c rc r I dven DS 860, 927, TS 760 < Ar. ca rca r a.m. Kr. Krt. ce rc e r a.m. I.A. Orbeli 1957 s. 457. A. Tietze 1958 no. 34. AD. carcar /cercer/c r c r II r r geveze, dedikoducu DS 860, Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 45 < ses taklidi tbirlerden. ca rca r et gevezelik etmek: A rt k syle r miyim y ben a z k a raya? te c r c r de n i n h l i b udu r. (Ah m ed Vef k Pa a 1927 s. 43). Of! Ne c rc r eymi bu be! (M.L. Dikba 1936 s.

cant araba tekerleinin emberi < Fr. jante B i n be y z

ki lomet re l ik yol la r dn e dn e kavru lm u cant la ra bakyorum: p r l p r l o cant la r, ke nd imi i i nd e g ryo r um. (M. Gler 1990 s. 124).

cantiyane, b. ce n t iyan e .

carcara

350

zarta

40). B u ndan n c ek i att r k ve r r gaz ete l e rde ge e n ik i y l i i nde bylesi nde n y n y n ge lmi ti. (A. Hnalp 1962 s. 85). AD. carcara alayan DS 860 < Ar. ca rca ra su sesi [Ar. tipinde ses taklidi kelimelerden, kr. zamzama, ar a ra . ]. AD. carc telll DS 860 < ca r /a r II, kr. Mo . ca r i a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 147. AD. carcur I (askerlik terimlerinden) tad fiekleri arka arkaya namluya srme e yarayan cihaz < Fr. c ha rg e u r a.m. [c ha rg e r yklemek + klc ismi (nomen actoris) eki olan e u r , b. adaptr ]. Ge e rk e n bi r ca rc u r f i ek yakarm an la rs n ! (F. Baykurt 1971t s. 311). Kr. arj r . AD. carcur II/c rc r /ci r ci r fermuar DS 860861, ZTS 1976 s. 31 < ses taklidi kelimelerden. A. Tietze 1982z no. 33. Mavi t u l um u n u n c rc r n aark e n gevrek kahkahala r n n bi ri n i koyuve r iyo r. (Mustafa erif 1959 s. 33). AD. cardn /cartn /ci rcan iri fare DS 861, TS 754, A. Caferolu 1948 s. 226 < Ar. c i rd a w n a.m. A. Tietze 1958 no. 36, b. baydak . B i lm iyo r b u oc uk, eyvan

1 2i3 kalb iin b. bid . K a b il i A rab i i nde resm

byle c r imi kim he r k i yolda y r rk e n yn i H tim i T y si n i n e u raya ... anda k u rb n de. (Ferec 855/1451

v. 233a). ca ri h esap (ticaret terimi) alacak verecek hesab, banka hesab: Ma a, ca ri h esab nda Kemal 1965f s. 177).

y zbi n l e ri n yatt ndan ba ka stanbu lda apartman o la n Ma a, bu ufac k k z n emri n i haka ret saymaz. (Orhan

O. carih yaral < Ar. ca r h a.m. [/c r h / kknden, 1a2 3 kalb iin b. ac b ]. n ca r h i amze em ge h g e h 219).

t u z eks n k im l eb | A ndan a rt uk i h t iy c um kimsede n merh em deg l. (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s.

cari k /ar i k bir cins kuak R. Dankoff 1991 s. 21 < Krt. a rik pee K.K. Kurdoev 1960 s. 150, kr. ca r /a r I + kltme eki olan i k . AD. car i s, b. ca rs . cari ye gen kadn kle < Ar. c riya a.m. [/c ry / kknden, Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid ve a /- e menneslik eki, b. bide II ]. B i r c riy eye buyu rd : Va r, ol yatan geyi c eg i al, odaya gel! d di. (Ferec 855/1451 v. 37b). (Argo) carmak /car makcur rak M. Mikhalov 1930 s. 22, F. Devellio lu 1959 s. 71, H. Aktun 1990 s. 63 < Erm. c e rmag beyaz ve u r su M.L. Wagner 1943 s. 12, 3132, R. Dankoff 1995 no. 455. Ca rmak c u r
n ed i r? Z te n g lme e bah n e a rad i n k a hk a hay s a l ve rd i. O n u da bi lmiyo r musu n ? Rak ... rak !

den i l e n pe nc e resi z bi r g i r i nt ide ya amak ne demekti r. Ye re y la n, he r g n d z e l t i l e n , ama d ze lt i l i rk e n bi l e da n k d u ra n g n l e r i, kt dabaklanm de ri l e r i, o n la r s rek l i k emi re n ca rd u n o rd u la r n g rmedi. (A. Kutlu

1991 s. 86). Hele yahaladm! Sa n de u l, c i rca n imi ... (F.C. Gktulga 1953 s. 11). O. care mahalle < Ar. c ra a.m., [/c w r / kknden, kr. c iva r. ] n M s ra y ti di, c re i sord , M ub rek evi n bu ld. (Ferec 855/1451 v. 53b). AD. car gama /canga ma/cankama az kaygas, grlt DS 856, 1071 < Fa. rg ma tumultuous mirth F. Steingass 1930 s. 385.

(Ah m ed R sim 1340/1922 s. 85). carp kt kesilmesi sesi < ses taklidi kelimelerden.
Ks ks, kahkahaya varmyan g l l e r kaplad camiyi. Ama Emin bu n la r ca rp diye kesti. (F. Erdin 1973 s. 111).

carse bir cins kuma < ng. j e rs ey a.m. aslnda ngiliz Jersey adasndaki balklarn giydii kuma.
Ma hmutpa a mal ca rse gmle i n i n b i r yan y rt kt k z n. (M. Seyda 1974).

carh a dah , b. a rkadak . AD. car canl, becerikli, eli abuk; abuk DS 861862, Caferolu 1948 s. 226 < Yun. (dial.) * / (*tzar/tsar) < BizYun. (tarn) a.m. Ch. Symeonidis 1973 no. 213. AD. car k keklik avlarken avcnn arkasna sakland keklik resimli bez DS 862 < carik /a r ik . car k, b. caru t . AD. car s /car i s arsz, yaramaz DS 863, ca rs et rsvay etmek TS 755 < Ar. c ris utandran, rezil edici Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . A. Tietze 1958 no. 38. O. cari I akan, akmakta olan < Ar. c r a.m. [/c ry / kknden]. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Ve l iv i B arkan 1943 s. 70). cari II tedavlde olan, yrrlkte olan < Ar. c r a.m., asl mnas akmakta olan [/c ry / kknden]. Ar.

cart I/cart cart kt veya kuma yrtlmas sesi; osuruk sesi: kaba alay nidas < ses taklidi kelimelerden; kr. ca rta . oc u k la rma gazoz, bana
da bi r az eke r l i . Kahve c i A hmet ef e nd i: Ca rt! deyi n ce, Yo rg i a alard. (Orhan Kemal 1949b s. 103).

Labialisation ile: cart curt alml konu ma (Labialisationlu terkipler iin b. abidik gubidik 2):
B i ra z ca rtc u rt, htmt edip kuy ru u n u tava sapna evi rse n e be adam! (S.M. Alus 1944 s. 90).

cart II frapan, gze batan (renk hakknda) < ca rt I. Evi n i

d emesi ge rek i n c e, e l i nde o lmadan bi r Hol lywood l ivi n g room u na ze nmesi, vi l las n a lak plastik kolt uk la r, ca rt pe rde le r, cam masalarla donatp ... (A. lhan 1981s s.

mezb rede n ba z h a rk la r o l ub c r o la n s uyla k u r s n z i r ati s uva r l ub i n t i f eyle r imi . (.L.

180). B e ri n Han m sa, bigudi l i sala r n ca rt k rm z bi r naylo n e arpla rtm ... (A. lhan 1981s s. 422). o rapla r ca rt ye i ldi. (Ya ar Kemal 1992ks s. 75). carta/zarta yellenme, osuruk < ca rt I /ca rt ca rt , fakat sondaki /a / bu genilemenin baka bir dilde vukubulduunu gsterir, ms. Ar. (Suriye dial.) d a rt a a.m. A. Tietze 1958 no. 121. Lok umla r

cartadak

351

cavla

geti rmeye gide n Tosu n y r rk e n a z iy le bi r ca rta ek e re k Yava gel! Be n im s rat m pi mi kel l e mi s a n yo rs u n da lacak (H.R. Grpnar 1926b s. 23). O s ra este ri za rta ekti i nd e n t m De rsiml i h la r, seyitl e r h Said i n t e hd idi n e daha bi r key if l i g ld l e r. (K.

AD. cav /av amatan a mak, yol deitirmek; evvel yaklatktan sonra, ni olarak uzaklara kamak DS 1095, TS 843844 < belki cay ve c v / v ile beraber ET. sap fiiline ba l bir grup.
M ustafay g rd, han e r i n i o na f r latt. M ustafa ha n e rd e n sak nd. avan ha n e r u zak la ra g idip ge riy e dnd . (Ya ar Kemal 1992ks s. 163). B i r g n da n yamac nda bi r tav ana b rakm Al i avu ku u n u. K u avm gitmi , bi r daha da dnmemi ti. (a.e. s. 15). av!

B ilbaar 1969 s. 38). Mecazi mnada lmek: Ulan, bi r b akta ca rtay ekt i be! (Orhan Kemal 1963d s. 69). cartadak (ekspresif kelimelerden) yrtlma grltsn ve bu grltnn ani olarak kesilmesini anlatr DS 863 < ca rt + ni bitimi ifde eden adak geni lemesi, kr. z ngadak . Rona 1944a s. 14).

def ol!: K a kyub d di: N e syle r u? u radan y ri , av! (Nazm 1928 s. 54). (Argo) cavalacoz I/cavalaco st i dermeatma, kymetsiz Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 4546, F. Devellio lu 1959 s. 73, H. Aktun 1990 s. 63 < Ch. Symeonidis 1973 no. 54e gre Yun. (dial.) (zavals) vs. zavall. kna edici deil. b r l e ri n i n
h epsi o l uk o c uk, cavalacoz takm ndan, buysa bamba ka, ke rl i f e rl i, ste l ik ok duygu l u, d n c e l i . (M. Seyda

Ka ragz: Ulan ka r, a z n topla, imdi ge l i rsem yan na, a z n mutfak paavras gibi ca rtadak y rta rm! (M.

Bir ses taklidi veya ekspresif kelimeye taklan adak / edek genilemesi, bu hareketin aniden kesilmesine ya da bu grltnn birdenbire susmasna elik eder. AE cildinde onunla tekil edilmi kelimeler: ca rtadak, caz zadak, c rkadak, combalak /c umbadak, a rkadak /ca rh a dah , atadak /attadak, dangadak, di ngedek.

1966 s. 219). AD. cavalacoz II gereksiz lf DS 865. cavan/cavana, b. caban . cav l cu vu l, b. ca l ca l . AD. cav r gvur DS 866 < gvu r < Fa. gabr ateperest (belki < Ar. k fi r ) K. Lokotsch 1927 no. 632. He ri f
tanye rl e r i madan, cav r msl man se i lmede n kalkacak da yola d ec ek, te rl ey ip yo ru la cak, ub uk a va racak. (F. Baykurt 1970 s. 187).

cart curt, b. ca rt I. cartn, b. ca rd n . O. caru sprge < Fa. c r a.m. P k eyleyeyi n yol u to zdan (Zt 1987 III, 140). AD. carut/car k ate krei DS 862, 864 < Erm. ca r ud /a r u g R. Dankoff 1995 no. 449. M estan,
past rma h rs z l na soyu nd u u bi r ba ka g n, ca ru t u n sacdan yap ld n , esasen odu n sobasndan ate ek ip mangala aktarmaya yarad n , e n n eml i yan i l evi n i n de past rmala ra dadanan k e nd i g ibi l e r i n i n bit l i ba na i nd i r i lmek o ldu u n u re nd i. (M. Margosyan y z m z re, | B e l ba ladum ol h i z m ete be n n i t ek i c r .

cavi kymetli bir tahta cinsinden imal edilmi (?) < Cava Adasnn isminden ekiyle yaplm sfat.
Tavan a ras nda by k cavi sandk la r, sandk la rda yaz n to rbala ra koyup kald rd k la r i i samu r, d ipek, ev giysi l e ri Na z r n . (Peride Celal 1991 s. 294295).

1996 s. 15). AD. cascav lak /ca sacav lak /ca scavu ldak tamamen sasz; rlplak; cebi bo, eli bo < cavlak + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak l ; ikinci varyantta ntaknn sonunda /a / nls grlr.
Eyice yol u nd uk bu i te. Tam y z be pan not da postaneye yat rd k m ? Kye cascavlak dn e ce i z bu g idi l e. (F.

O. cavidan/c v iz n ebed; < Fa. c vid n a.m. Fa. kelimelerdeki /d / /z / geli mesi iin b. az i n e .
Fe n d r nda, ey en g l, se n l e g l e n e g i rmek | B i h i t i c vi z n o ldu r, bek y d r uk b du r. (mer

B aykurt 1971c s. 260). T ek ko l l u, k r byk l , ba da


casacavlak bi r i h t iyar, ans z n o tek kol uy la kol uma yap t. (F. Erdin 1973 s. 27).

bin Mezd 1982 [840/1437] s. 72). ebediyen, ilelebed n k i b u nda yo imi h b mi c n, | B u rada du rmak ge re kd r c vi z n. (M. Adamovi 1994 [1368 86] no. 2515). AD. cavk topluluk DS 866 < Ar. cawk kta; topluluk A. Tietze 1958 no. 45. [/c wk / kknden]. Uyand, g rdi k i bi r cavk atl u sti n a lm la r d u r u r la r. (Ferec 855/1451 v. 32a). O. cavk cavk takm takm TS 755:
He r g e i bi r t yif e d utm , cavk cavk ot u rm la r.

AD. cas l ca s l yan czrdyarak yanmak < ses taklidi tbirlerden. Y re imi n ba na bi r k z g n demi r ge l ip sapland, y re im cas l cas l yan yo r (F. Baykurt 1967a s. 416). caslda czrdamak: i l Abdu l la n n saban
demi ri e l i k l e iyo rd u. B i ra z cas ldattktan son ra get i r ip ustan n n n e koydu. (F. Baykurt 1961o s. 205). cas lt

(Ferec 855/1451 v. 92b). AD. cavka, b. avka . cavla I parldamak, prldamak (?) < ca la fiilinin varyant. K ristal hokka takm cavl yo rd u. Masan n aydn l k cam n yank lam t. (Tark Dursun K. 1960 s. 48). G n e i n e r i dn k l nde, camda, Fiyamma n n yanks cavl yo rd u. (a.e. s. 21). AD. cavla II tyn dkmek, plak kalmak DS 866 867 < *pla filinin varyant.

czrt: Gt r p us u l ca duva r n d ibi ndek i su yala na soktu. Yalaktan bi r bu u, bi r cas lt ykseld i. (a.y.). casu s b.m. < Ar. c s s a.m. C s s h a be r get rd i: f l n y rd e a r k rv n k o n ub du ru r d y. (Ferec 855/1451 v. 9b). ca r, b. av r . AD. catt, b. cad .

cavlak

352

cazr cazr

AD. cav lak I/caf lak tysz, plak DS 840, TS 1983 s. 203 < cavla II + fiilden sfat yapan k eki (akk ), kr. by > byk, u za > u zak . cavlak II ??, yalnz u tbirde: (Argo) cavla ek lmek H. Aktun 1990 s. 63 Si z i n an l yaca n z, Setta r ef e nd i bi r kalb sektesi nde n cavla ekt i. (S.E. Ertem 1933 s. 86). AD. cavra kpek DS 867 < kr. Krt. cevi r av kpei ve kltme eki ile c evr ik kpek yavrusu JabaJusti 1879 s. 120. AD. cavra gayret etmek, ura mak < ET. tavra acele etmek Clauson 1972 s. 443 (?). Se n i mah um edece im, diye rek ko rk utmiye cavradi. (A. Cafero lu 1946 s. 243). O. cavr i bir rayiha eidi R. Dankoff 1991 s. 22 < Ar. c r Damaszener Rose H. Wehr 1958 s. 133. cavul cu vu l, b. ca l ca l. cay, b. ca. cay vazgemek, kararndan dnmek < cav /av (?). Eski kaynaklarda bulunamad. Yal n z son dakikada bi r ey oldu, ya l kad n g itmekten cayve rd i. (V.O. B ener 1953 s. 77). K z b i r de fa ka ra r n ve rm i ti: Kolay kolay cayacak gibi g r nm yo rd u. (C. Tuncer 1960 s. 118119). Ge n e de se n i sevmekte n caymad. Sab r l yd. (. Aral 1997 s. 321). AD. cay gn vazgeen, iin ardn brakan, dnek, cayg n l k kararszlk DS 868869 < cay + fiilden sfat yapan g n eki, b. akk n . B i r ac ma duydu, bi r
cayg n l k get i rd i. B e n im i im i de i l ya, n e yapacaks n ... (. Kaftanco lu 1983 s. 102).

EO. cay r u c men, b. ay r eme n . O. cay i gh ikametgh, konut < Fa. c yg h a.m. Fa. gh unsuru iin b. demgh . e h re g i rd i l e r, e r f c yig h la rda k o nd la r. (Ferec 855/1451 v. 141a). cayiz, b. cai z . cayize, b. cai z e . caynak, b. cynak . cayro (havaclk terimlerinden) uan uu vaziyetini gsteren alet < ng. gy ro, gy roscope un ksaltlm, a.m. [EYun. (gros) daire ve (skopin) grmek]. Yoksa cayro a r za l m? Yan l yn e mi gidiyo rum? (B. Gnel 1991 s. 311). caz I bir modern mzik eidi; onu alan orkestra < ng. ja z z a.m. [kelimenin asl iin e itli nazariyeler vardr]. i l ek Bayram nda Re fah i l ebi k i ra land,
ambar na iskemle l e r di z i ld i ve bi r caz ko n u ld u, E re l i y e gidi ld i. (M. Seyda 1970 I, 141). Yumu ak bi r ca z melodisi mutfa a, o radan da evi n i i n e yay ld.

(B.

Uzuner 1997 s. 14). (Argo) caz II gevezelik, boa konu ma; mrn krn etme, srtarma H. Aktun 1990 s. 63 < caz I. R e ise be rbe ri n ca z yapt n k usmaya gitti l e r. (M. Kaan 1990 s. 38). cazbant caz mzii alan orkestra < ng. jaz zband a.m. [jaz z ve band bando]. als n Maksimbar n cazbant
kol u, | a l b re ka ra kpo l u, | A n lataym Konstant i nopl u !

(Nzm Hikmet 1930 s. 60). AD. caz caz yakan, yakc DS 870 < ekspresif kelimelerden, kr. caz r ca z r . Ayak bi lek l e ri n e kan toz ca z caz ayakla r n yakt. (Ya ar Kemal 1993h s. 23). Kr. caz r caz r . cazgar , b. cad . cazg r I (gre tbiri) greten evvel pehlivanlar halka takdim eden ahs < Fa. ad g r a.m. [Ar. add kuak R. Dozy 1927 I, 736, ve Fa. g r tutan, b. afakgi r ]. Fa . /d / Tk. / z / geli mesi iin b. az i n e .
Ca zg r, pe h l iva n la r n n e ala rak seyi rc i l e re ba ra ba ra adlar n , san la r n , maha ret l e r i n i ve t e h l i k e l i oyu n la r n sayar: Pe i nde n duas n ok u r. (M.H. Bi

O. cay gi r o l yer tutmak, yerle mek < Fa. c yg r udan a.m. [ c /c y yer + g r tutan, b. afakgi r ]. Zate n
ha n m efe nd iyi k u rta rmak h us usu kalbimde olmu tu. (H.R. Grpnar 1938 s. 165).

caygi r

cay r cay r /ay r ay r hz ve iddet ifde eden ekspresif tbir Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 46: S a h r da k a d be nde n o l h ay r ay r . (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 215). D u rmadan cay r cay r te le fo n u i l iyo r. (S.M. Alus 1934 s. 36). Adamak l l
i rk i n l e re de k ol uyo r. Hem de nas l ? K e rem gibi cay r cay r yana rak. (S.M. Alus 1944 s. 44). As l c e n n e t o rada se ri lm i yatyo r, asl c e h e n n em o rada ay r ay r yan yo r. (A.. Hisar 1944 s. 64). Tahk ikat komisyon u ku r u lm u , ben i de cay r cay r a ryo r.

1944 s. 13). Ca zg r n n nde e i l e rek ba ba a ve ri r,

bi lek l e rim i z i t uta rdk: A l la h A l la h... ki yi it km meydane, bi rb i r i nde n me rdane! (R. Enis 1957 s. 71).

(M. Makal 1960 s. 59). cay rda (ve isim olarak: cay rt ) bir ey hzl yanarken veya yrtlrken duyulan ses: B u n ca
y ld r ka pantalo n um sk ld. Hi bi r i n i n cay rt s byle o lmad. Hi bi ri byle cay rdamad. (A. Nesin

cazg r II fitneci, dedikoducu TS 1983 I, 203 < cazg r I. Yoksa o cazg r b u n u n da m fark ndayd diye ge i rd im. (L. Erbil 1985 s. 148). caz, b. cadu . cazr caz r cazrdyarak, harl atete kaynyarak < ses taklidi kelimelerden , kr. caz ca z . T i ca ret bo ru mu Alus 1934 s. 134). Kr. caz caz .

1959k s. 42). B i r radyomu z va rd, sattk, sattk da ok iy i o ldu, kafamz di n l e nd i. B i r cay rt d r g id iyo r. (F. B aysal 1992 s. 38). Mecazi mnada k ma, azarlama: O n u n cay rt s bi r ey de i l ge n e. As l k z l ca kyamet Bayan Nac iye ay l n ca koptu. (M. Seyda 1962z s. 36).

be? ek i rdekte n yeti mezse n yaya kald n; ben im gibi piyasan n i i nde pi mel i, ca z r ca z r kavru lmal . (S.M.

cazib

353

cebert (at)

cazib /cazip ekici < Ar. c d ib a.m., (Ar. /d /nin Tk.de /z /ye dnmesi iin b. ah i z e ) G l l e r i c e z b e l e r i l e c z ib tdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 14a). Be n im i i n a r l k o lacak h i bi r eyi caz ip bu lmuyo rdu. (C. Ouz 1959 s. 89). cazibe ekicilik < Ar. c d i ba a.m. B u i n c e l ik l e r i, za rafet i, olarak) ekim: A rada s rada baz ha n m la r n a ra la r
n e zaket i, seh ha r tebessmle ri N es ri n e mmtaz bi r caz ibe ve riyo rd u. (Fazl Necip 1930 s. 41). (fizik terimi a l r, fakat evi n i i ndek i l e ri n h eyet i n i dnd re n bi r caz ibe kan u n u va rm gibi de r ha l bu n la r n d i e r baz la r iy l e m nasebetle ri daha iyi l e i r. (A.. Hisar

O. cebanet korkaklk, yreksizlik < Ar. cab na a.m. Otu z y ldan be ri k u rt u lmad n g itdi ceb netde n. ( air Eref 1958 s. 116). cebbar I cebredici, zorlayc; kudretli (Tanr) < Ar. cabb r a.m. B e n ayy rl ikde n, cebb rl umdan, h b l uma ma r r l umdan h c k imseye ba egmez id m. (Ferec 855/1451 v. 107a). AD. cebbar II/ceber becerikli, akgz, cesur DS 871, R. Dankoff 1991 s. 25 < cebba r I. El le r i nd e n bi r ma ri f et
k u rt u lmaz, yet cebe r ve C em ds a n at demle r i va rdu r. (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 713).

1956 s. 41). cazibedar cezbedebilen, ekici < caz ibe + Fa. d r malik olan, ihtiva eden, b. abdar . N i hayet, bt n b u
g z e l l i k l e r st nde parl yan de r i n na za rl , caz ibeda r bi r i ft gz. (Fazl Necip 1930 s. 81).

AD. cebcebe tuvalet malzemelerini koymak iin zerinde kk cepler bulunan ilemeli bez DS 871 < Fa. c r u caba < Mo. c r c eb asker techizat G. Doerfer 1963 I, no. 170. EO. cebe zrh TS 756757 < Mo. ceb a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 155, O.N. Tuna 1972 s. 217218. H u d d d k o rk d , da ra k d , at bi ndi, c ebe geydi. (Ferec 855/1451 v. 63b). cebe sat caka satmak TS 759 (kymetli zrhlarn giyip onlar alayda gsterenler, gy onlar sata karm lar): Z r

O. cazi m kararl < Ar. c z im a.m., Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . O lan y i lmedi, Elbette c z imem, z imem, h z imem! d di. (Ferec 855/1451 v. 49b). cazip, b. caz ib . cazu, b. cadu . cazzadak ni bir cazrt ile dokunann elini yakarak < ses taklidi ve ekspresif kelimelerden olan caz z + birdenbire sona ermesini ifde eden adak eki, b.
ca rtadak . K u r u n e riy i n c e M o n la K a d n bi r e l i n e ye i l anak l t epsiyi, di e ri n e k i eyi ala rak , yo r ana medf n Ke n n ba z e ri nde k i e n i mu h t eviy t n caz zadak ana a bo alt r. (H.R. Grpnar 1339 s. 506).

mev l i i z m add ol u na n ek bi r i f i h m ki vard u r, mce r red c bbe geymegi l e bi rb i rl e r i n e caba s a tmadan ve bi r s f di nmeg i l e fey les f mevs f ge i nmede n h l deg l l e rd r. (l 1979 [1581] I, 177). Da la r h a lk a s geyd rd i z r h la r te n me, | Cebe s a tmak n i c ol u r gste reyi n d men me. (l 1994 [159199] s.

179). cebehane, b. cebha ne . O. cebel da; krlk DS 872 < Ar. cabal a.m. Se ng n di l i
vas f d b h ey ledi Z t , | T a la r bi l e sah t o l uban h tdi cebe lde n. (Z t 1987 III, 92). Tapuda Ga rbe n k r k De res i, arke n Hac M o l la ta rlas, imale n cebe l, c e n ub e n A h latl k ia rm ut l u yol u diye kaytl . (C. Tuncer 1960

ce!/cee! (kk ocuklar yalandan korkutmak iin kullanlan bir nida) srpriz! DS 874: B u bi r c e! ama oc uk l u k d aki c e! g ibi k o rk u l u ca de i l. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 69). c e de birdenbire ortaya kp korkutmak: Salc A l i n i n l mden, salg ndan
ko rk us u yoktu. Az ra i l ka ke re bu rn u n u n u c u na ge l ip c demi ! (Re at Enis 1944 s. 246). birdenbire

s. 29). Cebel itar k /Cebeltar k Bat Akdenizde bir yarmada < Ar. Cabal T rik a.m. [cabal da ve T rk Endls fatihi Trk b. Ziyd]. cebel lebe cebe girsin! < ceb /c ep kelimesi zerine kurulmu aka yollu tbir. T u zs u z: A l bakalm sana bi r y z k! Ka ragz: C ebe l l ebe (H. Ritter 1924 I, 116). cebel le , b. cede l l e -. cebel lezi et cebine kaydrmak, dercep etmek F. Devellio lu 1959 s. 74 < c eb /cep kelimesi zerine kurulmu aka yollu tbir. Ti ca ret i n yol u n u b u ld uk, cebe l l e z i etme e bakal m! (S.M. Alus 1933p s. 234). ok defa fiilsiz: Son ra be n im evimi bi lmem kime ki ra las n la r, pa ras n da cebel l e z i ! Ya ma yok! (E.E. Talu 1935 s. 84). Cebeltar k, b. C ebe l ita rk . ceber, b. cebbar II . O. cebert (at) bir cins at < Caba rt Habeistanda bir blgenin ad R. Dankoff 1991 s. 21.

grnp tekrar kaybolmak: Alus 1944 s. 68).

M evsim yaz; a ustos

ay nday z. Ak am cee de rke n sabah ol u r, de i l mi?

(S.M.

ceb/cep gs (ten ile gmlek aras) < Ar. cayb a.m. [/cyb / kknden]. Ceybi nde n bi r h ok k a dah k a rd, i c i dol u ak doprak . (Ferec 855/1451 v. 38a). b.m. (Ar.da da bugn bu mna var): Cep le ri n i
paltosu n u n c eple r i n e soktu, boyn u n u yakas n n i i n e ekt i. (T. A ao lu 1957 s. 77). cep ha r l padi ahn

has hazinesi:

Su lt n S l eym n zam n nda M s r h a z n esi nde n v s l l i rs l c eyb h a rc l u k i s l bes l be ke r re y z bi alt u ndan ay r k a l em evle ri ndek i mem lik se nev v rid t be bi yk ak a idi. (l

1956 [158687] s. 240). O. cebab i re kudretliler < Ar. cab bi ra a.m. [/cb r / kknden; cabb r n oulu]. S h ibk r n r y i z em n ve f e rm n r n c eb bi re i h a v k n ... (l 1979 [1581] I, 143).

ceberut

354

cedelle-/cebelle-/becelle-

O. ceberut I Tanrnn her eyin stnde olan kudreti Ar. cabar t a.m. ceberut II zalim, acmasz kimse < cebe ru t I.
Seyyah, ta ri h te e i n e emsali n e rastlanmadk bi r za l im cebe ru t km . (M. Baler 1944 s. 232).

cebhane/cephane silh deposu; mteharrik harb malzemesi, arlk; (b.m.) ateli silhlarla atlan patlayc madde < Fa. cabah na silh deposu [caba cebe, zrh ve h na hane, ev, b. abdesthan e /aptesha ne ]. O rd u n u n sef e rb e r l i i ve
y l la rd r bi r ikt i ri l e n c epha ne n i n d man e l i n e ge mesi byk za ra rla r ve rm i ti. (A.. Tokgz 1993 s. 217). EO. cebe ha n e silh deposu: B r t i l e nmek re f ol u nm du r. O l k a z an la r get r b M s rda cebe h ne i mi reye tesl m eyl eye. (.L. Barkan 1943 s. 356).

Cebrai l Kuranda bahsedilen melein ad < Ar. Cab r l < br. Gabh r i l bir erkek ismi [gabhe r adam ve l Tanr]. S l eym n buy u rd eyitdi: C eb r l aley h i s sel m ba a bu n u g ibi h a be r v rd i. (Ferec 855/1451 v. 167b). S l n g ibi k zd . C eb ra i l i ba tan ka r rd . (K. Bilbaar 1961 s. 55). cebren zorla, zorlayarak < ceb r + Ar. e n zarf eki, b. acel ete n . Se rse ri l i i n n n e an cak bt n se rse ri l e r i ceb re n i e sevkede rek ge i l ebi l i n i r. (Nzm Hikmet 1932 s. 89). AD. ce rbe n a.m. (/b r / > / rb / metatezi iin kr. a rbet ): Padi ah n da bt n deve l e ri ac nda n l ec ek g ibi o lmu . He rkese da tm la r c e rb e n. (M. Tu rul 1946 s. 26). cebret zorlamak < cebr I ve et dativus hali ile: Se n i,
sa a mte al l ik o la n bt n eyle ri d nmemek i n f ik r ime ceb r tmi idim. (H.Z. U ak lgil 1307 s. 129).

harb 150).

Kazan aydu r; Mas lah a tdu r. T z cebe h n ey i yk l ets n l e r, h ep begle r bi ns n l e r! d di. (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s.

malzemesi,

silhlar:

O. cebhe I aln < Ar. cabha a.m. 120b).

G rd i k i c v nd u r; p k z e l e r, h b r la r, u l u l u k f e r r i ceb he l e r i nde z h i r, devlet n r y z l e r i nde b h i r. (Ferec 855/1451 v.

AD. cebreze zorlanarak i gren adam DS 872 < ce rbe z e kelimesinin metatezli varyant (kr. c e lbe z e ), fakat verilen mna cebrin tesirini gsteriyor. Kr. ce rbe z e . cebr (sfat) zor kullanarak yaptrlan < cebr + isimden sfat yapan eki, b. adal . (zarf olarak) cebren, zorla, ister istemez (halk dilinde ile biten bz sfatlar zarf olarak kullanlabilir, kr. azam, c z , hasb, mecbu ri ): B i z b u n u n hakk ndan ge l emiyece imi z
gibi, kar bi r ge c ede bi z i c eb r A z ra i l e devrede r de bi r sol uk l u k r u h umu z u ko l u nda tesl im ede ri z. (A. Nesin

cebhe II/cephe b.m. (n taraf; karada sava hatt) < Ar. cabha a.m., kr. c eb he I. C eph ede ge i rd i im i lk g n
h e r eyi n de i ti i n i rett i bana. B i r g n n c ek i saki n ve mutl u ya amm ok u zakla rda kalm t . (A. mit 1994 s.

33). O. ceb in I korkak, dlek < Ar. cab n a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. ac b . Kend isi n i bu k a da r c eb n b u lmak d an h iddet tdi. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 47). D nyada bu
de rec e cebi n , bu kadar ko rkak, n e k imseyi g rd m, ne de i itt im. (S.M. Alus 1933p s. 188).

1960g s. 59). AD. cece kalnt, tortu DS 873 < Az. cc < Grc. aa a.m. S. Cikiya 1957 s. 210 < Erm. ce n c < EErm. e n a.m. R. Dankoff 1995 no. 452. ceci k, b. ec ik . ceci m, b. cacm . cedd/ced/cet dede, bykbaba < Ar. cadd a.m. Ba na yle
bi r oyu n oy nad la r, yl e bi r oyu n oy nad la r k i c eddimde ecdadmda g rmedim. Acs ta y re c i ime otu rd u. (smail Galip 1932dk s. 6). B e nde n i z yedi c edde n

AD. ceb in II uslu DS 672 < cebi n I. O. ceb in III aln < Ar. cab n a.m. . O. ceb in IV bir cins yrk deve < ?? . k i c eb n (metin: c e n b ) bi ri se n d r, g l d i l edg i n e bi n , s i l h u gey; bi r i n i ba a k o ! (Ferec 855/1451 v. 54b). cebken, b. cepke n. cebr I/ceb i r I zor, bask, tazyik < Ar. cabr a.m. mdi ege r
h be n i a a ceb ri l e v r rs e, ge ndz mi h e l k de rem.

(Y. Keskin 1957 s. 86). Bilumu m atalar: N i hayet, hepimi z i n c eddi bi r: maymun. (Reat Enis 1933 s. 176).
T rk o l u T rk m.

(Ferec 855/1451 v. 107b). Fa. izafet cebri nefs kendine hakim olma: B i r k b su i i nde n do an bu r y y f r b si lmek i n c eb r i n e fs tdim. (H.Z. U aklgil 1317 s. 6). cebr II/ceb i r II bir matematik usul, algebra < Ar. i lm u l cab r a.m. C ebi r p rob lemi e zbe r l emekte n toplama yapma u n utmu olmal yd. (B. Arpad 1975 s. 25). O. cebr III kk kemikleri yerine koyma < Ar. cab r a.m. Fa. izafet c eb r i hat r gnln almak, yreine kuvvet vermek: A n u g ibi l e r i mans a blar nda ibk ve
g h u b g h i rs l i h i l at u t la ceb r i h t rla r na bez l i h immet i u ly du r. (l 1979 [1581] I, 135).

O. cedde nine, bykanne < Ar. cadda a.m. [/cdd / kknden] cadd n tensi, Ar. menneslik eki a iin b. bide II . B e n m ceddem vard u r, e h r ist n Siymiynde ol u r. (Ferec 855/1451 v. 152a). O. cedel mnakaa, kavga < Ar. cadal a.m. M r is i n i z
u c ede l ola n um r u me n i ve n e hy i v cib g ri l b ademi c ev z defte re k a yd ol u nd . (.L. Barkan 1943 s. 84).

cedel le - /cebel le - /becel le - eki mek, mnaka a etmek < Ar. cadal mnakaa, kavga, DS 872. Buradaki l e - genilemesi iin b. bayramla - , metatez iin b. alb z . N e kadar o lmaz eyle r l e
bece l l e iyo ru z, ya rabbim! u kavgala r n , ge imsi z l i k l e ri n, u k k k k didi mel e r i n n e mnas va r? (A.M. Dranas 1947 s. 68). Evden get i rtt i i dokuma bi r yatak rt s yle, tek i ra n za la rdan tit i z bi r

cedi

355

cehil

g r n m l e ay r la n yata n n st nd e ot u rm u , alfabeyi yen i skmeye ba layan al kan bi r re n c i sabry la cebe l l e iyo r i le riy l e. (S. Soysal 1979y s. 23). Foku r fok u r kaynayan pis koku l u su la r n i i nde h e r a n l ml e cebe l l e i r sal c . (Osman ahin 1994 s. 10).

ha n i yle c ef fe lkal em reddedi l ec ek c i nste n de i ldi.

(B.S.

Kunt 1948 s. 7273). AD. ceft/eft am ve palamut aacnn meyvasnn kabuu DS 1106 < Fa. caft kabuk, caft i bal l t acorncup F. Steingass 1930 s. 365, H.E. Wolff 1966 s. 189 < Sryan. gawt C. Brockelmann 1928 s. 110. AD. cegen hasr otu; buday, avdar, msr sap DS 874, 875 < Krt. cege n a.m. JabaJusti 1879 s. 116. cehalet bilgisizlik; mmilik < Ar. cah la a.m.
Ul m a rab yede n b be h re ve ce h l et u h a m k a ti l e h re i eh re ba z a biy a n iy tef s r u a h d s k it blar n al u rla r. (l 1587 v. 140a). Kr. ce h l .

cedi Olak burcu, Capricornus < Ar. cad a.m., asl mnas o lak [Lt. capri co r n us da keisi demektir]. B i lmek ge re kd r k i s o h b et k a me r
H a meldeyike n, C ed iydeyike n, M iy z ndayike n h b o l u r. (Ferec 855/1451 v. 208a). B e n o la n ike n atam remm la t a l i im tutdu rd . Ol remm l aytd: B u n u t l i i c edid r d di. (P.N. Boratav 1995 s. 188).

cedid I/ced it yeni; yenilenmi < Ar. cad d a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . Fa f ra l e ke r u

eh z den e l i l e r i va rd la r, f et h i ced iydi h a be ri n v rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 141b). Samsu n da arabac Z eyn e l Ustaya da yen i b i r ka rose ri yapt rm . B i r de boyam yuka rdan a a , al sana ced it ye n i otobs! (F.

Erdin 1969 s. 73). O. cedid II Osmanl sikkelerinin bazlarna verilen ad R. Dankoff 1991 s. 22 < cedid /c edit . B i r z i r bez ise C i r c ede bi r p ra ve ik i ced de ya n man radu r. (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 867). O. cedvel I su kanal, ark < Ar. cadwal a.m. cedvel II/cetvel I liste, fihrist; (kitaplarda) yazy evreleyen ereve < Ar. cadwal a.m. cetvel tahtas: l l e r im, pe rg e l l e r im, | G nye le rim,
cetve l l e r im, | Kskala rm, ke rpete n im, | mkemmeldi r be n im. (Tevfik Fikret 1958 s. 29). Hepsi

O. cehcehe aydnlk, parlaklk R. Dankoff 1991 s. 21 (baka mnalandrma ile) < Ar. ca hca ha A. B arthlemy 1935 s. 125. B i r c e h c e h e i de h l i z i C i r c edi r . (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 811). cehd/ceht alp abalama < Ar. ca hd a.m. Ba a h a cc
h evesi o ld. Hez r c e hd i l e m z e r u pe z e r ri z s n e l ikd rd m. (Ferec 855/1451 v. 117b). ce hd et

alp abalamak: Ce hd de l m, gendz m z i bi r b d n l a b ra ayduk o lam? (Ferec 855/1451 v. 128b). C e hdett i i ha lde ke nd i n i toparlayamyo r. (S.M. Alus 1934 s. 365). AD. cahd t /ca ht et abalayp ura mak, cehd etmek: z a rd ndan ca hd tdi k i u la a. (A. Cafero lu 1945 s. 24). B e n h ep eyi ols u n deye cahtett im, he byle o lmas n istemedim. (F. B aykurt 1967k s. 353). O. cehele cahiller < Ar. cahala a.m. [c h i l kelimesinin oulu, Ar. 1a2a3a kalb iin b. aceze ]. Di e r l e r i 1930 s. 133). Cehennem b.m. (ktlerin gidecei yer) < Ar. ca han nam am. < br. g h i n n m. C n k d , e h e n n eme dek g itdi. (Ferec 855/1451 v. 39b). ce h e n n emi n bi r b uca ok uzakta: Semt da ba . a r paza r c e h e n n emi n bi r buca . (H. Taner 1951t s. 84). c e h e n n em ol defolmak, gitmek: Ey, s o ra? B u radan n e reye ce h e n n em oldu la r? (H.R. Grpnar 1926b s. 108). cehennem Cehennemi andran, korkun < Ce h e n n em + isimden sfat yapan eki, b. adal . Tam bu s rada
mdh i bi r t a r k a ef l ki t it retdi, ce h e n n em bi r z iy sem la r y rtd. (H.Z. U ak lgil 1307 s. 6). B u oc u k da maazal lah di e r o c uk la r g ibi D iya rbak r yaz n n ce h e n n em sca na dayanamaz da an ide hastalan p te ta raf boyla rsa, o zaman di n ayi nsi z mi gm l e c ek? (M.

cee!, b. ce!. cefa byk sknt, eziyet < Ar. caf katlk, sertlik, kabalk, acmazlk [/cfy / kknden]. Ol sebebde n
bi z i z i nd na buyu rd . Zam ndu r k i h a bs cef s n eke r z . (Ferec 855/1451 v. 19a). ce fa eyle tartaklamak,

de bi ri n c i l e re ge n l i i gay ritabi , re z i l bi r sefahet e te vik ede n c e h e l e g r u h u d iyo rla rd . (Fazl Necip

hor kullanmak, sktrmak: Dutd, cef la r eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 215b). cefakr eziyet eden < Fa. caf k r a.m. [caf cefa + k r yapan, eden, b. al mkr ]. Tema i d ny ve cef k r u c ef ke . (E. Misailidis 1986 [1872] kitabn ba l ). Fakat bugn tersine eziyet eken mnasnda kullanyor (TS 1983 s. 204): Adam o anda kars n
yle sevdi ki, bi l e i nde n [t ut up] yan na otu rtt u: Ulan ka r, u la n c efak r ka r! (Orhan Kemal 1965f s. 170).

cefake eziyet eken < Fa. caf ka a.m. [caf cefa + ka eken, b. abke ]. u bi z im ce fake Anadol umu z u n katland i ke n c eyi iy ic e be l i rt iyo r. (. Tarus 1961 s. 283). O. cefapi e cefay i edinen, zalim, iza eden < Fa. caf p a a.m. [caf cefa ve p a i, meslek]. pede rek i ce f piy e ve i b h a miyyeti b e nd iy e! (Ferec 855/1451 v. 172a). ceffelka lem hi dnp tanmadan, bir rpda < Ar. caffa lk a lam kaderin kalemi kurumutur, yni aln yazs artk dei mez. B i z i ok u ra t rd , ok.
Ka ke re temyi ze g idip ge ldi. Fakat son yazd m lyi ha,

Margosyan 1996 s. 24). cehi l, b. ce h l . cehizle, b. ci ha z . cehl /cehi l bilgisizlik < Ar. cah l a.m. La net c h i l l e re , ce h l i l e h k m den l e re ge ls n! (Ferec 855/1451 v. 236a). ce h l i m re kkeb katmerli cahil, cahilin teki C e h l i m re kkeb olma la h a yl i i n c i n b e zmi . (l 1975 [1599] s. 149). Kr. ce ha let .

cehre

356

celep

AD. cehre krk DS 876, ZTS 1976 s. 28 < Fa. cah ra a.m. A. Tietze 1982z no. 26. O. cehren yksek sesle, uluorta < Ar. ca h ra n a.m. [ cah r aleniyet + isimden zarf yapan e n eki, b. ace l ete n ]. O rada bi r is i n i n b u l u nd u u ndan h a be rd r de i lmi ,
ce h re n d n yo rmu , yal z ke nd i i n syleyo rmu gibi ... (H.Z. U ak lgil 1307 s. 19).

sinirli (at hakknda) kelimesi + su n /s n eki: eli abuk, becerikli yle vaku r, te re ndaz, c i las n bi r h i zmet i ha l i n e g i r ! (H.R. Grpnar 1938 s. 12). c i ls n g ib i boylu boslu grbz babayi it .A. Aksoy 1946 III, 135: B u k z da on u seve r. Eh,
seve r ya. C e lasi n g ibi del ika n l . D rt ka l , et i bud u ye ri nd e. (S.E. Ertem 1930se s. 64).

AD. cehr i I sar boya imalinde kullanlan bir bitki DS 876 < ??, Suriye Arapasnda c h ra grain jaune A. B arthlemy 1935 s. 126 bu mellife gre Tk. ce h r i den gemi tir. O. cehr II yksek (ses) < Ar. cah r aikr, alen. Hatt
bu teessf l e r i n i az ve ok ak, ce h r su retde de beyan ediyo rla rd . (Trk masallar 1991 s. 125).

AD. celavru k romatizma DS 877 < Karaay c e l au r u u yni ye l a r , olmakla Anadolu Trkesi deildir (H. Eren 1963te yoktur). T rk iye n i n san r m e n B irsel 1995 s. 41; bu rnek, bz yazarlarn yaz yazarken DS lgatinden istifade ettiklerini gsterir). O. cel y vatan et vatanndan ayrlmak < Fa. cal yi vat a n < Ar. cal an i l wat a n a.m. Sip h u z u am
t m rla r na yaz l u ra yet ve evl d ra yet ike n c e l yi vat a n ve te rk i mebhe n d b. (l 1979 [1581] I, 150).

byk ce lavr u u, e n b yk romati zmas, i ba nda bu l u na n b yk l e rim i z i n sorum l u l uk n ed i r bi lmemesi. (S.

ceht, b. ce hd. cek, b. cak. ceket, b. caket . ceketatay, b. jaketatay . AD. cek le /cek len paslanmak DS 677 < Fa. jang pas. / n /nin d mesine sebep birka nszn bir araya gelmesidir, kr. z evk le z ek le . AD. cel ak deniz, engin < Fa. cal a.m. O. celci l ngraklar < Ar. ca l ci l a.m. [/c l c l / kknden; c u l c u l ngrak kelimesinin oulu] R. Dankoff 1991 s. 21. B i r i h eme n at ndan i n b ben im
seyishan emi ce l c i l l e ri n ya n nk rak la r m kesb ben im t a raf ma at n ca t me d di. (Evliy eleb

celb /celp getirtme, kendi zerine ekme < Ar. calb a.m. [/c lb / kknden]. Postac ge lmi . u n u imzala!
dedi l e r. Baktm, bi r c e lp. Yazd m bi r h i kyede n mahkemeye ve rmi le r. (A. Nesin 1960a s. 56).

askerli e ar: Otu z ik i l i l e r i n c e lb i u zadka u zad. (F. Erdin 1948 s. 59). para szdrma, smrme:

H le n k i z h i re n o l k tib i mez l imn m ce lb i d n r u di r h em i l e i rt i tmeyb, e rb b h c tde g rd g i y z altu n l k at yig i rmi f lo riye alma la ba deh b z ra k o yub, satub. (l 1982 [1581] II, 137). (adl

terimlerden) mahkemeye ar; celbname; B i r

1938 [17.yy.] X, 1043). O. celdet yiitlik, kahramanlk < Ar. cal da sebat. Ve
ol m r i l iv ki ... kem l i ec at u c e l deti l e mevs f ola ... (l 1979 [1581] I, 135).

mba i r mi? Evet. El i nde gal iba bi r ce lp vard . (Re at Enis 1933 s. 214). c e lbet kendi zerine

ekmek: M emleket e yabanc se rmayel e r c e lbedece i z . (A. zakn 1989 s. 102). Gz l e r i nd e parl yan z ek n u r u i l e d ikkatle ri c e lbede rd i. (Fazl Necip 1930 s. 41). O. cel be Kzl denizde bir cins kayk R. Dankoff 1991 s. 21 (c e l ebe ) < Ar. calba a.m. R. Dozy 1927 I, 204. Yeme n ve Habe gemi l e r i ve ce lbe l e ri ... (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 939). Bah r K u l z umdaki ce lbe l e r ve za mel e r ... (l 1956 [158687] s. 199). celbet, b. ce lb. AD. cel beze gsteri, heybet DS 877 < ce rbe z e. / r / /l / geli mesi iin b. amel ikan . O. celd tez, atik, evik < Fa. cald a.m. < Ar. cald sebatl, kuvvetli. B i r us l u c e ld l iy i l e h em ng h | V rib id i h Pe rv z e o l h. (Fah r 1974 [1367] no. 4634). AD. celeb /celep I celepi, hayvan tccar < c e l ebke a.m. kelimesinin ksaltlm ve yahut Ar. cal l b a.m. kelimenin nsz tekle mesine (Degemination) uram varyant (b. akke /ake ) . Yan ndaki kad n la ra
so rup so ru tu rma a l z um g rmeden ke nd i k e nd i n e H i te, ce l ep i b u adam dedi. (H. Aytekin 1945 s. 16). A nadol u n u n d rt bi r yan nda n kopup gelmi kimsele r de va rd. Adla r na c e l ep dedikl e ri b u hayvan t c ca rla r , sabahtan ak ama kadar paza r paza r dola arak a la r na d re c ek acemi kyl a ra r la rd . (H. Aytekin 1965 s.

cell I byklk, ululuk, azamet < Ar. cal l a.m. B u z i k r

tdg m z a h v l ek bi rd e n o la n e h l i k em l ve r i n s n id d ndaki s h ib i c h u c e l l h a k k nda mak b ld r. (l 1587 v. 135a).

cell II hm, fke < ce l l , h mn art kudret olduundan. c e l l l e n fkelenmek, hrslanmak. ce l l l i fkeli, hrsl: Hanmefe nd i si n i r l i , c e ll l i , fakat olduka z ek i l e rde nd i. (S.M. Alus 1933k s. 65). AD. cell III gzel < Fa. cal l illustrious F. Steingass 1930 s. 367. G e rg ef i n st n e bi r k u ge l iyo r, ko n uyo r. O ku ta o kadar c e l l ki bu k z o k u a vu rg u n o l uyo r. (M. Tu rul 1946 s. 20). O. cell ekya < 16. asrda Anadoluda vukubulan bir isyann elebas olan eyh Cell adnda bir adamn isminden. He r bi r i mem l ik i mah r sede bi re r c e l l o ld u b reybd r. (l 1979 [1581] I, 149). cels in /celsun /c la s n yiit adam TS 767768 < Mo. calagu a.m. + bir ek O.N. Tuna 1972 s. 217, fakat I. Vsry 1993 s. 131e gre ET. al yere almak ve yahut ondan tremi olan al k inat,

1920).

celeb

357

cem

AD. celeb /celep II srlerek getirilmi (tccar mal hayvan) < Fa. calab < Ar. calab a.m. kz Ca n m z
al n, sar c e l ebimi z i a lmayn. Yedi ba ho ra nta ona bakyok. (H. Aytekin 1945 s. 21). AD. c e l ep i hayvan

mtec vi z ce l l be ya n S d n ve Istv n ve F u n c ist n b zi rg n la r s ki n o l u r la r. (Evliy eleb 1938

[17.yy.] X, 870). cel ld /cel lat b.m. (idam cezasn yerine getiren) < Ar. cal l d a.m. B i r demden so ra k a pu a ld . Ce l l d geld i d y c ndan m d zd k. (Ferec 855/1451 v. 47a). ce l ld et idam etmek: B u n u n z e ri n e padi ah dedi i: O l um u c e l ld edi n! (B. Seyido lu 1975 s. 308). ce l ld ol idam edilmek: Ol um Ke l la n, ne yapd ! Zabah d an c e l lat olac m! (A. Cafero lu 1944 s. 45). O. cel l se lamba, amdan < Ar. cal l s a.m. R. Dozy 1927 I, 207. G ec e o lduk d a k f r m mla r, m ce l l sel e r vaz tdi le r. (Ferec 855/1451 v. 143b). cel lat, b. cel ld . O. cel ly i geni ve ak yenleri olan elbise Meninski 1780 I, 379 < Ar. cal parlaklk, ss, debdebe kelimesinden bir sfat, (?) kr. (Suriye dial.) ar s l dc l e nouvelle marie pare de tous ses atours A. Barthlemy 1935 s. 119, u. Eks e r i
h idmetk rla r na m v d o n ve gmlek g eyd r r l e r, l ki n yara su n d y g h bey z k i rb sdan ce l l y mak l es i l ib s i l e m l ebbes k l u r la r. (l 1975 [1599] s. 134).

ticareti yapan kimse DS 878. dii tay; tek hrgl dii deve DS 677676. O. celeb ke hayvan ticareti yapan kimse; hayvanlar toplayp baka vilyete sevk eden kimse < ce l eb /c e l ep I + Fa. ke eken, b. abke . Vi lyet i
mezb re n ba z yaylak ve ay r l u y rl e r i nde o l ub ce l ebke l ik ve a rabac l k d b ... (.L. Barkan 1943 s.

252).

El h a k z eb n vuk a meyy l aze lde ve mes n ev de s h ib h l bi r i r i e h l i k em l idi. Ege r i z e r i n e c e l ebke l ikde n ba k a s yak mazd. (l 1994

[159199] s. 287; Yah y Beg hakknda sylenen bu szler her halde Arnavutluundan kinayedir). AD. celep I kaba, biimsiz, dk kaliteden, di DS 877 < Ar. (Suriye dial.) clab a.m. A. Tietze 1958 no. 41. C e l eb k a m 4 [ak a]. On ik i te lde n k a m 8 [ak a]. (M. Ktkolu 1983 [1640] s. 249). AD. celep II acemi, toy DS 877 < O. Saraydan yeni km ve henz vazife tecrbesi olmayan paa Meninski 1780 I, 379 < ce l ep I. M d mki
isti h k k la r na bak lmaya ... mce r red i e rd e n k m alar ve z r o lmala r n mu c ib ola, l z m ge l r k i yigi rmi bi e k a r b bl k h a lk ndan ve l ak a l l o n bi de n z iy de c e l eb sip h n vek l et i l e imtiy z la r n mstevcib ola. (l 1956 [158687] s. 126).

cel l o bel l o Krt adamlar < Krt. C e l lo Cell erkek adnn ksaltlm ve B e l lo Bilal erkek adnn ksaltlm . ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . Parala ndktan son ra ev resi n e
toplad b i r ka c e l l o bel l oyu a rtm t. B u n la r g i z l i g l e riydi. Vu r deyi n c e vu ra n, du r deyi n ce du ra n tokmakla ryd. (. Kaftanco lu 1975 s. 189).

AD. cel f in pili DS 878 < Byz.Yun. (selk es ) gen horoz < bir Kk Asya dilinden, Ch. Tzitzilis 1989 s. 3. B i r k k sepetcik taze y umu rta, bi r i ft semi z ce l f i n al yo rd u. (Re at Enis 1944 s. 255256). O. cel i (sfat) ak, aikr < Ar. cal a.m. [/c ly / kknden, 1a2 3 kalb iin b. ac b ]. B u o c uk o h a k k a ti c e l
bi r b rh n id i ki be n i bi r dak k a i i nd e de i di rm i idi. (H.Z. Uaklgil 1317 s. 179). (zarf) ak olarak: B i r ey s o rmak istedi i pek ce l a la l yo rd .

celp, b. ce lb . cel se (mahkemede veya parlmentoda) oturum < Ar. calsa a.m. M eb usan mec l isi n i n bt n c e lse le ri nd e ha z r b u l u n u rd u . (Fazl Necip 1930 s. 65). B u g i z l i ce lse h i h o uma gitmedi, efe nd i c i im. (C.F. Ba kut 1956 s. 96). Daha evvel belki mola mnasnda kullanlrd: He n z d v ndan i n e d b gel e n
avu la r ce lse i h a f f e i l e di l e nmek z re ik e n a rd k a pudan bi r ik i f l r e l e get r r. (l 1975 [1599] s.

(H.Z.

U aklgil 1317 s. 59). O. cel i l ok byk, ulu < Ar. cal l a.m. F rs ik l iymi nde bi r mel ik va r idi, c em l u ce l l id i. (Ferec 855/1451 v. 198b). O. cel i l r rtbe rtbesi yksek olan < ce l l , harfi trif ve r tbe den ibaret Ar. terkib. [Peygamber] ...
mes l i h i c m h rda as h b b s a f dan mu z h e ret l e r i mmeti c e l l r r tbeti n e ta l m ... idg i z h i rd r.

137). celve/ci l ve gerdekte gelin duvann almas < Ar. c i l wa a.m. [/c l w / kknden]. ce l ve /c i lve et /eyl e gelinin yzn amak: Dg n evi nd e ge l i n i c e lve
decek vak t ge ldkde a rs bi r k a t don i l e, bi r d r l z e r u z iyve r i l e c e lve eyl edi l e r. (Ferec 855/1451 v. 220a).

(l 1979 [1581] I, 144). O. cel i s sohbet ve iki meclislerinde arkada < Ar. cal s a.m. Evl d n u mi hte r i S i n n e l eb imi ki h n v s ve u l em ya ve z u re f ya ce l s ... (l 1994 [159199] s. 249). O. cel i y yeihal her ey olduu gibi, tam hakikat < Ar. cal ya belli olan ey kr. Ar. cal iyyatu l amr /cal iyyat l h a ba r a.m. S u lt na ce l iyye i h l i v u mas d k a i mak l i d di l e r. (Ferec 855/1451 v. 239a). O. cel lbe Sudanda ticaret yapan tccar R. Dankoff 1991 s. 21 < Ar. ca l l b tccar. Ve bu va ro da bi de n

Kr. c i lve . cem I (eski yazmalarda kelime ok defa c ema /c eme veya cem a olarak harekelenmi olur) toplama, bir araya getirme i i; (matematikte) toplam, (gramerde) oul < Ar. cam a.m. ... cem i m le
h a r s u m il o l ub bi r a lt u n resmi al nacak h us s la ra k rk a r e l l i e r f l r al ub ... (l 1982 [1581] II, 129).

(Alevilerde) eyh huzurunda mevsimlik ayin: toplamak:

C em t re n l e r i n e bi r hafta kala smayil de bi r can la nma ba lad. (A. mit 1993 s. 104). c em et /c emeyle A n lmekde du z i l e bi ra z bi rs n , st n e ge l e n ya c em ts n, iy eye k o ysu n.

(Ferec

cem II, b.

358

cemiyet

855/1451 v. 61a). H y r m h e nd isl e r cem eyledi. (Ferec 855/1451 v. 28a). cem evi (Alevilerde) toplanma evi, cami yerini tutan cemaat binas:

cemb i ye, b. ce nbiye. cemcenabet irkin, suratsz, meymenetsiz < ce nabet + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak l .
D udak l a r n ik i u c u nda n sic im gibi salyalar ak m aya ba lad. N r n i n u u rs u z s rat b t n bt n cemce n bet bi r ey oldu. (H.R. Grpnar 1341 s. 307

Kaldk la r kydeki c em evi nde de t pk bu na be n z e r b i r di rek va rd. Ad M u rat Di re i id i. (A. mit 1993 s.

28). c em ol toplanmak, bir araya gelmek: Ek bi r cem old la r. (Ferec 855/1451 v. 16a). Fa. izafet terkibi: c em i mtek e l l im (gramer terimi) birinci ahs oulu: C em i mtek e l l im sigasiyle ko n u u rd u. 1.7.1941). cem II, b. cam VI. cemaat topluluk, bir takm insan, zmre, grup < Ar. cam a a.m. M eg e r b i r c em at an u k a t nda Ki m r
mel ik i n k z n u vas f n eyl emi le r. G rmedi n a a k old. (Ferec 855/1451 v. 36b). gruh, ete, avene: S a l k l ikde na z r i yo idi. M s r yol nda bi r k rv n bozm , dutm , cem atiyle evi n e g ide y r r im i .

308). O. cemel deve < Ar. camal a.m. B e n o l n es n e i o l lah m 855/1451 v. 123b). cemi btn < Ar. cam a.m. Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . C emi yan nda olan k z la r a l geymi le r id i. (Dedem Korkut 1973 [14.15.yy.] s. 86). Ar.da kelime isim gibidir ve takib eden kelime ile izafet tekil eder. O.da da byle olabilir: C i z k i bi r y r k a d m andan cem i m mel ek i n i isteye. (l 1587 v. 123a). Konu ma dilinde Ar. ayn n yerine gelen hiatus hep kaybolur (fakat yazda muhafaza edilir):
B eg l e r K a za n la o l n u z e ri n e at sald la r, evr e ald la r, c em si atdan i n b K a zan u e l i n pdi l e r. (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 143). Dok s an dok u z k a rda dah , c em si dutsak olm la r. (Ferec 855/1451 v. 64a). Byk F rede ri k d rsek k im imi ? Efl tu n deyu i idi rsek nas l adem imi ? B u n la r c emisi z i h i n e yo r u n l uk v ri c i mev dden ib ret. (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 7). h a melde kim lah m c emel andan y g b s ra k u vvet iyl e ol h ey eti id r k tdm, andan syledm . (sic!) (Ferec

M ese l nabz na pa rma n koyar koymaz: Ma alla h nabz m z mu ntazam ve 78! (S.M. Alus, Ak am gaz.

(Ferec 855/1451 v. 175b). bir arada namaz klan veya ayn mahallede yayan mminler: n
yatsu nam z na c em at cem old la r nam z k ld la r.

(Ferec 855/1451 v. 57b). O. cemad cansz ey < Ar. cam d a.m. B e bu l u nd u u ye rd e (N mk Kem l 1944 s. 114). cemal yz gzelli i < Ar. cam l a.m.
K z Fe r r u h r za na z a r eyl edi. O l h a dd, k a dd, ol man z a r, mah b e r i, o l cem l i, kem l i g r b mte h a yyi r o ld . (Ferec 855/1451 det bi r c em d gibi h is ve h a reketde n be r k a lm idi.

(metinde c em si n i ) bu nda

v. 38a). ltufkr ehre, gleryzllk (?): O, sanki

O. cemian birlikte, bsbtn < Ar. cam an a.m. [ cam + an zarf eki, b. ace lete n ]. B i r i dah umm lu cem an

Himalya da la r n n h e n z g r lmemi tepel e r i nd e n ki nata bakmaz gibi tav r la r ndan rkt m. B e n yl e a a l k zamparala rdan mym? Amma gel g r k i, c emal i yok . (F.C. Gktulga 1943 s. 28).

re f i ve bl k h a lk n u be r ve c h i em net isth d m ol u nmas n u n e f id r. (l 1982 [1581] II, 167).

cem an toplu olarak < cem + zarf eki olan an , b. ace let e n . em an h s l de r vi l yeti D iy r B ek i r. (.L. Barkan 1943 s. 144). O. cemapur /emapur derme atma (ordu hakknda) < Hindistanda farzolunan bir ehir adndan (R. Dankoff 1991 s. 2122). em p r kef e resi g ibi bi r aske r i b h a dd u p y n i l e ub r tdi. (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 305). cemaziy l hi r /cemaziyel hi r biri < Ar. c um di l h i ra a.m. Arap aylarndan

cemi c mle istisnasz btn < cemi ve c m le . Si z ki cemi c ml e de i z l e ri b i l rs n z ... (A. Cafero lu 1946 s. 134). istisnasz hepsi C e nab M evlm bu oc u a
son radan bi r z i h i n a k l ve rd i k i, adam oldu, h em de adam olan la r n cemi c ml esi n i ge rid e b rakt. (A. Nesin

1972m s. 88). Az.de bu tbire yakn ve ayn mnada cemi c mltan tbiri vardr: Amma mn bu
yolda cemi c mltan manat alt ah h rc l emi m. (E. Hav rdiyev 1971 I, 154). Cemi c ml etan b min g rk ol ubdu r.

(S. Rhimov 1959 I, 48).

cemi l gzel, latif < Ar. cam l a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . F rs ik l iymi nde bi r me l ik va r idi, c em l u ce l l id i. (Ferec 855/1451 v. 198b). cemi le gnl alma, lutuf < Ar. cam l a.m. cemi yet toplant, dernek < Ar. cam ya a.m. eh e r h a lk
vaz u e r f c m le k a r u k d la r. O l c em iyyeti da tmad n o n g n muttas l d g n eyl edi l e r. (Ferec

cemaziy l evvel /cemaziyel evvel Arap aylarndan biri < Ar. c um di l l a.m. Yalan m va rsa yaln z 1934 s. 241) (halk dili) evveliyat: Kandi l zade n i n

cemaz iye l e vve l imden de i l, z i lkademden, z i l h i c remde n de ba la! (yni beni paylama a ba la!). S.M. Alus cemaz iye l evve l i n i ka r t rm yal . N e n i n n esi o ld u u, n e rede n t red i i, n e ve h i l e g n n adamlar a ras na ka r t n emi z e ge rek! (S.M. Alus 1934 s. 133). He rkesi n cemaz i l evve l i nd e n sana n e ?

855/1451 v. 42b). toplu davet, salon, parti: He r g c e c em iyyeti eksk o lmazd. (Ferec 855/1451 v. 244a). On la r n salo n la r na g itmeme e, on la r davet
etmeme e ba lad. Lisan m z la ko n u t u umu z cemiyetl e r i daha ru h l u ve samim bu l uyo r um, dedi. (Fazl Necip 1930 s. 180). dn: Nas r ayy r b l ba lad. B i k z l a lt u n cem iyyeti nde h a rc eyl edi.

(Orhan Kemal

1971f s. 71). M utaf Hoca, cemaz iy l eve l i n i h ep bi l i r i z . (K. Bilbaar 1961 s. 149). daha evvelden, eskiden:
Suat ha n m, bu madamn c emaziye l evve lde n tan d de i l.

(Ferec 855/1451 v. 50a). dernek, kurum, birlik:

(S.M. Alus 1934 s. 53).

A rt k lf la r n a ras nda sk sk a rk A nadol u mdafaai Hukuk cemiyeti , M u hafazai Huk uk , M e rk e z iyet C emiyeti g ib i tbi rl e r ge iyo r ve b u n la r h epsi i i n ayn i

cemiz

359

Cinviz/Cinibiz

eyle r syle n iyo r. (T. Bu ra 1963 s. 76). toplum: B t n h a y t n ke nd i n e fsi n e h a s r ve h a bs ede n l e r cem yet i i nde m n f e rid ya ayanla r g ib i zaval l d r. (H.Z. Uaklgil 1307 s. 65). C emiyetimi z i n b nyesi n e vkf o lmad i i n say n p rof es r byle p he dol u bi r sual so rmada ye rde n g e kadar hak l d r. (K. Bilba ar

cenabet I ibadete mni olan beden hal < Ar. ca n ba a.m. B u oc u u n u n ha l i n i h i be e nmiyo rum ben.
By le g ide rse ve rem olacak ve rem He r u k u r u nda. stel ik c e nabet ce nabet de aram zda ha. (F. Baysal 1992 s. 96). ge ce e l i gez i n iyo r

1961 s. 118119). asker tahad:

Devl et l

su lt n um! ng r z k fi r i n c em iyyeti va rdu r.

Giese 1929 [890/1485] s. 142) karla ma, muharebe: Su lt n M u h a mmed H a n ve

(F. (savata)

o l B Y e z d H a n ve S u lt n M us t a f cem iyyeti nde v k i ol u nd . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 175). cemiyet i ha l durumun btn: K a ra gz l e r ve ekme bu r u n ve e h re n i n cem yeti h l i dah i s rf ec at ve bes lete del l et ed b. (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 6).

cenabet II cnp < ce nabet I. irkin, iren, aalk kr. be aret II : Ce nabet misi n n es i n, g it la n ba mdan! (C. Kavukuolu 1998 s. 19). Mo r i k immi bakaym bu ce nabet evde keyif atan p rasa kabadays? (S.M. Alus 1933p s. 207). skc, menfur: B i r bitse diyo rd u sava , bi r bitse u ce nabet! (N. stn 1970 s. 188). cenah ordunun iki yanndan her biri < Ar. ca n h a.m. [asl mnas ku kanad kr. Lt. ala ku kanad; ordu cenah]. So l c e na h n ndek i tepe le r ate e, dumana ve demi re bo u ld u. (F.R. Atay 1938 s. 168). cenap, b. ce nab. cenaze, b. ci na z e . O. cenb i ye/cemb i ye haner < Ar. ca nb ya a.m. R. Dozy 1927 I, 221. AD. cendek insan veya hayvan ls DS 881, B alhassanoglu 1904 s. 127, K. Emiro lu 1989 s. 6263 < ?? . N e yapaca am o l i c e ndeg i ? (A. Caferolu 1951 s. 3). cendere mengene, pres Meninski 1680 III, 6029 < Fa. canda ra a.m. G. Meyer 1893 s. 47. Ba de h k uy udan
t a ra k a rub c e nde re l e re k o y ub zeyt ya k a ru r la r.

kadnlarla sohbet, kadnlarla bir araya gelme: He r c um a g cesi c em yeti n isv n ve ra bet i c im z e n na mah s s o ld u g ib i ... (l 1956 [158687] s. 191). c em iyeti su r snnet dn
cem iyeti n isv n M e c l is i z iy fetl e ri c em iyyeti s r g ibi kes ret o l ub ...

(l 1587 v. 125a). O. cemiz yabani incir, Ficus sycomorus < Fa. cam z F. Steingass 1930 s. 372 < Ar. c ummayz a.m. H. Wehr 1958 s. 121. M s fi rl e rd e n a n la r bi l r k i i b u l l nd . Eyitdi: B u n eb k d u r, bu mevz, bu c em zd r. (Ferec 855/1451 v. 242b). cemre ubatta safhada scaklk ykselii < Ar. camra a.m. asl mnas kor, R. Dozy 1927 I, 212. no. 2696).
Hem ol g n c emre d mi di h ev ya | Ki

Vis l h evesi nde n u y rde h k lam, | C i ge rde n o l dem i l e cem re l e r hav ya d e r. (Meh m ed 1965 [1398] olm duk sv r n b dp ya. sesi n.

(Zaf 1950 [1555] s. 147).

(.L. Barkan 1943 s. 344). Mecazi mnada skntl vaziyet: O rtal n e diye ida re edece im,
sevmedik le r imi n iye seve r g r n e c e im? B i r c e nde r e i i nd eyim bu evde. (B. Duygulu 1963 s. 4243).

C em re l e r d r r y re ime | Szc k l e re si nmi sevdal

(E. Aykz 1992 s. 51).

cemse bir asker kamyon markas < markann harfli (GMC) ksaltmasnn akustik alnmas, b. af ro . Gnel 1991 s. 13).

cenderme, b. janda rma. RD. cenek yine de, buna ra men < ge n e + diyalektlerde zarflara eklenen /k /, kr. gayrik, bi r k e r r ek, imdik .
B e n i d i n l ese n vaz c e o yoldan! A nami k u rta rmak i n h e r c u l g e dayanacam, de r ve yolo na ce n e k kuy u l u . (N. Hafz 1985 s. 189).

Yoldan kamyon la r, otobsle r, z e l a ra la r g e iyo rd u. Tank la r, top a rabalar, c emsele r ge ri l e rde kalm t. (B.

Cem it eski ran edebiyatnda me hur bir ah < Fa. Cam d . Tah i r ad nda utanga, emme Ce n it gib i peh l i van yap l bi r a rgada m z va rd . (K. Bilba ar 1961 s. 173). AD. cen/cenk /cenk kf, bar; bakr pas DS 880, 883, 1139 < Fa. ja ng a.m. veya Erm. ja nk pas U. Blsing 1995a s. 3134, R. Dankoff 1995 no. 189; kr. je n g. O. cenab/cenap (sayg unvan) beyefendi, zatili, hazret < Ar. can b a.m. Ne at ef e nd i ce n bla r
Tah s n i bu h l l e ri n i dalk a vuk l uk ay ret iyl e i ht iy r di lmi bi r s o yd r l a h a ml de rse n e d rs i i z ? (Ah m ed Midh at 1945 [1885] s. 43). Ce nabal la h

O. ceneral bir Hrstiyan donanmasnn admirali < t. (Venedik dial.) z e n e r KahaneTietze 1958 no. 718. Gemk l B u r n ve r s nda yatan k f f r h ks r
dona nmasn u k a pudan K r C e na ra l n m la n ...

(Silih dr 1928 I, 84). cenes bok R. Dankoff 1991 s. 22 < n e c is a.m. kelimesinin rtmece metatezi, b. alb z . O. Ceneviz /Cin v iz /Cin i b iz Cenova Meninski 1680 I, 1 II, 6030 < t. Ge novese Cenevizli, Cenoval [ C e nova + ese (Tk. z / i z ) eki]. Yer isminin, o yere mensup kimsenin tesmiyesinden alnmas iin kr. Po rtek i z. C i n vi z ve Gadalan ve Vanedik | He r bi r is i le ke ri l e bi r me l ik. (Enver 192829 [869/1464] s. 105). B u fas l C i n vi z k y la r n bey n de r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 567). Bugn ise
C e n e vi z l i: O rada C i n ib i z l e r eski Roma ve Hel l e n ist ik ha rabel e r va r. Ama halk ha ng i eski kal n t y g rse o na, C i n ib i z l i l e rd e n kalma, de r. C i n ib i z C e nova demekti r. S z, C e n ove z e laf ndan ge l i r. (Halikarnas Balks 1969 s. 60). Ce n e vi z l i l e rd e n

Allah: C e nabal la h byle em retmemi . Yokl uk i i ndek i i nsana bi r tekme de sen at dememi . (Orhan Kemal 1951b s. 10). ce nab n z zatiliniz (kr. Ar. can buk um a.m.). Ce nab n z n ede n bi l iyo rs u n u z ? (Vartan Paa 1991 [1851] s. 8). c e nab vacib (v cib l v c d yerine mi?) Allah: Ce n b v cibe tevekk l i m hed u iy n ola. (l 1982 [1581] s. 239).

Cenevre

360

cennetni n

kalma kalesi i l e b u ras old uka ha rek et l i bi r kyd r stanbu l u n .

(N. Gngr 1992 s. 117).

talyancadan, yni Lingua Francadan Trkeye giren corafya terimleri arasnda z / i z ekiyle bitenler vardr. Bunlar, memleket isimlerinden t. ese ekiyle yaplan sfatlar ve dolaysyle isimlerdir (o memleketin yerlisi, konuulan dili vs.). Tk.de hl bilinenler unlardr: C e n e vi z, F ra ns z, n g i l i z, Ma lt z, Po rtek i z.

O. ceni b yedek at < Ar. can b a.m. [/c nb / kknden]. k i ce n iyb bi r i se n d r, g l d i l edg i n e bi n! (Ferec 855/1451 v. 54b). AD. cenik /cenk kadnlarn balarna taktklar, evresine altnlar sralanm olan fes DS 882 < Krt. cimik duvak JabaJusti 1879 s. 122, K.K. Kurdoev 1960 s. 143 (?). B i r e z s na e l i nd e ra, o h
gz e l b i r g e l i n ge ld i. A n n nda alt n la rla b l e ce n k yapm . (A. Cafero lu 1945 s. 76).

Cenevre svirede bir ehir < t. G i n evra a.m. ceng/cenk sava < Fa. ca ng a.m. G e l e n ya ya k a r u ge rd i r h i l e b tevak k u f ce n g e ba lad la r. (Ferec 855/1451 v. 42a). c e ng et /eyl e sava mak, muharebe etmek: A n g rd i, sti n e at sald. K a t c e ng eyledi l e r. (a.e. v. 64a). ce n g i s u ltan iddetli muharebe: ok
e ri c em eyley b k fi r ge l r. | C e ng i s u lt n bu la r u la k l u r. (Enver 192829 [869/1464] s. 4).

cenin dl, embriyo < Ar. ca n n a.m. 244).

C emiyeti n pe n esi cah i l bi r ebe n i n k i rl i e l l e r i g ibi kafatasm n i i nde, ya amaya ba layan h e r ce n i n i bo uyor . (C. Meri 1992 s. Makedonya n n r zg r n eke rk e n iyot yk l havay i i n e, kan na, can na, ka rn ndaki ce n i n e. Do um ye ri: Se ln i k. (E. Atas 1996 s. 204).

cengr /cenkr/AD. cenger M.Z. Pakaln 1946 I, 279, DS 881882 bakr pas < Fa. ja ng r a.m. U. Blsing 1995a s. 33. Tk.de olmyan / j / sesi ve onun halk dilindeki telaffuzu iin b. abaj u r /abaj r . Kr. ce n . cengr i demir pas renginde, ak yeil < Fa. ja ng r a.m. Tk.de olmyan /j / sesi ve onun halk dilindeki telaffuzu iin b. abaj u r /abaj r . Renk sfatlarna taklan nisbe iin b. alt u n . He r re n k boyadk da cangri mi kald? (VN. Ak am gaz., tarih bilinmiyor). Can fes: Mo r, c e nga ri, dama ta , atmal. (H.Z. Ko ay 1944 s. 328). O. cengver cenki, sava < Fa. cang va r a.m. [ cang sava ve var getiren]. N e la z m g z e l res imle r

ceni stre katrtrna < t. gi n est ra < Lat. gen esta /ge n ista a.m. Ve sapla r ke rme ek i ng i l i z k r ust u ra ve
ge n ist re ... Aman bu sp r nt y k im ne yapsn ?

(Ah m ed Vefik Paa 1933az [19.yy.n ikinci yars] s. 53). AD. cenk I tek avu dolusu DS 882 < Fa. ang alm avu. cenk, II b. ce n . cenk, III b. ce ng . cenkr, b. ce ng r . Cennet b.m. (ahirette iyilerin ikametgh) < Ar. can na a.m., asl mnas bahe. Be n vak t d bu y re

i l e f ik ri eyl e nd i rmek, yah ud tevari h d e vas l o lan aki l ve ce n gyave r k imsel e ri n tasvi rl e r i i l e z i h n i uyand rmak? (Vartan Paa 1991 [1851] s. 7). Can ek i mekte olan yaral c e ngve r l e r a ras nda l p de di r i l e n bi ri n e rastlan r m... (O. Pamuk 1999 s. 10). Fa.dan alnma kelimeler arasnda ave r ekiyle bitenler var. Bunlar, getiren; gtren mnasna (ve bz mecazi mnalara) gelen Fa. vardan fiilinden va r fiil unsuru ile yaplm sfatlardr. AE cildinde bahsedilenler: c e n gve r, c lve r, di lve r .

ge l rd m, bu c e n n e t g ibi sa ray bu nda g rmez id m.

(Ferec 855/1451 v. 28b). Mecazi mnada ok gzel yer: Hono l u l u bi r c e n n ett i. Sokakla rda y r rk e n i nsan n g rd k l e r i n e i na nas ge lmiyo rdu. (N. Eray 1994 s. 29). c e n n et l e lmek ve muhtemelen Cennete nakletmek: Hanm c e n n et l eyi n c e e h l i, kad n la r n
e rkekte n ve fa, ze h i rde n i fa mesel i n i ye ri n e get i riyo r. (S.M. Alus, Akam gaz. 4.5.1942). ce n n et l i k

dindarlndan dolay ldkten sonra Cennete girecei phesiz olan (kimse): O eski badanal kal e
kaps yosmas imdi tamamile ce n n et l i k mu ht e rem bi r ban u hal i n i a l r. (H.R. Grpnar 1940 s. 11).

O. cengcu kavgac, mnaka aya hazr < Fa. cang c a.m. [ca ng sava ve c aryan, b. bahane c u ; ayrca Fa. / / yada / y / ile biten kelimeler iin b. b ru ]. Gaz ete l e r vatan sevdas i l e ate l i yaz la rla
efk r R usya aleyh i n e al evl e nd i riyo rd u. C e n k c u ve co ku n b i r m u h i t peyda olmu tu . (Fazl Necip 1930 s.

O. cennetabad Cennete benziyen yer < Fa. Ca n nat b d a.m. [ca n nat Cennet + b d ]. rem g l z r n y d tmek o ld | C em l l e c i h n o ce n n et b d. (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 1359). O. cennetmekn Cennette bulunan, merhum < Fa. can natmak n a.m. [ca n nat cennet ve mak n mekn, bulunduu yer]. Ce n n et mek n S u lt n
Se l m H n h a z ret l e ri b i z im oca m z ta n z m i n e pek byk h immet eylemi ke n, he r nas lsa o zam n Ye i e ri l e re uydu um u zdan n lek e l e nd ik. (Cevdet

65). cengel Hindistandaki yaygn bakir ormanlar < Fa. cangal < Hind. cangal a.m. < Sansk. cangala kuru, l. Kr. cang l. cenger, b. ce ng r . O. ceng harbe yarar < Fa. ca ng a.m. [ce n g I + isimden sfat yapan eki]. [ n ] l e ke r i e nb h i l e, i g rmi
e re n l e r i l e, c e ng p l l e r i l e M s r me l ik i s m ibn i S a fv na gnde rd i. (Ferec 855/1451 v. 142b143a).

Paa 1301/1883 XII, 182). O. cennetni n Cenneti andran, Cennete benzeyen < Fa. can nat cennet ve n i n. i lm n h a rem i
ce n n et n i n ve a ay n de rg h st de e rk n m tak a ddemden alage ld k l e r i at imei ma a z iy deti n alsu n la r. (l 1979 [1581] I, 155).

cengyaver, b. ce ngave r .

censiyan, b.

361

cerayim

cens i yan, b. ce nt iyan . cen it, b. cem it . centi l men herkese kar ve bilhassa hanmlara kar terbiyelice ve kibarca davranan adam < Fr. ge nt l eman < ng. ge n t l eman a.m. < Fr. ge n t i l h omme asilzade (erkek) [Lt. ge nt i l is soydan olan ve homo insan]. imdi bi z im S u l h i e f e nd iyi g z e l c e
tan d n z ya bi r c e nt i lme nd i r. Hem de ge nt i lme n l e r i n T rk o la n k sm ndand r. Z i ra alaf ra nga ola n k sm T r k lemle ri nde e l e n emedik l e r i ha lde Su l h i bi lkis T rk lemle ri nde e l e n i r. (Ah m ed Midh at 1945 [1885] s.

C ep i l i kte n

yakaland m

u n u tt u n

mu

yoksa?

(A.

zyalner 1991 s. 86). AD. ceper/eper it DS 883, 1142, ZTS 1976 s. 29, 38 < ET. *eb evirmek + geni zaman eki, kr. dn e r, kese r, topeke r M. Rsnen 1969 s. 102, A. Tietze 1982z no. 28. cephane, b. cebha ne . (Argo) cephane afyon F. Devellio lu 1959 s. 74, H. Aktun 1990 s. 64 < c ebha n e /c epha ne (saklanan malzeme olmak itibariyle). cephe, b. cebhe. AD. cepin, b. epi n . cepken/ceb ken/epken kolsuz veya yenleri ak olan ksa bir eit st giysi < H. Eren 1940 s. 45e gre Tk. ek + giyim eyas iin kullanlan man /me n (kr. dolaman )dan ibaret olan ekmen kelimesinin metatezli varyantdr. G. Doerfer 1967 III, no. 1103, M. Rsnen 1969 s. 103 tarafndan kabul edilen bu etimolojiyi, Erzurumda kullanlan ekman varyant (Balhassanoghlu 1904 s. 127, E. Gemalmaz 1978 III, 63) teyid eder. Meninski 1680 I, 1673 opman varyantn kaydediyor. Bz szlkler (F. Steingass, Yu. Rubinik) Fa. apkan kelimesini veriyorsa da, onu Fa. ap sol ve ka n koparan veya evgn polo deneine balamak (.Z. Eyubolu 1991 s. 116) iyi netice vermez. Metatez iin b. alb z . Ge n l e r alva r, z e ri nd e cepke n, c epken i n z e r i nde c eket g iyiyo rla r. (F. Otya m 1960 s. 3839). ceple cebe indirmek < ceb /c ep + isimden fiil yapan l e genilemesi, isim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla . Evvel k kte poke r evi rmi l e r, ans ye ri nd eymi , be alt l i ray c eplemi . (S.M. Alus 1944 s. 28). cer, b. ce r r . AD. cer arpa DS 883 < muhtemelen cev yerine okuma hatas (c ev varyant olarak c e r VIIde gsterilir) < Fa. cau /cav arpa. cerb, b. e rb . O. cerad ekirgeler < Ar. car d a.m. B i r mel ik va r id i ... e riysi c n c e r d m nte i r id i. (Ferec 855/1451 v. 198b). cerahat, b. ci ra hat. O. cerahor Osmanl ordusunda hizmet gren Hristiyan < Fa. *ca r h r [ ca r bir nevi maa ve h r yiyen, alan, kr. kfteho r, mi rasho r ]. M d me
ki h idmeti p di h ed del e r u lak d an ve c e re h rda n mu f ve msel l em olala r. (.L. Barkan 1943 s. 247).

61). Son ra siyah g z l e r imi pek g z e l b u ld u u n u syledi. C e n t i lme n l i k gste riyo rd u. (M. Balaban 1959 s. 67). O. centi l o m Hristiyan asilzadesi < t. gent i l u omo a.m. [Lat. ge nt i l is soydan olan ve h omo insan].
ge ldk l e ri g ibi mecm n u m l n al ub begl e r i n ve e n t i lomla r n k a danaya u r ub ... (Sel nik 1281 s. 106;

1989 [1599] I, 83). centiyan/cens i yan yksek dalarda bulunan sar bir iek < ng. ge nt ia n < Lt. ge nt iana a.m. Kr. ce n t iyan e . Re ha n n doku n u u tasasz b i r c e nt iyan kk gibi. (E. Atas 1996 s. 117). G m ra h ye i l l i i n i
ssleye n c e ns iyan i ek l e r iy l e ka r lad yayla on la r . Re ha, sar i ek l e rd e n bi r tan ec ik kopard, ablas n n yakasna i l i ti rd i. (a.e. s. 105).

centiyane/cantiyane/kantiyane kzl kantaron; ylan otu, Gentiana lutea (fakat Lt. ismi sar cinsine mahsustur) Meninski 1680 III, 6029, I. Hauenschild 1989 no. 80 < Yun. (gentian ) a.m. < Lt. gent i na a.m. (rivayete gre, bu icein kklerinin il olarak kullanmasn icad eden Milddan nce 2. asrda ya ayan liriya kral Ge n t i us un adndan.) G. Meyer 1893 s. 29. Kr. c e nsiyan , ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . cenub/cenup (isim) Gney < Ar. can b a.m. [/c nb / kknden]. b ra h im imal Ame ri kaya gitmedi, C e n uba, A rja nt i n e g itti. (C.F. Ba kut 1956 s. 89). O. cenuben Gney tarafta, Gneyde < can b + Ar. zarf eki olan e n , b. ace l ete n . Tapuda ga rbe n k r k de res i ce n ube n A h lat l k ia rm ut l u yol u kayt l ta rla ... (C. Tuncer 1960 s. 29). cenub (sfat) Gney < Ar. can b a.m. [ca n b + sfat eki olan , b. adal ]. . cenup, b. ce n ub . cenk, b. ce n ik . cenzurut rak, arap DS 883, herhalde an za rot /an za r u t yerine bir okuma hatas. cep, b. ceb. AD. cep eri < Fa. ap sol taraf. cepi yankesici < ceb /c ep + klc ismi (nomen auctoris) yapan i , B e n yal n z i i i n bi n e r im otobse.

O. cerai m/ceray i m para cezalar; kk para vergileri < Ar. ca r im a.m. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2.
K n n z r e ta y n o la n c e r yim n s f n s a n cak beg i

ceran

362

cerib

ala, ve n s f h a r n s h ib i t m r ala.

(.L. Barkan

1943 s. 268). ceran I/caran tr iei DS 859, 884 < t. ge ra n io < Lt. ge ra n i um EYun. (gernion) a.m., asl mnas kk turna (ku), meyvesi turnann gagasna benzedii iin. A koca tahta kapy, toprak bi r avl u, saks la rda ce ra n la r, kara nf i l l e r . (A. lhan 1973 s. 58). AD. ceran II/ceren ceyln DS 883884 < Mo . j r n a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 171, O.N. Tuna 1972 s. 218.
Da n et ek le r i n e c e re n l e r i n e r. G l e i nmek demek, ce re n i ava re etmek demekti r. (M. Mungan 1996 s.

AD. cerek ince uzun yuvarlak srk Balhassanoglu 1904 s. 127, DS 884885 < ?? kr. Krt. ce rek a.m. I.A. Orbeli 1957 s. 456. B i r me rd ive n i i n e d rt k i i g i r ip
z e r i n e ha l rte rl e r. H rg c e be n z etmek i i n tmsekl i yaparla r. B i r c e rek (u z u n s r k ) al p z e r i n e k u r u bi r at kafas takarla r. (H.Z. Ko ay 1944 s. 270).

AD. cerel i k musluk, su haznesi (??) < ca ra /c e re + isimden mekn ismi yapan l i k eki, kr. km rl k, odu n l u k . B i ra z evve l uyan p c e re l i kte e l l e r i n i ,
kol la r n , y z n , ba n ykayan El i f e l i nde bakra la ah ra i n e i sa ma a geldi . (Re at Enis 1944 s. 132).

286). Mecazi mnada sevimli, uzunboylu, gzel gzl insan, hayvan DS 883884. B i n l e rc e k rm z yalm gibi c e re n ge lmi ti a a dan, lde n. (Ya ar Kemal 1976 s. 151). ceras k o l, b. ca raskal. ceray i m, b. ce ra im . cerben, b. ceb re n. cerbeze kurnazlk, hilekrlk < Ar. ca rbaza a.m.
Hi akl ma ge lmezdi bylesi n e ek i ng e n o laca n. C e rbe z e l i bi r k za be n z iyo rs u n. (P. Kr 1984 s. 227). tesirli

cereme para cezas G. Hazai 1973 s. 284 < ce rime . B i r ka yu z dege n ek aldi r r o na ve ake i l e ce reme dah i ek e r . (G. Hazai a.e. s. 120). N iye ald be n i ? Madem ald,
eksi n ce remesi n i. Uyand r r m, uyand r r m Uyans n! (Orhan Kemal 1963d s. 29). i te.

ceren, b. ce ra n II. EO. ceres deve an < Ar. ca ras an, ngrak. D rt y z
A rab fe res, d rt y z Ub r deveyi l e let u c e res h z r del e r. (Ferec 855/1451 v. 142b).

konu ma kabiliyeti, beceriklilik: Lisanca ce rbe z es i be rkemal bu l u na n b i z im Su l h i ef e nd i. (Ah m ed Midh at 1945 [1885] s. 56). Ce rbe z es i e si zd i r. (. Aral 1997 s. 331). AD. cer cehennem zoraki, isteksizce DS 884 < buradaki ce r kendi bana bir kelime deildir, rduplication ve / r / ile yaplm mhmel. kr. r h n , r p, to r top . Maalesef DSde rnek cmle verilmemi ve baka kaynaklarda da bulamadk; bu yzden tbirin mnasn ve fonsiyonunu ta m olarak tesbit edemiyoruz. ekil itibariyle sfat pekitirmeden ziyade c e r c e h i z de tarif edilen ifade tipine benzemektedir. AD. cer cehiz eyiz ve ne lzmsa DS 883 < ce h i z + reduplication + / r / ile tekil edilmi bir mhmel, kr. r p, to r top (b. A. Tietze 1966 s. 423428).
B u at, bu l n c e l i n e v r, be n e yol la, ege r z m o l u rsa, ce rl e c e h i z l e evl e r. (B. Seyido lu 1975 s. 305).

cereyan akma, aknt < Ar. ca ray n a.m. [/c ry / kknden + n nomen actionis eki, kr. f eve ra n, h e z eyan ]. elektrik akm: Can m, belk i ce reyan kesi lmi ti r. N e va r bu nda bu kadar z l e c ek ? (M. B. Kanok 1984 s. 129). hava cereyan (ms. pencereden kapya): Pe n ce re at rmam elbette, ce reyan o l uyo r. (M.. Esendal 1958m s. 188). ce reyan et akmak: Tem z b n a r b n b sebze i h a nd n z e r i nde c e rey n de r. (Ferec 855/1451 v. 129a). vukubulmak, gemek, birer birer hasl olmak:
Baya mc deleye yak n bi r mu h ve re ce rey n etme e ba lad. (N mk Kem l 1944 s. 50).

AD. cer ge I dizi, sra, grup; srek avnda srcler dizisi DS 885 < Mo. c rg e a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 161. Kr. e rga . AD. cer ge II, b. e rg e . cerh (hukuk tabiri) yaralama < Ar. ca rh a.m. [/c r h / kknden]. Bak gazete l e rde h e r g n bi r ik i vuk uat, kati l, ce r h, soygu n c u l u k vakas va r. (F.C. Gktulga 1953 s. 46). ce r h et yaralamak: . delillerle reddetmek: B u son c ml edek i i n c e l i e g l e n l e rd e n
bi ri Pek i, sebeple rde n d ige rl e r i n i de c e rh e t bakal m! dedi. (Fazl Necip 1930 s. 252).

Burada Trkiye Trkesinde nadir, fakat Az.de yaygn olan bir ifade tipi ile kar karyayz (b. A. Tietze 1966). Yukardaki ifadenin ekli sfat pekitirmesine (b. apak ) benzemekle beraber fonksiyonu bambakadr; nne konduu isme mull bir mna verir, ms. ce r ce h i z cehiz ve ona mteallik eyler. AE cildinde bu ifade tipinden u misaller verilmitir: ce r c e h i z, r h n, o r o c uk, r p / e r p. Belki de c e r c e h e n n em de bu tiptendir.

cerha, b. ce r i ha . O. ceri cretkr, yzsz, kstah < Ar. ca r a.m. [/c ry / kknden,1a2 3 kalb iin b. acb ]. c r y ah k m
tmekde c e r o ld u g ibi c e lb i m l u t a ma yol la r nda se rse r o ld . (l 1975 [1599] s. 163).

cercer, b. ca rca r. cere I, b. cara. AD. cere nafaka, g, erk DS 884 < Fa. c ra < Ar. [/c ry / kknden]. imdi gide rse n e can va r n e c e resi. (M. lhan 1983 s. 26). Kr. Az. ci r a.m.

O. cer i b (Arap vilyetlerine mahsus) eski bir tarla ls < Ar. ca r b a.m. W. Hinz 1955 s. 6566. B i r
bah a l du r k i be h e r c e r b i d rde r ve be e r k i l e ve bi r bah dah evsat ik i e r ve ik i e r bu u k ve bi r bah dah edn bi re r ve b i re r b u uk k i l e mah s l o lmak z re ...

(.L. Barkan 1943 s. 334).

ceride

363

cetvel

ceride gazete < Ar. ca r da a.m.; asl mnas liste, cetvel < palmiye yaprann sap: O a keyfiyet i n i o l u n ce rid ede mi okud u? (H.R. Grpnar 1940 s. 17). By n bi ce r ide ge lmi . (A. Cafero lu 1940 s. 108). ceriha/cerha yara < Ar. /c r h / kkne dayanan isimler; ikinci varyantn orta hecesi d mtr, b. a da . Kelime lugatlerde 19. asrn sonunda ortaya kar. N ig r be n i o h l i h eyec n h issiy tda g rd
vak it tesl iyeye mu h t c olan bu k a lbi istifs r tmel i, ye i a lma a ba layan c e r h a s n sa rma a al mal de i l mi id i? (H.Z. U ak lgil 1307 s. 77).

cerrah cerrahiye < Fa. ca r r h a.m. [ca r r h + , b. baz ve ayrca eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adl iye ]. B e n c e r ra h i i h t isas na ba lam tm. (O. Baydar 1998 s. 34). cerrahi ye tbbn cerrahlk ubesi; hastanenin cerrahlk blm < ce r ra h + tbbn bran lar iin kullanlan iye eki, kr. ayn iye, bevl iye, n isaiye . . cerrar I zorlu, kar durulmaz (ordu iin); sava aralariyle donatlm kalabalk ordu < Ar. ca rr r a.m. Fa f r l e ke r i ce r r r t e rt b eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 141a). cerrar II Ramazanda biraz para kazanmak ya da dilenerek toplamak iin kylere giden medrese talebesi < Ar. *ca rr r a.m. Mo l la bey vakti le iste r ce r ra r yobaz o lsu n, iste r d i l e n c i softa ... (S.M. Alus 1933p s. 212). zorla para eken kimse Zate n fal,

cerihadar yaralanm , zedelenmi, gcenmi < ce ri ha + Fa. d r tutan, b. abdar . B u sz l e rd e n Ke na n B ey ce ri hada r o lmu gibi se ri bi r ha rek et l e do ru ld u. (Fazl Necip 1930 s. 308). ceri k , b. c r k II. O. ceri m Msrda kullanlan bir eit kayk R. Dankoff 1991 s. 22 < Ar. ca rm a.m. Ke n ra k a r b varumaz la r, s du r. K e n ra ce r m l e r ve k a yk la r va ru r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 707). ceri me para cezas < Fa. ca r ma a.m. < Ar. ca r ma su, crm [/c rm / kknden]. Y i mi ba aru y bi d n r c e r iyme v r . (Ferec 855/1451 v. 19a). Kr. ce reme . O. cer i y l l i san korkmadan konuan < Ar. ca r cretkr, l harfi tarif ve l is n dil. K rd n u
r n z eb n ve c e r l l is n f i r ist dele r i l e a h k m al ye gnde ri l b ... (l 1979 [1581] I, 115).

rem i l dedi i n n ed i r? B i r s r yalanc n n, c e r ra r n uydu rmasyon u. (S.M. Alus 1933p s. 43). dilenci C e r r r la r n u s ik l et i ve a m dil e n c i l e r k es re t i ... bi r de rec eded r k i ... (l 1975 [1599] s. 126). kr. ce r r /c e r r

II.

cerret, b. ce r I. cesamet irilik, kalnlk < Ar. cas ma a.m. Bak ba a, n e k a dar ces metim, ne k a dar az a metim var! (Ah m ed Midh at 1296/1879 s. 34). cesaret yreklilik < Ar. cas ra a.m. B i r g n cesa rete ge ldi. (R.H. Karay 1940m s. 29). c esaret et korkulmas gereken bir ie korkmadan giri mek: B i r eyle r
sylemek istedi, son ra bu sk t u bozmaya edemeye rek du rd u. (A. Atasoy 1940 s. 19). cesaret

Cermen Eskiada Orta Avrupann byk bir ksmn igal eden halktan bir kimse; Almanca, Felemenke, ngilizce ve skandinavya dillerinin ait olduu dil grubu ile alkadar < Fr. ge rmai n < Lt. ge rman us a.m. O n u n yl e C e rme n mparato ru na esi r d mesi Osmanl i i n b sbt n kt o lmu . (A. A ao lu 1993 s. 55). AD. cerp et suyunun stndeki ya tabakas DS 886 < Fa. a rb ya l A. Tietze 1969 no. 29. O. cerr I/cer I ekme, srkleme < Ar. ca r r a.m. ce r r i eskal a r eyler kaldrma (Fa. izafet terkibi iin b. ab hayat ): . ce r r et ekmek, srklemek; (birisinde para, sadaka) ekmek, dilenmek:
Su lt n Ma h m d zam n nda bi r k a c n d t yok l u la r itt if k tdi l e r k i S u lt n Ma h m ddan n esn e c e r de l e r. (Ferec 855/1451 v. 231b). Ce r r d b a rz h l su na r ekl i nde g e l b ye i i i nd e se rt z h a n e r i l e s n eg ha u r ub ... (Sel nik 1989 [1599] I, 125).

cesed/ceset l vcut < Ar. casad vcut, gvde. N g h

y l u ub r k o pd, hav dan k a n ya d, andan bi r u l u cesed y re d di. (Ferec 855/1451 v. 148b). ki de i l, y z k i i o lsala r, di n im hakk i i n cesedimi i n emede n bi r adm atamazla r! (. Altan 1975 s. 80).

ces i m iri, kaln < Ar. cas m a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . yle c es m t o pla rm z da vard. (P.N. Boratav 1995 s. 262). yet ces m bi r me e agac h e n z te r u t ze bu l u na n bi r k a m a dedi k i ... (Ah m ed Midh at 1296 s. 34). O. ceste ceste ksm ksm, taksitle < Fa. casta casta a.m.
Na z m tdg i mec l isi ceste ceste gnde rd i ve o l mak l e k l l yet i o la n es e r i h s s c z c z i rs l d b deste deste s nb l u g l g nde re n b b na dndi. (l 1994

[159199] s. 238). cesur yrekli < Ar. cas r a.m. C es r k a rda n yan nda bu
k a dar k o rkakl k gste rmesi nde n n e et mah c b yet i n i set r i n g lme e al yo rd u. ede n

cerr II/cer II medreselerde okuyan softalarn para ve erzak toplamak iin sayl aylarda kylerde imamlk veya mezzinlik yapmalar < c e r r /c e r I. . cerrah yarallara yardm eden < Ar. ca r r h a.m. C e r r h get rd i. m l v rd i, tiym r td rd i. (Ferec 855/1451 v. 65a). operatr: imdi de neyiml i bi r c e r ra h ve
ara t rmac o la rak kadavrala r ko rk us u z ca bi iyo rum. (. igzel 1993 s. 17). kesip

(H.Z.

U aklgil 1307 s. 6). cet, b. cedd. cetik, b. edik . cetvel II doru izgi izmeye yarayan alet < cedvel II.
B i rka re nd em, kste rem var; | l l e r im, pe rg e l l e r im, | G nye l e r im, cetvel l e r im, (Tevfik Fikret 1958 s. 29).

cev

364

cevari

O. cev I arpa < Fa. ca u /cav a.m. Ge nd mden ve c evde n ve alede n ve avdardan o nda bi r ta r o l u na. (.L. Barkan 1943 s. 200). O. cev II ok kk bir arlk ls < cev I; ihtimal ki Fa.da da bu mnas vardr. Ge r n m cev a r z e r i
kimseye v rse | C n u di l i l e medh u s e n de tek r r. (Ferec 855/1451 v. 121b). H s l bi r c ev k a da r k a lm cev ba k ud ret m.

genilemesi, b. bayramla - .
H a na l i g nde rd i.

T m r H a n Y ld r m

C ev bla dla r.

(Oruc b. dil

1343/1925 s. 32). O. cevbname yazl cevap, cevab nota < cevab ve name mektup. Fa. n me iin b. ahd nme . n em r i S mi re c ev bn mei ok d, h u r rem o ld. (Ferec 855/1451 v. 63a). O. cevad cmert, eliak (kimse) < Ar. caw d a.m. [/c wd / kknden] mdi sah o l o l ah s k e r m ve c ev d na md r k i m melek i n i as d ik s ndan di r tmeye. (l 1587 v. 123a). cevahi r kymetli talar (veya ta) < Ar. caw h i r a.m. [/c w h r / kknden caw ha r cevher kelimesinin oulu, b. ahbab ]. P de ha ne f s cev h i r l e r, k ymet don la r v r ib i rid i. (Ferec 855/1451 v. 71b). Gzel ve kymetli szler a zdan dklen kymetli talara benzetildii iin alay olarak c evah i r y umu rt la samalamak tbiri kullanlr Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 47. (sfat) cevahire benzeyen, parlak: Kara kad n u n utmak i i n yapmad m yoktu.
T ys z Hai i n pe i n e tak la rak e n nadide, e n cevah i r k z la r g rme e g idiyo rd um. (S.M. Alus 1944 s. 71).

(Zt 1987 [16.yy.n ilk

yars] III, 155). cevab /cevap b.m. (soruya karlk, yant) < Ar. caw b a.m. [/c wb / kknden]. Ge ld i, bu l u d. S u l i n tdi ve c ev b n i itdi. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 184). hesap verme: Ge rekd r k i mel ik e bu i i duymaya, duyacak ol u rsa kimsem z c ev b na dymeye. (Ferec 855/1451 v. 30a). esbab mazeret: B u af let i a a
cev b olmaz; ya n k i B e n i i z l l tdi le r d mesi ve mi n ba d tevbel e r o ls u n ve bu i t i z r ey lemesi sem i k a b l e is ol u nmaz. (l 1956 [158687] s. 184185). c evab et k isi de c uvab tti le r.

cevap vermek: O rtanc l o la na da ayn syledi. (A. Cafero lu 1945 s. 59). EO. cev b eyit cevap vermek B e nde i k b l i
h ud vendi l e cev b eyd r ise se r i h eme i e h z deg n olam, cev b eydemez ise peyi d ge r n d uta. (Ferec

855/1451 v. 134b). cevaba ge l konu ma a balamak: B i l te h r cev ba gel b B u k a b h a ti be n k a s d en tdm, d r. (l 1956 [158687] s. 197). cevab ve r (b.m.) am deg l, muk a yyed olma, ben a a
bi r vec h i l e cev b v rem ki g re l e r, mte h a yyi r k a lala r. (Ferec 855/1451 v. 15a). boy l mek: Ba a bi r b am ki i bu l u v r , a n u i l e ve z iy re c ev b v reyi n ve i l l be n an u y k i alt nda k a l u ram. (Ferec

O. cevaiz caizeler, airlere verilen mkfatlar < Ar. caw iz a.m. [c i za nn oulu]. G h u b g h
cev i z i se n iyyel e ri n al ub i lt i f t al iyyele r i n e maz ha r d mi idi. (l 1994 [159199] s. 176).

855/1451 v. 70b). elvermek, karlamak: Ve bu

z i k r o l u na n ve m lt e z im n o l mak u l e mev cible r i c ml ete n h is b ol u nsa bhes z ebn i sip h y n ve sil i h d ru vaz yif i n e c ev b v rmek t a b mstak m s h ib l e r i n e l yi h d r. (l 1982 [1581] II, 168).

O. ceval i ihtiyarlk ve malliyet emeklilii < Msr maliyesinde kullanlan bir terim, Ar. caw la vergi R. Dozy 1927 I, 236, S.J. Shaw 1962 s. 151 e gre m l i cev l gezegenler vergisi [/c w l / kknden]. M s r K h i red e ve s yi r mem l ikde
z ev yid ve cev l as ki r i msl im nde n p r l i g i l e vey h d zah m u c i r h et ve nak s u z v u z a r r l i g i l e amel m ndel e r me r t ike n . (l 1982 [1581] II, s. 161).

mesl tutulmak: B i lmem yevm ssu lde bu n u cev b n k im v r r. (l 1982 [1581] II, 154). hesap vermek, kendini mdafaa etmek: Ol bedbah t (hikye slubunda) sylemek:

n bek r i h t iy r aybet u f i r r db de r i devl etde cev bmi v r r m. (l 1982 [1581] II, 127). AD. Ya rm sht s na k r pa a ba n gald ra rak M r l u na u c uvab ve rd i: Dosdu Ebib l u yi r imi ; ik i t rk sylesi de d yn iyek de r demez ... (A. Cafero lu 1945 s. 136). Yo l ik i atal o ldu. I h d ya r syledi k i: O l um, ben im yol um ayr l yo r, al l smarlad h ! d yi n c uvap ve rdi. (A.

O. cevami camiler < Ar. caw mi a.m. [ c mi kelimesinin oulu]. He r va rd u e h e rd e bi r k a c g n o l u r id i, cev mi e, mec mi e, h n ta, esv k a gi r rd i. (Ferec 855/1451 v. 71a). O. cevami s mandalar < Ar. caw m s a.m. [c m s kelimesinin oulu). Ve s bk diy r A rabda resm i c ev m s ba z y rl e rd e o n ik i e r ak a imi . (.L. B arkan 1943 s. 230). O. cevan genlik < Fa. cav n a.m. [cav n gen adam, civan + isimden nomen abstractum yapan eki].
Ev il i c ev n de b dei n b mec l isi n meyy li [ id i].

Caferolu 1945 s. 164). O. cevabat cevaplar < Ar. caw b t a.m. lk tdg z m ki l tu c ev b t ma a z iy deti n bud u r. (Ferec 855/1451 v. 192a). cevaben (zarf, bzan dativus halinden sonra) cevap olarak < cevab + Ar. zarf eki olan e n , b. acalete n .
B t n v c d u k emikl e ri n i da dacak bi r ra e i l e s a rs l yo rd u; o vak it k k bi r s a yh a i h a yete cev be n e i ldi. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 47).

(l 1994 [159199] s. 249). O. cevani b yanlar, taraflar; etraf, havali < Ar. caw n ib a.m. [/c nb / kknden c n ib kelimesinin oulu].
H a reket i z iy de old, c ev n ibe ge cdi, h e r t a raf dep re n r old. (Ferec 855/1451 v. 242b).

cevap, b. cevab . cevapla karlkl haberle mek, mektupla mak < cevap + isimden fiil yapan la ve m areket

O. cevar i cariyeler < Ar. caw ri n a.m. [/c ry / kknden, c riya nn oulu]. Ba ladu c ev r ve i lm n mdu r ve y h d ra h bk i n n mdu r? (l 1587 v. 128b).

cevaz

365

ceyln

cevaz msaade < Ar. caw z a.m. Z e n l e r b yk ayblar

bud u r k i r u h s a ti e r ye i l e c i z o lan i ti r ke r z v rme z l e r, ge nd l e rd e n ay r bi r menk h e n v c d n e cev z gste rmez l e r. (l 1956 [158687] s.

O. cev en zrh, cebe < Ar. caw an a.m. [/c w / kknden].


K a pus h a lk n ge reg i g ibi c ebe v cev e n ... i l e te zyi n u te rt b eyley b ...

(Sel nik 1989 [1599] II, 807).

229). ceveln/cev ln dola ma, gezinti < Ar. cawal n a.m. [/c w l / kknden] B a ge l, tav su t, c n , naz a r cevl n na! (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 170). B zan deve ra n kelimesiyle kartrlyor: Ne f esi
daralm kan n n c eve la n t ut u lm u de re c e l e ri n e ge lmi id i. (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 14). c eve l n /c evl n

cev en-p zrh giyen < cev e n + -p , b. ah e np u .

S a d r nda H s rev ve r n d a dan yon u lm u . H s rev at z e r i nde, cev e n-p . (M. Na m 1280 III, 34).

EO. cevngar /cu ar ordunun sol kanad < Mo. ceg nga r /c n ga r O.N. Tuna 1972 s. 218219. cevval atik, hazrcevap < Ar. caww l gezegen, dola an. (Fazl Necip 1930 s. 43). O. cevvar cevredici, zalim < Ar. dilbilgisine gre /c w r / kknden yaplm isim (Ar. bu mnada onun yerine c i r sfatn tercih eder). Ege r i Rah m
tah a l l us tmi d r. L ki n c evv r u b ra h m idg i tev t re y tmi idi. (l 1994 [159199] s. 218). Z em n e g ibi c evv r u sitemk r, | S a n u s a k la r va r. (a.e. s. 316). O n u n cevval z eks na, istidad na pek dar ge l e n ha rem dai resi hayat i i nd e k itapla r tatl bi r re f ik o lmu tu.

dola mak, dnmek: E re n l e r meyd nla rda cevl n de r. (K z Burh nddn 1980 s. 531, no. 1390).
et

O. cevelngh dola ma sahas, hareket etme mekn < ceve l n ve Fa. gh yer, mekn, saha, b. demgh . U aklgil 1307 s. 104). cev gn, b. evgn . cevher I maden filizi < Ar. caw ha r < Fa. gau ha r a.m.
Z a f ge r i se ng ist ndand u r, | Ma di n c evh e rid r, k ndand u r. (Z af 1950 [1555] s. 136). kymetli ta Z i f f g cesi p di h Nas r ayy ru e l i n ald, ge l i n k a t na gi rd i, resmce e l i e l e smarlad. Andan bi r dest rc e z e r u cevh e r k i k ymeti n i Ta r bi l e, stl e r i n e n is r eyled i. (Ferec 855/1451 v. 51b). Mecazi mnada

Se n s r r h iss y t na k f v si bi r c eve l ng h b u lmu gibi b t n l n l k la r se rbest b rak yo rd u . (H.Z.

cevv atmosferik, meteorolojik < Ar. caww a.m. [/c w w / kknden caw w hava kresi, atmosfer]. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal . u da var k i

bi r ast ro nomu n e l i ndek i te l eskop n i hayet cevv hadisel e ri g reb i l i r, fakat a kla kuvvet le nm i bi r g z i i n g r lm iye n h i bi r g i z l i l ik yoktu r. (S. Ayverdi 1941 s.

kymetli ey, nadide varlk: Ge r ekte n n e cevh e rm i im de habe rim yokmu . (M. zg 1993 s. 35). cevher II bir eyin esas, z < Ar. caw ha r < Fa. ga u ha r a.m. Lamarck n na za riyesi ndek i cevh e r ud u r k i, daha

112). cevz/cev iz b.m. (sert kabuklu yemi ) < Ar. caw z a.m. [/c w z / kknden]. Ve z eyt n i is l m n ve c evz ve
e n c r a ac ndan ay r s yi r meyveye ge lmi fev ki h i mu h t e l i f e n h e r y z a ac na k rk a r ak a h a r c al n u r. (.L. Barkan 1943 s. 207). c evz i Hi nd

yksek bi r me r ha leye u la mak i i n sefal et de i l, ekmek l z md r. (Nzm Hikmet 1936a s. 19).

O. cevher I cevahirci, kuyumcu < Ar. caw ha r a.m. [caw ha r + Ar. meslek isimlerinde bzan kullanlan eki, b. acabrd . Cevh e r iy le r b z r nda dkk n dutd, otu rd . (Ferec 855/1451 v. 60a). O. cevher II cevahirle sslenmi, mcevher < Fa. cau ha r a.m. [cavha r + isimden sfat yapan eki, iin b. adal ]. N e fa rk z de i t a b umda efse r i z e r r n, | N e bik r i f ik r m aya nda cevhe r h a l h l. (l 1982 [1581] II, 175). cevi r, b. cevr . cevi -, b. gevi -. ceviz, b. cevz . AD. cev izi ceviz rengi; ceviz boyas DS 887 < cevi z + isimden renk sfat yapan i eki, b. alt u n . cevlan, b. ceve la n . cevr /cev i r zulm, eziyet < Ar. caw r a.m. G l, c evr i n
sa a di lbe r ege r i k im k l u r b h a d, | eke g r, bi r g n ola kim sa a ra h m eyl eye H n u . (mer bin Mezd

Hindistan cevizi: B e n u vac uk k u la r ekke r u b d m u k a ran f u l u c evz i Hi nd ... doldu r u ram. (Ferec 855/1451 v. 67). Mecazi mnada cevi z k r kabahatlar ilemek, herkesin bamteline basmak: Hiddetle a z mdan yl e bi r ey ktysa bu nda
ben i maz u r g r n; nk o n u n k rd c evi z l e r a rt k haddi n i a t. (O.C. Kaygl 1939 s. 252). c evz i ma dud

mahdut, snrl bir mikdar R. Dankoff 1991 s. 22:

Vi l yeti M s ra v l ola n la r u eks e r i h a rem i mu h t e remi p di h de n k m du r, t a radan h s l ola n la r cevz i ma d d gibi tah k k a yetmi d r. (l

1975 [1599] s. 172). cevi z oyna bir ocuk oyunu (nasl oynandnn tarifi iin b. H. Ritter 1953 III, 408, not 1). Vak t i n i de rsde n k a a rak c mi avl la r nda cevi z, bi rd i rb i r oynamak l a ge i rmi di. (H.R. Grpnar 1336k s. 106). Cevza kizler burcu < Ar. al caw z a.m. O. ceyb cep, b. ceb /c ep . ceyran/cey ln b.m. (zarif bir eit karaca) DS 888, TS 763 < ce ra n II, Meninski 1680 I, 1571e gre cay ran , halk dili c ey ran . c eyln varyant lugatlerde 19. asrn ortasndan sonra ortaya kar J.Th. Zenker 1866 I, 379. Kelime ortas / r / > /l / dei mesi yabanc kelimelerde ola andr, b. amel ikan . kinci varyanttaki la n eki iin b. a rsla n 1. El i nd e
doksandoku z l uk k uka tesbi h, salon u n tahtala r nda Kafkas

1982 [840/1437] s. 81). cev r et zmek, eziyet etmek: . cevre, b. AD. ev re III.

ceza

366

cezve

da la r n n badem gz l c eyl n la r kadar evik, dola r.

(Orhan Kemal 1963d s. 11). ceza karlk (tazminat, mkfat veya tecziye) < Ar. caz a.m. [/c zy / kknden]. Yo l la r n a z td la r. imdi g l m z h o old k i c e z la r n b u ld la r. (Ferec 855/1451 v. 34b). karlk, mkfat: B u ey l k k i

fe r at i l e me h a t si lk i n e s l k de n l e r e rc me nd i id i, an la rdan bey at tdi. (l 1994 [159199] s. 295).

O. cezi l mebzul, oka, bol < Ar. caz l, 1a2 3 kalb iin b. acb . D ny da ve h i re tde ec r i c e z l l e r i myesse r o la! (l 1982 [1581] II, 132). cezir, b. ce z r . O. cezire I ada < Ar. caz ra a.m. v. 188b). (Halk dili) cezire II zorlama, skrma, ikence, eziyet < ze c r / z e c i r kelimesinin metatezi, Redhouse 1890 s. 660. Ba ma ne ce z re l e r g e ldi! (H.R. Grpnar 1332 s. 109). B u g n e k a dar ba ma b r o ld u , h e r
e z iyet i e, h e r mas raf a, he r is r f a, h e r c e z re e k a tlandm. (a.e. s. 138). ki gn dn u g n y r id i l e r, bi r h b ce z iy reye k d la r.

ba a td , c e z s old u r k i di r i o ld u umca k u l u o lam. (Ferec 855/1451 v. 178a). c e za et cezalandrmak: Gemide ben i bey n dgd , c e z td , y z me t a panca u rd u ? (Ferec 855/1451 v. 186b). ce zay amel kendi

(Ferec 855/1451

sebebiyet verdii ceza: K z m olacak ka rda n e keyi f

va r n e n e e. C e zay ameldi r, k ede pi n ek l esi n d u rs u n ! (S.M. Alus 1934 s. 294). c e za ek cezann

gerektirdiini yerine getirmek: . ce za ye hapis cezas hkmn giymek: B i r si rkat ve kati l c i nayeti nde n dolay yedi sen eye ce za yedi. (H.R. Grpnar 1939 s. 40). ce zay nakdiye para cezas (Fa. izafet terkibi iin b. ab hayat ) : Kimi n kaps n n
n s p r lme zse o na c e zay nakdiye yaz lacak. Duyduk duymadk demeyi n ha! (M. Makal 1960 s. 71).

O. ceza , yalnz ce za fe za tbirinde. korku, endie, tedirginlik < Ar. caza a.m.; faza kelimesi de a.m.
H mil e ge l rs e af r t s re t i nde ge l r, ce za u f e za leme dola r. (Ferec 855/1451 v. 55b).

Cezayer, b. C e zayi r. O. cezayi r adalar < Ar. caz i r a.m. [caz ra ada kelimesinin oulu]. Hi nd de i z i n c e z yi ri nd e G l ist n rem i istey g itdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 146a). M e z k r K b r z adas h a k k a tte (!) s yi r c e z yi r gibi deg ld r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 768). C e za i r i Ba h r S ef d: Ege Denizi adalarn ve bz sahil limanlarn ihtiva eden Osmanl eyaleti. Cezayi r /Cezayer imal Afrikada bir memleket < O. C e za i r i Ga rb eyalet i . Kendi de mol la kadar a r ot u r u r, C e zayi r days g ibi k u r u l u rd u . (S.M. Alus, Ak am gaz. 23.6.1941). cezbe ar lde coup kendinden geme, vecit < Ar. cad b a a.m. (Ar. /d /nin Tk.de /z /ye dnmesi iin b. ah i z e ) B i rb i r i n e i z h r evk k z ib tdi l e r, g l l e r i c e z b e l e ri l e c z ib tdi le r. (Ferec 855/1451 v. 14a). ri e l ekt r ik ampul l e r i, c e zbeye t ut u lmu lg n bi re r zaki r g ibi sal la n yo rd u. (Re at Enis 1933 s. 123). ce zbeye get i r a r lde coturmak: S m s ge n c i h t iy r b t n mah a l l e l iy i ce z b eye geti ri r. (H.R. Grpnar 1339 s. 177). cezb et /cezbet gzelliiyle veya mnevi vasflariyle kendine do ru ekmek < Ar. cad b kendine ekme. N ig r c idd bi r a k ba k a bi r nok t a ya ce z b debi l i r i t ik d nda idim. (H.Z. U ak lgil 1307 s. 91).

O. cezm kararllk, karar < Ar. cazm a.m. asl mnas kesip atma. Arap yazsnda stnde bulunduu harften sonra nl gelmediini gsteren iarete de ce zm (Ar. cazma ), nly kesip att iin. c e zm et /c e zmet karar vermek, niyet etmek (kr. Fa. cazm kardan ): Vez r a n u z e r i n e c e zm tdi k i rt e va ra, B u l K simi ld re. (Ferec 855/1451 v. 6b). Masdarla: Ve z r n ey n ge ld g i n bi ld i, a a m nasib amel k lma a ce zm eyled i. (Ferec 855/1451 v. 21b). hkmetmek, neticesine varmak: Y k i si rk e id g i n e c e zm de n yitdi ... (Ferec 855/1451 v. 123b).
D ny da sa det var ise B e i h a nde i i l t i f t nda bu l u nabi l ec e i n e k a lbe n ce zm eyledi. (N mk Kem l

1944 [1876] s. 95). cezr I/cezi r I deniz seviyesinin alalmas < Ar. caz r a.m. [/c z r / kknden]. B i r c e z i r o lay da bekle nmektedi r. S u la r ek i l ebi l i r. (A. A ao lu 1991r s. 23). Mecazi mnada: B e l l e k ek i l iyo r b u bi r c e z i r
b i l i n e n amala r ndan, ge r ek l ik san la ndan madden i n i l ksel du r umu na. (E. Atas 1996 s. 196).

cezr II/cezi r II (matematik terimi) kk < Ar. cad r a.m.; asl mnas bir bitkinin kk [/cd r / kknden, Ar. /d /nin Tk.de /z /ye dnmesi iin b. ah i z e ]. Botanikteki kk > matematikteki kk mnasebeti EYun. (rhza)dan itibaren btn Avrupa dillerinde grld gibi Ar. terminolojide de vardr: O da ayn kkten mi neet etmitir? cezr kkten, ok derinlere giden < ce z r /c e z i r II + isimden sfat yapan eki, b. adal ; yalnz mecazi mnalarda kullanlan kelime lugatlerde 19. asrn sonunda ortaya kyor (TinghirSinapian 1892 II, 346, radi cal kelimesinin karl olarak) ve Fr. radi cal kelimesinin aynen tercmesi (calque) grnyor. cezve kahve piirme e yarayan sapl kap < Ar. cad w a kor, yanan ktk [/cd w / kknden, Ar. /d /nin Tk.de /z /ye dnmesi iin b. ah i z e ]; mna kaymas gze arpar. ki l i k c e zvey i s r p h epsi n i

O. cezebat kendine ekici vasflar < Ar. cad b a cezbe kelimesinin oulu. Ar. /d /nin Tk.de /z /ye dnmesi iin b. ah i z e . G h mans b ted r se, g h
mesnedi k a z ya z im old. B i l h i re c e z eb t i l h yede n bi r emmeye maz ha r d b c mlede n e l ekdkde n efs i stanbu lda z viye n i n o la n me yih d e n Ekmel Efe ndi k i yi n e g e nd si g ibi t a r k i ted r sde n

Cezvit

367

cgay

i t i.

doldu r up ate e otu rtt um.

(S.M. Alus 1933p s. 111). K k ce z vemi de rede n (C. Kavuku 1997 s. 75).

Cezvit /Cizv it /ezv it 16. asrda kurulan bir Katolik din kurumuna mensup kimse; mrai, riyakr, ikiyzl < Fr. j su it e a.m. Cand ide, yamyamlar n e l i n e
tutsak d n c e bi r e zvit san ld i i n i e di z i l ip k ebap edi lmek iste n i r. (S. Birsel 1995 s. 76). c i zvit l i k / i zvit l i k riyakrlk On u n c u n okta oku nd u u zaman Hatt Hmay ndaki i zvit l i i tamamen an lam tk. (A.. Tokgz 1993 s. 147).

(Yaar Kemal 1955i I, 121). (Y. Yazc 1990 s. 25). B e n se n i al n ca beyl e miydi n ? ... n c k bebekle r g ibiydi n. (T. Ycel 1954 s. 30). c n c k bon c uk camdan veya yalanc talardan yaplm ss eya:
bi r oda varm c n c ktan. n k bi r o la n! Camekn la rda naylo n i ama rla r , n c k bon c uk, i r i l i u fakl , za ri f i el e rde re n k re n k lavanta, kolo nyala r ... (Orhan Kemal 1965f s. 2122). c n c k l ssl: M ustafa c n c h l dege n e c i n i yasd n n alt na goyi r.

(B.

Seyidolu 1975 s. 314). AD. cc k II i organlar DS 895 < kr. i kkyle tekil edilmi a. i k vs. a.m. kelimeler (W. Radloff 1893 I, 1515). c c k suyu kmak DS 894, parampara olmak, salam yeri kalma mak:
Palyao, o zaman teki ya rs n , ad r n n kaps dibi nd e b rakt n b i rd e nb i re hat rla r; almak i i n ko up gidi n c e, c c km cga ra k ut u la r nda n e z i lm i i zmarit l e rde n , re n k l i g i r i bi l et l e r i nde n bi r de f nd k f stk kabuk la r ndan ba ka bi r ey bu lamazd. (A. zyalner

AD. c bar bebeklikten km ocuk DS 889 < Caba r ingene veya opa r ingene ocuu ?. AD. c bar, b. ciba r . AD. c b l I plak; tysz, yapraksz; yoksul DS 891, 925 < plak kelimesile ayn kkten, fakat aralarndaki mnasebet tam anlalmyor. B e n im le n evl e n i rs e 1971t s. 129). A rkada , biz c b l bi r ky z. Kyo l u ky z yan i! (F. Baykurt 1970 s. 97). Kr. c b r II, c b z . AD. c b l II (su sesiyle alkal tbirlerde) < kr. c p et ykanmak; onomapoetica tarznda sonuna l eki ilvesiyle ekseriya ikizlemeyle (gemination) kullanlmas ses taklidi karakterini teyid eder, kr. ho r u l ho r u l, a r l a r l : c b l c b l (ykanmak), cb l c b l ( immek), cb l c b l et, c b l c b l o l DS 891, c b l slak : Tabanla rm bu z kesti, ye r c b l slak. (F. Otyam 1957 s. 24). AD. c b r I ty dklm , kel; aasz ova; clz, zayf DS 893 < c b l In varyant (fonetikte, karlkl /l / / r / geli mesi, ska raslanan bir durumdur).
Sedyen i n bi re r u c u nda iki c b r hademe diki l iyo rd u. B e n ve reml iy im ama, ik isi n i n a rl ndaydm a a yuka r. (R. Ilgaz 1962s s. 51). San k la r e it e it. K imi i ri , kimi c b r,

d nyan n dad n an la r. B i r c b la vard n d n. g n so n ra alacakl la r m n e basarla r. (F. Baykurt

1960 s. 6). ok yorulmak TS 1983 s. 209. cc m, b. cacm . AD. cda/ci da mzrak DS 895, 960, TS 763764 < ET. da < Mo. cida a.m. M. Rsnen 1969 s. 106, O.N. Tuna 1972 s. 219. K ra l u ba n bi r c daya s a nc ub
m n d l e r n id db a rd la r k im bu k ra l ba du r d y.

(Oruc b. dil 1343/1925 s. 57). AD. cda /c dav /cidav krek kemi inin st (insan veya hayvanlarda); hayvann omuzbanda semer veya e er vurmasndan hasl olan yara; derin ve byk ban DS 960961, TS 764765 < Mo. c id kantl cilt hastal A. Luvsandendev 1957 s. 179. W. Radloff 1911 IV, s. 131 kelimeyi yalnz Osmanlca iin kaydediyor. Kr. Krt. c ide u plaie au dos dun cheval faite par la selle JabaJusti 1879 s. 115, Erm. c ita ulcre lchine des chevaux M. Ohanessian 1925 s. 540, Grc. cidao withers E. Cherkesi 1950 s. 275. AD. cd r fke, sinir DS 897 < ?? c d r na bas /c d r na git fkesini tahrik etmek DS 898: Erk ek k sm
yumu ak ol u r mu, ad st nde e rk ek daha? e nk i r ip c d r na c d r na g ide rse n a zd rd n g ibi boyu n ca g na ha da bata rs n. (M. lhan 1983 s. 26).

(. Balaban 1965 s. 85). zrt, yoksul DS 892893, TS 763: Do ru do ru dosdo ru, c b rm, an n em faz la para ve rmedi dese n e u na! (H. Olcay t.y. [1952?] s. 8). c b r II, b. b r . AD. c b z ty dklm, kel DS 894, sade (rnek verilmedii iin sadenin ne mnaya geldi i belli deil) < c b l I kelimesinin baka bir varyant. K. Emiro lu kelimeyi ET. yab z (yavu z ?) ile karlatryor. AD. cc k I/cici k /cnc k /n k I gzel; ss DS 894 895, 918 Kr. n c k c n c k, i n c i k bonc u k, c n c k bon c uk /c i n c i k bon c uk . Ak am Han Ayvaz Kse Ke na n

AD. c fra /ci f re mrekkep kallemin sap (!) DS 962, kalem ucu THASDD 273, 1633 < Yun. / (tzfra/tsfra) < Lt. ci f ra imza < Ar. s if r sfr N.P. Andriotis 1983 s. 383. AD. c a /c ga ss olarak kullanlan uzun ku ty; ibik DS 899, TS 765, R. Dankoff 1991 s. 22 < kr. Fa ca a /c i a a.m., fakat G. Doerfer 1967 III, no. 1029 a gre ne Fa. ne de Tk. asldan. K a plan postl u ve
s a mmu r t cl u ve l me h b h ey et aske rl e r k im h e r bi ri n ba nda g n g n e l e ng l e r ve a ... (Evliy

hamama gt rp imdi re rek, bi r ka c c k e lbise giydi re rek, ... (Behet Mahir 1973 s. 255). Son ra e r i l i e h eves ettim. C i n c ik bonc u k, k na, sak z. K ut um s rt mda. o ky sen i n , bu ky ben im. gide r, ge l i rd im. (N.

Kurunlu 1952 s. 43). c n c k / n k cam veya porselen gibi parlayan (ey) DS 918919. K k Kutlu 1995 s. 102). B i r e vi n st nde l eyl ek y uvas gib i

eleb 1935 [17.yy.] IX, 680). E e r Ayvaz n yakasna bi r t u r na c as ol u rsa ... (Behet Mahir 1973 s. 281). AD. c an /c gay zrt, parasz; cimri, hasis, insafsz DS 900, 1158, TS 765766 Meninski 1680 I, 1622, c al aldatc, hileci DS 899 < ET. a / ay fakir,

odan n st yan n d rt duva rda kesi nt isi z sara n raf la rda, F ra ns z la r n da ttk la r c n c k tabakla r n sakla rdk. (A.

cara

368

clk

yoksul < BizYun. (Tsign) ingene M. Rsnen 1969 s. 107, Clauson 1972 s. 408409. Kr. i n ge n . D b p l aya alt nda yatmak | Y g andan k im ana el u zatmak . (Fah r 1974 [1367] no. 3995). c a ra /ci ga ra sigara < t. ciga r ra /c iga ra /c iga r ro < sp. c iga r ro < Maya dili (Orta Amerika) yiga r yaprak sigaras, puro. Kapda bi r c iga ra i imi bekled im
beklemedim k rm z mantol u bi r kad n la kageldi.

saymaya yumu lmu tu. Saydka ckc k l yo r, kafas n sall yo rd u. (M. zg 1993 s. 178). Kr. rk / i rk .

AD. c k kadar /c k kada azck, minnack DS 906 < ack pek az ve kadar ; kr. c kka geli memi a.y. B i at e lbise c kkada cv z abu na s ar m? (A. Cafero lu 1943 s. 40). Byle bi r h esab n, samalamaktan c k kada r teye gemiyece i n i de bi l iyo rum. (B. Karasu 1995na s. 105). AD. c k la / k la saf, katksz DS 906, 116869 < ?? Fakat Az. c l h a a.m. SrpHrv. c ig l i tek, yalnz.
C k laybi lmez misi n ? Z e n g i n l e r bu day n i i n e a rpa katmadan ye rl e r. B u na c k la bu day de rl e r. Yoksu l la r da arpa i i n e bu day katmadan ye rl e r. B u na da ck la arpa de rl e r. k is i de c k lad r emme, ck ladan c k laya fa rk var. (F. Baykurt 1961o s. 251). patates yedi, ck la, ekmeksi z.

(Orhan Kemal 1950k s. 32). c ga ral k (argo) esrar F. Devellio lu 1959 s. 74. AD. c ga y, b. c a n . AD. c c a gen kk aa dallar; ss olarak kullanlan uzun ku tyleri DS 900 < c a + reduplication R. Dankoff 1991 s. 22. Atla r n u ba la r nda dah ablak c c ala r ... (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 243244). O. c c a ma ifade eden nida R. Dankoff 1991 s. 22 (Dankoff kelimeyi Fa. c ig i c ig i a.m. ile karlatryor). c l, b. c n g l I. c la / la hafiften alamak < ses taklidi fiillerden, kr. c l c l , fakat normal olarak *c lda beklenirdi; b. a la . B vette n son ra
i n c ede n c laya rak akan su gitt ik e yayl yo r, i l e rde, ka ran l ktan ge l e n bi r s uya ka r yo rd u. (Ya ar Kemal

(M. Makal 1965 s. 26).

c k la dili cklatarak hayr! demek < c k + kelimeden fiil yapan la genilemesi. e f l e mi yi n e,


vatanda la m, odacyla m, otobs s r c s yl e mi? C k c k c k lad Z i h n i B ey. (M. zg 1992 s. 35).

c la, b. ci la . c la s n, b. celasi n . AD. c lav at yular, dizgin DS 907, TS 768 < Mo. c i l la u a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 164, O.N. Tuna 1972 s. 219220. Eh l i sefe rde n b i r i at na i na nmak ve y h d
c lav k a t r na k a maz d y i t im d k lmak ge nd i h a m k a ti n i i r tmekd r. (l 1956 [158687] s.

1992ks s. 107108). Yandaki s s u ak l ta la r n n st nde n aka rke n l yo rd u. (a.e. s. 114). c l c l / l l / k l k l /i i l i i l suyun akarken kard yava ve tatl ses DS 901 < ses taklidi kelimelerden. B y k k rm z ke remit
parala r havaya f rlad, l l alt n la r ye r e dk ld . (F. Baysal 1944 s. 200). k l k l bi r s u duydu. G z l e r i n i a ra lad. P na rda kalayl bi r bak r tas g rd. (N. Meri 1956 s. 104). Ge rdan yle beyazd kim, it i i s u bi l em g r n rd m n n a lt ndan. i i l i i l ... (M. Seyda 1962z s. 62).

157). AD. c l ba k / l pak / l pah plak; yoksul DS 907908, 1174 TS 895, 897, R. Dankoff 1991 s. 27 < plak kelimesinin metatezli varyant, /p l / /lp / metatezi iin b. alb z . Ana baba ce h e n n emde a c lbak gapla rda di le n iy le r. (.A. Aksoy 1945 I, 388). Aj la r doydu rd u la r, lpah la r g ydi rd i l e r. (A. Caferolu 1942 s. 20). AD. c l ban I yabani bezelye DS 908 < Ar. c u lb n a.m. A. Tietze 1958 no. 42. c l ban II, b. rba n . AD. c l b r , b. l b r. AD. c l ga I kk pulluk, saban DS 910 < Grc. ci l a a.m. E. Cherkesi 1950 s. 275. AD. c l ga II/c l k patika, dar, tal yol DS 910, TS 769 < kr. Krg., KazTat. c lga dar bir vadide akan dere < Mo. c i l ga a.m. M. Rsnen 1969 s. 200201, O.N. Tuna 1972 s. 220. K u r u de reyi ge t i l e r. Hafif yoku a yukar t rmanan c lga yol u ko u tu rd u la r. (T. Apaydn 1991 s. 25). c lga balas (alay sz) Tatar (baka bir c lga kelimesinden mi?): [Kavuklu Tatar a hitaben:] Ka ke re so ru la cak, c lga balas? (Cevdet Kudret 1973 I, 316). AD. c l k ok slak, cvk, rk DS 910 < c l kc kelimesinin varyant. O y l h e r kk on te l ve o n
ba ak ve rmi ti. Ba akla rda da, ma allah, bi r c l k tan e yoktu. (Halikarnas Balks 1952 s. 44).

c lt / lt su grlts DS 901, TS 766 < c l c l / l l ses taklidi tabirlerden normal klc ismi (nomen actionis). Bay ram, sey ran, l t , kyamet de rk e n, ye n i bi r mesele k yo r o rtaya ... (. Tarus 1961 s. 70). AD. c r boaz sklan kimsenin kard bouk ses < ses taklidi kelimelerden. Sek i n i n tahtala r c r c r ediyo rd u. (. Kaftanco lu 1972 s. 37). AD. c z oyunbozan, mzk, oyunda hile yapan DS 903 < Krt. c z a.m. [c z n kesmek, entmek] JabaJusti 1879 s. 116, fakat Krt. kelimenin Trkesinden gelmesi de mmkndr. AD. c k /ci k yok, hayr DS 905 < dil aklatma sesi.
Re c ep: Tesl im olsa ya: Kyl Day: C k! O n u n tesl im olaca n h e akl m kesmez. (C. Atay 1963 s. 6263).

c k c k /c k c k a ma mnasnda nida: Hayru l la h Abi c kc k ekti. (M. zg 1993 s. 113). c k c k la ck ck sesleriyle hayretini ifade etmek sve l i i z ik l e r i

clz

369

cnglz

c l z ok zayf, etsiz butsuz; kuvvetsiz < Erm. c l z a.m. M. Ohanessian 1925 s. 541. V c ud u na n isbetle ok c l z
kalm ha reketsi z bacakla r t utmuyo rd u. Ve, y r rk e n kolt uk deyn ek l e r i n e dayan yo rdu. (Re at Enis 1933 s.

orak yerde kazlm kuyu F rzbd 1250 III, 420.


c umc uma

233). c l k ok slanm , cvk; rm , kokmu (yumurta); cerahatlanm (yara) Meninski 1680 I, 1641, DS 913, TS 769, < ses taklidi kelimelerden. Y z yara, bc l gan. (S.M. Alus, Ak am gaz. 23.10.1943). Mecazi mnada dnek, sznn eri olmayan; kt kalbli DS 912913. c l k k bo kmak, netice vermemek; kt netice vermek: B i r ok la ri l e k u r yaptm. Hep c lk kt . (smail Galip 1932hs s. 16). c l k k bozulmak, eskimek: B u pantolo n u n c l k kt . (M. zg 1993 s. 44). tad kalmamak: T u r ha n, a rt k bu ko n u la r n c l k
kt n , kon u maktan usand n be l l i etmek isteye n bezg i n monoton bi r t n y la kon u t u. (L. Erbil 1985 s.

AD. c mci me bir eit karpuz < phesiz Ar., fakat R. Dozy 1927 I, 211de zikredilen nebat ve meyvelerin hangisi? Kr. amama ?. c mc l z ok clz < c l z reduplication + /m / tezat nsz, b. apak l . Be n im stme h , bu mymnt y, bu s o u l ca n , bu c mc l z k z sevdi h ? (H.R. Grpnar 1928 s. 134). eyler hakknda da kullanlr: a rp k sat rl , fe l e r i n, miml e r i n ba la r bel l is i z, c mc l z bi r yaz s va rd. (H.R. Grpnar 1943g s. 11). Kr. c pc l z . cnc k, b. c c k I . AD. cnd r k /nd r k /nc r k /c y nd r k sinirli yasz et DS 945 < ?? -d r k eki iin b. boyu nd u r u k .
C nd r k, i ri bi r toka alt nda e z i lmi ka ra, iy bi r et paras n n e lyaf hal i n e ge l i iydi. B u e lyaf bu lg u r la ka r t r l yo r ve (kfte) ha l i n e get i r i l iyo rd u. (Re at

69). c l k , b. c lga II. O. c l kava / l ka va / l kafa kurdun ense kknden yaplan krk TS 896 < Bulg. c l kava < Rum. < Sl. *v lk av [v lk kurt] BER 1971 I, 373. Halk etimolojisi ile husule gelmi , b. atl u ka raca . Kel l e
ve c l kava h e r me n i os m n de yig i rmi d rt ak c a os m n ... (.L. Barkan 1943 s. 137). Bosna lk a f s ...

Enis 1944 s. 228). T n e l t u r n i kesi nd e n ba ka kskaca


gi rmeye n bi r k zd n. K e nd i n e g re, o c n c r k y re i n e g re, de e r ya rg la r n va rd. (A. Hnalp 1962 s. 35).

AD. cn gar /n ga r kavga DS 920, F. Steinherr 1932 s. 185 < Yun. (tsngra) a.m. A. Tietze 1955 no. 271; K. Kostov 1974 s. 358e gre Trk argosuna ingene dili vastasiyle girmitir. Tadsz l k, oyu n
bozan l k, c n ga r m nga r m? N e m nasebet? B i r ke re bi l e vuk u u n u i ite n yok. (S.M. Alus 1944 s. 154).

(M. Ktkolu 1983 [1640] s. 167).

AD. c l la ka mark DS 1174 < ?? Sa han be n z e r c l laka k z n | B e l i n i sa rd m o h demi . (. Beysano lu 1966 s. 198). AD. c lp k / l p k bir eit tatlsu bal DS 914 < ?? . Abasyank 1950m s. 9). c ma, b. ma . AD. c mak ek imi DS 914 < Grc. c mah e a.m. V. Cangidze 1984 s. 48, Erm. tsmah ac bir bitki U. B lsing 1992 no. 27, R. Dankoff 1995 no. 731. c mb t ra, b. cimbisti ra . c mb z b.m. (kl ekmeye yarayan alet) < Yun. (tsimbdi) a.m. A. Tietze 1955 no. 272 [tsimpd a + kltme eki < EYun. (emps), N.P. Andriotis 1983 s. 382]. Se la hatti n tek tek i nsan la r d nyadan
c mb z la ek ip, on la rla bi r u zay bo l u u nda samimiyet ku rmay bece ri r. (. Kvan 1995 s. 13). c mb z g ib i B u Saka rya balk la r n n et i n i n l e z z et i nde n z iyade isiml e r i h o uma gide rd i: oklama, c lp k, hsg n. (S.F.

AD. cn g l /n g l I, c l kk zm salkm, zm salkmndaki kk salkmcklar DS 920921, TS 923 < Yun. (atsngano) dalck, kurutulduktan sonra zm salkmnn stnde kalan kk dal (asl mnas ingene) HistLex 1942 III, 279, A. Tietze 1955 no. 30. S t beyaz na
kesmi bu z l u rak la r y udumlayan si z, di l i n i z i dama n z bu ra n o a i na ac l g ide rmek i i n b u us u st nde z m c g l ndan ik i habbe koparp at n a z n za!

(N. Gngr 1942 s. 52). AD. cn g l /n g l II, cn g r /cin g i l I kk bakra; kuyu kovas DS 921922, 118182, 122728 ZTS 1976 s. 30 < c ng l I veya ses taklidi kelimelerden, A. Tietze 1982z no. 30. B i r kad n st i n g i l i n i g eti rd i. (M. Makal 1950 s. 28). inci, boncuk, cam bilezik DS 921, 1181. ng l ba, demet: Top rak z emi nde
eski bi r has r va rd . D uva rda bi rka n g l ms r ko an asl yd. (F. Erdin 1955 s. 177). ng l n g l bol, sk

(meyve hakknda) DS 1181:

atik: Aske r o lmadan evve l mt h i , ua r, c mb z g ib i bi r za npa ra idim. (F.C. Gktulga 1943 s. 126). Kr. c imb t ra . AD. c mc l k srlsklam DS 917 < c l k + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak l . T m beden i c mc l k te re batp km t. (M. Gler 1990 s. 25). AD. c mc ma yollarda ve tarlalarda meydana gelen bataklk DS 917 < Krt. cmcm I.A. Orbeli 1957 s. 461 < Fa. c umc uma F. Steingass 1930 s. 370 < Ar. AD.

Baktk k i be kocayemi ng l ng l yemi le riy l e ye r ye r esmer, pembe, k l re ng i top ra a saye sala r. (S.F. Abasyank

1950m s. 42). c ng lda krlan cam gibi ses karmak: G l ng ldad. (Halikarnas Balks 1946 s. 58). cn g l f s /cn g l z bir ocuk oyunu; ky erkeklerinin ha ar bir oyunu < ?? . B e rek et ve rs i n
c n g l f s oyu n u sona e rmede n de l ika n l la rdan bi ri n i n ka rn na bi r a rkada n n i nd i rd i i y um ruk z e r i n e yapt bi r kabahati n h e rkes taraf ndan duy u lmas oyu n c u la r bismi l la ha u ram eytan gib i da tve rd i.

(H. Aytekin 1945 s. 78).

cngr, b.

370

cn g r, b. c n g l II. AD. cn oyunda mzklk etmek DS 903904 < ?? .


Yi n e c n ma! i nko dedim, c n yo rs u n! Ok umaz o l u r muyum? (A. A ao lu 1982o s. 99).

cpc l z ok clz < c l z + reduplication + /p / tezat nsz, b. apak l . B ebel e ri n g z l e ri i r i n l i, salyala r


akyo rdu sol u k a z la rdan. C pc l zd bebel e r, c pc l z . (F. Otyam 1965 s. 36). Kr. c mc l z .

baka bir Osmanl paras bilinmedi i ve kaynaklar zayf olduu iin, yalnz Antakyada kaydedilen c r k kelimesi (DS 929) belki r n k II kelimesinin bir varyantdr veya baka trl izah edilmeli. Alacak l la rdan s a k l a nmak eyi det de ild i r.
B i r ey v rb o n la r i l z m tmel i. Bak , be n c r k bozdu rmam da ge ne o n la r r z de rim. (Ah m ed Vefik

(ocuk dili) cp et ykanmak DS 95 < ses taklidi kelimelerden, kr. c b l II. c pc p rpnarak ykanmay anlatr DS 94. Bakyo rdum, ay r l k bi r
ye rde bi r eski zaman k vet i n i n o ray la Yavu z c p c p yapyor. (A. A ao lu 1992 s. 11).

Paa 1933dc [19.yy.n ikinci yars] s. 64). c r k demeden damdan d ercesine (Barbier de Meynard a.y. bu tbiri ayn kelimeye ba lyor, fakat acaba baka bir c r k m?): N e ha ltediyo rsu n ,
adam? B i r asl n es l i bi l i nmedik k z h eme n, r k demezde n n i kh edive r b als n ? (Ahmed Vefik Pa a

1933db [19.yy.n ikinci yars] s. 31). AD. c r kta/i rahta lokma tatls DS 930 < Yun. (tzrh t) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 527. eke r

cp l d k, b. p ldak . AD. c r / r yrtp paralamak DS 933 < kr. a. y r azck yarmak M. Rsnen 1969 s. 201. AD. c r ba /ci r be zm posas DS 983984 < c ib r e kelimesinin metatezli varyant. AD. c r ba /c r ba /c r ba a /c r bana geli memi clz ocuk DS 925, R. Dankoff 1991 s. 23 < ?? Fa. ca rb uyuz < Ar. (Suriye dial.) c rb e preuve, envoye par Dieu ve ca rb ne uyuz (kimse, mennes) A. B arthlemy 1935 s. 106) ?. Tayyar Efe ndi 55, 60 l k boyl u, c rba, e l imsi z bi r adamd. (S.M. Alus 1944 s. 138). c r b oa /c r b o a l san, Dipus < Ar. ca rb a.m. c rc r I geveze DS 927 < ses taklidi kelimelerden. (M ekt ub u f r lat r, atar.) Of! N e c rc r eymi bu be! (M. Dikba 1936 s. 40). AD. c rc r II ishal DS 98 < ses taklidi kelimelerden. A ka rn na i e rse n ka rn n a r r, c rc r o l u rs u n. (M. Seyda 1958y s. 22). c rc r III, b. ca rc u r . c rc r (b ce i ) IV austos bcei DS 9697 < ses taklidi kelimelerinden. C rc r bc ek le ri n i n bitmeyen sesle r i ... (A. Kutlu 1983 s. 91). B u, art k yaz
ayla r n n e n s cak, e n i i r l i g n l e r id i r. C r c r bce i b u g n l e rde sesi n i bt n bt n e y kselt i r, a rk la r na h i ara ve rmeme e baka r. (S. Birsel 1995 s. 110).

Bay ram o l u r mu bu byl e? N e bi im bayram? Han i tad, eke ri ? N e yapalm? Kyde olsak evde belk i bal l i b i i ra hta yen i r id i. (Z. Selimo lu 1970 s. 100).

AD. c r l c r l ocuun bararak alamasn anlatr DS < ses taklidi kelimelerden. c r lt I crcr bceklerinin kard ses < ses taklidi kelimelerin normal formasyonu, ayrca b. an rt .
G n, k upk u ru , s cak, sar g n, a ustos bcek le ri n i n c r lt s y k l g n , mt h i bi r can sk nt s ha l i nd e u zayp gitmekteydi. (Orhan Kemal 1954b s. 56).

AD. cr lt II alayan ocuk sesi, bart DS 930 < c r l c r l zerinden ses taklidi kelimelerinin normal formasyonu, ayrca b. an rt . Fadime g! mi n e
a l yo r, n iye bakmyon g ? Yan na va rsam l n e kpe i i ed r n d iye ba rd m c r lt s ndan bt n mahal l e i n l e rd i. (M. Hachasano lu 1954b s. 110).

AD. c r m ince kesilmi bez paras DS 930 < c r / r + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . c rm et /c r m ka r para para etmek DS 930 931: B e n g ide r im ki ba ma bi r i ge le de, e l i i nd e
ge zmez o las n, ba n ala da yitesi n bu kyden. Son ra ka rda la rm sen i c r m ka ra, c rm! (. Kaftanco lu

1972 s. 64). c r kadak o anda, anszn, birdenbire < ses taklidi ve ekspresif kelimelerden, bu kelimelere taklan adak / edek geni lemesi iin b. ca rtadak . an durmay, kesilmeyi, bitmeyi belirtir. B i rd e n
K t ett i, kocca bi r ta d t ayaklar n n n n e. Ba na denk ge lse, gitmi ti, c rkadak ka rd ca n . (M. Ba aran

c rc r, V b. carca r . c r g na (gemici dili) krlan bir direk veya sereninin ereti tamiri < t. *ce rc i na a.m. KahaneTietze 1958 no. 192. AD. c r k I/ r k yrtk, parampara DS 929 < c r / r + fiilden sfat yapan k eki, b. ak I . sd mu rda r, c r h . N e s va r, n e ba va r. (B. Seyido lu 1975 s. 396). AD. c r k II/ci r i k /cer k /er k bir eit para, eski bir bakr para, mangr DS 929, M.Z. Pakaln 1946 I, 294295. (Barbier de Meynard 1881 I, 527 < c ey rek (ey rek kelimesi hangi mnada? Bursada c r k eklinde kayedilmi tir, DS 929)? Bu isimden

1992 s. 127). AD. c r k m / rt m bir damla, az bir para DS 119091 < rt damla damla sa mak DS 1191 fiilinden m ekiyle yaplan nomen actionis, b. adm I . O 150). AD. c r la ince ses kararak alamak; tiz sesle barp armak; ark sylemek; gevezelik etmek DS 933, cvldamak Meninski 1680 I, 1603 < ses taklidi kelimelerden, b. a la- . B u me ret

mba rek hayvan da bende n vi ra n. A l la h se n i i na nd rs n , ik i ayd r bi r c rk m st sa amadk. (F. Erdin 1958 s.

crlak

371

cva

kapl umba a, tavuk de i l k i g dak gdak desi n ... domu z de i l ki c r las n ... (M. zg 1993 s. 188).

c rt et rt diye ses karmak. B i r kam kalem ka rd,


kalemi sol ba parma n n t r na na bast rd . Kalemi n u c u haf i f bi r g r l t i l e c rt ett i ve o rtas ndan o rtas ndan ay r ld . (S.E. Ertem 1931 s. 107.).

c r la k irkin, tiz (ses hakknda) < c r la + fiilden sfat yapan k eki, b. akk . Kadn ge n e c r lak bi r sesl e ba rma a ba lad. (Y. Ahskal 1940 s. 56). AD. cr la vu k I/c r la y k I crcr bcei, austos bcei DS 933 < c r la + mahiyeti belli olmayan vu k eki; kr. c rlavuk /c r layk II. ek i rg e s l k la r b t n ovay doldu rd u, c r lavuk la rla r tt, gec e k u la r i n i ld edi. (F.C. Gktulga 1943 s. 119).

c rtan kk elle DS 937 < Yun. < (tzirtz) fkrmak. c rt la I tiz ve naho ses karmak < c rt II + ses taklidi isimden fiil yapan la- genilemesi (b. a la- ) . B i r
vakitl e r o kon u u rke n c z rt o l u rd u. A rt k u u lt u . C rt lak l n bi l e ay rd edemiyo rum. B e lk i de h i c rt lamazd. (P. Kr 1983 s. 129).

Sfat ve isim yapan ( )k vs. eki (b. ak I ) genelde nl ile biten fiil kkne taklarak kendi nlsn drr, ms. plak . Baz EO. veya AD. kelimelerde ise yk vs. ekli de grlr. Bunun asl vuk vs. da olabilir. Hepsi de nomen concretum anlamndadr. AE cildinde geen misaller yledir: c rlavuk /c r layk I II, dit rey ik .

AD. c rtla II pislemek (ku ve kmes hayvanlar hakknda) < c rt la- I. c rt lak I irkin ve tiz (ses ve renk hakknda); rtlak sesi olan (kimse) < c rt la I + ( )k eki, isim yapan ( )k eki iin b. b. acuk /ac k I . A n n em h i de i lse c rt lakt r. Ay rd edi l eb i l i r o n u n sesi. (P. Kr 1983 s. 129). Dekolt esi ok a k, c rt lak re nk l i , da rac k,
y rtmac kal cas na kadar ge l e n r k bi r g iysi vard st nde. (M. Urgan 2000 s. 73).

AD. c r lavu k II/c r la y k II akbabaya benzeyen bir cins ku; gs ve karn benekli ve illi karatavuk boyunda bir ku DS 933, TS 770771, C. Avc 1937 s. 63 < kr. c r lavuk /c r layk I; her iki madde ayndr, mterek olan hayvanlarn kard sesler (c rc r ). AD. c r ma la trmalamak, trnaklarla izmek; trmanmak, srnmek DS 933935 < t r nak > c r nak geli mesine kyasen. El bi r ba tan gi rmi , bi r
ba a u la m , ben imki daha kayalar n c rmal yo r. (. Kaftanco lu 1972 s. 84). a ras nda

c rt lak II olgunluktan ezilebilecek duruma gelmi (meyva). < c rt la I + sfat yapan ( )k eki, b. akk .
K f e l e rde, i po rtala rda, ye rl e rd e r k l imon la r, po rtakalla r, mandal i na la r, c rt lak p rt lak ka rpu z la r ...

(S.M. Alus, Akam gaz. 15.1.1943). c rt lambu k, b. it l embik . c s , b. c z. AD. c s c b l /c s c b l dak /c sc b r /c s c b la k rplak; ok fakir, yoksul DS 940, 1191 < c b l + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak l . Byl e
bi r naml ef e c sc b l o la raktan b u b i z im kasabamza n e demeye g etmi (A. Nesin 1961z s. 135). O, omu zba la r c sc b ldak, akrak ha n m de i l mi?

c r man, b. cum ran . AD. c r m k /ci r m k su delii, evlere veya bahelere alnan suyun duvar altndan getii delik DS 935, 986 < Erm. rm uk su yolu M. Ohanessian 1925 s. 833. AD. c rnak / rnak trnak, pene DS 935936 < ET. t r ak a.m., ilk nszn (belki c r yrtmak filinin tesiri altnda) /c /ye dei mesi ile. O n u n g ibi n e

kont ro l la r g e ld i ge t i b u rdan! Ya r n dokumac la r n c r na na bi r d e rse ... (Orhan Kemal 1952m s. 32). O rada, e n sivr i bi r kayaya nas l edip t ut u nm u , r na n ge i rm i bi r k u a be n z iyo rd u. (Ya ar Kemal 1976 s.

(. Tarus 1961 s. 159). Anas suya g di n cek. lan h o r u z u yolmu , c s c b r, c z p lak b rak m , yk l u a uymu . (A. Caferolu 1951 s. 206207). AD. c s c v k ok cvk, pslak, taptaze < c vk + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak l . B i r a ra
gz l e ri y i n e ete i l i ti: c sc vk, kan l kan l d u r uyo rd u tepside. (K. ipal 1962 s. 37).

340). Fel e i n b i r u u va r, | r na demi rde nd i r. (A. Caferolu 1945 s. 125). c rn k set duvarlarnda su akacak delik TS 1983 s. 10 < c rmk /c i rm k kelimesinin varyant ya da bir hata? c rt I kap srgs DS 937 < Yun. (srtis) a.m. AD. c rt II kmes hayvanlar ve ku gbresi; kk ocuklarn zamansz iemeleri DS 937 < ses taklidi ve ekspresif kelimelerden; fakat Krt. i rt a.m. JabaJusti 1879 s. 128. L. Bonelli 1902 s. 60a gre o zaman Trabzonda kaba alay olarak kullanlyordu. c rt c rt her ie kararak (DS 938): Tavla oyn uyo r u z . C rt c rt musal lat olman n lemi var m ? B u raya n e ge l iyo rs u n ? (S.M. Alus 1934 s. 393). c rt , b. rt .

ct , b. t II. AD. c v / v sramak, frlamak; hedeften a mak (mermi hakknda) DS 100101 < cav /av fiilinin varyant. Ku r u n ta a de mi , son ra ta tan c vm , D u rs u n ha c ya de mi . (M.. Esendal 1958m s. 176 177). c va b.m. (ok yumu ak maden) < Fa. c va /j va a.m. Ve z eybak ya n c van u h e r k a d z na e r ak a. (.L. B arkan 1943 s. 225). k i n e ga rip eydi r. Bakars n ,
ku z u g ibi k imsel e r i i l ede n ka rp c va gibi oynat r, barut g ibi pa rlat r . (S.M. Alus 1934 s. 365). Sfat

olarak yerinde durmaz (kr. Alm. Q u e cksi lbe r cva; yerinde durmaz ocuk): C va o la n bi r t r l tek du ramyor. (S.M. Alus, Ak am gaz. Nisan 1941). Kr.: Zeybak gibid r o l j ive barda n u te n i , | G rse

cvadra

372

/cz de-/ czla-

k a an

ki

te i

h um

h em n

k a a r.

(Zt 1967

[16.yy.n ilk yars] I, 55). c vadra /c vata (gemici dili) geminin ba tarafnda uzatlan mail seren L. Gray 1943 s. 91 < t. c ivade ra /c ivada < sp. cebade ra a.m. KahaneTietze 1958 no. 200201. c varna, b. civa ri na . c vata iki paray birletirmek iin kullanlan ucu somunlu uzun vida < t. (Venedik dial.) g iaveta a.m. [Lt. clavis anahtar + kltme eki, b. alborata ] G. Meyer 1893 s. 47, KahaneTietze 1958 no. 330. Hangi musl u u n c vatas n n gev edi i n i bi l iyo rd um. (A. zakn 1982 s. 38). Mecazi mnada: Yapar m yapar; zate n c vatas eksi i n bi r i. (S.M. Alus 1934 s. 365). AD. c v ga /ci v ga dik ve sivri; ince ve uzun aa; sr boynuzu DS 94, 988, uzunboylu ve sska kimse Meninski 1680 I, 1679. < ET. v a a.m. Clauson 1972 s. 1972 s. 396. c v cvkla mak, slak ve yapkan hale gelmek < birka Tk dilinde y ibi slanmak M. Rsnen 1969 s. 202. Mecazi mnada sulanmak; marklk yapmak; ciddiyetten ayrlmak, samalama a balamak; verdii sz tutmamak DS 943 Hususi saz takm o n u n e re f i n e alsa oktan ip l i i n i paza ra ka r r, mar r, c v r . (S.M. Alus 1934 s. 160161). To r navida Hasan, boyu na doldu r up
doldu r up i r i i r i kadeh l e rl e susu z y uva rlad rakdan c vmya y z t uta r g ib i o lmu tu. (O.C. Kaygl 1939 s.

olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . c v lt kularn trken kardklar sesler < c v l c v l ses taklidine dayanan c v lda fiiline ait normal onomatopoetica nomen actionis formasyonu (ayrca b. an rt ). EO. cv ld u /c v ld fslt TS 771. AD. c v r kadn DS 943, H. Aktun 1990 s. 64 < ?? na n n
ki o y ld z ge e rke n b t n e rk ek l ik damarm kabaryo r, acaip h isl e r d uyuyo rum. Sank i bi r c v rla yatyormu gibi ol uyo r um . (M. Kaan 1990 s. 17).

c v t (bir eyi) cvk duruma getirmek (ms. hamuru) < c v + causativum geni lemesi (b. act- ). Mecazi mnada (ekseriya geisiz fiil olarak; o zaman geri causativum eklinde fakat mna itibariyle c v fiilinin ayn, b. apart- ) ciddiyetten ayrlmak, mnasebetsizlik etmek; sarho hale gelmek Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 47: Kandi l zade yava yava cvtma a ba lam t. (S.M. Alus 1934 s. 310). AD. c v la hava iinden hzla geen cismin ses karmas; frlamak DS 944 < ses taklidi fiillerden. elb isel e ri n i g iy ip tami ra n eye do ru saka r ku r u n g ibi c vlad. (M. Kaan 1990 s. 55). c yak c yak /ci yak ci yak ac ac ve (barp durmak) < ses taklidi kelimelerden. C yak cyak kad n
fe ryadla r, o c uk f e ryadla r; si l l e, mu ta, tekme, sopa sesle r i ve ge n e l k la r. (S.M. Alus 1944 s. 185). Agavn i n i n c iyak ciyak fe ryad n d uyu n ca bay lm m.

(S.M. Alus 1933p s. 208). c y nd r k , b. c nd r k . AD. c ynak /caynak trnak, pene DS 935936, TS 771 77, R. Dankoff 1991 s. 23 < c r nak kelimesinin varyantlar, / r /nin d mesi iin b. a rsla n , kr. nak / na h . cz /c s kk ocuklara scak eylere dokunmamalar iin sylenir < ses taklidi kelimelerden, kr. 1 c zb z, c z rt ve b. at I . AD. cz b. z / i z . czb z zgarada piirilmi (et) < c z + labial balangl echoword. Labialisationlu terkipler iin b. abidik 2 gub idik . Kimi ak amla r o n u n pay na c zb z, z ga ral k yumu ak etle rde n mez e l i k ay rmay u n utmazd. (S. engil 1990 s. 77). (Argo) cz et I/cz la kamak M. Mikhalov 1930 s. 22 < ?? ; H. Ritter 1924 I, 4e gre Karagzc Nazif Efendinin verdii (ve ou Roma dilinde tesbit edilen) ingeneyi karakterize eden tbirlerin listesinde c i z la n kamak da bulunuyor; fakat baka kaynaklarda bulunamad. Kelimelerin kk de Roma dili lugatlerinde bulunamad. cz et II/cz de-/ cz la- ni bir ac ile seirmek. Ses taklidi isimden fiil yapan la genilemesi iin b. a la- . O mavi kamyona imdi bi l e e l l e r i de i n c e yana r gibi o ld u. Y re i de c z etti. (Ya ar Kemal 1976 s.

16). c v k slak ve yapkan, bulak < c v + fiilden sfat yapan k eki, b. akk . Mecazi mnada so uk ve can skc, labali, sulu (sz veya kimse) Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 47, Develliolu 1959 s. 47: Mecazi mnada kirli, sulu, svk: L b l i l i i

Ka ra Fatma C vk tavuk pisl i i s r n ! dedi. Dedi i n i yaptk, bi r tesi r i o lmad. (M. Ya mur 1957 s. 29). bi r k a pe rde st n e k a n b u c v k sz l e r i k a r s nda Sem H a n m bt n v c d iyl e rpe rme ge i rd i. (H.R.

Grpnar 1926b s. 558). c vk l k et edepsizlik etmek, yakkszlk etmek: A h, ba ma gel e n l e r! B u gec e bi r c vk l k ede rse mahvold um! (Musahipzade Cell 1936y s. 20). AD. c v la havada slk sesiyle gemek (mermi hakknda) < ses taklidi kelimelerden. B u anda da ku r u n la r c v lad. (Ya ar Kemal 1992ks s. 10). c v l c v l /ci v i l ci v i l (kular) terek; canl, hareketli olarak; ok canl renkli DS 989 < ses taklidi kelimelerden. Hep bi r l i kte c ivi l c i vi l a la r la r. (H.Z. Ko ay 1944 s. 149). Yol u n ik i yan eskiye gre daha k l , g n n h e r saati nde c v l c v l. (O. B aydar 1998 s. 114). o c u u n odasysa re n g re nk, c v l c v l o lmal . (a.e. s. 53).

c v l da /ci v i l de tmek, akrdamak, tatl sesle konu mak; fsldamak DS 943, 989, TS 776 < c v l /c ivi l + ses taklidi kelimelerde /l / veya / r /

czdam

373

cibayet

309). Kalbim c z dedi. (F. Erdin 1955 s. 146). Ah ke ke ve rmeseydim o emri diye c z c z ede r. (. Altan 1975 s. 141). (Argo) czdam/cz la m/ciz la m kama, savu ma Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 47, F. Devellio lu 1959 s. 74, H. Aktun 1990 s. 64 < ?? kr c z et I, fakat lam ve dam diye ekler yoktur. Ba na bak u la n
z ppe! Se n imdi bu radan a z n b u r n u n da lmadan c zdam ede r misi n yoksa ... (O.C. Kaygl 1938a s. 72). A rkama baktm. bra h im oktan c z lam ekmi ti.

EO. cz ldu czrdama sesi BSTT t DS 772 < ses taklidi kelimelerden (b. an rt ); kr. c z r c z r . Tabak tabak tk rt la r , ya c z rt la r . (V. Trkali 1977 s. 7). cz r cz r kzartlan etin veya yaz yazarken kam kalemin kard ses < c z + onomatopoeticada seslerin devam ettiini gsteren r eki ile ikizleme (gemination), kr. f s r f s r, f r f r . s. 155). cz rda czr czr ses karmak (tavada et, kt zerinde kam kalem veya radyo hakknda) < c z r + ses taklidi kelimelerde /l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . D nde nbe r i ya bitmi bi r kandi l g ibi c z rd yo rum. Sabaha kmyaca m. (K. B ilbaar 1953 s. 81). cz rdak czrtl < c z rda + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k eki, b. akk . G r l t l e r i n i , kahkahala r n , c z rdak
sesl i g ramofon u ta k e ba ndan duymak kabil o l uyo rd u.

Daha e h l i mide ise n sesle n meyhan ec iye, mangal n n e geti rt, b ld rc n la r c z r c z r k za rt! (S.M. Alus 1944

(S. B irsel 1961 s. 64). B i z can ca na, ba ba a ike n c i z lm ek ip pe ke e konmak yok! (S.M. Alus 1933k s. 218). AD. cz /iz i /z izgi, kark, saban izi DS 1252, TS 928, Meninski 1680 I, 1613 < ET. z izmek Clauson 1972 s. 432 + fiilden isim yapan i eki, b. al u-satu . Gal iba bu baha r Veysel i n dalg n l na ge lmi
olacak ki i z i ba nda k z l e re O ha! demekte gec ikmi . (F. Erdin 1949i s. 11). C z c z apalayp geiyo r. Hem o bi z im kadar da ek iyor.

(M. Makal 1950 s. 26).

Mecazi mnada sra: Hepsi bi r i z ide toplanm t. (F. Baykurt 1967k s. 80). O ka rn ndaki aksi c i n l e ya gebe r, ya z ya gi r ! (F. Baykurt 1971t s. 188). AD. cz k /ciz i k /z k /iz i k syrk, trmk DS 948 < ET. z + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysile isim yapan k eki, b. acuk /ac k I . Al n nda hafi f e s z layan bi r i z i k va rd. (A. mit 1993 s. 172). kt vs.de izgi: Zaten ho ca
n i ky n na n d u r uyo rs u n z e r imde. Daha olmad, bi r c z k ek e r im kal rs n yet im c i n g ibi. Y e n is i n i de hk met n i kh yaparm, tamam! (F. Baykurt 1971t s. 43). Abdest suyu istiye n l e re de bi re r z k eke cem bu ndan son ra. (F Baykurt 1961k s. 21).

(Re at Enis 1933 s. 29). cz rt, b. c z ld u. cz t r keskin bir aletle yzn izmek < c z + iki ekten ibaret olan ve mnay kuvvetlendiren intensivum ( ) t r genilemesi, b. an la t r- II .
Ya ras de ri n mi? K ymeti yok. C z t rd k bi ra zc k. (Kemal Tahir 1961 s. 57). Kr. i z i ti r .

cz la , b. c z et. cz lam, b. c zdam . AD. czla ma yada piirilmi bir eit ekmek DS 951 < c z la + fiilden sfat ve dolays ile yemek ismi yapan ma eki, b. baz lama . Havay, pi e n
mamaligala r n, c z lamala r n , so an yah n i l e r i n i n a r ve i tahve r kok usu doldu rm u tu. (F. Baysal 1944 s. 61).

AD. cz k lat bzmek, buruturmak, izgi izgi haline koymak < c z k + isimden fiil yapan la genilemesi ve bu fiilin causativum hali (b. act- ). Dudakla r n b z p z k lata rak ... (K. Bilba ar 1961 s. 198). cz kt r /ciz i kti r /z kt r /iz i kti r yazmak, karalamak, batan savma yazmak DS 949 < z + iki ekten ibaret olan kt r fiil genilemesi.
Tahsi l i n i bit i rmi , yaz ya h eves etmi , bi r de makale c z kt rm , on u g et i r iyo rd u. (H.C. Yaln 1935 s. 181). Babasna ka r h e r zaman sayg l , ama k zka rde i n e, A usbu rg daki ye e n i n e (Ma r i e A n n e T h ek la) ok daha se rbest, h e l e b u son u n c uya, nas l diyeyim, ok daha la ubal i, zaman zaman be lde n a a kaba akalara va ra n name le r i z i kt i r iyo r. (N. Nadi 1989 s. 38). Kr. i z i t i r .

ci b, b. cip . O. ciba l dalar < Ar. c ib l a.m. (cabal da kelimesinin oulu). C ib lde ve evdiye vu t i l lde med r ma la r
ve men t i nt i f u i n t i la r o lan d r u diy rdan ...

(.L. Barkan 1943 s. 298). O. ciba l (sfat) dalk < cibal + isimden sfat yapan eki, b. adal . Ve c ib l k u r s n u s kk n E r mi n e

t yif esi o l ub mah s l l e r i b u day ve a rpa ve k a pl u ca ve e r z e nd r. (.L.Barkan 1943 s. 195).

Causativum (ettirgenlik) ekinin d r ekli (b. ackd u r- ) ve fiilden fiil yapan ( )k ekinin (b. ac k ) birlemesinden yeni bir fiil genilemesi olan ( )kt r ortaya kar. Fiile yineleme (iterativum), yni tekrar tekrar yaplma, ve diminutivum anlam verir (b. T. Banguolu 1974 s. 280281). AE cildinde tek bir rnekte grnebilir c z kt r /c i z i kt i r / z kt r / i z i kt i r . Buraya uyan bi ri kt i r ve belki de e l ikd r fiilleri isimden gelir (b. av h ).

AD. ci bar /c bar bel arlarnda, krk ve kk tedavisinde kullanlan i ya ve karasakz karm yak DS 889 < Ar. c ib ra krklar tedavi etme usul. Kom u Fatma Han m n ik i y umu rta ak na 149).

re nde l e nm i sabu n la yapt c iba r da tutmam , k r la n bacak Ht da g ibi i ip mora rm t. (N. stn 1970 s.

O. ci bayet bir vakfn varidatn toplama vazifesi, cabilik < Ar. c ib ya vergi toplama vazifesi (/cby / kknden).

cibelek, b.

374

cicoz

ci belek, b. cive l ek . AD. ci b i l de (kurbaa gibi hayvanlar) suda yzerken ses karmak DS 955 < ses taklidi fiillerden, kr. c p et . Sevec ek l e r i eyi ok ge ri l e rde veya i l e rid e
aryo rla rd r. K sacas h ep demi r attk la r ye r i n t esi nde c ibi ldemeye al maktad rla r. (S. Birsel 1995 s. 15).

k k mahtumu n u n c i c ia n n es iyim.

(S.M. Alus 1933p s.

20). (ocuk dili) cici b ici ssl ey(ler) TS 773 < c i c i ve labial mhmel. Labialisation lu terkipler iin b. 2 abidik g ubidik . ocuk dili iin b. adda git- . Ne k a da r
e lmas, c ic is i bi c isi va rsa ba nda, k u lak la r nda, g s nde, bi lek l e ri nd e, parmak la r nda parl yo rd u. (H.R.

O.

ci b i l let/BSTT. ci b i l l i yet (huy ve ahlk bakmndan) yaradl, tabiat < Ar. c ib i l la a.m., Ar. iyet eki iin b. aci l iyet . BSTT.deki ekil c ibi l l ftr sfatnn nomen abstractumudur. C ib i l l e t mde mu h a bbeti n isv n l ibd r. (Ferec 855/1451 v. 114a). Fe l ce rem se n sa a l z m olan
i t ve c ibi l l e t d ek i ke rem msted s n ca bezm i l u t f i n eylemekde n h l o lma! (l 1587 v. 126a). Nas l da bel l i ediyo r c ibi l l iyet i n i!

Grpnar 1926b s. 464). Sfat olarak: Faki r f u ka ra


oc uk la r , mu hac i r oc u k la r ... N e rde n b u lsu n la r yl e c i c i bi c i eyl e r i ? (M. zay 1957 s. 62). c i c i l i bi c i l i

(R. Bilginer 1964 s.

ssl: C i c i l i bic i l i, ya l boyal, mamu r k kle ri n o u pen ce re l e r i nde b u testi le re rasgel i rd im. (R.H. Karay 1940g s. 114). Bzen kt zevkli, dar grl bir ss mefhumunu alayl bir tonla ima eder: B rak bu c i c i l i b i c i l i lf la r ! (F. Baysal 1944 s. 99). M o l i r e
o c i c i l i bi c i l i ko n u mak istiye n k imsel e r i an lamyo r mu ? A n l yo r, o n la r n yapt n n kt o ld u u n u an lad i i n on la r la alay ediyor. (N. Ata 1952 s. 14).

63). O. ci b i l l doutan, yaradltan, ftr < Ar. c ib i l l a.m.


Ve aml ca k k n n fa z la yo rg u n g n l e ri nd e n son ra uyk u saatle r i nd e r yala r n tt rats z bi r n evi c ib i l l , fe lsef b u h ra n ve isti rak z e r i n e a l rd . (A.. Hisar

1956 s. 62). ci b i l l i yet, b. cibi l l et . AD. ci b in /i b in karasinek DS 12021203, TS 772773 < ET. b n sivrisinek Clauson 1972 s. 838, si ek maddesinde. c ib i n l i k sivrisinekten koruyan ince perde(- l ik eki iin b. ah fadiyel ik ): ay r i h t iy r U aklgil 1307 s. 124). K rm z at las d h t e c ibi n l i k (Sel nik 1989 [1599] I, 343). AD. ci b ind i r i k cibinlik DS 956 < c ibi n + isimden nomen instrumenti yapan d r k eki (J. Deny 1921 s. 582). Kr. boyu nd u r uk . ci b re, b. ip u ri . cicer, b. civce r . AD. cicga r dana kapatmak iin ahrn bir kesine yaplm yer DS 957 < Grc. c i kari it kaps V. Cangidze 1983 s. 84. (ocuk dili) cici sevilen; sevimli, ho; gzel, ss DS 958, TS 773 < tekrar edilen basit bnyeli bir heceye dayanan ocuk dili tbirlerinden, b. adda git- . ocuun oyuncaklar Meninski 1680 I, 1698; yeni veya gzel, ssl, yabanlk giyecek ya da takacaklar; ss eyas: B t n bu kad n la r tahayy l
ettik l e ri s sl g n l e r i i n , ke nd i l e ri n i n k u l la nmaya lyk bu ld uk la r bu c i c i l e r i, se n e l e rc e sandk la r nda sakla rla r da, acaba ka defa ku l la nm ol u r la rd ? (A..

AD. cici k I meme DS 958959 < Ch. Symeonidis 1973 no. 223e gre Yun. (tsits) meme; et [EYun. (titton) meme] den geliyormu , fakat N.P. Andriotis 1983 s. 382383 gsterdii gibi, ocuk dilinde kullanlan bu kelimenin birok dillerde benzer paralelleri vardr. cici k II cici < ci c i + /k /, kr. ce n e k , fakat orada gsterilenler hep zarf. Vi rj i n se bebekle ri n i n c i c i k kut us u n u ke revet i n alt ndan ka rd. (Orhan Kemal 1949b s. 88). Sah i, Fati, se n i n l e e yaparsam cic i k d mez. G l n o lmyal m. (Mahmud Yesari 1932 s. 159). EO. c i c ig i ge e gnl yumuamak, itihas kabarmak TS 910. ci ci k III uyuz Meninski 1680 I, 1596 < i ek ile kartrlm m? Baka kaynaklarda bulunamad. cici k IV, b. ec ik . cici k V, b. c c k I . cici m I, b. cacm . cici m II naz, yapmack, kibarlk iddias, gsteri < c i c im hitabndan gelitirilmi tbir. Se n baktka de e r ve rip k e nd i n e, c i c imle r yapyo r. (M. Seyda 1966 s. 77). Ekseriya cicimlik a.m. eklinde: K t kal n ayakla r
tak lm i r i a rap f la r g ib iyke n, bi r c i c iml e r l e, bi r na z la rla, bi r de k k da la r be n ya rattmlarla yakla yo rd u. (M. Seyda 1966 s. 125). c i c iml i k et

bi r na z a rla yan ba ndaki yatak d a, cib i n l i k l e r a ras ndan h a y l i mu z l im gib i g r n e n b u l ye bak d . (H.Z. i i n e cev h i rl e mu ras s a ege rl at ve yedegi ek i l b ...

nazlanmak, yapmacklar yapmak: gaz. 25.7.1941).

Uzak du r, yan ma soku lma! Ayakla r n ykamyo rsu n, saf ram kabaryo r d iye c i c iml ik ede rm i . (S.M. Alus, Ak a m

Hisar 1956 s. 4647). c i c im (hitap ekli) ekerim!:


Aman c i c im, n e yap ne et, popu lda n a z ndan g i r,

cici k o yakn dost, sevgili < ci c i + Sl. ko vocativus halindeki kltme ve okama eki, b. anako . s. 280).

(S.M. Alus 1933p s. 165). c ic ia n n e (ocuun) gerek annesi olmayp annesi rolnde bulunan kadn (byk anne, vey anne ya da annesinin kumas): Pe ki rc iba n n
bu r n u ndan k, y z n e g l, f i n g i rde!

M e l e k, A hmet B ey XX fab rikas nda efti r. B e n im c i c ikomdu r. Se n i n l e kalacak bu gece. (Re at Enis 1944

(Argo) cicoz I yok, kalmam F. Devellio lu 1959 s. 74, H. Aktun 1990 s. 65 < ?? Ekme i n i z , kaza nc n z

cicoz

375

cier

c i co z .

(Ah m ed Vef k Paa 1933ta s. 34). c i co z u ek yok olmak, savu mak Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 47 (bu argo tbir Bulg.da da kullanlr; BER 1971 I, 363e gre kayna bilinmiyor): Seyi rc i l e r i n a lay c i co z u ekti. (S.M. Alus 1934 s. 339). c i co z la savu up gitmek F. Devellio lu 1959 s. 74 75. AD. cicoz II bz ocuk oyunlarnn ad (DS 1952 s. 42 43) DS 960, K. Emiro lu 1989 s. 63 < ??. cid, b. cidd . AD. cida, b. cda . O. cidal kavga, mcadele; mnazara < Ar. c id l a.m.
F l n se n h a k k u da n se z sz syledi. B e n a n u la c id l tdm. (l 1587 v. 133b).

cidd i yet ciddilik < Ar. c idd ya a.m. Ar. iyet eki iin b. aci l iyet . Sen vaz iyet i n c iddiyeti n i takdi r edemiyorsu n . (Fazl Necip 1930 s. 245). ci d o s umac TS 773 < ?? Ba ka kaynaklarda bulunamad. ci f (ticaret terimlerinden) sigorta ve navlun fiata dahildir < Fr. c i f. (telaffuz: /sif /) < ng. c. i.f. cost i ns u ra n c e f re ig h t . kelimelerinin ksaltmas. O. ci fe le < Ar. c fa a.m. (/cyf / kknden). B i r y l tam m
yabanda ge zdi l e r, bu ld uk la r c iyfe(l e r)l e h a e r ti l e di ri ld i l e r. (Ferec 855/1451 v. 102b). Sfat olarak

alak, pis: Si z i n g ib i l e ri c ebimde l ebleb i diye ta ma a te n e z z l etmem, c if e h e ri f l e r! (Orhan Kemal 1968g s. 34). ci f re, b. c f ra . EO. ci ft I/ c ft I/BSTT i ft bir ift kz < Fa. c i ft /c u ft a.m. Vak t old uk d a p r c i ft i n i e di, Eb l Fev ris i bi r g va bi nd rd i, g e nd b i r g va bi ndi. g itdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 229a). c i ft s r ift srmek: B i r da
g rdi. dibi nde bi r m r i z r g rd i. A nda bi r k i i c i ft s re r bu ld. (Ferec 855/1451 v. 229a). c i ftc i ifti; tarla

cidav, b. c da . O. cidd /cid emek sarfetme, ura ma, gayret < Ar. c idd a.m. Se n vis l iste rs i n, ey di l, di lbe r v rme z ri z ; | As s s n e c idd u c e hd n k i tak d r ey leme z? (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 224). c iddi l e gayretle (kr. bec id /bec it ): Ol b g n h ba z c idd i l e, ba z m h b yi l e da lad la r. (Ferec 855/1451 v. 175b). Kr. becid . cidden gerekten, cidd olarak < Fa., Ar. c iddan (bugnk Ar. c idd yan ) a.m. (c id /c idd + Ar. zarf eki olan an , b. acel ete n ). B i z im vis l imi z i t l ibl e ri n ev h eves,
ge l i c i ge i c i k imsele rd i r. B u n la rdan h bi ri n i c idde n sevmeye ge lmez. (H.R. Grpnar 1339 s. 307). B u sesi nde n azameti nde n be n o n u tabiat n r u h u ndan g e l iyo r san rd m. C idde n bu sa rn c n ya r ndan tabiat n r u h u na va rmak mmk n o laca na i na n rd m. (A.. Hisar 1956

iiyle uraan uak: 855/1451 v. 123b).

Evi n e g i rd i, c i ftc is i n i ok d,

eyitdi: B u tmeg b u dayn k a nda ekd ?

(Ferec

EO. ci ft II/c ft II e, zevce veya zevc < Fa. c i ft /c u ft a.m. Ol y ig id c i ft i o las n. (Ferec 855/1451 v. 137a).

C ft i k z o lma a ri v r rs e k z se n h a k k u da sa y eyles n. (Ferec 855/1451 v. 15b). (Bir kz

s. 12). cidd aka olmayan, gerek, mhim (mesele) < Ar. c idd a.m. (c idd + isimden sfat yapan eki, b. adal ). N iy et le r i c idd de i l, g n l e l e nd i rmek istiyo rla r. (A. Nesin 1970c s. 12). arbal (kimse), gle olmayan (yz ifadesi): Avc gayet c idd bi r y z l e masamza yakla t. (K. Bilba ar 1961 s. 199). c iddiye al gerek sanmak, nem vermek. Esas olan,
de i meye, h i b i r is i n e n em ve rip c iddiye almad yd.

konuuyor:) B e n m c ft m olma a yiste deg lsi n . (Ferec 855/1451 v. 110b). c ift o l evlenmek: Pe r dem yi l e k a nda cift o ld u va r k i imdi dah o la? (Ferec 855/1451 v. 151a). c i ft le nd r evlendirmek: B e n
eyl k deyim, sen i b u yigide c i ft l e nd reyim. C i h z um yok d yb y ri nme ... (Ferec 855/1451 v. 102a).

ci ga ra, b. cga ra . ci er I karacier < Fa. c iga r a.m. M ey h n e c i l e r fak r ayy laru c ig e r i n keb b de. (M. avuo lu 1977 [15.16.yy.] s. 150). A nda ... n e omu zda vari vapu r
duman , n e de haf iyel e ri n k i g ib i c i e r al , yn i ik is i o rtas, l l i l e vi ne r a ras bi r f es. (S.M. Alus

(A. Hnalp 1962 s. 15). cidd i b i dd i /citti b itti ocuklarn saklamba oyunu (kr. THASDD 1952 VI, 106) < git fiilinin Karadenizdeki telffuzu ve gemi zaman nc tekil ahs ekli ve bit fiilinin gemi zaman nc tekil ahs ekli. Labialisationlu terkipler iin b. abidik gubid ik 2. Du rmadan oyn uyo rla rd : c iddi biddi, saklamba, ku rd usank uy r u k ... (. Kaftanco lu 1983 s. 4445). O. cidd i yat cidd mevzular; vahim tehlikeler < c idd + Ar. oul eki olan t ve nomen abstractum collectivum mnasnda isim yapan iyat iin b. abesiyat . Ma l mdu r k i c idd y t bi ro u uysall k d an teve l l d ede r. (N mk Kem l 1944 [1876] s. 22).

1944 s. 14). akcier:

Se ri n havan n c i e r l e ri n i

(T. Aao lu 1957 s. 70). insann herhangi bir i organ:


doldu rmasndan by k bi r ha z d uyuyo rd u.

Sevg l m, sen ha ng i padi ah n g z s n k i b yle bi r a h k d i , c ig e r imi z ma get rd ? (A. Cafero lu 1944 s.

43). Dana M e h m ed e l i nde n g e lse, sen i c ig e r i n i i i n e s o k a cak ! (Mah m d Yes r 1928 s. 346). Mecazi mnada kalb, yrek B e n D u ra n n n c iye ri n i
bi l i rim. D u ra n da kim imi ? A z na t k rey im D u ra n n n! (F. Baykurt 1961o s. 5). i: Be n yl e c i e r i k o f k a r la r mi n n e t i alt nda k a l r mym? (Mah md Yesr 1928 s. 72). sevgili (kr. ca n

c i e r ): Ya be nde n ayr la caks n, ya o lan kayedeceksi n! Eee? B u n u n bi r is i c i e r, padi ah n e etsi n, o l u n u ce l lt etti reme z. (S. Sakao lu 1973 s. 574). AD.

cierli merhametli DS 963: Haan yle c i e rl i bi r anayd, du ra da on u by teydi. (S. Sakao lu 1973 s.

cierdar

376

cihar

577). c i e rs i z korkak DS 963:

Kezban ablam bi le. b rah im day n n ka rde bild i i o c ig e rs i z y z nd e n kovu lmu bankadan. (A. A ao lu 1981f s. 310).

O. ci erdar cesur < Fa. c iga rd r a.m. [c iga r karacier ve d r malik olan]. B e n c ig e r i c ig e rd r o laym d y y rem. (P.N. Boratav 1995 s. 148). AD. ci erdeld i diki teeli skmekte ve delik amakta kullanlan kemik veya metal aygt; bu aletle kk delikler ama ii DS 962 < c i e r ve de l fiilinin gemi zaman; fiilin 3. ahs gemi zaman ekli ile yaplm isimler iin b. bast . Aao lu 1982h s. 21). O. Ci erdelen Tunann sol kysnda bir kale, Mac. Prkny, Slo. trovo S. Kakuk 1973 s. 94 < ci e r ve dele n ; kalelere rktc isimler taklrd, kr. B rd e l e n, Elbasan . (Halk dili) ci er gh o l ne yapacan armak ?? < Fa. c iga rg h karn; barsaklar, b. demgh .
o c u k d a bi r f e ry d, bi r f ig n ... Amm n e a lama, n e l k! Dayanacak gib i de i l ... na n o ls u n, c i e rg h old um. (Mah m d Yes r 1928 s. 30).

O. cihanara dnyay ssleyen < Fa. c i h n r a.m. (c i h n ve r ssleyen, b. bezmara ). Fe r r u h r z u cem l i c i h n ry g rd i, na ra vu rd , ak l g itdi. (Ferec 855/1451 v. 41b). O. cihanaray gzellik < Fa. c i h n r y a.m. [c i h n r + sfattan nomen abstractum yapan Fa. lik eki, b. baz . Ey sipi h r i z iyb y ve ey em i c em i c i h n r y ! (Ferec 855/1451 v. 107a). O. cihanban sultan, padiah < Fa. c i h n b n a.m. [c i h n dnya + -b n bakan, tutan eki (b. a rvan ) + isimden sfat yapan eki, b. baz ]. He r d n r su lt n bi r l evh i z e r r n i c i h n b n d r. (l 1979 [1581] I, 182). O. cihandar dnyaya hkmeden, dnya hkmdar < Fa. c i h n d r a.m. (c i h n + d r tutan, malik olan, b. abdar ). R z i g r k a d mde bi r me l ik var id i, c i h n d r u eh r iy r id i. (Ferec 855/1451 v. 87b). O. cihandide dnyay grm (kimse) < Fa. c i h n d da a.m. (c i h n ve d da grm olan, b. as rd ide ).
Ulu la r i l e, z iy rek l e r i l e, c i h n diydel e r i l e s o h b et de r. (Ferec 855/1451 v. 188b). Ge rek h n esi n i ve ge rek k a l emi n i i l e ri n e b ym de k lm bi r p r i c i h n d de g ibi tebas s u r ve k r i n l k la al r idi.

K z la r, be lk i iy i te e l atamam ama, ci e rde ld ide stme yoktu r haa! C i e rde ld i l e rime sz etmeyi n e mi? (A.

EO. ci ger g e/BSTT. ci er k e ok sevilen kimse (bilhassa kendi ocuuna hitaben) < Fa. c iga rg a a.m. (c iga r ve g a ke, yni karacierin bir kesi). Ey ta rdan k o rk m az z l im! C i ge rg emi n e c n ld rd ? (Ferec 855/1451 v. 44b). yi ho amma, ci e r k em, g nd z de mi? (S.M. Alus 1934 s. 269). ci erpare ok sevilen kimse (bilhassa kendi ocuu hakknda) < Fa. c iga rp ra a.m. (c iga r cier ve p ra para, yni karacier paras). Elbette to ru n
evlttan faz la sevi l i r, nk c i e r paresidi r. (S.M. Alus 1933p s. 233). pa re n i n c ie r

(N mk Kem l 1944 s. 45). O. cihange te dnyay gezmi (kimse) < Fa. c i h n ve ga ta dnm , dola m. Ol c i h n g e te ki i d di mege r, | Ge nd h l i nde n a a v rd i h a be r . (M. Adamovi 1994 [136886] no. 2356). M s fi rl ik,
c i h n ge te l ik sz i k d . He r bi r k i i b i r y rde n n i n v rd i. (Ferec 855/1451 v. 244a).

O. cihangi r dnyay fetheden < Fa. c i h n g r a.m. (c i h n + g r alan, kavryan, b. afakgi r ). P di h bah r u [840/1437] s. 196).

be r S u lt n M u r d r d kim | An c lay n bi r c i h n g r u c i h n d r o lmasu n. (mer bin Mezd 1982

cihad slm dini uruna yaplan harp < Ar. c i h d a.m. (Ch. Schefer 1852 s. 31).

u z t sl m kefe re t a raf nda c i h de me l l e r id i l e r.

O. cihanpenah herkesi himaye eden; hkmdar < Fa. c i h n pan h a.m. ( c i h n ve pan h s nlan yer).
Ol et r f u p di hla r ve o l ek n f u c i h n pe n h la r tem met k um demi n u r u r la rd . (Ferec 855/1451 v.

cihan lem < Fa. cah n /c i h n a.m. Cem l , ey bt i n , c i h n dutd se rtase r. (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 33). Be n se n i c i h na v rmem. (T r h i krk vezr 1303 s. 84). EO. (sfat) ok byk mikdarda, dnya kadar: C i h n etmek u d u z a lm la r imi . ( eyh o l Mustaf 1979 [1540] no. 6176).
C i h n e r k o d, gey usl u k i i l e r | K a mu n u ak l g n big i la r. (a.e. no. 6619). c i ha nda (menfi cmlede)

107a). O. cihan dnyada ya ayan (kimse), insan < Fa. c i ha n a.m. [c i h n + isimden sfat yapan eki; sfat eki nin ahs isimleri iin kullanlmas iin b. acabrd ]. C i h n iy l e re ma l m olsu n k i du z etmek bi lmez ki ide n it y gd r. (Ferec 855/1451 v. 125b). cihannma dnya haritas < Fa. c i h n n um a.m. (c i h n ve n um gsteren, b. lemn ma ). manzaral da m st taraas: Camlar k r lm , pe rvaz la r d m , c i ha n n mas nda gve rc i n l e r g u r u ld uyan bi r ev. (M. Mungan 1989 s. 166). cihar drt < a r / e ha r . / / > /c / de iimi iin kr. cop . EO. Ol d rt di rek n e di rek l e rd r k i c i h n u c i h r t k an u z e r i n e stv rd u r? (Ferec 855/1451 v. 135b. (tavla oyununda) drt: M s l imi n pe n c yek sal layp
pen c d diye yutt u ru u n u g rmeme z l ikt e n ge ld i. Sadece

hibir suretle, asl, dnyada: Ka rn nda sa lam ye r 1957 s. 113). c i ha n l em btn dnya, herkes: K rk

b rakmadla r, del i k de ik ett i l e r. B e n i de ke nd isi g ib i yapmak istiyo r gal iba. C i ha nda gitmem! (Y. Kerimof sen edi r. O n u c i ha n l em bil i r, hakk nda h s n ahadet ede rd i. (F.C. Gktulga 1943 s. 4). EO. c i ha n c i ha n pek

ok: C i h n c i h n h a z d b h a k re ik r mla r tdi. (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 808). c i ha ndan ta ra hi grlmedik iitilmedik: u r n k a s r na a su zda gi rd i | C i h ndan t a ra bi r i ke n ce g rd i. (Fah r 1974 [1367] no. 854).

cihat

377

cla

c i ha r attm, es oynadm, yi ne f e l ek ye ndi be n i diye m r ldanmakla yeti nd i. (H. Taner 1954 s. 18). B i z im tavla part isi de c ha r yek, sebayid diye pu l ak rt la r a ras nda i l e r l ed i du rd u. (B.G. Gney 1953 s.

12). O. cihat cihetler; vakfn art koyduu hizmetler ms. imamlk, mezzinlik vs. < Ar. c i h t a.m. (c i h e t cihet kelimesinin oulu). B i r k a ak a c i h et e
be r tla mutas a r r f o lmak la be n e h l i be r t m ve y h d c i h ta mutas a rr f o ldum d meye, s yi r msl im n la r i l e av r z v re. (.L. Barkan 1943 s. 18). c i hat e rbaa

byk k a rda la r n ye rl e r i n i a lacak la rd . Fak a t k a f c i h et i nd e n o n la rdan k l k a da r fa rk la r o lmayacak la rd. (R.N. Gntekin 1928 s. 48). He r ik i t a raf pek memn n ve mes d idi l e r. Yal n z pa ra c i h et iy l e o la n iddetl i z a r re t l e ri be l l e ri n i bk yo rd u. (H.R. Grpnar

1926b s. 424). d c i h et l e dndan, d iin:

Hseyi n o rbac zate n e rbab se rvette n bi r adam olmad c i h et l e h i n i vefat nda te rk etmi oldu u z evcesiyl e k z na mi ras den i l e c ek bi r ey b rak m am old u u g ib i ... (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 7).

drt esas istikamet (n, arka, sa, sol, ya da dou, gney vs.). ci h t sitte alt esas yn (n, arka, sa, sol, st, alt), dnya: B i r g n t m r na
gide rke n yol na i n b ba na b v c d na d a rb r b vu r u u rla r. Ya n k i n r bi r k a y rde mec r h d b c i h t sitteyi ba na d a r de r l e r. (l 1994 [159199]

birok bakmdan: Zate n be n si zde n c i h e t (H.R. Grpnar 1943m s. 87).


c i h et c i h e t c i h et bh e l e nmekde vi cdan m hakl b u l u r um.

O. cihet II (evkaf stlahlarndan) hizmet, vazife; cret < Ar. c i ha idare ubesi. Ve ege r o l dah ve f tmeyb
k l l mah s l i h a rc o lmak l z m ol u rsa, im m ve m ez z i n ve h a t b ve n z i r c i h et l e r i nde n ... m ad s n rak a be d b ta m r eyl eyel e r. (.L. Barkan 1943 s.

s. 114). Kr. c i h et I ve II. cihaz I gerekli eylerin hepsi, techizat < Ar. c i h z a.m. cenaze tehizat, l ile mezara konan eyler:
Ge c e o bu n ebb k a l l ge ldi k i e h z de n c i h z n ala. (Ferec 855/1451 v. 108b). alet, makina: B u bi r meteo ro lo j i rasat ci ha z d r.

384). Kr. c i hat . O. cihetan iki cihet < Ar. c i hat n a.m. (c i ha(t) + dualis eki olan n , kr. kalbat n kerpeten; Ar. dualis iin b. B ey n e n n e h rey n ). di n k a y um bi r c i h etde n id i, imdi c i h et n old. (Ferec 855/1451 v. 122a). Cihut, b. C h ud . AD. ci k I, b. ik . AD. ci k II, b. ck . AD. ci kci k I civcivleri arma nlemi < ses taklidi kelimelerden. Kr. civc iv . (Argo) ci kci k II ya kk kz, kolayca aldatlabilecek toy kz veya kadn < c ikc ik I. ki k z b u ld um. B u ge c e
ge le c ek l e r. | C ik c ik mi? | Hay r! le r y r r m, y r me z mi diye d nme. (Y. Keskin 1957 s. 20). Bo ve r o na! A z anas n n memesi nde c ik c ik.

(F. Baykurt 1967k s. 251. c i ha z fak r yeni bir tarikat mensubuna verilen tehizat R. Dankoff 1991 s. 23. cihaz II/BSTT ey iz gelin iin hazrlanan eya DS 675, 1107 < Ar. c i ha z I A ndan Y emen mel ik i c i h z d zd i. Y di p l y k i z e r i s mit ... (Ferec 855/1451 v. 142b).
Ky n imam gi z l i c e n ik h k yd, mu hta r eyi z k d yazd. (L. Tekin 1984 s. 47). yk ve romanla r , evle r i nd e otu r up koca bekleye n, gz n u r u dkp eyi z ha z r layan k z la r ok uyabil i rd i. (C. Kavuku 1998 s.

39). EO. c i h z a.m.: G r r k i k rk e l l i deve bi r k z u c i h z n gt r b g yeg evi n e g i re rl e r. (Ferec 855/1451 v. 58b59a). Bu iml 20. asra kadar muhafaza edilir: B u de l i k a n l y g reydi , c i h z

(a.y.).

k a t r na be z et i rd i . O n parma nda p rla nta, y k t, z m r d i fte r y z k, k ravat n o rtas nda ak yk k a da r i r i bi r e lm s i ne ... (H.R. Grpnar 1339 s. 571).

kzlara cihaz temin etmek: (F. Giese 1929 [890/1485] s. 232). eyi z eme n / eyi z ime n gereken hereyi ihtiva eden eyiz (ihatesi geniletilmi), mnas uymayan ikinci kelime iin b. ay r ime n ve e re z eme n . Rec ebi n k z na tal ip oldu u zaman, mstakbel
c i ha z la /c e h i z l e k z n dah c e h i z l ed i. kay npede ri i i n : Babam h i z lmesi n isteme z, d n masarif i de bende n! dedi. (S. Kocagz 1941 s. 103). Ge lse g uma bi r ke r re o bi l l r-bede n| N e c i h z iste r id im, v lide, se nde n n e eme n. (V s f Os m n 1257 s.

AD. ci k i le cikciklemek < ses taklidi fiillerden. Ses taklidi isimden fiil yapan la- genilemesi iin b. a la- . Ge ce bcek le ri c i k i l iyo r, k u la r t yo rla rd . (Yaar Kemal 1976 s. 430). Ge ce daha cik i l emeye ba lamam t. (Ya ar Kemal 1992kk s. 7). ci k let, b. ik l et AD. ci l hasr rlen ot DS 964 < belki bir kom u dilden alnma, kr. AzTk. c i l /c , Krt. c i l JabaJusti 1879 s. 122, Erm. c i l M. Ohannessian 1925 s. 540, R. Dankoff 456; Grc. d il i E. Cherkesi 1950 s. 263, Osete c l V.I. Abaev 1958 I, 312, hepsi a.m. Kr. A. Tietze 1982z no. 31. ci l I parlaklk; bir eyin sathn parlatma macunu < Ar. cal temizleme, parlatma, cillama ameliyesi [/c l w / yada /c ly / kknden]. N e s d r acab bu
kim sz i ndem di r i l r m rde, | G z e k u h l u c i l e re r aya n u ub r ndan. (mer bin Mezd 1982

77). V lidesi g h h e n z k k l nd e n ve g h ey i z ve

eme n i o lmad ndan bah is l e k z h b i r is i n e ve rmek istemez idi. (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 7).

cihet I yan, taraf < Ar. c i ha a.m. [/wc h / kknden]. Am du d rt c i h et i va r. (Ferec 855/1451 v. 242a).

imdi bi z ha rem ci h et i nd e can z. Kay n baba, Se rvi na z, be n. (H.R. Grpnar 1943m s. 14).

istikamet, yn: S mih l e ek b ayak d a, g r lt n ge ldi i c i h et e bak yo rla rd . (H.Z. U ak lgil 1307 s. 152). Mecazi mnada c i h et i nd e n /c i h et iy l e bakmndan, itibariyle: B y ye cek l e r, babala r n ,

[840/1437] s. 88). Sank i bu radaki k la r, kad n te n i n e daha ek i c i, daha gze bat c bi r c i l ve riyo r la rd . (. Tarus 1961 s. 130). ci l II /c la esrarkelerin tenavl ettii helva ya da baka tatl M. Mikhalov 1930 s. 22 < ci l

cilbab

378

cimcime

kelimesinin mecazi bir mnas. c laya gel /c i l la n sarho lukta iyice ne elenmek: Bu
sz l e rde n barda n

hayat tece l l i l e r i nde n daha g z e l b i r c i l veye be n z e rd i.

(A.. Hisar 1956 s. 21). ci m I Arap elifbasnda /c / harfi < Ar. c m a.m. Trkede u tbirlerde kullanlr: lm ndan c imi n e kada r bandan sonuna kadar: Gazete l e r i n h epsi n i lm ndan c imi n e kadar ok umak lz m. (S.E. Ertem 1935 s. 97). lm cim bilmem hi sz dinlemem: Agavn i ha n m, ben lm cim bi lmem, en i te i l e sz kestik! (S.M. Alus 1933 s. 123). lm c imi yok (oras) inkr kabul etmez: Lm c imi yok, adamak l l te rs im dnm t. (S.M. Alus 1944 s. 84). c im ka rn nda nokta kara cahil Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 47: Se n bi z i k im sanyo rs u n, k z m, cim ka rn nda nokta cah i l mi ? (A. lhan 1973 s. 98). ci m II bir kt oyununun ad H. Kodaman 1944 s. 225 < ??. ci ma (insanlarda) iftle me, heteroseksel cins mnasebet < Ar. c im a.m. Seyit Hoca son bi r
gay ret l e b u n la ra da sald rd ; ve bi r mddet son ra sol uk sol u a it i raf etti k i c imda bu n la rda n le z z et l is i yoktu r.

pek ho lana n T u rg ut e n c laya geldi, Enayi l e ri n e re f i n e! kald rd . (Orhan

Kemal 1949s s. 33). B u ka n c ba rdakt? Yava tan kafas n n c i l la nd n h issediyo rdu S ha. (A. mit 1993 s. 143). O. ci l bab uzun pee < Fa. c i lb b a.m. F. Steingass 1930 s. 368 < Ar. cal l b ya , b. R. Dozy 1927 I, 204. (/c lb / kknden). B u g e z c i lb b h a y y y z i nd e n gt rd i, ge le n e g ide n e gyi ndi . (Ferec 855/1451 v. 17a). ci l ban, b. c u lban . ci l bent , b. ci ldbe nd . ci l d /ci lt I deri < Ar. c i ld a.m.
C i ld i fevkalde d zg n , p r zs z ve esme rdi. Se rt ve dolg u n g r n e n yanakla r ndan s h hat f k ryo rd u. (T. A ao lu 1957 s.

73). ham veya ilenmi deri, ksele, me in: Ve h e r aded ci ld i g vdan bi r ak a al na. (.L. Barkan 1943 s. 303). ci l d /ci lt II kitap cildi, kapak < Ar. c i ld a.m. bir eserin ayr ciltlenmi blm (Ar.s muca l lad ): Eski bi r pa a; ka r s nda ci ld i san isi bi r bey. (S.M. Alus 1934 s. 174). O. ci l d bend/ci l bent dervilerin kemeri arasndaki me in cep TS 773, iine yaz veya resimler konulan, bir kenarndan bez ile yap m iki kartondan ibaret mahfaza M.Z. Pakaln 1946 I, 292 < Fa. *c i ldband olmal. Ba ka malmat bulamadm. Buradaki /d /nin d mesi, telaffuzu kolaylatrr. Fa. band iin b. baz ube nd . ci let jilet < j i l et a.m. /j / /c / geli mesi iin b. abaju r /abaj r . B i l iyo n mu an n e c im, ha n i be n e l im i kesmi tim ci l et l e. (M. Buyruku 1959k s. 50). O. ci l f kaba, cahil < Ar. c i l f a.m. C i l f u m de r c e l eb i k a h b e z e n i k n d de! (l 1994 [159199] s. 258). AD. ci l i s /ci l iz btn, hep; DS 966 < ?? Saman de rdi c i l is bel. Mamdefe nd i ya! (M. Makal 1950 s. 49). tamamen: Hel e be n im o la n de rse n i z, i c i l is de i i r. (M. Makal 1957k s. 62). sonuna kadar DS 966: Hi o lmazsa sen ede veya alt ayda bi r defa yol umu z
si nemaya u rayo r. O da olmasa, bu kadar n da g remeyip c i l is k r kal rd k. (M. Makal 1952 s. 21).

(Cellettin Ekrem 1930 s. 86). ci mba ku ka elimsiz ve biimsiz (kimse) TS s. 213 < O. ci mb i st i ra /c mb t ra cmbz Meninski 1560 I, 1660, R. Dankoff 1991 s. 23 < Yun. (tzimbstra) a.m. A. Tietze 1955 no. 272. AD. ci mb i /ci mb it cmbz DS 968 < Yun. (tsimbdi) a.m. A. Tietze 1955 no. 272. ci m b o m /ci mb o m (sporcular arasnda kullanlan, etin bir sava ifade eden nida) < ses taklidi ve ekspresiflik. Daha sonra bir spor kulbnn iar olmutur. D ikkat edi n, diyo r Y us uf, bu paza r c im bom! (A. Yurdakul 1989 s. 229). AD. ci mci k /i mci k /i mi k imdik DS 969 < Mo. im i imdiklemek M. Rsnen 1969 s. 111, kr. c imdik , /d / > /c / de i imi iin b. bacal u ka . S ra z
g mi , za bi r c imc ik vu rm u la. Can ac y n ca gz nd e n i n c i dk lm . (A. Cafero lu 1940 s. 67). bi r imdik

O. ci l le sr tezei R. Dankoff 1991 s. 23 < Ar. c i l la /c u l la a.m. AD. ci lp i rt i /i l p i rt i bir eit al DS 967, 1220 < al rp tbirinin bozulmu u mu? . Ba ka kyle rd e

ok kk mikdar [baparmakla iaret parma ular arasna alnan mikdar),: Hastane b u. B i c imcik yimek vi riyo r la r, tbe doymuyo r adam. (Orhan Kemal 1954b s. 122). B i z im u akla r n u l la r n bit alm , se nde aktoz varm , bi r imc ik ve r de ... (M. Makal 1952 s. 107). B i r im ik beyaz peyn i ri n de yok mu? B i ra z da tu r u.. (. Tarus 1957 s. 139). AD. ci mci k /ci mco k /ci mcu k /cinci k /cinci k makarna ekil itibariyle imdiklenmi bir eye benzeyen makarna ev makarnas, erite DS 970, 972, 976, ZTS 1976 s. 31 < c imcik ve maka rna . Del i
Davut u n e l i nde i k i ka rabatak ku u. Osmana c imcok tuta r gibi sal lad. (. Balaban 1968 s. 263).

h u u n it i c i lp i rt i a l la ry la r l r. B u rada it l e r kam tand. (Ya ar Kemal 1955t s. 81).

ci lt, b. ci ld . ci l ve naz, krtma < Fa. c i lva a.m., kr. ce lve /c i l ve.
Otobs n c i l vesi n i ekt i im i i n vapu rla dn e ce im. skeley i boyladm. (S.M. Alus, Ak am gaz. 15.12.1943).

tecelli: B u rada he r ey d nyan n ba ka k ele ri ndek i

ci mci me I kk ve nefis bir cins karpuz emseddin Sami 1317 I, s. 481 < Ar. c umc uma cne, fruit des pins R. Dozy 1927 I, 211. leyi n b i r de c imcime ka rpu z u g et i r i r im ben o na. (F. Erdin 1960 s. 15).

cimcime

379

cinayet

AD. ci mci me II ufak tefek DS 971 < c imcime I. B i r i yamr

yum ru c imcime bi r ka rp u z u , di e ri de sevimsiz ve u z u n bi r ms r koa n n a nd ra n b u ik i mah l k b i rb i r i nd e n bi r an bi l e ay r lmyo rla rd . (R.C. Ulunay 1941 s. 133).

krpe, yavru DS 971: Ya n n k z de i l. C imc ime. (M. Seyda 1966 s. 83; buradaki mnas belki bym de klm ). AD. ci mci r imdiklemek < cimc ik kelimesinin icap ettirdii *c imci fiilinden kaide harici tekil edilmi bir fiil mi? D nya G z e l i n i n yan na g idiyo r, bu n u te c imci r ip be ri skt r rk e n, k z diyo r k i ... (M. Tu rul 1969 s. 267). AD. ci mci r i k ufak tefek; akgz DS 972 < c imci r + fiilden sfat yapan ik eki, b. akk . Evet, ksa boyl u

ci mna sti k /j i mnasti k idman, jimnastik < Fr. gymnastique a.m. (EYun. (gymnsion) Spor sahas < gymns plak, b. Adriatik ve akustik II . ) Si z idman g ibi, j im nastik g ibi eyl e rd e n a n la r ms n z ? (smail Galip 1932s s. 9). c imnastik adm (spor tbirlerinden) yaylanan admlarla (adm kelimesiyle yaplan zarf terkiplerinden, b. adm II). M u ayyen b i r h ede fe k o uyo rmu u z g ib i c im nastik adm gidiyord uk . (H.R. Grpnar 1929m s. 125). RD. ci mp i r cin, hortlak < ci n ve Slv dillerinde yaygn, hortlak mnasna gelen vampi r kelimesinin ikinci hecesi. C impi r k zmi i bu et ve rmemi , e nd i almi etl e r i h em kami . (N. Hafz 1985 s. 222). Kr. c impi r abuk kzan DS 974. AD. ci mre gz apa DS 974 < Erm. c im re a.m. U. B lsing 1992 no. 23. EO. ci mr i I yoksul, sefil, ayak takm TS 774775, Meninski 1680 I, 1650 < Fa. c im r a.m. ol ik i tavuk dutan c im r n d t ok g e ls n! (Ferec 855/1451 v. 232a). Bo z u ld h is r, al nd m l , | Tekvo r dah o ld c im r evb . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 24). ci mr i II hasis, elisk < c im ri I. Kelimenin bu mnaya kaymas bah i l /pah i l kelimesinin tedavlden d mesine paraleldir (18. asrda). Evde bi r d i r h em
km r bu lamadk, eski k i rac da ha n i c im ri mi c im ri imi , toz u n u bi l e e l emi , el ekte n ge i rm i ! (F.C. Gktulga

old u um, y r rk e n yayland m, kon u u rk e n ok e l oynatt m do ru. G e n e de k rk y l d nsem akl ma ge lmeyecek bi r n it e l eme bu: c imc i ri k! (P. Kr 1983 s.

37). O cimci ri k o la n ge l esiye, bi z im i le r imi z iy iydi. N e

zaman k i o c imci ri k ge ld i. B i z im o ran n i le r i t m boz u ld u. (A. Nesin 1968 s. 61).

ci mco k, b. cimcik . ci mcu k, b. cimcik . ci mdal hoca s ilk okul retmeni < Arap elifbasnda birbirini takib eden iki harfin (/c / ve /d /) adlar.
B i r d e gel ip, da n oban ve z i r ve c imdal hocas hak im ol u r, ve c ml e lem evvel emi rd e bu maku l e l e r i z emmede rl e r ... (E. Misailidis 1986 [1872] s. 768).

ci mdal l I bir kt oyununun ad H. Kodaman 1944 s. 92 < ?? simden zellikle sfat yapan l i eki iin b. adamakl l Dut l u kahvede c imdall oynayan del ikan l la r va rd. (. Devrim 1943 s. 52). O. ci mdal l II bir erkek giyim eyas < ?? skemle l e ri n e
ediban e ot u rmu am h rka l , red i n gotl u , bon j u r l u , c imdall , ba ak, k l h l , takyel i davetl i l e r a ras nda ... bi r ut d uva ra dayanm du r uyo rd u. (F.C. Gktulga 1943

1953 s. 10). cin I, b. ci n n . cin II bir cins iki < ng. g i n a.m. < Flem. j e n ive r < EFr. ge n e iv re < Lat. j u n ipe r ard. C i n i t i i nde Go rdo n s D ry ya da Be ef eate r i a ra rd . (B. Uzuner 1994 s. 15). c i n to n ik tonikle kartrlm cin < gi n ve Fr. ton iq u e [EYun. (tonikos) gergin]. B i r c i n ton ik daha ve ri r misi n i z ? dedi kad n. (N. Bucak 1994 s. 42). Az son ra c i n to n ik, bi r tabak e re z ve ba rmen. Hepsi n nde Nadya n n. (A. Yurdakul 1991 s. 13). cina /cinai cinayetlere ait; cinayetten bahseden (hikye) < Ar. c i n a.m. C i na bi r roman. (Peyami Safa 1937 s. 22). O. cinan cennetler < Ar. c i n n a.m. (can na cennet kelimesinin oulu). C i n n big i c i h na v rd i z n et | Ba h ru re vnak n u g r a . (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 121). O. cinanni an Cenneti andran < C i na n ve n i n .
tafs l h em n sa r y h c e r t na mte al l k d u r. h ss ... c e n n et n i n la r

s. 128). Ba ka kaynaklarda bulunamad. Aceba bi ndal l yerine hata m? u masa ba nda c imdall ya otu ra n sakal l la r g rd n m? (R. Enis 1935 s. 68). AD. ci m l /i m la /ci ml s /z i mnas gz apa DS 973, 1224, K. Emiro lu 1989 s. 238 < Yun. (tzmbla) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 523. EO. c imlo z gzleri apakl: K a nda ... ak s ak , ktrm, c imlo z, gzs z ... var ise i n e i l t r l e r. (Ferec 855/1451 v. 180b). C imlosl k G. Molino 1641 scolatione degli occhi maddesinde. c imlo z rak azok apakl TS 776 (c uml u z rak okunuu ve yanl mnalandrma ile). (Halk dili) ci ml st i k jimnastik A. Tietze 1952 s. 252 < c imnastik / j im nastik kelimesini dissimulationlu varyant (/m n / > /ml /, kr. lamn > naml u , A. Tietze 1955 no. 166). Elbette, ev i i bi z kad n la r n c imlsti idi r evldm. (smail Galip 1932s s. 16). ci m l o s l k, b. ciml . ci m l oz, ci ml ozrak, b. ciml .

(l 1587 v. 137a).

cinayet adam ldrme veya onun kadar ar su < Ar. c i n ya crm (/c ny / kknden). B i r kati l va rd. k i
ki iyi ld rm t. C i nayette n ge lmi bt n mahk mla r gibi o da efe nd ide n bi r k i iydi. (. Altan 1974 s. 86).

adam ldrmek: Akl yatm t, kar k i (R. Ilgaz 1969g s. 80). EO. c i nayet t su ilemek: H y n et c i n yet demez em. (Ferec 855/1451 v. 116b).
c i nayet i l e evde bi r c i nayet i l e nd i i n e ...

cinaze

380

cin

cinaze/ BSTT. cenaze mezarl a gtrme ve gmme merasimi < Ar. c i n za /ca n za a.m., asl mnas musall ta. Dn te pek keyif l iydi. C e na z ede n de i l de, bi r e l e n c ede n ge l iyo r san rd n z. (K. Bilba ar 1961 s. 172). gtrlme e ve gmlme e hazrlanm l: C e na z esi b ug n l e namaz ndan son ra kald r lacak. (K. Bilba ar 1961 s. 171). M e l i k u
u l u la r se r u p bi re h n e c e n ze i n c e f e ry dk n n ge l r l e r . (Ferec 855/1451 v. 108a). l: C i n z e i ve ben i gemiye k o ydla r.

Karapotosolu 1999 no. 60 tarafndan tenkid edilir. cinf iz bir cins iki < ng. g i n f i z z a.m. (gi n II ve ses taklidi kelimelerden olan f i z z kpklenen iki). n c katta ci n f i z i i l ip k umar oynan r. (A. A ao lu 1980d s. 9). Cin gan, b. i nga n . Cin gen, b. i nga n. AD. cin gi /in g i /cin g i ta sert ta, granit DS 979 < ?? .
Kara tepel e rd e n ve ka ra tepel e rd e ka ra ran i n g ide n ba ka kimsecik l e re rastlamazs n yolda .

(Ferec 855/1451 v. 44b).

Nomen actionisten husule gelmi nomen concretum olarak u nda AE cildinden yalnz u misaller aklma geliyor: c i na z e /c e na z e, c i ra hat /c e ra hat. Evvelde n c i n ba n za nas l ot u r u rd u n u z si z b u ra la rda?

cin ba na yapayalnz, tam bir inzivada, b. ba na . (A. Aaolu 1981y s. 67).

(M. Makal 1950 s. 55). Ce zas idamlk o lmasa, yol u n u n st n e bi r c i n g i kaya koyacam, k nal gt n havaya geti re c em a! (N. stn 1970 s. 230). cin gi l, b. i n g i l I. cin i, b. i n i I. Cini b iz, b. C e n evi z. cin i f r it u tbirlerde: c i n i f r it et ok kzdrmak:
Ka r ndaki se n i n l e dalga get i mi, h i k zmyacaksn; bi r k zd n myd, st n e st n e va r rla r ve de adam ci n i f r i t ede rl e r. (A. Nesin 1965 s. 11). c i n i f ri t o l kplere

AD. cincar/z ncar srgan otu DS 975 < Grc. d and i r i a.m. V. Cangidze 1984 s. 48: kelime Azernin Nuha diyalektinde de kullanlr (ADDL 1964 s. 459). a l la r skt , b rt l e n, z n ca r yabang l n e ka r m kal n bi r it o l u tu rm u tu. (Ya ar Kemal 1976 s. 431). cinci k, b. cimcik . AD. cinci l i s o l kaymak (toprak hakknda ve ocuklarn kayarak oynamas iin) K. Emiro lu 1989 s. 63 < Yun. dial. ( ) (tintinistintinz) fiilinin aorist ekli) buz kaymak Ch. Tzitzilis 1990 s. 190. AD. cindal kedi yavrusu DS 977 < ?? z yavru yabana
at lmaz, ay k z m. Ana tavuk c c n e kanat aa r. Pisik c i ndal n , it e n i i n i yemez. (D. Akam 1978 s. 59).

binmek: B t n u k u rova bi z e d man gz iyl e bakyor. B i r k l ad r g rmesi n l e r, c i n i f ri t o l uyo rla r. (Ya ar Kemal 1971bb s. 5556). AD. cin i k dii DS 980 < Krt. (Zaza) c i n ik e kadn U. B lsing 1995k s. 178179. AD. cinlen /cinel len fkelenmek < ci n I + isim veya sfattan fiil yapan l e n genilemesi, b. abaplan- . kinci varyantn o baka kaynaklarda bulunamad izah gtr: belki *c i n e l fkelenmek (e l genilemesi iin kr. d z e l ) diye bir fiile tekrar l e n genilemesi ilve edilmi, kr. o al la yl mak, kalabalk etmek DS 1256. Kad n byle bi r dn yo r, e rk e i n
kol la r n n a lt ndan sv yo r, t utamyo r e rk ek o n u. E rk ek c i n e l l e n iyo r a, el e ge i remiyo r k i ... (. Kaftanco lu

AD. cindar/cinder cinci, byc, frk DS 975976 < Fa. *c i n d r a.m. [c i n + d r malik olan, tutan, b. abdar ; ci nda r a.m. kelimesi yazda da vardr. B u
ho ca ok mkemmel bi r c i nde rm i . Felek day ha u ra, ha bu ra, o n be g n yol teptikte n son ra c i nde r ho cay ky n bi ri nde e l e ge i rm i . (H. Aytekin 1945 s. 13).

AD. cinde yamal eski ey DS 977 < Krt. j i nd e JabaJusti 1879 s. 230 < Fa. janda a.m. cinder, b. ci nda r . cind i, cind i l i k , b. c nd i . AD. cinel yk hayvanlarna balamakta kullanlan ya aatan yaplm ba DS 978 < Grc. j i n e l a.m. V. Cangidze 1983 s. 84. cinel len, b. ci n l e n . AD. cinet otu dar < ?? e l t ik ek i ld ikte n 2 0 4 0 g n son ra
c i n et ot u ad n ve rd ik l e ri da r e l ka r lmal d r. (M. Gkgl 1937 s. 60). ile kk nde n

1972 s. 173). cinn/cin b.m. (lemigayb mahlklarndan) < Ar. c i n n a.m. B e n mel ik i c i n k z yam. Adum R h e f z y B n d u r. (Ferec 855/1451 v. 28b). ci n ak l l /c i n f ik i rl i ok zeki, ok kurnaz: Fik r i nde n ka rmaz bu n u S eyyid. C i n ak l l d r. (Fruzan 1981 s. 97). nsanlar cinlerden zarar grr, onlar kzdrmaktan korkar: C i n l e r si z i n l e mat rak geiyo r. (K. Trkmen 1959 s. 116). Bir cinin, bir kimsenin iine yerletii bilhassa ni fke nbetlerinden anlalr; kr. c i n i f ri t. AD. c i n ot u kereviz: B e n

AD. cinev iz /cinevz ksaboylu fakat ok akll adam; kse; cimri DS 978 < C e n evi z / C i n vi z . AD. cineya/ineya ku gbresi DS 97, 1227 < Yun. (tzina) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 525. K.

yemekde ot u n y rsem, a a, h e r u n ege r | Ga ru uk o rg o rub uy h uda o rk u ek e r n. ( lib Pa a t.y. [1911] s.

42). c i n i n e g itmek holanmamak, sinirini bozmak


Yal n z Se l imi n c i n i n e g ide n bi r sey vard: bu la k

(Halikarnas Balks 1969 s. 197). c i n l i ok sinirli DS 982: G e lg e l e l im mi zac l imon i mi


ykamak.

cinnet

381

ciraye

l imon i, c i n l i mi c i n l i . Baza n h i yoktan ye re t uta ra tuta r. (S.M. Alus, Ak am gaz. 18.6.1941).

Cinv iz, b. C e n evi z . cip I/ci b bir tip Amerikan arabas < ng. j eep < G.P. a.m. (ge ne ra l pu rpose her trl i iin kelimelerinin ksaltlm , b. af ro ). kinci Cihan Harbi zamannda icadedildi. C ip du rd u. f r a rt k bi r
daha bu a rabay h i k u l la nmayacakm gibi, di re ksiyon u b rakt. Sank i, c ib i n i i sonsu z ca bitmi ti. (N. stn

cinnet delilik, lgnlk < Ar. c i n na a.m., asl mnas bir cinin tahakkm altnda olmak. K o rk m ay n z ,
c i n n et get i rmedim ve ld rmak isti d d nda bi r dam de i l im. (H.R. Grpnar 1929m s. 248).

AD. cinni kt ruh, cin DS < Ar. c i n n a.m. B i z imdi c i n n iy l e r l i ndey z , a n la ru e l i ndey z. (Ferec 855/1451 v. 54b). O. cinni ye cinninin diisi, kadn cinni < Ar. c i n n ya a.m. (c i n n + tenis eki, Ar. menneslik eki a iin b. bide II ). M e l i k c i n n yey i l e g c e g nd z ay a tem ya me l, avratla r n s r r iyye le ri n u n td . (Ferec 855/1451 v. 88b). cin otu, b. ci n n . cin s nevi, rk < Ar. c i ns < Yun. (gnos) a.m. S mu r sen n es ne deg l, sen c i ns be n em . (Ferec 855/1451 v. 196a). cins (erkek veya dii): B i z de

1970 s. 53). AD. cip II/ci b bsbtn, ok DS 983 < ?? B i z im o lan c ip sakarla nd b u y l. B ld r e l l i k g ibiydi. (Orhan Kemal 1954b s. 7). Avratla r n da ya l l da c ip bete r o l uyo r. (Yaar Kemal 1955i II, 213). hep: Ah o ay misal i bsbtn; gerekten DS 983:

imama da, tu haf, c ib maskara; on u duydum duyal g l p du r uyo n. (Feraizcizde 1979 s. 70). c ipte n hepten, G z l e r i n h e fa rketmiyo r mu gayri ? Uzaktan o l u rsa h e fa rketmiyo r ... B i r g n ge l e c ek, cipte n g rme z o laca m. (F. Baykurt 1961o s. 80). EO. c ip yal n cak rlplak

c i ns i lti fte n bi r ik i a hbap geti re l im, bi r l emiap yapalm. (S.M. Alus 1934 s. 305). asl, soy: Se n baban n has o l u o ldu u n u daha imdi isbat etti n. C i ns i n i sevdi imi n nas l da c i nsi n e ekmi ! (A. Nesin 1961z s.

TS 903: D di: B i r g n b i r yet m g rdm n g h, | ib yal n cak . K a r n um a d r, k l u r h. (Gy. Nmeth 1919 [15.yy.] s. 157). cip s ince ubuk ya da ince yuvarlak dilimler eklinde kzartlm patates < ng. c h ips a.m., asl mnas yongalar; (/ / > /c /) deiimi Trkede husule gelmi tir; sondaki /s / ngilizcede oul ekidir, Trkede bu fonksiyonu yoktur (oulu c ipsle r olur), kr. Eng. cakes > Alm. K ecks , ng. ra i ls > Rus. re ls . Ba rdak kon u r ko nmaz, k k bi r tabak cips,
ayklanm am fst , t u z l u badem kon uyo rd u. (. Altan 1976v s. 11). de be rabe r

11). eit: Sevdi i e rk e e e n az bi r ai l e kad n kada r sadk kalabil e cek c i nste nd i. (B.G. Gney 1953 s. 53). (sfat) halis, safkan; iyi cins, l: C i ns kedi l e r l s n gste rme z l e r. (N. Cumal 1970 s. 166). B u

pi l i l e r c i ns h o ro z de i l. C i ns o lsala r tal ime n e hacet ? (H.R. Grpnar 1934 s. 69). C i ns bi r n u t uk u di l e rse, Bas n Ba losu u u! de rk e n sesi n i yle bi r t it ret i r, al alt r ykselt i r k i, bt n di n l iye n l e ri h n g r h n g r a latabil i r. (A. Nesin 1960a s. 63). (Argo) garip,

tuhaf, baka trl, normal deil: A l la h A l la h c i ns

misi n beybaba, yah u ? attk ha! Yoktan an la r ms n, yoktan ? Bak, y n la i va r daha . (N. Ay 1991 s. 56).

Trkenin morfolojisinde basit (eksiz) isimle sfat arasnda fark olmamas iin b. baba I . EO. mal, kymetli eyler (paradan baka): Fe r r u h
r z du rd , k a s r bu ld u ratd, nak d u c i ns bu ld u n k a rd. (Ferec 855/1451 v. 42a). Nak d u c i nsde n al n e k im g l d i l e r . (M. Adamovi

O. ci r yevmiye, gnlk nafaka < Fa. < Ar. c ra a.m. (/cy r / kknden). efk a t dbe n b ra u r e n c r i, | e h k u l na n t e k im v r r c r i (metinde: e ri ). (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3282). Baka kaynaklarda bulunamad. O. cirahat/cerahat yaralama; yara Meninski 1680 I, 1594 (Meninskiye gre ce ra hat varyant halk dilidir) < Ar. c i r h a cerrahlk [/c r h / yaralamak kknden, nomen actionisden husule gelmi nomen concretum iin b. c i na z e /c e na z e ]. C e r h a tl e ri va r id i. H o old. (Ferec 855/1451 v. 184b). B i r g l e k p re l edi l e r, c i r h a tl e r m i ba lad la r. (Ferec 855/1451 v. 98a). irin Kan ve
ce ra hat saarak y r y e n ya ral bi r l net l i yaratkt m imdi. (M.Z. Salo lu 1995 s. 122). ce ra hat et

1994 [136886] s. 45 no. 203). EO. c i ns l ik cinsiyet: Hem ci ns l ik od, yigit l ik od muk t az s ta r n u k a z s na muv fk d di . (Ferec 855/1451 v. 195b). EO. cin s i yet I ayn cinsten olma mahiyeti, cins veya rk eli i < Ar. c i ns ya a.m. Ar. iyet eki iin b. aci l iy et .
M e l i k[ i c i n ] g ld i, eyitdi: Ey u l m! Be n dem z d

(Ferec 855/1451 v. 59b). erkek cinsinden mi, kadn cinsinden mi olmas: Domi no la r k iml i i, c i ns iyet i gi z l e rd i. (N. Bucak 1994 s. 64).
n de rem. C i ns iyyetd r i l l et i z am olan.

yaralamak: B u n ca m hpeyke r yig it l e r i ce r h a t td . (Ferec 855/1451 v. 137b). Ege r dem ci r h a t eylese l e r e r an diyet i al n ub s h ibi n e v re l e r. (.L. B arkan 1943 s. 121). ci ranta (bankaclk terimi) bir senedi ciro eden kimse < t. gi ra nt e a.m. [gi ra re evirmek fiilinin etken fiilsfat (participium activum)]. t. ante / e nt e eki iin b. ace nta /ace nt e . O. ciraye gnlk nafaka, tayn < Ar. c i r ya a.m. ki p re
milk kyi o de k a b lesi se n d r. Dah h e r ayda ci r ye vu m h e re m yah t c mu temed deg re l e r. (Ferec

cin s i yet II cins mnasebet, cins ihtiya < Ar. c i ns ya a.m. Kole jdek i re n c i l i i nde, F re ud okumu , ci ns iyet kon us u nda ge re i nde n faz la n em ve rmi ti bi r s re. (S. Soysal 1979ye s. 198). A rt k d nyan n h e r ye ri nd e
di n, dil, rk ay rm olmadan i nsan la r k olabi l iyo rsa, c i ns iyet ay rm o lmadan da k olmak kabu l edi lme l i ve ya anmal . (M. Mungan 1996 s. 362).

cirbe

382

civciv

855/1451 v. 68b). E edn s a l dan a l vaz f e l e r ve c i r yel e r alm du r. (l 1975 [1599] s. 175). ci r be, b. c rba . ci rcan, b. ca rd n . ci rci r, b. ca rc u r . AD. ci renk ana arktan ayrlan byk ark DS 985 < Erm. ra nk a.m. M. Ohannessian 1925 s. 832. ci r i k, b. c r k II. ci r it bir oyunda atllarn birbirinin srne att denek; atllarn bu deneklerle oynadklar oyun < Ar. ca r d bu oyunda kullanlan denek, asl mnas yapraklar koparlm palmiye dal, Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . Aman n da aman n, t m 1993 s. 158). AD. ci r le gzel kokulu kk bir kavun cinsi Y.Z. Demircio lu 1934 s. 42 < ?? (masal tekerlemesi) Ente ten, ment e ten, o lan kt c i r l e te n. (a.y.), B a ka kaynaklarda bulunamad. ci r m k , b. c rm k . ci r o (ticaret terimlerinden) bir ekin arkas imzalanarak alacakls tarafndan bir bakasna evrilmesi < t. gi ro a.m., asl mnas daire [Lt. gi r us < EYun. (giros) a.m.]. c i ro et eki, arkasn imzalyarak bakasna evirmek: Mecazi mnada havale etmek: nc e S e l hatti n
B ey k u l la nm t r da bi r eyyam son ra a abeyi n e c i ro etmi ti r. (Kemal Tahir 1955s s. 216).

z iy fet i na z a r ye va rd: o n u b t n c ism n yet i ma n i m sik ye n i bt n n ik ti n i ta k b ede rsek g y bu besteye bi r g fte i n e n de i l ve ede rd i. (a.e. s.

36). AD. ci s i r dam iin kullanlan kaln, iri aalar DS 986 < Ar. (Suriye dial.) c s r a.m. (asl mnas kpr) A. B arthlemy 1935 s. 112. AD. cit/it III uval DS 1241, TS 175 < ??
saman yak lm o rada... (M. Patla, kara domu z! Daha g z kmadan biti rd i n bi r it saman. Bo an da seme ri n i ye, emi! (F. Erdin 1955 s. 114). B e it

Ba aran 1962 s. 52).

citda , b. etda . citti b itti, b. ciddib iddi . ci van gen ve yakl (kimse) < Fa. cav n gen (erkek), delikanl. P r l p r l ge l i n l i k duva iyle ge e n se n e bi r c van k z da ben g rd m. Ah Af i fem yavrum ah! (H.R. Grpnar 1940 s. 11). c iva n ka rg ve dokumada bir nak rne i DS 987, H.Z. Ko ay 1944. c iva n ka ku nd u ra eskiden delikanllarn giydikleri burnu kesik ayakkab DS 987. c iva n ka sark 18. asrda bir kadn bal modas: B i r c iv n k a sark ba nda, | Byle o n d rde g i re ya da. (Enderun F z l B eg 1286 s. 127). Kr. c van . ci vanmerd /ci vanmert mert yaradll < Fa. cav n mard cesur bir gen, yi it delikanl; cmert bir gen adam, Kr. cme rd /cme rt , c vanme rd. ci var etraf, yre < Ar. c i w r a.m. (/c w r / kknden). (sfat) yaknda olan, kom u: 1943d s. 50). ci var ina/c va rna (gemici dili) durgun havalarda zaman zaman esen rzgrlarla su yznde hsl olan meyvecikler L. Gray 1943 s. 91 AD. hortum; rzgrla kark ya mur, kar frtnas! DS 942, 987 < t. (Venedik dial.) *c iava ri na a.m., asl mna olak KahaneTietze 1958 no. 198). ci vatoz deniz bcei, Cardium edule < Yun. (ah ivdes) (oul) a.m. Yun. mzekker eki os iin b. aforos 1. On u n e n ok tu haf na gide n c ivatoz la rd.
Kabu iyl e ate i n z e r i n e ot u r u n ca kpk rm z bi r di l ka rd. (Re at Enis 1945 s. 161). Kr. a ivada /a vades, fata. Ge c e, D z c e c i va r ndaki bi r ky n lo ve duman dol u bi r odas nda ka rn n doyu rd u . (T. Bu ra 1964 s. 15). Kocasn n i m nasebetiyl e bi r ka g n i i n c iva r kazala rdan bi ri n e gitmi olmas aksil i i n e esef l e n iyo rd u. (K. Bilba ar

kasaba kpr n n yan na toplanm , de rs i n i z d n va r, de rsi n i z c i r it va r. Kasabaya e le n c e g e re k. (M. zg

AD. ci r ane ii yivli byk tfek DS 986 < e hane; / r / sesinin epenthesisi bir nevi hypercorrectiondur, b. ale n g i l l i /a l e n g i rl i . AD. ci sen ci sen /ci s i l ci s i l /ci s i m ci s i m (ya ) ince ince (ya mur hakknda) DS 986 < ekspresif ve ses taklidi tbirlerden ( i l ve im ekleri ve ikizleme (gemination) ve c ise le (a.y.) fiilinin tesiri.
Ya mu r c isim c isim d yo rdu. Daha slanmam dalla r , al rp y bi r k u caklay la ald, ma aran n a z na y d.

(Tark Dursun K. 1959 s. 83). ci s m /ci s i m vcut, beden < Ar. c ism a.m. ri dm n o l st na | S a f geldi vu f e r h n c ism u c na. (Z af 1950 [1555] s. 147). gne, ay, yldz gibi gk cisimleri:
Uzayda gez i n e n c is imle r g ibi bi rb i ri n e yakla yo r ve

(E. Atas 1996 s. 201). ekilli ve azok kat bir ey: Yi n e o n u , fakat
bi rb i ri nde n u zak la yo r i nsan la r. bu sefe r e n k k hatla riy l e, e l l e t ut u labi l e cek bi r c is im kadar can l ... g r r g ibi o l uyo rum. (B.G. Gney 1953 s.

AD. ci vcer /ci cer /ci v cr kk tulum DS 58, 987, TS 776 < ??. ci vci v I b.m. (yumurtadan yeni km tavuk cc) < ses taklidi kelimelerden; arldklar seslenmeden ismini alan ehl hayvanlar iin b. H. Eren 1952 s. 134-137. Ke rim al t z e re, ba da
ku r u la rak yemek yeme deti n i i n g e n e ce bi r yemek yiyi diye kt l ed i. Babas C i vc iv kt kabu u be enme z diye h e r zamank i da rb mesel i n i syledi. (K.

22). O. ci s man i yet vcuta grn < Ar. *cism n ya a.m. Ar. iyet eki iin b. aci l iy et . K k k t ada a z siyl e
be r be r ay r mte n sib boyu bt n c ism n yeti n e bi r ademi n isbet ve riyo rd u k i a r b oldu u i n l et fetde n r degi ld i. (H.Z. U ak lgil 1307 s. 58). ahsiyet: L ki n bu nda sem i n bi r l ut f i m sik de n z iy de bi r

B ilbaar 1944 s. 50).

civciv

383

cohcohun, b.

ci vci v II heyecanl faaliyet, tel < belki c ivc iv I. G z


zaman ky bi r c ivc ive g i rd i. Ye n i s r la r i i n t rl lf kt . (F. Baykurt 1967a s. 282) c ivc ivl e n

keskinle mek,

iddetlenmek:

S cak

iyic e

AD. ci ye II bykanne; hala, teyze; grmce; abla DS 957 < Yun. (ta) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 138 hala, teyze. ci yer, b. ci e r . AD. ciz (ipe) dizmek DS 992 < di z ; /d / > /c / deiimi iin b. bacal u ka . Karde le ri n e B u devl e ri be n
ld rd m, diyo r. Devle ri n k u lak la r n bi r ipe di z iyo r.

(C. Tuncer 1960 s. 84). c ivc ivl i hareketli, tell: G n n e n c ivc ivl i vaktiydi. (S. Birsel 1961 s. 80).
c ivc i vl e nd i i i i n o n la r da a rda a ek i lmi le rd i. Diyec e im g z e l ye rd i r Akay. Ege n i n e n c ivc ivl i k esi. O n u n p r l t s ndan, sesl e r i nde n se n i n de bi r pa ra d e r gn l n c e. (M. Ba aran 1964 s. 54).

(M. Turul 1969 s. 331). (Halk dili) ciz gar byc kadn < cad ka r /ca z u ka r.
G r up h l i nde o ld uk la r zam n, s z yan ba na c i z a r den i l e n e s i z, mstat l , ibt id bi r kem n i l e b i r de sant r g e l i r. (Ah m ed R sim 1926 s. 255).

ci vc r, b. civce r . AD. ci velek I/ci belek canl, oynak, neeli ve sokulgan; geveze DS 954, 988 < ?? K z da ok c ive l ek bi r eydi. (S. engil 1990 s. 47). Eski Dah i l iye na z r la r nda n
Sait Efe ndi de ak r pe n e bi r ko n u mac, bi r c ibe l ekmi .

ciz i k, b. c z k . ciz i kti r , b. c z kt r . ciz lam, b. c zdam . cizv i, b. c zvi . Cizv it, b. Ce z vit . O. cizye Mslman devletlerde Mslman olmayanlardan ferd bana alnan vergi < Ar. c i zya a.m. [/c zy / kknden]. Ve i lv i me zb rede
v k i ola n kef e re n em r i h m y n i l e h e r n e f e ri n e k rk a r p re k i sekse ne r os m n o l u r c i zye ta y n o l n u r.

(S. Birsel 1995 s. 1718). O. ci velek II ok gen yenieri M.Z. Pakaln 1946 I, 297 < cive l ek I. C i ve l ek H sn skda r iske l esi nde k a yk l k de r idi. (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 33). Yenieri tekiltna dair olan eski metinlerde kelimeyi bulamadm, fakat 16. asrda kendi srs olmayan gebelere bz yerlerde byle denirmi: K o y u n u o lmayub s a d k t n si l e B arkan 1943 s. 8182). ci v ga, b. cvga . AD. ci v gar / v gar /i v gar /z i l ka r yedek koulan at, tek atl arabaya bir at daha balama, kz ifti DS 988, 1199, 4387 < Yun. (zevgri) koum A. Tietze 1955 no. 76. k i k z k o u la n a rabadan ik i e r ak a ve iv a rl udan d rde r ak a al na. (.L. Barkan 1943 s. 283). ok yk l o la n a rabala r vga rs z
ek i l emedi i i i n ke rva n bu rada faz laca vakit kaybetti.

ge i n r o la n f uk a r s ndan k i an la ra ayra n c ve c ive l ek d y ta b r de r l e r, ot u z e r ak a t a leb ol n u rm . (.L.

(.L. Barkan 1943 s. 230). cof, b. coh . EO. co g i Hind fakiri < Fa. c g F. Steingass 1930 s. 378 < Sansk. y g n a.m. K. Lokotsch 1927 no. 2169, HobsonJobson 1968 s. 461462. N ek a dar k i
Hind st nda t a biybi h z k ve covgiy i s dk var ise get rd m, kimse re demedi. (Ferec 855/1451 v.

39b). co raf ya b.m. (yer yz bilimi) < Trkeye 19. asrda ya Ar. c u r f iy a.m. vastasiyle yahut da do rudan doruya t. geog rafia dan girmi olan terim EYun. (ge grafa) a.m. kelimesine dayanr. [g dnya ve g rph e i n yazmak]. B e n n e tari h ho casym, n e de co rafya. (Nzm Hikmet 1930 s. 59).
Co rafya retmen i nd e n re nd i i h e r ey bi r bi r kafas ndayd.

(Z. Yama 1956 s. 63). AD. ci v i l peyniri yada piirerek yaplan yemek; ya alnm stten yaplan peynir DS 989 < Erm. (dial.) ivi l < Grc. vi l i a.m. U. Blsing 1995 s. 43 45. ci v i l ci v i l, b. cv l c v l . ci v i l de, b. cv lda . AD. ci v i l dek ince sesle konuan DS 989 < c v lda /c ivi ld e + fiilden sfat yapan k eki, b. akk . Veysel ka rda m n d z e n i eyi. Ka rs da bi r c ivi ldek su na. (F. B aykurt 1971c s. 272). AD. ci ya /ci yakela solucan DS 990, 1249 < Grc. iyak e la a.m. V. Cangidze 1984 s. 48. ci yak ci yak, b. cyak cyak. AD. ci yan/i yan meyvelerde olan kurt DS 990, 1249 DS < ia n i a.m. V. Cangidze 1984 s. 48. ci ycek, b. i ek . AD. ci ye I kvlcm < Yun. dial. (dza) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 126.

(S. Yumer 1955 s. 72).

co r u , b. o ru . co u k b o u k iitilmesini istenmedii iin sesi alaltarak < yazarn icad (ya da bo uk bo uk yerine bir dizgi hatas m?) N evese r, Sc h w este r
Magda yla Ta nte Ul ri k e n i n, co uk bo uk, Almanca ge l i ti rd ik l e r i evl e nme dedikodu la r ndan, f rsat bu lduk a kopup, Dokto r Sc h l osse r i n syledik l e ri n e k u lak kabart yo rd u. (A. lhan 1988 s. 216).

AD. coh /co f cmert, eli ak DS 994995 < Erm. co h zengin M. Ohannessian 1925 s. 543. Belki de co h u /cof u gsteri li, grkemli, co h gamsz, en, cog usta, maharetli a.y. cohcohun, b. cah cah u n .

cok

384

corum

co k /cu k ak oyununda a n istenilen biimde oturmas hali DS 1011 < ?? geni sahada yaygn kelime (Erm. cog , Rus. jo h ak) fakat asl belli deil. Kr. c ik / i k ak kemi inin ukur taraf ve Kalm. sa b. G. J. Ramstedt 1935, s. 343. Kimseye
a c u k otu r-

AD. conco l o s, b. kon co los . con gala mas, b. cangalaboz. AD. conga laz, b. kon co los. Con i Amerikal iin alay sz < ng. Jo h n ny kk John (erkek ad, Tk.deki ahs isimleri iin b. Abbs yolc u ). lede n son ra t m Ame rikal de n i z e r l e r i
Kapal a r ya dol u mu la rd. Co n i l e r kahkahala r atyo rla r, ko n u uyo rla r, d kkn la ra g i r ip k yo rla rd .

gste rmeden a k kemi i n i ata rs n z c u k ot u r u rsa tasvip buyu ru rs u n u z. (Musahipzade Celal 1936kd s. 54).

ii ok olumlu bir biim al- (TS 1988 s. 97): Masal etme, ge ne a n c u k ot u rd u. (M.. Esendal 1958 II, 53). An dier yzleri iin b. al II ve a III, bk /bke , dve ve tk . co key yar atnn binicisi < ng. jo ckey a.m., asl mnas delikanl, uak (Jock (Jack adnn skoya diyalektindeki ekli) + kltme eki. At Aksal 1956 s. 39). RD. co l gelmek < ge l > Bat Rumeli dial. *gl > co l [/g / > /c /, / / > /o / (ms. gl > col )]. Hemen k z sa raya co l u n c e, babasna ne l e r a n lad n dive r r. (N. Hafz 1985 s. 193). AD. co la b temiz, duru su DS 995 < Ar. c u l b /c u l l b < Fa. gu l b gl suyu; ho af. Kr. co laf, c l lb . AD. co laf erbet, ho af DS 995 < colab. co lu mb udak, b. combalak . AD. co mart eli ak, cmert DS 996, b. cme rd /cme rt . B i r l e kes, bi r comart arh a da olm la r. (M. Rsnen 1933 s. 78). AD. co mbak kk gl DS 997 < ?? C ombakta oc uk la r imiyo rla rd . (H. Aytekin 1965 s. 16). AD. co mba lak /cu mbadak /co lu mb udak takla DS 997, TS 777 < ses taklidi ve ekspresif kelimelerden, bu kelimelere taklan adak / edek genilemesi iin b. ca rtadak . Ch. Symeonidis 1973 no. 217de t umbala varyantn, G. Meyer 1893e gre t. tombolo dan gelen Yun. (tombala) takla ile mukayese eder. Demi r kap a ralan r
arala nmaz, zg r l e atlayp bi r combalak a t b ram Al i.

(N. Eray 1994 s. 96). coni (yankesiciler argosu) bykler tarafndan altrlan yankesici ocuk (Y. Ertun 1982 s.18) < ng. Jo h n ny kk John (erkek ad).

sahip le ri n i n o haftaki d n c e l e ri n i, j okeyl e r i n n iy et le ri n i, atla r n sa l k du r um la r n h esaplar. (S.K.

(Argo) conk i k i r i k ngiliz F. Devellio lu 1959 s. 75, H. Aktun 1990 s. 66 < ng. Jo h n ok yaygn bir erkek ad (Tk.deki ahs isimleri iin b. Abbs yolc u ) ve kik i ri k . conta I su geirmezliini temin iin araya konan kauuk veya katran paras < t. gi u nto a.m. conta II/cunta I (gemici dili) yanyana gelen iki sa levhasn yekdierine balamak iin kullanlan para levha L. Gray 1943 s. 96 < t. (Venedik dial.) zo nta a.m. KahaneTietze 1958 no. 719. cop cirit oyununda kullanlan ksa denek DS 999 < Fa. b a.m. / / > /c / de i imi iin kr. c i ha r. G e l i n
al nd . Alay gide rke n kasabadan bi ra z u zaka bi r ye rde, bi r u fak kp r ba nda, kasaba del ikan l la r alay n n n kesti l e r. Hepsi n i n e l l e r i nde u z u n sopala r, copla r va rd.

(M.. Esendal 1958m s. 9293). polis sopas: Cop u n u kald rd , ge ldi i o by k caddeyi gste rd i. (M. Gler 1990 s. 140). g n b i r i n e dayak atmazsam,
d rd n c g n ca n m istiyor, ba l yo rum bu ke z cob u ap ap ke ndi avuc uma vu rmaya. (M. zg 1993 s. 15). copla

copla dvmek: D n bu rada yi n e e l l i be re n c i copland. (A. A ao lu 1991h s. 24). co ra, b. cu ra I. (Argo) co rcak ocuk F. Steinherr 1932 s. 184 < ?? Ba ka kaynaklarda bulunamad. co rnal (gemici dili) gemi jurnal < t. gio r na le a.m. KahaneTietze 1958 no. 331. co ru m balk akn; uskumrularn byk balklardan korkarak sahile snmas hali DS 1003 < ?? ou balklk stlahlar gibi kelimenin Yun.dan gemi olmas muhtemel, fakat sese uyan Yun. (Karadeniz dial.) (tzr ma) tkeni (A.A. Papadopoulos 1961 I, 393) mna itibariyle ok uzak. Kelimenin mnas iin M. Mikhalov 1930 s. 22 yle diyor: Se prononce au moment de la pche o lon tombe subitemet sur la poisson en tas. K yya ek i lmi sandal la r yava yava karla
rt l e c ek. G itg ide so uyan y z ey su la r damar damar, ol u k o l uk akakla r b u la rak balk co r umla r n n ek i ldi i kuytu la ra s zacak. (B. Karasu 1979 s. 1516). Bal k c u r um hal i nde.

(. Balaban 1968 s. 49). AD. co mbaz ban tepe ksmnda braklan uzun salar, perem DS 997 < ?? B i r dem suya d m ol up, bi r is i
ku rta rma a se i rtmi ve e lk i n e ba rast gelmekl e combaz ndan t utmu ise, me e r pe r u k imi . Eli nd e pe ruk kalm ve dem bo u lmu . (E. Misailidis 1986

[1872] s. 710). co mb o orkestra, bando < ng. combo (combi natio n kelimesinden ksaltma). Badaki /c / Trkeye gre telaffuz edilmi tir, b. a rp . B e ki i l ik,
B re z i lyal bi r combo bel i rm i , hafi f bi r m z ik al p syl yo rla rd . (N. Eray 1986 s. 46).

AD. co mfu r /co mpu r /cu mbu r topluluk, toplant DS 997998, 1016 < c umh u r . AD. con avdar DS 998 < Erm. co n a.m. R. Dankoff 1995 no. 470.

(S.F. Abasyank 1944me s. 136).

coslat

385

cudam

RD. co s lat czlatmak < ses taklidi kelimelerinden. Ses taklidi isimden fiil yapan la- genilemesi iin b. a la- . B i lmem ka ke re k u r u n coslatt rm la r, Sal i h
ho caya pe ri l e ri yakt rm la r... muska tt z l ett i rmi l e r.

alaca n san yo rd u. c ivanme rd .

(K. Bilba ar 1953 s. 69). Kr.

(H. Karahseyin 1957 s. 56). co kzgnlk gstermek, yeillenmek < Fa. c dan kaynamak fiiline eklen ve mna hususunda ok yakndr, stelik /c / ile balayan fiiller BSTTde ok nadirdir (co dan baka sadece cay ve c v vardr); lkin nls ksa (Meninski 1680 I, 1678 onu c mek ve sfatn c k u n eklinde veriyor! ) ve Trkeye yabanc bir kkten gelmi genilemesiz (kr. but u ramak, ha rcamak ) yegne fiildir (Meninskinin kaydettii fakat baka kaynaklarda bulamad mz badanamak ve keza pheli olan bt r ve abuk fiillerinden sarfnazar edersek). co fiili aynen Az. Trkesinde de mevcuttur. heyecana gelmek, galeyana gelmek, hararetlenmek, aka gelmek:
Co amyo rd um, co ku n l u k la ra b rakamyord um ke ndimi.

cn g/cnk /cn g bir eit byk gemi Meninski 1680 IIII, 6029 < Fa. c n g < Malay. co n g a.m. B i r u l u c n g e gi rd k, h u r r em u h a nd n, s de bi r ay gitdk. (Ferec 855/1451 v. 32b). B u nda feth o ld yi n e bi r n i e c ng. (Enver 192829 [869/1464] s. 45). halk airlerinin, iirlerini not etmek iin kullandklar uzunlamasna ciltlenmi defter Meninski 1680 I, 1663 < c n g ; gemi defter, kitap mna deiimi iin kr. sef i n e. e h n mesi ndek i me h r o lan eby t
bu n la rd u r k i r d ol u nd ; c ng l e rde ve mecm alarda ancak bu n la ra dest res bu l u nd . (l 1994 [159199]

s. 240). c rten, b. o rtan . O. cu alk < Ar. c a.m. (/c w / kknden). (Ferec 855/1451 v. 57a). cub badak, b. cuppadak . AD. cub i e me tkac DS 1009 < Yun. (Karadeniz dial.) * (*tz up ) < EYun. (styppion) stp Ch. Tzitzilis 1987g no. 497. AD. cubu r zm posas DS 1009 < Yun. (tspuro) a.m. A. Tietze 1955 no. 274; kr. c ib re . AD. cucuk /cc k I civciv DS 102123 < civcivleri arrken kullanlan c c (DS 1021) seslenmesinden ve esasen kendi kardklar veya annelerinin kard seslerin taklidinden. U. Blsing 1992 no. 1e gre asl Erm. c u c i k dir, (R. Dankoff 1995 no. E132ye de baknz.) fakat onomatopoeticada asl tesbit etmek gtr. Kr. c ivc i v, c c e . B u c c k ik i g n l kk e n bu e h i rd e bi r
kt l k o lmu . yle bi r k t l km ki c c k l e r i n e yedi re c ek bi r n ebatat bu lamam la r. (S. Sakao lu 1973 s. 576). K ide i ma h dca ac eve ge l r. C od n i h d nda m ta i l o lm .

(N. stn 1970 s. 142). dili zlmek, hararetle konu ma a, mdafaa etme e balamak: F ra ns z
ai ri co tu. Vatan o mstebiddi n pe n esi nde n nas l ku rta racaklar n an latyo rd u . (Fazl Necip 1930 s. 30).

co gun/co k un kzgn hale gelmi (hayvan), ksnk Meninski 1680 I, 1678 < co + fiilden sfat yapan gu n /k u n eki, b. akk n . co mu olan, heyecanl:
Ta raf la r n co ku n te vik l e riy l e i lk ya r ma ba lyo r. M u rat re tmen i n PembeKu rt u b yk b i r h iddetl e topra a sald r yo r. (K. Bilba ar 1953 s. 27).

(Argo) co v ino k M. Mikhalov 1930 s. 22, F. Devellio lu 1959 s. 75, H. Aktun 1990 s. 66 < t. giovi n e gen. AD. co vu k emsiye teli DS 842 < Erm. ca ince ubuk + kltme eki, U. Blsing 1992 no. 17, R. Dankoff 1995 no. 444. co y kaybetmek; yok etmek, imha etmek DS 1004, R. Dankoff 1991 s. 23 < yoy fiilinin bir Kpak Trkesi varyant. co y l /co yu l yok edilmek, yklmak R. Dankoff 1991 s. 24 < coy fiilinin passivum hali; yoyu l fiilinin bir Kpak Trkesi varyant. co yt kaybetmek DS 1004 < coy fiilinin causativum hali (b. ac t- ); yoyut fiilinin Kpak Trkesi varyant. co yu l , b. coy l . AD. c en, b. e n . AD. (Gelibolu dial.) c mer bakakalmak R. Dankoff 1991 s. 24 < kr. ET. me r k gzleri zayf ve apakl olan (kimse) Clauson 1972 s. 424 ?. c merd /c mert eliak Meninski 1680 I, 1684 < Fa. c mard < c uv nma rd a.m. Eng i n, babasn bug nk kada r
z e n g i n ve cme rt h i g rmemi ti. N e iste rse babasn n

AD. cucuk /cc k II so ann tohum veren uzun, sert yapra DS 1023 < c uc u k /c c k I Bo l so an l yumu rta salatas amma h ep so an c u c u u n na n. (smail Galip 1932p s. 17). c c k l e n filizlenmek DS 1024:
B e n c c k l e nm i sovan ba de i l im. B u memleket i n beled iye re isiyim! (C.F. Ba kut 1956 s. 8).

cuuk veya k erkeklik organ F. Argenti 1938 s. 73. ocuk dili olabilir, b. adda git- . Baka kaynaklarda bulunamad. O. cud eliaklk < Ar. c d a.m. (/c wd / kknden). Heme i
c i h n, ke h n u mi h n, c d u u z z eb iybid r, at u z ay lid r. (Ferec 855/1451 v. 14a).

AD. cudam beceriksiz; kt; yaramaz, sakat pis ve irkin DS 1009, K. Emiro lu 1989 s. 64, L. Bonelli 1899 s. 367 no. 330 < Ar. (Suriye dial.) jd m dalfil < Ar. c ud m czam A. Tietze 1958 no. 33: mna geli mesi iin kr. Ar. h a s b a kzamk > Tk. haspa naz zor ekilen kadn veya kz, Ar. misk n fakir, dilenci > O. czaml ve Trkede yumu rcak veba ban > insan sinirlendiren ocuk. Ar. /d /, Ar.

cudayma

386

Cumadelahire

diyalektlerinde dental /d / olarak da telaffuz edilebilir ve bunun aynen Tk.ye de alnd da olur, b. baydak . ... cudam, asl al ak, nadan, te rb iye ve tec r ibesi z k i i l e r ... (G. Hazai 1973 s. 158). Se n gebe r, h ey c udam cadi! (Kmrciyan 1981 s. 124). Kr. c dam . AD. cuday ma leblebi DS 850, 1009 < Ar. kudama /kudayma a.m. A. Tietze 1958 no. 182; g udayma varyantnn bir varyant olabilir, H. Eren 1993s 1011. cueto kahvelerde oynanan oyunlar (tavla, piket, pastra vs.) H. Kodaman 1944 s. 245 < Fr. j e u oyun veya jo u et oyuncak + t. kltme eki olan etto ?

Bay ram arkada . Siyah n l k l e r i i i nde c u la g u la r g ib i gidip gel iyo rla r. (F. Baykurt 1961 s. 191).

AD. cula eskimek, ypranmak, dklmek (?) < ?? kr. la hastalanmak DS 1162 ? stm z ba m z da c u lad. n e, ipl i k, bi rka d me de alaca m. (M. Makal 1957k s. 43). O. c l h rmcek < c l l h . yu eyitdi: sitdm kim bi r c l h va r- idi. (S. eyho lu 1973 s. 262). AD. cu l ban/ci l ban yaban bezelye, burak; ok kk taneli fasulye DS 964, 1012 < Ar. c u lb n a.m. A. Tietze 1958 no. 42. AD. cu lcu l I hindi DS 1012 < onomatopoeticadan ve ehl hayvanlar armakta kullanlan seslenmelerden (c u l c u l hindiyi arma nlemi DS 1012), kr. c ivc iv . AD. culcu l II ku yemi DS 1012 < Ar. c u l c u l susa m aac, c u l c u l n susam A. Tietze 1958 no. 43. AD. cu lfa /u l fa dokumac DS 1012, 1302, TS 960 < c u l ha kelimesinin varyant; /h/ > /f/ deiimi iin kr. f t, softa . Ness c ki f ris de c u l h, t rk de c u l fa d rl e r ... (Meh m ed ef k 1288 s. 97). ul ve uval dokuma tezgh DS 1302, ZTS 1976 s. 45. AD. cu lha/c lh a dokumac < Fa. c u l h a.m., fakat ikinci hecedeki / h / > /h a / deiiminin izah gdr, b. alb z . Kr. c l l h /c l h . H i kmeti H ud bi r g n bi r u l h a ldi. (P.N. Boratav 1995 s. 152). AD. cu l ku kz arabasnn tekerle inin kmamas iin dingil bana taklan demir ZTS 1976 s. 31 < kr. Az. (dial.) u l u a.m. ADDL 1964 s. 451, A. Tietze 1982z no. 35. AD. cu lu f fndn yeil kabuu DS 1013 < Yun. (Karadeniz dial.) * (*lopa) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 77. Baka bir ihtimal: c r u f kelimesinin varyant / r / /l / deiimi iin ok misal var, kr. amel ika n, mandal i na. AD. cu lu k hindi DS 101214 < ses taklidi kelimelerden, kr. c u l c u l . C u l u k yumu rtas kadar bi r i l i k karn nda n a a bacakla r n n a ras ndan d ar u rad. (L. Tekin 1984 s. 16). cum a/cu ma b.m. (haftann bir gn) < Ar. c um a a.m., asl mnas toplanma (gn). stanbu l l u Hoca, C umadan son ra ko n u acakt. (T. Bu ra 1963 s. 89) EO. C um a g n g e l, bi r dem bi r i bi rim z i g re l m! (Ferec 855/1451 v. 208b). c uma e rt esi /c uma rtesi Pazardan bir gn evvel (bu terkip artk kelime olmu tur ve ikinci varyanttaki possessivum eki fonksiyonunu yitirmi tir, b. acabola /acabu la ) : Liseyi bit i rmesi n e
tati l l e r kt ktan son ra yal n z ca ond rt ay vard. Ya rm de rs g n c umart esi l e r l e paza rla r k n ca y zot u zb i r g n kal yo rdu. (A. Nesin 1968 s. 143).

Basma kuma rbaz la r n c u eto ad n ve rd ik le r i oyu n la rdan de i ldi r. Baka ra, poke r, paseta, k l ve ben z e r l e ri g ib i bi r oyu n l u r. (H. Kodaman 1944 s.

117). RD. cu gu pili DS 1010 < ?? K meste n tavu u i l e c u g u la r (Rodop Trk halk masallar 1963 s. 160). AD. cu gun /cu kun / ven byk aydanlk DS 1010, 1310 < Rus. Ukr. ug u n dkmedemir tencere A. Tietze 1957 no. 23; 1982z no. 34, < Tk. dillerinden birinden (M. Vasmer 1958 III, 351]; kelimenin kk ve yayl iin b. G. Doerfer 1967 III, no. 1149. cu raf (sfat) corafyaya ait, corafya ile ilgili < Ar. c u r f a.m., kr. co rafya . Ara la r ndaki co raf mesafe
a l yo rd u ama ya la r ndaki mesafe yakla yo rd u. (A. Kulin 1997 s. 102). de o l d e ka rp kamas n la r d iye bi r ipl e h epsi n i ba lam .

cu un, b. u u n . cu u r , b. o ru . AD. cuh n i s, b. u n is . Cuhud, b. C h ud. (Argo) cuk esrar F. Devellio lu 1959 s. 75, H. Aktun 1990 s. 66 < ??. cuk II, b. cok. AD. cukcu k karatavuk kuu DS 1011 < ses taklidi ku isimlerinden. Be n im demem, bi ri kanatl ka rtal, bi r i 1971t s. 293). cukun, b. cug u n . AD. cuku rda istekle yutkunmak DS 1011 < c uk u r c uk u r arka arkaya yutkunurken kan ses (DS a.y.) + ses taklidi kelimelerde /l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . Ge n i tahta si n i z e r i n e d enmi h i nd i
dolmasndan bal i na, b re i n e kadar e it l i ve bol yemekle r i g r n c e bo az c u k u rdad. (H. Aytekin 1945

se r e! B i r i akbuba, bi ri c uk c uk k u u! O n la r n o n u, ot u z u bi rde n, bi z imkisi k u r u e l l e r l e bi rem bi rem! (F Baykurt

s. 94). AD. cu la karga, kargaya benzeyen bir ku DS 10ll12 < u l ha k u u saksa an DS 1013. G z la r m o usl u ,

O. Cumadel ahi re slm takviminde bir ayn ad < Ar. C um da l h i ra a.m. Kr. C emaz iy l h i re .

Cumadelul

387

cre

O. Cumadel u l slm takviminde bir ayn ad < Ar. C um da l l a.m. Kr. Cemaz iy l evve l. cumartes i, b. c uma . cumba eski evlerde st katn pencereleri hizasnda sokaa do ru knts olan caml ya da kafesli blm < Fa. c u nbad kemer (mimari unsur olarak). /nb / /mb / geli mesi iin b. ambar . Eski, ik i
katl bi r ah ap ev. Alt kat nda kafesl i pen c e re l e r. st katta bi r yarm c umba. (M. Mungan 1996 s. 410).

Dankoff 1995 no. 468. Yun. etimolojisi (tzumr) K. Karapotosolu tarfndan reddedilir. EO. cuncuk du n c u k fiilinin varyant; /d / > /c / de iimi iin b. bacal u ka . cunda (gemici dili) seren < t. (Venedik dial.) z o nta a.m. KahaneTietze 1958 no. 720. C u ndaya dem k d , et r f cev n ibe naz a r s a l ub dik k a tl e bak d . (C. Okuyucu 1987 [159091] s. 375). EO. cu ar, b. cev nga r . cunta I, b. co nta II. cunta II memleketin idaresine el koyan grup < sp. j u nta (telaffuzu hu nta); Trkedeki telaffuz yaznn tesirini gsterir, b. a rp . Kelime 1970lerin banda Yunanistanda byle bir hkmet kurulduktan sonra yayld Yal n z ca Ada ya de i l,
kom umu z Y u na n istana da bar gt ryo r u z. O rada c u n ta var, devi re c e i z c u n tay, Yu na n ha lk n da ku rta raca z. (B. Gnel 1991 s. 5).

cumbadak, b. combalak . cumbu r I, b. umbu l . cumbu r II, b. comfu r . cumbu r l o p ar bir cismin suya dt zaman kard sesi anlatr < ses taklidi ve ekspresif kelimelerden. Aya n n alt ndaki k z l k uml u
toprakla r kayd ve haydi ke ndisi c umbu r lop batak de re n i n i i n e y uva rla nd. (O.C. Kaygl 1938s s. 12).

O. cume elbiselik < Krt. *cme < Fa. c ma elbise (Krt. kelime iin kr. c m elbise K.K. Kurdoev 1960 s. 147). Ve ne fs i Dek ukda ve k u r da he r c l l hdan resm i c me d y h e r c mede n alt ak c a al n u r. (.L. Barkan 1943 s. 194). cumhur /c mhur halk, umum, herkes < Ar. c umh r a.m. e h z de ge l i cek fa f r u ek bi r u c um h r d u r u ge ldi l e r, i z z e t tdi l e r, ot u rd la r. (Ferec 855/1451 v. 140a). svirenin kantonlarndan bahsederken 18. asra ait bir metin t. repubbl ica kelimesini c umh r diye tercme eder: Sivi e ri dedik le r i vi layet
bi r ka c um h u rda n iba ret talyaya yak n bi r byc ek vi layetdi r. (C.C. Carbognano 1794 s. 679). c umh u r cemaat topluluk, kr. c mb r cemaat : El i n i z l e yal n z ke ndi n i z e ve remedi i n i z l m. S i z e a rmut p i a z ma d kabi l i nde n c m h u r cemaat temi n edec ek bi r musibet!

cup suya den bir eyin kard sesi anlatr < ses taklidi kelimelerden. O n u n mahkemesi ye ri n alt nda.
Kat ran kaynayan ka ra kazana c up diye att la r m g r rs n mahkemeyi se n! (M. Makal 1960 s. 4). Daha

umumi olarak, herhangi bir ni hadiseyi de anlatabilir: lk i n, d nyan n e n ge ri kalm lk e l e ri n i Kayacan 1968 s. 14). cp, b. p .

dola r z . B i z im mut l u l u um u z u g r n c e, o n la r da c up diye gel i ki n lk e l e ri n a ras nda ye r al r la r. (F.

AD. cuppadak /cu b badak suya birdenbire atlamay anlatr DS 1017 < c up + ses taklidi kelimelerde ok grlen adak genilemesi, kr. c umbadak, hopadak,
akkadak, z ppadak. Az daha c ubbadak a a ya gidiyo rd um, g c l e k u rt u ld um . (S.E. Ertem

(R.H. Karay 1939a s. 48). cumhur i yet b.m. (bir devlet idaresi rejimi) < Ar. c umh r ya a.m. Ar. iyet eki iin b. ac i l iyet .
nsan la r byl edi r. Daha d n e kadar kapm zda u akl k ede n l e r, C umh u r iy et i l n edi ld i i nde, bi z e kafa tutar, h u z u r um u z u boza r o ld u la r. (Mehmet Selahattin

1931 s. 260).

1971 s. 29). cu mra kozadan ipek sa mak iin kullanlan bir aygt TS 778 < okunu kesin deil ve nasl bir aygt olduu mehul? Ba ka kaynaklarda bulunamad (kr. evi rme kozay tozundan ayrmak iin kullanlan dolap DS 1153?). AD. cu mran/c r man iri sana benzeyen bir hayvan DS 861, 1016, R. Dankoff 1991 s. 24 < kr. Mo. c um ra n Zieselmaus G. Doerfer 1975 IV, no. 1917, M. Rsnen 1969 s. 210. Metatez iin b. alb z . Ve
c um ra n / um ra n n m si n c b gibi t y l ve o l k t ada ve c s s e de bi r mah l k va r, amm k uy ru si n c b gibi u z u n deg ld r. (Evliy eleb 1314 [17.yy.] II, 808).

cura I/co ra /cre I 2 il 4 telli kk saz THASDD 288, DS 1000, H. Ritter 1924 I, 10 not 2 < Fa. c u r ra bir alg (fakat nasl bir alg?) Steingass 1930 s. 36, fakat Az. Trkesinde c r ayn Anadoludaki gibi mzrakla alnan telli bir saz. Ky oc u u sol umda, gz l e ri c u ras ndan ve m z rab ndan ay r lmyo r. (Aka Gndz 1930 s. 57). Ba na bi r ka ay son ra dut
a ac ndan, de e rl i, g z e l bi r c u ra g nde rd i i n i an msyo rum. (Ya ar Kemal 1980 s. 368).

AD. cura II /c re II kk zurna DS 1018 < ?? kr. Arn. xh u ra a.m. [N. Boretzky 1976 II, 141e gre Trkeden]. AD. cura III erkek atmaca; doan DS 1018 < Fa c u r ra a.m.
Ya rasa gibi d n l e k lma pe rv z, | C u ra do ana g nd z u k u yaz

(Fah r 1974 [1367] no. 3960).

AD.

cumu r /u mu r peynirle msr ekme inden yaplan bir eit yemek DS 1016 < Erm. mu r R.

AD. cura IV/c re III ufaktefek, geli memi ; clz, elimsiz DS 101718, TS 778779 < Fa. c u r ra anything small F. Steingass 1930 s. 361 Trkeden > Srp.Hrv. co ra a.m. P. Skok 1971 I, 475.

cura

388

cft, b.

(Argo) cura V esrar < c r a (ikiden) yudum; kadehten son yudum. Di lbe r l e rsek is i nde es ra rk e le rl e c u ra ekt i. (Orhan Kemal 1949e s. 54). cgarann son yudumu Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 48, F. Devellio lu 1959 s. 75, H. Aktun 1990 s. 67. Ye n i
ge le n mez e l e ri n hat r i i n de bi re r c u ra ek i l iyo rd u.

AD. cuvab /cu vap cevap < cevap kelimesinin varyant; labial nszden nce nlnn yuvarlakla mas iin b. avu . C u vap ve r! (F. Baykurt 1961o s. 32). O. cuvari mide ilac M. Ktkolu 1983 s. 103 < Ar. c u w ri < Fa. guv ri a.m. Fa. i iin b. afe ri n i . F. Steingass 1930 s. 376 (g uv r hazm kolay ey). O. cuybar rmak < Fa. c yb r a.m. B m r o l ub h a r re t i (l 1994 [159199] s. 196). O. cuzab bir yemek ad < Fa. c z b a dish of sugar, rice, and meat F. Steingass 1930 s. 377. B i z m
k u l [ l ] u k c gt rb i ld g i n c e lav , gi rde, k l iyce l e r, bi ry n la r, c z bla r, h a lv la r, n u k u l la r a ld, eve g e ldi. Y dk, sa a dah k o duk . (Ferec 855/1451 v. 57b). r z bah rdan | He r bi r di ra h t e rb et i e r c yb rdan.

(R.C. Ulunay 1994 s. 71). (Halk dili) cu ra et bakasna brakmak < c i ro et . ste r c u ra et iste r etme! (H. Ritter 1953 III, 526). curcuna ana baba gn, grltl karklk < c u rc u n i . (Meh m ed Raf 1331 s. 100). curcuni kaba yeri oynatarak yaplan hzl ve grltl bir raks eidi TS 779780, R. Dankoff 1991 s. 24 < ses taklidi kelimelerden, kr. Yun. (Karadeniz dial.) (tzirtzirz) czrdamak (A.A. Papadopoulos 1961 II, 387). curnal birisi hakknda ktleyici rapor < Fr. jo u r na l A lt
t a raf i te daha byle ma rt a val. Byle c u r na l l e r i ok yedik, ezbe r imdedi r. (H.R. Grpnar 1339 s. 105106). c u r na l et byle bir rapor verme. B e n i i o rta m, ge n e l k u rmaya c u r na l etmi ti, i lt imasla stanbu lda kal yo r diye. (M. zg 1993 s. 98). Kr. co rna l . A c b u l u nmaz, bu l u na n la r ise y pis, y h d h rs z ol u r la r; ev bi r c u rc u na i i nde y uvarla n r id i.

cb be/cppe uzun, geni yenli, d mesiz resm st giyim < Ar. c ubba a.m. Y de n c bbe gey r, y de n ba rt si va r. (Ferec 855/1451 v. 33b34a). Eski devirlerde cbbe ve destar bir kimsenin yksek bir itimai mevkinin almetiydi: Ke l i n d t
h em su lt n k a t na i l etdi. Su lt n bu n g rd i k i k u h d u r, c bbe vu dest r e h l i deg l. (Ferec 855/1451 v. 232b). alva r g ibi bi r panto lo n, z e r i n e de c ppeye be n z e r acayip bi r palto giyip dola yor. (C. Kavuku 1998 s.

33). O. cbn/c bn peynir < Ar. c ub n a.m. Ve c b n n nas r yk i nde n d rt ak c a. (.L. Barkan 1943 s. 222). AD. cce I civciv DS...1021 < Fa. c ca a.m. A. Tietze 1969 no. 58. cce II b.m. (yana gre ok ksaboylu kimse) < c uc e I C c e Nas h A a Yedi K u l l eye h a bs ol u nd . (Sel nik 1989 [1599] I, 136). cck, cck len, b. cu c uk II. AD. cc l dar ince, ufak dar DS 1024 < gi l g i l da r , A. Tietze 1958 no. 43. O. cda/cza ayrlm , uzak kalm < Fa. c ud a.m. Fa. kelimelerdeki /d / / z / geli mesi iin b. az i n e . A nadan babadan c d yam. (Ferec 855/1451 v. 206a).
B i r n e f es bu n la r c z o lmaz id i, | Ayr l ub h e rg i z u zak k a lmaz id i ... (M. Adamovi 1994 [136886] no.

curnata (avclk terimi) g eden bldrcnlarn bir yeri kalabalkla igal etmeleri C. Avc 1937 s. 78 < t. gio r nata al ma gn. Mecazi mnada hareketli ve fevkalde verimli bir mola, ara: B u g n SHP de
bi r c u r nata va r. K imisi ko uyo r, kimisi dans etmekte, kimisi g n e l e n iyo r. (Cemal Sreya 1991 s. 77).

curu, b. u r u . AD. curu m lahana icei DS 1019 < EYun. (krymbos) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 233. AD. curun ta veya tahtadan oluk, yalak, kurna; harman yeri DS 1019, ZTS 31 < Ar. c u r n yalak; havuz A. B arthlemy 1935, R. Dozy 1927 I, 189, R. Dankoff 1991 s. 24, A. Tietze 1958 no. 40. E n i i bo azlad,
kan n c u r u na aktt, y zd , temi z l ed i, ya da iyic e k za rtt . (Orhan Kemal 1950c s. 32).

AD. cu sun cins < Krt. cisi n JabaJusti 1879 s. 116 < Ar. c i ns a.m. Metatez iin b. alb z . O. cu heyecan, cokunluk < Fa. c a.m.
Oba h a lk baras c a h u r a geldi l e r, d r l d rl szde o ld la r. (Ferec 855/1451 v. 176b). c u et kaynyarak

2519). (kt bir eyden) ayrlm, kurtulmu :

kabarmak: R h um u z o l c mdan mey n db | M est ol ub n bah r umm n c d b ... (V h id 1993 [929/1522] v. 91a). co mak: idb e r a n n c de rd i, | S i l e r e r u v n n de rd i. (Fah r 1974 [1367] s. 272). O. cu an kaynayan, dalgalanan < Fa. c n a.m. Ad Se rve r i B n v nd u r. De ry y i c ndan ted r. (Ferec 855/1451 v. 152a).

C z o ls u n yavu z di lde n, ra o lsu n yavu z g zde n! (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 63). B e n i bi r s h ibmi mete satas z, bah m si z o la, an u la mu h t e em olas z, bu ya ramaz mans bdan c d d esi z. (Ferec 855/1451 v. 112a). c da k l ayrmak: De r h l gge rc i n ba n gvdede n c d k ld.

(Ferec
Di r i

855/1451 v. 148b). c da ol ayrlmak:


old u umca k u l u o lam, sende n c d olmayam.

(Ferec

855/1451 v. 178a). O. (halk az) cdam czam Meninski 1680 I, 1589 < c zam . M e kel t u zs u z a n i e re k | S h te ise uy u z c d m oldu . (l 1977 [989/158182 civ.] no. 77). Kr. c udam. cft, b. ci ft .

cgen

389

cmle

AD. c gen/c en at bal DS 1025, R. Dankoff 1991 s. 24 < ET. yg n dizgin Clauson 1972 s. 913. chan cihan < zentili yksek bir slupta c i ha n n varyant, baka yerlerde hep c i ha n ; kr. c van,
dman. Yarad c d u r mek n , y r d i c id r zam n ve zam n y n , k n n h i kmet z e r i n e d z c id r c h n , c h n y n i n e z i c id r n eb ti i h s n . (Ferec

O. cl lb gl suyu Ar. c u l l b < Fa. g u l b a.m. g u l iek, gl ve b su). C l l bla r, m fe r r i h l e r. dev lmiskle r get rd i l e r. Te n v l tdm. (Ferec 855/1451 v. 98a). Kr. co lab, colaf . O. cl lh/c lh dokumac < Fa. c u l l h /c u l h a.m. Ve
c u l fa, cu l ha . c l l hdan h e r c mede n be ak c a ve de rz de n h e r n e f e rd e n be ak c a. (.L. Barkan 1943 s. 194). Kr.

855/1451 v. 1b). O. chel cahiller < Ar. c u ha l a.m. [c h i l kelimesinin oulu]. B u c h e l g r u h u a hval i ha z ra hakk nda mtalala r beyan ediyo r. (Orhan Kemal 1968g s. 23). O. Chud/Cuhud Yahudi < Fa. C u h d < br. Y h d a.m.
G ide r ik e n g rd i k i bi r z uk k d a bi r C h d evi nde n k d . (Ferec 855/1451 v. 220b). c h ud stmas yksek

O. cl lenar /c l innar nar iei < Ar. c u l la n r < Fa. g u l n r a.m. (g u l iek ve an r nar). B u n iy l f e r i (Ferec 855/1451 v. 242b).

ah m e rd r, b u c l i n n rd u r. B u la r k a mus M s rda ol u r.

ate, stma: C h u t stmas tutmu gibi tit remeye ba ladm. (E. Misailidis 1986 [1872] s. 375).
f t .

cl s hkmdarlk tahtna kma, tahta oturma merasimi < Ar. c u l s a.m. [/c ls / oturmak kknden]. C l s u dan be ri k a dem ld rd ,
bey n ey le! | Yat rmak z re bank a k a k u r u ald b u mil l etde n? ( air E ref 1958 s. 117). c l s et tahta

K u r la la r yedi g n yas bigi, | Yay lala r C h d stmas bigi. ( eyh o l Must af 1979 [1540] no. 4589). Kr.

kmak: Abdl hamit halo l u nd u, Ye n i padi ah c l s etti. (Fazl Necip 1930 s. 248). O. cl s i ye padiahn tahta kmas mnasebetiyle takdim edilen kaside < c l s + byle iirlerin balklarnda kullanlan iye eki, b. adliye .
M e zb r k r S u lt n S l eym n H na c l s ye dah v rmi . (l 1994 [159199] s. 235).

O. Chudek kk Yahudi; kurnaz Yahudi < C h ud + Fa. kltme ek olan ek , b. ahmedek . C h d ek eyitdi
B e n b u i i b i lmez em. Sa a diyn r v r r em, mekseb ge rekme z. (Ferec 855/1451 v. 234a).

AD. ck kadar (menfi cmlede) en ufak < ?? lugatlerde c k iin gsterilen mnalardan hibiri uymuyor. Top rakta c k kadar ot, p, ta yoktu. (F. Baykurt 1967a s. 253254). B i r boka yaramad, ck kadar faydas olmad. (a.e. s. 357). (Aceba k [kk ocuun erkeklik organ] den mi?). ck r, b. uk u r . cl, b. c l l . clh, b. c l l h . O. clver ulla rtl, ullu R. Dankoff 1991 s. 24 < c l ve Fa. var getiren, tayan; ve r iin b. c e ngve r . Evliy elebnin cenki yiitler hakknda kulland bu sfat di lve r yrekli, cesur sfatna kafiye tekil eder. AD. c lc l /cc l dar yabani dar THASDD 286, 287, 1639 < Ar. c u l c u l susam A. Tietze 1958 no. 43. Kr. gi lg i l . clh a , b. cu l ha . cl innar, b. c l l e na r . O. cl l /c l I en fazlas, ekseri, ou, btn < Ar. c u l l a.m., ekseriya c l l i h immet elinden gelen gayret, en fazla dikkat, (bir ie) kendini tam verme tbirinde: B u n ca h idem t ed db arz kem l t
tmi ike n s f r u l yed avdetm z e c l l i h immetle r i muk a r re r o ld . (l 1982 [1581] II, 214).

cmb i , b. c nb i . (Halk dili) c mb r cemaat toplu olarak, grup halinde < c umh u r c emaat . De n i z e ok me rakl ym , kad n l e rk ek l i, c mb r c emaat gi rme e bay l rm . (S.M. Alus 1933p s. 102). cmb I canllk, evk, cokunluk < c nb i ; bu mna Fa.da da var. /nb / /mb / geli mesi iin b. ambar . [158687] s. 247). hareketli elenti:

G rg n e t a m y mek, r n e c nb i l e t u meye gi r i mek, s r atl e k a rn n d o yu r ub sof radan e l ekmek ... (l 1956 Her g n d n bayram havas i i nde ya ardk. Evi n i i nd e bi r n e e, bi r c mb , g r l t , pat rt . (A. Nesin 1970c s.

28). c mb l e n neelenmek; keyfini tazelendirmek: Etemi n ka rs a ras ra kocas na akt rmadan u fak ufak rak da c mb le n iyo rd u. (O.C. Kaygl 1939 s. 219). cmb II madeni gvdesi olan telli alg < c mb I; herhalde onu icad ve imal eden ustann koyduu ad. . O. cmeyz firavun inciri < Ar. c ummayz a.m. B u mevz, bu c meyzd r. (Ferec 855/1451 v. 242b). T u r u n c u ayva
vu n ri n c i l e n r, | C meyz u mevz u h em b d m u g l n r. (N. Beldiceanu 1967 [1501] no. 1085).

cmhur, b. c umh u r . cmle I heyeti c umla a.m. mak h r d u r . ile) btn: mecmua, tamamiyet, btnlk < Ar.
C ml e i c i h n an u k a h r pe n esi n

O. cl l /c l II at ulu Fa. c u l l /c u l a.m. B i r c l l i at las


ol b u k a pus ndan da ra ge ldi.

re n g iy n i a rk a s na salm . e h z de ol av dutma a k a s d tdi. (Ferec 855/1451 v. 28a). B i r at las c l l g eyik

(Ferec 855/1451 v. 31a). (sfat, tekil


Gz pek, bi le i n e de kuvvet l i bi r adam

(Ferec 855/1451 v.

37a), Kr. u l .

(S.M. Alus 1944 s. 9). (sfat, oul ile) btn: C ml e h a l yk


old u u n u c ml e l eme tasdik etti rmi ti r. dem vu pe r vu d v ... h idmeti nde ... s a f ba layub

cmle

390

crm, b.

(Ferec 855/1451 v. 187b). (zarf) hep, hep beraber: Le ke r c ml e k o nd la r, h a ymele r u rd la r. (Ferec 855/1451 v. 188b). c ml ede n (kr. ezcmle baka eyler arasnda (kr. Ar. f c umlati n, Fa. az c um la ): C m lede n bi ri a ltm yetmi
du r u r la rd . n e f e r z e r k b, h e r bi r i ik i sip h n u l f esi n i ye r. (l 1979 I [1581], 156). c ml e kaps byk bir

e rk ek le r imi zde bi l e kalmam t r.

(H.Z. Koay 1944 s.

251). cng, b. cng. cnha su; (hukukta) crmden ar ve cinayetten hafif su < Ar. c u n h a a.m. Yamand r i s o ra rla r bi r tak m
c n h a , c i n yetden, | N i n d rl e r k a patd n B b M eb s n , A y n ? ( air Eref 1958 s. 117).

binann ana kaps:

B u ras a rt k mekteb olmad i n i e r iye g i remedi. C ml e kaps n n t k a r s ndaki d v r d ibi nde du rd u. (R.N. Gntekin 1928 s. 49). Hep be rabe r k i l ise n i n avl us u na gi re r, son ra ta yapl , toprak daml k i l ise n i n c m le kaps na yne l i r l e rd i. (M.

cnk, b. cng . cnun delilik; akl hastal < Ar. c u n n a.m. (/c n n / kknden, aslnda bir cine mesken olma).
Kimseye h l m i d yemez em, k o rk a ram ki c n na, h a m k a te n isbet dele r. (Ferec 855/1451 v. 36a).

Margosyan 1996 s. 31). cmle II (matematikte) yekn, toplam < Ar. c umla a.m. b. ka ra c mle . Eyled m c mle darb d b tak s m. (Zaf 1950 [1555] s. 141). cmle III (dilbilgisinde) tmce, kelime dizisi < Ar. c umla a.m. O n u n la bi r c ml e teati ede n l e r ke nd i l e ri n i muvaffak sayarla rd. (Fazl Necip 1930 s. 79). Yalvarp
yakarmama ra men si lmeye yana mad n b i r ka c ml e ba ma bi r s r bel at. (L. Tekin 1990 s. 171).

cnb /cnp ibadete mani olan beden halde olan < Ar. c u n ub a.m. zmi r o l n u z e r i n e h c m tdi, C n eyd h d c n b imi , yu nma a h is ra k a d. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 97). M emo de re boyu na, c n p apdesi almya gitti. (K. Bilba ar 1953 s. 48). cppe, b. cbbe . cr a/cra yudum, damla; < Ar. c u r a yudum. Z e h s ki bi r c r as an u | Bay eyl e r yoh s u l ... (Sult n Veled 1958 [12261512] s. 39). kadeh dibinde kalan son damla: ar bh r la r c r ala r n st n e dke r. (Ferec 855/1451 v. 212b). Kadehte bi r c r a bi l e yok. (C. Meri 1992 s. 182). Kr. c u ra IV. O. crafe Msrda sulama kanallar (?) (kr. nettoyage des canaux R. Dozy 1927 I, 187). Ba z c s r ve
c r f e l e r im ret o l u nmayub k a lmak d an e r k l z m ge lse ... (.L. Barkan 1943 s. 360 [1524/931]).

cmleten (zarf) hep birden, toptan < Ar. c umlatan a.m. (c umla(t) + zarf eki olan a n , Ar. accusativus eki an n zarf yapt durumlar iin b. ace let e n ). Sa a
gz k u t e n k u c n i l e be n k , | Te n mde h e r k l um, c n , ol ubdu r c ml ete n k . (l 1994 [1591

99] s. 320). (Ga rdiyan g i re r) Ga rdiyan: C ml ete n merhaba! (Nzm Hikmet 1966 s. 19). hepsi, istisnasz: Hamden l i l la h mahal l emi z i n k z la r c ml ete n e h l i i ff etti r. (F.C. Gktulga 1953 s. 89). O. cmletl m l k (hukuk terimlerinden) mal mlk ortakl < Ar. c um la , harfi trif ve mu lk dan mteekkil terkib. h e r h d c ml et lm lkd r amm ... (Ferec 855/1451 v. 186b; yni, herkese hediyeler verdii halde kocasna vermiyor nk onunla zaten mlk ortakl var). O. cnb i /c mb i hareket, faaliyet, megale < Fa. c u nb i /c umbi a.m. Uk a l s n isti h d m ve c nb i i
v jg n la r n tetebbu t m e hemmi m h imm tdandu r. (l 1979 [1581] I, 125). c nb i et hareket etmek,

cre, b. cu ra . cr et/cret yreklilik, cesaret; gzpeklik, kstahlk < Ar. c u r a a.m. Hai n padi ah i l e damad n n uyana n
m nevve r T rk l e besledik l e ri gayz u n e f ret l e ng i l i z l e re, R umla ra, E rmen i l e re ve rd ik l e r i c r e t stanbu l mu h i t i n i alt st etti . (Fazl Necip 1930 s. 296

297). c r e t et cesaret etmek: He r k i i n i nd e 855/1451 v. 68a).

t a bak i l e z e r k o d la r. A ndan g rd m ki h a lk z e r i z e l l e gt r r l e r. B e n o l i e c r et demedm. (Ferec

bir tarz hareket gstermek: G h u b g h b u r n

u c n k a mas ve ve ayra mu h l i f o l y zde n c nb i tmesi h a be r v r i ld i. (l 1982 [1581] II, 172).

O. cnd /cind Osmanl devrinde Msrda asker < Ar. c u nd asker (c u nd ordu + mensubiyet gsteren eki). C nd l e r i n k em l i edeb ve ec ati n e ... lem yenba vuk f u u r bu lm idm. (l 1975 [1581] s. 92). Msrda Memlkler. d r resmi nde g ri n e n
p te n z e r i nde bi r b i r os va rdu r. C i nd zam n nda de i zd e n ge l e n gemi o l bi r osdan gz ed rl e rd i. (Pr

cr m/c r m su < Ar. c u rm a.m. G n h u c rm i n i a ub g l h tmedi bi r g n. (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 77). c rm me h ud su st yakalanma: O el i ndek i te n ek eyi n eye atmyo rd u acaba
a k n l ktan D eyyus, atmasn te n ek eyi daha iyi diye bi r a n Yakup d nd , c rm me h ut dedi i n byle o l u rd u i te ... (S. Kocagz 1954 s. 44).

Res 1935 [932/1525] s. 702). faris, birok marifet yapabilen atl (stanbuldaki C i n c i M eydan nn asl C i nd M eyd n dr): Ve c u nd l e r c i r d oynamas ...
meyd n h a y lde h a yy l l ik tmek l eve nd n e l i kd r. (l 1956 [158687] c nd i l i k /c i nd i l i k mak l e

cruf /c rf maden filizleri eritilirken kalan posa < Ar. c u r f alluvion, accroissement du sol par le dpot latral des eaux R. Dozy 1927 I, 187. Km r

ve maden re t imi ve b u i l e r i i n k u l la n la n f r n la r, ocaklar ve ben z e r l e r i ndek i ate , c r u f ve temi z l eme i l e ri : kad n la rla o c uk la r n al t r lmala r yasak! (M.

s. 159).

farislik:

T z atla r i l e c nd l i g e

Seyda 1970 I, 123). Sabu n kaynamaya ba lad nda ok c r f kt . (A. Kutlu 1995 s. 142). cr m, b. c rm .

ms ra atle ri ... (l 1979 [1581] I, 147). B u k uvvet l i baz u ve c i nd i l ik kad n la rm zda de i l, maalesef

csse

391

czce

c s se insan gvdesi < Ar. c ut t a a.m. /t / /s / geli mesi iin b. abes . Yolda d z e n l i a ral k la r la s ra lana n u
yedi salkms t n boyla r, c ssel e r i b i l e tpatp aynyd.

c ve res i n eyse bi z imki de k i rman. B i efk r basar: sar l n ki rmana! (C. Atay 1964 s. 41).

(A. mit 1993 s. 24). EO. cst, b. st . EO. c stele aramak, aratrmak, tefti etmek TS 780 < Fa. c usta aranm + isim/sfattan fiil yapan l e genilemesi, b. acabla . Ol avrat h c m db ld re n i c ste l eyimed mi ? (Ferec 855/1451 v. 172b). Pa anu dem si n yol layub n men mef h m
z r e k f f r h kis ra gz k u lak dut ub c ste l emege ba lad. (azavt Sult n Murd 1978 [15.yy.] s.

cz para, blm < Ar. c u z a.m. [/c z / kknden]. D nya bana bt n c z l e ri i n l eye n bi r sah ra tesi r i ve ri rd i. (A.. Hisar 1956 s. 29). Kurann otuzda bir ksm: M ekt ep oc u u g ibi boyn u na bi r c z k esesi ast. (H.R. Grpnar 1940 s. 55). On u n i i nd i r k i, tabu r da l p
k el e r dn l p dn lme z, h i vakit kaybetmeden C z kesel e r i h eme n boyu n la ra tak l r. (Y.K.

Karaosmano lu 1957 s. 113). cda, b. c za . O. czaf tahmin, atp tutma < Ar. c z f a.m. (Fa. g u z f kelimesinin muarreb ekli). Ma l m ola kim s a rr f c z f syle r. (Ferec 855/1451 v. 214a). czam/czzam bir cild hastal < Ar. c ud m a.m. Klasik Ar.daki interdental /d /, Tk.de / z / olarak telaffuz edilebilir, b. ah i z e . B i l i n k i o n u n | dkyo r para pa ra c zam i l l et i | r u h u n u n et i n i. (Nzm Hikmet 1930 s. 32). frengi R. Dankoff 1991 s. 24. Kr. c dam . I k uygu n , ha ri ka bi r foto raf olacak bu; B i r de fo nda u c z zaml ye ry z o lmasa! (A. mit 1996 s. 159). czdan Kurann bir czn muhafaza etmek iin kullanlan ssl anta; eskiden mektebe giden ocuklarn yanlarnda tadklar ve Kurann bir czn koyduklar kk anta < Fa. c u z d n a.m. (c u z cz + d n tutan, muhafaza eden, Fa. dan iin b. abdan ). (18. asrda) daha byk bir anta:
C zd n ndan n e f s bi mi s ak bi r t a vuk ve b i r h s etmek k a rub me k o yd.

52). O. cstcu/c stcuy sk arama, aratrma < Fa. c ust u c /c ust u c y a.m. (sondaki uy varyant iin b. b ru , Fa. u (ve) ile yaplm terkipler iin b. abudane , ayrva b. bahan e c u ). B i r t a rafa c st c ya va rd. (Ferec 855/1451 v. 129a). c st c u et /eyl e skca aramak, aratrmak: K a mu h a lk h a reket e
ge ldi l e r, c st u c tdi le r. B i r vi r n ede b u ld la r, get rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 150a). ok c st c y eyled k t o l u bi r evde k te bu ld uk . (Ferec 855/1451 v. 109a). c st u c o l u n aratrlmak, tefti edilmek: B u tak d rc e ba z evk tde c s sla r ah v l i dah c st u c o l u n ub . (l 1979 I [1581], 136).

O. csu r kprler < Ar. c us r a.m. (c is r kpr kelimesinin oulu, b. b ru c ). C s r u ve


c r f e n k em yenba ta m ri ve te rm mi b bnda i h t im m del e r. (.L. Barkan 1943 s. 363

[1524/931]). cvan gen ve yakkl (erkek) < civan ; /i / > / / deiimi /v /nin tesiri altnda olmu olabilir, fakat onun stilistik bir sebebi de olabilir, kr. c ha n , u var ki Ferec 855/1451 metninde c v n dan ba ka varyant kullanlmaz. Se n k zs n , ben c v n. Hev yi ne fs ik im zde da l ib. (Ferec 855/1451 v. 46b). O. cvanbaht mutlu, asil, cmert < Fa. cav nbah t a.m. (cav n b. c va n , ve bah t ). n b u c v n c v n bah t
bu mak ma geldi, m d duta ram ki be n i b u dem si z h u z r u u zda z d de. (Ferec 855/1451 v. 54a).

(Al Azz 1268 s. 183)

(19. asrda) not defteri:

Son ra diva rdaki evk t n m ya bak a rak cebi nde n k a rd c zd n na t r h i n i k a yd etdi. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 157). hviyet

czdan: M evz u sz , akla e n ba ta i nsan n ke nd i n i

geti ri r, o n u n i i n b i zdek i romanc la r i l k ese r l e ri n i te rc me i ha l c zdan na be n z etmi le rd i r. (F.R. Atay

1952 s. 12). B e n b i r kad n la ote l l e rde n bi ri n e g i rsem, evle nme c zdan b i l e soru lmaz. (R. Ilgaz 1962n s. 49). para antas, portfy: O saat el c ep ede rekte n 87).

ek ive rm i c zdan n . C zdan da c zdan ha! De ri n i n kadif esi, pufb re i g ibi de kabar k ... (F. Erdin 1973 s.

O. cvan genlik < Fa. cav n a.m. (cav n gen + nomen abstractum eki olan , b. baz .). Ey g l i ravz a c v n ! (Ferec 855/1451 v. 45b). O. cvanmerd cmert < Fa. cav nmard a.m. (cav n, b. c va n ve me rd /me rt ). B u Nas r Ayy r c v n
merd n i meti o l k a dar idi k i mu h sible r f e hmi n e ve hmi n e s maz id i. (Ferec 855/1451 v. 49b). c va nme rdl ik t

cz gayet az, az mikdarda, ehemmiyetsiz derecede < Ar. c u z a.m. (c u z + isimden sfat yapan eki simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal ). N e
re v du r k i ... re si m l i c z de n | N ef i k l l b l b r iy set de? (l 1979 I [1581], 151). Zarf olarak: H a n m m ba di i f d t n an lamak me r k iyl e ems n i k a la r c z at ld. (H.R. Grpnar 1340c s.

cmertlik etmek, centilmence

168). Kr. c zvi /c i z vi. O. cz ce (zarf) son derecede az, azck < c z + sfatn mnasn zayflatan ce eki, kr. byk e, s h hatl i c e . (ca zarflar iin b. an ca I ) . R z g r mu h l i f c z c e
muv fak a t gste rmekl e o l g ce g i l b bi r y r iy b ... (A. Bombaci 1946 [1560] s. 281). mik d r

hareket etmek: K z yolda te h z e n e l i n e u radu n , Kr. c ivanme rd, cme rd /cme rt .

andan o l h a r m c v n me rd l ik db be n i sal v r b yolda l k tdg i n i syledi. (Ferec 855/1451 v. 49a).

AD. cvere sigara < c a ra kelimesinin bir varyant. / / /v / de i imi iin b. avu l . Ti ryaki adam n

cziyet

392

czzam

O. cz iyet teferruat < c z + nomen abstractum eki olan (y)et (b. aci l iyet ). Sz i syle! K l l iyet i l e v u c z iyyet i l e mak s d u di l eyeyim. (Ferec 855/1451 v. 151b). (Konu ma dili ve halk az) czvi /ciz v i cz < c z kelimesi ve m taklar hemze altnda vavla da yazlabildii ve stelik hemze oka ihmal edildii iin kelime Ar. yazda belli bir fark olmadan c z v (veya c i z vi ) diye de okunabilir. Onun byle telaffuz edildiini Ltin harfli metinler isbat eder, ms. Meninski 1680 I, 1612 c z v poco, pochi diyor; c i zvi c e per poco tempo C.C. Carbognano 1794 s. 509 (ca zarflar iin b. anca I ). K a no n z re , h e r se n e o nb i n alto n asitane i
seadete gnd rmek, bi r c zvi pe ke le rl e la z um o l u rd i.

(G. Hazai 1973 s. 149150). Az. konu ma dilinde de yeni devirlere kadar muhafaza edilmi tir: F r ra la r bi r c z vi h rkt di rl r. (M.F. Ahu ndov 1958 I, 122). czzam, b. c zam .

393

aa

AD. a (iilen) ay DS 1030 < Krt. a K.K. Kurdoev 1960 s. 148, Wahby-Edmonds 1966 s. 24, Kurdoev Yusupova 1983 s. 181, < Fa. < in. a a.m. Kr. ay II. ab, b. ap II. aba zorlu, srekli al ma, ceht, ura ma, emek < abala fiilinin yanl bir blnne dayanarak elde edilen reductionu (Cep klavuzu 1935 s. 71), b. ada 2. Avre l ik bu ya, sanki abas bana d m gibi
bi r mukabi l kampanyaya gemek i i n a re d n p du rd um. (M. Krk 1953 s. 91).

baksan a da bahsedilen -sana genilemesinin baz nidalara eklendii de vakidir. Mesel abksana ifadesinde yanl blme nedeniyle (kr. ada , abar- ), nida olarak kullanlan abuk /abk szcne eklenmitir. Ayrca kr. ikinci ciltte haydise n e, haydisen i z e . (Benzer bir durum iin b. aman n /a na n nd ).

abuk II, b. apk . abula, b. apu la . O. abk evik, atik, becerikli < Fa. buk a.m. B iyd r
mi m rla r, bk be n n la r, h y r m h e nd is le r cem eyled i. (Ferec 855/1451 v. 28a). hafif giyimli ve

AD. abak /apak patiska DS 1072, TS 781, 821 < a rbak (b. a rkab ). G rd i l e r b i r k i i bi r gey c bbe geymi , bi r u l u im me apak d an ba na u rm ... (Ferec 855/1451 v. 234b). abak, b. apak . abala rpnmak, debelenmek R. Dankoff 1991 s. 24 < ET. cap a.m. Clauson 1972 s. 394 (kr. cabla ) + fiilin ardarda tekerrr ettiini gsteren ala genilemesi, b. avkala . u k im stma t ut ub abala r ola | D n z e r i nd e n h a be rd r o la. (Ferheng n mei Sad 1340/42 s. 11). hzl hareketlerle g bir durumdan kurtulma a al mak; var kuvvetiyle ura mak Haydi abala! U ra ! Bak , muvaffak o labi l i r misi n ? ( ah bedd n Sleym n 1326 s. 38). Hel e ye n i yeti e n de l ika n l la rla ge n
k z la ra n e yapp yapp mutlaka bu noksan m h issetti rme e abala rdm. (Y.K. Karaosmano lu 1932

bylece i grmeye daha serbest; H a cc m don n k a rd, f ta dut nd , c bk o ld. (Ferec 855/1451 v. 207b). Hem ndem bi r bk f ust n geydi, bi r b b geydi. (Oruc b. dil 1343/1925 [15.yy. sonu] s. 29). AD: Be n yo ru ld um. Eski cabik l i im kalmam . (Kemal Tahir 1957r s. 40). Kr. eb k /evk . O. abkdest eli ie yatkn, becerikli < Fa. bukdast a.m. ( buk evik ve dast el]. Bu tr bir sfat ve onu takip eden bir isimden meydana gelmi Fa. asll sfatlar iin b. asudedi l . bkdest ve r e n di l u t z na z a r nak k lar c em eyle! (Ferec 855/1451 v. 40a). O. abk s var ata binmekte usta < Fa. buksuv r a.m. [ buk evik ve s uv r binici). A ndan so ra i lm i f r s iyyete me l o ld. bks v r o ld . (Ferec 855/1451 v. 91a). aca, b. aa II. AD. a/e savrularak samanndan ayrlm tahl yn DS 1031, 11031104, ZTS 1976 s. 36, TS 845 < Fa. a.m. A. Tietze 1982z no. 247. S u lt n dil 1343/1925 s. 31). stste y mak: 163).
O g n b u day uval la ra doldu r up eve ta yamadla r. e ha rman n o rtas nda old u u g ibi kald. (Ya ar Kemal 1955 I, 43). e et B i r adam ha rman savu rm u , e etmi , yabay o rtas na dikmi . k las ba z e.

s. 8). abalak lan abalanmak TS 781, Meninski 1680 I, 539, R. Dankoff 1991 s. 24 < abala fiilinden k ekiyle tekil edilen abalak daima srayan (at) DTS 781 sfat zerine la n- genilemesiyle yaplan fiil, b. akk ve abaplan- . ab k, b. apk . abn , b. ap n II. abi k, b. abk . abucak (zarf) tezce, asgari bir mddet zarfnda < abuk + cetvelin sfra bakan ucunda mnay ycelten kltme eki, kr. azac k, darac k, ksac k . Sfatlarda nadir olan buradaki kltme eki cak / cek iin kr. by c ek, s cak /s cak . Btn kltme eklerinde olduu gibi, eklendii kelime /k / ile biterse o fonem debilir, kr. alac k, k c k. (sim olarak) abu ca n i i nde abucak: Kadna h e r eyi ve
bu ldu um ye n i yol u, iyi ce, an lattm. Kesti rme. abuca n i i nd e va r rd . (A. zyalner 1960 s. 43).

Y ld rm B ye z d H a n K o nya z e r i n e d dkde h rman vaktiydi. H rman u la r y lm yatu rd . (Oruc b.

(A. Cafero lu 1945 s.

B u g c e y i , i d r deg l g e, | Ecel y l i

(Fah r 1974 [1367] no. 784).

AD. I algam ve patates vs. bitkilerin toprak stndeki yeil dallar DS 1031 < Erm. a a.m. M. Ohannessian 1925 s. 757, R. Dankoff 1995 no. 586. AD. a II apka < Grc. a i yksek apka E. Cherkesi 1950 s. 245. a zbekistandaki Takent ehrinin eski ad. aa I bir cins kk balk DS 1031 < Yun. (tstsa) Kemal 1976 s. 218219). aa II fahi e; kadn pezevenk; genelev ileten kadn < Yun. (tstsa) teyze; nine < EYun. (tea) teyze, hala N.P. Andriotis 1983 s. 379380, A. Tietze 1955 no. 269 Hepsinde e l ayak te rtemi zd i r.
O, ak de n i z bal k s d r. Ge l i r d e bu ra la rda, bu s su la rda, bu aa bal k la r a rd nda s r n r m o? (Ya ar

AD. abuk I birisini abuk olma a, acele etme e sevketmek iin kullanlan nida < apuk /abuk I
Hs n ke nd i n e rdeymi ? B i lmiyo rum n i n e, abksana! (F. Baykurt 1971t s. 191). Kr. abu u .

aa

394

aa

Cacas n k a pan s o l u u Do ru Yo lda al r.

(Ah m ed

Rasim 1328 s. 196).

Paki z e ha n m ka arlanm bi r Ayd n o rospus u, hatt k z n ke nd i e l iy le sa a sola ta yan bi r aa. (K. Bilba ar 1943d s. 71). Umumha ne de i l bu ras. B e n aa de i l im. e re f l i bi r yu rt yn et i c isiyim.

(A. Kutlu 1991 s. 174175). aa III hatrl kabaday M. Mikhaklov 1930 s. 22, F. Devellio lu 1959 s. 75, ticaret gemilerinde eski ve usta gemici TS 1983 s. 217 < K. Kostov 1974 s. 358e gre Rom. ao man u hakik bir insandan gelmi olabilir. aa IV /aaa Gney Amerika veya Meksikadan her tarafa yaylan bir eit modern dans < sp. c hac ha /c hac hac ha a.m. Yatakhan ede k z
arkada larmdan tango n u n, valsi n, a a a n n ku ra l la r n re nme e al yo rd um. (A. zakn 1989 s.

O. ader /adi r st giyim olarak araf TS 781782 < Fa. dar a.m. Kelimenin etimolojisi iin b. G. Doerfer 1967 III, no. 1042. B i r p re z e n g rd m, bi r h i nd ib r de r rt nm i . (Ferec 855/1451 v. 114b). atk, bez: Anam d r b ik st nde n gt rd i. (Ferec 855/1451 v. 148a). adi r l e n araflanmak: E rte di r l e n ,
b z ra ge l, mi hte r i s a r r f n k a t nda otu r; h n e r m i anda g resi n. (Ferec 855/1451 v. 213b). Kr. az e r /a z i r .

O. ader eb yatak araf < Fa. da r ab a.m. ( da r araf ve ab gece. Bu tr Fa. kelimeler iin b. ah u e m ). B i r tah t g rd m, alt u n l u n si n c l e ri l e
bez e nmi . sti nde bi r ah s uy u r, z e r i n e b i r cdi r eb rt lm i . (Ferec 855/1451 v. 45a).

139). aa V bir zaman moda olan bir kadn pabucu modeli < belki aa IV veya Trkiyede aa Gabor diye tannan artistin erefine. B uy u r u n bayanla r, yle
otu ru n . n c e aa dan ba l yal m. aa hang i n i z i i n olacak? (Orhan Kemal 1965f s. 114).

aa, b. aa IV. AD. aan arabas /een arabas yayl, drt tekerlekli, ift atl, iki pencereli ve ssl, arkada bagaj olan eski posta arabas DS 1032 < Kafkaslardaki eenlerin usulnde araba? Demi r
kap n n n nd e et raf smsk kapal , i i z i f i r ka ran l k bi r aan a rabas du rd u. (Re at Enis 1945 s. 191). M evsim son u, za h i re y k l tek atl , yapa , ke i k l yk l e e n a rabala r n n z i n c i r i, oseye di z i ld i i zaman art k a an n i ft l i kte yapaca i i kalmaz. ( ahap Stk

adr direklerle tutturulan ve duvarlar deri veya bezden olan barnak TS 782783 < Fa. da r a.m. A. Tietze 1969 no. 24. Aslen Sansk. attra gne emsiyesi kelimesinden alnan kelime ET.de de tesbit edilmitir (Clauson 1972 s. 403), fakat oradan EO.ya hangi yoldan geldii katiyetle belli deildir. Kr. et i r . Ert esi g n de ah z de M eydan da na g di r, cadi ri vu r i r. (A. Cafero lu 1942 s. 63). (Bahriye terminolojisinde) kadrgann k rts: Pa a ba tardas n u d r C al o l zam n nda
se r se rde n o l ub s o ra bi r ye i l, bi r k rm z k a t fede n tdi le r. (K tib eleb 1329/1656 s. 156). ad r atak /ad r otak /ad r tek mnas ?? G rd m o kaz c la r be n de o zaman la r, ad r atak, se ri lmi l e r ky n st yamac na. (A. A ao lu 1981f s. 249). Y uka rdan, ky n a rd ndaki tepe le rde n a a , ad r otak bi r kalabal k i n iyo r. Deve l e r, me rk epl e r, oc u k la rla re n k l i bi r kalabal k. (A. A ao lu 1981y s. 250). u sava la r n g z k r o lsu n. K imbi l i r, bt n o e rc i k l e r yle, ad r tek o ra la rda, kemi ri r i im i bi r si ns i f i rak diye diye ayr l k ate iyl e kavru la raktan . (A. A ao lu

1958 s. 8). aaron /eeron ok ve bo yere konuan < t. c h iac c h i e r n e a.m. (c h ia cc h i e ra re fiilinden < c h iac co dil aklamas, ses taklidi kelimelerden). G. Meyer 1893 s. 37ye gre t. c ic e ro n e seyyah rehberi; onu kabul etmemeli. O n u e n faz la
Abdu l la h Efe nd i n i n aa ro n ka rs n n dedikodu la r , kavgala r z yo rd u. (S. Kocagz 1941 s. 13). Yeng esi e e ro n u n bi riydi .

1993 s. 72). adir, adi r len , b. ade r . dir eb, b. ade r eb . adu, b. cad . afka, b. avka. aganoz, b. a anos . a vakit, zaman paras, hayat paras, mevsim, devir TS 783786 < ET. ak a.m. Clauson 1972 s. 404, G. Doerfer 1967 III, no. 1045. ok g e rm i z em nede n a la r | Y k l e r alt nda s z r ub ya la r. (M.F. Kprlzade 1934 s. 83). Vaka gel i n l ik a na ge lmi ti. (F.C. Gktulga 1953 s. 92). S l eym n p di h l a nda. (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 14).

(E.N. Gken 1952 s. 74). aaro n l u k et gevezelik etmek, lzumsuz yere ok konu mak: M kl emede i l im dkp samya hacet yok,
ye ri de i l. K rs iye k u r u lm u vi z g ibi y z g c rt l ke lm tk rmek, aaro n l u k etmek ne l z m? (Ahmed Vefik

Paa 1933ia s. 42). O. keman eski zamanda ok iyi saylan bir nevi yay < Fa. kam n i a.m. (kam n yay ve a ehrinde imal edilen. Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t ) . B u (metinde c c ) k em n k a larda h nok s n va rmdu r? (Ferec 855/1451 v. 15b). AD. aka inko veya teneke tas DS 1032 < Sl. (Bulg., Rus., Srp.; Hrv.) a ka a.m. Kelimenin asl mnakaa mevzuudur, b. M. Vasmer 1958 III, 306.

a , b. ca II. AD. a a bebek, ocuk DS 103334, TS 786 < a. ak a , kr. Mo . ak a a.m. M. Rsnen 1969 s. 95. Ekmek paras ko lay kazan lmy bu zamanda. Gar n, ca ala r . (M. Hachasano lu 1952 s. 5657). a a ol u k ocuk

aala

395

ana

oluk: B e n bu y la n daima yazya e let i rsem ol u h go rh a r. (A. Cafero lu 1945 s. 8). a ala /a la olgunla madan yenilebilen meyve (bilhasasa badem) DS 1034, TS 787 < Fa. a na a.m. Ch. Symeonidis 1973 no. 222ye gre Yun. (tsalo)dan alnm tr, fakat bu kelimenin bizzat Trke a ala dan gemi olduu mmkndr, b. N.P. Andriotis 1983 s. 377. B i r
de rdim var, o da a alar a alala r y nan g r y. a alan n i r i mi ol u r? (A. Cafero lu 1944 s. 96).

a r II seslenerek celbetmek, gelsin diye haber yollamak, davet etmek < a r I. B u c riye be n i detmce du r u r g rd i, a rd ... (Ferec 855/1451 v. 12a). Dativus haliyle: A ndan K. o l na a rd ve Evre no z o la n la r na a rd . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 87). AD. bunu devam ettiriyor: O bi r
ga rda na a r r: Ga rda , bi z im babamz bi r mektep yapm ! (A. Cafero lu 1945 s. 46). Bugn

accusativus ile: Ne c ip bey u z u n pa rmakla r ndan bi ri n i kv ra rak ga rson u a rd . (S. Soysal 1979ye s. 76). a r /a r hep birden ba rmak < a r fiilinin ortaklk (cooperativum) ekli, b. a la - . K a mu bi r u u rdan a r d la r. (Ferec 855/1451 v. 73b). a a et takrdamak (zincirler hakknda) R. Dankoff 1991 s. 25 < ses taklidi kelimelerden, kr.
tp tp .

a ana basit bir alg, ekseriya e ng a ana veya a lg a ana tabi rl e r i nde ge e r < Fa. a na /a ana a.m. B u ,
kad n la r i i n , mahal l eyi aya a kald ra n e ng ve a anal bi r d n sayl rd . K na ge c esi nde n ba layp g n e l ek i ka r la r z i ls i z def l e r i n i g mb rdete rek ... camla r za ng rdatt la r. (R.H. Karay 1940m s. 79).

a ano s /a anoz yenge Meninski 1680 I, 1553 < Yun. (tza ans) a.m. Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. Kr. akanos . Bodu r mu bodu r, ak nt
a ano z u g ibi bi r y r mesi va r, miski n i l l et i de va rm dedi l e r. (F.C. Gktulga 1953 s. 117).

a atay Orta Asyada Cengiz Han ile Timur devirleri arasnda hkm sren Mo ol hanedan < Cengiz Hann ikinci olu olan a atay (Mo. Cagatay )n adndan. a a akan su gibi ses kararak TS 187 < ses taklidi kelimelerden, kr. ET. a /ak Clauson 1972 s. 403404. Ak d u r h e r a k a n um s u g ibi a a o y r. | Ba a u r ub h ol keski n k l c la rla ya ra. (Nazm 1928 s. 9). K r . ca la /a la . a da muasr < a + da (da iin b. ada ) . (Dipnot) M o za rt a a da n l b i r bestec i ve piyan ist. (N. Nadi 1989 s. 51). a l, b. ak l . a l a l , b. ca l ca l . a l da ses karmak (hzl akan su hakknda) < ses taklidi fiillerden, kr. a lt . Ba ha r se l l e ri a ldad. (E. Atas 1996 s. 103). a lt suyun akarken kayalara arparak kard ses < a lda fiilinden, ses taklidi fiiller iin normal olan t (EO. du ) ekli nomen actionis, b. an rt .
retmen im! retmen im! diye hayk r la r de rs l ik l e r i n latan mavi bi r a lt yd bug n. (M. Ba aran 1992

AD. a t kr kr sesi TS 790 < a + onomatopoeticada grlen t nomen actionis eki, b. an rt . TS 790da gsterilen ilk rnek cmlenin mellifi bu t ekini (onu, kendisi d olarak yazar) bir fiilin gemi zaman eki telakki ettiini sylyor. Buna benzer bir hal iin b. r l t . a la, b. a al . a la , b. ca la . EO. a la an alayarak akan su TS 790791 < cala /ala I fiilden etken fiilsfat (participium activum) ve frequentativum mnasnda sfat yapan an eki; b. al nga n . EO. a la /av lan elle TS 791792 < ca la /a la I + fiilden nomen actionis mnasnda isim veya etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan eki (kr. M. Rsnen 1957 s. 138 139; orada ve TS 1974 VII Eklerde EO. iin misal gsterilmemitir). / / ile biten iki heceli kelime: ala (?), c a Clauson 1972 s. 408409.
Y uka rdan bak ld nda a a daki vadi parlak kumla r, re n k re n k ak l ta la r, yosu n l u d u rg u n g l c k l e ri , kpk l avlan la r , ka ra n l k ma arala r, ka r k yda yksele n g e itsi z s rada la r i l e g z alabi ldi i n e u za r gide rd i. (. nl 1986 s. 117118). Kr. a la an, a layan .

s. 218). AD. a r /ahr /ak r iki, arap DS 1040, 1044, TS 788 < ET. a r a.m. Clauson 1972 s. 409. EO. a r I barmak TS 789790 < ET. ak r a.m. Clauson 1972 s. 410. [-k r hecesiyle yaplm ses taklidi fiillerden, b. afgu r- ]. rviyye bu sz i d yic ek
em r i s h i l g l i n e k o rk u d di, a rd , gi yay nd. (Ferec 855/1451 v. 179b). a r ba r stste

a layan elle < a la fiilinin (y)an ile yaplan fiilsfat (participium), b. b rt l e n I . Kr. a la an, a la /avla n . De re l e r va rd, a layan la r. (Orhan Kemal 1963d s. 28). AD. a na anamak, yerde yuvarlanmak (hayvanlar iin); kvranmak, rpnmak, sarslmak DS 1037, TS 792 (TSde verilen haykrmak, lk koparmak mnasnn neye dayand anlalmyor) < + a na ; kr. ev r < + ev r .
C ev ba k a lmad h e rg i z mec l i, | B u a ld, a nad, s a rp old h l i. ( eyh o l Must af 1979 [1540] no. 5425).

barmak: Eb l f ev ris a rd ba rd . (Ferec 855/1451 v. 227a).

anam anam

396

ak

EO. a nam a nam/ nam na m damla damla TS 793 < eyn em / i n em in velar varyant m? Fiilden isim yapan m eki, b. adm I . a nam a nam k a yala rdan k a n su ... (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 20). AD. a nan aknl a uramak (?) < a na fiilinin reflexivum veya passivum hali, b. ac n I ve ac n II . Hayret! D nyada n e l e r va r, o u l ca n ... N e
diyo rd um? Lf ka r t rd m, o u l ca n. a nan n ca i nsan kon u mas n dola t r yo r. (F. Baykurt 1960 s. 75).

AD. ah m u r /ak mur st mavisi gz; yar uykulu bak DS 1040. 1046 < ?? kr. Krt. ah m r sarn ve mavi gzl JabaJusti 1879 s. 127. AD. ah o iskofri bal (uskumru?) < Yun. (th os) deniz akrebi A.A. Papadopoulos 1961 II, 431.
a h o o l u r, yn i a h o k i stanbu la de rl e r a h o ya iskof ri. B i z ah o de ru k o nda. (T. Gnay 1978 s. 203).

AD. ah a , b. ca a . ah a, b. cah a . ah ak, b. cah ak . EO. ah at angrdatmak < ah a fiilinin causativum hali (b. act- ). vel e r gste rd be n a h at (matbu metinde ah t ) yi n e h a l h l i k im | H M u l resmdu r h a l h l i l e h n oynamak . (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 189). ah r, b. ak u r. AD. ah u d i paavra, ie yaramaz bez paras T. Gnay 1978 s. 313 < ?? Eski ayl u u n i e r is i n i ay or n l e n
ayk la rs u n, o ayk la rs u n o n i. ah ud iyi mah ud iyi se resu n alt na,

EO. a na /akna meraka dp aralarnda tahminler yrtmek TS 793 < AD. a na meydan bo bulup cesaret alarak sylenmek; toplanmak DS 1038, 1046. a r l davetli < a r II + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan l ekler grubu (b. a rd l ). Aslnda ekiyle nomen actionis (b. al u-satu ) ve l ekiyle sfattr, fakat kulakta l geni lemesini andrd iin passivum mnas hakimdir.
N uman B ey yak n tan dk la r n o ge ce yeme e a rd . B u arada biz de a r l ydk. (A. Nesin 1961y s. 13).

a r , b. a r . EO. a r d r yzne haykrmak, svmek TS 793 < a r + ( ) ile d r dan ibaret olan intensivum genilemesi, b. an la t r- II . K a ra be z e r k z um u z,
ge l i n m z a r du rd la r. M e n m k a ra ba uma gr n e l e r ge ldi! (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 146).

(T. Gnay 1978 s. 239).

BSTT. a r d r /a r t r TS 1988 s. 269 bir eyi anmsatmak: . AD. a a gevemek, eskimek (duvar hakknda) DS 846 < ET. a a fsldamak Clauson 1972 s. 412. Kr. ah a . AD. a a k akll yer DS 1038 < a a + fiilden nomen concretum yapan ( )k eki, b. ac uk /ac k I . Ak a akl p na r la r n ba na otu rup ke l ek ekmek yedi l e r . (Yaar Kemal 1993h s. 12). a r I, b. ak u r . a r II, b. av r . O. ah kuyu, derin ukur < Fa. h a.m. N g h evde bi r ene ukuru:
h be l rd i. K a pus n acd. G rd , n e rd b n va r. A a a i nd i . (Ferec 855/1451 v. 65a). Mecazi mnada E eg i s b gibi n u metde, s a f da, h i nd e va r n i e u k c n i l e k im bi l e n i c es id r. (Ferec 855/1451 v. 116ab). Kr. ca II.

ak I (zarf) tam TS 795798 < ET. ak a.m. Clauson 1972 s. 404. Sub h n al l h ak gz i n e mi u rd u . (Ebul-Leys Semerka nd 1965 s. 108). Kime eyd du r N e c t d r ise : | ak sa a, ey g l i z r um, ak sa a! (Nect Beg 1963). I k u da h a lk lemi ak be n k a dar s a n u r, | Di l s a n ati nde h e r k i iyi p ege r se ze r. (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars]I , 319). t: Hsn Y us u f c e n e b i bk padi ah imi , ak amda ya aym . (N. Hafz 1985 s. 195). Hem l imandu r h em po ryaz t a raf ndan g i ri l r.
Amm ak i e r g i ri lme z, o l mik d r g i ri l r k im ada g n d o s t a raf nda k a la. (Pr Re s 1926 [16.yy.] s. 130).

O. ak II yrtk < Fa. k a.m. Yalnz u tabirlerde; ak et / ak eyle yrtmak: h tdi l e r, yak a la r n k tdi l e r. (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 41). ak ol yrtlmak: Y z e g l te ebb h td i n | S a b e l i nd e k old yak a s. (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 143). ak I vurarak yerletirmek < ET. ak a.m. Clauson 1972 s. 405 Kom u la rda n e kadar ha l , seccade, yatak,

yastk va rsa y m t G l l . Odan n i i n i kat kat st n e d emi , artan la r duva ra akm t. (M. Makal 1965 s.

55). k i kovan s uyla doldu r up a z a za akyo rd uk. Sokakta yakt m z b i r ate i n i i n e atyo rduk. (A. zakn 1989 s. 32). AD. (aa, odun) kesmek: Yon z
ho cas na h zmat ediyo, odu n n u g et i r iyo, da dan ak yo.

ahar, b. ar II. ahar enb ih aramba < Fa. ah r anbi h a.m. (ah r drt ve anbi h cumartesi). M h z i l k a den evve l ah r e nb i h i nde y r imege n iyyet ol u n ub ... (A. Bombaci 1946 [1560] s. 198). Kr. a r amba . ahavel i, b. cahavel . ahr, b. a r .

(A. Cafero lu 1940 s. 34). vurarak kvlcm karmak: Yan nda b zme yanc u u ak m ak | B u l nmaz k a v ki ak m a n ak a yd. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 81). srterek atelemek (kibrit hakknda): stemez i n bi r i b i r k ip ri t aka r da patlat r deye dm z sdd val la (F. Baykurt 1967k s. 252). im ek ak- : B i r a ra bi r im ek akt. Gk g r l ed i. (H.E. B ener 1956 s. 22). gn mak, gne do mak ?
N e vak t i n k o l b z i a ub bak a rd | Y z i nde n s u, gz l e ri nde n k a n ak a rd. | ak n ca k a r us na a la r id i, |

ak

397

aketa

G l ba lar u ba r n da la r idi.

( eyh ol Mustaf

1979 [1540] no. 652627). EO. ak II iftira etmek, gizlice ihbar etmek, aray bozmak TS 803 < EO. ak a.m. Clauson 1972 s. 405. a man n g z ed r l e rd i k i p di ha ak a la rd, p di h mte ayyi r de l e rd i. (Ferec 855/1451 v. 19b). bildirmek, if a etmek TS 802803: D me y l la r b u
r z um ola pi n h n | K i ak c o l u r g i z l y i devr n.

akal la rdand. (R. Ilgaz 1962n s. 69). sinsi, kanck: Ya cayarla rsa, ya dris A a bu akal havay g ze a lamayp bi z l e rde n apartaca c i l c i l banganot la ra omu z silk ive ri rs e ? (M. Elo lu 1957 s. 45). akal o l

pelenmek, ikillenmek; Son ra akal m o ldu n e, bi r daha gnde rmedi. Lebl ebide n n em kapyo r. (Orhan Kemal 1965i s. 49). akal la sezmek, anlamak:
Amatrl e r i n e n dangala nas l bi r bak ta ne yapmak istedi i n i akal l yo r! (A. lhan 1973 s. 100).

(Meh m ed 1965 [1398] no. 1198). (Argo) ak III istenmeyen eyi birisine kurnazlkla kabul ettirmek, yama mak < ak I. Kame r
G itt ik e a z t yo r. C i vi zade Adam sen de, bi ri n e akamadn g itti ... B u k z k r get i rmiye n se rmaye gibi saklayacak ms n ? (Musahipzade Cell 1936aa s. 15).

akaler i i Prunus spinosa < akal I + e r i k . B i r akale r i i


a ac, yaprakla r k sk n, hastalk l , dibi ndeydi. (Fruzan 1972p s. 37).

pe n ce re n i n

(Argo) ak IV sezmek, anlamak, kefetmek < ak I 29).

O. akalo s orta boyda bir top tipi Meninski 1680 I, 1627; M. Sertolu 1958 s. 62ye gre kelimenin sakalo z ve sakloz imzalar da vardr < ?? K fi r n b h i red
dah o lan ca ak l n ba na ve n c em dle ri n di i n e al ub ak a l s ve z e nb rek ve d a rb z e n ve t fek l e ri n e ba tete n te v r b... (Ta l k zde 1983 [1596] s.

Abe ai r, | bi z im de bi r i ft sz m z va r | a ka dai r. | O merette n bi z de akar z | bi ra z. (Nzm Hikmet 1930 s.

205). Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. (Argo) akano s dikkafal, inat, serke F. Steinherr 1932 s. 184 < a ano z yenge (Yun. mzekker eki 1 os iin b. afo ros ) ak iki imek fiilinin tesiriyle. Steinherr u misali veriyor: Tosu n akanosvar i
yanp r bi r bak la Para ve rme zse n e lbette gid b teba i r eke c e im. (H.R. Grpnar 1926b s. 22).

(Argo) ak V (iki) imek < ak I ? e h , g ce o l u h i l e mecl isde ak a rk e n ... (V s f Osm n 1257 s. 71).
ka tek daha aktktan son ra B e n l i a ld .

K ede d rt, be ki iden m rekkeb bi r g r up va rd. B u n la r ak yo rla rd . (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 89). B i r

(S.M. Alus 1944 s. 113). cak ak t r hep imek, durmadan imek: Saat e kadar akt la r ak t rd la r. (E.E. Talu 1937 s. 205). (Mektep argosu) ak VI snfta kalmak Yedi n c i s n fta akm , oku la gitmemeyi bi r l i kte ka ra rla t rm la rd . (M. Seyda 1970 I, 249). ak VII (altmalt kt oyununda) masadaki kat kapatldktan sonra karsndakinin kdn kozla almak H. Kodaman 1944 s. 122 Ve r i n maa Ilgaz 1962s s. 72). (Argo) ak VIII smak, tkrmek (mecazi manada) < ak I. ... bi r a ra ok bu na lm tm, akaym byle hayata dedim. (C. Kavuku 1997 s. 64). O. akaak sert eylerin birbirine arpmasndan kan ses TS 798 < ET. ak ses taklidi kelimelerinden, Clauson 1972 s. 403404, iki defa ve Fa. usuliyle ile birbirine ba l (b. be rabe r I ). G. Doerfer 1967 III, no. 1087de bu terkip Tk. saylr, fakat eski kaynaklarda bulunamad. Kr. akicak . akal I b.m. (mruf hayvan) < Fa. a l < Sansk. rig la a.m. itdm ki bi r ak a l u b i r b k a t nda n i va r- idi. (S. eyho lu 1973 s. 207). akal la r u l uyo rd u. Bayku sesle r i d uyu l uyo rd u. (A. zakn 1989 s. 76).

Steinherrin, kelimenin mnas iin verdii izah belki tam deil; verdii misalden ve baka kaynaklardan kelimenin ikiyi seven Akdenizli gemiciler ve bu tipten kimseler iin kullanld anlalyor: Ma lt z la rdan, akano z la rdan adam ok.

beyi n e! B i r maa daha! B i r ko z! u maaya ak! Maan n k z da, papaz koz da ayn e lde kalm t. (R.

Ba lyoz u i man Vi rj i n iye a latu rka ta rzda i letmeye ba lay ... (S.M. Alus, Ak am gaz. 25.9.1943). M ey ha ne u zakta de i l, sobac n n i zbesi n i n a rkas nda, talyan boyac la r, nakka lar, duva rc la r, Ma lt z gemic i l e r, akano z ipsi z l e rl e dopdol u. (S.M. Alus,

Akam gaz. 1.2.1944). Anadoluda bir otobsten bahseden daha yeni bir yazar a anos un yengeliini hatrlam grnyor: B i z im akano z bi r sal land, homu rda nd, yola koyu ld uk. (F. Otya m 1962 s. 16). H. Aktun 1990 s. 68e gre kelime ingene dilinden gelir ve denek, sopa manasnda kullanlr. akaral maz eski zaman tfei < akar akmak, akar (genizaman fiilsfat (participium aoristi) yapan ( n l ) r /maz iin b. aa r I ve amaz ) ve almaz kvlcm tutmaz, ilemez. ak a ralmaz la r varsa i l e r i ge lsi n ! (H.R. Grpnar 1339 s. 63). (Argo) bozuk tabanca F. Devellio lu 1959 s. 75. iyi ilemeyen, bozuk olan herhangi bir ey: O d ld l akaralmaz fayton u na m g ve n ip g z e l l e re g z atyo r . (S.M. Alus 1933p s. 111). AD. akaka/cakcak deirmende tlen budayn bittiini takrt ile haber veren bir alet DS 848, TS 799 < Ar. ca ca a deirmen arkndan kan takrt sesleri. AD. aketa kadnlarn giydii astarl buluz DS 1042 < t. giacc h etta a.m., belki ba ka bir dilin aracl iyle.

Kelime bandaki / / sesinin affricatas olan / / sesine gediine dair AE cildinde u misaller bulunuyor: akal, a rlatan, e lt k / e lt ik, e ta / e te, ana / h ana, ime ndif e r, im i r, it i l, o r II, o ra, o rak, o rba, k r, u h r u t. Baka misaller iin b. eke l eve . De l ika n l la rda n , i n aatta al an Rizel i

akal II yalanc, dzenci, aalk kimse. < akal I.

ak

398

akrka

ak I alr kapanr cep ba < Mo. ak u direk, destek, fakat Mo. ak u < Tk.den gelmesi muhtemel G. Doerfer 1963 I, no. 174. M emet
cebi nd e n aks n ka rd . Babas aky bi r bi l emi , bi r bi lemi , k l kesec ek kadar keski n l e t i rm i ti. (Ya ar

AD. ak m im ek DS 1043 < ak I + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . B i r akm oddu r,
Vicdan n i i n B u r ha n daha ok seviyo r? B u r ha n n gz l e ri ndek i mavi akm, ona hay ra n o ldu u adam a r t rd nda n m? (E. Atas 1996 s. 117).

s a k , ey h us rev i r n z eb n, | He r e re r k im t e i Fe r h d misk nde n k a r. (Hel k 1982 [16.yy.] s. 89).

Kemal 1992ks s. 26). Mecazi mnada: ak g ib i dik du r uyo rd u. Kaymakamn n nde se rt bi r selam ve rdi. (T. Apaydn 1991 s. 196). En ate l i, e n e l e avuca s maz,
ayn zamanda da en pa rlak ve yak k l zaman m, t gibi, ak gibi vakitk i devrim. (S.M. Alus 1944 s. 96).

ak II ak gibi < ak I: Evi n i n b i r d uva r nda kah raman l k 178179). (Argo) ak c ikici, ayya < ak III ? + - - + -c (b. al c ). (S.M. Alus, Akam gaz. Mays 1941).

g n l e r i n i n foto raf as l yd, Ko re y e g itmede n az n c e C umn u r z ge can, ak bi r ste me n. (E. Atas 1996 s.

aknt I parlaklk, im eklenme < ak + fiilden nomen actionis yapan n t eki, b. ak nt . Gk ve den i z ba tanba a bi r p r l t ve ak nt id i. (Halikarnas B alks 1946 s. 61). (Argo) aknt II iki meclisi < ak iki imek + fiilden nomen actionis yapan n t eki. Vagonda gi z l id e n gi z l iye ba ladk ak nt ya. (S.M. Alus 1944 s. 153). ak r I mavi hareli el veya bu renkte gz olan kimse TS 1983 < ET. a.m. Clauson 1972 s. 409, G. Doerfer 1967 III, no. 1090. hsan Kmil gz l k l e r i a lt nda
parl yan ak r g z l e r i n i k sarak, mste h z i t ebessmle r l e cevap ve rd i. (Fazl Necip 1930 s. 142). Bu renkteki

B i ra z ak c la rdan o ldu u i i n tepsisi n i tabak tabak seme meze l e r, k uy uya sark t lm ise le rl e donatyorla r.

ak l /a l akan suyun yuvarlaklatrd ta; kk ta paralar < EO. a l a.m. TS 787, M. Rsnen 1969, s. 96. Lokma yeri n e ak l ta yut se n, baba! (Z. lhan 1945 s. 8). ak l , ak fiilinin passivum veya medialis-reflexivum hali, b. a l- . B i r ivi sk ld , bi r ye n is i ak ld. (F.C. Gktulga 1953 s. 92). asker usul daha yksek rtbeden olan selmlamak: Nbet i avu i e r i gi rd i. ak ld . (S.V. rnek 1959 s. 75). ak l kal yerinde donup kalmak: me r old u u ye rde ak l kalm t. (Mahmud Yesari 1930 s. 166). ak l da tak tak gibi sert ve kuru ses karmak < ak l + ses taklidi kelimelerde /l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemsi, b. alda- . Kr. tak tak et . ak l dak tak tak gibi ses karan bz cihazlar (ms. deirmen, dokuma tezgh, ocuk oyunca) DS 1043, TS 799, ZTS 32, G. Doerfer 1967 III, no. 1095 < ak lda + fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki, b. ac uk /ac k I ). koyunlarn kuyruk altndaki kllarna yapp kuruyan pislik DS 1036, TS 799; pislik, kir: K n z n ya rm ak lda
i l e A l la h n evi n e g e l i rs i n i z , ki rl et i rs i n i z. (M. Makal 1980 uyuk la r, bu ray da

gzler uursuz saylr: ak r la r u u rs u z o l u r la r. Bak,

imdi o n la r b u rada olmasala rd, o k u oktan ge l ip a m za d m t. (Ya ar Kemal 1993k s . 17).

kark, tam deil, yarm; yeni olgunla maya balam meyve; kark iki. ak r pi lav pirinle bulgurun kartrld pilav, ak r s u yalnz ya mur yadktan sonra akan dere suyu DS 104445. Kr. ak rkeyf . Semantik saha itibariyle kr. ala I. ak r II bir cins do an TS 800801, Meninski 1680 I, 1553 < ak r I, G. Doerfer 1967 III, no. 1090. Havada B aykurt 1961o s. 302). ak rc padiahla ava giden doanc. Hasan Pa a Haremi mu ht e remde do anc ba ik e n ak rc ba l k i l e k ub ... (Sel nik 1989 [1599] I, 285286). AD. ak r III srgan otu, ak rca dike n i sar iek aan, uzun ve sert sap olan diken DS 1044 < ak r I.
ak r dik e n iyse, he l e rse, o zaman seme rc i l e r i n ku l la nd k yk la ka r l r. (M. Makal 1960 s. 20).

ka raca karaca ka rtal la r n , ak rdo an k u la r n n , akbabala r n l e ime dn t n g r yo rum. (F.

ak r, b. a r . ak r uku r dzgn olmayan (yol) < ikinci uzvu labialisation gsteren ifte tbir tipinde, fakat mnas ikinci kelimeden kaynaklanr; kr. G. Doerfer 1967 III, no. 1091. Labialisationlu terkipler iin b. abidik gub idik 2. Yol la rsa h em toz
toprak i i nd e, hem de ak r uk u rd u, y r mek ba l ba na bi r be lyd ... (T. Ycel 1954 s. 58).

s. 35). ak ldakl pis,

boklu:

Hkmet bi r ak ldakl D u ra n i i n yek n

kyl s n m e z ec ek?

(F. Baykurt 1961o s. 95).

EO. ak l du /BSTT ak lt akrt, takrt TS 800 < ak rda fiilinden onomatopoetikada normal nomen actionis ekleri olan d u > t ekleri (b. an rt ). ak lt l uk u l t u l u takrtl (ms. yaz makinesi); Hi u n utmam, maki n esi imdiki e n
kh n e l e rd e n daha ak lt l uk u lt u l u id i. G r lt s , sefe r tas g ibi evi n e n y uka r katla r nda n duy u l u rd u .

(S.M. Alus, Akam gaz. 14.11.1944). ak l ka l , b. ak l . ak lt , b. ak ld u .

AD. ak r ga /ak r ka maz aac DS 1044 < acaba ak rca dike n i ile ayn m? ak rga n n dik e n i batt e l ime. (. Balaban 1968 s. 144).

ET. a /ge ekiyle tekil edilmi hayvan ve bitki isimleri iin b. M. Erdal 1991 I, 83, 85. TT.de bunlardan tek tk misaller vardr. AE cildinde sadece ak rga /ak rka ve ek i rge / ek rg e yer almtr. Baka mnadaki kelimeler iin b. b i lge. .

akrkeyf

399

al

ak r key f hafif sarho < ak r I ve keyf . Fa. terkip rnek alnarak yaplm bu tr Tk. terkipler iin b. akgz . d rt kadeh yuva rlam , ik i kadeh de bana
i i rm i ti. Hac beyi n ha l i n i h i g rmeyi n. ak r keyif l i i a p p rk eyi f olmu . (S.M. Alus 1933p s. 168).

aklat aplatmak < ak ses taklidi kelimesinden tekil edilen fiil (causativum genilemesi t- iin b. ac t) . Ke ndi mamult ndan o la n arab n tad bi ra z acayp ...
B e n de bozmadm, i i n c e dama m aklattm, pek ho e n isi o ldu u n u syledim. (K. Bilba ar 1961 s. 12).

AD. ak r l alaca DS 104445 < ak r I + isimden zellikle sfat yapan l i eki, b. adamak l l 2. G zs
g zs kokan sokak e re lt i ot la r n n z e ri nde, kabuk la r nak l ka rpu z la r, sa r topatan kavu n la r , ak rl k rka a la r ... (M. Ba aran 1992 s. 40). akrkeyf: Kafas ak r l yd.

akmak I taa vurulup kvlcm karlan elik paras < ET. ak m ak a.m. (ak ii iin alet, kr. tokmak , ayrca fiilden isim yapan bu ek iin b. a rtmak ) G. Doerfer 1967 III, no. 1097, Clauson 1972 s. 409. H a l yk
g n ide n b u r z ak d , | Oda u rd l i ak m a ak d .

(M. Ba aran 1992 s. 295).

ak rpene tuttuunu koparan, her eyde karn arayan (kimse) < ak r II ve peneden ibaret Fa. usul terkib. O n la r sayesi nde bu i nsan la r n so n
de rec ede h esapl , hakk n n o n pa ras nda bi l e dikkatl i ve tit i z, alabi ldi i n e akg z ve ak r pe n e o lduk la r n bi r ke re daha an la rdk. (A.H. Tanpnar 1961 s. 135). Eski Dah i l iye na z r la r ndan Sait Efe ndi de ak r pe n e bi r kon u mac, bi r c ibe l ekmi . (S. Birsel 1995 s. 1718).

(Meh m ed 1965 [1398] no. 7881). aletleri iinde olan modern akmak C e ll i n akma na u za ndm.
Paketimdeki son siga ray yakp paketi bu r u tu ra bu r u t u ra c c k kadar yaptm. (. Kvan 1995 s. 70).

akmak II im ek; korkulu veya fkeli bak < ak I. (Y.K. Karaosmano lu 1928s s. 185). akmu r, b. ah m u r . akna , b. a na .

Leyl n g z l e r i te h evv rde n ak m ak ak m ak o lmu du.

AD. ak r m /akr m arlnca ses duyulan mesafe, kilometre DS 1046 < a r I + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I , ortadaki ksa nlnn d mesi iin b. a rla n - . Yalan, e l i nde mut i
bi r av kpe i hal i n e ge lmi ti. On u hadisel e r i n g i r i ft o rman na sald zaman, bi r ak rm u zaktan emn iyet l e takib edebi l i rd i. (H.Z. lken 1941 s. 214).

(Argo) akoz o l ii anlamak, sezmek < ak anlamak, sezmek + Yun. asll argo tabirlerine benzetmek iin o z eki, b. afo ros 1. B i r ik i de rk e n ote l ktibi akoz
olmu . B u n u ekmi bi r ke na ra: Baba, bi z e ote l i mi kapatt racaks n ? (M. Seyda 1969 s. 53). akoz la

ak birbirine geip kenetlenmek; birbirine ta m uymak < ak I fiilinin ortaklk (cooperativum) hali, b. al - I . Alt yata a kaza n n ve a rka Mecazi mnada birbirine uymak, uyumda bulunmak: G z l e ri n i n n nde n, Mac ideyl e teki n i n

ksmla r n se rm i . Ye n i rd ko l u n tek i k smlarla ak p ak mad na bakyor. (S. Soysal 1979y s. 25).

(gizli bir meseleyi) sezmek, anlamak F. Devellio lu 1959 s. 75, H. Aktun 1990 s. 69 (( )z lagenilemesi iin b. al z la- ) : Val la Osman abi, bi r dubara dnd amma, akoz l yamadm. (Kemal Tahir 1961 s. 70). O kadar n bi lmiyo r ya, akoz ladkla r da yok de i l. (R. Ilgaz 1981 s. 45). akr m, b. ak rm . AD. ak u r /ah r /a r bir nevi pantalon veya don DS 103839, TS 793794, R. Dankoff 1991 s. 25 < ya Fa. ak r a.m. ya da Fa. kelime Tk.den alnma; G. Doerfer 1967 III, no. 1048e gre aslnn Trke olmas muhtemeldir. B i r h idmetk ru k i ge r ek l ig i
ve k l d r st olmaya, i l ig i dgmesi, ve a h r ve y rtmac m ri nd e skkde n k u rt lmaya, ol mak l e n mddeti m ri mptez e l l i kde ge e r. (l 1956 [1586

st ste ek i lmi ik i f i l im gibi ak an hayall e ri n i bo u na u zak la t rma a al t. (H.E. Bener 1956 s. 5152). o c u k la r ge n e l l i k l e uy uml u davra nd la r. Se la hatti n i n kon u mala r te l evi zyo ndaki bi r takm di z e l e r l e ak mad zaman la rda maraza ka rmad la r. (.

Kvan 1995 s. 33). yar mak, yar yapmak DS 1045: At ak t rmak su ret iy l e h e r ik i ta raf dol u di zg i n d n odas na h c um ede rl e r. (H.Z. Ko ay 1944 s. 67). ki k iin: Ok u lda, d n l e rd e bay ramla rda be n i h ep
a k ec it l e ak t r r la rd , A k e c it l e Kadi r l id e bi r kahvede bi r g ec e sabaha kadar ak t m imdi iyi c e an msyo rum. (Ya ar Kemal 1980 s. 367).

87] s. 246). akt r ivilerle taktrmak < ak I fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . Hemen otobsle ri n kalkt meydana kap kadar bi r tabela akt r, h eme n sevkiyata ba la! (R. Ilgaz 1962n s. 62). EO. aku iftira < ak II + fiilden nomen actionis yapan u ( < u) (b. al u-satu ). Ol k i iye r z sylemek z yi
ol u r k im an u di l p esi amm zl k ve e l i p esi ak u c l k ol. (Zaj czkowski 1934 [1405] I, 49).

ak t r birisinin aklna vesveseli bir ey koymak < ak II fiilinin ( ) t r genilemesiyle intensivum hali, b. an la t r- I I . Epey dedikodu
yaplacak, i kvamna geti ri l e c ek, bi r ik i hadise uydu ru lacak veya bu l u nacak. Son ra as l m h im i, gayr resm k uvvet le r tah r i k edi l e c ek: M u rtaza B ey vi lyette val i i l e ko n u u rke n su ret i haktan g r n e re k ik i ke l ime i l e ak t rabi l i r de ... (M. Krk 1953 s. 81).

(kadeh l e r i ak t r- dan) iki imek x Efe ndim, gee n (R.C. Ulunay 1994 s. 74).

hafta ik isi n i n de can Maksuda gidip ak t rmak iste r.

(Konu ma dili) ak i ak et gmbrdetmek, nlatmak < Fa. ak ak ; kr. akaak . Madam Viyolet gk
g r l t s g ibi o rtal aki cak ede rek i e r i g i rm i , y ld r m d e r g ib i tepeye i nmi ti. A z, a z de i l, bi r volkan k rate r i. (S.M. Alus 1933h s. 331332).

AD. al I talk yer, plak tepe DS 1046; Trkiyede a l isminde 25 ky ve mahalle ve bir ile vardr, bu isimde ka da bulunduunu tesbit edemedim < Fa. l ravine F. Steingass 1930 s. 386, kr. amal mstahkem da geidi ve k a bal dar geit, yar, ikisi de Mo olcadan, G. Doerfer 1963 I, no. 183, 264.

al

400

alakalem

AD. al ala renk; ben, il, leke DS 1047 < ET. a l krl Doerfer 1967 III, no. 1049, Clauson 1972 s. 417. Kr. Az. al a.m. al I elle (ellerle) vurmak < ET. al a.m. Clauson 1972 s. 417. B u g ft u g i i ndeyike n o l siy h mfsid rviyyei gt rd i, y re ald. (Ferec 855/1451 v. 177a).
T a a ald esi n n m u n e ng , | Oda yak d yuvas n ad

ha lk na h i be n z emiyo rla r. (H.Z. lken 1941 s. 198). D u r bakaym, sala r sa r desem de i l, k umral desem de i l, ik is i n e de al yo r. (S.M. Alus 1933k s. 134). Han i bi r zaman la r bankala rda kapc l k ede n al camadanl Ka rada l la r va rd; di l i o n la r nk i n e al yo r. (S.M. Alus,

Akam gaz. 15.4.1941). O sabah hava lodosa alm t. (Halikarnas Balks 1947 s. 62). al VI bir yere yollanmak < al IV ? G e ce o ld u r h t ma 121). EO. ala I biraz, ksmen, natamam A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 80 < al + a fiilzarf (gerundium) eki, b. ark u r u ; Tk. dillerinde yaygn, W. Radloff 1905 III, 187778, M. Rsnen 1969 s. 97. Semantik geli me iin kr. buuk, yarm. AD. ala II bir an, bir ara DS 1047 < ala I. Baknz bi r ala . AD. ala III hayvanlara yedirilen tahl saplar, msr koan DS 1047 < Grc. ala a.m. E. Cherkesi 1950 s. 242. V. Cangidze 1980 s. 101102. EO. alab / alap Tanr, Allah TS 804806, alap Ta r a.m. TS 806 < M. Erdal 1982 s. 409415 Ca lab < Ar. *kle sahibi < cal l b kle ithal eden. El i n y z i n e sild i, k r a labum sa a! d di. (Ferec 855/1451 v. 50b). G e r i azd u r b u ibadet za h m eti, | l l e ok d u r H a k a labu ra h m eti. (M. Adamovi 1994 [136886] s. 52 no. 332). alaba ok k r o ls u n, u l u S u l t n ge ldi. (lib Paa t.y. [1911] s. 8). alaakmak sava grlts ile dolu < al ve akmak im ekden mteekkil grnen bu terkip belki akaak veya akiakn tahavvldr. Ce zayi r i n
ebe l l e ri nd e ke nd i M ustafa Kemal le r i n i b u la n ve a lt y ld r ba msz l k u r u nda alaakmak d e n C e zayi rde n yana kon u mazsa, byle T rk iye n i n ku rt u l u u l u u n e rde kal r . (F. Erdin 1969 s. 173). kt m bi r ba ma. To rbam s rt ma vu rd um, eh re aldm. Yabanc b i r ye rdeydim. (Halikarnas Balks 1969 s.

(Erefo l R m 1286 s. 66). silh kaldrarak vurmak: Z i nd ndan bi r l e cek h n


u san u . get r , K l c i l e alaym, bu s mbe r be n m e rl i m i g rs n. (Ferec 855/1451 v. 100b). Ke iye b ak al cak o lak bu cak d a osu r u r.

(V. zbudak 1936a [1466] no. 614). el srmek, s amak TS 815. di geirmek, srmak, sokmak N g h bi r k a ra

c n eve r a rk u r u g e ld i. A a n iy ze h a mle k ld , s a n cd. O l dah it i di i l e at u cas alt nda ald. (Ferec 855/1451

v. 128b). zarar vererek dokunmak DS 1060 (almak IX): (bak r al ) . al II bir eye vurarak ses karmak < al I. D ye s a b h
du rd uk d a R z v n d bu l mad. S zd g i y rl e r i ald, ba armad. (Ferec 855/1451 v. 30b). bir algy

almak A. Topalo lu 1978 II, 118119: Reb b gkek ala r id i. (Ferec 855/1451 v. 117a). Bi r itfa iye a rabas get i. Si re n i n i almyord u. (. igzel 1993 s. 30). Geisiz olarak ahenk etmek:
M ut r ib l e r h e r t a rafda alarla r, rak k s la r oyna rla r.

(Ferec 855/1451 v. 44b). ses karmak (ms. saat veya alg hakknda): Z i l alma a ba lad. (H.E. B ener 1956 s. 24). Mzik paras hakknda: Ca z ba lad. Eski bi r tangoydu alan. (N. Cumal 1956 s. 5). algnn kendi sesini karmas iin kr. dg /dv II. al III sirkat etmek < al I; aslnda herhalde bir argo tabiri, kr. a rp . tt if k tmi le r k i b u bi z ati b u 855/1451 v. 240a). EO. cal ub a rp talan etmek:
H a yrabol i ve o rl uy ve vi l yeti va rub al ub a rp ub g r ge l r l e r id i. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 18). cal ub

C iyp r i mk riy n e l i nde n e h re ge l b k a bb nda k o nmad n k a palar (metinde k a k a la r ), alala r. (Ferec

hrszlk etmek: B aysal 1944 s. 215).


rp

i g c als n rps n .

(F.

AD. alak iaret, iz DS 1948 < al I + ak . alakla /akkakla ara trmak; ivedilikle aramak DS 1019, 1058. O. alak evik, becerikli < Fa. l k a.m.
fe r n Rabb l lem n e, l k e! (Ferec 855/1451 t a b i S a d he z r n p k e, h t r

al IV (eitli i ameliyeleri iin; hepsi al Iden) ilve etmek, katmak (yemek piirirken) DS 1060 almak V, TS 315. (bir eyin sathna) srmek DS 1060 (al II): Ka la ra rastk s re rl e rd i, misk ala rla rd ... (H.Z. Ko ay 1944 s. 328). O l um, ana n

v. 138a).

n e sard ba na? A ha retme n im, sabahl eyi n scak scak adam boku ald. (M. Ya mur 1957 s. 15).

yourt yapmak iin st mayalamak DS 1059 60: Hasan h e r g n yo u rt almak i i n ke nd isi n e l z m ola n mayay saklama a mecbu r o l uyo r. (Sabahattin Ali 1943 s. 36). (beline, boynuna, bana) sarmak TS 819. bimek (kuma, elbise) DS 1060. silmek, izmek (yaz hakknda), kr. al k II. R. Dankoff 1991 s. 15. al V (insan d mnasebetler iin) hafife andrmak, bir nansn gstermek (dativus haliyle) < al III.
Bak ra ala n k z l y z l e r i, pa rlak ka ra gz l e r iy l e ova

alakalem durmadan, dnmeden, sratle (yazmak) Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 49 < al + a fiilzarf (gerundium) eki ve kalem, yni kalem alarak. Bu ve bu tipten olan teki terkiplerde fiil Tk. gramerine mugayr nesneden ncedir. Bu terkip tipine rnek olabilecek Fa.da bir ifade tarz bulunmuyor (bulunsa *k a lamza n n eklinde olurdu ve gene fiil nesneden nce olurdu). Onun iin bu tipin ortaya kmasn aratrmak lzmdr. Ba nk not la r destel e rl e ge l ip masalar n st n e
y l yo r, al e lace l e defte rl e r doldu r uyo r. va rakalar kesi l iyo r, a lakalem

(S.M. Alus 1934 s. 36).

alakam

401

alm

alakam kamy vurarak < al + a fiilzarf (gerundium) eki ve kam ; bu terkip tipi iin b. alakalem . btn ayrntlariyle at arabas DS 1049. alaka k abuk abuk kaklyarak < al + a fiilzarf (gerundium) eki ve ka k . Terkip tipi iin b. alakalem. ri i r i ekme i kopa ryo r, alaka k gidiyo r mantya. (Tark Dursun K. 1955 s. 64). O. lk eviklik, abukluk, uyanklk < Fa. l k a.m. Nomen abstractum yapan Fa. - iin b. baz . B u
muvaffakyet, s h hat i z e r i nde bi r mu c i z e tesi r i gste rmi gibi idi. Z i h n i nde bi r k ayi , ha rek et le ri nd e bi r lk! (H. Taner 1954 s. 72).

b le i l e r yapmas n, yoh s a ge ndiyi alg n ede rim.

(A.

Caferolu 1945 s. 6). al gu /BSTT. al g musik aleti < al II + fiilden nomen instrumenti yapan g /EO. g u eki (b. ag ) . On la rla g e z iyo r, e l e n iyo r, alg c mb vakit ge i r iyo rd u. (Sabahattin Ali 1937k s. 26). N e va r
al uda a lamazsa b m z r, | K u n i n i itse i i l e r fak r.

(Ferhengn mei Sad 1340/42 s. 38). al , b. al u . EO. al c algc TS 807, Meninski 1680 I, 1556 < al II + fiilden det ve meslek ismi yapan i ve c eklerinden mteekkil c genilemesi (b. al c ).
Re ng re ng d o n la r geymi le r, al c la r i l e, rak k s la r

AD. alakop /al kap al rp kesilen bak DS 1019, 1058 < Yun. (tsalukpus ) a.m. (tsal al < Tk. al ve kpt kesmek) Ch. Tzitzilis 1987g no. 545. alap, b. alab . alar, b. i la r . alar saat saatleri alarak bildiren saat < al fiilinin genizaman fiilsfat (participium aoristi) ve saat , Meninski 1680 II, 2517: O l dem h em n S a ns a r
M us t a f bi r yol k o yn u ndan bi r pala k a rd k i a la r sa at gibi sad la r v rd i. (. Elin 197778 [1876] s. 210).

(Ferec 855/1451 v. 44b). Fakat RD. al c hrsz O. Blau 1868 s. 211 al III e dayanr.
i l e e h z dei alma a geldi l e r.

AD. al k I yara, ban izi; kesik; yznde yara izi bulunan DS 1054, TS 808, Meninski 1680 I, 1558, R. Dankoff 1991 s. 25. < al I + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan k eki (b. ak ).
Kime be z etsem an ? B i r y re bak a n fit b? | M h ise y z i al k , h e r c y eh r o lan d u r . (Z t 1967

[16.yy.n ilk yars] I, 285). arpk, yamuk DS 1054: B u a rada ke na r bo aza gre al k l e e n i
C uma n n e n esi a lt na s rd , l k s uyu l k rdatarak ykad. (F. Erdin 1973 s. 74).

alataban paldr kldr (kamak, ko mak) < al + a fiilzarf (gerundium) eki ve taban; terkip tipi iin b. alakalem. Haydarpa a da, Papaz n bah esi
ay r la r nda, el l e ri nde yarm a r l imon, yalaya yalaya, ala taban ko uyo rla r! (S.M. Alus, gaz. ve tarih

al k II cin arpm gibi, hastalkl, yz solgun, sakat < al k I. al k bi r g n e . (N. Meri 1965 s. 10). Y z n e
i n ey i bat r, i r i n i a l! C e h res i n i n al k l sad ri esbak n o l u n u n k i nde n bete r. (S.M. Alus 1933p s. 82).

mlum deil). AD. al ba adaay < Lt. salvia a.m. ve birok dillerde m taklar var (b. ms. P. Skok 1973 III, 197). albadar, b. alpatu r . alene hep konuan, enesi dk < al fiilinin 2. ahs tekili emir hali ve konu mak eyleminin esas vcut uzvu olan e n e (kr. dalbu r u n ), fakat bu iki unsur birbirine nasl balanmtr? e n e a l! gibi bir cmlenin devrik haliyle mi kar karyayz? B i l i rd i teyz esi n i n al e n e, h uysu z kad n o ldu u n u . (M. Seyda 1974 s. 127). AD. aleser ykanmak amaciyle yerde yaplm ukur ZTS 1976 s. 32 < Krt. al asa r (?) (al ukur ve sa r souk, yni souk ukur) A. Tietze 1982z no. 39. al gavu r, b. alka . al g, b. alg u . al ghane alg alnan yer, eski zaman konser salonu < alg ve ha n e , b. abdesthan e /aptesha ne . te o es nada alg ha n e l e r, meyha ne l e r, kahve ha n e l e r a ld . (S.F. Abasyank 1955 s. 47). AD. al g n (cin tarafndan) arplm < al I + participium passivum mnasnda sfat yapan g n eki, b. akk n . At n n g n g rd m, ya r n syl e bi daha

normal insan gibi hareket etmeyen: B i al k ga r bu Nac iye g z. Ha d n r, ha d n r. (N. Meri 1965 s. 10). delice hareket eden, ha ar; gemtutmaz, idaresi zor (at) TS 807808, 808809. G. Doerfer 1967 III, no. 1052. O. al k III silinmi, izilmi (yaz) Meninski 1680 I, 1558, M. Sertolu 1958 s. 62 < al IV + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan k eki, b. ak I . EO. al m I vurma hareketi, vuru; vuru mesafesi, kl vururken izilen daire DS 1055, TS 809810. < al I + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I .
H u s rev n l c h u sa c n ibi nd e n yana ub, gend si an la ru a l m nda ola, an la r g e nd n al m na d b emr i be r as olmaya. (l 1982 [1581] s. 231). Mecazi

mnada (bir iin) al m n a l nasl yapldn tecrbe ile renmek: l ede n son ra e l l e r im hayl i k r lm , baya al m n alm tm i i n. (M. Ba aran 1955 s. 23). al m na get i r bir ie veya sze frsat bulmak, punduna getirmek: Egoist i nsan la r n e n

sk k u l la ndk la r be n ke l imesi g ib i, asalet sz n di l i nde n d rme z, bi r al m na get i r ip bu ko n u z e r i n e sz amad g n o lmazd. (A. akr 1949 s. 2223).

Oyunda topu kar tarafa kaptrmamak iin el, ayak ya da vcutla artc hareketlerde bulunmak TS 1983 Halam k z k u lak ve rmi
al mla

alm

402

alkam et

radyoya: Kadri ge ld i ... Kadri al mlad ... Kadri ve rd i ... Kad ri atlatt ... Kadri k v rd ... (A. Nesin 1965 s. 8).

al m II gsteri, kurum, caka < al m I. u n u n al m na

bak! A rabam var, i ft l i im var. He rkeste n ba ka ya yorum, yiyo rum, i iyo rum, e l e n iyo r um diye d n yo r o lmal . (C. Yrk 1957 s. 95).

AD. *al k alkalamak DS 1058 < yalnz bir yerden bildirilen kelime alka fiilinin hatal bir kayd olabilir (fakat b. calk n ). Baka kaynaklarda bulunamad. alka silkmek, sarsmak DS 1057, TS 812 < M. Rsnen 1969 s. 97ye gre al vurmak ile ayka alkalamak fiilerinin karm. B i r g n m u h l i f y l k d , gemiyi alk a d. (Ferec 855/1451 v. 195a). Mecazi mnada: Kf f r o rd us u na naz a r eyled i g rd ki bi r bah r- i b -p y nd r, sah r y alk a yo r. (M. Na m 1280 I, 149). AD. alka /a l kavu /a l ga vu r /a l kay /a l kak tahl eleme e yarayan alet; msr kalburu; pamuk kozasn temizlemekte kullanlan en seyrek kalbur; yo urdun yan almak iin kullanlan aa; testi yayk DS 1051, 1056, 1058 < alka + fiilden nomen instrumenti yapan /g i eki, kr. bi le i, bu rg u . On y ld r boz u k bi r alkavu va r bi zde.
O nbe y l n c e bi r paras n Demi rc i y e, bi r pa ras n A al ya koydu la r, B i z e n e rde n oy faz la ka rsa bt n n o raya ye rl e ti re c e i z dedi le r. (M. Makal

EO. al n I yaralanmak TS 810 < al I fiilinin passivum hali, b. ac n I . AD. cin arpmak; inme inmek; delirmek; tutulmak, vurulmak; rzgr veya scaktan bozulmak (ekin hakknda) DS 105556, R. Dankoff 1991 s. 25. Sal i h by l yd,
d nyaya al nm t. N eyi, n e rede g rse a rve riyo rd u bu by ka r s nda. (Ya ar Kemal 1976 s. 60).

al n II, al II fiilinin passivum veya reflexivum hali, b. ac n I ve ac n II.: Ajans biti n c e plak al nmaya
ba lad. Sa da ve soldaki kahve l e rde de e it e it a rk la r al n yo r. (O. Akbal 1946 s. 44). B i ld i l e r k i al na n reb bdu r.

(Ferec 855/1451 v. 120a). al nm stne bir ey srlm : Kimi byk e ka rto n la r kesip s. 27).

yap t ryo r. K imi f rad r, u c u al nm tahta parasd r, e l i n e n e ge i rm i se, ha r l ha r l yaz yo r. (F. Erdin 1973

1975 s. 64). alka la /AD. alpala silkelemek, kartrmak; yourt, pekmez gibi eyleri sulandrarak ezmek DS 1061 < a lka + kk nszle biten fiillerden ala /e l e (b. avkala ), kk nl ile biten fiillerden la / l e ekleriyle (ms. ok ala , yaykala ) dimintifiteratif fiil yapan genileme (yahut, hakikaten byle bir fiil varsa, dorudan do ruya *alk dan). Esmer, u z u n ca boyl u, i n c e yap l , t i r e
gz l k z mete l ik l e baklala r bi r i k i alkaladktan son ra at a z n : ... (O.C. Kaygl 1939 s. 10). stme ba ma bakamaz o ldum. El imi y z m so uk suyla alpalayve r iyo r um. Pisl ik i i nde y z yo r u z ya, ald rd m yok. (M. Makal 1950 s. 43). alkalan

AD. al n III kendi zerine srmek < al IV fiilinin reflexivum hali (b. ac n II ) . Her ak am tu z l u s u al n yo rum, retmen im. (M. Ya mur 1957 s. 11). kendi kendine aranmak, yoklamak DS 1056: El 119). rtnmek, sarnmak DS 1056. . silinmek (yaz hakknda) TS 810. EO. al sava, muharebe TS 811 < ET. al a.m. (a l I fiilinin ortaklk hali ayn zamanda eki varm gibi nomen actionis oluyor, b. ap ) . Eyle al [ve ]
u r u eylemi d r k i evs f imk n tak r r u ta h r rd e n b r nd u r. (A. Bombaci 1946 [1560] s. 300). al k l

yo rdamiyla c i a ra tabakas n a rad: Ulan u tabaka ne reye gide r? a l n r m bu lamam. (Kemal Tahir 1957r s.

sava mak, muharebe etmek TS 811 (bu tr tabirler iin b. ald r et- ): Yol umu z k im vu ru rsa,
i l ey m z e d u r u rsa, | Du ravu z a l k lavu z, dartavu z k l u ravu z. (Sult n Veled 1958 [1226/1512] s. 36).

silkinmek; dalgalanmak; titretilmek: (F.C. Gktulga 1953 s. 111).

B y k kala la r n sa dan soldan gste riyo r, gbe i e rk ek le r e ka r k v r k v r isti f ham i a ret l e riy l e alkalan yo rd u.

EO. al I sava mak, vuru mak TS 811812 < ET. al a.m. (a l fiilinin ortaklk hali) Clauson 1972 s. 421. z l e r dah g rd i l e r k im bu k f i r l e r yet ey h immetl e r tmi le r k im sl m le ke ri l e n ey al ala r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 179). al II ura mak, emek sarfetmek < al I.
A h l n i , kyl n boyu n u n u b ke n, al ub abalayub r h a t edec e i bi r zam nda k a r s na diki l e n a ala r, e r f bu c iv rda dah i mevc ddu r. (Ah m ed erf 1326

AD. alka ma ayran DS 1057, K. Emiro lu 1989 s. 66 < alka + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ma eki, b. baz lama . ay bi i rey im mi, alkama yapaym m? (F. Baykurt 1971t s. 14). AD. al kama ekerden veya pekmezden yaplan erbet DS 1057 a lkama a b. bazlama . AD. alka mal ka o l kaynamaya balamak, alkalanmaya gemek < isim haline gelmi emir sygas ve labialisationa uram echo word (baka misal bulamadm). Labialisationlu terkipler iin b. abidik g ubidik 2, , echo word iin b. alay malay . Ky n i i alka malka olmu . Adamla r
Vel ik u l a g zayd n etmi l e r. ay n gayfasn i mi l e r.

s. 294). ilemek (bir cihaz hakknda). (M. Seyda 1974 s. 57).

Daha ku rg us u n u i l k bk te can la nd. al ma a ba lad saat.

al kan al mak detinde olan, al may seven < al II + fiilden o i i det edindi ini gsteren sfat yapan ka n eki, b. al nga n . T rk M i l l et i al kand r, z ek id i r. K. Atat rk. (T. Apaydn 1991 s. 328).

(F. Baykurt 1971t s. 65). alka m et (at) kamlyarak ko turmak DS 1057 < al Iden emir ve kam; bu terkip tipi iin b. al e n e . Y l la r g e ip e n k k g e zg i n o la n, anas n ,

alkan

403

ama r

babasn , a ala r n ve bacs n z l ed i i nde alkam ett i at na ... (A. Kutlu 1991 s. 26).

k a lan e l l e r i pa rmak la r alparal k ed iyo rdu.

(H.R.

Grpnar 1339 s. 142). AD. alpatur katrc, kervanc DS 1061 < Fa. rp d r a.m. ( rp drt ayakl hayvan ( r /a h r drt ve p ayak) ve d r malik olan, sahibi). A. Tietze 1969 no. 31. calbadar at veya katr kervannn nnde giden hayvan DS 1050. / r / > /l / de iimi icin b. amel ikan . AD. alt dikenli al DS 1062, ZTS 33 < ?? (M. Turul 1969 s. 257258). alu / BSTT. al brtlen gibi bodur aa < Tk. dillerinde yaygn b. M. Rsnen 1969 s. 97; M. Rsnen kelimeyi istifham i aretile a l fiiline balyor. N g h b i r al u d ibi nde n b i r k ek l ik u d. (S. eyho lu 1973 s. 254). Ol vak t de n b r yalan
dan uk la ru t s i o mad, z d a da, bayk u v r n ede, se r e al uda, akke ba n o i n e b rak m du r. (Ferec Padi ah tut uyo rla r, kat r n k uy ru u na ba layp da bi r a lt kst r yo rla r k uy r u u n u n alt na, hayd bakalm! gidiyor.

alkan alkalanmak, akalanarak yrmek TS 812 < alka fiilinin reflexivum hali (b. ac n II ). Ancak o
gec e Sabi r Efe nd i a i l esi ye n i, ve evve l k i l e re n isbetl e daha et raf l bi r dedikoduyla alkand. (E.E. Talu 1939 s. 47).

alkant dalgalanma < alka + fiilden nomen actionis yapan n t eki, b. ak nt . O g nde n b ug n e kadar,
den i z e at lm bi r tahta pa ras g ib i, hayat n alkant la r z e r i nde y zd m du rd um. (H. Aytekin 1945 s. 74).

alkap, b. alakop . alka k kaklama yar < al II fiilinin emir hali ve kak; terkip tipi iin b. a l e n e . He rkes pi lva alka k gi r i mi ti. (Orhan Kemal 1954b s. 140). alka k et ka klamak: S cak scak yemek, ooh! Ekme i n i do ra r, alka k ede rs i n! (Orhan Kemal 1954y s. 11). AD. alkatura hayvan saym DS 1058 < rv d r (b. alpatu r ) a a (?),/ r / /l / geli mesi iin b. amel ikan .
Ya r n sabah e rk e nde n h e rk es davar n s r n evde n d ar ka rmyacak! alkatu rac g e l iyo r kym z e haaa!

(H. Aytekin 1945 s. 59). alkavu, b. alka . alkay, b. alka . AD. al k n alkalanmak, alkanmak < *alk fiilinin (hakikaten byle bir fiil varsa) reflexivum hali, yahut da alkan fiilinin bir varyant. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . Koy alk n r gay r! (Orhan Kemal 1954b s. 280). EO. alk k o yun/a l k o yun srt st (yatmak) TS 813 814 < kr. y z koyu n A. Bodrogligeti 1972 ??. Avrat a lk k o yu n yat rm . (P.N. Boratav 1995 s. 111). Vah! Be n lm m! d r. Hem n al k o y u n yatu r. (a.e. s. 124). AD. al la grmeden el yordamyla aramak, yoklamak DS 1058 < kr. alakla /al lakla + ??. AD. al lan dolap aranmak < al la fiilinin reflexivum hali. O kadar sk da al yo rdu k i de rse!
B e i bit i re c e i y l o raya bu raya al lanma a ba ladk. B i r yandan Enstit u s nav na gi rd i, bi r yandan G edik l iye ba vu rd u. (F. Baykurt 1969 s. 21).

855/1451 v. 108 ab). Ve k a d m l eyy mdan i l h z e l n odu n ve al s h e rk ese mub h k l n ub... (.L. B arkan 1943 s. 338). al rp kolayca ate yakmaya yarayan ince aa dal, kuru ot gibi eyler: ze rl e r i toprak la al rp i l e rt lm bi re r
kmese be z eye n evl e r g r ld h lde d ge r l e ri nd e mu ntaz a m bi n la rda, olduk c a tem z g iyi nmi i ns n la r, bi r es e r i h a y t mus dif i na z a r dik k a t ol uyo rdu.

(Ah m ed erf 1326 s. 219220). alyaka et yakasna yap mak, yakalamak, ele geirmek Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 49, Meninski 1680 I, 6555 < al I ve yaka, terkip tipi iin b. al e n e . Bak a l m d a mdan, bacadan, d v rdan
atlayub yak a y k u rta ra bi l i r isek n e a l k a amaz isek bi z i al yak a ede n l e r i me r h a metl e r i n i c e lb i n lak rd h z r lamadan ayr re yok . (H.R. Grpnar

1316 s. 384385). am b.m. (ine yaprakl aa) < kelimenin yaygnl iin b. M. Rsnen 1969 s. 97. Ve Uyvar k a l as na

ra y t yifesi d r h a rbde n get rd k l e ri ve n e h r i aga i l e sal db ge l e n am tah t as ndan ve s yi r k e r stede n h e r arabadan be e r ak c a al n ub ... (.L. Barkan 1943 s.

315). AD. aman kebap, pirzola: skaralk et DS 1063, ZTS 33 < Erm. aman kimyon veya Ar. (Suriye dial.) man emen ve ondan mman saupoudrer de cumin des prs A. Barthlemy 1935 s. 138. Kr. eme n I. amari va / ma r i va (gemicilik tabirlerinden) gabyerlerin direklere kmas iin kumanda L, Gray 1943 s. 25, 110 < t. (Venedik dial.) c iama ar ri va a.m. KahaneTietze 1958 no. 44 not 1. ama r i giysisi Meninski 1680 I, 1561 < came uy ama r ykayan. nlden sonra inorganik bir / r /nin hypercorrection vastasyla tremesi iin b. ale n g i l l i /a l e n g i rl i ve nomen agentisten bir nomen instrumenti, daha geni mnada nomen concretum kmas hadisesi iin b. bo raza n . Z te n ma r azg n i k i ye ri nd e n yamal. (Ah m ed

AD. al ma barts; sark DS 1059, TS 815, R. Dankoff 1991 s. 25 < ET. alma baka mnalarda Clauson 1972 s. 420, sark < al sarmak M. Rsnen 1969 s. 97, A. Tietze 1982z no. 24. Fiilden nomen concretum yapan ma eki iin b. aktma . Ke j
rak b be n, ey se rv i si h , imdiye dek | Tak y ecak s a n u r id m ba n , almal imi . (Z t 1970 [16.yy.n

ilk yars] II, 95). alpala , b. alkala . alpara parmaklara taklp alnan zil Meninski 1680 I, 1556 < a rpara ; /r / > /l / de iimi a l II, kr. amel ikan . Oyu na kalkd la r. K o l k o l st n e at ld, bo

ambuna

404

an

R sim 1334 s. 9). kirli ama r ykama ii: te o


zamandan be ri dadm tahtaya, ama ra gide r, be n de ona yardm ede rdim. (A. Atasoy 1940 s. 2425).

umua ka rmaya g c yete n i n yvmiyesiyle oyn uyo rla r.

(Fruzan 1982g s. 198). amur /am r I b.m. (vck toprak) TS 819 < Tk. dillerindeki yaygnl iin b. M. Rsnen 1969 s. 98. Maddenin ilk varyantndaki fonetik geli me iin b. abuk . B u E rg e n e kp rs i n y r i evve l o rman l d , amu r ve keg idi. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 104). Koskocaman bi r otomobil a r y
h z la ik iye bi t i. Dkkn la ra, i n c e c ik kald rmdaki i nsan la r n st le ri n e ba lar na amu rla r s ratt. (Ya ar

AD. ambuna bir eit ddk DS 1064 < Yun. (tsambna) < t. zampogna < Lt. symphon ia < EYun. sympho n a aheng A. Tietze 1955 no. 268. AD. ama aatan oyularak yaplm kepe DS 1964 < Fa. ama a.m. (am byk kepe + a kltme eki, b. ba e ) . AD. amak aatan oyulmu sapl su kab DS 1064 < Meninski 1680 I, 1649 ve M. Rsnen 1969 s. 98 e gre ama kepeden mna bakmndan ok uygun; sonundaki /k / ilvesinin izah g; apak Iin varyant olmas daha muhtemeldir. B i h te r i n
ama ndan bi r ka damla ayra n mantosu na dk ld. (Aka Gndz 1940 s. 231). Kr. apak .

Kemal 1976 s. 85). Mecazi mnada: Dana Me h m ed


tevk f edi ld i, edi lmek z e re diye ri v yetl e r de dn yo rd u. B u ndan H a c K a d re de amu r s rayacak d . (Mah md Yesr 1928 s. 376). AD. amu r aylak /amu r kek /amu r gmk

bir amur denizi, dipsiz amur: Art k o c uk la r ok uyacakla r bi r yapya


kavu mu lar, kyl l e r amu rda aylakta kamadkla r eh i r yol u n u n baya bi r yol hal i n e g et i r i l i i n i d nya gz y l e g rm l e rd i demek. (M. Makal 1971 s. 101). eytan m diyo r, bast r u n u suya, bo u la na dek b rakma e nsesi n i. Kals n amu rda kekte. (A. A ao lu 1980d s.

O. amar u her tarafta, bsbtn Redhouse 1890 s. 703 < Fa. r s drt taraf + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak . B i r s o fa st nde tah t
z e r i nde bi r e r ve bi r z e n s ret i o l ub h e r bi ri n bi r e l i z e r i nde ya n bi r i n s a el i nd e ve bi ri n s o l e l i n e bi re r z i r am a r u z cdan bi r l evh n i h de ol u nm u .

36). Emme h a yvan n aya sa lamm, k o r h m a s r, g it, n e am r va r n e gmk! (Ebbekir H zm 1326y s. 115). (Argo) amur II terbiyesiz, ahlksz, yapkan, srna k Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 49, F. Devellio lu 1959 s. 76 < amu r I. Haydi o radan, ola n amu r! Top
gibi ka ry byle diye diye tahtal kye gnde rd i i n i z i n daha sen esi olmad. (Umran Nazif 1948y s. 70).

(Al Azz 1268 s. 126127). AD. amd tavan DS 1064 < ?? B g n kose arda la r ge l i r, Rsnen 1933 I, 109). AD. mel /e mel eri, kavisli DS 1064, 1107 < ?? Ycel 1954 s. 76). AD. am/emi dut kurusu; kuru zm DS 1065, 1129 < Erm. ami a.m. R. Dankoff 1995 no. 585, kr. Grc. ami i a.m. E. Cherkesi 1950 s. 242. emi
ge lsi n, o u r a gessi n, e re z i k i up l u, yal lh d yi n ce, polatnan ge l iy i. (A. Cafero lu 1944 s. 97). G z l e r ek ek, ka la r cmel cmel, yanakla r alma gimi, dodakla r k i ra z g imi, a z g cc uyc ek, be l i n c e c ik! (T. su iste rl e rse ba rda anan v rme, tasi nan v r. Ba rda anan v ri rse amddaki ya de ris i n i go re l l e r, alal la r. (M.

amurc l /amu r l nadir ve kymetli bir cins yaban rdei; balkl C. Avc 1937 s. 111, DS 1066 < amu r + bz ku isimlerinde grlen c l / l eki (J. Deny 1921 no. 547), b. bal k n . amur lan sululanmak, cvmak, sarholukta edepsizle mek < amu r II + isimden fiil yapan la n geni lemesi, b. abaplan- . ki kadeh yuva rlad myd, ba la r dayak yeyi n ceye kadar amu rla nmya. (O.C. Kaygl 1939 s. 219). amur la edepsizle mek, (birisine) kaba hakaretlerle hcum etmek < amu r II + isimden ... haline gelmek mnasnda fiil yapan la genilemesi, b. bayramla - . Aman eskic i ba , d n de sz ve r.
Pe r embe tez ge l i r. B u raya gel i n c e amu rla r m! amu rla . So n ra ka rakol l u k o lmaz my z ? (M..

am r, b. amu r. AD. am huysuz, ifteli, hrn (at, katr hakknda) DS 1065, TS 820 < Ar. am a.m. N e anbe r be n i b ra h r,
n e Al H a ccan , o am k a t r payvand n z e r. (Ebbekir Hzm 1326y s. 171). Kr. semu .

AD. ami taze peynir DS 1065 < EYun. * (*trfion) a.m. [Tsak. dial. /t r / > / / ] Ch. Tzitzilis 1987g no. 536, fakat b. K. Karapotosolu 1999 no. 62. AD. ampara/anpara zil, arabalarn ses karmas iin tekerleklere konulan demir levha DS 1065, 1071 < a rpa ra . Eskide n gec e l e ri uk u rova da
y r rk e n, u zakla rdan, ka ra n l n te l e r i nd e n arabala r n amparala r n n sesle r i tok, koygu n g e l i rd i. (Yaar Kemal 1955 s. 25). A raback b ym bym ; amparala r bi r g z e l ses ka ryo rd u sabah n i i nd e... (M. Ba aran 1962 s. 64).

Esendal 1958m s. 58). a /an I b.m. ses karan maden cihaz < ET. a Clauson 1972 s. 424; Clauson a gre bu kelime ses taklidi kelimelerden de olabilir yahut ince n g veya Fa. a ng dan alnma olabilir. EO. kelime de ET. ya da Fa.dan geme olabilir. Mefhumu tayan unsurlar Budizm, Hristiyanlk ve deve kervanlardr. T a radan av u alebe i idi ldi, a v z ge ld i. (Ferec 855/1451 v. 121b). B i l l h i acab
m yk l ub g itse ki l is , | Ot t k d se n k y u a na, c n . (Zt 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 19). O. a s at

amuha/u mua dk kaliteli snger D.J. Georgacas 1978 s. 142 < Yun. (tsimh a) a.m. KahaneTietze 1958 no. 865. B i z im le kesi tik le r i
paran n i i nde yemek diye ve rd ik l e ri ye n i r d e i l. A n cak

zaman alarak bildiren saat (lks eya arasnda zikrediliyor) ... ke z l ik z e r r n ve s m n


dev tla r ve z e r e nd d a s atle r ve bu n la r u ems l i

405

anldat

edev t mu ras s a t i l e z b u z n et ...

(l 1587 v.

ke lepe l i b i r adam soktu u b i na Adl iye olmal .

(Reat

139b). RD. a II ha O. Blau 1868 s. 211 < a I. AD. ana kzak DS 1067 < Tk. dillerindeki yaygnl iin b. M. Rsnen 1969 s. 98, G. Doerfer 1967 III, no. 1129a gre kelime baka dilden alnma deil, eski bir *an fiilinden neet etmitir. Rusa ve baka slv dillerindeki sana a.m. ile olan benzerlii M. Vasmer 1955 II, 576577e gre tesadfidir. anak yayvan ukurca kab < ET. anak a.m. Clauson 1972 s. 425, G. Doerfer 1967 III, no. 1125 [a n + -(a)k kltme eki, b. bardak ; M. Rsnen 1969 s. 111 e gre i n ve ayak tan, T. Tekin 1997 s. 171e gre ET. an (in. an a cup for wine or fat/oil) + -(a)k kltme eki. B uy u rtdi, bi r a nak yiyecek get rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 38a). anak tut- davranlar ya da szleriyle kt bir karl hak etmek
imdiyse i l i k i l e r imi zdek i atakla r de ri n l e ti r ip, oyuk la r o l u mas na anak tuta r o lmu tu z bu d z e n l eme l e r. (U. Alpay 1999 s. 9). a nakl k

Enis 1944 s. 100). Kr. canda rma . anga, b. canga . AD. angal engel; dall budakl DS 1069, eri, arpk, mukavves R. Dankoff 1991 s. 25 < Fa. a ng l pene, parmaklar; kr. e n ge l . Keski n bi r kayan n
sivris i nde, boyn u z la r n , by k angal l boyn u z la r n s rt na yat rm bi r gey ik, bacakla r n g e rip, sonsu z l u a bakarcas na du r u r. (Ya ar Kemal 1955i I, 10). B y k bi r ay r n o rtas nda angal boyn u z l u bi r i ft tosu n. (a.e. s. 45). B u da g z e l bi r adamd. Uz u n b yk la r angald.

(Yaar Kemal 1955 s. 43). Kr. e n g e l .

angama, b. anga ra . AD. anga manga et aratrarak altn stne getirmek (?) < ?? Labialisationlu terkipler iin b. 2 abidik g ubidik , /m / ile ba layan echoword iin b. alay malay . Baktk. He r yakay anga manga ettik. Yok! (F. Baykurt 1971t s. 262). AD. anga manga o l herkesin aznda olmak, umumun heyecanna sebep olmak, ok grlt uyandrmak DS 1070 (verilen mna anlalmyor) < ?? Labialisationlu terkipler iin b. abidik g ubidik 2, /m / ile balayan echoword iin b. alay malay . Ky n i i ya rm saatte anga manga oldu. Re z i l l i imi z, kepaze l i imi z g e de di. (F. Baykurt 1969 s. 7879). AD. angara/angama kavga, grlt, cngar DS 1070 < Yun., (tsngra) a.m. Kr. c nga r / n ga r .
B iss r sakarl k st ste ge l iyo r. B i r a ngama da bu rda ka rmayalm . (F. Baykurt 1971t s. 226).

(gemicilikte) direin stndeki gzetleme yeri (bo anaklar muhafaza etmek iin kullanlan bir sepete benzediinden olmal): B e n i k u caklad
gibi, bi r gemi di re i n i n d i ng i ldek a nakl na ka rp smsk sar ld m di rek l e ba basa b rakm t . (Z.O. Saba

1957 s. 15). AD. anakte elale DS 1067 < (belki) Yun. (Karadeniz dial.) (tsanh tra) a.m. (an zo dkmek fiilinden) A.A. Papadopoulos 1961 II, 429. AD. anala iki yandaki tosun < Grc. an ala a.m. V. Cangidze 1983 s. 87. anan lklkiyat < ses taklidi kelimelerden. Madam Viyolet, Bed riye i l e an anda idi. (S.M. Alus 1954 s. 92). a n, a n, a n, e n e ... O lan bana ba r r, k za bu la r, bana sata r. (H.R. Grpnar 1940 s. 21). Kr. AD. a n a n a rk hakknda dedikodu kan (kimse), an ca nga ra et dedikodu yaymak DS 1067: can na dedikodu yaymak DS 1071. anun gevezelik < an an n varyant; ikinci hecede labialisation var. Labialisationlu terkipler iin b. 2 abidik g ubid ik . Ama, karya an u n istemez. Mo la, mola! (Ahmed Vefik Pa a 1940 s. 57). anda, b. and . EO. andavu l orduda art < Mo. agdagu l nbeti, devriye O.N. Tuna 1972 s. 220221. / / /v / deiimi iin b. avu l . AD. and /anda duvarlar birbirine geme kaln tahtalardan yaplan ev DS 1068 < ?? B u ras bi r andal ev damym . (A. Cafero lu 1945 s. 76). Kr. amd . AD. andr ma jandarma < jandarma kelimesinin birok varyantlarndan biri. u, a nd rmala r n e l l e r i

ang l un gu l et kaba ve zevksiz ses karmak < ses taklidi kelimelerden, tekerrr, ikinci kelimede labialisation. Labialisation lu terkipler iin b. 2 abidik g ub idik . Atla r R us kadanalar a nd r r, a rabas ang l u n g u l etmez. (S.M. Alus 1933p s. 7475). AD. ang rt la trnaklarla izmek, iziktirmek, izgilerle zedelemek < Erm. canga r t < EErm. anka rt pene. U. Blsing 1992 no. 20. simden fiil yapan la - eki iin b. acabla- . AD. angu et /angu la trnaklarla skmek < Erm. cange l a.m. U. Blsing 1992 no. 19. an lda durmadan ve yksek sesle konu mak < an l (kr. an an ) + ses taklidi kelimelerde / l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . Kr. f s f s l, f s l f s lda . 50). an ldat aldrmak < an lda fiilinin causativum hali (b. act- ) , fakat mnas an kelimesinin tesirini gsterir (kr. an lt an sesi TS 1983 s. 224). ok
gemede n, k rm z apkal bi r adam, saatin alt ndaki sar an bi r ke re an ldatt. (F. Erdin 1958 s. 168).

Kaptan n ka rs n evi nd e bu lamadla r. S rt k ka r ge n e kimbi l i r n e re l e rd e an ld yo rd u. (H. Taner 1951t s.

anla

406

apa

AD. an la uurunu kaybetmek, bunamak DS 1071 < Yun. t zan n is a.m. ( (tzanz) fiilinin geni zaman (aorist), tzan n s deli) Ch. Tzitzilis 1987b s. 106. AD. ank pene, keskin trnak DS 857, 1071 < Erm. cank /ca ng < EErm. ank /a ng yahud < Fa. a ng pene a.m. R. Dankoff 1995 no. 445. ank la trmalamak DS 1071. ank r /O. Kng r Anadoluda bir ehir ve vilyet ad < Yun. (Gngra) a.m. D.J. Georgacas 1971n s. 109.

mnada: B u y l i i n o la an st apta ya mu r d t diyel im. B i z yi n e s u la r z. (. Tarus 1961 s. 104).

E itme n te ki lt n n yete r l i o lamyaca n n e s rd m. Daha ge n i apta, de ri n l emesi n e e l e al nmas n istiyo rdum i i n. (M. Ba aran 1964 s. 105).

AD. ap IV aykr, eri, dolak DS 1072 < Fa. ap a.m., asl mnas sol. AD. ap V hile < a. ap yalan, dolandrma G. Doerfer 1967 III, no. 1032. TT. kelime baka kaynaklarda bulunamad. ap I vurmak; (at) vurarak koturmak; ko mak, ivmek DS 1077, TS 826828, Meninski 1680 I, 1539 < ET. ap a.m. G. Doerfer 1967 III, no. 1039, Clauson 1972 s. 394; Clauson a gre fiilin kk bir ses taklididir. (Kr. M i f e ri n alt nda gi z l i bi r k i l i t va rm . ap diye kapanve rm i . (M. Baler 1944 s. 109). B i r s v r apub geldi. (Ferec 855/1451 v. 233b). u n
a maz k i s o n o l sard u r, | B i n b mr at na, du rmaz ha apar. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 79). AD.

Yun.dan gelme kelimeler arasnda banda /ky / sesi olanlar, Anadolu Trk diyalektlerinde ba ta / / sesine dnmlerdir. Bu deime, Anadolunun Yun. diyalektlerinde vukubulmu olduu veya bu diyalektlerdeki telaffuzun Trkler tarafndan /k /den ok / /ye yakn grld ihtimaliyle izah edilebilir. Bu ciltte u misaller vardr: a nk r, ebe , e r e l l i , k la II, ik l i / k l , i la r /a la r, i l i k I, ipar / pa r, isan, ita r / ita ri, u r umba .

anna, b. a /a n I . anpara, b. ampara. anta b.m. (kese, torba, bavul) < G. Doerfer 1967 III, no. 1053e gre Rum. gea nt /cant /dan; fakat Rum. kelime T. Papahagi 1963 s. 350ye gre < TT. anta dan alnmtr. antac anta yapan veya satan esnaf; srek avlarnda vurulan ku ve hayvanlar antasnda tayan kimse: Saat
alatu rka b u ld u b u lmad, bt n a ntala r l ebal eb. a ntac la r, s rt la r ndaki yk n a r l ndan sol uk sol u a. (S.M. Alus 1944 s. 139).

ayrlmak, gitmek: s. 171).

O lan b i r nd ik yemi , ge r i

kalan i n i o rda b ra h m i ve apmi .

(. Beysano lu 1966

AD. ap II apa ile topra kabartmak < apala a.m. fiilinin, yanl bln (b. ada 2) esasna dayanarak, dimintifiteratif ala genilemesini karmakla yaplm hali. Ske ovas na i nd i. Pamuk apt, su lad, toplad. (F. Baykurt 1971c s. 345). G i n e su lanm , ap lm t a ala r n d ibi. (F. Baykurt 1967a s. 306). nek l e ri sa arm sa arm, bostan la r aparm aparm ... (F. Baykurt 1967k s. 328). apa I topra kabartmak iin kullanlan alet < t. zappa a.m. G. Meyer 1893 s. 47. M e z k r adada k z la r n [932/1525] s. 243).

ap I top ve tfek namlusu eni; kan tekerleinin ls DS 1072 < Erm. ap l; pergel U. B lsing 1995 s. 4952, R. Dankoff 1995 no. 588.
Kaak pe rvas z bi r adam. Si l h o rtada yok, markas, ap, bi r de f iat dn yo r al ve r i te. (F. Otyam 1960 s. 93).

k a rub e re v rmek mu r d ol u nsa ol k za esb b y ri n e dem r k re k ve apa v r r l e r imi . (Pr Re s 1935 Yi rmi ya nda bi r de l ika n l n n g dayanaca bt n a r i le r i g ryo rd u. Y k ta yo rd u. apa apalyo rdu. (Y.K. Karaosmano lu

Mecazi mnada: Janda rmala r da bi z im gibi aptan


d m i ht iyarla rdan, bi r de o u l la r ndan ay racakla r. (Kemal apl beyzadel e rl e

a a

Tahir 1957r s. 17).

1932 s. 41). apalama i i:

ap geni olan; tomruk: Ge r i kaak apl ve (M. Hachasano lu 1954b s. 111). apta : Ca h i l bi r
ke reste bu lmak paray g zde n ka r n ca kolayd. adamm. Fakat si z apta byk l iml e ri n vaz i f e l e ri bi z im i l im ve i rfa n mah r um la r n te n vi rd i r. (H.R. Grpnar

B t n b u ta rla o n u n . B u ras n o s re r, eke r, apasn da o yapar, o su la r, r n de o satar. (Ya ar Kemal 1992ks s. 122).

apa II (gemici dili) 24 kollu gemi demiri L. Gray 1943 s. 98 < t. zappa a.m. KahaneTietze 1958 no. 717. B i r g n n e ak l A l la h m kay demi r l eyip de n i z e
gi rmek istemi tim. apay ipi n e ba lamadan den i z e atm bu l u nd um. O kadar a radm da bu lamadm. (F.C. Gktulga

1943g s. 150; bu cmledeki sentaktik ekil iin b. akl /ak l ). AD. ap II tahl lei DS 1072 < ap I. Abdlbari Yatk n
y lda 13 15 ap bu day ekiyo r. Yn i e fe nd im 5 te n eke bi r ap ediyo r. Ki l oya vu r u rsa n 1 ap 80 k i lodu r. (F. Otya m

1953 s. 43). Yap t apan n z i n c i r i n e R e cep. (R. Ilgaz 1969k s. 349). apa III (gemici dili) su kesiminin biraz aasndan top ambar lumbarna kadar vurulan kaln d kaplamalardan biri L. Gray 1943 s. 99 < t. (Cenova dial.) c iappa KahaneTietze 1958 no. 197. AD. apa IV bir metre uzunluunda kaln kalas DS 1072 < kr. apl . S t n apa, keb r . (M. Ktkolu 1983 s. 294). AD. apa V av kpei DS 1072 kr. Fa. apa a sagacious dog F. Steingass 1930 s. 388.

1962 s. 38). C ml e h s s a i h m y n i n y z cab e lt k ek i l b z iy de eki lmeye. (.L. Barkan 1943 s. 112). ap III mesaha, arazi lme < ap I. O zaman ben Fati h yang n ye ri nde idim. O ras n n da ap i le ri va rd . (Aka Gndz 1940 s. 32). mikyas, l ng i l i z l e r i n topa

tutt u u ye r l e re g idip bi r saat kadar mu ht e l i f apta bi rok mermi lt m. (F.R. Atay 1938 s. 168). Mecazi

apa

407

apn

AD. apa VI tysz DS 1072 < ?? Al la h u u n de r i n , C b r


A a, se n i n b u apan oku r. Ok u r amma, gnde rmi l eyi n y nsek mektebe gnde rme l i. (M. Makal 1965 s. 53).

Steingass 1930 s. 388. iek bozuu, opur DS 1074: A rabac, o n be i nde n fa z la gste rmiye n apar bi r o land. (F. Baykurt 1961k s. 146). AD. apar z/apariz iinden klamyacak kark i DS 1074 < ya paa ri z kelimesinin metateze uram varyant (b. KahaneTietze 1958 no. 343), ya da Fa. ap r st unsteadiness F. Steingass 1930 s. 388 [asl mnas leftright]dan, (b. alb z ) . apar zda; yan l kap almyal m! (S.M. Alus 1944 s. 110). apa r z ge l kar gelmek: S i z i bi r i i i z e
k a r ub m n i o lmam, siz de umarm ba a paar z ge lmezsi i z. (Ah m ed Vef k Pa a 1339/1341 s. 14).

apaul /apou l pasakl; kyafetsiz ve dank adam F. Devellio lu 1959 s. 76 < son hece u l atlara rtlen kee olabilir, ilk heceler belki aput dan veya paa nn metatezi. K z n a rkas nda sar B u rsa

b r n c nde n gayet fe na apau l b i i lm i elbise n i n yakas bi r tarafa sarkm , kol la r bi r yana arp lm ... (H.R. Grpnar 1933n s. 50). He r ye r, h e r ey temi z ve ssl yd. Hu riye n i n odas nda h k m s re n apo u l l u a bedel bu rada bi r i n t i zam tam me h ut o l uyo rd u. (E.E.

Talu 1939 s. 23). apak I /abak I gz pnarnda kan aknt DS 1030, 1072 < ET. e lpek a.m. Clauson 1972 s. 418. apak II /abak II bir cins tatl su bal DS 1030, 1073 < ET. abak a.m. Clauson 1972 s. 395, G. Doerfer 1967 III, no. 1061. Tatl su apa . (M. Ktkolu 1983 s. 94). apak III, b. abak . AD. apan ceket DS 1073 < a. vs. apan n kavu mayan kaba st giysisi; Fa. ap n tattered garments F. Steingass 1930 s. 388. Kelimenin etimolojisi hakknda dnceler iin b. G. Doerfer 1967 III, no. 1062. apano lu 17.19. asrlarda Orta Anadoluda kuvvetli bir mevkii olan bir derebeyi sllesi (.H. Uzunarl 1974 s. 215262). smi iki tabirde yayor: sonradan ortaya kan beklenmedik bir aksilik veya kt durum < KahaneTietze 1958 no. 343 not. 1 bu tabirin ayn mnada olan altndan apar z k tabirinden gelmi olabileceine dikkati ekiyor (ms. He r mesele n i n alt ndan b i r apar z ka r rs n da ... (Musahipzade Cell 1936ak s. 45); baka bir ihtimal yine ayn mnada kullanlan i i ndn mbr u l u k . Az. tabiriyle mnasebettar olmasdr (ms. i n i i nd n mbr u l u h s a, m ssi r ba as ola r. Y. irvan 1958 s. 126). Vay gidi ti lk i l e r vay, bakal m alt ndan n e apano l u kacak! (Nzm Hikmet 1932 s. 38). kinci tabir: apano l u n u n abdest suyu sulu ve tatsz (ay hakknda): ok scak ve demli b i r ay, ka rde im apano l u n u n aptest suyu gibi o lmas n! (M. Seyda 1966 s. 110). EO. apar I haberci, posta tatar < ap I fiilinin genizaman fiilsfat (participium aoristi), b. aa r I , G. Doerfer 1967 III, no. 1033. Ekseriya apa r u lak terkibinde, TS 823824. AD. apar II bir eit kayk DS 1074 < ap I fiilinin geni zaman fiilsfat (participium aoristi), kr. aa r , kese r . Ky boyu n ca daima o raya bu raya ko u an hamal la r aparla ra u val uva l f nd k yk l yo r la rd . (N. Tirali 1947 s. 31). AD. apar III kark renkli, benekli (hayvan) DS 1073 74, 822, R. Dankoff 1991 s. 25 < Fa. ap r a.m. F.

apari ok ineli olta < t. (Venedik dial.) *ciapar n olta KahaneTietze 1958 no. 196. Dalm k, bi r ta raftan lf l yo ru z, bi r ta raftan apariy i atp ek iyo ru z . (H. zkan 1979 s. 49). apariz, b. apar z . aparya bir balk cinsi < ?? Ba l k m aparya? Ba l k ya! apa rya da sen gibid i r t pk. Oltaya ok g ge l i r. (F. B aysal 1955 s. 6). Balk isimler iin b. akya . O. apavu l d man arazisini talan eden cenki, aknc M.Z. Pakaln 1946 I, 324 < a. apavu l a.m. G. Doerfer 1967 III, no. 1063 [ ap + Mo. avu l eki, kr. yasayul , ka rakol ]. apak I aatan oyularak yaplan su kab < Tk. dillerinde olan yaygnl iin b. M. Rsnen 1969 s. 99. El imi apa a dald rd m, karidesi by ndan yakaladm. (S.F. Abasyank 1952s s. 37). Kr. amak . AD. apak II arabuk DS 1074 < a.m. olan abucak kelimesinin orta hecenin d mesi halindeki varyant, b. arla n - . B u raya geldi ge l e l i k z bi r la h z a 68). EO. apgn hzl koan (at) TS 824 (Meninski 1680 I, 1538e gre rahvan yryl at) < a. apk u n /ap n hzl ko an kara at G. Doerfer 1945 III, no. 1036 [ ap gece baskn yapmak + fiilden sfat/isim yapan k u n /g n eki, b. akk n ]. O l dem Elin 197778 s. 206207). capku n e r akn etmek TS 826. apk, b. apuk . ap lda suya derken ses karmak < ses taklidi fiillerden. B i r g n e l i nde n bi r e n c r d r r. | S u ap lda r d i cek e n c r s uya ... (M. Adamovi 1994 [136886] no. 337677). EO. apn I atlmak, saldrmak, hzl ko mak TS 825 < ET. ap n ap fiilinin reflexivum hali (( )n eki iin b. ac n II ), Clauson 1972 s. 398. D n eyi g rd i
bu la r, a mad d m, | Dk e l i dut u ld o l d ma tem m. | T z ap nd du r uban s a yy d a a ... (M. Adamovi 1994

du r ub e l e nmedi, k a g nd r b i r ikmi i le ri n i z i o a apa i i nd e g rd rd z . (H.R. Grpnar 1927n s.

haseki n i n bi ri cabg na bi n p do r z i nda na gel p ik isi n e bi rde n eyitdi: S i z l e r i evketl h nk rm z iste r ... (.

[136886] no. 214950). Ere n l e r sava bu ge z go r e

apn

408

abk

ol, | N it e e r ap n u r sava da sa s o l.

(Fah r 1974 [1367]

apraz III, b. ep rast . aprazlama, b. ap rastlama . AD. apuk I /ap k I pantalon ve don geni lemesi iin iki bacak arasna eklenen para DS 1075, TS 829 < a. apuk a.m. G. Doerfer 1967 III, no. 1038. AD. apuk II /ap k II alk DS 1075 < ap I + fiilden nomen actionis yapan ( )k eki, b. al k I I . Kol la r Kr. ibik / ip ik . AD. apuk III /ep i k /epk I az ak el sepeti DS 1078, 1143, ZTS 38 < A. Tietze 1982z no. 45e gre belki Krt. epik demet < Krt. ep avu + kltme eki, fakat U. Blsing 1995 s. 4962ye gre do rusu Erm. apuk < Erm. ap hububat ls, kr. R. Dankoff 1995 no. 589, kr. ap II.
Ddi l e r k i a rpa yoh d u, bi r k k ep ikde avdar saman, getti, ve rd i l e r at n n g n e. (A. Cafero lu 1942 s. 54).

no. 1006). AD. apn II/cab n yapmaya al mak, davranmak < ap n I. ok cab ndm, ok u ra tm, ba vu rmadk ta , t rnak lamadk kap komadm. (M. Ba aran 1992 s. 42). apt, b. aput . apkn (19. asr lugatlerinde ortaya kan yeni mnalar) her tarafa koub bir yerde diki tutmaz, serseri; hovarda, sefih, zendost, iret ve kumar gibi mnehhiyata mnhemik ( emseddin Sami 1317 I, 493). geici aklar arkasnda koan; cinsellik tayan (ms. bak) TS 1983 s. 225 < apg n . Mna geli mesinde iki mnas Fr. co u re u r 1. koan, koucu. 2. apkn adam tabirinin rol olmas mmkndr. apoul, b. apau l . aprast, b. ep rast . aprastla ma/aprazlama (zarf) eik ekilde kesierek < ap rast /ap raz + isim/sfattan mekn zarf yapan lama genilemesi, b. ayk r lama . K o l la r n ap rastlama ba n alt na k o ymu du. (Y.K. Karaosmano lu 1928s s. 231). He rkes yan ndaki i l e
veya ap raz lama t b r ba taki bi riy l e lfa koyu ldu.

apuk alan, etek l e ri g e lg idek o lan e n ta ri al, bu da devle rde bu l u n u r , demi k z. (M. Tu rul 1946 s. 13).

apul ya ma, taln TS 829, R. Dankoff 1991 s. 25 < ap + u l , b. M. Erdal 1991 I, 330332. Kr. ap I. Y
eh ri nde n T t r s a b re ft r aduv ik r i l e p l c ive r b bu mah a l l e g e ld kde. (Evliy eleb 1928

(Sabahattin Ali 1936 s. 15). apra /epre birbirine gemek, iti mek, apraz olmak; sk mak, kenetlenmek, iddetlenmek emseddin Sami 1317 I, 506; (yalnz ap ra ) iki ey birbiriyle apraz olarak kesi mek, kar mak, zlmez duruma gelmek DS 1077, TS 1983 s. 225 < apra z kelimesinin sonundaki /z / yerine Tk. m areket fiillerinde bulunan / / konarak husule gelmi yeni bir fiil. apra k /epre i k birbirine gemi, dolak DS 1144, emseddin Sami 1317 I, 506; (yalnz aprak) kark, anlalmas veya zlmesi g TS 1983 I, 22 < apra + fiilden sfat yapan k eki, b. ak I . B u i ack apra k g r nd bana, M d r B ey. G n ge l i r, pa ray bana detmiye kalka rla r. (K. B ilbaar 1961 s. 31). apra laKol la r n ta d eme z e ri nde apra layp ba na yastk yapm .

[17.yy.] VII, 487). apu l c u ya mac: B i r ey b rakmyacak bu apu l c u la r evde. (S. engil 1990 s. 34). AD. apula kaba deriden yaplm , ucu sivri ve kvrk ayakkab, yemeni DS 1078 < Fa. p la a.m. kelimesinin metateze uram bir varyantndan, kr. alb z . Cabu lamu n a lt ndan | Tk ld i kabaras. (A. Caferolu 1946 s. 191). AD. aput/apt paavra DS 107576, TS 825, Meninski 1680 I, 1539 < Fa. a but /a b t a.m. F. Steingass 1930 s. 395. B i rka saat son ra eski, yamal, y rt k 94). yelken: f r k zd u, a ra rd u hav , i nd r apd! ( lib Pa a t.y. [1911] s. 48). AD. aputlama grip, enflenza < aput /apt + lama ekleri (ne mnada?). BSTT de hastal n bir ad paavra hastal dr (bu hastal n paavralarla ne mnasebeti var?) Ekler, hastala kar paavralarla bir ameliyenin yerine getirildiini dndrr. ma ekiyle yaplan isimler iin kr. aktma . Kumpi r Osman n b u rn u , aput lama hastal na tut u ld u u zaman la rdaki g ibi s z lama a ba lad. (F. B aykurt 1961k s. 168). apk/BSTT. abuk /AD. ab k III b.m. (tez, hzl hareket eden) < abk . Kelime eski lgatlerde gsterilmiyor, ancak 19. asrda ve evvel capuk eklinde ortaya kyor. M. Rsnen 1969 s. 99 kelimenin ET. cap fiiline balanmasn mmkn gryor (fakat soru iareti koyuyor). D ny i i nde k a t apk ola, | tdgi i l e r k a mu n z k o la. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 1855). B e n i i abuk t u t u ld u u n u iste rd im. (N mk Kem l 1307 s.

aput la r n g iydi re c ek l e r, i i bo da arc s rt na vu r up sopasn e l i n e ve re c ek l e r. (Mahmud Yesari 1938 s.

(R. Enis 1935 s. 62).

apraz I (gre terimlerinden) kollarn karsndakinin koltuk altlarndan sokup srtnda kilitleme oyunu M.H. Bi 1944 s. 26 < 1 ep rast /ap raz . /t / yitimi iin b. abdest II /aptes . Vay
can na be! M u ha rebede o e nayiyi ik i defa ap raza geti rmi tim, ikisi nd e de bi r ka y z papel km t. B u mta rek e yaman geldi. (Aka Gndz 1940 s. 7).

O. apraz II kaytanla sarlm ss d mesi Meninski 1680 I, 1537 < Fa. ep rast /ap raz silk button, buckle, breast plate, badge F. Steingass 1930 s. 38, A. Tietze 1969 no. 28. Kr. eb res . /t / yitimi iin b. 1 abdest II /aptes .

ar

409

ark

115). abuk o l acele etmek:

He ri f i n a rkas ndan

(F.C. Gktulga 1953 s. 18). Yuvarlak nlye deiim iin b. abuk .


abuk o lmad diye tekme savu r uyo rd u.

855/1451 v. 210a). bahe yanlar ve st asmal kameriye; tarlada iptidai barnak: . O. ardarb /arzarb sakal, byk ve kalar tra edilmi R. Dankoff 1991 s. 25 < Fa. r z a rb zada a.m. Maddenin iki varyant arasndaki /d /, /z / telaffuz fark iin b. adale . F. Steingass 1930 s. 375 [ r drt, z a rb darbe, vuru, z da vurulmu ]. are kar yol, zm yolu, deva < Fa. ra a.m.
Fab rik a n h a stala ra mu ve n et s a nd va rd r, o radan alman resi n e bak a ca m. (Mah md Yes r 1928 s.

ar bir zamann Rusya hkmdar < Rus. tsary < ERus., EBulg. tsesary < Lt. Caesar imperator, hkmdar M. Vasmer 1958 III, 283. St. Pete rsbu rg Sa ray nda,
a r n a ri e i l e dans ede rek at baloda, ng i l i z sefi resi n i n, boyn u n u k e z dolayan hakik i n c i kolyesi kopmu , i n c i l e r ye r l e re sa rp l p da lm ; kimse istif i n i bozmam , tel gste rmemi , dansa devam etmi . (G. Dino

1991 s. 1112). AD. ar I hastalk < e r veya o r a.m. kelimesinin varyant. B i z im a rvada ik i ayd r bi a r tebe l l e oldu,
e l l e ri y umu ld u, a lmyo r. Aman bi r s z k i, A l la h d manma gste rmesi n! (M. Makal 1952 s. 45).

O. ar II/ahar /ehar drt < Fa. r /a h r a.m. Kr. c i ha r . u tbirlerde: a r aktar c i ha n dnyann drt mntakas, btn dnya: Yah u, a r aktar
c i ha n g e zdi n , n e rede z ppe old u u n u b i l i rs i n. B i z e bi r z ppe lz m. (S.E. Ertem 1933 s. 90). a ha r e m i l e

drt gzle (beklemek): B u h lde yevmi mez k rda

bi rl ikde g itmek z e re h n emi z e te r f i i z e ah r e m i l e i n t i z r dec e imi a rz u bey na ict is r eyle r im ef e nd im. (Z afer H a nm 1994 [1877] s. 56). a r diva r

9495). a re n e ? elden ne gelir? ister istemez raz olmak lzm Meninski 1680 I, 1548: re n ed r, h m old la r. (Ferec 855/1451 v. 50a). re eyl e yardm etmek, bitmesini, kurtulmasn temin etmek: e h z deye re eylemek byle o l u r k i ... (Ferec 855/1451 v. 36a). re sal- are bulmak, yol gstermek T a v an eyitdi: B e n sa a re sal v reyi n , bu zah m etde n k u rt l. (S. eyho lu 1973 s. 254-255). a resi z (sfat) mitsiz: res z i de s a bardan art uk n e re o la? (Ferec 855/1451 v. 38b). (zarf) ister istemez: Tam na rg i l e n i n tad ge lmi ken o n u ka rma;
otu r bi r a z daha da u n u bit i rey im! B i z a resi z Pek i! dedik. (O.C. Kaygl 1939 s. 290).

drt duvar: r d v r svanm , s a yk a l la nm . (Ferec 855/1451 v. 117a). D u rd , andan bu ndan u a acc uk la r, cbcg e z l e r d r rd i, ol r diyv rc u rtdi. (Ferec 855/1451 v. 65a). a r et raf drt taraf, her taraf: O sedir: e r g i rd k, bi r s a h n u r s u ffa g rdm. (Ferec 855/1451 v. 68a). ar, b. ca r . aral, b. ca ral . arbak, b. arkab .

O. arebru byklar yeni km (delikanl) < Fa. r drt ve abr ka. U radum bi r reb r b bede l peh l ke e. (Zt 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 161).

da la r dolan dolan ka rk e n k u lak ve r ip a r et raf di n l eyesi n. (E.C. Gney 1946 s. 17). r s u ffa drt

M u za h raf t d nyev yeye ra betl e r i bi r me rtebeye va rd k i samm r u va ak k rk l e r i ve h s nd r ve mel h a t s r u ak la r ve r eb r n z e n n mah b bla r ve ay y z l c riye l e ri muk a r re r o ld . (l 1956 [1586

87] s. 253). O. aresaz are bulan, tedavi eden < Fa. ras z a.m. [ ra are + s z yapan]. ... z u mi f sidi n c e te h s i em r z d b ge reg i g ibi res z l i ge c r et de rek ... (l 1982 [1581] II, 171). argh (musiki terimlerinden) bir makamn ad. K. Uz 1964 s. 25 < Fa. rg h yayla [ r drt + g h yer, mekn, b. demgh ]. rg h k o l u ndan bi r beste var, Fe ra h n k; bi l i r misi o n u ? (H. Ritter 1953 III, 185). AD. ar gat ba rts DS 1081, ZTS 34 < Fa. rk a d a.m. [ r drt ve k a d boy; blm], kr. deiik olan A. Tietze 1982z no. 41. arh/ar k tekerlek gibi bir eksen zerinde dnen cihaz < Fa. a rh a.m. A. Tietze 1969 no. 30.
De i rme n i n a rk yl e bi r dn yo rd u k i, u u n uyo rd u.

arabuk hemencecik, vakit kaybetmeden < abuk + reduplication + / r / tezat nsz, b. apak . ki n c i
konya da a rabuk i nd i r iyo r midesi n e. Hesab g rp atkasna bakmadan k yo r Ma h z e n a r dan. (A. Yurdakul

1993 s. 336). arak, b. cah ak. arur et byk bir i iin ayrlan paray o kadar mhim olmayan kk masraflara kullanarak tketmek < ?? A rta n paray, arabac b ra h ime,
Kana riyan n ev ki ras na, bakkala akkala a r u r etmen i n l z um u yok. (S.M. Alus 1933p s. 66).

(Yaar Kemal 1976 s. 133). dairevi hareket; daire:


B u k a mu gemi l e ri bi ri bi ri n e ba laduk a rh g ibi, bi z m

O. arube ereve < Fa. r ba a.m. [ r drt ve ba oklava, ubuk, ta). r ve i c m, s de, beh e r z i r yig i rm i e r ak adu r. (M. S. Ktkolu 1983 s. 309). Kr. e r eve . ardak konan tepesinde drt direk zerinde kurulmu ve n ak olan byk oda Meninski 1680 I, 1546 < Fa. rt k a.m. A. Tietze 1982z no. 40. H l id du rd , rd a k d , a a a bak d . (Ferec

(Ferec 855/1451 v. 227b). dnen bile i ta: B i r o ra a rka tutt u rmak i i n u z u n bi r yol u taban tepmeden o na r ve r iyo rla rd . (S. engil 1943 s. 100). felek: G re l m (metinde: gre kim) b u a rh n e y z gste rdi. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 40). a rk evi r cepeevre dola mak:
gemim z i o l gemi l e re ba laduk . M e l ise r u h u b u laca m diye ec za n e e c za n e ko tu, koca Kadkoy n a rk evi rd i. a rh u r

(S.M. Alus 1933p s. 130). EO. semada dnmek: A n u evk i nd e ve cd i l e

arhac

410

arp

d u r u r la r, | Sem u rak s de r l e r, a rh u r u r la r ,

(N. B eldiceanu 1967 [1501] v. 25b). Kr. a rk f e l ek talih, kader. O. arhac /ar kac Osmanl ordusunda nc asker TS 832833, R. Dankoff 1991 s. 26, Meninski 1680 I, 1546 < Fa. arh a ark + c eki, G. Doerfer 1967 III, no. 1076. ... ol ki y n i Tatard u r te rt b db,
a rh a c l k i n rbeg i o la n K u rt l u G i ray Beg ve Em r Su lt n beg ta y n o l u n ub k a lb i ske rde ge nd m z y r y b ol g n bi r az m ce ng o ld . (Sel nik 1989

O. ark e/AD. ark k e kare, drtke DS 1082 Fa. rg a a.m. [ r drt ve g a k e]. r , halk etimolojisiyle a rk a benzetilmi ve bylece A.D. a rk k e meydana kmtr. arlatan kendi mallarn verek m terilerini aldatan kimse < t. c ia rlatano a.m. [Et. ce reta no dolaarak para kazanan niversite talebesi, sonra c ia r la r e barmak fiilinin tesiri altnda bugnk mnayay alm ]. Tk.ye 19. asrda girmi; daha sonra Fr.dan gelen a rlatan kelimesi onun yerini ald, b. akal . B e n byle a rlatan o rman
h ek iml e r i nde n o lmayub hastala rm yal n z otla rdan has l ola n mual e cat i le tedavi ede rim. (E. Misailidis 1986

[1599] I, 401). ar k I, b. aru k . (Argo) ar k II para czdan M. Mikhalov 1930 s. 22, F. Devellio lu 1959 s. 76, H. Aktun 1990 s. 70 < ar k I (ikisi de deriden yaplmtr). C eket i n i c ebi nde n al na n c zdand r. O n u n da ad na ark de n i r. (Y. Ertun 1982 s. 12). arie kadn ar veya arn kars < Rus. tsaritsa a.m. [tsar + bu kelime ile Tk.ye giren diilik eki i e , kr. imparatorie, kralie. n c e atla r n z e ri nd e
amazon la r g r nd , a rdla r ndan k ra l la r, k ra l i e l e r, a rla r, a ri e l e r, i n g e n e l e r, di l e n c i l e r, masal kah raman la r yeti ti. (N. Bucak 1994 s. 35).

[1872] s. 712). arl i ston 1920li senelerde popler olan bir dans eidi < ng. C ha r l eston a.m. [dansn ad Amerika B irleik Devletlerinn South Carolina eyaletinde bulunan Charleston (C ha r l es erkek ad ve to n < tow n ehir) ehrinden alnm tr]. Kaymakamla e i a rl iston u a nd ra n admla rla dans a yo rla r. (N. Cumal 1974 s. 50). Ky oc uk la r i l h ye ri n e
a rl iston dedik l e r i o ye re batas m r ldan yo rla rd . (Cellettin Ekrem 1930 havala r

ari k, b. carik . ark, b. a rh I. arkab /ar bak kymetli bir cins kuma R. Dankoff 1991 s. 2526 < a. rk a b a.m. G. Doerfer 1967 III, no. 1043e gre a r III ve k a b /k a p , fakat terkibin mahiyeti iyi anlalmyor. metateze uram bir varyant: a rbak ipekten veya ynden dokunan kuak DS 1080. Kr. abak . arkadak /AD. arh a dah birdenbire DS 863 < ark ses taklidi kelimelerden, ses taklidi veya ekspresif kelimeye taklan adak / edek geni lemesi iin b. ca rtadak . i n g e n e k a rs k a pl umba ay sepeti i i nd e
geti rd i. M us bet k a r h h u z r u u zda n h a yv n k na k o ca iviyi a rk a dak s o k u v ri n c e b re h a yv n c n ac siyl e ba k a rd. (H.R. Grpnar 1339

(o zamanki) en Mikhalov 1930:

yeni

s. 7879). modaya uygun M.

Yi rmialt l k M emet takm kaptan m zd k sack boyu, di rs ek le r i n e kadar sval kol la r, a rl isto n pantolo n u ve l e gibi has r apkasyla, h ep imi zde n n c e ge lmi ti r. (Orhan Kemal 1949b s.

117). zppe F. Devellio lu 1959 s. 76:

B ek i r B ey de n o n o nbe ya byk, k l k k yafeti n e baka rsan z eski f i l im l e rd e g rd m z a rl isto n ka r la ra be n z eye n del i ha la egemendi o radaki k ke. (P. Kr 1983 s.

119). armh /ar m k ip cambaznn ipi ya da ipi tutan kazklar; idam sehpas, dara ac Meninski 1680 I, 1547 < Fa. rm h a.m. [ r drt ve m h ivi]. 211a). (Gemici dili) ana direklerini ve gabya ubuklarn yandan tutan kaln halatlar L. Gray 1943 s. 103: C rm h la r ve s i r h u rda l t iki e r y lda bi r te cd d ol u n u r. (K tib eleb 1329/1656 s. 155). 180). O. arnaar ister istemez < Fa. r n r a.m. ( r are, n de il, yok (b. bena hak ) , tekrar a r ]. r u n r o l ub b u n la ra h is r tesl m tdi l e r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 97). K z ca z o rtada kal r, zo rla ba tan ka r: a r na a r b u yol la ra dk l r. (S.M. Alus 1944 s. 160). arp I vurmak < Tk. dillerinden yalnz O uz grubunda mevcut olan fiil ET. ap fiilinin bir geli mesi grnyor, kr. ke rt < ET. k et , sa rk < ET. *sak , se rp < ET. sep ; belki de aslan < a rslan , gz k p < gz k rp . A la r de n i z e a rpa arpa ykyo rla rd . (S.F. Abasyank 1952s s. 62), istemiyerek veya tesadfen vurmak: Vakit vakit, aya m top ra n

Do ru d , H l idi ke n iy z ek i l e dutmadu m, crmiyh a ekmed mi, k a mc u rmadu m? (Ferec 855/1451 v.

s. 386). arkac, b. a rhac . arkak, b. cah ak . AD. ark ar k sava grlts DS 1080 < ses taklidi kelimelerden. K rd la r k l c la al ub a rk a rk , | Kim T u na ya, kim suya ol u rd ark . (Enver 192829 [869/1464] s. 98). ark et (askerlik tbirlerinden) (geri) dnmek <
a rh /a rk. Ko n u malar yle b i r ye re g e lmi ti r k i, ge riy e a rk etmek ok ayp olacakt.

M bala a bi r ce n k son ra B rk l e M ustafa y yakalayp bi r deve st nde a rm ha ge rmi l e r. (F. Erdin 1961 s.

(S. Birsel 1995 s. 105).

AD. ark t bozuk, sakat DS 1082 < ??

A raba bi r yol u n kys nda z n k! deyip du rd u mu, h eme n e l l e r k u lakta, namaza du r uyo rla r. A raban n a rk t l , k l dt rl okadar da i l e r i n e yaryo r k i, n e a rabamz n tami r i bitiyo r, n e de bi z imki l e ri n namaz la r n iyaz la r. (H.

Aytekin 1965 s. 78).

arp

411

arsu

st n e f r lam bi r s t kk n e a rp yo rum.

(Y.K.

k o stmle h a yl g l n c o lmu du.

(H.E. Advar 1928 s.

Karaosmano lu 1932 s. 49). tokatlamak:


den e a rpacam!

A a ksm na lfla r etmek ne mmk n ? amar a rpar. (Kemal Tahir 1957r s. 12). Otu r u la n a a! i n c i ik i

339). arp l cinler veya baka bir gizli kuvvet tarafndan vurularak yznde veya baka bir yerinde felce ya da sakatl a uramak; elektrik cereyan tarafndan bir ok almak < arp I fiilinin passivum veya medialis-reflexivum hali, b. a l- .
B u a aca kim doku n u rsa, bu a ac k im kese rse, bi r dal n , bi r tek yap ra n bi l e k im kopar rsa a rp l yo rd u. (Yaar Kemal 1976 s. 365). De rk e n e fe nd im, h rs z la r n bi ri n e bi r tokat i nmi , he ri f d m , lm ! b rl e r i de a rca yarala nm la r, a z la r , y z l e r i a rp lm , n z l i nmi . (F. Otyam 1960 s. 114).

(F. Baykurt 1971t s. 225). (birisine) dokunmak, hasta etmek: B i r ge c e yak lmadan odama 66)
T it reye t it reye kafas n u zat r u zatmaz, e l ekt ri k

kon u la n mangal be n i a rpt. Evel ba mda bi r a rl k h issettim. Son ra tatl b i r uyk u g e ldi. (S. engil 1948p s. a rpm gibi bi rde n i rk i ld i.

(S.M. Alus 1934 s. 123).

Mecazi mnada: D kkn la r kapal , sokak ok ten ha id i. B u ha l bana bi rde nb i re a rpt. (H.C. Yaln 1935 s. 185). (Argo) arp II kapmak, alp kamak Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 51, H. Aktun 1990 s. 71 < a rp I.

Pek yan na yak la d rma. Parmak la r n u c u caketi n e, yele i n e dok u nmas n, u c u z bah l d me z, hem n a rpar. (Mah md Yesr 1928 s. 231). T ly da Bobye ve ri r, dvaya h i zmet ede ri z. So n radan bi z im o raya gide n o lan la r da bi re r ik i e r a rpar ge l i r l e r, de i r i z. (F.

AD. arp m tutam, deste, kme DS 1083 < a rp I + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . Kaftancolu 1983 s. 182). arpn tella rpnmak < ET. ap n a.m. [ap fiilinin reflexivum hali, ( )n iin b. ac n II ] Clauson 1972 s. 398. A h am ol u n ca h d k i g i n e t eya ras na
a rp n p rp n ok rpnmak: Ye t O rd u g l l l e r i aske re g itmemek i n a i i ndek i bal k la r gibi haftala rca a rp n ub rp nd la r. (R.N. Gntekin

Sof ra la r ko nmu tu. Karakaza n i nd i ri lmi ti. a rp m a rpm ekmekle r di z i lmi ti sof rala r n st n e. (.

B aykurt 1967a s. 289). O. arpa/arva drt ayakl hayvan < Fa. rp / rv a.m. Ra y n u at ve y h d s r ve bi l c ml e rp c i ns i b i r i n ek i n i n e z iy n l k tse ... (.L. Barkan 1943 s. 69). yk tayan hayvan: rv la r idi. Y k letdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 42a). AD. arpag balk avlamak iin bir dire e eklenmi kk yuvarlak a DS 108283 < Yun. (arpgi) a.m. Bataki / / a rp I fiilinin veya a rpma bir e it byk olta i nesi kelimesinin tesirini gsterir, fakat kelimenin sonunda /ag / yerine daha ziyade /ay / beklenirdi. Ch. Tzitzilis 1987g no. 39. AD. arpana eski ayakkab DS 1083 < ?? orospu (mna geli mesi iin kr. postal ): imdi iste r A rdaha n la ra
iste r Ka rsla ra gt r n sat n kahpe n i z i, o rospu n u z u , a rpana n z ! B e n im o l umu n aya na ku rba n olacak k z m yok? (. Kaftanco lu 1975 s. 183).

bi n e de z n yn na gide; bah d ki teya ra ata d m yanm . a rp nmya du rd u. (A. Cafero lu 1945 s. 7).

1928 s. 256). arpnt I hzl ve sk arpma (kalb hakknda) < a rp I + fiilden nomen actionis mnasnda isim yapan n t geni lemesi, b. ak nt . ay kahve a rp nt yapyor, u bi r ay i i nd e bi r bardak bi l e ay imedim. (M. zg 1993 s. 47). AD. arp nt II alnm eya DS 1083 < a rp II + fiilden participium passivum mnasnda isim yapan n t geni lemesi, kr. k r n t , sp r nt . Byl e l i l e n
bi ri g ce a rp nt s bi ri de g nd z a rp n t s l e ida re ediyla rm . (A. Cafero lu 1940 s. 118).

arpara/arpare parmaklara taklp alnan zil, alpara < Fa. r p ra bir ift alpara [ r drt ve p ra para]. Andan rp re e l i n e al ub ald ve oynad. (Ferec 855/1451 v. 116b). Kr. alpara . arp k dzgn olmayan, erilmi < arp I + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan k eki, b. a k I . Alt duda o rtas ndan yar lm . st duda a rpk. (H.E. Bener 1956 s. 47). Mecazi mnada: a rp k e nd e! i n g n e ma as, si z s a b h l eyi n mah a l l e n i z i a rm s n z. (H.R. Grpnar 1332 s. 100). a rpk u rp u k ok arpk (ikinci kelimede labialisation vardr): Kald rm la r a rpk u rp uk ve amu r l ud u r. (R. Enis 1935 s. 18). A rd aya 97). nllerde rgressif bir assimilation ile:

arpt arpk duruma getirmek < a rp I fiilinin causativum hali (fakat yalnz bu mnada; baka mnalarda ve a rp IInin causativum hali a rpt r eklindedir, kr. apt ve apdu r Clauson 1972 s. 395). t ile yaplan causativum bugn ekseriya /k / ile biten fiil kklerinde kullanlr (b. act- ); /p / ile bitenlerde nadirdir, kr. k rp t , sapt . Kk veya esas /l / ile biten bz fiillerin causativum hali, normal olarak /l t / ile biterken /l /siz, sadece /t / ile son bulur; b. bo at- . Kasketi n i yana
a rpt p, el l e r i n i mavi t u l umu n u n n c ebi n e dald r yle bi r d u rd u mu ga ra j n n nd e! (Peride Celal 1978

v c ud u n u n alt nda bk lm kalm , di e rl e r i a rpk u rp uk o raya bu raya u za nm . (H.R. Grpnar 1939 s. Yal z Valant i no n u k u vvet l i, b l e nd v c d n e muk bi l H a yr B eg i ca rp k u rp u k , k s a v c d , k a badayl vah ye k a n l b i r s a f h a s na id olan

s. 43). ok defa insann aknlktan veya sklganlktan ald gayrtabi bir duruu tarif eder: Mal ik ef e nd i omu z la r n si lkt i, ba n a rp tt: Evlt, ben n idey im ki? ... (Re at Enis 1933 s. 73). arpuk, b. a rpk . O. arsu ar < Fa. rs drt yol az, meydan, pazar yeri [ r drt ve s taraf, yn]. Kelimenin byle

araf

412

at

yazlmas 19. asra kadar devam etti, (Az.de kelime hl a rsu dur) fakat onun yannda halk dilinde a r u ve nihayet a r telaffuzlar yava yava yer ald. emseddin Sami 1317 I, 497de kelimeyi asl arda veriyor, arsuda sadece b. ar diyor. Lez z ets z y mekl e r i l e i z h r n i met i
b i n t i h s h ib i mecl is ted r ks z l ig i n e g v h ve z iy fet i k i l rdan g r lmeyb h a rc l z imi r z be r z rs dan al nd u na del l i b i tib hd u r. (l 1587 v.

abidik g ub idik

):

Koca K rt isyan n bast rd b u

h k met, ik i a r k r k e yaya h e l e h e l e ...

(Yaar

Kemal 1955i II, 244). O. arm drdnc < Fa. rum a.m. [ r drt + saydan onun sra sfatn yapan um eki]. N i me n a rh r mi g ibi t b n u di ra h n ... (l 1587 v. 126b). arva, b. arpa. O. aryek eyrek < Fa. ryak a.m. [ r drt ve yak bir]. Kelime bu iml ile 19. asrn sonuna kadar deva m etti, fakat telffuzu 17. asrda bile halk dilinde bugnk gibiydi (b. ey rek ) Yine de, okumu kimselerde 19. asrda bile yazl gibi telffuz edenler vard. S at alty ryek k a da r ge dikde n
son ra ik i k i i ... ta r f tdiyimi z a rs a ya geldi l e r.

137ab). Kr. a r . ar af yatak araf; btn vcudu iine alan bir yetikin kadn sokak giysisi Meninski 1680 I, 1542, 1546 < ader eb . n c y l o rtala r na do r u
M mt z B e i o n ya na bas a n k z M e l h a a r afa gi rd i. (E.E. Talu 1928 s. 45).

ar a mba b.m. (haftann bir gn) < Fa. r ambih a.m. [ r drt ve ambi h / anba cumartesi]. Balko nda
bisikl et bu l u na n dai redek i l e r a r amba ve pazar g n l e r i d nda sevi mez l e rd i. (. igzel 1993 s. 29). a r amba ka rs cad kar: C i n l e rd e n, pe r l e rde n, eyt n la rdan d k o pa r. r amba k a r la r ndan, k a ra k o n co losla rdan tit re r. (H.R. Grpnar 1340a s. 37). a r amba paza r

(Vartan Paa 1991 [1851] s. 29). arzarb, b. a rda rb . O. asar Alman ve Avusturya prenslerinin ba olan imperator Meninski 1680 I, 1550 < Mac. c zsz r a.m. F. Miklosich 1889 s. 6, G. Meyer 1893 s. 69, R. Dankoff 1991 s. 26 < Lt. caesar , kr. a r I. a t, b. a ut . O. a n i /e n i tadmlk < Fa. n a.m. Otu rd la r. Ul u la r
deti n ce e rbet get rtdi. Evvel ge nd n g rd i, andan b ra s u nd . (Ferec 855/1451 v. 118a). B u g e n c i bi r ke re g reb i l i r miyim? Hay hay. Az k a ls n k i ba a n isi h e l l dedi rte c ekd ! (H.E. Grpnar 1336k s.

ok kark bir manzara (ya aramba gnleri vuku bulan bir haftalk pazar veya stanbulun aramba semtinde yaplan pazar, ya da her ikisi bir arada): Adamn y z a r amba paza r na dnd ve f rl yan ik i n di i n i n ye r i nd e n kan la r bo and. (Aka Gndz 1930 s. 104). Kr. aha r e nb i h . ar b.m. (ehrin alveri semti) < a rsu .
Dkkn la r kasaban n anacaddesi n e di z i lmi l e rd i. Sank i b t n kasaba u z u n bi r tek a r yd. (Ya ar Kemal 1976 s. 83). a r boyu dkknlarn yanyana sraland sokak: Alt ta raf k u la na gitmede n taban la r kald rm , kendi n i a r boyu nda bu lm u . (S.M. Alus 1933p s. 211). a r pazar ehrin btn al veri semtleri: stanbu l a ge ldi i zam n M u r d i i n i g c n b rak m , yabanc l k ekdi rtmemi , on u n la a r paza r dola m d. (Mah m d

27). O. a ni g i r /e n i g i r padiahn sofrasndan mesul olan saray hizmetisi < Fa. n g r a.m. [ n tadmlk + g r alan, b. afakgi r ]. B eg le rbeg i l e r ve
K a pudan ve Ye i e ri A as na n g rl e r mak rama ve ib r k v rd i l e r. (Sel nik 1989 [1599] I, 170).

AD. a u r, b. av r . AD. a ut/a t casus DS 1085, K. Emiro lu 1989 s. 67, TS 833834, R. Dankoff 1991 s. 26 < ET. a ut iftira (?) Clauson 1972 s. 431. Fiilden isim yapan ( )t eki, b. ay rt . Ol g rk l re kd r k im a ut la r ve
h a be rc i l e r u la du r u ve rib iyev z, d men n i te l i g i n h a k k a ti n bi l ev z . (A. Zaj czkowski h l

Yesr 1928 s. 388). O. arta drt telli bir alg < Fa. rt r a.m. [ r drt ve t r saz teli, kr. dut r , sita r , e t r, / r /nin d mesi iin b. a rsla n ]. S z e ndeg n rt y n (!) N e f e r 15. [17.yy.] I, 637). arter muayyen bir i iin kiralanm (uak hakknda) < ng. c ha rte r a.m. < EFr. c ha rt re berat < Lt. c ha rt u la a.m. [c ha rta + kltme eki olan u la ]. EO. aruk /BSTT ar k I sepilenmemi sr derisinden yaplan kaba ayakkab < ET. a ruk a.m. Clauson 1972 s. 428, G. Doerfer 1967 III, no. 1044. An u i n h e r k im bi r l ib ve k h i r d men e
mbtel ola, andan k u rt u lmay n ca g n i d nde n ve aya ba dan ve a ru t cdan bi lme z o l u r. (A. Zaj czkowski

rt diy r Acemde Kem l H a ydar ey h S a f n ta l miyl e c d di lmi d r . (Evliy eleb 1314

1934 [1405] I, 71). a tla /a ut la casusluk etmek, casuslukla renmek DS 1086, TS 834: ah i n
N e rede ? N e yanda, a am? Balaban (Fe hmi ve Naf i z i gste re rek ) Na h bu n la r a t lad. Al n gt r n , gste rs i n l e r! (Musahipzade Celal 1936ba s. 26).

at I sert bir eyin krlrken veya vurulurken kard ses < ET. at a.m. Clauson 1972 s. 401, ses taklidi kelimelerden. Kapy at diye ek ip kapad. (S.M. Alus 1944 s. 41). Teti e pa rma m bastm. at diyip ho ro z u n ik is i de i nd i. (a.e. s. 140). at at : At l u r at
at db b h a d tf ek, | S a n k i ya mu r ek reyi l e sembe rek. (Enver 192829 [869/1464] s. 59). at ut

1934 [1405] I, 97).


r k / r k a r k

smail kaptan daha i lk at ma olmadan a rk la r ya lam , M edet! diye ba ra a ra o rman boylam t. (Feridun Osman 1936 s. 75). ar k

acnacak vaziyette olan, bir i e yaramyan (Labialisationlu terkipler iin b.

(ikinci kelimede labialisation var): T a vlay aa rla r. at u t ik i s at oyna rla r. (H.R. Grpnar 1926b s. 21). at et at diye bir ses karmak: B e n
kovay koyarke n bi r is i n i n testisi at etti k r ld . T e l la

at

413

(S.E. Ertem 1933 s. 96). at kap /at at kap (fiilsiz cmle) beklenilmedii zaman birisi sokak kapsn alyor: Ri c c la r n e l i nd e n k u rt u lmak da
a rpm m. k bi l de i l k i. G ec e s at yedi, at k a pu! S a b h s at seki z, at k a pu! (Ah m ed R sim 1334 s. 6364). Her g n at at kapu! C evdet ef e nd i n i n a n n e l i i n i n evi n i z iya ret.

mu be n i ? Ba na Hac A hmedi n o l u d i r l e r, daha olmazsa at n ay r ve ri r im be n adam n. (M. Makal 1950 s. 83).

(S.M. Alus 1934 s. 29).

Buna benzer bir cmlede kelime at yerine at da olabilir (b. at I). al n at alnn ortas, iki kan aras DS 219, 1087: B e n n e an a lmasn bi lsem, on u an n n at ndan vu rmamdm h e ? (H. Sayn 1965 s. 67). at bir araya getirmek, birbirine dayamak < ET. at a.m. Clauson 1972 s. 402. Syleye n bi r o la, di n l eyi c i v fi r o la, ba ba a atub ik i e r syleyi c i n di r o la! (l 1587 v. 131b). istiflemek: Oca a tez ek atp aydan l da s rd . (M. Makal 1965 s. 37). birbirine tutturmak, kurmak, bina etmek TS 838. birbirine balamak R. Dankoff 1991 s. 26. kavuturup balamak Ba a ryan i nsan i l al r, atk atmaz. (Peride Celal 1991 s. 432). yz adalelerini kasmakla yzne fkeli bir ifade vermek: A
kapy g i rs i n hava az c k. N e va r yan i su rat yl e bu r u mu i n c i r g ibi yapp da ka atacak? (M. zg 1993

Ses taklidi (onomatopoeticum) kelimeler hakknda afku r /afk r paragrafnda baz eyler syledik. Bunlara burada birka pratik nokta ilve etmek istiyoruz. Etrafmzda mahede ettiimiz seslerin en ksa ve basit halini dilimizde tek heceli bir syleyile ifade ederiz, mesel bir daln krl at olarak tahakkuk edilebilir: Krlma hadisesinin mrekkep ve mulak ses melodisini ifade eden, bandaki / /dir. Sesin yksekliini /a / nls ve sesin koparlm gibi birden kesildiini sondaki /t / haber verir. Bu suretle oluan kelimenin sentaktik mahiyeti gayr muayyendir, nida da olabilir, zarf da, isim de. Bu kelimeye, baka isimlerde yapt mz gibi la genilemesini takarak ondan bir fiil de yapabiliriz. Fakat onun kendine mahsus morfolojisi de vardr: Dar bir nl ile liquidalar (/ r / veya /l /) ilve ederek ve geminationla bir nevi oul elde edebiliriz, ms. at bir tek akustik hadiseyi ifade ederse at r at r bir mddet devam eden veya tekerrr eden bir hadiseler dizisini gsterir. Byle genilemi kelimeden yine la ile, fakat liquidadan sonra da getirilerek (b. alda- ), at rda fiilinin ve stelik du /d /t ekleri ile bu fiilin nomen actionis (nomen abstractum)unu elde ederiz (b. an rt ). Burada izdiimiz kelime yapm pln olduka basit ve kelimelerin etimolojisi iin yeni malumat vermedii iin bundan sonra normal ses taklidi kelimeler zerinde ayr ayr durulmayacak. Yalnz, ses taklidi kelimelerin iki hususiyetine deinmek istiyoruz. I. Fonolojik hususiyeti: Dilin fonolojik bnyesi bir takm kaidelere tabidir, yalnz ses taklidi kelimeler (belki dardan gelen sesleri taklid etmek istedikleri iin) bazen bu kaidelere zt gider, mesel /l / sesi bir kelimenin ba harf olamaz, fakat onomatopoeticada lak rd gibi kelimeler mevcuttur. Bundan baka dilin fonemleri stokundan olmayan sesler icabnda hizmete alnabilir (mesel Trke kelimelerde bulunmayan /j / sesi, kr. abaju r /abaj r ). II. Ablaut: at kelimesindeki /a / sesi yksek sesli bir akustik hadise gsterdii gibi, onun yerine daha dar bir nl olan / / sesi konursa bu kelimenin mnas biraz hafiflemi olur. Mesel at yerine t daha ince bir daln kopuunu ifade eder ve ayn ekilde t la , t r t r , t rda , t rd . Benzer ekilde ha lda h lda vs. Bu hususiyetlerle ses taklidi kelimeler sair kelimelerden ayrlr. Tabiat seslerini taklit eden onomatopoeticum (yanslama) unsurlar dnyann btn dillerinde bulunmakla beraber, ses taklitleri her dilin kendine ait fonetik ve morfolojik sisteminin kurallarna gre yaplr (ms. ku sesinin taklidi: trk. c v l da , Alm. zw itsc h e r n (b. Metzler 1993 s. 437). Buna ramen birok dillerde ortak olarak, belirli nszlerin belirli seslerin taklidi iin kullanlmas dikkat ekicidir. Su veya hava seslerinin taklidi iin zellikle / /, /s /, /f / nszleri kullanlr (T. ar l sar l , Alm. ra usc h e n , ng. splash ). Devam eden titreim seslerinde: /n /, / r /, / z / (T. v z lda , Alm. su r re n , ng. ri ng ). Bir anlk patlamaarpma seslerinde: /k /, /t /, /p / (T. at pat , Alm. zack , ng. c rack ). Daha geni bilgi iin b. H. Marchand 1953 s. 5062.

s. 39). rast gelmek DS 1092: Yolda u ky n o ru c us u na atya. (A. Cafero lu 1946 s. 14). yeti mek, yaklap varmak: B u s rada adam Ph l ippon u n is im g n att. (Burhan Cahit 1934 s. 57). yetmek, kfi gelmek: (bir eye) arpmak TS 838. hcum etmek, sata mak, kavgaya balamak; birisini terslemek, sert sz sylemek: B e n bi r ey yapmadm boba. Du r up du r u rk e n att. (T. Apaydn 1991 s. 287). Babayi it olayd g s k l l s na atard. (S.M. Alus 1944 s. 107108). Babam o zaman
di n i n yan l sylemi ti ... yo rum u na, ba naz l a atan sz l e r

(A. zakn 1989 s. 44). (yksek mevkide olan birine) sokulmak, iltimasn kazanmak: B u a rada ord u mi rl e r i n e ve bi l hassa
l evz m re is l e r i n e atan la r y ksek kazan la r ediyo rla r. (Burhan Cahit 1934 s. 226). e lde

atadak /attadak at diye aniden atlyarak < at I + ses taklidi kelimelerde ok kullanlan adak genilemesi, -adak /edek genilemesi iin b. ca rtadak . kinci varyant geminationla kuvvetlendirilmi tir. Aman ka rde , imdi me rak mdan atadak atlayaca m! (B. Felek 1947 s. 187). AD. atak iki dere veya iki yolun birletii yer; su akntl yerler, dalarda derin dereler DS 1087 < at + fiilden mekn ismi yapan ak eki, b. akak .
Top ra n ik i ge n i dalgas a ras nda ovaya do ru u za na n, gitt ik e de al ala n ge n i e bi r atak. (M.. Esendal

1958o s. 25). ukur: Otomobil i n a rka teke r l ek l e ri n i n 1951k s. 102). S l eyman karakol avu uydu, ok si l h saklad Ul ua a ata na. (M. Ba aran 1992 s. 34).

bi r u k u ra saplanm oldu u n u g rd l e r ... Ahmet on la r selmlad: ata a m sapland n z ? (O. Hanerlio lu

AD. at II iki derenin birletii yer; yolun ikiye ayrld yer DS 108687 < at , at fiilleri ve atal , at isimlerine mna bakmndan yakn olduu aikrdr, fakat kelimenin teekkl izaha muhtatr. l eyse bu a r yol at na gmls ! (Z. Korkmaz 1994 s. 30). Kr. at I. iki bacan tekil ettii atal; bel, kuyruk sokumu DS 1087: B i l iyo n

atal bir yerinde iki kola ayrlan uzun ey; uzun bir eyin iki kola ayrld yer; diren/dirgen < at + fiilden isim yapan al eki (B. M. Rsnen 1957 s. 132133, 1969 s. 101), kr. sakal < ET. *sak sarkmak (Clauson 1972 s. 805e gre bu fiil *sak a olmal). oban n e l i nd ek i kal n atal, bo uml u sopan n u c u n u t utt u. (A. Kutlu 1995 s. 72). lokmaya

414

atk

saplanan ve onu aza getiren alet (19. asrdan itibaren). Sof ray kald r yo rla r. Tabak, anak, bak, atal sesle ri i imi k yyo r. (. igzel 1993 s. 79). insann bacaklar ve tekil ettikleri zaviye: Vel ik u l o ca n ba na otu rd u, atal n ay rd . (F. B aykurt 1971t s. 92). (belki bir gre tabiri) Kalk p

tekerleme, yni spontane echo wordlerden deildir. Ke nd i n i imti ha n bi ri n c i l i k l e kaza nm

atal ndan daldm avrad n; kald rd m havaya, ba n n st n e dikt im. B i r daha ben i st mden k it l eyip gidecek misi n ? (F. Baykurt 1967a s. 438). (Sfat olarak) ucu

y z l e rc e oc u u n ko n u t uk la r, bi rd i rb i r, u z u n e ek, atal matal oynadk la r ok u l u n ge n i , dmd z bah esi nde bu ldu. (M. Buyruku 1956 s. 20). B u oyu nda bi r oc u k bi r ba kas n n omu z la r na bi n ip bi r mikda r pa rma n u zata rak atal matal ka pa rmak? diye so ra r. A lttaki oyu n c u sayy bi le n e kada r i nme z . (THASDD 1952 VI,

46).

iki kola ayrlan, ift:

Davar, s r g e l ip te o rtal k ka ra r n ca, z e ri nde ik i atal k z boyn u z u as l atal kapu a rd na kadar kapanyo rd u. (H. Aytekin 1945 s.

B i rb i r l e r i n g z l e r i n t u tm la r idi ve h mevz n s idle r i u c nda n ib h m ve s yi r e n g t i b r k l e ri n i ib h m db atal matal k a c a ac n m ndaki b z eye ba lam la r idi. (l 1975 [1599] s. 112).

65). Odas nda e rz i ha l la r yaz l r, | atmasnda [= etin asld sehpa] atal u rban asl r. (bir attan, A. Caferolu 1945 s. 253). O. atal Yrkler kanununa gre seferlerde asker olmayan baz hizmetlerde alan bir eit vazifeli: Y ig i rmi d rt k i ide n bi r i e k n c i, i atal, yigi rmisi yamak ola. (.L. Barkan 1943 s. 393). O. atal at iki tarafta birer denk tayan yk beygiri R. Dankoff 1991 s. 26: Hem n
ol dem T u ra h a n B e g atal ata bi n b segi rde rek P di h lempe n h h a z re t l e r i n e g e l b ... (azavt Sult n

Ah m ed R sim 1328 s. 121e gre atal matal ka atal diye o senelerde (1912) bir sakal modas vard, her halde ift sivri uclu sakal. atal matal II atalla m, net olmyarak (grnm hakknda) < atal I. Di l i t ut u ld u u ndan ko n u amad.
Odadaki l e r i atal matal g ryo rd u. Hayli bi r zaman ke ndi n e ge l emedi. (H. Aytekin 1945 s. 15).

Murd 1978 [15.yy.] s. 15). AD. atala bi n pantalon giymek: Yel e i nde n sarka n kal n kste i alt nd .

AD. atalca ldes kemi i < atal + isimden isim yapan kltme eki ca M. Rsnen 1957 s. 9293, kr. kokarca , sivi l ce . ocas n e n ad n atalca ek i mi l e r, bi re r o na h d an. (A. Cafero lu 1948 s. 194). atallan ??
Amma ebe ha n m, yeti , do ruyo r! K im do ruyo r, n e rde, sord u rmam . abuk ebe han m, oc uk atalla nd! (F. Erdin 1961 s. 160).

stel ik ssl bi r atala da bi nmi ti. Evet, ka radona a rt k te n e z z l etmiyo r, stanbu l l u la r g ibi pantalo n g iyo rdu. (Re at Enis 1944 s. 4). O. atal f it i l bir eit eski

zaman tfei R. Dankoff 1991 s. 26: P rs i l h ve

atal f it l e lde, seyfi k t i be lde, g l b ng M u h a mmed di lde, c m lesi piy de ol ub ... (Evliy eleb

1935 [17.yy.] IX, 681). atal yk atn iki tarafna yerletirilen yk R. Dankoff 1991 s. 26: Se n ede
n i e ke r re y z bi deve yk l e z z t u z h s l o l u r. atal yke divan para ve h viye yke be e r mak s us para al n r. (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 950). ik i atal

atana filika byklnde kk vapur < ananeye gre Krm Harbi zamannda bir arp mann vukubulduu bir yerin adndan (Romanyada Tuna sahilinde bir kasaba) ??. A rkas na bi r s r

iki kola ayrlan:

B u n na r va rd Isdanbu la. Dah i l

(A. Caferolu 1945 s. 164). Lodos t a raf ndan ge l rk e n mez k r ada ik i atal
old u u zaman yol ik i atal o ldu. g ri n r. A ndan ayr ik i atal g ri n r o ra la rda y r yok d u r. C m le R m l i k e n rla r de i zde n u l u d a la r g ri n r; bu ada ol d a la rdan al ak ik i atal g ri n r.

mavu na takm , bacasn ykm bi r atana kpr n n alt na g idiyo rd u. (N. Alsan 1957 s. 3). O g n e l e n i rk e n, se n e i l ip e l i ndek i mumla i leye n atanay dalgal de n i z e b rak yo rsu n . Moto r u n devri l iyo r, se rt dalgan n i i nde h eme n kaybol uyo r. (A.

Kutlu 1995 s. 229). atapat/atpat patlayan bir elence fiei DS 1090 < ses taklidi kelimelerden, kr. atpat . B i zde b u
ap all k va rke n atom bombasn e l imi z e g e i rs ek, oc uk la r n bayram atapatla r ndan bete r ede ri z zaval l atomu. (A. Nesin 1976d s. 45). Kr. atpat .

(Pr Res 1935 [932/1525] s. 303).

Fiilden isim yapan (a)l vs. eki, yalnz tek heceli kklere eklenir gelir ve balca nomen instrumenti ve sfat oluturur (b. T. Banguolu 1974 s. 231233, kr. M. Erdal 1991 I, 330332): atal, ke l, dke l /t ke l . Bunlara eklen benzeyen pe l kelimesi bambaka gelimitir.

atapata gemi sahibiyle tccarlar arasnda mukavelename L. Gray 1943 s. 105 < ??. AD. ata , b. at . AD. atayaz ok souk DS 108889 < at I ve ayaz . Ses taklidi kelimelerden olan at kelimesi buzlarn atlarken kard sesi dndrr (kelime birleimleri iin b. acabola /acabu la ). Z emhe ri n i n s.95). at at, b. at I. at ut, b. at I. atg /atk alna balanan parmak eninde tlbent DS 1089, 1090 < at fiilinden g /k ekiyle yaplan nomen instrumenti, b. ag . Ay e h a n m
yo rg u n a rg n ge ld i, ke nd i n i mi nde re att; heme n

atal utal ok atalla m, dal budak salm < atal geminationu, ikinci kelimede labialisation grnyor. Ve l has l z i h n ime atal u tal batarak bi r
t rl ak l ma ye rl e emeyen zaman n i nk r f e lsef esi di n l emekten pek bkm tm. Hemen odadan sv tm ...

(H.R. Grpnar 1943g s. 159). ok defa aldatlm koca iin kullanlan boynuzlar yaldzlamak tbiri ile tedai vardr: A z i z im, sen i n k i l e r atal 88).

at ayaz nda ve sabah n bu e rk e n vakti nde yola kmak h e r babayi idi n ha rc de i l do rus u. (M. Makal 1965

utalsa, bi l k i be n imki l e r de B eyaz t k u l esi n i a acak kadar et rafa dal budak salm t r. (M.L. Dikba 1936 s.

AD. atal matal I bir eit ocuk oyunu DS 1088 < atal ikizlemesi (gemination), ikinci kelimenin ba harfinde labialisation grnyor; btn bir nevi

atgn

415

atla

atks n ba na att. (S.M. Alus 1933p s. 113). Al n nda ba a rd vakitl e rdek i g ibi, beyaz t lbe ntte n bi r atk vard . (Y.K. Karaosmano lu 1957 s. 106).

atn kaslar atp surat asmak < at fiilinin reflexivum hali. (( )n iin b. ac n II ). Kr. at l .
Ke na n B ey bu man za ra ka r s nda at nd . I n f ia l gste rdi. (Fazl Necip 1930 s. 47). Urana rak g l msedi, son ra at nd.

atgn /atk n I kalarn atarak, ho nutsuzlukla < at + fiilden sfat yapan g n / k n eki, b. akk n . Hane 1943g s. 272).

(M. Seyda 1974 s. 167).

sahib i ef e nd i bu defa bi ra z atk n l k la: Hiddetten, iddetten b i r ey kmaz, beyefe nd i!. (H.R. Grpnar

atpat, b. atapat . atr at r sert bir ey krlrken kan tekrarlanan ses < at I. Kendisi de bu na l yo r, ai l e babas, d z e n l i ve

atgn /atk n II (birisinin) iltimasn kazanan himayesinde olan < at + fiilden sfat yapan g n /k n eki, b. akk n . mzas n atamyacak kadar

yazdan nasipsiz o la n F i l ip e fe nd i Ta ri k gazetesi n i ka ryo rd u. Saraya atk n o ldu u i i n markt . Gaz etesi nde ke nd isi nde n bahsedi l i rk e n Saadetl F i l ip Efe ndi Haz ret l e ri yaz l rd . (M.Z. Pakaln 1946 s.

pre ns ipl i k k b u rj u va ro l l e ri n i n da rac k kal pla r i i nd e at r at r atl yo rd u. (B. Uzuner 1994 s. 31). Sepeti kapan ko a ko a i n c i r toplamya gide r, s r kapan at r at r i n c i r s i lkmiye. Az son ra s r k sesi h e r ta raf kapla r, atatat vu r u r d u r u r dal la ra. (B. Duygulu

198). AD. at I yolun ikiye ayrld yer < ET. *at [at fiilinden yaplan nomen actionis]. D i z geme ye gide n yol u n ats na r l p lak di n e ldi. (L. Tekin 1984 s. 40). iki bacan tekil ettii atal: Dev de t ut up g z catus ndan ay r ve rm i . (U. Barlas 1975 s. 19). Kr. at II. kadnn tenasl organ H. Aktun 1990 s. 71, S. zel 1993 s. 28. at II bir binann stn rten yapnn btn; < at I, kr. ko u , sat , yaz . Yola yak n yap la n evl e ri n at la r abucak rt lm ol uyo rd u. (A. zakn 1989 s. 76). dz dam: Otel i n ats ndaki o rkest ra eski bi r vals al yo r. (A. zakn 1982 s. 90). Dolaysiyle: ev, ikametgh: Sen se n o l, bu ndan son ra o c u u n u
gz n n n nde n ay rma. Yeti ki n o l u n caya kadar k e nd i at n n d nda bi r ye re salma. (A. mit 1993 s. 161). at kat /at kat

1963 s. 16). zor kullanarak, mukavemet edilemez bir g ile: N e reye c e h e n n em oldu n ? Se n i paralamaym da kimi para layaym? (S.M. Alus 1934 s. 386). bir engele arpmadan, tereddt etmeden:
A rt k Ay e n i n tek ko r uy u c us u o lmu tu. A nas Ay e ye kt bi r lf syleyecek o lsa, yavrus u n u ko r uyan bi r ka rtal g ibi ka r s na diki l iyo r, at r at r c evab n ve riyo rd u. (N. stn 1970 s. 49).

atr utur sert bir ey krlrken stste kan sesler < at r at r , ikinci kelimede labialisation var. Labialisationlu terkipler iin b. abidik g ub idik 2.
at r u t u r f stk k a buk la r n i n eye rek t iyat rodan k a rs n. (H.R. Grpnar 1339 s. 275).

atrd /atrt sert bir eyin krlmasnda veya patlamasnda kan ses < at I ve at r at r dan yaplan normal nomen abstractum, b. an rt ve 1 at . D arda bi r t f ek at rd s d r koptu. (K. Bilba ar 1961 s. 42). at /AD. ata birbirine atmak, bulu mak TS 834, R. Dankoff 1991 s. 26 < at fiilinin ortaklk (cooperativum) hali, b. al - I . ata varyantnn /i / > /a / deiimi mnaca yakn olan dakla , sata fiillerinin tesiri altnda husule gelmi olabilir, ayrca b. bu rga - . Babas Hicazdan ge l iy ,
on u la r a r u lay lar. o n u la r na at n c h o ca so rya ki, bi z im evde ne var n e yok. (A. Cafero lu 1946

yaplarda at ile son kat arasnda yaplan kk kat: at kata kt la r. M e rd ive n l e r ge n i ve ra hatt. (F. Baykurt 1967a s. 97). ye ri ve at kat a ras nda gidip gel iyo rd um. (A. zakn 1982 s. 97). AD. at III ip, urgan DS < at birbirine balamak fiilinden nomen instrumenti, kr. l , soku , tart , A. Tietze 1982z no. 25, 42. atk atlm olan < ET. atuk a.m. [at + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan k eki, b. ak I ] Clauson 1972 s. 402. B i r a ra l k ba n dnd rd . Ka la r atk, pek c idd bi r bak la bakt. (S.M. Alus 1944 s. 29). at l kalar atp dnceli durmak < at + medialisreflexivum anlamndaki ( )l eki, b. a l- . Kr. at n . mer, bi r baba gz l e n i r mi ? me r at ld B i r baba, babalk vaz i f e l e r i n i u n u t u rsa gz l e n i r, an n e. (Selmi zzet 1934 s. 47). AD. at l birbirine balanm DS 1089 < at fiilinden ili genilemesiyle participium passivum mnasnda sfat, b. a rd l . Heyeti n ba kan , g l e r bi r

s. 23). biriyle kavga etmek: Fe na halde si n i r l iy im. B ug n muavi n ha n mla beh eme hal at aca m. (F.N. amlbel 1933 s. 109). iftle mek (bilhassa kpekler hakknda, aa lyarak insanlar hakknda) M. Mikhalov 1930 s. 23: B i r l ey lek bi r
h i nd iyl e d nyada ata amaz. Hemi de ata sa bile, ka n yavru byle a r du r u h i nd i o lmaz. (F. Baykurt 1961k s.

9).

Dedik ya, kpekle r g ib idi rl e r d iye. Dv men i n

(F. Baykurt 1971c s. 342). (iftleen kpeklerin birbirinden ayrlama mas hakknda), Meninski 1680 I, 1540:
aras nda ata may da i hmal etme z l e r. Kocaba , biti ti i sa r di iyi s r k l eye rek M ustafaya ge ldi. M ustafa kpekl e r i n byl e at tk la r n ok g rm t. (Ya ar Kemal 1992ks s. 163164).

atk, b. atg. atkn, b. atg n . atla I at sesiyle krlp dalmak < ET. atla a.m. [ at I + isimden fiil yapan la genilemesi, b. a la- ].

y z l e mu hta r ve retmen i n ha l i n i hat r n so rup e l sktktan son ra, ipl e b i rb i r i n e at l rk ek k k bu za la r g ibi, pel pel g z l e ri n i n i i n e bakan talebe le r e de ayr ay r i l t i fatta bu l u nd u la r. (H. Aytekin 1945 s.

76).

atla

416

av

e l e r atlad, p re p re o ld . (Ferec 855/1451 v. 34b). paralar ayrlp dalmyacak ekilde yarlmak: D udaklarm atlad. (O. Arayc 1979 s. 52). B i r k i i k uy uya su alma a ge lmi , eke r, De r h l

h a lk u k a b n dold u ru r, g nde r r. G e nd n k a b susu z l k d an atlam . (Ferec 855/1451 v. 190b).

kayalara vurup dalmak (dalga hakknda) (EO.da fiil belki geilidir): yet i h t i r z dec ek

O. atma II kymetli bir kuma cinsi M.Z. Pakaln 1946 I, 132 < at + fiilden isim yapan ma eki (b. aktma ); dar paralar halinde dokunduu iin birbirine atlrd. atma k a ft n gey, v r r z n et, be n m c n um, sa a: | Yara u r k a plan de ris i takye, aslan um, sa a . (A.N. Tarlan 1949 IV, 11). at pat ok sk deil, ara sra uzun aralarla; vakitli vakitsiz < labialisationa ynelmi ve kafiyeli ses taklidi terkiplerden, b. abidik g ubidik 2; kr. at I. duraklamalarla, akc deil; ban gzn yararak (yabanc dili konu mak); Se n i n ok uman yazman va r m ? Var emme ku lak asma, at pat. (T. Apaydn 1991 s. 186). Sadk syledik l e rim i at pat Al ekse te rc me ediyor. (M.B. Kanok 1984 s. 91). atpat ocuk oyunca maytap DS 1092 < ses taklidi kelimelerden: at I ve labialisationu. Kr. atapat . Labialisationlu terkipler iin b. abidik gubidik . atra patra grlt patrd Meninski 1680 I, 626, S. Kakuk 1973 s. 100 < ses taklidi kelimelerden, fakat ekli de iiktir (labialisationlu terkipler iin kr. 2 abidik g ub idik ), belki ba ka bir dilden geme. yalan yanl konuarak (lisan hakknda):
B ey r uttaki f re r mekteple r i nde n bi r i n e bi r a ral k devam etmi ; at ra pat ra f ra ns z cas va r. (S.M. Alus 1933p s.

y rl e rd r z r k im be rk ese rse h e r y r i atla r, gemi h e l k de r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 98).

yorgunluktan, bitkinlikten veya zntden lecek hale gelmek: Hay r, h i ald r etme yok. atl yaca m. (S.M. Alus 1944 s. 30). takrdamak, atrdamak: G z bon c uk la r , kapl umba a kabukla r
takt, He r takt at r at r atl yo r, bebek l ec ek diye bi z l e ri ko rk u la ra sal yo rdu. (A. Kutlu 1995 s. 100).

AD. atla II defi hacet etmek < atla I.

Afe r im diyece i n e tembe h et de byle atlad ye rde namazl k okumas n. He r ye rde ke lmu l la h a za almak do r u de i ldi r. (F. Baykurt 1961k s. 134). atlanmadan n c e e l y z yka nmaz, usu lde n de i ldi r, e r iata s maz .

(Orhan Kemal 1951b s. 11). O. atlad (isim) atlak, izik Meninski 1680 I, 1540 < atla I + gemi zaman 3. ahs eki olan d , b. bast . stanbu l de n i z su r la r ndaki atlad Kapu(s) 15 3 2 z e l z e l esi nde atlam . (R.E. Kou 1965 VII, 3782). atlak I (sfat) atlam olan, atlaklar gsteren; (isim) atlak yer, izik < atla I + fiilden sfat yapan k eki iin b. akk , fiilden isim yapan k eki iin b. acuk /ac k I . B e n i ek i ti re n l e re h em k z yo r, h em hak
ve riyo rd um. apk n l k v c ud umdan atlak desti gib i s z yo rd u. (H.R. Grpnar 1943g s. 19). przl (ses

141). attadak, b. atadak . attadan at sesiyle aniden d meye basarak < at I + ses taklidi kelimelerde ok grlen adan genilemesi, kr. hoppadan , pattadan , akkadan . Bu adan geni lemesi belki de zarf grevindeki ablativus halinin tesiri altnda adak genilemesinden husule gelmi tir. Sevmedi i bi r
siyas kon u u rk e n opa rl r aa ksa n utk u k epazeye evi r ip b rak r. So n u nda kes lan! d iye attadan kapat da caba. (H. Taner 1951t s. 90).

hakknda): Madamn sesi atlak z u r na gib i tyo r. (S.M. Alus 1944 s. 119). kak, deli: Byle l e ri n e

yardm ede rim. atlakm m ben! atlaksam atla m. atlak olmasam bu n ca adama, gz n g rmedi i n i gste rmeye kalka r mydm? (Oktay Rfat 1961 s. 6).

atlak II sahile veya kayalara arpp dalan dalga < atla I. Fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki iin b. acuk /ac k I . B i r ok kayk g ib i babas
da gemi daha l imana f u nda etmede n kay n ak ldan atlaklara koyve ri r. (Re at Enis 1947 s. 76).

atu, b. at. au , b. avu . au an, b. avu an . EO. av I hret, nam TS 839841, DS 1093, Meninski 1680 I, < ET. av a.m. Clauson 1972 s. 393. T em
tdi, dev rd i v ok av, | Ki d di H us rev hdan l e av. (Fah r 1974 [1367] no. 329). haber TS 839: B u i den a la e lde n sz u sav | u h u k u la na d e bu av. (Fah r 1974 [1367] no. 1303). av ol dile

atlak utlak ok atlaklar olan < atlak ikizlemesi (gemination), ikinci kelimesinde labialisation. Labialisationlu terkipler iin b. abidik g ub idik 2.
B u i e f e na halde tepesi atan m h e nd is efe nd i atlak ut lak k n k l e ri de i ti rmedi i g ibi, demi r kapa , musl uk la r tam gz l k ma azas n n n n e get i rtme z mi? (S.M. Alus, Ak am gaz. 22.2.1944).

AD. atma I eitli ilerde kullanlan tahtadan destek DS 109192 < at + fiilden isim yapan ma eki, b. aktma . atma, bi r metre kadar u z u n l u u nda a a
sopay bi r l e ti rmek su re t i l e destekti r. (K. Gngr 1941 v c ude get i ri l e n bi r

d mek TS 844: T e n mde yi l eg i k tmeg i l e o ld um av. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 145). Y re d dm ki se n sevg i l e o ldum av. (Nazm 1928 s. 54). AD. av II ottan rlm urgan DS 1093 < Krt. aw a.m. JabaJusti 1879 s. 126, I.A. Orbeli 1957 s. 439, K.K. Kurdoev 1960 s. 155. av III ayrlrken kullanlan selm < t. (Venedik dial.) c iao a.m. (bilhassa talya ve svirede kullanlr) < t. sch iavo < Lt. sclavus kle. Selmn mnas

s. 45). etin asld sehpa: atmas nda atal u rban y z l r. (A. Caferolu 1945 s. 233). atma kap iki kanatl kap: G itt i, atma kapy at. (F. Baykurt 1961 s. 39).

av

417

ayr

Klenizim!. Kr. Avusturya ve Macaristan ve belki eski AvusturyaMacaristann baka blgelerinde de bugn dahi ok kullanlan se rvus ! selm < Lt. se rvus kle. yleyse an la tk. av dostum! (A. Yurdakul 1993 s. 247). AD. av do mak (gne hakknda) DS 109495 < ?? Kr. g n av . AD. av-, b. cav -. aval ye, b. avela . AD. avan hayvanlarn erkeklik organ DS 1093 < ?? kr. Krt. avan i h esp at yara JabaJusti 1879 s. 126. nsan iin de kullanlabilir (tabu kelimelerinden): He rkes ke ndi boyu na g re avan ta s n. D uydu n u z mu? (. Kaftanco lu 1983 s. 138).
Hi bi r imi z ya kesmedik. Kessek bi l e, be n ha ng i k z l e, arabayla, ha ng i g c ml e eke ce im bu da lara, bu yoku yukar gt re c e im? yle ya, bu rda bi r e ek avan yitti, ya anas nda, ya k z ndad r. (a.e. s. 153). inek, manda

caw r /c w r

opopanax R. Dozy 1927 I, 234 < Fa.

g v r a.m. [g v inek ve r st]. Daha yuka rla ra, da lar d iye sz edi l e n ye r l e re k ld kta seki z, o n t r a a da ortal ktan kaybol u r. So n ras gz alabi ldi i n c e a u r l uk, kesl ik, keve n l ikt i r. (M. lhan 1983 s. 9).

avu /au Osmanl devlet tekiltnda, sarayda ve orduda baz hizmetler grenlere verilen nvan; orduda bir rtbe < ET. avu kumandan Clauson 1972 s. 399. Kelimenin etimolojisi iin b. G. Doerfer 1967 III, no. 1055. N g h avu la r
se rh e n g l e r k a pudan i e r g i rd i l e r, em r e l m min n geydg i d o n la rdan bi r bo a d o n geyesi get rd i l e r.

(Ferec 855/1451 v. 122a). O. avu an/au an avular < avu /a u + Fa. oul eki olan n . C em ati avu n M s r. (.L. Barkan 1943 s. 359). ay I kk rmak, dere < a. ay a.m. M. Rsnen 1969 s. 95. G n e bi ra z k a lk d uk lay n h a lk u a z s ndan ayla r ak m a a ba lad. (Ferec 855/1451 v. 54b). [1911] s. 32). ay II b.m. (ot, kurutulan yapraklar, ondan yaplan iki) < in. a su; ay G. Doerfer 1967 III, no. 1057.
Ge l iy i m yis ayi, | Topl yal um ayla ri, | G ide l um fabri kaya, | Alal um pa rala ri. (T. Gnay 1978 s. 210). Deml e n e n taze ay n kok usu ev reyi sa rm t.

ve baka hayvanlarn diilik organ TS 1093. avdar b.m. (bir hububat cinsi) < Fa. d r M. Rsnen 1969 s. 101. H ub b tdan h n t a ve a r ve ale f ve
avd r ve k a pl u cadan o n k i l ede n bi r k i l e r a l n u r.

ayda ime rk e n bi z z u t e h n e c e avlayub | Vard uk us u l ca na ut us u n bi hapaz laduk . ( lib Pa a t.y.

(.L. Barkan 1943 s. 281). avela /avel ya /aval ye/eva le/evele balklarn sat iin tutulduu sepet DS 1152 < ?? B e l ed iye n i n e l i yak ndad r. B i r de ave la paras kese rl e r. (Re at Enis 1947). Ba l k ya hsan B ey g l m, avelyala r bo altm s n! kmyor, Ha met Bey. (M.. Esendal 1958m s. 53). Adam ik i ke resi nd e de bo yemi

sandkla r na, ot dol u avalye le re ve ye rde teke rl e n ip du ra n e lmala ra tak la rak tkez l e nm i ti. (A. zyalner

(N. Eray 1994 s. 27). ay ve tatllar ikram edilen davet: re n c i ayla r nda dansediyo rduk. (A. zakn 1989 s. 139). ay ile kahve kelimeleri ayr yollardan geli mitir: Ya l ca bi r bayan la tan tm bi r ayda. Son ra bi r kahvede bu l u t uk. (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 82). (Argo) ay III kz < Rom. ay a.m. A.G. Paspati 1870 s. 523. i ng e n e l e r a zd, e r i ba k zd , ayla r d zd . (H. Ritter 1924 I, 32). (Argo) ay IV esrar H. Aktun 1990 s. 71 < ay II. aydan/aydanl k I. Chl ros 1899 I, 651 ay piirmekte kullanlan kap < ay + bir eyin mahfazasn ifade eden dan (Fa. dan iin b. abdan ) eki (kr. Az. aydan a.m.); dan ekiyle ayn mnada olan l k ekinin ilve edilmesi dan ekinin semantik fonksiyonunun zayfladn gsteriyor, b. bu h u rdan l k . Sat lm ... Get i r aydan l ! (Sabahattin Ali 1943 s. s. 26). AD. ay gara ay kenarnda kan kaynak DS 1097 < ay I ve g ra maden suyu DS 1917 (?). O kyden bi r ay
aka r, ay n sa na, sol u na h ep h ep aygara e mi le rd i r. aygarala r n suy u o kadar so ukt u r k i d i le ri n i tk rdat r. (Ya ar Kemal 1992ks s. 57).

1960 s. 14). A nas k rm z , ye i l boyal tahta bi r eval e bu lmu , balk la r g z e l c e n e eval eye di zmi ti. (Ya ar Kemal 1976 s. 22) ave lac sele ile bir eya gezdirip satan L. Bonelli 1902 s. 58. RD., AD. avka /cavka /av ga /af ka bir eit karga DS 866,1094, R. Dankoff 1991 s. 26 < Sl. (Bulg, Srp Hrv.) avka a.m. A. Tietze 1957 no. 18. (Kosovo dial.) Slavca ka iin b. ayka . Sokakta n e c rs n , i i afka ka rla r st nde kap imi la r. (N. Hafz 1985 s. 194). siyah tyl bir gmen ku < Sl. avka a.m. A. Tietze 1957 no. 18. AD. av gn / v gn / v g n iddetli rzgrdan yandan yaan ya mur, karla rzgrla kark ya an ya mur DS 11991200, 3774 < cav /av fiilden fiilsfat yapan g n eki, b. akk n . Kr. Az. ovgu n 1953 s. 125). av r, b. gev r . avlan, b. a la . AD. av r /a u r /ca r /a r dalardan toplanan, yedirildii zaman hayvanlarda cinsel istek duyuran bir eit ot DS 1038, 1095 TS 755 < Ar.

Hava sisl i, bu l u t la r ba la r n e mi ti. Hafifte n, vg n la ka r k bi r yaz ya mu ru p sk rd stm z e. (C. Yrk

ay r b.m. (imen dolu yer, mera) < kelimenin Tk. dillerinde yaygnl iin b. M. Rsnen 1969 s. 95. Ve bi r ra iyyet ve ayr h e r k im ol u rsa bi r h l
y rde n ve b i r s h ibs z ay rdan ot bise al l esi ri n kime v r rse b id g i otl u a rabas na a a ik i e r ak a v re l e r. (.L. Barkan 1943 s. 273). ay rla

otlamak: Atlar ay r laduk d an s o ra bi r aydan z iy de

ayr ayr

418

eil

A rz R mda d u ru l ub K a rs z e ri n e teve c c hde t e en n s i ... (l 1982 [1581] II, 134).

(Ferec 855/1451 v. 200b). Ma ns r c riye n g z i n ba lad, bi r z i re dolad. (Ferec 855/1451 v. 95a). eber, b. cebbar. AD. ebe / ebe bir eit gemi; geminin damakl ve demirden ibaret olan ksm DS 1099, 3755 < EYun. (k ms) (dial.) ims, ims burunsalk, hayvan azl Ch. Tzitzilis 1987g no. 203. /k / / / iin b. a nk r . ebi , b. epi . AD. ebre turu, zellikle zm turusu iin kullanlan st geni, alt dar f DS 1101 < Sl. b r grubuna ait olmas muhtemeldir, b. b r , A. Tietze 1957 no. 28, P. Skok 1971 I, 285 (abar ). AD. ebres kopa DS 1101 < ap raz II. EO. ebk /evk evik, becerikli, cevval, atik, seri TS 881882 < Fa. bk a.m. H y natl k ve e l u z u n l i i nd e eb k ve di l rd r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 33). Ve evk u l u nak k k a lem l e s ratla r ve nak a la r d z ede k im bak m ak d a do ru g z ge. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 7). AD. eci k /cici k kaplarn kulpunu tutturmak iin kullanlan ivi DS 959, ZTS 1976 s. 30 , kr. Az. (dial.) iy ss boncuu ADIL 1964 s. 443. c i c i i gev e / ce c i i g ev e a z sulanmak, a r ilgi gstermek; inat veya mukavemetten vazgemek DS 873, 958, i c i i ge e TS 910 (kr. akl n n ivi l e r i gev e , ya da c ec i k / ec ik kulp, sap). V l avrat
g ri c ek an u dah mara z depre di, e ig i ge edi. (Ferec 855/1451 v. 103b). Kim ol u rsa olsu n. B i r asldm m, e l imde n k u rt u lamaz la r. A l la h g e n l i i n i ba las n, sevdi i n i ft o lsu n! dedim mi e nyi l e r i n c i c i i gev eyive ri r, tosla rla r ey rek l e ri, o n l u k la r . (Orhan Kemal 1953 s. 33). oca a r da paray g r n c e ec ik l e r i gev edi. Yava yava oca ar de l M emmedi n evi n e y r d . (A. Cafero lu 1946 s. 42). G lmede n e e l e r i n e c ik l e ri g ev emi , s nd g ib i a l yo r, a z k u la h la r a u la yo rd u. (Ebbekir

ay r ay r, b. cay r cay r . ay r emen/cay r i men ayrlar, meralar < ay r ve eme n , mnalar birbirine yakn ve ba harfleri ayn olan iki kelimeden ibaret hendiadyoin; fakat ikinci kelime mhmel de telkki edilebilir, kr. e re z eme n , eyi z eme n / eyi z ime n , i ek ime n . n de n i z , arkas ay r eme nmi . (S.M. Alus 1933p s. 102). De reye ge l ip A nadol u h isa r ndaki kp ry g e e r gemez, bt n ay rla r ime n l e r maha e ral la h! (S.M. Alus 1944 s. 09). EO. cay r u me n (ikinci kelimese labialisation ile): Y r i, i Ve led, ki bu g n s
Te n g ride n i ev z, | Cay r u me n i i nde ayumu z y z i n g rev z! (Sult n Veled 1958 [1226/1512] s. 36).

O. ayka bir eit kayk M.Z. Pakaln 1946 I, 339, b. ayka . Slavca ka iin b. ayka . aylak I kk bir yrtc ku < G. Doerfer 1967 III, no. 1958e gre yalnz Az. ve BSTT fakat M. Rsnen 1969 s. 95 kelimeyi or. aylak mart ve Tob. aylan akbaba ile kar la tryor. Kelime belki aylak boynuzlarnn aras ok ak olan (hayvan), bacaklarnn aras ok ak olan (at) DS 1097 ve caynak kollar ve bacaklar dzgn olmayan, arpk ve apk olan THASDD 313 sfatlariyle alkal, kuun vcut hususiyetlerine i aret eden bir isimdir. simden hayvan adlar yapan lak eki iin b. ba rt lak . (Argo) ay lak II acemi, tecrbesiz, toy ofr F. Devellio lu 1959 s. 76 < umumiyetle a.m. olan acemi aylak tbirinin ksaltlm telakki edilen bu kelime belki A.D. aylak bebek, ocuk DS 1033 (a a ) kelimesinden ileri geliyor. M esl e i n i n l saatle r iydi; u ayla a yardmc o labi l i rd i. (E. Atas 1991 s. 73). Ulan, avanakla r, bu r n u n u z u n dibi nd e
ben im gibi mal va rke n b u acemi aylak i i n bo u u l u r mu? (R. Erduran 1963 s. 58).

O. ay lak III devlete verilen rtbe ve nianlarn sahiplerine ko up kendisine rtbe veya ni an verildiini haber veren ve bylece mjde toplayan kimse M.Z. Pakaln 1946 I, 339 < aylak I.
Ge l, sah ibi n i sevi nd i r; aylaklar ket h udas n sevi ndi ri rse n m jdesi va r. (H. Ritter 1941 II, 200). Haydi, resm kavu umu g et i r; aylakla ra bah i haz r la!

Hzm 1326y s. 238). e, b. a . ee Afrikada yaayan ve bir hastal n mikrobunu tayan bir sinek < aslen bir Gney Afrika Bantu dilinden gelen ve beynelmilel tp literatrnde tsetse diye tannan kelimeden. een arabas , b. aan a rabas . eeni stan bir Kafkas lkesi < e e n etnik ad [M. Vasmer 1958 III, 334] + Fa. istan b. Acemistan.
Kafkasya patlamaya haz r bi r bomba! G rc istan, Abhazya, e e n istan dan h e r a n ye n i l m habe rl e r i ge l iyo r. (B.

(Musahipzade Celal 1936pp s. 46). AD. ayni k aydanlk DS 1098 < Sl. (Bulg., SrpHrv., Rus.) ayn ik a.m. A. Tietze 1957 no. 15, 1982z no. 38. AD. aysa aya susamak < ay II + istek ifade eden sa genilemesi (J. Deny 1921 no. 844, M. Rsnen 1957 s. 150), b. ayg rsa- . B rak abdas da bana bi r ay yap, aysadm! (F. Baykurt 1971t s. 131). EO. azer /azir st giyim olarak araf < ade r /adi r in varyant. Fa. kelimelerdeki /d / /z / geli mesi iin b. az i n e . Ba u a c z e r rt em, bi r evde k o yam, otu ras n.

Uzuner 1997 s. 15). eeron, b. aa ro n . AD. ei l /e i l ya alnm stten yaplan peynir DS 1105, ZTS 1976 s. 39 < ?? A. Tietze 1982z no. 46.
He r b i r i Haydar a yol az get i rmi ti. K imi tavuk

edene

419

ek

k za rtm t, kimi e i l peyn i r ha z r lam t, kimi bal geti rmi ti. (. Kaftanco lu 1975 s. 95).

k ld , h idmet gste rdi, e l m ald, bi r s u f faya k a rd, e h rb l i i z e rb eft z e r i n e teke l l f tdi. (Ferec

AD. edene/etene kendir, kenevir veya keten tohumu DS 110506 < Fa. caud na arpa danesi [ca u arpa ve d na tane], fakat Fa.da kendir tohumu mnasna gelmedi ine gre, bu etimoloji phelidir. Kr. Az. tn a.m. ede n e ta rla la r nda dn e dn e k u yuvas a rad. (L. Tekin 1984 s. 45). AD. edik /etik mes, terlik; ocuk ayakkabs DS 886, 1106, 115051, TS 846 < i ve edik , pabucun veya lstiin iine giyildii iin. Bu birleik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola /acabu la . B a taki nlnn d mesi iin kr. stma, imdi.
Ma ha l l e n i n g e n kad n la r ve k z la r n l e ri n e bakarak ve sar c et ik papu l u ayakla ri l e k sa admlar ata rak bu kasabaya mahsus oyu n la r oynamakta idi l e r. (Sabahattin

855/1451 v. 115a). O. eharpa drt ayakl hayvan < Fa. ah rp a.m. [ah r drt ve p ayak]. Kr. a rpa /a rva. Ve yaylak c o la n

kimesn e l e r k i e h rp s ola h e r h n ede n bi r n g i ya alala r. (.L. Barkan 1943 s. 158).

ehre yz, sima < i h re . ol b de ki aksi pe rtev i h u r d u n r e h r e i n h d idi ... (Ferec 855/1451 v. 115b). T l ib t, t a lebe n i e h r e l e r i nde n h a y t, k a n f k ryo r . (Ah m ed erf 1326 s. 333). haleti ruhiyeyi aksettiren sima: e h rey i bi r ka r asm byk ha n m. (S.M. Alus 1934 s. 139) e h re et surat asmak: B u h l et i r h yesi n i ba k a t rl tefs r ede n
ve ak rab sna k a s d en e h r e etdi i n e z h ib o la n zaval l e re f edd n te n h da ke ndisi n e yalva ryo rd u ... (E.E. Talu

Ali 1937k s. 113114). 16. asrda Trkiyeyi gezen Hans Dernschwam 1923 s. 131 kelimeyi i c z ed uk kadn izmesi olarak kaydediyor. eft, b. ceft. egzin , b. e zg i n . AD. e in /i in /i y in omuz DS 120708, TS 911913, Meninski 1680 I, 1632 < a. EO. ig i n , Az. iyi n krek kemi i, omuz Clauson 1972 s. 415, M. Rsnen 1969 s. 103. Kelimeye nl ile balayan bir ek takldnda, vcut ksmlar ve akrabalk terimlerinde kaide olduu gibi, ikinci / i / der, b. a z I . Fe ri te l e r yazdu h a k k y n dem o lan la r n u eg i n l e r i nde! (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 60). B i r r atd o n sekki z o n dok u z ya nda
e l i nd e m z ra , iy n i nd e ah a n u u, olana ba l o la n taz s. (A. Cafero lu 1944 s. 109). Z raat e l l e r i n i ik i yana at, i i n l e r i n i ekti . (F.

1928 s. 112). ek bankadaki parasndan bir mikdar bir bakasna deme emri < ng. c h eq u e /c h e ck a.m. (aslnda satranta aha k! demek < EFr. < Ar. < Fa. h , J. brahim 1991 s. 152. ek ek milleti mensubu < Fr. Tc h q u e < Sl. e h a.m. Kr. eh. ek (geili fiil olarak) tutup kendine doru hareket ettirmek < ET. ek a.m. Clauson 1972 s. 413. Ey 1982 s. 207). geri almak; zorla veya hile ile almak: B i r g n S u lt n Ma h m d zam n nda bi r n

ek e n u ma a m k n z l f i p r n be n i, | C i n n et e z i n c r i z l f d r eke n d v n eyi. (mer bin Mezd

Baykurt 1967k s. 114).

d t kel var id i. Hevesle nd i k i t u r u k l k db Su lt ndan n es ne ek e. (Ferec 855/1451 v. 232b). Ge c e g nd z i e r, h i a l maz, du rmadan da ka rs n n ... e lmas i n e l e r i n i eke rmi . (S.M. Alus 1934 s. 27).

e iz daire, evre < ?? . e mel, b. mel. e ne, b. eyn e . EO. e z daire, evre ?? < kr. ce z i n .
H u s s ki gz e z i n e g et r b mi z c na mu yi r h a re k t u i lt i f t g rdkde g rme z l e nmesi mte ayyi n o la. (l 1956 s.

celbetmek; (binek atn) ekip birinin nne getirmek: Me l i k buy u rd , h s y degi Fe r r u h r za ek iv rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 39b). AD. di i hayvan iftle mek iin erkein yanna getirmek: Ma al lah demedi. O ndanbe r i ka ke r e ekt iysem avu nmad, dl t utmad. (M. Makal 1960 s. 6). cezbetmek, sarmak, amak: daralp ksalmak
Islan n ca eke rmi ! Y l la rd r ekmi ti r eke ce i kada r babamn s rt nda! (S. Dlek 1999 s. 69). kapal bir

163; O.. Gkyay 1978 T. 179 kelimeyi metne mugayir olarak g z ce z i n e diye tefsir ediyor; eer bu doru ise bu maddeyi kaldrmak icabeder). B a ka kaynaklarda bulunamad. e zin , b. e zg i n . eh slv kavimlerinden birine mensup olan bir kimse < Sl. e h a.m. F. Miklosich 1889 s. 6. M. Vasmer 1958 III, 332ye gre *et n ik eteci kelimesinin ksaltlm . B i l e h u A laman u Ungaros | Efla u Bos na hem andayd Babos. (Enver 192829 [869/1464] s. 105). ehar, b. ar II. O. eharba l i eref sadr, taht < Fa. rb l i /a h rb l i a.m. [ r /a h r drt ve b l i yastk]. Ba a t a pu

yerden ortaya karmak, bir kalabalk arasndan seerek almak: B u a ral k d a k a ra bcak cek b segi rd r ge l r. (Ferec 855/1451 v. 177a). sylemek, iln etmek, ezbere okumak: B i r sesi va rd. Kal n ,

mahabetl i ... Kon u ma a ba lad m, san rs n z M e c l is i M eb usanda Nafa na z r Osman Efe ndi n u t uk ek iyo r . (.

Tarus 1949 s. 105). El i n apk n b i l e bi z e y f ek iyo r. (H.R. Grpnar 1339). Vedat bu son ahese r i r i de kaydettikte n son ra veda n ek ip savu tu. (H.R. Grpnar 1939 s. 79). Al la h n y z g z e l ismi n i ekme e ba lyo r. (F. Otyam 1960 s. 94). germek, uzatmak: Ey atla r ve ey k l la r, pe ke l e r ekdi. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 24). Fakat bugnk Tkde pe ke ek gei li bir fiildir: Demek bt n Eyubu n haytala r na ke nd i n i pe ke ekti n , yle mi ? (H.R. Grpnar 1940 s. 92). tartmak, iine almak,

ek

420

ekidzen

emmek:

De r h l ik i bi diy n r dah ekdi l e r,

ku r uy up ekmi .

(. Aral 1997 s. 10). tarts veya

re n g re z et eg i n e dkdil e r.

(Ferec 855/1451 v. 16b).

boyu olmak:

(argo) imek: M est ol ub ne rg iss fat, ey on e l eb,


ek c m C em; | n g e e r g l mevsimi fas l i bah r e lde n ge e r. (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 226). M ustafa ekmiye ba lad. B i r sk n t va rd y re i nde.

G rd i l e r k i u fak boyla r, ke nd l e r o l k a dar mis i l l , ik i e r o l k a da r k a d eke rl e r, c ml esi bu n la r mash a ral a al ub g l i di le r. (T r h i k rk

(F. B aysal 1955 s. 58). Belki uykunun lezzeti ikininkine benzer: uyku ek m l ml uyumak, kestirmek: Ta rla la rdan yaz n ba ak ms r, kafam
kadar bi r ka rp u z, ik i domates alarm; otu r u r b i r s t alt na, ye r, uyku ek e r im. (S.F. Abasyank 1944me s.

vezr 1303 s. 55). srmek (zaman hakknda): Ka rtal bu raya bi r b u u k saat eke r. (Mahmud Yesari 1938 s. 28). Dativus hali ile: ailesinden birine benzemek: B e n im ka rn mdan kt amma h uy u h us u h i bana ekmedi. (S.M. Alus 1934 s. 293). ekap insanda salk bakmndan yaplan umum muayene < ng. c h e ck up a.m. [to c h eck yoklamak, kontrol etmek ve up sonuna kadar]. A lt ayda bi r ke nt i n b i r z e l hastanesi nde ekaptan ge e rd i. (Peride Celal 1985 s. 132). ekek /ekek arabas eskiden taksi gibi kullanlan ve bayramlarda ocuklar gezdiren bir eit atl araba < ek fiilinin emir halinden yaplm bir ocuk dili tabiri, ayn teekkl tipi iin b. alve r- . 116). O. ekdr /ekti r i kreklerle yrtlen gemi TS 847, S. Kakuk 1973 s. 102 < ekd r r (gemi). O. ekdr r (gemi ) kreklerle yrtlen gemi (genizaman fiilsfat (participium aoristi) yapan ( n l ) r /maz iin b. aa r I ): Me rs i n c i k d rl e r b i r
b a r va r, eks e r ekd r r g emi le r va ru r la r, o radan s u la n u r la r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 157). M e z k r b u cak k b la eyy mlar nda ekd r r g emi le r e ey yatak d u r. (Pr Re s 1935 s. 149). < ekd r / ekt i r

104). Fakat kafay ek iki imek tabirinin izah gcdr. atmak, vurmak: n ce ok temi z bi r dayak
ekt i. yle sk sk dvmezdi bi z i, ama dvd nde de tam dve rdi ha n i. (P. Kr 1984 s. 109). sert muameleye

tabi tutmak; rzna gemek: Mays ay n o n be i, |

To h um aldum ekmiye. | K n l e rd e n bi r k n k itt im | Fadime n i ekmiye. (A. Cafero lu 1946 s. 192). (g

durumlara) uramak, dayanmak, katlanabilmek:


C n ev y e t r i led g i n | K imse bilme z, bi l r,

(Nev 1977 s. 436). B y k m syledik n ed i r, gal iba eke ce imi z va r! (S.M. Alus 1934 s. 42). (bir hastalktan) muzdarb olmak: B u h rem
ef e nd i, ek e n.

Haydarpa aya kadar bi r ek ek a rabasiyl e i n e c ek, o radan t re n e atlayp Fen e ryo l u na kacak. (S.M. Alus 1933p s.

h d i itmeg i l e an u k d u ru rm . Ol sebebde n bi r y l h a stalk dah ek b du ru rm . (Ferec 855/1451 v.

100a). B i z im i ko Salim he r k romati zma eke r. (K. B ilbaar 1944 s. 87). aknlk duymak, glkle tetabuk etmek: B u raya al dm ef e nd im. Ba k a d i rede acem l ik eke ce im. (Mah md Yes r 1928 s. 139). (yardmc fiil olarak) bir aletle veya elle ilemek, ms.: Boya ek iyo r. (M. Seyda 1958y s. 66). eyh e fe nd i l e r i n i n bi r resmi n i ekmemi istiyo rmu . (F. Otyam 1960 s. 89). ek ek i ti r pek fazla uzatmak (fiilin bir intensivum hali. kr. ak ak t r , tak tak t r ): Teyze H a n m sz a dala d ra rak ek e ek i di re tah a mm l nd e n pek faz la u zatd. (H.R. Grpnar 1341 s. 155). ek evi r (birisini, bir evi) idare etmek, intizama sokmak, muntazam hale getirmek: S o f iya ok yaman k a r imi , ben im gibi se rse riy i ekdi evi rd i, basbaya adam tdi. (Mah m d Yesr 1928 s. 450). B e n u n u bu n u bi lmem, bi ra z
ke ndi n i ek evi r, bu a lamay, bu s o mu rtgan l b rak ! (H.R. Grpnar 1330 s. 3). EO. ek ev r

krek ekenleri olan bir tene ile bir yere gitmek: Dah ekd rmedi n B o aza o c st | N i e l e r l e n ge ri n s a l ub d u ra s st. (l 1956 [158687] s. 248). Kr. ekt i r . AD. eke ufak, kk DS 1108, kr. Fa. aka ok kk, minack. Farsasnn Tk.den alnm olmas muhtemeldir. Baknz ek e re k . ekecek eskiden izmeyi karrken kullanlan alet, kerata; dar pabucu giymekte kullanlan alet < ek I + nomen instrumenti mnasnda isim yapan acak participium intentionis eki, kr. aacak , si le c ek . bir silh ad (?): Haddeha ne l i m ut laka ya bi r
sald rma, ya bi r s t yap ra bak, h i o lmazsa arka cebi nd e bi r s ustal ak yah ut k i bi r eke c ek ta rd .

tartaklamak, hrpalamak: O l b re fi l a nd i e g rdi, ass k lmad. Pes eke ev r an k z ye i l etdi. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 45). imdik i h lde bi r 233). h k im ekd ev rd se n be n i dol bve ! (Zt 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 96). sata mak, rzna gemek: K a mudan acab bu n g rd m: bi r o la n se n i ek b ev rd i. (Ferec 855/1451 v. 236a). ek git brakp gitmek, savu mak: Kamyonc u pa ras n 120). ek II (geisiz fiil olarak) daralp ksalmak (slanp da kurumu kuma hakknda) < ek I. Panto lo n u n
y rt k di z l e r i nde n y l la r n r zg rla r g e mi , haki y n kuma ya mu rla r la slan p, k zg n yaz g n e l e r iy l e

k a g n es b savu rs u n la r ve ib du l l ha desti di r z db ek b ev rs n l e r. (Matrak 1976 [153336] s.

(E.E. Talu 1935 s. 75). eke dzen/ek idzen (ilk ekil daha eskidir) intizam, bilhassa stba iin, ekseriya ve r fiiliyle klk kiyafeti dzeltmek, sslenmek TS 847848, Meninski 1680 I, 1633, 8 Meninski parantez iinde ek i eklini de kaydediyor) < belki ek e sk, gergin DS 1108, Az. k a.m. sfatndan.
Tah s n de r c em l me bak d k ca me rd u z e n ... | Ke ndime n de v r b ek e d z e n | On be ya nda ke ndime bi r oyna a raym. (V s f Os m n 1257 s. 53). Suat, ond lasyon u ve man ik r bittikte n son ra t uvalet dolab n n n n e ge ip ek id z e n e ba lam t. (S.M. Alus

pe i n alm t, ekti g itti, ida rec i l e r ekti g itt i, k k, byk o la n la r ekti g itt i l e r. (Orhan Kemal 1949b s.

1934 s. 307). ek id z e n l e kl n dzeltmek:

ekek

421

ekik

Gml e i n i pantalo n u n u n i i n e bi r g z e l ye r l e ti r, k l n k yafeti n i ek i d z e n l e! (N. Cumal 1970 s.

195). ekek kayklarn ve kk gemilerin sahile ekildi i yer DS 1109, ZTS 1976 s. 36 < ek I + fiilden nomen loci mnasnda isim yapan ek eki, b. akak Kyda yosu n t utmu ekek l e r. ek i lm i sandalla r. (A. zyalner 1991 s. 62). ay n ta mas evl e r kada r ek ektek i motorla r i i n de te h l ik e l iydi. (R. Ilgaz 1981 s. 40.). AD. ekel endirenin alt ucundaki demir syrg DS 1109 < Yun. (tzaklin) iki uclu kk apa Ch. Tzitzilis 1987g no. 516, 1994 s. 205. B d k
A hmet, Enve r avu u n ik i ca nda rmayla st n e g e ldi i n i g r n c e bi r va ha! demi k z l e re , eke l l e saban n bo az n temi z l emeye ba lam . (F. Erdin 1958 s. 71). O parlayp karka ra n up u z u n se z va r ya, i te o don uyo r, yaman bi r ek e l o l uyo r u c u n odu l l u. (M. Ba aran 1962

AD. ekerek daha kk DS 1111, TS 848 < ek e kk + re k comparativus eki (b. ac rak ). Sen i n ge zya rma iy iymi , karda lk. B e n imk i eke rek kal yo r az. (. Kaftancolu 1983 s. 161). AD., RD. ek et /eket hareket etmek, yola koyulmak DS 1111, J. Eckmann 1940 s. 160, T. Kowalski 1933 s. 18 < *eki ekme ii, ekilme ii (nomen actionis) + et (b. ala a et ) : ek ediyo r bu. G ide rk e n g ide rke n b i r k uy uya varyo r. (M. Turul 1969 s. 245). Kr. Trkm. ek e du r yanda durmak, kar mamak N.A. Baskakov 1968 s. 726 ve AD. (ayan) ek e dut birisine sk gidip gelmemek, sk gr memek DS 1109. eki I odun iin arlk ls (bugn 250 kilo) DS 1112, S. Kakuk 1973 s. 102 < ek tartmak + fiilden isim yapan i eki, b. al u-satu . Y re imde bi r ek i
a r l k la, bu yo rg u n di z l e r im be n i yandaki bi r a ac n alt na kadar ta d la r. (M.B. Kanok 1984 s. 73).

s. 70). ekele tekrar tekrar ekmek < ek + fiilden frequentativus mnasnda fiil yapan e l e genilemesi, b. avkala . Hseyi n Avn i n i n h l 54). O. ekeleve (gemici dili) bir nevi yelken; bir eit yelkenli R. Dankoff 1991 s. 26 < Yun. (sakkolva) a.m. [s os kaba giysi ve la fa yelken] KahaneTietze 1958 no. 838. Bu
k a l an u ma r k t a raf nda ... bi r l im n az mi va r, amm byk ba rcala r ve k a ravana k a lyon la r g i remez l e r. Amm k k ayk a ve alyeta ve k a d r a ve eke l eve ... gi r b mstevf yatu rla r. (Evliy eleb 1928 [17.yy.]

Mecazi mnada l, rnek, nmune: stedi im


gibi k e nd im te rb iye ede rim. ek ime g re yet i ti ri r im.

(H.R. Grpnar 1933n s. 87). AD. eki II znt, sknt DS 1112 < ek I + fiilden nomen actionis yapan i eki, b. al u-satu . muzdarp olmak T e rk i d ny gibi, k o camla bi r
mez rda c n l u c n l u k a panmak n iyet i nde de i l im, o ek iye ge l emem. (Ah m ed Vef k Pa a 1927 s. 37). Yaz ak amlar de re c i i n k ys ndaki armut a ac n n alt na sof ra ku r u ld u da, hepimi z ba na toplandk m, tm ek i l e r i n i u n utmu gibi rd g z l e ri . (M. Ba aran

yatt n ve k k k z n n o n u kald rmak i i n u ras ndan bu ras ndan eke l ed i i n i g rd . (Sabahattin Ali 1947 s.

1992 s. 186). AD. ek i III dne getirilen hediye DS 1112 < ek I + fiilden, bilhassa dnle ilgili ameliyeler iin sylenen tabirler yapan i eki, b. al u-satu . AD. ek i IV kadn barts veya onun bir ss DS 11111112, ZTS 1976 s. 37, H.Z. Koay 1944 s. 330 < ek I + fiilden isim yapan i eki b. al u-satu . Varu r u n a r uya, sa a ek i e nb e r a l u r u n. ( lib Pa a t.y. [1911] s. 29). Ba a rd zaman la r ba lad
beyaz ek iyi z p al n n blmek istemi esi n e va r g c y l e skp yen ide n d ml edi. (M. lhan 1983 s. 46).

VIII, 221222).

Kelime bandaki /s / veya / /nin / /ye deimesine dair AE cildinde bir ka misal var: eke l eve, e l em, r l , imidi. Bunlardan imidi , /s / harfiyle balayan Yun. bir kelimeden geliyor, fakat bir ok Yun. diyalektinde bz /s /ler / /ye kayar. Gemici diline ait ek e l eve ve r l kelimelerinin de Yun. zerinden Tk.ye alnm olmalar muhtemeldir. Fa.dan alnan el em kelimesi ise zaten / / ile balayan bir etimondan gelir. Byle olunca burada grdmz fenomen esasnda bir / / / / (sibilant affricata) geliimidir (b. akal I ).

EO. ekem kuyudan bir ekimlik su < ek I + l birimi mnasnda isim yapan em eki (ekseriya im ), kr. tutam . Cem l ravz a s na sel l im k im | Ki R i z v n z emz emi nde bi r ek emd r. (mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 112).

eki I ba ekice benzeyen bir cins balk, kr. Yun. (sfiraina) a.m. < sphy rio n eki D.J. Georgacas 1978 s. 136. Calque iin b. ab I /v 3. eki II, b. ek . eki ku u Trkiye kularndan biri (gagas eki eklinde olan Scopus umbretta m?). S r y l e
s rc k la r, c u k c uk, karabakkal, ek i k u la r k r la r ta ryo rla r. (F. Baykurt 1971t s. 122123).

AE cildinde iki rnei bulunan am eki, herhalde nomen actionis yapan ( )m ekinin (b. adm I), kk /a / ile biten fiillere eklenmi ekline (ms. do ram , dolam ) benzetilerek yanl blme ile ortaya km ok eski olmayan fonetik bir varyantdr. Tek heceli fiil kklerine taklan am vs. eki l birimi anlamnda isimler tretmektedir. Ayn fiil kknden farkl manada hem ( )m hem am trevlerinin bulunmas (ms. tut um /t utam ) ilgi ekicidir. AE cildindeki misaller: ekem, dutam /tutam . Baz neologismada am vs. ekinin daha geni bir anlam vardr (ms. dnem, ku ram ). (B. J. Deny 1921 s. 5501, T. Banguolu 1974 s. 233).

ekidzen, ek idzenle- b. eke d z e n . eki k I yana doru veya ieriye do ru ekilmi (ms. Do u Asya tipi gzler gibi) < ek + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan i k eki (b. ak ). Gl e do ru bakan tepe n i n e n yuka rs

old u u ndan, eh r i n b t n sah i l man za ras n g r rd . Ama bu gec e g r l e c ek h i b i r ey yoktu ve pe rde l e r ek ikt i. (Y. Keskin 1957 s. 63). Uzak dou

ekik II

422

ekiik

insanlarnda olduu gibi, al gz kapa gz daraltan (gz hakknda): Elmack kemik l e r i k k, gz l e ri i r i, ek ikt i. (A. zakn 1989 s. 80). ek ik
gz l e ri g l mseyi n c e iy i ce kapan yo r, n e redeyse g r nme z ol uyo rd u. (H. Akdo an 1998 s. 72).

e le n c e . sayfay.

ek i n c es i nde n k za ra k za ra ok uy up bit i rd i

(M. Makal 1957k s. 54).

eki k II, b. ek k . eki l I tartlmak TS 848 < ek fiilinin passivum hali. ekerek getirilmek (hayvan hakknda): T a ra
k d , g rd i: bi r h s k a t r, mu rak eye r l , z e rk e k nb l u, ek i lmi du r u r. (Ferec 855/1451 v. 122a

Nasl olutuu belli olmayan deverbal n ca eki nomina actionis yapar. Bazen kln rnn de belirtebilir. AE cildinde bu ekle yaplm u misaller var: ek i n c e, dokanca, d n c e, e l e n c e . Ekin oluumu kesin olmamakla beraber, ET.de ayn kullanltaki ( )n (< * ()n ) ekini andryor (b. d n I ). Fakat ( )n ekinin, bir taraftan BSTT.nde kullanlmaya devam etmesi (kaza n , sevi n gibi), br taraftan baz kelimelerde neden a / e nlsyle geniledii anlalmyor.

b). eki l II kendini geri ekmek, gerilemek, uzakla mak, ayrlmak, istifa etmek < ek + medialisreflexivum anlamndaki ( )l eki, b. a l- . Ol
bedbah t n bek r ... ne mes l i h m d e rse be n l l e r mes l i h i n i g rd m t a r k la g r r i n h t rasiyl e ek i ld i g itdi. (l 1982 [1581] II, 127). ek i l b de ry y z i n c e g itdi l e r.

ekin gen hep geri ekilen, ekinme huyu olan, rkek, sklgan < ek i n + fiilden, insann karakterinde olan bir vasfn gsteren sfat yapan ge n eki, b. al nga n . Kadeh i nd e kalan dikt i. B i rde n ek i ng e n e l eb i bi r adam ol uve rd i. (L. Erbil 1984 s. 202). ekin i k tereddtl, rkek < ek i n + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan ik eki, b. akk . Az son ra ba n kald rmadan
gz l n n st nde n bakarak, eki n ik bi r a z la evdeki l e re sord u u n u syled i. (E. z 1960 s. 44).

(Enver 192629

[869/1464] s. 46). eki m ekme kabiliyeti, g, kuvvet DS 1113 < ek I + fiilden nomen actionis yapan im eki, b. adm I . (argo) bir tutam eroin F. Devellio lu 1959 s. 76. filim ekme ameliyesi: S i na n B ey yok efe nd im. ek imde. ste rse n i z n ot alal m, kim a ryo r? (A. zakn 1979 s. 208). EO. ekin I kendini (bir yere) ekmek < ek I fiilinin reflexivum ekli; kr. ek i l II. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . Kemend atavu z, bi r a aca n eye i l n i e; ek i n ev z, k u r uya d ev z! (Ferec 855/1451 s. 227b). gerilemek, ekilmek:
Vard uk ca e h z den re n c i k uvvet le nd i. F i l c ml e mu az z iml e r c i z o l ub ek i nd i l e r. At bb y ok d la r ...

AD. ek inti ekinme, saknma < ek i n + fiilden nomen actionis mnasnda isim yapan t i eki, b. ak nt .
M e n fo r b i r ye rd e n ge l e n pa ran n me ru iyetsi z l i i n ndek i i rg i l t i bi z e n e rd e n g e l iyo r? D uy u l u n ca lem n e de r ek i nt is i nde n. (H.R. Grpnar 1939 s. 12). Hamdi B eyden ek i nt ime, De n i z l i y e de g idemedim bi r daha.

(F.

B aykurt 1955 s. 56). eki rdek, b. ek rdek . eki r ge, b. ek rg e . AD. ek i az kavgas DS 1114, TS 849 < ek fiilinin ortaklk halinin eksiz yni *ek i i eklinin sondaki i ekini haplologie vastasiyle kaybetmi (b. ap ) hali. ek i et az kavgas yapmak, mnakaa etmek (bu tr tabirler iin b. ald r et- ) : Gocas le B n ayr bu vaz iyetde du rma ! d ye eki tmeye ba lam . (A. Cafero lu 1943 s. 13). eki (iki kii) karlkl ekmek; mcadele etme, kavga etmek TS 850 < ek fiilinin ortaklk hali.
M em u r iy l e de i l, mi riy l e ek i ti i i n pa a olamam t

(Ferec 855/1451 v. 144a). var kuvvetiyle ekmek:


Dke l i dut u ld o l d ma tem m. | Ol gge rc i n l e r k a mo | ek i n be n z t r ba d di l e r. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 2149, 2151). [ C e ng d r i di le r, k o ] ek i nd i, z e n c iy ri n i zd i, ke n iy z eke bi r ba eyle u rd ki sesmedi, ldi. (Ferec 855/1451 v. 212a).

kanmak, tereddt etmek (kr. ek i n II): Fe r r u h r z ek i nd i. B e c id o ld la r, yalva rd la r. (Ferec 855/1451 v. 39b). arzulamak, ii ekmek TS 848 849. ekin II korku, sayg veya utanma yznden bir iten kanmak < ek i n I. Aslnda ablativus haliyle, fakat bugn masdarda ekseriya dativus hali ile; kr. ko rk , utan fiillerindeki ayn geli me. B u g n

(F.C. Gktulga 1953 s. 15). karlkl silha davranmak: T yife i mezb re d yim l evk t bi r i

bi riy l e c e ng c id lden ve e l f z k a b h e i l e bi rb i rl e r i n e sgb, h a tt ikide bi rde ek i b var yok y re al ub p re l eyb k t lde n h l deg l l e rd r. (l 1975

[1599] s. 133). AD. ek i ken bakasiyle yararak stnlk aryan (kimse); kavgac DS 1114 < ek i + fiilden, insann karakterinde olan bir vasfn gsteren sfat yapan ge n / ke n eki, b. al nga n . Sz i n ye mek (meti n:
yen i lmek) in s o h b et h a lk yla ek i ge n o lma!

n ede nse o n u daha mu n is g ryo r. G z l e ri n e bakmadan ek i nm iyo r. (H.Z. lken 1941 s. 112). Ba ndaki s a rk la o n la r a ras na k a r ma a ek i n iyo r, bu n u bi r r iy k rl k add edi lmesi nde n k o rk uyo rd u. , (R.N.

Gntekin 1928 s. 5152). Ona bakma a ek i n iyo r ... ve n e yapaca n a rm bi r ha lde bak n yo rd u. (M. Krk 1954 s. 68). AD. ekince ekinilecek durum, utan DS 1113 < ek i n + fiilden nomen actionis mnasnda isim yapan ce eki (b. M. Rsnen 1957 s. 118), kr. d n c e,

(Mercmek Ah m ed 1944 [15.yy.] s. 306). EO. ek i i k eki me TS 850 < ek i + fiilden nomen actionis yapan (u )k eki (b. al k I I ). G l g e h
ek i e

sau u g e h l eb u ge h di | ek i ige b u ra h u r la r si z e ge rekme zmi? (K z Burh nddn, b. TS 850). Belki

diye okumal.

ekite

423

ekyat

AD. ek i te tuzla terbiye edilmi yeil zeytin DS 1114 < Yun. (tsakist) ezilmi (zeytin) Ch. Tzitzilis 1987g no. 544. Zeyti n l e rd e n, t u z lama
ek i te le r evl e re i n iyo rd u. atal atal batyo rdu. S t , z eyti n i n z e r l e ri nd e toplan yo r, acyo rd u. (Tark

yolda ift i r la rda bu l u nmaya utanmyor musu n ?

(H.R.

Grpnar 1927m s. 159). ekmece IV derin koy < ek + burada dnken mna tayan mece eki, b. aldatmaca . Ve ik i

Dursun K. 1960 s. 17). eki t i r I kuvvetle ekmek < ek + iki ekten ibaret olan (i ) ti r- intensivum genilemesi, b. an la t r- I I . El i n i n te riy l e sla nm siga ray a z na gt r p ek i ti rd i. (Y. Atlgan 1959 s. 81). a.m. A laf ra nse z

ekmece l e rde o lan bal k c la r k u l la rdan o lmayub z dele rde n ve e h l i z immetden o lmak k n n k e n r i yet di lmeyb ... (.L. Barkan 1943 s. 102).

kesi lmi sakal n sa r, u z u n, rmc ek bacakla r g ib i meha ret l i pa rmakla r a ras nda eki ti re re k, yksek, ha i l e e ng i z sesi l e syl yo rdu: ... (F.C. Gktulga 1943 s.

109). rak sank i a r lmas n bekl iyo rmu gib i don u n u


ek i ti re g r nd bah e kaps ndan... G ide l im, baba! diye yalva r rd , cek et i n i n ete i n i ek i ti re rek.

EO. ekre oluktan atlan kk ok; byle okun atlmasnda kullanlan oluk TS 914915 < F. Giese Ungar. Jahrbcher VIII, 266a gre Yun. (tz ra)dan. ok g emide ek re ok i l e t fek, | Ye lke n a ld , ek i ldi h em k re k. (Enver 19281929 [869/1464] s. 22.) D zd i l e r h em ek re l e r h em z e nbe rek. (a.e. s. 57). ekti r ek fiilinin causativum hali, b. ackdu r- , ms.: 113). Kr. ekd r . ekti r i, b. ekd r . ekrdek /ek i rdek b.m. (meyve tohumu; kabak tohumu) TS 852 < ses taklidi kelimelerden (b. afgu r- ; ayrca kr. ek i rg e ): *ek i rd e ekirde i krarken ya da iynerken sesler karmak [ses taklidi kelimelerde /l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil eki, b. alda- ] + fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki, b. ac uk /ac k I . H u rm ek rdek uk u r ca nda p gibi k a dar n ca (A. Topalo lu 1978 II, 121). ek i rdekte n yet i me kk yatan ba layarak yeti mi olan: C uma oldu u i i n mahal le n i n
ek i rdekte n yeti me olan namz et le r i n i n n e katm t. bu k k t u l umbac B i r tal ika bu l up, arabacy k u ru a raz etti, Haydarpa a iskel esi n e ekt i rd i. (S.M. Alus 1933p s.

( Aral

1997 s. 113). eki t i r II birisinin kt vasflarn uzun uzadya sayp dkerek dedikosunu yapmak < ek i ti r I. Advar 1926 s. 132). B irsel 1961 s. 98). ekk in ekingen < ek i n + fiilden sfat yapan k i n eki, b. akk n . smi n i syle nmesi n i istemiyecek k a dar ekk i n bu l u na n la r ... (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 365). ekme I ekilmi < ek I + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ma eki, b. a lama . ekme bu r u n gzel, dz burun: ekme bu ru n e nde r. Ucu na
yak n bas k , sipsivri, bi imsi z t msek, etl i, n e g re k (n e z g re c) de n i l e n c i ns o ld uk c a mebz l. (Ah m ed R sim B u n la r, d rd be i bi r a raya

B i r a z mi l l h a rek ete t a rafd r te lak k tdi i h e r adama Y n n id resi n i, Damy nosu ek i di riyo rd u. (H.E. ge l i n c e h eme n o rada olmayan bi r i n i ek i ti r iyo rla rd .

(S.

1333 s. 1617). AD. ekme II izme DS 1115, TS 851 < ekme I sfatndan isim G. Doerfer 1967 III, no. 1104, b. aktma . ekme III ekilerek karlan masa veya dolap gz < ekme I sfatndan isim. B u masan n ekmele r i
gitt ik e k ld nde n b u n la r n a ra la r b i r eski zaman 8 i n e be n z iyo rd u. (A.. Hisar 1956 s. 10).

(O.C. Kaygl 1938a s.

33). ekr ge/ek i r ge b.m. (bilinen bcek) TS 852853 < ET. ek rg e a.m. Clauson 1972 s. 416417. Clauson, baz eski hayvan adnn sonunda /g e / hecesinin bulunduuna iaret eder. lk hecelerinin ses taklidi mnasn tad tahmin edilebilir (kr. ek i rdek , ayrca b. afgu r- ). ET. a /ge eki iin b. ak rga . O l n e k u du r k i dava r g ib i a rpa vu saman y r? ek rg e. (Ferec 855/1451 v. 137b). 1993 s. 56). ek/BSTT. ek i II b.m. (bilinen alet) < ET. ek k ve ek a.m. < EFa. aku a.m. G. Doerfer 1967 III, no. 1105, M. Rsnen 1969 s. 103, fakat Clauson 1972 s. 415e gre ET. ek k iin < ek + k de mmkndr. ek i , t rp , keski, kalem, | To rna, bu rg u ... bt n e l z em | Avadanl k la rd r . (Tevfik Fikret 1958 s. 29). AD. ekk /ek i k II tarla kuu DS 1112, TS 852 < ET. ek ik a.m. Clauson 1972 s. 415. ekyat alr kapanr karyola < iki fiilin emir halleri, ek! ve yat! , dan ibaret yeni yapma mrekkep

ekmece I ekilerek karlan masa veya dolap gz < ekme III gibi. c e ekinin ilvesi mnada fark yapmaz, b. aldatmaca . kymetli eyler (altn para, cevahir) muhafaza etmek iin ssl ve kilitlenebilir kutu N.R. Bngl 1939 s. 64 (bu mnada daha eski kaynaklar var). ekmecede du ra n hapla rdan ik i tan e al p susu z yutt u. (S. Soysal 1979ye s. 133). A.D. tek gzl kk masa DS 1115. AD. ekmece II bulgur pilv ZTS 37 < ek tmek (?) A. Tietze 1982z no. 43. AD. ek mece III irkin grnl bir cilt hastal < ek muzdarip olmak, katlanmak. a riy e o la n k z b u ekmece su ratl k z n ka rn n doyu racakm . (E.B. apolyo 1946 s. 40). Al la h se n i tevekke l l i byl e
ark a nda ekmece i l e ya ratmam Anan ye r i nde k a d na bu

Adamla rm z, daha yabanc devlet b y n n aya kaymaz ek i rg e g ib i s ra r, k u g ibi yakala rla r. (M. zg

ekzin

424

elik

isim, b. alve r- . mnada:

Yapt rtt n mutfa n , po rtatif e ya dolapla r n ; h e r eyi, he r eyi! Site l e rde n bi rl ikt e seti imi z ek yat . (N. Eray 1990 s. 41). Mecazi n k , son u ta istedik l e r i demokrasi de, byle bi r demok rasi; g n n i h t iya la r na g r e d z e n l e nmi g n n mn s bi imi nde kolay uyg u la nabi l i r, ekyat ku l la n l l nda bi r o rtas n f demokrasisi ... (M. Mungan 1996 s. 431).

k z, dana, i n ek, e ek, yatyo rla rd .

(F. Baykurt 1959y 1119, 1124, 1963 s. 104 e yaygnlna Anadolunun ihtiva eden

s. 65). elek II/el lek demir su kovas DS Meninski 1680 I, 164142 < H. Eren gre Karaayca, fakat eskilie ve gre (b. M. Rsnen 1969 s. 104) yerlisidir. Bu tr nsz ikilemesi dier misaller iin b. amman .

EO. *ekzin, b. i zg i n . el ayana taklarak drmek < al fiilinin varyant, kr. a lab e l ebi . Kelimenin yayl iin b. M. Rsnen 1969 s. 103. M e rd ive n i n st

basama na kadar ge lmi ke n y r yemedi, adm n atamad. Aksi eytan aya n ce l iyo r. (S.M. Alus 1934 s.

AD. elek III ku kanadnn byk ty, yelek, telek DS 1119, Meninski 1680 I, 1641, III, 6025 < belki yelek kelimesinin kognatlarndan. AD. elem algam DS 1119 < Fa. alam a.m. / / / / iin b. ek e l eve . AD. ele /elen saak DS 111920 < e l e n g .
Yaz n avl u la r ndaki kava n atal nda yuva yapan l eylek l e, e l e n l e r i nd ek i k r la ng la rla, k n ha las n n u l u n u n kekl i k l e r iy l e oyalan rd . (. mamo lu 1949 s. 21).

123). AD. elik omak oyununda, havaya frlayan eliin ortasna denekle vurup ileri frlatmak DS 1125. AD. (kalemi) amak DS 1125. AD. bak azn keskinletirmek ZTS 38. O. eleb i I ileri gelen, sayl erkeklere verilen nvan (efendi, bey nvanlar gibi ismi takip eder) < M. Erdal 1982 s. 409415e ve bakalarna gre alab kelimesinden Ar. ekiyle yaplan bir sfattr Bunun mnakaas henz kapanmamtr.
Ma ns r a n la r u i l e s o h b et tdi, r lad, ti r l i k eyl edi. n mest old la r Ma ns r e l ebiye o n diyn r ba lad la r.

AD. elen canl, becerikli, abuk; yakkl DS 863, 1120 < Krt. e l e nk / e l ek a.m. JabaJusti 1879 [Fa. l k ], e l e n g a.m. K.K. Kurdoev 1960 s. 157. elen sporda rekor kranlar arasnda elden ele geen kupa ve bu kupay kazanmak iin yaplan yar ma < ng. c ha l l e n ge a.m. [eski bir hukuk teriminden, Lt. cal umn ia iftira]. eleng/elenk eskiden askerlere nian olarak verilen, bugn cenaze ve mezar ss olarak kullanlan, dallar ve iceklerden yaplan halka (eski zamanda gm ve altndan da yaplrd) < Fa. lang at ulu F. Steingass 1930 s. 724 (?). h n ba el e n g i. (M. Ktkolu 1983 s. 224). B i r e l e n k va r. Me za ra ko nacak bel l i. (A. Nesin 1960a s. 26). AD. elepne stnde gzleme piirilen veya ocakta piirilen ekme in stne kapanan toprak sa DS 1120 < Bulg. vs. e rep na a.m. A. Tietze 1957 no. 20. / r / > /l / deiimi iin b. amel ika n . AD. eler iip lmek (zehirli ot yiyen hayvan hakknda); sinirlenerek gzlerini ap barmak DS1121 < e re r ; belki be l e r , be l e rt in tesiri altnda. / r / > /l / deiimi iin b. amel ikan . (koyun hakknda) e l e rme: se rpek ve sai r z e h i r l i otla r yiye rek z e h i r l e nme l e rid i r. (K. Gngr 1941 s. 37). AD. el i ba kaynbirader DS 1118 < e l ebia a a.m. DS 1119 [ e l ebi ve a a ]. Asl nda iyi kad nm bu Emin e s. 281). el i k I sertletirilmi demir < K.H. Menges Ungar. Jb. XII, s. 180181e gre a.m. olan Sl. otsyely kelimesinden (M. Rsnen 1969 s. 104.) Fi re n g e l i k. Samakov e l i i. (M. Ktko lu 1983 s. 252).
B e n im o la n c ip sakarla nd bu y l. B ld r c e l l i k g ibiydi.

(Ferec 855/1451 v. 92b93a). Bu nvan Osmanl hanedannn ehzadelerine, yksek din adamlarna ve en yksek tarikat eyhlerine verilirdi. Karagz oyunlarnda elebi, gen ve zengin bir mirasyedi olurdu. AD. kaynbirader; Hristiyan tccar; istasyon efi; homoseksel erkek DS 1118. Sfat olarak terbiyeli, efendi (kimse): Zafi rak i n i n yay eki i de ok tatl d r; ke nd isi pek e leb i ve ef e nd ide n adamd r. (S.M. Alus 1933p s. 200). T y net i nde n ay r me m l b i r e l ebi l ik l e
h ep imi z i e l l e r imi zde n be r be r def ol ub g itdi l e r. sk a rak yedibe l d stiyl e

(H.R. Grpnar 1339 s. 560). Suriye Arda labi / labi berber mnasna geliyor (T. HalasiKun 1973 V, 86); bu bakmdan bir halk hikyesinde padiahn, berberine elebi diye hitab etmesi dikkati eker: S u lt n M u r d:
e l eb , bi z i bi r t r eyle! d dikde e l eb dah N o la, Su lt n um? d yb ... (. Elin 197778 [18.yy.n

sonu19.yy.n ba] s. 197). eleb i II bir hurma cinsi < e l ebi I. Hicaz A rapla r y z 1938 s. 124). *eleb on: Ahmed Vefik Paann Ltin harflerine evrilmi bir piyesinde geen bu kelime herhalde e l iba yahut e l ibam yerine bir okuma yanldr: Aman, e l ebon, yava ! (Ah m ed Vef k Pa a 1933az s. 117). AD., RD. elek I/el i k III bir boynuzu krk (hayvan) DS 1119 < ?? B e alt adm s rd l e r s rmedi l e r, e l ek i n e k yatve rd i i z i n i n i i n e! (N.M. Ahmedof 1957 s. 82). AD. A h r kaps n e l yo rdamiyle at. K ib rit i akt. e l i k
e it h u rman n yal n z beyaz c i ns i n i ye r, a nbe re ve e l eb i c i ns l e r i n i h ed iye l e r i i n ay r r veya sata rla r. (F.R. Atay

ha n m. Kocas na, kaynatasna, kaynanas na, e lt isi n e, e l ibas na, g rmcesi n e sayg l ym . (F. Baykurt 1971c

(Orhan Kemal 1954b s. 7). elikten yaplm kab (madde ismi > eya ismi, kr. bakr II): Hem i re

elik

425

eltik

ka r i n e n i n k rk pa ras n dolaptan ald g ib i kaynayan e l i i n s uyu na att, su ca z rdad. (Tark Dursun K.

stlahlar iin b. acitato

1966 s. 38). el i k II ksa kesilmi dal < e l (kr. kalem amak) + fiilden participium passivum mnasnda sfat (isim) yapan ik eki, yni yontunu. Baka bir etimoloji: Yun. (tsilki) < ksi l k i a.m. [ks lo odun + k i kltme eki] N.P. Andriotis 1951 [1. basm] s. 267, 270, fakat 1983, s. 381e gre Yun. (tselki) < Tk. e l ik II. e l i k evg n na b rak d la r t o p. (Fah r 1974 [1367] no. 1394). a kalemi; elik omak oyunundaki ksa de nek Meninski 1680 III, 1625. el i k III, b. e l ek . AD. el i k ubu k elik omak oyunu L. Bonelli 1902 s. 58; e l ik ub uk oynamak i i n meydan l a k yo r. B u
e l i k l e ub u a bi r vu r uyo r, padi ah n davar komu n u n z e r i n e d yo r ... (U. Gnay 1975 s. 380).

. Piyano tu la r na doku n u la r n ye ri n i a rdan a ra e l lo ve keman la r almaktad r. (A. A ao lu 1991r s. 5657). Kr.


viyolo nse l . e l lo n u n o doyumsu z sesiyl e bi r ke l ebek gib i manolya a ac n n mis koku l u i ek l e ri a ras nda dn e rk e n; se n h i ay r lmama yemi n i n i f s ldyo rd um kocan n k u la na h em de bi lmem ka n c ke z. (U. Alpay

1999 s. 84) el me birini drmek iin aya nn nne ayak uzatma ii < e l fiilinden nomen actionis, b. budama . tak fiiliyle kullanlr: O la rdan bi ri ete imi ek i ti rd i, bana e lme takd . (L. peki 1998 s. 28).
Sa l sol l u , bt n istedikl e ri b i rb i r l e r i n e e lme takmak.

(Peride Celal 1991 s. 18). el mele elme takmak < e lme + isimden fiil yapan l e geni lemesi, b. acabla . Ese A a n n z e r i n e
ko tu. ri k esekl e r ayaklar n e lme l iyo r, tk yo rd u. (Re at Enis 1944 s. 86). n e fesi n i

AD. el i m g, kuvvet < e l + fiilden nomen actionis mnasnda isim yapan im eki, b. adm I . e l im ayn zamanda al m kelimesinin kognatdr ve hatt varyant bile olabilir. B u na n e hac et? S i z y z y l ya ayacak e l imdesi n i z . (Ah m ed Vef k Pa a 1933az s. 63). e l imsi z zayf, nahif, ince yapl. simden sfat, bzen de zarf yapan s z eki iin b. adsuz . Sa nda e l imsi z bi r sokak kpe i du r uyo rd u. (. igzel 1993 s. 56). O. el ipa ha R. Dankoff 1991 s. 26. < Fa. al p a.m. < Ar. s a l b a.m. fakat kelimedeki ekil de i ikli i izaha muhtatr. AD. el i birbirine ters d mek, birbirine uyma mak < e l fiilinin ortaklk hali. Kelimeyi eski lgatler kaydetmedi i halde imparatorlu un tara eyaletlerinin bzlarnda kullanld mmkndr. Yirminci asrn ortalarnda BSTT.ye girmitir. Se n ge n e yle be l l e, retme n,
diye e l i iyo r o n u n la, Ga r k sm n n mal m o l u rm u ?

AD. el mi k buday veya baakla kark iri saman DS 112526 < al I + mik eki, kr. iy n emik, kusmuk . srlen ufak bir mikdar B i r e lmik domu z ya i l e aya m kayd ramad la r. (N. Eray 1994 s. 90).

G n batm zda e rk e n c i F e r i k Hasan he r i i bit i rd i. imdi e lmik s ryo r. (F. Baykurt 1969 s. 83). bir yere

BSTT. ve zellikle AD.de fazla retken olmamakla beraber ok da nadir saylmayan fiilden isim yapan mk vs. genilemesine dair ET.de tek tk rnekler bulunmaktadr, ms. g rm k beik < g r - beik salla- (b. M. Erdal 1991 I, 101; ET.deki renk belirten sfatlara taklan (a)muk -ka ramuk , k zamuk genilemesiyle kartrlmamal.) a.da rnekleri olan bu mk (ms. kiymk giysi b. M. Rsnen 1957 s. 137), ile Trkm.deki mt (iymit yiyecek < iy- ye-) genilemelerini de ayn eke benzer kabul etmek mmkndr. TTk.deki rneklerde de grld gibi mk eki, fiilden ounlukla kltc bir anlatmla bir kln nesnesi veya rn anlamnda isimler yapar, ms. tekme nin biraz hafifletilmi varyant olan. AD. dekmik /dekmk rnei gibi. AE cildindeki dier misaller: e lmik, it l embik /AD. t lamk /c rt lambuk / it l emik, iy nemik / i n emik, ditmik ditmik, d mk, ek imik. kinci ciltte AD. g ic imik /g i c m k , i emik rnekleri gemektedir.

(K. Bilbaar 1961 s. 25). AD. el i i k birbirini tutmayan (szler) < e l i + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan ik eki, b. akk . e l i ik l k (ikinci kelimede labialisation var) birbirini hi tutmayan (szler): Byl e e l i ik l k
kon u a raktan, an lad n m, k z Evc i ky n n ays na ve rd i re c e rs i n . (F. Baykurt 1971t s. 31).

AD. elpe i k /erpe i k kark, dolak, bozuk; amurlu arazi, bataklk DS 1117, 1147, Balhasano lu 1904, K. Emiro lu 1989 s. 68 < *elpe + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan ik eki, b. akk [ET. alpa kirlenmek, boklanmak Clauson 1972 s. s. 418]. /l / / r / deiimi iin b. ar n . AD. elt zerinde meyve kurutulan aldan rlm byk sele DS 1126 < Grc. e lt i a.m. V. Cangidze 1983 s. 87. AD. eltek oban yama DS 1126 < ?? Z eb i l b i r k yafette 1968 s. 266). elti yan, b. i lt iyan. eltk /elti k kabuundan karlmam pirin < Fa. alt k a.m. Kelime ba ndaki / / / / geli mesi
memleketi n e ge l iyo r. B i r g n oban n bi r i e lt ek istemi . O da e ltek du rm u . Koyu n la r g de rke n ... (M. Turul

AD. el le gebermek DS 1124 < e l e r fiilinin varyant. Bu tr nsz ikilemesi ihtiva eden dier misaller iin b. amman , /r /nin d mesi iin b. a rsla n .
B e n im de iyi kt be se ne tahsi l g r p, d rt k itap ka r t rd ktan son ra, bu vaz iyet i i nde ve rem ol up e l l emede n nas l ya ad ma hay ret etti i n i kaydetmel iy im. (M. Makal 1952 s. 57).

el lek, b. e lek . el l o garp mzii telli alglarndan < t. ce l lo a.m. [violoncellonun ksaltlm]. Garb mzi i

emak

426

emkir

iin b. akal . B u k a yay bi re z dah g ide res i n ve bi re z


z e r i nde e lt ik ek e r l e r.

dah r ld ve bi ris i dah eyitdi: bi r ge z e lt k ekdim-idi. (S. eyhoglu 1973 s. 282). O l dah a lak adadu r,

olmas mmkn grlyor. G. Doerfer 1967 III, no. 1124, Clauson 1972 s. 423]. K z at bi r b 64b). Kr. imen .

(Pr Res 1935 [932/1525] s.

k a pus na i l etdi, H ud d d i nd rd i, bi r emen z e ri nd e su ke n r nda a ac glgesi nde yatu rd . (Ferec 855/1451 v.

717). eltik nebat: S o n o n be g n mik d r ot ve e lt k bi d r b ... (.L. Barkan 1943 s. 113). eltik tarlas: Na h iye i me zb rda v k i olan e lt k a rk la r na ve z i r ati n e e r g n h idmet de rl e rm i . (.L. Barkan 1943 s. 148). O. e lt k a rpas pirin: e lt k a rpas n alan la r dgd re l e r. (M. avuo lu 1977 s. 152; latifenin nktesi acaba dgd re kelimesinin dkd re de okunabilmesinde mi?). AD. emak / ma k bit ldren zehirli bir ot DS 1175 < Erm. tsmah R. Dankoff 1995 no. 731, bir zehirli ot < Grc. mah e ekimi U. Blsing 1992 no. 27. Ha, anay n mu rad, babayn ema e rfal i ha! (Tark Dursun K. 1966 s. 42). emapur, b. cemapu r . emba l o /i mba l o garb mzii eski alglarndan klavsen < t. cembalo a.m. G. Meyer 1893 s. 61. Garb mzii stlahlar iin b. acitato . Ak a bi dudu ald
havay tekmi l itdikde n son ra ba n imbalo n n z e r i n e dayadub ... (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 140). Sana bi r a lg ustas get i rey im mi, imbalo re n i rs i n ?

AD. emender eek THASDD 1645, TS 854, R. Dankoff 1991 s. 26, kr. Fa. camand /amand ar yryen beygir [c ym nd ] F. Steingass 1930 s. 372, 399 ?
E ekl e r s u i l e evl e r i i n e g e ld kde seg h mak mnda ze i h im r tdkde h ne s h ib i eme nde ri n s u i l e ge ldg i n bi l b e ekden s uy al ub yi n e g nde r r. (Evliy

eleb 1928 [17.yy.] VIII, 210). u n c oc u k bi r khat


st n e si z i n be y z koyu n u n u z u , yi rmi davar n z , ik i eme nde ri n i z i s d rd m. (Re at Enis 1944 s. 97).

O. emeni stan ayrlk, yeeren krlar < Fa. amanist n a.m. [aman + ist n , b. Acemistan ]. Acab az

r z g rl , h a f f bu l ut l u bi r hav da bi r bah r eme n ist na z iy aks edi n c e h s l tdi i h l e h dik k a t di lmi midi r? (N mk Kem l 1944 [1876] s. 11).

O. emenzar ayrlk, yeeren krlar < Fa. aman z r a.m. [aman + z r ]. B i r ke r re eb r i bah r i n it f (N mk Kem l 1944 [1876] s. 910).

eme n z r z e ri nd e mevce l e r, h re l e r te k l eylemeye ...

(Ah m ed Vef k Paa 1933ta s. 11). ember I daire, halka; araba tekerleine taklan demir; ereve DS 1128 < Fa. anbar /ambar a.m. /nb / /mb / geli mesi iin b. ambar . G z l e r i n i n n nde k l
embe rl e r dola yord u. Ye i l, k rm z , sa r, p r l p r l .

(H.E. Bener 1956 s. 10). ocuk oyunca olarak: embe r evi re n oc u k la r. (O. Akbal 1967 s. 14). f emberi: Resmi ob ru i n e c e nbe r hak k na d rl e r ...
evi nde sk ub e nbe r k a ld rub satsa f ba na seki z e r ak a e nbe r resmi al n u r. (.L. Barkan 1943 s. 284

Fa. z r sontaks bir nesnenin oka mevcut olduu yerleri belirten yer isimleri yapar. Ms. g l z r gln ok bulunduu, gllk yer. Yine bu ekle yaplm m r z r kelimesinin baz eski metinlerde m r e z r veya m rg i z r olarak harekelendii grlr. Araya giren bir fazla sesli harf burada ilk kelimenin son harfleri ile taknn ilk harfinin bir araya gelerek sebep olduklar consonant cluster yumuatmak iindir (b. b r z ). O. da bu ekle kurulmu dier baz kelimeler unlardr: ha rabeza r, l le za r, sebze za r .

AD. emi, b. am . AD. emi r le (geili fiil) (kollar veya paalar) emremek DS 1129, 1132 < em re n fiilinin bir varyant. G l l ko l la r n emi r l edi, i e g i r i ti. k i ge n ya ra r g ibi i e ba lad la r. (Orhan Kemal 1952c s. 83). AD. emi r len (geisiz fiil) kollar veya paalar emremek DS 1129, 1132 < emi rl e fiilinin mediale-reflexivum hali (b. ac n- II ). a r k la r n ,
o rapla r n ka rd. emi rl e nd i, toplad al n don u n u bald rla r na kadar. (. Kaftanco lu 1972 s. 19).

285. Obruinenin tercmesi f emberi vergisi, fakat embe r k a ld r tbirinden ne anla ld mnakaa mevzuu olabilir. Belki kadnn mhrdr). O. ember II esirlik, esaret < Fa. anba r /ambar a.m. Mezd 1982 [840/1437] s. 81). AD. ember III kadn ba rts, yemeni, yazma DS 112728, TS 855 < embe r I. A. Tietze 1969 no. 26.
me r A an n M e ry em Hanm dan bi r e ndaz e embe r var. B e d n esi m k u sau u d m anbe rde n, | H a l s ola m m r di l b u be nd u e nbe rde n ? (mer bin

AD. emi r l i emrenmi < emi rl e fiiline uydurulmu sfat, l i eki iin b. adamakl l 2. Ku lak la r na ge mi
sol uk k u r u n i ft r , aala r di z kapakla r na kadar emi r l i ka ra don u, yal n ayakla ryla. (Orhan Kemal

(Kemal Tahir 1955s s. 90). ember IV (musik terimlerinden) 12 darbl bir usul K. Uz 1964 s. 16 < embe r I. emen I kimyon otu, Cuminum cyminum; bu otun tohumu < Erm. aman a.m. kimyon ve baka baharatla yaplan ve pastrma zerine srlen macun. Ka para past rma yle, he r bi ri ko l g ibi,
di zmi le r stste. Nas l da koyu emen l e z e r l e r i. (M. zg 1992 s. 192). Kr. aman . svanm

1949e s. 23).

Az son ra, kol la r di rsek l e ri n e kada r emi r l i , du r u beyaz y z l bi r dokuma i isi dokuma ustas n n yan na ge ldi. (Orhan Kemal 1968g s. 11).

AD. emi 12 yandaki kei yavrusu DS 1129 < ebi / ebi kelimesinin bir varyant. Mecazi mnada yandan kk grnen bir o lan iin:
Ulan emi , daha ne kada r m bekl eyce n o l um?

(Fruzan 1982g s. 72). AD. emk i r I kpek olduu yerde kesik kesik havlamak; av kpei, ava yaklat zaman ses

O. emen II ayr otu < Fa. aman bostan, bahe; ayr, mera [Fa. kelimenin ET. imge n! den alnm

emkir

427

enilen

karmak, vah i hayvanlar ulumak DS 113031 < ses taklidine dayanan ve k i r- vs. genilemesini ihtiva eden fiillerden, b. afgu r- . Sah u rda ge n e k rk g n l k a g ibi midem emki rmeye ba la r. (M. Makal 1954 s. 87). AD. emk i r II hrlamak, terslemek, kar gelmek, sert cevap vermek DS 113031 < emki r I. Kt o ls u n
deye yapmad. kide bi r h r ka ryo r, emki r iyo r, va rmam diyo r. (F. Baykurt 1971t s. 222). Kayse ri l i S uat n ka rs M e ry em, bi r ikt i rmi bi ri kt i rmi , sabah sabah, bi rde n patlayve rd i. Hati ce g ya K n n pisl i i n i bi z im k tla ra si l iyo rs u n! diye emki rmi . (F. Baykurt 1982

AD. endele ufak ufak do ramak, yontmak DS 1134 35, TS 855 < e nt + tekrar bildiren e l e genilemesi, b. avkala . . endik /entik bir eyann kenarnda bakla alan kk kesik, kertik, trtk DS 1135, R. Dankoff 1991 s. 26 < e nt + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan ik eki, b. ak I . Kazmalar, di namitl e r, bombala r Bak r Da e n t ik e nt ik, de l ik de ik o ldu. (Ya ar Kemal 1976 s. 367). kk mikdar: steyen e bi re r e n t ik v r i r,
o c u k la r Efe nd i, bu n e k a da rc k ey? diye az nsamalar z e ri n e ... (P.N. Boratav 1995 s. 230).

s. 69). Anama da emki r iyo rmu su n u z. Bak, k zd rmay n kafam, yapmad m bi r eyi yapt rmay n bana! (T. Apaydn 1991 s. 191). emki rip c d r na c d r na
gide rse n, azd rd n g ibi boyu n ca g na ha da gide rsi n .

(M. lhan 1983 s. 26). emre (kol veya paa) svamak < e rme fiilinin metateze uram varyant, b. alb z . M u t d

O. endin bukadar ok, nice < Fa. a nd n a.m. Fa. sfat eki n iin b. abhe ri n . Ol e nd n h e z r c nve rl e r yan umca y r id i l e r. (Ferec 855/1451 v. 102a). Me rg
h l i n e d dm. e nd n vak t if l c za h m eti n ekdm.

(Ferec 855/1451 v. 186b). ene /AD. enge I azda alt sra dileri tayan kemik DS 1137 < *i e ng ek /e ek , kr. edik < i edik , yahut e ng ek /e ek M. Rsnen 1969 s. 104, kr. a na < a na , evi r < evi r . D udaklar, e n es i t it reye re k g l msedi. (A. zakn 1989 s. 80). yzn alt kenar:
yle de al ak gn l l k i g ek i n , e n ea lt katme r katmer,

vec h i l e c bbesi n i ete i n i a rk a ya em remi , yld r m gibi h n esi n e do ru k o arm . (P.N. Boratav 1995 s.

232). Tavuk sah ibi Ay e yeldi rmesi n i n etek l e ri n i be l i n e em remi ... (H.R. Grpnar 1940 s. 31). Ayn muharrir bu fiili baka mnada da kullanr: Grpnar 1335 s. 83).

Hem n n v h idde ik i ko l u n u a rk a s na em reye re k gz l e ri n i k a l n be z i l e s ms k ba lad la r. (H.R.

(S.M. Alus, Ak am gaz. 10.7.1941). yzn alt kenarndaki n tmsei:


duba gibi le r i bi l e be e nmede. Kahve re ng i dayam t. kk be nek l e rl e kapl elini e n esi n e

AD. emrek emrenmi; kollar veya bacaklar sval (kimse) DS 1131, TS 854 < em re + fiilden paticipium passivum mnasnda sfat yapan k , b. ak I . Tepede n t r na a amu ra, toza batm , di ze kada r
em rek kalabal g re n l e r b u nda bi r i , mh im bi r i old u u n u an lamakta gec ikmedi le r. (Ya ar Kemal

1955t s. 61). Mecazi mnada becerikli, kvrak (kimse) DS 1132, TS 854). emren/i mren kendi kol, etek veya paalarn emremek DS 113233, 1225, TS 855, R. Dankoff 1991 s. 27 < e rme n . Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . Di z i n e kadar em re n ip de n i z e g i rd i ... (Yaar Kemal 1976 s. 318). AD. emrenik kollar svanm, paalar emrenmi, etekleri toplanm < em re n + fiilden sfat yapan ik eki, b. akk . B eyim, kol la r n yumad n, beyim. Hemi de em re n i k de i l ko l la r n , beyim. (F. Baykurt 1961k s. 143). enber, b. embe r . AD. encere tencere DS 1133 < te n ce re kelimesinden geriye dnk Fernassimilationla, kr. by n, b r .
o n um on u sandk get i r i, ayna geti r i, e n c e re de geti re n v .

(A. zakn 1982 s. 12). yelkenli teknelerde ba bodoslamasnn alt ksmndan ileriye doru grlen enli knt L. Gray 1943 s. 106. Mecazi mnada sohbet, yarenlik; ok konu ma kabiliyeti ve huyu: Bo h ac kad n, c esaret bu la rak, gayrete ge ld i. Ba lad e n eye: ... (S.M. Alus 1933p s. 46). sohbet: Yen i ye n i k i i l e r l e k u cakla p e n eye ba lam la rd. (V. Trkali 1977 s. 40). e n esi at , b. at-. AD. ene/enge II ke (erkek mnasnda) DS 113536, 1137, TS 855 < ene I. Cami n i n e n es i nde n kvr ld la r. (F. Baykurt 1971t s. 206). Ge ldi i o byk
caddeyi gste rd i, Hemen e n e n i n a z nda i ek i va r, dedi. (M. Gler 1990 s. 140). B e n e n ey i dn p ke ndimi evi n kaps na vu rd um.

(M.B. Kanok 1984 s.

24). enebaz ok konuan, konukan, ho konuan < e n e I ve Fa. baz oynayan (b. ate baz ); bu genilemenin Trke (Az. ve Trkiye Trkesi) isimlere taklmas hakknda b. A. Tietze 1964 s. 164170.

B i r i k i se n e get i ge medi, o ahbap l, e n ebaz, e n ve akrak, tekl i f tek e l l fs z msy ce napla r nda bi rde nb i r e bi r t ebedd l ki so rmay n! (S.M. Alus, Ak am gaz.

(A. Caferolu 1940 s. 22).

4.11.1943). Nac iye e n ebaz l kta an n esi n i n e iydi. (S.M. Alus, Akam gaz. 14.III.1942). enele, b. e n i l e . AD. enelen /eni len dr dr etmek, drlanmak DS 1139 < e n i l e / e n e l e , yahut e n e I + isimden fiil yapan l e n genilemesi, b. abaplan- . Faz la e n e l e nme se n! (F. Baykurt 1961k s. 82).

enci tuta (Rize) DS 1133 < Yun. (tzntzi) < tal. cencio. O. endn (menfi cmlede) o kadar, o kadar ok (deil) < Fa. and n a.m. Dona nmay h m y n la ol bah r b
gi r nda v fi r siy h a t u sib h a t tdi. Fe amm h idmeti e nd n n et ce v rmedi. (l 1975 [1599] s. 159).

enele

428

enzin

AD. enele dr dr etmek, drlanmak; az kavgas yapmak DS 1136 < e n i l e / e n e l e , hatt e l e , yahut e n e I + isimden (bir ey) haline gelmek mnasnda fiil yapan l e genilemesi, b. bayramla - . e n e l e me kar g ib i, avu . N e reye va racaksa vars n! (F. Erdin 1958 s. 71). Kr. e l e . AD. enet kanat (kapnn ve onun gibi birbirine bal iki msavi paras olan eylerin, ms. fasulya kabuu); kala DS 113537 < bnye ve mna itibariyle yakn olan kenet kelimesiyle akrabal olmas muhtemeldir; ba harflerinin mnasebeti iin kr. e nt < ket ? avu , e n edi n i n st n e do ru ld u peykede. (F. Baykurt 1971t s. 298). O. eng I/enk 15.17. asrlarda kullanlan ve 1740 arasnda teli olan bir saz K. Uz 1964 s. 16 < Fa. ang a.m. A ndan e ng e l i n e ald, r stda nev h t tdi. (Ferec 855/1451 v. 116b). O. eng II pene < Fa. a ng a.m. G l z l f ik b n u s. 53). AD. enge avu, el DS 1137 < Fa. ang the expanded hand, the fingers somewhat hooked F. Steingass 1930 s. 400, A. Tietze 1969 no. 27, kr. Krt. e n g K.K. Kurdoev 1960 s. 158, Erm. a ng a.m. U. B lsing 1992 no. 18-20. enge, b. e ne . engel eitli ilerde kullanlan ucu kvrk bir ubuktan ibaret olan alet DS 1137, ZTS 1976 s. 38 < Fa. angal a.m. K a r! Ay k uy uya d mi . B i r e n g e l v r ba a, k a raym. (P.N. Boratav 1995 s. 139). yemek atal DS 1137. eskiden bir idam aleti: Boyn na
z e n c r t a k d la r, M s ra i l etdi l e r; k a rda iyle e n ge l e u rd la r, h e l k tdi le r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. uk b e n g i n e d mi , | N itek im avda h n d e r mink r na t h . (mer bin Mezd 1982 [840/1437]

O. eng eng alan Meninski 1680 I, 1665 < Fa. a ng a.m. (ang + isimden meslek sahibi ismi yapan eki, b. acabrd ]. Na h h s be n i bi r e n g avrata bi mis k l k z l a lt u na satv rd i. (Ferec 855/1451 v. 112a). Me h r la r i l e d n g ce d o lm d be zmg h, | Kim anda Z h re e n g id i, s k t idi m h. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 158). eski zaman tipi dansz Gemi te K ks u tepe l e r i nde ok ve t f ek
yar malar yapl rm . Saz e le n c e l e r i, e n g i ve k ek danslar bi rb i ri n i i z l e rm i . (U. Kkden 1995 s. 107).

eni l eni l kpein bireyden korktuu zaman kesik kesik havlamasn anlatr < ses taklidi kelimelerden, kr. e n i l e . ok eski bir kelime olan e n i l e ya e n i l e n i l gibi bir ses taklidi tbirden husule gelmitir (o zaman beklenilen e n i lde ekli de vardr, b. DS 1138) ya da e n i l e n i l o fiilden bir backformation (b. abar ) olmal. Her iki halde bu unsurlarn birbirine dayand aikrdr. Hele u mevsimi ge lmeden g r l eye n gk, pe i
s ra ho ro z la r n g z l e ri n e bi r eyl e r g r nm gibi n g r n g r t mele ri , kpekle ri n k uy r u u n u k sarak e n i l e n i l a h r ve samanl k la r n dip k el e ri n e si n i l e ri, b u ge ce Pe r im l ide mut laka bi r eyle r o laca na i aretti. (H. Aytekin 1948 s. 29).

AD., RD. eni le /enele kpek can acsndan havlamak DS 1138, TS 856 < ET. a la a.m. Clauson 1972 s. 426. Kelime aslnda ses taklidine dayanmaldr, kr. e n i l e n i l . Abe o t! Nz kavra rm
oma m, atla rm z e r i n e, ba la r c e n i l eme e pis hayvan.

(Orhan Kemal 1949r s. 38). eni len, b. e n e l e n . enk, b. ce n . EO. e le ksk ksk havlamak < ET. an la a.m. Clauson 1972 s. 426 fiilinin m areket hali (b. a la - ), kr. e n e l e . B i r y k l it k a rn nda e n k l e r i e l e r. (Ferec 855/1451 v. 192a). enk, b. e ng I. ent/int bir eyin kenarnda, keserek kertik amak, kertmek; bir eyi (ms. so an) ince ve kk paralara doramak DS 1140, 123031. TS 856 < et / it Sabu n u e ntt i, y umu rtan n akyla z eyti nya nda ka r t r p e zdi. (Tark Dursun K. 1957r 62). yararak amak: Baz e n de ek i rdek al r z , ok de i l ca n m, bi ra z c k, o n u i n te r, ye r i z . (M. zg 1993 s. 22). Kr. it . AD. entez bozuk para DS 1140, M. Mikhalov 1930 s. 23 < Yun. (entzimo) kuru < t. ce nt esimo liretin yzde biri A. Tietze 1962 no. 343. entik, b. e ndik . EO. enzin dnmek < e zg i n / e z i n fiillerinin varyant. Ba e n z i n p (e z i n p / eg z i n p ?) ke revetde n d p ba n ya ra r. (P.N. Boratav 1995 s. 115).

224). (gre tbiri olarak) bir ayakla rakibin bir aya n sarma oyunu H. Bi 1944 s. 25: A NAP a DYP e ng e l i. (Cumhuriyet gaz. 29.7.1994 s. 1, man et). Mecazi mnada e ng e l at kendi tarafna ekmeye al mak: k i devrimc i bana e n ge l att. (A. Aao lu 1980d s. 58). e n ge l i e i dara ekilen, aslan: G rey i n d r f e n da ola e n ge l i e i | K im ki s nb l d r ise z l f i pe r n u i n. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 28). e ng e l tak biriyle ok ura mak, onu parma na dolamak: Hi c r m ve
g na h o lmyan ha z ret e n e sebebe bi nae n e ng e l takt n z ? (S.M. Alus 1933p s. 177). Kr. angal .

RD. engel ngel eri br, kargack burgack < e n ge l ve labialisationa uram tekrar. K r
kalemi n i t k r k l iye t k r k l iy e, oc u u n u n h esap defte ri nde n kopard k d n z e ri n e e n ge l n ge l bi r eyle r i zd i. (. Cambazof 1957 s. 68). kolt u u n u n a lt nda yont u lm u g z e l bi r ta la dn iyo rdu. Ta la r kocaman kocamand. Ad na da e ng eme diyorla rd .

AD. engeme yontma ta DS 1138 < ?? K imi g n l e rd e (N. stn 1968 s. 87).

ep

429

epk, b.

O. ep sol < Fa. ap a.m. Mecazi mnada uursuz (bir ok dilde ve kltrde sa taraf sa, right, recht sayld gibi sol taraf kt, uursuz saylr, kr. ms. Lt. si n iste r solF r. si n ist re uursuz):
K u lavu z u s uda r z eb olm , | B u n u h eb r st i le r i ep olm . (Z a f 1950 [1555] s. 151).

AD. epi kk apa DS 1143 < Yun. (tsap) a.m. Ch. Tzitzilis 1987b s. 107. epi, b. epi . epik, b. apuk III. AD. epi k rme yn terlik DS 1143 < Bulg. epitsik ksa izme E. Berneker 1924 I, 143, A. Tietze 1957 no. 19 (pheli). AD. epin/cep in kk apa DS 1113, 1143 < Yun. (dial.) (tsapn) a.m. [tspa kelimesinin kltmesi] Ch. Tzitzilis 1987b s. 107, 1994 s. 292. A. Tietze 1957 no. 12ye gre < Sl. tsep n / tsp n < t. zappon e byk apa [ zappa apa + t. augmentativum eki olan one] P. Skok 1973 III, 203. AD. epi /eb i /eb i 12 yandaki kei yavrusu DS 10991101, K. Emiro lu 1989 s. 67, TS 845 < ET. epi a.m. Clauson 1972 s. 399. Hadin a rkada ! Gaz i l i
Da la r n n eb i i nde n b u kavu rma; sade kekik, yon ca, yarp z, mba re i n et i. Yeyi n, g resi z, gevrek. (. nl

O. epak in apknlar < Trke apk n kelimesinin Ar. grameri usulne gre oulu (hem aka olarak, hem de herkes anlyamasn diye yaplan teekkl). B i r ta rafta alg a ana, bi r tarafta epaki n l e rf nt la r n so uk so uk y l k l k la r . (S.M. Alus 1934 s. 355).

Eski zamanlarda, mmisi ekseriyette olan bir memlekette, okur yazarlar, adeta ayr bir snf tekil ederlerdi. Okullarnda bir mikdar Arapa ve Farsa grm olanlar, aralarnda bakalarnn anlamad bir dille anla abiliyorlard. Bu vaziyetten istifade edenler, Trkeyi kamufle etmek maksadiyle herkesin anlamad kelimeler icadederek elenirlerdi. AE cildi, bize bunlarn bir kan gsteriyor; epaki n, de rc ep, de rtop, dibu h u, e l c ep, ep et.

epevre/epeevre frdolay TS 856 < evre + reduplication + /p / tezat nsz). kinci varyantta ntakdan sonra bir nl var, b. besebel l i . Se rve r

eyitdi: He rz e syleme! H r d i r id r, k a rda ly s dah i di rid r. [...] Z r b- h a y t imi le rd r, k y mete dek lmez l e r. Pes ep-evre d u ra n k f i r beg le r i eyitdi l e r: Y mel ik z - zam n, bu n n e syled r? Am n v rme, h em n ld rg i l ! d di l e r. (S a ltuk n me v. 567b). stanbu l a rt k yal n z sah i l l e rde n g r n e n ve epevr e tepel e rd e bite n e h i r de i ldi r. (A.. Hisar 1944 s. 120). b r odac la r Hakk Efe nd iyi epe evre a ld la r arala r na. Syle! dedi le r, Nas l adam?

1986 s. 248). B u gedi r, lot u n u n bi ris i n e i rasge l i r, b u lot u d yi r k i: b u epi i m a satarmsa ? (A. Cafero lu 1942 s. 129). epken, b. cepke n . epni Anadolunun baz yerlerinde yaayan bir etnik ve din akalliyet ve ona mensup olan fert (isimleri ilk defa 11. asrda Kagarl Mahmud tarafndan O uz grubunun bir dal olarak zikredildi) < kabile adnn ET. ap fiil kknden geldii teklif edilmi tir, fakat eklinin izahn giriilmemi tir (K. Emiro lu 1989 s. 68).
H a b s e tiyl e ik i k a vm ol updu r u r mmt z: | B i r is i t yife i eb n id r an u , bi ri L z. (l 1982 [1581] II, 139).

(M. zg 1993

s. 16). EO. epel I kirli, pis TS 856857, Meninski 1680 I, 1578 < Fa. apal a.m., kr. Krt. epi l a.m. JabaJusti 1879 s. 127. A r la r h a k k y n epe l i den | Ay ruk t ut h e r d r l t e v den. (Ferhengn mei Sa d 1340/42 s. 87). H e r vak t kim p di h l k t c a n u o l z i t u i rk n h u l k bi rl e m l evves u epe l o la ... (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 81). H a lk n u g z i k r, ke l l esi k e l, | B y m hme l, sak a l epe l. (K. Erimer 197374 s. 272). pis, sefil (kimse): Be Na z m , eyl k ey le, d nyede n g e. | E re n l e r a n sevme z, bi r epe ld r. (Naz m 1928 s. 16). Kr. pel . AD. epel II pislik; ayklanmam, pislikten arnma m hububat DS 1141, TS 858 < epe l I. Kocas, el i n
pamuk tarlas nda epel ayk ladk la r ok scak bi r g n n le paydosu nda bi r a a glgesi nde z e r i n i rtmede n uyk uya va rm . (Re at Enis 1944 s. 55). amur: B i r an ge ld i k i salo n b u ha l i l e epe lde davar y r r g ib i ap r, ap r, ap r! diye ses ve rme e ba lad. B u sesl e r, damaklardan ay r la n di l l e r i n aklamas idi. (B. Felek

eprast /aprast/apraz enine geerek; birbiriyle eik olarak kesien (hatlar) < Fa. ap r st soldan saa ve sadan sola (dnmek) [ap sol ve r st sa], A. Tietze 1969 no. 28. Ey c mei siy h g iye n
h h mn k, ep r st dgme i l e be n i eyled h e l k. (l 1994 [159199] s. 316). Sem h t f B e k o l la r n aprast g s n e k a vu du r u r.

(H.R. Grpnar 1926b s. 286287). mni, engel (aparz yerine bir okuma hatas m?): Di l i ft de k mn a ls n da
s o ra apr z k a rsa, on u da o zam n d n r z . (Feraizci-zde 1978 s. 123). G z e l F lo ra, Albe r i n h em i res i o ld u u takdi rde meseley le yi n e bi r ap r z l k r z o l uyo r. (H.R. Grpnar 1942 s. 150).

epre , b. apra . epre i k, b. ap ra k . O. epu ra st sola ve sa a, her tarafa < Fa. cap sola, u ve, r st saa. B i r g n h a l f e o l mak mda ik i c h s e k yi l e ot u rub eb u r st bak a rla rid i. (Ferec 855/1451 v. 113b). epk, b. apuk III.

1947 s. 188). epe l l i kark, pislikli, pl: Lfla

vakit ld r m z yete r, bit i re l im bu epel l i i i bn ... (M. Ba aran 1962 s. 73). Avu c u ndaki epe l l i bu daya bakt bakt da ba n sal l ya rak ck, c k, c k! etti babam.

(M. Ba aran 1992 s. 287). eper, b. cepe r .

er

430

erge

AD. er hastalk DS 1144 < eski ve yaygn Tk. kelime, b. M. Rsnen 1969 s. 105; kr. ar II, o r . er p, b. r p . O. era kandil, fitilli ya lambas < Fa. i r , bugn e r a.m. O. /e / ile telaffuz eski kaynaklarda tesbit edilemiyor, fakat Avrupadaki lugatler 18. asrdan beri byle bir ananevi Osmanlca telffuzunun mevcudiyetini isbat ediyor (Meninski, KiefferBianchi, A. Hindoglu, J.Th. Zenker, A.C. Barbier de Meynard). Kr. i ra . erak i se erkesler < Ar. usulne gre drt kk harfli isimlerin oulu. B u c em ati e r k ise t yifesi n

(Sabahattin Ali 1937k s. 36). ... ak r n si l h h a rb u k it l i l e


ku rde l, sak z, k na ve sai re satyorla rd . sefe r sef e r l ed kde, ol e r i g ib i h e gbesiyl e meyd n re zme ge le. (l 1979 [1581] I, 145).

p r ve n t v n o l ub h id em t p di h ye k di r olmayanla r ndand u r. (.L. Barkan 1943 s. 359

AD. erici erci DS 114445 < e r i + meslek sahipleri iin kullanlan c i eki; kelimenin ilk hecesi Trkiye Trkesinde bir mna tamad ve / r /den sonra c i yerine i eki usulsz olduu iin i hecesi ek fonksiyonunu kaybetmi ve c i ekinin ilvesi mmkn olmutur. Ayrca halk dilinde vuku bulan bu tr fazladan c i eki iin b. attarc . Ye re se ri lm i drt u val st nde e r i c i u fak tefek ve e it e it n e l e r di zm i ti! (R.H. Karay 1939i s. 40). O. erende otlayan (hayvan) < Fa. a randa a.m. [a r dan otlamak fiilinin fiilsfat (participium), b. ayende ]. e re nd e pe re nde otlayanlar ve uanlar, her trl hayvan, kurt ku: Yar ndas g n c ml e i ns i c i n n i , e re nd e i pe re nde i, vu h t uy r cem buyu rd . (Ferec 855/1451 v. 187b). O. eremonya merasim, teklif tekellf < Yun. (tserimnya) t. ce remon ia a.m. [Lt. cae rem n ia kudsiyet]. B u adam h i pol it ika sevmez, e remonya d man! (Ah m ed Vef k Pa a 1933ia s. 51). AD. erepene ekmek piirmek iin topraktan yaplan anak DS 1145 < Bulg. e rep na a.m. A. Tietze 1957 no. 20. EO. erer korku ile ok almak, berermek (gzler hakknda) TS 860861 < ET. e rl e n a.m. Clauson 1972 s. 430. Kr. e l e r . eres /erez yemek dnda yenilen kuruyemi gibi eyler TS 861, Meninski 1780 II, 347 < Fa. a ras sadaka. M ft e l i n i u zatp i ri pa rmakla r n n a ras na

[1524/931]). M l k i e r k ise h iy net i l e ma r fd u r . (l 1975 s. 157). O. erb I yal < Fa. a rb a.m.
H i dmetden d n i cek k za me l o l u rd . Te r u h u kde n, c e rb u iy r nd e n bu l u rd , get r rd i . (Ferec 855/1451 v. 188b). ce rb k ub, sende n c st k ub ya r n u dan g e re k g n i d rise n d ise rsi n ? (Ferec 855/1451 v. 241a).

O. erb II daha becerikli, stn < Fa. a rb a.m. Se nde n

O. erbdest becerikli, ustalkl, marifetli < Fa. a rbdast a.m. [a rb becerikli ve dast el]. Bu tr bir sfat ve onu takip eden bir isimden meydana gelmi Fa. asll sfatlar iin b. asudedi l . eh z del e r y reg i n i e rbdestl ig i l e e ri tmek h e r b i ri n ... s ny d. (Ferec 855/1451 v. 143ab). O. erbzban tatl dilli < Fa. a rb zab n a.m. [a rb ya ve zab n dil; /a / > / / labialisationu /b /nin tesiriyle izah edilir]. Bu tr bir sfat ve onu takip eden bir isimden meydana gelmi Fa. asll sfatlar iin b. asudedi l . B d m gibi e rb z b n i l e, ekke r g ibi r n bey n i l e be n m i l e sze g i ri di. (Ferec 855/1451 v. 115a). AD. (Kbrs) erel l i bir eit hamur tatls DS 1144 < Yun. (dial.) (kerklli) a.m. (Ch. Tzitzilis 1987g no. 272). /k / / / iin b. ank r . ereve resim vs. kenarl, e r ive pencere pervaz Meninski 1680 I, 1598 < Fa. r ba a.m. [ r drt ve ba ubuk, denek]. Kr. a r ube . /b / /v / geli mesi iin b. b /v I . B i ri n i n e l i nde d r l
bayrak. teki n i n ko lt u u nda Atat rk n e r eve l i po rt res i. (F. Erdin 1961 s. 204). B u eski mekn, ah ap e r eve l e r i ya mu r, toz ve k u pisl i i nd e n r m bi r ye rdi. (H. Akdo an 1998 s. 73.).

doldu rd u u e re z i a z na atm , sakal n sal laya sallaya gevi get i r iyo rd u. (Mehmet Selhattin 1971 s. 9).

AD. e re z emen (allitrationlu hendiadyoin un ikinci kelimesi mna uymayan mhmel, kr. ay r eme n , ey i z eme n ): O, bayramla r bo az na Aytekin 1945 s. 12).

ipek l i po i l e r takar, cepl e ri e n va e it e re z eme n l e r l e dola r; ben, se rt bu day kavu rgas n b i l e bu lamazdm. (H.

AD. ere me/i re ne pulluk ba, saban demirinin nne konan uzun demir DS 1145, 1235 < Sl. (Rus., Ukr., Bulg.) e res lo a.m. A. Tietze 1957 no. 21. Kelime ortasndaki /s /, / / ye dnebilir, b. av ar . erez, b. e res . erga ot bime iinde biilen sra K. Emiro lu 1989 s. 69 < ce rge . AD., RD. er ge I kilim, yn rt DS 114546, < Yun. (tsr a) /Sl. (Bulg., Srp., Hrv.) e rga < Lt. se ri ca a.m. G. Meyer 1894 s. 61, T. Papahagi 1963 s. 352, P. Skok 1971 I, 310, N.P. Andriotis 1983 s. 380.
B i r g n ky k z la r toplan p gitmi le r. (N. Hafz 1985 s. 61). e rg e l e ri ykama a

AD. eri pazarc; seyyar satc; AD. tuhafiyeci Meninski 1680 I, 1598 < Fa. a r a.m. < c r haberci, mnadi [Mo. ca r haber + i ]. Alnma bir kelime olduu, i ekinden bellidir, kr. e l i ; i ekinin fonksiyonsuzluu iin b. e r i c i . Kelimenin baka bir etimolojisi iin b. G. Doerfer 1967 III, no. 1075: ET. e rt ufak para, krnt Clauson 1972 s. 428 + i ; EO. e rt TS 869 bu etimolojiyi destekler.
Akanyal ve Akseki l i e r i l e r ba ra ba ra bi le z ik,

erge

431

eit

AD. er ge II/ cer ge adr; derme atma kulbe DS 885, 1146, ZTS 1976 s. 29, 38, Meninski 1680 II, 1884 < Bulg. e rga a.m. (b. e rge I). Meninski e rg e nin Fa. h a rg h adr kelimesinin bir halk telffuzu olduunu syler. Benzerlik sadece Ar. grafisindedir. Maamafih, bir kanunname yazmasnda (N. Beldiceanu 1967 v. 59a) kelime hem h a rg h hem de e rg e diye okunabilecek ekilde harekelenmitir. i n g e n e o na bi r e rg e ha lk kadar oc u k do u rtt u. (K. Bilba ar 1961 s. 65). EO. er i ordu, askerler TS 861863, R. Dankoff 1991 s. 26 < ET. e r ig a.m. Clauson 1972 s. 428429, G. Doerfer 1967 III, no. 1079. A n u g ibi yo u n ve u z u n a ac
g rdg i yok d u r ... bi r u l u mel ik e ris i n i s nd u rsala r s na. (Ferec 855/1451 v. 195b). ce riba

aras nda bi r kapl ca lf duya rm. N e rede old u u n u pek bi lmiyo rla r, k imisi vi lyeti n yol u z e ri nd ek i s cak su memba i l e, k imisi c iva r i l e l e rdek i e rmik l e r l e ka r t ryo r. (M. Krk 1950 s. 57).

O. er minebaz erkeklik uzvu eklinde seks aleti kullanan kadn < arm nab z a.m. [a rm na dildo (arm n deriden yaplm, a rm deri] ve b z oynayan, b. ate baz . Del l e g ibi de l l le l i g i ve r sp
vu e rm n eb z la r sfati nde f h i e i mu h t l e l ig i z h i r u ik r old. (l 1975 [1581] s. 9293).

erne, b. e rme . O. erni k /AD. rn k kk gemi, balk veya tahl kay DS 936, 986, 1188, TS 907, R. Dankoff 1991 s. 27, Meninski 1680 I, 1604 < Sl. o l nak vs. F. Miklosich 1889 s. 6, G. Meyer 1894 s. 61, MNTESz 1967 I, 552553. Al ak kpe tel i a lamanala r, ayk r
se re n r n k la rla a k den i z l e re u za na rak gz y lmaz ko rsan la r ge it resmi yapyo rla rd . (Sabahattin Ali

ingenelerin muhtar:

Sulukule ni n en n l i n ge n e l e r i, e r iba la r bi l em, h n e rd e, i nsan l kta, dostl ukta, mert l i kte e l i n e s u dkemez l e r A l i ah n . (Yaar Kemal 1993k s. 51). E rke nd e n k yo ru z yola. B i r e r iba o la rak emi r ve rd im bi z im oparla ra, yk n ad r la r ! dedim. (R. Ilgaz 1981 s. 146).

1935 s. 36). erpe i k, b. e lpe ik . EO. ert aleti eri mallar < ET. e rt kk para, krnt Clauson 1972 s. 428; alet kelimesinin buradaki mnas pek anla lmyor, stelik bu terkibdeki ert ne mnaya gelir? Kr. e r i . ertenek ?? Deden iyi de n i z c iydi bi r tane ... Ama sen, se n babanu n o l isu n , bi i e yaramazsu n ... e rt e n ek ... (Z. Selimo lu 1970 s. 43). erv i /evr i kasaplk hayvanlardan elde edilen yalarn eritilmi i; yeme in sulu ksm TS 870, R. Dankoff 1991 s. 27 < Fa. a rbi a.m. kinci kelime birincinin metateze uram varyantdr, b. alb z .
u ye nmez eyl e r va rd r k i bi r lokmas adam bkt r r.

er k , b. c r k II. AD. er i k bir hububat ls THASDD 1646, DS 1146 < ey rek , A. Tietze 1969 no. 32, fakat Ch. Tzitzilis 1987g no. 519a gre < Yun. (tzarkion) arap, zeytinya vs. saklamak ve lmek iin kullanlan kp, kr. K. Karapotosolu 1999 no. 59. EO. er i ki asker < a. e r ik i a.m. G. Doerfer 1967 III, no. 1080. Yi n e z l f e r i k ld , bi l ime zem siy h si n, | N deyim n se imez em e ri k ide n sip h si n . (K z Burh nddn, TS 860; burada e re k i diye gsterilmi ve baka mna verilmi tir). *er i k le gbrelemek TS 867, dorusu herhalde i rk l e olmal. erkes tavu u bilinen bir tavuk yeme i B u zdo labmda
f r na ko nmay bekl eye n e n a z bi r t epsi b rek h e r a n ha z r bek l e rd i, ub u r u dk l e c ek bi r tatl , yal n z ca sosu n u bek leye n bi r k za rtma, so uk et l e r, e rk estavu u i i n d idi lmi tavuk, h um us i i n ha lanm no h ut, sebze l e r, meyvele r... (F. Hepilingirler 1997 s. 19).

(Ah m ed Vef k Pa a 1933az s. 81). Koca tabak paparaya yetecek ev ri ya ... (S.M. Alus, Ak am gaz. Eyll 1942).
Bo l e rvi l e k u ru fasu lya ...

esevre epevre < ev re + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak . esevre ot u rm u olan kad n la r
v c ut la r n sa a sola sall ya rak fs lt ha l i nd e haf z kad n n syledik l e r i n i tek ra rl yo rla rd . (Z. Yama

O. erme kt vasflar olan bir at cinsi < Fa. a rma at; beyaz veya farerengi at F. Steingass 1930 s. 891.
Ce rne eg r i ata d rl e r, K a t z a f ve sst ol u r.

1956 s. 47). AD. e /se dm zmek DS 1148, TS 365962, Meninski 1680 II, 2812 < ET. se / e / e a.m. Clauson 1972 s. 857. e megi l ... (C. Brockelmann 1917 s. 50). N e h d di u l u la r, i it, a la: | Sesebi l ec eg d g mi ba la! (Meh m ed 1965 [1398] no. 2595). e i l, b. e i l . e it nevi, makule, cins, trl < eski kaynaklarda gemeyen ve baka bir Trk dilinde mevcut olmayan kelime belki Krt. t ey, satlacak mal, meta (JabaJusti 1879 s. 129, K.K. Kurdoev 1960 s. 164) kelimesiyle mnasebettardr. O da bi r e it, n e yapars n ? (V.O. Bener 1957 s. 57). e it t e it e it, her trl (ikinci kelime

(Mercimek Ah m ed 1944 [15.yy.] s. 192). EO. erme emremek TS 854855 < ET. e rme a.m. Clauson 1972 s. 430. Bak t k i B e lk s an g rd i, de ri s u s a nd, dah et eg i n i bald rla r ndan e rmedi. (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 53). AD. er men emrenmek DS 1147, TS 855 < e rme fiilinin passivum veya reflexivum hali. ( )n iin b. ac n II . A , y M u h a mmed, ol g n i k i bald rla r e rme n ise r h is bi n va rma a. (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 61). Kr. emre n . AD. ermi k scak su kayna; kaplca DS 1147, R. Dankoff 1991 s. 27, R. Dankoff 1995 no. 637 < Erm. e rm ug < EErm. c e rm uk a.m. Kazaya geldim gel e l i ha lk

e m

432

eti

labialisationa uramtr): Kar la r adamn ba na e it e t i aar! (F. Baykurt 1971t s. 198). e it a r s bit pazar: Adamca z n y z n byle e it 1961 s. 45).

a r s na evi re n ey dped z es ra r n, i ret i n, u z v i su i istimall e ri n n et i c esi o lan f e l t i. (A.H. Tanpnar

O. et/it hudut, kenar R. Dankoff 1991 s. 27 < a. et a. m. M. Rsnen 1969 s. 106 < ET. t / i t it Clauson 1972 s. 401. Ba deh ta ce n ba N k l it i n c e sek i z s at gid b ... (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 866). Kr. it . AD. et /it kesmek, yarmak DS 1151 < ET. ket a.m. Clauson 1972 s. 700701. ekirdein kabuunu iki di arasnda ayrarak yemek: T u z l u ek i rde i n e
dnd . De n i z e, gky z n e, ka r k y la ra bakarak ek i rde i n i h z la itmeye ba lad. (M. Gler 1990 s.

O. e m gz < Fa. a m a.m. e mi b lb l Venedikte ve stanbulda (Beykoz ve Paabahede) imal edilen izgili cam eyas; (bu cam ssne benzeyen rneklerle sslenmi kumatan) eski bir giysi:

Lib sn s a nma u z o l g l i z r u e mi b lb ld r, | Hez r n e mi b lb lde n te c e l l tdi bi r g ld r. (l

66). Kr. e nt / i nt , itait . O. etda /itda hemhudut R. Dankoff 1991 s. 27 < et / it + isimden ortaklk ismi yapan da eki, b. 1 ada . B d d be h i t b d i le itda du r. (Evliy eleb 1935 [17.yy.] IX, 724). Kr. it I. ete I bir grup ekiya, soyguncular birli i < Sl. (Bulg., SrpHrv., vs.) eta a.m. F. Miklosich 1889 s. 6, E. B erneker 1924 I, 152153, G. Doerfer 1967 III, no. 1071. uk u rova n n e n z e n g i n adam n se e r, bi r
etesiy le o na bi r mektup yol la rd . u kadar pa ra iste rim diye. (Ya ar Kemal 1955i I, 57).

1994 [159199] s. 313). e mi e re z gzleri (bir ey zerinde) gezdirme (kr. Fa. a m a r ndan gzleri otlatmak): Pa a ge l i r ge lme z yan na k o acak, ... kend i
tabi ri l e ka r dan ka r ya bi r n eb ze e mi e re z de n son ra dne cekt i . (S.M. Alus 1933k s. 80). e mi za hm

nazar, uursuzluk < Fa. a mi za h m a fatal misfortune in consequence of witchcraft F. Steingass 1930 s. 394: B i r k a c g n b u h l z e r i n e gitdi. N g h bi z e e mi zah m ri di. (Ferec 855/1451 v. 98b). e me I b.m. su iilen veya alnan umumi tesisat < Fa. a ma a.m. [a m I gz + a eki A. Tietze 1969 no. 33]. Su kaynan bir nevi gz olarak gren baka tabirler iin kr. ayn , g ze . N g h e me ke n r nda vef d r di l d rum bu ld la r. (Ferec 855/1451 v. 100a). AD. e me II hel DS 1148 < e me I. e me zmir vilyetinde bir kasaba < eski ad olan K r n nin aynen tercmesi (D.J. Georgacas 1971n s. 109). AD. e mek karaal denilen bir otun tohumu DS 1148 < Fa. a mak gz melhemi yaplan parlak siyah bir dane F. Steingass 1930 s. 394 [a m gz + Fa. ek kltme eki, b. ahmedek ]. O. e mesar su kaynaklar olan yer < Fa. a mas r a.m. [a ma ve s r yer]. G rd i, o l a ac u dibi nde e me s r h g v r va r. (Ferec 855/1451 v. 129a). AD. e mezen bir gz ilc < Fa. a mazan F. Steingass s. 395 < a mzan a small black grain good for sore eyes F. Steingass s. 394. Belki e mek in ayn.
G z l e ri n i n i i pt rak pt rak. Baz s e meze n s rm gz u n e ifa n iyet i n e . (F. Erdin 1960 s. 26).

ete II sapan ZTS 39 < Yun. (sagtta) a.m. < Lt. sagitta ok Ch. Tzitzilis 1987g no. 452. etele/etene kertik; kertiklerle tutulan hesap DS 1150 < t. (Venedik dial.) ceto la < Lt. sch edu la liste, pusula. Ch. Tzitzilis 1987g no. 546ya gre t. kelime Yun. (t tu la ) vastasiyle Trkeye girmi tir, fakat semantik glkler vardr. St ,
h esap g rmede n st, yo u rt b rakmyo rmu . Ekmek i m rm z ete l e t utmakla m ge e cek ? deyip beygi ri n i s rm . (S.M. Alus 1933p s. 125). Amma ve resiye kalem ga rson h esab yaz yo r: A lt yedi daha o n , e lde va r ik i! Kahvec ide ete l e. F r n c da ete l e. (F. Erdin

1961 s. 83). AD., RD. eten/iten bir eit sepet DS 114950, 1242, ZTS 1976 s. 43 < it + e n ?? ete n dedikl e ri bi r
byk sepet. Alt nda k zak gib i ayaklar. n n e bi r k z koyuyo rla r. Hastay sepete koyup s r yo rla r. (F.

B aykurt 1960 s. 22).

ite n , bu ra i nsan la r n n cank u rta ra n id i. B y k e bi r rg sepet. Alt nda bi r a a k zak. K n kat r ko u l u r, k z ko u l u r, ya da i nsan ko u l u r n n e. He r ye r yoldu r a rt k. (F. Erdin 1960 s.

56). Fiilin ettirgen fiilsfat halinden gelmi isimler iin b. b rt l e n I . etene I, b. eden e . etene II, b. ete l e . AD. eti dikenli bir al (taneleri hayvanlara verilir, alsndan sprge yaplr), Prosopis stephaniana DS 1150 < ?? E l a z y k yan la r da vard. Sabu n ye ri n e toprak, yah ut et i ot u, ay rk k u l la n yo rla rd . (Orhan Kemal 1954b s. 151). ri kahve re n g i g z l e ri ya
cet i si n e i bir cins sivri sinek (?): Bakla byk l sivris i n ek l e r ko rk u n v z l t la rla et raf la r nda f r dn e rd i. Ya et i si n ek l e ri n i n i n etti i! Kf i r l e r i n yle bi r sessiz sadasz soku l u u ve soku u va rd k i! (Re at Enis

e ni, b. a ni . e ni g i r, b. a n ig i r . AD. e t bayram yeme i DS 1149 < SrpHrv. ast ziyafet A. Tietze 1957 no. 15. e ta/e te bir cins telli saz TS 870, R. Dankoff 1991 s. 27 < Fa. e t a.m. [ e alt ve t r tel], kelime bandaki / / / / geli mesi iin b. akal . kr. dtar , sita r . B e n o r u nam z i n s c i i d m, es rid m, | Tesb h u secc dey n d i l ed m e te k o pu z. (Y nus Emre 1965 [14.yy.] s. 70).

i i nd e, et i ot u ayk lamaktan ya ra olmu avu la r n a p kapyor. (Re at Enis 1944 s. 163). Belki ayn kkten:

1944 s. 181).

etil

433

evirmen

AD. eti l /it i l fidan DS 1151 < Ar. atl a.m. A. Tietze 1958 no. 104). it i l l i k fidanlk: Babasn n da bah esi it i l l ik imi bu k z n . (M. Turul 1946 s. 29). AD. eti l i /it i l i itilenmi , rlm (ark hakknda)
participiu m passi v u m mnasn da sfatlar yapan l geni lemesi iin b. a rd l : u l uy la aput uyla, kaba dokuma n l c e iy l e, et i l i a r k la riy l e, kyl y r y ve bak lariy l e bu ra la ra yabanc o ld u u n u iy i a n l yo rd u. (F. Baykurt 1961 s. 173). it i l i a r n i i nde fas r fas r kabard ayaklarm.

evale, b. avela . evele, b. avela . O. ev gan polo oyununda atllarn topu frlatmak iin kullandklar de nek < Fa. aug n a.m. A. Tietze 1969 no. 35. K imi nde n d zd i l e r evg n u san cak . (Ah m edi D 1973 s. 52). dervi ass: L m dene i:
B i r b yk d h l a a as lm ve bi r alt u n

ce h l i gste r b Abd l le r evg n d u r d sel e r ge r eksi z! d y i na n u rd . (l 1979 I, 165). davul cevg n z e n c iy ri l e d h l e as lm .

(M. Makal 1950 s. 42).

etik, b. edik . etin mkl, zor, kolayn aksi < Tk. dillerindeki yayl iin b. M. Rsnen 1969 s. 106. K y met g n i o ld , k fi r l e r z e r i n e et i g n o ld . (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 48). Son ra bi r sessi z l i k old u ve et i n bi r so ru ge ldi. (F. Erdin 1961 s. 37). et i n cevi z kolayca krlamyan ceviz: C evi z
alacaks n, o n u gt r, k k rt d uman na t uttu r, et i n cevi z k e h r ba r g ibi o l u r. Uc u z u c u z sat (S.E. Ertem

(Ferec 855/1451 v.

227b). Kr. ge n . AD. ev icek kck DS 1152 < *evik kk, fakat sfatn bu mnas lugatlerde gsterilmiyor, + c i k kltme eki, b. a rt u cak . Gaza n n n y n iye cem i l l e, ben imki byk, g u rbas n o ld m, on u h u evi cek. (A.S. Aksoy 1945 I, 378). evi k b.m. (abuk ve becerikli) < ebk / evk a.m. J. Deny 1921 s. 909a gre kelime Tk. ev + ik olarak izah edilebilir. /b / /v / geli mesi iin b. b /v I . evik, i nat bacaklar h e r ye re gt reb i l iyo rd u o n la r . (A. zakn 1982 s. 26). EO. c evk l e n acele etmek TS 882. evi r , b. ev r . AD. evi r ge kzgn sa zerindeki yufkay altst yapmaya yarayan tahta DS 1152, ZTS 1976 s. 39 < evi r + fiilden nomen instrumenti yapan g e eki, b. atlanga . AD. evi r gel tesbih ekilerek okunan dua DS 1152 < belki iki fiilin emir halinden, evi r ve ge l [evrildikten sonra tekrar ayn yere gelinir], b. alve r- . Ya da evi r + ge l eki, kr. t utkal ? Fakat b. evi rg i l . evi r gel II, b. evi rg i l . AD. evi r g i ama r eteklerindeki evrilmi ksm TS 873 < evi r + fiilden nomen concretum yapan g i eki (b. ag ) . evi r g i l /ev i r gel II (duas ) ak bylerinde kullanlan dua < belki evi r + EO. emir eki olan gi l . Fakat evi rg e l ile evi rg i l kelimelerinin ayn teekkln iki varyant olmas da muhtemeldir.

1933 s. 52). Mecazi mnada Ama bi r evle ns i n l e r, o zaman n e et i n c evi z o ldu u n u gste rc ekt i. (S. Soysal 1979ye s. 85). et i n et re f i l mkl ve kark, girift (mteradif iki sfattan ibaret allitrationlu hendiadyoin): M e hmet Rau f u n mektup la r nda e n ok
bana a rpan ey sl b u id i. B u ka r k, et i n et re f i l bi r eydi. (H.C. Yaln 1935 s. 61).

eti s ine i, b. eti . AD. eti r sivri bir aletle izdirerek yazdrmak (?) < et fiilinin causativum hali. R za kalan ye r i bl t rd . N uma rala r yazd. Ad eti rd i. (F. Baykurt 1967k s. 87). O. etr /eti r emsiye THASDD 329, A. Caferolu 1943 s. 239 < Fa. at r < Sansk. att ra a.m.; kr. Az. ti r , Krt. eti r a.m. A. Tietze 1969 no. 34. Bu eski dn kelime ET.de at r gne tentesi mnasnda zuhur eder (Clauson 1972 s. 1972 s. 403), fakat Anadoludaki kelime fonetik ve mna bakmndan Fa. varyanta daha yakndr. EO. mna gne tentesi midir, adr mdr tesbit edilemiyor. Ey h m ! Z t se n s ye de su lt n l k de r, | D d h d utd b i r et r i h m y n sti n e. (Z t 1987 III, 192). Ge rd n mis l ot k la r, et r u s ye b n la r k u r u l ub ... (Sel nik 1989 [1599] I, 325). Kr. ad r . etrefi l kark, anlalmaz, mulak < ?? Kelime at ra patra , ap ra k / ep re ik , apra / ep re kelimelerini andrd halde bu benzeyi et re f i l kelimesinin izahna kfi gelmez. C ml e amma da et re f i l! (A. Aao lu 1993 s. 7). doru drst konuamayann dili gibi anlalmyan: B i r t r l di l i n i Alus 1944 159160). AD. etk kedi yavrusu; kedi DS 1152, TS 871873 < ET. et k a.m. Clauson 1972 s. 402. et k k im pe nc esi n u ra as l a na | Di r i k a l u rsa var us la na. (S a ltuk n me 1974 [15.yy.n sonu] s. 316).

Y ld z bar k l i i n de ne l e r tavsiye edi lmiyord u ? S rmeyi ok ut up gze ekmek; evi rg i l d uas; nal n st n e pa an n 41 ismi n i yaz p mangal n dibi n e gmmek ... (S.M.

Alus 1933k s. 141). D rdane k z i i n evi rge l duas yazd rt p oca a atm . (A. Nesin 1961z s. 45). evi r me ie saplanarak kzartlm kuzu vs. TS 873 874 < evi r + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve ondan yemek ismi yapan me eki, b. baz lama . (Neologismus) ev i r men tercman < evi r + ng. man dan alnan me n eki, b. barme n . N e rede n avukat
bu l up, evi rme n bu l up, fe n ik fenik bi ri kt i rd i im

d z e ltememesi nde n ve T rk e i k i k e l imeyi do ru d r st syleyememesi nde n et re f i l lkab n alm t. (S.M.

evlik

434

evir

parala rdan 5 0 0 mark , 1 00 0 mark deyece im?

(F.

B aykurt 1982 s. 39). AD. evl i k etraf evrilmi bahe veya tarla DS 1163, TS 874875 < evri k II, / r / > /l / deiimi iin b. amel ikan . Mekn isimleri yapan l i k ekinin tesiri altnda, kr. H. Eren 1989 s. 278-279. EO. evre I (zarf) fr dolay, epcevre TS 877 < ev r fiilinin gerundium hali (b. a rk u r u ), ortadaki ksa nlnn d mesi iin b. a rla n- . B itmi idi anda bi r u l u a ac, ev re g tmi buda bi r k a c k u lac... (M. Adamovi 1994 [136886] no. 2136). Ol sah r da bi r
a ac bitmi , ba hav ya gitmi , budak la r evre yaylm . (Ferec 855/1451 v. 54b). As lm h a rg e h e evr e ke eydi; | Sovuk a a (ki) pes k a ndan ge eydi?

B u c ml e su deg i rme n i n e i l ed b ve u n eyl emel o lduk d a bi r k i l e b u day degi rme n h a k k na gitdi ve bi r bu uk i n ik dah evre nd i k d . (.L.Barkan 1942 s. 330

[1716/1129]). evr i k I (sfat) evrilmi < evi r + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ik eki, b. ak I .
Eski meslekda la rda, h e l e byle evr ik u k u r ye r l e rde, kitap m ol u r, o lsa bi l e, i e mi ya ra r, diye tasalan yo rdum.

(F. Baykurt 1969 s. 107). AD. evr i k II (isim) etraf evrilmi bahe veya tarla DS 1154, TS 879. Fiilden nomen concretum yapan ( )k eki iin b. acuk /ac k I . Baz k k evr i k l e rd e domates, bibe r ye i l l i i t t yo rd u. (F. Baykurt 1967k s. 355). evr i l i evrilmi < evi r + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan il i genilemesi, b. ard l . Ba h e al ak bi r it l e ev ri l id i r. (V.N. Tr 1977 s. 13). evr in-, b. evr n - . AD. evr inti girdap TS 881 < evr i n + fiilden isim yapan t i eki, kr. a art , z e nt i . evr i , b. e rvi . EO. evrn /evr in dolanmak, kvrlmak < ev r fiilinin reflexivum hali (b. ac n II ). B i r k z l

(Fah r 1974 [1367] s. 293). (sfat) etraftaki evre l l e r e ak n v rd i. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 28). Ah m ed B eg i c u v l e k o d. ev re yan na otl k dk d . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 98). evre II (isim) etraf, muhit TS 875877 < evre I. H a dem u h a em cevres i nde d u ru r la r. (Ferec 855/1451 v. 32a). B i r masan n evres i nde ot u r u r la r. (O. Arayc 1979 s. 63). kenar: B u ala nda evresi i ek l i by k bi r havu z va rd. (A. zakn 1989 s. 124). AD. evre III kenarlar pullu mendil ZTS 39 < evre I.
Ya l k , boyama evre, g e h havl u ve p re h e n , | Bas d r k o se rv s a ndu a di z i l e e h z eme n. (V s f Os m n 1257

s. 49). Ge l i n l e r alt n ak ala r n taksn. De l i kan l la ra cev re l e r i n i, po u la r n ve ri n. (F. Baykurt 1967k s. 198). Ba na bi r ev re sarm t, g n e te n sak nacakt sz mona. (T. Apaydn 1991 s. 104). evre /c ev r e byk mendil, barts DS 887. evrecek, b. ev re c ek . evrek I girdap, burga Meninski 1680 I, 1975 < ev r + fiilden isim yapan ek eki, b. akak . AD. evrek II etraf evrilmi bahe veya tarla DS 1154 < evr ik II kelimesinin varyant. B i z imki n i n dudakla r yayld, bi r evre k p rla nta di be l i rd i. (. Kaftancolu 1975 s. 171). evrele etrafn sarmak, kuatmak < evre + isimden fiil yapan l e genilemesi. Kasaban n et raf n
ev re l iy e n k k s sl tepe le rde b u n evi de l ikan l la ra uymu tu. (S. Kocagz 1941 s. 3).

altu ndan s a nd uk a e l i alt nda k o n lm . B i r b yk y la n ol tah t evr i nmi yatu r. (Ferec 855/1451 v. 33a). bir

eyin etrafn dolanmak TS 880: evr n rem

k ubben n s f n | G r rem du r u r a nda Fah r udd n. (Elvn eleb 1984 [135859] s. 154). l e r i nd e n bi r ik isi havada evri n e re k, a r, g l n su la r na d yo rdu. (Ya ar Kemal 1976 s. 315).

evk, b. ebk . evk len, b. evik . EO. evr /BSTT. ev i r (geili fiil olarak) dndr < ET. ev r a.m. Clauson 1972 s. 398 [ ev r J. Deny 1921 s. 909, kr. a na < +a na , e n e < e ng ek ]. B i r d mp y y zmi , byk l ig i n c e iy e sancm , ev r r. (Ferec 855/1451 v. 45b). torna etmek: Sa rmsak dgec i ev r r l e rm i . (M. avuolu 1970 s. 40). bir iin (bir oyunun, bir gizli teebbsn) dnmesine sebep olmak: B i r ik i e l evi re l im iste rse n, n e de rs i n ? (Sabahattin Ali 1937k s. 57). h ret, pek gi z l id e n, mari f et le ri n i evi rme e ba lam . (S.M. Alus 1944 s. 175). istikametini deitirmek: At ba n ev rd i, V st yol n d utd. (Ferec 855/1451 v. 18a). B i r fayton evi rd im. S r Si rk e c i istasyon u na! em ri n i ve rd im. (S.M. Alus 1944 s. 3536). nn arka, arkasn n yapmak: Aman, imdi s ras de i l, evi r o yaprakla r! (S.M. Alus 1934 s. 136). kabul etmemek, reddetmek: B u d l
ve re n l e r l e u z la mad m gste rmek i i n ge ri evi rd im.

O. evren karn zarna sarlm karacier (kebab veya tavas?) [in das Netz eingewickelte Leber zum Braten] Meninski 1680 I, 1676 < ev r fiilinin e n fiilsfat (participium), b. b rt l e n I , ortadaki ksa nlnn d mesi iin b. a rla n- . B i zde n u zak, hay k reg c i, evre n c i! (E. Kmrciyan 1981 s. 142; bir kadnn, kzn karan Arnavut zerine lnetlemesinden; evrencilik Arnavutlarn tipik bir meselesi olmal). AD. evrendi /evrenti clz tahl DS 1154 < *evre n (?), belki kark hale gelmek [kr. ep re , b. ap ra k / ep re ik ] + fiilden isim yapan d i /t i eki.

(A. zakn 1982 s. 8182). etrafn izmek, sarmak, kuatmak, ortaya almak: o l u k oc u k
evi rm i le rd i ye r sof ras n . A a ka k la r e l l e r i nde, ke ndisi n i bek l iyo rla rd . (T. Apaydn 1991 s. 337).

evrecek

435

ban

(accusativus ve dativus halleriyle) bir eyi baka bir hale geirmek: Ge r e i d uygu la rm z la de i ti rmek, ge r e i d e evi rmek by l yo rd u bi z i . (A. zakn 1982 s. 33). apka ve fistan g iyip, kokona 176). (geisiz fiil olarak, yalnz dativus haliyle) baka bir hale gemek): Baca e z i l e n M e hmet ...

y r y l e e n faz la ey rek saat.

(A. Yurdakul 1996 s.

35). eyrek le uzuvlarn hareket ettirerek bir bakasna yaptrlan bir nevi idman, ms. ocuu yzst yatrp sa elini sol aya, sol elini sa aya ularna dokundurmak DS 1156 < ey rek ile alkas olmasa gerek. Kr. AD. eyn i k beden eitimi yapmak, beden eitimi yaparak evikle mek DS 1156. Omu z la r n , k o l la r n o u n , s k ca ey rek l eyi n! imdi ay l r. (H.R. Grpnar 1927n s. 112). Y ld z ey rek l edi l e r. mm teyz e bi r yandan,
Z e h ra bi r yandan pe temalla rla o n u sk t rd la r: lo usa do u r u rk e n kemik l e r i a l rm da, kemikl e r ye r l e si n diye ! (Re at Enis 1945 s. 107). Kr. rek l e .

kyafet i n e g i rip, ismi n i de Evdoksiyaya evi r ip Kal ita ryaya ge lmek! Do rus u hay ret. (S.M. Alus 1944 s.

cah i l b i r pansmanc n n mik ropl u e l l e r iy l e kang re n e evi re n baca n t este reye ve reb i l i r. (Re at Enis 1947

s. 189). Ak am oldu. Ka r ya mu ra evi rd i. (T. Ycel 1960 s. 10). EO. evrecek /evrecek (ie saplanm atein zerinde) evirmeye yarayan alet, i H. Vambry 1901 s. 155 < ev r + fiilden nomen instrumenti yapan e cek eki, b. aacak . Du rd , ev i
ge zdi, ik i s h bu ld , se rt z l e r, k u z ev re c ek l e r.

sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla . AD. ez zmek DS 115657, TS 885 < Clausona gre ET. a.m. olan iki varyant grubu vardr, se /e / e grubu ve j / z grubu; bahsetmedi i e z varyant her iki gruba balanabilir. Byle olunca btn varyantlarn yeniden dzenlenmesine ihtiya vardr. B i r di lk i g e ldi, bak d k i bi r at ba l
du ro r. B u d i lk i at e zd i, ba lad otl u y rl e rd e yaymaya ba lad. (A. Cafero lu 1945 s. 184). z la n g r rse | U k u r b e z i l i r. / e

(Ferec 855/1451 v. 228b). eyiz, b. ci ha z . AD. ey le ufak tal toprak DS 1156 < ?? O rdan ge dim deyi z ys na, topladm eyle l e ri da rd d yi... (Z. Korkmaz 1994 s. 29). AD. eyne /e ne iynemek DS 1156, TS 883884, Meninski 1680 I, 1700 < a. vs. ayna a.m. M. Rsnen 1969 s. 95, Az. eyn a.m. Me l i k z d
almay s r ub k o d, ey ney b yutdu n lay n k u ua r g ib i e l i nd e n salk um ucd. (Ferec 855/1451 v. 195a). Ada g s ndek i g l ka rd ve i n c e, beyaz e l l e r i n i ok za ri f bi r bi imde ku l la na rak ta yaprakla r n tek tek koparp a r a r c i n eye rek yedi. (. Aral 1997 s. 73). ayak

(A. Cafero lu 1946 s. 67). Kr. e

ve z .

altnda iynemek Meninski 1680 I, 1700: As r nda srarak paralamak. Kr. iy n e : Y z g i a z na ald, eyn edi. (Ferec 855/1451 v. 8b). kemirmek: Zaj czkowski 1934 [1405] I, 48). Kr. iy ne / i n e .

byle h ke r m rev mdu r | B e n n mu r d eg n eye l e r n it e k im t r b? (l 1982 II [1581], 217).

EO. ezgin /iz gin- /egzin dnmek, dola mak TS 915919, Meninski 1680 I, 1630 < a. i z g i n touner, dcrire un cercle A. Pavet de Courteille 1972 s. 305 B u R m l i nd e am y me, g l, , | Ki budu r ceg z i n e n ge rd n u i i. (Fah r 1974 [1367] s. 344 no. 1806). ig z i nme z id m d i resi n n i te k i pe rg r | Resm olmasa dil l evh i n e resmi e l emi n . (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 277). Metatez iin b. alb z . Kr. de z i n .

Ol e h rd e k im san y z batman dem r ey neye, o n batman o la n bi do an gt r rs e h acab deg ld r. (A.

Palatal kelimelerdeki /g / sesinin /y / sesine yaklamasiyle en ge 18. asrda /y / harfiyle / / harfi arasndaki fark unutulmaa baland. Yazdaki bu ift imkn, birbiriyle ayn yazlan fakat mnaca farkl olan kelimelerin kartrlmamas iin kullanld, ms. yle ile le. AE cildinde, /y /nin / / olarak yazlmasna rnek olarak u kelimeler var: ey ne / e n e , iy n e / i n e , eye r /e e r, e ret i /ey ret i / i ret i.

Fiilden fiil yapan g n vs. genilemesi byk ihtimalle ortadnken k vs. eki ( ac k ) ile dnken ( )n vs. ekinin ( ac n II ) birleimidir, yani < * k n (b. T. Banguolu 1974 s. 279). g n , orta (medial) anlaml, geisiz (intransitivum) fiiller yapar. AE cildinde u misaller bulunuyor: dolg u n . de z i n fiilinden metatez yoluyla ortaya kan tezg i n fiili gibi, buna mna ve ekil bakmndan ok benzeyen e zg i n fiili de byk ihtimalle bu genilemeye ait deildir. Bu cildde bulunmayan dier rnekler: se rg i n , ta k n , t iksi n ( < te z /t es + gi n ), u k u n / u ck u n , yutk u n . (b. J. Deny 1921 s. 532). ET. ke rtg n inan da bu genilemeye ait olabilir (b. Clauson 1972 s. 739; M. Erdal 1991 II, 605).

eynem, b. iy nem . eyrek drtte bir Meninski 1680 I, 1549 < Fa. ryak a.m. [ r drt ve yak bir]. Metatez iin b. alb z . be kuruluk sikke (mecidiyenin drtte biri), 15 dakika (bir saatn drtte biri): B i r ey rekte n be r i bi lfas la i aret ede n . (S.M. Alus 1933p s. 148). (konu ma dili) ey rek dakika 15 dakikalk mddet (eyrek saat ile onbe dakika arasnda bir karm): Saat yediye ey rek va rd. ey rek dakika gec ikmi ti adam. (M. Seyda 1962b s. 86). ey rek saat 15 dakika: Ba rsa duyu l u r sesi. Han i, sk bi r

ezvit, b. C e zvit . ban I b.m. (deride rahatsz eden ikinlik) < ET. bk a n a.m., asl anlam nnap bitkisi (renginden dolay) Clauson 1972 s. 396. Se n i uta n p a rla nmaz, Al la htan
ko rkmaz, f r nda st l, cam gbe i, ban g z l , akak lden i ka r! (smail Galip 1932mb s. 1112). Aynaya baktm ve h ng r h n g r a lamaya ba ladm. B u r n um ve e n em d nda, bt n su rat mda kocaman ban la r va rd, h e r ta raf m acyo rd u. (L. peki 1998 s. 38). ban ba

bann patlamak zere olan noktas; mecazi mnada: grltye patrtya sebebiyet veren ey:
Karm bana ait olan bu mektubu am t. Ve bu ban n

ban

436

rtkan

ba n kopa rm t. (R.C. Ulunay 1941 s. 185). Bu dedik o du la r k a ra n, o rta ye rde ban ba k o pa rmaya u ra an sensi n. (H.R. Grpnar 1926b s. 469).

(Argo) ban II irice ve altn yzk H. Aktun 1990 s. 73 < ban I. T i lk i, pa rmakla r nda alt n ban la r, sa lam
bi le i nd e p rla ntal bi r k nye, beden i nde par ldayan takm elbise, faay d zm t. (M. Kaan 1990 s. 125).

AD. IV lk, haykr DS 1159 < ses taklidi kelimelerden mi? Fakat tipik vasflar yoktur. Bugnk Fa.ya ait bir lugatte faryd diye bir aklama var. Fazla mlumat yoktur. Kr. l k. AD. V kra; ebnem DS 1159, b. i / iy . a, b. c a . , b. II. l l, b. c l c l . la , b. c la. lt , b. c l t . r patika DS 116061, A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 81 < ET. r a.m. Clauson 1972 s. 409. Son asrlarda kelime yalnz mecazi mnada kullanlr: Va rte n i dud u bi r ke re rdan km , su h u lat i l e sus olma a n i et i yo udu. (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 16). T rk resmi nde bi r r aan, ye r i doldu ramaz bi r ressam ola rak tan tm la rd o n u. (A. zakn 1982 s. 123). kar yolu, buz yolu O. Blau 1868 s. 215, karl yerlerde krekle alan yol DS 1160, kardaki ayak izleri (b. Clauson 1972 s. 409):
ol k a dar k idi k im atl u y r ise rda n k a mazd ve h em k a ru de r i l i g i olk a da r o lm d, k a r atla r z e n g si nd eyidi, belk i dah z iy deyidi. (F. Giese 1929

AD. b k I/EO. bu k ubuk DS 1157, ZTS 39, TS 885 < ET. b k a.m. Clauson 1972 s. 395, G. Doerfer 1967 III, no. 1059, H. Eren 1979 s. 7. Atalar eyd r: bu ya ike n egmek ge rek. (V. zbudak 1936a [1466] no. 463). C v n Bas r b i r b u i l e o l t a vus a rk u n cak ba ra u rd . (Ferec 855/1451 v. 3b). Kr. ubuk . AD. b k II gz hastal DS 1157 < Erm. ip r apak U. B lsing 1992 no. 23. AD. b r /c b r kk tahta f DS 893, R. Dankoff 1991 s. 27 < Sl. (Bulg. vs.) b r a.m. A. Tietze 1957 no. 28. S h ib i ra iyyete r i re ta y n o l u nmadu y rde otu z b r rede n bi r b r re a l na. (.L. B arkan 1943 s. 321 [16.yy.]). bu k, b. bk. c k, b. c c k. EO. da m sabr TS 886 < Mo. id n dayankllk O.N. Tuna 1972 s. 221222. d l g , b. t lg u. d r g , b. t lg u. fut / f t Yahudi Meninski 1680 I, 1626 <
C h ud /C u h ud. b hesi z, b u ik i k a d n g l l e r i de, bu tuval et od a la r g ib i o lacak : bi r i byle f t a r us na be z eyec ek, d ge ri de e n e z h , p k emel l e r l e me b bi r h c re i is m ete. (H.R. Grpnar 1316 s. 531532).

[890/1485] s. 180). AD. r I lk koparmak, barmak DS 1161 < belki a r fiilinin ya dayanan bir varyant. Ge c e
a rdahta bi r u fa h g z mefat etti. A nas rd , ba rd .

(A. Dino 1944 s. 29). (trk) sylemek DS 1161: Na, iste rse n mn i r, h i k u lak asmam. (Ah m ed Vef k Paa 1940 s. 52). AD. r II (dativus hali ile) seslenmek DS 1161, TS 886887 < r I. O r z h id e rd k im o bu nda d v va rdu r! (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 86). ad koymak, armak: ... z a f oc uk la ra babala r n tosu n um diye rmas k a b l i nde n bi r ey. (Ebbekir Hzm 1326y s. 129). (accusativus ile) armak, davet etmek DS 161, TS 887: r yo mah l e imamn (J. Eckmann 1940 s. 161). AD. r / r yksek sesle bar mak DS 1163, TS 890 < r fiilinin ortaklk (cooperativum) hali, -( ) - iin b. a la - . B i r mddetden s o ra Dal l e
evden k d . K z la r r d la r: B i z e p r ye get r! d di l e r. (Ferec 855/1451 v. 218b). r ub k fi rl e r eyd r e l am n, | eh r i i h d d o l u fe ry d u f i n.

futa/i f ita (gemici dili) kzak zerinde yaplp denize indirilmek zere bulunan geminin, destekler alnd zaman devrilmemeleri iin altlarna ve ba k kuruzlarna puntallarla yaplan ereve L. Gray 1943 s. 107 < t. (muhtemelen Cenova dial.) c i f utt i a.m. [t. kelime bir alay tabiri olan Tk. f u t / f t tan alnm mecazi bir mnaya tatbikidir; bylece Tk. gemici tabiri aslnda bir Rckwandererdir]. Kahane Tietze 1958 no. 600. ga y, b. c an. I dadan aa kayan toplu kar < ??. Ba ka Tk. dillerinde yoktur. si z l e r o rd us u h e r g n b i r gib i byyo r. (Ya ar Kemal 1980 s. 155). AD. II/ sert hasr otu, kam demetlerinden yaplan adr korumas DS 1159, ZTS 3940, TS 886, K. Gngr 1941 s. 48 < ET. a.m. Clauson 1972 s. 404, G. Doerfer 1967 III, no. 1155. AD. III/i st zerinde toplanan kaymak; ek imi st DS 1159, ZTS 42 < belki erkes. h y ek imi st A. Tietze 1982z no. 47.

(Enver 192829 [869/1464] s. 39). EO. rt bartmak, barta barta mecbur etmek TS 887888 < r fiilinin causativum hali (b. act- ) . B i z m l m zde det yled r k i k z , k z
begend g yig ide v r r l e r. e h z de bi r ged ya ra bet de rse me n tmez l e r. Dah bi r e h z de bu a ra bet de rse k i bu di l emeye ki f et bu l u nd d yb dut ub rd rd v rme z l e rd i. (Ferec 855/1451 v. 107a).

rt kan mnadi, telll, bireyi yksek sesle umuma duyuran < eklen rt bartmak + fiilden

rtma

437

etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat/isim yapan kan eki. Halk ge l iyo rd u ak n ak n. rtkan la r ba r yo rd u avaz avaz. (O. Duru 1962 s. 3).

Mnaya baklrsa rtan deil, ra n kimsedir. Ayn sual a rtkan iin de sorulabilir, neden ba rga n gibi * a rga n degildir? Ayn ey rtma ve rtma , e i rtme iin de sorulabilir. zah hece sonundaki / r /nin fonetik hususiyetinde aranmal. nk fiil mtak olmayan kelimelerde de tesadf edilir. kr. s rtma . Mnadilik bugn yalnz kk yerlerde ya ayan bir ey olduu iin, BSTT.de tara ivesindeki terimin kabul edilip ya amas hayret verici deildir.

simultatif (benzeme veya benzetme) fiili yapan s geni lemesi (b. ayruks ). Kr. M. Rsnen 1969 s. 150151; fakat ET.de mevcut deildir, M. Erdal 1991 II, 534535. T u n c e r i n al n nda i n c e bi r te r syo r. (A. A ao lu 1980d s. 162). Kr. i se / i si / ise uyu mak, rpermek DS 1211: Y usu f
yamatan a a ya emekleye re k i n iyo r, bo u l uyo r, y re i i simi , kusaca ge l iyo rd u. (Ya ar Kemal 1992ks s.

192). AD. ana/ h ana bir cins eski zaman tfei DS 1165 < e ha ne . Kelime bandaki / / / / geli mesi iin b. akal . Av ift e t f ek l e veya tek t fek l e yapl r.
Eskiden ana ad n ve rd ik l e r i bi r si l h i l e yap ld n syl yo rla rsa da bu si lh hakk nda h i bi r mal mat elde etmek imkn n bu lamadm. (K. Gngr 1941 s. 46).

AD. rt ma bir nevi kaval DS 1162, TS 887, O.. Gkyay 1978 s. 333. Fiilden nomen concretum yapan ma eki iin b. aktma . Kr. rtkan . AD. rt ma telll DS 1162 < rt ya da r (b. rtka n ) + isimlere ba lanan nadir bir meslek erbab eki olan ma .

ma /me ile biten meslek terimlerinden AE cildinde geenler: rtma, di lma . Ayn ekle biten baka mnal kelime tipleri iin b. baz lama , bu rga , b zme .

EO. a maden eyalarn kard seslerle angrdamak TS 890 < a fiilinin ortaklk (cooperativum) hali, b. a la - . Bu kelimenin teekkl ve mnas ah a /ca a dan farkl deildir, fakat metin harekeli olduu iin / / ile okunmal. Kr. a . EO. at sesi karttrarak TS 890 < a fiilinin causativum hali. AD. h a r i / ka r i dar; kr DS 1165 < ka r fiilinden fiilzarf (gerundium), kr. dolay . h i Urfa kapis ndan h a ri . (. Beysano lu 1966 s. 148). G idip pen ce rede n h a ri bah i. (a.e. s. 215). h ana, b. ana . AD. k / l k temiz, kar olmayan, srf, hlis DS 1165, TS 798 < ET. k a.m. Clauson 1972 s. 404.

AD. harman savururken yabann kard ses DS 1162, TS 888 < belki ses taklidi kelimesine dayanan, ekiyle biten ikiz ekspresif veya ses taklidi tabirlerden, kr. tepi tepi , yap yap . l k tek haykr IV + nomen abstractum yapan l k eki, b. a r l k . Kad n gste ri l e n k uma lar n bi ri n i

be enmiyo r. B i r tan esi n e l bast: Aman ri ca ede rim, kald r n bu kaz te rs i re n k l i topu, gz m g rmesi n! (S.M. Alus 1944 s. 5152). l k l a

bara ara: K k h i zmet i N i ha l sabah banyoda, 73). na m nam, b. a nam a nam .

suyu n i i nd e l s n b u lmu , l k l a bt n apartman ye r i nde n oynatm t. (Peride Celal 1981 s.

Hem n ol n men yazd cev b n, | k u mak buda gibi h i t b n. (Fah r 1974 [1367] s. 367). G nd zd e n Pi n e lopi ve Ho repsima i i n lk beyaz u r ubala r te rt ip ede rek. (E. Misailidis 1986 [1872] s. 417). Kr. k la /c k la

I.

AD. r lt bar ma DS 1163 < r fiilinden ses taklidi kelimelerin rne ine gre yaplan bir nomen actionis, kr. f s l f s l f s lt , h o r u l ho r u l ho r u l t u, fakat r n passivum hali r l +t . Buna benzer bir hal iin b. a t. Bu tr kelimeler iin ayrca b. an rt . Ky n bu yan nda n bi r r lt koptu. (Ya ar Kemal 1955i II, 231). AD. r n haykrmak; bar mak DS 1153 < r fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ). Kapdan g i rd i us u l ca. K z la r r n p kalkt la r. (F. F. B aykurt 1971t s. 376). N i n e Gvu rla r m bast ? diye r nd . (. Balaban 1968 s. 391). r , b. r . AD. r r bar ma dolu < r + fiilden nomen actionis yapan eki, fakat haplologie yznden , b. ap . Ka r, k z, k za n ko na a ko tu. Ky n i i r r oldu. (F. Baykurt 1971t s. 376). AD. s /i s i nemlen mek, terlemek DS 116364, 1211 < V + TT.de ok nadir olan isimden

k I (geisiz fiil olarak) ieriden darya hareket etmek < ET. k a.m. Clauson 1972 s. 405406.
Gemi c i t i z y lk e n ge rd i, gemi s rd i. A z vak t da te gecdi, gemi k ra nda ba lad. Andan k u ! d y i ret eyled i. k d la r. (Ferec 855/1451 v. 55a). (zaman

iin) sona ermek, gemek: A ustos kt ktan son ra Bo az i c i n i n tad t u z u kalmaz. (S.M. Alus 1944 s. 150). (zaman hususunda) ermek, o zamana kadar yaamak: Ba ha ra kmaz. Ma rt son la r, bi r, Yaprak Dkm, ik i i n c e hastalk l la r gt r r. (Mahmud Yesari 1943 s. 164). bir eye dnmek: Evi nde z eyti n ekmek yemekte n kadidi km t r. (smail Galip 1932ed s. 5). Masala rdan b i r i n i n z e r i nd e h u rdas km bi r dakti lo maki nas. (C.F. Ba kut 1956 s. 66). netice olarak ortaya gelmek: H a rt u n nas l z bit

k m ve drt se ne nas l z bit l ik etmi , bu a he rk es a yo r, kimsen i ak l e rmiyo rd u. (O.C. Kaygl 1339 s.

3). Ta h m n imde d o ru k d m. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 22). byle olduu sonradan anlalmak: Kocas Al la h n ha ars , z r zob u, re z i l i km , etmedi i e za, cefa kalmam . (S.M. Alus 1944 s. 43). Se n o l um ld rmi k a cak ol u rsa g res i n sa a

438

karm

(Ferec 855/1451 v. 44b). doruluu meydana kmak:


n dem. Sus u z k a cak o l u rsa h d k u rt las n. te duva ra yaz yo rum; dedi im kmazsa al n m ka r lay n! (S.M. Alus 1933p s. 112). (bir eye ya da

b. aa r I ; kr. kmaz .

En ka r yol, madam n apart man n ko l lamak. B u sebeple, soka n k esi ndek i tatl c dkkn na postu se rmi , pen c e re n i n n nd e bitmez t k e nme z saatle r ge i rmi ti. (S.M. Alus 1934 s.

birisine kar) beklenmiyen bir vaziyet almak: B y k ha n m ta rafta r kt . (S.M. Alus 1934 s. 67). aadan yukarya hareket etmek, ykselmek:
Ba a dest r v r , ol b a r g rey i n, s uy n i eyi n! B i r g n k a y n, bi r g n a nda du ray n, bi r g n i n eyi n . (Ferec 855/1451 v. 244b). K o arak me rdive nde n

328). kar II (isim) menfaat < k fiilinin genizaman fiilsfat (participium aoristi), kr. ge l i r. K a r n 341). kar , k I ve II fiillerinin btn mnalarnda causativum hali: ierden dar hareket ettirmek: k isi n e dah h d dm. Da ra k d la r. (Ferec 855/1451 v. 102b). cebinden veya kapal bir yerden almak: Z h ide k a rub bi r k a p re v rd i. (T r h i krk vezr 1303 s. 271). kusmak: im kalkt, ka rd m. (O. Arayc 1979 s. 52). ciltte kendini gsteren bir hastal a tutulmak: Mavi 90). soyunmak:
k i g l ek l iym n h a l veti n

mut lak bi r k a r va rd r. k a r o lmazsa al imall h se r e pa rma n oynatmaz. (Mah m d Yes r 1928 s.

(Mah md Yesr 1928 s. 93). k k bsbtn kmak DS 1168: B i z im esasmz kyl ,


k m d. kyl amma km k m z. B e n k e nd im eh i rd e do mu um. (Orhan Kemal 1949b s. 104).

k II (geili fiil olarak) (bir yoldan, bir ktan) ierden dar kmak < k I. Ky kt k la r nda n az son ra, kati l o l u sol uk sol u a yeti ti, tesl im oldu. (. nl 1986 s. 77). B i r sabah a rabala ra yk l eti r, P re nses ha z ret l e ri n e ved ede r, kapy ka r z . (R.C. Ulunay 1941 s. 157). Yedi n c i vas yyet budu r k i Bo az k d uk d an s o ra s a b h nam z k lmay n ca k a lk lmaya . (K tib eleb 1329/1913 [1656] s. 159). (bir yoldan) aa dan yukar hareket etmek, trmanmak, ykselmek: S rt k n ca n n z e bi rde nb i re Ka raden i z yay l r. (R.H. Karay 1939a s. 139). ykseltmek; kurmak: ki katl ve ta tan. Ama
yal n z ca do u ve k u z ey duvarla r n kt m. B u k yk lmazsa, yaza tamamla rm. (F. Edg 1977 s. 134).

psk l l masumu n k zamk ka r rk e n ate i i i n e vu r up h ttala r g ibi i ti i n i syl yo rd u. (S.M. Alus 1944 s.

(Ferec 855/1451 v. 104b). (zaman hususunda) ermek, o zamana kadar ya amak: Yavru c u um o k
bu lmaz. Evdeki sa a y te r. Elbette bu n k a r!

ka ramad. Zat r r ede n bi r haftan n i i nd e u up gidive rd i. (S.M. Alus 1933p s. 31). elde etme e

muvaffak olmak:

(darya ve yukarya) yerletirmek: Hasan daha g n do madan kamyon u kap n n e kt . (F. Erdin 1973 s. 66). Adalet Part isi, Demi re l i n a z nda n a ra

Ambarl daki k h n e ka hveye h e r g n boyn u b k k dne rd i. T f e i n e, f i e i n e, kamk uy ru k kpe i n e k f r l e r ya d ra rak, ka ra ka ra ya drt, ya da be ku meydana ko rdu . (S.M. Alus 1944 s.

re j im i h rpalamaya ba lad. Daha d n AP Ge n l i k Kol la r Ge n e l M e rke z i nde syled ik le r i n i man ete kt k. (A.

139). al s n, nafakas n ka rs n! (S.M. Alus 1934 s. 2627). yukar gtrmek: D u h t e r k a s ra k d .


B uy u rd , ben i da k a rd la r, bi r tah t st nde yatu rd la r. (Ferec 855/1451 v. 98a). (bir eyi ya da

lhan 1981f s. 21). (Argo) demek, (paray) sklmek: Ma rsett im. k bakal m parala r! (S.C. Ertem 1931 s. 74). EO. k III (Ablativus hali ile) bir eyden olmak, onsuz olmak, onu kaybetmek < k III. O landan k d um. Syle rsem avratdan dah k a m. (Ferec 855/1451 v. 88b). Atala r eyd r: B oyn u z iste rk e n k u lak d an k d um. (V. zbudak 1936a [1466] no. 138). ka gel beklenmedik bir zamanda gelmek < k fiilinin fiilzarf (gerundium) hali ve ge l fiili (b. al ko- ). B u b B n bi r t a rafdan y r imi , Dst r bi r
t a rafdan y rim i . N g h bi rb i r i n e k a r u k a ge ldi l e r.

birini) baka hale evirmek:

yic e pos a s n k a ral m. S zd r lacak s uy u, z k a lmayn ca be n o n u ik i tekme i l e k a pu d ar atman yol u n u bi l i r im. (H.R.

Grpnar 1339 s. 291). bir durumu sonunda ortaya koymak: Aman go rem sen i, Haf z; y z m z ga ra ka rma! (K. Bilba ar 1943i s. 16).

(Ferec 855/1451 v. 236b). bir ey olarak meydana kmak: On y di ya nda tem m h n e r l e r i istikm l
tdi. B i r l imi zam n, bi r f ris i meyd n k a ge ldi.

(Ferec 855/1451 v. 91a). AD. kak su ve gbreyi ahrdan aktmak iin oluk (?) < k + fiilden yer ismi yapan ak eki, b. akak . Ya amla rdan kak yapt. (. Kaftanco lu 1983 s. 132). AD. kak o y kagelmek < k fiilinin fiilzarf (gerundium) hali ve koy (b. alko- ) . On la r n
ards ra al alvarl ve mo r epke n l i b i r oban k z kakoydu. (Halikarnas Balks 1954y s. 16).

Causativum (ettirgenlik) ekinin birka ekli vardr (ac t , ackdu r , a rt u r /a rt r , damz u r /damz r ). Gnmzde az sayda kelimede ya ayan e r eki, i r ekinin deiik eski bir hali gibi grnr. lgili misaller: ka r, ke r /ke rt . d r ekine paralel olarak it ile e r eklerinin birlemesinden yeni bir de r ekli ortaya kmtr: akta r, dnde r . ke rt fiilinde iki ettirgenlik ekli bulunmasna ramen iki dereceli ettirgenlik fonksiyonu yoktur (b. T. Banguolu 1974 s. 278, M. Erdal 1991 II, 737738, 799). Causativum ekine sahip olup da causativum fonksiyonu olmayanlar iin b. apa rt .

EO. kar n karlmak A. Topalolu 1978 II, 125 < reflexivum genilemesinin bir fiilin causativum ekline taklmas ile ilgili baka misal bulamadk. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . kar i, b. h a r i . (Argo) kar m adamn umumhaneden karp metres veya zevce edindii kadn < ka r + burada passivum mnasna gelen m fiilsfat

kar I (sfat) hedefe gtren, netice vdeden < k fiilinin genizaman fiilsfat (participium aoristi),

k/kn

439

kla

(participium) eki, kr. yemi . 224).

Me c l is diye bi r ik i arkada k a rm la r ile be r be r ot u r ub e le nme l e ri n e d n i r. (Ah m ed R sim 1340/1922 s.

re n ksi z. G rt la n n k nt s f r lak.

(H.E. Bener 1956

s. 8). (Argo) k nt II cgara F. Devellio lu 1959 s. 76 < k nt I. B i r k n t atla abi! (Kemal Tahir 1961 s. 103). AD. k nt III e yaramyan, eskimi diye atlm (eya) DS 1167 < k nt I. E rika marka, kimbil i r 05). AD. k nt IV kirli ama r, kirlendii iin karlan ama r DS 1168 < k nt I. Ba na y nde n r lm
mor be res i n i g iydi ri r, k nt la r n al r, yuka r g ide rd i.

k / k n kk boha, torback DS 116667, TS 892, R. Dankoff 1991 s. 27 < k nn asl mnas belki byk dm (DS 1167), kr. k l dml; kark TS 1167. kinci varyantn son nsz yanl ayrlma yznden ilve olunmu olabilir. (b. al u-satu ). On yedi l i ray bi r sana bi r bana Esma i l e
payla t, fakat ka r s ndaki n e sek i z ve rip k e nd isi doku z ald. Ay r ca g m kstekl i saati de k s na koydu. (Sabahattin Ali 1943 s. 107108). Avc l e n, da da ka racay denk g et i remedi n mi ge n e ? k n n bo g r n yo r. (K. Bilba ar 1961 s. 30). B iy e u c nda bi r k a c u l u a ac g rdi. K i rb sa d o lam la r. Y r y r k n k n sark u k la r va r. (Ferec 855/1451 v. 189b).

kimi n, n e re n i n k nt s , kocam yaz maki nasyla at ut, du ra d n e yazma a ba lad. (F. Baykurt 1982 s.

(F. Baykurt 1967k s. 316). kullanlm , elden d me: B z y l la r ha rman la r kald r n ca aske rl i k
yaptkla r ye r l e re do ru bi r gezi yapmay ka ra rla t r r la r, o ra la rdan k n t c eket, palto, apka gibi giyim e yas geti rip be ku r u u k kazanmay k u ra r la r.

k k I dar frlam < k + fiilden sfat yapan k eki, b. akk . Gz u k u r la r de r i n , e lmack kemik l e r i k k. (A. zakn 1989 s. 53). yerinden km (kemik hakknda) . k k kklar iyi eden kimse:
nl bi r k r k k k . Do ra nm adam gt r, ek le r de kald r rm aya a. (F. Erdin 1961 s. 112).

(F. Baykurt 1955 s. 29). k nt V (sfat) davran lar etrafndakilerce ho grlmeyen (kimse) < k nt I. Bak Ne co,
diyo rum. Adam dvmeye me rakl de i l im. Oteldek i gib i k n t l k yapmazsan, can n yakmayz. Ama bi z i u ra t rmaya kalka rsan... . (A. mit 1996 s. 132).

AD. k k II netameli (?) < k k I; normallikten km (?). Ah a l i s la h atmak istemi ; h o ca aman atman, bu h e r i f k k k d , a rp l s u z, demi . (A. Cafero lu 1946 s. 76). AD. k l /i k i l kk ta paras DS 1167 < a l /ak l kelimesinin varyant. teyg n g z me bi r i k i l g itt i 1954 s. 22). k la I bir kya doldurmak, sarmalamak < k + isimden fiil yapan la genilemesi. sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla .
B u lama, toplana n pa rala r b i r be z e k layp Keko n u n potu r c ebi n e koydu. (F. Baysal 1944 s. 59).

k I gidi, azimet, hareket < k + fiilden nomen actionis yapan eki, kr. kalk , var . k da ayy rla rdan i h t iy t t! (Ferec 855/1451 v. 241b). k II sert konu ma < k II + fiilden nomen actionis yapan eki, fakat bu ek, / / ile biten mareke, ortaklk (cooperativum) halinde haplologie yznden der, b. ap . k eyle sert szlerle hcum etmek (bu tr tabirler iin b. ald r et- ):
He r k im ise , va r, Al l h h a k k ndan ge ls n, b u radan def ol! d y e h z deye bi r k a tdah az a b i le k eyled kde . (Al Azz Efendi 1268 s. 230).

de u ra a u ra a ka ramadm. Kel Haa sa olsa bi r sol ukta yala r yuta r temi z l eyive r i rd i g z m. (M. Makal

k la II k! k! sesleriyle kovalamak (ms. tavuklar) < ses taklidi kelimelerden, kr. a la- . Etem h iddetl e
oc uk la ra ba rp, o n la r h ep bi rd e n g e ldik l e ri ye r e k lad. (O.C. Kaygl 1939 s. 32).

k I yetmek, kfi gelmek < k fiilinin ortaklk (cooperativum) hali [yni ayn noktaya varmak, b. a la - ], kr. ET. k Clauson 1972 s. 412. G e n

adam u z u n boyl u saydktan, hesap ettikte n son ra, ka ran l k bi r y z l e k imseye h itap etmiyo rmu gibi u zak la ra baka rak m r lda nd: Pa ra k myo r. (S.

Kocagz 1946 s. 85). Paza rtesiye haftal mla bi rl ikt e


ve re c ek. Sabah me rubat k mad. (M.Z. Salo lu kamyon u ge lmi ti,

k l k l, b. c l c l . AD. k m tarla srlrken, apalanrken, veya ekin biilirken, birbuukiki metre geniliinde ayrlm eritlerden her biri DS 1167 < k + fiilden l birimi gibi saylabilen para ismi yapan im eki, b. adm I . B u s rada o rak la r k m km la r, k z n bi ec e i ye ri b rakm la rd. (. Balaban 1968 s. 373). D uyu la n h rt dan, kavrama sesle ri nde n , k rda yatan la r n k m tutt u u an la l yo rd u. (M. B a aran 1955 s. 24). k n, b. k . k nt I bir eyin dar kan paras < k I + iki morfemden ibaret, fiilden nomen concretum yapan nt genilemesi, b. ak nt . Dudakla r

paras

1997 s. 40). (biriyle) ba a

kmak:

B i r k a c g n s a b r eyl edm. Ba a rmadum, g l m i l e k amadum, ki det eskiyb t a b at olm d.

(Ferec 855/1451 v 114a). k II birinin yzne kar sert konu mak < k I.
Babamn eskide n be ri sk sk bi r eyl e ri devi rd i i n i , k rd n , st n e bi r eyle r dkt n hat rl yo rum. By le d u r um la rda h ep kf rede r, k rd ke nd i n e. (A.

zakn 1989 s. 162). k k n km, kabark < k + fiilden, etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k n eki, kr. a k n, lg n . akakla r kk n, sala r siyah, g rd . (Osman ahin 1994 s. 5). AD. k la I, b. ck la .

kla

440

lg

AD. k la II civcivden byk, fakat tavuk saylmayan tavuk yavrusu < Yun. (tsh la) < EYun. (kh l) ard kuu N.P. Andriotis 1983 s. 383. /k / / / iin b. ank r . k let, b. ik l et . k l , b. ik l i . k maz s o kak / k maz b.m. (bir ucu kapal olan sokak) < k + menfi genizaman eki mez , b. amaz . Mecazi mnada: B u se n e istik ra z ede n kyl g e l ec ek
sen e h e r se n ek i nde n fa z la ola rak borc u n u tak s t i l e f i z n da ted r k i n e mecb r o l uyo rd u. B u b i r k m az sok a k d . (Cen b ah bedd n 1335 s. 193). A k m z bi r k m aza gi rd i, M u h s i n.

l b r, b. c lb r . AD. l b l rl plak DS 891, 907 < cb l + kuvvetlendirici ntak. B u nas l Ke rb e l beyn i imi
ki e l is i n e bi r kat e lbise uydu ramam ... Byle l - b l e l i mi ol u r? (Kemal Tahir 1958 s. 150).

(E.E. Talu 1928 s. 281).

EO. k ra fokurdamak TS 893 < ET. k ra gcrdamak (diler hakknda) Clauson 1972 s. 411. k r k ipi sarma a yarayan dner eksen, dola DS 1170 < ET. r a.m. Clauson 1972 s. 410, G. Doerfer 1967 III, no. 1083, M. Rsnen 1969 s. 108, fakat G.J. Ramstedt ve M. Vasmere gre ran asll bir kelimeden. . kt (bilgisayar teknii) baslm, sayfalar; hesap neticesi < k fiilinin gemizaman 3. ahs ekli; bu eklin isim olarak kullanlmas iin kr. dedikodu, gi rd i kt , imambayld . Yaz n n Yurdakul 1996 s. 121). AD. l b r I/c l b r /i l b i r /ci l b i r / yular DS 909, 1171, TS 895-896< Mo. i lb r a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 181. Esma kadn lb rla r ndan eke rek hayvan la r yediyor. (F. Erdin 1955 s. 179). hayvanlarn yular bal nn ene altndaki halkasna balanan ip veya taklan zincir DS 1171: At satm . lb r n da
istemi le r, lki n adam At n pa ras kadar pa ra ve rse n i z yi n e ve rmem demi . (Rodop Trk halk masallar

l d r delirmek, akln oynatmak < * l delirmek fiilinin causativum ekli (b. ackdu r- ), fakat causativum mnas yoktur, nasl ki ms. ko tu r, sald r . Fakat Az. ld r ldrtmak, delirtmek mnasndadr. Kelime elimdeki lugatlerde gsterilmiyor, fakat 1934te baslan bir hikyede yle bir cmle var: Sabri n i n dbsiz l iy i az ald mni ld rs n . (A. Pukin 1934 s. 57). * l iin b. lg n , H a k be n im ike n be n k a b h a tl k d ma ld r r m . (Ah m ed Vef k Pa a 1306 s. 26). Ak ama
kadar g r nmedi Semi ha, on u bek lemekte n ld r yo rd u.

(H.Z. lken 1941 s. 159). EO. l d ra mak, parlamak TS 896 < ld r ld r tabirinden ekspresif ve ses taklidi tabirlerde bzan kullanlan a- /-e ilvesiyle yaplan fiil, b. ada- I . l d ra s ya ldracak derecede < ld fiilinin eski gelecek zaman fiilsfat (participium futurum) olan as ve son haddine dek (sativus) ldrncaya kadar. B i r kad n ld rasya be enmesi
i i n o n u n la tan mas ve kon u mas lz m ge lmiyor, u zaktan g rmesi kfi ge l iyo rd u. (A.. Hisar 1944 s.

yaymlamadan nc ek i son ekl i n i g rmek istedi. Ak ama do ru bi lg isayar kt s n al p yan na g itt im. (A.

295).

1963 s. 94). 155).

Su at yuva rlam . C i lb i r i nd e n t ut up

ku rta raym de rke n ke nd i de gitmi . gemi n i, i lb i r i n i ve rd i l e r e l i n e.

(F. Baykurt 1960 s.

B ismi l la h deyip K r Abbas bi nd i rd i l e r. At n

(F. Baykurt 1967k s. 206). Tavlan n n nd e seyisi bi n e i n i t ma r ede rke n ,


ba nda du r u r, son ra da ravlan n bit i i i nd ek i a rsada, lb r ba l yla bi n e i n i e n a z ya rm saat al t r rd .

EO. gelecek zaman partisibi (participium futuri) (y)as nin yerini BSTT.de (y)acak vs. eki almtr (EO. S a lt h g r ge lesi deg ld r (S altuk nme v. 575a = BSTT. Saltuk geri gelmeyecek). J. Deny 1921 s. 500 (y)as nn etimolojisi iin unu neriyor: < EO.da kullanlmayan ET., a. g u partisibi + benzetmekltme eki s (b. ag , ayruks /ay rks ). (y)as partisibine bugn sadece baz kalplam ekillerde, zellikle beddualarda rastlanr: gebe resi oc u k, k r o las h e r i f, vs. Bu arada isim haline gelmi olanlar da vardr: geyesi /geysi /g iysi, ve resi , vs. Dativus hali ile geniletilmi ekli gerundium limitativum anlamnadadr, yani ld rasya = ldrncaya kadar (T. Banguolu 1974 s. 435-436). Bu sonuncuya AE cildinde u rnekler var: ld rasya, de i l esic e (isim), doyasya (b. doy ).

(N. Cumal 1970 s. 142). l b r II/i l b ur yo urtlu yumurta yeme i DS 1171, 1214 < eski bir Bosna kayna na gre kelimenin asl Fa. c u nb u l dilenci (P. Skok 1971 I, 324 onu reddeder, fakat mna cihetinden imknsz deildir, kr. ke k l ). U. Blsing 1995 s. 4546ya gre kelimenin ikinci hecesi olan b u r baka yemek isimlerinde de bulunan ve Erm. abu r a, orba ile izah edilebilen bir unsur olabilir. Kr. R. Dankoff 1995 no. 22. Ya r n ak am yeme e gel e ce im,
peyn i rl i b re imi iste rim dedi. Kad n da lb r yapmyaym m? dedi o na, Se n seve rs i n . (M.C. Anday

l d r l d r yan, kl (gz hakknda) DS 1172 < ekspresif tabirlerden ve ld ra fiilinden nce predicate intensifier, b. apal apal . Alt ya nda bi r
k z ko a rak babasn n g s n e soku ld u, ka r k sala r n n aras ndan ld r ld r g z l e riy l e bakt. (F.C. Gktulga

1943 s. 104). AD. l d r k ldrm, deli olmu ld r + fiilden m ekli fiilsfat (participium) mnasnda sfat yapan k eki, b. akk . A, a, a, a! diye bi re r l k att 66). AD. l g biim; terbiye; akl DS 1173 < belki al bir eyin zerine bir eyi srmek DS 1060 fiilinden alg la tohumun topra a kar mas iin toprak zerinde bir dal paras dolatrmak DS 1051

ka r la r. ld r k ms n se n gi i i ? He i nsan evi n i n st n e ge lmi kom uyu ko ar m gi i i ? (F. Baykurt 1971t s.

1965a s. 229).

lgn

441

ngar

fikriyle alkal bir tabir. Fiilden nomen abstractum yapan g eki iin b. ag . lg s z aklsz, terbiyesiz DS 1173: Bana bak, l g s z l n lemi yok! (Feridun Osman 1936 s. 73). l g n deli < * l delirmek + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan g n eki, b. akk n . Bu l belki a l fiilinin varyantdr. Kr. ld r ar derecede hevesli, ok dkn: Etem av n lg n d r. (S.M. Alus 1944 s. 150). l ka fa, b. c lkava. l ka va, b. c lkava . l k, b. k . AD. l k n ?? < ?? K. 1966 s. 52). l pak / l pah, b. c lbak . AD. l p k I yrtlan kuman kenarndaki iplik ular DS 1175 < rp I + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan k eki. AD. l p k II, b. c lp k . l p k III, b. rp k . AD. l p k l ypranm, yamal < lp k + isimden zellikle sfat yapan l i eki, b. adamakl l 2.
M e re t l e r i ba ka hay r n z yok a, h i o lmazsa part iye faydan z o ls u n da u lp k l esvaplar n z ye n i l e ns i n , p rt u c u z lay n ca! (M. Makal 1952 s. 90). De rk e n evl e rde n evl e re h o ro z lk nmala r ba lad. En u z u n te n i, e rfal i n i n baha rda go rk latt ge n , ak l ib ik ho ro z uydu. (Tark Dursun

yaplan fiillerden, b. afgu r- .

Ma rabala rla bi rb i r l e r i n e su mk rt p du ra n oc u k la r n da yen l e ri, paala r s lakt. (M. Makal 1954 s. 42).

fkrtmak:

AD. mk r k svnn fkrmas DS 1177 < mk r ishal olmak DS 1177 + fiilden nomen actionis yapan k eki (b. alk I I ) . B u mk r k l mah l k u paket yapp da posta i l e gnde remem ya! (F. Erdin 1955 s. 50). mk , b. mg . mne, b. mle . EO. n /in doru, hakik, gerek TS 922 < ET. a.m. Clauson 1972 s. 424. Tk.deki velar ile palatal nller arasndaki fark ve istisna durumlar iin b. ayt- . N e bi ls n, n sand, da na muv fk i i n sand. (Ferec 855/1451 v. 14a). i n sabah / n se h e r sabah erken, sabahn alacakaranl (yni hakik fecri kzib olmayan sabah) Meninski 1680 I, 1699: Tah k k ald an la r i n s a b h bi r az b ki h ret az b na u la u r. (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 57). C me h bumda g rb n se h e r o l
m hve i | yle s a ndum ki i n b k o yn uma gi rd i g n e i.

(l 1994 [159199] s. 125). AD. nak /nah I yrtc ku penesi DS 1179, R. Dankoff 1991 s. 27 < yayl iin b. M. Rsnen 1969 s. 108 ( nacak ), c rnak ve dolaysiyle ET. t rnak ile yakn alkas muhakkaktr. Kr. c r nak, c iy nak /caynak . AD. nak/nah II ya murdan sonra aan hava DS 1179 < ET * ak (b. Clauson 1972 s. 424), kr. n ak am, n sabah (?). Padi ah lal esi n i al i r, seyhatl a
gidi r. na h d a bah i r k i bi r da n b r nd e bi r alt n parl i r. (B. Seyido lu 1975 s. 361).

ma /c ma /i ma (gemici tabirlerinden) halat ucu < t. c ima a.m. KahaneTietze 1958 no. 199. Yapm
bite n Akpe l it i n iske l esi n i n babas na i lk imay atan apar Y us uf u n Se lmeti o lmu tu. (R. Ilgaz 1981 s.

180). c mac vapur iskelesinde ma uzatan veya tutan ii: Halat atma, sarma, vapu r u n ek i lmesiyl e
ha latla r n g c rdamas. C mac la r n iske l e u zatmas, ik i iske le bit i ti rme. (G. Dino 1991 s. 82).

AD. nak la /nnah l a crmalamak DS 1179 < nak / na h I. E oze l h a n m e fe nd i n e o r ub bati r ?


Sa n i p r eg i n i yol ub ba r n i bo az n i na h layub du ryo r mi ? (Ebbekir H zm 1326y s. 166). aras nda bi r katl eski, fakat g z e l ve mu ntazam bi r k kt. Yan nda as rla r g rm muaz zam bi r na r a ac va rd. (Fazl Necip 1930 s. 209).

nar b.m. (malm a a) < Fa. an r a.m. Vsi bah e l e r

ma k, b. emak . EO. mara /u mara klhanc, klhan iisi TS 697 < Ar. camr boutefeu [camr kmr] R. Dozy 1927 I, 213. ma r i va, b. amariva . AD. m g / mk /i mi ( m ?) rpermek DS 1176, 117778, TS 898, 922 < ?? T i r uyu mak: s. 123). AD. mk /p k ince, uzun denek DS 1177 < ?? (Orhan Kemal 1954b s. 104). AD. mk r fkrmak DS 1177, TS 897898 < ses taklidi kelimelerden k r genilemesiyle
G c m yetmez ki ik i pk sarp, kol u ndan ek ive rim.

AD. nayaz ak, mehtapl, ok so uk hava DS 1179 < i n II ve ayaz . nc k, b. c c k I. nc r k, b. c nd r k . n n n lat (ortal) grlt ile doldurmak < ses taklidi tabirlerden. Ayrca causativum genilemesi t- iin b. ac t- . Daha gz m k za rsa be n
de bi r maskara alay yapp Kal itaryan n i i n i d n n n n lataca m. (S.M. Alus 1944 s. 170).

ti r t it r iyo rd u. He r bi r yan ate e kesmi ti. B ede n i nd e mg malar o l uyo rd u. (Ya ar Kemal 1955i I, 71). st nde yo rgan yoktu. mk p kalm t. Ga z uk g ibiy im, dedi ke nd i ke nd i n e.

(F. Baykurt 1959y

n k, b. c c k I. nd r k, b. c nd r k nd i k, b. i nd ik . n gar, b. c n ga r .

ngl

442

ra

n g l, b. c n g l . n g ra k b.m. (kk an) < ET. rak < ra (ngrak gibi) r r sesini karmak Clauson 1972 s. 426. Son tekeyi satarke n ng ra bo az ndan ka rp
cebime attm. N e yapaym a evlt, n g rak sesi n e al m tm. (Halikarnas Balks 1946 s. 40). Kr. ra u .

dayan ld nda, e h a rt k ge r is i n i nas l o lsa aske rl e r im ha l l ede r A l la h n i z n iy l e, deyp, Baden kapl cala r n n ifal su la r nda p plamaya gidesi. (A. A ao lu 1993

s. 71). (ocuk dili) p p / p l p l ykanmay, su ile oynamay anlatr < ses taklidi tabirlerden. Kr. c b l II, c b z, c p et . Yana m otu rak l du ra n y k l

n g r n g r kaynana zrlts gibi ses kararak < ses taklidi tabirlerden, b. ET. r r , Clauson 1972 s. 426. u na bak n, ng r g r ba ryo r. (Musahipzade Celal 1936ba s. 22). n g r mn g r at arabalarnn giderken kardklar devaml ses ses taklidi tabirlerden. kinci kelimede labialisaton var, labialisationlu terkipler iin b. abidik g ubidik 2. Arabalar ng r mng r, nak l , i l emel i, yayl a rabalar. (Orhan Kemal 1949b s. 13). n g rt tngrdamak, krdamak < ses taklidi kelimelerden, b. an rt . On la r ev re l eye n
al l k la rda ke i l e r, koyu n la r t i nt i n n g rt la r ge zdi ri r l e rd i Pites, M skebi, Akalan, ve G m l g ib i Bod r um kyle ri n i n adla r de n i z c i l e r i n i k u lak la r nda tatl bi r t rk g ibi n l yo rd u. (Halikarnas Balks

motorla r n ke na r la r na Bo az n dalgack la r p p la r la t rman yo rdu. (Y. Ahskal 1944k s. 63). Do umu n yedi n c i g n k k E ng i n i k rk lad la r: alt n bi r y z n k rkb i r k e re i i n e soku l up ka r ld bi r l e e n suda p l p l ykad la r. (Re at Enis 1945 s.

106). AD. p l dak / p l d k tepeden trnaa vck vck A. Pskllolu 1974 s. 27 < p l p l ses taklidi kelimesine dayanan p lda fiili + fiilden sfat yapan ( )k eki, b. ak I . Yoru lm u , cp ld k te r e batm t. (Ya ar Kemal 1976 s. 206). p k , b. mk . AD. p la plak duruma gelmek, plak kalmak < *b / p + isim/sfattan fiil yapan la geni lemesi b. afal la , kr. cb l I. Odan n i i so uk de i ld i ama
tyl e ri kapatt. kalk nm t. El le riy l e p lam omuz la r n

1969 s. 9). AD. nk /in gi kvlcm DS 1177, 118081, TS 899 < ?? : K a ptan ya n g z l e r i nde n z npa ra ta t a rz c n k s rat yo r. (E. Misailidis 1986 [1872] s. 196).
G z l e ri n i b i r noktaya, bi r i ng iye dik ip d n yo rd u.

(Tark Dursun K. 1966 s. 38). AD. pla n rtlerinden syrlmak < pla fiilinin medialereflexivum hali (b. ac n- I I ), fakat mna fark olmadan. B u ra la rda k layan k u la r, h e r g n b i ra z
daha p lana n dal la rda, tyl e ri n i kabarta rak meme e al yo rla rd . (E.E. Talu 1935 s. 40). Bu maddede

(Fakir Baykurt 1961 s. 58). nnah l a , b. nak la . EO. ra nlamak, ngrdamak, ngrdamak TS 901902. < ET. ra a.m. Clauson 1972 s. 426. EO. ra u ngrak TS 900901 < ra + fiilden nomen instrumenti yapan u eki, kr. ka a , sarg , yayg . EO. rat nlatmak, ngrdatmak TS 902903 < ra fiilinin causativum hali, (b. act- ) . Ad n
ratd la r d b ce res f e ry d n , | Z t y i mu r be l s a yd nda e hb z tdi l e r. (Z t 1967 [16.yy.n ilk

geen iki varyant arasndaki mna aynl iin b. afal la- /afal la (afal maddesinde) . p lac k plak < p lak + c k kltme eki (ondan evvel /k /nn d mesi normaldir, kr. e ek e ec ik, k k k c k ). Kltme eki c k iin b. ac c k .
te, bast ye rd e ik i pa rke ta n bi rd e n rt e n ayakla r plac k. (F. Erdin 1955 s. 135).

p la k b.m. (giysisiz, rtsz) < pla + fiilden sfat yapan k eki, b. akk . Yolda larum o bu h a vz d a

gi z l e n b du r u r la r. B e n i p lak ey le , f u ta dut u naym, gi rey im, bu la r k a raym. (Ferec 855/1451 v. 243b).

yars] I, 156). EO. a yahut ci e (?) (toplu olarak) angrdamak < ET. a h a( ) Clauson 1972 s. 412 fiilini teekkl ve mna bakmndan andryor, b. bir de a h at ve a . Cooperativum mnas veren -( ) - iin b. a la - . Hem z r h la r h em ok a l la r a u r / i e r. (Enver 192829 [869/1464] s. 100 ve 106).

lferin veya sazan balnn pulsuz cinsi DS 1181: A ra la r nda acaip, ismi n i duymad m balk la r da va r: z i fo z, plak, iskalata rya ... (K. Bilba ar 1961 s. 59). p lak ayak (zarf) yalnavak: e rmi n, plak ayak y r d , bah e kaps n at. (T. Uyar 1982d s. 165). AD. p lat soymak, plak hale getirmek DS 1184 < pla fiilinin causativum hali, (b. act- ) . oc u u
gnde r i r im yan na, plad rs n o c u u, sa ra rs n ipe l iy i h e r yan na, g iydidi rs i n e lbisesi n i st nde n. G et i r i r bana.

(Y. Kemal 1971bd s. 75). p ra, b. ip u ri . AD. r , b. c r . ra reineli aalarn kolay yanan kabuk alt blm < i ra lamba. Bugn mangal veya sobada ate yakmak iin kullanlan bu odun paralar eski zamanlarda aydnlatma vastas olarak da

pa, b. ipa I. pa, b. ipo. par, b. ipar . (ocuk dili) pp la ykanmak, yzmek < p p . Ses taklidi isimden fiil yapan la genilemesi iin b. a la. Kara M ustafa Pa a, ke nt i n kaps na

ra

443

rnk

kullanlrd; onlara lamba denmesi ondandr. Kylerde kandile, kk lambaya hl ra denir.


u ray yak! Kad n ba u c u ndaki bez i r kandi l i n i yakt zaman al n n n h i zas nda bi r naml u n u n so uk demi ri n i b u ld u. (T. Evren 1943 s. 40). Azac uk r bi r d u l avrat yak a r.

r r rp n mitsizce gayret sarfetmek < fiilden nce predicate intensifier b. apal apal . Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . stasyonda
bekle nmedik bi r kalabalk la kar la t la r. K emal N evi n i b rak p bi l et almaya ko tu. So n ra t re n ge ld i. Kap la r g r l t y l e a ld . Kalabalk dalgaland. N evi n , K emal i g rec e im diye r r rp nd ; g remedi. (Tark

(Ferhengn mei Sad 1340/42 s.

8 no. 99). O. ra bir hkmet kalemine maa la tayin olunmu birisi < Fa. i r yardmc, yamak. rak bir zenaat ustas yannda al an (rak duran), zanaatn renen ve ilerde usta kmak midinde olan birisi < ra . G nde r i e le r i rak lan! (R. Ilgaz 1962n s. 66). rak ka r alann hizmetine son vermek, emeklili e karmak: N i hayet pantalo n um u rak ka rdm. (E.N. Gken 1949 s. 34). AD. rak et kocaya vermek, evlendirmek: On ik i ya nda g z n b i r n i rak etti l e r. (A. Caferolu 1940 s. 112). rak, b. i r . AD. rakpa / rak ma / rak man lamba konulan yer, mum dikilen yer DS 1186, TS 905 < Fa. i r p a,m, [ i r lamba, mum ve p ayak] A. Tietze 1969 no. 37. H a cca oca n s o l ta raf nda rak m a st nde d u ra n t o p rak be z i r r n yak ub ... (Ebbekir Hzm 1326y s. 145). ra moz (balklk terimlerinden) balklar ekmek iin gece bir zgara stnde yaklan ate < ra + yakamoz kelimesinin son hecesi. Bu birle ik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola /acabu la . AD. r ban/c l ban sulama suyunu ve su yollarn idare eden memur < Erm. rba n a.m. [ u r su + Fa. b n idare eden, b. a rvan ] R. Dankoff 1995 no. 646. / r / > /l / dei imi iin b. amel ikan . AD. r h n torbalar < k n + reduplication + / r / tezat nsz, b. ce r c e h i z ve A. Tietze 1966. Gad n gah i r,
selesi n i sepeti n i, r n h n n i topl i r, gapdan d r h r. (B. Seyido lu 1975 s. 410).

Dursun K. 1967 s. 45). AD. r gt / r k t / r k d bir cins ekirge DS 1187, TS 906 < ses taklidi kelimelerden, kr. Lt. ci cada a.m. AD. r ar mak < r , / r / / r / metatezi ile, b. alb z . Haman c c k l e r r iy ki Y me! O bi z im can m z u rta rd . (A. Cafero lu 1945 s. 129). r k, b. c r k I . AD. r l rlplak (?) Ba ka kaynaklarda bulunamad.
Gi riyo r k i, z e r z ef i l bi r oda. Ot yok ocak yok. r l .

(M. Seyda 1962z s. 12). r l p la k tama men plak < r p lak, genilemi ntak ile, b. besebel l i . Bak r da nda h i ot malik olmayan, eli bo: N e yapsn f ka rala r, kocaya e l l e ri bo mu g itsi n l e r, r l p lak? (Ya ar Kemal 1965 s. 252). AD. r k /i r k hayr, yok < dil klat; kr. c k /c i k . rk,
diye ret ve me nf i c evab ve rd i, rk! Si z i n yapt n z dped z i ht ik r. (B.S. Kunt 1933 s. 55).

bitmiyo rd u. Da , y l o n ik i ay r l p lak t te n bi r k z l l kt . (Ya ar Kemal 1976 s. 365). hibir eye

AD. r k I ama r ta stnde dverek ykamak DS DS 1187 < rp fiilinin varyant. AD. r k II sarsmak, silkelemek DS 1187 < rp fiilinin varyant. Omuz la r ndan t ut up rkt k z n! Havana: Catlatt n be i g , n e s usuyo rsu n ? (F. Baykurt 1971t s. 63). Yorg u n o l u nmaz m h e ? Hayvan rka r adam. (F. Baykurt 1961o s. 190). r k d , b. rg t . r k t, b. rg t . EO. r la k p la k rlplak TS 907 < r p lak tabirinin kafiyeli varyant. Ge nd l e r bi r rlak p lak A rab
k a vm i l e e h y n e n sava tmegi n de l r u di l ve r z d rl e r. (l 1975 [1599] s. 135).

r l (gemici dili) flar ufk olarak kaldrmak iin ift kancal bir cins sapan L. Gray 1943 s. 110 < t. (Venedik dial.) se rc lo ember KahaneTietze 1958 no. 596. /s / / / / / iin b. eke l eve . r p lak tama men plak < plak + reduplication + / r / tezat nsz, b. apak . C r lbah , yal n ayah , ba a h g u u n p i n e d d. (A. Cafero lu 1945 s. 18). r r I pamu u ekirdeinden ayran makine < ses taklidi kelimelerden mi? yoksa Fr. ? Koope rati f ad na bi r r r de i rme n i k u rm u la r. (K. Bilba ar 1953 s. 34). r r fab rikas iidi pamuktan ayran ark: Ama a rt k kyde bar namazdm. Kasabada bi r r r fabri kas a lm . (A. mit 1996 s. 212). r r II, b. ca rca r II.

Ba ve sonu ayn olan iki ksm ya da iki kelimeden mte ekkil terkiplerden AE cildinde birka nmune var: rlak p lak, ol uk o c uk, del ik de ik . lk ikisinde mna ikinci kelimeden kaynaklanyor. Daima possessivum ekiyle kullanlan boy bos vs. (b. bos /pos ) da bu gruba katlabilir, u var ki bunlarn mnalar ilk kelimeden kaynaklanr.

rnak, b. c r nak . rn k I, b. e r n i k . (Argo) rn k II deersiz, kymetsiz; irkin, sakil F. Devellio lu 1959 s. 77 < baka kaynaklarda bulamadmz kelime grne gre Ahmed Vefik Paann piyeslerini yeni harflere evirenler tarafndan bazan r k (b. ce ri k / e ri k )

rona

444

rton

bazan da r n k diye okunan kelimeye dayanyor; kelimenin kullanl ok kk bir para birimi (mangr) fikrini veriyor. Acaba asl z r n k mdr?
Doku z pa ra, bi r aka, be pu l, daha bi r r n k faz la yok. Ge l iyo r mu i i n i z e ? ... Haydi, iki r n k daha. Etme be yah u, ik i r n k dedi i n bi re r kade h rak pa ras!

(Ah m ed Vef k Paa 1933ka s. 5354). AD. r ona bayku/i r ona ulluk DS 1188, 1236 < Yun. (Karadeniz dial.) (tzirna) bir eit ku A.A. Papadopoulos 1961 II, 387 (Yun. kelimenin asl belli deildir). EO. rp I (klla) kesmek TS 908 < a rp I fiilinin varyant. rp II (haly) silkelemek < a rp I fiilinin varyant.
El le ri nd ek i ekmek k r nt la r n , u n la r rpa rak d arya kt . (Ya ar Kemal 1976 s. 130). yiyecek bir eyi

AD. rp k / l p k kuma paras, krpnt, paavra DS 1175, 1189 < rp I + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan k eki (/r / ve /l /nin karlkl yer deitirmeleri fonetik bakmdan ola andr, b. amel ika n ), kr. e n t ik, kesik . lp n ka r ypratmak: Osman a a kalkt. Duva rda taka gibi
bi r ye rde n, y l la rd r lp ka r lm M evl t k itab n i nd i rd i. (M. Makal 1957k s. 39).

rp n elle ayaklarla debelenmek < rp fiilinin reflexivum hali, ( )n iin b. ac n II . yle

sol u um u kese rek bi r k u yuvas na yakla r g ibi us u l lac k e l imi u zatsam, avuc umda. Yakalandm diye rp n yo r o zaman. (F. Erdin 1961 s. 145). bir eye ok aba

gstermek, mitsizce mcadele etmek:

Etme ho ca dedi l e r, msl man adams n, bu kadar rp nmak Al la ha isyan ol u r. (F. Erdin 1961 s. 133).

atalla hzl hzl vurarak kprtmek: (ellerini) birbirine vurmak, alk tutmak: Salondaki l e r
e l l e ri n i h ep bi rl i kte a r, du rg u n bi r tempoyla rpt la r.

rp salmak, dklmek, her tarafa sramak < rp fiilinin ortaklk (cooperativum) hali. Ya l
ola n , fkey le f r latt e l i ndek i kafay. Tan e l e r rp t.

(A. zakn 1982 s. 117). (Argo) rp III almak, hrszlk etmek < arp II fiilinin varyant. AD. rp IV boyal rp ipiyle izgi ekmek Meninski 1680 I, 1597 < a rp I fiilinin varyant. elden geirmek, dzeltmek; (evi) silmek sprmek, badana yapmak; (ama r) ykamak; (abucak) bitirivermek, tketmek: Lf de i l, 2 7 beygi r kuvvet i nd e; saatte 70 k i lomet rey i rp ve riyo r. (S.M. Alus, Akam gaz. mays 1941). AD. rpak ok ince denek DS 1188) < rp II + fiilden nomen instrumenti yapan ak eki, b. apu ldak .
Kat ra bi r rpak vu r uyo r la r. Hl da dan da a s ry p du r u r kat r A rap k z n . (M. Tu rul 1969 s. 329).

(M. Ba aran 1992 s. 66). rp t r bir ii aabuk, zensiz ve stnkr yapmak < rp + fiil kkne iki morfemden ibaret olan ve intensivum mnasn gsteren () t r geni lemesi, b. an la t r- II . acele not etmek, yzne su fkrarak uykusunu atrmak:
B i rde n a ka gel ip cebe e l dald rd m, k d kalemi ka rp h eme n rp t rd m . (S.M. Alus 1944 s. 73). A z n pas, h e r yan n n hastal k ge i rm i gibi s z lamas s r yo rd u, ama kafas n daha di n d uyuyo rd u. Y z n rp t rd ktan son ra pi jamasn ka rp g iyi nmeye ba lad. (Kemal Bekir 1961 s. 39).

rp ma gre stlahlarndan < rp + fiilden nomen actionis mnasnda isim yapan ma eki, b. budama . rpma yah ut b udama, bi r ye r imi z i t u tmak i i n
rak ib i n u zatt e l i e l l e r imi z l e kesmek, yn i t utmasna mni olmakt r . (M.H. Bi 1944 s. 25).

rpa la (suyu) pskrtmek < rp + fiilden kltme ve tekrarlama fiili yapan ala genilemesi, b. avkala . Hemen rmakta avu la r na doldu rd u u s u i l e
y z n h z l h z l rpala r ve ke nd i n i fabrika n n i i n e dar ata rd. (Kenan Hulsi 1938 s. 124).

AD. rt ince ince doramak; kan almak iin ustura ile vcudu kesmek; kk delikler amak DS 1191 < rp I ve II. AD. rt /c rt osurmak; nmek, bbrlenmek DS 940 < kr. ca rt /ca rt c u rt, ca rta , ve c rtavi . Asl bir ses taklidi kelime olursa, genileme olmadan bir fiil kk olmas kaideye aykrdr. B i r kava ra c rtt . (Meninski 1680 I, 1598). rtan, b. o rtan . * rtav i nen biri Meninski 1680 I, 1598 < ca rt /ca rt c u rt veya c rt + bir ahs tavsif eden bz Ar. sfatlarda (ms. l e n favi ) grlen avi hecelerinden ibaret alay sz. Baka kaynaklarda bulunamad. rt b o a tleen kuu TS 908 < ?? Belki yabanc bir dilden alnma. rt m, b. c rk m. rton, b. o rtan .

rp I dal krpnts (ekseriya a l rp terkibinde) < rp II + fiilden nomen instrumenti yapan eki, b. al u-satu . AD. yn atmak iin kullanlan ara DS 1189. rp bacakl ok zayf bacaklar olan: rp bacakl i n c e c ik k z oc u g u ... (O. Baydar 1998 s. 118). rp II, yalnz b i r rp da ara vermeden; bir lahzada terkibinde < rp (hangi mnada?) + fiilden nomen actionis yapan eki, al u -satu . Sal i h bt n bu sz l e ri b i r rp da ustaya syledi. (Ya ar Kemal 1976 s. 196). B i z im gz l e rim i z i n bi r rp da g re ce i i rk i n l ik l e r i o h i fa rk edemiyo rdu. (A.. Hisar 1944 s. 26). gerilmi boyal iple dzgn izgi ekme usul. O. dokunmu bezleri beyazlatma ameliyesi. rp c bez beyazlatcs Meninski 1680 I, 1598, TS 907.

rya

445

tkrldm

AD. r ya elma armut kurusu < Yun. (dial.) (tsirya) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 520. Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya . t I hafif krlma sesi < ses taklidi kelimelerden, b. at
1

t p t /t rp t r ufaktefek ve sevimli < ekspresif tabirlerden, belki yryn ses taklidi; kafiyeli ikinci kelimede labialisation var. Labialisationlu terkipler iin b. abidik g ubidik 2. O rada, havaya 10).
K r ta k r ta, bi r ko l iy l e etek l e ri n i kavram , teki n i sal l ya sal l ya gel iyo r ... Ufak tefek, t r pt r bi r taze. (S.M. Alus 1944 s. 25). Kr. t rp t r .

Ha yle, kar mda han m ha n m otu r up t n z

kmadan kon fo ra nsm di n l ey i n emi?

(smail Galip

aslm , ne ko n u uyo rs u n u z t p t la r? k i kad n g ld l e r t pt szc n e. (Peride Celal 1978 s.

1932ed s. 4). en hafif bir ses:

Si n emala r, tiyatro la r ge z e r l e rke n Nabiye ha n m n t kmaz da ancak dne rl e rk e n ablal k taslayaca tuta r ... (M. Seyda

1966 s. 47). t t la r hafif dalga sesleri: u ye i l den i z , u fak t t la rla a lm t r E n is beyi n n nd e. (T. Uyar 1980 s. 96). t et ses karmak: o l u u na
oc u u na de ri n bi r sk n , sk t te nb h i nde b u l u nd u. Kimse t tmiyord u. (H.R. Grpnar 1339 s. 39).

t r t r (yanan odun gibi) tekrar tekrar sesler kararak < ses taklidi tabirlerden, at r at r n daha hafifi, kr. at 1. Salo n u n o rtas nda dev bi r min e t r t r yan yo rd u. (B. Uzuner 1994 s. 60). utanlacak veya sr olan eyi ak ak ve teferruatiyle anlatarak: Sk t r l n ca Se rvi na z da ola n bite n i t r t r syliyec ek. (H.R. Grpnar 1943m s. 29).

AD. t II DS 1191, ct (?) al rp < t I. Ta h r i rat

Lk r l k r bi r hayl i i t ikte n son ra a z na ik i i ro z sokup t r t r yedi. (S.M. Alus 1944 s. 127).

ktibi ah ra g ide n yol u n t la r z e r i nd e yumu rta yapmak i i n d nme e ba lyan i l tavu u n u ana avrat sve rek fo l l u a soktuktan son ra ... (Kenan Hulsi 1938

s. 105). ta uzun ve ensiz ince tahta < cda /c ida ?


B i r yanda l evha la r taya ge i riyo r la r. Son ra bi r sopaya, kadro na takyorla r. Haz r. (F. Erdin 1973 s. 27). ta gibi srk

gibi (kadn) (Fr. g ra nde pe rc h e a.m.den calque, calque iin b. ab I /v 3): Atik, ta gibi kad n la r, Cumal 1970 s. 209). AD. tak kyl, kaba adam, yontulmam herif DS 1192 < ?? B e l k a z ok d u r. D ke l i nd e n yavu z o ld u r

de ama, bi r a n de nge l e r i n i yit i riyo r la r, sandal n sa l sol l u bo rdalar na sa r l yo r la r, d memek i i n . (N.

t rda yanan odun gibi ses karmak < t r t r + ses taklidi kelimelerde /l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil eki, b. alda- . Kr. g mb rd e, i n i lde . e rid e n k um la r t rdad i id i ldi; bi r a z s o ra k a pu n demi r i c rdad. (H.Z. U aklgil 1307 s. 15). t r g l bir gl cinsi < hangi mnada t r ?
Hava scakt, yaprak kp rdamyord u. t r g l l e r i boyu n la r n bkm yle du r uyo rd u. (. Altan 1978 s. 29).

ki kyden tak la r ge l r, bi z i y re b ra ub stm zde n g e r l e rd r. (Ferec 855/1451 v. 25a). T yife i Ef l k, ki k fi r ta d u r, ya ve k o l ub, de rbe nd i ba lam du r; k u u u rmaz la r. (Tursun Bey 1977

AD. t r k kark, birbirine girmi, dolak; seyrek olmayan, sk DS 119495 < t r (DS 1195 bu fiili yalnz ak oyunu terminolojisinde gsteriyor) + fiilden sfat yapan k eki, b. ak I . Yumu rtay
e r iye ve rd i, yana r dn e r e a rpla r, t r k basmala r, sa tokalar, k pe le r g et i rtt i. (L. Tekin 1984 s. 23).

[149095 aras] s. 136). tt bir cins d me, fermejp < ses taklidi kelimelerden. M uta l l ip, u g sm n t t la r n i l i k l eyive r! (F. Erdin 1948i s. 58).

t rp t r I stne baslnca trdyan oyuncak fiek < ses taklidi kelimelerden. amla r n t ek dal
oynamyor, an cak kozalakla r n, o c uk la r n sokakta patlattk la r t rp t rla r a r t ra n t rt l sesle r l e a ldk la r i it i l iyo rd u. (A. A ao lu 1981y s. 216).

tari I bir cins balk, Sarpa salpa < Yun. (kitri) a.m. D.J. Georgacas 1978 s. 128. O. tari II/itar i bir eit ar kuma DS 1241 < M.Z. Pakaln 1946 I, 379a gre Fa. se ve t r iplik.
B u k o yu mor ip l ik it r y z l , k rm z ast rl mi nde r ve yas d k la r m r r u zam n i l e k a rye n i e r z s i k a da r r z a la r peyd tmi idi. (Ebbekir H zm 1326y s.

t r p t r /t rp t r II ocuk gibi biraz safa ve tatl tatl konuarak < ses taklidi zarflardan, kr. 1 t pt / t rp t r ve at . Ne yapaym, an n e c i im, ben i
bu ak am tane ge n k z de n i zde al koydu la r, be n i on la r o t r p t r di l l e r i , o cana yak n tav rla r i l e, den i z i n z e r i nde saatla rca oyalad la r. (O.C. Kaygl

141). EO. t l gu birbirine girmi a alk, allk, orman TS 908909, AD. t l g /d l g / d r g al rp; st ve kavak aalarnn ince dallar; su iinde, dal ve molozlardan meydana gelmi duvar, mania DS 119; 1158, 1193 < at l fiilinin varyant olan * t l + fiilden isim yapan u /g eki (b. ag ) ; ilk heceler dallarn krlrken kardklar sesleri taklid edebilir ( t r t r ). Hseyi n i l e E l i f h e rb iyana da l p ta ve d rg toplamaya ba lad la r. (N. Eruz 1969 s. 42). Sfat olarak sk DS 1193: D yi re i k a l a b el ve a acl u t l u y rd r. (Tursun Bey 1977 [149095 aras] s. 111).

1938s s. 45). t rp t r III, b. t pt . t rt trdama sesi < ses taklidi kelimelerden. Kabak 1975 s. 34). tk r l d m ar incelik, dayankszlk ve ekingenlik gsteren kimse < t (krlma sesi) ve k r ld m . Fiilin gemi zaman eklinin, isim haline gelmesi iin b. bast . ahsn karakteri ve duruu bir cmlecik ile gsterilir. Bundaki t kelimesi
ek i rde i, t u z l u l ebl ebi, Ame rika n f st t rt la r yaz gec e l e r i n c r c r bcek l e r i n i and r yo rd u . (B. Arpad

tla

446

zktr

kabak ekirdeinin diler arasnda alrken kard sesi andrr; netekim Hacivat Ma l m ya, k z la r bi ra z tk r ld m y r r l e r, deyince Karagz
Ulan, be n i sana kabak eki rde i d iye kim syledi ? cevabn verir (M. Rona 1944g s. 29). Sz n do rus u: e rk e i n g z e l l i i k uvvet l i o lmasndand r. e l imsi z, zayf na h i f, tk r ld m e rk e i de n eyn eyim? (smail Galip 1932ydk s. 13). Soyumu z i l h misyon u na i ha n et ett i. Kyle rde n u zak la t, sa ray ve salon u i cat etti, kad n la t, tk r ld mla t, na n emol lala t. (C. Meri 1992 s. 222).

AD. (Erzincan) * vangar sol cenah THASDD 345 < Mo. ce n a r a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 165. DS ve TSde gsterilmeyii belki Trkiye Trkesinde kullanlmadna dellet eder. AD. vd r frlatmak DS 1199 < v I fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . B t n i , bu amand ra
kadar, h em de ok daha a r aygt o y r d ye re kada r ykse e vd ra n eyde. (F. Erdin 1969 s. 152). (akl n ) vd r

t la t sesini karmak < t ses taklidi kelime (b. at 1 ) + ses taklidi isimden fiil yapan la genilemesi, b. a la- . AD. t lak kvlcm DS 1196 < t la + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan k eki, b. akk . t lam k, b. it l embik . t lat I bir eyin t sesini karmasna sebep olmak < t la fiilinin causativum hali, (b. act- ) . Ye re bakt, pa rmakla r n t latt. (. Tarus 1961 s. 216). t lat II ima ile sylemek, sezdirmek < t lat I, yni ak ak sylemeden hafif sinyallerle bildirmek. Causativum genilemesi t- iin b. act- .
M z ka l n n bi r eyden habe ri yok. ht imal u zaktan yak ndan i i t latan la r da va r, fakat adam h i o ra l de i l. Ayp degi l a, mez h ebi ge n i . (S.M. Alus 1944 s. 175

delirmek: Ko rk udan akl n vd racak. (F. B aykurt 1961 s. 89). Fakat geisiz fiil olarak da mmkn: Akl m vd r p gidec ek ba mdan, aaaaah! (F. B aykurt 1971t s. 177). AD. v ga r, b. civga r . AD. v g n, b. avg n . AD. v g n / v g n yeni srgn, filiz DS 1200, 3774 < v + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan g n eki, kr. azg n , dalg n .
T ut k i be n, bi r yan na y ld rm i nmi ya l bi r na rd m, sen bu na r n kk nde n f k rm yemye il, taze c ik bi r vg nd n. (F. Erdin 1948ik s. 2324).

yan ok ayakl sar bir bcek < ET. ad a n akrep Clauson 1972 s. 403. B i r ok z e h i r h t ra la r; | O meza r n yan la r , | Ak repl e r i, y la n la r! (Tevfik Fikret 1958 s. 24). sarn ve hain bakl: A ra l k kapdan
gz me i l i ti: ba nda hotoz ve a rkas nda ik i rg sa, ka rt ve yan g ibi b i r e rkes kad n . (S.M. Alus 1933p s.

176). AD. tl k yenen bir yabani ot; labada DS 1197 < ??


Ca k diye bu rada karavu l u k, me rc imek, t l k ... gibi otla ra de rl e r. Kad n la r k z la r de re bay r dola p bu ot la r topla rla r. (M. Makal 1950 s. 126).

80). z /iz sivri bir aletle bireyin yzn berelemek < ET. z a.m. Clauson 1972 s. 432. Ece l o l cak s cev e n boza r, | Ece lsi z yal n ca n it e c za r? (Ferheng n mei Sad 1340/42 s. 47). Ol dem M b rek du rd ,
Haymen ev resi n i h a rba u c yla c zd , bi r n i c e t ls m ol d yi re z e r i nde yazd. (Ferec 855/1451 v. 55a).

tp t I ayak altnda ezilerek tr tr ses karan bir trl patlanga < ses taklidi kelimelerden: kr. 1 t pt ve at . Labialisationlu terkipler iin b. 2 abidik g ub idik . B u sandk la rla Ka raden i z kasabala r
oc uk la r sevi nd i re c ek o lan tp t, kapsol l u, tapa ... gibi kib rit l i eyle r sevkedi l iyo rd u. (F. Erdin 1955 s. 9).

AD. tpt II bir eit d me; fermejp DS 1198 < t t n bir varyant. Labialisationlu terkipler iin b. abidik gubidik 2. AD., RD. v I/i v / v hoplamak, zplamak DS 1200, 1201, 1310 < ?? Ka r o n u ok seviyo rmu . Ve Trk halk masallar 1963 s. 180). AD. v II yoldan kmak (hayvan hakknda) DS 1200 01 cav /av n varyant. yere vurulan top gibi yukar yukar frlamak: D y n rt esi deyen ek

izgi izmek; kalemle resmetmek; birka izgiyle tasla n yapmak Reco dkkn n b u ha rla nm aynas n parma yla komik resimle r i z iyo rd u. (M. Kaan 1990 s. 12). AD. apalanacak msr sralarnn arasn sabanla izmek DS 1253: Se n i n l e ekti im ms r la r nas l i z e c e im imdi? (M. Ba aran 1992 s. 114). Kr. c z / z . z g /iz gi hat < z / i z + fiilden nomen actionis ve nomen concretum yapan g /g i eki (b. ag ).

ho ro z u n u n bo az na bi r d i z i alt n takve rm i . Horo z da sevi n e re k ve ve, te te ge zme e g itmi . (Rodop

De n i z i n u c u na, i zg i g ib i o lan g ibi o la n ye ri n e baktka rp e r iyo r. (Ya ar Kemal 1976 s. 59). yz hatlar: Al n ndaki de r i n i zg i l e r de ye n i ye n i o l u maya ba lam t. (. igzel 1993 s. 80). kaydrak oyunu: Kom u n u n yedi ya ndaki k z ke nd i ke nd i n e i z g i oyn uyo rd u. (Orhan Kemal 1951s s. 14). Mecazi

oyn la. l i nd ek i copu at y re, y rde n va, u r an n st nde n a r la. (A. Cafero lu 1940 s. 45).

yukarya do ru bymek: Ma rt ge l i r g e lme z dal la r patla r, va r g ide rl e rd i yuka r yuka r. (F. Baykurt 1971t s. 348). v , b. cv .

mnada sra, had: k z l e r i pek da rtaklama. Moto ra ben z eme z. O n la r z g y bi l i r l e r. (S. Kocagz 1954 s. 61). Al la h mu hafaza etsi n! M ustafa, sen i z g ide n kt n temel l i ! (Kemal Tahir 1957k s. 343). kr. i z g i roman . z , b. c z . z k, b. c z k . z kt r , b. c z kt r .

ib

447

ifte

i b, b. cip II. (Argo) i bek beki H. Aktun 1990 s. 74 < bek i kelimesini tanlmaz hale getiren metatez, b. alb z . Kole ra da gve n l i i mu hafaza etmek i i n dola an Kaan 1990 s. 72). AD. i b i k /ip i k alk DS 1232, ibik al alklamak TS 910 < apk /apuk a.m. fiilinin varyant. i b in, b. cib i n . EO. ici i ge e, b. ec ik . ii r i b i o m ananeye bal bir kadnn, hi beenmedii, fazla asr bulduu gelinine lyk grd bir sfat, belki rfnt < affektif, uydurma bir kelime. imdiki l e r a nala r n sayyo rla r m? O n la ra gste rme e , be e ndi rme e l z um g ryo r la r m ? K e nd i
ba la r na buy ru k, bi r ta ne i i r ib i om bi r ey bu l uyo rla r, ke nd i ke nd i l e ri n e ka ra r ve r iyo rla r, ge l i n gvey ol uyo rla r. (smail Galip 1932ed s. 7).

O. ii l ya talyann Siilya adas < t. Sic i l ia < Lt. Si c i l ia < Yun. (Sikela) a.m. M esi n e adala r na ve i i lya yak a lar na u ra n ub ... (Sel nik 1989 [1599] I, 93). i f, b. i ft . O. i faide ne faydas var? nafile < Fa. i ne? ve f yida fayda. i te n ge t ikte n son ra, bade ha rab lbasra, n e ha lt ett i imi an lam tm ama i faide! (S.M. Alus 1944 s. 82). B u n la r muvakkaten diye bi rb i r l e ri nd e n ayr ld la r.
i faide k i muvakkate n de i l m ebbeden ayr lm oldu la r.

ibek le r, kahve re n g i e lbise l e r iy l e F i l Hamit i n atlyesi n e yana p i e r ide dn e n te z gha gz ge zd i rd i l e r. (M.

(Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 1112). i f ita, b. f uta . i ft /i f I (isim olarak) b.m. (ikilik) < ci ft /c ft ; /t / yitimi iin b. abdest II /aptes 1. M et i n i n b yk la r na bak n 86). bir erkek ile bir diiden oluan iki e:

bykla r na, dudaklar n n st nde sank i bi r i ft mum yan yo r, yle pa rlak, kv l c ml . (Ya ar Kemal 1976 s. Caddede ge zmeye km baz ai l e l e r, bi r i k i de sevi e n i ft g r n yo rd u. (D. zl 1963 s. 10). tarla srme

ii: B e rek et ve rs i n , ak am z e ri i fte n d ne n kyl l e r tarla srme ii:

AD. ie/i re kk parmak DS 1203 < ocuk dili veya ekspresif kelimelerden. Tek bi t ne i r e ba rn n u zatda yssk dah a ym! (A. Cafero lu 1948 s. 107). iek I b.m. (aa ve otlarn renkli ve kokulu ksm; mevsiminde iek aan ot) < ET. ek a.m. Clauson 1972 s. 400401. B u g e z va r cak mec l isde n c iycek ve y mi o u r lasu n g et rs n. (Ferec 855/1451 v. 242b). Mecazi mnada gzel kz veya kadn:
Bak yo rsu n k i piyasa malla r nda n de i l; yksek, nadide bi r i ek. (S.M. Alus 1944 s. 33). Mstehzi tonda: Hel e bi rka sen e daha gesi n, g r n z n e i ek o lacak! A rt k mekteple rd e f i l n da adam olmaz. (R.N. Gntekin

retme n ve mu h ta r n imdadna yeti e rek y z l e ri n i ka ra ka rtmadla r. (H. Aytekin 1945 s. 77). i ft ub uk O, ka rs kadar yoru lmaz. Yo ru lsa

(F. Baykurt 1971c s. 335). i ft s r tarlay srmek, topra srmek Meninski 1680 I, 1624: Kose n i n g ars na: Kose n rde ? d yi so rmu la r . a rs da: u depe n i n a r h a s nda it s r yo. d mi . (A. Cafero lu 1943 s. 84). iftilik yapmak, ziraatla geinmek: B u sze R m l i n
yo ru lsa ift ub uk zaman yo ru l u r.

begle ri r z o lmad la r. An u n r z o lmad la r: Ege r B e l rad fet h o l u na cak o l u rsa bi z e i ft s rmek l z m ge l r d di l e r, z r ay r y rd e d man umu z k a lmad. (F.

1944 s. 133). i e i bu r n u nda ok taze, yepyeni (daha iei stnde duran salatalk gibi): En
i e i bu r n u nda zamanm, en f iyakal ve yosma devrim, e h reman et i n i n kanta r ida resi nde ktipl ik vaktimdi. (S.M. Alus 1944 s. 12). i ek ime n ayr imen: K rla r n tad ge l iyo r. i ek ime n sa rd topra n y z n . (F. Baykurt 1967a s. 45). i e e d u r iek ama

Giese 1929 [890/1485] s. 138). i ft /i f II (sfat olarak) iki tekten ibaret, iki misli < 1 i ft / i f I. /t / yitimi iin b. abdest II /aptes . i ft mi, tek mi? (oyun ismi) Meninski 1680 I, 1630. i ft dik i ifte diki; (mecazi mnada) iki misli, ok fazla:
B e n memn u n um o ba ka, zate n g n l m yoktu k itapta k tta. Liseyi bi l e i ft dik i zo r la. (P. Kr 1987 s. 72). i ft kal e sant rfo r oyn uyo r umdu r.

mevsiminde olmak: ok su ve rmeye gelme z. i e e du rmala r yak n, be l l i . (Peride Celal 1985 s. 31). i ek gibi bakml, tertemiz: Adetti r. K z la r ke nd i l e ri n i be end i rmek i i n evl e r i n i i ek gib i t uta rla r. (Y. Ahskal 1944k s. 33). iek II hastann cildinde grlen kabarcklar; bu kabarcklar husule getiren sari hastalk < ET. ek a.m. Clauson 1972 s. 400401. B i r g l ist n
mel h a tdu r k im ol r yy lat f | N evbah r a a g re y z i n i ek bozm h a r f. (Z t 1970 [16.yy.n ilk

futbol ma; Son ra i ft kaleye ba la r z. B e n (Orhan Kemal 1949b).

i fte I (sfat olarak) iki tekten ibaret, ms. i fte hamam erkeklerin ve kadnlarn olmak zere iki ayr ksmdan ibaret olan hamam. i fte i fte ok sayda, mteaddit (kr. i fte r i fte r ): < Fa. c i fta /c u fta a.m. H a n m h bi z l e re bak a r m ya? i ft e i fte dostla r sa olsu n! (Mah m d Yes r 1928 s. 120). i fte k t l esrarl sigara: Nas rl , kocaman
avu c u nda ufalad es ra rla kal n bi r i fte k t l sa rd. (Orhan Kemal 1954b s. 197). i fte ka rde ko ??

yars] II, 141). i ek boz u u iek hastalndan yznde yara izleri kalm (kimse), opur: Ayakta,
k r by k l , i ek boz u u b i r bey, f ld r f ld r, et raftaki ha n mla ra bakyo r. (S.M. Alus 1933p s. 77).

(O.C. Kaygl buna sadece cinasl bir tulumbac tabiri der): Eh, bi r g n o l u r b i z im de si z i n mahal leye
yol umu z d e r; o zaman i fte ka rde ko ar z i n al lah! (O.C. Kaygl 1938a s. 62). ifte k um ru la r

AD. ii l i solucan THASDD I, 347 (DSde yoktur) < Grc. tsitskn i ? stedi bi su. Kocakar get u rd i, a a, bi ku rt l i
mu rt l i bi, o sol i can la va r ya bi z um o hang i ta la ru n alt na, i i l i , o i i l i l e rd e n, e f e nd i, eyle i i l i l e rd e n i i n e g et u rd i. (T. Gnay 1978 s. 199).

birbirinden hi ayrlmayan kimseler

i ft e kum ru h em i re l e r. Ya n i M emn u n e ve M es r u re ha n mla r, ge n e bi r r n ek yeld i rme g iymi le r, bi r rn e k ba rt rtm le r. (S.M. Alus 1933p s. 185). ift e

ifte

448

ivit

n ra /c i fte na ra

birbirine

bal

iki

kk

dmbelek:

Val ide bend i n i n ke na r nda yemek yedik; z u r n a, c ift e na ra, z i l l ima a ald rd k; K pt k z la r n oynattk. (S.M. Alus 1933p s. 236). Zarf olarak: O saniye kalbim ifte a rpt.

O. i ga reto sigara < t. ciga retto < Fr. c iga rette a.m. Bu kltme eki iin b. alborata . B i r e l i nde u fak
iga reto, dige r e l i nde masadaki bukaldan bi ra doldu r up i iyo r id i. (E. Misailidis 1986 [1872] s. 772).

(S.M. Alus 1933p s. 123).

i fte II (isim) iki arka ayakla tekme < ifte I.

Er k uy r uk d n ya a y re nd i. B e h iyme sm idi. B i r n i c e i fte eyl e dok u nd u rd k i k o va rsu n ! (Ferec 855/1451 v.

EO. i g i d (okunu kesin deil) topallamak < ET. k it /k t dizini bkmek Clauson 1972 s. 414 (?).

235b). k: Ke f h t n yapayd ik i h a mm m ege r, |

B e n a n g rmesi n e n em var ise v r r id m. | B i r is i i fte, bi ri yal u u z o layd an u , | Hel e be n va rub an u c ftesi n e g i r r id m. (M. avuo lu 1970 [16.yy.n

D di varu k o vu t z b u yig idi, | Ki bu ndan gide ig id i ig idi! (Meh m ed 1965 [1398] s. 244 no. 7904). G ide rd i g rd i ob n bi yig idi, | Y r rd i l k i n ak s ay ig idi. (a.e. s. 246 no. 7977).

i gz in , b. e zg i n . i /i y I pi memi < ET. ig a.m. O rda o avratla r c kfde y rdu la r, bi r tabak sk d la r. (A. Cafero lu 1945 s. 159). gz kama tran (aydnlk veya renk hakknda): ki nd i g n e i n i n g z l e r alan iy aydn l
i i nd e bi lmedi i sokakla r yabanc yabanc dola mya mecbu r o ld u. (R.H. Karay 1940m s. 34). O nbe , onalt ya la r nda gr n e n, i beyaz de ri l i, ak r g z l oc u k yar ya rya o rtaya kt . (. Tarus 1961 s. 216). Sal n cak la rda mi n imi n i o c uk la r bi n t rl iy re nkt e e lbise l e r iy l e a r a r sal lan yo rla rd . (Sabahattin Ali

ba] I, 29). i fte /c i fteata r iki namlulu tfek (hayvann vurmasndan silh ismi olmas iin kr. tabanca ): Uzand, i ftesi n i ald ambardan. (M. B a aran 1992 s. 100). Hemmen Goc b l i nd e n i fte atarn ek ip del i a n n ya d h tmi . (A. Cafero lu 1943 s. 6). i fte l i anszn ifte atan, arkadan vuran, tehlikeli: Byl e kad n la r i fte l i o l u r la r. (Musahipzade Celal 1936kd s. 9). O. ifte III muvazene (?) < Fa. c u ft ayniyet, denklik.
N i c es i y ld rm gibi g ide rke n bi r aya n k a ld r ub M evl ev g ibi yl e sem de r k i as l vec h i g r nmeyb yi n e i ftesi n i bozmadan k a yar. (Evliy eleb 1314

[17.yy.] III, 334). i fteatar, b. i fte II. AD. iftel i k /i ftelek zpzplarla niana atma oyunu DS 1952 VI, 54 < ifte ve e l l ik zpzp. Nomen abstractum yapan l k eki iin b. a rl k . Hac
A hmet yalks n s k lamakta ike n geyik l e r t ut u mu la r, lki n Hac A hmet h eme n atmyo r, boyn u z la r bi rl e si n de do ru lmasn d iye bekl iyo r. Tam dedi i ye re i ft e l ek gib i akyor ve vu ruyo r. (Y.Z. Demircio lu 1934 s. 112).

1937k s. 36). Mecazi mnada talimsiz, acemi TS 911: S l eyman aske rl i i nde tabu r a sym , Tabi , o n u i e ka rm la r. (F. Erdin 1948h s. 70) (zarf) i i / iy iy pi irmeden, tabi halinde: D uyarsa
val la h i be n i iy iy ye r, ablac m da bo ayp soka a atar. (S.M. Alus 1944 s. 59). i l ik grgszlk: Hemen yiyecek gibi g z dikmek i l i kt i r.

(S.M. Alus 1944 s. 158). i l i i n e grgszlkten, patavatszlktan (tabirin ekli iin kr. k rl n e ): Can m, ben f e na
demiyo rum. Se n i n i i nde kt l k yoktu r, i l i i n e sylemiyors u n e lbet. Ama ... (Tark Dursun K. 1957r s.

53). i /i y II ebnem, ih Meninski 1680 I, 1688 < ET. ig nem, rutubet. Sal i h o rada kaskat kesi lmi , kay n Kr. V. i III, b. . i de hnnap (aac ve meyvesi) < ET. yigde a.m. Clauson 1972 s. 202; kr. i de , . i dem/i y dem/i dene bir iek ismi < ET. igdem bir icek ismi Clauson 1972 s. 414. S a ru c igdem
old yana u g l i . | G n e m uyak m a a t utd yol .

i ftena ra, b. i fte I. i ftenara b i fte I. i fter i fter her seferinde iki tane < i ft II + saydan letirme saylar (numerale distributivum) yapan e r eki, b. alt ar- . B i r i n c i k a r la r n
z e r i n e i fte r i fte r evl e n e n e rk ek le r yok mu? B i r ke r e o bah t s z l a u rayan k a d n la r h l l e r i n i g z n n e geti rse n i z e! (H.R. Grpnar 1927n s. 227228). B i z im i fte r i ft e r h i zmetc i l e rim i z yok ya!

omu rgas na e l l e ri n i ge i rmi , sabaha kadar kald. Sabaha do ru st n e i ya m . (Ya ar Kemal 1976 s. 462).

(H.R.

Grpnar 1926b s. 523). i fthane fuhu yuvas < ift I ve ha n e ev, b. abdesthan e /aptesha ne . Dand dedik le ri i l l et, balo dedik le ri i ft ha ne l e r i nsan ba tan ka r r. (smail Galip 1932b s. 20). i gan ingene mzii diye bilinen tarzda paralar alan algc < Fr. tz igan e < Mac. c z igny ingene. B elki c an kelimesinin kognat. Pariste komedi l e r, Gvemli 1949 s. 113). Ku lak la r n n tek i n e ha lka kpe 65).

(Ferhengn mei Sad 1340/42 s. 78 no. 957). Papatyalar, s a r s a r aan i de n e l e r ... (Ah m ed R sim 1316ge s. 48). i i d /ci y it /i v it pamuk tohumu DS 125051 < ET. ig it a.m. Clauson 1972 s. 414. / / /v / de i imi iin b. avu l . Vak t iyl e bu ra la r b u day, a rpa, yu laf, ig id,
toh um almazd. Evi t a l na doldu r u rd u k , s u nd u rmaya st ste y a rdk . (Mah m d Yes r 1928 s. 295).

B e r l i nde ha i l e l e r, | Lond rada d ramlar a rt k k u cak ku cakt r. | Baz ge l i r Pe teden iga n o rkest ras ... (Z. tak l e rk ek l e r, keman la r n n yaylar ndan s z l e n bayg n iga n m z i iyl e mestti l e r. (N. Bucak 1994 s.

ekirdek, tohum:

Be nd e n se lm syle, bi nan n alt ndan b i r avu top rakla h e r a atan bi r c i it ve rs i n l e r. (U. Gnay 1975 s. 399). ivitsi z meyva

(B.A. Yankolu 1943 s. 132). ok ufak, deersiz ey: le bi r im za


de rl e r de, | E z, oyn u nda bite r.

iil iil

449

ile

ve re j ekse n k i, bi r k imsen i n b i r i id i n i a ld sa, sen i si nsi l e n i kese rem. (A. Cafero lu 1942 s. 27).

tepel eme meyveyle yk l a rabala r pek g r nmyo r.

(A.

zyalner 1991 s. 96). i k let/ci k let/ k let/j i k let bir eit sakz < j ik l et < Fr. j i c l et a.m. (/j / > /c /) iin b. abaju r /abaj r . ik l et i 1956 s. 45). Kayk lm koltu u nda bi r k z | i n e r c ik l et. (B. Necatigil 1956 s. 71). He r ac y c ik l et 12). AD. i k l i / k l ember (ocuk oyunca); simit DS 1170, 1212 < Yun. (kyklon) halka Ch. Tzitzilis 1987g no. 278. /k / / / iin b. ank r . i k o lata b.m. (kakao tatls) < okolata . On pa raya gbek
atan bi r Z e n c a rbda ik o lata gibi t a tl bi r bi r u n v n la bi l e rc e l i ra k a zan r. (H.R. Grpnar 1336k

i i l i i l, b. c l c l . i in, b. e i n . i it, b. i id . i ne, b. eyn e . i ne, b. iyn e . i nek, b. iyn ek II. i nem, b. iy nem . i nemi k, b. iyn emik . AD. i se /i s i I/i se ince ince ya mak (ya mur hakknda); y, kr d mek, terleme e balamak DS 1211 < i / iy II + isim/sfattan fiil yapan se /si genilemesi, kr. garipse, susa . K a t k a ra yd, ya mu r dah isedi. (Ferec 855/1451 v. 73a). Kr. s / i si . i s i - II, b. s-. ih, b. i . ih le bir balk cinsi < Yun. / (tsh l a/tskla) a.m. D.J. Georgacas 1978 s. 134. Balk isimler iin b. akya . O. ihre ehre, yz < Fa. i h ra a.m. G e r i h re i vas le g l saas | B bh e me n h e z r o las . (Ferec 855/1451 v. 204b). O. ihreg ster o l yz amak, kendini gstermek < Fa. i h ra yz ve g ustar seren, tehir eden.
Ge rekd r k i h id i n us ret u z a f e r u z ta n i e ve c h i l e i h re g ste r o la. (l 1982 [1581]II, 122).

bu memlekete i l k n c e be n g et i rd im. Ame rika n ek zant r i k danslar n b t n stanbu la ben rett im. (C.F. Ba kut

i n eye re k ka r layan ve bi r omu z si lkmesiyl e ge i ti re n k z la rdan bi r i o lmu tu son u nda. (M. Mungan 1999 s.

s. 54). B isk i ve iko lata taba n ka rd m. (M. B alaban 1959 s. 66). i l I yzde olan kahverengi benek < ET. i l deride bir darbeden husule gelen rk, bere Clauson 1972 s. 417. Nas l adam idi bi l r misi n ? yle bi r i l y z l adam idi. (. Elin 197778 s. 208). i l II alaca renkli, benekli TS 919920 < i l I, G. Doerfer 1975 IV, no. 2026. [K a pl umba a] i l yumu rta la r n b rakm t uk u r u n i i n e. (F. Baykurt 1967k s. 193). i l III eti iin avlanan bir ku, bir cins keklik TS 919 < belki benekleri iin i l Iden, kr. Clauson 1972 s. 417. yle k o rk a r ba n g re n c h i l , | N it ek im b zdan bi r alay i l. (Z af 1950 [1555] s. 138). O ld i l
yavrus g ibi t r u m r | H a yl i c e r r r rd i d yi n e Fi re n g. (bn Kemal 1957 s. 248).

O. ihresay o l yz srmek, hizmet etmek < Fa. i h ra yz ve s y sren. Eben an ceddi n b b


sa detle ri n e i h re s y olan be ndeg n b h i r l i h l s ... (l 1979 [1581] I, 158).

i l IV parlak (bilhassa tedavle kan yeni baslan paralar iin kullanlrd: i l ake, i l a lt n ) < i l II ?
lk anda dikkatimi eke n ey, Hace ri n ge l i n tac n and ra n ba l o ld u. B u ba l k t r l p l la r ve i l bon c uk la r la ssl yd. (F. Erdin 1955 s. 34).

AD. ihr it ekirge DS 1212 < Yun. (dial.) (tih rtes) a.m. Ch. Tzitzilis 1994 s. 199. AD. i k /ci k ak kemi inin ukur taraf, bk tarafnn kars DS 1212 ( i k, cak, ck, c i k, c ik e, k ) < ET. i k a.m. Clauson 1972 s. 413; kr. zb. ikka (UTIL 367), Krg. ik / i ge (K.K. Yudah i n 1965 s. 862 ve 860); Mo. ox (G.J. Ramstedt 1935 s. 8). [ik ak ise yznn ad ise, bunun varyant c uk (b. c uk II) daha ok an d me halini belirtiyor olabilir].
Erk ek le r i n ik yan , tk yan ! diye a k attk la r bi r gec e n i n sabah nda ky n o n bi r it i me za rl kta l bu l u nd u. (L. Tekin 1984 s. 42). A n di er yzleri

AD. i l V topraktan yeni kan bitki, ekin DS 121213 < Erm. c i l a.m. M. Ohannessian 1925 s. 389. Kr. i l l e n . AD. i la r /a lar kpek bal na benzeyen bir eit balk DS 1049, 1213 < Yun. * (*skyllrion) Ch. Tzitzilis 1987g no. 481. /ky / / / iin b. ank r . i l b i r, b. c lb r . i l b u r, b. lb r II. i l i l ldayan, alacal, bol (para) < i l IV (mna younla mas iin yaplm i l kelimesinin tekrarlanmas): i de bi r ka saat evvel an n eml e ha lamdan ald m i l i l seki z l i k l e r l e dol uve rmi ti. (Y.K. Karaosmano lu 1957 s. 3132). i le I dervilerin kapanp yar a yar tok ibadetle geirdii krk gn < Fa. i l la / i la a.m. [ i ha l / i h i l krk]. N e d di i itd mi ol ke l l ey i | k a r u r i k e n

iin b. al II ve a III, bk /bke , dve ve tk . i k i l, b. k l . i k ita bir muz cinsi yahut bu isimde bir irketin ithal ettii ve satt muz < sp. ch iq u ita kk (mennes), K ivic i, ana nasc, Hi ndistan cevi z c i ,
ik itac (maymun ma rka mu z satan la r) o rtal yl e doldu r uyo r k i, a rala r nda, kavu n ka rp u z la eftal i ... gibi

ile

450

illen

z h ide c i l l ey i?

(Ferhengn mei Sad 134042 s.


He rk es budala m? 1 Mays g n l o ,

g n , i l ek e de n e i n e t ut u na rak, d t yol la ra.

(N.

14 no. 178).

Bucak 1994 s. 88). AD. i l ganat yz liralk banknot < i l parlak ve ga nat kanat; bu tesmiyenin sebebini anlamak iin o senelerin yzliralklarnn grnn aratrmak lzm. B e tan e i lga nat gide r b u i e. A a gu rta rmaz. Be tan e, h emi de bt n . (F. Baykurt 1961 s. 121). AD. i l i k I at eerinin altna konulan kee DS 1218 < Yun. (kilkion) Kilikya kei klndan yaplm kaba bir dokuma Ch. Tzitzilis 1987g no. 207. /k / / / iin b. a nk r . AD. i l i k II diilik organ DS 1218 < Erm. dz i l i g < EErm. tsi l ik bzr, klitoris M. Ohannessian 1925 s. 390, R. Dankoff 1995 no. 299. i l in gi r anahtarc, i l in ger /i l in g i r Meninski 1680 I, 1642 < Fa. i l i n ga r a.m. [ i l i n ?? + ga r yapan, b. afe rideg r . O g n bi z im kom u i l i n g i r i n Z iya i l e
spay yi n e R um meza rl na do ru gt r rk e n alay etmek istemi ti bi z iml e . (M. zay 1957 s. 61). i l i ng i r sof ras

kasvetl i ye re kapan p i l e ka r r m ?

(S.M. Alus 1933p s. 7). uzun sren eziyet, bitmek bilmiyen zahmet:
imdi otomobilde, tre nde bi l e h issedi l e n b u sk nt o zaman la r atta ve a rabada daha iddetle d uyu l u r, yolc u l ukta gz ve gn l mtemadiyen i l e dold u r u rd u .

(R.H. Karay 1940g s. 123). i le II, < i l e I yalnz baz tabirlerde: i l ede n k rndan kmak < ekseriya i l e I ile izah edilir (ileden kan kimse ok sabrsz veya sinirli olurmu ), fakat bu izah mukni deildir; acaba kelimenin baka bir mnas ( i l e III ya da i l e IV ( i l l e ) yay kirii) m kasdediliyor? A rt k itt ifak
r i l e ka ra r ve r i lm i ti: Ltf iyi, y z g z a lmadan, bi r n evve l evl e nd i rmek; i l ede n kmadan eve ba lamak; ayn zamanda m r vvet i n i de g rmek. (S.M. Alus 1934

s. 41). sarho olmak: t i, it i, i l ede n kt . (S.M. Alus 1944 s. 183). edepsizlie balamak:
A rabac la r bi l e i l ede n km , o da boyu na duduya marda. (S.M. Alus 1933p s. 161). delirmek: Baksana adamca z n ha l i n e: K rk y l l k sakal n bi l e kaz tt . Valla h i i l ede n kt ; bi l la h i z rd e l i, mork e r rak i old u! (S.M. Alus 1934 s. 276). i l ede n ka r birisini

rndan karmak: stanbu l b u! N e l e ri n g z n amam , N e l e ri i l ede n ka rmam ? (S.M. Alus 1944 s. 175). i le III iplik kangal < i l l e . 95). AD. i le IV geni lik, en DS 1214 < i l l e. AD. i le V salk, i manlk (hayvanlar hakknda) DS 1214 < i l e I (hayvanlarn besiye konulduu mddet dervilerin ilesine benzetilir). i l e l i besili DS 1215: Pa an n at n get i rd i l e r. a r n sepet gimi i l e l i . (A. Cafero lu 1945 s. 137). i le VI, b. i l l e . i le (ya mur) iselemek < ET. * ig le [c ig nemli, ya Clauson 1972 s. 413, + sfattan fiil yapan l e genilemesi]. Ya mu r i l ese de i l emese de, Hilde, Se i n e k ys ndaki u l u a ala r n alt nda dola makta. (A. lhan 1957z s. 163). O. i lehane/i l lehane dervilerin ile iin kapand oda < Fa. i l la h na a.m., b. abdestha ne /apteshan e . . i lek b.m. (maruf meyve) < ige l ek vs. ekillerde Tk. dillerinde yaygn (G. Doerfer 1967 III, no. 1110, M. Rsnen 1969 s. 202). A rnavutky i l ek ta rlasyd o zaman la r. (N. Gngr 1992 s. 93). i l e i avu la yiyi im gazete l e ri n bi ri n c i sayfas na kt . (M. zg 1992 s. 214). i leke her zaman ile eken < i l e + Fa. ka eken, b. abke . B u g e l i n l e r, b u i l ek e anala r k i h e r k t l ktan,
h e r k u raktan, aske rl ikt e n son ra mi l l et i ye n i ba tan f k rt yo rla r . (F. Baykurt 1967k s. 358). Son ra bi r Boyu na den i z k ys na gidiyo rd um. G n l e rc e, da lan ipek i l e l e ri g ib i ok ayan, i nsan i n c i tmeye n k umla rda y r d m. (A. Kutlu 1995 s.

1. A leather wallet that opens out to serve as a table. 2. A very frugal repast. Redhouse 1890 s. 729, improvisierter RakTisch F. Steinherr 1932 s. 185: e h r e f e nd i i l i n g i r sof ras n n
ku r u ld u u kame riyede iskemlesi n e ot u rm u , rak i e le ri n i bu r n u na yakla t rp kokl uyo rd u. (S.M. Alus

1933k s. 11). AD. i l k i m kk zm salkm DS 121819 < c ng l a.m. (veya onun bir varyant) ile salkm kar mas. Bu birleik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola /acabu la . z m ve ri n oc u k la ra! B i re r i lk im z m ve ri n! (F. Baykurt 1967k s. 40). i l k i, b. u l k i . O. i l le bez veya kuma ls < Barkan 1943 [16yy.] s. 303e gre kelimenin yazl [ i ] h l e dir, yni Fa. i h i l krk ile alkal olmal. Bugnk Fa. l l dokumaclktaki atk ipliidir H.E. Wulff 1966 s. 340. Asl mnas i l la yay kirii. Fakat lde ve B arkann nerettii kanunda iplik deil, kuma lsdr. Ve Neme c n ib i nde n ge l e n y z c i l e (C i h l e )
isk a rlat d an k i e l l i e nd z e ola. ik i y z ak c a gm rk al na.

(.L. Barkan 1943 s. 303, K n nn mei Budun ve Esteron, 1570). Ke z l ik u k a as n f n u dah tezghndaki taran boy ls: On i l e t a rak . (M. Ktkolu 1983 s. 212). Kr. i l e I ve i l e III. i l lehane, b. i l e ha n e .

y z i l l es i isti m l i sel t nde n ba lan ub me r da n i h yet bu la. (l 1956 [158687] s. 201). dokuma

AD. i l len yeermek, imlenmek DS 1219, K. Emiro lu 1989 s. 7071. < i l V + isimden birey ile donanmak mnasnda fiil yapan l e n genilemesi, b. abaplan- . Yaz ge ld i k r, bak. yi n e i l l e nd i hyk l e r. ( lib Pa a t.y. [1911] s. 21).

illi

451

imile

AD. i l l i hapishane DS 1219 < Yun. (kell) a.m. < Lt. ce l la. hcre Ch. Tzitzilis 1994 s. 202. i l p i rt i, b. ci lp i rt i . AD. i lte ilte, minder DS 1221 < i lte kelimesinin varyant Ch. Tzitzilis 1987g no. 441. Mna bakmndan daha az uygun baka bir ihtimal: Fa. i lta a thick doubled coat for soldiers; a coat of mail F. Steingass 1930 s. 898 [ i l < i h i l forty ve tah kat]. AD. i lt i k d m kadn DS 1221 < Erm. lt ig gueuse M. Ohannessian 1925 s. 763, R. Dankoff 1995 no. 639. AD. i lt i yan/elt i yan alvar DS 1220, Meninski 1680 I, 1639 < i n t iyan kelimesinin varyantlar. Uku r n z b fo ra e lt iy n eyled i. (P.N. Boratav 1995 s. 162). i m I ayr tekil eden basit yeil ot < ET. im veya m a.m. Clauson 1972 s. 421. Kelime ile yakn alkas olduu kabul edilen, fakat bu alkann mahiyetinin henz tam olarak aydnlatlmam olan ime n kelimesine baknz. imdik i b u k u rak,
im ay r ayr imen: yle diyo r ama dava r devi n gt rme dedi i aksi yoldan gt r yo r. Bak yo r k i im ay r h e rk es zevkte. oban la r de n ek saklamaca oyn uyo rla r. (U. Gnay 1975 s. 371).

AD i md i imdiklemek DS 1222, TS 921 < kr. Mo. imi a.m. M. Rsnen 1969 s. 108. i md i k b.m. < imdi + fiilden nomen actionis yapan k eki, kr. c imcik . o c uk l u umda ben i yakalad n zaman ya bi r y um ruk vu r u r, ya bi r imdik atard n. (C.F. Ba kut 1956 s. 141). imdikl e- birisinin etini cann actacak ekilde parmaklarla sktrmak: On la r
bi z im etekl e rim i z i kald ryo r la r, mememi z i g rmek istiyo rla r, imdik l iyo rla r. (D. Asena 1987 s. 15)

AD. i md in isteksizce yemek yemek, azar azar ve acelesizce bireyler yemek DS 1222 < imle n fiilinin varyant. /l / > /d / deiimi iin kr. kt rd e, pat rda . Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . Batakl kta imdi n e n bi r ka balk l kanat rp p havaland . (F. Baykurt 1961k s. 95). AD. i md i r I ykamak DS 1222 < im fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . o c uk l u la r, 181). i md i r II imdiklemek < imdi fiilinin varyant (belki BSTTde kk di ile fiilerin allmam olduundan). Kol umu imdi rd i Edip. Yapma lan l ebl ebi c i, r t ec eksi n! dedim. (M. Buyruku 1982 s. 82). Pol is kol u ndan imdi re imdi re ek iyo rd u. (O.N. Atmaca 1950 s. 12). AD. i me balk yavrusu DS 1223, R. Dankoff 1991 s. 27 < ??. i men ayr, mera < ya Fa. eme n in varyant, yahut ET. imgen a.m. Clauson 1972 s. 423, fakat Fa. kelimenin Tk.den eski bir alnma, ET. kelimenin de bir ran dilinden eski bir alnma olduu dnlmtr; kr. emen II. i cek l e r am la rd. ime n l e r di z boyuydu. (Ya ar Kemal 1976 s. 369). (Halk dili) i mend ifer demir yolu < Fr. c h emi n de f e r a.m. [c h emi n yol, d harfi tarif, fe r demir]. Kelime bandaki / / / / geli mesi iin b. akal . Halk etimolojisi ile husule gelmi , b. atl u karaca .
He r ayba yolc u edi ld ik le r i nd e imend if e r l e d rt saatte su ba na, doku z saatte de yaya ola rak ky n e varyo rd u.

be ikteki l e r i emz i ri rd i. Daha byk l e r i e tut u l u r, bi r ma rapa suyla k la r imdi r i l i rd i. (Re at Enis 1944 s.

atlak yaylala r vaktiyle ... ba lar, bah e l e r, iml e r, i ek l e rl e s sl idi. (Mahmud Yesari 1930 s. 13). AD.

i m II topran katla m st tabakas < im I. Top ra

oyup s r n e re k g i reyim deye d nd m. Emme toprak im tutmu . Oyu lacak gibi de i l. (F. Baykurt 1967a 294).

(sfat) kat. sert: Ve K a n i ja k a t: bi r k a t im t o p rak; yuvalak l a r k r tme zdi. (Abdlk dir 1054 v. 135b). i m III pastrmann zerine srnen emen < eme n ile ime n kelimelerinin ses ve mna yaknl na dayanan kar ma. iml i, sarmsakl past rman n kokusu b u rn um u z u n d i re i n i k ryo rd u. (F.C. Gktulga 1943 s. 47). AD. i m suya btn vcuduyla girip kmak DS 1224 25, TS 921, R. Dankoff 1991 s. 27, Meninski 1680 I, 1654 < ET. om /m a.m. Clauson 1972 s. 422. B u
kumsal la r yaz n n e iy i o l u r. Han mla r, ef e nd i l e r ka r. o c u k la r de n i zde ime r l e r. (Aka Gndz 1940 s. 210).

(Umran Nazif 1948y s. 60). i men canl bir yeil renkte < imen + isimden renk sfat yapan eki, b. alt u n . B u saf, mu hte rem kadn,
k na l sala r n n z e r i n e k u ndaklad ime n t rt l oyal arab yemen is iyle ... hl gz m n n nded i r.

i ma, b. ma . O. i mazi oha bir eit kuma Meninski 1680 I, 1647 < ?? Meninskinin verdii Almanca isimler K remesi n , Tsc hamasin Tk.den gemedir, birinci k rm z dan, ikincisi imaz i den. Ba ka mehazlarda bulunamad. i mba l o, b. embalo . AD. i mb i le ucu sivri de nekle hayvan drtmek DS 1221 < Yun. (tsmb) a.m. Ch. Tzitzilis 1987b s. 107. i mi , b. mg .

(H.R. Grpnar 1938 s. 7). i mento b.m. (in aat malzemesi) < t. cime nto a.m. G. Meyer 1893 s. 35. Ta la r k r ld . K um, ki re , tahta, saman, ime nto ta nd . (A. zakn 1989 s. 75). AD. i m i d i beyin DS1223 < Yun. (simid a) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 472, 1994 s. 205. / / / / iin b. eke l eve . AD. i mi l de /i mi le fsldamak DS 1223 < ses taklidi fiillerden, ses taklidi kelimelerde / l / veya / r /

imla

452

ini I

olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . u l na bi eyle r imi l emi . (A. Caferolu 1943 s. 84). i m la, b. cimla . AD. i mle /i mne otlamak (koyunlar hakknda) DS 1225 < im I + isimden fiil yapan l e genilemesi (ikinci varyantta assimilation vardr). i m len azar azar yemek < iml e fiilinin medialereflexivum hali (b. ac n - II ). Bu, koyun otlar (imleri) teker teker ekip yer, nasl ki u Ustura bilmecesindeki koyun: B i r t epede im im otla r. (N. Gngr . Ozano lu 1939 s. 73).
A rkada larla yemiyece im! bi ra z tebe ri iml e nd ik; yemek

parmakla r nda n t uta rak g l e oyn ya y r yo rd u.

(Reat

Enis 1944 s. 291). AD. ind i k /nd i k kk mikdar DS 1227 < imdik kelimesinin varyant. bi r nd ik azck: O lan bi r nd ik yemi , ge ri kalan n o rda bu ra h m i . (. B eysano lu 1966 s. 171). AD. inedur iri gzl kalbur DS 1227 < Biz.Yun. (sinyatrion) a.m. Ch. Tzitzilis 1987b s. 107. inekop, b. i nakop . inerarya/ineral ya bir bitki, Cineraria maritima < t. ci n e ra ria a.m. G. Meyer 1893 s. 29. t.dan gelen ya eki iin b. ablatya . ineya, b. ci n eya . AD. in gan/Cin gan/in gen/Cin gen ingene DS 978979, K. Emirolu 1989 s. 71. < Yun. ' (Tsingnos) < Biz.Yun. ' (Atsinganos) a.m. < ' (Atnganos) (kabile ad) N.P. Andriotis 1983 s. 43, E. Kriaras 1973 III, 324325.
i n ge n k sm mmk n yok, yo ru lmaz, ne fesi k esi lmez. (Kemal Tahir 1955s s. 108). C i n g e n n e r h eme n z v rip alt u n u al p gide l l e r.

(S.M. Alus 1934 s. 197). gizlice bir yiyecein tadna bakmak: Usta bizde n pisbo azd r.
O mut lak b u radan b i r k a k r n t iml e nmi ti r. G rm gibi bi l i r im, d u ramaz. (H.R. Grpnar 1339 s. 99).

AD. i mp on piston, suyu fkrtan aygt DS 1225 < Yun. (zampna) < t. sampogna gayda, ddk Ch. Tzitzilis 1987g no. 129. i mren, b. em re n . i m i r bir aa eidi < im i r kelimesinin dissimilation lu varyant; Kelime bandaki / / / / geli mesi iin b. akal . Bey z im rd e n sak a l t a ra . (M. Ktko lu 1983 [1640] s. 212). AD. in I omuz DS 1225 < e i n / i i n kelimesinin varyant. Ke e l tokma i i n i n e al i, yola d i. (. B eysano lu 1966 s. 174). AD. in II doru, hakik, tam TS 922 < ET. i a.m. Clauson 1972 s. 242. i n ak am tam akam vakti DS 1226. i n sabah / i n se h e r hakik tan (kr. subh i sadk ); sabah erkenden DS 1230, TS 923, Meninski 1680 I, 1699: Le ke r i n i H it mi lket i R m
d utala r, I i n se h e r bu ebi z l f ey n i n amu n t a ramaz. (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 63). Kr. nak / na h

(A. Cafero lu 1945 s. 27).

O. in gane/in gene b.m. (Hindistan asll gebe halk) < Yun. (Tsingni) [ Tsi ng nos u n oulu, b. i n ge n ]. Lis n la r ba k a di ld r. A rab t yifesi o l di lde n a lamaz. i ng e n mis l i nde syle rl e r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 665). stanbu l ve Edi r n e ve s yi r R ume l i
M s lm n i n g ne l e ri h e r h n e ve h e r mc e r redde n yigi rmi ik i e r ak a resim v r r l e r. (.L. Barkan 1943

s. 249). in gen, b. i nga n . in gene cimri < i n g e n e . Kmil beyi n d rt ayl k ev ki ras n 1933p s. 129). in gi, b. ci n g i . in gi, b. n k . in gi l, b. n g l . AD. in gi l /cin gi l aa veya da doruu DS 1228 < ??
Si z l e r i, kym a n msadka, y re imi n c i ng i l do ru u s z l yo rd u. (M. Ba aran 1992 s. 31). ve rmek mecbu r i. Ve rmesek i n g e n e h e r i f h em a z n aacak, hem de e yala r sal ve rm iyecek. (S.M. Alus

II, nayaz .

in III, b. n . in Dou Asyadaki memleket ve devlet < Fa. n a.m. < in. i n en eski inde bir hanedan ismi. K a ub B e h r m b n n e va rd. (Fah r 1974 [1367] s. 377 no. 2477). G e ce ya rs ndan son ra bi ri m temadiye n
te le fo n la aryo r. A yo r um, kimse yok. i n i ke n cesi g ibi.

(T. zakman 1955 s. 48). inakop /inekop lfer bal nn k < Yun. (*tinokpos) [ (t ens) < Tk. ene ve (kpt) kesmek] Ch. Tzitzilis 1987g no. 548, fakat b. K. Karapotosolu 1999 no. 64. Te z gh la rda cv l c v l i n ekopla r oyna yo r. (N. Gngr 1992 s. 89). inceb in, b. i n i c eb i n . AD. ine parmak sere parmak DS 1226 < i n e sere DS 1226 ve parmak . Daha ge ride n esnaf, rgat, orta
ha lk, halay eke r g ibi bi rb i r l e r i n i n in e

O. in i ine ait, in mamult, in usul < Fa. n a.m. Fa. isimden sfat yapan eki iin b. b . B i r k a s a r va r k a pus iy n p u l ddan mu ravvak . (Ferec 855/1451 v. 55a). in i I b.m. (srl seramik mamult, porselen; srl levha) < Fa. n a.m. < i n i . Corafi adlara dayanan appellativa iin b. bd ka t . AD. kulplu mlek: b nda ve h b nda i z n k bardak la r i l e a n la ra mu dil c n l e r o la. (l 1587 v. 134b). Ya toplam , bi r u fak i n iye koymu , bi r se rik l e
a z n kapatm , i n i n i n k u lp la r na k uvvet l i b i r ip

ini II

453

cibre

(U. Gnay 1975 s. 285). i n i m re kkebi koyu siyah mrekkep:


ba lam , e l i n e alm , yola km . Gky z n k z l bi r ayd n l k kaplam t, k z l l n i i n e i n im rekk ebi g ibi dalga dalga yaylan bi r ge c e ba lyo rdu. (A. Altan 1985 s. 145).

intl i /inti l i atete kzartlm taze, stl msr DS 1230 < Grc. qi nt l i a.m. V. Cangidze 1983 s. 87. AD. ip gbek DS 1231 < Grc. ipi a.m. V. Cangidze 1984 s. 49. ipa I/ pa iki kollu gemi demiri < ipo ile apa II kelimelerinin kartrlmas (krasis iin b. acabola /acabu la ) . Namnam r z g r g e lmeden bal a kal m, dedi Fe rid u n. T ek n eyi z p ipay aldm. (F. Otyam 1957 s. 65). (bahriyenin sembol olan) iki kollu gemi demiri resmi: Ke na r na n e g z e l
manza ra la r i z i lmi halat a rabasn n! ... iki ay i e i, bi r ku z u, bi r pa, bi r de rede ykana n rd ek l e r ... (S.F.

AD. ini II ak mavi DS 1228, Meninski 1680 I, < i n i I (Fa. isimden sfat yapan eki iin b. b ). [1367] s. 378 no. 248788).

B uy u rd k a ra u g nde deb re | K i k a ra m ki l e n h a r re | Yaza H k n n z i n e bit i. (Fah r 1974

O. in iceb in /inceb in atk kalar, sert bak < Fa. n krk, aln izgisi ve cebi n III. Sen ba a n i c eb n gste ri rs e s o ra pe m n ol u rs u n. (H.R. Grpnar 1927m s. 282). B u bu l u madan, muhatab n z n
za n n ett i i kada r si z i n memn u n o lmad n z , n e kada r i n c ebi n gste re rek ke nd isi n e i raba u ra rsan z ka r n zdaki an lamaz. (H.R. Grpnar 1934 s. 6).

Abasyank 1952h s. 78). AD. ipa II ar inesi DS 1231 < Sl. (Rus., Bulg.) ip diken, bcek inesi. ipa III, b. ipo . AD. ipar / par biim, ekil DS 1183, 1231 < Yun. / (tipri/kipri) kalp Ch. Tzitzilis 1987g no. 550. /k / / / iin b. a nk r . ipi tamamen i < i + kuvvetlendirici ntak (ilk hecenin tekrar + /p / tezat nsz). Uzak u zak da la rda byk ldaklar ip i ayd n la n yo r. (A. lhan 1957z s. 273). ipi r k in ok irkin < i rk i n + reduplication + /p / tezat nsz, b. apak . C i c im Al i! ip i rk i n o lmasaydn, yan mdaki sa r k z sana al rd m. (Aka Gndz 1930 s. 21). AD. ip i k, b. ibik . ip i l arl ve kirpiksiz (gz) < ?? Kelimeye yakn olan birka Erm. ve Grc. kelime iin b. U. Blsing 1992 no. 23. Zayf, k upku ru , sska bi r kad n ip i l

RD. in ka tabak, kse < i n i I + Sl. kltme eki olan ka , b. ayka . Yeme zde n n c e k ediye ve rmi . Kedi h eme n
lm . u c u k i n kay yumu rtasiyl e al p k ra atm .

(Rodop Trk halk masallar 1963 s. 13). O. inkink eskiden hesap ilerinde kullanlmak iin kymetsiz madenden yaplan marka Meninski 1680 I, 1664 < ses taklidi kelimelerden. Ba ka kaynaklarda bulunamad. AD. inke/ink o I salam, sert (ta hakknda) DS 1229 < ?? T u l umban n n ndek i ta tekn e ta eski l e rd e n kalm t, i nk e ta tand, mavi damarl yd. (Ya ar Kemal 1993h s. 75). A z tede mavi i nko ta ndan, yarya rya
topra a gm lm , by k l e r i n meza r o ld u u n u syledi i ta du r uyo rd u. (Ya ar Kemal 1992ks s. 162).

ink o II b.m. (bir maden) < t. z i n c o < Alm. Z i n k a.m. G. Meyer 1893 s. 36. e r ide n g r n g z e ld i mo r
salkmla r n sard balkon u n. Oysa taban tahtala r km , kena r i n ko la r r ye l i ok o lmu tu. (Peride

Celal 1991 s. 141). ink o III tombalada bir satrn numaralarn doldurmakla eriilen kazan < t. ci nq u e be.
Sokarm e l imi bu to rbaya, eke rim 77 n uma ray, i n ko, 19 n uma ray, tombala! (S.F. Abasyank 1950m s. 79).

gz l e ri n e k uy ru k l u s rme l e r ekmi , ka n rastk lam , su rat n gaz boyamas i l e boyam t. (F.C. Gktulga 1953

s. 22). kr gibi yanan (lamba): Ka r k yda k la r seyrek l e mi ti. Kalan k la r da ipi l ipi ld i. (T. Ycel 1958 s. 108). lo , alaca karanlk: B i r ip i l ak amst. (S.F. Abasyank 1951h s. 50). ip o /i pa/ pa (gemici dili) gemi demirinin kollarna amut olan ubuk L. Gray 1943 s. 108 < t. ceppo a.m. KahaneTietze 1958 no. 191. gemi demiri: sembol olarak ematik gemi demiri resmi: Abasyank 1952h s. 78). ipu ra /up ra bir cins balk < Yun. (tsipra) < EYun. (hppouros) a.m. [ (hppos) at ve (our) kuyruk] D.J. Georgacas 1978 s. 134 no. 146. S z ve rd im, bal a k cam, koca koca ip u ra, kopes ... le n e ye ri z. (Y. Yazc 1990 s. 99). ipu r i /p ra /ci b re sklp suyu alnan zm ve baka meyvalarn posas DS 1184, 1234, Meninski 1680

int, b. e nt . inti l i, b. i n t l i . O. inti r gzden geirerek dikkatle muayene etmek TS 924, Meninski 1680 III, 6028 < ?? Kr. Tkm. i ntg e . AD. inti yan ii astarl kadn donu, alvar DS 1230, TS 924, G. Molino 1641 (cal z o n i ve spada altnda). Meninski 1680 I, 1639 < ?? Meninski i lt iyan eklini de veriyor. Ar. lugatlerde c i nt iy n ve i nt iy n pantalon de soie et coton, de mousseline R. Dozy 1927 I, 223 ve 790. Bo r l u bo ass n u h e ft
re n g i nde n i b i r k esim boy 1,5 z i r , bi r t a raf i ft e tege l, bi r t a raf yal n k a t i nt iyan (M. Ktko lu 1983

Tek n ey i z p ipay aldm. B i ra z a ldktan son ra motoru n ip i n i ekt im. (F. Otyam 1957 s. 65). Bahriye Ke na r na n e g z e l man za ra la r i z i lm i halat arabasn n ! ... bi r k u z u , bi r pa, bi r de rede ykana n rdek l e r . (S.F.

[1640] s. 134). Kr. i lt iyan / e lt iyan.

ir

454

irkin

I, 1577 < Yun. (tspura) (oul) a.m. A. Tietze 1955 no. 274; M. Vasmere gre kelime aslnda bir Trk dilinden alnm tr (b. N.P. Andriotis 1983 s. 382 ve daha mufassal BER 1971 I, 362). Okka okka bu daylar get i rip z m deye c ib reye de i iyors u n u z. (F. Baykurt 1967k s. 49). Mecazi mnada ok dvmek: Ald la r komutan a a ya ve c ib resi n i ka rma a ba lad la r. V u r u n! (F. Erdin 1955 s. 91). Kr. pesti l i n i ka r . AD. i r I kaynamam stn kayma DS 1234 < ?? (Fa. r st corafi sebepten dnlemez). Belki bu kelimeden: i r g ib i iyi al an, sa lam (silh hakknda) A. Pskllolu 1974 s. 28, Yaar Kemalin bir cmlesine dayanarak. Adam i r g ib i yi rl e r. (Orhan Kemal 1952m s. 122). Btn bunlar kesin deildir. AD. i r II/i r i meyve kurusu DS 1234, 1235 < Ch. Tzitzilis 1987g no. 520ye gre Yun. (Karadeniz dial.) (tzrin) a.m.dan (A.A. Papadopoulos 1958 II, 387. Papadopoulos yabanc kelime diyor, fakat Ch. Tzitzilis onun (tzirn ) (< EYun. (seiri)dan geldi ini ve Yun. asll olduunu muhtemel gryor. Kelimenin yaylm olmas aslnn tesbitini gletiriyor: Erm. i r M. Ohannessian 1925 s. 763, R. Dankoff 1995 no. 592, Grc. i r i , E. Cherkesi 1950 s. 247. a alan n i r i mi ol u r? B e rg e l e r o l uy u. (A. Cafero lu 1944 s. 96). O. i r / ra k lamba, kandil TS 903904 < Fa. i r g a.m., kr. e r . i r yandu rd . (Ferec 855/1451 v. 111b). Dki l rs e a lt u ndan a nda uvak | B e c id isteyel e r d ut uban rak . (Ferhengn mei Sa d 1340/42 s. 55 no. 674). i rahta, b. c r kta . i re, b. i e . AD. i rit lem ehemmiyetsiz, ufaktefek (?) it l im kk zm salkm DS 1246 + reduplication + / r / tezat nsz, b. apak , fakat it l im / it l em diye bir sfat bulamadk. Kyl k ye ri nde gom u l uk deye bi r ey
va rd r. i r it l em bi r ey olmayla h emen mahkemeye go u lmaz. (F. Baykurt 1961 s. 124).

iein ismi, Asphodelus albus DS 1236, I. Hauenschild 1989 no. 252: aml ktan
devedike n l e r i n i, i e e d u rm u i r i l e r i ya ra rak, kara i n c i r l e r i n alt ndan na rl koya a i ndi l e r. (Ya ar Kemal

1992ks s. 91). i r i II tlm bir kkten yaplan bir nevi tutkal < i ri I. Kese ka d deyip geme. Dibi n i bolca na i ri l edi n mi, e l l i tan esi bi r k i l o. (F. Erdin 1961 s. 194). O. i r i ge amur srmek (mecazi mnada) (?): i r i geme, di l , ol y ra z i n h r | S a k n , eyle r ba u a tak y e i d a r. (Yah y Beg 1977 s. 264).
Ol g z e l ba mak c ya i ri ge e rm i seg rak b, | Vay, bozayd a z n u o l y u nmaduk g ld n n ! (Nect Beg

1963 s. 509). He r k im i r i ge e rse, ba dan savar n o l y r, | Var se n is be gibi d u r k a r us nda diki l! (Hel k 1982 [16.yy.] s. 134). AD. ir i s i k i bir otun ve iein ad < i r i I ve sik . oul: i ri sik l e r i. M ustafa o rada, boyu n u a m
i ri sik i i ek l e r i n i n o rtas nda yle dimdik du rm u kalm , kpekle ri n sevi mesi ne bakyo rd u. (Ya ar

Kemal 1992ks s. 161). O. i r k I kir, pislik < Fa. i rk a.m. Ve y mek ek i ld kde
e r f (?) s o h b ete bi re r i rk mah ramas v ri lmek ... ek bi r i ri nd n u u l vv i h immeti al metid r. (l

1587 v. 134b). K a lbi n i i rk i h a sedde n s f t! (l 1994 [159199] s. 268). AD. gbre ttn zifiri; zm posas; kk toz paralar DS 1236. i r k II, b. rk . (Argo) i r kef I iren ve bulakan < i rk ev / i rke f II.
N e reye g idiyo rs u n, yumu rcak? i rke f ka ry d uya r duymaz safa geldi n e mi ko uyo rsu n ? (S.M. Alus 1934 s.

396). Trkenin morfolojisinde basit (eksiz) isimle sfat arasnda fark olmamas iin b. baba I . i r kef s i i r kef s i lam suyu gibi (kokmak) < II + benzetme eki olan si (b. ayruks /ay rks ) ve bilhassa ift olarak kok fiili ile kt kokmak mnasnda, kr. hamams hamams kok . Sokak i rk e fsi i rke fsi kokmakta. (Orhan Kemal 1950 s. 102).
i rk ev / i rk ef

AD. i rdek toprak testi DS 1234 < ?? Evelde n de i rd e h l e r 1975 s. 374). i re ne, b. e re me . i r i, b. i r .

va rm . B u z da yay oh ati rka n g idi r n e n e n i n i rdeg i n e degi r. N e n e n i n i rd eg i n i de l i r i r i r. (B. Seyido lu

i r kev /i r kef II pis su TS 925 < Fa. i rk b a.m. [ i rk pislik ve b su. Bu tr Fa. kelimeler iin b. ah u e m ]. ki lok m a ekmek bah ne ... Ana , k a rde i i i rk e fe atyo rsu n. (Mah m d Yes r 1928 s. 27). i rk e f at amur atmak, iftira etmek: leme i rk e f ataca na Al la h la av et! (Mah m d Yes r 1928 s. 137). Hala pl get i rmi ti babaann esi n e. Ra hmetl i
bu n la r ok seve rdi. di n l eyemede n ek i l ip g itti u i rk e f d nyadan! diye a l yo rd u. (. Altan 1974 s. 65).

i r k i, b. u lk i . i r k in b.m. (gzelin aksi) < Fa. i rk n a.m. [ i rk pislik + isimden sfat yapan n eki, b. abhe ri n . G rdi, bi r i rk n sev dl u k a r (Ferec 855/1451 v. 31b). G z e ld i.
i rk i n y z l g z e l l e rd e n. ok ge mede n g rm ge i rm i , olg u n bi r kedi o ldu u n u da an ladk. (B.

AD. i r i I da prasas, Allium vineale DS 1235, I. Hauenschild 1989 no. 61 veya Hauenschilde gre Eremurus spectabilis, I. Hauenschild 1989 no. 469 < Erm. re a.m. Da la r i ri koka r g z n . (Yaar Kemal 1955i I, 12). Az. Trkesinde: Yaz yn i c
gi rmi di ... M rv, Da dagz r, kkev, i r i , h i n i lovu z h m d. ( aa Nbi 1961 s. 188). i ri ot u bir

Karasu 1885na s. 21).

irmar

455

it

AD. i r mar tarlalar sulamak iin alan su yolu DS 1236 < Erm. u r su + ??, kr. rban . Kocaaa i rma r t ut l u uy la ta rlas tapan da var. (M. lhan 1983 s. 82). AD. i rni k bir kiloluk buday lei ZTS 42 < lein alacak kklkte gsterilen hacmi acaba hatal m? Hacmi daha byk olursa, kelime belki i n i k (8 kilo) veya Karsta kullanldna gre Ruslarn etve r ik (26 kilo) hububat le i isimlerine balanabilirdi, kr. A. Tietze 1982z no. 48. nlden sonra inorganik bir / r /nin hypercorrection vastasyla tremesi iin b. ale ng i l l i /a l e ng i r l i . i r ona, b. ro na . i r oz I yumurtasn atarak zayflam uskumru bal < Yun. (tsros) a.m. G. Meyer 1893 s. 22, D.J. Georgacas 1978 s. 134. Evliy eleb, stanbul niversitesi Ktphanesi T 2371 v. 243b. Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. Lake rdan n ls n
ke ndi e l l e r iy le yapar, i ro z u n y i rm i tanesi n i o nbe ku r u a ve ri rd i. (N. Gngr 1992 s. 46). Lacive rt M e rs edes Ba l kpaza r na g i r ip a rt k oktand r o rada olmayan Lefte r i n meyhan e n i n n nd e du r uyo rd u. Kapy a p k yo rd uk d a rya. El imi zde i ro z la r, balk la r, stakoz la r. (N. Eray 1992 s. 128). A rkas ndan k u l u apkal, mavi f istan l , u n uval na g i rmi gibi pud ra la ra bu lanm , i ro z bi r kokana. (S.M. Alus 1944 s. 80).

sesle | bi r i ha n et ko n u mas gibi.

(Nzm Hikmet

1936s s. 4445). i se, b. i se . AD. i senti ince ya mur DS 1239 < ise + nt i genilemesi, b. ak nt . M i lyo n la r vu r uyo rd u (Orhan Kemal 1963d s. 76). i s i l i s i l ince bir ya mur gibi ses kararak < ses taklidi zarf klna sokulmu ise kelimesi. is i l isi l ya an ya mu ra ald rd yoktu. (M. Buyruku 1961 s. 14). (ocuk dili ve konu ma dili) i sidik < ses taklidi kelimelerden, b. ada git - . Koskoca bi r pa an n bi r stn 1970 s. 186). i i ge l- sk mak: Al i, a rt k

kaak la r ayl ays z, ise nt i l i ise nt is i z ge ce l e rde.

kyl ye be n z emesi, on u n g ibi yiyip i mesi, i i n i etmesi, yo ru l u n ca uy umas akla s abi le c ek bi r o lay de i ld i. (N. bi rka saati n i n o rada gee ce i nd e n emi n o la rak i n t ikam n n keyf i n i s rmeye al rk e n, Elbet, i i n ge l i r sen i n , diyo r an n esi. (M. Mungan 1999 s. 340).

i i k tavan yavrusu < birok lugatlerde gsterilen kelime bir okuma hatasndan ileri gelen bir ghostworddr, b. S. Tezcan 1993 s. 257-266. (ocuk dili) i l oz sk sk altn slatan, gece yatan slatan (ocuk) < i l i + o z veya i + lo z ilvelerinden. Bu ilveler kelimelere alayl veya aa layc renk verir, kr. c ico z, paoz, cadaloz, ka rtalo z, a kolo z, yel lo z . ocuk dili iin b. adda git- .
N e ask su rat l oc uks u n se n! S i lo z, pis mendebu r!

i r oz II ok zayf (kimse) < i ro z I.

AD. i rp I sramak (su ya da amur hakknda) DS 1238 < a rp I fiilinin varyant. D ike ld i i n i z ye rd e n k k su dkmeyi n, st n z e i rpmesi n. (F. Baykurt 1955 s. 29). AD. irp II tuzaa d mek, yakalanmak (?) < a rp I fiilinin varyant. a l la r n dib i nde bi r k u 1971t s. 374). i rp me keklik tuza DS 1238 < i rp II + fiilden nomen instrumenti yapan me eki, b. aktma . i rt ioz ?? < mellifin icad ettii kelime mi? Ba ka kaynaklarda bulunamad. Se n de ok ya a, koca i rt i o z! (S. engil 1990 s. 77). *i s iselemek Meninski 1680 I, 1617 < ise yerine hatal bir kayt olsa gerek. Baka kaynaklarda bulunamad. AD. i san sarma k DS 1239 < Yun. (dial.) (kisn) a.m. Ch. Tzitzilis 1987b s. 107. /k / / / iin b. ank r . i se/t i se ince ya mur DS 1239, 3940, TS 926 < ise fiilinden rduction vastasiyle husule gelmi isim, backformation hdisesi iin b. abar . Kr. i / iy . ise l i, r t ubet l i bi r sabaht. (O.C. Kaygl 1938a s. 152). ise l e /t ise l e ya mur ince ince ya mak DS 3940. Ya mu r ise l iyo r, | ko rka rak | yava

(Peride Celal 1991 s. 13). it I bahe, bostan gibi yerlerin evresine al, kam, aa dal gibi eylerden ekilen duvar < et / it . M. Rsnen 1969 s. 112 kelimeyi it fiiline ba lyor.
Ve A ac h is r k a r us nda ik i m l mik d r y re t l n ik i k o l it u rd u rd .

dn yo rd u. ay r sof ra gibi evi r iyo r, c k c k c k dn yo rd u. i rpmi i i ! diye ba rd D r . (F. Baykurt

(Tursun Bey 1977 [149095

aras] s. 111).
it a rabas

it i n k y la r nda u z u n, katme rl i

(Yaar Kemal 1976 s. 46). kenarlar ubuklu at arabas DS 1241: i t a rabala r ms rla r ta makla biti remiyo rla rd . (F. B aysal 1944 s. 196). it ev basit bir ah ap ev: it
n e rg isl e r am t, top top. evi n n ndek i dn m ta rla n n mahsu l . D ikkatl i yemek imek art iyl e, i nsan be lk i bi r se n e doyu rabi l i r.

(S. Kocagz 1946 s. 61). O. it II pamuktan dokunmu Hindistan basmas Meninski 1680 III, 6033, TS 927 < Fa. t < Hind. its a.m. < Sansk. it r rengreng G. Doerfer 1967 III, no. 1153, A. Tietze 1982z no. 49. Baya Fe l eme ng t i ... (. Turan 1967 s. 95). AD. barts DS 1240:
u h a daro l u ge lme h isdemeyi n ce, ba ndan it i h a rda ra h s r k l iye s r k l iye get i r i r.

(B. Seyidolu

1975 s. 387). it III, b. cit . it IV, b. et . AD. it takmak, yerletirmek R. Dankoff 1991 s. 27 < at fiilinin varyant. O l s la r u a rala r na k a l emle r
it b balk d a lyan la r k u rm la rd u r, b k y s balk l u

it, b.

456

ivi

(Pr Res 1935 [932/1525] s. 665). yanyana sralanan eyleri birbirine skca balamak DS 1243: K rk e l l i bi a rabala r n ...
y rd r.

it i, b. ite . it i , b. ite . AD. it i l sebze fidesi DS 1243 < iti l a.m. Kelime bandaki / / / / geli mesi iin b. akal . Ba h e n i n sebz e l e ri ve i ek l e ri daha it i ldi. (A. Kutlu 1995 s. 107). it i l, b. eti l. it i le, b. ite . it i l i, b. et i l i . it in , b. ite n . it le, b. ite l e . it lemb i k /AD. t lam k /c rtla mbu k /it lemi k bir aacn ufak zeytine benzeyen meyvesi; o aacn kendisi DS 1196, 1216, R. Dankoff 1991 s. 28 < it l e /c rt la gibi ekspresif bir kke dayanan fiil meyvenin kayganln anlatr, arkas da mk / mik ekinin bir varyantdr; b. e lmik (l7. asrda it l emik ). nlden sonra inorganik bir / r /nin hypercorrection vastasyla tremesi iin b. ale ng i l l i /a l e ng i r l i . Tk.deki velar ile palatal nller arasndaki fark ve istisna durumlar iin b. ayt- , /m /den sonra labial bir plosifin tremesi iin b. atlamba . Se ri n l i k bi r ye r a radm. Kocaman bi r
it l embik a ac i l i t i g z me. Hemen g idip alt na otu rd um. (F. Baysal 1956 s. 30). it l embik g ibi ufak

d i re n m d r c ml e k a nad k a nada ve teke rl ek tek e r l eg e it b ... (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 536).

kumataki delii rerek kapamak (kr. it e / it i ): . AD. it , b. et . O. itait bir kenarndan br kenarna R. Dankoff 1991 s. 27 < et / it , Fa. ile yaplan bir terkipte, kr. be rabe r I . H a lk it it ol ub h e r h r h dem de ry s gib i temevvc db ... (Evliy elebi 1935 [17.yy] I, 713.) AD. itar /itari I horoz veya tavuk ibii DS 1241 < Yun. (dial.) / (kitr/kitri) < EYun * (*kitrion) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 205. /k / / / iin b. a nk r . itari II, b. ta ri . itda , b. etda . AD. ite/it i arktaki diki; ince sicim, ip DS 1242 < ?? Fiilden isim yapan i eki b. al u-satu . Ga rip i n

a rk la r apu l up u l. Kaldm diyor a r k la r. i te l e r i a ld. (. Kaftanco lu 1972 s. 32). Bu isim kk,

fiil kk olarak da kullanlm (b. it e ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . ite l e / it i l e ar n altn srmla rerek onarmak DS 1243. AD. ite /it i arn altn srmla rerek onarmak DS 1213 < it fiilinin varyant, kr. s r s r .
a r k la r babas it emi , i l emi , d z e l tmi ti. Yolda aya n skmas n diye de sla a konmu tu ak amdan. (.

tefek, esmer ve sevimli:

Sa ndan, sakal ndan uta nmuyo rsan n u r topu g ibi k z ndan, c it l e nb ik g ib i damadndan utan! (S.M. Alus 1933p s. 222).

Kaftancolu 1972 s. 15). B e n ke nd im it i l e rim. (F. B aykurt 1967k s. 297). kuma ve rglerin yrtklarn rmek, dikmek DS 124445: G l
du rmadan k r lamban n nda yamalk yamad, o rap itedi, z b n n yakas na ik i aske r d mesi dikti. (.

AD. itme ift ayakl tekme, ifte DS 124647 < it ift DS 1211 ve tekme (?). Bu birleik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola /acabu la , ayrca b. budama . B i r ka n n aya na e ek itmesi rast ol up s n k ya mu hta olmu . (E. Misailidis 1986 [1872] s. 578). AD. it mi k fiske, kk mikdar DS 1247 < imdik kelimesinin metateze uram varyant, b. alb z .
Fes st n e p u l l u b r n c k rt e r l e r. B u b r n c n itmik itmik pu l la r o l u r.

Kaftancolu 1972 s. 15). Bu fiil kk, isim kk olarak da kullanlm (b. ite ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . AD. itele /it le msr tanelerini koandan ayrmak; ekirdein kabuunu iki di arasnda ayrarak yemek DS 1242, 1246 < et it + fiilin ardarda tekerrr ettiini gsteren e l e genilemesi, b. avkala ; ikinci kelime ses taklidi kelimelerden de olabilir. K z la r ek i rdek l e ri it e l e rl e r, gazo z la r hp rdet i rl e rd i. (M.G. Anadol 1984 s. 91). nsan la r
parkta kanepe le ri n st n e dol u mu la r. Kabak ek i rde i it l iyo rla r. (A. A ao lu 1980 s. 295).

(H.Z. Koay 1944 s. 326).

AD. ito sus! susun! (nida) < Yun. (tsta)! a.m.

Aman n ito, kimse sezmesi n sak n, d manla rm z i te n habe r a l p a rkamzda ge zmesi n! (Feraizcizde 1979 s.

116). AD. (Trabzon) zarif: Dar pantalo n, da r yel ek geyi nmi , dal fes ba nda ito bi r de l ik a n l . (L. Bonelli 1899 s. 352 no. 110, 1902 s. 58). AD., RD. i v , b. v . AD. i v ga r, b. c ivgar . i v i b.m. (ucu sivri ufak ubuk) < belki bz Tk. dillerinde tesbit edilen oy /y dkme demir (b. G. Doerfer 1967 III, no. 1149, M. Rsnen 1969 s. 121). Kelime Avrupa lugatlerinde 17. asrda tahta ivi; kama mnalarnda kaydedilir. Daha evvel ok kullanlan e se r /e se r i /e se r kelimeleri yava

iten, b. ete n . AD. iten /it in rlm gibi birbirine girmek DS 1245 < ite / it i fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ). Ge kala n la r, n emsi z l e r ge ri l e r e
ite nm i , kad n k z, e rkek, ya l, o l u k oc u k a ras na uyg u la nd la r. (. Kaftanco lu 1983 s. 162). K zakla r ge ldi, ite nd i.

(. Kaftancolu 1972 s. 158).

ivid

457

iz

yava kaybolur. B i r k a d r aya y z k a nt r ivi g ide r. (K tib eleb 1329 [1656] s. 154). souk (isim), kr. ivi kes (Grc dilinde tsivi kelimesinin souk demek olmas (E. Cherkesi 1950 s. 249) tesadf m?): M t h i so uk yedik. B i r i e rak i l e iviyi k ra l m? (Re at Enis 1947 s. 267). ivi k es ok mek, donmak (kr. e se r kes ): G rg r la r n i i nd e i vi kesmek kolay de i ld i. (Re at Enis 1947 s. 266). (argo) ivi l e tabanca ile vurmak, ldrmek (isim/sfattan fiil yapan la/- l e- genilemesi iin b. acabla ) : K k R za deyyusu vaz iyet i (zarf) dimdik ve ayakst bir durumda suya atlamak, b. ayk r lama .
ivi l eme

AD. i ye II kabuklu meyvelerin ve fasulyenin ii, a m kozala nn tohumu DS 1250 < ?? Dokto r,
ku la n n i i nd e n sarmsak iyesi byk l nd e peyn i r gibi ak bi r ey ka rm . (F. Baykurt 1971c s. 336).

i y i m i y i m (i yne) ayak altna almak, stnde tepinmek < iyn e fiilini anlam pekitirmesi (rduplication) + im ekinden ibaret bir ntak ifti ile kuvvetlendiren ekspresif tabir yni predicate intensifier; b. apal apal . Tiycan n meydan
okuy u u n u ka r lamak, on u ayakla r n n alt na al p iy im iyim iy nemek vaz i fesi n i n ke nd isi n e d t n Z e h ra an lad. (Halikarnas Balks 1955 s. 348).

akal layp ivi l ediyse aynasz la r bi z e n e rede posta edebi l i rl e r e n ok? (A. lhan 1964b s. 232). (su sporu)

i y in, b. e i n . i y it, b. i id . i yne /i ne dileri arasnda ezmek < eyn e ; /g /den neet etmeyen /y / sesinin yazda / / harfiyle gsterilmesi iin b. ey ne- . B i r lokma

i v i d /i v it mavi renkli ama r boyas Meninski 1680 I, 1687 < ET ivit a.m. Clauson 1972 s. 395.

B u l u na n e r z k n u eks e r i met i ti c ret ol ub f l f l ve e r z ve kett n ve skke r ve h i n n ve iv d ve bak k a m idi, (Sel nik 1989 [1599] II, 380). ivit mavisi ivit

rengindeki mavi:

A lman Na z i l e r i n i n motrl bi rl ik l e r i bt n d nyay bi r yandan k u z ey i n u s u z bucaks z bozk r la r na, te yandan At lant i i n, Akden i z i n ivit mavi l ik l e r i n e s r yo r la rd . (Orhan Kemal

kopard. yle bi r bakp att a z na. A z c k i n ey ip yuttu. (F. Erdin 1961 s. 38). zerinde yrmek: lemel i y n o rapla riy l e beton kald rm la r i n eye n l e r i n a ras na ka r t. (Orhan Kemal 1950e s.

1963d s. 66). i v i d ivit renginde < ivid / ivit + isimden renk sfat yapan eki, b. alt u n . Hava g n e l i, de n i z d u rg u n , ivid mavi old u u zaman bu ay r l k e n l e n i r. (H.R. Grpnar 1933i s. 39). AD. i v it ift < /ft / nszleri Trke kelimelerde hece sonunda olamad iin aralarna / i / nls sokulmu . Evvel i bi i l e be v m . Sab lan ivit s rmeye getmi . (A. Cafero lu 1940 s. 137). i v it, b. i id . i v it, b. ivid . EO. i v e fsldamak (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 81) < c iv / iv diye bir ses taklidi kkden (kr. c v l c v l /c ivi l c ivi l ) e geni lemesiyle (kr. ka a ) yaplan bir fiil. H a sedden iv emekden bitsedi i | Vez r i n ibi bas m azd te v . ( eyh o l Mustaf 1979 [1540] s. 422 no. 7760). i y, b. i . AD. i ya I kvlcm DS 1249 < Yun. (Karadeniz dial.) (tza) a.m. < EYun. (hesta) ocak Ch. Tzitzilis 1987g no. 126. AD. i ya II (halk oyunu tabirlerinden) horon oynarken ortaya toplanp ayaklar yere vurma DS 1249 < Yun. (Karadeniz dial.) (ta) a.m. < (tra) Ch. Tzitzilis 1987g no. 537. i yan, b. c iyan . i ydem, b. i dem . AD. i ye I abla DS 1260 < Yun. (ta) teyze, yal kadn Ch. Tzitzilis 1987g no. 138.

62). tekerlek altna alarak ezmek: i n e rsek imdi oc u u n u z u , vebal i si z i nd i r. (F. Erdin 1973 s. 82). Mecazi mnada aldrma mak, saymamak, yok bellemek: Yasa va r, anayasa va r. i n e r be. (F. Erdin 1973 s. 7172). AD. i ynek I kvlcm DS 1251 < Yun. (tzinki) a.m. [ z na a.m. + k i kltme eki] Ch. Tzitzilis 1987g no. 524. AD. i ynek II/i nek ok gidilen, ok ziyaret edilen (yer), ayak alt DS 1210, TS 914, R. Dankoff 1991 s. 27 < iyn e / i n e + fiilden nomen concretum yapan k eki, b. akak . Kpr dedi i n, yankesi c i l e r i n iy nek ye r i. (F. Erdin 1955 s. 46). kalitesini anlamak iin azda inenen parack (ttn hakknda) B i re r k r m ald la r kocaba n o lan n
ha rman ndan. Koklad la r, k rp u falad la r, a z la r na bi r i n ek att la r. (Tark Dursun K. 1966 s. 49).

AD. i ynem/i nem/eynem inenecek byklkte bir para sakz; bir kere inenecek kadar, lokma, kk mikdar, bir para DS 121011, TS 882883 < iy ne + fiilden birim mnasnda nomen actionis yapan m / m eki, b. adm I . Padi ah y d nd e
la lan n a z nda bi iyn em sak z. G z l e ri y y, z sak z iy n iyo r r. (A. Cafero lu 1940 s. 118). ki koyu n um u z bi r i n em ot bu lamaz oldu.

(.

Kaftancolu 1983 s. 11).

O bakkal o lacak boyu devri l esi de h ep oc uk la r aldat r. B i r i n em sak za yumu rta iste r . (F. Erdin 1958 s. 87).

i ynemi k /i nemi k azda inenip ocuun azna itilen lokma < i n e / iy n e + fiilden yiyecek isimleri yapan mik eki (M. Rsnen 1957 s. 137), b. e lmik . Yak nda alt na be z k o yaca m. A z na
i n emik ve re c eksi n. K u ca ma al ub gt re c e im. (H.R. Grpnar 1928 s. 348). attaya

iz , b. z .

izek

458

oka

AD. izek bireyin sathn izme e yarayan alet; haha tohumunun kabuunu izmeye yarayan alet; sabann okuna taklan ve topra kesmeye yarayan bak DS 1252 < i z + fiilden nomen instrumenti yapan ek eki, b. apu ldak . S rt nda bi r
bu u k, ik is i nde bi r o c uk, sepeti nde alg s, i z e i. B u g n kad n la r e men i n g umu n u yuyacakt. Se n i n byle afyona gitmen e sebep n e? (F. Baykurt 1955 s.

oban da a rc a.m. Meninski 1680 I, 1672: Ye i l i n daha yen i l ip y ut u lmaz ac siyl e iml e r i boyad. A ras na peygamber i ek l e r i, obana ntala r, n e rg is l e r. (M.

znal 1991 s. 17). AD. oban ras kukonmaz DS 1254: am, g rg e n, mantuva r, pe ryav an, oban ras te r kok uyo rdu. (Ya ar Kemal 1955i I, 127). oban o l uk ky ocuklar, kr. Az. oban o l u a.m.
Da dak oban o l u o n u n yan na on la rdan yol u so ru du. (Azrbaycan topland.

Abbas

51). izele ince ya mur ya mak DS 1252 < ise l e fiilinin varyant. D n b i r pa ra ya mu r i z e ld iydi. K l l s u yapdm, ki r l i l e r i bas d rd m. (H.R. Grpnar 1335 s. 19). iz gi, b. z g . iz gi r o man b.m. (bir resim teknii) O rada ben i k rm z i zg i roman kah raman la r bek l iyo r. (Kk skender 1996 s. 33). iz i, b. c z . iz i k, b. c z k . iz i kti r , b. c z kt r . AD. iz i m saban izi < z / i z . + fiilden nomen actionis yapan im eki O n alt se n edi r b u kyde n ekadar s u basar ta rla sat ldysa bi r i z im i n i e l e kapt rmad. (F. B aykurt 1955 s. 30). Hey goze l A l la h m, bi r ik i g n daha sabret de ik i i z im ye r ek e l im. (F. Baykurt 1961k s. 125). Bundan sonraki cmledeki i z im i z im daha evvel iy im iyim de karlatmz sentaktik tipe benzemekle c z /c s maddesindeki c z et tabirinine dayand grnyor: Kalbi i z im i z im a rpyo rd u. (N. Meri 1957 s. 30). iz i t i r karalamak, batansavma yazmak < i z + intensivum genilemesi olan (i ) ti r , b. an la t rII . Not la r u fak bi r defte re sa dan sola do r u i z i t i r iyo rd u. (F. Otyam 1960 II, 91). Kr. c z kt r, c z t r . iz me b.m. (uzun konlu ayakkab) < M. Rsnen 1969 s. 112ye gre belki zme den. Kr. H. Eren 1981t s. 3-4. G rme z l i kte n g e l ec eksi n! i zmeyi a madka g rmez l i kte n g e l ec eksi n. (L. Erbil 1977 s. 85). izv it l i k, b. C e zvit . A.D. o ba algclarn toplad para DS 1253 < aba kelimesinin varyant, A. Tietze 1969 no. 112. o ban b.m. (srleri gden kimse) < Fa. b n / p n < ub n a.m. (Fa. -b n bakan, tutan unsuru iin b. arvan ) G. Doerfer 1967 III, no. 1130a gre / / / / deiimi belki bir Tk. dilinin tesirini gsterebilir. K ro l u oban k l na g i rmi ti r. (Ya ar Kemal 1980 s. 299). arka antas (oban a ntas nn ksaltlm ): B l c i n l i k z la r sokakla ra km la r h ep. S rt la r ndaki oban la r da ok moda oldu. (F. Baykurt 1967a s. 17). oban a ntas bir ot ismi (aynen ng. sheph e rd s pu rse , Alm. Hi rt e ntsc h c h e n , Lt. Capsel la bu rsa pastoris. I. Hauenschild 1989 no. 243), kr.

h a l dastanlar

1961 I, 245): (Depegz) yol kesdi, adam ald ... oban o l uk k a lmad, h ep y di. (Dedem K orkut 1973 [14. 15.yy.] s. 167). Se n D u ra n y oban o l u k be l l eyip de ko rk ut u r um sanma, del ikan l ! (F. Baykurt 1961o s. 153). oban y ld z : sabah yldz (asl: o lpan y ld z ). Kr. opan , bn. ocu k domuz yavrusu; (halk dilinde) olan ocuk Meninski 1680 I, 1673; b.m. < a. o uk domuz yavrusu M. Rsnen 1969 s. 113, geni bilgi iin b. K. H. Menges 1984 s. 70. simden sonra: O g n
ge l ip bende n bo r pa ra istemele ri nd e n b u yana bi z im oc uk la r bi r daha gr nmedi l e r. tek i Kemal oc u k n eyse n e ama, Hul s i it i n e n e buy r u l u r? K t d zmesi n i , istedi i za r atmasn o na kim rett i? Hep bu faki r C emal! (Tark Dursun K. 1956r s.46). Zarf olarak: N e yapal m, bi z i r l e r b i ra z oc u k ya ar z ve t l n c eye k a dar bi ra z oc uk k a l r z . (Cen b

eh beddn 1335 s. 104). AD. o c uk e ng i oluk ocuk: Al n te rim i z i n o rtak s ek i l e c ek a radan. Ka r n n k z n , oc u u n e n g i n i n y z g l e c ek. (F. B aykurt 1961o s. 347). oc uk et ocuk dourmak, dnyaya getirmek: Ne ri c e a rs bi r oc u k etmi . (A. Caferolu 1946 s. 92). oc uk get i r doum yapmak:
B i r mddet son ra da, Nedime Han m n, b i lmem n e rede,

(B.S. Kunt 1948 s. 107). oc u a kal gebe kalmak: Lki n


oc uk g et i r i rk e n ld n habe r alm la rd. aradan zaman ge ip de El if Sa r M e hmette n oc u a kal n ca i de i ti. (H. Aytekin 1945 s. 25). oc u k st n e l doumda lmek (kadn hakknda): Falan can n bi r ge l i n i va rd , mel ek g ibi, tasa go i, o da oc uk st n e g itt i ... Falanca n n ge l i n i de, falan n ge l i n i de hep oc uk st n e g itti l e rd i. (M. Makal 1952 s. 82).

ocu k su ocuka, bir ocuunki gibi, saf, naif < ocuk + isimden benzeme ifade eden sfat yapan su eki, kr. l ms , z ms , b. ayru ks /ay rks . N i an l m n boyasz, oc u ksu bi r y z va rd . (M.. Onaran 1957 s. 84). Zarf olarak: Ya mu r ba l yo r camla ra. O h, diyo r
kad n, ik i e l i n i y umru k yapp a a sall yo r o c uksu, bay l yo rum bu havaya! (B. Duygulu 1961 s. 24).

AD. o/ i kftenin yada kzartlm DS 1255 < ?? i kfte n i n c nd r n yaptm. (Reat Enis 1944 s. 228). Tk.deki velar ile palatal nller arasndaki fark ve istisna durumlar iin b. ayt- . AD. oka/o ka domuz DS 1256, domuz yavrusu DS 1274, R. Dankoff 1991 s. 28 < a. o uk domuz yavrusu ve bundan gelen Rus. oka ile olan mnasebeti iin b. Clauson 1972 s. 400 ve K. H. Menges 1984 s. 70. Kelime ses itibariyle Rus. tsutska kpek [Ukr. tsuts kpek + di ilik kltme eki olan ka ] kelimesine benzemektedir. Yabanc

oa

459

oh

bir kelime olarak: Lis n- R s da ok a domu z yavrus na d r l e r. (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VIII, 26). o a /o a y glge Meninski 1680 I, 1679 < ?? Ba ka kaynaklarda bulunamad. o a, b. o a . EO. o a k kl, ziyadar TS 931 < ET. o yalaz Clauson 405 + -(a)k kltme eki, b. bardak . o a l sayca artmak < ok + sfattan bir hale gelmek mnasnda fiil yapan al genilemesi, kr. bo al, daral . e n esi n i n i k i yan nda, akakla r nda akla r o alm t bi rd e n. (T. Apaydn 1991 s. 252). Kyde n Kemal 1992kk s. 8). o a l , b. okal . o a lt , b. okalt . AD. o an / en / ven Saponaria, kk ve saplar sabun yerine kullanlan bir bitki DS 1256, TS 931, Meninski 1680 I, 1568 < o an eklinde Az. ve Trkm. dillerinde vardr. Tk.deki velar ile palatal nller arasndaki fark ve istisna durumlar iin b. ayt- . o ar her biri belli bir saydan fazla olan < ok + a r letirme (numerus distributivus) eki, b. alt a r . s. 283). AD. o a /o a/o va/o ve /u va (belki Anadoluya muhacir olarak yerle mi etnik gruplarda) gne, gnelenilen yer DS 1256, 1306, TS 930931 < a. o a yaz scakl W. Radloff 1905 III, 2013. Kr. ET. uva a.m. gne ve ya mur emsiyesi Clauson 1972 s. 395 (Clauson a gre asl tesbit edilmemi yabanc kelime). ove
ye rye r g lge l e rl e de l i nmi tek bi r al ev g ibi ovay b r m t. (Feridun Osman 1936 s. 54).

anda

o u babala r g ibi Hacel i de oc uk la r n n

(F. Baykurt 1961k s. 17). o u kendi bana (isim yeya zamir olarak) da kullanlr (ekserisi mnasnda): B ek le bek l e, o u gitt i az kald. (H.R. Grpnar 1943m s. 97). Onun oulu da vardr: ok la r : slmiyet yah ut di n ok la r i i n b i r umde olmaktan z iyade bi r ik l imdi. (A.. Hisar 1944 s. 54). Kr. ekse ri .
ke ndi n e be n z emesi n i istiyo r tabi .

ge le n u u l t u g ittik e o al yo r, koygu n la yo r, kar k i kale n i n kayalk la r nda da yank la n yo rd u. (Ya ar

EO. o u l da veya u u l da curcuna, ses grlts yapmak (kalabalk hakknda) TS 932 (baka mnalandrma ile) < ses taklidi fiilin ortaklk (cooperativum) hali, -( ) - iin b. a la - . [Ses taklidi kelimelerde /l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . ] H a lk mi , beyekb reg bi r a zdan o u lda dla r. (Ferec 855/1451 v. 122a). Ba a bi r
re bu l u , be n m- n bi r t edbiy r- i m n sib e ndiy e d d di. C em at o u lda dla r eyitdi: y h udavend[i ] h n e rme nd! (Ferec 855/1451 v. 136b).

AD. o u m sa ok grmek, kskanmak DS 1258 < ok + isim veya sfattan, bir ey karsndaki hissi gsteren fiil yapan ( )msa genilemesi, b. az msa . Ka ra B ib ik bu n u o umsad: y z deve yk odu n a lt ete l eye mi? Vay i nsafs z vay! (Nbzde Nzm 1943 s. 34). G rmesi mi kalm bre emmi? ... He ri f bi r de Vay
bu kadarc k pa ray si z o umsamaktas n z yl e mi? diye rek cays n m imdic ik?.. (Kemal Tahir 1958 s.

209). Kr. oksu n . (Neologismus) o un ekseriya < ok ve instrumentalis hali eki n , b. ac n . Aktr f ik ri n i syleme e kalkt
zaman Halit o u n Emi n l e bi r l e e rek ke nd i f ik r i n i kabu l etti riyo rd u. (S.F. Abasyank 1951k s. 63). Kelime

k i k z ko u la n a rabadan ik i e r ak a, ve o arl uda n d rde r ak a al na. Z iy de al nmaya. (.L. Barkan 1943

iin eski misal bulunamad. AD. o un ok grmek, kskanmak DS 1258 < ok kelimesinden husule gelmi *o u fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ). Bu fiil bir yazar tarafndan iktifa etmek, yetinmek mnasnda kullanlr (DS bu mnay gstermiyor): D man yal n z zmi r l e o u n up
otu ru rk e n , Kemal Pa an n ettik l e ri n e k z p daha i l e riy e va rm , B u rsaya kadar ge lmi . (Y.K. Karaosmano lu

o a y, b. o a . EO. o r u veya u ru belki AD. o u r sinmek, gizlenmek, uyumak DS 1259un varyant < ?? H. Vmbery 1901 kelimeyi c u u r diye okumu ve dnp durmak, dncelere dalmak diye mnalandrmtr. d nk i l e r co rum la rd. k u lak la r g retmi l e r id i. G l i di l e r. (Ferec 855/1451 v. 25b). Mesele halledilmi saylamaz. o u (sfat olarak) ekseri < ok + 3. ahs possessivum eki. Bu ekle yaplm sfat olarak bundan baka yalnz k imi vardr. (1. ahs possessivum ekiyle yaplm sfatlar iin b. can m, g z e l im maddelerine). Bu yzden, onun aslnda possessivum ekiyle deil, ekse r kelimesini takibeden ve Fa. izafet eki ile yaplm bir neologismus olmas phesi akla yaknd, kr.

1932 s. 46). AD. o unca/o uncas ekseriya DS 125758 < ok + 3. ahs possessivum ekiyle sfattan zarf yapan ca eki (b. anca I ); ikinci varyantta stelik 3. ahs possessivum eki de var. Zarf (adverbialis) ekine fonksiyonu iyice anlalmyan ikinci bir 3. ahs possessivum ekinin taklmas iin kr. ms. n i c es i. O i i n e o u n ca gitmiyo rdu. (S.F. Abasyank 1951h s. 19). On la r da bo zamanla r nda, o u n cas e l l e ri ndek i i i de b raka rak, A rslan Ho raz a bakyo rla rd . (H. Olcay 1951 s. 41). oha, b. u ha . oh a l , b. okal . oh , b. ok .

ok

460

okaca

o k b.m. (az n zdd; zaman hakknda uzun) < ok evvel HvarTk.sinde grnr, Clauson 405. Kr. A. Ata 1996 s. 13101313. Sfat olarak: ok lf K u r a na ya ra r, k a lk n a rkada la r ... (F. Baykurt 1961o s. 34). sim olarak: R um ge n l e ri , yal n z
ge n l e ri de i l, e l i si l h t utan la r n o u ak n ak n Pontos r u h u n u g e r ek l e ti rmek i i n T rabzo n a ko uyo rdu. (T.

Bu ra 1963 s. 95). Zarf olarak:

B e n se nde n ok

(H.R. Grpnar 1927n s. 158). Say sfatlarnda olduu gibi takib eden isimde umumiyetle oul eki konmaz: Ba m za ok ey ge ldi. (H.R. Grpnar 1926b s. 366). Fakat icabnda konabilir: ok gec e l e r b i r ey yemede n a yatt m z o l uyo rd u. (O. Hanerlio lu 1956 s. 41). bi r ok /bi rok , b. bi r I. okdan / oktan ok evvel, uzun zaman nce (Ablativus haliyle yaplan zarflar iin b. amazdan ) : O lan ok d an satu n al ub du r u rd um. Evm i i n i o l g r rd i. (Ferec 855/1451 v. 183a). AD. ok bi r birok, bir sr: On na r da ah p o h bi adamna n ge ldi l e r. (A. Cafero lu 1945 s. 36). bir ok: Co h b i gz e l gemi ge lmi . (a.e. s. 61). ok bi r (menfi cmlede) pek fazla deil, ancak yetecek mikdarda: ok bi r ye r kalmad. (H.R. Grpnar 1938 s. 15). n nd e ok bi r pa ra yoktu. (Sabahattin Ali 1937k s. 60). ok ok en fazla: S i z n e kada r kalacaksn z bu rada? ok
ya adm. Sa a n isbetl e bi r k o cak a r demekim. ok bi r hafta. B e lk i o n g n. le r im va r stanbu lda, gitmel iyim. (Kemal Bekir 1961 s. 116). okdan ok

EO. o ka l (ilk nly /o / olarak okumakla G. Doerfer e uyuyoruz) zrh altna giyilen ynden veya kumatan gmlek; bir eit at zrh TS 957959 < ?? G. Doerfer 1967 III, no. 1084, M. Rsnen 1969 s. 114. ide ra d gibi na ra e rde n, | N i te ya ol u r ok a l de rde n. (Fah r 1974 [1367] no. 1008). B eg dah at las al k a rub z r h ve ok a l geydi. (C. Okuyucu 1987 [159091] s. 375). o kal /oh a l /o a l azken ok olmak, artmak TS 934 < ok + sfattan fiil yapan al genilemesi, b. alal . Mecazi mnada canlanmak: Ko u atla r
meydan g rd l e r mi n l e r i nde, s rt la r n kabart r la r, kuy r uk la r n dike rl e r, g z l e r f r la r d a r. te ona o ald de rl e r. At o ald de rl e r. (. Tarus 1961 s. 175).

o kal i, b. ukal i . o kalt /o a lt /o at- mikdarn veya saysn artrmak < okal vs. fiilinin causativum hali, (b. act- ) . Kk veya esas / l / ile biten bz fiillerin causativum hali, normal olarak /l t / ile biterken /l /siz, nc varyanttaki gibi sadece /t / ile son bulur; b. bo at- . imdik i k a vm gi n r i lemedi n, | Sz i ok a ld u r i e ba lamad n. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 43). Mecazi mnada canlandrmak, canna can katmak: Ke ndi n i stanbu l a, Ayl i n e
ba layan bi r kpryd bu s navla r. imdi bu kp ry yka yka dne rse z l rd stanbu l a. Ayl i n l e o altt ke ndi n i, t m ya ama g c n yit i ri rd i. (M. Gler 1990 s.

pek fazla:

H le n k i de r i devletde a al k r tbe i r t ibesi n e v s l o lm yok d u r ve bu z m re n eks e r i k a pu o la n l ndan ge lmi ike n, an la ra bu de l r i yet ol u nmak ok d an ok d u r. (l 1975 [1599] s. 176). ok

264). AD. o kan msr sap DS 1259 < Bulg., SrpHrv. okany daneleri alnm msr koan A. Tietze 1957 no. 22. Kr. koan . AD. o ka toplanmak, birikmek; kalabalk etmek DS 1260 < ET. ok fiilinin varyantlarndan *ok a (kr. ok u , ok Clauson 1972 s. 406) fiilinin ortaklk (cooperativum) hali, b. a la - . Tavla u zman a rkada la r h eme n tavlan n ba na oka t la r. (F. B aykurt 1960 s. 160). I ra z ca ya do ru sald rmaya ba lad. Kad n la r oka p tutt u la r. (F. Baykurt 1961 s. 138). o kay, b. okoy . o kca/o ka daha ok, adamakll < ok + zarf/sfattan sfat yapan ca eki, b. aha /a ca . ol k a da r n i metden b u aldu u n ed r? ok a alsa a! (Ferec 855/1451 v. 231a). okas (zarf, b. an ca I ) en fazla, en bata, bilhassa: N e a gz l eysi n be, k z

az bir zaman sonra: ok gemeden, e l i nde rak tepsisiyl e gi rd i. (S.M. Alus 1944 s. 12). ok s rmede n, h k mdar n odas na gi rd i. (Billr Kk 1940 s. 50). O n la ra yeti mek i i n h z la nd . o a varmadan yakla t. (C. Tuncer 1960 s. 52). ok g r kskanmak, oktur diye vermek istememek: Do u n u n k nda bi r tabak fasu lya ve bi r
gemede n /ok s rmeden /o a va rmadan u l hak i c eket l e yeti meyi ok g re c eksi n ha lk oc uk la r na, tede bi n l ik l e r i c ebe i nd i re n S pe r M r it i l i l g e z ip u l usal de e rl e re sald racak! (M. Makal 1971

s. 72). ok o l haddini a arak karsndakini usandrmak: imdi yang n va r d iye ba r r m, bt n


kom ula r se n i n ba na topla rm, utanmaz h e r i f, arla nmaz h e ri f! Ka r, ok ol uyo rs u n ! (M.N. zn

1941 s. 2021). ok ey! (eski nesilde aknlk bildiren nida): A zmi Efe ndi Acayip! M us u l da n m
ge lmi ? U ak Evet efe ndim. A zmi Efe ndi ok ey! M us u l da bi ldi im, tan d m kimse hat r l yamyo rum. (Recaizde Ekrem 1941 s. 13

14). AD. o k toplanmak, birbirine sokulmak, kalabalk etmek DS 126162, TS 937938 < ET. ok stne d mek, ullanmak Clauson 1972 s. 406. A nda ok h a lk z d u be nde ol k a puya ok m la r. (Ferec 855/1451 v. 3a). o ka, b. u ha .

yiyecekti n ! B e n okcas, sen i n h esab na baktm. N e demek? B e n im gz l e r im yan mda de i l mi? yl e de i l; epeyi zaman va r k i, sana k z a ryo rum. (M..

Esendal 1934 s. 191). o kaca (yanlmyorsam vurgu ikinci hecededir) biraz bolca < ok + kltme eki olan ca eki (bu ek burada tevazu ifade eder) + zarf eki ca , b. an ca I . B irand 1957 s. 36).

Ya mu r damlala r na bakarke n Ve r, A l la h m ve r. ok aca ve r ... diye m r ldanmaya ba lam ve dalm tm. (H.

okalayn

461

olan

AD. o ka lay n ekseriya, en fazla < oka + lay n ek grubu, b. ak amleyi n . Al ve ri i apt Veysel l e ede ri z okalay n. (F. Baykurt 1955 s. 45). AD. o kcana ok defa DS 1260, J. Thury 1885 s. 37 < ok + isimden kltme/hafifletme sfat yapan ca na ek grubu, kr. aca rcana . o k kala, b. ukala . o k lu k I (isim olarak) ok olma durumu, kesret TS 936 < ok + sfattan nomen abstractum yapan l u k eki, b. a rl k . N e rde ok l uk, o rda bokl uk. (.A. Aksoy 1965 s. 124). AD. A am od a da ok l u la yat s uyu ld uk . (lib Paa t.y. [1911] s. 32). EO. o k lu k II (sfat olarak) byk sayda TS 936 < okl u k I. Bir nomen abstractumun sfat haline gelmesi dikkati eker, (b. a a l k ). ... bi r k rf e z va r, mez k r
k rf e z g n l e rde

Ol o h t lk e rl ey i n ok na d g ldi, yedige n big i s o ra bi r bi r ld i.

(Mustaf eyh o l 1979 [1540] s. 344 no.

5696). o k o lata/uku lata b.m. (kakao tatls) < t. cioc co lata G. Meyer 1893 s. 56 < sp. cho co late a.m. < Meksika yerlilerinin dili olan Aztekde xoco latl [xococ ac ve atl su]. ki kadeh ve rmut doldu r up get i rd im. Ayr ca
po rtokal, mandal i n, uk u lata koydum, divan n n ndek i sehpaya. (N. Cumal 1956 s. 23). derisi ukulata

renginde olan: Harem a as de i lmi , simsiyah Habe asil zadesi, u k u latas da Sudan l imi . (Aka Gndz 1938 s. 10). Kr. iko lata . RD. AD. o k o y /o kay ky zengini, iftlik sahibi; ekiya DS 1260, 1261 < Rum. c ioco i byk iftlik sahibi, boyar. B i rka sen e bi r okoya faytonc u l uk etti i nde n , ok gezmi , ok grm t. (Z. Yama 1956 s. 210). EO. o k ra tencere iinde yemek kaynamak, okurdamak DS 1261, TS 938 < ET. ok ra a.m. Clauson 1972 s. 410411 [bir ses taklidi kelime olan *ok u r + fiil yapan a genilemesi, kr. ok ra, akra ].
ET.deki sonunda ra- / re- hecesi bulunan ses taklidi fiil kkleri iin b. M. Erdal 1991 II, 569574. Bunlardan TTk.de de vardr. AE cildinde yalnz ok ra gsterilmitir.

i i nde i e c ek s u bu l n u r. Hem poryaz l u cok l k g emi yatu r. (Pr Re s 1935

[932/1525] s. 169). o k lu k III (zarf olarak) ok, fazla, cidd olarak; TS 936 < okl u k II. Nomen abstractumdan sfat olmu kelimelerinden yalnz okl u k hem eskiden beri, hem de hl zarf olarak kullanlr (fakat sfattan gelmeyen ve kendi ss de zarf olan, l u k ekiyle tekil edilmi zarflar vardr, ms. imdi l ik ).
M z e h h eb rev k la r temel l k i n e ok l k tak a yyd u i t ib r eyl emeyel e r. (l 1982 [1581] II, 239). Se n ede n se n eye v r i l e n y l l k la r i rk i l r. A z zam nda ok l k melb s ta m lik o l u r. (l 1956 [158687] s.

AD. o k rak amurlu, bataklk yer DS 1261 < . S a h r bi r ge zde n ok rak ve batak old. (S. eyho lu 1973 s. 258). AD. o k s un ok grmek, kskanmak, kendisine ok gelmek TS 939 < ok + isim veya sfattan, o eye hangi hisle bakldn ifade eden fiil yapan s n genilemesi; b. azs n- . Hastasn n, y z l oksu nd u u n u sanan dokto r ... (Orhan Kemal 1963m s. 18). Dakaca n alt n la r oksu nma sak n. yl e g za az bi le ! (F. Baykurt 1961o s. 58). Kr. o umsa . AD. o ku toplanmak, mek DS 126162, TS 939 < ok fiilinin ortaklk hali. G e l i n , sa r n sof ray ...
diye sesle nmesiyl e ok u tu la r. Dok u z ka k a nak anak do ramac bi r sol ukta biti rd i. (. Kaftanco lu 1972 s.

294).

Mo n l k k a vl i n c e sah vet u sem h a ti

(l 1994 [159199] s. 149). (b.m.) ekseriya, oka


B e rmek l e rde n e f z n deg lse ok l k d n deg l imi . B e n fa z la g r l t l adamlardan ok l uk ha z z tmem. (Mah md Yes r 1928 s. 45). N e karde le r i n e de bu n la r n o c uk la r k e nd isi n i ok l uk a ramaz la rm .

(A..

Hisar 1941 s. 102). AD. o k mak tokmak DS 1261 < tokmak kelimesinin varyant, belki ak fiilinin veya ek i (AD. ak DS 1042 < Kom. ak u ) kelimesinin tesiriyle. /t / / / deiimi iin kr. tomruk om ruk . M. Rsnen 1969 s. 114e gre < Mo. oki vurmak fiilinden. Kr. okmar . EO. o k ma r ba topuzlu denek, omak TS 938 < a. a mar a.m. W. Radloff 1905 III, 1851. okmak kelimesine ekil ve mna bakmndan benzeyen kelime yalnz sonundaki / r / ile ondan ayrlyor. M. Rsnen 1969 s. 114 okmar da Mo. ok i vurmak fiiline balyor. Sen mi l e ceksi n yoksa ben
mi, imdi g r rs n! diye rek okmar n kald rp devi n kafas na vu rm u . Dev de o raya yk la rak lm . (N. Tezel

62). Ya l bi r hayvan. B e lk i o n be . Gz l e ri n e si n ek l e r ok u uyo rd u. (Ya ar Kemal 1955i I, 41). o lak eli ya da kolu sakat olan < ET. ol u k a.m. Clauson 1972 s. 419420, G. Doerfer 1967 III, no. 1111 [o l sakatlanmak M. Rsnen 1969 s. 115]. o lak Hseyi n i n R za stanbu ldan ge lmi . (A. Nesin 1960g s. 49).

1938 s. 183). EO. o kna (hapax legomenon) ?? < belki agna /akna ok a mak, fakat mnas uymuyor. H. Ayan (M. 1979 s. 444), ve onu takiben TS 938, kelimeyi ok la olarak tefsir ediyor. g l fiiliyle paralel olan mnas baka birey olmal. Mnas ekseriya aklanamyan bu na eki iin b. a rna - .

ak vs. eki fiilden etken fiilsfat (participium activum) eklinde, olumsuz anlaml sfatlar yapar (b. T. Banguolu 1974 s. 230231). ET.deki asl (g)ak vs.dir (b. M. Erdal 1991 I, 391396). AE cildindeki ilgili misaller unlardr: o lak, kek I, dangalak ?, dn ek I . Bunun yannda ak nomen agentisi de vardr: e ek I ( < ET. e ekin yr fiilden), evek /ivek . Ayn ek ile yaplan nomen instrumenti ve nomen loci iin b. apu ldak ve akak . simden isim yapan ak eki iin kr. bardak , damak .

RD. o lan paa yeme i yaplan sr baca DS 1262 < Rum. c io la n kemik.

olbaz

462

omar

o l baz, b. olpaz . AD. o l ocu k /o l ocuh oluk ocuk DS 1263 < o r oc uk terkibinin varyant. An n em Olg u n la t a rt k, diyo r, o la oc u a kar t . (M. Mungan 1996 s. 283). o lo la k bsbtn olak, sakat < olak + kuvvetlendirici ntak (ilk hecenin tekrar + / r / /l / tezat nsz), u var ki tezat nsz daima /m /, /p /, / r / veya /s / olduu halde burada /l /dir Bunun sebepleri ise; / r / ile /l / arasndaki fonetik iliki ve pekitirilen kelimenin ilk hecesindeki son ses /l /nin etkisidir (buna ilven b. apak ). Kr. o l oc u k. z
de rdime d tm, akl m ba mdan gitti. S i z i yarmyamalak b raktm. o l o lak ettim si z i. (Y. Feyzio lu 1985 s. 22).

kabilir; her iki kelimenin ak bir mnas yok (yukardaki o lan la alkas yoktur). Te rk ede r
gide r im bu topra . stanbu la gide r, bi r ip atarm boyn uma, g nde ik i sandk ta sam ne fsimi k rl et i rim. o l uk o la n da n ide rs e etsi n. (M. Makal 1971 s. 180).

AD. o l u k o mak /o lu k o ma lak oluk ocuk DS 1264 < allitrationlu ve hafif kafiyeli ift sz belki o l uk oc u k tabirini hatrlatmakla anla lr. omak kelimesinin ilham belki e l ik omak ocuk oyunundan gelmitir. Ma hal l e n i n bt n kad n la r
ak amstle r i bi rl ik o l u r la rd , o l u u oma toplarla r, kol ha l i nde pa rka ka rla rd . (Tark Dursun K. 1960 s.

59). T eyz emi n evi n e i nd ik o l u k omalak. Teyze demek,


an n e demek; n e zamand r bi z i a r r; vaktiyl e ce n upta i ri n b i r ye rdeyke n o da o l uk omalak bi z e ge l ip haftala rca kalm t. (M. Krk 1954 s. 28).

Kelime baka kaynaklarda bulunamad. o lpa /u l pa beceriksiz, ie yaramaz, hantal DS 1263, 1303, TS 939940 < Fa. l eri ve p ayak, bacak.
M u n tazam bi r eve h i g i rmemi oldu u n u an lat r bi r

(H.R. Grpnar 1943m s. 66). kaba, yakksz: K z n e lb isesi nde u lpa du ra n ye rl e ri tan z im ett i, i l i t i rd i. (H.R. Grpnar 1933n s. 57). Kr. o rpa / u rpa .
o lpal k ve salakl k la otu rd u.

AD., RD. o m kme, bir tutam (sa; kk tmsek, yumru aalarda) DS 1264, C. Avc 1937 s. 94 < ?? Ensesi nde n bi r om sa kesti riyo. (J. Eckmann 1940 s. 161). om am am kt TS 942. om om bek bek DS 1266. AD. o ma zehirli bir bitki DS 1265 < Erm. tsmah a.m. (?) U. Blsing 1992 no. 27, R. Dankoff 1995 no. 731. o mak I kaln de nek, sopa; grz DS 1265, TS 940941 < ET. omak a.m. Clauson 1972 s. 422423, G. Doerfer 1967 III, no. 1120. Dedem K o rk u t h immet k l c n
b l i n e ba lad, oma omu z na b rak d , yay k a rus na ge rd i. (Dedem K o rkut 1973 [14.15.yy.] s. 115).

EO. o l pada veya u l pada ar bir cismin suya dnce kard ses ses taklidi kelimelerden, kr. c umbadak . N g h y uk a r udan u lpada bi r n es n e su i i n e d di. (Ferec 855/1451 v. 97b). o l pan/u l pan sabah yldz DS 1304 < ET. o lpan a.m. Clauson 1972 s. 418. < Mo. olb u n, o lban a.m. M. Rsnen 1969 s. 115, H. Eren 1979 s. 7de kelime iin sadece Trke demekle yetiniyor. AD. o l paz/o l baz beceriksiz, sakar DS 126263, K. Emiro lu 1989 s. 72, A. Pskllolu 1974 s. 29 < belki o lpa / u lpa + ahs vasflandran az eki, b. ala az , yahut da ikinci hece baz ile biten kelimelere uydurulmutur, kr. ate baz . o ltar, b. u lta r . AD. o l u k oluk ocuk < oc uk + ek dei mesi c u k l u k veya o l uk o c uk tabirinin ksaltlm . o l u k la r da eyi l e r mi? (F. Baykurt 1967k s. 286). o lu k ocu k bir evdeki ocuklar; kk yata ve tecrbesiz olanlar; kadnlar ve ocuklar, yetikin erkeklerden baka btn aile < o l uk ve oc uk , allitrationlu ve kafiyeli hendiadyoin mnas ikinci kelimeden kaynaklanr (b. r lak plak ). Bu ve buna benzeyen ift szler (o c uk e n g i , o l oc uk , o l uk o la n , o l uk omak /o l uk omalak , o r oc uk ) ok defa cmlenin iinde bir nevi zarf gibi, sanki muallkta dururlar. Sen de ba r a rt k! Valla h i, o l u k o c uk b u hal e ok z l yo r u z. (E.E. Talu 1937 s. 158). o l u a oc u a ka r evlenip aile kurmak: O vak it Hanyay K o nyay g re n i r. B i r ke r e o l uk o c u a k a r mya grs n! (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 391). Kr. oban ol u k . AD. o lu k o lan oluk ocuk < allitrationlu ift szn mnas belki o l u k oc u k tabirini hatrlatmakla

dayak cezas, darbe: B i r k i i n at vey k a t r vey


k z i ek i n e g i rse d a va r ba na b omak vu r ub b ak c a al na. (N. Beldiceanu 1967 [1501] v. 5b). omak ek

iaret ile orta parma n arasna baparma n sokulmasyla gsterilen, hakaret anlamna gelen hareket . omak sok /omakla (arabann teker le in i de nek le) durdu r mak: u k u r u n bu n ca y l l k t resi n e omak sokmak sana m d t? (O. Arayc 1979 s. 63). Syle h ocam, sitti n se n e Agobu n
kaz g ibi ot u rup bi lmem n emi z i omakl yacak my z ?

(S.M. Alus 1933k s. 25). AD. o ma k II ban (?) < Sl. (Bulg. SrpHr., Ukr., Rus., Leh.) uma veba (?). Yalnz omak k bedduasnda: K a fana omak ks n! A n lamad n k i! (F. B aykurt 1971t s. 277). omak kas akl m h e r eyi u n ud u r o ld u. (a.e. s. 156). Kr. baba ks n! (EO. baba IV maddesinde). AD. o mar I bodur, bacaksz, ksaboylu; kuyruu ksa veya sonradan kesilmi at, eek veya katr; iri kpek, burunsuz koyun; oban kpei DS 1265, TS 941, R. Dankoff 1991 s. 28 < ?? , kr. M. Rsnen 1969 s. 115. Kapy ala r almaz sen i n koca oma r pen ce reye ko tu. (H. Ritter 1953 III, 125). (Argo) o mar II ihtiyar apkn M. Mikhalov 1930 s. 23, ihtiyar meyhaneci, pimpon Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 55, F. Devellio lu 1959 s. 77 < oma r I.

omar

463

(Argo) o mar III bodigard < omar I . Ki i zdem, dedi, se n


byle st pe rdede n ko n u uyo rsu n . n k et raf ndaki oma rla ra gve n iyo rs u n. (R.C. Ulunay 1994 s. 14).

AD. o ma pnardan su imek iin amdan oyulmu sapl su kab DS 1266 < b. me, a kltme eki iin b. ba e . B y k omala rla by k kaza na ya ald la r. (A. Kutlu 1995 s. 141). AD. o mo k pek ok < ok + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak . Dev kars t utmu bu n u, uval n
i i n e koymu . omok kpek en ik l e r i va rm , on la r da koymu , uval n a z n ba lam . (M. Tu rul 1969 s.

opu r /p r ar iekbozuu olan kimse DS 1291 < ET. p r kei kl Clauson 1972 s. 398, kr. p r kei kl; kark DS 1291, M. Rsnen 1969 s. 116. Fakat kelimenin apar, ubar (b. M. Rsnen 1969 s. 118119), ot u r (G. Doerfer 1967 III, no. 1131) Mo. ok u r ile balar var. Bu gruba ayr bir aratrma gerek. Tk.deki velar ile palatal nller arasndaki fark ve istisna durumlar iin b. ayt- . B a aran 1992 s. 167).

K kke n i ek ka rm , t r nak alm y z n e, i te ondan uk u r uk u rd u r. op u r de ri z b i z bu na. (M. Hic s o rmayu bi z im opu r o lan do u z ladu. | a ndi l l n i b z r ayu u nda k rek d . ( lib Pa a t.y. [1911] s. 48). lk g rd nde faz la z e r i nde d u rmam t G ls m n . Ok u l n l n n alt nda kara k u r u , p r n n bi riydi. (M.

304). AD. o mru dibinden kesmek DS 1266 < tomu r fiilinin varyant. /t / / / deiimi iin kr. tokmak okmak . AD. o mr u k tomruk; kullanla kullanla eskimi sprge DS 1266, TS 942 < om ru + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve isim yapan k eki, yahut da tomru k kelimesinin varyant (b. omru ). AD. on kala, but DS 1267 < ?? kr. Krt. ong diz K.K. Kurdoev 1960 s. 172. Topal Sat o n u n u ka ya ka ya gi rd i kahveye. (R. Ilgaz 1981 s. 20). AD. on atete snmak; snmak iin gnete oturmak DS 1268, TS 942, Meninski 1680 I, 1685 < ?? M ey l
tse h ddi y ra c n u g l , ba a ne ? | B i r ik i plak abd l od bu ld la r, o na rla r. (Nec t Beg 1963 s. 202). Yolda k o nacak a da h ep bay evi n e k o n, | Y y mec g mfte h em oca na on. (Naz m 1928 s. 47).

Gler 1990 s. 110). AD. o r I/r dert, keder, hastalk DS 1269 < ?? kr. Krt. o r salgn hayvan hastal JabaJusti 1879 s. 133. Ka rs n n ko lt u u n u n alt nda meme gibi bi r o r t remi . (M. Makal 1957k s. 45). Kyde kazbo an den e n b u o ra dokto rla r d ifte ri d iyo rla r. (M. Makal 1954 s. 92). - Gam gam geti r i r, yavrum; gam r g eti r i r, r l m get i ri r. (R. Enis 1957 s. 205). salgn hayvan hastal: Yak n ndaki Kan l d z mevki i nd e o r t utmu , bt n hayvan la r lm l e r. (S. Sakao lu 1973 s. 339). o r o l hastalanmak: Ge zb n um, h, sen a k u la o r o ldum aldm. ( lib Pa a t.y. [1911] s. 25). o rl u hastalkl, dertli, illetli DS 1272, R. Dankoff 1991 s. 28: G zs z o r l u don n d lbe ndi n i k a rd , g l ek cek, tak yacak old. (Ferec 855/1451 v. 217b). Y rt a r u n a z n h em de kese r n
u la u u, | Se n mu aldu ba a o r l u diyec ek, h ey ot u rak . ( lib Pa a t.y. [1911] s. 33). aklsz, deli

AD. on ga yl mak < oku fiilinin varyant, kr oka DS 1260. Ortaklk (cooperativum) hali yapan -( ) - iin b. a la - . Kuy ru a do ru a, kuy ru a! B i rb i ri n i z z e r i n e n e o nga rs n z b re ? (Re at Enis 1944 s. 37). AD. ono mezarlkta sandukann zerine konan aalar DS 1268 < Yun. (Tsak. dial.) / (trnos/trnos) krsi, sra, teskere Ch. Tzitzilis 1987g no. 141, fakat b. K. Karapotosolu 1999 no. 11. AD. ont/nt fel, inme; felli; kaba, grgsz, i bilmez DS 1268, 1289 < ot / rt (?) ; /n /li / n /siz varyantlar iin kr. k nt /k t . Att tebe ri l e r
A rapgi rl i n i n yamr y umru et pa rala r nda n ibaret, o nt bacakla r na de iyo r, can n yakyord u. (Orhan Kemal

DS 1272: Ol bi r n d n o r l u, bu dik k a ti o l n e bi ls n ? (Ferec 855/1451 v. 241a). AD. o r II tuzlu, tuz; zehir, zehir gibi DS 1270 < Fa. r , Krt. u r a.m. Kelime bandaki / / / / geli mesi iin b. akal . AD. o ra tuz; ama r ve bulak ykamakta kullanlan bir eit toprak DS 1270 < Fa. ra , Krt. u r e saltpeter, salt deposits H.E. Wullf 1966 s. 164, JabaJusti 1879 s. 263. Kelime bandaki / / / / geli mesi iin b. akal . Koyu n u n de ris i ka r ld ktan

son ra de ris i temi z l e n i r, t u z ko n u r ve k u r uma a te rk edi l i r. So n ra ya , yo u rt ve t u zdan m rekkep o ra tesmiye edi le n bi r mah l t s r l r. (K. Gngr 1941 s.

1949e s. 98). B e n de kalka rak yata mdan nt ol up da mh la nmadm ya ... (M. Gler 1990 s. 179). donuk:

47). o rab /o rap rlm ayak giyimi < Meninski 1680 I, 1975 < Ar. caw rab < Fa. g r b a.m. nde n lk rd
yakas aan, pe i nde n o rap sk g ibi ek ip u zatan, byk han md. (S.M. Alus 1934 s. 140).

o n t bak la rm n g zya larm i ime bi ri kt i r i rk e n km lt s z ca, ablas z e r i n e atlad. (L. Erbil 1977 s. 50).

Kr. ot . Tk.deki velar ile palatal nller arasndaki fark ve istisna durumlar iin b. ayt- . onur, b. r . EO. opan oban < oban . K k be n i k u rt al ub g ide rk e n opan fe ry d ri meyedi! (Ferec 855/1451 v. 246b). op i , b. p .

o rak I ac su, tuzlu su, salamura < Ar. ra c / rak nitre R. Dozy 1927 I, 601 < Fa. ra , kelime bandaki / / / / geli mesi iin b. akal . batak yer, bataklk Meninski 1680 I, 1975: Yol u n i i nde bi r
o rak g rd m, deve o r d m . o r n bi r ta raf na bal, bi r ta raf na bekmez s zm . (A. Cafero lu 1946 s. 50).

orak

464

rt

o rak II bitkilere elverili olmayan (toprak) A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 81 < o rak I. Y z y l
evve l A nadol u da ta k n la r n n n e ge mek, o rak toprakla r s u lamak, batakl k la r k u r utmak ge rekt i i n i ... bi ri o rtaya at l p ne s rs eydi, del i diye ak l hastahan esi n e t ka rla rd o n u. (. Tarus 1961 s. 1314).

o ri l / ri l II bir ngiliz kamyonu < o r i l / r i l I gibi. II. Dnya Savandan sonra, belki bu da army surplus malzemesinden. Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u .
21 T emmu z sabah r i l tom ruk kamyon u kapm za dayand ...

toprak damlara ekilen, su geirmiyen tuzlu toprak: O dam ki, eh re saatle rc e u zak kyle rde n t u z l u
o rak ta m , damn top ra na ka r t ra ca t u z u sat n alabilmek i i n e l kap la r nda g n l e rc e al m t. (Re at

(M. Ba aran 1964 s. 84).

Enis 1944 s. 240). o rap, b. o rab . (Argo) o ray be meni, sperma F. Steinherr 1932 s. 185 < Rom. o ra ibe a.m. K. Kostov 1974 s. 358. o r ba b.m. (sulu yemek) < EO. rb / rv < Fa. rb / rv a.m. G. Doerfer 1967 III, no. 1134. Kelime bandaki / / / / geli mesi iin b. akal .

EO. o r k orak A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 116 < o rak yerine bir okuma hatas olmas muhtemeldir. Ve he r k im k u l l b i r k i iye k la ve
gdi bi r k i iye v re k im ol g d ve k u l l u k a dr n bi lmeye, ol k i iye be z e r k im tah l get rmek m di n e toh m o rk y re saa. (a.e. s. 36).

o r lu Tekirda vilyetinde kasaba < BizYun. (Tzourouls). Ma z l b uy u r l ub k ub e h i rd e n o r l da otu rmak fe rm n o l u nd . (Sel nik 1989 [1599] I, 236). AD. o r o /oru iki kzl kan arabalarnda ne taklan ikinci ift kz DS 127273 < Erm. o rok a.m. [o r drt] R. Dankoff 1995 no. 596. B e n
ve rd im i lk o r u u. k i i ft ko uml uk b i l e ye r i nd e n kp rdatamad. (. Kaftanco lu 1983 s. 139140).

El imi zde n faz la bi r i gelmez k i ... o rbada maydan u z k a b l i nd e n ye i mektebe bi z im de bi r u fak h idmetimi z dok u ns u n! (R.N. Gntekin 1928 s. 113). Kr. o rba / o rva . Mecazi mnada kar k durum Yan i i l e r o rbayd o rba | Te rs i n e akyo rd u n e h i r | He r admda bi r n umara | Ge ris i n i A l la h bi l i r. (S. Birsel

1955 s. 27). O. or bac Yenieri tekiltnda kk zabitlerden biri .H. Uzunarl 1943 I, 234235, Osmanl tebaas gayrmslim erkek ilerigelenleri iin kullanlan nvan: Kambu ru n u ka ra ka ra, kandi l l i
teme n na h la r basa basa, kimle r ka r s na ge lmiyord u ? Sal sakall mtekait pa ala r, ke r l i f e rl i beyefe ndi l e r, msyle r, e l eb i l e r, o rbac la r. (S.M. Alus 1934 s. 136).

O. orpa /urpa topal (?) < belki o lpa / u lpa nn varyant. /l / / r / deiimi iin b. a r n . K nd u u rp bu a es r k imi. (Elv n eleb 1984 [135859] no. 1857). AD. o rt kaba, grgsz, uyuuk DS 1273 < Az. o rta get uyuklamak, pineklemek < Fa. u rt uyuukluk. AD. o rtan/ rten/c rten/ rtan pnar veya damdan su aktan aa veya teneke oluk DS 1190, 129394, TS 956 ( r l e n ), R. Dankoff 1991 s. 28 < Erm. ro rtan < EErm. c ro rdan. a.m. R. Dankoff 1995 no. 645. i yos u n l u a a rte nde n siy h t a yala a ak a n e men i n d im r l t s ... (Ebbekir H zm 1326y s. 129). El i ndek i tahtan n n i hayet bi r s u a rk na,
bi r dam c rto n u na dn t n a n lad m zda so rumu z u n cevab n al rd k. O, e l i ndek i k ese ri ye r e b rak r, dama ka r, eski rto n u ye r i nde n ske r, yen is i n i koya rd. (M. Margosyan 1996 s. 42).

AD. zevce:

B i r eyi c e ete n ko ak. retmen i n o rbacy i i n e yat rak. Byle c e g ide l im hk mete do ru .

(F. Baykurt 1960 s. 22). AD. o r ocu k oluk ocuk DS 1271 < reduplication ve / r / tezat nsz ile yaplan allitrationlu ift sz (b. A. Tietze 1966), bu ifade tipi iin b. c e r ce h i z . Ai l esi, r oc u uda v m . (A. Cafero lu 1940 s. 68). nsan n adam pmaz soyu ndan. o r u oc u u pe r i an. (F. B aykurt 1969 s. 71). o ra oc u a kar olua ocua kar mak: o ra oc u a ka r maktan da ko rk uyo rum. (F. Baykurt 1961o s. 249). yi kt bi r k z bu ld u la r. Evl e nd i ba rk land . o ra o c u a ka r t. (F. B aykurt 1982 s. 162). Kr. ol o c uk. o ri l / ri l I bir tip asker ayakkabs S. Akaln 1993 s. 55 < Sir Winston Churchill (18741965)in isminden; ikinci cihan harbinin sonuna doru Churchill bavekil iken ngiliz ordu levazmatndan Trkiyeye byk mikdarda asker ayakkabs hediye edilmiti. Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u .
Yol la r bi ra z u z u n cad r. B u sebeple aske r h u rdala rdan bi re r ro z ve lt veya o r i l d rmeyi cana mi n n et bi l i r l e r. (. Tarus 1947t s. 87). Baz deppoyla rdan e r l e re postal ye ri n e a r k ve ri lmektedi r. R u z ve lt, r i l t ip i ayakkab la r yak nda gele c ek de n iyo r. (M. Seyda 1970 I,

AD. o rtke mihsap, hesapta toplamay reten alet THASDD 1951 IV, 1650 < Rus. otki a.m. Kr. otgu. nlden sonra inorganik bir / r /nin hypercorrection vastasyla tremesi iin b. ale ng i l l i /a l e ng i r l i . AD. o rtutu/o rtu turu DS 1273 < Erm. o rttu a.m. [o r kuru ve ttu ek i] R. Dankoff 1995 no. 594. o ru , b. o ro . AD. o ga Mslmanlarn slm olmayan ocuklara verdikleri isim DS 1274 < o ka . o ka, b. oka . AD. ot I/t/ rt, belki de o nt / nt el veya aya sakat olan kimse, ktrm; olak, topal DS 1274, 1293 < aada bahsedilen ot uk kelimesinden, bu ot un yannda bir de *ot diye mnaca yakn eski bir Tk. fiil kk bulunduu anlalr. Byle

200).

ot

465

vdr

olunca E. Berneker 1924 I, 160n t. c iotto topal, aksak kelimesine balad SrpHrv. ve Slov. ot topal kelimesi belki Tk.den alnma olabilir ya da Tk. kelime ile hi alkas olmayabilir. Tk.deki velar ile palatal nller arasndaki fark ve istisna durumlar iin b. ayt- . / r / ile olan hypercorrection iin b. ale ng i l l i /a l e ng i r l i . E e r
bu n la r yapmazsan, Al la h n c e h e n n emi nde at r at r yanars n . Yedi i n ekmek gz n e d u ru r, k r o l u rs u n . Yedi i n ekmek di z i n e d u ru r, ot o l u rs u n .

odas n n b t n to z u n u, g b r n kaps n n e ka r r, yle c e b rak r. (Re at Enis 1947 s. 195). El if, rgat Z e l i ha n n sek i z ya ndaki k z n n n e ot u rtmu , otuk bi r sk ta rakla dola k sala r n ta ryo r, b it le ri n i aykl yo rd u. (Re at Enis 1944 s. 183).

otuk II kesilen aacn topraktan yukarda kalan blm, ktk; zm kt TS 943 < otuk I. Fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki iin b. ac uk /ac k I . Daha bi r yek i n i te, me e
ot u u kk le r g ib i, at rdatm topu da, apalaya apalaya d z e ka rve rmi . (F. Erdin 1958 s. 73).

(N. stn

1968 s. 71).

B u kadar gayret i n son u nda iyi l e mezse e e r, t Havva n n dedi i g ibi yi l ik bi lme z i n b i r i dense ye ri, Ay eye. (M. Makal 1954 s. 95). Kr. co nt /c nt.

AD. oturak ?? (sazn kulaklar?) < ?? Eskiden bi r i saz n

AD. ot II aa dallarnn gvdeye bititii yer ve bunlardan iki daln arasnda kalan ksm < ot II [dallara aacn kollar diye baklyor]. P. Skok 1971 I, 335336n bahsettii asllar mehul Rum. c iot Astknoten ve Sl. kognatlar Tk.den alnm olabilir. AD. ot III veresiye defteri DS 1274 < Rus. sot /soty hesap defteri. AD. ota bir aacn dallarn gvdeden ayrld yerin hemen stnden kesmek DS 1274 < ot II + isim/sfatdan fiil yapan a- /-e- eki, b. ada- I . AD. otak I olak A. Cafero lu 1946 s. 313 < ota + fiilden participium passivum yapan k eki, kr. adak, budak . AD. otak II aacn gvdesinden dallarnn ayrld yer F. Baykurt 1959y s. 272 < ota I + k eki (b. otak I). Koca k r n o rtas nda bi r tek a rmut. G e r ekte n ota nda bi r ka ralt va r. Ka rtal olmal , dedim. (F. B aykurt 1959e s. 63, 1969 s. 75). Kr. ot III. otara, b. ot ra . AD. ot gu eskiden dkknlarda hesap yapmaya yarayan bir aygt DS 1275 < Rus. otk i a.m. Ch. Tzitzilis 1987b s. 107 no. 62. AD. otku elbise fras < Az. otk vs. < Rus. otka a.m. A. Tietze 1982z no. 50. otra/AD. tre/utra/otara/utura tahta ie, tek tahtadan ya da aa gvdesinden oyulmu su kab DS 1274, 1297, Meninski 1680 I, 1673 < t. c itola a.m. am a ac ndan yap lm kocaman ot ray
kolayca ald. Bak r tas doldu rup ka na kana su i t i. (Kemal Tahir 1955g s. 130). ut raya sar ld m. mans z ut ra a z na kadar s u dol u imi , kald ramadm.

ku caklayp bi r y r e ko n u k g itmi . Y rk demi ki, u n u n ot u ra na dokanmadan ala rsan, sana bi r e rk e ve ri r im! alg c bi r s nam . Bakm ki sesle r d z e ns i z k yo r. O lmaz, alamam a a, demi . (F. Baykurt 1951o

s. 120). o va, b. o a . o ve , b. o a . AD. oy r, b. r III. ozama irkef < Yun. (sz ma), b. Tzitzilis 1990 204. b, b. p . b l i k, b. pl k . , b. o . AD. n ok gezen kimse; yabanc, gariban DS 1276, V. zbudak 1936i s. 12 < ?? B u manasti rde bu n ca p
k a dem ke vard u r. B e n n k i i bu la rdan tak a ddm demez em. (Ferec 855/1451 v. 39b). n /c e n

bitkin, ciz, miskin, elinden i gelmiyen DS 1275: N i c e y ld u r k i bu sa r y mesk n deg ld r. O bu


bi r ik i g n i c i nde bi r ik i e lg i n n g e ldi l e r, glge l e nd i l e r, g itdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 224a).

AD. / y / v otururken aya a kalkar gibi yapmak, do rulmak, frlamak; ayaklar zerinde kalkmak (hayvanlar hakknda), ylan reklenip ban kaldrarak karsndakine atlacak duruma gelmek; kaymak, fkrmak, aa inmek DS 1279, 1298 < ?? / / /v / dei imi iin b. avu l . ki
g nd r y k almakta olan vapu r u n b u rn u bi ra z daha havaya vm ve k s u kesimi n i a acak kadar ot u rm u . (F. Erdin 1955 s. 3). G z l e ri y ld z la r n o rda bi r vakit avu nd u la r, Son ra y ld z la rdan kopan ik i g z ra n g rmek i i n ik i k uy ru k l u y ld z g ib i ve rek akt la r o n u n gz l e ri n e. (. Balaban 1968 s. 220).

(Kemal Tahir 1955s s. 36). AD. otuk I kullanla kullanla anm , paralar eksilmi (ms. frann kllar, taran dileri) < *ot + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan uk eki, b. ak I . Mnaca yakn u kelimelere bakn: rt k ie yaramaz duruma gelmi sprge DS 1190, rt k al sprgesi, rtmek zm kt, rtmk para para DS 1295. Hemen h e rk es otuk sp rg esi n i ge zd i rd i i

AD. d r / yd r / vd r fkrtarak, kavis izerek iemek DS 277278 < /y /v fiilinin causativum hali, b. ac kdu r- . Bu fiilin baka bir causativum ekli iin kr. r , bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- . A ad r, yle bi a ac n alt na g itti, d rd . C ra yakd bi r i k i. (Orhan Kemal 1954b s. 18). Ba ka
zaman bi r yara o lsa, ec i zay na n m saryo rd u n ? Kalk da yd r! He de yd res im yok. (F. Baykurt 1961o s.

289). B i r g n ta vagon et i n i n st n e cvd r ve rmi l e r. (F. Erdin 1955 s. 117).

en

466

kkn

AD. en /c en ucu eri baston DS 1279, TS 943, Meninski 1680 I, 1682 < ET. ge n a.m. Clauson 1972 s. 416 < Fa. aug n a.m. G i z l i n evde n bi r u fak
e n ald , de n ek, yan i eskide n e n de r l e rd i, lki n imdi ub uk, de n ek diyo rla r. (Behet Mahir 1973 s.

140141). hastalktan veya yallktan kt hale gelmek: B i ra z km g rd m on u. (A. mit 1993 s. 124). dibe inmek, teressb etmek: alkant l s u
du r u l u n caya kadar, to rt usu dibe k n c eye kadar bekleyebi l i rs i n i z . (M. Seyda 1974 s. 88) Mecazi

8). Kr. evgn . / / /v / dei imi iin b. avu l . en, b. o an . n bir yan inerken br yan kalkmak < /y /v fiilinin reflexivum hali. Kr. r- . AD. r I bir eit saz, tambur DS 1280, TS 944, Meninski 1680 I, 1882, R. Dankoff 1991 s. 28 < a. g r a.m. G. Doerfer 1975 IV, no. 2024. AD. r II/onur dikenli a a; aa dallar zerinde bulunan uzunca diken DS 1268, 1280, TS 943 < a. k r / g r diken M. Rsnen 1969 s. 121.
Dn e rk e n bi r r aya ma batt. N e ettimse o r kmad. Aya m byle i ti kald. (U. Gnay 1975 s.

mnada: ime bi r sk n t km t. (A. mit 1994 s. 47). kek I yallktan km , < k + fiilden etken fiilsfat (participium activum) yapan ek eki (M. Rsnen 1957 s. 132), b. olak . Sabi sbyan
oc uk la r la kek i ht iya rla rdan ba ka kimsen i n bu l u nmad kyle rd e Gaff u r ayg rla an bi r kaza n ve namus ka rgas o lmu has l . (Feridun Osman 1936 s.

100). AD. kek II ukur yer DS 1281 < k + fiilden nomen loci mnasnda isim yapan ek eki, b. akak . B u

340).

ak r

dik e n iyse,

hele

rse,

zaman

semerc i l e r i n k u l la nd k yk la ka r l r.

(M. Makal

Erg e n e kp rs i n y r i evve l o rman l d , amu r ve keg idi (F. Giese 1929 [890/1485] s. 104). Sabah l eyi n e l im le temi z l ed im u ke i. Bak n n e ha l e koydu la r (S.F. Abasyank 1952s s. 32). bataklk,

1960 s. 20). Harm n i i tamam sayl r. Yar n da cy r geti rip it i n i besl i cem bi re z. (F. Baykurt 1959y s. 31). AD. r III/o y r ahlat aac DS 1280 < r II.
i vit s r ke n e saban n bu r n u na dem re (?) b i r bak r gemi . k z m n ay n r yo d ye m , oy r n dal na asm . (A. Cafero lu 1940 s. 137).

balk:

Ayakla r n ka r ba ri hat u n, baksana kek

lastik le r i. O rta l k amu rd u r da.

(A. Aao lu

1982 s. 248). AD. kel tortu; su tap ekildii zaman brakt amur; byk kerpi DS 1281, TS 945, ZTS 1976 s. 44 < k + fiilden isim yapan e l eki (M. Rsnen 1957 s. 133), kr. atal . AD. kelek tortu TS 945946 < k + e l ek genilemesi, kr. (deverbal olmayan) gbel ek . ayrandan yaplm yasz peynir DS 1281: Kafi l e n i n son
yolc us u bu raya ge l i rk e n, ky nde n get i rd i i da r u n u ndan yap lm bazlama i le ke l ek peyn i r i an cak be , on g n yet i mi ti. (S. engil 1943 s. 9).

EO. gr kaldrmak, ykseltmek < fiilinin causativum hali, b. a rt u r - . Bu fiilin baka bir causativum ekli iin kr. d r (b. akt- ), kr. n- . G n e t a la g rd i y ce ba n. (Fah r 1974 [1367] s. 272 no. 340). Ke gibi g rd i boy n im d. (a.e. s. 282 no. 546). EO. k kme hareketi < ET. k a.m. [k fiilinin emir hali, b. ayart ] Clauson 1972 s. 413. kinci ahs tekil emir eklinin et ile beraber bir fiil tekil etmesi ekseriya kuvvetlendirici faktr olarak BSTT de de vakidir, b. ala a et . k et /k u r kmek; diz kmek TS 947, 948, G. Doerfer 1967 III, no. 1141. k I bacaklar katlyarak yzkoyun yere yerle mek (deve hakknda) < ET. k a.m. Clauson 413414. kd g i y rde k la r imi . (Ferec 855/1451 v. 123b). diz kmek (bu mna ET.de de vard): l i [yi ]
Su lt n h u z r na i l etdi l e r. l i det z e r i n e kdi, mekt b n s u nd . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 222). Di z l e r i n st n e kt .

(Neologismus) kelt i (kimya terimlerinden) rsup, dibe ken madde < ke l + t i . B e l l e im, aybala ra s r o la n bi r ke lt i. (H. Yavuz 1992 s. 25). ker / kert (deveyi veya ba kesilecek olan adam) ktrp oturtmak TS 946947 < k fiilinin causativum hali, b. ka r(baka mnalarda kt r ekli kullanlr, bir fiil kknden iki ve daha causativum eklini geli mesi iin b. akt- ). Do ru g ved z evi n e deve le r i ekdi l e r, kapus nda ke rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 59a). Ol mel n ald, s a h r da bi r ssu z y re i l etdi, ke rd i k i ld re. (Ferec 855/1451 v. 8b). kertme deniz dibine indirilerek stne balklar geldiinde k elerinden ekilip kaldrlan a TS 258 < ke rt + fiilden nomen actionis mnasnda isim yapan me eki, b. aktma . Kara
M emedi n ke rtmesi sudayd, on u n dolab n dnd rmeye, a yuka r kald rmaya u ra t. (Ya ar Kemal 1976 s.

(A. mit 1993 s. 165). (biraz kaba konu mada) acele ile veya ani olarak bir iskemleye arln stne brakarak oturmak:
Lk gibi kt yan m zdaki bo iskemleye. ok yo ru lm u tu an la la n. (H. zkan 1979 s. 38). Ev sah ibiymi gibi km t sof ran n ba na.

(A. mit 1993 s. 106107). yklmak (tavan veya ev hakknda): G r yo rs u n


i te, i i nde i nsan ya amayn ca evle r nas l ya lan p k yo r. (C. Kavuku 1998 s. 81). yklmak, inkraz

472). k kn can sklm , meyus < k + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k n eki, b. akk n . Pi mand a rt k, iyi c e uta n yo rd u, kk nd , ke nd i n i h n la k msyo rd u. (T.

etmek:

Koca sistem km , kapital istle r gbek atark e n, yk n t la r n a lt nda kalan be ku ru u n h esab n yapmaktan yana de i l im. (A. mit 1993 s.

ksek

467

mel

Bu ra 1964 s. 39). B i r zamand r g z l e ri n snm ,


bak la r matla m , h rkas n n g ev emi i l i k l e ri d me tutmamaya ba lam , omu z la r kk n, yl ec e ot u r uyo r kasan n ba nda ... (M. Mungan 1999 s. 122).

mlek c id r. ok lmek yapd.

(P.N. Boratav 1995 s.

186).
eh re

B i r p r gl g e cmlek ba rdak yk led b k ydan g ide yoru rd .

AD. k sek kk DS 1282 < *kse kmek istemek, kmee yz tutmak + fiilden sfat yapan k eki, b. akk . B i r ksek ye re g i riyo r la r. (U. Gnay 1975 s. 420). EO. k s gemi demiri, apa, yahut gemi safras m? TS 9478 < k + ?? Dah d a la r ks tmedkmi si z r h a t o lma i n (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 68). k k km , ukurla m, ieri ekilmi Meninski 1680 I, 1682 < k + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k eki, b. akk . k k avu rt la r, ms r psk l byk la r, yomruk bi r g rt lak . (S.M. Alus 1944 s. 104). AD. k r kazma DS 1282 < Yun. (tsekri) < Lt. sec u r is balta A. Tietze 1962 no. 342. Kelime bandaki / / / / geli mesi iin b. akal . k bir eyin bana kp toplanmak < k fiilinin verbum collectivum mnasndaki ortaklk (cooperativum) hali, b. a la - . Kaymakama bi duyu rsam, yar n ja nda rmala r k r ba n za. (M. B a aran 1992 s. 127128). AD. kt korkudan kamak DS 1282 < ET. kid /k d diz k [k fiilinin ortadnken (medial reflexivum) hali, b. bk d- ] . Tekin 1980 no. 247. Fakat Clauson 1972 s. 414 ile M. Erdal 1991 II, 768769 bu szc causativum anlamndaki ET. k t ktr szcyle birletirerek bir arada gstermektedir. Kr. i id . l ssz yer, sahra < Clauson 1972 s. 420 ( l i g maddesi)ne gre kelime aslen Mo olcadr ve Tk. metinlerde 15. asrdan nce bulunmaz (kr. G. Doerfer 1967 III, no. 1145). Yayl iin b. M. Rsnen 1969 s. 117. Sank i o k um l l e r i g ibi sonsu z sava yin e ba lam t. (T. Bu ra 1964 s. 25). O. l l i stan tam l, hibir ey yeti miyen ssz arazi < l ve l + isimden mekan ve memleket isimleri yapan istan eki, kr. kabristan, Maca ristan . Tabir ikizlemeli (rduplicationlu) terkibleri andryor (kr. yok yoksu l ). Eh l i M e kke ve M ed n e n
s u r re ve c i r yel e ri M s rda n ge lmeg i l e M s r k imde ise e h l i M ekke a a t bi l e rd r. Z r ey let i l l ist n olma i l e T a yf ve H i c z ve Abb sdan gel e n gal l k if yet tmez. (Evliy eleb 1935 [17.yy.] IX, 724).

(Ferec 855/1451 v. 232a). mle e doldurmak, mlekte muhafaza etmek (isim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla ) : Kyde ku rban k esmiye n l e re et
cmlek l e

gnde r i l i rse de, on la r ke l l e ve ayaklar toplayp mlek l emekl e gz l e r i n i doyu r u r la r. (M. Makal 1954 s.

60). mlek l eme (atla) bir suya atlama usul, kr. balk lama, boh alama, ivi l eme : skel ede, e l l e r iy l e
bu r u n la r n kapayp mlek l eme den i z e atl yan yan k te n l i oc u k la r. (H.E. Bener 1969 s. 118).

AD. m demet; birka kiinin bir arada bulunmas DS 1284 < ?? kr. a. om (nls / /, /u /, / / de olabilir) btn, bsbtn (kr. tm ?). mle toplamak DS 1287. sim/sfattan fiil yapan la/l e- geni lemesi iin b. acabla . AD. m melmek, dizlerini bkerek topuklar zerine oturmak DS 1287 < ?? Kr. Az. mb otu r ( < mb otu r ) a.m.: Kosa a bda an, kpk ln n ved rn i n aba nda mb otu r ub, y r ala n rd . (S. Rhimov 1959 s. 118). Yata n z e r i n e ot u rup c iga ra
yakt. A nas kap n nd e mm , ama r yk yo rdu. (Tark Dursun K. 1966 s. 154). Kad n la r, k z babasn n e l i nde n ald la r, s r k l edi l e r. K z di re nd i, md. Ayakla r n ye re yap t rmak iste rcesi n e sk ca bast. (A. Kutlu 1991 s. 155).

AD. me tahta kak; tahtadan oyulmu kepe DS 128485, TS 951, R. Dankoff 1991 s. 28 < G. Doerfer 1967 III, no. 1121e gre a. m dalmak, immek Tk. kknden gelip (fakat kelimenin morfolojik bnyesi?), belki de am (a ac) nn tesiriyle geli mi tir. M. Rsnen (1969 s. 117) ise kelimeyi oy dkme demir kkne balamak istiyor. Mesele halledilmi deildir. Asl ne olursa olsun, Anadoludaki me her halde birok ev eyasnn tesmiyeleri gibi randan alnm tr (Fa. uma a.m.). Bunu Fa. kltme eki olan e de gsteriyor, b. ba e . o rba avu ra n e l i n e bi r me
alm , r aza n n r h n da du z u na bak m aynan tk etmi . (A. Cafero lu 1943 s. 106). me ge l i n

ya mur duasnda kullanlan, gelin gibi giydirilip sslenmi kepe: U radkla r by k bi r kyde me

ge l i n alayiyl e ka r la t la r. e r pte n yap lm , ba na i ek l e r tak lm bodu r bi r bebe i ta yan ky oc uk la r bi r a zdan hayk r yo r, ya mu r di l e n iyo rd u. (Re at

Enis 1944 s. 250). Kr. oma. m r k, b. m r k . mel dizlerini bkerek topuklar zerine oturmak < m + e l geni lemesi. Bu geni leme sfata taklan al / e l (ms. azal , bo al b. J. Deny 1921 811) deildir, fonksiyonu baka olduu iin ala / e l e nin ksaltlm da de ildir. Ba ka misalleri de vardr, ms. e l (DS 127879). M isafi rl e r
ke na rla rdaki has r iskemle l e re ot u rm u la rd . Ky n ya l la r ndan b i rka k i i de duva r dibi n e meldi l e r. Kalabal k d arda kald. (. Tarus 1961 s. 81).

l g, b. u lk i . l mek / m lek (BSTT. ikinci varyant kullanyor) toprak tencere DS 1283, TS 949950 < Tk. dilleri arasnda her iki varyant eskidir, fakat ilk varyant daha yaygndr (b. M. Rsnen 1969 s. 117118). Metatez iin b. alb z . A ndan a n lmekde du z i l e
bi ra z bi rs n, st n e g e l e n ya c em ts n, iy eye k o ysu n. (Ferec 855/1451 v. 61a). B e n m k o cam

melek

468

Nadiren fiilden fiil yaptna rastlanan al genilemesi (kr. alal ) geisiz (intransitivum) fiiller yapmada kullanlr. Byk ihtimalle ortadnkenlik (mediale reflexivum) anlamnda l vs. (a l ) ekinin fonetik bir varyantdr. AE cildindeki bu ekle tretilmi kelimelerin fiil kkleri zaten geisiz olduu iin bir mana deimesi olmamtr, yani genilemi fiilin anlamyla sade fiil kknn anlam ayndr, kr. el (b. yukarda), me l , esel fiilinde ise al genilemesi sade fiil kkne orta dnken anlam katar.

AD. n II melmek DS 1288 < m fiilinin varyant, fakat hangisi esastr? Kr. n e l (DS 1288) ve
mel . Canava r va rm , so uk bi r g nde g l n ba na nm , kuy ru u n u suya sal lam .

(M. Turul 1969 s.

207). AD. neke az krle mi bak; yorgun, fersiz, donuk (gz) DS 1288 < ??. EO. nge kntle mi; kuvvetini kaybetmi, vazifesini yapamaz hale gelmi TS 951952 < ?? Kelime bugnk dilde tesbit edilmediine gre, ilk nl / / de olabilir. Arap harfli harekesiz metinlerde kelime yakn mnada olan n ek e kelimesinden ayrt edilemez. Dier taraftan kelime ng l (o l ) ve ng e l zayflamak, kuvveti kaybolmak TS 954 ve 952953 kelimeleriyle kolay kolay bada myor. Bu yzden nge ye imdilik gvenilir nazariyle bakamyacaz. EO. n gel veya ngel kntle mek; kuvveti kaybolmak, vazifesini yapamaz hale gelmek TS 952963 < ng e , + fiil yapan -e l eki, b. alal . Ve [890/1485] s. 112). K uvvet i g tdi, te n i o ld z a f, | 334950). ol vak t ki evl da k a r u rla r, k a r la r i l e

melek, b. mel ik . melekal melmi vaziyette durmak, meldi i yerde kalmak < mel fiilinin fiilzarf (gerundium) hali ve ka l , b. a rtakal- ve al ko . i ko melekalm , bayg n l k la r ge i r iyo r. (S.M. Alus 1944 s. 119). mel i k / melek melmi vaziyette DS 1286 < melmi vaziyette DS 1286 < mel + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan ik eki, b. akk . Z iya B ey ye re mel i k
ku ca ndan o na bakt, ol up bite n l e re i l g i duymuyo rdu.

(S. Burak 1965 s. 7). AD. me bakalariyle beraber melmek ya da melmi bulunmak < m fiilinin ortaklk halinin, m diye beklenirken neden me olduu anlalmyor, maamafih baka misaller de var, kr. sava , yana (-( ) - iin b. a la - ) .
Kyl l e r, oc u um u n k e nd i oc uk la r iy l e be rabe r me mesi n i istemiyo rla rd . (Halikarnas Balks

andan s o ra k ff ra olk a da r az tdi l e r k im ok la r dke nd i ve k l c la r ng e ld i. (F. Giese 1929 Eyledi andan g z e r vak t i e r f, | nge l be n k a lmad gz i nd e n r. (M. Adamovi 1994 [136886] no. ok ek i b az ba r u r la r. Z r k i h idmet i mc ma atdan k a l ub k l c n ge l b k a lk a n k u l la nmala r bi r y zde n o l ub fas l fas l ok yap u r la r. (l 1956

1952 s. 6263). G n e s zd rmayan glge l e ri nde bek bek heybel i l e r, to rbal la r me i rd i. (M. zay 1951 s. 67). Ortaklk fonksiyonu ok defa kaybolmu tur melmek DS 1286: B i r su ba nda M u rat A a hayvan ndan atlad. Ye re, top ra a me ti. (Tark Dursun K. 1959 s. 111). melez ksk TS 951: okuma hatas, kelime mlaz dr, c imls kelimesinin bir varyant, ve mnas apakl olmal.

[158687] s. 2425). nt, b. ont . nt, b. ot . p ince sap, dal veya tahta paras < b , A. Tietze 1969 no. 38, fakat ET. b rsup, tortu Clauson 1972 s. 394 ile kar m. Atala r eyd r: s a k na n g z e cb d ege n o l u r. (V. zbudak 1936a [1466] no. 228).
By le d yi cek g v t z t z alef i n y mege ba lad. Y di, h r yalad, bi r saman pi n k o mad. (Ferec 855/1451

AD. mez I ksa boylu DS 1286 < m + kiinin gze arpan bir beden hususiyetini tarif eden e z eki (J. Deny 1921 s. 582), b. ala az ; bunlar arasnda fiilden yaplm olanlar da var, ms. tk na z . mez II hocasnn hizmetine bakan medrese talebesi < mez I. Kelime eski kaynaklarda bulunamad.
me z sedi ri n yan na di z km , gz l e r i n i ye r e i nd i rm i , el l e r i n i bi rb i r i n e ke n et l emi ti. Heyecandan kpk rm z yd, te rl emi ti. (M.Z. Salo lu 1995 s. 53).

avc yama :

O s ra la rda bi r g n g e n e R e it Pa a to ru n la r i l e ava ktk. antac la r, mez l e r, 30, 4 0 k i i va r z. (S.M. Alus 1944 s. 138).

mlek, mlek leb. lmek . AD. n I dnmek DS 1288 < kr. Az. (dial.) n dnmek, arkaya dnmek, ndr dndrmek. /d / > /c / deiimi iin b. bacal u ka . Geili fiil olarak evirmek, dndrmek DS 1289: G n k a ndan do arsa el o ya a n! (V. zbudak 1936a [1466] no. 465).

v. 193a). n c e kib ri t p n n t it rek nda on u g rdm. (Re at Enis 1933 s. 152). inceli i ve zayfl yle gze batan boyun, kol vs.: D dm: c ismm c pe dnd rmeyi n c e c n um almazs n. (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 86). Resmiyeyi de g rse n, sa n g ib i, boyn u pten i n c e. (A. Nesin 1960g s. 89). Menfi cmlede ok kk ve kymetsiz bir ey: Su lt n M u r d H n dah K a ramandan bi r a h a du bi r pi n i z u lm i l e aldu rmad. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 108). T o su n B e Kas a ban , hatt e r f ndan bi r p istemiyord u. (H.E. Advar 1926 s. 46). muhafaza edilmesi gerekmiyen deersiz veya zararl ev idaresi artklarnn tm: yle
bi ris i n i bu lsayd n ce b u n u a n latacak, i i n i bi r p te n ekesi g ibi dkecekt i. (T. Bu ra 1963 s. 98) patan

evlenmelerde araclk eden kimse. Fiilin ettirgen fiilsfat (participium activum) halinden karak isim (appellativum) durumuna gelmi dier kelimeler iin b. b rt l e n I . A rmudu dal

pel

469

rtk

y i l; | Al y ba ya d v r; | p atan me l kesi, | Be n i yarime d r! (Z. Korkmaz 1994 s. 39). z l yo rd u

(H.E. B ener 1956 s. 47). p r r p TS 954 < r p tabirinin eski metinlerde geen varyant, fakat neden icabetti belli deildir. H a tu n evde n k d , bi r
mu hakkak. Evle nme l e ri nde patan l o lmu tu. etek p r dev rd i, ge r rd i, te n n ra od yak d . (Mustaf Zarr 1965 s. 166). M es e ld r: a rk o l c k im s a la r k o l, | Dke l i re pe yap u r o l.

(Ferec 855/1451 v. 147a). Ol pi l e be rk itdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 224a). Nida olarak aknlk ifade eder: rp! hayret!: rp! ... bu da n esi? diye a alam m. (S.M. Alus 1933p s. 82).
salc u az d z nd i l e r. k uy u n u a z n r

( eyh o l Mustaf 1979 [1540] no. 7861). p i bir lokanta ya da kebap dkknnda bulunabilen bir kebap eidi (et paralar ince sopacklara takld iin) (sondaki possessivum ekinin hazf ile modern ticaret dili iin tipik bir misal): O scak zmi r
gec esi nde be n i ote lde n al p Pavyon Soka ndaki bi r p i iye gt rm t n. (N. Eray 1990 s. 15).

rdek (gemici terimlerinden) yan yelken kandilisas L. Gray 1943 s. 111, R. Dankoff 1991 s. 28, dalyanlarda kullanlan balama aygt DS 1291 < rdek yelkenleri yukar basan makaralara dolanan ip DS 4056 [ r le mek fiiline dayanan bir kelime, kr. ET. * ki r ik i l e mek ]. AD. rd k / rtk ekinler arasnda yetien, kk yenilebilen bir eit kokulu ot DS 1292, Echinophora I. Hauenschild 1989 no. 449 < ??
teki e l iy l e yak n ndaki bi r rt k dik e n i n [ i n ] dal la r n kopara rak kokl uyo r. N e g z e l kok uyo r u rt k! diyo r kokla rke n. (M. Makal 1965 s. 73).

AD. pel p, pasakl, miskin DS 1289 < epe l; p kelimesinin tesiri altnda de itirilmi olarak. A da bi r pe l a imi . (M. Tu rul 1969 s. 291). p leme bir iek ismi, Helleborus DS 1289 < p [kk mshil olarak kullanld iin]. -ma ekiyle yaplan nomina concreta iin kr. aktma . p len trl yiyeceklerden azar azar yemek < p [bir kmes hayvan gibi yerlerdeki daneleri ve saman plerini birer birer gagalayarak yemek], kendine aktan ufak ufak karlar salamak + aslnda isimden fiil yapan l e n- genilemesi (b. abaplan- ) : Evet, bi z im Be k a r dalave resiyl e
me ld r. Yan s ra be n de a k meyvasiyl e ple n iyo r um. (H.R. Grpnar 1926b s. 35).

re otu , b. rek otu . rek yuvarlak ekmek TS 955956 < ET. rek a.m. Clauson 1972 s. 429. M. Rsnen 1969 s. 118e gre kelime i b rek den ileri gelmi olabilir (krasis iin b. acabola /acabu la ) . Kr. Az. rk ekmek.
Ege r i h e r k i i re g i n e k l e e r, amm k a dre muk vemet demez be e r. (Ferec 855/1451 v. 111a). AD. tandr

ekme i: Saba g n o rtaya ede r a rvat ... dy pi lov u pi itdi r i f, rek yapd r f, ay oydu r u f ... (A. Cafero lu 1942 s. 6). simit gibi halka eklinde ekmek:

A ndan e jde h ge ldi, tah t z e ri n e k d , rek g ib i k v r ld , yatd. (Ferec 855/1451 v. 101b). ya l ve

p l k plerin atld yer, sprntlk; ahr artklarnn atld yer, gbrelik, bokluk, mezbele < p + neye tahsis edildiini gsteren l k eki, kr. k l k, km rl k . Ma l mum old k i sebz e imi si n, l ki n k a nk bl ikde h s l o ld u ? (l 1982 I [1581], 173). AD. p k ynn kirli ve pl yerleri, ie yaramayan yn DS 1290, ZTS 44 < Krt. *opik [op p + ik kltme eki] A. Tietze 1982z no. 51). AD. p r kaba kilim yaplan koyun yn ile kei kl DS 129081, ZTS 44 < ET. pr kei kl Clauson 1972 s. 398. p r, b. opu r . ri l, b. o r i l . r, b. o r I . r p /er p al rp krnts; sprnt (Meninski 1680 I, 167475: o r op ) < p + rduplication ve / r / ile yaplm mhmel kelimeden ibaret hendiadyoin, b. A. Tietze 1966 s. 423428; bu ifade tipi iin b. ce r c e h i z , kr. Az. r p a.m. Mnas ikinci kelimeden kaynaklayan bu tip ift szler TT.de nadirdir, fakat Az.da pek oktur. Bu izah doru ise, e r ile balayan ikinci varyant tali bir geli medir. rde n pden bi r

tatl hamur ii Zam n h a lk k a mu d ny seve rl e r, | S f la r mu r d ya l u rekd r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 231). rek le, ?? ey rek le fiilinin varyant. sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla . V c ud umu rek l iyo r. (S.M. Alus 1933p s. 231). rek len halka durumunda kvrlp toplanmak < re k + isimden, birey haline gelmek mnasnda fiil yapan l e n geni lemesi, b. abaplan- . rek otu/ re otu/ reotu bir ot ismi, Nigella; bu otun susam irili indeki siyah tohumu < rek ve ot (tohumu tat versin diye ekmek hamuruna ekilir); bu tr kelime birleimleri iin b. acabola /acabu la : Elmasm, oc uk l u u b rak, be n i di n l e:
c ro t u kadar hat r m sayyo rsan, u A raba iki sat rc k bi r ey yazal m. (S.M. Alus 1933p s. 117). Bu otun

sihirli kuvvetlerine inanlr: Fe n gzde n mu h faz a


i n k it bla r z e r i n e be pen c e l i, rek ot u l u na z a r t a k m as d . (H.R. Grpnar 1336k s. 59).

*r k say boncuu TS 259 < pheli kelime, otgu, o rtk e veya onlarn bir varyantnn okuma hatas. r o tu, b. rek otu . rt, b. ot . rten, b. o rtan . rtk, b. rd k .

470

ubuk

AD. r so uktan bzlmek; uyu mak DS 1295 < ??

Soydu ayakla r n . C uma a n n n e e l i nde n e aya nda can va r. Akpak ayaklar, r m , r m , k rk y l ate e, bu za soksan, duymaz. (. Kaftanco lu 1972 s. 153). E ek yaladktan son ra span n k u lak la r n tt k (dik du rs u n diye, detti r). (M. Makal 1950 s. 46). Fasu lya, merc imek gibi i k u ru la r to rbala rla evi n d ip buca na ye rl e ti rd i l e r. Alt tavuk va rd toplanan. O n la r da ayaklar nda n bi rb i ri n e te rek danal a b rakt la r. (M. Makal 1954

(M. Ktkolu 1983 s. 309) da herhangi bir alet olmaldr.


ki rp s

AD. t birbirine balamak (?) < ??

AD. zme bir eit keten dokuma DS 1300 < z + fiilden nomen actionis yapan me eki, b. aktma .

Ma nda arabasna yumu ack i lte l e r, yastkla r ko nmu ; z e r l e r i n e sak z g ibi rt l e r yaylm ; en ste de mu haci r zmesi nde n te nt e ge ri lmi . (S.M. Alus,

Akam gaz. 13.5.1942). zl erimek, etrafndaki maddede paralanp yok olmak < z + medialis-reflexivum anlamndaki ( )l eki, b. a l- . B u z la r z lmeden. (C.F. Ba kut 1965 balk). dalmak, irtibatn kaybetmek: z l e n u z u n sa la r yastk z e r i n e da lm . (M. Seyda 1974 s. 172). gevemek, mukavemetini brakmak: ki n c i t ut uk la n nda, aksin e o z ld ,
ben ce b u da o kadar n eml i saylmaz, a a yuka r h epsi z ld l e r. (A. lhan 1973 s. 218). geri ekilmek,

s. 42). t , b. ot I. tre, b. ot ra . v , b. . vd r , b. d r . ven, b. o an . y , b. . yd r , b. d r . o y r , b. r . AD. y r evirmek DS 1299 < evi r . /e v / /y / deiimi iin kr. tybe . Gemiyi y rdd l e r, g r i g tdi l e r. (A. Cafero lu 1942 s. 42). AD. z barsak ya DS 1299, TS 956 < ?? z be z kebap iine saplanan bezler vs. .A. Aksoy 1946 III, 175 (DS 1299daki zbe r yanl olmal). z dml, sarl, bal ya da d meli bir eyi amak < ET. c zmek; gerilmek Clauson 1972 s. 400 (M. Rsnen 1959 s. 118 kelimeyi bu iki mnaya gre ikiye ayryor). Ba m z p, aynan n (dokumaclkta) zg iplerini tezgha germek:

kamak, uzakla mak R. Dankoff 1991 s. 28, F. Devellio lu 1959 s. 77; B u raya imdi gel i r l e r,
habe ri n i a ldm. Hemen bu radan z lmek l z m.

(Ah m ed Vef k Paa 1933dc s. 42). O u/ /un/n I (ntak gibi ait olduu kelimeden nce) gibi < Fa. / u / n / u n a.m. e r is i n ce r d m nte i r id i. (Ferec 855/1451 v. 198b). B i r
gec e avrat k a tuma geldi, s u r h i i a r b n b n g l b mde k o d. (Ferec 855/1451 v. 110a). K a s ra ge ldi l e r, k z i l e d yei bi r se r h e n g i n F i re ng e l i n e v rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 8b).

O. u/ /un /n II (zaman yan cmlesinin banda) ne zaman ki < Fa. / u / n / u n a.m. n g n e do d, bacadan avk ndi. (Ferec 855/1451 v. 24b). iken: n ac l k la r sus u z l k la r ekdi, h r b i r yad ik l me d di. (Ferec 855/1451 v. 238b). O. u/ /un /n III (sebep yan cmlesinin banda) nk < Fa. / u / n / u n a.m. n be n n avrat
ge e z i n e l e g i r rm i , ben dah an g rb g reyim. (Ferec 855/1451 v. 26a). madem ki: n i i bit rmeg i boyn uma aldum, ben dah sa a h l mi e rh deyim. (Ferec 855/1451 v. 32b).

ka r s na ge t im, Evde ace le ha z rla nd m i i n sa la rm, topu z um, peem darma da n k. (S.M. Alus 1933p s. 69). Ye i l ipek l e r i zd n z m? B e i n c i te zg ha zdk. A rgac pembe, tel l i s vai n i n e idi n i d zmek i i n si z i bekl edik. (Musahipzade Celal 1936kd s. 16).

Mecazi mnada (bilmece, problem) halletmek:

Y lda bi r, ik i y lda bi r dede l e ri ge l i r, a n la mazl k la r bi r ge c e n i n i i nde z e r, k sl e ri bar t r r, yat t r r, gide r. (F. Baykurt 1967k s. 82). Kr. e z .

uuk, b. c c k . O. ub denek < Fa. b a.m. A. Tietze 1969 no. 38. Hav n b, s a r. (M. Ktkolu 1983 s. 303). O. uban oban < Fa. b n a.m. O. ubani ye gebe srlerinden alnan vergi < uban + vergi isimlerinden ok kullanlan iye eki, b. adliye . B i l f i i l deti a n mla r n Z l k a di r l
sip h l e r i al ub resmi b n ye l e r i ve resm k lak la r ... h s s a i h m y n i n z a bt ol u n ub ... (.L. Barkan

AD. zdr abdest bozmak < z fiilinin causativum hali, b. ackd u r- . B i r de z e ri n e alacak olan, me i n kap
ge i rmede n almasn. Aman n, si z si z o l u n, c ebi n i z e atp da zd rmeye gitmeyi n! ka r n , koyu n yksek bi r ye re, yle g idi n. (M. Makal 1957k s. 14).

EO. zelendr samak TS 956 < z + e l e genilemesi, reflexivum ve causativum, b. ackdu r- , kr. Az. drdi n i z l derdini dkmek. z g (dokumaclkta) atklarn geirildi i uzunlamasna ipler TS 957 < z gerilmek + fiilden nomen instrumenti mnasnda isim yapan g eki (b. ag ). AD. zg terimi baz dokumaclk aletleri iin de kullanlr: dokumaclarn yumak yapmak iin kulland bir ara DS 1300. kc ZTS 45; 17. asra ait zg i

1943 s. 143). ubu k b.m. (krpe dal; ince de nek) < bk / b uk a.m.
Kim h u l k ub u n n e d r l d ike rise ve k a vl to h m n n e c i nsde n ek e r ise, y mi i ve dah l o l d rl de n re r o l u r.

(A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 50). ince kemik; bir kaburgaya yapk olan pirzola: Bak r kablarda ge r ekte n i ti ha a c eyle r va rd : drt ub uk pi rz o la, midye bre i, zeyti n ya l e ng i na r. ( ahap Stk 1958 s.

uur

471

ul

4849). uzun pipo azl G. Doerfer 1967 III, no. 1059: B u n u n z e r i n e M ustafa Pa a h iddetl e ub u u n u s rd , mec l isi te rk ett i. (M.Z. Pakaln 1946 s. 77). (gemici stlahlarndan) ana direkler zerine srlen ikinci ve nc para direkler L. Gray 1943 s. 111. kumata dz renk eridi, sopa, izgi:
Ma nt i n : c bk l ipekte n bi r n e vi k uma t r, di rek l e r i beyaz, sa r, ye i l, pembe ol u r. (H.Z. Ko ay 1944 s. 328).

ukadr, b. u hadar . ukal, b. ukal i . AD. ukala /o k kala toprak tencere DS 1260/1402 < Yun. (tsukla) byk toprak tencere A. Tietze 1955 no. 275. AD. uka lat kz nalbanta enetmek DS 1302 < Bulg. ukam ksrla tryorum < u k eki A. Tietze 1957 no. 24. AD. uka l i /u kal /o ka l i toprak tencere DS 1259, 1302 < Yun. (tsukli) a.m. < t. z u c ca kabak G. Meyer 1893 s. 49, A. Tietze 1955 no. 276.
B i r k eye bi r ik i k r k, mu rda r top rak ukal, bi r ik i

Kr. i ft ubuk ( i ft I maddesinde). uur kk ocuun konu mas gibi zor anlalr < ses taklidi kelimelerden. M emedi, Hseyi n c i imi, 76). uurya bir balk cinsi R. Dankoff 1991 s. 28 < belki u r u r / r r bal nn Yun. oulu, fakat Yun. adn bulamadk. Yun.dan gelen ya eki iin b. ablatya , balk isimler iin b. akya . AD. u n i s /cuh n i s yeme in yanma a balamas, tencerenin dibinin tutmas DS 1301 < Yun. (tsiknz) Ch. Tzitzilis 1987g no. 547 (ve 522). u ru , b. o ru . u u lda , b. o u lda . AD. u un/cu un ay demlii ZTS 31 < Rus. ug u n dkme demir ibrik A. Tietze 1982z no. 34. Rus. kelimenin etimolojisi iin b. M. Vasmer 1958 III, 351. uha/uka tysz, ince, sk dokunmu yn kuma TS 957 (Meninski 1680 I, 1681e gre uk a , halk dilinde o ha ), AD. co h a , cu fa , u ha a.m. DS 1258, 1300, 1301, uka kepenek DS 1302 < Fa. h a.m. G. Doerfer 1967 III, no. 1133, M. Rsnen 1969 s. 114 (Fa. kelimenin asl zerinde henz fikir birlii yoktur. mdi ge rekd r k i D ub rovn i k l l e r
mez k r He rsek o l cok a dan ve m mdan ve ay r ndan b vec h h e r n e l e r i n alm ise g r an la ra a l v resi n . (F.

M e ry emci imi g r yo r um kimi zaman da. Di l l e r i u u r u u r. Y uvadan u mam la r daha. (M. Ba aran 1992 s.

(Nbi-zde Nzm 1943 s. 17). M. Rsnen 1969 s. 114 kelimeyi okal kelimesine balyor.
tahta ka k, bi r ik i k r k tabak y lm t.

AD. uk la kap almak DS 1302 < ses taklidi fiillerden, kr. Bulg. uk eki; eki sesi E. Berneker 1924 I, 159, Arn. oks kap alyorum. Ses taklidi isimden fiil yapan la genilemesi iin b. a la- . uku lata, b. okolata . AD. ukundur / kndr pancar; havu DS 1307, TS 960961 < Fa. u u nd u r a.m. G. Doerfer 1967 III, no. 1086. Se n k l c u b i mi k nd re k r tmez, ok u b r iy dan gemez. (Ferec 855/1451 v. 100b). Tk.deki velar ile palatal nller arasndaki fark ve istisna durumlar iin b. ayt- . uku r I derinle me, alak arazi < a. vs. uk u r a.m. G. Doerfer 1967 III, no. 1199. mdi n ed r sebebi k i
Su lt a n A h m ed z em n i nda Fra nt za Jes u it d dik le r i papasla r h a ps dp, ve biyuk de ri n c k re atup ld rmek istedi l e r? (G. Hazai 1973 s. 118120).

mezar TS 960:

uk u r u nda kayn yas babas I rmak mahal l esi n i n faki r bi r me z z i n i ik e n da la r t utacak kadar paray n e rede n bu lmu tu ? (K. Bilba ar 1941 s.

Kraelitz 1921 [15.yy.n ikinci yars] s. 53). O. uhadar eskiden yksek bir saray memuru, daha sonralar orta hizmetisi, uak < Fa. h uha + d r tutan, idare eden, b. abdar . B u es n da B y k
M r h r H seyn A a dah t ndan ve f t db, i e r d e uk a d r ve atci H a san A a M r h r l k i l e k d .

5). kubur, lam ukuru, fosseptik: Olaki h e l uk u r u na d m t r. (M. Seyda 1974 s. 171). yzdeki ierlek yerler; gamze: u k u ra k a m gz le ri n i bt n z t r biyl e o la na bak d . (H.R. Grpnar 1928 s. 165). (Argo) makat, gt (F. Devellio lu 1959 s. 77): uk u r u nda n bu lacak mu l im idi. (Ender n F z l B eg 1286 s. 119). AD. u kur II hindiba DS 1302 < Yun. (tsih rion) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 209, kr. A. Tietze 1957 no. 13. ul at rts < Ar. c u l l a.m. Kr. c l . Ma hmut kalk p k z l e r i n st n e u l rtt . (T. Apaydn 1991 s. 201). yere serilen kaba dokuma: Ak am kom ula r eve
Ra iyyetki ge nd g itse, d a m ve u l sip h n d r.

(Sel nik 1989 [1599] I, 148). AD. uhrut lahana turusu DS 1302 < Fr. c ho u c ro ut e a.m. [c ho u lahana ve c ro u te < Alm. K ra ut lahana. Kelime bandaki / / / / geli mesi iin b. akal . uka I bir balk cinsi, kolan bal < Sl. uka vs. a.m. F. Miklosich 1889 s. 6, P. Skok 1973 III, s. 419. uka II, b. u ha . O. uka Egedeki adalardan biri < Yun. (Kytra), t. C e ri go < ?? B i r t r h d e yedi p re u k a b r la r n de i zd e n k o va k o va ol l m na k o yduk . (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 536).

ge ldi l e r. A nam n ge n i odas nda u l u n st n e ba da ku r up ot u rd u la r. (F. Baykurt 1967k s. 6). ev e yas:

(N. B eldiceanu 1967 [1501] v. 48a). c u l aput kyde giyilen stba, i elbisesi: Kad n, u l la r n aput la r n i i nde bi r taze. (F. Baykurt 1971c s. 366). eski giysiler: E e r eski e lbise l e r i days na ge lseydi,

ula

472

un

(K. B ilbaar 1944 s. 1944 s. 49). yrtk bezler, kuma paralar: B i r yol kv rm nda u fac k, p r l p r l bi r
Hsn Tapar o n u oktan bu u l aputtan k u rta racakt. yat r e meye rastladk. Parmakl k la r na u l aput ba lanm olmasna ra me n g z e mu n is g r n e n b i r manza ras va rd. (M. Krk 1950 s. 79).

manifatura: u l aput satan bi r s r dkkn h z la ge iyo r. (A. Kutlu 1987 s. 13). u l u val giyecekler:

le ri yol u na koyduk say l r. Evi tavan lattm. Ba diktim. B i r a h r yaptm. u l u val de rse n, o n la r da Se rf e bece r iyo r. (F. Baykurt 1971c s. 272). evde ne varsa: B i r istemede k r k r sayacaks n pa rala r avu c uma. Saymazsan, u l u n u u val n sat lm bi l.

ul lan btn arln koyarak birinin zerine abanmak, hcum ederek stne kapanmak M. Mikhalov 1930 s. 23, Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 56 < u l + isimden bir ey haline gelmek mnasnda fiil yapan la n genilemesi, b. abaplan- . Sivris i n ek l e r u u ldayarak bu l u t g ibi ge l ip stl e ri n e u l la nd la r. (Ya ar Kemal 1993h s. 100). Mecazi mnada ikyetlerle, protestolarla birinin zerine d mek, birine saldrmak: Suy u bu land rd m z iddia ede rek z e rim i z e u l la nd la r. (M. Ya mur 1957 s. 36). ul l u k eti iin avlanan bir ku < ET. u l k a.m. Clauson 1972 s. 420. Hayvan ve bitki ismi yapmada kullanlan l k eki iin b. ahfadiyel ik . . ulpa, b. olpa . ulpada, b. olpada . AD. u lpa laz/u l paz eski kara ul DS 1304 < u l ve pe ls (krasis iin b. acabola /acabu la ) . Vel i d a r bi r u lpaz se rdi, st n e ot u rd u la r. (Ya ar Kemal 1993h s. 40). u lpan, b. o lpan. ulpaz, b. u lpalaz . (Argo) u l s uz giyecek bir eyi olmayan S. zel 1993 s. 30 < u l + su z . simden sfat, bzen de zarf yapan s z eki iin b. adsuz /ads z . Eh, diye syle nd i ke nd i ke ndi n e, u ls u z u n gyn nd e n k rk a r n be z ge e r. (M. Seyda 1970 I, 102). yoksul, sefil: me r, sefah et i n
son haddi nde, i si z ve u ls u z bi r eski ak raba evi n e s nm t. (H.Z. lken 1941 s. 254).

(a.e. s. 300).

AD. u la kk kulakl koyun veya kei DS 1302 < Sl. u la / u l a.m. A. Tietze 1957 no. 25. ulak i / lk i /u lhak i kaba, ucuz, el dokumas bir kuma DS 1307 < u l + Yun. aki kltme eki? kinci varyant c u l ha kelimesinin tesirini gsterir. B alkan dillerinde bulunmay olduka yeni bir kelime olduuna dellet eder. O lan n st ba
d zg n c eydi. Baca nda u lakide n b i r k i l ot panto lo n, s rt nda ayaktan lc ive rt caket. (Orhan Kemal 1954b

s. 12).

S rt nda eskic ide n al nd besbel l i, k k memu r eskisi kaba u l hak ide n pa rtal e lb ise le r va rd adamn. (H.E. Bener 1960 s. 67).

Konuma Yunancasnda ok geen ve kolayca farkedilip hatrlanan Yun. (ki) < EYun. (kion) vs. kltme eki Tk.de bir takm mensucat terimlerinden bilinir. Bunlardan AE cildinde sadece bir kuma ad olan u lak i gemitir. Herhalde bir zamanlar Yunan tccarlar kuma ticaretinde mhim bir rol oynamtr. lerde baka sahalardan da tek tk misaller greceiz.

ulaput, b. u l . EO. u ld (nller belli deil) askere verilen mkfat < a. u ld u (nller belli deil) a.m. A. Pavet de Courteille 1972 s. 298. Sa um ala bak d u umda
k a rd a um K a ra n eyi g rd m, | Ba kespd r, k a n dkpd r, u ld al updu r, ad k a za n updu r, | Sol um ala bak d u umda d a ym A ru z g rd m, | Ba kespd r, k a n dkpd r, u ld al updu r, ad k a zan updu r. (Dedem

ultar /o ltar bir eit kilim; at rts, eyer rts DS 1304, TS 960, u lda r a.m. Meninski 1680 III, 6025, S. Kakuk 1973 s. 114 < ??. EO. u m (nl belli deil) tartaklamak (?) < ??
e h z dei dutd la r, d r n ba ndan ald la r, d rtdi l e r, umd la r. (Ferec 855/1451 v. 201a).

Korkut 1964 [14.15.yy.] s. 48). ul fa, b. c u l fa . EO. u l ga sarmak, belemek < ET. ug la a.m. [ u boha, demet] Clauson 407. metateze uram varyant, b. alb z . br h mi t utd u rd u , | H n um, gn e u l adu , | Gt r b oda atdu rd u . (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 123). ulhak i, b. u laki . AD. u l k i / l k i / l g /i l k i /i r k i orap DS 1283, 1303, 1307, K. Emiro lu 1989 s. 70, 71, 73 < Rus. u l k i a.m. A. Tietze 1957 no. 26. ul la ma baz yemeklerin ad TS 1983 I, 261, DS 1303 < u l + isimden fiil yapan la + fiilden nomen actionis yapan ma ekleri (bu yemeklerde et paralar bir ey ile kaplanr, ms. pane edilir, una bulanr; b. baz lama . Tav an u l lama den e n tav an pane yiyord uk da ... (A. A ao lu 1992 s. 51).

umara, b. mara. AD. u mbu l /cu mb ur kk taneli yabani zm DS 1015, 1304 < kr. Fa. (Gilan dial.) u nb u l / umbu l ilek F. Steingass 1930 s. 400 (fakat belki hi alkas yoktur). umu ku r ortas ok derin olan < uk u r I + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak .
E yam zdan h i b i r i ra hat temi n edemez. Kaz k gib i sandalye le r, d imdik kanapel e r, um uk u r ko lt uk la r va rd r k i sank i azam za isti ra hat ve rmek i i n de i l, i z a i i n yap lm t r . (R.H. Karay 1939a s. 81).

umran, b. c umra n . umua, b. amuha. umu r, b. c umu r. AD. un I imrenmek DS 1304 < ?? A kald la r g itt i. Sai r kyle ri de rse n, o n la r da u n u lacak kadar iyi de i ld i r. (M. lhan 1983 s. 37).

un

473

un, b. u I-III. O. unin byle, bu gibi < Fa. u n n a.m. Fa. sfat eki n iin b. abhe r i n . Ey H u d ve nd H i k yet u n n u u n n . (yni bunun bunun gibi anlatan onu tekrarlama a eniyor) (Ferec 855/1451 v. 223b). O. unki /nk I ne zaman ki TS 962 < u n II ve k i . varyant). Fa. k i Tk. k im geli mesi iin b. ki /k im .
n k i s a b h o ld. mel ik e buy u rd , b ri g h d zdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 182a). u n k im ( u nk i nin T a ra nk i o ld bu resme k i t l, | e r d e dah o ld s a b h l. (Enver 192829 [869/1464] s. 39). nki,

O. urma bir kadrgann krek ekenlerinin hepsi < t. (Venedik dial.) z u rma a.m. < Lt. ce l e usma < EYun. (kleusma) krekilere l veren gemicinin haykrlar KahaneTietze 1958 no. 723. urpa, b. o rpa . AD. uru /cu ru zle memi , koyula ma m , sulu (yemek hakknda) DS 1019, 1305 < Erm. rt a.m. M. Ohannessian 1925 s. 832. AD. uru mba kara lahanann iei DS 1305 < Yun. (dial.) (kolmbra) a.m. < EYun. (kormb) perem. Ch. Tzitzilis 1987g no. 233. /ky / / / iin b. ank r . utra, b. ot ra. utura, b. ot ra . uval b.m. (byk torba) < Fa. c u v l a.m. ol u v l gt re n yigit ben m h camdu r. (Ferec 855/1451 v. 10a). uvald z b.m. (byk ve kaln i ne) < Fa. c uv ld z a.m., asl mnas uval diken, uvalc [c uv l uval + d z diken]. Nomen agentisten bir nomen instrumenti, daha geni mnada nomen concretum kmas hadisesi iin b. bo raza n .
Makas geti rd i n i z mi? G et i rd ik, Abbas emmi. u vald z ? p? (F. Baykurt 1967k s. 204).

mademki: H ki z e r de rs i n na z a r p k i l e n k im | B e n h ke dah , no la, de rse na z a r, ey d st. (M.F. Kprlzade 1934 s. 121). O. unk i /nk II unun iin ki, undan dolay ki TS 961962 < u n III ve k i . Kr, n i / n k . AD. unkur kk kazma DS 1304 < Yun. (tsugrna) trmk. Fonetik ve semantik glkler vardr. AD. upa yeti mi gen kz DS 1305 < Arn. p a.m., belki Bulg. upa ya da Yun. (tspa) zerinden, A. Tietze 1957 no. 27. RD. upe kk kz < upa + Sl. e kltme eki, kr. o lan e . B i r i n c is i up e. k i n c is i up e. n c s
upe. D rd n c s up e. B e i n c is i de upe o l u rsa, al r m kafam gide rim e ra ng i bi r da a da u r u r um ba m ta lara ta la ra. (M. Buyruku 1959u s. 36).

upra, b. ipu ra . AD. ur sarn, ak sar renkli DS 1305 < Krt. u r a.m. JabaJusti 1879 s. 133. AD. uran hindi DS 1305 < Arn. u ra n a.m. E. abej 1987 II, s. 145. ural (topuluk terimlerinden) die Zndkette an einer Kanone G. Meyer 1893 s. 70 < ca rc u r kelimesinin varyant, metatezi iin kr. alb z . urur I Lapina familyasndan, eti pek sevilmiyen kk bir deniz bal TS 261 < ?? kr. u u rya .
N e d tip! Ak amla ra k a dar r h t mla rda u r u r t uta n se rse r l e rde n b i r i ... (H.R. Grpnar 1341 s. 346).

Fa. dan alnm kelimeler arasnda d u z /d z hecesiyle bitenler bulunuyor. Bu ek, d h tan diki dikmek fiilinden gelen ve (diki) diken mnasndaki Fa. d z fiil unsurudur. AE cildinde u misaller gemektedir: uvald z, deled z. Bir nomen agentisin nomen instrumentiye dnmesi hakknda b. bo ra zan .

(Mektepli argosu) uval la hap yutmak; snfta kalmak, hata yapmak, yanl davranla baarszl a uramak H. Aktun 1990 s. 76, F. Devellio lu 1959 s. 77 < uval [ar bir uval gibi dp yerleip kalmak]. Al ibo, Eko ve be n oku l u
biti rmi tik, ama n i ve rs ite gi r i s navla r nda uval lam tk. (C. Kavuku 1997 s. 27). M j gn Han m o l u na o rta ve l is eyi F ra ns z Ok u l u nda okuttu. Ama n i ve rs itede uval lad bi z imk i. (. Aral 1997 s. 114). a rk sz yazmak ben im i i n ye n i, daha n c e den emedi im ve h eyecan ve ri c i bi r eydi; dolaysyla i i n sarho l u u na kap l p bi r oyu n i i n hayl i faz la saylabi l ec ek sayda sz yazm , oyu n u i i rm i , hafi f uval lam tm. (M. Mungan 1996 s. 217).

urur II serseri, terbiyesiz < u r u r I. fke kabaryo rd u ie yaramyan (kimse):

i i nd e o lana kar . Ulan! Ulan! Ulan! Ba na oynad oyu na bak u u r u r h e r i f i n ! (Peride Celal 1978 s. 92). Ai lede n o la n, hat r la, gn l l e i e soku lm u u r u r la r temi z l eyec e i z. n eml i kesimle r i n ba na i na nd m z bi r ka k i i ... (Peride

uva , b. o a . AD. u vurt artmak < a r fiilinin varyant [ a r IInin causativum hali]. A rt u b i z bu u yim uvu rtd u l l um, yim n e z h i r ata ru z . (Z. Korkmaz 1994 s. 32). AD. gitti DS 4481, eei hzl yrtme nlemi DS 1306 < Krt. n gitmek JabaJusti 1879 s. 184 185, fiilinden gitti U. Blsing 1995k s. 186. , b. u .

Celal 1985 s. 177178). (Kumarbazlar argosu) u r u rc u kumarbazn zrd: Se rmayele r i


kuvvet l i k umarbaz la r kasa olmak hakla r n satmazla r. A ncak, se rmayele r i az o la n ve k uma rbaz la r n u r u rc u dedik le ri a z se rmayel i oyu n c u la r satarla r. (H.

Kodaman 1944 s. 119). ur la mak avaz avaz barmak DS 1305 < Yun. (Karadeniz dial.) (tziurz) a.m.

et

474

rk

(ocuk dili) et oturmak, susmak DS 1306 < kk ocuk tabirlerinin (b. adda git- ) a sln tesbit etmek umumiyetle gtr, fakat bu aslnda nida olan tabir her halde imal Irakta konu ulan Krtedeki otur! WahbyEdmonds 1966 s. 29 kelimesinden gelmitir. i nasi pro fes r, Fet h i ey
mste ar, C evat B ey albay. B i r bi z im l i b i r baltaya sap olamad, edip bi r ye rde kalamad. (A. zakn 1989 s.

nki /nk unun iin ki, zira < u nk i II.

n k , kom ula r, be l imi z e kadar kaz p aktardk m, ba eyi o l u r. (F. Baykurt 1967k s. 74). Her ey ye rl i ye ri ndeydi. Ba ka t r l de olamazd, Mevh ib e ha n m i z i n ve rme zd i n k . (S. Soysal 1979ye s. 110).

140). k I, b. cu uk . (ocuk dili) k II ieme ihtiyac, i < k k kelimesinin konu may yeni renen azndaki telaffuzu, b. adda git- . An n ea n n e c i im, m geldi. (B. Felek 1971 s. 81). O. hre sarayda hizmet eden erkek ocuk, i olan < Fa. u h ra a.m. H a remi ek bi re h idmet den h re l e r,
ya n k i s de r g l i h r e l e r ve l - i n i metle ri h z r deg l i ke n s a d r mah s s na ot u rmak yetl e edebs z l ikd r. (l 1994 [159199] v. 140a).

(Halk dili) nk m nk, zira < u nk im veya n k . Diyalektlerde birok zarflarn ve edatlarn sonunda grlen (i )m eki, kr. afe rim . nk m,
sen i n a n l yaca n, be n im ik i eyden t r can m sk ld ... (smail Galip 1932mb s. 5).

(Halk dili) nk ley i m nk, zira < nk l ey i n ; sondaki /n / /m / dei mesi iin b. k i /k im . imdi
ben i babam ara r. A ra r b u lamazsa kyameti kopa r r, be n on u n t ek o l uy um nk l ey im ki . (Ya ar Kemal 1978

s. 248). (Halk dili) nk ley in nk, zira < nk + isimden zarf yapan l ey i n ek grubu, b. an c lay n ; Bu genilemenin bu kelimede kullanlmas fonksiyonel deildir, sadece diskurs icab, bir vakit kazanma eleman olarak kullanlm tr. Diaylektlerde birok zarflarn ve edatlarn sonunda grlen (i )m eki, kr. afe r im . n k l ey i n
bu d nyada ku dil i nde n A l i ah g ibi an layan kimse yoktu r, o lamaz. (Ya ar Kemal 1993k s. 52).

O. hregn i olanlar < Fa. u h rag n a.m. [ u h ra (< u h rag ) + n oul eki. Z r k i edebpe rve r o la n
i lm nda az ve ok h idmet h is b olmaz ve i l e r g e l ec ek h r eg nda sen be n ke l im ti n i h t is b ta ayy n bu lmaz . (l 1956 [158687] s. 246).

k erkeklik organ Meninski 1680 I, 1682 < a. k a.m. G. Doerfer 1967 III, no. 1140, kr. Clauson 1972 s. 396 ( bek ). Pantalo n u n u n d mesi n i zd,
Volkswagen bi l e ok si z i n o k g ibi yol la r n za, gt i i kadar ala n la r n za, park ye rl e r i n i z e.

k n ka rd, u z u n u z u n, bit ip t ke nmede n i eme e ba lad. (Ya ar Kemal 1976 s. 342). k g ibi darack:

AD. pe kk kp, mlek, kazan, testi DS 3040 (kpe ) < k pe kelimesinin varyant. Da rac uk tamda tay oyn . = p e, te reyav. (bilmece) (Z. Korkmaz 1994 s. 36). O. rbek vesvese, suizan A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 122 < Fa. u rbak a.m. Ak l u fet i g i nmekd r ve
d stl u fet i c rb ek u rmak d u r ve z a f y re g fet i k a t v zdu r. (a.e. s. 11).

(A. Aao lu 1981f

s. 198). AD. k l mb l l erkeklik organlar olan < k ve mb l kelimelerinden yaplm allitration lu ve kafiyeli terkip. B i r de o c uk o lsayd! Hele yle k l mb l l bi r o la n do u rsayd! (A. Kutlu 1995 s. 126). kndr, b. uk u nd u r . AD. k r bir yz balta, bir yz kazma olan aygt DS 1307 < Erm. cg u r < EErm. k u r kazma R. Dankoff 1995 no. 466. lk i, b. u laki . l k i, b. u lk i . AD. mb l erkek ocuklarn erkeklik organ DS 1808 < k kelimesine ilve edilen mhmel mi? Kr. k l mb l l . m r k fena halde rk < r k + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak . El i n adam m r k (metinde cm r k ) g ibi k z n etsi n ? Evle nmek i i n et but ge rek, d m olmas ge rek. (N. stn 1970 s. 145). Ma h b sla rdan bi r i n i g et i rmi l e r, y z g z m r k imi . (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 327). n, b. u . ngel , b. ng e l .

r i / r rmek, bozulup dalmak < Tk. dillerinde yaylm fiil, b. M. Rsnen 1969 s. 121.
Y rimekde n ayak l a r k a ba rd, geyesi y u nmamak d an st nde r id i. (Ferec 855/1451 v. 92a). Em r yle smarladk i be rd r de l e r, ayru k nd rmeyel e r r y b d n c e. (Ferec 855/1451 v. 119b).

vurulma yznden deride koyu leke husule gelmek: Elekt rik i Hans n d i z i r m t tekmeden. (F. Baykurt 1982 s. 57). r k rm < r + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k eki, b. akk . K. Emiro lu 1989 s. 73e gre < Yun. (ksirs) kuru, r k baklan u k r a l c s o l u r. (M. avuolu 1970 [16.yy.n ilk yars] I, 35). vurma veya arpma yznden deride kalan mor leke: G e e n g n bi r a rkada m z bi r apartmana
gi re rke n kapa a k o lan km r deposu na d t. B i rka kabu rga k r , bi rka r k ve ya rk la atlatt bu va rtay. (O. Duru 1995 s. 41). Hi nemi yok, sayn pol isim! Di z im i n r bi r haftada gee r.

(F. Baykurt 1982 s. 57). rk a rk rmi (yiyecekler) (allitrationlu ve kafiyeli ift sz. Mnas ilk kelimeden kaynaklanyor): te H r r iyet ve t i lf

g rup u n u te ki l ede n g r u h ta tti hat ve Te rakk i bostan la r ndan a rta kalan byle rk a r k mahl k la rd r. (Burhan Cahit 1934 s. 146). defolu

rklen

475

ven

(mal), dermeatma (bina): B u ev pek r k a r kt r. Dolab n k i l id i bi l em yok. (smail Galip 1932p s. 9). zayf, elimsiz, clz: Zaval l oc uk zate n r k a r k
bi r ey. Ko rk uyo rum ge e n se n ek i hastal ge lmi olmas n. (R.N. Gntekin 1930 s. 159). (Argo) fahi e

(Ferec 855/1451 v. 127b). Ky , i u la r k im yigitsi z c st, | G c i i nde va r k o cala r k a t sst. (Ferheng n mei Sad 1340/42 s. 11). stce olduka evik ve hafif (kimse): Ol ce z iy rede bi r da va rdu r, k a cak
yol s a rbdu r. Y yn i c ek o lan c uk la r, c stce l e r, g e rekd r ki o l da a k a bi l e. (Ferec 855/1451 v. 60a).

F. Devellio lu 1959 s. 77. r e k skarta etmek: B u y l tam d rt saban r e k d . (Mah md Yesr 1928 s. 295). kadro d braklmak; vazifesine son verilmek; emekli e ayrlmak:
Harbiye mektebi nde n km , bi ra z h i zmette n son ra r e km , tekat o lmu . (M.. Esendal 1934 s. 74). r e ka r kadro harici etmek: Umumi ha rpte Hali l i aske re almak istedi le rse de, o s rada a z ndan ka n ge ldi i i i n r e ka rd la r. (A. Atasoy 1940 s. 61).

yryen e ei durdurmak iin kullanlan seslenme < randaki eekler o ! tan anlar, Y. Rubinik 1970 I, 480 Kyl ! diye sesle nd i. E ek du rd u. (K. B ilbaar 1944 s. 70). Hitab edilen insan olursa ok ar bir hakarettir: Haaa i zmeyi a yo rsu n haa, bana
bak! Baksam no lacak be? yan i! Aaaa bana ha? Ba na ... Lan Sadk ... (M. zg 1993 s. 51).

AD. r k len tedirgin olmak, phelenmek DS 1308 < r k + isim/sfatdan, ba ka bir hale gelmek mnasnda fiil yapan l e n genilemesi, b. abaplan- . n ce h i kt l k ummam t ama, son ra son ra kalbi r k l e nm i ti. (F. Baykurt 1959y s. 94).
Aldk la r ka r l k ge n e Yok. I ra z ca r k l e nmeye ba lad. (F. Baykurt 1961 s. 176).

Arlndan dolay kelime bz tabirlere taklr, kr. ebkem , ebl em . AD. t ift DS 1309 < AD. c vt < Fa. c u ft a.m. u rt gt re n
u a a a da bi r ftc i t s re rk e n bah d i k i, bi r u rd u n a z nda bi r u ah . (A. Cafero lu 1951 s. 29).

AD., RD. v , b. v. D. ven tuntan yaplan ve dibi yuvarlak tencere DS 1310 < Gag. ve n a.m. Kr. u u n /c u u n . Belki Anadolu yerli az deildir. ven, b. cug u n .

r m r m ( r veya rt ) devaml ve durduramyacak ekilde (rmek veya rtmek) < r veya r t fiillerini ikizleme (rduplication) + m ekinden ibaret bir ntak ifti ile kuvvetlendiren ekspresif tbir (predicate intensifier), b. apal apal . B u kan toz la r va r ya,
i nsan r m r m r t rm . B i r la mc e n faz la, ama e n faz la, be y l al abi l i rmi bu i te. (F. Otya m

1962 s. 86). AD. rnt rk eylerin dknts DS 1309, TS 962 < r + fiilden nomen concretum yapan ( )n t eki, b. ak nt . B i r o lg u n l u k, bi r i i ge mi l ik i i ndedi r
ev re, r n t koka r. Bay r la rda ge kalm yaban i ah latla r bi l e y umu am , ye rl e re dk lme e ba lam t r.

(M. Ba aran 1964 s. 1112). rt rme e brakmak < r fiilinin causativum hali, (b. act- ). vurmakla deride koyu leke olmasna sebebiyet vermek: B y k ha n mla

o rtan ca ha n m mtemadiye n bi rb i rl e r i n i d rt yo rla r, di rsek l e r i n i vu ra vu ra bo b rl e r i n i r t yo rla rd . (S.M. Alus 1934 s. 110). O l u babasna k z yo r, h n c n bende n al yo r. O na ka r y z y umu ak, sesi ksk. Ama ben i d d r tt ! (F. Baykurt 1982 s. 148). bir

dncenin, bir davann bo luunu ortaya koymak: Adl T bb n mecl is rapo ru g e ldi mi, ge lmedi mi? Rapo r iddiay r t yo r mu, r tmyo r mu ? (M. Seyda 1974 s. 123124). B u dai re n i n 38 1 3 sayl
ka ra r n n, b t n iddiala r b i re r b i re r e l e ala rak r tt kt e n son rak i son c ml esi yleydi ... (N. Berkes

1997 s. 445). O. st/c st evik, tez < Fa. ust a.m. H i dmetk ru g z i
au ve be r h rd r o l ub d n u devletde n be h reme nd olaca e lbette h idmeti nde st u l k ol u r. (l 1956

[158687] s. 245). yksz, serbeste koabilen: Si z n i c e t rla rs z, st le rs i z, si l h u u z yok ? (Ferec 855/1451 v. 220b). gz ak, zeki, hazrcevap, kurnaz: B u h ik yet f yidesi o ldu r k i stl i k
z iy re k l ik h e r h lde, yoh s u l l k d a baylk d a ge rek l d r.

da

476

D da/de (encliticum, yni vurgusu kendisinden evvelki kelimeye dayanan edat, kr. bi l e, dah i, gib i, i l e, kadar ; ayn zamanda, takip etti i kelimenin son nlsne uyar, yni velar olursa da , palatal olursa de halini alr, (bu hususta kr. m /mi /mu /m ) dahi Meninski 1680 II, 2198 < dak /da kelimesinin ksa varyant. Baba o u l k a za n u r ad i n, | O u l da k l k u an u r, baba ayret iyi n . (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 63). B u nda si z de n iste rs i z ? (Ferec 855/1451 v. 26b). Eski metinlerde ok defa nndeki kelime ile bir arada yazlmtr: Olda h a lk i l e bi l e k m y r rm i . (Ferec 855/1451 v. 246a). B u f e l ketl e bi r c iv nda sevb | I k n u b desin e c m oldu . (l 1977 [989/158182 civ.] s. 133 no. 82). Kelimenin cmle iindeki yeri ve grevlerinden birisi de, isim ve zamirden sonra aa layc olabilir: Loyd Geo rg e da kimmi ? Poi n ca r de ne o l uyo rm u ? (Y.K. Karaosmano lu 1932 s. 268). B ir isim grubuna ait olan sfatn arkasnda: O zaman yak k l da bi r adamdm. (S.E. Ertem 1931 s. 243). Say sfatndan sonra bu saynn btn mevcudu sylediini ifade eder: Nac ide n i n ik i e l i n i de yakala r, a z na gt r r. (M.L. Dikba 1936 s. 8). nnde say sfat bulunan ve accusativus eki olmayan nesneye eklenirse, bu nesne ile fiilin arasna baka bir unsurun girmesini mmkn klar: B i t t a bi bu mey nda h a s s a ten Leyl i l e Cakson
R id l e r z m res i da vetn mel e rd e n as l u n ut u lmam d. Netek im bu bi r t ne de Ne cdet ald. (Y.K.

AD. daban I/BSTT. taban ayan veya ayakkabnn alt yz < ET. taban a.m. Clauson 1972 s. 441. B i r n i c e g n o l bey b n la rda daban u rd la r. (Ferec 855/1451 v. 128b). Meczi mnada bir eyin alt taraf (yni riski, zami ziyan): Tayyare C emiyeti n e k u rba n
de risi ve rmek istemiyen adamlar h i sevmem. B i r de rt l i ke i de ris i b u n u n taban . (F. Baykurt 1955 s. 85). tabana kuvvet

son sratle koarak (kamak) (kuvvet kelimesine dayanan eliptik bir zarf cmlecii, kr. ha n e reye k uvvet, kamya kuvvet, kol u na k uvvet, paras na k uvvet ): Heri f ekl imden fe na ha lde rk e re k
fe n e r i n i snd rd . G e r is i n ge ri tabana kuvvet kamaya ba lad. (H.R. Grpnar 1943g s. 211). taban tabana z d

tamamen zt, tam aksi, aykr:

B e rl i n i Vo lte r sevmemi , Mo za rt be e nmemi , i l l e r z e vk i n e mu yi r bu lmu , Gte kend i naz a riy tiyle t a ban t a bana z d bu ldu u n u i l n tmi di. (Cen b ah beddn 1335 s.

119).

Palatal nll Trke kelimelerin banda bulunan /d / ve /t / sesleri, Ar. yazda biri dal , teki te harfleri ile birbirinden iyice ayrt edilir, halbuki velar nll kelimelerde bu iki ses (media ve tenuis) iin Ar. yazda kelime banda bir tek harf kullanlrd, yni /t / (Arapadaki telffuzu: /t /). Bu yzden EO. daki kelime ba t lar hem /d / hem de /t / olarak okunabilir. Bunlar birbirinden ayrmak iin zamanla /d / sesi iin dal harfi (balangta t ile kark) velar kelimelerde de kullanlmaa baland. Bu yaz hususiyetlerinin bzlar zamanmza kadar devam etmitir.

AD. daban II tarlay dzeltici tahta srg DS 1313 < tapan < Erm. tapan a.m. R. Dankoff 1995 no. 703. AD. dab l drt (iki takm) kii ile oynanan masa tenisi DS 1315 < ng. doubl e a.m. < EFr. doubl e < Lt. dupl us ift. Dorudan do ruya ngilizceden alnan spor terimlerinden. AD. dab i l y on beibirlik DS 1316 < madalyon kelimesinin metateze uram varyant, b. alb z . AD. dabra hzl ko mak DS 1316 < ET. tavra a.m. Clauson 1972 s. 443. AD. dabrak hzl (ko ma hakknda) DS 1316 < ET. tavrak a.m. Clauson 1972 s. 443, /v / /b / geli mesi iin b. 2 ab I /v . Sfat yapan ( )k eki iin b. akk AD. dabran davranmak DS 1316 < ET. tavra n acele etmek Clauson 1972 s. 444, /v / /b / geli mesi iin b. ab I /v 2. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . AD. daci k slm dininden baka dinde olan DS 1316 < Fa. T c ik /T c k Arap; randa ya ayan Arap, kr. Clauson 1972 s. 449 (Tat ), kr. Erm. dacig < EErm. tacik R. Dankoff 1995 no. 693. O. dd I hediye, ihsan < Fa. d d a.m. d d H a k /d d H ud Allah vergisi: Z h i r, bi z m s l l eye bu k u r na z l k d d H a k d u r ... (P.N. Boratav 1995 s. 271). M e l eke i 112).

Karaosmano lu 1928s s. 206). C um a e rt esi g n l e r i

z e n g i n l i k zam n md r. Z r v l ide h caya altm , k a lfaya k rk p ra gnde r i r. Y i i rmi de ba a ve ri rs e t m u r um ol u r k i o zam n i n by k bi r s e rvetdi r.

(Ah m ed R sim 1316ge s. 10). Cmlede birbirine paralel unsurlar birbirine balar: Daha a raba ge le c ek de, bi n e ce i z de g idece i z. (Ah m ed R sim 1333 s. 161). T u r na la r g ide r de gide r, k yakla t gal iba! (Z. Yama 1956 s. 141). ki cmleyi de birbirine balar: B i r g z e l i n e l gz l e ri n e vu r u lm u da beyn i n e bi r k u r u n s k m . (H.R. Grpnar 1926b s. 580). Al la h r u z i k lmas n, l r m de skdar a rabasna bi nmem. (S.M. Alus 1933p s. 10). h be ce i z im, be n a lamyaym da kim a lasu n ? (H.R. Grpnar 1927n s. 231). ...da, ... da hem o, hem o: oc u k olmay n yah u! Yol de i l mi bu, atl da gee r, a raba da gee r. (S.M. Alus 1944 s. 184). AD. dabak /tabak I ham deriyi ileyen kimse DS 1312, Meninski 1680 II, 3083 < debba kelimesinin varyantlar. imdi ef e nd im bi r sz va rd r, tabak sevdi i de riy i ye rde n ye re ala rm . (M. zg 1992 s. 15). AD. dabak /tabak II koyun, kei ve srlarn ap hastal DS 1311 < ?? Kr. Az. daba /dabah a.m. 1961 I, 312).
Tabak: havvan n a z nda ve aya nda yarala r has l o l u r; tedavisi bol su i l e ykamaktan ibarett i r. (K. Gngr 1941 s. 37).

A acla r b le dol u g r b, dabah dymi k z k imi a z n n suyu daban n s latd. (Azrbaycan H a l Dastanlar

z i h n iyyesi nde d d H ud olan s u h a nve r l i k l e b l e nd sz l e r sylemege ba lam . (l 1994 [159199] s.

dd

477

. dafia

O. dd II adalet < Fa. d d a.m. Um r mu at t a l k a ld, k imseye d d v rmez o ld. (Ferec 855/1451 v. 142a). intikam, : Se nde n be n m d dum kim al v re ? (Ferec 855/1451 v. 219a). dd n eyl e intikamn almak:
B uy u r, bu la iy n i o l b g n h se ng is r o ld u y rd e i l edeyim depel eyeyim, d dum eyl eyim!

O. dadd ih i /dad u dih i eli aklk, kerem < Fa. d d di h i a.m., Fa. u (ve) ile yaplm terkipler iin b. abudane . Fe r r u h d M e l ik H bsiy ret l e r gste rd i, d d u di h i k a pus n ad. (Ferec 855/1451 v. 42b). AD. daddula ok ek i DS 1319 < tatu ra /tatu la Datura stramonium; badtasting thing Redhouse 1968 s. 1106 < Hind. dhat r < Sansk. dhatt r a.m. dad stnine; ocuk bakm ile grevlendirilmi kimse (ekseriya kadn) Meninski 1680 II, 1997 < dadu . O

(Ferec

855/1451 b. 185a). O. dd III adalete mracaat, birisinin adaletinden yardm isteme < dd II. Ah m ed n k a n n i e r dem
bedem z l im gz , | Z u lm i e l i nde n an u , ey h dil, d d d d! (Kprlzde 1934 s. 59). dd bi r, f e ryat ik i

(nida) Allah yardmcmz olsun!: B u n la r n e l i nd e n z a bt i yede d d bi r, f e ry d ik i! (Ah m ed R sim 1340 s. 115). dad IV, b. dat . dad, b. dat . AD., RD. dada/tada byk karde, a abey DS 1317, 3798 < ocuk dilinden alnm kelimelerden, b. adda git. Tada, sen c it bu c n, odon es, be n a nay baka rm! (N. Hafz 1985 s. 232). *dada tatmak; dadandrmak Meninski 1680 II, 1997 < ET. tat tatmak Clauson 1972 s. 452. sim ya da sfattan fiil temeli yaplrken ilve edilen egenilemesi iin b. ada- . Baka kaynaklarda bulunamad. AD. dadak tadmlk; eker, tatl DS 1317, 1318 < *dada + fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki, b. acuk /ac k I . K z n y n eye bak d ik i dudak
g rdi dadak , deh n g rdi c i h n, dend n g rdi h a nd n.

zamank i Taksim bah esi nde u z u n k u rd e l esi sa rkan has r apkal, e lbette bi ra z ha ar o lan la r dadla r n n m, m rebbiye le r i n i n mi, n e za ret ve h imayesi nde oynamaya, ko u maya al rla rd . (O.Z. Saba 1956 s. 18). [Vezir

ieri girince] smyil beg Dadm gelmi ! diye boyu n na sar l iy ve ye ri n e ot utt u riy. (A. Cafero lu 1945 s. 96). AD. dad r altrmak, dadandrmak DS 1320 < dadu r .
Eyi d n B o zo la n. Ga ra Bay ram la gom udu r o n la r. Se n eske re g idi n c e Bay ram bi r dad r rsa yand n a rkada ! Fatmacan n g z dad r n ca du ramaz. (F. Baykurt 1961

s. 54). Kr dadu r . O. dd i std/dd s itd tedbirler, emirler < Fa. d d ist d /d dsit d , bu tr Fa. kelimeler iin b. ah u e m . alveri. mmei as ki r z t r b bu mak l e n h emv r d d st ddandu r. (l 1975 [1599] I, 159). dd sitd et intikam almak; Hem re l e r i n k n i n i si zde n alala r, d dsit d tmi olala r. (Ferec 855/1451 v. 25b). O. dadu dad < Fa. d d an aged servant; one who has served from his youth; a tutor F. Steingass 1930 s. 495, kr. d d a female servant, particularly an old one who has attended upon anyone from her youth a.e. s. 494 (ocuk dilinden mi alnma?). Ve Giese 1929 [890/1485] s. 94). dd u dih i , b. dddi h i . EO. dadur /AD. dad r /tad r tattrmak TS 963964, DS 1320 < dad fiilinin causativum hali (b. art u r - ); ET. tatu r a.m. Clauson 1972 s. 459, kr. art r . ek

(Ferec 855/1451 v. 196a). dadan tadn ald, ho land bir eyi sk sk aramak < *dada fiilinin reflexivum hali [isim/sfattan fiil yapan a- /-e- eki iin b. ada I , -( )n - iin b. ac n II ]. H a l iyfe M u tas m Ah m ed bi n T u l n u h a z iy n esi n i
def n es i n i isti h r c tdg i nde dadand. Mat lab istemege h a r s o ld. (Ferec 855/1451 v. 90a). bir yere sk sk

h t n la rdan g ide n l e r g e l i n a lma a: H c H a l l Pa a h t n ve S u lt n M e h emmed d d s D d H t n ... (F.

gitme e al mak:

Elbette yan l t g rd m z e it im. Do ru o lsayd Nah ide b u de n l i abuk yen i l i r miydi? Na h id e n i n b u cak md r kocas ke nd i yu rd u nda n, ke ndi i nsan la r ndan b u na l p ik iye, barla ra dadan r da gve ns i z bi r evl i l i i n o c uk la r n yeti ti r i r l e r miydi? (Fruzan 1972k s. 48). O k k ce n n et e g itmeye yen i ye n i ba lam t. Son ra fe na halde dadand. (B. Uzuner 1994 s. 14).

deg ld r k im t z i r ek g r ge l e l e r ve si z e ik i n c i g e z ol evve lk i h r l gste re l e r ve ol d nk i e rb etden yi n e dadu ra la r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 70). tat

vermek, tatlandrmak DS 1320:


S cak suda kaynayn ca yeme i tad r r.

Yeme e kon u r.

(Cevdet Kudret

AD. dada erkek karde DS 1319 < dada + okama eki olan (o) . G. Doerfer 1967 III, no. 1172ye gre ikinci hece < O. k a rda kelimesinin tesirini gsterir. Kr. Az. dada aabey. Arkada, ahbap: Si z i mi k u rta ral m? Dada , ka ki isi i z ? (H.R. Grpnar 1339 s. 149).

1958 s. 134). Kr. dad r . O. daf k fkrtan, pskren; fkran < Ar. d fik a.m. [/dfk / kknden etken fiilsfat (participium activum), b. bid ]. let k a yim, m nte i r m s d fk . (Ferec 855/1451 v. 117a). O. daf ia (fizik terimlerinden) geri itme (cazibenin aksi) < Ar. alk u w wat u dd fi a a.m. [/df / kknden]. Ayn ge ce, o imdiye kadar hoppa
c retk rl , hatt e rk ek e k stah l i l e h i h o uma gitmeyen e rm i n, sank i isti ha l esi n i n uyk u devresi n e gi re n b i r mah l uk g ibi saki n l emi , caz ibe ve dafia kan u n u n u n z d tesi r l e r i l e mual lakta kalm mebh ut bi r c isim gibi idi. (S. Ayverdi 1941 s. 65).

Kltme ve ok ama eki olan (o) , en ok ahs adlarna taklr, ms. Al i A l i , Fatma Fato , bra h im bo vs.; fakat bir ahs adyla birlikte kullanlmayan okayc hitaplar da var, ms. mi n n i kk sfatndan mi n no , yahut esas mlum olmayan no no . AE cildinde dada dan baka bu eki gsteren bir kelimeyle karlamadk.

dafur

478

daln

EO. daf ur /dap u r tevdi etmek, emanet etmek < tap u r fiilinin varyant. H a l iyfe ol cev h i r i sak la
d y h ok k a siyle Yah y y B e rmek Ve z iy re dap u rm d. (Ferec 855/1451 v. 173a). n k i l e ke r d a ld u n a lad, ak l la r n ba lar na c em eyley b f i l fevr daf u rd ve z u kal ba na rd i, Tata alt nda t a bu r ba lad. (Ta lk zde 1983 s. 157). Na nk r l e r! Emme u gadar n syleyim: a aynan dag an n ha l i duman bu koyde. (H. Sayn 1965 s. 63). B i r g n du rd , da a d rmand, dik yuk a ru g itdi, e l f ce hd i l e dagu st n e k d . (Ferec 855/1451 v. 195b). da ba ssz yer: K a ank i Y emen e varu r la r, n e m r i m r n n e p y tah t g r r l e r; d a ba la r ndaki k l a tevz o l n u r la r. (l 1975 [1599] s. 131). da gibi ok

(byclkte kullanlan) lgn tohumu:

Evi n i bark n da t p altst etmek i i n et raf na oku nm u dar tan esi se rpmek: daha ls darda an da rs de n i l e n l g n to h um u n u samak. (S.M. Alus 1933k s. 141).

O. da dar yaral, zgn, muzdarip < Fa. d d r a.m. [d yank yaras + d r malik olan b. abdar . V lidesi
baya oc u u b t n b t n yib etmi k a dar d d r ol u rd u. (N mk Kem l 1944 s. 75).

AD. da g kavgaya tutu mak < tak fiilinin varyant.

da b.m. (yksek tepe) < ET. t a a.m. Clauson 1972 s. 463.

EO. da (vurgusuz ve kendisinden nce olan kelimeye dayanan encliticum) da, dahi < dak < ET. tak a.m. 14.15. asrlarda ok kullanlrd, sonra dah i kelimesi yava yava yerini ald. Eski yazmalarda kelime ekseriya kendisinden evvelki kelimeye taklm olur. ki o la n da d yeye smarla nd. (Ferec 855/1451 v. 143a). Tekerrrle: ok o l u r k i Kr. dah i .

byk, iri: Anda bi r tah t u r u lm , z e ri nd e bi r da gibi bi r k a ra Ze n g ot u r u r. (Ferec 855/1451 v. 146b). d davara kzgn bir demirle vurulan damga TS 964 < ET. da < Fa. d a.m. Clauson 1972 s. 463.
idi ld kc e k u la rdan b u n l e | K a ra ba r na d u r u rd l le. ( eyh o l Must af 1979 [1540] s. 178 no.

ki i sevi nmek ic i nde a la r. B u r e n del ld r, z iy r am da a ladu r, da ladu r. (Ferec 855/1451 v. 70b).

1328). Mecazi mnada yara, byk sknt:

B i l rs i n k i bu i de g n h um yok d u r. Tak d r i id r k i i l e nd i. D um st n e d k o ma! (Ferec 855/1451 v.

74ab). da la d vur, kzgn demirle yakmak < ET. ta la a.m. Clauson 1972 s. 469: A a adan
yuk a ruda n d a lad la r. alt d ii n k a rd la r, y rl e r i n i z eyti l e

da d /da t dalmasna sebep olmak < *da fiilinin causativum ekli (t- genilemesi iin b. act- ) . Bu fiil *da fiilinin mnasn zerine alm ve mna itibariyle da l fiilinin causativum hali olarak hizmet etmektedir (kk veya esas /l / ile biten bz fiillerin causativum hali, normal olarak /l t / ile biterken /l /siz, sadece /t / ile son bulur; b. bo at- ) . k d de ry n u
y z i nd e y l k a t, | D a d r bu n la r mevc iddeti.

(Ferec 855/1451 v. 216a). Mecazi mnada: Y rek l e ri n d a lad la r. (Ferec 855/1451 v. 7a). O. da a hilekr < Fa. da b z a.m. (da aldatma, hile + b z oynayan). H i kmet n e rd i n i i n e ald , e nd iy e
ka beteyn i y uvalad mege r da b z h e riyf i m e de rde gi ri ft r de. (Ferec 855/1451 v. 124b).

(Enver 192829 [869/1464] s. 37). dalmasna msaade etmek Ol c em iyyeti da tmad n o n g n muttas l dg n eyl edi l e r . (Ferec 855/1451 v. 42b). birer tane vermek suretiyle tevzi etmek:
Islanm yufkala r, tahta ka kla r da tt h e rk esi n n n e. (F. Baykurt 1967k s. 280). bir yerin

dzenini bozmak, bir eyleri ortaya samak: Ol bandakileri) zp yere atmak:

AD. da ar /ta ar topraktan yaplm, az geni, dibi dar kp; mlek; topraktan kazan; toprak mangal DS 132223, 37993800, TS 965, ZTS 47, B alhassanoglu 1904, 129 < ET. ta ar byk kab, byk torba Clauson 1972 s. 471; kelimenin asl hakkndaki hipotezler iin b. G. Doerfer 1965 II, no. 905. S u f fa ke n r nda bi r b i r s iy h teb h
z eb n man z a r d vmah b e r b i r ta r ar b k o m , bi r dmp y y zmi , byk l ig i n c e iy e san cm ev r r. e h z de r z da arc u n u a z n e di, n esi va rise k a rd, gste rd i.

ar bdan dke r, piy l e i, n u k l i da du r, o l mak m ml evves de r. (Ferec 855/1451 v. 20a). (yas iin h em iy re l e r i b u sz l e ri i id b ba la r n y z l e ri n y rtd la r. (Ferec 855/1451 M de ri ve da td la r,

v. 210b). hezimete uratmak: K o y na k u rt g i r r g ib i gi rd i, ol l e ke ri a lak bu lak eyl edi, da td. (Ferec 855/1451 v. 42b). da k, b. *da uk . da l toplu durumda iken ayrlp birbirinden uzakla mak; paralanarak yaylmak < *da datmak + medialis-reflexivum anlamndaki ()l eki, b. a l- . Andan y g olmaya kim da lavu z, h e r bi r m z b i r ya a gidev z. (Ferec 855/1451 v. 24a). Dg n da ld uk d an s o ra mel i k e rk n s ud r , a y n ok d. (Ferec 855/1451 v. 42b). da l gan dalma a mtemayil, kolayca dalan, net hudut hatlar olmayan < da l + fiilden sfat yapan gan eki, b. al n gan . Be n, yan i Yakub u n da lgan ekl i | N e rdeydim? (E. Cansever 1966 s. 10). B a ka kaynaklarda bulunamad. da l n da l fiilinin gayri ahs hali < da l .
Ge c eko ndu la rda, i i i lk t re n l e re, i l k otobsle re yeti i l ip

(Ferec 855/1451 v. 45b). taarcuk/daarck torba: (Ferec 855/1451 v. 205b).

O. da da a hercimer, grlt patrt < Ar. da da a gdklama (/d d / kknden). eh ri da da ai


h a y t i i nd e yoru lm u dim m bi r mddet s ne i sk n pe rve r i s a h r da uyutmak z e re b i r kye ek i lmi idim. (H.Z. U ak l il 1317 s. 205).

da da an/darda an bir a a cinsi DS 1624, TS 966 < Fa. da da n a.m. (da rda an IInin etkisi grlr). nlden sonra inorganik bir / r /nin hypercorrection vastasyla tremesi iin b. ale ng i l l i /a l e ng i r l i . Yo l la rdaki koyu glg e l i mel e ng i
veya darda an a ala r alt nda di n l e n e d i n l e n e e h r e va rd. (Orhan Kemal 1949e s. 6364). darda an dars

dal

479

daha

sabah va rdiyalar na, oku l la ra, i l e re da l n rd .

(O.

B aydar 1998 s. 154). da l dalmak (bir topluluk hakknda) < da l fiilinin ortaklk hali; bu ek sralan yalnz reflexivum mnasndaki passivum ekinde mmkndr, b. ayr l . D v i i n e pe m n ol ub ma arala ra ve y r alt nda da l d la r. (S adrud-d n eyho lu 1973 s. 231). M i l l et k ede bu cakta topla t, da l t, g i n e topla t, gi n e da l t. (H. Aytekin 1945 s. 40). da n k yaylm, tek tek, perakende; zk < da t fiiline tekabl eden passivum/reflexivum hali olan *da n (kr. da l ) + fiilde partisip mnasnda sfat yapan k eki (b. akk ) . Da n k

AD. dah/deh (nida) at vs. yrtmek iin kullanlan seslenme DS 1326 Hel e u na bi r dah de bakal m! (M. B aler 1944 s. 71). dah et (hayvan) yrtmek, srmek: Paza r g n o l u n ca e e i yk l eyip bu raya dhettim. (Halikarnas Balks 1946 s. 41). dkmek, boaltmak: A rpay old u u g ib i de i rme n i n h u n is i n e dahett im . (Halikarnas Balks 1955 s. 319). Yar p lak bi r ha lde ne yapt n n fa rk na
va rmyarak oc u u n ot u rak ana n z e rl e r i n e dahetmi . (H. Aytekin 1945 s. 47). saplamak: El le ri nd ek i ha n e ri ka r la r ndaki l e ri n e n ld r c ye rl e ri n e dah edebi lmek i i n f rsat kol l uyo rla r. (A.

lhan 1964 II, 43). (Kumarbazlar argosu) dah la! teklif et! H. Kodaman 1944 s. 246. Kr. deh . daha I (vurgulu mukayese zarf) bir eye nisbetle, bakasna kyasen < dah . kinci nl uzundur ve Trke kelimede nlnn sebepsiz uzamas dikkati eker. Meninski 1680 II, 2038e gre daha ekli dah kelimesinin, halk arasnda ve konu ma dilinde kullanlan varyantdr. Yazl kaynaklarda 19. asrdan evvel grnmez. B u nda n byle m z daha sk gr e c ektik. (. Kvan 1995 s. 75). daha ba ka bsbtn baka: Ke ndisi n e, kydeki Ahskal 1944k s. 79). daha bi r bir bakma, bir derece, sanki daha: Anao l u n bu t e rb iye l i
kon u mala r na hay ra n o lmu tu. B u i te n bu r tbe naz i k bahsedebi l e n i nsan la r n, abdest boz u la r da he r ha lde b r i nsan la r nk i nde n daha bi r i n c e, daha bi r ha n mef e nd ic e o l u rd u. (H. Taner 1954 s. 54). daha

k z l sala ry la yle a rp c bi r uy um yaratyo r k i bu siyah beyazbe j to n la r n hk im oldu u ge n i salo n u n o rtas nda dikkati i lk anda z e r i n e ek iyo r . (. Aral 1997

s. 96). da t , b. da d . O. da da adam, dal, hdk R. Dankoff 1991 s. 29 < da + isimden sfat/isim yapan eki, kr. aske r aske r, na za r na za r . Gldrme kelimesi. Ba a
i rk n diye n l e rd e as l t a b at yok d u r. E me h r b i r ress m f u ras ndan k a n bi r l evh a i tas v re bak ubda h bi r ey a lamayan d le re be z e r l e r. (H.R.

del ikan l la r n o kadar bakmad akl na ge l i n c e stanbu la gitmek ve o rada daha ba ka olmak h evesi i i nd e a rtt . (Y.

Grpnar 1336 s. 16). O. d i asi < Fa. t a.m. < Ar. t gaddar hkmdar, despot [/t y / kknden] Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . syan edenler hakknda da a kt dendi i iin ve da kelimesi eskiden t a olarak yazld iin, aslnda Ar. olan bu kelime Tk. da kelimesine balanm t. M evc udatta h e r va rl k,
mazha r o ld u u is im ve istidat dolaysiyl e ke nd i n i yaratana itaat ve i nk iyad etmekte. He r n e kadar bi r ba ka istidad ve isme g re s ve da g r n rs e de. (S. Ayverdi

daha evvelkinden daha ok, daha uzun: Sali h , daha daha d nd k e, ke nd i n i bi r kah raman sayyo rdu. (S. Kocagz 1948 s. 40). daha do rus u (ve buna

benzer bala cmlecikleri) bunun, hakikate daha uygun ifadesi udur: ht iyata riayeten, daha

1941 s. 88). EO. da la u dalama aleti TS 966967, R. Dankoff 1991 s. 29 < da la + fiilden nomen instrumenti yapan g eki (b. ag ) . da l da insan, bir da kynden gelen, (kumarbazlar argosu) iskambil ktlarnda papaz, H. Kodaman 1944 s. 58. simden sfat yapan l i eki iin b. adamak l l , isim gibi kullanmas iin b. atl u .

akas yolda parlatmak i i n, bi ra z imam suyu i l e haf i f te rt ip mez e de l z m. (S.M. Alus 1944 s. 152). Halimi g rmeyi n. A a l k lokantala rdaki R um ga rson la r n, daha do rus u meyhan e mio la r n n t pk e i o lmu tum. (a.e. s.

119120). B i rd e n akl ma bi r f i k i r ge ld i: B u n la r e rk ek kyafet i n e, daha iyisi avc k yafeti n e sokmak. (a.e. s. 186). daha hl devam ederek: O yden g re n u rt d hala ye ri nde d u riy. (A. Cafero lu 1945 s. 60). dahaca biraz daha: Ev h i de i memi ti sanki.
D uva rla r dahaca sara rm , pe rde l e r solg u n la m t bi ra z.

(Y. Yazc 1990 s. 127). daha II (vurgusuz zaman zarf) henz (menfi cmlede) < daha I. Evvelk i mektubumda yazd m amu r daha eh i rde n kmadan ba lad. (Ah m ed erf 1326 s. 130).
ste rse n i z be n s i z e b i r ev de bakaym, Yok, daha de i l, be n sy le rim. Ke nd isiyle bi r ke re ko n u al m da ... (M.. Esendal 1934 s. 420). N i c e ai r l e r daha bi r ms ra sylememi ken zaman la r n n e n b yk dh is i old uk la r na i na n r la r. (A.. Hisar 1941 s. 164165).

AD. da s da s (zarf) dadan inmi bir insan gibi, yabans yabans < da + benzeme sfat yapan s eki, b. ayruks /ay rks . Sank i bu ky n i nsan de i ldi.
Y uka r K rl da n. B i lo tan f i l n ge l ip ge lmi ti. yle da s da s bak n yo rd u. (F. Baykurt 1971t s. 206).

*da uk /da k dank (sa hakknda) TS 967968, Meninski 1680 II, 2006, 2908 < *da datmak + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan uk / k eki, kr. ak, bo uk . Datl u cak di ri ld i l e r, da uk l k d an de r i ld i l e r. (Ferec 855/1451 v. 174a).

hi olmazsa: Ba na bu dak ik a da bi r pol is olmazsa bi r bekc i g nde ri n! (R.N. Gntekin 1928 s. 191). baka are yoksa: Paras z
daha olmazsa devriyesi, daha m k a ld n ? S a r r fa f i l n bo rc etdi n de deyemiyo r musu n ? Ayb de i l, c ml e lemi ba na ge l i r. Dah olmazsa, bi ri c i k evl dm h t r i n evimi re h i n ede r,

daha

480

dahme

h e r i f l e re para la r n ve r i r im.

(E.E. Talu 1928 s. 113

AD. dahi II (vurgulu) hatt < dah . Ayakla r, di le ri va r.


Ma la, cana, dahi i nsana za ra r ve riyo r la r. B u c i n l e r i n e l i nd e n k u rt u lmak ok zo r. (F. Baykurt 1967 s. 395).

114). daha III (isim) baka(s) < daha I. B u g i z l i bi r sz deg ld r.


He rkes bi l r. yi e K a d n ve i c i N z l da dah la r da bi l r. ( Al Azz 1268 s. 219; yazldktan 60 sene

sonra baslan bu eserin aslnda belki dah la r deniyordu, kr. dah [isim]). (bala cmlecikleri): daha bundan ba ka: B i r takm i l la r, l imonatala r ve Hisar 1944 s. 134). dahas a.m.: Dahas, ye rde ge e n

dhi fevkalde zeki, mucize kabilinden yaratc gc olan (kimse) < Ar. d h kurnaz [/dhy / kknden ] Ar. 12i3 kalb iin b. bid . A k kemi i n i n n e ta raf
ste ge l ec e i n i h i k imse bi lmez, fakat ste ge le n ta rafa n iy et t utmu ola n la ra bi zde dah i de n i r. (F.R. Atay 1938

e rbetl e r i e r, daha, siga ra i e r, su i e r, k esi n e g e e r ve tesbi h ek e rd i. Daha, ku r u n kal emle ri n i yo ntar . (A.. bu hdise, sank i bi r na z i res i yap l yo rmu gibi, gkte de teke r r r ediyo rd u. (a.e. s. 348).

s. 107). B i r tek bi ldi i ey, M e nde res i n dh i o ld u u ve (. Altan 1975 s. 146).

bi r tal i hs i z l i e k u rba n g ide rek ha lk ks z b rakt idi.

dahi l I i, ieri < Ar. d h i l giren. [/dh l / kknden fiilsfat (participium activum), b. bid . ]. B u e r it

(ocuk dili) dahdah at < dah (nida).


Dahdah na bi n de ko bakaym, Akf!

Haydi tonto n um.

(Musahipzade

d h i l i nde nas l t e rak k tdi i n e g e l i n c e, bu n u z h tmek pek de g de i ldi. (E.E. Talu 1928 s. 101). dahil

Celal 1936mh s. 22). dhet, b. dah . EO. dah daha < EO. dak < ET. tak a.m. Clauson 1972 s. 466. Yazl kaynaklarda 19. asrn ikinci yarsna kadar devam eder, fakat telaffuzun ok daha evvel daha ekline getiini biliriz. (b. daha I). (mukayese zarf) kr. daha I: Dah z iy dele r e l yk s n. (Ferec 855/1451 v. 51b). K ki ben i
bal k d a bu la n bal k c be n i dah b te r bal a depeydi! (Ferec 855/1451 v. 246b). Se n c i l ey i n dah ebl e h yok d u r u r.

olmak zere: Ge l i n, n e alacaksn z a l n! can m z dah i l. (F. Baykurt 1967k s. 350). dah i l o l iine girmek: Evl d A rabdan bi ri g yeg o l ub d h i l i h a lvet o laca l eyl e i z i f fda atland u ru r la r ... (l 1975 [1599] s. 125). dahi l II, b. dahl. O. dahi l tredi, sonradan grme < Ar. dah l klna sonradan katlan kimse, Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . Del d r o la m i bu k i i, istemedi n get r r, dan mad n gt r r. Y dah ld r, y bah ld r. (Ferec 855/1451 v. 4a). dhiyane dhice < Fa. d h iy na a.m. Fa. zarf eki na , b. aci za n e . Hangi fasi lede n, ha ng i soydan ol u rsa olsu n ,
bi r ya ratk nesl i n i yok etmek i i n b u ndan dh iyan e bi r us u l bu l u namaz. (. Altan 1975 s. 219). Ksmen de olsa dah iyane bi r ese r, bu Le Fe u, ve dh i bi r mte rc im bu lm ... (C. Meri 1992 s. 194).

(M. Adamovi 1994 [136886] no. 1392). baka: N i c e z r de rs i n ? Var, bi r k z dah al! (Ferec 855/1451 v. 180b). bundan baka: Dah n e ge rek ? (Ferec 855/1451 v. 197a). buna ilveten, art: Z e r y z bi r d iyn r dah d rt b u uk d ngdu r. (Ferec 855/1451 v. 214a). ve dahi, ve de: Atam dah , u l u begle ri gt r, R h e f z ya v rib i! (Ferec 855/1451 v. 31a). Comparativuslu sfattan nce: Sa a dah y g rek me n z i l v re l e r. (Ferec 855/1451 v. 39a). (Zaman zarf) daha, henz, kr. daha II: Hey, nold
sa a? Dah n e f ik i r de rs i n ? Utanmazms n, bu n u g ib i b z r k a nda bu las n ? (Ferec 855/1451 v. 16b). Dah stanbu la v s l o lmad n be n m i l e b u l u rla r.

O. dahl /dahi l II kar ma hakk, alka < Ar. dah l a.m. 1929 [890/1485] s. 209).

B u e h ri be n h d ge nd k l c umla aldum. B u nda Su lt n u n e dah l i va rk im andan i z i n alam? (F. Giese Ba a h a yret ve riyo rs u , Vecd . Se n i mu z t a rib g r yo r um, fak a t bu z t r ba ben im dah l im olabi le c e i n i as l tas a vvu r tmemi dim. (H.Z. Uaklgil 1307 s. 18). dah l et kar mak, AD.

(l 1982

[1581] II, 228). bundan sonra, artk:


daha

Tevbesi nas h ise, dah bi r k i iye b ht n tmeyeceg ise afv tdm. (Ferec 855/1451 v. 185a). (isim olarak. kr.

itiraz etmek; inadetmek DS 1329. K a raman l la ra 1986 [1872] s. 134).

III) baka(s) TS 968:

Ki i z aybn g rmek

dah l tmekle stanbu l l u la rdan dah l tmi ol u rs u n, z r as l K a raman l a ra rsan, stanbu l l u la rd r. (E. Misailidis

(Meh m ed 1965 [1398] s. 73 no. 451). ...dah ... dah hem ... hem, : G r be n dah se n i mak ma y t rem, sen i atam dah k a rda la rum dah seve l e r. (Ferec 855/1451 v. 119b). dah bi r is i g n yarn deil br gn: B i r g n m k a ld . Dah b i r is i g n mddet tem m ol u r. (Ferec 855/1451 v. 121a).
re v du r. | Dah la r ayb n d mek h a t du r.

dahi l i ye (evin, ailenin) ii < dah i l i (sfat). eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adliye . Kars koka r atma i l e gibi koka r o n adm

tede n. Ky i i n e ev yapacak adam n dah i l iyesi d zg n olmal . Ka rata n e re f i yok mu? (F. Baykurt 1959y s.

dahi I (vurgusuz ve kendisinden evvelki kelimeye dayanan encliticum) da < da a.m. Trkenin fonetik kaidelerine uymayan nadir Trke kelimelerden biridir, kr. ake, an n e, e l, hadi /haydi, ha ng i, ha n i, karde . Hem i rem! Be n i dah i se n i g ib i t l i i n s z m vat a n mdan d b bu ra la ra atd. (Z afer Ha nm 1994 [1877] s. 46).

42). Dah i l iye Veklet i ileri Bakanl < Nezareti Um r D h il ye. Eski Da h i l iye na z rla r ndan Sait Efe ndi de ak r peme bi r ko n u mac, bi r c ibe l ekmi . (S. B irsel 1995 s. 1718). O. dahme I trbe, kmbet < Fa. dah m a a.m. (aslnda Zerdtlerin, llerini koyduklar st dz kuleleri). Ce n z e i e h r de rv z esi nde n t a ra bi r
mel ik ne dah m eye, bi r h ne k ubbeye get rd i l e r.

(Ferec 855/1451 v. 108a).

dahme

481

dak

O. dahme II kvlcm saan donanma fiei < dahme I.

G n e batarke n bi r top gibi patl yarak, d nya z e ri n e ssl ve za ra rs z mi lyon la rca z iya dahmele r i se rpmel iydi. (R.H. Karay 1939i s. 35). atlan ey,

AD. dai r IV (menfi cmlede) namna < dai r III. Kyde


kimse galmam . Evle re g i riyo. Un, ekmak, ya , bal, hep isi va r; i nsana day r k imse yok. (A. Cafero lu 1943 s. 75).

mermi:

El i n e bi r iskeml e ald, hav ya k a ld rd . B u tedbi riy l e h em ke ndisi n i , h em de biz i u ub ge l ec ek dah m el e rde n, bi ra barda , s u k a de h i, s u r h is i, t a bak gibi edev t d a rbe l e ri nde n k o r umak isteyo rdu.

(Ah m ed R sim 1340/1922 s. 204). AD. dahra/tahra bir eit budama ba DS 132930, 3802, TS 968969 < Fa. dah ra a.m. A. Tietze 1969 no. 39. De l ikan l l k a nda bi r g n da dan tah ra i l e odu n k esme e gitmi . (K. Bilba ar 1961 s. 20). O. dai dua eden, duac < Ar. d a.m. [/d w / kknden]. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid . B e n demde n
mte ne ff is yo idi. N e d va ridi, n e m c b va ridi.

daire I/day i re b.m. (halka ile evrelenen sath paras) < Fa. d yi ra < Ar. d i ra a.m. [/dwr/ kknden]. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2. Oldem M b rek du rd ,
h a ymen c evres i n i h a rba uc iy l e c i zd i. B i r n i c e t ls m ol d yi re z e r i nde yazd. (Ferec 855/1451 v. 55a). B i z de et raf nda dai re evi re rek di n l iyo rd uk.

(H.R. Grpnar 1943g s. 189). Mecazi mnada muhit, evre: Ems l u ak r n ve d yi re i u h u vvetdeki y r n bi rb i r i n h n esi n e va rduk d a ... (l 1956 [1586 87] s. 156). saha, had, hudut: N ite k im aya
al nacak la r l ye nk a t bu z bi lmeyen l e r dol ba bi n e n l e rd r. depen l e r, d yi res i n

(Ferec 855/1451 v. 243b). O. dai m/day i m (sfat ve zarf) devam eden, ebed < Fa. d yim < Ar. d im a.m. [/dwm / kknden]. Ar. 1 2i3 kalb iin b. bid , Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2. D yim z evk u t a rabda bi r k i id r. (Ferec 855/1451 v. 204a). Kimi al ub a rmada d yim, | Kimi g eyley b i itmekde. (l 1975 [1599] s. 107). daim ol ok yaamak: Me l i k e d yim olsu n! (Ferec 855/1451 v. 183b). Varo l, daim ol! (F. Baykurt 1967k s. 112). dai ma /day i ma her zaman < Fa. d yim a.m. < Ar. d iman a.m. (d im + Ar. zarf eki olan a n , zarf eki iin b. acaba /aceba I ). Ayrca Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. 2 acaib /acayip . D yim p de hdan mte h a r r i z u mtece n n ib id i. (Ferec 855/1451 v. 70b). Ve h e r
ye rde ve h e r ye rde b z rla rda ve k a l e l e rde, sipe rl e rd e ve dkk n la rda, d im ve d im n z m h a re k t ve ml h im i te ebbs t ayn i eydi r: fe n ! (Cen b

(l 1956 [158687]

s. 160). B i r kabahatl n e zaket dai resi nd e i te bu kada r tekdi r o l u nabi l i rd i. (H.R. Grpnar 1943g s. 258). daire II bir binada oturulan ayr blm < dai re I. Seyit ye en i n e k k bi r dai re k i ra lam t. (N. Bezmen 1994 s. 47). devlet memurunun alt yer, makam: s. 116). Otu rd u um u z ye r ik i oda bi r mutfak banyosu z, ka ran l k, k k, u c u z b i r dai reydi. (. Aral 1997 s. 117). O. dai re III/dayra tef G. Molino (timpano) < dai re I. [16.yy.n ilk yars] II, 208).
D i re h r d ola bezm de, e n g m h n ev | O l pe r bi r g n k a b l eyl e rse, Z t , da vet (Z t 1970 M veddetl e Vel i y r yo r, a rkala r nda n ise, e l l e r i nd e day re l e r o ld u u ha lde, gen l e r ge l iyo rd u. (S. Gavazof 1957 s. 103).

Ok u r la r postala rda yazd n mekt b u evve l c e, | B u g n h l de i l h e r d i re byl e re z l ette n. ( air E ref 1958

O. dai ye emel, niyet < Ar. d iya a.m. (/d w / kknden).

Dah h a k k a ti a lamam s n z. Y h d an lamamak d iyesi ndesi n i z. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 169).

ah beddn 1335 s. 109). O. dai m lev kat/day i m lev kat daima, her zaman < Fa. d yimu lavk t < Ar. d imu l awk t a.m. Ulem vu
f u z e l z m resi n e d yim l evk t bez l i m r vvet u i n yetde ... (l 1979 [1581] II, 124).

AD. dak I/BSTT. dek (dativus halli kelimeden sonra) ( a) kadar, dein < kendisinden evvelki kelimeye dayanan vurgusuz edat. Kelimenin nls, dayand kelimenin son nlsyle her zaman uyumda deildir. Kr. dan /de n . III Pa ra isteme e
ge le n o l u rsa, t a ra k d , ak ama dak ge lme z deyve ri ! (Ah m ed Vef k Paa 1339/1341 s. 4). Di n l emesen de yan na otu r up, kol u ndan ek i ti rip ge n e an latyo r. G l mseyi n ceye dak b rakmyo r yakan . (M. Seyda 1963

O. dai r /day i r I dnen; (bir eyin) etrafnda dnen; etraf, evre < Fa. d yi r a.m. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2.
Dal le i ve c em ati n i oda yandu rd la r. fesi n i istiys l tdi le r, d yi r i n i k a t tdi l e r.

s. 68). B u g c e y r d n yarus na dak d u rmaduk umduk .


doldu rd uktan son ra bah esi n e dnd .

(Ferec 855/1451 v.

226b). O. dair /day i r II (bir eye) gre, (bir eye) bal, (bir eye) tabi (Fa. d yi r a.m., d yi r odan to depend upon, belong or relate to F. Steingass 1930 s. 502):
K ud rete d yi rd r: a n u bi alt u n dige r o n bi f i lo ris i i l e tes v t a r k y la z h i rd r.

g rd k g e lmedi, o t a y r i a a rd, gz yumduk . (Naz m 1928 s. 78). M r. El l is kovay ya ryadak

(F. Kayacan 1962 s. 7). yleye dek at bi r h y re rd i. (Ferec 855/1451 v. 18a). Olk a dar ah s u rd k i c n k d , ce h e n n eme dek g itdi. (Ferec 855/1451 v. 39b). A a
dek gitdi ki bu e h re Fa f r C n e h r id r d di l e r. (Ferec 855/1451 v. 132a). Uyu r id i ik i nd vak t i n e dek . (l 1982 [1581]

(l 1587 v.

129a). dair III zerine, (bir eye) ait, (ondan) bahseden < dai r I.
Un utt u rma, i le r ide o na dai r de bi r me rakl h i kye nak ledeyim.

II, 130). Kr. cak /c ek, de i n .

(S.M. Alus 1944 s. 107).

O. dak II, yalnz dak eyle (kapy) almak < Ar. dak k a.m. [/dk k / kknden]. n M s ra y ti di, c re i s o rd , M ub rek evi n b u ld . K a puya ge ldi, dak eyledi. (Ferec 855/1451 v. 53b).

dak

482

EO. dak III zr TS 969, yalnz dak dut /t ut (birisinin) kusurlarn yakalamak < Fa. dak gi ri fta n azarlamak. Ulu la r dutala r h e r sz me dak . (Fah r 1974 [1367] s. 279, no. 492). H s n i cem l ef r z gkdeki g n e e dak d uta r (Seh Beg 1978 s. 296). dak /BSTT. tak b.m. (bir eyi baka bir ey zerinde yerletirmek) < ET. tak a.m. Clauson 1972 s. 464.
st n e bi r at l as c l b rak d , bi l e z k l e r, h a l h l l e r dak d . (Ferec 855/1451 v. 37b). balamak: e h z dei ok dgdi le r, boyn na ip dak d la r.

(Ferec 855/1451 v. 65b). dakika ba dakikada bir, kr. saat ba : Sk n u


Ta r sa a ce z y h a yr v rs n . seven ka rm, ya ramazl k a la r n s re n oc u k la r n ate , barut afacan l k la r na syle n i r d u r u r. B e nde n ek i nmese dakika ba patakl yacak. (S. Anadol 1947 s. 18).

(Ferec 855/1451 v. 201a). Mecazi mnada: Ege r di l e rse k im sa a del ad n dak m ayalar b u l nmaz n esn eyi isteme! (E. B irnbaum 1981 [14.yy.] v. 33b). atfetmek: D ny daki ya ramazl ba a dak a r. (Ferec 855/1451 v. 15b). Baka mnalar iin b. tak. O. dakai k /dakay k incelikler < Fa. dak yik < Ar. dak ik [dak k a kelimesinin oulu, /dk k / kknden]. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2. K u r n g retdi l e r. Te n z l u
te v l u tefs r u tak r r u n si h u mefs h mu h k em u mte bi h dak yk n, h a k yk n, rak yk n g retdi l e r.

O. dakkak i ye Balbek bezlerinden alnan bir vergi < Ar. dak k k un tccar + birok vergi isimlerinde tesadf edilen ye eki, b. adl iye (fakat unla ne alkas var?). Ve bu ndan evve l dak k k ye d y h e r Ba lbek de n dok u z mank u r a l n u rm . (.L. Barkan 1943 [16. yy] s. 179). AD. dak la /tak la /dak l la sata mak DS 1332, 3810 < kr. dak la n saldrmak DS 1331. D !
Dakla an o l u rsa heme n patlat! Su rat n n o rtas na patlat! (F. Baykurt 1967k s. 333334). C i n l e r i n eytan la r n ba ka i i yok da D r g ib i bi r sabiye mi dakla acakla r?

(F. B aykurt 1971t s. 154). Ka rya dak l la ve rm i . (M. Tu rul 1969 s. 345). M u h ta r n g e l i n i n e dakla ld n bi l iyo rsu n ! (R. Ilgaz 1981 s. 134). dakti l o I yaz makinesi < Fr. dactylo < dactylog raph e a.m. [EYun. (dktylos) parmak ve (grfein) yazmak]. De l i Fah ri , ba n dakti lo n u n du rd u u k i r l i masaya koymu uyuk l uyo rd u. (Ya ar Kemal 1955i I, 124). Yaza r o ldu u n u z u va rsayalm.
B i lg isayar a nda modas gemi kh n e bi r dakti loya i lg i duyan adam yaza r ya da antikacdan ba ka ne o labi l i r zate n ? (. Aral 1997 s. 19).

(Ferec 855/1451 v. 91a). (saat veya hendesede) dakikalar: H ikmet i f e l sife, t b, n c m, de re c u


dak yk ve s e v n ve s e v l is u z c u tak v m gretdi l e r.

(a.y.). EO. dak ve, dahi, da TS 969977 < ET. tak a.m. Clauson 1972 s. 466; kr. dah , daha, ve da , dah i, da . Be n dak d a mla gibi de i z o lam. (Sult n Veled 1958 s. 18). dak l la , b. dakla . dakn /BSTT. tak n kendine takmak, kendi stne takmak DS 1331 < dak /tak fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ). G i r n m ye don la rum geydm, ze r u z iyve r mi dak nd um. (Ferec 855/1451 v. 172a). dak y ka, b. dakika . daki k I dikkatli, titiz, yapmas gerekeni vaktinde yapan < Ar. dak k a.m., asl mnas ince. ok beklett im mi? Hay r, o lduk a dakiksi n i z. (A. Yurdakul 1989 s. 205). Ge e n y l apartman saki n l e r i o n u i te n
ka rmay istemi le rd i. A r ka n l ym , gnde r i l e n ye rde n g e ge l iyo rm u . B e n im abamla kald. imdi daha dakik. (A. mit 1996 s. 89).

dakti l o II makine ile yaz yazma meslek edinmi olan kimse < Fr. dactylo < dactylog raph e a.m. [EYun. (d ktylos) parmak ve g rf e i n yazmak]. dare mec l isi dakti losu n u bi r e rk ek l e g rm l e r. (R. B ilginer 1965 s. 19). dakti l o III yaz makinesiyle yaz yazma ii < dakti log raf i kelimesinin ksaltlm . Se ndika h esab na, lede n son ra la r dakti lo k u rs u na devam edece im. (Orhan Kemal 1965f s. 283). dakti l o graf i yaz makinesiyle yaz yazma ii < Fr. dactylog raph i e a.m. [EYun. (d ktylos) parmak ve (grfein) yazmak]. Dakti log raf i re n eb i l i rd i, bi r k u rsa gide rd i. (M.C. Anday 1965a s. 134). dakti l o s midye < Yun. (dktylos tis tlassas) a.m. [deniz parma ] D.J. Georgacas 1978 s. 128. EO. dakuk tavuk TS 978 < ET. tak u u a.m. Clauson 1972 s. 468. dal I b.m. (aacn kolu) < ET. tal a.m. Clauson 1972 s. 489. krk vezr 1303 s. 212). Mecazi mnada:
D r l y mi le r ri b k a n y mi ik im bi r k imse rz laya, dal buda i l e ge l b i n e s a l n u r. (T r h i Demek gi z l ide n g i z l iy e, daldan dala kona rke n Badi Ne cmi den i l e n bacaks za da raslad, on u n la da tan t. (S.M.

O. dak i k II un < Ar. dak k a.m. Ve t a radan Uyvar k a l as na

sat lmak i n ra y a raba i l e get rd k l e ri r an ve asel ve dak k ve a r ve s i r z ev h i r u me k l t mak l esi nd e n g m r k al nmayub ... (.L. Barkan 1943

[16.yy.] s. 315). O. dak i ka I incelik, marifet < Ar. dak k a a.m.


Be n evve lde n y zmek dak yk a la r n b i l rd m. Ge ndz m i k u rta rd um. (Ferec 855/1451 v. 13a). Kr. dakaik /dakayk.

daki ka II/dak ka bir saatin veya bir zaviyenin altmta biri < Ar. dak k a a.m. [EYun. (leptn) kelimesinin tercmesidir]. Orta hecesinin aslnda uzun olan nlsnn d mesi iin b. a da . B i r dak yk a m hmel k o madu , ben i r h a ta b rak d u .

Alus 1944 s. 176). E e r b i r dalda du r u r takm ndan kol, blm


T m bi l iml e ri n b i rb i r l e ri n i

olsam, al imalla h I lgaz da la r na ek i l i r, bi r peyn i r imalthan esi tesis ede rd im. (Aka Gndz 1930 s. 23).

dal

483

daln

ge l i ti rd ik l e r i, h e r b i l im dal ndaki ye n i bu l u u n tek i bi l imle ri n g e l i imi n i sa lad n yadsmyorum; ama bana yle ge l iyo r k i, ge l i memi zde n ke nd imi z i ko r uyabi l ec ek kadar ge l i emedik h e n z. (Z. Salo lu 1997 s. 138),

ge l iyo rla r, k u rt g ibi dal yo rla rd .

(Yaar Kemal 1993h

s. 63). EO. dalab da lab dalab ok hzl arp (yrek hakknda) < dalab fiilinin ikilenmi (rduplicationlu) ntak ifti ile kuvvetlendirilmi predicate intensifier hali, b. apal apal ) . Kr. AD. dalap dalap oyna ate li hasta uursuzca hareketler yapmak DS 1338. db faz
y vas l u , y se rvk a d, t a leb | C n u g l k u d a labu rla r d a lab d a lab. (Zt 1967 [16.yy.n ilk

kr. ube < Ar. u ba dal. dal g ibi zayf, clz:


z n t de n, mi h n ette n, ge n ya nda dal gibi kalm .

(S.M. Alus 1934 s. 103). AD. dal II srt, arka DS 1333 < EO. d a l u omuz B alhasanoglu 1904 s. 127 < Mo. dal u krek kemi i M. Rsnen 1969 s. 130. B u g n, ya sen ben im dal m ye re g et i r i rs i n , ya ben se n i n. (Behet Mahir 1973 s. 61). dal n ca/dal ndan arkasndan DS 1344 (kr. an ca I ve amazdan ): B u da ah d . B u o lan dal n ca getdi. (A. Cafero lu 1942 s. 42). M h r iban ha n m dal n na n ge ld i. (A. Cafero lu 1942 s. 46). dal III plak DS 1333 < ?? M. Rsnen 1969 s. 130. bir tek (giyim paras): S a r K a m gibi u zak bi r memleketde n b u raya dal bi r fa n i l i l e ge l i nme z y ! (H.R. Grpnar 1929m s. 166). S o l uk l c ive rd caket st nde i l ik l e r i t rm r dal bi r pa rdes . (Ah m ed R sim 1334 s. 57). dal t uman zerinde sadece diz donu bulunan TS 983. He rk es i fte k rk i l e yo r, bu n e h i kmetti r k i dal yel ek ek myo r? (E. Misailidis 1986 [1872] s. 562) tek (iftlik hayvanlar hakknda): Te l l i l e r i n b i r tek maya
e ekl e r iy l e bu z lay c d ve l e ri n i n, bi r dal k z l e ri n i n otu saman kalmad. (H. Olcay 1951ak s. 32). BSTT de

yars] I, 56). AD. dalab et istemek; iftle mek istemek (dii hayvan hakknda) DS 1333 < tal eb et . dalaba gel a.m. DS 1333: Y z mde dalaba gelmi ksn k i n ek sol umas duydum . (A. Nesin 1961k s. 44). dalab , b. dalb. dalab n , b. dalb n . dalab , b. dalb . dalacan, b. d lacan . AD. daladi ken srgan otu DS 1335 < dala ve dike n ; kr. dalagan (ot u) a.m. DS a.y. E i ldi me rme r yaz t n ayak
u c u na, yaprakla r daladike n l e r i n e dnm ama it l embikl e r i h l mo r k rm z du ra n k k dal paras n b rakt. (Tark Dursun K. 1993 s. 52).

ekseriya dalf es, dalk l gibi rtsz mnasnda ve dalg nd z , dal l e n gibi tam mnasnda zaman terkiplerinde kullanlr. Bunlar alfabetik yerlerinde gsterilecek. O. dl I Arap yazsnda d harfi < Ar. d l a.m. Fit n ey i l e [840/1437] s. 181). dl II, b. dll . dal b.m. (suya atlamak) < ET. tal a.m. Clauson 1972 s. 490. Be n de i z e daldum, g r k d um. (Ferec 855/1451 v. 112b). Sended r ol ge n c i pi n h n, ge zme
h e r v r n ey i, | De i z e dal, andan iste, y g l, d r d neyi! ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 207). k a ddmi dnd rd i d la r k a u ; | B i r be l ya u radu r peyveste bu ke c r be n i. (mer bin Mezd 1982

AD. dala gan srgan otu DS 1335 < dala an insana saldran, sran (kpek) DS a.y. [dala + fiilden daim sfat yapan gan / an eki, kr. s rgan, o la an . dalagan b re i bir e it brek: Odacm Hayr n n anas ok g z e l dalagan bre i yapyo r. (M. zg 1993 s. 165). dalak /da lah I b.m. (i organlarndan biri) < ET. talak a.m. Clauson 1972 s. 495. K a nk meyyite k a nk dem h e l ld r? M h vu mela h , c ig e r u dalah (Ferec 855/1451 v. 137a). Kasap Osman: Ye n ge, bb rek va r, dalak var! ... (F. Baykurt 1967k s. 323). AD. dalak /da lah II fazla su imekten ileri gelen bir hastalk DS 1336 < dalak /dalah I. Dalak ol u n ca s r
de reye, aya vu ru l u r. Ak nt ya do ru y r r de, zo rlamasiyl e dala n e ri t i r hayvan . (Kemal Tahir

(bir yere) birdenbire girmek: Hereke vapu r u na c mb r c emaat daldk. (S.M. Alus, Ak am gaz. Ocak ay 1941). bir ey almak iin elini cebine sokmak, davranmak: Haman pia na daldi. (A. Caferolu 1946 s. 252). Mecazi mnada (uykuya, uursuzlua, dnceye, ie, vs.) dalmak: Sem i e r an n , ar b e r av n z evk na d a ld . (Ferec 855/1451 v. 52a). dala srmak (kpek hakknda); sokmak (ylan ve ar hakknda) DS 1337, TS 980981, R. Dankoff 1991 s. 29 < ET. tala < Mo. tala ya malamak Clauson 1972 s. 492. Bas ra it le ri b u la r u ba la r na di l e r, bu la r dalad la r, e h rde n da ra k a rd la r. (Ferec 855/1451 v. 102b). Kr. tala . Sivr is i n ek l e r b u l u t gib i

1955g s. 69). AD. dalak /da lah III bozulmam bal petei DS 1336 < dalak /dalah I. B e h e r k o vandan bedel i r be e r ak a
k a yd ol u nm du r. G z eyy mnda dala dol ub kesi lmege s l i h o ld u vak t da resmi al n u r (.L. Barkan 1943 s.

329 [1716/129]). dalak IV telk < te lk kelimesinin varyant. O musibeti n (Musahipzade Celal 1936ba s. 37). Da lama Aydn vilyetinde bir ky ad < Yun. (t Lo ma) D.J. Georgacas 1971n s. 109. AD. daln avlu, hol DS 1337 < Fa. d l n a.m.
n eye i nat etti i n i bi l iyo r um. Babandan para koparmak iin se n i n dala n sat n ald rmak istiyor.

dalari

484

dulda

AD. dalar i /da lar iine hellim denilen peynir koyulan, ince dallardan rlm bir eit sepet DS 1338 < Yun. (talri) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g s. 506. AD. dala az kavgas DS 1338 < dala + fiilden nomen actionis yapan genilemesi, ve fiilin ortaklk halinde ola an olan /a / > / / haplologie, b. ap . He rkes m , seyi rde. B e rek et ve rs i n a raya gi rd i l e r, dala mayna etti le r. (S.M. Alus, Ak am gaz. 28.9.1943). dala bouup birbirini srmak; kavga etmek TS 981 982 < dala fiilinin ortaklk hali. B e nde n so ra
itt if k i l e y u rd u u zda u r u mad n, dala madn ot u ru , di ri l ! (Ferec 855/1451 v. 123a).

148b).

K z u g l i e h z dedi n ya a d a labd, k

ge nd y i a a a b ra as ge ld i. (Ferec 855/1451 v. 195b). rpnmak, sallanmak DS 1334: B e n im u rbetde bu r n um u di reg i s z layaca n , alebesi nde n y re im c z diye re k d a labyaca n , rp na rp na k a nayaca n o bi l i r. (Ebbekir H zm 1326y s. 194).

dal b ak /dal b ak ba knndan ekerek, bakla tehdit ederek < dal III ve bak . Se n i bana say i l e mi
ve rd i l e r? d iye dal bak O ru u n z e r i n e sald rm t.

(M. Seyda 1970 I, 309). EO. dal b n /da lab n rpnmak TS 979 < ET. talp n Clauson 1972 s. 493 ve dalab fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ). Be n de i z e daldum, g r k d um. Dalbi nd um. (Ferec 855/1451 v. 112b). M u r
di l, ey y z i g l, k y na va rma iste r, | D a lb n u r, b l pe ri yo ike n u ma iste r. (Meyl, l 1994 [159199]

EO. dala gan kavgac TS 981 < dala + fiilden daim sfat yapan gan eki, b. al n gan . dalat yaralatmak R. Dankoff 1991 s. 29 < dala fiilinin causativum hali, (b. act- ) . (Argo) dalaveraj dalavere < dalave ra + Fr.dan alnma kelimelerde sk sk grlen (a)j eki, b. ambalaj . Nazif 1948y s. 33). dalavere/dalavera dolandrclk, hile; gizlenen oyun M. Mikhalov 1930 s. 25, Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 58 < b. alave re dalave re /a lave ra dalave ra.
Avn i c i im, dalave remi n fa rk nda olmyarak m, yoksa muz ip l ik o lsu n diye mi, lfa tutt uka tut uyo r. (S.M. Alus

s. 277). EO. dal b /da lab hep beraber rpnmak < ET. talp a.m. Clauson 1972 s. 493. Ortaklk (cooperativum) hali yapan -( ) - iin b. a la - .
Yavr cak la r na d a lb u r bu la r | K im yuvala r na i lt b k o yala r. (Gy. Nmeth 1919 [15.yy.] s. 157).

B e n de o zaman yle si z l e r g ib i bi r memu r o lacaktm. Si zde bi l iyo r musu n dalave ra j daha oktu r. (Umran

dal budak sa l /dal budak sa l her tarafa yaylmak < dal budak dallar. Re za l et ayyuka kacak, kepaze l i k daha z iyade dalbudak salacak. (S.M. Alus 1934 s. 210). AD. dal b ud et kesilen aacn btn dallarn gvdesinden kesip ayrmak < dal I ve b uda kelimesinin ksaltlm grnen bud hecesi, fakat dorusu herhalde bu tabirin ko lb ud et kesilen hayvann kol ve butlarn gvdeden kesip ayrmak tabirinin rnei zerine yaratlddr. Krasis fenomeni iin b. acabola /acabu la . b r baltala r kat ld. Dal bud edi ld i amla r. (. Kaftanco lu 1983 s. 139). dalbu run burnunu her yere sokan < dal fiilinin 2. ahs tekili emir hali ve bu r u n ; ayn bnyede terkipler iin b. al e n e , dal kese . B i z im dalbu r u n la r g r nmedi. Gal iba i le ri n i bit i remedi l e r. (S.M. Alus 1933p s. 172). AD. dalda/du l da ya mura, rzgra ve gne e maruz olmayan yer DS 159697, TS 983, 1248, R. Dankoff 1991 s. 29 < a. dalda ban arkas; herhangi bir eyin arkas A. Pavet de Courteille 1972 s. 316 (Mo. dald gizli veya dal II + locativus eki). M. Rsnen 1969 s. 13, O.N. Tuna 1972 s. 222; fakat bugn ok yaygn olan d u lda varyant izaha muhtatr. Tek sk nt s r z g rd imdi l ik. Kabi nde ik i
bk l m otu r uyo rd u; boyn u n u bk p ba n gvdesi n i n ve kabi n i n du ldas na ekmi ti. (B. Gnel 1991 s. 74).

1944 s. 29). Ge ce l e r i f e n e rl e bah eye kmas, kestan e

a ac na i aret l e r koymas, h ep defi n e n i n hak ik ye ri n i gi z l emek i i n bi r dalave ra idi. (Peyami Safa 1944 s.

222). (Argo) erkeklik uzvu F. Steinherr 1932 s. 197. dalaz I sasz, dazlak (?) < ??. Sfat eki a z, b. ala az .
i man ka r n l , i man yanakl , kafas e nse kk n e kada r dalaz, byk la r i nad na ku lak h i zas na kadar u z u n , peh l i van man za ras a rz ede n b i r zat. (. Tarus 1950a s.

50). AD. dalaz II/talaz kasrga, hortum DS 1339, 3814, TS 37053706 < Yun. (tlassa) a.m. (asl mnas deniz, yni denizin dalgal hali] KahaneTietze 1958 no. 773. dalaz la n /talaz la n deniz kabarmak, dalgalanmak; bulanmak, kar mak DS 1339, 3814: B u n la r na z ik eyl e rd i r. O da soz kmas n , i i n talaz la nmasn istemez. (Mahmud Yesari 1930 s. 79). AD. dal b /dalab /talab (ba harfi DSde ve iki kere Ferec 855/1451de /d /, Meninskide /t /, teki kaynaklarda her ikisi olabilir) arpmak (yrek hakknda) DS 1334, TS 978980, Meninski 1680 II, 3118 < ET. talp a.m. Clauson 1972 s. 493. ki heceli ekil DS ve TS de de kaydedilmi tir; kelime ortasndaki nlnn husule gelmesi izaha muhtatr. D a lb r c n u t e n i c e ng tmege. (Enver 192829 [869/1464] s. 20). M e l ik z de bu h a be ri i idi cek y re g i dalabidi. (Ferec 855/1451 v.

siperlenmek, himayesine snmak [isim/sfatdan fiil yapan la n genilemesi iin b. abaplan- ]: B i r kayan n dibi n e
daldalan /d u ldalan du ldaland la r. Ka r n l e r i n e, kayan n i k i yan ndan y la n gibi k v r l p ge l iyo rd u. (. Kaftanco lu 1983 s. 124). B u l ut la r sal la nd, ya mu r ba lad. Bal l A na e i e daldaland. (D. Akam 1978 s. 52). du ldal k

snlabilen yer, melce; tenha yer, trafikdiz yer:

daldaak

485

dall/dal

B i r b y k vit r i n i n g lgesi n e ek i l i r i z. e rdek i k l malla r seyretmeye kme k me A lman la r g e l i n c e, b i z de o du ldal ktan o n la r sey rede r, h o a vakit ge i r i r i z. (M.B.

dal g suya dalarak dipte i gren ii TS 983 (dalg u ) < dal + fiilden sfat/isim yapan g eki. kr. bi lg i .
K zd r i ht imal de ryaye d di. | Fi l ha l g et i r ub dalg c arayci, | B e lk i o ra l k d e b u l u na l e i. (Kmrciyan 1981

Kanok 1984 s. 142). AD. dalda ak /da lta ak /dal ta ak rlplak DS 1342 < dal III ve da ak /ta ak . okla r ko rk u ve a k n l k la
kazma, k re i s rt lad yna n dalda ak ha rman ye ri n i boylam la rd. T e la ve ace le i l e, ka rs n n t uman n giye n e rk ek l e r ... (H. Aytekin 1945 s. 9). Kaps z olmas, bi z im gibi ak ama kadar avl uda dal ta ak dola an oc uk la r i i n zate n n eml i de i ld i. (M. Margosyan

[1668] s. 111). Mecazi mnada girgin, insanlara yakla maktan korkmayan: Y z yetmi dalg . Yaz c ya gidiyo, ida reye soku l uyo . (M. Ba aran 1992 s. 62). (Argo) bakasnn cebine dalan, birinden habersiz bir ey almak detinde bulunan M. Mikhalov 1930 s. 24, F. Devellio lu 1959 s. 78. dal gn kendinden gemi, dncelere dalm < dal + fiilden sfat yapan g n eki, b. akk n . Se n hat r lamazs n, dalg n taraf ma ge lmi olacak de rsi n . (B. Akmsar 1943 s. 96). AD. dal g r ykanan kaplar silinmeden kuruduu zaman zerinde beliren lekeler, hare DS 1314 < dalga I kelimesini andrmakla beraber kelimenin sonu buna uymuyor. Belki dal III ile k r (renk) ? B i r
dal c n n by k bi r bec e r iy l e ka rp bi r kayan n d z l n e b rakt b i r ye ng e . Dalg r l maviye i l re n k l i, kocaman bi r ey. (B. Karasu 1979 s. 7778).

1996 s. 44). dald r I bir dal gvdeden ayrmadan topra a gmerek kklenmesini temin etmek < dal fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . Ba na sardu ny e dald rmas n u n u tmasn, kafas n k ra rm! (N. Meri 1951 s. 12). AD. dald r II bir eyi bir eyin iine sokmak < dal fiilinin causativum hali. dncelere dalmak, kendini dnceye kaptrmak DS 1342 < dal fiilinin kendisi bu mnaya geldii iin bu causativum ekli bu fonksiyonunu kaybetmi grnyor, kr. bast r, ko tu r . Hang i yoldan gidec e im diye o lan at n z e r i nde dald r p g idiyo r. (U. Gnay 1975 s. 426). O. dalfes sarksz fes; onu giyen kimse TS 983 < dal III ve fes . Ge rek a l , ge rek ed n , h e rk es | B i r bey z bo rnosi l e dal fes. (Ender n F z l Beg 1286 s. 69). Osman
Efe ndi d n i i n epey haz r l k yapt. Sa r ka rp dal fes kald. Sakoyu ve alvar atp ye ri n e c eket pantalo n yapt rd . (B.S. Kunt 1948 s. 33).

dal gndz/dal gndz gpegndz < dal III ve g nd z .


k n i iyo rd u. ka rd, dalg nd z mahal l e n i n o rtas nda

(F. Baykurt 1976 s. 342). Kr. dal le n .

dal haner /dalhaner o l hanerle tehdit etmek < dal III ve ha n e r . Pu r si la h o l ub ben i bu ld ukde | Dal h a n e r o l ub gi r ub i e ri. (Kmrciyan 1981 [1668] s. 113). dal nca, b. dal II. O. dalkavu k I stne sark sarlma m kavuk < dal III ve kavuk. dalkavu k II nedim, musahip; bir ey umduu veya korktuu kimseye riyakrca yaranmaya al an kimse, tufeyli < dalkavuk I. O la ndah az zam nda

RD. dal f i dan ince ve uzun (boy) < dal I ve f idan . Byl e gide rse, bu dalf idan boyu bi r g n o l up ye re se re r. (A. Tm 1958 s. 47). dal ga I su sathndaki kvrml hareket TS 983 (dalka ) < ET. tal a tipi M. Rsnen 1969 s. 458. De n i z
ke na r nda, slak kumla r z e r i nde, otu z sek i z n uma ra ayak i z l e r i b rakyo r, ama heme n a rd ndan ace l ec i, k k bi r dalga gel ip, yumu ack si l iyo rd u i z l e r i . (B. Uzuner

1994 s. 16). dalgnlk M. Mikhalov 1930 s. 24: B i r e l omu z u na doku nd u. Hasan: Hang i dalgadasn ? dedi . (O. Akbal 1950 s. 27). uyuturucu maddelerin verdii keyif durumu: dalgac Ma hmut yaplmas gereken bir ii benimsemiyen, kaytarc. ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u :
Sami on u bana kar dan ge l i rk e n gste re cekt i k i, y z n g rey im. Dalgac Ma hm ut! K z yan m zdan ge ip gitmi de g rmemi . (M. Seyda 1970 I, 110).

dal k a vuk la r i l e m l te l e f db f l s a h m e re mu h t c old. (T r h i k rk vezr 1303 s. 222). B u h e ri f l e r para pu l t utacak takm ndan de i l. O lsa olsala r bi r mi rasyedi n i n dalkavu u o labi l i rl e r. (S.M. Alus 1944 s.

104105). dal kese elini kesesine sokarak < dal girmek fiilinin 2. ahs tekilinin emir hali ve kese ; ayn bnyede terkipler iin kr. al e n e, dalbu r u n . V l ide d u r u r mu y ? D a l k se para la r v rd i. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 60). dal k l /dal k l savrulan klla tehdit ederek Meninski 1680 III, 20072008 < dal III ve k l . . O. dal k i r /dal k i r utan yerleri meydanda, allak mallak R. Dankoff 1991 s. 29. < dal III ve k r erkeklik uzvu. Andan pe h l iv n al mel e i n n s i re dal
k ri o l ub meyd n ma rek ede b k k a la n te z re sepe sepe i edi. (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 905).

(Argo) dal ga II esrar, hai F. Develliolu 1959 s. 78, H. Aktun 1990 s. 77 < dalga I. Kodaman ke nd i n i i k iye, dalgaya ve re cekt i. A l la htan k i pa ras yoktu. (E.E. Talu 1935 s. 165). (Argo) dal ga III gizli i, dalavere < dalga I. nanmal m?
B u darg n l k do ru bi r ey olsa Cevat sylemezdi. Kimbi l i r n e dalgad r? (M., Esendal 1934 s. 198).

aktalk; geici sevgili: B e n im o k z la dalgam var. Sevi iyo ru z. (M. Seyda 1970 I, 61).

O. dal l /da l I (dativus haliyle) gsteren, iaret eden < Ar. d l l a.m. [/dl l / kknden]. Z u m n ca r z g ru
fe rd i yekt s ve u ar y R m u f e r d i b h emt s

dll/dl

486

dalyarak

id i. H l ki na z m nda olan me l r tbesi n e d l ve b is i istidl ld r. (l 1994 [159199] s. 276).

daltaban yalnayak < dal III ve taban . (Rasim 60o16). O. dal tac dervilerin bir eit bal < dal III ve tac . G ye r dal t c ba na, s f d r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 331). daltakke bir eit takke < dal III ve takke ; kr. dalfes, dalkavuk . He r sanat byle de i ldi r. E n daltakkele r i bi l e n g rak l k la h g iydi i n i san r. (S. Birsel 1995 s. 31). Fakat ayn yazar baka bir yerde kelimeyi kendini beenmi mnasnda kullanr: La

O. dl l /d l II gnaha giren < Ar. d l l yolunu aan [/d l l / kknden, /d / harfin Tk.deki iki ayr telaffuzu iin b. adale /adel e ]. B i z kad n la r e rk ekte n
c m z d i e r bi r e rkek vastasil e al r z . Kad n n a k c i nayetl e r i nde e ri k i c rm daima bi r e rkekt i r. Dal bi zde n ise mud l si zde nd i r. (H.R. Grpnar 1943m s.

99). AD. dal la ma I yelek DS 1345 < K. Emiro lu 1989 s. 75 e gre dal la dallarla veya dal eklinde naklarla sslemek + fiilden sfat/isim yapan ma eki, b. aktma . (Argo) dal la ma II aptal, enayi, bn H. Aktun 1990 s. 78 < ?? Uzaktan bak n ca, siyah dalgal sala r, se rt ve

Fontai n e bi l e F ra ns z la r n bu daltakke l i i n e ka r km : spanyol la r n g u r u r u b i z imki nde n daha del i dol ud u r. Ama bi z imki kadar b udalaca de i ld i r. (S. Birsel 1995 s.

73). dalta ak, dal ta ak, b. dalda ak . daluy ku derin uyku < dal ?? ve uyk u .
M ut laka bi r ye ri nd e n akt kan. | imdi | Olsa | Hafif bombel i | Dal uyk u la rda | Kongo. (B. Necatigil 1956 s. 46).

d zg n y z i z g i l e r iy l e, Ame ri kan pol isiye di z i l e ri n i n att n vu ra n, vu rd u u n u devi re n ve h e r kad n bi r bak ta k ede n dal lama tipl e r i n i a r t r yo r. (A.

Yurdakul 1996 s. 108109). dal lan budak lan dal budak salmak, yaylmak, bymek < dal I ve budak + isim/sfatdan fiil yapan la n genilemesi, b. abaplan- ; kr. dalbudak sal . B i r c z v h us s dal land u r ub budak land u r ub ... bi r bi rl e r i n e bi ld r r l e r. (l 1975 [1599] s. 128).
Hen z o n alt s ndaki k v rc k k z l sal Ro z ita yla, on doku z ya nda mavi gz l Plevn e l i t e r z i M u ha r rem i n a k yle dal lan p budaklanm ki, k sa zamanda dil l e r e destan olmu . (B. Uzuner 1997 s. 36).

dalya I bir eyler saylrken yuvarlak bir sayya gelince seslenen kelime DS 1347 < t. tagl ia! kes! [t.dan gelen ya eki iin b. ablatya ]. G. Meyer 1893 s. 93 e gre Yun. (tleia) tama m, bitti kelimesinden. Sol uk sol u a h e rk esten evve l ha rman
ye ri n e va ran t i lk i, o nbi r, o n i k i dalya diye kapl umba an n bu day lt n g r n c e a rm .

(Y.Z. Demircio lu 1934 s. 63). Baz yerlerde ak oyununda da kullanlr, K. Emirolu 1989 s. 75. dalya II bir bahe iei eidi DS 1347 < Fr. dah l ia a.m., bu gzel iee, 18. asrda yayan sveli botaniki Anders Dahlin erefine bu isim verilmi tir. . dalyan I klliyetli balk yakalamak iin denizde ve baka sularda kazklardan ve alardan kurulan geni tuzak Meninski 1680 I, 1297, R. Dankoff 1991 s. 29 < BizYun. * ' (*t alineion) a.m. KahaneTietze 1958 no. 729. Dalyan la rda n e
mik d r bal k avlan u r ise n s f m r ve n s f h a r balk c la r u d u r. (.L. Barkan 1943 s. 329

AD. dal l k inko tabak ZTS s. 47 < tal ika tabak DS 3815 (?) < Rus. tare lka a.m. A. Tietze 1982z no. 47. AD. dal macaya boulasya, bandan akn; grtlana kadar (?) < dal + ma masdar ekiyle ca aequativus ekinden ibaret olan maca modal zarf ek grubu, b. a rtmaca ; sonuna bir de dativus adverbialis eki taklm, b. abes ye re . ki n c i g n o c uk dalmacaya i e koyu l u r. (Ya ar Kemal 1976 s. 182). Da l maya Hrvatistann Adria Denizi sahilindeki blgesi < t. Dalmaz ia < Lt. Dalmatia a.m. [Dalmatae < EYun. (Da lmtai) o blgede yayan eski bir millet]. Lingua Francadan alnma ve /ya / ile biten corafya isimleri, b. Abya . Dalmayal kpek ksa beyaz tyl, siyah benekli kpek cinsi, kr. ng. dalmatian : Omu z la r nda tf ek l e r iy l e to rbala r, yan la r nda Dalmayal kpekle riy l e ik i avc. (Tark Dursun K. 1993 s. 33). AD. dal y len/da l len tam le vakti DS 1347 < dal III ve ylen/ len. Dal l e n bi r seet uy umadan edemiyor h e bi ri n i z . Uyku dedi i n ge ceye mahsus. (F. B aykurt 1967k s. 267). Sabah e rke nd e n, ya da dal
le n , n e zaman akl na ese rse, i i g c b rak p di z l e ri n e dayana dayana tepeyi t rman yo r, dua ediyord u. (T.

[1716/1129]). O. dal yan II bir eit uzun tfek R. Dankoff 1991 s. 29 < talyan gzel, yak kl (erkek veya kadn) L. Bonelli 1902 s. 59. dalyan g ib i /dalyan v c ut l u uzun boylu, boylu boslu (gzel vcutlu insann silha benzetilmesi iin kr. f l i nta /f i l i n ta , b. alabarda ):
Kaymakam n i fo rmal , vaku r, boyl u posl u, dalyan gibi, fakat mahz u n bak l k rk l k b i r zabit. (H.R. Grpnar

1933n s. 50).

nsan mut laka ... ka ra gz l , dalyan

v c ut l u, bu days i ri n i sevmiyo r.

(S.M. Alus 1944 s.

44). Kr. dalyasan boyl u . (Argo) dal yaprak giyecei olmayan, baldrplak H. Aktun 1990 s. 78 < dalya rak tbirinin rtmece olarak yaratlan varyant. He r zamank i Rasim d i
art k. D i n l emede n ko n u an, bol bol svp sayan Rasim. D i n l e u la n dalyaprak! (V. Trkali 1977 s. 27).

Apaydn 1991 s. 315). Kr. dal g nd z . O. dal satur dal bak, dalkl < dal III ve satu r /sat r . (azavt Sultn Murd 1978 [15.yy.] s. 45).
G lb ng A l l h A l l h db dal s t r o l ub bu fi l k ff ra bi r g i r i g i rd i l e r k im ta b ri m mki n deg l.

EO. dalyarak I plak silhla saldrarak, dalkl < dal III ve ya rak silh, mecazi mnada kaslm halinde

dalyarak

487

erkeklik uzvu. rlplak R. Dankoff 1991 s. 29. (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 565).

Hem n c riye n e l i nd e n k l c al ub, u ry n T rkm n dalyarak o l ub, h a mm mda c riye l e re ya rak u r u rk e n ...

O. dama I dansta kavalyenin ei < t. veya sp. dama hanmefendi < Lt. domina ev sahibesi, evin hanm (domus ev). Bo os a a h e r oyu n

dalyarak II budalal yznden her zaman densizlik eden TS s. 269 < dalyarak I. . AD. da l yasan sarn omuz zerine dklen ucu TS s. 269 < taylasan kelimesinin metateze uram varyant, b. alb z . < Ar. t a ylas n ba ve omuzlara sarlan bir nevi al [/t ls / kknden]. Ba nda,
dalyasan omu za sa rk k ye i l sa rk, u z u n sof c bbe giymi , hac ya koku la r b u ram bu ram. (S.M. Alus, Ak a m

ba lanmazden evve l bi re r ba a damale r i a n aje id ub bana h i bi r defa ge ndusi i l e b i r l i kde oynayum deyu tekl i f itmedi. (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 99). Kr. dam

III.

dama II dama oyunu < t. dama a.m. asl mnas hanmefendi G. Meyer 1893 s. 59 < Lt. domina ev sahibesi, evin hanm (domus ev). at ra nc
merk m ems l i n e rd ve d a ma ve mank a la ve pec (metinde bec s ) ve n c e f e (? ?) d iye rek mi l abe i kes r l v c ddu r. bi damaya?

gaz. 15.4.1941). AD. daylasan boyl u boyu bosu yerinde olan DS 1347 (dalyan II kelimesinin dalyasan kelimesiyle kar mas). O. dal ye palmiye dal; asma dal Meninski 1680 II, 2009 < Ar. d l iya asma dal R. Dozy 1927 I, 459. O. dalzeker rlplak R. Dankoff 1991 s. 29 < dal III ve z ek e r < Ar. d a kar k. M e l ik h u z r nda dal z eke r i

(M. Haf d 1221 s. 234). Va r ms n (C. Tuncer 1960 s. 72). M e hmet Amca bana ta , dama ve k zma bi rade r oy namay retti. (L. peki 1998 s. 18). dama dama : dama oyunundaki kareleri hatrlatan bir ekilde. Sol k u la st n e
kaym kasketi nde n ta an a ar k sala r, kapkara ve dama dama bu r u uk e nsesi nde bi r k uy ru k yapyo rdu. (F.

mz ekke r o l ub meyyit z e r i n e, a z na ve c em i e nd mna, olk a dar t e el l eyl edik im ol meyd n sidik seyl i seyl b tdi. (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X,

Erdin 1973 s. 142). dama de vaziyeti mitsiz grerek oyunu brakmak, pes demek: Atla r
istasyona varmadan dama dedi. Ne bi r adm i l e r i, n e de bi r adm ge ri. (S.M. Alus 1934 s. 212).

908). AD. dam I toprak daml ev, kulbe, ky evi DS 134748, 983984 < ET. tam a.m. Clauson 1972 s. 502503.

damacana, b. damicana . damad/damat b.m. (kznn kocas) < Fa. d m d a.m. B u g c e mb rek l i g i l e d m d olasa ge re k. (Ferec 855/1451 v. 237a). B y k bi r a i l eye damat olmak, ikbal e vusu l i i n e n k esti rme yol de i l miydi? (Fazl Necip 1930 s. 93). damak az boluunun tavan < ET. tamgak boaz < tam damlamak, szmak fiilinden Clauson 1972 s. 505, baka etimoloji iin b. T. Tekin 1994 s. 267 no. 66; Kelimenin yayl iin b. M. Rsnen 1969 s. 460. Ege r k a t res i l e m cige r i n e d o k u na ke r m i
c i h n o la | B i r h m dama na dege p h t e i zam n o la.

Sol b r n e do ru bi r ta raf na kimbi l i r nas l bi r k u rt musal lat olmu tu da ha ldaki h ek im, ke ndisi n e ay, tam ay damdan d a r kmaya i z i n ve rmemi ti. (Nb-

zde Nzm 1943 s. 5). ahr: Anal n n kap n nd e


b rakt bi r pa ra dam ndaki ke revete ekmekl e k v r l p

yo u rd u y iyo r, k z yatyord u. (Feridun

Osman 1936 s. 2526). (Argo) hapishane H. Aktun 1990 s. 78: O n u n kanaati n ce k zaman nda
u rada bu rada tit reye rek ekmek pa ras kazanmaktansa d rt ay hapiste yatabilmek i i n u fak bi r vak a ka rmak ve dama tk lmak daha iyi id i. (C.S. Grler 1939 s. 79). O n la ra g re k itap okumak, kendi aya yla dama gi rmekt i r.

(Ferec 855/1451 v. 115b).

(S. Birsel 1995 s. 63). dam II yapnn stn tama mlyan dz sath; yapnn stn rten ksm < dam I. Ke n iy zek dam st n e k a r, a a a bak a r. (Ferec 855/1451 v. 207a). dam III dansta kavalyenin ei < Fr. dame < Lt. domina ev sahibesi, evin hanm (domus ev). Eng i n dam n seme i imdide n bi l iyo r. (Re at Enis 1945 s. 111). (kt oyunlarnda) kz: Dam: halk aras nda k z de rl e r. (H. Kodaman 1944 s. 58). Kr. dama I. O. dm tuzak, a < Fa. d m a.m. A rz h c et deg l, o l k u h em n d mu dadu r. (Ferec 855/1451 v. 140b). EO. dam damlamak Meninski 1680 II, 3078 < ET. tam a.m. Clauson 1972 s. 503. D a mup g l suy g mi c m i i n e. (Fah r 1974 [1367] no. 4257). Ey eke r l eb, k a nda t a msa e rbet i la l se n ... (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 110.). AD. dam/dan akla gelmek, malm olma, nceden hissedilmek, sezilmek DS 1354 < dam , fakat neden dan ? Ms. i ime dand .

Benzerlik (similativum) anlamnda olan ak vs. eki isimden bir vcut parasn betimleyen isimler yapar. ET.deki asl (g)ak vs. ekidir (b. M. Erdal 1991 I, 7476). AE cildinde u misaller vardr: damak, da ak /ta ak (= ta a benzetilmi), di rsek I (d i z e benzetilmi ), k u lak . simden kltme anlamnda isim yapan ak eki iin kr. bardak ; fiilden isim yapan ak eki iin kr. o lak .

damal kareli < dama II + l eki. Damal sof ra bez i n i ka rd sandktan. Se rd i. (F. Baykurt 1982 s. 11). taksi (taksilerin kareli iaretinden): K k ha n mla o
mark z ppe, yan mdan gee n bi r damaly du rd u r up bi ndi l e r. (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 92).

AD. daman kira ile tutulan ekili ba, bostan, bahe DS 1349 < Ar. d a m n a.m. A. Tietze 1958 no. 122. Ar. /d / iin b. adale . damar b.m. (kann dolat kanal) < ET. tam r /tamar a.m. < tam damlamak, szmak! (?) Clauson 1972 s. 508. Te n m y tmi iki d rl damardu r; | Kimi n rmak , kimi n de ry k la n k im? ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 150). insann hassas yeri: Du rm u ,
Al i e fe nd i n i n damar na bast: Se n B e ikta n eski k l ha n

damarhindi

488

damgabaha

(K. B ilbaar 1941 s. 67). zma ro pek ci lve l i, al n l , en bi r mahl kt u. Nas lsa Kodaman n damar na g i ri ve rd i. (E.E. Talu 1935 s. 144). huy, miza. Karm n k skan l k damarla r dep re ti. (H.R. Grpnar 1943m s. 6).
beyle ri nde n im diyon, emme pek delek eymi si n! M u r d n h ova rdal k damarla r k a barve rm i ti.

apak . Dmd z lak ba l barba h i isti f i n i bozmadan: ... (O.C. Kaygl 1939 s. 77). Mecazi mnada eli bo, cebi bo , aresiz (kalmak), DS 1460: Kaza n g itti,
T rk T t n Limited de n ald m on be g n l m gitti, damdazlak kaldm. (M. Seyda 1962b s. 108). Ze h ra dmd z lak o rtada kalacak. Ba na n e?

(Mah md Yesr 1928 s. 347). Bazan h e r i f i n damar tut uyo r, h ep imi z i n d a r kmamz istiyo r. (Y. Ahskal 1940 s. 68). damar na bas- birini, duyarl olduu bir konuda kzdrmak Damarma basmaya iyi bi l iyo rd u. (C. Ersz 1999 s. 39). damars z huysuz, inat: DS 1350: G ya kocas ok kskan , fevkalde ce la l l i, aksi, damars z bi r adamm . (S.M. Alus 1944 s. 178). O. damarhind i / BSTT. demi rh ind i Hindistanda yetien bir aa (Tamarindus indica); bu aacn meyvesi; bu aacn meyvesinden yaplan erbet < Ar. tamr h i nd a.m. (tamr hurma ve h i nd Hind, Hindistana ait). Bana bu z l u bi r kokakola, beye demi rh i nd i!. (V.O. Bener 1957 s. 143). AD. damas kene bir eit erik DS 1350 < Yun. (da mskino) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 90. damas k o ar bir kuma cinsi < t. damasco a.m. G. Meyer 1893 s. 54 [aslnda am (Lt. Damascus ) ehrinde imal edilirdi]. a r boyu ndaki bez za z d kkn nda,
k rk y l l k damasko kuma la kapl ko lt u u nda otu r u r, bt n g n k itap oku rd u. (. Tarus 1961 s. 283).

(A. lhan 1964 II, 142). Kaldk m o rtada dmd z lak, sipsivri ? (Yaar Kemal 1978 s. 22). dpedz, sslemeden: Fakat bu da byle dmd z lak msy Be r na r yaz lmaz. (H.R. Grpnar 1942 s. 172). Kr. dpd z lak . EO. damdur damlatmak, aktmak < ET. tamdu r a.m. Clauson 1972 s. 504; kr. damzu r . G z l e r i nd e n d u rmad n ya d a mdu ra . (C. Brockelmann 1919 s. 25). O. damen etek basks, etek < Fa. d man a.m. etek dolusu: D men d men n uk d h ibesi n i n mah a l l e rd e h eb ... (l 1587 v. 130a). Sembolik mnada, onun temizlii veya kirlilii, onu giyen ahsn namusluluuna ya da namusunda leke bulunduuna iarettir : O l ak y z i l e, d men i p ki l e
g l is e rd r, a laysars z. si z e rmes r l i l e, g n hk rl i l e

(Ferec 855/1451 v. 26b). Yksek bir ahsn eteini tutup pmek ona yalvarmann ifadesidir: Se rv se rke l ik k l u r k um r n iy z nda n mege r | d men i n d uta aya na d e yalva ra s u. (Fuzl 1958 s. 24). O. damenalude eteinin kenar kirlenmi olarak < Fa. d man ve l da bula m. D men l de mest ol ub ... (l 1977 [989/158182 civ.] no. 204). O. damender mi yan i grme e hazr < Fa. d man da r miy n a.m. [etekler belde (ku a a sokulmu )].

damat, b. damad . AD. dambal ahmak, bn, saf DS 1350 < Fa. danb l /damb l maskara, soytar. damb o, b. dambuo . damb r du mb ur yaysz telli alg na mesi < ses taklidi kelimelerden; ikinci kelimede labialisation vardr, labialisationlu terkipler iin b. abidik gubid ik 2. B it i ik evden damb r dumbu r ud sesle r i ge l iyo r. (M.G. Anadol 1984 s. 49). av la t r1969 s. 65). dambuo /damb o (gemici dili) kaptan kamaras < t. (Venedik dial.) tambucc io a.m. KahaneTietze 1958 no. 639. Ate o l u, Ha met B ey i n ve o n u n la
be rabe r g n l l ge l e n ktibi n ot u rmala r i i n , kay n dambuosu n u n (kay n k ta raf nda kaptana ait ku l bemsi yap) n n e k i l im ve ha l la r se rd i rm i ti.

H u l s t a v yet i l e h idmeti p di hdan d men de r miy n kimse g rmedm. (l 1975 [1599] I, 117).

O damengi r eteinden tutan kstek, engel, mni < Fa. d mang r a.m. (d man ve g r tutan, b. afakgi r ).
B e n m bi r a nam vard u r, an u i l e ahd db du ru ram kim ansu z be n o l i i i l emeyem. D meng iy rm h em n ahd u sevge nde r i yetd r . (Ferec 855/1451 v. 59a).

Ba l avla t rmal avla t rmak, g n eyde kol lamak, idare etmek an lam na gel i r. (Halikarnas Balks

mni olmak: End iy ei c n d men g r (Ferec 855/1451 v. 41b).


dameng i r o l olacak dem deg l bi r k i i te rk i c n dic ek.

damga kzgn demirle hayvana vurulan ni an; nian Meninski 1680 II, 2010 < ET. tam a a.m. Clauson 1972 s. 204205. Dam ay h a r r: h e r me n i mid de oyunlarnda) byk ktlarn kymeti Damgada k z valede n, papaz k zdan bykt r. (H. Kodaman 1944 s. 92). damga vu r (mecazi mnada) kara listeye koymak: Falanca e h zadeye mens up diye damgay vu r up t ukaka etti le r mi, ek ive r k uy ru u n u! (S.M. Alus 1933p s. 140).

ki b y z seks n di r h em ol u r, o n ik i k a ra ak a b c al n u r. (.L. Barkan 1943 s. 151 [1518/924]). (k t

(Halikarnas Balks 1955 s. 263). AD. dambu r bir telli halk algs eidi < tambu ra < Fa. t a nb ra /t a mb ra a.m. damdar ok dar < da r + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak . B e lk i k i r l i gmle i nde n ba k a kefe n
bu lamayarak bi r meza rc k a zmas n n aaca s a ndk gib i damdar bi r u k u ra gm l e cekdi. (H.R. Grpnar 1341

O. damga baha damgalama creti (bir vergi eidi) < damga ve baha , Bu tr Fa. kelimeler iin b. ah u e m .
B i r g n g rd k, es rl e rd e n dam abah alma a gide n H a n a ala r n u ba la r ya rk ge l b H a na ... ik yet tdi le r. (Evliy eleb 1938 [17.yy.] VIII, 35).

s. 630). Kr. dapdar. damdazlak /d md z lak hi sa olmayan < dazlak /d z lak + reduplication + /m / tezat nsz, b.

damzlk, b.

489

den

damzl k, b. damuz l k . damicana/damacana dar a zl, ikin karnl byk su iesi KiefferBianchi 1835 I, 780 < t. damigiana < Fr. dameJean n e a.m. KahaneTietze 1958 no. 266. Damacanala rla kasabaya ime suyu gt r yo rd u. (C. Tuncer 1960 s. 122). Ayetu l la h e fe nd i, damacanaya sar l r g ib i sa r lma bana! (N. Eray 1990 s. 134). damla I b.m. (su tanecii) < dam damlamak fiili + fiilden nomen actionis yapan ma eki (b. aktma ) ve dissimilationla /m / /l /, kr. diml it, iskemle, b. ah . Kelimenin Trk dillerinde yaygnl mahduttur. Don na k a n bu la du r u r. K a n damlala r n a a dek u la du r u r. (Ferec 855/1451 v. 176b). AD. saak alt: At bu n u damlan n a lt na! dedi. O rda amdan saba a k a dar bay u n yatm . (A. Cafero lu 1943 s. 9). AD. esans, parfm: Cam k rp damla
i esi n i soka a atyo r. B u kok u bt n stanbu la yayl yo r. (U. Gnay 1975 s. 423). bi r damla ok kk ey (bi r evi rd ik l e ri ha lde, byle eyle ri id rakte n u zak bu l u na n u bi r damla oc uk, gayet tabi o la rak, selm ve rmekte n ek i nmemi ti . (E.E. Talu 1935 s. 86). B i r damla ye i l l i k yok. G z alabi ld i i n e l.

(M. Ba aran 1992 s. 64). yalnz dl alnmak zere yetitirilen yksek kaliteli hayvan: B u kyde ik i mah l k, ke nd i ipi k e nd i
iste rse n i z daha geti rey im ...

st nde ya yor: bi ris i Ka racabey h ras ndan ve r i l e n damz l k bo a, bi ris i de M uttal ip. (F. Erdin 1948i s.

56). EO. damzur /damz r damlatmak DS 135455, TS 988989 < ET. tamz fiilinin causativum hali, b. art u r - . e me i la l h de rem k u r u k u r u | S usu z l tsem ege r, a z uma d a mz rmaya s u . (Z t 1987 III, 137). damz r c am a alarndan sakz szdran kimse DS 1354 (b. al c ). damz u rma mhr mumu Meninski 1680 III, 3126, stl bir nevi yemek R. Dankoff 1991 s. 29.

burada say sfat): B y k l e r ke nd isi n i g rd k e ba

(Y.K. Karaosmano lu 1955 s. 56). Bu isim kk, fiil kk olarak da kullanlm (b. damla ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . damla II yree inen inme < damla I (?). f ls edi n c e zaval l ya kede ri nde n damla i nmi , l ve rm i . (S.M. Alus 1944 s. 113). damla damla damla akmak < dam + ?? Ba n di z i n e alm , a la r. G z i ya B ediy u y z i n e damla r. (Ferec 855/1451 v. 151b). azar azar gelmek, azar azar elde edilmek: N e kadar ok ge l i r l e rse, dokto rdan bana
o kadar o u damla r. Ek kazan la r o lmasa bu i i n, bi r g n d u ru r m uy um acaba bu ra la rda? (A. A ao lu 1981f

Causativum ekinin birka ekli vardr (ac t , ac kdu r- , art u r /a rt r , ka r , c z kt r - ). ET.de olduka yaygn olan yalnz tek heceli (zellikle /m /, /t / nszleriyle biten) fiil kklerine gelen z vs. ekli tamamyla kullanmdan dm ve yalnz ok az rnekte fark edilmeden kalm durumdadr (b. T. Banguolu 1974 s. 293): damzu r /damz r (< ET. tamuz /tam z ), d t z , emz r /emz i r ile emz ik (< ET. em z ). Causativum ekini alp da bu mnaya sahip olmayan fiiller iin b. apart .

EO. dan/BSTT. tan I sabah vakti, seher; sabah , afak DS 1355, Meninski 1680 III, 3074 < ET. ta a.m. Clauson 1972 s. 510. Y rdan ya adan, ey da
yel i, ge l, ba a yeti , | D n u g n gste r ese n l ik l e an u gibi ge l i i. (Naz m 1928 s. 25). dan la /tan la afakla,

sabah: R e s da la uyand, ge ld i, ol k a puy ad, ben i bu l mad . (Ferec 855/1451 v. 109b). Yatdum. D a n la ge ndz mi mefl c b u ld um. (Ferec 855/1451 v. 184a). la zarf eki iin b. aykla . dan lacak afakla birlikte, sabah erken Ege r ed g i n da lacak geyse ve bdesti ik i nd i n s nsa g r yar ndas (i )k i nd ye-degi n mesh de . (Kutbedd n znik [15. yzyl ba] v. 33a) AD. dan/tan II, elifsiz dang/deng imls da bulunur, a ma; alacak ey DS 1355, TS 989990, Meninski 1680 III, 3074 < ET. ta a.m. Clauson 1972 s. 510511. M e l ik e bu sz i i idi cek, ru h
fe r r u h n u re ng i dnd i, e nd mla r dit red i. N e da i ol u r, hay! d di. (Ferec 855/1451 v. 30b). EO. da a bat /da a gel /da a k a l

s. 264). beklenmedi i zaman anszn kapdan ieri gelmek M. Mikhalov 1930 s. 25: Gz n e kesti rd i, kafay ek ip bu g ec e damlad. (S.M. Alus 1933p s. 179). Bu fiil kk, isim kk olarak da kullanlm (b. damla I). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . damper kamyona taklm, yk kendinden hareketli boaltan dzen, byle dzeni olan kamyon < ng. dumpe r a.m. (to dump bir yere brakmak, indirmek, atmak, dkmek). Dampe rl i kamyon la r a rka a rkaya
yana p s rt la r ndaki moloz y n la r n de n i z g ib i g r n e n bi r s l a boca edip du r uyo rd u. (A. zyalner

a mak, hayret etmek TS 990993: H a l iyfe u l mu ve c mu h a l vet i nde n ... d a a batd. (Ferec 855/1451 v. 4a). O l tedb r l e rde,

1991 s. 112). EO. damuzl k /da mz l k (yourt vs. yapmak iin kullanlan) maya DS 1352-53, TS 984-985, R. Dankoff 1991 s. 29 < ET. tamuz- /tam z- damlatmak [tam- fiilinin causativum hali] Clauson 1972 s. 510, fakat kelimenin geli mesi izaha muhtatr. [S t]
l k bi r ha l al n ca, i i n e damz l k tabi r ett ik l e r i, bi r ka k mikta r yo u rt ko n u la rak scak bi r ye re b rak l r.

z n et l e rde d a a k a ldum. mrmce a n u g ibi h , di l v z mak m g rd g m yok . (Ferec 855/1451 v. 115a). c n pede r! N o ld sa a ki byle de ng u fte o ldu ? (Ferec 855/1451 v. 36b). N i ce de ng o lmasun Z t c i h n b nda h a y retde n, | Ese r yok b r r h a tden, ve l b r be l yk yk. (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II,

219). Kr. dan la . O. dan III/den (dativus halinden sonra) kadar < (Pr Res 1935 tabna esas olan yazma her yerinde kadar mnasnda dan /de n kelimelerini kullanr. Bu aceba dak I /dek kelimelerinin bir varyant m? Fakat hem byle bir varyantn izah g, hem de baka kaynaklarda byle ey bulamadmz iin, meseleyi sadece zikredip gemekle iktifa

(K. Gngr 1941 s. 44). stlk idaresi, mandra:


B i ra z ya , yumu rta. Damz l ktan, ef im, de rim.

dan

490

dandini

edeceiz. Ve ol k a l an u n ey yatak d u r. D e r i l i g i on seki zde n y ig i rm i k u la cadandu r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 366). dan IV tabanca, tfek sesi < ses taklidi kelimelerden. dan du n birka el ate sesi (ikinci kelimede labialisation): Za arla r n e saldk. Sa da solda dan du n la r ba lad. (S.M. Alus 1944 s. 139). Mecz mnada ikyet etmek, kafa tutmak: B i r mu z r
s zm i l e ri n e. B i r baktm, dan du n diyo r. Yemek be enme z, imek be enme z. (Orhan Kemal 1954b s.

AD. danal ya ayakkaby kalba ekmeye yarayan aygt DS 1356 < t. tenagl ia kerpeten [t.dan gelen ya eki iin b. ablatya ] < Lt. te nac u la . Danca Danimarkada konu ulan dil < Danca Dan e Danimarkal + dil isim, sfat ve zarflarnda kullanlan ca eki, kr. F rans z ca . AD. dandan gu i /dandania kuyruksallayan kuu DS 1357 < Yun. (tantantza) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 508. AD. dandanna oyalanmak, sallanmak DS 1357, K. Emiro lu 1989 s. 76 < Yun. (Karadeniz dial.) / (tantal/tantanz) sallamak Ch. Tzitzilis 1987g no. 507. AD. dandik I hevesi abuk geen, kararsz (kimse); abuk ksen, huysuz, kavgac DS 1357 < ??. (Argo) dandi k II ok dk kaliteli, sahte, zayf H. Aktun 1990 s. 79 < dandik I. Ko le ra Soka da g z e l im
parke ta lar n n z e r i n e i re n asfalt yedi. Tami rc i rak la r pati na j yapp dandik asfalt n z e r i nd e kayma a ba lad la r. (M. Kaan 1990 s. 50). I k la r n a rd bi ra ha neye dald la r. Dandik ib n e l e r i n iste ri k bak la r alt nda bi ra la r n fo ndip ledi l e r. (M. Kaan 1990 s. 83).

184). AD. dan I inkr etmek DS 1363 < ET. tan a.m. Clauson 1972 s. 513514. Kr. Az. dan a.m. skende r o rtak
old uk la r n syley i n c e hsan bey sz n danm , i nk r etmi . (M.. Esendal 1934 s. 286).

AD. dan II dan mak < dan fiilinden backformation, yni ET. tan u fiilinden gelen dan yanllkla *dan fiilinin ortaklk hali zannedilmi . Ki old u r
bi lge v be de s z bi r, | N e k imseye d a nd, n e k ld tedb r. (Fah r 1974 [1367] s. 343 no. 1768). Atala r eyd r: B i l r e dan, bi ld ug i l e!

(V. zbudak 1936a

[1466] no. 290).

Her k i i e h l i de ry s a nma l, |

(Pr Res 1935 [932/1525] s. 13). AD. dan dan dan mak:
Degmeye z i n h r i i d a nma l.

O ru um yan na va rayd n, danayd n dan ayd n. B i r name, bi r de boy resmi al p ge leydi n yk o l u rd u ? (D.

(antikaclar argosu) dzme, halis olmayan:

Akam 1978 s. 45). dan III, b. dam . dana I ine in, buzadan byk erkek yavrusu < EFa. daen u inek ? b. M. Rsnen 1969 s. 460. Ye i l
sark l dede n i n s o pasn yeme e s o k a k o rtala r nda bayl b Am nal l h! diye danala r g ibi b rme e r z ola n la r t e r f edebi l i r l e rd i. (R.N. Gntekin 1928 s.

Yapan gayet iyi yapyord u bu i i, detaylara dikkat etmi ti. Fakat evvel emi rde, vu rm u olduk la r t u ra dandik idi. (N. Ay 1991 s. 69). dandik bab ince, nazik, aprak

his ve hayal meseleleri Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 60. AD. dandi l i ga ku u kuyruksallayan kuu DS 1358 < dandan g u i ve ga ka!, rkekli inden kinaye. Mecazi mnada bir ite sebat etmeyen a.y. AD. dandi l i k /dandir i k topa, frldak DS 1358 < ocuk dili tabirlerinden, kr. dandi n i . di r ik eki iin b. boyu nd u r uk , /l / / r / de i imi iin b. ar n .
Dandi l i k, o n pa ra dandi l ik! oc u k babasn n ko l la r nda ba n evi rip, ge l ip ge e n e dandi l i k l e ri gste re n satc ya bi r daha bakt. (F. Baysal 1944 s. 6263).

106). dana dve inein (erkek ve dii) yavrular; ocuklar: Hay rs z E l i f, danas dvesi, del i kocas, d m le r k z l e r i n a rd na, ta rlay s r yo r la rd . (F. B aykurt 1971c s. 348). AD. dana dol uk kark hayvan srs DS 1356, ocuklar (kr. dana dve ):
A nas, babas, k z k s ra , danasdol u u imdi, yedik le r i e l i nd e, yemedik l e r i be l i nd e. u l u n u s udan k u rta rd Dmb l n o l u . (. Kaftanco lu 1975 s. 33). Bu

tabirdeki dol uk kelimesinin mnas unutulmutur. Tabir Az. Trkesinde de vardr: Danadol u o u rlama da bi z ti n o l ubd u r. (M.F. Ah u ndov 1958 I, 191). danal k ahrda buzalar koymak iin yaplan yer DS 1356: Alt tavuk vard
toplanan. O n la r da ayakla r ndan b i rb i r i n e danal a b rakt la r. (M. Makal 1954 s. 42). te re k

AD. dandin kk ocuu yrtrken tekrarlanan kelime L. Bonelli 1902 s. 59 < mzik sesini taklit eden kelime, dandi n nin ayn. dandi n et ocuk oynatmak TS 994, raksetmek R. Dankoff 1991 s. 29. (ocuk dili) dandini ninni tekerlemesi < ocuk dili tabirlerinden, kr. dandi n . Dand i n i dandi n i, danal bebek, | El l e ri ko l la r k na l bebek ... ninni ba langc, (E.B. apolyo 1938 s. 54). Oyun tekerlemesi (ocuu hoplatrken), H. Ritter 1953 III, 264:
Fe r d e n i n b u sef e r k eyf i pek yol u ndayd, | Epeyce dandi n i l e r yapd, h a yl i hoplatd. (M.A. Ersoy 1911 I,

AD. dana II bak DS 1355 < Grc. dana a.m. E. Cherkesi 1950 s. 63. O. dn ok bilgili, ok okumu < Fa. d n a.m. H a l fe n sar y nda bi r h b s ret, d n vu m eddeb H dm va ridi . (Ferec 855/1451 v. 121a). danaburnu Gryllotalpa vulgaris, toprak iinde yaayan bir bcek < dana I + bu r u n . Ekti i f ide l e r k u r um u , ku r umayanla r n da danabu r n u k esmi ti. (A. Nesin 1958k s. 8).

211). karklk, intizamszlk:

N edi r b u dolab n

(S.M. Alus 1933p s. 1200). Ev dandi n i. (M. Seyda 1974 s. 216). ikide bir sekerek (yrmek): Adm n atmak
ha l i, bu kahve takm n n k l ? Hepsi dandi n ide! i n aya n h e r k a ld r nda bas a ca nok t a y g l k l e ta y n ede r g ibi te redddle r i i nde dandi n i te re l e l l i a r b bi r y r y le k a r g ide r. (H.R. Grpnar 1340a

dandirik

491

dan et

s. 32). Hay Al la h! B i r i nsan, stel i k bi r kad n, salo n u n u

byle dandi n i ayakta b rakp, memleket a r yolc u l u a nas l kabi l i r? (A. lhan 1982 s. 253).

dandir i k, b. dandi l ik . dane I/BSTT. tane hububat tanesi < Fa. d na a.m. A. Tietze 1969 no. 31. pilv: Y k o yubdu r a z na
d ne bi r i n c i y r h e r f. | yle h a y r nd u r k i yok yutma a anda ik t id r. (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 429). Dk lmi d n e vu z e rde, k u z b i ry n u k a z yah n .

ifade eder, adak / edek genilemesi iin b. ca rtadak . Buradaki misalde de kabaca ve densizce (kr. dangalak, dang l du n g u l ) ortaya atlan sz a r bir ta gibi yere der. El i ndek i demi ri i l e g z kapakla r n
kv r rk e n , te h isi n i dangadak o rtaya atm t: G z l e r i n k r olma a ba lam , babalk! (Re at Enis 1944 s. 255).

( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 85). meyva ekirdei: Ol a acdan bi r e n r get rtdi, d ne l edi, y z d ne k d , tam mn y di. (Ferec 855/1451 v. 63a). zm tanesi: G rdi, bi r salk umdu r, d rt re ng l : bi r n i c e d n esi s d gibi ak , bi r n i c esi k r g ibi k a ra ... (Ferec 855/1451 v. 195a). tuzaa konan yem: A n u y z i d nesi z res i n e | N i e k a a dut u nm d . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 87). kymetli ta, cevher: De l l l e va rd cevh e r l e r b z r nda az m bah ya d ne i satd. (Ferec 855/1451 v. 246b). sayarken birim (eyler ve kiiler hakknda), kr. ba , n ef e r : O n d n e kek l ik yumu rdas de l i n c s i va rid i. (Ferec 855/1451 v. 95a). dane pi r i n pirin pilv: D ne pi ri n c get r r l e r, y r l e r. (P.N. Boratav 1995 s. 192) Kr. tane. AD. dane II barts, yemeni DS 1358 < ??. A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 117 byle bir EO. kelime kaydediyor, fakat dayand kaynaktaki kelime dane Idir. RD. dane III olsun, peki, bir ey deil < daha n e ? (ilk hece uzun okunur). Demi anas na, be n c idec em, bekleyem k ral n k z n i. A nasi demi , dane c it. (N. Hafz 1985 s. 85). O. danedar mahsuldar, verimli R. Dankoff 1991 s. 29 < Fa. d na tane + d r tutan (b. abdar ) yni ok taneli. AD. danes i gn/danekisi gn ertesi gn DS 1358 < ??
D n ek isi g n o l u r. H zmeka rba gi n e sesle r: A a d r, gidek mi? d r. (A. Cafero lu 1945 s. 18).

dangalak kaba ve aklsz, dncesiz, kafasna sz girmiyen < belki Erm. dan g l u h capital letter, b. R. Dankoff 1995 no. 717. Dangalak mahl k, n e redesi n ? abuk bu raya gel! (S.M. Alus 1934 s. 200). dang l dun gu l /dang r dun gu r davran lar kaba < ekspresif tabirlerden; kr. ayn hece ile balayan teki kelimeler. kinci kelimede labialisation var, labialisationlu terkipler iin b. abidik gubidik 2.
Sana bi z im gibi na z ik, naz e n i n di lbe r l e r ya ramaz, sana yle dang l d u ng u l alvarl la r ya ra r. (O.C. Kaygl 1939

s. 247). Ekseriya ehirlilerin kulana irkin kaba gelen tara azlar hakknda kulanlr: Ke rem
sah nesi nd e ben l e h e takl idi yapyo rla r sanm tm, me e r ke ndi l e h e l e ri im i ! Epeyce dang l d u ng u l. (Aka

Gndz 1930 s. 150151).

oc uk la r bi r t rk syl iyecek o lsala r, o dang r d u ng u r d i l i , o boz u k kyl sesi le o da kar yo rdu. (R.N. Gntekin 1944 s. 27).

dang rda kulaklar rencide eden devaml ve irkin ses karmak; bararak konu mak DS 139560 < ses taklidi fiillerden, kr. bang r bang r, dang r du ng u r. Ses taklidi kelimelerde / l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . ki gaz i n odan bi rde n m te r i
ce lb i i i n rtgan l k i i n lta rna la r dang rdama a ba la r. (H.R. Grpnar 1933i s. 19).

dang r dun gu r, b. dang l du n g u l . O. dangi y o bir eit gayda R. Dankoff 1991 s. 29 < Yun. (Karadeniz dial.) (tango) a.m. Kahane Tietze 1958 no. 726. AD. dang msrdan yaplm bulgur DS 1360 < Krt. d n pi mi buday I.A. Orbeli 1957 s. 128, K.K. Kurdoev 1960 s. 181, kabuu karlm buday KurdoevYusupova 1983 s. 266. AD. dan k /tank ahit DS 1361, TS 372025 < ET. tan u k a.m. Clauson 1972 s. 518519. Fiilden ahs ismi yapan ( )k iin b. ac uk /ac k I . H a s m i nk r de r. G v h va r m? D a n um h z rd u r. (Ferec 855/1451 v. 126a). Ta r dan u k d u r k i sz mde kem u b yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 146b). dan dan ma, meveret < dan + fiilden nomen actionis yapan genilemesi, ve fiilin ortaklk halinde ola an olan / / / / haplologie, b. ap .
K z ta raf a ras nda dan la r u z u n s rmedi. Boyal sakal M e hmet ge r i ha aryd apk nd amma ... D nya evi n e gi ri n c e e lbet uslanacakt. (Re at Enis 1944 s. 116).

O. dang I/deng V kk bir arlk birimi < Fa. d ng bir dirhemin drtte biri. S a r r f eyitdi: D iy n r n b buc u k d ng i N i b r y e v r rem. (Ferec 855/1451 v. 214a). Sa a h rmet de rem, seh e l bah ya sataram, yle k i bi r di rem gmi , bi r de ng alt u n u k m asu n . (Ferec 855/1451 v. 116b). He r c de ng eke r f lo ri l e r i altm ak aya c r o lmak z re ... (l 1956 [158687] s. 240). dang II/dank bir hastalk ismi, bir nevi grip DS 1362 < Fr. de ng u e a.m. < bir Afrika dilinden. A n la ra dank u
rip tmedi te s i r mege r, | Eri e k a h r i l h i l e de h etl i veb ! (air E ref 1958 s. 131).

dang III, b. dan II. dangadak, ekseriya dangadak o rtaya at ftursuzca uluorta iln etmek < adak heceleriyle biten ekspresif, bzan da ses taklidi zarflar bir hareketin ani olarak kesilmi gibi son bulduunu

EO. dan et dan mak m avere etmek < dan fiilinden haplolojik nomen actionis, kr. dala , dv . Byle nomen actionisin et fiiliyle kullanlmas iin kr. ald r et. Ge ldi l e r, yedi l e r,

dan

492

dans

i di l e r, sz ad la r, dan tdi le r, aytd la r.

(Dedem

Korkut 1973 [14./15.yy.] s. 37). EO. dan I meveret etmek TS 9991000 < tan u a.m. Clauson 1972 s. 52. Bu tr m areket halleri iin b. al - I . B u n n i c e uk bet i l e ld re l m d y dan udu r u rk e n ... (Ferec 855/1451 v. 9b). EO. dan II (dativus ve accusativus halleriyle) akl sormak, mracaat edip istiare etmek < dan I. Bu mnada daha evvel dan deniyordu. A doktor,
bug n si z e be n as l ba k a mh im bi r mes ele dan mak i n ge ld im. (H.E. Advar 1928 s. 32).

dani s ka l, en birinci cins < Alm. Dan z i g , Lehce Gdnsk adl Baltk Denizi limannn isminden geldi i kabul ediliyor. Oras bir zaman mhim bir buday ihracat merkeziydi ve kelimenin aslnda iyi bir buday cinsi iin kullanld dnlebilir.
Ulan Y us uf, A l la h ndan bu l emi? B u yapt n, re z i l l i i n dan iskas de i l de ned i r? B u ras seyi r ye r i de i l, dan iska meza rl kt r.

(M. B. Kanok 1984 s. 35). (S.M. Alus

1933p s. 147). O. dani mend ilerlemi medrese talebesi; hoca, ulema < Fa. d n i mand a.m. Fa. -mand eki iin b. a rz umand .
D n i me nd ok d la r, ge ld i, k b n kesdi. ak d eyledi. (Ferec 855/1451 v. 65b). M evl na Hayder de r l e r | M l k Ac emden h e n z ge lmi | B i r u l u dan i me nd ki i ...

AD. dan III (birisiyle) konu mak DS 1361 < dan I. Kr. Az. dan a.m. A rvat o zaman b riy n e n h dan mayf. (A. Cafero lu 1942 s. 6). dan k meveret, istiare TS 995997, Meninski 1680 II, 2013, G. Doerfer 1967 III, no. 1175 < dan + EO.da kullanlan, fiilden nomen actionis yapan k eki, kr. bece ri k, ya ra k . B i r y re de r h l cem old la r, | Ba ayi n ok d a n k k ld la r. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 2551). D dm: Ey[ ] sze dan k o lmaz, | G nd z i n em de k o lmaz. (Z af 1950 [1555] s. 140). dan k et meveret etmek: B i r demden du rd la r, ay ru dan k tdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 64b). O g n n ak am Fadik le ba ba a ve rd i l e r, i l e ri n i d z e n l emek i i n dan k etti l e r. (H. Olcay 1951ak s. 35). dan k nasihat veren; akl hocas, mavir: Ve p di h la ra e lbette bi r dan k ve nam ve z r ge rek l d r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 74). dan k l u birinden nasihat alan: Atala r eyd r: d a n k l u d a a ar. (V. zbudak 1936a no. 357). dan k l gerek olmad halde gizli bir anla maya dayanarak yle gsterilen < dan k + l . EO.da kullanlan, fiil kk + k ekinden ibaret nomen actionis ekli iin b. al k II . eh reman et i Pe r ri e r dank

(Nzm Hikmet 1936s s. 43). I, yalnz kafas na dank de /et oktanberi kavranlmayan bir eyin ani olarak anlalmas tabirlerinde geer < belki bir ses taklidi kelime olarak izah edilebilir. A n lad n m, h e r i f ? Kal n kafana dank dedi mi? (A.. Hisar 1944 s. 72). B t n
bu n la ra ka r n, B i ngoyu by k h eyeca n la r i i nd e, de ri n ha z la r duya rak seyredi n c e, teden be ri se zdi im bi r ey dank etti kafama. (M. Urgan 2000 s. 167). Kr. tak de /et.

dank II, b. dang II. AD. danla I/tanla hayret etmek, a mak, armak DS 136263, 3821, TS 10011003 < dan /ta n II.
D a lamazd p di h m lk i k a m d dg | Z tiy , ol h ege r g reydi d v n u se n . (Z t 1970 [16.yy.n

ilk yars] II, 303). Accusativus ile: B u f i r setl e r i, b u s yib h a desle ri da lad. (Ferec 855/1451 v. 123b). danlamalu hayret verici, alacak (ey): H a y l i
b f yide za h m eti n ekme! Sende n b u n u g ibi e nd iy e da lamalud u r. (Ferec 855/1451 v. 63a).

Ba nkas y la ik i n c i bi r bo r la nma sz l e mesi yapm t. Sava nede n iy l e do rudan bo r alamayan h k met, bu n u dan k l o la rak yapt rtm t. (A.. Tokgz 1993 s. 232). B u ye n i l i k eski l ik k a v as bi r n evi dan k l d . M ed reseyi s l h demek eski ekl iy l e ya amasna imk n k a lmayan s o ftay k uvvet le nd i rmek, daha ye i let l e r l e sil h la nd rmak demek de i l midi r? (R. N. Gntekin

AD. danla II /danna birisini ver ya da knarken ok abartarak konu mak DS 1363 < dan /tan II yalan; kr. dan l dan l . AD. danla III sabahlamak DS 1363 < dan /tan I. danlamalu, b. dan la I. EO. danla (toplu olarak) a mak, hayrette kalmak TS 10031004 < dan la + la verbum collectivum mnasnda ortaklk (cooperativum) genilemesi (b. a la - ). dem l e r an g r b da la d la r ve eyitdi l e r:
G r ! G r ! k i k a z bi r ba ay gt rm i , ua r! d di l e r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 40).

1928 s. 77). O. dani bilgi, mlumat, tahsil < Fa. d n i a.m. B e i 18). AD. dan man okumu kimse, lim DS 1361, TS 1000, A. Topalo lu 1978 II, 136 < dan i mend , fakat dan fiilinin tesiriyle. B u ndan a rt uk n ese ney i l e de n i men e n ese n e v rme z l e r . (E. Birnbaum 1981 [14.yy.] v. 90b). Dani mar ka Kuzey Avrupa devletlerinden biri < t. Dan ima rca a.m. [Dan e ora ahalisinden biri ve marka blge].
v l idesi, beh red r ma ri f o lan mi l l et le r k a d n la r g ib i d n i l i bi r ey de i l ise de ... (N mk Kem l 1944 s.

AD. danl danl kinayeli (konu mak) F. Baykurt 1959y s. 272 < kr. danla II abartl konu mak. Kalk B aykurt 1959y s. 248). danna, b. danla II. dans b.m. (Avrupa slbunda raks) < Fr. danse a.m.

abuk, Bay ram Bey! B i z im s ll emi zde bey yok! diye ba rd I ra z ca, Dan l dan l ko n u up du rma, M istafa! (F.

Salo n la r , ay lemle ri n i, msame re l e r i h e n z dans ipti ls isti l etmi de i ldi. (Fazl Necip 1930 s. 266). dans et raksetmek: Hayf! sad hayf k i vak t iyl e Avrupa dan istif deye i h t iy c g r lme e ba lan ld ; dans

dansa

493

dapc

etmeyi aldk, byk balo la r ve rmeyi aldk , ... bi t r l mu rd rl k la r n aldk . (Namk Kemal 1967 [1869] I,

164). Ge c e l i i n i n ete i n i savu rta rak, dans ede rmi gibi odan n o rtas nda dnd bi rka ke z. (M. Ba aran 1992 s. 216). AD. dansa beenmemek, ayplamak, alay etmek DS 1363 < dan II + isimden fiil yapan sa desiderativum genilemesi, kr. oksa, susa . Az. dan la a.m. bu fiilin mukabilidir. Se n i dansal la r. Se n bu d z n a lma ! (A. Cafero lu 1948 s. 58). dans in g umuma ak cretli dans salonu < ng. danc i n g ha l l tbirinin ksaltlm , muhtemelen Fr. ya da t.nn tavassutuyla; b. b ri f i n g . B u dansi ng l e rde n i
kt g r lm ey de i ld i r zate n. B i nde bi r g z e l b i r k z d e r. (Y. Keskin 1957 s. 20). Pasaj n son u nda Alma ra dansi ng i.

dap /BSTT. tap (Tanrya) kulluk etmek < ET. tap hizmet etmek Clauson 1972 s. 435. B u Kes y d dg m bi r u l u p utdu r k i bu h a lk a a daparla r. (Ferec 855/1451 v. 38b). Accusativusla. Eyitdi: D n g n
tapar idim be n se n i, | T u la z, yo h s u l, ac k o ydu h i r ben i. ( eyy d H a mza 1946 s. 83). biat etmek: Vi l yeti t a pd. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 22). Ya ola n y ri v r n tdi l e r. | He r k i t a pmadysa gi ry n tdi le r. (Enver 192829 [869/1464] s. 47).

(G. Scognamillo 1990 s. 54).

EO. dapa (isimden sonra) istikametinde, kadar TS 1009 < ET. tapa a.m. Clauson 1972 s. 435436 (tap bulmak fiilinin fiilzarf (gerundium) ekli, b. ark u r u ve kr. EO. rz layu ). Ural um omak . di l i ns n y r dapa. (Firdevs i R m 1980 s. 228). Metatezli varyant (y r dapa > y re dap ). g l, h i c ret a us na va r k a n, | gz m, y re dap dk ya i le k a n! (Meh m ed 1965 [1398] no. 4076). EO. dapa/tapa ekitirilen (kimse); alay mevzuu TS 3740 < ? H. Vambry 1901 s. 159 kelimeyi depe okuyor, oyun topu diye tefsir ediyor ve dep fiiline balyor. H l me m n sib oldu r k i b h s l n i g r k a t na gelmeyem, k z dapas olmayam. (Ferec 855/1451 v. 18a). mdi c h i l gdg i nde n sak nmak [15.yy.] s. 59). dapadar ok dar, darack < da r + reduplication + /p / tezat nsz + /a / nls, b. besebe l l i . Ay e bu dapadar
menfaat tasas ndan bi r ka r tesi n i g remedi i i i n ka r s ndaki le r i n y re k l e r i n i k rp i n c it iyo rd u.

dans z dans etmeyi meslek olarak icra eden kadn < Fr. danse use a.m. [danse r dans etmek + mesleke ve diilik belirten e use eki, kr. ant z . Ge e n ya
g n nde bu pa rayla dansetmi ti, an n esi b i r de o na dansz giysisi dikmi ti. (A. Altan 1985 s. 108).

Fr. dan alnan kelimelerde sonu z ile bitenler vardr. Bunlar r ile biten (b. akt r ) nomina agentislerin diileridir, ms. dansz . Fakat mzekker olanlarn gibi (b. adaptr ) bunlarn da aletlere tatbik edilenleri vardr, ms. aro z z /a ra z z /a ra zo z, batos I /patoz , b. P.A. Buvet 1997, s. 519.

ge rek, t ki k l l e r tapas o lmayasn. Z r mla r k a t nda g l e n h s la ra tapa d rl e r. (Mercmek Ah m ed 1944

EO. dansu k /tansu k alacak (ey) TS 10071008 < ET. tansuk a.m. Clauson 1972 s. 525526 [*tansu + k > dan II, kr. yabans, yads ]. Y i n e t a suk n esn e g rd i gz l e r m. (C. Brockelmann 1919 s. 25). M ustafa
gz l e ri n i ye i lde layan attan bi r s re ay ramad. Sank i mr nde byle bi r at, byle bi r tansk g rmemi ti. (Ya ar

(Halikarnas Balks 1946 s. 140). dapdar ok dar < da r + reduplication + /p / tezat nsz, b. apak . B e n im ge n i odan n i i n e bi r b u na lt kt. Koca d n n e dapdar oldu. (F. Baykurt 1967a s. 416). dapda n k ok dank, intizamsz < da n k + reduplication + tezad nsz, b. apak l . Yatak
bembeyaz, dapda n k, yaban l bi r hayvan g ibi d u r uyo rd u temde. (F. Edg 1959 s. 54).

Kemal 1992ks s. 13). dantel b.m. (tla yaplan bir rg eidi) < Fr. de nte l l e a.m. [dent di + kltme eki]. yi ki ete i dante l l i hasse gmle imi, ksa don umu g iymi im. (M. Ba aran 1992 s. 141). An n emi n ka ryolas, ifo nye ri, ha lam n 1997 s. 11). dante l l i trtll (sikke): Faki r f uka raya B ilbaar 1944 s. 6). dantela dantel < Yun. (dantlla) < Fr. de nte l l e a.m. Sona eklenen /a /nn izah iin b. afo ri zma 2.

ha z e ra n ko lt u u, n i n emi n bak r mangal , e l i i dante l i nd e a z a za ik i k u motif i b u l u na n k e yast . (. Aral ve ri lmek z e re h e r g n kasadan 30 tane dante l l i k u r u , 10 tan e be l ik ka r r, masan n z e r i n e di z e r. (K.

dapdarac k son derece dar < darac k + reduplication + /p / tezat nsz, b. apak . Kupa a rabas n n i i kada r
bi r d kkn. ki i s maz, o kadar dapdarac k bi r ye r. (S.M. Alus 1944 s. 109). Kr. dasdarack .

AD. dapduru o l birden do rulup aya a kalkmak, frlamak DS 1364 < tap doru DS 3822 ve d u r fiilinin fiilzarf (gerundium) hali. K u la m n Grpnar 1938 s. 34). dapdu r u ge l kendine gelmek, kendini toparlamak: Uyumu um. B i r pat rd yla dapdu r u ge ld im. (M. Elo lu 1957 s. 48). Kr. tap du r (ba ka mnada) DS 3824. Kr. darp l . AD. dapc tapu memuru < tapu + -- + -c (b. al c ). Taaa B ilbaar 1953 s. 54).
ge e n g u n, dapc n n n ik h nda, on ya ndaki ban nak gade r g za gaymah a m gend i ah it l ik etmedi mi k i ? (K.

n c u misi l l u mdevve r ve pa rlak bi r g z ya g l yanakl e rd e n yuva rla n ub ka r g ib i beyaz boyn u nd e n a a i nd ikde dante la l gmley i n a ras nde g i z l e nd i. (Vartan

dibi nde den e cek bi r yak n l k la ac ac bi r ho ro z tt. D e i n i i nde n bi rde n bi re dap du r u f rladm. (H.R.

Paa 1991 [1851] s. 68). Kr. te nte n e . danuk, b. dan k . O. danz/tanz maskaralk, da za al alaya almak Meninski 1680 II, 3115, 3129 < Ar. t a n z a.m. R. Dozy 1927 II, 63. TS 3718de kelime tanaz eklinde gsterilmi tir; buna bir delil bulunamad.

dapn

494

tara

EO. dapn /tapn hizmet etmek < ET. tap n a.m. Clauson 1972 s. 441442. Reflexivum hali yapan ()n iin b. ac n II . mr va rsa r h a tda ge res i n, z r p z i h sti n e dap ndu . (E. Birnbaum 1981 [14.yy.] v. 114a). AD. dapkur /tapk r blk, manga, kafile DS 3827, TS 374142 < Mo. dapk u r a.m. G. Doerfer 1965 II, no. 848 (burada tapku r tabu r mnakaasnn mull bibliyografyas verilmi tir). Kr. O.N. Tuna 1972 s. 222-223. EO. dap ur /tap r teslim etmek; emanet etmek TS 374448 < ET. tap u r a.m. Clauson 1972 s. 447. Causativum iin b. a rt u r - ; B u n y si z ld res i z y mel ike dap u ras z, h rs u zd u r d yesi z, o l ld re. (Ferec 855/1451 v. 100a). dap ur , b. daf u r . EO. dapu/tapu hizmet TS 374855 < ET. tap a.m. Clauson 1972 s. 437. Fiilden nomen actionis yapan i eki iin b. al u-satu . B e n m k a tumda ol (hizmet edenin efendisi nnde durup emirlerini beklemesi) TS 374851: S a bah e h z de vu S id g r dapuya ge ldi l e r. (Ferec 855/1451 v. 143b). zati li, hazret (hitab ederken dapu ) TS 375154:
S r ld i Ma h m d Pa a k a pudan, | I ra old o sevg l d a pudan. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 164). G z deg ld r, ey gz m n r , t a pu s u z bu g z m, | N r gitmi s a nk i bi r be zd r k a la n e mm . ( mer bin

(Re at Enis 1944 s. 222). B t n g ec e bi r ata sah ip


olabi lmek saadeti n i n k e nd isi n e rp nd du rd u. Sabah da r yapt. ve rebi l e c e i ha z la

(C.S. Grler 1939 s.

53). AD. darsi ld i az kalsn: Da r si ldi be n i de te l e f edecek l e r id i. (E. Misailidis 1986 [1872] s. 614). dar III (isim) geim zorluu, para sknts < da r I.
Elekt ri k ve s u pa rala r n i hta r k d n almadan demez. B u ha rek et l e r iy l e da rda bi r i nsan g ibi g r nmek iste r. (K. Bilba ar 1944 s. 6). Byl e olaca n bi lseydim, d rt y z marka o tosba Volkswage n l e ri n eskisi nde n al rd m da, dara gi rme zdim. (A. A ao lu 1981f s. 198).

EO. dr I daraac < Fa. d r a.m., asl mnas aa, kiri, tahta. Be n i b z rda i l etdi l e r, k o l la r umdan d ra asa k o d la r. (Ferec 855/1451 v. 108b). d r et /d ra as / ek / u r dara acnda idam etmek: B e n em Ma ns r d r de n, be n em a y r y r de n. (E refo l R m 1286 s. 72). Ay k fi r l e r o rtaya al ub gi ri ft r
eyled i l e r. Dah mel ik k a t na get rd i l e r. Pes mel ik em r tdi, s e rve ri d r de l e r. B i r d r dik b Ay s d ra ekdi l e r. (S a ltu h-n me T v. 590a). D iy r u d r te r f t

y g rek k im ... ol mel ik t a pus nda gt i l i k b b n y ri n e get re. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 85). huzur

O. dr II hane, ev < Ar. d r a.m.

(Zaf 1950 [1555] s. 145). Fa. izafet terkiblerinde: dr d nya bu dnya: u na y ti di ki d r d ny da bi r diyn r k a lmad. (Ferec 855/1451 v. 206b). Dar
dem l e, | M e r r e f h n em z k l mak d em l e!

d nyada ky n di l i n e destan o lacak kadar g z e l bi r k z , bi r de i h t iyar ka rs ndan ba ka kimsesi yoktu. (S.

Kocagz 1941 s. 103). d r f e na bu fani dnya:


M e l ik e, Ta r sa a ya v rs n! Ata d r f e n dan d r bak ya gdi. (Ferec 855/1451 v. 29b).

Mezd 1982 [840/1437] s. 165). dapu t /eyl e /k l hizmet etmek: O u l, ik i y ld u r bi z e dapu de rs i n, bi z sa a i h s n tmedk. (a.y. v. 189a). efendisi onnde eilmek gibi bir itaat jesti (reverans) yapmak:
N g h bi r ke n z e k ... geldi, ba a d a pu k ld , h idmet gste rd i. (a.y. v. 115a, o zamanki dilde h idmet tmek

EO. dar datmak, perian etmek < ET. ta r a.m. Clauson 1972 s. 329. Se n i ya ne rede n da rm (metinde da rm ), g z e l yu rd um? (Dedem K orkut 1973 [14./15.yy.] s. 19; baka bir aklama iin b. TS 1011). dara/tara (ticaret terimlerinden) maln tartsnda kabn, ambalajn arl veya onun iin yaplan indirim < t. tara a.m. < Ar. t a rh indirim. 1548 tarihli Vilyeti am kanunnamesinde d r diye yazlan ve belki dara mnasna gelen bir kelime bulunuyor (.L. Barkan 1943 s. 225 [1548/955]).

de ayn mnaya gelirdi).

K z uta nd, h a c i l o ld, syleyec ek sz bu l mad, du rd , d a pu k ld , odasna gitdi.

(a.y. v. 137b). tapmak, ibadet etmek TS 3759: Eh re n eyitdi: bu ndan dapu k l, dn e l m. (a.y. v. 139a). dapuc /tapuc hizmeti TS 375556: H r n
odas na geld i, g rd k i ... s a nduk la rd u r, z d u be nde dapuc la rd u r ... (a.y. v. 5a).

dapurda tepinmek, yalnz ayaklarla debelenmek Meninski 1680 III, 1993 ses taklidi fiillerden. B a ka kaynaklarda bulunamad. Ses taklidi kelimelerde / l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . dar I (sfat) b.m. (geniin aksi) < ET. ta r a.m. Clauson 1972 s. 528. G ide r i ke n bi r kprye u rad. Yol da r id i. (Ferec 855/1451 v. 232a). kifayetsiz, elverisiz: Arkada n byle dar vakit e e i n st nd e g r n c e ko tu. (F. Baykurt 1971c s. 270). dar ak am ak am ge vakit, mnasip olmayan bir saatte:
Da r ak am olmasa atarla rd ca n la r n Sansa rl ya. Ge ld i ka ran l k. (. Kaftanco lu 1972 s. 166).

O s ra bi r o c uk yo u rt almaya ge ldi. Al la h m, yarm ki lo yo u rd u n tas daras, ke ndi, pa ran n al nmas, st n n ve ri lmesi y l g e ldi Z i h n i B eye. (M. zg 1992 s. 34).

Mecazi mnada daraya k bir yandan hasl olmak: H i s s e d r o lsu n o na kyl bt n , | Olacak k r

ve ri n mekteb i n; | S o k u n u z bak k l byle a raya, | M ekt ebi mas raf k s n da raya. ( air Eref 1958 s.

143). daraya ka r hesaba katmamak, saymamak:


B e n o n u sat n ald mda, yemi ci ek i rde i n i t a raya k a rmad k i! E e r ek i rde i at l ve re c ek o lsayd, para i l e sat lmazd. (P.N. Boratav 1995 s. 253). de ersiz diye

atmak:
gste rip

Byle ik i ba l bi r mesel ede ben i ph e l i ke nd i n i z i da raya ka ramazs n z .

(H.R.

Grpnar 1943m s. 89). AD. dara/tara (salar) taramak DS 1367 < ET. tara a.m. Clauson 1972 s. 532. Eb ri m sa n darayu y r r. (Ferec 855/1451 v. 205a). her taraf

dar II (zarf) glkle, ancak, ucu ucuna Meninski 1680 III, 3064 < dar I. Helva taba b rakt, dar kat.

daraba

495

darat

aratrmak TS 1010: ah i n g z l e ri y reyi, sara rm


t la r n a rala r n ta ryo r, bu lamyo rd u. (Ya ar Kemal a rad n bi r trl

1992ks s. 65). Ba ka

mnalar iin b. ta ra . AD. daraba/taraba dkkn kepengi; tahta blme, tahta perde DS 1365 < Ar. da rr ba a.m. A. Tietze 1958 no. 63. Ta rabas, hanay, stl , k r k l k uy us u ve sedi rl e r i i l e tastamam bi r e cdat evi ndeyim. (Aka Gndz 1930 s. 9). Dkkn la r n n darabala r n , yan i
kepenk l e ri n i kapatp z e r i n e de says z asma ki l it l e ri n i vu rd uktan son ra, g n l k kazan la r n n h eye can y la evle r i n i n yol u n u t uta rla rd . (M. Margosyan 1996 s.

dara ac idam sehpas < dr I ve a a. Dok s an dok u z d r a ac n diks n l e r d y buy ru k o ld. (Ferec 855/1451 v. 66a). O. darai /daray i bir cins ipekli kuma G. Molino 1641 (ormesino maddesinde), R. Dankoff 1991 s. 30 < Fa. d r y a.m., asl mnas bir aha yakan (D r bir eski ran ahnn ad + Fa. isimden sfat yapan eki iin b. b I ). Ayrca Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. 2 acaib /acayip . Flo re n t i n h e ft re n g d r y , e n i 1 z i r 5 r ub 1 gi ri h. (M. Ktkolu 1983 s. 115). darak /BSTT. tarak taranma aleti < ET. ta r ak a.m. Clauson 1972 s. 539. Bu tr nomen instrumenti iin b. apu ldak . Ege r dem r da rak i l e et mi da rayasn, ben sa a r m olmazam. (Ferec 855/1451 v. 11b). dokuma tezghndaki tarak: A r ba lad, a r ac gec rd i, de l k l tah t ay ki darak d u r, k a k d . (Ferec 855/1451 v. 238b). Ba ka mnalar iin b. tarak . AD. darak darda kalmak, zor duruma d mek A. Pskllolu 1974 s. 30 < dark fiilinin varyant, ya da bir tertip hatas (isimden fiil yapan ( )kiin b. av h ). Ba n z da rak rsa bana gel i n! (Yaar Kemal 1955i II, 257). Ba ka kaynaklarda bulunamad. AD. darakka yemek taba DS ZTS 48 < Rus. tare lka a.m. A. Tietze 1982z no. 56 (asl kk t. tagl ia re kesmek). Slavca ka iin b. ayka . daral dar hale gelmek, incelmek < dar I + sfattan o sfatn vasfn almak mnasnda fiil yapan al geni lemesi, b. alal . Kr. Clauson 1972 s. 532 (taru ). Dola tka, ka ramsar kon u mala r d i n l ed ik e y re im da rald. (M. Ba aran 1992 s. 10). AD. skntya d mek: Be n im akl m kymde. B i z imki l e r daralm t r i te n. (M. Ba aran 1992 s. 153). sk mak DS 1367: Ke l lan daralm . T u l u u n i i n e i emi . (A. Cafero lu 1948 s. 101). dara /dara dar, skntl < da r I + sfata naho bir mna veren (a) /(a) eki, b. ana . O oda h em dara , hem ne za re tsi z, h em de lodosa kar . (S.M. Alus 1933p s. 193). dara l k dar, skntl (yer) DS 1367 (nomen abstractum yapan l k eki iin b. a rl k ):
Herk esi n g z e l bi r evi o ls u n iste r im. Dara l k o lmasn.

55). O. daraban kalb at < Ar. d a rab n a.m. Ba taki nszn /z / olarak telaffuz edilmemesi kelimenin medrese Arapas vastasiyle alndn gsterir. Ar. /d / iin b. adale . Ar. yapm eki n iin b. bat ra n . Ke nan B ey zayf e l i n i ka lbi z e ri n e koymu , iddetl i
daraban teski n e al yo r, ra hat n ef es alamyo rdu.

(Fazl Necip 1930 s. 313). AD. dar acele acele ile < dar I ve ace l e . Y lkese n h eme n dar ace l e g e ldi, st n e atlad, yol u na reva n o ldu. (A. Caferolu 1944 s. 37). Suy u dar acala dk n p kt m. Da r ace l e geyi ndim. (F. Baykurt 1967a s. 76). darac k ok dar < dar I + c k kltme eki, b. ac c k . Azlk gsteren sfatlarda kltme eki mnay kuvvetlendirir. G rd i k i a ac a rd nda bi r da ra uk del k va r. (Ferec 855/1451 v. 93a). Omu z la r da rac k, ksa boyl u, kavu r u k ve ek i ng e n bi r adamd. (Kemal Tahir 1955g s. 121). Darac k sokakta kimseye rastlamadan y r d m. (C. Kavuku 1997 s. 117). dara, b. dara . daraa/taraa/tarasa bir yapnn damnda evresi ve st ak yer < t. te r ra z za /t e r ra z z o a.m. Da raa i l e aram zda ik i a r u n l u k bi r ge id va r. (Mah m d Yes r 1928 s. 196). K k n bah eye bakan ta rasas. (Mahmud Yesari 1937 s. 78). darauk, b. darac k . dara dar /daradar glkle < ilki dativus halinde olmak zere tekerrr eden dar kelimesi ile yaplm zarf, kr. k takt , fakat bu zarf terkibi tipinin nadirlii (kr. dativus halinin mantkl olduu ba a ba ), onun belki yabanc (yni Fa.) bir rne in taklidi olduunu dndrebilir (kr. dazara daza r /daz ra daz r, ayrca b. be rabe r I ). Grpnar 1927n s. 124). ucu ucuna: Ay ba lar o ld u

N e r m n bu def a da tah l s i n e fse muvaffak o la rak ke ndi n i dara dar otodan d arya atabildi. (H.R. mu, i lk i i, ke ndisi n i da ra dar ida re edecek bi r k sm n ay rd ktan son ra, ge riy e kalan pa ray, telg raf haval esi ola rak stanbu la gnde rmekti. (B.S. Kunt 1948 s. 46

(F. Baykurt 1959y s. 128). dara l k ve r sknt vermek, skmak (bu tr, -l ik ekiyle biten isimlerin ve r- yardmc fiilini almasyla oluan terkipler iin b. a i nal k et- ): B u ras da ra l k, avk yok, bu ra n n dam alak. (F. Baykurt 1961o s. 228). AD. dara mal k dar, skntl (yer) DS 1367 < dara l k kelimesiyle a.m., fakat grne gre bir *dara fiilini esas alyor. E im, dara malk evi n sk nt la r na 1976 s. 14). O. darat debdebe, atafat Meninski 1680 II, 2000 < Fa. d r t a.m. < Ar. d r t (d ra hkmdar saray

47). ancak son anda (yetiebilmek): Yoku a a

u a rcas na i nd i. 8 /1 5 e kalkmak z e reyke n da rada r yeti ti. (M. Seyda 1962b s. 12).

katlan yo rd u g l e ry z l e. O l um Ahmet, k z m Ay e be saat den i z ve g n e te n yara rla n yo r d iye. (B. Arpad

darayi

496

dargn

kelimesinin oulu). B y k bi r i ht i am ve darat i i nd e ya ard. (Fazl Necip 1930 s. 7). daray i, b. darai . O. darb I/darp I vurma, dv < Ar. d a rb a.m. Ar. /d / iin b. adale . re nd ik: Ka r l k l darp ve haka ret. Al i, se n koy maki naya k d! (M. Seyda 1970 I, 56). (mzik terimlerinden) ly oluturan birimlerden her biri K. Uz 1964 s. 75: B e n m d a rb u us l mde a n e | Ge l r ta l m de r k a vl u t e r n e. (Ah m edi D 1973 v. 32b). darb II/darp II/zar b /zarp (matematik terimlerinden) arpma < darb I , /d / harfin Tk.deki iki ayr telaffuzu iin b. adale . Eyledm c mle da rb db taks m. (Z af 1950 [1555] s. 141). darbe vuru < Ar. d a rba a.m. Ar. /d / iin b. adale .
tepe r, e ek tepe r, a raba arpar. O n la r darbe de i l mi? At

bah r d y al n u r.

(.L. Barkan 1943[1571/979] s.

213). darin i /tarin i tarn renginde < da r n /ta r n + renk sfatlarnda kullanlan i eki, b. alt u n . Vc ud u na
gayet iyi bi i lmi da r i n ipek a r afl bi r k z na ze n i n bi r eda i l e y rd . (H.R. Grpnar 1936b s. 83).

O. darda mzrak < t. darda a.m. KahaneTietze 1958 no. 269. darda an I, b. da da an. AD. darda an II dank, perian DS 1369, Meninski 1680 II, 2001 < *da an dank + reduplication + / r / tezat nsz, b. apak , kr. A. Tietze 1966; fakat bu *da an ile da n arasndaki mnasebet izaha muhtatr, belki sadece fonetik bir varyanttr.
Hoca ba n makpe re de l g i nde n k a rd u g ibi davarla r rk b da rda an o lm . (P.N. Boratav 1995 s. 125). He r g ri n c e ba a dem gibi g r nmeyb | Ey pe r , us s um ben m hep da rda an tmek n ede n ? (Naz m 1928 s. 51).

(M. zg 1993 s. 48). hkmet darbesi (Fr. co up d tat tabirinin tercmesi): B i rka y ld r da rbe syle nt i l e r i
i e r is i nde ya yoru z ama bi r da rbe n i n yapabil ec e i n i h e r eyi h k metl e r zate n yapyo r. (M. Mungan 1996 s.

Kr. darmada an . O. darda an III bir zamann balk cinsi Ah m ed R sim 1926 s. 230 onu apk aya dir balkl makalesinde zikrediyor < darda an II. Kr. pe ri an . AD. dardar geveze DS 1369 < ses taklidi kelimelerden. kr. d rd r . AD. dard k z dar darna, kt ktna DS 1369 < dar I ve
dk z /t k z .

370). darbhane/darphane maden paralarn basld messese; para baslan yer < Fa. d a rb h ne a.m. (d a rb maden paralarn baslmas ve h na bina, Ar. /d / iin b. adale ve abdesthan e /apteshan e . 753). darb mesel atalar sz < Fa. z a rb i mas a l a.m. [Ar. d a rb para baslmas (/d / iin b. adale ) ve mat a l atalar sz]. Zate n F ra ns z la r n da rb mesel i me h u r: bana
kimi n l e a hbapl k ett i i n i syle, sen i n k im old u u n u syl iyeyim. (Nzm Hikmet 1932 s. 59).

V z e r i i z m h a z ret l e ri ye i kesi l e n ak ala r g rmege d a rb h n eye vard uk la rd u r. (Sel nik 1989 [1599] II,

AD. dardn ga bebekleri ba, ense ve omuzlarndan sarmaya yarayan keli patiska paras DS 1369 < da rt n rtnmek + fiilden nomen instrumenti yapan ga eki, b. atlanga . AD. dare I aa DS 1369 < Krt. dar (terkiplerde dara ) a.m. JabaJusti 1879 s. 170. AD. dare II/dar i ye tef < dai re III kelimesinin varyant, b. alb z . dar gan, b. darikan . dar g l /dark l hayvanlarn (sr, gvercin) bir ty rengi R. Dankoff 1991 s. 30 < ET. ta r l izgili Clauson 1972 s. 539; kr. Krg. ta r l kara izgilerle kzl (sr) K.K. Yudah in 1965 s. 707. dar gn, b. da rg u n . AD. dar gi l l i yap harlarnda kullanlan bir eit beyaz toprak DS 1370 < Yun. (dial.) (tryilli) < EYun. (rgillos) kil Ch. Tzitzilis 1987g no. 35. dar gun/BSTT. dar g n kzm. fkeli; darlm, ks Meninski 1680 II, 2001 < M. Rsnen 1969 s. 463 e gre ET. ta r dar kknden; g u n /g n eki yalnz fiil kklerine balanabildii iin kelimeyi ET. ta ru daralmak fiiline (Clauson 1972 s. 532533) daha mnasip olacak (b. akk n ). N ec ip bey, darg n ve k zg n b i r y z l e, bu k za k za rak kt bankadan. (S.

AD. darb z rutubet, nem DS 1368 < Ar. ta rb s tarlay sulama A. Tietze 1958 no. 72. darbu ka bir eit vurmal alg aleti < Fa. dab k a gayda; nlden sonra inorganik bir / r /nin hypercorrection vastasyla tremesi iin b. ale ng i l l i /a l e ng i r l i . / r /nin girmesi darb, darbe kelimelerinin tesirini gsterir. O pis m z ik, o udl u ,
darbukal , o yayvan, bayg n sesle r yo r si n ek l e r g ibi.

(B. Duygulu 1963 s. 21). O. darbuzan/zarbuzan eski zamanda kullanlan bir nevi kk top < Fa. z a rb u za n a.m. Kelime belki daha evvel bu topta hizmet eden topu demekti, sonra topun kendisine kullanld (ayn geli me iin kr. davl umbaz ). ki b l e nd bu rc tem m ol ub,
st n e ik i e r k t a h d a rbu z e n l e r k a r ub, at l ub en l i k l e r o ld. (Sel nik 1989 [1599] I, 206).

AD. dar tenekeden yaplm su barda DS 1369 < muhtemelen pa r yerine bir hatal kayt. darn /tarn b.m. (maruf baharat) Meninski 1680 II, 2001 < Fa. d r n a.m. [d r aa ve n ine ait ]. Ve bah r k sm k i d r n ve k a ran f l ... resmi

dara

497

darmada n

Soysal 1979ye s. 74) Se lma! G l m! Elmasm! Da rg n my z ? (Re at Enis 1933 s. 210). AD. dar a mbair DS 1370 < daru ga kelimesinin varyant. dar I ufak bir hububat cinsi, akdar < ET. tar hububat Clauson 1972 s. 537538. K a l la r a rpa vu bu day u d a ru, | A lt bi a rbayla al n u r bo r u. (Enver 192829 [869/1464] s. 52). AD. msr DS 1370:
a l yo rd um, dar satyo rdum, su satyo rd um kayna r g n e i n alt nda. B i r yan m yan yo rd u da r kovasn n scakl ndan. (M. zg 1993 s. 131). dar ca bir

ayr l

).

Han mefe nd i Pa afe ndiye u sz syledi de

ondan son ra da r l t la r.

(F.C. Gktulga 1948 s. 172).

dar l maca y o k imdi syliyeceim eye ltfen darlmaynz < dar l fiilinin masdarna, bir tenkidin sertliini azaltmak iin biraz ocuk dilini hatrlatan ca eki taklmtr, kr. aldatmaca .
G c e nmeyi n i z , B ed ri B ey, mademki i bi r l i i ett ik, dar lmaca yok. Be n imkisi hat rlatmak.

(. Tarus 1961 s.

247). AD. dar dar DS 1371 < dar + geni genilemesi, kr. ge n ge n i . da r la n darla mak, sklmak: Hel e
Al la h a i n e, y re im da r la n yo r; A l la h a i n e do risi n i syle bana! (A. Cafero lu 1946 s. 197).

danecik kadar: Depece by mi sin, da r ca beyn yok . (Dedem K orkut 1973 [14./15.yy.] s. 60). dar II, yalnz dars ba na! bana vaki olan bu mutluluk in allah sana da olur! < bugn dar I kelimesinin ayn sanlan bu da r II Ar. l i l l h i da r ru h baars Allahndr deyiminden alnmtr. Old ge l i n, bak ,
tike, dars ba na! | T K z t a nda gi rd i bi ri n f i r na. (V s f Os m n 1257 s. 47).

dar karlkl darlmak < dar l fiilinin contractionu mu? Seviyo rs u n da bi r haftadan be r i
n eye da rg ns n ? K z ! Sevdi im i i n da rg n de i l im. Dvd m i i n dar tk. (Aka Gndz 1940 s. 12).

EO. dar , b. EO. dar . AD. dar k /tarak l k kurutulm balk, iroz; kk sazan bal DS 1366, 1371 < EYun. (tarh ion) tuzlanarak muhafaza edilmi balk Ch. Tzitzilis 1987g no. 511. EO. dar k ii sklmak TS 10101011 < ET. tark a.m. Clauson 1972 s. 540 (ET.de canl olan, isimden fiil yapan ( )k- iin b. av h . fkelenmek TS (misallerin bazlar): n d men l ib ola, gend
muk a r rib l e ri n mte h h im k la ve dar a, su bu la ra h a v le eyl eye. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 30). D a r ub k a mu o ld uk de ng u h a y r n.

O. dari f l f l bir biber cinsi, Piper longus < Fa. d rf i l f i l a.m. (d r aa ve f i l f i l /f u l f u l biber). Ve d r i B arkan 1943 s. 213 [1571/979]).

f l f l ve z e n c ebi l ve c evz c m lesi o l g e ld g i z r e bah ya dut u l ub h e r y z ak ada on ak a b yi den a l n u r. (.L.

AD. dar i kan/dar gan avdar DS 1370 < Erm. da regan a.m. R. Dankoff 1995 no. 702. dari ye, b. dare II. dark l, b. darg l . darla mas na dar bir biimde < dar I + ekil ve mekn sfatlarndan zarf terkipleri yapan lamas na ek grubu, b. ayk r lama . Oda darlamasna upu z u n bi r odayd. (N. stn 1970 s. 268). AD. dar lan can snlmak, skntl vakit geirmek DS 1371 < da r I + sfattan, o hale d mek mnasnda fiil yapan la n genilemesi, b. abaplan- . G sm sk yo r, da rla n yo rd u. (M. Seyda 1974 s. 182). At n m yok? Si l h n m yok? N eyi n e da rla n yo rs u n ? (F. B aykurt 1971t s. 286). AD. dar lat rahatsz etmek, skmak, zmek < dar I + sfattan, o hale drmek mnasnda fiil yapan lat geni lemesi, causativum geni lemesi t- iin b. act- . B u ge lmi eve, anasi n i da rlatmi , A na, daha para yok mi? (T. Gnay 1978 s. 242). darl gan , b. dar l gan . darmada an/dar mada n ok kark, intizamsz, dank < *da an + reduplication + / r / tezat nsz, b. besebe l l i ve bir fazla ma hecesi; *da an iin b. darda an II. kinci varyant da n k kelimesinin tesiri altnda dei mitir. /ma / hecesi iin kr. darmadola k (DS 1372), ka rmaka r k . Bi r nefe r
postas n k e sesle ri , yava yava tem sna s nd m bu s a h n e i mah e r n m n d a rmad a an bi r h l e geti riyo rd u. (Ah m ed R sim 1333 s. 69). Yata darmada n. B i r a n toplamas ge rekt i i n i d n yo r, h eme n u n ut uyo r. (A. Kutlu 1983 s. 19). Kr. darmada n k.

(Zaf 1950

[1555] s. 151). O. dar l I sklmak < ET. ta r dar sfat kknden yaplm fiil, belki ta ru daralmak (Clauson 1972 s. 532533) zerinden. D a r lm d k u b u da r yuvadan. (A. Bombaci 1946 [1560] s. 301). fkelenmek Meninski 1680 II, 2001. AD. da r l darsk ii sklp fkelenmek: n ek l e re fala n Tu rul 1969 s. 185). dar l II gcenip gr mez olmak, ksmek < dar l I. Kimi n k ime dar lma a hakk var, k z m? (Re at Enis 1933 s. 210). EO. dar l gan /dar l gan tedirgin olmak, kederlenmek TS 101114, Meninski 1680 II, 2065 < dar l + fiilden fiil yapan gan genilemesi, kr. k z an /k skan . Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . K a an a rslan anas o l sz le r i di l ed i ve mak s d a lad, yavlak h a rek ete g e ldi ve da r l and. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 64).

dar l r da rs r da gel i rse, be n i dvecek o l u rsa, dayak aramasn, h eme n al p be n i dvs n diye koydum. (M.

dar l karlkl birbirine darlmak < dar l II + fiilin ortaklk halini tekil eden geni lemesi (bu ek sralan yalnz reflexivum mnasndaki passivum halindeki fiillerde mmkndr, b.

darmada nk

498

darus

darmada n k ok dank < da n k + reduplication + / r / tezat nsz (b. besebel l i ve /ma / hecesi, kr. darmada an, karmakar k . Akl ba nda olsa, bt n
duyduk la r n g e re kt i i g ibi de e rl e nd i reb i l e c ekti ama, de i ldi k i! Tam te rsi n e, darmada n kt . (A. lhan 1973

EO. dartn/tartn esirgemek TS 101415 < ET. ta rt n a.m. Clauson 1972 s. 536537 Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . Eylk b b nda be n sende n n es n e da rt nmadum. (Ferec 855/1451 v. 177b).
Ol me rdek i bah l bi r a ruk deveyi bi zde n dart nd ,

s. 183). He r ey darmada n k! B e n miyim sanki o rda | Sank i bi r u u r uma gide n yolda u u r um? (H. Yavuz 1992 s. 44). darmado la k, b. do rmadola k. darma duman/dar maduman/dar man duman her tarafa dalm, il yavrusu gibi dalm < duman (mecazi mnada) + da rmada an kelimesinin ntaks (b. besebe l l i ): kinci varyantta bundan kafiyeli bir ift sz olmu (kr. karman o rman, ka rmankar k ). B u defa i cidd, B eyef e nd i. Bo zg u n c u

(Ferec 855/1451 v. 233b). Emek (Meh m ed 1965 [1398] s. 179 no. 5056). AD. da rt n ekitirmek, aslmak DS 1373: Ka ra i n e i n di rekte ba l b u za s ta rt n p du r uyo rd u . (F. Baykurt 1967k s. 60). kendini naza ekmek DS 1373: K z, A l ime! A l r m sen i aya m n alt na, kpek! Kime da rt n yo rs u n yl e ? (F. Baykurt 1967k s. 376). rtnmek, yzn rtmek DS 1373: Dastar n dart n p d ar kt . Ky i i p ss zd. (F. B aykurt 1959y s. 127).
k u rb n tmedi. dart nma, iste y rum se n!

takmiyl e esasl bi r h esap g re c ek, darman duman olacaks n z, h e r bi ri n i z k imbi l i r ha ng i s rg n ye ri nde. (A. lhan 1973 s. 365). B e n z i sa ryd, gz l e r i yo rg u n , g n l k sakal la r dik e n dik e n, g ittik e seyrek l e e n sala r da rmaduman. (C. Kavuku 1998 s. 41).

bozulmu , perian:

u rda yen i ye n i ke nd imi z e ge lme e ba ladydk, Ah Rabbim! He r ey darmaduman olacak gen e. (M. Ba aran 1955 s. 58).

AD. dart birbirini tartmak; gree balarken, greiler birer defa birbirlerini kaldrarak kuvvetlerini tartmak DS 1373 < ET. ta rt . /tart fiilinin ortaklk hali. Elb l u y t d l, ben im y t. A yoh a r bi rb r i n e n da rt d la r. (A. Cafero lu 1945 s. 135). EO. da rt makl k mnakaa, kavga: Be n mi l e
k z a ras nda dart mak l k ve ek i mekl ik sebebl e r i nd e n n es ne yo d. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 55).

AD. darn tavan aras DS 1372 < Yun. (dial.) (dran) raf, dz dam Ch. Tzitzilis 1987g no. 109. Metatez iin b. alb z . Kr. d ra n . AD. darp I barsaklar rten yal zar DS 1372 < Ar. t a rb a.m. A. Tietze 1958 no. 31. AD. darp II balk tutmak iin su akntlarna konan sepet veya it DS 1372 < Yun. (trpi) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 512. darp III, b. darb . darphane, b. darb han e . AD. darp l derhal, dosdoru < darb /da rp ? Belki de dapdu ru nun varyant. Kr. darpadak birdenbire, hemen. Tay at darp l g l n i i n e g i re r, i e r. (A. Caferolu 1943 s. 104). AD. dars k can sklmak, bunalmak DS 1372, TS 101314 < dars + k fiili orta dnken (medialereflexivum) hale koyan ( )k genilemesi, b. ack . O g n l e r i a nsdka y re i darsk r. (M. Ba aran 1992 s. 75). dars i l d i, b. dar II. dart/tart ekmek, srklemek, teraziye koyup arln tayin etmek < ET. tart a.m. Clauson 1972 s. 534636. B uy u rd h k im at n bas a la r, | B ak dart up si i r l e r i n kese l e r. (Fah r 1974 [1367] s. 72 no. 348). (ztrap) ekmek, katlanmak: Se n h em e bi z i avlamak d a y l b yort ub emek darta rs n. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 23). Baka mnalar iin b. tart . AD. dart ip, urgan DS 1373, kolan, halat R. Dankoff 1991 s. 30 < ET. ta rt terazi + Fiilden isim yapan i eki, b. al u-satu . Clauson 1972 s. 535.

EO. dart k az kavgas < dart fiilinden k ekiyle yaplan nomen actionis, b. al k II : B u da rt k bu la ru a ras nda u la ld, sava a ba ladla r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 86). EO. dartuk arma an TS 1018 < dart ekmek + fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki, b. acuk /ac k I . Mukayese iin b. pi ke < Fa. p ka dan nne ekmek. O. daru I il < Fa. d r a.m.
B e n sh k t a b b k a t na

(Ferec 855/1451 v. 220b). d r y h be r uyuturucu madde: O l ba a d r y h be r v rd i k i be n i a rk de. (Ferec 855/1451 v. 225b).


va ru ram ki sen i n d r alam.

daru II, b. dar I. O. daru ga randa yksek bir idareci, Anadoluda sadece bir ky vazifelisi < Mo. da ru a yksek idareci [kelimenin etimolojisi hakkndaki nazariyeler iin b. G. Doerfer 1963 I, no. 193]. Ve resmi daru a
d y ... e r ta ar bi day ve alt a r ta a r a rpa ve nak id k rk a r ak a al n u g e lmi . (.L. Barkan 1943 s. 195

[1548/955]). O. dar u gi r /daru gi r muharebe, sava kargaal < Fa. d r u g r a.m. [harfiyen: kavra ve tut!]. Fa. u (ve) ile yaplm terkipler iin b. abudan e . k d
zmi re ge ld i te n h em r, | An u i l e k imd r de d r u g r ?

(Enver 192829 [869/1464] s. 43). EO. darus rzgr (?) < hapax legomenon. Mnas rzgr veya srat olabilir. Gemiye gi rd i l e r, y lk e n v. 181a).

acd la r. k i g n ik i g ce ey darus e l e g i rd i, y r id i l e r, c y z m l mik d r mes fet k a t tdi le r. (Ferec 855/1451

darddevle

499

ta

O. darddev le padiah saray; payitaht < Ar. d r ev, /l / (dden evvel) d harfi trif ve dawla mutluluk.
B u n la rdan m ad Edre n e sar y ba k a bi r d r ddevle i fes h u n na md r. (l 1982 [1581] II, 155).

[1581] II, 170171). tmarhane: K a hve h n e l e r i s. 109).

a z salyarl u d v n e l e r i l e meml , h l ki d r if la r mec n n h a sret i n e g i r i ft r ... (l 1975 [1599]

darl aceze fakirler yurdu < Ar. d r ev, l harfi trif ve acaza cizler. B i r dar lac e z eye f i l n yat rsan z . (Nzm Hikmet 1932 s. 91). Dar l beday i stanbul ehir Tiyatrosunun eski ismi < Ar. d r ev, l harfi trif ve bad yi bedialar, enfes sanat eserleri. Da r lbedayide bi r i n h isa r i rk et i
bu l u nd u u syle n iyo r. B t n oyna nan ese rl e r h eyet azas n nm . (Fazl Necip 1930 s. 269). ng i l i z k lt r n Da r lb edayi i n pe rd esi n i eke rk e n suf l rl kte ge l i ti rmi ti. (R. Ilgaz 1991r s. 108).

EO. darvan davranmak TS 1019 < davran fiilinin varyant. /v r / / rv / metatezi iin b. alb z ; aksi istikamette devri , kavra, savran . dasdarac k ok dar < dar I + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak . He rkes i i n i a k havada

bece r iyo rd u. B u y zde n, dasdarac k, bu acaip geceko nd u mahal l esi n i n sokakla r nda pisl ik ve sidik kokusu, evle rde n f k ra n te r ve i nsan kokus u na ka r yo rd u. (O.

Duru 1962 s. 78). Kr. dapdarack . das itan, b. dastan . (Argo) das kal o s usta pezevenk M. Mikhalov 1930 s. 24 < Yun. ( ) ((di)dskalos) retmen. (Argo) dasn i k pezevenk Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 60, F. Develliolu 1959 s. 78 < daskalos kelimesinin ilk hecesi ve Rus. svodn ik a.m. kelimesinin son hecesi (?); krasis iin b. acabola /acabu la . F. Devellio lu 1959 s. 78 ve H. Aktun 1990 s. 79 a gre Erm.den. dasn h i n k onbe; R. Dankoff 1995 no. 698: pimp; Utcu musu n, dasn ik misi n, vu r u la n ke rata bi r A rap havas! (S.M. Alus 1933p s. 148). O. dastan/da s itan destan < Fa. d st n a.m. Fa.ya zg, ardarda gelen iki uzun nll hecenin arasnda bir ksa nlnn tremesi durumu iin b. br z /abi r i z . He r k i i bu b bda bi r d st n, bi r h ik yet syledi. (Ferec 855/1451 v. 175b). B i i i l edi k im t devi r i k y met d sit n o l sa rdu r. (Ferec 855/1451 v. 26b). dastan o l ok me hur olmak: M e zb r u l u t f
u ke rem u i h s n n k i f k a d st n olm du r, bu mik d r i r i l e ikt if m n sib g r l b ke l mumu z fays a l bu lm du r. (l 1975 [1599] s. 158). Kr. destan .

O. Darl fnun stanbul niversitesinin eski ismi; niversite < Ar. d r ev, l harfi trif ve f u n n fenler. On u n n e tahsi l etti i n i, ha ng i meslek i i n ,
ha ng i dar l f n u na devam etti i n i ai l ede n bi l e n yoktu.

(Fazl Necip 1930 s. 293). O. darlhadi s hadis okutulan medrese < Ar. d r ev, l harfi trif ve h a d t Peygamber sz. Edi r n e

k z s i ... ref buy u r u ld . Y r i n e M ed rese i Da r l h a d s i Su lt n S l eym n H n dan M e vl n Es ad Efendi k z olmak fe rm n o l u nd . (Sel nik 1989 [1599] II, 569).

O.

dar lharb Gayrmslimlerin idaresindeki memleketler < Ar. d r ev, l harfi trif ve h a rb .
Z i k r o la n p re k a rye l e r k ef e resi d r l h a rbde n emri l e s r l b get r lmi o rtak c la rd u r. (.L. Barkan

1943 [982] s. 104). O. dar l i s l m slm idaresindeki memleketler < Ar. d r ev, l harfi trif ve sl m . D r l sl m t cc r
t yif esi get rd g i k i melb s t k smndan ola, bi ak al k esb bndan e l l i ak a gm r k al na. (.L. Barkan 1943

[16.yy.] s. 303). O. Dar l mu s i k konservatuar < Ar. d r ev, l harfi trif ve m s k . Da r lm usik de n a rkada la r g e ldi, h ey h eyle r, yemekl e r, rak la r ... (F.C. Gktulga 1943 s. 106). O. dar l m l k payitaht < Ar. d r ev, l harfi trif ve mlk hkmdarlk. Dah b u nda u l u e h e r l e r va rd u r, amm d r l m lk bu e h rd r. (Ferec 855/1451 v. 96b). M l i mevr s la tic ret k a s d n d b d r lm lk i stanbu la ge ldi. (l 1994 [159199] s. 173). O. Dar s saade Osmanl padiah saray; Osmanl payitaht < Ar. d r ev, /l / (sden evvel) s harfi trif ve sa da saadet. D r ssa deyi n b i be y z arna balamud odu n s a rf u h a rc o l u r. (N. Beldiceanu 1967 [1501] v. 66a). Dar a faka stanbulda bir yetimler yurdunun ismi < Ar. d r ev, /l / (den evvel) harfi trif ve afak a efkat. O. dar i fa hastahane < Ar. d r ev, /l/ (den evvel) harfi trif ve i f iyile me, shhate kavu ma.

AD. dastar /destar ba rts < Fa. dast r bal n zerine sarlan ince bez, mendil; nlk; sofra rts A. Tietze 1969 no. 43. Kr. Erm. dastarag bez, mendil, R. Dankoff 1995 126. Yan c uk ve y [1501] v. 5a). Ne o l u r b uba, anamla bi ze bi re r dasta r geti ri ve r! (F. Baykurt 1967k s. 343).

dest r o u rlasa, el i n kesmel o lsa dah , k z ta z r de. k i a aca bi r ak c a ce r me al na. (N. Beldiceanu 1967

EO. da I (sfat) d TS 101921 < ta (da ?) a.m. Clauson 1972 s. 556557. Ma ns r de l g da y z i nd e k l c n e l i n e a l ub du rd . (Ferec 855/1451 v. 93a). (isim) d taraf: Ol k a p n da nda du rd . (Ferec 855/1451 v. 11a). da II/BSTT. ta (isim) b.m. (kayann k) < ET. ta (da ?) a.m. Clauson 1972 s. 557. B u k fi r yan na a r da la r y d. (Ferec 855/1451 v. 7a). da la ta a tutmak, recmetmek (isimden fiil yapan la/- l egenilemesi iin b. acabla ): Ol b g n h ba z c iddi l e, ba z m h b yi l e da lad la r. (Ferec 855/1451 v. 175b). (sfat) da y re k l i ylmaz: Pe r s ratl u ,
at las d o n l u ayy r, | G m i d u l u l u, d a y rek l d i ls r.

Az zam nda sel t n im ret le ri d r if la r nda r iy sete ve ... gide rek h a k mba l a v s l ... (l 1982

(Fah r 1974 [1367] s. 400 no. 2933). acmasz:

da

500

dava

T a l at h a n m bu def a en t a y rek l i l e ri r i k k a te, merh a mete geti re c ek k a dar h a z n, m es s i r bi r g i rye i isti rh mla ye rl e re k a pana rak ... (H.R. Grpnar 1927n

s. 269). Kelimenin baka mnalar iin b. ta . da /ta yatandan kp evresini kaplamak (akarsular hakknda) DS 1377 < ET. ta a.m. Clauson 1972 s. 559. G emi te kim bi l i r ka ke r e
ta arak n i ce ocakla r snd re n De l i ay, i te as l b u g n ta p da u yang n snd rmeyi ak l etmez. (F. Erdin

1961 s. 48). kabararak kabnn kenarndan a mak (ms. st, kahve hakknda) ze r i n
kayg la r n payla mayacak kadar doldum ta dm B ey han la bt n b i r ge ce boyu. (P. Kr 1984 s. 90).

AD. da ak haya DS 1377 < da ak /ta ak kelimesinin varyant. Ortadaki nszn ift olmas kelimeyi kuvvetlendirmek, zerinde durmak iindir. Bu tr sessiz ikilemesi ihtiva eden dier misaller iin b. amman . He r n e yaptysa, k r e fe nd i da a n bu r up kand rm paytar beyimi z i. (F. Baykurt 1971c s. 265). da akl yiit, cesaretli DS 1377: B e n im bu ge l i n ok da akl . Lf g z n e g z n e syl yo r. (F. B aykurt 1967k s. 337). AD. dat/dad/BSTT. tat/tad tat, lezzet DS 1317 < ET. *t t a.m. M. Rsnen 1969 s. 466; kr. t t Clauson 1972 s. 452. O n i ce y ld u r k i y mi le r r i b emidb
datl u /BSTT. tatl

da ak /BSTT. ta ak haya < ET. ta ak a.m. [ta + ak vcut paralar betimleyen eki, b. damak ] Clauson 1972 s. 562. A alar n n, dedel e ri n i n ta a dibi nde n
ayr lmayacak daha kim varsa, bug nd e n te z i yok sikti r olsu n la r obamdan! (K. Bilba ar 1969 s. 117). Kr. da ak .

emidb du r u r. Dad n g rmedm, k o rk a ram ki y yem, ol yigide t a l k v k i o la. (Ferec 855/1451 v. 231b).

gzel tad olan: B i r k b var, i i

dol u datl u su. (Ferec 855/1451 v. 30b). ho : M ddet i med d h r r u ab d bi rl e datl u di ri ld m. k bet ba a h eves i vat a n o ld. (Ferec 855/1451 v.

EO. da garu dar DS 1021 < ET. ta a ru a.m. Clauson 1972 s. 563. (a)r u directivus eki iin b. a a ru . da /BSTT. ta ar bir eyi bir yerden baka bir yere gtrmek < ET. ta u a.m. Clauson 1972 s. 561. Ol bi z m gemideki n i metle r m z i da d la r, k a tumu za get rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 48a). B i z im destel e ri ha rmana da mak sana d yo r k r . (F. B aykurt 1961 s. 170). da r /ta r ta masna sebep olmak DS 1376 < ET. ta u r a.m. Clauson 1972 s. 566. EO. da ra dar TS 102123 < da ra /ta ra kelimesinin varyant, istikamet eki ra iin b. a rd rad n . d u
h u r r em ge l r mege r da ra | He r k i H a k k lad u r i i n ba ara. (Elv n eleb 1984 [135859] no. 862).

49a). datl u cak ho a: B i ri bi r i n e m n sib u mus h ib u muv fk u mut bk d di. Datl u cak di ri ld i l e r. (Ferec 855/1451 v. 174a). Bu isim kk, fiil kk olarak da kullanlm (b. dat ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . dat/dad /BSTT. tat/tad tadna bakmak TS 964 < ET. t t /d d a.m. Clauson 1972 s. 449450. S uy datd, g rdi ac d u r. (Ferec 855/1451 v. 227a). B e n 855/1451 v. 236a). O yemekle ri , bi z im hayat daha iyi

an ar bh n e l e r z e ri n e k o yub du r u ram. Kple r i i h l iy t de r, dadar, andan satma a dest r v r r. (Ferec an latan ve duyu ra n f i lo z of la r ve ai r l e r i sevdi imi z ta rzda seviyord u. O n la r tadarke n deta n i i n do mu old u u n u ve ya ad n an l yo r g ib i o l uyo rd u. (A..

da t /BSTT. ta t birisine tamay yaptrmak < ET. ta ut a.m. [ta u fiilinin causativum hali, (b. act) ] Clauson 1972 s. 561562. A rk a yi l e odu n da tdla r. A rk a la r dah ya r o ld la r. (Ferec 855/1451 v. 146b). EO. da ra /ta ra I (zarf) dar TS 102123 < ET. ta ra a.m. Clauson 1972 s. 565566 [da I + ra yn (directivum) eki, b. a rd rad n . Faz l u l l h ge l i n i da ra gnd rd i, ge l e n i i e r ok d . (Ferec 855/1451 v. 14b9.). darda: Avrat d dg i, i l edg i ak l k n n ndan da radu r. (Ferec 855/1451 v. 27a). da rad n /da radan d ardan: N g h uyk udan
du rd um, bu ldum. k a puya yn e ld m. K a puy da rad n ba l u

Hisar 1944 s. 102). Hikmet keski n keski n bakyo r. B u bak has ret n ayr l n ac s n tatan bi r bak t. (S.C. Ertem 1935 s. 96). Bu fiil kk, isim kk olarak da kullanlm (b. dat ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . datif (gramer terimlerinden) e hali < Fr. datif < Lt. dativus a.m. [da re vermek fiilinden sfat, b. ak redit if ]. daulbaz, b. davlbaz . AD. daun/davun veba, kan ban DS 1379 < tau n kelimesinin varyant. Al la h g z n k r etsi n! Davu n ol i al la h! (F. Baykurt 1971t s. 153). daus s i l vatan hasreti < Ar. d hastalk ve s i la kavu ma. Eypte, Ba ha riyede tabiat plak, sar,

(Ferec 855/1451 v. 48a). B i r demden so ra da radan i e r bi r it g i r r. (Ferec 855/1451 v. 88b). da ra /BSTT. ta ra II (isim) (evin ya da ehrin) dars < da ra /ta ra I. n o l k a rda um da rala rda h a lk
s o h b et i nde n e n b usan ub du r ub evi n e ge l r, n eye bak a rsa h a r b g r r. (Ferec 855/1451 v. 191a). Ta ral la r i i n n e b yk ac la rla dol u b yk k e nt l e r.

ye i l imtrak bi r k r ve da lar; lg n su la r, daim bi r dasslad r. (A.. Hisar 1956 s. 56).

dav , b. tav . dava ileri srlen fikir, iddia < Ar. da w a.m. (/d w / kknden) Da v y u l h y et de n F i r avn M s r K h i rey e p di h o l ub ... (l 1982 [1581] II, 143). bir hukuk meselesinde mahkemeye bavurma: B u kad n m bakacakt davaya acaba? (M. Ba aran 1992 s. 134). dava et mahkemede ikyetini bildirmek, hakkn istemek, dava amak: B i z k a mumu z bu n

(C

Kavuku 1998 s. 7273).

Davala

501

davlunbaz

k z ye al ub gide r z. Se n dah g e l, da v t!

(Ferec

+ t /t u eki, b. an rt . 1934 s. 181).

855/1451 v. 234b). Kr. da vi . Davala Manisa vilyetinde, Kula yaknnda bir kyn ad < Yun. (Tvala) D.J. Georgacas 1971n s. 110. EO. davar I mal mlk TS 102728, F. Argenti 1938 [1533] s. 73 < ET. tavar a.m. Clauson 1972 s. 442 443. Ege r b i lge, eg e r bi lme z o la y r, | M h rs z a a smarlama dava r. (Fah r 1974 [1367] no. 3660). davar II drt ayakl iftlik hayvan veya onlarn srs, bilhassa koyun ve kei DS 102627 < davar , fakat ET. tava r da da bu mna vardr; mal mlk srlerle llr, kr. Lt. pec us davar pec u n ia para. Ol n e k u du r k i davar g ibi a rpa ve saman y r? (Ferec 855/1451 v. 137b). binek hayvan TS 102526: Be n o l avrat i b re i n mm rdeyem ki d a alt ndan k a rd u , davara bi nd rd . (Ferec 855/1451 v. 186a). yk hayvan: S a b h o l cak
g rdi k i bi r fe l l h davara odu n yk l etmi , evi n e g ide r.

Bek l e rk e n u zaktan ayak davu tu la r duy u lma a ba lam , bi ra z son ra si lh l , bakl bi r s r e kya kagelmi . (Y.Z. Demircio lu

EO. da v i ileri srlen fikir, iddia < Fa. da v < Ar. da w a.m. M s fi rl ik, c i h n ge tel ik sz i k d . He r bi r k i i
bi r y rde n n i n v rd i. B i r s u h te di l ve re nde o l de rn ekde h z r idi, k imsen da v s n msel l em dutmad. (Ferec 855/1451 v. 244a). da v et

mahkemede ikyetini bildirmek, hakkn istemek, dava amak: K z c em at gri c ek eyitdi: B i r b i r da v d ! d di. (Ferec 855/1451 v. 235a). da v l e kar lkl dava amak: M ege r bu p l bi r
piyl s u cs u z y re di iy le k a rn n de mi , ld rm i . le ri da v l e mi le r. (Ferec 855/1451 v. 45a). Ege r bi lge, ege r bi lme z o la y r, | M h rs z a a smarlama davar. (Fah r 1974 [1367] no. 3660).

(Argo) dav lamb oz k F. Steinherr 1932 s. 185 < davl umbaz II. Ba ka kaynaklarda bulunamad. AD. dav lanbaz dmbelek DS 1380 < davlbaz /davu lbaz. EO. davl baz/daul baz/davu l baz (harekesiz) davul TS 3774 < Fa. t a blb z davulcu; eyere aslan davul F. Steingass 1930 s. 809. algy alan kimseden algnn ismine olan semantik geli me iin kr. bo ru z e n /bo ru za n . Nomen agentisten bir nomen instrumenti, daha geni mnada nomen concretum kmas hadisesi iin b. bo raza n , Fa. baz unsuru iin b. ate baz . h n Lala dah h z r
ola n z i l e ri l e n k a r u lad. Ah m k a ra us nda d a vlb z k a k d , k fi r z e r i n e u rad. (F. Giese 1929

(Ferec 855/1451 v. 11a). Dava s /Tavas Denizli vilyetinde bir kasabann ad < Yun. (Tvas) asl mnas kayalar, D.J. Georgacas 1971n s. 110. davetiye, b. da'vetiye . da vet/davet arma, ar < Ar. da wa a.m.
Ba z ek bi ri n dg n evi g ibi g i re n k a n bel rs z o l ub da da vet i m mak l esi c em yetle ri acab nesn ed r? (l

1975 [1599] s. 127). da vet et (yanna ya da evine] armak: N mei d stla r na, h s mla r na gste rdi, an la r d g n e da vet eyled i. (Ferec 855/1451 v. 237a). da vet l e n davet edilmek: O gece M e l i h a n
k o cas, ah ibb s ndan bi r i n i k na gec esi n e da vetl e nmi , k a i n anas da skdara mis fi rl i e g itmi di. (E.E. Talu

[890/1485] s. 51). AD. dav l I/*tavl ark yapmak iin uzunlamasna kesilen ham deri DS 1380 < kr. tavla neini su serperek yumu atmak DS 3847. Kim za rsa bi r davl g n y zmee baza rl k yapdla. (A. Cafero lu 1940 s. 73). AD. dav l II ucu yar yanm ya da yanmakta olan odun paras DS 1380 < Yun. (davl) Ch. Tzitzilis 1987g no. 93. davlu mbaz byk yuvarlak kntlara verilen isim: duman toplayp bacaya veren knt; ocakln stndeki raf, zeri oymal, ilemeli, birka gz olan bir eit dolap; yandan arkl vapurlarn arklarn rten yarm daire biimindeki kapak, kaptan kk, gemideki idare yeri DS 138081, ZTS 1976 s. 49 < davl u nbaz . Bask mutfak
davl umbaz na ka ke z ba m vu rmu tum da eviyeye dayanp ovu nm u tum. (U. Alpay 1999 s. 57).

1341 s. 57). O. da vet cinleri davet eden kimse < Fa. *da vat a.m. [da vat + meslek sahibi ismi yapan eki, b. acabrd ]. Da vet l e r d yi rede n k m ayalar. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba] II, 148 no. 61). da vetiye/daveti ye yazl davet, davet pusulas < da vet /davet + baz yazlar iin kullanlan iye eki, kr. ha iye, reddiye . Kemal h epimi z e ayr gay r, z e l davetiyel e r ha z r lam t. (. Kvan 1995 s. 75). da vetkr/davetkr davet eden, cazip < da vet + k r yapan, eden, b. almkr . Fa. da vatg r a.m. Pembe Necip 1930 s. 9). AD. dav kavga, harb DS 1379 < da vi . Kr. Az. dava a.m. AD. dav /tavu ses, hafif grlt, takrt; ayak sesi DS 1379, 3850, TS 3774 < ET. tav a.m. Clauson 1972 s. 446. AD. dav t /davu tu /tav t ses, hafif grlt, hrt, tkrt; ayak sesleri DS 1379, 384647 < dav /tavu

beyaz e h res i z e r i nde i r i siyah g z l e ri n i n mahmu r bak la r davetkr mu habbet kasidele r i ok u rd u. (Fazl

EO. dav lunbaz davul, ks TS 102829 < davu lbaz . Hem n

kim d a vl u nb z u r ub b i r g e zde n t ekb r get rd i l e r, k ff r u z e r i n e h c m tdi l e r. (F. Giese 1929

[890/1485] s. 108). Beg h em n bi r davl umb z u rm . K a z la r ik i ayak z e ri n e basdla r. (P.N. Boratav 1995 s. 124).

davrada

502

dayama

AD. davrada ifte kanatl kap THASDD 406 (DSye alnma m tr) < Fa. da rvaza , Krt. de rvaze a.m. (kr. az i n e ) / rv / /vr / metatezi iin b. alb z . davran I abuk olmak, derhal harekete gemek < ET. tavra n a.m. Clauson 1972 s. 444. davra n ve depre n fiillerini ET.de iki ayr kk grndkleri iin burada ayr ayr gsteriyordu. Fakat eklen ve mnaca birbirine o kadar yakndrlar ki ikisisinin ayn kkten gelmi veya sonradan birbirine yakla m ve kar m olmalar ihtimali gzden uzak tutulamaz (kr. davra n II dep re n II) Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II , metatez iin b. alb z . A a be vapu ra yeti mek i n k a lk d . B i z de davra ndk . (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 259). Davra n bakal m! Vaktimi z yok. (H.Z. lken 1941 s. 5). bir eye el atmak, bir yere sunmak: ht iyar c ebi n e davrand. T it riy e n e l l e r i bt n c epl e r i n e dald, kt. (K. Bilba ar 1939 s. 70). elini silhna atmak: B u p icam y nan g e l e n adam
De l M emmet g rm . Davra nma! demi , Vu r u r um sen i, g p ra nma! demi . (A. Cafero lu 1946 s. 43). AD.

davu tu, b. dav t . davya dii kerpeteni < Fr. davi e r a.m. < EFr. daviet , asl mnas kk David. Fr. davie r ayn zamanda bir marangoz aletinin addr ve bu mnada da Tk.ye getii mmkndr: david yanyana yaptrlan tahtalar sktrmak iin kullanlan bir nevi kska M.Z. Pakaln 1946 I, 407 (Ar. harflerinde daviye yi yanl lkla david diye okumak mmkndr). O. daya/daye/taya dad, stnine TS 3775, Meninski 1680 II, 3081 (d ye , halk az taya ) < Fa. d ya a.m. N k n i h d d yel e r a n besledi l e r. (Ferec 855/1451 v. 27b). K z u b i r d yesi ve bi r l l s va r id i. (Ferec 855/1451 v. 41a). To h um u n u b i l e n va r m ? K im bi l i r
babas ha ng i ipsi z sapszd r, anas ha ng i kakavan ha layk, ha ng i rf n t tayad r? (S.M. Alus 1933k s. 146).

eri mek: U sen eye tavra nd | tdu umu z sevdal k. (A. Caferolu 1946 s. 190). davrand r eritirmek:
C umu r iyet Bay ram yakla yo r, h s mm! Korka rm e l imi zdek i i i davrand ramayaca z. (F. Baykurt 1971t

daya arln koyacak eye abanmak < ET. taya a.m. Clauson 1972 s. 567. H a n c e r i k a rd k i y re g i n e dayaya ve st n e d e. (Ferec 855/1451 v. 144b). yerletirmek: C evdet efe nd iyi Yemi iskelesi ndek i kabz mal la rdan bi ri n i n yan na dayam . (S.M. Alus 1934 s. 27). nne koymak, takdim etmek: B i z im
kaynana olacak ac u z e, evve lk i ak am geti rd i im palamutla r n kafalar n , k l k la r n h ep ben im Fide l e dayamam m? (S.M. Alus 1944 s. 141). daya d e

s. 135). Kr. darvan . davran II (bir kimseye veya eye kar filn tarzda) tavr taknmak ve hareket etmek < dep re n II fiilinin tesiri altnda davran I fiilinin modern bir geli mesi. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . B u g id i i n g idi olmad n a n layo r, ama ba ka t rl davra namyo rdu. (Orhan Kemal 1959 s. 6). AD. davr gibi, benzer DS 1381 < Ar. t a w r hal, safha. a z davr anlat, ifade tarz, konu ma tarz DS 95. davud kaln ve gmrah (insan sesi) < K. Uz 1954 s. 18 e gre davud tam perde zerinde bir aheng kelimesinden ekiyle yaplm sfat. H u d v rd i bi ze d vud v z. (V h id 1993 [929/1522] s. 57].
C evdet ef e nd i, gz l e ri madamda, bu sefe r davudi sesl e hyk rd . (S.M. Alus 1934 s. 114).

mkemmel ekilde tefri etmek: Ya r n b u n u n b i r evi o lsa, n e g z e l dayar d e r d iyorum i imden. (F. B aykurt 1971c s. 290). Kr. dayal d el i . dayay ko yerletirmek, dikip brakmak: B i r h a s r o ld. Kesdi, dayay k o d. (Ferec 855/1451 v. 238b). AD. dayak I destek DS 138384, TS 1029, Meninski 1680 II, 2159 < ET. tayak a.m. [daya + fiilden nomen instrumenti yapan k eki, b. apuldak ]. Ta r addu r d a yak h e r bi r i e, | Ta r addu r h km h e r c nb e. (Gy. Nmeth 1919 s. 171). AD. dayakla kapy bir destekle arkasndan kapamak, srglemek DS 1384: Evi n kaps n dayakladk. (. Tarus 1947t s. 59). dayak II dvlme, darb < dayak I. Hani be n de a ra s ra
daya a ka nmyo r de i l im. N apiyim, bam tel i n e basar, k zd r r m. (M. Seyda 1958n s. 33).

davul b.m. (bilinen alg) Meninski 1680 II, 2016, 2087 < Ar. t a bl a.m. Ku la m n dibi nde davu l la r a l n yo r, et raf mda ci n l e r h o ra tepiyo rdu . (M. Ba aran 1992 s. 143). (Argo) gt, k F. Develliolu 1959 s. 78, H. Aktun 1990 s. 79 (kr. davlamboz ). Sfat olarak yuvarlak ve i: Hac dedi i n davu l gbe i n bi ri .
Sivi l c e l i e nsesi n e bakmadan Aysel e yana acak da k z da ona y z ve re c ek! Sevsi n l e r! (A. lhan 1963 I, 117).

Yuvarlak nlye deiim iin b. abuk . davul baz, b. davlbaz . AD. davu l gu /davu l ga kocayemi aac ve meyvesi DS. 1382 < ET. tav lk u Spiraea Clauson 1972 s. 440441. Yuvarlak nlye deiim iin b. abuk .
Tabancas n ka rp davu lg u be i n i n i i n e b i r k u r u n skt. (. Balaban 1968 s. 323).

dayal dayanm < daya fiili + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ( )l genilemesi, b. a rd l . Pi ri n ka ryola ayn ye rde, ba uc u d uva ra dayal odan n o rtas nda du ruyo r. (A. Aao lu 1997 s. 275). dayal d el i mkemmel ekilde denmi , kr. daya d e : Dayal d el i te rt emi z bi r odada otu rm u tuk. (M. Ba aran 1964 s. 44). Gepge n i bi r salo n, saray gibi dayal d el i. (A. Nesin 1975 s. 57). AD. dayama l mezara konduktan sonra zerine toprak dolmasn diye, mezar zerine uzunlamasna dizilen tahtalar DS 1385 < ?? daya + fiilden nomen concretum yapan ma eki, kr. atma, kabarma . Babamla kom umu z M ustafa Emmi, ha r l
ha r l evi bit i rmeye al yo r, a a yont uyo rla rm bi r

davun, b. dau n .

dayan

503

dayl

yandan da. B e n im dayamalk la r m haz r la n yo r n ed i r yle, M emmet? (M. Ba aran 1992 s. 81).

sat lmasna ses ka rmam t.

(Peride Celal 1991 s.

118). daye, b. daya . day annenin erkek kardei ya da aabeyisi < kelimenin etimolojisi izah edilmemi tir, M. Rsnen 1969 s. 454. Yok daym o l u, b u i l e r se n i n bi ldi i n g ibi de i l. (H. Aytekin 1945 s. 115). bir kimsenin kayrcs olan, sz geer kimse: He r ik i ta raf n da days k uvvet l iydi. (H. Aytekin 1945 s. 8). kabaday: Ebed g itme z e l i nde n b a , day gee r, | dem ld rmeg i lemde z a r f et a la r. (A.N. Tarlan 1948 s. 9). polis: Pol isi n, du rakta gi z l e n ip su l u la r
su st yapmak z e re bek lemekte old u u n u g re n e rk ete l e r si nyal ve re re k Pol is (kend i tabi r l e ri i l e day veya ke ) Volta! (yn i kaal m) diye rek sa a sola yaylmak su ret iy le kaa rla r. (Y. Ertun 1982 s. 10). Bir zaman

dayan I desteklenmek, yaslanmak < ET. tayan a.m. Clauson 1972 s. 569 [taya fiilinin reflexivum hali, ( )n iin b. ac n II ]. Dal le g i n e bi r g n bi r k a r c uk old, e l i n e s ald, dayan u dayan u y rid i. (Ferec 855/1451 v. 220b). Mecazi mnada: O lan c c e,
yenge , maskara, fakat pa ral . B u i l e ri n e n i de son u da d nyal a dayan r. (S.M. Alus 1944 s. 176). (yatt

yerde) dorulmak:

Y mek y d rd i l e r, i mek i rd i l e r. B i ra z dayand, gz i n acd, sz e ge ld i, ey itdi ...

(Ferec 855/1451 v. 181a). durmak, duraklamak DS 1386, kr. Az. dayan a.m.: H a c letden oda yandum,
e rmes rl i kde n dayandum, bi lmedm ki l miyem l l e r gibi, di ri miyem di ri l e r g ib i. (Ferec 855/1451 v. 74a).

Mecazi mnada gvenmek, itimad etmek:

Dayanma bu bayl u a, ey dede, | G n o la k i n i met e l de n g ide. (Ferhengn mei Sa d 1340/42 s. 64

no. no. 884). dayan fiili EO.da umumiyetle (ve bugnk dilde daima) dativus ile kullanlr, fakat EO.da accusativus ile kullanld tek tk cmle grdk (reflexivum halindeki fiillerin accusativus ile kullanld haller iin b. dik i n , edi n , g iyi n , kesi n ): B i r p re u rad la r, s l h rd e. ki b k lmi , bi r y rde dege n eg i n dayan ub du r u r. (Ferec 855/1451 v. 190b). ndi, i e ri g i rd i, g rd i: fe rt t as s n dayan ub du r u r. (Ferec 855/1451 v. 231a). (gei li fiil (verbum transitivum) olarak): Baca n pamukla alkol l edikte n son ra, dayand i n ey i. (R. Ilgaz 1962n s. 24). dayan II mukavemet etmek; tahamml etmek < dayan I. B u eve k z g et i r i l i r mi ? B i r ba ka ye r t utacak olsan, o na da masraf dayanmaz. (M.. Esendal 1934 s. 199). kullanl uzun srmek : Epeyce ekmek va r
daha bu c ekette. Hi de i lse ye n ide n k uma da tacakla r zamana kadar dayand r r m. (F. Erdin 1948f s. 51). dayanama

Osmanl idaresindeki Cezayirin valilerine day deniyordu. day lan AD. kabadayca hareket etmek, meydan okurcasna davranmak; byklenmek, bbrlenmek DS 1388 [ la n genilemesi iin b. abaplan- ]: tek i de yle
ba ryo rd u: B e n de bu kad n n ge mi iyim. Day lanma kskan h e r i f! Se n b u kad n be nde n daha mutsu z etmi si n besbel l i ... (N. Eray 1990 s. 51).

AD. day ba amele ba DS 1388 < day ve ba II. (S. Kocagz 1954 s. 20).

Ta rlada, bu dn ml e rc e pamu u n i i nde al an, d rt dayba n n emri nde, drt kalabal k amele pa ryas va rd.

EO. day n /tay n aya taklp sendelemek, srmek TS 177891 < ET. tay a.m. fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ), Clauson 1972 s. 567. O l
demde reve nde o lan c u i l e su i c i nde b u l nd . te gecmege, k u rd k o vma a iveyi n, t i z ge ceyi n d diyse aya daynd. (Ferec 855/1451 v. 246a).

day r, b. dai r IV. dayi m, b. daim . dayi ma, b. daima . dayi m l'evkat, b. daim l'evkat . dayi r, b. dai r . dayi re, b. dai re I. AD. day lak I yanda olan deve yavrusu DS 138889, TS 1031, K. Gngr 1941 s. 36 < G. Doerfer 1975 IV, no. 2043ye gre Trke, ve Mo . tayla a.m. Tk.den Mo .ya gemitir. Bo z u la r boz deve n i n dayla . (A. Cafero lu 1945 s. 142). AD. day lak II sakal by kmam delikanl; ince, uzun boylu (kimse) DS 1389 < daylak Iden olabilir. Fakat kr. ET. tayla narin, gzel endaml gen Clauson 1972 s. 569. AD. day l (beddualarda kullanlan sz) dert, iddetli sanc; eytan; hayal zehirli hayvan DS 1289) < ??
Dam gibi s a nd s rt nda ot re c ek de i l ya, gl ge, bi lmem n e l k r i n e y k l etmi , dayl n dibi n e ot rm i . (EbBekir H zm 1326y s. 217). Ekme i bi r kpe e at, tu z u da bi r ate e at, at r at r atlas n,

kendine

hakim

Dayanamad, st n e y r d babas.

olamamak: (M. Ba aran 1992

s. 156). EO. dayanduk destek < dayan I fiilinin d uk fiilsfat (participium), b. bi ldik . Daynd u y rde dayandu ol ub ri yetle r d b el i n i d utsam ge rek. (Ferec 855/1451 v. 2b). dayank l dayanabilen, muhafaza edilir, abuk bozulmaz; tahammll, abuk yorulmaz < EO. *dayan k dayankllk [EO.da kullanlan, fiil kk + k ekinden ibaret nomen actionis ekli iin b. al k II ]. Hele alacan n dayan k l l ? k i k i i ek i sel e r zo rla y rtabi l i r l e r. (Nb-zde Nzm 1943 s. 35).
Ma rd i n i n s cak ik l im i n e dayank l o l u r ta evl e r. S e r i n tuta r i nsan la r . (M. Mungan 1996 s. 112). B u kyl mil l et i n i a n lamak bi ra z zo r. O n la r n dayan k l l , aza ra z o lma h uy u, a k lan r g ib i de i l. (T. Apaydn 1991

s. 243). dayat kendi istediinde srar etmek, direnmek < daya fiilinin causativum ekli (b. ac t- ), fakat fonksiyonu deil; kr. di ret . Erk ek karde i n i n
dayatmas son u nda da ba e mek zo r u nda kalm , kona n

dayra, b.

504

debbe

gz nde dayl ge l esi n i n de gz l e ri patlas n!

(M. Makal

1954 s. 7475). dayra, b. dai re III. dayre, b. dai re . AD. daz/taz sasz ba, kel DS 1390, 3853, TS 103132 < ET. taz a.m. Clauson 1972 s. 570 Kimi d n g n
d r i r, mank r iste r, | Yo la r sac sak a l, ba n d a z eyl e r.

(Ferec 855/1451 v. 138b). Bugnk dilde olduu gibi, EO.da da bu sylemek sadece bir dnmek de olabilir: B i r av a peyd old, h e r k i i
l rem.

bi r t a rafdan k a cd, M s l im dah du rd u y rde n k a ay n d di, k a l d, bi r k i i yatu r im i , st n e i nd i. Aya k a rn na ge cdi. [ C n ] de r h l u cd . (Ferec 855/1451 v.

234b). d me dikkate alma mak, farketmemek:

(F. Giese 1929 [890/1485] s. 62). AD. dazara dazar /daz ra daz r abuk abuk DS 1390 < ses taklidi veya ekspresif tbirlerden. lk kelimenin sonundaki /a / iin kr. dara da r .
Z eva h i re n i i n aldan yo rs u n ? Sadece g ec e g nd z , daz ra daz r ko mak m al makt r? (Peyami Safa 1931

B u ld u um odu n , ya k u r u d medm, h ep oca a vu rd um. (Ferec 855/1451 v. 69b). Kar syletmek istedik e de ne i kapp gz ba demeye rek ka rya i ndi rme e ba lam . (Y.Z. Demircio lu 1934 s. 189). Nakledilen

s. 53). dazla salar dklmek, kelle mek < daz + sfattan bu gibi hale gelmek mnasnda fiil yapan la genilemesi, kr. ge n i l e, i h t iya rla . Kelimeyi ihtiva eden Daz layan daza d e r, ke l ba l k za d e r bugn baka mnada anlalyor, bundaki daz la fiiline g beenmek mnas veriliyor. Ge n
ya ndan be ri k imsel e ri be e n emedi i nde n evl e n emeyip e l l is i n i b u lmu bi r zat e ri f i n fasafisosu idi. Daz layan daza d e r, ke l ba l k za d e r mesel i mal um. Despi na ha n m n eki l ve emai l i n i ta ri f edeyim de kad n be enmekte m k lpese ndl i iy le me h u r h s m beyimi z i n ka ra yaz s n g r n. (S.M. Alus, Ak am gaz.

szler d fiilinin bir nevi nesnesi olduu halde, cmlede bir de accusativuslu nesne bulunabilir Ge l, se n i h ge ls n d di. (Q. Vizir 132/u1). Sen i ge ld i mi acaba diye he rg n b u raya u radm du rd um. (M.L. Dikba 1936 s. 33). d fiilinin mnas ok umumi olabilir, syleyen canl olmayan bir ey olabilir: Ge n m h e nd is gmle i n i n fe rm ua r n c r r r r t diye ekti. (R. Ilgaz 1969g s. 65). Saat alt bu uk, yedi dedi mi idi, 1 90 l aar. (S.F. Abasyank 1948 s. 82). Kasabadaki konak yk ld m yk laym diyo rdu. (Mahmud Yesari 1930 s. 129). Ka r ya dm, ya aca m diyor. (. Kaftanco lu 1972 s. 12). tesmiye etmek: A k dedi i n bu mudu r? (S.M. Alus 1944 s. 78). B u m r lt , imdiye kadar h i d uymad m z
yepyen i bi r eydi. ark desek pek a rk ya, t rk desek pek t rk ye be n z emiyord u. (O.C. Kaygl 1939 s. 7).

tahmin etmek:

B a n eke r ekme z Kz m n

11.9.1941). dazlak /d z lak banda veya bann tepesinde sa olmayan TS 1032 < daz la + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k eki, b. akk . Daz lak kafal u fak tefek bi r adamd. (K. B ilbaar 1944 s. 78). aasz: Ve ol s u n u k a ra ye l t a raf b la r bah ala rd u r ve u l u k d a z lak d u r. (Pr Res 1935 [932/1525] s. 643). de I (encliticum), b. da /de . AD. de II/d i (emirden nce vurgulu edat) haydi! DS 1391 < ?? D e, ge l! Atam ik i tek! (K. Bilba ar 1961 s. 17). De gi r i e r i! (C. Tuncer 1960 s. 160). Di haydi n yk l n h u z u r umdan! (A. Nesin 1961z s. 72). Di buyu r Hamza Bey, se n pa rt ic i l i k i i nde be nde n k deml isi n. (a.e. s. 160). de imdi a.m. Meninski 1680 III, 2198, 2206. de III, b. da . de sylemek (sylenenler aynen nakledilirken, onlar bir nevi nesne gibi bu fiilin cmlesine alnr) < ET. t a.m. Clauson 1972 s. 433434. K z eyitdi:
p r! K a c ya u das n ? d di. P r eyitdi: Y tmi ya umdayam. d di. (Ferec 855/1451 v. 69a). Bu

(A. lhan 1963 I, 152). merak etmek, bilmek istemek S a b h la r


st n e at ld . Ama nas l, o demezsi n ! uyk udan uyanmuyor muyum, a z m i i i r i a na gibi; s a la rm kk n de rse , s a nk i bi r is i yak a lam da va r k u vvet iyl e ek iyo r. (E.E. Talu 1928 s. 186). tasdik

etmek: Topa tan da midi kestik desen e ? (S.M. Alus 1933p s. 223). deyip ge ehemmiyet vermemek, nemsememek: Bah va n k z deyip ge iyorum. Lki n o n u n da ben im gibi bi r g n l c va r. (O.C. Kaygl 1938a s. 33). Ev i lc diy ip gemeyi n. i nd e
yle hasiyetl i l e r i va rd r k i acaba dokto r i l la r yan nda ka para ede r? (smail Galib 1930ei s. 13). unlara

da b.: deme, demek, de rke n, deyen, dey /diye. O. deav i davalar < Fa. da v < Ar. da w a.m. (da w kelimesinin oulu, /d w / kknden). M e c l is i
e r a vek let t a r k iy le ge l e n de v de mvekk i l t a l eb eyleye. (.L. Barkan 1943 [1524/931] s. 383).

O. debabic ipekli ar kumalar < Ar. dab b c a.m. (/dbc / kknden) (dib c kelimesinin oulu). Ol sa r yla r
e nm t m l evve n i l e, deb b c i m z eyye n i l e bez edi.

(Ferec 855/1451 v. 93b). debagat, b. dibagat . O. debba deri ileyicisi, tabak < Ar. dabb a.m. (/db / kknden). M ege r o l ayy rla r u bi ri ba cym , bi r i debb imi , bi ri bah c ev n imi . (Ferec 855/1451 v. 240a). AD. debbe gm, az dar, alt geni ya kab DS 1391, TS 1033, R. Dankoff 1991 s. 30 < Ar. dabba a.m., A. Tietze 1958 no. 61 H us e tey n l e ri b i r dopdol u debbe. (l 1975 [1599] s. 117).

cmle tipinde d yerine baka fiil kullanlmaz (yalnz nezaket icab b uyu r kullanlabilir). Fakat d fiili ba ka fiiller gibi sylenenleri fiilsfatl (participium) veya masdarl bir nesne ile ya da tek kelime ile de ifade edebilir: Al meti n d dk l e r i n d di. (Ferec 855/1451 v. 123a). Her bi r i ge nd v k asn tah l t s u z d r l e r. (Ferec 855/1451 v. 183a). Ege r be n bu s l c ev b n d meyem h a k iyk a t

debboy, b.

505

debre

debb o y, b. deppoy . O. debbu s topuz, grz < Ar. dabb s < Fa. dab s a.m. Bu kelimenin bir mnas the rabble, people of low extraction F. Steingass 1930 I, 503. Ke l l e i n
t r de le ri n e g re h a ss u h ki l e dolm delv idg i n m y n, ve y h d c nd l e r debb sla r z a rb i nde n eks e r y debb sla r n u depesi yabyass oldu na b r h n bi r a r b k a z iyed r. (l 1975 [1599] I, 116).

AD. deber gze grnr hale gelmek, belirmek < debe rt fiilinden backformation: O la n, dumandan
acyan g z l e ri n i ve l eyi n c e, s rme g idiyo r, ke nd isi debe rip k yo r. B u n u t ut uyo r la r, asmak i i n i l n ediyo rla r. (M. Turul 1969 s. 288).

debdebe atafat, ihtiam < Fa. dabdaba a.m. < Ar. dabdaba ayak patrds, ses taklidi kelimelerden (/dbdb / kknden). B i ri n c i Leopold n Ma rga rit Te re z l e
Viyana daki g rk eml i d n l e r i n i n n e red eyse ba kon u k la r bi z l e r o ld uk. Aman ef e nd im, o n e debdebeydi yle, de i l mi ? (A. A ao lu 1993 s. 40).

AD. debert drtmek, ili mek; eelemek, kartrmak; gizli, unutulmu bir eyi meydana karmak DS 139394, TS 103334 < deb ret fiilinin metateze uram varyant, b. alb z . Ayrca causativum genilemesi t- iin b. act- . Her vak t debe rd rd i.
N g h evde bi r c h be l rd i, k a pus n acd, g rdi, n e rd b n va r. (Ferec 855/1451 v. 65a).

debi bir akar suyun saniyede geen su hacmi < Fr. dbit < Lt. debit um bor. Demek ki, bu atanmay ke nd im

AD. debe ftk; ftkl DS 1392, TS 1033, A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 81, R. Dankoff 1991 s. 30 < Fa. daba a.m. Ge nd l e r i ve let i r c l y et le ri em r z d an 117).

istemi , ke ndim ba arm tm. B i l iyo rd um on u, damarla r nda akan kan n debisi n i b i l iyo rd um art k; bu n u so rup re nmek i i n dolan yo rd u evremde. (B. Gnel

mte el l im ol ub s h h a t i c ism n yesi s a r h k imesn e k a t n di rd r; Ya n k i eks e r i debe ... (l 1975 [1599] s.

1991 s. 57). EO. deb i yklacakm gibi tkezleyerek yrmek; dili, eli, aya dola mak TS 1034 < deben dbe n tbiriyle olan mnasebet ak deildir. debi l (tp stlahlarndan) zayf yapl < Fr. dbi l e < Lt. debi l is a.m. AD. deb i l deb i l /d i b i l d i b i l tp tp, kml kml DS 1394, 1480 < ses taklidi ve ekspresif kelimelerden; belki dep /tep fiilinin tesiri altnda. Daha tavu u n ka rn ndaki yumu rtada ho ro z o l u r da, dibi l dibi l ede r. (F. Erdin 1958 s. 179). O. deb i r yazc, ktip < Fa. dab r a.m. D ke l i h n e r l e rd e 199b).
r sted r, h a t d a, d b r l i kde, n e rdde, at ra n cda, f r s iyyetde meh ret i va rdu r. (Ferec 855/1451 v. Ba z ek bi r h s n i te rb yet ve efk a t i m es s i r z h i r tmegi l e anda dah deb r i h k n o ld.

debelen/debel len rpnmak, tepinmek < dep /tep fiilinden e l e genilemesiyle yaplan verbum frequentativum (b. avkala ); buradaki fiil reflexivum halindedir (( )n iin b. ac n II ), fakat debel e ekli de ayn mnadadr (DS 1302). kinci varyant debenle fiilinin assimilationlu ekli olabilir. Gasap M ust uvan n sat r nda n gu rt u laman, naf i l e debel e nme! (K. Bilba ar 1961 s. 119). G l b i r dalga ke ndisi n i alt ndan kavrayp 246). retme n l i kte n batak i yok. Yok ama, batt n m bi r ke re, a rt k debel e nme! Daha ok bata r n. (F. Erdin 1961 s. 217). AD. ayaklarn srterek yrmek; sendelemek DS 1392: Kad n debel e n e debel e n e k za ge l iyo r. (U. Gnay 1975 s. 366). debel le bir arada debelenmek < ortaklk haliyle yaplan verbum collectivum. M cadel e a rtt. Grpnar 1940 s. 62). AD. deben dben gelii gzel, bozuk dzen (yry ve konu ma hakknda) DS 1393 < alliteratif ve labialisationa ynelen terkip.

bo l u a f r latve rm i ti. Su y z nde de ngesi n i tutt u rabi lmek i i n debel e n iyo rd u. (R. Ilgaz 1981 s.

(l 1994 [159199] s. 321). EO. deb it itmek TS 1034 < dep /tep fiilinin causativum hali, kr. sapt . AD. deb lek /dep lek dmbelek, kk davul DS 1395, TS 109203 < Fa. t a blak a. m. (t a bl davul + ak kltme eki, kr. arusek, destek ). Ba d ez n r s m

Debel l e e debel l e e n i hayet k z altta, o lan stte, ik isi o rta ye rdek i me za r n z e r i n e devri ld i l e r. (H.R.

k a d mele r i n c e e l l e r i n e deblek, d yi re ve k ud m al ub ... (V hid 1993 [929/1522] v. 74b). Kad n evi nd e c mb gece ya rs na kadar s rd . Deb lek l e ri n t n g rt s yar g ec eye kadar ky n havas nda heyeca n l bi r kalb gibi vu rd u du rd u. (Re at Enis 1944 s. 120).

AD. debenle yava yava gezmek, gezinmek DS 1393 < deben d be n + ses taklidi isimden fiil yapan la genilemesi, b. a la- . D r nak gadar oc uk, a g z m!
Ak ama gadar g r la rdan deben l eye de ne l eye yo ru lm u tu r. (F. Baykurt 1961 s. 150. Kr. debel l e n .

AD. deber hoyrat, szn bilmez, patavatsz DS 1393, teper sakar, uursuz, satakan (kimse) DS 3883 < ?? Bir kaynakta h a be r ile kafiye olan debe r kelimesi geiyor, belki namussuz, alak herif mnasnda olabilir. Acaba ayn kelime mi? Z e h n me rd debe r! (Ferec 855/1451 v. 178b).

debrayaj/debr i yaj (otomobil terimlerinden) motorla vites kutusunu birbirine balayan ya da birbirinden ayran mekanizma < Fr. dbrayage ilemesini kesmek, aslnda deirmen hakknda [db raye r zmek fiilinden age ekiyle yaplan nomen actionis, b. ambalaj ]. Adam debreyajdan
aya n ek ip gaz pedal na basamad. Y z me, giysi l e r ime bakt. (B. Gnel 1984 s. 119). Aya m debriyajdan ek ip gaza basyorum, otomobil ha rek et ediyo r.

(A. mit

1996 s. 13). AD. debre ot, saman, yulaf, yonca gibi hayvan yemi DS 1396 < Fa. dabara unripe corn cut for cattle F.

debrem, b.

506

dedikodu

Steingass 1930 s. 503 < Ar. dabra terre ensemence P. J.B. Belot 1929 s. 188, C. Brockelmann 1928 s. 140. Krt. deb re provision de bouche, toute sorte dapprovisionnement Jaba Justi 1879 s. 175. debrem, b. dep rem . debre , b. dep re . debret, b. dep ret . debreyaj, b. deb rayaj . debr i yaj, b. debrayaj . O. decac tavuklar, kmes hayvanlar < Ar. dac c a.m. (/dcc / kknden). Ve l iv i me zb rede e r kise
zam n nda ba z ak a al n u rm , resmi dec c ve resm i an em ... (.L. Barkan 1943 s. 230 [1555/963]).

esrarke, serseri Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 61, F. Develliolu 1959 s. 79, H. Aktun 1990 s. 80. dede II cin < baba V yerine allma m tbir. Re ceb i n bt n dede le ri st ndeymi . (M.G. Anadol 1984 s. 100). O. dedegn dedeler < dede I + -(g ) n T. szcne Fa. oul eki, b. T a r k - i Nak bendiyye me yih l e ri n i ve
dedeg n la r n t c ve sikke ve t k iye al metle r i Let if- i h a mse i tib ry la d rt aded te rk l e r i mih r bla r nda h a t t - e l i f resmi nde nak la r...

(Yah ya g h b. Slih 1899/1900 s. 32). dedeg l, b. gedak l . AD. dedek l c boyunduruk ve sapan birbirine balayan kay halkaya geirilen aa ivi DS 1398 < A. Tietze 1957 no. 214e gre Bulg. tegl i a.m. kelimesinden, fakat Ch. Tzitzilis 1987g no. 180e gre dorudan do ruya ve halk etimolojisi tesirlerile Yun. (katakleid) a.m.dan, kr. gedakl l . dedekti f gizli polis, polis hafiyesi < Fr. dtect ive < ng. (bu mnada ilk defa 1856, OED) detect ive a.m. [Lt. detege re ke fetmek, -if iin b. ak red it if ]. Do rusu detektif olmakla beraber, /t / /d / assimilationuna dayanan dedektif ekli umumidir (TS 277) ve baka dillerde de vardr (ms. Alm. konu ma dili), kr. dedekt r TS a.y. Y z nd e, y l la r s re n et i n bi r
ara t rman n son u c u n u n i hayet ak layan bi r dedektif edas vard. (B. Uzuner 1994 s. 21).

Deccal yalanc Mesih, kyametten nce ksa bir mddet zarfnda dnyaya hakim olacana inanlan ahs < Ar. Dacc l < Suriyanice dacc l dolandrc, yalanc. Tevf ik y z me bak n ca bi r kahkaha att: B u
n e ha l ? Yang n D ec cal i misi n mba rek ? Y kanmadan m yatt n yoksa? dedi. (K. Bilba ar 1961 s. 167).

deccal /teccal (sfat) yalanc, fesat < Deccal ; ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u .
Kamyon la r al p topra gt ryo r la r. De reye va r n ca k dn p devi riyo r la r. B i r t ec cal i l e r k i, ne g rm , n e duymu u z! (F. Baykurt 1967a s. 80).

O. ded/dez vah i, yrtc hayvan < Fa. dad a.m. kinci varyant Fa. dl harflerine nokta koymak detinden kaynaklanyor, b. az i n e . C ml e h a l yk :
dem vu pe r vu d v u ded u m r u vu h h idmeti nde mak mlu mak m nda s a f ba layub du r u r la rd . (Ferec

dedi i m dedi ki inat, itiraz kabul etmiyen (kimse) < de fiilinin dik partisiplerinden yaplm i li terkip. Kr. dedik . yi l i ime syle n e n h i b i r sz
di n l emez zate n. Ke nd i b i ldi i n e g ide r. ddiac, i nat , dedi im dedik i bi r adamd r. (F. Baykurt 1969 s. 68).

855/1451 v. 187b).

B uy u rd , c ml e demiyl e r, pe riy le r, de z l e r, vu h u t uy r b rig hda h z r o la la r. (Ferec 855/1451 v. 198a). ded u dam a.m. B i y di y z d rl mu r d u mak s d bu ad be rek t nda h s l o l u r. Edn s d v u pe r u ded u d m u dem msah h a r olmak d u r. (Ferec 855/1451 v. 33a).

dede I bykbaba < F. Miklosich 1889 s. 67 Sl. ded a.m. ile karlatrlm, fakat ocuk dili kelimelerinden olduu iin byle bir ballk G. Doerfer 1967 III, no. 1179de reddedilmi tir. ocuk dili iin b. adda git . Ve ol k o z a acla r k i yoh s u l u
b cesi i i nde a lamas olsa ve atas n u ve dedesi n a malam (dorusu: a lam ) o lsa, andan h em n o r al na.

dedik denmi < de fiilinin dik fiilsfat (participium). B z tbirlerde: dedi i dedik her dediini yaptrr, syledii szden dnmez: A an dedi i dedik, h km, k a ra r k a t idi. (Mah m d Yes r 1928 s. 382). Etme, eyleme, oc u a yaz h d r dedim emme di l e r
mi? B i k e re a h l na k o ymu , dedi im dedikdi r dedi, g itdi. (EbBekir Hzm 1326y s. 216). O n bi r y l, Sal i h Stk Pa a, Yuka r e h i r y resi nde egeme n l ik s rd . Dedi i dedik, ald dd kt ! (. nl 1986 s. 90). Uysal, alttan al r, boyn u bk l g r n n alt nda gi z l i , yen i lme z, bk lme z, k r lmaz bi r dedimdedik i l i i n bar nd n bi r ke re daha an ladm. (M. Seyda 1970 I,

(N. Beldiceanu 1967 [1501] v. 12b13a). atalardan biri: B i z Yeme n mel i k l e r i h emiy ede n
ml k i Acemden i c zet duta geld k. B i z atala ru u z u dedel e r z k u l la r y u z. si z

146). dedi k odu /dedi k odu rivayet, ayia Meninski 1680 II, 2040 (esser cosa sopposta) < de ve ko , ikisi de gemi zaman 3. ahs tekilinde, btn bir isim haline gelmi , b. bast . Mnas ilk kelimeden kaynaklanyor; ikinci kelime bir yardmc fiildir, b. alko . C n g ibi n i h nd u r am la l di l i i nde, | B i lmem y n ed r bu d di k o d l i i nde. (A.N. Tarlan 1948 I, 102). Btn tbir bugn bir tek kelime gibi kullanlr (ms. oul dedikodu la r ), fakat eski nesiller onu ok defa iki ayr kelime gibi kullanrd (ms. dedi l e r kodu la r ). stelik

(Ferec

855/1451 v. 206a). lala: Dedeyem lalayam d mek sa a assi tmeyse rd r. (Ferec 855/1451 v. 124b). saygdeer ihtiyar; bz tarikatlerde ilerigelen kimse: M evleviyye ve G l e n iyye gibi ba la rda dede,
Nak bendiyyede h v ce, B ekta iyyede baba ve cml esi nde eyh ve az z ve m r id ve p r ve zbekde h ve K di r iyye ve E re f iyyede su lt n de rl e r ve h e r t a r k d a mcte h id bu l u na n la ra su lt n t -ta rk a d n i r.

(Mstak m-zde 18.yy., v. 16a). (Argo) yal

dedirgin, b.

507

kelimelerin fiil karakteri unutuldu ve onlara isim ekleri takld: Dedi l e re kodu la ra g i r i di. (H.R. Grpnar 1927m s. 123). K a h r o ls u n o dedic i k o du c u la r (H.R. Grpnar 1330 s. 99). Tbirin bugnk mnas yle tesbit edilir konusu eki me veya knama olan konu ma TS 277:
H a c l k, h f z l k u nv n la r bi r mddet ke ndi l e ri n i dedide n k o dudan, d n mdan, kemnaz a rdan mu h faz a etdi. (H.R. Grpnar 1335 s. 13).

(Tp terimlerinden) def i tabi barsak faaliyeti: O. def i takaza defi hacet: C mlede n k a b h bi r
f i l k i i ns n u h e l ya varmas ve bi z z a r re t i def i tak z k lmasdu r, a nda dah edeb ri yeti n e sa y tmek ... (l 1956 [158687] s. 196). def i za ra r zarar

nlemek:

Ve ra y det z i r at ol u n u g e l e n y rl e ri n i bi l m n i mtev l iye n y l boz k o sa, def i z a ra r i n e l i nd e n al n ub ayr k imesn eye t a puya v ri lmek rfe n c yi zd r. (.L. Barkan 1943

[1583/991] s. 78). def a/defa I (isim) kere < Ar. daf a /duf a a.m. (/df / kknden) e h z de na ra vu rd , i l e r g e ldi,
dok u d la r. B i r n i c e def a bi r b i r i nde n h a t gecdi.

dedir g in, b. ded rg n . dedirt demeye sebeb olmak < de fiilinin ifte causativum hali. B e n i o devletde n mah r m ede r

misi n ? g ibi bi rka lak rd i l e: S i z bi l i rs i i z dedi rtdi. (N mk Kem l 1944 [1876] s. 101). A ra la r bi z im kadar dayank l de i l. Zaman ge l i n c e o n la r ke nd i l e ri n i r e ka rmasn bi zde n iy i bi l iyo rla r. E n kt s yolda kalmalar. O zaman pes dedi rt iyo rla r b i z e de. (R. Ilgaz

(Ferec 855/1451 v. 206a). def a/defa II (zarf, vurgusu ilk hecede) yine, tekrar < def a.m. Hic ret sek i z y z e l l i d o k u z nda def a B e l rada vard. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 71). Ltf u l la h (Kahve oca na): D efa bi r, az eke r l i! (C.F. B a kut 1963 s. 88). O. defaat i le/defaatla tekrar tekrar, ok defa < Ar. dafa t kereler [daf a kelimesinin oulu]. H a tt
bu h a k r i n t v n defa ti l e o l am yi re mi hm n olmak v k i olm du r. (l 1982 [1581] II, 146). f r k c n us h a y mu amma i i n e s a ra rak ve a la lmaz bi r ok eyl e r syl eye rek defa tle pb ba na k o yduk d an s o ra m te r s i n e ve r iyo rd u. (Ah m ed erf

1981 s. 117). dedit demeye sebebiyet vermek < dedi rt . ifte ettirgenlikte (causativum) / r / d m tr. 106). EO. dedrgn /BSTT. ded i r gin /tedi r g in rahatsz, huzursuz DS 1398, TS 1034 < ?? Fiilden sfat yapan g n /g i n eki iin b. akk n . Kr. Az. did rg i n gurbeti, yurdundan vatanndan mahrum olarak baka yerlerde dola an, sergerdan. B i r takm
ga rip mah l k la r n h i zmet edece i b i r kye d m gibi h eme n t edi rg i n o ld u. (Kenan Hulsi 1944 s. 129). dedi rg i n /t edi rg i n et huzurunu karmak: Odadan bi r ey almak ge rekt i. Si z i dedi rg i n etmek istemezdim. K usu ra kalmay n! (H.Z. lken 1941 s. 203).

B ld rdan be ri yemedi imi z tekmesi kalmad bu gvu r k z n n. l la l la h deditti bi z e. (M. Ba aran 1955 s.

1326 s. 55). (Halk konu mas) defam kere < defa I + zarf ve edatlarda ok defa grdmz gibi kelimenin sonuna eklenen bir /m /, kr. afe r im . Ocak, Ku rban ve eke r
bayramla r nda olmak z e re y lda ik i defam tm tati l ol u rm u . (F. Otyam 1962 s. 95).

def I/tef b.m. (maruf alg) < Fa. daf < Ar. daff a.m. N ey l e r i syletdi l e r, def le r i yip retdi l e r (?). (Ferec 855/1451 v. 3b). O. def II savma, uzaklatrma < Ar. daf a.m. H us a m def i n e me l o laydum! (Ferec 855/1451 v. 118b).

defans I (futbol tabirlerinden) savunma < Fr. dfe nse a.m. [Lt. defe ns us a.m.] (Tk.ye Fr.dan giren spor terimleri iin b. abandone 2). Zafe r ta i zg isi n i n
yak n nda, e l l e ri n i u zatm , defans oyu n c us u a rkada na ba r yo r . (A. Yurdakul 1989 s. 132).

B i r eb stanbu l d u t u ub, A a mest u medh bu l u n ub ate def i n e va rmas mmki n o lmadu d uy u l u r. (l

(Argo) defans II k, gt (btn olarak) F. Develliolu 1959 s. 79, H. Aktun 1990 s. 80 < defans I. O. def aten birden, hepsi bir kerede < Ar. a.m. (daf a + Ar. zarf eki olan a n ). Def ate n bi r k a p ye k a t eylemesi n i mstevc ib idi. (l 1982 [1581] II, 203).
daf atan /d uf atan N e de l tafs l o l u nsa, yi n e def ti r i mu h seb t eyy mda s ret i i cm l gste rmesi muk a r re rd r. (l

1994 [159199] s. 253). def et /def eyl e savmak: A n la r def de l m, g r se n i g rem! (Ferec 855/1451 v. 26b). def o l savu mak, ekilip gitmek:

G rd l e r k i ak a m yok, sel m ve rmeden yan mdan def old u la r. (Mah m d Yes r 1928 s. 51). Fa. izafet

O. defatir defterler < defte r kelimesinin Ar. ouludur. 1982 [1581] II, 175).

terkibleri (ayrca b. ab hayat ) : def i bel i i n bely nlemek iin mecburiyet tahtnda, zorlanarak: B u det bi r mec l is i t a rabef z idi.
Def i be l i i n yap lan ceb r e l e n c eye be z emiyo rdu. (H.R. Grpnar 1339 s. 535). def i gam et

elenmek, iyi vakit geirmek:


Ba l kpaza r nda bi ra z def i gam eyleye l im!

abuk ge l de

(N. Girginsoy 1955 s. 107). def i hac et dar kmak, byk aptes: def i l eyyi n nezaketle savmak: cab
maslahat bu n u ikt i za ede r; i te byle def i l eyyi n l e savars n, g ide r. (Musahipzade Celal 1936pp s. 7). def i ri h gaz karma, yellenme: Ekr d aras nda andan ma y b n esn e yo id i ve i l e r i nde def i r h faz h a ti c m lede n a rt u id i. (l 1975 [1599] s. 155).

defe/tefe (dokumaclk terimlerinden) ulha tara DS 1399, 3858, TS 193435 < Ar. daffa birok el ilerinde ve bu meyanda dokumaclkta da kullanlan dz tahta A. Barthlemy 1935 s. 243. Def e i k i rp s, 1 z i r , 6 pa rmak . a rz 7: 8 ak a. (M. Ktkolu 1983 s. 310). defet, b. def . O. deffaf tef alan < Ar. daff f a.m. (/dff / kknden).
B ug n bu dg n e ge lmi ege r e n g ve ge r deff f, |

508

degeg, b.

a la rla r d u e t lar, dut ub h e ng i def l e rd e n.

( mer

bin Mezd 1982 [840/1437] s. 85). O. deffeteyn bir kitap kab gibi ortasndan mente eli ve alr kapanr iki kanat eklinde ift sahife ya da levha (M.Z. Pakaln 1946 I, 410) < Ar. daffa tahta, levha + ayn dualis eki, b. Bey ne n n e h r rey n . O. def o saat, derhal; tekrar, gene Meninski 1680 (Pr Res 1935 [932/1525] de baz yerde d f ) < Fa. daf (telaffuzu daf e ) a.m. F. Steingass 1930 s. 529. Kr. def a II. Bah r h s n i re d dm k a laru a ik i k a yk; | A n la r def atub a rz me l l eyl edi l e r. (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 367). Varu rk e n balamar
s a nd lda ge rekd r k im def ke n ra yet i d r b ba layalar. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 814).

bi rl ikt e l i imi z i k u ramadk. O eskide n ok se rt e rk ekti; imdi tam te rsi. (N. Eray 1990 s. 131).

defo l , b. def . defor ma s y on eklin bozulmas < Fr. dfo rmatio n a.m. [Lt. defo rma re eklini bozmak fiilinin nomen abstractumu]. Top ra n bi rka santim a a kaym
olabi lace i n i, bu kayman n meza rda zaman la e it l i ge ri lme l e re, defo rmasyon la ra n ede n o labi l e ce i n i syledi. (M.Z. Salo lu 1995 s. 23).

defor me et- eklini bozmak < Fr. dfo rm eklini kaybetmi ve et . Du ra an bi r poz u ekme n i n bana

g re o lmad n , ama ge rek l e ri defo rme etmeyi ok sevdi imi f i la n a dal c ml e l e r k u ra rak be l i rtt im. (L.

defi le

yeni moda giyeceklerinin mankenler tarafndan gsterilmesi < Fr. df i l a.m. (df i l e r sra ile gemek fiilinin gemi zaman fiilsfat/participium perfecti). He r k u rs u
se rg i l edi i i l e rde n b i r ta nesi n i def i l emsi bi imde kon u k la ra gste reme z miydi? (R. Ilgaz 1981 s. 223). B i r i k i f i rma i i n b yk ke ntt e def i l e l e re kat ldm.

peki 1998 s. 69). defo rme o l eklinden kmak, eklini kaybetmek Dpiyes, defo rme olmayan bi r kuma tand. (A. zakn 1982 s. 12). defrans i yel, b. dif e ra ns iye l. defter yazmak iin birbirine tutturulmu sayfalar < Ar. dafta r < EYun. (d iftri) a.m. G. Meyer 1893 s. 39; asl mnas me in. Andan bi z ati defte r i l e
muk bel e eyl edi l e r. B it tem m ve smarlad la r. (Ferec 855/1451 v. lk em l issi n e

(D.

Asena 1987 s. 172). defin, b. def n . define gmlm para veya kymetli eyler < Ar. daf na a.m. (/df n / kknden). B i r g n va rd la r, def iyn e i medfende n k a rd la r. (Ferec 855/1451 v. 123a). B i r
defi n e va r g itsem bu l u r m uy um | p t m z a ala r alt nda. (C.S. Turanc 1957 s. 82).

241b). resm

evrak:

u h d ud l h u z r nda s re t i k a z iyyeyi

(Ferec 855/1451 v. 120a). defte r et listesini karmak: Defte r tmek di lese d v nesi n i
defte re yazd la r.

z l f | D i lbe r , yaz evve l o l d v na ben d v n eyi.

( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 208). O. defterdar yksek maliye memuru < Fa. daftard r a.m. [daftar defter + d r tutan, sahibi, b. abdar ]. B u h a k r vi l yeti Ba d dda defte rd r emv l ike n. (l 1982 [1581] II, 153). O. defterhane defterlerin muhafaza edildii ve araziye ait (timar vs.) muamelelerin yapld merkez binas < defte r ve ha n e , b. abdesthan e /apteshan e .
bu defte r m c ebi n c e m ceddeden i cm l ve mufas s a l tah r r ve defte r h n e i mi rede h f z ... (.L. Barkan

defke, b. devke . defle defetmek, savmak < def + isimden fiil yapan l e genilemesi. Evvel u k a h b eyi u radan def l eye l im! (R.N. Gntekin 1928 s. 195). defn/def in gmme < Ar. dafn a.m. Ne m rse ld r k i dem
deg l, c i n n deg l, me lek deg l ? K b le meb s o la n u r b ki def n i ta l m tdi. (Ferec 855/1451 v. 136a). Asu ri l e r i n h e r zaf e r i eski bi r meden iyet i n def i n merasimidi r. (C. Meri 1992 s. 157). def n et /def n et

1943 [1133/1720] s. 348]. O. defter defter tutan, kayt memuru < Fa. dafta r an officekeeper F. Steingass 1930 s. 529. hususi kalemi (M. Sertolu 1958 s. 1314). Sfat eki nin meslek isimleri iin kullanlmas iin b. acabrd .
Eh l i t m ra defte r o lsan | De rd i k n n de r se n i b m r.

gmmek: O lan la r o l m li itt i f k i l e def n tdi l e r.


Y re em net k o d la r k i an u g ib i em netk r yok d u r.

(Ferec 855/1451 v. 123a). (ly) gmmek: Ge ld g de be n i lmi bu l sars n . B e n i def n eyl e. (Ferec 855/1451 v. 194b). defne/tefne her mevsimde yeil bir a a; onun baharat olarak kullanlan yapra Meninski 1680 II, 2100 < Yun. (dfni) a.m. G. Meyer 1893 s. 29. Si l i nd i r maki n esi, ata bi ndi ri l ip ge rde e g i re c ek

(l 1979 [1582] I, 135).

deg, b. de . degaj (futbol tbirlerinden) topu sert bir vurula uza a atma < degajman kelimesinin ksaltlm. Bu gibi ksaltmalar iin kr. af ro . Kalec i degaj yla yen ide n ba lyo r ma. (A. Yurdakul 1993 s. 365). degajman (futbol tbirlerinden) topu sert bir vurula uzaa atma < Fr. dgageme nt a.m. [dgage r zmek, ayrmak fiilinden ment ekiyle nomen actionis, b. abonman ]. Tk.ye Fr.dan giren spor terimleri iin b. abandone 2. degeg, b. de ek.

duvakl bi r ge l i n g ib i d u r uyo r. Re n k l i k repon k tla rla ssle nmi , n teke rl e k l e a rkas ndaki ik i by k teke rl e k mersi n, def n e dal la ry la donat lm t. (S. engil 1990 s.

40).

Def n e

dal la ry la

donat lm

k rs de n

nce

kaymakam kon u tu.

(T. Apaydn 1991 s. 196).

defnet, b. def n . defo zr, yaplnda kusur < Fr. dfaut a.m. [Lt. fal le r e aldatmak, eksik gelmek]. De fo l u g ib i. Eski

degeneg, b.

509

de

degeneg, b. de en ek . deger len, b. de e rl e n . degin, b. de i n . degin , b. de i n . degi r , b. deg r . degi r men, b. de i rme n . degi r mi , b. de i rmi . degi , b. de i . degi r , b. de r II. degme, b. de me . degmede, b. de mede . degrade kk drlm , aalanm < Fr. dg rad a.m. B i r k e nt msveddesi bu! Hare l e nm i , c vm , |
Kanadyla bu la n k ve n ede nse deg rade, | Sokakla r yol yol akyo rke n h r k . (H. Yavuz 1992 s. 26).

Aytekin 1945 s. 97). AD. EO. deg lmise olmasayd:

G l m o bu ke l e meyl tdi. mdi bi lme z emki b u n u as l fas l , h a sebi n esebi n ed r. B u d ke l is iyl e, ke l deg l mise b r ! (Ferec 855/1451 v. 204b205a). AD. de ilse

ondan sarfnazar: Of isl e ri ndek i bu pipo kokusu n u sevmem. De i lse, kibar i nsan la rd r. T e rb iye l id i rl e r. (F. B aykurt 1967a s. 20). EO. deg l II (sfattan nce): deg l k u r kur (yni kfv) olmayan: Deg l k u r u k a l u r a n cak be l s. (Meh m ed 1965 [1398] no. 1798). ok nadir olan bu sentaktik fenomen Gagavuzcay andryor:
Di i l u zak rayon u n tse nt ras ndan Ta rakl dan va r bi r b k ky. (Budjaktan seslr 1959 s. 76). B i ra z daa i e rd g r n e r bi r ba ka yap o ye n i banya; on u d i i l oktan bit i rd i l e r. (a.e. s. 24). Menfi yapt sfattan

sonra bulunmasna eski O. yaz dilinde ok daha sk tesadf edilir: D ny ki be rk a r r deg l


(=o lmayan) bi r diy rd u r. | O l re h g z ra o rayc b m rdu r. (l 1975 [1599] s. 152). As l k o yub fe r i l e muk a yyed olmak te v le k bi l deg l h a t du r.

(l

1587 v. 148b). EO. deg r vergi, resm (onu alann noktainazarndan) < de II fiilinin genizaman partisibi ( ( n l ) r /maz iin b. aar I ), kr. de e r . Ve ege r s [v ] r n k z k s a ge rdek deg ri n s u ba ala. (N. Beldiceanu 1967 v. 34a, ve ayn metinde birka baka yerde). EO. deg r /AD. degi r /de i r- dedirmek; ulatrmak, duyurmak DS 1401, TS 104143 < EO. deg r < ET. teg r a.m. [teg de mek fiilinin de di r den daha eski causativum ekli, Clauson 1972 s. 485, b. art u r - ]. Bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- . Ald ve a z n a p mataray dikti, dudakla r na de i rmede n dkme e ba lad. (F. Erdin 1955 s. 105). Ol ki i va rd, B u l K sma pey m deg rd i. (Ferec 855/1451 v. 3a). e h z de n sel m n deg rd i. (Ferec 855/1451 v. 58a). Kebapi,
scak yumu ak f ra n calay ik iye ble rek o rtas n so an l c i e r tavasyla doldu r up e l ime ve ri n c e daha dudakla rm de i rmede n a z m n suy u aka rd ve bu n u , bi r hamlede sm rp yutt uktan son ra yandaki tatl c ... (Y.K.

degre, b. de re . deg r , b. EO. de r I. EO. deg l /BSTT. de i l b.m. (isim cmlesinin menfi haberi) < ET. t eg l a.m. Clauson 1972 s. 480. [da deil ve o l o Clauson 1972 s. 463]. Babama ben z ett im de i l, babam bu ldum! (Feridun Osman 1936 s. 32.) Litotesli cmlelerde ifadeyi kuvvetlendirir, Meninski 1680 II, 2108: Eng e l imdi se n h deme be z e r deg l. (Naz m 1928 s. 17). Menfi cmle onu takib eden msbet cmleyi vurguluyor:
F ra ns z cay de i l a, l is n m de rz d n bi l e u n u tmu du. (H.R. Grpnar 1927m s. 90). B e n i bu a ktan de i l arabac, ec e l dah i dnd reme z.

(A. Nesin 1972i s. 163). Kelimenin, cmlenin bana alnmas da ifadeyi kuvvetlendirir: De i l bi rka u fak h r r iy et, bi rok ve
h em daha by k eyle r bi l e bu yolda feda edi l ebi l i r.

(Sabahattin Ali 1940 s. 188). EO.da ayn fikir, baka sralanla: B u n ca r z ig rd u r, mtev ti r s dk i l e, deg l n i f k i l e, sa a h idmet eyled m. (Ferec 855/1451 v. 125b). EO. deg l id g i olmad : M e rd
i h i red i h u rde b n o l mak l e evz grd g i g ibi o l h n e i l ek deg l id g i n e vuk f u u r b u l u r. (l 1587

Karaosmano lu 1957 s. 183). degzin , b. de z i n . de I ermek, yeti mek TS 104850 < ET. teg a.m. Clauson 1972 s. 476. B u sz ve z r k u la na degdi. (Ferec 855/1451 v. 93b). B u c em at d a n uk o lsu n la r m ki f t rs u z , k us rs u z mebla dege? (Ferec 855/1451 v. 16a). On d rt ya na degi cek a a bi r k a t i d e. (Ferec 855/1451 v. 143a). duar olmak, rz olmak R. Dankoff 1991 s. 30: B e n m le ahd eyle k i
ayruk b u ndan byle dem z ddan kimseye maz a r rat u degmeye. (Ferec 855/1451 v. 34a). Sa a n e su c um degdi k i be n i h e l k de rs i n ?

v. 128a). deilken olmad halde: Hi yapt m ey de i lke n, bi r g ec e yal n z ba ma it im. (M.. Esendal 1934 s. 391). de i l k i yle dursun, nerede kald ki (fakat asl cmleden evvel): Deyil ki kimse beni omuzumdan yukar kaldra, bileimi bken olmad. (Behet Mahir 1973 s. 73). EO. deg l k i demek ki ... deil, ha a ki: D v ra el u rd , g rd i k im
ya m ; bi r gemg i l e e di, grd i dopra imi , deg l k i da m . (Ferec 855/1451 v. 7b). Amm ke rem i mmu u zdan m d dutaram ki l f et i d st i n deg l ki n iy z u h c et i n i ret b uyu ras n H o r s n tu h a f ndan, Hi nd st n t a raf ndan, h t r t ra n e n es ne muv fk ise bu nda get rem y v rib iyem. (Ferec

(Ferec 855/1451 v. 104a).


Fah r g e nd yi ye n emedi,

dokunmak, el srmek:

855/1451 v. 106a). degi l mi ki mademki: De i l mi


mi ki mi ri n e ka r ge ld i, bi l et i b u i te haks z.

(Ferec 855/1451 v. 205b). (birisine miras olarak) gemek: B i r k a c


degdi, eh z deye dola d, pdi, k o cd. g nd e n s o ra p r dah b k sa r ya gcdi, kedh ud l k o lan la r na degdi. (Ferec 855/1451 v. 123a). kemale

ki b u med rese n i n a rt k bi r mu h f z va r, kimse a rt k o na i l i emeyecek. (R.N. Gntekin 1928 s. 103104). De i l

(H.

ermek, olgunla mak DS 1403:

T b buda nda

de

510

deindi

yemi degmedi.

(Ferhengn mei Sad 1340/42 s.

44 no. 528). de II (bu mnada geni zaman EO.da ekseriya ET.de olduu gibi deg i r eklindedir) d mek, yak mak TS 1048 < de I. iyi gelmek, ho a gitmek (yenen, iilen eyler iin): De di mi ay? El i n e sa l k ! (A.K. Tecer 1947 s. 101). kar lk olmak, kymetinde olmak: Meninski 1680 II, 2110 At u u g z i sa ik e n n e dege rd i /deg i rd i (her iki ekilde hareke vardr) Hez r d iyna r deg i rd i. (Ferec 855/1451 v. 235a). B i r c riye dah satu n al ub
du r u ram ki lemde an u c em li, kem l i g ibi h c yok d u r. O n bi diyn r bi r barma degi r. (Ferec 855/1451 v.

de er kymet, fiat Meninski 1680 II, 2105 < ET. teg i r a.m. [teg fiilinin genizaman ekli, genizaman fiilsfat (participium aoristi) yapan ( n l ) r /maz iin b. aa r I ] Clauson 1972 s. 485. EO. de er len /deker len /BSTT. tekerlen yuvarlanmak < de e rl e /dek e r l e yuvarlamak TS 1085, Meninski 1680 I, 1341 fiilinin passivum reflexivum hali. O avla rk e n k a z y sum n r i b
at n u aya bi r de l g e g e e r, atiyl e bi l e dege r l e n r. O l arada eh d old. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 19).

97a). Fakat ekseriya dativus hali alr: Ol l e z z e t bu mih n et e degmez. (Ferec 855/1451 v. 32a). El i n i ki rl ett i i n e de me z be! (S.M. Alus 1944 s. 106). Bugn dahi accusativus mmkndr: B e n im o l um bi r ky, bi r memlek et i de e rd i. (Ya ar Kemal 1955i I, 174). de d i r dokundurmak < de fiilinin causativum hali (b. ackdu r- ), kr. de i r /d e r , bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- . El i n i ate e de di rmi esi n e h eme n ekti. (Ya ar Kemal 1992ks s. 166). AD. de ek /devek /tevek /tefek /ti yek asma kt ve ubuu; asma, karpuz, kavun, kabak vs. bitkilerin dallar DS 1441, 390102, TS 103537 < a. t ikek a.m. A. Pavet de Courteille 1972 s. 260. Kr. Az. tnk a.m. Belki de ET. t g ek bir ipin ucundaki tahta halka Clauson 1972 s. 480. P di h la r ge nd
yak n la r n h dutar o l u r. N i te k im z m degegi ol yak nda a aca sarma u r, ol rak d a yemi l a aca sarma maz. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 6). Kavu n ka rp u z tevek l e ri ok ke l ek dkm , kel ek l e r i n kimisi y umru k, k imisi bi r oc uk ba kadar o lmu tu. (Yaar Kemal 1992ks s. 146). Bo z u lm u ba la rdan, bahe l e rd e n g e iyo r u z . He r ta rafta y n y n dk lm a a yaprakla r, k u r um u tefek l e r. (M. Makal 1975 s.

de i k ?? < de I + fiilden fiilsfat (participium) mnasnda sfat yapan ik eki, b. akk . Gz l e r i de ik de ikt i. (Tark Dursun K. 1960 s. 21). de i l, b. deg l . de i l dokunulmak < de I fiilinin passivum hali, fakat de I gei siz olduuna gre, bu hakik pasif olmasa gerek. Her sefe r i nd e o n ya ndaym m gibi
san r m ke ndimi. Sank i h i k imseyi sevmemi im gibi. yle, e l de i lmemi . (N. Cumal 1970 s. 136; mnas e l de memi

gibidir).

de i l ken, b. deg l I. de i l se, b. deg l I. de in (dativus halinden sonra) kadar TS 103840 < a. tegi n a.m., kr. dek , C. Brockelmann 1916 s. 203 e gre de fiilinden. Instrumentalis hali eki n , b. ac n . Mekn iin: Ba u al, vat a n u a degi n g ide g r! (Ferec 855/1451 v. 101a). Zaman iin: filn zamana kadar: Ve z r i evve l bu vak t e degi n c riye
sz i n e m d duta r idi. B u g e z bi ld i k i h a k iyk a t mek r imi . m di kesdi. (Ferec 855/1451 v. 24b25a).

ukadar zaman zarfnda: B i r haftaya degi n c riye bacad nya a gelmedi. (Ferec 855/1451 v. 24a). filn zamana do ru: Me c l is k a v idi n n s f l ey le deg i n
re f tdi l e r. A ndan c me h bla r na g i rd i l e r, uy d la r. (Ferec 855/1451 v. 143b). Mikdarlar iin: A n ge z e deg i n k u rta ru r. (Ferec 855/1451 v. 36b). takrib bir rakam (?): B i r demden s o ra b i r b u n u gibi gey ik dah k d . Elk s s a on geyige deg i n k d la r.

74).

Ki remit k z l toprak st nde yayg n, byk ba kt k l e r i (k t k l e re o rda tyek de rl e r) g z alabi ldi i n e u za n r. (O. Barlas 1950 s. 99). K r Abbas, ba dan yol up ge ldi i t iyek le ri ve r iyo rd u to r u n u na.

(F. Baykurt

(Ferec 855/1451 v. 37a-b). EO. de in I kavu mak TS 104041 < ET t eg i n a.m. Clauson 1972 s. 484. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . u r n e deg i nd i d r id i f : | Ki r n ba a ift o lsayd, y k ! (Fah r 1974 [1367] s. 467 no. 4293). EO. de in II taknmak (?) < de fiilinin reflexivum hali bu mnaya nasl geldii anla lmyor, baka kaynaklarda da bulunamad. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . B u ot u z d ne g evh e r i l e
k l dei boyn u a degi n k i c i h n c i h z bi r d nesi nded r.

1967k s. 275). EO. de enek /BSTT. de nek /deynek ince sopa, as, baston DS 1400, TS 1037, Meninski 1680 II, 2113 < Yun. (dekanki) old mans staff for walking < (dekans) beadle R.M. Dawkins 1916 s. 595, yni bir memurun payesini gsteren nian (kr. arda I; hatt de e n ek /de n ek dahi O.da ve gnmze kadar bu sembolik karakteri muhafaza etmitir, kr. de n ek i ) G. Doerfer 1975 IV, no. N 92 kelimenin ET. teg de mek, hcum etmekden geldiini mmkn gryor. Kr. Az. dynk a.m. B i r p re u rad la r, s l
h rd e, ik i bk lm i , bi r y rd e deyen eg i n dayan ub du r u r. (Ferec 855/1451 v. 190b). oban e l i n e ald i degen eg i n i. (A. Cafero lu 1942 s. 197). Bi r g n mahal l e n i n marango z u na mi n im i n i bi r i ft kolt uk deyne i smarla nm t. (Re at Enis 1933 s. 234).

(Ferec 855/1451 v. 102a). AD. de ind i haydi anlamnda kkrtma, isteklendirme iin kullanlr DS 1401 < de /dey + vurgulanm emir eki olan i nd i , b. aman n /aman nd . Eh,
Hu r it, a rt k a pi mi , tad na va rmak s ras ge ld i! dedi.

deir, b.

511

de me

Hu r it

de:

Deyi nd i

gay rik,

a am

diye

s r tt .

(Halikarnas Balks 1955 s. 303). de i r , b. deg r . de i r men I b.m. (taneleri (vs.) ten cihaz ve ona mahsus yap) < ET. tegi rme n a.m. [*tegi r evirmek, dndrmek] Clauson 1972 s. 486387; < *tek dnmek vs. kknden M. zmen 1993. [de z i n ile olan muhtemel ilikisi ( r > z ses deiimi) iin b. bo u rdak ] B u la r u e l i n e degi rme n v rd i. Un gd ! d di. g tdi le r. (Ferec 855/1451 v. 146b). B i r deg i rme nd r c i h n, h e r k imse bekle r n evbet i n. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 79). (Argo) de i r men II saat M. Mikhalov 1930 s. 25, F. Devellio lu 1959 s. 79, H. Aktun 1990 s. 80 < de i rme n I, elleri yel de irmeni gibi dnd iin. de i r mi yuvarlak Meninski 1680 II, 2196 < ET. tegi rme /teg i rm i a.m. [*tegi r evirmek, fakat mi iin baka misal yoktur] Clauson 1972 s. 486. B i r yksek, degi rmi eki l d a g ri n r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 272). drt ke ve eni boyu bir olan (kuma veya bez paras): S a r bi r deg i rm i, pu l l u yemen i f i n o f ese! (V s f Os m n 1257 s. 49). de i rm i l ik yuvarlaklk: B u ak l k d a, bu degi rm i l ikde k a r ca grd g va rmdu r? (Ferec 855/1451 v. 15b). de i mbadele, mnavebe Meninski 1680 II, 2107 < de i + fiilden nomen actionis yapan i eki, fakat m areket fiillerinden sonra hep vukubulan haplologie ile /i i / > /i / deiimi, kr. ba r . de i et /de i eyle mbadele etmek TS 1044, R. Dankoff 1991 s. 30. de i toku et mbadele ermek (de i ve toku fiillerine dayanan kafiyeli ve labialisationa ynelmi bir terkiple tekil edilmi mrekkep fiil; kr. Az. dyi dy et a.m.)
B e n o n u n ka rs i l e bu l u nmu tum, o da be n imki le. B u tekab l dig e r bi r h us usta olsa, i nsan f it o ld uk de r, i i n i i nd e n ka r. Ama n ikh l kad n maddesinde bu de i toku u bi r t rl z i h n im kabu l etmiyo rdu. (H.R.

mah m r , | Deg i di f sk a mest ol up g lde n z hd i mest r . ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 74).

yerine bakas gelmek:

B ug n mu ha l i f pa rtide n ola n la ra syanc la r damgasn vu r u r la r. Ya r n i kt ida r de i i n c e, bug nk i e fe nd i l e r i n e de ift i ra etmekte n ek i nme z l e r. (R. Bilginer 1964 s. 79). Hem gei li

(kr. de i I) hem geisiz halde kullanlan fiiller iin b. a-I . de i o yna , b. de i ik et . de i i k deitirilmi < de i I + fiilden participium activum mnasnda sfat yapan ik eki, b. akk .
De i ik o c uk la r g ibi bi r kafa, dmd z lak bi r al n , sol u ca n gibi ka lar. (S.M. Alus 1934 s. 204).

AD. de i i k et /de i i k l i k o yna/de i o yna ayn cinsten biriyle cins mnasebette bulunmak; bir hayvanla cins mnasebette bulunmak DS 1402 < de i + fiilden nomen actionis yapan ik eki, b. al k I I . Ege r e h r ve t rk
o lan c uk la r degi ik tsel e r, te d b db he r b i r i nd e n otu z ak a ce rem al na. (U. Heyd 1973 s. 64). Be n se n i

(metinde sa a ) t a n r m. ok evve lde n, k k ik e n, se n v r n e l i kde degi ik l ik oynad . (H.R. Grpnar 1341 s. 393). E rkek e ek le de i oyna nmaz. (F. Baykurt 1961o s. 92). de i i l mbadele edilmek < de i I fiilinin passivum hali. bakas haline gelmek; bakala mak: Se n 36). de i ken deiebilir < de i + sfat eki ke n b. al nga n . Su rat ndaki de i ken, an la lmaz ifade... (F. Edg 1959 s. 37). EO. de l ge aylak TS 112425 (devl e ng e ) < ET. te l eg (te l ge ?) a.m. [te l e denkle tirmek; havada muallakta kalmak ?] Clauson 1972 s. 522.
B i r de l g ec (!) bi r sa n e n g i n yok a rudan bo andu rd . Ge l b z h id i n e d di.

ben im ocam ise , ben de se n i ai l e isem, bu deyi i lmen i n sebebi n edi r syle! (A. Cafero lu 1943 s.

(A. Zaj czkowski 1934

Grpnar 1943g s. 300). de i I (geili fiil olarak) mbadele etmek; dei toku etmek < ET. teg i a.m. [teg de mek fiilinin m areket hali, b. al - I ] Clauson 1972 s. 487. oban, ge l se n i l e k a ft n deg i el m! (V hid 1993 [929/1522] v. 107b). El le rim i zdek i eyle r i de i dik . (H.R. Grpnar 1929 s. 161). evket, sen i n l e baka hale getirmek:
H o r s na gitmek di l edm.

[1405] I, 90). Kr. dle n ge . de me I her hangi bir, rasgele TS 104447 < de I + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan me eki, b. a lama . Degme bi r yok s u la v r r m l bol . (Sult n Veled 1958 [1226/1512] s. 24). Ekseriya menfi cmlelerde geer: Degme ki i n k a r r yok , | Se n, um um bu k i, be rk a r r o las n. (Ferec 855/1451 v. 204b). Sa a u a n k u u vu rmak de me avc n n k r de i ld i r. (S.M. Alus 1944 s. 143). de me ge z /de me ke r re t her defa TS 104748: A rpa grd i gge rmi a e ek. | B u ld c n
de rdi n e i l c e ek. | Degme ke r ret k i evk i l e k a rva r, | Top ra n bi l e gt r r h a rv r. (M.F. Kprlzade 1934

ye rimi z i de i ec e i z. Se n baba, ben a i l e n i n b yk oc u u olaca z. (R.N. Gntekin 1930 s. 29). de itirmek,

(Ferec 855/1451 v. 214a). Adu u z de i mek ge reg imi . (Ferec 855/1451 v. 126a). stn dei mek; soyunup baka ey giymek: Ye n i h i zmet i k z sa dan g r n r; esvab n da de i mi ti r. (Mahmud Yesari 1937 s. 87). Hem geili hem geisiz (kr. de i II) halde kullanlan fiiller iin b. a-I .
B i z atmi z e r i H o r s n ye degi eyim d dm.

s. 55). de me kimse her kes:

Ve ol l m ndan i e r i bucak d a s la r va rdu r. O l s la ra g nd z i l e k a ykla r gi r r yatu r. Ve l degme kimse gi rime z. S du r, yol n ba armaz. (Pr Re s 1988 s. 321).

de i II (geisiz fiil olarak) baka hale gemek < de i I. G re lde n c n um, ey di lbe r, ol ik i e mi

de me II seilmi, sekin, seme, stn TS 1047 < de II + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan me eki, kr. dnme, i nme .

de mede

512

deha

Ge c e, y z n e yapt makyaj de me ustala r n i iydi.

(F.

Otyam 1962 s. 56). EO. de mede her yerde, her zaman TS 1047 < de me I + mekn (locativus) eki. Menfi cmlede kolay kolay TS 1047, Meninski 1680 II, 2112: Se n
n e fs b u nda es e r dec ek l ey i n deg ld r, z r ve f degmede bu l nmaz. (Ferec 855/1451 v. 12b). G n o l u r ki degmede ayr t a ma el su nmaz la r.

(l 1975 [1599] s. 102). (inanlmyacak ey iin) galiba, herhalde; gya, sanki DS 1403. de nek, b. de en ek . de neki sokak nizamna bakan kk bir vazifeli DS 1403 < de en ek /de n ek , eskiden bir de nekle mcehhezdi. B u n la r n de nek i l e r i, sakatl ndan

dolay r e ka r la n i rket i Hayriye macs me r a a topal la r, o lakla r, k r l e r i, ka nbu rla r tasn i f etmek te rakkipe rve r l i i nd e bu l u nm u tu. (H.R. Grpnar 1940

EO. de z in etrafnda dnmek, dolanmak TS 105657 < ET. teg z i n / (methathse ile) te zg i n a.m. Clauson 1972 s. 488489; daha yeni bir incelemede kk olarak *tek dnmek vs. fiili teklif ediliyor M. zmen 1993 s. 148. kelimeyi teg i z [teg fiilinin causativum hali] + reflexivum genilemesi farzeden etimolojiyi tatmin edici bulmayan Clausona gre kelimenin etimolojisi henz aydnlanm deildir. [de i rme n, de re , de ri kelimeleriyle olan muhtemel ilikisi (r > z ses deiimi) iin b. bo u rdak ]. u var ki de z i n ile eg z i n fiilleri arasnda ekil ve mna bakmndan gze arpan bir benzerlik vardr (kelime bandaki /c / /d / yaknl iin kr. cak /c ek, c r nak, c z , c u n c u k ). K a s ru y resi n degz i n r. (Ferec 855/1451 v. 64a). degzindr dolatrmak. ki k a m ik i k a rava e l i n e v rd i,
stmde degz i nd rd i l e r. Fe ry d rd g mce Uru ! d di. (Ferec 855/1451 v. 112b). U ru !

[1919] s. 5657). taksi ve dolmuu khyas:

Taksim du ra ndaki dolmu arabala r n n of rl e ri ve o radaki dolmu de nek isi Ka raky bi r! diye ba r p du r uyo rla rd . (A. Nesin 1976d s. 56).

EO. de nel kt nazarl (gz hakknda) TS 1050 < de I + fiilden sfat yapan n e l , kr. bit ne l . EO. de re civar TS 1950 < ET. teg re etrafnda [*tegi r evirmek, bir daire izmek] Clauson 1972 s. 485. [de z i n ile olan muhtemel ilikisi (r > z ses deiimi) iin b. bo u rdak ]. He r g n e h r y resi n i y re n rd i, deg resi n i deg z i n rd i, tem de rid i. (Ferec 855/1451 v. 199b). EO. de r i devretmek, dola mak TS 1051 < ET. *tegi r a.m. Clauson 1972 s. 485 ? Aslnda mmkn olan okunu, bir tek kaynaa dayand ve bu kayna n baka bir nushas (Ferec 855/1451 v. 199b) bu kelime yerine deg z i n fiilini gsterdi i iin (b. de re maddesi), pek sa lam saylamaz, bilhassa eer TS de onu takib eden deg ri n kelimesinin de deg z i n yerine bir hata olduunu farzedersek. [de z i n ile olan muhtemel ilikisi ( r > z ses de i imi) iin b. bo u rdak ]. EO. de r I deitirmek TS 105152 < ET. teg r a.m. [tegi dei mek fiilinin causativum hali, b. art u r ] Clauson 1972 s. 488. Ortadaki ksa nlnn d mesi iin b. a rla n- . Bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- . Ol nok s n kem le deg r ld i, o l re n c r h a ta dndi . (Ferec 855/1451 v. 66b). EO. de r II devirmek TS 111721 < de r I eklinde, fakat de r r mnasnda (occasionally occurs as a corruption of de r r to assemble, collect, recruit Clauson 1972 s. 488). Deg r b e h l i rz n e k u anmalar y g rekd r. (l 1956 [1586 87] s. 207). V i z i e h r yl e be z e r, d stla r o la n seve r, | Hc res i n e deg i r r d u rmaz l h a lv s n . (l 1994 [159199] s. 271).

AD. deh I uval DS 1404 < dek denk kelimesinin varyant. O rda bt n de h l e r i n i t esl im edi r. Gah i r, h i r, g idi r. (B. Seyido lu 1975 s. 300). AD. deh I, b. dah . O. deh III on < Fa. dah a.m. Su lt n buyu rd , piy re de h diyn r z e r v rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 232a). deh IV/deha I binek ya da koum hayvanlar yrtmek iin kullanlan seslenme DS 1404 < ehl hayvanlara ynlendirilen seslenmeler: ikinci kelimenin sonunda a nidas var. Kr. SrpHrv. dkati yk ta yan hayvan haydamak E. B erneker 1924 I, 192. Zaval l Agavn i, o u na o u na,
ge n e a raban n i i n e. Ge n e de h! va rda! cadda boyu na. (S.M. Alus 1933p s. 177). deh et /de h l e hayvan

deh! sziyle yrtmek (Ses taklidi isimden fiil yapan la genilemesi iin b. a la- ) : oc u u n u

h e be n i n st n e akoydu ke ndi n i de zo rl u k la ek ip e e i n st n e ald . E e i deh l ed i. (N. stn 1970 s. 156).

(Argo) kovmak M. Mikhalov 1930 s. 25, F. Devellio lu 1959 s. 79, H. Aktun 1990 s. 80 : Hacivat boz u n t us u n u evde n bsbt n de h l e! (S.M. Alus 1933p s. 115). brakvermek, koymak: Garson,
n nde mavi i n l , k ravats z ve beyaz c eketsi z, n n e b i r kakao, bi r s t l kahve de h l e r ve b rak r g ide r.

(A. lhan 1957z s. 169). deha II (nida) ite! N e k z la n ? N e r iman. Han i ? D e ha! Baksana! (Orhan Kemal 1952 s. 12). deha III stn zek < Ar. dah kurnazlk (/dhy / kknden). M e ryem: B i r de h idi be lk i de ... (. Altan 1965m s. 90). S i z t e hd it le rl e mi ida re ediyo rsu n u z devl et i? Hay r, akl mla, dehamla. (R. B ilginer 1965 s. 34). stn zeks olan kimse, dahi B i z im tp de hs, k z n y z n e bi r by te l e
bak n ca, yarada kalan k k cam parala r n dakikasnda g rm . (M. Urgan 1998 s. 17). Z u l m T iyat rosu n u n yaratc s bu ga rip de ha i l e nas l bi r i l et i im ku rabi l ec ek acaba? (N. Eray 1999 s. 90).

dehalet

513

tek

dehalet snma < Ar. dah la aile R. Dozy 1927 I, 427; Tk.deki mnada Ar. lgatlerinde verilmiyor. Kelime belki 20. asrn banda (Redhouse 1890 ve emsedd n S m 131718 lgatlerinde yoktur) dah l sfat zerine uydurulmutur. O. dehan/dehen az < Fa. dah n /dahan a.m. De h n ndan d r i ma n dke r sz i l e De h h n . ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 28). Abh e r n k i rp k l e r g rd i, h a n c e r n de h e n g rd i. (Ferec 855/1451 v. 151b). dehdehle hayvan de h! sesleni leriyle yrtmek < deh /de ha + ses taklidi isimden fiil yapan la genilemesi b. a la- . Ada yol la r nda k rba aklatan, at de hde h l eye n i nsan la r ka k u r u kazan yo r? (N. Gngr 1992 s. 12). dehen, b. dehan . deher, b. deh r . dehl iz koridor < Ar. dah l z a.m. < ?
B i r u z u n k a ra u deh l z b u ld. G itdi, y r iy rek bi r aydn l a y ti di. (Ferec 855/1451 v. 93a). zindan: A a do u z

deh u l , | K f i r a n g rmemi di, p r us l.

(Firdevsyi

R m 1980 [15./16.yy.]s. 252). dejenerasy on yozla ma < Fr. dg n rat io n a.m. [Lt. degen e ra re yozla mak, ge n us cins]. Ayrca b. abe rasyon . B i r zaman la r b t n istedi i n i nsan la r n Ankara 1991 s. 156). dejenere yozla m < Fr. dg n r a.m. Fr.den giren sonu vurgulu /e / ile biten isim/sfat iin b. 1 abandon e . [Lt. dege ne ra re yozla mak, cinsinden sapmak, de sapmak ve g e n us cins]. Hem n i i n
yalan syl yo rs u n, yoksa yava yava deje n e re ol uyo rs u n ? (M. zg 1992 s. 188). mi

on u r uy la ya amasyd. Ama amala r ve h edef l e r alt st olmu tu. B i r eyl e r b i z i de j e n e rasyona u ratm t . (Z.

EO. dek /tek I gibi TS 378587 < ET. teg a.m. Clauson 1972 s. 475. u n u n tek g rb z u l u pe h l ev n / N i te bi r ok i l e yo tdi an . (Meh m ed 1965 [1398] s. 236 no. 7547). dek /BSTT. tek II yalnz, sadece TS 106061 < ET. tek a.m. Clauson 1972 s. 475. B u la r se n sz l e o l i den d u r u r deg ld r, dek sen za h m et gr rs i n. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 44). Tek gitsi n l e r de bahe n i n yars n da gt rs n l e r de ra z y m. (R.H. Karay 1939a s. 68). yalnz bir tane: Kimbi l i r n e
p rla nta ge rdan l k la r, n e tek ta kpe le r ve y z k l e r kopardktan son ra ahbapla t la r. (S.M. Alus 1944 s.

(Ferec 855/1451 v. 212a). Uz u n zamand r b i r de h l i z kaz yo rd u A nt e. (H. Akdoan 1998 s. 97).


du a n u rd la r, de h l iy z e b rak d la r.

O. dehr zaman < Ar. dah r a.m. A ndan p di h bu c evr i, b u k a h r de h ri , bu z r r z eg r g r b a lad. (Ferec 855/1451 v. 30b). He r h n e rd e f e rz n e i de h e r o ld. (Ferec 855/1451 v. 63a). deh r i n e m lik o l zamanna uymak, ya amasn bilmek: K a n
ameld rd u r k i lmekde n d i r l i k yeg d meye, deh ri n e m lik ise, begl e rb eg iye ek l td r b ge nd dah b u ld u n y meye? (l 1979 [1582] I, 161).

dehr ok lim, hezarfen < deh r zaman + isimden sfat yapan eki, b. adal , yni kendi zamannn byk limlerinden biri. Cevdet ef e nd i, k z n n
okuma hevesi n e ka r da takkesi n i bi r yana basm : Ulan bu na da pardon amma deh r mi olacaks n be? (S.M. Alus

1934 s. 278). deh et I ni ve ar korku < Ar. dah a a.m. b r deh etde n sgt gibi dit red i. (Ferec 855/1451 v. 122a). aknlk: n Faz l u g z i o l s a n emi c i h n r y
r y dei g rd i, h e z r d r l h a y ret u de h et z e ri n e mstevl o ld. (Ferec 855/1451 v. 14b).

176). ift olmayan: Tek t fe i n i kavrayp kuca na koydu. (F. Baykurt 1959y s. 132). (alay veya hakaret olarak) bir vasfn nmunesi: A rabas i l e f iyaka satan z ppe n i n tek i! (Peride Celal 1978 s. 71). bir kadeh iki: B i rka tek daha aktktan son ra e n l i a ld . (S.M. Alus 1944 s. 113). tek ba na (zarf) yalnz olarak; bakasnn yardm olmadan; dativus adverbialis iin b. abes ye re : Tek ba na bi r ke na ra b z l p rak atman n n e z evk i va rd r k i? (S.M. Alus 1944 s. 54). Koca eh i rde tek ba ma kaldm. (L. Tekin 1984 s. 213214). (sfat) yalnz, kimsesiz:
A rkamda d n e c e im kimsem yok. Tekba na bi r adamm. (Mahmud Yesari 1943 s. 10). imdi tekba naym ve bekl iyo rum.

deh et II/deh etl i korkun; artc, olaanst < deh et I; Ar.dan ve sonu /et / ile biten kelimelerin bzlarnn, halk dilinde ve konu ma dilinde ok hiss, kuvvetli, menfi veya kt mnal sfat olarak kullanld vakidir, b. be a ret I I . Bah r i
uyan r uyanmaz kalkt, yumru k la r n skt , y la n oc u a deh et bi r y umru k a ketti. (F. Baykurt 1976 s. 247). ah i n i yakalad la r m, yakalayamadla r m, deh et me rak ediyo rdum. (Ya ar Kemal 1993k s. 30).

(. igzel 1993 s. 110). teke tek birer birer, ferd ferd (mnas baka, fakat ekil itibariyle kr. bi reb i r ): Teke t ek tan mad kalabal k la r i i n de ri n bi r sevgi. (A. A ao lu 1981s s. 130). tek u te n ha /t ek t e n ha yapayalnz B u ka ran l k
ha nda tek te n ha m r s rmeden memn u n g r n yo r.

(H.Z. lken 1941 s. 104). AD. dek /tek III uslu, terbiyeli, namuslu; sessiz, rahat, sakin DS 1406, 3862, TS 1062 < ET. tek a.m. Clauson 1972 s. 475. Ekseriya dek du r /t ek du r hareketsiz durmak, sesini karmamak eklinde DS 1406, TS 106364. Meninski 1680 I, 1330: Dek du r u rk e n h evesm d di k im N iyl ba n g rem. (Ferec 855/1451 v. 194a). Et rafta n e o l up n e bit iyo r, mut lka an lamalym. Ksacas tek du ramam. (S.M. Alus 1944 s. 157). dek otu r tek oturmak: C i h n o l al u r k im dek otu rmaz, | C i h n d ut l cak g ymek get rme z. (Fah r 1974 [1367] s. 338 no. 1684).

EO. dehul davul < davu l kelimesinin varyant, belki dah u l diye okunacak, kelime ortasnda inorganik / h / (bilhassa / ayn / yerine) ok grlr, kr, sahl ep, eh riy e, tamahk r . O rman i re k a lm idi o l

dek

514

tekne

O. dek/tek IV hile, oyun TS 1061 < Ar. dakk hokkabazlk, el abukluu R. Dozy 1927 I, 453. K imsele r g r c
ge lmiyor. Ge l e c ek o lsala r babam o saat kar layp t r l t rl dek le rl e ge l e n l e r i g e r i yol l uyo r. (Rec zde

Ekrem 1942 s. 80). O deki n e n be n i isdi r. (B. Seyidolu 1975 s. 397). Yus ufpa ada ke ndisi n i n ida re
etti i bit i rimde bi r oyu n c uy u teke d rm , za rla oyn uyo r, pa ras n al yo rd u. (H. Kodaman 1944 s. 42).

dekatlon (spor terimlerinden) on eit vazifeden ibaret olan atletizm yar mas < Fr. dcath lo n a.m. Kelime 1912 senesinde EYun. (dka) on ve (tlon) yar ma zerine icadedildi. dekatra (sinemaclk terimlerinden) ekrandaki filmin st ve alt bitimi ekrannkine uyma mas < Fr. dcad rage a.m. [d ayrlmak, cad re ereve, age nomen actionis eki, b. ambalaj . Fi lmi g e e rk e n

hile yapmak: Sak n K um r u Han m n ye ri n e ( in s 1940 [1860] s. 51).


dek et on u sana ve rip de bi r dek etmesi n l e r!

bi r yandan da pe rdeyi g z l edi imden, dekat ra ol u rsa h eme n ayarla rd m. Oysa ba kala r ba r la rdan, sl k sesle r i nde n fa rk na va ra rak dekat ra d z e lt i r l e rd i. (S.

dek V, b. dak I. dekad on senelik zaman paras < Fr. dcade a.m. [EYun. (d ka) on]. te bu son u n c u dekadda meden iyet
dvamz ye n ide n te h l i keye gi rmi ti. n k i rt i caa demokrasi h r r iy et l e r i nde n faydalanma hakk n ve rd ik.

engil 1990 s. 90). O. dekemb r i s /dekevr i s Aralk Ay Meninski 1680 II, 2114 < Yun. (dekmvris) < Lt. decembe r a.m. [decem on, nk Julius Caesarn koydurduu takvimde 1 Mart ylba idi] G. Meyer 1893 s. 68. AD. dekerek /tekerek tekerlek DS 3863, TS 106 < ET. teg rek a.m. Clauson 1972 s. 485. Kr. teke r, teke r l ek . dekerlen, b. de e rl e n . dekevr i s, b. dekembris . deklan r fotoraf makinesinin resim ekilirken baslan d mesi < Fr. dcl e n c h e u r a.m. [c l e n c h e < Alm. K l i nk e kap mandal]. Nomen instrumenti yapmaya da yarayan bu ek iin b. adapt r .
ek iyo rum, g l mseyi n! demi , deklan re basm t. (M.Z. Salolu 1997 s. 15). Ya ar i lk i n i i re sar lm , son ra da deklan r n e basmaya ba lam t r. Son u nda 200 0 slayt tan o l u an bi r be lg esel ka r o rtaya. (S. Birsel

(F.R. Atay 1953 s. 86). dekadan ar hissli i ile tannan (bir iir cereyan) < Fr. dcadent a.m. [Lt. decade re kmek, yklmak, tedenni etmek], bu tr etken fiilsfatlar iin b. ace nta /ace nt e . M ua l l im Nac i tarafda rla r Ma l mat
mecmuas na yaz yo rla rd , Se rvet i F n u n mu h it i i l e isti h za ediyo r, o n la ra dekadan diyo rla rd . (Fazl Necip

1930 s. 185). dekagra m on gramlk arlk < Fr. dcag ramme a.m. [EYun. (dka) on ve (grmma) harf]. Birinci Fransz htillinin eseri olan desimal sistem ile icad edildi. dekamen/d o k men/kameen (ocuk oyunlarnda) eller yukar! < belki Fr. d ro it l es mains a.m. Da rac k
pantolo n u n n c epl e ri ndek i ik i tabancas n da eke r: Kameen ! ! ! (Orhan Kemal 1957 s. 8889). ey de al babac m, tabanca. Dokmen oyna rke n , E rdal n va r. Kovboy tabancas. (Orhan Kemal 1963d s. 30).

1995 s. 22). deklara s y on iln, bildirme < Fr. dc la ratio n < Lt. decla ratio a.m. [dec la ra re aydnlatmak; iln etmek fiilinden nomen actionis, b. abe rasyon ]. B itmemi
bi r a l man n dek la rasyon g ibi yay n la nmas ra hats z ediyo r Nadya y. (A. Yurdakul 1991 s. 151).

dekan faklte bakan < Alm. Deka n a.m. (Lt. decan us , < EYun. (dka) on]. 1933te balyan niversite reformu ile Trkeye girdi, b. 1 akup u nkt u r . B i l iyo r um, rekt r ha i n de i l, dekan ha i n
de i l, bi z im bl m efi ha i n de i l, ama o b rodaki sekrete r ha i n. (M. zg 1992 s. 123).

dekape andrlm, sath asitle temizlenmi < Fr. dcap a.m. [d giderilmi ve cape klf]. B e plaka sf r e l l i dekape sac al p atlyeye kapand. (M. Kaan 1990 s. 86). dekapotab l (otomobilcilik terimlerinden) st alr kapatlr binek arabas < Fr. dcapotable a.m. [d ayrlan, capote arabann st, aslnda kadn bal , able edilebilir. Metindeki kelimenin sonunda Trke l eki var. Ondan nceki / l / kalkm tr. G z l e ri ye n i ge l e n , k rm z dekapotabl bi r Aston Ma rt i n e tak l p kald. (Peride Celal 1978 s. 32). dekar (desimal sistem terimlerinden) bin metre karelik arazi l birimi < Fr. dca re a.m. [EYun. (d ka) on ve Fr. a re ar]. B i z im deka rl k ye rimi z de, i ft l i i n o rtas nda sk p kalm t. (M. B a aran 1992 s. 289).

dekla se ayarlar arasnda deerinden kaybeden (kimse), dkn < Fr. dc lass a.m. Fr. sfat eki iin b. abandone 1. Deklasel i i n i n h n c n di lde n ala n Ata. M zm z ve mym nt bi r f ik i r se rs e r is i. (C. Meri 1992 s. 299). AD. dekmi k /dek m k tekme, ifte DS 1407 < dep + mik /mk , kr. i n emik, i lmik , dissimilation yznden /p / /k /, kr. tekme . K l c M emmet gidiy.
a rs ikde i raslayp, arn na bi r dekmk vu r up yuvarl iy . (A. Cafero lu 1945 s. 26).

dekne/BSTT. tekne aatan yaplm uzun ve geni kap Meninski 1680 I, 1351 < ET. a.m. tek n e (belki baka bir lisandan eski bir alnma) Clauson 1972 s. 484. Ve z ri bi r dek neye k o yd la r, h a vz i c i nd e k o d la r. (Ferec 855/1451 v. 243a). geminin gverteden aa olan temel ksm: Evvel tekn e bi n ol u nd uk d a f u nda i l e yak ub k u r ud u rla r. (K tib eleb 1329/1913 [1656] s. 157). her eit kayk ve gemi: Bal a ka n tek ne l e rd e n bi r habe r g e ldi: adada hayat i z l e r i n e rastlanm . (M. Mungan 1996 s.

dekolte

515

delege

330). Ma n n sevimsi z dalgala r tek n eyi f nd k kabu u gibi sal layord u. (E. Atas 1996 s. 113). deko lte gerdan, gs ve srtn bir blmn ak brakan kadn giysisi veya kadn < Fr. dcol l et a.m. Fr.den giren sonu vurgulu ile biten isim/sfat iin b. abandon e 1. [d ayrmak, karmak ve co l l et boyun atks < Lt. col l um boyun]. Hasbahede, kpk rm z tafta dekolte n l e ve art istl i i n l e by l e nd im. (L. Tekin 1990 s. 106). ak sak, mstehcen: Eski ba veki l l e yal n z kald
zaman la r son de re c e deko lte Pa ris an latyo rmu . (H. Taner 1953 s. 42). h ikyele r i

O. delal naz, ive < Ar. dal l a.m. e h z de ol s ret u c em le ve ol h ey et u de l l e bak ub mte acc ib old. (Ferec 855/1451 v. 139a). delalet yol gsterme, klavuzluk, liderlik < Ar. dal la a.m. B u pansiyona sve sefaret i n i n de llet i l e ye rl e mi ti. (Burhan Cahit 1934 s. 120). de llet et yol gstermek: Ol di ld r de l l et eyl edi. B i r mak ma va rduk , f i rdevse be z e r. (Ferec 855/1451 v. 115b). EO.da accusativus ile: B e n i de l l et eyl ese ... (Ferec 855/1451 v. 125b). araclk etmek, yardmc olmak: Hu z u ra kmala r na mn i o ld u. Yal n z damat
sfati le Fe ri t Pa an n h u z u ra kabu l o l u nabi l e ce i n i an latarak on u n kmasna del let ett i. (M.Z. Pakaln

deko r sahne dzenlenii, sslenii < Fr. dco r a.m. [Lt. deco r ss kknden]. I k la r yava yava a l r, k i n c i tablodaki ayn i deko r. (Nzm Hikmet 1935 s. 22). manzara; (bir yerin) havas, ruhu: G i z l i k l Altan 1976v s. 10).

1946 I, 321). Mecazi mnada gstermek, belirtmek: fit b M iyz ndadu r. D e l l et de r k i fas d u h a c mat, h a lk h bdu r. (Ferec 855/1451 v. 207b).
Akt rl k diye bi r sanat tan myo rum sz , t pk S u sadece h id ro j e nd i r, ba ka bi r ey de i ldi r, sz kada r an lay s z l a, bilg isi z l i e de ll et ede r. (S. Ta er 1956

eg zot ik salon la rda palmiyel e r, kaktsl e r, kau u k la r se ri n bi r ye i l l i i n taz e l i i nde n bi r d deko ru g ib idi r l e r. (.

s. 81). AD. delnl /delnn delikanl < iki nl arasndaki /k / / / deiimi iin kr, a da, h eybe, la ap, na , a u l . Bu birle ik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola /acabu la . O bi l i r i i n i . Aslan g ib i deln l . (. Tarus 1950a s. 103). O rospu old u u n u
bi l iyon da, n e tut uyo n bi l e bi l e? Se nde h i mi del n n l k yok? (Orhan Kemal 1954b s. 145).

deko ratif ss olarak kullanlan, sslemeye yarayan < Fr. dco rat if a.m. [Lt. deco r ss kelimesinden yaplan bir fiilin sfat, b. ak redit if ]. Deko rati f
st u n la r, i levi o lmayan basamakla r, duva rla ra gm l k k saksla ry la meza r bi r y l i i nde tamamlanm t.

(M.Z. Salo lu 1995 s. 2122). deko v i l raylar normalden dar olan kk demiryolu < Fr. decauvi l l e a.m., ilkini 1889de in a eden mhendisin isminden. ak l y n la r n n a ras ndan iske le n i n st n e kadar dekovi l hatt d el iydi. (Kemal Tahir 1955g s. 13). dekupaj (sinema terimlerinden) fragman, para; kupr < Fr. dco upage a.m., b. dek upe ; aj eki iin b. ambalaj . M it hat A akay n o u si n emalar i i n yapt
dev dekupaj la r T rk si n emac l k ta ri h i n e gi rmi ti r. (G. Scognamillo 1990 s. 109). oktan

AD. del bek tef DS 1408 < deblek kelimesinin metateze uram varyant, b. alb z . Delbek, kalbu r veya el ek kasna na ty yol u nm u bi r de ri ge ri l e rek yap l r. (K. Gngr 1941 s. 51). AD. deldel ice/deldel l i ce atmaca kuu DS 1408, A. Pskll 1974 s. 30 < Az., a. de l i c e ve Fa. dal ca /dal a a.m. G. Doerfer 1967 III, no. 1189 a gre O. de l c e (to an ) dan alnm tr. Kelimemizin ilk hecesinin izah gdr. ok kanatla r n n a lt
k rm z k e l ebek, ok sarasma, ok delde l l i c e, ok ok a r g rd. (Ya ar Kemal 1992ks s. 66).

dekupe (bir yerden, bir btnden) kesilerek ayrlm < Fr. dco up a.m. Fr.den giren sonu vurgulu ile biten isim/sfat iin b. abandone 1. [de ayrlarak ve co up kesilmi ]. Ehemmiyet de rec e l e ri n e g r e
miza npajda ye rl e ri n i tayi n etti. He r habe ri n o rtas na, yazy la alkadar s t u n, i ft st u n , tek, i ft oval, tek dekupe resim i aret etti. (Re at Enis 1933 s. 86).

AD. dele sansar DS 1408 < Fa. dala /dal la gelincik, kakm, kr. dl sincap. AD. deledz mayas bozuk, yalanc, dnek DS 1409 < Az. d l du z < Fa. *dal lad z a.m. (dal la yalan, yalanclk, dolandrclk + d z diken, dikerek imal eden, b. uvald z ). delega s y on bir grubu temsil etmek zere gnderilen heyet < Fr. dl gatio n a.m. [Lt. del g re gndermek fiilinden); -syon eki iin b. abe rasyon . . delege temsil iin gnderilen kimse, murahhas < Fr. dlg u (Fr.den giren sonu vurgulu ile biten isim/sfat iin b. abandone 1) < Lt. del g tus a.m.
Ba kan e l i ndek i koca an du rmadan al yo rd u. G r l t ylesi n e a rtm t k i, st kat salo n u doldu ra n y z kada r deleg e n i n u u lt us u cadden i n u u l t us u cadden i n b r ba la r na dek yayl yo rd u . (. Tarus 1961 s. 258).

del I (geili fiil olarak) delik amak < ET. te l a.m. Clauson 1972 s. 490. H a n ce r u c y la bu r u n n de ldi, k l ge c rd i, e l i n e ald. (Ferec 855/1451 v. 34b). del II (geisiz fiil olarak) karanl delmek < del I. Dizgici bir kelime atlamadysa, yazarn ahsi slbnde caiz olan bir licentia poetica. Son ra y ld r m yak n la rda bi r ye rd e u z u n u z u n de ldi. (A. H. Tanpnar 1955 s. 15). O. del i l deliller < Ar. dal i l a.m. [dal l kelimesinin oulu]. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2. Hanmefe nd i b u deli l ka r s nda, cevapsz, c i z, bi ra z d nd . (Fazl Necip 1930 s. 110).

delem

516

delim

delem ar ve sinek iin kullanlan bir sfat R. Dankoff 1991 s. 30 < ET. tal m yrtc, dalayc (?) Clauson 1972 s. 499. AD. deleme/teleme maya ile kestirilmi st; ya alnan i stten yaplan peynir DS 1409, TS 1066, Meninski 1680 I, 1014 < tel e phtla mak DS 3869 + fiilden sfat yapan me eki, b. baz lama .
Ve tel eme peyn i r i n ibtid s c y z di r h em bi r ak aya ola, so ra ge ldg i n e g re z iy de al na. (.L. Barkan

der, kr. kpec ik, k c k . N r b z de l i c k l e r i nd e n balk r. (Ferec 855/1451 v. 191a). del id o l u, b. del . del i dz, b. del . del i f i ek, b. del . del i k I, b. del k . (Argo) del i k II tevkifhane, hapishane, cezaevi Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 62, F. Devellio lu 1959 s. 79, H. Aktun 1990 s. 81 < del k /de l i k II.
Pol is a racak la r. Haydi, h epimi z i de l i e t k a cak la r.

1942 [1592] s. 25). Papazi ya ma n alt nda alt n sa rs


gibi sala rm, mor f e ra ce n i n i i nde te l eme peyn i ri g ib i v c ud um. (S.M. Alus 1933p s. 58).

AD. delf in yunus bal D.J. Georgacas 1978 s. 128 < Yun. (d e lfni) a.m. G. Meyer 1893 s. 22. AD. del g i zmba DS 1410, ZTS 49 < del + fiilden nomen instrumenti yapan g eki (b. ag ) . del i, b. del . del ice I deli gibi < del i + sfattan zarf yapan c e eki, b. anca I . B i r vakitl e r, o c uk l u ktan ge n k z l a gemeye
abalad m y l la rda h e rk esi n de l i c e t utk u n o ld u u Ame rikal si n ema y ld z la r n pa rlakl va rd st nde. (P. Kr 1984 s. 14). del i c esi n e a.m. (zarf grevi, si n e

(H.R. Grpnar 1336k s. 113). del i kanl , b. del kan l u . (Argo) del i k l i tabanca M. Mikhalov 1930 s. 25, H. Aktun 1990 s. 81 < del ik l i demi r a.m. kelimesinin ksaltlm . Kendisini takip eden isim olmadan isim gibi kullanlan bu trden dier misaller iin b. atl u . Altm u z u n y l Ka ragl koy n n ba na bel
kesi le n h o rt la bi r g e ce kati l A l i o n u n de l i k l i demi r i o rtadan kald ryo r. (Re at Enis 1945 s. 226).

genilemesiyle kuvvetlendirilmi tir; dativus adverbialis iin b. abes ye re ): En iy iye, e n g z e l e va rabi lmek iin de l i cesi n e rp n yo rd um. (O. Hanerlio lu 1956 s. 53). (sfat olarak)
Te ebbsm n pek del i c esi n e o ldu u n u an l ya rak n iy et imden vaz get im. (H.R. Grpnar 1938 s. 15).

O. del i l I klavuz < Ar. dal l a.m. S v r old la r. M b rek del iyl o ld. G itdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 54b). De l i l

ol up n m z e d e rekte n bu i imi z i g rme n i i r i caya ge ldim. (F. Baykurt 1967k s. 112).

del i l II emare; inandrc nian, dvay isbat eden unsur, vesika < Ar. dal l a.m. Ol o lan u ak l
ki f yeti b z rg z de idg i n e de l l i v z h id i, b u r h n l yi h id i. (Ferec 855/1451 v. 141a). El imdeki del i l l e r b u n la r ispatl yacak du r umda.

del ice II bir dereceye kadar deli < del i + sfattan zayflatc sfat yapan ca eki, b. aha /a ca . AD. yabani, alanma m (ba kt veya zeytin aac) DS 1411: Si z i n kye del i c e ub uk bu lmaya kud ret im va rd r. (F. Baykurt 1967k s. 112). O kad n!

(R. Bilginer

1965 s. 93). del i len /AD. del len delirmek, deli gibi davranmak; hiddetlenmek DS 1114 < del i + sfattan, byle bir hale gelmek mnasnda olan bir fiil yapan l e n genilemesi, b. abaplan- . kinci varyantn ortasndaki ksa nlnn d mesi iin b. a rla n- .
Fatma, el i nde n sustal y ald: De l l e nd i n mi A l i ?

T r nak la r siyah, dudakla r siyah, g z l e r i o kavu n i id e n mora ala n g z l e ri haf i f bi r mi l ek i lmi gib i de l i c iydi; del i c eydi. (M. Kaan 1997 s. 14). B u k sm n u ras nda bu ras nda a g rmemi del i c e z eyti n l e r, c c e am a ala r va rd. (O.R. Gke 1943 s. 27). bir otun ismi

O. Blau 1868 s. 219, R. Dankoff 1991 s. 30. de l i c e (do an) atmaca, aylak DS 1411, TS 106667, G. Doerfer 1967 III, no. 1189. G s k rm z i z g i l i
atmacala r ge t i i lk i n. Atmacala r de l i c edo an la r i z l ed i, yuvala r n Ta n rya emanet etmi . (N. Gngr 1992 s.

(Orhan Kemal 1954b s. 116). Se n de abuk ol bi re z , ha la. M u hta r bana de l l e n i r son ra. (F. Baykurt 1959b s. 112). deli gibi saldrmak: A r la r n de l l e nmesi gib i
old u mapuslar. Kovandan bo anan a r la r g ibi u rad mapuslar meydan ye ri n e. (. Balaban 1968 s. 205).

59). Kr. de ldel i c e /de lde l l i c e . del ici k, b. del i c k . del ico sevinli bir heyecan iinde < del i ve c u fiilinin emir eklinden ibaret olan kelime belki bir yazarn icaddr. Be n de l i co um. B i r b y n n etkisi alt ndaym. (M. Gler 1990 s. 238). lkyaz bi r
ses, i lkyaz bi r re n k co ku. De l i co de i me d m zda old u u kadar da i imi zde. (a.e. s. 80). Ba ka

AD. del i m I ok fazla, ziyade DS 1412, TS 106768, Meninski 1680 II, 2133 < tel im a.m. Clauson 1972 s. 499500. Se r pe rde de l im eyv n k a s r, | M u s r g rmedi h a a as r. (Fah r 1974 [1367] s. 263 no. 166). del im del im bol bol: Ol k im ekdi, de l im del im gt re. (Sult n Veled 1958 [1226/1512] s. 13 no. 40). O. del i m II (ikinci nl uzun okunacak) ok fazla < del im I; kelime konu ma dilinden kalktktan sonra, Ar.dan alnma zannedilerek e l m tipinden kelimeler gibi telaffuz edilmi ve Fa. izafetlerde de kullanlm tr (b. al I ): E rl e r i n i ayak la r ndan ve
avratla r n sa la r ndan asarla r, z a rb e l m ve az b

kaynaklarda bulunamad. del ic k /del i ci k kk delik < del ik II + c k / c ik kltme eki, b. ac c k . Kltme eklerinden evvel olan ve bir nly takibeden /k / ekseriya

delimsirek

517

deli

del m db o l n k a rd u rla r.

(l 1982 [1581] II,

koyup ks u r akay c riyeye tesl im eyled i.

(. Elin

148). AD. del i ms i rek /del i m sek /del i sek sersem, salak, lgn DS 1413, A. Pskllolu 1974 s. 30 < del i + benzerlik eki olan msi (kek remsi, mavimsi , b. ako rdeon umsu ) + rek kltme eki (b. ac rak ).
Kom u n u n de l imsi rek kahkahas, gec e n i n d ibi nde, bi r salkm ng rak g ibi as lm kalm t. (A. lhan 1973 s.

197576 s. 178). AD. del le su gym THASDD 414 < Ar. (Suriye dial.) dalla cezve A. Barthlemy 1935 s. 248, A. Tietze 1958 no. 67. del lek, b. del lk . del len, b. del i l e n . AD. del me n ilemeli bir eit yelek, epken DS 1414, TS 1869 < del + fiilden isim yapan me eki, b. aktma . Babas da peki diyo r ve k z na k rk d mel i delme dikti r ive rmi . (Y.Z. Demircio lu 1934 s. 137). AD. del me aklk, yrtma < del + fiilden nomen concretum yapan ma eki, b. b zme . Du ra n, delmec i nde n at n te rk is i n e ba lad h eybeyi. (F. Baykurt 1961o s. 16). del mi k, b. demlik . delta (corafya terimlerinden) nehrin, denize dklne yakn birka kola ayrlm durumu < beynelmilel terim, Yunan yazsnda ken eklini gsteren d () harfinin ismi olan dlta kelimesinden alnm tr. Bak ray, m r
da la r ndan do ar. Da lar h z la, ovay yava a ge ip, a ndarl k y s nda den i z e de lta yapar. (M.Z. Salo lu

40). Ke ndi n i sey rediyo r de l imsi re k bak la rla. (M. Mungan 1996 s. 426). Haddin i bi lme z bi r o lan. De l isek. (A. A ao lu 1984 s. 167). del i r deli olmak, ldrmak TS 1970 < de l i + sfattan filn hale girmek mnasnda (e )r genilemesi (kr. a. k a d u r M. Erdal 1991 II, 500, M. Rsnen 1957 s. 149) . ld ryo r muy u z ? Yoksa del i rd ik mi? (Re at Enis 1933 s. 31). yozmak (pamuk ubuu hakknda, ms. fazla ya murdan):
Pamuk ub uk la r adam boyu n u g e e r. D e l i r i r. K uvvet i n i meyvaya ve rme z de boyu na ve ri r. Ma hs u l ya r ya rya azal r. (Re at Enis 1944 s. 32).

del i sek, b. del imsi rek . del i men mark ve delice tavrl, zpr < del i + okama eki + mnay zayflatan men eki, kr. k me n . C rc r bce i n e de l i me n, u a r, e le n c e d k n b i r yaratk g z y l e bakarla r. (S. Birsel 1995 s. 108). O. del i yane deli gibi; deliye yakr tarzda Meninski 1680 II, 2131 < del i + Fa. zarf eki olan y na , Tk. ane , b . aci za ne . del i y l, b. del i l . delk et /del ket ovmak, ovuturmak < Ar. dalk a.m. (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 53). del lk /del lek /tel lak /telek hama mda m terileri keseleyip ykayan hizmeti DS 1414 < Ar. dall k a.m., asl mnas outuran. Degemination iin b. akke /ake . Tosya n n de l l k k sesi. (M. Ktkolu 1983 s. 282). Se n ke nd i n e ba ka bi r i tedari k l e. Zate n te l lkl ik sen i n ha rc n de i l. (B.G. Gney 1953 s. 8). del l l /tel la l cret makubilinde birisinin satlacak eyini arda pazarda yksek sesle iln eden; mnadi, rtkan < Ar. dall l a.m. (/dl l / kknden). Dal l e n bi r k a t r va r idi, ald b z ra va rd. De l l l e eyitdi: B u k a t r sat! (Ferec 855/1451 v. 222b). O. del la le ak tellli kadn < Ar. dal l la a.m. [dall l + diilik eki olan a , b. bide II ]. De l l l e l ig i ... ve f h i e i mu h t le l i g i z h i r u ik r o ld. (l 1975 [1599] s. 9293). O. del la l i ye tellal creti < del l l + vergi ve deme isimlerinde kullanlan iye eki, b. adl iye . Al i
ef e nd i dah i d rt y z e l l i g u r u u n u ke nd i de l l l iye al Hsn e l i n i al n na gt r p ve al n n sa a sola delkett ikte n son ra Ka raky e do ru yola d z ld .

1997 s. 91). EO. del / BSTT. del i mecnun Meninski 1680 II, 2131 < ET. te lve Clauson 1972 s. 493. O bu M e l i k i S mi re del d r, o la m? (Ferec 855/1451 v. 66a). zorlu, azgn, inat TS 1066. G rd i, del n e l i nd e n k u rt u lmak yok . (Ferec 855/1451 v. 54b). gz pek, ylmyan: Esgi zamanda Del i M emmet n m nda yet namn u bi r ya varm . (A. Cafero lu 1946 s. 40). hudaynabit, alanmam (aa), kr. del i c e : Del i z eyti n l e re a vu rd uk. (Sabahattin Ali 1943 s. 115). (bi r eyi n ) del is i a r derecede dkn: Bak m az
Hel k h r dah o lsa Leyl ye, | Me c n n g ib i deg ld r, o l o lan de l s id r. (Hel k 1982 [16.yy.] s. 88). N e old um del is i o ldu n, o ndand r.

(H. Taner 1971s s. 160).

del i depek /del i depel ek aklsz, sersem DS 1211: Se n del i misi n, depek misi n ? N e istiyo rsu n s us u z g na hs z oc uktan ? (F. Baykurt 1961 s. 79). Yavri, sen i

(A. Cafero lu 1946 s. 89). del i divan e lgn; ar derecede k: On la r


y z de n | O ld um del i depel ek. ba z a n s u rat na t k rmekde n i re n i l e c ek h e r i f l e re de l i d v n e o l u r la r. (R.N. Gntekin 1928 s. 181). del i dol u /d e l idol u

karmakark; sama sapan (konu malar) L. Bonelli 1902 s. 59, Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 62 (ikinci kelimede labialisation var; b. abidik gub idik 2): B iy h old, d di. H a lk a n g rd i, kimi de l , k imi dol u d di. (Ferec 855/1451 v. 200; dol u burada acaba sarho mu?).
A abe imi de l i d o l u ah v l i nd e n, ke nd imi ld r r m gibi l f la r ndan, n et c eyi o ld uk ca kesdi rmi idim.

(Ah m ed R sim 1340/1922 s. 73). AD. delidz ssz yerde, da banda, Allahn krnda (?): Yedi gbek tede n ge l e n de l i d z, babadede ta rlam. (. Kaftancolu 1972 s. 71). Adamla r a rabalar n a yo r,

delk

518

del i d zde, da n ba nda, al yo r abdas n , k l yo r namaz n . (a.e. s. 7778). del i et delirtmek: Ge r se n di leme z sen k im bi n i de l de se n, | Ol ay y z i l e g nd z damda n i e ge z e r se n ? (Sult n Veled 1958

dem II iki < dem I.

demle n

masan n ba na get i l e r, demle nme e ba lad la r.

rak imek: Ne catddi n l e (S.M.

Alus 1933p s. 144). dem III ayn renk ve kokusu; sulandrlmam ay hlsas < dem I; kr. tav an kan . ay n demi n i iy i ayarlamaly m. (Z. Ankara 1991 s. 113). demle (ay) scak suda bekletmek: Ke ndime ay demledim. (. Kvan 1995 s. 96). demle n scak suda bekletilmek (ay hakknda): B u r n u na iyi demle nmi ay kokus u a rpt. (S. Soysal 1979ye s. 182). n ce pi r i n scak
tu z l u suda ha lana rak s z l r, son ra i i n e a z te reya kona rak demle n i rd i. (S. Soysal 1979ye s. 108). Kr. demlik .

[1226/1512] s. 33). de l i f i ek /de l i f i ek deli men ve atak: B u ge ce yatd m z od a n n pe n ce res i n e h a r i cde n


t rmanmak c r et i n e k a da r va r r. Byl e de l i f i ek g rmedim! (H.R. Grpnar 1332 s. 177). de l i o l

delirmek, ldrmak; ok sinirlenmek: De l olm du r. B iym rist na i l ed ! (Ferec 855/1451 v. 215b). aka kaplmak: K z bu e nd mla r g r b del o ld. (Ferec 855/1451 v. 15b). del i Raz iye hoppa (kadn veya kz), ahs adnn bir appellativumda kullanlmas iin b. Abbs yolc u : Anas da yleydi. Hl da yledi r, o del i Ra z iye l i i b rakmad. (N. Meri 1957 s. 38). EO. del tiril ok fkeli, kzgn: n bende n atama h a be r v rd i l e r, del t i ri l im i . (Ferec 855/1451 v. 45b). delk /del i k I (sfat) delinmi, delikli < del + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan i k eki, b. ak I . Oldem h a s y rc de l k tah t ayi le bi r k a c
k a z u k get rd i. De l k l tah t ayi l e k i da rak d u r k a k d . (Ferec 855/1451 v. 238b). del ik de ik delik dolu TS

dem IV soluk, nefes < Fa. dam a.m. Ekseriya u tbirlerde: dem ek solumak; kuurmak (gvercin hakknda) (Fa. dam ka dan a.m.): Se r e l e r i n
c v lt la r, g ve rc i n ve k um ru la r n dem ekme le ri , na r yaprakla r ndan bt n semte yayl r. (B. Arpad 1974 s.

129). O. demi se rd et derin bir ah ekmek (kr. Fa dami sard a cold sigh, a sigh of despair F. Steingass 1930 s. 584): b r demi se rd d b,
gz i nd e n k a n ak dub, mah z n u ma b n t a ra ge ldi. (Ferec 855/1451 v. 118b). EO. dem u r solumak,

1067.

De l i k de ik k a lbmi du rmayub ld resiye

d a rblayo rsu n. (H.R. Grpnar 1340c s. 358). Yasakla r pe pe e geld i, ama yasakla r kahve t i ryaki le ri n i artt rmaktan ba ka i e ya ramad. Son u ta da del ik de ik olmu yasak kald r ld . (H. Akdo an 1998 s. 17). Kr. rlak plak

nefes almak (Fa. dam zadan a.m.):

Heybetde n h c fe riyde n z e h r es i yo idi k im dem u rayd y k a dem dep redeyidi. (Ferec 855/1451 v. 187b). dem u r /d em vu r konu mak; (bir eyden) bahsetmek: B e n h e r dem g r rem, h n c ig e r y uda ram, dem u rmazam. (Ferec 855/1451 v. 74b). D st l um u zdan dem u rd u . A ndan f ri o ld u , ot u rd u , bi z i istemed . (Ferec 855/1451 v. 29a). Baka sentaktikle: O l et r f u p di h la r ... tem met k um demin u r u r la rd .

delk /del i k II (isim) dar kk aklk < del k /de l ik I. Fiilden nomen concretum yapan ( )k iin b. acuk /ac k I . G rd i k i a ac a rd nda bi r da ra uk de l k va r, andan b u h r k a r. (Ferec 855/1451 v. 93a).
A ndan bi r de l ik e l i n e g i rd i. O l del ge s rtdi. B i ra z bal k e l i nd e s rt nd i. (Ferec 855/1451 v. 227a). AD. del i k d rs k /de l ik de rs ik delikler DS 1412: Hi de l i i d rs , peesi o lmayan y re imi n dibi n i b u ca n A l la h bi l i r. (EbBekir H zm 1326y s. 194). stte ba ta ne va rsa, on la r n de l i i n i di rse i n i uyg u n ca yamam t la r. (M. Makal 1957k s. 31).

(Ferec 855/1451 v. 107a; anladma gre bana k olduklarndan bahsederler). BSTT.: Bo r u


de i l, bu h e ri f i o l u Epik r d e n, i e ro ndan vu r uyo rd u . (O.C. Kaygl 1939 s. 62). dem

delkanlu /del i kanl scakkanl; ergin, erkek gen Meninski 1680 II, 2130 < del /d e l i ve k a n l u /kan l . Kendisini takip eden isim olmadan isim gibi kullanlan bu trden dier misaller iin b. atl u . Y z bu l cak o i eyle r o l del k a n l u sa a. (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 22). Ayak d a la ruma d dm ki:
B i r de rl e r, c m lem z de l i k a n l u di lbe r e l eb l e r z . l ib ece r s yesi nde ot u ra n h a n um bi z i bege n b naz a r tdi. (Al Azz 1268 s. 211). bu rc nda, k n n s n n ve ye na ris o n yedi n c i g n ... (Sel nik 1989 [1599] II, 433).

Del v Kova burcu, Aquarius < Ar. dalw kova. G n e d e lv

dem V zaman, an, lahza; a, mevsim < Fa. dam a.m. Demi nde k a mak dah e rl i kde nd r. (V. zbudak 1936a [1466] no. 514). Ge n l i k demle ri nd e n t utt u rd u. (S.M. Alus 1933p s. 141). Fiilsfatl (participium) zaman zarfnda: M n z a ra d b l ib geld g dem be n o l yigidi ef at dise rem. (Ferec 855/1451 v. 134b). Ald la r k a l ay g n d o du dem. (Enver 192829 [869/1464] s. 30). tam zaman, muayyen an, frsat: Demid r k im g reym n eyl e rs i n . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 148). Endiy e i c n d meng r olacak dem deg l. (Ferec 855/1451 v. 41b). O. demi nak d hazr para (fakat Fa. dami nak d ready (as dinner) F. Steingass 1930 s. 534: Ege r demi nak d
iste rse C iypu ra bi r k a c yk k um dutu v re l m, t ci r n e vaz i l e vars u n, ok as s get rs n . (Ferec

dem I kan; kadnn aybanda kaybettii kan < Ar. dam a.m. (/dm / kknden) K a nk meyyitde k a nk dem h e l ld r? M h vu mela h c ige r u dalah . (Ferec 855/1451 v. 137a). K m ldandk a a z ndan dem geldi. O n u n i i n byl e dmd z yat ryo r u z. (E.E. Talu 1935 s. 61). B e l i n e yedi i tekme le r i l e oc u u n u d rd . De re l e r g ibi dem geldi. (H.R. Grpnar 1339 s. 512).

855/1451 v. 240a). dem old k i zamanlar oldu, bzan: Dem oldu k i a abe im ke ndi n i ib ede r g ib i old u. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 45). dem tut tempo tutmak: B i r ka ev tede bi r tavuk g daklayor,
bi r ho ro z da ona yardm ediyo r, sank i o na dem tut uyo r.

(M.. Esendal 1958 II, 192). O. dem gz ya < Ar. dam a.m. (/dm / kknden). G z m,
g l m y te r k um n i n , | Ki bi r i dem ol ubdu r, bi r is i

519

( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 108; ikinci dem ah).


dem.

O. demdeme homurdanma, mrldanma < Ar. damdama a.m., ses taklidi kelimelerden (/dmdm / kknden).
Avratu h c re i h s s na ge lmi . B i z m demdemem z i itmi . K a pu yaru ndan bak a r, h l i g r r.

O. demadem her an, her zaman < Fa. dam dam a.m. [dam zaman, an ve Fa. ift tbirlerde sk sk kullanlan ba, b. be rabe r I . eb u r z R m l i
se r h a dl e ri nde ya ra rl k la r db dem dem k l c nda n k a n d a mlayan mc h idl e ri a maz la r. (l 1975 [1599]

(Ferec

855/1451 v. 110a). deme a may, inanma may bildiren nida < de fiilinin menfi, olumsuz emir hali. Etme! Deme Al la h a k na! Alus 1944 s. 182). demed, b. demet . demek mnasna gelmek < de fiilinin masdar. B u g n d nya demek, be e riyet demek, Ga rp demekti. (H.C. Yaln 1935 s. 86). Sana n isbetl e bi r k o ca k a r demekim. (H.R. Grpnar 1927n s. 158). B u c iv r
i n b yk ve ma m r bi r ky demek olan H a san B e l iy i h a r beye evi rmek i n n e l e r l z m old u u n u d n yo rd um. (Ah m ed erf 1326 s. 279).

s. 135). demago g halkn duygularn kamlayarak oylarn avlamaya alan kimse < Fr. dmagogue a.m. EYun. (d mag gs) halk lideri [ (d mos) halk ve (g) obanlk etmek]. N e
va r k i b u A nka ra n ive rs it esi i l e Atat rk g e l e n e i n i y r tme ve Y c e l e, bakan l a, ke ndi fak lt emi z e ka r d manl k y r te n pa rt i i i ve di i demagogla r n daha ok gz n e batar o lduk. (N. Berkes 1997 s. 158).

Vay can na! g ibi hay ret l e r gste riyo rd um amma, kend i h esabma, bu martavalla r n bi ri n e i na nmyo rd um. (S.M.

demagoji demagogun yapt i < Fr. dmagogie a.m. Fr. i eki iin b. afaz i . D n K u r u ltayda h ep on u 102). Fa ist d nya g r n temsi l ede n demagoj i l e r e
yap

d n yo rd um: N i i n f i k i r adamla r a ras nda bi le bi r t rl demagoj ide n ka namyo ru z ? (F.R. Atay 1952 s. ve barbarl k la ra kar vaz iyet alm , mcadel eye gi ri mi bu l u n uyo r la r. (Buryan - Gnyol 1975 s. 24). demagoj i yapt n diye ge i rd i i nde n.

demagogca konu mak: S ha yi demagoj i (A. mit 1993 s. 110).

O. demenhur Demenhur ehrine ait; kymetli bir kuma cinsi < Ar. Daman h r Msrda birka ehrin ad < Eski Msr dili T imi n h u r Horusun ehri, + isimden sfat yapan eki. O l sa r yla r n e f s
pe rde le r i l e z e nb u r , lat f mi h a ddel e r i l e bez edi. (Ferec 855/1451 v. 93b). deme n h r

AD. deman et bir yeri veya bir hayvan, ondan faydalanmak iin, geici olarak tutmak DS 1415 < Ar. d a m n a.m. A. Tietze 1958 no. 122. Ar. /d / iin b.
adale

O. demar yoketme, mahvetme < Ar. dam r a.m. B u n ca (Ferec 855/1451 v. 136b). O.

demet/demed deste TS 1071, Meninski 1680 II, 2137 < Yun. (de mti) a.m. G. Meyer 1893 s. 58. B e n bi r demet mor men ek e olsu n get i remedim sana. (Nzm Hikmet 1930 s. 30). (Yankesiciler argosu) paralar: Arkadan sk t ra n n c ah s ik i pa rma
i l e c epte bu l u na n demet diye isimle nd i rd ik l e r i pa ray al r. (Y. Ertun 1982 s. 10).

y ldu r k i h a t k rl ig i l e e h z del e rde n dem r gt r rs i n .

dembedem zaman zaman, her zaman, mtemadiyen < Fa. dam badam a.m. < Fa. dam ba dam a.m. [dam zaman, an ve ift tbirlerde sk sk grlen Fa. dativus hali neki, b. be I ]. He r
h i r f et u s n at dembedem kem lde, ve ma ri fet u kem l u fa z l et n ede n k i s atbes at zev lde ola? (l 1982

O. demevan bir eit mermer < Kuzey ran daki Dam vand da ndan, R. Dankoff 1991 s. 30. demev i (eski bir inana gre) kan mizal < dem I isminden sfat. AD. d mi deil mi DS 1416. Ca n m, bi n ik h demi alt ta raf ... N e vakit olsa ede ri z. (S. Kocagz 1954 s. 17). O. dem ... dem ... gh ... gh ... < Fa. dam an, zaman + . bir. Dem suy b u la ndu rd um, icdm, dem otcu aza otladum, dem uy dum. (Ferec 855/1451 v. 112b). demin az nce Meninski 1680 II, 2144 < ET. tmi n ok yaknda Clauson 1972 s. 507. Yan i, nas l a n lataym, demi nde n be ri , daha ok seviyorum se n i. (S. Soysal 1979ye s. 126). demi nc ek a.m. (-cek eki iin b. ancak ) : Falta gibi a lm , kan ana g z l e ri nde h l
demi nc ekk i g r l yo rd u. Me ryem: Ya demi nc ekk i tahmi n i n do ruysa, ya dokto r g nde rd iyse?... (. Altan 1965m s. 88). demi nc ekte n be ri a.m.: M e ry em: Demi n cekte n be r i bana da byle tak l p du r uyo r. (. Altan 1965m s. 65). demi nde n a.m. ko rk u la r n n ka l nt la r

[1581] II, 176). AD. dembel /BSTT. tembel b.m. (alkan n aksi) < Fa. tanbal /tambal a.m. /nb / /mb / geli mesi iin b. ambar . K r Abbas heme n al nd : Y etmi y l l k m rmde kimse bana dembel demedi u la! (F. Baykurt 1967k s. 127). AD. dembelek basit bir alg, dmbelek Reat Enis 1944 s. 295 < Fa. danbal /dambal a.m. + ek kltme eki, kr. gl ek . N ede n son ra bi r de nbe l ek sesi ve ka k k rday i l e ke nd i n e ge lmi ti. (Re at Enis 1944 s. 72). O. dembeste dilsiz, nutku tutulmu < Fa. dambasta a.m. [dam nefes ve basta bal, kilitlenmi ]. Fa. (i )de /te iin b. afe rid e . C ev b v remedi, dembeste k a ld. (Ferec 855/1451 v. 135b). El ayak dutmaz old pes souk d an, | K a mumu z k a ld dembeste, f r tdan. (Z af 1950 [1555] s. 148).

(Halikarnas Balks 1955 s. 184).

Ablativus haliyle yaplan zarflar iin b. amazdan . : Demi nde n se n bana acya rak o tek l i ray ve reydi n z ekt ye ri n e ge e r, A l la h da sana me rhamet ede rdi. (H.R. Grpnar 1943m s. 69).

demir, b.

520

temre

demi r, b. dem r . demi r ba devlet messeselerinde bulunulan eya ve kaytl olduklar sicil < belki Fa. h z i rb her zaman hazr, hep yerinde kelimesinden bir halk etimolojisi. Fa re l e r i sopa i l e kovaladm. Kedi le r i

AD. demke II semaverin stnde demli in konulduu ksm DS 1418 < dem III + Fa. ka eken, tayan (b. abke ). deml i k I/AD. del mi k ayn demlendii kap DS 1415 < dem III + isimden, filn eye veya i e mahsus mnasnda nomen concretum veya nomen instrumenti yapan l i k eki, b. ahfadiyel ik . kinci varyant metateze uram tr, b. alb z . Ate le r
yan yo r, su la r fok u rd uyo r, beyaz porse l e n deml ik l e rd e ayla r koyu la yo r. (N. Gngr 1942 s. 56).

atamazdm. den ek l e al nd i i n demi rba a kaytl id i l e r. (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 27). Demi rba a 410 ku r u tan yazdk b u n la r , Demek ki c i lt l e r 4 0 0 k u r u . 1 0 ku r u l uk k itaba 400 k u r u l u k c i lt! (F. Baykurt 1969 s.

109). her zaman bir yerde bulunan birisi: (Kemal Bekir 1961 s. 7). demi r g rat, b. demik rat . demi rhind i, b. damarh i nd i.

Bi r lokantada, demi rba olan ga rson sevimlid i r, alakgn l l d r, i i n i bi l i r, adam n c i e ri n i ok u r.

deml i k II, b i r deml i e bir an iin, ksa bir mddet iin tbirinde < dem V + nomen abstractum yapan l k eki, b. a r l k . B i r deml ige a la alar, andan va rub
bayra alar, | Se n i u k u ra gm b t z dn e l e r g l e g l e.

(M.. Yaltkaya 1934 s. 156). demode modas gemi < Fr. dmod a.m. Fr.den giren sonu vurgulu - ile biten isim/sfat iin b. abandon e 1 . B u i k ve K raysle r i nd e n t ut ta en k l st r, demode

O. demi r kapan mknats Meninski 1680 II, 2138, 3611 < demi r ve kap fiilinin an l fiilsfat. O. demi r kaz k kutup yldz R. Dankoff 1991 s. 30 < a. tem r k a z u k a.m A. Pavet de Courteille 1972 s. 217.
B u im l kevkebi n d ut ak l u a | Kim dem r k a z k da d r Et r k a a. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 27).

Fo rda kadar b i r s r taksi n i n s ra la nd kald r mdan ge e rk e n. (Re at Enis 1933 s. 89). Sara rm defte rl e rd e n sz etmeyi de baya ve demode bu l uyo r, ama on la r kokla rk e n a l yo rd um. (M. Mungan 1996 s.

demi r k rat Demokrat partisi zs < yeni kurulmu Demokrat Partisinin ad halk aznda ve bilhassa taraftarlar aznda demir kr at partisi olarak tefsir edilirdi. Kyl l e ri n bi l e demi rk rat sz a z ndan d myo rdu. (M.K. Su 1951 s. 47). On y l
demokrat .

278). demo gra f i nfusbilim < Fr. dmog raph i e a.m. [EYun. (d 'mos) halk ve (grfein) yazmak]. Fr. i eki iin b. afaz i . demo k ra s i b.m. (bir devlet idaresi sistemi) < Fr. dmoc rac i e a.m. [EYun. (d 'mos) halk (kratin) hkm srmek]. Fr. i eki iin b. afaz i . ng i l te re demok rasisi n i n be n z e ri n i k u rma a
yetki l i, ha z r o ld u um u z hakk nda meydan la rda n ut u k la r ek i l eb i l i r. Hi bi ris i ge r e e uymaz ama, sz n etmek mmk nd r. (. Tarus 1951 s. 296).

boyu n ca bi zde n ke re rey istemiye ge le n demi rg rat bi z im gl k u rta rd m ? (F. Erdin 1973 s. 109). Kr.

demi r k r /demi r k r siyah ve beyaz tylerin kark olmasndan ileri gelen bir at donu < demi r ve k r. Himmet avu u n i te demi r k r ... (Kemal Tahir 1955s s. 107). AD. demi r o k namuslu, hilesiz (?) < ?? ng i l i z g ra l la r
menc i l iste, bi r ib i ri l e r iy le dala rla r; d a r k n ca kolko la ge ze rl e r. O h esap, be n de gayet demi rok m cadel e ede rim. He r i ak a k, kapal i yok bende! (F. Baykurt

demo k rat demokrasi taraftar; Demokrat Partisi zs < Fr. dmoc rate a.m. [EYun. (d 'mos) halk ve (kratin) hkm srmek]. (halk dili demi r k r at ) Kim diyecek, ye n i part i l e r. K im ki la n
on la r? Demi rk rat la r. Hay old u umu n. (M. zg 1992 s. 71). k rat na k u rba n

1961o s. 117). sim olarak ??: G z, bi re r demi rok gayfas yap! dedi kars na. (a.e. s. 211). Ba ka kaynaklarda bulunamad. demi r y o l /demi r y o l u b.m. (tren hatt veya zerinde ileyen vastalar) < tren iin raylarla demirden bir yol yaplr, bu ayn zaman Fr. c h emi n de fe r in tercmesi; zamanla bundan demiryolu, yni bir izafet terkibi oluyor. Buna benzer bir geli me iin kr. ms. pe nc e nbi h g n pe r embe g n . B u ma m m ve
ya mu rl u z u lmet i h a z n i i nde gh u b gh t im r yol fe n r la r nda n bi r i ve y bi r k a s lak te bcek le r i g ib i k a yo rdu. (Cen b ah beddn 1335 s. 225). Ert esi g n s a b h l eyi n t im r yol mevk i i nd e d o la mak d a idim.

demo k ratik demokrata (idare), demokrasiye yakr tarzda < Fr. dmoc ratiq u e a.m. [dmoc rate + isimden sfat yapan iq ue eki < EYun. iks , b. Ad riatik ].
imdi demok ratik d z e n e i na nm la r n, demokratik d z e nde n memlekette faydalar uman la r n d u r um u daha g l e ti. (Ya ar Kemal 1980 s. 135). ivit s re ke n e g emi .

AD. demre paslanm (?) < dem re i .


saban n n b u r n u na demre bir

bak r

(A.

Caferolu 1940 s. 137). Demre Antalya vilyetinde bir ky < Yun. (ta Mra) a.m., asl mnas gzel kokulu yalar D.J. Georgacas 1971n s. 110. AD.demre /demre i /temre /temre i /temr i ye/ temre bir cild hastal , temriye, egzama DS 1419, TS 107273, Meninski 1680 II, 2139 < ET. tem reg a.m. Clauson 1972 s. 509. Ge l, bi r daha koklayaym sa n n tem resi n i. (M. Gler 1990 s. 180).

(H.Z. Uaklgil 1307 s. 138). O. demke I bir gvercin veya kumru cinsi R. Dankoff 1991 s. 30 < Fa. damka ah eken (Fa. ka iin b. abke ), kr. dem IV.

demren

521

dengdenk

EO. demren ok ucu TS 107374, Meninski 1680 II, 2139 < ET. tem rg e n a.m. Clauson 1972 s. 509. Dem re n l ok la r at l ub c i ge rl e re g e b ... (Oruc b. dil 1343/1925 s. 62). O. demsaz samimi; samimi dost < Fa. dams z a.m. [dam soluk, teneffs ve s z eden, yni bir arada teneffs eden] O ldem ol dems z yig it Ma ns ra e l l i mis k l k z l alt u n v rd i. (Ferec 855/1451 v. 92a). ahengli: K u la r mu h t e l i f v z i l e n ev y dems z s a h r ya kemi mi le r. (Ferec 855/1451 v. 55a). demr /demi r b.m. (bilinen maden) < ET. t emi r a.m. Clauson 1972 s. 508. D v r se ng i h r dan idi, k a pus dem rde n id i. (Ferec 855/1451 v. 47a). Demirden yaplm birok eylere ksaca demi r denir, ms.
gemi demi r i: B i r kampana ald. Gemi demi r al yo rd u.

kpekle rde de n edi i art l re f l eks den eyi bu ve bu n la r bi z im i nsan la rm z. (B. Uzuner 1997 s. 27). Kend im siga ray b rakamam ama, b rakan la ra byk bi r hay ran l k duyarm; b rakmay ka ke z den edim. (M. Urgan 1998 s.

47). tadna bakmak: N iyaz i a n la r araptan, bi r den esi n h e l e! (R. Ilgaz 1991r s. 25). AD. denes (dene DS 1422) alak, namussuz THASDD 416 < Ar. (Suriye dial.) de n es pis (kimse) A. B arthlemy 1935 s. 251, A. Tietze 1958 no. 68. deng/teng/tek /denk I yk hayvann karlkl sa ve sol yanlarna aslan paralarn bir tanesi TS 1062, Meninski 1680 II < J. Deny 1921 no. 930 a gre tek biricik kelimesinden, fakat G. Doerfer 1965 II, no. 941e gre EFa. aslndan olan Fa. dang a.m. Clauson 1972 mna itibariyle yakn olan ET. te ayn a rlkta kelimesinden bahsederken Doerferin dncesini biraz tereddtle kabul ediyor, yalnz ET. kelime iin Doerferin mmkn grd ince asln reddediyor. TT.ne yalnz kenardan dokunan bu meseleye giremediimiz iin kelimenin iki mnasn burada iki mstakil kelime gibi ayr ayr ele alyoruz. Halbuki at ve deve yknn, kta ticaretinde oynad byk rol nazar itibare alarak EFa. kelimenin pek erken yaylm olmasn ve muvazene mefhumunun ondan km olabileceini (kr. Ar. idl di l ) hi de imknsz grmyoruz. Bylece TT.deki de ng /t e ng kelimesi Fa.dan alnan bir Rckwanderer oluyor. B i r a zdan k a mu o l
uyan uk la r | A r u l na o ld la r t a n uk la r | K i k imse eke r amad te ng i n , | K z l g ld r k i h samad re n g i n. (Fah r 1974 [1367] s. 434 no. 364243). Ve b dem i i nd e n h e r uval na k i bi r de ng ola d rde r ak al n u r. (.L. Barkan 1943 [1548/955] s. 225).

(Sabahattin Ali 1947 s. 12); esirlerin ayak demiri:


B i r tah t z e r i nde bi r g z e l k z be nd l yatu r, boyn nda u l, aya nda dem r. (Ferec 855/1451 v. 41b); zrh: B u la r b u szdeyike n siy h k a ge ldi, dem re a rk o lm . (Ferec 855/1451 v. 64a). ok sert olan ey demi r

olur, demire benzetilir, ms. demi r l ebl ebi etin i, baarlmas ok g olan vazife: Ge r i psem
gibi d dg m m z esi n k ebkebid r, L k di k o yu rmaz kimse, dem r l ebl ebid r. (Z t 1967 [16.yy.n ilk

yars] I, 398). demr k a z k , b. demi rkaz k. AD. den hububat DS 1420 < Fa. d n , Krt. dan a.m. A. Tietze 1969; kr. Az. dn a.m. den, b. dan III. den sylenmek < de fiilinin passivum hali, passivum da yapan ( )n eki iin b. ac n I . De n i r k i h l sa . (A. Aaolu 1982h s. 43). ad verilmek: Ma l m a,
kaak diye avc n n t f e i nde n k u rt u lm u ku la ra den i r.

Kr. deh . deng/teng/tek /denk II ayn arlkta olan < K.H. Mengese ve onu takiben G. Doerfer 1965 II, no. 941e gre inceden, fakat Clauson 1972 s. 511 bunu mmkn grmyor (bundan evvelki maddeye baknz). De ng i yok h s l b i r f it n e i c n. (Ender n F zl Beg 1286 s. 10). kfv: Eli f i n deng i de i l o it. (M. Ba aran 1992 s. 152153). AD. hiza: Ko tu K r Abbas. Dal la r na bebel e ri n u l la nd bi r d ut a ac n n de ng i nd e yeti ti Tah ri rat beye. (F. B aykurt 1967k s. 315). de nk ge l raslamak: Kocca
bi r ta d t ayakla r n n u c u na ... Ba na de nk ge lse, gitmi ti. (M. Ba aran 1992 s. 127). B i r bokl u a de nk ge ldik mi, emek de, para da ku ol up ua r. T u t tutabi l i rse n a rt k! (Tark Dursun K. 1966 s. 71).

(S.M. Alus 1944 s. 144). denaet alaklk, namertlik, kahpelik < Ar. dan a a.m. (/d n / kknden). B u casusl uk de naet i n i A ri f
Hmitten mit etmem. B u n u o lsa olsa Hasan Kmil yapm t r. (Fazl Necip 1930 s. 158).

O. denani r bir eski zaman altn paras olan dinarlar < Ar. dan n r a.m. (d n r kelimesinin oulu). Da ra
k d , de n n iy ri sayd, grd i, y z altm dan bi r eksk diyn rdu r. (Ferec 855/1451 v. 127b).

O. dendan di < Fa. dand n a.m. Lebi la l e ge r de nd n u ravu z , | O k n b i z bi l r z , c evh e r y z. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 148). denbelek, b. dembelek . dene dikkatle gzden geirmek, imtihan etmek TS 107880 < ET. de e a.m. [te denk + isimden fiil yapan a- /-e genilemesi, b. ada- I ] Clauson 1972 s. 516. G ey s namayn ca ve de emeyi n c e vmek ge rekme z idi. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 12).

O. deng III a m, akn < Fa. dang a.m. D a r ub k a mu old uk de ng u h a y r n. (Za f 1950 [1555] s. 151). deng IV, b. dan II. deng V, b. dang . O. dengdenk dengeli durumda, birbirine denk Meninski 1680 II, 2148 < Fa. dang dang a.m. Fa. a- iin b. be rabe r I . Eski bi l d- Nas r la rd r k im
Devl et imi z ik i alt y z y l l k eski devl etdi r d y te f h r

C ev mi a, mec mi a, h n ta, esv k a gi r rd i, h a lk u h l i n g r rd i, de e rd i, s o ra rd , teft ve tefah h us de rd i. (Ferec 855/1451 v. 71a). tecrbe etmek

Meninski 1680 II, 2112:

Bal

g ibi

Pavlov u n

dengbej

522

denli

kesb de rl e r. H a k k ki l- i Os m n i l e ve Mosk o va k ra l y la deng- -de nk l ik iddi sn de r bi r k a l n devletdi r. (Evliy eleb 1314 [17.yy.] II, 321).

855/1451 v. 28b).

Van gl de i l, Van de n i z i ylesi n e ge n i ki de n i zd e n ba kas yak maz. Zate n Van l la r da den i z diyo rla r. (Ya ar Kemal 1971bd s.

dengbej Krt k, saz airi < Krt. de ngbej a.m. K.K. Kurdoev 1960 s. 191 [de ng ses ve be j syleyen].
A rt k k u u h i kye le ri a n latyo rdu Sal i h, bi r eski zaman masalcs, destanc s, dengbe j g ibi. (Ya ar Kemal 1976

43). denizin dalgal hali:

B i r ik i d n u g n mtev l iye n h a yl i z t r bla r v r b mu h k em s a l nt la r db de i z t utmaduk az dem k a ld k i ak l la r ba la r nda ola. (A. Bombac 1946 s. 286). den i z de rya

s. 328). Eskide n, ok eskide n, u z u n k gec e l e ri nde, k sk

lambalar n p usl u camla rda tit rek lt la rla k p ra t ky kahve l e r i n e ge ce masalc la r, de ngbej l e r, kla r ge l i rl e rm i . (M. Mungan 1996 s. 121).

bir yerin (ms. pencerenin) manzarasn dolduran deniz (allitrationlu iki sinonimden ibaret asyndtique terkib): z i n ve r, bi r g ec ec i k

EO. dengde kfv, denk TS 1073 < deng II + de ortaklk eki, b. ada 1. AD. dengel dzelmek, iyile mek DS 1423 < de ng + sfattan filn hale gelmek mnasnda fiil yapan e l geni lemesi, kr. azal, ge n c e l . Ba ha rd r; e rk ek
e ekl e r ip l e ri k r p ha rman ye rl e r i nde ka nc k la r kovalamaktad rla r. B i r de fa ipi k ra n, e n az bi r ay denge l ip d z e l emiyecek, yoku u kamyacak, odu n u ta yamyacakt r. (F. Baykurt 1955 s. 50).

olsu n b i z e gt rey im. De n i z de rya gr r, hava al r, y re i f e ra h la n r, y z n e re n k ge l i r. (S.M. Alus 1944

s. 179). de i z g ib i ucsuz bucaksz: n M s ra y ti di, g rdi k i bi r de i z g ib i e h e rd r. (Ferec 855/1451 v. 92a). denizalt suya batabilen harb gemisi < O. tahte lbah i r kelimesinin tercmesi. de n i z ve alt kelimelerinden terkib, fakat terkib vasfn kaybetmitir, kr. ayakkab, kahvalt . Bu tr kelime birleimleri iin b. acabola /acabu la . B i r k k
devlet d n n k i ke nd i n i ko rumak i i n k u r u ndan de i l sevgide n, toptan de i l ka rde l ikte n, ... de n i za lt dan de i l kayktan ve bal ktan, ha rpte n de i l bayramdan si l h la rla mce h h e z o ls u n. (S.F. Abasyank 1953d s. 4).

AD. dengelt dzeltmek; tama mla mak DS 1423 < denge l fiilinin causativum hali. B i rd e n pa ra
toplanaca n d nd me r A l i. Topla topla, ta ma c ret i n i n eksi i n i de ng e lt! (F. Baykurt 1982 s. 172).

AD. dengeser sersem, dengesiz DS 1423 < Fa. *dangsa r a.m. [dang akn ve sar ba, kafa.]; kr. Az. dngsr a.m. deni hain, alak (kimse) < Ar. dan y a.m. (/d ny / kknden,1a2 3 kalb iin b. acb . ) K z vu ek bi r h u z r nda ol i n i , o l de n ge ld i, da v tdi. (Ferec 855/1451 v. 175b). deni l denmek < de fiilinin passivum hali olan de n ikinci bir passivum haline konarak kuvvetlendirilmi tir, kr. ba lan l . Daha oc uk

deniz deniz renginde < den i z + renk sfatlarnda ok defa grlen eki, kr. jemgr, l imon i . Ah m ed R sim 1328 s. 36da bir nadir renk isimleri listesinde zikredilir (izahatsz). Denizl i Anadoluda bir ehir ve vilyet ismi < eski O. kaynaklarda ehrin ad Do u z l u diye gsterilir. De n i z l i h o ro z u tn ok uzatmakla me hur olan bir horoz cinsi: Kom u n u n bah esi nd ek i D e n i z l i
ho ro z u u z u n u z u n t e re k o rtal n n habe r ve ri n c e, d ekten f r lad, giyi nd i. (E.E. Talu 1935 s. 85).

denk, b. deng . denkle ti r denk hale getirmek: (paray) gerekli miktara getirmek < deng vs. + isim veya sfattan filn hale getirme mnasnda fiil yapan l e ti r genilemesi. Yaz n atla rla bi rl i kte ah r la rda,
fayton la r n i i nd e yatp kalka rak bi rka y zb i n l i ra denk l e ti r i r l e r. (N. Gngr 1992 s. 13). D n paras n da de nk l e ti rd ik miydi i i bit i re ce i z . Sh e ratonda olsu n istiyo ru z . (. Aral 1997 s. 93).

den i l e c ek ya ta olan h re t, ik i se n e, n e kocas n n emri nde n, n e de kapdan d a r kmam . (S.M. Alus

1944 s. 175). filn ad verilen, fakat bu ada lyk olduu pheli olan: Ku z um Re ha B ey, bu Fe rid u n den i l e n kat r be nde n n e istiyo r? (O.C. Kaygl 1939 s. 252). adn aza almak istemedi im: Be n rak den i l e n eyden n e f ret ede r im. (S.M. Alus 1944 s. 84). den i lme z tarif edilemez: Ekl u rb i b i nt i h la r bi r de re ceded r k i d n i lme z. (l 1975 [1599] s. 127).
Eh y ne n diy r Yeme ne ve H a be e k u l yaz lmak k s s a s R m l e re bi r be l y az md r k i d n i lme z. (a.e. s. 130).

AD. deni dei mek < de i fiilinin varyant; degi *de i den i , kr. den ik , ge i r g e n i r , yksek *y sek *y sek y nsek . Devi r iy i ce de n i mi . (K. B ilbaar 1961 s. 129). deni men, b. dan man . AD. deni t i r deitirmek DS 1424 < den i fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . F rsatt r deyip gz m
cama uydu rd um ve resimle r i de n i t i re de n i t i re sey re daldm . (A. Nesin 1965 s. 62).

EO. de le, yalnz h a be r de l e haber sormak, haber toplamak, tecesss etmek < ET. te l e denklemek, kyaslamak Clauson 1972 s. 521 522. sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla . B u et r fa h a be r de l emege gide n k i i l e r o n d rt ayda ge ldi l e r. (Ferec 855/1451 v. 145a). S a br k a lmad,
az n n mel ik i nde n av bah nesi n e dest r di l ed i, Ki m r yol nda h a be r de l emege, di l emege y z d utd. (Ferec

855/1451 v. 42b). B i r h a be rl e r de l ey rek. (Meh m ed 1965 [1398] no. 2657). AD. denl i uslu, terbiyeli, doru, namuslu (kimse) DS 1426 < densi z kelimesinin aksi, bir backformation misali, kr. h rs z h r l , isimden zellikle sfat yapan l i eki iin b. adamak l l 2.

EO. de iz/BSTT. deniz b.m. (byk su birikintisi) < ET. te i z a.m. M u h t de i z i nd e bi r ce z iy re va rdu r. (Ferec

del

523

depegen

EO. de l I kadar (boy, arlk vs. iin), gibi TS 108486, R. Dankoff 1991 s. 30 < ET. te l i g a.m. Clauson 1972 s. 520, isimden zellikle sfat yapan l i eki iin b. 2 adamakl l . Boyn ndan bi r bo mak ald, c riyeye v rd i. O n d ne kek l ik yumu rdas de l i n c s i va ridi. (Ferec 855/1451 v. 95a). Kelimeden evvel zamir bulunursa, o da nominativus halinde olur: B e n
ma ribden o bu a degi n o bu de l i -i c n mi ge ld m? (Ferec 855/1451 v. 39a). Kelimeyi de n l i eklinde

tekrar dirilten BSTT. ise, teki postpositionlarda olduu gibi genetivus hali kullanlr: mm N i n em
den l i cme rt de i lmi em demek. On u n de n l i cme rt olsaydm ... (A. A ao lu 1980 s. 111).

(Ferec 855/1451 v. 246b). (at) zengi ile drtmek, harekete getirmek, koturmak: At n depdi, ken rdan de i z e g i rd i. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 168). saldrmak, hcum etmek (belki yalnz atl hakknda): n g e ldi, h l i bi ldi, Ki m r ce r is i n e depdi. (Ferec 855/1451 v. 42b). nksetmek, tazelenmek (hastalk hakknda) Esved bac n n do ma byme romati zmas m tepti? (S.M. Alus, Akam gaz. Ocak ay 1941). (bir eyin deerini anlamadan) onu geri evirmek: O bi r
dah b te r bal a depeydi! bo a d o n ve ot u z d n r g et rd m. K a b l ey le, devl et i depme! (Ferec 855/1451 v. 119a). tepe tepe k u l la n

EO. de l II (dativus halinden sonra) kadar (zaman ve mesafe iin) < ET. te l i g : ma a te l ig ben gibi, benim kadar, fakat zaman ve mesafe iin deil. Ol g n rteye de l k a ydda ol ub ... (V.L. Mnage 1976 s. 319). Ge nd l e r i ba ndan aya a de l l t i h a rb e msta rak o l ub ... (a.e. s. 320). sek e de l se rp i nd s i ge l r. (Ta l k -zde 1983 [1596] s. 155). de l gec, b. EO. de l ge . EO. de sz /BSTT. dens iz mnasebetsiz, yakksz, saygsz TS 1086, Meninski 1680 II, 2107 < ET. te si z a.m. [te denk + si z privativum eki, b. adsuz /ads z ]. mark o c uk la r g ibi bi r de nsi z l i k yapma ! (H.R. Grpnar 1933ke s. 2526). Yalan bu, yaland r a am. Be n byle de ns i z l i k yapmam. (A. Kutlu 1995 s. 137). AD. den i k dei doku < de n i + fiilden eskiden nomen actionis yapan ik eki, b. al k II . Ortadaki nlnn d mesi iin kr. yum ak . B u n na r o rada de ik
yapdla r. at r la r obana v rdi, ge nd i de ge i l e ri ald.

saknmadan, ypranmasndan korkmadan hoyrata kullanmak: Yedi k z m n yedisi nde n bi r


tan esi n i se e rs i n; sana ve r i r im, del i kan l . Tepe tepe ku l la n! (S.F. Abasyank 1944me s. 54).

depar yola k, azimet, kalk < Fr. dpa rt a.m. [d ayrlarak ve pa rt i r gitmek]. Fr. zerinden alnm spor terimleri iin b. abandone . Asiye ye do ru, ye rde n depa ra kalkacakm gibi di z vu rd u. (L. Erbil 1985 s. 234). (futbol tabirlerinden) maa daha girmemi yedek oyuncunun, girme e hazrlanarak snmak iin ksa mesafe hzl koulara kalkmas: Zafe r yan ta rafta ksa depa rla rla
s nma ha reket l e ri yapyo r. B e l l i k i bi ra zdan oyu na gi re c ek. (A. Yurdakul 1989 s. 133).

depderin ok derin < de ri n + reduplication + /p / tezat nsz, b. apak . te o zaman bi rde nb i re ka rn n duydu. Depde ri nd i. Ta dipte bi r ta ... Eve ko tu. (A. zyalner 1960 s. 58). AD. depe/BSTT. tepe (bir eyin) en st; kk da DS 1426, TS 108687, Meninski 1680 II, 2027 < ET. tp a.m. O l k ubbe n depesi a uk . (Ferec 855/1451 v. 194a). st, zeri: Ayaklar ndan bi r mit ra lyz
ya mu ru g emi , ye re u za n n ca tepesi nde bi r arapne l patlam t . (mer Seyfeddin 1943 s. 26). Son

(A. Caferolu 1945 s. 72). (Argo) denyo alk, kak, sersem, bn, budal Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 63, F. Devellio lu 1959 s. 79, H. Aktun 1990 s. 81 < Rom. de n i l deli A.G. Paspati 1870 s. 203 ? M.L. Wagner 1943 s. 28 kelimeyi BSTT. de n i ve t. degno ya balamay deniyor. S n f retmen i Pe r r i n ha n m, ru h hastas ve haf i f denyo oldu u ndan, ... (M. Kaan 1990 s. 12). deodo ran/deod o rant kt kokuyu bastran il < Fr. dodo rant a.m. [Lt. de gideren ve odo r koku].
stanbu l da ok l ks, ok temi z, deodo ra n l t uvalet l e r bu l u n uyo r. (O. Duru 1995 s. 73). ikinci varyant

kelimesi tepe olan izafetli yer adlarnda ok defa possessivum eki kaybolmutur, ms. G lt epe , Ma ltepe . ba : Yata a gi rd im, yo rgan tepeme ektim. (Orhan Kemal 1949b s. 47). Ba ka terkipler iin b.
tepe.

depe tepmek < depel e fiilinden backformation (dep e l e depe l e ). Kr. depek, depe n , depe . B ackformation iin b. abar . AD. depedenk tamamen e it DS 1427 < de nk + kuvvetlendirici ntak (rduplication + /p / tezat nsz; aradaki /e / iin kr. dped z, gepege n ). EO. depegen her zaman ok ifte atan (hayvan) < dep + fiilden filn eyi yapmak huyunda olan mnasnda sfat yapan ege n eki, kr. ge z ege n , ksege n .

yaznn tesirini gsterir, b. arp . Eray 1990 s. 92 s. 115).

S ra

s ra

deodo rant la r d i z i l iydi camdan tezgh la r n st nde.

(N.

deontol oji insaniyet vazifeleri bilgisi < Fr. do ntolog i e a.m. [Yun. (deont), mecburi ve (lgos) sz, haber, b. antolo j i ]. AD. dep / BSTT. tep tekmelemek; (hayvan) ifte atmak TS 109394 < ET. tep a.m. Clauson 1972 s. 435. G e ldi l e r, be n i depdi le r, uya rd la r. (Ferec 855/1451 v. 20b). ayaklarla inemek, bastrmak: K ki be n i bal l k d a bu lan bal k c be n i

BSTT.de fiilden agan genilemesiyle yaplm bir eyi ok veya det olarak yapmak anlamnda sfatlar (adjectivum habitualis) bulunmaktadr: ge eg e n , g l e e n hep glen, EO: K d h ub la r sevege n- id i (Kad genelde gzel kadnlardan holanrd (Ferec 855/1451 v. 15a). Sonradan tretilmi szcklerde de kullanlmaktadr: ola an st (<

depek

524

deperen

O. f evk a l de ). /g / sesi iki nl arasna geldii halde, beklenenin aksine ou zaman / /ye dnmyor. Esasen bir partisip olan agan genilemesi, -gan ekiyle (b. al nga n ) balantldr (J. Deny 1921 s. 569, J. Kornfilt 1998 s. 448-449 vb. agan ga n n ikincil bir formu sanmaktadrlar, T. Banguolu 1974 s. 229-230nun iddias ise tamamen temelsizdir). L. Johanson bugnk Trk dillerinde yaygn olan agan genilemesinin *-A e rg e n formundan km olup BSTT.de tek heceli fiil kklerinden sonra aynen korunduunu (k-ege n ), buna karn iki hecelilerinkinden sonra ise gan eklini aldn gstermektedir (do u rga n < *do u r-agan ), b. JohansonCsat 1998 s. 117, L. Johanson 1998 s. 145. A-E cildinde depege n, d ege n (b. p maddesinde) rnei bulunuyor.

ayruk y ri n e va rmad.

(Oruc b. dil 1343/1925 s. 61).

Kr. depen . EO. *depin II kesilmek: O rtal k depi nd i mi? Yo l la r kesi ld i mi? (Meninski 1680 II, 2026). Ba ka kaynaklarda bulunamad. deplas man (spor tbirlerinden) bir spor takmnn ma yapmak iin baka bir yere gitmesi < Fr. dplaceme nt a.m. [dplace r fiilinden me nt ekiyle nomen actionis, b. abonman ]. Fr. zerinden alnm spor terimleri iin b. abandone 2. deplek, b. debl ek . EO. depme tekme TS 109394, Meninski 1680 II, 2025 < dep + fiilden nomen actionis yapan me eki, b. budama . Hem ndem avrat vez iy r y re g i n e bi r depme i l e vu rd . (Ferec 855/1451 v. 243a). depo bir eyleri muhafaza etmek iin yaplm kab, oda, bina vs. < Fr. dpot a.m. [ < Lt. d p sit um konulmu, yatrlm ]. S uyu n kayna nda sa lam
bi r depo var. Demi r bo ru la r la su bu radan kasaban n seki z y z met re g n ey i n e kada r tatl bi r meyi l l e i n iyo r. (K.

AD. depek sapk DS 1427, yalnz de l i depek tbirinde, b. del i < *depe + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ik eki, b. ak I . EO. depele I yol tepmek, koturmak, seirtmek < dep + fiilden frequentativum fiili yapan e l e genilemesi, b. avkala . N g h h u h s do an
pe rv z de rke n g z l e rd e n yib ol u r. h o l c i h etde n mve z za u l h t r o l u r. D rt ya a m r ik rla r vas t a h a rla r seg i rd rl e r, atla r depel e r l e r, iste rl e r, bu l maz la r. (Ferec 855/1451 v. 130a).

depele II/BSTT. tepele ayaklar altnda ya da atnn ayaklar altnda ezmek TS 108889 < ET. tp l e ba na vurmak; (umumiyetle) vurmak, ldrmek. kinci mna belki dep /tep fiilinin tesirini gsterir, Clauson 1972 s. 441. D ra asa k o d la r, da il e depel edi l e r. (Ferec 855/1451 v. 68a). Mecazi mnada yenmek, alt etmek, stn gelmek: Be n i depel ed ! B e n b u n ca ge zdg mde n
mu r d ol id i k i ms fi r l e r a ras nda kes ret i esf ri l e imtiy z um ola. Pes sa yum abes imi . B e n o l eh r i g rmeyi n c e olmazam! (Ferec 855/1451 v. 244ab).

B ilbaar 1961 s. 29). Kr. deppoy . depozito gemi s i / kay (snger avcl tbirlerinden) dalglarn, o gn topladklar sngerleri braktklar yk teknesi < t. deposito depo < Lt. d p sit um konulmu , yatrlm .

EO. depele sava arak birbirini ldrmek TS 1090 < depel e II fiilinin ortaklk hali. EO. depen yry yapmak, saldrmak H. Vambry 1901 s. 160 < *tepe fiilinin reflexivum hali. Kr. tepi n . AD. depen st/tepen a a ba aa DS 1427 < depe /tepe + st /a a ; ikisi arasndaki / n / belki Hiatustilger (geri byle bir ey iin baka misal bulunamad). Ba rda tepe na a t ut up sallad. (A. Aao lu 1980d s. 100). EO. depere (al ) tepesine (vurmak) TS 1090 < depe + r e yn eki, b. ard rad n . K a s d db sald depe re pen esi n . (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3663). deperen, b. dep re n I. EO. depe tepi mek, birbirini tepmek < *depe fiilinin ortaklk hali. /i / > /a / deiimi iin b. bu rga - . Ol ya a bu ya a iti di, depe di. (Ferec 855/1451 v. 234b). Kr. depi /tepi . depik, b. depk . EO. depin I yry yapmak, saldrmak TS 109192 < dep fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ) . O bu k a s ra bi r depi n e l m. (Ferec 855/1451 v. 41b). He r alay kim k fi rde n sl ma depi nd i, ol alay

Avland ktan son ra ak am z e ri depoz ito kay na dn e r l e r. Yo rg u n dalg la r by k depoz ito kay nda yemekle r i n i ha z r, d ekle ri n i g ve rt ede se ri l i b u l u r la r. (Halikarnas Balks 1955 s. 221). El l i to n l u k ka rtal bu ru n l u t i ra nd i l depoz ito gemisi (2) i ft byk (3 ) sala rak nde u uyo rd u. (Halikarnas Balks 1969 s.

8). deppoy /debb o y (askerlik tabiri) bir eylerin sakland kapal yer < depo a.m. Bu tr nsz ikilemesi ihtiva eden dier misaller iin b. amman . Alt katta aske rl i k ubesi n i n deppoylari l e hapisha ne, st katta da resm dai re l e r va rd . (. Tarus 1950a s. 100). Be ya n n um u lmadk ya l l iyl e, sank i k la
debboyu n nde n bette bi r aske ri n akasz atk l i i nd e diki l iyo r. (F. Erdin 1973 s. 80).

AD. *deprem yer sarsnts, zelzele DS 1431 < ET. tep re sarsmak Clauson 1972 s. 443444 + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . ki l e ke r
bi rb i ri n e k a t l ub at aya alt ndan y r l e r panb uk g ib i at l ub dep rem deprem (veya debrem debrem) o l ub to z

(metinde yz) hav ya a ub g n e u l esi n i bas ub. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 6263; kelimemiz matbu metinde /dy rm / olduundan, dzeltiimiz sadece bir tekliftir). Kelime, z e l z e l e nin yerini tutmak iin yeniden diriltildi: S u basmam , dep rem ykmam bu ray. (B. Karasu 1995na s. 106). EO. depren I/deperen hareket etmek, kmldanmak TS 109597 < ET. tepre n a.m. Clauson 1972 s. 444 445. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II .
G r rem, he n z vaz tmemi o lan k a rn nda depre n r. (Ferec 855/1451 v. 213b). Gemi dah depe re nd i,

depren

525

deragu et

(Ferec 855/1451 v. 245a). isyan karmak: lemde r u e r r, f it n e l e r dah yay lma a


yol na va rd.

ba lad. zmi r o l depre nd i ve dah M e n te e o l dep re nd i. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 85). Mecazi

mnada kabarmak, kaynama a balamak: B i z i

ol h lde g rd i, ayret z e r i n e alebe eyl edi, re k i dep re nd i. (Ferec 855/1451 v. 112b).

O. depter defter R. Dankoff 1991 s. 31 < defte r kelimesindeki Trk dillerine yabanc olan /f / harfinin /p /ye dei mesi birok Trk dilinde grlr. Baka kelimelerdeki /f / sesleri de Anadolunun birok azlarnda /p / diye telaffuz edilir, ms. pavl ika, payton . BSTT.de de bunun izleri vardr, kr. kepe . AD. depk /depi k tekmeleme, tekme DS 142829, TS 1100 < ET. depig /depk a.m. Clauson 1972 s. 438 439 [dep + fiilden nomen actionis yapan k / i k eki, b. al k I I ]. Kr. Az. tpik a.m.: Yan nda dola u rk e n b bi depk savu rd u. (Z. Korkmaz 1994 s. 29). EO. depng eyerin altna konulan ii doldurulmu kee TS 1091 < depi n + fiilden nomen concretum yapan g eki (b. ag ), M. Rsnen 1969 s. 474. Ve bi r n i c e i ft eye r dep ng s i bu l nd . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 34). der I/BSTT. ter terlerken deriden dar szan tuzlu su TS 11001101, Meninski 1680 II, 2040 (Meninskiye gre onun zamannda ba harfi olarak /t / daha ok kullanlr) < ET. te r a.m. Clauson 1972 s. 528. K a r uda bi r y rde du rd , ba n i n e b rak d , de re a rk o ld . (Ferec 855/1451 v. 122b). Bir tedavi usul olarak: V h v h! Sesi nde
s tma var. T it re k, bo uk , de ri nde n ge l iyo r. T e re mi yatd ? (H.R. Grpnar 1341 s. 306). de rl e /t e rl e ter

EO. depren II (bir kimseye veya eye kar filn tarzda) tavr taknmak ve hareket etmek < dep re n I, fakat b. davra n I. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . Erl e r i n e h idmetde dah R m ye l e r g ib i depre nmeyb ... (l 1975 [1599] s. 114). Evz u ak v lde ve et v r u ef lde tem m mu r d
lat f l e ri n e muv fk dep re n i l b i n h i r f t a b m ig fla r na b d o lan ke l m n fe rc ma c r et ol u nmaya. (l 1982 [1581] II, 226).

depres i f (ruhbilimi) kkn, mutsuz < Fr. dp ressif a.m. (-if eki iin b. ak redit i f ). B e n k imde n koptumdu, ak amlar depresi f, manik ? (H. Yavuz 1992 s. 23). depres y on (ruhiyat terimlerinden) maraz bir vurdum duymazlk ve mitsizlik hali < Fr. dpressio n a.m. [Lt. depressus bastrlm , de aa ve p reme re bastrmak, sktrmak]. -syon eki iin b. abe rasyon ]. . depre /deb re kmldanmak (ekseriya hisler hakknda) TS 1097 < ET. tep re a.m. Clauson 1972 s. 445. Ortaklk (cooperativum) hali yapan -( ) iin b. a la - . n d u h te r k e l i g rd i, b k a r r o ld, g l i nde mi h r i efak a t dep re di. (Ferec 855/1451 v. 204a). AD. nksetmek DS 1396, TS 1097: Ge l ge l e l im as l hastal m z dep re ive rmi . (. Tarus 1961 s. 266). EO. depret/deb ret /tepret harekete getirmek, silkmek, sallamak; titretmek (bir algnn telini) Meninski 1680 II, 2023 < ET. tepret a.m. [tep re hareket etmek fiilinin causativum hali, (b. ac t) ] Clauson 1972 s. 444. O l d n i mend ge rm iyyeti l e
e l i n s a l ub ba n dep redb ol yig ide syle r, k a t k a t g l i r l e r. (Ferec 855/1451 v. 114a). B i r de i z ke n r na y ti di. G rd i, bi r g emi gide r. A l met dep retdi. G rd i l e r, ge ld i l e r. (Ferec 855/1451 v. 195a). K l la r deb retdi l e r,

dkmek TS 110910 (isim/sfattan fiil yapan la /- le- geni lemesi iin b. acabla ): Issdu r, de rl ed . Don la r u k a r, o la na v r, d uta du rs u n. (Ferec 855/1451 v. 217b). H i dmetde g ce h id i mey de rl ed i k a n la r. (Nev 1977 s. 461). de rl eme yksek hararetli hastalk TS 1109. O. der II kap < Fa. dar a.m. O l man z a r u de r u diyv r n n i g rist n n g ib i m nak k a eyles n l e r! (Ferec 855/1451 v. 40a). der III iine, iinde < Fa. dar a.m., yalnz terkiblerde, b. de rambar, de rba al, de rha l, de rke na r , ve O.nn mahsul olan de rc ep, de rtop . miyd ay n de r m ve di l eg i di r dutmayam. (Ferec 855/1451 v. 28b). der toplamak TS 111113 < ET. t r a.m. Clauson 1972 s. 529. D ye du rd , g l d rmek bah n esi n e b i i n e gitdi. (Ferec 855/1451 v. 204a). (kol, bacak) toplamak, bkmek: B i r mddetd r k i e l i aya d rmez u dutmaz old. (Ferec 855/1451 v. 181a). de rip at toplamak, bir araya getirmek (kr. de ri l at l, de rme atma ): o l u k oc u u n o n i k i ayl k
emecik l e ri g r la rda. a re yok, de rip atacaks n. Ga r n ca la r g ibi yol la ra dk l p dan e dan e toplayacaks n. (F. Baykurt 1961 s. 90). d rb d r r /de rip dev i r

dit re tdi l e r, n ey le ri syletdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 3b). eelemek, aratrmak (kr. debe rt ): S a b h du r, balta el e al, bu evi deb red! (Ferec 855/1451 v. 52b). B i r k imsede n bi r p re y r alm . Depe red r ik e n def iy n e k m . (Ferec 855/1451 v. 191a).

depser /tepser /teps i r kabarcklanmak, atlamak (bilhassa dudaklar hakknda) TS 10981100, Meninski 1680 II, 2024 < Fa. tabs dan a.m. (to have the lips cracked with heat F. Steingass 1930 s. 280) < tab hastalk atei. Fa.dan fiil alnmalar ok nadir olduu iin (kr. co ), bu etimoloji ihtiyatla kabul edilmeli, fakat mnalarn tpatp ayn oluu kuvvetli bir delildir.

derleyip toplamak, y mak TS 1108:

D u rd uk , d rdk d r rd k, bu gvdeyi bi r k i l iyme k o yduk , bi r bucak d a k o duk . (Ferec 855/1451 v. 69a).

O. deragu et kucaklamak, barna basmak < Fa. da r ka rdan a.m. [da r iine, kucaklay ve ka rdan etmek]. Boy u, bi r k a d na yak acak de re cede

derahim

526

dertlen

u z u n ve h e r e rk e i meft n eyl eyec ek me rt ebede n r n ola rak , bel i o n ik i ya nda bi r oc u u k o l uy la tam men de r ol u nacak k a dar i n c e id i. (N mk Kem l 1944

O. dercengi evvel ilk hamlede, ilk tedbir olarak < de r III, c e ng + Fa. izafet i ve evve l . O zaman n be lediye

s. 79). O. derahi m I dirhemler (eski bir arlk ls, b: di r h em ) < Ar. da r h im a.m. [di r ham n oulu, /d rhm / kknden]. O. derahi m II dirhemler (eski bir gm para, b: di r h em ) < Ar. dar h im a.m. [di rham n oulu] Ege r atam
h l mi bi lse, de r h im u de n n r u c ev h i r y k i l e v rib iyedi. (Ferec 855/1451 v. 118ab). T a rk s dis: Sikke i c e l l e i l e me r b o la n de r h im u de n n r h us s d u r. (l 1979 [1581] I, 182).

re is l i i makam nda olan e h remi n i ko l la r svam . De rc e n g i evve l h f z s h ha ve bakte riyo lo j i mte hasss me h u r dokto r C h embemeuse Pariste n get i rt i lm i . (S.M.

Alus, Akam gaz. 7.8.1943). dercep et kendi cebine indirmek < de r III ve c ep . Tezatl terkip mnaya alayl bir ton katyor. K r. e l cep et . Osmanlcann mahsul olan bu tr kelimeler iin b. epaki n . derc et /dercet almak, kaydetmek; (yazl bir metne) koymak, ilve etmek, yerletirmek: B u n ca sz l e r b u nda ben de rc eyl ed m. (M. Adamovi 1994 [136886] s. 54 no. 351). K ra nta bi r adam n
resmi n i sah i f e l e ri n i z e de rc etmekte bu l uyo rs u n u z al la ha k na? (Re at Enis ne gzell ik

derakab /derakap arkasndan, hemen sonra; derhal < Fa. da r ak a b a.m. [dar iinde ve Ar. ak ib topuk].
Kede ri nde n ok z ld . O n u bana mut lak, de rakap bu l u n! (Ya ar Kemal 1976 s. 170).

1933 s. 192).

derd/dert hastalk, ar, yara, ur < Fa. dard a.m.

O. deranbar et (mahsul) ambara koymak < Fa. da r anb r /da r amb r kardan a.m. [da r der III = iine ve anb r ambar ve ka rdan etmek, klmak]. Ba d d
h i l f et n i n se r h a dle ri nde ... mstevf z a h re de r anb r k l nmak ge reg idi. (l 1979 [1581] I, 115).

T a b bm d r ise ge ls n , bu de rde de rd i n i dks n, | Aya um de rt al ubdu r, va rma a de rd ki rem yok . (Z t

1970 [16.yy.n ilk yars] II, 162). znt, keder, tel: Ge c ikdi, ge lmedi. K o rk a ram de rdde n h e l k o lam. (Ferec 855/1451 v. 65a). De rd i nde n ld raca m,
i lt i fat ndan me hc r ede rse can ma kyaca m ... sayp dktm. (S.M. Alus 1944 s. 30). m klt, mesele: N e s a b r debi l rem, n e de rd me de rm n bu l u ram. (Ferec 855/1451 v. 15b). B u , A r navuda evvel n i an de rdi n i am . Del i h e r i f, g s ndek i mec idiye n i an n ka r r ka rmaz b u n u n g s n e takmaz m ? (S.M. Alus

O. der ba al k l kucaklamak < (Fa. da r iine + ba al koltuk) + klmak. D i lbe rl e r i n i , s de r h idmetk rla r n de rba al k l u r la r. (l 1956 [1586 87] s. 192). O. derban kapc; kapcba < Fa. da rb n a.m. [dar kap + b n koruyan, b. arvan ]. h u Ged te l f i n e b is ola n A h m ed h [ idi ] k i de rb n p di h o lm du r. (l 1994 [159199] s. 288). De rb n la r k a puya d b gz l e ri k a puda h a lk a ola. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba] s. 144). derbeder bohem, yaay bir kaideye girmeyen (kimse) < Fa. da rbada r dilenci; serseri, asl mnas kap kap dolaan. Fa. dativus be iin b. be I . G r, o l b devl et u c im r di l e n r de rbede r d r l e r. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 49).
G z l e ri nd e n bon c u k bonc u k dkyo rd u. B u de rb ede r mr daha ne zamana kadar ta yacakt? (Orhan Kemal

1944 s. 116). zorluk, glk: D ars da bi r so uk ... Ca n m, de rt i l e, bu raya attm. (Kemal Tahir 1955s s. 21). de rd i g n hep dnd, hep istedii, hep me gul olduu (bu tbirdeki g n kelimesinin mnas anlalmaz, fakat kr. e l g n ): M d r V.A., 58). O. de rd i se r (Fa. izafet terkibi) ba ars (hakikisi ve mecazisi): B e n dah va ram, bi r k z evle n em, f r d em. N e de rd i se rd r b u! (Ferec 855/1451 v. 238a). de rd i ikem karn ars (hakiki ve mecazi): Ve ol k z u evve lk i e ri b u ah v l i g r b de rd i ikeme d di vu h e l k old . (Ferec 855/1451 v. 122b). derder Ermeni papaz R. Dankoff 1991 s. 31 < Erm. d rd r a.m. He r g na h de rde re syle nme z f e h vas n ca,
ben im art k bi r daha pnevmatikosuma bi r ey sylemememe sebeb oldu. (E. Misailidis 1986 [1872] s.

i ft l i e ge l i r g e lmez be n i do ru atelye l e re gt rd . O n u n de rd i g n ate lye le r. (Ya ar Kemal 1955 s.

1959 s. 40). derbend/der bent bir da geiini koruyan kale < Fa. darband a.m., asl mnas kap srgs [dar kap ve band balayan, kapayan b. baz ube nd ]. ok
eh rl e r ve vi l yetle r, yol la r, de rbe nd l e r fe rm n ndayidi. (Ferec 855/1451 v. an u

198b).

47). O. derdest et yakalamak, tevkif etmek < Fa. da r dast elde (etmek). B u n u n z e ri n e Asla n Y rek l i R i a rd,
tebdil k yafet eyl e r. Y i n e de bi r g n kyl k l i i nd e tan n r, de rdest edi l ip D u r nste i n Kalesi n i n e n k uyt u z i ndan h c res i n e at l r. (A. A ao lu 1993 s. 142). G idi n R dvan Pa an n khyas n A hmet A ay de rdest geti ri n . (A. Altan [t.y.] s. 25).

ekiyalardan korkulduu tehlikeli geit:

Hic r de rbe ndi nde k u re h z e n i e l i nde n h, | Kim boyan u r k a na he r dem k rub n e mm . ( mer bin Mezd

1982 [840/1437] s. 163). dalar arasnda dar boaz eklinde gei: G idece i kaza on u n hayali nd e

v c ut ve rd i i g ibi ... mth i u u r um la r, de ri n de rbe nt l e r, vah i ve mu hte em l etafetl e r l e be z e nmi da la r o lan ai ra n e g z e l bi r ye r de i ld i. (Fazl Necip

1930 s. 206). O. derc drl yaz, tomar < Ar. darc a.m. B u de rc i d rc e k o yub k o l alt nda sak lad. (Ferec 855/1451 v. 33a).

EO. derdlen/dertlen kafay ekmek (?) < dertlerini unutmak iin imek ? < de rd + isimden fiil yapan l e n- geni lemesi, b. abaplan- . B u lsa y rid i, bu lmasa
ylede n g r evi n e ac ge l r id i, de rd l e n e c ek iste rid i, f it n e k o pa ru rd . (Ferec 855/1451 v. 57a). Od

derdmend/derdmend

527

yandu rd , keb b eyledi, y di, doyd. B i r t u l um ar b va rimi , de rt l e nd i, mest old, yatd, uyd. (Ferec

855/1451 v. 228b). Yank o d dk l e ri me l n ... rak , ar b d dk l e r i h e r z e l e rd e n de rd l e n rk e n (matbu metin: d rt l e n i rk e n ) ve sa a sola dol u la r i n m de rke n . (azavt Sultn Murd 1978 [15.yy.] s. 40). O. derdmend/derd mend hasta, muzdarb; cefake, yoksul < Fa. da rdmand a.m. [dard + Fa. sfatlarda ok kullanlan mand eki, b. arz umand . He r de rd me nd,
h e r mstemend ki k a t na va ra, mah r m g itmezmi , merh m gide rm i . (Ferec 855/1451 v. 180b). B i r de u ayak u c u nda u za nan emekta r kedi ... Sanki, u z u n sen e l e r s re ge l e n tasalar n , ba ba a ve re rek payla mak istiye n ik i de rtmentt i rl e r. (Re at Enis 1933 s. 80).

DS 1133 < Yun. (dial.) / (drann/dran) raf Ch. Tzitzilis 1987g no. 109. der gh byk kap, cmle kaps < Fa. darg h a.m. [da r kap + g h yer, b. demgh ]. G rd i, bi r y rde bi r sar y var. Ve z iy r n e de rg h va r. (Ferec 855/1451 v. 222b). hkmdar saray (hkmdarn tebaas onun kapsnda hizmet eder, kr. Babl i ):
Fe ra h d cem atiyle h de rg h na tevec c h eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 36a). tekke: M e l ik e de rg h na ge ldk, i l u n b n ve ke r u meh c r get rd k, t M e l ik e b z rg v rl ig i nde n na z a r de ... (Ferec

855/1451 v. 181b). dkkn: S a b h eh z de b z ra


gi rd i. G rd i, se rpe z de rg h nda du r ub at r l k la r de r, u c u z u c u z ba baca satar. (Ferec 855/1451 v. 241a).

dere kk rmak, ay < Fa. da ry deniz; byk nehir M. Rsnen 1969 s. 133. D rekt r, de re n i n b r u c u nda, ss z bi r k kte otu r u r. (Re at Enis 1933 s. 144156). de re depe /de re tepe dz olmayan yer: M e cm le ke r bi r y re cem olma a y r d a r id im de re depeyidi. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 122). de rede n tepede n (ko n u ) undan bundan, havadan sudan, geli i gzel (konu mak): Se lm n al eykm, al eykm selm,
safa geldi n, ho bu ld uk, hava mava, de re tepe de rke n , B e n l i kalkt. (S.M. Alus 1944 s. 112).

EO. d r ge toplamak, bir araya getirmek TS 1101. A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 31, 110 < ET. *t rg e a.m. Clauson 1972 s. 545 (t rge ). G rdi, m l g itmi ,
z iy u k r sat lm , at, k a t r, k u l, k a rava , heb gitmi . N e d rgemi k a lm ne sat lm . (Ferec 855/1451 v.

91b, Metin tam anlalmyor). EO. dergek toplant < d rge + fiilden nomen actionis yapan k eki, b. akak . B u de rg ekde n o l g k im an tepel etmek iste rdi, bi leydi. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 90). EO. d r gen toplanmak TS 1102 < d rg e fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ). D n i d n di n u d n e d rg e n! (Elv n eleb 1984 [135859] s. 115 no. 1330). EO. d r ge topluluk < ET. t rg e a.m. Clauson 1972 s. 545. d rge . fiilinden haplologie ile nomen abstractum, kr. bi l i . D n d rge i n e d rg e nmeyi n c e | H a z ret k imseye men z i l mi o l u r . (Elv n eleb 1984 [135859] s. 115 no. 1329b). EO. d rge toplanmak, mek TS 1102. Ortaklk (cooperativum) hali yapan -( ) - iin b. a la - . EO. d r gi sofra TS 1167 < ET. t rg i a.m. Clauson 1972 s. 544. Clausona gre bir fiil kknden olamaz, fakat M. Erdal 1991 I, 321 byle m taklar mmknd ve t rg i /t rk i de onlardandr. derhal hemen, o anda; abucak, vakit kaybetmeden < Fa. dar h l a.m. [da r iinde ve h a l durum]. De r h l re n g re z i ok td. (Ferec 855/1451 v. 17a).
Evvelde n te l efo n la ra ndevu ald i i n, memu r beyi n yan na gi rmek de rha l kabi l o lmu tu. (Re at Enis 1933

O. derec (hendese stlahlarndan) dereceler < Ar. darac a.m. [daraca kelimesinin oulu. R. Dozy 1927 II, 431]. De re c u dak yk (Ferec 855/1451 v. 91a, bir ehzadeye retilen ilimler arasnda). derece bir taksimatta (ms. suhunet, zaviye, meridyen) tek bir basamak! < Ar. da raca a.m., asl mnas merdiven basama (kr. Lt. g radus adm merdiven basama d erece). Ey s atd r:
fit b M iy z ndadu r, o n muttas ld u r. (Ferec Yemiyo r, i miyo r. ik i de re c ede n Z h rey e

207b). termometre: D n ak amdan be ri b i r ate , bi r ate !


D e re c e k o ydu u z mu ?

855/1451

v.

(Mah md Yesr 1928 s. 93). Mecazi mnada:


de rec eye k a da r k o layla d. seve rdi.

B e n m h e r iyf m si z h e r iyf zd e n b i de re c ede y gd r. (Ferec 855/1451 v. 69a). Yo l c u l uk bi r

(Ah m ed erf 1326 s. 316).

ht iyar adam bu o c u u da to ru n la r de re c esi nde

(Y.K. Karaosmano lu 1939 s. 32). O. de re ce i

mu h l imknszlk: Beg l e rbeg i l e r i demle r i nd e n mah l l a rtmak ve n i e y l la rdan be r n mu r d k a lan ma z l l e r t m r u z i met almak de rec e i mu h lded r.

(l 1979 [1581] I, 186). O. derek bir derbendin emniyetinden mesul kimse, derbenti C. Orhonlu 1967 s. 35 < Fa. dar kap + ak kltme eki ?? F l n de rb e nd de rek i o l ub bekleyeyi n. (l 1982 [1581] II, 166). AD. derence/terence merdiven DS 1890 < Ar. da raca a.m. +/n / epenthesisi, b. alankese . Sisl i Baco
de re n c e l e rde n d mi , aya ye nc i nmis. Topal En n e y i a rm i la r, o da gelmi , yumu rtal i, sabu n l i me rh em yapmi , aya n i sarmi . (M. Margosyan 1996 s. 33).

s. 101). O. derhast et rica etmek, niyaz etmek < Fa. da r h stan a.m. Y z y re k o d, Ta r dan p de h u e l i n i

de r h st tdi. H a k ta l du s n mstec b tdi: P de hu e l i sa old. (Ferec 855/1451 v. 179a).

O. derhatr et hatrlamak < de r III ve hat r . N e c ev b ve rd i imi de r h t r edemiyorum. (H.Z. U ak lgil 1317 s. 208). O. derhem o l kar mak; zlmek, incinmek < Fa. dar ham b dan a.m. S a u a s nb l i te r d dg m n |

AD. dereni /der on i altnda hafif ate yaklarak msr ve ot kurutulan, seyrek srklardan yaplm yer

528

derkr

B e n e f e big i z l f o ld de rh em.

( mer bin Mezd

1982 [840/1437] s. 103). deri I b.m. (cild, gn) < ET. te ri a.m. Clauson 1972 s. 531.
h a ar tdan e n b at de ris i n e g i r b yatu rd . u H us rev g rd i k z l g l pe r de n | Sevi nd i g l g ibi k d de ride n. (Fah r 1974 [1367] s. 461 no. 4174). G yce

(F. Baykurt 1967a s. 153). stn ruh kuvvetleri olan (kimse): ok mu


de i mele r o l uyo r kym zde. a rp ld n, g cc k M usdu? Ge redeye gitmi ke n de ri n ho cala ra okut ba ri ke nd i n i! (F. Baykurt 1971t s. 126

(Ferec

127). de ri nde n de ri n e ierden, gzn eri emedi i derinliklerde: K u rd u t ek ra r ca n la nd n , ba lad


tah r b i i n e de ri nde n de r i n e dev m etdi i n i duy uyo rdu.

855/1451 v. 195a). AD. deri II/d r i toplant, dn; pazar kurulan gn, pazar (yerine gre aramba, Perembe, Pazar gn) DS 143334, TS 1102 (mnalandrma phelidir), R. Dankoff 1991 s. 31, A. Pskllolu 1974 s. 31 < t ri g a.m. Clauson 1972 s. 543, M. Erdal 1991 I, 207. Fiilden isim yapan i eki iin b. al usatu . O. der saraya ait, padiah sarayna yakr, zarif, kibar < Fa. dar a.m. kr. de r II. F ris na z m da tah s n e
sez v r imi . B u beyt z eb n de r dek i v rid t ndand u r.

(R.N. Gntekin 1928 s. 36). EO. derincek ba rts TS 11061107 < ET. te r i n ek araf gibi sarlnan st giyim Clauson 1972 s. 552. *d ri n fiilinden (b. b r mc k ) y a da ET. t ri n den (Clauson a.y.) mmkn grnr, fakat ilk nls / / deil /e /dir. M. Erdal 1991 I, 47e gre kelime te r i n ek eklinde daha iyi tahlil edilebilir. O ldem k z de ri n c eg i n i ba ndan gt rd i. (Ferec 855/1451 v. 15a). derin lemes ine (zarf) derinliklerine nfuz ederek < de ri n + sfatn zarf karakterini vurgulayan l emesi n e ek grubu, b. ayk r lama . As l g r lmesi ge rek e n l e re de r i n l emesi n e bakmadn z . (A. A ao lu 1981y s. 248). B i r u ta n bi r u ca de ri n l emesi n e, ge n i lemesi n e A nadol umu z u g e zd im. (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 31). AD. der inti /d i r int i urdan burdan toplanm (eya, ey, insan) DS 1434, TS 1107 < de r + fiilden eitli mnalarda isimler yapan i nt i eki, b. ak nt .
L ki n k f f r aske ri nde N emede n imd d t a r k y la ge lmi v fi r k fi r o l up k rk bi k a dar d ri nt i me l n va r id i. (Na m 1280 I, 81).

(l 1994 [159199] s. 150). Der Afganistanda konuulan fasih Faris < de r. O. deri k yalk, mendil < Fa. da rak a.m. < ?? [1367] s. 472 no. 4400). AD. der i l toplanmak DS 1434, TS 11021104, Meninski 1680 II, 2211 < de r + medialisreflexivum anlamndaki ( )l eki, b. a l- . H a lk mescide d ri ld i l e r. (Ferec 855/1451 v. 58a). birle mek: l em d ri l se k i b u i i ayru k s de l e r, demez l e r. (Ferec 855/1451 v. 187b). de ri l ip at l bagz olmak, evlenmek kr. de rip at ): B i z im
Demi rc i ka rda m z da bi r de r i l i r at l r. B i r ha z r la r z . Hemen tang u r t u n g u r i olmaz ya! ev D di k u l l k c ya h c i h ng r | Ki k a r l bu k u ak d an de rik bi r | Ki o l de r ikde va rd be k z l ta . (Fah r 1974

Der i

(F.

Sa adet/Der saadet stanbul, asl mnas saadet kaps. < de r II, Fa. izafet ve saadet . De rsaadet te sabah e za n la r . (A. lhan 1972, kitap bal ).
Fa. usulne gre yaplm izafetlerde (b. abd 1) ortada bulunan ve ksmlar birbirine balayan /i / unsuru, bz ok kullanlan tbirlerde zamanla unutulmu ve dmtr. Bu gibi tbirlerden AE cildinde yalnz yukardaki De rsaadet ve ese rc edid (b. ese r I I maddesinde) kelimeleri gemektedir, fakat sonraki ciltlerde geecek olan kadaske r /ka zaske r, tebdi l hava, tebdi lk yafet, veki l ha r, ve l ia hd, vel i n imet , ve yer adlarndan Sa raybosna , Ta rabu l usga rb, Tarabu l us am gibi tbirler bu fenomenin olduka yaygn olduunu gsterir.

B aykurt 1961o s. 278). AD. deri m I derleme, toplama; sonbahar ortasnda elma derleme gnleri DS 1434 < de r + fiilden nomen actionis yapan im eki, b. adm I . D rim d rdm, k l l d ike nde k a ld um. (Fah r 1974 [1367] s. 394 no. 2803). ku yemi TS 1104. de rim ay sonbahar DS a.y. AD. deri m II/der i m ev i tahtadan adr iskeleti; etraf kee ile rtlen gebe adr DS 1434, TS 1105 1106, R. Dankoff 1991 s. 31 < de rim I; kr. de rme atma . Otu rm bi l e r n i l e H us rev; | Y z i nde n u mak olm d de rim ev. (Fah r 1974 [1367] s. 328 no. 1459).
ki ge rdek d z etmi idi H us rev, | B i ri ad rd vu bi r i de rim ev . (a.e. s. 455 no. 4049). De r imevi ad r yl e teki ad rla r g ibi u z u n lamasna de i ldi. De r imevi ad r la r h ep y uvarlak o l u r. Ve k ubbel e ri n i k e e l e r l e, ki l im le rl e rt e rl e r. (Ya ar Kemal 1971bb s. 1112).

EO. deri d r toplamak TS 1108, A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 82 < de r + iki ekten ibaret olan (i ) ti r intensivum genilemesi, b. an la t r- II . O. derk et /der ket anlamak, idrak etmek < Ar. /d rk / kknden. M e hpeyke r bu sz l e r i syle rk e n A l B e i
s m snda h s l o lan iddeti h i c b u i n f i l e g z u c uy l e dik k a t ede rek k a lbi n i h e r t rl t e es s r t k a b l ist d dnda bu l u nd u u n u l yik iyl e de rk eyl eye rek ...

(N mk Kem l 1944 s. 33). O. derkr besbelli, aikr, meydanda < de rk r o l .


M e z iyet de n i l e n ey ne kadar saklansa gi z l e n emiyece i gibi saklamak isten i ld ik c e keyf iyete bi r de tevaz u mu n zam olaca ndan sah ibi n i n de e r i bi r kat daha artaca de rk rd r. (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 6).

derin b.m. (sn aksi, yksekin karl) < ET. te ri a.m. r c e h e n n em de i z ke n r nda bi r k a ya

del g iy idi. Darac uk a z va ridi, ik i y z a r u n de r i l i g i va rid i. (Ferec 855/1451 v. 96b). Mecazi mnada. Alabahtek dedim ya art k de ri n d nmeyip n e el e nme e ba lam tm. (S.M. Alus 1944 s. 118). Part i l e r g ib i bl n ve rd ik bi rde n. Bak yo rum da de ri n boyl u

derkr

529

dernek

EO. derkr o l i grmek < Fa. k r i, de r iinde ntaksiyle, yni ite bulun, ii yap! Ke l eyitdi:
B e n an u h eybeti nde n k o rka ram kst h l k de rsem. D ye eyitdi: B k deg ld r. De rk r o l! (Ferec

bi lev z , a a g re e rbet ba layavu z, de rm n na me l olavu z. (Ferec 855/1451 v. 183a).

derman II g, kuvvet < de rman I. M d m ki i bu de re c eye

855/1451 v. 204a). derken bu vesile ile < de fiili ve ik e n.


Kimbi l i r, ba ka ye rl e rde baha r n e g z e ld i r. B ittabi, ba ka ye rl e r de rke n , stanbu l u, stanbu l u n sayfiyel e r i n i d n yo r um. (Y.K.

va rd, g nde n g n e z a f l ey b de rm ndan d yo rsu n , otu r, sen i n l e k o n u al m! (E.E. Talu 1928 s. 114).

Karaosmano lu 1932 s. 50). tam o srada: A r

bi r c e z bekl iyo rmu gibi, az b ve z t r b i e r is i nde idi. De rke n , mektubc u ge ld i. (E.E. Talu 1928 s. 64). niyeti

O. dermande aresiz, mitsiz, bitkin < Fa. da rm nda a.m. [dar iinde ve m nda kalm]. Y la n g ib i o l z e n c r e l me dola d. De rm nde oldum. (Ferec 855/1451 v. 101b). O. der mandegn aresizler, cizler < Fa. da rm ndag n a.m. [da rm nda kelimesinin oulu]. re i biy reg n ve desteg r i de rm ndeg n! Meded! (Ferec 855/1451 v. 42a). derma s on bir eit fasulye < ??
it ku la m i it | B ld rc n et i de pi e r | B u te n c e rede | De rmason fasu lyas da. (S. Birsel 1955 s. 29). Fasu lye le r de ms r la ra sard. Ay e var, al va r, barb u nya var, de rmason va r, ho ro z fasu lyesi var. (A. Nesin 1958k s. 10).

hilfna, niyetinin aksine A zm Efe nd i bi z e f e nal k edeyim, aldataym de rke n ke nd i aldand. (Recaizade Ekrem 1941 s. 65):. derkenar bir yaznn kenarna ilve edilmi not < Fa. darkan r a.m. [dar stnde ve kan r kenar]. Re is:
Evrak dava oku ns u n , de rke na r ok u nd u. Ba ka dedi. E rz u r umdan yaz la n

kaynaklarda bulunamad. (S.E. Ertem 1930su s. 51). de r k e na r et bir tarafa brakmak: N i e m r i s h ib i t a bl u al em vard u r k i
s a n at i nt is b i l e bi r ma n d r san ca de rke n r tmi d r. (l 1979 [1581] I, 145).

derkendi tam o srada < de rke n + di gsterme eki, kr.


bak nd, hadi /haydi. De rke nd i, Hayretti n bey gel iyo rd u. De rke nd i, u a ge l iyo rd u. De rke nd i, u a Hayrett i n beyi n a rkas nda du r uyo r, beyi n antas n saygyl e tut uyo rd u. (Tark Dursun K. 1960 s. 8).

dermatol oji tbbn cildiye blm < Fr. de rmatologi e a.m. [EYun. (drma(t)) deri, cild ve birok ilim ubeleri iin kullanlan (loga) kelimesi, b. antolo j i ]. . derme atma geliigzel toplanm , kark < de r ve at fiilleri + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan me /ma ekleri, b. a lama . Fiillerin mnalar birbirine yakndr, kr. de rip at, de ri l at l . Pes, bi r vi l yet me r s bu mak l e de rme atma e h s o la ... (l 1975 [1599] s. 147). salam olmayan, ereti: Avl u n u n bi r k esi nde 1998 s. 40). dermeyan, b. de rmiyan . AD. derne toplamak DS 1436, 1115 < ET. t rn e toplanmak (!) Clauson 1972 s. 552 (t ri n ) yahut de rn ek kelimesinden backformation (b. abar ). DSde de rl e fiilinin bir varyant olarak gsteriliyor. K z e rt esi g n k rk tane k z de r n ey ip va ryo r hamama. (M. Turul 1969 s. 253). O iki amel e
i l e e h i rd e suy u bolaldyo r bu. de rn ey ive riyo r la r. (a.e. s. 343). Son ra bu na para

AD. der le toplamak DS 143435. < de rl i zerine kurulmu bir fiil. de rl e topla toplamak, intizama sokmak (isim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla ) : B i ra z ke nd i n i, sala r n de rl ed i, toplad . (H.R. Grpnar 1926b s. 464). de rl e n toplan kendi stne bana eki dzen vermek, kln intizama sokmak, -la n- geni lemesi iin b. abaplan- : Vakit ge i rme, heme n se n de de rl e n toplan, adamakl l ssl e n! (S.M. Alus 1933p s. 155). derl i toplanm , intizaml < de r + fiilden nomen actionis yapan i eki + l i (b. a rd l ), orta hecedeki /i /nin d mesiyle: de rl i topl u terkibinde ok kullanlr; metinlerde yalnz olarak tesadf edilmedi. de rl i topl u a.m.: Asmaalt nda bi r bakkaliye dkkn . K u t u g ibi ama de rl i topl u. (S.M. Alus 1934 s. 29). hamarat, her eyini intizamda tutan (kimse): yle ete i be l i nde, atik tet ik, de rl i topl u bi r kad n de i ldi r. (H.R. Grpnar 1927n s. 88). Kr. de rsi z topsu z . EO. derl i k kadnlarn stten giydikleri ince giysi TS 111011 < ET. te rl ik teri masseden giysi vs. (Clauson 1972 s. 546 8 Fa. ve Ar.daki parallelleri ile). Kr. te r l i k . Nomen instrumenti yapan l ik eki iin b. ahfadiyel ik . derman I il, are < Fa. darm n a.m. B e n bev s r de rd i n e mbtel y n. D e rm n u u z va r m? (l 1956 [158687] s. 243). D yei e h re v rib id m: B e n m i n de rm n iste ki g e rd ek g c esi g yeg de n utanmayam! d dm . (Ferec 855/1451 v. 69b). mualece: Sebebi n i

bu l u na n b u de rme atma yerde (a rt k iy ic e ha rabe, h e r gmb rt y l e kebi l i r) n e l e r yoktu k i ... (C. Kavuku

dernek toplant, itima; ordunun, sefere kmadan bir yerde toplanmas; cemiyet DS 1436, TS 111314, Meninski 1680 II, 2063, R. Dankoff 1991 s. 31 < ET. t r n ek a.m. [t ri n toplanmak] Clauson 1972 s. 551552. Fiilden nomen loci yapan ek iin b. akak . B i r s h t edi l reve nde o l d r n ekde h z r id i. (Ferec 855/1451 v. 244a). De rn ek toplans n, bu ak amdan kurum: B i ra n g z n e De r n ek ktibi i l i ti. (Orhan Kemal 1949a s. 138). de rn e k et toplant iln etmek, toplantya armak Meninski 1680 III, 6062: B da d rn e k db l e ke r i e z h r o ld , | G l sipe r, l le alem, sevi se h s a n cak d r. (M.F. Kprlzde 1934 s. 116). de rn e k o l toplanmak: K z l e r h ep

te z i yok de rn ek toplans n, byl e adam istemiyo ru z ba mzda! (M. Ba aran 1992 s. 240). cemiyet,

derne

530

dervakt

cem old h s u m, | B i r a raya d rn ek o ld la r t em m.

(M.

Adamovi 1994 [136886] no. 1841). AD. derne toplanmak DS 1436, TS 111516 < de rn e fiilinin ortaklk (cooperativum) hali, -( ) - iin b. a la - . Eyle d yi cek b u h a lk a la dla r, | O l uk yan na d rn e di le r . (Gy. Nmeth 1919 [15.yy.] s. 158). e r i de rn e di, gelmez vas f di l e. (Fah r 1974 [1367] s. 326 no. 2164). AD. derne ti r toplamak, bir araya getirmek < de rn e fiilinin causativum hali. At iye ge le n i g ide n i de rn e ti rip ge l i n i n i n yan na va rd. (L. Tekin 1984 s. 47). O. dermi yan /der meyan ortada < Fa. dar miy n a.m. [da r iinde, iine ve miy n orta]. de rmeyan et ortaya koymak (madd ve mecazi mnada): Sf resi nd e bi r k u rs de rmiy n de r k imse bu l nmaz old . (l 1587 v. 120b). Hasbi h i b i r sebep ve maze re t de rmeyan
etmede n o n be g nd r vaz i f esi ba na gelmedi i i i n ...

EO. der su btn btn, her tarafta TS 1117 < Fa. s yn, istikamet, de r iinde ntaksiyle, fakat Fa.da byle bir tbir allm olmad iin onun bir eyden bozulmu olmas ihtimali vardr. C e ng i
h a rb i a rh a v rm i velve l e, | lem i i de rs d o lm z e l z e l e. (Firdevs i R m 1980 [15./16.yy.] s. 206). B e n m bu ak l um u f ik rm cem i t rum r o ld | Ki k u l e ke ri s a f s a f y rid i g l me de rs . ( mer bin

Mezd 1982 [840/1437] s. 56). EO. der r toplamak TS 111720 < ET. *t r r a.m. [t ri fiilinin causativum hali, b. art u r - ] Clauson 1972 s. 488 (teg r ). De r h l d u rd la r rv la r d r rd i l e r, y k l etdi le r. (Ferec 855/1451 v. 42a).
C rde n cpde n bi r salc u a z d z nd i l e r, bi ra z y mi d r rd i l e r, az u k di nd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 147a). ge nd yi de r r kendini toplamak, kendine gelmek (kr. ge nd yi dev r ): M edh l ig i nd e n ge nd yi d r rd i. (Ferec 855/1451 v. 134b). Kr. deg r I I, dev r .

(A. Nesin 1967 s. 64). O. der o lan /ter o lan gen hizmeti, uak TS 1116, Meninski 1680 II, 2040, O. Blau 1868 s. 301 < de r /t e r II kap ve o lan . Tbirin de r /te r I ter kelimesinden gelmemesi iin sadece terlemenin bir hizmetide almeti farika pek olamyaca dncesidir. deroni, b. de re n i . AD. derpe dizlik, don DS 1436 < Krt. de rpi /de rp don JabaJusti 1879 s. 113, K.K. Kurdoev 1960 s. 196, D. zol 1987 s. 295. derpet kmldatmak R. Dankoff 1991 s. 31 < dep ret fiilinin varyant. Kr. Az. trpt a.m. /p r / / rp / metatezi iin kr. alb z . ders b.m. (bir saatlik retim) < Ar. da rs a.m. O l p r h z r
olm , h a lk na va z u nas y h a t ve de rs eyd r, f etv v r r. (Ferec 855/1451 v. 61b). de rs i m umuma

dert, b. de rd . dertlen, b. de rdl e n . dertment, b. de rdme nd . dertop et top haline getirmek, yuvarlaklatrmak, yumaklatrmak < de r III ve top . Trke bir kelimenin Fa. ntak ile kullanlmas nadirdir; Osmanlcann mahsul olan bu tr kelimeler iin b. epaki n . Boyas z c i las z, rt s z e n u c u z u nda n bi r tabut ve ak kefe n e de rtop edi lmi bi r c e na z e. (B. Arpad 1976 s. 49). de rtop ol bzlerek top ekline gelmek: Anama do ru y r y n c e o, du rd u u ye rde n
ge ri g e ri ek i lmi , ard nda duva r bu l up yaslan n ca de rtop olmu tu r. (A. Kutlu 1995 s. 77). Levhan n yan nda, avuta sk la rak bu r u t u r u lm u , de rtop olmu bi r k t paras du r uyo r. (M. Mungan 1996 s. 418).

der

ak ders; venia sahibi medrese hocas. . AD. de rsl e ders vermek, nasihat vermek, retmek:
Ka ryolan n st nde de rs lemeye al yo rd u D r r y . Ama di n l emiyord u D r r . (F. Baykurt 1971t s. 365).

uhde/deruhte stlenmi , sz verilmi, mesuliyetini zerine alm < Fa. da r u hda a.m. [dar iinde ve Ar. u hda mkleme art, vazife, mesuliyet]. de r u hd e /de r u ht e et (vazifeyi) zerine almak, stlenmek: M h im ro l l e r i de ru hd e ede n a rt istle re z iyafetl e r ve rd i. (Fazl Necip 1930 s. 275).
Fe r r u h d i l dah d ol ub M evl n u l u t f na h a md u s e n eyl edi. L ki n de r n mah z n. ( . Elin 197576 [1876] s. 1181). h, k im si r r i de r n um se rbese r f eyledi.

Der saadet, b. De r i Sa adet . dershane/der sane ders verilen oda < Fa. dars h na mektep. Fa. h na iin b. abdestha ne /apteshan e .

O. derun i < Fa. dar n a.m.

Sana ge l i n c e, l ha n C emal, edebiyat de rs le ri n i stl e n eb i l ec e i n i syleyip F ranssca i i n Ya h ud i A n j e l i n Si rk e c ideki k k de rs ha n esi n i n e rd i i nd e, N i l f e r i n nas l boz u ld u u n u g rm t n. (Peride Celal 1991 s.

(Zt 1987

[16.yy.n ilk yars] III, 29). derun (sfat) dahil, i < Fa. da r n a.m. [dar n + isimden sfat yapan , b. adal ]. o c uk i i ndek i sk nt n n sebebi n i d arda ara r, ha lbuk i de ru n id i r. (C. Meri 1992 s. 113). O. dervakt derhal, o nda < Fa. dar iinde ve vak t vakit. Andan M e l i ke d u k ld . De rvak t siy ha if ve fiyet geldi. (Ferec 855/1451 v. 184b).

13). ders iz top suz gayrmuntazam, dzenli olmayan < de rl i topl u nun olumsuz varyant; muhtemelen yazarn kendi icad. Labialisationlu terkipler iin b. abidik g ubidik . G n l o l u n ca da, ve rd i i de rs i z
topsu z bi lg i l e r, sar n n k iml i i n i ayd n latmak yle du rs u n , daha yo u n bi r ka ra n l a bo du. (A. lhan

1981f s. 102).

dervaze

531

despot

O. dervaze byk kap, ehir kaps < Fa. da rv za a.m.

n k e rv ne h a be ri i idi ldi, h a lk yn l e r i n de rv zeye dutd la r. (Ferec 855/1451 v. 71a).

O. derv i I fakir, dilenci < Fa. da rv a.m. S e n bu la r u k fvi deg ls i n, nafak a dan c i zsi n, de rv u yo h s u ls n . (Ferec 855/1451 v. 119a). Ke k l f uka ra zate n
tatl n n ad de i ldi. De rvi l e ri n, f u ka ran n be l l e ri n e asl , u z u n sapl , tahta kaplar. (A. Kutlu 1995 s. 233

O. derya inas denizi bilen, denizin kurdu < de rya ve i n s bilen kr. hat r i nas, vaz if e i nas . R h de ry i n s N h g ib i miy n t f na d di. (l 1956 [1586 87] s. 236). O. deryuze dilenme, dilencilik < Fa. dary za a.m. de ry z e et dilemek, rica etmek, niyaz etmek: H a k d an f e r z e nd de ry z e de rd i. (Ferec 855/1451 v. 127b). AD. derz iki kaya arasnda veya duvarn talar arasnda dar boluk THASDD 421 < Fa. darz a.m. A. Tietze 1969 no. 42. derzi /terzi b.m. (elbise dikicisi) TS 1121, Meninski 1680 II, 2055 < Fa. darz a.m. O n c ya umda
del l ig mde bi r b z rdan gecd m. B i r de rz o la na na z a rum d di. (Ferec 855/1451 v. 69a).

234). de rvi ol fakir d mek: Ol m l u m lk u esb b bende n g itdi, de rvi oldum. (Ferec 855/1451 v. 68b). derv i II sadaka ile geinen, bir tarikate mensup (kimse), sufi < de rvi I. Pes Ayn Dede dah de rv
sz n t u t ub be rse r e m d yb stanbu la ge l r z viyeyi bu l u r eyh i se l m v rb destb s de r m ce r y bey n de r. ey h dah h d yb de rv l e re bu n smarla r ve a h ama dek telk n i z i k r d b h a lvete ik d de r. (elBelgradi). B i r t a olsa v rsem a rk a de rv olsam giysem h rk a \ ksam gitsem ma ark a bi l e gt rsem y rimi. (Karacao lan v. 38b). Kr. devr . ye re at l rk e n i n l eye n, b yk g z l e r i n i bal k ya dike n de rvi msl man la r rk t rd . O n u avlamaktan ko rka rla rd . (Re at Enis 1947 s. 16).

O. desak i r kasabalar, kyler; da kaleleri < Ar. das ki r a.m. [daska ra nn oulu, /dsk r / kknden]. O. desak i r g kasaba veya kaleleri fetheden < desaki r + Fa. g aan, fetheden. B u m beynde m m I, 113). desde i r m i bsbtn deirmi, yusyuvarlak TS 1121 < de i rm i + reduplication + /s / tezat nsz, b. apak .
Desde i rm i bi r su rat, yusyuva rlak bi r v c ut, alt ka r bi r boy. (S.M. Alus 1933p s. 77).

AD. derv i III bir balk cinsi < de rvi II. O ltadan ka r l p

O. derv i ane fakirane, ben fakirin elinden geldi i kadar < de rvi I + Fa. zarf eki olan na , b. aci za n e .
Ol i de o laym, de rv ne se n i tec h z db K i miy re gnde rey i n. (Ferec 855/1451 v. 112a).

i l ey h im v z e r as l as ki r i des ki rg n u za h m et u me ak k a tle r i n e t eve cc h tmeyb ... (l 1979 [1581]

derya deniz < Fa. dary a.m. S a b h o ld, g rd m, de ry du r


N e o? De ryada gemi l e r i n batm gibi?

b p y n, ne i e c ek su, n e y yecek etmek var, n e k u r uda n n i n, n e demiyden es e r va r. (Ferec 855/1451 v. 96b).

(Orhan Kemal 1954y s. 78). de rya gibi ok geni (bilgi, malmat hakknda), kr. de n i z g ibi : C evdet bey, bu de rya gibi
malumatl genci n medh se nas n d rm yo rd u. (S.M. Alus 1934 s. 282). d i l i nd e n

desen izgi resmi; ss rnek < Fr. dessi n a.m. < dessin e r izgi resmi yapmak < Lt. desig na re iaretlemek [sig n um iaret]. T r l re nk ve dese n l e rde bi r s r
e lbise raf la ra ye rl e ti ri lmi ti r. Demi nde n be r i si z b u rda kon u u rke n, be n o ha l y i n c e l iyo rd um. Re nk l e r de, dese n de ha rika. (A. Nesin 1995 s. 94). duva r dip le ri nd ek i

(Re at Enis 1933 s. 99).

O. deryabar ok byk deniz, okyanus < Fa. de ry b r a.m. C i h n p de hla r , de ry b r h os revle r i h a s ret mde n l r l e r. (Ferec 855/1451 v. 98b). O. deryae gl < Fa. da ry a a.m. [dary deniz + a kltme eki]. T a b p ki m i c r g ibi l et fet u
t a r vet gste rmeyb d im be r riyye le rde k a r r de n de ry e suy mis l i nde n ev an kes fet i r z d an h l olmam du r. (l 1994 [159199] s. 195).

des i desimetre < Fr. dc i a.m. [dc imt re kelimesinin ksaltlm , b. af ro ]. Yakub u n gz l e r i, pa rke ta la r
z e r i nde dik i l ip d u ra n E le n iyi g rebi l e c ekmi gibi, arkadaki bi rka desi l ik kse le n i n g z alan pa rlakl nda n ayr l p d ar kayd. (M. znal 1991 s. 7172).

O. deryad i l I deniz kadar cmert < Fa. da ry di l a.m. (dary deniz ve di l kalb]. P di h de ry di l ... (Ferec 855/1451 v. 43a). deryadi l II her eyi ho gren, ok sabrl < de ryadi l I.
ddiala r da ha ra ret l i, et i n o l u r vak kavgaya ve n i zaa va rmazsa da epeyce s r p gide r, avc k sm babacan ve de ryadi l k imsele r o ldu u ndan, mut laka tatl ya ba lan rd . (S.M. Alus 1944 s. 143). Hlsa umum manza ra evi n kad n e l i g i rmemi , de ryadi l, kale nde rme rep bi r bekr adamn n evi o ldu u n u an lat r. (C.F.

des i metre metrenin onda biri < Fr. dc imt re a.m. Fransz nkilbnda metrik ller kanuniyle ortaya atlan terimlerden dc i ( < Lt. decimus onuncu) hep onda bir mnasnda kullanld, ve mt re metre. des i se entrika < Ar. das sa a.m. [/dss / kknden[.
H o ca n n bi r de r z desi ol up mektebde ba k a lfa bu l u na n o c uk b u n u des se o ldu u n u an laya rak g ide r gitmez ke nd i yarda o lan oc u k la r ba na toplar. (P.N.

Boratav 1995 s. 270). O. desp ot I Bizans imparatorlarnn baz kimselere bah ettii yksek bir nvan; Balkanlarda bir zaman baz mstakil prenslere verilen nvan; Rum Ortodoks Kilisesinde piskopos ve metropolitlere verilen nvan Meninski 1680 II, 2074 < Yun. (despts) a.m. G. Meyer 1893 s. 66 [asl mnas ev sahibi, aile reisi]. tti f k o l

B a kut 1963t s. 30). O. deryafet et anlamak, kavramak < Fa. dary ftan a.m. [dar iinde ve y ftan bulmak]. Su lt n n b u

sz i p rde n i itdi, de ry fet tdi, ge ndz i nde n h a be rd r old. (Ferec 855/1451 v. 231b).

despot

532

destele

h a vl i i nde desp t f e rt t o l k i i nde as ki r i z eb n l e rl e mem l ik i ce h e n n em yi g e nd ye tesh r tdi.

h s mla ru

k a vmlaru

destb s

de rl e r.

(Ferec

(Tursun Bey 1977 [149095 aras] s. 7778). desp ot II mstebit, diktatr, tiran < Fr. despote a.m. Kr. despot I. B i r duva r n st n e bu masraf n yaplmas n ,
kyl l e r, be l ediye i l i ki n l e r i do ru b u lmad la r. Ama o bi r despot, devrimi n devi rme n i n n e o ldu u n u a n layamam bi r et ve k emik y n . (M. Makal 1960 s. 77). (aile

855/1451. v. 121b). O. destbrd stnlk, ustalk < Fa. dastbu rd a.m. [dast el ve b u rd tad, gtrd, dast bu rdan stn gelmek, galib olmak]. Destb rd mi g res i n! (Ferec 855/1451 v. 220b). O. destdi raz el uzatan < Fa. dastdar z saldrc, mtecaviz [dast el ve dar z uzun]. destdi ra z l k et el uzatmak, saldrmak: Dest di r z l k tdi. H dim bi r mu h k em mu t na h h su s rat na yok a d. (Ferec 855/1451 v. 223a). V c d p r c d p di h n nabz na destdi r z l i ge c r et de re k ... (l 1982 [1581] II, 171).

iinde) kazak: 1965a s. 71).

Sen k i h r r iy et i i n sava m bi r i h t i la l c i o ld u u n u syle rs i n, kad n an lay n despota. Kimi n i i nd i o h r r iy et? Hep e rkek l e r i i n! (M.C. Anday Hocamz bi z im kadar ge n , ze l l ik l e alakgn l l , ba ka hocala r g ibi despot de i ldi.

(N.

B erkes 1997 s. 46). despt, b. despot I. O. des sa s entrikac < Ar. dass s a.m. B i z im zaval l saf Kaygl 1939 s. 73). O. dest el < Fa. dast a.m. bi r dest bir avu (dolusu), bir takm: k i dest don g et rd i l e r, o l ik i yig id i donatd la r. (Ferec 855/1451 v. 199a). Ank a y e l i n e ald, bi r dest g ye nde l i k ey ledi. (Ferec 855/1451 v. 203a). Fa. izafet terkibleri (ayrca b. ab hayat ): dest i i zd iva izdiva eli, evlenmeyi kabul: B i ri n c i Leopold,
Ispanyadaki Avustu rya pre nsesi Ma r i T e re z i n desti i zd ivac na tal ip olmu . (A. A ao lu 1993 s. 59). dest i tasar ru f u nda z a bt na g i r b desti tas a r r u f na alm du r. arkada , belk i de o ok ku r na z, ok dessas, ok h i l ek r Etem i n e l i n e tam bi r yeml ik ola rak d ec ekti. (O.C.

Fa. dan edeb O.ya alnm bir isimle onu takib eden bir sfattan mte ekkil mrekkep kelimelerden AE cildinde imdilik sadece destdi ra z kelimesine rastladk, halbuki bir sfatla onu takibeden bir isimden mte ekkil bir ka misal vard (b. asudedi l ).

deste I tutam TS 1121 < Fa. dasta a.m., aslen bir avu dolusu [dast el]. B i r b yk y la n o l tah t c evr i nmi yatu r. A z nda bi r deste reyh n d uta r. (Ferec 855/1451 v. 33a). buket: O k a n la rdan s a nk i deste g l l e r a l yo r. (N mk Kem l 1307 s. 145). demet:
B i z im gc m z deste ekme e yetmez. B i z im destele r i

malikiyetinde: Ol as r u beg l e rbeg is i (l 1975 [1599] s. 173). desti z eval inkrazn eli, k, biti: Sa a m l u m lk smarladum ki dest i z ev l a a r i e cek l eyi n deg ld r. (Ferec 855/1451 v. 52a). AD. destamaz aptes DS 1436 < destnamaz . Bu birleik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola /acabu la . B u ik isi namaz la nda aftafa gtre l l e rm i destamaz akla a. (A. Cafero lu 1942 s. 3). destan kahramanlk hikyeleri anlatan uzun iir < Fa. dast n a.m. Kr. dastan /dasitan . Di l l e re destan sesiyl e tan e tan e s ra lad szc k l e r ... (P. Kr 1984 s. 235). Atay 1938 s. 139). hi bitmiyen dedikodu: B ug n 1971c s. 274). O. destansaz yalan eyler anlatan < destan + Fa. s z yapan, uyduran B u be n m bibim h z e nd r, ok

(F. Baykurt 1961 s. 170). st ste duran ktlar: Amma on u


ha rmana da mak sana d yo r k r . boyu i l e l e n yok. Ba la riy le, bankadaki destel e r iy l e l yo rla r. (F. Erdin 1961 s. 88). tarlada biilen

ekinlerden yaplan kme ZTS 51:


ge z i n , bi re z y r destele ri n a ras nda.

Kalk, bi re z

(F. Baykurt

1967k s. 157). deste II yal grete pehlivanlarn ayrldklar be dereceden en k < Fa. dasta bir grup insan [deste I ile ayn kelime]. desteba bir grubun banda olan kimse; bir tane, esiz DS 1436:
G rd n m se n imdi bely? D esteba ben g idiyo rum gal iba? (M. Rona 1944b s. 24).

destegi r, b. destgi r . desteg l bir eit kolsuz ceket H. Ritter 1953 III, 324, M.Z. Pakaln 1946 I, 433. Bu tr Fa. kelimeler iin b. ah u e m . destek dayanak, dayak < Fa. dastak sabann elle tutulan sap [dast el + ak kltme eki]. Sa e l i n i destek yapp otu rd u. (B. Yldz 1978 s. 11). destele I istiflemek, deste haline getirmek < deste + l e geni lemesi. sim/sfattan fiil yapan la/- l egenilemesi iin b. acabla . Di z e kadar panto lo n,

Bo z g u n havas i i nd e T rk o rd usu n u n b t n destan , kah raman l , st rab u n u t u ld u u n u g r yo r um. (F.R. bu n la r bi z i eyi ce ud l u edec ek l e r ... S rt m zda avu avu bit kayn yo r. A rd m zdan destan yaka rla r be! (F. Baykurt

meki r l d r, g l, g rd r, te z v rd r, me rd n ev zd u r, dest ns zdu r. (Ferec 855/1451 v. 23a.).

destar, b. dastar . O. destare kk bir sark; mendil < Fa. dast ra a.m. [dast r + a kltme eki, b. ba e ]. A ndan bi r
dest r e z e r u c evh e r k i k ymeti n i Ta r bi l e stl e ri n e n is r eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 51a).

omu za kadar ko l, k rd m z yaprakla r destel eyip ku caklad m z sol meme st svama z if i r. T t n n ka ra sak z . (F. Erdin 1961 s. 77).

O. destbu s el pme < Fa. dastb s a.m. destbus et el pmek: Ata ve ana se l m u s e n la r de rl e r

destele II ellemek < *destl e a.m. Ev sah ibi yakam destel edi b ug n ka hvede. (Orhan Kemal 1965 s. 169). B a ka kaynaklarda bulunamad.

destemura

533

destres, b.

destemura (gemici dili) direin st ucundaki kapak < t. (Venedik dial.) testa de moro a.m. [testa ba ve Mo ro Zenci, yni Zenci ba] KahaneTietze 1958 no. 649. destere/testere b.m. (kesme aleti) Meninski 1680 III, 6063 < Fa. dastara a.m. [dast el ve a ra testere. Bu tr Fa. kelimeler iin b. ah u e m ]. B i r t r h d e g n
do us t a raf ndan mez k r d a u deste re di i mis li nd e yigi rmi be k u l l es i n s a ydum. (Pr Re s 1935

O. destmzd cret, gndelik < Fa. dastmu zd a.m. [dast el ve mu zd cret. Bu tr Fa. kelimeler iin b. ah u e m ]. H a yy t n ve s yi r k sib n h i l f de destm zd almak ... (l 1982 [1581] II, 144). O. destnamaz namaz ncesi abdest < Fa. dastnam z a.m. [dast el ve nam z ]. O l dem M ub rek ge ld i, Eb B ek r
k a pus n k a k d . Eb B ek i r dest nam z k a yd n g r e y r rd i. (Ferec 855/1451 v. 57b58a).

[932/1525] s. 523). 29).

B i r b k m, bi r deste rem var, |

B i rka re ndem, kste rem var ...

(Tevfik Fikret 1958 s.

O. destres /destres imkn, kudret, mal vastalar < Fa. dast ras a.m. [dast el + ras erien]. B e n m
dest res m kemd r. A ns u z s o h b et yara n g re n kimd r? (Ferec 855/1451 v. 221b). (bi r eye) destres bu l eri mek, varmak, muvaffak olmak: Elbette ben a a v s l ve cevh e r i k es r l me n fi i n e dest res bu l ub k mil o l u r u n. (l 1979 [1581] I, 130).

destgh/tezgh I dokuma cihaz < Fa. dastg h a.m. [dast el + g h yer, b. demgh ve bu tr Fa. kelimeler iin b. ah u e m ] Evle rde i l e n e n de zg h la rdan
al nmak ref o l u n ub h em n b z rla rda olan dkk n la rdan al nmak muk a r r re r k l nd . (.L. Barkan

1943 s. 164 [16.yy.]). T e zg h k u rma al ub eve t ze bi r

u ak , | B e z z g e i n de zme k z m k imseye k u ak !

(V sf Os m n 1257 s. 46). tezghla dokunacak bezi tezgha yerletirmek; bir i iin hazrlk yapmak: Pa a n n da aya n kayd racakla rm , Pamuk 1991 s. 47).

destro yer byk harb gemisi < ng. destroye r a.m., asl imha eden! EFr. zerinden Lt. dest rug e re imha etmek fiilinden [stru g e re kurmak, bina etmek, mnay tersine eviren d ontaksiyle]. O. dest u ziyafetten sonra misafirlerin ellerine su dken hizmeti < Fa. dast /dast y a.m. [dast el + / y ykayan, kr. came uy ]. B e f r z la r, dest la r ... el l e rm z i z e f rede n p k eyled k. (Ferec 855/1451 v. 115b). destur I msaade < Fa. dast r a.m.
v rmed , dest rs u z s u f faya k d u . K a pu sdu , se l m

yak nda Ye n i e r i l e r b i r ey yapacakla rm , Saray n i i nd e de bi r eyle r t e zgh la nd n se z iyo rm u . (O.

destgh/tezgh II al ma masas; (ma azada, barda, bankada) sat ve deme bankosu < Fa. dastg h a.m. (destgh I ile ayn kelimedir). Hel e u od a ya
sof ra ba na ge l i i z, b i re r t e zg h n yapal m ... uy u u r u z. (H.R. Grpnar 1339 s. 151).

(Ferec 855/1451

v. 105a). Ve h ub b t k sm ndan as a da ge l b sat lsa,


dst r

h e r mddi R u h dan bi r k i l e i R u h al n u r imi . Amm k u r da sat lsa nesn e al nmak dest r (veya d st r . b.

O. destgi r /dest i gi r /destegi r elinden tutan, yardm eden, koruyucu < Fa. dastg r a.m. [dast el + g r tutan, b. afakgi r ]. B u n ca z ev l l e r a n u i n g rd m. Ba a desteg r o l! (Ferec 855/1451 v. 150b). destgi rl i k et yardm etmek, kurtarmak: Desteg rl ik ey le, ben i va rt a dan k u rta r! (Ferec 855/1451 v. 23b). O. desthat/destihat kendi eliyle yazlm ve imzalanm senet < Fa. dast h a t a.m. [dast el ve h a t yaz, bu tr Fa. kelimeler iin b. ah u e m ]. Dev t u k a lem u k ed h z rd u r, desti h a t v reyi n . (Ferec 855/1451 v. 104b).

maddesindeki not) deg l imi . (.L. Barkan 1943 [924/1518] s. 157). dest r v r msaade etmek: Tedb r o ldu r k i ba a dest r v res i n rt e va ram, B u l K sm o ad ge rc ekde n ld rem. (Ferec 855/1451 v. 6b). kalkp gitmesine msaade etmek: Ba a
dest rla n ayrlma a msaade almak: B i r n i c e g n S imc u r k a t nda du rd la r, andan C ypu r dest r la nd, eviyl e atas na anas na gitdi. (Ferec 855/1451 v. 241b).

dest r v r, bi r d st h t n k i i n ay l i h a sta olm du r, va raym, g reyim, so raym. (Ferec 855/1451 v. 15a).

desti /testi b.m. (kulplu toprak kab) Meninski 1680 III, 6063 < Fa. dast F. Steingass 1930 s. 525. Ve mlek ve bardak desti yk i nd e n bi r ak a b c al na. (.L. B arkan 1943 s. 292 [1570/978]). desti g i r, b. destgi r . destihat, b. desthat . O. destmal /desti ma l el bezi, havlu; petimal Meninski 1680 II, 2079 < Fa. dastm l a.m. [dast el + m l silen]. T m r destem ld r, k ime va ru rsa si l i n r. (V. zbudak 1936a [1466] no. 418). He rkesi n n n e 1930 s. 28). Kr. pe temal .

destur II (sokaktaki insanlara ya da karanlk bir yerdeki cinlere seslenme) yol an! dikkat! < destu r I. Ayp saylan bir eyden bahsederken de kullanlr. Kr. destu r u n . desturun! bir nida yni bir nevi emir olan destu r II emirler gibi oul da yapabilir, kr. aman n , haydiyi n vs. B i r dakika i z i n ve r, ik i g z m, destu r u n aral a k p imdi ge le c e im. (S.M. Alus 1933p s. 161). Hi vakit ge i rmede n destu r u n d rt s l k yap t r n ! (S.M. Alus 1933k s. 123). destur l'amel, b. dstu r l'amel. AD. destuvan sofra bezi! DS 1437 < Fa. dast r h n a.m. [dast r bez ve h n sofra]; kr. Az. dstrh a n a.m. destres, b. dest res .

o rba ve pi lv i i n me rca n sapl sadef ka kla r, katlanm bi r destimal, bi r di l im ekmek konmu tu. (Fazl Necip

destvan

534

dev

O. destvan eldiven < Fa. dastv n a.m. [dast el + v n tutan, koruyan, b. arvan ]. A h u postu ndan yal n kat destvan. (M. Ktko lu 1983 s. 188). de delerek iini amak (ms. ban) DS 143839 < ET. te a.m. Clauson 1972 s. 559. Meg e r b u p l bi r p l s u csu z y re di iy le k a rn n de mi , ld rm i . (Ferec 855/1451 v. 45a). Mecazi mnada kt hatray yeniden ortaya karmak: De me ben i, kom uc u um, de me! Y re imde n e l e r va r . (H.R. Grpnar 1933ke s. 78). de arj dar akma < Fr. dc ha rg e a.m. [Lt. ca r ri ca r e yklemek < ca rr us araba, ve fiilin mnasn tersine eviren d is ntaks]. stanbu l S u ve 1992 s. 121). de ele tekrar tekrar de mek < de fiilinin frequentativum hali, b. avkala . n ce se n i n zay f 1957r s. 22). Mecazi mnada: (Umran Nazif 1964 s. 55). de i f re et ifreli bir yazy zmek < Fr. dc h i f f re r a.m. [ < t. ci f ra < Ar. s i f r sfr]. Bu tr tabirler iin b. afi e et- . Mecazi mnada gizli bir eyi aklamak: Bana kal rsa, kaymakam bey bal gib i bi l iyo r, ama de if re etmek istemiyo r. (M. zg 1993 s. 151). A n lamak sz nde n n e a n l yo r u z ? Ka rs n ,
kocasn , sevgi l is i n i an lamaktan c i z i nsan la r bi r otu ru ta i i r i an layaym istiyor, du r bakal m o kadar kolay m? Be n c e a n lamaktan an ladkla r, daha n c e bi ldik l e r i n i b i r ke re daha ima ede n eyi de if re etmek. G z l e r imi n ta i e r is i n e bakyo r, zo r la o rada bi r eyle r ok umya ve gemi g n l e ri n ht ra la r n de el emiye abalyo rdu.

( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 117). De ti K ipak ve K r m h n


| Yak a r bi r z e r res i bi de t u da . z G i ray H a n h a z re t l e ri n e ... le ke r i b um r i l e h z r u m h eyy olasz d n i ld i. (Sel nik 1989 [1599]

I, 322). AD. de tban/de ti van/de t i man/de t i ma l kr bekisi DS 1437 < Fa. da tub n a.m. [da t kr, l + b n tutan, koruyan ]. K o r uy ub tut u la n dava rla rdan
z i k r o l u nd u z re al n ub resm i de tb n d y h e r h n ede n mak t db n esn e al nmaya. (.L. Barkan

1943 [1570/981] s. 199). Domu z u n e n i i! De tivandan

Kanal i zasyon daresi K na l ada n n a rt k su la r i i n de arj ye r i o la rak Manast r Koyu n u semi . (N. Gngr

danas n k u rta ramaz daha o. D nyay nas l re n i rm i ? (F. Baykurt 1961k s. 178). B i r b i r sylemi ti: De timan n ha l i n i, D ve r Sal i n i n, Y us uf u n, B ek i r Hac n n ha l l e ri n i a n latm t. (C. Tuncer 1960 s. 8). D rt ca nd rma, ik i de de timal g nde rmi bucak md r .

(K. Bilbaar 1953 s. 20). de k /de i k deilmi olan < de + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ( )k eki, b. ak I . Kimi ba kesk, kimi k a rn de k (metinde e k ), kimi k a n (metinde k a rn ) dkk, kimi b l i bk k yatu r la r. (Ferec 855/1451 v. 11b). del ik de ik , b. del i k I. AD. de r /de i r toplamak DS 143738, TS 111721 < de r r fiilinin varyant, / r / nin d mesi iin b. arsla n . Be n e f e sa n z b d r, me r, | De rme k i o l m kbe r ld r r. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 249). dilencilik etmek DS 1438, kr. de i ri c i . detay teferruat < Fr. dtai l a.m. B e n g e e nde bi r taksim
e l l iye B eyo l u caddesi nde res im ektim. Hayret ede rsi n i z . B t n detayla r z e r i nd e idi. (H. Taner 1954 s. 28). Kolay bi r i de i l e lbet ... Ama pln m haz r, detayla r na kadar. (M.C. Anday 1965a s. 230).

bi r yan n a ra r, bu l u r da. Son ra ba lar h ep o yan na vu rmaya, hep o yan n de eleme e. (Tark Dursun K.

(M. Mungan 1996 s. 106). de i k, b. de k . de i l , de fiilinin passivum hali. de i l esi ce in allah kurunlarla deilecek olan (kimse). Eski gelecek zaman partisibi (y)esi- iin b. ld rasya . ki nd i n get i mi g e l i r o de i lesi c e, faz la ge c ikmez. (F. Baykurt 1971f s. 159). de i r , b. de r . AD. de i r i ci /d rc dilenci DS 1437, 1591 < de i r /d r + fiilden nomen actoris mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan, iki ekten mteekkil i c i geni lemesi, kr. dik ic i, ge i c i . 1533 senesinde F. Argenti (1938 s. 73), kelimeyi de u isc i rg i (deviirci) riscotitore (toplayan) diye kaydeder, yni dev i r den dev i ri c i olarak. Hanmla r n i z n i
olmadan de i r i c i l e re tebe r i ve rmek kesi n o la rak yasakt.

deterjan ya yok eden bir temizleme maddesi < Fr. dte rge n t a.m. [Lt. dete rg e re temizlemek fiilinin etken fiilsfatlarndan (participium activum), b. ace nta /ace nt e ]. A radk, taradk, han m n istedi i dete rja n yoktu Sal i h i n evi nde. (M. zg 1993 s. 87).
Avl udaki e mede n doldu ru la n kova dete rja n la rla mutfak z emi n i n i y kad la r. kova su la rla,

(A. Kutlu 1995

s. 141). determin izm tarihte her durumu, nceden beklenilebilen baka bir durumun takib edece i kanaat < Fr. dte rmi n isme a.m. [dte rmi n e r nasl olacan nceden icab ettirmek fiilinden]. Hege l
diyo rd uk, ideal i zm, mate riyal i zm diyo rd uk. Dete rm i n i zm e ndete rmi n i zm diyo rduk. (. Altan 1975 s. 248).

detone falso yapmak < Fr. dton n . Fr.dan giren sonu vurgulu - ile biten isim/sfat iin b. abandon e 1. 1998 s. 82).

(N. stn 1968 s. 79). O. de ne haner, kama < Fa. de n e a.m. K o rk uda n de nemi e l me aldum, otu rd um. (Ferec 855/1451 v. 73a). O. de t l < Fa. da t a.m. De ti K ipak: bir zaman gebe Trk airetlerinin bulunduu Gney Rusya l sahas: Ol oddu r f u rk a t , ey k n vus lat,

G ramofonda alatu rka ta plakla r di n l e r, e n k k deton e sesle r i yakalayp el e ti ri r, a rk la r syle rd i. (. Aral

dev I masallarda bahsedilen ok iri ve korkun kuvvetli bir mahlk < d v . Maha l l eyi bi r yandan pol isl e r l e

ja nda rmalar sa rd la r, bi r yandan da B e l ediye n i n yk m ek ipl e r i dev gibi kazma maki n e l e riy l e i e r i dald la r. (F.

dev

535

devele

Erdin 1973 s. 151). dev anas dii dev: B i r de baktm ki, o rtada o devanas ka r. (S.M. Alus 1934 s. 355). dev aynas bakan, olduundan byk gsteren ayna:
N ekadar ho sohbet ve n ek reg ise, okadar da avc l ktan habe rsi z. Ak l n ca da ke ndi n i dev aynas nda gr rd .

semti K z lay da, meydan n o rtas ndaki ayakl saate bakan, d rt ayr g i r i kaps bu l u na n, kocaman bi r blok u old u u g ibi kaplayan devasa ve mode rn bi r bi na idi. (A.

Kulin 1997 s. 37).

(S.M. Alus 1944 s. 138139). dev II (sfat) dev gibi, pek ok byk, muazzam < dev I.
N e de olsa eski bi r ba ke nt stanbu l. Eski imparato rl u k merk e z i. B y k ve dev ke nt. (O. Duru 1995 s. 86).

De i ik eki l l e rde d z e n l e nmi havu z la r n ye r a ld devs prmenadla rdan ge ip, son u nda kona a ben z eye n bi r ba ka evi n kaps ndan i z i n i s rd n c kad n. (B. Uzuner 1994 s. 59).

AD. dev /dev i kamak DS 1443 < ET. tev a.m. Clauson 1972 s. 435. deva ila; are < Ar. daw a.m. (/dwy / kknden). De rd me lmekde n zge dev yok imdeng r . (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 134). i , devad r, iyi g e l i r! (A. Nesin 1995 s. 132). deva et (hastay] iyi etmek:
Kimesne bu k ra demez dev , | Ki t m r db s a y ru l

O. devat mrekkep hokkas; kalemli i ile hokkas bir arada olan yaz takm < Fa. dav t a.m. < Ar. daw t mrekkep hokkas (/dwy / kknden). Dev t u
divit .

k a l em get rd i l e r. h medh i nde b i r k a c sat r h b mens b yaz u yazd. (Ferec 855/1451 v. 203b). Kr.

O. deva l mi s k /devai mi s k bir eski zaman ilc < deva ve misk ten ibaret Ar. ve Fa. terkibler. B i r tah t
st nde yatu rd la r. C l l bla r, dev lmiskle r get rd i l e r. Te n v l

mf e r r i h l e r, tdm. (Ferec

(Ferhengn mei Sad 1340/42 s. 33 no. 396). devai misk b. deva lmisk .
s a va.

855/1451 v. 98a). devayi r, b. devai r. deve b.m. (maruf hayvan) < ET. teve a.m. Clauson 1972 s. 447448e gre kelimenin asl ekli devey idi. G. Doerfer 1992 s. 53e gre kelime Mo .dan T.ye gemitir. Ol dem M ub rek b uyu rd , deve i k o nd u rd la r, h a yme u rd la r. (Ferec 855/1451 v. 54b). (Argo) deveye bi n sarho olmak; esrar ekmek F. Devellio lu 1959 s. 79, H. Aktun 1990 s. 82):
Otu rm u i iyo rla rd demi n. Deveye bi nmi l e r tekmi l. (Orhan Kemal 1952c s. 86). deve et /deve yap

O. devab yk hayvanlar < Ar. daw bb a.m. [dabba kelimesinin oulu, /dbb / kknden]. De r te b h t dev b bey n ndad r. (l 1956 [158687] s. 200, blm bal ). devai mi s k , b. deva' lmisk. O. devai r /devay i r resm daireler < Ar. daw i r a.m. [d i ra kelimesinin oulu, /dw r / kknden]. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2. Dev i rde ala rla r istese h e r ha ng i evr k . ( air E ref 1958 s. 116). Hem de val lah i 53). AD. deval arnn balla doldurduu petek gzleri, ar kovannda bulunan ac tortu DS 1439, TS 1122 < Yun. (dvalon) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 95. devalas y on tedavldeki parann de erini resmen drme < Fr. dval uatio n a.m. [val u e kymet, d eksiltme ntaksiyle, < Lt. val re salam ve kuvvetli olmak, onmak]. Bununla ilgili olarak b. abe rasyon . Pahal l k, e n f lsyon, deval asyon alm ba n g idiyo rd u. (H. zkan 1979 s. 99). devam srp gitme, kesilmeme < Ar. daw m a.m. (/dwm / kknden). B i r ey seemedi, l ki n ta ras s udu nda dev m i i n pe n c e rede n ek i lmedi. (H.R. Grpnar 1926b s. 395). (bir ie ya da bir faaliyete) devam et onu srdrmek: Se n i c b eden i yap da, ben r h a tca al makda dev m edebil eyim ! (Cen b ah bedd n 1335 s. 162). O. devan koarak, acele ile yryerek < Fa. dav n a.m.
ek b za h m et ge l b bi r k ya rd k. | Dev n bi r h n e i di hk na gi rd k. (Z af 1950 [1555] s. 148).

ku la mla duydum, i i g c devai ri i gald r, dedi. Hi hak ime i hsas rey ya ra r m? (F.C. Gktulga 1953 s.

kendine mal etmek Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 64 (belki bir fkradan alnm tbir): Sz

u zatmyalm, all em etti le r, kal l em etti le r, son u nda bi z im e e i deve etti l e r. (Halikarnas Balks 1946 s. 44). Yaman i ng e n e o n u b i r takm dalave re l e r l e te z zamanda soyup sovana evi re c ek, ra hmetl i babasndan kalan evle r i, d kkn la r bi r takm mace rala r y z nde n deve yapacakt. (O.C. Kaygl 1939 s. 73). devede k u lak ok

az, kifayetsiz Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 64:


deveku u

Teka t ayl k la r, g n n i ht iyala r ka r s nda devede ku lak g ibi kal yo rd u. (R.N. Gntekin 1930 s. 48).

uamayan uzun bacakl ok iri bir ku (bir ok dilde deveye benzetilir, ms. Fa. ut u rmu r [ ut u r deve ve mu r ku. Calque iin b. ab I /v 3 ], hayvanat terimi olarak St rut h io camel is : K o r g i res i
bo az i n al u r md m | Dndi deve k u na b u cem iyyeti be e r. (Yah y Beg 1977 [1582] s. 107). O.

bir zaman Bursada dokunan bir nevi kuma M.Z. Pakaln 1946 I, 434. K a dem basub gel e
deve taban deve

n k a b r K a ysa n k a Leyl , | M e z r sti n e rt e r deve t a ban bi r k emh . (l 1994 [159199] s. 313). ty /devet y deve tynden yaplm (kuma); deve ty renginde Meninski 1680 II, 2196: Deve t y f i n ca n ka hveyi ald s rada ... (F.C. Gktulga 1943 s. 70).

devek, b. de ek . deveku u, b. deve . (Argo) devele sarho olmak, szmak (?) < kr. deveye bi n . l e - geni lemesi iin b. bayramla - . Yan ndaki
sar byk l ge n be re l iye dimdik bakt. D eve l e me la n, dedi, T t n l e be rabe r c i e r l e re dolan ve o rada bi r ye r e

devanas , b. dev I. devasa normal llerin ok stnde, alacak byklkte < dev + Fa. s gibi. Ke nt i n mute na

deveran

536

devletmend

(M. Buyruku 1956 s. 5152). Ba ka kaynaklarda bulunamad.


yap p kalan z e h i r o n u da ben i de aptalla t rm t.

menfi bir ton vermek istiyor. Ayn zamanda, dili gzelletirme gayretleriyle bir nevi alay olabilir. Nomen abstractum yapan l k eki iin b. a r l k . Kayacan 1968 bulunamad. s. 12). Baka kaynaklarda

deveran et dola mak, daire izmek < Ar. dawa r n a.m. (/dw r /kknden). Ar. yapm eki n iin b. bat ran .
B i r g nde k b b sum n seyr eyl e r z ve d yi re i

B u d ped z mut l u l u um u z u devi rme e kalkmak demekti r. B i z bu t r l devi rg n l k la ra dayanamay z. (F.

(V h id 1993 [929/1522] v. 84a). A rada kadeh l e r deve ra n eyl iyo r, n e e l e r parl yo r, gz l e r s z l yo rd u. (Fazl Necip 1930 s. 20).
c i h n deve r n de r z.

RD. dever le devirmek < devi r fiilinden verbum diminutivum, b. ba arla . Ate ba nda otu ru rka,
anas n n yapm oldu u man cay aya i l e deve rl ey ip dkm . (Rodop Trk halk masallar 1963 s. 8).

RD. devke/def ke kz R. Dankoff 1991 s. 30 < Sl. deva a.m. + ka kltme eki, b. ayka . Ve y z bi alt y z defke h r l e r tah r r o l u nd . (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VIII, 24). Kr. devoyka . devlenge/dev l in ge aylak cinsinden bir alc ku TS 112425, R. Dankoff 1991 s. 31 < okuma varyantlar oktur; kelimenin asl??. O. devlet I talih, mutluluk < Ar. dawla a.m.
B u dem c i h nda be nc i l ey i n k im vard u r, eyy m ms id, k r be k m, devlet y r, ik b l k a r n ... (Ferec 855/1451 v.

devety, b. deve . O. devha ok geni ve yksek a a < Ar. daw h a a.m. (/dw h / kknden). Ke rem n evbe rl e r i n be z l tme z old devh a h immet. (l 1587 v. 121a). devi , b. dev . AD. dev in /d i v in kmldamak, kvranmak DS 1443, TS 1124 < ET. tevi n kvranmak Clauson 1972 s. 442. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II .
Divi n i divi n i dem ol uban bi r me lek , | S f iy , yol na h a rc eyl e m melek . (Z t 1970 [16.yy.n ilk

128a). EO. devl et mde bahtma, ok kr, Allahtan: Devl et mde o bi r e rbet m dah va rd u r. (Ferec 855/1451 v. 221a). yksek bir ahsn etrafa yaylan baht esiriyle, sayesinde: Gece o bu
n ebb ke l l geldi k i e h z de n c i h z n a la. h devlet i nde dutduk , o get rd k. (Ferec 855/1451 v.

108b). devlet l e n saadet bulmak: Mas l a h a t oldu r k i

yars] II, 215). Kr. evi n devi n . devi r, b. devr . devi r (dik duran bir eyi) drmek, yere yatrmak < ET. tevi r a.m. (kr. T. Tekin 1974 s. 274), belki evi r fiilinin daha eski ekli Clauson 1972 s. 443. Kr. evi r . Pu l l u k i i n i de a n lattyd. Hem daha de ri n s r rm i hem de devi r i rm i topra . (T. Apaydn 1991 s. 113). (kabn yana meyl ettirerek) dkmek: Kazd top ra k re k l eyip yan la ra devi rd i. (F. Baykurt 1967k s. 59). (hkmdar ya da hkmeti) drmek: imdi kalkm la r se n i devi r ip, ben i beki l i kte n atmaya . (R. Bilginer 1964 s. 55). AD. (bir hayvan kesmek iin) yere yatrmak: G u z u mu z u bi r ey devi rs i n l e r. (F. Baykurt 1955 s. 84). ikisini sonuna kadar mideye indirmek: G nay kadeh i n i devi rd i. (N. Cumal 1956 s. 11). (bir kitab) bandan sonuna kadar okumak: Halit Fah ri ,
F ra ns z edipl e ri nde n bi rok la r n n k l l iyat n belk i devi rm i ti r ... (VN, Ak am gaz. 1.7.1941). bir

bu ak d n ik h a gi rmemi h r r e i ak d n ik h a get rem. Di l eg i y r i nde o la, be n dah devlet l e n em. (Ferec 855/1451 v. 113b). devlet d k n bolluk ve

mutluluk iindeki iken bunlar yitirmi olan (kimse) Zabel Tey ze de g i z l i bi r mut l u l uk d uyuyo rd u

bu ndan. Devl et d k n o lman n e z i k l i i n i h e r n e kada r z e r i n e ta sa da, o l u n u mut l u g rmek, kadn n y z ndek i kede r i z g i l e r i n i si lmeye yetiyord u. (N.

Gngr 1998 s. 16). devl et l i bayku DS 1443 (apotropique kelime). devlet II b.m. (siyasi bakmdan memleket) < Ar. dawla a.m. Pes n ede n k i s ret i s a l h d a ol mak l e devl et

d men l e r i g ft u g de l e r ve h e z r n h e z r s dedi l av mm ... tah r k si ls i l e i f it n e vu fes di l e u l vv eyleye l e r? (l 1979 [1581] I, 149). Devlet i n mal den i z , yemiye n domuz dstu ru da ku lak la rda kpedi r. (E.E. Talu 1937 s. 13). O. devl et l /d evlet l i devlet

idaresinde yksek ahsiyet; aziz, isimden zellikle sfat yapan l i eki iin b. adamak l l 2 ve isim olmadan isim gibi kullanlan bu trden dier misaller iin b. atl u : Bana s h hat ve af iyet Dankoff 1991 s. 31 (euphmique kelime).

zaman kesimini bitirmek, sonuna gelmek: Ge r i

ok zaman gemi , Se rda r da k rk n devi rmi ti ama, vey baba i l e o lan n a ras h ep tatsz kalm t. (M.Z.

duala r ediyo r, evl iyala r adakla r, devl et l i l e re mumlar ve ya la r adayormu . (S.M. Alus 1944 s. 78). ftkl R.

Salo lu 1997 s. 96). devi r ip dk (btn derdini) ortaya karmak: Amma art k b ak kemi e
dayanm t. G e l e n Ami re h e r eyi devi r ip dkecek le rd i.

(Argo) dev let III yellenme Meninski 1680 I < devlet I. Ma h b b ard n ca yegi n y riy e n l e r devl ete yeti e. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba] s. 150). O. dev letmend mutlu vaziyette; hali vakti yerinde, zengin (kimse) < Fa. davlatmand a.m. [davlat devlet + mand eki, b. arz umand ]. Ve t a ra k d u g ibi, bi r
ik i y z l eve nd, eks e ri g e nd de n devl etme nd, k a r us na e l k a v u r u r. (l 1975 [1599] s. 137).

(H. Aytekin 1945 s. 41). devi r gn l k isyanclk < devi r + fiilden, do utan olan veya al lm bir vasf ifade eden sfatlar yapan ge n eki (b. al nga n ), fakat yazar kendi uydurduu bu kelimede bu eke gn eklini veriyor; bu suretle onu yabanclatrmak, belki de onu bez i rgn l k gibi bir kelimeye benzeterek ona

devletnian

537

devrisi

O. devletni an byklk ve zenginlik grnl < devlet I + n i an gsteren. M r i m r n devlet n i n di remfe n (l 1587 v. 130a). O. devletpenah btn memleket halknn snd < Fa. davlatpan h a.m. [davlat devlet + pan h snma yeri olan]. B is i i nt i z m be n dem
ola n vke l i devl etpe n h u et v r u ef l i n e e nv t r re h t i l e z eb n di r z l i k d b ... (l 1979 [1581] I,

O. devr /dev i r III (musik stlahlarndan) eski bir usul ismi K. Uz 1964 s. 18 < Ar. daw r bir musik paras. Devr i h i nd , devr i kebi r, devr i reva n eitli usul isimleri (a.y.). devr al /dev ral (nbet deiince) resmen teslim almak < devr /devi r II + al . De rha l mahal l eye gid ip, mnada:

sand , bi r se nede n be r i le n eski re is i n vek i l i nd e n devi r almak lz md. (E.E. Talu 1935 s. 99). Mecazi e h i r T iyat ro la r k e nd i oyu n c u l u k ge le n e i n i Da r lbedayi de n devral rk e n, Ko nse rvatuva r, ku r u c u h o cala r ndan a rl Ebe rt i n b i r hayl i yp ra nm Alman Ba rok oyu n c u l u u e it imi n i uyg u l uyo rd u. (M.

149). AD. dev l i k i /dev l k s erte, ertesi DS 1445 < devrik i kelimesinin varyant, /r / > /l / deiimi iin b. amel ikan . Devl k s g n c uma imi . (A. Cafero lu 1945 s. 157). AD. dev l i k s n ertesi gn < devl k s + n instrumentalis eki, veya devl ik i ve g n . la n getdi. Devl ik s n g r i ge ld i. (A. Cafero lu 1945 s. 178).

Mungan 1996 s. 295). O. devran felein dnmesi, zaman, a deve ra n kelimesinin varyant; Fa. davr n a.m. Ce z iy re i
reme ge ld m, p di h l k

ey led m, devr n s rd m.

devl in ge, b. devle n ge . AD. dev l i p tahl de irmeni; deirmen ta DS 1444 < Ar. daw l b (Suriye dial. dw l b ). B i r h y tiksi nmi
o rusbu, se n i bi r gt va r k i g r lavuk d rme n i devl ip da ndan b yk. (A. Cafero lu 1945 s. 159).

(Ferec 855/1451 v. 102a). kader: El alt nda la ru tme g c | Ki devr n e l i st i n o l u r s o u c. (Ferheng n mei Sad 1340/42 s. 45). devre I bir ile alkal belli bir zaman paras, dnem < Ar. daw ra a.m. Devre i h i r zam nda h b la r h a tmi
d y | D mi efv h r i c le M us t a f du r syle n r. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 238). imdi hayatla r nda ye n i b i r devre ba lam t.

deirmen ark [d l b kelimesinin oulu] A. Tietze 1958 no. 70. devl k s , b. devl ik i . O. devm Msrda yetien ve yenir meyvesi olan bir eit palmiye R. Dankoff 1991 s. 32 (dom ) < Ar. dawm a.m. B e l e ri nde eks e r iy devm h u rm s ya n s h u rm h s l o l u r. (Evliy eleb 1938 [17.yy.] X, 821). devo y ka kz < Bulg. devoyka a.m. [deva a.m. + ka kltme eki, b. ayka ]. H o ro z oyna r devoykalar. (azl 1974 [16.yy.] s. 243). Kr. devka /defka . O. devr /dev i r I etrafnda dola ma, daire izme; (hendesede) muhit < Ar. daw r a.m. (/dw r /kknden). M iy nsa r da bi r h a vz va r. Devr i b st de r b st, de ri l i g i h e z r a r u n. (Ferec 855/1451 v. 93a). bir mecliste arap kabnn adamdan adama gemesi: B i r k a c devi r g ecdi. C r iye e h z deye art u cak v r rd i, k za azac uk v r rd i. (Ferec 855/1451 v. 139b). devr i l em /devri lem seyahat dnya turu: Padi ah m z n re nmek arz us u n u i z ha r
buyu rd uk la r n okta pek pek basitti r: devr i l em seyahati n e . (Trk masallar 1991 [132829] s. 114).

(Orhan Kemal

1959 s. 58). 1951t s. 10).

Ke ndi syledi i n g ib i g idic iydi n. A rt k

hastal n son devresi ndeydi n.

(M. Hachasano lu

devre II dolam; elektrik cereyann bir daire tekil etmesi < Ar. daw ra a.m. devrede n ka r cereyan kesmek; (mecazi mnada) hari brakmak:
Hkmetle M e c l is i yok eden za l, p re nsl e rl e de h k met i devrede n ka rd . (Cemal Sreya 1991 s. 329). devreye gi r el katmak, kar mak: Bakkala, kasaba, f r n c ya bo r by r. Byl e du r umla rda bi r k u rta r c o la rak ablam devreye g i re r, i e e l koyard. (S. engil 1990 s. 78). N e k zka rde l e r k imsel e ri be e n iyo r, n e de e rk ek le r b u z ppe k z la ra tal ip ol uyo rla rd . Taa ki, Devl et Demi ryol la r nda g revl i C emal B ey devreye gi re n e kadar.

(A. Kulin 1997 s. 29). O. devre III baz yerlerde eski bir vergi < .L. Barkan 1943 [929/1519] s. 436ya gre tekrar alnm vergi olduuna gre belki *devre /devr i I kelimesine balanabilir. He r ky h a lk na bi re r B arkan 1943 [929/1519] s. 117. AD. devre IV yanl, ters; bir kuman tersi DS 1444, TS 1126 < ?? A h anam gz k r o la, baa devre h uy bel l etdi ! (A. Cafero lu 1945 s. 196). devre dv re ters trs (ikinci kelimede labialisation var): On u n
kus u r u na bakma, bia re n i n evi bark da rma da n o ldu u i i n ca n skk n da devre d vre ko n u uyo r. (H. Aytekin

mik d r ak a sal ub al u rm ve yaylak vak t i o l ub yayla a h cak yayla a k a r b k u r dan devre al u rm . (.L.

dnmek: Fe l ek i a z a m bu k ubbe z e ri nd e devr de r. (Ferec 855/1451 v. 184b).


devr et

devr /dev i r II a < Ar. daw r a.m. T devr i k y mete dek n ey le r? (Ferec 855/1451 v. 186b). Devi r d n yo r.
A navarza n n dibi ndek i A casaz batakl ndan ku rta r lm toprakla ra ik i Y r k ky ye rl e ti rmi h k met. (Ya ar Kemal 1955 s. 13). devr i r z ig rda /devr i zam nda herhangi bir ada: Tas a vvu r eyleme ki devr i r z ig rda fe riyde amsu z mmki nd r k i o la. (Ferec 855/1451 v. 70b). yle d mi le r k i mege r devr i zam nda bi r u l u me l ik va ridi.

1945 s. 39). AD. *devre/dev r i /dev res i /dev r i s i erte, ertesi (gn, ay, vs.) < devre III. nc hece 3. ahs possessivum eki, kr. e rt esi. Devrs g n sabnan days ava g tmek isdemi . (A. Cafero lu 1945 s. 70). Devris i g n be n i odasna a rd . (M. zg 1992 s.

(Ferec 855/1451 v. 238a).

Devrek

538

devr

167). Kr. devl ik i . Devri ge c e o rta n c i a rda Ah m ede gidi. (A. Cafero lu 1951 s. 3). Devrik i g n M i r z e M e hmet beyaz ata mind i, ava gitdi. (a.e. s. 5). Devris i g n kyde a rabala r go u ldu. (K. Bilba ar 1941 s. 79). Ulan b u n e i , hafta oldu, ay oldu, devris i ay. (A. Nesin 1960g s. 51). Kr. devl ik i . Dev rek Zonguldak vilyetinde bir kasaba < EYun. (D dybra) haplologie ile > Dybra . D.J. Georgacas 1971n s. 110. devren (bir eyi) olduu gibi bir bakasnn mlkiyetine geirerek (satmak) < devr /devi r I + e n zarf eki, b. ace lete n . Se rk l d O ryan Pasaj n n
biti i i nde Hay Layf (son radan B e h zat B utak n B utak Pastahan esi, Varl k Ve rg is i nde n devre n ) b u l u n uyo rd u.

ortaya kar. BSTT.den misaller: yl e al tktan son ra bu rada da para kazan l n r. (. Kaftancolu 1975 s. 84) O i l k ve son ke z ka r la l p ayr l n la n ge c e ... (A. zyalner 1963 s. 23). Erdal, bandaki nls genelde den bu genilemeyi yeni bir l i n eki olarak kabul etmeyi uygun grp, edilgendnken/orta (medial) manasn reddederek bunu antitransitif olarak nitelemeyi tercih ediyor (b. M. Erdal 1991 II, 639642): devr i l i n , dikl i n .

devr i m I yuvarlak < de i rmi a.m. kelimesinin, devi r fiilinin tesiriyle deiik bir ekle girdi i dnlebilirse de sondaki nlnn d mesinin izah gtr. -m eki iin b. biti rim . B i r de baktm ki
seki z o n k i i o rada devrim bi r masan n et ra f na epevr e otu rmu la r. (smail Galib 1930dk s. 1314).

(G. Scognamillo 1990 s. 54). AD. devrend/devrent dar geit, boaz; derin ukur, uurum; da zerindeki konak yeri DS 144445 < de rbe nd /de rb e nt . /b / /v / geli mesi Fa.da olmu olabilir. devr et /dev ret (nbeti gelince) resmen teslim etmek < devr /devi r II. A rt k b u radan ayr lmaktan
b b k devredde n c k d , y r iy v rd i.

(Neologismus) BSTT. devr i m II nklb, ihtill. Ya devi r yada Ar. daw r dan yaplan uydurma ve calque; calque iin b. ab I /v 3. Fr. rvo l u t io n kelimesinin anlam etkisi ok mhimdir. Timuro lu 1994 s. 180). devr i , b. devr .

Devrim i n e ba l y z y re kte n | al la n l e G ve n l e | Atat rk Atat rk Atat rk | Dol uy u z se n i n l e. (V.

ba ka a rem kalmam t. Ye rime bakacak bi r is i n i bu ld um. N beti devredec ekt im. (S. engil 1990 s. 132). Ge ldi,

RD. dev r i gre mek < devi r fiilinin ortaklk hali, yni birbirini yere devirme e al mak . Ayo
Osman babasil e n c ya aka devri memege babasn i devi rm i . (N. Hafz 1985 s. 194). ba lam ,

(Ferec 855/1451

v. 229b). devrense (eski gemici stlahlarndan) demirin baland halat < *t rave rsa a.m. kr. sp. t rave rsa , Fr. t rave rse , t. (Venedik dial.) t ressa a.m. Kahane Tietze 1958 no. 664. Kelimenin yazl bir ka trl okunabilir. Baka kaynaklarda bulunamad. devres i, b. * devre . devr i, devr i s i, b. *devre . devr i k devrilmi < devi r + geili fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ik eki, b. ak I .
ht i l lc i l e r i n b u ka ra rla ra ge reksi n i l e r i ok bykt . ht i l l i n hak l l n , devri k ikt ida r n c e za g rmesi kan t layacakt. (M.Z. Salo lu 1997 s. 117).

devr i ye polislerin, askerlerin kontrol yry yapan mfrezesi < Ar. daw r ya a.m. Sokaktan tek t k
ge e n l e r o l uyo r. S e n o n la r ko l layacaks n. B i r d e devriye n i n ge l i i n i . (G. Smer 1962 s. 70). He r ye rd e ja nda rmalar t f ek l i, yayan ... Atl devriye l e r de va r. (F. Baykurt 1967k s. 342).

devr, b. *devre . AD. devr /dev r i dervi DS 1445 < 155355 senelerinde Trkiyede bulunan H. Dernschwa m (1923 s. 120) kelimeyi Almanca olarak D e wesc h e r (deveer) diye yazar. / rv / /v r / metatezi ola andr, b. alb z . devr g mi , bu oc u u n ismi n i mu la. (A. Cafero lu 1940 s. 67). Devr i o lan n ad
ahmayl, tay n adda amme r Tay ossu n d di, gzde n ayp oldu. (A. Cafero lu 1945 s. 209).

devr i l devi r fiilinin passivum veya medialisreflexivum hali (b. a l- ) < ET. tevr i l a.m. Clauson 1972 s. 444. B y k bi r am c iva rda otlayan k u z u la r n z e r i n e at rt la r i i nd e devri ld i. (. Kvan 1995 s. 74). kendini bir yere brakmak, oturuvermek, kmek: B i rka bardak daha votka almaya mecal bu ldum, son u nda devri ld im. (a.e. s. 138). gemek, sona ermek) zaman hakknda): G n l e r, ayla r ge t i yava yava . O k da devri ld i. (T. Apaydn 1991 s. 172). devr i l in reflexivum mnasnda devri l fiilinin passivum hali, b. a l- . Sabah n be i nde n, ak am n
be i n e, alts na kadar ayakst, mel i n e rek, yah ut bi r ke na ra devri l i n e re k bekl e n iyo rd u. (Orhan Kemal

dev i r toplamak < dev r a.m. katlamak .

(bez, ama r)

dev i r me toplanlm (acemio lanlar ve yenieriler hakknda) < dev i r + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan me eki, b. a lama .
Dev i rme acem o lan ve s i r ocak la ru h udd m ... b edeb old. (Sel nik 1989 [1599] I, 482).

1950e s. 62).

Reflexivum manasnda kullanlan i l ekinin passivum manasnda kullanlan (i )n ekiyle birlemesinden, edilgendnken bir anlam veren (i )l i n genilemesi

EO. dev r toplamak TS 1126, Meninski 1680 II, 2222 < de r II < de r r a.m. / / /v / deiimi iin b. avu l . Vard la r, o la n d v rd i l e r. G et r b A nadol da T rk k a vmna l e d rd i l e r. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 22). ge nd yi dev r kendini toplamak, kendine gelmek (kr. ge nd yi d r r ): Eymendi, amm Ta rya tevekk l tdi, ge nd yi d v rd i. (Ferec 855/1451 v. 119b).

dey

539

deze, b.

AD. dey /tey /dey y /teyy /t i y y ite, urada, ta DS 1446, 3942, 4756 < ?? D y, mut rib l e r yan nda otu r! (Ferec 855/1451 v. 203a). M sl im k uy ru na yap m old.
ek eyim d di. z ld i, e l i n e ge ld i. G e nd d y anda d di. (Ferec 855/1451 v. 234b). Deyy i e rl e rd e n balta sesi duyu l u r bazan. (M. Ba aran 1992 s. 153). Oku l la r teyy anas n n g z ndeydi h ep. Nas l gid i l i r, n e rd e kal n r, hang i k uvvet le o c uk ok ut u l u r o rada? (a.e. s.

O. deyma s zindan < Ar. daym s < EYun. (d msion) a.m. G. Meyer 1893 s. 43. O. deymu s baz Suriye vilyetlerine mahsus maktu ziraat vergisi < Ar. d m s a.m. A. Barthlemy 1935 I, 250 < Yun. (d msios) halka ait, resm,
Ve ba z k u r defte r i at k d e k a yd ol na n deym sa mte h a mmil o lmayub h a r ba m ri f o lm .

(.L.

253). O. deycur karanlk (sfat ve isim) < Ar. dayc r a.m. (/dc r / kknden). R z h e c r fa rk yok , ey meh, ebi deyc rdan. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 60). deye, b. diye . EO. d yen/d i yen denilen, adl TS 118990 < d fiilinin e n li fiilsfatl (participium), fakat eklen etkenlik (activum) manasnda olduu halde mna itibariyle passivum halindedir. Bu fenomene ne bu fiilin baka siygalarnda ne de baka fiillerde tekabl eden bir paralellik yoktur. Bu arkaik anomali (ET. t yi n /t ye n Clauson 413) Osmanlcada 16. asrdan sonra kaybolmu tur

B arkan 1943 [978/1570] s. 206). O. deyn bor < Ar. dayn a.m. (/dyn / I kknden).
ze r mde h a k l z m deyn i s bit h e z r d iyn r f l n u d y yazay n. (Ferec 855/1451 v. 104b).

deynek, b. de en ek. AD. deyni kadar < ?? Kr. de i n . Ya rm sahat deyn i g tdim. (A. Caferolu 1945 s. 76). O. deyr (slm olmayan) mbed < Ar. dayr Hristiyan manastr (/dy r / kknden). Vard, g rdi: bi r
dey rd r. Ul u s u f fas va rd u r. S u f fa i nd e od yanar. (Ferec 855/1451 v. 45b). M e l h a t e h l i zam n nda bu lmad ta z m | B t n dey r i l e m ne nd i devr i b r h m. (l 1994 [159199] s. 328).

Su lt n s o rd k im: Hey bre k a vvad, o He rsek deye n n e ki i yidi ? (F. Giese 1929 [890/1485] s. 230). So rdu um bu bi lme zem kim b se d rl e r o l mdu r, | M iyve i b mah a bbet, su l u eft l u d yen ? ( Amr 1979

AD. dey /dey i diye DS 1446, TS 112729 < d fiilinin EO.da y , bugnk AD.de yi ekiyle yaplan rabt sygas. O l k i i n mak mn dkk n n k a nda ol u r d y so rd. (Ferec 855/1451 v. 126a). H a mm ma
va rsam ge reg id i, g ycikem d y sen i ok utdum. (El i ) t zc e d ut! (Ferec 855/1451 v. 207ab). Bi z B e rmek l e r z . n bi z i d y ge ld , v c ibd r k i h e r h c et i g rev z . (Ferec 855/1451 v. 68b). Vay bubam, vay dedem! deyi kar lam bu n u vek i l bey.

[17.yy.] s. 126). deyenek, b. de en ek. AD. deyeze, di yeze, deze, teyeze teyze DS 1386, Meninski 1680 II, 2212 < teyz e . Yok d u r g zs z z e r e
t a rl k k im y yesi z evl e r zd e n ... y deyez e l e r zd e n ... (A. Topalo lu 1978 II, 147). De z e e! diye ba ra n sesi duydu.

(F.

Erdin 1973 s. 8687). Kr. diye . AD. d yl /dey i l denilmek DS 1446, TS 1129 < d fiilinin passivum hali. BSTT. bunun yerine de n /de n i l ekillerini kullanr. Pes n i c e d y l e a a sett r? (M.F. Kprlzde 1934 s. 63). O. deyyar (menfi cmlede) hi kimse < Ar. dayy r ruhban. B n h a lk h a c letde n pe r kemde old la r. Evde deyy r k a lmad. (Ferec 855/1451 v. 237b). A z
amazd sz e anda deyy r, | D yeyd k u l la r o lm nak d v r. (Fah r 1974 [1367] s. 389 no. 2719).

(. Kaftanco lu 1972 s. 72).

deyi, b. dey . deyi l, b. deg l I. deyi l , b. dey l . deyind i, b. de i nd i . deyip ge, b. de . AD. dey i mni, destan, at, trk, iir, sz DS 144647, TS 1127 < d /de fiilinin i ekiyle nomen actionis. Hem men a r i e rme n, h em men t yi bi le rme n. (M.. Yaltkaya 1934 s. 162). AD. dey i bir birine demek, syle mek; karlkl trk sylemek (saz airleri hakknda) < d /de fiilinin ortaklk hali, b. al - I . B i r i bi r m z e i z r
evk k z ib tdk. N i tesi z ? H ms z ? rz me nd z. d yi dk. (Ferec 855/1451 v. 102b).

deyyu s /AD. d o y y s /dey ya s karsnn iffetsizliine gz yuman (kimse); namussuz, alak herif 1448 < Ar. dayy t a.m. (/dyt / kknden). /t / /s / geli mesi iin b. abes . Kan na susam doyyosu n o l u . (H. Aytekin 1945 s. 35). Ulan ha ng i namussu z, ha ng i deyyus, hang i it yapt bu n u ? (. Altan 1975 s. 168). dez, b. ded . dezavantaj gayrmsait durum < Fr. dsavantage a.m. [avantage msait durum + mnay aksine eviren ds ntaks, < avant nde, nce < Lt. ab ante nceden]. Fr. age eki iin b. ambalaj . Fi z i kse l
dezavantaj la r n n o n u kad n la rdan ya da evl i l i kte n u zak tutt u u syle n i r. (A. A ao lu 1993 s. 67).

AT. dey i at /dey i et konu ma; eki me, rivayet, dedikodu DS 1447, TS 1127 < deyi + Ar. t oul eki. deyi i l , b. de i i l .

deze, b. deyez e.

dezenfekte et

540

tknaz

dezenfekte et mikroplardan temizlemek < Fr. dsi n fe cte r a.m. [ds gidermek ve i n f e cte r mikrop bulatrmak]. B e nde n son ra evi de z e n f ekte etti rse l e r ba ri, diye d nd m. (. Kvan 1995 s. 110). dezgh, b. destgh . AD. d b k kse; tatl bula DS 1448 < Ar. dibk a.m. A. Tietze 1958 no. 62. AD. d b l d b l ufak admlarla yava yava (yrmek), tp tp DS 1449, ses taklidi kelimelerden. D b l db l y r d n mde e ek. (M. Makal 1950 s. 55). AD. d d la titremek DS 1449 < ses taklidi veya ekspresif kelimelerden. Ses taklidi isimden fiil yapan la genilemesi iin b. a la- . Gve rtede
s ra bekleye n dalg la r, bi r s r ka rabatak gibi di zg iye di z i lmi l e r, dd l yo rla rd . (Halikarnas Balks

AD. d ka /t ka iterek zorla sokmak. So uk hava gi re n aral k la ra paavra la r t kad ge n e. (M. Seyda 1974 s. 60). AD. d k l /t k l soyulmak, girmek DS 1454, TS 1129 < dk /t k fiilinin passivum veya reflexivum hali, b. a l- . n mde n y c e da la r yk la la r, | Y r e y rt la r h ep dk la la r. (Fah r 1974 (1367) s. 305 no. 1011). AD. d k m/t k m lokma DS 145556 < dk /t k + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . B e lk i Esme gi lde yi r im ik i dk m. (F. Baykurt 1967k s. 179).
R za, yufkan n a ras na d rd yumu rtay ik i t k mda biti rd i. (a.e. s. 190).

1947 s. 125). Uu u e n i te, su ok so uk , demi en can. Dd lamas Feti y e d m . (M. zg 1992 s. 98). AD. d a /t a bymeyen, clz kalan; yandan kk duran be alt yandaki erkek sr THASDD 424, DS 3908 < Erm. d ay ocuk. M. Ohannesian 1925 s. 968, R. Dankoff 1995 no. 710. AD. d an /t an /d van tava, tencere, kazan DS 1450 51, 3908, Meninski 1680 II, 3110 < Yun. < EYun. (tgnon) tava G. Meyer 1893 s. 51, A. Tietze 1955 no. 257. C e n n et ka r e l i n e bi r bo
d an al p oca n ba na meldi. Ate yakp a koyacakt.

AD. d k n /t k n eline ne geerse yemek DS 1456 < dk /t k fiilinin reflexivum hali ( ( )n iin b. ac n II ). Ku rban kavu rmas n tek bi r tan e b rakmay ncaya kadar tekmi l tk nm . (H.R. Grpnar 1940 s. 25). AD. d k /t k birlikte dar bir yere tklmak DS 1457 < dk /t k fiilinin m areket (cooperativum) hali, b. a la - . . AD. d k t r /t k t r bir eyi zorla veya acele ile bir yere sokmak < dk /t k fiilinin iki ekten ibaret olan frequentativum genilemesi.
o c u k la r bacak a rala r n h a mam bo as na evi r i r mertebede eski v l ide l e ri n bi r deti sak meye ri yetl e o rala ra pamuk l u be z l e r t k d rmak d aki ta an n d i c h i l n e l e r i es e r i o la rak Amca Be de bacak l a r y lank a v l e mi di. (H.R. Grpnar 1927m s. 48).

(F. Baykurt 1967k s. 123). AD. d a r k lohusa DS 1451 < Erm. t aru k R. Dankoff 1995 no. 711. AD. d d uzak akraba DS 1451, 1452 < ??
d zd n n d zd . N ey i kay r yo rmu um ben? D d n n d ds, anam n kyl s. Kay r yo rm u um ... Lf! (A. A ao lu 1982o s. 390). Kr.

AD. d k z /t k z I ok sktrlm , bastrlm , ok dolu, skk DS 1456, 3911, TS 1129 < dk /t k + fiilden sfat yapan z eki, kr. di n i z , semi z . am buda kadar t k z o lan M uttal ip, i nad na ps r kt . (F. Erdin 1948i s. 55).

d d / r /yi / / gibi telaffuz eden (kimse) < ses taklidi kelimelerinden. Hen z pe lteye, kekemeye, d d ya rast gelmedim. (Ah m ed R sim 1333 s. 17). AD. d d n n d d s uzak akraba DS 1452 < kr.
d zd n n d zd . oc uk l uk a rkada ydk evet. D d n n d ds bir ak rabal m z bile sz ko n us uydu.

(A.

Aao lu 1982 s. 390). AD. d k I mangal kmrnn tozu DS 1454 < Ar. (Suriye dial.) dik k a.m. A. Tietze 1958 no. 64. AD. d k II/d i k verem hastal DS 1454 < Ar. dik k a.m. A. Tietze 1958 no. 65; kr. Az. dig a.m. d l /t l zayf, elimsiz DS 1453, 3908. B i r t l e e i va rd.
l ede n dndkte n son ra, he r g n g n e e ka rp tma r etmeye ba lad bu e e i. (F. Baykurt 1971c s. 339).

BSTT.de ok nadir olarak, fiilden ( )z eki ile yaplm sfatlar bulunur. AE cildindekiler: dk z I /t k z , di n i z /d i n i z. Canlln ET.de kaybeden ( )z eki isim ve sfat oluturuyordu. Bunlardan bazlar BSTT.de hl kullanlr: bo u z ( > bo az , yani boulan nesne), k ud u z vb. Buna benzeyen yavu z ve semi z sfatlarnn ise, ( )z ekiyle yaplm olduklar phelidir (bu konuda M. Erdal n itiraz iin b. M. Erdal 1991 I, 323327, bundan baka b. T. Banguolu 1974 s. 183184). Ayrca son zamanlarda ( )z ekine birleik bir kullanm olarak z la- eklinde de rastlanyor, b. al z la . va r ise k z | Sa a v rmekde h yok d u r dk z . | Se n bigi g yeg k a nda bu lsu n ? | B uy u r u rsa k u l u va ray n, olsu n . ( eyh o l Mustaf 1979 [1540] s. 290 no.

EO. d k z II zorluk, mklt (?) < dk z I. Siy v ege r

428182). Ba ka kaynaklarda bulunamad. d knaz/t knaz i manca, toplu, ksa ve kaln yapl (kimse) DS 1457 < dk n /t k n + ahsa ait vcut vasflarn bildiren sfatlar yapan az eki, b. ala az . Yalnz Trkiye Trkesinde mevcut bulunan kelimenin bu etimolojisinde zorluklar var: 1. a z eki umumiyetle denominaldir, deverbal olan baka misalimiz yok. 2. Kaynaklarda bildiimiz en eski kayt metateze uram tr (b.

AD. d k /t k iterek zorla sokmak R. Dankoff 1991 s. 31 < ET. tk a.m. Clauson 1972 s. 465. hapishaneye sokmak: E, n e yapyor imdi skende r? Hi, t kt la r, i e rde ot u r uyo r. (M.. Esendal 1934 s. 419).

dlacan

541

dnkaz

d ngaz /d nka z )

ve bu metatez hi allmam mahiyettedir. Aceba asl d n kaz ve d k na z da onun varyant m? Bunu kabul edersek, Metatez halk etimolojisi ile daha kolay izah edilir. O zaman d nkaz (etimolojisi belli olmayan) Yun. (tnga) ok dolu kelimesine balayabilir miyiz? (Kr. d nga karn i olan, hastalkl DS 1463) Meseleyi bu vaziyette brakmalyz. B f edek i t k na z ca di re kt r se rt se rt bi r eyl e r syl yo r. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 209). AD. d lacan/da lacan hrn, can tez, titiz DS 1335, 1457 < Fa. di l z r gnl yaralayan, Tk. dala an sran, yaralayan kelimesinin tesiri altnda halk etimolojisi ile husule gelmi , b. atl u ka raca . Aman,
d lacan, ku rt l u peyn i r, bi r dakika ye ri nde ra hat otu ramaz ms n ? (S.M. Alus 1934 s. 18). Hem i rem pek dalacan Hi ndist n cevi z i et i n bi r k a d nd r.

s. 468 no. 4019). Belki ayn kkten: d du r skt etmek, sesini karmamak TS 1130. Kr. d n di n l e , (di vs. maddesinde). d n, b. di . d n/t n (menfi cmlede) ses karmamak; aldr etmemek DS 1466, TS 113132, R. Dankoff 1991 s. 31 B u sz mil e h geldi, d nmad. (Ferec 855/1451 v. 189b). Se n i n n e h a lt la r etd i n i be n bi l r m. Ge l e n
gide n i se n i e r al u rs n , sen i t nmaz mel ike se n i!

(H.R.

(Ah m ed Vef k Paa 1927 s. 24). Nadiren msbet cmlede: D ne rl e rs e gaz i, l r l e rse e h it. T nm yo rdu, T nd , a rkada kalan g z ya l eksik et ek le r. (Orhan Kemal 1963d s. 13). Geili fiil (verbum transitivum) olarak AD. (birisine kar) azn amak, sz sylemek (?): Gocabeyi kimse t nmyacak. (H. Sayn 1965 s. 63). AD. d naz/tnaz I savrulmak iin hazrlanan dlm ekin yn DS 1462, 3914 < Yun. (Karadeniz dial.) / (dins/dans) < EYun. (ds). N.P. Andriotis 1974 no. 2783. Tnaslar gibi ylm karpuz, kavun se rg i l e r i . (S.M. Alus 1944 s. 99). t na z yel i harman savurmak iin msait olan rzgr:
T na z yel i km t. Ha rman n n ba na gitmi ti h e r bi ri .

Grpnar 1340c s. 503).

B u s u ret l e o n u n dalacan l ndan k u rt u l uyo r um. Karm baz ge c e l e rd e s rgan ot u g ib i mu ha r r i sitemle r l e kavgaya anak asa da ald rmayve r iyo r um. (H.R. Grpnar 1933n s. 86).

AD. d la k klitoris DS 145758, TS 1130, Meninski 1680 II, 3162, O. Blau 1868 s. 225 < ET. t lak a.m. [t l dil + ak kltme eki, b. bardak ] Clauson 1972 s. 495. AD. d lar /t la r ocuk beiine konulan ilte DS 1458, 3912, TS 3798 < Yun. (tilri) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 549. d md z lak, b. damdazlak. AD. d md k z /t mt k z son derece tkz J. Thury 1885 s. 40 < dk z /t k z + reduplication + /m / tezat nsz, b. apak . Tatl siyl e n, ek isiyl e n f stk gibi t mtk z ka rn n doyu rm u . (H.R. Grpnar 1940 s. 13). O. D m k Suriyedeki am ehrinin ad < Ar. Dima k /D imi k , kr. Lt. Damascus . AD. d m k I dz, cill, parlak; ok sk (sa); gzel, yakkl DS 1461 < dm k II. D b uk a dar dm k ,
yalabk , i i k eve n g ib i dike n l i , k a ra al k a dar r l bi r h a n m ye re bats n! (EbBekir H zm 1326y s.

(F. Baykurt 1961k s. 23). AD. d naz/tnaz II aka, alay, taklit ederek elenmek DS 1462, 3914 < Erm. d naz a.m. U. Blsing 1992 no. 31; R. Dankoff 1995 no. 714. d nc/d in iyi dinlenmi TS 1160 < ET. t n a.m. [t n dinlenmek fiilinden] Clauson 1972 s. 516. Eng r sde n di n c l e ke r get rd i, h is ra k o yd. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 71). rahat, huzurlu, emin:
M e l ik tah t sti nde g e r h uy r | N i te d n c o l uban uy ya fak r? (Ferhengn mei Sa d 1340/42 s. 10).

tendrst, salam, gl: Meninski 1680 II, 2146.

168). O. D m k /AD. d m k II aml (kimse); amda imal edilen; sert demir, elik; ambalajlarda kullanlan demir erit; tepsi DS 1461, S. Kakuk 1973 s. 125 < Dm k + isimden sfat yapan eki. Z i k r o l na n
K a lk a n u gbegi D m k o l u rsa, Fi re n g i l e beyn i nde o la n te f vt n e mik d r ise D m k k a lk a n F i re ng gbekl de n o l mik d r z iy deye ol na. (M. Ktkolu 1983 [1640] s. 217). D m k gbekl furht dm k

Eski ve nadir bir ek olan ( )n vs. ekinin bugn sfat yapmak iin kullanldn gryoruz (ms. g l n , kskan, ko rk u n vb.). Fakat ET.deki asl fonksiyonu isim, zellikle nomen actionis yapmakt (kazgan , k l n , sevi n vb.). AE cildinde EO. da kullanlan iki ()n ismi var: d n c /d i n I, e le n c . lki ET.de de sfat olarak kullanyordu, b. d n /d i n veya di n c /d i n I I . Ekin nasl olutuu pheli ise de, /n / ile biten fiillerin (dnkenlik eki ile, sev i n gibi, ya da fiil kknn son harfiyle, t n sakin olmak gibi) sonuna (y) ekinin (b. ald r , ap ) geldii sanlyor, yani < * n . Sonra aradaki sesi dm ve * n eklinin telaffuzu zor olduu iin ()n ekline dnmtr (b. T. Banguolu 1974 s. 257, M. Erdal 1991 I, 275285). E l e n c e gibi szlerde grlen ()n ca ekinin de, ( )n ekinin bir devam olmas mnkndr (b. ek i n c e ).

elik,

elikten
bi re r

imal
ze ngleri

edilmi :
[va r].

Yan la r nda

dm k de n

(V h id 1993

[929/1522] v. 66a). EO. d mran trmanmak TS 1130 < d rman , /rm / /m r / metatezi ile, kr. d rman ve alb z . EO. d n (menfi cmlede) hafif ses TS 1130 < ET. t n nefes, soluk Clauson 1972 s. 512. itmezd i h kimse n i n , d n n . (Mesd bin Ah m ed 1991 [14.yy.]

AD. d n gala /d in ga la ar hareket eden, en geride gelen (kimse) DS 1463, 1502 < ?? kr. d nkabak .
Ye ng em oc uk do u rm u , d n a la, k a bak ba l ca.

(Ah m ed R sim 1328 s. 79; bir ocuk trksnden). AD. d n gaz/d n kaz ksa boylu, kuru yzl; tknaz DS 1463, TS 1131 < b. dkna z /t k na z . Metatez iin b. alb z . B i ri bi r d nk a zca h e r f idi, K o T a a d rl e r id i. (M. avuo lu 1970 [16.yy. ba ] I, 33).

dnkabak

542

drap

AD. d nkabak /d in gabak /t i gabak ii boaltlm, bir su kab olarak kullanlan asma kaba; salar sfr numarayla kesilmi (kimse); sinirli, sert, abuk fkelenen (kimse) DS 1465, 1502, 3934 < Ar. c i n h b tk n az gvdel, topac, bodur (M.Y. F rzbd 1250/1834 I, 98; ikinci hece birinci ve dolaysiyle ikinci, ve birinci hece nc mnay vermi olabilir. Ba ka bir izah iin b. di n V. Hem
de o e h rede n, nasiyede n tan myo r k i be n gib i tostoparlak, d ngabak adama, hamdolsu n, k imse h i l ek rl k azvedemez. (Ah m ed Vef k Pa a 1933ia s. 8).

(Ah m ed R sim 1340 s. 337). Kelimenin mnasn aksine eviren de var: O n papelde n a a o lmaz. D rago n l u u n t u ta r da yi rmi atarsan o da sen i n ef e l i i n. (Kemal Tahir 1961 s. 72).
isiml e r i n i i itdi im On i k i l e r.

d nkaz, b. d ngaz . EO. d suz sessiz, sakit, sakin TS 113435 < d + privativum eki. Kr. dipdi su z. Fakat baka bir ihtimal. El yazs Arap yazlarnda si n harfi, bzan dz bir izgiden ayrt edilemez, Bu bakmdan ilk defa A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 31de byle okunan kelimenin *di z (b. di n i z /d i n i z ) yerine bir okuma hatasndan ileri gelmi olduu dnlebilir. AD. d pd z lak rplak; otsuz, dmdz yer DS 1466 < d z lak + reduplication + /p / tezat nsz, b. apak . Kr. dmd z lak . yapayalnz: Z iya y diyo rum, nede n
istemiyo rsu n S u lta n? Ya r n l rs em dpd z lak kalacaks n.

AD. d ra an/d ra ana ge olgunlaan, pembe renkli, uzun sapl, sert bir kiraz eidi DS 1466 < Yun. (dragna) mercan (kr. Rum. c i re e dr g n e l e ), renginden dolay, fakat sertli inden dolay Yun. (tragans) gevrek, ktr ktr kelimesinden Ch. Tzitzilis 1987g no. 535. AD. d ra at ba bekisi, kr bekisi DS 1466 < Yun. (dragtis) a.m. A. Tietze 1962 no. 314. Yun. kelimenin etimolojisi iin b. N.P. Andriotis 1983 s. 8788. d raho ma (Ortodokslarda) (trah ma) a.m. eyiz Yun.

O. d rah an parlak < Fa. d u r u h n a.m. [du r u h im ek].


G lsit nda, ey meh i t b n, h r m n y rise , | Re k de r s yende h u r d i d ra h n oynamak .

( mer bin Mezd

1982 [840/1437] s. 191). O. d raht aa < Fa. di ra h t a.m. Ol zam n e h l i s o h b et h e r 855/1451 v. 190a). D ra l dedenin dd gi b i (o rtada kal ) yapayalnz < men ei unutulmu bir tbir, ahs isimlerinden km olan tabirler iin b. Abbs yolc u . Al p ba m g ide rsem D ra l dede n i n dd g ib i kal rs n. (H. Ritter 1953 III, 336). Ondan daha mnal olmayan baka bir varyant: d ra z d d gibi (o rtada kal ) a.m. Taksime va rdm, d ra z d d
gibi kaldm o rtada, sipsivri. Kad n ge lmi , beklemi , gitmi ti r. (M. Seyda 1966 s. 187). b bda, he r n ev de tec z b i et r f h a ds tdi l e r. B u d ra h t n r n h a k k nda h em kel im t gecdi. (Ferec

(A. Aaolu 1982h s. 22). AD. d rab za/t rabeza masa < Yun. (trpeza) a.m. G. Meyer 1893 s. 47. Ooo ... Hallm da bu rdaym . D rab zay ku rm u su n u z. (Orhan Kemal 1952c s. 53). d rabzan/t rabuzan/t rabzan/trabzan parmaklk; ehir kapsndaki parmaklk KahaneTietze 1958 no. ?? Meninski 1680 II, 2043, 3103 < G. Doerfer 1967 III, no. 1170e gre belki ince d banqi (groe Bretterwand)dan gelmi olabilir. A.e. 1975 IV, 460 no. 1170e gre Fa. dar bz n dan alnmtr. Bu Fa. kelimeyi H. Eren 1999 s. 407ye gre da rbaz n a parapete balayor. ... ve
t rabu z e n l e r i h u r rem i t vus ve sak f n u l evh a la r tah t K eyk vus . (N.S. Matrak 1976 [153336] s.

242). merdivenlerin kenarndaki korkuluk DS 1466, 3937: B e n bu du r umda, t rabza na tut u na rak,
du ra d u ra basamaklar kt m oc u k la rm n g rmesi n i istemiyo rum. (A. Nesin 1995 s. 18). Ta l ktan y uka rya do ru i ft ta rafl me rd ive n l e r k yo rd u. T rabzan la r alt n g ib i p r l p r l parl yo rd u. (N. Eray 1990 s. 14).

AD. d ram/t ra m kazlmas zor akll, sert toprak DS 3918 < Erm. d ram sert, kat R. Dankoff 1995 no. 723. d r m, b. dram . d ra mudana, b. dramudana . AD. d rand k halla yay DS 1467 < SrpHrv. dr nda /d r ndalo a.m., kr. Bulg. dr ndam yn yay ile atmak, dr nda r halla BER 1971 I, 137, 138. Kr. t ra n c , t ra nt s . AD. d ran damn dz ksm, tahtabo DS 1467 < Yun. (d ran) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 109. Kr. darn . AD. d rap arabann yan tahtas; kannn iskeletini oluturan iki a a ZTS 1976 s. 51 < Rus. t rap asma merdiven < Flem. t rap borda iskelesi A. Tietze 1982z no. 60.

AD. d raf et /t raf et dven srerken kzleri dndrmek; iteki kz da, dtaki kz ie getirmek DS 1466, 3917 < Ar. t a r ri f atlar ktann bandan alp ktann arkasna getirmek iin emir A. Tietze 1958 no. 127. AD. d ra ga karaal DS 1466 < Bulg. d raka a.m. A. Tietze 1957 no. 32. (Argo) d ra gon parasz, zrt M. Mikhalov 1930 s. 25, Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 65, F. Devellio lu 1959 s. 79, H. Aktun 1990 s. 82. < Fr. d ragon atl asker, svari < eski bir eit tfek < ejderha < Lt. d raco[ n ] ejderha. D ragon A h m ed gibi yal n z

drav

543

trnak

(Argo) d rav para Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 65, F. Devellio lu 1959 s. 79, H. Aktun 1990 s. 83 < Krt. di rav JabaJusti 1879 s. 177. AD. d ravac yalanc, palavrac DS 1467 < Krt. di re v yalan, di revi n yalan sylemek JabaJusti 1879 s. 180, 181. d ravee (gemici terimlerinden), birka terkipte < t. t rave rsa b. KahaneTietze 1958 no. 663. AD. d rda la geveze, yerli yersiz konuan DS 1468 aslnda onomatopoeticum tr kelimelerden, fakat sonu bakmndan SrpHrv. *drd l j ivac gibi bir kelimeden alnma olabilir A. Tietze 1957 no. 33. Kr, d rd r . d r d r /d rd r bezginlik veren gevezelik Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 65 < ses taklidi kelimelerden. Ke nd i kese r gbe i n i ks z o la n
savu l! | Ya ak , k a r ma d rd r edb! K a laym m du l ?

AD. d r ma/d i r ma/t r ma srtta tanan ykn d memesi iin koltuklar altndan geirilerek balanan ip DS 1471, K. Emiro lu 1989 s. 81 < ET. ta rma /t rma trmalamak Clauson 1972 s. 550 + fiilden nomen instrumenti yapan (a) eki, b. aktara /akdara . d r mala /t r mala tanacak yk srta skca sarmak DS 1471, 3923 < d rma /t rma + isimden fiil yapan la genilemesi. sim/sfattan fiil yapan la /- le- geni lemesi iin b. acabla . S l i h

i n c d ve tat b k edi l e n uk b t s a yf yeden bi ri de ta rlaya gidb ge l i rke n G ss n S l i h s rt na d rma lanmas old u. (Eb Bekir H zm 1326y s.

256). d rmalan , d rma la fiilinin passivum ya da reflexivum hali DS 1471: O l a rk a yk i n i d rma land um. (Ferec 855/1451 v. 111a). AD. d r ma or ba s kesilmi ufak hamurdan yaplan orba DS 1471 < Yun. (dial.) (trmma) a.m. ve o rba Ch. Tzitzilis 1987g no. 538. AD. d r ma la /t r ma la trnaklariyle izmek, trmalamak DS 1471 < ET. ta rma /t rma am. Clauson 1972 s. 550 fiilinin ala genilemesiyle (ilk /a /nn hazfiyle, kr. a lkala ) frequentativum hali, b. avkala .

(V sf Os m n 1257 s. 54). O. d rd r i yat yersiz ve bezdirici uzun konu ma < d rd r + nomen abstractum collectivum mnasnda isim yapan Ar. iyat iin b. abesiyat . Su ltan Bayez id Misailidis 1986 [1872] s. 626). d r ga lgar, zayf (kimse) < ?? Sskala r ke nd i a rala r nda
c l z, d rga, ku r u, ka ra ku r u g ibi ayrmc k la rla donat labi le c ek le r i g ibi i manla r da tombul, tombik, ki lo l u, kal n s n f lamalary la kalk nabi l i r l e r. (T. Uyar

meydan nda s raya du r up, bakla atan hat u n la r misi l l i bakla dkmek bu yolda d rd riyattan iba ret bi r eydi r. (E.

1985 s. 105). AD. d r kuru, mecalsiz (kimse) DS 1469 < Krt. di ri j uzun JabaJusti 1879 s. 182, kr. Fa. di r z a.m. AD. d r l di kaput bezi DS 1470 < di ri l (bir eit bez), kr. di ri l . AD. d r l dan gereksiz ve ok konu mak DS 1470 < d r d r ses taklidi kelimesinden fiil, kr. m r ldan, v z ldan . Ses taklidi kelimelerde / l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . Reflexivum hali yapan ()n iin b. ac n II . H e r f, be l ya s o k a rs n , d r ldan ub d u rma! (M.. Ersoy t.y. [1911] s. 167). d r lt drdr; eki me < d r ldan ses taklidi fiilinden nomen actionis, b. an rt . Haydi k , b re sef h , g it 85). DS. d r la gereksiz ve ok konu mak DS 1470 < d r d r ses taklidi kelimesinden fiil (ses taklidi isimden fiil yapan la genilemesi iin b. a la- ). . d r lan gerekli gereksiz sylenmek, mrldanmak DS 147071 < d r la fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ). On u n d r la nmas na bakmayn. Is racak kpek di i n i gste rme zmi . (R. Bilginer 1964 s. 36).

d r man /t r man el ve ayaklarn ya da trnaklarn kullanarak dik bir yere kmak < ET. ta rma /t rma trmalamak (Clauson 1972 s. 550) fiilinin reflexivum hali ( ( )n iin b. ac n II ). Andan o l k ubbede n k d , da a d rmand. (Ferec 855/1451 v. 228a). Yoku a t rmanan, t r nakl yan tek bi r a raba va rd. (. Kaftanco lu 1983 s. 148). Gei li fiil (verbum transitivum) olarak: D a t rmandk ca yol fe n la d. (Ah m ed erf 1326 s. 288). Di z l e r i n e dayana dayana tepeyi t rman yo r, dua ediyord u. (T. Apaydn 1991 s. 315). AD. d r ma /t r ma trman mak; asma, sarma k, diken gibi bitkiler bir yere sarlarak trman mak DS 3923, Meninski 1680 II, 3101 < t rman fiiline tekabl eden ortaklk (cooperativum) fiili, b. a la . d r m k /t r m k I trmalan, trnak beresi < ET. tarmak pene [ta rma trmalamak + fiilden isim yapan ()k eki, b. acuk /ac k I ] Clauson 1972 s. 549. Kedi
t rmk at n ca kpek ko rka r. Fare n i n faz la i ri c es i nde n kedi y la r. (R.H. Karay 1939a s. 65).

ge ldg yola, bu rada d r lt de rs i n ve d mezsi n bu ras se r e n h a remg h d u r. (T r h i k rk vezr 1303 s.

d r m k /t r m k II trmk tarla ve bahe aleti DS 1471, O. Blau 1868 s. 306 < d rm k /t rmk I. Fiilden nomen concretum yapan ( )k eki iin b. ac uk /ac k I . T rpan t rm al p ek i n b imeye g itti l e r. (T. Apaydn 1991 s. 316). d rnak /t rnak b.m. (insann ve birok hayvann parmak ularndaki sert organlar) < ET. t r ak a.m. Clauson 1972 s. 551. Nomen instrumenti iin b. apu ldak . M evl n ! B u h s nde barmak l a r, b u
l et fetde d r nak la r, b u n z k l i kde aya ... g rdg va r

drt

544

dzdz

mdu r? (Ferec 855/1451 v. 15b). at aya : A h ra yak la n ca C eyl n n n e esi ge lmi di. Ba n s a l layor, g h t r nak ala rak , g h k oynatarak keyf l i keyf l i ki n eyo rd u. (Mah m d Yes r 1928 s. 277). t r nak

(Recaizde Ekrem 1941 [1874 ?] s. 25). d arl k ehirden uzak yer, tara: D a rl k e rk ek l e r i bi z im
ta l ml i maym n la ra ce n t i lme n l e rim i zde n de i l. be z eye n s a lo n

ok kk: Ca n m, sen de i i i zam ediyorsu n . (K. Bilba ar 1944 s. 17). d r nak la trmalamak (isim/sfattan fiil yapan la/- l e- genilemesi iin b. acabla ) : K z
kadar G lse r daha t rnak kadar k z ... d egi st nde z r gste rb, y z i n i d r nak layub, b r nak layub otu rd . (Ferec 855/1451 v. 118b).

(R.N. Gntekin 1927 s. 21).

EO. d rt ekmek < dart /ta rt kelimesinin varyant. 1958 [1226/1512] s. 36).

(Konu ma dili) d a r II a.m. < d ar I kelimesinin sonundaki yn (direktivus) ekinin nls 3. ahs possessivum eki telakki edilerek ona gre ekime tabi tutulur. Bu anormal ameliye iin bir tek misal bulabildim (metin hatal deilse) onu kayd ihtiyatla zikredeyim: G e n e de y re i nde d uydu u,
re tt i i, bytt u sevgi d a r ndan ko layca sei lmekte. Ba kasyla payla maya haz r bi r z e n g i n l i k. (U. Kkden

Yol um u z k im du ru rsa, i l eym z e d u ru rsa, | Du ravu z al k lavu z, d rtavu z, k l c u ravu z. (Sult n Veled

1995 s. 17). (Neologismus) d k mevadd gaita < f k kelimesinin ilk hecesinin yerine d konmakla sun mnalandrl (halk etimolojisi deil, Prof. K.H. Mengesin tbirine gre Gelehrtenetymologie).
H z n m z bi l e bi z im r m i nsan et i: | Semi r i rk e n bi r a k n d ksyla b r .

AD. d rt l ksmek, drtlp bir ie kar mamak DS 1472 < d rt fiilinin medialis-reflexivum hali, b. a l- . AD. d rt lak zayf, kuru, mecalsiz; korkak DS 1472 < Bulg. d rtak kuvvetten d m ihtiyar [Sl. d rt yrtlm] E. Berneker 1924 I, 257. AD. d r vana yayk; obanlarn st sadklar iki kulpl inko kap DS 1472 < Bulg. d rve na tahtadan olan kap A. Tietze 1957 no. 36; belki Yun. zerinden, b. Ch. Tzitzilis 1994 s. 208. d b.m. (i in aksi) < da I.
rpe rek, ba tan ka r lm k z la rdan, bi r lokma ekmek i i n katlan la n kepaze l i k l e rd e n ... bahsediyo rdu. Ko caky m? D se n i, i i be n i yakar diyo rdu. (M. Ba aran 1955 s. 8).

(H. Yavuz 1992 s. 26).

darsnda (Locativus hali ile yaplan zarflar iin b. akab ): Baktm, pe n ce re n i n d nda bi r kad n. El iyl e be n i d a r a r yo r. (S.M. Alus 1944 s. 71). hari, maada: C uma g n l e r i d nda ten ha ol u rd u cami. (M. Ba aran 1972 s. 51). d la d a vurmak, gstermek, grup harici brakmak (isimden fiil yapan la/- l e- genilemesi iin b. acabla- ) : M e hmedali i i ndek i ko rk uy u d lamamya al a rak Se n de l i rd i n mi ka r, n e syl yo rsu n ? dedi. (. Cambazof 1957 s. 66). AD. di e darya: O ik i bac la r uy udan di e ve riy. (A. Cafero lu 1945 s. 128).
d nda

AD. d l k rahat, huzur, i ferahl DS 147374, TS 1138 < ?? eklen d kelimesinin bir m takk gibi grnrse de mnas apayrdr. Ona mna itibariyle yakn olan di rl ik (kr. di rl ik d l k dirlik DS 1518) daha ok madddir, d l k daha ziyade manevidir. Belki d l k n, di rl ik kelimesinin velar nll eski bir varyantndan husule geldi i dnlebilir, fakat /r / / / geli mesi iin henz baka bir misale rastlyamadk. Bugn d l k kelimesi yalnz olumsuz, menfi ifadelerde kullanlr. B e n S ivazdayken, tbe, d l m gelmezdi. Koy akl mdan kmazd. (Orhan Kemal 1954b s. 7). d van, b. d an . AD. d za/tza/tize kene DS 3928, 3942, B.A. Yankolu 1943 s. 267 < Yun. (tza) A.A. Papadopoulos 1961 II, 396 < Erm. di z a.m. U. Blsing 1992 no. 32. AD. *dzbar /d z m r huysuz, ara bozucu, inat DS 1478 < Krt. di zva r /d i j va r titiz, hrn, hain JabaJusti 1879 s. 182, 183, kr. Fa. du v r . O ya ta o c h e r! Boy u kadar yk n a lt na gi rm i , d zm r g ibi yol g ide r. (M. lhan 1983 s. 41). d zba rla direnmek, zerinde durmak DS 1475. O. dzb dz (sa hakknda) (?) < Ar. ?? akak sala r eski tabi rc e d zb yn i ge rg i n ve sey rek. (S.M. Alus, Ak a m gaz. 11.9.1941). d zd n n d zd (d kapn n mandal ) uzak akraba < belki b zd k ocuk, d zdk n tesiriyle /b / /d /. Asl e n i tem de i l a, d zd n n d zd , d kap n n mandal . (S.M. Alus 1933p s. 115). Kr. d d n n d d s . AD. d zd k gt, makat DS 1475 < ses taklidi kelimelerinden. AD. d zd z I belek denilen sinek DS 1376 < ses taklidi kelimelerinden. amla rdaki bu h rt , h rt de i l,

d ar I b.m. (i e r i nin aksi) Meninski 1680 II, 2084 (Meninskiye gre t a rada yerine halk aznda d arda ) < ET. ta aru a.m. [ta d kelimesinin dativus hali + r u yn, hedef (direktivus) eki, b. a a ru . ] Clauson 1972 s. 563; kr. Az. d a r /d a r. (Ablativustan sonra) karak: Be n i d ar a ryo r. (S.M. Alus 1944 s. 71). (Ablativustan sonra) karak: Komise r, imdi yol ba la r n t utt u r, kyde n d ar k u u u rtma! (S.M. Alus 1944 s. 185). ta an, ayrlan: o c uk la r o n u, o oc u k la r k zd ra k zd ra,
te rb iyeden d a r alayla r, yu hala r, hayk r mala r i i nd e Naf i z ef e nd i ... bata ka gidiyo rdu. (H.R. Grpnar

1942 s. 14). sim haline gelmi zarf ismin eklerini alr. Lokativus ile ablativus hallerinde sondaki nly drmesi bu tipteki mekn kelimelerinde normaldir, kr. i e rde, yuka rdan : G z m pen c e rede n d arda. (S.M. Alus 1944 s. 96). d arl ehirli olmayan, ta ral: B e n de d arl y m.

dzdz

545

dibace

(M. Ba aran 1964 s. 1314; kasdedilen belki aa kurtlardr).


d zd z la r n yank la rd r.

metotla rla yapsaym m fark l ef ektl e r bu labi l i rm i im.

(L.

peki 1998 s. 68). d iafram, b. diyaf ram . EO. d i b /d i p I kk TS 1164 < ET. tb a.m. Clauson 1972 s. 434435. AD. eker pancar DS 1478. bir kk zerindeki ot Vege r i nde bi r d ip ot greydi, | G e re k peydi, gz i n e s reydi. (Fah r 1974 [1367] s. 405 no. 3047). Reyh ndan bi r dib, g lde n bi r deste ol c em atle r k a t na i l etdi. (Ferec 855/1451 v. 92b). AD. dipli kkl; yerli, devaml DS 1511 (isimden zellikle sfat yapan l i eki iin b. adamak l l 2): T f ek i bana
dedi k i, He r zaman ge l a rkada , gayri se n be n im dipl i m te rimsi n! (F. Baykurt 1971c s. 315).

AD. d zd z II hrn, abuk fkelenen (kimse) DS 1476 < d zd z I. (Argo) d zd zc balangta kazandrmakla tuza a dren dolandrc H. Kodaman 1944 s. 139 < ses taklidi kelimelerinden. Ama yle ko rk up
ek i nmeye l im o kadar yolsu z l uk, h rs z l k ... soygu n c u l u k, d zd z c l k, yankesi c i l i k, lobic i l ik ve i takipi l i i nde n . Heme n h e r demok raside ol u r byl e olayla r. (O. Duru 1995 s. 93).

(Argo) d z gal sakal M. Mikhalov 1930 s. 26, F. Devellio lu 1959 s. 79, H. Aktun 1990 s. 83 < ??
Kim gel i rse ge lsi n, iste rse zaptiye na z r d zgal l s , se rhaf iye e nayisi. Ge l e n i vu raca m, yakaca m, devi re c e im. (S.M. Alus 1944 s. 169).

d zg r /d z k r kimsesiz, fakir DS 1477 < d zg r I hiddetlenmek; annesi ya da babasna kar isyan etmek ve d zg r /d zk r II yellenmek DS 1476 + (?). [-k r hecesiyle yaplm ses taklidi fiillerden, b. afgu r- ]. A a ... n e o l uyo r? B u d zg r h e r i f de kim? (Musahipzade Celal 1936ba s. 81). AD. d z r d z r sal yerinde olann dimdik, evik, sert admlarla yrmesini anlatr DS 1477 (ses taklidi kelimelerden, dinmeden hafif sesle yaan ya murun sesini anlatr): Bayram e rtesi,
ya mu ru n d z r d z r a ra l ks z ise l edi i o sonbaha r g n , ... (. nl 1986 s. 148).

d i b /d i p II temel, taban; aacn kke yakn ksm, dan etei, denizin derin yeri, bardan, tencerenin alt bitimi, topran alt < dib /dip I. Dibi g r nmedik kpte n su i me de rl e r. (Re at Enis 1944 s. 179). k, makat DS 1478: B rak A l lasen alay. Dibimi mi dvd rey im yan i? (A. Hnalp 1959 s. 45). kl altndaki kor: B u sabah da mangalda dip kmad. (Musahipzade Celal 1936g s. 30). bir eyin altndaki yer: Ol a acu d ibi nde e mei b z l l k m . (Ferec 855/1451 v. 54b). d i b /d i p III (sfat) son, en utaki DS 1178 < dib /dip II. B u dib F re ng istanda L t n d rl e r b i r memlek et va r . (S a ltukn me 1974 [15.yy.n sonu] I, 122). dipdede en byk dede DS 1510, TS 1165. dib o u l en kk oul (?): G e n c i n e k a rt na bak m azd g idi, B e lk i dib o l na ft de idi. (Ender n F z l Beg 1286 s. 118). dib bucak sakl k e Ba z e n, eski fotog raf la r n

d zk r , b. dzg r . (Argo) d z la dolandrmak F. Develliolu 1959 s. 79 < *dz, daz sasz, plak kelimesinin varyant kr. dazlak /d z lak + isimden fiil yapan la geni lemesi, yni plak hale getirmek. sim/sfattan fiil yapan la /- le- geni lemesi iin b. acabla . d zlak, b. daz lak . AD. d zman/d iz man uzun boylu, iri yapl, kocaman, i man (kimse) DS 1477, TS 1139, R. Dankoff 1991 s. 31 < Krt. di jmi n d man. Fa. mukabili olan du man kelimesinde olduu gibi ikinci hece, Trkedeki sfat kuvvetlendirici man ekine (kr. kocaman, i man ) benzetilerek mnas da bymtr. G l k u vvet l a zman ve t uv n l
tah k k u muk a r re r d i zman tas m ak ra n la rdan bi r k a ah r iy n e lbette o l n d n k a r ub g n g n i l e t a ra s rmek ge rekd r. (l 1956 [158687] s. 4950).

bu l u nd u u kahve re ng i ka rto ndan albm dip bucak bi r ye rl e rde n o rtaya ka rdk la r nda, gemi g n l e ri n o di lsi z a zs z g r nt l e r i a ras nda, sanato ryumu n bahesi nd e ek i lmi bi rka res ime rastlan yo rd u. (N.

Gngr 1998 s. 67). EO. d i b /d ip IV (zarf) tam olarak, bsbtn; (menfi cmlede) hi < dib /dip III. Ce h d y ri nde k a lk ub k a d. e r f o l k f i r i dip depel edi. (S a ltuk n me 1974 [15.yy.n sonu] I, 104). Bah rdan b istesem, ol u r
hav ya m nk a l ib | G e g e a rasam, k a t re b u l nmaz anda dib. (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 59).

d zm r, b. *dzba r . d i, b. de II. d ia/d i ya projeksiyon iin kullanlan slayt < Alm. dia a.m., almancadan alnma kelimeler iin b. 1 akup u nkt u r . [diapositi f kelimesinin ksaltlm , b. af ro ]. Sesi n ev re nse l l i i z e r i n eydi kon fe ra ns. Diala rla i nsan sesi n i n g r nt s n gste riyo rd u. (N. Bucak 1994 s. 58). N ede n sadece siyah beyaz
al yo rmu um, efe nd im diala rm banyosu n u ze l

d i ba/d i y ba /z ba altn ve gm ilemeli ipekli kuma < Fa. d b a.m. Fa. kelimelerde /d / harfinin noktal (yni / z /) olarak yazlmas ve okunmas iin b. az i n e . Fa. kelime iin G. Meyer 1893 s. 54te Yun. dbafos etimolojisini (bir soru iareti ile) teklif ediyor. H ca ken iy z ek i g et rtdi, y z i n i k bl u, d b y z iyb s i y bl u. (Ferec 855/1451 v. 106b). Ye r ye r ime n j e r topra n plak g s n e ye i l dibalar yayyor. (H.R. Grpnar 1934 s. 60). d i bace kitap nsz, giri < Fa. d b ca a.m. evveliyat:
Fe r z e nd i s u lb s i o la n dem e l eb d v n d b cesi n i bi z e get rd i. (l 1994 [159199] s. 287). B u lga r anayasasn n dibacesi nde de Sovyetle r l e ebed dostl uktan sz edi l iyo r. (Cemal Sreya 1991 s. 362). Mecazi

mnada evveliyat: Be n b u kyde h e rk esi n dibacesi n i

dibagat

546

didik didik

bi l i rim, beyim. Ta rlas n , to h um u n u, ba n bostan n , ka r kar be nde n so r! (F. Baykurt 1967k s. 262).

D i cle Fratla birleen byk nehir < Ar. Di c la < Akkata Dig lat a.m. d id /d it yn veya pamuu ince liflere ayrmak; didiklemek DS 1482 < ET. tit a.m. Clauson 1972 s. 450. D itti n, y n o ldu; att n, k e e; sivri ltdi n k l h o ldu. (E. Misailidis 1986 [1872] s. 802). D a u d a at ayak l a r d ide r. (Enver 192829 [869/1464] s. 49). O. didar yz, ehre < Fa. d d r a.m. di za r varyant iin b. az i n e . B u n ca zam n idi k i diyd ru dan mah r m idm. (Ferec 855/1451 v. 73a). Ege r i y r m u mak d u r,
bez e nmi k a s r n r n , | d z r u g rme zve n t a mudu r, n de rem an ? ( mer bin Mezd 1982

O.

di ba gat/deba gat tabaklk mesle i; tabaklk ameliyesi < Ar. dib a a.m. (/db / kknden). Ve 178 [16.yy.]). Debagat kimyas mte hasssym. aryo r um. (Re at Enis 1933 s. 48).

dib at ol u nm gn ve sah t iy n h ri cde n g e l b sat lsa yedi ak ada bi r ak a al n u rm . (.L. Barkan 1943 s.

d i b d i iz, b. dipdi n i z. d i bd i s z/d i pd i s z o l sknetini bsbtn kaybetmek TS 1165 < dibdi z (b. dipdi n i z ) yerine bir okuma ve mnalandrma hatasdr. d i bek /d i vek byk havan DS 1526, Meninski 1680 II, 2208 < etimolojisi daha kfi derecede aydnlatlma m tr, A. Tietze 1982z no. 62. H. Erene gre kelime aslnda dv- den gelmi tir. H. Eren 1974d s. 763-764. /b / /v / geli mesi iin b. ab 2 I /v . A a mahal l e ha rman la r ndaki dibek ta n n
yan na var ld zaman i h t iyarla r ye rl e r i n e oktan otu rmu la rd . (Kemal Tahir 1955s s. 86). dibek alay

[840/1437] s. 33). gr me: mdi ben m i l e se n ara da diyd r k y mete k a ld. (Ferec 855/1451 v. 90a). O. dide/d ize gz < Fa. d de a.m. di z e varyant iin b. az i n e . Be n m k a y umdan diydel e r i p r b ve s n e l e r i p r t b. (Ferec 855/1451 v. 98b). Mecazi mnada.

D de i h a k iyk a ti le bak g r k i o l k a a ub yatan misk n l e re n ey l eyb du r u rs n ! (Ferec 855/1451 v.

bz yerlerde dnlerde vukubulan bir det: D ibek alay yava yava y ryo rd u. (a.e. s. 80). EO. d i belek /d i bel i k bsbtn, tamamiyle DS 1479, TS 113940, R. Dankoff 1991 s. 31, Meninski 1680 II, 2025 < ET. t ble bir eyin dibine varmak Clauson 1972 s. 440 + fiilden sfat yapan k eki, b. akk . Meninski ve DS dibe l ik telaffuzunu veriyorlar.
Ye h d s a rr f la r dibe lek ak ay k rk m a a ve zam n s bk d ak os m n n bi ris i n i ve z n e n ak aya ms v k lma a ba ladla r. (l 1979 [1581] II, 185). Be n i k a tl tse z dibe l ek m l z z yi ol u r.

230a). dide le r r u e n gznz aydn!: Didel e r ru e n , art k ek ive r k uy r u u n u . (S.M. Alus, Ak am gaz. 30.1.1941). O. dideban gzc, beki < Fa d dab n a.m. [d da gz + b n koruyan, muhafaza eden, b. a rvan ]. De rdme nd
R h k , A a t a raf ndan c ev na d deb n o lma la di rl ig i nde n ayr l r. (l 1994 [159199] s. 254).

(Peev 1283

II, 160). O. di bet bir zaman kullanlan bir ynl kuma cinsi M.Z. Pakaln 1946 I, 449450 < ng. t ibet a.m. (OEDde yoktur). d i b i l d i b i l , b. debi l debi l . AD. d i b le sebzeli ve pirinli bir yemek DS 1480 < ??
Y dg i reg id i, dibl eyidi, pi iyidi, | N de l m, h pisi, n ey leye l m, v pisi? (Me l 1982 s. 176). Ve h e r dibs ma s a ras na alt a r p ra resim ta y n ol nm du r, z iy de al nmaya. (.L. Barkan 1943

AD. d idek gaga DS 1481 < dit + fiilden nomen instrumenti yapan ek eki (b. apu ldak ) , fakat varyantlarn ou Az. dimdik a.m. ile bir grup tekil eder. didekl e gagalamak DS 1481: Haydi n u oca
sn esiyi kaz dam na koyuve ri n de kaz la r didek leye didekleye ld rs n . (M. Turul 1969 s. 211).

d idele didiklemek < did + fiilden iterativum fiili yapan e l e genilemesi, b. avkala . Kelime bu mnada TT, kaynaklarnda tesbit edilemedi, fakat Az. didl (ADIL 1980 II, 94) bu mnadadr:
Sb hanve rd i zad bi r az rtmadan didldi, aydan bi r ik i u rt um i ib aya a al h d . (S. Rhimov 1959 s.

O. di b s koyula m zm suyu, pekmez < Ar. dibs a.m.

449). Mecazi mnada gzden geirmek, dikkatle szmek: lk zaman la r, bi rib i rim i z e me rdive nd e
tesadf ettik e ka r n n be n i dide lemesi ho uma gitmedi.

(R.C. Ulunay 1941 s. 39). d id i k, b. dikdik . d id i k d id i k didikliyerek, ok kartrarak ve datarak < didik l e fiilinin (veya o mnada baka bir fiilin) nne konan predicate intensifier. B i z o lsak ,
ant a m za bak m amak de i l, o rabm z , fot i n l e r im i z i i e r i l e r i n e k a dar didik didik dide r, e l ek e l ek ek le rd i. (Mah md Yesr 1928 s. 152). S us d u r u u k a lta ! Vall h i s a n ba n d idik didik yolaca m imdi .

[955/1548] s. 226). Liv i Safedde v k i ola n det i B arkan 1943 [963/1555] s. 229). d i b sz, b. dips z .

i h t is bdan b z ra gel e n dibsden ... ve e r z ve t f f h ve i c c s ve s i r b u n la ru g ib ide n e r ak a al n u r. (.L.

d i buhu o l (aka sz) alabura olmak; batmak (gemi hakknda) < dib (kayn veya denizin) dibi + klsik Arapadan alnm, 3. ahs mlkiyet zamirini ihtiva eden bir ek. Osmanlcann mahsul olan bu tr kelimeler iin b. epaki n .
Al la h kah re tsi n, b u n la r vapu r de i l, salapu rya. B i r g n , yar yolda da l ve re c ek, dibu h u o lacak! (S.M. Alus 1934

(a.e. s. 137). didik did ik et didiklemek, paralamak, incelemek: Ge mi i n savc la r ndan m ya rg la r nda n
ku rt u la n y zy l la r, bi z im savc n n e l i n e d m t. D idik didik edi l iyo rd u he rb i ri . (M. Ba aran 1992 s. 261).

s. 168).

didikle

547

digerkm

d id i k le didik didik etmek, diterek para para etmek < dit fiilinin ik l e genilemesiyle yaplan iterativumfrequentativum hali; veya did ik didik ekpresif tbirine dayanan ekspresif fiil.
A ntolo j i l e r ka r t ra ca m. Ah, g ldeste, evet! O g ldestel e ri n o u na faz la g ve nmesem de, bi r be lk i i l e sayfala r n d idik l eyip du raca m. (A. A ao lu 1981s

d ifana (balklk tbirlerinden) bir eit balk a < Yun. (dfana) KahaneTietze 1958 no. 764, D. Georgacas 1978 s. 139. d iferans i yel /defrans i yel (otomobil aksamndan) arka tekerleklerinin dnn ayarlayan cihaz < Fr. di ff re nt i e l a.m. [dif f re n c e fark]. R e na u lt la r ,
Peugeot la r n e yapyo rsu n ? Boy u na devri l ip du r uyo rla r, ik ide b i r d if e ra nsiye l l e ri at diyo r, k r l yo r. (Y. Keskin

s. 27).

Fiilden fiil yapan (i )k (ac k ) ile la eklerinin (a cabla ) birlemesinden meydana gelen ikl e genilemesi eklendii fiile yineleme (iterativus) ve pekitirme (intensification) anlam katar: d idik l e, d rt k l e .

1953 s. 112). Ama kamyon u n yal n z ad Fo rd. Moto r u n yars Ope lmi , def ra nsiye l i evro l e, di reksiyo n u F iat. (F. Erdin 1969 s. 72). (ofr argosu) k, makat F. Devellio lu 1959 s. 79: B eyim, kyak bi r ak rabam var,
dakti lo ... Son raaa (El l e r iy l e i aret ede r) B i r de f ra ns iye l va r k zda, tam siz l i k! (Orhan Kemal 1965i s. 58).

d id i m d id i m d i d i k le didiklemek, para para etmek < dit fiilinin im genilemesiyle yaplan nomen actionis tekrarlanarak bir predicate intensifier oluyor, b. apal apal . u gbekl i domu z u yol up didim didim didikl iye c e im. (S.M. Alus 1933p 220). d id in ok glk ekerek srekli al mak, inatla urap durmak < dit fiilinin reflexivum hali ( ()n iin b. ac n II ). En g art la r alt nda didi n e n 1933 s. 80).

d ifteri bulac bir ocuk hastal < Fr. dipht ri e a.m. < EYun. (diftra) me in paras. Fr. i eki iin b. afaz i . O da, S l eyman ef e nd i, o da difte ri. Deme! Bakt m bo az na, epev re, bembeyaz. (F. Erdin 1960 s. 54). AD. d i fti /t i fti ypranmak, tarazlanmak, erimek (kuma hakknda) < ekspresif fiillerden, kr. t ivi l tivi l o l a.m. DS 3941. Paltom zamanla bi r ok
ye ri nd e n i n c e lmi , tara z la nm t. En ok da tift imi yen l e ri nd e n uta n yo rd um. (E. z 1960 s. 13).

A hmet A ack, ok yak n bi r g n , a r k u r u n y k n n alt nda ez i l e re k kal b di n l e nd i re c ek e lbet. (Re at Enis Sadece kalemle rim i z va rd ve ta an kalbl e r imi z. Vesait yoksu z l u u i i nde didi n e rp na, Tan i n i ka rma a ba ladk. (H.C. Yaln 1935 s. 179).

AD. didi n ip d rd n ok ura mak, ok emek ekmek (kr. d rto n /d rd n ) Tavuk la r k e nd i (F. Baykurt 1969 s. 68).

ba la r na oyalan yo r. Yem, ne sabah var, n e ak am. Kydan b ucaktan didi n ip d rd nd k l e r iy l e kal yo rla r.

d ift i k /t ift i k tiftik keisinin yn TS 1141 < dift i /t i ft i + fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki, b. acuk /ac k I . Kr. a. ti ft ik a.m. M. Rsnen 1969 s. 479; Fa. taft k a.m. As l bi r ke i n i n k l n

demi r ta rakla ta rya rak i n c e t y le ri n i almak su ret iy l e kan t ift ik va r k i ipek g ibi o l uyo r. (M. Krk 1950 s.

d id i hep kavga etmek; didinmek < ET. tt birbirini didiklemek, d mek [dit fiilinin mareket hali] Clauson 1972 s. 462. B u t rl n e ak l ho cala ry la didi tim du rd um imdiye kadar. (N. Cumal 1970 s. 198). d id i ken her zaman kavga etme e hazr olan (kimse) < didi + fiilden, do utan ya da alkanlkla kesbedilmi bir vasf gsteren sfatlar yapan g e n eki, b. al n gan . Didi ken kad n n yi n bi r dva bahsi n i acs ndan ko rka rak ... (R.C. Ulunay 1941 s. 137). (Argo) d id on I (alay olarak) Fransz M. Mikhalov 1930 s. 24 < Fr. dis don c syle. zppe DS 1482, F. Devellio lu 1959 s. 80, H. Aktun 1990 s. 83: Dido n k l k l h e r i f e saplan p kalmakta e mna? (S.M. Alus 1933p s. 68). AD. kars kt yolda olan, pezevenk DS 1482. d id on II bisiklet srcsnn elle tutarak bisikleti idare ettii n ksm < Fr. g u idon a.m. kelimesinin halk azndaki ekli. Kr. gidon . P r l p r l didon,
teke r l ek l e r. B is ik l ete b i r adm daha yakla t, e l i n i didona u zatt . (Orhan Kemal 1949s s. 50). Simsiyah p r l p r l bi r b isik let. Lstikl e r i g c r g c rd . Sa r beyaz ku rde l e l e r l e ssl yd didon u. (F. Baysal 1957 s. 33).

97). dift ik l e /t i ft ik l e yn atmak, kabartmak, didiklemek; kuman havn elle kabartmak DS 1482, 3929, Meninski 1680 II, 2098 (isim/sfattan fiil yapan la/- l e- genilemesi iin b. acabla ) :
Sa r Osman a r ha re ket l e rl e ceb i nde n kavakmak ka rd. Kav t r nak la r n n u c u nda u z u n u z u n t ift ik l edi. (C. Tuncer 1960 s. 6). dift ik l e n /t i ft ik l e n

tarazlanmak (kuma hakknda); mecazi mnada boa gitmek, seyrelmek, -la n- geni lemesi iin b. abaplan- : DS 1482, 3929. B i r k a dak k a hid i
old u um bu az metle r bi lmem n i n ve nas l ba a, n f s u be lde n i a rla rda tift ik l e nd i i h issi n i ve rd i.

(Cen b ah beddn 1335 s. 224). d ifton g (dilcilik terimlerinden) ikili nl < Fr. diphto ng u e < EYun. (d ftongos) a.m. [di iki ve pht ho n gos ses]. O. di g kazan < Fa. d g a.m. Di r z g um va ridi, yk iy i l e (Ferec 855/1451 v. 232a). d i ger /d i er baka, teki < Fa. d ga r a.m. Ege r f it n e v u k a s d z r de l e r, o l i e re i d g e r d z ev z. (Ferec 855/1451 v. 47a). d i ger k m kendinden ok bakalarn dnen (kimse) < Fa. d ga r bakas ve k m istek kelimelerinden ibaret olan tbir alelde Fa. lugatlerinde yoktur; her halde ok yenidir ve belki Trkede
l e ke r al ebesi nde n s uya d di, d gl e r m tel ef o ld.

dier, b.

548

dikel

h odb n / h odkm

mefhunun

aksi

olarak

icad

edilmitir. d i er, b. dige r . AD. d i ne/d i yne dinlemek DS 1483 < di n l e fiilinin varyant. /n l / / n / geli mesi iin b. a na- I . B u adam u la n y re v rmi , y r di n iyo rd u. (A. Caferolu 1948 s. 117). B i z n eyi z k i gaz etemi z n e
olacak? Ba ka n e i le r i va r, fala nca evl e nmi , falan ca n i an la nm . Gz l edi imi z e, di n edi imi z e de miyo r. (M.

1937 s. 44). dik du r geri ekilmemek fikrinde srar etmek: Ola n la ra bakma. Kend i n e bak da dik du r! Gev ek ko n u ma! (F. Baykurt 1971t s. 32). dik i n e t ra (tra ederken) kllarn yatna ters gitme Meninski 1680 II, 2104; mecazi mnada kavgay aktan aa davet etmek: imdi g rd n m
ola n la r ? B e l k i yi rmi se n edi r b u e it diki n e t ra vuk u u yoktu. (S.M. Alus 1933k s. 184).

d i k II, b. dk II. d i k I (aa vs.) topraa yerletirmek; (uzun bir eyi veya bir kimseyi) dik durdurmak, kurmak < ET. tik a.m. Clauson 1972 s. 476477. M us h a f dah
aldum ki and i em ki ayru k alma a ac n dikmeyem. (Ferec 855/1451 v. 231a). d r dikdi l e r, ve z iy r i ol d rla rda asld . (Ferec 855/1451 v. 27a). am u u c n k esmege otu rd uk ca, di z dikmeyb otu rmada ... vas f h l l e ri besbel l o l u r. (l 1587 v. 128a). iki

Makal 1950 s. 120). Avrat bu t rk l e r i n h epsi n i diyn iy r. (A. Cafero lu 1946 s. 141). Be n i ok dikkatl i di neyi n , k i si z e ok m h m tebl igatm vard r. (F. B aykurt 1969 s. 121). AD. d i ren/d i r gen harmanda saplar yayma a yarayan ucu atall alet DS 151516, TS 1142, R. Dankoff 1991 s. 32, Meninski 1680 II, < Yun. (d ikrni) a.m. [di iki ve k ra n ba] A. Tietze 1955 no. 66. Metatez iin b. alb z . Dig re n ve k rek y k i nde n ik i ak a. (.L. Barkan 1943 s. 15).
Adam e l i ndek i di rg e n i sapla r n st n e atp yan la r na ge ldi. (Ya ar Kemal 1993h s. 24). D h tem m sen o ld.

bardan ba a a tutarak iindekini imek: Bakaym u c e nabeti n tad na, diye rek bi n l i i dikt i. (S.M. Alus 1944 s. 127). d i k II ine iplikle tutturmak < ET. tik a.m. Clauson 1972 s. 476477. Plevneli terzi Muharrem in ruhundaki incelik, diktii elbiselere de yansr,
e l i nd e n kan g iysi l e r sanat ese ri g ibi h eme n dikkat ek e rd i. (B. Uzuner 1997 s. 37).

O. dih ky < Fa. d h a.m. 855/1451 v. 56a).

(Ferec

O. dihende fahie < Fa. di ha nda a.m. (asl mnas [kendini] veren; Fa. fiilsfat (participium) iin b. ayende ). B u k t a me r be Hi nd n m di he nde i ma l be h a k k nda v k u b h i rd r. (l 1982 [1581] II, 184). ibne: R s y l as l o la n c riye n r sp
olmamas ve s de r i lm n u di h e nde l i g i bu lmamas h e r ve c h i l e mu h ld r. (l 1956 v c d

[1586

d i k l s /d i k ls (bir halin) tam bir nmunesi, ar bir misali (ekseriya pejoratif) < dik ar ve l . Lebip bu; del i f i e i n dik als. Yapar m yapar. (S.M. Alus 1934 s. 155). Se n A hmedi bana sor. A hmet namussu z la r n e n dikals be! (. Altan 1975 s. 162). AD. d i kar kurt DS 1484 < Rus. dika r vah i, vah i kabile mensubu A. Tietze 1957 no. 29. Dikar g ibi sald rd . (a.y.). d i k ba l /d i k ba l inat, bildiinden dnmeyen < dik ve ba . Dik ba l k a h b e, yans l lay ub gitme dikime ! (V sf Os m n 1257 s. 50). d i kd i k /d i d i k eyer alt TS 1141, Meninski 1680 II, 2105, R. Dankoff 1991 s. 32 < ?? Ba ka kaynaklarda bulunamad. d i k-d i re o l- direnmek, diretmek, inadetmek < dik I ve d i re n- /d i ret- fiillerin ortaklk hali. Yalan la
ge nd s a l h n n t e byle f es da v reyidi, b t l z e r i n e dik-di re ol ub du rayd? (Ferec 855/1451v. 2b).

87] s. 152153). O. dihkan ifti < Fa. di hk n a.m. H a r g va sord: D i hk n i l e h l n i c ed r? (Ferec 855/1451 v. 192b). d i k yukarya ynelmi < ET. tik a.m. Clauson 1972 s. 475. B i r g n d u rd , da a d rmand, dik yuk a ru g tdi. (Ferec 855/1451 v. 195b). Tahta blmede s ra i l e
di z i lmi na rg i l e l e r ve diki n e ko nmu sar bak r tepsi l e r parl yo rd u. (Sabahattin Ali 1937 s. 86). Fakat diki n e

ok defa mecazi mnada kullanlr kimsenin szn dinlemiyerek kendi bildiini yapan. Bu tr dativuslu zarflar iin b. abes ye re : Be e nd im ha! Dik i n e bi r o lan. (. nl 1986 s. 26). hr (efkr), serbest, zlf yre dokunan: Ne o, dik i n e bi r lf m ettik yoksa? (F. Erdin 1948r s. 29). son derece, a r derecede b. dik ls ve dik do rda . dike bak dikkatle bakmak TS 1142: K z u ba n d i z i st i n e ald, te emml i l e dike bak d . (Ferec 855/1451 v. 51b). dik ge l dik grnmek: B i z e ge r i k i dik ge ldi fe r z g y c n n u ... (Knalzde H a san eleb 1981 [15461607] II, 623). muhalefet etmek, kafa tutmak TS 1143: Ey m h, fe lek h um u z yok u a s rd i; | Yal k l c i l e no la bu g e lse a a dik? (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 263). diki n e do ru g it a.m. :
Fakat i natla r i nat, ge ri d nmeyi kabadayla r na yedi remiyo rla r, dik i n e do ru g idiyo rla rd . (E.E. Talu

AD. d i ke ba ubuu dikmek iin delik amaya yarayan demir DS 1485 < dik + fiilden nomen instrumenti yapan e eki, b. aktara /akda ra . d i ke di k gz dikmek, gz dikerek bakmak < dik I. 1958 s. 281).
Su rat na, a r- e rk ek bak lariy l e dik e dik bakan ka ra o lan n yana n k i n l e ok ayp y r d . (Kemal Tahir B i r de i nsan n g z l e r i n e d ikedik bakabilse, bu re z i l i n ge mi i n i hat rlamya, ben bi l e cesa ret edemiyece im! (a.e. s. 368).

AD. d i kel bel, apa DS 1485 < Yun. (diklli) iki ulu apa [EYun. di k l la + o n kltme eki] G. Meyer 1893 s. 47, A. Tietze 1955 no. 65.

dikel

549

dikiz ge

AD. d i kel dik durmak, ayakta durmak, ayaa kalkmak DS 1486 < dik + sfattan, o vasf alma ifade eden fiil yapan e l genilemesi (b. alal ), kr. di n e l-.
Dik e ldi i n i z ye rde n k k su i rpmesi n. (F. Baykurt 1955 dkmeyi n, st n z e

pantolo n dik i l e r i n e yap t rm , y z l e ri n e t k r r g ib i byle dedi. (M. Seyda 1974 s. 46). Kr. i ft dik .

Mecazi mnada tutacak yol:


hafta diki i n u ta raf n b u lamad.

B i rka g n , bi rka

s. 29). dikle mek, dayatmak, kafa tutmak DS 148586: O gvu r la ra ve rmem, diye dike ld i byk ana. (Ya ar Kemal 1976 s. 31). d i ken/t i ken b.m. (sivri ulu knt) < ET. t ik e n a.m. Clauson 1972 s. 483484. Fiilin ettirgen fiilsfat (participium activum) halinden karak isim (appellativum) durumuna gelmi kelimeler iin b. b rt l e n I . Dke l i i me ol id i meded, | D stla rum
y z i n e be id i ebed, Gz i n e d men l e r o l di dike n .

(. Tarus 1950a s. 96). ineyi bir kere batr mefhumu mecazen u tbirde: d ik i kal ramak kalmak, az kalmak, az daha: Limon koklatt la r. A h yavrum, dik i kald y re ime i n e c ekt i. (H.R. Grpnar 1933i s. 55). B e n
de bittim, kazaske r ef e nd i de bitmi ti. A rka st ke nd imi ve rmi , dik i kald bayl yo rd um. (S.M. Alus 1933p s.

(M. Adamovi 1994 [136886] no. 152728). dikenli al: Ol u r p di h la r y reg i de l k | Dike n t a rta rik e n d e rse gl k. (Ferhengn mei Sa d 1340/42 s. 11 no. 127). dik e n dike n o l dikle mek (salar hakknda): Kar la t m z man za ra akl ma ge ldik e h l tyl e r im dike n dik e n o l uyo r. (O.C. Kaygl 1939 s. 92). B e n z i sa ryd, gz l e ri yo rg u n, g n l k
sakalla r d ike n dike n , g ittik e sey rek le e n darmaduman. (C. Kavuku 1998 s. 40). sala r

231). Eski giysilerin tamirinde kullanlan dikilerin kifayetsizliine de u tbir ima eder: diki tuttu rama (bir ite) yer edememek, (bir yerde) kkle ememek: Hangi i e soktu nsa bu r n u n u | diki tutt u ramad n. | N e zo rmu ekmek paras ka rmak ! (R. Ilgaz 1944 s. 14). M mki n de i l o ge c e o ra la rda diki tutdu ramadla r. (H.R. Grpnar 1316 s. 349). B u
y zde n h i b i r i te dik i tutt u ramam , ba lad h i b i r eyi s rd rememi ti r. (M. Mungan 1999 s. 21).

d i k i l i dikilmi < dik + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ve iki ekten mteekkil olan i l i genilemesi, b. ard l . u k u rova n n
kyl , rgad a ras nda ev ve diki l i a ac bu l u na n ka ki i va rd r ? (Re at Enis 1944 s. 174).

AD. d i k ittir ayakta durmasn sylemek, ayakta bekletmek DS 1487 < dik II + it causativum genilemesi (bilhasa /k / ile biten fiillerde sk bulunur, kr. akt, ko rk ut , rk t ) ve yahut i l reflexivum + t causativum genilemesi (b. ac t) , /lt / /t / b. bo alt- ), + kuvvetlendirici ikinci bir ettirgenlik genilemesi olan di r (b. akt- ) . O g n

le e za n ok u nd uktan son ra ge l i n o lacak k z g iydi r i l i r, ku at l r ve evi n avl us u nda, gveyi evi n e bi rl ikte g idec ek ik i ye nge kad n la, bi r sec cade z e ri n e dik itt i ri l i r. (H.Z.

d i k i m (aa vs.) dikme ameliyesi < dik I + fiilden nomen actionis yapan im eki; b. adm I . imdi si z e
isti rt ve riyo r um. C ub uk la rdan bi r habe r kmad, Hemi de dikime vaktimi z var. (F. Baykurt 1967k s. 108).

Koay 1944 s. 209). (Argo) d i k iz gzetleme < Rom. diks! bak! [dikva bakmak fiilinden] A.G. Paspati 1870 s. 207. Vapu r
diki z!

d i k i ml i k bir ey dikme e yetecek kadar (kuma hakknda) < dik II + fiilden nomen actionis yapan im eki + l i k eki, b. ahfadiyel ik . Paltoyu ve re c ek ve bakkaldan b i r d ik iml ik ayak isteyecek. (C.A. Kansu 1949 s. 45). d i k in kendine (giyecek bir ey) dikmek < dik II fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ).

bo aldk t an son ra kamaran n kaps n atm. B i l et i l e r, a rk la r da u zaktan dik i zde. (S.M. Alus 1944 s. 63).

bak! dikkat! F. Devellio lu 1959 s. 80, H. Aktun 1990 s. 84 Kol la ra dik i z! dedi Bak ben imki l e re! Paz s n i i r ip Samiye gste rdi. (Orhan Kemal 1947 s. 216). dik i z aynas otomobilde geriyi grmek iin ayna: A rkamdaki arabada ksa bi r Yurdakul 1993 s. 358). diki z e ek gzden geirmek: Ka r s ndaki n i n st n e ba na bakyor, Kandi l zaden i n o rta n dik i zde n ek iyo rd u. (S.M. Alus 1934 s. 347). dik i z et gzetlemek: G n l e ri n i

Taksit iye abucak gide rl e rs e pabu la rla etek l ik l e ri , bl z l u k la r abu cak al r la r, abucak diki n i r l e r, abucak g z e l g r n rd o na. (Orhan Kemal 1965f s. 1049).

ka ra rs z l k. Az son ra, dik i z aynamda ayn fa rla r, u u lt u , r z g r a n la r ... B y k takip, son u nda ba lad. (A.

Geili olabilen dn ken fiillerden, kr. edi n , giyi n . B e n o na va racaktm varmas na. Kendimi

be end i rmek i i n top ralkodan ye n i bi r e nta ri bi l e diki nm i tim ama, adam top ralko basmamn yakas n a k bu ldu. A h lak m gz t utmad. (A. A ao lu 1980d s.

pen ce re l e r i d ik i z etmekle ge i re n sessi z, zayf bi r oc ukt u. (N. Tirali 1947 s. 62). dik i z ge l bakmak,

108). d i k i I (kadehi) dikme hareketi En susu z o ld u u n anda


bi le b i r d ik i te de i l de yudum yudum i mek suyu, h e r yudumu bi r bi r ya ya rak. (P. Kr 1984 s. 170).

dikkatlice bakmak: A rkada la r, dik i z ge l i , di ls i z oyu n u va r! (H.R. Grpnar 1339 s. 62). A di lbe r y z , dik i z g e l e l im. H a s boya m, bak m m? (a.e. s. 146). d i k iz ge dikizle-, onu iyice gzden geirmek < diki z ve g e- VI . Gz n z d rt ap et rafa diki z ge i re c eksi n i z ha! (S.M. Alus 1933p s. 156).

d i k i II dikme ii; terzilik < dik II + fiilden nomen actionis yapan i eki, kr. a l , ge i . Sk rsam, 19).
Dokto r al n ma diki atarke n an n em dayanamayp

diki dike r im, bebek elbisesi rp satarm, be rbe rd e manik r l k yaparm, de rt mi ? (S. Soysal 1979ye s.

(L. peki 1998 s. 19). dikili in kuma stnde brakt iplik yolu: Adl S ubay, el l e ri n i
d ar kt .

Yukardaki diki z ge tbirinin gsterdii gibi, ge fiili bz terkiplerde yardmc fiil roln oynar. Bu gibi leksikal terkiplerin byk bir ksm argo veya yar argo tnsndadr. Bu terkipler yerlerinde gsterilecektir. Yalnz burada muvakkat bir liste verebiliriz: dik i z g e , disku r

dikkat

550

dil

ge , f iskos ge, ho ra ge , makbu l e g e , medh i n i ge , muaye n e ge , n ut u k ge , seyi r ge , si n ema ge , takip ge, takkat ge, tami r ge , ta kala ge, te hdit ge , tenbi h ge .

d i k s i y on ok net telffuz etme sanat < Fr. di ct io n a.m. < Lt. dict io konu ma. Bununla ilgili olarak b. abe rasyon . Tam bi r stanbu l sesiyle, ok temi z bi r
diksiyon la ve i na n n edebiyat hocamdan daha g z e l , dolg u n bi r e rk ek sesiyl e kon u uyo rd u. (B.G. Gney

d i k iz le gzetlemek < dik i z . sim/sfattan fiil yapan la geni lemesi, b. acabla . O du ra cak i n c i ayaka

sof ra bitesiye kadar. Ha, bu la al m bi z habe kaymaya, o diki z l es i n bi z i ayakst. (O.C. Kaygl 1939 s. 29).

1953 s. 50). d i kta krkrne uyulmas istenen buyruk < Fr. dictat a.m. < Lt. di ctatum . Fr. at eki iin b. ano n ima .
O n u n i i n i k ide bi r tepe le ri n e bi r z o r l u n u n diktas i n e r.

O. di k kat I incelik < Ar. dik k a a.m. B u r n t gibi dik k a tde. (Ferec 855/1451 v. 116a). Mecazi mnada fikir incelii, zevk inceli i: Ol bi r n d n o rl u, b u dik k a ti ol n e bi ls n ? (Ferec 855/1451 v. 241a). d i k kat II b.m. (zihnin dank olmay , dalgnl n aksi) < dik k a t I fikir inceli i. dikkat et gzn amak, akln bana toplamak: dikkat et drt yana bakmak, gzleriyle aratrmak (?): S id
i c n ok dik k a t tdi. h i r M uk a dde r buyidi , d yb k a z ya boy n v rd i, s ki n o ld. (Ferec 855/1451 v.

(F.R. Atay 1953 s. 8). d i ktafon bir eit ses alma makinesi < Fr. veya ng. dictapho n e . imal eden firmann 1935te byle isimlendirdii cihaz [Fr. di cte r , ng. dictate dikte etmek ve pho n e ses]. Umum M d r (d iktafonda sekrete re ): Evrak ef i dosyay geti rs i n. (R. Bilginer 1965 s. 33). d i ktator ya diktatrlk < Fr.da dictatoriat diye bir nomen abstractum mevcut olmad na gre, bu kelime bu tipten baka Fr.dan gemi isimler (ms. bakalo rya, p ro l eta rya ) zerine yaratlm olmaldr. Ba nda diktat r yerine Lt. dictato r bulunmas, kelimenin 1940larda faaliyet gsteren, modern terminolojiyi Fr.den deil, dorudan do ruya Lt. veya Yun. aslndan almay tavsiye eden bir cereyann eseri olduunu gsterir, kr. bib l iyog rafya, biyog rafya , vs. M e c l is i n
tek ve tam hakimiyeti n e do ru g itmek, y r t m kuvvet i n i fe l c e u rattktan ba ka, M ec l is diktatoryas na yol aar.

146a). d i k lemes ine dimdik, dosdoru < dik + sfattan drt ekten mteekkil olan ve bilhassa mekn (ekil veya istikamet) zarf yapan l emesi n e genilemesi, b. ayk r lama . Ayakla rm z n a lt nda dikl emesi n e sarkan s rt la r n ko rk u n l u u va rd. (. Kltr 1943 s. 50). G n e epeyi ykselmi ti. Topra a k la r dikl emesi n e vu ruyo rd u. (F. Baysal 1944 s. 21). d i k len birine kar sert bir reaksiyon gstermek < dik + isim veya sfattan, o hale gelmek mnasnda fiil yapan la n genilemesi, b. abaplan- . Lf n ge ri al! diye rek dik l e nd i Hasan. (F. Erdin 1973 s. 124). EO. d i k l in dikilmek < dik I + takviye iin tekrarlanm passivum ekleri (b. devri l i n- ), ortadaki nlnn d mesi olaandr. Dik l i nmi butla r (yni putlar) (A. Topuo lu 1978 II, 148). EO. di k me ilemeli (?) < dik II + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan me eki, b. a lama . K a ra y r g eydi h i l at dikme vu al. (Fah r 1974 [1367] s. 409 no. 3122). So nda ra h t ve
yapu ve alt u n z e n g isi ve dikme ab y si mk emmel bah i at na bi n b avdet tdm. (l 1975 [1599] s.

(F.R. Atay 1953 s. 47). d i ktatr btn siyasal yetkileri kendinde toplam bulunan kimse; zorba < Fr. di ctate u r < Lt. dictato r a.m., nomina agentis yapan r eki iin b. aktr .
El le ri nd ek i g l e r i kt ye k u l la na rak i nsan la ra ac la r ekt i rmi diktat rl e ri yal n z ca lm olduk la r i i n ba layacak ms n z ? (M.Z. Salo lu 1995 s. 88).

d i kte yazdrma, bakas tarafndan yazlmak iin syleme; byle bu biimde yazdrlan ey < Fr. dict e a.m. d i kte et yazdrmak iin sylemek < Fr. di cte r a.m. Bu tr tabirler iin b. afi e et- . Ba mfetti i n son radan bu sz l e r i z et l eyip dikte edec e i n i san yo rd u. (. Tarus 1961 s. 297). d i l I b.m. (azn iindeki organ) < ET. t l a.m. Clauson 1972 s. 489490. H a lk g l i n i, di l i n i an u d u s na, s e n s na vak f eyl edi l e r. (Ferec 855/1451 v. 27b).

105106). AD. d i k se aasz yerde ku yakalamak iin stne kse yerletirilen sun a a < kse < Yun. / (ksos) veya (iksa) (G. Meyer 1893 s. 33, A. Tietze 1955 no. 90) gibi, dikse de ayn ya da ona yakn bir kelimeden gelmi e benziyor. Bataki /d / belki Yun. harfi trifin agglutinationiyle izah edilebilir. To za, dumana bo u lmak istemezse n i z , R sim 1334 s. 157).
Ne c ib i n Yemi ten sat n ald ksel e r i, bi r mahal l e tedeki im i rl i ko na n bahesi nd e n h rs z lama kesi le n d ikseye ye rl e ti rmi l e r, ku ge i i n i bek l iyo rla rd . (R. Enis 1957 s. 23).

C n o l m h r ydan, z e n c rm ydan b u sz l e ri i itdm, h a c l etde n oda yandum. Di l m dut u ld. (Ferec

dme n i k r ub u zak la ra d o ru s z lmek, diksede n k u k a lk a r g ibi bi r k a y z met re ykselmek k f . (Ah m ed

855/1451 v. 74a). di l alt /d i la lt bir tavuk hastal; az tabannda kan bir eit kk ur DS 1490, Meninski 1680 II, 2115: A ustos scakla r ba la r ba lamaz, maazal la h di la lt ha z r. (S.M. Alus 1933p s. 193). Kes ret i ay u n dan di l alt o la n b u r u ge e n k a nd l g ec esi f it l g ibi d o la mak d a ike n ... (Ah m ed R sim 1328 s. 45). d i l II anahtar; yaz kaleminin ucu; hayvanlarn boynuna aslan ann iinde sallanan para;

dil

551

dilber

klitoris; denize uzanan toprak ucu vs. DS 1490, TS 114546, ZTS 1976 s. 52 < di l I; eklen dile benzeyen eyler. Gb n i n sd nde bi r u fac h bi r ap di l i b u ld u. (A. Cafero lu 1945 s. 195). di l bal Yun. (gl ssa) (asl mnas dil) kelimesinden calque olabilir D.J. Georgacas 1978 s. 135. Calque iin b. ab I /v 3. d i l III konu ma kabiliyeti < di l I.
o c uk a h ra nd i. Atla r n yan na k i rd i. A lam pa ladi. Atlar n pi ri t i l kedi rd i, oc ua so rdi : N iy e a l yisi n ? (A. Cafero lu

di la ub ha reket l e ri n i g r yo r, emel l e ri n i a n l yo rd u.

(Fazl Necip 1930 s. 31). O. di laver yiit < Fa. di l va r kalpleri kendine eken [di l V + va r getiren] ve r iin b. c e n gve r .
M eg e r A rab i i nde bi r d i l ve r k i i vard k i e r l i kde, beh d rl i kde, s a l k l ikde naz r i yo idi. (Ferec

855/1451 v. 175b). O. di lav iz kalbi coturan < Fa. di l v z a.m. [di l V + v z muallakta tutan]. mrmce a n u g ibi h , di l v z mak m grd g m yok . (Ferec 855/1451 v. 115a). O. di lazar I kalbi krk, perian < Fa. di l z r zalim, acmaz [di l V + z r yaralayan]. K im be n i yk d
ise, ta m re sa y tdm an ; | Z r z r o ldum, dil z r olmadum, olmam yin e! (V s f Os m n 1257 s. 350).

1946 s. 218219). lisan (birok dilde lisan kelimesi dil kelimesinden kaynaklyor ve ayndr, ms. Ar. l is n , Fa. zab n , Lt. l i ng ua , Yun. (gl ssa), Rus. yaz k ): B i r zam n an la r u eh ri nde o ld um, di l l e r i n re nd m. (Ferec 855/1451 v. 60b). rdi e l i, y z i n i u rd y re, | D r d i l i n c e: m r ok Ta r v re! (Enver 192829 [869/1464] s. 41). di l l e r sz, konu ma: Aman efe nd im, n e di l l e r de n e di l l e r! (S.M. Alus 1933p s. 166). umumun konu mas, dedikodu Di l r b l k d a, k u z um, d d di le, | Old m il t a vr na V s f bi l e. (V s f Os m n 1257 s. 104). di l a z ve rme konuama mak TS 1146: K rk be g n di l a z ve rmede n yatt. (R.N. Gntekin 1930 s. 142). di l ba bir nevi by veya byden korunmak iin tertibat (?) TS 1147:
Em n o lma i n h a lk u d i l i nd e n | Ba nda di l ba va r k k l i nde n. (Yah y Beg 1977 s. 266).

d i lazar II/d i l azar hrn, azgn, kavgac (mahalle kars) < dila za r I, fakat di l Vin homonymi di l IIIn tesiri altnda, ve aza r a z fiilinin geni zaman ekli sanlarak, halk etimolojisi ile husule gelmi , b. atl u ka raca . Evl d d o u r, b yt, yeti di r,
e l i ekmek t uta r t u tmaz, eve ge l i n n miyle bi r di l aza r k a r get i r! (H.R. Grpnar 1336k s. 89). Kr. d lacan .

AD. d i l ba birini kendine minnettar etmek iin verilen hediye; ni andan nce erkek tarafnn kz tarafna verdii hediye DS 1491 < Fa. di l gnl ve Tk. ba I.; Fa.dan calque (calque iin b. b I ) : B i z de
bu n u n z e r i n e d nd k, st n e b i r d i l ba atak dedik. Sand mdaki ka rakalem gm bil e z i i gt r p kol u na takaca z, A l la h hay r ede. (M. lhan 1863 s. 6970).

O. di l IV harbde sorguya ekilmek iin yakalanan d man TS 1146 R. Dankoff 1991 s. 32 < di l III. [890/1485] s. 193). O. di l V yrek, gnl < Fa. di l a.m. Ve hm i l e n syle r di l- i
mec r h peyk n u sz i n | i h t iy t i l e n i e r h e r k imde olsa y re s u. (Fuzl 1958 s. 19).

A h i r l em r an u l e ke ri nde n b i r di l e l e get rd i l e r. A a s o rd la r k im: Bo dan o l k a n ? (F. Giese 1929

O. di l baz I uh Fa. di l b z a.m. [di l kalb, gnl + b z oynayan, b. ate baz ]: G i rd a di l-b z a rt u k o n n c i ya na. (V s f Os m n 1257 s. 47). d i l baz II gzel sz syliyen, konukan; konu masiyle kandran < dil b z I. kelimesine F. Steingass 1930 s. 531 geri eloquent, verbose mnasn veriyor, fakat buraya yanllkla Tk. kelimenin mnas kar m olmal, yni halk etimolojisi ile husule gelmi olabilir (kr. atl u ka raca ) . A. Rubinik 1970 I, 652de Fa. di l b z iin sadece gzel mnas kaydedilmi tir. Binaenaleyh Tk. di l III + baz eki; bu ekin Tk. kelimelere taklmas iin kr. A. Tietze 1964 s. 162170. Dokto ru n ak rabas a ras nda
en di lbaz la r ndan sedi i, n e s u ret l e ha rek et edecek l e ri n i, n e sz l e r syl iyec ek l e r i n i tal im ede rek gnde rd i i g r c l e r ha n mef e nd i z e ri nd e iyi bi r tesi r b rakmam t. (Fazl Necip 1930 s. 102).

d i l kk ve yass paralara ayrarak kesmek, yarmak TS 1158 < ET. t i l a.m. Clauson 1972 s. 490491.
A z daima ak d u ra n pasl bi r sustal ak i l e ekme i di lme e ba lay nca Hamdi tek ra r k t: Bak! Yi n e e l i n i , y z n ykamadan ekme e yap t n, soysu z! (Kemal

Tahir 1955g s. 7). AD. d i lan kadnl erkekli oynanan halay DS 1490 < Krt. d l n a.m. JabaJusti 1879 s. 199 (orada bulunan bir notta kelimenin Araplar ve Sryaniler tarafndan da kullanld kaydediliyor). O. di lara sevgili < Fa. di l r a.m. [di l V + r ssleyen, b. be zmara ]. G r b ay u s a f s n mel yik bezm e
m t k, | N ite k im k s dk u ma k di l r ya.

( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 39). O. di laram sevgili < Fa. di l r m a.m. [di l V + r m yattran]. B e nde n o l di l r ma eyid : Se nde n bu n u g ib i cev b n e rev du r? (Ferec 855/1451 v. 74a). O. di la u b zlenen < Fa. di l b a.m. [di l V + b sarsan, tedirgin eden]. Madam Pe riye, Ma r i l u i z i n

O. di l bend I sevgili, akla bal < Fa. di l band a.m. [di l V + band bal, tutsak, b. baz ube nd ]. Amm bi r di lbe nd o u la h cetme nd idi. (Ferec 855/1451 v. 27b). Kr. d lbe nd . O. di l bend II tercman TS 1147 < di l III + Fa. band , belki baka bir meslek teriminden, kr. nalband , pazvant . B a ka kaynaklarda bulunamad. B i r sip h z deye g l v r b a a di lbe nd o ld. (l 1994 [159199] s. 259). d i l ber sevimli, gen ve ho kimse (ekseriya kadn) < Fa. di lbar a.m. [di l V + ba r tayan, gtren, kr.

dilbeste

552

dilgir

emi rbe r, re hb e r, re n be r . n k z b u a ndla r i di, Fe r r u h r z r z da arc u n acd, h l i n i , v k as n tem m e rh eyl edi. O l di lbe r acebe k a ld. (Ferec

855/1451 v. 41a). O. di l beste hznl, dertli < Fa. di lbeste a.m. [di l V + beste ba lanm ]. Fa. (i )de /-te iin b. afe ride .
i n c i c nb i i n rev ... h a remi h s c riye le r i z m res i nde n b i r i h stel e nmekl e ve y h d ayr i l l e t bi r be h n e peyd db di l bestel e nmek le t a radaki in la r rz tmekd r (l 1956 [158687] s. 39).

187b). H y k fi r l e r, be n i T rk es r tmek di l e r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 135). Bana bi r eyden veya bi r k imseden ikyet etmek di leyo r. (Y.K. Karaosmano lu 1932 s. 254). O. di lefruz gnl aydnlatan < di l V + Fa. af r z parlatan. B i h r z n o l r y di l e f r z g rd i, r b u mte acc ib old. (Ferec 855/1451 v. 106b). d i lek arzu, emel < ET. ti l ek a.m. [ti l e dilemek + fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki, b. acuk /ac k I ] Clauson 1972 s. 498. Elbette di l ek old u r, k a b l desi n. (Ferec 855/1451 v. 9a). rica: Bu
h emy m bi d iyn rd u r, sa a bah i d r. Se nde n d i l ekd r k o yas n b a gi rem, t bi r ge z ol k z u y z i n g rem. (Ferec 855/1451 v. 200b). EO. (bi r i n i ) di l ek et

AD. d i l b i d i r kunduraclarn kulland delik delmeye yarayan ara, zmba DS 1491 < Yun. (tripitri) a.m. A. Tietze 1955 no. 266. d i lce iz dil < di l I + c e i z hypocoristicum eki; b. bu n ca z . Hay di l ce i z i n e sa l k Ma nsu rc u um, n e g z e l syled i n! t, kpek dedi n de ... (Orhan Kemal 1950 s. 43). EO. d i lci k kk dil Meninski 1680 II, 2121 < di l I + c ik (15. asra kadar c k ) kltme eki, b. ac c k . B irok dilde buna tekabl eden tbirler var, ms. Lt. l i n g u la , Rus. yaz k . terazi ibresi TS 1147, Meninski 1680 II, 2121. d i ldade I k; sevgili, mauka < Fa. di l d da a.m. [di l V + d da vermi olan]. Fa. (i )de /-te iin b. afe r ide .
Ge l ibo l uya i nd ik. B i zd e n n ce bu radan de n i z i y z e re k ge e n o lmu . Gal iba bi r di ldade y z nde n. (Nzm

efaatte bulunmak, birinin kendisine balanmasn rica etmek TS 1150: Pa ala r di l ek tdi le r; s u u n afv tdi. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 109). S a ra H t n T rabu z n S u lt n M e h m edde n di l ek eyled i. (a.e. s. 153). EO. di leg i l e istiyerek, gnll olarak: Di l eg i l e tesl m ol u r la r h a k k . (Ferheng n mei Sad 1340/42 s. 38 no. 457). d i len b.m. (dilencilik etmek) < ET. t i l e n a.m. [t i l e dilemek fiilinin reflexivum hali, ( )n iin b. ac n II ]. N e acebd r, k i i o l u r im i h n u m n te rk de rmi , eski mu rak k a geyb di l e n r im i . (Ferec 855/1451 v. 216b). d i lenci geimini dilenmekle temin eden < *dil e n [g] i c i veya *di l e n i [g ]c i a.m. zahsz: G. Doerfer 1967 III, no. 1199 (b. al c ). G rd i l e r k i di l e n c i e h l i deg l; so rd la r k i N e k i isi n ? K a ndans n ? d di l e r. (Ferec 855/1451 v. 129a). EO. d i le birbirinden dilemek TS 1151 < di l e fiilinin m areket hali, b. al - I . n all h ank a r b
bu l avu z, bi l i ev z, u la avu z, al avu z, di l e ev z, dola avu z amm ge rekd r k i h l m i anamdan s o ras n, i tiy k um i idesi n. (Ferec 855/1451 v. 222a).

Hikmet 1936s s. 27). O. di ldade II bir zamanki kuak balama modas < di ldade I. K u ak di ld de t a rz nda mu h t as a r s a r l r, o
zam n maki n e e sede n be l e d o ru s a rk d l r id i.

(Ah m ed R sim 1926 s. 295). O. di l dar sadk, sevgili < Fa. di l d r a.m. [di l V + d r tutan, malik olan, b. abdar ]. N g h e me ke n r nda vef d r di ld rum bu ld la r. (Ferec 855/1451 v. 100a). di lda rl k efkat: Eks e r i evk t ol s a n em
ge nd e l iy l e mu lec eye me l o l u rd . A ndan, l ut f i nde n , di ld rl ndan k a t utandum. (Ferec 855/1451 v. 98a).

d i le talep etmek, istemek < ET. t i l e a.m. Clauson 1972 s. 492. K z eyitdi: D i l e! N e di l e rs i n ?! d di. Re n g re z eyitdi: B i k z l alt u n v r! d di. (Ferec 855/1451 v. 16a). bir kza talip olmak, bir kz babasndan istemek: M eym n e i atasndan di l edi, ald, evle nd i. (Ferec 855/1451 v. 31b). (bir mahpusu kendisine balamasn) rica etmek: Ege r hdan d i l e rse , bi le va ram, | K lam sava , e re n ba r n yaram. (Fah r 1974 [1367] s. 292 no. 749). beenmek, raz olmak, kabul etmek: Ke n iyz ek msi n, se n i z e r mi l e satu n al ub du r u ram. Di l ese di l emese be n msi n. (Ferec 855/1451 v. 178b). Fiilin nesnesi accusativus halindeki masdar olabilir: Se ndah bu yig id
cem l i n e bak ; g l c g se n i a a satma di l e rs e sataym, dil emez ise se n i ca ndan az z sak layaym . (Ferec

O. di l f i gr kalbi yaral, sevdal Fa. di l f ig r a.m. [di l V + f ig r /e fg r yaral. Sala r vas f nda medh m i idb 245). O. di l f i r i b aldatc < Fa. di l f i r b a.m. di l V + f i r b aldatan, b. avamfi rib ] Se r l e ke r i k mg r an u mek r i di l f i r b i n e i tib r tmeg i l e. (l 1982 [1581] II, 133). cazip, ekici, alml G re n l e r bu c i h n g rmedi l e r | Sa a be z e r n i g r u di l f i r b i. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 147).

eyd r n ig r: | i r i m k n, ge nd misk n di l f i g rum h o mdu r? ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s.

O. di l ger m scak kanl, yrekli < Fa. di l ga rm a.m. [di l V + ga rm scak]. di lg e rm l ik ve r yreklendirmek (bu tr, -l ik ekiyle biten isimlerin ve r- yardmc fiilini almasyla oluan terkipler iin b. a i nal k et- ) :
H dime di lg e rm l ik v rd i, , eyitdi: Sa a mel met yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 223b).

855/1451 v. 106b). Bugn nadirdir, fakat EO.da di le fiili ok defa sade masdarla (bugn iste gibi) kullanlrd, ms. l emiyle r cem ol u rsa, bu k a z y dnd rmek di l e rl e rs e ba armaz la r. (Ferec 855/1451 v.

O. di l g i r deh et veren; ok zc < Fa. di l g r a.m. [di l V + g r tutan, kavryan, b. afakgi r ]. Levvah a ya bu
cev b n s a v b geldi. B u te h r i d i l g rde n re n c iyde

dilgoz

553

dill/dilli

(Ferec 855/1451 v. 126a). Babas n n b u z e h i r l i (Fazl Necip 1930 s. 273).


old. sz l e ri Handan z iyade di lg i r etmi ti.

(Argo) d i l goz aptal, enayi, sersem F. Devellio lu 1959 s. 80, H. Aktun 1990 s. 84 < ??. O. di l g a i ac < Fa. di l g u a.m. [di l V + g aan].
Di lbe r r n l eb i r i i f du r syle n r, | C n f i z du r

O. di l ke ho , alml, cazip < Fa. di l ka a.m. [di l V + ka eken, ekici, b. abke . Seh e l zam nda bi r h b, di lke , mevz n sa r y yasadla r. (Ferec 855/1451 v. 40a). EO. di l k /AD. d i l k i /BSTT. ti l k i b.m. (kk yrtc hayvan) TS 115354, Meninski 1680 II, 2126 < ET. ti lk a.m. Clauson 1972 s. 498499. Z re k eyitdi: bi r
bidn s v r- id i, c i h n g rm i ve du zak la r k esmi ve ok di lk d sit n n ok um . (S. eyho lu 1973 s. 246). N e o ldu ? T i lk i gal iba. B e n g rmedim. T i l k iydi, ka rd k. Ge l bak ayak i z l e ri n i g r r z imdi. (C. Kavuku 1998 s. 100). kurnaz: yi syl yors u n ya, koklamyaca n bi ld i i i i n by ye dayan yo r. A z ti lk i mi o kokmu ? (S.M. Alus 1934 s. 92). Rasim e u z u n boyl u so ramadm, he ri f t i lk i; i lg imi g rd m, yakaladm diyecek. (V. Trkali 1977 s. 29).

( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 238). (musik stlahlarndan) bir makam ismi (K. Uz 1964 s. 19; di lk a ).
k a mu di lde di l g du r syle n r.

O. di lhah gnl diledii, mergub, makbul < Fa. di l h h [di l V + h h / h h isteyen, dileyen]. Tah t st nd e 28b).

bi r s a n em otu r u r ... K rk e l l i k a rava , di l h h la r, n z k l e r, k a r us nda du ru r la r. (Ferec 855/1451 v.

O. di lho memnun < Fa. di l h /di l h u a.m. di l ho l u k ve r teselli etmek (Fa. di l h d dan a.m.): K a mus 855/1451 v. 141a). O. di lhun ok zgn < Fa. di l h n a.m. [di l kalb ve h n kan]. A ncak b re, diy r u rb etde e i, ke ndi n e
e n s o lacak bi r di i b u l u nmad c i h et l e h u e n n i bi z i di l h n ediyo r. (P.N. Boratav 1995 s. 241).

a la d la r, f i n tdi l e r. n ge nd l i k l e ri n e ge ldi l e r, p de h an la r n v h t tdi, di l h l k v rd i. (Ferec

yaltaklanma, tabasbus TS 115455, Meninski 1680 II, 2127. Kltme eki cek iin b. a rt u cak , nomen abstractum yapan l k eki iin b. a r l k . di lk l e n /t i lk i l e n /d i lk l i k et yaltaklanmak, - lan- genilemesi iin b. abaplan- ; ve son varyant iin: bu tr -l ik ekiyle biten isimlerin et- yardmc fiilini almasyla oluan terkipler iin b. a i nal k et- . TS 115556, Meninski 1680 II, 2127: Amm A rab ve Acem ci ns i h i l k a ti nde
di lk cek l i k /t i l k i c i l i k bi rb i rl e r i n e mtek ribd r. N i h yet Arab k a vmn u tabas b us db di lk l e nmesi ve Acem ci ns i n h a vetl e vah et gste rmesi a rebi a r yibd r. (l 1956 [1586

O. di l ijans ekspres posta arabas Fr. di l ig e n c e a.m., asl mnas ihtima m, zen. Fr. -e n c e eki iin b. alyans . Di l i ja ns a rabas i ft atyla afak ske rke n am dan

87] s. 155). EO. d i l le dili almak, dillenmek, konu ma a balamak < di l III + isimden fiil yapan l e genilemesi. D r r i e km h a re dek vas f deme z
Ba h r Ade n, | Her s a def a z o l ub, di l l e r o l u rsa h e r semek. (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 190). DS

yola km t. am la B ey ru t a ras ndaki yol u 1 2 saatte almak i i n saatte bi r hayvan la r de i ti re rek B ey r ut u n toz l u osesi nde ko uyo rd u. (A.. Tokgz 1993 s. 23). K rm z yanakl A lman Yah ud i k z la r di l i ja nsla r st nde a rk syl iye rek ba dan kye dne r. (F.R. Atay

1938 s. 73). AD. d i l i k yrtma, uzun bak yaras DS 1494 < di l + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ik eki, b. ak I . Yan ba nda de ri l e r i di l i k di l ik y z lm bi r ka k z l e i k i at yatyo rd u. (H. Aytekin 1945 s. 125). d i l i m bir btnden kesilmi yass para < dil + fiilden nomen concretum yapan im eki, b. adm I . Kimse kimseye bi r d i l im n n su nmaz o ld. (l 1587 v. 120b).
Ge i n r b i r di l im etmegi l e fak r, | Yedi ik l mi y yb d o ymaz em r. (l 1994 [159199] s. 288).

1496 birisine dille saldrmak, hakknda dedikodu yapmak, onu ekitirmek DS. 1496, TS 1156, Meninski 1680 II, 2128. AD. d i l len I dile d mek, dedikodusu yaplmak DS 1496, < di l l e fiilinin passivum hali, b. ac n- I . AD. d i l len II dili almak, syleme e balamak; cevap vermek, karsndakine inat edercedine konu mak DS 1496, TS 1156 < di l + isimden fiil yapan l e n geni lemesi, b. abaplan- . AD. d i l le syle mek, a z kavgas yapmak, eki mek DS 1496, TS 1157, Meninski 1680 II, 2127 < di l l e fiilinin mareket hali, b. bayramla - . N e a gelse
ol ik i y z l di l l h a n e ri y ru , | G l k o di l l e r an u la, se n, ey c n, a radan k ! (Naz m 1928 s. 29). ki n me res n miy n t a r k da tes df d b di l l e dk l e r i nde t a rafeyn mak s d bi r o ld u n tah k k ... (Al Azz 1268 s. 146).

O. di l i r yiit, ylmaz (kimse); cretkr, kstah < Fa. di l r a.m. B u di l r l i g i, bu edebs z l ig i k i bu c riye zd e n tehlikeye atmak:

si z h a k k u u zda bi lmedi n v c da geldi, ma z r dut u ! (Ferec 855/1451 v. 27a). di l i r l i k et ban Ey k u rt u ld u . Ay ru k di l r l i k

(Ferec 855/1451 v. 201b). bir cretkrlkda, yakksz harekette bulunmak: l h ! Seyyid ! M evl y ! B u
eyleme, bi r avratdan t r c n c u az u a k yma! g n h b u k u l u da n sorma, bu di l r l i k k i de rl e r h e l l olsu n ! (Ferec 855/1451 v. 225a).

AD. d i l kem byk et paras, klbast DS 1495, TS 1151 (di lgem ) < ?? Kr. di lke pirzola DS 1195.

d i l l /d i l l i cerbezeli TS 1157 < di l III + isimden zellikle sfat yapan l i eki, b. adamakl l 2. di l l di l i n c e her biri kendi lisannda (bu syntagma iin b. adl ad n ca ): Di l l d i l i n c e k l u r la r k r tesb h n iy z. (M.F. Kprlzde 1934 s. 80). di l l i di l i a.m. Al i R za B ey, Fik ret i n h eme n h e r g n
kaynana i l e, g r mce i l e, kocasi l e, vey oc uk la ri l e pen e l e ti i n i g ryo rd u. B e re ket ve rs i n k i k z di l l i

dilma

554

dimi

(R.N. Gntekin 1930 s. 166). di l l i d dk bir e it ddk DS 1496; geveze A.S. Levend 1943 s. 464: Va rm f e rc i nde (yni de e ri nde, r tbesi nde ) aceb bi r i r? | Yo h s a di l l ddkmi k fi r? (Ender n F z l Beg 1286 s. 66). B u
di l i bi r kad n o lmu tu. di l l i d dk Hu r iye ha n m, a z m yoklamak ve s r r m kapmak i i n i st n e alm t (Halikarnas Balks

r b ok h a dem u h a emi le h a vz h n e k a pus ndan gi r b geld i. (Ferec 855/1451 v. 30b).

d i l s iz, b. dils z . O. di l s uz gnl yakan Fa. di l s z a.m. [di l V + s z yakan; yanm K a mus i lm i m sik de k mil l e r ... h v z la r, di l s z u c ng z rla r. (V h id 1993 [929/1522] v. 66a). d i l s z /d i l s iz dili dnmyen, konu ma kabiliyeti olmayan < di l III + s z /si z privativum eki simden sfat, bzen de zarf yapan s z eki iin b. adsuz /ads z . Baya di ls z g emic i k a z z gemiyi get rd i. ret i l e bi nd i l e r, i ret i l e i nd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 56b). O. di l ad gnl sevinli < Fa. di l d a.m. [di l V ve d sevinen]. e h r iy r sz i nde n o l M te r n i h d di l d old. (Ferec 855/1451 v. 29b). O. di lteng kalbi skntl, mteessir, meyus < Fa. di l tang a.m. [di l V ve tang dar]. B i r g n d i lte n g o l ub ke n rda otu r u rk e n bi r u l u gemi be l rd i. (Ferec 855/1451 v. 227a). Su lt n b u h a be ri i itdg i n l ey i n be yet di lte n g old. (Ferec 855/1451 v. 231a). d i ma beyin Meninski 1680 II, 213536 < Ar. dim a.m. (/dm / kknden) B e n o l sevd dan gecdm, ol biyh de f ik r i d im umdan k a rdum. (Ferec 855/1451 v. 40b). dima faz las balgam: B i r sark u k salyarl u di l g rd i, dim faz las smk l bi r y c e bu r u n g rd i. (Ferec 855/1451 v. 17a). d i md i k I dik duran, eilmemi; ok dik (yoku) < dik + reduplication + /m / tezat nsz, kr. dmdz lak, dmd z . Atl yle dimdik eye ri n i n st n e ot u rm u , kp rdamadan tam ka r ya bakyord u. (Ya ar Kemal 1992ks s. 31). dimdik (bak) gzlerini karmadan, kstaha: Ve z i r y lmadan dimdik bakm Padi ah n y z n e. (A. mit 1994 s. 8). AD. d i md i k II ku gagas DS 1498 < ET. t um uk a.m. Clauson 1972 s. 509510 kelimesine bnye bakmndan benziyor; kr. Az. dimdik a.m. d i md o r u doru, dik (bakmak) < dimdik ile dosdo r u zarflerinden bir amalgam. Camdan d ary

1946 s. 139). di l l i d d k o l (bir haberi, srr, dedikoduyu) etrafa yaymak DS 1496: Pek yak n
sandkla r b i r i k i kom uya a ld la r. O n la r da di l l i dd k ol u ve rd i l e r. (H. Olcay 1951ak s. 34).

AD. d i l ma tercman DS 1497, TS 1158 < Kom. tlma a.m. K. Grnbech 1942 s. 248, M. Rsnen 1969 s. 487. Meslek ismi yapan ma /me iin b. rtma . Of, aman! Be n im a z mda di l im var. S i z i n g ib i vek i l di lmaca i ht iyacm yok. (Ah m ed Vef k Pa a 1933az s. 98). AD. d i l me drt ke kesilmi aa, kereste DS 1497 < di l + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan me eki, b. aktma .
Ye rde n b i r i k i basamak ve be di lme i l e y kselt i lmi a rda n yamr yum ru taban nda ... (S. engil 1949t s.

12). AD. d i l me etekli elbisenin yanlarndaki yrtmalardan biri DS. 1497, TS 1158 < di l + fiilden eitli mnalarda isim yapan me genilemesi, kr. y rtma .

d i l mit, b. dimn id . O. di ln vaz gnl ok ayan < Fa. di l nav z a.m. (di l V + nav z ok ayan, b. be nde nevaz ). V re lde n g l m i sen di l n v za ... ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 126). O. di l pesend I hoa giden, sevilen, saylan < Fa. d i l pasand a.m. [di l + pasand seven; sevilen, kr. m ki lpesend ]. O. di l pesend II bir giyim eyas (?) < di lpese nd I. Ok msabakalarnda, okun decei yere yakn olan gzetleyiciler, okun dt mesafeyi eitli giyim eyasn havaya atmakla bildirirler: ilk ni andan nce derse bir ferrce, ilk ile ikinci ni ann arasnda derse bir dilpesend, btn ni anlar geerse bir dlbend atarlar. Daha fazla bilgi iin b. Knh lah b r, stanbul niversitesi Ktbhanesi 5959 v. 426a. O. di l pezir ho, sefal < Fa. di l paz r a.m. [di l V + paz r kabullenen]. n p de h ve z rde n b u di l pe z r sz i istim tdi, sah t o ld, yar bo az nda k u r d . (Ferec 855/1451 v. 70b). O. di l r i kalbi yaral kimse < Fa. di l r a.m. [di l V + r yaral]. P de ha h a be r o ld. Sevi nd i, k r n e

seyrediyo r. G z l e ri d imdo ru bakyo r de n i z i n o rtas na.

(M. Mungan 1996 s. 403). Baka kaynaklarda bulunamad. d i men insan meskenlerinin artklar < Ar. diman a.m. (dimna kelimesinin oulu). Se he l mddetde ol dime n
u diy rda h a y rdan s a l h d an em netde n diy n etden n i n k a lmad. (Ferec 855/1451 v. 128ab).

AD. d i menit en iyi cins buday DS 1499 < Yun. (di mintis) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 100. D i meto ka Bat Trakyada (bugn Yunanistan) bir kasabann O. ismi < Yun. (Didimtih os) D.J. Georgacas 1971n s. 110. d i mi bir eit pamuklu kuma DS 1499, 1159, ZTS 52, Meninski 1680 II, 2143 < Yun. (d mito) a.m.

de rviy le re di l r le re o l k a dar m l v rd i k i vas f a ge lmez. (Ferec 855/1451 v. 143a).

O. di l r ba gnl alp gtren < Fa. di l rub a.m. [di l V + r ub kapan]. B u es n da bi r g n R h e f z y di l

di mi

555

dinamo

G. Meyer 1893 s. 54, A. Tietze 1955 no. 67 Ve dimi n pastav ndan yig i rmi be ak a ... (.L. Barkan 1943 [16. yy] s. 303). bez alvar, i donu DS a.y.: 17).

Dimi n i n i i ndek i oc u u n sesi k s lm ; k raca at lm ku rba a gibi a layp du r uyo rd u. (M. Makal 1957k s.

(Konu ma dili) d i m i yle deil mi? < de i l mi? sorusunun allegro ekli. Adm adm gez iyo r kefe re l e r. Hem gm i i o l u r, ta ri h i ese r o l u r, d i mi? (C. Kavuku 1997 s. 59). Paray se n ve rc e n di mi? (a.e. s. 113). d i minuendo (beynelmilel mzik terimlerinden) sesi gittike azaltarak (alnz) < t. < Lt. dimi n u e r e azaltmak. Garb mzii stlahlar iin b. acitato . D i m i k, b. Dm k. AD. d i mn id /d i m l it /d i l m it erken olgunlaan bir eit siyah zm DS 1498 < Yun. (di mintis) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 101. D r re v n diml it demid r, eyl e i h s n oynamak ... ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 188). He, ka ra diml it. M u rat ok
seve rdi bu n u. B e n yiyemem gayr o z ml e r i, bo az mdan gemez. (T. Apaydn 1991 s. 270). Kr. dim rit .

(Clauson 1972 s. 512) kkne dayanr ve di nb u r doruk, uc DS 1500, di ndo r u dan en sivri yeri, tepe DS 1301 ve di nt epe yksek tepe; aacn doruu DS 1509 kelimelerinin ilk hecesiyle ayn kelimedir; eski bir kaynakta kaydedilen di do r u yznden aslen di olmal ve di e l fiilinin kkn tekil edebilir. AD. d in V b. di n IV < di n sadece ok, ar gibi kuvvetlendirici bir unsurdur derlendiinde Ktahyadaki informant keza Ktahyada tesbit edilen d i ndo ru daki mnasn dnm olmal ve dolaysiyle kelime d i n gabak bsbtn sasz, di ngala en geri; en geride gelen ve di ga rga ok zayf, kuru (kimse); donmu gibi dimdik duran (kimse) (hepsi DS 1502) gibi kelimelerin ilk hecesini tekil eder. Bunlara hatt belki de dimyen i ok yeni DS 1500 kelimesini ilve edebiliriz. d in I kesilmek, bitmek, susmak TS 1163 < ET. t n a.m. Clauson 1972 s. 514. B reb h u h a rek et i be reket l e nd i, a rtd, di medi. (Ferec 855/1451 v. 242b). Yok az k . Ye l di me z. A ndan a dla r, | Eng i n e n r o l uban d di l e r. (Enver 192829 [869/1464] s. 42). K z u d ye sevi n i di le r, a lamak la r di d i, av nd la r. (Ferec 855/1451 v. 8b). Son ra o a r, bezdi ri c i u u lt u di nd i. (A. Aknc 1959 s. 70). AD. d in II ok yorulup i gremez hale gelmek DS 150809. Ulan bu gemi i k na l da eyice di nd i be ! (F. B aykurt 1961k s. 96). d inami k I (sfat) mteebbis, canl < Fr. dynamique a.m. < EYun. (dynamiks) kuvvetli. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik . B i r oc u k va r, Sadu l la h diyo rla r. Ge n , di namik, yaratc bi ri. (. Tarus 1961 s. 224). d inami k II fiziin kuvvetlerden bahseden blm; bir cisimde faaliyette olan kuvvet < Fr. dynamiqu e a.m. < EYun. (dynamiks) kuvvetli. Yaz nsal
yaratc k la u ra mayan bi lmez: ge r ek l i i n t pks n romanda yaratabilmek yaz nsal metn i n i di namik le r i y z nde n imkns zd r. (E. Atas 1996 s. 16).

AD. d i mr it bir eit siyah zm DS 1498 < EYun. (ty mbrt s) (o nos arap iin bir sfat) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 142. Varyantlarda ekil ve mnalar yakn olan dimn it ile d im rit kelimeleri birbirine kar m tr. EO. d in I yular veya dizgin < ET. ti n a.m. Clauson 1972 s. 512. Ba a di n dak d k u , g red r d n, | Fi r k k f ri n e m n ola n, ge l! (Meh m ed 1965 [1398] s. 111 no. 2110). Ba ka kaynaklarda bulunamad. AD. d in II/t in ilmek; dokuma tezghlarnda zg unutularak darda kalm tek ilmek; dokuma tezghlarndaki ana ipler DS 1500, 393334, ZTS 192 < di n I. d in III b.m. (topluluk erevesinde dnya gr) < Ar. d n a.m. (/dyn / kknden). Kelimenin etimolojisi b. L. Gardet, EI2 II, 293. B u be n m c riyemd r. E r don na k o ydum, d nde k a rda umdu r d dm. (Ferec 855/1451 v. 48b). dine ballk, dindarlk: Ol d n
ve diy n et, ol z hd u tak v , ol set r u s a l h k i o l k zda va rid i, n ede n byle h i z l n a a yol bu ld ? (Ferec

855/1451 v. 180a). (birinin mensup olduu) din grubu: Fe r ru h n za te rs d n i n c e y tmi and v rdi. (Ferec 855/1451 v. 31a). di n ve devl et kurulu nizamn btn: Cevap ve rse n e, be ito l u it! ka r
kad n la r , di n ve devl et hai n i, r z ve namus d man alak! (S.M. Alus 1944 s. 184). di n iman din (yemin

d inamit bir eit patlayc madde < Fr. dynamite (Fr. ite eki iin b. ande z it ) < sv. dynamit a.m. Mucidi tarafndan 1866da Yun. (dinamis) kuvvet kelimesine dayanlarak bu isim verilmi. Bu tr trade nameler iin b. amaro za . B eyi n B a aran 1992 s. 167). d inamiz m dinamiklik < Fr. dynamisme a.m. Fr. dan Tk.ye giren i zm iin b. afo ri zm 1. T rk de i l l e r
demek! Tahmi n etmel iydim. Bat te rb iyesi, disipl i n i ve di nami zmi e lbette ... (B. Uzuner 1994).

ta oca nda ld kocas me r Day. D i namit at l n ca topra n alt nda kalm , diye duyduk bi ak am... (M.

ve kfrlerde): B u da lf m imdi? D i n ime iman ma, e l l emedim. (Kemal Tahir 1955s s. 21). Kimimi z i n
ba yum ruk la r a ras nda, kimimi z di n iman dped z gidiyo rd uk. (Orhan Kemal 1949b s. 120).

AD. d in IV bir eyin en sivri ve yksek noktas DS 1500 (Bu kelime iin iki izah mmkndr: di n IV ve di n V) < derlenen mna do ru ise, kelime ET. t i dik

d inamo elektrik ortaya getiren makine < Fr. dynamo < Alm. dynamoe lekt r isc h e Masc h i n e den ksaltma, b. af ro . Kfi k uvvet va r a rt k b t n si n i r l e r imde, |

dinar

556

dingedek

M ua z zam bi r d i namo kay gibi.

(N.V. akrhan 1996

oynat rd m. D nyan n ka bu cak oldu u n u gste ri rd im.

s. 29).

rk ye kap lmad m gste rmek i i n ace l e etmiyo rum, hatta teke rl ektek i di namoyu bi l e i nd i rd im. B is ik l ete bi nd im, ka ran l k ay rl a do ru s rd m. (C.

Kavuku 1997 s. 104). O. dinar eski bir altn para < Ar. d n r a.m. < Lt. d n ri us (aslnda on as kymetinde) bir gm para (asl mnas onluk). S a nduk d an a lt u n k iysesi n
k a rd la r, get rd i l e r, miyz n i l e ekdi l e r, bi d na r z e ri m n evve r- i mdevve r re ng re z i nde k o d la r. (Ferec

(Musahipzade Celal 1936ka s. 10). mzikli okul veya kap zili: Yasemin ok u ldan dn n c eye dek gz h ep yolda, ku la di ndo n z i l i nde kal yo rm u . (M. zg 1992 s. 102). AD. d indo r /d indo ru /d inturu en yksek nokta, zirve DS 1501, 1509 < di n IV veya V ve do r doruk, zirve. S h ib i mecl is ise s o m s o m s o rda, s a dr n i n ola di dorda. (l 1587 v. 125a). d indr /d ind i r azalmasna veya bsbtn kesilmesine sebep olmak (ms. ar hakknda) < di n fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . TS 1161de verilen misalde di nd rmeye n olarak gsterilen fiil herhalde di d rmeye n olmalyd; mna syletmek deil, susturmak olacak (misal bunu gsterir). d ine (sosyete dilinde) resm giyimli yemek, ziyafet < Fr. d n e r a.m. < Lt. *disj j n re [ j j n us midesi bo, a + mnay aksine eviren dis ntaks, ve fiil masdar eki]. smin i d uyduk la rm z n, b i ldik l e rim i z i n kimi aymdan, kimi di n e mden ge t i. (F.R. Atay 1952 s. 68). AD. d inel dikilmek, aya a kalkmak, ayakta durmak DS 15011502, TS 1161 < di /d i n IV + isim ve sfattan o hale gelmek mnasnda fiil yapan e l genilemesi (b. alal ), kr. dike l-. Ge l bah a l m z, di e l u r iye, s a t rk syl iyec m. (A. Cafero lu 1945 s. 148). imdi gz n alabi ldi i n e u za na n pamuk
ta rlala r na, amele g rup la r n n nne di n e l e n rgatba la r n d uas ve mi n sesle ri hak imdi. (Re at

855/1451 v. 16 a). (umumiyetle) para: Be n i d ny


v d n r yoldan i l etdi. l emde kimde ol ki d n r an yoldan i l etmedi? (Ferec 855/1451 v 67b).

d inazor, b. di no zo r . d inc/d in I dinlenme, istirahat < ET. t n a.m. Clauson 1972 s. 516, M. Erdal 1991 I, 275. AD. di n c al /d i n cal dinlenmek, uyuklamak DS 1500. d inc/d in II dinlenmi , salam, gl, dayankl TS 1160, Meninski 1680 II, 2146, R. Dankoff 1991 s. 32 < ET. t n a.m. Clauson 1972 s. 516. S o ra y r iy i sakin, rahat: M e l i k tah t st i nde g e r h uy r, | N i t e di n c o l uban uy ya fak r? (Ferhengn mei Sa d 1340/42 s. 10). AD. d incel dinlenmek, dinle mek DS 1500, TS 1161 < di n c + sfattan, o hale gelmek mnasnda fiil yapan e l genilemesi, b. alal . AD. d incer le bir maln alm satmnda fiyat zerinde direnmek DS 1500 < di n ce l fiilinden verbum diminutivum, b. ba arla ; esas mnas zerinde durmak olmaldr. d in, b. d n . d in, b. di nc . d indar dinine ok bal, din vazifelerini yerine getiren < Fa. d n d r a.m. [d n III + d r malik olan, tutan, b. abdar ]. Ky n d i ndar k i i l e r iy le sk sk kon u t u u n u g ryo rd u. (T. Apaydn 1991 s. 315). D i n sembol l e r
sistemi sadece di ndarla r de i l, topl umsal k lt re l y z eydeki bi l i n si z al ve r i le r a rac l y la di ns i z l e r i de faz lasyla etki l emekteydi. (. Kvan 1995 s. 79).

ol cak Yank o mel n k ra l id i, Unga rusdan di n c l e ke r get rd i, h is ra k o yd. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 71).

Enis 1944 s. 145). d iner i /d ineyr i /d in i r i iskambil ktlarnda karo DS 1507 < Yun. (dinri) a.m. < di n rio bir sikke < d n ri o n < Lt. d n ri us a.m. Kr. di na r . Sopay
ye rke n Hasan a an n g s nde n iskambil di n ey r isi n i n k z da d m t. (S.M. Alus, Ak am gaz. 1940).

AD. d in g/d in k hayvanlarla evrilen byk deirmen DS 150608, Meninski 1680 II, 2148, R. Dankoff 1991 s. 32 < Fa. di n g a.m. D i n k kyl n n hayat na
ka r an e n m h im u ns u rd u r: Ekip bit i i bu day di nkt e dvd r r. D i n kte k rd r r. Ya rma yapar. (Re at Enis

1944 s. 144145). d in gabak, b. d nkabak . d in gala, b. d ngala . d in gal op i to tahtarevalli (?) < ??
otu rtaca z ? O n la r nas l tahta reval l i l e rde n i nd i re c e i z ? (S. On la r n e re l e r e di n galopi tola rdan,

d inda /d inde ayn dinden olan (kimse) < di n III + da ortaklk eki, b. ada 1. Bu ekin de ekli de mevcuttur (ms. kyde ), fakat da ekli daha yaygndr. di nda kelimesi d n d olarak Fa.ya da girmi tir. A. Topuolu 1978 II, 151de 15. asra ait bir metinde kelimeyi di nde olarak alyor, fakat Arap harflerinde emin olunmuyor. Be r be rim i zde
ik i ge n c h em eh rim i z l e A l S a b r B e n m nda Romanya z bit l e r i nd e n bi r d nda m z va rd. (Cen b

Birsel 1995 s. 77).

AD. d in ge bir eit kadn bal DS 1503, Balhasanolu 1904 s. 127 < ?? Kr. Az. di ng a.m. AD. d in gedek ani olarak, derhal DS 1503 < ekspresif kelimelerden; kelimenin ba onomatopoeticum olabilir. Ses taklidi veya ekspresif kelimeye taklan adak / edek genilemesi iin b. cartadak .
I ra z ca bi rde n : Nadas gu rta rd n m Bay ram? diye

ah beddn 1335 s. 75). d indi r , b. di nd r. d indon/t inton oyuncak DS 3936 < kk ocuk dili ve ses taklidi kelimelerden. Be n o laydm, ona di ndo n

dingene

557

dinazor

ba rd . Bay ram di ngedek d t: G u rta rdm ana dedi.

(F. Baykurt 1961 s. 10). AD. d in gene kendir dvme e yarayan bir aygt DS 1503 < di ng ha n e [di ng /d i n ve ha n e , b. abdesthan e /aptesha ne ]; fes imali iin 19. asrda kurulan ilk fabrikalarn ad d i nk ha n e imi. (M.Z. Pakaln 1946 I, 452). d in gi bir ifte krekli kk patalya < ng. d i ng hy < Hind. d ng a.m. d in gi l I sa l sollu tekerleklerin ortasndan geen ve arabay tayan mil < ses taklidi ve ekspressif kelimelerden, arabann sallanarak ve dimgil dingil yrmesini gz nne getirir. Kr. di n gedek , di ng i l di n g i l sallana sallana, yava yava DS 1506, di ng i lba takla DS 1504, di ng i ld e DS 150405 vs. Ses taklidi kelimelerde / l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . d in gi l II geveze; krc, dncesizce konuan; oynak, hoppa (kimse) DS 150304 < di ng i l I. Fa. di n g i l a.m. F. Steingass 1930 s. 538 herhalde Trkeden alnmadr. d in gi l dek taban zerinde hareketsiz duramayp sallanan, oynak DS 1504 < di ng i ld e + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k eki (b. akk ), kr. f i ng i rd ek, kk rdak . B i r di ng i ldek iskemleye otu rd u. (A. A ao lu 1980 s. 298).
B e n i k u caklad g ibi, bi r gemi di re i n i n di n g i ldek anakl na ka rp ...

AD. d in iz/d in iz sakin, durgun, sessiz DS 1507 Meninski 1680 II, 2215 < di n + fiilden sfat yapan i z eki, b. dk z . d ink, b. di ng . d i le /d in le I (bir sese ya da sze) kulak vermek < ET. t la a.m. Clauson 1972 s. 522, M. Erdal 1991 II, 448; t la fiilinin in. t i n g dinlemek kelimesinden alnm (b. M. Rsnen 1959 s. 478) olabileceini Clauson 1972 pheli buluyor. / l / / n / metatezi icin b. a na II sim/sfattan fiil yapan la/- l e- genilemesi iin b. acabla . t) tutmak, aldrmak:
K im gt i l e r sz i n di l emez ise, an u i l e r i n k beti ve s o pe m nl i k ol u r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 29).

Dam na c k, bacaya var, yat, dah k u lak u r, n e sz gecdg i n i d i l e. (Ferec 855/1451 v. 240b). (sz,

d i le /d in le II kendi vcudunda olan hareketlere dikkat etmek < di l e /d i n l e I. sim/sfattan fiil yapan la /- l e- genilemesi iin b. acabla .
Yatakta yatyo rdum ve di n l iyo rd um gvdemi n tesi nde be risi nd e a r la r. Ka rn mdan, bacakla rmdan a r la r yksel iyo rd u. (O. Duru 1962 s. 74). Divito l u ge n e cevap ve rmedi. S cakl di n l iyo rd u. S cakl k bt n damarla r nda ge ri n iyo rd u. (T. Ycel 1960 s. 19).

d i le /d in le III rahat ettirmek, dinletmek < di l e /d i n l e II. sim/sfattan fiil yapan la/- l egenilemesi iin b. acabla . yisi mi, se n ek i l bi r

(Z.O. Saba 1957 s. 15).

AD. d in gin I kuvvetsiz, zayf, yorgun DS 1506 < di n + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan g i n eki, kr. bi lg i n , k zg n .

ta rafa, keyfi n e bak, ben de bu rada bi ra z ba m di n l iyeyim! (O.C. Kaygl 1939 s. 267). S r f oc uk la rdan o ld u u i i n bari t e n ha bi r ye r b u l up da ku la m di n l iy eyim diye ta rla la ra kat na ph e mi va r? (R.N. Gntekin 1944 s. 122). A, ben yl e uyk usu z l u a ge l emem. B i r iki saat v c ud m di n l emezsem, bt n g n ba m a r r. (Mahmud Yesari

M u hac i r k a f i l esi ak n ak n yoldan g emekde dev m ediyo rdu. Omu z la r ndaki a r y k alt nda, di ng i n y k hayv n la r g ibi s o l uyan e rk ek l e r, y r k l e r g ib i oc uk la r n s rt la r na ba lam k a d n la r ... (R.N.

1932 s. 103). d inlen istirahat etmek < di n l e III fiilinin reflexivum hali ( ( )n iin b. ac n II ). H ca c riyesiyle i e r

gi rd i, be n da ra diyv r g lgesi nde di l e nmege ot u rd um.

Gntekin 1928 s. 266267). AD. d in gin II durgun, sessiz, dnceli; huzurlu DS 1506 < di ng i n I. B i r yapra n k m ldanmas, bi r k u u n tmesi
bi le i nsana doku n u r. E riy ip, tabiate ka r ve rmek iste n i l e n di n g i n zaman bi r saatti r ... (M. Ba aran 1955

s. 66). Sah i lde g n e i n bat n i z l ed im. Gk y z nd e i it i lmesi g bi r sessi z l ik; h e r ey ola an st di n g i n . (A. Yurdakul 1993 s. 142). Saki n ve as rtmasz bi r
sevgiydi t m istedi im. Di ng i n bi r ya am bu na ba l ola rak. (H. Akdo an 1998 s. 46).

(Ferec 855/1451 v. 97b). ardan kurtulmak, ars dinmek: Di l e r i n a a as yuk a rus h eb a r r. A n u di l e ri n k a ru v r, di l e ns n. (Ferec 855/1451 v. 216a). di l e n g n e n canlanmak, kuvvetlenmek: Uyu r bah t uyand , di l e nd i g ne nd i. (Ferec 855/1451 v. 138b). d inlet (birisinin) bir ey dinlemesine msade etmek; (birisini) bir ey dinleme e zorlamak < di n l e I fiilinin causativum hali (b. ac t- ). Gec e yar la r na kadar otobs i rk et i n i n i l e r i n i di n l et i r. (Aka Gndz 1930 s. 13). Nesne (ms. bezdirici konu ma, skc mzik, hatt fena koku) cmlede ifade edilmese de anlalr: t ik e z evz ek l e n i r. D i n l et i r, di n l et i r. (H.R. Grpnar 1943m s. 71). Hasl bu davette
M u hta r Bayram day ky n me h u r yemekl e r i n i yedi rd i i kadar da di n l ett i. (Y.K. Karaosmano lu 1944 s. 50).

D in go Krt. ksaltlm erkek ad, yalnz u tbirde geer: D i ngo n u n a h r m sand n z b u ray ? (ve buna benzer cmlelerde) Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . Boyu nba
olmayanla ra yasakt r bu ras s r. D i ngo n u n a h r de i ld i r bu ras s r. dedi kapc . (O. Duru 1962 s. 30).

d i i, b. di . d ini r i, b. di n e r i .

d inozor /d inazor lkada yaayan ve imdi kalmam olan bir cins hayvan < Fr. di nosau r e a.m. (EYun. (deins) korkun ve (suros) kertenkele). Di na zo rla r, di l e ri i nsan

dinturu, b.

558

diploma

boyu nda mamutla r, dev yarasala r ve daha n i ce y rt c yaratk la r a ras nda ya amak kadar zo rmu ki, ya ayabilmek i i n h e rk es bi rb i ri n e yard m etmek zo r u ndaym . (A. mit t.y. [1990?] s. 109). Di n o zo rla r, tek i can l la r nas l o l u t u? Ya bu n ca bitki ?

K o rk us ndan dem amm dibdi i z.

(Firdevs i R m

1980 s. 197). Kr. dipdi s z . EO. dipd i s z ok sakin TS 1165 (baka mnalandrma ile) < di s z [privativum eki -s z iin b. adsu z /adsz ] + reduplication + /p / tezat nsz. Fakat TS 1134de velar nllerle okunan imdi palatal nllerle gsterilmi tir ve orada sessiz olarak mnalandrlan sfat imdi (o lmak fiiliyle beraber) bsbtn sknetini kaybetmek eklinde tercme edilerek tam aksine evrilmi grnyor. Verilen misaller maalesef bu tenakuza kat bir hal getirmiyor. Eer d s u z maddesinde teklif ettiimiz dzeltme doru ise, bu dipdi i z yukardaki dipdi i z den baka bir ey deildir. Kr. dibdi s z o l .

(M.Z. Salo lu 1997 s. 37). d inturu, b. di ndo r . AD. d i /d i i /d n dinleme; gizli olarak dinlenen sz DS 1462, TS 1161 < ET. *ti ve belki ET. d grlt (?) Clauson 1972 s. 512, fakat bu ikisi arasndaki mnasebet anlalmyor. (b. al u-satu ).
l edg i h a r m z del e r i id r. m z e t a m

(Ferec 855/1451 v. 123b). EO. di d i l e /d i i di l e ve AD. d n di n l e iki kiinin hafife konutuu szlere kulak vermek TS 1162, DS 1462 (paronymique tipten bir tbir, kr. i k i i , uyku uy u ): K a r h a be r m z i
k o du , se n di ye me l o ldu . ve z iy re deg rmedi n tefa h h us eyl e, di i di l e, b u ki i n a h v l i n i b i l! (Ferec 855/1451 v. 21b). B i r y re gitdi l e rk i, bi r te n es ide bi r da ald rm da di i di n iyo r ... Maa rptan Ma r fa d yo rla r, be n o n na r di n iyo r um d di. (A. Cafero lu 1942 s. 107). Kr. d du r (d n

d ipd i r i capcanl < di ri + reduplication + /p / tezat nsz. Istan, ama yakmayan g n e alt nda soyu n up
dk n e n i nsan la r. G e n y z l , o rta ya l la r, dipdi r i ya l la r ve ge n l e r. (N. Gngr 1992 s. 61). Ka rlman Pasaj ve Ka rlman Paza r dipdi r i akl mda.

(G.

maddesinde).

Scognamillo 1990 s. 47). dipdi ri l i c e TS 1165. d ipf r iz yiyecekleri dondurarak saklayan buzdolab < ng. deepf re e z e a.m. [deep derin, dk ve f re e z e dondurmak]. . d ip i /BSTT. tip i kar frtnas TS 116566 < ET. t pi a.m.
D di l e r: Da la rdu r yol la ru u z , | Dipid r, k a r s a u s o l la ru u z. gz g rm yo r.

d inyako s ayakkab s ok zarif ve pahal ayakkab < B eyo lu stiklal caddesinde yksek kaliteli pabu satan bir dkknn isminden. Ayakla r nda di nyakos
ayakkab la riy le ge z e rmi duygusu ndad r o u n l uk. yl e basar ye re. (Fruzan 1981 s. 240).

d i opter /d i y opter adeselerin inkisar derecesini lme birimi < Fr. diopt re a.m. [b. dioptri ]. Oku rk e n
yah ut yaza rke n k u l la nd m yarm diyopie rl i k g z l m ... (Orhan Kemal 1954k s. 13).

(Zaf 1950 [1555] s. 147). Tip ide n g z (Mahmud Yesari 1943 s. 187).

d i optr i /d i y optr i adeselerin inkisar derecesini lme birimi < Fr. dioptri e a.m. Lt. dioptra zaviyeleri lme aleti < EYun.ya dayanr. AD. d ip /d i v pek, ok < dib /dip (?). Evi n u ma u an h r s a nd, | A a yol b u ld u na div utand. ( eyh o l Mustaf 1979 s. 165 no. 993). d ip, b. dib . d ipi k ateli silhlarn namlu arkasndaki taban ksm < dib /dip + ik kltme eki, b. ac c k . Dip ik l e r i nd i ba na, tekmen l edi, devri ld i. (D. Aka m 1978 s. 23). Kr. KazTat. tpk u; mum dibi; sigara izmaridi. S rt na i n e n bi r d ipik vu r u iyl e ye re yk ld . (R. Enis 1957 s. 93). d ipdede, b. dib III. d ipd in alacak derecede din < di n + reduplication + /p / tezat nsz, kr. dapdar, dopdol u . B i r de kapdan
i e r i g i rey im ki be on dakika evvel mi nde rd e se ri l i o la n ben imki kalkm , ayaklanm , dipdi n, k eyfi ye ri nde, parma nda z i l l e r i eksik. (S.M. Alus 1944 s. 64).

d ip k e en gizli kelere kadar (ev temizlii) < dib II ve k e . Kr. dip bucak a.m. DS 1509. Evi dip k e temi z l ed ik. (A. A ao lu 1982h s. 121). d ip lar ya pisi bal nn k Redhouse 1968 s. 301 < Yun. (diplriya) ikizler ?. d ip le I birden dibine kadar imek DS 1510 < dip + isimden fiil yapan le genilemesi. sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla . lk viskimi bi r yud umda dipled im. (T. Uyar 1983 s. 85). AD. dip le II bir eyi diger bir eyin iyice iine, tabanna kadar sokmak DS 1511 < dip + isimden fiil yapan l e genilemesi. sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla . (kapy) srglemek: Kap la r dipl iyo rla r. Pa ala r n aya na yi rmi sefe r va rmal ! (F. Baykurt 1971c s. 299). AD. dip l i, b. dib . d ip l o ma okul bitirme ehadetnamesi; bir imtiyaz veya salhiyet kazanana verilen resm vesika < t. veya ng. diploma a.m. < EYun. (dpl ma) ikiye katlanm kt. M ese le diploma de i l, bi r
eyle r bi lmek. Daha do rus u, nas l n e rd e n re nd i i n n eml i de i l, n e yapt na bakarm de r ad n u n u tt u um bi r d n r. (Orhan Kemal 1965f s. 270271). nive rs iteyi b it i rd im, koskoca diplomam aldm.

AD. d ipd in iz ok uslu, ok sakin, sessizce DS 1510 < di n i z + reduplication + /p / tezat nsz. Dip di i z gi r r, d egi nde yatu r. (M. Adamovi 1994 [136886] s. 72 no. 651). Kk rey b mevc i u r u r g e r i de i z |

(D.

Asena 1987 s. 95).

diplomat

559

direkle

d ip l o mat devletini temsil etmekle vazifelendirilen hariciyeci < Fr. diplomate a.m. [diplomatique < sfatndan backformation, b. abar ]. A i l es i
tan nm diplomat ve pol it ikac yeti ti rmi , baba ta raf ndan Osmanl saray na dek u za nan kk l bi r soy a ac ta rd. (B. Uzuner 1994 s. 22).

d ir d i r d itre /t i r ti r titre TS TS 116667 (mekten ya da korkudan) ok titremek < dit re /t it re + ondan nce iki defa rduplication ile / r /den ibaret predicate intensifier, b. apal apal . Elin 187778 s. 200).

B u dem Su lt n M u r du b u h l i n g r b h a z n g ibi di r di r dit rey b ayak z re d u rma a ik t id r k a lmad. (.

d ip l o mati k hariciye ilerine ait < Fr. diplomatiqu e a.m. [diploma + isimden sfat yapan iq u e eki]. Casa
d Ital iada d z e n l e n e n toplant la r daha d z eyl iydi, daha st n ve diplomatik bi r evreye h i tap ede rd i n k . (G.

Scognamillo 1990 s. 118). d ipnot sayfa dibine konulan aklama < ng. footnote veya Alm. F u n ote a.m. rneince yaratlan neologismus, yalnz not blm Fr.dan. Saatte y z Yurdakul 1993 s. 359). d ip sz /d i p s iz dibi olmayan, ok derin < dib /dip + privativum eki, b. adsuz /ads z . B i r dips z k uy us va rdu r, a a sala rla r. (Ferec 855/1451 v. 23b).
M u h a n n es l e re ve z e n l e re yat yara h ibe k lmak bi r seyfi m cevh e r i dibs z k uy ya b rak m ak d u r. (l 1587

AD. d i re bir eyin arlna dayanmak < ET. ti re desteklemek Clauson 1972 s. 533. bir eyi dikine koymak, dayamak, durdurmak DS a.y. (kr. a. ti r a.m. A. Pavet de Courteille 1972 s. 254. ayak di re inat ve srar etmek: Kabu l etmi ti kesi nt i l e ri .
imdi l ik, ke nd i ke nd i n e bahan esi de daha ba ka kesi nt i ka r r la rsa, onda ayak di reyebi lmek i i nd i . (Kemal

yetmi ki lometre h z la b u ra la rda ne a ryo rum? G e mi l ml e rde n b i r i n e dipnot d meye mi al yo rum? (A.

B ekir 1961 s. 119). d ireg men, b. dragman . d irek I aa ve saireden yaplan uzun ve kaln destek < ET. t i rek kavak Clauson 1972 s. 543. O l d rt di re k
n e di rek l e rd r k i c i h n u c i h r t k a n u z e r i n e st v rdu r? (Ferec 855/1451 v. 135b). gemi dire i: B u o la n su al up gide rke n bal k c u ra r, k a ru r, gemi

v. 129b). d ip temel tam, eksiksiz < dib /dip II ve teme l . Bayram st diptemel bi r temi z l i k. l l e u bit i n kk n kesmek! (F. Erdin 1969 s. 195). b r g n gaz ete ge ls i n de, Gag l ya dip temel ok utal m . (F. Erdin 1958 s. 215). EO. d i r I geim, gda TS 1166 < di r l i k III kelimesinden backformation (b. abar ) . di rs i z l i k geimsizlik, kr. di r l i ksi z l i k , b. di rl ik II: N i hayet an lad ki b u Gntekin 1930 s. 47). O. di r II ge; gecikmi; eski < Fa. d r a.m. B u tak d r i id r
ki e z e lde o lm du r ve b u k d rd r k i g l mde du rm du r. (Ferec 855/1451 v. 236b).

(Ferec 855/1451 v. 246a). ufk mertek veya srk: Ke n rda bi r siv ri y c e m n r e


di reg i n e asak o r.

gibi k a ya bitmi ; depesi nde bi r p u l d di re k be rk i nm i ve ol di rekde n bi r yo u n z e n c r as lm . (Ferec 855/1451

v. 44b45a). Mecazi mnada. di rek et /d i rek l e nd i r havaya do ru dikmek, ykseltmek DS 1512: K z la r h e n g i di rek etmi le rd i. (F. Baykurt 1971t s. 176; h e n k aheng, oyun, cmb, e lence). di rek di re k ba r lklarla ba rmak ki k i i kavga ediyo rdu.

kahve l e r i si z l i kte n ve ai l e di rs i z l i i nde n do an st rapla ra kar s n la cak yegne mabetle rd i r. (R.N.

B i r i n i n sesi kmyo r, bi ri di rek di re k ba r yo rd u. Seyi rc i l e rde n b i ri: Kavgada esas ba rmakt r, sesi. (A.

Nesin 1958g s. 37). AD. di rek l e n g e doru ykselmek (alev, toz, duman hakknda) DS 1512 13. -la n- genilemesi, b. abaplan- . (Halk az) d irek II doruca; doruca giden < di rekt kelimesinin varyant; /t / yitimi iin b. abdest 1 II /aptes . Ne o ld u n u z, daha pek e rk e n ... Di re k postaya vakti n i z ok. K u z um, son vapu r la gid ive ri n i z! (S.M. Alus, Akam gaz. 3.7.1941). Sali h, e no l u n g z n e
saplanan ok u di rek bi r e l ha re ket iy le ko rk us u z ca ek ip ka rd. (M. Kaan 1990 s. 16).

AD. d i raatl becerikli (?) < di rayetl i. simden zellikle sfat yapan l i eki iin b. adamak l l 2. O iyi dayanyo r. D i raatl . B i z i bi l e yo ruyo r. (M. Makal 1950 s. 26). O. di ra set tahsil < Ar. di r sa a.m.
v ri lmemegi l e ve medrese le r ola n la ra l yk g r lmemegi l e ... Ma ns a blar e h l i n e d i r set i l e mevs f

(l 1979 [1581] s.

175). O. dirayet pratik anlay, beceriklilik, izan, akl < Ar. di r ya bilgi, malmat (/d ry / kknden). Evet. B u
oc ukta bi r e it asalet, kibarl k, ve ne demel i bi lmem ki, bi r di rayet gz e a rp yo r. (. Tarus 1961 s. 89). Leyla Han m hastal na ra me n, h e r zamank i di rayetiyl e h em oc uk la r n h em de kocas n ida re etmeye al yo rd u. (A.

AD. d i rek le direk gibi yerinde durmak < di re k I + isimde o ey olmak mnasnda fiil yapan l e genilemesi, kr. i h t iya rla, ya mu rla . Eki n AD. di rek l e- ile di rek l e - arasndaki mna benze mesi iin b. afal la- /afal la (afal maddesinde) . d irek le inat etmek, srar etmek < di re k I + isimden bir ey olmak mnasnda fiil yapan l e genilemesi, b. bayramla - . O l um bak, bi r h k met,

ta rlas na, ta rla n n o rtas na bi r adm atamad, tarla n n kys nda di re k l edi kald. (Ya ar Kemal 1980 s. 299).

Kulin 1997 s. 55). O. dirazg merkep < Fa. di r z g a.m. [di r z uzun ve g kulak]. Bu tr bir sfat ve onu takip eden bir isimden meydana gelmi Fa. asll sfatlar iin b. asudedi l . G ide rke n g rd i l e r, bi r k i i n di r z g y k alt nda d mi . (Ferec 855/1451 v. 234b).

bi r kaymakam, bi r mu hta r, bi r o nba , he r k imse, bi r eyi yok dedi mi, o ey yoktu r. Va r diye k u r u k u r u d i rek l e ip du r u lmaz. (F. Baykurt 1959y s. 258). di rek l e- ile di rek l e afal la- /afal la (afal

arasndaki mna benze mesi iin b. maddesinde) .

direksiyon

560

diretnavt, b.

d irek s i y on I mdiriyet, mdrlk < Fr. di re ct io n a.m. [Lt. di ri ge re yneltmek fiilinden nomen abstractum olan d i re ct io kelimesinden]. Bununla ilgili olarak b. abe rasyon . d irek s i y on II/(halk az) dreksiyon otomobilde istikameti ayarlayan halka < Fr . (volant de) di re ct io n a.m., b. di reksiyon I . Ayrca bununla ilgili olarak b. abe rasyon . Sol si nyal ve rip k r yo r um di reksiyon u. (A. Yurdakul 1993 s. 347). Otomobil i n
n ndek i man ive ly evi re rek mot r i l ett ikte n son ra dreksiyona get i. (Re at Enis 1933 s. 158).

n h a l ef l e r i n e ve r s e t i l e i n t ik l tmi mem l k i mih n et ke de mes besi nde ol u r la r. (l 1979 [1581] I,

137). O. di rempa /d i rhempa para datan, parasn etrafndakilere saan < di rem /di r h em + Fa. p saan. He r be n n di remp n b i r b re nde mi eylese ... (l 1587 v. 123b). AD. d i ren ayaa kalkmak, ayakta durmak DS 1514 < di re fiilinin reflexivum hali ( ( )n iin b. ac n II ) . kar koymak, kafa tutmak: He akl m zda, 179). Adamlar, Pe ndik t e k c k bi r a rsa var diyorla r;
an n em yok efe nd im, yok. Hepsin i oktan sattk diye di re n iyo rd u. (M. Urgan 1998 s. 90).

d irekt doruca, doruca giden < Fr. di re ct a.m. [Lt. di ri g e re yneltmek fiilinin partisibi olan d i re ct us sfatndan]. . d irekt if talimat < Fr. di re ct ive a.m. (- if eki iin b. ak redit if ). Y r y n disipl i n l i s rmesi i i n sa a sola di rekt i f l e r ya d ryo rd uk. (A. mit 1993 s. 43). d irekt r /(halk az) drekt r mdr < Fr. di re cte u r a.m. [Lt. di r ig e re yneltmek fiilinden nomen actoris). B f edek i t k na z ca di re kt r se rt se rt bi r eyle r syl yo r. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 209). Namus

ayn m zda yo ike n bi r bel k p ge ldi ba m za. Di re nd ik dart nd k emme arla t ramadk. (F. Baykurt 1971t s.

O. direng oyalanma, ii sonraya brakma < Fa. di ra ng a.m. C n uya ndum, c n uma c ige r me od d di, eh z de sevd s re n g mi di re ng m i gide rd i. (Ferec 855/1451 v. 107b). di re n g et tehir etmek; oyalanmak: Vus l
i n mede n s o ra dah si z | Di re n g tme o l lde, ri si z! (Za f 1950 [1555] s. 145).

mu? O n u, ya mu rl u bi r ge c ede, kasa soyan mu hasebec i baban k u rta rmak i i n , i rk et d rekt r n n yata nda b rakt n u n ut uyo rs u n , k z m! (Re at Enis 1933 s.

AD. d i renge I duvarlarn yklmamas iin konulan aa destek, payanda DS 1614 < di re n + fiilden nomen instrumenti yapan ge eki, b. atlanga . d irenge II mukavim, dayankl < di re n + fiilden sfat yapan ge eki, kr. utanga, e nge . ayla r
g r ld eye rek odu n la r katp n l e r i n e i n e r ya rla rdan a a ya. En di re ng e c i de bu amla rd r. S uy u n tepmesi n i h i e sayarla r. (Fruzan 1972k s. 293). Ba ka

174). d irektr i s mdire < Fr. di re ct ri c e a.m. t r is eki iin b. aktris . . AD. d i rel canlanmak < di r i l fiilinin varyant m?, fiil yapan e l eki iin b. alal . Yusu f u z u n boyn u n u

kaynaklarda bulunamad. d irengen dayankl < di re n + ge n , b. al n gan . D nyan n B aydar 1998 s. 214). AD. d i rep yapann tarakta kalan pl ksm DS 1514 < Bulg. d reb a.m. BER 1971 I, 422, A. Tietze 1957 no. 34. AD. d i re dayanmak, sebat etmek DS 1514 < di re fiilinin m areket hali, fakat mnada di re n fiiline ok yakndr, kr. al II . An lat Hasibe ye.
l l e gt re c e im diye di re mesi n! Se n an lat rsan an la r. bt n k r la r n n e n gste ri si z ama en di re n g e n bitkisi n i, h i nd iban n k k mavi i ek le r i n i g r yo r. (O.

tu l umban n alt na do ru u zatt, ba n n st nd e M e hmedi n ekti i su ak rdad. Y usu f u n i i n i bi rde n bi r sevi n ald, bi r an hastal n u n u t up di re ld i. (Ya ar

Kemal 1993h s. 58). di re l t canlandrmak DS 1513. O. direm/d i rhem (arlk ve para birimi) okkann drt yzde biri; onu tartmak iin kullanlan arlk ls < Fa. di ram < Ar. di r ham < EYun. (drachm ') a.m. G. Meyer 1893 s. 64. Sa a h rmet
de rem, sehe l bah ya s a taram: ylek i bi r di rem gmi , bi r de ng alt u n u k m asu n. (Ferec 855/1451

v. 116b). para: r re n sevdg i n e, bi l, m d | H n e r s a ma u z a n k im di remd r. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 113). rd i l e r K be vis l i n e k yan la r di reme. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 182). El l i
di r h eml ik bi r i eyi, Emi rgna va r n c ya kadar, ku rsa na bo alt rm . (Re at Enis 1933 s. 81). eski bir gm

(F. Baykurt 1982 s. 177). AD. d i re k in /d i r i ken sebatl, dayankl DS 1514 < di re + k i n eki, b. akk n . He rha ng i bi r i i ve de rs i
biti rmek i i n k imi g n o la an st di ri ke n du ra l , k imi g n pek geldi get i g n l l . (M. Seyda 1966 s. 146).

sikke:

F zam n i n p di h umu z u ... n u k d h um y n k i bi h a sebi l isti l h di r h em i os m n d y mu ayyend r, k rk l k rk l b i r k r k s ret i l e be d d r o lm du r. (l 1979 [1581] I, 183).

(umumiyetle) para, kr. de ra h im : Ba z a n iy i

d iret direnmek, inat et < di re fiilinin causativum hali, fakat mna itibariyle geisiz fiil (verbum intransitivum), kr. bk d . Evvelk i ge ce b i r ate bi r
ate ! Sayklad du rd u. D n ge c e iyiyim, be n de gidece im diye di re tt i. (M. lhan 1983 s. 31). Ca n m ol u r mu ? dedim, Cadde st nde yatak odas? B u ras ot u rma odas olsu n ! O lmaz diye di ret iyo rd u, g n e alan yal n z bu oda ... (R. Ilgaz 1991r s. 20).

a biy mce r r ed n is r di r h em u d n r tmegi sah vu ke rem add de rl e r. (l 1979 [1581] I, 152).

O. di remhar ide para ile alnm (kle) < Fa. di ram h a r de a.m. [di ram direm ve h a r da satn alnm . Bu tr Fa. kelimeler iin b. ah u e m ]. G e nd l e r
r ib h r na be nde i di rem h a r de ve evl dla r evl d

d iretnavt, b. d ret not .

diretnot, b.

561

d iretnot, b. dret not . AD. d i rez/d i rezin/d i rezi (dokumaclkta) zg iplii DS 151415, TS 1167 < Fa. d i r z (ka dan) , dar z na (uzunlamasna), dar za a.m. H.E. Wulff 1966 s. 344, F. Steingass 1930 s. 507. T e zgh bi r ekmi , di re z i old u u g ibi omz u na alm . (U. Gnay 1975 s. 284). d irezin, b. dre z i n . AD. d ir f i l /t i r f i l yonca DS 1515, 3936 < Yun. (trifllo) a.m. t ri ve f l lo yaprak] G. Meyer 1893 s. 35, A. Tietze 1955 no. 251, Ch. Tzitzilis 1987g no. 540. Metatez iin b. alb z . d ir gen, b. di re n . AD. d i r gona /d i r vana/t r gona gvercin byklnde gri renkli gmen bir ku DS 1519, B.A. Yankolu 1943 s. 267 < EYun. (trygn) kumru Ch. Tzitzilis 1987g no. 542. / / /v / deiimi iin b. avu l .

yardmc fiil et ile olan terkibler iin b. ala a et . di r i a et dnmek: P rove z za bi rd e nb i re doksan de rec e di ri a ede rek, batda k r lm t. (Halikarnas B alks 1955 s. 270). Ge ce kalk p r zg r d rise ett i mi etmedi mi diye ba m gky z nde (R. Ilgaz 1969k s. 251). Karaden i z b u! R z g r bi r d i r di ris e etti, ba ladk voltaya. (R. Ilgaz 1981 s. 141). O. di r i I ah! vah! < Fa. di r a.m. di r ! Varsa rla r, o l
D i r di r , d di, n e acab i ! mfsidle r be n i a nda bu lmayub ben n y e nd r ise r l e r! (Ferec 855/1451 v. 26a). K a t di lte n g o ld, a lad.

(Ferec 855/1451 v. 180a). yazk: B i r is i di l ed ik i t iy i l e ala. e h z den


cem l i n g rd i, k yamad. Eyitdi: D i r yig it l i g e k i ge nd i esi rg emezsi n. D u r, bu ndan g it! (Ferec

855/1451 v. 200a). O. dir i II reddedi, esirgeyi < Fa. di r a.m. T a m n ed r? tde n dah d i r deg ld r. (Ferec 855/1451 v. 123b), kr. Fa. di r n st There is no denial or refusal, you are welcome to it F. Steingass 1930 s. 517. di r d ut reddetmek: miyd ay n de r m ve di leg i di r d utmayam. (Ferec 855/1451 v. 28b). (bir eyi birinden) esirgemek: B e n k imsenede n n es ne di r dutmazam. (Ferec 855/1451 v. 61a). O. dir i eyvah! efsus! < Fa. di r a.m. [di r I ve 3].
di r ! B u avrat ben i e r sanm du r, o l sebebden ba a e l s u nm du r. (Ferec 855/1451 v. 110a).

EO. di r g r diriltmek TS 116870, (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 82, Meninski 1680 II, 2060, 2211 < ET. t i rg r a.m. Clauson 1972 s. 545. Causativum iin b. art u r - . D stum, di rg r be n i, ld r h a sedde n
d men i! | K fi r ld rmekd r r lemde k r H a ydaru . (Zt 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 290). Ge l, ey s n e f es k a ddi k y met, | Be n i di rg r, h a sedden d men ls n ! (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 58).

d irhempa , b. di rempa . d ir i ya amakta olan, canl < ET. t i ri g a.m. > Clauson 1972 s. 543544. Fiilden participium passivum yapan i eki iin b. ac I ve al u-satu . b ve f ! Hen z di ri misi n ? (Ferec 855/1451 v. 62a). di ri eyl e (ly) diriltmek: Du k ld um; seng is r o lm h e l l i A l l h ta l di r i eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 185b). di r i l e diriyken, diri diri TS 117475 < ET. ti ri g l e ( l e zarf eki iin b. aykla ) : B e n di l eme z em ki
h a k k u z yi ola, sen le c ek ol u rsa miy r s h re l e r ben i di ri l e y yel e r. (Ferec 855/1451 v. 216b). di r i o l

d ir i l yerli dokuma bezi DS 1517 < ng. d ri l l < Alm. dri l l i c h a.m. [d ri , l iplikle yapld iin], kr d r l . Siyah re nk l i di ri l gml e i n i n b t n d mele r i z kt . (C. Tuncer 1960 s. 205). d ir i l (tekrar) hayata kavu mak, canlanmak Meninski 1680 II, 2061 < ET. t i r i l a.m. Clauson 1972 s. 547 548. *ti r + medialis-reflexivum anlamndaki ()l eki, b. a l- . ti bi r ge z u r ls n, bi r dah u r di ri ls n. (V. zbudak 1936a [1466] no. 215). EO: yaamak, hayat srmek TS 170174: B i r e h r
buca na r i e l m, mest r l h l b i r y rde di r i l e l m.

yaamak: Oldah va rd, bi r y l mik d r[ ] di ri o ld; Al l h ra h m eti n e va rd. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 105). (geceyi ) di r i t ut uyumamak, uyank kalmak:
Uyumad. Gz n y ummad. Di r i t utt u Sa rs u gec esi n i .

(Ferec 855/1451 v. 10a). geinmek, geimini temin etmek: Ge nd n y z k i i s a dak a s n y r o la, ol h a lk s a dakasyla di r i l e! (Ferec 855/1451 v. 216b)). (biriyle) iyi geinmek: Be nd e n s o ra itt i f k i l e
yu rd u u zda u r u madn dala mad n otu r u , di r i l , bed mestl ik tme ! (Ferec 855/1451 v. 123a).

(. Kaftanco lu 1983 s. 136). di r i c e diri olarak TS 1170, fakat diri (sfat!) de olabilir (o zaman ce nin fonksiyonu nedir?; ca sfatlar iin b. aha / a ca , ca zarflar iin b. an ca I ) : e h z de gi n
de re r, ge nd y i di r i c e g r r, y z i n y re k o r, k r eyl e r. (Ferec 855/1451 v. 60a). B i r y la degi n h a be rm i um u , di r i c e o l u rsam siz e bu l nam, le c ek ol u rsam du dan u n u tmayasz. (Ferec 855/1451 v. 130b

d ir i l d /d i r i lt (ly) tekrar hayata kavuturmak < di ri l fiilinin causativum hali (b. act- ). Kr. di ri ld r, di rg r- bir fiil kknden iki ve daha fazla causativum eklini geli mesi iin b. akt- . Ba a
n e k u l [ l ] u k de rs i n eg e r o l se nges r o lm avratu du yi l e di r i ld rs em? (Ferec 855/1451 v. 185b). Otlar

131a). d ir i a/d i r i sa /d i r i se (gemici terimlerinden) bir taraftan bir tarafa dnme, tebdili cihet etme L. Gray 1943 s. 132 < t. dri z za! komandosu evir! KahaneTietze 1958 no. 272. Bir fiilinin emir eklinden isim olma durumu iin b. ayart ,

iin de kullanlr canlandrmak, ter taze klmak: H a z n y l i h e l k de r n eb t; | S a b s r di ri ld b k la h u r r em. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 98).

dirildr

562

disiplin

EO. di r i l dr diriltmek < di ri l fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . Kr. di ri lt . smi l e s , di r i ld rd i l i. (Enver 192829 [869/1464] s. 4). EO. di r i l i k hayat, mr TS 117578 < di r i + sfattan nomen abstractum yapan l i k eki, b. a rl k . v. 246b). d ir i lt , b. di ri ld . d ir i m, b. di r m . O. di r ine eski, emekdar < Fa. d r na a.m. O l sebebden k i ve z iy ri diy riy n e kemiynesi id i, h u k k s bit idi. (Ferec 855/1451 v. 70a). AD. d i r in ga bilye (?) < ?? G ls efa Han m n o l u, son ra
Doga, Remz i, bi r de ben; di r i nga oyn uyo rd uk bah ede ... n l m n ceb i nde n bt n di ri n gala rm a ld, Doga ya ve rd i. Doga di ri n gala r ald , kat. (Tark Dursun K.

geimsiz, hrn DS 1518 (privativum eki -s z iin b. adsu z /ads z ): A ran zda bi r d i r l i ksi z l ik mi va rd ha ? (Musahipzade Celal 1936ba s. 27). Kr. di rs i z l ik . O. di r l i k III geim, nafaka, geim tahsisat; bir ailenin yllk yiyecek, iecek ve geyecei; varlk, servet DS 1518, TS 117889 < di rl ik I. B e n m di r l i g m bu K a stamon ide n ve Ge redede nd r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 79). P di h dah tekvo r na ve sip h i l e r i n e yah di r l i k ve ey t m rla r v rd i. (a.e. s. 136). d ir ma, b. d rma . AD. d i r mit /t i r mit bir cins mantar DS 1519, 3923, 3939 < Yun. * (drimtis) < (drims) ac. Ch. Tzitzilis 1990 s. 190. Kr. akdi rm it. d ir sek I b.m. (kolun ek yeri) < ET. ti rsgek a.m. Clauson 1972 s. 553. Clausona gre etimolojisi tespit edilmemi tir. T. Tekin 1969 s. 65e gre ilk hecesi di z kelimesinin kk olan di r dir. Zle me (zetacism) denilen r > z ses deiimi iin b. bo u rdak ve similativum eki olan (g)ek iin b. damak . Nafi z: Yah u M o l la s hak bi ra z di imi sk p
al sam, at r at r A rapa kon u aca m. shak: O h n e ko lay, n e kolay! Be n o n alt y ld r di rsek r t yo rum, ancak nah iv, mant k, avamil ok uyabi ldim.

A nam ol, be n k z u o laym. Di r i l i g m d i r i l ig m z muk a dde rise va ru rak diy ri l e l m. (Ferec 855/1451

1966 s. 2223). AD. d i r in gi erkekler tarafndan oynanan bir kiilik halk oyunu DS 1517 < Az. di ri n k /di ri n k i oyun havas ADDL 1964 s. 191 < Rus. ??. AD. di r inti, b. de ri nt i . d ir i sa, b. di ri a . d ir i se, b. di ri a . d ir i ken, b. di re ki n . d ir it diriltmek < di r i l t fiilinin varyant; fiil sonundaki /l t / /t / basitle mesi iin b. bo at- , fakat aksi istikamette byt by lt . Ayrca causativum eki t- iin b. act- Z b k zde, mu hta ra
ve rd i i ak l la, kaytta kimi n i l , k imi n i di ri gste riyo r. He ri ftek i akla bak ki sen, l l e r i di ri tt i, di ri l e r i ld rtt . (A. Nesin 1961z s. 185). nc e d uygu la rdan s z l e re k ge lmi , ek i c i, yumu ak, gve n sa layc szc k l e rl e b ym bi r sevgiyi snmeye y z t utmu ke n di ri tmek u r u na m r n n ya rs n seve seve ve reb i l i rd i.

(Musahipzade Celal 1936ba s. 12). AD. d i r sek II arpack denilen gz hastal DS 1519 < ET. t i rsgek a.m. Clauson 1972 s. 553, kr. di rsek I, et di rse i /i t di rse i . AD. d i r sek III ke < di rsek I. Emin e, ha bi r gayret daha! 1932 s. 310). d ir m /d i r i m hayat F. Argenti 1938 s. 73 < ET. *ti r im a.m. [*ti r + fiilden nomen actionis yapan im eki, b. adm I ]. BSTT,de yalnz l m di r im balantsnda. di rim kan ldreni ldrmekle ldrlenin hesabna alnan : B i r y ig id
aram zdan eksi ldi, se n yol u da ba v rd i. D i r im k a n n alal um. Hem si z e smarlam , men m k a n m alsu n demi . B i z im evi n d i rse i n i d n p kar k i yoku u t utt uk mu, sol u u meza rl n i i nd e al r z. (Y.K. Karaosmano lu

(N. Cumal 1970 s. 188). d ir l i k I hayat, mr TS 117578 < di r i l ik a.m., ortadaki /i /nin d mesiyle (b. a rla n- ) . P de h ol k r n eye

ke rem e l i n acd, ok m l u n i met de rv le re sacd, r z ig r k a d mden u n ud u lm k a lm mah b sla r, di rl ikde n me y sla r z d eyl edi. (Ferec 855/1451 v.

(Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 150). d ir vana, b. di rgo na . O. di r ve zirve < z i rve stndeki nokta m unutulmu, fonksiyonsuz zannedilerek mi konmam ? Yoksa telffuz byle miydi? Kelime noktal olarak Ferec 855/1451de gemiyor. B i r a lt u ndan d a a va ru r ise
ol d a a k . D i rvesi nde bi r alt u ndan k ubbe vard u r. (Ferec 855/1451 v. 194a). h i r bi r da di rvesi n e k d , te yan na bak d .

127b). di rl i k eyl e /d i r l i k s r hayat geirmek, mr srmek (bu tr, -l ik ekiyle biten isimlerin eyle- /s r- yardmc fiilini almasyla olu an terkipler iin b. a i nal k et- ): Y di y l dak o bu s ret i l e | S rd i di r l i k M s rda h ikmeti l e. (Elv n eleb 1984 s. 72 no. 816). AD. d i r l i k II salk, huzur < di r l i k I.
yle byle ge i ti rmek istedise de ka r ba n n et i n i yemi , on u syletmek i i n ge c e g nd z d i r l i k ve rmemi . (Y.Z.

(a.e. v. 245a).

O. di sar stlk < Ar. dit r stlk, atk. /t / /s / geli mesi iin b. abes . Mecazi mnada alklk, det:
O masun yetmes n u h idmetk r | Ola k f r n n i met a a dis r. (l 1956 [158687] s. 147). Kr. i r u disar.

Demircio lu 1934 s. 188). di r l i k d l k /di rl i k d z e n /d i r l i k d z e n l i k a.m.: DS 1518: Evde ne di rl i k ara n e d z e n, n e bet bu l n e be rek et! (S.M. Alus 1934 s. 96). Di r l i k d z e n l i k ba lark e n h i yoktan yi n e da rg n l k ba gste ri r. (R.H. Karay 1939a s. 58). di r l i ksi z

d i s i p l in I yksek tahsil blm < Fr. discipl i n e < Lt. discipl i na a.m. [discip u l us talebe + nomen

disiplin

563

die di, gze gz

abstractum yapan a eki]. Roman yazman n , ok z e l bi r disipl i n o ld u u n u savu nage ldim. (A. Yurdakul 1993 s. 58). d i s i p l in II zapturapt < Fr. discipl i n e , kr. disipl i n I. B i z im
paro lam z, nc e disipl i n, son ra ge n e d isipl i nd i r. D evlet e h i zmet, vaz if ede c iddiyet, hepsi, he r ey bu disipl i n e ba l d r. (R. Bilginer 1965 s. 1213). B i r aske r disipl i n i i i nde al yo rla rd .

datmak, tevzi etmek + yer mefhumunu ifade eden ai re (er) eki, kr. semi n e r . B u ndan bi r zaman n c e h k met adada bi r dispanse r amaya kalkm . (K. B ilbaar 1961 s. 134). d i b.m. (azdaki diler) < ET. t a.m. Clauson 1972 s. 557, fakat T. Tekin 1994 s. 253 no. 23e gre t deil, t i . B u p l bi r piyl s u cs u z y re di iy le k a rn n de mi , ld rm i . (Ferec 855/1451 v. 45a). nsan di i eklinde ve kklnde eyler: bir di sarmsak, bir di esrar M. Mikhalov 1930 s. 26, F. Devellio lu 1959 s. 80: i ft e k dl t tt re c ek. Kanb u rda n bi r di ampes istiyor. (M.L. Dikba 1936 s. 95). di bi le hncn alma a frsat aramak: B e n
imdi H rm z k n i n d i l e rve n, B u r n tah t na h em di bi le rve n. (Fah r 1974 [1367] s. 309 no. 1094). El i rme z. B i l e rd i di l e ri n i .

(T. Apaydn 1991 s.

327). disk (spor tabirlerinden) atmak iin kullanlan yuvarlak kurs < Fr. disqu e veya ng. disk < Lt. discus < EYun. (dskos) a.m.

d i s ka l i f i ye (spor terimlerinden) yar d braklm < Fr. disqual i f i a.m. [disqual i f i e r diskalifiye etmek fiilinin participium passivum]. akal R stem de byle ce adaylktan d iskali f iye o l uyo r. (H. Taner 1971s s. 152). d i s ka l i f i ye et (spor terimlerinden) yar d brakmak < Fr. disqual i f i e r a.m. d i s ket (bilgisayar tekniinde) muhafaza diski < Fr. disquette a.m. [disque + ette kltme eki, b. albo rata ]. Sandk la r dol us u evrak metru k e n i n k k bi r
bi lg isayar d isketi n e s d n g rse, g z l e r i falta gib i yuvala r ndan f r la rd . (N. Gngr 1992 s. 113). B i lg isayar ndaki disketi ka ryo r ve res imle rl e bi rl ikt e byk e bi r sar za rfa koyuyor. (. Aral 1997 s. 30).

(Meh m ed 1965 [1398] s. 225 no. 1042). D i bi le r k alma a rak b o d o u z, | K o ma, k eylemes n d men i r z u o k ud u z! (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 30). B u y l havala r da
bi ze di mi bi l edi n ed i r. He r i imi z bi rb i r i nde n yolsu z gitmeye ba lad. (M. Makal 1950 s. 128). di bu day

bebein ilk dii kt zaman yaplan bir aile toplants, kr. di hedi i : D i bu day e l e n c esi ok n e e l i o ld u. (Re at Enis 1945 s. 111). di ki ras iftar veya ziyafetten sonra davetlilere verilen hediye:
E re n ky ndek i k k nde yatar kalka rke n , bu h o cala ra u fak tefek iyi l i k l e r ede r, pa ra, e rzak gnde r i r, di ki ras ve rd i ri rd i. (R.H. Karay 1940m s. 132).

AD. d i s k in /t i s k in /BSTT. ti k s in korkmak, rkmek, korkudan sramak; irenmek bkmak, usanmak, istememek DS 1519, 3940, < a. t iski n /t i z k i n uzakla mak (sloigner, scarter, se ranger) [ti z ranger en files + k i n genilemesi] A. Pavet de Courteille 1972 s. 258. d i s k o dans mzii alnan lokal < Fr. disco a.m. [discothq u e kelimesinin ksaltlm, b. af ro ].
Ke ndi n i ka ya nda san yo rsu n ha? D iskoya fi l n da gidiyo r mus u n ba ri ? (B. Gnel 1991 s. 135). K u lakla r sa r ede n bi r d isko m z i i a l yo rdu.

d i budak kerestesi sert bir a a, Fraxinus < di ve budak , sertliinden dolay die benzer, kr. RD. di a a dibudak O. Blau 1868 s. 222. O l vak t i K em l Re s
e l i n e ve fak r e l i n e bi re r d i b udak a ac ndan dege n ek v rd i. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 636). Ve ik i dme n k i bi r i yedekd r, di budak a ac ndan o l u r.

(K tib

eleb 1329 [1656] s. 154). AD. di , b. d . AD. d i e I di karmaya balamak (bebek hakknda); st dilerini dkp esas dilerini karmak DS 152122 < ET. ti e a.m. Clauson 1972 s. 561, M. Erdal 1991 II, 424 (t i + isimden fiil yapan a- /-e genilemesi, b. ada- I ). AD. d i e II deirmen tana di amak DS 1522, TS 1183 < di + isimden fiil yapan a- /-e genilemesi (b. ada- I ) . Aleykm selm! dedi [de i rme n c i ]. Pek e rk e n c is i n ama, bug n ta di eyece i z, o u l. (F. Erdin 1958 s. 58). testere dilerini eye ile bilemek, ora ekile dverek keskinletmek DS 1522:
Ki l i t boz u l u r, o ona r r. T este re di emek de rse n, bi ri n c id i r. (F. Erdin 1958 s. 155). Y z l e r i b i r parmak kalm kavramalarla dnd m zaman babam, top ra a kakt k k rs n ba nda, el i nde d i eme ek i c i i l e bekle r b u ld um. (M. Ba aran 1955 s. 19).

(N. Eray 1992 s.

83). Kr. diskotek. d i s k otek dans mzii alnan lokal, disko < Fr. discoth qu e a.m., aslnda plk ktphanesi disqu e plk ve t h qu e depo, kr. bibl iot h q ue . O s ra la r
diskotekl e r bu kadar yayg n ve ok sayda de i ldi. Apple, A nka ra n n tek diskote iydi. (M. Mungan 1996 s. 384). Kent i n n l bi r d iskote i n e g itmek i i n evde n ka r.

(.

Aral 1997 s. 21). d i s ku r nutuk < Fr. discou rs konu ma, muhavere, mnakaa < Lt. disc u rs us o yana bu yana ko mak. Disk u ru k es imdi, l f ma k u lak ve r! (H.R. Grpnar 1339 s. 58) . (Argo) disku r ge - nutuk verir gibi konu mak: O Etemi bi r g n bana gnde r; be n o na
bi r disku r g e eyim, bak bi r daha sen i n yan na u ra r m ? (O.C. Kaygl 1939 s. 159160). ge yardmc fiil

olarak kullanlmas iin b. dik i z ge . d i spanser hastalara ayakta bakan ve ila veren tababet ubesi < Fr. dispensai re a.m. [Lt. dispens re

d i e d i , gze gz zor artlarda yaama sava (vermek) En i l ke l i g d l e rd i di e di , gz e g z o lmak, yoketmek ama hep ya amda kalabi lmek i i nd i ... (. Yldz 1989 s. 67).

diei

564

titre

AD. d i e i /d i engi deirmen tana di amaya yarayan bir eit klnk DS 1521, DS 1523, TS 118283 < di e II + fiilden nomen instrumenti yapan g eki (b. ag ). kinci varyant iin b. alankese . AD. d i eh leti kadn DS 1521 < di e h l i + kelimenin mennesliini daha ok belirtmek iin ona uydurulan et i geni lemesi, kr. emi amca emeti hala. Bu birleik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola /acabu la . Erk ek le r e
can la r n n istedi i kad n la r la mua aka mubahm . Fakat bi ze, zaval l di eh l et i l e re, kocala r ndan ba kala ri l e gn l e l e nd i rmek memn umu . (H.R. Grpnar 1943m

d i lek II dileri darya do ru olan (kimse) < di lek I, fakat d arlak, i e rl e k gibi kelimelerin tesiri altnda bir mna kaymasiyle. B i r tek k pek
u zaktaki bi r y ld z g ib i pa rl yo rd u: i ht iya r o nba n n di lek tebessm. (E.E. Talu 1935 s. 33).

s. 99). AD. d i ehl i /d i ey l i refika, kar < di i ve e h l (i ) e, kr. e r e h l im kocam. Bu birle ik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola . Di rse H a n di i e h l i n sz iy i l e u l u toy eyled i, h cet di l ed i. (Dedem Korkut 1973 s. 6). E rkek istedi i ye rd e se rbest mahal l e
danas gib i ge zs i n ve di e h l i evde k mes kaz g ib i k i l i t l i mi kals n ? (E. Misailidis 1986 s. 275). kadn DS

d arlak, i e rl e k (< i e r - rek ; b. acmt rak ) gibi kelimelerin tesiri altndaaslnda isimden fiil yapan la(b. acabla- ) ile fiilden sfat yapan ( )k (b. a k I ) eklerinin birlemesinden ortaya kanlak genilemesi, dorudan doruya isimden sfat yapar. Sonraki ciltlerde geecek olan i l ek manevi ve dlek korkak rnekleri galiba buna benzer yapdadrlar. Bunun aksine Mahmud alKa garinin (11. yy.) deindii kfr anlamndaki gtlek (b. R. Dankoff I, 356) ve TTk.deki daz lak ve i l ek zayf, hasta gibi rnekler ise, -la - fiillerinden (gt le -, daz la -, i l e -) ( )k ekiyle yaplan isim-sfatlardr. Ayrca kr. ba rt lak .

d i l i I dili ark < sfatn, btn terkibin mnasn almas. Kendisini takip eden isim olmadan isim gibi kullanlan bu trden dier misaller iin b. atl u . Ke ndimi ki i o la rak de i l, byk bi r maki n e n i n i i
aksamadan yapmas ge reke n bi r di l isi g ibi g r rk e n, yan i va rl m yadsaman n mmk n o ld u u n u san rk e n gi ri ve rd i n ya amma. (A. Kutlu 1987 s. 20).

1521: D i eyl i n i n bi r o c uk do u rmas, sa lam yapdan

bi r k e rp i c i n d mesi gibidi r. nsan h e r o c ukta bi r a z daha fa r r! (F. Baykurt 1971c s. 334).

d i engi, b. di e i . AD. d i er i iki avu dolusu B.A. Yanko lu 1943 s. 267 < Yun. (Karadeniz dial.) a.m. [ (do) iki (hri) el] Ch. Tzitzilis 1987g no. 103. d i ey l i, b. di e h l i . AD. d i hedi i bebein ilk dii kt zaman yaplan bir aile merasimi DS 1523, kr. di bu day < di ve h ed ik . B ug n bu mut l u l u a yen i bi r ha lka daha
ek le n e c ek, bi r tan ec ik e rk ek k u z us u S e rop u n u n di h ed i i yaplacakt. (M. Margosyan 1996 s. 33).

d i l i II szn geiren, istediini yaptrabilen gl (kimse) < di l i kelimesinin mecazi mnas. simden zellikle sfat yapan l i eki iin b. 2 adamakl l . B u o rtan ca k z, devrimden son ra Halk
Part isi n i n d il i mebusla r ndan bi r iy l e evl e nmi ti.

(Peride Celal 1991 s. 390). AD. d i t i kz arabasnn n ksm ZTS s. 54 < Rus. d lo araba oku (?) A. Tietze 1982z no. 61. AD. d i t i r I (halclkta) ipleri sktrmak iin kullanlan bir aygt DS 1525 < Yun. (Karadeniz dial.) (dastra) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 92. AD. d i t i r II dourmam kei DS 1525 < Yun. (distiron) ksr hayvan Ch. Tzitzilis 1987g no. 102. d it, b. did . AD. d it s in /t it s in tiksinmek, irenmek DS 1526, TS 118889 < tiksi n , /ks / /ts / assimilationiyle. Kr. diski n /t isk i n /t iski n . Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . AD. d itmi k d it mi k didik didik TS 1186 < dit + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan mik eki (b. M. Erdal 1991 I, 100102), b. e lmik . ditmikl e didiklemek DS 1526. d itre/t itre b.m. (ihtizaz etmek) TS 118788, Meninski 1680 II, 2028 < ET. tit re a.m. Clauson 1972 s. 460. C n o l sz i i itdm, f i r k k o rk us ndan yaprak gibi dit red m. (Ferec 855/1451 v. 35b).
Ki rp k l e ri z l e r ok la r g ib i z e h r l de, te n i n z k l kde n t it re r n i t ek i p l de. (Ferec 855/1451 v.

d i i erkein mukabili olan cinsten < ET. t i i a.m. Clauson 1972 s. 560561. B i r s a yy d geyik du za n
k u rd . B i r rk ek geyik dut u ld. S a yy d gelmedi n d i i ge ldi. Ol ya a bu ya a cabalad, h r d u zak y rt ld , av k a cd. (Ferec 855/1451 v. 35b). kadn TS 1184. Peki, tvan? ... lk ge n l i k de l i l i i, susam l k bi r e it, di i l i i n i n patlamas! (Peride Celal 1991 s. 25).

AD. d i ind i r i k ipe ilmek atarak hayvann azna yaplan gem DS 1524, TS 1184 < di + isimden nomen instrumenti yapan di ri k genilemesi, b. boyu nd u r uk ; aradaki / i n / hecesi belki boyu nd u r u k kelimesinin tesirini gsterir. p sapan nas l r l r,
on u b i l iyo rd um. Kama nas l t ut u l u r, plak gemsi z ata di i ndi ri k vu ra rak nas l bi n i l i r, ta kavgala r nda nas l ka l r ... (N. stn 1968 s. 92).

d i lek I src; szn geiren, istediini yaptran (kimse) < di le srmak + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k eki, b. akk . B u ses Fati n Hakky e n di lek, ka ra yoksu l l u a f rlat p atan kahpe n i n sesi idi! (Mahmud Yesari 1938 s. 91).

116a). Z l f de n istedi kese bi r anbe r n te l i; | M ik r z s nd, dit red i me t a n u e l i. (l 1994 [159199] s. 328). Dativus ile acmak: M evk f la rda bu l u na n

ditret

565

divrim divrim

b re l e ri n h l i n e t it red im . (Ah m et erf

1326 s. 59). st n e / z e r i n e t it re ok sevdi i birisinin, bir tehlikeye maruz kalmasndan endie etmek:
ok ba ka adamd r, yavrum u n st n e t it re r, evld ndan ay rt etmez. (S.M. Alus 1933p s. 192). Ol b z i rg n avret i n i bi r o r u e ri n e sevg l eyl edi ve an u z e r i n e dit redi. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 84).

yok y re dem lmeg n e mas l ah a ti va rdu r? N e z ev c i r i e r de, ve z ev ci r i d v n de va rd u r. (Ferec

855/1451 v. 119b). Ar. yazda bir cins slp. . d i var /du var b.m. (yapnn yanlar) Meninski 1680 II, 2219 < Fa. d v r a.m. D v r seng i h r dan id i, k a pus dem rde n id i. (Ferec 855/1451 v. 47a). Mecazi mnada delinmez, geilmez engel Ke nd i e l iy l e kit l edi i kap la r ge n e k i l it l i : kale d uva r! (Re at Enis 1944 s. 18). Ses seda yok, at, at, at! gen e vu rd u. Kap duvar. (S.M. Alus 1933k s. 48). sa r: K imse i l e
g r me zmi , daha do rus u g r eme zmi . nk ik i ku la duva rm . (S.M. Alus 1933p s. 194).

d itret/t itret (ms. bir sazn telini) titretmek, ihtizaz ettirmek < dit re /t it re fiilinin causativum hali.
Di l l e r i, k l la r dep retdi l e r, syletdi l e r. (Ferec 855/1451 dit retdi l e r, n eyle r i

v. 3b). ke ndi n i t it ret (gbek dansnda) vcudunu titretmek: Ke l e l i n (Ferec 855/1451 v. 203a).

k o lt u u na ekdi, ge ndz i n i d it retdi, anda rak s a gi rd i.

EO. d itreyi k kpe < tit re + yik , -yk iin b. c rlavuk /c r layk I . Vas f na ben z e rd u l e r z n u
k u lak d ut, di l be r , | Ya ra u r s m n beden g u da altu n d it rey ik. (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II,

d i var II bir eit mni veya trk (?) < hapax legomenon, pheli. A z iy le i fte na ra alarak m n , d st n, sem , d v r, k o ma ok uyan ... (Ah m ed R sim 1334 s. 31). Ba ka kaynaklarda bulunamad. O. di vek I slk < Fa. d v eytan + ak kltme eki. Mezd 1982 [840/1437] s. 233). d i vek II, b. dibek . AD. di vel zengi kay DS 1526 < Fa. duv l a.m. AD. d i v i gu u /d i v i /d i v l i k gvercin byklnde bir deniz kuu DS 1526 < ses taklidi ku isimlerinden. Bacakla r ok u z u n, i n c e yap l , re n g i
ye i le alan, d uman g ibi ... , boyn u, gagas gvdesi nde n ayr dedi rt ec ek kadar u z u n bi r k u vard r. Hep su ky la r nda bu l u n u r. Ad na De i rme no l u k kyl l e r i divl ik k u u de rl e r. Sesi nde n k i nayedi r. (Ya ar Kemal H n di ld r i d g i se ns z S i n n u mey d y, | S a nas n k o lm du r u r d vek l is n um; se nsedm. ( mer bin

296). O. di v dev, cin, eytan < Fa. d v a.m. H n u m n , te n u c n b u d ve f id eylemi , d ny y an u i l e g r r. (Ferec 855/1451 v. 74b). cv n me rd, it b tmek, it b tmek d v i id r. (Ferec 855/1451 v. 208a). Kr. dev . AD. di v, b. dip . AD. d i va l srmayla ilenmi kadife kuma DS 1526, M.Z. Pakaln 1946 I, 455456 < Fr. toi l e (?). B i r adam
k z n n g e l i n l i k e lb isesi n e dival m i lete c ek ... bi r Erme n i d udus u n u n kaps n alm . (S.M. Alus, Ak a m

gaz.

6.2.1943). Koum takmlar arasnda duval den bahsediliyor (M. Ktko lu 1983 s. 236 ve 346) fakat bu her halde bizim dival maddesinde gsterdiimiz eydir. O. di van I eski zamanda devlet idaresinin byk meclisi < Fa. d v n a.m. Ul u la r , beg le ri ve ve z r l e r i , ra iyyetl e r i ok d . D v na geldi l e r . (Ferec 855/1451 v. 73b). resm daire; maliye ubesi: Em r e l
m min n H a l iyfe bi z e, anda mah a l l e zd e bu n u g ib i ki i va rid i, d v na n e c n a rz tmed z d meyise rl e r mid r? (Ferec 855/1451 v. 57b). divan d u r beyin

1955i I, 69). d i v i k ak karnca < Fa. d vak (bugn div ) a.m. d i v in , b. devi n . AD. d i v ina bir tr ku K. Emiro lu 1989 < ?? Ba ka kaynaklarda bulunamad. O. di v it kalemlii ile hokkas bir arada olan yaz takm < devat . G na h be n im boyn uma. Sen ka r bakal m dividi n i! B i z syl yece i z, se n yazacaks n. (F. Erdin 1973 s. 105). d i v it in bir yz havl, pamuklu ya da ynl kuma < ng. tw eedi n g (?). Ka rs to rbay at, p l p rt y. Basmalar, divit i n l e r g zde n g e i r i ld i. (. Kaftanco lu 1983 s. 84). d i v l i k, b. divi g u u .

nnde el balayp durup emirlerini beklemek:

V z e r ve e rk n y rl y r i nde k a r r tdi l e r, d v n d u rd vu da ld. (Ferec 855/1451 v. 245a).

d i van II bir airin muayyen bir ekilde tertib edilmi iir klliyat < Fa. d v n a.m. D a lamazd p di h 303). d i van III bir eit sedir < Fa. d v n a.m. < divan I. K rk
yakal mantosu n u ka rp, divana u za n yo r. (A. Yurdakul 1993 s. 394). boyl u boyu n ca

mlk i k a m d dg , | Z t y , | Ol h ege r g reydi d v n u se n . (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II,

AD. d i v rano s bir ku tr K. Emiro lu 1989 < ??. Yun. mzekker eki os iin b. afo ros 1. D i v r i i Sivas vilyetindeki kasaba < Yun. (Tefrik '). AD. d i v r i m d i v r i m kvrm kvrm < devi r + fiilden nomen actionis yapan im eki ve yahut devri l fiiline ba l predicate intensifier. D e re a lti nda

d i vane deli < d v na a.m. O bu e r d iyv ned r o lam? (Ferec 855/1451 v. 214a). B i r k l ca ak l um yok ben m, gr k im n i c e d v n eyi n. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 4). O. di vani resm dairelere mahsus; rf, hukuk < divan I + isimden sfat yapan eki. B u n u g ib i k a z iyyede

diya, b.

566

diyet

gu z i, | D iv rim divrim boyn u z i .

(B.A. Yankolu 1943 s.

d i yare ishal < Fr. dia rr h e < EYun (dirroya)


o c u k l u umda, diya re ge i re n l e re ve ri lme zdi. (M. Urgan 1998 s. 20). bi r y udum

36). d i ya, b. dia . d i yabet eker hastal < Fr. diabte < EYun. (diab 'ts), asl mnas br tarafa gemek, yni sk sk helya ko mak. d i yafon bina ii telefonu < ?? Sek ret e r i n odas nda k k
bi r masa, masan n z e r i nde i k i t e l efo n, diyafon, ve sandalye le r. (R. Bilginer 1965 s. 8). Kap n n yan ndaki d iyafona gitt im. D meye bastm. Kim o? diye so rdum. (N. Eray 1994 s. 60).

su

(Argo) di yar i bir zaman tedavlde olan iki kuruluk sikke M. Mikhalov 1930 s. 25, F. Devellio lu 1959 s. 80, H. Aktun 1990 s. 86 < Yun. (diri) eski bir parann ad Ch. Tzitzilis 1987g no. 106. d i yar id on aktarlarn imal ettii bir il H. Ritter 1941 II, 320 < Pyramidon gibi il isimlerini taklid eden uydurma bir isim. d i y ba, b. diba . d i ydar, b. dida r . d i yde, b. dide . d i ye diyerek < d y /deyi .
pol is diye ba r rd . Kadn da kapn n n n e k p

d i yafram (anatomi terimlerinden) g s ve karn boluklarn birbirinden ayran organ < Fr. diaph ragme a.m. < Yun. (d ifragma) a.m. G. Meyer 1893 s. 41. (fotoraflkta) makinaya giren kstran cihaz: B e n g e e nde bi r taksim
e l l iye b u uk diaf ramla B eyo l u Caddesi nde res im ekt im. (H. Taner 1954 s. 28). Ka a lmam t r k i diyaf ram ekesi n!

(R. Ilgaz 1996 s. 157).

d i yagonal (geometri terimlerinden) bir k eden kar keye geen hat < Fr. diagonal e a.m. [Lt. diagonal is < Yun. sfat: (dia) geerek ve (g ny) ke]. B i r ha z r l k n c esi g ib i yatay, dikey,
ve rev i z g i l e r, diyagonal e r i l e r g e ip du rd u ek ra ndan.

(S. Soysal 1979ye s. 259). Sylenmi, iitilmi veya okunmu bir eyi aynen anlatmak iin cmlenin iinde diye kelimesiyle biten bir ibare haline getirilir: stanbu l u n kald r mla r alt n d iye i itmi le r. (Orhan Kemal 1950 s. 33). istedii iin (kast cmlesi):
o u i l e ka r la n ca, ad n u n u tt u umu an lamas n diye n e yapaca m a ryo rum. (N. Cumal 1970 s. 147).

(M. Mungan 1999 s. 96). O. di yak (kilise tabirlerinden) papaz naibi Meninski 1680 II, 2207, R. Dankoff 1991 s. 32 < Yun. (dikos) a.m. G. Meyer 1893 s. 66. O. di yaka Ltince Meninski 1680 II, 2207 < diyak + dil isimlerinde kullanlan ca eki, kr. A lmanca, Eskimoca . Katolik Hristiyanlarca kullanlan Ltince. d i yalekt lehce < Fr. dial ect e a.m. < Yun. (dilektos) a.m. Ye rl i diyalekt le yle bi eyle r syl yo rla rd : ... (A. Nesin 1995 s. 106). d i yal o g karlkl konu ma < Fr. dialog ue < EYun. (d ilogos) a.m. - log iin b. a rk eo log .
ht i l l c i l e rl e n i zam ko ruy u c u la r a ras nda bu de i mez bi r diyalogdu r. (F.R. Atay 1953 s. 25). hi

iddia ederek: yl e e l l e n i lm i kary le evl e n i l i r mi? O ke nd i n i k z deye satyor. (M.. Esendal 1934 s. 267). olduu dnlebilindii iin, nazar itibare alarak: dnerek, dnd iin: B e n i , st n e yk ol u r um diye mi ko rkt u ? (T. Evren 1943 s. 69). lk kelimedeki accusativus, o kelimeyi cmlenin bnyesinden ayr tutmaa yarar; bunu daha ak gstermek iin bir iki misale daha bakalm:
Yoksa M z e h h e r evve l c e a rd da imdi, ben i ge ld i diye savmak m istiyo r? (Mahmud Yesari 1943 s. 31). Bak, sen i diye ge lmi l e r b u raya. N iye bo ve riyo rs u n ?

(Orhan

Kemal 1950 s. 33). (Neologismus) d i yelek lehe < diyalekt kelimesine bedel olmak zere sese benzeyen ve Trke unsurlardan mteekkil (geri gramerce zorlanm ) bir kelime bulmak gayretinden do mutur. Muvaffak bir bulu olduu halde tutmayanlardan. D n r m deyip ye n ide n di rs ek att
A ri f Ustaya. te n l e ti miydi, Ere l i l i diye le i deb re i r: G r yo n ve bi l iyo n k z e l i nd e by d; ba l k o la rak n e ve re c e n ? (M. Seyda 1963 s. 58).

d i yanet dine ballk < Ar. diy na a.m. (/dyn / kknden). B u k a dar sa y kim tdm diy net mde n tdm. (Ferec 855/1451 v. 212b). d i yapazon (mzik terimlerinden) U eklinde akort aleti < Fr. diapason a.m. < EYun. (diapas n) btn (tellerin ahengi) iin. d i yar memleket, lke < Ar. diy r a.m., aslnda d r II kelimesinin oulu (/dw r / kknden). Y r d g m 242a). D i yar bek r /D i yar bek i r malm ehir ve vilyet ad, bugn Diyarbakr < Ar. D iy r Bak r Bakr bin W il isimli Bedev Arab kabilesinin memleketi.

d i yen, b. d yen . AD. d i yes i demek istedii < de fiilinin eski istikbal partisibinin son hecesi 3. ahs possessivum eki mnasna alnarak zamir gibi kullanlr (b. J. Deny 1921 798): mamn diyesi n e g re, o rada oc uk la ra gvu r l uk rg edi l e c ekmi . (K. Bilba ar 1941 s. 80). d i yet I (eriat stlahlarndan) ldren veya yaralayann, yaralanana veya ldrlenin ailesine deme e mecbur olduu para < Ar. diya a.m. Kim an u h kmi o la adla yak n, | Kimsen
kimseye k o maya h a k k n, | B uy u ra le n e k a n i l e diyet ...

y rl e rde bu d iy r g ibi diy r g rmedm. H a yfdu r k i ya at doyna b u n u y ri n e basa. (Ferec 855/1451 v.

diyet

567

dizel

(M. Adamovi 1994 [1368869] no. 168485). Ve

gz k a ra n dah diyeti n s h ib i n e v r b k a s d i l e ise o n d rd altu n a l na ve k a s d i le deg l ise be alt u n al na.

(Ferec 855/1451 v. 146b). sraya komak, tanzim etmek; (harfleri) tertib etmek: Vit ri n i n n ndey im
... Ka para past rma yle, h e r bi r i ko l g ibi, di zmi le r st ste. (M. zg 1992 s. 192).

(.L. Barkan 1943 [tarihsiz] s. 126). Mecazi mnada taviz, ceza veya mkfat: Diyeti bi ra z
pahal ya patlad k u kusu z n k ete e l eman la r n n h e r bi ri n e yk l c ret l e r i d nda olduka pahal arma an la r almas da ge rekti. (. Aral 1997 s. 137). Tek bi r ey istesem sizde n ? B i r hakk n diyet i o la rak bi r so r u so rsam, yant n istesem? (A. Kutlu 1994 s. 239).

d iz II (geisiz fiil/verbum intransitivum olarak) kfrleri dizmek, sylemediini brakma mak < di z I. Ykt n be n i mubarek hayvan. Be l i n k r la,
oca n sn e ka rt d nya! Le i n e k u rt la r e! B u n u da m gste re c ekti n bana? El l e ri n i di z i n e vu r up vu r up di z iyo rd u. (M. Ba aran 1992 s. 111). skla trmak,

d i yet II yemek yeme kaideleri, rejim < Fr. dite a.m. [EYun. [diaita] yaay, yaama tarz].
Soban n st nde i n c e bi r di l im kepek ekme i k za rt lacak. Tu z u al nm bi r pa ra beyaz peyn i r l e yen ec ek (K ib r it k ut us u b yk l nde. D iyet fo rm l l e ri nd e yle yaz yo r). (A. A ao lu 1991h s. 17).

sk sk tekrarlamak:

ok gemedi bi z imki bi g n : Z n k! B i lmem n esi kopmu . Ondan son ra di zd i gay r. B i g n u ras, bi g n b u ras ... (M. Ba aran 1955 s. 106).

d i yez (mzik stlahlarndan) tam perdenin nim perde fevkinde bulunan perde ve onun iareti < Fr. dise a.m. [Lt. diesis < EYun. (desis) aralk]. Diye z l e r d r r i i r l e r im | Duygu e zg imi n k y la r na . (E. Aykz 1992 s. 13). d i yeze, b. deye ze . d i yne, b. di n e . d i y opter, b. diopte r . d i y optr i, b. diopt ri . d i yr ine, b. di ri n e . d iz I b.m. (bacan bkld yer) < ET. t i z a.m. Clauson 1972 s. 570. [di rsek ile olan ilikisi (r > z ses deiimi) iin b. bo u rdak ]. Nas r ayy r bu h l et i

d izanteri bir barsak hastal < Fr. dysente ri e < EYun. (dysentera) a.m. [ kt ve barsaklar]. Kimi beyi n h ummas na tut u l up s rga n
otla r n n a ras nda can ve rd i, k imi kan l basu ra, di zante r iye yakaland. ( ahap Stk 1958 s. 14).

d izr, b. didar . d izayn model, slp, fason < ng. desig n a.m., desig n izmek fiilinden [Lt. desig na re iaretlemek; tayin etmek). Kafe n i n bu l u nd u u asma kata
ge ldi imi zde, bu ras n n a a dan daha ge n i bi r mekn old u u n u g r yo rum. M etal ve camdan mode rn sti lde di zayn edi lmi o n be kadar masan n yal n z ca ik isi dol u.

(A. mit 1996 s. 169). d izbark o (gemicilik tabirlerinden) boaltma < t. disbarco a.m. [dis karmak ve ba rca kayk, tekne] KahaneTietze 1958 no. 280. O. dizbediz diz dize < di z I ve be I. (Ender n F zl Beg 1286 s. 58). O. dizdar kale kumandan < Fa. di zd r a.m. [di z II + d r tutan, malik olan, b. abdar ]. A lay begi l e r ve [977/1569] s. 287). d ize, b. dide . *dize dizmek < di z fiilinin varyant; kr. t k tka . ah ap evin blmelerine tahtalar dizmek. di z eme ah ap evlerde kullanlan eitli tahta aksam DS 1530, TS 1192. Fiilden nomen concretum yapan ma eki, b. aktma . AD. d izek dizi; kadn feslerinin nne dikilen bir sra altn; yaz satr DS 1530, TS 1192 < *di z e + fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki, b. acuk /ac k I . EO. d izek dizilmek TS 1192 < di z + fiili orta dnken (medialereflexivum) hale koyan ek genilemesi (b. M. Erdal 1991 II, 645651). Fiilden fiil yapan ( )k iin b. ack . d izel I bir eit petrolle iliyen motr < mucidi olan Alman mhendis Rudolf Dieselin (18581913) isminden. Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yol c u . i rk et i n di z e l l e
Sa a gste rmeye M evl n y az z | B e n i a y ru i l e d z be d z (!).

g rdi, z u ba n di z i st i n e ald , te emml i l e dik e bak d . (Ferec 855/1451 v. 51b). di z boyu n dize kadar

(amur veya kar hakknda) (instrumentalis hali eki n , b. ac n ): D arda ka r di z boyu n. (Orhan Kemal 1952 s. 45). di z k dizlerini yere koyarak oturmak (habere dahil nesne, kr. di z ge l , top oyna ): l i l e r ge ld i, y re y z u rd la r, | Kimi di z kdi, kimi du rd la r. (Enver 192629 [869/1464] s. 48). Ge l, d m d, di z k z! (Ah m ed Vef k Pa a 1927 s. 75). di z ge l diz st oturmak (kr. di z k ): Yata n ayak uc u na ettah iyatiye otu r u r g ib i d i z g e ldi. (S. im ek 1960 s. 36).

z u am ve se r aske r ve avu ve di zd rla r u t m rla r se rbest olmak k n n k a d md r. (.L. Barkan 1943

Aslnda nesnesiz olan bir fiil (ms. k -), bir nesne alrsa (d i z k -) bu tr nesneye i nesne (internal object, cognate object) denilmektedir. nesne ya ayn fiil kknden tretilmi bir isimdir (b. adm ad- ), ve yahut fiil kkne anlamca ok yakn bir isim olabilir (T. Givn 1984 s. 105, H. Bumann 1990 s. 388). A-E cildinde di z k - ve di z ge l - (b. di z I) rnekleri bulunuyor. Sonraki ciltlere ait olarak ka r ya -, k itap oku -, ark syle -, top oyna rneklerini gsterebiliriz. di zde, ik i e l b i r g i revde, ik i h t n bi r evde olmak olmaz.

O. diz II kale < Fa. di z a.m. k i ba bi r di zde, ik i di zd r bi r (Ferec 855/1451 v. 16b). A.D. diz III kene < Erm. t i z a.m. R. Dankoff 1995 no. 708.

d iz I (geili fiil/verbum transitivum olarak) (iplie, tele) geirmek < ET. ti z a.m. Clauson 1972 s. 572.
k iy z d ne s o an ipe di zmi , boyn na bo mak di nmi .

dizel

568

toblin

al an vastalar nda i i l i k bi l e ett im.

(. Tarus 1961 s.

243). (Argo) d izel II ahlk zayf olan kadn Devellio lu 1959 s. 80, H. Aktun 1990 s. 86 < di z e l I (argolarda umumiyetle motorlar daha ziyade erkeklerin olur). Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . d izele dizivermek < di z + e l e frequentativum genilemesi, b. avkala . Saat o l u n ca kal ptan ek i lmi son seki z i ft i di z e l ed i l e r. (Tark Dursun K. 1966 s. 55). AD. d iz ge I diz ba; erkeklerin giydii getre biiminde orap DS 153031, TS 1193, Meninski 1680 II, 2073 < di z + ge eki, byle bir ek varsa da (kr. bi lg e ) , bu kelimeye uygun mnada baka misal bulamadk. AD. d iz ge II kadnlarn boyunlarna taktklar altn gerdanlk DS 1531 < di z + fiilden nomen actionis ve dolaysiyle nomen concretum yapan ge eki, b. bi lge . (Neologismus) d iz gi basmak iin harflerin dizilmesi < di z + fiilden isim yapan g i eki, (b. ag ). ttn yapraklarn kurutmak iin ipliklere dizme ii: Makal 1971 s. 178). d izgin gemin ularna balanarak hayvan yneltmeye yarayan kay TS 1193, R. Dankoff 1991 s. 32 < ET. ti z g i n a.m. [ti z + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan g i n eki, kr. e zg i n, yayg n ] Clauson 1972 s. 374. D zd ge ldi, di r zg u di zg i n i n e yap d. (Ferec 855/1451 v. 103b). A rabacm z di zg i n l e r i kast. (Nzm Hikmet 1936s s. 51). Mecazi mnada: Ke ratan n di zg i n l e r i n i e l e almasaydm, se rmayesi n i oktan ye l f rm , su gt rm t. (S.M. Alus 1934 s. 134). AD. d izi sra; saban izi; kadnlarn boyunlarna taktklar altn kordon DS 1531 < ET. t i z i g a.m. + Fiilden isim yapan i eki, b. al u-satu , Clauson 1972 s. 574. dizi l I bir sraya konmak < di z fiilinin passivum hali. d izi l II bir sra tekil etmek < di z fiilinin medialisreflexivum hali, b. a l- . Di z i ls i n l e r ko u u n o rtas nda da, g reyim! (R. Ilgaz 1969g s. 45). d izi l i dizilmi < di z + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan i l i genilemesi, b. ard l .
Te zg hta fi n ca n la r, c e zve l e r, semave r, na rg i l e di z i l id i r.

(Peride Celal 1991 s. 311). di z im di z im sra sra (belki di z im di z im di z i l den predicate intensifier, b. apal apal ): Ege ke nt l e r i k y la rdan
kan epe n i n .

i l e re do ru di z im di z im. Evle ri beyaz badanal , panc u r la r re n k re n k, a rnavut kald r ml yoku la r z eyti n ve i de koku l u de n i z kasabalar. (E. Atas 1996 s.

264). d izin dizleri stnde TS 11931194 < di z ve instrumentalis hali eki n , b. ac n . Otu rd , di z i n kd, s a vti h a z n i l e bi r pe nc yet ok ud. (Ferec 855/1451 v. 116b). Di z i n di z i n y r d . Ve l ik u l u n yan na kadar va rd , d rtt a rd ndan. (F. Baykurt 1971t s. 94).

d izin d izin sra sra TS 1194 < di z + fiilden isim yapan i n eki, kr. ak n, ek i n . Z l f u r u h u da g l l e r
di z i n di z i n | R m l l e ri nd e n it e ki z e n c r i l e es r.

(Nect Beg 1963 s. 193). d izi t i r sraya koymak, stste tekrarlamak < di z + intensivum mnasn veren (i ) ti r genilemesi, b. an la t r- II . ki hakk nda atp tuta rke n, yeti
ke rime, hadisi e ri f diye bi r takm yalan yan l lf la r di z i ti r i rk e n se n b u rada idi n. (Seyfettin Turhan 1951

s. 62). d izle dizleri stnde yrmek, dizleri zerinde kaymak < di z I + isimden fiil yapan l e genilemesi, b. acabla . Alevi o lmad ndan e l
ptkte n son ra di z l ememi , deta dn p a rkada la r n n yan nda du rm u tu. (Kemal Tahir 1957r s. 193).

o l u u n oc u u n la sar l i n e l e re , teke r teke r yap rak di z sic ime. Di zg i n i n a rd ndan ge n e ta rla n n yol u. (M.

AD. d izleme dize kadar uzanan uzun konlu orap, tozluk DS 1531 < di z I + baz giysi isimlerinde geen me genilemesi, b. aktma . Ba nda dal fes, e l
dokumas, kal n kahve re ng i y n alva r, y n alvar n st n e ek i lm i di z l eme, i lemel i o rapla r. (Ya ar

Kemal 1971bb s. 334). AD. d iz l i k nlk, petemel DS 1532, TS 1194 < di z I + l i k , b. ahfadiyel ik . Tu r u n c u, si n c b , siy h di z l ik l i , 1326y s. 123124). d izman, b. d zman . d izyem santigradn onda biri < Fr. dix i me a.m. [Lt. decimus onuncu]. do b i ksa boylu, tknaz (kimse) DS 1522 < dobu . E rtesi
sabah eytan k uy ru k l u , eytan k u lak l dobi bi r gemic i n i n eytan n i ro z g ib i zayf, k u r u o lmas ge rek i r sal lant l t ek n esi nde a yo rd u g z l e ri n i. (M.

k rm z , m fe rme n e l i g e n c k z la r, k a d n la r t o p rak desti l e rl e e mede n s u t a yo r. (EbBekir H zm

Seyda 1969 s. 39). do b l in I (gemici istilahlarndan) gevek olan halatn veya yelkenin a aa sarkan ksm L. Gray 1943 s. 134 < t. (Venedik dial.) *dopli n a.m. Kahane Tietze 1958 no. 271. O. dob l in II/to b l in eski bir spanyol altn sikke < sp. dobl n a.m. [Lt. dupl us ift + sp. n bytme eki, kr. balo n, salon ]. Ey, n e c i ns ake idi b u mebla ?

(V.N. Tr 1977 s. 13). d izi m iplie dizilen eyler DS 1531, TS 1194 < ET. t i z im a.m. Clauson 1972 s. 576. Fiilden isim yapan im eki, b. adm I . El iyl e rd t i i dante l l e r i , mavi,
yuvarlak yastkla ra ge i rd i. Di z im di z im a rkas na koydu

dobra

569

do ma byme

Hep tam yen i z i n c i r l i f lo r i i l e topl i nd i r.

(Ah m ed

Vef k Paa 1933az s. 130). do b ra gerei saknmadan (birinin yzne kar syleyen) < Sl. dob ro iyi, peki. Dudaklar nda, ti z

do gma krkrne inanlmas icabeden din vs. esas, vas < EYun. (dgma) a.m.; nomen actionis yapan Yun. ma eki iin b. ak romatik . do gmat i k dogma mahiyetinde < Fr. dogmatiqu e a.m. [dogma dan Yun. usulne gre sfat, b. Adriyatik ve akustik II . Dogmatik bi r ah lk ret imiyle k l e l e r yeti ti r i r i z a ncak. (O. Buryan V. Gnyol 1995 s. 39). do I dnyaya gelmek < ET. t u a.m. Clauson 1972 s. 465466. Do du umda m n ec c iml e r t l i um dutd la r. (Ferec 855/1451 v. 44a). tul etmek, ufuktan grnerek ykselmek: Ay u g n e sudan do arla r, suya batarla r. (Ferec 855/1451 v. 30b). hasl olmak, husule gelmek: Ak l va r k i i l e r ib ret ald la r k i hem geisiz halde kullanlan fiiller iin b. a-I . AD. do II dourmak < ET. do fiili, baz dillerde (ms. Az.da) dourmak mnasn alp geili oluyor, b. Clauson 1972 s. 465466. B i r de bah i r k i be te n e
kt kt a ra ara ad n na r ge l i r. D iyi l l e r k i: B u ha n m do acah . Ebe olah , do su n. Do u rd i l la r. (B.

sesi n e yak mayan son radan edi nme bi r g l , Se lam deyi i de ayn yapaylkta, se rt ve dob ra g r nme n i n ka n lmaz o ldu u g n l e r i n r n . (C. Kavuku 1998

s. 38).

A ra n zda hal l ed i l e cek ko z u n u z va rsa, git,

ke ndisi n i b u l, ka r ka r ya, dobra dobra kon u !

(O.C. Kaygl 1939 s. 252). dobrac gerei saknmadan syleyen kimse: Sz n k imseden esi rg emezdi,
dob racyd ama, i Ge n e l M d r e g e l i n c e de i i rd i, ok h esapl ko n u mas ge rek i rd i. (R. Ilgaz 1991r s. 7).

AD. do b ranca sakalarn su tamak iin kullandklar omuz dene i DS 1533 < Srp.Hrv. ob ramn i ca a.m. A. Tietze 1957 no. 150. O. Do b revenedik /D o b revn i k /D o b r o venedi k Adriyatik sahilindeki Dubrovnik ehri ve cumhuriyeti < asl Sl. dub rov me elik olan isim dob re /dob ro iyi ve Ve n edik ten mteekkil zannediliyordu (b. atl u ka raca ) . vlak d an ve [1501] v. 18a). AD. do bu am bardak; aatan yaplm, suyu souk tutan kap DS 1533 < bodu kelimesinin metateze uram varyant, b. alb z . O. doce Venedik Cumhuriyetinin reisi Meninski 1680 II, 3140 < t. (Venedik dial.) doge < Lt. dux babu, bakumandan G. Meyer 1893 s. 69). Kr. doj , du z i .
Ven edik do u, Padi ah m z Haz ret l e r i n i n k z la r N u r hayat Su lta na h ediye ola rak i n ipe i nde n ba ka n e yol lam bi l iyo r musu n u z ? (O. Pamuk 1999 s. 21).

ey l i kde n ey l i k do ar, yavu z l k d an yavu z l k do ar. (Ferec 855/1451 v. 66b). Hem geili (kr. do II),

Fi re n gde n ve Dob revn i kde n ve ayri y rl e rd e n h e r n e ge lse y zde i k i ak ca al na. (N. Beldiceanu 1967

Seyidolu 1975 s. 281). Hem geili hem geisiz (kr. do I) halde kullanlan fiiller iin b. a-I . EO. do a du r do maya devam etmek, do makta olmak (gne, ay hakknda) TS 119495 < do fiilinin a fiilzarf (gerundium) ve d u r yardmc fiili. D o d, d o adu r evve l u h r, | K f t K f g n n r yeks n. (Elv n eleb 1984 [135859] s. 151 no. 1760). do an ku avnda kullanlan kk bir yrtc ku < ET. to an a.m. Clauson 1972 s. 470471. M e re, y r , do an k u ol uban u ay n m? (Dedem K o rkut 1973 [14.15.yy.] s. 94). N g h h u h s do an pe rv z de rk e n g z l e rde n yib ol u r. (Ferec 855/1451 v. 130a). do anc Saraya doan temin eden ve onlara bakan hizmetli: P de h do anc la r na h m
de r: T z bu l u ! B u lmazsa u z h ep z i ld r r em.

doent niversite hocas (profesr olmadan) < Alm. Doz e nt a.m. [Lt. doce ns reten]. Do rudan Alm.dan alnm kelimeler iin b. akupu n kt u r 1.
Doe nt ne r, ge c e n i n saat on bi r s u la r nda, yan na Al ev i de alm ola rak kage l iyo r. (A. A ao lu 1991h s. 292).

AD. dod i /d od i k aynn el gibi kulland n aya; kesilmi koyun kei aya; ocuk aya , ocuk eli < Grc. toti hayvan n aya ; ikinci varyantta i k kltme eki var, U. Blsing 1992 no. 130, 1995 s. 5860, V. Cangidze 1984 s. 52; R. Dankoffa gre (1995 no. 149) kelimenin kayna Erm. a.m. tatig ten gelir. AD. dod i l i /dud i l i tarla kuu DS 1534, K. Emirolu 1989 s. 84 < EYun. (trohlos) bir ku cinsi, Ch. Tzitzilis 1987g no. 541; fakat K. Karapotosolu 1999 no. 63a gre < t. lodola a.m. Kr. do rf i l . AD. d of d o f kme kme < Ar. faw c faw c a.m. tabirinin metateze uram varyant, b. alb z . Arh a dah kims y yitmemel i. S r y na n dof dof kmal . (.A. Aksoy 1945 I, 368).

(Ferec 855/1451 v. 130a). AD. do du lo usa cemiyeti TS 1195 < do fiilinin gemi zaman ekli. Fiilin gemi zaman eklinin, isim haline gelmesi iin b. bast . ah
Ma hammedi avrad haml ymi , do dusu na ge ndisi n e esbap bi yik. (A. Cafero lu 1945 s. 196).

do du r do masna yol vermek veya sebebiyet vermek (gne, ay vs.) < do I fiilinin causativum hali, fakat yalnz bu mnada. Sabaha kadar i ti l e r, Esendal 1958m s. 92). Kr. do u r . Ge l e cekte bi r g n
e l l e rim i z bu l u acak, i te o g n h i batmayacak olan g n e i do du ra ca z. (U. Alpay 1999 s. 62).

son ra da alg la r n n l e r i n e katp, ky n st ba ndaki p na r ye ri n e kt la r, g n e i do du rd u la r. (M..

do ma b y me yerlisi, orada hem do mu hem bym < do I ve by fiillerinin ma /me ekli (b. a lama ) fiilsfatlarndan (participia)

dora

570

dorucu Davut

mteekkil

Aksarayl , Ta kasaply md r.

atribtif terkib. Do ma byme (S.M. Alus 1944 s. 12).

yanlsz:
do ru d r st

Ba a k rl ik y gd r a ndan k i k a rda um

do ra kk paralar halinde kesmek < ET. to ra a.m. Clauson 1972 s. 472. El mde bak va ridi, et do rayu
du r u rd um. No ld bi lmez em, n g h o la n u bo az na dok u nd , sesmedi, ldi. (Ferec 855/1451 v. 59a).

(Ferec 855/1451 v. 183a). (ekseriya menfi cmlelerde) lzm olduu gibi, istenildii gibi, muntazam Da l
k a t nda do ru syleyem. arkada lar ko n u maya kat lmyo rla rd . Do ru d r st di n l emiyo rla rd bi l e. (F. Baykurt 1971c s. 276).

AD. do ra m doranm bir eyin bir paras DS 1537 < do ra + fiilden l birimi mnasnda nomen concretum yapan (a)m eki, b. adm I . Bakmyo r
musu n, bi r do ram et yok y z nde. G re n, mez e rd e n km sanacak. (F. Baykurt 1961k s. 87). do ram do ram do ra

dosdoru, hi bir yne sapmadan ( ca zarflar iin b. an ca I ) : B u yol la r si z i do ru ca aml ca ya u la t r r. (N. Gngr 1992 s. 104).
do ru ca

do r /d o r u II (sfat ve isim) virajsz, dz bir izgi zerinde duran < do r /do r u I. Do ruyo l da ( imdik i Mecazi mnada gerek, sahici:

keserek para para etmek (predicate intensifier): Eyvah! imdi K r k A l i bi r


aza rsa, hoca moca demez, sakal ndan t utt u u g ib i bu n u do ram do ram do ra r. (A. Nesin 1995 s. 829). do ram do ram eyl e paralamak: Aya n bi r kavu n kab n n st n e bast, aya tay nd ve yk ld . D u r u lage ldi, yan ndan bi r b ak ka rd. Ve o l kavu n kab n do ram do ram eyl edi. (Mercmek Ah m ed 1944 [15.yy.] s.

stik ll Caddesi) ak am dola p arkas na takaca bi r k z la Ame rika n Ote l i n e g idec ek. (A.. Tokgz 1993 s. 225). alebe gid b h a lvet k a l cak k za eyitdi: Do rus n eyit, h iste d dg sz n e sz idi ? d di. (Ferec 855/1451 v. 50b). Do ru sze n e de n i r? (Halikarnas Balks 1946 s. 30). do ru o l hakl olmak, iyi etmek: B i z d o r myu z k im d m n olan u nda p di h umu z u h is r n u z e r i n e d di, dge d u r u r; bi z u nda t nmaz u z , epsem otu ru r u z ? (F. Giese 1929 [890/1485] s. 107).

220). do ra ma I bir yapnn kap, pencere, dolap, blme gibi tahta ksmlar < do ra + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ma eki, b. a lama . AD. do ra ma II ?? < do rama I. R za n n s rt kal n . C u l fa Kaftancolu 1972 s. 18). AD. do ra ma yada kzartlan ekmek paralar; ekme i st, yourt, ayran iine do ryarak yaplan papara DS 1537 < do rama I ve a , b. bazlama . Doku z ka k anak anak do ramac bi r sol ukta biti rd i. (. Kaftanco lu 1972 s. 62). do r /d o r u I (zarf; vurgu ilk hecede) dosdoru, doruca < ET. to u r u /to r u a.m. [to u r fiili + u fiilzarf (gerundium)] Clauson 1972 s. 473. N g h
rak d an bi r k k grdi, a a do ru g itdi. Ge ld i, g rd i k i bi r l sar ydu r. (Ferec 855/1451 v. 147a). Dativus rmesi do ramak rma ceket, di z l ik l i , yanc k l , do rama al. Sepi l i, has l l a rk, yepyen i o rapla r. (.

dorusu hakikat, gerek: h, z em nede yl e h l is dost n e rede ? D o r us u da budu r, su lt n m. (Ah m ed Vef k Paa 1339/1341 s. 5). Do rus u l z m, E yay ayn iye g mr h o uma gitmi ti. (S.M. Alus 1944 s. 51). Bu son misaldeki cmlenin banda bulunan yan cmle (ve buna benzer bakalar) ok defa haberin d mesiyle srf do rus u kelimesiyle ifade edilir: apka ve fistan g iyip, kokona kyafeti n e g i r ip Kal ita rya ya gelmek? Do rus u, hayret! (S.M. Alus 1944 s. 176). B u m naka ay evle nmek a ndaki bi r k z n ka r s nda yaka ks z bu l uyo r um do rus u. (H.R. Grpnar 1933ke s. 13). (Halk az) do r u III/gn do r u s u dou, ark < do u kelimesinin varyant, yani doum mnasnda artk kullanlmayan do u kelimesini mnalandrmak gayretiyle yaratlan bir varyant.
G n e devri lmi . rgatla r n g lge l e r i do ruya taraf u zam , scak k r lm t.

(Orhan Kemal 1954b s. 146).

halli kelime do r u yu takib edebilir:


gedi l e r, h em n d o ru Varnaya y r id i l e r.

B e l raddan

(F. Giese 1929 [890/1485] s. 121). Do ru N e w Yo rk a! (A. lhan 1953 s. 158). Dativus hali olmadan da anlalr: Hemen, ey re e bi r a rabaya atladm. Do r u bi z im ev. (S.M. Alus 1944 s. 34). Hareketin hedefi konuann kendisi olursa, hareketin nereden veya hangi ynden geldiini do ru dan evvel ablativuslu bir kelime bildirir: Uzaktan do ru ko up ge le n bi r o c uk la kon u ma a ba lad la r. (Sabahattin Ali 1936 s. 13). Ta raa, den i zde n do ru n eml i bi r esi nt iy i al yo rd u. (A. A ao lu 1981y s. 51). i e r i, i l e ri , yukar gibi istikamet zarflar dativus haliyle veya olmadan onlar takib eden do ru ile kuvvetlendirir, ms. He r g n bi r l n n, bi r hastan n arkas ndan ge ri do ru g id iyo ru z . Hat radan hat raya. (A. H. Tanpnar 1955 s. 122). dik: Uyand. Do ru otu rd . B e n i g rd ise y i n i y z i z e r i n e k o d, ya nd. (Ferec 855/1451 v. 45b). Mecazi mnada yalansz,

Liman ge r i k a pu l u l iman deg ld r, amm g n do rus ndan ve poyrazdan ve y ld zdan em n l iman met nd r. (Evliy eleb 1935 [17.yy.] IX, 321). B i r g ndo r us u b u sisi temi z l eyive rd i. B u sefe r de g ndo r udan bi r ka ra bu l ut ge l ip ya mu ru n u bo altt.

(S.F. Abasyank 1952s s. 65). do r uca, b. do r I. do r ucana dosdoru < do ru I + ca na sfat ve zarf eki, b. aca rca na . Fu rd u n bana yl e mi? A ha, ben de do ru ca na savcya gidiyom. (M. Seyda 1974 s. 177). do r ucu /d o r ucu Davut susmay bilmeden her eyin dorusunu mutlaka sylemeyi huy edinmi kimse < yalan c kelimesine e olarak yaratlmtr. Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u . h u se n i bo bo az l n ! Do r u c u se n mi k a ld d ny da? (Mah m d Yesr 1928 s. 303). S z pol it ikadan a ld m, h eme n
at maya ba la rla rd . Dedem, Rasim Amca y h ep do ru c u Davut olmakla su la r: Sana ne e l l emi n tavu u ndan,

dorul

571

doj

be kaz ndan? de rd i. (A. mit t.y. [1990?] s. 104). 18 5 4 T emmuz u na kadar s re c ek o lan g rev s resi nd e zaptedemedi i h iddeti nde n ve do ru c udavutl u u nda n G i r i t l i u n van na D e l i de ek l e n e re k tek ra r az l ed i ldi.

dillerinin ounda ark iin do fiilinin baka m taklar kullanlr. Kr. do ru III. do u m I kadnn ocuk dnyaya getirmesi, vaz haml < do II + fiilden nomen actionis yapan um eki, b. adm I . B i r do um tablosu va r, do um tablosu nda bt n dourmak: [A z ra i l ] hastaneye ko uyo r, do um yapan an n e n i n ca n n al yo r. (M. zg 1992 s. 45). do u m II ocuun dnyaya gelmesi, do u; tevelld < do um I. Ba u c u ndaki ta ta arkada n n ad, do um, l m y l la r yaz l yd. (M.Z. Salo lu 1995 s. 18). B i z im de
si z i n sa gibi bi r peygambe rimi z va r. Nas l sa n n do umu va rsa, bu R egaip de bi z imki n i n do umu. (R. Ilgaz

(A. Kulin 1997 s. 19). do r u l doru ekle veya vaziyete gelmek, dzelmek DS 1337 < ET. to u r fiilinin passivum hali. B u bo
abalamadan vaz g e e rek di z l e r i n i n z e r i nde mmk n old u u kadar do ru ld u. (T. Bu ra 1963 s. 108). dik bir

sanc s, bels, yokl u u i l e koy do umu n u g r yo r u z . (Yaar Kemal 1993b s. 16). do um yap ocuk

duruma

gelmek: Uyuyamyaca m an layp (. Kvan 1995 s. 88). ynelmek: T im r Eng r iye d o r u ld . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 70).
do ru ld um.

do r u la- ynelmek < do ru + isimden fiil yapan - lagenilemesi. Ki rko r emmisi n i n t cca r dkkn n do ru lad. (Kemal Tahir 1958 s. 206). do r u la mas na (zarf) doru, dorudan do ruya, direkt < do ru I + isim ya da sfattan mekn zarf yapan lamas na geni lemesi, b. ayk r lama . Do ru lamasna
ge le n k, oday, sanki b i r b akla kesi lmi gibi ik i k sma bl yo rd u. (Tark Dursun K. 1952 s. 99).

1969g s. 15). do u r I ocuk dnyaya getirmek, yavru karmak < do I < do II fiilinin causativum hali, b. a rt u r - , fakat bugn /g /den sonra bu tipten baka causativum yoktur. Ayrca kr. do du r . < ET. t u u r a.m. Clauson 1972 s. 472. A n u bi r o l va rd u r k i h c ana an u g ib i o la n do u rd u yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 41a). h, se n i do u raca ma ta do u rsa imi im! (Mah md Yes r 1928 s. 36). Mecazi mnada V c ud u ndaki sa l k l de i im, onda eyi giyi nme, g z e l g r nme iste i de do u rmu tu. (M.Z. Salo lu 1995 s. 19). do u r doku ocuk dnyaya getirmek (alliteratif terkib, ikinci fiil mhmel):
S a nk i be n o h rs z o la n n a nas de i lmi im ... Do u r, dok u, byt! te son ra byle ... (H.R. Grpnar 1336k s.

do r u lt I doru ekle veya vaziyete getirmek; dzeltmek < do ru l fiilinin causativum hali (b. act- ) . G rd i k i bi r k p eg r i re k du r u r. Do r u ldaym d y alt n bi ra z k a zd. (Ferec 855/1451 v. 53a). yneltmek Ak n B osna vi l yeti n e d o r u l td la r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 105). (Halk tabiri) d o r u lt II salamak, temin etmek (para, kazan, geim hakknda) < do ru lt I. Al m te ri n i ,
sk sk ek k rek l e ri , k sa zamanda var tek i yakaya, abucak tek ra r g i r s raya! Byle c e ekmek pa ran do ru lt! (E.N. Gken 1949 s. 77). Dkknda i arkada m olan Se rmet e baktm, o da ok iyi o l u r val la, be ku r u do ru lt u r, ok u la da yeti i ri z, dedi. (A.F. Kakn 1993

13).

Sen i n g ib i do u rm u dokumu ka ry o l um n e yaps n? B e n o na taz ede n taz e h u r i g ib i b i r k z alaca m.

(H.R. Grpnar 1927mu s. 9). AD. do u r II dourtmak, doum yapana yardm etmek < do II fiilinin causativum hali. B u ha n m do acah . Ebe olah , do su n. Do u rd l la r. (B. Seyidolu 1975 s. 281). do u r gan ok douran, ok dl getiren < do u r I + fiilden onu yapmak detinde olan mnasnda sfat yapan ga n eki, b. al nga n . Do u rgand r diye
sa l k ve r i l e n b i r di e h i l l i i n i g rmek i i n bi z e ge lmi ti.

s. 59). (Halk tabiri) d o r u lt III (bir eyin) doruluuna kail olmak, kani olmak, emniyet getirmek < do ru lt I.
Soka n tek i u c u nda ivit boyal bi r tek ev var. Se n gec e gidec e i n e g re, boyas gz kmez. Uz u n mi na re g ib i bi r bacas var. O radan do ru lt u rs u n. B e l l i o l u r. (Ya ar

Kemal 1955i II, 349). *do ru m d o r u m kk paralar halinde Meninski 1680 II, 3146 < do ram do ram yerine bir hata olmal. do r u s u, b. do r II. do r ut dorultmak, erili ini gidermek R. Dankoff 1991 s. 32 < do ru l t I fiilinin varyant. /lt / /t / geliimi iin b. bo at- . Ke ti yi di l yi n e am bah ri n e d o rutd d men. (l 1994 [159199] s. 159).
Ba de h Eg ri k a l as na s a r l ub do ru l tmak istedkde k rk g n dgb . (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII,

(F.C. Gktulga 1948 s. 149). do u dnyaya geli < do I + fiilden nomen actionis yapan u eki, kr. dn , ku rt u l u . O zamana kadar me ri do u tan miski n, ca ns z, yo rg u n r u h l u sanm t . (Mahmud Yesari 1930 s. 27). Ablativus adverbialis iin b. amazdan . ufuktan k (ay, gne hakknda): N e h g nd r b u, o l mi h r i c i h n r
k a geld i, | B u r e nd r k i k ut l u g n o l u r be l l d o u dan. (Zt 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 95).

dohtur, b. doktr . doj Venedik Cumhuriyetinin reisi < Fr. doge < t. doge < Lt. dux babu, bakumandan; kr. du z i . Ve
ev h i r i e h r i mezb rede Ve n edik k ef e resi n doj la r ndan bi r is i ... sdde i sa detmed ra c l s salt a nat h m y n te h n iyet i i n ge ld i. (Sel nik

161). D o u ark < g n do us u tabirinden ksaltma. do I + fiilden nomen actionis yapan u eki. Fiilden nomen actionis yapan i eki iin b. al u-satu . Trk

1989 [1599] II, 532).

dok

572

doktor

do k I/to k I b.m. (an aksi) DS 1539 < ET tok a.m. Clauson 1972 s. 464. A lmay almayasdu , z mde n y yesiyd . B i r d n esi ebed sa a dok l u k y te rd i. (Ferec 855/1451 v. 195a). Duk o la n k imseyi h a s a nmaz. (Meh m ed 1965 [1398] no. 3910). AD. d o k II/t o k II gm kadn gerdanl DS 1540; tasma, halta boyuna geirilen zincir TS 3814 < Ar. t a wk gerdanlk A. Tietze 1958 no. 130. do k III (deniz ticareti) ykletme ve bo altma yeri, rhtm < ng. dock a.m. Sah n ede n bi r ek i sesi
ge l iyo rd u | Dokla rda, trave rs l e rd e, gec e ya r la r ga raj la rda | Duy u la n bi r sesti ki b u. (E. Cansever 1966

dok d .

(Ferec 855/1451 v. 239a). Mecazi mnada en ince noktalarna kadar zen gstererek, emek vererek, ortaya karmak: Fah im B eyi n bi rtakm Hisar 1941 s. 38). EO. do k n /d o kun I arp mak < ET. tok n a.m. [tok fiilinin reflexivum hali, ( )n iin b. ac n II ] Clauson 1972 s. 471. N g h bu l ut, ya mu r, ra d u
bark k d . K e t l e r, z evrak la r bi r bi ri n e dok nd , h u rd old. (Ferec 855/1451 v. 189a). isabet etmek TS

i l e re do ru ko tu u na ve bu faal iyet iyl e ke nd isi n e bi r takm muvaffakyetle r dokud u u na kan i o lmu tu. (A..

1198: 61a).

h m r n bi r ok i l e atsu n. Ege r dok nacak

s. 32). AD. do k IV keten bez DS 1540 < ng. du ck keten veya pamukludan ok sk bir cins kuma. Beyaz dok pantalo n i l e siyah set ri g iyi nsem olmaz m? (Vartan Paa 1991 [1851] s. 5). do kan/to kan dokunmak DS 1540, TS 1196 < doku n fiilinin btn mnalarnda varyant, fakat slpa dk saylr. Reflexivum hali yapan ()n iin b. ac n II . ilgilendirmek: Gz l e ri n i

ol u rsa e lbette y re d se ge rek.

(Ferec 855/1451 v.

do k n /d o kun II temas etmek < dok n /doku n I; mna ve kullanl iin kr. dokan . Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . K a ra uda el i n u zatd. El i bi r k esk ba a dok u nd . (Ferec 855/1451 v. 11b). O l n e y rd r k i A lem ya rad lal g n e a a bi r g e z dok nd , ay ruk dok u nacak deg l ? (Ferec 855/1451 v. 136a). (insann hislerine) tesir etmek:
Y ld z la r n bi z im mukadde ratm z la h i bi r alkas olmad n d nmek, ta ri f edemiyec e im kadar r i kkatime doku n uyo r. Z i ra bu d n c e, bi ze g re, o n la r n da c idd o lmadkla r n g rme e msavi ol uyo r. (A. .

m te ri l e rd e de gezd i re re k, sz n n yal n z of re de i l, ba ka sab rs z la na n varsa on la ra da dokan r o ld u u n u an latmak istiyord u. (Sabahattin Ali 1936 s. 14).

duygulandrmak, merhamet uyandrmak:

Af di leyi c i mah c ubane sz l e ri ev sah iple r i n e ok dokan r.

(H.R. Grpnar 1943m s. 76). hisleri yaralamak: O rtak o l u o lmak on u r uma dokan r g ib i ge l iyo rd u. (T. Apaydn 1959 s. 9). nefret uyandrmak: Kan ma
tokan yo r. Y i it adamn ha avrad n a l p kam s n, ha da i i n i! (Orhan Kemal 1954b s. 245). hissesine

Hisar 1944 s. 349). zarar vermek, yaralamak: F sik u e r r i dok n u r k a muya. (Gy. Nmeth 1919 [15.yy.] s. 176). fayda vermek, iyi gelmek: B u ad r la r b ug n bi z e by k eyi l i i dok u nd u. (Ah m ed erf 1326 s. 300). Geili fiil (verbum transitivum) olarak: M i l l et, k l c n eke rek de rha l
meydana at l yo r, c m h u r iyet pe ris i n i n n n e ge iyo r: Ey hai n saltanat: sen o na parma n bi l e doku namazs n. O n u mdafaa, ben im vaz if emdi r! (F.N. amlbel 1933

d mek, nasip olmak: T rakt r n kyl ye bi r faydas dokand m ki . (K. Bilba ar 1961 s. 144). do kanca zarar, kt tesir < dokan + fiilden nomen actionis mnasnda isim yapan n ca eki, b. ek i n c e . Kelime ok yeni olmal, belki bir yazarn icad, fakat kolayca anlalr. M emet avu u n s rt
te rl iydi. Ama esen ye l i n dokancas yoktu. I l k, p l k, taptatl esiyo rdu. (F. Baykurt 1970 s. 178). Be n im sakalm n kaymakama dokancas yok! . (F.

s. 63). EO. do k /d o ku /to ku arp ma, mcadele, muharebe TS 1198 < dok /doku + fiilden nomen actionis yapan / u , fakat haplologie ile / / / / ve / u u / /u /, kr. a l , dv , sava .

Baykurt 1971c

s. 257). do kandr dokundurmak, dokunmasna msaade etmek Meninski 1680 II, 3148 < dokan fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . B e n i k u cakla rk e n
st n e s r nmememe dikkat etmi , pmeyip yanakla r n dokand rm t yal n z . (. Gmen 1959 s. 56).

Dok g n i nde R stemd r k i b u l u r | K l c d men i n ggsi n i k n . (Fah r 1974 [1367] s. 265 no. 217). D man u z l k ve a u l l k bi rl e dibi nde n k o parmak ti z i re k o l u r sava il e ve dok u l k i l e k o pa rmak d an. (A.

Zaj czkowski 1934 [1405] I, 95). do k /d o ku /to ku arp mak, musademe etmek TS 119899 < ET. tok a.m. M. Erdal 1991 II, 570. [tok fiilinin ortaklk hali]. e h z de na ra
A rslan ok d , mel ik i a a smarlad: Va r, bu n o atca dok u ! r iy r n e mel ik i remi k a pd, da ra k a rd, h e l k eyledi. (Ferec 855/1451 v. 102a).

AD. do k I/to k /d o ku I/to ku vurmak, kakmak, akmak DS 1541, 3945, TS 119698 < ET. tok a.m. Clauson 1972 s. 466; asl muhtemelen ses taklidi kelime olan tok + isimden fiil yapan k genilemesi M. Erdal 1991 II, 468. Hem o l ad n ak adan ok d, | S a naydu an k imse dok d. (Fah r 1974 [1367] s. 288 no. 664). do k II/d o ku II/tohu tezghta alarak mensucat, tekstil imal etmek DS 3945 < ET. tok a.m. Clauson 1972 s. 466. C iypu r b i r u z u n d iyv r h a s y r

vu rd , i l e r g e ldi, dok u d la r. B i r n i c e def a bi r b i r i nd e n h a t gedi. (Ferec 855/1451 v. 206a). tartaklamak:

do k men, b. dekamen . do k san, b. doku za n . do ktor I niversite tahsilini bitirenlere verilen nvan < Alm. Dokto r a.m. (b. akupu n kt u r 1) < Lt. docto r reten [doc re retmek, kr. doe nt ].

doktor

573

tola

do ktor II, b. dokt r. do ktora doktor unvann kazandran imtihan < Fr. docto rat a.m. [Lt. docto ratum ]. Fr. at eki iin b. ano n ima . Partal bl u c i n i aya nda zg rl k ark s
syleye n ek oc u k la r n n pe i nde dolan p Sava ma, sevi ! diye ba r rk e n, n ive rs itede doktora yapan bi r f i z i k iye tak lan ve d nyas n de i ti re n bi r h ippi k zd . (A. Kulin 1997 s. 13). dokto ra talebesi o imtihana

k rmaba ak bu day n. He r bi r toku rc u n u k i l e dkecek.

(M. Ba aran 1992 s. 290). AD. do ku rcun II dokuzta oyunu DS 1541, Meninski 1680 II, 3148 < doku rc u n I; bu da J. Denynin grn (b. doku rc u n I) teyid ediyor, T. Tekin 1969 s. 65. do ku san, b. doku za n . do ku , b. dok . do ku -, b. dok - . do kuz b.m. (9 rakam) < ET. tok k u z a.m. Clauson 1972 s. 474. [doku rc u n /tok u rc u n ile olan ilikisi ( r > z ses deiimi) iin b. bo u rdak ]. Dok u z g n e deg i n h vak t id k. Dok u z n c g n b uyu rd ... (Ferec 855/1451 v. 44a). doku z do u r bir eyi sabrszlkla beklemek: Hafakan la r ge i riyo r u z, doku z
do u r uyo r u z, e l im i z aya m z b u z; n e a rabac va r, n e araba! (S.M. Alus 1933p s. 161). doku z pa ra ol i e

hazrlanan ilerlemi talebe: (A. Yurdakul 1993 s. 83).

Yar n dokto ra re n c i l e r iy l e Enstit de al aca m. Saat be e kadar.

(Kumarbaz argosu) do ktor l u (k t) sirkaf (trnak iareti) yaplm iskambil kd (H. Kodaman 1944 s. 246). simden zellikle sfat yapan l i eki iin b. adamak l l 2. Dokto rl u k t la oyna rla r, asla r, iy i o n l u ve ik i l iy i almak i i n pln ha z r la r la r. (a.e. s. 116). do ktr /d o kto r II/d ohtur doktor, hekim < Fr. docte u r a.m. < Lt. doctor reten, nomina agentis yapan r eki iin b. aktr . Kad n us u l ca, sank i doktordan
ba kasna duyu rmamak iste rc esi n e: Do u rd um, doht u r dedi. (H. Taner 1951t s. 100).

do ku , b. dok . do kun , b. dok n I. do kunakl insann iine ileyen (sz) < *doku nak [doku n II + EO. fiilden nomen actionis yapan ak genilemesi, kr. istek, kaamak ] + bugn artk ayrlmayan l eki, kr. oku nak l . Benzer bir durum iin (bece r i k l i ) b. al k II . K z m! Eyi h o amm , 135). do kundur isabet ettirmek, vurmak < dok n /doku n fiilinin causativum hali, b. ac kdu r- . Be h iyme

boulmak, i okluundan ban kayacak vakti olmamak: Se n i n nas l doku z pa ra old u u n u bi l iyo rum. (N. Cumal 1970 s. 215). doku z la dokuzu bulmasna msaade etmek (kr. drt l e II): Saati
doku z lam z. B i r i mi ge l ec ekt i bu ge c e, M e h l ika?

(Fruzan 1981 s. 219). do kuzan/do ku san / BSTT d o k san b.m. (90 rakam) DS 1541 < ET. tok u z o n > tok s on a.m. M. Rsnen 1957 s. 81. Dok s an dok u z k a rda dah c em si bu nda dutsak olm la r. (Ferec 855/1451 v. 64a). (Futbol terimi olarak). doksan kale direklerinin birletii, as doksan derece olan st ksm: B eykoz l u i r zat, o n Yurdakul 1989 s. 61). AD. do l sr derisinden yaplm torba DS 1541 < Fa. d l kova, iine st salan kap. do l dolu hale gelmek < ET. tol a.m. Clauson 1972 s. 491. Bu kelimenin kkndeki ilgin durum iin b. buy- . e h r i i av , alebe, gi ry e vu z r dolm . (Ferec 855/1451 v. 108a). Ev aydndan bu g ce eyl e d o ld. (Sult n Veled 1958 [1226/1512] s. 42). Se n f ik r i l e d o ld um tem met. (Erefo l R m 1286 s. 5). ekilmek, gerilmek (yay hakknda), kurun konmak (silh hakknda): Ok ek i l r t r na a de l d o la r. (l 1994 [159199] s. 165). girmek: B es es r u m l i b had ald la r, | G emiye c ml e ge l be n d o ld la r. (Enver 192829 [869/1485] s. 45). Geili fiil (verbum transitivum) olarak (nargileyi) doldurmak: K r o cakya ba rd ; Okkal az eke rl i b i r! Do l bi i i r! i n i ge n e, A rap! (V.O. B ener 1957 s. 51). do la /t o la sarmak, dolamak < ET. tolga a.m. Clauson 1972 s. 497. B i r h b mus h a f um vardu r, ve z iy r e
arma an get rey im. ol secc dei v r, a a dolayaym, toz olmasu n. (Ferec 855/1451 v. 224a). O n u n ka rs Kokar Fatma, bu rn u n u n s m n bi l e to layamaz!

sen b u rada sevdic i imi g l n ok ayacak , yle dok u nak l h bi r ey yazmam s n k i! (E.E. Talu 1928 s.

seki z i nd e n epeyce d ndan k i yakla k otu z metre va r, bi r baz uka ka rm ; top ampul g ibi sol st doksanda. (A.

sm idi. B i r n i c e i fte ey le dok u nd u rd k i gi g itdi.

(Ferec 855/1451 v. 235b). Mecazi mnada bir eyi st kapal ve sitem yollu hatrlatmak: Ki n ye t a r k iy l e d o k u nd u r ub syleye. (l 1956 [158687] s. 148). B i r defa, Bostanc da, Sadi beyi n dona nmasna
gitt i imi z ge c e, araba paras doku nd u rmu tuk da d rt mecidiye i l e ik i l i ra m, ik i b u u k l i ra m n e l tf etmi ti. te ve rd i i ve re c e i bu kadar. (S.M. Alus 1933p s. 218).

AD. do ku rcun/to ku rcun I muayyen, fakat yer yer eitli (ms. Bosnada 13, O. Blau 1868 s. 303) saylardaki ekin demetlerinden yaplm yn DS 1541 < J. Deny 1921 547ye gre doku z kelimesinden (on demetten bir demet re ayrlrm). Zle me (zetacism) denilen r > z ses deiimi iin b. bo u rdak . Son hecede bulunan c u n eki baz kimseler tarafndan ku ve hayvan isimlerinde grlen c i n ekine balanr, N. Yce 1977 s. 255259 onu Mo olcadan gemi sayar, fakat bu eki alan btn kelimeler gze alnmadan bir karar verilemez (kr. ms. hap rc n birdenbire devinen DS 2280). kbal m z (!) va rm ,
bi boylanacak ki, iine gi rince kaybolacaksn z

(F.

B aykurt 1959y s. 42).

dolab

574

dolan

do lab I/d o lap I kuyu kr, su ekme tertibat ve benzer tertibatlar DS 1544, Meninski 1680 II, 218384 < Fa. dol b a.m. [dol kova ve b su]. Dol b 595). Dn e dn e i l e rem, ya um ak a r, ba um dne r, | B st n k yy y ru d nmi em d l b na. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 174). E ek, sabahtan ak ama,

s a rm d, kimimi z ayak l a r na a r k , te l ti n ge i rm i di. (Mah m d Yes r 1928 s. 4).

i zme

k z i g z i ba l u n de, | D n g n y g r b n e y r e gide? (Ferhengn mei Sa d 134042 s. 49 no.

do lak /du la k II mertek, kalnca srk Meninski 1680 II, 3151 < ?? do lak di rek direk olarak kullanlan kaln mertek Meninski 1680 II, 2211. Fiilden nomen instrumenti yapan ak eki b. apu ldak . Baka kaynaklarda bulunamad. do lak o y her taraf doldurmak < dol ve koy yardmc fiili, b. al ko- . ay geti rd i bana. Radyoyu at. Taku r tuk u r bi r caz m z i i dolakoydu odaya. (E. Tokmako lu 1957 s. 98). AD. do la ma I dolanm ; barts, dlbend, sark DS 1542, R. Dankoff 1991 s. 32 < dola + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan ma eki, b. aktma . O. do lama II/d o la man entari gibi n ak, stne kuak balanan uha elbise TS 12001201, Meninski 1680 II, 2151 < dolama I. Her iki varyant birok Avrupa diline gemitir, b. K. Lokotsch 1927 no. 530. S a r ve destm li k i rl i o lm , ri nd e
ve dolamalar nda skk bu l u nmak lo ve tenbe l o lmas na del l et de r. (l 159596 v. 137a). Ya l la r ekse riya dolama dedik le ri , alt ta raf ba tan a a a evre l eye n bi r pe temal, st n e yel ek giye rl e r. (K. Gngr 1941 s. 50).

yol g idiyo rum za n n y la ayn ye rde dolab g c rdata g c rdata dne rd i de, dn e rd i. (. Altan 1975 s. 166).

atl karnca, bayram yeri dnme dolab: Meninski 1680 II, 3151: (k eleb ir ef. v. 166 r 14 o ??). O. do lab II eski konaklarda haremlik ile selmlk aras blme duvarnda bir nevi kk turnike < Fa. dol b a machine in the walls of monasteries, hospitals, or lazarettos, into which people on the outside put victuals or other necessaries (sometimes also superfluiries, as children) and then, turning it upon its axis, have them to be carried off by those within. F. Steingass 1930 s. 546. do lab III/d o lap II iinde elbise asmak iin kullanlan mobilya Meninski 1680 II, 2183 < Fa. dol b a.m. veya dolab II. Zevc im odadan i e ri g i re rke n aynal
dolaba teh l i ke l i ev rak saklayormu um gibi te l la r, et bend olmala r gste rd im. (H.R. Grpnar 1943m s. 98).

nden kapakla alan kutu: 1979ye s. 5).

Tit i z m te ri l e r, ... banyola r na asmay ku rd u k la r e c za dolab n n n kapa n ap kapatmaktan usanmam la rd h e n z. (S. Soysal

do la ma III trnak evresinde vukubulan iltihap < dolama I. N it ek im, ananas kabu u ndan bi r dike n, t r na m alt na batt, dolama oldum. ((M. Urgan 2000 s. 22). AD. d o la ma viraj DS 1543 < dola + ma genilemesi, b. bu rga , kr. dneme a.m. do la man, b. dolama II. do lan I hile, yalnz yalan dolan tabirinde < dolan fiilinden backformation (b. abar ). dolanc hileci, dalavereci: N ik h l ha remim oldu u n ya r n meydana
ka r. A h! Eh, bi r dolan c isem de namus d man olmad m h e rk es an la r. (Feraizcizde 1979

do lab IV/d o lap III dzen, hile, dalavere < Fa. dol b a.m. veya dolab /dolap I dnme dolab. En i tede n h l ses
sada yok. El alt ndan dolaplar m evi riyo r, kokus u son radan m kacak? (S.M. Alus 1933p s. 137138).

hilekr, dolandrc Meninski 1680 II, 2184. Vay gidi ti l k i su ratl vay! Ne dolap h e r i fmi ! (K. Bilbaar 1941 s. 114).
dolab /do lap

O. do lab V bir idrar yolu hastal TS 1202 < Fa. dol b eker hastal . dolad (okunu phelidir) bilhassa TS 1200 < ?? Tk. olduu sylendii halde Tk.ye benzemiyor. B a ka kaynaklarda bulunamad. do la az, b. dolaz . AD. do la k /du lak I barts, yazma, pee; boyun atks DS 1542, 1595 < dola + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan k eki (b. acuk /ac k I ) . E y h d ba dolak l u , k a l d udak l u ... n ev c iv n n m na bi r s v rd u r. (l 1975 [1599] s. 132). Ak sakal l , boyl u ca olan ndeydi. Ucu p sk l l , k rm z bi r dolak sarm t ba na. (M. B a aran 1992 s. 123). obanlarn arklarn giymeden nce bacaklarna sardklar sarg, tozluk DS 1542: itmezse ge l e h u k u la , | Yak nda s a ra r aya a dola . (Fah r 1974 [1367] s. 470 no. 4346). Ye rl i, mis fi r, seki z, o n avc idik. Kimimi z dolak

[1302/1886] s. 114). (mineraloji terimlerinden) d o lan II bir nevi ta < Fr. dol r it e a.m. < EYun. (do lers) hilekr (tahlili ok g olduu iin ona bu isim verilmi ). Tk.si hem ekil itibariyle hem mnaca iyi bir uydurmadr. do lan I kendi kendine dola mak, gezinmek; bir eyin etrafnda dnmek TS 1202 < ET. tol an a.m. Clauson 1972 s. 497, veya dola fiilinin reflexivum hali, ( )n iin b. ac n II , passivum yapan ( )n eki iin b. ac n I . Sa r yu k a pus na doland la r. (Ferec 855/1451 v. 120b). H y n bi lmedg d a varu a rd na d o lanma! (V. zbudak 1936a). EO. do lan II belenmek, sarlmak sarmalanmak < ET. tol an a.m. veya dola fiilinin passivum hali, b. ac n I . Ol k a y umdan lmi yigidi g rd m, h a r r l e r e dolanm yatu r. (Ferec 855/1451 v. 108b).

dolan

575

doldur

do lan III aldatlmak, dolandrlmak Meninski 1680 II, 2185 < dolan II. Passivum da yapan ( )n eki iin b. ac n I . . do lanbaz hileci, sahtekar < dolan + isimden bir takm azok kt vasflar yapan Fa. b z (aslnda oynayan) unsuru, b. ate baz . Bu Fa. ek Tk. kelimelere de taklyor, b. A. Tietze 1964 s. 162 170. Bak sen dolanbaza! (N. Cumal s. 1969 s. 36). do land r I birini aldatarak parasn elinden almak < dolan III fiilinin causativum hali, b. ackdu r- .
M u ht e rem: te o Hamza olacak kpek ben i be y z alt n doland rd . Z u h r : te o Hamza olacak kpek ben i de ik i y z a lt n doland rd . (l Be 1940 [1871] s. 112).

do la k dz olmayan, virajl Meninski 1680 II, 2184 dola II + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k eki, b. akk . . do la t r , dola I ve IInin causativum hali, b. ac kdu r- . K o l la r n e r m boyn na dola du rd . (Ferec 855/1451 v. 69b). EO. do lav su dolab TS 1202 < dolab I kelimesinin varyant. /b / /v / geli mesi iin b. ab I /v 2. do lay I (ablativustan sonra) sebebiyle, yznden < belki dolaysiyle den backformation. . do lay II/d o la y (isim ve sfat) evre, muhit TS 1203, Meninski 1680 II, 2185 < dolayu /dolay zarfndan yaplan isim, b. a rk u r u . kinci varyant ilkinden backformation. Dolay kyle ri n hayvan la r n yiye n de ayn canava rm . (M. Ba aran 1992 s. 112). do lay III, b. dolayu . do lay s i y le bilvasta, buna bal olarak < dolay /dolay .
He r A lman h a rek e i mf desi n e b t n A lmany yak ndan ve u zak d an, d o rudan d o ruya vey d o laysiyl e h a bbe i f ik r i n i ve k a t re i sa yi n i g et i r i r. (Cen b

AD. do land r II (devleti) ynetmek DS 1544 < Karstan tesbitedilen bu mahall tbir Az. doland r fiilinin aynen kopyasdr. doland r I ve IInin tezatl mnalar iin kr. Alm. anf h re n fiili. do lar Amerikan paras < Fr. dol la r < ng. dol la r < Alm. (dial.) dale r < Alm. Tal e r byk bir gm sikke [aslnda Joac h imstale r , nk 16. adrdan beri Joachimstal madenlerinden (bugnk ek Cumhuriyetinde) gelen gm le baslrd).
Ke ndi n i demok rat oldu u na i na nd rmaya al yors u n ama ssl sz l e r ve dola rla rdan ba ka i nan c n yok sen i n .

(. Aral 1997 s. 340). do lap, b. dolab . EO. do la ili mek, sarlmak TS 1202 < ET. tol a a.m. Clauson 1972 s. 497. Sandum kim yap ub
k m a i nd r. Yap dum kim k a m; y lan g ib i o l z e n c r e l me dola d. (Ferec 855/1451 v. 101b). bir eye

ah beddn 1335 s. 111). mnasebetiyle: Bay ram dolaysiyle ge n e g e lmi le r. (S.M. Alus 1944 s. 179). yznde, sebebiyle: B u y b n l e r i dolaysiyl e ark a da larmd r. (Mah md Yes r 1928 s. 208). EO. do layu /d o la y III epevre, frdolay, etrafnda TS 1203 < dola fiilinin yu fiilzarf (gerundium, b. ark u r u ). B i r g n e h z de eh rbe nd dolayu tefe r r c l e n re k y rid i . (Ferec 855/1451 v. 239b).
Ge ld i l e r, stanbu l u h is r n u z e ri n e ko nd la r, k u r dan ve gemi l e r l e n de i zde n d o lay k u atd la r. (F.

taklmak, kaplmak

Kesi l r h a lk d an o H a k k a

(Erefo l R m 1286 s. 70). tutunmak: Reve nde g r k u a dola d, baya y ri n e g e ldi. (Ferec 855/1451 v. 244b). yakalamak, tutmak: M s l im bi r da il e at ata r, bi r
u la u r, | H a k k k o yandu rk i h a lk a dola u r. gz i n k a r u r. At issi M s l ime dola u r. At umu bah s n v r! d r. (Ferec 855/1451 v. 234b).

Giese 1929 [890/1485] s. 132). AD. do laz/d o la az/tal l oz /to laz isiz gsz (kimse), serseri DS 1656, 3952 < ?? sfat eki az, b. ala az .
D u l dola az, yetim mal n y utma, | Haram mal k u rsa a l ga n olmaz. (D. Dilin 1945 s. 60).

(birine) sarlmak, derag etmek: Fah r ge nd y i ye emedi, degdi, e h z deye dola d, pdi, k o cd. (Ferec 855/1451 v. 205b). B u la r u odas na geld m, g rdm,
dola ub yatu rla r. B i ld m, h a k yk a t bi ri e rd r, bi r i avratdu r. (Ferec 855/1451 v. 48a). sata mak: eyt n te rt b iyl e a a k old um. A a dola dum. Ol ba a hayk rd : Utanmaz ms n ? M k fatum bumudu r? d di. (Ferec 855/1451 v. 184a). ak rc ey h n s a k a l u z u n o ld u i n h e r k i i s a k a l ndan d o la u rd .

AD. do l a su barda, marapa; kepe DS 1546 < Fa. d la deriden kova [dol + a kltme eki, b. ba e ], A. Tietze 1969 no. 45, 1982z no. 63. Kr. dl II. do l dur I b.m. (dolu hale getirmek) < ET. tolt u r a.m. Clauson 1972 s. 495. Causativum eki iin b. ackdu r. Ze nb iyl i d o ld u rd , p r y uk a r u c ekdi. (Ferec 855/1451 v. 227a). Ba ka sentaktik ekiller: S k l e ri n k a rd , yak d ; k a b r n n e c is d o ld u rd . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 69). M e ak k a t toz k im 93).
i l e ri n i B udak la r nda m k i l e, mu ras s a anbe ri l e k u la r k o nd u rd la r,

(M. avuo lu 1970 [16.yy.n ba] s. 31). B i r ve l ede


mu h t c ola n z e h r i k t i l i z iy de v re c eg i n i b i l b e lbette a a d o la u rla r. (l 1982 [1581] II, 148).

bug n dim u ac k ld , | Yar n f et h u z a fe r ekke r i bi le d o ld u ra a z u . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I,

do la II gezinmek < dola I, fakat daha ziyade dola n I fiilinin mnasiyle. Kfi r A rap h e r sefe r es ra r
ek i n c e bi r k ede uy u r ka l rd ama, bu sefe r domu z u na dola aca tutmu tu. (Sabahattin Ali 1936 s. 65). ?? Ba na ye e n dola r Kal e nde r. Y e e n im, sen pa rt ic i l ik, Ecevit i l ik d nda bi r ey bi lme z misi n ? (M. Makal

1975 s. 47).

(Ferec 855/1451 v. 91b). v zesi n i leme d o ld u rd la r. (Ferec 855/1451 v. 187a). N e ki va rd u r c i h nda bi ld reve n, | Si n i H a k d an tam m toldu ravan. (Sult n Veled 1958 [1226/1512] s. 11). Bugnk ekiller:
d o ldu rd la r. Avu c um u alt u n d o ld u r bak yumru um n e k uvvet l i o l u r!

(Cen b ah beddn 1335 s. 31). tamamlamak:

me r daha ik isi n i do ldu rmadan, ka r koca yatakla r n

doldur

576

dolucak

ay rm la rd . (Mahmud Yesari 1930 s. 17). B e n i A l i Ke na na f it led i; doldu rd u, dold u rd u, z e r ime sald rd .

(Mahmud Yesari 1937 s. 38). EO. do ldu r II gerginletirmek (dizgin veya yay hakknda) TS 1294 < doldu r I. Yay n a ld e l i n e, ok ge z l edi, | ekdi, d o ldu rd , d o u z g z l edi. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 2384). i nde n
doldu r uve rmek at, ba n al p kamak ge iyo rdu. Do l u di zg i n! (Ya ar Kemal 1955 I, 91).

do l o m it (mineraloji) bir ta eidinin ad < Fr. dolomite a.m. Alp dalarnn bir blgesinin ad olan Dolomit lerden. Ayn zaman kelimenin sonundaki it hecesi minerallerin terminolojisine uygundur, kr. ant rasit, g ran it . EO. do l p /to l p yn, kme, hepsi TS 124849 < ET. tolp a.m. Clauson 1972 s. 492493. do l u I b.m. (bo un aksi) < ET. tol u a.m. Clauson 1972 s. 491492 (b. al u-satu ). Gemi g z c isi gemi k l eg i nd e n g rdi k i bi r g emi d o l u s i l h l u k a ra la r g e l r l e r. (Ferec 855/1451 v. 146b). eitli sentaktik ekiller kr. dol, doldu r : Te r i n r nda n d o l ud u r c n la r . (Sult n Veled 1958 [1226/1512] s. 26 no. 117). G rdi k fi r l s i s a h r d o l u , | K r n i l e d o l u yaz da l . (Enver 192829 [869/1464] s. 28). l e r i yi n e yemi d o l u. (H.R. Grpnar 1330 s. 60). Bakm ki Bay n yan bi r s r misafi rl e dol u. (Zaparta 1943 s. 9). B i n bi r ge c e masalla r g ibi, kasa dol us u alt n la rdan bahsetti. (B.S. Kunt 1937 s. 26). ata hazr ve ekilerek gerginletirilmi yay; iinde mermi bulunan (ateli silh): atlan mermi: A ra s ra bi r domu z
dol us u patl yo rdu. V z! ediyo r, ve saki n havada garip bi r s l k la ge ip g idiyo rdu. (Kenan Hulsi 1944 s. 65).

do l gun dolmu ; i manca; oka (bir para mebl hakknda) < dol + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan gu n eki, kr. darg n, yo rg u n . B u g is St re et te ge ceya rs

meydana ka n da r y rtmal pa rlak e lbise l i, dolg u n k rm z d udakl , u z u n k i rp ik l i e ci nse l l e r ... (N. Eray

1994 s. 29) birikmi fke ile dolu: Syletme be n i, Rey han, dolg u n um. imde n e l e r va r n e l e r! (H.R. Grpnar 1933ke s. 76). sarho: He rkes bi z e bak yo rdu. F i z epeyce d o l u n id i. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 317). EO. do l gun fkelenmek, hiddetle kprp ta mak TS 1204, 1207 < dol + g u n genilemesi; b. e zg i n- . dolg u nd u r fkelendirmek TS 1204. do l i k o sefal (antropoloji terimlerinden) kafatas yanlardan dar, narka istikametinde uzun olan < Fr. dol ic h o cp hal e a.m. [EYun. (dlih os) uzun ve (kefal ') ba]. B i ris i n i n kafas
ksad r, tek isi n i n u z u n. B i r is i n e b rakisefal d iyorla r, tekisi n e dol ikosefal. (Nzm Hikmet 1936a s. 28).

iinde, kafasnda ok dnce veya kuvvetli duygular olan (kimse): Aman yavrum, ben i
syletmeye al ma! Be n ok dol uy um. B i r a z m a l r da i imi bo altma a ba la rsam son u ge lme z . (smail Galib

1932mb s. 4). dol u d i zg i n son hzla:

do l ma I dolmu, doldurulmu < dol + fiilden sfat ve dolaysiyle isim yapan ma eki, kr. Dolma Bah e,
dolma kalem /dolma kalemi. Be n dolmakalemi gibi bi r te menk e n, ok do al de i l mi, k z a rkada la rm vard. B u n la r n h i b i ri iy i ai l e k z , temi z a i l e k z de i ldi.

G n evi n e gi rme s ra la r nda batdan t f ek sesle r i, na l ak rt la r duyu ld u. Y z l e rc e at n dol u di z g i n ge l i iyl e y z l e rc e del i men z eybe i n na ras du rg u n ky havasnda rk nt l b i r amata koparm t. (Feridun Osman

1936 s. 42). do l u II (vurgusu ilk hecede) bol, lzumundan ok < dol u I. kodradan aske r istedik. G nde rmedi l e r. kod rada dol uydu, bi z e g nde rmedi l e r n ede nse. (Mahmud Yesari 1938 s. 42). EO. do l u III iki dolu kadeh veya bardak TS 120506 < dol u I. ret e me l o l u r. O l es n da bi r a r dol u gt r r gt r ime z ... (Ferec 855/1451 v. 111a).
Sevdg i n d uda n pe d o l u z r e o k im, | yle dad al u r o kim dad an u c na dege r. (Naz m 1928 s. 5). Y iye l im ama ben im h i iste im yok. k i dol u i e l im mi? yidi r. (M.. Esendal 1934 s. 306; bu misaldeki dol u

(A. Nesin 1988 s. 67). Kr. birok yemek isimleri: ha lama, otu rtma, sarma . kyma ya da pilvla doldurulan biber, patlcan vs. Meninski 1680 II, 2189: Ay e K a d n, d o lma pi i rme, bu r n u a sokarm! | Ay e K a d n, as de pi i r, e n t r yaparm! (H.R. Grpnar 1336k s. 54). (Argo) d o l ma II yalan; hile, dalavere F. Develliolu 1959 s. 81, H. Aktun 1990 s. 86 < dolma I. 218). dolma yut aldatlmak:
S k s k ya paza rl k ede r. n k i o, mal f i t i a l iyesi n i bi l i r. D o lma yutmaz. (H.R. Grpnar 1339 s. 30).

Ca h i l l i kte n ge lme, rfan B ey. (Parma i l e g z kapa n a a eke rek ) B i z e de mi dolma? (O.C. Kaygl 1939 s.

kelimesi kasden kullanlan bir arkaizmdir).

EO. do l ma bir eit dolma TS 1204 < dolma I ve a , kr. bu lama, stla . EO. do l m iki ile dolu kadeh TS 1205 dol + m fiilsfat (participium) eki. do l mu m terisi dolunca kalkan kayk veya taksi < dol + mu fiilsfat (participium) eki. B i r a n n e
at l r g ib i o ld u, son dakikada eski bi r do lmu u n f re n i n e basm gibi ke ndi n i t utt u. (N. Eray 1994 s. 91).

do l u IV buz paralar halinde ya mur < ET. to l a.m. Clauson 1972 s. 491. Ege r i n c o layd ya an dol u | Olayd bonc u k lay n a r d o l u. (Ferhengn mei Sa d 134042 s. 34 no. 412). EO. do l u ay bedir TS 120607 < dol u ve ay . Kr. dol u n ay .
K a mus z o l ub y rl e r, i e rl e r, | D o l u ay bigi men z i l l e r ge e r l e r. (Fah r 1974 [1367] s. 275 no. 429).

do l uca, b. don u ca . AD. do l ucak dolu tanesi DS 1547, TS 1207 (baka mnalandrma ile) < dol u IV + cak kltme eki, b. art u cak .

dolucana

577

dombay

do l ucana olduka dolu, bo vakit brakmadan < dol u I + cana kltme ek grubu [ca + ana / na ], b. aca rca na . Okuma i i g n s rd dol u ca na. (F. B aykurt 1971t s. 117). do l u k ok dolmak, ta maya yakn olmak DS 154748, TS 1207, R. Dankoff 1991 s. 32 < dol + fiilden medial fiil yapan u k genilemesi (b. M. Erdal 1991 II, 645651), fiilden fiil yapan ( )k iin b. ack . Sat lm Day y lan n koyn u nda besl iyo rdu.
Ya ras i i nd e n kan yo rd u. O kadar dol ukmu , o kadar dol ukmu tu k i, patlamak i i n bi r f iske bekl iyo rd u. (H.

a la -

oc uk la r

s n f la rdan

f rl ya rak baheye

dol u tu la r.

(C. S. Grler 1939 s. 37).

AD. do m/t o m aty demek iin ince tahtalar yapmaya yarayan kk tomruk DS 1548, 3953 < Yun. , (d mi, do m) kaba yap Ch. Tzitzilis 1987g no. 105; K. Karapotosolu 1999 no. 6. AD. do ma evlerin dam ve duvarlarna konulan aa direk DS 1548 < Yun. (d ma) dz toprak tavan Ch. Tzitzilis 1987g no. 105. do ma l /d mel /t o ma l kn kararak melmek DS 1549, 1581, 3954 Meninski 1680 II, 2190, 3154 < *dom /dm yuvarlak knt gibi ekspresif bir kkten tekil edilen fiil, (-al- iin b. alal ), kr. doma , tmsek . Tk.deki velar ile palatal nller arasndaki fark ve istisna durumlar iin b. ayt- .
Ma ngal ba na domalma yok a rt k, i nsan g ibi ot u rmas n re n! (Peride Celal 1990 s. 432). Kalk, byle dmel ip yatma del i! Kalk toparla n, gebe rt i r im sen i!

Olcay 1949 s. 46). yala dolmak, ya armak (gz hakknda): Gz l e ri dol ukt u. Kalk p d ar kt . (F. B aykurt 1971t s. 289). Kr. dol iksa . do l u k sa yala dolmak, ya armak (gz hakknda) < dol uk + sa similatif geni lemesi, kr. du r uksa, kan ksa . Mah c upt u. G z l e ri do l uksam t. (F. Erdin 1958 s. 21). Adam n gz l e r i nde, ya mu rdan son ra saak u la r nda dol uksayan damlala r g ibi ya lar donmu tu. (F. Erdin 1948a s. 36).

ou AD.ne ait birka ( )ksa- genilemeli fiil bulunuyor. ()ksa- genilemesi manaca zayflatlm (diminutivum) geisiz orta-dnken (mediale-reflexivum) fiiller tretir, ms. du ru ksa- /du ru ks- fiilinin varyant olan du raksa ksaca tereddd etmek, du r umsa - fiilinden anlald gibi ( )msa- genilemesi ( )ksa- ya paralel ve manaca ok yakndr (b. acmsa - ). A-E cildinde dol uksa -, du raksa rnekleri bulunuyor (sonraki ciltlerde kan ksa -, yan ksa gemektedir). T. Banguolu 1974 s. 280e karn, bu ()ksa- fiilerini ET. -()gsa- istek fiillerine balamak zordur (kr. ayg rsa - ). Genilemenin ( )k- ksm ortak trevleri olan -()k- fiillerini andryorsa da (dol u k-, du r uk-, b. ack - ), isim yapan ( )k eki de olabilir (b. akk ). Similativ sa- [-s- /-s n -] ksm iin b. ayru ks - , byks n- /b y ks n- .

(F. Baykurt 1971t s. 145). domalt /dmelt (causativum, b. act- ) DS 154950, 1581, Meninski 1680 II, 3154 . AD. do ma lan yer elmas, Arap mantar, keme DS 1549, TS 12081209 < domal fiilinin an fiilsfat (participium). Fiilin ettirgen fiilsfat (participium activum) halinden karak isim (appellativum) durumuna gelmi kelimeler iin b. b rt l e n I . AD. do ma l tmsek, kambur, yumru; patlak gz DS 1549, TS 1209 < domal fiilinden tipik olmayan bir m tak. O. do mana sark R. Dankoff 1991 s. 32 < dolama I kelimesinin varyant. do ma , b. domu . AD. d o mat/to mat domates DS 1550, 3954 < Yun. (domta) < t. tomata < sp. tomata < Nahuatl dilinde tomatl a.m. A. Tietze 1955 no. 196. G id ip
ba dan z m geti rey im. Kalmam t r emme domat bibe r n e b u l u rsam koparp geti rey im. (T. Apaydn 1991 s.

AD. do l un /du l un gzden kaybolmak; batmak (gne, ay vs. hakknda) DS 1548, 15991600, TS 126053, A. Topalo lu 1978 II, 580 < a. t u l u n a.m. A. Pavet de Courteille 1972 s. 245. Kr. du l n . Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II .
K a ddu h a m de oldu m r h r na d l | Z r k i t z re k d o lan u r d deden h i l l. (Zt 1970 [16.yy.n ilk yars]

II, 331). 2416).

D u l u nd g n e i, k a ra rd g n i, | n e ayret

hl k d a var, n e g n i.

(Fah r 1974 [1367] s. 374 no.

18). Ba h esi n e tomat bbe r ekt i rm i . (K. Bilbaar 1944 s. 85). do mates /d o metes b.m. (maruf meyva) < Yun. (domtes), domata kelimesinin oulu. Ka rabibe rl i , domates suyuyla ka r k votka i iyo rd uk. (N. Cumal 1956 s. 16). He rkes p re l i rostoda ike n, o na dometesl i o rba geld i. (H. Taner 1971h s. 250). AD. d o mbad iz i man (kimse) DS 1550 < domates . Kelime ii /m /den sonra bir plosiin tremesi iin b. atlamba . Endamna ge l i n c e dalyan m dalyan, et i
budu da ye ri nde, amma yle dombadiz, ek i ta lk de i l, R ume l i l e r i n babako nam n ve rd ik l e r i v c ut. (S.M.

d o lun bedir haline gelmek TS 1208 < dol u n /d u l u n fiilinin baka trl mnalandrlmas m? Ba ka kaynaklarda bulunamad. do l un ay /d o lunay bedir < ET. to l u n ay a.m. Clauson 1972 s. 501. Dol u naya bakardm, kpekle r havla rd u zak u zak. (. Aral 1997 s. 308). Kr. dol u ay . EO. do lundur /du l undur gizlemek, gstermemek < dol u n /d u l u n fiilinin causativum hali, b. ackd u r- .
H a k k sev! H a k seve n l e rde n d u l u nd u rmaz c em li n i | Vel sevmeye ne h e rg i z d a du rmaz vas l bal n .

(Erefo l

Alus 1944 s. 103). AD. do mba y manda DS 155152, TS 1210, R. Dankoff 1991 s. 32 < Grc. domba yaban kz E. Cherkesi 1950 s. 77, Osset. dombay a.m. V.I. Abaev 1958 I, 365; Abaeve gre umumi Kafkas dilleri

R m 1286 s. 48). do l u bir yerde toplanarak oray doldurmak < dol fiilinin ortaklk (cooperativum) hali, -( ) - iin b.

dometes

578

domuzluk, b.

kelimelerinden. Meninski 1680 I, 1563de onun yerine d nb t diye bir kelime var. Dombayla art
k zde de dat va rdu emme bak , | Kekl k d u r u rk a na dime, al ib, h o ra za l e z z . ( lib Pa a t.y. s. 18). Haa, pek tan myo rum be n o dombaya be n z e r adam, yen i g rd m.

(M. Seyda 1966 s. 311). do metes, b. domates . do mbaz/to mbaz rmaklarda ileyen alt dz kayk; stnde kpr kurulan, kayk biiminde duba DS 3956, TS 3819, Meninski 1680 I, 1480 (t mb z barca da far ponte) < Rum. dubs a.m. Kr. duba . . AD. do m i k /d o mu k bahe ve bostanlar beklemek iin aa ve amurdan yaplan kulbe; avclarn kn yaptklar bekleme yeri DS 1553 < Rus. domik evcik [dom ev + ik kltme eki] A. Tietze 1957 no. 31. R. Dankoff 1995 no. 715te kaynak olarak Erm. a.m. domig gsterilmektedir. do min o I kukuleteli karnaval maskesi < t. domi no a.m. aslnda papaz kyafeti [Lt. domin us efendi, bey]. 64). do min o II/d o m ina/d o mine mlum oyun < Fr. domi nos a.m. [domino domino ta nn oulu] G. Meyer 1893 s. 59; domi no I ile mnasebeti belli deil, bir izaha gre talarn arkas siyah olduundan oyunun ad olmu. D be le ba lyo rum. Ya ma
yok ! El i d ek i n e ? | Seyek. Am n d u r u yley ise: pen c yek, domi ne! (M.A. Ersoy t.y. I, 166). Haf z a an n kasabadan get i rd i i alt n g ibi pa rlak domi nala r h o gel iyo rd u kyl ye. (A. Alp 1959 s. 80

AD. do mur /t o mu r kabarmak; kaynayarak kmak (su kaynaktan); damla damla kmak (kan yaradan) DS 1554 < ET. tomu r kanamak (burun hakknda) Clauson 1972 s. 509. Fiilin, domu r domu r ile olan mnasebeti izaha muhtatr. Dndi.
D o r u l , ge ldi. R ey de ol zam n | B u r n d o mu rd , ol u r k a n re v n. (Enver 192829 [869/1464] s. 7; TS

3820de baka mnalandrma ile). Sol gz n n p na r nda i r i c e bi r damla domu rm u . (V.O. Bener 1957 s. 35). Kapda on ik i ya lar nda yen i ye n i g e l i e n
g sle r i taz ec ik tomu rmu bi r k z , e l i nde b i r t epsi i l e bel i rd i. (Tark Dursun K. 1967 s. 35).

do mu rcu k /t o mu rcu k b.m. (sap, iek veya yaprak balang safhas) DS 1553 < domu r /tomu r + kltme eki -c uk , b. ac c k . Akasyala r n tomu rc u a
du rd u u g n l e rd e, an n emi n k um ru la r soka m zda g r nme z old u la r. (A. A ao lu 1982a s. 82).

do mu r lan ya dklmek < domu r + isimden fiil yapan -lan- geni lemesi, b. abaplan- . Hk rd . O a 1961 s. 197). damla damla birikmek:
A rt k alk l yan m a ra rs n, l e ba kan g ibi g z l e ri nd e domu rla na n ya lar gste rmek i i n i k i yan na bak na n m ... (F. Erdin 1969 s. 170).

Sa dansola , be ki i maskel i, k uk u l etal , siyah kadif e domi no la r i i nd e meydana kt la r. (N. Bucak 1994 s.

gz nde domu rla na n i l k damla, bak kesi i g ibi yanak k r ndan s z l p pos by a gi r ive rd i. (F. Erdin

81). O. do mna (Eflkta) kralie R. Dankoff 1991 s. 32 < Rum. doamna < Lt. domi na ev sahibesi. Ve d v n
h n esi nde n i e ri i o lan la r h c re l e r i ve h a rem odala r ve domna ya n beg k a rs h c re l e r i ve h a m mla r ... (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VII, 483).

AD. d o mu /d o ma I so uktan yen insan, ve hayvan, bzlmek, bzlerek oturmak; melmek DS 155455 < *dom yuvarlak knt gibi ekspresif bir kkten tekil edilmi fiil, kr. domal . F h i r don la r geydi, domu d n e h l z e r i nde, pu t ye a rk a v rd i, otu rd . (Ferec 855/1451 v. 217a). Hacel i bi r k ede doma yo rdu. (F. Baykurt 1959y s. 156; bundaki fiilin mnas somurtmak da olabilir). domu tu r oturtmak: Ahal i yemek yi rke n , anas n al p ge l iyo r, azan n ba na, domu du r uyo r. (A. Caferolu 1943 s. 180). AD. do mu /d o ma II somurtmak DS 1554 < domu /doma I. Kara ka ra doma p du rma anan ka r g ib i i nat la ma! (F. Baykurt 1955 s. 11). Doma t.
Yakla abil i rse n yakla ! El l eme, doma s n aman! Sen de doma k z Havana! (F. Baykurt 1971t s. 93).

do m u k, b. domu uk . do mu k, b. domik . AD. do mur /t o mu r kabark; kabarck, damla DS 1553 < domu r domu r tbirinden backformation (b. abar ).
G l i za r ka rde le r i i i n a lad. B i r tomu r ya ah smail i n y z n e d t. (U. Gnay 1975 s. 346).

AD. do mu u k /d o m u k somurtuk DS 1555 < domu II + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan uk eki, b. ak I . Zek i,
mark, domu uk bi r s u ratla Hay r, dedi, Sylesi n hamfe nd i syl iyece i n i. (Kemal Bekir 1961 s. 85).

AD. do mu r d o mu r /t o mu r to mu r kabark kabark; damla damla (akan ter ya da gz yalar hakknda) DS 1553 < *dom yuvarlak kabarklk gibi ekspresif bir kkten (kr. domal, doma ) tekil edilmi (ses taklidi tbirlerin tipinden ya da praedicate intensifier tipinden) bir tbir. Tomu r tomu r te r l iyo r. (A. A ao lu 1992 s. 82). At n t y le r i domu r domu r o lmu tu. Isla nm t. (Ya ar Kemal 1955i II, 288). B u a a la r kesi l e l i be lk i yi rm i g n o lmam .
Akmala r, ac g z ya la r g ibi domu r domu r parl yo r balta ye rl e ri nde. (F. Baykurt 1960 s. 121).

do muz, b. do u z . AD. d o muzcuk ocuklarn sokakta oynadklar bir oyun DS 1555 < domuz + kltme eki. Kltme eki c k iin b. ac c k . Eve yakla rk e n cami n i n n nd e
domu zc u k oynayan ya tla r n g r n c e dayanamad. B y k bi r kalabal k hal i nde e l l e r i ndek i de n ek le r i sallaya sallaya yuva rlak bi r ta n a rd ndan de l i g ib i ko uyo rla rd . (Seyfettin Turhan 1951 s. 21; DSde

anlatlan baka trl bir oyundur). do muz lan, b. do u z la n . do muz lu k, b. do u z l u k .

domuzuna

579

donanma

do muzuna inadna < domuz + 3. ahs possessivum eki + dativus; bu tr dativus halli zarflar iin b. abes ye re . Domuz, yni yaban domuzu, ok inat bir hayvan saylr. A l i O nba n n a al n bi r t r l

gec r r l e r, do d u ndan so ra.

(Ferec 855/1451 v.

103a). don II, b. du n II. don a ac (gemici tbirlerinden) bir nevi kpete trabzan L. Gray 1943 s. 135 < Yun. (endnion) KahaneTietze 1958 no. 766. Belki AD. don de l i i samanla dardan saman atlan delik DS 1559 ve don kaz kanda okun kmldamamasn salayan kazk DS 1561 ayn kke balanabilir. AD. donak gelin elbisesi, kadn elbisesi DS 1558 < ET. tona giymek [ton elbise + isimden fiil yapan a genilemesi] Clauson 1972 s. 517, M. Erdal 1991 II, 424 + fiilden nomen concretum yapan ( )k eki, b. acuk /ac k I . donakal aknlktan bir mddet azn amamak < don filinin a fiilzarf (gerundium) + kal , b. artakal- ve a l ko- . T f ek is i, te rsane l is i, ka r la r,
alg c la r, estepetaya u ram gibi ye r l e ri nd e put kesi l ive rm i le r, donakalm la rd. (S.M. Alus 1944 s.

tan myan Eskimahal l e ha lk m Al i O nba demekte n domu z u na Y e n imahal l e l i l e r i n b u zaaf n ok iy i bi l i rl e r; o ndan sz aa rke n domu z u na z evk d uya rla r. (K.

B ilbaar 1953 s. 7). Her eyi domu z u na an la r la r ama, i te, he r n ede nse, pek kon u maktan h o lanmaz la r. (V.N. Tr 1977 s. 47). eyice, adamakll: On ik i se ned i r,
yan i E re nky n e g itt ik g ide l i, o muan n i t i nk baz , o kfi r id ra r zo r u n u eke rim; h em de yle byle de i l, domu z u na. (S.M. Alus 1933p s. 205).

EO. d on I elbise, st ba, klk kyafet DS 155758, TS 121113, A. Tietze 1982z no. 64 < ET. to n a.m. Clauson 1972 s. 512513. Em r e l m mi n n geydg i d o n la rdan bi r bo a d o n geyesi get rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 122a). Hi ndisdan l i nd e eyl e nd im aldm, | Tevdi l dona g i rd im, bez i rg e n o ldum. (A. Cafero lu 1944 s. 131). don deg r stn dei mek: S a b h o l cak
g r e h z de bdest ald, nam z k ld , don n deg rd i, d z nd i k u and, fa f r sa r y na va rd. (Ferec

855/1451 v. 137a). don n y rt (yas tutarken) elbisesini, yni gmleini, yrtmak: Melik 89b).

135). EO. donalt elbise giydirmek TS 1213 < donat , bz kk nl ile biten fiillerin causativum halinde (b. ac t) /t / yerine /lt / harfleriyle, b. by lt . EO. donan giyinip kuanmak, sslenmek TS 1214 < ET. to nan a.m. [to na fiilinin passivum veya reflexivum hali. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II , passivum iin b. ac n I . sim/sfattan fiil yapan a- /-e- genilemesi iin b. ada- I ] Clauson 1972 s. 523. G rd m bi r g emi gkcek
let le r i l e be z emi le r, i c i nd e h a lk va r, dona nm la r, re n g re n g d o n la r geymi le r. (Ferec 855/1451 v.

avratla r g ibi sa u sa d, y z i n y rtd, ba na doprak k o yd, don n y rtd, k o l n eyn edi. (Ferec 855/1451 v.

don II i ama r; gecelik; klot DS 155758, Meninski 1680 II, 3155 < don I. O rta ha l l i i nsan la rla don, sutyen,
siga ra, t , ba rdak paza rl yapmak sk c ve yo ru c u bi r i ti . (S. Soysal 1979ye s. 90) don fan i l /do n gmlek

zerinde sadece don ve fanil veya gmlek bulunarak: Damda kedi le ri n g r l t s n h rs z san p bekiye ddk ala r ve don fan i l yataktan f r la rd . (B. Arpad 1974 s. 128). Pantalon u n u ka rd, Ba gve rt eye do ru don gmlek y rd . (S.F. Abasyank 1944me s. 165). don paa zerinde uzun paal dondan baka ey olmadan: Sa l a yara rl ym
y r mek. Son zaman la rda he rkesi n sokakla rda don paa ko mas da bu ndan zate n ... (Peride Celal 1985 s. 25).

44b). halat, yelken vs. ile techiz edilmek (gemi hakknda): . AD. d onang yeni giyilen elbise, ss DS 1558 < dona n + fiilden nomen cocncretum yapan g eki (b. ag ).
Hangi a ala r n ha reml e r i n i n s s ve donang s o ldu n , ah h em e rim Ki riak u la, acep sa ms n ?

don III at tynn rengi TS 1213, R. Dankoff 1991 s. 33 < don I. B u at n don u mu e fe nd im? B i ra z boz u ka. B u n e ald r n e do ru. K u la demek daha do ru o lacak ! (R. Ilgaz 1959 II, 107). don IV havann soumasiyle sularn buz tutmas < ET. to a.m. Clauson 1972 s. 513. Yo l don t utmu . Yolda
cam parala r g ib i p r ld yan kaskat s u bi ri k i n t i l e ri nd e k z lt la r. (Nzm Hikmet 1936s s. 51).

(E. Misailidis

1986 [1872] s. 277). O. donanma I enlik vesilesiyle resm binalarn, evlerin, dkknlarnn bayraklarla sslenmesi ve gece kandillerle klandrlmas (M.Z. Pakaln 1946 I, 474) < donan + fiilden nomen actionis mnasnda isim yapan ma eki, b. budama .
B u n na ra da pad ah dona nma bayram yapd ha rb azand ndan n. (A. Cafero lu 1945 s. 7). Bostan c da , Sadi beyi n do nanmas na gitti imi z ge ce ...

AD. don V somurtkan, iine kapank, so uk adam DS 1558 < don IV. don do n (zarf) souk bir tarzla: [16.yy.n ilk yars] III, 98).

Ad la r sylese d o d o , yeti , gi r g l me, ey d st, | it olsa, ci h n d o sa, g l i g l z r o l u r k l h a n. (Z t 1987

(S.M. Alus 1933p s. 218). gemilerin halat ve yelkenlerle tehiz edilmesi: Y lda bi r k e r r e
dona nma ola bes detd r, | Vak t i d r n k i bah r rd i, dona nd g l e n. (A. Tietze 195055 s. 453).

don I donuk hale gemek, katla mak < ET. to a.m. Clauson 1972 s. 515. B i r k i i eyd r: rb y deldm,
yan uma asdum b u ndan yalan g rmedm. d r. He rz e syle r! N o ld k im ge reg ise g r r k i suy de le rl e r, a ac

donanma II donanm, tehiz edilmi (gemi) TS 1214 < dona n + fiilden sfat yapan ma eki, b. a lama . (isim olarak) bir devletin deniz kuvvetleri:
i n c i s n u n d o na nma sefe ri nde e h d ve k a r i de ry da

donat

580

donya

d r r i fe r d g ibi n bed d olan k a pudan l pa an u fe rz e nd i M e h emmed b k M s r k a pudan n m na olm du r. (l 1975 [1599] s. 142). B u a rada kay a gee n m rettebat n ans va rsa Osmanl dona nmasna ait bi r gemiye u la p ku rt u l uyo rd u. (H. Akdo an 1998 s. 67).

AD. donuca/do l uca tetanos hastal DS 1547 < don + baz hastalk isimlerinde grlen ca eki, kr. bo maca ; fakat ortadaki / u / ve bilumu m kelimenin teekkl izah edilmemi tir. donuk, b. du n u k /do n uk . donuk s u mat, fersiz (gzler hakknda) < don u k + su similatif eki, isimden similatif sfat yapan s eki iin b. ay ruks /ay rks . Kafeste siyah bi r k u var, d arya bakyor. G z l e r i ik i don uks u l eke. (S.V. rnek 1957 s. 102). a rmad be n i g ri n c e. yle don uks u don u ksu G e l, dedi i e ri ! (E. Tokmako lu 1957 s. 87). do uz/d o muz mruf vah i veya ehl hayvan TS 121718, Meninski 1680 II, 3149 < ET. to u z a.m. Clauson 1972 s. 427; fakat K. H. Mengese gre in. tu - c z e domuz yavrusundan, b. K. H. Menges 1984 s. 70. ET. / / umumiyetle BSTT. / n /ye dnt halde do u z kelimesinde 16. yzyldan itibaren /m /ye dnm (ms. Georgievits 1544 48, b. W. Heffening 1942 s. 104). Buna baka bir rnek: g l ek gmlek. ki e ng e l k i bi r bek g z o la
k a pus nda | B i r i bi r i n i sevmez l e r d o u z la n i t e k im ay. (Naz m 1928 s. 61). Avc la r domu z s ryo r. C esaret i n i z va rsa u yol k e na r nda bi r bek l iye l im! (Kenan Hulsi 1944 s. 65). do u z bal /domu z bal

EO. donat I giydirmek, yeni giysiler hediye etmek TS 121415 < ET. to nat a.m. Clauson 1972 s. 517 [tona fiilinin causativum hali, (b. act- )]. Andan eh z de
buyu rd , ik i dest don get rd i l e r, o l ik i yig idi donatd la r. (Ferec 855/1451 v. 199a). Habar ett ik, yle A nga rada donattkla r g ibi bi geyi n ip ge l ive rs i n odan n n n e, dedik. (F. Erdin 1973 s. 85). techiz etmek (gemi

hakknda): Andan mel ik buyu rd , Z eyn l as n m n bi r gemi donatdla r (metin donutdlar), n i met d o ldu rd la r. (Ferec 855/1451 v. 61b). donat II azarlamak, svmek TS 1215 < donat I, rtmeceli tbirlerden. Devr i h s n d e, Z t , g l d ri c ek, | Ba na be n donatm la r . (Z t 1967 [16. yy.n ilk yars] I, 260). B u sabah e n i teyi adamak l l ha lam , a z na ge l e n i sylemi , bi r l donatm . (S.M. Alus 1933p s. 202). (Halk az) d oncak zerinde sadece don varken < don II + cak zarf eki, b. ai l e ce /a i l e c ek : aki r B ey yataktan
k p doncak arkamdan ko tu, amma tutamad.

(Sabahattin Ali 1937k s. 80). dondur donuk hale getirmek, katlatrmak; (suyu) buz haline getirmek) < don fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . . AD. d ondur II bir ey hakknda kesin olarak bir karara varmak DS 1560 < dond u r I: yni bir takm tereddtlerden sonra kat bir fikre varmak.

D u ra n eyi ce dond u rd u k i bu raya bi r kanc k iste r. ste r ki, ek ip evi rs i n adamak l l . (F. Baykurt 1961o s. 19). N e bd rda tkla r n d uymadm. Eme kalbimde dond u rd um ki, ba dvas n ko n u uyo rla r. (F. Baykurt 1967a s.

276). dondur ma b.m. (dondurulmu erbet) < dondu r I + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan ma eki, b. baz lama . yle
b rid o mek n, h s o rma, | K r i b re o l u r d o d u rma. (Ender n F zl Beg 1286 s. 63). B i z va rmadan p t ah do du rmadan bi r havu z yapd rm olacah .

yunus bal TS 1218, Meninski 1680 II, 3150 (Yun. (gurun psaro) < (gurni) domuzdan calque, D.J. Georgacas 1978 s. 135. Calque iin b. ab I /v 3). EO. do u z du a mahpuslara vurulan ayak kstei: Andan buyu rd , a a do u z d u a n u rd la r, de h l iy z e b rak d la r. (Ferec 855/1451 v. 212a). domu z g ib i (bi l ) ok iyi (bilmek) (sitem veya kskanlkla denir): Domu z gibi F ra ns z ca akar. (S.M. Alus 1934 s. 185). Domu z gibi h e r eyi bi l iyo rd u. (R.N. Gntekin 1930 s. 51). do uzlan/d o muzlan/to muzlan hama m bcei; bok bcei DS 1562, TS 121819 < do u z /domu z + bz hayvan isimlerinde geen la n eki, b. a rslan 1. Tomu z la na mi nde l i sd nde y r gste rmi . (.A. Aksoy 1945 I, 384). do uzluk /d o muzlu k deirmende suyun kt ve arkn dnd yer DS 155657, ZTS 56 < Tarif edilen eyin domuzla alkas anlalmyor. Deg i rme n yapc la r u d o u z l k d a naz r i o lmaya. (M. avuo lu 1977 [16.yy.n ba] II, 151 no. 207).
Y usuf u Av a r de i rme n i n e yol lam t. domu z l u u nda n bi r testi su al p ge lmi ti. De i rme n i n

(A.

Caferolu 1948 s 25). AD. don gaba kaln kafal, avanak DS 1560 < Az. donga kambur ve ba . K. Emiro lu 1989 s. 83e gre kelime Fa. dang akna balanabilir. donk i (gemicilik tbirlerinden) gemide eitli ilerde kullanlan kk buhar makinesi L. Gray 1943 s. 136 < ng. donkey (engine) a.m. Asl mnas merkep. donk i ot l u k her zaman bir kahramanla kalk ma a hazr olma glnl < Fr. Don Q u i c hotte < sp. Don Q u i c hote , Miguel de Cervantes Saavedra (1547 1616)nn me hur romanndaki ahsn adndan. AD. do ra tabaka haline gelmi kir DS 1561 < ET. to ra a.m. Clauson 1972 s. 524.

(F. Baykurt

1967k s. 160). don ya /d onya eritilmi iya < normal suhunette donuk bulunduu iin do n IV veya do n ile sk alkas olduu belli, fakat kelime teekkl bakmndan izah kolay deil. Mecazi mnada so uk ve sevimsiz kimse: Di l ek Hace r,
don ya gib i kard r. So uk mu so uk! Be n i A l i K e na na f it l edi. (Mahmud Yesari 1937 s. 3738). Nesi n i

dopdoru

581

dosdolayince

sevmi bi z im Akif ? Donya g ibi k z!

(R. Ilgaz 1981 s.

AD.

280). dopd o r u tamamen doru < do ru + reduplication + /p / tezat nsz. kr. dopdol u . A n l yo rs u n , de i l mi C e l l ?
Hayl de i l, uydu rma de i l, do ru. B i r t e l efo n di re i kadar dopdo ru. (Re at Enis 1932 s. 220). (zarf

do r mado la k /dar mado la k ok dolak, iinden klmaz DS 1372, 1564 < dola k + reduplication + / r / tezat nsz ve ayrca ma genilemesi, kr. darmada n k, ka rmaka r k. .

olarak) dorudan doruya:

I rgad n n st n e, h iddetl e n ip de y r ye cek o lsa, o n l iyeb i l i rd i. Y l l k la r n pa ras n mete l i i n e kada r dopdo ru o de r, alacakla r o toplar, su brek l e r i n i, gaz i l e r h e lvas n o pi i ri rd i. (F.C. Gktulga 1948 s. 38). Kr. dosdo ru .

O. do r oda plak (baldrlar hakknda) R. Dankoff 1991 s. 33 < SrpHrv. do roda tenasl organna kadar. do ru I gvdesi kzl ve yelesi, kuyruu ve ayak ular kara olan (at) < ET. to ru a.m. Clauson 1972 s. 538 (b. al u-satu ). B u at n don u mu e fe nd im? B i ra z boz uk a. B u n e ald r, n e doru! (R. Ilgaz 1959 II, 107). AD. do ru II/d o ru k en yksek yer, tepe, zirve DS 1564 65, TS 122021, Meninski 1680 II, 2163 < ?? (b. al usatu ). Liman u z e ri nd e bi r d a vard u r, o l d a u do rus ak k a r g ibi g r i n r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 807808). Ka r la r na dik i l e n da
s ras al yo r g z l e r i n i . Ak bi r do ruk o n la r h eyeca n la nd ryo r: A l la h be, diyo rla r, Sa rk za bak! (M. Ba aran 1964 s. 71). Mecazi mnada: S h ib i mecl is ise s o m s o m s o rda, s a dr n i n o la di l do rda.

dopd o l u tamamen dolu, azna kadar dolu < dol u + reduplication + /p / tezat nsz, kr. dapdar, dupdu r u . H e l l o la ki i n oy n | Ki d o pdol ud u r y rdan k o y n . (Ferhengn mei Sa d 134042 s. 39 no. 472). ucuna kadar ekilmi (kiri stndeki ok):
mr se n ok g ib i yay i i nde dopdol u, | Dolm ok a n e du rmak ha? S e n an atdu dut! (M.F. Kprlzde

1934 s. 16). dop in g (spor tbirlerinden) yartan nce vcuda uyarc il verme ii < ng. dopi ng a.m. [dope koyu sv < Flem. doop sos]. dop rak /top rak b.m. (srlebilen yer) < ET. top rak a.m. Clauson 1972 s. 443. B i r g emg i l e e di, g rdi: dop ra imi , deg l k i da m . (Ferec 855/1451 v. 7b). toz: K a s d u o l o ls u n k i b u ak d o p rak d an E h re n bu r u n na res i n. (Ferec 855/1451 v. 39a). Mecazi mnada: Se n k e rem eyl ed , bi z i dop rak d an ok yaa! (topran bolluundan kinaye; hayatta olan birini lm birine benzetirken ihtiyat tbiri): Top ra n ca! O l u o ldu u n nas l da bel l i! diye boyn uma sar ld . (S. Anadol 1948 s. 20). dop rak s toprak gibi < top rak + isimden similatif sfat yapan s eki, b. ay ruks /ay rks . Hava topraks kokuyo r. (Ya ar Kemal 1955t s. 76). dopu k /topu k ayan arkasndaki yuvarlak knt TS 1219 < ET tobk a.m. Clauson 1972 s. 437438.

(l

1587 v. 125a).

Hassas bi r mevsim, diyo r N e cmi,

(A. Yurdakul 1993 s. 367). do ruk l u tepeleme olarak Meninski 1680 II, 2163: Amm bu dayu k i l esi si lme
h z n ve d uygu la r do rukta. nc itme e ge lmiyo r. l ld i ve u n u n k i l esi do ru k l u l ld i. B u tak d rc e c em do ruk v k i o la n u n b u daydan z iy de v k i olm ol u r. L ki n u n u k i l esi do ruk l u l lmek mte ri f o ldu sebebden do ruk l u l ld i. (.L. Barkan 1942 I, 331).

k a ldu rd u , bi z i az z eyl ed , ve z ret mesnedi n i ba a v rd . (Ferec 855/1451 v. 49a). topra n ca ya a! ok

do ru m/t o ru m deve yavrusu DS 1566 3970, TS 383031 < ET. to rum a.m. Clauson 1972 s. 540. D ve n i n de
s rt n svaz layp d n dvd. G z z m! dedi, Has g z m, dorum um! (F. Baykurt 1959y s. 128). Daha son ra la r babala rm za yard m etme e z e n i r, kaybolan deve torum la r n a ramak i i n e n sk ye rl e re dalard k.

(Sabahattin Ali 1935 s. 127). AD. do s dost DS 1566 < dost , /t / yitimi iin b. abdest 1 II /aptes . B u a h c y nan dos ol ya. (Z. Korkmaz 1994 s. 31). dosa (gemicilik tbirlerinden) iskele tahtas Redhouse 1968 s. 310 < Ba ka kaynaklarda bulunamad. Kelime pheli. Rus. dosk tahta m?.

Z ek iye n i n aya ndan topuk o rab n a ld, n d rt ek leye d rtek l eye naylo n o rapla r n i i n e soktu. (L. Tekin

1984 s. 77). topuk tep (askerlik tbirlerinden) topuklar birbirine vurmak: Re cep avu i e r i gi rd i, topuk tepip du rd u. K umandan o n u g r n c e ... (M.. Esendal 1958m II, 77). do rahi l l i , b. dorf i l . AD. do rak /to rak kelek DS 1563, 3967, TS 121920, G. Doerfer 1967 III, no. 1195e gre Tk. dillerinde yaygn, fakat kk belki yabanc. Kr. Rus. tvarog a.m. Ya s z stte n ke peyn i ri veya to rak yapl r. (M. Krk 1950 s. 18). do rak otu dere otu, Anethum graveolens DS 1563, I. Hauenschild 1989 no. 93. AD. do rf i l /d orahi l l i tarla kuu DS 1563, 1564 < Yun. (troh los) bir e it ku Ch. Tzitzilis 1987g no. 541. Metatez iin b. alb z . Kr. dodil i .

do s d o r u en do ru ekilde; hep doru, saa sola sapmadan Meninski 1680 II, 2169 < do ru + reduplication + /s / tezat nsz, kr. dasdarac k, desde i rmi . u ba a md r etmeyesi z, h em n
de r n u u zdaki n i dosdo ru, tastam m ba a oldu u g ib i syleyi i z! (Ah m ed Vef k Pa a 1339/1341 s. 5). dolay

do s d o lay /d o s d o lay epeevre < reduplication + /s / tezat nsz.

Devris i g n , ka ra rla t r la n saatte kitapl kta bu l u t u la r. D e rs l i k l e r i n u za nda, koca bi r odayd. Duva rla r dosdolay kitap dolabyd. (M. Ba aran 1992 s. 267).

do s d o lay ince epeevre Meninski 1680 II, 2165, 2169 < dosdolay + ce zarf eki, nllerin uyu mazlndan baka, aradaki / n /nin fonksiyonsuzluu gze arpar.

dost

582

doyun

do st b.m. (d mann aksi) < Fa. d st, d st a.m. A ramu zda


v k i olan v k ala r, k a z iye l e r d men l e r u c ndan idi. n d stumu z , d men m z i bi ld k, si zde n z r h h l i k de r z. (Ferec 855/1451 v. 14a).

(T. Uyar 1983 s. 79). doyuncaya kadar (yalnz bu fiilde n ca fiilzarf (gerundium) EO.daki fonksiyonunu bugne kadar muhafaza etmitir): K rk y l evi nd e
B rak da doyasya uy uyaym. doyu n ca otu rd um, koca k z g ib i al tm, bi r g n doyu n ca yemek yemedim. (Sabahattin Ali 1943 s. 108). doymak bilme

O. do stdar seven, dost < Fa. d std r, d std r a.m. [d st ve d r tutan, b. abdar ]. D ke l i a n u d std r o ld la r. (Ferec 855/1451 v. 42b). O. do sti dostluk < Fa. d st , d st a.m. [d st + isimden nomen abstractum yapan eki, b. baz ]. m d
dutaram ki l fet i d st i n deg l k i n iy z u h c et i n i ret buyu ras n, H o r s n t u h a f nda n, Hi nd st n t a raf ndan h t r t ra n e n es n e muv fk ise bu nda get rem y v rib iyem. (Ferec 855/1451 v. 106a).

hep daha ok istemek, hibir zaman yeter dememek: Kyl k a d n h a s s, kyl e rk ek


t a ma k rd r; bi r i mtem diyen mas ri f vidas n k s m ak , teki l ye nk a t i v rid t mus l u u n u amak iste r! k is i de doymak bi lmez. (Cen b ah beddn 1335 s. 6). doya doya doyuncaya kadar, tadn kara kara: Otu racak bi r ye r b u l up bi r ke na ra i l i tim. u n u , u zaktan olsu n , doya doya sey rede r, k im oldu u n u da h e r ha lde re n i r im, dedim. (S.M. Alus 1944 s. 157).

do s ya b.m. (ayn mevzua ait evrakn muhafaza edildi i kartondan kap) < Fr. dossie r a.m. Vurgunun ilk heceye gemesi ve kelimenin son nlsnn /e /den /a /ya dei mesiyle talyancalatrlm denilebilen Fr.dan alnma kelimelerden, b. 2 afori zma . Mavi dosyay ve r! dedi mi, antadan dedi i dosyay bu l up B uy u r! diye h emen u zatacaks n. (A. Nesin 1960g s. 85). AD. do a /d o an duaklamak, ksteklemek DS 1567, TS 1276 < ET. tu a, tu an a.m. Clauson 1972 s. 561, 565 (ikinci fiil birincinin passivumu olmak zere, ki bu DSde de byle olmal). Kr. du ak . do ver hafif afyonlu, sanc dindirici bir hap < ng. Dove r s powde r a.m. [onu icad eden ve 16601742 ya ayan Thomas Dover adl bir ngiliz hekimin isminden, appelativum haline gelmi ahs isimleri iin b. Abbs yolc u ]. kt hap arama a b r ko u la ra. Hap olsu n da dove re kadar yol u vard. (R. Ilgaz 1962s s. 67). EO. do y /t o y enlik, ziyafet TS 3832 < ET. toy a.m. Clauson 1972 s. 566567. Pes c n n ev r z g n i o ld, doy eyledi, h i l atle r l e d rd i. (Ferec 855/1451 v. 124b). rh g n r h g c e toy tdi. Y di, i di, mu r d na g di. (A. Cafero lu 1951 s. 32). do y b.m. (al kalma mak) < ET. tod a.m. Clauson 1972 s. 451. Bu kelimenin kkndeki ilgin durum iin b. buy- . Ald, vard , u nda bo az lad, od yandu rd , keb b eyledi, y di, doyd. (Ferec 855/1451 v. 228b). Mecazi mnada ihtiyac ve iste i kalmamak: H a z yi n u def yi n k a pus n acd, u l uya ki c iye o lk a dar n i met ba lad ki doyd la r. (Ferec 855/1451 v. 48b49a). bezmek, usanmak: dem

AD.

do ydu r doyurmak < doy fiilinin du r genilemesi ile causativum hali. BSTT.de bunun yerinde a.m. doyu r kullanlr. O saatdan l e l eyn e n Caferolu 1942 s. 20).

ve z i r, al h d la r, getdi l e r, bi r h a z na n n a z n a d la r. Aj la r doydu rd u la r, lpah la r g ydi rd i l e r. (A.

do y gun doymu halde bulunan < doy + fiilden sfat yapan g u n eki, b. akk n . Kocal k h issim i baa geldi.
O, z e rime d tk e n e f ret l e sa rs l yo r um. Karma olan bu doygu n l u k n e f ret i n i bi l i cab i ime si ndi re re k be l l i etmemek vaz iyeti ndey im. (H.R. Grpnar 1943m s. 11).

EO. do y la /t o y la ziyafet vermek, yedirip iirmek, arlamak DS 1568, TS 383730, R. Dankoff 1991 s. 33 < doy /toy + isimden fiil yapan la genilemesi, b. acabla . Hem ndem mecl is d zdi l e r,
ar b get rd i l e r, M s r l is i n i doylad la r, h i l atledi l e r.

(Ferec 855/1451 v. 142b). do yu m I doymaklk, tatmin < doy + fiilden nomen actionis yapan um eki, b. adm I . A ka gele n T r k Gngr 1992 s. 91). 1944 s. 136). EO. do yu m II (sfat olarak) doymu < doyum I; m ekiyle yaplan sfatlar iin b. bit i rim . N e ekdg i n n e
bi ls n, Na z m , ac u | O kim d o yum ol ub l ta ola t o k . (Naz m 1928 s. 31). H andg r eyitdik im Var, ak n c la r um d o yum eyle! d di. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 112). Efl k l i n i t l n ey ledi. yet d o yum geld i l e r. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 47). dolu: D n ik i a rr d o yum h um mah rem olm d bi z e, | C ml e var v rd i l e r, bu g n yi n e bo old la r. (Z t 1967 [16. yy.n ilk yars] I, 352). doyum tokum doyuncaya dek: Y z e l l i g ram alsana! Ne o lacak B ld rc n av n n st n e uya r

e rk ek le r i, i i ri lmi balon la r siga rayla patlatarak havaya tabanca skm gibi doyuma u la yo rla r. (N. yoktu. E l e n c esi n e, keyf i n e doyum olmazd.

(S.M. Alus

b ve f ol u r ... t z doyar, t z usan u r, y ri n e yavu z san u san u r. (Ferec 855/1451 v. 151b). Ablativus ile: Ge r im a sa d men i e n k yar, | K a k an sa h a lk sende n doyar. (Ferhengn mei Sa d 134042 s. 17 no.

196). Dativus hali ile:

Be n ca n m gen c l i ime doyaca m, be g n mrm z va r, ya ma ba ma g re e le n c emi a ra rm. (Ah m ed Vef k Pa a 1927 s. 38). Si z i k a r k o ca bi ri bi ri i z e ok d an doydu u z .

yn i? Zate n se n bu n u doyum tokum yemiyo rsu n k i, tadml k, o zaman y z e l l i g ram yete r. (M. zg 1993 s.

Grpnar 1926b s. 263). stihzal, konu mada: B i r e rk ek si z i b rakm . B e l l i k i al km . Olmasa b rak r myd yah u ? Enayi l i i n e doymasn! (M. Seyda 1958n s. 55). doyasya doyuncaya kadar. Eski gelecek zaman partisibi (y)esi- iin b. ld rasya .

(H.R. alayl

196). doyuml uk geim; ganimet DS 1568, TS 1222 23, Meninski 1680 II, 2197 (b. ahfadiye l ik ): l B e g bu d o yuml k la rla d o r Ed re n eye g e ldi. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 111). AD. do yun karnn doyurmak, doymak DS 1568, TS 1224 < doy fiilinin reflexivum ekli, fakat

doyur

583

dnen

dnken mnay sadece kuvvetlendirir. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II .


u n cac k suy la ceddimi z, atamz by m , dl d yeti ti rm i . Bah emi z, ba m z mahsu l ve rm i , B i z l e r de, bi zde n son ra ge l e c ek l e r de, Ye zdan bariye bi n k r, doyu n up g idiyo rd uk, gidecekt ik . (. Tarus 1961 s. 80). ... yah ut bi z im le be rabe r g e lmi se ba kala r n n a iyl e doyu nmaktan, ... (Y.K. Karaosmano lu 1957 s. 137).

sarmsak dgec i n i a n u gti n e sok a rduk , k y mete degi n acs i i nde n k m azd. (M. avuo lu 1970 [16.yy.

ba] s. 40). B u r n u i r i b i r sa rmsak dvec i n i and ra n a gz l adam i lk sz e kar an la rdan o ldu. (H. Aytekin 1945 s. 107). AD. d er /d ver /d ver direkten byk aa kiri, mertek DS 1570, 1592, 1642, TS 130102 < Yun. (dokri) a.m. A. Tietze 1955 no. 68. ki nl arasndaki / /nin teki yarm nsz olan /v /ye dei mesi hem ince hem kaln nll kelimelerde ok olur, b. avu l . k da ra yoh s a
buyu ru ram, k a f dge rl e r, i c i nd ek i n i dke rl e r, y bez e n r se n i l e dik i lmi dge rl e r. (Ferec 855/1451

do yu r (birinin veya karnnn) aln gidermek < doy fiilinin causativum hali, b. art u r - . Be n
c riyeye nes ne ba layam, g l i h ola, bi z i doyu ra. (Ferec 855/1451 v. 25a). D o yu r ub o l i k i lde n l e ke ri, | D ndi, zmi re g ide r yi n e g ri .

(Enver 1928

29 [869/1464] s. 41). do y y s, b. deyyus . doz bir ilcn n grlen mikdar; herhangi bir eyin tavsiye edilen ls < Fr. dose < Lt. dosis a.m. [EYun. (dsis) verme, veri]. D a rda ya mu r doz u n u g ide re k a rt r yo rd u. (A. mit 1993 s. 7). 94). dozaj (bir ilacn) dozunu ayarlama: bir eyin lsn tayin etme < Fr. dosage a.m. [doser ilcn dozunu ayarlamak fiilinden, ok kullanlan age genilemesiyle yaplan nomen actionis, b. ambalaj ]. . dozer buldozer < ng. doze r a.m., bu l ldo z e r kelimesinin ksaltlm , b. af ro . Hemen, bug nd e n te z i yok,
topra n z e ri nd e n bi r t rmk ge i ri r i z . So n ra bi r doz e r l e d z e l t i ri z ta rlay. (. Tarus 1961 s. 104).

v. 211b). En evve l dik i l e n kavakla r adamak l l b ym ,


Deh demi kafas na koca dve ri . lm zavall .

h e r yaplacak evi n, tabi ky evi n i n damn t utacak dve r l e r kadar kal n o lmu tu. (S. Kocagz 1941 s. 106).

(C.

Tuncer 1960 s. 69). d i l /d l b.m. (dayak yemek) TS 1225 < d /dv fiilinin passivum hali. S l l e r y r, sgi l r, dgi l r. (Ferec 855/1451 v. 69a). Go rd i k i ba l uyam ve dg lmekde n evg ram. (Ferec 855/1451 v. 100a). d in /d gn /d vn ar znt duyarak kendi gsn dvmek < d /dv fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ). Reve nde t l i i
riydesi n e k a k y ub du rd , g r i k i da i le dg n g itdi. (Ferec 855/1451 v. 246a). Kad n ca z be n im iyi l i imi istemi de, kadri n i bi l ememi im. Ona dv n yo rum!

Ramazan Efe nd i duymad m, duydu da ald rmad m, kon u mas n ayn dozda s rd rd . (M. Gler 1990 s.

(M.Z.

Pakaln 1946t s. 244). AD. d me/d v me I dvlm budaydan yaplan yemek DS 157071, 159293 < d /dv I + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan me eki, b. baz lama . d me/d v me II vcut derisi zerine ine ile izilerek ve boyayarak yaplan nak veya yaz < d /dv I + me , b. aktma . Ka lar rastk l , gz l e r i s rme l i,

d gn-, b. d i n -. d /d v I (geili fiil/verbum transitivum olarak) bir seri vurulara tbi tutmak TS 1225 < ET. dg a.m. Clauson 1972 s. 477. ki nl arasndaki / /nin teki yarm nsz olan /v /ye dei mesi hem ince hem kaln nll kelimelerde ok olur, b. avu l . Du rd la r, e l l e r i n e mat rak la r ald la r, be n i o l k a dar dgdi l e r k im biyh old um. (Ferec 855/1451 v. 96b). Avratdan, lanc u k la rdan c d d di. ki d a e l i n e ald , ggsi n i dge dge bi r t a rafa gitdi. (Ferec 855/1451 v. 246a). d /d v II (geisiz fiil/verbum intransitivum olarak) dvlmek (davul hakknda) < dg /dv I; algnn kendi sesini karmas iin kr. a l II. / / /v / de i imi iin b. avu l . Z u r na, bo az lanm bi r
koca i n ek g ibi pe rvas z t yo r, davu l de l i de l i dvyo rdu.

bi ri n i n b i l e i n i n sa i yan nda, bi ri n i n e n esi nd e i ek bi iml i dvmele r i o lan bu ik i kad n me e rse i rk i n de i l l e rmi . (A. Kutlu 1995 s. 123). C i ga ras n n duman n havaya savu r u r, m te ri bekl e rd i. Omz u na yak n bi r ye rde u fak bi r dvmesi va rd. (N. Eray 1992 s.

166). AD. d me/d v me dvlm budaydan yaplan yemek DS 157071, 1593 < d me /dvme ve a , b. bazlama . Uzand, att a z na d mete n bi r lokma. D me iy i olmu . Ell e ri n va r o la! (. Kaftanco lu 1972 s. 85). EO. d nen inenmek, bastrlmak TS 1225 < ET. tgne d lamak [tg n d + isimden fiil yapan e geni lemesi] Clauson 1972 s. 485; kelime bu fiilin passivum halidir, fakat mnaca geli me var. Ona tekabl eden Trkm. dvn e n lugatlere gre bir eyin zerinde ok durmak, bir kitab ok dikkatle okumak mnasndadr. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II , passivum iin b. ac n I .

(F. Baykurt 1959 s. 190). d e, b. d e . AD. d ecek /d vecek tahta havann eli DS 1569, 1592, Meninski 1680 II, 2179 < dk /dv I + fiilden nomen instrumenti yapan e c ek eki, b. aacak . AD. d e/d ve havan eli DS 156970, TS 122425 < dg /dv I + fiilden nomen instrumenti yapan e eki, b. aktara /akdara . Ol Ke f dkk n i n e u rasa,

dl, b.

584

dklm dek

d l , b. d i l . EO. d n I d, cilde kzgn demirle vurulan damga TS 122627, 122728 < ET. tg n a.m. Clauson 1972 s. 484. Ba a k od u rd d u dg n. (Fah r 1974 [1367] s. 120 no. 3353). An u l m i n e gey d old la r,
| Z r d men lmegi o l u r dg n, | O l u r y reg e u r la n dg n. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 876877). O, k y met ri b s n e e u rmazsa dg n, | H a re dek de rd i l e f e ry d u f i n eyl e, dg n!

a z dk a a ede r de rd i n i.

(M. Makal 1971 s. 90). dk

d en : zerinde durarak anlatmak: Syle nd im art k, kom um. u rama geld i; dktim, d endim. Olsu n, can ma de si n! So n u nda ablas na yazd. (A. A ao lu

1980d s. 132). dk d n (bir eyi) her tarafn gz nne getirerek mlhaza etmek: Dk d n ga ra r ve r. i n e g e l i rs e bana habar ve r. (F. Baykurt 1961o s. 223). dk l eyice mlhaza etmek.
k dkdil e r, l di l e r mke r re r, | U ru duta u na old muk a r re r ( eyh o l Must af 1979 [1540] s. 302 no.

(Zt 1987 [16.yy.n

ilk yars] III, 20). d n II deriye i ne batrarak yaplan nak veya resim < d n I. d nd dalga TS 1227 < byle kelime mmkn olmakla beraber, okunuu ve verilen mna yanltr. Do rusu dk nd i , bugn dk nt sahile ve deniz sathna yakn bir sr kaya kmeleri (L. Gray 1943 s. 137). Bu kelimeye baknz. d /d v tokat, yumruk, tekme gibi saldrlarla yaplan kavga < d /dv fiilinden ekiyle yaplan nomen actionis ve haplologie yoluyla bu genilemenin d m , b. ap , ayrca b. ald r et. d ek i a.m. O evde h i d eki olmaz, he rk es
bi rb i ri n e son de re c e iy i muamele ede r kanaat ndaydm.

4587). dk sa harcamak, ar ur etmek: Se n an v ris e k o rs n , dke r saa r u y r i e r. (Erefo l R m 1286 s. 57). d kd r /d ktr gzel ve kolaylkla yazmak, sylemek vs. < ekil itibariyle dk fiilinin causativum hali, fakat bundaki ettirgenlik eki olan d r genilemesi fonksiyonsuzdur, b. ackdu r- . B e n k k bi r yaza rm. A k st n e, i nsan la r
st n e u fac k te f ec ik dkt r r m. (M. Seyda h ikayel e r yaza rm, ii rl e r

1974 s. 24). Se n de i l i bi r z u r n a taksimi dkt r, a rkada m! (H. Taner 1971s s. 160). (geisiz fiil/verbum intransitivum olarak) gbek atmak; cins istekler uyandran hareketlerde bulunmak: Dkd r r d u rma k zak
tah t as n u sti nd e | M te r k zd r c h e r gti k zm h z n. (l 1956 [158687] s. 160). Ge e n se ne, i ft l ikte. N e oyn uyo r o ka ra k z, bi l iyo r musu n , nas l dkt r yo r ya rabbi? (F. Erdin 1948i s. 23).

(H. Aytekin 1945 s. 72). d /d v tokat, yumruk, tekme ile kavga etmek < d /dv fiilinin ortaklk hali. . d gen/d v ken dv meyi seven; iyi dven < d /dv + fiilden, do utan veya al lm bir vasf bildiren sfatlar yapan ge n /k e n eki (b. al nga n ). De l ikan l h eme n bi r m naka aya haz r, dv ken ho ro z g ibi g e r i l e re k boyn u n u u zatt. (Y.K. Karaosmano lu 1938 s. 332). D gen l i i ve
gz n n ka ral i l e n alm bi r ka del ika n l n n otu rd uk la r k eden bu r u n la r fosu rdad. (H. Aytekin

d k i l /d k l /t k l akmak, d mek; aa kaymak TS 1229 < dk /tk fiilinin medialisreflexivum hali, b. a l- . l ed bu n ebb , b z rda
k o l ndan asu , d u rs u n, i nd rme , an l b p re p re ol ub dki l i n c e! (Ferec 855/1451 v. 108b). M iyve l e rd e n y di l e r, oynad la r, S a b h o l cak k a mus (metinde k a mus n ) de i z e dk ld i l e r. (Ferec

855/1451 v. 147a). B i r g n de, c uma g n , g e n e g e ldi. iinden darya brakmak, aktmak, dkmek: tutkusunu) aa vurmak:
dk l p

1945 s. 19). d k /t k aktmak, brakmak, samak < TS 1229 < ET. tk a.m. Clauson 1972 s. 477. k i bi d iyn r dah ekdi l e r, re n g re z eteg i n e dkdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 16b). B uy u rd , k um dkdi l e r, nat d edi l e r, nat z e r i nde ba n ald la r. (Ferec 855/1451 v. 48b). rvi h d e n su tkd istikana. (A. Caferolu 1942 s. 27). stndekileri atmak: B u od u suyi l e
d o p rak l ib s n k a rub dkb | An u vah d et de ry s n[a] gi r b boylayasm gel r. (E refo l R m 1286 s. 45).

Ba n r h a nda p t ah bah d , g rd k , ba n na n a l la r i l ey n e tk ld . (A. Cafero lu 1942 s. 20). kendi imde bi r fe ra h l k h issettim. Dk lmeye, an latmaya i h t iyacm yoktu. (. Kvan 1995 s. 109). (gizli N i i n yl e g i z l i sakl g ld n sord um. De rha l dk ld : Ak l ma n e ge ld i bi l iyo r musu n, dedi ve h e r eyi an latt. (a.e. s. 14). a l ok para harcamak, byk masraflar olmak: B i z im i i n o kadar dk l p a lmya! (Recaizade Ekrem 1941 s. 43). dk l p sa l soyunmak: rdi bah r, g l g ibi g l e nde g l , a l; | Ay t md m, n it e ki c r a dk l s a l! (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 347). byk masraflara girmek: C evdet efe nd i keseyi ama a k a ra r ve rm i , fakat dk l p sa lma pek gze ald rmam t. (S.M. Alus 1934 s. 145). dk l p ta hayatn tadn karmak: Hep ge n o ld uk, dk l p ta ardk. Day n n N u h k uy usu ndaki d n nde b t n ha lk g z l e ri n i bende n ay ramadyd. (a.e. s. 22).

(gemiden) karmak:

Yi n e

G e rme n ek

k a t na

(Enver 192829 [869/1464] s. 45). kalba aktarak biim vermek:


y tdil e r. | A nda r be n es ri dkdi l e r. Sanaydu k i e h z de n v c d bal n h u rz s k l b na dkdil e r. (Ferec 855/1451 v. 36b). ortaya

sermek, anlatmak, yazmak: 121b).


a a et

Tatl di l l e r dkel e r

mihm na, ek i y z gste re l e r n d na. zaman i i ri n i dke r.

(l 1587 v.

B u ya amas na e nge l o lan ey k t m, i te o

(Y. Ahskal 1944k s. 6162). dk (geri tutulan eyi) brakvermek, ortaya

atmak:

Kolt u u n u n a lt ndan yakalanan b it i parmakla r a ras nda ufala rk e n, sank i e l iy l e bit de i l y re i ndek i de rd i skp ka rm gibi, gz bite bakark e n

d k l m d ek (zarf) pervaszca uzanarak < yatak d ek zarf terkibine benzetilerek yaratlan bu allitrationlu tbirin ilk kelimesi dk l kendini bir yere brakmak + fiilden nomen actionis

dktr, b.

585

dlek

yapan m eki, kr. l m , ortadaki nlnn d mesiyle, kr. bk l m , husule gelmi tir.
B e n t l e re dkl m d ek se ri l e c ek l e rd i a rt k, yemekle r a lacakt l eye do ru , ba da ku r up ec ek l e rd i ba na. (L. Erbil 1977 s. 154).

AD. d l I yavru (ekonomik mnada); ocuk (fiziyolojik mnada); soy, halef (ky sosyolojisi mnasnda) DS 1575, TS 122930 < ET. tl a.m. Clauson 1972 s. 490. K o yu n tam m dl n i dkdkde n s o ra mays i i nd e
s a y l u r ve h em k o yu n la k u z b i l e s a y lmak em r ol u nm u du r . (N. Beldiceanu 1967 [1501] v. 25b). Ve ba z avu la r t diy r A rabdan yara rca yondla ra bi n b ted r c i l e R ma get rmek ve se r i men z i l e g e ldg i gibi bi r demi n e v r b dl n iyet iyl e i ft l ig i n e g nde rmek mi r re n v k i olm du r. (l 1982 [1581] II, 153). mr ok l u ve d i r l i g b i z m dl m z a rt uk olma ndadu r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 20).

d ktr , b. dkd r . d k k dklm < dk + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan k eki, b. ak I . Ev i i nd e
y z k i i o la yatu rla r: k imi ba kesk, kimi k a rn de k (metinde e k ), kimi k a n (metinde k a rn ) dkk, kimi b l i bk k yatu rla r. (Ferec 855/1451 v. 11b). Ba asistan n sala r dkk old u u ndan o n u doe nt f i l n sanyo rd u. (H. Taner 1954 s. 26).

K r k l avrat dl ! (EbBekir H zm 1326y s. 191). Dl l e ri n e h i rde sef i l l i k ektik l e ri , evi de yk l eyip eh i re gt rmeyi d nd n At iye ye t latt. (L.

d k l , b. dki l . d k l hep beraber bir yere dklmek < dk l fiilinin mareket hali. Yalnz reflexivum mnasnda olan i l genilemeli mmkn olan i l i ek ba lants iin b. ay r l . Gal ip, Halim i ...
Tepeba na, T iyat ro n u n o radaki, kan l a a la r na g n e k z l g ve rc i n l e r i n sap r sap r dk l t C um h u r iyet Ba h esi n e gt r yo rd u. (A. lhan 1973 s. 331).

Tekin 1984 s. 62). dl dk yavrulamak; ocuklar dourmak: Daha iyi o l u r u z belk i. D l dke r be nde n. Dks n. Feda olsu n. (A. A ao lu 1981f s. 287). dl d evlt, ocuklar DS 1576, TS 123031, R. Dankoff 1991 s. 33 (allitrationlu terkip, ikinci kelime mhmel): n al lah d nya evi n e g i rip, dl d sahib i ol u r la r da, hayr l ha l e f yeti ti r i r l e r. (E.E. Talu 1937 s. 101). dl d e i rahim: Ayn dl d e i nde n ksak,
bi lmem bu kadar o l u r mu ? B i lmem adama karde i bu kadar arka du r u r mu? (A. A ao lu 1981f s. 260).

d k m dkl DS 1574 < dk + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . kyllerin, kyn btesine dedikleri bir nevi vergi a.y.: B i r
mu htar o lsam, sen i h ep anga ryaya ko ardm. Kye dkm dk ld m, hai n l i k l e h ep sana faz la yazardm. (Kemal

AD. d l II marapa < Fa. d l bucket, milkpail, pitcher F. Steingass 1950 s. 546. Kr. dol a . AD. d lcek kuyudan su ekmeye yarayan kova DS 1576 < dl II + c ek kltme eki, b. a rt u cak , veya Fa. kltme eki olan a yerine Tk. cek kltme eki gemi dola kelimesinden. EO. d le yavrulamak TS 1233 < ET. tle a.m. [tl dl + isimden fiil yapan a- /-e genilemesi, b. ada- I ] M. Erdal 1991 II, 425. AD. d le izbe, mahzen, yer altnda olan mahal TS 1231 ET. t le karlksz (?) Clauson 1972 s. 493 494 ile semantik bir mnasebet grnmyor. Trkm. dle ahr N.A. Baskakov 1968 s. 282 kelimesi ise sondaki / /yi izahsz brakyor. AD. d lek I uslu, arbal DS 1577, TS 123132, R. Dankoff 1991 s. 33 < ET. tlek a.m. Clauson 1972 s. 498, M. Erdal 1991 I, 248249. Kr. dl ek II. Fiilden sfat treten ( )k iin b. ak I . Ad o rospuya kt
ge l i n i n , as l ad u n u t u ld u. Evdeki teki g e l i n l e r, k z la r, g rmce l e r, kayna na: K z o rospu, suy u get i r! , K z kaltak, davar sa !, K z kan c k it, gt n dl ek salla! ... Ye n i ge l i n al t bt n b u n la ra. (N. stn 1970 s. 20) dlek d u r uslu durmak, dek durmak: A rkada la r dlek du rmaz, bi r kadeh, bi r i e de rke n , i i ayya l a dkdk. (. Tarus 1950k s. 92).

Tahir 1957k s. 274). dkm sam darmada nk DS 1574: Yemek sof rada dkm sam kalm t. (H. Aytekin 1945 s. 43). d k mhane fabrikalarda dkm yaplan yer < dkm ve ha n e , b. abdesthan e /aptesha ne . efik C e l i l: B i r
dkmhan e aaca m diyo rdu. n e redeydi, dkmc l k n e redeydi? G ec e sek rete r l i i

(A. Hnalp 1959 s.

4950). d kn kendi stne dkmek < dk fiilinin reflexivum hali ( ( )n iin b. ac n II ). Te r dk nd . Sa na btn stndekileri atp soyunmak:

evi rd i ba n . B u ke z yan la r ndan bi r t rd g e ldi. (Tark Dursun K. 1959 s. 105). soyu n up dk n B u n la r soyu n u r la r dk n r l e r, ustan n bi r is i be n im i vebazm, na z e n i n im i n ko lt u u na g i re r, do ru hamamdan i e r i tp tp , ku r na n n ba na otu r u r la r. (H. Ritter 1953

III, 520.). d knd /d knt I (gemicilik tabirlerinden) sahile ve deniz sathna yakn bir sr kaya kmeleri DS 1574, L. Gray 1943 s. 137 < dk n salmak, serpilmek [dk fiilinin reflexivum hali]. Kr. *dg n . Liman u g n bat s t a raf nda bi r t a da
va rdu r. M e z k r dk nd de n e h re va r n ca de i z de ri l i g i sek i z k u lacdan o n b i r k u la cdandu r. (Pr Re s

1935 [932/1525] s. 569). d knd /d knt II dklm salm eyler < dk n + fiilden ktle halinde nomen concretum yapan t u (EO.da d ) eki, (b. ak nt ). Gz l e ri n i
dk nt [ l ] s a la r a ras ndan di l b bi r l et fet peyd etmi bu boyal e h reye dikdi. (H.R. Grpnar 1339 s.

AD. d lek II/d lek dz arazi, dzlk; tepe etei DS 1577, 1637 < dlek I gibi bir *dle fiil kknden, kr. dle n bir yere do ru ynelmek, dle dzelmek, yoluna girmek DS 1578. Fiilden nomen loci yapan ek iin b. akak . Pes e nd e k ld
ve eyitdi k im yigit l ig i g r get rmege yaramaz kim, k o cal k b r d l ek ve p yid r o lad! (A. Zaj czkowski

183).

1934 [1405] I, 94). Ko yig it le r c i r it oyna r dlekde.

dlek

586

dndr

(YTEA 1974 I, 416; Dadalo lunun ko masndan). Dl e e i n g e n e l e r ko nmu tu. (L. Tekin 1984 s. 19). d lek III, b. d lek I . AD. d leke byk marapa DS 1578 < dl II + ?? Kr. Krt. dolke kova K. Kurdoev 1960 s. 225. AD. d len yat mak, avunmak DS 1578, TS 123436, (A. Zaj czkowski 1934 I, 121122, Meninski 1680 II, 218990 < ET. *tl e n a.m. M. Erdal 1991 I, 248 249. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II .
Dl e nme z g l , a nsu z dutsu n r m, | Unt n g itdi gz de n di l r m. (Fah r 1974 [1367] s. 429 no.

Mezd 1982 [840/1437]s. 187). dei mek: Adeta re n g i dnd , tavr de i ti, fe na a alad. (S.M. Alus 1944 s. 68). cereyan etmek (gizli eyler hakknda): G i re n kmayo r, i e r ide n e es r r d n yo rd u ? (H.R. Grpnar 1926b s. 85). (Ablativusla) vazgemek, terketmek: K a la n u cda bu cak d a b t l d nde n (Dativus haliyle) eklini deitirmek baka hale gemek: Acl k d an susu z l k d an h a y le vu h i l l e dn b ... (Ferec 855/1451 v. 177b). Ev h a stah neye dnm d. (accusativus ile) Vec h imi k b laya dndm. (H.R. Grpnar 1339 s. 561). A rkam dndm, kendimi bi ldi rmedim. (S.M. Alus 1944 s. 168). dn debel e n urap durmak: He r g n afak ske rk e n uyanmak, 184). dn p dola gezerek birok yerlerden gemek; uzun istitratlar yapmak: Uydu rup

dnmemi h a lk bu ld u n c idd u ce hd db m n u isl m yol n a n la ra gste rdi. (Ferec 855/1451 v. 179b).

3537). Di r , di l dle nme z d i l sit nsu z, | Vi l yet gibi h k m r nsu z. (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 35). EO. d lendr yattrmak, avutmak TS 1234 < dle n fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . El igd rmek (Fah r 1974 [1367] s. 277 no. 451). AD. d lenge/d lenge aylak DS 1578, TS 112425 (devl e ng e ) Meninski 1680 II, 2189 < a. d lg e n a.m. A. Pavet de Courteille 1972 s. 32. M. Rsnen 1969 s. 142, fakat b. de l g e . AD. d l lek davarlarn yavruladklar yer DS 1579, TS 1236 < dl l e fiilden mekn ismi yapan ek eki, b. avlak II . d l l d l oluk ocuk sahibi TS 1237 < dl d (b. dl ).
A dostlar, bu n ca y ldan son ra, boyu n ca evltla r

ak amlar o rtal k ka ra ra na kadar dnmek debel e nmek, ... Haa y ld r p bit i r iyo rd u. (F. Baykurt 1961 s.

ge rek l i l e an , | Dle nd rmek ge re k bu g l i, c n .

uydu rup syledi i, bi re bi n katt besbel l i. D n p dola t, ke nd i n e n i i n M e c id iyel i de ndi i n e ge ld i. (S.M.

Alus 1944 s. 185). dne d ne tekrar tekrar TS 1239 (kr. dn dn , Az. dn dn a.m.): Mest ol cak
e h l i be zme dne dn e l ut f d b | G h aya n pd r r g h l eb i la l n k a deh . (Hel k 1982 s. 61). He r k z b u hak ikati byle ben im gibi k u lakla ri l e i it ip de gz le ri l e g rse e rk e i n kalbi n i a n la r, b u f e lkette n dn e dn e ib ret al r. (H.R. Grpnar 1939 s. 266267). dn ge r i et

(Musahipzade Celal 1936pp s. 85). vcuta tam yeti mi (kz): Get i r ip


yeti ti r ip dl l d l o l da ...

avl u n u n o rtas na u zatt la rd . Dl l d l , g r lmemi bi r k zd , emme bi r daha di ri lme zdi k i . (F. Baykurt

geriye dn yapmak (talimhane tbirlerinden) [dn - fiilinin emir hal + et , b. ala a et ]: D n e g itti o n la r, dedi, ak ama ge l i rl e r a n ca. k i a rkada a resi z d n ge ri ett i l e r. (H. Taner 1951t s. 52). Kr. n- , /d / > /c / deiimi iin b. bacal u ka / badalu ka . Hem geili hem geisiz halde kullanlan fiiller iin b. a-I . dnbaba/d n baba dnel i m bir iek ismi, Erodium cicutarium I. Hauenschild 1989 no. 473 < tohumunun kvrk eklinden dolay. C [ ha rf i ] d n
baba dne l im diye bi r i ek toh um u va rd r, o n u n g ib i kvr lm , acayib bi r eydi r. (B. Felek 1957 s. 4).

1971t s. 149). AD. d l k hayvan; hergele, ksrak DS 1579, 4487 < dl l k den degemination, b. akke . Hayvan ve bitki ismi yapmada kullanlan l k eki iin b. ah fadiyel i k . Harman n ye i lk e n bi e n dl k Hoca gibi kal yo rs u n ip ipal lah sivr i k l h. (M. Krk 1950 s. 117; kelime burada belki lakap, mnas belli deildir). AD. d l m dnm (tarla ls) DS 1579, R. Dankoff 1991 s. 33 < dn m kelimesinin varyant. Kr. Bulg. du lyum , Bo nak. du l um , Srp. du ly um a.m. Hep o
topraks z l k di l mi bel imi z i bk e n ? 50 dl m eki n im i z va r yeku n. (M. Makal 1950 s. 49).

d mel , b. domal . d melt , b. domal . d mi f ina l (spor tbirlerinden) sona kalacak iki takm belli eden karla malar < Fr. demif i na l e a.m. [demi < Lt. *dim di us yarm ve f i na le < Lt. f i n l is sona ait olan (ksm). dn yan sapmak, yn deitirmek, daire izmek, geri gelmek < ET. dn a.m. Clauson 1972 s. 514514.
Se n A rab n e dn b rak s a gi r i c ek d r g n e : | a rh i i nd e k im g rbd r m h t b n oynamak ? ( mer bin

AD. dnder evirmek DS 1581, TS 123738, R. Dankoff 1991 s. 33 < ET. t de r /to ta r a.m. [tn it a.m. fiilinin causativum hali] Clauson 1972 s. 518, b. ka r . A rslan a ndan y z d nde rd i. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 54). Be r i d n, yn g b dnde r! (A. Caferolu 1946 s. 93). He kimseyi bo dnde rme z. (K. B ilbaar 1941 s. 96). Yapa ykam , se rmi g n e, on la r aktarp dnde r iyo rd u. (F. Baykurt 1971t s. 158). Kr. dnd r . dndr evirmek Meninski 1680 II, 2193. < dn fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . BSTT.de dnde r in yerini almtr, fakat 15. asrdan beri mevcuttu ve dnde r ile beraber kullanlrd. Azerbaycan Trkesinde yalnz dnd r vardr, dnd r yoktur. Andan de h l iy z i d utd, da ra k d , a ac dnd rd i, stv r eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 93b). Al l h g r n ey le r, fe l ek i n i c e dnd r r. (Ferec 855/1451 v. 121b). Bu misaller, dnde r maddesindeki misallerle mukayese edilirse,

dndr et

587

dnme

aceba bu ikisi arasnda bir mna fark var m diye sorulabilir. Aceba d nd r fiiliyle olanlarda causativum fonksiyonu daha ok mu nde? Fakat baka misaller bu dnceyi teyid etmiyecek mahiyettedir: K z t iy re o ld , du r ub g itmek istedi.
K a r c u a h a be r o ld, ef at eyledi, du h te ri g r dnd rd i. D u h t e r dnd i, mel l ek l ot u rd . (Ferec

ye rde n simitl e r i al p tablaya s ra l yo rd u.

( ahap Stk

1951 s. 28). s. 265).

B u hayvan ladaki h uysu z l u k da n e ol uyo rd u ? Hel e u ak r i n e i n tedi rg i n l i i ? Y u la r nda n ku rt u lmak iste r g ib i dn e n ip du r uyo rd u. (R. Ilgaz 1981

855/1451 v. 139b). B i r at issi n i d rm i , k a m

gide r. K a r udan a r u r: D ut u y be r dnde r ! d r. (Ferec 855/1451 v. 234b). Ve yahut: S l eym n eyitdi: Eylese k a z y dnd rm i si n. d di. Siym r eyitdi: D nde rd m. d di. (Ferec 855/1451 v. 198a).

dner dnen baz eylerin veya cihazlarn ksa ismi < dn fiilinin, sfat ve dolaysiyle isim olarak kullanlan geni zaman fiilsfat (participium aoristi), ( n l ) r /maz iin b. aa r I . Sakuli iteki kebaptan kesilen et, dne r k ebap n ksas, Na ide
Han m, Karak z masan n alt nda gi z l i c e besle rk e n szge l im i, B u r ha n B ey, garson u k edeki dn e rc iy e yol la n p bi r porsiyo n dne r ald ryo r. (T. Uyar 1986 s.

Demek ki bu metinde her iki fiil promisque kullanlm tr. EO. dndr et tekrarlamak TS 1238 < dn fiilinin emir hali ve et , b. ala a et . dnek I (sfat) gvenilmez, sznde durmayan, fikirlerini sk sk deitiren < dn + fiilden sfat yapan ek eki, b o lak . Ama u n u tma, ke ndi n i satark e n
di n i n i ve halk n da satyors u n. Ve bi z asla yok olmayaca z. Se n i n g ib i dn ek l e re ra men. (H. Akdo an

89). AD. pulluk ZTS 57. AD. tabanca DS 1584, M. Mikhalov 1930 s. 25. AD. dn gel mu mula DS 1585, Meninski 1680 II, 3149 < ?? kr. Az. dngl a.m. Kom u o c uk la ri l e bi rl i kte,
di z l e ri d ibi n e se rd i i yazma mendi ldek i o n l uk la r topla rdk. Ke nd imi z e dng e l z iyafetl e r i eke rd ik. (Re at

1998 s. 63). AD. dnek II dnlen yer, dneme DS 1583 < dn + fiilden mekn ad yapan ek eki, b. akak . ki yolc u
gidiyo rk e n | Yo l u n d n e i nde bi rd e n | B i r i d u rd u, bi r i so rdu. (Tevf k Fikret 1958 s. 38).

d nel en yksek aamaya ktktan sonra alalmaya balamak TS 329 < hakikaten byle bir kelime varsa, etimolojik adan d n sfatndan ve *du na l eklinde olmal. dne l iin bulduum yegne misal baka mnada (dola mak veya dikilmek) veya dn e l e fiilinin bozuk bir yazldr yahut di n e l yerine bir mrettip hatasdr: He r i i i n Gntekin 1944 s. 14). AD. dnele dnp durmak DS 1583 < dn + fiilden verbum frequentativum yapan e l e genilemesi, b. avkala . Gec e akl na d e r. Uyku n kaa r, u ras n
yoklamad n, t h A l la h be ln ve rs i n! diye dn e l e rs i n .

Enis 1945 s. 43). Kelimenin asl ne olursa olsun, Trkede dn ve ge l emirlerinden ibaretmi gibi bir intiba var, uzakla an ve tekrar ayn yere gelen bir ey veya kimse (b. alve r- ), ms. AD. dnge l saat DD 1585 ve sznde durmayan kimse a.y. Ya am bi r dnge l de i l k i. (M. znal 1991 s. 101). dnge l o r u c u a kalann, stste bir ka gn oru tutmas (b. H.R. Grpnar 1341 s. 497498; W. Radloff 1905 III, 1735te baka ekilde tefsir edilmi). AD. dn gele bozkrda biten bir eit diken < ?? B u y l 1960 s. 5).
dnge l e l e r i n kk nde bi r ey va r. Kkl e ri n i k u rt yemesi n z kk mla r n ? Kopup kopup ge l iyo rla r. (Ya ar Kemal Y i n e dnd mde h e r yan n ka rla kapl old u u n u g rm m. N e rede dnge l e l e r, nas l kal r k i b u k ta? . (A. Kutlu 1995 s. 85).

ayr h i zmet i l e rim i z de va r. B u na kalan i yeyip i ip ge zmek, bi r de aras ra o rtada dne l i ve rmek. (R.N.

dn i /d n geri geli, avdet < dn + fiilden nomen actionis yapan i eki, kr. ge l i , gidi . B i r g n e h

z de h a mm ma vard. D n i i nde bi r mah a l l eye u rad k i Bas r Ayy ru evi o l d deyidi. (Ferec 855/1451 v.

(Kemal Tahir 1961 s. 31). AD. dneme/d nembe ke ba; yolun kvrm yeri DS 1584 *dn e dnmek+ fiilden, eitli mnalara gelen isimler yapan me /mbe genilemeleri (b. bu rga , kelime ii /m /den sonra bir plosiin tremesi iin b. atlamba ). B i rb i rim i z e sa r l yo r,
can m z te r l iyo r u z dneme l e rde. B i z ba r tk a daha bi r de l l e n iyo r r i l. (M. Ba aran 1964 s. 85;

49b). M i l l et bah esi d n nde pi l i l e rd e n k iml e r va r kimle r yok diye bi r kolaana km la r. (S.M. Alus 1944 s. 28). Bu misaldeki lokativuslu zaman zarf yerine, dn kelimesinin bir hususiyeti olmak zere ok kolaylkla ayn fonksiyonda hem casus absolutus ile hem de instrumentalis ile zaman zarflar yaplabilir: S n f n e n devams z n | B i r

bundaki ril kamyon). AD. dnen geri dnmek, tersyz olmak A. Topalolu 1978 II, 173 < *dn e fiilinin dnken (reflexif) hali ( ( )n iin b. ac n II ). olduu yerde dnmek; bir daire izmek, bir eyin etrafnda dnmek DS 1584. K um ru n u n bi ri B o azda dne nd i, dn e nd i, gitt i
kanad n bala bu lad, son ra ge l ip Al i n i n st nde atmaca gibi s z ld havada. (F. Erdin 1958 s. 56). A lamal bi r ha l l e dne n ip du ra n B ek i r Kal faya yardm ediyor,

si nema dn tan dm, | Kolt u u nda sat lmam gaz ete l e r. ! (R. Ilgaz 1944 s. 7). Oku l dn le r i k z la r n o lan la r n bekl eye n a nala r, ge saatle rde b u nbet i babala ra devred iyo rla rd . (T. Uyar 1980 s. 17).

Bu tip zaman zarf iin kr. avdet . Instrumentalis ile olanlardan bir misal (b. ac n ): Kaymakam bey Talu 1937 s. 101).

bi r g n, ak am z e ri , h k met dai res i nde n dn n , Sat lm Efendiye u ramak mecbu riy et i nde kald. (E.E.

dnme dnm , dnen < dn + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan me eki, b. a lama . baka dinde iken Mslman olan:

dnl

588

iinde oturanlar ba a a kadar dndren elence cihaz: Haddi mi, Fati hte, C i n c i
dnme dolap meydan nda, bayram ye rl e ri n e g itsi n, sal n cakla ra, dnme dolapla ra bi nsi n ? (S.M. Alus 1934 s. 57). Ba ka

dper (poker tabirlerinden) iki ift < Fr. de ux pai res a.m.
K tla r battan iye se ri lmi masaya a ld. Se nde dpe r on l u va r, sende ik i k z va r, o at m oyu na gi re r.

(M.

bir mnas iin b. dolab II maddesinde tarif edilen cihaza. dn l dnm , dnk < dn + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan l genilemesi (J. Deny 1921 853), kr. as l , soku l u . B u s rada kadn d uva rdan yana dn l ot u r uyo r. (M. Makal 1971 s. 165). dnm I yol dn, dneme < dn + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . B i z i ok def a
d men l e r i t u za ndan b u k u rta rd ; he r dn m nde, o gece, o n la ra r st ge lmez miyidik? yol

Seyda 1969 s. 2021). dp i yes ceketle etekten ibaret olan kadn kostm < Fr. de ux pi ces iki para (Fransada ilk defa 1925te bir mayo modas iin kullanlm) Bi r
C umh u r iy et T rk iyesi p ro f esr n e uyg u n d ecek bi imde, de rl i topl u b i r eyl e r se i l ip g iyi l e cek. Y i n e dpiyes? Etek ceket c iddiyeti n e h e r zamank i g ibi baz k k ba kald r la r o lacak. (A. A ao lu 1991h s. 16). Di e r g e r ek o lay, 193 5 yaz ndaki da a t rman . An n em, ge r ekte n de r la nda kete n i nd e n k bi r beyaz k ete n dpiyes ve i na n lmaz ama topuk l u pabu la r giymektedi r! (E. Atas 1996 s. 18).

(Y.K. Karaosmano lu 1928e s. 5). gidip gelme ile yaplan bir iin her seferi: te o bug n ama r
temi z l i i yapyo rmu ta ... El ime kocaman ten eke l e r i sk t rd ; bi r dn m, ik i dn m, dn m, a rkas n bi lmiyo rum, boyu na ta tt rd . Bak el l e rim i n ha l i n e!

(F.N. amlbel 1933 s. 7). dnm II bir tarla ls < dn m I, sabann dnmesinden. Old k fi r gvdesi s a h r d o l u, | B i r dn m y rde o la be bi l . (Enver 192829 [869/1464] s. 26). dn , b. dn i . AD. dn I dnmek, yuvarlanmak (bir ka ki i hakknda) < dn fiilinin mareket (cooperativum) hali, -( ) - iin b. a la - . Ac, koku l u
bi r duman yayld odaya. Uyuyan la r k p rdad, dn t l e r, svd l e r. (M. Buyruku 1957 s. 30).

d rd /d rt 4 says ve rakam < ET. t rt a.m. Clauson 1972 s. 534. K z y i b u ld la r k i d rt aya z e ri n e du rm ; bi r o la n a rd ndan i l e r d l c i n r. (Ferec 855/1451 v. 235a). drt a (gz veya kula) ok amak, dikkat kesilmek: He rk es gz l e r i n i d rt am , kad na bakyord u. (B.S. Kunt 1937 S. 23). s.
Acemi aylakla r da ku lakla r n d rt aa r, bi lmedik le ri n i re n i r l e rd i. (S.M. Alus 1944 s. 143). d rt ba mamu r

kusursuz ve eksiksiz: Fe rid u na bi z im evde parlak ve d rt ba mamu r bi r z iyafet eke c e im... (O.C. Kaygl 1939 s. 270). drt bi r ta raf /d rt bi r yan her yan, epevre: Drt bi r yan na oc uk la r y lm la r, k la nd r lm akvaryumu i z l iyo rla rd . (M. zg 1993 s. 26). drt bu uk at korkmak (ekseriya buuk at ): Sen ga n davasndan d rt bu u k atyo rsu n s f l i re z i l ! (H. Taner 1971s s. 166). d rt dn bir ey ararken ok dola mak: Tam bi r hafta Tevekk l hamamn n
soka n , akta r n n n , mescidi n ka r s n d rt dndm. (S.M. Alus 1944 s. 65). d rt ba l /d rt d rt l k

AD. d n II hasta iyile meye yz tutmak, nekahet devresine girmek DS 1586 < dn fiilinin m areket hali. Neologismus olarak daha geni mnada: (dativus haliyle) baka hale dnmek, tahavvl etmek. Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . Sesi m r lt ya dn t . (B. Karasu 1963 s. 114). AD. dn d n tekrar tekrar < dn (zarf olarak); kr. dne dn e (dn maddesinde) ve dn m .
M imbe rde n syledi ge n e Hamza Day, nas l e i l e c ek l e r i n i , nas l katlanacakla r n , nas l yatp kalkacakla r n . (.

mkemmel ekilde: O rha n Ve l i bug n e kadar yle d rt ba l i n c e l e nmemi ti r daha. (M.C. Anday 1961 s. 59). Demi n yolda bi r h us us i ge t i. i nd e byk l bi r subay vard. Adam, valla h i d rt d rt l k k u r u lm u tu. (N. Meri 1957 s. 110). Eko n u n d ge r ek l e iyo r ve
D rt r mcek ov O rkest ras k u ru l uyo r. D rt d rt l k bi r g rup de i l k u k usu z; Eko ya gre kt n n iyisi. (C.

Kavuku 1997 s. 37). d rt k e memnun etmek

Kaftancolu 1972 s. 8081). AD. dn et geri dnmek < kr. dn ge ri et , yardmc fiil et -iyle terkibi iin b. ala a et ve ald r et- . O rdan dn diyor a r, ge l iyo r eve. (A. Cafero lu 1948 s. 4). dn trp dur (geisiz fiil) vaziyetini deitire deitire uzun bir zaman geirme < dn + verbum frequentativum yapan, iki morfemden mteekkil t r genilemesi, b. an la t r- II .
Odan n s iyah pe rde l e r i n i soka a ekip yatt. D n t rd du rd u, uy uyamad. (F. Baysal 1955 s. 85). D uml up na r g ndo uda, boz bi r d uman n kmekte oldu u uk u rdayd. Hava dn t r p du r uyo rd u. Ya mu r ha ya d, ha ya acak. (F. Erdin 1958 s. 41).

B i r ak am N iyaz i Ak n c o l u ge lmi gemi ozan la rdan, daha ok da ke ndi nde n i i rl e r ok uyo r, h epimi z i d rt k e ediyo rdu. (R. Ilgaz 1996 s. 105). Hele Gas Statio n adl bi r disko vard ki, temel l i kapand n re n i n c e keyfimden d rt k e oldum. (M. Urgan 2000 s. 56). d rt ta raf /d rt yan

her yan, epeevre:

Drt ya adan:

Hey, no ld sa a? Dah n e f ik i r de rs i n ? d di l e r.

(Ferec

855/1451 v. 16b). d rder beher drt < d rd + letirme saylar (numerale distributivum) eki olan e r eki, b. alt a r . Fakat a.m. d rt e r TS 1241. e r d rde r y z
altu n l k semend le r ... elbette z i rve i u ly da olan n m d rla ra mah s s olmak ge rekd r. (l 1587 v. 139b). N e-de l t o p u rsa gm l r k a l u r. Se rd r- a am i n yet-i H a k a tevekk l d b mu h s a ra fe rm n tdi. G nd e d rde r be e r y z d n e at l u rd . (T r h i Na m

1280 I, 229).

drdl

589

den

EO. d rd l drt keli TS 1240 < ET. t rtg i l a.m. Clauson 1972 s. 535. d re, b. d r . AD. d r in /d rn einmek (tavuk vs. hakknda) DS 1588 < ET. *tr fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ) . Siy h bedbah t alebede n uyanm ol u r, u la na sz d ri nm i ol u r. (Ferec 855/1451 v. 176b). d rp i /t rp b.m. (dileri uzun ve aralkl olan ee) TS 124041, Meninski 1680 I, 1461 < ET. t rp ig a.m. [trpi trplemek + fiilden isim yapan g eki] Clauson 1972 s. 533. Ba z s k le k sm n u e h l i
keyfi, sz e ge ld kc e d rpi di l l l e r keski n seyfi, dak yk leme v k f ge i n r k l eme n l e rd r. (l

tkanmala r h issetti. a r af y rt l na be n z e r b i r ks r k d n e ye rl e ip otu rd u. (T. Evren 1943 s. 127).

d toplanmak (?) TS 1244 < TSdeki misalde d e r aceba dev e r mi okunmal? d aceba d r toplamak ya da dev e a.m. fiilinden bir backformation m (ilk hecesi uzun olmakla beraber)? ET. dev e kartrmak Clauson 1972 s. 446 tam aksi mnadadr. Ge di g n , n b i re z ak l d e r | Ge ld i, Seyyid aya na d e r. ( Batt l n meden, TS a.y.). Baka kaynaklarda bulunamad. d e (yere) sermek < ET. t e a.m. Clauson 1972 s. 561. Nat d edi le r. (Ferec 855/1451 v. 48b). odann tabann bir eyle rtmek: Tah t i nd e
k l d edi. An u st nde ot u r ub i i n i a lama a d zdi.

1975 [1599] s. 108). d rt, b. d rd. AD. d rt srmek (ms. ekmek diliminin stne ya srmek) DS. 1588, TS 133132 < ET. t rt a.m. Clauson 1972 s. 535 O l h o k k a dan b i r e ya k a rd.
Ol ya dan bi r p re ge nd z i n e d rtdi, bi r k pe bi ndi, o l kp k u g ibi hav ya dgdi. (Ferec 855/1451 v. 60b). Y z i n e k i re d rtmi , a artm .

(Ferec 855/1451 v. 30b). (bir evi) gerekli eyalarla tehiz etmek, tefri etmek: B ri g h d edi l e r. (Ferec 855/1451 v. 133b). d e daya tamamen tehiz etmek: Sak n ha! Be n dolabm
ba kala r i i n d eyip dayamadm, yiyecek l e ri ba kas i i n ha z r lamadm. (F.N. amlbel 1933 s. 74).

(Ferec 855/1451 v.

146b).

K z la r na, k a rava la r na k a ra k u ra d rtdi, yal n cak eyl edi, h e r bi r i n e l i n e bi r si l h v rd i.

(Ferec 855/1451 v. 220a). AD. d rt le I drtnala ko mak DS 1588 (d rt leme ), Meninski 1680 II, 2162 < kr. d rt nala. d rtle II drd bulmak, drde ula mak (saat hakknda) < d rt + isimden fiil yapan l e eki; kr. doku z la . He r n m r r iy l e m dimi z s o la s o la s o
be dak k a y da ge i rd ik. S at d rt led i. eke r be g r nmedi. (H.R. Grpnar 1341 s. 213). O sabah Atiye D i rm it i n yata nda g g b u ld u. Kald r p bi r ke na ra koydu. G g la r d rt l edi, be led i ... (L. Tekin 1984

d ek hal, kilim gibi yere serme e yarayan eyler TS 1242 < ET. t ek a.m. (t e + fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki, b. ac uk /ac k I ] Clauson 1972 s. 563. B uy u rd , sa r y nda an u n
yah mak m te rt b tdi le r, bis t la r, d ekle r, h n e d edi l e r. (Ferec 855/1451 v. 71a). yere ya da bir

eyin zerine serilen yatak :

S a b h g e ldi, g r d egi nde bu l nd . B e n o l avratu f i l i nde n k o rk d um, h e r ge c e g ide rid i, h e r rt e ge l rd i g r . (Ferec

855/1451 v. 60b). d ek yo rgan yatalak (zarf terkibi, kr. yatak yo rgan ): N e be l ediye h ek imi, n e de
n e f esi n i n k ud ret i m ce r rep o la n tekke eyh i, adamca z di ri ltme e, davra nd rma a muvaffak olamam la rd. D ek yo rgan yatyo rdu. (E.E. Talu 1937 s. 198).

s. 26). d rtnal /d rtnala her admda drt ayann birden yerden ayrld at kouu < d rt ve na l / na l. Kelime ekseriya zarf olarak dativus hali ekiyle kullanld iin a eki ona agltine olmutur. Kr. Az. d rdm a.m. [drt + hm beraber, bir arada] aglutinationla: El ki, mi ndi n ata, dala bah m adan d rdm, y ap! (Azrbaycan na llar 1960 I, 167). Hem, bay r a a d rt na l o l u r m u? (B. Akmsar 1943 s. 95). D rt na l t utt um. B e n im bu g id i imi g re n kal p ra da d rt nala ko uyo r. (S.M. Alus 1944 s. 38).
De rke n , paas ndan t ut u mu la r g ibi kapdan d a r d rt na lay tutt uk. (S.M. Alus, Ak am gaz. 2.10.1941).

d eme (yaplarda) taban < d e + fiilden nomen actionis ve dolaysiyle nomen concretum yapan me eki, kr. blme, d me . Bek i r Hoca, o i ri gvdesiyle, gbek attka, evi n tavan , d emesi sal lan yo r. (A. Nesin 1995 s. 85). d en I serilmek; tefri edilmek < d e fiilinin passivum hali, b. ac n I . H a ndak u o rtas nda pu l d tah t ala r nda n f e r d enmi d r. (Ferec 855/1451 v. 38b). Konakla r t ut u lm u , t nasla r gib i e yala r ta nm , d enmi dayanm . (S.M. Alus 1933k s. 62). RD. d en i k dayank d eli dayal: B i ev ye n i yapasn, i i d en i k dayank olsu n . (N. Hafz 1985 s. 192). d en II uzun uzadya ve yererek yazmak < d e fiilinin reflexivum hali ( ( )n iin b. ac n II ). Uzun bir yazy kda sermek gibisinden. 5). birine sylemek: kzarak kk drc

EO. d rtn (ya vs.) kendi stne srmek < d rt fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ). Don u k a r, bu ya dan d rt n ! (Ferec 855/1451 v. 38b). D rt n em kim gide bendeg i uy u z... (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3608). d rn , b. d ri n . AD. d g s, bar DS 1589, TS 1241 < ET. t a.m. Clauson 1972 s. 559. B i r ka defa ne f es darl na
ben z e r, kalbi n i t rmal yan bi r ac y la be rabe r ge l e n ,

Savc l a, lyas Kado l u ta raf ndan haka ret e u rad m bi ldi r i r u z u n b i r di l ek e d endim! (R. Ilgaz 1962k s.

szler

O na ad n bi l e so rmadan bi r d endi; l e n, dedi, bi z im alt n adm z bak r ede n sen i n gibi l e rd i r i te! (F. Erdin 1948r s. 4445). B i r ai r, ba ka bi r ai rl e ka r la t m, bi r n c s z e ri n e akla ge lmiyecek k f r l e r d en iyo rd u. (S. Birsel 1961 s.

dr

590

dramaturg

98). H e r f sa a bi r p ra ve rmedikden m ad i ri alt na bi r d en i r, alaf ra nga k r t k yapar. (H.R. Grpnar 1339 s. 126). edepsizce ak sak tekliflerde bulunmak, kfr etmek: Anas na svdk kmad. N i an l s na d endik (metinde d e nd ik) t nmad. Ca n ku rban byle ef eye be! (H. Taner 1971s s. 225). AD. d r toplamak DS 143738 < dev r . dilencilik etmek DS 1439; . d rc, b. de i ri c i . d v , b. d . d vecek, b. d ecek . d ve, b. d e . d ven, b. d e n. d ver, b. d e r . d v iz I zerine bir propaganda slogan yazlm bez veya karton < Fr. devise slogan, asl mnas almeti farika < Lt. divisa re ayrmak, blmek. d v iz II altna dayanan yabanc memleket paras < Fr. devise a.m. b. dvi z I. T u rist i n pa rt isi mart isi o lmaz. Hatt di n i, mi l l et i de o lmaz. T u r isti n dvi z i o l u r. (R. Ilgaz 1962n 49). d v me, b. d me . d v me, b. d me . d vn , b. d i n . d v , b. d . d v , b. d . d v ken, b. d gen . AD. d y tahamml etmek, dayanmak, sabretmek DS 1593, TS 124447 < ET. tz a.m. Clauson 1972 s. 572. Kr. Az. dz a.m. / z / ile /y / seslerinin yaknl iin kr. yaz ile Az. yay (ve yayla, yayla ).
ld r rs e bi r u u rdan ld r, k u rt laym, bu uk bet e dyemez em. (Ferec 855/1451 v. 6b). B u s s ya k a rla r m dye r, bi l l h i, Z t ?

BER 1971 I, 418; kr. d ragman /di reg me n . D ragamon 2122).

sen o lmal s n, dedi babam, lk k m se n t utmal s n. Son ra nas l bi i l e c e i n i ta ri f ett i. (M. Ba aran 1955 s.

AD. dra gana I mercan, corallium rubrum < Yun. / (dragna) a.m. D.J. Georgacas 1978 s. 133. AD. dra gana II la gorgonia, la palma marina < Yun. D.J. Georgacas 1978 s. 142. O. dragman /d i reg men tercman < t. d ragoman no < Ar. ta rc um n a.m. G. Meyer 1893 s. 63. Ar. yapm eki n iin b. batra n . h b n es r tmi l e r.
H u ndk ra get rd i l e r. H u ndk r di reg me n g et rtdi. S o rd k im . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 125).

dra gonya/trahonya bir cins balk < Yun. (drkaina) G. Meyer 1893 s. 26. O rada sko rpit (S.F. Abasyank 1944me s. 135).

balk la r n n e n by k l e r i o lan k z l dik e n l i l ipsosla r bu l u n u r. B y k d ragonyala r i nsan bi r vu rd u muydu.

draje (eczaclk) ekerli bir madde ile kaplanm hap < Fr. d rage ekerleme < EYun. (trag mata) ekerleme. R e eteme ik i ayr i la
yazyo r. lk o n ik i g n st ro j e n d ra je l e r i n i t ek ba na alaca m. (. Aral 1998 s. 72). Bo rdo re n g i d raj e l e r yut uyo rum aksatmadan.

(. Aral 1998 s. 73).

dram tiyatro oyunu; dndrc, ekseriya ackl sahne oyunu < Fr. drame < EYun. (drma) a.m. 1974 I, 350). Mecazi mnada ackl hadise, facia: 1985 s. 112).

h m, tiyat ro h n e i l emde h l imi z | r s i h a yret eyleyec ek bi r d r md r. (Yeni ehirli Avn Be , ETEA nsan d ram nda ve o u nda, kadn e rk ek bt n ki i l e ri n i zd e ke nd i d ram n z yatyor. (Peride Celal

drama sahneye konmak iin yazlan edeb eser < ng. veya Alm. d rama a.m., b. akupu n kt u r 1, kr. d ram .

De rg i l e rde n bi ri n i fkeyl e e l i n e ald, sayfala r n ka r t rd ; Nadya n n n n e f r latt. u na bak! B u n u yazan h ya ra bak l rsa, ben d ramay bi lmiyormu um! (A.

Yurdakul 1991 s. 59). dramatik dramaya ait, drama kabilinden < Fr. dramatiqu e a.m. dram kabilinden, duygular kamlyan; ackl: B u n u n la bi rl ikte, d udaklar n
u la r nda kimi zaman bel i r ip yok olan ik i k k, keski n, i n c e i zg i, y z n d ramatik etkisi n i daha bi r kat artt rmaktayd. (U. Kkden 1995 s. 102). D ramatik an la rda h i a lamam zaten, h ep son radan a larm.

(Zt 1967 [16. yy.n ilk yars] I, 454). Kelime ekseriya menfi mnada kullanlr, msbet mnada nadiren: Eyitdi: bu anladmsa).

de rde dy, g n! d r. | D di k im: C na kim doyd, h a be r v r! (Fah r 1974 [1367] s. 111 no. 3164, do ru

EO. d y i ver tahamml etmek, dayanmak < dy + fiilden nomen actionis yapan i ve ve r , b. ald r et- . ol aske re ki k a l ala r dyi v rme z, bece n e an la ra n i eye dek d u r v re ? (Tursun Bey 1977 [149095 aras] s. 123). B u bede n l e be n o ra de nd z t a n e
t p na | N i c e dyi v reyi n k im b rc i p l d olmadum?

(P.

Kr 1984 s. 244). dramaturg tiyatro oyunu yazma ve ynetme mutahasss < Alm. D ramatu rg a.m. 18501950 senelerinde Garp kltr terimlerinde hkim olan Franszcadan alnmalarn aksine bu terimin Almancadan alnm olmas gze arpar; belki bunda 1936 senesinde Ankarada kurulan Konservatuarn drama ksmnda profesr olan Alman tiyatro yazar Carl Zuckmayerin tesirini grebiliriz. b. akupu n kt u r 1. B u n u n as l n ede n i n i ,
tiyatro n u n bi r edebiyat t r o la rak b r l e r i nde n daha

(Zt 1970 II [16.yy.n ilk yars], 475). d ynak, b. duynak . AD. dra gamon ekini bierken oraklar dizisinin nnde yryen usta orak < Bulg. d ragoman a.m. < bir diplomatik heyetin banda bulunan kimse

dramaturgi

591

dupleks

ge n i o lanakla r ve sadece d ramatu rg a ba l o lmayan ko u l la istemesidi r. (S. Eyubo lu V. Gnyol 1995 s.

81). dramaturgi /d ramatrgi tiyatro oyunu yazma ve ynetme ihtisas < Alm. D ramatu rg i e a.m. 1 dramatu rg maddesindeki izahata ve akupu n kt u r baknz. Dramat rg iye u rayp bi r t ekst al n . Pazart esi sabah provaya ba lyo ru z . (P. Kr 1984 s. 182). dramudana/d ramudana bir eit rzgr veya frtna < Yun. (tramudna) < t. t ramontana imal rzgr < Lt. [vent us ] t ra nsmontan us a.m. [t rans tesinde ve montan us daa ait ]. K , adan n
bi r taraf nda ye rl e ebi lmek i i n r zg rla r n , poyraz, y ld z poyra z, maystro, d ramudana ... hal i nde sefe rbe r etti i zaman ... (S.F. Abasyank 1952s s. 3). K n s rt ndaki paltoyu a rt k n e d ramudana, ne de l evant i r z g r u u rabi l iyo rd u. (a.e. s. 99).

onba (decem on), kr. dekan . a n eki iin b. Ame rika n . Kasm 192 0 de ng i l i z Y ksek Komise ri S i r
Horace R umbu ld Lond radan it imatnamesi n i n ha z r la nmas n istedi. n k R umbold Ant la man n onaylanmasndan son ra ke nd isi n i n stanbu l daki ko rdiplomati i n duaye n i o laca n um uyo rdu. (B. Criss

1993 s. 112). duba alt dz byk yk kay; kpr kurmak iin kullanlan bu eit kayk, byk amandra < Rum. dubs a.m. MoldavskoRusskiy slovary 1961 s. 194. Kr. dombaz . C emal gz l e ri n i k st. Kpr n n Yurdakul 1989 s. 298).
Dik i l i r kp r z e r i n e, | Keyif l e sey rede r im hep i n i z i. | K imi n i z k re k eke r, sya sya; | kimi n i z midye ka r r d ubala rdan. (O. Veli 1994

dubala r na vu ra n k k dalgala r n sesi dudakla r nda n kan f s lt y Bo az n ka ra n l k su la r na ta d. (A.

s. 104). Mecazi mnada ok i man (kimse): Alus 1944 s. 111).

drek s i y on, b. di reksiyo n . drek s i y un, b. di reksiyo n . drektr, b. di rekt r . dretnot/d i retnot/d i retnav t byk harb gemisi < ng. d readno ug ht a.m. [dread kork ve n o ug ht hibir ey, yni hibir eyden korkma]. Birinci varyant ng. aslna gre doru imly gsterir, fakat ilk harflerin telaffuzu Trkenin kaidelerine gre umumiyetle /d i r / iledir (kr. di reksiyon, di re kt r : imllar bataki /d r / harflerinin daima /d i r / diye okunduunu isbat eder). nc varyantn ikinci hecesi yaznn telffuza tesir ettiini gsterir, b. arp . Ka raca
T iyat ro n u n b u l u nd u u Topla r pasaj n n d kaps nda di ret not g ib i bi r otomobi l bek lemekte. (B. Arpad 1974 s.

Panay rda, B e n l i n i n omu z ba ndaki boyal sal , ka rtalo z d uba ay, sensi n ? d iye rek be n i i e ri a ld. (S.M.

AD. dubak bir metre boyunda kesilmi a a DS 1594 < SrpHrv. dubak kk me e [dub mee + ak kltme eki ] A. Tietze 1957 no. 35. dubara/d bara I (tavla oyunu tabirlerinden) (zarlarda) ift iki H. Kodaman 1944 s. 17 < Fa. d b ra /du b ra iki defa [d /du iki ve b ra kere]. (Argo) dubara II hile, yalan, dalavere Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 71, F. Devellio lu 1959 s. 81, H. Aktun 1990 s. 88 < duba ra I; kr. oyu n . na nma k z m,
bu h a stal k d a da bi r d ub r va r. Se n i n o n u ok sevdi i n i bi l iyo r. Se n i ke nd i n e ac nd rmak i n yle h a staym diye yazm . (H.R. Grpnar 1927n s. 243).

25). B i r N e za ret hayk r r N e rd e di ret navt? diye. ( air Eref 1958 s. 137). O k k sandal bi r ye rde bi r di ret not olmu gibi ge ldi bana. (. Altan 1974 s. 41). drezin /d i rezin (demiryollarnda] kk ray arabas < Fr. d ra isi n e a.m., mucidi Baron Drais von Sauerbronn (l7851851)un isminden. dua b.m. (Tanrya yalvar) < Ar. du a.m. (/dw / kknden) H a lk g l i n i, di l i n i an u d u s na, s e n s na vak f eyl edi. Ey ad l emde h ret d utd. (Ferec 855/1451 v. 27b). du et /eyl e /k l (birisine) bir dua ile kranln ifade etmek: A ndan k r eyled i, k z ye du eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 14b). dua et ki kret ki [daha kt bir ey olmad] B e n
sa a k r, t o pal gste ri rd im ama du et ki h r la acak vak t im yok ! (Mah m d Yes r 1928 s. 159).

dub laj yabanc bir dilde olan sesli filme Trkeletirilmi ses ilve etme ii < Fr. doublage a.m. [doubl e r kopyasn karmak + fiilden nomen actionis yapan age eki, kr. makiyaj, rpo rtaj ]. F i lmi n sesle ri o raya kadar ge l i rd i. Hel e a rada 1954 s. 57). Bobi n de i ti r i lm i ti. Dublaja ba layacakla r s rada, h i n emsemiyormu gibi, a radan ek led i: ... (A. lhan 1973 s. 326).

bi r d ublaj f i lmi o ldu mu, Kevse r ha n m ko n u malardan f i lmi n ko n us u n u da ka rma a al rd . (H. Taner

O. duag yksek sesle dualar okumakla vazifeli olan kimse < Fa. d u g a.m. (du ve g syleyen, b. bez l eg ; ayrca Fa. / / yada / y / ile biten kelimeler iin b. b r u ). B u rada mcadel e byle
devam ede rk e n, duag ve di l e n c i s rs sel akar g ib i meza rl a doldu. (H.R. Grpnar 1940 s. 58).

dub le iki kat iki alan kap < Fr. doubl ?? [doubl e iki kat < Lt. dupl i ca re iki katna karmak [duo iki ve pl ica re katlamak]. Acaba bi r dub le yuva rlasam m? diye d n yo r . (S.M. Alus 1934 s. 38). B i r d ubl e rak Si na n B ey, son ra da bi r tek, ama ge saate. (T. Uyar 1986 s. 93). Ve r, dedik, B i re r d ubl e rak ! (R. Ilgaz 1991r s. 80). iki kiilik: Se n bi z e bi ra geti r, o rtaya duble bi r patates tava yapt r. (C. Kavuku 1998 s. 124). paasnn da kvrlm ekilde dikilerek iki kat (duble) hale geldii modern bir pantolon kesim tarz: Adam n panto lo n paas ndaki dub le l e r, pantolo n
ask la r, blaz e r c eket i n i n kesimi, gmlek yakas, kol d mel e ri, imdi g z l e r i n i n n nd e bamba ka bi r an lam kazanm t. (M. Mungan 1999 s. 73).

duayen kordiplomatikte kdemlilik bakmndan bata gelen diplomat < Fr. doye n a.m. < Lt. decan us

dub lek s /dup lek s iki kat zerine tertib edilmi daire; girileri ayr iki daireden mteekkil kk ev <

dublve

592

duka

Fr. veya ng. dupl ex a.m., /p / /b / geli mesi Fr. doubl e iki kat sfatnn tesiriyle. n me kan bi r
min ib se atladm, dubl ex le r i n ac masz sald rs na u rayan Sapancan n k ys nda atm ya l g z l e r imi. (F.

Ko ru ka ,

Slov. Ko ro ko Avusturyann Krnten (Karintiya) Eyaleti. du gla s b y k la r Amerikal film artisti Douglas Fairbanks (18831939)inkilerine benzeyen byklar. u ga rson u da tan yo rum bi r ye rde n. B i z im o dug las byk l garson o lmasn ? (B. Gnel 1984 s. 40). AD. du ran iki kulplu olan seramik yayk ZTS 1976 s. 58. < Yun. (dkranos) iki bal, iki ulu Ch. Tzitzilis 1987g no. 98. O. duhan duman; ttn < Ar. du h n a.m. K fi r b h u z r
ol ub bi r u u rdan t o pla ra od v rdi; bu n la r dah bi r u u rdan od atd la r. l em du h n i l e d o ld. G pe g nd z ik e n g c eye dn b d ny k a ra l k o ld. (C. Okuyucu

B aysal 1992 s. 15). dub l ve Trkiye alfabesinde bulunmayan W harfi < Fr. doubl e V a.m., asl mnas ift V. duar o l (bir eye) maruz kalmak < Fa. d r ka rdan karla mak, tesadfen birbirine rastgelmek [d iki ve r drt, yni iki gz drt etmek].

Kahkaha la rla ka r s na kacak arkada la r n n isti h za la r na du a r o lmak i ht imal i n e ra men Gksuya ge lmek me rak na gal ebe edemedi. (Fazl Necip 1930 s.

88). O. dud I duman < Fa. d d a.m. B i z b u szdeyike n d d u s ik a peyd old, vard uk c a yak n g e ldi. (Ferec 855/1451 v. 33b). h um u d d dut d defte re, yand
k a l em, | H o d k a lemde bah s yok d u r, l k sz defte rded r.

1987 [159091] s. 381). O. duhan duman renginde < Fa. du h n a.m. [du h n + isimden renk sfat yapan eki, b. alt u n ]. B itd i
s nemde dg nmekde n du h n l l e l e r. | sti n e an u si ri k mden sa ld j le l e r. (Z t 1967 [16.yy.n ilk

( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 212). O. dud II/dude trtl, kurt, solucan < Ar. d d /d da a.m. (/dwd / kknden). B i l h i r ikemi n i ya rd. O l ke lb
y reg i n e yap m bi r ke l ebek bu ld k i ib ri m d desi n e be z e r id i. (l 1982 [1581] II, 171).

yars] I, 416). O. duhavi bir cins yeil kadife R. Dankoff 1991 s. 33 < ??. B a ka kaynaklarda bulunamad. O. duhne gnlk, buhur < Ar. du h na a.m. 855/1451 v. 115b). O. duh t er kz, kerime < Fa. du h ta r a.m. B i l u g h o l k i bu
b z rg z de mu temedle rd e n, mu tebe rl e rd e n du h t e r z cem l s fat n i itmi , g rmedi n a a k get rm i . (Ferec 855/1451 v. 14a). kz, kk B e f r z la r, dest la r, su di K f g ibi s b n Rak , du h n e i Ba d d ... gibi e l l e r m z i z e f rde n p k eyledk. (Ferec

dudak az kenar < Kom. t dak vs. a.m. M. Rsnen 1969 s. 491. Ve k a ra gz l e r vas f t, ve k a ra k a la r vas f t ve yu fk a d udak la r vas f t . (E. Birnbaum 1981 [14.yy.] v. 116b). Ol M hpeyke r du rd , e l i n i e h
z den boyn na b rak d , bi r k a c b se y z i nde, g z i nde, yana nda, duda nda k o d. (Ferec 855/1451 v. 139b). B i z im h rs z la rla a ram z iy idi r. B i r i a rsa da u rasa, f uka ral m z g r p ko rk udan duda yar l r. (Kemal

Tahir 1957r s. 181). dudakla birinin dudandan pmek [isim/sfatdan fiil yapan la/- l egenilemesi iin b. acabla ]: * Ustan n ba ndan
tutt u: B u radan pe rs i n! D udaklad. Is rd t utt u, b rakmad dudakla r n . (F. Baykurt 1961o s. 314).

hanm: B e n eyitdm: Mas lah a t oldu r k im ge ndz i 855/1451 v. 46b).

ba a avratl a v resi n. G ce g nd z be n dah sa a k u l k dem. d dm. Du h t e r: Fe rm n se n ! d di. (Ferec

dude, b. dud II. dud i l i, b. dodi l i . dudu I papaan < Fa. t t a.m. B i z imki duduk u u g ib i tyo r. (S.M. Alus 1933p s. 161). bir kz ismi, kadn ad < dudu I. Kr. Su na . . AD. dudu II hanm; abla; kk karde DS 1595 < Dudu .
A radan ik i se n e m r u r eyl edikte Osman o rbac pede ri n i ve Ay e Dud u dah i val idesi n i kaybede rek ... (Ah m ed Midh at 1942 [1871] s. 10). A lama dudu k z m, kede r etme ben im ku z um, sana be n bi r koca bu laym ki lem de haset etsi n! (E. Misailidis 1986

O. duhul girme, giri < Ar. du h l a.m. 1u2 3 emasyla yaplm bu tr nomina abstracta iin b. bu l u .
Eri n a z nda n yavu z ke l e c i km . B u k z a a h a r m olm . Zevc i s n n d u h l i ge rekmi ki g r baya e r i n e avdet de. (Ferec 855/1451 v. 118a).

duhul i ye giri creti < du h u l + vergi ve deme isimlerinde grlen iye geni lemesi, b. adliye . O. duka I baz kk hkmdarlklarn bandakinin unvan;, bir asalet nvan, dk Meninski 1680 II, 2179 < t. duca a.m. < Lt. dux ordu kumandan. G. Meyer 1893 s. 69a gre paytahtlar Firenze (Floransa)da olan duca di Toscanalardan kalma bir unvandr. H l bu dost u z t a raf na l i D uk a a par B eg i l e g nde rd g i z K a pudan ... (L. Fekete 1932 s. 21). (Argo) duka II erkeklik uzvu F. Steinherr 1932 s. 185 < M.L. Wagner 1943 s. 14e gre d uka Iden mecazi mna olmas mmkndr. H. Aktun 1990 s. 88. Ayn kelime Bulg. argoda da ayn mnada kullanlr (BER 1971 I, 444, etimolojisi iin izahat yok). B e l i sal k, i r i d uka alamaz. (H. Ritter 1941 II, 330).

[1872] s. 322). AD. dudu III kadnn diilik organ DS 1595 < dudu II. dudu IV yal Ermeni kadn < dudu II. . Dudu ka /D udu k o (ilk ve ikinci hecedeki nller /o / da olabilir) Dalmaya sahilinde 16. ve 17. asrlarda bir hkmdarlk Pr Res 1935 [932/1525] s. 387388, Evliy eleb 1315 [17.yy.] V, 288 < H. Turkov 1950ye gre SrpHrv.

dukat

593

dum dum

O. dukat Osmanl mparatorluuna Avrupadan gelen bir eit altn para R. Dankoff 1991 s. 33 < t. ducato eski bir altn sikke. Kelime Bizans mparatoru X. Konstantinos Doukas (10591067)n altn paralarnda yazl olan Doukas kelimesinden ileri gelmi . du l ei lm olan kimse < ET. t u l a.m. B i z e va rl k d a bi r ev k a ld, b r iy st nde ot u r u r u z . D u l l k d an (metinde du l k d an , kr. k u l l k yerine k u l k ) dah c n uma gecdi. (Ferec 855/1451 v. 223b). Resmi b ve alt ak adu r. Ba k a evi o lan du l k f i r avrat ndan al n u r. (.L. B arkan 1943 s. 281 [1569/977]). S i z e rk eksi n i z ve
si ze g re hava ho ; gelg e l e l im be n bi r kad n m, stel ik de du l b i r taz eyim. Be n i di l e get i rmek, u u r uma s r k l emek iste r misi n ? (S.M. Alus 1944 s. 59). Kadn olursa,

du lundur , b. dol u nd u r . AD. du lup /tu lup yumak, atlarak erilme e hazrlanm yn veya pamuk DS 1600, 3989, TS 1253 < Yun. (tulpa) a.m. A. Tietze 1955 no. 258.

AD. du m batmak, suya dalmak; gzden kaybolmak DS. 1604, E. Gemalmaz 1978 III, 83 < dol u n /d u l u n fiilinin varyant. K ro l u bakt k i Ayvaz g itt i, dumdu, ge lmedi. (Behet Mahir 1973 s. 117). AD. du ma /du ma /du ma nezle DS 1600-1601, TS 1253, Meninski 1680 II, 2190 < dol u n - /d u l u n fiilinin varyant. duman I sis Meninski 1680 II, 3154 < ET. t uman a.m. Clauson 1972 s. 507, G. Doerfer 1992 s. 54, T. Tekin 1994 s. 266 no. 64 maddesinde. Hem ndem mel ik

halk aznda d u l avrat denmesi sadece du l dan daha ziyade erkek anlald mnasna gelebilir (du l e rk ek deme e lzum yoktur). Azer ve Trkmencede de ayn durum vardr. du lavrat otu meyveleri hayvanlarn tylerine yapan bir ot, Arctium lappa I. Hauenschild 1989 no. 117 (Trk dillerinden yalnz Trkiye Trkesinde bulunan bu ismin, otun hangi vasfna dayand belli deildir). du lak, b. dolak I. du lda, duldalan, b. dalda . O. duledar /to latar gbekli, tombul, grbz, kanl canl DS 3952, R. Dankoff 1991 s. 33 < Fa. d la gbek + d r sahibi olan. AD. du l ku slanmak < ??:
Aya u k u r u n i i n e g e ldi. Don u f i l n s land adamakl l . D u l k ud u h e r yan m, ne r e gideyim? dedi ke ndi n e. (F. Baykurt 1971t s. 144). Kol u ndan t ut up kald rd . El iy le et e i n i yoklad. O h h ooo! D u lk utmu ! dedi. (F. Baykurt 1971t s. 28).

buyu ru r id i, bu l t la r, d uman la r, b r k u s a v k peyd ol u r id i. (Ferec 855/1451 v. 56b). Ortal k g itt ik e so uyo rdu. Sabah ak am ky n st n e d uman k yo rdu. Da la r n ba dumana kesiyord u. (F. Baykurt 1967k s.

109). bacadan kan yank kokulu gaz: T pk y z

e l l i y l n c ek i g ibi ka ra duman la r n ev reye savu ra savu ra ge l e n e h i r hat la r vapu r u n u z l eml e bekl iyo rla r. (N. Gngor 1992 s. 117). duman st nd e ok yeni,

ok taze: Do rus u duman st nde pek taze b i r vak a. (H.R. Grpnar 1942 s. 9). duman l akrkeyf, sarho : O s rada olduka da duman l y m, yan i epeyce akm m. (S.M. Alus 1944 s. 73). Kr. dman . (Argo) du man II sigara < duman I. K z bac, ve rse n e bi
duman, ayakta kalmaktan kal am ba lad s z lamaya, din l e k z ! C ga ra paketi n i u zattm. (L. Erbil 1985 s. 150).

bo, bouna, fena, di; korkak, avanak; iilen esrar M. Mikhalov 1930 s. 25; F. Devellio lu 1959 s. 81: K u a n n a ras ndan gaz eteye sar l b i r paket
ka rd. Bak yavrum ... Sa rk z! D uman n me rk e z i b u I lgaz. (Kemal Tahir 1957k s. 144).

AD. du l kut slatmak < du lk u fiilinin causativum hali.

(Argo) du manc H. Aktun 1990 s. 88?:

AD. du lu k I akak I DS 159899 < ET. t u l u a.m. Clauson 1972 s. 501. Kr. t u l u n . Ke ro n u n sa y z nd e akaklardaki sa, zlf DS 1599:

K e ba ndaki duman c la rdan bi r n e f es cga ra f l eyip T i na ya syl yec e i sz l e ri d nd . (M. Kaan 1990 s. 88). duman la sigara imek; Yankovi ve rd i imi z c ga ray d n c e l i d n c e l i al yo r. D uman la! diyo ru z . D uman l yo r. (A. lhan 1957z s. 158).

du l u u ndan e n esi n i n alt na kadar u za na n de ri n bi r ha n e r i z i va rd. (Ya ar Kemal 1992ks s. 75). Koyu esme r ve yuvarlak bi r y z, kahve re n g i g z l e r, koyu siyah sala r. B i ra z u z u n t ut u lm u kal n du l uk la r. (K. ipal 1971 s.

101). yanak, avurt DS 1598: uzu nn u Ol u f l e rke n d u l u h la r n aba rtt. (M. Rsnen 1933 I, 119). AD. du lu k /tu lu k II peynir vs. koymaya yarayan tulum DS 3988, TS 385052 < ET. tolk u k a.m. [dol uk + fiilden isim yapan uk eki] Clauson 1972 s. 406. r h t u l u h et ist m. (A. Cafero lu 1945 s. 129).
Ge l i n i S e n em, s rt nda su t u l u uy la sol ud u g e ldi. K uyu n u n be ri yan ndaki yoku u t rman rk e n yan k y z kpk rm z kalm t. (F. Baykurt 1967k s. 34).

dumba l tombul (?) < ekspresif kelimelerden. Ev sahib i n i n d umbal ka rs ng rdayacak yi n e. (S. Soysal 1978 s. 28). Baka kaynaklarda bulunamad. AD. dumban davul DS 1602 < Yun. (tmbano) a.m. A. Tietze 1955 no. 259. AD. du mb i /tu mb i /to mb u kk tepe, tmsek DS 3956, 3991, 4488, B.A. Yankolu 1943 s. 295 < Yun. (dial.) (tumb) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 531. AD. du mbuz dzlk yerlerin ortasndaki kk tmsek(ler) DS 1602 < Yun. (dial.) (tumbzi) a.m. A.A. Papadopoulos 1961 II, 405. dum du m davul sesi < ses taklidi kelimelerden.
El i ndek i tef i n d um dumu na kar an i n g e n e n i n bed sesi

DS. du lun/tu lun akak DS 1599, 3989, TS 1249 < ET. tu l u a.m. Clauson 1972 s. 501.DS 1600 Kr. du l uk I. du lun , b. dol u n .

dumdum

594

dupduru

sokaktan duy u ld u mu, haydi yedi mahal l e n i n oc u u b u ahe n g i n pe i n e tak l r. (H.R. Grpnar 1943m s. 80).

c riyec k d n e lb l .

(metin c rya uk ) satarla r, k i i re c k, (Ferec 855/1451 v. 97a).

dumdu m byk yara aan tfek kurunu < Alm. D um dum < ng. dumdum bu l l et a.m. Asl Hind. demdeme tepe; bu isimde bir tepe zerinde 17831853 senelerinde Calcutta ehrinin yaknda bir topu ss varm ve orada bu eit mermiler ilk defa yaplm (HobsonJobson 1968 s. 330).
Ki io u l la r sava mak, dv mek, d manla r n n kalbi n e dumdum ku r u n u n u yol layp ke ndi de ri l e ri n i ku rta rabi lmek i i n y usyuva rlak yapla r ykselt iyo rla rd .

AD. dungun zgn, dnceli: somurtuk DS 1604, TS 1257 < du n I + fiilden sfat yapan g u n eki, b. akk n . O. dunhi mmet himmeti eksik olan, yeter derecede ikramc olmayan < Fa. d n h immat a.m. O l k imesn e 133r). EO. du l parlakl n kaybetmek, donmak < du n II fiilinin passivum hali ve do fiilinin tesiri altnda. Fakat kr. du n u l . K a an k i g n e u l esi gi re, dah y ld u z la r d u la ... (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 71). AD. dunuk I/tunuk /d onuk donuk, mat, bulanka; kederli DS 1604, 3993, TS 1257 < du n III + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan uk eki, b. akk . Gste remez d u n u k yi n e y z. (Ferhengn mei Sa d 134042 s. 71 no. 866). G z l e r i nd e mika gibi t u n uk b i r s u za r ... (F. Erdin 1969 s. 88). Ma hmudu n g z l e r i tablasnda yatan to ri i n g z l e r i g ibi i ri l e i r, t u n u k la r. (F. Erdin 1955 s. 131). oc u k a nas n n sol uk, zayf lam y z n e don u k don u k bakt. (M. Buyruku 1959k s. 48). AD. dunuk II gne tutulmas DS 1604 < du n II + EO.da mevcut olan, fakat BSTT.de yalnz izleri kalan, fiilden nomen actionis yapan u k eki, b. al k II . du n u k l u parlak olmayan, donuk, bulank TS a.y. EO. dunuk III keder, kederlilik TS 1257 < du n I + EO.da mevcut olan,fakat BSTT.de yalnz izleri kalan, fiilden nomen actionis yapan uk eki, b. alk II . EO. dunuk ksufa uramak TS 1257 < du n II fiilinin medialis hali. Fiilden fiil yapan ( )k iin b. ack . AD. dunul batmak, tutulmak (ay ve gne hakknda) DS 1604 < dol u n /d u l u n fiilinin varyant, b. alb z . duodenum (tp stlahlarndan) onikiparmak barsa < Lt. a.m. [duodecem onikiden sfat]. ... Nevres
Ve rdim. Ma n i fatu ra c . o c uks u z. Kaza nc iy i. D uode n um lse r i ek e r. Ya dn emi bu na l m ge i riyo r. (N. Eray

tev bi i n e be z l i d n r u di rem tdg i n i y d k lmak , fi l mes e l a a se n d n h immetsi n d mekd r. ( l 1587 v.

(S. Birsel 1961 s. 8). EO. dumru tef TS 1254 < ET. tmr g a.m. Clauson 1972 s. 509. O. dumu r (patoloji terimlerinden) krelme, atrofi < Ar. d um r ykl, inhitat. 1u2 3 emasyla yaplm bu tr nomina abstracta iin b. bu l u ve Ar. /d / iin b. adale e h ri n d umu ra u rat c , kt rm edi c i toz u n u z e rimde n aktmaya hakkm yoktu. (. Kvan 1995 s. 121). O. dun alak; (bir eyden) aada, (kalitede ve kymette) dk < Ar. d n a.m. (/dw n / kknden).

M i n n et Ta rya ki ba a mub rek y z i gste rdi, g rdm. C n um b u k r n eye v r rs em, mevh ibet i H u d dan k i budu r d n o la. (Ferec 855/1451 v.

186a). B u ta rafs z l k, midi nde n d n u ndayd. B u nda n dolay e n i temi z babama fe na halde fke l e nd i. (A.. Hisar 1944 s. 261). aalk, alak, hain: mel n d n ve i meb n p r f n n! (Ferec 855/1451 v. 110a). du n et alt etmek, yenmek: N e h eybet
gste r r g e rd n k i d n tdi F e l t n , | N e h i kmet h a r c de r devr n k i m t eyledi Lok m n ? ( mer bin Mezd

1982 [840/1437] s. 32). AD. dun I kederlenmek, dnmek DS 1604, < ET. ton kapatlmak, kapanmak; sklmak, aslmak (ehre hakknda) Clauson 1972 s. 514515, fakat du n okunuu daha doru, T. Tekin 1994 s. 274275. EO. dun II veya d on kama mak (gz hakknda) < ET. ton a.m. (k z to nd ) Clauson 1972 s. 514515. Clausona gre /o / / u / geli mesi vardr, fakat O.da bunun aksi bir geli mesi daha muhtemeldir (ekil ve mna itibaiyle yakn olan do fiilinin tesiri altnda). Halbuki T. Tekin 1994 s. 274275e gre nlnn dorusu /u /dur. AD. duncuk sklmak, bunalmak; fazla yem yiyen, uzun zaman dinlenen hayvan, dar knca atlayp zplamak, ha arla mak DS 1603, TS 125557 < ET. ton uk boulmak, sklmak Clauson 1972 s. 517, M. Erdal 1991 II, 496. Vege r
iste rse s a h r o l di l r m, | Rev n du n c u up d utmazsa r m, | Ne yaz da di le rse se rv i z d An u i n bi r k a s ra u ru b ny d! (Fah r 1974 [1367] s. 289 no.

1990 s. 126). dupduru I ok duru, hi bulankl olmayan < du r u + reduplication + /p / tezat nsz, b. apak . S a ff s a f h a lk dubdu r h n y r. (Elv n eleb 1984 [1358 59] s. 107 no. 1231). Dibi nde k k bi r b ucak var. i nd e n d up du ru bi r su aka r. (S. im ek 1960 s. 7).
C emi l e g e r ekte n g z e lmi . Sala r ve ka la r simsiyah, te n i de dupdu r u. (N. Eray 1976 s. 77).

692693). Kr. c u n c u k- , /d / > /c / deiimi iin b. bacal u ka / badalu ka . O. dunelb l bla ermemi, bl yandan kk < Ar. d na lb u l a.m. G rd m, bi r mat b ca, zdekce

EO. dupduru II ayak st, dik durarak < du r u du r + reduplication + /p / tezat nsz. k z dupdu r u
ge l b h em n H cay sal layub yle y re u rd k im H can u ak l ba ndan gitdi. (P.N. Boratav 1995 s. 155).

dupla oha

595

dural

O. dupla oha bir cins kuma (Kappentuch) Meninski 1680 II, 2155 < SrpHrv. dupla < t. duplo < Lt. dupl us ift, iki kat + u ha . dup lek s, b. dubl eks . O. dur uzak < Fa. d r a.m. 198b).
Ka r ni be zm i B na z rd r. Yavu z g z b u c v n cem l i nde n d r o ls u n!

176b). Si z ke l ime l e r l e z e h i r l e n i n du r u n , hayat h e r g n yen i bi r ey ke fediyo r. (A. H. Tanpnar 1961 s. 222). a fiilzarf (gerundium) ekiyle: devam etmek: Yaz u k l u k i k o rka d u ra T a r dan ... (Ferhengn mei Sad 134042 s. 41 no. 494). Bo u na bi r g z e l l ik,
re n k l i l ik, ayd n l k, f e ra h l k, h e r ey kendi ke nd i n e, kond u u ye rd e d u radu r uyo rd u. (N. Meri 1957 s. 28). ip

(Ferec 855/1451 v.
h a rem i

i lt i f t olma n,

(l 1956 [158687] s. 40). d r et uzaklatrmak: B e n i bi l


mu h t e remi p di h de n d r dah d emedi. k l l ye s a b rdan, ak ldan d r d b v re vu b re eyled i. (Ferec 855/1451 v. 116a).

fiilzarf (gerundium) ekiyle: her zaman, devaml olarak: B i l ip d u r u rk e n y i n e rkt m. (F. Erdin 1958 s. 128). du r up du r uzun zamandan beri orada olmak: Aca r g z l e ri n i y umdu. B i r de o rda,
akl n n k esi nde du r up du ra n mu ha rebe y l la r ndaki Afyona bakt. (F. Erdin 1958 s. 175).

dur I aya a kalkmak; ayakta durmak; bir yerde kalmak; hareket etme i kesmek < ET. t u r a.m. Clauson 1972 s. 529530. e r d rde r g n du r ub sa l la du rd la r, yol la r na g itdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 26a). G emic iye d di l e r, z ev rak ke n ra get rd i. D u r bu nda, o geldk! d di l e r. (Ferec 855/1451 v. 120b). intiban brakmak: yle ise, nede n d u rg u n du r uyo rs u n ? B i r s k n t va r. G i z l eme! (E.E. Talu 1928 s. 73). Bir praedicate specifier ile beraber: olarak: Eki n bi me vakti rgad du r u r a ala ra. (M. Makal 1950 s. 38). Dativus haliyle: bir yere dikilmek: Hem n
ki Os m n z atasn u y r i n e d u rd , yak n k o n k fi rl e r i l e yet md raya ba lad. (F. Giese 1929

AD. dura /dur ra /tura at saa vs. DS 1604, 3993 < Ar. t u r ra kuma kenar (/t r r / kknden). am a al ,
se ri n, g lg e l i yol, de n i z, barakan n d u r ras nda yemek yeyi le ri , h epsi g z e l l e ti. (K. ipal 1962 s. 56). du r ra l

kasket; apka kenar DS 1606:

Ayaklar nda ksa o rt la r, z e rl e r i nde k sa kol l u gmlek l e r va rd, ba la r na tu rist l e r i n g iydik l e r i ge n i d u r ra l apkala r ge i rm i le rd i. (a.e. s. 53).

O. duradur uzun uzadya < Fa. d r d r ok uzak [d r , Fa. terkip, b. be rabe r I ]. l e ri nde h bi r i yok idi k i
s h t e l i i na z a r nda bed h g r nmesi n. H a tt e h a l is ne h a rek et le ri nd e bi l e d r d r te v l l e rl e bi re r beh ne i eyt net b u l u rd u . (N mk Kem l [1876]

[890/1485] s. 8). Nasi hatm olsu n, meyha ne kapsi l e EO. mukavemet edebilmek, dayanmak: e ri n halli masdar ile: balamak:

d n evi n nde avu amay n. Hastahan e kaps na du r u n, me za rl k n n e dik i l i n ! (F. Erdin 1948r s. 44). se rve ri k im k l o lmaz, | N e k a dar ok o la, d mana d u rmaz. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 172). Dativus Eth em bey parmak boyu ndan kt , bymeye du rd u. B y d , by d: e l kadar, kol kadar, oc u k kadar o ld u. (Tark Dursun K.

1944 s. 89). Du ra an Sinop vilyetinde bir yer ad < Yun. (Tyrion) D.J. Georgacas 1971n s. 110. durak durulan yer < du r I + fiilden yer, nomen loci yapan ak eki, b. akak . B u E rg e n e kprs i n y r i
evve l o rman l d , amu r ve keg id i ve h a r m l e r d u ra yd. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 104). d u rak ara ve rme du rak a ra ve rmiyo r.

1967 s. 63). Lokativus ile: brakma mak, terketmemek: E e r sipa ri imde du r uyo rsam, adresime de rha l g nde rebi l e c e i n i syledi. (Kenan Hulsi 1944 s. 67). Sz zde d u r ub ke r me i z i ba a v re c ekmisi z ? (Al Azz 1268 s. 222). i l e ile: ondan baka bir ey yememi veya imemi olmak: l e yeme i bi l e yemedim, bi r ayla du r uyo r um. (Mahmud Yesari 1932 s. 38). du r u rk e n olduktan sonra, varken yle g z e l
hav da, Tepe Ba du ru rk e n , eve k a pan l rm ? Haydi, o raya gidel im! (E.E. Talu 1928 s. 183). Kars n h epte n u n u t uve rmek du r u rk e n, o na kafa yo rmak n e de n l i sk c , bo uc uydu. (P. Kr 1976 s. 34). Tekrarlanan du r

ara vermemek: Tokatla r, tekmele r h i (Mahmud Yesari 1930 s. 21).

durakal durup geri kalmak < du r ve kal fiillerinden ibaret terkip, b. al ko . lmekte olan la r n kati l i o la n 1938 s. 92). durak lan yer edinmek, yerle mek < du rak + isimden fiil yapan la n- genilemesi, b. abaplan- . S o ra [890/1485] s. 112).

bi r adam gibi, be n i t utacak olan ko l u n n e ta raftan u za ca n d n e re k, a k n du rakalm tm. (F.R. Atay

H u ndk ra s o ld , k a ub va rd, A r navdda bi r s a rpca y rde h a r m g ibi d u rak la nm d. (F. Giese 1929

bukadar zaman bekledikten sonra (netice hayal krkl yaratr): Ge l i n l i k kaz k kadar k z va r. D u rd um du rd um, babam ye ri nd e adama varmam a! (S.M. Alus, Akam gaz. 9.5.1942). Ya ra d ramadm. Sen i
b rak m ak i n d u rd u d u rd u da byle g n m bu ld u ? (H.R. Grpnar 1927n s. 223). d u r ot u r bir arada

durak sa dnerek bir ara durmak, tereddt etmek < du r u ksa- nn varyant [du r- u k + -sa- ], b. dol uksa- .
Topal e l i n i e n esi n e ve rip du raksad. Epeyi d nd kte n son rad r k i ok zo r, dedi, dped z l m demekti r.

(Yaar Kemal 1955i II, 294). (Neologismus) du ral hep bir durumda ve hi dei meden kalan TS < du r fiilinden + birok neologismada isimden (!) sfat yapan a l eki gibi grnen bu terimin ilham herhalde Fr. du rabl e a.m. kelimesinden gelmitir; b. anda . Ne
f rt nayd ama? dedim. Ald rmayan, du ra l bi r sesle: G e t i, gitti. dedi. (Peride Celal 1985 s. 44).

yaamak, dp kalkmak: Ey l e r i l e d u r ot u r, yavu z bis t n d r gt r! (Ferec 855/1451 v. 62a). dur II (yardmc fiil olarak) < du r I. Durativum fonksiyonunda: Y ms lm n la ru m l n v r, y z i nde be rd r o l, l i n c e a nda asl du r! (Ferec 855/1451 v. 225a). Ol ev bi r o la n c uk la r va rd, ay ruk yo d, an o h ayub av n u r du r u r la rd . (Ferec 855/1451 v.

durala

596

durgur

durala ksaca durmak < du r + fiilden verbum iterativum yapan ala genilemesi, b. avkala . Karaosmano lu 1928 s. 6667). K z n a alad n

re z i l etmek mi istiyors u n ?

(F. Hepilingirler 1990 s.

K a r k a r ya iki yabanc dan ba k a kimse de i ldik! c ml e l e r i n e ge l i n c e du ra layo rum. (Y.K. h issetti. M u hakkak arkada lar ndan bi ri n e ra ndev u ve rmi , arkada gel iyo r diye at lm , mual l imi n i g r n c e du ra lam t. (Selmi zzet 1934 s. 16).

108).

Kad n g r n c e ef e l e n i r b u n la r. imdi du rd u k

duralak sakin, hareketsiz, yerine yapk < du ra la + fiilden sfat yapan k eki (b. akk ) . Belki tutunamayan bir neologismus. Kr. du r uk . Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . ng rt s z bi r d nya i i nde ga ripseyo rdum.
K k bi r ta rlam vard. O n u ek ip bi eyim dedim Fakat du ra lak bi r hayat ya ayamyord um. (Halikarnas

(F. Hepilingirler 1997 s. 27). D u rd uk ye re g lmeye ba lyo r. (A. Yurdakul 1991 s. 212). Hi olacak ey mi, du rd uk ye re ge l ip, se n i n l e n e diye kavga etsi n bu adam ? (M.B. Kanok 1984 s. 61). Tbirin nasl husule geldiini belki biraz anlamak iin onu EO.da normal olan u cmlelerle karlatrnz: Sava k a r l rsa e r i k a r la. B u la r yi n e du rd uk lay n d u ra la r. (TS 1259, Sheyl Nevbeh r dan). Aya um tah t sti nde k o dum
ye rde ba m za i amayalm. kim k a m. ki aya um du rd uk l u du rd u y rd e be rk i nd i.

(Ferec 855/1451 v. 101b). Benzerlik var, fakat morfoloji ve mna ayn deil. AD. durdu r /turturu veyik kuu DS 1605, 3995 < Yun. (turtra) kumru Ch. Tzitzilis 1987g no. 533. durdu r , du r I fiilinin causativum hali, b. ackd u r- . Kr. du rg u r, du r u r , du r u t . Bir fiil kknden iki veya daha fazla causativum eklini geli mesi iin b. akt- . Cami kaps n n n nde du rd u. E rkek l e r
kalo la r n g iyip evl e ri n e se i rtt i rke n , Ba h ub ik e yol la r n kesti, mu hta r ha ndiyse g sleyip du rd u rd u.

B alks 1946 bulunamad.

s.

40).

Ba ka

kaynaklarda

dural sabit < du r fiiline dayanan idiolect, ya da d u ra l kelimesinin varyant. He rha ng i b i r i i ve de rs i


biti rmek i i n k imi g n o la an st di ri ke n du ra l , k imi g n pek geldi get i g n l l . (M. Seyda 1966 s. 146).

AD. dur ba soba borusu THASDD 475 < Slavca (Rus., Ukr., Bulg.) t rub a.m. A. Tietze 1957 no. 220. Metatez iin b. alb z . O. dur ba saray kapcsnn, kalabal yaklatrmamak iin kulland ar sopa < Fa. d rb a.m. [d r uzak ve b ol!]. H cib ri di, e l i nde d rb dutar.
n g rd i k i e h z de du r u r, di l edi k i d rb a a h a v le de. (Ferec 855/1451 v. 200a).

(A. Kutlu 1995 s. 12). durendi ileriyi dnen (kimse) < Fa. d r e nd a.m.
M u rat bey ta rla tec r besi pl n n pek m lyim ka r lamad. Temki n, it idal, du re nd i l ik g ibi bi r s r arapa, farsa kel ime ka r t ra rak yle bi r sylev ge t i k i, del ikan l n e diyec e i n i a rd . (. Tarus 1961 s. 107

109).

O. durb in keskin grl < Fa. d rb n a.m. [d r uzak ve b n gren A. Tietze 1969 no. 46. Kr. d rb i n , d rb n . D iyde i t iyz z i l e, bas i y ret i d r biyn z i l e a a na z a r eyl e ! (Ferec 855/1451 v. 106a). AD. durdab vaziyet, ekil < te rt ip kelimesinin varyant (?). B i r i tek i n e s ra s ra c emaati gste re re k D u rdabla r g z e l! demi . (Y.Z. Demircio lu 1934 s. 7). Ba ka kaynaklarda bulunamad. AD. dur d inek /du r du rak (menfi cmlelerde) dinlenme, istirahat DS 1605 < du r fiilinin emir sygas ve onunla alliteratif bir terkib tekil eden di n ek /du rak kelimesi. N e reye kaybol uve rd i e ek spala r ? D u r d i n ek bi lme z h n z r la r! (T. Apaydn 1991 s. 174) A rada bi r defa Damal ya, bi r de fa i l eye, bi r
defa da Tokaky e g itti. O ndan ba ka du r d u rak bi lmedi, h ep al t. (F. Baykurt 1961o s. 264). u y zba ndan, du r du rak yok. teki e kyala r b rakm , h ep be n im pe imde. (Ya ar Kemal 1955i II, 345). M uavi n d u rs u z d u raks z e ya i nd i r iyo r, ye re y yo rdu. (Tark Dursun K. 1967 s. 27). Kr. du rak a ra ve rme, du r ot u r yok .

Dkkn saakla r n n sakat ol uk la r ndan bi l ek kal n l nda dk l e n ya mu ru , e nse kkl e ri nde n g i rd i r ip kuy r uk sokumla r na dayatmamak i i n , bu d u re nd i l i e i h t iya va rd r. (Re at Enis 1933 s. 79).

dur ge p o l i s i trafik polisi < du r! ve ge ! iki emir sygasndan ibaret bir terkip, b. alve r- . Cadde ta t
dol uydu. D u r ge pol isi ko l la r n kald rp i nd i riyo r; ta tla r g r l t y le g id ip gel iyo rla rd . (A. zyalner

1960 s. 72). dur gun hareketsiz, sakin < ET. t u rk u n a.m. Clauson 1972 s. 540 [du r I + fiilden sfat yapan g u n eki, b. akk n ]. G lm yo r, du rg u n bakyo rdu daha ok. (V. Trkali 1977 s. 37). neesiz, keyifsiz, yorgun: Ve ge nd l e r d u r u n ve atla r yo r u n o la n as ki r ... (l 1982 [1581] II, 166). Hoca bi r ak am yo rg u n, z i h n i du rg u n b i r ha lde ha nesi n e g e l b ... (P.N. Boratav 1995 s. 224). canlnn aksi, suskun: Otu zbe ya nda, orta
boyl u, du rg u n de ne c ek kadar i i n e kapan k bi r adam olan Haydar bey A rabistan ceb h esi nde zabit idi. (T. Bu ra

1963 s. 72). EO. dur gu r durdurmak; aya a kaldrmak TS 126063, Meninski 1680 II, 2163, R. Dankoff 1991 s. 33 < du r I fiilinin causativum hali, b. a rt u r - . du r fiilinin baka causativum halleri iin b. du rd u r, du rg u t, du r ut . Bir fiil kknden iki veya daha fazla causativum eklini geli mesi iin b. akt- . He rsek
o l n k im M s ra i l etd i l e r, su lt n u k a r us nda d u r u rd la r, y r pd rd i l e r. (F. Giese 1929

durdu k yerde/du rdu k yere durup dururken, lzumsuz yere < sentaks bakmndan izah g; belki mahall bir tbirin son zamanlarda moda olmas (yazl kaynaklarda 1960dan sonra gzkyor). Fiilden isim yapan dk eki iin b. bi ldik . Du rd uk ye rd e i ka rd n ba m za. B i z i e ll eme

[890/1485] s. 230). kurmak: Os m n z dah Eski

durgut

597

dur gel

e h rde h a m m yresi nde baz r d u r u rd .

(F. Giese

1929 [890/1485] s. 14). EO. dur gut ayaa durdurmak; ayakta durdurmak TS 1263; tevkif etmek, hapsetmek Meninski 1680 II, 2163 < belki d u rg u r fiilinin fonksiyonsuz bir ikinci causativum hali olan *du rg u rt dan / r /nin d mesiyle (b. arsla n ve a rt u r - ). Gag. du r fiilinin causativum hali olarak aynen byle bir du r ut fiili vardr (N.A. Baskakov 1973 s. 164): (Gag.) Padi ah bi rd n du rg ud r beygi r i n i. (Budjaktan seslr 1959 s. 133). EO. *dur teemml ermek, durup dnmek TS 1273 < teekkl anlalmayan ve yalnz Ferheng n mei Sadnin bir beytine (beyt no. 691) dayanan leksem iin onu neredenler kelime du r u k olsa gerek mlhazasn koyduklar iin, onu imdilik sa lam bir veri sayamyacaz. B a ka kaynaklarda bulunamad. dur gel , b. du r u ge l . dur , b. du ru I. AD. dur la durulamak DS 1605 < du r u la fiilinin varyant, ksa nlnn d mesi iin b. a rla n- . sim/sfattan fiil yapan la /- l e- genilemesi iin b. acabla . El i n i d u r layp tek ra r hamu r u n ba na otu rd u. (F. Baykurt 1959y s. 88). AD. dur lan alkalanmak, du yapmak DS 1606 < du rla fiilinin reflexivum hali. ( ( )n iin b. ac n II ). (F. Baykurt 1961o s. 9). dur ma /du r maya durmadan, kesilmeden TS 126364 < du r fiilinin menfi emir sygas, fakat morfolojik bnye artk unutulmu tur durmazdan mnasndaki du rma kelimesi SrpHrv. diline de gemitir, K. Lokotsch 1927 no. 548. kinci varyantta galiba zarf karakterini kuvvetlendirmek iin dativus hali eki ilve edilmitir. P di h ise tah t u bah t ve c ml e h a z yi n i d u rma skd ra ge rmek z re id i. (T 1987 [17.yy.] s. 125). B u ye re ayak bast m g nde n be rid i r, du rma ha, ya mu r ya yo r. (E.E. Talu 1937 s. 5). Tasarm d n c e l e rimde du rma bu rga lan yo r. (A. A ao lu 1981y s. 10). Kad n du rmaya hayk ryo r. (L. Erbil 1985 s. 244). du rma (menfi) fiilinin baka ekilleri de byle parantez olarak kullanlr: e r at e h l i n i du rmaz k ra rd . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 71).
M s Beg d u rmad n l l e r, memleket l e r ama a ba lad. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 39). D u rmayuban d n u g n u (!) g itdi l e r, | Mo n evas iyan u alt na yetdi l e r.

dur otur (menfi cmlede) dinlenme, istirahat < iki fiilin emir sygalarndan yaplm terkip, b. alve r . B e n se n i n ya nda ike n a a yan nda s rtmal k ede rd im. Ak ama kadar d u r ot u r yok. (Kemal Tahir 1955s s. 59). Kr. du r du rak . dur ra, b. du ra . AD. dur tut/du rtut bir nevi birdirbir oyunu DS 1606, Meninski 1680 III, 6039. < ki fiilin emir sygalarndan ibaret bu oyun ismi belki mahiyetin bilmedi imiz oyunun eklinden izah edilir. Bu tr terkipler iin b. alve r- . duru bulank olmayan, berrak TS 1269 < ET. t u ru g a.m. M. Erdal 1991 I, 210 (kr. du rmu su dura dura tazeliini kaybeden su). Fiilden participium passivum yapan i eki iin b. ac I ve a l u-satu .

H a l l i n e od g l ist n de r, | B i r n i c eye d u r u suy k a n de r. (Ferhengn mei Sa d 134042 s. 1). effaf: D nde n son ra du r u ipek l i gmlek g iyecekt i r. (H.Z. Koay 1944 s. 182). du ru beyaz ak renk ve przsz (ten hakknda): Du r u beyaz, kaymaklar g ib i v c ut. Ka la rm do u tan rastk l . (S.M. Alus 1934 s. 23). du r u la ykanm eyleri duru sudan geirmek. sim/sfattan fiil yapan la/- l egenilemesi iin b. acabla .

O. durub emsa l atalar szleri, darbmeseller < Fa. z u r b i ams l < A r. d u r b alamt l a.m. AD. durucu k dur (kk ocuk tbirlerinden) tay durmak, ayakta durmak (yeni yrmeye balayan ocuk hakknda, b. adda git- ) < du r I ve c uk kltme ekinden ibaret gramer tesi bir tbir; kr. du r u d u r . Kltme eki c k iin b. acc k . ki g z m, bu n e ha l? te gryosu n ya ...
D u r u c uk du r uyo rum, tesi n i so rma. Oof, az kals n be n i s zd ra cakla rd. (Musahipzade Celal 1936kd s. 48).

D u ra n pe r embe ak amla r du rla n r, c uma i i n R esu l Ek rem efe nd imi z i n emrid i r diye ho koku la r s r n rd .

O. durud i raz uzun; uzun uzadya < Fa. d r u di r z a.m. [d r uzak, u ve, di r z uzun]. Fa. u (ve) ile yaplm tekipler iin b. abudane . Ya rm yamalak
g rd m z, bi r h a k k nda d r u daha di r z g remiyece imi z v c d la r mut la ala r y r d iyo rduk .

(Ah m ed R sim 1340 s. 6768). EO. duru dur /du rudu r ayakta durmak, durma a devam etmek, biraz beklemek TS 126970 < du r I fiilinin u fiilzarf (gerundium) ve d u r II fiili (b. al ko ). Se n o bu nda du ru d u r, be n va ray n, h a be r deyi n, mu t layayn! (Ferec 855/1451 v. 215a). Ev
k a pus nda du r u d u r, be n g i rey im, c bbemi dest rum geyeyim. (Ferec 855/1451 v. 209b).

(Enver 192829 [869/1464] s. 36). dur mu otur mu olgun, tecrbeli, kendine hakim < bir zaman kalkm, durmu , fakat sonra yat m, oturmu Hay r, yi rm ibe senede n be ri saki n ya ayan,
boyu be rabe r evlt yeti ti re n, akl ba nda, du rm u otu rmu bi r adam, i lk g rd b i r kad na k olamaz.

EO. duru gel /du r gel aya a kalkmak < du r I fiilinin u fiilzarf (gerundium) ve ge l (b. al ko ).
H l mi k o n la rdan bi rs i duym . Ba a gt v rd i, eyitdi: D u r u ge l, B e rmek iyle re va r, i a n la ru k a t nda bite r d di. (Ferec 855/1451 v. 88a). H a mza B eg y ri nd e n d u r g e ldi, C n eyd yak a s n k a rvad, d utd, ald, gend d r na i l etdi. (F. Giese 1929 [890/1485]

s. 97).

(Selmi zzet 1934 s. 24).

duruk

598

du

duru k I durmu < du r I + fiilden sfat yapan uk eki, b. akk . Hani u h em kekeme hem kon u kan o lan, bu n u

nas l bec e reb i ld i i n i u z u n u z u n d nd re n, z eks du r u k ve don uk o lan ama kusu rs u z bi r g z e l l i i sar n la nd ra n, mutsu z ve ya l e c i nse l l e r i n ... (M.

EO. durur durdurmak vs. A. Topalolu 1978 II, 584 585 < du r fiilinin causativum hali, b. a rt u r - ; kr. du rd u r, du r ut . EO. duru /d r i /d r I karkarya durmak, arp mak, sava mak TS 133840 < du r fiilinin m areket hali, b. al - I . Palatalisation iin kr. bak bi . Dah S u lt n M u h a mmedle n du r d, | K r ld l e ke ri, ey u r d. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 192).
O bu du r u an, d r i e n k e l i b ub ndu r. B u e r iy n y z i n d nd re c ek o l u rsa, k z um o a v r rem, ke l old u i n n o la? (Ferec 855/1451 v. 205b). K z l ba anda b h a d en c me nd r. | D r mek an la ru la bi z e olmaz. ( a f 1950 [1555] s. 154).

Mungan 1996 s. 280). (Neologismus) du ru k II statik, dinamikin aksi < du r u k I, fakat belki Fr. du re r devam etmek kelimesinin tesiri ile, kr. du ra l, du ra lak . Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . nde rs i z, desteksi z
olamaz my z, yol la rm z ke nd imi z b u lmak! yi ama du r u k bi r topl umda, ortamda, lde Ame ri ka y bi n ke z ke fedip bi n ke z kaybediyoru z. (B. Duygulu 1963 s. 13).

AD. duru k bsbtn durmak, bir eye taklp durmak DS 1607, TS 1272 < ET. t u r u k a.m. Clauson 1972 s. 540. Fiilden fiil yapan ( )k iin b. ack . B z i n e
eyd r: Tah a yy r tdg | G r rem, z h i r d u ru ub k a ldu u . (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3512).

duru /d r II al mak, ura mak, gayret etmek DS 1608, 1637, TS 133540 < du r u I. Mna geli mesi iin kr. al , u ra . He r g ce e l ayak
u rd , d r i di, ol c ev h i rd e n ... z r i z em n l e r i doldu rd . (Ferec 855/1451 v. 93b). D dm: bi z byle du rma i l e olmaz, | Du ru maz /D r mez yol c l bd men z i l almaz.

duru l duru hale gelmek (su hakknda) TS 127273 < ET. t u r u l tedirgin olmak, bezmek, irenmek Clauson 1972 s. 548, fakat daha ziyade medialisreflexivum mnasnda, b. a l- . duru msa durur gibi olmak, ksaca durmak, duraksamak < du r I + fiilden verbum simulativum (m abehet fiili) yapan umsa genilemesi, b. acmsa . Hayvan hakl o la rak
du r umsay n ca, bu defa, eti n e ge e n e kada r dayan rs n mahmu z u. (B. Akmsar 1943 s. 95). nsano l u du r umsyanda bi r sz d u r u r d i n l e r de, o sz n n e old u u n u, meal i n i de an la r. (Behet Mahir 1973 s.

(Zaf 1950 [1555] s. 151). AD. duru ga fayton A. Cafero lu 1951 s. 234 < Rus. dro jk i a.m. Slavca ka iin b. ayka . EO. duru ver kar koymak, mukavemet etmek TS 1274 < du ru birbirine kar durmak > *du r u u , b. ap v e ald r et- . Gl ba k a l as d u r v rmeyb, D vud Pa a vard u g ibi f et h o ld. (Tursun Bey 1977 [149095 aras] s. 178). AD. durut (birini veya bir eyi) bir yere dikmek, bir yerde durdurmak; bir yere koymak, bir yerde brakmak TS 1274, Meninski 1680 II, 2162 < du r fiilinin causativum hali (t- genilemesi iin b. act- ) . Kk /r / ile biten fiillerde bu geni leme ile yaplan causativum hali iin baka misal bulamadm. M. Erdal 1991 II, 790da ET.de bir *tu r t fiili phe ile kar lanyor. Kk veya esas /l / ile biten bz fiillerin causativum hali, normal olarak /l t / ile biterken /l /siz, sadece /t / ile son bulur; b. bo at- . Koydu umu z u koyduk ye rde, dedi imi z i dedik ye rde du r u tmaz oldu n . (M. Makal 1950 s. 58). D a rdan ge l e n sesle r i e rde du ru tmad bi z i. (M. Makal 1954 s. 55). hareket etmesine mani olmak, durdurmak Da a ta a hkm y r r id i. Gayala r y rt r, su la r d u r u t u r id i. (F. Baykurt 1961o s. 120).
B i r ye ri kanayan i nsan, kan d u r u tmak i i n de rha l yaran n st n e top rak eke r.

140). EO. durundur durmasna vakit ve imkn brakmak TS 1273 < ET. tu r u n duraksamak, tereddt etmek Clauson 1972 s. 552 fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . durup du rup ksa ya da uzun aralarla < du r I fiilinin tekrarlanm up fiilzarf (gerundium). T o p rak la r du r ub du rub bi r ca navardan rkm gibi tit reyo r. (H.R. Grpnar 1926b s. 268). Du r ub du r ub da k a r bo ayan
e rk ek le r de ah l k ve b nye c e si z i g ibi z a f, mari z , ay n me rh a met zav l l la rd r. (H.R. Grpnar 1336k

s. 95). durup duru r ken birden, belli hi sebep yokken, beklenmedi i bir anda < kr. du r up du r (du r II maddesinde). B i rd e nb i re babama bi r hastal k ge ldi. D u r up du r u rk e n bet i be n z i k a yo r, bayl yo rd u. (H.R. Grpnar 1335 s. 214). EO. duru r dr/dir < du r fiilinin hal sygas. 14. asrdan sonra arkaizm olarak ya da bir beytin bo yerini doldurmak iin kullanlrd. d stla r, bi l r
misi z k i mah a l l em z h a lk ... e h l i set r u if fet l e r du r u r la r. mdi ... (Ferec 855/1451 v. 57b). Heme i Ba d d ben m h cami le se r bese r r z l e r d u r u r la r. (Ferec 855/1451 v. 223a). Y bu nda otu r u bi z m l e bi r ay, | Y az uk ok gt r , b u d u r u r r y.

(M. Makal 1952 s. 107).

(Argo) duruz la ksaca durmak, duraksamak < du r I + fiilin diminutivum halini yapan u z la genilemesi, b. al z la- . oparla r B e rb e r A l i n i n evi n i n n nd e du r u z lad la r. (M. Kaan 1990 s. 19). AD. du I yn, cihet, istikamet; kar taraf DS 1608, TS 1342 (d ) < ET. t u mukabil, kfv Clauson 1972 s. 558. Clauson nly velar gsterir ve yn, istikamet mnasnda yalnz t u eklini verir. Kelimeyi d (II ve III) olarak gsteren TSin verdii misallerde velar ve ntr yazl lar vardr, mutlaka palatal olan misal yok. Ferec

(af 1950

[1555] s. 150).

du

599

tut

855/1451de misallerin ou ntr, fakat bir palatal misal vardr Hank ce z iy rede ns i n ? d di.
K a ran f l ce z iy res i d i ndeg i c e z iy rede n em d dm.

(Ferec 855/1451 v. 61b). Neticede, henz kati bir ey sylenemez. Belki iki ayr (mnalar da ayr) kelime vardr. B i r d u a gitdi l e r. Tak d r i rabb n Ebu lK sim oldu k ya yetdil e r. (Ferec 855/1451 v. 8b). B i lmedm ki ol y r n e y rd r, du n e d u du r. (Ferec 855/1451 v. 114b). sti nde bi r e r ve bi r avrat
yatu rd . Ba la r d u nda bi r mu al lak alt u n lavh va ridi. (Ferec 855/1451 v. 95a). k d a ndan I rbosu d u na.

EO. du deng eler, akran < du I ve de ng , kr. ET. te t u a.m. Clauson 1972 s. 558. Get rme z l e r u l u la r o i n e | G h e r k im sata d u na de i n e. (Fah r 1974 [1367] s. 346 no. 1843). O. du ine dn gece < Fa. d na a.m. e h z de mest idi, uy d. S a b h du rd . Ah v l i d n e g i n e d di. (Ferec 855/1451 v. 140a). O. du ize bakire; gen kz Fa. d za a.m. B i z mi n bi r
p ki z e du iyz e c riye isteyesi n, bu las n, get resi n .

(Enver 192829 [869/1464] s. 41). du eyle yneltmek: Ge l, bi k l l m siv dan y z evi r, y um


gz i, | G e l, bu g n c n gz i n a, D st y z i n e du eyleg i l! (E refo l R m 1286 s. 50). du u na ge l

(Ferec 855/1451 v. 56a). dut/tut mlum meyva; dut aac Meninski 1680 I, 1451 < Fa. t t < Ar. t t a.m. (/t wt / kknden) Dut
dalla r n h rdat r d u r u rd u r zg r dibi nde. (M. Ba aran 1964 s. 81). k u lakla rm z n

rastgelmek TS 134647: S o r o l R m as l s na u n ge le d u : | Ki yavu z k a r a mdu r y ki bayk u . (Fah r 1974 [1367] s. 346 no. 1836). du u na g it geliigzel yrmek: Yol bi lme zem, du uma gide rem. (Ferec 855/1451 v. 11a). du k l rast getirmek, karkarya getirmek TS 1345: k r u
min n et K e r m u Rah m na Kim sen i d u k ld Elv na! (Elvn eleb 1984 [135859] s. 132 no. 1529). du ol

rast gelmek Meninski 1680 II, 2172, R. Dankoff 1991 s. 33: B i r g n c riye n g z i ba a du old. Ba n i e r ekdi, ya nd . (Ferec 855/1451 v. 12a). Kime d u olsa h a y dan te r ak a r r y ndan | ki r z d i l be r o l h b u h a se n h y ndan. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] s. 57). du l d u na her biri kendi tarafna: Y ld r m H a n u k a lan l e ke r i dah dil 1343/1925 s. 3435).

(Argo) dut ok sarho F. Develliolu 1959 s. 81, H. Aktun 1990 s. 89 < meyvann renginden kinaye olsa gerek. B i z zate n dut o lmu u z, ama za ra r yok, e n i te bey, bu can sana feda, i e l im! (M.C. Anday 1965a s. 120). dut gibi a.m. B e n d ut gibiyim. Zo r du r uyo r um ayakta. (A. Yurdakul 1993 s. 216). srlsklam k: O anda bi z im o lan n dut g ibi k oldu u n u an ladm. (A. mit 1996 s. 180). dut gibi o lmak mahcub olmak, utanmak, bozum olmak F. Devellio lu 1959 s. 82. dut/tut (geili fiil olarak) elle kavramak; elde bulundurmak; elden brakmamak < ET. t ut a.m. Clauson 1972 s. 451. Ke n z e k e l i n e yap m , d uta ge ldi. (Ferec 855/1451 v. 116a). yakalamak:
K a rava a K a c! d rem, sa a D ut, k u c! d rem; d utabil rs e , h em ndem ale l f evr k u ca rs n, mu r du al u rs n. (Ferec 855/1451 v. 117a). te z t ut acele

alaylar n boz ub d a ld la r, h e r bi r i bi r t a rafa gitdi l e r. Ve Anadol begl e ri dah du l du na dndi l e r. (Oruc b.

du II yksekten pskrtme yoliyle su dknme; ona yarayan tesisat < Fr. dou c h e < t. docc ia a.m. < Lt. duct io su tesisi, su boru hatt [asl mnas iletme, duc e re iletmek). B e n du u n alt ndayken z i l ald. K u la m kapdayd. (A. Yurdakul 1993 s. 318). du al du ile ykanmak: Soyu nd uk, tu l umban n a lt nda abucak bi re r du aldk, giyi nd ik. (Orhan Kemal 1949b s. 113). B u sz l e r S i na n n ba ndan a a dk lm bi r so uk du tesi ri yapt, on u s ustu rd u. (Fazl Necip 1930 s. 287; Fr. u n e dou c h e f ro ide dan calque, calque iin b. ab I /v 3). O. du omuz < Fa. d a.m. 855/1451 v. 53b). O. du ab zm veya baka meyvadan yaplm urup < Fa. d b a.m. [d /d st ve b su]. B u n u dah
k n n u buyimi ki m ve i h u kde n ve te rd e n ve d bdan h e r y kde get re nde n b i r b u uk ak a t a m a h mi l al n ub ... (.L. Barkan 1943 s. 137 [1540/947]). Zey n l as n m sv r o ld, M b rek d na iye gt rd i, i n c e y r id i.

etmek: T z d u t u , va ru , stanbu l u ve G e l ibo l i n gemi l e ri n i d o nadu ! (F. Giese 1929 [890/1485] s. 156). M te r i g e l i n c e b u raya geti r! Aya n te z t ut, Abdu l la h, te z t ut! (A. Dino 1944 s. 21). Elbisem ikiye Alus 1934 s. 307). ikram iin uzatmak: B i r k a c n

kadar bitmezse re z i l o laca m. Bah la r n z ha z r matmaze l l e r, e l i n i z i abuk t ut u n u z r i ca ede r im! (S.M. ba a v rmek e l de n ge l e mi? d di. P r seped a z n acd, dut u v rd i. N e k a dar g l d i l e rse al! d di. (Ferec 855/1451 v. 230b). kiralamak: B i r h nda

(Ferec

(Ferec 855/1451 v. 117b). Mecazi mnada (bir yrye, faaliyete) balamak De h l iy z i d utd, da ra k d . (Ferec 855/1451 v. 93b). Yolda old la r. N iy l k e n r n d utd la r, g itdi le r. (Ferec 855/1451 v. 190b). (bir yere) varmak, yeti mek:
h c re dutd. Vapu r M id i l l i de n s o ra paza r e rtesi g n zmi r i t utdu.

(Ah m ed erf 1326 s. 181). devam ettirmek, srdrmek, ms. o r u t ut Meninski 1680 I, 500: K u la r b i r b i ri n e h e ng d uta rla r. (Ferec 855/1451 v. 115b). Keko i l e ms rla r patlatyor, sabah, le, ak am
ms r yiyo r, st n e de bol bol su y uva rlayo rduk. M s r old uka tok tut uyo rd u. (F. Baysal 1944 s. 133).

AD. du ak hayvann ayak ba, kstek DS 1609, TS 127576,R. Dankoff 1991 s. 34 < ET. t u a a.m. Clauson 1972 s. 562. Nomen instrumenti yapan ak iin b. apu ldak . Kr. do a . Altm ya ndaki kocaka r n n aya na du ak m vu raym? (F. Baykurt 1959y s. 80). Kr. do u z du a .

beenmek, himaye etmek: D ge r me m rla r h l H i lmi Efe nd iyi t ut uyo r la r. (Ah m ed erf 1326 s. 152). Banka md r be n i seve r ve t uta r. (M.. Esendal 1934 s. 242). igal etmek, kaplamak TS 128384:
D o d Ma r i c rma , k a ld gemi; | K g n id r, k a r d utd lemi. (Enver 192829 [869/1464] s. 47). Bu

dut

600

tutsak

h eybeti d utd c i h n . (F. Giese 1929 [890/1485] s. 143). (birisinin szne) uymak, ona gre hareket etmek, itaat etmek: Ne d rs e dutam, mu h l ef et tmeyem. (Ferec 855/1451 v. 40b). sahibi olmak: Para t ut u umdan, kyafetimden be n i pa azade sanyo r. (S.M. Alus 1944 s. 69). Ka ru n o lacak de i l im ha nu ya, bu n ca y ld r t utaca m kadar d nyal m t utt um. (E.C. Gney 1946k s. 24). Evle nd i r b t o r u n t utmak mevsimi ge ld i.

ocaktan.

C e n n et

ka r

t ut cakla r

ald,

i nd i rd i.

(F.

B aykurt 1967k s. 177). dutam/tutam tek elle tutulabilen mikdar DS 1612, R. Dankoff 1991 s. 34 < dut /t u t I + fiilden l birimi mnasnda nomen concretum yapan (a)m eki, b. ek em , (fakat nszle biten fiil iin t utam dan baka misal bulamadm). B u ld k a z la r bi r a ac, d rt
be dutam; | Ol ba a di le r iy i l e a n be rk | O rtadan s rd , k lmaz g ib i te rk. (M. Adamovi 1994 (136886) no.

(Al Azz 1268 s. 214). farzetmek TS 128082 (kelimeyi bu mnada kullanmak Fa. gi ri fta n n tesirini gsterir): B u sevd dan gec! Eyle dut k i be n i g rmed id i. (Ferec 855/1451 v. 176b).
Ke ndi i z i imdide n lm t utmak e l i i zd e n ge l i r mi ?

130102). Sak a l ol u r yara n e r | B i r dutamdan z iy desi n g ide r ! (Z af 1950 [1555] s. 138). Oca a
bi r t utam odu n bi l e n sk d rmam ! Nas l a etmel i h imdi? (Nbzde Nz m 1943 s. 18).

(N mk Kem l 1307 s. 37). (accusativus ve dativus halleriyle) (birisini bir eye) maruz brakmak:
Avn i c i im, dalave re n i n fa rk nda olmyarak m, yoksa muz ip l ik o lsu n diye mi, lfa tutt uka tut uyo r. (S.M. Alus

1944 s. 28). B i z i alaya tutt u. K zd m da yattm a a . (Kemal Tahir 1957k s. 166). alg c la r apla a tut up baheye ot u rtt u la r. (L. Tekin 1984 s. 39). hesab etmek, mahsub saymak: R e is, han i bal ktan bac 1959 s. 54). Ablativusla filn eyden balyarak:

dutarak /dutar k /tutarak sara nbeti DS 1612, TS 127879, R. Dankoff 1991 s. 34, Meninski 1680 II, 3136 < dut /t ut II + genizaman fiilsfat (participium aoristi) + ak / k eki, b. bakarak ol- ; kr. Az. aa ra a sal - panie drmek.
T uta r k l la r eyh M u h itt i n z iya ret i nde yat n ca iy i l e iyo rla rd . (Re at Enis 1944 s. 259). Zaval l n n byle zam n zam n t uta ra t uta rd .

almadk, para yok mu, para? Pe zeve nk! Yolda gemiye gi z l i c e ald n yol c u la r n navl um u na tut! ( ahap Stk M utasar r fta n t uta rak mi r ve memu r la r n h epsi n i yola geti re c e i n e emi ndi. (R.H. Karay 1940m s. 34).

(R.N. Gntekin

1928 s. 266). Kr. tutamak . dutgal /tutkal zamk DS 1612 < a. t ut ar a.m. A. Pavet de Courteille 1972 s. 222. Kelimenin men ei belli deildir. dutgun/tutkun esir, tutsak, mahbus TS 127980 < ET. tut u n a.m. Clauson 1972 s. 453 [dut /t ut I + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan gu n eki, b. akk n ]. dutn /dutun/tutun kendi zerine koymak, rtnmek DS 4001, R. Dankoff 1991 s. 34 < ET. tut u n a.m. Clauson 1972 s. 458. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . Yolda larum o bu
h a vz d a gi z l e n b d u r u r la r. B e n i p lak eyl e , f uta dut u naym, gi rey im, bu la r k a raym. (Ferec

dut /tut II (geisiz fiil (verbum intransitivum) olarak) < dut /t ut I. Em n im ki r y g rmyo rum. Y
h ud ben im de o l um gibi y s a r am t utdu, vey h umm dan gebe riyo rum da h a be rim yok! (A.H. T a rh a n

1334 s. 324).

A rabac ye r i n e s ra r. ak lat ak lata bi ldi i n k a da r! B u sef e r de h a yv n la r n i n d t uta r. (H.R. Grpnar 1927n s. 21). Gec ik i rs e ha las na habe r g nde rip so rdu racakla r t uta r, yalan da meydana ka rm . (S.M. Alus 1944 s. 65). tesirli olmak,

tesirini gstermek: Deh r k a h r ndan d e rd m k a r

h us s a ya | Z h id , rah m eyley b ge r d utmasa m i i n eb. (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 53). hareket

edebilmek, vazifesini yapabilmek (vcut zalar hakknda): B i r k a ra u l mum vard u r. B i r mddetd r ki e l i , aya d rme z u d utmaz o ld. (Ferec 855/1451 v. 181a). AD. dut /tut III alevlenmek, yanmak < dut /t ut II. Kr. dut u /t ut u . S a va arada oda be z e r, duta r. | Vel k o oda d u t u r u k atar. (Ferhengn mei Sa d 134042 s. 61 no. 745, fakat bu beytteki d uta r kelimesi dte r de olabilir). An u i l e o l b z rg n avrat a ras nda k dutm idi. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 57). y z atm alt damar d ut u f yanma a ba dad. (A. Cafero lu 1942 s. 28). dutak/tutak scak tencereyi tutmaya yarayan bez paras < dut /t u t I + fiilden nomen instrumenti yapan ak eki, b. apu ldak . AD. dutacak /tutacak /tutcak scak tencereyi tutma a yarayan bez paras DS 161011, TS 1276 < dut /t ut + fiilden nomen instrumenti yapan acak partisibi, b. aacak . Bir varyantta orta hecenin nls d m tr, kr. ksak . Daha bu lg u r i nmemi ti

855/1451 v. 243b). AD. dutma/tutma rgat, uak DS 1612, 4000, TS 1280 < dut /t ut, I + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan ma eki, b. aktma . AD. dutma /dutma/tutma ince ince kesilen hamurdan yaplm orba DS 161213, 4000, TS 3862, R. Dankoff 1991 s. 34 < dutma /tutma tutulmu (buradaki mnas tam anlalmyor) + -a , b. bazlama .

dutruk, b. dutu r u k . dutsak /tutsak mahbus; esir TS 123638 < dut /t ut + ?? Fiilden sa genilemesi ile yaplan fiil olmad iin bu sak morfeminin nasl husule geldii anlalmyor (b. G. Doerfer 1967 III, no. 1183). Baka teklifler iin b. Clauson 1972 s. 462463, M. Erdal 1991 II, 758. Pe rde i k a ldu rd , g rd i, bi r
k ubbed r, bacal u, aydn, i i dol u mah b s h a lk ; dok s an dok u z k a rda dah cem si n i, bu nda dutsak olm la r.

(Ferec 855/1451 v. 64a).

dutu/tutu

601

duyur

EO. dutu/tutu rehin TS 128991, DS 4000 < ET. t ut u a.m. + Fiilden isim yapan i eki, b. ac I . Clauson 1972 s. 452453. C iypu ra bi r k a c yk k um dut u

duvar, b. diva r . duv st, b. dvist . duy elektrik ampulnn takld borumsu ereve < Fr. dou i l l e a.m. < Alm. T l l e aydanlkta ayn dkld ksa boru, emzik. duy hissetmek, sezmek < ET. t uy a.m. Clauson 1972 s. 567. Ge nd z i aya n u k c ba rma z e r i n e be rk it, aya na mu h k em yap ! Ol sen i duymaysa r. (Ferec 855/1451 v. 194a). kokusunu almak: K a s d u o l
olsu n k i b u ak d o p rak d an Eh re n bu r u n na resi n , k o k us n duydu n lay n l e. (Ferec 855/1451 v. 39a).

v re l m, t ci r n e vaz iyle va rsu n, cok as s get rs n . (Ferec 855/1451 v. 240a). Z i k r o la n ng r us k fi r i aske r cem eylemekden mezb n o l ub ba z k a l alar n Ven edike d ut u k o yub aske re h a rc tmege m li n v r b dut us n al ub h a rc tmege m l al u r imi . (Pr Re s

1926 [16.yy.] I, 126). AD. dutuk /tutuk perde, gelin duva DS 4001, TS 129192 < ET. t ut u adr rts (?) Clauson 1972 s. 452453. Fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki iin b. ac uk /ac k I . G ved z evi n i
d r l d r l d ekl e r i l e, d v r n i z ri l e, sak f la r n dut uk la ri l e, pe e h n e l e ri l e, k a pu la r, miy nsa r y pe rde le r i l e be zed i. (Ferec 855/1451 v. 59a). C i h na dutd dut uk g c e m k n, | K a t k u sovuk y l esdi i rk n. (Fah r 1974 [1367] s. 440 no. 3750).

iitmek;

(bakasndan) renmek: Amm ge rekd r k i mel ik e b u i i duymaya, duyacak o l u rsa kimsem z c ev b na dymeye. (Ferec 855/1451 v. 30a). P di h u bi r k l ve z iy r i va rid i. B u e nd iy eden duyd. (Ferec 855/1451 v. 63a). EO. du yar duygu, duymuluk, haber < duy fiilinin genizaman fiilsfat (participium aoristi), ( n l ) r /maz iin b. aar I . Z h id , var, var k i b u
k d an d uy ru yok se n ; | B i lmedi, bi lmeyise r b de rd bi z m es r rum u z. (E refo l R m 1286 s.3).

dutun, b. dut n . AD. duturuk /dutru k /tuturuk ate tutturacak rp DS 4001, TS 129597 < dut /t ut fiilinin causativum hali (kr. ET. t ut u r /t utt u r Clauson 1972 s. 459460) + nomen instrumenti yapan ak eki, b. apu ldak , tututuran veya srdren, sndrmiyen. K a u ve k o rk u oddan, ol oddan kim an u d ut r u damdu ru r! (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 3). Az z o ld uk a g rme d men i h r, | K i dut ru k b u lsa yak a r d nyeyi k o r. ( eyh o l Must af 1979 [1540] s. 389 no. 6892). dutu /tutu I birbirini tutmak, gre mek TS 1297 < dut /t ut fiilinin m areket hali; ET. t ut u a.m. Clauson 1972 s. 462. G l k u la pe n e dut u du
u a be z e r | Ki bi r h i n d o an la dut a pen eyi t h . ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 57). Fak a r n r y reg m yak a yak a | Dut u m dum an u la yak a yak a . (Z af 1950 [1555] s. 137).

EO. duydu r iittirmek, sezdirmek TS 129798 < duy fiilinin causativum hali, b. ackd u r- . Kr. d uyu r , bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- . Andan ge nd z i n i h m r na duydu rs u n . B i r g i z l e n e c ek y rde g i z l e ns n. (Ferec 855/1451 v. 61a). duy gu his < duy + fiilden nomen abstractum mnasnda isim yapan g u eki (b. ag ) . AD. du ynak/d ynak /to ynak (at, eek gibi tek trnakl hayvanlarn trna DS 1594, E. Birnbaum 1981 s. 78 < ET. t u a Clauson 1972 s. 519, G. Doerfer 1965 II, no. 991. Kr. Trkm. toynak a.m. N.A. Baskakov 1968 s. 638. Y r d g m y rl e rde bu d iy r g ibi diy r
g rmedm. H a yfdu r k i ya at d uyna b u n u y ri n e basa. (Ferec 855/1451 v. 242a).

dutu /tutu II ate almak, atein sirayet etmesiyle yanma a balamak TS 1297 < dut u /t ut u a.m. 127). B u sevd oddu r d n g n yana r i mde pe n h n , | Si r yet dbe n bi r g n dut sa r sveyd ya. (a.e.s. 42).

Acab m te n o ldysa h um, | Y reg m em big i dut u updu r. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s.

duyu l iitilmek < duy fiilinin passivum hali. S a b h

AD. duv ikiyi yudumladktan sonra karlan ses B ehet Mahir 1973 s. 595 < ses taklidi kelimelerden. Baktm, tas i l e koakla r kafas na bi r ey
dikiyo r. e n duv ediyo r. Acep o ne id i i iyo rla r ? Ke lo lan, o n la r rak i iyo rla r. (Behet Mahir 1973 s.

old. M e l i k ba kesi ld g i d uyu ld . H a l yk d an r ve k o pd . (Ferec 855/1451 v. 47a). Yala nc l m z duyu lmad n t z du r ub mel ik e h ediyyesi n i deg rmek, udl u d memek ge rekd r. (Ferec 855/1451 v. 59b).

herkesin aznda olmak, me hur olmak:

Ey Ka ragz, art k d uyu ld um. Ba na gel e n ge l e n e. ra ndan Tah ra ndan bi r Ac em geld i, bana y z tan e di na r ve rd i. Se n o rada atla patla patla! (H. Ritter 1953 III, 136).

181). duvak gelin alaynda gelini bryen rt < Tk. dillerinde yaygn olan t ubak /t umak krk kalpak kelimesinden. H. Erene gre kelime t u + -ak kltme ekinden gelmi tir, H. Eren 1978 s. 6.
Kapudan Pa a haz ret l e r i n ted rk eyl edg i duvak ve i zme e l l i b i alt u n ta h m n o l u n ub ... (Sel nik 1989

duyu r hissettirmek < duy fiilinin causativum hali, b. art u r - ; kr. d uydu r , bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- . Gl l c e
mahal l esi nde ot u ra n la rdan ra hats z o ld uk la r i i n e l l e ri n e, uy u tu ra n b u r z e h i r ta yan me rmi l e r l e sil h la r n alm la r, G l l c e mahal lesi n i basarak ka r la r na kan k k byk h e r G l l c e l iy i ac duyu rmadan ld rm l e r. (B. Karasu 1993na s. 61).

[1599] I, 168). d uvak d k n evlenme e hevesli olan kadn: Fi l n ye rd e fevk a l de bi r d uvak d k n va r. O n u si z e yapve rs ek pek a l ol u r. (H.R. Grpnar 1332 s. 27).

iittirmek, sezdirmek, iln etmek, bildirmek: Gnyol 1995 s. 253).

Y zba Sela hatti n Roman n si z e s u namad m i i n bana ok fkel e nd i i n i z i dostla r n z d uyu rd u la r. (V.

duz

602

ddkl

duz/tuz b.m. (yiyecee konan madde) DS 1615 < ET. tu z a.m. Clauson 1972 s. 571. A ndan a n c lmekde du z i l e bi ra z bi rs i n. (Ferec 855/1451 v. 61a). tu z bu z /t u zb u z (o l ) bin para, parampara (olmak) (ikinci kelimesi labialisationlu ve mhmel olan kafiyeli terkib): O rtal k ha l la pamu u g ibi da rma
da n k, masalar sandalyala r devri lm i , rak i el e ri , meze tabaklar t u zb u z o lmu . (S.M. Alus 1944 s. 187).

Esnafl ktan n e an la r? Nas lsa f rsat b u l up dbe , d e kap la r n t utmu ; kendi n i adam oldum za n n ediyo r. T i ca ret bo ru mu be? (S.M. Alus 1944 s. 134).

O. dbeyt bir iir ve ark eidi, rubai < Fa. d ubayt a.m. [du iki ve bayt beyt]. ar bcu n i b reb bcu n al ub f i r k n me dbeytle ri n i r la rid i. (Ferec 855/1451 v. 120a). db r makat, gt < Ar. dub u r a.m.
T a h ret vak t nda

dostluk kurmak: h z de eyitdi: S u n u ! D u z etmek y yel m! d di. (Ferec 855/1451 v. 29b). B u g l m byle yk m ak n i c eye dek? | Se n l e y medk mi h ey du z etmek? (Naz m 1928 s. 62). t u z pa ra /t u zpa ra (ol ) tuz buz (olmak) (juxtaposition asyndtique): S u y z ey i n e y ld r m
tu z etmek /t u z ekmek (ye) h z y la a rpan g n e t u zpara ufala n p, dibe do ru ya ye i l i bi r ayd n l k ha l i nde da l yo r. Da ha a a la r, n c e siyaha ala r n eft i, son ra dped z ka ra n l k. (A. lhan

(P.N. Boratav 1995 s. 168169). B u g n tak z y h c et


z ek e r i n evve l, y da db ri n evve l mi yk a mal du r? v k i old. Ot u r u r i k e n n g h g rd m ki db r mde n bi r k a r a k ub u d g itdi. (. Elin 197576 [1876] s.

200). Da rakl l ky nde de bi r adam n evi n i basm lar. El i n i aya n ba layp db r n e gaz k akm la r. (F. B aykurt 1961 s. 179). AD. dden suyu yer altna eken delik, girdap, uurum, bataklk DS 161617, TS 1299, A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 26, 121 < a. ddn AmuDarya nehrinin eski (imdi kuru olan) yata W. Radloff 1905 III, 1739. K u lak la r nda koyu n la r n ng rak
sesle r i, yol al r. Daha alak bi r a ra z ide, k rk g z su la r n n dde n e ka r t ye rd e k s rakla r n kuy r uk la r n sal l ya sall ya naz l na z l ot ladk la r n g r r. ( ahap Stk 1958 s. 8).

1981f s. 17). Mecazi mnada t u z l u ok pahal:

Tek e r r r ede n bu ba r gr l e r K e n n a tu z l uya otu ru r. (H.R. Grpnar 1339 s. 226). F iyatla r tu z l u ca. Alt l stl takm tam ik i bu u k l i ray Osman. (S.M. Alus 1944 s. 22). du zs u z /t u zs u z yavan.

simden sfat, bzen de zarf yapan s z eki iin b. adsuz . D u z c la ru b z rla r d u zs u z la rla o la. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba] II, 152). duzak/tuzak ku vs. yakalamak iin hazrlanan tertibat DS 1615 < ET. t u zak a.m. Clauson 1972 s. 573. B i r k u dah d u za a d mi . Ge l, h l i n i g re l m! (Ferec 855/1451 v. 133b). Dak a r k u lp na beg h l e ip i n i, | K u ra r du zak msl im n la r yol nda. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 64). AD. hile, yalanclk, kendini olduundan baka trl gsterme: O ah
ek e rk e n Hal it bi r n i za h, bi r t u zak la ba na a r la r sapland n syleye re k ye ri nde n do ru ld u. (L. Tekin

dd, b. d d . ddk I b.m. (nefesli alglardan) DS 1617, TS 1299 < ET. ttek a.m. Clauson 1972 s. 455. Meg e r bi r yig itc k
h eves eylemi | N ey gre nmeg i n d z e rmi k a m . | Atas k a k yub gi r rm i oda, | Ddg i n i a n u u r u rm oda.

(Ferhengn mei Sad 134042 s. 39 no. 466 467). dd k g ibi o k dar (gi yecek hakk nda):

1984 s. 143144). O. duzi Venedik Cumhuriyetinin reisi < Yun. (15. asr) (dzis) < t. (Venedik dial.) dose ve t. doge a.m. E. Kriaras 1990 XI, 305; kr. doj. imdik i h lde
on i k i ba du r. O l sebebden u l u la r na du z i d rl e r, o n ik i ba d mek ol u r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 423

A rkas nda ye rl e re sarkan bi r ket e n g ec e l i k, gec e l i i n st nde dd k g ibi bi r alpak ceket. (S.M. Alus 1933p s.

204). dd k makarnas ii delik makarna; (argo) ahmak, anlaysz: Szde, baban n e l i nd e n ince sigara: Babas ndan kalan, kal n g m tabakadan 1991 s. 386).

ku rta ryo r be n i. Hm, kime yutt u ru r u yo rs u n a ddk makarnas? (M. Seyda 1958y s. 39). dd k siga ra ok i n c e k tla r ka rp t t n saryo r. Sa rd dd k siga rala r st ste tabakaya s ra l yo r. (Peride Celal

424; mellif kelimeyi d z i n e kelimesiyle izah eder). duzik o rak F. Devellio lu 1959 s. 82 < Yun. (dziko) a.m. [Tk. d z + isimden sfat yapan ( iko) eki Ch. Tzitzilis 1987g no. 360, 1994 s. 204; Rckwanderer. B e n l i kalkt . ste rsi n i z b i ra z d z i ko i mek? diye re k rak tepsisi n i i aret etti. (S.M. Alus 1944 s. 112). O. d iki < Fa. du /d a.m. S n e g rd i s mi h m h d r; d pist n g rdi d e n r. (Ferec 855/1451 v. 161b). dbara, b. dubara . dbd r st, b. dpd r st . dbdz, b. dpd z . dbe (tavla ve baka zar oyunlarnda) her iki zarn be rakamn gstermesi H. Kodaman 1944 s. 36 < Fa. du iki ve be , kr. dubara /dbara, dse /d sse, d e .

(Argo) ddk II ahmak, anlaysz H. Aktun 1990 s. 89 < ddk I; ddk bir oban ve ky algs olduktan sonra iptidailiin sembol olmu tu. G rb g eyiml i
l l e ri y ks nme, hey dd k, | Elbet bie r sa a da, s a olsu n , k o ca kt k. (V s f Os m n 1257 s. 57). Ya n e za n n ett i n d d m? B e n a l aym, o yesi n, yle mi ?

(H.R. Grpnar 1940 s. 23). (Argo) ddk le sikmek F. Steinherr 1932 s. 185, Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 71 < dd k I *erkeklik uzvu. sim/sfattan fiil yapan - la /- l eeki iin b. acabla . B i r e rk ek l e bi r ka r bu l u up z evk i
sefaya dala rla r, bi z i peydahla rla r. Ka r n n ka rn i ti mi i e r, e rkek to z! E, e rk ek l ik ko lay m? D d k l eyip kaacaksn. (Fruzan 1982g s. 89).

ddk l ddkl tencere < ddk l te n c e re tbirinin ksaltlm . Kendisini takip eden isim olmadan

ddnrc, b.

603

dlek

isim gibi kullanlan bu trden dier misaller iin b. atl u . .

EO. d II havaya umak TS 13041305 < ?? B i r k pe bi ndi. K p ku gibi hav ya dgdi, n bed d old. (Ferec 855/1451 v. 60b). n if r t Seyf i a rk a s na
aldu n lay n d gdi, gk y z i n e k d , ol k a dar a d ki i nd g i n l ey i n ... rist n S iymiyn e k o nd. (Ferec

Sfatn bu ekilde appellativum haline gelmesi, nomina instrumenti olarak yaygn deildir (kr. havl u, sapl, sustal , tk e nme z ). Baka sahalarda (ms. yemek isimlerinde) olaandr, ha lama (et) gibi. Mukayeseye dayanan renk sfatlar rengin isminden sonra gelmesi gereken re n k l i ya da re ng i kelimesinin dmesinden ileri gelmi olabilir, ms. ef ltu n (re nk l i ) , yahut sfat ekinin hazfedilmesinden: ef ltu n e f lt u n, e l ekt r ik l i e l ekt r ik (dorudan doruya Fr. l e ct r iq u e den gelmiyorsa).

855/1451 v. 152b). K d ret demle ri d ndi s a f ya, | am u us s a toz dgdi hav ya. (Meh m ed 1965 s. 113 no. 2162). Kr. ty . AD. d d /dd balta, keser gibi olan aletlerin kt ve yuvarlak olan yan DS 1619, TS 1300, ZTS 1976 s. 58, Meninski 1680 II, 2179 < ?? Fiilin gemi zaman eklinin, isim haline gelmesi iin b. bast .
Bay ram, ta lar n bi ra z n b i rb i r i n e vu ra rak, bi ra z n da apan n dd siyle paralad. De l ik l e re dold u rd u.

ddnrc, b. d n r II. del l o iki kii arasnda yaplan silhl vuru ma < t. due l l o < Lt. due l l um harb (bel l um kelimesinin eski varyant), sonradan duo iki kelimesinin tesiriyle iki kii arasndaki muharebe mnasna gelmi: Trkedeki ekil talyancann Fr. telffuza kaydn gsterir. detle r id i r k i, mah a l l e l e rd e
g nd z l e r i h a yv nca bi r sebebden dolay ik i kpek de l l uya (veya du e l l oya ) ka rla r. (YTEA 1974

(F.

B aykurt 1959y s. 36). AD. d e/d ve/d e boaya gelmemi iki yanda dii dana DS 161920, TS 13001301, R. Dankoff 1991 s. 34 < ET. t g e a.m. Clauson 1972 s. 478. D n
ge riy e! B i r ba na i i n n e b u ra la rda? Bo asak dve gib i n e reye ? (M. Ba aran 1992 s. 163). Hati ce, Boyal sakalgi l l e r i n evi n n e ge ld ik l e r i zaman, kay nbabas k rm z d eyi ba lamadan attan i nmedi. (Re at Enis 1944 s. 129). At, i n ek, tosu n, d e vesai r e gibi h ed iye ve r i l i r. G vey, o radaki a rkada la r ta raf ndan ifa ola rak bi r ka tokat ve yum ruk a kedi ldikte n son ra i e r i g i re r. (H.Z. Ko ay 1943 s. 305).

1280/1864] I, 523).
gi ri medim sz de l l osu na.

Bu

h uy la r n

b i ldi imde n

(M. Ya mur 1957 s. 27).

detto/deto karlkl iki kii tarafndan sylenen ark < Fr. du etto < t. duetto a.m. Garb mzi i stlahlar iin b. acitato ve kltme eki iin b. albo rata . Ahmet B ey, kpekle F t nat Hanm n ka r l k l
u l uma deto la r n g r n c e S us Ft nat Han mc m sus! dedi. (R.C. Ulunay 1941 s. 246).

d g-/d gd r- ykselmek, frlayp yukar kmak TS 1304-1305 < ?? D e i zde n t z h ev ya dge r. (S. eyho lu 1973 s. 252). An la r u umdu o ld k i h e r
bi ri bi r c navar h o rt umy la h ev ya dgd r b s g i n uvadub h o rd eyleyedi. (S. eyho lu 1973 s. 252).

AD. d elek /d vele/d lek bir kavun cinsi DS 1627, TS 13021303 < a. t ke l ek /d k l ek /t y n ek a.m. A. Pavet de Courteille 1972 s. 322, M. Rsnen 1969 s. 503. AD. d en/d ven/d ven harmanda ekinin sap ile tanelerini ayran eski bir Yakn ark aleti DS 1620 < Yun. (dukni) a.m. G. Meyer 1893 s. 58, A. Tietze 1955 no. 69. D g e n i h i rman an c n ib i zmid. (M. Ktkolu 1983 s. 313). Dve n s re n oc uk cambazla r g ib i evik olmal d r. (M. Ya mur 1957 s. 74). EO. d es i boa istemek (de hakknda) TS 1302 < d e + isimden veya sfattan verbum desiderativum mnasnda fiil yapan sa genilemesi, b. ayg rsa- . AD. d le dmlemek, balamak DS 1621 < d I fiilinin frequentativum hali olan d e l e (DS 1620; e l e geni lemesi iin b. avkala , ikinci nlnn d mesi ile. Ba rsak d mle nmesi n e n e yapacak
dokto r? imdi Km n koca avrat ge l ip bi r ip d led i zd m bi r eyi kalmaz o n u n . (M. Makal 1954 s. 56).

d gh ( ark musikisi stlahlarndan) bir perde ve o perdeye nisbetle bir makam ad < Fa. d g h a.m. [d iki ve g h zaman, yer, b. demgh ]. O. d gne ift, iki trl < Fa. d u g na a.m. (du iki + say sfatlarna taklan g na trl eki] ve iki rekt. dg ne k l namaz klmak: S a b h d u rd , bedest
ald, dg n e k ld , m z e g eydi, at n o lana eye rl etdi, bi ndi, Fa f r sa r y na vard. (Ferec 855/1451 v.

133a). d gd r, b. dg . d gen, b. d e n /dve n . d g m, b. d m . d gn, b. d n . d g ri, b. d n r II. d I dmlemek DS 1621, TS 13031304 < ET. t g a.m. Clauson 1972 s. 477. B i r ip l ik get rtdi. Ol ip l ig i on y rd e dgdi. A ndan afs n n ok d. (Ferec 855/1451 v. 39b). El i n di z i n e k o yub yumru n d gmi ve byk la r ggsi n e i nmi . (Saltuk n me 1974 [15.yy.n sonu] I, 326).

bir kna koyup balamak: Aytekin 1945 s. 18).

G e l i n kom u la r, ce l eb i n taksiti ge l iyo r, sat n, k r n, dk n, u lay n, u bo rc u n u z u b i r ta rafa d l eyi n, son ra i ktye var r. (H.

AD. d lek kaln kabuklu olgun kavun; olgun ufak kavun; ham kavun, kelek DS 152728, TS 1302 1303 < a. ty nk vs. ham kavun M. Rsnen 1969 s. 503. Mo n l Ke lb d ye n De l i D g l ek, | K a rda ol k a ra h y r ey mi? ( az l 1974 [16.yy.n ortas] s. 232).

d me

604

tken

d me b.m. (giyim malzemesi) < ET. t gme a.m. Clauson 1972 s. 482. K a z z z la r ba rma nda i l ig i g ri n e n di lbe rl e r t gmeyi yol nda k o yala r. (M. avuo lu 1977 [901/1496] s. 145; cinasl bir ifade).
G z l e rim i ka rp aya a kalktm, ceket imi n d mesi n i vu rd um. (Tark Dursun K. 1960 s. 46). Fiilden

kullanlabilir): 315). d rc, b. d n r II.

B e n im tarla la rm, babamdan kalma tapu l u ta rla la rm kyl ye d n e n l i k da tan adam, h k met de i l de n edi r ya? (Ya ar Kemal 1955i II,

nomen concretum yapan ma eki , b. aktma . AD. d m k dm; dmck < d I + fiilden nomen concretum yapan mk eki, b. e lmik . d mkl e n dmlenmek, -la n- genilemesi iin b. abaplan- :
Pembe n i n h i i tah yoktu. He r ka k o rba bo az nda d mk l e n ip kal yo rd u.

AD. d rc k I ince bulgur DS 1625 < d + c k kltme eki, b. ac c k . nlden sonra inorganik bir / r /nin hypercorrection vastasyla tremesi iin b. ale n g i l l i /a l e n g i rl i . AD. d rc k II kk dolu, yuvarlak kar taneleri DS 1624 < d rc k I. Kltme eki c k iin b. ac c k . O. dhn sv ya < Ar. du h n a.m. 67a). O. dhl davul < Fa. du h u l a.m. B i r k i i bu c evg n i l e b u
d h l i c ge z k a k a , gemi bel dan k u rt la. Be n d h l i c ge z k a k a ym; siz k u rt u l u , varu , g id . B e n m dah ba uma ne ge l rs e ge ls n . (Ferec 855/1451 v. 228a). B i r n i e sem z tavuk h s l eyl edi, ic i n i cev h i r i g i r n m yeyil e d o ld u rd ve d h n i l evz i l e bi ry n eyl edi. (Ferec 855/1451 v.

(. Altan 1978 s. 122).

DS. d ezilmi buday, bir eit bulgur; pirin DS 162223, TS 1305 < ET. tgi a.m. Clauson 1972 s. 478. d m b.m. (iplie vurulan boum) TS 1306 < d I + fiilden nomen actionis ve dolaysiyle nomen concretum yapan m eki, b. adm I . Ol ipl ig i o n

y rde dgdi. Andan afs n n ok d. K a r u bi r bi r d g mi e di. (Ferec 855/1451 v. 39b). Mecazi mnada: Ya mu r ya n ca traf ik bsbt n d m ol uyo r dedi f r. (O. Baydar 1998 s. 76). K z: Sana iyi bi r koca bu l u r um; mal m lk de ve r i r im deyip a an n ke nd isi n i ba tan ka rd n a k lamak zo r u nda kald. D m z lm t ama ben de bitmi tim. (M. Ba aran 1964 s.

dk yksek bir aristokrasi unvan; bz kk Avrupa devletinde hkmdar unvan < Fr. duc a.m. [Lt. dux ordu kumandan]. Kr. duka I. B i r zaman la r
pre ns le r i n , d k le r i n , ko nt la r n bi n l e rc e ta i isi al t ra rak k u rd uk la r avl u, pa rk, saray duvarla r n n h i b i ri n i n st nde Yabanc defo l! g ibi yaz la r yaz lm bu l u nmamal! (A. A ao lu 1993 s. 9).

63). Kr. d n I. EO. d n I dm TS 1306 < ET. t g n a.n. Clauson 1972 s. 484. Be l s z o ld la r o n i c e g nd r. | Y re g m zde i l e r bi r d g nd r. ( eyh o l Must af 1979 s. 185 s. no. 1516). Kr. d m . d n II/d vn evlenme veya snnet mnasebetiyle yaplan ziyafetli ve elenceli enlik ya da ky enli i < doy /toy ve g n M. Rsnen 1969 s. 488. Bu birleik kelimede varolan krasis durumu iin b. acabola /acabu la . C n mekt b m de r i B n ya y ti di,
sevi ndi, n me i d stla r na, h s mla r na gste rdi, an la r dg n e da vet eyledi. (Ferec 855/1451 v. 237a). d n et /eyl e dn yapmak O n g n muttas l dg n eyled i l e r. Fe r r u h n z Fe r r u h da n ik h eyledi l e r. D g n da ldukdan so ra ... (Ferec 855/1451 v. 42b). bay ram et muvaffakyetini kutlamak, sevincinden oynamak: B i z u gadar bi r gayret d n edel im de, son ra e l l e r d n bay ram etsi n ? O l u r mu can m? (A. Nesin 1972m s. 97). d n de r n ek yap

dkn dkkn < Fa. d uk n < Ar. dukk n a.m. [/dkk / kknden, degemination iin b. akke /ake ].
Levv h a ol ki i n mak mn , dk n n k a nda ol u r d y s o rd. (Ferec 855/1451 v. 126a). B i r d k n d utd, k um n yayd, al v ri eyl edi.

(Ferec 855/1451 v.

246b). AD. dkel /tkel tam, btn, eksiksiz DS 4006, TS 13061309, R. Dankoff 1991 s. 34, Meninski 1680 II, 2109 < ET. t k e l a.m. Clauson 1972 s. 480. [t ke- + fiilden sfat yapan l eki (M. Erdal 1991 I, 332), b. atal ]. Se n k la r u ok d u r d k e lde n, | B u E re f O l R m k emte r nd r. (E refo l R m 1286 s. 5). 3. ahs possessivum eki ile hepsi: Dke l i n miydisi n. (Ferec 855/1451 v. 28a). Dke l i n e ar bi l e z e h e r i c rd m. ldi l e r. (Ferec 855/1451 v. 69b). ok defa possessivum eki agglutinationla kelimenin bir paras olmu : dke l i (sfat) btn, her: D ke l i mu r dla rda k mg rid i. (Ferec 855/1451 v. 27b). B e n i d ke l i k i i bi l r. (Ferec 855/1451 v. 207b). dken/tken sona ermek TS 131011 < ET. t ke n a.m. Reflexivum hali yapan ( )n iin b. ac n II . R dv n du da s uy , az u dke nm i idi. (Ferec 855/1451 v. 31b). K a nda ol u rsa ben im n k im
dke rsi n k a n l u ya | G resi n se n, i g z m, g rem dke nme z n i c e ya . (Naz m 1928 s. 23). ng i l i z l e r i n Parse l i n e ve F ra ns z la r n B i z e l e r i n e ve B e r l i o z la r na muk bi l A lman la r es ti z e i m s k s i saymak l a tk e nme z. (Cen b ah beddn 1335 s. 212213).

dn enli i: G. bey imdi de d n de r n e k ta rafl s de i l, z i ra ac l ... an n e c i i ye n i lm . (S.M. Alus, Akam gaz. 23.6.1941). Se n g e l e l i o ra la rdan h
ayr ld k la r yok . O n la r d n de r n ek be n mi da vet ediyo rum? (Mah m d Yes r 1928 s. 277). AD. d n d zg n

dn (burada ocua ad koyma toplants): Dy n d z g n u rd u la r, men c i l is ok sevinmek:


Dg n ey le rd i g rb s r h it n |

topland, bu na ad oymaya d n rk e n, o devri o rada bu l u nd u. (A. Cafero lu 1945 s. 209). d n et /eyl e

(Ender n F zl Beg 1286 s. 118). d n e n l i k dn (bu da d n de rn ek misalinde grld gibi byk enlik ile, byk enlik yaparak zarf mesabesinde
S n n et o la n la r a rd n ca h em n.

dkenle

605

dmbeki

EO. dkenle aramak, aratrmak, tefti etmek, yoklamak TS 130910 < a. tgl l a.m. [t gl tefti] A. Pavet de Courteille 1972 s. 2241). N e dke n l e rs i z ? d di le r, ya n , n e yit rd z ? (A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 31). K u la r S l eym n dke n l ed i. N o ld ba a? big i g rme z em d di. (a.e. s. 51). dket/t ket sonuna kadar harcamak, kullanarak bitirmek TS 1311 < ET. t ket a.m. Clauson 1972 s. 479. Causativum genilemesi t- iin b. act- .
M uttas l avlamak ard n ca o ld. B ce z iy re n c neve r i n i dk etdi. (Ferec gn i c i nd e

?? d lek ye lk e n i gabya yelkeni W. Radloff 1905 III, 1739. d lek II, b. dl ek II. d lek III, b. d e l ek . d lenge, b. dle ng e . d l ger, b. d rg e r . O. dm I kuyruk < Fa. dum a.m. Dmi t v sdu r g l b n , ge rek k im | Ah da b lb l e h n keb te r. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 91). bir eyin arka ucu:
Y r id k be rf sti nde piy de, | K a r id i alt k a r dan z iy de. | Eri i n c e d mi n z e z em n e, | B u mik d r idi, l dm ben kem n e. (Z a f 1950 [1555] s. 147148).

855/1451 v.

189a). O u l c n k i d kede o n ya n , | Yad dem an u tme yolda n . (Ferhengn mei Sa d 134042 s. 64 no. 776). dk kn/tkkn zenaat sahibinin alt yer; kk ma aza < Ar. dukk n a.m. Kr. dkn , b. ake . B y k
K a ram n B z r nda dkk n am . Z t den s o ra u a r an u d kk n n mecma di nmi . (l 1994 [159199]

dm II ( ark musikisi terimlerinden) usul eitlerini tekil eden drt unsurdan biri K. Uz 1964 s. 21. dm dm tef sesleri: N ed r def tdg i d m dm ve y n ey k ld u z r ? ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 88). dm tek tempo tutma: Uta ve
dmte e k Halime han mefe nd i, e lmasl pa rmakla r n bi rka defa havaya kald ra rak bi z i alk lad. (Aka

s. 201). Ne o l u rd u yle bi r pisik l et im olsayd! Yarm


saati n i i nde b t n sipari l e r i dn e rd im. (H. Taner 1951t s. 109). da t r,

t kkna

Gndz 1930 s. 57).

d l bend/t l bent/tl bet ince ve seyrek dokunmu bez; bart Fa. du l band a.m. < di l band kalbi balayan, ok sevilen [di l yrek ve band balayan, Fa. band iin b. baz ube nd ]. Kr, t rban .

Da rbukan n d mtek dm tek l e r i n e uy up ik i omu z um bi rde n kalk p, kalkp i nmeye ba lad. (M.B. Kanok 1984 s. 47).

h tdi, du rd , eh re g itdi, em r i Bas ra i nd e d lbe ndi n i y re u rd . (Ferec 855/1451 v. 8a). Ma ha l l e aktar nda n ald m boyal mukavvadan Ka ragz f ig r l e ri , an n emi n t lbet ba rt s n ge re re k ku rd u um hayal pe rdesi n i by k e bi r gaz lmbasyla arkadan iy ic e ayd n latt m halde, pek se i lmiyo rdu. (B.

dm III/t m bsbtn TS 1628 < ET. t um (tum k a ra tamamen kara [at]) Clauson 1972 s. 503, kr. Az. dm a tamamen beyaz, dm ara tama men kara, dm sar tama men sar ADIL 1980 III, 175. Sa sa al d m a . (Azrbaycan na llar 1960 I, 230)
B u rdan gednd aba na bu la h h a cah , bi ri n i n suyu d ma sd gimi. (a.e. 1963 IV, 21); belki de

Arpad 1976 s. 18). EO. d lcin (ilk nl /o /, / / veya /u / da olabilir) ?? (iki erkek arasnda bir cins yakla ma ameliyesi). K z y i b u ld la r k i d rt aya z e ri n e

Trkm.

t m ara k u

kapkaranlk

(fakat

tm /t ml k karanlk!). Ye n i aske r, do rus u, yaman acemi l e rd e nd i: n e t f ek t utmas n bi l iyo r, n e Haz ro l! du rmas n . Yan i aske rl i i n t m cah i l i. (B.S. Kunt 1937

du rm , bi r o lan a rd ndan i l e r d l c i n r. C em at uta nd la r, da ra geldi l e r. (Ferec 855/1451 v. 235).

s. 56). le n, si z A l la h n z t m u n utt u n u z, A l la h n si ku l u. (B.S. Kunt 1949 s. 72). AD. dma bembeyaz DS 1628 < dm /t m + a ak veya dorudan doruya Az. dma a.m. dman duman Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 71 < duman kelimesinin hakikaten byle bir telaffuzu varsa, uzun /a / ile Fa. asll d kn, g man , g na h gibi benzetilerek, belki de Fa. zannedilerek, ve muhakkak ki bylesini daha nezih bularak yaplmtr. B u tek katl , k c k evl e r bi r haftadan
be ri ya an ka rla rla o kadar rt lm ki bacala r nda n dman t tmese, i nsan h e r bi ri n i bi re r b y k ka r y n za n n ede cek. (S. Ayverdi 1940 s. 92). Mal m ya bu den i z bod rumla r n n hava del i i yoktu r. O n u n i i n a zdan, bu r u nda n, e l has l gvdemi zdeki bt n del ik l e rde n ka n h e r t r l d man, ne f es ve gaz bu rada kal r. (B. Felek 1947 s. 154).

AD. d ld l I ihtiyar ve zayf beygir, eek DS 1627 < D ld l < Ar. D u ld u l Peygamberin katrnn ad, bir rivayete gre hazreti Ali de ona binmi (kelimenin asl mnas uzun oklu kirpi). O
d ld l ko u l u aka ralmaz fayton u na m g ve n ip g z e l l e re g z atyor? (S.M. Alus 1933p s. 111). Eski

araba, vapur gibi eylere sfat olarak kullanlr:

G nd e k rkyedi defa kar ya gidip gel e n d ld l vapu r u n kont ro l memu r u R u e n Hakk B ey gemide n kan la ra bakyord u. (A. Hnalp 1962 s. 11).

AD. d ld l II drbn < d rb n a.m < d u rb i n uza gren A. Tietze 1969 no. 47. G e lme de, H u l us , vu r u r um sen i! | D ld l aynasiyn e n g r r m se n i. (A. Cafero lu 1946 s. 26). *dlebek yrek arpmas Meninski 1680 II, 2120 < ?? B a ka kaynaklarda bulunamad. d lek I veya d lek (eski gemici tabirlerinden) direk tepesindeki tarassut yeri R. Dankoff 1991 s. 34 <

dmbeddk, b. dmb rd d k . dmbedz, b. dmd z . dmbek, b. dmbelek . O. dmbek i ulemalar iin kullanlan bir alay sz Meninski 1680 II, 2145 (Meninski sarklarn da

dmbelek

606

dmtekle

olarak tarif ediyor) < Redhouse 1890 s. 916ya gre kelime Fa. du nbak a man who wears a tail to his turbandr ve du nbak little tailden geliyormu [du nb kuyruk + ak kltme eki]. Se r v l e ve p r h e n e ra bet gste rme z l e r. B is i
dmbeki sar s o ru lsa bu ndadu r d rl e r: d mbek le r g ib i te n pe rve rl i kde n e lem va rdu r? dey syle rl e r. (l 1975

uyga r yapt la r. Sah ide n maskaraya ben z iyo rd uk.

(F.

B aykurt 1970 s. 145). dmdz /d medz/d mbedz tamamen dz, dpedz < d z + reduplication + /m / tezat nsz, kr. damdazlak , dmd z lak . ofr ye r i n i n st
gec eko ndu k mesle r i n e be n z iyo r: boyas z kont u rp lakla rla, re nd e l e nmemi tahta parala riy l e ak t r lm , rahata tomruk sa r labi lsi n d iye kasan n yan la r da al nm , dmd z taban kalm yal n z. (M.

[1599] s. 131).

Eh l i r z a sel m v rmez l e r. O l ge nd l e re se l m v rd kde edebi l e reddi se l m tmez l e r. Z u m f sidle ri n e g re N ed r k i d mbek d r, ya n ya ra r o l ub bi n i c i deg ld r d mek iste rl e r. (a.e. s.

135). AD. d mbelek I/d mbek tef DS 1628, Meninski 1680 II, 2146 < deblek kelimesinin labialisationlu varyant. D mbelek s u rat l , davu l ka r n l , y usyuva rlak bi r kyl k z kaz oban l ediyo r. (S.M. Alus 1933p s. 126). dmbelek II kafa iisi zppe iin alay tbiri < dmbelek I. B i r i be n i bu i nsan la rdan bi r i n e ai r diye tan tt nda

B a aran 1964 s. 85). Mecazi mnada akl oynam , bunam: Veysel i n ka rs da dmd z o ld u
sanyo rd uk, kide bi r kaar, g n l e rc e ge lme z. Kocas bi lmem ha ng i da n a rkas ndan t uta r, ge l i r. (. Tarus

1950a s. 56).

Sa rho me r, n c e bu n u i z z et i n e f is meselesi diye d nmek istedi, son ra ke nd isi n i aldatd n a n lad. Dmbed z ve basit kskan l n k e nd i ke ndi n e it i raf ett i. (Aka Gndz 1940 s. 149).

dmedz, b. dmd z . dmen I gemiyi yneltme cihaz Meninski 1680 II, 2190 < t. (Venedik dial.) t imn a.m. Kahane Tietze 1958 no. 650. B i r c e z iy re be l rd i. D me n i ce z iy reye dutd la r. (Ferec 855/1451 v. 226b). dmen c i I dmeni idare eden gemici: B on g n g itdi, bi r 468283). (Argo) d men II hile, dalavere F. Devellio lu 1959 s. 82, H. Aktun 1990 s. 90 < dmen I. Eskide n faki r odamda

ye ri n dibi n e g i re rd im. Kayts z g l c k l e ri n i n a rd nda i l e ri nd e n g e e n l e r i bi l i rd im nk : te, be para etmez bi r d , g ve n i lme z b i r u kal dmbele i, h em z ppe h em u ls u z! (. Aral 1997 s. 90).

(Argo) d mbelek III < dmbelek I. ibne F. Develliolu 1959 s. 82, H. Aktun 1990 s. 90 < dmbelek I. B e n
ge e rk e n a rd mdan ba ryo r la rd : B e l ik! Be yld z! D mbelek! (M. Mungan 1978 s. 166).

y re ri di. | Dme n c iye buyu rd , ok d ri di, | Gemiyi d zdi, k a rd ke n ra. (Meh m ed 1965 s. 171 no.

AD. d mb k pezevenk DS 162829 < ?? G i re c ekse n i z , oo

eve g i ri n. Mavi kap l eve. B i z im rgatba n n k z la r o rda. B i r i ye i l g iy i nmi , bi ri a l. D mbk babala r n n y z nde n d m fka rala r. (Orhan Kemal 1954b s.

gz l e rim i atm m, pen ce rede n o n u g r rd m. El i n i y z n ykama dmen iy le u z u n u z u n oyalan r, bakar, g l e r, ba yla selm ve ri rd i. (Orhan Kemal 1965i s.

249). dmb l de dm dm gibi ses karmak (dmbelek hakknda) < ses taklidi fiillerden. Z u r na kabadan taksimi t utt u rd u. i ft e na ra d mb ldeme e ba lad. (S.M. Alus 1944 s. 131). AD. d mb ldek dmbelek DS 1629 < dmb lde + fiilden isim yapan k eki, ve ayn zamanda d mbelek in varyant. D mb ldek o l u ... (lib Paa t.y. [1911] s. 48). dmb rdd k /d mbeddk herkesin aznda, ok dedikodusu yaplan DS 1629 < dmbel ek ve dd k kelimelerinin halitas. Savran n , deve l e r i nd e n
ik is i n i satma a raz o lmas, kasabada dmb rd d k o ldu. A rt k k k kahvede mevz u b u id i . (S. Kocagz 1941 s.

44). Kemal i n e l i nde n k uma r dme n l e r i ge lme z. (Tark Dursun K. 1957r s. 21). dme n c i II kt; ktnn yardmcs: Ka ra k d b u lan la r,
rgatla r n a ras na kat lm olan dme n c i l e rid i r. (Re at Enis 1944 s. 157). Hasan n

O. dmpa /d mpay koyun kuyruu < Fa. dumba a.m.

S u f fa ke n r nda bi r siy h teb h z eb n man z a r u d vmah b e r bi r ta r a r b k o m , bi r dmp y y zmi , byk l ig i nde iy e sancm , ev r r. (Ferec 855/1451

v. 45b). AD. d ms k /t ms k yumruk DS 1629, 4011 < *d msi + fiilden isim yapan k eki? Kr. Az. dmsk atlan yumruk veya dirsek ya da ba ka bir sivri vcut parasiyle vuru ADIL 1980 II, 175176. dmsk l e dirsekle vurmak DS 162930. sim/sfattan fiil yapan la /- l e- genilemesi iin b. acabla . Di rekt r de Ak repl e r i n T e l l i sank i, baksana
Kemal! diye f s ldad. Kemal g lmemek i i n ba n e di. R za Kemal i dmsk l edi. (. Kaftanco lu 1972 s. 40).

74). yl e deyel im aman! dedi Ve l ik u l, D mb r dd k etmeye l im! (F. Baykurt 1971t s. 26). ste r misi n b u

i i n bi z l e re de se rpi nt is i ge lsi n , bi z l e r de di l l e re d e l im, o rtal a dmbeddk olal m? (S.M. Alus 1933p s. 210).

dmdar /dndar (askerlik terimlerinden) art Zs. Kakuk 1973 s. 134, R. Dankoff 1991 s. 34 < Fa. dum d r a.m. [dum kuyruk + d r tutan, malik olan, b. abdar ]. kinci varyant, kelimenin D nda r erkek adna benzetilmi olan eklidir. dmdd k ok dar, boru gibi (kol ya da paa hakknda) < ddk I + reduplication + /m / tezat nsz, kr. dimdik, dmd z . B i z i o dmddk pantol la r n i i n e t k p

(Argo) d mtekle rzna gemek H. Aktun 1990 s. 91 < dm tek (dm II maddesinde) + isimden fiil yapan l e geni lemesi; aslnda rtmece tabirlerden. sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla .
B u f t dokto r, g n battktan son ra bi z m k mese gidiyo r, k z la r bedavadan dmtekl iyo r. (Kemal Tahir

1961 s. 301).

dmuy

607

dn

O. dmuy salar iki renkli; krantala m < Fa. dum y a.m. [du iki ve m y sa]. D m y olmak mertebe l e ri n e va rduk d a ... (l 1994 [159199] s. 228). EO. d m k I i, me guliyet TS 1312 < Mo. dmg faydal, ie yarar O.N. Tuna 1972 s. 223224. K i

AD. dne gn /dnegn /dnegen/dneyin dn DS 1630, TS 1317 < d n ve g n , fakat terkibin mahiyeti anlalmyor. bu bi r k z k i id r. B u a 114a).
D n eyi n b i r atl ge mi ky n i i nde n , De l i

d n e g n bi r v k a olm . An ba a e rh eyl edi k i g l mel h ik yetidi. G l dk. (Ferec 855/1451 v.

su lt n u mi z c h s a f m? | Dmg i d yim ahde vef m? ( eyh o l Mustaf 1979 [1540] s. 399 no. 7164).

(Yaar Kemal 1955i II, 194). daha dn, dne kadar: B u Ba d d d n e


D u rd u y la a rp ma a gidiyo rmu . gu n meyh ne l e rde rey h n c i l i k de rd i. imdi bu n i meti bu k a nda bu ld ? (Ferec 855/1451 v. 93b).

Dativus ile megul (EO.da me gu l sfat da dativus haliyle kullanlrd): Dmk o ld an g retmege p r. (a.e. s. 155 no. 731). AD. dm k II alka, dnce, hrs DS 1630 < dmk I. EO: dm k (bir ie) kendini vermek, iyice ura mak TS 1312 (ikinci misal fiil deildir) < Mo. dm O.N. Tuna 1972 s. 224. Fiilden fiil yapan ( )k iin b. ack . Ok ma a, yazma a yah d mk, | D u rma, ba k a ldu rma, b l ik i b k! (Naz m 1928 s. 78). Ege r se n
d ny dan f ri ised d ny n u dmkmeyed . (Attar v. 56a). eysi n e, yavu z na

AD. dnek I/tnek kmes hayvanlarnn, stnde tnedikleri srk DS 1631, TS 1317 < d n e /t n e + fiilden nomen instrumenti yapan k eki (b. apu ldak ). d n ek l e /t n e k l e tnek stnde oturmak R. Dankoff 1991 s. 34. AD. dnek II huzur, istirahat, dinlenme DS 1631 < d n ek I. D de, d n ekde n e g rd n ? (Z. Korkmaz 1963 s. 135). dneyin, b. d n e g n . dn gn, b. d n g n. EO. dni le/dn le geceleyin TS 131920 < ET. t n l e ( l e zarf eki iin b. aykla ) . B e n i vu k z bi r d n i l e evi n e i l etdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 99a). D n l e H ud d d z e r i n e ge ld i l e r, e l i n aya n ba ladla r . (Ferec 855/1451 v. 64b). D n l e re k k g it! (Ferec 855/1451 v. 241b). O. dni m iki blm < Fa. du iki ve n m yarm. d n im ol ikiye blnmek B i l fet h i k a v m bi r memleket d

EO. dn I gece TS 13121314 < ET. t n a.m. Clauson 1972 s. 513. D n b i r bah n g ecd g i nde n s o ra biy en bi r t a raf ndan g r r k i od r. (Ferec 855/1451 v. 45b). Se rh l k f i l iy l e M uk b i l ek d n i c i nde du r u r, k a tuma gel r, h ik yeti syle r. (Ferec 855/1451 v. 69b). H c y rde k o nmad n c g n c d n g itdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 64b). d n bu u nda gece yars:
Me l i k e r is iyle o l g c e s a b h a degi n yle at sti nde t u rd la r k im: yed la n yi n e ge l b bi z e ebh n k la d y. N g h d n bu u nda e r i k o nd u y rd e n av a bel rd i. (I. Mlikoff 1960 s. 263). d n yarus gece

yars: K a can d n yarus o ld, du rd . (Ferec 855/1451 v. 245a). dn II b.m. (dnk gn; dnk gnde) < d n I, kr. EO d nk i g n dn: D n k i g n ba a bi r b u n u g ib i s fatl u k z ge ld i, ba a byle byle d di. (Ferec 855/1451 v. 17a). d n b i r b ug n ik i daha ok yeni: B u ra n n
ga rib iyi z. Ma hp ustan kal , daha d n bi r, bug n ik i. (E.E. Talu 1935 s. 89). d n deg l o bi r g n dn deil

n m olmada fes d az m var id g i bu ndan dah ma l mdu r k i. (l 1979 [1581] I, 169). B i r s a def id i c i h nda ay u g n o ld d n m, | Ol s a defde n sen z u h ra h e ld , ey d r r i yet m. (Z t, b. l 1994 [159199]

s. 217). dnin gn in, b. d n g n . dnk ocuk tecrbe edinecek kadar ya ama m kimse (birisini kk grmek iin kullanlr) <
Ge r i n e g e r i n e ke nd i l e ri n e avukat diye n o d n k oc uk la r , istesele r bi r kal emde sil e r ata rla rd e n zo r davalarda. (M. Mungan 1999 s. 233).

evvelki gn Meninski 1680 II, 2191. dndar, b. dmdar . (Konu ma dili) dnden oktan < d n II kelimesinin ablativus hali, ablativus adverbialis iin b. amazdan . Daha ne istedi i n i b i l e cek ya a gelmemi di r.
O na mes e l avc yah ud bal k c o lmak h evesi n i te lk n etse i z , d nd e n h z rd r... (R.N. Gntekin 1928 s.

dnle, b. d n i l e . dn gn /dn gn /dn in gnin gece gndz TS 132122, 132324 < d n I ve g n ; Fa. ab u r z a.m. tbirinin aynen tercmesi (calque); Calque iin b. 3 ab I /v , son varyant instrumentalis halinde, b. ac n , Fa. u / ve iin b. abudane . ( k i g n d n g n y rid i l e r. (Ferec 855/1451 v. 188b). D n g n
avu rt u r u rs n se n l i l e d a tl u d a tl u, | Ba a ac di l v r rs i n , n i c e d a tl u y r imi si n! (Z t 1987 [16.yy.n

144). AD. dne/tne geceyi geirmek, barnmak DS 1631, TS 1318, R. Dankoff 1991 s. 34 < ET. t n e a.m. [t n gece + isimden fiil yapan a- /-e genilemesi, b. ada- I ] Clauson 1972 s. 516. eke r dodak l u g c e u n dn e rd i, | Hm y di r l i g ndak d n e rd i. (Fah r 1974 [1367] s. 326 no. 1417). kular ve kmes hayvanlar gibi bir dal veya srk stnde oturmak: Drd n c s de: kvet i n tahtas na otu rmayp
ki rl i iska rpi n l e r i i l e tahtan n st n e k p t n eye n l e r.

ilk yars] III, 93). D n g n , E re f o l R m , de rd


g n o l ce h e n n em bu ca nda k a lduk .

arta r. N ede n | Za h m u a h od d st e l i nd e n me rh em rg rd i b u k ? (E refo l R m 1286 s. 2). c d n

(Ferec 855/1451

v. 97b). dnr I/dn evli bir kadnn ana ve babas ile, kocasnn ana ve babas arasndaki shriyete

(H. Taner 1954 s. 52).

dnr

608

dayanan karlkl hsmlk hitab < ET. t r a.m. Clauson 1972 s. 523. kinci varyant acaba agglutinationa uram d rs i nin fonetik bir geli mesi mi? (b. arla n - ) B i r mddetden s o ra n

dp

dp yrek arpmas sesi < ses taklidi kelimelerden; kr. dp rd e, dp rt He r ayak kim
olam ayk oyna r y re g m dp dp. | O a la r d e rem va rub s c i n k p i n e k b kb. (Naz m 1928 s. 77).

eh ri n e y ti di le r. e h z de vu fa f ra h a be r o ld: D r d rs i g e ldi d di l e r. (Ferec 855/1451 v.

141a; buradaki ifade iin elimizde bir izah yoktur; ilk d r damat mnasnda olmal). Ku rt a z na
d tk k rk m zdan son ra, bo r la r m diyemedim. Ney im va rsa o adama geti. B i z im d n r n b u koyu n la r, o n u n oban ym imdi. (M. Ba aran 1964 s. 45). Ak rabas da bi z im Mo l la Cafe r i n ka rde i o l u. D n o l u r la rm .

dpdr st tam < d r st + reduplication + /p / tezat nsz, kr. dupdu ru , dpd z. Old z i nd nda dbd r st y z g n, | Y di i medi n e d n u n e g n . (Elv n eleb 1984 [135859] s. 79 no. 894). G e di o l k , gedi o l g z, yay, | Dpd r st old sayu la d o k u z ay. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3821). dpdz dmdz < d z + reduplication + /p / tezat nsz, kr. dapdar, depde ri n . yle g r n r k i d nye se rt se r, | C ml e d bd z dak n e k h u keme r. (Elv n eleb 1984 [135859] s. 107 no. 1228). her taraf, batan baa TS 132526: M us t a f n r n t u l tdi, | a rk ve a rb dpd z dutd. (a.e. s. 140 no. 1630). epeevre: Ol a ac dpd z oda u rd la r. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 1379). dosdoru: D pd z i r v tdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 48b). dpedz: Ba na gz l e riy l e d pd z l tf e n az c k
d arya ka r ms n z. S i z i n yan n zda tel efo n etmek istemiyo rum dedi. Be n de kt m. (Nzm Hikmet

(.

Tarus 1957 s. 63). AD. dnr II/ddnrc /d rc grc; kz istemeye giden kimse, eli DS 1632 < d n r I.
Koskoca avrat oldu n. B i r k imsen i n d n rc kt va r m? (. ma moglu 1949 s. 22). Fatma gitti, k z g rd , be end i. D rc g itt i l e r. Hasan n babas Vakkas n d n e yetecek pa ras yoktu. k ibi n y z l i raya bi r ta rla satt la r. (O. Barlas 1951 s. 83). G z o n be ya na gi rmede n bi r topal ley le h ge l i r, d g r i ta na otu r i r.

(B. Seyido lu 1975 s. 169). dn , b. d n r I. dnya/dnye krreiarz < Ar. du ny a.m. [/d ny /kknden]. asl mnas alak yer, aksi uk b br dnya, ahiret dnyas. Be n h em sge ri n ve h em d ny da ve uk b da cev b n ve r i r i n. (l 1979 [1581] I, 173). Atam d ny dan gitdi, begl ik ba a degdi. (Ferec 855/1451 v. 12a). n vef ge lmez bi l r em

1935 s. 9). dpdzgn tamamen dzgn, dmdz, przsz < d zg n + reduplication + /p / tezat nsz, kr. dpd z lak . B e n d pd zg n ald r m n st nd e g de rk e n atm bi rde n di z i r ld . (A. Cafero lu 1945 s. 6). dpedz aktan aa, ekinmeden, adeta < d z + reduplication + /p / tezat nsz ve /e /, kr. epe evre, sapasa lam ). B i r ho olmu tu i i. Vay
kavvat n k z vay! dedi yksek sesle. O n u g rm , di l ka rm t. Dped z c i lve l e nm i ti i te. (Mehmet

d nyeyi add rdan | Pes n e n y z dnd rem ben o l vef l u y rdan? ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s.

222). pek ok, dnya kadar; Daha O rtaky e d nya yol va rd. (F. Baykurt 1961o s. 181). Kamyon la r olmasa gt r p satamazs n. Kamyon la r da d nya para. (F. B aykurt 1971t s. 39). d nyada katiyen!: Yal n z ba ma d nyada bu lamazdm. (Mahmud Yesari 1932 s. 22). d nya evi evlilik, evli hayat: N i hayet bu n la r n
hat r la r ye ri n e g e lsi n, g n l l e r i o lsu n d iye, d nya evi n e g i rme e r za gste rdi. (E.E. Talu 1935 s. 101). d nyay (bi ris i i l e ) g rmek

Selhattin 1977 s. 13). AD. dp lde heyecanla arpmak (yrek hakknda); grlt yapmak DS 1633 < ses taklidi fiillerden, kr. dp dp . Ses taklidi kelimelerde /l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . Gz l e rim i z misafi rl e r i n
kaca odan n kapusu ndayd. Ha kt la r, ha kacakla r. Y re imi z dp rd yo rd u. (H. Aytekin 1945 s. 42).

(birini) ok sevmek, gz (ondan baka bir ey) grmemek: H n u m n ,


te n u c n b u d ve f id eylemi , d ny y an u i l e g r r. (Ferec 855/1451 v. 74b). d nyal k mal mlk,

servet:

Ol o l ki i s fatdu r k i za h m et i l e d ny l ik

k a za n u r. (Ferec 855/1451 v. 192a). y z e rmde d ny l k d an n es ne va r m d y k h n e n imte n i n k o yu n n yok l ayub on ik i f i l o ri bu ld . (Al Azz 1268 s.

dp lt/dp rt heyecandan ileri gelen yrek arpnts; gmbrt, grlt DS 1633, TS 123627 < ses taklidi kelimelerden, b. an rt . dr, b. d r r . dr kvrp tomar gibi kendi zerine sarmak Meninski 1680 II, 2165 < ET. t r a.m. Clauson 1972 s. 530531. Yol n me gibi d rd i. (Ferec 855/1451 v. 138b). Eb l K sim h em ndem d u rd , bis t i nb is t d rd i. (Ferec 855/1451 v. 4b). d r p d r ml e katlayp sarmak, sarp sarmalamak:
Ka r h eme n toparla nd . Hova rdas n has r n i i n e d rd d r ml edi, duvara dayad. (M. Tu rul 1969 s. 258).

228). dnyavi /dnyev i dnyaya ait, dnyaya yakr < Ar. du nyaw a.m. [du ny + isimden sfat yapan eki, kr. abidev ]. Bas ra eh ri nd e bi r u l u mel ik va rid i. H a k
ta l a a ok d rl esb b d ny v den nas b v rm i di. (Ferec 855/1451 v. 52a). Amic is e so ra rsan z Eyp, Fevkalde bi r sessi z l i e gm lm a ristok ratik bi r mahal l e g ibi, u h r evi bi r h z n l e be rabe r d ny evi bi r h rmet h issi n i i l ham eden bembeyaz, glge l i ve ahan e bi r g z e l l i e sah ip bi r me za r e h rid i r. (N. Gngr 1002

s. 78). dnye, b. d nya .

O. drbar inci saan < Fa. du r inci + b r yadran b. ate bar . Eb r i d rb ram, gz mde n h e rdem ak a r ya la r. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 175).

drbin

609

drt

dr b in /d r bn uzakta olan grme e yarayan cihaz Meninski 1680 II, 2161 < du rb i n . K a pudan gemi l e ri nde b i r d rb n dah o l u r. (Ktib eleb 1329 s. 158). Hemen, i nsan d rb i n e evi re n k uvvet l i bi r msh i l yazdm. (B. Felek 1971 s. 252). El le ri nde k rma t fek l e r, d rb n l s , d rb ns z . (F. Baykurt 1970 s. 49). O. drc mcevher kutusu, mahfaza < Ar. du rc a.m. Mecazi mnada az (inci gibi dilerin mahfazas ve cevhere benzeyen szlerin kt yer): K z d rc i ak k re n g i a ub k z ye s e n tdi. (Ferec 855/1451 v. 15a). O. drd tortu, rsup; telve < Fa. du rd a.m. Ve d rd i h a m r ki t rt r d mekle me h rd u r ... (.L. Barkan 1943 s. 211). O. drd alude arap tortusuna bula m < d rd ve Fa. l da bula m . Ey n i e r i nd k i d rd l de o la
kisveti | lemi ma n de s f de n yeg ola h immeti.

(Ferec 855/1451 v. 203a). eitli, mtenevvi, ayr ayr: D rt ya a bak a


s za rp re uydu rd .

du r u rk e n g rd i k i hav dan bi r u l u k u i nd i. D r l re n g z e r i nde mevc d, acebs ret. (Ferec 855/1451 v.

233b). B u ge z u ram am d r l k a z ya. (Meh m ed 1965 [1398] s. 90 no. 1230). Yald z l d e i bi r k eye
tah t g ibi k u r u lmu du. He r t a raf i r i l i u fak l t r l bi imde z a r f p f l e r dold u r uyo rd u. (H.R. Grpnar

1341 s. 188). He r kask mutlaka yum ruk g ib i f r lamaz


ya, on u n da t rl s va r. Baz kask la r atla r da st nde n h i bel l i o lmaz. (S.M. Alus 1933p s. 122). t rl bi n

bin trl:

Demi nde n be r i h e r i f i n t rl bi n edepsisl i i n i a n lat r, son ra da h e ri f e eyval lah ede rs i n i z . (A. Nesin 1961z s. 186). d rl d rl /t r l t r l ok

eitli Meninski 1680 II, 2061, 2163: Z e n i be n n buyu rd , d r l d r l t a mla r bi rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 22a). D rl d r l t e zv r t i l e, n e d diyse
d yb Su lt n C emi g r R m t a raf na h a rek et td rd i. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 185). Kadn la r, Sat lm n evi nde davu l c u n u n ba rd k la r n t r l t r l tefsi r ede rl e rk e n. kom u la rdan bi r i n i n k k o l u kageldi. A n n e! dedi, Moskofla mu ha rebe edecekmi i z. (E.E. Talu 1937 s. 184). bi r d rl dah

( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 204). O. drdane inci tanesi < Fa. du rd na a.m. [d r ve d n e ].
Se nded r ol ge n c i pe n h n, ge zme h e r v r n eyi, | De i z e dal, andan iste, ey g l, d rd ney i. ( mer bin

(15. asr Osmanl fermanlarnda kullanlan forml) her hangi bir baka ekilde: He r n e
bu l n u rsa bu n la ra tesl m desi z. B i r d r l dah tmeyesi z. (F. Kraelitz 1921 [15.yy.n ikinci yars]

Mezd 1982 [840/1437] s. 207). Mecazi mnada esiz gzel ve sanatkr kimse: D rd ne n e l i n e yap d, ald, da ra gitdi. (Ferec 855/1451 v. 4b). drdn , b. d rt n I I . dre, b. d r . O. dref an inci saan < Fa. du raf n a.m. [du r inci + af n saan]. Y z g rd i; m h d r e f n. (Ferec 855/1451 v. 151a). dreme, b. d rme . dret /t ret yaratmak, icadetmek TS 132830 < ET. t rt a.m. Clauson 1972 s. 536. Causativum genilemesi t- iin b. act- . San rs n ba boz umu na
de i l, bayrama gidiyoru z. B u ossu r u u d retmesi bu n la r! (F. Baykurt 1967 s. 202). ci nli ni n

s. 63). bi r t r l ... bi r t r l ikisi de iyi olmayan iki k arasnda bocalayann kararszln ifade eder: imdi, kalksam bi r t rl , kalkmasam bi r t r l idi.
B e rek et ve rs i n, Emi n e, pi ki n davrana rak, ben i bu g mevkide n ku rta rd ... (O.C. Kaygl 1939 s. 217).

AD. dr me/d reme iine katk konularak sarlm yufka ekme i DS 1634 < d rme drlm ve a , b. bazlama . heceli varyant, d r fiilinin *d re diye bir varyantn icabettirir. B u so ukta arpa
ekme i! a resi z, yiyec ekti. D rme yapt. Kopard . A ku rt gibi yemek istedi. G itmiyor a a . (. Kaftanco lu

1972 s. 12). Yufkala r a ras na so an , patatesi doldu r up, tu z l uyo r, son ra d reme yapp s ryo rd u. (F. Baykurt 1961o s. 27). O. drr /d r inci < Fa. du r < Ar. du r r a.m. B u n u g ib i k i
g r rs i z, ib ret le r d z e rem, sz d r r i n i bey n i l e di z e rem. (Ferec 855/1451 v. 138b). e lm s

dr ger /BSTT. d l ger doramac < Fa. du r d ga r a.m. [du r d kereste, tahta + ga r yapan, iliyen, b. afe rideg r ]. / r / > /l / de i imi iin b. amel ikan . B z i n e d rg e r o l maz, di l e se n. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 397). B u ras, alt kat gaz i no ve
bi ra ha ne o la n bi r ote ldi. Dedi im tari h t e yen i yaplm , d rge r l e r i i nde n ye n i km t. (S.M. Alus 1944 s.

O. drra bol kollu ceket < Ar. du r r a a.m. mdi d r r a vu t a ylas na k a n at t! (Ferec 855/1451 v. 104b). AD. dr rac/tura keklik cinsinden eti yenen bir av kuu DS 3994 < Ar. du r r c a.m. B i r h b ce z iy reye
k d la r. T e z e rvl e r, d r r c la r, m r b l e r d a ra. (Ferec 855/1451 v. 188b). h a dde n

153). dr id , b. d r t . dr i , b. du ru . dr l /t r l eit < ET. t rl g a.m. Clauson 1972 s. 546 547. Clausona gre etimolojisi belli deildir ve bugn Trk dillerinin bazsnda bulunan t r ekil, rnek vs. (b. M. Rsnen 1969 s. 506) kelimesiyle alkas yoktur. Bugn TT.de kullanlan t r nevi, eit kelimesi t r l kelimesinden bir backformationdr. D rt d r l

O. drre dar R. Dankoff 1991 s. 34 < Ar. du r ra a.m. X, 870). dr r , b. de r r .

Z i r at i l e muk a yyed ol ub a r ve d r re ya n da r ek b bi b, d la r a rpa ve ... (Evliy eleb 1938 [17. yy.]

drt hafife itmek DS 1635 < ET. t rt M. Rsnen 1969 s. 507, fakat bunda d rt (ya vs.) srmek fiili d rt hafife itmek fiilinden tefrik

drtele

610

edilmemi tir. eh z dei dutd la r, c d r n ba ndan ald la r, d rtdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 201a). Accusativus ile: [ T t n ] K rmaya gidece imi z i l k
gec eya rs, babam stm zdek i a nam koku l u yo rgan aralayp, m z ay r ay r d rtmeye ba lad. (F. Erdin

(smail Galib 1932p s. 19). dokunarak uyandrmak: G r yo rd um, m te r l e rde n bi r i


s r k l e r l e r. uy uk lasa, de r h l a rson g e l b d rt l iye re k uyand ryo r! (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 207).

1961 s. 75). Dativus ile: Masan n alt ndan us u l ca Hseyn e d rtt . ( ahap Stk 1959 s. 53). Sa dan soldan d rtt l e r Osman a. (F. Baykurt 1955 s. 64). O l u na d rtt : Se n de sk b i r ka e l, uta nma! dedi. (F. B aykurt 1971t s. 291). AD. drtele drtp durmak < d rt + fiilden verbum frequentativum yapan e l e geni lemesi, b. avkala . D rt e l eme! B i l l h i i n e l e rim! (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 78). AD. drtk le stste bir ka kere drtmek < d rt + fiilden verbum iterativum yapan k l e genilemesi, b. didik le- . Zek iye n i n aya ndan topuk

Fiilden fiil yapan, yeni ve nadir bir ek olan () la vs. genilemesi aslnda fiilden nomen actionis yapan ( ) vs. eki (b. alk ) ile isimden fiil yapan la vs. (acabla ) eklerinin birleimidir. Anlamca ( )z la vs. genilemesine paraleldir (b. al z la- ). Eklendii fiile yineleme (iterativum) ve kltme (diminutivum) anlam verir. AE cildinde tek misali var: d rt le . Gelecek ciltlere u rnekler geecek: siva la /svaz la , AD. t ut u la- ~ Argo tut u z la- .

drt tr , b. d rt d r. O. drud dua, hayrdua < Fa. d u r d a.m. S a d h e z r d r d


u tah n iyyet M u h a mmedi mus t a f ya vu fe r n bu n yazana, ok yana. (Ferec 855/1451 v. 62b). v k a nice

o rab n ald, O n u d rt k l eye d rt k l eye naylo n o rapla r n i i n e soktu. (L. Tekin 1984 s. 77). El ime almya vakit olmuyo r k i eke rim. Ev i le ri nde n baz g n otu rup da iki i d rt k l eyemiyo rum. (A. A ao lu 1964

O. dru yalan < Fa. d u r a.m. (Ferec 855/1451 v. 182b).

O l avratu a u rayan bi l rs i n , d r mdu r, d r stmid r ?

s. 23).

Ba h em i re, usu l ca yata sarst. R i z e l i o ra l olmad, Kadn bu sefe r omu z u n u d rt k l eyi n c e R i z e l i gz l e ri n i at. (H. Taner 1954 s. 34).

drtn I sormaya, dnmeye drtlmek < d rt fiilinin reflexivum hali. Yol boyu n ca, bi r k ydan

AD. dr dn hediyesi DS 163536 < d r + fiilden bilhassa ananevi dn terminolojisinde kullanlan eki < ET. *t r g paket, kn, kr. t rgek a.m. Clauson 1972 s. 544, M. Erdal 1991 I, 395. Fiilden isim yapan i eki iin b. al u-satu . K z,
e rk e e i ledi i evrey i, g dk vesai r g nde ri r. B u na d r tabi r ede r l e r. (K. Gngr 1941 s. 71).

teki n e bu n ca k u rba a n iye ge mek iste r, diyec e im ya, d rt n yo r um. (B. Karasu 1975na s. 31).

AD. drtn II/d rdn bir ile ura mak DS 1635 < d rt fiilinin reflexivum hali. Kr. didi n ip d rd n . EO. drt birbirine kar sivri silhlarla mcadele etmek, birbirine mzrak saplamak TS 133334 < d rt fiilinin m areket hali, b. al - I . D rt ri ke n a la gnde r u fa nmasu n. (Dedem Korkut 1973 [14.15.yy.] s. 15). drt d r /d rt tr kuvvetli darbelerle drtmek < d rt + fiilden verbum frequentativum yapan t r geni lemesi, b. an la t r- II . Hoca sabahl eyi n Boratav 1995 s. 223). Tk na zca bi r dal kese rek u c u n u (Halikarnas Balks 1946 s. 142). drt le drtp durmak DS 1635 < d rt fiilinin ile yaplan nomen actionise l e ilvesiyle hasl olan fiil, ok nadir bir teekkl tipidir; alk la gibi ok eski misallerden ve ka r la, s l e, tap la gibi fiil mtaklar olmayan kelimelerden sarfnazar edersek, ona BSTT de paralel bulamadk. Kelime, edebiyatta da yaygn olmasna ra men TSe alnmam. De n e i i l e Karaosmano lu 1932 s. 57). dehlemek, harekete getirmek: B i z o lmasak e rkek l e r u radan u raya
km ldayamaz la r. Nas l o lsa, ve nd i re bi z im e l imi zde. B i z d rt l emesek e rk ek le r b u a rabay bi ra z z o rca

dr I/d re/t re, AD. d re tremek, peyda olmak, zuhura gelmek DS 1637 TS 1327 < ET. t r a.m. Clauson 1972 s. 533. P di h ayret i
sl m b r d i, ve dah g l i nde n n i e tedb rl e r d r d i. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 178). rat l u M emet d yor k i: N e babay t le r t re r imi d yo r. O da d yo r k i: B e nde n e va r? B i r rat l u M emet t remi , on u g rse n n r ? d yo r. rat l u M emet b n im d yo r. (A.

Caferolu 1948 s. 45). AD. dr II drmek DS 1637 < d r fiilinin varyant.


Yedi tanesi N e yiyec e im? diye a ladktan son ra yavan ekmek yiyip gelmi le r. O nb i r k i i so an t u z layp d r mi l e r. (M. Makal 1950 s. 125).

n ede n son ra ay n n gebe rd i i n e h km edb a adan, d rt d re re k yak n h s l eyled ikden son ra, i nmi . (P.N. sivri l tt i. On u hayvan n d men i n e ve iske le k omu z l u u na d rt t r rk e n a z iy l e ts, ts dedi.

AD. dr k drlm olan; bklm; buruukluk DS 1636, TS 1334 < d r + fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki, b. ac uk /ac k I . Kelem ve maru l satan la rda d r k l e r o o la. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba] s. 151 no. 195). dr l I d r fiilinin passivum hali < ET. t r l a.m. Clauson 1972 s. 548 lemden sah vet bis t d r ld i. (l 1587 v. 128b). dr l II reklenmek < d r fiilinin medialisreflexivum hali, b. a l- . Pes Kel l e re n c r ve
k a y u l u g r dndi, g itdi ve us s a yi l e va rd, d r ld i, yatd. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 61).

topra d rt l yo r. Ba na bi r eyle r sylemek istiyor. Fakat, n e rede n ba l yaca n bi lmiyo r. (Y.K.

dr l drlm ; drlm olarak < d r + fiilden participium passivum mnasnda l / l genilemesi, b. a rd l . Evi n mef ru at h e n z d z lmemi ti r. Hal la r d r l , k i l im le r ye rde. (Y. Ahskal 1944k s. 51).

drm

611

AD. d r m yufka ekme in iine sarlm katk DS 1637 < d r + fiilden nomen actionis yapan m eki, b. adm I . Hemen h e rk esi n yedi i imdi sabah cack l pi lv,
ley i n cac k l d r m, ak am cack l p i lv. Un u o lmayan sadece cac k. (M. Makal 1950 s. 125). d r m d r m

bklm bklm TS 1335: He r fdek i e seye bak ! D r m d rm! (Ah m ed R sim 1334 s. 116). AD. drn yufka ekme inin iine katk koyarak kendine drm yapmak DS 1637 < d r fiilinin reflexivum hali (( )n iin b. ac n II ). B i r ata
yakar, Ul ug u n i n emi n get i rd i i ekmekl e r i g evret i r, ke l ek l e r i d r n r yi rd ik. (F. Baykurt 1971t s. 100).

O. dstur kanun topluluu, kaideler manzumesi < Ar. dust r a.m. < Fa. dast r kanun ve kaidelere vakf kimse. Kr. destu r . Harekesiz metinlerde ayn asldan olan destu r kelimesinden ayrt edilmiyor, onun iin msaade mnasnda olan misalleri destu r maddesinde gsterdik. B u, h e r ha ng i f e nde n
ol u rsa olsu n, i fadesi A hmed M id hat n m r boyu n ca k lt rde d stu r ed i n e ce i bi r hayat g r ka rakte ri n i kazanacakt r. (O. Okay 1975 s. 3).

dr st doru, yanlsz ve eksiksiz < Fa. du r ust a.m. O l


d r st d e be z eme z.

O. dstur l amel /destur l amel tatbikat talimat, talimatname < birincisi do rudan do ruya Ar.dan, ikincisi Fa. zerinden Ar.dan. [dstu r veya destu r ve amel I]. T ki o l mak l e a h b r s a fah t
r z i g rda sev d mid di l e be rk a r r o l ub se rd rl i g e me m r o la n dst rla ra dest r l amel o la. (l 1982

avratu a u rayan v k a n i c e bi l rs i n , d r mdu r, d r stmid r? (Ferec 855/1451 v. 182b). O d

(Ferec 855/1451 v. 52b). tam ayar, halis (altn ve gm hakknda): Hez r d r st ma rib k d . (Ferec 855/1451 v. 218b). dmdz, dosdoru: K a laru yay n k u r ub o h
ba ruma k a r u d r st, | T r i amze dem mi var k im u rmaya ol ya ben i ? ( mer bin Mezd 1982

[1581] II, 119120). d I rya TS 134042 < ET. t a.m. Clauson 1972 s. 559. b r b u h l i i itdi, sandk i d g rd i. (Ferec 855/1451 v. 118a). Get r n e va r g re l m, d m z a a g re yo ral um! (Ferec 855/1451 v. 113a). d az ihtilm olmak Meninski 1680 I, 166, II, 217172:
R y grd nse, h a y rd r i n al l h de rl e r ge e r l e r. D azmas m o ldu ? (H.R. Grpnar 1332 s. 93). d le

[840/1437] s. 186). doruluktan ayrlmyan, namuslu (kimse): Yn et ic i l e r im i z i k e ndimi z


seec e i z. K im geti re c e i z. (T. ak l l ysa, kim d rstse ba a on u

Apaydn 1991 s. 126). d r st et /d r st eyle iyi etmek, tedavi etmek: Y el m i aya um d r st eyleye y c n iy riy n i k a bz de. (Ferec 855/1451 v. 65b). tesbit etmek, tam olarak renmek: G nd z i n soyam, aydnda te n i n i t em dem, n i n la r n d r st dem. (Ferec 855/1451 v. 22a). dr , b. du r u . dr t sert, hain, krc < Fa. du r u t a.m. 1995 s. 250). AD. drt yaratmak < ET. t rt a.m. [t r fiilinin causativum hali, t- iin b. ac t- , kr. d r I] Clauson 1972 s. 536. D di k im: D rl h a yv n [1367] s. 319 no. 128889). uydurmak, yalan sylemek DS 163738. EO. drtdr yarattrmak < d r t fiilinin causativum hali, t- iin b. act- . C evh e r deg l mi k a t re i n s n
k d st? | De ry y t a b Z t y e d rl e r d r td r r. S at geme e ba lad c i h et l e ms fi r l e r a rt k d r t bi r l is n i l e ed d s r ra ba ladk la r ndan ... (P.N. Boratav

hayallere dalmak: Yal n z ca d leyo rd um. (Tark Dursun K. 1960 s. 10). d l e n kendini hayallere vermek; isimden fiil yapan l e n - genilemesi iin b. abaplan- . B lb l i h a stedi l e n l e l e r td rmeg i n | Z d le nd i di r n deyi n g l e n e ? ( Amr 1979 [17.yy.] s. 145). d II, b. du . d I (geisiz fiil (verbum intransitivum) olarak) yksekten yere inmek < ET. t a.m. Clauson 1972 s. 560. D o an h d be h kmi rabb n e h z de v. 130a).
avrati n i (K z ) do ru h a vz a yne ld i, suya d di, sete r

H a lef k a t na d e r. H a lef do anc l k eski s a n atiyidi, r fk i l e do an e l i st nd e k o nd u ru r. (Ferec 855/1451 tdi. (Ferec 855/1451 v. 104b). kendini yere atmak: l e r y r d i. n yak n r i di, miy nsa r da d di, y z i n y re k o d, a lad. (Ferec 855/1451 v. 122b). bir yere eri ebilmek: Ge nd mec r h , h idmetk rla rla Ba d da d e r. (Ferec 855/1451 v. 49b). Kana rya i l e Agavn i eve d t l e r; kapdan g i re r g i rme z ta l a se ri ld i l e r. (S.M. Alus 1933p s. 151). hcum etmek iin stne varmak: Su lt n B ye z d H n stanbu la d di. H i s r tdi. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 28). (bilmedi i veya gitmek istemedii) bir yere varmak: B u nda n ede n d d ? (Ferec 855/1451 v. 34b). Ba zan g n ls z o la rak k z ka ra n de l ikan l la r b u y zde n mahkemel e re d e rl e r. (H.Z. Koay 1943 s. 341). B u sebepten de kyl l e r yal n z ms r ekme i n e d m le rd i. A ra s ra bi r so an kv r ve r i r l e rs e by k bi r z iyafet o l uyo rd u. (Kenan

d r ide nde n, | Ya ardandan u so ra k u r dandan | B i r eyl k bi lmes n B e nd , mege r re n c! (Fah r 1974

(Zt 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 415). O. drz /BSTT. d rz herif gibi kabaca konuanlarda hafif svme tabiri < Ar. D u r z Suriyedeki Durz cemaatine mensup kimse. M u hb i r i yan na al, dakika ge i rmede n Samatya ya ko , d rz y yakala! (S.M. Alus 1933p s. 171). d se/d s se (tavla tabirlerinden) zarlarn ift gstermesi < Fa. du iki ve se H. Kodaman 1944 s. 17.

Hulsi 1944 s. 61). Daha on ya mda yokken, an n em yata a d m t. (S.M. Alus 1933p s. 23). (birinin arkasna, nne vs.) katlmak: H c lbeg i ve

Evre no z z ge ld i l e r, M u r d z n i n e d b Edre n eye get rd i l e r . (Oruc b. dil 1343/1925 s. 21). N reye g d iyo ? d di. M s ra g diyom. B e n de g de rim d di yan na d d. (A. Cafero lu 1948 s. 118).

612

dkn

Mecazi mnalar: (bir ruh haletine) kaplmak: H a be r Fe r r u h n za y ti ic ek mel l d di. (Ferec 855/1451 v. 40a). B i r a ra, he r a na gibi, o l u n u evle nd i rmek h evesi n e d t. (Y. Ahskal 1944k s. 3). vermek Ve h e r i de kim an s rmek ve bit rmek i n

G z, evi yal n z b u l u n ca ay demle nd i rmek sevdasna d m . (K. Bilba ar 1941 s. 32). kmak, netice sa a i na ndum ve i t im d eyled m, k a mus u z ve o at d mi d r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 96). Ka ra rm z Gksu ya gitmek ya, bi r sandal evi rd ik. Sandal c a rad mdan l d t. (S.M. Alus 1944 s. 61).

kaynaklarda kelime belki d e lek idi; o zaman onu d fiilinin frequentativum hali (*d e l e ) + fiilden isim yapan k eki olarak izah etmek mmkndr. Son hece sonradan l i k ekine benzetilmi olabilir. Su lt n um! B u n la r u d el ek l e r i (veya d e l ik l e r i ) azd u r ve c i h et l e r i yok d u r. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 30). O. d embe Pazartesi gn < Fa. du anbah /d u ambah a.m. Kr. a r amba, pe r embe . Ay, bayk si z k fi r mi sehven sal). EO. d er /d er i (hep 3. ahs possessivum eki ile kullanld iin, bu ek kelimenin bir ksm olabilir) yaplmas gereken, yakan i TS 1345 < d fiilinin genizaman fiilsfat (participium aoristi)nden sfat, ( n l ) r /maz iin b. aa r I .
B i z e d e r is i o ldu r k i b u e h rd e n r i h l et e k a s d dev z ve bi r h e r vi l yete gidev z. (V h id 1993 [929/1522] v.

deierek bir hale girmek: K z i l esi n e k a r mah c b d mek ba a l m gel i r. (H.R. Grpnar 1926b s. 425). B u i nsan la r top ra a etle r iy le ve r yala ry la

ol u rs u z a a kim yaratd y ri ik i g n i i nde ? Ya n yek enbe, d e nbe. (A. Topalo lu 1978 II, 187, orada

ba l yd la r. Top raktan ay r ve ks z d men i n ac syla kvra n yo r la rd . (F. Baysal 1944 s. 185). Efe ndi, sen i n l e istedi i n bahse gi re r im, e e r be n b u kediyi bug n kayk la Haskye gt r p b rakmadmsa sende n bo d eyim! (O.C. Kaygl 1938s s. 75). vazifeleri

arasnda olmak: B e n k z m, o o lan. O du r u rk e n bana m d e r ko n u mak (O.C. Kaygl 1938a s. 53). yak mak, yakk almak: Se n be n m ah ratl k k z k a r nda ums n. Dah b u evde otu rmak bi ze d mez . (Ferec 855/1451 v. 27a). (azok tesadfen) kendini gstermek, vukubulmak: Amerika n la r
adamakl l re nd i l e r piyasay. lk zaman la r bi lse n i z n e okazyon eyle r d yo rdu! (H. Taner 1954 s. 85). S ras d s n, d mesi n Val idec i im! diyo rdu, G e l i n im i z Han mefe nd iye z i raatteki i ht isasm, idaredek i maha ret imi an latmal! (R.C. Ulunay 1941 s.

18b). d es Avrupa mennes asalet nvanlarndan < Fr. duc h esse a.m. (dk + esse di ilik eki, kr. ba ro n es, kontes, p re nses ]. d e (zar oyunlarnda) ift alt < Fa. du iki ve a alt.
Te r l i k i hsan, stste ik i d e atmakla mars sa lam gibiydi. (H. Taner 1954 s. 18). Mecazi mnada ho

104105). ilham gelmek, rastgelmek, gzel uymak, muvaffak olmak: evk r u h y r i l e


seh e r d di bu ms ra , | D o n ca g n e di ndi, tam m old bu mat la . (Zt 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 125). Se n i m il tmi gibi o l az l | Nede n d di, N ev , bu g n e aze l ? (Nev 1977 s. 400). (ata) atlamak: Pa an u ak l ba ndan g idb, at boyn u na d b ...

srpriz, umulmayan mutlu tesadf Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 72: G l bi r h ba d mi d r, 46). Yabana atma, del i k z, b u da bi r d e ! (S.M. Alus 1933p s. 46).

g rb a a d di ak l um: | B u dah bi r d e d r h ey f it de h e r zam n d mez. (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II,

(M. Na m 1280 I, 205). Ablativus ile bir eyden olmak, onu kaybetmek: am g l mde sak l adu. L ce rem etden t e nde n d dm. (Ferec 855/1451 v. 36a).
M d mki i bu de re c eye vard, g nde n g n e z a y f layub de rm ndan d yo rsu n, ot u r, se n i n l e k o n u al m, da bu na bi r n et c e ve re l im. G z g re g re, yavrum u ve rem d ekle ri n e yat ramam. (E.E. Talu 1928 s. 114). G n g n g t e n d yo rum.

AD. d gn /d k n I d m , ihtiyar, halsiz, zayf, fakirle mi DS 1639, Meninski 1680 II, 2173, M.Z. Pakaln 1946 I, 487 < d I + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan g n /k n eki, b. akk n . O ara sesle r bi rde n k esi ldi.
Kalabal k a ld . A la n yol u n a z nda n ok ya l, d k n, ak sakall b i r i h t iya rc k g r nd . (Osman ahin 1994

(S. Birsel 1995 s. 108). Hem geili (kr. d II) hem geisiz halde kullanlan fiiller iin b. a-I . d II (geili fiil (verbum transitivum) olarak) (bir mikdardan) karmak, indirmek, eksiltmek < d I. Parala r a ldk, yedi y z e l l i b i n ake ... Arpa
emi n l i i n e ve rd i imi z ot u z bi n akeyi d e l im, n e kald ? Yedi y z yi rm i bi n. (Musahipzade Celal

s. 19). Kyl d k n. Ve remeyi z o kadar pa ray. (T. Apaydn 1991 s. 277). dertli, endieli, kara dnceli: Devres i sabah z ge n e d g n g e l iyo r u kyafetli, klksz: G z e l k a d n, fak a t k y fet d k n . (Y.K. Karaosmano lu 1928s s. 217). k iba r d k n st tabakadan sefalete d m: Hepsi

o lan n yan na. N e o, bi tasa m va r deyi so ruyo r u za. (A. Caferolu 1951 s. 173). k yafet d k n kopuk

1936pp s. 43). (Argo) demek, vermek: D k rk k t, i lk kafi l eye ald raym sen i. (. Altan 1975 s. 112). kayt d (yazl olarak) kaydetmek: O, Nem rud u n
bi rid i r. Kanta r n ba nda, rgad n pamuk dol u ha ra r n ta rta r ve defte r l e re kayt d e rk e n, e c e l te ri dkt r r. (Re at Enis 1944 s. 182). Kr. d l . Hem geili

eh ri n eski ve it ibarl a i l e l e ri nde n o ld uk la r i i n, bug n kiba r d k n bi l e o lsalar, eski n f u z la r n devam etti rmek iste rl e r. (Sabahattin Ali 1937k s. 40).

d gn /d kn II bir eye ok hevesli, ar derecede istekli hatta baml < d g n /d k n I. kimi z i n

hem geisiz (kr. d I) halde kullanlan fiiller iin b. a-I . AD. d elek /d el i k haslt, gelir, maa; miras pay DS 1638, TS 134445 < eski ve harekesiz

kafas de nk mi denk; o da ben im gibi i k iye d k n , keyi f e h l i . (S.M. Alus 1944 s. 24). M d r bey bo az na ok d k nd r. Ca n sk lm g r rs e n i z, an lamal k i, md r istedi i yeme i bu lamam , yah ut, bu ld u u yemekte n istedi i kadar yiyememi ti r. (M.. Esendal 1934 s.

dhar/dvar

613

dr

387). Val laa ben hat u n k i i l e re bi ra z d k n md r. (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 68). O. d har /d var m kl < Fa. du h r a.m., d v r kelimesinin varyant; Fa. v r unsuru iin b. b z rgva r . R y u tedb r i l e d h r i mi Ge n e z tdm yle kim var i mi. (M. Adamovi 1994 [1368 86] no. 3722). B i r k i i te rk i c n di cek d v r i a a s n ol u r. (Ferec 855/1451 v. 41b). D di l e r:
Ve ol k u ki s n l i l e k d , d varl i l e g i rd i, sz mes e l id r k i a zdan k cak by r, y ri n e s amaz ol u r.

madene ka r l k alaca paradan bakkal bo rc u d ld kte n son ra e l i nde epeyce ha r l k kalacak midi nd e id i. (S. engil 1943 s. 10).

Yo l u u zda u l u da var, | Ol u r b i r g nde a n g emek d v r. ( a f 1950 [1555] s. 150). d varl k zorluk:

d n b.m. (aklndan geirmek) < a. t n [t d mek fiilinin reflexivum hali] aklna gelmek M. Rsnen 1969 s. 507. ( )n- iin b. ac n- II . AD. ve EO.da dativus ile: B i r m ddet i c i nde h c be n b u ma n l e re d nd g m yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 191a). Babas d di ki: He rha lda ben im o l um, ats z
old u u na d n iy d di. Tede r ik g rek, o l um u n ad n oyak d di. (A. Cafero lu 1945 s. 209). Accusativus

ile: B eyaz i n c e boyu n u pa rmak la r a ras nda s k a ca n 138). Masdar tipleri:

(Ferec 855/1451 v. 192a). d kn, b. d g n . d man , b. d men. O. d men/ BSTT d man b.m. (dostun aksi) < Fa. du man a.m. Meninski 1680 II, 2085e gre d man, d men kelimesinin halk dilindeki varyantdr ve son nls uzundur. Halk dili ve konu ma dili /a /y uzatarak kelimeyi de rman, f e rman, pi man gibi baka Fa. kelimelere benzetmitir. Kr. dman, ha rman, i man . Tacm Dede meza r nda yatarke n bi r g n
yabanc sesl e r d uymu . Ba n kald r p bakm ki, d man aske rl e ri ba uc u nda dola yo rla r. (T. Apaydn 1991 s.

d n rk e n tem men Al iyeye temel l k o lman d v n e ede n, k ud u rta n z evk n t a dyo rdu. (H.E. Advar 1926 s. Hemen o na bi r tese l l i yeti ti rmek d nd m ve u n u bu la rak sesle nd im ... (Peyami Safa 1937 s. 17). Taar r u z ede n l e rl e d e l l o etmeyi d n r. (H.R. Grpnar 1934 s. 33). G n l e rc e k a abaya gidb re j i md r n g r b g rmeme i d nd . (Mah m d Yes r 1928 s. 356). tereddt

161). Mecazi mnada bir eyi ok sevdii iin onu abuk tketen kimse: i man i man, pi lava d man! (S.M. Alus 1934 s. 35). B u n la r t a tl d man d r, a k

etmek: Evet, dedi, h i d nme, yap! Fak a t Ay e H a n m te redddle d u ruyo rd u. (Mah m d Yes r 1928 s. 31). On g n , bi r ay d nd m bu n u. D n d n , boktu r i i n ! (F. Baykurt 1971c s. 384). B u kad na g z e l demekte belk i bi rok la r d n r l e r. (M.. Esendal 1934 s. 425). d n ta n acele etmeden her cihetini dnmek: D nd , ta nd , n i hayet te le fo n la m ra caata ka ra r ve rd i. (S.M. Alus 1934 s. 374). d nce fikir < d n + fiilden isim yapan c e eki (M. Rsnen 1957 s. 118), b. eki n c e . B u g n evle nd im.
A rt k ai l e sah ibiy im. B i r ok la r n z g ibi a rt k be n de ekmek paras d n c es iyle bu raya ge l ip gidece im.

s o f ra bu ld u la r m, yle h be k a yarla r k i A l l h si z i ef e nd iye bu ak am imd d etsi n! (H.R. Grpnar 1335 s.

64). B i r yasak kadar a rap d many m. (A. Kutlu 1995 s. 175). D men tah t u a bah t u a k a s d de r. (Ferec 855/1451 v. 28a). O l k a ra y lan k i be n i andan
k u rta rd u , be n m atam k u l yd. B e n m i l e d men l ig i va rid i. (Ferec 855/1451 v. 88a).

(Sabahattin Ali 1940 s. 129). AD. d nceme dnce DS 163940 < d n + fiilden nomen actionis yapan ceme genilemesi, kr. s r n c eme . Aman ef e nd i c i im, el i n i yana na koyma, 25.9.1951).
mu? B i re kom u la r! S i zde h i d n c eme yok

O. d nam svg, kfr < Fa. du n m a.m. [du kt ve n m ad]. B e n a a medh u s e n , an u ba a | Sz i d n m u tef d u r. re n e ? ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 246). d k I d m , aa sarkan < d I + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k eki, b. akk . Yi n e atm, ku lak la r d k, y r meye ba lad. (A. Nesin 1995 s. 51). eksik, azalm, az B y me h z d k de o lsa, g n g e l ec ek bt n de n i z i kaplayacak myd? (M. Mungan 1996 s. 381). hatal: Ha im i n i i r l e r i nd e y z l e rc e yan l , y z l e rc e d k ye r bu l u nd u u n u da ne s re r l e r. (S. B irsel 1995 s. 63). d k II vaktinden evvel do an ve ya ayamayan ocuk; drlen ocuk < ET. t k a.m. Clauson 1972 s. 563. Fiilden daha ok nomen concretum yapan ()k eki iin b. acuk /ac k I . D k ub ra atmas
g n h imi . B u k a n l sm b ede t a fl n dibi n e gmdk. (H.R. Grpnar 1339). D k a k bi lme z kan c k la rm z.

d n c eme ve ri r. B i l l i Habe efe nd imi z i bi l e, e za n oku rk e n men etmi le r. (S.M. Alus, Ak am gaz. bu kadar ga raz n sebebi n e? (F. B aykurt 1959 s. 71). d n c emel i dnceli, yol yordam bilen (kimse) DS 1640: Aman b ubaaa, B i rb i ri n i z e imdiye kadar n ede n ge lmedi i n i a n ladm. Valla ha d n c emel i adams n. (F. Baykurt 1967k s. 176). sme

taklan l eki iin b. acmakl . d ndr /d ndrt dnmesine yol amak, akla getirmek, zannettirmek < d n fiilinin causativum hali; ikinci kelimede mnay kuvvetlendirmek maksadiyle ilve edilen ikinci bir ettirgenlik eki de grlr (kr. attarc ). n c e Bucak 1994 s. 93). d r I d mesine sebep olmak < d fiilinin causativum hali, b. a rt u r - . H s n r ya bi r k l c u rd , y re d rd i, h a n ce ri l e ba n k esdi. (Ferec 855/1451 v. 42a). Syle rke n h a re ketde n l is m n d rd i, y z i n i be z z za gste rd i. (Ferec 855/1451 v.

u z u n, za ri f bi r adamd o rman tan r s . T emi z l i i n i yiti rmemi l i i n i d nd rt e n soyl u bi r y z e sah ipti. (N.

(F. Baykurt 1967a s. 47).

d l karlmak, eksiltilmek < d II fiilinin passivum hali. a l t bi r ay za rf nda ekti i

dr

614

dyn, b.

218a). Mecazi mnada: A z ndan te ns k t ke l imesi bi r d rl d myor. (Ah m ed erf 1326 s. 175). (iaretlerden) tanmak, sezmek: ... i lmi f i r set
msted s nca mm i l ey he kem l i z e k vet d r b ...

(smail Galib 1932mb s. 6). Sfat haline gelmi olarak: Ga lata baloz la r ndan km
dedikodu yapm . gibi al l mo rl u boyal bi r ka r. Bacakla r na o t l g ib i o rapla r g e i rm i . Di z kapakla r n n st nde z ib idi, dtt r l eyl bi r a r af. (H.R. Grpnar 1933i s. 55).

(l 1979 [1581] I, 140). (Ticaret argosu) d r II dk fiatla ele geirmek < d r I. Elekt r ik sp rg esi n i u c u z d rd n z do rus u. (H. Taner 1954 s. 85). AD. d t drlen ocuk, dk, cenin DS 1640, TS 135556, R. Dankoff 1991 s. 34 < d I + fiilden nomen actionis ve dolaysiyle nomen concretum yapan ( )t , eki, b. ay rt . d var, b. d ha r. (Kaba konu mada) dt de saygszlk ifade etmek < ?? ; belki a adaki tabirden veya bir hikyeden alnmtr. Si z be n i pol ise ve rmek istiyo rsan z ...

AD. dt/tt ttsleme TS 1360 < dt /t t + fiilden nomen actionis yapan eki, fiilden nomen actionis yapan i eki iin b. al u-satu . S uf raya
otu rmadan, geysi l e r i nde n b i r pa ra y rtaym da, tt yapaym ... Ula, ben o n u n z dedesiyim! B e nde n n e za ra r g e l ec ek k i t t yapyo rsu n ? (F. Baykurt 1967k

s. 178). EO. dtn I duman TS 135760 < ET. t t n a.m. Clauson 1972 s. 457458. Nomina actionis yapan i n iin b. ak n . Da st nde bi r s a h r g rd i. B i r y rd e n bi r k a ra dt n k a r, o l s a h r ya yay l u r. (Ferec 855/1451 v. 228a). AD. dtn II/ttn b.m. (yapraklar kylarak iilen nebat ve onun yapraklar) DS 1640, Meninski 1680 II, 2156 < dt n I. Esra rl t t n ka rp siga ra sarm t. (S. Soysal 1979ye s. 264). tt n i pipo vs, imek Meninski 1680 II, 2156: Tabakam u zattm, t t n i mem, sen sar dedi. (T. Bu ra 1963 s. 148). EO. dtz hafife yakmak, gymek TS 136062 < ET. tt z ttslemek Clauson 1972 s. 463, M. Erdal 1991 II, 759759. z causativum genilemesi iin b. damz u r -. B u k l sak la! Ba a h cet o ld u dem bi r
k ym n d t z, be n sa a y ti em, h c et i v rem. (Ferec 855/1451 v. 56b). Evde sp r nd k o mamak ; evde y z e r l i k dt zmek. tt z l e .

h ep i n i z e b i rd e n evve l dt de rim, son ra: .... 1 i n c i m te ri: Ey a rt k ok ol uyo rs u n u z! (smail Galib

1932bb s. 17). Baka bir mna ifade eden bir de u tabir var: Hal is, hl he r t utt u u alt n o lacak, dt dedi i da la r k e i i l e dolacak sanyo rd u. (H.R. Grpnar 1943g s. 171). dt/tt ttmek, duman kmak TS 1357 < ET. tte a.m. Clauson 1972 s. 452. Y reg mde ne datl u k u od | Y re g m od big i yandyd, dtdi. (Sult n Veled 1958 [1226/1512] s. 42). B i r marsk g ibiydi y z , rayihal olmak: Sof rala r bol l uk l u. Etle r kebap olmu . M eyve l e r, bostan la r t t yo r. (F. Baykurt 1961 s. 162). O. dta et iki bklm klmak < Fa. du t iki bklm [du iki ve t kat]. D t tmi di k a ddum b r f k a ; | Yo idi k im t a k a m bi r h a bbe f k a . (Za f 1950 [1555] 137). dts /tts ayinlerde yaklan kokulu madde, buhur < ET. t tsg a.m. [t t z + g ] Clauson 1972 s. 461, M. Erdal 1991 I, 251. d ts l e /t ts l e dumana tutarak temizlemek, tebhir etmek: Baban u mu rak k a
mtebe r rek mu rak k a du r. A n t em z dut u , d ts le , t bl e , F i re ng s a nd uk a k o yu . (Ferec 855/1451 v.

u fac k bi r hastal ktan h eme n kt bi r ek i lde t tmeye ha z rd . (H. zkan 1979 s. 38). AD. gzel kokmak,

(Ferec H v. 139a). Kr.

dve, b. d e . O. dvel devletler < Ar. du wa l a.m. [dawla devlet kelimesinin oulu, /dw l / kknden]. D evlet de
Su r iyeye satar tabi i afyon u, yah ut bi r ba ka dve l e. B e lk i daha faz la f iata. Daha u c u z o lmasa Su r iye kaakdan m al r? (F. Baykurt 1969 s. 47). Yedi dve l i n ba edemedi i K r k A l i n i n, bi r B ek i r h oca iman k uvvet i n e, hakk ndan ge ld i. (A. Nesin 1995 s. 87).

dvele, b. d e l ek . dven, b. d e n. dver, b. d e r . O. dv i st ikiyz < Fa. duv st a.m. (du /d iki ve s a d yz]. Duvst diyn r vrdm, satun aldum. (Ferec 855/1451 v. 223b). dvn, b. d n . dyek ( ark musikisi stlahlarndan) bir usul tipinin ad K. Uz 1964 s. 21 < Fa. du /d iki ve yak bir. O. dyun borlar < Ar. duy n a.m. [dayn bor kelimesinin oulu, b. b ru c ]. dy u n um umiye devlet borlar < Fr. dettes publ iq ues tabirinin tercmesi (1879, M.Z. Pakaln 1946 I, 487491). dyn, b. d n .

217a). Sp r nd y i k a ru ; eve t ts v r . (Ferec H v. 138b). RD. *dts /tt s ttslemek < dts /t ts. B u n u bi r
anak su i i n e koyacaks n, hasta yedi g n a ka rn na suyu n u i e c ek. Seki z i n c i g n yakp k l n , t ts n e c ek. Pe ri de kalk p gidecek, kar n iy i l e ecek . (. Cambazof

1957 s. 68). dttr dar ve ksa (giysi) < ekspresif kelimelerden, men ei belli deildir. Ya mu rl u g n l e rd e da r
omu z l u d tt r paltosu, bi r e l i nd e emsiyesi, darac k ksa pantalo n u n u n paala r ndan p icamas g r n e rek, beygi ri n st nd e s ra r du r u r lyas B ey. (M. Seyda

1970 I, 226). dtt r Leyl tuhaf klkl, dar ve ksa giyimli kadn, Tk.deki ahs isimleri iin b. Abbs yolc u . Habibe ha n m telsi z te l e fo nda adam eki ti r iyo r
diye alaf ra nga bi r d tt r l ey l ben im hakkmda

dz

615

dz I bir seviyede olan, inili kl olmayan, engebesiz, prtksz < ET. t z a.m. Clauson 1972 s. s. 571572. K kk e n k imbi l i r n e d z d uva ra t rmana n yaramazm ! (N. Meri 1951kt s. 57). istikametinden sapmayan, doru D z c e yol u d z g ide r | Aman bi r edal k z g ide r. (O. Veli 1951 s. 84). (bi ri n i n a nas na avrat na, yedi ceddi n e) d z g it yaknlarna, soyuna sopuna arca kfretmek: Ma ra za ka rp bu n u bozan n yedi ceddi n e d z g id i l ec ek. (H. Taner 1971s s. 154). d ztaban ayak tabanlarnda bir nevi kmesi olan (kimse); mecazi mnada uursuz. Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 72. Fa. terkip rnek alnarak yaplm bu tr Tk. terkipler iin b. a kg z . Ulan,
n e d ztaban eysi n! Se n i l e n e zam n bu l u sam bi r apari z k a r. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 326). S o h b etde otu ra n h e r f l e r

(Ferec 855/1451 v. 41a). yneltmek, idare etmek: N e ayak kim s reydi at n t z, | N e e l k im duta t kim d z e ebd z. (Fah r 1974 [1367] s. 452 no. 3980). d z ko eyice sslemek TS 137677: M e t a la r g e ldi l e r, B n y d zd i l e r k o d la r k i bu g c e d m d ge lse ge rek. (Ferec 855/1451 v. 237a). K z bey m i idi c ek du rd , ge nd z i n i h e z r
d zdi, ge nd ye y r di nd i. b r baya dan y g rek d z b k o ub ge ldi, tah t z e ri nd e otu rd . (Ferec 855/1451 v. 139a). Ba ka bir mna

iin b. d z III maddesinde verilen misal. EO. dz II hazrlanmak, koyulmak < d z I Tah t i nd e
k l d edi. An u st nde ot u r ub i i n i a lama a d zdi.

(Ferec 855/1451 v. 30b). Ba ka kaynaklarda bulunamad. dz III erkek ile diinin birle mesi, iftle mek, sikmek F. Steinherr 1932 s. 186 < d z I, aslnda rtmece. Fiilin bu mnada kullanlmas eskidir, kr. d z i l /d z l II ve d z ko iin a ada verilen misal. O l k z i l e o l g ce d zd i k i bi h i t l e r
h r l e r i l e an u g ib i g ce l e r i yok . Emr i rabb n o l g c e u l k v k i o ld. (Ferec 855/1451 v. 143a). N e za ra r va r u n ca z n o n la ra? Pe z eve n k l e r, p u tla r, d z emiyorla rm , gidip de anala r n d zs n l e r e o l u e ekle r. (N. stn 1970 s. 270). Val lah i Romanya la ra, svel e re z e l sefe rl e r yaparm , s rf ka r d zmek i i n. (D. Asena 1987 s. 179). Kadn hakknda

EO. dz II msavi < d z I.


t a b at d z deg ld r.

(Mercmek Ah m ed 1944 [15.yy.] s. 301). d z pembe her taraf ayn pembe renkte; mecazi mnada ar derecede olan: H
bi r ye re g itmem. B u yaz yle s a yfiyeye mayfiyeye para ve rmek d v ne l i i n d z pe nbesi. Bak , ekmek h l on seki z bu u a! (E.E. Talu 1341 s. 189).

AD. dz III dzlk, ova, kr DS 1643 < d z I; sfattan isim, kr. scak, so uk . Ge r ekte n bu F lo rya d z n e k u ya yord u. (Ya ar Kemal 1993k s. 39). Para n eyimi ? ki, be n im mesel eyi d z e i nd i re l im! Yoksa para gan i! (F. B aykurt 1971t s. 237). d z d nya lem, btn dnya (juxtaposition asyndtique): B u a lak Camal
va r ya, d z ed nyaya yayar k i, hakimle ka rda gibiydi, e lbet al rd o u l g ibi ta rlay. (. Kaftanco lu 1972 s.

da (mnas kendi tarafna ektii degilse): G n a.m.:

boyu ama r yk yaca na evi n beyi n i d zd i i n mi babama hal i kalmazd? (P. Kr 1979 s. 31). d z ko Ken iy z ek yan umda yatu rd , uya rd um, e rm k o y n na sok d um. Erm a a e l u zatd, gkcek d zd i k o d.

59).

B i z b u rda lsek, acm zdan kan k ussak, bi z e e l u zatmyo r da, deeey d z d nyay tutan slmla u ra yo r! (a.e. s. 75). Do u Anadolulu olan yazarn

(Ferec 855/1451 v. 69b). AD. dzara ara vermeden, devaml DS 1643 < d z I ve ara III. A rt k m h e nd is arada bi r yutk u na rak an latyo r, senatr de u fac k defte ri n e d za ra not al yo rd u. (F. Erdin 1973 s. 44). dzayak tek seviye zerinde, basamaksz < d z I ve ayak I. Fa. terkip rnek alnarak yaplm bu tr Tk. terkipler iin b. akgz . B e odal bi r apa rt uman olmaz m kocac m? h em de d z ayak olsu n! (smail Galib 1932p s. 13). dzce olduka dz < d z I + sfatn mnasn zayflatan ce eki, b. aha . dzgnce, tatmin edici: Sivri

bu tabiri Az.de iyi bilinir (ADIL 1980 II, 169), ms.


O saat i lan la r d z d nyan ah t a rb ov u tapdla r. (Azrbaycan na llar 1963 IV, 9).

Pi rim i

(Argo) dz IV rak H. Aktun 1990 s. 91 < d z I, katksz mnasndan. Kr. du z i ko . d z ekt im. Faz las l z m de i l, o kadar kfi ve vfi. (S.M. Alus 1944 s. 110). B eybaba, kolay gelsi n! D z ba rdakla m dikiyo rs u n ? (S.M. Alus 1934 s. 367). dz I tanzim etmek, tertip etmek,yapmak TS 137176, Meninski 1680 II, 2168 < ET. t z a.m. Clauson 1972 s. 572573 M e c l is i be zm d zd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 3b). bn sdan bi r t b t d zdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 5b). K fi rl e r a a d u zak la r d z e rd i. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 18). Ol sar y ol y rd e d zmi le rim i . (Ferec 855/1451 v. 7b). sslemek TS 1376 E n iy isi, drt bi n i n i bankaya yat ra l m, bi n
l i ra n n be y z y l e stm z ba m z d z e l im. Mese l ben im i ama rm adamak l l eskidi. (Orhan Kemal

H i s r r h a t ol ub otu ra cak y r deg ld r. B i r d z cesi n , ya n mah s l i z cesi n , i n yet d d y taz a r ru k lm . (l 1994 [159199] s. 250). d z c esi akas (ca

zarflar iin b. anca I ): Yapt n oc u k l u k da de i l, d z cesi de nsi z l ik. (Mahmud Yesari 1932 s. 280).

K a lbi n i bi r a ribsi l ik, bi r ve h im, daha d z cesi i n c e bi r k o rk u ald. (H.R. Grpnar 1335 s. 79).

1949p s. 30). araclk ederek temin etmek:

A n la ra k u l k eyl edm. B e n n avrat n a n la ra d z i v rd m. (Ferec 855/1451 v. 26a). (birine) tesir

Dzce Bolu vilyetinde bir kasaba < Yun. (Dsai) D.J. Georgacas 1971n s. 110. O. dzd hrsz; ekya < Fa. du zd a.m. B u e nd iy edeyike n
k u la uma bi r tak ld u ge ld i. M ege r bi r d zd ev evl emege ge lmi , nak b k a za rm . (Ferec 855/1451 v. 111a). B u d n i c i nde bi z e y r imek bez ed r. B i r h e r f d zd yola u rsa (?) n dev z ? (Ferec 855/1451 v. 103b).

etmek, tevik etmek: Baba a d yesi n, h a lk d z e, ben i p di ha di n e l e r. (Ferec 855/1451 v. 31a). 3014).
K z u bi r d yesi ve bi r l l s va ridi. A n la r

G l i d di avret e bi r k o n n u , | A z zam nda g l i n i d zdi an u . (M. Adamovi 1994 [136886] no.

dzdefar

616

dzgn

O. dzdef ar hrszlara yataklk yapan kimse < Fa. du zdaf r a.m. < du zd hrsz ve af r yardmc, ortak. Ka ragz: H rs z de i l im, al p bana
geti ri r l e rs e sakla rm. Hacivat: Demek ki d zd ef a rs n. (H. Ritter 1953 III, 485).

k o an yi l e reve nd eye smarlad. (Ferec 855/1451 v. 247a). d z e n takan alet edevat takm DS 1644: i ft s re rk e n boyu nd u ru u kay z l r ve d z e n tak a n se r c ml e boz u l u r. (P.N. Boratav 1995 s. 93). ev eyas DS 1645: Aysel ge ls i n g rs n. Bak bi r d z e n i ke re. B e oda, banyo, mutfak! stel ik kalo r i f e rl i de. M obi lyas, d z e n i takan ayr. (A. lhan 1963 I, 212).

dzdr yaptrmak, bina ettirmek TS 1363 < d z I fiilinin causativum hali, b. ackdu r- ; kr. d z td r .
Sar y la r, k kle r d zd rd i k i M s rda naz iy r i yo d.

(Ferec 855/1451 v. 93b). dze slp, tarz TS 1363 < d z e n yerine yazma veya okuma hatas. Kr.: B i r k a g n b u d z e n z e r i n e gedi. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 122). dzel dzle mek, nizama girmek, iyile mek < d z I + fiilden filn hale gelmek mnasnda olan fiil yapan e l genilemesi, b. alal . Si n i r l e r i n d z lmedi h l, d n ge c e de yi n e r yanda ba rd n . (. Altan 1974 s. 37). dzelt tamir etmek; tashih etmek < d z e l fiilinin causativum hali, t- genilemesi iin b. ac t- . Camda kravat n d z e ltt i. (M.Z. Salo lu 1995 s. 42). dzelti l men (matbaa ve gazetecilikte) musahhih < d z e ltmen ; ortadaki passivum hali geni lemesine benzeyen fonksiyonsuz /i l / hecesi her halde ce n t i lme n kelimesinin tesirinden ileri gelmi tir, b. barme n . Gaz etedeki d z e lt i lme n l ik i i nde n h e r ak am yo rg u n k yo rd u. (A. zakn 1979 s. 19) A ncak d z e lt i lme n l i k falan g ib i bi r i bu labi l i rs i n i z . (a.e. s. 32). (Neologismus) dzeltmen (matbaa ve gazetecilikte) musahhih < d z e lt + ng.den alnm spor ve ihtisas meslei isimlerinden melf olan me n sahibi, ustas, ve Trke unsurlara taklarak yaplan neologisma: e itme n, retme n . ( b. barmen )
A rma an d z e l tmen o la rak al t gazeteye de te l efo n etti. B i r g n l k i z i n istedi. (A. zakn 1979 s. 66). M i n e n i n i l k i i, N i l f e r i n k itapda bu ld u u satc l k olabi l i r. K k bi r k itabevi nde d z e ltmen l i k rn e i n ?

dzen II bir musiki aletinin akort vaziyeti TS 1363 < d z e n I. a l n u r bo z uk d z e nd r b u, | Uya d rse us l e ? F ik r i mu h l! (l 1977 [989/158182 civ.] s. 126). d z e n l ik aheng, iyi geinme, anla m lk:
B u la ra g l d z e n l ik l e r id r v rmeye yalan. ehl o la n | Ki d yim

(Ferhengn mei

Sad

134042 s. 75 no. 918). dzen III yalan, hile Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 72 < d z e n I. V l idesi n i evi nde k o ca h a stalanmasnda mu h a k k a k bi r d z e n va r. (H.R. Grpnar 1927n s. 258). B u ma rtaval la r n bi ri n e i na nmam tm. Hepsin i n ba tan a a d z e n o ld u u a z nda n akyo rdu . (S.M. Alus 1944 s. 182). d z e n be z e n hile: Se n utanmyo r
musu n, koskoca kartalos h e r i f ? B i r d z e n be z e n yapamyo r musu n ? Kafanda bi r dolap ku ramyo r musu n ?

(Ah m ed Vef k Paa 1933db s. 20). AD. dzen IV dz daml ky evi < d z e n I. M emlekette usta
diye ge i n e n l e r, de i l ko nak yapmak, d z e n yapmaktan ci z k imsele rd i. (M. Hachasano lu 1954b s. 111).

AD. dzen V bez dokuma tezgh DS 1644 < d z e n I. B u

kete n l e r i bi t ikte n son ra De l i ay da ykayp tokala rla rm . Son ra re ke l e r l e e i rip ip l ik yaptktan son ra d z e n l e re ge rip doku r la rm s. (R. Ilgaz 1981 s.

106). dzenbaz hileci, dolandrc < d z e n III + Fa. b z oynayan (b. ate baz ) . Anam babam, sen o d z e nbaza i na n yo r musu n ? (S.M. Alus 1934 s. 378). AD. dzet tanzim etmek, hazrlamak; dzletmek DS 1646, TS 136668, Meninski 1680 II, 2166 < d z e lt ; /l /nin /t /den evvel d mesi iin ok misal var, b. bo at- . Em r i s h i l rviyyeyi n bi r p k z e mak m d z etdi. (Ferec 855/1451 v. 179b). Konsol u n 79). O. dzevk iki zevkli kimse (hem erke e hem de kadna meyli olan) < Fa. du /d iki ve z a vk zevk + isimden sfat yapan eki. Z m re i u l t gtde

(Peride Celal 1991 s. 103). dzen I tertip, nizam, intizam DS 1644, TS 136364, Meninski 1680 II, 2168 < d z I + e n fiilsfat (participium) eki? Bu tarzda tekil edilmi ismin (b. b rt l e n I ) nadir olduu ve bilhassa nomen actionis mnasnda bulunmad iin bu izah kayd ihtiyatla karlamak lzm. De r h l iy el e r patlad, p re p re o ld. T ls m d z e n i boz u ld . (Ferec 855/1451 v. 34b). B i r k a c g n di l e nd i l e r. A ndan baya d z e n i l e mel ik i i nde n ya a yne ld i l e r. (Ferec 855/1451 v. 59b). i takm, avadanlk, lt u edevat; dokuma tezgh DS 1644, ZTS 1976 s. 59. at takm: Fa f r de r h l b at tam m d z e n iy l e e h z deye v rib idi. (Ferec 855/1451 v. 138b). eyiz H.Z. Koay 1944 s. 106: At iye eh re g idip ge l i n i n i n d z e n i n i g rd . (L. Tekin 1984 s. 39). d z e n k o an btn ev eyas (kr. d z ko ): Evmi, c riyemi,
d z e n m i, ko an um k a rda uma smarladum, de ry sefe ri n e g itdm. (Ferec 855/1451 v. 97a). D k n ,

st ndek i si n ek pisl ik l i k t i ek l e ri n i ve b i r aske r foto raf n e l l e r iy l e d z ett i. (S.F. Abasyank 1936 s.

k a lm bok i l m c r iml e rd r. Z e nb re l e r n m ndaki m hmel t fe rc e mu h a bbet f rc e bu lm ne fs n l e rd r. D z evk l e r ise mu h a n n et i b rla r[du r]. (l 1956

[158687] s. 159). EO. dzgin /dz gn I tertibat, tanzim TS 136970 < d z I + gei li fiilden (verbum transitivum) participium passivum mnasnda isim yapan (ET.deki gibi, b. M. Erdal 1991 I, 327329) g i n / g n eki, b. akk n . H b u z a r f h a vz d zd i l e r, tah t
re f , bah t men g lgesi nde k o d la r. R z v n d h ge ldi, g rdi, d z g i n i bege nd i. (Ferec 855/1451 v. 28a).

dzgn

617

dztdr

Her d zg n dah yle ge rekd r.

(Mercmek

Ah m ed 1944 [15.yy.] s. 365). dzgn II yze srlen boya DS 1646 < d z g n I.


D zg n , al l s rm s rm ; rastkla r, s rme le r i ekmi ; psk rme be n l e ri ko nd u rm u . (S.M. Alus 1944 s.

d zme c mle l e ri a rkas nda kaybolan re n ebi l iyo rd u. (Re at Enis 1933 s. 101).

hakikati n i

80). d z g n c i hat u n dnlerde gelini ssleyen kadn Meninski 1680 II, 2167. dzgn III muntazam, tertipli < d z I + fiilden participum passivum mnasnda sfat yapan g n eki, kr. s rg n , yo rg u n . st ba d zg n ge n t e n bi ris i ko n u uyo rdu. (T. Apaydn 1991 s. 260). dzgncene olduka dzgn < d zg n III + ce n e kltme ek grubu, b. aca rcana . Kyafeti Alus 1944 s. 161). dzik o, b. du z iko . EO. dzi l /dz l I tanzim edilmek, yaplmak TS 137779 < d z I fiilinin passivum hali. Yaprak la r
ye i l z m r r dde n, y mi le ri d r l d rl cev h i rd e n d z lm i . (Ferec 855/1451 v. 3b). Drt s u f fa bi r i bi ri n e k a r u d z lmi .

dzl I koyulmak < d z filinin reflexivum hali, fakat d z i l /d z l II fiilinden bir mna geli mesi olup olmad anlalmyor. Ezan la be rabe r yola d z ld l e r. (Sabahattin Ali 1937k s. 186). dzl II, b. d z i l . AD. dzn kendine yapmak, kendi iin bina etmek < d z I fiilinin reflexivum hali; kr. d z i l /d z l II. ()n - iin b. ac n - II . C e rd e n pden bi r salc u a z
d z nd i l e r, bi ra z y mi d r rd i l e r, az u k d i ndi l e r.

d zg n c e n e de i l de rt n yo r mu diyec eksi n i z ? H . Elbisesi ye rl e re kadar; ba tan a a p r l p r l ipek. (S.M.

(Ferec 855/1451 v. 147a). sslenmek DS 1648TS 138081. d z n ko u n gzelce giyinmek, sslenmek DS 1648, TS 1381 (kr. d z ko ): B i r
g n d z nd i k o u nd , ge nd z n i mu at t a r u m n evve r eyled i, yan uma geldi. (Ferec 855/1451 v. 73b).

dzne, b. d z i n e . dz cins mnasebette bulunmak, iftle mek < d z III fiilinin m areket hali. Al sana bi r bk dol us u

y lan, sabahla rdan ak amlara kadar d z e n y la n la r seyret sey redebi ldi i n kadar! (Ya ar Kemal 1992ks s.

(Ferec 855/1451 v. 72a).

bitirmek, baarmak: A lt u n ey te r z d u r, k a mu i an u i l e d z i l r. (Ferec 855/1451 v. 58a). kurmak, akdetmek: G r di l e r, ot u rd la r. H n g e ldi, mec l is d z ld i. (Ferec 855/1451 v. 150a). sslenmek:
B dem, efte l h em n r a ac | D z e nmi idi h em bez e nmi id i . (Mesd bin Ah m ed 1991 [14. yy.] s.

128). nsan la r d z p d z p g us l abdesti mi al yo r gec e ya r la r t epemde? (L. Erbil 1985 s. 10). A l la h


beln ve rs i n Zaf i r u ! B i z se n i zmi re d z me n i i n mi yol ladk? (A. Yurdakul 1996 s. 19).

227 no. 494495). yola d z l yola kmak, azimet etmek: Nede n son ra yola d z ld k. (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 91). EO. dzi l /dzl II anla mak, bar mak, birle mek < d z I fiilinin medialis-reflexivum hali, b. a l- . Kr. d z n ve d z III. Ya ra mazd ye i hdan z lmek, | Y gidi e h r iy r i l e d z lmek. (Fah r 1974 [1367] s. 312 no. 1147). D z i l , ey y r, i i yanm la ri l e, | Y re k k a n i l e k a nm la ri l e. (a.e. s. 459 no. 4122). B u be n m c e z m u se z m mdu r k i m rm
h i rm e n i n i h idmet de y l e v rmi olam, sen ay ru i l e d z i l es i n, bi r n i c e y l l k h a k um z iy na v resi n ? (Ferec

EO. dztdr tesis ettirmek, tanzim ettirmek, yaptrmak < d z I fiilinin ifte causativum hali, t- geni lemesi iin b. ac t- ; kr. d zd r . BSTT.de kk /z / ile biten fiiller arasnda causativum hali bu fiilinki gibi t ile tekil edilen yalnz to z ut fiili vardr. K o n u l k d a evl e ri bah v rd i, satu n ald,
gt rtdi. Y r i n e h n e evl e r, k kl e r, man z a rala r yapdu rd, b la r, bost nla r d z td rd i. (Ferec

855/1451 v. 91ab).

855/1451 v. 111b). dzine/dzne oniki tanelik takm < t. doz z i na a.m. [Lt. duodec im oniki] G. Meyer 1893 s. 65. Vakti n
i l e r l emesiyle, park n m te ri l e r i de i iyo rdu. Lokantadan kan sarh o la r, kolt uk la ra k u r u la rak bi ra i e le ri n i d z n e i i devi re n l e r ... ekse riyet i te ki l etmiye ba lam t. (N. Tirali 1947 s. 84). Vi lyetimi z dah i l i nd e 1 80 k i lo i l e 22 0 k i lo a ras nda ik i d z i n e F i l Hamdi yakalanm ... (A. Nesin 1995 s. 122).

dzme sun, hakik olmayan, uydurma, yapma, sahte Meninski 1680 II, 2168 < d z I + geili fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan me eki, b. a lama . Selan ikde bi r d zme va r idi k im B e n B yez d H a n o l M us t a f yem d rid i. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 86). Sk f k temasla rla, e n yksek
makamla rdan kan habe rl e r i n, gaz ete st u n la r n n

e?

618

ebeveyn

E e? (bakasndan bir bilgi veya bir cevap isterken kullanlan nida) yni nasl? E, n e yapt n ? Esi, ke ndisi n e me ram an lattm. Gidec ek. (l Beg 1961 s. 44). B u f uka ra demi n ha rman ye r i nd e a an n n n e
km da, sen i n ge ld i i n i diyec ek o lmu . Ee? Esi, o da kamy yap t r ve rmi y z n e! (F. Erdin 1958 s.

Ebeku la n n kabu u n u dibekte dvd. B u n u e l ekte n e l eye rek ya rala r n z e r i n e ekti. (M. Ya mur 1957 s.

43). Baka bir ebe k u la kuzularn yedii kk yaprakl bir ot DS 1653. ebemku a gkkua:
Gk g r l yo rd u. Ebemku a g r nm t. Hava aacakt.

(Re at Enis 1944 s. 96). ebe II ocuk dourtan, doumda yardmc olan kimse (ekseriya kadn) Meninski 1680 I, 33 < ebe I.
G z l e ri n i n bi r i adamak l l kaym , Sana bakp ben i g ryo r. Ebe n i n e mi bast rm kim bi l i r. (F. Erdin

95). (tekrarlannca, gittike artan heyecan ifade eder): Ne di l l e r dkmedi, ne l e r sylemedi! B i l l


Efe ndiyi e bi r medh etdi, e bi r medh etdi, han i evve l c e g rb t a n mam olsam, val l h h a y le n g l ve r i rd im. (Mah md Yesr 1928 s. 341). Kr. e mi /emi .

1958 s. 68). ebe III ocuk oyunlarnda gruptan ayr durumda oynayan ocuk DS 1650 < ebe I. Eben i n g z n
ba la rla r, tek i l e r et raf nda dola p e l l e r i l e o na doku n u r la r ve ba r r la r Ebe ld r! . (H. Kodaman

O. eaz m en bykler < Ar. a z im a.m. (a z a m kelimesinin oulu, / z m / kknden). Ke na n 1930 s. 2122).

edipl e r, ai r l e r a ras nda saylmak davasnda bu l u nmazd. Fakat bu ea z mla h embezm olma seve rd i. (Fazl Necip

1944 s. 81).

Te n e ff ste saklamba oynadk, o ebeydi,

O. eba yiyecek, yemek < Fa. ab < spoon meat, soup, bread F. Steinherr 1930 s. 3. Eb h y g n g n ,
d ne vu z e rde, sikb c u z rb c, bi ry n la r, i l ik l e r ...

(Ferec 855/1451 v. 91b). O.ebaanceddin /ebaanced/ebenced eskidenberi, bir ka nesilden beri < Ar. ab[ ] ve an dan ntaksiyle cadd dede. Eba an ceddi n haf iye ib n i
haf iyedi rl e r. N imet Mo l lay su ltan Hamide c u r na l ede n bi z im damadn babasn n ke nd isidi r. (F.C. Gktulga

(L. peki 1998 s. 20). Ba nyoda ebec i l ik oynamak, oku l u n bahesi nd e oynamaktan ok daha tatl yd. (Peride Celal 1978 s. 170). (iskambil oyunlarnda) paseta oyununa balarken seilen ve ktlar kartrp datan kimse H. Kodaman 1944 s. 99, 102.
ben i a ac n tepesi nde g rd ama g rmemi gibi yapt.

ebe IV, b. ebbe . O. ebed mstakbel sonsuzluk, ebediyet < Ar. abad a.m. (/ bd / kknden). Y h a bs ebed de rs i n, yet i i n yet o l u rsa el mi kese rs i n, sal v r rs i n . (Ferec 855/1451 v. 204b). O. ebeda/ebeden (zarf) sonsuz, hi bitmiyecek ekilde < Ar. abadan (abad ve Ar. zarf eki olan a n /a , b. acel ete n ve acaba I ). Almay almayasdu , z mde n y yesid ; bi r d n esi ebed dok l uk y te rd i. (Ferec 855/1451 v. 195a). Se n eve (metin: evde ) ya , pi ri n c aldu u va r m ebed , imdi o rba iste rsi n ? (P.N. Boratav 1995 s. 189). ebed (sfat) b.m. (hep baki kalacak olan) < Ar. abad a.m. [abad + isimden sfat yapan eki]. Se n be n im i i n ebed ge nsi n. (Nzm Hikmet 1935 s. 23). ebediyen (zarf) hi dei meden, hep ayn, daima < ebed + an / e n Ar. zarf eki. Si z i n l e ebediye n byle u zaktan u za a, ka r dan ka r ya m sevi ece i z ? (Fazl Necip 1930 s. 6162). B i ri hayat gibi sonsu z, bi ri l m gibi de r i n, | Un ut u lmak ebediye n o ik i a n a ras nda. . (F.H. Dalarca 1957 s. 66). ebediyet sonsuzluk, snr olmayan istikbal; beka < ebed den nomen abstractum. 1 2 88 de ebediyete
kavu a rak bu siyah mu h itt e n k u rt u la n i nasi d e n son ra stanbu lda teceddt ce reyan la r b sbt n snm gibidi r. (Fazl Necip 1930 s. 39).

1943 s. 40). Vahdet bey, eba an cet, stanbu l l u imi . (B.S. Kunt 1948 s. 45). B i z im sokak saki n l e r i de
ebe nc ed bu fe n e r i n soka aydn lataca n ak l la r na bi l e geti rmemi le rd i r. (A. Nesin 1959s s. 59).

ebabi l efsanevi kular < Ar. ab b l avu kuu R. Dozy 1927 I, 3. Ebabil l e r ve t u r na la r g n ye i l kap la r na do ru u a rla r. (. Aral 1997 s. 63). denizin zerinde sr halinde uan kular B i r takm bl c ebabi l
ku la r B o az i i n i n s u la r n yalayarak s r l e r ha l i nd e kt la r Ka raden i z e g ve n l i k g l e ri n i n g z l e ri n nde.

(O. Duru 1995 s. 27). AD. ebbe/ebe aceba? DS 165051 (ebe X), R. Dankoff 1991 s. 34 < ??. ebced Arap harfleriyle raka m gsterme sistemi < Ar. abcad a.m. (/bcd / kknden). Bu sistemi ezberlemek iin ilk drt rakamlar temsil eden harflerden yaplm sun kelime. Ebced i n ma n s n bi l i r misi i z ? Bak , si z e
syleyeyim: Ebced, fi l kyl n k u la n pek ek! (P.N. Boratav 1995 s. 258). Taht n evresi nd e s z l e n kanatla r n bi rb i ri n i n can na avc o ld u u, yazg n n ebced h esab na g re ya and impa rato rl u u n kal n duva rla r a rd ndaki h e r ey gibi, du r up du r u rk e n l e n padi ah n l m n e de rivayet bu lmak ka n lmazd.

(M. Mungan 1996 s. 82). ebdal, b. abdal I. AD. ebe I nine DS 164950, TS 1383, Meninski 1680 I, 33 < ET. apa ata vs. Clauson 1972 s. 5. Ebem (an n emi n an n esi) hastalan n ca get i r ip t tt rd i l e r de g rd m. (M. Makal 1952 s. 50). Evi n ebesi bebesi, to ru n u dedesi
radyon u n ba na yumu lmu la r, gmb r sesi di n l iyo r la r. (A. Nesin radyodaki g mb r

ebenced, b. ebaanceddi n . ebenneka, b. h ebe n n eka . ebeveyn ana ile baba Meninski 1780 I, 42 < Ar. abawayn a.m. [ab( ) baba + dualis eki, b. B ey ne n n e h r rey n ].

1965 s. 8). ebe ku la

O zaman la r ebeveyn l e r k z la r n ve oc u k la r n k e nd i istedikl e ri i l e evl e nd i riyo r la rd . (H. drizof 1957 s. 52).

salyangoz: Cad son h n e r i n i de ge e n g n gste rdi:

ebgaz

619

ebruli

O. eb gaz en ok nefret edilen < Ar. ab ad a.m. (/b d / kknden. Ar. elativus iin b. a cab ) . Eb az mub h t t a l k d u r. (Ferec 855/1451 v. 122b). AD. eb ice amca DS 1656, TS 1384 (?) < amca kelimesinin varyant, kr. emic e . ebi r cu bu r /eb i r cb r u bu, teberi DS 1657 < b r ve labialisation gsteren mhmel; kr, abu r c ub u r .
On u yemlemek i i n o na a ra s ra ebi r c ub u rla r ba la!

t a b

mstak m

s h ib le ri n e

l yi h d r.

(l 1982

[1581] II, 168). O. ebni ye binalar < Ar. abn iya a.m. (bi n kelimesinin oulu, /bny / kknden). Ve h s l a r i i nd e

mez ri de n ba z eb n iyeye i lt i h k la ba z mstak l mutas a r r f o lan la r mil ma ri f et i ns z mez re a satub k z l e r h c c et dah v r r imi . (.L. Barkan 1943

[904/1498] s. 101). Ebn iye k u rd u k, al maya ba ladk. (Kemal Tahir 1955g s. 26). ebonit koyu renkli sertletirilmi kauuk < Fr. bon it e (Fr. it e eki iin b. ande z it ) < ng. ebon it e a.m. [ebony abanoz aac + byle madde terimlerinde kullanlan it e eki, kr. bakal it, g raf it, karbit ]. O. ebr bulut < Fa. ab r a.m. C i h n t a l atu evk k l u rd
n ra msta rak | Ege r eb r o lmasa h yi l y z e, ey h i l l eb r . ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 55). B i r ke r re eb r i bah r i n it f emen z r z e ri nd e mevce l e r, h re l e r te k l eyl emeye ... (N mk Kem l

(Halikarnas Balks 1946 s. 139). AD. ebi s geri DS 1657 < Yun. (ops) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 373. O. ebkar bakireler < Ar. abk r a.m. [bik r kelimesinin oulu]. H a sn d z e l e r ve ebk r satu n al ub ay u n i l e eg le n r l e r k a l u r la r. (l 1982 [1581] II, 155).
o n e ebk r andel b i g r b | K z , k a an ge ld i bu nda bu? d di l e r.

(S k, l 1994 [159199] s. 226).

O. ebkem dilsiz < Ar. abkam a.m. (/bkm / kknden). Ar. sfat tr iin b. ablak I . Syles n c n b lb l i, n kim dil i ebkem deg l. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 218). ebkem ahmak, aklsz < ebkem ve , Kr. ebl em .
(K a f s na vu ra rak ) : A h bi z ebkem k a lm k a r la r z ! Sa a da, ba a da yazk la r o ls u n! (H.R. Grpnar 1340c

1944 s. 910). O ebras czzaml < Ar. abras a.m. (/b rs / kknden). Ar. sfat tr iin b. ablak I . mdi i itdm ki diy r
Sev h i lde bi r me l ike bed d olm , ib r i ekme h u eb ras de rmi . (Ferec 855/1451 v. 180b).

ebre , b. abra . ebr i i m /eb r i m /i b r i i m ipek iplik; saz teli Meninski 1680 I, 2425 < Fa. ab r am /abr um a.m.
Z b pe rde l e rde n, eb r m t a n bla rdan, dah b h a d teke l l f tdan gecdkde bi r h a ndak a varas z. (Ferec

s. 201). tek i, zaval l k rk b e l ik ebkem bi r kad n. (H.R. Grpnar 1336k s. 80). ebleh aklsz < Ar. ablah a.m. (/b l h / kknden). Ar. sfat tr iin b. ablak I . B e nde n ebl e h n e k i i o la ege r be n nak d k o yam, n es yeye gve n em? (Ferec 855/1451 v. 104a). eble h l i k et aklszlk etmek; samalamak (bu tr, -l ik ekiyle biten isimlerin et- yardmc fiilini almasyla oluan terkipler iin b. a i nal k et) : Eble h l i k eyl eme! nk r ba de l ik r r i idi lme z. (Ferec 855/1451 v. 235b). eblem /ep lem aptal, eek < Ar. ablam ahmak, aptal R. Dozy 1927 I, 115 (Ar. sfat tr iin b. ablak I ) ve . Se n ka r ma, Eblem beyim ! (H. Ritter 1953 III, 537). Eplem , k z e z eyd n b i r dangalakm . (S.M. Alus 1934 s. 378; anlamyorum). Kr. ebkem . Kr. h epl em . a a lk, adi (kimse). O. ebna oullar < Ar. abn a.m. [ ib n oul kelimesinin oulu]. eb n i as r /eb n i zam n zaman adam, karc, oportnist Eh l i M s r u ve y b ndan ge l b
anda muk m olan eb n i as ru k es ret i b u z u h a sed u n i f k la r s i r mem l ik ah l s i nde g r i lm i deg ld r. (l 1975 [1599] s. 125). Z h i r bud u r k i b u h a k r e s i z a n n de r l e r, be lk i i h t iy r t eb n i zam na g re a raz u n isbet i l e yazm du r d y syle rl e r. (l 1982 G c e o ls u n, i n em, tecesss dem, bu h a lk g rem. Ebn

855/1451 v. 38b). Yig i rmi d rt ib r im k l va r, | Vel h e r k l n u y z bi di l i var. (Ah m edi D 1973 s. 25 no. 592). B uy u rd u n k i k r nak la r ot u rd , | M u an n l e r e l ib ri ime u rd ... (Ah m ed H a r m 1972 [14.yy.] s. 116 no. 612). O. ebr i i m in ipekten, ipekli < Fa. ab r am n a.m. [abr am + isimden madde sfat yapan n eki, b. abhe r i n ].
C n g c e o ld, c me h b eb riy m n get rd i l e r.

(Ferec 855/1451 v. 217a). ebr i m, b. eb ri im . O. ebru I ka < Fa. abr a.m. Eb r g rd i, kem n anbe r n . (Ferec 855/1451 v. 151a). ebru II boyalarla yaplm bir nevi ssl kt < eb ru I. eb ru eb ru dalga dalga krmz (yanaklar hakknda): Ka la r atk l , yanakla r eb ru eb ru ... (S.M. Alus 1944 s. 161). ebru lu /eb ru l i ebru ktlar ile sslenmi; birbirine geen renklerle boyanm (bez hakknda), ift renkli (icek hakknda, ms. karanfil) < ebru II; b. adamakl l ; ikinci varyantta yanl blme (b. ada 2 ) ile isimden renk sfat yapan eki kullanlm tr, b. alt u n . simden zellikle sfat yapan l i eki iin b. adamakl l 2. Yaz masamda k k
bi r vazo i i nde bi r ka g l va r. Kh kadife l e e n, kh bi r ge n c k z yana g ibi effaf la an eb ru l i re n k l e ri n e bakyorum. (S. Ayverdi 1940 s. 45). ... gi rd i z e n g i n b i r coc e n i n ko l u nda | bahesi nde eb r u l i | han me l i | aan

[1581] II, 174). ebn i c i ns ayn cinsden kimseler: (Ferec 855/1451 v. 245a). ebn i seb l yolcular: Ol
y c i nsde n ise l e r, g e nd z mi b u la ra gste rem.

de rbe ndde n e mak l e n e hb u ret ve eb n i seb l e h a s ret v k i o l u rsa be n deyi n. (l 1982 [1581] II,

166). ebn i sip h y n sipahi o ullar:

bh es z ebn i sip h y n u si l i h d ru ve z yif i n e c ev b v rmek

ebter

620

ecil, b.

eve.

(Nzm Hikmet 1967 I, 221).

Ak am safala r

ecdat yadigr kste i n i yit i rm i .

(V.O. Bener 1953 s.

k rm z l , beyaz l , eb r u l i l i g e n e kaplam avl uy u.

(B.

67). AD. ece I aabey; byk erkek yakn akraba DS 1659, TS 1384, R. Dankoff 1991 s. 34 < ET. i a.m. G. Doerfer 1965 II, 16, Clauson 1972 s. 20. O.N. Tuna 1972 s. 224-225e gre bu kelime Mo . ec e(n ) den alnmtr. (Neologismus) kralie TS 1983 s. 351 Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . (mecazi mnada, burada eski bir vapurdan bahsederken) Ya da g z e l l i i ve i n c e l i iy l e
Bo az i i n i n son e cesi Hals, imdi acaba n e re l e rd e ? Hangi d lkesi nd e, hang i an la rda? (U. Kkden 1995

Duygulu 1963 s. 16). O. ebter I kuyruu kesik, kuyruksuz; enenmi < Ar. abta r a.m. (/bt r / kknden). Ar. sfat tr iin b. ablak I .
B i r h im r l e n g u ebte re bi nmi , mest olm , Kay de de gide r.

(Ferec 855/1451 v. 234b).

O. ebter II kt, yaramaz > Fa. abtar devoid of all good qualities, full of defects F. Steingass 1930 s. 4 < Ar. abtar b. ebte r I. Mna geli mesinde belki Fa. bata r beter kelimesinin tesiri var: abtar Fa. bata r sfatnn Ar. gramerine gre mukayese sfat grnebilir. Halk etimolojisi ile husule gelmi, b. atl u ka raca . Is y n keb re db eyt n h a k re uy ub Ye h d de n bete r ve Nas r n de n ebte r o l u rs z. (V h id 1993 [929/1522] v. 50a). Dedi: Vard u r b u a bi r
d r l sebeb, | Yoh s a k a bl u s s ma yavlak aceb | Kim ard lm be r be r v re l e r | eyiyi al uban ebte r v re l e r.

s. 107). AD. ece II (masallarda) korku veren irkin cce DS 1658 < ece I. Ant ika bi r te zg hta r: Koca kafa, sar yan, bon c uk mavisi g z l , bast bacak, ece, sska. (S.M. Alus, Akam gaz. 26.10.1943). a rk syl iye n s ude i rme n i ec esi n e yal nayak gidiyorum! (A. A ao lu 1992 s. 25). Kr. ec emsi . ecel kiinin kaderine bal lm zaman Meninski 1680 I, 6253 < Ar. acal a.m. (/ c l / kknden). K a raman o l s h k a k ud ret i H a k ece l rd i, ldi. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 161). e c e l be i i lm tehlikesi tayan kayk vs.: B u fe c ala rdan ib ret
almayub da o k a nadl e c e l be ik le r i n e bi n b yi n e havalan la ra tam ak l l de n i r mi? (H.R. Grpnar 1341

(M. Adamovi 1994 [136886] no. 240708). ebucehi l (karpuzu) eek hyar, Citrullus colocynthus < Ar. ab cah l tm cahil (asl mnas cahilin babas), her halde bu ok ac meyvay yeme e yana an ok cahil olmal. Ka rpu z de i l mi ? Kaba n
da seve rim, olmu u n u da, r m n de. smi karp u z olmas kfi o ld u u ndan, bana karp u z o ls u n da iste rse va rs n ebu c e h i l ka rp u z u o ls u n! (Ah m ed Midh at 1945

s. 12). AD. ebune papazlara kullanlan hitap ekli < Ar. a.m. [ab peder, ab n pederimiz]. Ebu n e Ho re, u D rt Margosyan 1996 s. 27). E b lhev l Eski Msr binalarndan Sfenks < Ar. Abu l haw l a.m. Ba deh siy h bon c uk d an h a z i n t i lsemi

s. 65).

Haydi gel ip gee n 2 1 4 Sadrazamdan ka n n ec e l iy l e ld n , ka n n ipte n kaz ktan g itt i i n i b i l e n va rsa i i n i zde ks n ka r ma! (F. Erdin 1961 s. 177).

Ayakl M i na re n i n h eme n yan ba ndaki K e ldan i Ki l isesi n i n k r ba l, bodu r, gbekl i ra h ib i . (M.

ecelacaip, b. ace lacaib . ecems i bir eceye benzeyen ec e II + msi benzeme eki, b. ako rdeon umsu . Ksa boyl u, sa r be n i z l i, bt n d i le r i
r k, bacakla r a rp k, ec emsi, kavruk b i r g e n ca zd.

yapl ub e l i n e bi r h a rba v ri ld i ve b i r k rs n sti n e i c l s k l n ub et r f na h iddeti l e n z r gste ri ld i. Ve an u n m na Eb l h evl d n i ld i. (l 1975 [1599] s.

(S.M. Alus, Akam gaz. 1942). AD. ecene ta ve marangoz keskisi, demir kalem DS 165960, ZTS 60, R. Dankoff 1991 s. 34 < Fa. jana a.m. A. Tietze 1969 no. 16. Tk.de olmyan /j / sesi ve onun halk dilindeki telaffuzu iin b. abaju r /abaj r . O. echel tm cahil < Ar. ac hal a.m. [c h i l kelimesinin comparativus ve superlativus hali, Ar. elativus iin b. acab ]. Ech e l u d n u de n yem, ba a da bi r na z a r t! ( n , l 1994 [159199] s. 232). eci bc/ec bc/eci bc arpk urpuk, eri br (ahs, , giyim vs. hakknda) < ec e II + labialisationlu mhmel, b. ala bele , kr. ec i meci .
Ka sen edi r at cambazla r na g idememi tik; i te aya n za ge ldi. Hem de cambazla r n e c i b c l e r i nd e n de i l, al iy l ls. (S.M. Alus 1933p 236). H l m r s

100). O. eb i kem obur < Ar ab ikam a.m. [asl mnas gbek babas]. B i r ta raftan evrak imzala r, teki
e l iy le ekmecesi nde n badem eke ri aku l l e nd i r i r, n e de eb ikem ey! (F.C. Gktulga 1943 s. 114).

O. ebvab bablar, fasllar < Ar. abw b a.m. (/bwb / kknden) mtis le n l i l em ri l l z i k r o l u na n
n ev h de k u r dan ve vavlak l a rdan ve bi l c ml e ebv b mah s u l tdan h e r n e va r ise nak r u k t m r m ufas s a lan defte r ve tah r r o l u nd . (.L. Barkan 1943

[991/1583] s. 75). O. ebyat beytler < Ar. aby t a.m. (bayt kelimesinin oulu). B u ve c h e k im d ze r eby t u i n | B u resme kim yazar d v n u defte r? ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 97). Bu eby t mezb r u v rid t ndandu r. (l 1994 [159199] s. 225). ecdad/ecdat atalar, dedeler < Ar. acd d a.m. (cadd dede kelimesinin oulu). K a mu ecd dum olm la r sip h . (Zaf 1950 [1555] s. 136). Daha evle nd ik l e ri g n

(H.R. Grpnar 1926b s. 159). Dabaramana m idi, pa ramana


da v la riyl e didi e n bi r k a ec c b c c mah l k m id i, n eydi, f, can m byle e c i b c eyle r i nas l da hat rda tutmal ? (Nb z de Nz m 1943 [1889] s.

28). eci l, b. ec l .

ecinne

621

eda

ecinne/ecinni cin, peri < Ar. ac i n na cinler a.m. (/c n n / kknden). T s a b h a dek cem k z la r k a vm e c i n n e
ef l b b na ek b bek ret l e r i n i z l e d b n p k de rl e r. (Evliy eleb 1928 [17.yy.] VIII, 525). K z m, sen sabaha kar e c i n n i l e r i n z e r i n e k i rl i s u dkm s n. B u i e k za n ec i n n i l e r de bu rn u na f l emi l e r. (M. Ya mur 1957 s. 34). Poyra z esme e ba lad m, yal la r n h epsi bo al r. He r ta rafta ec i n n i l e r top oyna r. (S.M. Alus 1944 s. 150).

cisimler (Ferec 855/1451 v. 55b; simyada veya alimide kullanlan maddeler). ec bc, b. ec i b c . ec mec, b. ec i mec i . O. ecvef ii bo, kof < Ar. acwaf a.m. (/c wf / kknden, Ar. sfat tr iin b. ablak I ) ecvef i vav (Ar. gramer stlahlarndan) kelime kknn ortadaki harf /vav / olduundan onun muayyen hallerde bo kalmasyla kelimenin ortasnn bo olmas; (mecazi mnada) kafas bo, bo beyinli: B u n la r Alus 1944 s. 3031). O. ecv i be cevaplar < Ar. acw iba a.m. [caw b kelimesinin oulu]. Yak yn umdu rk i rt eg i esvi l eme ecvibe bu l u nmaysar. (Ferec 855/1451 v. 135a). O. ecza I ksmlar, unsurlar < Ar. ac z a.m. [c u z cz kelimesinin oulu]. B i r vak i t yi n e e c z
vat a n m zdan b i r k sm kesb i istik l l eyl eyb de on u i n Evropa beldel e ri n i bi r i nd e mu hede yapld es n da ... (P.N. Boratav 1995 s. 272).

ecir, b. ec r . eci bc , b. ec i bc . AD. eci meci /ec mec cin, peri cinsinden olan DS 1662 < ec i b c n varyant. /m / ile balayan echoword iin b. alay malay . E rkek k sm na kad n
olsu n da, ne o l u rsa ols u n. N e e c c n e bakar, n e mec c n e. (M.G. Anadol 1984 s. 88).

h ep i n a ve k itabet l isan iy le, l gatl i ke l ime l e r l e sylemi tim. Pek ecvef i vav l e rd e n de i l i zd i r. (S.M.

O. ecl /eci l sebep, yalnz o l e c i lde n bundan dolay, bu sebepten < Ar. an acl i h d a.m. O l e c i lde n se n
c ml e s u tan be ri o l ub, gend i l e r tal i h l e r i n e sebeb ol u r.

(G. Hazai 1973 [17.yy.] s. 176). O. ecnad askerler, ordu < Ar. acn d a.m. (/c nd / kknden). Kr. c nd i . Ec n d k l c la r n e l l e ri nd e dutsu n la r, h a vz h a v l si nde du rs u n la r. (Ferec 855/1451 v. 243b). O. ecnas trl, eitli, mtenevvi < Ar. ac n s [ci ns kelimesinin oulu]. De r h l bi r tah t a ec n s k u m ac z i l e g nd rd i. (Ferec 855/1451 v. 24b). B i r
kimse gediyi ye rde h em me h r R osi n i n i yapd ems lsi z n mel e ri i idebi l i r h em dah shak bey tisi n i, cemi et i e c nas old bu ndan bey n ol u r.

ecza II/ezza aktariye ve eczane mallar, kimyevi maddeler, ilalar Meninski 1680 I, 61 < e c za I. Has
rave nt, ambe r, misk, ba ve s re c ek haplar, macu n la r ve bazi e z za la r b u l u n u r. (G. Hazai 1973 [17.yy.] s. 102). T it i z m te ri l e r, ... banyola r na asmay ku rd uk la r ec za dolab n n n kapa n a p kapatmaktan usanmam lard h e n z. (S. Soysal 1979ye s. 5). e c zac /e z zac

eczaclk mutahasss; eczahane sahibi: (smail Galib 1932ei s. 18).

(Vartan Paa 1991 [1851] s. 330). ecnebi akraba veya tandk olmayan, yabanc < Ar. acnab a.m. simden sfat yapan nisbe eki iin b. adal . e h z de i H ud d d ol m h bi ld i, an k e n r na
ald, pdi, a lad. Dndi H ud d d, Ecn eb deg ld r, d di. (Ferec 855/1451 v. 66a). M eddeb i o lan aras na evl d Et r kden n c i ns e c n eb l e r i get r b s o k m ak ... (l 1956 [158687] s. 145). ba ka

Me l l i B ey i n re etesi n i yapt rd m, d nya kadar pa ra da ez zac ya ve rd ik. G n l e r ge t i. H rm z c k h l u u n up du ruyo r.

eczahane/eczane b.m. (il satlan dkkn) < ec za ve ha n e , b. abdesthan e /aptesha ne . Dep remde n son ra
stanbu la dnm , bo r ha r Kasmpa a da ba ka bi r ec za n e am t. (M. Seyda 1974 s. 177).

memleketten gelmi, baka devlete mensup (kii): Hem nk i mezb r u b u y zde n z u h r yad lde n ge lme ec n eb l e re ma l m old . (l 1956 [158687] s. 122). Kyl l e r i i bo ladla r, kazmay kapan kazd
topra , n e bu ld uysa, ne ka rdysa, bu ra la ra dol u an ec n eb i l e re satt boyu na. (A. Nesin 1995 s. 92).

EO. i byk erkek karde, aabey < ET. i a.m. Clauson 1972 s. 20. Te r i r z n a ndan i it, i, | Gey u l ud u r, g rmegi l a n k i i . (Sult n Veled 1958 [1226/1512] s. 27). AD. ek i kei DS 1663 < ke i kelimesinin metateze uram varyant J. Deny 1955 s. 79, b. alb z . ed-, b. et - I. eda I tarz, tavr; ho ifade, albenilik, zarafet, irinlik < Fa. ad a.m. Hocan n mu zaff e r eds kimseye batmyor, ayk r g e lmiyo rdu. (T. Bu ra 1963 s. 115). eda et ifade etmek (kr. Fa. ad kardan a.m.): B i z b u i n mu k r i n i k a nk di l i l e ed dev z ? (Ferec 855/1451 v. 13b). H a k budu r k i bi r k mil ms ra da g z e l ed eylemi d r. (l 1994 [159199] s. 113). eda II deme; yerine getirme, icra, bitirme < Ar. ad a.m. [/ dy / kknden]. Olduk la r mahal l ede im midi. M ub rek s a lav t bi l esi n e ed k l u rd . (Ferec 855/1451 v. 57a). Fa raz ki ig n e i l e bi r k uy u k a zmak , vey h d

ecr/ecir cret, mkfat; sevap < Ar. ac r a.m. B eyt l

m li M s l im n e b u t a r k i l e sa yi cem l l e r i ve i z z i h u z r p di h de n n i e imti n n h u z ra g e l b d ny da ve h i re tde ec r i c e z l l e r i myesse r o la! (l

1982 [1581] II, 132). B u sabr n ec ri b y kt r. Ya r n ah rette u l u makamlara nai l o l u rs u n. (H.R. Grpnar 1940 s. 11). Y l la r n , y z y l la r n e c i r i, kyl toprak sahib i o l uyo rd u. (Ya ar Kemal 1955 s. 52). ceza: Avc , se n bu hayvan n ec r i n i eke c eksi n. (K. Bilba ar 1961 s. 202). O. ecsad bedenler, cisimler, ktleler, maddeler < Ar. acs d a.m. (/csd / kknden). ecs d seb a yedi

edat

622

edi

bi r d a y ri nd e n ay rmak dah buy u ru lsa ale r re s ve l ayn ed s n db ... (l 1956 [158687] s. 187).

maki nesi n e ge i re c ek, g n n ta ri h i n i , al na n mal n c i ns i n i ve ede ri n i yazacakm . (M. zg 1992 s. 151).

edat (gramer terimlerinden) kendi bana olmayan ve ek almayan kelime, ms. de, i l e, k i < Ar. ad t alet (/ dw / kknden). AD. ede byk erkek karde, aabey DS 166364, TS 1384 < belki Lallwort, kr. dede (baz yerlerde dede mnasndadr). Mnaca e c e kelimesine yakndr, fakat nszlerdeki fark glk yaratr. dede DS 1664: Ke ... u a n n ede l e ri , azbet a as ka rda la rm! (K. Bilba ar 1969 I, 110). edeb/edep terbiyeli davran, kabalktan itinap < Ar. adab a.m. Di l ed mki e l i n pem, aya na ba k o yam. T nd o ld, k a k d, Edebi sak l a! d di. (Ferec 855/1451 v. 116a). Ol vak t s r d dk le r i bi r k u c u azdan bi r
h a re ket v c da geld i. S l eym n ol k u c u aza edeb buyu rd . (Ferec 855/1451 v. 187b). Bu ne edebs z l ikd r ?

edevat aletler, i grmek iin lzm olan eyler < Ar. adaw t a.m. [ d kelimesinin oulu, kr. edat ; / dw / kknden]. G s n alt taraf nda si lh l k bu l u n u rd u .
B i r ok g z l e ri va rd , Efe de l ikan l la r k e nd isi n e ait edevat o gz l e re ye rl e ti r i rd i. (H.Z. Ko ay 1943 s.

339). EO. di yapl tarz < ET. t ig / dik a.m. Clauson 1972 s. 50. Fiilden nomen actionis yapan i eki iin b. al usatu . Be n mi n b u vaz l u, b u d iyl k k (veya k k ) ve sa r y d z! (Ferec 855/1451 v. 19b). edib /ed i p edeb eserler veren, yazar < Ar. ad b a.m.
Y di ya ar o ld uk d a ediybe smarla nd la r, edeb u h n e r g re nd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 143a).

edik, b. edk . edikt resm kararname, sk ynetim emri < Alm. Edikt < Lt. edi ct um a.m. Grpnarn kelimeyi Franszcadan deil (Franszcas dit ), Almancadan almas, mefhumun o zamanki gazetelerde Almanya ile ilgili haberlerde getiini muhtemel klar (b. akupu n kt u r 1). S a
u z u n, ak l k s a mah k miyetiyl e al nmaz bi re r h a m k a t tam as vu rm u la r, bu me m edikt i a lt nda i ns n l m z u n ud u l ub g idiyo r. (H.R. Grpnar 1336k

(Ferec 855/1451 v. 101b 9). edeb kltr, okumuluk, malumatllk; B u ak l , b u


edebi, bu sz k o lay n h c fe riydede g rdg m yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 135a). edeb e rk n db

mua eret, tre:

ht iya rla ra a ka dai r malmat ve rmeyi bi r n e vi pe zeve nk l i k addede rl e rd i; ky n edebi e rkn byle idi. (S.E. Ertem 1931 s. 31). edebden ha ri

edebe uymayan: H us s edebden h ri c vaz a c r et eylemeye ! (l 1982 [1581] II, 226). edeble azarlamak Meninski 1680 I, 112: Se n i yah i

s. 84). edi l , et yardmc fiilinin passivum hali: Edi le n lf la ra bt n dikkatimle k u lak misafi r i o l uyo rd um. (H.R. Grpnar 1933kp s. 32). O. edi m deri, me in < Ar. ad m a.m. Ed m m z e aya na ekdi. (Ferec 855/1451 v. 103b). Y r y r ed mde n
h a ymala r u r u lm , t a nabla r eb riy em, m h la r alt u n .

edeble r id m, h rmet g ide rid i. G e l, tevbe t, dah b u resme sz d me! (Ferec 855/1451 v. 188a).

edeb milletin yaz kltrne uygun (dil) < Ar. adab a.m. (adab terbiye, edebiyat + isimden sfat yapan eki, b. adal ). An n e n ka r km ve ok g z e l , edebi bi r mektup yazm t yar k rg n ayr ld ablas na . (Peride Celal 1991 s. 14). edebi yat okumu luk, iyi terbiye grm kimsenin hali < edeb + Nomen abstractum collectivum mnasnda isim yapan iyat iin b. abesiyat . Misailidis 1986 [1872] s. 147). Bugnk mnada edebiyat kelimesi 19. asrn ortasndan sonra kullanlma a balad: B i r ik i edebiyat de rg isi nde, si nema st n e bi rka yaz yazd. (S. Soysal 1979ye s. 158). O. edebperver edepli, terbiyeli < Fa. adabparva rda iyi yetitirilmi [edeb + pe rve rde /pe rve r yetitirilmi , b. canpe rve r ]. Ege r i o l h udd mu
eks e r i edebpe rve r o l u r, f e amm i l e r i nde ba z s n u m z b l muk a r re rd r. (l 1956 [158687] s. 198).

(Ferec 855/1451 v. 152b). edin eline geirmek, kendine almak, tesahub etmek TS 1387 < ET. t i n / d i n a.m. Clauson 1972 s. 61; t yardmc fiilinin reflexivum hali ve ayn zamanda geili fiil, ( )n - iin b. ac n- I I . Her k im
ki ba a n i n mu t la r, a a bi r deve yk i alt u n v rem, h a v s u mdan d i n em. (Ferec 855/1451 v. 145a). Eh re n se n i o u l edi n e. (Ferec 855/1451 v. 39a). F rsat e l i nd e va rke n, i e ald bu ressamlardan h ediye ola rak bi r ka tablo edi nmek. (Y. Ahskal 1944k s. 49).

H k md r n byle edeb y t ve ah l k yeti i h l l di c i sebeble ri def u i z l e tsel e r pek h o ol u r id i. (E.

edip, b. edib . Ed i rne, b. Edre n e . EO. edi i, hareket, faaliyet < et fiilinden nomen actionis, kr. ge l i , g idi . Ge cek i evi ba a gste r. A a
di gste reyim, bi r ayl k h a rc l um a n u soyk a sndan k a raym! (Ferec 855/1451 v. 23b24a).

edep, b. edeb . eder fiat; kymet < et fiilinin geni zaman fiilsfat (participium aoristi), ( n l ) r /maz iin b. aa r I , kr. de e r . Sesi nde bel l i bi r sayg vard . Yata n, s. 167).
N u r i B ey i n i n ka rt n eke c ek, heme n yaz

AD. edi beraber veya karlkl yapmak < ET. t i / di a.m. [ t fiilinin ortaklk (cooperativum) hali, -( ) - iin b. a la - ] Clauson 1972 s. 73. h

yo rgan n ede r i n i yle bi r h esaplam , Kmil Efe ndi n i n de e ri g z nde b i ka kat a rtm t. (Kemal Tahir 1961

Yeme n tem met le ke ri l e c g n l k yol g nde r k d la r, andan vid di dil e r. (Ferec 855/1451 v. 206a). Ve t a v yif i mu h te l i f ey i l e mus h ebet eyley b kel im t di el m. (V h id 1993 [929/1522] v. 20a). (Geisiz

editr

623

efele, b.

fiil (verbum intransitivum) olarak) sz at mak, tart mak DS 1666, K. Emiro lu 1989 s. 85. dz mek, siki mek DS 1666. editr kitap veya gazete bastran, na ir < Fr. dite u r a.m. [Lt. ede re karmak, neretmek, nomina agentis yapan r eki iin b. akt r ]. Ba na bu

O. edv i ye illar < Ar. adw iya a.m. [daw deva kelimesinin oulu (/dwy / kknden)].
At t rist nda bi r dk n i i ndeg i edviyeyi l e a a gste rdi.

(Ferec 855/1451 v. 90b). (ocuk dili) e e/ee defi hacet < Lallwort. Eesi n i tutamyan oc u k la r i i n bi r i l va r. (smail Galib 1932ei s. 13). Syle k z m? D ede, eem vaaay! Ee n mi va r k z m? D u r yl eyse, sen i gt rey im! (F. B aykurt 1967k s. 293). oc u u n alt da de i ecek, eesi n e (e esi n i yerine mi?) etmi . (a.e. s. 101). ef l ve tef l aruz temeline dayanan airlik < nazmda hecelerin uzun ya da ksal bakmndan l olarak kullanlan sembolik kelimelerden ikisi. s betki k o rkmu um. O k o rk u
i l e ef l ve t ef l i bi r t a rafa b rak d m. Var k u vvet imi te rc meye ve rd im. (Ah m ed R sim 1342/1924, 117). e h r ef e nd i s l b u re n g i n l e, efai l ve te fai l l e ka r s ndaki n i n sk ld n , i i n skmiyece i n i an lad.

kitab n msveddesi n i g nde re n Ame rika n edit r n e bi r mektup yaza rak, bu k itab yay n lamamasn r i ca ettim. Bakal m, sayn edit r b u r i cam ye ri n e g et i re c ek mi ? (A.

Nesin 1960g s. 34). O. edna en aa, en dk < Ar. adn a.m. [dan deni kelimesinin comparativuselativus hali, /d ny / kknden]. B i y di y z d rl mu r d u mak s d bu ad
be rek t nda h s l o l u r. Edn s d v u pe r msah h a r olmak d u r. (Ferec 855/1451 v. 33a). Edn beh n e i l e h kk mdan i n t ik m alma a k o yu ld la r.

(l 1956

[158687] s. 251). Kalite ls olarak: Ve h s s a

h um y n um i n i l e n e n eke r l e r asel le r i h s l old uk d a re n cbe r t yifesi n e t a rh o l u n ub edn asel evsat ve evsat asel a l h is b n ca tah m l o l u n ub re n cbe r t yif esi n e z u lm ol u r. (.L. Barkan 1943 [931/1524]

(S.M. Alus 1933k s. 98). O. ef al I iler, hareketler, faaliyetler < Ar. af l a.m. [f i l kelimesinin oulu]. Pede ri g ibi t z e l ig i nde n ef l i en a i le di l l e rd e mez k r ... (l 1982 [1581] II, 125). O. ef al II (gramer terimlerinden) fiiller, eylemler, verba < Ar. af l a.m. [f i l kelimesinin oulu].
n o n b ya na gi rd i, adiym l mis l o l ub g y i sabak ak r n ndan k a pd, e nv u l m, esm , ef l i ... tem met h s l eyled i. (Ferec 855/1451 v. 128a).

s. 386387). Ed remit Balkesir vilyetinde bir kasabann ad < Yun. (Ad ramti) D.J. Georgacas 1971n s. 110. B a aran 1964 s. 87). Ed rene/Ed r ine/Ed i rne Trakyadaki ehir Meninski 1680 I, 114 < Yun. (Adrianpolis), ehri tekrar imar eden Roma mparatoru Adrian/Hadrian n adna (117138). Edre n dan n ge h n rd i e ri . (Enver 192829 [869/1464] s. 53). Ed ri n e t ekf u r ge ld i i l e r ; | Depdi at n, du rd d u rd ol l e ke r g r . (a.e. s. 54). edri ye apraz demir (?) < Fr. t ri e r a.m., asl mnas zengi [Flem. st ri epe kay]. To n l u k kovan n bi r
a l yan g rl emesiyle temel e aktt taze beton u, ey rek saatte, teki ge l i n c eye kadar, kal pla r i i nde, rme demi rl e r, ed riye l e r a ras na yaymak, i l emek kolay de i ldi . (F. Erdin 1973 s. 24).

Edremit ovas ndan bakt n m, dalga dalga Ege de n i z i n e y r ye n, b rt l e n g i z l e r i dol u bi r y c e l ik. (M.

AD. efe yiit, gen erkek, kabaday, zeybek < efe nd i kelimesinin ksas, kr. e fem . .Z. Eyubolu 1991 s. 218de teklif edilen EYun. [ef bos] itikak kelimenin nedreti, azl yznden ve ikinci nlnn sonradan /i / olarak telffuz edildiinden muhtemel deildir. B ekta Emmi
o lan n y z ndek i e fe kaslmas n hi be e nmedi.

(Kemal Tahir 1957r). AD. efek/efek otu iki otun ad, Vicia sativa; Onobrychis viciifolis DS 1667, I. Hauenschild 1989 no. 798 ve 1141 < Yun. (afki) bir cins yabani yonca A. Tietze 1955 no. 33. efekt netice, sonu < ng. e ff ect veya Alm. Effekt a.m. [Lt. effe ct us a.m.). B i r dn em mku l b i r sk l k la c i ns
i l i k isi o la n i nsan la r, u z u n s re bu ndan u zak kal rsa byle e fekt l e r o l uyo r. (. Kvan 1995 s. 93). tesir;

AD. edk /edi k kyl izmesi DS 166465, TS 138586 < ET. et k /ed k a.m. Clauson 1972 s. 50. n s a b h
old, Eb l Fet h i z l im du rd , ed g i n e bi r h a n c e r i bd r sok d , yala u z g r h n eye yne ld i, t B l K s m ld re. (Ferec 855/1451 v. 7a). l i dah k a pudan i e r g i rd i, ed g i n k a rmad, gedi, ot u rd .

(F. Giese 1929 [890/1485] s. 222). kadn ayakkabs O. Blau 1868 s. 225, S. Akaln 1993 s. 63: Ge nd
gitdi. B i r s atden g e ldi, bi r de r ve b i r edk g eti rd i. (Ferec 855/1451 v. 114b). Ka ratepel i ge l i n l e ri n i n ... ayaklar na sar edik g iydi r i l i r.

sanatta yaratlmak istenen tesir

(H.Z. Ko ay 1943 s.

Ge l e n ekse l h i kyec i e e r b u n u o n y l evve l yazsaydm, bi z zat ke ndim bu h i kyede efekt kaygsiyl e El i f k z n l m nde sz ba la rdm. (F. Erdin 1969 s. 7) Nede n sadece siyah beyaz al yo rmu um, efe nd im diala rm banyosu n u z e l metotla rla yapsaym m fark l ef ektl e r bu labi l i rm i im. (L. peki 1998 s. 68). (radyo

335). Kr. edik / et ik . O. edvar ( ark musikisi) musiki kaidelerini ve makamlar gsteren kitaplar K. Uz 1964 s. 22 < Ar. adw r devriye, daire [daw r devir kelimesinin oulu]. N m M us t a f ol ub h v ze l e r n m ndaki as h b edv rdan id i. (l 1994 [159199] s. 317).

piyeslerinde) perde arkas grltleri: Demek ki

bu ras bi r a ra ye rdi r. A l p kapanan kap la r, ge i l e n deh l i z l e r i g z m zde ca n lad rmamza yarayacak radyo oyu n u ef ekt le ri . (M. Mungan 1996 s. 247).

efektif (bankaclk terimlerinden) hazr para < Fr. ef fe ct if a.m. [Lt. eff ect us dan sfat, b. ak redit if ]. efele, b. ef i l l e .

efelen

624

evgr

AD. efelek /efel i k, b. eve l i k /eve l ek . AD. efelen efelik taslamak, kabadayl a kalkmak < ef e + isimden falan hale gelmek mnasna fiil yapan l e n geni lemesi, b. abaplan- . Kasketi n i sa
ka na iyi c e e mi . B yk la r memu r by g ibi k rp k ama ef e l e nmesi tam kopuk ef e l e nmesi. (Kemal Tahir 1957r

temi z l eme l i, o ndan son ra ef e nd i caz m ... okumak, yazmak, h esap yapmak re nmede n top oynama , ko ma , s r k la r n tepesi n e kmay yasak ede rim... (smail Galib

1932p s. 19). Dativus hali ile: Han mla r pek bi lmem 1982d s. 129).

ama he r ha l evl e ri nde ot u ru r, dik i dike r l e r, u n e l e rl e r ef e nd ica z ma, oc uk do u r u r la r fala n. (T. Uyar

s. 46). Kahveye do ru e f e l e n e rek y ryo r la rd . (A. Nesin 1972m s. 15). (Konu ma dili, gya erkes hanmlara mahsus) efem efendim! < ef e nd i kelimesinin ksaltmas + 1. ahs possessivum eki. Temel l k : Se l e f i l i n i z e
ve ri l e n a idat e lbette e femi z e takdim edecek le r, ef em. (Musahipzade Celal 1936pp s. 32). Nadi re Han m so rdu: N e res i n i ha z r lad n z ? - Mavi bl k ha z r la nd, ef em. (R.C. Ulunay 1941 s. 178).

efendi m (nida, yni dei mez, bir ka kii olursa, ne ef e nd imi z olabilir, ne de ef e nd i l e rim ) bir hitap ekli < efe nd i + 1. ahs possessivum eki. N z r, e l i n i bi r

h a re ket iyl e c ml esi n i ye rl i ye r i n e ot u rtdu. H a y r, ef e nd im! dedi, ... (E.E. Talu 1928 s. 230). bir sz

efemine hanm evld, erkek ilerinden uzak kalan < Fr. e ff mi n a.m. [Lt. ex , assimilation la e f, ayran, uzaklatran, ve f emi na kadn kelimesinden yaplan fiil]. K k bi r ta ra
kasabas nda do an k i i, daha oc uk l u u nda, kafas ge l i ime d man i nsan la rla evr i l i b u l u r ke nd i n i. Sanata i l g i duyarsa ya tla r o n u e femi n e sayarla r. K e nd i nde n byk ola n la r da ona ah lak d bi r i g z iy le bakarla r. (S.

anlamayann tekrarlanmasn yahut daha ok izahat isteyii; arlann cevap olarak seslenii (ki o da bir nevi sorudur : Ne istiyorsun? Ne yapmam istiyorsun? gibisinden): (konuan, dinleyenin fikrini sorar) ne dersiniz? sylediklerim doru mu? B e n ok defa siz i n
hakk n zda ... Yan i, belk i i hta ra mecbu r o l uyo rum. Efe ndim? Yan i, haks z o l uyo r um da den i l eb i l i r. Efe nd im? B u n u sebepsiz o la rak kabu l edemezsi n i z. (M.. Esendal

1958o I, 119). E fes zmir vilyetinde eski bir ehrin arkeolojik yeri < Fr. phse < Lt. Ephes us < Yun. (fesos) D.J. Georgacas 1971n s. 110. AD. effaya git heba olmak, heder olmak < if na (?). (F. Baykurt 1961o s. 204). E f gan/A f gan /Ef gan l Afganistan ahalisinden biri < Fa. Af n a.m. Fazladan l ilvesiyle ahalinin ferdi mnas iin baka misal bulamadk (ms. A rnavut l u , Mo ol l u denmez (belki Af a rl ?). yle
bi lg i k i Tesalyay s a n r Af ri kada, | Z a n n de r k im Ati na merk e z i Af n g ib idi r. ( air E ref 1958 s. 124). Babas ya ndaki Afgan ai re lg n ca k bi r ge n kad nd. (A. Kulin 1997 s. 13). Afgan ha l s bir hal Al ibey ky n e g idec ek misi n ? Emi r a lt . B ukada r da emek ekmi si n. G itmese n atarla r se n i. Emekl e r i n e ffaya gide r.

B irsel 1995 s. 118). AD. efen kolay DS 1668 < ehve n kelimesinin varyant. efendi I adam, bey, bay; ahs isminden veya meslek nvanndan sonra tahsilli kimse, memur, ehirli iin kullanlan hitap ve anma ekli < Yun. (avt ntis) a.m. G. Meyer 1893 s. 37. akrabalk terimlerinden nce sayg ve nezaket ifadesi: B e n im pa a o l um, efe nd i amcan val la h i evde hasta. (S.M. Alus 1944 s. 50). klenin sahibi:
u l m, var, bu sevd dan gec! Eyle dut k i be n i g rmed id i. Yok d ris e e f e nd e, k i re c e d rem, sen e rr i be nde n ra de rl e r. (Ferec 855/1451 v.

176b). koca, zevc: Anal m bu mektuptan da, babam n

tepkisi nde n de h o n utt u. Dayaktan de i l e fe nd i, tt nd e n ka yor o, t t nde n! (F. Erdin 1961 s. 82). ef e nd ide n adam herkes tarafndan saylan kimse: M emdu h bey el l ib e l ik, ef e nd ide n bi r adamd. Dyu n u um umiye T u z md r l k l e ri nd e vi lyetle ri g e zmi , uyan k, ho sohbet, e l ebimi za bi r k imse idi. (S.M. Alus

cinsi:
ha l s n .

K esi sobadan yanm , k rm z s solmu Afgan

(. Aral 1997 s. 299).

1934 s. 283). efendi II (sfat) saygde er, ince, elebi < efe ndi I. yle
olmasa, N ec ip bey, bu g ng rm , bu ef e nd i adam, paras n , h em de bt n pa ras n eke r miydi? (S. Soysal

E f gani stan/A f gan i stan Asyada bir memleketin ad < Fa. Afg ha n ist n a.m. (Afgan + yer ve memleket adlarnda kullanlan ist n eki, b. Acemistan ).
Afgan istandan ge l i r b u taz la r, d nyan n ba ka h i bi r ye ri nd e bi r e l e r i daha yoktu r. (Ya ar Kemal 1992ks

s. 44). E f ganl , b. Efgan . O. efgr /ef kar /ev g r yaral, acl, muzdarb < Fa. afg r /avg r a.m. Evg r u rsv g ce k a ra u o l u n ca
yatdum. D n l e h e z r re n c u ta abi le ge ld m, odam bu ldum. (Ferec 855/1451 v. 117a). znt, tasa yl e n e dald n l eyl ek amca? | Efk r n mi va r ak am ak am? (C.S. Taranc 1957 s. 63). e fg r /evg r et

1979ye s. 72). (zarf olarak) e fe nd i e fe nd i bir efendiye yakr tarzda, akll uslu: o c uk la rm,
ba n zda sar k va r. Si z u l em dan s a y l rs z. K o maca, k a y rak oynamak , amu rla ra, toz la ra yuva rla nmak si z e yak r m ? B e n i n bi r k esi nde e fe nd i e fe nd i ot u r u !

(R.N. Gntekin 1928 s. 124). (Halk az) efendica z m/efendicaz m (ng. filler denilen, uzun bir izahatn arasna sokuturulan ve srf vakit kazanmak iin kullanlan ara sz, kr. o ndan son raca z m ) azizim! mirim! gibilerden < efe nd i + ca z kltme eki (b. bu n ca z ) ile 1. ahs possessivum eki. N e kadar rak , ko nyak varsa,
h epsi n i dkp yakmal, k uma r, i k iyi, kk nde n

yaralamak, zmek:

B u h a be r be n i e fg r eyl edi.

(Ferec 855/1451 v. 114a). e fg r /evg r o l yaralanmak, incinmek:


tdg m i l e re pe m n o ldum. Evvelde n ba a d yeyd byl e za h m et ek b evg r olmayaydum no layidi! (Ferec 855/1451 v. 116b).

. efi

625

efrad

O. ef i ylan < Ar. af an a.m. [/f y / kknden]. He r bi r

ef iyde n y z b i m r k a hk a ha mteve l l id o ld. Y z i dem y z i , beden i ef beden i. (Ferec 855/1451 v.

243b). Med rese bu c i nayete de yald z l bi r fetva su ndu: N e f n e f g ibi k a t l i v cibd r d di. (C. Meri 1992 s. 250251). AD. ef i l ok kk taze krpe bitki yapra DS 1668 < Yun. (fllon) yaprak. Ch. Tzitzilis 1987g no. 571. AD. ef i lde korku veya sevin etkisiyle yrek arpmak DS 1668, TS 1387 < ef i l e f i l acele, tell olmay anlatr DS 1669 + ses taklidi kelimelerde /l / veya / r / olan son nszden sonra la yerine da fiil genilemesi, b. alda- . efi le, b. efi l l e . AD. efi l ef i l rzgrn hafif hafif, yava yava esmesini anlatr DS 1668, TS 1387, R. Dankoff 1991 s. 34 < ses taklidi tbirlerden. Ky kt la r.
ak rd ik e n l i i n i i n e dald la r. G z yel l e r i e f i l e f i l da la rdan dike n l i d z n e i n iyo rd u. (Ya ar Kemal

(S. Kocagz 1946 s. 92). O da efk rla daha z iyade imi ; s z p sesi sedas kesi lmi . (S.M. Alus 1933k s. 191). efk rla n endi e verici dncelere dalmak, tasalanmak: Adamakl l efk rla nm t. Eski
g n l e r i n g e cesi nde e fk r n da tmak i i n fa z la i e r. sevgi l is i n e i nat olmak z e re, h e r i badabat, he r eyi gz e alm t. (S.M. Alus 1934 s. 320). efk rl kara

dnceli: N e yapabil i rim? Zate n e fk rl y m. Yapacak bi r ey va r: daha mkemmel efk rla nabi l i rim ! (B. Akmsar 1943 s. 96). efkar, b. efgr . O. eflk gkyz < Ar. afl k a.m. [falak felek kelimesinin oulu]. nse k a b rm sti n e s
ef l kden, | B i r du db gt rme z bu fak ri h kden. (Zt 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 114). K a t b re o l ub otu r u rk e n, | D n b ef l ke y z e l gt r rk e n, | Hem n d rt ah s o ld a nda peyd . (af 1950 [1555] s.

14).

n ebol u c iva r nda da l k bi r ye re ge lmi l e r. Bakm la r, ef lke se r ekmi kayalk la r a ras nda dar bi r kovuk. (S.M. Alus 1944 s. 145).

1955i II, 270). AD. ef i l le /ef i le/efele hafif hafif esmek (rzgr hakknda) DS 166869 < ses taklidi fiillerden, kr. ef i l ef i l . Ses taklidi isimden fiil yapan la genilemesi iin b. a la- . Seh e r ye l i o rmandan,
den i zd e n, ekmece gl nde n, h e r b i r yandan e f i l iyo r, i nsan n i i n i yuy up a rt yo r. (Ya ar Kemal 1993k s.

E f lk / f la k Balkanlarda Ltinceden gelen bir dil konuan bir kavim < Sl. Vlah a.m. Ocak la rda km r
yak a n la r sip h i l e r sancak b egi ala. (N. ve f l k la r i i nde yak a n la rdan

Beldiceanu 1967 [1501] v. 21b-

49). AD. ef in tefin /efun tfun ey le-/et- harap, bitik, yok DS 1669 < kr. Az. fn dfn e l gmmek, defnetmek bi r az y b, i zvan f n dfn e ldi l r. (Azrbaycan na llar 1960 I, 224). Bataki ef i n kelimesi ke fe n /ke f i n kelimesinin bakiyesidir:
Pad ah vz i ri n i kf ndfn e lyib, gldi vz i ri n a rvad n n yan na. (a.e. s. 179). arki Anadoluda bu da vardr. B i lb i l i ke f i n def i n eyl edi, oydu ha na .

22a). Ve ra y dan Arnavut ve R um ve Efl k ... on be de ik i a l n u r. (.L. Barkan 1943 [927/1520] s. 289). bugnk Romanyann bir ksm olan bir Osmanl vilyeti: Efl k vi l yeti n e beg le rbeg i ta y n ol u na n Sat rc M e h m ed Pa a ... (Sel nik 1989 [1599] II, 508). E f ltun eski Yunan filozoflarndan Platon (M.. 427 347) < Ar. Afl t n < EYun. (Plt n). Efltu n

bi r ye rde diyo r k i: fe lsef e i nsan la r n ve topl umla r n g l o ld uk la r a la rda ya ra rl d r; zayf o ld uk la r zaman la rda ise ac nacak bi r eydi r. (M.C. Anday 1965a

(A. Caferolu 1942 s. 98). M u hta rm z la mutayidimi z bi r o l up e f u n t f u n ett i l e r pa ray. k isi de makemel ik imdi. (F. B aykurt 1960 s. 78). Kafiyeli ift szlerdeki labialisation iin b. abidik gubidik 2. AD. efi yen ttn tozu < en f iye kelimesinin varyant. Metatez iin b. alb z . efkr I fikirler, dnceler < Ar. afk r a.m. [f ik r dnce kelimesinin oulu). Gazete l e r vatan sevdas i l e
ate l i yaz la rla e fk r R usya aleyh i n e al evl e nd i r iyo rd u. (Fazl Necip 1930 s. 65). N i h yet Y n n n e f e r l e ri n i i rk n tem yl l e r i k z ete i n i ekmek, k o l u n u imdikl eme e m n c e r o l u n ca az c k e fk r n t o plad. (H.E. Advar 1926 s. 156). e fk r um umiye

171). Efltu n u zaman zamannn ileri gelen filozofu: On u n za n n n ca d nyada kend isi nde n f ik i r l i ,
ke ndisi nde n f e rasetl i k imse yok. As r n Ef ltu n u zaman o.

(S.M. Alus 1933p s. 106). O. efltun I Commiphora cinsinden bz a alarn reinesi Redhouse 1890 s. 159 < Efltu n ile olan alka anlalmyor. Ba ka kaynaklarda bulunamad. efltun II ak mor renkte < ef ltu n kelimesinin ksaltlm . Ak am st n n e f ltu n b u l ut la r bi rd e n kt. ze rim i z e do ru a la lmaya ba lad la r. (A. Yurdakul 1993 s. 367). Eflatu n bik i n is i n i ve te rl ik l e r i n i g iy ip plaja i nd i. (U. lhan 1993 s. 39). efltun ak mor renkte < ef ltu n I + renk sfatlarnda kullanlan eki, b. alt u n , A.C. Barbier de Meynard 1881 I, 82. O. efrad fertler, zalar, mensuplar Ar. af r d a.m. [fa rd kelimesinin oulu]. B y k bi r mi l l et e f rad n , 21).

kamuoyu: Doktor Dalban e zo h em bi z i, h em prof es r


h eyet imi z i, h em de efk r um umiyeyi aldatm t r.

(Nzm Hikmet 1932 s. 53). efkr II kayg, endie, merak; iki ime e gtren haleti ruhiye < efg r /evg r , fakat bz hallerde efk r Ie de ba lanabilir. Halk etimolojisi ile husule gelmi , kr. atl u ka raca . Pat ro n la h r la t

edebiyat n n u ra, selmet yol u na sevkede n bi r dh iy i selmlamakla baht iya r o l uyo r um. (Fazl Necip 1930 s.

Efrenc

626

ege II, b.

O. Ef renc Frenkler, Avrupallar < Ar. Af ra n c < Afrang < F ra nk Alman kavimlerinden biri, prothesis hadisesi iin b. a rasta . Ol vak t Ef re n c i la n itt i f k bi le o l ub gemi le r g nde rd i. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 55). K n n K um me de r K uds e r f: z iy rete g e l e n Ef re n cde n yedi e r sikke f i l o r i al n u r. (.L. Barkan 1943 [t.y.] s. 219). Modist ra Ef re n c te laff u z u i l e c evab ve rd i. (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 1). efsane mitolojik hikye; masal < Fa. afs na a.m. G e r i ,
babalarm z, Yakackta sabah e rk e n avlandktan son ra, leye do ru Babl iye va r r, vaz i f e l e ri n i g re re k, ak am yi n e Yakac a dnd k l e r i n i de an lat rla rd ama bu bi z e bi r efsan e gib i ge l i rd i. (A.. Hisar 1956 s. 85).

1959 s. 83, S. zel 1993 s. 37, H. Aktun 1990 s. 93 < ' (evdo mnda kfte) [yzde] yetmiini kes! Ch. Symeonidis 1973 no. 48. O. Eftele Balkesir vilyetinde Pamuku kynn eski ad < Yun. (Ptele) D.J. Georgacas 1971n s. 110. eften pften derme atma, batansavma hazrlanm, salam deil, dayanksz < ekspresif tbirlerden, labialisationa do ru giden allitratif, ekte n p ukte n tbirinden ileri geldii mmkn. Labialisationlu terkipler iin b. ala bel e . Ame rikal la r n istedi i
efte n p fte n al nmas na ... k itapla r n o nb i n l e rc e bast r l p sat n

efsanev i efsane kabilinden, masal gibi < efsan e + isimden sfat yapan (v) eki, sonu a /e ile biten kelimelerdeki sfat eki nin nne gelen Hiatustilger v iin b. abidev . Orman uyanm ,
Kazda uyanm , efsanev hayatla r na ba lam la rd. A a pe ri l e r i, su pe r i l e r i, da pe ri l e r i g r lmemi ha layla r ek iyo rdu te l e rd e. (M. Ba aran 1964 s. 91).

(M. Makal 1970 s. 50). 74 n M e rc edes motorla r e fte n p fte n . (A. A ao lu 1981f s. 22).
of r n sk f k o ld u u adamla r yl e efte n p ft e n k i i l e r de i l; ken ce T iyat rosu n u n k u r u c us u, mode r n tiyatro n u n teme l l e r i n i atm olan A nto n n A rta ud i l e bi rl ikt e dola yor of rm. (N. Eray 1999 s. 164).

efun tfun, b. ef i n te f i n . O. efzal daha faziletli, en faziletli < Ar. afd a l a.m. [fad l sfatnn comparativum veya superlativum hali. Ar. elativus iin b. a cab ]. O bu c m r vvet isl e ri n k a nk s e f z a ld r? (Ferec 855/1451 v. 124a). O. efzun I ziyade, daha ok < Fa. af z n a.m. A le l h us s [159199] s. 245246). 1995 s. 264). efzun II/ev s un ksa eteklikli Yunan askeri < Yun. (vz nas) a.m. n me byk la r ye n i te rl emi bi r efs u n aske ri kt . (A. Yurdakul 1989 s. 282). eg, b. e /i - . AD. egan ekini harmana yaymak iin kullanlan bir ara DS 1672 < Erm. e an yaba R. Dankoff 1995 no. 138. (Argo) egav la almak, yakalamak H. Aktun 1990 s. 93 < Erm. ega geldim R. Dankoff 1995 no. 86. sim/sfattan fiil yapan la/- l e- genilemesi, b. acabla . Her g n b u te rt ip seki z o n m te ri egavlasak, d nyal d z e r i z, h e ? (A. lhan 1964 II, 177). Hi
de i lse sala r n bu kada r dk lmemi olsayd, ne yapar yapar, sana bi r ik i n c i j n ro l egavla rdk. (A. lhan bu n la r u i r y et i ve f e n n i mu amm daki k ud ret u dik k a ti an la rdan e f z n id g i nde reyb yok d u r. (l 1994 lmi, faz l et i, di r yeti, te rb yeti h s n i nde n k a t k a t ef z nd u r.

O. ef sar yular < Fa. afs r a.m. Efs r ... (M. Ktkolu 1983 [1640] s. 240). O. efser ta < Fa. afsar a.m. S a nk i begd r az z u h rm et l , | Efse ri vu l ib s k ymetl . (af 1950 [1555] s. 138). efsun I, b. afsu n. efsun II, b. ef z u n II. O. efsunkr byleyici < Fa. afs n by + k r yapan, b. al mk r . Z e ng i n k z la r t esh i r ede n g z e l l i i yoktu.
Ge r i g z l e r i n i n e fsu n k r eytanca bi r caz ibesi old u u n u bi l i rd i. Fakat bu n u n pek z e n g i n g e n k z la r avl yabil e cek b i r k ud re t o lmad n te c rb e l e r l e an lam t. (Fazl Necip 1930 s. 257).

(P.N. Boratav

O. ef su s vah ne yazk! < Fa. afs s a.m. B u g n bu f u rs a t [840/1437] s. 29).

fevt tme, v rg i l c n u a r u h s a t, | Ki ya r n as s eyleme z bu e fs su pe m n . ( mer bin Mezd 1982

O. Ef s u s Mara vilyetindeki Afn kasabasnn eski ad < Yun. (Aravisss) a.m. D.J. Georgacas 1971n s. 110. AD. ef an/ev an/ev en ieme, tebevvl; sidik DS 1816 < abef an [Fa. b su ve ef n saan] kelimesinin ksaltlm (bu hususta kr. ef an c ), b. abef an et .
T a m y n rk e n e f na ve k a z h c ete mte al l i k sz sylemek, tebevv l ve k us m a di l e get rmek as l c i z deg ld r. (l 1994 [159199] v. 134b). Ev anda i edg zam n ... et /e f e n et

(P.N. Boratav 1995 s. 104). ev an iemek DS 1816.

1973 s. 53). (Neologismus) E ge (denizi) Trkiye ile Yunanistan arasndaki deniz < Fr. la me r ge a.m., fakat Alm. gisc hes M e e r deki ya da EYun. (Aigion Plagos)daki /g / ile. Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda .
Efsane l e ri n i syl yo r mavi mavi | Ku la m n dib i nde Ege.

O. ef anc ktlar ve kitap sayfalar naklarla ssleyen usta < Fa. af n (bir ismin arkasna taklm olarak) saan, datan; buradaki kelime ksaltlm, ba yok, yalnz arkas kalm (kr. ef an ). H sn ev rak n tmege tezy n | e mi A h m ed ol ubdu r ef n c . (Ah m ed Pa a 1966 s. 317). (Argo) eftamintok o fti atmasyon, yalan, uydurma Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 73, F. Devellio lu

(M. Ba aran 1964 s. 67). ege I, b. e e . AD. ege II, b. eye .

egemen

627

eksantrik

(Neologismus) egemen hakim, hkmran < yabancl iki nl arasndaki /g /nin / /ye dnmemi olmasndan belli olan kelime eg emen l i k ten backformationdr, b. abar . EYun. (h gem n) veya [h gmenos] nde yryen, orduya emreden, bata olan kelimesinden ilham alnarak. Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . O
s rada, a r ko u l la r n egeme n o ldu u yl e bi r o rtamda, bana ola an n d na g r n e n acaba n eydi? (U. Kkden

K u r a na ? E e rim al t rmadysa; demek h i kafa yo mu h e r i fte. (M. Makal 1954 s. 107).

AD. egerti iri yaprakl me e a ac DS 1672 < Erm. e rt i Salix aegyptiaca vs. R. Dankoff 1995 no. 141. egi, b. e i . egi l , b. e i l /i i l - . egin, b. e i n /ey i n . egi r, b. e i r . egi r , b. e i r . egi , b. e i . AD. egit gtrmek DS 1673 < alg it a.m. Teekkl iin kr. mna itibariyle de yakn olan al gt r , apar ve belki de e l ikd r fiillerini. A lya c uk la r , evi n e g idiya. ar emz rya oc uk la r. (Z. Korkmaz 1994 s. 30). egle, b. e l e . eglen, b. e l e n I. eglence, b. e l e n c e . AD. egl i k, b. e l ik. (beynelmilel ruhiyat terimi) ego kendi uurunun insana hazr ve ak olan sahas < Lt. ego ben.

1995 s. 99). egeme n l ik hakim olma, hkmranlk < Fr. h g mon i e < EYun. (h gemona) a.m.
E e r F ra nsa da a rlk e n i n hak imiyeti n e, yn i egemen l i i alt na g i re rs e, Avrupal la r a rt k Osman l st n e ye n i bi r Hal sefe r i d z e n l eyebi l i r l e rm i . (A. A ao lu 1993 s.

55). Kr. heg emonya . eger /e er ayet TS 1388 < Fa. agar /ga r a.m.
Ege r bu la ru bi ris i va rub avratumu z h i r n i n va r get re c ek o l u r la r ise, h ep sz l e ri r st ola, ben a a t a l k v rem. (Ferec 855/1451 v. 21a). Conditio irrealis

iin misal: B i z m i lde diyv ra h a s r duta rla r. Ege r b u optativus ile:


mel let l e r d e. Ege r bu i i duya, aramu za nie

sar yu dah i z r h a s r mise bi r buk a da r dah z iyb g ri n rd i. (Ferec 855/1451 v. 239a). EO.da ok defa

(Ferec 855/1451 v. 38a). Conditio

irrealis ile: Ege r e r iyt a da bil e o layidm, be ndah bi r se rg de tck (!) d yedm. (Ferec 855/1451 v. 69a). Gemi zaman ile (Az.de ok kullanlan bu tarz, Trkiye Trkesinde yalnz Do u Anadolu diyalektlerinde bulunabilir): E e r be n se n i yktm,
sen bana e ol! Se n be n i ykt n, be n sana e olaym! (Behet Mahir 1973 s. 6162). ege r ... ege r ... gerek

... gerek, ister ... ister TS 138889, Meninski 1680 I, 458349: Vc d mut lak u bah r n e mevc i k im
de r peyd | mat l b ums n. Ege r p de hs n, ege r ged sn, mah b bum,

B k l p k v r la n, ko layca esneyebi l e n bi r lastikte n doku nd u u besbel l i ego la r ve nya rg s z i l g i l e r iy l e kolayca tan na n b u ka rakte rl e r seve c e n l i k l e ri n i tut umsu z ca ha rca rk e n, a ram zda i nsan k l nda dola r la r. (B. Uzuner 1994 s. 73). benlik, yalnz

kendini dnme: He r ego ke ndi y r n g esi n i n y ld z . (Z. Ankara 1991 s. 64). ego i st hodbin, bencil < Fr. goiste a.m. [ego + ahsn karakterini tesbit eden ist(e) eki, b. afe r ist ].
O n la r b u dakikada h i ph esi z k i ego ist d n l e ri nde maz u rd u la r. (Re at Enis 1933 s. 61). N e kada r ego ist olabi l iyo rs u n baze n!

(Ferec 855/1451 v. 15a).

Her bi r

(Behet Mahir 1973 s. 71). e e r k i (artn biraz daha stne basarak) Meninski 1680 I, 348. Halk dilinde bzan e e r i ile kartrlr: E e r k i Ta n r b i z i se n i n
ta raftan seyi rc i g e ldi, e e r atl , e e r piyade.

(. Kvan 1995 s.

yapaca n camyla ku l sayacaksa, e e r k i se n ik i l i i byle ce yok edeceksen, ptk ba m za koyduk. (.

67). ego iz m / ego iz ma bencillik < Fr. goisme a.m. < EYun. [ego + isme nomen abstractum eki, b. afo ri zm 1 ].
Ko rk u n b i r ego i zmayd bu... Doku z kazmac da se n l, ben ya yaym! diyord u o anda.. (R. Enis 1957 s. 151). A n l yo rs u n de i l mi? Ko rk u n bi r ego i zm ve saygs z l k.

Kaftancolu 1972 s. 77). Kr. ge r . O. egeri /e eri geri, her nekadar < Fa. agar i a.m. Ege r i se n uy u rs n amm bah t u uyan uk d u r. (Ferec 855/1451 v. 236b). H l id b g n h id g i n i ege r i bi ldi, amm k l c cekdi, st n e dutd. (Ferec 855/1451 v. 212a). Halk dilinde ege r i bzan e e r (belki e e r ki ?) ile kar r: E e r i vakti i l e bi r ata evld n n

(N. Eray 1994 s. 74). egr i, b. e ri /i r i. E gr i , b. E ri . eg b b k , b. e ip bk . egzantr i k /ek santri k deli men, zpr < Fr. exc e nt r iq u e a.m. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Adriat ik . u 31 N evzat, n e ek zant r i k o c ukt u r! (Re at Enis 1933 s. 10). k l et i b u memlekete i l k n ce be n g et i rd im.
Ame rika n ek za nt ri k dansla r n b t n stanbu la be n rettim. (C.F. Ba kut 1956 s. 45). Sevgi, Hi lmi B ey i n eksant ri k e i F eyha y hay ret le i z l e rd i.

h s n te rb iyesi n e devam ede r ise, nas l hay rs z evlt olabi l i r? (E. Misailidis 1986 [1872] s. 312). Eke rc e ik i defa ala rsan, o n la ri pi r aslan i n e n pi r kablan ket i r i r sana. (A. Cafero lu 1946 s. 252). eg e r i k i geri, her

nekadar Ege r i k i ge nd l e r be h n esi, yan la r nda


k u l mev c ibi n e k if yet de r h a z n e b u l u nmadu idi, l ki n ... (l 1982 [1581] II, 132). Kr. ge r i .

AD. egerem/e er i m eer, ayet DS 1676, K. Emirolu 1989 s. 85 < ilk varyantn izah gtr; ikinci, halk dilinde edatlarda ok grdmz (i )m ekinin bir misali, kr. afe r im . Acap babas al t rmad m ki

(A. Kulin 1997

s. 42).

egzema

628

eik

egzema /ekzama bir deri rahatszl < Fr. ec z ma < Yun. (ekzma) a.m. Daha ne n e ri l e r va r bi z im
ye ende! B i ld i i bi r ye rde bi r kapl ca varm , o kapl can n amu r u ek zamaya, yaraya, de ri hastalk la r na bi reb i rm i . (A. Nesin 1995 s. 127).

s. 253). ek i g rd m. B u rs imi . | Yan nda bi r k u cak e e. (Tevf k Fikret 1958 s. 31). AD. e e II kaburga < eyegi /iyeg i nin ksaltlm.
Ege smg m i l e bu c ig e r m old k eb b, | Etmi y di be n m us s a da bi r yan umdan. (Z t 1987 [16.yy.n ilk

egzer s iz altrma, idman < Fr. exe rc i c e a.m. < Lt. exe rc it i um asker talim. an eg z e rs isl e r i i i n
g rt la ndan ka rd garip sesle ri di n l e rk e n g lmekte n ye rl e re yatarla rd . (A. Kulin 1997 s. 52).

yars] III, 120). Kayan n ba nda si ze bakp g l e rk e n e e kemikl e rim k r ld . (Y.Z. Demircio lu 1934 s. 69). EO. e egi, b. eyeg /i eg i. e er I, b. ege r. e er II, b. eye r. e eri, b. ege r i . e er i m, b. ege rem . EO. *e er le e mek, meyillendirmek < e + e rl e (belki e r genizaman partisibi/participium aoristi + isimden fiil yapan l e genilemesi, isim/sfattan fiil yapan la /- le- genilemesi iin b. acabla ) . A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 106. Fakat tek misal cmle bu fiilin mevcudiyetini isbat edemez nk e e r l e rse olarak da anlalabilir. A n u mas a l bi r s a ac na
be z e rk im g n e e be r be r dik e k o yala r: ege r a n azk i n e k ege rl e rs e, glgesi yavlak u za n u r; eg e r ok eg e r l e rse, glge k sal u r, d ibi n e y l u r. (a.e. s. 72). Ba ka

egzi stens i ya l i st 20. asrda ortaya km bir felsefe ekolne mensup kimse < Fr. existe nc ia l iste a.m. [existe nc e var olma ve ahslar dnme tarzlarna gre karakterize eden iste eki, b. afe r ist . Egz iste nsiyal ist ze nt is i z ppe! (A. Hnalp 1959 s. 45). egzi stans i ya l iz m egzistansiyalistlerin felsefesi < Fr. ex isten c ia l isme a.m. [ex iste n ce mevcudiyet + sfat eki + isme nomen abstractum eki, b. afo ri zm 1 ].
Se rmet yen i bir ta rt ma s rd r yo rd u. Egz istansiyal i zmi n i l e ri b i r an lam varm bi z im lk ede.

(V. Trkali 1977 s. 48). egzo st /egzoz (otomobilcilikte) motorun gazlarn dar atan boru < ng. ex ha ust a.m. [Lt. ex darya ve ha u r i re emmek]. kinci varyanttaki /t / yitimi iin b. abdest II /aptes 1. Egzo z u ko ra kesmi . k i ka r kadar i l e r iye k rm z al ev psk rt yo r. (M. Gler 1990 s. 157). Sisl e r, d uman la r ve eg zos gaz bu l ut la r nda n ge iyo rum. (O. Duru 1995 s. 12). egzoti k uzaktan getirilmi , yabanc ve dolaysiyle cazip < Fr. exotiq u e a.m. [EYun. (ekstiks) haric, memleket haricine ait sfat iin b. Ad riatik . G i z l i k l , eg zot ik salo n la rda palmiyel e r,
kaktsl e r, kau u k la r se r i n bi r ye i l l i i n taze l i i nde n bi r d deko ru g ib idi rl e r. (. Altan 1976v s. 10). O zamana de i n h i b i lmedi im egzotik meyve le rde n sat n alm tm. (N. Eray 1990 s. 94 s. 30). M istik ve eg zotik o lmas i i n de aba ha rca n yo rd u.

kaynaklarda bulunamad. (Halk az) e er ley i m eer, ayet < e e r + l ey i n ve halk aznda edatlarda ok grlen / im / / i n / dei mesi. Diyalektlerde birok zarflarn ve edatlarn sonunda grlen (i )m eki, kr. afe rim . Grpnar 1316 s. 426). E e rl eyim y l la r byle kt (Halikarnas Balks 1946 s. 147). AD e i/e i /i i eitli ilerde kullanlan ucu iri demir alet (meyve koparmakta, ekmek yapmnda, balclkta vs.) DS 1677, 167980, 2510, TS 139899 < Erm. agi a.m. A. Tietze 1982z, R. Dankoff 1995 no. 7; kr. Fa. g engel. Byle c e
eg i i n, Demi rc i Hao ta raf ndan yap ld n , esasen mangaldaki k l l e ri d z e l tmek, kz l e r i k l l e rtmek i i n ku l la nd n be l l et iyo rdu. (M. Margosyan 1996 s. 15). De l ikan l , o e l i ndek i n ed i r? Egi. B u n e i e yara r? B i z im oc uk la r m z b u n u n la do a r. Efe ndim, bu ndan kyde ik i tan e va rd r. G do an oc uk la r bu n u n la a l rla r. (S.E. Ertem 1933 s. 26). Anam ald ma ay, babam ald eg i i.

Elm sm, M i l c i im! Se n i i n c n fed ! E e rl ey im gz m b udak d an s a k n rsam, y f ba a be! (H.R. gide rse, k z ba gz edi n c eye kadar ok ha rman kalkar.

(M. Kaan 1977 s. 9).

egzoz, b. egzost . e /i dik olan eyi ufki duruma yaklatrmak; sert olan uzun eyi zorlayarak bkmek < ET. eg a.m. Clauson 1972 s. 99100. B e n ayy rl ikde n,
cebb rl umdan, h b l uma ma r r l umdan h c kimseye ba egmez idm. (Ferec 855/1451 v. 107a).

Mecazi mnada kendine meylettirmek: C n ya na degdi, g re n i g e nd ye egdi. (Ferec 855/1451 v. 128a). ikna etmek, kararn deitirtmek: TS 1400: Atam ba a ki i v rib id i, h e z r d r l di l i l e ba a
syledi. B e n i egemedi, da gibi k a t g l mi yum admad.

(. Beysano lu 1966 s. 138;


B u eg i i zd ra h , bi z o n u n

bir tekerlemeden). 408).

(Ferec 855/1451 v. 107b). AD. e d i sebze diplerindeki otlar kesmeye ve sebze diplerini kabartmaya yarayan bir eit apa DS 1674, TS 1387 < ET. egd a.m. Clauson 1972 s. 102. e e I/i ye b.m. (demiri perdahlama a yarayan alet) DS 2573 < ET. *eke a.m. M. Rsnen 1969 s. 38. Z e rg e r h a rc s a n k uy r u eg e. (M. Ktkolu 1983 [1640]

ba na vu ra h , so ra az ye ri h .

(B. Seyido lu 1975 s.

e i k eilmi < e + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan i k eki, b. ak I . Gz l e r im M e c id iye l ide n yana kaacak diye ba m e ik. (S.M. Alus 1944 s. 129). c l l dnd . Ba n e e ik k z n s zd u zaktan. (Kemal Bekir 1961 s. 136). e ik b k e ri br (kr. e ip b , labialisationlu terkibler iin b. ala bele ): N e rede o g z e l g z l l e r? B e n iml e o n la r n

eil

629

eyseran

aras nda karl da la r va r. D udakla rm e ik b k. Sala rm k u r um u ot. Gz l e rim de rsi n k i b ak alt na gide n k z n g z l e ri ! (. Kaftanco lu 1975 s. 159).

e ip b yo rla rd . Dangalak dangalak so ru la rla i nsan yo ruyo rla rd . (F. Baykurt 1970 s. 123).

Labialisationlu terkipler iin b. abidik gubidik . e i l /i i l , e fiilinin medialis-reflexivum ve passivum hali, b. a l- . Da u ba nda fevv re g ib i
bi r s u k m , gk y z i n e am d gibi at lm , andan k a vs u k u za h g ib i eg i lmi , u c ge lmi , de i z e d mi . (Ferec

e ip b k e mek; kararndan vazgeirmek (?) < bundaki b k , tabi, b de olabilir, kr. e ip b ; fakat b n bk fiilinin varyant olmas daha muhtemeldir. K a t y l l e r es b an eg b bkeme z
amm et r f nda n re h s l o l u r. O l da u sat h n ya mu r g ibi su lam . (Ferec 855/1451 v. 244b).

855/1451 v. 144b). Mecazi mnada ikna edilmek, yola getirilmek: Fa f r se nde n t r sava tdi. O l n bek r ayy r, ol add r h n h r eg i lmedi. (Ferec 855/1451 v. 139a). AD. e i lt birini fikrinden vazgeirme e al mak DS 1678, Meninski 1680 I, 355 < e i l fiilinin causativum hali, t- genilemesi iin b. ac t- .

AD. e i r karn arsna kar kullanlan bir eit kk, Acorus calamus DS 1678, TS 139596, R. Dankoff 1991 s. 34, Meninski 1680 I, 349, I. Hauenschild 1989 no. 22 < Yun. (koron) a.m. G. Meyer 1893 s. 29, M. Rsnen 1969 s. 39. Y rekde us s a
s a n c s n re f de r ar b | De rd i de r n n it e k i, ey k m y b, egi r. (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 366).

Ke z iban, i radesi n i k imsen i n e i lt emiyece i nde n emi n ha l iy le ve g u r u r la c evap ve rd i: B uy u r u n ef e nd im, pol is ik i adml k ye rde, a rz u ede rs e n i z be n a raym. (T.

e i r I, b. a rot u . e i r II, b. eki r . AD. e i r I kuatmak, hayvanlar bir araya toplamak DS 1679 < ET. eg i r /e i r a.m. G. Doerfer 1965 II, no. 652, Clauson 1972 s. 113, kr. M. Erdal 1991 II, 537. S a h r y di lde eg ri l e t l e ke r i f e ra h , | Z t , md m ol eh i l ce n b egi r! (Z t 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 366). Kr. e i rt . e i r II b.m. (yn bkk iplik haline getirmek) < ET. eg i r /e i r a.m. Clauson 1972 s. 113; kr. e i r I. B u

Deliorman 1943 s. 113). AD. e in /ey in omuzlar, srt, arka; bede, boy bos, endam DS 1678, 192122, TS 139094 < ET. eg i n a.m. lk nl /e / ile / / arasnda deiir. Vcut ksmlarnn isimlerinde ok grld gibi, kelimenin sonuna nl eklenirse ikinci nl der, b. a z I . Ekseriya giyilen ey ile mnasebet var. Ba nda k l h z e r r n, eg n i nd e k a b y m l emma, b l i nde keme r i mu ras s a ... (Ferec 855/1451 v. 32a). ki f uta k a rd , bi ri n b l i n e ba lad, bi ri n eg n i n e ald . (Ferec 855/1451 v. 55b).
E n ime e r g iysisi ge i rip be n mi g ideyim sen i n ye ri n e ? (O. Arayc 1979 s. 30). Letif ah emi r v rd i, eyn i ndek i e lbise l e r i ald r rd , o n na n s ra yol lad.

az u n dutsak ipl ig i zmey b o atca egi r rs e a a dah etmek v r! (Ferec 855/1451 v. 25b). O n la r s r nd k e bi r h a yl y n h s l o l u r. O n la r al ub e i re c e i z , bk ec e i z, ip l ik yapub sataca z. (P.N.

(A. Caferolu

1944 s. 110). eyn ba st ba: B i z im eybn imi z ba m z ki re ld i (A. Cafero lu 1943 s. 50). EO. eg i n eg i n geyd r bir ka ki iye giyecek ihsan etmek: (Ferec 855/1451 v. 186b).

Boratav 1995 s. 244). Mecazi mnada: e i rip bk /e i r ip sa r dnp ta nmak: M f ett i u z u n u z u n


bkmedi, Pekey, deyze dedi. k lacak.

du rd u, e i rd i b kt . Son ra o n u n da akl e itmen i n dedi i n e yatt. (F. Baykurt 1961o s. 35). k r e i r ip

H i l atl e r g et rd i l e r, o l c em ate g i n g i n gey rd i l e r.

(F. Baykurt 1961 s. 171).

E i r ip sa rd la r, l p bi t i l e r, ya r ndan te z i yok, yola

AD. e in srgan otu DS 1678, I. Hauenschild 1989 no. 1120. < Erm. e i c a.m. U. Blsing 1992 no. 34, R. Dankoff 1995 no. 140. AD. e ind i r i k /ek ind i rek /ek inderef elbise, gmlek gibi eylerin abuk eskimemesi iin yakann n ve arka taraflarna konan astar DS 1678 (burada gsterilen e i nd i rl i k eklini hatal kabul ederiz), 1694, TS 1394 < e i n + isimden nomen instrumenti yapan di ri k eki, b. boyu nd u ru k . AD. e ind /e inti eenin azndan dklen demir ufaklar DS 1678, TS 139495, fakat ege nd i /eg e nt i a.m. Meninski 1680 I, 361 < ET. * ke eelemek M. Rsnen 1969 s. 38 + fiilden nomen resultativum yapan (I)nt eki, b. ak nt . AD. e ip b zr bulmak, kaamak yapmak DS 1478 < geisiz olduu halde belki geili olan e ip bk tbirine balanabilir. Labialisationlu terkibler iin b. ala bele . Ge r i e n i nde son u nda h epsi vali n i n
dedi i n e ge l iyo r, h eyke l kampanyasna kat l yo r ama, ok

(. Kaftanco lu 1972 s. 139).

E i rd i r, b. E rid i r . EO. e i rt kuatmak, muhasara etmek TS 139798 < e i r I fiilinin causativum hali, fakat mnas e i r I gibi, kr. adu r- /at r- /at rt- . Ge ldi, k ld Sak z z r e k r u z r, | B i r n i e g n eg i rd be n al u r. (Enver 192829 [869/1464] s. 22). Andan s o ra H seyn ...
ge l b stanbu l eg i rtdi l e r, n i e demle r ld rd i l e r

(Saltukn me 1974 [15.yy.n sonu] s. 308 v. 154b). AD. e i rt me eirmekte kullanlan alet DS 167879, ZTS 61 < e i r II + fiilden eitli mnada isim yapan ma eki, b. bu rga ; ortadaki /t / fonetik bir hadisedir, b. rtkan . Ayrca b. aktara . AD. egi st i ren/e s i ren /ey seran vs. hamuru kazmaya veya kesmeye yarayan alet DS 168788, TS 1398 < Yun. (ksistrin) kazma aleti Ch. Tzitzilis 1987g no. 364. eksist ra ate krei Meninski 1680 I, 351. DSde ve Tzitzilisde gsterilen pek byk saydaki varyantlar arasndan bilhasssa e rs i n ve ona benziyenler iin

ei, b.

630

A. Tietze 1982z no. 71de Krt. hesi n demir ve T. Tekin 1969 s. 59 no. 5 ve. . Vsry 1993 s. 132 133de Trke men eler teklif ettiler, fakat Tzitzilisin etimolojisi daha az problemlidir. e i , b. e i . AD. e le durdurmak, geciktirmek, oyalamak DS 1680, TS 1399, Meninski 1680 I, 357 < ?? mahdut yayl iin b. M. Rsnen 1969 s. 37. T ze mekt b
ge l bd r h a t c n n um u z u ; | B i z i b u mektebi lemde o mekt b egl e r. (Zt 1967 [16.yy.n ilk yars] s.

o l u r iy n eg l e n c esi. (Lem , l 1994 [159199] s. 269). Stanbu lde eyl e n c e yok du r de rsek mu r u belk i c evap ede n ol u r k i, islam taifesi n i n ha l i gayr i old ug nde n Evropa misi l l u eyl e n c e l e r o lmaz deyu ... (Vartan Paa 1991 [1851] s. 12). e l e n c e l i k Sigara sehpala r nda paket paket Baf ra n n y z l k kal n siga rala r ve amal k ib ri t l e r. O rtadaki masan n st nd e kese k tla r nda e l e n c e l ik f stk, f nd k, t u z l u badem.

elencelerde yenen kuru yemi gibi ufak eyler:

(S.M. Alus 1944 s. 111112). EO. e lencek oyalan < e l e n e cek [e l e n I + e cek ] den contraction; b. b rmc k . Se n i h e r n e k im
D stu dan ya ra r | G e r eg l e n c eg d r d ris em yara r.

378). D di h zmat la ra: eyl n deve l e r i! d di. (A. Caferolu 1940 s. 31). Gemic i l e r cavaf ve rdi:
S u lta n m, b le f rt na mrm zde g rmedik. G emi le r i eyled ik, te rpe nmeye imkan m z yoh d u. (A. Cafero lu

(Ferhengn mei Sad 134042 s. 36 no. 437). e lenti neeli ve hoa vakit geirilen toplant < e le n II + fiilden nomen actionis yapan t i eki, b. ak nt .
B u d n de r n ek, debdebe, e l e nt i o n la r kadar k e nd i i i n de yapl yo rd u.

1944 s. 128). M ustafa bahede oyn uyo r. e ri g i rip bi z i

ara rsa on u a latmadan e l emeye bak. B i z b i ra z son ra ge le c e i z. (Y. Ahskal 1944k s. 36). teselli etmek,

avutmak: K o n u um u zd u r, u nda ariyb ne c e otu r ub ar bc uk i b g l c g i n eg l ey du r u r. (Ferec 855/1451 v. 150b151a). brakmak, park yapmak: Sokakta, h e r zamank i ye ri n e e led i otomobil i n i. (F. Baykurt 1982 s. 29). ikram ederek alkoymak: G itmek istedi. K o madum, egl edm. Y mek get rtdm, y dk. (Ferec 855/1451 v. 69a). bekletmek: yed mel ik i c i n bi z i eg lemeye, t zc ek ge le, i m z bit rev z. (Ferec 855/1451 v. 55b). AD. e len /eglen I vakit geirmek, oyalanmak DS 1673, TS 13991400, R. Dankoff 1991 s.34 < e l e fiilinin reflexivum hali. ( )n- iin b. ac n- II . Ol

(E.E. Talu 1935 s. 68).

AD. e le /ey le oturmak, yerle mek DS 1680 < e l e fiilinin m areket hali, fakat m areket mnas kalmam tr, tek kii iin de sylenir. B i r a ra oyalanmak, vakit geirmek, beklemek:

ge ldi. Kap a z nda kon u t uk, gitti. Kyde kalmad m? A z c k e le ti. (O. Arayc 1979 s. 88). Kapya ge ldi imde h l yan yo rd u. l e riy e do ru y r d m. B i ra z eyl e tim. Ge r i dn p dnd m. Kap a ral kt . (B.

Duygulu 1961 s. 13). oturmak, dp kalkmak:

B e n im n e anam var n e babam. K imi n yan nda eyle iyo rs u n ya? Halamn. (Orhan Kemal 1950d

k u la ru bi r is i eyitdi: B i ra z eg l e n e l m t kim ol z dak ri s n! . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 76). Su lt n M u r d H n alay na s n ub bi ra z eg l e n b g r k fi r a rd na g i r b c e n g de rl e rd i. (Oruc b. dil

s. 53). B u g n it ba lasan e l e mez o lmu hepsi. Hella r o rtak, hamamla r yok. (F. Baykurt 1982 s. 4456). AD. e le d i r /ey le t i r kalmasna msaade etmek, tutmak, misafir etmek < e le /eyl e fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . El imi z aya m z mis
kokar, temi z l i k eyle ti rmeyi z. (F. kokar. Evi n i i nde toz duman

1343/1925 s. 63). Ve bi l c ml e diy r M s r k a hve

h n e l e ri n eks e r i s f e h vu t i ry k le r i l e meml o l ub seh e r zam n ndan k i ge l r l e r, eski h a s r d eyb ah m ol n ca eg l e n r l e r. (l 1975 [1599] s. 108). Bak , tepemi zde n imdi ok a rbe i n e n ay ayn nok t a da bi r s n iye tevak k u f etmeyo r. O, kimsen i h t r i n ebed yol u nda e le nme z. (H.R. Grpnar 1926b s. 453).

Baykurt 1961o s. 309).

AD. e l i k /i y lek /i l i zayf, hastalkl, clz, perian DS 2511, 257475 < ET. ig l i g hasta [ig hastalk + l i g li eki, b. adamakl l ] Clauson 1972 s. 106.

gecikmek, ge kalmak: N e eg l e nd , n e gec ge ld ? ok mu ntaz r o ld um. (Ferec 855/1451 v. 124a). geinmek, geimini temin etmek: H c piy e bi lmez em ki an u i l e eg le n em. (Ferec 855/1451 v. 90b). e len II ho a vakit geirmek < e le n I (()n - iin b. ac n- I I ); bu yeni mna lugatlerde 19. asrda ortaya kyor (KiefferBianchi 1835 I, A. Hindo lu 1838). Adam, vaz ge , ge l kma da eyle n e l im! Kye gidub n e yapacaks n ? (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 40). EO. e lenc zevk, safa < *egl e n + * n , b. d nc .
Eyiyse e r i n e gey egl e n c o l u r, | Yavu z ise gey mih n et, re n c o l r.

D di l e r S e n c e re: old m ki l, | Kesi ldi yol la r u gtr ld i me n z i l . | N e ge lmek va r n e g itmek var b u a ra, | H a l yk eg l ik o ld. Eyle a re! (Meh m ed 1965 [1398]

s. 189 no. 150001). K a n o l tah t u bah t u ra h t u begl ik | Kim if l s i re o ld um imdi egl i k? (a.e. s. 228 no. 7164). AD. e me/ey me kvrnt, viraj DS 1824 < e + fiilden eitli mnada isim yapan ma eki, b. bu rga . Erdin 1973 s. 142). 1970 I, 321). AD. e ne/eyne omuzlamak, zerine almak, yklenmek DS 1681 < e i n /ey i n + isimden fiil yapan a- /-e geni lemesi, b. ada- I .
Bask bu r n u n u n ka natla r,

Bacakla r akordeo n k r paala r i i nde i k i e me yapyord u. Ve gal iba tit r iyo rd u bu paytak bacakla r. (F. e me l i ka la r haf if haf i f oynamaktayd.

(M. Seyda

(Ferhengn mei Sad 134042 s. 67 no. 756). e lence ho vakit geirme, teferr < e l e n c ve e l e n II (lugatlerde e l e n II fiilinden daha evvel kaydedilir, ms. Meninski 1780), b. eki n c e . Fik r i
z l f d r ebi z u lmetde c n eg l e n c esi, | G c e l e r l e

AD. e ner /eynel /enel bir takm rgattan birine den tarla ksm DS 1681, 1749, 1825 < e ne fiilinin

ere

631

genizaman fiilsfat (participium aoristi), ( n l ) r /maz iin b. aar I ; fakat izah edilemeyen varyantlar kelimenin yabanc bir men eden geldii phesini uyandrr. Kom u kyle r i n
bi ri nde n ok uc u z g n l k l e rl e t ut u l up get i r i l e n rgatla r, e n e l d u rmu la rd . Di z i lm i le r, ek i n i n l e r i n e alm la rd. e l i k l e ri pa rlayan o rak la r n h e r b i rd e n ka rd ses ap ayr bi r sesti. (F. Baykurt 1961k s. 32

fark iin b. ey ne- .

Gmle i n i n yakas da bi ra z bolcayd. K ravat da yle i ret i du r uyo rd u k i, bu res im ek i l e c e i i i n g e i c i o la rak ba land be l l iydi. (Kemal

B ekir 1961 s. 128). G z e l k uma , iyi de dik i lmi , ama model o na pek gitmemi , e ret i d u ruyo r st nde. (B. Duygulu 1963 s. 40). tam olarak yerle memi:
Aslan ba l demi r tokmakl kap, bk lm bi r te l l e e ret i kapat lm . (O. Baydar 1998 s. 44). e ret iye al bir

33). R za da e n sa dan e n e l i al p gt r yo rd u. (F. B aykurt 1967k s. 146). e n e l ba ekin biilen tarlada iiyi idare eden kimse DS 1681: A l i e n e l
ba n n bah i i n i ve rd ikte n son ra o rak la r bi re r ik i e r tek ra r e i ld i l e r topra a. (. Balaban 1968 s. 372).

yapnn alt ksmn onarmak iin stn destekler zerinde durdurmak: E ret iye
alsaydn z! K ro las kalfaya gste rd ik. Hi te h l i k e yoktu r, b u bi na daha altm sene dayan r dedi de ke ratan n sz n e i na na rak e ret iye f i l n l z um g rmedik. (Cevdet Kudret 1973 I, 390).

e re I kanda maznn yerinde durmasn salayan eri a a DS 108 < Yun. (ura) a.m. AD. e re II toprak daml evlerin saa DS 1682, ZTS 61 < Yun. (kra) u, kenar, ky A.A. Papadopoulos 1958 I, 37. AD. e re/eyre scak aylarda hayvanlar glgelik yerde toplamak DS. 1683, 1826 < egi r I fiilinin varyant. Dava r su layp, e reyip, gen e bu raya geti rmeyi k u r uyo rd u i i nd e n. (F. Baykurt 1961k s. 35). AD. e rek I/eyrek /erek hayvanlarn yazn le scanda toplanp dinlendikleri yer DS 1682, 1765, 182526, TS 1402 < e re + fiilden mekn isimleri yapan (a)k eki, b. akak . G z e l otla r bi re r
ka r tan fa z la by r, i ek l e n i r, koka rd. Son ra otla r ku r u r, koyu n la r e re e ge l i r l e rd i. (F. Baykurt 1967k s.

e r i /i r i doru olmayan, dz olmayan < ET. eg r i a.m. Clauson 1972 s. 112. Avrat eg ri eyegde n yarad lm du r d rl e r. A n u eg r i l ig i n e k a lma! (Ferec 855/1451 v. 27a). atk, ask (yz): Se n iy y z y n ede n ey ri ? (Z. Korkmaz 1994 s. 31). Mecazi mnada yanl, kt TS 1404, Meninski 1680 I, 351: O l mak mda deg l em ki buy u r u k s u z n e d i l e rs em
dem. K l ca aya um eg r i basarasam be n i K es y oda yak a r. (Ferec 855/1451 v. 40a). Do ru yoldan dnme, eg ri e ri sz e i na nma, ey l e ri l e du r ot u r ...

(Ferec

855/1451 v. 52a).

Raif ef e, ha rp ba lyal , ye n ide n

yol la ra sapm : karabo rsac l k yapyord u. (K. B ilbaar 1944 s. 78). e r i bak hor bakmak, d manca bakmak: Basdu n n ey l e r i v z n n l em ben m | Be n a r be n yz e n l e r eg ri eg r i bak d la r.

(Zt 1967 [16.yy.n ilk yars] I, 259). O. E r i Osmanl idaresindeki Macaristanda bir kale ve eyaletin ismi < Mac. ge r , galiba ge r grgen kelimesinden. Eg ri g ibi h is r st v r bi r k a g n i i nd e fet h tdg m z. (Sel nik 1989 [1599] II, 645). e r i b r arpk urpuk < e ri ve labialisationlu mhmel, kr. eg ip b . Labialisationlu terkipler iin b. ala bele . e r ica kan arabalarnn tekerlekleri arasnda maz zerine konan yay eklinde a a < Erm. (dial.) ag r a y < Erm. gayr i a.m., R. Dankoff 1995 no. 323, DS 1674. AD. E r i ce Hdrellez gn < Yun. (AiYrgos) Aziz Yorgos; onun gn 23 nisandr. Hist. Lex. 1933 I, 107. E r i d i r /E i r d i r Isparta vilyetindeki kasaba < EYun. (Akrt 'rin) a.m. D.J. Georgacas 1971n s. 110. AD. e r i d o ma /e r id o mar dam kenarlarna uzunluuna konan a alar tutan ubuk veya korni talar; kap saa DS 168384, TS 1403 < Yun. ' (akrd ma) duvarn st kenarndaki knt A. Tietze 1962 no. 306.

227). EO. e rek II su birikintisi, havuz TS 140102, Meninski 1680 I, 350 < ET. eg ri k anafor Clauson 1972 s. 112 113. O bu eg rekde balk ok d u r. Avlamak tedb ri n eylemek ge rek. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 20). e relti (otu) b.m. (bir eit bitki) < ?? DS 1682ye gre
e re l t i A nadol u n u n b i r ok ye ri nde yk lmak z e ri nd e ola n mnas na da gel i rm i , fakat i ht imal e ret i nin

varyant olan kelimenin e re l t i ot u ile ne mnasebeti olabilir? am kabu u, e re lt i, kay n


yosu n u topl uyo r, kat kat d yoru z ad rla r n taban na.

(M. Ba aran 1964 s. 87). AD. e ren/er gen/k i ren kzlck DS 1683, 1767, 2876, TS 2575 < Yun. (krno) a.m. A. Tietze 1955 no. 155. Metatez iin b. alb z . AD. e ren toplanmak (sr hakknda) < e re fiilinin reflexivum hali, (-( )n iin b. ac n- I I ) S r , k k
Asa r n a lt na e re nm i ti. Ak koyu n la r, ka ra ve mo r koyu n la r bi r bi ri n e g i rmi ti. (F. Baykurt 1970 s. 89).

AD. e ret le scanda sry dinlendirmek (oban hakknda denir) < e re fiilinin causativum hali. 1969 s. 362).

oban n bi r i h e r g n koyu n g de r, l e n i n s ca nda koyu n la r bi r a ac n g lgesi nde e red i rmi . (M. Turul

e reti /ey reti /i reti kendi mal olmayan, dn alnm; temelli olmayan geici, muvakkat Meninski 1680 I, 350, 590 < a riyet kelimesinin metateze uram varyant. / / i l e /y / arasndaki

e r i l I/i r i l eri hale gelmek, kvrlmak < e i r- + medialis-reflexivum mnasnda (i )l genilemesi, b. a l- . Kr. /k /nin hazfiyle k l seyre l . Clauson 1972 s. 114 Osm. e r i l fiilini ayn

eril

632

ehl

mnada olan e i l ile karlatrr. Aman, sipe r o l,


ben i g rmesi n l e r! Ba n

(Mah md Yesr 1928 durmadan kvrlmak: D nya alkan r; h ud ut la r, meylettirmek (kr. e i l t ):

i , s a a dn, s o la i r i l ! s. 53). e r i l b r l

AD. e z i, b. e zg i . eh (yarm a zla kabul ifade eden nida) fena deil < men e aranmaz. G iy imi n e iy i, n e kt. Eh i te ... (A. Nesin 1968 s. 33). B i z i apar topar A nadol u da n
merk e z e a rd la r. B u k u rs, ya l ba l adamla r old u umu z zamana raslad ama, son u nda ba ar gste ri rs ek, ol babdaki r tbemi z i n a rtaca n syledi l e r. Eh dedik, iyi o lacak. (F. Erdin 1948f s. 49). Bezginlik

sol u ca n la r g ib i, e ri l ip b r l r; i nsan rmakla r sa a sola aka r. (. Tarus 1947t s. 79). e r i l t /e ri t Ke ndisi n e gayet g z e l bi r saka sopas yapm , parlak, k k te n eke l e r bu lmu tu. Omu z u n u e ri lt ip, me rt admla rla su ta masn seyrede rke n b i z im i imi z g ide rd i. (S.M. Alus, Ak a m

gaz. ubat 1941). /lt / /t / basitle mesi iin b. bo at. EO. e r i l II birikmek, toplanmak TS 1404, Meninski 1680 I, 351 < e i r I fiilinin passivum veya medialis-reflexivum hali, b. ac l- . e r i lemes ine eri olarak < e ri + mekn zarflarnda kullanlan, drt ekten mteekkil l emesi n e genilemesi, b. ayk r lama . u sol e l imde grm

de ifade edebilir: Eh , sen de ok geve z esi n ! (Mah md Yesr 1928 s. 52; bu cmlede kelime / h / ile yazlmtr). ehal i, b. ahal i . O. ehem daha mhim; ok mhim < Ar. ahamm , muh imm kelimesinin comparativus ve elativusu. Ar. elativus iin b. a cab . e h emmi al ehemmiyeti artmak: Sefe rbe rl i k i l e ri e h emmi al p
ha ra re t l e n i n c e, z z et Efe nd i n i n de kaps n a nd rma a ba lad la r. (E.E. Talu 1937 s. 1909).

bu l u nd u u n u z patates soyaca na bi r g z at n z ! B u si h i rl i patates soyaca , h em kabak oyar, hem de yle e ri l emesi n e t ut u ld u u nda ha rikala r ya rat r. (T. Uyar

1982d s. 40). O evl e rdek i tavana yak n, st yan tavan Kutlu 1995 s. 103).

gste re c ek g ibi e r i l emesi n e as lm cevi z a ac ndan, i l emel i aynala ra, on la ra e konsol la ra vu rg u nd u. (A.

ehemmi yet nemlilik < e h em sfat comparativusundan O.da iyet ekinin ilvesiyle yaplan nomen abstractum galatlar tarafndan yanl saylrd (ms. Al Seyd 1924 s. 48), fakat O.dan bugnk Arapaya da girmi tir (ahamm ya ). Re fah k u ra n
malzeme n i n ha ng i z e h i r l i t i ca ret kaynakla r nda n ge ldi i e h emmiyet gt r r b i r ey de i l. (H.R. Grpnar 1939 s.

AD. e r i m /ey r i m at eerinin altna konulan kee DS 1827, TA 159495, Meninski 1680 I, 592, R. Dankoff 1991 s. 35 < ET. ed rim a.m. Clauson 1972 s. 66. Fiilden nomen actionis yapan im eki iin b. adm I . AD. e r i m e r i m kme kme (?) < e i r + fiilden nomen actionis yapan im eki (b. adm I ), kr. akm akm, k rem k rem . Fakat kr. Az. yrim y rm e ri br, dz gitmeyen ADIL 1980 II, 247, ms.
y rim y rm gedn yol la r, | Yol la r, sl imi g rd z mu ? (Azrbaycan h al dastanlar 1961 I, 35). T u r na la r u uyo rd u, e r im e r im bi r ba tan bi r ba a.

12). G u r u r la r n beslemek i i n saltanat ha nedan i l e

peyda ettikl e ri ka rabete byk bi r e h emmiyet ve kymet ve riyo r la rd . (Fazl Necip 1930 s. 292).

ehem hm hafife ksrme sesi < ses taklidi kelimelerden; ikinci kelimede labialisation var. Labialisationlu terkipler iin b. abidik g ub idik 2.
Bo az n temi z l emek i i n bi r ik i e h em h m ettikte n son ra g na h i l iye n l e r i n c e h e n n emde nele r ek ec ek l e r i n i sayp dkme e koyu ldu. (Halikarnas

B alks 1946 s. 154). ehey (hayranlk ifade eden nida) ma allah! Ehey! N e k yak mala atm s n! (Mah m d Yes r 1928 s. 53). ehib ba, b. ah ibba . ehi l I salhiyetli, yetkili < e h l veya e h l iyet kelimelerinden backformation; kr. e h l . He ri f i l n
ve rmi Vi lyet gazetesi n e. ha l eye gi rmeye e h i l o lmad ha lde. (R. Ilgaz 1969g s. 33).

(Yaar Kemal 1993k s. 86). ok y c e l e rd e n u uyo r, e r im e rim de gidiyo rla r. Yan i katar. (Ya ar Kemal 1992ks s. 86). AD. e r i mb oz eri ayakl ve yryl kimse DS 1685 < Yun. (grips) arpk, iki bklm Ch. Tzitzilis 1987g no. 86; kelimenin banda e r i nin tesiri bellidir. EO. e r i rek biraz eri < e ri + burada zayflatc mnada olan rek comparativus eki (b. ac rak ). Kple r i ta addd de rik e n g rd i k i bi r k p eg r i re k d u r u r. (Ferec 855/1451 v. 53a). AD. e s i yar yanm odun DS 168687, TS 140607 < ?? Kr. e nse II. EO. *e s in temayl gstermek TS 1407 < e + si n [ si + reflexivum geni lemesi, kr. M. Erdal 1991 II, 533; fakat TSnde kaydedilen fiil muhtemelen a s n fiilinin yanl okunuudur. Kr. ans n . ( )n iin b. ac n - II . e s i ren, b. e isti re n .

ehi l II, b. eh l III. O. ehl I kiiler, adamlar; zmre < Ar. ah l a.m. B i r mescide
va rd, bi r g l e c uk tevak k u tdi. G rd i l e r k i d i l e n c i e h l i deg l . So rd la r k i: N e k i isi n ? K a ndans n ? d di l e r. (Ferec 855/1451 v. 129a). te haftada iki defa keyi f e h l i l e r i bu rada toplan rd k. (F.C. Gktulga 1948 s. 39). e h l i beyt ev halk, aile, Peygamberin ailesi: B i r g n Hoca i le e h l i beyti yatu rk e n, e h l i n i n c n c im isteyb ... (P.N. Boratav 1995 s. 182). e h l i c i hat vakftan aylk alan kimseler: B i r bl k m f l is n e h l i c i h t | Sen i eyl e r h e r ay ba ta z b. (l 1977 [989/158182 civ.] s. 140 no. 193). e h l i di l hayatn tadn karan kimseler: Hemen mahal le n i n eski, e h l id i l kasaban n

ehl

633

ehven

mtekait le r i toplan r, o na ud ald r r; baz evl e rde i k i l i e le n c e l e r te rt ip ede rl e rd i. (S. Kocagz 1941 s. 36). e h l i d nya varlkl kimseler, zenginler: Z u af k a h r u b r be l s mu h k em, eh l i d ny da deh r z evk u s a f s mstah k em olmak muvaf k ak l i k mi l deg l id g i v c h k es re i l e z h i rd r. (l 1982

gste r k i be n andan ci z o lam!

(Ferec 855/1451 v.

213b). AD. ehl iz uslu, sakin, arbal DS 1690 < ?? Kaymakam n


n nde e h l i z e h l i z ba e iyor, sey rek ke i sakal n svaz l yo r, ve as r la rdan be ri ar kan u n iy le sava m ola n la ra has zeksiyle ... diye yalvaryo rd u. (Halikarnas

[1581] c II, 178). e h l i h eva ahlaksz, sefih kimseler: H l i siy h n f e h l i h ev mec l isi nde h e z r b r e l l e n b a lmak v k i olm d. (l 1982 [1581] c II, 125). e h l i h ib re bilirkiiler, eksperler:
Be n bu i i h a t t i l e, k a b leyi l e i le rsem, eh l i h ib re an bid ate sayarla r.

B alks 1952 s. 44). ehmal, b. ahmal. AD. ehnez/ehles /eneze/ehnezi k clz, zayf; snmeye yz tutmu , ypranm DS 1690, 1752, K. Emiro lu 1989 s. 85 < Yun. (ah n s) solgun, hastalkl Hist.Lex. 1942 III, 380. Sfat eki az, b. ala az . A ri f e
g n ik i nd iye kadar ama rla r n ykanmas, ku r umas, son ra da e h n e z i k, y rt k ye r l e r i n i n tami ri bitmel id i r. n k o g n ik i nd ide n ba l ya rak bayram bite n e kada r kimse e l i n e i n e al p dik i dikme z. (M. Makal 1954 s.

(Ferec 855/1451 v. 104b). e h l i h i re f

esnaflar: Eh l i h i re f u k sible r i s n ati nde n be r ol ub y r n i l e ah m ol n ca y r i e r. (l 1975 [1599] s. 126). e h l i rz namuslu kimseler: M s rda n 1975 [1599] s. 131). e h l i keyi f keyif ehli: Ba z e h l i

gitdk l e ri nde n i e t cc ru k u l c u az la r g ide r ve n i e e h l i r z u h idmetk rla r o l be l y i h t iy r de r. (l keyif l e r i l i n g i r sof ra la r n sandal la r n i l e r i n e ku rm u , kadeh l e r i n i i r i b i r b u l u t u n saklad me htap e re f i n e kald r yo rla r. (O. Akbal 1946 s. 44). e h l i mide

27).

Y rt k k sa don la dola maya ba lad. Don u n y rt n , sk n dikme n i n vakti gemi ti. Her yan e h n e z i k . (M. Makal 1965 s. 110).

midelerine dkn kimseler: Daha e h l i mide ise n

sesle n meyhan e c iye, mangal n n e get i rt; b ld rc n la r c z r c z r ka r nda k za rt! (S.M. Alus 1944 s. 155). e h l i rf asker snftan kimseler: B u n la rda n m ad k z l k d an azma ya n k i im m a z a m im mesi n i e h l i rf d lbe nd i n e bozma ik i m r l l i v dah va rd u r. (l 1975 [1599] s. 143). e h l i s k ar

ehram I Msr firavunlarnn piramit eklindeki mezarlar; piramit ekli < Ar. ah r m ehramlar [ha ram ehram kelimesinin oulu]. Ak am
ka ra r rk e n va r l yo r Cte d A z u r n e n g rk eml i tepel e r i nde n bi r i n e ko nmu cam bi r e h ram bi imi ndek i sanatory um bi nas na. (G. Dino 1991 s. 216).

adamlar: Eh l i s k nda dah mu ayyen k isve vu l ib s


olmayub, kimi mon l y ne im me i l e, n i es i h cay ne s l b u c me i l e ... (l 1975 [1599] s. 116). e h l i vaz yif vazifeliler, cretli mstahdemler: Ta m r i mescid u mekteb beh nesiy le h u k k e h l i vaz yif i ek l tmele r i muk a r re r o ld uk d an ayr ... (l 1982

[1581] II, 147). e h l i vuk u f iini bilir, tecrbeli, usta (kimseler); (adliye tabirlerinden) bilirkii: B u 1982 [1581] II, 134).

ehram/ehrem II arki Anadolunun baz yerinde kadnlarn sokakta giydikleri bir nevi pelerin; kadnlarn araf gibi sarndklar beyaz veya kahverengi ynlden yaplm bir rt B. Seyidolu 1975 s. 435 < Ar. i h r m hacda giyilen pelerin (Fr. pl e ri n e kelimesi de aslnda p l e r i n Hristiyan hac kelimesinden gelmitir). B i rg n
diyi r k i gocas na; C et, gom ula rdan be n e bi te n e e h ram bu l, bi te ne p u i bu l, bi c ft ayakgab bu l! (B.

k r h n eye n i z m s dk u l ah b r c s sla rla ve e h l i vuk f u k mil l iy r bedri k a la rla mmki nd r (l

Seyidolu 1975 s. 402). Eh raml kad n la r semave r kaynatyord u. (H. Aytekin 1965 s. 16). O. ehremen kt ruh, eytan < Fa. h raman /a h raman Zerdtlere gre iyi kudretle beraber dnyaya ve insanl a hakim olan kt kudret. N ge h n d o ld e h reme n l e r l e, | Deve h u r o ld y dam . ( az l, l 1994 [159199] s. 252). O. ehren yabanc bir dinde yksek rtbeli bir rahip < Fa. ah ra n eytan F. Steingass 1930 s. 124. B u e h re n o l Kes y du rd u manast r u u l us d u r. (Ferec 855/1451 v. 38b). e h re n l i k e h re n in rtbesi ve vazifesi: Fe r r u h r zdan e h re n l i k umd la r. (Ferec 855/1451 v. 39b). O. ehval zulmler, gaddarlkl ar, mezalim < Ar. a h w l a.m. [ haw l kelimesinin oulu]. M c z t uk b da
an la ru m z h eme i ah v l i nde n e hv l i ke fe re i m rik n mddeti med d te h rs z so ru lmas belk i k bi l deg ld r. (l 1979 [1581] I, 119).

ehl II/eh l i e, zevc, zevce < e h l I. An n esi taze du l; zate n e h l i nd e n yi rmi, yi rmi be ya da k km . (S.M. Alus 1934 s. 26). e h l ayal ev halk; evli ift:
H n um n n u , e h l i n , ay li n h a be ri n i, n i n n andan alal um. (Ferec 855/1451 v. 20b). Ka y ld r bi z de e h l i ayal i z. A a, sen i n l e oy na t m h i b i lmiyorum. (Musahipzade Celal 1936ba s. 22). Kr. di eh l i . Kimse an alma a ra bet tse B e nde n e h l ge rekd r k i ben i ala d rid i. (Ferec 855/1451 v. 213b). Eks e r i

ehl III/eh i l usta, tecrbeli, hamarat, ibilir < e h l I.


h a lk o l biy re i o l h l e h l i g rmedi l e r.

(Ferec 855/1451 v. 175b). Kusu r u n eydi? B u i i n e h l i mi de i ldi ? (E.N. Gk en 1952 s. 5). ehlaf, b. ah laf . ehles, b. e h n e z . ehl i, b. e h l II. ehl vah i olmayan, evcil < Ar. ah l eve ait, aileye ait. . O. ehl i yet ehillik, ibilirlik, ustalk < Ar. ah l ya a.m. K z
i l e syle di, m n z a ra rd i. K za e h l iyyet bege nd rd i. Ol dem k z eyitdi: B e n i almak di le rse ba a bi r h n e r

ehven daha az kt, tercih edilir mahiyette < Ar. ah wa n hafif, mlyim. Ar. elativus iin b. a cab . B u az bla r ekmede n lmek daha ehve nd i r. (P.N. Boratav 1995 s. 271). ucuz: Almas n bi l e n e e h ve n f iyatla satabil i r l e rd i de ... (R. Ilgaz 1991r s. 108). e hve n i e r r

ehveniyet

634

ekil

bir ka kt ihtimalden en az kt olan: Be n de (S.M. Alus 1933p s. 126).

d n p ta ndm. Ehve n i e r ge n e Ebu za r i f bey gal iba. Hi de i lse, n ik h edec e im, damat olaca m dedi i yok ...

stallfed animal Clauson 1972 s. 102:

O. ehveni yet fiat dkl, ucuzluk < e hve n + iyet nomen abstractum eki, b. ac i l iyet . B t n
tal k a timi f i ti e hve n y et i h us s u na s a rf eyl edikde n s o ra ... (P.N. Boratav 1995 s. 269).

Ko nakta, kalakala, byk s t n i n e n i n damad, Sal tekkesi zaki r l e ri nd e n Hac e fe nd i, Pa an n eski pe rde avu la r nda n alayl zabit, ke rime ha n m n st babas, st babas n n a z l k b yk o l u , Haddehan e l i k k o l u g ibi ekt i l e r kalm t. (S.M. Alus 1933k s. 124).

O. ei mme/ey i mme imamlar < Ar. a imma a.m. [im m kelimesinin oulu]. Ar. i grubunun Tk.de araya Hiatustilger /y / almas iin b. acaib /acayip 2. De r
h l h b uyu rd , ey imme vu k u z z t u ek bi r u s ud r, a y n e rk n h z r g e ldi l e r, be z z z k z n Nas r Ayy ra n i k h tdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 51b). Ve e imme dah av r z d v n ye ve tek l f i rf yede n mu f u msel l emd r. (.L. Barkan 1943 [955/1548] s. 227).

AD. eke byk, yetikin, olgun DS 169192 < ET. ek e abla. K z, ben im atm tay, sen i n at n eke. A lt yedi saatdi r, ba ba a ancak gel ebi ld ik. (Behet Mahir 1973 s. 154). DS. ekeb i r kibirli, gururlu DS 1692 < ekbi r kelimesinin varyant. AD. ekel bymek, yeti mek DS 1694 < eke + sfat ve isimden filn hale gelmek mnasnda fiil yapan al / e l geni lemesi, b. alal . ekele serpmek DS 1693 < ek + fiilden verbum frequentativum yapan e l e geni lemesi, b. avkala . Kan s za n ye rl e re top rak eke lemeye ba lad. (Yaar Kemal 1955i I. 11). B i ra z k rm z b ibe r eke l eyip gi r i ti. (Orhan Kemal 1965 s. 262). AD. ekelen bymek, yalanmak, olgunla mak; kibirlenmek, gururlanmak DS 1693 < eke + isimden falan hale gelmek mnasnda fiil yapan l e n genilemesi, b. abaplan- . Yedi i n
n nde, yemedi i n a rd nda, n e ek e l e n ip du r uyo n yle ?

O. ejdeha ejderha < Fa. ajdah a.m. D mde g r rem k i gkden b i r e jde h ba n sark td. (Ferec 855/1451 v. 43a). Bak d um, bi r u l u e jde h g rdm ki vas f a gelmez.
Ol e jde h ge ld i, tah t z e r i n e k d , rek g ibi k vr ld , yatd. (Ferec 855/1451 v. 101b).

ejder /ejderha ylanms korkun bir masal canavar < Fa. ajda r, ajda rh a.m. S n e p rd r rz y z l f i
anbe rs i l e, | D o l ud u r v r n em z bi ba lu e jde r h i l e. (Hver, l 1994 [159199] s. 210). Ye n ide n yaz masama dnmek istemiyorum. Yedi ba l bi r e jde r ha bekl iyo r ben i o rada. (A. Yurdakul 1993 s. 294).

(N. stn 1970 s. 78). AD. ekel ge ziraat sahas; ekin DS 1693, ekin < eke l + fiilden eitli mnada isim yapan g e eki, b. bi lge .
Y r k l e r, mal du r umla r n n b i ra z sa rs lm old u u n u sylemektedi r l e r. Sebeple ri de eke lg e l e ri n a rtmas ve otlak h us usu nda g rdk l e ri m k lt oldu u n u syl yo rla r. (K. Gngr 1941 s. 48).

ek, b, en V. ek I (tarlaya tohum, yeme e tuz) serpmek < ET. ek a.m. Clauson 1972 s. 100. Eyl k z yi o lmaz ve toh m eke n k i i h s l gt r r. (Ferec 855/1451 v. 52a).

A r z m nb it, gz g reb i ldi i k a dar v si , fak a t bo , mu at t a l. n k i i l eyec ek, t a b ati b u sem h a t i fevk al desi nde n, t o p ra k u vve i i nb t yesi nde n isti f de edecek demle r yok ; evet, h e r ey var, l ki n a l acak , eke cek, bi e cek e l l e r mefk d. (Ah m ed erf 1326 s.

eke meke kekeleme sesleri < ses taklidi kelimelerden, /m / ile balayan echoword iin b. alay malay .

6566). (Argo) ek II (birisini) brakp gitmek; kendisini tkib edeni aldatarak tkibden kurtulmak H. Aktun 1990 s. 9394 < ek I. . ekbi r bykler, st tabaka insanlar, ileri gelenler; devlet bykleri < Ar. ak bi r daha bykler [akbar daha byk kelimesinin oulu]. Ek bi r i c i n
ge ldi l e r, b n n u aya na d di l e r, z r h h l k la r eyled i l e r (Ferec 855/1451 v. 34b). B u mi nv l z r e men s b m n sib kimsel e re d meyb leve nd t yif esiyl e ek bi r k u l la r na mah s s o l ub ... (l 1994 [159199]

e h z de l ve n i am d mege muvaffak olamayarak eke meke d y k eke l emekl e h em n M n evve re k a d n e h z den e l i nde n t u t ub m beyn e gt rd i. ( Al Azz

1268 s. 6768). AD. ekenek ekilecek yer, ekilmeye elverili saha, tarla DS 1694 < ek + fiilden eitli mnalarda isim yapan e n ek eki, kr. bo anak, sa anak . Kr. Az. knk a.m. D e i rme n i , h za r , mal davar, ek e n e i, ay rla r , al ve ri i o la n adamd r. (F.C. Gktulga 1958 II, 73).
M usdu n u n ko na ndan bak n ca ge n i e ng ebe l i, ye i l eke n ek l e r u za n rd . (F. Baykurt 1971t s. 348).

I, 187). ekbi r za hmeti siyatik G. Molino 1641 (gotta maddesinde). O. ekb i rane ekbire yakr tarzda < ekbi r + a n e zarf eki (Fa. zarf eki na , iin b. ac i za ne ). H i zmetge r n u
ta al l u k t ci ns i n e em r n e c mel e r ve ek bi r n e ve seyyid ne im mele r ... (l 1587 v. 139b).

ekerce, b. ege r i. eki b, b. ekip . eki l, b. ekl . eki l I, ek I fiilinin passivum hali.
C n e h z de Fah r u n n is ya bu t a ryk i l e g r nd i, k z u b t n nda bi r toh um eki l r g ib i old. (Ferec 855/1451 v. 204b).

ekal l i yet, b. akall iyet . AD. ekd i /ekti anas lm veya kam ocuk veya kuzu; pi; serseri, bakalarnn srtndan geinen, dilenci DS 1691, 170001, TS 141718 < ET. ikt a

(Argo) ek i l II (kendisine verilen szn tutulmamas hususunda) aldatlmak H. Aktun 1990 s. 93 < ek II fiilinin passivum hali. .

ekin

635

ekol

ekin I (ziraat takvimi bakmndan) ekme ii, tohum atma ameliyesi TS 1408 < ek I + fiilden, iftilik takvimindeki iler iin kullanlan i n eki, b. ak n .
Be n im de ek i n im, bi i n im gald yabanda. A rpay bit i rd im, avdar d u r uyo r. avda r b it i rsem, bu day du r uyo r. (F. Baykurt 1961 s. 110). B i r k z b i r evi n temel di re i. Hemi de ek i n , dik i n zaman .

AD. ek le III/etle toplamak < ?? kr. epl eyip seple krk dkk ve dank i veya eyleri derli toplu hale getirmek, dzene koymak DS 176; ikinci varyant iin kr. ark la /a r t la . sim/sfattan fiil yapan la /- l e- genilemesi iin b. acabla .
K uy ruks u z a aca km , armut la r ek l eyip a a ya atarm . Fakat a a daki l e r att n h eme n ye rl e rm i .

(F. Baykurt O.

1961k s. 176). ekin II tarlada bulunan hububat TS 1408 < ek I + fiilden isim yapan i n eki, b. ak n . B i r ah s a u rad la r k i
ek i n i e ri mi ; du rm , eki n i n i t ef vts z md rik ayr md rik d mez, byle dge r. (Ferec 855/1451 v. 190b). Eki n ot u yolan bi r ana i l e k z o n u ka r la r nda g rve ri n c e ko rkt u la r. (. Balaban 1968 s. 58). ek i n c i

(Y.Z. Demircio lu 1934 s. 82). ekl /ek i l (yemek) yeme, yutma; zimmetine geirmek; rvet almak < Ar. akl a.m. ekl i rib et tefecilik etmek: N m i n bah i eyleye n n me rd ol m r y d r de ek l i r ib . (l 1587 v. 130a). Kr. ek l et .

ifti TS. 140809 (kr. Az. ki n c i a.m.

B i z de fak r l h l ek i n c i mak l esi demle r z , sen i b d u hav beslemege k ud ret m z yok d u r. (Al Azz 1268 s. 202).

ekinderef, b. e i nd i r ik . ekind i rek, b. e i nd i r i k . ekino k o k bz hayvanlarn barsaklarnda yaayan solucan cinsi < Fr. c h i n ocoqu e a.m. [EYun. (eh nos) kirpi ve Lt. coc c us < EYun. (kkkos) yuvarlak bir yemi ]. ekino k s gn tn eitlii < Fr. q u i n ox a.m. [Lt. aequ us msavi ve n ox gece). (Argo) ek inti (verilen bir szn tutulmasiyle) aldatlma, atlatl, terkedili H. Aktun 1990 s. 93 < ek II ve fiilden eitli mnada isim yapan i nt i eki, b. ak nt . G l i, ek i nt iye ge ld i i n i za n n ede re k ke na rla rda, k ele rde c v r n akt rmadan aryo rd u. (M. Kaan 1990 s. 100).

eklekt i k bir takm eylerin veya fikirlerin iinden sadece beendiklerini seen (kimse) < Fr. c l e ct iq ue a.m. [EYun. (eklektiks) a.m.]. Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Ad riatik . ekler bir nevi tatl < Fr. c la i r a.m., asl mnas im ek (Lt. c la rus aydnlk). Camekn l pasta dolab n n
i i nd ek i c i ns c i ns pastala r, prof it ro l l e r, adisababalar, mi l fyle r b i rb i r i n e ka r m t. ek l e r l e r,

(N. Eray

1990 s. 101). O. ek l et /ek let yemek, yutmak, zimmetine geirmek < ekl ett i r birisinin, mal cebine indirmesine gz yummak: K a n ameld rd u r k i 1979 [1581] I, 161). O. ekmeh gz grmeyen, kr, m < Ar. akmah a.m. Ar. sfat tr iin b. ablak I . mdi i itdm ki diy r
Sev h i lde bi r me l ike bed d olm , ib r i ekme h u eb ras de rmi . (Ferec 855/1451 v. 180b).

lmekde n di rl ik yeg d meye, deh ri n e m l ik ise, begle r begiye ek l td r b ge nd dah bu ld u n y meye? (l

ekip /ek i b (bir ka kiiden ibaret) takm < Fr. qu ipe a.m. < Alm. Sc h i f f gemi. B i r hafta son ra ge r ekte n 85).
ho cam?

e l l i k i i l i k bi r amel e ek ib i ge l e re k dut l u u n a a s ndaki arsada temel l e ri kazma a ba lad la r. (H. Taner 1951t s. Be n i n ede n ye n i a ra t rma ekibi n e almadn z

etmek, b. ekmek. ek meki mesleke ekmek yapan veya satan kimse; AD. karn doyurulmak karl nda bir erkekle devaml olarak dp kalkan kadn: ste r k z al, iste r du l E ret i al, ekmeki al; mesel e, iyisi n e d mek. (F. B aykurt 1961o s. 260). N i kh edec ek, yeng e, dedi
M emed. Helbet n ik h edec ek, ekmek i mi ve re c ektim?

(A. Aao lu 1991h s. 125).

AD. ek ir /e i r arlarn kard bir esit salg, pirebolu (propolis) DS 1678, TS 1396 < aki r . AD. ekiz /BSTT. i k iz b.m. (bir doumdan iki karde) DS 1695, Meninski 1680 I, 351, 603 < ET. kki z a.m. Clauson 1972 s. 119 [ kk i iki + z oul ya da dualis eki (b. alt z ) ]. Be l k i bi r bebemi z daha ol u r. B e lk i
o lan, belk i k z o l u r. N e o l u rsa olsu n . ste rse ek i z o lsu n ! (F. Baykurt 1967k s. 100101). Sek i z o c uktan son ra h eyben i n st n e ot u rup bi r de ek i z mi do u ra caks n ba ma, u lan f k ? (F. Baykurt 1971c s. 341).

(a.e. s. 300). EO. ek mek l ?? (insanlarla alay etmek iin kullanlan bir sfat; belki sakakl, nk ekmekl ik inek, manda gibi hayvanlarn gerdanndan sarkan ksm DS 1697, b. ah fadiyel ik : Ekmekci l e r ekmekl ola. (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba ] II, 152 no. 233). O. eknaf (ekseriya ayn mnada olan et raf kelimesine katlm olarak) taraflar, civarlar < Ar. akn f a.m. [kanaf kelimesinin oulu]. O l et r f u p di h la r
ve ol ek n f u c i h n pe n h la r tem met k um demi n u r u r la rd . (Ferec 855/1451 v. 107a).

ekle I ilve etmek, katmak, stne yerletirmek TA 1411 < ek + isimden fiil yapan l e genilemesi, b. acabla . Ve tesel l i etmek i i nmi gibi abucak ekl edi: Kimsede yok ki. (T. Bu ra 1963 s. 29). (Argo) ek le II vurmak, tokatlamak, yumruklamak M. Mikhalov 1930 s. 14, Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 73, H. Aktun 1990 s. 93.

eko l bir lim veya sanatkrn kurduu ve talebelerinin de takib ettii al ma sistemi, mezhep < Fr. co l e a.m. < Lt. scho la < EYun. (sh o l ') okul, asl

ekolojist

636

ekse

mnas istirahat.

Nbet i Ba asistan, Fah rett i n Ke r im ekol nde n , h e r f rsatta z emi n e zamana uygu n divan edebiyat msra la r d rmeye me rakl , edebiyat seve r bi r doktord u. (H. Taner 1954 s. 25).

AD. ek san/ek sen araba veya ka n dingili DS 1686 < Yun. (aksni) a.m. A. Tietze 1955 no. 19.
Ma hmut i r i a ala ra bakyord u. B i r ka n ekse n i kessem diyo rd u ke nd i ke nd i n e. G e r i h epte n ye n i l emek ge rek iyo rd u ka n y , ama imdi l ik h i de i lse ekse n i n i de i ti rsek? (T. Apaydn 1991 s. 143). Mecas

eko l oj i st evrebilimci < Fr. co log iste .

An cak ekolo j ist tan mlamala r n b i z e get i rd i i bak asyla, sanayi le me ve e nd stri l e me kon us u nda ba ka bi r bak as na sahib i z. (M. Mungan 1996 s. 370).

manada: Cam balo na iyi c e yakla tk la r nda, bi rtakm


adamla r h eme n n e g e iyo rla r, g i r i te baz kabi n l e r va r, ke ndi ekse n i et raf nda dn e n kap la rla bi rb i rl e r i n e ba lan yo r bu kabi n l e r. (M. Mungan 1999 s. 74).

ekono ma bir irkette idare vazifesi < Fr. co n omat a.m. [co nome + at nomen abstractum eki b. ano n ima ].
Aske rl i i nd e top u stte men l i i, daha n c e Sme rbankta ekonoma efl i i yapm t.

ek santr i k, b. egzant r i k . ek se, b. eksi . ek selans diplomaside kullanlan yksek rtbe ve hitap ekli < Fr. exce l la n c e a.m.; asl mnas ycelik [Lt. exce l l e n t ia ]. Fr. -anc e eki iin b. alyans . Odama
ye rl e i r ye r l e mez, h ed iye le ri yo l ladm ekse lansla r na.

(M. Seyda 1974

s. 218). ekono mi iktisat; iktisat ilmi < Fr. co nomie < EYun. (oykonoma) a.m. [ (ikos) ev ve (nmos) kaide]. Fr. i eki iin b. afaz i . Gaz i
Pa a n n eko nomi pol it ikala r n , Raik o rtam n C umh u r iy eti n i l k y l la r n n h lyala r ndan fa rk l ge l i ti i n i g z l eml iyo rd u e lbette. (E. Atas 1996 s.

(R. Ilgaz t.y. [1983] s. 77). ek sen, b. eksan . ek ser I ou < Ar. akt a r daha ok, en ok. /t / /s / geli mesi iin b. abes ve Ar. elativus iin b. a cab .
B i z yig i rmi k i i [ id k]. Eks e r m z i mec r h eyledi l e r. (Ferec 855/1451 v. 220b). M l k i f k u eks e r i a a mut u mu nk d idi. (Ferec 855/1451 v. 141v). Eks e r i h a lk o l b iy re i o l h l e h l i g rmedi l e r. (Ferec 855/1451 v. 175b). Eks e r i evk t ol s a n em e l iy l e mu le ceye me l o l u rd . (Ferec 855/1451 v. 98a). Bzan izafetin i si yoktur: B i r ge nd

233). Kocas London Un ive rs ity de ekonomi oku rke n, o tasarruf:

da i lk y l n g i l i z c e re nd i, e rt esi y l da Ba rl ett Sc hoo l o f A rc h i t ect u re a yaz ld . (A. Kulin 1997 s. 43). Not la r bi r ta rafa b raka rak, ka ayda ne kadar eko nomi yapmam z ge rek e ce i n i h esapladk.

(C.

Ouz 1959 s. 95). ekono mi k iktisadi < Fr. co nomiqu e a.m. [ co nomie + iq u e sfat eki, b. Ad riatik ]. Ekonomik adan e l i ndeydi bi r ke z. (Peride Celal 1985 s. 91). talya ne kada r i l e r i 113). geimi kolaylatran, az masrafl, hesapl s. 221). eko se eitli renkte kareli (kuma) < Fr. cossais a.m., asl mnas skoyal. Ka ra emsiyesi n e yaslanm ,
S rt nda B u rb e r ry ya mu rl u u, ba nda ekose kasketi. (Peride Celal 1991 s. 232). Uz u n boyl u, y z i z g i l e r i se rt bi r e rk ek. st nde lcive rt ekose bi r kaban va rd.

gitmi bi rde nb i re ... talya n n eko nomik du rum u de i l de i l tabii ko n u t uk la r, modas ... (D. Asena 1987 s. Daha eko nomik o lsu n ve daha ok i nsan daha iyi tan yal m diyorsak, kitap okuyal m. (A. A ao lu 1991h

c d avrat var id i. Eks e r evk t ol h t n k a t nda ol u rd um. (Ferec 855/1451 v. 50b). Bu bir sehiv

olabilir, fakat bugn daha sk rastlanabilir:

Hat rda kalan ekse r c ml e l e r i fade ettik l e ri mnay kafiye, sec i hat r i i n, bazan da sadece ah e nk i i n i fade ede rl e r. (A.. Hisar 1941 s. 7677). Yahut da izafet i si

fonksiyonsuz (b. asgari ) ve kelimeye agltine de olabilir (ayn geli me iin kr. o u ): ekse r i (sfat olarak) ve possessivum eki ile ekse ris i (zamir olarak). Ayn geli me iin kr. o u . ek ser II, b. ense r i . ek ser i I, b. ekse r I . ek ser i II, b. ense ri . ek ser i ya ou zaman, okluk < Fa. aks a r ya < Ar. akt a r ya . /t / /s / geli mesi iin b. abes ve zarf eki iin b. acaba /aceba I . Halis bzan haftala rca evde n kaybol u r.
O n u ekse riya e h r imi z i n e n bahal ote l l e ri nde n bi ri nd e bi r e l gz l i l e kapanm bu l u r um. (H.R. Grpnar

(A.

zakn 1982 s. 91).

K rm z manton u ka rp sandalye n i n a rkas na z e n l e ye r l e tiyo rsu n . ze ri nd e siyah bal k kazak, u uk ye i l, u z u n bi r ekose ve k rm z y n o rapla r va r. (C. Kavuku 1998 s. 109).

eko s i d ekolojik katliam < Fr. *coc ide a.m. [ co(log iq u e g no)c ide ]. D nyada, azge l i mi lk e l e rde ye ry z ko rk u n bi r ekosid l e ka r ka r ya. (Ya ar Kemal 1980 s. 281). O. E k rad Krtler < Ar. Ak r d a.m. [K rd kelimesinin oulu]. S riy l e k o yu n o la n k imesn e l e r , eg e r Ek r d
ve ge r ay rd r, resim h e r y z k o yu nda bi r ba k o yu n ve bi r h r k k i alt Os m n ak as o l u r. (.L. Barkan

1943g s. 172). ek ser i yet ounluk < Ar. akt a r ya a.m. (Ar. iyet eki iin b. aci l iyet ve /t / /s / geli mesi iin b. abes ). 1317 s. 103).
byk bi r Umumi ha rp, kapital ist memleketl e r i n ekse riyet i n e i si z l i i mi ras b rakm t r.

1943 [924/1518] s. 146). ekran beyaz perde; televizyon cam < Fr. c ra n a.m. < Flem. sc h e rm paravana. Y umu ak, kabark yastkla r
aras na gm lm Dokto r. Kar s nda tel evi zyo n ek ra n . Ek randan ga rip sesle r ge l iyo r. (A. Yurdakul 1993 s.

Eks e r iyet z e re sk t i l e g e e n yemekde n s o ra a rt k d i re l e r i n e k a mak d a ace le ede r l e rd i. (H .. U ak lgil

(Nzm Hikmet 1936a s. 36). EO. ek s i /ek se eksiltmek TS 141316, Meninski 1680 I, 353 (Meninskiye gre mnas hem eksilmek hem de eksiltmek olabilir) < ET. eks eksilmek

325).

eksik

637

Clauson 1972 s. 117). An u s h ib i Ta rdan n es n e Semerka nd 1965 s. 167). ek s i k I, b. eksk . AD. ek s i k II kadn DS 169798 < eksik I.

di ledi, o l k ng r ey i a a v rd i l e r. He r k im d ny da n esn e di leye, h i ret man b ndan ekse rl e r. (EbulLeys

lokanta fast food shop: Ge e n l e rd e ayakta bi ra, meyva suyu, ayra n i i l e n, saha nda yumu rta, sosis, sandvi yen i l e n o mal m ekspres lokantala rdan b i r i n i n kasas arkas nda bi r mddet du rd um. (. Altan 1975 s. 35).

Ge l i n i attan kaynana i nd i r i r, kaynata ka r maz, kaynana yoksa eksikl e rde n bi r i yan i ba ka bi r kad n i nd i r i r. (H.Z.

Koay 1944 s. 264). G dip d apy dvdm. An nac ma bi sik ayal kt . (.A. Aksoy 1945 I, 370). Kr. eksik etek l i, eksik l i . (Argo) ek s i k III takma erkeklik organ H. Aktun 1990 s. 94 < ek ve sik . AD. ek s i k etekl i /ek s i k etek/ek s i k l i /es i k l i kadn DS 169798, Meh m ed H lid [Bayr] 1934 s. 74 < eksik II + etek , aslnda kadn elbisesi giyen. Kendisini takip eden isim olmadan isim gibi kullanlan bu trden di er misaller iin b. atl u .
Al l h r z o ls u n, K a nbe r a a H z r g ib i yeti di de sefi l l ikde n k u rt u ld um. Kimsesi z bi r eksik etek l i, d u l b i r k a n ayah l no u r u r ? (EbBekir H zm 1326y s. 81). Baban n bo rc u daha tekmi l l e nmedi. E e r a nan, bac n ac aldysa biz im eksik etek l e ri n yan na ge lsi n al s n la r. (K. Bilbaar 1939 s. 30). B u ks et ge nd i e l imi n e n bah i i n i v rsem. (A. Cafero lu 1944 s. 163). Evde hay r l bi r habe r bek leye n eksik l i y i y rek e zas ndan ku rta rmak istiyo rdu. (T. Evren 1943 s. 47). Ka rs na te rs te rs bakt: Esikl i, i i n e g it haydi! B e n im sk nt m bana yete r. (a.e. s. 81).

AD. ek sp res II ok iyi, fevkalde < ekspres I; ekspres baya trenlerden daha iyi bir ey olduu gibi mi? Yoksa yabanc dil bilmeyen adam kelimeyi ekst ra ile mi kartrm ? B i r ta ri ht e be n de bi r i ft l ikte al yo rdum; i im nas l yan i, eksp res! (Orhan Kemal 1954b s. 184). Ba ka kaynaklarda bulunamad. ek stra fazladan, her zamankinden baka ve fazla olan; (tiyatroculukta) bir aktrn, sahnedeki teki aktrlerden gya gizli olarak syledii szler (kr. ng. aside ) < Fr. ext ra a.m. < Lt. extra dnda, hari. Her n e kadar bi ra z ekst ra para kazanmak i i n
evi r i yaptysam da, h i bi r de e rs i z k itap evi rmedim. (M. Urgan 1998 s. 86). B it i ik odada, sz le ri n i pe rdesi n i al altmaya, c mle l e ri n i ac l n g i z l emeye l z um g rmeyen sevd l la r u ekstra mu h ve re l e ri n i i it iyo rd u ... (H.R. Grpnar 1928 s. 347). Ekst ra Ekst ra

Trkiyede bir zaman satlan iyi bir ttn cinsi: 112).

Ekst ra ekst ra bi r paket ve r! diye t t n c ye sesle n i rke n , bardak Ay e ha n m n e l i nde kalm . (S.M. Alus 1933p s.

ek s i l b.m. (artmann aksi, azalmak) < ET. eksi l a.m. Clauson 1972 s. 117. Her k i bu m la el i r i e, g c i
y tdkce h a rc la ns u n k i eksi l r d ke n r n es ne deg ld r.

(Ferec 855/1451 v. 95a). klmek, miskinle mek: .

Mecazi

mnada

EO. ek s k /BSTT. ek s i k namevcut, noksan DS 1412 < ET. egsk a.m. [egs fiili + k sfat eki (b. akk ) ] Clauson 1972 s. 116. K z um kt rmd r. K u l n c , istik n , h a fak n , ye rak n eksk deg l. (Ferec 855/1451 v. 15b). Yaz u k e l i nde n b i r ye lp ze eksk olmayub h a r ret i def i n e sa y eyle r imi . (l 1994 [159199] s. 204). Kalita rya i l e Saf ra ky a ras na gidip ge l e n avc la r ge c e g nd z eksik de i ld i r. (S.M. Alus 1944 s. 186). ok defa ironik ifadelerde (Falan ey de olsayd tamam olurdu!); K z,
n ed i r? Ya ng n n bet isi g ib i ge l iyo rs u n. E l i nde ka rg n eksik. (H.R. Grpnar 1940 s. 25). lzm gelen,

ek s i lt eksik hale getirmek, azaltmak < eksil fiilinin causativum hali, t- genilemesi iin b. act- . Mecazi mnada kltmek, miskinletirmek, zntye drmek: On u n va rl na n e kada r
al t m, be n i boyu na eksi lt e n yokl u uy la ba ba a kal n ca daha iyi an lam tm. (E. z 1960 s. 3).

ihtiya duyulan (ey): He r eksg i, g e reg i g reyim, k a yu raym. (Ferec 855/1451 v. 147b). Eksikl i l e r e r d z e r eksik, gedik le ri n . (V s f Os m n 1257 s. 46). Odu n ba y z e r l i ra aldk m, ve r e l i n i
eh e r. P l yd k rl eyec ektik. p rt yd, gazd, tu zd u. Eksikl e rimi z i

ek s kavatr kazma makinesi < Fr. excavateu r a.m. [Lt. excava re oymak fiilinden nomen actoris]. D ikkat,
ekskavatr! So ldan da doze r ge l iyo r. N e yol bu! B eyo l u caddesi gibi kalabalk. (. Tarus 1961 s. 275).

(. Kaftanco lu 1983 s. 137). natamam, kusurlu: Boyu na, zade o l u zade. Ne re n eksik be hem e rim? Se n de bi r zade o l up ksana! (S.M. Alus 1934 s. 137). daha az, naks: Da ra k d ,
den n iy ri sayd; g rdi, y z a ltm dan bi r eksk diyn rdu r. (Ferec 855/1451 v. 127b). Bah s n ed r ? N ede n eksge v rme zs i n g re l m?

ek sper bilirkii, uzman < Fr. expe rt a.m. [Lt. expe rt us tecrbeli, vkf]. Koyu n la r b i re r ik i e r t ut up 90).

ekspe ri n n nd e n g e i rd i l e r, o da el i nd ek i a ra la ku lak la r n damgalamaya ba lad. (F. Baykurt 1970 s.

(Ferec 855/1451 v.
G c o l u r k a yd

116b). kusur, hata TS 1112:

ek sp ozi s y on sergileme < Fr. expositio n . Bununla ilgili olarak b. abe rasyon . He r oy u nda ekspoz isyon den i l e n
bi r bl m va rd r. T rk esi n ed i r b u szc n h i bi lmiyo rum; ak lama olabi l i r. (P. Kr 1984 s. 11).

ek spres I ok hzl giden tren < Fr. exp ress < ng. exp ress a.m. Yatma zaman na yak n ge e n A nka ra ekspresi n i n
g r l t s vadiyi sa rsan ko rk u n bi r gk g r lt s n e ben z iyo rd u. (E.N. Gk en 1952 s. 1011). ekspres

(l 1977 [989/158182 civ.] s. 131 no. 65). eksik a rt k eksiklerle ve ilvelerle, grosso modo: Padi aha ancak yle byle, eksik a rt k a n latt la r o l up bite n i . (E.C. Gney 1946n s. 25). eksk /eksik et mahru m brakmak Meninski 1680 I, 352: Be n a a h a rc l k d an n es ne eksk tmeyem. (Ferec 855/1451 v. 73a). H ki p yu ba uma k o nd uk c a a rta r devlet m; | Eksk tme bende n a n , eyleg i l a l ben i! ( mer bin
h idmeti f etv , | Eksg t utsala r tem m oldu .

eki

638

el

Mezd 1982 [840/1437] s. 187).

Aman yavrum,

mmk n o labi ldi i kada r mektubu n u eksik etme!

(H.R.

Grpnar 1933kp s. 62). eksk ged k /eksik gedik natamam: Eksk gedk sen k u l u u (metin: k u l u n ) d di k a u a, | H i n c e e h r o la n d u r, se rve r , h i l l. (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 346). Se n
kye gelmi i , eve g itmi i , babama evvel i nd e n s o u na k a dar eksik ged ik b rak m adan sylemi i . (Mah m d

ek i mt rak biraz ek i, bir para ek i, ekimsi < ek i + ekseriya renk sfatlarnda grlen, iki ekten mrekkep olan (ek imti ek imsi + rak comparativum eki) ve sfatn mnasn zayflatan ( )mt rak geni lemesi, b. ac mt rak . Fakat bu
hayat n ek imt rak e n isi nde n yemekl e doymyaca z.

(A.. Hisar 1944 s. 338339). ek in sklmak (??) < ek i fiilinin reflexivum hali. ()n - iin b. ac n- II . N es ri n i n bu a rz us u n u bt n
ai le hak l ve muvafk g rd . Yal n z damat ef ik bu sefi ha n e hayata ek i nmi ise de kimse e hemmiyet ve rmemi ti. (Fazl Necip 1930 s. 179). Ba ka

Yesr 1928 s. 396). hacetler, ihtiyalar: Eksk l l e r e r d z e r eksk ged k l e r i n. (V s f Os m n 1257 s. 46). Hi de i lse on be g n msaade et o l um, eksi i n i gedi i n i tamemlyal m! (S.M. Alus, Akam gaz. 22. XII. 1941). eksik olma! var ol, sa ol (teekkr ifadesi): Eksik olma, d nya du rd uka ya a! Se n bi z i u u r umdan, l mde n k u rta rd n . (S.M. Alus 1944 s. 187). eksk l /eksik l i kusurlu, zrl TS 111213 (kr. eksik l i /es ik l i ), sfat yapan l i eki iin b. adamak l l 2. Hen z an u n i metle r i h a k k n u bi d e

kaynaklarda bulunamad. ekti, b. ekdi . O. eku l obur < Ar. ak l a.m. B u h a k r bak m k a lm am: bu
t a bla h rla r g ib i abd lbat n o la n la r n e acab ek l o l u r imi d y f l k i f ik ret mi umm n h a y rete salm am. (l 1975 [1599] s. 128). Almanya h a k r u fak r bi r memleketdi: o n yedi n c i as rda otu z se n e mu h rebesiyl e h rpalanm ... s u l h se n e l e ri nde ise ek l ve mstebid pre ns le r i didik l emel e ri nde n b t b d m d. (Cen b

bi ri n dememi olam, ve ge ndz mi k u l l k i i nd e yavlak eksk l sayam. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 68). Hel e eksik l n a ladu b u: | B u eyy m tem m imek ge rekd r. (A.N. Tarlan 1949 I, 38). muhta,

honutsuz, sukutu hayale uram: On u yan nda


h n l ydm ne de eksik l i.

ah beddn 1335 s. 172). O. ekvan dnyalar < Ar. akw n a.m. [kaw n dnya kelimesinin oulu]. B u mevc d t u ekv n mbdi i Ol, | B u mah l k t u devr n m n i i O l. (af 1950 [1555] s. 145). ekvator hatt istiva < Alm. q uato r ya da dorudando ruya Lt. aequato r a.m. [aequ us msavi]. Asrmzn otuzlu yllarnda bir grup aydn tarafndan uygulanan yntem, yni ilim stlahlarnn direkt Ltinceden alnmas denemesi iin b. anto logya Almancadan b. 1 akup u nkt u r . ekzama, b. egz ema . EO. ekze elde etme e al mak TS 1418 (orada verilen birinci mna phelidir) < ?? Kelime eg z e ya da e z e olarak da okunabilir. Kr. e zg e rt bir ii fazla dikkat ve zenle yapmak DS 1829 ?).
d v i if r t r y [ u ] z eb n iye h y! N e k a dar vak t du r k i ben i o bu nda h a bs db du r u rs n, ek z e rs i n, r m demezsi n ? (Ferec 855/1451 v. 46a).

mr n so u na k a dar eksik l i vaz yetde ya ayacak d . (Mah md Yesr 1928 s. 274). Hemen g itt im. N e

(A. lhan 1981f s. 292). (Y.K. Karaosmano lu 1957 s. 21).


Eksikl i eksik l i h ep n n e bakyo rdu, susku nd u.

ek i b.m. (bir eit tat) < ET. ek ig a.m. Clauson 1972 s. 118. Ah, a dostla r, odan n i i ek i ek i hamal kokuyor! (H.R. Grpnar 1939 s. 112). somurtuk, ask (ehre): N z r r y i rak b, ol e mi mey h r u
sen , | B e z e r a nda ek i s ret g rd i mah m r u se n . (Nev 1977 s. 372). ht iyarla rda kem su rat la m r ldanmala r, ge n l e rd e ek i y z l e f iskoslar ...

(S.M. Alus, Akam gaz. 9.10.1943). ek i a bir yemek eidi: B i rd k l e r i yi n e dg n yemegi g ibi yah n ve
pi l v i l e an cak z e rde; ek i a i l e z rvas ise k a t al ak z e rde . (l 1975 [1599] s. 127). ek i bk i ek i ve

tuzlu eyler Meninski 1680 I, 354. Bu isim kk, fiil kk olarak da kullanlm (b. ek i ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . ek i eki hale dnmek, ek ile mek < ET. ek i a.m. Clauson 1972 s. 119. Mecazi mnada gcenmek, darlmak, sklmak M ste ar ek idi. O da M uavi n gibi sussa olmyacak ... (M.. Esendal 1958 I, 57). musallat olmak, srarla istemek, aslmak H. Aktun 1990 s. 94: Takip edeyim mi, etmiyeyim mi? Ya ge n e ald rmazsa, umu rsamazsa ek i rs em ... (S.M. Alus 1944 s. 30). mahcup olmak, bozulmak Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 74: l e ri nde n bi ri n i n ya isim kk olarak da kullanlm (b. ek i ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . AD. ek i m i k kaynatlm ayrandan yaplan kelek DS 16991700 < ek i + fiilden nomen concretum yapan mik eki, b. e lmik .

el I b.m. (vcut paras) < ET. e l ig a.m. A h m ed Pa a ne y r e

buyu ru rsa u z va rayum d y s o rmad, hem n e l ba lad, p di ha k a r u d u rd . (F. Giese 1929 [890/1485] s.

175). Memu rla r ye rl e r i nde n f r lad la r ve e l ba lad la r. (K. Bilba ar 1941 s. 54). h e l k a k ub nbetc i c riye l e r i e r g i rd i l e r. ( Al Azz 1268 s. 147). Z l im
k a rd r, e l i a rd r. e rmi n i n hastalanmak bi le hakk de i ldi. (F.C. Gktulga 1943 s. 15). i bitiren uzuv: Ka rs da, bu i le re e l i yatk n, hamarat bi r kad nd .

g n . B i ra z da bi z ek idik, hafta son u n u b u rada ge i re c e i z. (A. Yurdakul 1991 s. 167). Bu fiil kk,

(S.M. Alus 1944 s. 153). El i u z o la n get i ri r . (H.Z. Koay 1944 s. 271). O lan da do rus u z i h i n evve lmi , el i ekmek tuttu, imdi s ra evle nme e ge ld i. (smail Galip 1932hs s. 7). M u h i t i n b t n e l i kal em tuta rla r o rada toplan rla rd . (M.H. Egeli 1944 s. 36). B u dah M e z d
B eg g ibi g e nd ye ma r r o l ub i Al l h u d u r, e lde n n e ge l r ak n c la r d a dub ... (Oruc b. dil 1343 (1925

639

el

s. 53). El le ri nd e n a lamaktan ba ka bi r ey gelmiyor. (Sabahattin Ali 1940 s. 78; kr. Fa. az dast madan ). silh tutan uzuv: Ge r i l e r i nde mu haf za be n z e r e l i sil h l adamla r da vard. (H. Aytekin 1945 s. 41). N e k z ama! El i ma al val la! (Peride Celal 1978 s. 22).
V lidesi stanbu lda bi r e i daha bu l u nmaz c e rb e z ede ve k a d n la rca e l i bay rak l ta b r edi l e n de re c e n i pek fevk i nde edebsiz bi r k a d nd r. (H.R. Grpnar 1336 s.

e h r h a lk e l b i r d b ol begl ik de n i dutd la r. (Ferec 855/1451 v. 62b). El bi rl i iyl e d n e l im, bi r tedb r bu lal m! (Meh m ed Ra f 1331 s. 129). (bi ri n e ) e l bu l stn gelmek, yenmek: A a e l bu ld um amm sen

ef at k a tumda mak b ld r. B e n i a a n ik h d . (Ferec 855/1451 v. 140b). e l e l e g it- eliinde

olmak: Baya l k la z ppe l ik o u zaman e l e l e g itti i iareti vermek, el sallamak:

19). mal vaziyet: Ol k z u atas M eys n de rviy i idi, e l i dar id i. (Ferec 855/1451 v. 173b). Bo rc um u

i i n , Bod rumdaki dkkn ve lokal l e ri n o u n u n ad ng i l i z c ed i r. (M. Urgan 2000 s. 56). e l et bir el O lan yeti ip a raduman yah a l y p atdan a a e nd i rd i, d n n sd n e ot u rd u. Pad aha e l etdi . Pad ah g rd k o la n a raduman y h m , gendi n i a r iy.

ve re c e im diye h a sta h a sta al ma a kalkma! El i fe ra h lad zaman ve r i rs i . (Mah m d Yes r 1928 s.

128). B i z e bi ra z ya rdm etsi n. l e rde e l im i z ge n i l e rs e bo rc umu z u de ri z. (R.N. Gntekin 1930 s. 114). O k a r o n u yedi, bit i rd i. El i avu c u imdi yu fk a la d . (H.R. Grpnar 1332 s. 80). mal mlk tutan: G r ve i
istik r z d an kyl l e ri o u e l i ndek i tarlay ib ede rek re n cbe r h a y t na d mekl e k d la r. (Cen b

(A. Caferolu

1945 s. 218).

Kye ak ama do ru an cak varabi ldim. M eydandan ge e rke n a ala r e l etti l e r: M ua l l im Efe ndi, dedi l e r, bi r aym z i men mi? (S.F. Abasyank 1936

ah beddn 1335 s. 193). Elde avucda bu ld u n l i l e sil e r. (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 339).

G z n e kesdi rd i i h a yv n t bi re r s re t l e e l i n e ge i rm i di r. (Ah m ed erf 1326 s. 263). K o nya ovas nda u ra d la r. K a raman o l M e h emmed Beg e l e gi rd i. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 78). K a ank im Seme nde re Vu l k o l n u e l i nde n k cak c em i k ff r k a r n a rs na u rad. (F. Giese 1929 [890/1485] s.

s. 65). e l i nde n ge l yaplmas ona mmkn olmak Meninski 1680 I, 369: A n afl ete b rak m ak e l mde n ge l r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 22). Baz ye rl e ri n e g lmemek e l imden ge lmedi. (H.C. Yaln 1935 s. 133). e l kadar ok kk, ufack: yle ya, bu D r
daha el kadar oc u k. Be n o n u n kad n o ldu u n u bi l e bi lmem daha. (F. Baykurt 1971t s. 30). EO. e l kars

elleri birbirine vurarak alklamak:

120). rza sembol:

M u r du n ed r? d dm.

M e zb r e d v n e d v na k a ge ldi ve e l l e r i n k a rsa k a rsa semt i miz h u isti h z dan tek e l l me ba lad. (l 1982 [1581]

Eyitdi: Ba a e l v rme , be n m olma

(metin o lmak )

d di. (Ferec 855/1451 v. 69a). Z i f f g c esi p di h Nas r ayy ru e l i n a ld, ge l i n k a t na gi rd i, resmce e l i n e l e sma rlad. (Ferec 855/1451 v. 61b). ate li

II, 121). e l i k u la nda (ezana balamak zere olan mezzin gibi) balamak zere hazr olan: Si zde
e lde o l yakalanmak, tutulmak: B u g h taylar n anas di n e n y-de, o rd uyna n asge r ekse tm n y i r, gi n e e lde o lmaz m . (A. Cafero lu 1948 s. 22). e l i nd e olma iradesi d nda bulunmak: On u n i i nd i r k i R us donanmas geld i! habe ri n i al n ca yal n z k u la m tkamak, gz m yummak de i l, g rt la m da ko rumak l z um u n u h issetmi , el imi, e l imde olmyarak boyn uma gt rm tm. (R.H. Karay 1940g s. 93). EO. e lde n va r

bi r ve rem ba lang c var, h e n z ba lamam . Fakat ba lyacak, el i k u la nda. (Yusuf Hseyin 1933 s. 37).

silhlarda say birimi:

Tit reye n e l iy l e k a ryolaya

(H.R. Grpnar 1339 s. 538). Be lk i y z e l at ld. (Ah m ed R sim 1333 s. 62). bz oyunlar iin say birimi: ok ke r e
d o ru bi rb i r i a rk a s na ik i e l ate etdi. byk l e r i n yokl u u ndan istifade ede rek kahve l e rde bi r ik i e l y z k oyna rla rd . (Sabahattin Ali 1937k s. 34). K t h rs z l na u ramamak i i n h e r e l k t la r say z ! (H. Kodaman 1944 s. 115). e l i nd e n

sebebinden, yznden: O l mel i k b i r k z va rid i.

ellerinden olmak, elsiz kalmak (baka mnalar iin b. TS 142425): Be n bi r e lde n va rm ki ive n... bi r
sebez p ki i ge l r eyd r: y ft de, mu tu l uk k im h a k te l feyz i faz l ndan se n i esi rg edi k esk e l i aya u sa a ba lad. (Ferec 855/1451 v. 65b, buradaki

B u h a r m z den e l i nde n c i h nda m h gibi v re o ld. (Ferec 855/1451 v. 48b). Y reg m e l i nde n i m k a n id i. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3660). Si n ekte n ev a rala r nda dn e r du r u r la r sabah la ra dek. Uyumay z. Atla r, s rla r b i l e du ramaz ol u r la r si n e k e l i nd e n. (Ya ar Kemal 1955t s. 99). e l i a z na uya r

mna mecaz deil, kahramann hakikatan eli aya kesilmi ti). EO. e l i n e yandu r eline sokudurmak: Deg ld r mi h r u me h, ge lmi d r
k a pu a a rh u abdal, | El i n e d a k u bi r ik i d n r yandu r u r. (A.N. Tarlan 1948 III, 363). Kr.: H neye d h i l o l n ca o fak r | Ya ndu r u r desti n e bi r k a man r. (Ender n F zl Beg 1286 s. 98). e l yo rdamiyl e

yakkl ve becerikli (kimse):

Eli a z na uya r

(Ender n F zl Beg 1286 s. 53). Evet, k z, han iya, el i a z na


di lbe r o la, | Se rvide n k meti b l te r o la. uyg u n bi r ey olsa, eh, ayp de i l de rdik. Lki n Kokmu Ay e, Smk l Ay e! Ad st nde. (Rec zde Ekrem

1941 s. 107108). e l a l tarikatlerde mridin, mridinden bakalarna yol gsterme iznini almak: T c geymi , el alm , e l z re d uta r an eyh , | Ol c i v n o lm bu g n b i r h b z t cd r. (Z t 1967 [16.yyn ilk yars] I, 139). He r Ta n r n n g n de
evi n d rt k esi n e okuyo r, f l yo rd u. Ee, babas ndan e l alm t. (K. Bilba ar 1944 s. 45). e l alt ndan gizlice: El alt ndan ve z r l e r e h a be r v rib id i.

(karanlkta) el dokundurarak (bir ey veya yolunu bulmak): Od a dan k d . K a ra n l k d a e l yo rdamiyl e d v rla r t uta rak k o rido rda n y r d . (H.R. Grpnar 1927n s. 202). e l yu vazgemek, terketmek, ekilmek TS 145358: B e n bi r k a ryam, c i h ndan e l yuy ub du r u ram. (Ferec 855/1451 v. 214b). l I/el II lke Meninski 1680 I, 504 < ET. l a.m. Clauson 1972 s. 121122. Ma rib l i nde n h n u m n te rk db Kes y y a z a m z iy ret i n e ge l b d u ru ram. (Ferec 855/1451 v. 39a). P l l e r e l i nd e n bi r lde su eksk l ig i v k i old yle k im e mele r k a mus k u r ud . (A.

(Ferec 855/1451 v. 240a). Anas o na e l alt ndan pa ra gnde riyo r. (H.R. Grpnar 1943g s. 171). e l bi r et bir i yapmak iin birle mek TS 142021, Meninski 1680 I, 365:

640

helbet

Zaj czkowski 1934 [1405] I, 76). l memleket a a dns n d rd i. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 14). ahali, halk, millet: B i z m l m zde det yled r k i k z k z bege nd g i yig ide v r r l e r. (Ferec 855/1451 v. 107a). B i rg i y e va rd la r, ava k d la r. | B eg s uya d di; l a a ok d la r ... (Enver 192829 [869/1464] s. 35). e l l em / e l l em (kendinden ba ka) insanlar, bakalar: El lemden sa a n e? M ey h n e deg i l mi, h e r k es ge l i r. (Mah m d Yes r 1928 s. 144). Ell em
art ye l lo z u n i kh layp bu n ca y l l k namusumu z u be rbat etmek ha ! (S.M. Alus 1933p s. 222). e l g n

el III, yalnz genetivus halinde, hafif veya a rca aa layc tbirlerden evvel ve onlarla compositum halinde; kendi ak mnas yoktur, nnde durduu tbirlerin mnasn biraz arlatrr < l /e l II. Nas l o ldu da e l i n h e ri f i n i me re be n z ett im? (Sabahattin Ali 1940 s. 277).
a l n ! B u rada e l i n h e rge l esi n e bo u bo u na ekmek yedi re c ek lo rt yok! (S.M. Alus 1944 s. 2627). te e l i n zaval l ks z bi r k z id i.

(K. Bilba ar 1941 s. 28).

el I bir gz rengi, b. ala II. O. el II (nida) hey! < Fa. al a.m. < Ar. al deil mi yoksa? El , i k im i r det uma geld , | K a mu i lmi k o du , ma l ma geld . ( eyh o l Must af 1979 [1540] s. 419 no. 7672). El , y san l u s u la r sayc e r, | C i h n d ut c k o rk us u z e r! (Fah r 1974 [1367] s. 387 388 no. 2681). (Argo) eldo gel! H. Aktun 1990 s. 94 < Yun. (la d) buraya gel! Ch. Symeonidis 1973 s. 177. e ldo ek /e ldo et ekip almak, almak F. Devellio lu 1959 s. 84. phe uyandrmak: Ay r n t la r b t n e
e ldo eke r. Ayr ca yapmack yc e l i i n balo n u n u da snd r r. (S. Birsel 1995 s. 37). Jean Jacques Ro usseau da Yal n z G e z e ri n D l e ri nd e yle m r n k r na e lado ekec ekt i r. (a.e. s. 97).

btn ahali:

O l vi l yetle r n e k a dar k f i r l e r i va rsa, S l eym n pa an u adl i n i d d n i ns f n g rd i l e r, o M s l im n o ld la r, l g n c m le a a mut o ld la r.

(Oruc b. dil 1343/1925 s. 16). el lem, etraftakiler DS 1715, Meninski 1680 I, 364, 604:
Si z o lsan z byle maymu n u ge l i n diye kabu l ede r misi n i z , k k ge l i n im diye e l e g n e ka r o rtaya ka rabi l i r misi n i z ? (S.M. Alus 1933p s. 223). ekitirenler,

dedikoducular:

S l eyman ky i i n e g i rd i i zaman dibek ba nda be on k i i va rd aylakla rdan. Hepsi e l g n . Hepsi i n e c i, alayc. Hepsi, kend i g z nd ek i me rte i g rmede n e l i n g z ndek i saman p n e tak la n soyu ndan. (F. Baykurt 1961k s. 83).

EO. l II ma lb, rm, muti < muhtemelen Mo . l geimli, ahenkli kelimesinden geliyor. Fazla bilgi iin b. M. Erdal 1993 s. 81-99. T ek r t ut u lma i l e e h l yi memleket l u m n k d old . (Tursun Bey 1977 [149095 aras] s. 103). N ev h l e r i i l e i l o l ub c i zyeye mut o ld la r. (a.e. s. 123). n k ra l ve
k a r nda t ut u ld , k a l a Yaye dah eg e r i me n at u met netde na z ri yok d u r t a v an l o l ub ge nd l e r i n p di h u i r desi n e tesl m tdi le r. (a.e. s. 128). l l l i i

ellem, b. l I/e l II. el a man/elaman bezginlik anlatan nida < Ar. al am n beni affedin! [harfi trifle am n ]. O l a ac d pd z oda u rd la r. | K o ca a rd , d di k im: Elam n! (M. Adamovi 1994 [136886] no. 147980). Bu ka r la r n e l i nde n e lman! (S.E. Erten 1931 s. 233).
H e r f bu h us s d a e idm nl la r bi l e e l am n a rtmak d a s h ib i h retd i. (H.R. Grpnar 1339 s.

musalaha, dostluk anla mas (kr. TS 206263):

Ve h e r e nd S u lt n B yez d bu ndan mte l idi k i b devlet i h a vl s ndan a r u t i vu b ayak bas m a a t k a ti o la idi; amm n a rada l l l i g i va r id i, T o k a t da begle rbeg isi n k o yub mes l i h i e n m i n b i r t a rafa z im idi. (Tursun Bey 1977 [149095 aras] s. 154).

561). el an imdi, u anda < Ar. al n a.m. [harfi trif ve n ]. (Fazl Necip 1930 s. 195). elsa coturmak iin kullanlan nida < Akdenizde krekilere tempo tutmak iin ok eski zamanlardan beri kullanlan, eya ve isa nidalarnn birle mesinden do an seslenme, b. KahaneTietze 1958 no. 274. K na gec esi nde n
ba layp g n e l ek i ka r la r z i ls i z def l e ri n i gmb rdete rek, parmaklar n ak rdatarak, elsalar, ya alarla camlar za ng rdatt la r. (R.H. Karay 1940m s. z ha r ett i i n mu habbet be nde de ri n b i r a lka h us u l e geti rd i. B e n i ok d nd rd , ve e l a n d nd ryo r.

III

bakas, yabanc, aileden olmayan biri, namahrem kimse Meninski 1680 I, 364 < l I.
G r r l e r z a n n etdim. Evi k a r s ba e diva r amm ... e l b u! ne n i del i i nde n d ny y seyr ede r! (Ah m ed

R sim 1340/1922 s. 275) 103). 103).

B i rb i rl e r i n e e lmi e bi r

kon u muyo rla rd a abeysil e a nas.

(Fruzan 1981 s.

h h a n m, h k a rde im! Be n yedi k a t el ik e n tah a mml get i remiyo rum. Al l h h a n m efe nd iye s a b rla r ve rs i n! Ca n dayan r de rd de i l. (H.R. Grpnar 1926b s. l i n de rd i i l e masal gel i r ya! Al lah a lacaksa,

(E.C. Gney 1946k s. 22). e l o l u /e lo l u bakasnn o lu:


i nsan n ca n n als n da ik i gz n e l i nde n almas n. N e rde bi zde o k sm t? El o l u mah a l l e mektebi nde n k yo r da, bi r ik i y l i e r is i nde n adam s ras na ge iyo r, ev ba rk s h ib i o l u r. (E.E. Talu 1928 s. 100).

79). Kr. eyyamol i . AD. el be ti /enbe t i /el be te (tabaklkta) derilerin brakld bir nevi amur; o amuru tutan kap DS 1703, 1744, TS 1530, R. Dankoff 1991 s. 35 < ??. elbette/el betde/el bet/helbet (bugn vurgusu 2. hecede, fakat C.C. Carbognano 1794 s. 697ye gre 1. hecede) mutlaka, muhakkak, phesiz DS 233031, Meninski 1680 I, 376 < Ar. albattata a.m. (/btt / kknden]. Elbette H ic za gitsem ge rekd r. (Ferec 855/1451 v. 49b). e h z de eyitdi: mdi
c meh ba gi re l m, g l m z c e o l i i g re l m! d di.

herhangi bir erkek: Sen retme z ise n ya r n e lo l u ona ret i r. O se n i n k z n m? (H.R. Grpnar 1940 s. 34). ahaliden tipik bir fert; bakalarn beenmiyen, ekitiren, alayc, dedikoducu: Elo l u b u, di l i du r u r mu? Halka se rmaye lz m. (S.M. Alus 1933p s. 213).

elbetleyin

641

K z: Yok , e lbette. d di. (Ferec 855/1451 v. 139b). O n u n da bi r sorg u s rat ndan ge e c e i g n ge l i rd i h e lbet. (Feridun Osman 1936 s. 101). e lbette e lbette /h e lbet

gayet tabi olarak: A r bi r ey yapmadm ki (P. Kr 1984 s. 77). (Brockelmann, Islamica I, 1734).
h e lbet Elbette, e lbette. Tam ye ri nde, doz u ndayd oyu n u n. A n u dah bi r mik d r z e h r i k ti l i n al u r. Elbette e lbette c n ibeynde n c e lb u n e f i ve def ate n t a rafey ne yid olm z a ra r def i tak a r r u r u ta ayy n bu l u r. (l 1982

AD. elci k /elcek eldiven DS 1705, 172324 < e l I + c ik / cek kltme eki, b. ac c k . Elde me rteban i e l c ek l e r, sol e l i nde di zg i n, sa e l i nde bi r k e h r iba r tesbi h. (Vartan Paa 1991 [1851] s. 1). eli baka bir devlete gnderilen resm mmessil Meninski 1680 I, 605 < l II i eki. Clauson 1972 s. 121 ve G. Doerfer 1965 II, no. 656 kelimenin aslen Trke l Iden geldiini yazyorlar, fakat M. Erdal 1993 s. 81-99 Mo . l i a.m. kelimesinde en eski eklini gryor. Buna gre kelime muhtemelen Mo.dan Fa.ya, Fa.dan Trkiye Trkesine gemitir. Ekin / / ile balamas bunu teyid ediyor. Ol g n yle d di k i Ma rib S u lt n ndan l i
ge ldi. Vez r l e r, h c ibl e r k a r u va rd la r, i z z i l e ik r mi l e l iyi e h re get rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 201a).

[1581] II, 162163). (Halk dili) el betley in elbette < e lbet + l eyi n zarf genilemesi, b. an c lay n . Ondan ko rkacak de i l im e lbetl eyi n! (A. A ao lu 1982o s. 174). elb i se erkek veya kadn giysisi < Ar. albisa giysiler [l ib s kelimesinin oulu; Ar. bir oulun Tk.de tekil kullanlmas iin b. ahbab . Sk rsam, diki
dike r im, bebek elbisesi rp sata rm, manik r l k yaparm, de rt mi ? (S. Soysal be rbe rd e

haberci: N i c e n i c e n e fs rz s , | N i ce n i c e H a k k a s ,
| Ge ld i o l m l isi, | D r b dev ri l g r !

1979ye s.

19). elce iz /elca z nazik el < e l I + c e i z hypocoristicum eki, b. bu n ca z . Fi rdo ya da, ke ndi e l c e i z iy l e yaptg midye dolmala r na da bayl yo r um. (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 67). Sana yle g z e l bi r ay yapaym elc e i z iy l e. afiyetl e! (V.N. Tr 1977 s. 15). bi rl ik i l e r i
la n et leye n af i l e r yap t rm t duva rla ra yazla r nda. Elca z la r y la. (. Aral 1997 s. 347). gec e

(Erefo l R m 1286 s. 66). e l i l e eli teati etmek: S u lt n M e h emmed he r t a rafa n mele r gnde rd i. l i l e di le r. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 41). elde toplamlarda kullanlan bir tbir < e l + de yer (locativus) eki. K imsele r g rmesi n kaygusuyla e lde le r i bi r k t paras na not ala rak toplamay tek ra rlad. (B. Arpad 1975 s. 25). elde et bir eye herhangi bir yoldan sahip kmak, onu edinmek < Trke bakmndan garip olan tbir O. de rdest et in aynen tercmesidir. Misaller hep bu asrdandr. Faz la i mah s u l i l e
e lde edemedi i mebla n an cak bi r re- i ted rk i va rd: istik r z . (Cenb ahbeddn 1335 s. 193). birinin

AD. elcek /elecek bz i aletlerinin tutacak yeri DS 171516 < e l + c ek kltme eki, b. a rt u cak . heceli varyantlarn izah gtr (tutacak gibi deverbal bir kelimenin tesiri mi?) A. Tietze 1982z no. 68. elcek, b. el c ik . elcep et elini cebine sokmak < e l I ve c eb /c ep . Osmanlcann mahsul olan bu tr kelimeler iin b. epaki n . Rahmetl i h eme n e l c ep etti, h epi topu yi rmi l i ra c n o ld u u g ibi masaya b rak ve rd i. (F. Erdin 1973 s. 69). O. el cevab /elcevap onun cevab udur < Ar. al caw b. Fetvalarn cevap ksm bu kelime ile balar.

iltimasn kazanmak, onu kendine meylettirmek: Vi l y tda bu l u na n b t n me m rla r


ke ndisi nde n k o rk a rla rd . stanbu lda da o vak itde e i l e r i ge le n be l e r i, pa ala r e lde etmi di. (Meh m ed erf

1326 s. 150). elden d me/eldend me kullanlm olarak (satn alnan) < el I + ablativus eki dan ve d + fiilden sfat yapan me eki, b. a lama . Elden u c u z d me ya z bi r at ald rm . (S.M. Alus 1934 s. 278). eldven/eld i ven b.m. (el giysisi) Meninski 1680 I, 387 < Fa. dastuv n a.m. [dast el + b n /v n koruyan (b. arvan ), dast yerine Trkesi olan e l koymakla, A. Tietze 1964 s. 200. Kad n e l i n e e ld ive n g iydi, oram slatt. (D. Asena 1987 s. 37). ele elekten geirmek Meninski 1680 I, 394 < ET. e lg e a.m. Clauson 1972 s. 143. B i r i n c is i, yardmc Erdin 1961 s. 82).

K a z s zca ye re i nd im. L ki n bu t rape z oyu n u n u k a rma k a r nas l te v l edec e im. B u h a vl s r n ye r i nd e n n i i n k o pa rd de rse, e l c ev b: t sss! (H.R. Grpnar

1341 s. 439). el Cezi re Frat ile Dicle arasndaki saha, Orta Irak < ce z i r e < Ar. caz ra a.m. ada ile harfi trif. AD. elci amele ba, aalarn iftliine amele temin eden mutavasst, aadan ve iiden komsyon alan adam DS 1705, Re at Enis 1944 s. 295 < e l I (belki elleriyle al anlar iin bir nomen collectivum + c i meslek eki. El c i l e r s rt m zdan diyesiymi si n. Ulan se n i i e ko tuk da su mu i led ik? (O. Arayc 1979 s. 63). Elc i n e diyo r baba? D iyo r k i
g nd e ik i, ik i bu uk, iyi a l rsan z l i ra kaza n rs n z diyo r (Orhan Kemal 1951b s. 22).

retme n l e r b i r k u rstan, bi r s navdan ge i r i l ip, ba ar l g r n e n l e r alakonacak, ba ars z la r e l e n e c ekt i. (F. Hepsi n i bit i rd i i n i sand nda e l i nd e sayfal k bi r l iste o l u mu tu. O las l k la ra g r e e l emel e r yapmaya ba lad. (H. Akdo an 1998 s. 94).

hari etmek, kap dar etmek:

O na Un c u demi le r, ok d an zanpara la r n u n g ibi d a r e l edi. (H.R. Grpnar 1339 s. 141). H o varda v c d u na mari z fiyetdi r, bede n i e l ik l e ti ri r. B u bas k n i pe rdesi n i, yatak oyu n u sey r etmeden bi z i k a pu d a r m r dk n t s g ibi e l e rl e r is e, i te o zam n ack l o l u r.

(a.e. s. 91).

eleba

642

eleman

eleba (oulu eleba la r) oyun veya sporlarda takm ba; ete reisi < lugatlerde ancak Cumhuriyet zamannda ortaya kan kelimenin teekkl belli deildir. (e l ba memleketi, milleti idare eden kimse tbirinden husule gelmesi imknsz grnr). B u, me ra dvasn Ko zak ift l i i sah ib iyl e
an la arak hal l etmek isteye n l e r i n e l eba la r nda n A hmet A a idi. (Y.K. Karaosmano lu 1953 I, 296). imdi an lam tm ki e l eba la r b u: altka r Bebe r u h i n i n o l u !

AD. eleket/eleget kaldra DS 1709 < Yun. (alekti) kuyu kr A. Tietze 1955 no. 5. elektri ka /BSTT. elektr i k /AD. aletti r i k / al i kt i r i k / a l it i r i k b.m. (bir enerji eidi) < Fr. l e ct riq u e (sfat) elektrikli [ (elektron) kehribar + sfat eki, b. Ad riatik ve ak ustik II , sona eklenen 2 /a /nn izah iin b. afo ri zma ]. Deni zle ri n

(S.M. Alus 1944 s. 166). elecek, b. el c ek . eleget, b. el eket . ele i m sa ma /ele i m sa ma /ene i m sa ma l kavsi kuzeh DS 1709, TS 142628, Meninski 1680 I, 394 < alimi sem tbirinin halk etimolojisi tesiriyle deiimi, b. atl u ka raca . r l e r a rh be r n g ib i
ggsi n ge r b ve kem n la r e l eg m sa ma gibi k a lar n atub d u rd la r. (Matrak 1976 [153336] s. 274).

tebah h u r u ndan mte ekki l o lan bu l ut la r n e l ekt ri kas, e l ekt ri k i men f , e n h r n tebah h u r u ndan h s l o la n bu l ut la r n e l ekt r ikas e l ekt r i k i msbetve bu n la r n ik is i n i n itt is l ve i ct im ndan tekevv n eyleye n e ra re l e re be rk yn i im ek de n i r. (H a yrull h Efendi,

YTEA 1991 [1265/1849] I, 277).


patla r, al it i r ik falan t uta r diye ko rkt um.

Yok la n, M usa,

(M. zg 1993
ie e l ekt ri e

s. 71).

anda

varl m,

i te n

tut u lm u as na tit riyo rd u. (U. Kkden 1995 s. 90). Abe, ve re c ek l e r m u amba, poti n, al ikt ri k fe n e r i b i l em! (Orhan Kemal 1952m s. 21). A lett ri k, hava az ... h e r t r l s n yaptk. Al etti r ik c i l e r i n keyf i pek yol u nda he l e ...

(B. Felek 1957 s. 45). (M.. Ersoy

eleji at, hazin iir < Fr. l g i e < Lt. el eg ia a.m. < EYun. (elegia) bir iir ekli. Fr. i eki iin b. afaz i . Tam o s rada ses ykselt ic ide e l e j i l e r ba lyo r.
Pablo Casals tan keman e l e j i l e r i. Y umu ak, l k, sabah e zg i l e r i. (U. Kkden 1994 s. 7).

t.y. [1911] I, 65). elektro elektrokardiyografi veya elektrokardiyogra m kelimelerinin ksaltlm (b. af ro ). < Fr. l e ct ro a.m., Fr. l e ct ro ca rd iog raphe in ksaltlm . B i r
zaman la r, yabanc bi r lk ede, kalp spazm ge i rd i i ote l odas nda doktor e l ekt rosu n u al rk e n de byle d nm t n. (Peride Celal 1991 s. 165).

elek I eleme aleti < ET. *elg ek a.m. Clauson 1972 s. 143, kr. G. Doerfer 1965 II, no. 537. Nomen instrumenti yapmaya yarayan ek eki iin b. apu ldak . N eyl eyeyim, bu yk lacak evde u n yok , e l ek yok , deve degi rme nde n ge lmedi. (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy.] s. 3). e l ek as ii brakmak (kr. u n um u z u e l edik, e l e imi z i astk ): B u g n e y z l l e r
vas f i l e g e rm o l uban | Elek as d um fe l ege k a vsi k u za h gibi h em n. (Yah y Beg 1977 s. 275).

elektro gitar amplifikatrl gitar: Ta ri h, sakal n k esmi ,


sa n s f r n uma ra t ra etmi , son ra da kan l ha n e ri n i T u naya atp e l i n e bi r e l ekt rog ita r ala rak e n i l ek met ro ge it i nd e G et Toget h e r ark s n al p sylemeye du rm u tu r. (A. A ao lu 1993 s. 9).

elektro kard i y o graf elektrokardiyografi aleti < Fr. l ect ro ca rdiog rap he a.m. stefano e l lambasn n
nda muaye n e odas na gi rd i. te e l ekt roka rd iyog raf. Dakti lo maki n esi nde n az b yk e let i a l p d ar kt .

(Argo) elek II fahie; ibne H. Aktun 1990 s. 94 < e l ek I; ok delik arzeden. ok gol yiyen kaleci (ayn yerde). AD. eleki elek yapan veya satan; ingene < e l ek I + i ; kr. G. Doerfer 1965 II, no. 538. M evl nekap
d ars ndaki kal e n i n d ibi nde e l ek i l e r va rd r. (O.C. Kaygl ad r k u rm u bi rka

(A. Nesin 1960g s. 54). elektron (fizik terimlerinden) negatif elektrik atomu < EYun. ( 'lektron) altn ile gmten kark olan bir maden. Evre n i n ta ri h i nas l
i z i lmi se bi r a a gvdesi ne, i nsan la r n ya ratt tari h yle kaz nm ta n ve top ra n dokus u na, mol ek l l e r i n e, e l ekt ro n la r na dek! (E. Atas 1996 s. 266).

1939 s. 113). dilenci; ingene mizal; ok gezen DS 1709: El i bo bi r


del ikan l ge ld i kapya, bakt. B i r kocaka r, Aa, el ek iye ben z iyo r dedi i e riye. (F. Baykurt 1971t s. 124).

elek elek ele inceden inceye aramak < e l e I ve predicate intensifier, b. apal apal . B u begl e r [890/1485] s. 229). B i z o lsak , antamza bak m amak

elektroni k sevkedilen elektronlara dayanan < Fr. l ect ro n iq u e a.m. [de lekt ro n + sfat eki, b. Ad riatik ve akustik II ]. M i lyo n la rca si n ek ke nt i n sokakla r nda
notala ra g s an ye n i bi r e l ekt ro n ik m z i i n temel l e r i n i k u r uyo rd u. (N. stn 1968 s. 55).

vi lyeti Va rsa e l ek e l ek e l edi l e r. Va rsak begle ri n i bi r y re c em tdi l e r. O la r dah mut o l ub ... (F. Giese 1929 de i l, o rabm z , fot i n l e r imi z i i e ris i n e k a dar didik didik dide r, e l ek e l ek e l e rl e rd i . (Mah m d Yes r 1928

s. 152). g nd r st n ba n , tekmi l cepl e ri n i e l ek e l ek a radm. On para bu lamadm. (H.R. Grpnar 1939 s. 120). e l ek e l ek et a.m. (kr. Az. lk flk l /lk vlk l /h lk vlk l / lk vlk t ): Vi l yet i
K a raman k im eh r l e ri n i ve k y l e r i n i e l ek e l ek tdi l e r ve h a r b eyledi l e r, K a raman o l k a ub g r d a a gi rd i. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 119). Kr. fe l l ek fe l l e k ara, fe l l im fe l l im a ra.

elem ac, sknt, dert, keder Meninski 1680 I, 398399 < Ar. alam a.m. O n ik i ya a gi r i c ek bi r b u ru va rd u r. A ndan h a l s ol u rsa ay ruk am u e l em yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 44a). lem h r e l emd r, bi l, | dem h r da bi r demd r. (S n , l 1994 [1591 99] s. 154). Anad o l uda bi r mektebi z iy ret etmek, el em i ek l e ri t o plamak demekdi r. (Ah m ed erf 1326 s. 253). eleman I esas unsur; maddenin esas unsuru < Fr. l ment < Lt. el ement um a.m. Fr.dan alnm man

eleman

643

elhalet hazihi

eki iin b. abonman . Ti c ret i i nd e e l eman vard r: al c , s a tc , bi r de m l. (H.R. Grpnar 1336k s. 110). Kr. e l ement . eleman II kalifiye ii, mutahasss < el eman I. N e va rm Celal 1985 s. 177). 186). AD. eleme iplik sarlan krk DS 1710 < Yun. (anmi) a.m. A. Tietze 1955 no. 13. eleme e, b. elemiye . element (kimya terimlerinden) maddenin esas unsuru < Alm. El ement a.m. < Lt. el ement um balang esas. Almancadan alnma kelimeler iin b. 1 akup u nkt u r . G n, damakta e z i l e n o lg u n eftal i tad nda.
Zaman havada asl diye d nd Raik, bi r e l eme nt g ibi, oksi je n veya azot. (E. Atas 1996 s. 227). Seme rkandda siyah giye n, S i nada beyaz giye n ve d rt e l eme nt i bi rl e ti re n, an laml k la n k rm z dan pembeye dn ebi l e n daha da tesi doku zk e n sek i z o labi l e n a k. (M. Kaan 1997 s. 9). Kr. e l eman. Son ra se rvis el eman la r a r p T rk iye n i n eko nomik du r umu nda? B i z im e n by k so ru n um u z, e l eman semesi n i bi lmememizde. (Peride md rl m o n la ra da bi ldi rd i l e r.

pehlivan gree tutumadan nce det olarak) birer ellerini kardakinin ensesine koyarak durmak: G i ri i rl e r ama, ele nse etmeye falan meydan
kalmadan, oban beyefe nd iyi bi r hamlede beyi n st dike r. (M. Baler 1944 s. 224?). e l e nse et /e l e nse ek

hasmn bir elle boynundan tutup yere ykmak M.H. Bi 1944 s. 22. eler tutar, b. i le r t uta r . O. elez daha leziz < Ar. alad d a.m. [ lad d leziz kelimesinin comparativus hali. Ar. elativus iin b. a cab ]. Klasik Ar.daki interdental /d /, Tk.de / z / olarak telaffuz edilebilir, b. ah i z e . Ol k u la r b d m ya nda k a vu r u ram. Andan e l e z t a m olmaz. (Ferec 855/1451 v. 67a). Sevdal b i r sesi n i nad itaattan daha
ge r ek, daha msbet oldu u g ib i ate teki fe ryad ve ekvada sarho bi r mutavaat, el e z bi r mesti va rd r . (S.

(D. Asena 1987 s.

Avverdi 1941 s. 47). AD. elezelen zayflamak, kaytarmak (?) < e n e z e clz, zayf, kudretsiz kelimesinin varyant + l e n filn hale gelmek ?? B kmak, el e z e l e nmek yok. (Fruzan 1982g s. 36). O. elf bin < Ar. al f a.m.
B i z b u n k z ye i l ed yo ru r u z . B i r m z e l f (d n r) iste r, bi r m z at gz i n iste r.

AD.

elemit /elemt iplik sarlan krk, kelep durumundaki iplikleri yumak durumuna getirmek iin kullanlan ara DS 1710, ZTS 1976 s. 63 < Yun. (anemdi a.m. A. Tietze 1955 no. 15). (bilmece) D rt a rda bi rb i ri n i ovala r. Elemit. (B.A. Yanko lu 1943 s. 222). elemi ye kr DS 1711 < Yun. / (anemd a /alemd a) a.m. A. Tietze 1955 no. 14. B u r ut b et l i t r h mah z e n i lo
se ri n l i i i i nde ik i E rmen de l ik a n l s e l eme e le ri n i k u rm u la r, ipl i k e i r iyo rla r. (H.R. Grpnar 1340a s.

(Ferec

855/1451 v. 234b). ok byk mikdar:

b r u te n i n e l e rz e d di, e l f c e hd i l e y i n u c n pdi, dndi. (Ferec 855/1451 v. 122b). ol bi r k a c g n c g e z k i de i z k e n r ndayidm, el f e l f r h a t ba a ri diyidi. No la g r be n i a nda i nd rse ? (Ferec 855/1451 v. 197a).

AD.

iplik

O. el faz kelimeler < Ar. al f z a.m. (laf z kelimesinin oulu). G h o l u rd , b l e nd e l f z l u bi r mat la d r idi.
Ma z m n yok laduk d a bi r emmesi bu l u nmayub y ri nd e y l l e r ese rd i. (Mak l , l 1994 [159199] s. 328). Sz eski ai rl e r i n e l fa z san at i nde gste rd ik le r i muvaffakyetl e re i nt i kal etti. (Fazl Necip 1930 s. 149).

3). elemt, b. elemit . E len Yunanl < Fr. h e l l n e < EYun. (Hll n) a.m. Kelime Yunanistan Krall kurulduktan sonra (fakat ancak Cumhuriyet Trkesinde kullanlma a balanlmtr) Yunan tabiiyetinde olanlar Trkiyedekilerden ayrmak iin ibda edildi. E leni ka Yunanca, fasih Yunanca < Yun. (ellinik) a.m. S i z F ra ns z ca bi l i rse n i z , bi z de rumca akar z , h em de e l e n i kas n . (S.M. Alus 1944 s. 119).
Y u na n cay byle El e n i kas na kadar nas l re nd i i n e ge l i n c e ... (R. Ilgaz 1996 s. 171).

EO. el gin ciz, miskin, sefil 928e gre ET. yelg i n kelimesinden, fakat muhtatr. N i c e y ld u r

TS 1431 < Clauson 1972 s. koan, at abuk sren mna geli mesi izaha

k i b u sar y mesk n deg ld r. O bu bi r i k i g n i c i nde bi r i k i e lg i n n ge ldi l e r, glge l e nd i l e r, g itdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 224a). Vard s h k , k a ld misk n l e r, | Yol i i nd e z a f u e lg i n l e r. (Elvn eleb 1984 [135859] s. 55 no. 629). N e bu nda var a raz , n e anda var k n, | Ki bi r i n bay duta r u bi ri n e lg i n . (Fah r 1974 [1367] s. 382 no. 2680). e lg i n e lg i n (miskin miskin): Kpek koku la r n n si ndi i b t n k ele r i dola m , koklam , son ra e lg i n e lg i n mutfa n o rtas na ot u rmu , bakm t bana. (B.

Karasu 1963 s. 138). elhab b e l hap . O. elhak hakikaten < Ar. h a k k nnde harfi trifle. 855/1451 v. 107b).
is betl e r i muk a r re r o ld. B e n k a s r man z a ras ndan pe n h n tef e r r c eyl edm. El h a k e h z de i K n n e vc i r ste yig it g rdm. (Ferec El hak bu b bda tedb r l e ri nd e

(Argo) eleni ka bir eyin en mkemmel biimi H. Aktun 1990 s. 94 < Ele n i ka . . eleni yun andz otu, Inula Helenium < Yun. (elnion) G. Meyer 1893 s. 29. el ense/elense (alaturka gre tbirlerinden) bir eli karsndakinin ensesinde olan duru < e l I ve e nse . B i r e l e ns ede ba peh l i van la r y ka rm . te byle zo rl u adam. (S.M. Alus 1944 s. 16). e l e nse et (iki

(l 1982 [1581] II, 152).

O. el halet hazihi elan, bu nda < Ar. al h latu h d i h a.m. [harfi trif, h la hal, h d i h i bu]. Atas
dest r ns u z d u rm , bu nda. El h l et h z i h i mak d emi

elham

644

elikdr

meym n i l e me n z i l m z m e r re f d b du r u r la r.

(Ferec

e l i f i n e kadar a k.

(H.R. Grpnar 1933ke s. 76).

855/1451 v. 14a). elham bir dua < Ar. al h a mdu l i l l h n ksaltlm , kast edilen elFatihadr. S nabi l ec e i yal n z Tan r va rd. B i r e l ham okudu. (E. Atas 1996 s. 140). Oku la
gide rke n me za rl n n nde n ge e rd im. Babamn r u h u na k u l h uva l la h, bi r e l ham oku rd um. (. Aral 1997 s.

e l i f l e dorultmak, uzatmak, dzletmek: Kara Al i i aret pa rma n havada el i f l edi, son ra da g rt la na s rt e rek adam asarm demek istedi. (F. Erdin 1973 s.

143). O. el i f ba Arap harflerinin tam takm; bir sistemin btn unsurlar < Arap alfabesinin ilk harfleri olan e l i f ve b . B e n s a n atimi n e l i f b sn sende n re n e cek k a dar t o y bi r k a r de i l im. (H.R. Grpnar 1339 s. 299). okuma yazma renenlerin ilk okul kitab: Z hd Pa a ki ma ri fde bug n n z rd r, |
C ml e d v r o la n i l e r a a s n gibidi r. | B u n e k ud re t ki El i f b y ok u r e zbe rde n , | T t n me on u i ndi nd e G l ist n g ibidi r. ( air Eref 1958 s. 124).

308). el hamdu l i l l hi /el hamdu l i l l h hamdolsun, Allaha kr < Ar. al h a mdu l i l l h i a.m. Ar.da genetivus hali iin b. a rz u l la h i vasia . El h a mdu
l i l l h i g yeg m z bi r k i i o ld k i Nas r Ayy r a a h idmetk rdu r. (Ferec 855/1451 v. 50a).

O. elhan na meler, ezgiler < Ar. al h n a.m. (la h n kelimesinin oulu). Acab k u s z, te rs i z D vud e l h n; | D i l bi lme z se n i l l S l eym n. (Ah m edi D 1973 s. 36 no. 897). elhan/inhan obur DS 1714 < ?? Ha, bak, sof ra ba nda ben (Ah m ed Vef k Paa 1933ia s. 85). elhap/el hap/hab (tut) susma oyunu (elhap tutuanlardan ilk azn ap bir sz syleyen yenilmi saylr) < Ar. h a bt / (dial.) h a bat ayn oyunun ad; kr. habt et . Bataki e l , Ar. al harf trifidir (nc varyantta o yok). Se n l e hab
tutal um. h e r k im syle rse bu g n danaya ot n ve suy n o l v rs n. (P.N. Boratav 1995 s. 165). K zma babac m! Daha marta ok va r. te s us t uk . El hap! Ark a da lar, diki z ge l i : di lsi z oyu n u va r.! A rk a daki alebe l ik h ep bi rde n: El hap! (H.R. Grpnar 1339 s. 62). be i n ha n obu r yi it l e yar o l u r um, i n g i r ik i ng i r ik.

el i f sa l var /el i f 19. asrda asker ve bz memurlarn giydii bir nevi dar ve arkadan ilikli pantalon veya don < bu ismin verilmesine sebep, teki alvarlardan daha dzgn grnl olmas olsa gerek. On u n a rkas nda h ep o s rt yemye i l olmu palto,
bacakla r nda e l i f bi imi pantalo n, ayakla r nda mest gibi bi r ey, on u n st nd e de bi r lstik va rd. (F.C. Gktulga

1943 s. 20). mamn e l i f iy l e pantolo n u n u i l i k l emeye al k ola n M utal l ib i n , bu sefe r parmaklar t it riyo rd u. (F. Erdin 1948i s. 58). AD. el i k da keisi, karaca DS 1717 < ET. e l ik a.m. Clauson 1972 s. 142, M. Rsnen 1969 s. 40; kr. Az. l ik a.m. ADIL 1980 II, 266. H z r na za rdan ko ruya,
e l i aya d zg n, e l ik yavrus u ndan azg n, ka ra sal , g l nak l bi r k z n d nyaya gelmi ti r h , m c de l e r o la!

(K. Bilbaar 1969 I, 22). AD. el i k I yabanc gz ile bakmak, yabanc saymak DS 1717 < l IV + isimden fiil yapan ik genilemesi (b. M. Erdal 1991 II, 492499). u var ki eski metinlerde ilk nl / / deil, hep /e /dir.
Eyitdi: K a rda ben se n i semi z bi r t gibi g rd m-idi. N e yavlak el i kmi sin. (S. eyho lu 1973 s. 252).

elhas l szn ksas, velhasl < Ar. h s i l netice, nnde harfi trifle. El h s l Fe r r u h r z u h l i yavu z o ld. (Ferec 855/1451 v. 42a). Aman ya rabbi n e baya
kad nd o. Di n i iman pa ra idi. Le gibi de kokard. He rkeste n siga ra iste r, kaba, n e zaketsi z, e l has l i re n bi r eydi. (T. Gner 1951 s. 25). Kr. vel has l .

O. el-hkm l i l lahi bu hususta yalnz Allah bir hkm verebilir < Ar. al h u kmu l i l l h i a.m. Ar.da genetivus hali iin b. a rz u l la h i vasia . h bu i i
ce h lde n, h ev yi n efsde n de r. B u i mas l ah a tdan rak i d r. de rse n de l m, el h km l i l l h i . (Ferec

AD. el i k II utanmak, ekinmek, sklmak DS 1717, TS 143435 < e l ik I. C evh e r b u sz i syled kc e b r h a c l u e rms r o l u r, e l i k r. (Ferec 855/1451 v. 121b). B i r g n M eys m vef t tdi. Ol sebebden rviyye yal u u z k a ld, e l ikd i. (Ferec 855/1451 v. 173b). B i r
g z e l k im gresi n Na z m se n i l k, | Y z i n e dik bak m a, andan bi r e l ik! (Naz m 1938 s. 36).

855/1451 v. 124b). el i f Arap alfabesinin akuli dz bir izgiden ibaret ilk harfi < Ar. al if a.m. B ed r u l em dan, l ki n k e nd i

mm idi. H ok uma bi lmeye n l e r i n e l i f i g rs e mertek s a n r de r l e r. B u ta b r de Z i h n iy e h a n m ce h l i n i i f dede n ci zd i, n k i o zaval l n e laf z e n n e ekle n me rte i t a n mazd. (H.R. Grpnar 1336k s. 56).

ilk balang:

Syle bakaym, cimlsti i n e l i f i nd e n

yesi n e kadar a n lat! (smail Galib 1932s s. 1415). Tavlan n daha e l i f i n i kavrayamam t. S ra ke nd isi n e ge l i n c e yal n z za r atyo r, pu l la r M emdu h bey s r yo rd u. (S.M. Alus 1934 s. 393). e l i f i e l i f i n e ta m

olarak, noktas noktasna: son haddine kadar:

He r gec e, saat el i f i e l i f i n e o l u r o lmaz, g mbedek a ra tel i n st nde n bi z im baheye atl yo r. (S.M. Alus 1933p s. 138). e l i f i n e kada r A rkas nda ten i n i n re n g i n i seti re n p f ff i n c e c i k k uma tan bi r e lb ise, g s t

EO. el i kd r eline almak, mlkiyetine geirmek, elde etmek TS 133334 < ET.de ve baka Trk dillerinde henz zuhur etmemi olan, fakat EO.da sabit bir ekil ve mnada sk sk rastlanan (Mesd bin Ah m ed endeksinde 9, Fah rde 5, Ferec 855/1451de en az 10 yer saydm) bu fiil 15. asrdan sonra ortadan kalkyor ve Anadolu azlarnda dahi artk bir izine rastgelinmiyor. Grnne gre e l i k fiilinin causativum hali olabilir, lkin mna itibariyle ona balanamyor. e l I kelimesinden yaplm bir fiil olmas, mnasna baklrsa muhakkak gibidir. Acaba e l e get r tbirinin bir krasisi midir? O zaman neden / i / diye sorulabilir. Ba ka bir ihtimal: al p

elik et

645

ellen

get r den

bir krasis (kr. al g it , g it ve a lgt r , bir de apa r ). nl deiimi regresif uyum olarak izah edilir (kr. b r ). O r n bak d , g rdi, yigi rm i
s a l kd r, n es n e e l i kd rm i le r, p y de yo ru rm la r. (Ferec 855/1451 v. 220a ). H n e r bah r nda iste rd i cev h i r; | El igd rd i c ev h i r h b u n di r.

(Fah r 1974

el i i /el i i makine kullanmadan yaplan i; okulda el ileri retilen ders < e l I ve i ; sondaki /i / bzan fonksiyonunu kaybetmi olur: Ge rge f i n st nde de g z e l b i r e l i isi va rm . (M. Tu rul 1946 s. 31). e l i i k d bir taraf parlak renkli k t: Duva rla rda e l
i i k d ndan yap lm e r eve l e r i i nde sol uk re n k l i foto rafla r va rd r. (. Devrim 1943 s. 91).

[1367] s. 270 no. 312). AD. el i k et /el i k le bytmek, babasz anasz ocuu alp evlt edinmek DS 1717 < ET. e l i g l e ellemek [e l ig el + isimden fiil yapan l e geni lemesi].
Babas k z a ramaya gide r. K z , me ede n bi r tay ka rm al p gel i rke n g r r. Baba, Al la h bi z im mu radm z ve rd i, bu n u e l i k ede r i z , odu n ta r z. (S. Sakao lu 1973 s.

el it sekinler zmresi < Fr. l it e a.m. [Lt. l ig e re a.m. fiilinin fiilsfatndan (participium)]. B u f e lsefe l e r i
si ze retme e l z um yok. Fakat e l it i n b i lmesi, an lamas n eye yara r? yle ok edebiyat olmal k i sosyete aman , met resi ha zmetmel i! (F.R. Atay 1952 s. 72).

373). O. el i m feci, ackl < Ar. al m a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . Ah sevgi l im, ha rbte n ve sen i n has ret i nde n ba ka,
g n l e rd i r be n i mteessi r ede n bamba ka e l im bi r hadise daha var. B u n u se nde n ba ka kime aabil i r im? (E. Atas

O. el i yazu b i l lah Allah gstermesin! < Ar. al iy d u bi l l h i a.m. [ iy d s nma (/ wd / kknden) ve bi l l h Allah tarafndan, Allahla ]. Ege r e l iy z u
bi l l h anda te e h h l db k a lacak ol u rsa , i l m desi n.

(Ferec 855/1451 v. 121a). AD. el k na s /el k na gelinin yakn akrabalar arasnda kna yaklan gece DS 1719 < e l I ve k na ; ikinci varyant terkibin tek kelime olduunu gsterir. D u l la ra d uvaks z g idesi n i z si z! El imi z e lk na g rmeye! (. Kaftanco lu 1972 s. 122). el k sa /el k s sa szn ksas < Fa. alk is s a a.m. [Ar. harfi trif ve k is s a anlatlan ey, hikye, rivayet]. Tbir Tk. ksa kelimesiyle tefsir ediliyor (halk etimolojisi). alebe gid b h a lvet k a l cak k za
eyitdi: Do rus n eyit, h iste d dg sz n e sz idi ? d di. K z eyitdi: O l sz se n n e e yara r? F ri o l! d di. e h z de eyitdi: Elbette d meyi n c e o lmaz. d di. Elk s s a rt eye dek bu sz ge cdi. (Ferec 855/1451 v.

1996 s. 42). el i mine et bertaraf etmek, sradan karmak, listeden silmek < Fr. l im i n e r < Lt. l imi n re a.m. [ /ex dar ve l me n eik). Bu tr tabirler iin b. afi e et- . Part i i i du r um umu sarsmak, ben i e l imi n e etmekti gaye. (M. Ba aran 1964 s. 105). el in in k r /el l in in k r b.m. (ar ve kaba, fakat bugn mnas anla lmadan tekrarlanan kfr). < l n n g r u Al Seyd 1324 belki de e h l i n i n g r u (Fa. g r mezar), yni senin (ya da ailenin) mezarna unu unu yaparm. G ec e yar la r na
kadar sol uk almadan ek kafay, n i hayet olsan o lsan ak r keyf ol u rs u n. Tads z l k, oyu n bozan l k, c nga r m nga r m? Ne m nasebet? B i r ke re bi l e vuk u u n u i ite n yok. El i n i n k r n e, k r n n t epesi diye n bi l e d uyu lmam .

50b).

El k s s a , ba de zam n i n o l med resede n dah

fe r at de r.

(l 1994 [159199] s. 251).

(S.M. Alus 1944 s. 154). Bir soruya ters karlk olarak: ayc Hop hop! diye sesle nd i, no l uyo r?
El l i n i n k r ! D ik i l i r i z b i r saatt r, a ra n r z iskemle, bakmazs n z h i ! (Orhan Kemal 1962m s. 9).

el l lem, b. Al lah u l em . el le elle dokunmak, ele alp zerinde al mak < e l I + isimden fiil yapan le genilemesi. sim/sfattan fiil yapan la /- l e- genilemesi iin b. acabla . ri b se rv u i n r e l l emi boyu se n . (Zt 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 247). kartrmak, alt st etmek, talan etmek O l ev i e l l edi l e r, h a r b u yeb b k o d la r, y r iy v rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 224b). el l e k l l e eline alp evirmek (ikinci fiil labialisationlu mhmel, labialisationlu terkipler iin b. abidik gubid ik 2, e k sistemi kafiyeli terkiplerde ok yaygndr, b. af k f : El ledi n k l l ed i n, st ndek i k d na baksan a! (S.M. Alus, Akam gaz. nisan 1941). el lehem, b. Al la h u l em. el lelem, b. Al lah u l em. el lem, b. Al la h u lem. el leme ellenmi, elden gemi, seilmi < e l l e + fiilden sfat yapan me eki, b. a lama . Sa mangal n bi r ik i e l l emeyle di ri ltt i i ate i n e bi r te n c e re vu rd u. (Re at Enis 1945 s. 25). el len, e l l e fiilinin passivum hali. e l l e nmi bakire olmayan: On u n su rat na bi r baksana! O el l e nm i .

el in saf (nida) bukadar hain, bukadar acmasz olunur mu? < n harfi trifli i nsaf . Belki Ar. al i ns f u n is f u dd n insaf dinin yarsdr tbirinin ksaltlm dr. B e lk i o yan l la rm z y z nde n n e 342). Kahve n i n n nd e n ge e rke n mu hta r t e res i cam
vu r u r: Efe nd i o u l la r m, art k ayp ol uyo r, e l i nsaf n sf eddi n diye sesle n i r. (F.C. Gktulga 1943 s. 46).

ekt iysek ekt ik: ama el i nsaf! Yah u, ba kalar na g re h i mi, ba lanmay hak etmedik? (A. Yurdakul 1993 s.

el ip s (geometri) dairenin beyzisi < Fr. e l l ipse a.m. [EYun. (lleipsis) darda brak]. B e nse
deltala r ya rs g r nmeye n dai re l e r tasarl yo r um uyku la rm n n c esi nde. (B. e l ipsle r g ib i

Gnel 1984 s. 10). Dik g e n ve dai re. So n ra, o nd rt y zy l son ra ise, e l ips. (U. Kkden s. 1994 s. 14). (sfat olarak) elips eklinde olan: En st katta bu l uyo rs u n k e nd i n i. E i l ip
a a bakyo rsu n . M e rd ive n i n e l ips sarmal bel l i be l i rs i z sei l iyo r. (A. Kutlu 1995 s. 241242). Adan n bendek i i l k a r mla r n d nd m. Uzak, se ri n , es ra re ng i z , e l ips ekl i nde bi r szc kt b u. (B. Uzuner

1997 s. 23).

elle

646

elpene divan dur

O ndan ka r o lmaz. G r rs e n, g r r ge e rs i n.

(M..

el l in in k r, b. el i n i n k r . (Argo) el l i sek iz ibne F. Devellio lu 1959 s. 84, H. Aktun 1990 s. 95, S. zel 1993 s. 37 < izah edilmemi tir. el l i er beher elli < el l i + letirme saylar (numerale distributivum) eki olan e r eki, b. alt a r . Amm
h ud limdi r. Eyle r s o m k a h m e r-g nd u r, c i h n u r k esi nde na z r i yok , e l l i e r z i r b l am d- ra n la rd r. (Evliy eleb 1989 s. 90 v. 43b).

Esendal 1934 s. 267).

Abukat n e l i kaz ra k z n ge rdan na yle bi r de mi . stemem diye ba rm . B u k z n ge rdan e l l e nmi , k z o la n k z de e l! diye ba rm . (A. Dino 1944 s. 41).

el le birbirinin elini tutmak, el sk mak; ar bir ey kaldrmak iin bir ka kii birden tutmak; yardmla mak DS 1722, Meninski 1680 I, 394 < e l l e fiilinin m areket hali. e rd e ge l i n i n n nd e
kalan ak rabas ndan bi r kad n ge l i n i g et i re re k takdim ede rl e r. El l e dik le r i s rada ge l i n g vey i n e l i n i pe r. (H.

Z. Koay 1944 s. 293). kavgaya tutumak, sava a balamak TS 144243, R. Dankoff 1991 s. 35: k i
t a rafdan k a ravu l la r d o l ub te i p r e r r i l e e l l e b h a re kete ge l i c ek ... (Matrak 1976 [153336] s. 274).

el ma /el mac k kemi i, b. alma /e lma . el ma s kymetli ve ok sert bir ta < Ar. alm s < EYun. (ad mas) a.m., asl mnas yenilmez [a olmayan ve damei n yenmek) G. Meyer 1893 s. 36. B u n u g ibi k i g r rs i z ib ret le r d z e rem, sz d r l e ri n i e lm s bey n i l e di z e rem. (Ferec 855/1451 v. 138b. Sevilen birine hitap olarak: Yol u na k u l kle o laym, e lmasm! (S.M. Alus 1944 s. 126). el ma s i ye meyve sularndan ve bir eit niastadan hazrlanp dondurulan tatl, jle Fahriye Nedim 1933 s. 361 < e lmas ya da Fa. alm s parlak, baka yiyecek isimlerinde de bulunan iye eki iin kr. gu rabiye, pi man iye, e h r iye ; yoksa bilmedi imiz Ar. bir kelime mi, ms. /lms / kknden, kr. lams ya nicht zur Reife gelangte Dattel H. Wehr 1958 s. 783 (Tunus az), veya / lms / kknden lamas sorte damidon J.B. Belot 1929 s. 742. Elmasiyel e r,
ke ndi l e r i n e mahsus ve mu ht e l i f eki l l e rd e yap lm kal pla r i i nd e dond u r u la rak yapl r. (Fahriye Nedim

el l i 50 says < ET. e l l ig a.m. Clauson 1972 s. 141. K rk ,

e l l i k a rava , di l h h la r, n z k l e r, k a r us nda du r u r la r. (Ferec 855/1451 v. 28b). e l l i c i bir reaya snf: Liv i mezb rda el l i c i y r i n tas a r r u f db me n ya bedel i kesim v ri ge l e n ra y sehve n be n n k ve mce r red yaz l ub sip h ye ra yet yaz lmak v k i oldysa ... (.L. Barkan 1943 [981/1576] s. 22).

(Argo) el l i a lt tokat, amar H. Aktun 1990 s. 95. < e l ile kelime oyunu, kr. pe ndif ra nk . B e n d ekde n

k a lk m , h a r ret i, d uman st nde d rt aftos y z g reyim de bi r i k i yum ruk , bi r k a e l l i alt yeme e r z y im. (H.R. Grpnar 1339 s. 91).

(Argo) el l i d i rhem otuz sarho H. Aktun 1990 s. 95 < F. Devellio lu 1959 s. 84e gre, raknn 50 dirhemi 30 paraya satld devirden kalma tbir. el l ih, b. el l i k II. AD. el l i k I eldiven; oraklarn tahtadan eldiveni DS 172324, TS 144344, ZTS 1976 s. 63 < el I + isimde, o eyin neye yaradn gsteren nomen instrumenti eki l ik A. Tietze 1982z no. 69 (b. ahfadiye l ik ) . el l i k II insanlar, topluluk, halk DS 1724 < l /e l II + isimden, nomen abstractum, nomen collectivum ve nomen loci yapan l i k eki, G. Doerfer 1975 IV, no. 32. Zaman nda ben b i r padi ah o l uy idim. B i r
e l l i hde ge z e rke n b i r g z e l z i ng e n e l e rde g rd m. B u i n ge n z na a g oldum. (B. Seyido lu 1975 s. 236). B u n ca y ld r ka rda ka rda ya ad m z e l l i i bi z im st m z e y r te n l e ri n g et i ri n a nas n , g emi i n i! (.

1933 s. 361).

Hasb hal kalfa n n e rkes tavu u n u

seve rsi n, oc u k da e lmasiye seve r, yapt rtal m.

(S.M.

Alus, Akam gaz. 14.III.1942). O. el ma s s m toynaklar elmastan olan < Fa. alm s elmas ve s um toynak. H ud d d du rd , ik r
k a s d na bi r k e deg , k ded , e lm ssm, en f s dm, sepiydeceb n, z e r r n z n ata bi ndi. (Ferec

855/1451 v. 63b). el ma stra elmas gibi yontulmu iyi cins cam kristal < Fa. alm s-tar diamond-cutter. Elmastra ka rafakiyi, ok a r ha re kete r l e, ald. (. Tarus 1957 s. 76). el mende beceriksiz DS 1726 < amelmande kelimesinin varyant. elo l u, b. l III. AD. el pen kertenkele DS 1726 < el ve pe n ; belki srmyan bir mahluk olduu iin. Kr. I. Hauenschild 1998 s. 145-146. Fiilin ettirgen fiilsfat (participium activum) halinden karak isim (appellativum) durumuna gelmi kelimeler iin b. b rt l e n I . Ulan e lpe n, u la n y la n yast
dedi i i nde n k e rt e nk e l eye, o ben i dvse bi l e, ben g e n e de sende n g l y m. (Orhan Kemal 1963d s. 55).

Kaftancolu 1983 s. 131; burada bahsedilen bir Trkmen a iretidir). e l l i ksi z tenha, ssz DS 1725:
Evailde bi r ke i bi r e l l iksi z mah a lde k e i vah d ete ek i l ip ib deti i l e me l o l u rk e n ...

(E. Misailidis 1986

[1872] s. 363).

simden isim yapan ok ilek -l k ekinin ne ET.de ne de Ka garide rnei bulunmayan bir ilevi topluluk ad (nomen collectivum) tretmektir (b. T. Banguolu 1974 s. 193196). Baz ara trmaclara gre (kr. Kasem-Beg 1981 [18481849] s. 329) genilemenin esas fonksiyonu budur. (br fonksiyonlar iin b. a rl k , ahfadiyel ik , akal k , A rabl k , a a l k ). AE cildinde tek misali var: e l l ik II. Baka rnekler: ge n l ik, h r istiyan l k, i nsan l k, msl man l k, T rk l k.

O. elpene dur /el pene di van dur yksek bir ahsn nnde el kavuturup hizmet etmeye

eltaf

647

em

hazr vaziyette ayakta durmak DS 1727 < e l, pen e ve divan , fakat tbirin tarihesini bulmak lzm. . O. eltaf lutuflar, ihsanlar < Ar. alt f a.m. [ l ut f kelimesinin oulu). B u ve z iy r r ste bi r k z (Ferec 855/1451 v. 70a). elti kocann yengesi; (AD.) grmce; kuma DS 1728 < ?? b. M. Rsnen 1969 s. 41. e lt i e lt iye k st bir ileme rne inin ad N u be r kanavi e i n esi n i
ba rt s n n u c u na i n e l ed i ... Son ra ba n ye n ide n i i n i n st n e e ip gece ya rs na kadar e lt i e lt iye k st i l edi. (L. Tekin 1984 s. 52).

va rid i; e lt f Rabb n , a t f sub h n bi l esi n c eyidi.

elver i l i uygun, ie yarayan < e lve r + i nomen actionis eki + l i sfat eki (b. acmakl ); *elve r i diye bir kelime kullanlmadndan pek sradan bir teekkl deil (ona benzer biimde atipik olan ku l la n l ile kar la trn). Havala r e lve r i l i g idip de
agustos son la r nda mahsu l z i n c i r l eme e ba lad m ...

(Re at Enis 1944 s. 84). O. el yak daha lyk; ok lyk, en lyk olan < Ar. alyak a.m. [ l ik sfatnn Ar. gramerine gre comparativus veya superlativus hali, b. a cab ].
M o n l k a yalvar r la r. Se n bi z m cev n la r um u z la in s n, bu h idmete e lyak ve se z v rs n . B r bi z m t a raf umu zdan vek let l e bay ramla ! (l 1994 [1591

el u la /el u la yamak; her ii yapan cretsiz yardmc < e l I ve u lak ayak. Evde, h em ya l ba l
e l u la vaz i fesi n i g re c ek, h em de yemek pi i re c ek kad n, e h ri ef e nd i n i n me rh ume n c ha remi n i n val idesi Se h e r ha n md. (S.M. Alus 1933k s. 16). leme e l u lak l ediyo r.

99] s. 261). elzem mutlaka lzm < Ar. al zam a.m. [ l z im sfatnn Ar. gramerine gre comparativus veya superlativus hali, b. a cab ]. Re fakatle r i nd e ke nd i l e r i n i mu hafaza
ve tedavi edec ek, emn iyet l i, kmil b i r doktor b u l u nmas e l z emdi r. (Fazl Necip 1930 s. 69). Byle malz eme bol l u u nda yapla n bi r ha rb i g rmek bi r s ubay i i n e l z em. (E. Atas 1996 s. 156).

(Mah md Yesr 1928 s. 131).

O. el van I renkler; trl renklerde, rengarenk < Fa. alv n a.m. < Ar. al w n renkler [ law n kelimesinin oulu. Ar. bir oulun Tk.de sfat olarak kullanlmas iin b. acaib /acayip 1). M u z a f fe r b r

evi n e i l l etdi. b r g rd i k i b i r b z rg n e y rd r, l sar ydu r, e lv n f e r d enmi . (Ferec 855/1451 v.

O. elzemi yet zaruret, mutlaka lzm olan ey < el z em + sfattan nomen abstractum yapan iyet ek grubu, b. ci l iyet . Hem n h pol it ik a yok . Amel s retde
z i r at, oc uk la ra l z m olacak k a da r ma l m t ibtid ye ve e ok s h h a t ve s h h a t le ri n i e l z em yet i z e r i n e bi n edi lmi tedr s t. (H.E. Advar 1327 s. 16).

118a). n nde kocaman ye i l bi r me r as va rd. Elvan e lvan re n k l e ri l e bi r ressam paleti n e be n z iyo rd u. (R.H. Karay 1940m s. 139). Elvan e lvan re e l tabaklariy l e dona nm kahvalt t epsisi n i n ba na otu r u la r; ... (Y.K. Karaosmano lu 1957 s. 15). AD. elvan II grei, ok kuvvetli adam < pe h l iva n kelimesinin varyant. B i r al ml g l e duta rd!

Kimse bu n u n g ib i g l e eme zdi! Elvan g ibi v c ud u va rd. (F. Baykurt 1971t s. 198). B e n sana demedim mi, elva n gibi adam. B i r de be n imki n e bak bakal m. Vaktiyle o da e lvan g ib iydi, emme, ya mu rda, amu rda i kocatt. (F.

AD. em I il, merhem DS 1729, TS 145558, R. Dankoff 1991 s. 35 < ET. em are; il Clauson 1972 s. 155. Bo rc u emi n bi l rem: v rb k u rt u lmak d u r. (V. zbudak 1936a [1466] no. 498). Leb emd r ba a kim dah n es ne | Ge r b H z r ise o lmaz de rd me em. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 101). Leb d i l de rd i n e
emd r, t e n k f r me r h emd r, | D i l i p rde rde o l yak , p l, mrm, ko u l, m rm! (Z t 1970 [16.yy.n

B aykurt 1961o s. 276277). elveda bir daha gr memek zere ayrlrken kullanlan selm ekli < Ar. al wad a.m. A rt k se rse ri l i e e lveda! He r eyden evve l itaat. (Nzm Hikmet 1932 s. 93). Yi n e de te h l i key i

kan ksayamyord u i nsan, aka de i l l m bu. Al n nda ya da y re i nde g ide rek a r la an s cakl k, ve elveda d nya! (A. mit 1993 s. 48). Veda kon u mam, eskiden o ldu u gibi, bi r g ec e ya rs , kitapl m n n nd e yapmak istedim: Ge ld i i n i z i i n h epi n i z e te ekk r ede rim. Hepi n i z i okuyamyaca n bi l iyo rd um, elveda kitapl m! (M.

ilk yars] II, 468). Umut kalaca na emek kals n, Abbas Ka rtal! Baka rs n, ummad n ye rd e n b i r em ka r ... (F. B aykurt 1967k s. 365). em et ifa getirmek, iyi etmek: De rd i l e n ldm, em tmez l eb i c n n ba a, | K a ra geys n, a lasu n k o e meyi H a yv n ba a. (A.N. Tarlan 1949 I, 58). AD. em II dert (Behet Mahir 1973 s. 596 < em I, derdin aresinden derdin kendi mnasna bir geli me ile. Ge ld i yi n e A l la h n be ls! imdi bi r f esatl k ka rt r, ba mz emde kor, savu u r g ide r. (Behet Mahir 1973 s. 227). B e n im k z n ka rn ndaki aksi c i n yi n e
del l e nmeye ba lad, Haf z! Dah i a nas n n ha l i de k z n n k i nd e n kalas de i l. O kadar ok ud u n f l ed i n, bi r eme yaramad. (F. Baykurt 1971tuu71t s. 184). gitmemi , deden g itmemi , day n, gitmemi . (M. lhan 1983 s. 51). em n, ga rda n

Mungan 1996 s. 522). el ver /el ver uygun gelmek, muvaffak olmak, mmkn olmak, vukubulmak TS 155052, Meninski 1680 I, 367 < e l I ve ve r kr. Fa. dast d dan a.m. O bu f et h se n r yu k ut l u l bi r l e e l v rd i. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 9293). mdi eg e r e l
v r rs e eyitg i l be n m n ol d men mas a l n k im a a aldanmak ge rekme z. (a.e. s. 69). te bu sebeple Dede Kasm n k r na kesat elve rd i.

AD. em III/emmi amca < am II. Sanki se n va r ik e n baban

(Kemal Tahir 1957r s. 184). kifayet etmek, yetmek: B e n im i n a lad e l ve rmedimi? (N mk Kem l 1307 s. 44).

em dudak veya solukla iine ekmek < ET. em a.m. Clauson 1972 s. 155. B u g et rd g k u z anas
sdi l emi b sle nd i yoh s a ayruk s di l e mi besle nd i ? d di. opan: A nas ldi, bu b i r i te yak ld , d yim eme rid i. d di. (Ferec 855/1451 v. 123b). Utanmaz, arla nmaz, r zs z, hayasz re z i l! B i r eycik demem, bi r mememden emdi i n ka n, bi r mememden emdi i n i r i n

ema

648

emek, b.

(S.M. Alus 1933p s. 222). Bu fiilin nesnesi olan accusativus yalnz su, st, hava deil, meme ve hatt kadnn kendisine de ait olabilir:
olsu n namussu z!

k o d la r

ki

an u

g ib i

em netk r

yok d u r.

(Ferec

855/1451 v. 123a). O. emanetul lah Tanrya kar mesuliyet tanan emanet < Ar. am natu l l h i a.m. De n ek le r evve l
ok gev ek i n iyo r; k z ke nd i n i mdafaa etmedi i i i n Fe rid u n bey bi r t rl k z amyo rdu. B i r kaza ka rmaktan ko rkt u u i i n emanet u l la h de n eksi z e l iy l e havaya kald ra rak, tavuk muayen e ede r g ibi, evi r ip evi r iyo r, kanayp k r lmazdan s z l yacak etl i ye r l e ri n i aryo rd u. (R.N. Gntekin 1944 s. 49).

Fatma zo r g toparla nd. Uyumadm, uyumadm, dedi, n e ba ryo n, emece n mi be n i ? (F. Baykurt 1959y s.

120). Mecazi mnada: B i r gbek ba g ibi, yepyen i 1995 s. 24).

kanal la rdan siyaseti emmel id i r h e r o c uk. A na st ben z e r i ya amsal bi r besi o la n siyaseti. (U. Kkden

O. em a (anatomi terimlerinden) i organlar; barsaklar < Ar. am a.m. (/m w / kknden). Hazm kolay, bi r,
bi r bu u k saati n i i nde midede, em ada e riy ive riyo r. (S.M. Alus, Akam gaz. 1.VII.1941). Ke zal ik d rd a r amba g n nde n ef e nd i n i n em a ve ev iyesi n i ve ba rsakla r n yumu atp . (B. Arpad 1974 s. 15).

emanuel metres < 1970lerde soft porno filmlerde barolde oynayan Danimarkal artist manuelle Kristellin adndan. ef l e ri n e rkek eman u e l l e r i
diye diye lg na evi rd i i n ka r la r n n di l i nd e n d meyen ad n ... se n i n l e i lg i l i si l i nmesi bi r hayl g , yan l , haks z ya rg la r kt o rtaya, ve ben g sm kalkan edip sen i savu nd um. (L. Tekin 1990 s. 17).

eman, b. aman I. O. emanet I gven, sadakat, gvenilirlik < Ar. am na a.m.


M e l ik e e h z den h i k yeti n syledi, m r vvet i n , em net i n, if fet i n e rh eyl edi.

emare (hukuk ve adliye stlah) ni an, iz, ipicu < Ar.


am ra. Ve h i bi r ko rk u emaresi gste rmeyen bi r ben l i k l e B u n u e l imde n almak istiyen i n vay hal i n e diye d n yo rd um. (. Engin 1949 s. 26). Leyla n n pazarl n n ge r ek o labi le c e i n i bir an bi l e d nmemi ti. Ama i te ge n kad n bi l et i n i a lm , ciddi c iddi g idiyo rd u, hem de h i k rg n l k veya k zg n l k emaresi gste rmeden. (A. Kulin 1997 s. 33).

(Ferec 855/1451 v.

149b). M e zb r u c e z s te h ri z t i n i h im yeten ve em net u istik a meti n e e h deten deg ld r. (l 1982 [1581] II, 137). eskiden emin denilen idarecinin payesi ve vazifesi: Ya H a san b k idi k i g h
te rs h a ne i mi re em n l g i n e g h e h r em net i n e mtas a r ri f o ld uk d an so ra ba k a leme defte rd r olm du r. (l 1975 [1599] s. 141).

emaret I emirlik (paye veya devlet) < Fa. am rat < Ar. im ra a.m. . AD. emaret II/emeret/amaret mcevher(ler) DS 1734, E. Gemalmaz 1978 III, 95 < Fa. am rat dignity, grandeur, pomp F. Steingass 1930 s. 97. Be n im
evldm yoh , evlatl h d an reddettim. Hemen sd n ba n soyu nd u r u n, ema ret i n i eyi n i al n , b ra h n o l eyl ege getsi n! (B. Seyido lu 1975 s. 159). Bi r boh an n a ras nda da amaret le ri va rm . Hemen bi r u ge lmi , o boh ay alm , u mu gitmi . (a.e. s. 174).

emanet II korunmak iin birine braklan ey Meninski 1680 I, 411 < emanet I; Ar. am na da da bu mna vardr. B u ev issi c mle u l u la r evi n piy r yesi n i ,
z iy n et i n i r yete al ub bi r y rde k o yub du r u rd . K imseye smarlama a kyamaz d, em netd r, k imbi l e no la d y sak n u rd . (Ferec 855/1451 v. 219b). Kimsel e r i de i l. Kyl l e r i. M e r hamet etti, oc u u emanet ald.

(Aka Gndz 1930 s. 82). birisiyle birine gnderilen ey: B d dda Nas r Ayy r d stumu zd u r. A a (Sfat) dn alnm , kiralanm (ey):

u rayas n, se l mumu z deg res i n d y sip ri tdi. O lan em net i k a b l tdi. (Ferec 855/1451 v. 49b). Sabah l eyi n, emanet al nm bi r k z a rabas i letme re vi r i n e do ru i l e r l iyo rd u. (F. Erdin 1955 s. 179).

emay erimi camdan yaplm cil < Fr. mai l < t. smalto a.m. < Alm. Sc hmal z hayvan ya. . emaye sath emay ile kaplanm < Fr. mai l l a.m. (Fr.den giren sonu vurgulu - ile biten isim/sfatlar iin b. abandon e 1), b. emay . Hella rdaki emaye demi r k vet le r kapkarayd. (. Tarus 1961 s. 12). AD. embel nodul, vendirenin bandaki basz ivi < Yun. (emvolo) a.m. A. Tietze 1955 no. 73. AD. emcek /emek kadn memesi, meme ba DS 1730, TS 145860, R. Dankoff 1991 s. 35, Meninski 1680 I, 415 < ET. emek am. Clauson 1972 s. 158 (emig maddesinde), M. Rsnen 1969 s. 41. Nomen instrumenti yapan e c ek iin b. aacak ve kr. b r mc k . Emcekl e r i yo u rt t u l um g ibi sa rk m . (Ferec 855/1451 v. 146b). B e n dah emcek le r m
kese rem. Ege r l rsem b r Ye z d bu z u lm n g rmeyem. (S a ltuk n me 1974 [15.yy.n sonu] s.

emanet etmek, havale etmek, himayesine brakmak sim/sfattan fiil yapan la/- l e- geni lemesi, b. acabla . : B u evde kardan ok
emanet le e rk i i va r. He r ge ce r z m bi r Tan rma emanet leye re k yatarm. (H.R. Grpnar 1943m s. 30).

(Argo) emanet III silh, tabanca, bak H. Aktun 1990 s. 95 < emanet II, belki askerlikte beylik mal olduu iin. Sado, Kole ra da h i o lmayan adresi so ra n
ki i l e rde n k l la n p e l i n i c eket i n z u las ndaki emanet e att. (M. Kaan 1990 s. 2829).

emaneten (zarf) emanet olarak < Ar. am natan a.m. (Silih dr Meh m ed Aa 1928 [17.yy.] II, 500). Tarus 1961 s. 72).

Radosa va rub z a h re [y i] em net e n di zd ra tesl m db ... Yaz l vesikala r n, rapo rla r n, res im ve ha ritala r n asl la r , di z i p usu las taht nda, emanete n h f z o l u nd u. (.

261). AD. emci hekim, cerrah, ebe, eczac DS 1731 < em I + isimden meslek sahibi yapan c i eki. emek, b. emcek .

O. emanetkr emaneti iyi koruyan, emniyetli kimse < Fa. am natk r a.m. Fa. k r iin b. al mk r .
O lan la r o l m l itt i f k i l e def n tdi le r, y re em net

eme

649

emi

AD. eme hala, babann kz kardei DS 1731 < ame kelimesinin varyant. dii hizmeti, cariye TS 1460. AD. *eme emeklemek < ET. emge zdrap ekmek Clauson 1972 s. 159; kr. emgek emek. o c uk emeye emeye (metinde: eme eme ) gez i n i r im i . (A. Cafero lu 1930 s. 69). Kr. eme n . emece bir kyn ahalisi tarafndan m terek olarak giriilen i < imece kelimesinin varyant. Emece ha rman kald r r h . (A. Dino 1944 s. 77). m terek grlen i: B i r nda ba h f z n rt la na s a r l ub
bo arcas na sk d . D g e r h f z la r da k a lk m la rd, Emece i l e yk m ak , yat rmak isteyo rla rd . (Ah m ed R sim

emel mit; istikbalde gereklemesi umulan ileri maksat < Ar. amal a.m. Ve ol geyik k i h a lk a a mte al l k la rd u r h rs u emel s ret id r. (Ferec 855/1451 v. 192a). T l l e re be n z iye n yle sisl e r,

h is l e re be n z iye n yle re n k l e r g r r z k i bi z e kalbimi zde n aksetmi emel l e r ve z i h n imi zde n u mu h u lyala r kada r r ikkatl i ve g z e l g r n r. (A.. Hisar

1956 s. 76). B t n emel im si z i n g ibi o lmakt. (M. Mungan 1996 s. 276). AD. emen/emmen aa filan dikmek iin alan ukur DS 1733 < mna bakmndan belki e ndeme kelimesine balanabilir. Bostan to h um u b u lmak ise,
ub uk bu lmak kadar zo r o lmad. Emmen l e ri e ip akl ka ral , sa r l ek i rdek l e ri gmd le r. (F. Baykurt 1967k

1927 s. 124). emeg l, b. emek l s .

Heb be r be r, emece i l e k d k . De rs

s. 138).

h n ede n g i rd ik k i ...

(a.e. s. 27).

Emmen l e ri d n ha z r lam la rd. K y la r na yan k g b re dkm l e rd i. B u g n ka r t rp ka r t r p dkecek l e rd i. (F. Baykurt 1959y s. 15).

emek zahmet, uzun sren ar i TS 146162, Meninski 1680 I, 421 < ET. emgek ar, sz; ar i Clauson 1972 s. 159. G resi n k i eyl e mid r d dg m, B e l r e n e de l emek y dg m ... (Ferhengn mei Sa d 134042 s. 5 no. 52). N eyise, emegm z yi olmad. (Ferec 855/1451 v. 222b). G i r besmeleyl e a evi n e,
sen de ek emek, | Otu r, h a z r la a h ama bi r ac s a h a n yemek (V s f Os m n 1257 s. 48). Yan lm yorsam i l e ri nd e e n ok eme i ge e n sensi n . De i l mi? Ka yldan be ri avu l uk yapyo rsu n ? (K. Bilba ar 1944 s. 85).

AD. emen zahmet ekmek DS 1734, TS 1463 < ET. emge n a.m. Clauson 1972 s. 160 [ emge ve TT. *eme fiillerinin reflexivum hali, ( )n- iin b. ac n - II ]. k z ! Ke rem d , eme n , eve gi r ! (Ferec 855/1451 v. 224b). Hani O rtaky e ge l i rs e n, Damalaya da yak n
Sk sk da gr r z . (Ya z ky l e re, emenmeyi z!) (F. Baykurt 1961o s. 216). Yankyle r e

AD. emendr /emendir yormak, zahmet vermek DS 1733, TS 1463 < eme n fiilinin causativum hali.

emekdar /emektar bir yerde uzun zaman, senelerce hizmet etmi olan (kimse) G. Molino 1641 (fatica nte maddesinde), Meninski 1680 I, 422 < emek + Fa. d r malik olan eki; bu Fa. ek Tk. kelimelere de taklabilir, b. A. Tietze 1964 s. 177 ve abdar . Fa. amakd r a.m. Odan alnmadr, b. G. Doerfer 1965 II, no. 556. He r e nd emekd r e rk n
devletde n e v u n em bu lm h idmetg z r e nv r i yet u i h t i r ma sez v r bi r em r i mu h t e rem idi .

B e n g ya va rub k z u ammus o l n istesem ge reg idi. Ey ge ld , be n i eme nd rmed . (Ferec 855/1451 v.

72b). B i z i ta bu raya kadar eme ndi rd i. (M. Turul 1969 s. 273). EO. emerce meme emecek yata olan TS 1463 < em fiilinin genizaman fiilsfat (participium aoristi), b. aa r I + aequativus eki, kr. kayna rca, kokarca.

(l 1975 [1599] s. 141). Mecazi mnada eya hakknda. Emektar tahta ka ryola evl i l i k l e r i n i n h i bi r dn emi nde g c rdamam , gc rdamazd. (F. Baykurt 1967k s. 319). ok g z e l b i r teypti. VUmet re l e r i
kocaman, emekta r sa r ampu l l e r l e ayd n lat l yo rmu gib i lo fakat gve n ve r i c i, bant n s rt nmesi nde n do an c l z ses d nda makarala r sessi z sessi z dn yo r. (.

Kvan 1995 s. 103104). emek le /i mek le (dizler ve eller zerinde) srnmek Meninski 1680 I, 422 < ET. emgekl e a.m. Clauson 1972 s. 160. S a d he z r g e z e nde te n me b mec r h

Geni zaman partisipi r (b. aar I ) ile ca ekinden oluan birleimi, kendi bana yeni bir ek grubu olarak kabul edebiliriz. Fiillere eklenen bu (a)rca genilemesi, karakteristik niteliini fiil kknde belirtilen mnadan alan aktif partisip isimler yapar, ms. kayna rca suyu kaynayan (kaplca), koka rca srekli kokan hayvan. AE cildinde bulunan tek rnek EO. eme rc e dir. Genilemenin ikinci unsuru olan similativum-diminutivum eki ca (b. ha / ca ) fonksiyon kaybna uram gzkyor. (a)rca baz hastalk adlarnda da grlr: akarca, yen i rc e (s i n i r c e < si n i r [neurosis] bunlara benzetilerek tretilmie benziyor). Yalnzca ca eki bo maca , don u ca /dol u ca gibi hastalk adlarna da grlr (kr. aldatmaca ve b r l c e ).

emeret, b. emaret II. emeti, b. ammete. E mev i ler 651750 arasnda hkm sren halifeler hanedan < bu aslen Mekkeli ailenin ceddi olan meyye (Ar. Umayya )nn adndan. e mi /emi (bir ricaya veya tavsiyeye msbet bir karlk beklerken) olmaz m? < soru eklinde e nidas. Ba na g c e nmesi n, syle ... Unutma emi? (Mahmud Yesari 1932 s. 330) Se n byle eyle re h k u lak as m a , e mi yavrum ? (E.E. Talu 1928 s. 74).

eyled i l e r,. c i z o ld um, mekl ey rek z i nd nc evi n e va rdum. (Ferec 855/1451 v. 111a). M estan n e rede, ben o rada. Mes ra n k t k dol u sedi r yast n n k e na r na kvr lm uy umaya m al yo rdu ? B e n de emekleye re k yuvarla na rak gidip yan na k vr l yo rd um. (M.

Margosyan 1996 s. 11). emektar, b. emekdar . AD. emek l s /emeg l oru DS 1732, J. Thury 1885 < ?? Y zd emeg l b u z a bah abdesi n al . (Galib Pa a t.y. [1911] s. 25).

emice

650

emi kar

AD. emice amca DS 1735 < amca kelimesinin varyant.

Al i ad l u diyo r k i: Peki, emi cem o l u, ben g idaca am. B u ra n n h ep isi n i s ve rdim. (A. Cafero lu 1945 s. 134).

B i r l e ik A rap Emi rl i k l e ri nd e n ge l e n ge l i n adayn an latmals n. (A. Kutlu 1995 s. 95). Kr. mi r .

emi r II, b. em r I. E mi r gn /Mi r gn stanbulda bir semtin ad < 17. asrda burada bulunan Emirg ne Ysuf H nn bahesinden. O g n l e r i g r rsek, sana Emi rgnda bi r ay bah esi aaca m. (M.B. Kanok 1984 s. 91). emi r ber subay hizmet eri < em r /emi r + Fa. bar tayan, kr. peygambe r . B i r emi rb e r im va rd. Temi z bi r A nadol u oc u u . (M.C. Anday 1965a s. 116). Ayl i n nas l N i l f e r i n n e f e riyse, Bet i n de Ayl i n i n emi rb e r iydi. (A. Kulin 1997 s. 38). O. emi r i ahur/i mrahor atlara bakmakla grevli saray hizmetlisi < Fa am r i h u r a.m. Alt u n 29). O. emi r l m min in halife < Ar. am ru l m u min n a.m. [am r emir, harfi trif, ve mu min n mminler].
Em re l m mi n n h a l iyf e bi z e D v na ne c n a rz tmed z ? d meyise rl e r mid r ? (Ferec 855/1451 v.

emid , b. emit . AD. emi k I azlk < ET. emig meme ba Clauson 1972 s. 158159, M. Erdal 1991 I, 186. Nomen instrumenti yapmaya yarayan ek eki iin b. apu ldak . K r C e l l
g r natan n emi i n i ub u u n u d mb rdatt. de i ti rd i. b ra h im davu l u n

(F. Baykurt 1971t s. 284).

AD. emi k II bngldak; beyin DS 1735 < emik I; yumu akl ndan dolay. EO. emi kda st karde TS 1464 < ET. emigde a.m. Clauson 1972 s. 160. [emig + ortaklk eki olan de , b. ada 1 ]. Kr. emi lde . emi l de st karde R. Dankoff 1991 s. 35 < a. emi lde a.m. W. Radloff 1893 I, 957ye gre kelime emi l fiilinden de ekiyle yaplmtr, b. ada 1. emi l i k , b. emlek . emin /i m in I gvenilir, emniyetli < Ar. am n a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . C n b u n em n u k l g rdi, n esi va rise a a sma rlad. (Ferec 855/1451 v. 189a). C n n m n o ld ve D st r k a t na va rd, a r b h r l a me l o ld la r. (Ferec 855/1451 v. 237b). Ablativusla s yi old la r, yol la rda iym n o l ub mek ri hde n y r id i l e r. (Ferec 855/1451 v. 179b).

tah t na K a za n B eg ge di ot u rd . K a rac uk Coban im ra h o r eyl edi. (Dedem K orkut 1973 [14.15.yy] s.

57b). emi bir arada emmek DS 173738, TS 1354 < em fiilinin m areket (cooperativum) hali, -( ) - iin b. a la - . nek l e dana emi mi le rd i. (F. Baykurt 1971t s. 209). p mek; birbirinin cinsel organlarn karlkl olarak azla uyarmak H. Aktun 1990 s. 95: G e rm ol ub bi r h emi i rk e n se n l e yab yab | Ba a k d u , d u rmadu peym na, bozdu s o h b et i. (K nal zde H.. 1978 [1586] I, 394). Sevi iyo rla rd ik isi. B u l u up zabah la ra kadar emi iyor, p yo rla rd . (F. B aykurt 1971t s. 149). emi ti r (emi fiilinin causativum hali, b. ackdu r- , fakat em fiilinin verbum intensivumu da olabilir, kr. an la t r- I I ) TS 1465: Dana, i n e i n memel e ri n i n a ras na ba n sokmu emi ti riyo rd u. (Ya ar Kemal 1955i s. 50). emi kam can cier, sk fk < emi ka r , ikinci kelime, kafiye tekil ettii birinciye daha ok yaklatrlm olarak, b. all em et- kal l em et- . B y k
ha n m n, seki z o n ya byk a abeysi, anala r bi r olmad ndan, Hac n n semti skda r, h em i resi n i n k i ise Kocamustapa a oldu u ndan, oc uk l uktan be ri pek emi kam olmam la rd. (S.M. Alus 1934 s. 102). Emi kam l kta bende i ahka rla r , zat i al iye l e ri , mi ngay r haddi n ve r u t ubet i n kabi l i nde n lf la r n , dondu rma kut us u g ib i tbi r l e ri n n e m nasebeti ge rek ? (S.M. Alus

Si zde n ba a mu r d h s l o laca ise, be n tedb r dem ki o l k o rk udan im n o las z. (Ferec 855/1451 v. 47a). En i l e r l emi vaz iyetl e rd e bi l e de rha l toparla naca mdan emi ndim. (Sabahattin Ali 1936 s. 127). Dativus ile: De n i l eb i l i r k i: G e n kad n se nsi z n e yaps n? N e rey e gitsi n ? Bunu se n i n d iyemiyece i n e emi n im. (Sabahattin Ali 1940 s. 298). em n l i k emniyet

Meninski 1680 I, 432: Ge nd evm zde, yu rd um u zda


fe r b l i l e ot u ra l m. C i h nda emi n l ikde n y g rek n es ne yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 102b). Ma ra ha rb i olal se ne va rd k i, bu h ud ut boydan boya emi n l ikt i.

(H.Z. lken 1941 s. 179). Nomen abstractum yapan l k eki iin b. a rl k . O. emin II mutemed kimse < emi n I. De r h l C eb r yi l i em n i H a k ta l S l eym na v rib idi . (Ferec 855/1451 v. 187b). Osmanl idaresinde bz messesenin banda bulunan memurun unvan < emi n I. M i n B arkan 1943 [931/1524] s. 381). AD. emina kolera ve tifonun tehlikelisi DS < Yun. (mmina) ayba hali. emi r I hkmdar, bugn ekseriya Arap devletlerindeki hkmdarlara verilen unvan < Ar. am r a.m. b r d utd la r, em r i e h r k a t na i l etdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 119b). Z iy devl et u d ny , H z r B e g
kim a a efl k | M n r i ma rk u ma rib, em r i bah r be r d rl e r. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 50). Emi ri n it i g ibi sokakla rda s r n!

ba d bu n u g ib i rs m al nd uk d a c n ib i m r y e z a bt ol u n ub em n l e re vak t i h is bda ayru ca gste re l e r. (.L.

1933p s. 205). EO. emi kar karmakark < emi ve ka r fiillerine dayanan iki emir ve yahut iki nomina actionisden mteekkil kafiyeli terkip, b. al l em etkal l em et- . Be l l e se r y s h e i k k a r k a r , | e k a r ma olmaya t i emi k a r . (A.S. Levend 1943 s. 463) birbirine kar m, sarma dola TS 1464 Ge l i n g yeg emi k a r o l up ... (M. avuo lu 1977 [16.yy. ba] s. 144).

(F.C. Gktulga 1943 s. 46; men eini bilmedi imiz bir tbir). en Han ma,

emi yak ol

651

emprime

AD. emi yak o l al mak, yz gz olmak; can cier ahbap olmak H.Z. Ko ay 1932 s. 122, (.A. Aksoy 1933 s. 62??). EO. emit /emi d eilmek, iki bklm olmak < ET. emit a.m. Clauson 1972 s. 157. Y mi a acla r emitmi le r d u ru r la r. (Ferec 855/1451 v. 55a). O
n i c e y ld u r k i y mi l e r r i b emidb emidb du r u r.

emmi I, b. ammi. emmi II, b. em III. O. emn emniyet, gven < Ar. amn a.m. Emn u r h a tda m r ge re l m. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 2327). Fe r at emn i l e s h h a t u l u n i met du r u r
H a k d an, | Hez r n k r v c ibd r bi z e h e r g n b u ma n ya. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 38). M l ik i m lk i c i h n, b is i emn u em n o lan sa detl p di h ad let n i n ... (l 1979 [1581] s. 150).

(Ferec 855/1451 v. 231b) baka kaynaklarda bulunamad. AD: emite amca, amca o lu DS 1738 < Yun. (amta) < Lt. amita a.m. emlk gayr menkul mlkler < Ar. aml k a.m. [mi lk kelimesinin oulu]. ve z iy r h n um n n , eml ki n i , esb bn a a ba lad. (Ferec 855/1451 v. 27b). A i l e n i n Ba datta emlki, i ft l ik l e r i va rd. (Fazl Necip 1930 s. 118). O. emle bir a a ve onun yenen meyvas, Prunus cerasifera R. Dankoff 1991 s. 35 < Ar. amlac a.m. AD. emlek /eml i k /emi l i k (varyantlarn sralan llettayindir) st kuzusu, st emmekte olan insan ya da hayvan yavrusu DS 1735, 1738, 1739, TS 1465 < em + ?? Kelimenin kuruluu problemlidir. Eski kaynaklarda bulunamad. Kr. Az. mlik a.m. Sondaki eki l i k olarak kabul edersek, b. ahfadiyel i k , lak olarak b. ba rt lak . Yen i do mu koyu n yavrus u na eml ik (h e n z ot yememi ku z u ) de n i r. (K. Gngr 1941 s. 36). Emlik k u z u g ibi emz i r i l ip e l st nde by t l e c ek bi r evlt ve r bi z e ! (E.C. Gney 1946k s. 4). An n es i n i n eml i im deyi i imdi bi r ba ka Gler 1990 s. 32). AD. emme ama, fakat DS 1740 < amma kelimesinin varyant. Haram olsu n o gaz sana diyecem emme di l im va rmaz . (T. Bu ra 1963 s. 51). (Konu ma dili) emmel i m fakat, maamafih, u var ki < emme + rabtlar biraz daha byk gstermek ve konuana bir dnme saniyesi vermekten baka fonksiyonu olmayan l im ilvesi, kr. bari l im . Ule n
Topal, ba kasna yuttu r u rs u n emmel im Ganbu ra atma bu martaval ! (O.R. Gke 1943 s. 29).

emni yet gvenlik < emi n sfatndan yaplan nomen abstractum, Ar. iyet eki iin b. aci l iy et ). ok [1851] s. 95). polis tekilt:

istedim bi r ba gasn g nde rmeyi. Lki n be nde n mada kim ge leb i l i r, k ime emn i et ol u n r? (Vartan Pa a 1991 Do an, tel efo n kon u mas ndan bi r ik i g n son ra, Al i n i n baz g revc i l e r l e bi r l i kte Emn iyete al nd n re nd i . (S.

Soysal 1979ye s. 210). bir aygtta gven salayc para: Be l l i etmede n ko lt k alt m yoklayp, ond rt l n emn iyet i n i a yo rum. (A. Yurdakul 1993 s. 357). emo r o i d /emo r o it basur < Fr. h mor ro des a.m. < EYun. (haimrroia) kanama. Emo ro it amel iyat
ge i re n n f us ktibi B e h et Efe ndi: Hac be! diye tak ld, Se r n n e pe ete n i , n e rdeyse onba yeme i n i geti ri r. (R. Ilgaz 1962n s. 23).

empas kalnan durum < Fr. impasse a.m.

Holdi ng i n dan manla r ndan emekl i ge n e ra l Rafet B ey, ka r s nda oyu n yapan part n e ri emekl i bankac Tacetti n B eyi n bece r iksi z c e bi r empasndan son ra, k zg n l n be l l i etmemek i i n viski barda na sar lm . (E. Bener 1999

g z e ld i. Ka rakoyu n la r n , i lkyaz n mu tuc us u eml ik ku z u la r na yan g ibi i te nd i sesi, sevgi dol uydu. (M.

s. 7). empermeab l ya murluk < Fr. impe rmable a.m. asl mnas (su) geirmez [Lt. im olmayan, pe r iinden, mea re yrmek, gemek, abi l is yapabilen]. A rk a s nda ik i n c i def a mu ambala m ,
o ras bu ras l bisi g ibi k o p uk , k i r, pas leke i i nde h k bi r e npe rmeabl ... (H.R. Grpnar 1341 s. 493).

emperyal iz m mstemlekeler zerinde duran hakimiyet < Fr. impe ria l isme a.m. aka de i l, islm empe ryal i zmi yapyo ru z . (F.R. Atay 1938 s. 69). emperyal i st mstemlekeler zerinde duran hakimiyet tarafls < Fr. impe ria l iste a.m. [ empre u r imparator (Lt. impe ra re emretmek) + al sfat eki + iste tarafdar olan, b. afe rist ]. Se n, T rk iye 78). empoze et zorla kabul ettirmek < Fr. impose r a.m. b. afi e et . A raya, ku kus u z, bi r de mi l l iyet i l i k u ns u r u
gi riyo rd u (h em ylesi n e a r g i r iyo rd u k i, sava n bitimi nde ke nd imi bi rde n D nya Vatanda i l n ettim, y l la r y l bana empoze ed i l e n t m i zm l e re rest ek e re k). (G. Scognamillo 1990 s. 73).

emmen, b. emen . AD. emmenle emme demek, itiraz etmek < *emmele yerine akadan bir teekkl? Yoksu l la r ok tabii,

C umh u r iy et i n i n k z , empe ryal ist ng i l i z o rd us u n u n bi r subayyla i zd ivac nas l d n rs n ? (E. Atas 1996 s.

yoksu l la r ok emme ... Emmesi n e, Sar n n k z , n e emmen l eyip du r uyo rs u n ? K im emmen l iyo r ? Vars l la r basar pa ray, sustu r u r la r yoksu l la r diyo rum.

(F. Baykurt 1971t g. 170). Baka kaynaklarda bulunamad. RD. emmeten tamamiyle, bsbtn Gy. Nmeth 1065 s. 387 < ammeten < Ar. mmatan umumiyetle. soma bi z i ta iyi, be oc uk! B u y l emmete n saapa sad i le e. (M. B a aran 1992 s. 284). nsan emmeten yal n z la t ra n
o kalabal k vapu rla rdan bi ri ndey im. Salkm saak i nsan y n o rtas nda bi r ba maym. (a.e. s. 91).

empr i me basma (kuma) < Fr. imprim a.m. (imprime r (kitap vs.) basmak, tabetmek, ayrca Fr.den giren sonu vurgulu - ile biten isim/sfatlar iin b. 1 abandon e ). Beyaz bald rla r z e ri nd e emprime

emr

652

emtia

etek l e r i savru la n kad n la r, zambak dante lal u fac k pen ce re l e rd e n e l edip a r r la rd simit i l e ri . (M.

bt n evle r i n i h ep bi re r em ri vaki g ibi te lkki ede rd im. (A.. Hisar 1956 s. 50).

znal 1991 s. 71). emr I/emi r buyruk < Ar. amr a.m. (/ mr / kknden).
bi r h a rf d ar k m am. emi r al /em ra l Evi n i i nde bi r ah , bi r h i zmet i, em ri n e amade Beyo l u arabala r. (S.M. Alus 1944 s. 114). l r m, emri nd e n

(H.R. Grpnar 1926n s. 146). mecbur edilmek: Z eyn eb yola kmak i i n b u ik i i a rette n emra ld. (S. Ayverdi 1940 s. 7). em r i i l h /em r i rabb n Tanrnn buyruu/Tanrnn buyruu zerine: B u es n da
emr i i l h bi r k z l bu l t peyd old, ya mu r y r i n e od ya du rd . (Ferec 855/1451 v. 46b). Ol k z i l e o l g c e d zdi k i bi h i t l e r h r l e r i l e a n u g ib i g c e l e ri yok . Emr i rabb n o l g c e u l k v k i o ld. (Ferec 855/1451

O. emrud /emruz armut < Fa. amr d a.m. (G. Doerfer 1975 IV, no. 1699, M. Rsnen 1969 s. 27 ve kr. H. Eren 1999 s. 18). Emr d K n . (Ferec 855/1451 v. 115b). Emr z sfah n . (Ferec 855/1451 v. 91b).
Ve bi r a raba k a vu n ve k a rp u z ve ya z m ve e lma ve

(.L. B arkan 1943 s. 257 [16.yy]). Fa. kelimelerdeki /d / /z / geli mesi iin b. az i n e .
emr d ve b u n u ems l i n es n e sat lsa ik i ak a ...

v. 143a). emi r ve r emretmek, buyurmak: Z i l i ald ve ha n m g et i rme l e ri n i emi r ve rd i. (T. Kent 1956 s. 23). S r S i rk e c i istasyon u na! emri n i ve rd im. (S.M. Alus 1944 s. 36). Kr. emr et /em ret . O. emr II maslahat, i < Ar. amr . Se n i H a l iyfeye syleyb emr i n i c e mak ma y t r r. (Ferec 855/1451 v. 14b). B u z a iyf k o cay ge re k si z gt rey id z . Emr be r aks olm , si z a a bi nd z . (Ferec 855/1451 v. 68b). B u k a dar n es n e i bi lmek i n bu de l emenmek
h c l z m deg ldi. B u bi r tas d k bed h k u vvet i nde, bi r emr i za r r me rtebesi nde ma ri f etd r. (Ferec

emsa l I ayn cinsten bakalar, onun gibiler, benzerleri < Ar. amt l a.m. (mit l benzer, ayn, suret kelimesinin oulu). /t / /s / geli mesi iin b. abes . M. Fasidyan Vi e n a aye dn b akl u za a i rme z
old n tan ya rak, ve ge ndu n e emsal olmad na bi r eyic e i r ad oldukde n son ra, kibi r iyet i l e y z n e bakd. (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 90). Ta ri h te o a ne kada r emsali g r lmedik bi r t i ca ri k epaze l i k devri ac lm t. (E.E. Talu 1937p s. 243). emsali misi l l /emsal i misi l l

ona benzer hallerde olduu gibi, buna mmasil teki vakalarda yapld tarzda: imdi mese le,
m n ha l kalan stanbu l meb us l u u na emsli misi l l bi r muktedi r i n i n tayi n i nde! B e n namzet o l uyo r um. te beyan namem: ... (R.H. Karay 1940k s. 106).

emsa l II/AD. emsel yat DS 1741 < Fa. hams l a.m.

855/1451 v. 74b). E mrah/E mre ahs isimleri < Fa. ham r h /ham ra h yolda, refik. bataki /h /nin d mesi iin kr. emsel . emra l , b. emr I. O. emraz hastalklar < Ar. amr d a.m. (ma rad hastalk kelimesinin oulu). As h b emr z , e rb b a r z , k a mu es n f h a lk anda gel r l e r. (Ferec 855/1451 v. 180a). E mre, b. Emrah . emr et /emret buyurmak < em r I ve et . Ege r h km [840/1437] s. 39). O. emr i emr i k m sz sahibimutlak, emredici, diktatr < Ar. amru amruk um emir, sizin emrinizdir. O l um on u a z na bak a r. N e de rse, em ri em rik m. (H.R. Grpnar 1335k s. 8990). Kar, emri emrik m: a z ndan kan S u l tan Hamit i radesi. (S.M. Alus 1934 s. 12). emr ihak /emr ihuda lm Meninski 1680 I, 418 < asl mnas Tanrnn emri, Hak /Huda Allah. Yar n emri Hak vaki o ldu u nda k z n e yapard ? (A. Kutlu 1991 s. 41). emr i va k i oldubitti < emr II ve i ve vaki olmu . Belki Fr. fait accompl i tbirinden ilham alarak bir Tanzimat icad. Calque iin b. ab I /v 3. B e n
otu rd u umu z R ume l i h isar ndaki yal ve B y kadadaki ev gibi ak rabalarm z n stanbu l u n m u ht e l i f semtle ri ndek i be r t ndan zam ne bi r mis l alsa. | de mstak b el i m z , bug n em r de fe rd ya. ( mer bin Mezd 1982

O n u n la bi r emsal olan la r i z i n l i g e lmeye ba ladla r. N eye k k yazd rd n ya n ! (R. Ilgaz 1969k s. 91).

AD. em sem/emsem I are; il, derman, merhem DS 1720, TS 145558, R. Dankoff 1991 s. 35 < ET. em sem a.m. [em ve kafiyeli mhmel. a sa /e se kafiyeli sz terkipleri iin b. abuk sabuk ] Clauson 1972 s. 155, 828. H u d ve nd! B u i resi n i h em sen
debi l rs i n, b u re n c emi n i semi n i h em se n bi l rs i n . (Ferec 855/1451 v. 139a). Y budu r be n s a yrus na emsem de bi r o at, | ld re e s o ra ben lmel s i n i , y Nas h . (Naz m 1928 s. 14).

AD. emsem II bo inan, kocakar ilc DS 1741 < emsem I; kr. Clauson 1972 s. 155 (em maddesinde, quack remedy, folk medicine). O. ems i le Arapa gramerinde kelimelerin sarf ekillerini gsteren mektep kitab < Ar. amt i la a.m. (mit l misal, rnek kelimesinin oulu). /t / /s / geli mesi iin b. abes . M de r r is i n ga rs
Se n n e ok uyo n baka m, g k haf z ? deyi sk t r rd bi z i. B i r c uvap kekel e rd ik: Emsil edeyim. Babla rdaym deyi. (K. Bilba ar 1961 s. 173).

AD. emsz /ems iz sakar, beceriksiz, maharetsiz, are bulamayan DS 174142, TS 1465 < em are + s z /si z eki, b. adsuz /ads z . B u k z z a ft e rk iybidi;
u l m hem emsz id i, z r b z yi l e d zd e r r i n i def demez id i. (Ferec 855/1451 v. 103b).

O. emtia mallar, ticaret eyas < Ar. amti a a.m. [mat kullanlan ey, mobilya, eya kelimesinin oulu]. Ve iskel e i mezb rede n F re n g ist n

t a raf la r na yk l e n b k a s d sefe r eyl eye n gemi le r e d h i l o la n emti an u resmi g m rk l e r i bu e rh z r ed r k i z i k r o l n u r. (.L. Barkan 1943

[979/1571] s. 212).

emvac

653

O. emvac dalgalar < Ar. amw c a.m. [mawc dalga kelimesinin oulu] G z m ya ndan eyl e r kesb i emv c | B u u l u l u la umm n g rd m. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 130). O. emva l mallar; sermaye, servet < Ar. amw l a.m. (m l kelimesinin oulu). B i ri dah h a vz e i diy r-
sl mdaki am yi r a h v l id r k i b i n la r na emv l i n mte n h h a rca n l ub ... (l 1982 [1581] II, 144).

B i z oktan bi l iyo rd uk diye sesle nd i.

(. Tarus 1961 s.

131).

Balka n adamyd days, ma allah Tan r o n u

(K. Bilbaar 1933 s. 49). uzun uzadya, esasl olarak: B u sayede di e r l e ri l e


e n i n e boyu na yaratm t. de f ik i r bi rl i i yapmak mmk n o ld u. En i n e boyu na g r ld , kon u u ld u. (Feridun Osman 1936 s. 41).

AD. e n i u z u n u bir kimsenin ahsi zevahiri veya ii (aslnda eni ve boyu): Kimsen i n e n i nde boyu nda 1961o s. 155).
B u bi r retme ndi r. Ok u lda otu r up oc u u n u ok utsu n. He rkesi n e n i n e u z u n u na ka r masn. (a.e. s. 176). Kr. Az. Get b u radan! Yo h s a d rm, e n iy i n n u z u n u n u barabar e l rm!

RD. emze emmek; emzirmek (?) Meninski 1680 I, 420, O. Blau 1868 s. 228 < belki ET. a. em z /emi z emzirmek (Clauson 1972 s. 165) yerine bir anlama ve tefsir hatas. Ba ka kaynaklarda bulunamad. emzi k I emme e yarayan ey; hayvanlarn memelerinin ular; bebekleri oyalamak iin azlarna verilen yalanc meme, biberon; bz el ii ibriklerde iindekini emmek iin bulunan delikli d me; sigara a zl; marpu DS 1742, Meninski 1680 I, 420 < a, mi z i k a.m. A. Pavet de Courteille 1972 s. 138 < ET. em z /a. emi z emzirmek Clauson 1972 s. 165 + fiilden fiilsfat (participium) mnasnda sfat ya da nomen instrumenti yapan ik eki, b. apu ldak . emz ik i st nine, st anne DS 1742: B e n im ne anam bel l i n e de
babam. Fakat bi r pappas ben i k i l ise kapusu nda bu l up ben i emz ik iye ve rmi . (E. Misailidis 1986 [1872] s. 692). emz ik l i

de i ldi. i nde n ge l ip i i n e g ide r, salmasn , ve rg isi n i g n nde ve r i r, o r u c u n u tamam tuta rd. (F. Baykurt

(Azrbaycan h a l

dstanlar 1961 I, 312). e I/en II (sfattan nce) b.m. (superlativus zarf) < ET. e a.m. Clauson 1972 s. 166. Cmlede en normal yeri u (fonksiyonu yznden cmlenin o ksm muayyen olduu iin): C i h n e ma l m tl kyl s odu r. (Cen b ah beddn 1335 s. 178). Fakat haberde (predicatede) bulunmas da mmkndr: M uk t edi r mu al l imle r ce lb etmek, eyi
mekteble r v c de get i rmek e bi r i n c i emel l e rid i r.

(Ah m ed erf 1326 s. 129). Ve muayyen olmasna ra men b i r kelimesinin onu takib etmesi imknsz deildir: En parlak, e n iyi bi r ye ri nde h i
bakmad , bi r sayfas n bi l e k m ldatmad k itab kapad, sustu. (R.H. Karay 1940m s. 141). Hem kitap alabilmek, hem on la r c i l t l etmek k k bi r mektepli n i n mtevaz b tesi i i n e n z o r bi r mese le idi. (H.C. Yaln

emzii olan TS 1465. simden zellikle sfat yapan l i eki iin b. adamak l l 2 ve isim olmadan isim gibi kullanlan bu trden dier misaller iin b. atl u . Emzik l i D imetoka barda . (M. Ktkolu 1983 s. 250). Dikti imi z f idan la ra emz ik l i g ml e bi re r b i re r su ve re n babam yin e sesle nd i. (F. Erdin 1961 s. 70). aatan yaplm su kab DS 1742. memede ocuu olan (kadn). (Argo) emz i k II nargile; sigara F. Devellio lu 1959 s. 84, H. Aktun 1990 s. 96. emzr /BSTT. emzi r b.m. (meme vermek) < ET. em z a.m. (Clauson 1972 s. 165) fiilinden yaplan causativum hali, b. damzu r - . B e nde n do madu ise h r emz r b du r u ram. Anal k hak [k ] va r. (Ferec 855/1451 v. 152a). K o n la ru z. N e rev ola, be n sen kzu g rmeyem, emz rmeyem? (Ferec 855/1451 v. 148a). A lya c uk la r, evi n e g idiya. a r emz rya oc uk la r . (Z. Korkmaz 1994 s. 30). (Argo) otomobilin arka deposundan hortumla benzin almak F. Devellio lu 1959 s. 85, H. Aktun 1990 s. 96. en I/in genilik (karl : u z u n ve boy ) Meninski 1680 I, 433 < ET. n a.m. Clauson 1972 s. 165. e h z de
i n y tmi a r u n u z u n , k rk a r u n n i c ng d zdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 145b). e ris i y z fe rsah va ridi, n i dah u z u n . A rabadan peesi i n i k, bombol a r afl , e n i boyu bi r, gek i n bi r kad n i nd i.

1935 s. 11). Fiilsfatndan (participium) nce: En


nokta bu para c i h et i id i.

olmyacak eyle r i n adamca z la r m de d r r l e r. (R.N. Gntekin 1928 s. 238). En d nmedi imi z

(H.C. Yaln 1935 s. 77). simden nce: Evi k rf e z i n e n u c u ndad r. (E. Uar 1948 s. 75). Kendi n i e n dostla r i i nd e yapayaln z h issetti. (S.F. Abasyank 1944me s. 34). e n a a /e n az /e n az ndan asgari olarak: Sa lam, elve r i l i,
gve n i l e c ek bi r t fek mi istiyors u n, e n a a 2 0 ng i l i z gzde n ka racaks n. (S.M. Alus 1944 s. 141). e n ba l

en mhim, en nde olan:

B i r ik i kyde n m ad s nda mekteb n mna bi r ey yok d u r. oc u k la r d a la rda, o rman la rda ok u rla r. O n la r e ba l vaz f e l e ri h a yv n ta n e z ret ey lemek, oban l k etmekdi r. (Ah m ed erf 1326 s. 283). AD. e n be i n l e

iinden geldii kadar, hi ekinmeden, kurtlarn dkebilirsin: apa sapn e l i n e alacaks n. Tam s. 90). t n g z e l ho ro z la r t n! t n m na goyum! En be i n i z l e t n! (F. Baykurt 1961o s. 373). (Halk konu mas) e n b i r i en bata, her eyden evvel:
u avl uya bak en bi ri! Haktu, haktu dan ge i lmiyo r. (Orhan Kemal 1952c s. 77). Y re im pek gyn k on na rdan be n im! En bi ri gasadar.

deng i n e g e ldi mi, gz n y umup kafasna e nd i re c eksi n! En be i n l e! N e kada r k uvvet i n va rsa! (F. Baykurt 1959y

(Orhan Kemal

1952m s. 25). Kr. e n g c . AD. n/en III/e II hayvanlara vurulan damga veya kulanda iaret DS 174243, ZTS 1976 s. 64, TS 2074, R. Dankoff 1991 s. 35 < ET. n a.m. Clauson 1972 s. 166. B e n sat n aldm. Emme bi re r em fu rmadm.
R i cam, damgay h epsi n i n ayn ye r i n e f u r k i, be n im e n im

(A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 51). (S.M. Alus 1944 s. 80). e n i n e

boyu na endaml, gsteri li, iri yar: K t oynama a ba lam olan d rt k i ide n bi ri, e n i n e boyu na bi r ha n m,

en

654

olsu n . (F. Baykurt 1970 s. 90). Tan maz myd I ra z ca bu e n i ? So l k u lakta, nde n ik i ya rk. B u e n b u kyde I ra z ca n n e n iydi. (F. Baykurt 1959y s. 71).

EO. en IV yz rengi, beniz TS 146566 < ET. e yanak; yanak rengi Clauson 1972 s. 166. Kr. e n l ik . en V/ BSTT. ek ilve < kelimenin yayl iin b. M. Rsnen 1969 s. 153. Ar. yazda ek ile e ayn olduu iin EO. kaynaklarda kelimenin okunuu phelidir (kr. TA 147779). Meninski onu a n mafsal olarak, emseddin Sami e beniz olarak kaydediyor (kr. ET. e yanak, beniz Clauson 1972 s. 166. Gerekten e n /e n k mafsal; parma n ek yeri ya ayan kelimelerdir (DS 1743). Bunun yannda ek ve ek le 19. asrda lugatlerde gsterilme e balyor: an /ek jointure ve ek lemek allonger, mettre une allonge A. Hindoglu 1838 s. 55, 57. Grne gre mnaca birbirine yakn iki ayr kelime karsndayz. Yabanc dilden alnma kelimelerin orijinal imlsnn Trke telaffuza tesir edii hakknda b. a rp . Hi bi r ey yanstmayan
bi r ev. Gaz ete l e ri n paza r ek l e r i ndek i re nk l i s cak yuva res imle r i n b i l e ... (P. Kr 1984 s. 102). ek /ek ye r i asl

an n yat , ikisi de a.m. ns n uy uma a muk t edi r olmazsa tab be lk i z a r r d i r k i n efsi n i, e n yeti n i g l n i i nd e s a k l a nm bil i r. C is im r h a bi r mez r ol u r. (N mk Kem l 1944 [1876] s. 2829). Yava yava mevc diyet i be e r yesi n i bi r h a y t s n iye i s a n atk r neye gme rek, det s a n ati n i i i nde bi r e n n iyet i n e fs yesi n i bo arak n i h yet bi r s o yta r, h l iy ve rz s u na g re bi r s o ytar o lmu idi. (H..

U aklgil 1317 s. 2728). O. enalhak /enelhak (tasavvufta) Tanr benim (Hall c Mansrun sz) < Ar. an l H a k k a.m. En l bin Mezd 1982 [840/1437] s. 87). [159199] s. 193). enaniyet, b. ena iyet . O. enar nar aac veya meyvesi < Fa. an r a.m. Kr. na r .
B u dibi nde b i r u l u e n r a ac va r. B uy u r, a ndan sa a bi r r mm n get rs n . (Ferec 855/1451 v. 63a). C e z iy reye k d la r, e n g r u e n r u n ey eke r b u ld la r, y di l e r. (Ferec 855/1451 v. 148b).

H a k d u r m n c tm, H a k old um bitdi h c tum, | Ge l, ey Ma ns r o la n, k u rt u l bu d ru g r u d r ndan! ( mer Vc d i mut lak u bah r i n e mevc i k im de r peyd | Ene l H a k si r r i n i syle r eg e r mah f eg e r peyd . (Usl, l 1994

para ile ilve edilen para arasndaki temas yeri veya hudut izgisi, yark; mafsal: En kt s de

enayan, b. e ya u. enayi I saf, bn M. Mikhalov 1930 s. 15, H. Aktun 1990 s. 96 < Fa. an y a.m. < Ar. an y hodbin, benbenci, bencil (an ben + isimden sfat yapan , b. adal ).
Sen be n i e nayi ye ri n e mi koyuyo rsu n. Ke nd i kade h i n e s u koydu u n u n fa rk nda olmad m m san yo rsu n ? Ayol, daha o kadar sa rho de i l im! (smail Galib 1932hs s.

imdi, karm olacak M j gn n tepeden t r na a gams z ha l i. Hem ekimi z be l l i o lmasn, h em bu kadar ok sevi nmesi n istiyo rum. (A. A ao lu 1980d s. 141). Vc ud u d lm gib i s z i i nd e id i. Damarla r uy u mu , ek ye rl e ri t ut u lm u du. H k m ldanmamak , h ep ot u rmak isteyord u . (Mah m d Yes r 1928 s.

339). ek pk dnlecek noktalar, kt ihtimaller (?) (ek ve labialisationlu mhmel; b. ala bele . Kafam vapu r g ibi isl imi alm , i e ce im kadar i mi im. A rt k i i n ek i n i pk n d n r mym? (S.M. Alus 1944 s. 75). en /BSTT. in I aa do ru hareket etmek, yere d mek, alalmak, yere eilmek; tekerlekli bir vastadan kmak Meninski 1680 I, 371 < ET. n a.m. Clauson 1972 s. 168. B u na a rd k i nsan o l u, a a e n , o rh m a, ben se n i y mem d di. (A. Caferolu 1945 s. 60). H a f f bi r a rk m r ldana rak yok u dan i nd i. (Mah m d Yes r 1928 s. 91). (verbum transitivum olarak) (birisine bir kere) vurmak: Vay s a k a l l o rospu se n i! B i z i fi l avlad .
M u tay byle i n e r l e r muk bel esiyl e h e r f i a z o rtas na d o ru bi r yap d r r. (H.R. Grpnar 1939 s.

13). O o rada du r u rk e n, o mahmu r ve apk n g z l e ri l e

bana baka rke n, ba ka ye r a ryacak enayi mi va r? Hemen on o nbe adm be risi n e ot u rd uk. (S.M. Alus 1944 s.

104). (Argo) e nayi bo birisinin parasn hile ile almak H. Aktun 1990 s. 96: B e n o a e n y bo masn gste ri r im. (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 244). (Argo) e nayi d mbele i avanak Ecmel bey,
Ecmel bey diye h e rg e l eyi gk l e re ka rma! Enayi dmbel e i n i n k im old u u n u bi l e n l e rde n i z . (S.M. Alus

1934 s. 166). (Argo) e nayi pi lkisi ok enayi olan (kimse): Aya na kadar g e l e n k smeti tepmek e nayi l i i n p lki l i i o l u rd u. (A. Nesin 1972m s. 28).
Sk n di l e ri n i z i, iy i g n l e r, g z e l g n l e r g re c eksi n i z . Ama bu, bana kal rsa, d seve rl i i n dan iskas, e nayi pi lki l i i n ta kend isidi r. (M. Seyda 1966 s. 162).

147148). B i r pat rd , bi r g r l t k o pmu , dkkn k a lfas K a dr y e bi r d ne i nmi . (Ah m ed R sim 1926 s. 350). (gayriahsi) an felce veya komaya uramak: Doktorla r a r ld . Zaval l n n sa ta raf na i nm i ti. l la r, ok utmala r fayda ve rmedi. (T. Kent 1956 s. 51) e n i e n i e n adm adm inmek: Ke lo lan n
yare n l e r i de, saray n n nde bekl e ip, de rt l e i rl e r k i, Ke lo lan padi ah n yan ndan e n i e n i i ns i n de, ke ndi l e r i n i n e reye gt re c ekse, gt rs n ! (E.C. Gney

O. enay i II ecnebi R. Dankoff 1991 s. 35 < kelimeyi bu mnada baka kaynaklarda bulamadk. en ben o l , b. e nd bend ol . enbe ti, b. elbe ti. AD. en b i r i her eyden evvel < e n II ve bi ri . u avl uya bak e n bi r i: hak tu, haktu dan ge i lmiyo r! (Orhan Kemal 1952c s. 77). O. enbi ya peygamberler < Ar. anb iy a.m. (nab peygamber kelimesinin oulu). Ol old
evl iy n u h a yl i n e re h be r, | O l o ld e nb iy n u cem i n e h tem. ( mer bin Mezd 1982 [840/1437] s. 100).

1947 s. 34). O. enai yet/enaniyet benlik; hodbinlik; bencillik < ilki Ar. an ya (Ar. an ben + sfat eki ve nomen abstractum eki iyet , b. aci l iyet ) ondan gelen Fa.

enbuh

655

ende ba

y r! l im ki iyem, k z k i iyem. Ulem ve res e i e nb iy ol u r la r. Ba a h rm et eyle! (Ferec 855/1451 v. 104a).

(Argo) endaht II iki lemi F. Steinherr 1932 s. 186 < e ndaht I. M emlek et imi zde bohem hayat ya ayan
sanatkr pek nadi rd i r. Kahve peykel e ri nde uy uk layan, kolt uk meyhan e l e ri nde e ndahta gide n sahte mu ha r r i r l e r ke ndi za n la r na g re boh emdi rl e r. B u, sadece baya l kt r. (Fikret Adil 1953 s. 88).

O. enbuh kalabalk, saysz < Fa. anb h a.m. C n h 35a).

n R dv n d geld g i n i itdi, e nb h c em ati l e istik b l eyled i, h ed ye le r i l e tdi, y r pdi. (Ferec 855/1451 v. Le ke r i e nb h i l e i g rmi e re n l e r i l e, c e ng pi l l e r i l e ... M s r me l ik i s n ib n i S a fv na gnde rd i.

(Ferec 855/1451 v. 143a). O. encam I (isim) son, biti < Fa. an c m a.m.
Bu ii n

endam/AD. endem vcut; boy bos DS 1745 < Fa. and m a.m. B e n K a ndah r ad n i itdm, e nd muma le r z e d di. (Ferec 855/1451 v. 113a). Bah eyi ge i n c eye

(S.M. Alus 1933p s. 138). e n c ma e r sona varmak, bitmek: Kazaske r e f e nd i n i n si n i r n e f esi, ok k r b u


e n cam n eye va racak, ben de a rd m, Kana rya da. ak am en cama e rebi ld i, yn i yedi g n m z tamamland. (S.M. Alus 1933p s. 237). e n cama e rg r /e n cama e rd i r ras n dan

k a dar bi r k a def a dik k a tle D i l b n e nd mn yuk a rdan a a ya s zm d. (N mk Kem l 1944

sona vardrmak, bitirmek (kr. Fa. baanc m a.m.): B u h a k r dah ... bu ik i beyt na z m n e n c ma rg rm i idm. (l 1975 [1599] s. 92). (Halk dili) encam II (zarf). sonunda, nihayet < e n cam I.
B i z im D imit rak i y i yan na ktip ald ve e n cam o rtak old u la r. (E. Misailidis 1986 [1872] s. 118). Adam f it l e rk e n f it l e rk e n kovdu rm u su n e n cam. El i n f ka ras ndan n e istedi n defte rs i z ? (Orhan Kemal

[1876] s. 80). Endamna gel i n c e dalyan m dalyan, et i budu da ye ri nd e mi ye ri nde. (S.M. Alus 1944 s. 103). F. Steingass 1930 s. 108e gre kelimenin bir mnas da limb yni kol, bacak gibi vcut paras; EO.da da ok defa oul kullanlyor ve belki de daima okluk olarak dnlyordu: N
g h se n i g rd g ml eyi n be nd m e i ldi, e nd mla rum dit redi. (Ferec 855/1451 v. 217a). Halk a z e ndam ile

boydan boya, btn btn (kr. e ndam aynas insan boyunca gsteren ayna): O n u n mal n e ndam i l e y uta rm. (E. Misailidis 1986 [1872] s. 349).
T f e ng i e ndam i l e atp bayldm ve meyit le ri n a ras na u za nakaldm. (a.e. s. 622). B y k pe n c e re n i nd e e nd m yin esiyl e, i fte f n s l u a la r s atiyle bi r mu ntaz a m i ek l ik. (N mk Kem l 1944 [1876] s.

1952m s. 87). mana geldi n mi e n cam? (Orhan Kemal 1954b s. 85). O. encamkr sonunda < Fa. anc mi k r a.m. En camkr,
k eye otu rd u u n u n tam seki z i n c i se n esi Se h e r ha n m n ba g e e rmi : Gebe! (S.M. Alus 1934 s. 31).

68). O. endaze 65 santim boyunda bir uzunluk ls; (mecazi mnada) l < Fa. and za a.m. Z n e h r, i
o u l, ay ruk e nd zes z h a rca r u o lmasu n, d men l e r st e g lmes n! End ze i gey sak n! (Ferec

encek, b. en c ek . encik, b. e n c ek . encir /inci r mlum olan meyva < Fa. e n c r a.m. Kr. Az. nc i r . B i r c e z iy reye k d um. ok n i met var, c evz, l evz,
e n c r, h u rm ve ay ri h i b h a d. l i n c e o l y rd e eg le nmege n iyyet eyled m. (Ferec 855/1451 v. 150a). S u h c et o l u rsa, ol bu cak d a bi r b yk i n c i r a ac va rdu r, o l i n c i r a ac n u dib i nde bi r b yk k uy u va rdu r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 161). Kelime

855/1451 v. 53a). Efe ndi, l ut f t, l b dkmegi k o ! | M et h immete e nd ze o lmaz. ( az l, l 1994 [159199] s. 251). end bend ol /entbent ol /AD. en ben o l armak, afallamak, kk dilini yutmak DS 1744, 1761, R. Dankoff 1991 s. 35 < bir ihtimal olarak: *be nd be nd yni ek ek (deh etten vcudun para para ayrld, dald) dnlebilir. Bz AD. varyantlar, ms. e n ebe n, e ng i be ng i, e ng i te ng, e n i ben i o l DS 1747, 17541756, 1757 ilk unsuriyle e ya u tbirine ba lanabilir, fakat ikinci unsurlar onlar e nd be nd tipine yaklatrr.
Kamarr ddi n N e cat, bi ra z e ntbe nt o lmak lz m gel i rse de Al la htan k i bu g ibi h us usla rda pi ki n. (S.M. Alus 1934 s.

Fa.da makat mnasn da tar, halbuki Tkde kadnn cinsel organ olarak tabu saylr, H. Aktun 1990 s. 139, S. zel 1993 s. 52: A a gste rse
a lm e n c r. | Ayva, y s d ! d mez mi o fak r ?

(Ender n F zl Beg 1286 s. 66). O. encm yldzlar < Ar. anc um a.m. (nacm yldz kelimesinin oulu). H a z n be rg i deg ld r g ri n e n
mi r t h a vz i re, | D bd r aksi e n c m a a ef l k i mu al lak d an. (Z t 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 123). Tan z imat mteakp, 12 67 de, Re it Pa a, l isan ve edebiyat da yen i l e ti rmek i i n b i r e n c me n i dan i te ki l etmi ti. (Fazl Necip 1930 s. 2).

encmen toplant, heyet, grup < Fa. anc uman a.m.

180). Tbir bu ekil ve mnada eskidir (ms. L mi 14721532 bretnm adl eserinde [stanbul niversitesi Ktbhanesi, t.y. 3688 v. 115] se r sime ve e nd be nd o ld diye yazyor). Fakat Ah m ed Vef k Paa 1933dc s. 13 onu bambaka mnada kullanyor: G n l n z n n e h e rc y old u u n u, bi r
ye rde du rmayub al k a dan al k a ya en e nt be nt o ld u u n u bi lmez miyim? Bu mna iin ba ka kaynaklarda

O. encm mar yldzlar kadar kalabalk < e nc m + Fa. um r sayda. Le ke r i e n c m m rla r m ntaz im l a h v l ola! (l 1979 [1599] I, 123). endaht I (askeriye tbirlerinden) ate etme (tfek ve top hakknda) < Fa. and h t a.m.

misaller bulunamad. *ende ba sersem, aklsz ba TS 1466, Mesd bin Ah m ed 1991 s. 605 < bu mnalandrmay izah eden bir kayt bulunamad ve aklsz, sersem mnasnda bir e nde kelimesi tesbit edilemedi i iin, bu malmat pheli grnyor. B u h nda

endek

656

endie

dk l d u ru r d r l a , | B u yolda ki k yite r e nde ba .

(Mesd bin Ah m ed 1991 no. 2265). lk kelime e nde yerine a nda okunursa mantkl bir cmle olur (bu yolda ki onda bir oklar balarndan olurlar). O. endek az < Fa. andak a.m. AD. endeki /enk i oradaki, yanndaki, u DS 174445, 175556 < anda orada + k i olan; kr. a. anda a.m. A. Pavet de Courteille 1972 s. 37. Enk i koyu n la r n e rede n bu ld u n ? (M. Tu rul 1969 s. 304). endekle, b. e nde le . endeks /indek s fihrist < Fr. i nd ex a.m. < Lt. i ndex liste asl mnas ihbarc, hain, casus ve ehadet parma . kinci varyant ya Fr. kelimenin imlsnn, ve yahut ng. i nd ex ya da Alm. I ndex kelimelerinin tesirini gsteriyor. (fizik, istatistik vs.) iaret rakamlarnn mnhanisi:
Kyl l e r ime yardm etmeye al yo rdum. Hepsi de ge im e ndeksle ri n i n is im ve remiyece i kada r be rbat bi r hayat n i e r is i nde k vra n yo r la rd . (M. Ya mur 1957 s. 31). M i lya rca y ld r ya anmakta olan i ha n et le r, e nt r ikala r z i n c i r i n e bi r ye n isi daha ekl e n e cek ve ya amla r n i ha n et l e re e ndeksl i o la rak u zat p z evk alacakla rd. (M.

A ram za yle e nde r ko n u k ge l iyo r k i, do rus u, nas l ev sahib i ol u n u r h i re n emiyo ru z. (B. Uzuner 1994 s.

60). e nde r i nadi rattan son derece nadir: Ratip B ey

ge n e du rd u. Raks ndan bi r y ud um ald, bu ras i i n e nde r i nadi rattan o lan saylabi le c ek o lan A nt ep f st ndan ik i tane al p k rd , siga ras n taz e l edi. (M.

Krk 1954 s. 910). Ende r ya anan bi r duyguydu o. (N. Eray 1994 s. 28). O. ender II (birbirinin ayn iki isim veya sfat arasnda) ... stne (ms. kat e nde r kat kat, kat stne) < Fa. andar iinde, dahilinde. Semi z h i nd i de r is i nde n
yaplm i kembe o rbas Obu r Ta hsi n i n hat r nda n kmak mu hal e nde r mu ha l idi. (Ah m ed Midh at 1945

[1885] s. 28). AD. enderek /enderez bz yabani meyve a acnn ad < EYun. / (andrh l /andrh n a) Arbutus andrachne A. Tietze 1955 no. 17, Ch. Tzitzilis 1987g no. 18. O. Enderun padiah saray ve onun idar tekilt < Fa. andar n ierisi, dahili. S a dr a z a m h a z ret l e r i
h i l at i f h i re i l e k n n k a d m z re g i r b p ye i se r r i lemmas re y z s rd i l e r. k i h i l ati f h i re i gi r n be r , bi r i b p st n i sam r a l Ende r nda n geyd r l b k d la r. (Sel nik 1989 [1599] II, 789).

Kaan 1997 s. 10). e ndeksl e n endeksi yaplmak: h, e lbette l me e ndeksle n iyo r bu ke n t! (H. Yavuz 1992 s. 27). O. endeksa l pek gen < Fa. andaks l a.m. (andak az ve s l yl). N efs i Ed re n ede d o m , byimi d r. Hen z n ev

endi evvelki: endi gn DS 1746 < Yun. (antmera) < (anti) evvelki, baka + (imra) gn. endirekt bilvasta, dolayl olarak < Fr. i nd i re ct a.m. [kelimenin mnasn aksine eviren i n ntaks ile d i re kt sfat]. Lzo l u ve resiye ve rse a rab, be n de
se re rd im postu sala kahveye, si z i n g ib i be n de ef e nd i l i k taslard m. Amma, ve rme z k i kpo l u ... diye e nd i rekt cevap savu r uyo r md re. (K. Bilba ar 1961 s. 127).

cev n e ndek s l ik e n p r n e sz l e ri i l e i ti h r v rmi d r. (Muhtr, l 1994 [159199] s. 325).

AD. endele /endekle bir ii ar ar yapp bouna zaman ldrmek; iyice soruturmak, ince eleyip sk dokumak DS 1745 < ?? e nde l e ko ndala a.m. (ikinci fiil birincinin labialisationlu mhmelidir; kr. e n i ko n u ): Foto raftan res im yapmay h i B alaban 1968 s. 258). Endel s /Endel i s /End l s Arap hakimiyetindeki spanya < Ar. alA ndal us < Ortaa Lt. Vandal ic ia (Vandal halknn yarmaday igal etmesinden sonra). Me z k r K a rtaci n e e h r i E nde l s memleketi nded r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 602). endem, b. e ndam . AD. endeme fidan dikmek iin alan ukur, sebzeleri sulamak iin alan su yolu DS 1745 < Yun. (endom ') kesik, izik, hendek A. Tietze 1955 no. 74. Kr. emen /emmen . endemi hepsi, btn (Mo.) DS 1746 < Yun. (entmi) a.m.

End ir l i k, b. End rl k . endi e dnce < Fa. and a am.


O l mak ma ben n im re nmi . No layd i bu mak m ben m olayd, avratumi l e ot u rayd um d yb e ndiy e mstevl o l u r, a la r. (Ferec 855/1451 v. 19b). Kime kim k i i o l u r

sevmiyord u. M d r n g z n e g i rmek i i n , iste r istemez, z e n ip be ze nd i ve g n l e rc e e nd e l eyip kondalad. (.

(em, l 1994 [159199]. s. 235). tasa, kayg, tedirginlik, vesvese: K z ik i vek l ok d , re n g re z i ok ma a


p e | Ok mak yazmak olmaz e nd e. gnde rd i. Vard la r, ok d la r. O l s h ibp y e h e z r e nd iy eyle g e ldi, k z ye sel m v rdi. (Ferec 855/1451

v. 16a). K d aark e n, fe na b i r havadis okuyaca m e nd i esiyl e e l l e r i t it riyo rd u. (Y.K. Karaosmano lu 1938 s. 317). e nd i e et dnmek. Hey, Me n c h i r n e itd r k i b u n u g ib i e nd iy e de? (Ferec 855/1451 v. 31a). Accusativus ile: Ba a bi r re bu l u , be n m n b i r t edbiy r- i m n sib e ndiy e d ! (Saltuk-n me B v. 136b). B u rz ya rmek l ige ok e nd e eyled m ve
z z et Efe nd i, acaba yanl ye re mi ge ldi i nd e e ndi e

ok zam n bu tef ekk rde g e rd m. Pes h a k k a t bi ld m ki ... (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 89). korkmak:

ender I ok nadir; ok nadiren < Ar. andar a.m. [ n di r sfatnn comparativus veya elativus hali, b. a cab ]. B u k u rak de n i zde ok e nde r g r n e n bi r ma rt n m zde n u u n ca z l emle stanbu l u a n yo ru z. (O. Duru 1995 s. 101). Kusu r um u za bakmay n n o l u r.

(E.E. Talu 1937 s. 207). e nd i e ye korkmak: Gemi c iye sz syleme ve h e nd iy e y me ki an u u c nda bi ze z iy n r i e! (Ferec 855/1451 v. 55a). e nd i esi z dncesiz, tedbirsiz: Endiy es z i
ediyo rdu.

endienak

657

ieze

i l ed . B u n u g ibi f it n e k o bd.

(Ferec 855/1451 v.

47b). O. endi enak kaygulu < Fa. and an k dnceli [and a endie + isimden sfat yapan n k eki, kr. fe ra h nak, gamnak ]. G z l e r im, e nd e n k bi r na z a rla
v l idemi re n gsi z e h res i nde, s o l u k dudak la r nda bi r tebessm arayo rdu. (H.. U ak lgil 1307 s. 25).

n k daha sof u kad n la r o n u e n e t e bekle r l e r; paza rda e rk ek le r a ras na kmya utan r la r. (. Cambazof 1957

s. 65). ene i m sa ma l, b. ele im sa ma . EO. enek I ene TS 146769 < ET. e e k a.m. Clauson 1972 s. 183. A ndan eve g i r r, e h z dei g r r k i e l i n e eg i n e v rm i z r z r a la r. (Ferec 855/1451 v. 144a). E ek ayva s a nas n, y z y n i yaz. (Fah r 1974 [1367] no. 415). e ek a ac az tkac Meninski 1680 I, 296. AD. enek II enenmi ; enenmi hayvan DS 1648 < e n e I + fiilden participium passivum mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan ( )k eki, b. ak I ya da fiilden daha ok nomen concretum yapan ( )k eki, b. acuk /ac k I . AD. enek III saban ba DS 174849 < Yun. (inki) Ch. Symeonidis 1973 s. 193 no. 227. AD. eneke/enek IV iri ve gzel ak, kz a; kaydrak, bilye gibi oyunlarda ortaya dikilen kuka veya para; sermaye; pay, hisse DS 1748, 1749 < Yun. (anka) R.M. Dawkins 1916 s. 648 < ??

endiy e, b. e ndi e . O. enduh zdrab, sknt < Fa. and h a.m. S a b h o l cak 855/1451 v. 177b178a). End l s, b. Endel s . endr /ind i r , e n / i n fiilinin causativum hali (b. ackdu r- ), TS 1467, Meninski 1680 I, 451. H a h a mle r i n z i r z em i n i n e e nd i rsem ... (E. Kmrciyan 1981 s. 145). vurmak: A nba r memu r u i l e ko n u t u u
s rada, Al i Osman n f rsattan bi l isti fade te nek eye dalma a al t n g re n M u rat avu on u n u za na n e l i n e ka n n te rs i l e i nd i rd i ve ba n ik i ta rafa sallad. (K. du rd , yola gi rd i, bi r du a gitdi. Hez r e nd h u de rd l e men z i l men z i l g ide gide bi r b d n eh re y t i di. (Ferec

B ilbaar 1941 s. 95). sakinle mek, yat mak, inadndan vazgemek (belki yelk e n l e r i i nd i r tbirinden): N e istiyo rsumu z be nde n bu ge ce vakti ?

De rd i n i z n e ? A l la h si z i n be l n z ve rs i n deyyusla r! Abdi A a: Se n i be n istedim, Hsk dedi. Hsk i ndi rd i. Y umu ad: Ulan namussu z la r, n ede n A a agryo r demedi n i z ? A aya dnd: K us u ra kalma, A am dedi .

So rma u l us, i n ko n u n ko n u r k z ld . Kesmiye bi l e e l l e ri va rmam , mundar etmi le r. M usmu l o lsa gom ula ra da t rd da el i n e bi ra z e n ek ge e rd i. (M.

Makal 1965 s. 80). enel, b. e ne r . enelhak, b. e nal hak . enent bent ol , b. end bend ol . enerji (fizikte) maddede mevcut kuvvet (ms. k, elektrik, hararet); canllarda madd veya manevi g < Fr. n e rg i e a.m. < EYun. (enrgeia) faaliyet, hareket. Fr. i eki iin b. afaz i . O, hayata
daha yen i at l yo rd u. Kalbi e n e rj i, istek ve h rs la dol uydu. (T. A ao lu 1955 s. 58). Ak am oldu mu, e rtesi g n e ba layacak e ne r j i toplamak i i n g e l iyo r ve sabah n i l k k la ry la k p gid iyo r. (L. peki 1998 s.

(Yaar Kemal 1959i I, 39). M ddeti dol u n ca, m h r

almak istedi l e r. aki r bey ve rmek istemedi. Ve rmek istemeyi n c e zo rla ald la r. Zo rla al n ca da i nd i rd i zaval l c k. (T. Ycel 1954 s. 101).

Endr l k /End i r l i k Kayseri vilyetinde bir ky < Yun. (And ronkin) a.m. [ nd ro n i kos erkek adndan]. endstr i sanayi < Fr. i nd ust ri e a.m. < Lt. i nd ust ria faaliyet, alkanlk. Fr. i eki iin b. afaz i .

Kolt u u n u n a lt na sk t rd antaya can havl iy l e smsk yap m adam, Endst ri ano n im i rk eti n i n mbayaa memu ruydu. (B. Arpad 1975 s. 59) A ncak ekolo j ist tan mlamalar n bi z e g et i rd i i bak asyla sanayil e me ve end st ri l e me kon us u nda ba ka bi r bak a na sah ibi z. (M. Mungan 1996 s. 370).

75). enerji k azimli, canl, faal < Fr. ne rg iq ue a.m. [ n e rg i e kelimesinden iq u e ekiyle sfat, b. Adriat ik ]. (B. Uzuner 1994 s. 18). enesun, b. anason. AD. enevrek bir eit dere bal < Yun. (lavraki) bir balk cinsi. Ch. Tzitzilis 1987g no. 288. Kr. l ev rek . Bu prothesis hadisesi iin b. a rasta , balk isimler iin b. akya . AD. enez/i ez/eneze/i eze (sralan llettayn) zayf, clz, halsiz, hastalktan yeni kurtulmu DS 1752, 254142, TS 2083 < ?? Kelimeye ekilce ve mnaca ok yakn olan e h n e z kelimesinden eer teklif ettiimiz etimolojisi do ru ise *eh n e z e /e n e z e diye bir varyant izah etmek mmkn deildir. ki varyantn yanyana

AD. ene I hayvanlara iaret koymak amaciyle kulaklarn kesmek ya da boyunlarn kertmek DS 1750 < ET. n e a.m. [ n , b. e n III + isimden fiil yapan a- /-e eki, b. ada- I ] Clauson 1972 s. 171. ene II (hayvanlar) idi etmek TS 1471 < e n e I, Clauson 1972 s. 171. . AD. ene III (tahtay) oymak < en e I. O rman n e n g r
ye ri n e g i rd i adam. A rayp a rayp bu l uyo r a z l a gel ec ek ub uk la r. En eyip e n eyip kesiyor f nd k la r, kanye le ri , yasemi n l e ri, sa rma kla r. (. Balaban 1968 s. 28).

Kv rc k sal , e n e r j i k ge n adamn, son u n u e n ok ke ndisi n i n me rak ede rek h eye can la a n lattkla r n eydi ?

AD. ene sel yarnts; iki srt arasndaki dz arazi; ufak tepe, DS 1747 RD. mnas anlalmyor < AD. e n iki yama arasndaki dz ve verimli toprak paras + e kltme eki. Pazarda ba mah e r
kesi l i r. B u na ra me n, o sk sk e n e boyla r n da dola r.

Enez

658

engenek

kullanld, BSTT.ye yeni girdiini gsterir. (sfat eki e z, b. ala az ) . Kap n n h e r a l nda kasaban n yol uk, e n e z a ala r g r n rd . (Fruzan 1972k s. 147). En e n e z yan ndan yakal yo r adam; ama nas l da sevece n nas l da candan! (L. Erbil 1984 s. 206).
Adam olmad nsa, bu e n e z e ga rson g ibi kald nsa su ke ndi nde. (A. A ao lu 1981f s. 238). yava (ses

enflanza grip hastal < Fr. i n f l u e n za < ng. i n f l u e n za < t. i n f l u e n za a.m., kelime 1743teki grip epidemisinden sonra yayld [Lt. i n f l u e nt ia nfuz, tesir; yldzlarn insanlar zerinde tesiri .. enfor ma s y on (aranan, verilen veya alnan) malmat; dan ma brosu < Fr. i n fo rmatio n a.m. [Lt. fo rma ekil, i n fo rmare ekillendirmek; terbiye etmek, retmek, -syon eki iin b. abe rasyon ]. Bu tamamiyle k i isel bi r e n fo rmasyon. (A. mit 1996 s. 116). engas, b. enkas . AD. enge/in ge yenge DS 2542, Meninski 1680 I, 470 < yenge kelimesinin varyant, kr. amesken e . AD. engebe/in geme meyl, ini; meyilli arazi DS 1752 53, 2542, TS 1472 < Yun. (enkop ') kesik; toprak yar, uurum A. Tietze 1955 no. 70. /b / /m / de i imi iin b. bakara II . AD. enge yenge DS 1752, TS 1472 < ye nge kelimesinin varyant (b. ameske n e ). Kr. a. l e n ge c a.m. A. Pavet de Courteille 1972 s. 493. M. Rsnen 1969 s. 197ye gre < Fr. lango uste < Lt. la n costa deniz bce i (kabul edilemez). AD. engel I rakip DS 175 Meninski 1680 I, 469 < Fa. angal tufeyl, parazit; mzi, musallat kimse Y. Rubinik 1970 I, 138. Enge l l e ri h ep o g z e l , Na z m ,
ben mi l e | Ya o l ub eyl e r d n u g n vayki av . (Naz m 1928 s. 6). Be n yle h a lt etmedim. K o camla bi le i fte bekc i l e r, e n ge l l e r a ras nda bu l u abild i im bi r k o na h d a ba k a bi ris iyl e nas l bi rl e ebi l i r im? (Eb

hakknda): 1981s s. 170).

lg n e n e z sesle r i nd e byle bi r t e l la,

ko rk uy la soruyo r la r i nsan la r bi rb i r l e r i n e.

(A. Aao lu

Enez/ no s Trakyada, Edirne vilyetinde bir kasaba < Yun. [Ainos/Enos] a.m. K o caman bi r nos Talu 1928 s. 47). Ene z k p g ib i i mi ayol! Byle l e r i mesuttu r i te. (S. Anadol 1947 s. 19). eneze I, b. e h n e z . eneze II, b. en e z . enfarkt s (tp terimlerinden) damar tkanmas < Fr. i n fa rct us a.m. Lt. i n fa rct us tkanm . Hemen di l
alt na bi r t r i n i t r i n tablet i atm , sk nt s n C um h u r a bel l i etmemeye al m t. B i r ka y l son ra e n fa rkt s a rpm t Raik e. (E. Atas 1996 s. 178). u moru a e n fa rkt s uygu n id i.

kp n h a t rlatan, k o rk u n c de n e c ek k a da r i man ve bi imsi z v c ud n bacala r g l k l e ek iyo rd u. (E.E.

(M. zg 1993 s. 47).

O. enfs nefesler < Ar. an f s a.m. (nafas kelimesinin oulu). mdi be n b u k a rda um a nda i l ed rem. B ed ki
ol mel ik e n mey mi n i e n f s ndan k a rda umu gz c g e z i a la. (Ferec 855/1451 v. 180b).

enfes

ok gzel (bilhassa yiyecek ve iecekler hakknda) < Ar. anfas a.m. (naf s nefis kelimesinin elativusu, b. a cab ) . Si z e hayat k umla doldu r u lm u e n f es bi r pi lv g ibi s u nd u la r. (. Altan 1975 s. 177). Ne f is bi r ak am yeme iydi. ti imi z beyaz arap e nf esti. (U. lhan 1993 s. 61).

B ekir Hzm 1326y s. 8081). engel II mani, mania < Fa. angal ilik, ilmik F. Steingass 1930 s. 115. Kr. Az. ngl mania, fakat ayn zamanda gizli bir mna: K i i, n e c ki z demi di, I, 127). Pe rde l e r sk sk ya kapal. o c uk pe rd e l e ri a p d ars n gste rmek istedi. Enge l o ld um. (A. A ao lu 1980 s. 5). Sk sk da apra z bi r d mle nme
g r l yo r p iyanodaki e l l e rd e. B i r i b r n e e n ge l o lmak iste rc esi n e. He rbi ri b i rb i r iy le yar rcas na. (A. Kkden

enfi ye buruna ekilen ttn tozu < Ar. a nf burun + isimden sfat yapan eki] burna ait, mennesi anf ya . Tk. 19. asr; daha evvel b u r u n ot deniyordu. eitli sahalara ait nomina concreta yapan Ar. iye iin b. adl iye . Uz u n boyl u, e n f iye t i ryakisi ve
k rb yk l , u raydevlet azal k la r ndan bi r i n e yan ge lmi . (S.M. Alus 1933k s. 108). (hafif argo) e n f iy e k ut us u

aparb ve rd i padi ah n o l u na. Padi ah n o l u dedi, aha, deysn bu rda ngl var. (Azrbaycan na llar 1960

saat: u bi z im e n f iye k ut us u n u n ipiy le k uy uya i n i lme z

amma n e o l u r, n e o lmaz, bi r aya r ede l im de vapu r kamasn! (S.M. Alus 1934 s. 185).

1995 s. 116). engel i ka bir iek ismi, melek otu, inciliye < Yun. (anglika) Lt. ange l i ca a.m. G. Meyer 1893 s. 29. O. Engel yun Kitab mukaddesin Ahdi cedid ksm; Hristiyan ilhileri < Yun. (evanglion) a.m. S a d y n k s si do rob ve e l h n E nge ly n u e r n e f an n di d r b ... (Ta l k -zde 1983 [1596] s. 156). EO. engen dii deve TS 1472 < ET. i n g e n a.m. Clauson 1972 s. 1472. AD. engenek ama r ykama le eni ZTS 1976 s. 64 < Erm. anga n havan +

O. enfi yeke enfiye kullanan kimse < e nf iye + Fa. ka eken, b. abke . En f iyeke i sz m ona e e i n i t a n r m, s h ib i nde n z iy de e n f ye t i ry kisidi r. (H.R. Grpnar 1339 s. 103104). enfl s y on ekonomide muvazenesizlik buhran < Fr. i n f lat io n a.m. < Lt. i n f latio fliyerek i irme. Bununla ilgili olarak b. abe rasyon . u e n f lsyon u n bel i n i bk emedik g itti. (M. zg 1993 s. 8). Hk met
e n f lasyon u y zde otu zda tutaca na sz ve rm i ti, oysa y zde sekse n i bu ld u. (A. Nesin 1995 s. 134).

engerek

659

enhar

kltme eki A. Tietze 1982z no. 70, R. Dankoff 1995 no. 19. engerek bir zehirli ylan cinsi Meninski 1680 I, 466 < ??. engev i rt, b. gen evit. AD. engez I cihaz, alet DS 175253, ZTS 64, TS 1472, E. Gemalmaz 1978 III, 96 < Fa. ang z a.m. F. Steingass 1930 s. 114. AD. engez II frsat; avanta, incelik(?) DS 1753 < eng e z I ?
Aksaray i l esi ke nd i adamn semek iste r, hang i part ide n o l u rsa olsu n. i n bu e ng e z l e r i n i Adalet Pa rt isi bi ra z bi l i r ve adayla r n o na g re see r. (M. Makal

AD. engi dene/engi /engi yksk DS 1754, 1756 < Fa. ang u td n, ang u t na a.m. engiz i s y on bir zaman Katoliklerde kurulan din mahkemelerinin ismi < Fr. i nq u is it io n a.m. [Lt. i nq u is it io inceleme, -syon eki iin b. abe rasyon ].

Uzu n c ppe l i e ng i z isyon papazla r na be n z eye n ik i ka ralt koptu ida re b i nas n n o rda n. A r a r, ba nda Sal i h Efe nd i n i n n bet tuttu u y na yakla t la r. (M.

B a aran 1992 s. 269).

O k z l s u rat l pekl e ng i z isyon devri n i n k l k de i ti rm i bi r papaz olabi l i rd i. Ko lay n bu lsa n i c e g na hs z ate e gnde r i r, kutsal yu rt g revi diye yutt u rma a al rd son ra da. (M.

B a aran 1964 s. 83). O. engu r zm < Fa. ang r a.m. C e z iy reye k d la r. E ng r u e n r u n ey eke r b u ld la r, y di le r. (Ferec 855/1451 v. 148). AD. enguz ceviz ii < Erm. e nkoyz ceviz U. Blsing 1992 s. 39 no. 36. O. eng b in bal < Fa. a ng ub n a.m. Leb d r e n g b n, y 83). AD. en gc /en gc elbette, nasl olsa; eninde sonunda DS 1756, (F. Baykurt 1959y s. 272 < e n II ve g c /g . Selve r g idiyo r; ik i se neye kalmaz bi re r tal ip de bu k z la ra ka r e n g c . (F. Baykurt 1955 s. 11). 77). En g re Bursa vilyetinde bir kyn ad < Yun. (ngaros) a.m. D.J. Georgacas 1971n s. 110. O. Eng ru s Macaristan Krall < Lt. Unga rus /Hu nga rus Macar. Pi re l e r A r navud, bit l e r U rusdu r, | Yavu zd u r tah t a bit i, Eng r usdu r. (Me l, l 1994 [159199] s. 271). O. En g r Ankara < Yun. (nkyra) a.m. D.J. Georgacas 1971n s. 106. B i z e h l | kond u umu z
mi ras hat r lat r | B ed reddi n i S imavn n i n boyn u na i n e n sat r. | Eng r l esnaf A h i l e r l e be rabe rd ik. (Nzm Rab, sz n i n k l u rs n te r | N ede n h e n d i l o l u rs n ki y z d r seme nbe rd e n ? ( mer bin Mezd 1982 s.

1975 s. 3334). engi, b. e ng i de ne . AD. engi l zm ubuklarnn ince ve uzun dallar DS 1754 < ?? z m ub uk la r u z u n u z u n ye e rmeye
ba lam t. Eng i l l e r z m n bi ra z son ra ge l e ce i n i bi ldi r iyo rd u. (N. stn 1968 s. 21).

AD. engi m ini, meyil DS 1754 < e n + fiilden nomen actionis yapan im eki, fakat /n / / n g / geli mesi acayiptir. Ku z yan n n Gkkaya tepesiyl e kapal o l u u da ok iyi. Hafif e ng imi va r. (F. Baykurt 1967k s. 53). 1971c s. 382).

Al la h da la r bi l e e ng iml i yksekl i yaratm . Be parma n k imi n i u z u n k esmi , kimi n i k sa. (F. Baykurt

AD. engin I aa inmi (bir maln de eri ve fiyat) DS 175455 < e n + geisiz fiilden (verbum intransitivum) etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan g i n eki, b. akk n . nezle (kr. Yun. (katarr) aa akmak DS 1755. alak yer DS 1755, TS 1472. engin II ok geni, usuz bucaksz; ak deniz Meninski 1680 I, 470. < e ng i n I; mna geli mesi belki e n geni lik kelimesinin tesiri altnda (J. Deny 1921 s. 571 no. 866ya gre kelime e n + g i n olarak teekkl etmitir). E dil e r, de ry y ri n c e g itdi l e r, | zayf tarafn gstermek: e h e r l iy e e ng i n ye ri n i ve rme, A l i! (Orhan Kemal 1954b s. 29).
e ng i n ye ri n i ve r

yleyse gu r u l bu na bi r a re d ns n a rkada la r, dedi mu htar, B i r ka ra r ve ri r e n g c . (F. Baykurt 1959y s.

B u n la r e ng i n e k a an k im yetdil e r | B i r k a ra ye l k d ol dem n geh n. (Enver 192829 [869/1464] s. 33).

Hikmet 1930 s. 19). Altan 1975 s. 150).

[ dare] be n im oc uk l u umda k c k boyu, ye i l kal n camdan altl , i n c ec ik be l i, Eng r a rm udumsu, i esiyl e bi r lmban n adyd. (.

enginar I b.m. (malm sebze) < Yun. (anginra) a.m. G. Meyer 1893 s. 29. atal n

z eyti nya l e n g i na r dolmasiyle doldu rd u. Hakikate n g z e ld i. e n es i i tah la km ldad ve bu y zde n ko n u mas yarda kald. (C. lhan 1959 s. 29).

AD. eng te ma a 1756 < Fa. ang u ta yaba F. Steingass 1930 s. 115. O. eng ter i yzk < Fa. ang u ta r a.m. C me vu e ng ste r vu esb bende S l eym n bey mber y deg rd u r. (Ferec 855/1451 v. 143b). O. eng tnma mehur < Fa. a ng u t n um a.m. [Fa. ang u t parmak ve n um gsteren, gsterilen, b. lemn ma ]. N efs i N i gde de v c d e ge l p ev il i
h l i nd e tah s l i ma ri f l e e ng t n m d ni mend idi.

(Argo) enginar II beyin, zeka, anlay H. Aktun 1990 s. 96 < e ng i na r I. Bana bak! Al ibeyi n k z la r n b rak da bi ra z e n g i na r al t r! (O. Duru 1962 s. 18). (Argo) enginar III deli (?) < e ng i na r II. Ay bu da del i, boy boy e ng i na r! (M.. Feraizci-zde 1979 s. 135). (Argo) enginar IV fer, am H. Aktun 1990 s. 96, S. zel 1993 s. 38.

(l 1994 ]159199] s. 325). O. enhar rmaklar < Ar. an h r a.m. [ nah r rmak kelimesinin oulu]. E c r u e n h r (metin byle;

enhas

660

en netice

dorusu e z h r olmal) te fe r r c l e nd m. 855/1451 v. 101a).

(Ferec

tr tabirler iin b. afi e et- .

O. enhas son derece kt, ok uursuz < Ar. an h a s a.m. [na h s uursuz sfatnn elativus hali, b. a cab ].
D i hk n i l e h l n i c ed r? d di. G v eyitdi: En h a s i ah v ld r. (Ferec 855/1451 v. 192b).

O n i fo rman n damarla rm za e n j e kte etti i g i z l i b i r g vard sanki, hatt rt l bi r iddet. (A. Yurdakul 1989 s. 119).

enjektr enjeksiyon aleti, rnga < Fr. i n j e cte u r a.m. [Lt. i n i e cto r ieriye atan]. Nomen instrumenti yapmaya yarayan bu ek iin b. adapt r . Tetano z
se romu ha z r la nm t. Adam en j ekt r Dokto ra u zatt. Almad. Y r y p gitti. (C. Tuncer 1960 s. 95). ankastan /angastan dan

enik, eni k le, b. e n k . eni k onu /enik onu rahata, vakit vererek; iyiden iyiye Meninski 1680 I, 474 < e n ve ko n fiillerinin fiilzarf (gerundium) hallerinden ibaret olan kafiyeli terkip, kr. e nde le ko ndala ; yni attan inip bir mddet konarak. Kr. Gag. e n k u n u dikkatle, zenerek, sakince N.A. Baskakov 1973 s. 177 ekede r kesm pen e re n i n demi r l e ri n .
B i t i rd i i n n k esm, e n ik u n u k r ce zadan da ka r. (Budjaktan seslr 1959 s. 134). B u g ce be de ge l, a pa am, demeyb u bu, | D e h n i n alt na g e ld kde Pe nbe, h ! | H a yk rma pekce, d uymasu n ama h a n i D ud u! | Pe nd eyledk ce o l k z e be n e n i k o n u: | O n be ya nda ke ndime bi r oyna a raym! (V s f Os m n 1257

AD.

enkas /enga s

aka, yalan DS 1758 < backformation (b. abar ), son hece kma (ablativus) hali eki zannedilerek kelimeden ayrlm tr (b. ada 2). Duyduk yle bi r
eyle r emme, ne de re c eye kadar essah, ne de re c eye kadar e ngas, bi lmiyoru z. (F. Baykurt 1961o s. 328). mm bi zde n bi re z g c c kt . Va r rd k, e ngastan G , n es i va r h e r i f i n , h e dese ne ? de rd ik de Nas l yataym on u n b u dudakla ry la? de rd i. (F. Baykurt 1971t s. 151).

Ayrca, kelimenin kalan ksm da zarf olarak kullanlr: akadan, yalandan: Yavu, avu um, s. 303). Hadi vu r bakalm! Kafana ta bi ata rsam ... Engas syledim, sah i de i l! (. Balaban 1968 s. 145).

s. 5657). 1928 s. 58).

S o bi r k a ay z a rf nda en i k o n u

val la e ngas diyor! T rpa n m t rpan m dedi i n i n asl yok. Valla bi l la maytap ge iyo r se n i n l e n! (F. Baykurt 1971t

se rpi lmi di. Boy u ya ndan faz la gste riyo rd u.

(E.E. Talu

O. enin inleme < Ar. an n a.m. Ar. fiil de, Tksi gibi, karlan ayn sesin taklidine dayanr. Kyl
k u l la r z , kym z e ke nd i h s f l l e r i i zde n bi ri n i mihm n buy u rd u u n u zdan dolay be nde i z i g nde rd i l e r. B re diy r u rbetde e i, ke nd i n e e n s olacak bi r d i i bu l u nmad c i h et l e h u e n n i bi z i d i l h n ediyo r.

enkaz yknt, moloz < Ar. a nk d a.m. (/n k d / kknden).


B i r e n kaz n a lt nda yatyor h l ya nda Fatma, yi rmisi nde Z e l i ha, yi rm i nd e b ra h im.

(. Altan

1975 s. 44). enki, b. endek i. enlemes ine ene gre, bir yandan bir yana, daha ksa olan kutrunu takib ederek < e n I + l emesi n e zarf ek grubu, b. ayk r lama . Ev, bi r zaman la r e n l emesi n e
sadece bu uk met re, boylamasna e n ok alt metre idi. Tahtadand. (A. A ao lu 1980y s. 165). Apartman n du rd u u, y kseldi i sokak, ono nbe met rede bi r sapa sokakla rla e n l emesi n e k esi lmi ti r; bi r g r lt d r g ide r.

(P.N. Boratav 1995 s. 241). eninde s onunda, b. n nde son u nda . AD. e i r pek erken, afak skerken DS 1758 < e n II ve i r erken (b. e r II). O. eni s dost, yr < Ar. an s a.m., Ar. 1a2 3 kalb iin b. acb . e n s i amks r r z ig r! (Ferec 855/1451 v. 35b). Ancak b re, diy r u rbetde e i, ke ndi n e
e n s o lacak bi r di i b u l u nmad c i h et l e h u e n n i bi z i di l h n ediyo r. (P.N. Boratav 1995 s. 241).

(T. Uyar 1980 s. 5455). AD. enl i k boyaclkta kullanlan bir eit ot; yze srlen krmz boya DS 1759, TS 147475 < e n IV + hayvan ve bitki ismi yapmada kullanlan l k eki, b. ahfadiyel i k . Te n i k f u r na e l i k k a ra rd , | Y z i g l z r na n e rg is s a ra rd . (Meh m ed 1965 [1398] no. 4507). O. enmat hallar < Ar. anm t a.m. (namat hal kelimesinin oulu). Ol sa r yla r e nm t ml evve n i l e, deb b c i m z eyye n i l e ... bezedi. (Ferec 855/1451 v. 93b). O. ennefi r (nida) silhba! yangn var! < Ar. an naf r kyametin koptuunu bildiren boru sesi; tehlike iareti. B z ra gi rd i, ca rd , eyitdi: M s lm n n! En n e f r, e n n e f r! (Ferec 855/1451 v. 210a). ennetice/en netice sonunda < Ar. harfi trifle beraber nat ca, kr. Ar. bi n nat ca[ti ] ondan dolay; belki de e n i nd e son u nda tbirinin ve e n II zarfnn tesiri altnda. Her de rd i g sl edi. E i lmedi,
bk lmedi, yen i lmedi. En n et i ce ye n i ld i, l me ye n i ld i, l me! (D. Akam 1978 s. 13).

(Halk az) eni s d Ky Enstits < enstit kelimesinin varyant. A n lattk la r na g re, retme n l e ri n kyl e
z e r re kada r i lg i l e r i yokmu . Ne rde, n e rde bi z im de rdimi z l e de rt l e n e c ek, a rm za ac na cak retmen, n e rde ? B u n la r n h epsi eskide nmi , e n isd mekteple ri n i n devri ndeymi diyo rla r. (M. Makal 1971 s. 104).

eni sun, b. anason . eni te yakn kadn akrabann kocas (ms. abla ya da teyzenin kocas) < a. e n i te a.m. A. Pavet de Courteille 1972 s. 37. B u, ai l emi z i i nde h eme n
h e rkesi n k e nd isi n i de l i diye and e n i temi zdi. (A.. Hisar 1944 s. 8). aml cadaki

enjeks i y on ine vurma, zerk < Fr. i n j e ct io n a.m. [Lt. i n i i c e re iine atmak; -syon eki iin b. abe rasyon ]. (Argo) e n j eksiyon nat re l cima, siki < Fr. (i n j e ct io n nat u re l l e a.m.) H. Aktun 1990 s. 96. enjekte et ine veya rnga etmek, iine aktmak < Fr. i n j e ct e r a.m. [Lt. i n i i c e re iine atmak]. Bu

ennihayet

661

entbent ol, b.

ennihayet/en nihayet en sonunda, nihayet < Ar. f i n n i h yati a.m. Harfi trif olan e n Tkde e n II ile kartrlm tr. Uz u n u zadya ta r f ede rek od a cy
yol ladm. G itdi ge lme z. S at , bu uk. En n i h yet ge ldi. Ge ld i amm el i bo ! (Ah m ed R sim 1334 s. 127).

(S.F. Abasyank 1954a s. 6). Bana ik i k t k tahta i le ik i okka ense r l z m. (M. Turul 1969 s. 291). e nse r kes /ekse r k es mek (kr. ivi kes ): Se r i k yi nd e n i c e s ub h a dek e se r k esdi. (A.S. Levend 1943 s. 463).
temel e nse r is i. P r l p r l da. B i z g ibi de i n c e. Ace l e etme, Z bbe bey efe nd i! Se n b i r para ekse r kes bakal m! (H. Ritter 1924 I, 158).

AD. ens znt, elem DS 1760 (bir tek yerden) < baka dillerden alnm olmayan kelimelerde tesadf edilmiyen bnyesine ve nedretine ra men u tbiri aydnlatmas ihtimali iin zikre ayan bulunmu tur: EO. e ns i a n t /*e n i t akl bandan gitmek, armak TS 147576 (an t /a t [!] akn akn bakarak durmak DS 271). Baka bir okuyu ve tahlil iin b. T. Tekin 1982 s. 571.572.
Eb B ek i r n o l f h i r a la r, semb sel e ri , k l iy e l e r i g rdi, e ns i e n itd i, ge ndy i u n td. (Ferec 855/1451 v.

ensest yakn akrabalar arasnda evlenme veya cinsel iliki < Fr. i n c este < Lt. i n c estus a.m. N o rmal o lmasa
da, o u ke z a i l e i i nde g i z l i kalsa da, olduk a yayg n bi r du r um e nsest. (. Aral 1997 s. 124).

57a). R eve nd e vu h ca bu k e l im t bu ma z l l e rd e n 855/1451 v. 247a).

i id ic ek C n um o u l la r! d y na ra vu rd la r. G r i di le r, a la d la r. A nan u e n es i e ntdi. (Ferec

O. ensab kendi atalar < Ar. ans b a.m. (nasab men e kelimesinin oulu). eh z de ece re i e ns b n b re v n g ibi t h i r syledi. (Ferec 855/1451 v. 134a). ensr, b. ans r. ense I boynun arkas TS 1475, R. Dankoff 1991 s. 35, Meninski 1680 I, 353 < e se kelimesinin Tk. dillerinde yayl iin b. M. Rsnen 1969 s. 45.
E se e siyl , m ba du a u lak a vu r u ram, eh rd e n s re rem. (Ferec 855/1451 v. 127a). B e n i ba dan k a rd e se sa. (Azz, l 1994 [159199] s. 317). B u Z b k zade bi z im bi r t r l k ymeti n i an l yamad m z bi r by k adam. yle olmasa h k met e rkn iy l e byle e nseye tokat, s rta aplak samimiyet ku ramazd. (A. Nesin

EO. ens i ent akl bandan gitmek, armak, rengi atmak TS 1475 < tbirin mnasnn karine ile tefsir edildii bellidir, nlleri de palatal yerine velar (ms. Ferecde her iki ba harf medde ile yazlmtr), yahut biri palatal, biri velar olabilir; tahlili ona gre m kldr. Esas glk, tbirin imdiye kadar ne ET.de, ne de yaayan azlarda bir benzerinin bulunmu olmay. Bu gne kadar kan en iyi etimoloji iin b. T. Tekin 1982 s. 571572. Eb B ek i r c n o l f h i r a la r, semb sel e ri , k l iy ce l e r i g rd i, ans an td, ge nd y i u n td. (Ferec 855/1451 v. 855/1451, 57a). enspektr mfetti < Fr. i nspecte u r a.m. [Lt. i nspice r e bir eyin iine bakmak, onu gzden geirmek, nomina agentis yapan r eki iin b. akt r ]. . enstantane ni < Fr. i nstantan a.m. (Fr.den giren sonu vurgulu - ile biten isim/sfat iin b. abandon e 1) [i nstant n]. B u t e h l i k e a n nda be n im kafam da e nstantan e bi r uydu r u faal iyetiy le i l iyo rd u. (H.R. Grpnar 1943m s. 35). (fotoraflkta) bir nda ekilen resim . enstit messese; ky enstits < Fr. i nstit ut < Lt. i nst it ut um a.m. Enstit o n re n c i daha alacak, yar ma s nav i i n ak r h eme n yol la! (F. Erdin 1961 s. 123). Kr. e n isd . enstr man (mzik terimlerinden) alg < Fr. i nst r ume nt a.m. [Lt. i nst r ume nt um aletler, avadanlk]. Fr.dan alnm man eki iin b. abonman .
Enst rman la r n ako rd u esnas nda kan sesle r bi l e M rvet i b y l emeye yetmi ti. (N. Bezmen 1994 s.

1961z s. 122). e sesi nd e arkasnda: K u l z m K h i r e e sesi ndeg i Hi nd de i z i n u c d u r. (Ferec 855/1451 v. 136a). e nsesi nde n ardndan, peinden: De r h l
yan na dem dah get rd b, e se l e ri nde n g nde r b, kfi rl e r i k esd r b, k z l e r i s rd r b ... (Ta lk zde

1983 [1596] s. 223). e nse l e yakalamak, ele geirmek Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 78:
A rt k k k rastlanmyo rdu.

defte r l e r imi zde adresl e r imi z e T eke r tek e r e nse l e n iyo rd uk. (A.

Yurdakul 1991 s. 57).

Vaktiyle adamca z n e l i nd e kyak bi r pa ra va rm . Son ra da ondan daha f iyakals n e nse l emi . (M.L. Dikba 1936 s. 90).

32). ens l in eker hastalarnn alma a mecbur olduklar il < 18471888de yayan Alman tp doktoru Paul Langerhans tarafndan kefedilen ve Langerhans adalar denilen pankreas hcrelerinden ifraz edilen madde ve ondan yaplan ilcn ticar ad (bu tr trade nameler iin b. amaro za ) [Lt. i ns u la ada]. Bu tr suni terminolojilerde kullanlan i n iin b. ad re na l i n .
Ak am yeme i n e i nmede n eski sa l k bakan D r. Kemal i B eyaz it e e ns l i n i n esi yapt ra n n n di l edi i n i yiyo r ve arab n i iyo rd u. (B. Arpad 1976 s. 83).

AD. ense II yar yanm odun DS 1760 < e si kelimesinin varyant. Peh l i va n ko rl u b i r e ns eyi kavrya rak Sal i h e u l la nd . (Feridun Osman 1936 s. 74). O. enseb daha mnasip, daha uygun < Ar. ansab a.m. (mu n sib sfatnn comparativus hali, b. a cab ). E r ki isi n. B u i sa a ensebd r. (Ferec 855/1451 v. 187a). enser i /enser /ek ser ya da ek ser i /ek ser /enser byk ivi DS 176061, ZTS 1976 s. 65 < ?? Ar. yazda / / ile /k / ayndr, bugn her iki telffuz mevcut. Baka Trk dillerinde bulunamad. B edevre e se ris i (veya ekse r isi ) ve k a t l (h a t l ) ve
merdek ve ayr e se ri l e r (ekse ri l e r) bi e cma i h im gz edi l e. (.L. Barkan 1942 [1501] I, 340). Kocaman

entari, b. antari. entbent o l , b. e nd bend ol .

entegrasyon

662

enik

entegra s y on zmleme, evresine tamamen uyma < Fr. i n t g ratio n a.m. [Lt. i nt ege r halis sfatndan fiil ve fiilden nomen actionis]. Bununla ilgili olarak b. abe rasyon . B u Levant i n et iket i n i ke nd ime
tm i l e yak t ramyo rum, ku a m n by k bi r ksm n n ba aramad bi r e n teg rasyona, gide rek bi r k lt r e l e nt eg rasyona varabi ldi im i i n . (G.

entertip bir eit dizgi makinesi < ng. i nt e rtype a.m., fakat Fr. telffuziyle. Koca bi na bi r anda bombo kal ve rd i. A rt k n e k u lak la r (kelime eksik) g r lt s , n e i t rmalayan e nt e rt ip le r. (A. Hnalp 1959 s. 46 47). Paydos saatle r i nde n son ra Hal uk Yet i i n i z n iy l e
e nt e rt ipl e ri n bu l u nd u u odaya gi re r, ge c e yar la r na kadar tek ba ma al rd m. (R. Ilgaz 1996 s. 68).

Scognamillo 1990 s. 68). entegre o l zmlemek, evreden biri olmak < Fr. i n tg r a.m. Fr.den giren sonu vurgulu - ile biten isim/sfat iin b. abandone 1. Kr. e nteg rasyon . B i r
sm rg e kal nt s ndan ba ka bi r ey de i ld i ve ta ri hse l ak n i i nde yok olmas, gen i ley ip evriml e e n ke nt i n i i n e kayna mas da ta ri hse l boyut laman n bi r son u c u ola rak g r lme l i; iste r B eyo l u l u la r n eksi lmesi, iste r ksmen e n teg re o lmala r i l e. (G. Scognamillo 1990 s.

enti m mahrem, ili dl, yakn < Fr. i nt ime a.m. < Lt. i n t imus en i. Ona ra n la r bu d n n ede nse ok g i z l i tutt u la r. E nt im bi r pa rt i i l e k ut l uyo r la r. (H. Taner 1971s s. 207). enti pften/entipften salam olmayan malzemeden yaplm , dermeatma < Ekspresif tbir; p f unsuru o eyi savuran veya yok eden bir esintiyi gz nne getirir. Son hece kma (ablativus) hali ekidir. Sah n e dar, u fak ve ekl eme tahtala rla yaplm e nt ip fte n b i r eydi. (C.S. Grler 1939 s. 76). a may n z, bi r se rse r i kalbi nd e de nas r

69). (Argo) entel (isim) aydn, entelektel (kimse) H. Aktun 1990 s. 97 < e nt ekt e l kelimesinin ksaltlm (b. af ro ), kr. Fr. i n te l l o . D ivan i i r l e ri n i e zbe re bi l e n ,
zaman n n e nt e l kad n . dadiyi i ft i ha rla, alt n saat alarak bit i rm i . (Peride Celal 1991 s. 134). Levante n olman n k lt r e l temel l e r i n e dn e l im, e n az ndan k e nd i ai lemi, bu ai l e n i n baz f e rt l e ri n i h ede f t uta rak, ki h i bi ri n e e n te l idi, n e de byle b i r amac, ya da z l emi, ta yo rd u. (G. Scognamillo 1990 s. 30).

ba lamam eyle r va rd r. Ve bu n la r f nd k kabu u doldu rmaz e nt i p fte n eyle r l e kanamaya haz rd r la r. (F.

B aysal 1944 s. 81). Mecazi mnada sama, deersiz, uydurma: Ve z n i bah r i c ed dden, k fiyesi e nt i p fde n, fak a t me l i t ib riyl e rak k , g z e l. (H.R. Grpnar 1340c s. 462). entram s k ler (tp terimlerinden) adelenin iine yaplan (enjeksiyon) < Fr. i n t ramusc u lai re a.m. [Lt. i nt r ierisinde; ierisine ve musc u la ris adeleye ait, muscu l us adele, asl mnas farecik, mus fare + kltme eki]. Doktor Dalbane z u bana bi r
tek e nt ramsk l e r a i l e ve remi tedavi edec ek bi r se rom bu ldu u n u syledi. (Nzm Hikmet 1932 s. 6).

entel lektel /entelektel aydnlar snfna mensup (kimse) < Fr. i n te l l e ct u e l a.m. Lt. i nt e l l e ct us zek ve ondan i n t e l l e ct ual is sfat]. Kad n la r i i n yksek
e it imi n vaat etti i umut la r ve al ma imknla r , T rk iye n i n sosyal oldu u kadar e nt e l l ekt e l aydn la nmas n n da m jdesiydi l e r. Kad n c i ns i bel l i b i r bi l i n kaza nmaya ba lam t. (B. Criss 1993 s. 234). N i l f e r i l e A z i z son de re c e e n te l ekt e l bi ro rtam i i nd e ya yorla rd . (A. Kulin 1997 s. 53).

enteresan ilgin < Fr. i nt ressant a.m. [ i nt resse r alkay uyandrmak fiilinin fiilsfat (participium). B u

e nt e resan do um h ikyesi n i K e rime Kad n n a z nda n di n l eye l im. (M. Ya mur 1957 s. 16). On u b u ha l l e riy l e pek e n te resan b u l uyo rd um ve yava yava ona soku l uyo r, dostl u u n u kazanmaya al yo rdum. (B.S.

entri ga /entr i ka gizli oyun, dolap, dzen, desise emsedd n S m 1317 I, 171 < Fr. i nt r ig u e a.m., belki t. ent r i co a.m. kelimesinin tesiri ile [Lt. i n t r i ca re birisini bir i e kartrmak, bir i e tutulmasna sebep olmak]. Sona eklenen /a /nn izah iin b. afo ri zma 2. B i l i n si z vu rk r la r n , pol it ika
e nt ri kala r n n i nsan ve topl umu n e l e re s rek l edi i n i bel i rtmek i i n o sz l e r i syledi i n i san yo rum. (B.

Kunt 1948 s. 45). enteri, b. antari. enter menter sefihane, hovardaca (?) < belki yazarn kendi icad ettii tbir. /m / ile balayan echo word iin b. alay malay . allak u l lak bi r g e n l i kte n

Arpad 1976 s. 29). M i lya rca y ld r ya anmakta olan

i ha n et l e r, e nt ri kala r z i n c i r i n e bi r ye n is i daha ek le n e c ek ve ya amlar n i ha n et l e re e ndeksl i o la rak u zat p zevk alacakla rd. (M. Kaan 1997 s. 10).

son ra bi r g n h ova rdal k a rkada la ryla e le n i rke n , bi rde n o n la r y z st b rak p bah esi ndek i ko r u n u n alt nda yal n z l ve sessi z l i i a ramaya ko an, o g nde n son ra da tm yaptkla r na pi manl k get i rip zaman n art k le n l e rde, e nt e rme nt e r i l e rd e ge i rmeye n t i raf la r yaza r Ro usseau, A ug usti n us u n yol u na kimsen i n yk n emiyece i n i syle r. (S. Birsel 1995 s.

AD. enk /eni k et yiyen hayvanlarn yavrusu DS 1757 58, TS 147274 < ET. e n k a.m. Clauson 1972 s. 183.
Ve ol k i u rad u u u z o la, bi r y k l it k a rn nda e n k l e ri c e l e r, o l h i r zam n o la nc u k la r n u s fatdu r k i atala r n sylemege k o maz la r, atala r syleyec ek sz i ge nd l e r syle rl e r. (Ferec 855/1451 v.

192a). Su lt n M u r d H n zam n nda sefe re g ide rk e n

1011). Ba ka kaynaklarda bulunamad. enternas y onal beynelmilel; sosyalist partileri ya da komnist partilerin milletleraras tekiltlarnn adlar < Fr. i n t e r nat io nal a.m. (Lt. i nt e r arasnda ve natio na l : natio n millet kelimesinden sfat).
Varsa f ik r imde h a t , afv etmeyi , tas h h edi , | Va rs n Ente r nasyonal o lsu n b u d v n ad. ( air Eref 1958

bi r yaya bi r it e n g i o u r lam . An u issi e n g i n i b u lm . Yayaya eyitmi : En g i se nmi d o u rd u k im o u rla rs n , bre e n k yaya? d y sgmi . (F. Giese 1929

[890/1485] s. 3738).

Ku rt e n i k l e ri g ibi sesle r ka ra rak ba n e di. B u r n u n u u zatarak e n ndek i g l , yavu z k u rt u dosta koklamaya al t. (Osman

s. 139).

ahin 1994 s. 29). Mecazi mnada bir eyin kk nmunesine kullanlr (ms. e n i k kap byk kapnn ortasnda bir kiilik kk kap DS 1758):

e yau

663

epey

Kazan e n i i n i do ldu rt o c uk la ra! Hamdi beye su ikt i za

(F. Baykurt 1967k s. 132). e n i k l e yavrulamak DS 1758, TS 1474; kpek yavrusu gibi sesler karmak (?): An lad n z m? B i r ye r e
etmi . gitt i i n i z zaman haba r b rak n! A rkada kalan la r e n i k l etmeyi n! A n lad n z m ? (F. Baykurt 1962o s. 132;

105106 < onu ihdas eden o zamann bakumandan olan Enver Paann adndan. B e n

do du um zaman, babam, anakkale de, Da rdanosta, bataryas n n ba nda, kumral byk l , e nve riy e l i bi r Top u m l z imisan isiymi . (Orhan Kemal 1949b).

yoksa dokuz dourtmayn m?). AD. e ya u/enayan arm, akn vaziyette DS 1743, 1761, 1762, TS 147677 < ET. e armak, afalla mak Clauson 1972 s. 168 ve ya ?? (mhmel?) fiillerinin fiilzarf (gerundium) hallerinden mteekkil kafiyeli tbir (b. a rk u r u ).
Ol u rid um be n yle e ya u, | G z me d ny ol u rd k a ra u. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3474). Ol si l i h d r a a z t z e n | ekdi k l c, se rve r n t utd s , | Kim e re n k o rk ub ol u r e ya u. (Firdevs i

O. enzar baklar < Ar. an z r a.m. (na z a r kelimesinin oulu). Byl e tabi i ve sade bi r g e z i nt iye memleket i n
tahamml o lmad n kad na an latmak kabil de i ldi. Halk a ras nda dola mamak, e n za rdan u zak la mak i i n te n ha l a do ru y r d . (Fazl Necip 1930 s. 31).

enzerut, b. an za ru t . AD. RD. encek /encek /enci k kedi, kpek gibi et yiyen hayvann yavrusu DS 1744, TS 1466 < e n k /e n i k + c ek / c ik kltme ekleri: kltme eklerinden nce /k / sesinin d mesi iin kr. abu cak, kpec ik ; ortatadaki nlnn d mesi iin kr. bkl m, yal n z . Kltme eki c k iin b. ac c k . be alt yana kadar ocuk DS 1844: u Fatma ablan n
d rd n e basm Ay esi yok mu? Adama ik i lf etti rmiye n bi r e n c ek. (A. Tm 1958f s. 52). e n c ik oyuncak ZTS

R m 1980 [15.16.yy.] s. 224). enva eitler < Ar. an w a.m. (naw nevi kelimesinin oulu). ... levz n e u g evz n e, e nv i ekke r n e ... (Ferec 855/1451 v. 115b; bir yemek ve erez listesinde). Andan z e f d utd, b se l k gste rd i. Fi l c ml e h e r mak m, h e r v ze i e nv [env yerine hata ve yahud bugn bilinmiyen t r l mnasnda sfat] h e n g i l e i l edi. (Ferec 855/1451 v. 116b). e nv i e it, e nv i d r l /e nv i t rl her eitten, mtenevvi, trl trl: R m i l i ke n r nda e nv d rl l iman la r ok d u r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 336). fti ra bu n la rda, yalan n dolan n e nva i e idi b u n la rda. i rke f h e r i f l e r h epsi. (Tark Dursun K. 1954 s. 110). Kad n e n vai t r l d uala r,
te ekk r l e rl e Y us u f u n e l l e r i n e sa r l yo r ve k z h i b i r ha rek ette bu l u nmadan yabanc ve so uk gz l e r l e bu n la ra bakyord u. (Sabahattin Ali 1937k s. 44).

1976 s. 64. eo sen (beynelmilel jeoloji terimlerinden) memeli hayvanlarn ortaya kt en eski devirlerden biri < Fr. oc n e a.m. EYun. ( ' s) afak ve (kains) new. eparhi ya (Rum Ortodoks Kilisesi terimlerinden) blge, piskoposluk < Yun. (eparh a) a.m. [ep zere ve a rh idare etmek]. n c ke is guya

Yis us H ristosu n bi nm i oldu u me rk ebi n bi r g m l aya i l e manast r ismi n e Efesu ve l i upo leos epa rh iyas nda h a lk n g z l e ri n i boyar imi . (E.

Misailidis 1986 [1872] s. 58). epe r i ok eri, yamr yumru < e ri + kuvvetlendirici ntak (rduplication + tezat nsz), yni adjective intensifier; kr. apa ik r . K f l e nmi Kr. epten . AD. epelek kelebek DS 1762 < ke l ebek kelimesinin metateze uram varyant, kr. gbel ek vs. G c
yetse anal , sevgi l i t o su n M evl id, naz l mel e i, g c k epel i i i l e be r be r s r k l eyb k a rla r i i n e yuva rlayarak ke ndisi n i s rm z e h i r l emi bi r y la n g ibi i n ey b tepel eye rek ba n e zmekde h te e n n etmeyecekdi.

envanter bir messesede bulunan eylerin tam ve teferruatl listesi < Fr. i nve ntai re < Lt. i nve nta ri um a.m. Harbiye N e za re t i n i n ko nt ro l alt ndaki
depolardan ok sayda sil h kaypla ra ka r m . Si lh ve cep han e n i n e n vante r i n i ka rmak i i n tedbi r a l n yo r. (B. Criss 1993 s. 205). Kemal dikkatle e n vante r i doldu rd u.

epeyice! Paslanm ! Epe ri! Emme e ri o lsu n va rs n ! Ve r im Demi rc i A ca raya, do ru l t u r! (F. Baykurt 1971t s. 326).

(M. Glsoy 2000 s. 29).

O. envar k < Ar. an w r a.m. (n r kelimesinin oulu).

Se h e r y z s a f sndan dem u rd o l s a f dandu r, | C i h n u c n k a mu r e n, z i h iy e nv r Rah m n . ( mer bin

Mezd 1982 s. 31). Vakit vakit si z i g rme zsem a rk n


bu pa rlak e nva r i i nde daima kara n l kta kalm gibi ya arm. (Fazl Necip 1930 s. 33).

(EbBekir Hzm 1326y s. 279280). epesk i pek eski < eski + kuvvetlendirici ntak (rduplication + /p / tezat nsz), yni adjective intensifier, kr. apans z . A z son ra bi r s rta k yo rum. Epeski bi r ky gr n yo r. (F. Baykurt 1960 s. 122).

O. enver I daha nurlu < Ar. an wa r a.m. (mu naw wa r aydnlk sfatnn comparativus hali, b. a cab ).
A nda g rdm ki bu k z u bi r c em l i va r fit b u m hit bdan e nve r, s a nas n k i R z v n u cmak d an imdi v rib id i. (Ferec 855/1451 v. 199a).

O. enver II ok kl < Ar. an wa r a.m. (mu naw wa r aydnlk sfatnn elativus hali). Y z e nve r, Mezd 1982 s. 56).

Listedeki e n u c u z yeme i kesti rmeye al yo rum. Ama Komet du r um u n fa rk nda; bana so rmadan smarl yo r yemekle r imi z i, epeski arapla rm z . (T. Uyar 1985 s.

sz ekke r, g z abh e r, z se rve r, | Boy u a r ar, y y anbe r, te n c h e r, sa u Hi nd . ( mer bin

124). AD. epe kere ak, ok ak DS. 176263 < apa ikre kelimesinin varyant. epey bir hayli, olduka ok < eyi sfatna taklan adjective intensifier fonksiyonsuz denebilecek

enver /enver i ye Cihan harbinde Osmanl askerlerinin giydii balk R.E. Kou 1967/69 s.

epeyce

664

er

kadar zayftr. Aslnda ok eyi olmalyd, fakat maalesef eski kaydmz yoktur. 19. asrda bugnk mnalar buluyoruz. Ve iyi c e, iyide n gibi zarflarda da ayn quantitatif mnay buluyoruz.
Set ri n i n z e r i nde n paltosako giyi nmi , pantalo n epeyi ksa. (Vartan Pa a 1991 [1851] s. 1). Hagop Agan n pede ri n i n B ey ogl u n e i nd iy i n i g re n l e r epeyi taacc b itdi l e r. (a.e. s. 84). olduka uzun zaman: Evet ef e nd im, gel e l i epeyi o l uyo r.

epopele rde n byle a k h ikyel e ri n e ge i on ik i n c i y zy l la o n d rd n c y zy l a rasd r. (Ya ar Kemal

1980 s. 223). AD. epr i eskiyip rmek DS 176364, TS 1479, R. Dankoff 1991 s. 35 < ET. op ra a.m. g n son ra,
B ey r uttan get i rd i im bavu l um, y z adamakl l ep rimi yata m ve sepetimle, babaan nemi n evi nde n ayr ld m.

(a.e. s. 4). Epeyi vakit d r kye km m, art k yar n i z i n ve r de i n ey im. (a.e. s. 96). epeyden epeye az buz de il, adamakll (-de n ablativus hali ile yaplm bu tr zarf iin b. bi rde nb i re . Son zaman la rda i le ri epeyden epeye
boz u ld uktan son ra babamn, ha lam n mi ras na tek ku rt u l u midi o la rak bakma a ba lad n i nk r edemem.

(Orhan Kemal 1950 s. 23). erimek, dalacak hale gelmek: Kimse bu raya Akden i z demesi n! Gk ve
den i z i n b i rb i r i nd e ep rid i i bu de n i z k e nt i n e. Islak, g r i bi r sol uk. (E. Atas 1996 s. 35).

AD. epr it- andrmak < epri- fiilinin causativum hali.

(A. H. Tanpnar 1961 s. 64). epeyce olduka, bir hayli < epey + ce aequativus eki, ca zarflar iin b. a nca I . O vakt epeyic e ra hatl m z bu lduk, ve bi r ka para da a rt rmaya ba ladk. (Vartan Paa 1991 [1851] s. 20). kksenemez, az ey olmayan ( ca sfatlar iin b. aha / a ca ) : Familya
kyde ol u r ise, ok a h am me gu l i et vesi l e o la rak eh i rd e kalmak epeyice bi r ey di r. (Vartan Pa a 1991 [1851]

lk bak ta fa rk edi lmeye n e n u fak ayr nt la ra, gzde n kaan l eke l e re, zaman n ve z e ns i z l i i n kemi rd i i, a nd rd , ep ritt i i b t n k y b ucak i z l e r i n e va rasya h e r ye r i, h e r k eyi bi l iyo r. (M. Mungan 1999 s. 124).

EO. epsem sessiz, ses karmayan, susan TS 147982, R. Dankoff 1991 s. 36, Meninski 1680 I, 26 < a. bsim a.m. Dal l e epsem otu rd , h sylemez. (Ferec 855/1451 v. 215b). Y biz d o r myu z k im d man
ola n u nda pdi h umu z u h is r n u z e r i n e d di, dge d u r u r; bi z u nda t nmaz u z , epsem otu r u r u z ? . (F.

s. 40). M sy Be r na r yah ud B e r na rdo asle n talyan ve (H.R. Grpnar 1942 s. 182).

bu rada ark bankala r ndan b i r i nde epeyce bi r memu rd u.

Giese 1929 [890/1485] s. 107). Otu rm d ol tah t z e re epsem. (Fah r 1974 [1367] s. 353 no. 1991). epsem ol susmak: C riye eyitdi: G z mi ba lama,
yol um g reyim! d di. Ma ns r eyitdi: M eg e r sa a c n u g e rekmez ? d di. C riy e epsem old. (Ferec

epeycene az deil olduka ok < epey + c e n e eki, kr. aca rca na . Pi ek r: B i rade r, n e kada r kald n o rada?
Kavuk l u: Epeyce ne. Havala r n a lmas na b rakmadla r. (Cevdet Kudret 1973 I, 121). kadar

855/1451 v. 95a). AD. eps it kan tekerinin paras DS 1764 < Yun. (apsda) tekerlek jant G. Meyer 1893 s. 33, A. Tietze 1955 no. 36. O. ep et ibne R. Dankoff 1991 s. 36 < pu t kelimesinin Ar. sfat kaidelerine gre elativus hali. Osmanlcann mahsul olan bu tr kelimeler iin b. epaki n . AD. epten hep; hep beraber; bsbtn, tamamiyle DS 1764 < h epte n kelimesinin varyant. Kr. ep top . Ablativus haliyle yaplan zarflar iin b. amazdan .
Ecdadm z imdiye kadar bu n la r kym z e sokmam la r da biz koyve ri rs ek n e demez l e r? Ya ru h la r ? O n la r epte n dep re i r. (S. engil 1943 s. 95).

epik destan < Fr. piq u e a.m. < EYun. (pos) destan kelimesinden sfat, b. Adriatik . n c e M emedde,
mode rn roman la epik roman bi imi n i ba da t rmaya al tm. (Ya ar Kemal 1980 s. 302).

epik r yen M.. 270de len Eski Yunan filozofu Epikurosun felsefesine ait; onu takip eden kimse; kendini hayatn tatl taraflarna veren < Fr. pic u r i e n a.m. Ayrca, ahs isimlerindeki mna geli mesi hakknda b. Abbs yolc u . imdi si z a ncak

di le r i sk l e n bi r go ri l g ib i seviml i ve msumsu n u z. S i z e i ft i ra ettim dostum. Si z sadece Osman l s n z . Osman l , yan i ep ik rye n s r s nde n domu z. Fazhatla r n n fa rk nda olmayacak kadar mesu l iyetsi z ve a k n. (C.

Meri 1992 s. 228). ... i h t iya r bi r ep ik rye n... B u adam i i n d nya topukla r nda ba la r, gbe i nde bite r. (C. Meri 1992 s. 277). AD. epi l epi l ?? < ekspresif tbirlerden.
O rta ya ls bi ra z daha yan ma yana t. B i r e l i d i z imde, epi l epi l gz l e rim i n i i n e bakarke n S e n o na bakma! de r g ib i ge n ce a rkas n dn e re k an latma a ba lad. (H. Aytekin

(Konu ma dili) ep top, yalnz 3. ahs possessivum eki ile: epi topu lzm gelen her ey (ve ondan baka bir ey deil) < kafiyeli ve labialisation a ynelen terkiplerden, ilk unsuru h epi nin varyant, tbir bir sinonimler iftidir. Bu tr terkibler iin b. apar topar . Ah! Ah! O nda bi r lokmack ak l o lsa, bu r n u nda n
ba lanm gibi dik i n e dik i n e g idec ek ye rde ben iml e uy u man n a resi n i a ra rd . N e de kolay i le r i yol u na koyardk a can m, n e de kolay! Epi topu bi r apartman kat, bi ra z mobi lya, e l i aya d zg n, et i budu ye r i nd e seki z o n pi l i de i l mi bu n u n . (A. lhan 1964 II, 4142). Varaca z evet, dedi kaynanas, B u rsaya yen ide n. B i r yo l paras epi topu. Ba ha ra daha ok var. K sar z masraf bak n p al na na ... (Fruzan 1981 s. 86).

1945 s. 39). Z ek iye daha Akal ya el pmeye ge lmeden, 1984 s. 33). eplem , b. eblem . epmek, b. etmek.

on u n toka gibi i r i g z l , ep i l ep i l y z l , se rpme ben l i , e l i n e abuk bi r k z o ld u u n u t m ky duydu. (L. Tekin

epope destan, hamaset iri < Fr. pope a.m. < EYun. [epopia] a.m. B i z im A nadol uda byk

er I adam, erkek < ET. e r a.m. Clauson 1972 s. 102. Ca r iye k a puy acd. B i r da gibi e r i e r g i rd i. (Ferec 855/1451 v. 13a). B u bi r h a mm l e r, B l k sm nede n

er

665

erpi

olsu n ?

(Ferec 855/1451 v. 10a). yiit, cesur bir


Ayp be, ayp sana! Sen i n za hm n h ep ka r la ra

fert:

O. erami l dullar < Ar. a r mil a.m. [a rmal dul erkek ve armala dul kadn kelimelerinin oulu]. Haftada
e r mi l u a m ve ec mi r u eyt ma tas a dduk o l u na n bi ak ay k a t eyledi. B u s retde H a z n e i mi reye sa y u tevf r i m l gste rdi. (Sel nik 1989 [1599] II, 624).

(S.C. Ertem 1931 s. 246). (bir iin) ustas (kadn da olabilir): M n evve re k i
gal iba. Erse n k meydana! p re z e n k a r id i, an cak bu mak l e mas l a h a t e ri id i, ...

(Al Azz 1268 s. 63). (ordu tekiltnda) nefer:

A r a r i l e rl eye n kamyon la ra bi nd i r i lm i e rl e r ma r al yo rd. (T. Bu ra 1963 s. 11) zev, koca: Be n m h catc u um g r: be n sa a h a be r tdg m dem e r k o yn na g i r, se n i l e yatsu n. A ndan d u ras n, y r e va ras n; e r m k o yn na be n g i rem. (Ferec 855/1451 v.

O. Eramine Ermeniler < Ar. A r mi na a.m. (?) [924/1518] s. 150).

Ve eh r A r mi n esi nde n dah b h a r c d y o n ik i bi k a raca ak a mak t al u r la r imi . (.L. Barkan 1943

69b). e r ba bir zmrenin banda olan, eleba; esnaf khyas TS 1489, Meninski 1680 I, 122. e r e va r /e r u avrat ol evlenmek: Ol k z c u a z r i medi n, e re va rmad n lmi . (Ferec 855/1451 v. 59a). Ol c em at ic i nde iyc b u k a b l i e r v k i old, e r u avrat olduk . (Ferec 855/1451 v. 46b). B u rda bi r kse va rd ya, be n imi n e n e r avrat old u. (A. Cafero lu 1944 s. 190). er II (sfat) erkek; cesur, kendini mdafaa edebilen < e r I. Er yig ide g ri n u r pa a z i. (Enver 192829 [869/1464] s. 29). e r k i i erkek: Esme r ha n m g tdi, Caferolu 1942 s. 43). B i l i rs i n: bi r ce na z e e r k i i mi,

(Neologismus) erat (askerlik terimlerinden) erler < n e f e r teriminden e r terimine geilince n e f e rat teriminden de e rat terimine geildi. Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . Ge n e l
K u rmaydan ge l e n e rat e it imi i l e i l g i l i buy r uk la r , k e nd i pln lamalariy l e kayna t r r, yle uyg u la rd . (M. Seyda

1970 I, 200). Y r rk e n, omu z u na ast t f e i n kabzas 75). O. erazi l reziller < Sur. dial. a r d i l en reziller (a rza l kelimesinin oulu). Er z i l i i ns n ve es fi l i
dem y n i h t iy r eyl edk l e ri t a rz u s l bdan tec e n n b e say u dik k a t ... (l 1587 v. 134b).

n e redeyse topuk la r na kadar sa rk yo rd u. En k k boy e rat g iysisi bi l e b yk g e lmi ti. (M.Z. Salo lu 1995 s.

ik i at h a rtd. z de e r k i i palta r geyi nd i, bi r l L tif aha geti rd i, bi r l da z ba land. (A. hat u n k i i midi r? be l l i o lsu n diye us u lde nd i r. te o sebepten apkay Al i e fe nd i n i n tabut u na giydi rd i l e r. (F.

Erdin 1948fes s. 13). Trkenin morfolojisinde basit isimle sfat arasnda fark olma mas iin b. baba I . er III (zarf) erken TS 1488 < a. e r a.m. ve yayl iin b. M. Rsnen 1969 s. 46. h eyitdi: bu fet sa a r t u rmak d an u rad. (S a drud-dn eyho lu 1973 s. 228). D dm: mdi yemi n k esdkde atla r | Yola azm eyleye l m g ce bi z e r! (Z af 1950 [1555] s. 150). Sabah e r kalkt k. Yol la ra d tk. (F. Otyam 1960 s. 98). e r u ge c /e r ge /e rge ne vakit olsa; ok beklemeden: B r f i l c ml e bu k i i r u g c | T i z (!) bo az lad, esi rg emedi h c. (Gy. Nmeth 1919 [15.yy.] s. 166). nsan la r sevmek on la ra bi r sapma olarak
g r n yo rd u. N e g l n t b u sz o n la r n a z nda, bi r an lamda h epsi bi r sapma i i n e g i re c ek l e rd i e r veya ge.

erbab /er bap sahipler < Ar. a rb b a.m. (rabb kelimesinin oulu). Ar. bir oulun Tk.de tekil kullanlmas iin b. ahbab . As h b em r z , e rb b a r z , k a mu es n f h a lk anda gel r l e r. (Ferec 855/1451 v. 180a).
K a s d de r amze kan n dkmege k

e rb b n u . Ve k a z B e rkof ada v k i ola n eb r f e ma den i n ba z ra y s ay r e rb b t m r s n u r la r nda v k o l ub z i r at de rl e r. (.L. Barkan 1943 [932/1525] s.

( mer bin Mezd 1982 s. 231).

252). iten anlyanlar, ustalar; iten anlyan: B i r

sancak l k y r b u l u n ub ik i m r i l iv ya tevc h o l u nmak ... n i e i h t i l le b is ve i nt i r e rb b h i r s e te sebeb i h dis o lmak l z m ge l r. (l 1979 [1581] I, 169). e rb b hacat mracaat sahipleri: Elbette e rb b h c tdan s ud ra ge l e n e f l u ak v l e tah a mml i muk a r re r o l u rd . (l 1982 [1581] II, 121).

O. erba in krk < Ar. a rba n a.m. S i n n i h ud d e rba n e

va r n ca p yei m l z emet b mndaki se rme n z i l e d di.

(A. Kutlu 1983 s. 130). er eri mek, yeti mek TS 150710, Meninski 1680 I, 150 < ET. r a.m. Clauson 1972 s. 194. yleye dek at bi r h y re rd i. A nda i nd i, k o nd . (Ferec 855/1451 v. 18a). B u a rada avc la r dak e rd i l e r, g l yok a rus n a a asn k a t ba lad la r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 27). O Tac m Dede ok byk bi r adamm . B i r e rm i ki iymi . (T. Apaydn 1991 s. 161). olgunla mak Eki n l e r i n e rd i i g rs em bimek, fidan g rsem su lamak . (N. Cumal 1970 s. 203). EO. f e ry d e r (birinin) yardmna ko mak: Ege r be n i b u
mak mda basalar, ba um kesel e r y k a ldu ra la r, d ra asala r, k imd r k i ba a fe ry d re, h l m g re ? (Ferec

(l 1994 [159199] s. 173). (takvimlerde) kn en souk saylan krk gn: B i r d z iye h esap

ede rd i: Erbai n i n bi lmem ka. B e rde lac u z da geti. Sitte i sevi r yakla t. R u z u ha z ra u kadar g n kald. (B.S.

Kunt 1948 s. 48). (tarikatlerde) dervilerin 40 gnlk ilesi: R h p r f t h kem n h immeti l e e rba n ek e n riy z etp el e re ok gib i p rev o ld. (l 1982 [1581] II, 185). B u ndan y l evve l, bi r ayi n
gec esi e rbai n ka rd m h c remde m rakabeye varp can m n ca n , de rd imi n de rman , gn l m n su lta n pi r im Haz ret i Faz l Hu r u f i ye teve c c h etmi , z m ba lam tm. (Musahipzade Celal 1936ms s. 2728).

erbap, b. e rbab . AD. erb i /erp i barts, yemeni DS 1764, 1776 < ??
Kad n k z m, eke r k z m, yavuk l u n e rb i l e r yol lad, ba na b r d ve rey im! (M. Tu rul 1969 s. 309).

855/1451 v. 116a). AD. era a duvar rlrken iine konulan katl DS 1764 < Ar. a rak a a.m. A. Tietze 1958 no. 136. (/k />/ /iin b. agel ).

erce

666

ergan et

erce/i rce sabah erken; mevsime gre erken Meninski 1680 I, 136, R. Dankoff 1991 s. 36 < e r III c e aequativus eki; ca zarflar iin b. anca I . ercel, b. e r e l . E rces /E r ci yes /E r ci yez Kayseri vilyetinde bir dan ad < Yun. (Argios) a.m. Ol by k k im be z e r E rces d a na ... (M. Adamovi 1994 no. 1207). stn 1970 s. 89). O. ercmend saylan, takdir edilen, itibarl < Fa. arcmand a.m. Fa. -mand eki iin b. a rz umand .
C ml ede n e l ekdkde, ne fsi stanbu lda z viye n i n ola n me yih d e n Ekmel Efe ndi k i yi n e g e nd si g ibi t a r k ted r sden f e r at i l e me h a t si lk i n e s l k de n l e r e rc me ndi id i, an la rdan bey at tdi. (l 1994 [1591

erek, b. e rek I . erek s i y on sertle me < Fr. e re ct io n a.m. < Lat. e re ct us dikilmiden nomen actionis. Bununla ilgili olarak b. abe rasyon . Be n de soyu nd um, z e r ime yatt, 173). erem perem, b. e re n pe re n . eren erler; er, yiit, kahraman, yksek ahsiyet TS 149096, Meninski 1680 I, 151 < ET. e re n a.m. (e r + eski oul eki olan e n , kr. k za n, o lan ) Clauson 1972 s. 232. Me l i k e du rd , e r i n e l i n a ld, e re n
na z a r nda tah t a gec rd i, yan nda otu rtd, o l da otu rd . (Ferec 855/1451 v. 186a). Acemden h s l o ld o l s e n la r, | No la ge r T rk e re n k la du la r?

bi r eyl e r yapmaya al t, ba aramad. Ereksiyon ha l i n e bi le g e emede n, z e r ime bo alve rd i. (D. Asena 1987 s.

Erc iyes da n n dib i ndek i by k e ovan n ad Yava ovasd r. Kayse ride n g n eye do ru u za n r g ide r. (N.

(Fah r 1974 (Ferec

99] s. 295). AD. erel hrn, huysuz, yaramaz DS 1764, TS 1489 < Ar. a rcal bir at donu cinsi (?); Ar. sfat tr iin b. ablak I . Ve e rc e l at oldu r k i ik i k ayak l a r t si n i r i n e
de i n d uynak la r bi l e ak o la. yet omdu r. O l sebepte n T rk bi rb i ri n e e rc e l dey s e rl e r. Ya n i o l e rc e l at omlu u me h rd u r. Amma T rk e rc e l deyemez, epe l de rl e r. (Mercmek Ah m ed 1944 [15yy.] s. 194).

[1367] s. 262 no. 146). erkekler: 855/1451 v. 40a). yiit, cenki:

M eg e r b u k z Bihrzu o l

Ta rya mut deg l imi . Ere n l e rd e n k a a rm . m hdan o l o ld . Ulald la r, e re n l e r o ld la r.

(Ferec 855/1451 v. 113b). efendi, yksek ahsiyet:

H i s rdan ahd i l e bi be y z k i i k a rd la r, e re n l e r i n t utsak sip h l e r i l e yayak ve yal n ayak ve yal n cak ip le re d i zdi l e r . (F. Giese 1929 [890/1451] s. 128).

E rdek Balkesir vilyetindeki kasaba < Yun. (Artki) a.m. O. Erdel bugnk Romanyann Garb eyaletinin Osmanl devrindeki ad < Mac. E rd ly a.m. (e rd e lve ormann tesi). EO. erdem fazilet, hner TS 148990 < ET. e rdem a.m. Clauson 1972 s. 206207. K a ytaban ev v rg i l b u o lana, glge o ls u n, e rd eml id r. (Dedem K o rkut 1973 [14./15.yy.] s. 7). AD. erden erkenden, sabah sabah; sahur zaman DS 1764, TS 1490 < e r III + sfattan zaman zarf yapan de n ablativus eki (b. amazdan ). erdo st erkekleri seven (kimse) < e r I ve dost, Tk. kelime ile Fa. usul terkip, z e ndost rneine uyarak. Kelime birleimleri iin b. acabola /acabu la . K ki
ben m f e r z e nd m e r o layidi y e rd st olayidi! B e n fe rz e nd m e l i nde n c i z o l ub d u r u ram, ci h nda e r i g rec ek gz i yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 201b).

Aslnda oul olan e re n kelimesi tekil mnasn aldktan sonra l e r ekiyle yine oula geebiliyor:
Vi l yeti n i t m r l e d rd i. T m r e re n l e r i o l ke n ra

(Oruc b. dil 1343/1925 s. 15). Derviler arasnda e re n l e r (tek ki i iin dahi) bir sayg hitab olarak kullanlrd.
ge ldi l e r, K o st a nt a n yede n g emi k a rtmaz old la r.

EO. erene er gibi, erkeke TS 149596 < *e ra n e a.m. [e r I + Fa. na , Tk. -ane , b. aci za n e ]. eren peren/erem perem darmadank, kark DS 1766, K. Emiro lu 1989 s. 89 < kafiyeli ve labialisationa ynelmi (b. ala bel e ), ilk kelime mhmel, ikincisi Fa. par n /par r n uarak O

c iva r n kpekl e ri o ga rip kpe i c i va rla r ndan s rmek i i n ba na he r ta raftan y ld la r. B u ga rip kpek ha ng isi n e ge r i dnd ise, bi r g s, bi r i n i bi r yanda yu u rd u, b r n n st n e ko tu, o c iva r n kpekle ri n i e re n pe re n ett i, darmada n, att k uy ru u n u y uka r, ba lad sal la na salla na gitti. (Behet Mahir 1973 s. 8). Og ns g n o ga rla ngo u akla r n sabah n e r i, e re n pe ran ett i, bi r ik i tanesi n i n kafas k r ld , b r l e r i koydu, kat. (a.e. s. 9).

AD. E ref bir rzgr ad < A rab ; her halde gneyden gelen scak bir rzgr. B i ra z daha ge ip de a ala r

ka r n atp, r l p lak old u mu e re f us u ldan us u ldan esmeye ba lar. E re f kt , e re f kt diye damdan dama sevi n l i ba r malar o l u r o zaman. (M. lhan 1983 s.

AD. erez/i rez buday ve arpa tarlalarnda biten bir yabani ot DS 1767, 2549 < Yun. (res) a.m. A. Tietze 1955 no. 4. AD. ereze kap srgs DS 1767 < Fa. ra za a.m. AD. erfene, b. he ri fa n e . O. er ga l ya eski zamanda gemilerde kullanlan (mahiyeti tam anlalmayan) bir cihaz < Yun. (ergali) KahaneTietze 1958 no. 768. (Argo) er gan et (umuma) tantmak M. Mikhalov 1930 s. 12, sylemek, aklamak, if a etmek H.

13). E re l i bu isimde Anadolunun bir ka yerinde kyler ve Konya ile Zonguldak vilyetlerinde kasabalar var < EYun. (Hirkleya) yni Hiraklis mabetleri bulunan yerler; D.J. Georgacas 1971n s. 111. AD. erek Pazartesi gn < Erm. e rek abati sal gn [e rek ] R. Dankoff 1995 no. 144; kr. si embe .

ergamuni

667

eri

Aktun 1990 s. 87 < ?? Ba ka kaynaklarda bulunamad. O. er gamun i enginar < Ar. ar m n a.m. < EYun. (ergemn ) a.m. G. Meyer 1893 s. 29. O. er ganun eski bir alg, bir nevi org < Fa. veya Ar. ar an n a.m. < EYun. (rganon) a.m.
Z ey n l as n m ay u i rete me l o ld , sem e r an n , a r b e r av n z e vk n e dald. (Ferec

er gu van, b. e rgavan . er gu vani, b. e rgavan i . er gn/er g in olmu , olgunla m kemale ermi : reit DS 1768 < e r + fiilden (participium) mnasnda sfat yapan g i n eki, b. akk n . . EO. er g r ulatrmak, eritirmek TS 152130, R. Dankoff 1991 s. 36, Meninski 1680 I, 148 < ET. rg r a.m. [ r fiilinin causativum hali, b. a rt u r - ] Clauson 1972 s. 227. Kr. e r r , bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- . l h ! H l mi g r rs i n. Ba a meded rg r! (Ferec 855/1451 v. 179a). D ri d r d men i l e h md r ! | M d r rg r r se n i d d ra. (F. Giese 1929 [890/1451] s. 230). rg r be n i, ey h , am n d i vis l e! (V s f Os m n 1257 s. 368). eri b.m. (buzun erimesi gibi) < ET. e r a.m. Clauson 1972 s. 198. C n bu sz i i itdm, sgt g ibi dit red m,

855/1451 v. 52a).

E r an n u d i n l emem, bi r r i nd i fevk a l deyim; | D im k n n u be rb d etmege m deyim. ( air Eref 1958 s. 143).

er gavan/er gu van efltun ile krmz aras iek aan bir aa, Cercis siliquastrum < Fa. a r av n a.m.

D r l d r l rey h n la r, semen l e r, eme n l e r, n e rg isl e r, s sen l e r, y semin l e r, n i l f e r u e r av n u n es r n u ben ef e l e r, h t m l e r dikd rd i. (Ferec 855/1451 v.

91b). n l e ri ndek i m fik su la rda, bi r di l im me htap gibi,


re n k l e ri n i n ak isle ri s la nan yal la r. Am bi r e rg uva n a ac re n g i nd e bi r yal ve yan nda amfst n n i i re n g i nde bi r yal . (A.. Hisar 1956 s. 88).

er gavani /er gu vani efltun ile krmz aras renkte < Fa. a r av n a.m. [a r av n + isimden sfat yapan eki, b. alt u n ]. ar bu e r av n o la, m revvak , mus a ff ola. (Ferec 855/1451 v. 90b91a). O l y z i
g l, sala r s nb lde n ay ru d mi em, | An u i n o ld ya e r av n e mm . ( mer bin Mezd 1982

k a lay gibi e rid m, gendz m i b h te n dop ra a saldum. (Ferec 855/1451 v. 108a). K a an k im ne a z nda n k a r ol anbe r n g s | G l an u k od ndan e riy p dit re r, o l u r s u. ( mer bin Mezd 1982 s. 59).

zayflamak, incelmek, tkenmek: B e n bu n am ndan e riy b du r u ram. (Ferec 855/1451 v. 212b).

G rse b i r k a g n i i nd e n e k a dar e rim i , p gibi olmu ! (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 318).

[840/1437] s. 160). er ge I, b. e r I II . er ge II, b. e rk e . er gen I olgunla m ; evlenecek yaa gelmi DS 1767, F. Argenti 1938 [1533] s. 73, Meninski 1680 I, 148 < e r + fiilden, temelli vasflar gsteren sfatlar yapan ge n eki, b. al nga n . Adan n g z e l, bi r i im su

eri k, b. e r k . eri m mesafe < e r + fiilden nomen actionis yapan im eki. B u rada olsu n istiyo r, bi r te l e fo n e rim i u zak l kta, Ak am n e yapyo ru z ? de ne c ek kadar yak n. (F. Hepilingirler 1997 s. 105). Kr. gz e rim i . eri m er i m (er i ) durmadan erimek, tamamen erime e doru gitmek < e ri fiiline uydurulan reduplication + /m / den ibaret ve tekrarlanan predicate intensifier, b. apal apal . Zaval l yavrum
fe lket zede; ay n o n d rd gib i taz e, tek ba na e rim e r im e r iyo r. (S.M. Alus 1933p s. 160). M vekki l im, g n g nd e n, yana n bi r mum gibi e r im e r im e r iyo r.

k z la r ndan N i k i y i, e rg e n l ik a ndayken, abi le ri n i n kotras na bi ndi rmi bi r g n , Heybel i y i dolasp dnm l e r. (M. Seyda 1974 s. 215). bekr: ... ve ege r z i n de n d u l avrat olsa, an u c rm i e rg e n l e r g ib i o la. (N. Beldiceanu 1967 [1501] v. 2b3a). Gm rkt e mfetti ; s rmalar, n i an la r i i nd e. Hem de e rge n . Evle nmek istiyormu amma, he l l st emmemi e d emezsem diye ko rk uyo r. (S.M. Alus, Ak am gaz.

(M.L.

Dikba 1936 s. 96). AD. er in enmek DS 177071, TS 14991500 < ET. e r i n a.m. Clauson 1972 s. 235. Yavu z l k tmege h e r gi z e r i nme z, | Ki z anas na em n g ri nme z . (Fah r 1974 [1367] no. 4298). r r la ra ge l de bah! Aya na m e r i n iyo n ? (Orhan Kemal 1952m s. 102). G it u
gapy a! dedi Hacel i y e. Hacel i e ri n e e ri n e g itti kapy at. (F. Baykurt 1961 s. 111).

27.6.1941). er gen II, b. e re n . AD. er gene da yeli DS 1768 < Mo. e rge n e a.m. G. Doerfer 1963 I, no. 17. AD. er gi l mu mula, dngel DS 1768 < ezg i l yerine bir yanl kayt olmas muhtemeldir. Ba ka kaynaklarda bulunamad. er gin, b. e rg n . er gono mi eyalarn imalinde en uygun usul inceleyen ve arayan fen dal < Fr. e rgo nomie a.m. [EYun. (rgon) i; ilenen ey ve (nmos) kanun, kaide]. B u ld u u h e r f rsatta,
otobs koltuk la ry la i lg i l e nmeye n e rgo nomi m he nd isl e ri n e sve saya, seki z y z k i lomet reyi g ide r ge l i r o ld u. (B. Uzuner 1994 s. 14).

AD. erincek tembel, engen DS 1770, TS 1499 < e ri n + e c ek > c ek (nlnn d mesi iin kr. dutcak, emcek , fakat bunun gibi ba ka sfat bulamadm). AD. er i (dokuma tezghnda) zg DS 2771, ZTS 65 (atk) < ET. a r a.m. Clauson 1972 s. 239, Clauson palatal varyantlarn Trk dillerindeki yaylna dikkati ekiyor. (Arap yazl kaynaklarda nllerin mahiyeti belli olmaz). Kr. ar I. Kr. R. Dankoff 1995 no. A2 Yana r dne r: e r i i mor, a rgac

eri

668

erkek

kana rya sars o l up ik i re n k l i g r n r.

(H.Z. Koay

Prothesis hadisesi iin b. a rasta .

1944 s. 328). eri I varmak, ula mak DS 177273, TS 1500, Meninski 1680 I, 591 < ET. ri a.m. Clauson 1972 s. 239 [ r fiilinin m areket hali, fakat mna itibariyle o fiile bir ey ilve etmez]. Y rimekde n
ayak l a r k a bard, geyesi y u nmamak d an st nde r id i. Reml eye e r i dg i n l ey i n h a sta d di, l me yak la d. (Ferec 855/1451 v. 92a). Ge e n e ri i lme z, ge l ec ek i tedbiy ri n e me l o lal um!

Yah n l e r i m rebb ve rb la r, kftesi v fi r e ri te vu t utmac u mstev ... (l 1982 [1581] II, 147).

eri t i r , b. e ri d r . erit e ri fiilinin causativum hali, t- geni lemesi iin b. act- . O r k mide i l e nas l e ri te c eksi n k za rtmay? (R. Ilgaz 1969g s. 50). yle ki edeb u h n e rd e

(Ferec 855/1451 v. 243a). yeti mek, olgunla mak Meninski 1680 I, 591: O l k z c u a z r i medi n, e re va rmadn lmi . (Ferec 855/1451 v. 59a). B i r ah s a u rad la r k i ek i n i ri mi
du rm ; ek i n i n i t e f vts z md rik ayr md ri k d me z bie r, byle dge r. (Ferec 855/1451 v. 190b).

r z ig rla r nda an la rdan h m m yo idi. C bks v rl k , ok atmak , tob oynamak , ne rd u at ra n c e h s n mstak m u m n h a r i f y r tmek, eh z dele r y reg i n i e rbdestl ig i l e e ri tmek he r bi ri n evs f n u , ah l k n u mu h a k k a r ve s ny idi. (Ferec 855/1451

v. 143ab). Be l i nde ka rn nda kalas nda bi r i kmi ya

va rsa e ri tmek i i n, sedi r st nde bacaklar n havaya kald rp makas ha reket l e r i yapar. (M. Seyda 1974 s.

AD. eri II birine glmek; onunla alay etmek; akala mak DS 177273, TS 1500 < e r i I. De rv l e re ri e n i i n e pe m n o l u r. (Y nus Emre 1965 s. 63). Abu G n e n e n o lan o rh u da n n

39). Mecazi mnada bir ey kalmayncya kadar harcamak (para, mal, servet hakknda) M. Mikhalov 1930 s. 13, H. Aktun 1990 s. 97. . EO. erk kudret; ihtiyar TS 15001501 < ET. e rk a.m. Clauson 1972 s. 220. . erkn I detler, kaideler, treler < Ar. esaslar, asl mnas destekler, direkler (ru k n destek kelimesinin ouludur). E rk n la r n ca ve t re l e ri n c e a r l k la r n y ri n e get rd i. (F. Giese 1929 [890/1451] s. 127). erkn II ilerigelenler, devlet bykleri < Ar. a rk n ordu bykleri, asl mnas destekler, direkler (r u k n destek kelimesinin ouludur). De r h l h
buyu rd . Eyimme vu k u z z t u ek bi r u s ud r, a y n, e rk n ge ld i l e r. (Ferec 855/1451 v. 551b). He r g n s a b h o lduk d a tam m e rk n devl et, a y n mi l l et H u d d d h idmeti n e va ru r la rd . (Ferec 855/1451 v.

ba nda g r d rd . B u n na r b i rb i r i n e yah d . B i r zaman o rada e ri ip bo u du h d n s na ahmayl d di k i: D i z i i e nd i r de bi sol uk yatym d di. (A. Cafero lu 1945 s.

209). eri d r /er i t i r erdirmek, vardrmak < e ri I fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . eyt n o la attrmak, kavga ettirmek:
e r i d re, | D ke l i b u i l e r i k a r du ra. P z i h i l e be n i

n e fs, an riy z et k l c i l e ld r, | K i Rah m na r i d rme z sen i b u n e fs i eyt n . ( mer bin Mezd 1982 s. 24).

(M. Adamovi 1994 [136886] no. 2057). aketmek, yaptrmak < e ri I fiilinin causativum hali N g h bi r
h a rb e nde g vz r av r a rd umdan y ti di, bi r k a c mu h k em m t ba uma, y z me, gz me r i d rd i. (Ferec

855/1451 v. 109a). EO. er i gen/er i ken akala an, her eyi aka sayan < e r i II + fiilden, temelli vasf mnasnda sfat yapan ge n /k e n eki, b. al n gan . Bi r nien
g l i n e eyt n la r d o l ubdu ru r, | Ere n l e r sem na an la r e r i ge n o l u r. (Ynus Emre 1965 s. 63).

63b). e rkn ha rb harb akademisinden mezun subay: B u r ha n h u k uk a yaz labi ldi mi? R e ha Erkn Harb M ektebi n e g i rmek istiyor mu ? (E. Atas 1996 s. 54). ok kurnaz biri, akgz: Al la h A l laah diyor, bu gidi l e e rk n i ha rp o l u r b u oc u k diyo r. (T. Apaydn 1991 s. 106). AD. erke/er ge drt yalarnda enenmi erkek kei DS 177374, Meninski 1680 I, 148, O. Blau 1868 s. 229 < ET. e rk e a.m. Clauson 1972 s. 223.

EO. r i gen / r i ken (dativus hali ile) alay etmek (?) < 15. asra ait bir hapax legomenon mnas e r i IIye yakn grnr, fakat fiilin te ekkl beklenmedik ve izah zordur. Ma r r o l ub h a lk a r i ge nmegi l! (Gy. Nmeth 1919 [15.yy.] s. 156). AD. eri i k l i cin arpm; sinirli, abuk fkelenen, sa solu belli olmayan DS 1772 < EO. * ri ik arplma, cin arpma + l i [EO.da kullanlan, fiil kk + k ekinden ibaret nomen actionis ekli iin b. al k I I ]. mm ye muska yazd rd la r, mmye sabu n
gmd rd l e r mm ondan byle de l i o ld u, c i n l i e ri ik l i old u. (F. Baykurt 1970 s. 113). Eri ik l i, no lacak? Del i del i ko n u u r!

Hadi, hadi, kasap boz u nt us u se n de! B i z bal k ka rmasak u kasabadaki halk n k u rsa na et mi g i re r? B e l i radan satma a kalka rs n e rk e i n okkas n ... (K. Bilba ar 1961

s). erkek b.m. (diinin aksi) < ET. rkek a.m. Clauson 1972 s. 223224 < i rk ko + ek kltme eki (b. bardak ) M. Erdal 1991 I, 41. D mde grd m: bi r s a yy d geyik du za n k u rd ; bi r rk ek geyik dut u ld . (Ferec 855/1451 v. 35b). erkek insan, adam: Ba a bu ndan ma l m old k i h c rk ekde vef yok d u r. (Ferec 855/1451 v. 35b). H a le c n n tesk n et. E rkekdi r b u, be k a d n da seve r, o n k a d n da. (H.R. Grpnar 1927n s. 163). koca, zev: erlik vasflarna haiz (kimse): Bak, an la alm, ben ke nd i param
deyece im, sen ke nd i pa ran . O lmaaaz! E rkek l ik ld m? Se n i be n a rmadm m! (L. Erbil 1985 s. 110). e rk ek Fatma

(F. Baykurt 1971t 31).

eri ken, b. e ri ge n . ri ken , b. ri ge n . eri te/er te ev makarnas DS 1778 Meninski 1680 I, 142 < Fa. r i ta a.m. A. Tietze 1969 no. 101.

erkek gibi hareket eden kz veya

erkeksi

669

eroinman

kadn, Tk.de ahs isimlerindeki mna geli mesi iin b. Abbs yolc u : Adan n e n ha a r e rk ek fatmas ola rak ktm o rtaya. (P. Kr 1987 s. 190). e rk ek si n ek erkekler ve bu gibi eyler (mnas ilk kelimeden kaynaklayan kafiyeli ift sz men ei ve derin mnas anlalmyor): Erke im si n e im yok deye
dalma bi nc ek l e rs e, sle o n na ra, alt nda pezvek l e ri n. (H. Sayn 1965 s. 27). galman o

EO. erlen erlik dvasnda bulunmak TS 1504 < e r + isimden filn hale gelmek mnasnda fiil yapan l e n geni lemesi. N e bu n ca ben z a f e e rl e n rs i n, | N i c e bi r avrete ay ret l e n rs i n ? ( eyh , l 1974 [159199] s. 113; TSdeki misal bu beyte dayanyor). erl i k I yiitlik, kahramanlk, mertlik DS 1775, TS 15041505 Meninski 1680 I, 149 < e r I + isim veya sfattan nomen abstractum yapan l i k eki, b. a r l k . Meg e r A rab i c i nd e bi r di l ve r k i i va rdk i e r l i kde, bah d rl ikde, s a l k l ikde na z r[ i ] yo d. (Ferec 855/1451 v. 175b). K a t e rl ikde n ve az m alpl k d an ak l ve f ik r y g rekd r. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 95). Erl i k vu rmakla, a al k ve rmek l e de rl e r ya, as l imdi kyl l k ve rmek l e! (F. Baykurt 1970 s. 123). huunet: Yum ak l i l e i ba armadum, bu a e r l i g i l e gi ri ey im! (Ferec 855/1451 v. 100b). EO. er l i k II bir hisarn askerlere mahsus meskeni < e r I + isimden mekna mahsus tbirler yapan l ik eki, kr. ha reml ik, se lml k . K u l l esi u c u nda do ar mi h r u m h, | Erl i g i nde va r o la y z bi sip h. (Firdevs i R m 1980 [15./16.yy.] s. 62). Yk h is ru b u rc n v u e r l i g i n , | Kes M id i l l i e rl e r i n di rl i g i n. (a.e. s. 154). E r menek /E r menak Konya vilyetinde bir kasabann ad < Yun. (Germanikpolis) D.J. Georgacas 1971n s. 111; muhtemelen m.s. 17 senesinde Germanicus tarafndan kurulduu iin bu ismi alm tr, ya da Germanicus lakabn alan bir Roma imparatorundan, F. Hild H. Hellenkempner, Tabula Imperii Byzantini V, cilt 1, Wien 1990, s. 258. E r meni b.m. (din veya millet terimi) < Fa. A rman < Ar. A rman a.m. (A rman Ermeniler + isimden sfat yapan eki). Evvel k a rye i Bayu r k i E rme n ke nd id r, d rt bi k a raca ak c a b h a r c d y v r r l e r imi . (.L. B arkan 1943 [924/1518] s. 151). Ka r, E rme n i ge l i n i g ibi n e k r t yo rs u n ? (S.M. Alus 1933p s. 157). E r meni stan Ermenilerin Kafkasyadaki Cumhuriyeti < Fa. A rman ist n a.m. [A rman + memleket isimleri iin kullanlan (i )st n eki, b. Acemistan . ermin kakum; beyaz gelincik krk < Fr. h e rmi n e a.m. [Lt. mus Arme n i us Ermenistan faresi]. E rnes /E rnez Antalya vilyetinde bir ky < Yun. . (Arnes) a.m. D.J. Georgacas 1971n s. 111. ero in uyuturucu maddelerden biri < Fr. h ro n e a.m., kelime aslnda bir farmakoloji firmasnn koyduu ticar marka. Bu tr trade nameler iin b. amaro za . Yapayaln zd Ja n is Jopl i n, mutsu zd u ve e ro i n k u l la n yo rd u. (N. Eray 1990 s. 1990 s. 30). ero in man eroin mptels < Fr. h ro n omane a.m. (h ro n e + EYun. (mana) delilik, b. bibl iyoman . Eski bi r e ro i nman, dedi; k k es ra r satc la r n yakalamakta bi z e ya rdm ede r. (R. Enis 1957

erkek s i erkek tavrl TS 1402 < e rk ek + si similativum eki, b. ayru ks /ayr ks . Ne r iman Kksal yak k l d r, 436). 74).

ge n i omu z l ud u r, eyval lah yoktu r; di i l i i nde bi l e hoy rat e rkeksi bi r yan va rd r. (M. Mungan 1996 s. Adam dnd , apkasn g e r iye itt i ve be n i ok a rtt, n k y z Ada n n y z yd. i z g i l e r i bi ra z daha se rt, daha e rk eksi ama ayn y z. (. Aral 1997 s.

erken/i r ken b.m. (gein aksi) DS 2546 < e r III ve ike n . Atala r eyd r: A c am n bi lme z; e rk e n k a rn u d o yu r! (V. zbudak 1936a [1466] no. 296). E rke n kalkan yol al r, e rke n evle n e n dl al r. (Re at Enis 1944 s. 130). e rk e n c e /e rk e n c ede n /e rk e nde n (zayflatma aequativusu ve/veya ablativus adverbialis [b. amazdan ; ca zarflar iin b. anca I ] ile) daha ge deil, erken saatte (bile) B i ld im, bi ldim: i rke n c ede n
ge l i r, e ri t l e r l e, k t la rla o ra r; son ra b u raya o ra r, Halim baba i l e ko n u u r. (Aka Gndz 1940 s: 12). Ya r n e rk e nde n Ambarl ya gidece i z, ava kaca z.

(S.M. Alus 1944 s. 188). erkenci erken davranan < e rke n + burada geici bir vasf ifade eden c i eki, kr. evc i . Hepin i z e rk e n c is i n i z bu sabah. (A. Nesin 1959b s. 58). erken erken alacak erkenlikle, beklenmedik bir anda < e rk e n , zarf vurgulayan tekrarla, kr. sabah sabah, ak am ak am . Ne o la n? E rk e n e rk e n, b u n e bu ? Yok bi r ey dedi ya, o saat aktm meseleyi. (Tark Dursun K. 1955 s. 8081). AD. erkenle erken gelmek DS 1774, TS 1502 < e rk e n + l e geni lemesi. AD. erkenley in /i r kenley in sabah erken < e rk e n / i rk e n + zaman zarflarnda kullanlan l eyi n ek grubu, b. ak amleyi n . Evle r i n e ek i l i r l e r, yat r la r. B i r d e
baks n la r i rk e n l ey i n. T u z ek ive rm i gl n suy u n u , ku r uya kalm . (H.Z. Ko ay 1935 s. 88).

(Argo) erkete gzc, kollayc; gzclk, kollayclk H. Aktun 1990 s. 9798 < Yun. (rh ete) geliyor! M. Mikhalov 1930 s. 39, Ch. Tzitzilis 1987g no. 125. T ek n ik h rs z stefano, kap camn n
oyu u nda n i e r i s z ld . B i r k sa sl k ald. B u na a a daki e rk ete i l l i T ek i n bi r k sa sl k la c evap ve rdi. le r yol u nda. (A. Nesin 1960g s. 54). De ri n de r i n sol uy up uy uyo rmu gibi yapt. Ayaku c u nda ye r yata n n kstebek yuvas gibi kabarmas n g rmek i i n e rketeye yatt. (L. Tekin 1984 s. 97). T pk h rs z oc u k la r gibiyi z. S up h i y l e N iyaz i a ala r n alt nda ve ik i yanda e rk eteye du rmu la r. (A. Yurdakul 1989 s. 143).

E r k i let Kayseri vilyetinde bir kasabann ad < Yun. (rh a lla) a.m. D.J. Georgacas 1971n s. 111.

eros

670

s. 160).

Adam

e ro i nman.

Komutan

bi r

i itseydi

Erdo an n ha l i dumand.

(B. Gnel 1991 s. 268).

EO. er s i erkeksi TS 1511 < ET. e rs ig a.m. Clauson 1972 s. 238. [e r I + si similativum eki. b. ayru ks /ay rks ]. AD. er ek I pars ile aynn azmas hayal mahluk TS 1512 < ek III. O. er ek II/i r ek /i r i k Ba piskopos Meninski 1680 I, 591 < Mac. rsek < Yun. (arh iepskopos) a.m. AD. ert kurtarmak (= bitirmek?); yok etmek DS 1777, K. Emiro lu 1989 s. 90 < her iki kaynak rneksiz olduundan fiilin ne mnaya geldii tam tesbit edilemiyor. Kelime rt fiilinin varyant ya da ET. e rt gemek Clauson 1972 s. 202 fiilinden gelmi olabilir. EO. erte I sabah, afak skme zaman TS 151217 < ET. rte a.m. Clauson 1972 s. 202203. M e l i k odas na g tdi, rt eye degi n o l h t n ad na ar b i cdi. (Ferec 855/1451 v. 27a). He r ge ce g de rid i, h e r rte g e l rd i g r . (Ferec 855/1451 v. 60b). M u t la rvan be n sa a
kim t a l i u o ld y c e, | Devl et y rid i yavlak , e rt ed u r d n u g c e. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 92). e rt e at afak atmak: B u a a, ol bu a g u rm idi | K i d men bu g c e atmad n rte | M eb d rt e g ibi pe rd e y rta... (eyh o l Mustaf 1979 s. 321 no. 507677).

ero s (beynelmilel ruhiyat terimlerinden) cinsiyet sorular ile me bu bir haleti ruhiye < EYun. (Ers) Yunan mitolojisinde sevgi tanrs. Yun. mzekker eki os iin b. aforos 1. Eros la ma seyretmek pek keyif l i o l uyo rd u. (. Kvan 1995 s. 138). eroti k cinsiyatla ilgili < Fr. rot iq u e a.m. (E ros tan yaplan sfat, b. Adriatik ). Ke ndisi bu s ra la r Lol ita y Celal 1991 s. 133). B i ra z i k i, bi ra z dans, belk i videoda
e rot ik f i lm gste risi, sevi meye haz rla nmak, co mak i i n .

okuyo rmu . Harika! diyo r, Ba tan a a e rot ik, i i r gibi. D n, bu ya taki kad n , be n i uyand rd ! (Peride

(Peride Celal 1985 s. 78). erotizm erotik hal < Fr. rot isme a.m. Fr. dan Tk.ye giren i zm iin b. afo ri zm 1. Be dakika n cek i o yo u n e rot i zm ne reye g itti ? (A. Yurdakul 1991 s. 225). erozyon (corafya terimlerinden) anma < Fr. rosio n a.m. Bununla ilgili olarak b. abe rasyon . Y lda bi r

milyondan faz la a rt gste re n ve top ra y lda bi r milyo n met rek pe yak n e ro zyo nda yok olan T rk iye ha lk , ok yak nda al k la kar ka r ya kalacakt r. (Ya ar Kemal

1980 s. 281). Mecazi mnada: M edyan n g n m zde

i nsan la r nas l k u atp tesl im ald , t m i nsan ca de e rl e r i i nsan l k ad na nas l e ro zyo na u ratt roman n o na tema olabi l i rd i. (. Aral 1997 s. 47).

AD. erpeden ul ya da uval yapmakta kullanlan kl sicim DS 1776 < Yun. (arped ni) a.m. A. Tietze 1955 no. 28. erpi, b. e rb i . O. erre testere < Fa. a r ra a.m. Degd o l z l f i anbe r ef n e, | E r re i mr imi si n, ey ne. (H ud y, l 1994 [159199] s. 211). EO. errek erkence TS 1511 < e r III + rek comparativus eki, belki zayflatc mnada (b. ac rak ) . AD. er se erkek istemek DS 1776, TS 1511 < e r I + sa desiderativum genilemesi, b. ayg rsa- . AD. ersek erkee dkn kadn DS 1776, TS 1511 < e rse + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k eki, b. akk . AD. er sele I ezip sarsmak DS 1776 < rse l e fiilinin varyant. / / /e / geli mesi iin kr. e r ek I. e l lmek DS 1725, e rimcak rmcek K. Emiro lu 1989 s. 90. AD. ersele II kovmak < ??
Padi ah h iddetle nd i. Se n

erte II ertesi gn, yarn TS 151215, Meninski 1680 I, 135 < e rte I. Tedb r o l du r k i ba a dest r v res i n, rt e va ram B u l K simi o ad ge rcekde n ld rem. (Ferec 855/1451 v. 6b). e rt esi o gn takib eden gnde (kr. c uma rtesi, pazart esi ): Ol g n , o l ge ce s a b r eyl edi, rtesi g r Fe r r u h r z k a t na ge ldi. (Ferec 855/1451 v. 41a). Ol g ec e di l e nd i l e r. rt esi du rd la r, dan k tdi le r. (Ferec 855/1451 v. 100a). Dy n rtesi, c uma g n deye nek oyn la. (A. Cafero lu 1940 s. 4). e rtesi (attribtif olarak) ondan sonra gelen (gn, hafta, sene): E rtesi haftaya, c uma ak amna kadar k im sabrede r? (S.M. Alus 1944 s. 28). Ertesi i z i nde A h m ed i l e d o r udan d o ruya K u l u da bu l u duk . (Ah m ed R sim 1342/1924 s. 20). EO. erte gece sabahtan ak ama kadar; gece gndz TS 151718. Atamu yas n dutdum. S o ra yekdi l
d stla ri l e, k i l h e r f l e r i l e rt e g c e s o h b ete me l old um. (Ferec 855/1451 v. 43a). Amm bi r di lbe nd o u la h c etme nd idi. rte ge ce h c et di l e rid i, Ta rda n o lan iste rid i. (a.e. v. 27b).

EO. ertegi yarnki < e rt e II + k i . Yak i y n umdu r k i rt eg i

esvi leme e cvibe bu l u nmaysar, be n m dah ra h m um olmaysa r. (Ferec 855/1451 v. 135a).

(U. Gnay 1975 s. 351). kovalamak, takip etmek a.e. lugtesi s. 532: B i r g n b i r da a gitti, o rada bi r
ben im evldm de i lsi n diye k z e rse l edi. ceyl n g rd . C eyl n e rse l edi. C eyl n g itti, o la n g itti. Epeyce bi r yol g ittikte n son ra, c eyln bi r ad rdan i e r i gi rd i. (U. Gnay 1975 s. 34). B u n la r ka yo r, o e rse l iyo r.

EO. r dut eriip tutmak, yetiip yakalamak TS 1520 < r fiilinin fiilzarf (gerundium) hali ve dut , iki safhal hareket fiillerinde bir ka misali grlen fiil birleimlerinden, kr. apa r, g it. Sheyl u Nevbaharn 1991 edisyonunda onun yerine su n up dutd la r kelimeleri var (beyt 4503). erk /BSTT. er i k b.m. (mlum meyva) DS 1778 < ET. e r k eftali, kays, erik Clauson 1972 s. 222, G. Doerfer 1975 IV, no. 1952. K u r u z m ve ku r u i n c i r

(U. Gnay 1975 s. 420).

671

ve e r k ve z e rdal ve dah i b u n la ra n isbet n e k im vard u r sat lsa y zde be Osman aka al n u r im i . (.L. Barkan

se r hadl e r e h l i vuk f ve k em l i e h met u c e l det i l e mevs f d u r d y ey let i yi n e a a e r z n k l nm .

1941 s. 187). (Argo) morart, ciltteki mor leke: [16.yy.n ilk yars] III, 143).

(l 1982 [1581] I, 170). erzel rezilin rezili < Ar. a rza l a.m.:
Kaan n anas a lamazm . B u kada r e r z e l b i r atasz n e bo iman la rda bu labi l i rs i n i z , n e tav anla rda. (C. Meri 1992 s. 216). ale fde n ve avdardan ve e rz e nde n ve k n c ide n ve bu rak d an ve pe nbeden ve piy zdan ve s rde n ve k a vu ndan ve k a rp u zdan, f i l c m le al l t ve h ub b t u fev ki h k sm ndan o nda bi r ta r o l u na. (.L. Barkan

Erik l e r l e y z i n z ey n t, an ayv i l e g nde r, | Ege r la l nde n a lma isteye a y r eft l ! (Z t 1987

EO. err ulatrmak, eritirmek TS 152128 < e r fiilinin causativum hali, kr. e rg r , ve e rg r fiilinin ok eski bir varyant. Bir fiil kknden iki causativum eklini geli mesi iin b. akt- .
G l i f ri d utk i b l mi ba layam, ak l iymi ge z em, mak s d n b u lam, sen i mak s d u a r rmeyi n c e otu rmayam. (Ferec 855/1451 v. 36a). B u g yce k o n u um ol, rt e se n i b d n l a r rem!

O. erzen dar < Fa. a rza n a.m. G e nd mden ve c evden ve

1943 [925/1519]. s. 200). E rzuru m Do u Anadoludaki ehrin ve vilyetin ad < A rz R m [Ar. ard toprak, arazi ve R m Roma = B izans mparatorluu; Anadolu] yahut Arzan /Erzeni R m. Erzurum ehrine yakn olan Arzan/Erzen ehri 1048/1049 senesinde Seluklular tarafndan ykldktan sonra ahalisi (o zaman ismi daha Kl kal olan) Erzurum a yerle mi. es ( ark musikisi) susma (usuln bir unsuru olarak) K. Uz 1964 s. 22. Ye n i mi g rd n ? Eskide n be ri u z u nd u r
boyla r o n la r n. B e n de ye n i u zad sanm tm. Tan r ve rg isi dese n e. Es. (O. Duru 1962 s. 11). (Konu ma

(Ferec

855/1451 v. 220a). Kime kim gste re bi r z e r r e ve f | h r a a r r r y z bi ce f . (M. Adamovi 1994 [136886] no. 1874). er te, b. e ri te . O. erz/erz pirin (hububat) < Fa. a rz < Ar. aru z z a.m.
Liv i Safedde v k i o lan deti i h t is bdan b z ra ge l e n dibsden ... ve e r z ve t f f h ve i c c s ve s i r bu n la r u gibide n e r ak a al n u r. (.L. Barkan 1943

[963/1555] s. 229). O. ervah ruhlar; bir kiinin ecdadnn ruhlar < Ar. arw h a.m. (r h kelimesinin oulu). Syle bakal m
u la n, n ey i n n es isi n, n e c isi n , n e rede n ge lmi si n, baban kim, ana n k im, soyu n sopu n k im, s ll e n, ecdad n e rvah n kim? (O.C. Kaygl 1939 s. 143). Rabbe n hakk i i n b u gec e bu kalta n e rvah na ok uyaca m!

dilinde) es ge (bir eyin) zerinde durma mak, bo vermek: B i r i kon u u rke n mese l lf n g e l i i
namus, ah lk ke l ime le ri n i ka r t rmak icabetmez mi ? Ede r. Hah, i te bu n u Hasan n yan nda yapamazs n. Yeme z n k . O h e rk esi n es geti i eyle ri adamn g z n e sokar. (A. lhan 19 1953 s. 102). Temi z l i e bakan e o l u e ek kar be n im oday hep es ge e r.

(S.M. Alus 1934 s. 199). e rva h d uyma hi duymamak ya da duymamazla gelmek: k i saatti r b u rada d rt dn yo r um, ha n m n e rvah d uymyo r. (a.e. s. 195). (Halk konu mas) ervahi ruhlar < e rva h + mahiyeti meskk /i /, belki agglutinationa uram Fa. izafet /i /si; kr. c i n n i, ec i n n i . S s n , t uvalet i n i e rvah i l e re mi gste rec eksi n ? (S.M. Alus 1933p s. 143).
N e sn k semt, ne ka ran l k mahal l e l e r, n e be rbat sokakla r Sank i h e rk es e rva h i l e re ka r m . (S.M. Alus

(M. Seyda 1970 I,

329).

B y k l e ri n bu ko n uda syle n e c ek daha epeyce

(M. Seyda 1974 s. 42). es ve r (konuurken szlerine) bir ara vermek: B i r es ve rip sigara yakyorum. (F. Hepilingirler 1997 s. 56).
sz va rke n o n u imdil ik es ge iyo r sylemiyo rla rd .

es hareket etmek (rzgr hakknda) < ET. es a.m. Clauson 1972 s. 240241. B i r g n k a z y sum n
bu l t k o pd, ra d ca rd , be rk dep re nd i, ya mu r ya d, y l esdi. (Ferec 855/1451 v. 32b). G l g l e nde ama a n i e b d n es m esdi, | Se n ru h s ru a be z e r, aamad g l, ey me h r . ( Ik , mer bin Mezd 1982

1934 s. 139). AD. ervane kadn epkeni H.Z. Koay 1944 s. 330 < ??. O. eryah merhametli, kerim < Ar. a ryah a.m.
Bu p de h ke r iymidi, e ryah id i. O l a ldu k o ca k u l m e r r i f me n z i l es i nde k o d ve o l k u r k a r k a rava , h vak t old la r. (Ferec 855/1451 v. 131a).

s. 59).

N i e eyy m k a ray l ve k b le ve y ld z esmekl e

AD. erz dvlm am kabuu DS 1778 < Ar. a rz sedir, katran aac?. erz, b. e r z . erzak saklanan yiyecekler, gda stoku < Ar. a rz k a.m. (ri z k kelimesinin oulu). K l k e rzak yaz n kasabadan al n rd . (S. Soysal 1979ye s. 20). O. erzani bu yur /erzani k l ihsan etmek < Fa. arz n fa rm dan /a rz n ka rdan a.m. H ud vend
ke remi nde n tevak k u um oldu r k im m lmi m lk m i o l um Faz l u l l ha e r z n buy u ras n. (Ferec 855/1451

(Sel nik 1989 [1599] I, 444). Mecazi mnada anszn hatrlamak veya karar vermek: P de h u te h evv r i, ge nd bi l is i n e esdg i (metinde e dg i ) eksi lmedi, belk i z iy de old. (Ferec 855/1451 v. 71a). Akl ma esen i yapyo rdum, n k et raf m h e r
fo rt na la r o ld. yapt m ho g rm , ben i ha rek et l e r ime vu rmama a al t rm t. (Sabahattin Ali 1936 s. gem

127). AD. esip savu r /esip ya dncesizce barp armak, svmek DS 1782: B edel esip ya ark e n z ld satc la r. K imi kahveye, kimi evi n e sakland. (. Kaftancolu 1972 s. 158). AD. esip yort serserilik etmek, haylazlk etmek DS 1782: Erk ek l e r yetmi
alt kad n la f i n k ats n, essi n, yortsu n, yi rmi k e re bask n ve rs i n, z e r re kada r namusla r l ek e l e nme z.

v. 18b).

B u mi h n e t m ic i nde ba a i n yet eyle,

(Musahipzade Celal 1936ka s. 10).

resteg rl k e r z n k l !

(Ferec 855/1451 v. 132a). Ol

esami

672

esel

O. esami /esa me isimler; Yenierilerin isim listesi < Ar. as m isimler (ism kelimesinin oulu).
C ebec i ba ve Topc uba ve muk a bel ec i defte rde n v fi r es m i h r c d b sa y gste rd k l e rid r (Sel nik 1989

esati r mitolojik hikyeler, mitler < Ar. as t r a.m. (ust ra mit kelimesinin oulu) < EYun. (histora) hikye G. Meyer 1893 s. 39. esati r mitolojik < esati r + isimden sfat yapan eki, b. adal . Poyra zky gecesi n i n u betimlemesi n e bak n:
G e ce siyah bi r ip ek pe rde g ibi Bo az a i nm i ti. T pk esati r i d ramla r oynan rke n sah n e n i n n n e i n e n effaf ka ra pe rde gibi. (V. Gnyol 1992 s. 120).

[1599] II, 603; blm baldr). Ekseriya u tbirde: esamisi oku nmamak ehemmiyet verilmemek, saylma mak: Kadn m, ben a rt k
u z u n boyl u k a lma a geldim. K o san z da gitmeyece im. A, o nas l lak rd ? N i n k o acak m m? Haftadan haftaya k uy ru um da va r. O ls u n! B i r damla oc u u n es misimi ok u n u r ? Ba mla be r be r. (E.E. Talu 1928 s. 49). K l ha nbeyl e ri n, cami avl u la r nda oynadk la r adm att rmacan n acaba esamisi mi oku n u r? Eski omu zda la r n u z u n e ek oyu n u n u n i raptan mahal l i mi ol u rd u ? (S.M. Alus 1934 s. 333).

O. es b at < Fa. asb a.m. Esb bende S l eym n bey anbe r y deg rd u r. (Ferec 855/1451 v. 143b). Es n i

esans vcuda ve salara pskrtlen gzel kokulu kozmetik < Fr. essen ce a.m., asl mnas hlsa < Lt. essent ia z, cevher. Fr. -e n ce eki iin b. alyans .
B u t l o n u n ba nda rt l id i. Kokl uyo rum, hafi f bi r esansla ge n k z sa kokuyo r. (K. Bilba ar 1961 s. 45).

c im da h d g n g n c nb i l e r i ve bi n i c i alt ndan k m esbi t z g ib i eks e ri n mez d i l e z z et i eh ev n o l u r k a n la r as h b tec r ibede n o lan z e np re y r n ve l de i z e n n o la n z u re f vu r i nd n k a vl i n c e muk a r re rd r. (l 1975 [1599] s. 113).

O. esbab I sebebler < Ar. asb b a.m. (sabab kelimesinin oulu). As h b vak yi he r b i rs i h i k yeti n i , se r

esaret esirlik, klelik, tutsaklk < esi r kelimesinden Ar. usulne gre nomen abstractum, kr. n e zaket . He r
evi n bekl edi i bi r i va rd... Kimi hastanede n, k imi da t la n k t as ndan, kimi esa rette n g e l e cekt i. (T.

gde ti n i, bu v k ala ru esb b n yalans u z syleye. (Ferec 855/1451 v. 163b). Esb b n ta y n edemiyece im bi r mut la aya mebn te z k i re i y rtdm. Avdeti n i k imseye h a be r ve rmedim. (H.. U akl gil

1307 s. 63).

Bu ra 1963 s. 17). B ede n i n i z i n esa ret i nde n k u rt u l u n ! (. Altan 1975 s. 215). O. esav i r bilezikler < Ar. as w i r a.m. (siw r /s u w r bilezik kelimesinin oulu). An u z e ri nd e s a d h e z r re n g
i t vus d zmi ve h a l h i l i z e r r n ve es vi r i s e m n e l i n e, aya na ge rm i . (Ferec 855/1451 v. 28a).

H z z r kahkahala rla g l e rk e n yal n z F ra ns z ai r i bu k l ha n i tabi ri nd ek i mazmu n u , bu kahkahala r n esbab n an l yamyo r, hay ret l e bakyo rdu .

(Fazl Necip 1930 s. 24). Hukuk terimleri: esb b muc ibe gerekeler: Kan u n lyi has esbab muc ibesiyle bi rl i kte su n u lm u tu r. (M. Seyda 1970 I, 237). esbab mu haf f i fe cezay hafifleten sebepler. O. es bab II eya, bir ie lzm olan eyler < Ar. asb b a.m. (sabab kelimesinin oulu). Yolda esb bumu z sa l k ald. (Ferec 855/1451 v. 139b). Hem n lah z a vu n k lmayub r m | Sefe r esb bn tdm cmle itm m. (Z af 1950 [1555] s. 147). es bak daha evvel (filn mevkii) igal eden, eski < Ar. asbak a.m. Ar. elativus iin b. a cab . Arap M u ha r rem, esbak ce za hkimi n e dn e re k ... (F. Erdin 1948i s. 22). esdaf, b. asdaf. O. esed gu ru bir zaman Osmanl mparatorluunda da tedavlde bulunan Hollnda paras < Ar. asad arslan + isimden sfat yapan eki (b. adal ) ve gu r u /k u r u ; bu iri gm sikkenin zerinde bir arslan resmi vard. Ba usta k r ve s yi rl e r k r
ola n sk f K ubeyl i tas h h d e esed u r y z yig i rmiye r yi c o lma la esed y z y ig i rm i h is b z re o n ik i h is s e de n be h is s e t a rh o l u n ub ced d ak a i l e b k si n e f r h t de l e r. (M. Ktko lu 1983 [1640] s. 223).

esas temel, dayanlan nokta < Ar. as s a.m. Se n adl u 38).

i l e mu h k em es s d n i sl mu , | Se n h km d uta r s bit bi n y e r i f etv ya . ( mer bin Mezd 1982 s. B i z im esasm z kyl , kyl amma, km , k m z. B e n ke nd im eh i rd e do mu um. te onsek i z ime basm m, ky my bilmem. (Orhan Kemal

1949b s. 109).

Se n imdi, l emi n sama sapan uydu rmasyon la r n b rak da can alacak havadisi n va r m yok mu, on u syle! En i te esasa geldi... (S.M. Alus 1933p

s. 212). esasta esasen:

Ktibi n n i i n bek ledi i um u r u nda de i l, esasta on u n fa rk nda da de i l, sadece bi r ka ralt , i nsana be n z eye n bi r ka ralt dik i l iyo r, o kadar.

(Orhan Kemal, Trk mizah antolojisi 1949 s. 138). (sfat olarak) (askerlikte) esas vaz iyet hazr ol duruu: B i r ok e rl e r i n, ami rl e r i n i n ka r s nda, 55).

bel l e ri nde ayna olsa atlatacak bi r s u rette se rt esas vaz iyette du rd uk la r n g rd l e r. (Y. Ahskal 1944k s.

esasen aslna baklrsa, dorusu < Ar. as san a.m. Esasen bu kadar u z u n mukaddemele re hac et yoktu. (Fazl Necip 1930 s. 71). (Halk az) esa set esas < esas kelimesine nomina abstractada sk sk grlen - et ekini takmakla konuan, kitap diline vkf olduunu gstermek istiyordur her halde. Baka kaynaklarda bulunamad. B u esaset dahi l i nde si lsi l e ve
m rettebat n n ge lmi ve gel ec e i n e o h u r um, Mal l im B ey! (A. Dino 1944 s. 70).

esef acnma, znt < Ar. asaf a.m. (/ sf / kknden).

A h h sa kol um, ah, o da olacakt k i. diye esefte n ok gu r u r la m r ldand. nk a rt k ke nd i n i eskisi gibi c i z h issetmiyo rdu. (T. Bu ra 1963 s. 120). esef et

zlmek, pi manlk duymak:

i l e n i n de n i z i syle nd i i kadar g z e lmi . S rf b u de n i z musik isi n i di n l emek, Karade n i z i sey retmek i i n stanbu ldan ge lme e de e r do rus u, imdiye kadar ge lmedi ime esef ediyorum.

(E.N. Gken 1949 s. 17). AD. esel boylanmak, serpikmek, bymek DS 1779 < ET. esi l uzamak [ es germek fiilinin passivum

esen

673

eserek

/reflexivum hali, b. mel- ] Clauson 1972 s. 247.

B u k ut u N evit im i n sedef st nde al maya ba ladktan

Kofal k la rdan k k k k su la r t reyip bi rl e iyo r, bi r u fac k ay ol up y r yo rd u. ay boyu n ca, bi r t r l esel ememi s t l e r, selvi l e r s ra la n yo rd u. (F. Baykurt

1961o s. 183). (a.e. s. 21).

Aha imdi, Al lah sayasnda, demi rg rat l da gabu l ettk k i, mi l l et temel l i eselsi n .

(A. Kutlu 1995 s. 221). ese r i (ikinci variyant iin b. De rsaadet ) eskiden resm ilerde kullanlan, muayyen ebatta bir eit kt (ese r ve c ed d yeni): Yaz c
son ra bit i rd i i i l k ese ri . cedid /ese rc ed id

EO. esen sa salim (bilhassa bir seyahata kana dilenen hayrdualarda) TS 152930 < ET. ese n a.m. Clauson 1972 s. 248; eski bir ran dilinden, b. G. Doerfer 1965 II, no. 478. P r p di h o l n ese n g rdg i n l ey i n fe ra h d an ldi. O lan p di h old. (Ferec 855/1451 v. 34a). Yah y buy rd , vard la r, c hdan h ok k a c k a rd la r, sa esen get rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 173a). Esen ol! G ide l m, be rk eyl e tedb r, | M u v fk o la al l h k i tak d r! (Meh m ed 1965 [1398] s. 151 no. 3793). Esen k a l, P di h um! B e n k u l u t e rk i diy r tdm. (Z t 1970 [16.yy.n ilk yars] II, 462). ese n u u r eyl e birbirine esenlik dilemek: Se n u
ben ese n u u r d i l eyeyim, | K o aym boyu n u , yiyleyeyim. (Mesd bin Ah m ed 1991 no. 5433). sa

Hasan a rd ; Ese ri c edit k d al, seyrek a ra l k la u di lek eyi temi z e ek! dedi. (F. Baykurt 1967k s. 371). Ay ba lar nda mo r u l u kopya kalemiyle k ut u k ut u i z g i l i byk boyda bi r ese rc edid k d n n st n e eski T rk eyl e bt e h esab yapan pede r ... (. Altan 1975 s.

150). AD. eser III sert esen rzgr DS 177980 < es fiilinin genizaman fiilsfat (participium aoristi); ( n l ) r /maz iin b. aa r I . eser beser bir ocuu bytp yetitirme; bakarak, emek vererek ortaya karmak DS 1780 < iki mehul fiilden ibaret, kafiyeli ve labialisation a ynelmi fiil terkibi (b. ala bel e ); besle fiilini andran ikinci fiil kendi bana geisiz fiil olarak da kaydedilmitir (beslenmek, geliip grbzlenmek DS a.y.), fakat bu kayt belki bir yanl anlamaya dayanr. B u g nde l i k gazet e l e r i n
yaz la r na h i tahamml kalmam t. En mode rn l i n ot ip maki ne l e r i n ve e n i l e r i bask tek n i i n i n d z e n e soktu u, ese rip bese rdi i ve simetri k, aku l st u n la r ha l i nd e di z ip se rd i i bt n b u yaz la r n a rd ndan, he r g n , et raf nda toplandk la r b y k tahta masan n st ndek i ka ralama k t la r n ka rga k l n t ek ra r g r r g ib i ol uyo rd u. (Y.K. Karaosmano lu 1954 II, 100).

sa salim: Ka be i k y i s a n emden b d geldi s a (Zt 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 8, kelime oyunu).
ese n ese n.

AD. esenle veda etmek, selmetlemek DS 1779, TS 153132 < ese n + isimden fiil yapan l e genilemesi. sim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla . K a r c u ese n l edi, at st n e sv r o ld, sar y h C iy nd i n-ya a mtevec c i h o ld. (Ferec 855/1451 v. 133b).. EO. esenle vedala mak TS 153234 < esen l e fiilinin ortaklk hali. A nas Se n bi l rs i n d di. Du rd , ese n l e di, yola gi rd i. (Ferec 855/1451 v. 32b). O. eser I iz < Ar. at a r a.m. /t / /s / geli mesi iin b. abes .
De r h l e h z de atdan a a a i nd i, mest deve gibi ol ya a bu ya a yg t rd i, av istedi, es e ri n bu l mad. (Ferec

eser beser le ese r bese r terkibinin varyant; kr. p pe rl e . te, bi ra z son ra eve va r n ca, N ef ise, he n z

y r me e ba lam ocu u n u ese rip bese rl iye n bi r a na gibi Emeti n i n ey i bi r i lt e n i n st n e ye rl e ti re re k ve on u n la ko n u mas nda devam ede rek ak am o rbas n pi i rmek i i n o ca yakacakt r. (Y.K. Karaosmano lu

1953 I, 201). esert besert ese r bese r terkibinin causativum ekli. Kr. esetl e hastaya zenerek bakmak DS 1780. (Musahipzade Celal 1936ms s. 16). esercedid, b. ese r II. AD. eserk /eser i k /eserek deli men; sarho ; saral; perili, cinlerin etkisinde kalan DS 1780, K. Emiro lu 1989 s. 90 (ese rl i ) < sarho mnas es rk /es ri k i dndrr, fakat ese r sara DS 1780 kelimesi baka bir kaynan da rol oynad ihtimalini akla getirir. D n emedik de i l, o n u da
d nd k ama, ne de olsa ese rl i oc u k t uta r meza r ama a kalka r fa lan. (M. Ba aran 1962 s. 60) Hitl e r Almanyay arz u lad g ibi, ke ndi keyf i n e, ese re i n e, sz m ona, Tan r ve rg isi n sez i i n e g re y l la rca ra hat ra hat ida re ett i. (H. Taner 1960 s. 23). her hangi bir

855/1451 v. 28a). Ge nd z me ge ld g mde g rdm: bi r

gemi n i c i nde bi r tah t sti nde ot u ra ram. Ol k i ide n es e r u n i n yok . (Ferec 855/1451 v. 45a). B i r s n iye i i nd e bt n k a n z yal z k a lbi i z e t o plan yo rmu gibi e h r e i zde k a ndan es e r k a lmad. (H.. U ak lgil

yl e kad n n e rede? Se n i n g ib i ha lde n an l yacak, ben i ese rt ip bese rte c ek kad n n e rede, kom uc u um .

1317 s. 81). E vah m em r z , h a tt vef tla r na bi r k a

s at k a lm mu h t az z r la r hak k nda bi l e m dsi z l i k es e ri gste rme z l e r d im ak h us l i n e i nt i z r la r n bi ldi r i r l e r. (H.R. Grpnar 1927n s. 258) ese r et iz

brakmak, tesir etmek:

Z r dke l i yarad lm t a b at yled r k im, n e i itse h t r na es e r eyl e r. (Sadrud-dn eyholu 1973 s. 224). A karde im, be n

(M.. Esendal 1934 s. 86). dokunmak, fena tesir etmek (ms, il hakknda): eh z de h l i n e ge ld i. Nas r
ona imdiye kadar ne l e r syledim, h i ese r etmez k i! Ayy r eyitdi: H a mm ma ok otu rm s z, es e r eylemi . Hen z z a f u u z va rdu r. (Ferec 855/1451 v. 49b50a). M estl ik u k l k anda es e r eylemi : z r z r a la rm .

hastalktan kalan iz DS a.y.

(Ferec 855/1451 v. 151a). eser II baarlm , yaratlm, ortaya konmu ey (ms. sanat eseri, kitap, beste, iir, bina) < Ar. at a r a.m. /t / /s / geli mesi iin b. abes . Ka ese ri va r yah u o lan n! He r bi ri n i se n yazsan ... (. Altan 1975 s. 164).

B i z, g n g n n e uymaz, n edi r n e de i ld i r be l l i o lmaz, ese rek l i t uta rakl bi r mi l l et i z. (H. Taner 1960 s. 28). ese re i c i n l i

hrn (osu r u u c i n l i yerine rtmece):

Devl et adam h e rk esten daha l l , f re n l e r i h e rkeste n kuvvet l i, k e nd i n e h e rk esten hk im bi r k i i o lmak zo r u ndad r. B u r n u ndan k l ald rmayan, atak, si n i r l i , ese re i c i n l i , h ey heyl i k imsele ri n devlet adam kabu l

esfar

674

esirgin

muaye nesi nde i l k a zda r e kmalar ge rekt i r.

(H.

almaca, ... gibi oyu n la r va rke n amme c z i n i k im biti r i r .

Taner 1960 s. 106). O. es far seferler, seyahatlar < Ar. asf r a.m. (safa r kelimesinin oulu). B e n i depe led ! B e n bu n ca 855/1451 v. 244ab). O. esfel makat, ans < Ar. asfal en aada bulunan [s fi l sfatnn superlativus hali, b. a cab ].
So uktan ti ri l t i r i l t it remekte ola n M e rak : Efe nd im, dedi, k u l u n u z u n da esfel imden ba ka scak bi r ye r im kalmad. (M.Z. Pakaln 1946t s. 120).

(Ah m ed R sim 1316 s. 9). Kr. yas r . O. es r /es i r II eski fizikilerin faraziyesine gre btn fezay dolduran madde < Ar. at r < EYun. (ait 'r) a.m. G. Meyer 1893 s. 42. AD. es i r /es r i /es re sarho olmak; azmak, kudurmak, delirmek DS 1783, TS 154042, R. Dankoff 1991 s. 36 < ET. es r a.m. Clauson 1972 s. 251. Avrat bu la ra a r s c i l e r l cdi k im ik is i dak es riy b yatd la r . (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 15). Bo rca i e n i k i g e z esi ri r. (V. zbudak 1936a [1466] no. 50). O lan b u esi ri k l i kte n k u rta rmak i i n
retme ne ba vu rd u la r; sk t rtt la r, ge n e vaz ge i remedi l e r. Hem on la r ste l edik e o esi riyo rd u. (H.

ge zdg mden mu r d old k i ms fi rl e r a ras nda kes ret i esf r i l e imtiy z um ola. Pes sa yum abes imi . (Ferec

AD. es gin sert esen rzgr DS 1781 < es + fiilden fiilsfat (participium) mnasnda sfat yapan g i n eki, b. akk n . Esgi n estik e kabak, kpek u l umas gib i
ses ka r rm . akal ko rk us u ndan i n i n i n i i nde n bi r t rl kamam . (Y.Z. Demircio lu 1934 s. 103).

Olcay 1951ah s. 40). es i r f i ra o l , b. esi r i f i ra . EO. es i r ge (birisine ya da bir eye) acmak TS 1538 40 < ET. esi rg e a.m. Clauson 1972 s. 151, T.Tekin 1994 s. 270. No la ege r o l b re yig idi esi rgeyesi n, fe r r u h ru h u a a gste resi n, an sevi nd resi n ? (Ferec 855/1451 v. 29a). Ad la r, i e r g i rd k. G rd k, bi r
b ed r, h u ld i be r n e be z e r. A n u g ib i h , an u gibi lat fd r k i s a h n na ayak k o ma a esi rg edm. (Ferec

eshab, b. ashab . AD. es i k ukur yer, vadi, uurum DS 1781, TS 1536 < ??. Sfat yapan ( )k eki iin kr. akk . B u ras Y e rk esik. Yol u n u n b i r yan yksek, bi r yan esik. (M. Makal 1965 s. 94). es i k l i, b. eksikl i . O. es i le/es v i le sualler < Ar. as ila a.m. (su l kelimesinin oulu); ikinci varyant, tekilin imlnn tesiri altnda s uv l olarak telffuz edildiinde tekil edilmi tir. Endiy eden f ri o l k i ben an u esvi l esi n e c ev b v rmege k di rem. (Ferec 855/1451 v. 133b). Yak iy n umdu r k i rt eg i esvi l eme ecvibe bu l u nmaysar. (Ferec 855/1451 v. 135a). es in sabah rzgr DS 1782 < ET. esi n a.m. Clauson 1972 s. 248. Ay en i n a n n esi koca evi n e, ge n k z la r n 93). es inti hafif rzgr < es + nomen actionis/nomen concretum mnasnda isim yapan i nt i genilemesi, kr. ak nt , k nt . Ma ngal n k l bi l e

855/1451 v. 115b).

Di r yig it l ig e k i ge nd i

(Ferec 855/1451 v. 200a). Y ld rm H n u a ladu n g r b yet esi rg edi. (Oruc b. dil 1343/1925 s. 36). birisine merhamet edip ona yardm etmek, onu korumak: Pe riy l e r begiyem. ol esi rged g ak , z eb n o lm y lanam. (Ferec 855/1451 v. 88a). bir eyi yapmaktan ya da vermekten ekinmek; (menfi mnada) feda etmekten ekinmek TS 1983 s. 380. En byk g na h m o zaman i lemi tim.
esi rg emezsi n! D u r, b u ndan g t! Se nde n sevgimi ve i lg imi esi rg eye rek bu g na h s rd rd m. (M. Mungan 1996 s. 283). O rd u kumandan ke nd i ka ra rgh me ras ndan bi ri n i n haftala rdanbe r i s u g rmiye n y z n ykamak i i n yalva ra rak istedi i bi r mat ra su esi rg edi. (F.R. Atay

i l e ri nd e ese n baha r kok u l u bi r esi n l e g itmi , rak o n u n bahar n sold u rm u , ld rm t. (. Devrim 1943 s.

1938 s. 130). A i l e h i bi r f edakrl o na esi rg emedi. (S.F. Abasyank 1954a s. 36). Sa l mda esi rge n e n
sevgi | l m mde lg n bi r ak am st | Sesle n i rse ok ge... (B. Necatigil 1956 s. 77).

so umu . E e r g e n i , plak, esi nt i l i yang n ye r l e r i nd e n bi r avu top rak geti r ip mangal n z e r i n e dksem belk i b u so uk k l l e r i s t r. (Mahmud Yesari 1943 [1933] s.

159).

B i rd e nb i re

adamakl l

d n

h issetti.

Vc ud u n u n sol ta raf nda bi r r zg r esi nt is i duydu.

(S.F.

Abasyank 1944me s. 79). es i r I harb tutsa < Ar. as r a.m. B e n o l dem o lan c u id m. Ald la r be n i es r i l etd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 60a). esi r et esir almak: Be n i ik i n esn e es r eyl edi:
bi ri k a z H ud , bi ri g l m ki k a bz a K ud retded r. (Ferec 855/1451 v. 67b). Ne S l eym na es r z, n e Se l m k u l y u z , | K imse bi lme z bi z i b i r h ke r m k u l y u z. (H a yret, l 1994 [159199] s. 208). Ge nd demle ri e l l e r iy l e e l l i es r k a rmak ya l h a y ld r. (l 1979 [1581] I, 171). esi r almaca bir

EO. es i r genci acnacak halde olan TS 153940 < esi rg e n . esi rg e fiilinin passivum hali (b. ac n I ) + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfatlar yapan i c i ek grubu (b. al c ); /i /nin d mesi iin kr. di le n c i . K a rda larum b n ev la r, mfsidl e r o ld la r, esi rg e n c i l e r o ld la r. (Ferec 855/1451 v. 96a). Kr. ese ri k. AD. es i r g in I ele avuca s mayan, hal ve hareketleri ar olan DS 1783 < esi r + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan g i n eki, b. akk n . AD. es i r g in II tipi, kar frtnas; bora DS 1782, TS 1540 < esi r + fiilden nomen actionis yapan g i n eki. esi rg i n et kudurmak, tahribat yapmak TS a.y.

ocuk oyunu (oyun isimlerinde kullanlan -maca ek terkibi iin b. aldatmaca ) . eh z de c mi i


h a vl s ndan eyi mekteb ol u rm u ? C evi z, t o pa, es r

esir

675

eskiz

o esi rg i n de r o l g n r z ig r, | T yigi rmi d rt s at aza r, i y r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 18).

olgunla mak hakknda):


kp le rid r.

ve

daha
ey

iyi
eyle

olmak
sand ki d di.

(arap
ar b

Z eyn l as n m

O. es i r esr mahiyetinde < esi r II + isimden sfat yapan eki. /t / /s / geli mesi iin b. abes . Mecazi mnada ok yce, temiz ve berrak: imdiye kadar
dokto ru n solg u n mteve r r im k z ndan esi r i l hamla r alm tm. (Nzm Hikmet 1932 s. 4647).

(Ferec 855/1451 v. 53a). Bu fiil kk, isim kk olarak da kullanlm (b. eski ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I .
Eskimi , olm du r!

O. es i r i f i ra /es i r f i ra o l yataa d mek, yatalak olmak < Fa. izafet, esi r ve f i r dek. M e hmet

gitt ikte n son ra Obu r Tahsi n oda i i nde yi n e g e z i nme e ba lad. Fakat bu defaki ge z i nmesi i k i ay esi r f i ra olmu bi r hastan n i l k defa yataktan k t zamank i ge z i nmesi n e be n z emekte id i. (Ah m ed Midh at 1945 s.

AD. es k i ber k i kullanlm (ama r); paavra DS 1784 < eski ve ?? Kye ge ldi im gibi dnmeyim diyorum. Hi olmazsa eski be rk i b i r caket! (M. Makal 1957k 29).
Sa r l bebe i de yan na koydu la r. Eski be rk i n e b u ld u la rsa st n e rtt l e r. (a.e. s. 18). eskic i eski e ya alm

satmiyle geinen kimse: Enis 1947 s. 198). es k i

Eskic i Hayim bu semti

32). EO. es i rt gen/es r it gen sarho edici, mskir TS 1543 < esi r /es ri fiilinin causativum hali olan esi rt /es rit + ge n temelli vasf sfat eki (b. al n gan ). Metatez iin b. alb z . O. es kal ar eya, ykler < Ar. at k l a.m. (t a k a l veya t ik l yk kelimelerin oulu). /t / /s / geli mesi iin b. abes . B i r u l u b ze rg ndu r. ok ah m l i, es k l i va rd u r. (Ferec 855/1451 v. 71a). M u tu l k , ata k u l
C evh e r ge ld i, d di le r, ah m l u es k l get rd i d di l e r.

dola an drt k i i l ik baz rgn g rup u n u n ef iydi.

(Reat

b s k i /es k i p s k ok eski, uzun zaman kullanlm Meninski 1680 I, 218 < eski ile kafiyeli ve labialisation a giden mhmel. Kr. Az. sgi sg .
Eski bski don u c d r bu ld la r. G eydi. Ya n ub evi n e gitdi. (Ferec 855/1451 v. 215b). avu n m na bi r alay yolpaz, bi r bl k l e f f f k nd eb z, a rk a la r bt n i azdan az, eski pski k a ft n la r mmt z, ya n k i de rme atma f rk a s n u ases u mu h z i r b l g i nde n n l us k a t n di r u be h re pe rd z g r nd i. (l 1975 [1599] s.

(Ferec 855/1451 v. 122a). es k i I b.m. (yeninin aksi) < ET. eski a.m. Clauson 1972 s. 246. M s l im bi r evde n i cmege su d i l edi. B i r h t n k i i
bi r by k, ki r l eski ba rdak M s l im e l i n e s u nd . (Ferec 855/1451 v. 234b). H a le f do anc l ik (!) eski s a n atiydi.

150). Koyn u ndan eski p sk, sol uk gazet e k tla r na sar l koca bi r paket ka rp u zatt. (O.C. Kaygl 1939 s. 294). es k id /es k it ok kullanarak yeniliini gidermek, artk pek ie yaramaz hale getirmek < eski fiilinin causativum hali, t- genilemesi iin b. act- . k la ra i bu s ret mes e l gmlek g ibid r. | Y z bi g l ek eskid rse k la ru mu h l i va r. (Y nus Emre 1965 s. 50). M ektebe gitseydim ne o lacakt. Bo u na pabu eskite cekt im. (R. Ilgaz t.y. [1983] s. 47). E s k i mo Kuzey Kutbuna yakn olan lkelerde yaayan ve kendi dili olan bir milletin ad ya da onlardan bir fert < Fr. Esqu imaux (oul), asl belki Mikmak dili eskam ge i balk yiyenler. Eskimolar, pet ro l u 66). es k i p s k , b. eski bski. es k i s ince eski haline gre, eski halince < eski I+ possessivum eki + aequativus eki. Ama imdi k k
bi r bebek va r evde, eskisi n c e ok dvmeye zaman olmuyo r. (S. Dlek 1999 s. 99). B eyaz gmlek l i adam ld rmeyi eskisi n c e ok istemiyord um art k.

(Ferec 855/1451 v. 130a). eski l e r daha evvel giyilen giysiler: B i r bo don get rd i l e r; e h
z de eski le ri n i d yeye v rd i. B u n la r sak lat, ge rek ol sard u r! d di. (Ferec 855/1451 v. 205b). eski t f ek

ok tecrbeli: Babam g rmel iydi n i z. De rl e r ya, tam eski t fek! l e ri nde n b i r i n i t ek yum rukta. (A. Yurdakul 1989 s. 318). Bu isim kk, fiil kk olarak da kullanlm (b. eski ). Tk.ye uymayan bu geli menin sebebi iin b. ac I . AD. es k i II bez paras, aput; ocuk ara bezi, ama r; ite giyilen frenk gmlei DS 1784 < eski I. Kr. Az. sgi a.m. ADIL 1980 II, 295. N e acab! O bu ki i h c evmde eski, h a s r b ra ub otu rd u yo idi. (Ferec 855/1451 v. 174a). Ve bi l c m le d iy r M s r k a hve
h n e l e ri n eks e ri s fe h ve ti ry k l e r i l e meml o l ub, seh e r zam n ndan k i ge l r l e r, eski, h a s r d eyb, ah m ol n ca eg l e n r l e r. (l 1975 [1599] s. 108).

ha z rette n almadkla r i i n, k ra l c e napla r n n eskimola r hakk nda h i bi r f ik ri yoktu r. (Nzm Hikmet 1932 s.

eskic e ocuk bezleri. B i r g n h t n eyitdi: O lan c uk la r avd du r, be n va ray n, eskic e l e ri n i de ry ke n r nda yayk a yaym! d di. (Ferec 855/1451 v.

(a.e. s. 136).

246a). es k i zamanla yeniliini kaybetmek R. Dankoff 1991 s. 36 < ET. eski r a.m. Clauson 1972 s. 246247. B i r
ye i l san ca var id i an u , | Eskiyb ok d an y ryid i an u . (Enver 192829 [869/1464], 38b). B i r k a c g n s a b r eyl edm. Ba armadum, g l mi l e k amadum ki det eskiyb t a b at olm idi. (Ferec 855/1451 v.

es k i eh ir ta kolayca yontulup ilenen beyaz bir ta, lleta < Eskiehir civarnda bulunduu ve orada bilhassa pipo bal olarak ilendii iin bu isimle biliniyor. es k it , b. eskid. es k iz (gzel sanatlar terimlerinden) taslak < Fr. esqu isse < t. sch i z z o a.m. [sch i z za re taslak yapmak < Lt. *schedi re a.m.]. al ma masan n z e r i nde i zd i i n
eski z l e re baka rke n be n im g ryo r um. (. igzel yi rmi ya mdaki

114a).

B u, B eyo l u apk n l k lemle r imde d p kalkan la r n a z ndan d miye n eskimi , kokmu , 40 y l l k bi r r umca ark yd. (S.M. Alus 1944 s. 132). zamanla

1993 s. 39).

ha l imi Yap n n

Eski Zara

676

esnaf

eski z l e ri n i i z ip S e l im beye gt rd nde otu r up kon u t u la r, ana fik i rd e bi rl e t i l e r. (M.Z. Salo lu

ey rek l e re t o rs esm m yan yo r.

(b. H.R. Grpnar

1994 s. 21). E s k i Za ra bugn Bulgaristanda Stara Zagora ehri < Bulg. Sta ra Zago ra a.m. (stara eski ve zago re dan tesi). Ba h s ede rim ki si z i Eski Za raya gnde re c ek l e rd i r. (H.. U ak lgil 1307 s. 144). es kr i m ince kllarla oynanan bir oyun < Fr. esc rime < t. sc rima a.m. [EAlm. *ski rm iyan mdafaa etmek).
Ol impiyat oyu n la r n n k u r u c us u Ba ro n de Co ube rt i n i l e h e r g n esk rim oyn uyo rd u. (A. Kulin 1997 s. 23). Halet i n c e c ik b i r k zd . Ama T rk iye esk rim ampiyon uydu.

1316 s. 90). O. es ma II (gramer stlahlarndan) isimler, nomina < Ar. asm a.m. (ism kelimesinin oulu). n o n b
ya na gi rd i, adiym l mis l o l ub g y i sabak ak r n nda n k a pd, e nv u l m , esm , ef l i ... tem met h s l eyled i. (Ferec 855/1451 v. 128a).

es men, b. azman. es mer teni karaya alan, buday renginin koyusu < Ar. asmar a.m. Ar. renk sfatlar iin b. ab ra .
Makyaj n tamamlyan u esme r g z e l i Vi rj i nyaya (Vi rg i nya selm ve ri r). (H. Taner 1971s s. 16).

(M.

Urgan 1998 s. 100). O. es lf cetler, dedeler < Ar. asl f a.m. Eslf sade suya
tasavvuf o rbasyla besle nmi as r la rca tats z t utsu z, i l i ksi z ve usaresi z bi r tasavvuf. (C. Meri 1992 s. 125).

es mercene bir para esmer, olduka esmer < esme r + sfatn mnasn hafifleten ce n e genilemesi, kr. okana . Gz l e ri nd e alt n e r eve l i g z l k, tarih tesbit edilemedi). esna ara < Ar. at n zarfnda (/t ny / kknden). /t / /s / geli mesi iin b. abes . EO. esnada o arada:
B e n m i l e bi ra z istiy n s vec h i l e s o h b et de r. Es n da mecm i m ce r ya ben i mut t a l i k l u r. (Ferec

AD. es le aldr etmek, nem vermek, dinlemek, itaat etmek (ekseriya menfi olarak kullanlr) DS 1785, TS 154445, Meninski 1680 I, 220 < a. s zek, akl, hafza + l e Rsnen 1969 s. 49.
Fe r r u h r z u n ete i n s rd la r, m n i d mek s ret i n gste rd i l e r. Fe r r u h r z asarmad, esl emedi, i c e r g i rd i. (Ferec [855/1451] v. 37b). Be n o l h a r mz deye k a c ge z d dm, ben i esl emedi, gr n e k a z ya gi ri ft r o ld! (Ferec 855/1451 v. 210a). M u r d bu n u b u sz i n i as l ayn na almad ve nas h a t n eslemedi.

e nsesi nde bol sa, esme rc e n e, boyl u, spo rtmen v c u t l ok yak k l bi r de l ika n l . (S.M. Alus, Ak am gaz.,

855/1451 v. 172a). bu es nada , b. bu I. ol es nada , b. ol I.

(F. Giese

1929 [890/1451] s. 172). RD. es legen sz dinleyen, muti O. Blau 1868 s. 230 < esle + fiilden, ki inin karakterinden olan vasfn gsteren ge n eki, b. al nga n . EO. es lem heygir < a. eslem a.m. A. Pavet de Courteille 1972 s. 21. F l n e h re i l e t. B u anda h a r d rg rd r (metinde h a r d rdu r ), ok esl emi l e ge l esi n , d g n l e r dev z. (Ferec 855/1451 v. 240a). O. es ma I isimler, adlar; ekseriya kasdedilen: Allahn 100 gzel ismi (esm h s n ) < Ar. asm a.m. (ism kelimesinin oulu). Gz u a, lemi k b r s n se n, | Ma z ha r e re f i esm sn se n. (l 1994 [159199] s. 241). esma ek Allahn isimlerini usuliyle, yerinde ve iyi niyetle aza almak (b. C. Kafadar 1992 s. 173, 175176); bu din muamele by maksadile de tatbik edilirdi N e diye ke nd i n i z e id olmayan i e k a r ub esm y stm z e s rat rs z. (R.N. Gntekin 1928 s. 151). B i rade r i e h r iya r R e at
Efe ndi n i n, ha rem a ala r n n bi ri n e esma ekti rmekte old u u n u, ve maksadn n n e o ld u u n u bi l ememekl e be rabe r, keyf iyeti zat aha ne l e r i n e a rz etmeyi bi r fa ri za i sadakat u ub udiyet bi ldi i n i syl yo rd u. (E.E. Talu 1937

Ve ol es n la rda bi r t e rc na z m db bu mat la a a se r bend tdi. (l 1994 [159199] s. 241). ... esnas nda : Sa r mi nta n l de l ikan l , bi r kyl i i n e n ko rk u n ey ola n bu yolc u l u k esnas nda bil e g l msyo rdu. (Sabahattin Ali 1937 s. 184). Fa. izafetle: Es n yi

(Ferec 855/1451 v. 131a). kr. Fa. dar as n yi r h ; fakat: Bu


sefe rde h a r miyle r m l m z i ald la r. o rman la rda sey h a tm es n da g rd m tah r b tdan ...

(EbBekir Hzm 1326y s. 233). Allmam bir sentaks; belki bir dizgi hatsdr. Kelime yalnz zaman iin ve lokativus ile kullanlmyor, ms.:
Es n y n sdan bi r k i i k d , e riyt a ya gste rmek istedi. (Ferec 855/1451 v. 238b). tak a bb l

O. esnaf I snflar < Ar. as n f a.m. [s i n f snf kelimesinin oulu]. K a mu es n f h a lk anda ge l r l e r, k o n u k la n u r la rd . (Ferec 855/1451 v. 180a). neviler, trl: Evk ti b be rek t esn f f it n e v u fes d ti l e g z e r n ik e n ... (l 1979 [1581] s. 166). esnf II Ortaada ve 19. asra kadar ehirlerde el zanaatlar ve ticaret adamlarnn meslek tekiltlar < esnaf I. [Ar. bir oulun Tk.de tekil olarak kullanlmas iin b. ahbab /ahbap ]. kk dkkn sahipleri ve iileri ya da onlardan bir fert: . (Argo) esnaf III sokakta icrai meslek eden kadn, fahie H. Aktun 1990 s. 98 < es naf II. Tam esnaf,
m te ri n i n iy isi n e kts n e bakmyan kad n la rda n bi r tan esi de Re idi n k u ca na otu rmu tu. (Y. Ahskal

s. 136). Bu din majik teebbs mid edilen netice yerine geri tepebilir; o zaman yapan, esmay kendi zerine sratr: Y H a c H u r id! H a z ret i
Abdal g ce nd i re re k esm y st e s ratd l ib ! (H.R. Grpnar 1335 s. 103). esmas yan yre i

1944k s. 31). ibne F. Steinherr 1932 s. 86: O zaman

yanmak: o c uk la ra ik i f i n fo n retmek i i n o k a da r 128).


Laki n o f re te rs iyl e bi r a raya ba lana n

para ve ri l i r mi? Ba r i re nd ik l e ri ey l k rd ya be z ese yi n e o k a dar esm m yanmaz. (H.R. Grpnar 1927m s.

az l se rse ri l e rde n b i r i n i n met resi o ld u. Ve bu k k ya ta iyic e pi tikte n son ra es naf oldu. imdi de na lband n ya l ra i l e, u n u n la bu n u n la i yapmaktad r. (Y.

Ahskal 1944k s. 32). muhabbet tellal, pezevenk: Demi n be n i get i re n A l i Efe es naftanm
me e r. B i r zaman la r ta ocakla r nda al an i i l e r e

esne

677

esrit, b.

kad n ta rm . B rk lm bi r s ve o ca n A f rodit tap na hal i n e get i rmi . (K. Bilba ar 1961 s. 13).

(B. Criss 1993 s. 69).

esne I b.m. (bir soluk alma ekli) < ET. esn e a.m., asl mna hafif esmek [esi n hafif rzgr + isimden fiil yapan e genilemesi, kr. di e, t n e . H a yr
Madam Harik l iyan k a r s nda s k n t dan es neye uy uk laya otu r uyo rd u. (Mah md Yes r 1928 s. 262). Hizmeti esn eye ge ri n e do ru l u rk e n, d a rdan bi r tabak ang rt s duyu ld u. (K. Bilba ar 1944 s. 38).

Kemal C esu rdan b u n u n i i n n e f ret ede rd i. Daha do rus u, espiyon l uk etti i n i sezdi i i i n . (Orhan Kemal 1954b s. 168).

esp i y onaj casuskluk < Fr. espio nage a.m. Ko n u, espiyonaj

ve ko nt respiyonaj, diyorum, son ra b i ra z c iddi l e ip so ruyo rum. (A. mit 1996 s. 14).

esne II bir tazyik altnda azck ekilden kmak < esn e I. Tek beygi rl i, haf i f yap l b u a rabala r, kad n bi nd i mi, esn e r, yk lacak gibi o l u r. (A.. Hisar 1956 s. 35). esnek byr klr, elstik < esne II + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k eki (b. akk ), kr. gev ek . Esne e be n z iyo r, 34).

espr i nkte < Fa. esp rit a.m. , asl mnas ruh [Lt. spi rit us nefes, soluk]. T u na! O de l i men oc u k! S ka parlayan n e esi, tabanca gibi espri l e r i ... (A. Yurdakul 1991 s. 170). Ko n u masn sk sk esp ri l e r l e kesec ek. He r ye rde, evi nde g ibi. (Z. Ankara 1991 s. 115). O. esrar I srlar < Ar. as r r a.m. [si r r sr kelimesinin oulu]. A h v l i ma l m, es r r a h b r mek f, mef h um eyle; andan ce z la r n v r! (Ferec 855/1451 v. 98b 99a). En basit i nsan la r bi l e bi re r es ra r k p d r l e r. (Peyami Safa 1944 s. 11). esrar II mskirat, hai Meninski 1680 I, 212 < es ra r I.
A maz h a t u ub r n , s k , l eb emen; | G l g ib i mey i e n k i i es r r n ey lesi n ? ( em , A.N. Tarlan 1948 II,

h e r ha lde a l r d eyip ipek fan i ly ba mdan ge i rd im. Vay efe ndim vay, se n misi n ge i re n ? (S.M. Alus 1944 s. Be lk i ok matematiksel d n yo rd u M es ut, esn ek l i i n i yit i rd i i, be n imsedi i g r savu n u rk e n zaman zaman ho g r s n r la r z o rlad o l uyo rd u. (C.

Kavuku 1998 s. 90). AD. esne bir arada esnemek < esne I fiilinin m areket hali. Ak ama dne r misi n ? Elbet can m, e lbet s rme l im. Ka r koca esn e ti l e r. (F. B aykurt 1961k s. 126). esnet I birinin esnemesine sebebiyet vermek < es ne I fiilinin causativum hali. . esnet II germek, geniletmek < esne II fiilinin causativum hali. Uyu mu kol la r n , bacakla r n at;
kat lm beden i n i i l e r i ge ri ha re ket l e rl e yumu att. (M. Mungan 1996 s. 502). esn ete re k

71). B mez h eb k la ra h emme reb ol ub Esr r y mek ib det tmekd r d rd i. (l 1979 [1581] I, 181182). O. es raralud srlarla dolu < esra r I + Fa. l d bulanm .
Et r f na bak nd , bak nd , k a b rist n es r r l d s h a ves as n di l edi, di l edi. K e nd i n e i f i h a k k a t edecek bi r ey g rb i itemedi. (H.R. Grpnar 1339).

esrrengiz esrarl, esrarla kaynyan < es ra r I + Fa. ang z aya a kaldran, coturan. G l msemesi n i 1957 s. 7)

es ra re ng i z b u ld u, g z l e r i n i s zd . B u es ra re ng i z l i i be end i, ke ndisi n e yak t rd , yle c e kald. (N. Alsan Has r apkal , plak ayakl k z n i nsan mknats gibi eke n yadsnamaz alben is i ha ng i es ra re ng i z kaynaktan besle n iyo rd u ? (B. Uzuner 1994 s. 18).

espab, b. esvab. espadr i l st ketenden, taban hasr otundan olan hafif sandalet veya plj terli i < Fr. espadri l l e a.m. [sp. esparto hasr otu]. Tk. kelime Fr. yazlnn tesiri altnda kalm tr. Sa aya yla ye rde, ev i i nd e giydi i espadri l i n i a ryo rd u. (. Kvan 1995 s. 125). espas (matbaaclk terimlerinden) bir kelimenin harflerini birbirinden ayrmak iin aralarna konan bo ubuk < Fr. espace a.m. [Lt. spati um aralk < Yun. (spdion) kou yolu]. E s peranto 1887 senesinde L.L. Zamenhof adnda bir Polonyal tarafndan icadedilen kolay renilir sun dil < kelimenin, kendi dilindeki mnas mid eden. O. esp ine tka, f tkac < SrpHrv. spi na a.m. P. Skok 1973 III, 311312. Prothesis hadisesi iin b. arasta .
Resmi ob ru i n e e nb e r h a k k na d r l e r. Ba z k z l k la rda espi ne d y t l k o l n u r.

esrar ke hai kullanan kimse < esra r II + Fa. ka eken, b. abke . Be n i siv ris i n ek de, tahtaku r us u da 48). 333).
Adam be pa ra etmez es ra rk e i n tek i. B rak

yemez, dedi. N ede n ? dedik. Is r r s rmaz l r dedi. M e e r k ro las es ra rk e mi de. (F.C. Gktulga 1953 s. gebe rtsi n l e r. Se n y r g it yol u na!

(A. Yurdakul 1993 s.

esre harekeli Ar. yazsnda / i / nlsnn iareti < Ar. kasra a.m. kes re kelimesinin ba harfinin d mesine as ra tede, aa dann tesiri sebep olmu olabilir. Ya rs g n e te n solmu vi n e r
bi r kapa var. Kapakta st n l es re l i s l s bi r yaz yla r isale n i n ad bi r t u ra g ibi yaz l . (Nzm Hikmet

1936s s. 10). esre, esr i , b. esi r . esr i d /es r it sarho etmek TS 155253 < es ri fiilinin causativum hali, t- genilemesi iin b. act- . [1367] s. 282 no. 537538). esr i k, b. es r k . esr it , b. es rid .

(.L. Barkan

1943 [977/1569] s. 284). esp i y on /i s p i y on casus H. Aktun 1990 s. 141 < Fr. espio n < t. spion e < sp. espia < Guta pai ha a.m.
Abd l hamit i n utan ve ri c i casusl uk sistemi, j u r na l c l k, espiyon la r n k i i l e ri k eyfi o la rak i hba r na dayan yo rdu.

Yi n e ba lad la r, i e r l e r a z a z; | G e e r o l ac s c iyi l e r n, | C i h n es rid r o l ac yla r n . (Fah r 1974

esritgen, b.

678

esr it gen, b. esi rtge n . esr k /es r i k sarho DS 178687, TS 174851, R. Dankoff 1991 s. 36 < ET. srk a.m. M. Erdal 1991 I, 232, veya es ri + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat yapan k / (i )k eki. Ve su lt n l k es rk l i g i nd e n bi r is i old u r kim h iy n et le r i h n d l k d o n y i l e be z e nmi dutar. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 34). A h, ah! la r na
ba layve rd i l e r. N e tal i h t i, n e anst, n e i l eydi on la r nk i! N e rd e n d t l e r bu es rk l l e re , tahtas noksan la ra? (M.G. Anadol 1984 s. 98). es r k l e

estepeta cin, peri, kt ruhlar kovmak veya zararsz hale getirmek iin sylenen sz < belki Ar. bir din formln bozulmu u. Avaz m kt kada r

bo az m y rta rcas na A l la h u ekbe r! A l la h u ekbe r! diye tekbi ri t utt u rd um. T fek isi, te rsane l is i, ka r la r, alg c la r, estepetaya u ram gibi ye r l e ri nd e put kesi l ive rm i le r, dona kalm lard . (S.M. Alus 1944 s.

135). Me rd ive n e ayak basarke n b i z imki l e rde estepeta!.


D nyada kmay z, gz g z g rmyo r, yuka rs z i ndan!

(S.M. Alus, Akam gaz. 18.V.1952). O. ester katr < Fa. astar a.m. u l m este ri b rig hda ba lad ve g itdi. (Ferec 855/1451 v. 219a). Askeriye terminolojisinde kelime hl kullanlmaktadr: Ge l e n aske ri n, at n, este ri n doyu r u lmas ge rekt i. (. nl 1986 s. 87). E stonya Baltk Denizi kenarnda bir cumhuriyetin ismi < t. Eston ia a.m. E ster gon Osmanl devrinde Macaristanda bir kale ve ehir ismi < Mac. Eszte rgom . Este rgo n k a l es i st n e mtevec c i h o lduk la r n i l n eyl emi le r. (Sel nik 1989 [1599] II, 713). estetik I (ruhiyatta) gzellik anlayna ait < Fr. estht iq ue a.m. < EYun. (aist tiks). (Sfat yapmaya yarayan Fr. ik iin b. Adriatik , nomen abstracta olarak kullanmas akustik II ) hislerin idrakine ait. Prof esyone l b i r a n n estetik
ha rek et l e r i i l e hamu ru y uva rl yo r, evi r iyo r, di l iml iyo r ve daha evvel ha z r lad k ymal i i doldu ra rak ke na ra di z iyo rd u. (N. Bezmen 1994 s. 17). G z, estetik z evk den e n k stah b i r ke z daha tadar.

sarho luk etmek, kendini sarho lua vermek: s. 79).

A n u k im us o lmayub ba nda olmaya beyn i, | Sc i i d kc e es r k l e r, a r o lmaz, ol u r yey n i. (Naz m 1928 K za ra n u f uk la ra bakm bakm da k rm z Hasankale arab n hat r lamam mydm? oc u k l u ktan i l k ge n l i e get i imi duy u ra n o es rik a rab. (M. Gler

1990 s. 135). AD. es sah sahi, gerek, hakikat < Ar. as a h h ok doru [s a h h sfatnn elativus hali, b. a cab ]; /s / harfinin ikizlenmesi (geminationu) kelimenin mnasn kuvvetlendirme e yarar. Bu tr nsz ikilemesi ihtiva eden dier misaller iin b. amman . Syle bakaym, gz l e r i ndek i tavuk karas essah m?
Yok can m, nbete yazmasn la r diye aske rl ikt e i cadettim on u. E, doku z oc u k h i kyesi ? Ka r la r n i k is i de k s r. Ka r la r essah m? te on la r essah. (F. Erdin 1948r s. 45). Essah m bu dedi i n ?

(M. Seyda 1970 I, 43). Ablativus ile zarf

olur: Hkim kan la r daha duman st ndeyke n bu raya

tk p, essahtan bi re r ay yat rmal , sen o zaman g r adaleti! (F. Erdin 1948i s. 22). B i r pa rmakla r va r adamda ke rpete n g ib i. Sah ide n k uvvet l i. Essahdan da sz m, bi re B ek i r. M e lmekette zo rl u g re d utard . (Orhan Kemal 1952m s. 65). essah et teyid etmek,

(M. Kaan 1997 s.

12). estetik II (felsefede) gzellik bilgisi, bediiyat < Fr. estht iq ue a.m. (b. estetik I). Co nse ns us kavram n n
Ma rksist bi r estetik ve mate riyal ist bi r t iyat ro i i n n emi n i i l emek amac n g tt m bu yazda. (M. Mungan

yemin etmek: Ayl i n de K z, ye l als n a z ndan! diye

essah edip M e hd i R esu l g ibi essah edi n c e diye no lacak stanbu l k z i k isi de, M e hd i R esu l dedi k i h i stanbu l l udan k z a l n r m, B i za nsl y la ka k de i ti de on la r lf et Han m ha ram lokma ku rsakla r nda. (M. Gler

1996 s. 298). AD. est i re esti re szle szle, sallana (yrmek) DS 1787 < es esnek yaylanmak DS 1785 fiilinin causativum ackdu r- ). G rk at ra bi n ip esdi r i esdi r i miyim? (.A. Aksoy 1945 I, 350). sallana olmak, hali (b.
ge z em y

1990 s. 180). estamp (gzel sanatlarda) bir tahta veya plaka zerine kazldktan sonra baslan resim < Fr. estampe a.m. [Alm. stampfe n tepmek, kakmak]. Ye rde ak ipek, Japon estampla r i l e g z ala n by k yastkla r. (Peride Celal 1985 s. 88). estek k stek /esten k steh/estek kerestek u bu DS 1787 < kafiyeli ve (ilk varyant) labialisation a ynelmi olan tbirin eski rnei (b. af k f ) ve men eine dair ipucu bulunamad. kinci varyant imdilik bir hapax legomenondur. 50 k u ru a
patates? 10 0 k u r u a bu lg u r? 1 00 k u r u a la hana? 2 00 e estek, 300e kstek? Ve 3 k i i l ik b i r a i l e n i n asgari i h t iyac ayda 300 k s u r l i ra n et i c e n eye va racak? (Vl Nuri,

es vab /espab elbise, giysiler Meninski 1680 I, 55 < Ar. at w b a.m. (t a wb kelimesinin oulu). /v / /b / geli mesi iin b. ab I /v 2. /t / /s / geli mesi iin b. abes . Tuval et i n g z kama t racak kadar g z e l . C emali n , evza n esvabna yl e l etafetl e r ve r iyo r k i! (Fazl Necip 1930 s. 15). O. es vak arlar, pazarlar < Ar. asw k a.m. (s k ar kelimesinin oulu). He r vard u e he rde bi r k a c
g n o l u r id i, c ev mi e, mec mi e, h n ta, esv k a gi r rd i, h a lk u h l i n g r rd i. (Ferec 855/1451 v. 71a).

Akam gaz. 13.IV.1943). ki n c i i e ba lyaca s rada


di n e l e n yabanc , este n dedi, kste n dedi, di l i n i n alt ndaki baklay bi r t r l ka ramad. (S. engil 1943 s. 101). Pguy n i n, C la ude l i n ve k imi a rkada la r n n ya adkla r a atif t f bu ld uk la r n , estek ke restek saydkla r n syle r. (S. Birsel 1995 s. 15).

es v i le, b. es'i l e. e I arkada, yolda TS 155354 R. Dankoff 1991 s. 36 < ET. e a.m. Clauson 1972 s. 253254. K yar e i vu dost k a rda na, | D mez H a k d an n e o la bedel i... (F. Giese

679

1929 [890/1451] s. 91).

Ma h a l l e seg l e r i n i e

di nd m | Ota u ev resi n d n l e g e z e lde n.

( mer bin

Mezd 1982 s. 154). E e r Vacip Efe nd i tmezse, e ime dostuma kar be n o na damadm deme e valla h i uta n rm . (H.R. Grpnar 1934t s. 70). zevc, zevce: . benzer, manend, nazir: Radyodan i it i l e n l e r i n. n e redeyse
ta rt ma gt rme z kesi n l ikt e eyle r o ld u u na i na n l rd ; bi r eyi radyodan duymu olmak, do ru o lmasyla e an laml yd. (M. Mungan 1996 s. 239). Fakat ekseriya

sar y na k a r d. (Ferec 855/1451 v. 40a). Tem met ra iyyeti adl u d d i l e ri yet eyledi l e r. A ndan z d u bende k a mu y resi n e e di l e r. (Ferec 855/1451 v.

141b).

N e resme otu r u r n d uta d v n, | E erk e n

(Fah r 1974 [1367] no. 936). (orduda hizmet etmek zere) sefere kmak:
u ladu r m it do an. Sefe r ve h idmet v k i o lduk d a be ne f e r e ki n c ide n h e r k a n s e e r ise k o yu n resmi v rme z. E medk l e r i y l k o yu na bi r ak a v r r l e r. (.L. Barkan 1943

menfi cmlelerde: B u n u n d nyada bi r e i daha yoktu r. (A. Kutlu 1995 s. 221). Seyyah, tari ht e e i n e emsali n e rastlanmadk bi r za l im cebe ru t km . (M. B aler 1944 s. 232). O g n l e rd e, ss ve tuvalet
d k n l n eskisi nde n bi r kat daha art rmam n sebebi, yaman ve e si z emsalsi z bi r na ze n i n e rastlay md. (S.M.

[992/1584] s. 263). O l g e l i n c e e di ot u z be gemi, | D o pd o l u d i i h a rb dem . (Enver 1928 [869/1464] s. 24). e yort ok gezip dola mak TS 1561. e anti y on I (ticaret dili) nmune < Fr. c ha nt i l l o n a.m., asl mnas ayar, normal arlk 3 yutma tableti. Yan etk isi yoktu r. E ant iyondu r, pa rayla sat lmaz. (N. Eray 1992 s. 140). (Argo) e antiy on II rvet S. zel 1993 s. 38. O. e ar iirler < Ar. a r a.m. ( i r kelimesinin oulu). ilk yars] s. 56).
Ramaz n i re d r id h e l e bayr m olsu n, | D i lde e r, e l m zde meyi g l f m olsu n. (Z t 1987 [16.yy.n Ga rp e a r n takl ide n l ekesi z p rla ntala r g ibi k us u rs u z n e f is i i r l e r yazd.

Alus 1944 s. 22). e e i n e beraber (?): O rha n la r n

evi nde n ik i ev tede B e l ediye T emi z l ik l e r i tavlas yan ndaki a rsada, O rha n la odac M u rad avu u n o l u Osman ... e e i n e e l ik omak oyn uyo rla r. (N. Cumal

1948 s. 35). e le nd i r evlendirmek TS 1557:

Ye ng e l e r g e l i n ve g veyi b i rb i rl e r iy l e e l e nd i r i r, ve imdi ri r l e r. Sabaha kadar ge l i n ve g veyi n b uy ru k la r na ba e e rl e r. (H.Z Ko ay 1943 s. 293). e l ik et

yoldalk etmek, refakat etmek (bu tr, -l ik ekiyle biten isimlerin et- yardmc fiilini almasyla oluan terkipler iin b. a i na l k et- ) : Y di ba ki iye
h k m tdi ki mtel l k la r y le e h z deye yolda e l ik del e r. (Ferec 855/1451 v. 145b). (bir alg veya

(Fazl

Necip 1930 s. 172). 40).

lk mecmuay e a rm n msveddel e r i n i B eyef e nd i n i n temsil ettik l e ri n e riyat i rk et i n e g nde rm i tim de ... (Nzm Hikmet 1932 s.

orkestra) ark syleyene refakat etmek: (N. Eray 1986 s. 13).

Fantastik Se n fo n i n i n b i r bl m n e sl k la e l ik ettim.

e arp modaya uymu ba rts < Fr. c ha rp e a.m., asl mnas torba < EAlm. sc h e rpe torba. B i z im
siga rala r n Avr upal t i ryaki le r ta raf ndan a r paza r ara nd y l la rdayd. Hani bi r Y e n i c e paketi n e Napol i d e bi r k ravat, Be rl i nde bi r e a rp ve ri ld i i o pa rlak yl la r.

AD. e II (doumlarda ocuktan sonra gelen) son, me ime DS 1788 < e I. Ebe, ya Al la h, bismil la h diye
oc u u a ld. Fakat e bi r t r l g e lmedi. O n u alabi lmek i i n Hatic eyi k zd r lm te n ce re st n e ot u rtt u la r .

(R. Ilgaz 1969g s. 11). AD. e bah/e beh/e bek /e pek en, ne eli; kibirli, burnu byk; ehvetli DS 1788, 1795 Ar. (Suriye dial.) a bah yiit adam, cesur ve kuvvetli kimse A. B arthlemy 1935 s. 377. [Ar. sfat tr iin b. ablak ]. Ge z iyo rd u e beh e be h, | D di kimki g rd i Pe h, peh! (V s f Os m n 1257 s. 307). N e e be h
l eve nd l e r, c i n g z l k a ra kedi le ri Bak z k z la r! (Ah m ed Vef k Paa 1330/1341 s. 34). e beh l e n

(Re at Enis 1944 s. 39). oc u u n a z be ris i nde i ri ba l

bi r k edi oc u u n iy ic e gm lmemi e i n i topraktan ka rmya al yo rdu. (Orhan Kemal 1954b s. 151).

O. e III ne? hangi? < Ar. (Suriye dial.) ne? A. B arthlemy 1935 s. 22, R. Dankoff 1991 s. 36. Bu gn yalnz u tbirde: e mna? ne mnas var? (yni mnas yok). B u beyimden daha ge n l e ri , daha
g z e l l e r i says z. D idon k l k l h e r i f e saplan p kalmakta e mna ? (S.M. Alus 1933p s. 68).

vnmek, bbrlenmek genilemesi iin b. abaplan- .

DS

1788.

- le n -

e IV (nida) hadi! Meninski 1680 I, 228 < Meninskiye gre e fiilinin emir hali. E gidel m! (a.y.). Baka kaynaklarda bulunamad. e I topra trnakla veya sivri bir ey ile izmek, kazarak kk bir ukur amak TS 1559 < ET. e a.m. Clauson 1972 s. 255256. He r ki i reg i n e k l e e r. (Ferec 855/1451 v. 111a). bu k uy n u
diyv r n e eyim, y rc g e z o ls u n, i c i nde busaym. d y f ik i r tdi. (Ferec 855/1451 v. 7a). e me kuyu TS

O. e car aalar < Ar. a c r a.m. ( aca ra aa kelimesinin oulu). Zev rak b i r y rde ba ladum.
E c r u e n h r te f e r r c l e nd m. mrmde andan n z k y r g rmedm. (Ferec 855/1451 v. 191a). An u i n mez rum sti nde | B e n b u e c r byle vaz tdm | T g re n s o rmad n bi l e h l m | Ki c i h n i re n eyl edm, n t m: | B i r boy se rv, e mi b d mu | eft l isi n e d o ymadum, gitdm. (S ar, l 1994 [159199] s.

225). (Argo) e co ecinsel kimse H. Aktun 1990 s. 99 < e c (e ci nse l kelimesinin ksaltlm, b. af ro ) + Krt. ksaltlm ahs isimlerinin sonuna taklan o eki. E rkek l e rl e tan ma, kon u ma sk nt s ekmeye n e nde r e co la rdan. (M. Mungan 1989 s. 142). O. e ed daha iddetli < Ar. a add a.m. ( ad d iddetli sfatnn comparativus hali. Ar. elativus iin b.

155859, R. Dankoff 1991 s. 36: (Matrak 1976 [153336] s. 249).

E mei mu r da i n n i az meti h um y n la r n m ns a ri f ve e me i mak s da l i c m h immetle r i n m n at f di c ek.

EO. e II hzl yrmek, at stnde gitmek TS 155961, Meninski 1680 I, 247 < ET. e a.m. Clauson 1972 s. 255. Fe r r u h n z sah d di, mah r ml l e e di,

680

ein

a cab

) . Ol eh e rde ayy r va r imi . He r bi r i Dal la

e gi , b. e ki . e gi me, b. e kime . O. e has ahslar; bir piyeste sahneye kan kiilerin hepsi < Ar. a h s a.m. ( ah s kelimesinin oulu). oul eki ile de kullanlr:

mu h t lede n e ed imi . (Ferec 855/1451 v. 240a). Sak n u r c n u ba be nde n me r, d d , bu sz a a | E edd r belk i b ht ndan, bi l rem, sen de bi l rs i n .

( mer bin Mezd 1982 s. 90). e ek I merkep < ET. e gek a.m. Clauson 1972 s. 260; Clausona gre e fiilinden, (an animal) which habitually ambles. M. Rsnen 1969 s. 51e gre e + ek kltme eki, fakat bu etimoloji M. Erdal 1991 I, 395ya gre imknszdr. Kr. T. Tekin 1994 s. 248. Fiilden nomen agentis yapan -ak eki icin b. o lak ). Kelime BSTT.de kaba saylr ve az ok tabudur. Kr. e ek . E egi dutd la r, boy n na boyu nd u r uk b rak d la r, y r s rd rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 193a). e ek ba mym? (hesaba katlmayann protestosu): K z m ka r lm ,
ka r l r ya ... Ka r l r ya n e demek? B i z b u rada e ek ba my z ?. (Kemal Tahir 19 55g s. 93). Ba na bi r ba rdak dol us u ve r i n, be n e ek ba mym, ta n e zamandan be r i bekl eyip du r uyo r um! (Halikarnas

M eb us ok namusl u o lsa da, kend isi n e ph e l i e has muamelesi yapmakta fayda va rd r. (. Altan 1975 s. 93). B y kadan n byl e ke ndi n e mahsus, bu ik l im i n mahsu l o lmak h issi n i ve ke ndi l e r i n e ba ka h i bi r ye rd e rast gelmedi imi zde n, bi ze yal n z b u rada ya yor tesi ri n i ve re n ah s la r va rd. Hat r mda oynadk la r ro l l e r i ay rt etmek i i n bu n la ra B y kada e has diyebi l i r im. (A.. Hisar 1956 s. 34).

EO. satran oyunundaki talar:

yle k i edeb u h n e rd e r z i g rla r nda an la rdan h m m yo idi. C bk sv rl k , ok atmak , tob oynamak , n e rd u at ra n c e h s n mstak m u m n h a ri f y r tmek, e h z del e r y reg i n i e rbdestl ig i l e e ri tmek h e r b i ri n evs f n u , ah l k n u mu h a k k a r ve s ny idi. (Ferec 855/1451

v. 143ab). e id /BSTT. i it b.m. (kulakla duymak) < ET. id a.m. Clauson 1972 s. 257258. Se nde n itdm z r d o ru h a be r. (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3731). K rev n h a lk bu sz i i idi cek du rd la r, o l dem re v n e o ld la r. (Ferec 855/1451 v. 8a). s r h a k m
Ya k b: cem i vi l yeti Os m nda i idi lmedk ve g r lmedk bid atl e r i o l i h d s td rd i. (F. Giese 1929

B alks 1955 s. 227). e ek ce n n et i n e g nde r ldrmek H. Aktun 1990 s. 99 : Ku la ma gel i n c e, lmek

aman Hal i l, se n i e ek ce n n et i n e g nde rmek fa rz o ld u! dedim. (A. Nesin 1972m s. 105). e ek ce n n et i n i boylaHe ri f e ek ce n n et i n i boylad k i teke r

(Kemal Tahir 1958 s. 13). (Argo) e ek dam hapishane: Al i i nd i ta rlada


meke r... diye g l t l e r o kadar ...

[890/1451] s. 198). koku duymak:

ek i n bi iyo. B i zaptiya gide r, tarladan A l iy i e ek damna atar. (A. Cafero lu 1943 s. 88). e ek imbat sert

B i r s atdan so ra mel ik ge ld i, ya k o k us n i itdi, M f! d di, bu r n n dutd, g r dndi. (Ferec 855/1451 v. 59b). i itge

rzgr:

zmi rl i l e r i n e ek imbat dedik l e r i t rd e n su la r bu la nd r p se rt dalgala rla kyya savu ra n bi r r z g r km t. (A. Yurdakul 1989 s. 11). e ek akas

iit! (arkaik bir emir hali, b. J. Deny 1921 s. 1000)


B u du y i itge, ey eh i d n , | C eb re i l i Em n d s n m n!

(kr, l 1994 [159199] s. 232).

kaba ve insan iza eden, uygunsuz aka: Affede rs i n i z ama bu akaya e ek akas de rl e r . (smail Galib 1932dk s. 18). e ek ans bir zavallnn, bakalarn kskandran ans: st n e ste l ik ra n
ah ndan bi l e z e ng i nmi k z n a n latt na bak l rsa. Ah bu A n j e l, k k o rospu A n j e l , e ek ans va r o ka rda val la! (Peride Celal 1978 s. 21).

id i l /BSTT. i it i l , id /i id fiilinin passivum hali.


Andan emse du rd , k a s a r z e r i n e k d , na re u rd . n i

(Ferec 855/1451 v. 101b). Adliye dilinde: K z eyitdi: Eble h l ik eyl eme! nk r ba de l ik r r i idi lme z. d di. (Ferec 855/1451 v. 235b).
tem m ce z iy reye i id i ldi.

(Okul argosu) e ek II dik gen < e ek I, hipotene bal kenarlar hayvann uzun kulaklarna benzedi i iin. e ek dvas Pitagoras teoremi TS 1983 s. 383384. - Baza n z emiyece imi z dvala r da ol uyo r
byle! Dedi; bu ad byk dvala rdan bi ri de i l, dedi; bu mekteple rde ok udu um u z e ek dvas... (R. Enis 1957 s.

e i k b.m. (kapnn dip basama ) Meninski 1680 I, 241 < ET. e ik a.m. Clauson 1972 s. 260. B l K sm y r
pdi, z r l e r d i l edi, da e ige degi n yal n ayak gnde r k d . (Ferec 855/1451 v. 5a). B l K sm ik i aya n pen ce rede n d a ra k a rd, e l iy l e pe nc e re ig i n e yap d. (Ferec 855/1451 v. 8b). B u n na r t ut up Mo l la N es reddi n e u l d ye v rd i l e r. B u n na r iye h M o l la N es reddi n e yalva rd la r. (A. Cafero lu 1942 s. 133).

208). e ekes ine bir ee e yakacak surette < e eke + zarf dativusu (b. abes ye re ). l m gayet ku r u, gayet basit, e ekesi n e basit fi z iyo lo j ik b i r o lay. (. Altan 1975 s. 228). e ele rten topra yana iterek altnda olan ortaya karmak < e I fiilinin iterativum hali, b. avkala . K e ba ndaki f r n n n n e yana m bi r sska mnada: lyses Sa ray na ge ldi i vakit, i e riy e a ncak B irsel 1995 s. 68).

EO. e i m kuyu R. Dankoff 1991 s. 36 < e I + fiilden nomen actionis ve dolaysiyle nomen concretum yapan im eki, b. adm I . EO. e in ukur TS 1555 < e I + fiilden nomen actionis ve dolaysiyle nomen concretum yapan i n eki, b. ak n . EO. *e in eilmek, kazlmak TS 1555 < e I fiilinin reflexivum hali (b. ac n II ). Bu okunu imknsz olmamakla beraber, passivum yerine reflexivum hali kullanldndan kelimeyi a nd diye okumak daha uygun grnr (Kitb Dedem Korkutun Dresden nushasnda /a / ile /e / ayn

ekmek i at, s rt n ke rte n k f e l e r i n a r l alt nda, kald rm e el iyo rd u. (B. Arpad 1975 s. 45). Mecazi domates ve r k yumu rta ya mu ru na g s ge re re k gi reb i lmi ti r. B u n la r nas l o ld u e e l eye l im mi? (S.

ein dn

681

epek, b.

hareke ile gsterilir); b. a n . Passivum da yapan ( )n eki iin b. ac n I . AD. e in d n dnp tanmak < e i n ve d n fiillerinden mrekkep kafiyeli ve labialisation a ynelen bir ift sz, mnas daha ok ikinci fiilden kaynaklanyor. E i nmi le r, d nmi l e r: O
r k raporu n u yok edebi l i rsek, ok u l u Tapuc u g i l i n eski ye rde at r r z, demi le r. (F. Baykurt 1969 s. 135).

tat h r eylemi l e rd i. (Sel nik 1989 [1599] II, 703). Da da e kiyala r soymad bi z i, h ep e l im i z i n a k l ndan, y z m z n y umu akl ndan b u ha l e ge ld ik! (R. Ilgaz

1969g s. 16). AD. e k i /e g i ek i DS 1791, 1794 < ek i kelimesinin metateze uram varyant J. Deny 1955 s. 79.
Tam d rt hafta, g n e i n al n nda, i e r i l e r i gt rmeye n f t lam e ki ay ran ta rlaya dkp kara somu na eyvalla h ede rek, batak bi r de re n i n kan g ibi s cak suyi l e ha ra re t l e r i n i di nd i rme e u ra arak didi nmi le rd i.

AD. e i r gen (birisiyle) e olmak, yoldalk etmek; konu mak, dertle mak, oyalanmak DS 1793, TS 155556, A. Zaj czkowski 1934 I, 128. e i rg e n < e I + isimden fiil yapan i rge n genilemesi, kr. yad rga yabanc bulmak [yad yabanc, yni e in tam aksi, u var ki yad rga geili fiildir, e i rg e n ise reflexivum ve i l e postpositioniyle kullanlr]. A n u i l e yavlak i rge nd i, t Dimn e h a lvet istedi. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, 10). Ve usl u p di h la r
del im ki i le r k im bu la ru i l e i rge nmeg i ve yak ma yok d u r, h n e r i ve do ru l u i n yak n ve h s e k di n r l e r (a.e. s. 50).

(Re at Enis 1944 s. 155). AD. e k i me/e g i me ek ime < ek i fiilinin metateze uram varyant (fiilden nomen actionis yapan ma eki iin b. budama ): M idemde bi r e gime va r bi re z de ng i l i z du z u get i r, i ey im g. (F. Baykurt 1971t s. 131). e k in, b. e k n . e k i ya, b. e kya . EO. e kn /e k in I ak admlarla hzl yryen (at); byle yry TS 155657, Meninski 1680 I, 243 < e II + fiilden etken fiilsfat (participium activum) mnasnda sfat ve dolaysiyle isim yapan k i n eki, kr. ge k i n, pi ki n. B i r at kim ola y r y i i kem, | Andan yeg ol u r bi r e ki n e ek. (Naz m 1928 s. 37). Az n c e d nyaya g l e n , e ki n atla r g ibi h ep
ayak de i ti re n , o can l , o sevi n dol u kad n n bi r ye ri nd e te l l e r kopuyo r sank i. (N. Cumal 1970 s. 209).

O. e i r ra yaramazlar, caniler < Ar. a i r r a.m. [ a r r kelimesinin oulu]. Ye i e ri a as H a san A a


h a z ret l e r i ... Yah d mah a l l esi n i ve e h r g z e rg h la r n e i r r dan mu h kem h f z u h a r setde ik e n. (Sel nik 1989 [1599] II, 855).

it , b. e id . O. e k gz ya < Fa. a k a.m. S k i y s u n o l md m ah m e r i


k a n ba a K im an u re k i nde n o e k old k a n e mm . ( mer bin Mezd 1982 s. 162).

EO. e kn /e k in II seferlere itirak etme vazifesi olan Yenierinin sefere kmas < e k n /e k i n I: Ve [931/1524] s. 391). e ki n c i nbetle sefere kma vazifesi olan yenieri.

AD. e ka I glge K. Emiro lu 1989 s. 91 < Yun. dial. (eky) < EYun. (ski) a.m. e ka II, b. a tiya. O. e k l ekiller, neviler, tipler < Ar. a k l a.m. ( akl kelimesinin oulu). N e re n g u b y u n ey re n g i l e (Ah m ed R sim 1334, kitap bal). O. e kannas alak herif, haramzade, vicdansz < Ar. (Suriye dial.) a k a n n s a.m. Denizeau 1960, s. 285.
K z vek lde n dan uk istedi. Ol d rt bedbah t , h iy net l e r, e k a n n sla r i l e r g e ld i l e r, d a n u k l k v rd i l e r. (Ferec 855/1451 v. 175b).

k o yu n e r i n k a ng s e ki n e e e rse, o l e e nde n s l rl k al nmaya, yamak l a r ndan al na. (.L. Barkan 1943

b k a lm n s fat d zdi | O l evz n i l e evz , bu e k l i l e e lv n . ( mer bin Mezd 1982 s. 28). E k l i zam n .

e le ti r birbiriyle e saymak; birbiriyle evli zannetmek < e l e fiilinin causativum hali. N ede n bi r f utbol c uy la e le ti rd i be n i acaba? (F. Hepilingirler 1997 s. 43). e me, b. e - I. e of man spor al malarnda giyilen pamuklu, iki paral giysi < Fr. c ha uf f ement a.m. (?), asl mnas stma, snma [ c ha uf fe r stmakdan nomen actionis ]. B i r cek et ve i i nd e kare l i paze n bi r
gmlek vard. He rha lde scak olsu n diye e ofman giymi ti pantolo n ye ri n e. (F. Otyam 1962 s. 22). re n c i l e r e ofmanla ry la ip gibi di z i lmi l e rd i.

AD. e kap elbise dolab THASDD 554 < Rus. kap < OAlm. schapp a.m. M. Vasmer 1958 III, 405, A. Tietze 1957 no. 200. AD. e kere aikr, belli, meydanda DS 1793, TS 1556 < a ik re kelimesinin varyant. EO. e ker it aa vurmak TS 1556 < e ke re ve t . e k ya haydutlar; haydut < Ar. a k i y yaramazlar, caniler ( ak y kelimesinin oulu). Ar. oulun Tkde tekil olarak kullanlmas iin kr. talebe, u l ema . S bk m m i l eyh Ca fe r Pa ay b tedb r se r
h a ddi mezb ra mstevl o lan k u l t ifesi n e k y vu bedn i h dla r n u v c d h a b s e t l de l e r i nd e n

(M. zg 1992 s.

108). e ort man giyecek bir ey < grne gre e ofman ile o rt kelimelerinden bir nevi krasis. Acaba byle bir Fr. kelime var m? Emektar bavu la e n ok fan i l zgentrk 1981 s. 85). Ba ka yazl kaynaklarda bulamadm, fakat ok defa iittim. e pek, b. e bah .

don koy. Havala r so uk. Son ra y n o rap, e o rtman, son ra k tla r, k itapla r. Haydi d yola, yolc u yol u nda ge rek. (I.

eraf

682

etejer

e raf ekbir, ilerigelenler < Ar. a r f a.m. ( a r f kelimesinin oulu). C e z r e i mezb re n a y n u

e r f ve se rk r i h t iy rla r ve z imm y n mez ri s h ib l e r i . (.L. Barkan 1943 [1121/1709] s. 334). Ba retme n imi z Hi lmi B eyi n duyg usu z uyarmala r, e raf k z la r n n ka n l can l kabalk la r , tekd z e u za na n de rs saatle r i zo rd u. (Fruzan 1972k s. 49).

et kafa kaln kafal, anlay sz: Lond radaki l e r n eyse arada bi r ka rt atp bayramla rda da tebrik yaza rla r h i olmazsa. svi redek i l e r h i ama h i ! Haylaz, et kafa ik isi de! (Peride Celal 1981 s. 128). et re n g i /et re n g i plak

etin renginde:

O n u n rastkl ka la r, yandm alamadm enta risi, et re n g i o rapla r g z l e rim i n n nd e n gitmiyo rd u. (C. Gkek 1943 s. 129). et t u l um u ok

e ref en iyi, en erefli, en uurlu < Ar. a raf a.m. ( a r f sfatnn elativus hali, b. a cab ). e re f i mah l kat yaratlanlarn en mkemmeli: p hesi z k i tabi

i man (kimse): Km rc soka ndaki Le h l i mamala r

gibi et t u l um u, te rde n l e koku l u bi r kad na ana feda edi l i r mi? (S.M. Alus 1944 s. 76).

be u zvum u z la e re f i mah l u kat olmaktan ok u za z. A ncak su n a let l e rim i z l e hayvan la ra bazan tef evvuk ediyo ru z . (V N, Ak am gaz. 11.VI.1941). e re f saat

ok uurlu saat: B u b ld rc n n, e re f saatte do mu , paral , baht iyar bi r sah ib i o lacak. Ne rede o ? (S.M. Alus 1944 s. 162). Acaba bi r d ubl e y uva rlasam m? diye
d n yo r, a z na bi r y udum bi l e a lamadan, otomobil e atlayp evi n i n yol u n u t ut uyo rd u. B u g id i le bi rg n o l up eytan n aya n k ra cakt amma, bi r vakti, saati gelse! E re f saati n g e lmesi pek kolay de i ld i. n k C evdet Efe ndi faz la sofu la rdand. (S.M. Alus 1934 s. 38).

et /ed I yapmak, klmak Meninski 1680 I, 50, 581 e gre it ve halk az et < ET. t / d a.m. Clauson 1972 s. 3637. eh r evl e r i n i z l e re ve gayriye v rd i, an M s l im n e h ri tdi. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 12). Foti n ba almaya u n utmu um;
o l umu ) h f z etmem! diye k y metle ri k o pa ryo r.

imdi d ml emek n e g , bi r i n i i lmik ede rke n tek i kopuyo r. (R.H. Karay 1939a s. 80). l r m de on u (=

O. e ref Kanun Sleyman zamannda karlan Osmanl altn sikkesi < tesmiyenin sebebi bilinmiyor. Ka bei k y i s a n emden b d geldi s a esen, | E ref l e r s a d sti n e di ra h t b st n. (Zt 1987 [16.yy.n ilk yars] III, 8). O. e r i bat erbetler < kendisi zaten oul olan e ribe kelimesinden Ar. gramer kaidelerine mugayir ikinci bir oul yaplmtr. Ve e rib t s a nd k nda n on i k i e r ak a ve k ut u i l e o lsa yedi ak a al na. (.L. B arkan 1943 [955/1548] s. 225). O. e r i be iecekler, erbetler < Ar. a riba a.m. ( ar b kelimesinin oulu). Ba z e ribe ve ma c n

(R.N. Gntekin 1928 s 144). Babasn babal ktan reddetti. Sokakla r, evi ett i. (L. Tekin 1984 s. 200). et fiili herhangi bir fiilin yerini alabilir: mpe rato r
um ma H z r o l! k umandas ve ri r ve rme z, si l h omu za ede rek y rm l e r. (Ah m ed R sim 1334 s. 50). AL SREYYA (ka rs n n a rkas ndan ko a rak) N ebahat! N ebahat! Bana o n la r ediyo rla r, ba ri se n k yma! (H.R.

Grpnar 1933ke s. 85).

B u g n k us u ra bakmayn, ba ka zaman te ri f buy u r u n! diye rek b udalay kap d ar etmi . (S.M. Alus 1933p s. 196). T t ns z edemem:

(S.M. Alus 1944 s. 86). Ang ut u n A s , lahmac u n u n Lsi, it o l u it i n s i. N e etti ? A l i. (H. Taner 1971s s. 173). Bylece rtmece olarak da kullanlr: At n st nde kal n ka l bi r
evde na rg i l e i mek te detim de i l. oc uk, | Amasya padi e h i e h zade su ltan M u rat. | Ve yan nda on u n | B i lmem ka n c t u u na etti im Bayez id pa a. (Nzm Hikmet 1936s s. 38). C s! C s! Son ra don u na ede rs i n! M umla oynama, aypt r .

ted r k i n e mb e ret s a dedi nde ike n , a s u z n ce n b p di h ye bi r m fe r r i h u di l g mjde h a be rl e r i ge l r. F n e fsi l em r g nde n g n e o l ma raz z i l o l ub z t i lat f e h riy r ye f yet h s l o l u r. (l 1994

(Reczde

Ekrem 1941 s. 103). et II (bir isimle, yardmc fiil olarak), ms. AD. av et avlanmak: Oku n u yay n ala rak av etmek z e re da a d rmand. (A. Cafero lu 1945 s. 184). habe r et haber vermek, bildirmek: Peki, g z e l hat r n z

[159199] s. 114). e ek bilinen hayvan < e ek I. Bu tr nsz ikilemesi ihtiva eden dier misaller iin b. amman . st n e
ste l ik ra n ah ndan bi l e z e ng i nmi k z n a n latt na bak l rsa. Ah b u A n j e l, k k o rospu A n j e l , e ek ans va r o karda val la! (Peride Celal 1978 s. 21).

EO. e r yrtmek < e II fiilinin causativum hali, b. art u r - . Nak ol e r iy i al ub k ye rek | E rd i, g ls z ek e rd i emek. (Mesd bin Ah m ed 1991 [14.yy.] no. 2538). e ya eyler; ey, para, yk; mobilya, sandk, bavul, anta. < Ar. a y ( ay in oulu, / y / kknden) a.m. Ar. oullarn Tk.de tekil olarak kullanlmas hakknda b. b yut . Bak n
ha n mef e nd i, de ris i n e kadar y umu ak, byle yumu ak bavu l la r ok e ya al r. (S. Soysal 1979ye s. 9).

k rmyaym ama acel e etmiyeceksi n i z. S i z e habe r ede rim. (S.M. Alus 1944 s. 32). k u r et kur yapmak: M d mki k z ca z se n i b u a k ndan h e n z b h a be r imi , sen o n u ce lb i mu h a bbeti n e u ra , k r et! (H.R.

Grpnar 1340c s. 502). na z et /na z et nazlanmak:


N e duygus u z de l ika n l ! apk n k z pe ke ek iyo rla r da

et b.m. (vcudun adeleli ksm) < ET. et a.m. Clauson 1972 s. 33. Y dg e rkek k a ra k o y n et i o la. (Ferec 855/1451 v. 90b). et ben i siil, iri tavukgt: Kiba r

(Aka Gndz 1930 s. 59). Misallerde grld gibi Tk. kelimelerle yabanc dillerden alnma kelimeler arasnda fark yoktur. Yabanc dillerden Tk.ye fiil aktarmak iin fiilin isim halindeki (nominal) bir ekli et (passivum halinde edi l yahut da o l ) kullanlr, ms. tekl i f tek l i f et , mid mid et , dans dans et /danset. B ir fiilin emir hali ile et yardmc fiil iin b. ala a et .
na z ediyo r!

ak rabala r da yola km la rd r, | D udakla r nda bi r k mseme | Et ben i | ri bi r k l. (S. Burak 1983 s. 28).

etajer/etejer raflar olan kapaksz dolap < Fr. tag re a.m. [Lt. *static um seviye]. K f l e nm i ve

rmcek l e nm i ng i l i z c e ansik lopedi l e r l e dol u bi r etaje r va rd. (Re at Enis 1933 s. 93). Ze n it h marka radyo,

etalon

683

etle, b.

di budak etaje r, k rk be mil imet re plk pikab bi l e alamam. (H. Taner 1954 s. 87). B u d i l e re b i r i d medi i n i a n lay nca, i lk n c e a z ndan ka rm , su dol u barda a koymu tu. Son radan bsbt n kald rm t. He r ha lde bi r mendi l e sa rmalam , etaje ri n i n alt ndaki dolaba ye rl e ti rm i olacakt. (R. Ilgaz 1962n s. 24). Etej e ri n st ndek i, g r n n e g re y zde y z do r u i l iye n saate bakmyo rd u. Sank i ke nd i n i ko l u ndaki saate bakmya al t ryo rd u. (Kemal Bekir 1949 s. 5).

eter (kimya ve tebabette) lokman ruhu < Fr. t h e r a.m. < EYun. (ait 'r) b. esi r . Ke ndisi n i ve rmemekte,
ko rkmakta di re n i rs e o na ete r kok lataca n , bay ltaca n sylemi ti C emi l. (A. zakn 1982 s. 160). O babasna ete r kok lat rk e n, N e za h et te ko lo nya i l e o n u n a l n n , e l l e ri n i o al yo rd u. (Fazl Necip 1930 s. 313).

etalon ller iin kabul edilmi model < Fr. talo n a.m. [EAlm. *stalo nmune]. etamin /etenmin seyrek dokunmu delikli kuma; oya ilemeli ke yast ZTS 1976 s. 66 < Fr. tamin e a.m. [Lt. stamen zg iplii kelimesinden yaplm bir sfattan]. etap (spor terimlerinden) yarn blmlerinden her biri < Fr. tape a.m. [EFlem. stapel depo]. (Halk az) et do la o l sarma dola olmak < et ve dola fiillerinin masdarlar ve o l yardmc fiili.
B i l i rs i n k i, ka se nedi r mmeyyi z i nk i l e r l e da rg n m, ben im ye z it M estan g ide r g ide r, o n la r n di i kedisi n e et dola ol u r! K r o las, mahal l ede ba ka oynak kedi mi yok? (H.R. Grpnar 1939 s. 156). Kr. ala dola ol .

O. etfal kk ocuklar, bebekler < Ar. at f l a.m. (t i f l bebek kelimesinin oulu). Vardum, et f l i, ay l i aldum, ft n h iy z n Ba d da geldm. (Ferec 855/1451 v. 68a). Eti M.. 2000 ile 1000 arasnda Anadoluda yaayan bir milletin ad < Fr. Hettites < br. Hitti < Etice Hatti a.m. etib ba, b. atbba . etik ahlakbilim < Fr. thique a.m. < EYun. (etiks), b. akustik II . nsan n et ik t uta rl l n n i n t i ha r ge rekt i rd i i n i d nd m. (O. Baydar 1998 s. 139). etiket ielere, defterlere yaptrlan pusula < Fr. t iqu ette a.m., daha eski mnas ni angh [kelimenin asl stick hecesiyle balayan Alm. yahut Flem. bir substantivum]. ekmecede n
ka rd k k rak i esi n i n a z ndaki et ik et i kopardktan son ra dibi n e e l i n i n ayasyla aplatt. Ma nta r yarya kadar k n ca o n u d i iyle ekt i. (S. engil 1990

etejer, b. etaje r . etek giysinin belden aa sarkan ksm < ET. etek a.m. Clauson 1972 s. 50. De r h l ik i bi diy n r dah ekdi l e r, re n g re z eteg i n e dkdi l e r. (Ferec 855/1451 v. 16b). Y r iy v rd i. S a r r f eteg i n e
yap d. H a r m misi n ? Ba d d eh r i n i ret tmege mi ge ld ? d di. (Ferec 855/1451 v. 214a). A nac m, kus u r um u affet, ben i k rma. z i n ve r, ge l i n i n ete i n i ps n! deyip boyn u na sar ld m. (S.M. Alus 1944 s. 85).

s. 77).

o c uk la r n o u ya rm bi r pabu la, eski bi r te rl ik veya nal n la ge l i rd i mektebe. Defte r l e r, k itapla r kaps z, bu r u bu r u t u, et iket fala n hak geti re! (M. zay

1957 s. 62). eti len (beynelmilel kimya terimlerinden) yanabilen bir gaz < Fr. t hyl n e a.m. (eninde sonunda EYun. bir kkten ve bu -l n e eki iin b. aseti l e n ).
stanbu l u n midesi gaz yapyo r. Baksan za he r ye r do al gaz, do al olmayan gaz; l ik id gaz, tp gaz, eti l e n gaz , hava gaz dol u. (O. Duru 1995 s. 41).

yamacn alt blm:

yed bi z m gemiym z ge rd i de da etegi n e yak n cak va ra, keme nd atavu z, bi r a aca neye i l n i e. (Ferec 855/1451 v. 227b). ark s ba kad r s mb l n \ To rosla r n ete i nde \ I l l g n e kokar \ Mo r te n i nde (B.S. Edibo lu 1958 s. 44). ete i n e d yalvarmak: K a an k im Semendi re V u lk o l n u e l i nd e n k n ca Vu lk o l va rd, Eng r z eteg i n e d di. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 120). etek ta

alaturka helda tan arka ksm H a l n i i n e

gi rd im, def i t a b vaz yeti n i ma k s bi r s retde y z m etek t a na mtevec c i h o la rak h a yv na te rs bi n e r gibi ot u rd um. (H.R. Grpnar 1341 s. 436437).

eti mo l oji kelimelerin men eini aratran bilim < Fr. tymologie a.m. [EYun. (timos) gerek ve (lgos) szden log a ]. B i r i n c i c i l t: Bas n Ba lo s u n u n et imoloj is i. (A. Nesin 1960a s. 63). (Neologismus) etk i tesir etmek < ayp fiilinde bir isimden bir fiil kk yapan yazar, neden etk i isminden fiil kk yapmasn? Tutunursa Tk.ye yeni bir a am olur. Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . B u l u nd u umu z ye r i n
kutsal l ya l la r n ko n u mala r na pek etk imiyor, h e r eyi, hatt en a k sak ko n u la r bi l e, kon u uyo rla rd . (T. Ycel 1969 s. 14).

(Halk az) etele betele fena muamele etmek, kt davranmak TS 1983 s. 386 < esas unsuru bed kt kelimesi olan kafiyeli ve labialisation a ynelmi terkip. kinci kelime belki *bedle [bed + isimden fiil yapan l e genilemesi] fiilinin varyant; kr. Az. bdl bh ti gtirm mk, ii pis gtirmk, uursuzlua duar olma ADIL 1966 I, 237). AD. eten/etene (doumlarda) son, e DS 1797 < ?? Kr. Az. tn a.m. ADIL 1980 II, 299, Trkm. te n e tyleri bitmemi (ku yavrusu hakknda) N.A. B askakov 1968 s. 795. etenmin, b. etamin .

(Neologismus) etk ici ?? < etki tesir + isimden nomen actoris yapan c i eki. Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . tl e r i n k uy ru u n u ip l e

zo rlayp u l u ta rak sala r, son ra etk i c i Fatma Han ma varp sekisi n i n dib i n e me rd i: Ba na etki yap, Fatma teyze, it l e r be n i g r n c e u l uy up du r u r . (Fruzan 1982g s.

21). etle, b. ekl e .

etmek

684

ev

etmek / BSTT. ek mek /ep mek b.m. (pi mi hamur gdas) DS 1763, 1799, TS 156365, A. Topalo lu 1978 II, 199, Meninski 1680 I, 49 < ET. etmek a.m. 16. asrdan beri halk dilinde hakim olan /t / /k / deiimi sondaki /k /ya assimilationla izah edilebilir. epmek varyant /m /nin sebep olduu bir labialisation olmal (b. ah ). B i r p re etmek d mi yatu rd . t uyand, etmegi alma a yn e ldi. (Ferec 855/1451 v. 193b). B u day etmeg yo ise, bu day di l yok m ? (V. zbudak 1936a no. 194). N i e
d r l n i met ek i l e n s f rede b z r ekmegi i l e ikt i f ol u nmak vaz n sez du r. (l 1587 v. 137b). Paydosta n e yiyece n se n ? Epmek ne de get i rmemi si n. B u ra la rda lokanta n e de bu l u nmaz ki! (Orhan Kemal

lemde na z iy ri yo idi. Et r fdan ek n fdan a n di l e rl e r id i. (Ferec 855/1451 v. 236a).

etraf II (sfat) civardaki < et raf I. [Ar. bir oulun Tk.de sfat olarak kullanlmas iin b. acaib /acayip 1 ].

S r bi z im ama, et raf kyle r de bi z im s r de n isti fade edebi le c ek vaz iyette. (S.F. Abasyank 1944me s.

100). Trkenin morfolojisinde basit (eksiz) isimle sfat arasnda fark olmamas iin b. baba I . etraf III vcudun azalar (kollar, bacaklar) < et raf I. . O. Etrak Trkler; Trk kylleri; Trk airet mensuplar < Ar. At r k a.m. (T rk kelimesinin oulu). Ve re y yi Et r kde n h e r m z evve cde n H a leb
ak asiyl e y lda yetmi e r ak a n ev r z su lt n de resm h n e al na (.L. Barkan 1943 [925/1519] s. 200). C ml ede n bi r i o l k a vmu o Et r kden h s l o lma, bi re r t a r k la yaz l ub di r l i k bu lma demle r o lma n degmede i d o n geymez l e r. (l 1975 [1599] s. 131).

1950a s. 85). B e n im u kadar karda la rm var, ak ama epmek bekl iyo rla r ta! (Orhan Kemal 1949e s. 99). ekmek et hamuru hazrlayp ekmek pi irmek (et fiili burada yardmc fiil deil!): Kad n la r n baz la r ekmek ediyo rd u. (F. Otyam 1965 s. 28). Sabahtan bi z im
ka r ekmek ede rk e n hamu r s rad. Ko n u k g e l ec ek h e ra lda diyo rd u. (F. Baykurt 1961k). ekme i n e ya

istenmedii halde birinin iine yarayacak biimde davranmak belki Fr. mett re d u be u r r e su r 3 l e pai n den calque, calque iin b. ab I /v . Ot u r,
s re h emmiyet ve rme! G ide rse , s rm ol u rs u . (Mah m d o n la r ekme i n e

Ettahi yat bir ilhi ad < Ar. atTah y t a.m. (tah ya selmlama kelimesinin oulu, /h y y / kknden). oc u k, daha iyi an latabilmek i i n
yan m za do ru yakla t, yata n ayak u c u na ettah iyatiye otu ru r g ibi di z ge ld i. Hastaya el iyl e doku na rak B u g n old u, dedi. (S. im ek 1960 s. 36).

ya

Yesr 1928 s. 26). Kapital i zmi n ekme i n e ya s re n de bu tevekk l. (C. Meric 1992 s. 305). ekmeklik bedava geinecek yer Meh m ed Hlid [Bayr] 1934 s. 73. etnik insan gruplarnn men elerine gre (aidiyet) < Fr. et h n iq u e < EYun. (etn iks) a.m. (t nos millet kelimesinden sfat, b. Adriatik ). Kent
deyi n c e, ya da kimi zaman ku l la n la n deyimle met ropol den i l i n c e akla etn i k e itl i l i k ta yan, e it l i di l l e r i n kon u u ld u u, fa rk l Ta n r la ra tap n la n bi r ye r ge l iyo r. (O. Duru 1995 s. 94). D nd k e, son y l la rda patlak ve re n K rt so ru n u n u n et n i k bi r so ru nda n ok eko nomik bi r so ru n o ld u u kan s na va rdm. (M. Ungan 2000 s.

etd/ett I inceleme < Fr. t ude a.m. < Lt. studi um evk, gayret. B t n et dl e rim alt st olacak! D n n bi r ke re, ka r s ra n n ye n ide n et d n ha z r l yaca m. (R. Ilgaz 1969g s. 68). Daha etd bitmedi. (R. Ilgaz 1981 s. 26). et d et incelemek < Fr. tudi e r a.m.: Si na n
bi ra z daha et d etmek ge rek. Hapiste n kt ktan son ra n e yapt acaba? (A. mit 1996 s. 48).

etd/ett II rencilerin bir gretim grevlisinin nezareti altnda ders al malarna ayrlan zaman veya bunun yer bulduu dershane < Fr. t ude a.m.; b, et d /et t I. Ak am etde g i rmede n n cek i
arada n bah eye a la n st kat camlar ndan ye n i su lanm bah eye bakt mda y re im acyla dola rd.

109). etol lks omuz atks < Fr. tol e a.m. < Lt. stola bir eit cbbe. Kad n la r omu z la r na eto l l e r, al la r rtm le rd i. Ayakkabla r, a ntala r pa rlakt. (A. zakn 1982g s. 67). Bacakla r nda siyah f i l e o rapla r,
ayaklar nda yksek topuk l u siyah set pabu la r va rd. B eyaz mi n ik bi r eto l e sar lm t. (N. Eray 1990 s. 39).

(Fruzan 1972k s. 49). etv temizleme ve sterilizasyon frn < Fr. t uve a.m., asl mnas hama m (EAlm. stupa stlabilen oda). Ga rdiyan Re c ep kar la r na dik i l i n c e k u a a
kadar e i l iyo r la rd . B u sabah da kimi n i et ve g nde rd i, kimi n i n avrad na svd, kimi n i de tokatlad. (F. Erdin

1955 s. 21). O. etvar tavrlar, hareket tarz, davran < Ar. at w r a.m. (t a w r kelimesinin oulu). st ba mu ntazam, etva r za ri f id i. (Fazl Necip 1930 s. 85). ev oturulan yer, mesken; adr; hane < ET. ev a.m. Clauson 1972 s. 34. Os m n z n dedesi S l eym n
h z R ma gel b Ca be r k a l as i nde n e k a z iye old u n i itdi l e r (metin ge r ) k im ge r evle r et r fa d a ld la r. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 188). G rd i ki bi r ev va r, k a pus ba l u, i i nde n n l e i z r ge l r.

etraf I (isim) civar, evre < Ar. at r f yanlar (t a raf yan, kenar kelimesinin oulu. Ar. bir oulun Tk.de tekil kullanlmas iin b. ahbab /ahbap ). Ol et r f u
p di h la r ve o l ek n f u c i h n pe n h la r t em met k um demin u r u r la rd . (Ferec 855/1451 v. 107a). Se l imiye l ide n pek ko rk um yoktu, z i ra et raf g re c ek ha lde de i l. (S.M. Alus 1944 s. 130). Kad n la r n de et raf n

alm la rd. (a.e. s. 119). Terkiplerde genetivussuz kullanlabilir ve kelime o zaman postposition saylabilir: Kahve diyo rsam, d rt di re k et raf na pedavra tahtalar m h la nm bi r sala . (a.e. s. 140). et raf lem dnyann her taraf: Et r f lemden b i r t a rafa vard . (Ferec 855/1451 v. 244b). et raf u ek naf /et raf ek naf evre: Et r fa ek n fa ki i l e r pe r ke nde eyled m. (Ferec 855/1451 v. 145b).

(Ferec 855/1451 v. 41b). (rtmece olarak) umumhane: Faikan n anas bu rada ev mi i let iyo r? (M.. Esendal 1934 s. 224). oda (tek gz evlerde ev ile oda ayndr; her biri dardan girilen birka ksml ky evlerinde ksmlara soba evi, a evi vs.

ev

685

evi

denir): G e nd pel s n geydi, ev bi r b uca nda otu rd . 14b).

Vek l i k z g id ic ek, du h t e r i h a nd n h r m n k a pudan i e r g i rd i, e ri n i o l h lde g rd i. (Ferec 855/1451 v. Ol k u f l i baltayi l e s nd u rd . G rd i k i ak merme rde n n e rd b n yaplm . A a a i ndi. G rd i, bi r byk ev, da dan k i re cde n yap lm . (Ferec 855/1451 v.

53a). ev halk, aile:

Fa f r l e ke r i ce r r r te rt b eyled i. e h z dei eviyl e ya rak yla atasyla anasyla d r lm lk l e r i n e g nde rd i. (Ferec 855/1451 v. 141a

b). Genetivussuz terkiplerle: Be n im Alada da dedem evi va r. Gedek dedem evi n i g rmeye. (A. Cafero lu 1942 s. 5). Sen o n u kocan evi n e sakla! (N. Meri 1951pn s. 70). zevce TS 1566: N it e o la ege r be n sa a ev u avrat ol u rsam. (Ferec 855/1451 v. 218ab). ev alt zemin kat: u rada, ev alt nda bi r ye re i l i ip g r eb i l i r i z . (O.C. Kaygl 1938a s. 103). ev bark b. bark . ev evl e ev soymak, hrszlk iin eve girmek: B u ge z
ge ld , Ba d d eh ri i c i nde bi z i h a r miyle rs i n, evm z i evle rs i n. (Ferec 855/1451 v. 127b). Bu e nd iy edeyike n k u la uma bi r tak ld u ge ld i. M ege r bi r d zd ev evl emege (metin ma a ) gelmi , nak b k a za rm .

118b). H a sn d z e l e r ve ebk r satu n al ub ay u n i l e eg l e n r l e r k a l u r la r. S yi ri n i tah s l e vme z l e r. (l 1982 [1581] II, 155). ok eviyo ru z. Eyidi r. Ya z va r, k var, evec ek n e i var? deme sen de! (F. Baykurt 1961o s. 230). Eviyor mi l l et. Havada kara ka ra ya mu r bu l ut la r , i te imdi ya acak! (F. Baykurt 1969 sm 81). vmeg-i l e acele ile: Atla r n vmeg-i le y r itdi l e r. (Ferec H v. 136b). ved-yi l e acele ile: eh z de du rd , ved-yi l e sa r y- s r rd n-ya a yne ld i. (Ferec 855/1451 v. 29a). O. evahi r (takvim terimlerinden) ayn son on gn < Ar. aw h i r a.m. ( h i r kelimesinin oulu). O. evai l /evay i l (takvim terimlerinden) ayn ilk on gn < Ar. aw il a.m. (awwa l kelimesinin oulu).

Ve bu z i k r o la n r s m ege r M s lm n ve ge r ke fe r e t yif esidi r, bu n la r u al nmala r n u mevsimi evve l bah r ey yi l i martdadu r. (.L. Barkan 1943

[922/1516] s. 181). N i h yet bi r a r amba g n k i

(Ferec 855/1451 v. 111a). evde kal koca bulama mak (kz hakknda): Se nde bu g z e l l i k va rke n evl e rd e kalmazs n, lem sana bayl r. (Rec zde Ekrem 1941 s. 80). ev k l fet i hizmetiler: Ev sevinsin! (kt bir ey anlatrken araya sokuturulan alayl, cinasl bir tbir): ile n i

mays ev i l i n e ms dif idi fe l ek z m rdde n dk lm bi r yi n eye be z ed i. (N mk Kem l 1944 s. 19).

k l f et i domu z e r i n i n n iy et i n i bi r t rl an l yamam t. (Kemal Tahir 1957r s. 79). evl e re e n l i k! btn ev

O. evami r emirler < Ar. aw mi r a.m. (amr emir kelimesinin oulu). S bk a n ev mi r i e r f e i l e bi r k a def a tah r r o l u nd uk d a ... (.L. Barkan 1943 (991/1583). s. 76). O. evan zamanlar < Ar. aw n a.m. ( n kelimesinin oulu). Ev n k esbi i lm u tah s lde g h bi r bi r m z l e l f et de rd k. (l 1994 [159199] s. 308). O. evani sofrada kullanlan kablar < Ar. aw n a.m. (i n kab kelimesinin oulu). e rbet l e r i i l b gt r l i c ek h n ev n si z u h r n u ev n ge ld i. (Ferec 855/1451 v. 3a). Yal z s atci l i e vak f mu mel e
etmekl e k a lmyacak , u fak tef ek bu l u nd u racak , n k sel e r, fa f r t a k mla r, k k g m ev n , ay sem ve rl e ri ... (H..U ak lgil 1317 s. 98).

yeg ne o l u, E nve r B eg, h umm ya t ut u l u r. a rabuk z evcesiyl e k z ca z yan na gt r r. Evl e re e n l ik, seki z o n g n i i nde bi r h n ede n ce n z e! (H.R.

Grpnar 1335 s. 39). B i zd e bi r de ye nge va r dostum, kadn:

evle re e n l ik, kime yan gz l e baksam kyametle r kopar r. (M. Seyda 1966 s. 292). ev tavu u dostu olan ev Ev tavu u taze du l, evde h sm ak rabadan ka r an g r e n e rk e i yok, e l i y z d z g n , z evk i n e d k n, i i n e g e l e n l e g i z l ide n g i z l iye me rc ime i f r na ve re n kad na den i rd i. (S.M. Alus, Son Posta

27.XI.1943). evl i evi n e, kyl ky n e her biri kendi evine, kendi kyne (git) (bu sentagma iin b. ba l ba na ): Hem n ms lm n la r e h re k o pu ld la r. K fi r l e r dah k a ub h e r b i r is i evl evi n e g i rd i. (I. Mlikoff 1960 s. 261). Ak am ez n ok u nd u. Evl i evi n e, kyl ky n e da ld . (R.N. Gntekin 1928 s. 248). Ert esi g n de ak am ettik. A rt k evl i evi n e, kyl ky n e g itmek ge rekti. (S.M. Alus 1944 s. 189). ev II (satran tahtasnda) hane < ev I. at ra n c oynamak bi l r mis n ? Evl e r i n bi l rem. (Ferec 855/1451 v. 203ab). n k i bu ted r k l e r g r lmedi ve ah l y i
sl mu nat az daki f e rz n e l e r i s v r ve piy de l e ke r i l e amazdan h evi n e s r lmedi. (l 1982

O.

evas t (takvim terimlerinden) ortalar; ayn ortasndaki on gn < Ar. aw s i t a.m. (aws a t ortadaki, orta kelimesinin oulu). Ev s t mri nde ye i e r i l i kde n k u rt u l ub sekb n o ld. (l 1994 [159199] s. 297).

evayi l, b. evai l . O. evba ayak takm < Ar. awb a.m. (waba vr zvr, hrdavat, plprt kelimesinin oulu). lem bedk r, evb , k a l l o l y re di l e r. (Ferec 855/1451 v. 128b). C i h d a z a m iste rse K z lba
z r e b i r azm t | Ki o l evb z u lm i nde n Ac em e minde va rdu r n em. (kr, l 1994 [16. yy.n sonu] s.

235). evba a klhanbey tarznda: Grpnar 1933i s. 64).

[1581] II, 132). AD. ev /i v acele etmek; acele ertirmek DS 181113, 2572, TS 213538, Meninski 1680 I, 619, ev r um affrettomi F. Argenti 1938 [1533] s. 13, ET. v a.m. Clauson 1972 s. 4. vme , bi r dem s a bar! (Ferec 855/1451 v. 25b). K o vma a veyi n d diyse aya daynd. (Ferec 855/1451 v. 246a). He z r c idd u ce hd i l e be n i ve ve eve k o yd la r. (Ferec 855/1451 v.

Tabancas n , ka rs na evba a i l n i a k eden o t ys z apk na evi rd i: A l, bu n u ik i ka n n o rtas na ... dedi. T et i i ekt i. (H.R.

O. evc/ev i I en yksek nokta, doruk < Ar. awc a.m.

Siym rg y di de i z i ge cdi. O l evc i sm na k m bi r da st nde bi r a ac kim h k u ol a acdan yuk a r u u c ub k m az, an u st nde be ig i k o d. (Ferec 855/1451 v.

188a).

evc

686

ivek

evc/ev i II ( ark musikisi) bir perdenin ve bir makamn ad K. Uz 1964 s. 23 < evc I. evcara (ark musikisi) evc perdesinden balayan bir makamn ad K. Uz 1964 s. 23 < evc I + Fa. r ssleyen, b. be zmara . B estek r saze nd e ha n m
etek l e r i n i n h rt s yla kend isi n i Gksu ya gt re c ek arabaya bi n e rk e n, k u lak la r nda evca ra saz semaisi u u ldam t r. (A. A ao lu 1993 s. 119).

h e r c i nste n ivi g ib i baz edevat bu l u nmal d r.

(R.H.

Karay, Tan gaz. 1.X.1940). evci men/evci mend hamarat ev sahibesi, evini ustaca idare eden (kimse) DS 180102, TS 1567 < evc i + baz sfatlar kuvvetlendiren men eki, kr. kocaman, k me n . kinci varyant daha yenidir ve e rc me nd kelimesinin tesiriyle gelitirilmi tir. Ve
bi l c ml e n is k sm n u e rc me ndi evc ime n o l ub h n e pe rve rl i k de n l e rd r. (l 1956 [158687] s. 143). stanbu l u n n i c e mahal l e l e ri byle ce gayet cemiyet merakl s ve evc ime nd evl e rl e dol up ayr b i re r e h i rm i gibi h e r b i r i de ke ndi u z l et i n e ek i lmi , ke ndi tal i h i n e e rm i ol u rd u. (A.. Hisar 1956 s. 84). Kocas ndan bi r l ykayc kadar t iksi n iyo rd u. Fakat yle iyi, yl e evc ime n, yle itaatl i bi r adamd ki ayn zamanda ona acyo rdu. (B.S. Kunt 1948 s. 98).

evce/evcek ailece, btn ev halk ile beraber < ev I + ce / c ek, b. anca I ve ai l e c e /a i l ec ek : Evce Akam gaz. 24.I.1945). 1340a s. 82).
gide l im!

kalk ve rd i l e r: Haydi e rke nde n G zt epeye gidel im. K r, sah ra g rp f e ra h la r z. Ak ama dn e r i z . (S.M. Alus, Y bu n la r evc ek t o pu da d v n edi r vey h ud kim bi z del i rd ik.

(H.R. Grpnar

B i r g n de, bi z imki l e r l e evc ek su la ra Alt n k um da ok e l e n c e l i o l uyo rm u .

(Mahmud Yesari 1932 s. 67). evci I tatil gnleri evinde geiren (yurtta kalan yatl talebe) < ev I + c i . Ya r n i z i n a l p A nka raya gidec e im. K z la r evc i ka rp eve get i re c e im. (F. B aykurt 1971t s. 310). Zafe r i n evc i kt son hafta
arala r nda gee n ko n u ma sah n esi n nde. (A. Yurdakul 1989 s. 61). h l gz le ri n i n

Sfatn mnasn kuvvetlendiren man /me n eki, yaygn olmamakla beraber ok eski bir morfemdir; ET.de dahi tek tk misali bulunur, b. M. Erdal 1991 I, 7374. Elinizdeki A E cildinde sadece evc ime n misali gemektedir.

(Argo) evci II ev soyan cinsinden hrsz < ev I + c i .

AD. evda /evde zevce DS 1802, TS 1568 < ev I + da / 1 de ortaklk eki, b. ada . K z c bi b y z alt u n z iy n d b, bu n ca y l l k (metin y l k ) m n seb ev da ndan k ub, ggsi n t r t r ot u rd . (Ferec 855/1451 v. 17a). G r r: be n u o l s a nem mey u r g ib i
k a r m u z; bi l r k i be n e rem, yolda um evde md r.

A ra la r nda yle evc i l e r va rd k i y z l e r i n e km r ka ras s r p ka r koca a ras nda gez i n i r, ke nd i l e ri n i gste rme z l e rd i. (M. Kaan 1991 s. 26). Kr. evl e , ev evle .

(Ferec 855/1451 v. 48a). AD. evdeci iftliklerde iilerde yemek hazrlayan a DS 1802 < ev I kelimesinin locativus hali + c i eki. Teekkl iin kr. toptanc Saat on ik ide l e paydosu
ve ri ld i. Y zsekse n amele, evdec i n i n bi r kaza n i i nde, ta rla avu la riy le i ft l ikte n yol lad yarma pi lv n n ba na kt. (Re at Enis 1944 s. 138).

evc i ba la doruk < evc /evic I, izafet ve bala . B u g e l i me


s reb i ldi i de n l i s rd ve imdi, mrm n son u nda bug n e n yksek noktas na, eski deyimiyle evc i balas na u la t. (N. Nadi 1989 s. 30).

evci k o yna /evci l i k o yna ocuklarn (ekserya kz ocuklarnn) ev ilerine yknerek oynadklar oyun < ev I + c ik kltme eki, b. ac c k . Daha ok yaylm olan ikinci varyantta halk dilinde (kr. Az. beka r i l i k , d man i l i k , mselman i l ik ) ok kullanlan c i l ik nomen abstractum ekini gryoruz. Trkiye Trkesinde, aslnda c eki olmayan meslek isimlerine ilave olunan plonastique c i olarak telakki edebiliriz, ms. bah van c , be z i rg n c vs. Nomen abstractum yapan l k eki iin b. a r l k . Emin e, Cafe rl e be rabe r ekmek peyn i rl e evc ik oyu n u oyna rd . (Halikarnas Balks 1955 s. 116). imdi bi z se n i n b u i te siftahs z o ld u u na
i na na l m m? Ky ye ri nde k z la rla evc ik oynamam del ikan l m o l u r? Kyl mi l l et i n i n bu i e yedi ya nda ba lad n be n b i lmez miyim? (Kemal Tahir 1957r s.

evde , b. evda AD. evd in /evtin didiklemek, kmes hayvanlar ayaklariyle yeri e mek, einmek; hastal n verdii ar, sz veya ac ile kvranmak, insan bir sknt etkisiyle hi bir ey yapmadan oturmak DS 181718 < ET. evdi n [evdi toplamak fiilinin reflexivum hali, ( )n- iin b. ac n- I I ] Clauson 1972 s. 7. I ra z ca evdi n ip du r uyo rd u. B i r haba r B i r haba r! deyip dn yo rd u. (F. Baykurt 1961 s. 160). evdi r /i v d i r acele etmek; acele ettirmek DS 1802 < ev /i v fiilinin causativum hali, b. ackdu r- . u fe r l e r b i r evdi ri r l e r k i! (F. Baykurt 1967k s. 307). B aykurt 1961o s. 177). EO. eveden tamamiyle, bsbtn, eyice TS 1568 < acaba eyde n yerine hata m?. AD. evek /i vek acele DS 1804, TS 213334 < ET. vek a.m. Clauson 1972 s. 89 (fiilden nomen agentis yapan -ak eki iin b. o lak ) . B i r ivek i i va r sanaydu teme n. (Mes d bin Ah m ed 1991 no. 479). m z ivekd r, i l m z ra h . (a.e. no. 2089).

Yalan m syleye l im? Onba evdi rd i yeme i yemede n kt k. Yan m za bi ra z ekmek aldk ama, o da tutmad. (F.

121).

B i r g n to r u n la r n n oy u n la r n sey rediyo rdu, evi n u fac k bah esi nde evc i l i k oyn uyo r la rd . Fe rid e evsah ibi id i, B i rse n de misafi r. B ebek le ri va rd ik isi n i n de ku cakla r nda. (M. Hachasano lu 1954b s. 64).

(Neologismus) evci l evini seven ve ona iyi bakan (kimse) < ev I + isimden eitli mnalarda sfat yapan c i l eki, b. adamc l . Eserimize aldmz dier neologisma iin b. anda . Evc i l adamn bi r
atelyesi o lmasa bi le ekmecesi nde ek i , kska, e e ve

evele

687

ivi

evele eve l eyip geve l e tabirinin ksaltlm varyant. Karasu 1994na s. 118).

ok yad rgad m bi r ey var, o n u syl yec e im... Fa rk ndas n, eve l emekl e kalmyorum, u zattm bi l e ... (B.

O. evfak bylerde kullanlan bir harf veya raka m ekli < Ar. awf k carr magique R. Dozy 1927 II, 824. te maz a r ret i nde n h n e l e ri n s iy net i s yi r
memleketl e re mu h l i fd r ya n k i te de n s iy n et i t lsem t i le o l ub y t k u r n yede n ve t l sm u evf k te s r t ndan id g i n e g y ki u l em y r h n y e l im u ri fd r. (l 1975 [1599] s. 104195).

evele gevele bir eyi ak sylememek iin onu aznn iinde evirerek mrldanmak < mnas ikinci kelimeden kaynaklanan kafiyeli terkip, geve l e a z iinde evirip evirmek. /a /e / ve /g / tipi kafiyeli ift szler iin b. abidik gubid ik 1 ve e l e- iterativum geni lemesi iin b. avkala .
M u ha r r i r d ua edecek amma akl na bi r ey gelmiyor, yarabbi l e r i tek ra rl yo r. D nya ahval i n i d n n c e eve l eyip geve l emekten ba ka yaplacak bi r ey olmad n an la r, n et i c ede ke ndi l e r i n e hak ve ri r im. (R.H. Karay

O. ev gr sarho < Fa. avg r a.m. Kr. e fg r /evk r . D men l de mest ol ub evg r. (l 1977 [989/158182 civ.] s. 141). evham vehimler, kuruntular, (esas olmayan) pheler < Ar. aw h m a.m. (wa hm vehim kelimesinin oulu). Han i baz evhaml k imsel e r va rd r. Hastalk
yah ut l m lak rd s a ld m Aman, imdi s ras de i l, evi r o yaprakla r! diye laf kapat rla r. (S.M. Alus 1934

1940g s. 122). AD. evel i k /evelek /efel i k /efelek yenebilen bir ot, labada DS 1667, 180405 < Erm. avel al rp, sprge + ik kltme eki (?) U. Blsing 1992 s. 91 no. 163, R. Dankoff 1995 no. 36. ever (olunu) evlendirmek, dn yapmak DS 1805 06, TS 156871 < ev + isimden fiil yapan genileme ve causativum hali, b. a rt u r - . B u
lemde mak s d ol na n bi r k a n es ned r: o u l eve rmek ve k z k a rmak ve d ny dan h i re te y z suyi l e nak l eylemek. ndi b u n esn e l e r S u l t n M u r da myesse r o ld. (F. Giese 1929 [890/1485] s. 128). Su lt n M u r d H n Edre n ede o l S u l t n M e h m edi eve rd i, D u l ad r o l S l eym n beg k z S u lt n Z l va dg n ey ley b ald.

s. 136). evi, b. evc II. AD. ev i k abuk (zarf) acele ile, abuk abuk < ev + fiilden sfat yapan ik eki ve abuk. M emlekette n
h em e ri l e r ge lmi de, anas lde n mektup geti rm i gibi evik abuk y r yo rd u S u lta n. (F. Baykurt 1982 s. 78).

AD. ev in olgun buday danesi, ekirdek, z DS 1807, TS 1572 < ET. evi n a.m. Clauson 1972 s. 12. Elde n g e l e n evi n o lmaz, o da vah t i nde ge lme z. (Ebbekir H zm 1326y s. 168). EO. ev in dev in dne dne aramak < kafiyeli ift sz (b. alave re ), mnas ikinci fiilden kaynaklanr.
Siym r at bu lmayub vi n b devi n b N e re dem? d dg i vak t . (Ferec 855/1451 v. 197b).

(Oruc b. dil 1343/1925 s. 64). Bzan kz evlendirmek iin de kullanlr: B i z m gib i


fak r l e r evl d n k im iste r ve iste r o lsa dah bi r e nt r c k yapub e re v rmege k ud ret m z yok d u r k i eve re l m. (Al Azz 1268 s. 215).

AD. evet I acele, abuk DS 180304 < ev + ?? Kr. evet et acele etmek DS 1806 ve evet l e /ivet l e DS 1806, 2571, TS 2134, # Meninski 1680 I, 619. Clauson 1972 s. 6ya gre Kagarinin bir yerde gsterdi i vet acele kelimesi muhtemelen vek yerine bir yazl hatasdr. Fakat Trkiye Trkesindeki durum byle bir kelimenin mmkn olduunu ortaya koyar. O radan da sav p g diy. vet vet g diyken bi kv n u rg u ndan g e iymi . (.A. Aksoy 1945 I, 388). evet II b.m. < Clauson 1972 s. 935 onu ayn mnada olan ET. yemed kelimesine balyor. D di avret: [136886] no. 204344). 855/1451 v. 96a). EO. evet III/ev vet/ev it fakat, lkin, u var ki TS 1569 71, Meninski 1680 I, 483 < evet II; kr. C. Mundy 1957. Yig it bu sz i k im i itdi, mel l o ld, evet sevb alm d, te rk tmege g c i y tmedi. (Ferec 855/1451 v. 124a). Odu dan bi r g n s nmad z m, | Dt n d e n evet k r o ld gz m. (Fah r 1974 [1367] s. 397). Y z
gemiyi l e ay ru d mi di A h a d, | M u n taz r pa a ol u r o l g n eved. (Enver 192829 [869/1464] s. 27). Evet, evde ik i it c ge z m

AD. ev in le olgunla mak < evi n + isimden filn hale gelmek mnasnda fiil yapan l e geni lemesi b. bayramla - . S ra l k taki a rpa iyiydi. Eyi evi n l e mi ti. Dan e l e ri dolg u nd u. (F. Baykurt 1961 s. 66).
Ta rladaki ek i n l e r ba tan a a karal k o ldu. Yan i sana nas l sylesek, evi n l e medi ek i n l e r. Evi n l e i r g ib i ol uyo rke n, yan ve rd i. Pa rma n a ras na al p s rt yo rs u n , ku r um gibi svanakal yo r. (F. Baykurt 1967a s. 414).

AD. evi r evirmek DS 1809, TS 1572 < ET. evi r a.m. Clauson 1972 s. 14. evi rip evi r her tarafn iyice grebilmek iin tekrar tekrar evirmek (bu tr terkipler iin b. algan- ve algan- ) : M i f e r i n a lt nda
gi z l i bi r k i l it va rm . ap diye kapanve rm i . B i re aman, prof es r a rm . Evi rip zo r lam , evi rip zo r lam . B i r t rl a lmasna imkn yok. (M. Baler 1944 s. 109). Ka ra B ibik bu mese leyi z i h n i nde evi r ip evi rmekte, ama h i bi r sa lam hal yol u bu lamamaktayd. (Nbzde

l edmmi o l i i ? | Pes eyit, grd mi, g i i ? | D di: Evet, grmi em gz m i l e. (M. Adamovi 1994 va rdu r. G c e g nd z a n la ra h idmet de rem.

(Ferec

Nzm 1943 s. 14). AD. ev i r ge sa zerinde piirilen yufka ekmekleri evirmeye yarayan yass tahta DS 180809 < evi r + fiilden nomen instrumenti yapan g e eki, b. atlanga . AD. ev i /i v i acele etmek; yar mak DS 1809, A. Zaj czkowski 1937 [1405] II, 85 < ev fiilinin m areket hali. i ng e n e di lbe ri e l i nd ek i kadeh e rak
doldu r up R e idi n di z l e r i n e at ld. Evi me efem!

(Feridun Osman 1936 s. 7273).

iye

688

evleviyet

EO. ev it, b. evet III. O. ev i ye (anatomi terimlerinden) damarlar < Ar. aw iya a.m. [w i kab kelimesinin oulu). Kezal ik d rd
a r amba g n nde n e fe nd imi n em a ve eviyesi n i ve ba rsakla r n yumu atp ... (B. Arpad 1974 s. 15).

bi rl ikt e g idip R i z eye Hayr n n a nas n stanbu la geti re c ekmi . Hayr stanbu lda ne ede r evl e r de anas n g l g ib i ge i nd i r i r. (Ya ar Kemal 1993k s. 56; evl e r

kelimesi eyl e r yerine hata m? Fakat Hayrnn hrszlkla geindii do ru). AD. ev lek I tarlann, saban iziyle blnen ksmlarndan her biri DS 1810, Meninski 1680 I, 543 < Yun. (avlki) a.m. G. Meyer 1893 s. 58, A. Tietze 1955 no. 31. G rd n z m? l e o ldu. Adam evl ek ya s rd ya s rmedi. (N. Cumal 1970 s. 204).
Ba n alt ba ndaki bostan la ms rl a domuz ge l iyo rd u. B i r g n ba n bi r evl ek ye ri n i de kk lemi ; yen i ub uk la r skm . (M.. Esendal 1958 II, 176). Ky evi n i ve tarlay sat l a ka rdk. evlek k ra ta rla, d rt k u r u duva r eve o n ik i l i radan faz la ve re n o lmad. (Halikarnas Balks 1946 s. 44). evl ek k r /evl ek yaz /evl ek l e

evkaf vakflar; vakf sistemi; vakflar idaresi < Ar. awk f a.m. [wak f kelimesinin oulu]. Fak h u s f eyd r k o h a r m; | H e l l ol u r m z e rk u r z k evk f . ( mer bin Mezd 1982 s. 157). O. evkat vakitler, EO. vakitlerde, iken < Ar. awk t a.m. (wak t kelimesinin oulu). Ve z r y umak l k a me l evk t, c riye va ru r, sak a l na g l e r. (Ferec 855/1451 v. 24a). evkati ha l iye bo vakitler:
Evk ti h l iye l e r i nd e f e n n i tev r h i l e l f et mv n esetde olala r. (l 1979 [1581] I, 124). u

O. evkatnma namaz saatlerini gsteren takvim < evkat + Fa. n um gsteren. e r iye g i re r g i rme z:
B e n i t eb r k edi i z, b u g n bi r k z m old u dedi. S o ra d v rdaki evk t n m ya bak a rak c eybi nde n k a rd c z d n na t r h i n i k a yd etdi. (H.Z. U aklgil 1317 s.

sabanla evlekleri birbirinden ayran izgiler izmek DS 1811: M u h ta r st ba tan


evlek l emi . Alt pa rmak k z l e r i kakal yo r. Al i Ve l i, 1 5 Osman ay r ayr bi re r i zg i t utt u rmu la r. Saban la r n ard s ra g idip ge l iyo rla r. (F. Baykurt 1961o s. 84).

157). O. ev la daha iyi, daha mnasip < Ar. awl a.m. Evl bu n
g rdmki ayru k n e h l i l e ot u rmayam, n mah rem y z i n e bak m ayam. (Ferec 855/1451 v. 114a). D di l e r d a la rdu r yol la r u u z , I D ipid r k a r s a u sol la ru u z. | Si z e g itmekden ot u rmak d u r evl | Ki yol u u zd u r u r gitdkc e b l . ( 1950 [1555] s. 147). Hem n evl s

(Argo) ev lek II (deiik kymette) byk kt para H. Aktun 1990 s. 99 < evl ek I. Pantalo n u yle bi r evi r ip
evi re n eski c i, keme r astar ndaki sk tek ke l ime sylemede n gste ri r yzn ze baka rak. Eskic i bo rsas ndan akyo rsan z o n la r g ib i f iat ve ri n: evl ek istiyo rum. B i r evl ek o n l i rad r. Eskic i l e r k e nd i arala r nda evl ek h esabiyle an la rla r. (F. Otyam 1957

s. 48). evlen b.m. (izdiva etmek) TS 1573 < ev II + isimden filn olmak veya filnl olmak mnalarnda fiil yapan l e n geni lemesi, kr. su la n su haline gelmek ya da su ile kar mak; yni evle n = evl i duruma gelmek. ET. evl e n a.m. Clauson 1972 s. 11. Meym n e i atas ndan di l edi, ald, evl e ndi. (Ferec 855/1451 v. 31b). He r bi r dalg ca ait olan p usu lada,
on u n ismi de i l, ay rd edic i i a ret i n i n resmi va rd. M ese l dalg Na im i n k i bi r bal kt , Badi Badi N u r i n i n k i (Ma rmariste n ye n i evl e nd i i i i n ) ik i y re kt i, Etem Re is i n k i bi r z pk nd . (Halikarnas Balks 1955 s.

(metnin transkripsiyonunda burada ve birok yerde: o las ) bud u r k i K ra l i bedf i l ge l i n c e bu nda meks dem ve ge ldkde bu ah v l a a d yem. ( azavt- Sultn Murd 1978 s. 20). Kaati l o lmak, re z i l
olmaktan evl. Be n im ba ma vu r u rd um. (. Altan 1975 s. 80). gelse de rha l ek ip

evld /ev lt ocuklar, torunlar, sllesinden gelenler; ocuk Meninski 1680 I, 538 < Ar. awl d a.m. (yalnz oul) (walad kelimesinin oulu). Fe amm tem m
y rl e b evl d u iy le k a r duk d an so ra e h l u k a vm old uk la r se r h a dl e r h idmeti n e isti h d m k l nsala r c yi zd r. (l 1979 [1581] s. 158). As l b b t ladan e r h m s fi l eye d e n evl d z i n ...

188). Geili fiil (verbum transitivum) olarak: EO.

(l 1975 [1599] s. 93). evlt acs ocuunun lmnden gelen keder: B i l iyo rs u n k i y re im evlt acs i l e yan yo r. (Musahipzade Celal 1936g s. 12). evltl k evlt edinilmi kimse; kk yatan beri eve alnp yetitirilen kimse (b. ahfadiye l ik ): G l k uvvet l i
bi r k z o la n evltl k, ha l si lkmekten, ama r ykamaktan daha da g l e n i rd i. (S. Soysal 1979ye s. 121). B e n ik i ya ndayken babam lm . ok faki rmi i z. A n n em, a abeyim ve ablama bakabilmek i i n be n i z e ng i n bi r ai leye evltl k ve rmi . (U. lhan 1993 s. 57).

A n la ru h u z r nda ol k i ide n sora r k i G l be n i evle nmek di l e r mi ? d r. (Ferec 855/1451 v. 132b). O bu k a rda um bi r k z evl e nmi idi k i cem lde kem lde, if fetde p rs l ikde t y yo d. (Ferec 855/1451 v.

184b185a). B e n dah va ram, bi r k z evl e n em, f ri d em. Ne de rd i se rd r b u? (Ferec 855/1451 v. 238a). evle n ba rk la n evlenmek (kr. ev ba rk ): B i r ik i

sefe r b u ra la rdan g itmeyi de n edi. Yapamad bu n u. Evl e n ip bark la nm t. Ka rs n koyup gide n l e r i n o c uk la r de i ik de i ik gz l o l uyo rd u. o u babala r g ibi Hace l i de oc uk la r n n ke nd isi n e be n z emesi n i istiyo r tabi . (F.

B aykurt 1961k s. 17). Ke nd i k imseye va rmayacak d .

EO. evle I evlenmek (erkek hakknda ve geili fiil (verbum transitivum) olarak) < ev II + isimden fiil yapan l e genilemesi. ET. evl e a.m. Clauson 1972 s. 1011. He r g c e bi r k z o lan vl e rd i. (H. Duda 1930 s. 112). AD ev le II (ihtisas olarak) ev soymak < ev I + isimden fiil yapan l e genilemesi. EO. ev evl e , b. ev evl e (ev I maddesinde). S l eyman paray al p Semi h i l e

Fak a t k u rd u pl n m c ebi n c e pek ok yet m k z la r evle nd i r ip bark la nd racak d . (H.R. Grpnar 1926b s.

600). evlendr/evlendir, evle n fiilinin causativum hali (b. ackdu r- ): mdi se n i z d deyim, bi r u l u bege v rey im, evle nd rey im! (Ferec 855/1451 v. 69b). O. evlev i yet ncelik, ekseriya evl eviyet le ncelikle tbirinde < Ar. aw law ya a.m. (/w ly / kknden) Ar. iyet eki iin b. aci l iyet . Dikkat, z i h n i n bt n

evli

689

evvel

fakt rl e r i i l e bi r noktaya teksif edi lmesidi r. B e n akl m otomobil yol la r na teksif edec ek ye rde, ese rime tahsisi evleviyet l e te rc i h ede r im, mevz u ubah is olan hayatm da olsa. (C. lhan 1959 s. 28).

evl i, b. evl . AD. ev l i k kadnlarn yzlerine srdkleri krmz boya DS 1811 < en l i k kelimesinin varyant. Ge rk kt e
ge l i n e l ayas na k na yaka r, y z n e evl ik (k rm z p ud ra), ki r e n s re r. (H.Z. Ko ay 1944 s. 334).

E v r opa/A v r opa /BSTT. A v rupa Avrupa; Avrupada imal edilmi, Avrupa mal; Avrupa kalitesinde emsedd n S m 1317 I, 58 < t. Eu ropa . > EYun. (Eur 'p ) a.m. (kelimenin men ei hakknda eitli nazariyeler vardr). B u radan
selmetl e dn e rs i n i z , Avr upala rda oldu u g ib i yedi katl bi r bakkal iye dkkn aa rs n z . (A. Dino 1944 s. 22). Na za rdan ba n saklamak i i n bi r apka sat n ald. Avrupa mal. K u r u n i b i r apka. (B. Felek 1957 s. 9). of r: (d mel e ri n e bakarak) B u d mel e r avrupa.

O. ev l i ya I veliler, vasiler < Ar. aw l iy a.m. (wal kelimesinin oulu). B i z m l im zde det yled r

ki k z k z bege nd g i yig ide v r r l e r. C h i l yet an la ra bu deti bu ma n iyden mas l a h a t gr rm i ki so ra k z u atas na anas na evl iy sna i ti r z o lmaya. (Ferec

(R. Erduran 1962 s. 50). Trkenin morfolojisinde basit (eksiz) isimle sfat arasnda fark olma mas iin b. baba I . AD. ev s tahl savurarak temizlemek DS 1816, TS. 157576 < ET. evs a.m. Clauson 1972 s. 15. ev saf nitelikler, tavsif, tasvir < Ar. aws f a.m. (was f kelimesinin oulu). T r u k em n evs f nda bi r k a s de i l e a rz h l k ld . (Rah m , l 1074 [1591 99] s. 218). O. ev sat orta derecede, orta kymette, orta kalitede < Ar. awsat a.m. Ve resmi ge rdek: a l s altm ve evsat k rk ve edn s yig i rmi ak a. (.L. Barkan 1943 [935/1528] s. 46). O. ev stnas orta snflar (zengin veya fakir olmayanlar) < Ar. aws t (wasat orta kelimesinin oulu) Fa. izafet i si ve Ar. n s halk, ahali. Ol
t r h d e evs t n sdan bi r i k i bi r devl et l ye ibtid en bu l ma a ge l rd i, h o lmazsa be on ba skke r i l e bi r ik i F risk r alaca y h d bi r i k i d lbe nd arz e k l u rd .

855/1451 v. 107a). evl i ya II mminin yardm umdu u veliler, erenler; veli, aziz < Ar. awl iy a.m. (fakat yalnz oul) (wal kelimesinin oulu. Ar. bir oulun Tk.de tekil kullanlmas iin b. ahbab /ahbap , sfat olarak kullanlmas iin b. acaib /acayip 1). Mevl n du r
evl iy k ut b , bi l ! N e k im ol b uyu rd sa, an k l u !

(Sultn Veled 1958 [1226/1512] s. 17). (Argo) evl i ya III ok ikili, ar sarho H. Aktun 1990 s. 99 < evl iya II, alay olarak. A z mdan bu r n umdan
kt yedikl e rim, it ik l e rim. Sar, t m evl iya oldu. o c u k la r g rt la na pa rmak soktu la r, o lmad. Omu z lad la r. (Tark Dursun K. 1955 s. 64).

evl /ev l i evi olan, ailesi olan; ei olan, evlenmi bulunan < ev III + isimden zellikle sfat yapan 2 l i eki, b. adamakl l . evl evi nde her biri kendi evinde: B z r y z i nde h eybeti du h te r i h
Yeme nde n k imse otu rmad, evl evi nde busd basd otu rd . (Ferec 855/1451 v. 200a). G e ce o ld, b z r l e r evl evi n e g itdi. (Ferec 855/1451 v. 108b109a). O ge c e de orada kaldk. Yedik, it ik, e le nd ik. Ert esi g n de ak am ettik. A rt k evl i evi n e, kyl ky n e g itmek ge rekt i. (S.M. Alus 1944 s. 189).

(l 1975 [1599] s. 106). AD. ev sele tahl savurarak yabanc cisimlerden temizlemek DS 181415 < evs + fiilden verbum frequentativum yapan e l e geni lemesi, b. avkala . ev s in, b. avs n III. ev sun, b. ef z u n . ev an, b. ef an . AD. ev an et iemek THASDD 562, R. Dankoff 1991 s. 36, < Fa. af ndan a.m. ev en, b. ef an . AD. ev i r devirip toplamak; iki kat iplik ya da yn krkla bkmek DS 1816, ZTS 1976 s. 68 < *ev i r dev i r terkibinin ksaltlm , bu tr terkibler iin b. alave re . O. evtar sazn telleri < Ar. awt r a.m. (watar tel kelimesinin oulu). Bas r o l s z o l c riy e i dem
s z e l i n e v rd i. C riye za h m eyi evt re h a v l e k ld . He r bi r k ldan bi r d rl n l e bel rd i. (Ferec 855/1451 v.

O. evrad din kitaplarndan ezberlenmi paralar < Ar. aw r d a.m. (w i rd kelimesinin oulu). Ah m
old uk d a ze n i be n n nam z n k ld , sec c de st nde otu rub evr d n ok y u du r u rk e n, ac z g i r b ge ldi. (Ferec 855/1451 v. 22a). B it i iktek i hac h u , h u , h u ! diye evrad eke r.

(S.M. Alus, Son Posta gaz.

27.XI.1942). O. evrak ktlar, sahifeler < Ar. aw r k a.m., asl mnas aa yapraklar (wa rak kelimesinin oulu). Ey
g l, f k u me m s ubh ve h b y ol u r, | n k i vas f u da S a f evr k defte r dep red r. ( mer bin

Mezd 1982 s. 229). AD. evram yulaf DS 1813 < Yun. (vrmi) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 62. Prothesis hadisesi iin b. arasta . AD. evran/ev ren byk ylan DS 1813, TS 157475, R. Dankoff 1991 s. 36 < ET. evre n reklenen ey Clauson 1972 s. 1314. O, yedi ba l , yedi boyn u z l u
evre n h ep Anava rzaya i n e rd i h e r zaman. Yedi k pk rm z gz yedi im ek gibi aka rd. B u yedi boyn u z l u e jde r hay ok ki i g rm t. (Ya ar Kemal 1992ks s. 35).

4b). AD. evtin , b. evdi n . evvel I (say sfat) ilk, birinci < Ar. awwa l a.m. Evvel
h a mlede k a mus n p yum l eyledi. l e n i ldi, k u rt la n

evvel

690

iyicene

k a cd la r.

evve l bu yidi.

(Ferec 855/1451 v. 42b). Sebeb i h a nde i (Ferec 855/1451 v. 193b).

evvel II (zaman zarf) nce < evve l I. Evvel d u z etmek y yel m, andan h l e sz i n d ye l um! (Ferec 855/1451 v. 11b). Evvel k i i ge nd z i nde n e l yumak ge rek, andan ma b d n istemek ge rek. (Ferec 855/1451 v. 38b). Ablativusdan sonra: B ug n, m n z a radan evve l bi r s at s a h r da s r r isteyel m, seyr n de l m! (Ferec 855/1451 v. 137a). evveli/evvelsi: Babam yi rm i g n evve l i ve fat etti. (H.R. Grpnar 1940 s. 78). Ay e
h a n m bi r hafta evvel isi ge l bde bi r tek z eyt n d n esi isteseydi, k a py s rat na k a par, bi r temi z de paylard . (Mah md Yesr 1928 s. 33). B u ndan tam iki ay evve lsiydi.

evvel es k i ezelden beri, en eski zamandan beri < evve l II ve eski I. T e rkos gl evve l eski va r m de rs i n ? (Kemal Tahir 1955g s. 37). Kabi l esi kabil emi z e evve l eski d man. (Kemal Tahir 1955s s. 173). Osman evve l eski avanakt r. (Kemal Tahir 1961 s. 242). evvel i yat (bir eyin) eski hali, ncesi < evve l II + soyut eyler (abstracta) iin kullanlan nomen collectivum yapan iyat genilemesi, b. abesiyat .
N es ri n, h e r eyi n evve l iyat n , i ba lant la r n didikdidik ede r de pek son u c u n u d n e re k davranmaz. (. Kvan 1995 s. 54). B u top ra n evve l iyat n so ruyo rum. Evvel iyat yle, beyim, dedi K r Abbas, bu ras pu rl u kt u, ot mot bitmezdi. (F. Baykurt 1967k

Evvel ya amak nedi r bi lme zdim imdi h a y tm k a d ri n i ey ce bi l i r im. (N mk Kem l 1307 [1873] s. 108).

s. 269).

Safa B ey o l um, dedi, o a rad n z evrak n

evve l iyat u dolapta olacak.

(A. Nesin 1958k s. 11).

(A. Aaolu 1980d s. 232). evve l l e r i eskiden: Evvel l e r i a rabac l k ede rd i. (R.H. Karay 1940m s. 78). evve lde n daha nceden, oktan, (ablativus adverbialis iin b. amazdan ): Be n
evve lde n suda y zmek dak yk a la r n bi l tdm, ge ndz mi k u rta rd um. Amm c riye bo u ld. (Ferec

evvel k i ondan evvel olan, eski < evve l II + k i eki.

M e l ik e ba n secdede k a ldu rd u nda b ze rg n evve lk i istik meti nde bu l nd . (Ferec 855/1451 v. 183b). Hez r b r evve lk ide n [sic!] gkek d z nmi k u anm bi r ge nd de n y g d mel k e n z ek e l i n e yap m d u ta ge ldi. (Ferec 855/1451 v. 116a).

855/1451 v. 13a). evvel ilk nce, hereyden evvel < Fa. avval /avvalan < Ar. awwala n a.m. Zarf eki iin b. acaba /aceba I .
st ba , ol uk oc uk ? Evvel can. Zten maa m ok olmazsa evle nmem ki. im yanm fka ral ktan! (Orhan

EO. evvet, b. evet III. evye mutfaktaki musluun altnda suyun biriktii yer < Fr. vi e r a.m. (kelime Lt. aquari um dan geliyormu ). Odama gittim, haz r lad m val i zdek i
e yam ka rp ye rl e r i n e ye r l e ti rd im. M u tfaktayd, y z n yk yo rd u evye n i n ba nda. A n n e n sana bu la k ykana n ye rde y z ykanmayaca n retmedi mi? (A.

Kemal 1949b s. 112113). evvela l lah/evela l lah (nida) Allah yardm ederse (sz verirken veya niyetini bildirirken ii ii daha evvel Allaha brakan tevazu forml) < evvel yahut evvel ve Allah. T rk iyedek i kary sy r p
atamadm ba mdan. kisi bi r a rada olsu n, ik isi n e de yete rim evela l la h! (F. Baykurt 1982 s. 38).

Kutlu 1987 s. 9697). O. evza vaziyet, tertibat < Ar. awd a.m. (wad kelimesinin oulu). G rdi: p l ddan bi r di rek, o n

evvel hir /ev velden hire bandan sonuna kadar! Meninski 1680 I, 536537 Faz l u l l h se rg de ti n i bitem mih i evve l h i r e r h eyled i. (Ferec 855/1451 v. 15a). K a r mes elesi, h ? Evvel h r h ova rdas d r vessel m! (Mah m d Yes r 1928 s. 207). evvel bahar /evel bahar ilk bahar Meninski 1680 I, 536 < evvel I (degemination iin b. akke /ake ) ve bah r I. G n do rus na k a r u bi r al ak bu r u n g ri n r. M e z k r b u r u n evve l bah rda ye i ld r. (Pr Re s 1935 [932/1525] s. 124). O evvel beev vel hereyden evvel < evvel II, be , evve l II. S ki n o l! Evve lbe evve l d ki m ce r n e d r ? (Ferec 855/1451 v. 224b). evvelemi rde/evel emi rde en bata, balarken < evve l I ve emr II. Nas l ve rg y i ah s almak iste rs i n

ar u n o la, dik i lmi , bi r by k d h l a a as lm , ve bi r altu n c evg n z e n c iy r i l e d h l e as lm . Ebl f ev ris bu evz g rd i, ta accb tdi. (Ferec 855/1451 v. 227b).

tavru hareket, hareket tarz: O zaman la r c uma ve

a r amba Gksu mesi res i n i n g n l e r i idi. a r amba g n ak ama do ru pek k bi r t uvalet l e mke l l e f sandal na bi ndi. Hal i ve evza i l e sadel ik i i nde mstesna bi r vaka r ve za rafet gste rmesi n i bi l i rd i. (Fazl Necip 1930 s.

8586). O. ey (isimden nce hitap nidas) hay, bre, be < Fa. ay a.m. Harekesiz yazda ayn fonksiyonu olan i veya den ayrt edilemiyor. S u n, ey s k , g l e g l e bi ze o l r h rey h n ! ( mer bin Mezd 1982 s. 26).
D di a a: Ned r adu , ey N ig r, | G c e g e ld , bi z i k ld u e rms r? (Enver 192829 [869/1464] s. 55).

AD. ey acele etmek < ev fiilinin varyant.

Ma ns rat n ba ndan sal k la r u la yo r: Aman eymesi n l e r. Hel e bi r a r als n la r (. Kaftanco lu 1983 s. 98).

ah l de n ? | H k metce u tanmak yok mudu r y h re z l etden ? | K a za nd r mi l l et i evve l emi rde, s o ra al se n de! ( ir E ref 1958 s. 116). O raya gitmesi evve l emi rde pa ra i i n de i l, bi r za naat sah ibi o lmak i i n .

(M. lhan 1983 s. 43). O. evvelen ilkin, evvel < Ar. awwa lan a.m.
B i zd ek i bu h ra n n mi l l e ri n e ? Evvele n : devl et i n ge l i r i ok azald. B u mu hakkak. ki n c isi: ha ri c t i ca retimi z adamakl l d t. (Re at Enis 1933 s. 50).

eyalet idare, hkmet < Ar. iy la a.m. M s r f et h o l u nd u gibi ey let i a a m n sib g ri ld i. (l 1975 [1599] s. 156). (19. asrdan evvel) bir vali tarafndan idare edilen Osmanl lkesi sahas. K n n n me i ey let i Uyva r. (.L. Barkan 1943 s. 313; ba lk). AD. eycene/ey icene/i y i cene (zarf) olduka kuvvetli < ey /ey i /iy i + c e n e kltme eki, b. acarca na .
N e n e n i n n e g z nde h , n e de u la idi rd i. N e n e n i n u la na eyce n e ba rd la r. (A. Cafero lu 1942 s. 31).

eyd, b.

691

eyle

i t i n dib i n e do ru iyi c e n e kayd la r.

(Yaar Kemal

1955i I, 69). eyd , b. ayt. eydi l , b. aydl . AD. eye/i ye/ BSTT ege sahib(i) DS 1819, 2573, TS 157879, R. Dankoff 1991 s. 36 < ET. id i a.m. Clauson 1972 s. 41. M ege r em r e l m mi n n b u
eh rde bu n u g ibi h a yf la r, z u l m le r o ld u n bi lme z o la, an u i n bu k a la n i eyel e r i byle de rl e r o la. (Ferec

ey g /ey /ey i /i y i b.m. (yavuz ve ktnn aksi) TS 159596, Meninski 1680 I, 575, 617 < ET. ed g a.m. Clauson 1972 s. 51 Dah y z o lk a dar bah t u sa det |
Sah vet, e rl i k u ok eyg det | Ki z t i nde h ud ve nd i c i h n u | G r i n r, di l e g e lmez vas f an u . (Fah r 1974

[1367] s. 268). n ey yi yavu zdan secdi . (Ferec 855/1451 v. 128a). D yim emiy re l m min n
H r n u ey i i n e muv fak a t de rid i, yatl u h l i n e mu h l ef et de r id i. (Ferec 855/1451 v. 2a). iy i amma /iy i de /iy i ho da evet, fakat ...: M d mki k a vl m z va r, u ist rid iye panayi ri n i g re l im! Eyi amm be nde g rec ek g z m k a ld ? Y r rk e n bi l e uy uyaca m! (Ah m ed R sim 1340/1922 s. 208). Y z yabanc de i l. Rek lmla rda m g rm t? Gal iba, manke n. yi de, Gz g z e ge lmek i i n n eyi bek l iyo rla r ? (A. Yurdakul 1993 s. 334335). K z m! Eyi h o amm , sen b u rada sevdic i imi g l n ok ayacak , yle dok u nak l h bi r ey yazmam s n k i! (E.E. Talu 1928 s.

855/1451 v. 118b). D di: d n eyesi, u l u k z , | Ki sende nd r R es l i Ta r r z ! ( eyh o l Must af 1979 [1540] s. 419 no. 7662). AD. eyef kan ya da saban oklarn boyundurua balayan halka biiminde bklm ince a a DS 1820 < EO. eyeg kaburga? Zate n bi r g z bi r ey
ola n evi n o ras n bu ras n ko um kay , o rak, eyef, t rmk, di rge n, daha ba ka i ft a ra la r dold u r uyo rd u. (F.

B aykurt 1955 s. 100). EO. eyeg /e egi /i egi kaburga R. Dankoff 1991 s. 34 < a. eyegu a.m. M. Rsnen 1969 s. 38. N e sebebd r, d di, sen byle a ru k , | Eyeg l e r del k, ark a yaru k ? (M. Adamovi 1994 [136886] no. 3626). Avrat eg r i eyegde n yarad lm du r. (Ferec 855/1451 v. 27a).
E e r al rsa n by n al, yah ut o rta attan byc ek al, andan son ra sa iye isi bi r a rt uk o la. Say! E e r ik i yan dah i iye isi n i n o l a rt u a be rabe rse de e ri nd e n a rt u a alg l; a n n big i at g e e r at az b u l u n u r. (Mercmek

135). iyi et yerinde bir davranta bulunmak: fe rz e nd! B e n m sz m duydu ge ld , ey td . (Ferec 855/1451 v. 52b). Ey tmed is rafa k a t me l old u . (a.y.). Ebe a rtt m. Namussu z u muaye n e etti rd im. yi etmi si n. Gebe l ik ayl k. (H.R. Grpnar 1943m s. 34). iyide n iy i ok iyi, adamakll, tamamiyle: Baba eyide n ey i h a t r layo r musu ? (H.R. Grpnar 1340c s. 646). iy i kt yle byle, az fena de il: Vaka o da ayak d a
muvaze n es i n i za h m etl e bu l uyo rd u amm , eyi kt, evi n e k a dar r z a s z g idebi lmi di . (E.E. Talu 1928 s. 185). iy isi mi her eyden iyi u: yisi mi, sen ek i l bi r ta rafa, keyfi n e bak; ben de bu rada bi ra z ba m di n l iyeyim! (O.C. Kaygl 1939 s. 267). iy i saatte olsu n la r

Ah m ed 1944 [15.yy.] s. 197). (gemi in aatnda) kaburga, skarmoz; Ve ik i y z e e i yig i rm i be e r ak aya k n nd u r. (K tib eleb 1329/1913 [1656] s. 154). eyer/e er binek hayvanlarnn srtna konulan ve binicinin stnde oturduu nesne Meninski 1680 I, 349, 489 < ET. ed e r a.m. Clauson 1972 s. 6364. / / i l e /y / arasndaki fark iin b. eyn e- . ti di i l e
at u cas alt nda ald. C neve r b i r ya a d di, at bi r ya a d di. H a lef eye r i, oyan a rk a s na gti r b h e z r mih n et i l e ve be l yi l e atas anas k a t na ge ldi. (Ferec

cinler, periler:

Byle bi rde nb i re g itme e

(M. Rona 1944 s. 12). iyi va r iyi etmek Meninski 1680 I, 517, III, 5316: Ey vard u , bu sz i d i l e ge lmese y gid i amm n syled , c ev bu i it! (Ferec 855/1451 v. 89a). yi vardm da gittim! (smail Galib 1932ei s. 8).
kalkt n . yi saatte ols u n la r esti l e r mi yoksa?

AD. ey icene, b. eyce n e . eyice, b. eyc e . EO. ey i k iyile mek, hastalktan kurtulmak, ifa bulmak TS. 1582 ET. ed ik iyi halde olmak, muvaffak olmak Clauson 1972 s. 52, M. Erdal 1991 II, 494. eyi let- iyiletirmek
B u kpek ben im yaram di l iy n e n yalayp yi l etdi ve ba m b rak m ad. D mek-ki kp m a rmdan daha ymetl m . (A. Cafero lu 1946 s. 6).

855/1451 v. 128b). eye rl e /e e r l e (atn srtna) eyer koymak, kr. e e r l e n TS 1389 (isim/sfattan fiil yapan la eki iin b. acabla ): De r h l k z
buyu rd , bi r be rda k a t r eye rl ed i l e r, Faz l u l l h bi nd rd i l e r, M uvaffak evi nde i nd rd i l e r. (Ferec

855/1451 v. 14b). EO. eyerd /eyert takibetmek, tahkik etmek, aratrmak, knhne varmak < ET. d e rt a.m., d e r takibetmek, kovalamak fiilinin causativum hali (t- genilemesi iin b. ac t- , fonksiyonu olmamas iin b. apart ), Clauson 1972 s. 67. Belki AD. eye rt topra derince ilemek DS 1820 fiilinin ayn. B u Ka rala ru b t l i le r i va rd u r. Tedb r
old u r k im bu la r eye rd em, a rdla r n ca va ram, n de rl e r, altu n k a ndan al u r la r g rem. (Ferec 855/1451 v. 93a). Ba a di n l e nmek yok d u r b u i i eye rd b de n i bu lmay nca, ce zas k a yd nda olmay n ca, ol lmeyi n ce.

eyi mme, b. e imme . eyin, b. e i n . eyit, b. ayt-. AD. ey la m zaman, mddet DS 1823 < eyyam kelimesinin varyant./y />/l / disimilasyonu iin b. ah . AD. ey le yle DS 1823, TS 158285 < ET. eyl e a.m. Clauson 1972 s. 272; kr. Az. l , Trkm. eyl e a.m. B uy r uk n e c e s d r o ldsa eyle eyl edi. (Ferec 855/1451 v. 121a). K z e h z deyi eyl e sevdi k i ans u z g lme zdi.

(Ferec 855/1451 v. 177a).

eyle

692

eyreti, b.

(Ferec 855/1451 v. 140a). P d h g e re k k im ti z i re k 26). eyl e olsa bunun zerine TS 158789: B u ge z o n

ol me rtebeyi an u e l i nde n ala; ege r ey le tmezse, ol p d h ayak d a k a la. (A. Zaj czkowski 1934 [1405] I, g n dah ge cdi, ge lmedi. Eyle olsa ol ik i ve z iy r bi r is i dah dest r di l edi, Va raym, h l i kef deyim d di. (Ferec 855/1451 v. 23a). S l eym n h suya d di, ec e l i muk a dde r e rmi di, ra h m et u l l ha k a vu d. k a rd la r, Ca be r i nde def n tdi l e r. Eyle o lsa, bu ge r h a lk et r fa d a ld la r. (F. Giese 1929

eyle ti r , b. e l e di r . eylet-, b. eyled-. E y l l /E y l l 9. ay < Ar. (Hristiyan takviminde) ayl l < Sry. l l a.m. Araplarn

[890/1485] s. 6). eyle I yapmak, etmek TS 158687 < ET. ed l e a.m. Clauson 1972 s. 57, kr. Trkm. ey le , Az. l a.m.
B e n i bu nda geyik eyl edi. Ege r M i h r e f z y K i m r r i yeti i n yeti o lmasa, ayru k dem olmaz id m. (Ferec

855/1451 v. 41a). K z la r na, k a rava la r na k a ra k u ra

d rtdi, yal n cak eyl edi, h e r bi ri n e l i n e bi r si l h v rd i. (Ferec 855/1451 v. 220a). EO.da et fiili gibi

yapmak, klmak mnasnda; yardmc fiil olarak kullanlan eyl e OO.dan beri daha az ve ekseriya resmiyeti, edebilii, iir slbunu vurgulamak maksadiyle kullanlr ve gittike arkaikle ir. Bugnk halk konu masnda bazan baka fiillerin yerini almak iin bir nevi verbum expletivum olarak hizmet eder: B e n o lsam o
M emed i n ye r i nde, o n u n evi nd e can l mah l k koymam. Kese rim. Evi n i de ye r l e bi r eyl e r im. An lad n m, Koca? (Yaar Kemal 1955i II, 204). ah smail at at iple r i k rd , kt . Babas so rd u: Se n k rma, bi z e l e n e l im. Peki, sen i n e eyl e r? B e n i z i n c i r eyl e r. (U. Gnay 1975

EO. eyl k iyilik TS 159192 ey + l k nomen abstractum eki. Bu ek EO.da l k / l i k eklindedir. 14. asrda bu kelimede l k olarak ortaya kmas bir istisna tekil eder ve aslnn *ey l k (edg l k ) olmasiyle tam olarak izah edilmiyor. G. Doerfer 1985 s. 46 ey l i k eyl k metatezini mmkn gryor. Fonetik deiimlerinde bazen bir kelime nclk yapabildiini gsterir. Ayn fenomen iin b. st nde . Ba a c n umdan az zs i n lem eyl k l e r i n i sa a rev g r rem. (Ferec 855/1451 v. 24b). Be n a a eyl k l e r tdm, bi r u l u bege v rd m. (Ferec 855/1451 v. 73b). K z m! Sende n eyl k g rd m, k a rava u am. (Ferec 855/1451 v. 240b). ok eyl k l d stum vard u r. (Ferec 855/1451 v. 113a). Bir istisna: Ey l ikde n ey l ik do ar, yavu z l k d an yavu z l k do a r. (Ferec 855/1451 v. 66b). O. eyman yeminler < Ar. aym n a.m. (yam n kelimesinin oulu). Eym n l z u id dum i itdi l e r. (l 1956 [158687] s. 222). eyme, b. e me . AD. eymen korkmak, rkmek, ekinmek, utanmak DS 1824, TS 159294 < ET. eyme n a.m. Clauson 1972 s. 273. ( )n- iin b. ac n - II . H l id bak d , Ca fe r i H im
anda g rdi, eyitdi: Seyyid Ca fe rde n u tan u ram, syleyme zem. d di. Seyyid eyitdi: H a l iyfe ba c n do ru syle, bende n eymenme, iym n o l! d di. (Ferec

s. 347).

B u y zde n, h e r zaman aldanabi l ec e i n i , dolaysiyle ba kala r n da aldatabil ec e i n i d n e rek, kon u u r, eyl e rd i h e r zaman. Du rmadan yokla rd ke nd i n i .

(B. Karasu 1979 s. 170). eyle II, b. e le . EO. ey led /ey let I yaptrmak, etttirmek TS 159091 < eyle fiilinin causativum hali, t- geni lemesi iin b. act- . Alt u ndan k a fesle r ey letdi, h e l h n k u la ri l e ta l k tdi. (Ferec 855/1451 v. 91b). Andan
ak d em Mevl y Os m n zam n nda z ik r o lan M e vl y Os m n mez k r C i rb e n adas na Ma rib k u r us ndan d o k u z m l bi r kpri bi n eyl etmi di. (Pr Re s 1935

855/1451 v. 213a). eyne, b. adna. eyne, b. e n e . E ynebahti, b. Aynabahti. EO. E yneg l /BSTT. neg l Bursa vilyetinde bir kasabann ad < Yun. (Ayu Nikolau) a.m. [aziz Nikolaosun, b. ayandon f rt nas ]. Os m n z y tmi ki iyi l e n ge ld i kim Eyneg l i oda u ra. (F. Giese 1929 [890/1485 s. 9). AD. eynehan obur, midesine dkn DS 182425 < ??, EbBekir Hzm 1326y s. 265u3. eynel, b. e ne r . O. eyne l mefer (nida) nereye kaaym? < Ar. ayna l mafar r a.m., asl mnas hangi kaacak yer?.

[932/1525] s. 664). AD. eyled /ey let II (hastay) iyi etmek, iyiletirmek < eyle n fiiline tekabl eden causativum hali, tgenilemesi iin b. act- . Padi ah n z h a sde. He r kim ki o n u eyl edi rse, padi ah z n o na ve re ca h . (B. Seyidolu 1975 s. 325). AD. ey len eyile mek, ifa bulmak < eyi + sfat veya isimden filn hale gelmek mnasnda fiil yapan l e n geni lemesi, kr. hastalan, su la n . To h t u r i l ve ri r. z ey le n i r. (B. Seyido lu 1975 s. 312). eylen, b. e l e n . eylence, b. e l e n c e . EO. eylese yle ise, o halde TS 1590 < eyle ve ise . Eylese
bi r la h z a sz m di l e, andan ba a n eyl e rse ey le!

Ba e k a pus ndan kp rye g itmek k a dar e h rim i zde te h l i ke atlatacak bi r ye r tas a vvu r edi lme z. Y kp r ba nda! Ma zal l h! Zam n ol uyo r k i ah l eyn e l mefe r diye bi rb i r i z e r i n e k yo r. (Ah m ed R sim 1328 s.

47). eyre, b. e re . eyrek, b. e rek I . eyreti, b. e ret i .

(Ferec 855/1451 v. 14b). eyle , b. e l e .

eyri, b.

693

eza

eyr i, b. e ri . eyr i m, b. e rim . ey seran, b. egisti re n . O. eytam yetimler < Ar. ayt m a.m. (yat m kelimesinin oulu). M l i eyt m ze h r i k ti ld r, | Y yb an yet me k a h r tme! (Merdm , l 1994 [159199] s. 273). ey, b. eygi . eyce/ey i ce/i y ice I (sfat) olduka iyi, tam ayar+ c e kltme eki, b. ah a . C iypu r b i z ati n na r h n so rd. Ayy r eyitdi: Eyc e yk b ah ca eyl e r. d di . (Ferec 855/1451 v. 240a). eyce/ey i ce/i y ice II (zarf) az buz deil; tama men, skca < ey /ey i + vurgusuz aequativus eki; ca zarflar iin b. anca I . eyl ksmen iyi, bzen iyi < aksi olan yatl u kelimesinin tesiri altnda, kr. akl ka ral . K o ra nda r ey l ve yatl u o l u r. O nda bi r al na. (.L. B arkan 1943 s. 391). eyvah (ho a gitmeyen bir srpriz karsnda kullanlan nida) ne fena! < Fa. ayv h a.m. (Fa. ay! ve Ar. w h! ).
Eyv h ki Viyanada zem n i g z e l l i i n e sem pek n di re n i ti r k ediyo r !

(E. Misailidis 1986 [1872] s. 648). Haydi imdi hep imi z bi rde n sefe rim i z i n u u r l u
semti n e re van o ld uk. olmas na i e l im! diye barda n kald rd . Otu z k rk a zdan bi rde n U u r l u o la! Eyyam ola! diye bi r n ida ykseldi. Hatt Etem Re is bi l e g l mse r g ibi o ldu. (Halikarnas Balks 1955 s. 227). eyyamda bi r

nadiren, sk sk deil: B u z r di l emek bi r k i i n i n i id i r k i eyyamda bi r ko n uk l uk ede. (Mercmek Ah m ed 1944 [15yy.] s. 110). eyyam re isl i i eyyamclk: Nadi re Han m n bu eyyam re isl i i

sayesi nde Kn i Pa a bt n memu riy et hayat nda az i l den i l e n mah rum iyeti tatmad . (R.C. Ulunay 1941 s. 13). eyyam bah u r yaz mevsiminin en scak gnleri: Dokto rla ra g idece i z diye, bu eyyam bah u rda, bi z i stanbu l la ra kadar ta tt n. (S.M. Alus 1933p s. 202). eyyam ita k gnlerinde, k mevsiminde: M e nk ld r l i eyy m it da s i r k a r n cala r k za h res i n i c em i n e me l ike n i l e r i nde n ba z s k i mu ve n et tmeye, d im kesel i l e dep re n b ted rk i ma ete gitmeye, elbette b an la r ld r r l e r. (l

1956 [158687] s. 194). eyyamc zaman adam, idarei maslahat: Sen i n g ibi l e re eyyamc den i r

baba. Se n, ka r na doku na n h i b i r eyi ya atmazs n ev re nde. u rada, o l u n la kon u u rk e n bi l e, bi r yandan yaranmak istedi i n k i i l e re h u l s akyo rsu n . (A. Kutlu

1983 s. 61). eyyamo l i coturmak iin kullanlan nida R. Dankoff 1991 s. 37 < Akdenizde krekilere tempo tutmak iin ok eski zamanlardan beri kullanlan, eya ve mola nidalarnn birle mesinden do an seslenme, b. KahaneTietze 1958 no. 274. Kr.
e lasa.

(Cen b ah beddn 1335 s.

234).

Eyvah o kocaya ki o n u n la ya ad mddete ka rs n n r u h u n u tetk ike, mah iyet i n i ke fe muvaffak olamayp de on u n n e o ld u u n u ha ri te n ge l e n imzas z bi r mektub u n i hba r z e r i n e an lam olsu n! (H.R.

Grpnar 1943g s. 261). oulla kuvvetlendirilmi olarak: Kad n la r ge n e ko rk u ald. Eyvah la r o lsu n ! Atl
pol isl e r, zaptiyel e r ge l iyo r ga l iba! ba lad la r. (S.M. Alus 1944 s. 183). diye tit reme e

eyval lah eitli mnalarda kullanlan dua. eyval lah et teekkr etmek, minnetine girmek aml ca

ez stne basarak yassltmak; stnden ar bir eyi geirerek inemek; stne basarak paralamak, datmak, eritmek < ET. e z a.m. Clauson 1972 s. 279. B i r p re f iy n a r ba ezdi, Eb D u l me ve h e r f l e r i n e i c rd i. (Ferec 855/1451 v. 219b).
H u mm y k a n us h a , y r i, k r eyl emez. | Ey ba a n us h a yazan, an u i suy n , e z! (Z t 1970 [16.yy.n

o rman n n a rkas ndaki b yk mand ra i l e by k i ft l i i n i i let i r, namusi l e ya ar, kimseye eyvalla h etmezd i. (mer Seyfeddn 1943 s. 64). raz olmak,

reddetmemek:

Tam d rt hafta g n e i n al n nda, f t lam ayra n ta rlaya dkp ka ra somu na eyvalla h ede rek, didi nmi l e rd i. (Re at Enis 1944 s. 155).

ilk yars] II, 25). Ya bi r otomobi l kald rma ka r da ben i e z e rse ? (. Altan 1975 s. 195). Mecazi mnada zmek, kt muamele etmek, bask altnda tutmak: Ol bi z im pe rve rd em z o lan bi r k a c g n paralar harcamak, serveti tketmek: 206b).

eyvan, b. ayvan . O. eyyam gnler; zaman, a < Ar. ayy m a.m. (yawm gn kelimesinin oulu). Bak mri eyy mn bi l e s re l m! (Ferec 855/1451 v. 71b). B u eyy mda bi r
g n n g h e h z de eh rbe nd dolayu tef e r r c l e n re k y r id i. (Ferec 855/1451 v. 239b). mddet: [B i r ] eyy mdan s o ra an la ru z iy fet i vak t i ge ld i.

p di kl k tdi, azd, mfsid h em n i n l e r s z iy le atam mel ik i De ry b r e zd i. (Ferec 855/1451 v. 46a). H l id ge nd ve c h i n i se h e l mddet ic i nde e zd i. u a y ti di k i d r d ny da bi r diyn r k a lmad. (Ferec 855/1451 v.

(Ferec 855/1451 v. 124b). n ce Se l hatti n B ey k u l la nm t r da bi r eyyam son ra a abeyi n e c i ro etmi ti r. (Kemal Tahir 1955s s. 216). B u n u n z e ri n e A hmet bi r

eza I znt, sknt < Ar. ad maduriyet, zulm grme. (Ar. /d /nin (peltek z) T.de /z /ye dnmesi iin b. ah i z e ). Dedi n eyl e r b u a rada o ged | Ki f i n iy l e v rd i c na e z ? ( Ahd, l 1994 [159199] s. 318).
K a puy aa rke n k a lbimde u fak bi r e z , g y fe n bi r ey yapmak z e re imi im gibi k a puy amak d an be n i men tmek isteye n bi r ey vard. ( H.. U ak lgil 1317 s. 3). De l i men kocasiyle ge e n z nt l zaman la rdaki st rapla r n n ht ras h l z i h n i nde n si l i n emiyo r ve imdi o ndan u zakta bil e, belk i hl o n u n e zas n ek iyo rd u. (A.. Hisar 1944 s. 324). e za c efa et bask

eyyam kaydil e fab rikaya gitme e ra z o ld u u n u syledi. (K. Bilbaar 1941 s. 28). frsat: Yi n e eyyam gz l edim. F rsat d t. B u sef e r N ev res l e tavan a ras na kt k. (H.R. Grpnar 1943g s. 113). yelkenlere

msait rzgr:

N i hayet, eyyam z u h u r etmekle, gemi n i n t im r n i ala rak ve yelke n aarak, Napol i

ve zulm etmek: Hakikaten y ksek ve k iba r ai l ede n


bi r tazeymi . Kocas A l la h n ha ars , z r zob u, re z i l i

eza

694

km , etmedi i e za, cefa kalmam .

(S.M. Alus 1944 s.

188).

43). AD. eza II kibrit DS 1828, K. Emiro lu 1989 s. 92 < ec za /e z za . O. ez af daha zayf; en zayf < Ar. ad af a.m. (d a f zayf sfatnn comparativus ve superlativus halleri, b. a cab ) . Ez a f ra y ya h im yet ol nmak emr i mstah s e nd r . (.L. Barkan 1943 [892/1487] s. 2). ezan namaz saatini bildiren ar Meninski 1680 I, 119 < Ar. ad n a.m. (Ar. /d /nin (peltek z) T.de /z /ye dnmesi iin b. ah i z e ). N g h d n l e k u la na d n l e bi r n y t i di, e z n sand. (Ferec 855/1451 v. 103a). Gnn saatlerini tesbit eden zarf terkiblerinde: De re boyu nda n e a ryo rd u n u z ak am eza n ? (Kemal Tahir 1955g s. 120). Ge n e byle Alus 1944 s. 24). Ezan la be rabe r yola d z ld l e r. (Sabahattin Ali 1937k s. 186). e za n ok u ezanla namaz saatini iln etmek: S ub h o ld uk d a Eb B ek r Mecazi mnada: 1947 s. 79). ezan saat alaturka saat (saatleri gece yarsndan deil, gnein batndan balayarak sayan sisteme gre ileyen saat) < e zan + isimden sfat yapan eki (b. adal ) ve saat . Ezan saatl e ya anan b u eski
zaman la rda son vapu r iske leye yana rd . (A.. Hisar 1956 s. 7). su la r ka ra r rk e n

B i r ye rim acmyo r. Yok, yok, ezbe r e syleme. ad ra g i re l im de bakal m, di z i n f i la n sy r lm m? (Mahmud Yesari 1932 s. 296). e zbe re al

ezberlemek: Okuta okuta, di n l eye di n l eye, bt n ky mektple r i e zbe re aldk. (A. Nesin 1970i s. 28). B i r

oc uk b u lmu su n k i, ha z re t, p rla nta mbarek! Daha imdiden b t n S hakespeare i e zbe ri n e ald. (A. lhan

1973 s. 181). e zbe r et ezberlemek: O n la r ge l i n c eye kadar daha iy ic e e zbe r ede ri z. (Ya ar Kemal 1955i I, 120). e zbe rc i l i k talebelerin, dersleri ezbere bilmesini isteme sistemi (Nomen abstractum yapan l k eki iin b. a r l k ): Es n y z iy ret imde
mu al l imle rde n bi r is i t r h de rs i nde id i. T r h i e nb iy dan r d edi lmi su l l e re o c uk la r te gibi c ev b ve riyo r la rd . oc u k la r e zbe rc i l i e al d r lmamas da ay n te ekk rd r. (Ah m ed erf 1326 s. 166).

bi r pe r embe ak am, e zan su la r . Han mla r yava yava ayaklan yo r, evl i evi n e, kyl ky n e da l yo r. (S.M.

b.m. sim/sfattan fiil yapan la /- l e eki iin b. acabla . Be n o l n mh y mb n i e zbe r l ed m ve


e zbe r l e ok dum, stme rd m, de i z e ayak u rd um. Ta r k ud ret i nd e n de i z aya um alt nda ba land, y rde y r r gibi y rid m. (Ferec 855/1451 v. 33a).

m ez z i n m n reye k d , bi r e z n ok d k i i l e r bu n u gibi e z n ok d u yo idi. (Ferec 855/1451 v. 58a). Hel e bi r k i r, bi r p isl ik g rs n , ko rido rda hem i re l e re, hademele re bi r e za n ok u r k i, l ml k hastala r bi l e yataktan f rla r. (Sabahattin Ali

ezber II (okul tabirlerinden) ezberlenmi para; ezberlenecek para < ezbe r Iden backformation.
O n u n e n ok sevdi i e zbe r u: retmen im can m ben im, | B e n se n i pek ok seve rim, | ... (Re at Enis 1947 s. 234).

ezcmle mesel, bir misal vermek iin < Fa. az n c umla btn bunlardan: Ezc m le bi r g n musik ide n bahsol u n u rm u . (Ah m ed Midh at 1945 [1885] s. 14). ezdir I, e z fiilinin causativum hali (b. ackdu r- ). ezdir II harcamak, bitinceye kadar kullanmak < ez fiilinin causativum ekli (b. ac kdu r- ), fakat mna itibariyle e z fiilinin ayn, belki onun kuvvetlendirilmi i, kr. ko ve ko tu r. retme n
ve mu hta r n b i n bi r za hmetl e ha z r latt kaz dolmas, taze yo u rt, baklava ve meyvel e rde n iba ret o la n basit ve sade yemekl e r e zd i ri ld i. (H. Aytekin 1945 s. 76). z m, se n i n b i e z e n

O. ezbehr i Huda (birine yalvarrken sylenen sz) Allah akna < Fa. a z bah r iin ve H ud Allah. Ez beh r i H ud ben i k a r! (Ferec 855/1451 v. 117a). ezber I (zarf) (bir metni) aklda tutarak (unutmamak, syleyebilmek, tekrarlamak, yazmak vs.) < Fa. az bar a.m. az iinden ve ba r g s. (sim olarak) hatr: Byle c u r na l l e r i ok yedik, e zbe rimdedi r. (H.R. Grpnar 1339 s. 105106). e zbe rde n a.m. Meninski 1680 I, 160 (fakat Al Seyd 1324 s. 14e gre e zbe r yerine galat): En i temi z bu n la r n bi r l istesi n i e zbe r
bi l i r ve bi z i g ld re n bi r oyu n edasiyl e e zbe rde n a rka arkaya sayar, s ra la rd . (A.. Hisar 1944 s. 110). Kars ve ik i oc u u bu bi r t r l hak ikat olamyan r yay a rt k bt n i n c e hatla riy l e e zbe rde n bi l iyo rla rd . (T. Evren

AD. eze teyze; hala DS 1828 < ??


va rd r, o e z e n c rmeye ct r i rem.

(B. Seyido lu 1975

s. 252). eze beze gzel gzel sslemek < kafiyeli ve labilisationa ynelmi ift sz, mnas ikinci kelimeden kaynaklanr. El imde avu c umda olan bi r
tek bu. Hepsin i e z eyip bez eyip g l f idan g ibi top rakla ra yat rd m. (M. lhan 1983 s. 26).

1943 s. 119). grmeden, el yordamiyle, esas olmadan, muhayyelede: K rebe oyna r g ib i 283).
De l i g ibi seviyo rdum o zaman; ke ke ak l l ca seveydim! Hem on u n habe ri yoktu, e zbe rd e n seviyo rdum.

ezecek ezmeye yarayan bir mutfak aleti < e z + fiilden nomen instrumenti yapan gelecek zaman eki, b. aacak . Patates o rbas yaplaca zaman n c e
patatesle ri ha lamak, sebz e e z e ce i i l e skmak ve n i hayet et suyu i l e p i i rmek l z md r. (bir gazetede kan

ara n yo rd um. N eyse, bu ld um. Bot i n l e r i de e zbe rd e n lstik le re ge i rd im. (Ah m ed R sim 1340/1922 s.

yemek tarifinden). ezel btn zamanlarn balang noktas, tasavvur edilemiyecek kadar eski bir ada < Ar. azal a.m.
B u tak d r i id r k i e z e lde o lm du r. B u k di rid r k i g l mde du rm du r. (Ferec 855/1451 v. 236b). M u k a dde r k ld , ey se rve r, e z e l bu k u K di r.

(F. Erdin 1948f s. 51). Ayn mnalar daha yeni olan e zbe re de de var: ok i i r i e zbe re b i l i rd i. (Peride Celal 1991 s. 386). anta e l imde alanda

du rd um. l e n i n ana yol u n u n n e res i old u u n u ka rmya al tm. Daha gitmeden e zbe re bi l iyo r um; bu i l e l e r i n bi r t ek gste rme l ik ana yol u vard r. (A. Nesin 1972m s.

( mer bin Mezd 1982 s. 34).

ezel bahar

695

ezim ezim ezil

AD. ezel bahar ilkbahar < Az. zl ilk, birinci ADIL 1980 II, 237 ve baha r I. Drt ay ki get i, e z e l baha r yakla t. (Behet Mahir 1973 s. 356). Eze l baha r, yaz ayla r, te ze so an la r ... Hep yoksu l l u k, yoksul l uk, yoksu l l u k! (F. B aykurt 1961o s. 309). AD. ezele tekrar tekrar bask altna almak DS 1828 < e z + fiilden verbum iterativum yapan e l e genilemesi, b. avkala . Ned i r, lk emi zde,
dalkavuk l u u isteyen l e r yu rtta la r de i l, padi ah la r, sadrazamlar, pa alard r. B u n la r evre l e ri nd ek i k i i l e r i e z e l emek, on la r dalkavuk l u a s r k l emek i i n e l l e ri nd e n ge l e n i yapm la rd r. (S. Birsel 1995 s. 15).

O. ezhercihet her bakmdan < Fa. az ha r c i hat a.m. En

manza ra l , e n havadar bi r n oktada, seki z odal , mobi lyal , piyanosu bi l e i i nde, matl ba e z h e rc i h et muvafk bi r k k bu ld u u n u , fakat pahal ca old u u n u, se zo n l u k 1 0 0 alt n istedik l e r i n i syledi. (S.M. Alus, Ak am gaz. I,

1941). ezik ezilmi < e z + fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan ik eki, b. ak I . Be n de

ezel (sfat) teden beri var olan < e z e l + isimden sfat yapan eki, b. adal . Kediye gste ri l e n bu za raf et i n

ku u la rla be rabe r, n e h i r l e be rabe r y r d m. Kendimi v c ud umu n e z ik yo rg u n l u u na, ufk u n da n k re n k l e ri n e, ak am z e r is i n i n yumu ak, saki n havas na b raktm. (T. A ao lu 1955 s. 55). Son zaman la rda ge l i ti rd i i e z i k g l msemeyi de k u l la nmad. Basbaya s r tt . (P. Kr 1984 s. 216). e z ik l i k krklk,

bi z l e re gste ri lmedi i hat rla na rak ve na nk r o ld u u e n aptal ademo l u ta raf ndan bi l e bi l i n e n b u mah l uk la e z e l i sava m z y z nde n R esu l u l la h n kpekl e re bi r d manl va rd , de nmek iste n iyo r. (O. Pamuk 1999 s.

rahatszlk: Hikmet a rt k aym t. i nde yal n z haf i f bi r ko rk u, a l a ben z eye n b i r e z ik l i k va rd. (S.F. Abasyank 1944me s. 184). l e ri nd e n yal n z ca bi r
ki i, E rmen i A nt e, T u n us ta n ay r lman n e z ik l i i n i ya yord u; n k g e r ide y re i kanayan, i i bu r u k ve l me dek yal n z l a mahk m bi r dost b rak yo rdu. (H.

20). Byle sfatlarn zarf olarak kullanlmasndan eskiden kanld halde, bugn imknsz deildir: (zarf) teden beri: N e va r k i, tek ba na
olmay e z e l seve rd i. So r uml u l uk a lmaz, s r k u rt la ra nde r l i k etmeyi sevmezdi o zaman la r. (Osman ahin

Akdoan 1998 s. 78). ezik bzk ok ezik < ez ik ve kafiyeli, labialisationlu mhmel, b. ala bele , (b z k kelimesinin mnas ile alkas yoktur). Se n i byle g rme le r i. se n i
Ba l l h isa r da yaral be re l i , Ba lk z da ez ik b z k g rmel e r i nde n b i n bete r. (A. A ao lu 1981f s. 278

1994 s. 30). AD. ezgne kei kllarn kabartmak iin bir eit mutaf aygt DS 1829 < EYun. (ksnion) a.m. Ch. Tzitzilis 1987g no. 361. AD. ezgi /e z i na me DS 1829 (e zg i l e n kendi kendine trk syleyerek elenmek < e zg i l e- + medialereflexivum ( )n- genilemesi, b. ac n- I I ), TS 15981600, E. Birnbaum 1981 s. 79 < ET. eg z i g (b. al u-satu ). kinci varyant metateze uramtr, b. alb z . Dah k im s a b r k ld u , ey se r e f r z, | Ol eg z ide
kim mut rib o ld b s z; | al c B rbed adl u k a pu a | Ge l e bi r Z h re m ne nd i d a pu a. (Fah r 1974 [1367] s. 275

279). Tam da son s n fa ge ldi i nd e, n e redeyse h e r ey


bo a gidecekmi . Ka rga a dnemi. st n e e z i k b z k bi r ha l ge lmi ti. (A. A ao lu 1993 s. 83). B u n la r n bi r o u n u a n l yamadm, sz c k l e r e z i k b z k k yo rd u a z ndan. (F. Baysal 1992 s. 76).

ezi l I, e z fiilinin passivum hali. Eritd i t a l atu mi h r i

te n mi n i t e kim kett n, | Ez i l r m h t b ndan, bi l rem, sen de bi l rs i n. ( mer bin Mezd 1982 s. 89). G r n i c e k pk z l tmi d r an u e rmi se n i; | Sa a kim d di r u h y r go r? Ey su r h , e z i l! (Z t 1970 [16.yy.n ilk

yars] s. 335). ezi l II tezelll, temelluk, tabasbus gstermek TA 1600 < ez fiilinin medialis-reflexivum hali, b. a l- .
B i r i bi r mu beed r. h o k fe r | Ez i ld g mce ok u r k f ri e z be r. (Yah y Beg 1977 s. 269). B u f u l n u avratdu r, bu da fu l n u d z e i mel ek h a s l etid r d y g z etmel e ri, belk i n i esi n e g e i e mi l e e z i l b n i h n n iy z u taz a r r u la r i l e g z tmele r i h i l f e r i e r f idg i z h i rd r. (l 1975 [1599] s. 124).

no. 395396).

G h def gibi e nb e r us l l e n yla r te r n esi n e ge nd si n i dems z tmi , ve g h al us u z oynayub m ce r red hav y k e zg is i n e rak s db se r z tmi . ( k eleb 1971 v. 98a). G ec e n i n b u vakti nde, bu ss z ye rde k u lakla rm za al na n b u makaml m r l t n n tatl b i r y rek d uygusu n u a n latan haf i f bi r e z g i o ld u u se z i l iyo rd u. (O.C. Kaygl 1939 s.

7). e zg i l i ahenkli: Ba z ak amlar evi a rk a da ba e Grpnar 1339 s. 20).

z e r i ndek i ge n i odasndan d, kem n, ve e zg i l i k a d n sesle r iy l e k a r k i n c e bi r h e ng i idi l iyo rd u. (H.R.

AD. ezgi l mu mula DS 1829 < G. Doerfer 1975 IV, no. 1955e gre Tk. olmamas ihtimali kuvvetlidir. Aceba aski l den gelmi olmasn?. ezgin ezilmi ; ok cefa grm (kimse), kt durumda olan (kimse) DS 1829, TS 1600 < ez + geili fiilden participium passivum mnasnda sfat yapan g i n eki, b. akk n . . EO. ezginek (okunu problemli) azck TS 1600 < ET. azk a a.m. Clauson 1972 s. 284 (az + k a kltme eki M. Erdal 1991 I, 4756). TS 1600deki okunu rgressif bir assimilationa dayanyor.

ezi l i p bz l yaltaklanmak, mdahane etmek < e z i l II ve b z l , kafiyeli ve labialisationa ynelmi ift sz, b. ala bel e . H a c K a d r e l l e r i n i o u du ruyo r, e z i l ip b z l yo rd u . (Mah m d Yes r 1928 s. 283). A. ezi m b ozum (zarf) mahcubiyetinden ezilerek < ezim ve bozum kelimelerinden mteekkil kafiyeli ve nl b tipinden (b. ala bel e ) terkip.
By le bi r sevg i sz n a nas l p g ide l i i itmemi ti. Bo ve r, be abla! dedi e z im boz um. B e n im g ibi bi r adama vah den i lme z. (F. Baykurt 1982 s. 42).

ezi m ezi m ezi l sarslmak, ar skntlar geirmek < e z i l I ve ondan nce predicate intensifier, b. apal apal . B e n im bi l e sabahla r kalk n ca i im e z im ez im e z i l i r. (H.R. Grpnar 1934 s. 66). Koca adam, gz l e ri n i bi zde n ka r yo r, e z im e z im e z i l iyo rd u. (M.

ezinti

696

ezza, b.

B a aran 1992 s. 183). G z l e r i n i n n e, tam da imdi


i nd i rd i i noktaya i ndi rmi , e z im e z im h issetmi ti. (A. A ao lu 1993 s. 110). e z i ld i i n i

ezinti alktan midede duyulan tedirginlik, korkudan gelen i sknts < e z + fiilden, eitli mnalara gelen isimler yapan i nt i genilemesi, b. ak nt . Yesr 1928 s. 201).

H a yr yava yava al yo rdu. Vak it vak it t yle r i rp e r iyo r, y re i n e e z i nt i l e r k yo rd . (Mah m d

eziyet me akkat, byk sknt, verimsiz zahmet, ikence, ba ars < Ar. ad ya a.m. ( iyet eki iin b. aci l iyet ve Ar. /d /nin (peltek z) T.de /z /ye dnmesi iin b. ah i z e ). K kk e n sk sk ba rsakla r
boz u l u rd u M evh ib e n i n . vey anas o zaman bi l e ak l almaz kat l kta re j im le rl e e z iyet ekt i ri rd i. (S. Soysal

1979ye s. 134). e z iy et et zahmet ve sknt vermek: oc uk bug n g e n e e z iyet etti. Di i mi kacak n e ? Hi bo du rmadm. Kp r ak ama dek. (B. Duygulu 1963 s. 40). ezkaza kazaen, yanl lkla; tesadfle, rasgele < Fa. az dan ve kaza . Ona gel i n c e va r m hayta, gidip gez ip Gntekin 1944 s. 94). O. ezrakfam mavi (gz rengi olarak uursuz saylrd) < Fa. az rak mavi ( < Ar. az rak , Ar. renk sfatlar iin b. abra ) ve f m renk. e mi e z rak f m n u bi r i ark a ve bi r i a rba do ru lm . (l 1979 [1581] I, 167). O. ezruy i ... yznden < Fa. az r y i nnde, karsnda [az dan ve r y ehre, yz, yni y z nde n bu Fa. tbirin aynen tercmesidir). b r mumu z e z r y
ke rem ma z r d ut u ! B i z m mak s d umu z si z i l e bi r p re mste n is olmak d u r. (Ferec 855/1451 v. 199a).

s rtme, al p rpma, h i zmet i l e r l e dala ma? Fakat e zkaza ik i pa ral k bi r i istedi n i z mi su rat bi r ka r . (R.N.

O. ezvak elenceler, sefahat < Ar. ad w k ho lanmalar (d a wk tat kelimesinin oulu). Klasik Ar.daki interdental /d /, Tk.de /z / olarak telaffuz edilebilir, b. ah i z e . On u n, g e n l i k e z vak na h eves
etmemesi p hesi z se rvet i bu l u nmamasndan ge l iyo rd u. (Fazl Necip 1930 s. 85). iler i

AD. ezve kirpi DS 1830, K. Emiro lu 1989 s. 92. < Yun. (asvos) uzun oklu kirpi A. Tietze 1955 no. 29. ezza, b. ec za .

You might also like