You are on page 1of 223

ANKARA.

NIVERSITESI

ILAHIYAT FAKLTESI YAYINLARI


LXXXIV

^ SLAM

TARIHI

EMEVILER ABBASILER

Do. Dr. Bahriye OK


Ankara niversitesi ilhiyat Fakltesi

SEVIN MATBAASI ---- 1968

ANKARA NIVERSITESI

ILAHIYAT FAKLTESI YAYINLARI LXXXIV

^ SLAM TARIHI

- ABBASILER

Do. Dr. Bahriye OK


Ankara niversitesi ilhiyat Fakltesi

Li4 i.F

IVA T 1 A ^<ouras t w: ^rl',.:, PI-LANE.s

SEVIN MATBAASI 1968

Tarihi ok seven k ^ z ^ m
Kumru Hatun'a

^lim tahsil etmek her Mslman kad ^ n ve erke ^ e farzd ^ r

Bir an bilgi ile u^ ra^ mak, bir an kitaba yaz ^ ya bakmak, altm ^^^y ^ l ibdet etmekten hay ^ rl^ d ^ r.

Kimsecikler bir bilgiyi yaymaktan daha stn bir sadaka veremez

HZ. MUHAMMED

NSZ Bu kitapta btn ^^slm devletlerinin tarihi geli^ imi de ^il sdece Emeviler ve Abbasiler a ^^^ele al^ nm ^^^ve bu iki ynetici soyun abalar^yla k ^ ta zerindeki geni ^^lkelerde Mslmanl ^^^ n nas^ l yay ^ ld ^^^ ; ayr^ l ^ klar^ n nas^ l do ^ du ^ u, Cahiliye a ^^ ndan beri mevcut olan kabile rekabetlerinin zaman zaman nas ^ l canland^^^ , fakat tedbirli, dil halifeler zaman ^ nda ku ^ ku uyand ^ r^ c ^^ olaylar^ n nas ^ l nlendi^ i, seilmi ^^olan baz^^ rneklerle, haftada iki saatlik ders progoram^ na uygun d ^ ecek kadar zetlenerek a ^ klanm ^^ t ^ r. Bu arada Ispanya'n^ n fethi ve Mlsmanlar ^ n Fransa ilerine yapt ^ klar^^ ak ^ nlar incelenmi^ se de, ba^ l ^^ ba^^ na bir kitap kaps^yacak kadar geni^^bir konu olan Endls Emevi devleti burada ele al ^ nmam ^^ t ^ r. Gerek E'mevilerin, gerek Abbasilerin fetihler sonucu kar ^^ la^ t ^ klar^^eski imparatorluklar^ n etkisiyle ok byk bir uygarl ^^^ n temsilcileri durumuna nas^ l gemi ^^olduklar ^^ da kitapta belirtilmi^ tir. Ayr ^ ca tarihi ki^ iler ve onlar^ n grdkleri i^ ler hakk ^ nda bilgi verirken ^ slm tarihi iin en sa^ lam, en de ^ erli kaynaklar^^ b ^ rakm ^^^ olan ^ bni Hi ^ m, Belzuri, Taberi, Mes'udi, ^ bn l - Esir, Makrizi, Ebu'l - Ferec ^sfehani, Ebu'l - Ferec Bar Hebraeus, ^ bni Haldiln gibi de ^ erli bilginlerin e^ itli eserleri esas al^ nm ^^ t ^ r. Dilerim ki, ^ rencilerim bu kitab ^^ bir hikye okur gibi okuyup gemesinler; tarihteki olaylar^ n temellerinde yatan ve devletleri kntye gtren nedenleri iyi grsnler ve kitap kendilerine ba ^ ar^ lar^ nda yard^ mc ^^ olsun.

Ankara 19. May ^ s. 1968 Bahriye OK VII

I. HAL ^ FEL ^^^ N EMEVI SOYUNA GEI ^ INI HAZIRLAYAN SEBEBLER I. S ^ n ^ f Islam tarihi derslerinde Islmtdan nce Arap yar ^madas ^ nda kurulmu ^ , sonra da ^^ lm ^^^baz ^^devletler, Cahiliye devrinde ya ^ ayan Araplar' ^ n det ve inanlar ^ , islmiyetin do^u ^u ve drt Halife devri grlmektedir. Tarihin ak ^^^^bizi ^imdi seimle de ^il hile ve bask ^^ ile i ^^ba ^^ na gelen Emevi soyunun ba ^ ar^ lar ^n ^^gzden geirme ^ e yneltiyor. Emeviler'in ve onlar ^^izliyen Abbaso ^ullar ^ 'n ^ n zamanlar^ nda bu imparatorluklar ^^ temellerinden sarsan dini ve siyasi olaylar ^ n niteliklerini anl ^ yabilmek iin nc Halife Hazreti Osman devrine kadar geriye gitmek ve islm tarihilerinin Fitne ad ^ n ^^ verdikleri problemleri bir kez daha gzden geirmek zorunlulu ^unu duymaktay ^ z. Bu nedenle, as ^ l konuya girmeden nce, Hazret4 Osman devrine bu a ^ dan bakmak yerinde olur. 1. Hazret-i Osman'm Halife Seilmesi : Mugire bin Sube'nin bir klesi taraf ^ndan hanerlenen ve hayat ^ n^n son saatlerini ya^ ayan Hazret-i mer, Peygamber'in amcazadesi ve damad ^^Hazret-i Ali lehinde bir vasiyette bulunmam ^^ t ^ . O, kendisini izliyecek Halife'nin tayinini 6 ki ^ilik bir heyete havale etmi ^ti. Bu heyet btn Mslmanlar ^^bir araya toplamaktan ak uzakt ^ . Sadece Medine bu seime kat ^ l ^yordu. nce bu alt ^^ki ^ i bir isim zerinde birle^ ecekler, di ^er Medineliler, seilene biat edeceklerdi. Heyetin yeleri : Ali, Osman, Talim, Zbeyir, Abdurrahman ibni Avf, Sa'd ibni Mlik (Ebi Vakkas) dil-. Bunlardan Talha seim s ^ ras ^nda Medine' de olmad ^^^ndan onun yerine Sa'd ibni Malik oy kulland ^^ve Hazreti Osman zerinde anla ^ t ^ lar. Kimi orientalistler Hazret-i Osman' ^n seilmesini, onun ok ya ^ l ^^ bulunmas ^na, ok yumu ^ ak huylu olmas ^ na yorarlar; bu bir gerektir. Zira Osman' ^n devlet, ynetimini s ^k^^ bir disiplin alt ^na

Bahriye OK

alamayaca ^^ n ^^ ve bu durumda da rakipleri, Osman'a kendi arzular ^ n ^^ kabul ettirece:klerini hesaba katm ^^ lard ^ . Ama hesaplar ^ nda son derece yan ^lm^^^olduklar ^ n ^^ ok gemeden grdler. 2. Hazreti Osman Devri : Hz. Osman devrini iki k ^ sma ay ^ rmak do ^ ru olur. Birincisi, Hz. mer devrinin deta bir devam ^ d ^ r. ^ kincisi ise kar ^^^ kl ^ klar devridir, sonunda Osman' ^ n ^ ehadeti ile kanl ^^ bir nitelik kazanan ve islau - toplumunda ayr ^ l ^klara sebep olan devirdir. A) Hazret-i Osman' ^ n ba ^ ar ^ lar ^^ : a) ^ ran'daki fetihlerin ta^namlanmas ^^: Hz. mer zaman ^ nda Kisra'n ^ n ordular ^^ ^ slam ordular ^^ taraf ^ ndan a ^^ r darbeler yemi ^ ti. Gl kumandanlar ^ n ynetiminde hareket eden ^ slam ordular ^ , trl ynlerden fetihlere devam, ederek eski Asur topraklar ^ nda zaferler kazanm ^^ lar, Musul kprsnden Dicle'yi gemi ^ ler, Babil'e ve Ninive'ye varm ^^ lard ^ . Di ^ er bir k ^ s ^ m Mslmanlar ise Iran'da gney ve do ^ u illerinde Yezelecerd'i ad ^ m ad ^ m izliyorlard ^ ; nk Hz. mer onun ko ^u ^turulmas ^^ emretmi ^ ti. Yezdecerd, Rey dolayiar ^ n^^ bo ^ altt ^ ktan sonra, ba ^^^bo ^^bir halde dola ^ maya, bir ^ ehirden di ^erine ko ^ maya ba ^ lad ^ . yleki onu ^ sfehan gibi muhte ^ em bir ^ ehirde iken, az sonra Iranl ^^ fatihlerin be ^i ^ i olan Fars da ^ lar ^ nda grmek mmknd. Tarihin garip bir eilvesidir ki, Kisra (yni Iran hkmdar ^ ) III. Yezdecerd'in ok eski selefi Kros (Kurus veya Kura ^^da denir) basma toplad ^^^^eteleri bu da ^ lardan yneterek dnyan ^ n en byk imparatorluklar ^ ndan birini kurmu ^ tu; ^ imdi ise son Kisra ayn ^^ da ^ larda son gnlerini ya ^^ yordu. III. Yezdecerd, Fars'tan Kirman'a oradan Horasan'a, Merv'e s ^^^ nd ^ . Medain'den kaan de ^ ersiz bir sr adamlar ona refakat ediyor ve hala eski ihti ^ aml ^^ devirde imi ^ ler gibi alt ^ nlar, s ^ rmala ^^ iinde grlyorlard ^ . Yezdecerd, Merv'e vard ^^^^zaman bende!n' ^ ndan 4000 ki ^ i de beraberinde idi. Bunlar a ^ ^ lar, hizmetiler ve cariyelerden ibaretti. Yezdecerd, Merv'de bir ate ^ gede yapt ^ rmaya ba ^ hyarak henz istilya u ^ramam ^^^lkeler halklar ^ na mektuplar yaz ^ p onlar ^^ Iran topraklar ^ n ^ n geri kalm ^^^k ^ s ^ miarm ^^ kar ^^^kar ^^^savunmaya a ^^ rd ^ . Nihavend sava ^^ ndan kurtulabilenler ^ ran' ^ n en nemli ^ ehirlerinden biri olan ^ sfehan'a s ^^^ nm ^^ lard ^ ; ancak buras ^^ da Mslmanlar' ^ n hamlesine kar ^^^koyamad ^ , teslim oldu. Mslmanlar ^ sfehan'dan sonra Stahr'a (= Persepolis) sald ^ rd ^ lar. Stahr Iran gururunu tahrik eden bir yer oldu ^ undan, ^ ahruh ku-

HAL ^ FEL ^^^ N EMEV ^ LERE GE ^^^^

mandas ^ nda 120.000 asker toplanm ^^ t ^ . Stahr' ^^ savunma yolundaki abalar da bo ^una oldu ve sonunda Stahr vergi deme ^i kabule mecbur oldu. Mslmanlar Horasn'a ula ^ t ^ lar, oralar ^^ da yer yer istil ettiler. Yezdecerd Ceyhun ^ rma^^ m ve onun tesindeki lleri a ^^p kuzeye do ^ru ekildi. 651 y ^ l ^ nda 31 ya ^^ nda iken kendisini izliyenler taraf ^ ndan ldrld, bylece Ssni saltanat ^^ sona ermi ^ , btn Iran islam egemenli ^ i alt ^na girmi ^^oluyordu (1). Bu arada Rey halk ^^ Mslmanlarla yapm ^^^oldu^u bar^^^ko^ ullar ^ na uymam^^^olduklar ^ ndan Sa'd ibni Ebi Vakkas ernrine verilen bir kuvvet Rey'de ba ^ ar^ lar elde etmi ^^ve bar ^^^^yeniden sa ^lam ^^ t ^ . Ayn^^ y^ llarda Azerbaycan ahlisi bar ^^^^bozmu ^^oldu^undan Kfe valisi Velid ibni Ukbe bunlara kar ^^^hareket ederek, onlar ^^ bar ^^^hkmlerine uymaya zorlam ^^ t ^ . Daha sonra Selman ibni Rebia'y ^^ Hz. Osman Ermenistan'a gndermi ^ , o da bu havalide skneti sa ^lam ^^ t ^ r. Bylece Hz. mer zaman ^ ndaki fetihlere daha birok yenileri eklenmi ^ , ^ slam bayraklar ^^ Kabil'e kadar ula ^ . ^n ^^ t ^ . b) Afrika'da sava ^lar : Hz. Osman devrinde Afrika'daki ba ^ ar ^ lann bir k ^ sm ^ , eski fetholunmu ^^lkelerde ba ^^gsteren ayaklanmalar^ n bast ^ nlmas ^ , bir k ^ sm ^^ da yeni fetihler ^eklinde grlmektedir. Hicretin 25. y ^ l ^ nda Bizans imparatorunun emriyle Manuel ad ^ndaki bir kumandan ^ n ynetti ^i bir ordu ^ skenderiye'den de yard ^mlar alarak isyan etmi ^ ti. Amr ibn l As bu ayaklanmay ^^ bast ^ r ^p Manuel'i sava ^^meydan ^nda katletme ^i ba ^ arm ^^ t ^ . Bu s ^rada ^ skenderiye'de ve dolaylannda oturduklar ^^ hlde ayaklanmaya kat ^ lmam ^^^olan, ama asiler taraf ^ ndan mallar ^^ya ^ma edilmi ^^ bulunanlar An ^ r ibn l-As'a ba ^^vurarak mallar ^ n ^ n geri verilmesini dilediler. Yap ^ lan soru ^ turmadan sonra Amr ibn l-As onlar ^n zararlar ^ n^^ detti (2).
-

Hz. Osman Mekke fethinden sonra. Hz. Muhammed'in ldrtmek istedi ^i, fakat sonradan afeyledi ^i (3) Abdullah ibni Sa'd (ib
(1) Onun s ^^^nd ^^^^bir de ^ irmende, de ^ irmenci taraf ^ndan ldrld ^ rivyeti de vard ^r. (2) CMment Huart, Histoire des Arabes, C. I., S. 238. (3) Abdullah ^ bni Sa'd nce vahiy ktibi iken sonradan irtidat etmi ^ , hatta yetlerden birka ^n^^kendi istedi ^i ^ ekilde okumu ^^oldu^ undan Hz. Peygamber'in nefretini zerine ekmi ^ ti. Bir rivyete gre (Ve men

Bahriye OK

ni Ebi Serh) ^^ M ^ s ^ r vlili ^ ine tyin etmi ^ti (muhtemelen 646). Abdullah 40 000 mcahid ile Afrika'n ^ n fethine ba ^ lad ^ . M ^ s ^ r'dan kalk ^ p Libya ln byk zahmetler, me ^ akkatlar sonunda a ^ t ^^ ve Trablus sudan nnde mevzie girdi. Bizansl ^ lar ^ n vlisi Gregorius 120.000 askerle Trablus'u korumaya ko ^tu. Abdullah ibni Ebi Serh ku ^ atmay ^^ b ^ rak ^ p Gregorius'un zerine yrd; onu islm' ^^ kabule, yoksa cizye verme ^e a ^^ rd ^ . Abdullah' ^ n nermeleri nefretle redolundu ^undan iki ordu Trablus'un duvarlar ^^ nnde ^iddetli bir sava ^ a tutu ^ tu. Mslmanlar ^ erefle ^^ini korumak iin canla ba ^ la sava ^^ yorlard ^ . Kuzey Afrika'n ^ n gelece ^ ini tyin edecek olan bu sava ^^^kazanmak iin Gregorius'un kendisine refakat eden ve gzelli ^ i derecesinde . de cesur olan k ^ z ^^ askerleri te ^ ci etmekteydi. Hergn ^ afakla sava ^ a ba ^ lan ^yor, gnn en k ^ zg ^ n saatlerinde iki taraf ^ n ordusu ad ^ rlar ^na ekiliyorlard ^ .

Uzay^ p giden sava ^^ n bitmesini istiyen Gregorius bir gn Abdullah ibni Ebi Serh'i ldrecek askere 100 000 alt ^ n ile k ^z ^ n ^^verece ^ini vdetti. Bu vd Rum genlerini 'rekabete sevketti. Haber Islm ordusunda da duyuldu. Kk bir birli ^in ba ^^ nda bulunan Abdullah ibni Zbeyr, Abdullah ^ bni Ebi Serh'e: Sen de ayn ^^ mkfat ^ , Gregorius'un ba ^^n ^^ getirme 100 000 alim ve onun gzel k ^z ^ n ^^verece ^ini vdet dedi. nerme kabul edildi; bunun zerine Abdullah ibni Ebi Serh ancak d ^man ^^ durduracak bir kuvvette sava ^ a girip s ^ cak saatlerde her iki taraf askerleri ad ^ rlar ^ na dndkleri s ^ rada yeni taze bir k ^^vvetle d ^man zerine yrd. Bu sava ^ ta Abdullah ibni Zbeyr kendisi, Gregorius'u hedef tutarak zerine at ^ lm ^^^ve onu ldrm ^ t. K ^ z ^^ babas ^ n ^n cn almak istemi ^^idiyse de Abdullah ibni Zbeyr'e esir d ^m ^ t. Sava ^^zaferle son bulmu ^ , herkes ganimetten hissesini alm ^^ , ama vdolunan byk mkfat ^^Abdullah ibni Zbeyr, bunun iin sava ^ mad ^^m ^ , Allah yolunda sava ^t ^^^ n^^ ileri srerek reddetmi ^ ti. Onu Halife Osman'a mjdeci olarak yollad ^ lar. Abdullah ibni Zbeyr, Mescid-i Nebevi'de cemaat nnde zaferi mjdelemi ^ , sava ^^ n ayr ^ nt ^ lann^^ anlatm ^^ , yaln ^z kendi kahramanl ^^^n ^^ sz konusu etmemi ^ ti
ezlemu mi men iftera...) yeti de bunun zerine gelmi ^ tir. Daha ba ^ ka rivyetler ise bu yetin yalanc ^^ peygamber Mseylime iin indi ^ i yolundad ^ r. Bk. Bahriye ok, ^ slm'dan dnenler ve yalanc ^^peygamberler s. 90.

HAL^ FEL^^^ N EMEVILERE GE ^^^^

Abdullah ibni Ebi Serh Afrika'da onbe ^^ay kadar me ^ g1 olduktan sonra M ^ s ^ r'a dnm ^^oradan Nubya'ya hareket etmi ^ , bu lkenin hristiyan hkmdan ^ u da cizye'ye ba ^lam ^^ t ^ . c) Mslmanlar^n ilk deniz sava ^lar^^ve Akdeniz'de fetihler : Hz. Osman devrini, Hz. mer devrinden ay ^ ran en belli ba ^ l ^^ nitelik, Hz. Osman devrinde Mslmanlar ^ n denizcili ^e verdikleri nem, bunun sonucu olarak da kazan ^ lan zaferlerdir. Hz. mer zaman ^nda Amr ibn l-As, M ^ s ^ r valisi iken, mer'in ^ bn l-As'dan deniz yoluyla fetihler meselesini sormas ^^ zerine, onun ^u yolda cevap verdi ^i kaynaklarda yer alm ^^t ^ r: Bir tak ^m byk tekneler ki, iinde kk adamlar var, sular sakinken, bunlar^ n kalbleri endi ^e ile titrer, sular kabar ^ nca ak ^ llan oynar. Denizde insan ^ n yakini azal ^ r, ku ^ kusu o ^ al ^ r. Tekneler e ^ilirse batar, kurtulursa talihli say ^ l ^ r. Hz. mer bu mektubu okuduktan sonra, bunca tehlikeli ve korkulu bir i ^e girmek istememi ^^ve Muaviye'nin K ^br^s' ^^ feth iin istedi ^i izni vennemi ^ ti. Esasen bu s ^ rada Bizans imparatoru Mslmanlarla dostluk kurmak yolunda harekete gemi ^ ti (4). Hz. Osman hilafet makam ^ na geince, Muaviye ona ba ^^vurarak Suriye'de egemenli ^i savunabilmek amac ^yla mutlaka bir donanmaya ihtiya oldu ^unu bildirip, bunun yap ^m^^ iin kendisinin iznini istemi ^ti. Hz. Osman bn izni verir vermez Muaviye donanmay^^yapt ^ r^p K^br^ s'a bir sefer at ^ . Muaviye bu sefer iin gereken askerleri Halifenin emrine uyarak yaln ^z gnlller aras ^ ndan semi ^ tir (5). ca) K^br^s' ^n fethi 649'da Abdullah ibni Kays' ^n kumandas ^ nda ^ slam denizcileri Suriye'den K ^br^ s' ^^fethetmek zere denize a ^ lm ^^ lard ^ . te yandan, M ^ s ^ r valisi Abdullah ibni Ebi Serh, M^s ^ r'dan K ^br^ s'a do ^ru denizden ilerlemi ^^ve bu iki kuvvetin birle ^mesi ile ada okca direnme gsteremeden ^ slamlann eline d ^ m^t. Bar ^^^ko^ullar^^ aras ^nda ba ^ ta, y ^ lda 7000 dinar demek,
(4) Hatta Hz. mer'in e ^ i ve Hz. Ali'nin k ^z ^^mmi Glsm, Bizans ^ mparatoriesine baz ^^ kokular ile kad ^n e ^ yalar ^^hediye etmi ^ ti. ^ mparatorie de kar ^^ l ^ k olarak de ^erli bir gerdanl ^k yollam ^^ t ^ . Ama hediyeleri getiren devletin postac ^ s ^^ oldu ^u iin Hz. mer bu hediyeleri beytlmle yollam ^^ t ^ . (5) Belzt^rl, Futuh t-Buldan, Z. K. Ugan evrisi, C. I, S. 245.

Bahriye OK

Bizans'dan deniz yoluyla gelecek tehlikeleri Mslmanlara haber vermek, Bizans'a verdikleri vergiyi gene eskisi gibi deme ^e devam etmek vard ^ . Bu son ko ^ ulu k ^br^ sl ^ lar istemi ^ lerdi (6). cb) Zat l Savri deniz sava ^^^: ^ slmlar'm deniza ^^ r^^lkelerde de egemenlik kurmaya ba ^ lad ^ klar^n^^gren Bizans imparatoru Konstans (641-668) (7) hakl ^^ bir korkuya kap ^ ld^^ve Afrika'daki Bizans topraklar ^na girmi ^^olan Mslmanlar ^^ nce bu topraklardan ^ karmak iin bir donanma haz ^ rlad ^ . ^ mparator kendisi emrindeki 500 para gemi ile sava ^^^ynetiyordu. Bizans donanmas ^n ^n yelken direkleri bir orman ^^ and ^ rd ^^^^iin bu sava ^ a Zat l Savrl ad ^^verilmi ^ tir. 31/651-2'de Likya k ^y^ lar^ nda vuku bulan bu sava ^ ta Bizans gemileri grld ^ zaman deniz ok sertti, Mslmanlar ve Bizanshlar sknetlerini muhafaza ederek gemilerini k ^y ^ya yana ^ t ^ rd ^ lar. O geceyi Mslmanlar Kur'an okuyarak, namaz k ^ larak, Hristiyanlar ar ^^ alarak, ha ^kartarak geirdiler. Ertesi gn gemiler birbirine yakla ^ t ^ nhp sava ^ a ba ^ land ^ . Mslmanlar ^ n bu sava ^ ta gsterdikleri abay ^^ ^ bn l-Esir, ba ^ ka bir sava ^ ta gstermemi ^^olduklar ^n ^^ ileri srmektedir. Sava ^^Bizansl ^ lar ^ n yenilgisi ile bitmi ^ , ^mparator Konstans yaralanarak Sicilya'ya kam ^^ , askerleri peri ^ an olmu ^ , donanmas ^^ imha edilmi ^ ti.
-

cc) Rodos'un fethi : Bu byk zaferden sonra Mslmanlar her tarafta serbeste harekete ba ^ lad ^ lar. Girid ve Malta adalar ^ na kar ^^^birok ak ^ nlarda bulundular. Bu arada Cunde ibni Ebi ihneyye Rodos'a gnderildi (653) (8). O, Rodos adas ^ n^^fethedip dnyan ^ n 7 harikas ^ndan biri olan tun heykeli ganimet mallar ^^ aras ^na katt ^ . Rodoslular taraf ^ ndan yap ^ lan ve M.O. 225 s ^ ralar ^ nda vuku bulan depremde paralarup devrilen bu heykel limana giri ^^noktas ^ nda bulunmaktayd ^ . Mslmanlar onu bir Yahudi tccara satt ^ lar (9).
Belzuri, a.g.e., C. I., S. 247. Cevdet Pa ^ a dahil (bk. K ^ sas-i Enbiy, VI. S. 647) birok ^ slam tarihilerinin eserlerinde bu ad Konstantin olarak gsterilmi ^^ise de, Konstans' ^ n babas ^^ ve Heraklius'un o ^ lu olan III. Konstantin 641 y ^l ^nda ^ ubattan hazirana kadar ancak 4 ay hkm srm ^ tr. (8) Baz ^^ kaynaklar Rodos'un 672 - 3'te Mslmanlar eline geti ^ ini yazmakta iseler de (bk. Caetani, Chronographia Islamica, y ^ l 52 - 3, 60) Ebu'l Ferec tarihinde (C. I., S. 181), bu y ^ l 654 olarak gsterilmi ^ tir. (9) Ebu'l-Ferec, C. I., S. 181. (6) (7)

^1AL^FEL ^^^ N EMEV ^LERE GE ^^^^

cd) ^ slam donanmas^nm Istanbul'a varmas ^^: Mslmanlar Fenike halicinde Bizans imparatorunun donanmas ^ n ^^ peri ^ an ettikten sonra, Anadolu k ^ y ^ lar ^ nda yol al ^ p anakkale bo ^az ^n^^ geerek Kad ^ky'e kadar ilerledilerse de ^iddetli bir f^ rt ^na sebebiyle yeni bir ba ^ ar^^elde edemediler. Bylece Hz. Osman devri deniz sava ^ lar ^^ bak ^ m ^ndan da ^ erefle dolu yeni sahifelerin yaz ^ lmas ^ na vesile oldu. d) Kur'an' ^n resmi ^ eklini almas ^^: Kur'an ilk kez Hz. Ebu Bekir taraf ^ndan mushaf haline getirilmi ^ tir diye bilinmektedir. Ama ^ phe edilmen ^eliki, daha Hz. Peygamber zaman ^nda, belki bugn elimizde oldu ^u gibi tam de ^ilse de, onun baz ^^ blmleri mushaf halinde uzak blgelerde elden ele dola ^makta idi. Bunun bir delilini bize, ana kaynaklardan biri olan Taberi vermektedir (Bk. Kadir Z. Ogan evrisi, II., S. 872, I. bask ^ ). Kur'an Hz. Muhammed zaman ^ nda haf ^ zas ^^ kuvvetli kimselerce ezberlenmi ^ ti. Hz. Ebu Bekir'in abalar ^yla mushaf haline getirilmi ^^olan Kur'an Peygamber taraf ^ ndan ezberletilen, tertip edilen kur'an ^ n ayn ^yd ^ . Bu nsha, Hz. Ebu Bekir'in hayat ^^ boyunca onun yan ^nda kalm ^^ , lm zerine Hz. mer'e gemi ^ti, mer'den sonra bu nusha mer'in k ^ z ^^ Hafsa'ya emanet b ^ rak ^ lm^^ , bylece Hz. Osman zaman ^ na kadar ula ^m ^^ t ^ . Gerektike bu nushadan kopyalar ^kar ^ lm ^^^olmas ^^ muhtemeldir. Hz. Osman nem verdi ^i baz^^olaylardan dolay ^^ Kur'an-i Kerimi resmen istinsah ettirip kontrol ettikten sonra her yana gndertmi ^ , zel olarak yaz ^ lm^^^nushalar ^n ortadan kald ^ r^ lmas ^ n ^^ (yak ^ lmas ^ n ^ ) emretmi ^tir (10). Halife Osman'a bu fikri verenin Huzeyfe bin el-Yeman oldu ^u Enes bin Malik taraf ^ ndan rivayet edilmi ^ tir. Gya 25/645-6'da Kfeli askerler Azerbaycan'a sefere ^kt ^klar ^^ s ^ rada Huzeyfe de yard ^ mc ^^ kuvvetlerin ba ^^ nda bunlarla birlikte bulunmaktayd ^ . ^ am'dan gelen ordularla Irak birlikleri birle ^ tikleri zaman bu her iki taraf Kur'an' ^^kendine gre okumaya ve kar ^^^taraf ^ n okuyu ^ unun do^ru olmad^^^n ^^ iddiaya koyuldular. Huzeyfe i ^ te bu anla ^mazl ^^^n islmiyet iin ileride bir tehlike yarataca ^^ ndan korkup ^ slam mmetini hep ayn ^^ ^ ekilde Kur'an okumaya yneltecek_ bir are arad ^ . Hazreti Osman'a durumu syledi, Hazret-i Osman, Hazret-i Ali ba ^ta olmak zere ashab ^n byklerini davet ederek, onlar ^n d^ncelerini ^(10) Sadr l- Islm, . R. Do ^ rul evrisi, C. X., S. 252 -3; Clement Huart, Histoire des Arabes, C. I., S. 245.

Bahriye OK

rendi, sonra Hazret-i mer'in k ^ z ^ , Peygamber'in dul e ^ i Hafsa'ya haber gnderip yan ^ndaki Kur'an nushas ^ n^^emanet olarak kendisine yollamas ^ n ^^ rica etti ve. Zeyd ibni Sabit, Abdullah ibni Zbeyr, Said ibn ta-As, Abdurrahman ibni Haris, Hris ilmi Hi ^am gibi ashabm en nl ki ^ilerinden kurdu ^u bir komisyonu Kur'an' ^ n dikkatli ve emin bir ^ ekilde kopye edilmesine memur etti; fakat Medine'li olan Zeyd ile bir anla ^ mazl ^^ a d ^ erlerse Kur'an' ^^ Kurey ^^ lehesine sad ^k kalarak kopye etmelerini emretti. Verilen emre uyularak Kur'an Kurey ^^arapas ^^ ile yaz ^ ld ^ . Bununla birlikte Kur'an' ^^ okuyan yabanc ^ lar^ n baz ^^ kelimeleri Kurey ^^arapas ^^ ile telaffuz edememeleri kar ^^ s ^ nda Hazret-i Muhammed'in bunlara ho ^ gr ile muamele etti ^ i rivayet edilir. ok muhtemeldir ki, bu msaade islmiyet'in geni ^ ledi ^ i, Peygamberin hayat ^ mn son zamanlar ^ nda verilmi ^ tir. Bahis konusu etti ^ imiz bu lehe fark ^^ Kur'an' ^ n manas ^ nda hibir de ^ i ^ ikli ^e meydan vermemekle beraber fonetik ynden ayr ^ l ^^ a vesile oln^ aktayd ^ . Bir iki rnekle a ^ klamak gerekirse: Kurey ^^lehesinde Hatta dendi ^i halde, Huzeyl Araplar ^^ bunu Atta diye okur ve sylerler; Kurey ^ liler t'nin fethiyle talemun dedikleri halde, Esed'li Araplar t'nin kesri ile Ti'lemn okurlard ^ . Birinin asin okudu ^unu teki Yasin okurdu. Hazret-i Peygamber'in bu msaadeyi vermekteki maksad ^ , Mslmanlara kolayl ^ k temin etmek idi; nk trl Arap kabileleri Kur'an okumakta ve namaz k ^ lmakla idiler. Bunu zorla ^t ^rmak ^ slam dininin yarar ^ na de ^il zararma olurdu (11). Bir rivayete gre Kur'an' ^^istinsah edenlerin say ^ s ^^ ona kadar ykselir. Ubey ibni K'b, Enes ibni Malik, Abdullah ibni Abbas bunlar^n aras ^ ndad ^ r. Ebu bekir zaman ^ nda olsun, mer zaman ^nda olsun Zeyd bu mutlu i ^ e daima yard ^mc ^^ olmu ^ tur. Hazret-i. Osman ihtilfl ^^ olan nushalar ^^ toplat ^ p yakt ^ rmak hususundaki arzusunu beyan eti^ i zaman, hibir muhalefetle kar ^^ la ^mam^^t ^ r. Bu(11) Bu konu ile ilgili hadisler Buhari'nin Sahih'inde ve Mslim'de, ^ bni Mes'ud, Ubey ibni K'b ve ^ bni Abbas gibi Islam' ^ n en yzsek hadis ravilerine dayanmaktad ^ r. Sadr l - ^ slam, C X., S. 246. Frants Buhl, Islam Ansiklopedisi C. VI., S. 1012.; Cevdet Pa ^ a, K ^ sas-i Enbiy, C. VI., S. 634 - 6. C16-nent Huart, Histoire des Arabes, C. I., S. 245. Arapa'da k ^ raat yerine harf kullan ^ l ^ yor, haften murad olunan anlam ise diyelek

yni lehedir. Hadislerde Kur'an yedi harf zere nazil olmu ^ tur denilmektedir.

HAL ^ FEL ^^^ N EMEV1LERE GEI ^ I

gn en derin sayg ^^ ile muhafaza etti ^ imiz ve okudu ^umuz Kur'an Hazret-i Osman' ^n haz ^ rlatt ^^^^Kur'an'd ^ r. islm'm en byk has ^ mlan da bunu kabul etmekte tereddt etmemektedirler. Bylece Kur'an' ^n tam ve mkemmel mevsukiyeti meydana ^km^^^oluyor. Kur'an' ^ n nshalar ^ n ^ n hakikili ^i ve tahrife u ^ ramad ^^^^hususunda en m ^kilpesent orientalistlerden Nldeke bile Encyclopedia Britannica'da Muhammedilik hakk ^ nda yazd ^^^^maddede bu yoldaki olumlu savunmalar ^ n ^^ esirgememi ^ tir. Yine Nldeke bugn elimizde bulunan Halife Osman nushalar ^ n ^ n Ubey ibn K'b ile ^ bni Mes'ud nshalar ^ n ^ n ayn ^^ oldu ^u inanc ^ ndad ^ r. Bu iki sahabinin nushalan ise Zeyd'in nushas ^ ndan kopya edilmi ^^olmal ^ d ^ r. Ancak ^ bni Mes'ud kendi nushas ^ nda Fatiha ile Muavvazateyn'i bulundurmamakta, Ubey ise Kur'an'a Hazret-i Muhammed taraf ^ n. dan sylenilen fakat ayet olmayan iki dua eklemektedir. Bunlardan biri Mslmanlar ^ n Vitir namazlannda okuduklar ^^ Kunut duas ^ , teki Allahumme ihdena femen hediyet kelimeleri ile ba ^ layan dualard ^ r. Bunlar ^ n Kur'an ile bir alkas ^^ yoktur. Hazret-i Muhammed bu dualar ^^ ashab ^na ^retti ^ inden, o gnden sonra sadece dua olarak okunmas ^^ det halinde devam edegelmi ^ tir. B) Hazreti Osman Devri'nde Fitnenin Sebebleri : Hz. Osman' ^ n alt ^^ y ^ l sren ba ^ ar ^^ve ^ ereflerle dolu devrini alt ^^ y ^ l da haks ^ zl ^ k, huzursuzluk ve kay ^ rma devri izler. Bunun trl nedenleri vard ^ r: a) ^ lkelerden ayr ^lma : Hz. Osman zaman ^ ndaki yeni ku ^ ak, eski ku ^ ak gibi zht ve takva shibi de ^ildi; ilkelere s ^ k ^^ s ^ k ^ya ba ^ lanm ^ yordu. Peygamber zaman ^ ndaki ku ^ aktan pez az insan kalm ^^ t ^ . Onlar da ok ya ^ l ^^ bulunmalar ^^ sebebi ile bir k ^ sm^^inzivay ^^ tercih etmi ^ lerdi. b) Kurey^ lilerin Kabile Asabiyeti : Gene yeni ku ^ ak mmetin ba ^^ na geecek ^ efin, ancak Kuery ^ 'den olabilece ^ i inanc ^ n ^^ ta ^^ maktayd ^ lar. Gerekten de Peygamber'in a ^ da ^ lar ^^ bu amala hareket etmi ^ lerdi, ama asla bunu belli etmemi ^ lerdi. Yeni ku ^ ak Kurey ^ 'in btn teki kabilelerden stn oldu ^u iddias ^ n ^^ a ^ktan a ^^ a savunmaktan ekinmiyordu. Kurey ^^kabilesi d ^^^ nda 'kalanlar bu anlay ^^ a kar ^^^idiler. lkeler fethetmekte onlar ^ n k ^ l ^ lar ^^parlam ^^ , onlar ^n kan ^^ dklm ^t; Peygamber nas ^ l herkese e ^ it muamele yapt ^ysa ^ imdi de ayn ^^olmal ^yd^ . Bu tr tart ^^malar do ^udan,

10

Bahriye OK

bat ^ ya, tm ^ slm topraklar ^ nda dalgalanan ^ slam bayra ^^ n ^^ tehdit etmeyteydi. c) Meeusi ve MusevIlerin gizli mcadeleler! : Eski Mecusilerin amac ^^ da ynetimi ^ ranl ^ lar ^ n eline geirmekti. Musevilerinki ise do^rudan do ^ ruya islm' ^^ y ^ kmakt ^ . Bunun iin bir tak ^m dini mezhepler yaratmak ve islm' ^^ iinden paralamak gerekiyordu. Nitekim yahudi dnmesi ^ bn l-Sevda ad ^ yla tamnm ^^^olan Abdullah ibni Sebe, ^ slam kabileleri aras ^ nda Basra'dan ^ am'a kadar dola ^m ^^^ve Sebeiye adl ^^ bat ^ l bir mezhep kurmu ^ , Ali yanda ^ lar^ n ^^ Hz. Osman'a kar ^^^k ^^ k ^ rtm ^^ t ^ r. (Bk. Cl. Huart, I., S. 246247) O, Hz. ^ sa'n ^ n yeniden dnyaya gelece ^ine nas ^ l inan ^ lmakta ise, Hz. Muhammed'in de ayn ^^ ^ ekilde dnyaya gelece ^ine iman edil mesini, onun yoklu ^unda da hayatta iken kendisine en ok yard ^ m eden Hz. Ali'nin hilfete gemesi gerekti ^ ini, Osman' ^ n haks ^ z yere bu makam ^^ elinde bulundurdu ^ unu iddia etmekteydi. Bunun zerine Basra'dan ^ kar^ ld ^ , Kfe'de de tutunamad ^ ; ^ am'da Ebu Zer ile Muviye'nin aras ^ n ^^ amaya al ^^ t ^ . Orada da ba ^ ar ^^ sa ^ layamay ^ nca M ^ s ^ r'a gitti. M ^ s ^ r valisi Abdullah ibni Ebi Serh'in deniz seferleri mminlerce ho ^^kar ^^ lanmad ^^^ ndan A. ibni Sebe'nin va ^zlar ^^ bur ada elveri ^ li bir ortam buldu (12). d) Hz. Osman ^n yumu ^ ak huylu olmas ^^: Hz. Osman akrabalar ^ n ^^ ve Emevi soyundan olanlar ^^ vliliklere ve yksek memurluklar ^^ kay ^ rd ^^^^ve ayr ^ ca sulular ^^abuk affetti ^i iin devlet otoritesine byk apta zarar vermi ^ , zellikle bu husus onun aleyhine al ^^ anlar ^^ o ^altm ^^ t ^ . rne ^in: Hz. Osman, Hz. n^er'in tyin etti ^ i baz ^^ valileri de ^i ^tirip yerlerine akrabas ^ ndan, ehliyet ve iktidardan mahrum bir tak ^ m kimseleri getirdi; M ^ s ^ r fatihi Amr ibn l-As' ^^ M ^ s ^ r'da refah ^^ artt ^ rd ^^^^hlde, devletin gelirlerini artt ^ rmam ^^^olmakla sulayarak aziedip yerine Abdullah ibni Ebi Serh'i tyin etti. Bu, bir ara Hz. Peygamber zaman ^nda dinden dnm ^^ve bu sebeble de onun taraf ^ ndan idam ^^ emredilmi ^^oldu ^u hlde, sonradan affedilmi ^ ti. Bu durum Peygamber soyundan gelenlerin Halife Osman'a gcenmelerine sebep oldu. Muglre bin ^ube ile Sa'd ibni Ebi Vakkas' ^ n azil sebebi ise beytlmalden bir miktar para ald ^ klar ^^ iddias ^^ idi.
(12) Ilk ^ ia mezhebi bylece M ^ s ^ r'da ortaya ^ kt ^^ ve pek ok yanda ^^buldu (bk. CMment Huart, Histoire des Arabes, C. I. S. 248; Cevdet Pa ^ a, K^ sas-i Enbiy, C. VI., S. 657).

^TAL^ FEL ^^^ N EMEV ^ LERE GE ^^^^

11

Buna kar ^^ l ^k Hz. Osman' ^ n yak ^ nlar^ ndan olan Muviye ile ibni Ebi Serh eyletlerinde adeta birer ba ^^ms ^z hkmdar gibi idiler. Emeviler'in sava ^ lar sonunda ummad ^klar ^^ zenginliklere ship olmalar ^^ bundan da pek ok gurur duymalar ^^ ve Kurey ^ 'ten olmayanlar ^^ a ^ a ^^^grmeleri, islm' ^ n unutturdu ^u eski kabilecilik duygulann ^^ yeniden alevlendirdi. Bunlara eklenen Am^nar bin Ysir gibi sekin bir sahabinin mesitte bay ^ lt ^ l ^ncaya kadar dvlmesi, bir Kurey ^ li gelirken Savulun yoldan diye ba ^r ^ lmas ^ , Medine etraf ^ ndaki genel otlaklar ^ n Hz. Osman taraf ^ ndan yaln ^z miri hayvanlara aynlmas ^^ ve bunun gibi daha pek ok sebep, Hz. Osman'a kar ^^^duyulan sayg ^^ ve ba ^l ^ l ^^^^iyice gev ^ etmi ^ ti. C) Hz. Osman' ^n ^ehid Edilmesi : Hz. Osman' ^ n d ^manlar ^^ s ^ ras ^ na girenlerden bir gurup da ^ bni Mes'ud'un gzden d ^ mesine k ^zm ^^^olanlar ile Kur'an' ^ n eski nushalar ^n ^ n yak ^ l ^p resmi nushalar ^ n ^ n o ^alt ^ lmas ^ na tahamml ederrlyenlerdi (13). ^ bni Mes' ud, Hz. Osman' ^ n Kfe'ye yollad ^^^^resmi nushay ^^ okumayi reddedip kendi nu.shas ^ n ^^ okumakta israr etmi ^ ; bu husus onun ya ^ad ^^^^ mddete kendi yanda ^ lannca da izlenmi ^ ti. Esasen Kutsal Metnin okuyucu ve tefsir edicileri, yni Kurra, resmi nushalar ^n eyletlere da ^^ t ^ lmas ^ ndan ho ^ nut kalmam ^^ lard ^ ; nk bylece Kurra kt leler zerindeki merkezi iktidardan mstekil sonsuz glerini yitirmi ^ ler, Halife ise Kutsal Metnin tek koruyucusu olarak meydana ^ k ^ p hkmet birli ^ ini kurmu ^ tu. Hz. Osman yi ^eni Mervan'a Afrika'dan gelen ganimet mallar ^n ^ n nemli bir blmn ba ^^^ lad ^ . Cuma gn Sel vermek detini ^kard ^ , Mina'da snnetin hilfma namaz ^^ drt rekt k ^ ld^^ve Hz. Peygamber'in mhrn kuyuya d ^ rd diye de mminlerin sitemleri ile kar ^^ la ^ t ^^ (14). Hz. Osman devrini bir ^junaza srkliyen olaylardan biri, Kfe'de ba ^^gsterdi; ^yleki: Kfe vlisi Said bin el As bir gece Kfeli emirleri dvet etti ^i bir toplant ^ da Irak Kurey ^ 'in bir bahe-

(13) nk Kfeliler Abdullah ^ bni Mes'ud'dan, Basral ^lar Ebu Musal E ^ 'rrden, ^ am halk ^^Ubey ibni K'b'dan, humuslular ise Mikdad bin Esved'den ^ rendikleri zere Kur'an okumakta idiler. Bu durum her biri kendi okuyu ^ unun do ^ rulu ^unu iddia edenler aras ^nda huzursuzluk yaratm ^^ t ^^ (bk. Cevdet Pa ^ a, K^ sas-i Enbiy, C. VI, S. 634).

(14) K^sas - i Enbiy, C. VI., S. 685.

12

Bahriye OK

sidir gibi bir sz sarfedince, orada bulunan E ^ter el-Nehai bu sze kar ^^^gelmi ^ , Irak ^^biz k ^ l ^ lar^m ^ zla fethettik diye cevap vermi ^ti. Vlinin zab ^ ta memuru, vliyi koruyucu yolda ^ iddet gstermi ^ se de, E ^ ter ve arkada ^ lar^^ kendisini bay ^ lt ^ nc ^ya kadar dvdler. Vali ile bu ileri gelenlerin aras ^^ art ^k a ^ lm ^^ , ^iddetli tenkitler ba ^lam ^^^oldu ^undan, Said durumu Halife'ye bildirip bunlar ^ n Kt^fe'den srlmesini rica etmi ^ti. Halife'nin verdi ^i izin zerineI kendine taraftar ohn ^ yanlan topluca ^ am'a, Muviye'ye islh etmesi temennisi ile yollad ^ . Muviye, ilerinde Sbit bin Kays, Sa'sa'a ve Urve bulunan ki ^ileri uzun tart ^^malardan sonra, mant ^kla islh edemiyece ^ ini anlay ^ p ^ am'dan uzakla ^ t ^ rd ^^ (15). Kfeliler bu sefer Hlid bin Velid'in o^lu Hums valisi Abdurrahman' ^ n yan ^ :na gnderildiler. Abdurrahman bunlar ^^ tehdit ile biraz sindirdi ise de kamu oyunda ayaklanma istekleri art ^k a ^ka gryordu. Hz. Osman, Araplar ^ n ^ eflerinden, o ^u Kurey ^ li olan ki ^ileri davet edip ne yapmak gerekti ^ini onlarla gr ^ t. Bu s ^ rada Kfe'den Emevi ^ eflerin uzakla ^t ^^^ n ^^ gren Hz. Osman' ^n muhaliflerinden Yezid bin Kays, Hz. Osman' ^^ hilafet-ten indirmek maksad ^ yla harekete geti. Abdullah ibni Sebe ile mektupla ^ anlar ona kat ^ ld ^ lar. E ^ter'in de k ^^k ^ rtmas ^yla ayaklananlar ^ n szle yola gelmeleri art ^ k imkan s ^ n ^ rlar^ n ^^ a ^ m^^ t ^ . Vliyi Kf^ fe'ye sokmad ^ lar, durumu haber alan Hz. Osman K ^lfelilerin iste ^ine uyarak Ebu Musa el-A ^ 'arl'yi Kfe vlili ^ine tyin etti. Bylece ^ rakl ^ lar^ n ayaklanmas ^^ nlenmi ^^oldu. Ama teki eyletler ihtille haz ^ rlanm ^^ lard ^ . Medine'dekilerin de a ^^ rmalar ^^ zerine M ^ s ^ rl ^ lar'dan baz ^ lar^^Medine'ye gelip valileri Abdullah bin Sa'd bin Ebi Serh'den ^ ikayette bulundular. Hz. Osma ^^^ valiye bir tehdit mektubu gnderdi. Abdullah bin Ebi Serh ise bundan hiddetlenip ^ ikayetilerden birini dverek ldrd. Bu olay mevcut heyecan ate ^ ini bir miktar daha krkledi. M ^ s ^ r'da, Kfe ve Basra gibi ^ ehirlerde ayaklananlardan yedi ila sekizyzer ki ^ i birle ^ erek gya Kabe'yi ziyaret edecekmi ^^ gibi 35/655-6'da yola girip Medine zerine yrdler. Kinne bin Bi ^ r gibi kabile ^ efleri, E ^ ter el-Nehal gibi nl ki ^iler de bunlar ^n aralar ^ nda idi. Medine'ye ilk ula ^ anlar M ^s ^ rl ^ lar oldu. Basral ^ lar Talha'ya, Kfeliler Zbeyr'e, M ^ s ^ rl ^ lar Hz. Ali'ye e ^ilimli olduklar^^ halde, hepsi de Hz. Osman' ^ n hal'ini istemekte idiler. Bunlar Me(15) Clement Huart, Histoire des Arabes, C. I., S. 248; Cevdet Pa ^ a, K^ sas-i Enbiy, C. VI., S. 659.

HAL ^ FEL ^^^ N EMEVLERE GE ^^^^

13

dine'ye konak -uzakl ^kta durdular. Medine'de kendilerine kar ^^^ asker topland ^^^^haberini i ^ itmi ^ lerdi. Aralar ^ ndan iki eli seip Medine'ye yollad ^ lar. Bunlar Ali, Talha, Zbeyir ve Hz. Ay^e ile gr ^ tler. Hz. Ali ayaklananlar ^ n bar ^^^yoluyla da olsa Medirie'ye girmelerine izin vermedi; hatta bunlara kar ^^^silahl ^^ kuvvetler tedrik etti. M ^ s ^ rl ^ lar Hz. Ali ile gr ^ p Halife s ^fat ^yla kendisine biat etmek istedikleri zaman da Hz. Ali onlar ^n askerlerinin mel'iln oldu^una dair bir hadis-i ^ erif bulundu ^unu syledi. Bu arada Basrahlar Talha'ya, Kfe temsilcileri de Zbeyr'e biat etmek istemi ^^ ama Hz. Ali gibi bunlar da teklifleri reddetmi ^ lerdi. Her birlik uzaklarda birle ^ ip anla ^ t ^ktan sonra silahlara davranmayanlara aman diye ba ^^ ran tellallar ^ kartarak Medine zerine yrdler. Herkes evine ekildi. Bu s ^ rada dnyan ^ n o devir iin hi ^ phesiz en kudretli devletine hkmeden Hz. Osman hkmet merkezinde, dayanaca ^^^ kk bir kuvvete dahi sahip olmad ^^^^iin Dar'da ku ^ at ^ld ^^ ve do ^udan, bat ^ dan gelen bu eteler ile gr ^ melere katlanmak zorunda kald ^ . Bu arada Talha bin Ubeydullah (Cennetle mjdelenmi ^^olanlardand ^ r) Hz. Osman'la ^ iddetli tart ^^ malara girmi ^^ve mminlerin anas ^^ Hz. Ay ^e de M ^ s ^ r valisi Abdullah ibni Ebi Serh'in azlini istemi ^^Sen ekimser davranm ^^ s ^ n, halbuki o bunlardan birini ldrm ^ , sen de kendi memurundan onlar ^ n hakk ^ n ^^al diye haber yollam ^^ t ^ . Hz. Ali de srekli olarak Halifeyi uyarmaya al ^^ m ^^t ^ ; ama Hz. Osman' ^ n ald ^^^^iyi kararlar ^^ye ^ eni ve katibi Mervan her zaman tersine evirmekte hnerli idi. Hz. Osman 30 gn kadar Medine mescidinde imamete devam etmi ^^ve isyanc ^ lar da onun arkas ^nda namaz k ^ lm ^^ lard ^ ; yaln ^ z hac zaman ^^geldi ^inde kendi yerine hac emiri olarak Abdullah ibni Abbas' ^^ tayin etmek zorunda kalm ^^ t ^ r. Eski sahbeden ve Hz. Osman'dan yana olanlardan biroklar ^ n ^ n Medine'lilerin yard ^ m^ na haz ^ rland ^ klarm ^^ duyan M ^ s ^ rl ^ lar ve ^ rakl ^ lar bir an nce sonuca varabilmek amac ^^ ile daha s ^k ^^ bir ku ^ atma tedbiri almaya ve Hz. Osman' ^ n hal'ine karar verdiler. Medine halk ^^ da art ^ k camiye gitmekten vazgeti; evlerinde, d ^^ arda silahl ^^ bir halde bulunma ^a itina gsterdi. Bu gergin havay ^^ srdrmenin do ^uraca ^' ^^ kt sonulardan Mslmanlar ^^ korumak amac ^^ ile Hz. Ali, aralar ^ nda cennetle mjdelenmi ^^olanlar^ n da bulundu ^u Muhcirin ve Ensr'dan 30 ki ^ i ile birlikte anla ^ mak zere isyanc ^ lar ^ n yan ^ na gitti. Ayaklananlarm Hz. Osman hakk ^ndaki szleri son derece sert oldu.

14

Bahriye OK

Ama onlar ^ n hemen hemen btn istekleri kabul edildi; zalimlerin cezaland ^ nlacaklan, daha nce al ^ nm ^^^sert tedbirlerin kald ^ nlaca^^ , valilerin de ^ i ^ tirilece ^ i kendilerine vadedildi. Halife'nin bar ^^^ sever tutumu kar ^^ s ^ nda M ^ s ^ rl ^ lar silahlar ^ n ^^ b ^ rakt ^ lar ve memleketlerine do ^ ru yola girdiler. Abdullah ibni Ebi Serh azledildi yerine Ebu Bekir'in o ^ lu Muhammed vali olarak M ^ s ^ ra yolland ^ . Yolda el-Ari ^^ konak yerinde durumu ^ phe uyand ^ ran bir siyah kle yakalan ^ p sorguya ekildi. zeri aran ^ p kuru bir mataran ^ n iine saklanm ^^ , Halifenin mhr ile de mhrlenmi ^^bir mektup bulundu, bunda Muhammed bin Ebi Bekir ve yan ^ ndakiler M ^ s ^ r'a gelince onlar ^^ idam etmek iin imkan ara, ellerindeki ferman ^^ yok et ve yeni bir emir gelinceye kadar eski vazifende kal deniliyordu. Muhammed bin Ebi Bekir bu mektubu yan ^ ndakilerin mhrleriyle de mhrlettikten sonra ilerinden birine emanet etti (16). M ^ s ^ rl ^ lar h ^^^ mla ve alma karar ^^ ile geri, Medine'ye, dndler. Hz. Osman'a kefil olup ba ^^kald ^ ranlara teminat veren Hz. Ali derin bir utan iinde kald ^ . Medine'de art ^ k Hz. Osman' ^^koruyacak kimse kalmam ^^ t ^ . K ^:^ feliler, Basral ^ lar bu olay ^^ daha yolda iken duyup geri dnm ^ lerdi. Hz. Osman mhrn ve klenin kendisine ait oldu ^ unu, fakat byle bir mektup yazmad ^^^ n ^^ yeminle teyid etli. Ayaklananlar, hatta Medine'deki Umeyyeliler Mervan' ^ n cezaland ^ r ^ lmas ^ n ^^ ondan istediler. Hz. Osman buna yana ^ mad ^ . O zaman Medine'liler .Made ^rki senin isteklerinin tersine byle i ^ ler yap ^labiliyor, o halde sen hkmdar de ^ ilsin, istifa et dediler. Hz. Osman Tann= kendisine uygun grd ^ iktidar kisvesini b ^ rakmayaca ^^ n ^^ sylemek suretiyle istifa teklifini gururla reddetti. ^^ te bundan sonra onu ok s ^k ^^ bir ^ ekilde evinde (Dar) ku^ att ^ lar; yleki oraya gerekli suyun ta ^^ nmas ^ na bile izin verilmedi. Hz. Ali o ^ ullanm onun kap ^ s ^ n ^^ korusunlar diye nbete soktu. Ebu Hureyre gibi sahabiler yat ^^ t ^ r ^ c ^ , arabulucu olarak aba gsterdiler ama, faidesi olmad ^ . Bu heyecanl ^^ kalabal ^^^ n ortas ^ nda Hz. Osman odas ^ na ekilmi ^^sessizce Kur'an okumaya dalm ^^ t ^ . Yan ^ nda sadece e ^ i Naile vard ^ . Daha ok zaman yitirmenin do ^ ru olm ^ yaca ^^ m hesaphyan Muhammed bin Ebi Bekir (17) ve yan ^ na ald ^^^^birka ki ^ i H. 35 y ^ l ^(16) (17) Mes'udi, Mruc z - Zeheb, C. IV. S. 278'de yaz ^ n ^ n Mervn'a ait oldu^ unu onlar tan ^ d ^ lar denmektedir. Muviye Suriye'den bir yard ^ mc ^^kuvvet gndermekteydi. Mes'udi, Mruc z - Zeheb, C. IV., S. 279; Sadr l -Islam, C. X., S. 308.

HAL ^ FEL ^^^ N EMEV ^ LERE GE ^^^^

15

n ^ n son gnlerinde (656 Haziran) Hz. Osman' ^ n evine biti ^ ik bir evden duvar ^^ a ^ arak onun odas ^ na girdiler ve onu ^ehid ettiler (18). Engel olmak iin gayret eden Naile'nin parrnaklan kesildi. Ieri girenler Muhammed bin Ebi Bekir'den ba ^ka, kesin olmamakla birlikte, Kuteyre, Sudan bin Hamran, (19) Kinne bin Bi ^r ve G'afild idiler. Hz. Osman' ^ n kan ^^ Kur'an-i Kerim, zerine akt ^ktan sonra fitne kap ^ s ^^ art ^ k a ^ lm ^^^de ^ il, bundan byle kapanmamak zere ^ nlm^^t ^ r. Ayaklananlar ieriye girdiler, e ^ yalar ^^ ya ^ma ettiler. Hz. 0Smad ^ n na ^^^hemen o gn kald ^ r ^ lamad ^ ; gn ortada kald ^ . Naile' nin ^ srarl ^^ riealan sonunda iki yak ^ n arkada ^^^onu haz ^ rlamak iin, Hz. Ali'den izin ald ^ lar. Cenazeyi ta ^ lamak iin yollara toplanm ^^^ bulunan halk da Hz. Ali'nin emri ile da ^^ t ^ ld ^ : ama Hz. Osman ancak geceleyin Medine'de Bak ^ ' adl ^^ mezarl ^^^ n yak ^ nlar ^ nda duvarla evrili bir yere defnedildi (20). Hz. Osman' ^n katli ^ slam tarihinde, hemen hibir olay ^ n yaratamad ^^^^sonular do ^urdu. Art ^k bundan sonra din devletinde iktidar ^ n kimin hakk ^^ oldu^u sorunu k ^ l ^ la hallolundu. Ba ^^ndaki imamla temsil edilen mmetin i ^reti birli ^i ancak zorla korunabildi. Gerekte ise cemaat zld ve her zaman siyasi bak ^ mdan tutunmaya al ^^ an ve kendi imamlar ^^ iin, resmen hkm sren halifeye kar ^^^silaha davranan bir tak ^m partilere blnd. Bu yzden i sava ^ a fitne denildi. Bu durum gerek dindarlar iin ok zcyd. Bunlar bir ^ eye kar ^^ m ^ yacak olsalar Islam ^ n hak yolundan gitme emrine uymam ^^^olacaklar, bir yan ^^ tuttuklar ^^ takdirde ise mminlerin ancak kfirlere kar ^^^ sava^ abilecekleri ve bir(18) Bu s ^ rada Hz. Osman' ^ n sakal ^ na yap ^^ an Muhammed bin Ebi Bekr'e Hz. Osman baban bu hlini grseydi acaba ne derdi diyince Muhammed utan ^p d ^^ ar ^^ ^ km^^ t ^ . Bk. Mes'di, a.g.e., C. IV., S. 280. Mes'di bu adi Sa'd bin Humran olarak yazmaktad ^ r bk. C. IV, S. 282. ^ bni Hacer, isbe, C. III., S. 456; Ykut Hamavi, Mu'cem l-Buldn, III., S. 363; Cevdet P ^ . a.g.e., C. VI. S. 688; Wellhausen, Arap devleti ve skutu, S. 23. Onu baz ^^ ki ^ iler Baki' denilen mslman mezarl ^^^ na defnetme ^e b ^ rakmad ^ lar. Bak ^ 'in hemen yan ^ nda bir yahudi mezarl ^^^^vard ^ , oraya gmdler. Daha sonra I. Muviye zaman ^ nda bu duvarlar y ^ k ^ ld^^ ve Mslman mezarl ^^^^ile Yahudi mezarl ^^^^birle ^ tirildi; Osman' ^ n bulundu ^u tarafa Umeyyeo ^ullar ^^ mezarl ^^^^denildi. Bk. Taberi, C. III.,

(19) (20)

S. 616.

16

Bahriye OK

birlerinin kan ^ n ^^ dkmemeleri gerekti ^i yolundaki temel ilkeye ayk ^ r ^^ hareket etmi ^^olacaklard ^ . 3. Hz. Ali'nin halifeli ^ i ve siyasi partilerin do ^mas ^ ,: Peygamber'in Mslmanlar aras ^ nda byk bir nfuza sahip olan damad ^^ ve amcas ^^ o ^ lu Hz. Ali, Hz. Osman' ^ n ^ ehit edildi ^ i gn camide Halife olarak biat ^^kabul etti. Ancak biat merasiminde Talha ile Zbeyr bulunrnam ^^ lard ^ . Bunlar sonradan, bir rivayete gre, bask ^^ yap ^ larak Hz. Ali'ye biat ettirilmi ^ lerdir (21). Hz. Ali'nin hilafeti kabul M ^ s ^ rl ^ lar ^^ memnun etmi ^^ise de Kfe ve Basral ^ lar ^^ k ^ zd ^ rm ^^ t ^ . Talha ve Zbeyr, Hz. Ali'ye biran nce Hz. Osman' ^ n katillerini bulmay ^^ve cezalar ^ n ^^ vermeyi telkin ettiler. Hz. Ali heyecan ^ n yat ^^mas ^ n ^^ bekle ^rle ^ i gerekli gryordu. Hz. Osman zaman ^ nda idaredeki bozukluklar ^^ iyi kar ^^ larmyan Hz. Ay ^e, onun lm haberini al ^ r almaz Mekke'ye gidip karde ^ i Muhammed'in katillere yol gstermi ^^olmas ^ na ra ^ men, Hz. Osman' ^ n kan ^ n ^^ dava etme ^ e koyulmu ^ tu. Hayatta iken Hz. Osman' ^ iddetle tenkit edenlerden Talha ve Zbey de Hz. Ay ^ e'nin yan ^ na ko ^ tular. Gerdanl ^ k meselesinden (yani ^ fk olay ^ ndan) Hz. Ali'ye k ^ zg ^ n olan Hz. Ay ^ e'nin etraf ^ nda trl zihniyetlere ship insanlar toplanma ^ a ba ^ lad ^ . Bunlar kendilerinden daha ok gl olan Medinelilere kar ^^^duram ^ yacaklar ^ n ^^ bildiklerinden, Arap yar ^ madas ^ m b ^ rak ^ p ili ^ kilerinin bulundu ^u Basra'ya gittiler. Orada kendilerine yanda ^ lar arad ^ lar. Bir so ^uk ve, karanl ^ k gecede Basra mescidinde k ^ rk ki^ iyi ldrp valiyi hapsettikten sonra. Basra'ya ship oldular (22). Abdullah ibni Zbeyr Biz Osman' ^ n kan ^^ iin kan dkyoruz diyerek kendini hakl ^^ gsterme ^e al ^^^ yordu.
(21) Biatten ekinenler aras ^ nda Sa'd ibni Ebi Vakkas, Muhammed bin Mesleme, Zeyd bin Sbit, ^ air Hassan bin Sabit, Ebu Sa'id el - Hudri, Mugire bin ^ u'be, Usme ve daha ba ^ kalar ^^ da vard ^ . Brockelmann, Islam Milletleri ve Devletleri Tarihi, N. agatay evrisi, S. 68. Basra valisinin ldrld ^ n yazarsa da, bu do ^ ru de ^ ildir, Bk. Taberi Zotenberg evrisi, III., S. 642. Hz. Ay ^ e'nin byle bir zamanda islarnlar' ^^ blc bir harekete giri ^ mi ^^olmas ^^ bunu ho ^^grmeyen Beni Sa'd'l ^^ bir k ^ z ^ n Osman ^ n katli, senin bu deve zerinde kendini silaha hedef etmenden daha ehvendir. Sana kar ^^^duyulan sayg ^ y ^^ yok etme, evine git otur. demesine vesile olmu ^ tur, bk. Mes'di, C. VI, S. 292; C. Huart, histoire des Arabes, C. I., S. 250 - 1; Brockelmann, a.g.e., S. 68 - 9; Wellhausen, Arap Devleti ve sukutu, F. I ^^ ltan evrisi, S. 24, v. t.

(22)

HAL ^FEL^^^ N EMEVILERE GE ^^^^

17

Bu s ^ rada hapsettikleri Basra valisi Osman bin Hanif de ka ^ lar ^^ ve sakal ^^ yolunmu ^^olarak b ^ rak ^ ld ^^ (Taberi II, S. 639-640). Gene bu s ^ rada onlardan nce Basra'ya ula ^ mak niyetiyle harekete geen Hz. Ali'ye Medine'de bulunan Basral ^^ve Kfelilerden 900 gnll kat ^ lm ^^ t ^ . Medine'yi terketmesini sa ^ l ^ k veren Abdullah bin Selam, Hz. Ali'nin adamlar ^ n ^ n hcumundan kendisini zor kurtard ^ . Hz. Ay ^e, Talha ve Zbeyr'in kendinden nce Basra'ya ula ^ t ^ klar ^ n' haber alan Hz. Ali'ye yol boyunca Tayy ve ba ^ ka kabilelerden birok sava ^ ^^ kat ^ ld ^ . Kendisinin yan ^ na o ^ullar ^^ Hasan ve Hseyin, eshbdan Ammar bin Yasir ve piyade kuvvetlerine komutan tyin etti ^i Muhammed bin Ebi Bekir (yani Hz. Ay ^ e'nin karde ^ i) bulunmaktayd ^ lar. Zikar denilen yerde yz yolunmu ^^olan Basra valisi Osman bin Hanif onlar ^^ kar ^^ lad ^ . Hz. Ali bir yandan da Kfe'de oturan Ebu Musa el-E ^ 'ari'yi kand ^ rmak iin eliler gnderdi. Ebu Musa ise yans ^ z kalmakta direndi. Hz. Ay ^ e de Kfelilere mektup yaz ^ p yard ^ m istedi, ama Hz. Ali'nin o ^ lu Hasan ve Ammr bin Yasir, Kfelilerden 900 ki ^ i bularak Emir l-Mmininin yan ^ na geldiler. Abdlkays'lar ile Bekir bin Vailler de bunlara kat ^ ld ^ lar. Uzun gr ^ meler, tart ^^ malar, hatta arp ^^ malar sonunda Irak' ^^ siyasi bak ^ mdan e ayr ^ lm^^^gryoruz: 1) Tarafs ^ z kalanlar; 2) Hz. Ay ^ e, Talha ve Zbeyr'den yana olanlar; 3) Hz. Aliyi tutanlar. Kfe'de oturanlar Mudar ve Rebia kabileleri Hz. Ali'ye, Basra'da oturanlar Hz. Ay ^ e'ye yard ^ mc ^^ oldular. Hz. Ay ^e'nin bir karde ^ i kendi yan ^ nda, teki Hz. Ali'nin yan ^ nda idi. Bu durumu gren eshabdan baz ^lar ^ n ^ n tavsiyeleri zerine Ali, Ka'ka'a'y ^^ Basral ^ lara zel bir mesaj ile yollad ^ . Ka'ka'a midin stnde bir kolayl ^ kla ba ^ar ^^ sa ^lam ^^^ grnd. A) Cemel olay ^^: Btn snni rvilerin birle ^mi ^^grndkleri bir rivayete gre Abdullah ibni Sebe bu anla ^ man ^ n gelecekte kendisi iin cl4uraca ^^^zararlar ^^ gz 6nnde tutarak bir gece askerleri ile Talha ve Zbeyr'inkilere bask ^ n yapm ^^^ve bunu Ali'nin askerleri taraf ^ ndan yap ^ lm ^^^bir bask ^ n gibi gstermi ^tir. 9 Aral ^k 656'da yeniden ba ^ layan arp ^^ ma her iki yan iin a ^^ r yitiklere sebep olmu ^tur (23). En gzde sahbiler bu arp ^^mada kar ^^ l ^ kl ^^ birbirlerine ok ya ^ d ^ rd ^ lar.
(23) Abdullah ibni Sebe'nin abas ^^ olmasa da bu sava ^^erge patlak verecekti, nk Ka'kaa'n ^ n bar ^^^vadi almas ^ ndan sonra bile her iki partiye mensup olanlar aras ^ nda hala arp ^^ ma iste ^ inde olan nemli say ^ da insan vard ^ , bk. Cevdet Pa ^ a, a.g.e., C. VII., S. 25 v. t.

18.

Bahriye OK

Sava ^^ n ba ^^ nda Hz. Ali at ^n ^^ Zbeyr'e do ^ru srp ona Peygamber'in bir hadisini (24) hat ^ rlay ^ p hat ^ rlamad ^^^ n ^^ sormu ^ , Zbeyr de hadisi hat ^ rlad ^^^^iin zlm ^^ve sava ^ tan vazgemi ^^ise de o ^ lu Abdullah onu korkakl ^k ile sulayarak bir kez daha sava ^ a sokmu ^ , sonunda Zbeyr sava ^^meydan ^ nda kalm ^^ t ^ r. Talha ise Zbeyr'den az nce Mervn bin Hakem'in att ^^^^bir okla lm ^ t. Ba ^^^bo ^^kalan askerler Hz. Ay ^ e'yi al ^ p iyice z ^ rhlanm ^^^mahfas ^ na oturtmu ^ lar, mahfay ^^ da bir devrinin zerine yerle ^tirmi ^ lerdi. Art ^ k kaan sava ^ ^ lar devenin etraf ^ nda toplan ^ yorlar ve ^ a ^^ lacak bir fedakrl ^ kla Hz. Ay ^ e'yi koruyorlard ^ . Devenin yularm ^^ tutan biri yere d ^ tke bir ba ^ kas ^^ hemen onun yerini al ^yordu. Bylece Hz. Ay ^ e'yi koruyanlardan bir rivyete gre 70, bir ba ^ ka rivyete gre de 40 ki ^ i lm ^ tr. Sonunda Hz. Ali'nin bir i ^ areti zerine devenin arka ayaklar ^ na vuruldu, deve yere d ^ t, Hz. Ay ^ e de bu suretle esir edildi (25). Karde ^ i Muhammed onun muhafazas ^^ ile grevlendirildi. Hz. Ali ganimet mallar ^ na dokundurmad ^ . K ^ rk kad ^ n ^ n e ^ li^ inde Hz. Ay ^e Medir ^ e'ye yolcu edildi. Ay ^ e nce Kbe'yi ziyaret ettikten sonra btn hayat ^^ boyunca Medine'de bir k ^ eye ekilip pi ^manl ^k ac ^ lar^^ ekti. B) Muviye ile at ^^ ma ve S ^ffin sava ^^^: Ali, Cemel vakas ^ndan sonra Kfe'ye gitti; buradan btn imparatorlu ^u egemenli ^ i alt ^ na almaya al ^^ t ^ . M ^ s ^ r, Arabistan ve ^ ran'a bir zaman iin gnderdi ^i vlileri ile bunda ba ^ ar^ya ula ^ t ^^Ama kuvvetli hasm ^^geriye b ^ rakmaya mecbur oldu. E ^ er onu da yenebilseydi ayr ^ l ^ klar kalkacak ve ^ slam imparatorlu ^unun tarihi bamba ^ ka bir yol izliyecekti. Bu has ^m ^ am valisi Muviye idi. Muviye'ye gelince zengin bir hazineye shipti. Son derece ml ^ ir bir siyasi oldu ^undan para ile sat ^ n alabilece ^i kimseleri ve fikirlerinden yararlanmas ^^ mmkin olanlar ^^kendine ba ^lard ^ . Hz. Osman, Emevi, Muviye de Emevi idi. Hz. Osman' ^ n ^ ehadeti Eaneviler'in sonu olmak gerekirdi ama. Muviye'nin siyasi dehas ^^sayesinde aksi oldu. Osman' ^ n katlini o, Hz. Ali'ye ykledi. Osman' ^ n kanl ^^
(24) Hz. Peygamber Bir gn sen haks ^ z yere Ali ile mcade edeceksin demi ^ . (25) Sdece bir gn sren sava ^ ta iki taraftan 13.000 ki ^ i lm ^ t, Mes'dl, mruc, C. IV., S. 305, 306; Taberl, III., S. 657; Ibn Tiktaka, el-Fahri, S. 140 v. t.

HALIFEL1 ^^N EMEVILERE GE ^^^^

19

gmle ^i ile Nail,-;'nin parmaklar ^n^^gsterip halk ^^heyecanland ^ rd^ . Suriyeliler eski_Gassani idaresinde ya ^ am ^^^ve Grek- Roma nfuzunu tan ^m ^^ , dzen ve disipline, itaat etme ^e olduka al ^^^ k bir toplum idiler. Bunun iin Ebu Sufyan' ^ n o ^lu Muviye yirmi y ^ l boyunca Suriye valili ^ini, halk ^^ memnun ederek, elinde bulundurabilmi ^ti. ^ imdi ise Hz. Ali'nin ^ am'a yeni bir tayin yapmas ^na boyun e ^^^^ e^i ve ona biat ^^ akl ^ ndan geirmiyordu. Geri hilafet zerinde bir iddias ^^ da yoktu, ama Osman' ^ n ldrlmesi ile kendi iktidar ^ n^ n bitmi ^^olmas ^n ^^kabul etmiyor, ihtille ra ^men mevkiini muhafazaya devam ediyordu. ^ehit edilen Halifenin yi^eni olmas ^ ndan tr onun intikam ^ n ^^ almay ^^ sa ^l ^ yabilirdi. Hz. Ali ile emir Muaviye sava ^ a ba ^ lamadan nce bir kez daha bar^^^yolunu arad ^ lar. Bunun iin Hz. Ali, Cerir bin Abdullah' ^^ Muaviye'ye gndererek onu biata davet etti. Yazd ^^^^mektupta Ensar ve Muhacirin'in ittifakla kendisine biat etti ^ini, ^ ayet kendisi biat etmiyecek olursa, bunun sava ^ la elde edilece ^ ini ona hat ^ rlat ^yor ve Hz. Osman hakk ^ ndaki iddialar ^ n ^ n birer hile ve hud'a oldu ^ unu bildiriyordu. Muaviye arad ^^^^f^ rsat ^^ bylece bulmu ^^oldu. Ha^imi olan Ali' ye kar^^^eskiden beri mevcut olup da unutulan Ha ^ imi-Emevi rekabetini yeniden canland ^ rarak Emevileri k ^^k ^ rtt ^ ; yan ^ nda deha sahibi kimseler vard ^^: Amr ibn Mugire bin ^ ube, Ziyad ibni Ebihi gibi. Ayr^ ca ^ airler, hatipler, vaizler hep Muviye'nin davas ^ n ^^savunuyorlard ^ . Hz. Ali nce Abdullah bin Abbas' ^^Yemen'e, Yla bin Umeyye'nin yerine yolladi. Basra valili ^ ini Osman bin Huneyf'e, Ki ^ fe valili ^ ini ise Ebu Musa el-A^ 'ar'den al ^ p ^ bni ^ ihab'a verdi, (daha ba ^ kalar ^^ iin Bak. Belazri, II, 141). te yandan M ^ s ^ r' ^^ kendine ba ^l ^yabilmek amac ^^ ile Kays bin Sa'd' ^^ oraya tayin ederek birliklerle Nil lkesine gitmesini emretti. Kays bin Sa'd bu emre ra ^men yan ^ na scdece yedi ki ^ i alarak gitti; orada bir hutbe okudu. Bunda Peygamber'den sonra en hay ^ rl ^^ ki ^i olarak tan ^ d ^ klar ^^ Ali'ye biat etmelerini tavsiye etti. M ^s ^ r'da hemen herkes bu teklifi kabul edip Hz. Ali'yi halife tan ^ d ^ . Tan ^ mayanlardan meydana gelen bir gurup zerinde bask ^^ yap ^lmad ^ . Kays onlar ^^ hediyelerle zararl ^^ olmaktan alakoyabildi. Muaviye, Hz. Ali'nin birgn ^ am'a hcum edece ^ini bildi ^i iin nceden davran ^p ona kar ^^^ ^ kman ^n gerekli oldu ^u kan^ s ^ndayd ^ ;

20

Bahriye OK

ama arkas ^ nda Kays bin Sa'd' ^^ b ^ rakman ^ n tehlikeli olabilece ^ ini d ^ nm ^ , onunla dost olma arelerini aram ^^ t ^ . Bunda ba ^ ar ^^ sa ^layamay ^ nca Muaviye hileye ba ^^vurmu ^ , Kays bin Sa'd' ^ n kendisine, ^ am halk ^^ ile beraber oldu ^una dair, mektuplar yazd ^^^ m ilan ettirmi ^ ti. Hz. Ali buna inanmak istemedi ise de yan ^ ndaki adamlar onu Kays' ^^ azle k ^^ k ^ rtm ^^ lar, yerine Hz. Ay ^ e'nin karde, ^ i Muhammed bin Ebi Bekir'i M ^ s ^ r'a vali tayin ettirmi ^ lerdi (26). Muhammed bin Ebi Bekir, M ^ s ^ r' ^^ Kays bin Sa'd kadar ehliyetle ynetememi ^ , Hz. Ail'ye biatten ekinmi ^^olanlara bask ^^ yapm ^^ , bu davran ^^^ise Muaviye'ye yanda ^ lar kazand ^ rm ^^ t ^ . Amr ibn da iki o ^ lunu zorla kand ^ rarak yan ^ na al ^ p ^ am'a gelmi ^^ve Hz. Ali aleyhine Muaviye ile bir anla ^ maya yarma kar^^ l ^^^ nda mstakbel M ^ s ^ r valili ^ ini garanti etmi ^ ti (27). Bu arada Hz. Omer'in byk o ^ lu Ubeydullah da Hz. Ali'ye biat etmeyip ^ am'a gitmi ^ ti (28). Bu durum kar ^^ s ^ nda Ali sava ^^^ka ^ n ^ lmaz grd. F ^ rat boylar ^ na geldi ^ i zaman Suriye ordusuyla kar ^^ la ^ t ^ . Muaviye de ^ rak s ^ n ^ r ^ nda S ^ ffin denilen yerde ordusunu mevzilendirdi. Hz. Ali sava ^ madan nce bar ^^^yollar ^ n ^^ arad ^ . Eliler yollad ^ . Muaviye cevab ^ nda Osman' ^ n katillerinin teslimini istedi. Hz. Ali, Muaviye'nin elisine, birgn sonra gelmesini syledi. Ertesi gn 10000 askerle elinin kar ^^ s ^ na ^ kt ^ . Askerler, eliye biz hepimiz Osman' ^ n katilleriyiz diye ba ^^ rd ^ lar. Hz. Ali katilleri bulup teslim etmenin imkans ^ z oldu ^ unu grd ^n, Muaviye'nin haks ^ z inad ^ ndan vazgemesi gerekti ^ ini, kendisinin Hz. Osman' ^ n katlinde zerre kadar ilgisi bulunmad ^^^ n ^^ eliye syledi (29). S ^ ffin yak ^ n ^ nda yerle ^ en Muaviye, Hz. Ali ordusunu sudan yoksun b ^ rakacak bir tedbir uygulamak istedi. Bunu farkeden Hz. Ali daha nce davranarak Muaviye ve askerlerini susuz b ^ rakt ^ . Fakat Hz. Ali, Muaviye askerlerinin kullanmalar ^ na engel olunma(26) (27) (28) Taberi, III., S. 667. Mes' ^ldi, a.g.e., C. IV. S. 298. Ubeyudllah babas ^ n ^ n katili Hrmzasn' ^^ katletti ^ i zaman Hz. Osman onu diyet verip kurtarm ^^ t ^ . Hz. Ali halife olunca, Ubeydullah'a 'k ^ sas uygulanmas ^^ gerekli oldu ^ unu sylemesinden tr Ubeydullah ona biat etmemi ^^olmal ^ d ^ r. Sadr l - islm, C. IX., S. 77 - 8.

(29)

. HAL^ FEL^^^ N EMEV1LERE GE ^^^^

21

mas ^n ^^ emretti. iki taraf askerleri su almaya ^ kt ^ka kar ^^ la ^^ yor, konu ^ uyor, hatta birbirlerini ziyaret ediyorlard ^ . Bu durum bar ^^^ n yak ^ n oldu ^u kan ^ s ^n^^ uyand ^ r ^ yordu. Hz. Ali bir kere daha bar^^^ te ^ ebbsnde bulundu; ama ba ^aramad ^ . Rivayete gre bu bar^^^te ^ ebbsleri her iki taraf haf ^ zlar ^ , bilginleri, erdemlilerince seksenbe ^^kez tekrarlanm ^^t ^ r. Gene de btn bu u ^ ra ^malar bo^una olmu ^ tu. Bu yzden sava ^^ ay kadar geri kalm ^^t ^ . Sonunda Hz. Ali, Kfe'li svarilere komutan tyin etti ^i Ester ile teki komutanlar ^ndan Ammar bin Ysir, Kays bin Sa'd, Ha ^ im bin Ut. be'yi sava ^^alan ^ na ^kard ^ . Bunlar birer gn sabahtan ak ^ ama kadar sava ^ t ^lar. Sonra, topluca bu silere sald ^ rmak gerekli oldu^u yolunda Hz, Ali bir hutbe okudu. Sonunda, 36 y ^ l ^^(656 M.) Zilhiccesinde arp ^^ ma ba ^ lay ^p bir ay srd. Muharrem ay ^^ gelince sava ^^durduruldu. Ali'nin ordusu gene hep birlikte Osman' ^n katilleri olduklar ^ n ^^ne srdler. Muviye ise katiller teslim edilirse biat edece ^ ini syledi. Sava ^^yeniden ba ^ lad ^ , iki yan birbirlerine yle merhametsizce i ^ ler yapt ^ lar ki; Hz. Ali Mslmanlar' ^n kanlar ^ mn ak^namas ^^ iin, Muaviye'yi kendisiyle delloya davet etmi ^ti Amr ibn l-s, Hz. Ali'nin bu teklifinin do ^ru oldu ^unu Muaviye'ye hat ^ rlatm^^^ise de Muviye ona sen iyi bilirsin ki, bu i ^ in sonu ya mahvolmak ya hapsolmakt ^ r cevab ^ n^ vermi ^ ti. Amr, ^erefini kurtarmas ^^ gerekti ^ ini syleyince de, onu kendi iktidar ^na gz dikmekle itham etti. Bir bak ^ma bu do^ ru idi de. Ba ^ka bir rivyet Muaviye'nin Amr' ^^kendi yerine Hz. Ali ile arp^^maya zorlad ^^^ , Amr'in bunu kabul etmek zorunda kald ^^^ , fakat Ali'nin Amr' ^^ tan ^ d ^^^^ve Muviye iin kltc szler syledi ^i yolundad ^ r (30). Hz. Ali'nin ordusunun stn gelmek zere oldu ^unu anlayan Muviye, hezimeti kabul etmek zereydi ki, ^ eytan gibi kurnaz olan Amr ibn l-Jis bir hiyleye ba ^^vurdu. Hiyle ^u idi: Kur'an czlerini ve sayfalar ^ n ^^ m ^ zraklar zerine takmak. yle yapt ^ lar ve be ^^asker nce, mushaflar m ^ zraklarm ucunda, iki taraf aras ^ nda Kur'an hakem olsun diye ba ^^ rd ^ lar. Ali ve baz ^^ ak ^ ll ^^ ^ahsiyetler bunun bir hiyle oldu ^unu anlad ^ lar ve gene de hcum edilmesini fikrini ileri srdler. n safta bulunan mutaass ^ p dindarlar Kur'an kar ^^ s ^ nda silahla= b ^rakt ^ lar; onlar ^^taklit edenler oldu, bunlar halifeli ^e
(30) Taberi, Zotenberg evirisi, III., S. 680; Mes'dI, C. IV., S. 370 v. t.; Cl. Huart, Histoire des Arabes, C. I., S. 253,

22

Bahriye OK

kimin lay^ k oldu ^unu k ^ l ^ la de ^il Kur'an hkmleri ile tayin etmeyi sahi( verdiler. Hz. Ali buna itiraz edince, onu da Hz. Osman' ^n akibetine u ^ ratmakla tehdit ettiler (31). Davan ^ n hakem yoluyla halline karar verildikten sonra ^ aml ^ lar, Amr ibn ^ rakl ^ lar ise E ^ 'as bin Kays' ^^ hakem yapt ^ lar. E ^ 'as hakemli ^ i Ebu Musa elE ^ 'ari'ye devretti. Bu s ^ rada Ebu Musa el-A ^ 'ari, ^ am dolaylannda bir kyde inzivaya ekilmi ^^bulunuyordu. ^ rakl ^ lar ona bir eli gndererek a ^^ rtm ^^ lard ^ . ^ rakl ^ lar ^n uzun tart ^^ malardan sonra verdikleri karara gre Hz. Ali ve Muviye kendi dilek ve gnl nzalar^^ ile Ebu Musa'y ^^ ve Amr' ^^ hakem tyin etmi ^^oldular. Onlar ^ n kitap ve snnet zre verecekleri karar ^^ kabul edeceklerini a ^ kl ^yan bir anla ^ma yap ^ ld ^ . Anla ^ma 13 Sefer 37/31 Temmuz 657'de resmen imza edilmi ^ ti. E ^ 'as bin Kays baz ^^ kabilelere, yap ^ lan andla ^ may ^^ anlat ^ rken bunlardan birka ^^ ona kar^^^ayaklanna ^^^sonra da ^ am askerlerine hcuma kalkm ^^ lard ^^(32). Allah'dan ba ^ka kimse hakem olamaz diyerek Murd, Dabbe, Temim kabileleri de bunlar gibi itirazlarda bulunmu ^ lard ^ . Ayr^ ca birok kimse de Ali'ye ba ^^vurarak hakem uslnden vazgeilmesini tavsiye etmi ^ lerdi. ^ ki hakem Dmet l-Cendel (veya Azruh)'de 400 tan ^k ile birlikte bulu ^ acaklard ^ . Iktidar mcadelesinin do ^urdu^u gerginlikten zlerek bir mddetten beri inzivaya ekilmi ^^olan Abdullah bin mer, Sa'd ibni Ebi Vakkas, Mugire bin. ^ube, hakemlerin verecekleri karar ^^merak ettikleri iin Dmet l-Cendel'e gelmi ^ lerdi. ^ ki hakem bir araya gelince gr ^melere ba ^ lad ^ lar. Ebu Musa el-E ^ 'ari'nin fikri Hz. Ali'yi de Muaviye'yi de imam-etten yani hilfetten uzakla ^ t ^ r^ p, Hz. Omer'in o ^lu Abdullah' ^^ hilafet makam ^ na geirmekti. Ama Amr ibn Muaviye'den ne ktlk grdk? diye Muviye taraf ^ n ^^ tutmakta idi. Ebu Musa ise Hz. mer'in dedikodulu mcadelelere girmemi ^ , ad ^ n ^^ lekelememi ^^olan o^ lunu ba ^ a geirip, babas ^ n^ n devrini yeniden canland ^ rmak istiyordu. Sonunda her ikisi de ^ yle bir karara vard ^ lar. Hz. Ali ve Muviye' yi halledip yeni Halife'yi semeyi bir ^uraya devretmek.
(31) (32) Cevdet Pa ^ a, K ^ sas-i Enbiya, C. VII., S. 97. Hz. Ali ile Muviye aras ^ ndaki bu sava ^^tahminen 110 gn srm ^ , her iki f ^ rkadan 70.000 ki ^ i lm ^ tr. Mes'di'nin dedi ^ ine gre 40.000'i Suriyeli, 25.000'i Irakl ^ , Mruc z - Zeheb, IV., S. 295; Sadr l - ^ slam, C. IX., S. 85; Cevdet Pa ^ a, C. VII., S. 99. Wellhausen, Arap Devleti, S. 26.

^-IAL ^ FEL^ G ^ N EMEV ^ LERE GE ^^^^

zs

Bu s ^ rada Amr'in hile:kar oldu ^unu bilenlerden bir iki ki ^ i Ebu Musa'y ^ , hal' i ^ inde Amr'dan nce bir ^ ey sylememesi yolunda uyarm ^^ larsa da Ebu Musa, birlikte karar ald ^klar ^ n ^ , bu karar ^ n d ^^^ nda bir ^ ey yap ^ lm ^yaca ^^ n ^^ bildirerek drst hareket etmi ^tir. ^ ki taraf kar ^^^kar ^^ ya gelip hkm tebli ^^etmek istediklerinde, Amr, Ebu Musa'n ^ n ya ^^ n^^ ileri srerek, nce onun konu ^mas ^n ^^ sa ^ lad ^ . Ebu Musa, Tanr ^ 'ya ^ kredip sonra Hz. Ali'yi hal' etmi ^ti. Arkas ^ndan sz alan Amr da Hz. Ali'yi hal' etti ^ini, buna kar ^^ l ^ k Muviye'yi halife naspetti ^ ini, (33) nk onun Hz. Osman' ^ n vrisi bulundu ^unu, yni Osman' ^ n kan ^ n ^^ onun dava edebilece ^ini ilan etti, Buraya kadar anlatt ^^^ m ^ z tarihi olaylara bakarak Ebu Musa el-E ^ ' arVin ok saf bir insan oldu ^u inanc ^ na var ^ labilir; ama Ebu Musa, gerekti ^i gibi, tam bir drstlk iinde hareket etmi ^tir. Kar ^^^taraf ^ n hiylesini d ^ nmek, onlardan ^ phe etmek akl ^ na gelemezdi. Amr ibn l-As' ^ n hareketi ise bir politik zafer say ^ lamaz; onun yapt ^^^^hareket gayeye ve al ^nan kararlara tamamiyle ayk ^ r ^ d ^ r. C) ,a) Haricilerin sebep oldu ^u fitne,: S ^ ffin sava ^^ ndan sonra meselenin hakeme intikalinden Hz. Ali'ye k ^ zan ve Kfe'ye dnerken onun ordusundan ayr ^ lan 12000 ki ^i K(Ife yak ^ n ^ ndaki Harura' da oturmu ^ lard ^^ (34). Hz. Ali bunlara ^ bni Abbas' ^^ gnderdi ise de gnllerini alamad ^^^ ndan bizzat kendisi kalk ^p gitmi ^^ve bunlar^^ birlikte Kfe'ye gelme ^e raz ^^ etmi ^ ti. Bundan sonra hakemi kabul etmenin kfr say ^ laca^^^ortal ^^a yay ^ ld^ . Hz. Ali bunu tekzib ederek nce harpten vazgemek istiyenlerin kendileri, daha sonra bunun aksine harekete geenlerin yine kendileri olduklar ^n^^ syledi. Bunlara mensup olan birisi La hakeme il'Allah diye ba ^^ rd ^^ (35), bir ba ^kas ^^ da Allah'a ^efik ko ^ tu ^un takdirde say ve am:elini akamete u ^rataca ^^ n ^^ sana da senden neekilere de vahyetmi ^tik yetini okudu. Hz. Ali de buna gene bir yetle cevap verdi. Demek oluyor ki, bunlar Hz. Ali'nin hakemi kabul etmesini sirk say ^yorlard ^ . Onlara gre hakem yaln ^ z Allaht ^ r. Say ^ s ^^ gittike artan ve Hz. Ali'den yz evirme ^e ba ^ l ^ yan bu parti mensuplar ^ na Hariciler (Bk. Mass, l'islam, S. 44; Lammens, &ude sur le sicle, S. 154) denildi. Bunlar aralar ^ nda toplan ^ p Abdullah bin Vehb bin Rassibl'ye
(33) (34) ^ bni Tiktaka, el - Fahri, S. 150. Henri Mass, l' ^ slam, S. 144 v. t. Bundan tr onlar ^ n ilk ad ^^

(35) Mes'dl, a.g.e., C. IV., S. 295 v. t.; Huart, C. I., S. 254; Frants Buhl S ^ffin maddesi, IA., X., S. 552; Wellhausen, Arap Devleti, S. 30 - 2.

24

Bahriye OK

biat ve Basra, Kfe, Anbar ve Medain'deki yanda ^ lar ^^ ile birle ^ erek Nehrevan'da toplanm ^^ lar hem Ali hem Muaviye'ye ba ^^kald ^ rm ^^ lard ^ . Hak u ^ runa ortaya at ^ lan Irakhlardan bir parti nce Osman'a sonra Ay ^ e'ye ve ^ imdi de Suriyelilere kar ^^^mcadelelere girmi ^lerdi. Bylece Hz. Peygamber'in mmeti paralanm ^^ t ^ . Ancak gene de Hz. Ali'ye ba ^ l ^^ kalan bir ktle vard ^ . Bu da ^ ia'yd ^ . b) Nehrevn sava ^^^: Haricilere gre hakem tyin etmek kfrd. O halde Ali ve Muaviye'nin hakem tyin etmeleri bu hakemlerin hkm vermeleri de kfr say ^ l ^ rd ^ . Bu akideyi kabul etmeyenlerin de katledilmeleri gerekirdi. Bu yzden kendi inanlar ^ na uym ^ yan mslmanlar ^^ trl i ^ kencelerle ldryorlard ^ . Hz. Ali bunlara nasihat etsinler diye Kays bin Sa'd ile Hz. Eyyub el-Ensari' yi gnderdi. Fakat bu tedbir fayda vermedi. Bunun zerine Hz. Ali bunlar^^ tedip yoluna gitti. nce gene de bir anla ^ maya varmaya al ^^ t ^ , onlara ayaklanmalar ^ n ^ n sebebini sordu. Onlar Allah' ^ n iradesini yetkili olmayan iki adama tammakla Ali'nin dinden sapm ^^^oldu ^ unu ifade ettiler. Ali onlar ^ n kendisini hakem yoluyla uzla ^may ^^ kabule zorlad ^ klarm ^^ a ^ klay ^nca, Hariciler kendilerinin, o zaman imans ^ z olduklar ^ n ^^ ama ^ u anda islmiyet'i kabul ettiklerini sylediler ve e ^er kendilerinden olmay ^^ reddetmezse ona hemen biat etmeyi nerdiler. Hz. Ali sava ^ tan ba ^ ka ^ kar yol olmad ^^^ n ^^ grerek, zerlerine yrd 37/657 y ^ l ^ nda Nehrevan'da u ^ rad ^ klar ^^ yenilgi ile Hariciler'in ^ karmak istedikleri fesat bir sre iin nlenmi ^^oldu (36). O zaman bir k ^ sm ^^tvbe edip Hz. Ali'ye kat ^ ld ^ lar; drtbin kadar ^^ Abdullah bin Vehb'den ayr ^ lmad ^ lar. D) Hz. Ali ile Muaviye'nin mcadeleye devam etmesi ve Hz. Ali'nin ^ ehit edilmesi Bundan sonra Hz. Ali Kfe'ye dnd. Orada M ^ s ^ r valisi Kays bin Sa'd' ^^ haks ^ z yere azlederek yerine Muhammed bin Ebi Bekr'i tayin etti. Muhammed, M ^ s ^ r'da Hz. Osman' ^ n yandal ^ ar ^^ ile u ^ ra ^ mak zorunda kald ^ ; Kays gibi dahiyane bir usulle bunlar ^^ ynetemedi. Bu arada Muviye, Art ^ r ibn l-s'a bir kuvvet verip onu M ^ s ^ r'a yollam ^^ t ^ . Muhammed bu kuvvetleri yenilgiye u ^ ratt ^^ idiyse de Muviye, Amr'in imdad ^ na yeti ^ ip Muhammed'in btn kuvvetlerini mahvetmi ^ ti. Bir harebeye saklanm ^^^ bulunan Muhammed bin Ebi Bekr, ldrld ve bir at derisine sar ^ larak yak ^ ld ^^ (37). Bylece Hz. Ali M ^ s ^ r' ^^ da 38/658-9 y ^ l ^ nda
(36) Taberi, III., S. 690; Mes'cli, Mruc z - Zeheb, IV., S. 295 v. t. (37) Taberl, III, S. 694; Mes'ch, Mruc z - Zeheb., IV, S. 422.

HAL ^FEL^^^ N EMEV^ LERE GE ^^^^

23

kaybetmi ^ ti. Nehrevn sava ^^^ile kuvvetleri k ^ r^ lan ve da ^^ n ^k bir halde kalan Hariciler, Mecusileri, mrtedleri ve Mslmar ^ l ^^'a yeni girenleri kendilerine celbediyorlar ve bunlar ^^ hkmet aleyhine k ^^k ^ rt ^ yorlard ^ . Hz. Ali bunlar ^n zerine bir kuvvet gndererek tvbe edenlere ^ efkat gstermi ^ ti. 39/659-60 y ^ l ^ nda Muviye her yanda Hz. Ali'ye kar ^^^hcuma geti. Hicaz ve Irak, Muaviye'nin gnderdi ^i askerlerden dolay ^^ peri ^ an oldu. Hz. Ali ise g bir duruma d ^ t. Bununla birlikte bo ^^durmay ^ p Muviye askerlerini bu havaliden koymu ^ , btn ^ ran'a hakim, olduktan ba ^ ka Bombay'a kadar asker yollamay ^^ ba ^arm ^^ t ^ . Hicretin 40. y ^ l ^ nda (M. 660-1) yni bu olaydan bir y ^ l sonra Muviye gene Hicaz zerine sald ^ rd ^ . Gnderdi ^i kuvvetler, Yemen'e ula ^^ nca Hz. Ali tela ^ a d ^p buna kar ^^^haz ^ rl ^ k yaparken ^ bni Mlcem ad ^nda bir Harici'nin zehirli haneri ile ^ ehit edildi.
,

Hz. Ali'nin ldrlmesi tamamiyle siyasi bir mahiyet gsterir. ^ yleki Hariciler Hz. Ali, Muviye ve Amr ibn ldrme ^e karar vermi ^ lerdi. nk bunlar ^ n ikisi hakem usuln hiyle ile, ilki ise sfiyetle kabul ve tatbik etmi ^ lerdi. ^ bni Mlcem 40/660-1'de Kfe'ye gelip camide uyumu ^ , sabahleyin Hz. Ali namaz iin onu uyand ^ rd ^^^^ s ^ rada f ^ rsattan faydalanarak onu yaralam ^^ t ^ r. Haner zehirli oldu ^undan Hz. Ali kurtulamad ^ . Ayn ^^ gn Amr ibn l-:As hastal ^^^ ndan tr evinden ^k ^p camiye gitmedi ^i iin onun yerine imamal ^ k eden Harice bin Ebi Habibe kurban gitmi ^tir. Muviye ise hafif bir yara ile kurtulmu ^tur. 4. Hasan'm Hilafeti : Hz. Ali'nin byk o ^lu Hz. Hasan, Kfe ^ ehri ile ona ba ^l ^^ olan yerlerin halk ^^ taraf ^ ndan oy birli ^i ile hilafet makam ^na tyin edildi. Fakat babas ^ n ^ n hilfetine kar ^^^ olan byk bir Arap toplulu ^u ok gemeden bu yeni halifeyi istifaya davet ediyordu. Hz. Hasan halife olur olmaz Muviye Irak' ^^ istilya koyuldu. Bylece halife, mevkiini sa ^ lamla ^ t ^ rmaya f ^ rsat bulamadan sava ^^ meydan ^ na gitme^e mecbur oldu. Kays ad ^nda bir komutan ^^ Suriyeliter zerine gndererek nemli bir askeri kuvvetle de kendisi Medain'e do^ru yola koyuldu. Ancak bu s ^ rada Kays ldrld. diye bir rivyetin askerler aras ^ na yay ^ lmas ^^ ki bu yalan bir haberdi halife Hasan' ^ n emrindeki askerler aras ^ nda fitnenin ve isyan ^n ortaya ^kmas ^ na vesile oldu. Sonunda bu askerler, onun a-

d^ r^na kadar gidip e ^yalar^n' ya ^ma ettiler. Hatta bir aral ^k onu ya-

26

Bahriye OK

kalay ^ p d ^mana teslim etme ^i bile d^ndler. Bu durum kar ^^ s ^ nda kuvvet ve cesareti k ^ nlan Hz. Hasan, hilafetten istifaya kesin olarak karar vermi ^^oldu ^u halde Kfe'ye geldi. Yakubrnin rivyetine gre, askerler aras ^ nda Hasan, Muviye ile ban ^ a raz ^^ oldu ^ eklindeki yalan haberlerden dolay ^ d^ r ki onun ad ^ r ^^ ya ^ ma edilmi ^ tir. Irakhlann daima de ^i ^ en me ^ reblerine gvenemeyen Hasan, Muviye'nin nermelerine uyarak halifelikten ekilmi ^ tir. Hasan ile Maviye aras ^ nda yap ^ lan bir anla ^ maya gre, halifelik ya ^ad ^^^^srece Muaviye'ye geecek, ama ondan sonra Hz. Ali'nin kk o ^lu Hseyin halife olacakt ^ . Buna kar ^^ l ^ k Hasan, Kfe'deki hazineye ship olacakt ^ . Bylece Muviye 41/661 y ^ l ^n^ n yaz aylar ^ nda Hz. Muhammed'in mmetini yeniden bir bayrak alt ^ nda toplamay ^^ba^ arm ^^ t ^ . Bundan tr buna Cemaat Y ^ l^^ ad ^^ verilmi ^ tir. Fakat bu tarih e ^ itli rvilerce ba ^ ka ba ^ ka aylarda gsterilmi ^ tir (38). Hicri 49 y ^ l ^ nda Muviye, E ^ 'as bin Kays' ^n k ^ z ^^ve Hz. Hasan' ^ n e ^ lerinden Esma'y ^^ o ^luna almak 10 000 dirhem ve 10 iftlik hediye etme ^i vdederek zehirleme ^e te ^ vik etti. Hz. Hasan 46 ya ^^ ndayken Taberrnin rivyetine gre byle bir tertiple ld. Vasiyeti zerine Hz. Peygamber'in yan ^ nda haz ^ rlanan yere gmlecekti, ama Hz. Ay ^e hemen devesine binip yan ^ na adamlar ^ n ^^ alarak Hz. Hasan' ^ n vasiyetinin gerekle ^ mesine izni vermedi. Medineliler bunda ok znt duydular. Ona : Sen bir gn deve zerinde sava ^ a girer, bir ba ^ka gn peygamberin torununu kendi yan ^ na gmlme ^e b ^ rakmazs ^ n dedilerse de, onu karar ^ ndan cayd ^ ramad ^ lar. Hz. Ay ^ e'nin adamlan kar ^^^tarafa ok atmaya ba ^ lad ^ lar. At ^ lan oklardan Hasan bin Ali'nin tabutu delik de ^ ik oldu. Bunun zerine, onu Baki mezarl ^^^ na defnetme ^ e mecbur kald ^ lar (Taberi, Tarih, IV., S. 8; Cevdet Pa ^ a, VIII., S. 271) (39).

(38) bk. Wellhausen, a.g.e., S. 53. (39) TaberI, IV., S. 8; Cevdet Pa ^ a, VIII., S. 171; Lammens bunu iftira kabul eder bk. ^ . A. Hasan maddesi, V., 1., S. 309.

II. EMEV ^^DEVLETI 1. Emevi Devletinin Kurulu ^ u ve Geli ^mesi : A) Emevi devletinin kurucusu Muviye'nin kimli ^i : Muaviye'nin do ^ du ^u y ^ l bilinmemektedir. 680 y ^ l ^ na kadar ya ^ am^^ t ^ r. Kurey ^^ba ^kanlar ^ ndan lJtbe bin Rebia'n ^ n k ^ z ^^ Hind'in o ^ludur. VII. Yzy ^ l ^ n ilk on senesi iinde do^mu ^^olmas ^^ muhtemeldir. Babas ^^ Ebu Sufyan' ^ n nfuzu ve idarecili ^i ona ba ^kanl ^ k hususunda rnek olmu ^ tur. Mekke'nin fethi y ^ l ^ nda (630) Mslman olmu ^ tur. Bundan sonra Peygamber'in yan ^ na ktip olarak girmi ^ , bylece devletin messeselerini, ilerde birlikte al ^^ aca ^^^veya mcadele edece ^i kimseleri yak ^ ndan tan ^ma f ^ rsat ^ n ^^ bulmu ^ tu: Hz. mer, Hz. Ali, Talha, Zbeyr, Hz. Ay ^e, Amr ibni ili-As ve Mugire bin ^ ube gibi. Bu iki yanl ^^ yeti ^^ne tarz ^ , gen ve ola ^ anst kabiliyetli Muaviye'yi ok erkenden olgunla ^ t ^ rm ^^ , onu gelecek iin iyice haz ^ rlam ^^ t ^ . Daha Hz. Ebu Bekir zaman ^ nda karde ^i Yezid ile birlikte Suriye fethine gnderilince hayret uyand ^ nc ^^ bir ba ^ ar^^ gsterdikten ba ^ka, Hz. mer zaman ^ nda Caesarea ( = Kayseri, Filistin)'nin ve Feni ^ke k ^y^ lar ^ n ^ n al ^ nmas ^ nda stn askeri kabiliyetini 'ispat etmi ^ti. Yezid'in lm zerine ^ am valisi olarak, onun yerine geti. Hz. mer zaman ^ nda sadece ^ am valisi olan Muaviye, Hz. Osman halife olur olmaz Suriye'de fethettiti btn illeri kendi eli alt ^ nda toplad ^ . 20 y ^ l sresince Suriye'yi yeni devletin en iyi rgtlenmi ^^askeri birliklerine ship rnek bir eyaleti haline getirdi. Bununla birlikte Hz. Osman' ^n ldrlmesine engel olamad ^^ ise de, onun katillerini aramak ve cezaland ^ rmak bahanesi ile kendisini hilafet makam ^ na ula ^t ^ racak yollar ^^ bulmay ^^ bildi. S ^ ffin sonusuz sava ^^^ve Dmet l-Cendel'de verilen hakem karar ^^ile Muviye bsbtn hareket serbestisine kavu ^mu ^^oldu. B) Muviye'nin dahi yard ^mc ^lar^^: Yukar ^ da Hz. Ali bahsinde anlat ^ ld ^^^^zere, Muivye Amr ibn ljks' ^^ kendi davas ^na kazan-

28

Bahriye ISIOI

d ^ ktan sonra daha da glendi. Esasen Muviye iin halifelik yirmi y ^ ldan beri sarfetti ^ i abalar ^ n ve Suriyeli sad ^ k yanda ^ lar ^ n^ n resmi bir onaylamas ^ ndan ba ^ka bir ^ ey de ^ ildi. Hz. Ali'nin o ^ lu Hz. Hasan' ^ n halifelikten vazgemesi ile Irak' ^^ da tehlikesiz bir hale getiren Muviye, ^ am' ^^ hukmet merkezi yaparak Iran ve Bizans hkmdarlar ^^gibi debdebe iinde ya ^ amaya ba ^ lad ^ . Bu arada ^ ran' ^n Stahr ^ ehrinde hla Hz. Ali'nin bayra ^^ na ba ^l ^ l ^k gsteren Ziyad ibni Ebihryi kendisinin baba bir ana ayr ^^ karde ^i ilan ediverdi. a) Ziyad ibni Ebihi : Gerekten de Ziyad, Ebu Sufyan'm Smeyye'den evlilik d^^^^do ^mu ^^bir o ^lu idi. ,Siimeyye nce Ebu Bekre ile, sonra da Ubeyd ad ^ nda bir Rum kle ile evlenmi ^ti. Basra ordusunda ktiplik ile i ^ e ba ^ layan Ziyad 662 y ^ l ^ na kadar Muviye'ye biat etmeden kald ^ . Hem ^ ehrisi olan Mugire'nin arac ^ l ^^^^ile ^ am'a dvet edildi. Bylece Amr ibn Mugire bin ^ube ve Ziyad ibni Ebihi ile Muviye yle drt ba ^^^mamur bir ynetim kurdu ki, Ernevi aleyhtarlar ^ n ^ n btn kuvvetleri y ^k ^ lmaya malikm bir hle geldi. Muviye nce Ziyad' ^^Kfe'de Mugire'nin yan ^ nda bulundurdu. Mugire ona babaca bir ^efkat ile muamele etti. Sonradan, yani Hicretin 45. y ^ l ^ nda ^ am'dan gelen bir emirle. Ziyad, Basra'ya tyin edildi. Rebilahir sonunda Ziyad oraya vard ^ . Basra'da giri ^^yapmadan, do ^rudan do^ruya, maksada giren bir hutbe okudu. Bunun iin bu hutbeye Giri ^ siz hutbe denilmektedir. Bu s ^ rada Basral ^ lar birbirlerinin evlerini yakmakta, d ^ manlar ^ n^^ su kanallanna at ^p bo^ makta ve mezarlar ^^ a ^ p llere musallat olmakta idiler. Onun iin Ziyad Hutbesinde ^ yle konu ^tu: Cahiliye devri detlerini savunanlar ^n dilleri kesilecektir. Sizler bilinmiyen sular icad ettiniz. Ben de her ktlk iin zel bir ceza icad edece ^im. Hem^ehrilerinden birisini suda bo ^an', ben de suya ataca ^^ m. Birisinin duvar ^ n ^^ delen veya evini yakan ^^ ben de tutup ya kalbini delece ^im ya diri diri yakaca ^^m. Mezarlara musalllat olanlar ise diri diri gmleceklerdir! Sizden itaat bekliyorum ve ynetimimde adlet istemek hakk ^ n ^^ size tan ^ yorum. Her hususta muktedir olmasam bile hususta hibir zaman ^ a ^ m ^ yaca ^^ m: her ^ ikayeti olan bana, gece veya gndz istedi ^i saatte gelip yak ^ nabilir, maa ^^ve cretleriniz muntazaman denecektir, ve sizleri s ^ n ^ r garnizonlar ^ nda rme ^e terketmiyece ^ im. Allah'tan herbirimize vzifemizi yapmakta yard ^mc ^^ olmas ^ n ^^dilerim. ^ inizden bir oklar ^na ciddi hesaplar sorabilirim.

EMEVI DEVLET ^^

29

Ornuzlann zerinde birden fazla ba ^^n salland ^^^ n ^^ gryorum; her kes kendi ba ^^ n ^^ korumaya dikkat etsin (40). O, Ba ^ lang^ta uygulad ^^^^bir ka sert ceza ile kendisini sayd ^ ', ^^ ba^ ard ^ ; Sadece Basra'da de ^il, Iran eyletlerinde ve Arabis- may tan lnde bile mucizeyi hikayeler anlat ^ lmas ^na vesile olan ve o zamana kadar grlmemi ^^bir gvenlik ve asayi ^^havas ^^ getirdi. Basra'daki Hariciler de onun nnde gev ^ erni ^ lerdi. Ziyad sa ^lam iradesi ile kabileler aras ^ ndaki at ^^malardan tr zay ^ f d ^ en devlet otoritesini yeniden glendirdi. Kendisinden nceki valinin ho ^ grrl ^ yznden ^^ marm ^^^olan Siiler, Ziyad'a kar ^^^ba ^^kald ^ r ^ nca o bundan yararland ^^ ve onlar ^^iyice sindirdi. Ayaklanan Ki^ felilerden 50 000 ki ^ i Horasan bedevilerinin yan ^ na gnderildiler. Ziyad' Irak ve iran'daki geni ^^topraklar ^^675 y^ l ^ nda Kfe'de yebadan lnceye kadar liykatla ynetti. ^ slamda arpal ^ klara, maa ^ lara devlet mlklerine bakan, Zimam dairesi ve mhrdarl ^ k, ilk nce Ziyad b. Ebi Sfyan taraf ^ ndan Farslar rnek tutularak kurulmu ^ tur. b) Mugire bin ^ be: Muaviye'nin, nce ad ^ ndan bahsetmi ^^ oldu ^umuz Kfe valisi Mugire bin ^ be ise genli ^inde uyuyan bir arkada ^^ n ^^ b ^aklam ^^^ve 8. Hicret y ^ l ^ nda Medine'ye kam ^^t ^^ (41). Orada Hz. Muhammed'e sokuldu, o da onu 9. y ^ lda kendi memleketindeki Taif putlar ^ n ^^ k ^ rmakla vazifelendirdi. Bu f ^ rsattan yararlanarak tap ^ na^^n hazinesini de Mugire yan ^ na ald ^ . Bir rivayete gre Hz. Mu^nammed'in defni s ^ ras ^ nda yz ^n kasten kabre d^ rd. Bundan da ileride bir tak ^ m menfaatler sa ^ lamay ^^ d ^ nm ^t. Farsay ^^ ok iyi bildi ^i iin o ^ u zaman eli olarak kullan ^l ^ yordu (42). Hz. Ali'ye Muaviye'yi yerinde b ^ rakmay ^^tavsiye etmi ^ , fakat tavsiyesini dinletemeyince Muaviyetnin taraf ^ n ^^ tutmu ^ tu. Hicri 17. y ^ lda bir Zina suundan tr Hz. mer taraf ^ ndan muhakeme edilip sonunda da valilikten uzakla ^ t ^ r ^ lan Mugire bin ^ trbe, Kfe valisi olduktan sonra, Muviye zaman ^ nda, Azerbeycan ve Medya'y ^^ fethetmi ^ ti(43). Hz. Osman zaman ^ nda ikinci plana d(40) Lammens, Etudes sur le siecle des Omeyyades, S. 65. (41) ^ bni Hacer, ^ sbe, II., S. 411; ^ bni Sa'd, Tabakat, IV, 2., S. 25. (42) Mes'dI, Muruc z - Zeheb, IV., S. 300; Belzurl, Ftuh l-Buldn, IL, S. 141. (43) Taberi, IV., S. 11 -3; Belzr1, Ftuh, II., 171.

30

Bahriye OK

^ en Mugire, bu halifeye kar ^^^ ^ kan ayaklanmaya kat ^ lmad ^^^^iin yeniden ykseldi. 40/660-1 y ^ l ^ nda Muviye ad ^ na Hac emirli ^i vzifesine tyin edilmi ^^grnen sahte bir belge dzenledi. Bundan sonrad ^ r ki, Muviye bu kurnaz ve becerikli adam ^ n yard ^ m ^ na muhta oldu ^unu d ^ nerek onu Kfe vlili ^ ine getirdi. Kfe'deki Haricile rin bozguncu hareketlerini, Ali yanda ^ l ^^^ n ^^ grmezden geldi ve onlarla u ^ ra ^mad ^ . Kendi rahat hayat ^ n ^^ ya ^ amaya bakt ^ . Haricilerin ileride meydana getirecekleri karga ^ al ^ klarla ba ^ a ^kma i ^ ini yerini alacak olan vliye b ^ rakmakta adeta bir zevk duydu. Mugire, kesinlikle bilinmemekle birlikte, 668 veya 671 y ^ l ^ nda ld ve yine Taifli olan Ziyad onun eyaletinin ynetimini de ele ald ^^ (44). C) Muviye'nin Halifeli ^ i : Muviye henz halife olmadan nce 649 y ^ l ^ nda K ^ br ^ s'a sald ^ r ^ p bu aday ^^ ^ slam egemenli ^ i alt ^ na sokmu ^ tu (45). Bundan alt ^^ y ^ l sonra, yni 655'te Istanbul'da kar ^^^ bir donanma yollam ^^ t ^ . Bu donanmay ^^ imparator Konstans Likya k ^ y ^ lar ^ nda kar ^^ lam ^^^fakat yenilmi ^ ti. Muviye'nin bu ba ^ ar ^ larma ra ^men Araplar henz amalar ^ na ula ^ amam ^^ lard ^ . nk bir yandan kara yoluyla yryen Muviye, Kapadokya'daki Kayseri'yi gee memi ^ ti. Bu seferin sonuna do ^ ru Muviye, Hz. Ali ile mcadele edece ^ i iin bar ^^^^Bizanshlardan para ile sat ^ n almaya mecbur olmu ^ tu. Fakat bundan sonra her yaz Bizans'a bir sefer am ^^ , k ^^^ n geri dnm ^ t. Bu seferlerden ikisinde Muviye ordular ^^ Bizans ba ^ kentini ku ^ att ^ , ama bu ^ ehir kuvvetli ve yksek surlar ^^ ve grek ate ^ i sayesinde d ^ mekten kurtuldu. 676 y ^ l ^ nda Muviye Bizans'ta bulunan bir Ermeni asi ete ba ^ kan ^ n ^ n (Soborius) daveti zerine harekete geti; Malatya'ya geldi ^inde ayaklanmamn bast ^ r ^ lm ^^^oldu ^unu grd. O ^ lu Yezid'i ^ stanbul zerine yollad ^ . Yezid rahat ^ n ^^ ve e ^ lenceyi pek sevdi ^ inden a ^^ r davranrm ^ sa da, babas ^^ Muviye'nin tehditleri kar ^^ s ^ nda, orduya kat ^ lm ^^ t ^ . Bu seferde askerlerin aras ^ nda ^ bni Abbas, ^ bni mer, ^ bni Zbeyr, Ebu Ey, yub el-Ensari Halid ve Abdlaziz bin Zrrre gibi Islam ^ n de ^erli ki ^ ileri de vard ^ . Bu sava ^ ta islanalar bir hayli kay ^ plar vermi ^ tir. Ebu Eyyub el-Ensari bunlardan biridir. Trbesi hala Istanbul'da kendi ad ^ n ^^ ta ^^ yan semt ve carniide bulunmaktad ^ r. Araplar k ^^^^ Kad ^ ky'de geirip ilkbaharda sald ^ r ^ ya getilerse de ba ^ aramad ^lar. Muviye 674'te enerjik bir hamle yapt ^^ ve bir donanma yolla(44) (45) Lammens, Etudes sur le sicle des Omeyyades, S. 34 - 40. Belzuri, I., S. 245 - 50.

EMEV ^^DEVLET ^^

31

d ^ . Bu donanma Marmara'n ^ n gneyinde tutundu; 7 y ^ l Bizans' ^^ s ^ k ^^ t ^ rd ^ . Sonunda bir anla ^ ma yapmakla bu sonusuz sava ^ tan vaz geildi. Araplar kendileri iin daha ba ^ ar ^ l ^^ olacak seferleri, ikinci bir sava ^^alan ^^ olan Afrika'ya yapt ^ lar. Hz. Osman zaman ^ nda, 652'de ^ bni Hudeyc'in sefer etti ^i Sicilya'ya bu . kez Muviye zaman ^ nda 668'lerde Abdullah ibni Kays' ^ n kumandas ^ nda yeni bir ak ^ n yap ^ larak zengin ganimetler ele geirildi (46). Kuzey Afrika'da Arap egemenli ^ inin as ^ l kurucusu M ^ s ^ r fatihi Amr ibn l-As' ^n teyzesi o ^lu Ukbe bin Nafi'dir. Bu zat M ^ s ^ rdan yola ^ karak Berka'y ^^ zaptetti. 670'de de Berberilerle bir anla^ma yaparak Afrika'da Hristiyan egemenli ^ ini tamamiyle k^ rd ^ ; ilerde gelecek tehlikeleri nlemek maksad ^yla da ordugh olarak Tunus'ta Kayravan askeri kolonisini kurdu (670) (47). Bundan sonra Atlas da ^ lar ^^ gneyinden yryp Atlas Okyanusu k ^y ^ lar^ na geldi. O yzy ^ la gre bu k ^y ^ lar karalar ^ n sonu san ^ l ^ rd ^ . Bunun iin Ukbe bin Nafi at ^ n ^^ denize do ^ ru srp ^yle demi ^ ti: Ya Rab bu byk derya yrme ^e engel olmasayd ^^ byk ad ^ n^^ daha ileriye gtrrdm. Bylece Ukbe bin Nafi, Do ^u Roma ^ mparatorlu ^unun elinde bulunan Magri^b-i Aksa ( =Mavritanya)'y ^^ istil etmi ^^oldu. Muaviye'nin halifeli ^i zaman ^ nda zgrlklerine s ^ k ^^ s ^ k ^ya ba ^ l ^^ bulunan bu Berberiler ok gemeden Araplar'a kar ^^^ayakland ^ lar, Ukbe'yi geri ekilmek zorunda b ^ rakt ^ lar. Ukbe Kayravan'a s ^^^ nd ^ , ama orada kendisini ve askerlerini mahvettiler; Kayravan ^^ da ele geirdiler. Bu ayaklanman ^ n ba ^^nda Kmran o ^lu Kuseyle vard ^ . 683'te ldrlm ^^olan Ukbe'nin trbesi Biskra' ^nn gneyinde bugn hala Sid-i Ukba ad ^ n ^^ ta ^^ makta ve Afrika'da ^ slam mimarisinin ok basit ve eski bir an ^ t ^^ olarak durmaktad ^ r. Muaviyenin Suriye'deki nfuzunu e^ i, Kelb kabilesinden, Meysun'un yak ^ nlar ^ yla kurdu ^u s ^k ^^ ili ^kilere ba ^ l ^yanlar vard ^ r. Muviye ve ardgelenleri iktidarlar ^^boyunca bu Yemenli zmrelerde kendilerine bir dayanak bulmu ^ lard ^ r. Muaviye'nin Hristiyanlar'a kar ^^^gtt ^ siyaset_ son derece
(46) ^ bn l-Esir, Tornberg yay ^n^ , II., S. 417, III., 149. (47) BeMzuri, Ftuh, I., S. 368.

32

Bahriye OK

msamahal ^^ idi. Bu hususta onu etkiliyen belki de dam ^manlarmdan hristiyan SercCm bin Mansr olmu ^ tur (C. Huart, a.g.e. I. 261). Eri ^mek istedi ^i her ^ eye olduka kolay ship olan Muviye ^ imdi de ^ arap ve e ^ lenceye d ^ kn, gzel tambur alan o ^ lu Yezid'i daha ciddi davranmaya, kendi ynetim usullerine al ^^ t ^ rmaya al ^^ t ^^ (48). Halifeli ^inin sonuna do ^ ru onu nce Suriye'de, sonra teki eyletlerde veliaht olarak tan ^ tt ^ . Bu nzik i ^^onun son siyasi zaferi olmu ^ tur. Muviye, Hasan bin Ali'nin halifelikten vazgemesinden sonra islam kuvvetlerinin eline geen topraklardan hibirini yitirmeden hkm srmeyi ba ^ arm ^^ t ^ r. Ne Abdlmelik, Ne Mansr, ne Harunrresid ^ slam tarihinde bu e ^ siz vgye hak kazanm ^^ t ^ r. Snni tarihiler Muviye'nin hat ^ras ^ na o ^lu Yezid'in hat ^ ras ^ ndan ok daha fazla sayg ^ l ^^davranmaktad ^ rlar. Suriyelilere gelince, onun ^ an ve ^ eref dolu ynetimini uzun y ^ llar sayg ^^ ile amm ^ lard ^ r. So ^ukkanl ^ l ^^^ , yumu ^ ak ba ^ l ^^ grn ^ , gler yzl olu ^ u, ayr ^ ca cmerte da ^^ tt ^^^^zengin hediyeler ve ba ^ lad ^^^^maa ^ lar en inat ^^ ve uzla ^maz d ^ manlarmi bile zarars ^ z hale getiriyordu. Muviye nemli mevkilere tyin etti ^i yak ^ n akrabalar ^ na kendi emirlerini kr krne yerine getirme duygusunu a ^^ lam ^^ t ^ . Muviye lehindeki tutumu, baz ^^Snniler, onun Peygamber'e veklet demek olan h.alifeli ^i s ^ rf dnyevi bir iktidar hline getirdi ^ ini iddia ederek yerdiler. Bu tutum onu ktleme ^ i hedef tuttu ^ u hlde byk meziyetlerini de belirtmi ^^oluyordu. T ^ pk ^^ Floransa'daki Medici soyunun son zamanlar ^ nda grld ^ gibi Muviye de bir d ^ man ^ ndan ya da zorluk ^ karan bir dostundan kurtulmak istedi ^ inde haner ve zehir kullanmaktan ekinmezdi. rne ^ in, Suriyeliler'ce ok sayg ^^ gren Abdurrahman ad ^ nda biri halk ^n kendisine duydu ^u sevginin kurban ^^ olmu ^ tu. Baz ^^ tarihiler Muviye'yi duygusuz, merhametsiz ve hiylekr olarak t asvir ederler. Hz. Peygamber'in byk torununu zehirletmek ve Hz. Ali'nin kahramanl ^ k ve ^ hret arkada ^^^olan Mlik el-E ^ter'i ortadan kald ^ rmak onun cinayetleri aras ^ nda say ^ l ^ r. Muviye'nin snnilere gre baz ^^ sular^^ vard ^r. Bunlar^n en nemlilerinden drdn belirtelim : 1. Hz. Ali'ye ve soyuna kfretrnek (sebb); bu kt grenek nce ^ am'da ba ^ lam^^ t ^ r. Namazdan sonra Hz. Osman'a dua edilir,
(48) Cevdet Pa ^ a, K ^ sas, VII., S. 174.

EMEV DEVLET ^^

33

sonra Ebu Turb lakab ^^ ile an ^ lan Hz. Ali'ye kfredilirdi K ^lfe'de vali bulunan Mugire bu yolu izlediyse de Hcr bin A'di bin Htem ve onunla birlikte cemaat bu bedduay ^^ hemen reddederdi. Mugire cemaatin tepkisine ses ^ karmazd ^ ; ama Ziyad ibni Ebihi Kfe valisi olduktan sonra Hcr bin A'di'nin bu kar ^^ l ^^^ n ^^ho^^grmiyerek, onun ve baz ^^ arkada ^ lar^ n ^ n hapis ve idam ^na sebeb oldu (49). 2. Seime uym ^yarak k ^ l ^ kuvvetiyle ve hiyle ile hilafeti almas^. 3. Ziyad' ^^ kendi nesebine ba ^lamas ^^ (50). 4. O ^lu. Yezid'e veliand olarak halk ^^ zorla biat ettirtmesi (51). Yaln ^z bir tarihi Muaviye'yi temize ^karmakta olduka glk eker. Ancak Araplar gene onun ^ ahs ^ nda hkmdarl ^ k kudretinin semboln grmektedirler. Mes'udi'nin inanc ^ na gre ardgelenleri onun maharet derecesine ula ^amazlar, olsa olsa ancak onu taklid edebilirlerdi. Sufyaniler'e mensup bu dhi hkiirr ^dara kar ^^^ duymu ^^olduklar^^az yak ^nl ^^a ra ^men Mervanner ok kez onun ortaya koydu ^u ynetsel gelenek ve yntemlere dayanm ^^ lard ^ r. Muaviye hi ^ phe yokki Islam' ^ n en ilerici hkmdarlanndan birisidir. Kamu oyu'nu asla kk grmezdi; insanlar ^ n ynetilmesinde yaln ^zca gcn ba ^ ar^^ sa ^l ^ yaca^^ na inan ^ r, onlar ^ n sevgisini kazanmaya al ^^^ r, bylece uyruklar ^ n^ n kendisine ba^lanmas ^ n^^ 'ini savunursa ^ lar, dnyan ^n k^ l ^ ntan daha iyi, dil ile ynetilece ^ du. O, kabilelerden gelen ve Vfd denilen temsilcileri s ^k s ^ k kabul eder, yak ^nmalann ^^ ekinmeden sylemelerine izin verirdi. Ayr ^ ca ynetim i ^ lerine bu ki ^ ileri katt ^ rMakla, eski bedevi bireycili ^ini kendi planlar ^^lehine kullanmay ^^ bilirdi. Muaviye Suriye'deki dan ^^ma kurulunun gr ^melerinde bir primus inter pares (=e ^itler aras ^ nda birinci) idi. Yava ^^yava ^^uyruklann ^ n siyasal terbiyelenini geli ^ tirme ^i ve ba^^^bo^^hareketlerinin nne geme ^i ba ^ ard^ . Hibir zaman onlar^ n ele ^ tirmelerinde ^^^ ve ^airlerin sald ^ r ^ lar ^ ndan rkmezdi. Birereylem haline gelmedike kelimeler beni ilgilendirmez demek al ^^ kanl ^^^ndayd ^ . Bu geni ^^d ^ n^^tarz ^ , Mervannerde gittike nadir(49) Mes'di, Mruc, V., S. 80. (50) Taberi, a.g.e., IV, S. 12-15. (51) Taberi, a.g.e., IV., S. 20-24.

34

Bahriye OK

le ^ ecek ve Abbasiler'de mutlkiyetin ortaya ^ kmas ^^ ile bsbtn kaybolacakt ^ r. E ^ er Muaviye'de bir devlet kurucusunun keskin gr ^ , abucak harekete gei ^ i, ko ^u ^ turrna fikri, eskimi ^^nyarg ^ lardan uzak bulunma, insanlar ^^ e ^ it tutma ve onlar ^ n nkan ^ lar^ na kar ^^^anlay ^^^ gsterme sab ^ rs ^ zl ^^^^olmasayd ^ . Bedevileri bulunduklar ^^durumdan kurtar ^ p disiplin alt ^ na alamazd ^ . Onun hakk ^ nda yans ^z bir yarg ^^ vermek isteyenlerin, hatalar ^ na ra ^men al ^^ t ^^^^evrenin, Bedevilerin iine i ^ lemi ^^bireycili ^ in direncini hesaba katmalan gerekir. Muviye onlar ^^ yksek kltrl ok eski uygarl ^ klar ^ n vrisi olan milletlere hkmedecek fatihler haline getirebilmi ^tir. Bu milletler, Bizanhlar, ^ ranl ^ lar, Mo ^ollar, Trkler ve bg. dir. Muviye ^ slmiyet iin ok yararl ^^ olmu ^ tur. Kurnandanlanndan Amr ibn Ziyad ibni EM' Sufyan (Ebihi), Mugire bin ^ube gibi ^ ahsiyetler sayesinde Horasan ve Iran'da cereyan eden kabile kavgalar ^^ uzay ^p gitmemi ^ , tersine bunlar hemen nlenrni ^ tir. Muviye tahta getikten sonra o vakta kadar Suriye'de uygulad ^^^^ve ba^ ar^^ sa ^ lad ^^^^ynetim usulleri hilfetin teki blgelerinde de geni ^^ bir uygulama alan ^^ buldu. Bylece Islam' ^ n ekirde ^ ini te ^kil eden Bedevileri merkezi bir ynetime ba ^l ^^bir duruma soktu. Maliyeyi de dzenledi. ok fazla maa ^^alanlar ^ n, ayl ^ klar ^ n ^^ azaltt ^ , dzensiz eyalet gelirlerini dzenli hale getirdi. Devlet kasas ^ n ^^ fatihlerin istedikleri biimde kullanabilecekleri bir kasa olmaktan kurtard ^ . MM l Mslimin say ^ lan devlet hazinesini M'alullah haline getirdi (52). ^ slam lkelerinde disiplinli bir uzla ^ t ^ rma rgt de Muviye taraf ^ ndan kurulmu ^ tur (Cevdet Pa ^ a, KE., VII., S. 195).
-

Muviye Receb 60/Nisan 680'de ^ am'da ld (53). Son nefesinde o ^ lu Yezid'i yan ^ na getirtip ^ u tavsiyelerde bulundu: O ^lum bilesin ki, imparatorlu ^u sana sa ^ lamak iin ne gerektiyse yapt ^ m. Halifeli ^in her ynnde, benim veliand' ^rn olarak tan ^nd ^ n. Yaln ^z drt ki ^ i biat etme ^ i reddetti. ^^ te onlara kar ^^^nas ^ l hareket edece ^ ini sana syliyeyim: Ebu Bekir'in o ^ lu Abdurrahman zevk d ^ kndr; ona bu yolda gerekeni ylesine ver ki, e ^ lencenin d ^^^nda ba ^ka bir ^ ey d ^nemez olsun. mer'in o ^lu Abdullah kendini
(52) (53) Lammens, ^ A., VIII., S. 443. Taberi'de 60 y ^ l ^^ receb ay ^^ denildi ^ i hde, Cevdet Pa ^ a 63 Receb, Mes'0di, Muruc'da 61 Receb - diye gsterilmi ^ tir

EMEVI DEVLET ^^

35

dine vermi ^ tir, iktidar pe ^ inde ko ^m ^yacakt ^r. Zbeyr'in o ^lu Abdullah en tehlikelisidir. Onu biata zorl ^ yacak btn areleri ara. Ali'nin o^lu Hseyin'e gelince, onu da biata a ^ir, e^er reddederse dikkatli ol, fakat kabul ederse onunla anla ^^ve ona iyi muamele et, zira biz onun ailesini zorla haklar ^ ndan ettik. D) I. Yezid'in halifeli ^i a) Kerbela olay ^^: Yezid babas ^ n ^n yerine geti ^ i s ^ rada, Medine'de Velid bin Utbe, Mekke'de Amr bin Said bin As, Basra'da Ubeydullah bin Ziykl, Ktife'de ise Nu'man bin Bi ^r vli idiler. Yezid babas ^ n ^n tavsiyelerine uyarak hemen Medine'de ya ^^yan muhaliflerini biata zorlamas ^^ iin Velid bin Utbe'ye bir mektup yazd ^ . Velid bin Utbe daha sonra Emevi halifesi olarak tahta oturacak olan Mervan bin Hakem'in bu konudaki d ^ncelerini ^renmek istedi. Mervan, biat ^^ redettikleri takdirde hibir mazeret dinlemeden onlann hemen ldrlmelerini tavsiye etti. Velid bin Utbe bu kanl ^^ tavsiyeyi redetti; vakit geirmeden Hseyin'e haber yollad ^ . Peygamberin torunu vlinin kona^^na gitti, elli kadar silhl ^^ adam ^^ da onu kap ^ da bekledi; Muviye'nin ld ^ne ve Yezid'in ona halef oldu ^una dair mektubu okudu sonra Velid'e yukar ^ da adlar ^^ bildirilen drt ki ^ inin bir arada a ^k olarak biat etmelerinin daha iyi olaca ^^n^^ syledi ve ^k ^p gitti. Abdullah ibni Zbeyr de Velid'i bir miktar oylad ^ ktan sonra, bir yolunu bulup Mekke'ye kat ^ . Orada Kbe'ye s ^^^nd ^ . Arkas ^ndan Hseyin bin Ali, karde ^ i Muhammed bin Hanife hari btn ailesi ile Mekke'ye gt. Bu haberler halife Yezid'e ula ^^ nca, Medine vlisini azletti ve yerine Amr bin Said bin ..As' ^^ geirdi. Amr, Abdullah ibni Zbeyr'i Yezid'i tan ^maya zorla ^nak iin, karde ^ i Amr bin Zbeyr'i onun zerine 2000 askerle gnderdi. Abdullah da sa ^ lad ^^^^birliklerle karde ^ ini esir edip hapse att ^^ (54). ^^ te bu olaylarla elde etti ^i nledir ki, Abdullah ibni Zbeyr ilerde ^ slam Imparatorlu ^unun byk bir k ^ sm ^nda Halife olarak kendisini ta- . n ^ tma olana ^^ n^^ elde etmi ^ tir. Bu s ^ rada Kfeliler Hz. Hseyin'i ynetimi ele almas ^^ iin a ^^ rd ^ lar. O, bunlar ^n ^ srarlar ^ na dayanam ^yarak Irak'a gitti. Fakat orada umdu ^u yard ^m ^^ bulamad ^ ; kendisine yard ^ m edecek olan amcazadesi Mslim bin Akil de Yezid'in vlisi Ubeydullah ibni Ziyad taraf ^ndan yakalan ^p idam olundu. Kfe vlisinin kuvvetleri, Hz. Hseyin'in yolunu kesip ona geri dnmesini sa ^l ^ k verdiler. Hseyin bu teklifleri redetti ^inden, Ba^(54) Cl. Huart, a.g.e., I., S. 262; Cevdet Pa ^ a, K^ sas, VIII., S. 198.

36

Bahriye OK

dat' ^n a ^ a ^^^yukar ^^100 km. gney-bat ^ s ^ naki Kerbela yerine kadar onu ko ^u ^ turdular. Burada kendisini susuzluktan teslime mecbur b ^ rakmak istediler. M. 680'de Yezid'in ordu kumandan ^^ ve Peygamber'in nl sahbisi Sa'd ibni Ebi Vakkas' ^ n o ^ lu mer ona teslim olmas ^ n ^^ nerdi (55). Hz. Hseyin her nekadar akrabas ^^ Mslim'in idarr ^^ile desteksiz kalm ^^ sa da yine de bu nermeyi kabul etmedi. Hseyin her hlde ba ^^ na gelecekleri bir nsezi ile anlam ^^^olmal ^^ ki, yan ^ ndakilere kendisini terketmelerini, onlara izin verdi ^ ini syledi. Onlar merte ve pervas ^ zca Hseyin'in bu enrmesini redettiler. Ertesi gn, yni 10. Muharrem 61/10. Kas ^ m 680'de, Hseyin ad ^ rlar ^ n arkas ^ nda ate ^^yakt ^ r ^ p tek cepheden sava ^ a haz ^ rlanm ^^ t ^ . 23 svrisi, 40 da yayas ^^ vard ^ . Hseyin at ^n ^^ d ^ manlar ^ na do ^ ru srd, maksad ^^ onlara son defa hitap etmekti. Feryad eden k ^ z karde ^ ini susturduktan sonra: Peygamberimizin k ^ z ^ n ^ n o^lu ben de ^il miyim? ^ ehitlerin efendisi Hamza, babam ^ n amcas ^^ de ^il midir? ^ ehid Ca'fer t-Tayyar amcam de ^il midir? Tanr ^^ Elisi'nin, benim ve karde ^ im iin, siz Ehl-i Beyt'in seyyidlerisiniz ve Snnet ehlinin gz bebeklerisiniz dedi ^ ini duymad ^ n ^ z m ^ ? B ^ rak ^ n ^ z Peygamberin, dedemin mezar ^ n ^ n yan ^ nda mrmn sonuna kadar oturay ^ m dedi ve onlar ^^ biraz sonra i ^ leyecekleri nyetten alakoymak istedi. Fakat Ubeyduliah bin Ziyad' ^ n adamlar ^^ bu szleri hi dinlemiyorlard ^ . Kar ^^ l ^kl ^^ ok atmalarla, ok nispetsiz kuvvetler aras ^ nda, sava ^^ba ^ lad ^ . Bu arada Hz. Hseyin'in o ^lu Abdullah ve henz ocuk olan Ali, karde ^ i Hz. Hasan' ^ n o ^ullar ^ ndan Ebu Bekir, Kas ^ m, amcas ^ n ^ n iki o ^lu ve daha. Peygamber soyundan bir oklar ^^ ^ ehit edildiler. ^ leden sonra Hz. Hseyin'in adamlar ^^ ok azald ^ . Sa ^^kalanlar onu savunmak iin can verdiler. Ancak drt ki ^ i kald^ ktan sonra bizzat Hseyin de sava ^ a giri ^ti. Onu daha nce ldrebilirlerdi. Fakat rivyete gre kimse kendisine bu darbeyi indirme ^e cesaret edemiyordu. Nihayet Sinan bin Enes Nehai m ^ zrakla vurup onu yere d ^ rd ve hemen ba ^^ n ^^ vcudundan ay ^ rd ^ . tekiler Hz. Hseyin zerindekileri ya ^ma ettiler. O zaman grld ki, vcudunda 33 m ^ zrak ve ok 34 k ^ l ^ n yaras ^^ vard ^ . Bundan sonra ad ^ rlar ve kad ^ nlar ^ n zerindekiler ya ^ma edildi (56). ad ^ rlar ^ n birinde Hz. Hseyin'in
(55) Taberi, a.g.e., IV., S. 37-7. (56) Taberi, a.g.e., IV. S. 45'de Hseyin'in vcudu gn sava ^^alan ^nda kald ^^diye yaz ^ l ^ d ^r.

EMEVi DEVLETI

37

o ^ullar ^ndan Ali (57) de ldrlmek istendi, ama mer bin Sa'd buna engel oldu. Bu sava ^ ta Hseyin taraf ^ ndan 72, kar ^^^taraftan da 58 ki ^ i ld ^ kaydedilmi ^tir. Hz. Hseyin'in ba^^^Kfe'ye getirildi ^i zaman Ubeydullah bin Ziyad elindeki asas ^^ ile Hseyin'in dudaklar ^m vurdu. Orada bulunan Yezid bin Arkam ve ba ^ kalar ^^ dayanamay ^ p, Ubeydullah bin Ziyad'a asas ^ n^^ekmesini, nk birok defalar Peygamber'in pn- ek zere onun yzne e ^ildi ^ ini grdklerini sylediler (Taberi, K. Z. Ogan. Ter. II., 370). Btn bu olaylar s ^ ras ^ nda Yezid'in ald ^^^^durum bizce tam olarak bilinmemektedir. Baz ^^ yazarlar Hseyin'in ldrlmesi emrinin Yezid taraf ^ndan verildi ^ini ileri srerler, ama bu iddia ilk ^ iiler'de mevcut de ^ ildir. En eski kaynaklar ^ n hemen hepsi Hseyin' in ba ^^^ ^ am'a getirildi ^ i zaman Yezid'in ok zlm ^^oldu^unu, gzlerinin ya ^ ard ^^un ve onu getirenlere Hseyin'i ldrmemi ^^ olsayd ^ n ^ z, ba ^ l ^ l ^^^n ^ zdan gene memnun kal ^ rd ^ k; onun yan ^nda olsayd ^m, kendisini affederdim demi ^^oldu ^unu ve mkfat mit edenlere hibir ^ ey vermedi ^ini kaydederler. Ayr ^ ca Yezid, Hz. Hseyin'in peri ^ an bir halde ^ am'a getirilmi ^^olan ailesi ile birlikte a ^lam ^^^ve sonra onlar ^ n btn ihtiyalar ^ n ^^ sa ^ l ^yarak kendilerini Medine'ye yollam ^^ t ^ r. (58). Btn bu rivayetler Yezid'in bu fiillerinin samimi .olmad ^^^ n ^^ gsterir. E ^er sahiden Ubeydullah'a k ^ zm^^^olsayd ^^ onu Kfe valili ^ inden azlederdi. Sonra Kilfe kuvvetleri bu kadar stn oldu ^u halde onu diri yakalamay ^p ^ ehit etmeleri ve bo ^^yere adamlar ^ n ^^ katletmeleri de bu yolda bir emir alm ^^^olduklar ^ n ^^gstermektedir. Bu tarihten itibaren birok eserlere konu olan Hseyin'in ^ ehadeti, Mslmanlar' ^ n kalbinde ikapanmaz bir yara at ^ . Az sonra kendisini gsterecek olan btn muhalefet hareketlerinde Hseyin'in intikam ^^ sebeb gsterilecek ve bu yzden yzy ^ llar boyunca say ^ s ^ z Mslman kan ^^ ak ^ t ^ lacakt ^ r. ^ iiler 10 Muharrem'i matem gn ilan edecekler, bu ac ^kl ^^ olay ^ ii veya Snni pek ok
(57) Hz. Hseyin'in Ali ad ^nda o ^ lu vard ^^: Ali Ekber, Ali Evsat, Ali Asgar. Ali Evsat' ^n teki ad ^^ Zeynelabidindir. Ayr ^ ca Hasan ve mer adl ^^ iki o^lu daha vard ^ . (58) Taberi, a.g.e., IV., S. 48 - 9. sayfalarda Yezid iin asa ile Hseyin'in dudaklar ^m dokundu diye yazar ama her bAlde bu do ^ ru de ^ildir.

38

Bahriye OK

^ aire a ^^ tlar ilham edecektir. Hz. Hseyin'in Kerbela'daki trbesi bugn hala ^ iiler ^ in kutsal bir yerdir. b) Harre sava ^^^: Emeviler iin daha ok tehlikeli olan adam, Mekke'de kutsal s ^^^ na ^^ nda Halife'ye kafa tutan Abdullah ibni Zbeyr'di. O. ^ ehirlerinin eski canl ^ l ^^^ n^^ kaybettirmi ^^olan hkmete kar ^^^nefret ve kin duygulann ^^ a ^^a vurmak iin f ^ rsat kolhyan Medinelileri k ^^ k ^ rtt ^ . Yezid 683 y ^ l ^ nda onlar ^^ kendisine kazanmak ^ in bo ^^yere al ^^t ^ . Tecrbesiz yeni vali Osman bin Muhammed el-Sufyani akl ^ nca Medine halk ^ n ^^ kazanmak amac ^ yla, iinde Uhud gazas ^^ ^ ehitlerinden Hanzala'n ^ n o ^lu Abdullah'm da bulundu ^u bir gurubu ^ am'a gnderdi (Clernent Huart bunu Ukbe bin Velid diye gsterir, I. S. 263). Yezid bunlara ok iltifat etti; Abdullah bin Hanzala'ya ve sekiz o ^ luna 180 000 dirhem ba ^^^ ta bulundu. Yezid'in bu fedekarl ^^^ na kar ^^ l ^k, temsilciler ^ am saray ^ nda grdklerini, sonradan gittikleri her yerde anlatmaktan geri kalmad ^ lar. Halife'nin gece gndz sarho ^^oldu ^unu, mzik, dans ve av partilerinden ba ^ ka bir ^ ey ile u ^ra ^ mad ^^^ n ^ , hatta namaz ^^ niyan terketti ^ini yayd ^ lar (59). Bunlardan Abdullah bin Hanzala da o ^ullar ^ mdan ba ^ ka kimseyi bulmasam bile, ona kar ^^^sava ^^nm diye ayakland ^ . Bylece Medine'liler Yezid'i hal'edip Abdullah bin Hanzala'y ^^ ba ^ kan setiler. Bu haberi duyan Yezid, Ensar'dan Numan bin Bi ^r'i nasihat etsin diye Medine'ye gnderdi; bu bir sonu elde edemedi. Tersine Medineliler vali Osman bin Muhammed'i ^ ehirlerinden koydular ve Mervan bin Hakem'i aman al ^ ncaya kadar evinde hapsettiler. Btn bu kayna ^ malar, huzursuzluklar, Yezid'in mevkiinin adam ^^ olmamas ^ndan ve Peygamber'in torunlar ^ n^^ ^ehit ettirmesinden do ^maktayd ^ . Yezid hemen, Amr bin Sa'id'e Medine zerine gitmesini emrettiyse de Amr bin Sa'id ikinci bir gnaha girmek istemedi ^ i iin zr diledi (Cevdet Pa ^ a, KE., VIII., S. 231). O zaman yezid ihtiyar Mslim bin Ukbe'yi askerle Medine zerine yollad ^ . O, onbin askeri Harre denilen yerde konaklatt ^ . Burada Abdullah bin Hanzala, gz nnde o ^ullar ^ n^ n birer birer ldrld ^n gr dkten sonra, Medine asillerinin pek o ^u ile birlikte ve btn kuvvetiyle sava ^ a sava ^ a can verdi (26. A ^ ustos 683) (60). Mslim
(59) Taberi, IV., S. 53; Cl. Huart., I., S. 263. (60) Tabert IV., S. 54; Cl. Huart, a.g.e., I., S. 263, ^ bni Tiktaka, el-Fahri, S. 178.

EMEVj DEVLE 1" . ^^

34

^ehri ele geirdi ve gn boyunca ya ^maya izin verdi. Suriye askerleri bu gn iinde hem Medinelileri katlettiler hem de ^ ehri bir harabe haline getirdiler. Bu s ^ rada mesit ah ^ r haline getirildi; trbeleri, sslerini alabilmek iin yakt ^ lar (61); birok asil kimseler Yezid'in zulmnden kurtulmak iin uzaklara kam ^^ lard ^ . Bu arada Hseyin'in o ^lu Ali (II.) ve Abbas' ^n o ^lu Ali kurtuldular. Hastahaneler, medreseler . y ^k ^ ld ^^ veya kapat ^ ld ^ . c) Mekke'nin kusat ^ lmas ^^ Yezid'in kuvvetleri iin art ^k Mekke yolu a ^ kt ^ . Ancak, hasta olan Mslim bin Ukbe ld ^nden yerine Husayn bin Nmeyr geti. Mekkeliler ve Medine'den ka ^ p kurtulanlar, ayr ^ ca Kfe'de daha sonra Emeviler'e kar ^^^ayaklanacak olan Muhtar s Sakafi ve bir k ^ s ^ m Harici Mekke'ye gelerek Abdullah ibne Zbeyr ile birlikte Suriye'li birliklere kar ^^^kahramanca arp ^^ t ^ lar (31. Ekim 683). Sonunda ^ ehrin surlar ^^ iinde savunmaya gemek zorunlulu ^unu duydular. Harem'de yani Kbe' de kan dkmek yasak oldu ^u halde, ^ am askerleri manc ^ n ^ k getirip Kasbe'yi ta ^^ya ^muruna tuttular (62). Bu arada at ^ lan ate ^ li m ^ zraklardan biri Kabe'nin rtsn ve tahta k ^ s ^mlar^ n^^ tamamiyle tutu ^ turdu; k ^ sa zamanda Beytullah bir kl y ^^^ n ^^ haline geldi. Tam bu s ^ rada Halife Yezid lm ^ t (63). Abdullah ibni Zbeyr, Husayn bin Nmeyr'e bir mektup yaz ^ p Halife'nin ld ^n, bu durumda onun kimin ad ^ na sava ^ makta oldu ^ unu sordu. Husayn bin Nmeyr bile haberin- do ^rulu ^unu ^renince Emevi soyunun hilfette kalmas ^ n ^^ art ^k istemedi ^inden Abdullah ibni Zbeyr'in halifeli ^ ini tan ^ yaca ^^ n ^^ bildirdi. Ortam buna ok elveri ^ li idi. nk Kerbel olay ^ ndan tr iman sahipleri ok zgndler. Ayr ^ca
-

(61) Gerekten de Taberi, IV., S. 55; Mes'di, Muruc, V., S. 165 ve ^ bni Tiktaka, el- Fahri, S. 189 gibi kaynak kitaplarda katledilen Medinelilerin dere gibi kanlar ^ n^n ak ^t ^ld^^^ , ^ ehrin ya ^ma edildi ^ i ve kad ^ nlara tecavz edildi ^ i, esirlerin hapsedildi ^ i belirtilmi ^^ise de, Emir Ali (Musavver Tarihi ^ slam, I., S. 87 v. t.)'den ba ^ kas ^ nda mescidin ah ^r hline sokuldu ^u ve sslerini almak iin trbelerin y ^ k ^ ld^^^^yaz ^ lmam ^^ t ^ r. Ayr ^ ca bk. Frants Buhl, ^ .A., VII., S. 466. (62) Taberi, manc ^ n ^^^^kullanan adam ^ n Habe ^ li bir gayrimslim oldu ^ unu, Kbe'yi ta ^ larken bir yandan da m ^ sralar terennm etti ^ ini kaydeder (IV., S. 57). (63) Wellhausen, Arab Devleti, S. 78. Yezid 39 ya ^^ nda 3 y ^ l 9 ay saltanattan sonra Reblevvel 14'te lm ^ t. Tarihi rivyetler onun ld ^ gnn Mekke'nin yak ^ ld ^^^^gnle ayn ^^ oldu ^unu bildirirler. Taberi, IV, S. 57;

Mes'641, Muruc, V., S. 168, Cl. Huart., a.g.e., I., S. 263.

40

Bahriye OK

Mekke'nin ku ^ at ^ lmas ^^ sebebiyle islam alemi Emevilere kar ^^^ yer yer ayaklanmak istidad ^^ gstermi ^ , Irak, Yemen ve M ^ s ^ r da, daha nce Mekke'de halifeli ^ ini ilan etmi ^^olan Abdullah ibni Zbeyr'i tan ^ m ^^ t ^ . Ama ^ bni Zbeyr siyasi deha shibi bir ki ^ i olmad ^^^ ndan Husayn ibni Nmeyr'in yapt ^^^^teklifi reddetti; Mekke'de sava^ a devam etti. E) IL Muviye'nin halifeli ^ i : Bu arada, Yezid'in geceden korkan ocuklara benzetildi ^ i iin kendisine Ebu Leyla ad ^^ verilen (64) gen ya ^ taki o ^ lu II. Muviye halifeli ^ e seildi. II. Muviye birgn halk ^^ camiye toplad ^ . Onlara: Ey Nas! Ben sizin i ^ lerinizin ykn ta ^^ yacak kudrette de ^ilim. Sizin iin Hz. mer gibi bir adam arad ^ m bulamad ^ m. Dan ^^ mak iin Ehl-i ^ ura gibi alt ^^ ki ^ i arad ^ m; bulamad ^ m. Siz hilfete be ^ endi ^ inizi seiniz deyip minberden indi ve do ^ ru evine gidip kapand ^ . Haz ^ r bulunanlardan Dahhak bin Kays halifeye vekil -olarak namazda imaml ^k etti. ^^ meyye soyundan olanlar bu durum kar ^^ s ^ nda ^ a ^^ rm ^^^bir halde kald ^ lar. ok gemeden, seildikten belki k ^ rk gn sonra, IL Muviye ld (65). F) Mervan bin Hakem'in halifeli ^ i : II. Muaviye'nin lmnden sonra eski Irak valisi Ubeydullah bin Ziyd bile Irak'da halk ^^ kendine biata davet etti. Ama halk ayakland ^ . Ubeydullah bin Ziyad ancak kaarak can ^ n ^^ kurtard ^ . Bu arada, yukar ^ da syledi ^imiz gibi, Abdullah ibni Zbeyr'e ba ^ land ^ klar ^ n ^^ bildiren Irak, Ye men, Hicaz ve M ^ s ^ r'dan ba ^ ka Kinnesrin Emiri ile Humus (Homs) Emiri, Abdullah ibni Zbeyr'e biat ediverdiler. O derecedeki Emeviler'in byklerinden olan Dahhak bin Kays bile gizlice ^ bni Zbeyr'e biat etmi ^ ti. Tam Mervan bin Hakem de ibni Zbeyr'e biat edecek iken Ubeydullah ibni Ziyd ^ am'a geldi ve onun zihnini eldi: (bak. Taberi IV., s. 60) Sen Kurey ^ 'in ^ eyhi ve bir ulu ki ^ isin; ^ bni Zbeyr'e biat edersen ben senin iin utamr ^ m dedi. meyyeliler onun etraf ^ nda topland ^ lar. Baz ^^Yemen kabileleri de Mervan' ^^ tan ^ d ^ lar. Bu yzden Mervan' ^ n etraf ^ nda toplan ^ p onu tan ^ yanlara Yemeniyye denildi. Dahhak bin Kays ^ bni Zbeyr'e tabi oldu ^u iin ^ bni Zbeyr'i tan ^yanlara da Kays ^yye denildi. Bu iki
(64) Ebu'l - Ferec, I., S. 186 . (65) Mes'di, Mruc, V., S. 168'de 2 ay, bir ba ^ ka rivyete gre 3 ay; ^ bni Tiktaka, el - Fahri, S. 190; Ebu'i - Ferec, I., S. 186'ya gre ise 4 ay.

E M E Vi

D EV L ET I

41

parti birbirlerine kar ^^^684'te Merc Rahlt denilen yerde ok kanl ^^ bir sava ^^verdiler. Dahhak bin Kays sava ^ta ldrld, yanda ^ lar^^ peri ^ an oldu. Mervn ^ am'a girdi, ^ aml ^ lar ona biat ettiler (66). Mervan, Amr bin Sa'id'i yan ^ na alarak M ^s ^ r'a gitti. ^ bni Zbeyr'in adamlar ^n ^^ oradan koyup o ^lu Abdlaziz'i M ^ s ^r valisi naspetti. ^ bni Zbeyr ise karde ^ i Ms'ab' ^^ ^ am zerine gnderdi. Ms' ab' ^ n ordusu bozuldu. Mervan, Hicaz' ^^ d ^nmekten huzursuzdu Daha nce Kabe'ye hcum eden ^ am askerlerine kar ^^^canla ba ^ la sava ^ an Hariciler, ^ bni Zbeyr'in Hz. Osman dostu oldu ^unu ^renince kendisini b ^ rak ^p Yemme ve Basra taraflar ^na do^ru gittiler. ^ iiler de Tevvbin ad ^ yla gizli dernek kurdular. Hz. Hseyin'in ^ ehit edilmesinde kendilerini sulu grp onun kan ^n ^^ talep etmek suretiyle temize ^ kacaklar ^ na inand ^klar ^ ndan ayakland ^ lar. Bu arada Mervan iki odu haz ^ rlay ^ p, birini Medine'ye tekini Ubeydullah bin Ziyd' ^ n emrinde Irak'a yollad ^ . Medine'ye giren ordu peri ^ an oldu. ^ bni Ziyad, Irak'da komutanlar ^^ arac ^ l ^^^yla Tevvabin zerine sava ^^at ^ ; byk kahramanl ^ kla sava ^ an Tevvabin yenilgiye u ^ rad ^^ve Kfe'ye geri dndler. Abdullah ibni Zbeyr bu s ^ rada y ^k ^ lan Kbe duvarlar ^n ^^ bsbtn y ^ kt ^ r ^p yeni ba ^tan ve ta ^ tan yapt ^ rd ^ . Hacer-i Esved'i de Hz. ^brahim zaman ^ nda oldu ^u gibi Kabe'ye dahil etti. Emevi saltanat ^ n^^ Sufyaniler kolundan al ^ p Mervniler koluna gemesine sebeb olan Mervan bin Hakem byk amcas ^^ Osman bin Affan halife oldu ^u vakit onun ktipli ^ ini yapm ^^ , bu s ^fatla Osman ad ^na devleti istedi ^ i gibi ynetmi ^ , byk eyletlere kendi yak ^ n akrabalar ^ n ^^ tyin etmekten ekinmemi ^ ti. Bylece de Hz. Peygamber'in en yak ^ n dostlar^ n ^^gcendirmi ^ ti. Bunun bir sonucu olarak Br gn yahut Hz. Osman' ^ n ^ ehit edildi ^i gn, a^^ r surette yaralanm ^^ , sonra Cemel olay ^ na kat ^ larak orada da a ^^ r yaralar alm ^^ t ^^(67). Bu olaylarla kazand ^^^^ ^ hret syesindedir ki, hilafet makam ^ na gemi ^^ve o ^lu Abdlmelik'in veliandli ^ini kabul ettirmi ^ ti. 65/685 y ^ l ^^ ramazan ^ nda Mervan ld ^ zaman (bir rivyete gre onu evli bulundu ^u I. Yezid'in kar ^s ^^ve. Sufynilerden Halid'in annesi, o ^lunu veliahtlikten ^kart ^ p stne de hakaret et(66) ^ bni Tiktaka, el - Fahri, S. 191; Cl. Huart, Histoire des Arabes, I., S. 264 v. t. (67) Wellhausen, Arap Devleti ve sukutu, S. 22, v. t., 86.

42

Bahriye OK.

ti ^ i iin bir gece uyurken yast ^kla bo ^mu ^ tur) (68) o ^ lu Abdlmelik kolayca yerine geebildi. G) Abdlmelik'in halifeli ^i : Abdlmelik bin Mervan hilafet makam ^ na geti ^i zaman imparatorlu ^u siyasi bak ^mdan bir btn halinde bulamad ^ . O, hilafet miras ^ n ^^ glkle ve mcadele ederek elde etme ^e, t ^ pk ^^ Muviye gibi ba ^ kalar^ n ^ n bayra ^^^alt ^ nda bulunup kendini halife tan ^ m ^yan lkeleri yeniden itaat alt ^ na almaya mecbur oldu. Onun kar ^^ la ^ t ^^^^en nemli gaileler ^unlard ^ r: Muhtar s-Sakafi'nin ayaklanmas ^ ; Abdullah ibni Zbeyr'in halifelik iddias ^ nda israr ^ ; e ^ itli blgelerde isyanlar; Afrika'da ayaklanmalar. a) Muhtar s SakaWnin ayaklanmas ^^: 64/684 Ramazan ^ nda Hz. Ali'nin nc o ^ lu Muhammed'in n^ urahhas ^^ oldu ^unu ne srerek kendi propagandas ^ n ^^ yapmaya ba ^ layan Muhtar Ebu Ubeyd s Sakari ate ^ li ve garip bir belgete sahipti. ok gemeden Kur'an' ^^ taklid ederek, seci ^ li fakat mphem bir ifade ile, Cebrail'den ald ^^^ n^^ iddia etti ^i ilhamlar ^^ syleme& ve Mehdi'nin gelece ^ ini, bylece gerek dinin yeniden kurulaca ^^ n ^ , btn haks ^ zl ^klar ^ n ortadan kalkaca ^^ n ^ , yer yznn yzy ^ llarca adaletle ynetilece ^ini vazetme ^e ba ^ lad ^ .
-

Muhtar s-Sakafi, ^ bni Zbeyr'e kar ^^^a ^ktan a ^^ a cephe almam ^^^olmakla birlikte ^ bni Zbeyr, Muhtar' ^^ ^ pheli adam telkki etmi ^ tir. Muhtar, Hz. Ali yanda ^ lar ^ na nemli vazifeler ba ^^^ lad ^ ysa da, onlar ^ n itirnadlarm ^^kazanamad ^ . Ali yanda ^^^olan kimseler, Muhtar' ^ n a ^^ r^^ fikirlerinden her zaman y ^ lmakta idiler. O, ^ slam'i kabul etmi ^^olmalar ^ na ve kendisinin gerek kuvvetini te ^ kil etmelerine ra ^men ak ^ nc ^^Araplarla ayn ^^ haklara sahip olm ^yan Iranl ^^ ve Araml ^^ unsurlara dayanmakta fayda grd. Kurdu ^u ordunun ba ^^ na Ali'nin kumandanlarmdan birinin o ^lu olan ^ brahim bin E ^ ter'i geirdi. Muhtar, Kfe Araplar' ^ n ^ n kendi sine kar ^^^olduklar ^ n ^^ ^ rendi ^i zaman, d ^manlar ^ n ^^yok edebilmek iin Hz. Ali'nin o ^ lu Hseyin'in ^ ehid edilmesine kat ^ lan veya onu korumayan herkesi idam etti. Bu kanl ^^hareketi Allah' ^ n uygun buldu ^unu ileri srd; zira bu olaydan iki gn sonra Irak zerine yr(68) Mes'udi, Muruc z - Zeheb, V., S. 266 v. t.; ^ bni Tiktaka, el - Fahri, S. 192.

EMEV ^^ DEVLETI

43

yen ve Kerbel olay ^ na kar ^^ m^^^olan Ubeydullah bin. Ziyad' ^ n kumandas ^ ndaki Suriye ordusu Hazir k ^y ^ s ^ nda tamamiyle yok edilmi ^ ti. Kumandanlan Ubeydullah bin Ziyd da kurtulamam ^^ t ^ . Fakat Muhtar' ^n gya ulhiyetin makam ^^ diye adland ^ rd^^^^bo^^bir taht nnde kutlad ^^^^bu byk ba ^ ar^ s ^ n ^^ ok gemeden kendi zevli izliyecektir. Nitekim 67/687 Ramazan ^ nda, Harra (Kfe yak ^nlar ^ nda) da Basra valisi Ms'ab ibni Zbeyr (Abdullah ibni Zbeyr'in karde ^ i) ve bunun kumandan ^^ Muhalleb, Muhtar ile arp ^^ t ^ lar. Kfe kalesine ekilmek zorunda kalan Muhtar' ^^ Ms'ab burada drt ay kusatt ^ . Hibir yandan bir yard ^ m grmiyen Muhtar sonunda bir ^k ^^^hareketi s ^ ras ^ nda Ms'ab taraf ^ ndan ldrld. Onun akidesine sad ^ k kalanlar da ayn ^^ akibete u ^rat ^ ld ^lar. Bununla birlikte Ms'ab' ^ n bu hususta gsterdi ^ i ^iddet hareketi, gene de bo ^una olmu ^ tur; nk Muhtar' ^ n mezhebi, ^ ii eskatoloji (= k ^ yamet gn inanlan)'sinde derin izler b ^ rakarak devam etmi ^tir. Muhtar' ^ n dini propagandalan sonundad ^ r ki, ^ ia siyasi bir hareket olmaktan ^ karak dini bir akide haline gelme istidad ^ n ^^gstermi ^tir. Bylece, Muhtar' ^ n siyasi ba ^ ar ^ lar ^^ ok k ^ sa, fakat dini telkinleri derin ve uzun sreli olmu ^ tur. (Brockelmann, ^ slam Milletleri ve Devletleri Tarihi s. 82). Abdlmelik her ne kadar Muhtar'dan kurtulmu ^^oluyor idiyse de, Irak bu defa da Hicaz halifesi Abdullah ibni Zbeyr'e, karde ^ i Mus'ab ibni Zbeyr'in abalar ^^ ile ba ^ lanm ^^^oluyordu. ^ imdi Ms' ab ibni Zbeyr'e kar ^^^yrmek gerekiyordu. 689'da ^ am'dan yola ^kt ^^ (69). Fakat derhal geri dnd, nk ba ^ kentte tehlikeli bir isyan ^ km ^^ t ^ . Asiler'in ba ^^ nda bulunan Amr bin Sa'id el E ^ dak' ^^ ^ am surlar ^^ iinde ku ^att ^ . E ^er teslim olursa, hrriyetini ona ba^^^ l ^ yaca ^^ n ^^vdetti. Halbuki Abdlmelik verdi ^ i sz tutmad ^ , bir rivayete gre onu kendi elleriyle ldrd. El-E ^ dak' ^ n yanda ^ lar ^^saray ^^ ku ^ at ^ nca o, onun ba ^^ n ^^ kaleden a ^ a ^^ ya f ^ rlatt ^ rm ^^^ve arkas ^ ndan avu avu aTt ^ nlar sam ^^ , bylece asilerin da ^^ lmas ^ n^^ sa^lam ^^t ^ . ^ am'da sknetin geri gelmesi zerine Halife Ms'ab ibni Zbeyr'e kar ^^^yeniden sefere ^kt ^ , ama ba ^ ar^^elde edemeden geri dnd. Ertesi y ^ l iki ordu Ba ^ dat yak ^ n^ nda Maskin'de yeniden kar(69) Sait Pa ^ a (Diyarbekirli) Mir'at l - ^ ber,

44

Bahriye OK

^^ la ^ t ^ lar. nce Abdlmelik Mus'ab'a samimi olarak kumandanlik teklif ve vdetti. Fakat o, karde ^ ine ihanet etmedi, sava ^ t ^^ ve ld. Abdlmelik Irak halk ^ n ^ n biat ^ n ^^ kabul ettikten sonra, hkmet merkezi ^ am'a dnd. b) Abdullah ibn-i Zbeyr'in halifelik iddialar ^na son verilmesi : ^ imdi art ^ k nfuzu Hicaz blgesini s ^ n ^ rlar ^ n ^^ a ^ m ^ yan Abdullah ibni Zbeyr'i ortadan kald ^ rmak gerekiyordu. Bu i ^^iin Halife son sava ^ larda gsterdi ^ i ba ^ ar ^ lar ^ n ^^ gz nnde tuttu ^u Taif'li Haccc bin Yusuf'u seti. Haccc do ^ du ^ u Taif ^ ehrini s k ^ larak Mekke zerine yrd. ^ ehrin kutsall ^^^ n ^^ gz nne almadan, Ebu Kubeys da ^^ ndan Mekke'yi manc ^ n ^ k ya ^ muruna tuttu. Gene de Abdullah ibni Zbeyr, Kbe ve dolaylar ^ nda daha yedi ay tutundu ve kendi z o ^ ullar ^^ taraf ^ ndan bile (70) terkedildikten sonra, yapt ^^^^bir ^ k ^^^hareketi s ^ ras ^ nda Cemazilevvel 73/Ekim 692'de ldrld. Bylece Irak ve ^ slm imparatorlu ^unun kalbi say ^ lan Hicaz, Haccc bin Yusuf'un abalar ^ yla Emevi soyuna kazan ^ lm ^^^oldu. Abdullah ibni Zbeyr gecesini gndzn ibadetle geiren ok dindar ve emsalsiz bir ki ^ i idi. Hz. Ebu Bekir'in k ^ z ^^ Esma'n ^ n o ^ lu idi. Dvas ^ nda hakl ^^ ise sonuna kadar sava ^ mas ^ n ^^ kendisine annesi sal ^ k vermi ^ ti. 73 ya ^^ nda iken ldrlm ^^olan Abdullah ibni Zbeyr 9 y ^ l, hkmet merkezi Mekke olmak zere halifelik etmi ^^ve zaman zaman Irak ve M ^ s ^ r da kendisine tbi olmu ^ tu. c) Trl blgelerde ayaklanmalar : Abdlmelik bu hizmetlerine kar ^^ l ^ k Haccc'a Hicaz, Yemen ve Yemlne vliliklerini verdi. Irak' ^ n ve. Hicaz' ^ n ^ am hkmetine ba ^ lanmas ^^ ile Abdlme lik'in art ^k bundan byle rahat bir saltanat srd ^ belki hat ^ ra gelebilir. Ancak byle olmam ^^ t ^ r. nk anlatt ^^^ m ^ z bu mcadelelerden faydalanan Hariciler glenmi ^ , eski Akad blgesi ^ ran' ^ n gney blgesini ellerine geirmi ^ ler ve canlar ^ n ^^ hie sayarak durmadan sava ^ maya koyulmu ^ lard ^ . Bunlardan zellikle Ezrakii kolundan olanlar ok korkuntular. ^ bni Zbeyr'in bir sre nce Abdlmelik'e tbi olmay ^^ kabul eden eski vlisi Muhalleb bunlarla
(70) M. Seligsohn, ^ A., I., S. 45; Yakhi (Houtsma yay.), II., S. 303 v. t.; Muruc z - Zeheb, V., S. 130 v. t.)

EMENTi DEVLETI

45

ba ^ a ^ kamam ^^t ^ . Sonunda Halife, Haccac' ^^ ve Muhalleb'i daha nemli bir kuvvetle bunlar ^ n zerine yollad ^ . 78/697'de Iran'da yap ^ lan kanl ^^ bir arp ^^ma sonunda Hariciler'in byk k ^ sm ^^ k ^ l ^ tan geirildi; geri kalanlar ^^ da el Ahsa llerinde oturmaya mecbur edildiler. Kfe valili ^ine ek olarak kendisine bir de do ^u illeri verilmi ^^olan Haccc, zellikle Iran'da ok ^ iddet gsterdi. ^ Siistan valisi olan Abdurrahman bu zulmlerden bakt ^ ; nce ba ^^kald ^ rd ^ , sonra halifeli ^ini ilan etti. 701 y ^ l ^ nda kendisine kar ^^^yollanan ordular ^^ yendi. Sonunda Deyr l Cemeim'de ve Maskin'de yap ^ lan sava ^ lar sonunda yenildi ve kat ^ .
-

d) Kuzey Afrika'n ^n Emevi halifeli ^ine yeniden ba ^lanmas^ :


Araplar' ^ n ele geirdikleri lkeler halk ^ na kar^^^gururlu davran ^^ lar ^ , zgrlklerin ok d ^ kn olan Afrikal ^^ Berberiler'i k ^ rd ^^^^iin, onlar en kk f ^ rsatlardan yararlanarak islam ^mparatorlu ^undan kapmak yollar ^ n ^^ bulmakda gecikmiyorlard ^ . VII. Yzy ^ l ^ n sonlar ^ na do ^ ru, yani Halife Abdltr ^ elik'in Irak ve Hicaz olaylar ^yla yo ^un bir ^ ekilde u ^ra ^ t ^^^^y^ llarda durum gene byle olmu ^ , Kuzey Afrika, M ^ s ^ r s ^ n ^ rlar ^ na kadar, Islam egemenli ^inden ^km^^ t ^ . 693 y^ l ^ nda Abdlmelik, Afrika'y ^^ bir kez daha Islam egemenli ^i alt ^ na almaya mecbur kald ^ . Bunun iin bir ordu haz ^ rlad ^ . Bu ordunun kumandanl ^^^ na Ukbe bin Nfrnin adamlar^ ndan Zheyr getirildi. Zheyr, Berberiler'i ve bunlar ^n mtefikleri Bizansl ^ lar' ^^ yenerek Islam topraklanndan ^ kard ^ . Ama Zheyr'in bir dalg ^ nl ^^^^yznden Bizansl ^ lar yeniden f ^ rsat bulup Berka'ya hcum ettiler ve islam ordusunu a ^^ r yitiklere u ^ratt ^ lar. Abdlmelik Afrika'da yitirdi ^i yerleri geri almak iin 11as~ bin Nu'man kumandas ^ nda yeni bir ordu yollad ^ . Bu ordu Kayravan' ^^ geri al ^p Rumlarla Berberiler'i byk bir yenilgiye u ^ratt ^^ Araplar bir kez daha Atlas Okyanusuna vard ^ lar. Ama ok gemeden Berberiler ile teki ^ iretler pek zeki: bir kad ^ n olan Kahine'nin emri alt ^nda topland ^ lar ve ellerinden ^km ^^^olan btn yerleri yeniden zaptetmeyi ba ^ ard ^ lar. Islam ordulanmn bir k ^ sm^^ ^eh^ d d ^m^ , geri kalanlar da Berka'ya kam ^^ lard^^ (697) (71). Kahine bu ba^ anlann ^n sayesinde be ^^y^ l Afrika'da saltanat srebilmi ^ tir. Sonunda 702'de Abdlmelik Hassan bin Nu'man' ^n
-

(71) Rene Basset, Hassan maddesi, ^ A., C. V. I.

46'

Bahriye OK

imdad ^ na bir ordu daha yoll ^yabildi. Abdlmelik'in askerleri, byk bir denizi a ^ an bir gemi gibi, Kuzey Afrika kabilelerini vararak ilerleme ^e ba ^ lad ^^^^zaman, Khine buna kar ^^^koyabilmek iin emrindeki lkeleri bir l haline getirme ^e karar verdi. Saraylar, k ^^ lalar onun emriyle y ^ k ^ l ^ yor, de ^erli e ^ yalar gtrlyor, gtrlemiyenler paralan ^ yordu. Bylece kasabalar ve beldeler yerle bir edildi; bahelerdeki a ^ alar bile kesilip yak ^ ld ^ . Bak ^ ml ^^ Berberi beldeleri, kasvet ve hzn dolu bir hal ald ^ . Mslman kumandan ^^ Hassan bin Nu' ^nan y ^ k ^ lm ^^^olan bu yerleri birer birer ele geirdi. Khine Atlas da ^lar ^^ eteklerinde verilen bir sava ^ ta hala Bir el-Khine denilen yerde katledildi (703). Bundan sonra Berberiler 25 000 svri vermek suretiyle bar ^^^yapt ^ lar. Bu olay Berbeiller aras ^ nda islmiyet'in ak ^ l ermiyecek kadar abuk yay ^ lmas ^ na vesile olmu ^ tur. Ne yaz ^ k ki, Hariciler yava ^^yava ^^Afrika'ya g etme ^e ba ^ lad ^ lar ve ta ^^ d ^klar ^^ nefret duygular ^ n ^^ Berberilere de a ^^ lad ^ lar. Zamanla bu Hariciler Afrika'da a ^ iret ba ^ kanl ^^^ na kadar ykselebilmi ^ lerdir. Bu yzden de Berberiler'in kanl ^^sonular veren ayaklanmalar ^ na sebeb olmu ^ lard ^ r. e) Ynetim ve maliye'de yenilikler : Btn bu ba ^ ar ^ lar ^^elde etmek iin Abdlmelik, Bizansl ^ lar'a a ^ a ^^^yukar ^^ 15 y ^ ldan beri hara vererek hi olmazsa Bizans s ^ mrlar^ nda bar ^^^^korumaya al ^^m ^^ t ^^ (72). ^ imdi art ^ k bu anla ^ may ^^srdrmek gerekmiyordu. Abdlmelik, Bizans'la sava ^ a girdi. Bu sava ^^hemen hemen Traz ve para islahat ^^ ile ayn ^^zamana rastlamaktad ^ r. Traz, devlet bykleri iin zel olarak dokutulan s ^ rma veya ipek i ^ lemdi elbise, boha veya mendiller zerindeki yaz ^ lara denir. Bu yaz ^ lar rumca idi ve baba-o ^ul-ruhlkuds, yani teslis duas ^ n ^^ ta ^^ rlard ^ . Birgn Abdlmelik; kendi meclisinde otururken bir boha grerek, zerinde yaz ^ l ^^ olan rumca bir ibareyi anlamak istedi. Yaz ^ lar kendisine tercme edildi ^ inde bu islmiyet'e yak ^^^ r m ^ ? Byle yaz ^ lar ta ^^yan bohalar nas ^ l olur da ^ slam lkelerinde kullan ^ l ^ r diyerek rumca traz ^^ yasak edip onun yerine la ilahe illahu yaz ^ lmas ^ n ^^ emretti. Bundan byle ^ slam lkelerinde trazlar arapa oldu (73). Arap ^ mparatorlu ^unda halifeler taraf ^ ndan darbedilen zerlerinde farsa veya yunanca yaz ^ l ^ , hatta ate ^ gedeli veya hal ^^ paralar
(72) (73) Belzuri, Futuh l-Buldn (Z. K. Ugan ev.), I., S. 257. Crci Zeydn, Medeniyet-i ^ slmiye Tarihi, I., S. 120 - 1; W. Barthold, ^ slm Medeniyeti Tarihi, S. 25.

EMEV ^^ DEVLET ^^

47

bulunmakla birlikte, bunlar tam anlam ^yla tedavl etmemi ^ , devletin bat ^^blgesinde Bizans, do ^u blgesinde ise Iran paralar ^^ kullan ^ lm^^ t ^ . Abdlmelik traz ^^ rumcadan arapaya evirmek isteyince, Bizans imparatoru IL Justinianusu (685-711) tahttan bir sre iin indirmi ^^olup K ^ r^ma srm ^^bulunan geici Imparator Leontius (695-698) dinarlar zerine Peygamber'i kltc ibareler bast ^ raca ^ ' ^ n ^^ bildirerek tehditte bulundu. Halife bunun zerine devletin ileri gelenleri ile gr ^meler yaparak, alt ^ n ve gm ^ ten dinar ve dirhemler darbettirdi (74). Bu paralar ^ n bir yzne Hz. Peygamber'in ad ^ n ^^ koydu, sonra bunlar ^^ ^ mparatorlu ^un btn blgelerine yollayarak, bunlardan ba ^ ka bir para ile al ^^^veri ^^edecek kimseleri idam cezas ^^ ile tehdit etti. Ertesi y ^ l Haccc bin Yusuf, halifenin yapt ^^^^bu i ^ i Kfe'de taklit ederek onu izledi(75). Abdlmelik zaman ^na kadar ^ slam lkelerinde resmi dairelerde defterler ve yaz ^^malar, o memleketin halk ^ n ^ n dili ile olur ve bu dile a ^ ina yerli memurlar arac ^ l ^^^^ile i ^ ler yrtlrd. Orn. M ^ s ^ r divan ^ n ^ n, yni hkmet dairesinin resmi dili yerli halk ^ n dili olan k ^ ptice idi; memurlar ^^da ,k ^pti idiler. ^ am'da resmi dil rumca ve memurlar da bu dili bilen yerli hristiyanlar idi. Irak'ta ise resmi dil farsa, i ^ lere bakanlar da bu dili bilen yerli memurlar idi. Abdlmelik her tarafta resmi dilin arapa olmas ^ n ^^ ve ynetimin de Mslman memurlara verilmesini emretti (76).. Bylece lkenin her ynne arapa yay ^ lm ^^ , birok yerlerde yerli halk anadillerini unutarak kendilerini Arap saymaya ba ^ lam ^^ lard ^ . Abdlmelik ^ mparatorlu ^un birli ^ini elinde bulundurmak iin
(74) Ebu'l - Ferec, Tarih, I., S. 188; Belzri, Futuh, II., S. 374 - 9; esasen dinar o zamanki alt ^ n, dirhem de gm ^^paran ^ n ad ^ yd ^ ; fels ise mahalli olarak da bast ^ r ^ lan de ^ eri az bak ^ r paraya denirdi. Mus'ab ibni Zbeyr ve Abdullah ibni Zbeyr zamanlar ^nda az lde dirhem bast ^ r ^ ld ^ . Hicri 75 y ^ l^nda Haccc Bagliye dirhemleri darbettirdi, zerine Bismillah el Haccc yazd ^ rd ^ . Bir y ^ l sonra Allahu ahad, allahu s samad hkettirdi, f ^ k ^ h ^ lar bunun yaz ^ lmas ^ n ^^ mekruh grdler; bundan dolay ^^ bu paralara mekrhe ad ^^ verildi; rivyete gre Arap olm ^ yanlar da bu dirhemlerin eksikli ^ ini grdkleri iin makrhe demi ^ lerdir. En iyi paralar Hubeyriye, Hlidiye, Yusufiye paralar ^ d ^ r. Bunlar ^ n gm ^ leri safla ^ t ^r ^ lm^^ t ^ r ve miktarlar ^^ eksik de ^ ildir. Belzuri, Futuh, I., S. 312 ve II., S. 99.
-

(75)

(76)

48

Bahriye OK

zimmilere tan ^ nm ^^^olan zgrlkleri hissedilir derecede azaltt ^ . O kendi saray ^ na da o zamana kadar mevcut olm ^yan bir hava getirdi. Selefleri, uyruklar ^ na her zaman eski Arap kabile ^ efleri gibi muamele etmi ^ lerdi. ^ lk olarak o, bir hkmdar tavr ^^ ile ortaya ^ kt ^ . Teokrasinin bir temsilcisi olarak din bilginlerine byk bir nfuz bahsetti. Dini vazifelerini de byk bir dikkatle yerine getirdi. Bununla birlikte hibir zaman mutaass ^ p de ^ildi; hatta I. Yezid'e hizmet etmi ^^hristiyan ^ air el Ahtal'i bile saray ^ nda alakoymaktan ekinmemi ^ ti (77).
-

Yukardan beri a ^ klad ^klar^m ^ zdan grld ^ zere Abdl'Delik _t ^ pk ^^ I. Muviye gibi, paralannu ^^olan islam devletini bir kez daha tek bayrak alt ^ nda toplamay ^^ ba ^ arm ^^ , bu yolda kendisine byk yard ^ mlarda bulunan Haccc bin Yusuf elde etti ^i byk iktidar ve nfuza ra ^ men hlifeye sadakatten ayr ^ lmay ^^ bir an iin bile d ^ nmemi ^ tir. Netekim giri ^ ti ^ i ^ iddet hareketleriyle devletin siyasi vandetini takviye eden, imparatorlu ^un belki yar ^s ^ na hkim bulunan Haccc, kendisini Halifenin sad ^ k bir hizmetkar ^^ saym ^^ , valileri de alelcle bir memur durumuna getirme ^e al ^^ m ^^t ^ r. Vas ^t ^ehrinin kurulmas ^ , Basra'n ^ n batakl ^ k alanlar ^na zencilerin yerle ^ tirilmesi (78) de kabilelerin mahalli otoritelerini k ^ rmaya yneltilmi ^^bir hareket olarak kabul edilebilir. Haccc'a <zlim ad ^^ tak ^ lm ^^ t ^ r. Gerekten de ok adam ldrmii ^ tr. Ama imparatorlu ^un btnl ^n sarsan Hariciler'i y ^ ld ^ rmak iin, o zamanlar ba ^ ka trl hareket edemezdi. Haccac' ^ n ^ iddetli hareketleri sonundad ^ r ki, Haricilik, propagandas ^ n^^ a ^ktan a ^^a de^ il, gizli yapan bir mezhep haline gelmi ^ tir. Btn tethi ^^hareketlerini, Peygamber taraf ^ ndan kurulmu ^^olan teokratik devlet gelene ^ ini srdrmek amac ^ yla yapt ^^^^sylenebilir. 703 y ^ l ^ na kadar saltanat ^^ eki ^ me ve didinmeler iinde geen Abdlmelik, 705 y ^ l ^ nda ld. Babas ^^ Mervan taraf ^ ndan veliaht olarak gsterilmi ^^bulunan Abdlaziz lm ^^oldu ^undan Velid bin Abdlmelik hibir itirazla kar ^^ la ^ madan hilafet taht ^ na oturdu.
(77) (78) Brockelmann, Islam Milletleri ve Devletleri Tarihi, S. 74. Cl. Huart, Histoire des Arabes, I., S. 268; Haccc 702 y ^ l ^ nda K ^C^ fe ile Basra'dan Medain ve el - Ahvaz'den ayn ^^ uzakl ^ ktaki bir yerde Vs ^ t' ^^ in ^ a ettirdi.

Abdlmelik ad ^ na bas^lm^^^bir para. Stanley Lane Poole, Oriental Collection C. IX. London 1889, PL. II. Nu. 59.

EMEV ^^ DEVLET ^^

49

H) Mslmanlar' ^n Orta Asya'da sava ^lar^^: Abdl^melik'in tahta ^ k ^^^ ndan 4 y ^ l nce Orta Asya'da Elteri ^^Kagan (= Kutluk Han) 681'de Gktrk devletini yeniden kurmu ^tu. Yeni Gktrk devletinin ikinci bakan ^^ Kapagan Han (691-716) baz ^^ Trkleri, bu arada Trke ^leri, Karluklar^^ egemenli ^i alt ^na ald ^^^^s ^ rada, Kutluk Han' ^ n o ^lu Kl Tigin'i Sudaklar ^^ bir dzene sokmak zere Maverannehr'e yollad ^^ (79). Bu s ^ rada Abdlmelik Horasan valili ^ini Haccac'a vermi ^ ti. Haccc kendi emrindeki en ^me ^hur kumandanlar ^^Trk ellerine sald ^ rtt ^ . Bunlar kolay ba ^ ar ^^elde edemiyorlard ^ . Ancak Trk beyleri aras ^ ndaki rekabet bunlar ^ n i ^ ine yar^yordu (80). Sonunda Haccc, Kuteybe bin Ms ^ lm.'i Trk ellerinin fethine memur etti (705). ok kan dkc bir kumandan olan Kuteybe, Trk beylerinin uzakta bulunmas ^ ndan yararlanarak Toharistan'da baz ^^ ^ehirleri ald ^^ ve ticaret merkezlerinden Baykent'e yrd (707). ^ki ay u ^ra^t ^ktan sonra halk ^^teslim olmaya mecbur etti. Araplar Baykent'e bar ^^^yaparak girdiler ama ^ ehrin zenginli^ini grnce ya ^maya koyuldular, bu gzel ^ ehri birka gn ya ^ma ettikten sonra yakt ^ lar, y ^kt ^ lar. ^ ehirde eli silah tutan ne kadar - Trk varsa hepsini ldrdler; kad ^ n ve ocuklar ^^ esir edip Horasan'a gnderdiler. Kuteybe, Baykent'ten sonra Talkan mamur ^ ehrini harabeye evirtti; halk katledildi, bu i ^ ten yorulanlar Trkleri s ^ ra s ^ ra a ^alara ast ^ lar. Talkan yolunun 6 km. lik bir k ^ sm^^ byle as ^ lm ^^^insanlarla evrildi (81). Kuteybe 12 y ^ l zengin ve mamur Trk ^ehirlerini y ^ kmakla u ^ra ^t ^ ; i ^ itilmedik vah ^etler i ^ ledi; geti ^i yerlerde yan ^ k kokusundan ba ^ka bir ^ey b ^ rakmad ^ , ama gene de kesin .bir sonu alamad ^ . O kadar ki, Se^nerkant Trkleri Kuteybe'ye vergi verme ^i kabul eden Hanlar ^^ Tarhun'u tahttan indirdiler (82); yerine Gurak Han ^^geirdiler (709) ve sava ^maya devam ettiler. Kuteybe ancak alt ^^ y ^ l u ^ra ^ t ^ ktan sonra Semerkand'a girebildi (711). Harezm blgesinde de ayn ^^facialar oldu. Kuteybe zengin ve bak ^ ml ^^Harezm ^ ehirlerini ya ^ ma ettikten sonra karde ^ i Abdurrahman' ^ n esir etti ^i 4000 Trk gencini ldrtt. Emevilere yaranmak iin Kuteybe her geti ^i yeri hara-

(79) (80) (81) (82)

Co ^ kun ok, Trk Hukuk Tarihi Dersleri, S. 16. Belzuri, II., S. 282 v. t. Taberi, IV., S. 168; Gibb, Ortaasya'da Arap Futuhat ^ , S. 32. H. A. R. Gibb, Ortaasya'da Arap futuhat ^ , S. 31.

50

Bahriye OK

beye evirdi. Onun oynad ^^^^bu dram kendi si askerleri taraf ^ ndan ba ^^^kesilinciye kadar devam etti (717) (83). Kuteybe'den sonra Maverannehr'de Trkler birle ^ ip Araplaf ^^ yurtlar ^ ndan srp ^ kard ^ lar; yaln ^ z Buhara ve Semerkant gibi Araplar, iranl ^ lar ve Mslman olmu ^^Trklerle nreskun ^ehirlerde m ^ terek bir ynetim kurulabildi. Emeviler'in Horasan valisi E ^ res hi olmazsa Buhara ve Semerkant blgelerinde tutunabilmek iin Islam dinini kabul edecek olan Trkler'den cizye al ^ nmamas ^ n ^^ uygun grd ve bunu ilana mecbur oldu. Bu ilan ayn ^^ zamanda, Mslman olacak Trkler'e, Araplar'la e ^ it haklar verilece ^ ini de ihtiva ediyordu. Tahamml edilemiyecek kadar a ^^ r olan cizyeden kurtulabilmek iin Buhara ve Semerkant Trklerinden biro ^u ^ slam dinini kabul ettiklerini bildirdiler. Ancak halk ^ n o ^u Islam dinini kabul edince, gelir birdenbire azald ^ ; Buhara blgesini Emeviler'in bir maliknesi sayan ^ am saray ^ n ^^ tela ^^ald ^ . Mslman olan Trklerden de Cizye al ^ nmakta devam edilmesi yeniden emredildi (84). Islamiyet'e ayk ^ r^^ olan bu emir yeni ayaklanmalara sebeb oldu. Bu tarihlerde Seyhu ^^^ irma ^^^boylarn ^ da da Trke ^^devleti kurulmu ^ tu. Maverannehr'de Mslman olmu ^^veya olmam ^^^btn Trkler toplan ^ p Trke ^ le'i in Hani Suluhan'dan yard ^ m istediler. Suluhan yard ^ ma ko ^ up Araplar' ^^ Maverannehr'den srp ^ kard ^ . Toharistan' ^^ da Araplar'dan kurtard ^ . Fakat Suluhan'dan sonra Trke ^ ler kara ve sar ^^ diye ikiye ayr ^ l ^ nca, bu iki grup aras ^ nda sava ^ ma ba ^gsterdi. Bu savz,smalardan yararlanan Araplar yeniden ^ kar ^ ld ^klar^^yerlere girebildiler, ama teker teker her beylik gene de kendi topraklar ^n ^^ y ^ llarca savundu. Yzy ^ l kadar sren Trk-Arap anla ^ mazl ^ klar' ve arp ^^ malar ^ na, hatta Araplar' ^ n Tibetlilerle yapm ^^^olduklar ^^ anla ^ maya ra ^men, Maverannehr ve Toharistan Trklerinin hemen hepsi de varl ^ klar ^ n ^^ koruyabiliyorlard ^ . Araplar' ^ n Trkler iin izledikleri siyaset zulm ve tenkil ile zetlenebilir. Arap ^ l ^ k siyasetini izliyen Emeviler devrinde Araplar, Trkler'e Mslman olsalar bile yukardan bak ^ yorlar, kendi(83) (84) Bel'azuri, Futuh, II., 285 - 301. Belzuri S. 301'e gre Kuteybe hl'a. hayattad ^ r. Belzur ^ , Futuh, II., S. 314.

EMEV ^^ DEVLET ^^

51

lerini Trklerden pek stn gryorlard ^ . Trklerin ister mallar ^^ ister canlar ^^ olsun, kendileri iin hell say ^l ^ yordu. Bu husus zellikle cizye toplarken a ^ka grlmekte idi. Halifeler ^ am saraylar ^ = israf giderlerini kar ^^ l ^yabilmek ve e ^ lencelerine gerekli mali kaynaklar ^^ sa ^l ^yabilmek iin komutanlann ^^ ya^mac ^ l ^^ a te ^vik ederlerdi. Yz y ^ la yak ^ n bir zaman boyunca yap ^ lan bu ya ^ma ve tahripili ^in sonu ^ u oldu ki, Trk topraklar ^ ndaki sanat eserleri mahvoldu. Emevi halifelerinin bir k ^ sm ^^ (mer ibni Abdlaziz gibi bir iki hkmdar d ^^^ nda) yksek islm dinini yaymak amac ^ ndan ok, zengin lkeleri ya ^ma etmek, yeni gelir kaynaklar ^^ bulmak iin ak ^ nlar yapt ^ r ^yorlard ^ . Trkler ise mevll mertebesinde ya ^ amak istemedikleri iin, ^ slm dinini kolayca kabul etmek yolunu tutmam ^^ lard ^ . Ancak Emeviler aleyhinde ^uubiye hareketi olu ^maya ba ^ lad ^ ktan sonrad ^ r ki, Trkler Mslman olmay ^^ktle l ^ linde benimsemi ^ lerdir.
I) ^ uubiye hareketi : ^ 'ab kknden gelen bu kelime Mslman Araplar' ^ n gitikleri yerlerde hukuk ve siyaset bak ^m ^ ndan ken, dineba ^ka kavimler zerinde stnlk kurma abalar ^ na kar ^^^ ^kan sosyo-politik ak ^ m ^^ ve bunun mensuplann ^^ifade eder. ^uubiye yanda ^ lar ^^ btn Mslmanlar' ^ n e ^itli ^ini kabul ettikleri iin kendilerine Ehl t-tesviye yni e^ itle ^tirme yanda ^ lan ad ^ n ^^verirlerdi. Daha Hz. mer zaman ^ nda, onun nl adletine ra ^men, Arapl ^ k taassubu a ^ ka grlme ^ e ba ^ lam ^^ t ^ . Yabanc ^^ ^ rk ve uluslardan olan dinda ^ lanna kar ^^^(bir iki halife d ^^^ nda) Kitap ve (Snnete uymay^^ ak ^ llar ^ na getirmeyen Erneviler zaman ^ nda, Araplar. ^ n siyasal ve hukuki bask ^ s ^^son haddine varm ^^t ^ . ^^ te birden bire .k geni ^leyen Emevi imparatorlu ^u zaman ^ nda Allah' ^ n ve Peygamber'in e ^ itlik emirlerine ra ^men (bk. Crci Zeydan, Medeniyet-i ^ slmiye, IV., S. 257-258), Arap'tan ba ^ka Mslmanlar asla Araplarla e ^it say ^ lm ^yor, tersine onlar ^ n klesi gibi kabul ediliyorlar& O derece Arap asabiyeti ile hareket ediliyordu ki, Arap olmayan bir anadan do^an bir prens tahta geen ^iyor, bir Trk veya ^ ranl ^ 'n ^ n arkas ^nda bir Arap namaz k ^ lm ^ yor araptan gayr ^ s ^^ ile bir arab evlenemiyor, (Zeydan IV, 167-168) ve Arap, Arap'tan gayri bir kimse ile dola ^ am^yordu (bk. ^kd l-Ferid, II., S. 73).

^^ te bu arap ^ ovinizmi'dir ki, bir tepki yaratt ^^ve o zamana kadar sregelen bu bedevi asabiyeti kar ^^ s ^nda Araplar d ^^^ nda kalan uluslar^ n kavim bilinleri uyand ^ . Emeviler zaman ^nda ba ^ layarak, onlar^ n y^k ^ lmas ^ nda olumlu bir rol oynayan bu psikolojik tepki

52

Bahriye OK

Abbasiler devrinde Araplar' ^^pek sevmiyen Halife Mansur zaman ^ ndan itibaren trl sebeblerle yava ^^yava ^^glendi ve Halife Me'mun devrinde byk bir sosyo-politik ak ^m niteli ^ini kazanarak siyasal hayatta da etkisini gsterdi. yle ki az sonra Mu'tr^sm^^ zaman ^ nda Araplar' ^ n deneklerinin kesildi ^ini valiliklerden uzakla ^ t ^r ^ ld ^ klar ^ m bile grmekteyiz. Zira Abbasi ordusu sadece Arap askerlerinden meydana gelmi ^^bir kuvvet olmay ^p trl uluslardan, .1 bu arada en ok Trkler'den olu ^ maktayd ^ .
,

Ancak Halifeler nas ^ l Araplar'dan, Kurey ^^soyundan, iseler, devletin resmi dili, saray dili, yni kltr dili de ylece Arapa olmakta devam etmi ^ tir. Abbasiler'in siyasetlerinin temeli ise snni Mslmanl ^kt ^^ (85). ^^ te Araplar' ^ n Abbaso ^ullar ^^zaman ^ nda Mslman uluslara tan ^ m ^^^oldu ^u zgrlk ile Arap siyasal ve sosyal bask ^ s ^^ geni ^^ apta kalk ^ nca, Arap'tan ba ^ ka Mslmanlar, Araplar'a kar ^^^kendi kav ^ni geleneklerini ve tarihi ^ ereflerini, dillerini a ^ ktan a ^^a korumaya ba ^ lad ^ lar. Arap olmayan bir tak ^ m ^ air ve yazarlar s ^ rf bu inanc ^^ savunmak amac ^^ ile ^ iirler ve trl kitaplar' yazd ^lar (86). Buna kar ^^^Araplar da harekete getiler; her iki yan birbirlerini kltc yay ^ nlara ba ^ vurdular. Bu arada ad ^ n^n yaz ^ lmas ^^ gerekli biri varsa, o da ^ bni Kuteybe'dir. O, Araplar' ^ n teki btn uluslardan stn oldu ^unu savunan Tafdil ii1--Arabl adl ^^ kitab ^ n ^^ s ^ rf bu amala kaleme alm ^^ t ^ r. Bu iki z ^ t partinin ortas ^ nda olup hi bir yan ^^tutmayanlar da vard ^ . Bunlar ^ slam mmetini iinde olan trl uluslar ^ n, hatta Mslman olm^ yanlar ^ n bile, faziletlerine ve meziyetlerine dair eserler yazd ^ lar. Abbasi ordusunu olu ^turan trl uluslar ^n, o ^unlukla Trkler'in meziyetlerine dair Chiz taraf ^ ndan yaz ^ lar kaleme al ^ nd ^^^^gibi Ebu Hayyan-i Tevhidi'nin Araplar' ^n, Yunanl ^ lar' ^ n, ^ ranl ^ lar' ^n, Hindliler'in zel meziyyetleri hakk ^ ndaki yazd ^klar ^^ rnek olarak gsterilebilir. Bir kere daha syliyelim ki, ^uubiye ak ^ m ^^ Arap olmayan Mslmanlar' ^ n Arap ^ l ^k ideolojisi gden ve tahakkm etme ^ e u ^ ra ^ an s ^ n^ fa kar ^^^ulusal bilinlerinin uyanrnas ^ , onlarda eski ahlaki edebi ve siyasi geleneklerin yeniden canlanmas ^^ve de ^erlenmesidir (87).
(85) Barthold, islm Medeniyeti Tarihi, S. 100. (86) Crci Zeydn, IV., S. 258. (87) bk. F. Kprl, (Barthold) Islm Medeniyeti Tarihi, S. 100.

EMEVi DEVLET ^^

53

Gerekten de ilk zamanlarda ^ uubiye hareketi dini-siyasi bak ^ mdan Islam birli ^ini zay ^ f d ^ rmek gibi zararl ^^ bir sonu do^urmu ^^ise de buna kar ^^ l ^k gene Islm evresine kuvvetli bir zgrlk havas ^^ da getirmi ^ , Araplar'dan ba ^ka uluslar^ n dillerine, geleneklerine, tarihlerine de ^er verilmek gibi yararl ^^ sonular ^^ do^mu^ tur. Bylece islm kltrnn ykselmesine, bunun etkisi pek byk olmu ^tur (88). J) I. Velid'in halifeligi : a) Asya'da fetihler : I. Velid bir kez daha islm silahlar= imparatorlu ^unun her ynndeki s ^ n^ rlar^n ^ n tesine gtrd. Anadolu'da baz ^^ yerler ku ^ atmalardan sonra Araplar' ^ n eline geti. Mesleme bin Abdlmelik Anadolu'da Heraklea (Ere ^ li) ile Amoria (Ammuriye)'yi zaptetti, fakat ^ stanbul zerindeki emellerini gerekle ^tiremedi. Do ^udaki fetihleri Haccc valisi . bulundu^u ^ rak'tan ynetiyordu. Buhara, Semerkant, Fergana ve K ^gar Araplar' ^ n eline geiyordu. I. Velid'in valilerinden olan Muhammed bin Kas ^ m, Sind ile Blucistan aras ^ ndaki blgelerde oturan a ^ iretleri yola getirmek iin a ^ lan sava ^ lar sonunda Sind, IViultan ve Pencab' ^^ Arap imparatorlu ^una ,katm ^^ t ^^ (96/715) (89). b) I. Velid'in imar i ^leri: I. Velid, mer ibni Abdillaziz'i Hicaz vlili ^ ine getirmi ^ di. mer ilmi Abdlaziz metin, itidalli oldu^undan ve milletin refah ^ ndan ba ^ka bir^ ey d ^nmedi ^ inden ynetti ^i lke halk ^^ huzur ve mutlulu ^un tad ^ n^^ tatt ^ .. Haccc' ^ n zulmnden kaan biroklar ^^ Irak' ^^ b ^ rak ^ p Hicaz'da rahata kavu ^uyorlard ^ . O, I. Velid'in emri ile Hz. Peygamber'in e ^lerinin evlerini sat ^n ald ^^ ve bu evlerin yerlerini camiye katt ^^ (90). I. Velid zama-. n ^ nda mescitlere minareler yap ^ lmas ^^ emredildi. Ama Belzri'ye gre ilk minare I. Muviye zaman^ nda Basra camini onaran vali Ubeydullah bin Ziyd taraf ^ ndan yap ^lm ^^ t ^ r (91). mer ibni . Ab(88) Bu konu iin M ^ s ^ rl ^^ yazar Ahmet Emin ve Abdlhamid'in Fecr l islm (1347), ve Sahih l - Islm (1351) adl ^^ eserlerine bak ^n^z. (89) Kuzey Hindistan'da byk zaferler kazanan Muhammed bin Kas ^ m hibir su i ^ lemedi ^ i hlde, Hi ^ m tahta geince, Haccc ile akrabal ^^^^ yznden onu zincire vurdurtup Irak'a getirtti ^i zaman Hindliler, Muhammed bin Kas ^m' ^^ kaybettikleri iin a ^ lad ^ lar Kire'te onun heykelini yapt ^ lar. Belzri, IL, S. 332. (90) Taberl; a.g.e., IV., S. 152.

(91) Ama Belzuri'ye gre (II., S. 177) ilk minare Basra'da I. Muviye zaman ^ nda, Basra camiini tamir eden vali Ubeydullah bin Ziyd taraf ^ndan yapt ^nlau ^ t ^r.

g4

Bahriye

ok

dlaziz, Yezid ve Abdlmelik zamanlar ^ nda y^ k ^ lm ^^^olan yerleri, yni Mekke'nin yak ^ l ^ p y ^ k ^ lmas ^ ndan tr meydana gelen harap yerleri yeniden onararak, zellikle Medine'de devlete ait pek byk binalar, su kemerleri, yollar ve geitler in ^ a ettirmi ^tir. Fakat btn bu abalar ^ na ra ^men, Haccac' ^ n evirdi ^i entrikalarla, Hicaz vlili ^ inden azledilmi ^ tir.
.

I. Velid, Irak'ta su kanallar ^ n ^^ onart ^ p, sular ^ n dzenli olarak tar ^mc ^ lara da^^ t ^ lmas ^ , uzunluk ve a ^^ rl ^ k llerinin ayarlanmas ^^ gibi devletin pek hay ^ rl ^^ i ^ leri ile u ^ra ^ m ^^ t ^ r. Ayr^ ca ^ am'da ^ slam mimarisinin en stn zevk rneklerinden birisi olan ve bugn hla, Timur taraf ^ ndan u ^rat ^ ld ^^^^tahribata ve 1892'de geirdi ^ i yang ^ na ra ^men (sonradan restore edilmi ^ tir) grenlerin hayranl ^kla seyrettikleri Byk Emevi camiini de byk mebla ^lar sarf ^ yla I. Velid yapt ^ rm^^ t ^ r. ca) Afrika ve Ispanya'da fetihler : I. Velid zaman ^ nda Afrika seferlerine devam edildi. 708 y ^ l ^ nda Afrika kumandan ^^ olan Hassn bin Nu'mn blgesini iyi ynetmesine ra ^men, azledildi onun yerine Musa bin Nusayr tyin edildi. Hassan' ^n Afrika vlili^ inden ayr ^ lmas ^^ Berberiler'e ayaklanma f ^ rsat ^^ verdi. Fakat yeni vali Musa onlar ^^abucak yola getirdi. Musa ve o ^ullar^^btn Rum: lar ^^Afrika'dan koydular. Bar ^^^ve dzen yeniden kuruldu; bylece a ^ iret ba ^ kanlar ^^ Musa'ya ba ^ land ^ lar. Musa sa ^ a sola birok din ^retmenleri yollay ^ p Berberiler aras ^ nda Mslmanl ^ k' ^^ iyice yayd ^ . 710-715 aras ^ nda Akdeniz adalar ^ nda bulunan Bizansl ^lar zerine asker gndererek Mayorka ve Minorka gibi yerler islm'a kazan ^ lm ^^^oldu ve bu yerlerde birok gzel binalar yap ^ ld ^ . Haccc' ^ nki ile k ^yaslan ^ rsa, Musa'n ^ n ynetimindeki topraklar daha byk idi (M ^ s ^ r'dan Atlas okyanusuna kadar); ama Musa bu geni ^^topraklara yeni bir lke daha katacakt ^ r ki, bu da ^ spanya'd ^ r. ^ spanya bu s ^ rada hibir zaman olmad ^^^^kadar kmeye yz tutmu ^ tu. Romal ^ lar zaman ^ nda oldu ^u gibi yksek s ^ n ^ f vergiden muaf tutulmu ^ tu. Orta s ^ n ^ f a ^^ r vergilerle ezilmi ^ , zanaat ve ziraat hemen hemen yok olmu ^ , ticaretten ise bir iz bile kalmam ^^ t ^ . Toprak sahipleri saraylar ^ nda zevk ve e ^ lence ile ya ^ arlarken, kleler topra ^^^i ^ lerlerdi ama, ne kadar i ^ leyebilirlerse. Ispanya'da oka ya ^^ yan Museviler hkmdann, rahiplerin ve asillerin i ^ kencelerinden inlemekteydiler. Bir aral ^k tedbirsizce ayakland ^ lar, bu

EMEV ^^ DEVLET ^^

55

yzden ok korkun bir katliama u ^rad ^ lar, ldrlmiyenler esir edildiler. Ihtiyar ^esirlerin dinlerine kar ^^^ lmad ^^ ama, genler Hristiyan olmak zorunda b ^ rak ^ ld ^ lar. ^^ te bu olaylar ^ n geti ^ i s ^ rada, yni Musa bin Nusayr, Afrika'ya tayin edildi ^ inde Rodrik ^ spanya k ^ ral ^^Viia'y ^^ tahttan indirip ldrterek iktidar ^^ eline alm ^^t ^ . Ahlaken kt olan Rodrik, Susa valisi olan Jlien'in k ^z ^ na tecavzde bulunmu ^ tu. Bundan tr Jlien, Rodrik'ten almak amac ^yla Musa'y ^^ ^ spanya'y ^^ fethe a ^^ rd ^ . Musa, Halife I. Velid'in de iznini al ^ p, ^ erif ad ^ ndaki bir subay ^ n' ke: ^ fe ^tsin diye Gney- ^ spanya blgesine yollad ^ . Ald ^^^^elveri ^ li haberler zerine en de ^ erli kumandan ^^ olan azatl ^^ klesi Tar ^k bin Ziyad' ^^ 7000 ^ki ^ i ile 'Ispanya' ya geirdi (711) (92). Bu blgenin Got valisi toplad ^^^^stn kuvvetlerle Tar ^k ordusunu karadan ku ^ att ^ . Yaln ^ z k ^ y ^^ a ^k kalm ^^t ^ . Tank ekilmek umudunu yitirmek iin limandaki gemileri yakt ^ rd ^ ; ordusuna hitaben: Sab ^ r ve sebat ederseniz zafere ula ^^ rs ^n ^z, Endls' fethederiz. Aksi halde d ^ man hepimizi denize dker dedi ve sonra d ^mana sald ^ rarak onu yendi. Geri kaanlar ^^ ko^u^ turarak Kadis dolaylar ^na geldi. Rodrik btn imkanlann ^^ toplam ^^ , 90 000 ki ^ ilik ordusuyla onu" Kadis'in gneyinde kar ^^ lam ^^ ti. Sava ^ , yni Kadis sava ^^^8 gn srd. Tank' ^ n ordusunda znt ba ^ lamak zereydi; askerlerden kimisi kamaya yeltenmi ^ lerdi bile. Tank at ^ na atlad ^^ ve kaanlara a ^^^ adaki a ^ r^ da bulundu: Ey Magrip'li gaziler, ey Mslman kahramanlar nereye gidiyorsunuz? Gafilce hangi yere kamak istiyorsunuz? D ^ nnz ki, nnz d ^man an kamz deryad ^ r. 'Sizin iin ^kar yol f ^ tri ^ ecaatinize dayanarak ve gvenerek sava ^^meydan ^ nda durmak ve dayanmakt ^ r. Ey svariler bana bak ^ n ve benim gibi yap ^ n. Bu a ^r ^ n ^ n ard ^ ndan at ^ m drt nala kald ^ r^ p d^ man ordusunun zerine yrd. Svarileri kendisini izlediler. Tar ^ k d^man sanca ^^ n^ n oldu ^u yere sald ^ nyordu. Orada ba ^^ nda tac ^^ oldu ^u halde bir araba iinde kral Rodrik'i sezdi, derhal ona ynelerek k ^ l ^ c ^^ ile onu kalbinden vurdu. Kendisini izliyen askerleri de d ^ man ordusunu k ^ l ^ tan geirdiler. Kral ^ n lm ve ordusunun tam yenilgisi Got devletinin y ^k ^ lmas ^^ ve tarihte Kadis sava ^^^denilen bu sava ^^ n da ^ slam zaferiyle bitmesi sonucunu do^urdu.
(92) Belzurl, a.g.e., I., S. 372 v. t.

56

Bahriye OK

Bu ba^ ar ^y^^ ^renen Musa bin Nusayr 10 000 svari, 8000 piyade ile Ispanya'ya geme ^e karar verdi. rank'a kendisini beklemesi haberini yollad ^ . Tar^k yenilmi ^^d ^ man ordusunun ba ^^^bo^^ ka ^^^ na gz yumarak, onlar ^ n yeniden birle ^ mesine f ^ rsat vermemek iin ko ^u ^turman ^ n yerinde olaca ^^ n ^^ d ^ nd; ordusunu kola ay ^ rd ^ , ortadaki kola kendisi kumanda etti. Yan kollar ^^gvendi ^i ba^ ka kumandanlara teslim etti. Her biri bir hedefe do ^ru ilerlediler. Kurtuba'ya, kadar olan ^ ehirler bu kol taraf ^ ndan fethedildi. D ^ man ordusu kuzeye do ^ru kamakta iken, Tuleytula (Toledo)'mn nne gelindi. Tank buray ^^ ku ^ att ^ . 712'de ^ehir Tar ^ k'a teslim oldu. Bylece 350 y ^ ll ^k koca bir devleti ortadan kald ^^ r ^ p, ta ve taht ^^ ele geirdi. Tar ^ k Tuleytula'da hkmdar saray ^ na girdi ^i zaman 25 Got kral ^ n ^ n de ^ erli ta ^ larla ssl talar ^ n ^^ yan yana dizilmi ^^buldu.
Musa bin Nusayr, Vadi (Guadalquir) ^rma ^^ n ^ n denize dkld ^ yer yak ^ n ^ nda ^ spanya k ^ y ^ s ^ na ^ kt ^ . Tar^k ordusunun bat ^^ ynnden yryerek ^^biliye (Sevilla)'ye geldi. Oradan Luzita. niya (a ^ a ^^^yukar ^^ bugnk Portekiz) topraklar ^^ zerinden istilaya ba ^ lad ^ . Bir aral ^ k geri dnerek Merida'y ^^ ku ^ att ^ . Birok Got bykleri, bu arada Got kral ^n ^ n e ^ i de burada bulunuyorlar& Musa bu kaleyi bir trl zaptedemedi. Sonunda Afrika'da yerine b ^ rakt ^^^^ o ^lu Abdlaziz'den yard ^ m kuvvetleri ald ^ . Bu sayede ancak kaleyi teslime raz ^^ etti. Musa buradan rehine olarak Rodrik'in kar ^ s ^ n ^^ve birka asilzadeyi al ^ p Tuleytula ^ ehrine do ^ru yola koyuldu ((93)

Tank'a gelince bu s ^ rada Kastilya topraklar ^ n^^ tm ele geirmi ^ti Musa kendi kumandanlann ^ n bunca zaferlerini ho ^^ kar ^^ layaca ^^^ yerde, k ^ skand ^ . Tar ^ k bin Ziyad' ^^ kendisini beklememi ^^olmakla sulad ^ . Ganimet olarak ele geen ve Maide-i Sleymani denilen bil tepsiyi Halifeye gndermek iin istedi. Bu tepsi gayet bykt ve iri zmrtlerle i ^ lenmi ^ ti ve 36 ayakl ^ yd ^ . Bir rivyete gre Hz. Sleyman zaman ^ndan kalm ^^^ve nas ^ lsa Kuds'ten ispanya'yagelmi ^ ti. Tank tepsiyi verdi ama, onu ele geirenin kendisi oldu ^unu gerekti ^inde ispatlayabilmek iin bir aya ^^ n ^^ kopar^ p saklad ^ . Musa, Tank ^^ ba ^kumandanl ^ ktan azletti. Bu durum hkmet merkezi ^ am'a aksetti. Halife taraf ^ ndan gelen bir ihtar ve takdirname yaz ^ s ^^ zerine Musa, Tank'tan zr diledi ve bylece ban ^t ^ lar. Arap
(93) tbn l - Esir, el - Kamil fi't - Tarih, IV., S. 122-3.

EMEVi DEVLET ^^

57

ve Berberi iki kumandan kuzeye do ^ru fetihlere koyuldular. Abdl aziz bin Musa, do^u ve gney blgelerde ilerlerken, Tar ^ k ise Tajo Irma ^^^vadisine girdi buradan ^ ber (Ebro) Irma ^^^vadisine geerek Saragossa'y ^^ ,ku ^ att ^ . Musa bin Nusayr da Tnk'a destek olmak zere onunla bulu ^ tu. Saragossa zaptolundu. Oradan ^ slam ordular^^ iki kola ayr ^l ^ p Pireneleri a ^ arak Fransa'n ^ n gneyinde bulunan Narbonne ^ ehrine ula ^ t ^ klannda Halifenin geri dn emrini alarak, Pireneler'in gneyine ekildiler' Asl ^ nda koca bir yar ^madadaki Gol devleti bir avu Arap ve Berberi kuvvetleri nnde acz iinde kalm ^^ t ^ . Tnk' ^ n bu ba^ ar ^ lar^^ kar ^^ s ^ nda Musa ona muhabbet yerine kin ve k ^ skanl ^k beslemekteydi. Tank elde edilen ganimetin 1/5'ini Halifeye gndermekte gerisini de askerler aras ^ nda le ^ tirmekteydi Bu ise Musa'y ^^ ayr^ ca k ^zd^^r ^ yordu. Zira btn ganimeti kendisine saklamaktayd ^ . Sonunda iki kumandan aras ^ndaki geimsizlik ^ am'da duyuldu ve her ikisi de muhakeme edilmek zere merkeze a ^ r ^ ld^ lar. Ancak bu s ^ rada I. Vebd lm ^^ve yerine Sleyman bin Abdlmelik (715) gemi ^ti nce gelen Tank' ^ n ifadesiyle, sonradan gelen Musa'n ^ n ifadesi al ^ nd^ ktan sanra, Musa'n ^ n birok hususlarda ^ hreti kendisine maletmek istedi ^ i, Maide'i Sleymanrnin aya^^^ile de ispatland ^^^ ndan kendisine kltc muamele lerde bulunuldu (94); Musa bundan o kadar zld ki, k ^ sa bir zaman sonra ld. Tank ve Musa, ^ spanya'dan ayr ^ ld^ ktan sonra Musa'n ^ n orada kalan o^ lu Abdlaziz, Magrib ve Endls'e Emir tayin edildi. Abdlaziz ynetim merkezini Tuleytule'den ^^biliye'ye nakletti. Musa'n ^ n ve Tank' ^n her ne sebeble olursa olsun ^ spanya'dan ^ am'a a ^nlmalan hi de iyi.olmam ^^ t ^ . Hatta bu, Islam dini iin byk kay ^plar ^ n ba ^ lang^ c ^^ olmu ^tur. Zira kumandanlar ^ ndan yoksun kalm^^^olan ^ spanya'daki Mslman garnizonlan, kar ^^ lar^ nda git gide glenen bir avu Hristiyan ^ n ileride ^karacaklan byk yang ^ n ^ n ilk k ^v^ lc ^mlar ^^ olduklar ^ n ^^ farketmerni ^ lerdir. cb) ^ spanya'mn fethedilinesinin sonular ^^: Ispanya'n ^ n Mslmanlar taraf ^ndan fethedilmesi pek byk bir sosyal devrim meydana getirmi ^ tir. nk rahiplerin ve asillerin daha nce mevcut olan s ^n^ rs ^z haklar ^^ ^ slam egemenli ^i ile ortadan kald ^r ^ ld ^ .
(94) ^bn l-Esnr, a.g.e., IV., S. 124.

58

Bahriye OK

Zanaat erbab ^ nm ve kyllerin dedikleri a ^^ r vergiler kald ^ r ^ larak yerlerine orant ^ l ^^ ve adil vergiler konuldu. Gayrimslimler cizye veriyorlard ^^ ama, bu cizye mali durum gz nnde tutularak kademele ^ tirilmi ^^ve taksite de ba ^ lanm ^^ t ^ . ^ spanya sava ^ lar ^^ s ^ ras ^ nda beldeler ve kasabalar baz ^^ mali imtiyazlara sahip olmu ^lard ^ . Araplar bu imtiyazlar ^^daha sonra kald ^ rmam ^^ lard ^ r. E ^ er Mslman askerleri apulculuk veya ya ^mac ^ l ^ k yaparlarsa ^ iddetle cezaland ^ nlmaktayd ^ lar. Daha nce Gotlardan zulm grm ^^ olan Yahudiler dinlerini serbeste muhafaza edebildiler. Hristiyanlar ^ n da kendi inan ve kanunlar ^ na dokunulmad^ , bunlar hristiyan papaz ve yarg ^ lara uyruk kald ^ lar. Bylece eski merhametsiz Got ynetiminin yerine hak ve adalet dzenine sayg ^^gsteren yeni ve rahat bir ynetim kurulmu ^ tu. ^ spanya'da ^ slam ynetiminden, nceleri papazlar bile memnun olmu ^ lard ^ . Avrupa henz cehalet iinde yzerken Endls Mslmanlar ^^ Kurtuba hkmetini kurarak btn bat ^^ Avrupa'ya ^^^ k saan bir merkez meydana getirmi ^ lerdi. ^ spanya Mslman fatihlerin zaman ^ nda oldu^u kadar adilane bir surette hi bir vakit ynetilmemi ^ dir denilebilir (95). cc) ^ spanya'da geli ^me : ^ spanya'y ^^ vatan edinen M ^ s ^ r, Suriye ve Iran gibi lkelerden, yni tar ^ m lkelerinden gelenler ile ticari bilgileri geni ^^olan Museviler elbirli ^ i ile al ^^ t ^ klar ^ ndan k ^ sa zamanda ^ spanya'da refah gzle grlr bir ^ ekilde artm ^^ t ^ . Tar ^ m aletleri yap ^m ^^ sayesinde ekilmemi ^^tarlalar ekildi; y ^k ^k binalar ve ^ ehirler yeniden onar ^ ld^ , sslendi. Derebeylerinin esaret penesinden kurtulan halk al ^^maya ve zengin olmaya ba ^ lad ^ . Araplar ^ spanya'y^^ ba ^ tan ba ^ a bir glistana evirdiler. Sadece tar ^ m ve ticaret de ^ il, bilim bak ^m ^ ndan da Ispanya Ok ileri bir lke oldu. Ne yaz ^ k ki Araplar aras ^ ndaki eskidenberi hakim olan aile geimsizlikleri yok olmuyordu. Bu yzden de, daha sonralar ^ , ayr^ l ^klar do ^acak ve bu gzel topraklar ^^ elden ^ karmaya mecbur olacaklard ^ r. Arap ordusunda olduka kabar ^ k say ^ da bulunan Berberiler, Arap subaylar ^ n^ n emrinde al ^^ mak istemiyorlard ^ . Bu durum askerler aras ^ nda serke ^ lik ^ kmas ^ na sebeb oluyordu. Beledlyt^n denilen Ispanya Mslmanlar ^^ ise, gururlar ^ ndan tr Araplar'', vah ^ etlerinden tr de Berberiler'i sevmiyorlard ^ . ^ slam esaslar ^ na gre Mslmanlar aras ^ nda ^ rk ve
(95) Seyyid Emir Ali, Musavver tarih-i ^ slam, I., S. 115.

EMEV ^^DEVLET ^^

59

dil fark ^^ gzetmemek gerekti ^ i hlde, zorla Yar ^mada'ya girmi ^^ Araplar' ^ n ^ rki gururlar ^^alt edilemiyor; Anglosaksonlar gibi kendilerini stn ulus say ^ yorlard ^ . Araplar'la Belediyn aras ^ ndaki geimsizlik bir dereceye kadar, Lombardiyal ^ larla Avusturyal ^ lar, yahut Keltler ile Saksonlar ^^ birbirinden ay ^ ran nefreti and ^ r^ r. Musa bin Nusayr'in Ispanya'da vti olan o ^lu Abdlaziz'in kat ^ s ^ na uyarak Hristiyanlarla anla ^ t ^^^ n ^^ve onlara dayanarak yeni ba ^tan Got devletini kurmak ve kendisinin de bu devletin ba ^^ na gemek niyetinde bulundu ^u sylenmeye ba ^ lad ^ . Bunun zerine gizli bir dernek kuruldu, Bu dernek Abdlaziz'i saray ^ nda ldrd. Bunun lm zerine Halife taraf ^ ndan bir vli gnderilmedi ^i iin Abdlaziz'in akrabas ^^ Eyyt^b bin Habib, Halife'nin onaylamas ^na kadar, ba ^kanlar ve ^ eyhler taraf ^ ndan ynetime seildi. Bu ki ^ i ynetim merkezini ^^biliye'den Kurtuba'ya ta ^^ d^ . Ondan sonraki vliler zaman ^ nda Afrika'n ^ n en nl a ^iretlerinden 400 ki ^ i getirildi ki, bunlar daha sonra Ispanya'n ^ n asillerini te ^kil edeceklerdir. Bu tarihten sonra ^ spanya kh ^ am Halifesi taraf ^ ndan, kh Kayravan'dan gnderilen vlilerce ynetilecektir. Abdurrahman l Gfild bunlar ^ n en nlsdr.
. -

cd) Abdurrahman l Gfiki ve Fransa seferi : 729'da Abdurrahman l-Gfiki ^ spanya vtili ^ine atan ^nca, nce blge blge gezip, ynetimi dzenledi. Bu i ^ lerle y ^ l u^ra^t ^ . Ondan sonra Pireneleri geip Fransa'y ^^ istilya ba ^ lad^ . nce bat ^ dan Bordeaux'yu ald ^ , Garonne ve Charente ^ rmaklann ^^ geti, Loire ^ rma^^ n ^ n yak ^ n ^ ndaki Poitiers ^ehrini ald ^ . Bundan sonra Tours ^ehrine gidip, oray^^ da zaptetti (96). Bu arada Lyon ^ehri de Fransa'n ^n do^usunda ilerliyen Mslmanlar taraf ^ ndan al ^ nm^^^ve bunlar daha da kuzeye ^karak Autun ( =Otn) ^ ehrini de zaptetmi ^ lerdi. Bu son ak ^n ^^yneten kumandan Anbese ald^^^^yerlerin ynetiminin dzenlenmesi iin geri dnerken bir sava ^ ta yaraland ^^ ve ld.
-

Abdurrahman' ^ n btn tedbirlerine ra ^men Mslman askerleri ya ^ maya dalm ^^ lard ^ . Bu yzden dzen bozuldu, bu hl byk ba^ ar^lara ula ^m ^^^olan Abdurrahman'm bozguna u ^ramas ^ na sebeb oldu. nk tam bu s ^ rada Frank prenslerinden Charles Martel ( ^ad Martel) stn kuvvetlerle grnm ^t. Abdurrahman kendi askerlerine dzen vermek amac ^^ ile Poitiers (Puatye)'nin kuzeyine
(96) Cl. Huart, Histoire des Arabes, I., S. 274.

60

Bahriye OK

ekildi. Orada Charles Martel ile 732'de sava ^^^kabul etti. O bu sava ^ta ^ ehit oldu. Ordusundan arta kalanlar sava ^^meydan ^ m b^ rakarak Narbonne'a do ^ ru ekildiler. Kumandans ^z kalan bu ordu Narbonne'a kadar d ^ man taraf ^ ndan ko ^u ^ turuldu. Ama Narbonne'u Mslmanlar Charles Martel'e teslim etmediler. 732 Poitiers sava ^^^ ^ slam ordular ^ n ^ n bat ^^ Avrupa'da ilerlemelerinin durdurulmas ^^ bak ^m^ ndan tarihte byk bir yer tutar (97). E ^er Abdurrahman Poitiers sava ^^ n ^^ kazansayd ^ . Islamlann nce Almanya'ya, sonra Bizans Imparatorlu ^u zerine yryecekleri muhakkakt ^ . Bu olaydan 280 y ^ l nce Attil'n ^ n askerleri de Abdurrahman l-Gfiki'nin askerleri gibi ya ^maya dald ^ klan iin Orleans'da Aetus'la kar ^^ la^ t ^ klar^^ zaman yenilgiye u ^ ram ^^ lard ^ . S ^ rf bu ya ^ma yzndendir ki, Attila ve Abdurrahman, Avrupa'y ^^ tam olarak ele geirmemi ^ lerdir. ce) ^ spanya'da dzenin bozulmas ^^: Poitiers bozgunundan sonra, Pireneler'in kuzeyindeki topraklar bire birer elden ^ kt ^ . ^ spanya halk ^^ da ^ am'dan gnderilen valilerin ynetiminden memnun kalm ^yordu. Yer yer kar ^^^ kl ^ klar ^ k ^ yordu. Kuzey Afrika'da skun tam de ^ ildi; birok yerlerde Emirler kendilerine gre, key fi olarak, memleketi ynetiyorlar& As ^ l nemli olan taraf, Ispanya'n ^ n kuzey - bat ^ s ^ nda, yani Asturya ve Galiya blgelerindeki halk ^ n 745'te Alfons'u kral tan ^ yarak, onun ynetimi alt ^ nda toplanm ^^^olmas ^yd ^ . Halbuki Mslmanlar bu blgeyi, ^ spanya'da de^ilmi ^^gibi, ellerine geirmeyi d ^ nmemi ^ lerdi bile. Saragossa, Kurtuba blgesinde ise Mslman Emirler, ba ^^ ms ^ zl ^ klar ^n^^ ilan ettiler. Bu durum kar ^^ s ^nda ^ spanya'mn ileri gelenleri toplan ^ p Ukbe bin Nfrnin torunlar ^ ndan Yusuf bin Abdurrahman ad ^ nda birini ^ spanya hakimi ilan ettiler (742). Bu tarihe kadar ^ spanya valileri ^ am Halifesi taraf ^ ndan tyin olunurdu. Geri halk ^ n seti ^ i bu hkimi, Halife onaylam ^^^ise de, art ^k Ispanya'n ^ n ynetimi ba ^^ ms ^ z olmu ^ , Halifeye uyruk olmak anlams ^z bir szden ileriye gidememi ^ ti. Gerekten de bu tarihlerde art ^k Emevi devleti y ^k ^ lm ^^^ve Abbasi soyundan gelenler iktidara ship olmu ^ lard ^ . Abbasiler'in ya n ^ n^^ tutan ^ spanya'daki partililer her ne kadar kuvvet toplayarak vali Yusuf'un zerine yrdler ise de amalar ^na ula ^ amad ^ lar.
(97) Emir Ali, a.g.e., I., S. 127; Wellhausen, Arap Devleti, S. 161.

EMEVI DEVLET ^^

61

Zaten az bir zaman sonra El -nevi soyundan olup katliamdan kurtulan Abdurrahman' ^ n ^ spanya olaylar ^ n ^^ burada b ^ rak ^ p gzlerirnizi gene, Emevi ba ^ kenti ^ am'a evirdim. K) Sleyman ibni Abdlmelik'in halifeli ^i (96 98/715 717) : L Velid'in 715 y ^ l ^ nda lm ^^oldu ^ unu yukar ^ da sylemi ^ tik. O, yerine karde ^ i Sleyman' ^^ de ^ il o ^ lu Abdlaziz'i geirme ^i tasarla'Ili ^ ti. Bu tasar ^ s ^ n ^^gerekle ^ tirme ^ e al ^^^ rken ld. Abdlaziz'e biat edilmemi ^^oldu ^undan I. Velid'in karde ^ i Sleyman halifeli ^e geirildi
-

Sleyman ibni Abdlmelik ilk i ^^olarak zindanlar ^ n kap ^ lar^ n ^^ at ^ . Haks ^z yere zalim Haccae taraf ^ ndan hapsedilmi ^^binlerce insan ^^ serbest b ^ rakt ^ . Gene Haccac' ^ n atad^^^^maliye memurlanndan o^unu de ^i^tirdi ve ^ iddetli baz ^^ hkmleri ilga etti. E ^er Sleyman bu iyi hareketleri ile yetinmi ^^olsayd ^ , tarihte iyi bir ad b ^ rakm ^^^olacakt ^ . Ancak, o karde ^ i Velid'e yard ^ m etmi ^^olan Mudarl ^larta kar ^^^kt davranmaya ba ^ lad ^ . Halifenin bu yoldaki eylemlerinden cesaret alan Yemenliler yni Himyerli kabileler zaslim Hacca<:Ian grdkleri zulmn cn almak iin silaha sar ^ ld ^ lar. O s ^rada Irak' ^ n yeni valisi Yemenli Yezid bin Muhalleb ise d^man ^^ accac' ^ n lm ze ^ h^e ondan almak istedi ^i c, onun yanda ^ lar ^ ndan almaya kalk ^^ t ^^ (98). Mudarl ^ larla Yemenliler aras ^ ndaki mcadele bylece btn irn.paratorlukta gzle grlr bir duruma geldi. ^^ te bu sava ^dad ^ r ki, Kuteybe- bin Mslim katlolunmu ^ tur. Gene Sleyman' ^ n bu ha ^ in davran ^^^ ndan dolay ^ d ^ r ki, Musa bin Nusayr ve Tar^k bin Ziyd sefletle ba ^^ba^ a b ^ rak ^ lm^^ lard ^ r. Hatta Musa'n ^ n o ^ lu ^ spanya valisi Abdlaziz'in ^^ biliye'de ldrlmesine gene Sleyman' ^n sebeb oldu ^u sylenebilir. Peneb ve Sind fatihi Muhammed bin Kas ^m da fethetti ^ i ilkeleri byk bir ba ^ ar ^^ ile ynetmekte iken, Halife Sleyman taraf ^ ndan azlolunmu ^ tu. Yukar ^ da da belirtti ^ imiz zere bunun tek kusuru Haccc' ^ n ye ^ eni olmas ^^ idi. a) Bizans' ^n ku ^at ^lmas ^^: 98/716-717 y ^ l ^nda 'Sleyman Dab ^k denilen yerde bulundu ^u bir s ^ rada Kkasya'daki Bizans askerlerinin kumandan ^^ Leo onun ziyaretine gelip riyakrhk ile Sleyma/1'a Istanbul'un kolayca zaptedilebilece ^ini ve Araplar taraf ^ndan bu ^ ehrin ele gemesi ile bu yerlerin ^ slamla ^ aca ^^ m syleme(98) Taberi, IV., S. 202 v. t.

62

Bahriye OK

si, Sleyman' ^^ t ^ pk ^^ ^ spanya gibi bu yerlerin de shibi olaca ^^^tatl ^^ halyas ^ na 'kapt ^ rd ^ . Karde ^ i Mesleme bin Abdlmelik'i 12 000 ki ^ ilik bir kuvvetle ^ stanbul zerine yllad ^^ (99). Donanma 716'da kolayca anakkale Bo ^az^ n ^^ geip ^ stanbul surlar ^^ nne geldi. Ku ^ atmadan ok zarar gren Rumlar Mesleme bin Abdlmelik'e para teklif ederek, ^ slam ordular ^ = h ^^ m ^ ndan kurtulmak istediler, ama bu yolda bir ba ^ ar^^ sa ^ l ^ yamad ^ lar. Rumlar bu arada imparatorlan III. Teodosius (716-717)u tahttan indirip ldrdler ve Leo'yu tahta davet ettiler. III. Leo (717-741) ad ^ yla tahta ^ kan bu komutan teklifi hemen kabul etti. Gizlice ^ slam ordugah ^ ndan ka ^ p Istanbul'a gitti. Bu yeni imparator ^ slam ordular ^ = s ^ rlar ^ n ^^ ve zay ^ t yanlar ^ n ^^ bildi ^i iin Araplar'a kar ^^^koymakta mahir davrand ^ . Rum ate ^ i sayesinde Araplar' ^ n mhimmat ^ n ^ n byk bir k ^ sm ^ n^^ yakt ^ rd ^ . Bunun zerine Araplar aras ^ nda ^k ^ tl ^ k ve veba ba ^^gsterdi; hasar pek byk oldu. Araplar ku ^ atmay ^^ gene de b ^ rakirad^ lar. Meseleme o k ^^^karde ^ i Sleyman'dan yard ^ m alamad ^ ; k ^^^ da ok ^ iddetli geti; al ^ k ve sefalet o dereceye vard ^^ ki, Mslmanlar gemilerin ziftini bile yediler. Meseleme bunlar ^ , sabredin Halife size byk hediyeler gnderiyor diye avutmaktayd ^^ (EbulFerec, I., S. 193). O k ^^^kar 100 gn yerden kalkmad ^ ; Meseleme barakalar yapt ^ rmak zorunda kald ^ . ^ lkbaharda Araplar merkezden de yard ^ m alarak toparland ^ lar. Bu yard ^m ^ skenderiye'den 400 ve Magrib'den 300 para gemi ile yap ^ ld ^ . Ama bu gemiler de tekiler gibi bizansl ^ lar ^ n su ile sndrlemiyen ate ^ i yznden yak ^ ld ^ . Kurtulabilen ok az ^^ geri ekildi. Mslman askerlerin tah ^ llar ^^ kalmad ^^^ ndan, otlar ^ n kklerini ve a ^alar ^ n kabuklar ^n^^ yeme ^e ba ^ lad ^ lar. Meseleme gene de dayanacakt ^^ ama, bu s ^rada Sleyman ibni Abdlmelik lm ^^yerine mer ibni Abdlaziz (II. mer) halife olmu ^ tu. Yeni halife onu geri a ^^ rd ^ . Meseleme: Hepimiz iyiyiz, ^ stanbul fethedilmek zeredir diye halifeyi oyalamak ve illa da istedi ^ i sonuca ula ^mak istediys ^e de, II. mer, gnderdi ^i merrurundan gere ^i ^rendi ^ i iin Mesleme'ye geri dn emrini tekrarlad ^ . Bunlar Istanbul'dan ekilme ^e ba ^ lay ^ nca Rumlar karada ve denizde biroklann ^^ ldrdler. Bu olayda n sonrad ^ r ki, Emeviler art ^ k bir daha Bizans' ^^ku^ atmay ^^ d ^ nmediler (100). Bu s ^ rada Endls MslManlar^^ da(99) Ebu'l-Ferec, Tarih, I., S. 192. (100) Ebu'l-Ferec, I., S. 194.

EMEVI DEVLETI

63

ha nce syledi ^imiz gibi Avrupa ilerine ilerlemekteydiler. Yezid bin Muhalleb de Taberistan'da ba ^ ar ^ lar kazan ^ yordu. Sleyman iki y ^ l be ^^ay saltnattan sonra 99/717 y ^ l ^nda ld. L) II. mer'in halifeli ^i (99 101/717 720) : Karde ^ i gibi Sleyman da o^ lunu tahta varis gstermi ^ ti. Ama byk o ^lu Eyyf^b kendisi hayatta iken lm ^ t. . ^ kinci o ^lu Davud'un ise Bizans ku^ atmas ^^ s ^ ras ^ nda ^ ehit d ^ t ^ san ^ lmaktad ^ r. aresiz kalan Sleyman amcas ^^ o ^ lu ve I. mer gibi adleti ve dindarl ^^^^ile tan ^nm ^^^bulunan mer ibni veliaht b ^ rakt ^ . Snniler'in kendisini V. Halife diye tan ^ d ^klar ^^ II. mer'e Halifet s Salih la. kab ^^ da verilmi ^ tir.
-

Gerekten de o, merhamet hissi dolu, derin bir adalet fikrine sahip, ok sde bir hayat ya ^ ayan, sorumluluk duyan bir insanda. Onu tan ^ mlamak iin ^ u rne ^ i vermek yerinde olur : Bir gn e ^ i Ftime, mer ibni Abdlaziz'i ok zgn grm ^ t. Bunun nedenini kendisinden sordu ^u zaman, mer, Abdlmelik'in k ^z ^^ olan e ^ ine ^ yle cevap verdi. Ey Ftime, mslmanlarla gayrimslimlerin ynetiminin ba ^^ nda bulundu ^um iin, al ^ktan len fakirleri, umutsuzluk iinde ^ rp ^ nan hastalar ^ , felaketin penesinde inleyen ^ plak insanlar ^ , zulm grevleri, hapse girenleri, sayg ^ya lay ^k ihtiyarlan, ok ocuklu esirleri d ^nyorum da k ^ yamet gnnde Cenab-i Hakk' ^ n onlar hakk ^ nda benden hesap isteyece^ ini d^ nerek ,korkuyor ve a ^ l ^ yorum (101). Sana soyundan, karde ^ inden kalm ^^^olan mcevherlerin hepsini devlet hazinesine terketmeni rica etsem, kabul eder misin? Bu teklif kar ^^ s ^ nda, e ^ i Ftime hi tereddd etmeden btn mcevherlerini beyt l-ml'e teslim etmi ^ ti. E ^ inin lmnden sonra yeni halife II. Yezid, kar de ^i Ftime'ye bu mcevherleri geri vermek istediyse de, bu asil ruhlu kad ^ n, kocas ^ ndan sonra ona si olamayaca ^^ n^^sylerek reddetti. Yezid de bunlar ^^ akrabalar ^ na da ^^ tt ^ . mer ibni Abdlaziz kendinden nceki halifeler taraf ^ ndan gaspedilmi ^ , hristiyan ve musevilere ait kilise ve sinagoglan eski sahiplerine geri verdi. Her valiye adalet ile i ^^grmelerini emreden mektuplar yazd ^ . Adletsizli ^ i ile tan ^ nan valileri, memurlar ^^ i ^ ten uzakla ^ t ^ rd ^ . Hilafet makam ^ na mahsus btn atlar ^^hazineye geri
(101) Emir Ali, a.g.e., I., S. 125.

64

Bahriye OK

verdi, kendi at ^^ ile gezdi. Emir l-Mminin nce nefsine ve evindeikilere adleti uygulad ^ ktan sonra selefleri olan Emevi emirleri taraf ^ ndan ihdas edilmi ^^olan bidatlar ^ n kald ^ r ^ lmas ^ na al ^^ t ^ . Bu arada Hz. Ali'nin o ^ lu Hasan' ^ n hilfetten vazgemesinden beri, Emevi emirlerinin Hz. Ali'yi hutbelerde sebb etme detini bir cuma hutbesi ile yasak etti. O gnden sonra Hz. Ali ve ailesine sebb yerine innallahe ye'mr'i bi'l-adli... diye ba ^ layan ayeti koydu (102). Bunun zerine devrin ^ airleri ona methiyeler yazd ^ lar. Vaktiyle Hakem'in o ^ lu Mervan, Hz. Peygamber'in vakf ^^ olan Fedek topraklar ^ n ^^ Arazi-i emiriyeden sayarak mukataa ile tasarrufuna geirmi ^ ti. Kendisinden de ocuklar ^ na kalm ^^ t ^ , yani mer ibni Abdlaziz de miras ^ lar aras ^ ndayd ^ . Halife bunu, vezirinin yan ^ nda, eski haline getirip Hz. Ali ailesine geri verece ^ini syledi. Veziri ona,.ama evladm ^^ ne yapacaks ^ n? diye sorunca, onlar ^^Allah'a ^ smarlad ^m diye cevap verdi.

IL mer, Hz. mer gibi beyt l-ml'dan nafaka al ^yordu. Halifenin bu tevazu iinde geen hayat ^ , teki .e ^ raf ve emirler taraf ^ ndan taklit edilmek gerekirdi. yle de oldu, ama Emevi soyu ok lkse ve israfa al ^^ k ^ nd ^ . Birgn toplan ^ p Ftime binti Abdlmelik'in yan ^ na geldiler. Durumdan ^ ikayette bulundular. Fatime e ^ ine gidip meseleyi anlatt ^ . II. mer ona : Hz. Huhammed, bize yce bir ^ rmak b ^ rakt ^ . Ebu Bekir ve mer gerekti ^i gibi hareket ettiler, sonra Yezid, Mervan, Abdlmelik ve onun o ^ullar^^Velid ve Sleyman bu ^ rmaktan yararland ^ lar. S ^ ra bana geldi, halbuki ^ rmak kurumu ^ tu. E ^er bu ^ rmak eski haline getirilmezse sahiplerini kand ^ rmaz. Halifenin ne demek istedi ^ini ok iyi anlayan Fatim.e Ama Beni meyye birgn f ^ rsat bulur, sana bir zarar verir diye 'um gn k ^yamet halifeyi uyarmak istedi ise de; 0,hiddetle korktu ^ gnnden daha korkun de ^ildir ya dedi. Fatime, Emevi rneras ^n ^ n yan ^ na gidip Bu duruma sebeb sizsiniz, nk mer ibni Hattb' ^n soyundan siz k ^ z ald ^ n ^ z dedi (103). mer ibni Hattab'm do ^ rulu ^ u, adleti bilinmektedir. Bir gece kol gezerken, birden bir kad ^ n ^ n k ^ z ^ na, evinde, kalk ste su kar ^^ t ^ r dedi ^ini duymu ^ . K ^ z Emir l-Mminin ste su katmay ^^ yasaklad^ diye cevap vermi ^ . Anas ^^Emir l-Mminin nereden duyacak deyince, k ^ z Grn ^ (102) ^ bni Tiktaka, el-Fahri, S. 207. (103) Cevdet Pa ^ a, K ^ sas, VIII., S. 306.

EMEV ^^ DEVLET ^^

65

le ona uyup gizlide isyan m ^^edelim, buyru ^undan aynlahm m ^ ? diye kar ^^ l ^k vermi ^ . Hz. mer evin adresini belleyip Dar l-Hilfe'ye geldi ^inde o ^ lu As ^m' ^^ a ^^ r ^ p evin adresini kendisine bildirdikten sonra E ^ er kimsenin nikah ^ nda de ^ilse, bu k ^ z ^^ nikah etmesini, bylece belki Tanr ^ 'n^ n hay^ rl ^^bir evlt verece ^ini syledi. Bu evlenmeden mer ibni Abdlaziz'in annesi mm As^m do^mu ^ tur. II.. mer zaman ^nda Harieller, Arabistan ve Afrika'dan elle. rini ektikleri gibi, onun yan ^ na eli gndererek kendisine biat ettiklerini, fakat kendisinden sonra yerine Abdlmelik'in o ^ lu Yezid'in gemesine raz ^^ olmad ^klar ^ n ^^ haber verdiler. II. mer Hanicilerle yapt ^^^^nl tart ^^ mada, yaln ^ z bu noktaya cevap verememi ^^ ve bundan da ok zlm ^ t (104). Emeviler grdler ki, mer ibni Abdlaziz'in hilafet sresi uzarsa, belki de Yezid'i veliandlikten ^ karacak; o zaman i ^^btn btn onlar^ n elinden gidecek. Bunun iin onu zehirlemeyi d ^ ndle. Bir rivyete gre de bu d ^ ncelerini gerekle ^ tirdiler. Oun valilerine yollad ^^^^genelgelerde ok gerekli baz ^^tavsiyelerden sonra : Her ne ad alt ^ nda olursa olsun, hediye kabul etme; halka da ^^t ^ lan kutsal kitaplardan bedel kabul etme, seyyahlardan, nikahlardan, st ve deve zerinden vergi alma gibi emirleri merhametinin bir ba ^ ka belgesidir (105). Onun zaman ^ nda s ^ n^ rlarda bar ^^^ve selmet yollar ^^ aranm ^^ , isyanlar bast ^ r ^ lm^^ , fakat yeni ve byk fetihlere giri ^ ilmemi ^ tir. Kaynaklar I. Velid'in byk binalar yapt ^ n-na merak ^n ^ , Sleyman' ^ n kad ^nlara d ^knl^n tasvir ederlerken, II. mer'in dindarl ^^^ n ^^ hep birlikte vmektedirler (Taberi, IV. S. 197). Her ne kadar Ebul-Feree tarihinde, (I. S. 194) onun hakk ^ nda Bizans ku ^ atmas ^ n ^ n kald ^ r^ lmas ^^sonucunde Bizansl ^ lar^n karadan ve denizden ekilmekte olan Mslman askerlerini ldrrneleri zerine, onun da hristiyanlara kt muamele etti ^ini, kiliselerinde an almalar ^ na, ibadellerinde seslerini ykseltmelerine, hayvana bindikleri zaman e ^er kullanmalar^ na engel oldu ^unu yazarsa da, bunun do ^ru olmad ^^^^kan ^ s ^ na di ^ er kaynaklar bizi ula ^t ^ rmaktad ^ r. Netekim II. mer'in valilerinden Cerrah bin Abdullah' ^ n Horasan' ^ n
(104) Cevdet Pa ^ a, K^ sas, VIII., S. 310. (105) Emir Ali, a.g.e., IL, S. 126.

66

Bahriye OK

ancak k ^ l ^ kuvvetiyle yola gelece ^ ini kendisine bildirmesi zerine Halife onu valilikten azledip Horasan Mslrnanlar ^ na paylar tahsis etti, hara vermekten onlar ^^ affetti (106). II. mer 25. Receb. 101/12. ^ ubat 720'de ld (107). M) II. Yezid'in halifeli ^ i (101-5/720-4) : II. mer'in ld ^ gn Yezid bin Abdlmelik (II. Yezid) hilafet taht ^ na oturdu. Annesi I. Yezid'in k ^ z ^^ Atike idi. II. mer'in zaman ^ nda Mudarlar'la Yemenliler bar ^^^iinde yasarlarken, II. Yezid zaman ^ nda bu durum bozuldu, halifenin kar ^ s ^^ Haccac'm ye ^ eni idi. Bundan tr II. Yezid Mudarlar'a kar ^^^her zaman dost ve yard ^ mc ^^ oldu. II. Yezid, II. On-:.er'in yapt ^^^^ne kadar iyi i ^^varsa onlar ^^ bozmakla grevine ba ^ lad ^ .. rne ^ in, II. mer sava ^ a gidenlere maa ^^ ba ^ lam ^^ t ^ ; onlardan vergi alm ^ yordu; Mev'ali'yi de Araplarla e ^ it dzeye getirme ^ e al ^^^ yordu. Hristiyanlara iyi muamele ediyordu. Bu muamele o dereceydi ki, vaktiyle kilise iken camiye evrilmi ^^olan bir tap ^ na ^^^eski sahiplerine verip gene kilise olarak kullan ^ lmas ^ na izin vermi ^ ti (108). II. Yezid'in clusunu haber alan Kfe valisi, ondan Hariciler zerine bir kuvvet gndermesini istedi. Hariciler ise Halifenin de ^i ^ ti ^ inden habersizdiler. Bununla birlikte zerlerine gnderilen birlikleri yenilgiye u ^ ratmaktan geri katmad ^ lar. Halife Irak valisi eliyle onlar ^ n zerine bir ka kez asker yollad ^ . Ama Hariciler her seferinde stn geldiler. Sonunda II. Yezid, karde ^ i Mesleme bin Abdlmelik'i 10 000 ki ^ ilik bir kuvvetle Kfe'ye yollad ^^ ve Hariciler'in ba ^ kan ^^ Bestam bu sava ^ ta katledildi. Bylece ayaklanma bast ^' ^ lm ^^^oldu. II. Yezid'in saltanat dnemini sars ^ nt ^ya u ^ ratan ikinci bir olay da eski Irak valisi Yezid bin Muhalleb'in ayaklanmas ^ d ^ r. Yezid bin Muhalleb Horasan valisi iken Curcn'da elde etti ^i ganimeti teslim etmek istemedi ^ inden II. mer taraf ^ ndan azl ve Basra'da hapsedilmi ^ ti. Bu halifenin hastal ^^^^s ^ ras ^ nda hapisten kat ^^ ve II. Ye= zid'e kar ^^^(109) Kitap ve snnet ad ^ na etraf ^ na toplad ^^^^adamlarla Basra, Vas ^ t ve Kfe'de ayakland ^^ (102/721). Halife karde ^ ini
(106) (107) (108) (109) Belzuri, Futuh l-Buldn, II., S. 310; Wellhausen, Arap Devleti, S. 163. Taberi, a.g.e., IV., S. 249; Mes'di, Muruc, V., S. 446. Emir Ali, a.g.e., I., S. 125. Mes'di, Muruc, V., S. 453; Taberi, a.g.e., IV., S. 245 v. t.

EMEVI DEVI ET ^^

67

120 000 askerle ona kar ^^^yollad ^ . ^ bni Muhalleb maktul d ^t ve btn ailesinin erkekleri ldrld. Do ^u blgeleri bu biim ayaklanmalarla hanedan ^n kuvvetini sarsarken, bat ^ da da baz ^^ayaklanmalar ba ^^gstermi ^ ti. II. mer zaman ^nda ^ spanya'da kabile anla ^mazl ^ klan grlmezken, ^ imdi eski neseb kavgalar ^^yeniden alevlenmi ^ ti, her ^ ehir sava ^^durumuna girmi ^ ti. I. Velid zaman ^ nda Haccac' ^ n karde ^i taraf ^ndan Yemenliler'den tahsil edilen a ^^ r vergi, II. mer taarf ^ ndan kald ^nlm ^^ ken, ^ imdi yeniden bu vergi konulmu ^^ve Yemen ahlisi sefaletin en a ^ a^^^ derecesine d ^m ^ t. mer ibni Abdlaziz'in kurdu ^u dzenin, hepsi yok farzedilmi ^ ti. Yani, vergi islahat ^^ kald ^ r^ lm^^ , Hristiyanlara verilmi ^^olan kiliseler geri al ^nm ^^ , hatta onlar ^ n kilisedeki resimler nnde ibdet etmeleri yasak edilmi ^ ti. Gene II. Yezid'in emri ile tap ^ naklardaki duvarlar, ta ^ lar, tahtalar zerindeki ve kitaplar iindeki btn canl ^ lar ^ n resimleri de kald ^ rt ^ lmaya ah ^^ lm^^ t ^ . Halifenin bu hareketi Bizans Imparatoru III Leo'nun ikonlar ^^ (Aziz resimleri) yasak etmesiyle ayn ^^ zamana rastlamaktad ^r. (Ebu'l-Ferec, I., S. 194; Wellhausen, Arap Devleti ve skutu, Es. 154). Hariciler'in zlim tan ^ d ^ klar ^^ baz ^^ mirlerden intikam almalar ^^ gene II. Yezid'in tahta gemesi ile ba ^ lam ^^ t ^ r. Btn bu zorlama, isyan ve kar ^^^kl ^klar iinde II. Yezid her ^ eye kar ^^^kay ^ ts ^ z bir durumda, nce gzel Sellmet l Kas, sonra gzel sesi ile n yapm ^^^ liabbe ad ^ndaki cariyeleri ile gnlerini geiriyordu. lkenin her ynnden gelen ^ ikayetiler gnlerce, haftalarca saray kap ^s ^nda beklerlerken, o, gzel Hababe ile ^ iir, musiki ve ^ arap alemleri tertiplemekten ekinmiyordu. Halifenin Habahe'ye olan e ^ilimi o derecedeydi ki, devletin btn i ^ lerini onun eline b^ rakmakta bir sak ^ nca grmemi ^ ti; Hababe istediklerini istedi ^i yere atayabiliyor, istediklerini azledebiliyordu. Bu durumdan s ^ k ^ lan Halife'nin karde ^ i Mesleme bin Ablmelik onu bo ^^yere uyarmaya al ^^ t ^ . Habbe elindeki ut ve gzel sesiyle Halifeyi o kadar kendisine ba ^lam ^^t ^^ ki, II Yezid cuma namazlannda imamet vazifesini bile karde ^i Mesleme'ye b ^ rakm ^^ t ^^ (110). Gzel Hababe'rlin bir nar tanesi yznden ans ^ z ^n l ^nesinden Halife o derece byk bir zntye kap ^ ld ^^ki, on onbe ^^gn sonra 25. ^ evval 105/27. Mart. 724'de ld.
-

(110) Mes'cli, Muruc, V., S. 450 v. t.; Crci Zeydn, Medeniyet-i I., S. 81-2.

613

Bahriye OK

N) Hi ^ m bin Abdlmelik'in halifeli ^i (105-125/724-743) : Hi^ nt karde ^ i II. Yezid gibi II. mer'in yapt ^ klar ^ n ^^ kendi menfaati iin bozmaya al ^^ t ^^ denilemez. II. Yezid'e oranla daha az zararl ^^ bir insand ^ . O, pek halin, akidesi drst, ok dindar fakat o nispette hasis idi. Umeras ^^ onu memnun edebilmek iin pek ok mal, mlk hediye etmek gere ^ ini duymu ^ lard ^ . Esasen Emevi soyunun zelliklerinden birisi de mal ve mlk biriktirmek hevesiydi. Bu yzden de r ^ vet kap ^ lar ^^ ard ^ na kadar a ^ lm ^^ t ^ . Hi ^ am' ^ n saltanat ^^ s ^ ras ^ nda bir Trk hkmdar ^^ (Belazurrye bak ^ l ^ rsa bu Af^ in olmal ^ ) Fergana'da ayakland ^^^ ndan (111) Horasan valisi E ^ res bunu bast ^ rmakla u ^ ra ^ maktayd ^ . Fakat Emevi Emirlerinden birinin ^ ikayeti zerine vazifeden azledildi. Halbuki E ^ res'in politikas ^ , ok daha ak ^ ll ^ ca ve insani idi. Onun yerine, Hi ^ am'a ve e ^ ine ok be ^ endikleri birer gerdanl ^ k hediye eden Cneyd atand ^ . Ancak Cneyd, Horasan'da yapt ^^^^birok sava ^ larda ba ^ ar ^^ elde edemedi. Bu arada Trk hkmdar ^^ da Semerkant ve Buhara'y ^^ s ^ k ^^ t ^ rmaya ba ^ lad ^ . Bir sre sonra Cneyd Halife Hi ^ am' ^ n nefret etti ^ i Muhalleb ailesinden bir k ^ zla evlendi ^ i iin azledildi. Yerine As ^ m Hll geirildi. Ama Trklerle sava ^ mada As ^ m da ba ^ ar ^ l ^^ olamad ^ . O da azledilerek yerine Esedi Kasti atand ^ . Bunun karde ^ i Halid-i Kasri ise Irak'da vali idi. Hlid ok zulmetti ^ inden Hariciler parti, parti isyn ettiler. Geri Haneler yenildi ise de, Halife dayanam ^ yarak Hlid'i azledip yerine Nasr bin Seyyar' ^^ getirdi (112). Hi ^ am 717 y ^ llar ^ nda hkmet merkezine kar ^^^giri ^ ilmi ^^olan sonusuz sava ^ tan sonra ok ihmal edilmi ^^ olan Bizans'a kar ^^^yeniden sald ^ r ^ ya geti. Onun ordular ^^ o ^unlukla yaz ^ n elde edilmi ^^yerleri, k ^^^ n yitirdiklerinden, saltanat ^^ s ^ras ^ nda Bizans s ^ n ^ rlar ^^ iinde hibir devaml ^^ fetihte bulunamad ^lar. Hi ^ am devrinde Araplar bat ^ da, do ^ udakinden daha byk bir kudretle ilerlediler. Yukar ^ da da i ^ aret edildi ^ i zere Hi ^ am Ispanya'ya Abdurrahman iii-Gafiki'yi yollam ^^ , o da Tours ve Poitiers'ye gemi ^ ti (732). Afrika Mslmanlar ^^ her nekadar halis Mslman idiyseler de, gene de Araplar'a e ^ it bir muamele grmemekteydiler. ^^ te bu durumdan Harieller yararlanmay ^^bildiler
(111) Belzuri, Futuh, III., S. 314 v. t. (112) Gibb, Ortaasyada Arab Futuhat ^ , S. 55.

EMEV ^^ DEVLETI

ve ^ iddetli bir ayaklanman ^ n patlamas ^ na sebeb oldular (741). Bylece Kayravan'a kadar olan yerler Emeviler'in ellerinden ^kt ^ . 125/743 y ^ l ^^ ba ^ lar ^ nda len Hi ^ am' ^ n en byk kusuru servet biriktirmekti. 20 y ^ la yak ^ n saltanat sren bu Halife K ^br ^s' ^ n verdi ^i harac ^ n artt ^ r^ lmas ^ n^ , ^ skenderiye'ninkinin de iki kata ^kart ^ lmas ^ m emretmi ^ ti. Onun politikas ^^ Berberileri oldu ^u kadar Maverannehr'deki Trkleri ve ^ ranl ^ lar ^^ da mitsizli ^e d ^rm ^^ve Abbasi propagandac ^ larm ^ n al ^^ malanna zemin haz ^ rlam ^^ t ^ . O) IL Velid'in halifeli ^i (125 126/743 744) : Hi ^am'a ye^eni II. Yezid'in o ^ lu Velid halef oldu. Bu Halife babas ^ ndan e^lenceli bir hayat srme e ^ilimi ve sanat istidad ^^ tevars etmi ^ti. Halife olunca halk kendisini, nce a ^^ r vergilerden bir kurtar ^ c ^^ olarak kar ^^ lad ^ . ok gemeden uyruklar ^^ yan ^ lm^^^olduklar ^ n ^^ anlad ^ lar. Halifelik merkezinden uzak bulundurulmak amac ^yla Filistin'de bir l saray ^ nda genli ^ini geirmek mecburiyetinde b ^rak ^lm^^^ olan II. Velid iktidara getikten sonra ^ am' ^^ terkedip gene l saray ^ nda kendini spora, ^ araba, ^ iire, ^ ark ^ya verdi. Islmiyet o^unlukla Emevi Araplann ^ n ya ^ am ^na esasta nas ^ l byk bir de^ i ^iklik getirmemi ^ se Arap ^iiri de kendi eski geleneklerine ylece ba ^l ^^ kalm ^^ t ^ . Ancak Suriye ve Irak'ta hayat eski anayurttakinden daha ok bir geli ^meye u ^ ram ^^ t ^ . Burada ikabileler aras ^ndaki kin ok daha ihtirasl ^^ ^ ekiller al ^ yor ve Kays kabilesi ile Kelb kabilesi aras ^ ndaki sava ^ ma y ^ llardanberi sregeliyordu. Bu kabile kavgalar^^ Abdlmelik ve Haectic zaman ^ nda oldu ^u gibi en parlak ^ iirlerin sylenmesine vesile oluyordu. Saray ^ airi el Ahtal ve rakipleri Cerir ve Farazdak duyulmam ^^^derecede kstah bir ifade ile birbirlerine hcum ediyorlard ^ . Bunlardan daha a ^ a ^^^derecede olan bir ^ airler ordusu ise, kendilerine bu nller sayesinde isim yapabilmek amac ^^ ile kavgalara kar ^^^ yorlard ^ . Mekke ve Medine daha skin ve kibar bir toplumun ^ehirleri halinde kalm ^^ t ^ .
-

^iirin yan ^^ s ^ ra ^ ark ^ lar da nem kazand ^ . Bu arada kad ^n a ^ k ^^ ^ iirlerde ve ^ ark ^ larda yer ald ^ . Bunlarda istiraptan eser yoktu. Bu yeni tarz, Arabistan'da heyecan ve ^ evk ile kar ^^ land ^ . II Velid ya ^ ama zevkinin methedilmesine yeni bir alan at ^ . Bu da ^ araba dair sylenen methedici ^ ark ^ lard ^ r (113). Cahiliye devrindeki ^araba d^knlk, Arap ^ iirinde de ylesine nemli bir yer tutmu ^ (113) Brockelmann, a.g,e., S. 121-2.

70

Bahriye Ti- OIC

tu ki, ^ slmiyet'in kesin yasa ^^na ra ^men Araplar ne ^ arap imekten, ne de onu ^ iirlerle methetmekten geri kalmam ^^ lard ^ . ^ imdi ilk defa bir Halife bunlar ^^ te ^vik ediyordu. Abbasiler devrinde de bu ^ arap stne ^ iirler sad ^ k okuyucular bulacakt ^ r. II. Velid'e bu tr ^ iirleri onun Hristiyan iki arkada ^^^ el-Kas ^m bin Tufeyl ^retmi ^tir. Halife II. Velid kad ^ nlar, ^ ark ^ c ^ lar ve ^ airler aras ^ nda zevk ve e ^lence iinde ya ^ amaya devam etti: gzel sesli kleler ve cariyeler her taraf ^^doldurdu. Btn lkede ^ ark ^ lar besteleyip sylemek moda oldu. ^ bni Surey, Mbed, Garid, ^ bn Ay ^ e vbg. ^ ark ^ c ^ lar sarayda ba ^^stnde tutuldu. Halife taraf ^ndan muazzam at yar ^^ lar^^dzenlendi. Kendisi gece gndz iiyordu. Hatta birgn kendisine gelip Ya Emir l-Mminin, saray ^n etraf ^^ Arap ve Kurey ^^temsilcileriyle doldu. ^ inde bulundu ^unuz durum Halifelik ^ erefi ile ba ^da ^maz diyen bir mabeynciyi yere yat ^ r ^ p a ^z ^ na bir boru ile lnceye kadar ^ arap ak ^ turm ^^t ^ . Bu sefih hayat ^ n yan ^^ s ^ ra mukaddesata kar ^^^en kk bir sayg ^^duygusuna sahip olmad ^^^^da kaynaklardan anla ^^ lmaktad ^ r: Bir gn XIV. Sure'nin 15. ve 16. ayetlerini okurken Kur'an' ^^ hedef Olarak kar ^^ s ^ na diktirmi ^^ve att ^^^^ oklarla kutsal kitab ^^ delik de ^ ik etmi ^^ve ^ u mealde de bir beyit okumu^ tu : Ma^ rur ve si insan ^^ tehdit ediyorsun; i ^ te ma ^rur ve si insan benim; rabbinin nnde k ^ yamet gn grnd ^nde ona de ki, beni byle paralayan Velid idi (114). Ayr ^ ca onun islmiyetten ^kt ^^^ n ^^ve Mani dinine girmi ^^oldu^unu bildiren kay ^ tlar da mevcuttur (115). Hatta birgn gzel bir cariyesine hilafet elbiselerini giydirerek camiye imamete gndermi ^ tir. II Velid'in bu her trl iz'an d ^^^^hayat ^^halk ^^ kendisine kar ^^^galeyana getirdi ^ i gibi selefi Halife Hi ^ am' ^ n biriktirdi ^ i hazineleri k ^ sa zamanda bitirmesi ve valilerden para istemesi onlar ^^ kendisine kar ^^^ayaklanmaya yneltti. Henz ergin olm ^yan ikinci o ^ lunu veliah tayin etmek istemesi de akrabalar ^ n ^^ dar ^ ltt ^ . Ayaklananlar ona kar ^^^bir direnmeyle kar ^^ la ^ madan III. Yezid'i tahta ^ kard ^ lar. II. Velid kendisine kar ^^^gnderilen birlikleri umulmaz bir cesaretle kar ^^lad ^ ; daha sonra Palmir'in gneyindeki lde Bahra saray ^ na ekildi; kendisini orada k ^ st ^ ran d ^ manlar^^ba ^^n^^ keserek bir m ^zra ^^n
(114) (115) Mes'di, Muruc, VI., S. 10 v. t., ^ bni Tiktaka, el-Fahri, S. 214; ^ bn l - Esir, el - Kamil, IV., S. 269. Bk. ^ erefettin Yaltkaya, Darlfnn ilahiyat Fakltesi Mecmuas ^^ Say^^ 15., S. 7 v. t.

EMEV ^^ DEVLET ^^

71 ^ arap koyarak

ucunda ^ am'a gtrdler ve yan ^ na da bir atlak gnlerce te ^ hir ettiler 0 16).

2. Emevi Devletinin ks : A) III. Yezid (126-7/744)'e kar^^^ayaklanmalar ve ^ brahim'in tahttan vazgemesi : ^ am'da resmi biat s ^ ras ^ nda III. Yezid, II. mer'i rnek tutmu ^^oldu ^u belli olan, dolgun bir hutbe okudu. Bunda zorla in ^ aat yapmamay ^ , kanal yapt ^ rmamay ^ , servet biriktirmemeyi, bir eyalette elde edilen paray ^^ gene o eyletin ihtiyalar ^^ iin sarfetme ^ i, askerleri uzun sre sava ^^ yerlerinde tutmamay ^ , gayrimslim arazi sahiplerine fazla vergi yklememeyi ve her zaman iin zay ^ flar ^ n gllerden ^ ikayetlerini dinleyece ^ ini vadetti. E ^er bunu yapmazsam, beni azledebilir, cezaland. ^ rabilirsiniz,- benden daha layik bir kimse varsa ba ^^ n ^ za geirin; ona ilk biat edecek olan ben olaca ^^ m; kay ^ ts ^ z ^ arts ^ z itaat, hibir insana de ^ il sadece Allah'a d ^ r dedi. III. Yezid a ^^ r vergileri indirdi, ehliyetsiz Emirleri de ^ i ^ tirdi. Tam anlam ^ yla Kelb kabilesine dayand ^ ; etraf ^ nda hibir Kays'l ^^ yoktu. II. Velid'in katil zerine Humus halk ^^ ayakland ^ ; bunlar Yezid'e biat etmek istemediler. Filistinliler de ayaklanmaya kat ^ ld ^ lar. ^ sava ^^birok katliamlar ^^ gerektirdi. Fitne ve fesat pek byk glklerle bast ^ r ^ ld ^ . Fakat ^ am'da ayaklanma ^ k ^ nca, hkmet sars ^ ld ^ . Yemme ve ^ rak'da da ayaklanmalar ^ km ^^ t ^ . Bu s ^ rada Horasan valisi bulunan Nasr bin Seyyr azledildi; Nasr bin Seyyar bu emri dinlemedi, halefini de tan ^ mad ^ . Hkmet aresiz onu gene Horasan valisi b ^ rakt ^ . Ama bu kez de Horasan'da a ^ ka ayaklanma ^ kt ^ . Halk ^ n bir f ^ rkas ^^ Nasr'a kar ^^^ayakland ^ . O zaman Magrib'te de ayaklanmalar oldu. Ama i ^ ler daha ok kar ^^^ k oldu ^undan bat ^ ya kimsenin nem verdi ^i yoktu. Alt ^^ aya yak ^ n bir saltanattan sonra, III. Yezid, Ebu'l-Ferec'in bildirdi ^ ine gre lserden ld (I. S. 197). Cariyeden do ^ ma ilk halife olan III. Yezid lnce yerine gene bir cariyeden do ^ma olan karde ^ i ^ brahim geti (117). Ancak ^ am' ^ n d ^^^ nda hi kimse kendisine biat etmedi ^inden iki ay on gn iktidarda kald ^ ktan sonra kendisi tahttan feragat ederek bir kenara
(116) Ebu'l-Ferec, Tarih, I., S. 197. (117) Mes'cli, Muruc, VI., S. 31 v. t.; Emir Ali, Musavvar Tarih - i Islam, I., S. 166.

72

Bahriye OK

ekildi. Bunun zerine daha nce ayaklanm ^^^bulunan ve I. Mervan' ^ n torunu olan Mervan bin Muhammed'e biat olundu. ^ brahim de sonradan ona biat gitti ^inden arada bir anla ^ mazl ^ k kalmad ^ . B) II. Mervan' ^ n halifeli ^i (127-132/744-749) : Mtezili bir inanca sahip olan (Mes'udi, VI. S. 20) II. Mervan ok tedbirliydi me ^ akkatlere mtehammildi, tarih incelemelerinden byk bir zevk duyard ^ , ancak Emevi soyunun ifls ^^ s ^ ras ^ nda iktidara geldi ^ i iin faydal ^^ i ^ ler grme ^e f ^ rsat bulamad ^ . II. Mervan' ^ n clusundan az zaman sonra Humus ve Filistin halk ^^ gene ayakland ^ . Hariciler ldeki s ^^^ naklar ^ ndan ^ karak Emeviler'in me ^ ru saymad ^ klar ^^ ynetimlerine kar ^^^harekete ge ip halk ^^ kendi inanlar ^ na kat ^ lmaya a ^^ rd ^ lar. Hariciler say ^ ca o ^unlukta olmad ^ klar^^hlde Yemen, Hicaz ve btn Irak dolaylar ^ na ak ^ n ederek bir sre egemenliklerini buralarda tan ^tt ^ lar. II. Mervan bu karga ^ al ^^^ n yat ^^ t ^ r ^ lmas ^^ i ^ inde ok ileri gr ^ l bir devlet adam ^^ oldu ^unu gsterdi: nce Humus ve Filistin'deki ayaklanmay ^^ bast ^ r ^ p ba ^ kanlar ^ n ^^ idam ettikten sonra, Irak'a derek Hariciler'i Dicle ^ rma ^^ n ^ n tesine ekilme ^e mecbur eyledi. Ilicaz'da Ebu Hamza'n ^ n komutas ^ nda bulunan Hariciler Medine' yi ku ^ atm ^^ lard ^ . Meydana gelen sava ^ ta ^ ehri ele geirip halk ^ na Emeviler'den grmedikleri bir biimde yumu ^ ak ve nzik davran d ^ lar. Mervan taraf ^ ndan Hariciler zerine gnderilen bir komutan kanl ^^ sava ^ lardan sonra Hariciler'i bozguna u ^ ratarak Hicaz ve Yemen'i yeniden ^ am hkmetine ba ^ lamay ^^ ba ^ ard ^ . Irak'tan e kilen Hariciler'in bir k ^ sm ^^ ^ ran'a s ^^^ nd ^ lar. Esasen Iran'da mev cut olan kar ^^^ kl ^ klar ^ n bsbtn artmas ^ na sebeb oldular. II Mervan Suriye, Irak ve Arabistan blgelerinde bulunan Hariciler` i sindirme ^ i ba ^ arm ^^ sa da daha do ^udaki blgelerde Mudarlar, rne ^ i grlmemi ^^bir ^ iddetle Emevi taht ^ n ^ n y ^ k ^ lmas ^ na al ^^^yorlard ^^ (118). C) Abbasi hareketi : II. Yezid'in hilfeti s ^ ras ^ nda Hz. Pey gamber'in amcas ^^ Abbas' ^ n torunlar ^^ lehinde do ^u illerinde pro , ^ lmaya ba ^ lanm ^^ t ^ . K ^^k ^ rt ^ c ^ lar tccar k ^yafetin.pagndlry de Horasan'a gidip Abbasi ailesinin ba ^kan ^^ olan Muhammed hakk ^ nda telkinlerde bulunuyorlard ^ . Durumu haber alan Emevi vli
(118) Mes'di, Muruc, VI., S. 46 v. t.; Ebu'l-Ferec, Tarih, I., S. 197; Wellhausen, Arab Devleti, S. 173 v. t.

EMEV ^^ DEVLET ^^

73

si Said bunlar ^ n tmn yan ^ na getirtip sorguya ektiyse de halk ^ n teminat vermesi zerine onlar ^^ serbest b ^ rakm ^^ t ^ . Ama Said'in ha lefleri kolayca kand ^ r^ lamad ^ lar. Abbasi yanda ^ lar^^kendilerini tehdit eden korkun tehlikeye ra ^ men dvalanndan vazgemediler ^ lerinden yakay ^^ ele verenler a ^^ r i ^kencelere uyruk tutuldular; ancak bu oranda da say ^ lar ^^ o ^ald ^ . K ^ sa bir sre sonra Emeviler, den hilafet hakk ^ n^^ istemek amac ^ yla gizli bir dernek de kurdular II. Yezid'in kt ynetimi ve Yezid bin Muhalleb'e uygulad ^^^^ak ^ls ^ zca muamele Yemenlileri heyecanland ^ rd ^^ ve zd. Art ^ k her yerde II. Yezid'in kt ynetiminden yak ^ n ^ lmaya ba ^ land ^ . Emevi saltanat ^^ yneticilerinin kt tutumlar ^^kendilerine-kar^^^bir ^ uubiye partisi yarat ^ rken, Hz. Ali soyundan inenler arasm da ba ^^gsteren yeni bir ayr ^ l ^ k, Abbaso ^ullar ^ 'n ^ n parlak geleceklerine elveri ^ li bir ortam meydana getiriyordu. ^ yleki : Halife Hi ^am zaman ^ nda Hz. Hseyin'in torunlar ^ ndan Zeyd ^ ikayet amac ^ yla huzura ^kt ^^^^zaman, Halife taraf ^ndan tahkir edilerek kovulmu ^tu. Zeyd Kfe'ye vard ^^^^zaman, akrabalar ^ n ^n kar^^^koymalar ^ na ra ^men ayakland ^ ; ama d ^ manlar ^^ taraf ^ ndan ldrld. Bu yetmiyormu ^^gibi. E ^neviler onun cesedini yerinden ^ kar^p yakm ^^ lar ve kln F ^ rat ^ rma ^ ' ^ na atm ^^lard^^(119). ^ tilet aras ^ nda ilk ayr ^ l ^ k da bylece ba ^ lam ^^^oldu. Zeyd'e uymay ^p daha itidal sahibi olan ^ iilere ^ mamiye ad ^^verilmi ^ tir ki, bunlar Zeyd'in ayaklanmas ^ na kat ^ lmam ^^ la rd ^ . Zeyd'e uyanlara ise Zeydiler ad ^^ verilmi ^tir. (Zeyd sadece Hz. Hseyin'in torunlar ^ ndan olmakla n alm^^^olmay ^p ayn ^^ zamanda bir tak ^m telif kitaplara sahip olmakla da tan ^ nm ^^t ^ r. En bilinen eseri El Mecmu' fi'l F^kh d ^ rki, ilk f ^ k ^ h kitab ^ n ^ n bu eser oldu ^u sylenmektedir).
-

Abbaso^ullar ^ n'dan Muhammed bin Ali kendi soyunun halifeli ^i iin bir hayli propaganda da yapt ^ktan sonra 125/742-3'de lm ^ , lmeden nce de kendisine o ^ lunu s ^ ras ^yla veliaht tyin etmi ^ ti. Bunlar, ^ brahim, Ebu'l Abbas (Seffah) ve Ebu Cafer (Mansur) idiler. Zeyd'in 121 veya 122 hicri y ^ l ^ nda yukarda sylemi ^^oldu^umuz gibi ldrlmesi, Abbaso ^ullar^ n ^^ hem gl bir rakipten kurtarm ^^ , hem de ^iilerin ^ mami ve Zeydi olarak ikiye ayr ^ lmalar ^^iktidar yolunun onlara daha kolay a ^ lmas ^ na sebeb olmu ^ tu.
-

(119) !bn Tiktaka, S. 213.

74

Bahriye OOX

Ayr^ ca bu s ^ rada Ebu Mslim de ortaya ^km ^^ t ^ : Ebu Mslim Arap as ^ ll ^^ olmas ^ na (bir rivyete gre ^ ranl ^ d^ r) ra ^men Horasan'da do ^up bym^ t (120); sonradan, Abbas' ^ n torununun o ^ lu, yukarda ad ^n ^^ syledi ^ imiz, Muhammed'in hizmetine girerek Horasan'a gitmi ^ ti. Ebu Mslim bu blgede Ha ^ imileri savunacak yanda ^ lar buldu; k ^ sa bir sre sonra bu blge halk ^ n^^Emevilere kar^^^ayakland ^ rmakta gecikmedi. Bu i ^ i ondan ba ^ ka byle stn bir ba ^ ar^yla yrtecek bir kimse d ^ nlemezdi. nk Ebu Mslim sebatkard ^ , hislerini sakl ^yabilirdi, ve gerekti ^i zaman ^ iddet kullanmaktan ekinmezdi. Eski bir tarihi onun iin En feci bir yaka bile onun yzndeki memnuniyet ifadesini silmeye yetmez, en byk mjdeler onun yznde ufak bir sevin izgisi izemez, fena rastlant ^ lardan hibir zaman zlmez, en fkeli zamanlar ^ nda bile metanet ve iradesini elden ka ^ rmazd ^ demektedir. Ebu Mslim suni nezaketi ile dost, d ^ man birok kimseyi kendine kazanmay ^^ bildi. Makyavellrye lay^k bir maharetle Mudarhlar ile Himyerliler'i birbirlerine d ^ rp sava ^ t ^ rd ^^^^halde ne Mudarl ^ lar ne Himyerliler onu arabozuculukla sulamam ^^ lard ^ . Esasen imparatorlu ^un Iran gibi uzak blgelerinde ayaklanma hissini harekete geirmek iin bir tek sz bile yeterliydi : Ehl-i Beyt'in haklar ^ ! . Horasan'da yerle ^ en Himyerliler ile Irak ve Hicaz Araplar' ^^ayn ^^ his ve d ^ ncedeydiler. Yneten zmre, nfuz ve iktidar ^^ yaln ^ z kendinde toplad ^^^^iin, k ^skanl ^k, haset duygular ^^ en ^ iddetli anla ^ mazliklara sebebe olabiliyordu. ok gemeden Horasan, Abbasi yanda ^ lar ^n^ n merkezi haline gelmi ^ti. Horasan valisi Nasr bin Seyyar geri muktedir bir insand ^^ ama daha elveri ^ li bir f ^ rsatta ehliyetini gsterebilirdi. Halife Hariciler ile sava ^^ rken, o da do ^uda Kirmani ad ^ nda birinin emri alt ^ nda toplanm ^^^olan Yemenlilerle mcadele ediyordu. Bylece Araplar' ^ n askerlerinin s ^k s ^ k karargahlar ^ ndan uzakla ^ t ^ klar^n ^^ gren Ebu Mslim oktanberi tasarlad ^^^^ayaklananay ^^ ba ^ latman ^ n zaman ^^geldi ^i kams ^ na vard ^ . ihtilalciler 25. Ramazan 129/10. Haziran. 747'de topland ^ lar. Bir hafta iinde, daha nce ldrlm ^^veya lm ^^ne kadar ba ^ kan varsa onlar ^ n matemini tutmak istiyormu ^^gibi siyahlar giyinerek,
(120) Ibn l - Esir, el-Kamil, IV., S. 252; Emir Ali, a.g.e., S. 173.

EMEV ^^ DEVLET ^^

73

siyah bayraklar ta ^^ yarak ^ ehirden ^ ehire bat ^ya do ^ru yol ald ^lar; nlerine ^ kan engelle ^ i devirip ilerlediler. Mudarl ^ lar taraf ^ndan Kirmani'nin ldrlmesi zerine, onun o ^ullar^ , Ebu MslIm'e kat ^ ld ^klanndan bir kat daha glenen ihtilalciler Nasr bin Seyyar' ^^ Merv'e kadar geri ekilme ^e mecbur ettiler (121). Ha ^ imo ^ullar^ n^ n siyah bayra ^^ , o vakta kadar blnm ^^bir halde bulunan Suriyeliler ^^ birbirlerine yakla ^ t ^ rd ^ . Kendilerini tehdit eden tehlikeyi ^ imdi anlam ^^^olduklar ^ ndan; Kendilerini ^uubiye'ye kar ^^^savunabilmik iin, bir sre iin de olsa birle ^ meye yneldiler; Ama bu birle ^ menin bir faydas ^^ olamad ^ , nk Hicaz ve Irak halk ^^ Araplanndan biro ^u da ihtillcilere kat ^ lm ^^ lard ^ . Biare Horasan valisi Nasr bin Seyyar yaln ^ z ba ^^ na Ebu Mslim'in bir ^^^gibi gitike byyen glerine kar ^^^koyam ^yaca ^^ n ^^ anhyarak Mervan'dan yard ^ m birlikleri gndermesini st ste istiyordu: Ah Umeyyeo ^ullar ^ ! Uykuda m ^^ yoksa uyan ^ k m ^^ olduklar ^n ^^ bilsem... e^er byle bir zamanda hala uykuda iseler, onlara kalk ^ n vakit geldi diye hayk ^ nn ^ z! diye mektuplar yaz ^yordu (122). Bunun zerine Mervan, Irak valisine, Nasr'a yard ^m etmesini emretti. Fakat o, daha yard ^ ma ko ^madan Fergana ve Horasan, Ebu Mslim'in eline gemi ^^ve gc artm ^^ t ^ . Ebu Mslim'in ne derece iktidarl ^^ bir adam oldu ^u, onun ordusu iinde kulland ^^^^komutanlardan belli idi. rne ^in Kahtaba bin ^ebib ad ^nda Hicazl ^^ bir Arap, Nasr bin Seyyar' ^^ Serhas'a kadar ko ^u ^ turarak byk zararlara u ^ratm ^^ t ^ . Suriye askerlerinin mneviyatlan bundan tr ok k ^ nlm^^ t ^ . 85 ya ^^ nda bulunan Nasr bin Seyyar nce Ciiren'a, oradan Fars'a do^ru kamakta iken ld. Bu s ^rada Halife Mervan bu ayaklanman ^n hangi Hsimi iin yap ^ ld ^^^ n ^^ ara ^ t ^ rmakla me ^ gld. Sonunda ^ mam denilen ^ brahim bin Muhammed bin Ali yznden ayaklanman ^ n ^kt ^^^ n ^^ anlay^ nca, onu Harran'a getirtti. ^ brahim zindanda birok El-nevi ve Ha ^imi buldu. II. iimerlin o ^lu Abdullah ve I. Velid'in o^ lu Abbas bunlar aras ^ ndayd ^ . ^ brahim'in tutuklu bulunmas ^ , ayaklanma hareketine engel olmad ^ . Kahtaba bin ^ ebib Crcan'da Nasr bin Seyyar' ^^ yendikten sonra, hemen bat ^ya yrm ^ t. Orada Hlid bin Bermek ad^nda
(121) (122) Emir Ali, a.g.e., I., S. 174. Emir Ali, a.g.e., I., S. 174.

76

Bahriye 11O1

birisi de vard ^ . (Bunun mensup oldu ^u Bermek ailesinin Abbasi devletine yapaca ^^^hizmetler ileride grlecektir). Kahtaba Rey ^ ehrinde dzenin sa ^lanmas ^^ ile u ^ ra ^^ rken, o ^ lu Hasan Haricileri tenkil ediyordu. Hasan Nihvend'i de ku ^ att ^ . Babas ^^ Kahtaba ise Mervan taraf ^ ndan bu ^ehre gnderilen yard ^mc ^^ birliklerle sava ^ t ^^ ve onlar ^^ yendi. Kahtaba Irak'a geldi, F ^ rat'a yak ^ n bir noktada ordugahm ^^ kurdu. Irak valisi Yezid'in ordusu ile Kahtaba'n ^ n ordusu Hz. Ali'nin o ^ lu Hz. Hseyin'in ^ehit edildi ^i yerde kar ^^ la ^ t ^ lar. Emeviler burada byk bir yenilgiye u ^ rad ^ lar, ama Kahtaba da sava ^ la ld. O ^ lu Hasan ordu kumandanl ^^^ m eline ald ^^ ve Vs ^ t'a kadar, ka ^^ an Emevileri kovalad ^ . Bylece Kfe onun eline geti. Ba ^ ar^ s ^ zl ^k haberleri Mervan' ^^ deliye evirdi ^inden intikam ate ^ i iinde k ^vran ^yordu. ^ brahim'in Ebu Mslim ile gizlice haberle ^ti ^ ini ke ^ feden Halife, hemen onun katlini emretti; di ^er tutuklular da onunla birlikte idam edildiler. Veliahtl ^ k s ^ ras ^ na gre ^ brahim'in yerini alan Ebu'l-Abbas Abdullah karde ^ inin zc akibetinin cn almaya yemin etti. Bu yemini ylesine tuttu ki, kendisine Seffah (= Kan dkc) lakab^^ verildi. Hasan bin Kahtaba Kfe'ye girdi ^ i zaman, Abbasi dailerinden Ebu Seleme e1-Hall1 de kendisine ula ^ t ^ . Durum onu gstermekteydi ki, bu ^ ah ^ s Hz. Ali soyundan gelenlerin gayriresmi temsilcisiydi. Ebu Melerne el-Hallal, Abbasi ailesince byk bir sayg ^^ ile kar ^^ land ^^(123). Herkes onun ellerini pyor ve ^ eref yerini kendisine b ^ rak ^yordu. sadece Ebu Mslim'e itaat etmesi gerekli oldu ^u ona hat ^ rlat ^ lmakta idi. Ebu Seleme ve Hasan bin Kahtaba, ^ ehir halk ^ n ^^ bir Halife seme ^e davet ettiler. Belirtilen gnde Kfe byk bir heyecan iindeydi. Siyahlar giyinmi ^^binlerce halk mescide do ^ ru gidiyordu. Ebu Seleme de siyahlar iinde ortaya k ^ p toplant ^ n ^ n sebebini a ^ klad ^ ; Islannyet'i ve Ehl-i Beyt'in haklar ^ n ^^ savunan Ebu Mslim'in art ^k Emevi soyunun kt ynetimine son verdi ^ ini ve bugn bir halife semek iin toplanm ^^^bulu duklar ^ n ^ , bu vzifeye en lay ^ k olan Ebu'l-Abbas Abdullah' ^^ teklif etti ^ini bildirdi (124).
(123) Taberl Tarih, IV., S. 334 v. t. (124) Wellhausen, Arap Devleti ve sukutu, S. 257 v. t., Cevdet Pa ^ a, K ^ sas, VIII., S. 340.

EMEV ^^ DEVLET ^^

'77

Bu arada Hz. Ali soyundan olanlar ^ n haklar ^ n ^ n i ^ nendi ^ini hat ^ rlatan Kfeliler'in ayaklanmas ^ ndan korkulmakta idiysa de, gene renkten renge girmekten ekinmiyen ^ rakl ^ lar, Ebu'l-Abbas ad ^ n ^^ i ^ tir i ^ itmez, hemen tekbir getirme ^ e koyulmu ^ lard ^ . Ebu'l-Abbas Abdullah gizlendi ^i yerden camiye getirildi ve herkes ona biat etti (132/750). D) II. Mervan' ^n sonu : II. Mervan byk fedakarl ^ klarla bir araya getirebildi ^i 10 000 ki ^ ilik bir gle Zab suyu kenar ^ nda Abdullah bin Ali kumandas ^ ndaki ordu ile sava ^ a tutu ^ tu ve bozuldu. Mervan kendisi kprden kar ^^ ya geti ve kurdurmu ^^oldu ^u kpry y ^ kt ^ rd ^ . Geri kalan askerleri bu yzden k ^ l ^ tan geirildi. o^u da sulara gmld. Ordusundan kalan silah ve e ^ ya komutan Abdullah bin Ali'nin eline geti. Bu bozgundan sonra II. Mervan Musul'a geldi. Musul halk ^^ onu kabul etmedi, Allah'a ^ krolsun ki, devleti senin elinden ald ^^ ve bize Ha ^ imi soyundan bir Halife verdi dedi. Mervan bu szleri i ^ itip Dicle'den Harran'a do^ ru yolland ^,. Abdullah bin Ali de onu izliyerek Harrn'a gitti. Mervan oradan Humus'a, buradan ^ am'a ^ amdan da Filistin'e s ^^^ nd ^ . Burada da barmamaym sonunda M ^ s ^ r'a kat ^ . Abdullah bin Ali'nin karde ^ i Salih bin Ali, Ebu'l-Abbas Abdullah'm verdi ^ i bir emir zerine ok say ^ da askerle M ^ s ^ r'a yrd. nc svariler Mervan' ^^ Busayr kilisesinde saklanm ^^^buldular. zerine hcum ettiler, o hayat ^ n ^^ pahal ^ ya satmak istedi ^ inden arp ^^ a arp ^^ a can verdi. ^^ te 132/750 tarihinde II. Mervan' ^ n lmyle Emevi halifeli ^ i bylece son bulmu ^^oldu.

III. ABBAS' ^ MPARATORLU ^ U 1. Abbasi imparatorlu ^unun kurulu ^ u ve geli ^ mesi : A) Ebu'l Abbas'm Halifeli ^i (132-136/750-954) : Yukarda anlatt ^^^ m ^ z ^ ekilde Ebu'l-Abbas Abdullah' ^ n Kfe'de halife seilmesi ve Mervan' ^ n M ^ s ^ r'da ldrlmesi ile hilafet Emevi soyundan Ha ^ imi soyunun Abbasi koluna gemi ^^ve ^ am da Islam imparatorlu ^ unun merkezi olmaktan art ^ k ^km ^^ t ^ . a) Emeviler'e kar ^^^ ^ iddet tedbirleri : Ebu Mslim Horasanr nin askeri kudreti ve ba ^ ar ^ lar ^^ sayesinde iktidara gelen Abbasiler, Suriye'de yz y ^ l ^^ a ^ an bir zamandanberi Emevi ailesinin hegemonyas ^ na al ^^^ k toplumun gelecekte bir tehlike yaratmas ^ ndan duyduklar ^^ ku ^ kudan olacak, korkun cinayetlerle bir y ^ ld ^ rma politikas ^ na giri ^ tiler. Bu hareketin ba ^^ nda komutan ve halifenin amcas ^^ Abdullah bin Ali vard ^ . ^^ ledikleri cinyetleri me ^ ru gsterebilmek amac ^ yla, yapt ^ klar ^^ i ^ leri gazab-i ilahi olarak vas ^ fland ^ rd ^ lar. Hz. Ali soyuna re-va grlen ktlklerin cezas ^ n ^^ veriyor grndler. Asl ^ nda amalar ^ , iktidardan d ^ m ^^olan Emevi soyunu tamamiyle zarars ^ z bir hale getirmekti. Tarihte e ^ ine az rastlanan byk cinayetler daha ok Suriye'de i ^ lendi. Mervan' ^^ kovalayan Abdullah bin Ali, ^ am'i 15 gn ku ^ att ^ ktan sonra halk ^ n ^^ k ^ l ^ ta ^^^geirip ^ ehrin surlar ^ n ^^ yerle bir ettirdi. Sonra Ernevilere aman verdi ^ ini ilan ettirip toplanan Emevi ileri gelenlerinin hepsini ldrtt (125). Ayr ^ ca Abdullah bin Ali'nin bir emri zerine I. Muaviye'nin, II. Yezid'in, Abdlmelik bin Mervan' ^ n ve Hi ^ am' ^ n mezarlar ^^ a ^ ld ^ . Onlar ^ n kemikleri hakarete u ^rad ^^ ve yak ^ ld ^ . Duyulan kin zellikle Hi ^ am' ^ n rmemi ^^olan cesedine kar ^^^a ^^ a vuruldu: nce k ^ rbaland ^^ sonra as ^ l ^ p yak ^ ld ^ .
(125) Mes'di, VI., S.76; Makrizl, en-Niz ve 't- Tehsm..., S. 54.

ABBAS ^^

^ MPARATORLU ^ U

79

Mesleme bin Abdlmelik'in cesedi ise da ^^ l ^ nc ^ya kadar ni ^ angh olarak kullan ^ ld^^ (126). Bu vah ^ etlerden yaln ^ z II. mer'in cesedi uzak kalabilmi ^ ti. Abdullah bin Ali, Hi ^am' ^ n e ^ i Abde'ye yapt ^^^^ evlenme teklifi, bu prenses taraf ^ ndan reddedildi ^i iin onun karn ^ n ^^ de^melerini emretrni ^ ti. Ebu'l-Abbas Abdullah karde ^ i o ^lu ^ brahim bin Yahya'y ^^ 133/ 750-1'de Musul'a vali tyin etti ^ i zaman da buna benzer olaylar geti. ^ brahim bin Yahya 12 000 ki ^ i ile Musul'a girdi. nce ^ ehir halk ^ n ^^ davet etti; onlardan oniki susuz insan ^^ ldrtt. Musullular geri ekildiler. Vali camiye gireceklerin emniyette olacaklar ^^yolunda bir bildiri yay ^nlay ^ nca halk abucak camide topland ^ . Caminin nn kesen askerler bunlardan 11 000 ki ^ iyi orada katlettiler (127). Bu korkun katliamdan kurtulabilen drtyz erkek de ayr ^ ca bir bask ^ n sonunda ldrldler. Geceleyin a ^ la ^an kad ^ nlar ^ n seslerinden sinirlenen ^ brahim kad ^ nlann ve ocuklar ^ n ldrlmesini de emretti. gn sre ile .bu emrin yerine getirilmesine al ^^^ ld ^ . Musul katliam ^ m tasvir eden Makrizi Bundan daha ktsn Ebu'l-Abbas'dan ba ^kas ^ n ^ n yapt ^^^^ i ^ itilmemi ^ tir demektir. Btn bu a ^^ r cezalar ^ n Musul halk ^na ne sebeble reva grld^ yeni Halife'den soruldu ^u zaman, O Vallahi bilmem ki! diye verecek bir cevap, bir sulama bulamam ^^ t ^ . Btn bu cinayetler i ^ lenirken kendisine Seffh diye ad verilen ilk Abbasi halifesi gzel sesli ^ ark ^ c ^ lann ortas ^ nda Nebiz denilen hurma ^arab ^ n] ierek mestolmaktayd ^ . Yak ^ nlar^^ onun byle iki ierken grnmesinin do^ru olm^yaca ^^ n^^ sylemeleri zerine kendini bir perde ile mtecessis gzlerden ay ^ rm ^^ t ^^ (128). Abdullah bin Ali'nin di ^er bir karde ^ i, Sleyman bin Ali, Basra'da buldu ^u Emevi soyundan kimseleri ldrtp sokaklarda srkletti. Bu s ^ rada Ebu Mslim'in katlettirdi ^i insanlar ^ n say ^ s ^^ ise 600 000'e ula ^m ^^ t ^^ (129). ^urada burada k ^ l ^ tan kurtulabilmi ^^ olan Emeviler ise Endls'e gidip orada yanda ^ lan ile birle ^ebildiler. Abbasi devleti kudretini oralara kadar ula ^ t ^ ramad ^^^^iin Eme(126) (127) (128) (129) Makrizi, en- Niz ve 't - Tehsm, S. 54, v. t. Makrizi, a.g.e., S. 54. Makrizi, a.g.e., S. 55. Agani, IV. S. 92; Mes'di, et - Tenbih, S. 328, ^ bn l - Esir, V., S. 326'da bu cinayetler anlat ^l^ r, ama Taberi bunlardan bahsetrr ^ emektedir.

80

Bahriye OK

viler, Abbaso ^lullar ^ 'na biat etmediler ve Ispanya'da ba ^^ ms ^ z bir devlet kurabildiler.
b) ^ spanya'da Endls Emevi devletinin kurulu ^ u : Emevilerin her yerde takip edildikleri bu s ^ rada Abdurrahman bin Muviye bin Hi^am bin Abdlmelik ,Suriye'den ka ^p ^ urada burada dola ^t ^ ktan sonra Magrib'e ula ^ t ^ . Abdurrahman o zaman henz yirmi ya ^^ ndayd ^ . Ad ^ n ^^ Cafer l Mansr diye bildirmi ^ ; ancak bylece Afrika'da 5 - 6 y ^ l kalabilmi ^ ti. Bu s ^ rada Ispanya'ya Emirler aras ^ nda anla ^mazl ^ klar vard ^ . Baz ^^ do^ru d ^ nenler bu eki ^melere bir son verebilmek amac ^ yla aralar ^ nda gizli bir dernek kurmu ^ lard ^ . Abdurrahman bu dernek yeleri ile ba ^ lant ^^ kurmaya, kendini Ispanya'ya a ^^ rtmaya muvaffak oldu. Sonunda Abdurrahman, Berberi Zenata kabilesinden ald ^^^^birka yz svri ile Ispanya'ya ^ kt ^ . ^^ biliye ^ ehri 20 000 askerle ona yard ^ m etti. O, Ispanya'ya hakim olmak isteyen birok Emirlerle sava ^ lar yapmaya mecbur oldu. Her seferinde stn geldi. Kendisine kar ^^^olan Emirlerden bir k ^ sm ^^ Hristiyan k ^ rallara s ^^^ nd ^ lar. Bylece elde etti ^i ba ^ ar^ lardan sonra 138/755-756 y ^ l ^ nda ona biat edildi ve Endls'te ba^^ ms ^ z bir Ernevi devleti kurulmu ^^oldu. Ama kendisine Emir lMminin dedirtmedi. O sdece Emir unvan ^^ ile yetindi.
-

c) Yezid bin Hubeyre'nin direnmesi : Hkmet merkezini ^ am'dan Kfe'ye (daha ok Ha ^imiye'ye) nakleden Ebu'l Abbas zaman ^ nda Suriye art ^ k nemini yitirdi. Buna kar ^^ l ^ k Irak, Hz. Ali' nin halifeli ^ inde k ^ sa bir zaman iin kazand ^^^^stnl ^ yeniden elde etti. Arap kabilelerinin art ^k eski nemleri kalmad ^ . Arap olm ^yanlarla Araplar aras ^ ndaki fark ortadan kalkt ^ . Bu s ^ rada kuzey Afrika, Abbasi hegemonyas ^^ alt ^ nda ise de hkmet merkezinden ayr ^ , zerk bir duruma geme e ^ilimini k ^ sa zaman sonra gsterecektir.
-

Ebu'l-Abbas' ^ n glkle elde etti ^ i ^ ehirlerden birisi de Va. sit' t ^ r. Burada II. Mervan' ^ n eski valisi Yezid bin Hubeyre, Hasan bin Kahtaba ile Halifeye kar ^^^onbir ay direndi. ^ kar bir yol bulamay ^ nca, kendisi ve ailesi iin aman ald ^ ktan sonra teslim oldu; ama Ebu Mslim Horasani, Yezid'in sa ^^b ^ rak ^ lmamas ^ n ^^ Halifeye ^ srarla syleyince, onu ve yak ^ nlar^ n ^^ ldrdler. Bo arada Ebu Seleme el Halll da bir gece Halifenin saray ^ ndan ^ karken, kendisini ekemiyen Ebu Mslim'in adamlar ^^ taraf^ ndan ldrlm ^^ve bu su da Hariciler'e yklenmi ^ ti.
-

ABBAS1

^ MPARATORLU ^ U

d) Ebu'I-Abbas'm lm : Halife, Ebu Mslim'e sormadan hibir i ^ te karara varam ^yordu. Askerin o ^u Halife'den ok Ebu Mslim'e ba^ l ^ yd ^ lar. Ebu Mslim'in de Abbasi soyuyla akrabal ^^^^ oldu^u sbylentisi Abbaso ^ullar ^ n ^^ kuruntuya d ^ ryordu; hatta Seffah' ^ n karde ^ i Mansur, Ebu Mslim'in katlini bile teklif etmi ^ ti. Ama Ebu'l-Abbas 8..effah, kendisini iktidara getiren byle bir ^ valyenin idam ^na o zaman raz ^^ olmam ^^ t ^ . Seffah' ^n Kfelilere gveni olmad ^^^ ndan bir zaman Kfe'de oturup sonra Hire'ye geti; 134/ 751-752'de de Anbar'a. Bu arada Maverannehr'de ayaklanmalar olmu ^ , Ebu Mslim Horasani bunlar ^^ da nlemi ^ ti. Ebu Mslim'in bu ba ^ ar^ s ^ndan sonra, Halife'nin ona kar ^^^gveni azald ^ . 136/753-754 y ^ l ^nda Seffah karde ^ i Mansur'u hac Emiri nasbetmi ^ti. Ebu Mslim ayn ^^ y^ lda Hicaz'a gidip Mansur ile birlikte hac farz ^ n ^^yerine getirdi. Yolda pek ok hay ^ r i ^ leyip kuyular at ^ rm ^^^ve hediyeler da ^^ tm^^t ^ . Onun bu cmert davran ^^^^veliandi snk bir duruma d ^ rd. Mansur Hac'dan dnerken Ebu'l-Abbas Seffah 29 veya 33 ya ^^ndayken ld. Hayattayken birinci veliand olarak karde ^i Ebu Cafer Mansur'a, ikinci veliaht olarak da ye ^eni ^ sa bin Musa'ya biat ettirmi ^ti. Bu ahitnameyi de Isa'ya vermi ^ti. Ebu'l-Abbas. lnce ^ sa bin Musa durumu Mansur'a yazd ^ . Hac dn ^ mektubu alan Mansur'a Ebu Mslim ve orada bulunanlar biat ettiler (130). B) Mansur'un halifeli ^i (136-158/754-775) : Mansur halife olduktan sonra, baz ^^ rakiplerle u ^ ra ^maya mecbur oldu. Bir yandan da halifenin amcas ^^ Abdullah bin Ali bu s ^ rada Bizansa kar ^^^ sefere ^km ^^^oldu^undan elinde byk bir kuvvet bulundurinaktayd ^ . Bu kuvvetle hilafet iddias ^nda bulunmas ^^muhtemeldi. Mansur bu korku ve ku ^kusundan Ebu Mslim'e bahsetti ^i zaman, o, Halife'ye merak etmemesini, kendisinin Abdullah bin Ali'yi yenmeye yeterli oldu ^unu, onun emrindeki askerlerin o ^unun Horasanl ^ lardan meydana geldi ^ini, bu askerlerin Abdullah bin Ali'den ok kendi szn tutacaklar ^ m syliyerek Halife'yi teselli etti. a) Abdullah bin Ali'nin halifelik iddias^^: Halife Mansur Ebu Mslim ile Kfe'ye geldi. Bu s ^ rada Abdullah bin Ali, Mansur'a biat olundu ^unu duyunca gerekten de halifelik iddias ^yla ayakland ^^ ve ordusuyla Harran'a geldi. Ebu Mslim onun zerine yrd.
(130) Cevdet Pa ^ a., K ^ sas, VIII., S. 355,

82

Bahriye OK

Abdullah' ^ n ordusu daha byk oldu ^undan, Ebu Mslim bir takim sava ^^hiyleleri kullanmak zorunda kald ^^ ve ancak bu yoldan onu 137/754-755 y ^ l ^ nda yenebildi. Abdullah bin Ali Basra'ya kat ^ . Mansur onu ele geirip hapsettirdi. b) Ebu Mslim'in ldrlmesi : Abdullah bin Ali'nin ordusunda bulunan pek ok mal bylece Ebu Mslim'in eline gemi ^ ti. Mansur bu mallar ^ n deftere i ^ lenmesi amac ^ yla Ebu Mslim'in yan ^ na bir memur yollay ^ nca, Ebu Mslim hiddetlendi ve bize can emniyet olunuyor da, mal iin emniyet olunmuyor mu? diyerek Mansur hakk ^ nda kt konu ^ tu. Neredeyse Mansur'un memurunu katledecekti. Mansur esasen Ebu Mslim'den ku ^ kulanmaktayd ^ . Onun bu son hareketi kendisini vehme gtrd ve Ebu Mslim'e ^ am ve M ^ s ^ r eyletlerinin vliliklerini verdi. Hkumet merkezine yak ^ n olmak iin ^ am'da oturup M ^ s ^ r ^^ da diledi ^ i gibi ynetmesini yollad ^^^^cmirnameye yazd ^ . Ebu Mslim bundan memnun olarak Horasan da bizim deyip Horasan'a gitti. Mansur bundan ok rkt ve Anbar'dan Medain'e geldi; Ebu Msl ^nl yan ^ na dvet etti. Ebu Mslim ekindi ^ i iin gitmedi. Bu kez Halife, Beni lisim'in ihtiyarlar ^ ndan sayg ^ ya de ^ er kimseleri Ebu Mslimse yollay ^ p onu kendi yan ^ na gelmeye ikna ettirdi. Bylece Ebu Mslim sadece 3 000 ki ^ i ile Medain ^ ehrine geldi; huzura ^ kt ^ . Tatl ^^ tatl ^^ sohbet ettiler, ertesi gn gene hilafet makam ^ na girdi ^inde, Mansur nceden gizletti ^ i adamlar ^^ ile onu katlettirdi (131). ^^ te bylece Ebu Cfer Mansur, Abbasi ^ mparatorlu ^unda ba ^^ ms ^ z bir hkmdar mertebesine ula ^ abildi. c) Ba ^dat' ^n kurulu ^ u ve merkez olu ^ u : Mansur ne Medine, ne ^ am, ne de Kle'yi siyasi d ^ ncelerle ba ^ kent yapmay ^^ uygun grmedi ^ inden, kendine ba ^ket yapabilece ^ i bir yer aramak ^tayd ^ . Suriye'ye kar ^^^kendini emniyete almak, Hz. Ali'nin yanda ^ lar ^^ ile dolu olan Kfe'den de uzak bulunmak amac ^yla Ba ^ dat' ^ n bulundu ^u yeri seti. Daha nce o Kfe yak ^ n ^ nda kendi ad ^ n ^^ ta ^^yan bir ^ ehir kurduysa da, mutaass ^ p ^ iilere yak ^ n olmaktan huzursuzluk duydu ^u iin buray ^^ b ^ rakmaktan ekinmemi ^ ti. Gerekten de Ba ^ dat Dicle ile F ^ rat' ^ n birbirlerine en ok yakla ^ t ^ klar ^ , su ve kara yollar ^ n ^ n d ^m noktas ^ nda, tar ^ ma ok elveri ^ li bir yerdeydi.
(131) Makrizi, en-Niz, S. 53; ^ bni Tiktaka, el-Fahri 282/3.

ABBASI

^ MPARATORLU ^ U

83

Mansur devletin yeni merkezinin temelini 145/762'de att ^ . Irak' dan ve ba ^ ka blgelerden toplanan mhendis, mimar ve i ^ilerin say ^ s ^ n ^ n 100 000 oldu ^u sylenmektedir. Drt y ^ l gibi k ^ sa bir zamanda bunlar yeni ba ^ kenti in ^ a ettiler. ^ehir bir merkez etraf ^ nda daire biiminde geni ^ leyen bir plana gre yap ^ ld ^ . Tam ortas ^nda Bab l-Zeheb veya Kubbet l-Hadra denilen Halife saray ^^ ve byk cami vard ^ . Devlet bykleri iin tren alan ^ n ^ n ortas ^ nda binalar yapt ^ r ^ lm ^^ t ^ . Askeri k ^^ lalar Ba ^ dat' ^ n kar ^^ s^ nda, yni Dicle'nin do ^u k ^ y^ s ^ nda kurulmu ^ tu ve Mudar, Horasan ve Yemen askerlerine olmak zere e ayr ^ lm^^t ^ . ifte duvarla ku ^ at ^ lm ^^^ olan. Ba ^ dat' ^ n sokaklar ^^ ok dzenli bir biimde yap ^ lm ^^ t ^ . Mansur sonradan o ^lu Mehdi iin ^ehrin kuzey blmnde, surlar ^ n d ^^^ nda Rusfe k ^ kn yapt ^ rd ^ . Kendisi de, belki Ba ^ dat' ^ n umdu^ undan ok kalabal ^ k olmas ^^ yznden, Rusafe'ye ekilmi ^ ti. ^ ehre nce Medinet s-Selm veya Dar s-Selm ad ^ n ^^ verdi ama, halk bunu bir sre kurucusunun ad ^yla (Medinet l-Mansur) and ^^(132). ^ ehir kurmaya merakl ^^ oldu ^u anla ^^ lan Mansur kendisi henz hilafet makam ^ na gemeden nce: Bizans imparatoru. V. Konstantin' in (741-775) sald ^ r ^ p bir anbardan ba ^ ka bir yap ^^ b ^ rakmamacas ^ na y ^ kt ^ rd ^^^^ve halk ^ n ^^ srgn etti ^ i Malatya'y ^^ 139/756-757'de, Slih bin Ali'ye verdi ^ i bir emirle yeni ba ^ tan in ^ a ettirmi ^ ti. Bu i ^^iin 70 000 asker ve her ^ ehirden i ^ i gnderdi (133). d) Hz. Ali soyundan gelenlerle mcadele : Mansur'un 144/761762 y ^ l ^ ndan sonra Hz. Ali soyundan gelenleri yok etmek iin giri ^4, ^ i sava ^lardaki tutumu, onun ne kadar merhamet duygusundan ti yoksun oldu ^unu gsterir (134). Hz. Hasan' ^ n iyice y ^ ld ^ r ^ lm ^^^olan torunlar ^^ bu s ^ ralarda edebiyat, felsefe, sanat ve bilim ile u ^ ra ^^ yorlar, politikadan uzak sade bir hayat sryorlard ^ . Abbasilere gelinciye kadar hayatta kalan Ali evlatlanna halifeler iyi davranm ^^ lard ^ , ama Emeviler'i y ^ kmak ve yerine Ha ^ imi soyundan halife geirmek bahis konusu olunca, Medine'de Mansur'un da iinde bulundu ^u Ha ^ imiler'den meydana gelen bir toplant ^^ dzenlenmi ^^ve erdemli bir ki ^ i olmas^ ndan tr
(132) (133) (134) ^ bn l - Esir, el -Kmil, V., S. 20; Emir Ali, Musavver Tarih -i ^ slm, I., S. 216. Belzuri, Futuh l - Buldn, I., S. 301 - 2; Ebu'l - Ferec, Tarih, I., S. 200. Ebu'l - Ferec, Tarih, I., S. 200.

84

Bahriye OK

kendisine Nefs l-Zekiye diye ad tak ^ lan Muhammed Mehdiye biat edilmi ^ ti. Mansur da biat edenler aras ^ ndayd ^ , ama halifelik Abbasilere getikten ve kendisi halife olduktan sonra, bu biat ^ n an ^ s ^^Mansur'un rahat ^ n ^^ ka ^ r^ r oldu. Gnn birinde Muhammed Mehdrnin ayaklanmas ^ ndan korktu ^u iin Medine'de casuslar bulunduruyordu. Casuslar^ n verdi ^ i haberlere inanan Mansur, Muhammed Mehdi ile karde ^ i- ^ brahim'in yakalanmas ^^ emrini verince, bunlar kat ^ lar. Mansur bu kez Hz. Ali soyundan ileri gelenleri yakalat ^p zincire vurdurtarak Kfe'de bir zindana yollad ^ . Bunlara o kadar i ^kence edildi ki, Emevi saltanat ^^ s ^ ras ^ nda ok daha rahat bir hayatlar ^^ oldu ^unu itiraftan ekinmediler (135). Mansur, Imparatorlu ^un topraklar ^n ^^ ky ky, ad ^ m ad ^ m ara ^ t ^ rd ^ . llerde onlar ^^ aramakla grevli cretli adamlar tutuldu. Onlar ^^misafir etmeleri ihtimali bulunan kimseler hapse at ^ ld ^ lar ve i ^ kencelere uyruk tutuldular. Art ^ k bu ekilmez takipten yorulan Muhammed Mehdi karde^ ini Basra'ya yollay ^ p haz ^ rl ^ k yapt ^ ; Basra ve Medine'de ayn ^^zamanda Mansur hal'edildi; Medine valisi hapse at ^ ld ^ . Hicaz ve Yemen Muhammed Mehdryi halife olarak tan ^ d^ , hatt imam Ebu Hanife ile imam Mlik bin Enes de bu seimi uygun bulduklar ^ n ^^bildirmi ^ lerdi. Durumu ok tehlikeli bulan Mansur gene hileye ba ^^vurdu, Muhammed Mehdrnin mutlak olarak affedildi ^ ini bir mektupla kendisine bildirdi. Muhammed Mehdi halifelik kendisinde oldu ^una gre, Mansur'un yetkisinin bulunmay ^ p bu yetkinin de kendisinde bulundu ^unu hat ^ rlatm ^^^ve bu teklif edilen aff ^ n, Ebu Mslim'in, Abdullah bin Ali'nin ve Yezid bin Hbeyre'nin haklar ^ nda esirgenmemi ^^olan ltfun e ^ i olup olmad ^^^n ^^sormu ^ tu. Mansur ise bu kez, ba ^ka bir eda ile Hz. Peygamber'in erkek ocu ^u bulunmad ^^^ na gre hilafet hakk ^ n ^ n amcas ^^ soyuna gemesi gerekti ^ini hat ^ rlat ^yor ve kendi halifeli ^ inin me ^ rulu ^unu savunuyordu (136). Mektubun arkas ^ ndan ye ^eni veliaht ^ sa'n ^ n komutas ^ nda byk bir orduyu da onun zerine yollad ^ . ^ sa ^ ehri terkedenlere veya evlerine s ^^^nanlara zarar gelmeyece ^ini ilan etti; bunun zerine birok Medineli ^ ehrin d ^^^ na ^ kt ^ . ^ sa sald ^ r ^ya geti. 145/862-763'te yan ^ nda yaln ^ z 300 asker kald ^^^^halde bizzat arp ^^ t ^^ ve ^ sa'n ^ n askerlerini bozguna u ^ratt ^ , ama sonunda sava ^ a sava ^ a can verdi. Hz.
(135) Makrizi, en - Niz, S. 58.(136) Taberi, Tarih, IV., S. 400.

.AE1BAS ^^

85

Ali'nin zlfikah Muhammed Mehdi'nin yan ^nda oldu ^undan ^ sa bunu ganimet olarak ald ^^ Muhammed Mehdi'nin ba ^^^ile birlikte halife Mansur'a yollad ^^ (134). Muhammed Mehdinin karde ^ i ^ brahim ise byk bir yanda ^^gurubu ile Ba ^ dat yak ^ n ^ nda bulunan Vas ^t ve Fars blgelerini egemenli ^ i alt ^ na ald ^^ ve Kfe zerine yrd Bu haber, kuvvetlerini Afrika ve Rey'deki ayaklanmalar ^^ bast ^ rmak iin yollam ^^^olan Mansur'un uykusunu ka ^ rmaya yetti. Hatta kamaya haz ^ rlan ^ rken ordusunun zafere ula ^ t ^^^^haberi geldi. Sonunda ^ sa, ^ brahim'in de ba ^^ n ^^ karde ^ ininki gibi Halife'ye teslim etti. Bundan halife o kadar memnun kald ^^ki, adeta yeniden do ^ mu ^^gibi oldu ve ibrahimle Muhammed Mehdi'ye uymu ^^olanlar ^^ ara ^ t ^ rmaya koyuldu. Mansur bunlardan kimini hapsetti, kimini k ^ rbalatt ^ , kimini de ldrtt (138). Bu arada Muhammed bin ^ brahim zerine bir at ^^ yaparak onu diri diri defnetti ^i sylenir (Makrizi en-Niza, S. 57-58). Mekke imam ^^ ve Maliki mezhebinin kurucusu Mlik bin Enes de bu yzden kam ^ lamm ^t ^ . Fakat bu olaydan sonra Malik bin Enes'in ^ hreti daha ok yay ^ lm ^^ , Mansur'un ^ iddeti ise mtehitlerin metanet ve sebatlar ^ na ziyan verememi ^ tir. Bu imamlann Mehdi'ye hak tan ^malar^ , daha Abbasiler'den nceye ait bir olayd ^ r. Hz. Ali soyundan gelenlerle amans ^ z mcadele ve onlara ya ^ ama hakk ^^ tammama Abbaso ^ullan devletinde Mansur'dan sonra da aral ^klarla devam etmi ^tir. e) Ma^asur devrinin zellikleri : Mansur zaman ^nda birok siyasi gaileler hallolunmu ^ , ve ^ slam ^n-2paratorlu ^u, Ispanya bir yana, heryerde asayi ^ e kavu ^ mu ^ tur. Bu Halife zaman ^ nda Iranl ^^ bir aile olan Benneko^ullan ileri gelenler! hapisten ^ kar^ l ^p Krtler'in aya;klanmalann ^^ bast ^ rmakla greviendirilmi ^ lerdi. Bermeki Hlid ise M ^ s ^ r valili ^in atanm ^^ t ^ . Mansur hadis biliminde alim say ^ lacak dereceye ykselmi ^ ti. Onun zaman ^nda hadis, f^k^h ve tefsir kitaplar ^^ yaz^ lm^^^ve bunlar ^ n tasnifine ba ^ lanm ^^ t ^ r. Emevilerin gzne diken gibi batan Medine'deki f ^ k ^h^ lar Mansur taraf ^ ndan saraya davet olundular. Basra ve Kfe kullan ^m abalar^yla Mansur zaman ^ nda Arap
(137) Taberi, Tarih, IV., S. 410. (138) Bu arada Muhammed bin ^ brahim'in zerine bir at ^^ yaparak onu diri diri defnetti ^i sylenir. Makrizi, en Niz, S. 57 v. t.
-

86

Bahriye OK

grameri bir bilim hline getirildi. Ayn ^^ zamanda eski ^ iirleri de ara ^ t ^ r ^ p inceleme ^e byk bir heves uyand ^ . Ancak, bu i ^ le u ^ra^ anlar zeki olduklar ^^ oranda drst olmad ^ klar^ ndan, zevklerine uym ^ yan ^ iirleri de ^i ^ tirmekden ekinmiyorlard ^ . Hatta okadar byk bir intibak kabiliyetiyle bu i ^ i yap ^yorlard ^^ ki, as ^ l paradan bunlar^^ ay ^ rd etmek imkans ^z& Gene bu s ^ rada ^bn l-Mukaffa, ^ ranl ^ lar ^ n eski ^anl ^^ tarihlerinden byk bir an ^^ olarak saklad ^ klar ^^ Hazaynme'yi ve Hindistan'dan gelmi ^^olan nl Kelile ve Dimne'yi arapaya evirdi; Oklit'in geometrisi de yunancadan evrildi. Islm'da byk bir yer tutan eski eserlerin tercme devri ba ^ lam ^^^oluyordu. Bylece Iran d ^nce tarz ^^Arap ^ iirini nfuzu alt ^ na alabilme imknlann ^^ elde etmi ^^oldu (139). Yirmi y^ l saltanat sren Halife Mansur'un hayat tarz ^ n ^ n rnek say ^ lacak bir durum gsterdi ^ini syleyenler vard ^ r. Saray ^ nda edebe ayk ^ r ^^ hibir olaya rastlanmam ^^ t ^ r. Sabah erkenden kalkar ve ge vakte kadar hkmet i ^ leri ile u ^ra^^ r, s ^ n ^ rlar^ n gvenli ^i iin tedbirler al ^ r, devletin gelir ve giderlerini gzden geirirdi. Bir tek kad ^ nla evlenmi ^ ti. Her gn ak ^ am st ocuklar ^^ ile sohbet eder, sonra istirahete ekilirdi. Askerlerine geit resimleri dzenletir, onlar ^^ denetler, ordusunu en iyi silahlarla donat ^ rd ^ . Mansur memurlar ^ n ^n hesaplar ^ n ^^denetlerken, o kadar inceden inceye ve kk kusurlara kadar gzden geirirdi ki, ona Daniki ad^ n ^^ takm^^ lard ^^ (140). Mansur halk ^^ adalete boyun e ^me^e al ^^ t ^ rm ^^ t ^ . Bir deve meselesi iin daval ^^ olarak kad ^^ kar ^^ s ^ na a^r^ ld ^^^^zaman o, yaln ^ z mabeynisinin e ^ li^inde, mahkemeye giderek ayakta durmu ^ , kad ^^ da Halifeyi oturarak dinlemekten ekinmemi ^tir. Karar davac ^^olan devecilerin lehinde idi. Mansur bir uygun zamanda bu kad ^ ya byk bir kese dolusu para hediye etmekle yarg^ lar^ n ba ^^ ms ^ zl ^ klar^ n ^^ halka gstermek istemi ^ tir.
^ bni Tiktaka (S. 254) Mansur'un kaba saba elbiseler giydi ^ini, hatta bunlar ^ n bazan yamal ^^ oldu ^unu, saray ^nda hibir e ^lenceye izin vermedi ^ini, hatta bir gn bir ut sesi duyunca k ^z ^ p bunu alan klenin ba ^^nda k ^ rd ^ rm ^^^oldu ^unu bildirmekte ise de, Malutzi (en-Niz, S. 55) Halife Mansur'un Iran kisralan gibi elbiseler giy(139) Cl. Huart, Histoire des Arabes, I., S. 29. (140) Mnik dirhemin 1/3 dr.

Ar3BASi

^ MPARATORLU ^ U

8.7

di ^ ini, Bermek ve Nevbaht ailesi gibi ^ ranl ^ lar ^^ devletin ba ^^ na getirdi ^ ini yazmaktad ^ r. Gene Makrizi, yer pme detini de Mansur'un ^ slam saray ^ na soktu ^unu ve oturdu ^u yeri de ykseltti ^ini bildirir. Bu son husustan dolay ^^ da Akkal bin ^ ebbe ad ^ ndaki ^ airin kendisini hicvetti ^i yaz ^ l ^ d ^ r. Hil'at hediye etme i ^ i, bir sr saray memuru ile halktan tecrid edilme deti onun zaman ^ nda ortaya ^ km^^ t ^ r. Gene onun zaman ^ na kadar Araplar'ca bilinmiyen celld her zaman Halife'nin yan ^ nda bulunan bir grevli durumuna girmi ^ tir. Mansur 158/775'te Hacca giderken Mekke yolunda ld. Veziri Rebi' hemen halifelik ni ^anlar ^ n ^^Mansur'un o ^lu Mehdi'ye yollad^ . C) Mehdi'nin halifeli ^i (158-169/775-785) : Mansur'un ^ errinden korkan ^ sa bin Musa, halifenin imalar ^ ndan esinlenerek sonunda kendi kendisini birinci valiahtlikten ekmi ^^ve Mansur'un o ^ lu Mehdi'yi birinci veliaht tan ^m^^ t ^ . Bundan tr babas ^^ lnce Mehdi kolayl ^kla hilfet taht ^ na oturdu. Mehdi babas ^ n ^ n siyasetinden bsbtn ba ^ ka bir yol tuttu. ok daha yumu ^ ak huylu oldu ^u iin babas ^ n^ n ^ iddetini, cmertlik ve iyiliklerle gidermeye al ^^ t ^ : Katil ve cinayet gibi sular bir yana ba ^ ka Sulardan tr tutuklu bulunan herkese zgrl^n ba ^^^ lad ^ ; tahta ^k ^^^ n ^^ bylece kutlad ^ ; Muhammed Mehdi'nin karde ^ i ^ brahim'in o ^ lu Hasan' ^^ zindandan ^kart ^ p ona maa ^^ ba ^ lad ^ ; babas ^ n ^ n Hz. Peygamber ailesinden gaspetti ^ i emlki peygamber'in torunlar ^ na geri verdi; 160/777 y ^ l ^ nda hacca gitti ^ inde, Hicaz' ^ n fakir halk ^ na 30 milyon dirhem ve Mekke halk ^ na 150' 000 elbise da ^^ tt ^ . Mehdi ^ airlere byk de ^er verdi; yol ^ ebekesini ve posta berid) i ^ lerini dzenledi. Ba ^ dat onun zaman ^ nda bir yk alma liman ^^hline girdi; Hind ticareti bak ^ m^ ndan byk bir geli ^ me kaydetti. Meseid-i Nebevi onun taraf ^ ndan yeniden in ^ a ettirildi. Okullar yapt ^ rd ^ . ^ lk olarak Medenililer'den olu ^ an bir hassa ordusu kurdu. E ^er kendi ardgelenleri bu yolda yrm ^^olsalard ^ , sonradan Trklerden kurulmu ^^olan hassa askerlerinin, zellikle bunlar ^ n komutanlar ^ n ^ n, nfuzu alt ^ na girmezlerdi. Haccc zaman ^ nda ba ^ lanm ^^^ola hac yolunu geni ^ letti ve uzzatt ^ . Bu yolun zerinde kuyular su depolar ^^ve hac ^ lar ^^korumak iin karakollar kurdurttu.

II. Mervan' ^n o^ullar ^ ndan biri Suriye'de bu s ^ rada ayaklanmaya kalk ^^m ^^ sa da yakalan ^p bir sre hapsedildikten sonra maa ^^

88

Bahriye OK

ba ^lanarak serbest b ^ rak ^ ld ^^ (141). Mervan' ^ n e ^ ini de Mehdi kendi saray ^ nda, yni halifelik saray ^nda oturttu. Mehdi kk bir ^ phe zerine veziri Ubeydullah' ^ n o ^lunu idam ettirmi ^ se de mezhep kavgalar ^ nda dinden sapt ^klar^^ kan ^ s ^ nda oldu ^u kimselerden ba ^ kalar^ na kar ^^^pek ^ iddetli muamele etmemi ^tir. a) Mezhep kavgalar ^^: Mehdi zaman ^ nda, Horasanda bir tak ^m mezhepler geli ^ti. Bu, Horasan'da kar ^^^ kl ^ klara sebeb oldu. Bu karga ^al ^^^ n ba ^ l ^ ca yarat ^ c ^ s ^^ k ^ sa boylu, irkin bil adam olup yzn daima bir pere ile rten bundan tr Mukanna ad ^ n ^^ alan Msim bin Hkim idi. Mukanna' doktrininde uluhiyetin muhtelif vcutlan i ^ gal etti ^ ini, nitekim Hz. Adem'den Nuh'a sonra Ebu Mslim'e en sonunda da kendisine geti ^ ini syleyen bir yalanc ^^peygamberdi. Onun yaymak istedi ^ i mezhep baz ^^gayriahlki ve ihtilld fikirler ihtiva etmekteydi. Mukanna bir ok yanda ^^bularak bir aral ^k Halife'yi tehdide kalk ^^m ^^ , fakat yakalan ^p idam edilmi ^ tir. (142) Mukanna' ^n yanda ^ lan beyaz renk ta ^^ d^klar^^ iin, kendilerine Mbeyyize ad ^^ verildi. Bir sre sonra Hazar denizinin do ^u blmnde Crcn'da Muhammere (k ^ rm ^ z ^ l ^ lar) ad ^^ ile an ^ lan ve ahlka ayk ^ r ^ l ^ k"' grlen bir mezhep daha tredi. Bunlar da kolayl ^ kla susturuldu. Ayr^ ca Mezdek taraf ^ ndan vaktiyle (V. Yzy ^ l) kurulmu ^^olan eski bir mezhep de yeniden nfuz kazanarak birden bire geni ^ ledi. Hrisiyanl ^kla mecsilikin (Mazdeizm) kar ^^mas ^ ndan do ^ an ve III. Yzy ^ lda Mani ad ^ nda bir din kurucusu taraf ^ ndan ^ randa ortaya at ^lan bir mezhep veya din Irak ve Suriye'de gizliden gizliye ya ^ amaya devam etmi ^ti. Bir yandan Do ^u Trkistan'da Uygurlar aras ^ nda faaliyet gsteren Maniheistler te yandan, Mehdi zaman ^ nda, Irak'ta ylesine o ^ald ^ lar ki, Halife Zend ^ka (= Z ^ nd ^ klar) taifesi diye adland ^ r^ lan bu ak ^ m yanda ^ lar ^ ndan ^ emgle ad ^ nda birini yan ^na a ^^ r ^ p kendisine Mslmanlar'dan kimlerin uymakta oldu ^unu bildirmesini emretti fakat ^ emgle'nin cevab ^ , Bunlar saymakla bitmez ^ eklinde olunca, Mani dinine girmi ^^olanlar hakk ^ nda takibata nezaret etmek zere Shib z Zendika ad ^yla bir men-luriyet kurdurdu ve Manicileri ^iddetle cezaland ^ rd ^^(143).
-

(141) ^ bn l -Esir, el -Kmil, V. S. 52. (142) ^ bn l- Esir, el- Kmil, V., S. 52 ve 58. (143) ^ erefettin Yaltkaya, Darldnn Ilhiyat Mecmuas ^ , say ^^ 15; S. 7.; Ebu'l - Ferec, Tarih, L, S. 203.

ABBAS ^^

^ MPARATORLU ^ U

89

b) Bizans'la mcadele : 162/778-779 y ^ l ^nda Bizansl ^ lar islam topraklar ^ na ak ^ n edip byk zararlar verdiler, Mara ^^halk ^n ^^ katlettiler. Bunlar ^n zerine Hasan bin Kahtaba bir orduyla gidince ve bir iki ^ehri, kar ^^ l ^k olarak y ^ k ^nca, Bizansl ^ lar kat ^ lar. Ama Rumlar yeniden sald ^ r ^ya gemekte gecikmediler. O zaman Halife Mehdi o ^lu Musa'y ^^ yerine b ^ rak ^ p Musul yoluyla kuzeye do^ru yrd, Haleb'de 'karargah kurdu ve o ^lu Ilarn'u Krdistan ve Azerbaycan blgelerini ynetmekle grevlendirdi. 165/782'de Hartin ^ slam Istanbul Bo ^az ^na kadar gtrd. 780'de lm ^^olan imparator IV. Leo'nun zorba ve saltanat heveslisi e ^ i ^ rene henz ergin olmayan o ^lu VI. Konstantin' (780-797)e naibelik etti ^ i s ^ rada (144) Araplar' ^ n Bo ^azii k ^ y^ lar^ na ula ^ t ^klar ^ n ^^ grp tel ^ a d ^t. Sonunda byk bir yenilgiye u ^rayan Bizans Imparatoriesi a ^^ r vergiler demek 'ko ^ uluyla 3 y ^ ll ^k bir bar ^^^ andla ^ mas ^n ^^ imzalamak zorunda b ^ rak ^ ld^ . Mehdi 785'te Mazenderan'da bir av partisi s ^ ras ^ nda at ^^ ile birlikte harap bir binan ^ n, kap ^ s ^ na arpm ^^^bu yzden lm ^ tr. Hkmdar olarak o, hi ^phe yok ki, Abbasi soyunun en iyi halifelerinden birisi idi. Mehdrnin zehirlenerek ld ^ de rivayet edilmektedir (145). D) Ilclrnin halifeli ^i (169 170/785 786) : Harun babas ^n^n lm zerine a ^abeyi henz yirmidrt ya ^^ ndaki Musa el Hdryi halife ilan etti; herkesten nce kendisi ona biat edip, hilfete mahsus mhr, asa ve h ^ rkay ^^ ona teslim etti. Ayn ^^ y^ l alevilerden Hseyin bin Ali 'yak ^ n akrabalar ^ n ^ n yard ^miyle hilafet iddia ederek ayakland ^ . Bir sabah erkenden Mescid i Nebevrde cemaatin biatini kabul edip vliyle kk bir sava ^tan sonra beytlmldeki paralar^^ald^^ve Mekke'ye gitti. Kendisinden yana olacak btn klelerin azat edilece ^ini ilan etmesi zerine pek ok yanda ^^toplayabildi. Abbasi halifesi onunla 169 zilhiccesinde (Haziran - Temmuz 786) arp ^^ t ^ . Hseyin bin Ali ldrld, askerleri da ^^ ld^ .
-

Sert yrekli, inat ^^ ama cesur, edebiyata d ^ kn bir ki ^ i olan Hadi karde ^ i Harn'un kendisine kar ^^^gsterdi ^i gzel niyetlere ra ^men onu veliahtlikten uzakla ^t ^r^ p o^lu Cafer'i veliaht tyin etme ^e al ^^ t ^ . Baz ^^ Emirler bu yoldaki iste ^ine uydular; ancak Ber(144) Ebu'l-Ferec, Tarih, 1., S. 204. (145) 'bn l-Esir, el -Kamil, V., S. 71.

90

Bahriye OK

meko ^ullar ^ ndan Yahya bin Hlid'in bilgece tedbirleri sayesinde bu gerekle ^ emedi. Zira Hadi bir y ^ l ay halifelik makam ^ nda kalabilmi ^ tir. E) Hr^ln r-Re ^ id zaman ^ nda (170-193/786-809) Abbasi 1mparatorb^^u : 766 y ^ l ^ nda Hayzuran adl ^^bir criyeden dnyaya gelmi ^^olan Hrn 786 y ^ l ^ nda tahta ^ k ^ nca Yahya bin Hlid Bermekryi s ^ n ^ rs ^ z yetkilerle vezir tyin etti. Yahya iki o ^ lu Fazl ve Cfer ile birlikte onyedi y ^ l Abbasi ^ mparatorlu ^unu ynetmi ^ tir. Harn r-Re ^ id devri Asya'da Arap saltanat ^ n ^ n en parlak bir dnernidir. Halifenin k ^ yafet de ^ i ^ tirerek geceleri halk ^ n toplumsal vve ahlki durumunu incelemesi, haks ^zl ^^ a u ^ ram ^^^olanlara yard ^ m etmesi, ^ efkatli davranmas ^ , ayr ^ ca debdebe ve ihti ^ ama d ^kn oldu ^u hlde dindarl ^^^^elden b ^ rakmamas ^ , Araplar' ^ n toplumsal hayat ^m geni ^^lde etkiledi ^ i gibi, nnr ^^ uzak lkelere kadar ula ^ mas ^ n ^^ sa ^ lad ^ . Do ^u ^ tan asker oldu ^ u iin, ok kez sava ^ lara kendisi kat ^l ^ r, uyruklar ^ n ^ n geim durumu ile yak ^ ndan ilgilenir ve haks ^ zl ^ klar ^^ ortadan kald ^ rmak iin s ^ k s ^ k denetlernelerde bulunurdu. O kendi zaman ^ nda tccarlar ^ n, hac ^ lar ^ n ve ^ rencilerin lke iinde rahata seyahat edebilmelerini sa ^ lam ^^ t ^ . Onun zaman ^ ndaki refah ^ n derecesi, yapt ^ rd ^^^^camiler, okullar, hastahaneler, kervansaraylar, yollar, kprler ve kanallarla en iyi tan ^ klar ^ n ^^ bulmu ^ tur. Bern^ eko ^ullar ^ n^ n vezirli ^ i : Ama unutulmamal ^ d ^ r ki, H , ^ id btn bu kalk ^ nmay ^^ ve iyi ynetimi, saltanat ^ mn ilkrn-Re on y ^ l ^ nda iktidarda bulunan Bermeko ^ullar ^ 'ndan vezirlere borludur. a) Belh dolaylar ^ ndan asil bir aile olan Bermeko ^ullar ^ , daha Al^ dlmelik zaman ^ nda sarayla ili ^ ki kurmu ^ lard ^ . Bunlardan Hlid, Ebu'l-Abbas Saffah' ^ n merkez ynetiminde vzife alm ^^^ve k ^ sa zamanda temayz etmi ^ ti. Bunun o ^lu Yahya, Harn'un veliahtl ^ k zaman ^ nda onun hizmetinde bulunmu ^^ve kendisini ona o kadar sevdirmi ^ ti ki, Hrn Halife olunca. Yahya'y ^^ yukarda da syledi^ imiz gibi s ^ n ^ rs ^ z yetkilerle vezir tyin ve kendisine sayg ^^ gstermek amac ^ yla ok kez Baba (146) diye hitap etti. Eski hocas ^^ olan Yahya'n ^ n nasihatlar ^ n ^^ Hrn hi ihmal etmeden tutard ^ . Yahya' n ^ n o ^ullar ^^ olan Fazl, Cfer, Musa ve Muhammed de babalar ^^gibi ileri gr ^ l idilor. Yksek iktidarl ^^ kimselerdi. Bunlardan Fazl
(146) Mes'dl, Muruc, VI., S. 392.

ABBASi

^ MPARATORLU ^ U

91

Horasan ve M ^ s ^ r valiliklerinde bulunmu ^ , Deylem'de ba ^^ms ^ zl ^ k ilan etmi ^^olan Yahya bin Abdullah'a boyun e ^dirmi ^ ti. Cfer de birok illerde hizmet etmi ^ , Suriye'de Mudarhlar ile Himyerliler aras ^ nda yeniden ba ^ l ^ yan eki ^meyi yat ^^ t ^ rma i ^ ini zerine alm ^^ t ^ . Yahya ya ^ lan^nca ba ^ ar^^ ile ynetti ^i vezaret makam ^ n^^ o^ lu Cafer'e b ^ rakt ^ . Benneko ^ullann ^ n, Abbaso ^ullar^^ soyuna yapt ^^) byk hizmetler gene bu devirdeki entrika ve iftiralar yznden umulmad ^ k bir biimde sonulanm ^^ t ^ r. Bermeko ^ullar ^ n ^ n stn niteliklerini k ^skananlar, Hrn'a lkenin as ^ l sahiplerinin onlar oldu ^unu, Halife'nin imparatorluk ze rindeki nfuzunun birgn hie inece ^ ini ve belki de kendisini ortadan kald ^ rmak istiyeceklerini ilham edip btn bu aileyi bir iki ki ^ i d ^^^ nda ldrttler (187/803). ^^ te bu kudretli yneticilerin ortadan kalkmas ^^ sonucudur ki, Harn'un saadet devrine glge d ^ m ^ , Halife ^kan ayaklanmalar ^^ bast ^rmak ve sava ^ lara gitmek zorunda kalm ^^ t ^ r. b) Kuzey Afrika'n ^ n Abbasi ^ mparatorlu ^undan zlmesi : Harun r-Resid'in Saltanat ^^ s ^ ras ^ nda Afrika'da baz ^^ kar ^^^ kl ^klar meydana ^km^^ t ^^ Halife, Herseme ad^nda birini Afrika'ya vali olarak atad ^ . Herseme orada kar ^^^ kl ^klar ^^ bast ^ rd ^ . ama y ^ l sonra istifa etti. Yerine giden yeni vali Afrika'da dzeni sa ^l ^yarnad ^ . Esasen Afrika eyaleti o s ^ ralarda Abbasi Devletine gelir sa ^l ^yam ^yor, tersine ste para sarf ^ na sebeb oluyordu. ^ brahim bin Agleb ad ^ ndaki Zb valisi bu durum kar ^^ s ^nda Hrn r-Re ^ id'e ba ^^vurarak Afrika'daki ^ slam topraklar ^n ^n ynetimi veraset yoluyla kendi soyunda intikal etmek ko ^uluysa verilirse, orada bar ^^^^ve dzeni herzaman sa ^l ^yaca^^ n ^^ ve hkmetin para yard ^m^ n^^da istemeyip ste kendisi her y ^ l devlet hazinesine 40 000 dinar diyece^ini bildirdi (147). Eski valisi Herseme bu teklifi duraksamadan kabul etmesini Halife'ye sal ^k verdi. ^^te bylece ^ brahim bin Agleb ifriklye valili ^ ine atanm ^^^ve k ^ sa zamanda Abbasi imparatorlu ^u iinde ilk kez zerk bir devlet kurmu ^^oldu. c) Asya'da durum : ca) Bizans'la mcadele : Asya'ya gelince oran ^ n ynetimi zarars ^ z git ^nekteydi. S ^ n^ rlar Hinduku ^^da^ lar^ n.
(147) ^ bn l - Esir, el - Kmil, V., S. 104.

92

ahriye

OK

dan Kkasya ilerine kadar uzan ^yordu. Anadolu'da Hran r Re^ id, Avs^m ad ^ yla bir blge ay ^ rd ^^ ve buralar ^^ askeri bir vlinin emrine verdi (148). 171/787-788 y ^ l ^ nda Tarsus bylece berkitilmi ^^bir s ^ n ^ r ^ ehri durumuna getirildi.
-

183/799'da Bizansl ^ lar' ^n k ^^ k ^ rtmas ^yla Kuzeyde oturan Hazar Trkleri d ^manca hareketlere giri ^tiler, Krdistan' ^n kuzeyine ak ^ nlara ba ^ lad ^ lar, orada grlmemi ^^vah ^ etlerde bulundular. Hrn r-Re ^ id bu kavimler zerine bir kuvvet gndererek onlar ^^ a ^^ r bir yenilgiye u ^ ratt ^ . Onun vlileri de Bizans s ^ n ^ flar^nda ak ^ nlarda bulundular, hatta bir defas ^ nda Halife kendisi sefere kat ^ ld ^ . Bir y ^ l sonra Bizansl ^ larla gene arp ^^ malar ba ^ lad ^ . Bu s ^ rada ^ rene, erginle ^ ti ^i iin kendisini naibelikten uzakla ^ t ^ rm^^^olan o^ lu VI. Konstantin (780-797)'i tahtmdan indirmi ^ , gzlerine, mil ektirmi ^^ ve kendisi Bizans Imparatorlu ^u taht ^na oturmu ^^idi (797-802). lkesindeki kan ^^kl ^klar ^^ gidermek amac ^ yla Mslmanlara gene vergi demek ko ^ ulu alt ^ nda bar ^^^nerdi. 802 y ^ l ^ nda ^ rene ba ^ bakan ^^ veya maliye bakan ^^ Nikeforos (802-811) taraf ^ ndan taht ^ ndan indirilip Midilli (= Lesbos) adas ^ na srlncye kadar bu bar ^^^sre bildi. Nikeforos tahta geer gemez, Halife'ye alayc ^^ bir mektup yaz ^ p nceki y ^ llarda Bizar ^ shlar' ^ n vermi ^^olduklar ^^vergileri geri istedi. Hrn r-Re ^ id hemen sefere ^kt ^^ve Nikeforos'u yeni ba ^ tan vergi verme ^e mecbur etti. Imparator anla ^malara ba ^ l ^^ kalmad ^ . 806'da Heraklea (Konya Ere ^lisi)'y^^ alan Halife, Bizans ^ mparatorunu yle bir yenilgiye u ^ratt ^^ ki, Nikeforos kendisi ve ailesi iin bir e ^ it kafa vergisi verme ^e mecbur oldu. cb) ^ ran ve Ortaasya olaylan : Harn r-Re ^ id'in vlilerinden Ali bin ^ sa a ^^ r^^ vergi toplamas ^^yznden btn halk ^n nefretini kazanm ^^ t ^ . Yak ^nmalar ^ n o ^almas ^^zerine Halife 805'te kendisi Rey'e gitti; ama Ali bin ^ sa'n ^ n szlerine kat ^ larak, onun memuriyetini yeniden onaylad ^ . Ayn ^^ y ^ lda Semerkanfta Rfi' bin Leys ayaklannn ^^ ve Ali bin ^ sa ona kar ^^^gnderilmi^ ti. Fakat Ali bin Isa'dan yak ^ nmalar o kadar artm ^^ t ^^ ki, sonunda Halife onun yerine Horasan vlili ^ine Herseme'yi atad ^ . Ancak Rafi' bin Leys bu s ^ rada btn Maverannehr'e egemen olmu ^ tu. Durum gnden gne gle ^ ti ^i iin Halife, o ^ lu Me'mun'u Merv'e yollad ^^ve ayaklan(148) Belzuri, Futuh, I., S. 303 ve 309.

ABBAS ^^fIVIPARATORLU ^ II

93

may ^^ bast ^ rmak zere Tus ^ehri zerine kendisi de yrd. Orada hastaland ^ , bir rivyete gre 3. Cemazilahir 193/21. Temmuz 809'da ld. d) Hrn r Re^ id'in ki ^ ili^ i : Avrupal ^^ tarihiler Hrn r Re ^ id ile Byk Karl (Charlemagne)' ^ n dostluk ili ^ kilerinden sz ederler. Bu iki hkmdar anlat ^ ld ^^^ na gre birbirlerine elilik heyetleri gndermi ^ lerdir. Bu elilik heyetleri baz ^^hediyeler getirmi ^lerdir. Hrn r-Re ^ id'in hediyelerinden biri de o zamana kadar Avrupa'da hi grlmemi ^^bir alar saatti. Bu, Imparator saray ^ nda olduka byk bir hayret uyand ^ rm ^^ t ^ . Ama btn bu a ^ klamalar yaln ^z Avrupa kaynaklar ^ na dayan ^ r ^ slam, kaynaklar ^^byle bir elilikten asla sz etmemektedirler.Bu yzden de bu husustaki rivyetler daima ^ phe ile kar ^^ lanmaktad ^ r (149).
-

Hrn r-Re ^id ad ^ n ^^ dnya tarihinde byk hkmdarlar s ^ras ^ nda yazd ^ rmay ^^ ba ^arm ^^^bir imparatordur. lkesini istibdatla vnetmi ^tir. Zaman zaman kindar olmu ^tur ve zaaf gstermi ^ tir. Ancak mlik oldu ^u s ^ n^ rs ^z iktidara ra ^men, o kadar hay ^ r sever ve o kadar fedakrd ^^ ki, bu kusurlan gze arpmazd ^ . Uyruklarma kar ^^^cmertti. 9 kez hac kafilelerine kat ^ ld ^ . S ^ rf onlara bir zarar gelmesin diye gvenlik tedbirleri ald ^ rtm^^ t ^^ (150). Zira o zamanlar hac yollar^^ bugnk gibi gven alt ^nda de^ildi. Arap kabileleri hac kervanlar ^ na sald ^ r ^ r, hac ^ lan ldrr ve mallar ^^gaspederlerdi. Bu yzden hacca giden son halife Hrn r-Re ^ id olmu ^ tur. Hrn'Un saray ^^zaman ^ n ^ n en parlak ve en ihti ^ aml ^^saraylar ^ ndan biri olmakla kalmam ^^^ayn ^^ zamanda bir bilim ve sanat merkezi olmu ^tur. Mzisyenli ^i sayg ^^ de^er bir meslek hline getiren, edebiyatta dereceler tesis eden gene Hrn r-Re ^id'tir: Onun zaman ^nda Ebu Hanife'ye atfedilen fakat ^rencisi Kadi'l-Kudat Ebu Yusuf'un al ^^ malar ^^ile geli ^ en Hanefi mezhebi iyice yay^ ld^ . Hrn nRe ^ id babas ^^zaman ^ nda ba ^ lanm ^^^olan bilim, sanat ve fen kitaplar ^ n ^ n arapaya evrilmesi alan ^n^^geni ^ letti. O ^ullann ^^ byk bilginlere, e ^ itim ve ^ renimleri ile u ^ra ^ s ^ nlar diye, teslim etti. Bunlar aras ^ nda Sofiyun'dan nl Esmi ile Safii mezhebinin kurucusu ^ mam Muhammed bin ^ dris l-Safii, ^ sa bin Yunus, Suf(149) Bu hususta bak ^ n ^ z, Schmidt, Karl der Grosse und Harun ar - Ra ^ id, Der. Islam, III., 409-11. (150) ^ bn l- Esir, el-Kamil, V., S. 112.

94

Bahriye OK

yan bin Sri, mzisiyen ^ brahim bin Mavsull gibi nl ki ^ ilere rastlamaktay ^ z. Hibir halife ^ retim ve e ^itimi onun kadar korumam ^^t ^ r. Kendisi de ^ air oldu ^undan ^ airlere, byk yak ^ nl ^ k gstermi ^ , yard ^ mlar ^ n ^^ esirgememi ^ tir. F) Emin (193-198/809-813) ve Me'mun (198-218/813-833) devri a) Emin'in Halifeli ^ i : Emin tahta geti ^i vakit karde ^ i Me' mun Horasan valisi idi. Babalar ^^ Haran r-Re ^ id lmeden nce o ^ullar ^^ Emin, Me'mun, Mu'temin'i s ^ ras ^ yla veliahtli ^e atam ^^ t ^ . Emin ve Me'mun her, ikisi de, a ^ da ^^en byk bilginlerin yan ^ nda yeti ^ tirilmi ^ lerdi. Ancak Me'mun hadis f ^ k ^h ve tarih bilimlerini ve ayr ^ ca gzel konu ^ma sanat ^ n ^^ iyice ^renirken, Emin ^renimden ok, e ^ lenceye d ^ kn oldu ^u iin vaktini ho ^ a geirmenin arelerini aram ^^ t ^ . Hrn r-Re ^ id bunu farketti ^i iindir ki, Horasan'daki hazine ile ordunun komutanl ^^^ n ^^ Me'muna b ^ rakm ^^ t ^ . Emin babas ^^zaman ^ nda ba ^ vezir olan Fazl bin Rebi'i gene bu grevde b ^ rakt ^ . Ordunun iki y ^ ll ^ k cretini birden askere da ^^ tt ^ . Bu yoldaki hareket askeri tamamiyle Emin'e ba ^ lam ^^^ oldu ^undan Me'mun askerin byk bir k ^ sm ^ ndan yoksun kalm ^^ t ^ . Buna kar ^^ l ^k Me' mun da Horasan'da Fazl bin Sehl adl ^^ bir ^ ranl ^n ^ n yard ^m ^ n^^grd. Aync ^^ Herseme ile Tahir bin Hseyin ad ^ ndaki ki ^ iler de ona yard ^mc ^^ olmu ^ lard ^ . Me'mun halk ^ n vergilerini indirmek gibi tedbirler sayesinde evresinde byk bir sempati toplad ^ . Karde ^ ine kar ^^^da sad ^k ve vazifesine ba ^ l ^^ bir durum tak ^ nd ^ .

Ercin ise ynetiminde bulunan lkede ya ^mac ^ l ^^^^kendine i ^^ cdinmi ^^olan askerlerini cezaland ^ rmak ^ yle dursun, onlar^^hediyelerle ^^mart ^yordu. Bylece hem hazine bo ^al ^yor, hem de mneccimler ve asalaklar gn getike art ^ yordu. Emin yz danszden olu ^ an bir baleyi saray ^ nda bulundurur, bunlar de ^erli ta ^ larla ssl elbiseler iinde ola ^anst gzel raks gsterileri ile Halife'yi e ^ lendirirlerdi. Ayr ^ ca Emin Dicle ^ rma ^^^ zerinde yap ^ lacak ^ enlikler iin aslan, fil, kartal, y ^ lan ve at biiminde e ^ siz derecede ssl be ^^byk kay ^ k yapt ^ rm ^^t ^ . Bu kay ^ klarda dzenlenen ^ enlikler ve bale gsterileri aras ^ nda vakit geiren Halife imparatorlu ^un ynetimini tamamiyle ciz ve iktidars ^ z bir adam olan Fazl bin Rebi'e b ^ rakm ^^ t ^ . Bu durumu farkeden Bizansl ^ lar, ^ slam s ^ n ^ rlar ^n ^^gemenin zaman ^^ geldi ^ ine inand ^ lar. Emin onlarla u ^ ra ^ aca ^^^yerde, karde ^ i Me'mun'u Horasan valili ^ inden azletti. Me'mun ile Emin'in aras ^^

ABBAS?

^ MPARATORLU ^ U

95

bu yzden a ^ ld ^ . nc veliaht olan Mu'temin'e (Kas ^m) babas ^^ taraf ^ ndan ynetimi verilmi ^^olan iller de bunun elinden al ^nd ^ . b) Emin Me'mun mcadelesi : Fazl bin Rebi' Me'mun halife oldu ^u takdirde kendisinden al ^ r diye korktu ^u iin, Halife'ye durmadan Me'mun'u veliahtlikten ^ kartma= sal ^ k vermekteydi. Halife nceleri buna nem vermedi ^ i halde, sonralar ^ , israrlara dayanamam ^^ , saray ^^ erkan ^ ndan olan Al! bin ^ sa bin Ml^n' ^ n da k ^^ k ^ rt ^nas ^ yla Me'munu yeliahtlikten azletmi ^^ve henz ok kk olan o ^lu Musa'y^^ veliahtli ^e atam ^^ t ^^ (151). Me'mun btn bu olanlara kar ^^^valisi bulundu ^u yerlerin bat ^^ s ^ n ^ rlar^n ^^ s ^k ^^ bir kontrol alt ^ na ald ^ . Bylece Emin ile Me'mun aras ^ ndaki ba ^^ tamamiyle kopmu ^^oldu.
-

Emin, babas ^^ Harn r-Re ^ id taraf ^ndan yaz ^ l ^ p Kbe'de saklanmakta olan iki ahitnameyi getirtti ve y ^ rt ^p att ^ . te yandan 50 000 ki ^ iden olu ^ an bir ordu da Ali bin ^ sa bin Mahan komutas ^ nda Rey'e gnderildi. Me'mun'un, Tahir bin Hseyin'in komutas ^ nda bulunan ordusu ile bu ordu kar ^^ la^ t ^ lar. Emin'in ordusu byk bir yenilgiye u ^rad ^ . Ali bin ^ sa ldrld. Onun ordusundan bir k ^ sm ^^ da Me'mun'un ordusuna kat ^ld ^ . Thir bin Hseyin'in Me'mun'a gnderdi ^i zafer bildirisi Caesar' ^ n Roma senatosuna gnderdi ^i zafer bildirisi kadar k ^ sa ve zlyd: Ali bin ^ sa'n ^ n kesilmi ^^ba ^^^nmde, yz ^ parma ^unda, askerleri ise emrimdedir (152). Bunun zerine Emin'in veziri Fazl bin Rebi'in Me' mun ve ocuklar ^n ^ n baz ^^ mallar ^ na el koymas ^^ halk ^^Halife'den ve vezirden so ^uttu. Bu s ^ rada Thir bin Hseyin Kazvin'e kadar ilerlemi ^ ti. Bir yandan da Herseme kuzey blgesinden bat ^ya do^ru ilerlemekteydi. Bu olaylar zerine Me'mun btn Iran halk ^^ taraf ^ndan Halife olarak tan ^ nd ^ . Fazl bin Sehl tam yetkilerle Hemedan, Hind Denizi, Hazar Denizi aras ^ ndaki blgeye vali tayin edildi. Maliye bakanl ^^^^(Emir l-Harc) ile sava ^^bakanl ^^^^(Emir l-Harb) da kendisine verilmi ^ ti. Btn bunlardan ba ^ ka Me'mun' un ordular ^^ Yemnte, Bahreyn ynlerini ele geirdikten sonra Vas^ t' ^^ zaptetti; bu i ^^o kadar abuk olmu ^ tu ki, Kfe'de Emin'in valisi bile' Me'mun'a biat etmek zorunda kalm ^^ t ^ . Daha sonra Basra valisi de onu izledi. Tahir bin Hseyin'de Medain'i alarak Ba ^ dat yresine geldi. Herseme ise kuzeyden inip Ba ^ dat'a sald ^ r(151) Emir Ali, a.g.e., I., S. 258. (152) Emir Ali, a.g.e., I., S. 258.

96

Bahriye OK

maya ba ^ lad ^ . Bu s ^ rada Emin hazineyi bo ^ alt ^ p askerlerine da ^^ tt ^^ Sonunda alt ^ n ve gm ^^sahanlar ^^ da erittirdi. Bu ku ^ atmadan Ba ^ dat ^ ehri ok zarar grd. Uzun arp ^^ malardan sonra Emin, Me'mun'un iki emirine teslim oldu ve hilafet mhrn karde ^ ine yollad ^ . Emin'in oluk ocu ^u ile vedala ^mas ^^ ok hazin olmu ^ tu. Komutanlar ona ok sayg ^^ gsterdiler. Ancak bir kalede gzalt ^ na al ^ nd ^ . O gece duygusuz baz ^^ Iran askerleri, Emin'in yan ^ na gidip ba ^^ n ^^ kestiler ve Horasan'a gnderdiler; Emin'in ba ^ s ^ z vcudu ise Ba ^dat'ta gmld (153). c) Me'mun'un halifeli ^i : Henz halifeli ^e gemi ^^olan Me' mun bu haberden o derece zld ki, ,katilleri yakalat ^ p cezaland^ rd ^ . Karde ^ inin ocuklar ^ n^^ kendi yan ^ na ald ^ . Onlar ^^ kendi k ^ zlar ^^ ile evlendirdi. Karde ^ inin drt y ^ l sekiz ay sren saltanat ^ ndan sonra 198/813'te tahta geen Me'mun hemen Ba ^dat'a gelmedi; ba ^ veziri Fazl bin Sehl'e s ^ n ^ rs ^ z yetkiler tan ^y^ p kendisi bilginler ve f ^k ^h ^ lar ile bilimsel tart ^^ malara dald ^ . ^ mparatorlu ^un uzak s ^ n ^ rlannda olan bitenleri asla bilmiyordu. rne ^in Emevi yanda^lar ^ndan Nasr ad ^ nda birisi Elcezire'de ayaklanm ^^^ve Halife'nin askerleri ile be ^^y^ l arp ^^m ^^ t ^ . Irak'ta ise Bedeviler ayaklanm ^^lard ^ . 199/814 y ^ l ^ nda ayr ^ca ^ bni Tabtab ad ^ nda bir alevi Kfe'de ^ karak halk ^^ Resul soyuna biata a ^^ rm ^^ t ^ . Sonunda Irak'taki isyan ^ n bast ^ r^ lmas ^^ ile vezir Fazl bin Sehl, k ^ skand ^^^^halde Herserne'yi grevlendirdi. Irakta'ki kar ^^^ kl ^klar Herseme taraf ^ ndan bast ^ nl ^ nca, Herseme'ye M ^ s ^ r'a dnmesi emri verildi. Ancak tedbirli komutan hala tehlikenin mevcut oldu ^ unu, bunun iin Halifenin dikkatini ekmek gerekti ^ini syledi ve Merv'e Halifenin yan ^na gitti. Halife ile aralar ^ nda ^ iddetli bir tart ^^ ma geti. Herseme devletin nas ^ l kntlere srklendi ^ ini askerce Me'mun'a anlatt ^^ ama o, hkmdar saray ^ ndan evine giderken Fazl bin Sehl'in adamlar ^^ taraf ^ ndan a ^^ r ^ ekilde yaraland ^ . Bir iki gn sonra ald ^^^^yaralardan ld. Halife onun ldrlm ^^oldu ^unu epeyi sonra ^ renebildi. ca) Ba^ dat'ta kargasalik : Herseme'nin katli Ba^dat'ta askerler aras ^ nda karga ^ al ^ klar do ^mas ^ na sebeb oldu. ^ ehir halk ^^ Hasan bin Sehl ile karde ^ i Fazl bin Sehl'e kar ^^^ayakland ^ ; 200/815'te Me'
(153) Mes'di, Muruc, z - Zeheb, VI., S. 415; Ibn l - Esir, el -Kmil, V ^ . 134 -36,

ABBAS!

^ MPARATORLU ^ U

mun uzun zamandanberi mevcut, hilafeti Hz. Muhammed'in ailesine b ^ rakma yolundaki tasar ^ lar^^ gerekle ^ tirmek istedi. Bu amala da Hz. Ali soyundan Musa Kaz^m' ^ n o ^ lu ^ mam. III. Ali'yi Medine'den getirtti. Bir y ^ l sonra yani 201/817 ramazan ^ nda onu Riza man Muhammed ad ^ yla veliaht ilan edip Emirlerden biatlerini ald ^^(154). Me'mun o zamana kadar Abbasiler'in resmi rengi siyah ^^ kald ^ r^p yerine ye ^ il rengi kabul etti. ^ mam Riza'n ^ n veliahtli ^i Ba ^dat'ta bulunan Abbasi ailesi yeleri aras ^nda kayna ^maya sebeb oldu. K ^sa bir sre sonra Ba ^dat ki ^ isel gvenli ^ in kalmad ^^^^bir anar^i blgesi haline geldi. Bir tak ^m komiteler tredi. Bunlar sulu sayd ^klar^^ kimseleri yarg ^ lamaya 'zm grmeden idam etmekteydiler. Abbasiler'den ^ brahim bin Mehdryi halife ilan ettiler (155). Bu anar ^ iye kar ^^^ne ^ brahim bin Mehdi, ne de veziri Hasan bin Sehl bir ^ ey yapabildiler; nk ayaklanmalar, apullar hemen btn Irak'a yay ^ lm ^^t ^ . cb) Veliaht Ali el-Riza'n ^n Halife'yi uyarmas ^^: Bu kt durumdan znt duyan veliaht Ali el-Riza, Me'mun'a ba ^^vurarak lkenin gerek durumu hakk ^ nda ona baz ^^ s ^ rlar ^^ a ^klad ^ . Bu crrleden olarak ba ^ vezir Fazl bin Sehl'in her ^eyi kendisinden saklad ^^^ n ^ , hatta kendisinin veliahtli ^ine Ba^datl ^ lar' ^ n ok k ^z^ p ayakland ^ klann ^^ ve ^ brahim bin Mehdi'yi Halife ilan ettiklerini bildirdi. Bu haberler Halife Me'mun'u dalm ^^^oldu ^u bilimsel ara ^ t ^ rmalardan ekip ^karmaya yetti. Me'mun Riza'n ^ n bildirdi ^i ^eylerin do ^rulu ^una daha ba ^kalanndan da ^ renmek istedi. Ali elRiza, Emirlerden baz ^ lar^ n^n adlar ^ n ^^ ona verdi. Onlar huzura a ^r ^ ld^ lar ve Halife'den ba ^ vezirin gazab ^ na kar ^^^kendilerini koruyaca^^ na dair sz ald ^ktan sonra, ^ mam Ali el-Riza'n ^n bildirdiklerini onaylad ^ lar. Herseme'nin nas ^ l Fazl bin Sehl'in kurban ^^ oldu ^unu, ^brahim bin Mehdi'nin Abbasiler'ce Halife-i Mslimin tayin edildi ^ini ayr^ nt ^ lar^yla anlatt ^ lar. Bunlar ^^ ^renince Me'mun hemen hareket emrini verdi ve ertesi gn saray ^^ erkan ^^ ile birlikte Ba ^dat yoluna koyuldu. Hilelerinin ortaya ^kt ^^^ n ^^ anl ^ yan Fazl bin Sehl, ^mam Ali elRiza'n ^ n yanda ^ ]ann ^^ezmek suretiyle h ^ nc ^ n ^^teskin etme ^e kalk^^ t ^ ; biroklarm ^^ ldrtp ocuklar ^ n^^zindanlara att ^ rd^ . Ancak vezirin d ^manlar^^da kendisini birgn gizlice ldrdler.
(154) ^bni Tiktaka, el - Fahri, 374 v. t. (155) Ebu'l- Ferec, Tarih, I., S. 216.

Bahriye 1JOK

cc) Veliaht Ali el-Riza'n ^ n lm : 203/818 y ^ l ^ nda Me'mun'un gerek dostu, veliandi ^ mam Ali el-Riza ld. O zaman Me'mun babas ^ n ^ n mezar ^ n ^^ ziyaret etmek iin Tus'da bulunuyordu. Bu haber onu o kadar etkiledi ki, ^ mam Ali el-Riza iin bir trbe yapt ^ rtt ^ . Bu trbeye Me ^ hed denir, Me ^ hed, Horasan'da Tus ^ ehrine yak ^ n bulunmaktad ^ r ve Siiler'in halen en byk ziyaretghlarmdan birisi say ^ lmaktad ^ r. ^ mam Ali el-Riza'ya son vazifeler yerine getirildikten sonra, Me'mun bat ^ ya do ^ru yoluna devam etti. Nehrevan'da sekiz gn kal ^ p Abbasilerle gr ^ t. Onlardan baz ^ lar ^ n ^ n israrl ^^isteklerine kap ^ larak renk ye ^ ilden gene siyaha evrildi. Me'mun debdebeli bir ^ ekilde Ba ^ dat ^ ehrine girdi; Me'mun'un Ba ^ dat'a girmesiyle b tn kar ^^^ kl ^ klar son buldu (156). Komiteler da ^^ ld ^ . Ba ^ dat surlar ^ ndaki y ^k ^ nt ^ lar onar ^ ld ^ , Kutsal Yerler vlili ^ i alevilerden bir kimseye verildi. Kfe ve Basra vliliklerine ise Halife'nin iki karde ^ i atand ^ . cd) nhiriler'in ortaya ^ k ^^^^: 825 y ^ l ^ nda baz ^^gnlllerin de yard ^ m ^ yla Girid adas ^^ zaptedildi. Daha nce 823 y ^ l ^ nda ^ brahim bin Agleb Sicilya'y ^^ dolay ^ s ^ yla Abbasi imparatorlu ^una katm ^^ t ^ . Bu s ^ rada Yemen'deki ayaklanma da ^kart ^ lan bir genel af zerine vat ^^ m ^^ t ^ . Ancak Horasan'da 821'de hariciler ayaklanm ^^ lard ^^ (157). Me'mun bunu bast ^ rmakla komutanlar ^ ndan Tahir'i grevlendirmi ^ ti. Aslen Iranl ^^ olan ve farsa konu ^ an general Tahir bu uzak si eylete k ^ sa zamanda ba ^^ e ^ dirdi ^ inden 207/822 Ekim ay ^ nda cuma hutbesinden Halife'nin ad ^ n ^^ kald ^ racak kadar kendisini emniyette ve ortam ^^ elveri ^ li buldu. Bu olaydan bir gn sonra. Tahir ld, ama harekete yn verilmi ^ ti. Halife Me'mun onun o ^ullar^ n ^ n bu eylette egemenliklerini tammaktan ba ^ka ^kar yol gremedi ve bylece modern Iran hanedanlarm ^ n tarihte ilki olan Tahiri hanedan ^^ kurulmu ^^oldu. O tarihten bu yana Horasan blgesinin kaderi, Ba ^ dat'tan kopmu ^^ve ^ ran ^ nkine ba ^ lanm ^^^bulunuyordu. Bylece Abbasi halifesi Me'mun, babas ^^ zaman ^ nda kuzey - bat ^^Afrika'da Aglebi devletinin kurulmas ^ na nas ^ l ses ^ kar^ lmad ^ysa, Ta(156) Ebu'l- Ferec, Tarih, I., S. 220. Me'mun amcas ^^ ^ brahim bin Mehdi'yi affetti. Belki iyi bir mzisyen olmas ^ , ut almas ^^ onun aff ^ na vesile olmu ^ tur. (157) Cl. Huart, Histoire des Arabes, I., S. 302; Ebu'l-Ferec, Tarih, I., S. 217.

ABBASi

^ MPARATORLU ^ U

99

bir o^ullar^ n ^ n Horasan'da merkeze ba ^l ^^ bir devlet kurmas ^na gz yummak zorunda kalm ^^t ^ r. ce) Hurremi hareketi ve Bbek : Ebu Mslim'in 136/753-4'te idam edilmesi zerine Horasan'da Hurrerniye adl ^^bir mezhep geli ^ me^e ba^ lam ^^ t ^ . ^ slmiyet, Zerd ^tlk ve Maniheizm'in kar ^^ mas ^ ndan meydana gelmi ^^olan bu mezhep mensuplar ^^ ho ^^olan ve ba ^ kas ^ na zarar vermeyen her ^ eyi yapmay ^^mubah say ^yerlard ^ . Mensuplar ^ ndan bir k ^ sm ^^ Ebu Mslim'in ld^ne inanmay ^p kendisinin dnyada adleti yaymak zere tekrar gelece ^i kan^ s ^ ndayd ^lar ki, bunlara Mslimiye ad ^^ verilmi ^ ti. Di ^er bir k ^ sm ^^ ise Ebu Mslim'in btn yetkilerinin k ^ z^^ Fatima'ya geti ^ini ve onun imam oldu ^unu kabul ediyorlard ^^ ki, bunlara da Fathrdye denihni ^tir. (Mes'udi, Muru VI. 186). Halife Me'mun devrinde Hurrerniye mezhebinin ba ^^ na, Abbasi imparatorlu ^u iindeki disiplini bir hayli sarsan ve ciddi bir tehlike yaratm ^^^olan Bbek gemi ^^ ve bu mezhebin yayg ^ n oldu ^u blgelerde merkeze kar ^^^,ayaklanm ^^ t ^ . Bizansl ^ larca k ^^k^ rt ^ lan ve kendisine yard ^m edilen Bbek'in sindirilmesi Me'mun zaman ^nda mmkn olamad ^ . Birok kez zerine gnderilen asker yenildi ^inden onun bat ^ l mezhebi gittike yay ^ ld^ . Hemedan dolaylar ^ nda berkitilmi ^^bir mevki' kurdu ^u zaman Halife Mu'tas ^m onun zerine byk bir ordu gnderdi, Bbek'in 60 000 kadar yanda ^^^ldrldyse de, kendisi ele geirilemedi. Mu'tas ^ m bir kez daha byk bir ordu gnderip Erdebil ile Zencan aras ^ nda Bbek'in y ^km ^^^oldu ^u kaleleri onart ^ p Erdebil yolunu gven alt ^ na ald ^ ; Af ^in ve Bykbo ^a gibi komutanlar ^^ da Bbek'in ele geirilmesi ile grevlendirdi. Sonunda Bykbo ^ a, Bbek'in hazinelerini ele geirdi, ama Bbek ancak daha birok sava ^ lardan sonrad ^ r ki, 222/837'de kendisini tan ^yan bir oban ^ n Ermeni prensi Sanpat o ^ lu Sehl'e haber vermesi zerine bu prens taraf ^ ndan tutukland ^^ ve Af^in'e teslim edildi. Bbek 223/838'de Samarra'da i ^kence ile ldrld (Mestudi, Mruc, VII. 123 v. t). cf) Bizans% sava^^: Me'mun ayaklanm ^^^olan Bbek'e yard ^ m eden Bizanshlarla da arp ^^ t ^ . Bizans imparatoru ayr^ca Arap s ^n ^ r ^ ndaki birok kalelere sald ^ n-n ^^^ve onlar ^^ yak ^ p y^km ^^ t ^ . 831. May^ s ay ^nda Me'mun Bizans'a sefer at ^^ ve Kapadokya'da drt kaleyi zaptetti. Daha nce Bizansl ^lar' ^n vermi ^^olduklar ^^ zararlar ^^ grerek onlar ^^ ^iddetlice cezaland ^ rmaya yemin etti. ^mparntor

100

Bahriye OK

Teofilos (829-842) bunu haber al ^ nca, Me'mun'a bar ^^^yapmak ve vergi demek teklifinde bulundu. Me'mun verginin azl ^^^ n^ n veya oklu ^ unun nemi olmad ^^^ n ^ , ancak Rumlar' ^ n kendisini Bizans imparatoru tan ^ d ^klar ^^ takdirde bar ^^^yapabilece ^ini bildirdi. Teofilos buna hibir cevap vermedi. Me'mun Kilikya'y, gitti, orada Tarsus'a birka mil uzakta, bulunan Tiyana adl ^^ biryerde ok tahkim edilmi ^^bir askeri s kurdu ve bir sonbahar gn karde ^ i Mu'tas ^ mla birlikte yar ^^ donmu ^^bir ayda ayaklar ^ n ^^ y ^ kad ^ktan sonra ^ iddetli bir hummaya tutuldular; Me'mun bu ate ^ ten kurtulannyarak 833 y ^ l ^^ a ^ustos ay ^ nda ld (158). cg) Me'mun devrinde bilim, sanat ve rasyonalizm : Me'mun bu bitmek bilmiyen kar ^^^ kl ^ klar ve glkler ortas ^ nda gene de bilimi korumaya zaman ve aralar buldu. Onun hilafeti s ^ ras ^ nda snni mezheplerden ikisinin kurucusu, ^ mam Muhammed ibni Idris el Safii ve Ahmed ibni Hanbel gibi fakihler ve ilahiyat ^ lardan iki Sahih'den birinin yazar ^^ Buhari ve eserlerinin byk bir k ^ sm ^^ kaybolmu ^ , ama olduka nemli bir blm de paralar halinde kendinden sonra gelenlerin eserlerinde bize kadar intikal etmi ^^bulunan Vandi gibi kimseler yeti ^mi ^ tir.
-

Bu devirde msiki, ^ slami devrin en nl sanat ^ s ^^ musullu ^ brahim'in o ^lu ^ shak ile temsil edilmekteydi. Me'mun enok Yunan, felsefesine ve pozitif bilime verdi ^i de^erle dikkate de ^ er. Bu cmleden olarak I. Hsrev -Anu^irvan'dan beri Suziyana'da Cnd-i Sapur'da bulunan bir t ^ p okulu Me'mun devrinde al ^^ malar ^ n ^^ srdrm ^ tr. Me'rrun Ba ^ dat'ta astronomiden ok astrolojiye tahsis edilen bir gzlem evi bulunan, ancak zaman zaman astronomik ara ^ t ^ rmalar iinde kullan ^ lan Dar l- ^ lmi kurdu. Gene bu halife zaman ^ nda Aristo'nun felsefi yaz ^ lan ve yunan anatomisti Galien'in t ^ p kitab ^^ arapaya evrildi (bk. Cl. Huart, Histoire des Arabes, I. S. 302). Me'mun'un ak ^ lc ^ l ^^a ve msbet bilimlere e ^ilimi, onu daha son Emevi halifesi II. Mervan' ^ n devrinde ortaya ^ kan Mutezilller'in d ^ ncelerini kabule yneltti ve 827'de Kur'an' ^ n yarat ^lm^^^ oldu ^u akidesini ilan eden bir ferman ^kartt ^ . Bu ferman Kur'an' ^^ Tanr ^ 'n ^ n maddi bir eseri yap ^ yordu; ebedi d ^ ncelerin ifadesi de(158) MesT^ cli, Muruc, VII., S. 96 v. t.

ABISAS ^^

^ MPARATORLU ^ U

101

^ il. ^ lhiyat ^ lar, bunlar aras ^ nda Ahmed ibni Hanbd bu d^ nceyi reddettiler. Kaderi reddeden Mutezile'nin yanda ^ lar^^ Cenab ^^ 1 lakk' ^^ zulmden tenzih ve adl-i ilhiyi ispat ediyorlard ^ . Mtezililer ba ^ l ^ca ^ u esaslar ^^ kabul etmekteydiler : 1) Kader yoktur; 2) Kullann fiilleri Allah' ^ n mahluk de ^ildir; 3) Ebedden beri mevcut olan ve ezele kadar mevcut olacak olan yaln ^z Allah'4; 4) Allah ktlk sevmez onun iin gnhlar Allah' ^ n iste ^iyle i ^lenmez; 5) ^man etmi ^^olduklar^^ hlde iyi i ^ ler yapm ^yanlar ebediyyen cehennemde kal ^ rlar (159). E ^ 'arllik ise bu say ^ lanlar ^ n tamamiyle aksini kabul etmektedir.
-

Me'mun ileri gr ^ ll ^ ile ba ^^nda bulundu ^u devletin dininin gittike etki alan ^ n ^^ geni ^ letti ^ini, halbuki dinin ayn ^^zamanda bat ^ l itikatlar, taassup ve hurafelerle doldu ^unu farkedip dini bunlardan kurtarmak iin son drt saltanat y ^ l ^nda pek byk abalarda bulunmu ^ tur. Bu hususta kendisinden daha uygun ve daha mte ^ ebbis hibir ki ^ i d ^ nlemezdi; nk o, f ^k ^h ve tarih ilimlerinde oldu ^u gibi Kura'n i Kerimi de byk bir dikkat ve ihtimamla incelemi ^^ve bu yolda yle bir a ^ amaya ula ^ m^^ t ^^ ki, zaman ^ n ^ n bilginlerinden ^renecek bir ^ eyi kalmam ^^ t ^ . yleki Me' mun ya ^ ad ^^^^devre kendi ad ^ n ^^verebilmi ^ tir.
-

G) Mu'tas ^ nf ^n halifeli ^ i (218 227/833 843) : Me'mun'un lm zerine son derece kuvvetli ve sportmen ,karde ^i Mu'tas ^ m halife oldu. ^ebib k ^z^^M'aride adl ^^ Trk bir criyeden dnyaya ge- len (160) Mu'tas ^ m' ^ n ilk i ^ i Basra ve Vs ^t dolaylar ^ na gelip yerle ^mi ^^olan Zutlar'la u^ra ^mak oldu. Bu Zutlar yard ^mc ^^ asker olarak halifeler taraf ^ndan Hind'den getirtilmi ^^fakat sonradan ba ^^ kald ^ r^ p bulunduklar ^^ yerleri ve dolaylar ^n ^^ harap etme ^ e koyulmu ^ lard ^ . Mu'tas ^m yedi ay bunlarla u ^ ra ^ t ^ktan sonra, Zutlar'a boyun e ^dirdi.
-

a) Samarra'n ^n kurulu ^ u : Mu'tas ^ m imparatorlu ^u s ^ k s ^ k u ^ra ^t ^ ran i ve d ^^^huzursuzluklar ^^kolayca nliyebilmek amac ^yla Trkler'den bir hassa ordusu kurmu ^ tu. Bunlar Ba ^dat'ta pek pervas ^ z at ko ^ tururlarken, kk ocuklar ^^ istemiyerek ezer bu yzden de halk ile aralarinda arp ^^ malar eksik olmazd ^ . Mu'tas ^m'
(159) ^ erefettin Yaltkaya, Darlfnun ilblyat Mecmuas ^ , Say^^15., S. 11.; H. Mass6 l'Islm, S. 168, Mes'cli, Muruc, VI., S. 20 v. t.

(160) Mes'f.^dl, Muruc, VII., S. 103.

102

Bahriye

box

^^^^ Mutezile akidelerini kabul etmiyenlere rev grd ^ ^ iddetli muamele de buna eklenince 835'te hkmet merkezini Ba ^ dat'tan uzak bir blgeye ta ^^ maya mecbur oldu. Bunun iin de Samarra (Surra man ra'a)'y ^^ askeri bir ^ ehir olarak kurdurdu; gzel yap ^ lar ve bahelerle bu yeni merkezi ssledi. Getirdi ^ i askerleri boylara ve akrabal ^ k derecelerine gre yak ^ n mahallelere yerle ^ tirdi. O zamana gelinciyedek sadece sava ^ larda kullan ^ lan Trkler Mu'tas ^ m' ^ n uygun grmesiyle halife divanlar ^ na kabul olundular ve Erkn-i Devlet s ^ ras ^ na getiler. Bundan sonra en nemli i ^ lerde Trk adlar ^^ i ^ itilme^ e ba ^ lad ^ . Yukarda anlatt ^^^ m ^ z Bbek'i yenip teslim alan da bir Trk komutan ^^ olan Af ^ in'di.
b) Bizansla sava ^^: Mu'tas ^ m 838 y ^ l ^ nda Tarsus kalesinden byk bir kuvvet alarak Bizans zerine gnderdi. nce Iznik (Nicaea)'e geldi ^ ehrin surlar ^ n ^^ y ^ kt ^ktan sonra Ankara'ya ula ^ t ^ . Ankara'n ^ n da surlar= y ^ kt ^^ ve Haymana yak ^ n ^ ndaki Amorium'u kusatt ^ . Bunun zerine Bizans Imparatoru Teofilos, Abbasi komutan ^^ Af ^ in'e kar ^^^harekete geti. ^ ki taraf aras ^ nda ^ iddetli sava ^ lar oldu. Sonunda. Mu'tas ^ rr^^ Amorium kalesini ele geirip y ^ kt ^ , halk ^ n ^^ esir edip mallar ^ na el koydu ve bu fetihle tarihte byk bir n kazand ^ . Mu'tas ^ m bir tak ^ m ayaklanma hareketlerini nledikten sonra 18. Rebilevvel 227/5. Ocak 842'de Samarra'da ld. Mu'tas ^ m, Me' mun'a bakarak bilim ve sanat ile pek u ^ ra ^^nam ^^ t ^ .. Ancak Mutezile mezhebinin yni rasyonel d ^ ncenin egemen olmas ^ n ^^istiyenler gene de Mu'tas ^ m'da kendilerine bir koruyucu buldular. Fakat Mtevekkil zaman ^ nda bu fikirler taassupla reddedildi. Yukar ^ da Fc'de a ^klam ^^^oldu ^umuz gibi Hurremi ayaklanmas ^ n ^ n bast ^ r ^ lmas ^^ ve ba ^ kanlar^^ Babek'in esir edilip idam edilmesi de Mu'tas ^ m zaman ^ nda olmu ^^ve bununla Abbasi ^ mparatorlu ^u byk bir tehlikeyi nliyebilmi ^ tir. H) Vs ^ k (227-232/842-847), Mtevekkil (232-247/847-861) ve Muntas ^ r (247-248/861-862) devirleri': a) Vs ^k' ^n halifeli ^i ve Trk Emirlerinin iktidar ^^ele geirmeleri : Mu'tas ^ m' ^ n yerine geen o ^ lu Vas ^ k zaman ^ nda Trk komutanlar nfuzlar ^ n ^^ o derece ileri gtrdiiler ki, Halife onlardan E ^nas'a saltanat sembol olan de ^erli ta ^ larla ssl bir ta giydirip Sultan unvan ^ n ^^verme ^ e mecbur oldu (161). Askeri yetkilerin s ^ n ^ r ^ n ^^ a ^ an bir iktidar bylece
(161) Cevdet Pa ^ a, K^ sas, VIII., S. 423.

ABBAS1

^ MPARA,TORLU ^ IJ

Trk beylerinin eline geerken, Halife sdece Emir l Mminin, yni mnevi bir iktidara ship ki ^ i hline geliyordu.
-

Vs ^ k Peygamber soyundan gelenlere ok derin sayg ^^ beslemekle birlikte kendisi mutaass ^ p bir Mtezili oldu ^u icin Kur'an' ^ n mahlk olup olmad ^^^^hususunda nne geleni imtihan ederdi. Hatta birgn Abbaso ^ullanna mensup Mlik bin Heysem Huzi'nin torunu olan Ahmed bin Nasr bin Mlik'in Mutezile'ye d ^ man oldu ^u iin kendisi hakk ^ nda a ^^ r kfrler syleyip halk ^^ k ^^ k ^ rtt ^^^ n^^ ^renir. Vs ^k, Ahmed'i huzuruna a ^^ r ^ r, Kur'an hakk ^ nda ne dersin, diye sorar. O, Kelmullah't ^ r cevab ^ n^^ verir; Rabbin hakk ^ nda neyin nedir? K ^yamette onu grecok misin? dedikte, Resul-i Ekrem, kameri nas ^ l grrseniz k ^yamette Rabbinizi de yle grecekseniz buyurmu ^^biz buna inamnz diye kar ^^ l ^ k verince, mutezili fakihler onun hakk ^ nda Cenab-i Hakk' ^^ cisimlere benzetiyor diyerek katiine fetva verirler. Vs ^k ise kendi eliyle onu katleder (162). Vs ^ k' ^ n bir hastal ^k sonunda 32 ya ^^ nda 232/847'de lm zerine Trk Beylerden Davudo^ lu Ahmed ile ^ tah ve Vasif gibi kimseler. toplan ^ p Vs ^ k' ^ n henz re ^ id olmam ^^^o ^lu Muhammed'e biat ettirmek istemi ^ ler, ona siyah cbbe ve kalensve (= kavuk) giydin rni ^ ler, fakat henz boyu ok kk oldu ^undan, bakm ^ slar yak ^^al ^yor, vazgeip Mu'tas ^ m' ^n o^ lu Mtevekkil'i halife yapm ^^ lard ^ r. b) . Mtevekkil'in halifeli ^i : Bu yeni Halife kendisini tahta e ^ karanlann nfuzundan 'bir sre iin kurtuirnas ^ n ^^ bildi. rne ^in nceleri ^ tah'a ok cmert davrand ^^^^hlde, sonradan onu hapse att ^ r^p orada lmesine sebeb oldu. Mtevekkil zaman ^ nda Kur'an' ^ n mahlk oldu^una kar ^^^olan Ahmed ibni Hanbel ve onun gibi d ^nenler hapisten ^ kar ^ ld^ lar. liz. Hseyin'in Kerbel'daki trbesi y ^kt ^ r ^ ld^ . Oray^^ ziyaret yasak edildi. Kutsal tan ^ nan bu yerler tarla hline getirilip ekin ektirildi. Haiifenin bu hareketi Mslmanlar ^^ ok incitti. Ba ^ dat halk ^^ mes ci derin duvarlar ^ na Miitevekkil'i k ^ nayan szler yazd ^ lar. ^ airler onu hicvettiler (163). Fakat bu yaz ^ lar ve ^ airlerin ta ^ lamalar ^^Mtevekkil'i bu e ^it davran ^^ lardan alakoyaea ^^^yerde, Peygamber so(162) Cevdet Pa ^ a., K ^ sas, VIII., S. 424. (163) Ebu'l-Ferec, Tarih, I., S. 232; K ^ sas, VIII, S. 427.

104

Bahriye OIC

vuna d ^manl ^klar' bilinen ki ^ ilerle ikili toplant ^ lar dzenleyip Hz. Ali'nin hakk ^ nda kt szler syliyerek e ^ lenmesine vesile oluyordu (164). Bu e ^lencelerden hirinde ba ^^^sas ^ z olan Ubbade ad ^ ndaki ki ^ i gmle^inin alt ^ na bir yast ^k sarar, bylece iri gbekli bir grn ^^al ^ r, gya da Hz. Ali'yi temsil eder, sonra halife meclisinde raks ederdi. ^ ark ^ c ^ lar ise Ba ^^^dazlak, karn ^^ byk Halifet l-Mslimin geldi diyerek ^ ark ^^ okurlard ^^ (165). Bir gn o ^ullar ^ ndan birinci veliaht Muhammed Muntas ^ r bu duruma tan ^ k olunca, taklitiyi tehdit etti. Babas ^ : Sana ne oluyor? diye sordu. Muntas ^ r: Ya Emir l-Mminin bu itin taklit etti ^i, bununla burada bulunanlar ^^ gldrd ^ insan senin amcazadendir ve Peygamber soyunun en sayg^^ de^er olan ^ d ^ r, sen onunla vnmelisin; dilersen sen onun etini ye, ama bu itlere yedirme diye cevap verdi. O zaman babas ^^ Mtevekkil o ^ luna a ^^ r ve mstehcen bir manzum cevab ^^ ^ ark ^ c ^ lara terennm ettirmi ^ tir. Mtevekkil bu kadarla da kalmay ^ p ikinci veliaht Mu'tez'i, I. Veliaht tayin edebilmek iin Muntas ^ r'a veliahtlikten istifa etmesini teklif ediyordu. Bu teklifi Muntas ^ r reddetti ^i iin babas ^^ ona dayan ^ lmaz hakaretlerde bulundu. Vass ^ f, Boga ve ba ^ ka Trk Emirler Mtevekkil'in aleyhine dndler. Bunu hisseden Mtevekkil hem bu Emirleri hem de o ^lu Muntas ^ r' ^^ yok etme ^e kararl ^^grnyordu. I. veliaht bunu zaman ^ nda haber ald ^ . Daha nce davran ^ p babas ^n ^^ve veziri Feth bin Hakan' ^^sarho ^^bulunduklar ^^ bir s ^ rada katlettirdi ( ^ evval 247/ Aral ^k 861) (166). Mtevekkil ^ airlere ve bilginlere cmerte davranan msrif ve sefahate d ^kn bir halife idi. Samarra yak ^ nlar ^ nda yapt ^ rd^^^^muazzam el-Ca'feri saray ^^ israf ^ n^n bir rne ^i idi. Zaman ^nda birok ayaklanmalar ^km^^^olan Mtevekkil, saltanat, taht ^na oturdu ^u ilk s ^ ralarda nfuzlann ^^ k ^ rm ^^^oldu ^u Trk beylerinin ak gemeden gene tabii haline gelmi ^^ve onlar ^ n entrikalanyla da ldrlm^tr.

c) Muntas ^r' ^n halifeli ^ i : Babas ^ n ^ n ldrlmesi zerine, Muntas ^ r, onu vezir Feth bin Hakan' ^ n ldrd ^n, kendisinin de onu ldrterek cezas ^ n ^^ vermi ^^oldu ^unu yayarak, (167) Trk
(164) (165) (166) (167) Makrizi, en-Niz, S. 63. Cevdet Pa ^ a., K^ sas, VIII., S. 427. Taberi, Tarih, IV, S. 547. Mes'itdi Muruc, VII., S. 273.

ABBAS' IMPARATORLU ^ U

103

Emirlerinin de yard ^m ^yla kolayca tahta oturdu. ,Iktidara gelen Muntas ^ r, babas ^ mu tersine, Alevilere yard ^ mc ^^ oldu. Kerbela ziyaretine izin verdi ^i gibi, Fedek topraklar ^n ^^ gene Hasan ve Hseyin soyuna tahsis etti. 248/862 y ^ l ^ nda Muntas ^ r 25 ya ^^ nda iken alt ^^ ayl ^k bir saltanattan sonra belki de zehirlenerek ld (168). 2. Abbasi imparatorlu ^unun da^Il ^nast : Abbasi devletinde Kuzey-Afrika'da Aglebi devletinin ve Iran'da Tahlif , devletinin kurulmas ^ yla ilk ad ^ mlar ^^ at ^ lm ^^^olan paralanman ^n art ^ k nlenemez bir hale gelmi ^^oldu ^u bir devre girilmi ^ ti. Bir yandan da Mu'tas ^m' ^ n iktidar ^ n en byk dayana ^^^haline getirdi ^i Trk Emirleri ve onlar ^ n gene Trkler'den kurulu birlikleri imparatorlukta iktidar ^ n gerek temsilcisi olma yolunu tutmu ^ lar, Halifeler ancak bu Emirlerin deste ^ iyle tahta gelip git<rni ^ ler ve bunlar aras ^ndaki sonu gelmez iktidar mcadeleleri, Harici ayaklanmalar ^ , halk ayaklanmalar ^^ imparatorlu ^u bir anar ^ i iine srklemi ^ tir.

A) Mustaln (248-251/862-866), Mu'tez (251-255/866-869) ve Milhtecti (255-256/869-870 )'nIn hallfelilderi': o) Musta'in'in halifeMuntas ^ r lnce Trk Emirleri Mtevekkil'in ba ^ ka bir o ^lunu, babalar ^ n^ n katlinden dolay ^^ kendilerinden hesap sorar korkusuyla, tahta geirmek istemediler ve velinirnetleri Mu'tasim' ^ n torunu Musta'in'i hilafet taht ^ na daha uygun grp ona biat Muntas ^ r' ^ n lm zerine art ^ k Trk Emirler yava ^^yava ^^birer derebeyi durumuna gemeye ba ^ lam ^^ lard ^ r. Musta'in bu Trk Emirleri'nin zulmlerine kar ^^^koyarrad ^^^ ndan Ba ^ dat'a kamak ve Iranl ^^ askerlerden yard ^ m istemek zorunda kald ^ . Samarra'da Trk Emirler Musta'in'in hapsetmi ^^oldu^u Mu'tez'i hapisten ^ kartarak halife ilan ettiler. Bunun zerine iki halife aras ^ nda byk bir mcadele ba ^ lad ^ . Sonunda Musta'in yenilerek zilhicce 251/ Ocak 866' da halifelikten vazgeti ^ini bildiren bir anla ^ma (169) imza etti. Kendisi Medine'de oturacakt ^ . Ancak Medine'ye giderken Vas ^t'ta
(168) Muntas ^ r'm Alevilere kar ^^^iyi davrand^^^n^^ yazm ^^^olan Cevdet Pa ^ a'nin tersine Makrizi (en - Niza, S. 64) onun Alevilere ve ba ^ kalar ^ na son derece zulmetti ^ ini, onlara arazi satt ^ rmad ^^^ n ^ , birden ok kleye ship olmamalar ^n^ , ata binmemelerini emreden fermanlar ^ kart ^ p M ^ s ^ r minberlerinde okuttu ^unu kaydet ^r^ektedir. Muntas ^ r' ^ n lm hakk ^ndaki rivyetler iin bk. Muruc z - Zeheb, VII., S. 297 v. t.; ^ bni Tiktaka, el - Fahri, S. 416; Ebu'l - Ferec, Tarih, I., S. 236; Taberi, Tarih, IV., S. 547 v. t.

(169) Taberi, Tarih, IV., S. 548.

106

Bahriye OK

yolunu kesip kendisini ^ evval 252/Ekim 866'da ldrdler. Bu olay Trkmenler'in birbirleriyle sava ^ mas ^ na sebeb oldu. b) Mu'tez'in halifeli ^ i : Musta'in ile yap ^ lan anla ^ ma sonucu tahta ^ kan Mu'tez kendisine rakip grd ^ karde ^ i Meyyed'i veliahtlikten ^ kartt ^ , hapse att ^ , ancak bununla da yetinrriyerek onu utyuz tilki derisinden yap ^ lma krkten bir torba iine sokarak lmne sebeb oldu. Ayr ^ ca di ^ er karde ^ i Ebu Ahmed'i de hapsettirdi. Trk askerler 867'de ulufelerini almak iin ayaklar ^ m saray ^n kap ^ s ^ na geldiler, Mu'tez byk bir hazineye sahip olan annesinden yard ^ m istediyse de, annesi ona en ufak bir yard ^ mda bulunma& Askerler ona a ^^ r hakaretlerde bulundular, kendisini zincire vurarak zindana , att ^ lar; Mu'tez orada 24 ya ^^ nda iken al ^ ktan ld. Trk beylerinden Vasif bir ayaklanmada ayaklananlar ^^ yat ^^ t ^ rmaya al ^^^ rken ldrlm ^ , Bo ^ a ise halife Mu'tez taraf ^ ndan ldrtlm ^ t. Onun zaman ^ nda Hariciler Musul dolaylar ^ n ^^ ya ^ma etmekte, Bizansl ^ lar Anadolu'da Mslmanlar ^^ bozgunlara u ^ ratmakta idiler. ba) M^ s ^r'da Tuluno ^ ullar^^devleti (254 292/868-905) : 815 y ^ l ^ nda Buhara valisi Nuh, Tulun isimli bir Trk kleyi Abbasi halifesi Me'muna hediye etmi ^ ti. Tulun zekas ^^ ve kabiliyeti sayesinde k ^ sa zarranda merkezde en yksek grevlere kadar ykseldi. Bunun o ^ lu Ahmed de 240/854'te babas ^ n ^ n mevkiine gemi ^^ve 254/868'te geni ^^yetkilerle M ^ s ^ r valili ^ine atanm ^^ t ^ . Ahmed ibni Tulun, M ^ s ^ r' da nce Abbasi halifesine szde ba ^ l ^^ bir ynetim kurdu ve Suriye'yi de ele geirerek buralarda 292/905 y ^ l ^ na kadar srecek olan ve hemen hemen ba ^^ ms ^ z Tuluno ^ullar ^^ sllesini tesis etmi ^^oldu. Ba ^ kent olarak Fustat' ^^ seen Tuluno ^ ullar^^ devrinde bu ^ ehir ok zengin ve geni ^^bir ba ^kent haline geldi ^i gibi el-Katayi' ad ^yla yeniden kurulmu ^^olan bir mahallesinde nl Tuluniye camii yap ^ ld ^ . Ayr ^ ca birok yksek mimari de ^eri olan ^ ran'dan etkilenmi ^^ yap ^ t Fustat' ^^ ve btn Tuluno ^ ullar ^^ lkesini ssledi. Tuluno ^ullar ^^ devrinde lkenin zenginli ^ i, bay ^ nd ^ rl ^ k alan ^ nda ilerleyip geli ^ mesi, ula ^ t ^^^^refah seviyesi tarihte ayr ^^ bir yer tutmaktad ^ r. c) Mhtedinin halifeli ^ i : Yukar ^ da anlatm ^^^oldu ^umuz gibi Mhtedi'ye daha babas ^^ Vsik ld ^ zaman biat edilmek istenmi ^^

ABBAS1 IMPARATORLU ^ U

107

fakat henz ok kk oldu ^u iin bundan vazgeilmi ^ti. Mu'tezin zindana at ^ lmas ^ ndan sonra 255/869'da Mhtedrye biat olundu. Emevi halifeleri aras ^ nda II. mer sade ve disiplinli hayat ^ , dindarl ^^^ , adleti ile nas ^ l ayr ^^ bir yer tutarsa, Mhtedi de parlak ilk Abbasi halifelerinden sonra gelen ciz, sefih ve msrif halifeler aras ^ nda ylece ayr ^^ bir yer almaktad ^ r. Kendisi tam zir zhd ve takva iinde ya ^ arken bir yandan da Trk beylerinin nfuz ve kudretlerini k ^ rmaya ve halifelere eski iktidarlar ^n geri verme ^e abaladi. Ancak onun zaman ^ nda da yer yer ayaklanmalar eksik olmad ^ , zel likle Hz. Ali soyundan geldiklerini iddia edenlerin ayaklanmalar ^^ srp gitmekteydi. Bu ayaklanmalar ^^ bast ^rmakla u ^ra ^ an Trk Emiri Musa bin Boga, Mhtedrnin tahta geti ^ini ^renince Samarra'ya geldi ve Halife'den, Mu'tez'in annesinin hazinesini zorla elinden alm ^^^olan gene Trk beylerinden Slih bin Vasif'ten hesap sormas ^ n ^^istedi. Musa ile Salih aras ^ nda ba ^ layan mcadelede Mhtedi gev ^ ek davrand ^^^^iin Trk birlikleri Samarra'y ^^ ya ^ma ettiler; Salih'i bulup ldrdler. Bunun zerine Musa bin Boga Harieller zerine sefere ^ kt ^ . Halife hem Musa'y ^^hem de onun karde ^ i Muhammed'i sulayarak halk ^^ dnlar ^ n aleyhine k ^^k ^ rtt ^ . Muhammed ldrld ise de, Halife'nin kendisini de ldrtmek iin planlar haz ^ rlad ^^^ n ^^ duyan Musa stn kuvvetlerle Muhtedrnin zerine yrd, adamlar ^^ Halife'yi b ^ rakarak kat ^ lar. Mhtedi hilafetten feraget etme ^ i kabul etmedi ^i iin 256/870'te i ^ kence ile ldrld. Art ^ k ^ mparatorlukta, grld ^ gibi, Halifeler'in hibir nemi kalmam ^^ , btn iktidar merkezde Trk Emirlerinin eline geti ^i gibi, ta ^ rada da merkezi tan ^m ^yan yeni bir tak ^m devletler tremeye ba ^ lam ^^ t ^ . B) ^ ran'da Saffri devletinin kurulu ^ u : Hicri III, yzy ^ l ^ n ortalar ^ nda IX. Miladi yzy ^ l ^ n ikinci yar ^ s ^ nda ^ ran'da zellikle Siistan blgesinde Yakub bin Leys ad ^ nda bir bak ^rc^^ (=Saffr) e ^kiyal ^^a ba ^ l ^yarak dikkat nazarlar ^ n^^zerine ekmi ^^bulunuyordu. 257/870 y ^ l ^ nda Yakub Iran' ^ n olduka byk bir blgesine egemen olmu ^ tu. 259/872'de Horasan' da Tahiro ^ullar ^ n ^ n elinden al ^p Taberistan'a katm ^^^ve bylece hem Tahiro^ullar^^ devletine son vermi ^^hem de ^ ran'da kendi lakab ^^ ile an ^ lan yeni bir devlet kurmu ^ tu. Bundan sonra ^ rak blgesine bile gz dikmi ^^ve Vas ^ t'a kadar ilerlemi ^se de Halife Mu'temid (256-279/870-892)'in karde ^i Muvaffak' ^n ordusu kar ^^ s ^nda byk yitiklere u ^ram^^t ^ . Bu boz-

108

Bahriye OK

gun zerine lkesine geri ekildi, yeni bir haz ^ rl ^k yaparak Halife ordular ^ na sald ^ rmay ^^ d ^ nd ^ s ^ rada ld (265/879). Yerine karde ^ i Amr bin Leys geip Halife ile bir anla ^ma yapt ^ . Bu anla ^ma gere ^ince Saffrilerin ele geirmi ^^olduklar ^^ topraklar ^ n egemenli ^i Halife taraf ^ ndan onlara resmen tan ^ nm ^^^ve bylece Tabaristan, Siistan, Horasan, Fars, Toharistan, Kirman ve Sind gibi Abbasi imparatorlu ^unun zengin blgeleri Halife'nin elinden ^ km ^^^oldu. C) Zencilerin ayaklanmas^^: Halife Mu'tez tahta geisini kendilerine borlu oldu ^u Trkler'in nfuzunu k ^ rmak iin Afrika'dan zenciler getirtip bunlardan olu ^ an yeni bir muhaf ^ z birli ^i ile Trkler'e kar ^^^bir denge kurmak istemi ^ ti. Bunlar ve Basra dolaylar ^na yerle ^ tirilmi ^^olup zenginlerin tuzlalar ^ nda al ^^ an do^u Afrika' l ^^ zenciler, bir rivyete gre, Hz. Fatma soyundan gelen Ali bin Muhammed'in ynetiminde topland ^ lar ve ayakland ^ lar. Zira Ali bin Muhammed bu klelere zgrlk, hak ve zenginlik vdediyordu. Basra halk ^^ onun vah ^ i cesareti nnde yenilgiye u ^ rad ^ . O, Muhtare ad ^ nda bir ^ ehir kurdu. Bu ^ ehir nce kerpiten yap ^ lm ^^ t ^ . Sonra zengin ganimetlerle donand ^ . Ali bin Muhammed s ^ n ^ rlar ^ n ^^ denize kadar geni ^ letip Dicle ahalisini tamamiyle egemenli ^i alt ^na ald ^ . 256/870 y ^ l ^ nda babas ^ n ^ n yerine Halife olan Mu'temid, karde ^ i Muvaffak' ^^ imparatorlu ^un ynetimiyle grevlendirdi; kendisi rahat ^ na bakt ^ . Bu tarihte baz ^^ Bedeviler'in ayaklanm ^^^Zenciler'e kat ^ lmas ^^ onlar^ n glerini daha da artt ^ rm ^^ t ^ . Bir cuma namaz ^^ s ^ras ^nda Basra'ya yapt ^ klar^^ bir bask ^ nda ^ ehri ba ^ tan ba ^ a ya^ma ettiler, yak ^ p y ^kt ^ lar ve ^ehrin sakinlerinin byk k ^ sm ^n^^ k ^ l ^tan geirdiler. Bu olaydan yedi ay sonra, Nisan 872'de Muvaffak da bunlara kar ^^^bir sefer dzenledi, ama yenilgiye u ^ rad ^^(170). Muvaffak bunun zerine Zencileri bir sre kendi hallerine b ^ rak ^p Iran'da belirmi ^^-olan Saffri tehlikesini nlemek zere o tarafa yneldi. Muvaflak' ^ n Iraktan uzakla ^ m ^^^olmas ^n ^^ f ^ rsat bilen Zenciler, Vas s ^ t' ^^ele geirdikleri gibi Huzistan'a da s ^ zd ^ lar. Muvaffak yukarda zikretti ^ imiz anla ^may^^Saffri'lerle imzalaktan sonra yeniden Zencilerle sava ^maya ba ^ lad ^ . Sonunda, zend^
(170) Mes'dI, Muruc, VIII., S. 58 v. t.

ABBAS! iMPARATORLU ^ U

109

ciler'in kurmu ^^olduklar ^^ ikinci ^ehir Mnia'y ^^zaptetti (171) ve 881 y ^ l ^ nda ba ^ kentleri Muhtare'yi ku ^ att ^ . Buray ^^kolayca ele geirebilmek iin de hemen kar ^^ s ^ nda Muvaffakiyye ^ ehrini kurdurttu (172). ^ ki y ^ ll ^ k bir ku ^atmadan sonra 883'te Muhtare, Muvaffak taraf ^ndan zapt ^edildi ve bylece uzun sre Abbasi Devletini u ^ra ^ t ^ rm ^^^ olan ve zaman zaman ba ^ kenti bile tehdit etmi ^^bulunan zenci ayaklanmas ^^ sona erdirilmi ^^oldu. Ancak yedi sekiz y ^ l gemeden devletin ba ^^ na bundan ok daha tehlikeli ve srekli Karmati ayaklanmas ^^ ^kacakt ^ .
D) Samano^ullar^^ devleti (261 389/874 999) : Saffarilerin ayaklanmas ^^ s^ ras ^ nda hilafet merkezinden ayr ^ lm^^^olan Maverannehr'de eski bir zerd ^ ti olup sonradan ihtida etmi ^^olan Saman' in torunlar ^^vali olarak bulunuyorlar& Bunlardan Semerkand Valisi Nuh 227/841'de lnce vilayeti, Fergana valisi karde ^ i Ahmed'e kald^ . Bu s ^ rada henz bunlar Tahirnere ba ^l ^^ idiler. Tabiri devletinin son bulmas ^^ zerine Ahmed'in o ^lu Nair 261/874'te Halife taraf ^ndan hkmdar olarak tan ^ nd ^ . Ahmed'in ikinci o ^lu ^ smail ise 278/900'de Horasan' ^^ Saffarilerden al ^ p alevilerden Muhammed bin Zeydi de yenerek Tabaristan' ^^eline geirdi ve bylece Maverannehr'den Basra krfezine, Hindistan s ^n^ rlar^ ndan Ba ^dat yak ^ nlar ^ na kadar Samano ^ lu devletini geni ^ letmi ^^oldu. Bu hkmdar zaman ^ nda Semerkant ve Buhara ^ slam dnyas ^ n ^ n bilim ve sanat merkezleri haline geldiler. Ancak ^ smail'den sonra Samano ^ullar ^^ hkmdarlar ^^ Bveyho ^ullar ^^ devleti kar ^^ s ^ nda gerilemek zorunda kald ^ lar ve s ^ n ^ rlar ^^Maverannehr ile Horasan' iine alacak ^ ekilde darald ^ . Bir yandan da iktidar burada da Abbasi devletinde oldu^u gibi Trk klemenlerinin eline geti. Bu klemenlerden Alptekin Samano ^ullar ^^ topraklar ^ n ^ n bir k ^ sm ^^ zerinde 351/962'de Gazneliler devletini kurdu. Ceyhun ^ rma ^^ n^n kuzeyinde kalan Samano ^ullar ^^ topraklar ^ n ^^ ise Trkistanl ^^ ^ lek Hanlar 382/992'de ele geirerek bu devlete kesin olarak son vermi ^^oldular.
-

E) Karmat Hareketi : Zenci klelerin isyan ^^ s ^ ras ^ nda Mezopotamya'da 877'den sonra gizli ve komnist ilkelere dayanan bir mezhep tremi ^ ti. Ayaklanm ^^^olan baz ^^ Arap ve Nahati topluluklar^^bu mezhebi benimsemi ^^bulunuyorlar&
(171) ^ bn l - Esir, el - Kmil, VI., S. 28. (172) ^ bn l - Esir, el - Kmil, VI., S. 31 -34.

110

Bahriye OK

277/890 y ^ l ^ nda bunlar ^ n ba ^ kan ^^ Hamdn Karmat Vas ^ t'ta byk bir ayaklanma ^ kartt ^ , Krife'nin do ^usunda yanda ^ lan iin bir Dar l Hicre (s ^^^ n ^ lacak mstahkem bir yer) kurdu. Btn Suriye'de oldu ^u gibi Arabistan'da da srekli ba ^ar ^ lar elde eden Karmatiler sonunda Ebu Said Hasan' ^^El Ahsa'ya gnderdiler. Ebu Said Hasan el-Cennabi burada 899'da Mmine'yi ba ^ kent yaparak bir devlet kurdu. 930 y ^ l ^ nda Bedeviler'in de yard ^ m ^yla bunlar Mekke'yi zaptedip Kabe'deki Hacer i Esved'i el-Ahsa'ya gtrdler. Hacer-i Esved 30 y ^ l orada kald ^ .
-

Karmatlann el-Ahsa'da kurduklar ^^ laik ve sosyalist cumhuriyet 150 y ^ l boyunca varl ^^^ n ^^ koruyabildi ve buradan yap ^ lan ak ^ nlarla gerek hac yollannda, gerek Irak topraklar ^ nda gvenlik diye bir ^ ey b ^ rakmad ^ . Ynetim alt ^^ k ^ ral ve alt ^^ vezir elinde idi. Bu on iki ki ^ i aralannda ok iyi anla ^^ rlar, kararlar ^^ birlikte al ^rlard ^ . Halk hibir dini vergi demezdi; yaln ^ z ^ eflerden Hamdn Karmat 890'da sivil nitelikte iki vergi kabul etmi ^ti. El-Ahsa'da halk ^ n bug'day ^ m bedava ^ten genel de ^ irmenler vard ^ . Kimin namaz k ^ l ^ p oru tuttu ^u aranmad ^^^^gibi, . ^ehirde hibir cami de yoktu. Bununla birlikte ^ ranl ^^bir zengin olan tccar Ali ibni Muhammed al ^^^veri ^^eden yabanc ^ lar iin bir cami yapt ^ rm^^ t ^ . Karmatlar snniler'in okuyamad ^ klar ^^ gizli bir alfabeye sahipt iler. Kannatlar bilim bak ^ m ^ ndan arapan ^ n, zellikle eski yunan dilindeki istilhlan kaps ^ yacak bir ^ ekle sokulmas ^ n ^ , siyasi bak ^ mdan hilafetin Hz. Ali ailesine ait olmas ^^ yolundaki gelene ^ in, ^ efinin ismi gizli tutulan bir gizli dernek iin istismar edilmesini, dini bak ^ mdan da gya Kur'an'a dayanan fakat btn ^ rklara, dinlere ve s ^n^flara uygulanabilecek remzi bir akidenin tespitini istemekteydiler. Bu akide de ak ^ l, ho ^ gr ve e ^ itli ^e dayan ^yordu. Karmat hareketi bir yandan Abbas! devletini baz ^^islahat hareketlerine zorlarken, di ^ er yandan da ta Avrupa'ya geip oralardaki esnaf rgtlerinin kurulmas ^ n^ , niversitelerin geli ^ mesini ve belki de gizli te ^kilat ^ , mensuplar ^ n ^ n derecelerinin olmas ^^ ile Mason localann ^^ etkilerni ^ tir. F) M ^s ^ r' ^n Abbas! halifeli ^ inden kesin olarak ayr ^lmas ^^ : o) M^s ^r' ^n Abbas! imparatorlu ^ una yeniden ba ^lanmas^^: Mhtedi'nin

ABBAS! IMPARATORLU ^ U

yerine geen ve pasif bir halife olan Mu'temid (256-279/870-892)'den son ^ a, Zenci ayaklanmalar ^ nda byk gayretlerini esirgemiyerek karde ^ inin taht ^ na glge d ^ rmemeye al ^^ an Muvaffak' ^ n o^ lu Mutezid (279-289/892-902) iktidara geti. Kendisine ikinci Seffh da denilen Mutezid cesur, al ^^ kan, metin ve merhametsiz bir ki ^ i oldu^undan zaman ^ ndaki kar ^^^ kl ^ klar bir sre iin ortadan kalkm ^^ , Bizansl ^ larla yap ^ lan sava ^ larda stnlk elde edilmi ^ , birok ^ ehir ve kasabalar yeniden kazan ^ lm ^^ t ^ r (173). Bunlar aras ^ nda en nemlisi M ^ s ^ r' ^ n yeniden imparatorlu ^ a ba ^ lanmas ^^ say ^ lmak gerekir. ^ yleki : Ahmed bin Tulun'un o ^lu Humarevehy daha Mu'temid zaman ^ nda Muvaffak'la bir anla ^ma yapm ^^^ve M ^ s ^ r'dan ba ^ka Suriye ve Ermeni s ^ n ^ r ^^ blgelerini de elde etmi ^ ti. ^ imdi k ^ z^ n ^^ Mu'tezid'e vererek Halife ile s ^ hr^ yet kurmu ^^ve y ^ lda bir milyon dinar demek zere M ^ s ^ r genel valili ^ini Mutezid'e onaylatm ^^ t ^ . 902'de Mu'tezid'in lm zerine o ^ lu Mktefl (289-295/902905) halife olarak Ba ^dat'a gelirken Dicle'nin iki k ^y^ s ^ ndaki halk onu alk ^^ hyarak kar ^^ lad ^ . Irak, Hicaz ve gney Suriye'de Karmatl ^ larla arp ^^ malarda bulunurken Bizanshlarla da sava ^t ^^ hatta Antalya'y ^^ zaptetti. 905 y ^ l ^ nda Tuluno ^ullar^^ inkiraz etti ^ inden M ^ s ^ r ve Suriye yeniden bu sefer tan ^^olarak Abbasi devletine ba ^lanm ^^^ve buralar gene valilerle ynetilmeye ba ^ lanm ^^t ^ . E ^er 'saltanat ^^ be ^^y^ l kadar k ^ sa bir sreye inhisar etmemi ^^olsayd^ , Abbasi imparatorlu ^u iin belki yeni bir dnem a ^ lm ^^^olabilirdi. Mu'tezid ve Mktefi'nin imparatorlu ^u kurtarmak yolundaki abalar ^^ ne yaz ^k ki henz on ya ^^ndayken Halife olan Muktedir (295-320/908-932)'in aczi yznden bo ^a gitti. b) M ^s^r'da Ak^it (= ^ h^id) devletinin (323-358/935-969) kurulu ^u : M ^ s ^ r' ^ n Abbasi devletine yeniden ba ^l ^^ olmas ^^ uzun zaman sremedi. 318/930'da ^ am ve 321/933'de M ^ s ^ r valisi olarak atanan Muhammed bin To ^u adl ^^ bir Trk bundan iki y ^ l sonra 325/935'te ba ^^ ms ^ zl ^^^ n ^^ilan ederek Halife Razi'den (322-329/934-940) Ak ^ it veya ^ h ^ id unvan ^ n ^^ald ^ . Muhammed bin To ^u 330/941'de Suriye'yi ve bir y ^ l sonra da Mekke ve Medinetyi lkesine katt ^ . Bylece M ^ s ^ r ve Suriye Abbasi devletinden art ^ k kesin olarak ayr ^ lm ^^^oluyordu. Yaln ^ z Abbasi devletinin bir kez egemen oldu ^u blgelerde sonradan kurulan snni devletlerde, hilkrndarlarm hkmdarliklar ^n ^^
(173) Emir Ali, a.g.e., S. 301.

112

Bahriye OK

Abbasi halifesine onaylatmalar ^^ bir gelenek olarak yerle ^ ti. Muhammed bin To ^u'un lmnden sonra yerine s ^ ras ^ yla iki o ^ lu getiler. Ama bunlar btn devlet i ^ lerini habe ^ li bir had ^ m olan Kfur'a b ^ rakm ^^ lard ^ . Hatta Kfur bu karde ^ lerin ikincisi olan Ali'den sonra y ^ l bizzat hkmdar oldu. Onun lm zerine M ^ s ^ r taht ^ na geen Ahmed bin Ali zaman ^ nda M ^ s ^ r ve Suriye kuzey Afrika'dan gelen Fatimiler'ce zaptolunarak buralarda Abbasi Halifeli^ ine hi bir suretle ba ^ l ^^ olm ^ yan ^ ii bir devlet kurulmu ^^oldu. c) n^ s ^ r'da Fatimi devletinin (358-567/969-11171) kurulu ^ u : ^ ii ^ smailiye mezhebinin byk disi Ubeydullah 297/910'da Magrib'e gitmi ^^orada pek zay ^ f d ^ m ^^olan Aglebiye devletine son vermi ^^ve ^ drisiye devleti topraklar ^^ d ^^^ ndaki btn Magrib topraklar ^ n ^^ ele geirmi ^ ti. Ubeydullah kendisinin Hz. Ftime soyundan geldi ^ ini iddia etti ^ i iin kurmu ^^oldu ^ u devlete Ftim1 devleti ad ^^ verildi. Ancak kurucusundan tr bu devlete Ubeydiye ad ^^ da verilmi ^ tir. Ubeydullah ba ^ kent olarak ba ^ lang ^ ta Tunus yak ^ nlar ^ ndaki Mehdiye'yi semi ^ ti. Fatimiler Sicilya ve Sardinya adalar ^ n ^^ da ellerine geirdiler. Fatimilefin drdnc hkm dar ^^ Muizddin (341-465/953-975) zaman ^ nda nl ba ^ komutan Cevher 358/969'da M ^ s ^ r' ^^Ak ^ itlerden al ^ p sonradan M ^ s ^ r' ^ n ba ^ kenti hline gelecek olan el-Kahire kalesini yapt ^ rd ^ . Cami-i Ezber de Muizddin zaman ^ nda yap ^ lm ^^t ^ r. Fatimiler ayn ^^zamanda Suriye'yi ele geirip 381/911'de Haleb'i de ald ^ lar. Mekke ve Medine de Fatimi egemenli ^ ini kabul etti. Bylece Suriye ilerinden ve Asi ^ rma ^^ ndan Mekke ve Medine'ye, di ^er yandan da Cezayir ilerine kadar uzanan geni ^^topraklara Fatimi devleti egemen olmu ^^bulunuyordu. Hernekadar Magrib, Akdeniz'deki adalar k ^ sa zamanda Fatimilerin elinden ^ kt ^ ysa da, M ^ s ^ r ve Suriye'de, 1171'de Eyybi egemenli ^ i kurulunc ^ ya kadar Fatimiler hkm srdler. Bylece snni Abbasi halifesinin yan ^ nda, eskiden Abbasilere ait olan topraklar zerinde ^ i Fatimi halifeli ^i yer alm ^^^oluyordu. Bu s ^ rada Ispanya'da da ayr ^ ca bir snni Emevi halifesi hkm srmekte idi. G) Bveyho ^ullar ^^(Buyiler) devletinin kurulu ^ u : Trk EmirIerin'in iste ^ iyle ba ^ a geen Halife Mtteki (329-333/940-944) k ^ sa zaman sonra Tuzun ad ^ nda bir Trk komutan taraf ^ ndan gzne mil ektirilerek tahttan indirildi. Bundan daha nce kendi iste ^ iyle hilfetten ekilmiyen Halife Khir' (320-322/932-934)'in de ayn ^^ ^ e-

Yemin dDevie (Gazneli Mahmut) halifenin gnderdi ^ i hil'ati giyerken. J3,inyon, Wilkinson, Gray, Persian Miniature Painting, London 1933,

Halife Msteneid ad ^ na Mardin'de bas ^ lm ^^^bir Artuko ^ullar ^^ paras ^ . ^tanley Lane Poole, The international Numismata Orientala, London 1875. PL. IL Nu. VJ,

Lillah'm Ankara Etnografya mzesinde bulunan alt ^ n madalyas ^ . Trk Tarih, Arkeulogya ve Etnografya dergisi, say ^^ II, S. 251, ist. 1934,

ABBASI IMPARATORLU ^ U

113

kilde kr edildi ^i ve 17 y^ l sefalet iinde ba ^ kalar^n^ n yard ^ m^yla ya ^ ad ^^^^bilinmektedir (174). Mtteki'nin tahttan indirilmesi zerine karde ^ i Mstekfi (333Tuzun taraf ^ ndan tahta geirildi. Ama Tuzun'un az sonra lm zerine Ebu ^ ca' Bveyh'in o ^ullar^^ Irak' ^^ tehdide ba ^ lad ^ lar. Halife Mstekfi bunlar ^^ kazanabilmek amac ^^ ile kendilerine unvanlar tevcih etti : Ali'ye ^ n^adddevle, Hasan'a Rknddevle, Ahmed'e Muizddevle. Ahmed Muizddevle Ba ^dat' ^^ hkm alt ^ na almakla kalmay ^ p Halife'yi de ynetir oldu. Kendisine Sultan denildi. Ba ^dat'a ylesine hakim oldu ki, paralar zerinde onun ad ^^ grlyor, hutbelerde ise Halifenin ad ^ n ^n yan ^^ s ^ ra Muiziddvvele ad ^^syleniyordu.
334/944-946)

Muizddevle zalim bir yarad ^ l ^^ ta oldu ^u halde gzel sanatlar onun ^ ahs ^ nda bir koruyucu bulmu ^tur. ^ ii mezhebinden oldu ^u iin Kerbel'da sonradan adet haline gelen 10. Muharrem matem gsterilerini ilk kez o ba ^ latt ^ .
932 y ^ llar ^ nda Abbasi imparatorlu ^ u s ^ n ^ rlar ^ na her ynden Bizansl ^ lar' ^ n sald ^ r^ lar^^ ba ^ lam ^^ t ^ . Halife bu d ^man ak ^ nlar^^ ile u ^ra ^ aca ^^^yerde, Mizddevle aleyhinde baz ^^ tertiplere ba ^^vurunca o, Halife'yi taht ^ ndan indirip gzlerini oydu ve Muktedir'in o ^ ullar^ ndan Ebu'l Kas ^^n' ^^Muti' (334-363/946-974) ad^ yla Halife yapt ^^ (175). Muti'in yedi y ^ l sren hkmdarl ^^^^s ^ ras ^ nda aslen Iranl ^^ bir soydan gelmi ^^olan Bveyhogullari ^ ii mezhebinden olduklar ^^ halde Ba ^dat halifesine kar ^^^ok sayg^ l ^^ hareket etmi ^ lerdi. Gerek Mstekfi, gerek Muti' zaman ^ nda bu halifelerin, saray duvarlar ^ n ^^ bile a ^ am ^yan yetkilerine bakarak, sadece ad ^^ kalm ^^^olan Abbasi Imparatorlu ^unun bu a ^^ n ^^ kmsemek do ^ru olmaz. nk Bilveyho ^ullar ^ 'mn bilim ve fenne kar ^^^gsterdikleri kuvvetli ilgi bu devirde yeti ^ en byk ki ^ ilerde a ^ k olarak grlmektedir. rne ^in, ok de^erli bir tarihi olan Mes'udi, byk bilgin, filozof, tabiub ve musiki nazariyat ^ s ^^ olan Far'abi, ^air Mtenebbi, ok zengin bir ^ iir hazinesi oldu ^u kadar, bir tarih kayna ^^^da te ^kil eden Kitab l Agni'nin sahibi Ebu'l Ferec IsfehnI ve daha birok ^ air, bilge ve fakihler hep Bveyho ^ ullarfn ^ n koruyuculu ^unda ykselme olana^^^bulmu ^^kimselerdir.
-

(174) A. Mez, lk mecmuas ^ , XVIII., S. 304; Mes'uclI, Muruc, VIII., S. 287 v. t. (175) Mes'c11, Muruc, VIII., S. 410.

114

Bahriye OK

H) Abbasi imparatorlu ^ unun Asya topraklar ^ nda Trkler'in kurduklar ^^ilk devletler : a) Gazneliler devleti : Halife Kdir'in tahtta oldu ^u bir s ^ rada Samnoglu devleti y ^ k ^ lm ^^^(999), bu devletin topraklar ^^da Gazne lkesine kat ^ l ^ p Sebktekin'in o ^ lu Mahmud, Yeminddevle unvan ^^ ile Afganistan ve Pencab sultan ^^ olarak tamnm ^^ t ^ . Bylece Gazne sultanl ^^^^snni halife Kadir'in -onaylamas ^^ ile teyid edilmi ^^ oluyordu. Asya tarihinin en ^ anl ^^ devirlerinden birisi Gazneli Mahmud'un devridir. Yeminddevle Mahmud sadece ba ^ ar ^ l ^^ sava ^ lar ^^ ile de ^ il ayn ^^ zamanda bilim, sanat ve onar ^ m i ^ lerine verdi ^ i nemle de tarihin nl devlet ba ^kanlar ^^ aras ^ nda kendisine yak ^^ an yeri alm ^^ t ^ r. El-Birni, Sehnme yazar ^^ Firdevsi, Dakiki gibi bilginler ve ^ airler onun koruyuculu ^undayd ^ lar. Ancak onun bir yanl ^^^tutumu, kurdu ^ u devletin o ^ lu Me'sud zaman ^ nda y ^ k ^ lmas ^ n ^^ haz ^ rlad ^ . b) Seluklu devletinin kurulu ^ u : ^ yleki Mahmut K ^ rgizistan'clan gelen say ^ s ^ z Trkmen'lerin nceden kararla ^ t ^ r ^ lm ^^^bir vergiyi demeleri ko ^ uluyla, Maverannehr'e yerle ^melerin; izin vermi ^ ti. Bunlar Seluk'un ynetiminde gn getike ellerindeki topraklar ^^ geni ^ lettiler. 1030'dan sonra, Gazne Sultan ^^ olan Mes'ut bunlarla e^ itli yerlerde arp ^^ t ^^ ve son sava ^^ Dandanakan'da (Merv yak ^ nlar ^ nda) oldu; Iran, Maverannehr, Belh, Harezm ta ^ sfehan ve Rey ^ ehirlerine kadar Seluklular ^ n eline geti. Bylece buralarda Seluklu devleti kurulurken, Gazne hkmdarlar ^ , Mahmud'un kurdu ^u im paratorlu ^ un do ^u kesimiyle yetinmek zorunda kalm ^^ lard ^ . 1040'da Seluklular' ^ n kazand ^ klar ^^ bu u^rumulmad ^ k ba ^ ar ^^ Islam tarihi iin bir dnm noktas ^^ te ^ kil eder. nk birok paralara ayr ^ lm ^^^olan Abbasi Imparatorlu ^unun grn ^ 1040'dan sonra bir kez daha dzenli, eski ba ^ ar ^ l ^^ gnleri ans ^tan durumunu alm ^^ , din Araplar aras ^ nda oldu ^undan daha byk bir gle O ^uz Trkleri aras ^ nda destek ve himaye grm ^ tr. Nitekim Tu ^ rul Bey byk bir h ^ zla, Bveyho ^ullar ^ n ^ n anayurtlar ^ na da girerek onlara boyun e ^ dirdi. Tu ^ rul beyin her girdi ^ i yerde bir okul ve bir cami yapt ^ rarak ilerledi ^ i s ^ rada Ba ^ dat'ta hilafet makam ^ n Kadir bil. lah' ^ n (381-422/991-1031) o ^ lu Kaim (422-467/103111075) tutmakta idi. ok erdemli, ok dindar, sab ^ rl ^^ ve merhametli bir ki ^ i olan Kim uzun y ^ llardanberi Bveyho ^ullar ^ 'n ^ n koruyuculu ^u alt ^ nda ve kudretsiz olarak hkm sryordu.

ABBAS ^^

^ MPARATORLU ^ U

115

Aslen bir trk olup Bveyho ^ullarm ^ n Ba ^dat komutanl ^^^ nda bulunan, hatta Halife Kim'in vezirli ^ini de yapan Arslan Bessiri, Halifeli ^i bsbtn yetkisiz k ^ lmak isteyince Kim, Seluklu sultan ^^ Tu^ rul Bey'den yard ^ m istedi. (176) Tu ^ rul Bey'in Ba ^dat'a girmesiyle Bessiri ^ehri b ^ rak ^p kat ^ . 1058'de Tu ^rul Bey'in ekildi^ ini gren Arslan Bessiri yeniden Ba ^dat'a girdi ^ i gibi Halifeyi hal'etti ve Ba ^dat camiinde Kahire'deki ^ii halife Mustans ^r' ^ n ad ^na hutbe okuttu, ayr ^ ca hilfet ,mhr, ass ^^ ve hilat ^^da oraya yolland ^^ (177). Tu ^ rul Bey bir kez daha Ba ^dat'a gitti gene kam ^^^olan Bessirryi yakalat ^p katlettirdi Kim'i de byk bir sayg ^yla yeniden taht ^na oturttu. Bessirrnin ldrlmesinden az nce Bveyho ^ullar ^ 'n ^ n son hkmdar ^ , Tu ^rul Bey taraf ^ndan hapsettirilmi ^^ oldu ^undan Bveyho ^ullar^^ devleti y ^ k ^ lm ^^ , bunlar^ n lkeleri zerinde Tu ^rul Bey'in egemenli ^i tan ^ nm^^ , Halife kendisine verdi ^i Melik l-Ma ^r^k ve'l-Magrib (Do ^unun ve bat ^n^ n hkmdar^ ) unvan ^yla bunu onaylam ^^ t ^ . Halife, Tu ^rul Bey'in ba ^^ na iki ta giydirerek onun hem Araplar'a hem de Iranl ^ lar'a sultan oldu ^unu gstermek istemi ^ti (178). ^ unu belirtmek gerekir ki, Abbasi Imparatorlu ^u zlme ve paralanma devrine girdikten sonra art ^k maddi kuvvetten yoksun kalm ^^ , fakat manevi kuvveti zellikle Seluklu Trkleri yan ^ nda ^ slam tarihinin hibir a ^^ nda rastlanam ^yan bir sayg ^^ kazanm ^^ t ^ r. Bunu Tu ^rul bey'in korudu ^u Halife Kim'e kar ^^ , zorunlu olmad ^^^^hlde, gsterdi ^i a ^^ r^^ sayg^ da grmek mmkndr (179). ^ ) Sicilya'n ^ n Mslmanlar ^ n elinden ^kmas ^^ : 1061 y ^ l ^ nda Sicilya Normanlar' ^ n ak ^ nlar ^ na u ^ rad ^ . Bu s ^ rada adadaki Araplar birbirleriyle eki ^meler, rekabetlerle u ^ra ^ t ^klar^ ndan hristiyan Norman Kontlarmdan Roger, aday ^^ 1091 y^ l ^nda tm eline geirdi. Bylece Abbasi ^ mparatorlu ^unun en bat ^ s ^ nda bulunan Akdeniz' deki bu- byk ada da Hristiyanlar ^ n eline gemi ^^oluyordu. J) ismili hareketi : Seluklu imparatoru Melik^ah' ^ n (465485/1072-1092) hkmdarl ^^^^ s ^ ras ^ nda ^ ii ve karmati mezheplerinin yanda ^ lar^ ndan meydana gelen bir topluluk daha nce Ba(176) (177) (178) (179) ^ bni Tiktaka, el- Fahri S. 509. Ebu'l-Ferec, Tarih, I., S. 313. Emir Ali, Musavver Tarih - i Islm, L, S. 316. Cevdet Pa ^ a, K^ sas, X., S. 609.

116

Bahriye OK

bek'in sakland ^^^^Mazendran'da ortaya ^ karak kar ^^^kl ^ klara se beb oldu. Bu ayaklanman ^ n tertipisi Seluklu veziri Nizam: l1Vllk'n okul arkada ^^^ Hasan Sabbah ad ^ nda bir ki ^ i idi. Daha gen ya ^ ta M ^ s ^ r'daki Fatimi halifeli ^ ine sempati duyard ^ . Hasan Sabbah, Seluklu devletinde oynamak istedi ^i rol gerekle ^ tire. bilmek iin ismaililerin yard ^ m ^ n ^^ sa ^lad ^ ktan ba ^ ka fedai ad ^yla yeti ^ tirdi ^i bir s ^ n ^ fa da dayanmak gereklili ^ini duydu. Bu s ^n ^ f, cahillerden toplanan kimselerden te ^kil edilir ve ^eyhin verece ^ i ldrme emirlerini hi duraklamadan yerine getirirdi. En byk ^ ef olan ^eyh l-Cibrden sonra Dal" l Kebir adl ^ , Kuhistan, Suriye gibi yerlerde i ^ leri yrtmekle grevli ikinci derecede ba ^kanlar vard ^ . Bu Dner ismaili mezhebine yanda ^ lar kazanmaya al ^^^ rlard ^ . XI. Yzy ^ lda Hasan Sabbah gerek zor kullanarak gerek ihanet sayesinde Mazendran blgesinde yksek bir da ^^zerindeki Ala. mut kalesini eline geirdi. Buradan kh a ^k kh gizli sald ^ r^ lan ynetti. 1091 y ^ l ^ nda ok de ^ erli bir devlet adam ^^ olan ve siyasetnme adl ^^ bir de yap ^ t b ^ rakm ^^^olan Seluklu veziri Nizam l Mlk okul arkada ^^^Hasan Sabbah' ^ n besleme katilleri taraf ^ndan ldrld.
-

Bu s ^ rada Melik ^ ah Ba ^ dat'a gitmi ^ti; Bizans imparatoru I. Aleksios Komnenos (1081 1118)'un k ^ z ^ yla evlenmek zereydi. Ama 39 ya ^^ ndayken ld. Melik ^ ah' ^ n yerine, Terken ad ^ ndaki e ^inin iste ^ine uyularak kk o ^ lu Mahmut tahta geirildi. ismaililer de bir yandan kuzey ^ ran, Irak ve Suriye'de mstahkem yerleri elle rine geiriyor ve ^ slm' ^ n en nl ki ^ ilerini ldryorlard ^ . Btn bunlara, ak iyi olmas ^ na ra ^men, Halife Muktedi (467 487/10751094) seyirci olmaktan ba ^ ka bir^ ey yapamad ^ . 1094'te onun lm zerine Mstezhir ( 487 512/1118) tahta oturdu.
-

K) Hal ^^seferleri : Gen olmas ^ na ra ^men yneticilik vas ^ fla r ^ na ship, merhametli bir halife olan Mstezhir'in imknlan yok denecek kadar azd ^ . Bu yzden onun zaman ^ nda hristiyan alemi kutsal sava ^^ad ^ n ^^ verdikleri vah ^ ice sald ^ r ^ lar ^ n ^^ ^ slam lkeleri ze, rine yneltip tarihin yazd ^^^^en ^ lg^ nca ve barbarca sular ^^iki yz y ^ l boyunca ^ slam dnyas ^ nda i ^ lemeye ba ^ lad ^klar^^ zaman Halife bunlara kar ^^^hibir ^ ey yapamad ^ . G ^slerinde Hz. ^ sa'n ^ n ekti ^i istirab ^ n sembol olan ha ^^ ta ^^yan ve bundan tr ken. dilerine Hal ^ lar denilen bu bat ^ l ^^hristiyanlar ^ n amalar ^^Hristiyanl ^^^ n kutsal yerlerini ele geirmekten ok do ^unun zenginliklerini ya ^ma et^nekti.

ARBASI IMPARATORLU ^ U

111

Hal ^^ ordular ^^ 1098'de Ruzbik ad ^nda bir Ermeni'nin ihanetiyle Antakya'y ^^ zaptetmi ^ ler, duyuhriam ^^^ vah ^etler i ^ lemi ^ lerdi K ^ br ^ s' ^^ kolayca ellerine geiren Hal ^ lar 1099'da Kuds' de al ^ p halk ^^ k ^ l ^ tan geirdiler. Hz. Omer camiinin kap ^ s^ ndan akan kan. lar Hal ^ lar' ^ n atlar ^ n ^ n dizlerine kadar ykselmi ^ ti. K ^br^ s Hal ^ lar' ^ n eline getikten sonra Godefroy de Bouillon Kuds k ^ ral ^^ ilan edildi. Bunun ardgeleni zaman ^nda Trablus ^am, Sur, Sayda'da Hal ^ lar' ^ n eline geerek halk ^^katledildi ve zenginlikleri ya ^ma edildi. Halife'nin nfuzu Ba ^dat surlar ^ n' a ^ mad ^^^^ve elinde hibir g bulunmad ^^^^iin, bu byk Hristiyan-Mslman at ^^ mas ^ nda son gnlerini beklemekte olan Abbasi devletinin hibir rol olma. d ^ . Gerek Hal ^ lar^^ kar ^^ lamak ve onlar ^^ yer yer durdurmak, gerek, Hal ^ lar Kutsal Yerler'e yerle ^ tikten sonra onlar ^^ oradan skp atmak Seluklular'a ve onlardan sonra bu blgelerde kurulmu ^^ olan di ^ er Trk devletlerine d ^ t. Onlar da bu vazifeyi byk bir ba ^ ar ^^ile yerine getirmesini bildiler. L) Abbasi Halifeli ^ inin sonu : Byk Seluklu ^ mparatorlu Bunun zay ^ flad ^^^^s ^ rada onun topraklar ^ndan Harezm blgesinde kurulup geli ^ en ve Seluklu Sultan" Seneer'in (511 552/1117 1157) hkmdarl ^^^ n ^ n sonuna do ^ ru ba ^^ ms ^ zl ^^^ na kavu ^up Horasan'i de egemenli ^ine alan Harezm ^ ahlar'dan Muhammed zaman ^ nda Cengiz Han' ^ n 500 ki ^ ilik tccar kervan ^ n ^ n casusluk ile suland ^r ^ l ^ p ldrlmeleri ve durumu ^renmek iin Cengiz'in yollad ^^^^ elilerin de idam edilmeleri bu iki hkmdar aras ^ nda uzun sava ^ lar ^n ^kmas ^ na sebeb olmu ^tu. Cengiz ordular ^^ Semerkant, Buhara, Herat, Belh, Hive, Ni ^ abur, Rey Hemedn gibi ^ ehirleri al ^ p 100 000 lerce halk ^^ k ^ l ^ tan geirdiler. Oldrlmeyen gen erkekler ise zorla Mogol ordusuna asker yazd ^ r ^ l ^yordu. Mo ^ollarm birer harabe haline getirdikleri Ortaasya ^ ehirleri art ^k bir daha eski kltrlerine kavu ^am ^ yacaklard ^ r. Bu s ^ rada Ba ^dat halifesi bulunan Mustans^ r 1242 y^ l ^nda lm ^^yerine Musta'snn (640-656/ 1242-1258) gemi ^ ti.
-

Musta's ^m kendisinden nceki son iki halifenin meziyetlerine ship de ^ildi; karars ^z zay ^ f yarad ^ l ^^ hyd ^ . Bu yzden de Ba ^ dat kar^^^ kl ^ klar iinde kalm ^^ t ^ . zzellikle Hanbeli ve Hanefi, Snni ve ^ ii eki ^meleri ylesine alevlenmi ^ ti ki, bir rivyete gre ^ ii,

118

Bahriye tIOIC

Snni mcadelesi sonunda Musta's ^ m o ^lunu Mo^ollar' ^^ Ba^dat'a a ^^ rmak iin gnderdi. Bu ihneti vezirinin irtikp etti ^i de iddia edilmektedir (180). 655/1257 y ^ llar^nda Mo ^ollar'dan Meng Han' ^n karde ^ i Hleg Tebriz'e do ^ ru yrrken Halife Musta's ^m'a bir mektup yollay ^p tutumunu de ^i ^tirmesini, yoksa zararl ^^ ^kaca^^ n^^ bildirdi. Halife buna ok ma ^ rurca bir cevap verdi ve Tatar halk ^ n ^^ tahkir etti. Buna lsz ^ekilde k ^zan Hleg ba ^ kent Ba ^dat'a kar ^^^byk bir ordu ile yrmeye koyuldu. ^ ehri k ^ rk gn ku ^att ^ ; drt yandan ate ^ e verdi. Halife ancak o zaman i ^ in ciddiyetini anlad ^ . Hleg ile bir anla ^maya varabil ^nek amac ^yla konu ^ma iste ^inde bulundu, ama elileri ldrld. Art ^k Musta's ^m' ^n umudu bsbtn k ^ r ^ ld ^ , teslimden ba ^ ka aresi kalmam ^^ t ^ . Karde ^i ve iki o ^lu, ayr^ ca birka yak ^n^^ ile birlikte sa ^^b^ rak ^ lmak ko ^uluyla teslime raz ^^ oldu. Maiyetinde kad ^ lar, ^eyhler, imamlar ve ^ehrin ileri gelenleri oldu ^u halde Mo ^ ollar' ^ n ad ^ r ^na gitti. Yaln ^z Halife ve prens ve de maiyet erkan ^^ ieri al ^nd^ lar. nce, ^ ehirde silahl ^^ ki ^ ilerin silahlar ^ n ^^ b ^ rakarak kalenin d ^^^ nda toplanmalar ^ n ^^ Halife'ye emrettirdiler. Halife emretti diye Ba ^dat halk ^^ ^ ehrin surlar ^^ d^^^ nda silahs ^ z olarak toplan ^ nca Mo^ollar onlar ^^ k ^ l ^tan geirdiler. Ertesi gn sabah vakti Hleg kad ^ n ve ocuklar ay ^ rd edilmeden hepsinin ldrlmesini emretti. Hastahanelerdeki hastalar, medreselerdeki ^renci ve hocalar ^^ bile bu ^ iddet hareketin den kurtulamad ^ lar. Dicle irma ^^^bir ka mil teye kadar k ^ rm ^ z ^^ akt ^ . ^ ehir ya ^ma edildi. Y ^ llar boyunca toplanm ^^^eski Iran eserleri bir iki saat iinde ya tahrip edildi ya al ^ n ^ p gtrld. Kubbeler, ssl saraylar yerle bir edildi. Kitapl ^klardaki de ^erli kitaplar ya yak ^ ld^^ya ^ rma^a at ^ ld^ . Bylece be ^ yz y ^ lda meydana getirilen bu de ^er biilmez hazineler ebediyen yitip gitti. E ^er Mslmanlar y ^ llarca sren mezhep kavgalann ^^ bir yana b ^ rak ^ p ba ^kent Ba ^dat' ^^olsun kurtarmak karar ^ nda birle^ ebilselerdi, Haneri-Hanbell at ^^ malar^^ bir yana b ^ rak ^ lm ^^^olsayd ^^ maddi ve manevi bunca yitiklere belki de u ^ ram^yacaklard ^ . i^te son halife, 524 y ^ ll ^ k Abbasi imparatorlu ^unun y ^ k^ lmas ^ n ^^ ve yak ^nlar^n^n gz nnde katlini grdkten sonra, kendisi de Hleg'nn emri ile idam edildi; zerindeki peygamber h ^ rkas ^^ve asas ^^
(180) Emir Ali, a.g.e., S. 420.

ARBAS ^^

^ MPARATORLU ^ U

119

yak ^ l ^ p klleri ^ rma ^a at ^ ld ^ . Musta's ^ m' ^ n hazinesinde bulunan ye. di deve yk alt ^ n ve gm ^^kadeh ve srahiler Hleg'nn nne gtrld ^ zaman Ha ^ i ^ iler'in son ba ^kan ^^ Rknddin'in arkada ^^^nl matematiki ve astronom Nas^rddin Tsi ve orada hazu bulunanlar hayretlerini sakhyamam ^^ lard ^^ (181). 3. Emevi ve Abbas! devletlerinin aras ^ndaki farklar : II. ve III. blmlerde Emevi ve Abbasi soylann ^ n siyasi ve askeri ba ^ ar^lar^ m a ^klarken s ^ ras ^^ d ^ tke bu soylardan halifelerin ynetimdeki tutumlann ^ n zelliklerini de yeri geldike belirtmeye al ^^ t ^k Bu iki ayr^ , birbirine z ^ t tutumu biraz daha geni ^^ve ayr ^ nt ^ l ^^ olarak a ^klamakla iki imparatorlu ^un karakterini daha iyi belirtmenin mmkn oldu ^u kan ^ s ^ nday ^ z. II. Blmde Emevi Imparatorlu ^unun kurulu ^ unu, geni ^ lemesini ve y ^ k ^ lmas ^ n ^^ anlat ^ rken bu devletin bir bedevi Arap toplumu niteli ^inde oldu ^unu, hele Abdlmelik'e kadar geen halifelerin birer Arap kabile ^ efi gibi davrand ^klar ^ n ^^ sylemi ^ ti^k. Halifelerin Sasani hkmdarlar ^ na benzemeleri, ancak Abbaso ^ullar ^^zaman ^ nda gerekle ^ mi ^tir. Halifeye yaln ^ z dnyevi de ^il ruhani bir ^ el niteli ^ ini veren Abbasi halifeli ^ i, as ^ l Islam ruhuna tamamiyle ya banc ^^ olan bu ikili egemenlik kavram ^ n^ , Iran ve Bizans messeselerinden ^ uursuz bir ^ ekilde alarak (182) benimsemeye al ^^ m ^^ t ^ r. Emeviler ile Abbasiler aras ^ nda, zaman ^ n ve egemenlik merkezi blgelerinin birbirinden ok ba ^ka olmas ^^ dolay ^ siyle mevcut bulunan byk farklar her iki saltanat ^ n niteli ^ ini birbirinden ay ^ rd ^^^^gibi, Emevi halifeleri ile Abbasi halifelerine hukuki bak ^mdan iki ayr ^^ kimlik de vermi ^tir. Emeviler Abdlmelik zamamna kadar, bir yandan geni ^^lkeleri fethederken, bir yandan da bu lkelerin halk ^ n ^^ islm'a al ^^ t ^ rmak iin, eski mevcut ynetim rgtnn devam ^ na dokunmam ^^ lard ^ . Ancak, Abdlmelik'den ba ^ hyarak yava ^^yava ^^Emevi soyunun tutumunu de ^ i ^ tirdi ^ ine, Bizans usllerini aynen kabul etme ^ e koyulduklar ^na tan ^ k oluyoruz. l geleneklerine ba ^ l ^^ kalan Emevi hkmdarlar ^^ sadece Emir l-M'mlnin ve Arap aristokratlanmn ^ efi idiler. Yabanc ^^ kavirr^ lerin yard ^ m ve deste ^i ile iktidara gelen Abbasiler ise her ^ eyden nce Hz. Peygamber'in am(181) ^ bni Tiktaka, el-Fahri, S. 581 v. t.; Cevdet Pa ^ a, K ^ sas, X., S. 894; Emir Ali, a.g.e., II., S. 422. (182) Kprl Fuat, islm Medeniyeti Tarihi (Barthold'a zeyl), S. 130.

120

Bahriye OK

cas ^^ soyundand ^ lar. Bu nedenle birinci derecede ^ mam l Mslimin yani btn islam cemaatinin imam ^ , ba ^^ , yol gstericisi ve Peygam-, ber'in vekili idiler. Bunu biraz daha a ^klamak gerekirse diyebiliriz . , Emeviler islam toplumunun ba ^^ nda dnyevi birer ^ ef oldukla- ki r^^halde, Abbasiler kendilerini Hz. Peygamber'in kutsal hat ^ ralar^ n^ n varisi, birer ruhani ^ ef, teokratik lider olarak gnnekte idiler. Hatta Asya ve Afrikada'ki topraklar ^^ zerinde say ^ s ^z devletler kurulup Halifeler egemenliklerini ve ki ^ isel zgrlklerini bsbtn yitirdikleri zamanlarda bile, bu nazari egemenlikleri sz gtrmez bir biimde srp gitmekteydi. Bunun nedenlerini, yani Halifenin hem dnyevi hem de ruhani iki gc ki ^ ili ^inde birle^tirmekle adeta kutsal bir mahiyet al ^^^ n, Arap imparatorlu ^unun nemli bir lkesi durumuna girmi ^^olan Iran'dan gelen etkilerde aramak yerinde olur.
-

Baz ^^ bat ^ l ^^ tarihilerin Abbasi imparatorlu ^una Yeni Sasani Devleti gzyle bakmalar ^^ Mslmanl ^^^^kabul etmi ^ , fakat eski sasani geleneklerine ba ^ l ^^ Iran Aristokratlann ^ n yeni imparatorlu^u geni ^^lde etkilemi ^^olmalar^ ndand ^ r. Hilgete Peygamber ailesinden birisini geii ^ n^ek amac ^ yla yap ^ lan propagandalar ve hareketlerde ilk halifeler a ^^ na dnmek, ^ rk ve milliyet fark ^^ gzetmeden btn Mslmanlar aras ^nda e ^ itli ^i sa ^ lamak, keyfi hareket etmeyip ^ eriat hkmlerine uymak, Peygamber ailesine sad ^ k kalmak gibi Arap'dan gayri kavim.lerin memnun kalacaklan hususlar vard ^ . Hz. Ali ad ^ na yap ^ lan bu e ^ it propagandalar, sonunda Abbasiler'in i ^ ine yarad ^ . Ancak Hz. Ali ailesini yzy ^ llarca felakete srkledi. Tanr ^ sal, kutsal bir kkden geldi ^ ine inand ^^^^bir soya ba^lanmak, hkrndar ^ n kutsal bir kimli ^i oldu ^una inanmak, teokratik bir nitelik gsteren Sasani devletinde halk ^ n geleneklerindendi. ^^ te Abbasi halifeli ^i bu teokratik kimli ^ini, hkmdarlar ^n ^^ hem siyasi hem dini lider olarak grm ^^olan Sasani Devleti halk ^n ^ n, zellikle aristokrasisinin bu yoldaki geleneklerinin etkisi alt ^nda kalarak kazanm ^^^oldu. Halbuki Emevi hkmdarlar ^^Bizans'dan ald ^klar ^^egemenlik kavram ^ n ^^ uygularlarken dnyevi kudretlerini seriata fiilen dayatm ^yorlar ve bylece yava ^^yava ^^teokrasiden aynl ^yorlard ^ . nk rnek ald ^ klar^^ Bizans'da Imparator ve Patrik, dnyevi ve uhrevi iki ayr ^^ gcn temsilcileri idiler. Ancak bu iki soy zaman ^nda da devlet Bizans'ta oldu ^u gibi otokratik (= tek ki ^i egemenli ^i) bir nitelik gstermektedir.

ABBASI

^ MPARATORLU ^ U

121

Arap kabilelerine ve ^ ehir aristokratlanna dayanan Emeviler, bir Arap imparatorlu ^u oldu ^ u halde, Abbasi devletine bir Arap devleti dernek yerinde olmaz. Bu devlette debdebeli ve ha ^metli te ^ rifat kurallar ^ n ^ n uygulanmas ^ , halifeye vekalet eden bir vezirin bulunu ^ u, onu halktan ay ^ rm ^^ , herkesin stnde kutsal ve mutlak bir varl ^ k haline getirmi ^ , bylece eski dnyevi ve ruhani glere sahip Kisralann Halifeler adeta ardgelenleri olmu ^ lard ^^ (183). Asl ^ nda Islam'da birbirinden ayr ^^byle iki g mevcut olmad ^^^^gibi, ^ slam leminde byle iki gce sahip bir ba ^ kana da lzun^^ yoktu. Islam'da Allah ile kul aras ^na hi kimse girerniyece ^inden, halifelerin tarihte hibir zaman gnah af fetme, dini kurallar ^^ de ^i ^ . tirme, yenileme ve kald ^ rma yetkileri de ohram ^^ t ^ r. ^ slam dnyas ^ n ^ n siyasi bir birlik olarak d ^ nlmesinden ^kan halifelik anlay ^^^^ancak Emeviler zaman ^ ndaki gereklere uyuyordu. Fakat ^ slam imparatorluklann ^ n en parlak a ^^ n ^^ te ^ kil eden Abbasiler zan ^ an ^ nda bat ^ da ^ spanya'da Endls Einevi devletinin kurulmas ^yla bu birlik paralanm ^^ , bu paralanmay ^^Asya ve Afrika'da ba ^ka devletlerin kurulmas ^^ bsbtn artt ^ nn^^ t ^ r. Abbasi ^mparatorlu ^u topraklar ^^zerinde kurulan, nce de bahis konusu etti ^ imiz bu devletler ^ eklen Halife'yi tammakla birlikte, rne ^in Seluklular'da oldu ^u gibi tamamiyle ba ^^ ms ^ zd ^ lar. Bu kadarla kalm ^yarak Ba ^dat' ^ n hazinesi gibi say ^ lan M ^ s ^ r'da X. Yzy^ lda Abbasi halifelerini hibir biimde tan ^ m^yan, kendilerini halife ve emir l-m'minin sayan Fatimi hkmdarlar ^^ gibi ^ ii halifeler ortaya ^ km ^^ t ^ r. Geri ^ slam kamu hukukuyla u ^ra ^an, hilafet, saltanat sorunlar^n^ , tarihi gerekleri hi gz nne almadan, islami esaslara gre inceleyip a ^kl ^yan el-Maverdi gibi, eserlerini ancak Abbasi imparatorlu ^unun y^k ^ ln^ a devrinde vcuda getirmi ^^bir tak ^ m bilginlere gre halife hem dnyevi hem de ruhani bir ^ eftir. Ama gerek do ^ulu, gerek bat ^ l ^^bilginlerin ara ^t ^rmalar ^^ortaya ^u gere^ i koymu ^ tur ki, islam dininde halifelik diye bir messese yoktur. Birok eski fakihler yani ^ slam hukukular^ , zellikle Hanefi mezhebi kurumlar ^^ halife szc ^nn sultan gibi sadece bir unan olarak kullan ^ ld ^^^ n^^ ve ilk drt halifenin lmnden sonra art ^k halifeli ^in mevcut olmad ^^^^inanc ^ n ^^ ta ^^m^^ lard ^ r (184).
(183) Kprl Fuat, ^ slam Medeniyeti Tarihi, S. 139.

(184) Kprl Fuat, a.g.e., S. 140.

IV EMEV ^ LER VE ABBAS ^ LER ZAMANINDA UYGARLIK

^ imdiye kadar inceledi ^imiz Emevi ve Abbasi devletleri zaman ^ nda islam uygarl ^^^ n ^ n geli ^ mesi ve ula ^ t ^^^^yksek seviye Islam uygarl ^^^^Tarihi adl ^^ ayr^^ bir kitap konusu te ^ kil edecek kadar geni ^^kapsaml ^ d ^ r. Biz bunun iin burada ancak ana izgileriyle Emevi ve Abbasi devletlerinin rgtlerini ve bu devletler zaman ^ nda uygarl ^^^ n belli ba ^ l ^^ alanlar ^ ndaki geli ^meleri k ^ saca gzden geirmekle yetinece ^iz. 1. rgtler : A) Halifelik : Islam devletinin ba ^^nda bulunan, dini korumak ve dnya i ^ lerini yrtmekle grevli ki ^ iye Halife denir. Halife dnya i ^ lerini dini bir siyasetle ynetmek ve bulundu ^u ^ehirde cuma namaz ^^ k ^ ld ^ rmakla grevli oldu ^u iin kendisine Imam ad ^^ da verilirdi. Islam mmetinin ba ^^ nda bulunan ki ^ inin Halife ad ^ n^^ ta ^^ mas ^^ tarihte baz ^^ tart ^^malara yol am ^^ t ^ r; nk Islam toplumunun ba ^^ ndaki dini ve dnyevi yneticiyi kimisi Hz. Peygamber'in halifesi, kimisi de Tanr ^ 'n ^n yeryzndeki halifesi olarak kabul etmekteydiler. Tanr ^ n ^ n halifesi olarak kabul edenler Kur'an' ^ n Ben yer yznde ademi kendime halife yapaca^^m (Sure II., Ayet 28) ve Tann sizi yeryznn halifeleri k ^ ld ^ (Sure VI., 165; X., 15, 74) ayetlerini iddialar ^ na dayanak yap ^ yorlard ^ . Halbuki ilk halife Hz. Ebu Bekir ben Tanr ^ 'n ^ n halifesi de^ ilim, ben ancak Tanr ^^ Elisinin halifesiyim, stelik haz ^ r olm^yan birine naiplik, halifelik edilebilir, haz ^ r olanlara naiplik edilmez demekteydi (185). Hz. Muhammed'in lm zerine Mslmanlar bir sre ^ a ^^ rm ^^ lar, sonra Medineliler'in hemen hemen bir icma ^^ sonucu islam devletinin ba ^^ na ayn ^^ yetkilerle bir kimseyi tayin
(185) ^ bni Haldn, Mukaddime, I., S. 511.

EMEVI VE ABBAS! UYGARLI ^ I

123

etme ^i uygun grm ^ lerdi. Hz. Peygarnbere nas ^ l herkes itaat bor-

lu ise, onun yerine seilene de ayn ^^ ^ ekilde itaatle ykmlyd. Ona itaat etmiyen Peygambere, dolay ^ s ^ yla Allah'a ba ^^kald ^ rm ^^^Bay ^ l ^ rd^. Tarihte halifelik kurumu zerine ilk ve en geni ^^incelemeyi yapm ^^^olan el-Maverdi'nin el-Ahkam sSultaniye'sinde gsterildi ^ine gre (186) halife seilebilmek iin ^ u ko ^ ullar gereklidir : Hem d^ n ^ de hem i ^ de adil olmak, Bir karar veya hkm verirken itihatta bulunabilecek kadar f ^ k ^ h bilmek. Grme, i ^itme ve konu ^ mas ^ n ^^ engelliyecek bir zr bulunmamak. Harekete engel bir vcut sakatl ^^^^bulunmamak. Uyruklar^^ynetmek ve i ^ leri yrtmek iin gerekli akla sahip olmak. ^ slam topraklar ^ n ^^ korumak ve d ^mana kar ^^^cihad a ^ p yrtebilmek iin gerekli cesrete sahip olmak. Kurey ^^kabilesiinden olmak (187). El-Maverdi belki gereksiz grd ^nden halife olmak iin aran ^ lan ayr ^ ca drt ko ^ ulu anmam ^^ t ^ r 1) Mslman olmak; 2) zgr olmak; 3) Ergin olmak; 4) Erkek olmak (Arnold, ^ . Ansiklopedisi, Halife maddesinde yan ^ lm ^^ , bu ko ^ ullar ^^ da Eli-Maverdi'de varm ^^^gibi gstermi ^ tir). Bu ko ^ ullar sonradan. Kadi Beyzvrniw revli l-Enver ve Gazzlrnin il ^yau Ulm'unda eklenmi ^ tir (188). Bununla birlikte tarih boyunca ^ slam devletlerinde ergin olm ^yan halifeler grld ^ gibi, halife de ^il, ama hkmdar olan pek ok kad ^ n da vard ^ r (189). Ayr ^ ca Hariciler halifenin Kurey ^ 'den olmas ^ n ^^ aramad ^ klar ^^ gibi, ^ iili ^ in ^ ebibiye kolu kad ^nlar ^ n da ^ mam (yni ^ ii halifesi) olabilece ^ini kabul etmi ^ lerdir (190).
Co ^ kun ok, Trk Hukuk. Tarihi Dersleri, 4. Bask ^ , S. 52. Halifeli ^ in Kurey ^ 'e ait olmas ^^ fikrini Ebubekir Bakilni reddederse de, ^ bni Haldn bunu do ^ rular, bk. Mukaddime, I., S. 518 -20. (188) A. v. Kremer, Studien zur vergleichenden Culturgeschicte des Orientes, II., S. 121. (189) Bahriye ok, ^ slam devletlerinde kad ^n hkmdarlar. (190) Makrizi, H ^ tat, II., S. 333. ^ ebib'in Zalim Haccc'a kar ^^^Irak'ta byk bir cesaretle kar ^^^duran e ^ i Gazle'ye duyulan sayg ^ dan tr. (186) (187)

124

Bahriye

OK

Fakihler halife seimini, semenler ile seilen aras ^ nda bir szle^ me, bir akit olarak kabul ederler, burada semenler itaatlerini satmakta, kar ^^ l ^^^ nda seilenden ynetim sat ^ n almaktad ^ rlar. Bunun iindir ki, halifenin semenlerce tan ^ nmas ^^ i ^ lemine bey' (= sat ^ m) kknden bey'a denilmi ^ tir (191). ^ slam hukukuna uygun olarak iki yoldan halife olunabilir 1) Semenlerin semesi ile; bir nceki halifenin atamas ^^ ile. Bunlardan birincisine ihtiyar, ikincisine and denir. Bu yzden halifenin veya hkmdar ^ n yerine geecek ki ^ iye veliand denir. Sonradan bu iki yola bir ncs eklenmi ^ tir. Bu, zor kullanarak hkmdarl ^^^^ele geirmek yoludur; buna kahriye, ilk ikisine birden de ihtiyariye denir. Kahriye'nin ba ^ ka iki ad ^^ daha vard ^ r: galebe ve ^evket (192). ^ slam hukukular ^^ zor kullanarak iktidar mevkiine geen ^ki ^ iye itaati, ^ slam lkesinde huzurun sa ^ lanmas ^^ bak ^m ^ ndan olumlu kar ^^ lam ^^ lard ^^(193). Ayn ^^ zamanda iki halife semek imkans ^ z oldu ^u halde, ^ slam lkesinin ok geni ^^olmas ^^ halinde, bir halifenin btn lkede iyi bir ynetim yrtemiyece ^i d ^ ncesi ile iki halifenin ayn ^^ zamanda, fakat ba ^ka ba ^ka ve birbirinden uzak yerlerde bulunabilece ^ i kabul edilmi ^ tir. ^ slam tarihinde bunun rneklerinin bulundu ^unu daha nce grm ^ tk. Ancak halife unvan ^ n ^^ ta ^^ makla beraber, gerek Emevilerin, gerek Abbasiler'in zamanlar ^ nda halifeler ok kez o ^ullar ^ n ^^ veya yak ^n h ^ s ^ mlar ^ n ^^ zorla veliand olarak tan ^ tt ^klar ^ ndan serbest bir halife seimi bahse konu olamam ^^^ve halifeler hkmdar veya sultan haline gelmi ^ lerdir. Doktrine gre halifenin ba ^ l ^ ca vazifeleri ise ^unlard ^ r : Dinin savunulmas ^^ ve korunmas ^ . Adli kararlar ^ n infaz ^^ ve hukuki anla ^ mazl ^ klar^ n uzmlenmesi. Can, mal ve onurun her trl sald ^ r ^ya kar^^^korunmas ^ . Ceza kurallar ^ = uygulanmas ^ . S ^ n ^ rlar^ n korunmas ^^ iin savunma tedbirleri almak ve sald ^r ^y^^nliyecek kuvvetleri haz ^ rlamak.
(191) Co ^ kun ok, a.g.e., S. 53. (192) Hammer - Purgstall, ber die rechtsmaessige Thronfolge nach den Begriffen des moslemischen Staatsrechtes, in Bezug auf das Osmanische Reich. S. 593. (193) A. v. Kremer, a.g.e., I., S. 403.

EMEVI VE ABBAS' UYGARLI ^I

125

Islami kabul etmek veya Islam devletine uyruk olmak istemiyenlere kar ^^^sava ^^ cihad) amak. Vergileri ve zekat ^^ toplamak ve bunlar ^^ ^ eriata gre bl ^ trmek. Maa ^ lar ^^ belirtmek ve bunlar ^^ tam zaman ^ nda demek. Ynetime ve maliyeye gvenilir kimselerin atanmas ^ . Btn devlet ve din i ^ lerine kendini verme. Grlyor ki, halife yaln ^ z yrtme ve yarg ^^ ile grevlidir. Yasama alan ^ nda bir yetkisi yoktur. Yni halife dini kurallar ^^de^ i ^ tiremedi ^ i gibi, yeni bir dini kural da koyamaz. Mevcut bir dini kural ^ n de ^i^tirilmesinin veya yeni bir dini kural ^ n btn snni mslmanlar ^^ ba ^ lay ^ c ^^ olmas ^ n ^ n mmkn olabilmesi iin bu hususta bir icma ^ n meydana gelmesi gereklidir. Halbuki katolik kilisesinin ba ^^^olan Papa dini 'kurallar ^^ cle ^ i ^ tirebilece ^ i gibi, yeni dini kurallar da koyabilir. a) Hilfetin nemli sembol : Hilfetin ba ^ l ^ca nemli sembol vard ^ r : 1) Hutbe; 2) Para bast ^rma; 3) Traz. Hutbe camilerde cuma namazlar ^ nda minberlerde halife iin okunan duaya denir. ^ lk drt halife zaman ^ nda namazda immet vazifesi gren halifeler Hz. Muhammed'e salvat getirirlerdi. Araplar lkelerini geni ^ lettikten sonra valiler bulunduklar ^^ ^ ehirlerde imaml ^ k etme ^e ve devrin halifesine namaz ^ n sonunda duaya ba ^ lad ^ lar. Bu yolda nclk eden, ilk rne ^ i veren vali, Hz. Ali zaman ^ nda Basra'da bulunan Abdullah ibni Abbas't ^ ; onun zaferi iin dua etmi ^ ti ve zamanla bu her yerde adet oldu. Bir yerde bir halifeye dua edilmesi, yani onun ad ^ na hutbe okunmas ^^ o halifenin, o yerde egemenli ^ inin ifadesi olurdu. Ba ^ dat halifelerinin oto, riteleri azal ^ p mahalli hkmdarlar kuvvetlendike, bu hkmdar. lar kendi egemenliklerinin belirtisi olarak halifenin ad ^ n ^ n yan ^^ s^ra kendi adlar ^ n ^^ da hutbede okuttular. Zamanla halifenin ad ^ n^ n bsbtn kald ^ r ^ ld ^^^^da olmu ^ tur. Halifeli ^ in ve hkmdarl ^^^ n ba ^ ka bir sembol de parad ^ r. Araplar islam'dan nce Iran ve Bizans paralar ^ n ^^ kullanmakta idiler. Daha nce de syledi ^ imiz gibi, alt ^ n paraya Dinar, gm ^ ten olanlara da Dirhem deniliyordu. Dinar dirhemin on- oniki kat ^^de-

126

Bahriye OK

gerinde idi (194). Her nekadar Abdlmelik devrinedek islam lkelerinde Hlid bin Velid, Ms'ab ibni Zbeyr, Ziyd ibni Ebi Sufyn (Ebihi) ve Haecac gibi valiler taraf ^ ndan paralar bast ^ r ^ lm ^^^ise de bunlar alt ^ n de ^ildi. Alt ^ n para bast ^ rmak hakk ^^ hkmdarlara ait olup hibir zaman bu hakk ^^ valiler kullanamam ^^ lard ^ r. Alt ^ n para ilk olarak Abdlmelik taraf ^ ndan Bizans Imparatorunun tehditlerine kar ^^^bast ^ r ^ ld ^ . Abdullah ibni Zbeyr'in emri ile Irak'da Ms'ab' ^ n bast ^ rd ^^^^paralar ile Ziyad' ^ n dirhemleri Iran tipindeydi (195). Halife ve hkmdarlar ^ n egemenliklerinin bir nc sembol olan Traz, zel olarak dokutulmu ^^ipek kuma ^ lara denirdi. Bunlar ^ n zerinde ya hkmdar ^ n ad ^ , ya da ba ^ ka i ^ aretler, s ^ rmalar, renk renk ipeklerle kuma ^^ n kenar ^ na su halinde i ^ lenirdi. Bu trl kuma ^ lardan dikilmi ^^kaftanlar hediye etmek de hkmdarlara zg bir davran ^^ t ^ . Bu adet de Iran ve Bizans hkmdarlanndan Islam saraylar ^ na gemi ^ tir. Ancak Bizansl ^ lar' ^ n Traziannda bazen hkmdarlar ^ n resimleri, ya da ba ^ ka i ^ aretler bulundu ^u halde, Islam trazlar ^ na putperestlikten yeni kurtulmu ^^olman ^ n ekingenli ^ i iinde resim konulmam ^^ , bunun yerine isim ve baz ^^ dualar koymak det olmu ^ tu. Halife bu giysileri kimlere hediye eder ise onun halife gznde nemli bir yer tuttu ^u herkese bilinirdi. B) Valilik : Emeviler'de iki trl vali vard ^^ : 1) Geni ^^yetkili vali; 2) S ^ n ^ rl ^^ yetkili vali. Genel valilik de iki trl idi : 1) Emaret-i ^ stikfa; 2) Emal-et-I istila. Emaret-i ^ stikfa veya tefviz denilen birinci tr 'genel valilik halife taraf ^ ndan ehliyetlerine gvenilen kimselere verilirdi. Bunlar ^ u i ^ lerle grevli olurlard ^ : 1) askeri i ^ lere bakmak; askerlerin cretlerini vermek ve btn ihtiyalar ^ n^^sa ^ lamak; 2) memurlar^ , kad ^ lar ^^ atamak; 3) hara ve sadaka (zekatlan toplamak); 4) dini ve uyruklar ^ n can ^ n ^^ ve onurunu korumak; 5) narrazda imaml ^ k vazifesi grmek; 6) hac ^ lara kolayl ^ k gstermek. Bundan ba ^ka e ^ er ynetilen lke yabanc ^^ bir devletin s ^ n ^ rlar ^ na yak ^ nsa, d ^ manla sava ^ mak, ganimetleri bl ^ trmek.
(194) Daha geni ^^bilgi iin bk. Belzuri, Futuh l- Buldn, IL, S. 373 v. t. Hicri 74 y ^ l ^ nda, Mslmanlar ^ n bir bayrak alt ^ nda yeniden topland ^^^^ s ^ rada ilk alt ^ n para bas ^ lm ^^ t ^ r. Lammens, Etudes sur le siicle des Omayyades, S. 151.

(195)

EMEV.I VE ABBASi UYGARLI ^ I

127

Abbasiler devrinde valilerden o ^u, hele halifenin yak ^n^^olursa, atand ^^^^vilyete gitmez, yerine bir vekil yollar; kendisi hkmet merkezinde kal ^ rd ^ . Abbasi devletinin paralanmaya yz tutmas ^^ sebeblerinden biri de budur (196). Valiler hkmdar ad ^ na da olsa para basar, hutbe okutur, vergileri toplarlard ^ . Bunca gce sahip olan vali e ^er hkmet merkezini zay^ f bulursa, o zaman eyalet halk ^ n ^^ kendinden yana kazanarak halifeye vergi vermek ko ^ uluyla ba ^^ ms ^z olurdu. Kuzey Afrika'daki Aglebiler, Horasan'daki Tahiriler, M ^ s ^ r'daki Tuluno^ullar^^ gibi. b) Emret 1 Istil Bir emir veya vali, kuvvet kullanarak bir blgeyi ele geirince, halife onu deta ba ^^ ms ^ z bir hkmdar gibi tan ^ rd ^ . ^^te bylece tan ^ nm ^^^valilik veya emirliklere Emret i lira denirdi. Ancak bu valiler her trl ynetim i ^ lerini ba ^^ ms ^z olarak grdkleri halde, dini bak ^ mdan halifeye ba ^ l ^^ say ^ l ^ rlard ^ . Iran ve Irak'da Bveyho ^ullan, M ^ s ^ r ve Suriye'de Eyytibiler, Memllder, Do ^uda Gazneliler ve bunun gibi daha birok devletler ba^^ ms ^ z olduklar ^^ halde minberlerde halifeler ad ^na hutbe okutur ve "gene onlar ^ n ad ^ na para bast ^ r ^ rlard ^ .
-

Emeviler'in kuruldu ^u s ^ralarda, valilerin Umeyye ailesine ba ^l ^ l ^^^ n ^^ bir kat daha artt ^ rmak iin Muviye onlara birok imtiyazlar tan ^ d^ . Hatta Ziyd ibni Ebihi'yi Basra, Sicistan, Horasan'a vali tayin etti ^inde istedi ^ i kadar maa ^^almas ^ na izin verdi. M ^ s ^ r valisi Amr ibn da ayn ^^ hakk ^^ tan ^ m^^ t ^ . Bu vatiler hkmet merkezine gnderecekleri mebla ^ dan ba ^ka, btn soylarma zengin bir ya ^ ant ^^ sa ^ l ^yacak paray ^^ toplayabilmek iin ynettikleri lke halklar ^ na gsterdikleri ^ iddet, hatt2 ^ eriat hkmlerini hie sayan tutumlar ^^ Emevi imparatorlu ^unu kntye gtren nedenler aras ^ nda say^ lmaktad ^ r. Agani XIX. C. S. 62'de bunlardan baz ^lar ^ n ^n yzmilyon dirheme ula ^ an bir servete ship olduklar ^^ a ^ kla nmaktad ^ r. Servetin artmas ^^ valilerin lksnn artmas ^na sebeb olmu ^ , Horasan gibi zengin bir lkenin geliri valinin mutfak masraflar ^na yeti ^mez olmu^tu. Bunun nne gemek iin halifeler valilerin mallar ^ n ^^ msadere ve valili ^i de ba ^ka birine vermek yolunu tuttular. Halk a ^^ r vergiler alt ^ nda byk s ^k^nt ^ lara u ^ rad ^ ; zulm
(196) C. Zeydan, Medeniyet-i islmiye Tarihi, I., S. 129.

128

Bahriye OK

grd. Hemen her yeni gelen halife vergileri hafifletme ^ i de ^ il, a ^^ rla ^ t ^ rmay ^^ d ^ nd. mer ibni Abdlaziz ise, bu tutumun tersine Yce Allah, Hz. Muhammed'i halka do ^ ru yolu gstersin diye yollad ^ ; para tahsildarl ^^^ na gndermedi diyerek mslmanl ^^^^kabul etmi ^^olanlardan cizye al ^ nmamas ^ n ^^ emrediyordu.
C) Vezirlik : Halife'den sonra en stn yeri tutan vezirdi. Vezirlik kurumu Abbasiler devrinde Iran rnek al ^narak kurulmu ^tu. Ama buna benzer vzifeleri grenler daha ilk drt halife zaman ^ nda, hatta Hz. Muhammed zaman ^ nda da vard ^ . Yaln ^z bunlara daha ok katip ad ^^ verilmekteydi. Islam devleti bydke vezirin de nemi artm ^^^ve hkmdar veya halifenin ad ^ na lkeyi bunlar ynetmi ^ lerdi. Islm Imparatorlu ^unda vezir ad ^ n ^^ alan ilk devlet adam ^^ Abbasiler'de Ebu Seleme Hafs bin Sleyman (Hallal) d ^ r (197). Bu vezirlerin halifelerin gl veya zay ^ f olmalar ^^ ile orant ^ l ^^ olarak yetkileri artar veya azal ^ rd ^ . Yaln ^ z bilge ve bilgin bir ki ^ i olan halife Me'mun, zaman ^ nda illerden temsilciler getirtmi ^^ve bir ^ ra kurmu ^ tu ki, bu gelenler birer milletvekili olup tam bir zgrlk iinde d ^ ncelerini, halifeden korkmadan, sylerlerdi. Ancak halifeli ^ in nfuzu yok olunca bu ^ ra fakihlerden olu ^ mu ^^bir ^ er'i encmen hline geldi. Bununla birlikte. Bveyho^ullar^ , Samano ^ullar ^ , Seluklular ve Eyybiler zamanlar ^nda bu trl millet temsilcileri ve bunlardan kurulu ^ ralar vard ^ . Sell^ ddin Eyybrnin dan ^^ ma meclisi, veziri el Kadi l Fd^l' ^ n ba ^kanl ^^^ nda toplan ^ r, sava ^^zaman ^ nda da onunla birlikte bulunurdu.
-

Abbasiler'de zamanla iki trl vezirlik ortaya ^ km ^^ t ^ r : 1) Vezir i Tefviz; 2) Vezir i Tenfiz.
-

a) Vezir i Tefviz : Veliaht atanmas ^ , vezirin atad ^^^^memurlar ^^ grevden ^ karmak gibi yaln ^ z halifelerin grebilece ^ i i ^ lerden arta kalan btn devlet i ^ lerine bakan vezire Vezir i Tefviz ad ^^ verilirdi.
-

b) Vezir i Tenfiz : Halifenin kendisine vermi ^^oldu ^u belli bir veya i ^ lere bakan vezire de Vezir i Tenfiz denirdi. i ^^
-

Halife mhrn Vezir-i Tefviz'e verir, o da halife ad ^ na bu mhr kullan ^ rd ^ . D) Divnlar : Diyar' sznn farsadan geldi ^i kabul edil(197) C. Zeydan, a.g.e., I., S. 132.

EMEV1 VE ABBASI UYGARLI ^ I

129

me,ktedir. Rivyete gre Kisra birgn gelir gider hesaplar ^^ ile u^rayan ktiplerin bulundu ^u daireye girmi ^ , onlar ^ n kendi kendilerine durmadan bir ^ eyler m ^ r ^ldand ^ klar ^ n ^^ grnce Divneler demi ^ , sonradan k ^ salt ^ larak Divn biiminde kullan ^ lm^^^ (198). Ama genel olarak kay ^ t defterlerine veya dairelerine Divn denmek det olmu ^ tur. islm'da devletin giderlerine ve ba ^^^ lar^ na bakmak ve ele geirilen lkelerin vergi ve haralar ^ n ^^ toplamak, nfusunu saymak ve korumak iin gereken askeri ve her trl giderleri sa ^lamak zere kurulmu ^^olan daireyi ilk nce Hz. mer zaman ^ nda gryoruz. mer bin Hattab' ^ n byle bir daireyi kurmas ^ na Bahreyn valisi Ebu Hureyre'nin getirdi ^i byk ldeki mal ve para sebeb olmu ^ tur. Getirilen mal ve paralar ^ n le ^ tirilmesi baz^^glkler do ^urunca Hlid bin Velid, bir Divn = daire kurulmas ^n^^ nermi ^^ve ^ am'da grm ^^oldu ^u daireleri rnek gstermi ^ , Hz. mer de bunu kabul etmi ^ tir.

Askere al ^ nanlar ^ n adlar ^ n^ n bir deftere kaydedilmesine de Hz. mer zaman ^ nda ve H. 20. y ^ lda ba ^ lanm ^^ t ^ r. Islam devletinin s ^ n^ rlar ^^ geni ^ leyip i ^ leri o ^ ald ^ ka bu i ^ lerin grlmesi iin fethedilen lkelerin resmi dairelerini rnek alarak divnlar kurmak ka ^ n^ lmaz bir zorunluluk olmu ^tur. nk Araplar o ^unlukla okuma yazma bilmezlerdi. Hele mali i ^ lere bakacak hesap uzmanlar ^^ hi yoktu. Bu yzden, bu i ^ lerde uzun zaman Iranl ^ lar ve Hristiyan Rumlar, yni islm devletinin koruyuculu ^undaki zinunner kullan ^ ld^ . Bylece ilk zamanlarda defterler farsa veya rumca tutulmu ^tu. Ancak Abdlmelik halife olduktan ve halifelik bir hkmdarl ^ k ^ eklini ald ^ ktan sonra Araplar gebelik a ^lar ^ ndaki sdelikten kurtulup medeni hayat ^ n gereklerine uydular; okuma yazma, hesap tutma ^ renme ^e koyuldular. Bundan sonrad ^ r ki Emevi devletinin resmi dili arapa oldu. Zimmi memurlar i ^ ten ^ kart ^ l ^ p yerlerine Arap memurlar geirildi. Devlet ynetimi henz ilkel bir durumda olan Erneviler'in Sufyani soyu zaman ^ nda ve zellikle I. Muviye'nin halifeli ^i s ^ ras ^ nda baz ^^ divnlar kurulmaya ba ^ land ^ . a) Divn l Htern : Iller ve yabanc ^^ devletlerle haberle ^ meyi herhangi bir sahtecilik ve tehlike ile kar ^^^kar ^^ya b^ rakmamak amac ^ yla Divn l Htem ad ^ yla bir mhr divan ^^ kurulmu ^ tu. Ha-

(198)

^ bni Haldn, Mukaddime, L, S. 665.

130

Bahriye OK

lifelerin emri ve irdeleri bir def tere yaz ^ ld^ktan sonra, ait oldu ^u yere ula ^ t ^ r ^ l ^ rd ^ . Birinci Muviye posta i ^ lerine de nem verdi. Ancak bu i ^ le ilgili divan ^ n ve di ^er divnlar ^ n geli ^mesi ve son ^ eklini almas ^^daha ok Abbasiler zaman ^ nda olmu ^tur. Emevilerde btn i ^ ler ba ^ l ^ ca ^ u drt divnda grlrd: 1) Divn l Harc, 2) Divn tem, 3) Divn l Resil, 4) Divn
-

Abbasiler devrinde divnlar daha ok Sasani etkisi alt ^nda kald ^ . Imparatorluk zerinde sonradan kurulan yeni sultanl ^ klar da ihtiyalar ^ na uygun divnlar veya genel mdrlk grevi yapan daireler kurdular. Geri bu konu ile ilgili ara ^ t ^ rmalar henz tam bir kesinli ^e ula ^ amarn ^^ sa da elde edilen bilgilerle ayd ^ nl ^^ a kavu ^ abilmi ^^olanlar ^^ k ^ saca belirtelim :
b) Divn l Harc : Tar ^ m ekonomisine dayanan Abbasiler de en nemli divn Harc divn ^ d^ r. Burada gayrimslimlerin topiak ve rnleri zerinden al ^ nan Harac toplan ^ rd ^ . Ayr^ ca bu divn devletin mali i ^ lerine bakard ^ . Bu divn'a Divn l Harc yet de denirdi.
-

c) Divn l ^ nsa : Abbasilerden nce halifenin nemli ve gizli i ^ lerini Ktip' (S ^ r ktibi) denilen ki ^ iler grrlerdi. Sonradan bu grev de vezirlere ykletildi. Vezirler de bu i ^ leri grmek zedenildi. Divn l-in ^ a da, re bir divn kurdular ve buna divn gizli i ^ lere bakan divni ili s ^ r ve gelen evraka bakan divni l murasalt (veya resil) olmak zere ikiye ayr ^lm^^ t ^ . nceleri vezirler bu iki divan ^ n i ^ ine de bakarlard ^ . Sonradan divani l-in ^ an ^ n i ^ lerine bakmak zere ba ^ ka bir vezir daha atand ^^ ve daha sonra da vezirin buyru ^unda olan bir ba ^ kan bu divan ^ n i ^ lerine bakt ^ . Bu divn ^ n en ba ^ hca grevi halife ile di ^er hkiimdarlar ve iller aras ^ ndaki yaz ^^ may^^ynetmek ve halifeye gnderilen dilekelerin gere ^ ine bakmakt ^ . Yni E ^reviler'in divn l htem'inin yerine Abbasiler de divn l-in ^a gemi ^ ti.
-

d) Divn l Berid : Arapada postaya berid denir. Posta i ^ lerinin Emeviler zaman ^nda iyice dzenlenmi ^^oldu ^u bilinmektedir. Abbasilerde posta i ^ leri de bir divnda topland ^ . Bu divn yaln ^z posta i ^ lerine bakmaz, ayn ^^ zamanda ta ^ radaki memurlanyla oralardaki yksek ynetim grevlilerini de gizlice denetlerdi. Yni Divn l-Berid ayr ^l zamanda bir i casusluk rgt idi.
-

EMEV ^^VE ABBAS ^^UYGARLI ^ I

13i

e) Divn l-Cnd : Askerlik i ^ lerine bakan :-divna Divan lCnd denirdi. Bu rgt Hz. mer zaman ^ nda kurulmu ^^oldu^u halde o zaman buna yaln ^zca Diyar" denirdi. Bu divnda askerlikle ili^kileri olan kimselerin knye ve sicilleri, ald ^ klar^^ ayl ^ klar ve grevleri yaz ^ lan defterler tutulurdu. ^ lk nceleri btn erkek, .ergin hr mslmanlar asker say ^ l ^ rlar ve ayl ^ k al ^rlard ^ . Sonralar ^^ cesur olanlar ve hizmet etmi ^^olanlar asker say ^ ld^ lar ve cesaretlerine ve grevde es.kiliklerine gre ayl ^ k ald^ lar. Asker olmak istiyen kimseler bu divan ^ n ba ^kan ^ na bir dileke verirlerdi. Dileke sahibinin askerli ^e uygun, zgr, ergin, mslman, sa ^ lam, cesur ve al ^^kan oldu ^u anla ^^ l ^ rsa askerli ^e kabul edilirdi. f) Divn l-Mezlim : Zulmden yak ^ nanlarm Werine bakan bu divan bir trl yarg ^ tay ve dan ^^tay hatta vergi itiraz komisyonu yerindedir; yni kad ^ lardan ve di ^er byk memurlardan yak ^nanlar bu divna ba ^^vururlar& Hz. Ali'den ba ^ l ^ yarak halifeler halk ^ n bu yoldaki yak ^ nmalarm ^^dinleme ^e ba ^ lam ^^ lard ^ . XIV. Abbasi halifesi Mhtedi'ye kadar, aral ^klarla da olsa, halifeler halk ^ n yak ^ nmalar ^ n ^^ dinlerlerdi. Bundan sonra bu i ^e nce vezirler, daha sonra da Kadl-Kudt ad ^^ verilen ba ^ kad^ lar Divan l-Mezalim denilen divnlarda bakmaya ba ^ lad ^ lar. Tarihte ilk ba ^kad ^^ olarak, imam-i azarn Ebu Hanife'nin ^rencisi imam Ebu Yusuf'u grmekteyiz. Daha sonralar ^^Ba ^dat ve ba ^ka ^ehirlerin kad ^ lar^ n' ba ^ kad ^^ tayin eder oldu. Halife Muktedir zaman ^ nda Divan-i Mezalim ba ^kanl ^^^^Stuneyl adl ^^ bir kad ^ na verilmi ^ ti. O her cuma gn Ba ^dat' ^ n bir mahallesi olan Rusfe'de halifenin annesi ad ^na yap ^ lm ^^^olan bir trbede sa^^ nda solunda kad ^ lar oldu ^u hlde oturur, yak ^ nmalar^^ dinler ve gerekli kararlar ^^ ald ^ ktan sonra imzalard ^ - (199). g) Divn l-Beytilml : Btn devlet gelirlerini kontrol eden, gelir ve giderler aras ^nda denge sa ^ lamaya al ^^ an divna, Divn l Beytihul denirdi. Beytlml il Hassa ise halifenin zel hazinesine bakard ^ . Halife Mansur'un cezalar ve msaderelerden elde edilmi ^^mal ve paralara bakmakla grevli tuttu ^u Beythnl il Mezalim onun zel hazinesi gibi idi. Bu divn Mutezid zaman ^ nda byk bir nem kazand ^ . Halifenin emlkinin geliri, ceza ve msaderelerden sa ^lanan gelirin byk bir k ^ sm^ , illerin gelirlerinden mer-

(199) Ibni Tagribercil, IL, S. 1203.

[32

^ ahriye

t.tox

keze gnderilmi ^^baz ^^ paylar burada toplan ^ rd ^ . Ola^anst baz ^^ durumlarda bu hazineden halk iin yard ^ mlarda bulunuldu ^u da olurdu. h) Di^er baz^^divnlar : Devlet tekelinde bulunan para basma i ^ lerine bakan divna, Divn l-Dar iI-Darb; vezirlerden ve byk memurlardan al ^ nan cezalar ve msadere edilen servetleri toplay ^ p yneten divna, sonradan Divn l-Msderin dendi. Bunlardan ba ^ ka genel askerlik i ^ leriyle u ^ ra ^ an Divn l-Arz il-Cey ^ , ba ^ kan ve vlilerin hesaplar ^ n ^^ denetliyen Divn l-Tevki', gayri mslimlerden al ^ nan cizye vergisi i ^ lerine bakan Divn l-Cevli, Abbasi ailesinden olanlar ile kimi saray adamlar ^ na maa ^^veren Divn l-Nafaka, vezir Ali bin ^ s zaman ^ nda kurulan ve ^ slam s ^ n ^ rlar ^ n ^ n korunmas ^^ masraf ^ n ^^ ve kutsal ^ ehrilerin bak ^ m ^ n^^ zerine alan Divn l-Birr gibi daha birok divnlar vard ^^ (200). 2. Vergiler : Gerek Emevi, gerek Abbasi ^ mparatorlu ^unda devlet gelirleri aras ^ nda byk bir yer tutan ^ eri vergilerin yan ^ nda eskiden bu topraklarda al ^ nmakta olan baz ^^ vergiler, resimler ve harlar da al ^ nmaya devam edildi ^i gibi bunlar ^ n yenileri de konulmustu. ^ er'i vergiler ise Mslmanlardan al ^ nan Zekt ve ^ r, gayrimslimlerden al ^ nan Cizye ve Hara't ^ . A) Mslmanlardan al ^nan ^erl vergiler a) Zekt islm' ^ n be ^^kc ^ ulundan birisi olan zekt veya sadaka baz ^^ mallardan almarak belli 8 grup ki ^ iye verilmesi gereken bir verginin ad ^ d ^ r. Vergi borlusu asl ^ nda bunu do ^rudan do ^ ruya bu gruplar aras ^ nda da payla ^ t ^ rabilir. Zekt vergisine uyruk olan mallar ^ ylece s ^ ralanm ^^ t ^ r : 1) insanlar ^ n ekip bitikleri tarlalar ^ n rnlerinden saklanabilen ve g ^ da olarak kullan ^ labilen mallar; 2) zm ve hurma rn; 3) Deve, s ^^^ r, koyun, kei; 4) Alt ^ n ve gm ^ ; 5) Tccar e ^ yas ^ . Bu be ^^kategori mal ^ n her birinden ayr ^ ca ne kadar vergi al ^ naca ^^^da belirtilmi ^ tir. ^ lk iki kategorideki mallardan Mslman rn elde eder etmez 1/10 ini vermekle ykmldr ki bu a ^ a ^^ da hemen grece ^imiz ^ r kar ^^ lar. Asl ^ nda aralar ^nda da ^^t ^ lmas ^^ gereken gruplar bak ^m ^ ndan sosyal bir niteli ^i olan zekt daha Halife Ebu Bekir'den itibaren tam bir vergi biimine sokul(200) Barthold, ^ slrn Medeniyeti Tarihi, Kprl notlar ^ ., S. 120 v. t. sinde bu divnlar hakk ^ nda ayr ^ nt ^ l ^^ bilgi vard ^ r.

EMEd VE ABBAS' UYGARLI ^ I

133

mu ^^ve ^ slam devleti hazinesinin belli ba ^ l ^^ kaynaklar ^ ndan biri durumuna getirilmi ^ tir. b) ^ r (U ^ r) : ^ r kamu yararlar ^^ iin, rnden al ^ nan 1 /10 oran ^ ndaki verginin ad ^ d ^ r. Etimologi bak ^ m ^ ndan hem Asurlar' ^ n alt ^ n veya ayn olarak ald ^ klar ^^ ^^ru u adl ^^ vergiden hem, de ibranice Ma'a ^er denilen ve tap ^ nak ve krallara, verilen 1/10 oran ^ ndaki vergiden geldi ^ i sylenmektedir. Hz Muhammed'ten nce Arabistan'da bu verginin bulundu ^u anla ^^ l ^yor. nceleri yaln ^ z Arabistan bu vergiye uyrukken, sonralar ^^ islmiyet geni ^ ledike, sahipleri ^ slami kabul eden btn topraklar ^ n rnleri gene] olarak bu vergiye uyruk tutulmu ^ lard ^ r. Bu vergi daha ok saklanabilir rnden al ^ n ^ rsa da btn toprak rnlerinden al ^ nmas ^^gerekti ^i d ^ ncesinde olanlar da vard ^ r. Daha ok 1/10 oran ^nda al ^ nan bu vergi yerine gre 1/10 in yar ^ s ^^ 1,5 ve iki kat ^^ olarak da al ^ n ^ r.
-

B) Gayrimslimlerden al ^ nan ^er'i vergiler a) Cizye : ^ slam egemenli ^i alt ^ nda ya ^^ yan fakat islamiyeti kabul etmiyen ehl i ki. tap'lar ^ slam devletine mallar ^ n ^ n, canlar ^ n ^ n ve ^ rzlar ^ n ^ n korunmas ^^ kar ^^ l ^^^^cizye adl ^^ ki ^ isel bir vergi verirlerdi. Cizye veren gayrimslimlere Zimmi denirdi. Cizye'yi zimrni olmay ^^ kabul etmi ^^ olanlardan yaln ^ z eli silah tutan erkekler verirlerdi. Kad ^nlardan, ocuklardan ve sakatlardan bu vergi al ^ namazd ^ . ^ slmiyet, nceleini ri mecusiler'in ve hindular' ^ n oturduklar ^^ blgelerde egemenli ^ kurunca bunlar ^ n ,ehl-i kitap say ^ l ^ p say ^ lam ^ yacaklar ^^ tart ^^ma konusu oldu. Hz. Muhammed'in Mecusiler'den cizye alm ^^^oldu ^unu bildiren bir hadise dayan ^ larak Mecusiler de zimmi olabildiler. Sonradan Mslmanlar Hindu'lardan da cizye almakta bir sak ^ nca grmediler. Muhtelif ^ slam devletlerinde cizye, zimmilerin mali durumlar ^ na gre kademeli olarak y ^ lda bir defa ve esas itibariyle para olarak al ^ n ^ rd ^ .
-

b) Harc : Cihad sonunda elde edilen lkelerde ehl-i kitap olup da ^ slam' ^^ kabul etmiyen toprak sahiplerinden al ^ nan vergiye Harc ad ^^ verilir : Toprak zerinden al ^ nan ^ na Harc i muvazzafa, rn zerinden al ^ n an ^ na ise Harc i mukaseme denir. Bu vergi Romal ^ lar, Bizanl ^ lar ve ^ ranl ^ larca da bilinmekte idi. nceleri, Harac' ^^ sonradan Mslman olanlardan da almakta idiler; yani vergi topra ^a ba ^ l ^^ idi, sahibinin de^ i ^ mesi veya Mslman olmas ^^topra^^^ bu vergiden kurtaramazd ^ . Sonradan Mslman olanlar, ogal ^ nca
-

134

Ba'^ riye OK

bunlar yaln ^ z ^ r ve Zekat' ^^verdiler, Harac' ^^vermediler. Bylece Harac'a ba ^l ^^ topraklar da ^ r veren topraklar durumuna geldi. Gene de Harac uzun zaman Islam devletlerinin gelir kaynaklar ^ n ^ n en nemlilerindendi. 3. Toplumsal hayat : Emevi devleti zaman ^ nda bir yandan ^ slam egemenli ^i alt ^ndaki topraklar geni ^ letilirken, bir yandan da bu yeni elde edile topraklara Arap kabileleri getirilip yerle ^ tirilmekte, ama bu kabileler aras ^ nda ya eskidenberi mevcut olan eki ^ me ve at ^^ malar devam etmekte, yahut da yerle ^ irken yeni kom ^ u olan kabileler aras ^nda sava ^ lar ^ kmakta idi. Bununla birlikte Emevi devleti zaman ^ , Ortado ^unun arapla ^ mas ^^ (201) ve Araplar' ^ n gebelikten yerle ^ ikli ^e gei ^^dnemiydi. Abbasiler devrinde bu g ve yerler ^me tamamlanm ^^ , gebelikten tar ^ mc ^ l ^^ a geilmi ^^ ve Arap-Islam ^ ehirleri meydana gelmi ^ tir. Sanat, bilim, ticaret ve bir bak ^ ma da sanayi merkezleri olan bu ^ ehirler d ^^^ nda devlet ekonomisi tamamiyle tar ^ ma dayanmaktayd ^ . Yeni fethedilen lkelerin topraklar ^ n ^ n olduka byk bir k ^ sm ^^devlete ait bulunmakta idi. Bununla birlikte yer yer byk toprak sahipleri de tremi ^ ti. Ayr^ ca ekonomik hayatta klelik ok nemli bir rol oynamakta idi. Gerek sava ^ larda elde edilen kleler, gerek kle tacirlerinin yabanc ^^ lkelerden getirip satt ^ klan kleler ve bunlar ^ n ocuklar ^^tar ^ m ^ n byk ykn omuzlar ^ nda ta ^^ makta idiler. Bunun iindir ki, Irak'da uzun y ^ llar sren ve bir ara Ba ^ dat' ^^ bile tehdit eden zenci kle ayaklanmalar ^^ ^km^^ t ^ . Toplumsal hayat ^ n btn alanlar ^ n ^^ ayr ^ nt ^ lar ^ yla anlatmak ayr ^^ bir kitab ^ n konusu olaca ^^ndan biz burada yaln ^z nemli grd ^mz baz ^^ hususlara de ^inmekle yetinece ^ iz. A) Kad ^n^n toplumsal hayattaki yeri : Emevi ^ mparatorlu ^u ile Abbasi ^mparatorlu ^ u devrinde kad ^ nlar ^ n sosyal durumu birbirinden hemen hemen farks ^zd ^ r. Kad ^nlar halife Kdir (381-422/ 991-1031) devrine kadar olduka serbest iken bu halife devrinde, erkeklerden bsbtn ayr ^^ ya ^ amak zorunda b ^ rak ^ lm^^ , hareme itilmi ^^olduklar^ ndan islam dnyas ^ n ^ n geli ^ mesi byk apta engellenmi ^ tir (202). Halbuki Abbasi halifelerinin ikincisi olan Man. sr zaman ^ nda (136-158/754-775) amcas ^ n^ n iki k^ z ^^Bizans sava ^^ na
(201) A. N. Poliac, Sami, Do ^ u'nun Arabla ^ t^ r ^lmas ^^(ev. B. -ok, hah. Fak. Derg. III., S. 85 - 101). (202) Emir Ali, Musavver Tarih-i Islam, IL, S. 468.

EMEVI VE ABBASi UYGARLI ^ I

135

kat ^ lm ^^ , Hrtin r-Re ^ id zaman ^ nda ise (170-193/786-809) kad ^ nlar ^ n sava ^ ta birliklere kumanda etmeleri yad ^rganmam ^^t ^ r. Halife Muktedir (295-320/908-932) yukarda da grd ^mz gibi, Divn l Mezlim ba ^ kanl ^^^ na bir kad ^ n ^^ atam ^^ , kendi annesinin devlet ricli ile me ^ verette bulunup elileri huzuruna kabl etmesine ses ^ karmam ^^ t ^ r. Mtevekkil devrine (232-247/847-861) kadar zengin ve bilgili kad ^ nlar evlerinde faydal ^^ toplant ^ lar ve suvareler tertiplerlerdi. Hrtin r-Re ^ id devrindeki ^ air kad ^ nlar ^ iir yar ^^ malarma kat ^ larak dinleyicileri hem olgunluk, hem sanat; hem de gzellikleriyle deta bylerlerdi (203). ^ slm tarihinin ana kaynaklar ^^ iyice ara ^ t ^ r ^ ld ^^^^zaman, ^ slm' ^ n ilka ^mda Mslman kad ^ nlar ^ n kendilerine tan ^ nm ^^^olan haklardan rahata faydaland ^ klar ^^ a ^ ka grlr. Bu devir kad ^ n lar ^^ sonraki yzy ^ llann Mslman kadmiar ^ ndan daha serbest, fa kat daha dindar bir ya ^ ant ^^ iindeydiler. Bir rnek vermek gerekirse : gzellik, aslet ve erdemiyle devrinde n kazanm ^^^olan, Kerbel ^ ehidi Hz. Hseyin'in k ^ z ^^ Seyyide Sekl^ne'nin evini kad ^ n erkek her kese at ^^^ n ^ , ^ air ve fakihlerin orada sanat ve biliM zerine sohbetlerde bulunduklar ^ n ^^ sylemek gerekir. Ashab'm ileri gelenlerinden Talha bin Ubeydullah' ^ n k ^ z ^^ Ay ^ e de devrin nl kadmlanndand ^ . hem eski Arap tarihi, hem de kozmografya bilgisi, kendisini tan ^ yanlar ^^hayrette b ^ rakacak bir lde idi. Zamarn ^r^ m en gzel ve en ak ^ ll ^^ kad ^ n ^^ diye tan ^t ^ lan Talha'n ^ n k ^ z ^^Ay ^ e asla yzn rtmezdi. Okular onun etraf ^ nda yar ^^ malar yaparlar, ba ^ ar^^ gsterenlere o, dller da ^^ t ^ rd ^ . stn meziyetlerle ssl bu iki kad ^ n ^ n ikisi de Medine'de ve ayn ^^ y ^ llarda ya ^ am ^^ lard ^ r. Gene bu a ^da Araplar' ^ n en byk kad ^ n ^ airi Hans. (204) gibi lde ciddiyet ve a ^^ r ba ^ hl ^klanyla tan ^ nan birka Arap kad ^n ^^ vard ^^ ki, kad ^ nh erkekli toplant ^ lar yaparlard ^ ; bu toplant ^ larda ^ iirler okunur, sonra bunlar tart ^^^ l ^ rd ^ . Erkeklerden birinin en kk bir mnasebetsizli ^ i grld ^nde onun bir daha toplant ^ya gelmesi engellenirdi. Bu devirde ^ air kad ^ nlar ^ n kahramanl ^k, gsteren erkekleri ^ iir yoluyla meth veya korkaklan zemetmelerine ok nem verilirdi. Emeviler'de bahsetti ^ imiz Mus'ab ibni Zbeyr , sava ^ ta lece ^ ini anlay^ nca o ^ luna kendisini terkedip hayat ^ n ^^ kurtarmas ^ n ^^ sal ^ k verdi ^ i zaman, o ^ lu is ona Can ^ m ^^ kurtarmak iin
(203) Emir Ali, a.g.e., II., S. 469. (204) Bu ^ air kad ^ n iin bak ^ n^ z, Mehmet Zihni Me ^ hir n - Nis, S. 198.

136

Bahriye OK

seni b ^ rak ^ p savu ^ tu ^umu Kurey ^^kad ^ nlar ^ n ^ n diline d ^ rr mym hi? diyerek babas ^ n ^ n teklifini kabul etmemi ^ , onunla birlikte sava ^ta lm ^ t (205). Islam' ^n ilk devirlerinde Arap erke ^inin, kendi ni ^ anl ^ s ^ ndan ba ^ ka bir kad ^ n iin ^ iir sylemesi ok ay ^ p say ^ l ^ rd ^ . Hz. mer bir kad ^ n iin ^ iir syliyen ^ airi k ^ rbalatm ^^ t ^^ (206). Hz. Muhammed'in ^ airi Hassan bin Sbit'in o ^lu Abdurrahman halife I. Muviye'nin k ^ z ^^ zerine bir gazel yazd ^^^^zaman Muviye'nin o ^ lu I. Yezid bu gazelden ok hiddetlenip babas ^ n ^ n yan ^ na girmi ^^ve ^ airin katlini emretmesini ondan istemi ^ ti. Babas ^^ bunun sebebini sorunca Yezid, k ^ z karde ^ ini ^ airin beyaz bir inci. ye benzetmi ^^oldu ^unu dz mermer zerinde kol kola Kubbe-i Hadra'ya kadar birlikte yrdk diye uydurmalarda bulundu ^ unu a ^klam ^^ t ^ . Muviye o ^lunun bu ^ iddetini a ^^ r ^^ buldu ^unu sylemi ^ , fakat gnn birinde kalabal ^ k bir mecliste kar ^^ s ^ na ^ kan ^ air Abdurrahrr an'a teki k ^ z ^ m sana gcendi. Onun iin hibir ^ ey syle^medin deyince ^ air hemen teki k ^ z ^^ iinde birinciden daha etkili bir ^ iir syleyivermi ^ ti. Halbuki Muviyenin ba ^ ka k ^ z ^^ olmad ^^^ ndan birinci ^ iirin de hayal mahsul oldu ^u anla ^^ lm ^^ t ^ . Gen erkek karde ^ lerin, zaman zaman da babalar ^ n sert tepkilerle kar ^^ lad ^ klar ^ , kad ^ nlar ^ n gazellerle methedilmesini, o ^unlukla bizzat kad ^ nlar arzulamaktayd ^ lar. Abdlmelik'in k ^ z ^^ babas ^ n^ n ^ air mer bin Ebi Rebi'a'ya yollad ^^^^s ^ k ^^ emirlere ra ^men, hac dn ^ Mekke'de bir yolcuya Hacca geldi ^ im, gzellikte misli grlmeyen birok criyelerle birlikte Mekke'ye girdi ^im halde, o ^ air fsik mer bin Ebi Rebi'a hakk ^ m ^ zda, yolda bizi e ^ lendirecek birka beyit bile sylemedi, ona lanet olsun! demi ^ ti. Abdlmelik'in e ^ i mm l-Benin hakk ^ nda da ^ iirler sylenmi^ ti. Ancak Abdlmelik o ^ airi o ^ lu Abdlaziz'in hat ^ r ^^ iin affetrni ^ ti (207). Hac farz ^ n ^^ yerine getiren kad ^ n ve erkekler Sleyman bin Abellmelik'in zaman ^ na kadar birlikte hac ederlerken Hlid Kasri'nin Mekke valili ^ i zaman ^ nda Arap ^ airlerindan birinin Hac
(205) Agni, XVII., S. 163. (206) AganI, IV., S. 98. (207) Agni, II, S. 128 ve IV., S. 48.

EMEV^^VE ABBASI UYGARLI ^ I

[37

mevsimi ne ho ^ ! Kbe ne ho ^^bir mesit! Hacer-i Esved'e el uzatt ^^^ m ^ z zaman kad ^ nlarla s ^ k ^^^ p kalmak ne ho ^ ! anlam ^ nda bir ^ iir sylemesi zerine Hlid kad ^ nlar ile erkekleri ayr ^^ ayr ^^ tavaf etme ^e mecbur tutmu ^ tu (208). Ele geirdikleri geni ^^lkelerden gelen ganimet ve ba ^ ka gelirlerle umulmad ^ k derecede zengin bir hayata kavu ^ unca erkekler t ^ pk ^^ Bizans ve Sasani burjuvazisi gibi lks ve sefahate al ^^t ^ lar; kad ^ nlar ^ n ^^ haremelere kapamaya koyuldular. Bylece onlar ^ n sosyal hayattaki yerlerini almalar ^ na engel oldular. Bir Bizans deti olan harem a ^alar ^^ yeti ^ tirmek ve kullanmak II. Velid (125-126/743744) zaman ^nda ba ^ lam ^^ t ^ r. Zira ^ ran' ^ n etkisiyle erkekler kad ^ nlardan ayr ^^ ya ^amaya, ^ arap ime ^e bu devirde yani II. Velid zaman ^ nda koyuldular. Bununla birlikte kad ^ nlar Abbasiler'in onuncu hlifesi Mtevekkil'in a ^^ na kadar geni ^^bir zgrl ^ e shiptiler (209). Ne Bizans ^ mparatorlu ^unun, ne de ^ ra'n ^ n etkileri, lde ya ^^ yan kad ^ n ^ n zgrlk ve sdeli ^ ini yok edememi ^ ti. Hz. Peygamber devrinden uzakla ^ t ^ ka, erkeklerden ayr ^^ ya ^ amaya zorlanan kad ^ nlar bilim alan ^ nda, aileyi durumlar ^^ elverdike toplum yarar ^ na hizmetlerde bulunmu ^ lar, bylece byk faydalar sa ^lam ^^ lard ^ . Bunlardan XII. Yzy ^ lda ya ^^ yan ^ uhde nl hocalardan iyi bir ^retim grdkten sonra Ba ^ dat'taki evinde dersler vermeme ^e ba ^ lam ^^ , kendisine Fahrnnis ad ^^ verilen ^uhde'nin byk bir kalabal ^ k taraf ^ ndan izlenen derslerinde tutulan de ^erli notlar byk orientalistlerden A. v. Kremer.de imi ^^(210). Sitt l-Kuzat ad ^ n ^^ alan ba ^ ka bir kad ^ n, hadis bilimi alan ^nda n salm ^^ t ^ . ^eyh Takiyddin Vs ^ ti'nin k ^ z ^^ da Yahya bin Adem'in Kitab l-Harc' ^ n ^^ derslerinde anlatm ^^^ve kendisine Sitt l-Fukeha ad ^^ verilmi ^ ti. Bu hatun M. 1326'da 92 ya ^^ nda lm ^ tr. XI. Yzy ^ lda Zeyn d-Dr ad ^ n ^^alan Vecihiye binti Meddeb, tarihi nl Zehebi'nin hocalar ^^ aras ^ nda olup ^ am ve Baalbek'de f ^ k ^ h okutmu ^ tur (211).
(208) (209) C. Zydn, a.g.e., V., S. 102. Arap Neron'u diye n alm ^^^olan Mtevekkil zaman ^ nda dvetlerde ve genel toplant ^ larda kad ^ nlar ^ n erkeklerden ayr ^ lmas ^^emredildi. Mogollar ^ n bat ^ ya gelmeleri ve Abbasi devletini y ^ kmalar ^^ zerine bir tak^ m din bilginleri kad ^ nlar ^ n el ve ayaklar ^ n ^^ gstermeleri gerekli mi? Gereksiz mi? diye tart ^^ maya girerek d ^ man kar ^^ s ^ ndaki yenilgileri unutturmaya al ^^ t ^ lar, M. Cemil Beyhum, el - Mer'etu fi hazrat l Arab, S. 115. A. v. Kremer, a.g.e., II., S. 121. Bahriye ok, ^ slam Devletlerinde baz ^^ Nibeler (Belleten, XXXI., Say ^^122, S. 169).

(210) (211)

138

Bahriye tYCOK

Abbasiler devrinde mslman erkeklerin Trk, Rum, Iranl ^^ criyeleri o kadar o ^ ald ^^ ki, bundan tr nikahl ^^ e ^ lerine kar ^^^ duyduklar ^^ ilgi kayboldu. Bu durum Islam' ^ n ilk devrindeki s ^ k ^^ aile ba ^ lar ^ n ^ n gev ^ emesine sebep oldu. ^ uurlu bir ^ ekilde ^ erefini korumay ^^ bilen kad ^ nlar ^ n d ^^^ nda kalan e ^ ler koclar ^ n ^ n kendilerine de ^er vermedi ^ ini grnce, kar ^^ l ^ k olarak onlar da erkeklerine ilgisiz kald ^ lar. Bir zaman geldi ki, bu ilgisizlik, kad ^ nlar ^n e ^ leri iin criyeler sat ^ n almalar ^ n ^^ do ^ al gsterecek bir dereceye ula ^ t ^ . Kad ^ n ^ n yava ^^yava ^^gzden d ^ mesi, onlar ^^ sayg ^ ya ly ^ k kabul etmemek ve bu gr ^ erkeklerin birbirlerine a ^^ lamalar ^^ sonunda kad ^ nlar ^ n zgrlkleri k ^ s ^ tland ^ ; kap ^^ ve pencereler kapand ^ . Onlar yollara, caddelere ^ kmaktan, hatt sz sylemek hakk ^ ndan yoksun b ^ rak ^ ld ^ lar. Bu devirde erkeklerin kad ^ nlar hakk ^ ndaki yarg ^ lar ^^ genel olarak ok a ^^ r ^^ derecede sert ve mant ^ ks ^ zd ^ rne ^ in her zaman e ^ itli memleketlerden gelmi ^^ikiyz hayran ^^ ile evrili bulunan ve gzleri grrniyen nl Arap ^ airi Ebu I-Ala' el-Ma'arris (lm. 1057) bile on ya ^^ na gelmi ^^bir erkek ocu^ un hareme sokulmamas ^ n ^ , kad ^ nlar ^ n ^ er ve fenal ^ k tuza ^^^oldu^'unu iddia eder oldu. A ^^ r ^^ zenginlerin tredi ^ i toplumlarda sefhet alemleri ba ^^gsterir; Rom ^al ^ lar, Sasniler ve Bizansl ^ larda oldu ^u gibi, k ^ ta zerine yay ^ lm ^^^olan ^ slam ^ mparatorlu ^unda da dinin yasaklama ra ^men e ^lenceye d ^ knlk ve sefhat yayg ^ n bir hale gelmi ^ti. Bu dengesiz servet o ^almas ^ n ^ n bir sonucu olarak Ba ^dat, Kurtuba, Kahire, Fustat gibi ^ ehirlerde fuhu ^^artt ^ . Devlet adamlar^^ btn gleri ile bunu nleme ^ e al ^^^ t ^ larsa da ba ^ ar ^^ sa ^l ^yamad ^ lar; sonunda tccarlardan, ve esnaftan al ^ nan vergiler gibi kt yoldaki kad ^ nlardan da bir tak ^ m vergiler al ^ nmaya ba ^ land ^^ (212). Mu'tas ^ m'dan sonra durum daha da ktle ^ ti. Pek ok kle sat ^ n al ^ nm ^^ t ^ . bir zamanlar ^ n zenginleri gzel criyeleri ile nas ^ l ^ nmekte idiyseler, ^ imdi de gzel kleleri ile vnyorlard ^ . Bu durum zellikle M ^ s ^ r'da o kadar ra ^bet grm ^ t ki, kad ^ nlar kocalar ^ n ^ n dikkatlerini kendi zerlerine ekebilmek amac ^yla klelerin giysilerini giyip evde dola ^ maya ba ^ lad ^ lar.
B) Giyim ku ^am : Ortaa ^ da Mslmanlar giyimlerine ve temizliklerine ok dikkat ederlerdi. Genel olarak Mslman erkekler sakall ^^ idiler. Sakallar ^^ sosyal durumlar ^^ ile uygunluk gstere(212) MakrIzi, H ^tat, I., S. 89.

EMEVi VE ABBAS' UYGARLI ^ I

139

cek biimde maviye, sanya, ye ^ ile ve k ^ rm ^ z ^ ya boyanm ^^^olurdu. (213) Kad ^ , mdrris imam gibi ilmi meslek sahibi Mslmanlar ok uzun ve kar gibi beyaz bir sakal ta ^^ rlar, askerlerinki atall ^^olur ve koyu siyaha boyan ^ rd ^ . Kleler ise b ^rakt ^ klar^^ ok k ^ sa sakaldan tan ^ n ^ rd ^^ Bu a ^^ n minyatrleri incelendi ^ i zaman, XII. Yzy ^ l ^ n erkeklerinin nce dokuz paradan dikilmi ^^beyaz bezden bir gmlek, renkli kuma ^ tan topuklara kadar inen ve de ^ erli s ^ rma i ^ lemelerle. ssl bir ukurla s ^ k ^ lm^^^dz bir ^ alvar, en stne de renkli kuma ^ tan, ipek astarl ^ , kenarlar ^^ d^^^ na evirilmi ^^ve dizlerden biraz a ^a^^ ya inen bir kaba giydikleri grlr. Kaba= beline sard ^ klan bir ^al ku ^ ak o^u zaman para kesesinin, mendilin sakland ^^^^pratik bir yer vazifesi grrd. ^^ k erkeklerin oraplan pek ince ve renkli nak ^^ larla sslenmi ^^olurdu. Genel olarak halk k ^ rm ^z^^ ayakkab ^lar^^ tercih etti ^i halde, gzel giyinen ki ^ iler san ya da siyah rengi seerlerdi. I ^ i erkeklerin elbiseleri de bu biimlere yak ^ n olup yaln ^ z siyah ve lacivert renk (kirini gstermedi ^i iin) daha tutulmaktayd ^ . nceleri Iranl ^^ svarilerin k ^ yafeti iken, sonradan herkese benimsenen dik yakal ^^ kaftan modas ^^ gibi sa ve sakal biimleri de modan ^ n kaprislerine uymu ^ tu.
,

XI. yzy ^ la gelinciye kadar kad ^ n ve erkekler siyah ve beyaz renkten vazgemediler, ancak XIII. yzy ^ ldan ba ^ layarak herkes en e^itli renkleri giyme ^e koyuldu. Mu'tas ^ m zaman ^nda (833-842) elbise kollar ^^ o derece uzundu ki, boylar ^ - birbuuk metreyi bulurdu. Bunlar ayn ^^zamanda ok geni ^^olduklar ^ ndan geriye evrilirler ve hibir cebin ula ^ amad ^^^^derinlikte olduklar ^ ndan sahibinin mesle ^ine gre, pusula, cetvel, ek defteri, sicil defteri, divit-kalem, ar^^ n ve makaslar ^^ hatta batan terlikleri bile saklamaya yarard ^ . Ba ^ lar^ na giydikleri ftrden veya astragandan koni biiminde ki ba ^ l ^ k, asl ^ nda Ortaasya kad ^ nlar ^ n^n ba ^ l ^^^^idi. Oradan bu moda, Halife Mansur'un uygun grmesi ile Yak ^ n Do ^u'ya geldi. -Ancak bu modaya orada erkekler ve zellikle hukukular, tabibler ve imamlar uydular. Bu klahlann zerine bir de koyu lacivert kocaman sar ^ k sarar, bundan a ^ a ^^ ya da omuzlar ^ na kadar d ^ en ve Taylasan denilen bir e ^ arp sark ^ t ^ rlard^ . Hal ^^ seferleri s ^ ras ^nda bu yksek ve sivri ba ^ l ^ klar Avrupa'ya geti ve XIII. Yzy ^ l Avrupa ka-.
(213) Ebu'l - Feree, Tarih, I., S. 198; C. Zeydn, a.g.e., V., S. 137 v. t.

140

Bahriye OK

d ^ nlar ^ n ^ n itibar ^ n ^^ kazand ^ . Mansur'un pek be ^endi ^ i bu ba ^ l ^klar ilk zamanlarda, ona hizmet edenlerin bile alaylar ^ na ^u szlerle sebeb olmu ^ tur: Biz hkmdardan zam bekliyoruz, o bize klah giydirdi. Harun r-Re ^ id zaman ^ nda ok moda olan bu klhlar, Halife Musta'in (862-866) zaman ^ nda sadece Kadiler taraf ^ ndan giyildi. Fakat 1VIusta's ^ m (1242-1258) zaman ^ nda bir daha yayg ^ n bir moda haline geldi. IX. Yzy ^ lda Musiki besteleri yapmak ve ^ ark ^^ okumaktaki mahareti kadar zerafeti ile de tan ^ nm ^^^olan Zeryb, Ispanya'da Kurtuba ^ ehrine Ba ^ dat modas ^ n ^^ gtrd. O, enseyi, kulaklar ^^ ve ka ^ lar ^^ a ^ kda b ^ rakacak biimde salar ^^ kesme ^ i ve ayr ^ ca Haziran ba ^^ ndan, Eyll sonuna kadar beyaz ve canl ^^ renklerin mevsimi oldu ^u iin, bu mevsimde hafif ipekliler, k ^^^ n da muflonlu hil'atlar ve krkl paltolar giymek gerekti ^ ini ^ retti. Onun itiraz gtrmez ince zevki, saray ve ^ ehir halklar ^ na al ^^ kanl ^ klar^n ^^ de ^i ^ tirtti. Ortaa ^^ n ^^ k erkekleri gzlerini ^ sfehan srmesi ile boyamaya itina gsterir, Yahudilerinkine benzemesin diye b ^ y^ klar ^ n ^ n ortas ^ n ^^ kesip yanlar ^ n ^^ uzat ^ rlar ve uzun uzun aynaya bakmaktan ekinmezlerdi. Hatta bu ihtiyac ^^ kar ^^ lamak iin sokaklarda kinedarlar bulunur; kk bir cret kar ^^ l ^^^ , m ^ teriye temizlenmi ^^aynan ^ n rts a ^ l ^ r, o da sakal ^ n ^^ taramak f ^ rsat ^ n ^^ bulurdu. Kad ^ nlara gelince; Hazret-i Muhammed'in islam' ^^ yayma ^a ba ^ lad ^^^^s ^ ralarda kad ^ nlar ^ n k ^ yafeti, geni ^^yenler ve a ^ k g ^slerle bugnk moday ^^ yad ^ rgatm ^ yacak derecede dekolte bir grn ^ e sahipti. Peygamber bu a ^ kl ^^^^yasaklad ^ , nk Nur srsinin 31. el-Ahzab sresinin 55. ve 59. ayetleriyle kad ^ nlar^ n grlmesi zarri olan yerleri d ^^^ ndaki sslerini kapamalar ^^ emrolunmu ^ tu. Peygamber'in lmnden sonra, bu yetlere ra ^ men, moda gene hkmn yrtn ^ e ^'e koyulmu ^ , eski a ^k yakalar ve geni ^^ kollar ylesine yayg ^ n bir hale gelmi ^ ti ki, Hazret-i Peygamberin e ^ i Hazret-i Ay ^e: E ^er Tanr ^^ Elisi bunlar ^ n durumunu grm ^^ olsayd ^ , ^ srail o ^ullar ^^kad ^ nlar ^ nda oldu ^u gibi onlar ^^ mescide sokmazd ^ demek zorunda kald ^^ (214). Islam' ^ n ilk a ^ lar ^ nda kad ^ nlar hem modada yenilik yapmak, hem de islmiyet'e ayk ^ r^^ d ^ miyece ^ini mit ettikleri iin Kub(214) Ali ^ brahim, Nis lehunne fi'l - Tarih il - ^ slmi nasib, S. 126.

EMEVI VE ABBASi UYGARLI ^ I

141

tiyi, yani m ^ s ^ r K ^ptilerinin giysilerini benimsediler. Bu moda ile elbiseler, vcudun gzel grnmesini sa ^l ^yan k ^ s ^ m1ar ^ m s ^k ^ca sarard^ . Ayaklarmda da mes veya mesin k ^ sas ^^ olan bir ayakkab ^^ tas ^ rlard ^ . Ancak bununla da yetinilmedi, kad ^ nlar bir sre sonra uzun elbiselerden b ^kt ^ lar, k ^ sa ve dar elbiseleri stn tuttular. Emevi soyundan gelen yneticiler, rakiplerinin ayaklanmas ^ m nlemekle u ^ ra ^a dursunlar, ekonomik durumlar ^^ hergn biraz daha iyiye giden ^ slam toplumundaki kad ^ nlar, daha ekici grnmenin yollar ^ n ^^ aramaya koyuldular. Araplar' ^ n Nahire dedikleri yksek klhlar bu a ^ da moda oldu. Kad ^ nlar bu ba ^ l ^ klar ^ n zerine sanklar sararlar, ular ^ n ^^ da omuzlar ^ na d ^ rrlerdi (215). Eskiden ok moda olan siyah renkten zamanla vazgeildi. Abbasiler zaman ^ nda ise btn ^ slam toplumundaki kadmlann gzleri Ba ^dat'a evrildi. Renkler ve bunlar ^ n isimleri o ^ald ^ . Renkli, izgili ipek Ni ^ abur ya ^ maklan, amber kokulu gmlekler, ba ^ ka kokular sindirilerek boyanm ^^^kuma ^ lar pek moda oldu. M ^ s ^ rl ^^ han ^ mlar ^^ yaratt ^ klar ^^ moda izgilerini, e ^ itli siyasi olaylar ^ n ve eski M ^ s ^ r eserlerinin etkiledi ^i, tarihi kaynaklardan anla ^^ lmaktad ^ r. rn. XV. yzy ^ lda Kahire'nin do ^usunda beyaz mermerden yap ^ lm ^^^iki byk stun bulundu. Bu iki stun E ^ ref Saban' ^ n medresesine -getirildi. Halk bu iki stunun ta ^^ nmas ^ n^^ bir ^ enlik havas ^^ iinde seyretti. Kad ^ nlar o gn elbiselerinde canland ^ rd ^ lar, mendillerde traz halinde i ^ lendi (216). Ayn ^^yzy ^ lda ok ra ^bet gren uzun etekli giysilerden bahseden Ayni, ipekten yap ^ lm ^^^kad ^ n giysilerinin kuyruklar ^ n^ n birka kula geriden srklendi ^ini ve bir kad ^ n giysisinden -drt kad ^ n ^ n normal olarak giyinebilece ^ ini yazmaktad ^ r (217). Ancak bu uzun etekler ve gzellikleri a ^^ a ^karan geni ^^yenli elbirseler hi ekonomik de ^ ildi, ok kuma ^^sarfolunuyor ve bir rob bin dirheme maloluyordu. Sonunda hkmet i ^ i ele ald ^ , kad ^ nlar ^ n srklenen uzun eteklerinin kesilmesini emretti, bu emre itaat etmek istemiyenler de tutukland ^ . Gerekten kad ^ nlar ancak bir sre bu emre uydular, emri veren vezir lnce gene eski moday ^^ canland ^ rd ^ lar. Memlk sultan ^^ Ketbuga'da hicri 792'de kad ^nlar ^ n uzun yenli elbise
(215) (216) (217) Ali ^ brahim, a.g.e., S. 126. Ali ^ brahim, a.g.e., S. 135. Bedrddin el-Ayni, Umdet l- Kri fi ^ erhu Sahih il -Buhrl, III., S. 230.

142

Bahriye OK

giymelerini yasaklad ^^ ise de, onlar buna kar ^^^kol boyunu k ^ salt ^ p geni ^li ^ini artt ^ rmak suretiyle cevap verdiler. XIII. yzy ^ lda Cengiz Han soyundan prenseslerin getirdi ^ i bir moda ^^k kad ^nlar^^ ba ^ lar ^ nda tyler ta ^^maya mecbur etti ve he men daha nce zengin han ^ mlar^ n alt ^ nlarla ssledikleri erkes takkeleri veya tepelikleri bu kez tylerle kapland ^ . Ayn^^prensesler in tarz ^ na yak ^ n giysileri de moda hline getirdiler. C) Spor : Hz. Muhammed kendi a ^^ ndaki sporlar ^n btn dallar ^ nda genleri maharet sahibi olmaya te ^ vik etmi ^tir. rne ^in, o ^ullar ^n^ za ok atmay ^^ ^retin, nk bu d ^man ^^ kahreden bir^ eydir; Ok atmakla oyalanmak bo ^^yere geirilen zamanlar ^n en hay^ rl ^ s ^ d ^ r; O ^ullar ^ mza yzmeyi, ok atmay ^^belletin demektedir (218). Hz. Muhammed e ^ itli sporlar ^^ hem te ^ vik etmi ^ , hem de seyrederek ne ^ elenmi ^ tir; Sahih-i Buhari muhtasar' ^nda bunun a ^ k delilini bulmaktaya: Hicri 7. y ^ lda Habe^ 'den gelen bir elilik heyeti mesitte harbeleriyle (bir e ^it m ^ zrak) oynuyorlard ^ , bir rivyete gre Hz. Ay ^ e, ba ^ ka bir riVyete gre Hz. Muhammed hunlar ^^ seyretme ^ i teklif etti. Bir e ^ it spor olan ve m ^ zraklarla raksa benziyen bu gsterileri Hz. Ay ^ e enesi Hz. Muhammed'in omuzuna, yana ^^^da onun yana ^^ na dayannu ^^bir hlde yoruluncaya kadar seyretti (219). Hadislerdeki bu a ^kl ^^^ n da deste ^iyle Emevi ve Abbasi halifeleri zaman ^ nda at yar ^^ lar ^ , ok atma, yzme, ko ^ular tertip etme gibi spor ve e ^ lenceler nem kazanm ^^ t ^ r. Araplar Iran ve Trkistan ilerine girdikten sonra bu lkelerde ra ^bette olan kre ve gen ile oynamak f ^ nd^k atmak, satran ve bunun gibi ba ^ka oyunlar ^^ zaptettikleri lkelerin eski shiplerinden ^ rendiler. Bu oyunlar ilk defa Harun r-Re ^ id zaman ^ nda moda olmu ^tur. O, halifeler iinde ilk nce gen oyn ^yan, m^ zrak tepesine hedef dikerek ok ni ^ an ^^ tertip eden, asl ^ nda bir hind oyunu olan satranc ^^ yayan ve oyuncular ^^ kendine yakla ^ t ^ rarak onlara maa ^^ba ^l ^yan halifedir. Bu devirde halk ^ n enok ho ^una giden spor sonradan Ingilizlerin bat ^ya gtrp ad ^ na polo dedikleri gen ile cirid oyunu idi. Bu oyunlar ortaa ^ 'da prenslere, io ^ lanlarma ve subaylara mahsustu. Her ^ ehirde bu i ^^iin haz ^ rlanm ^^^bir veya birka alan bulunur, belli gnlerde tak ^mlar, gerek yerli, gerek yaban(218) Abdlbaki Glp ^narl ^ , Seme Hadisler, S. 128. (219) Tecrdi-i Sarih tercmesi (Zeynddin Ahmet bin Ahmet), III., S. 158 -9.

EMEVi VE ABBASI UYGARLI ^I

143

c ^^ byk say ^ da seyircinin nnde ,kar^^ la ^^ rlard ^ . At yar ^^ lar^^ da gzde idi. Arkeolojik ara ^t ^ rmalar ^ n sonunda anla ^^ lm ^^ t ^ r ki, en dikkate de ^er ko ^u meydan ^^ Ba^dat yak ^ n^ ndaki Samarra'da idi. ^ ehrin d ^^^ nda bulunan bu meydan ^ n evresi onbir buuk kilometre olup ok gzel bir de oval piste ship idi. Ayr ^ ca ^ehrin iinde ve saray ^ n do^usunda halife'nin emri ile yap ^ lm ^^^gzel bir gen alan ^^ vard ^^ (gen ucu e ^ri bir sopa ile at stnde yumu ^ak bir topla oynan ^ rd ^ ). Halk bazan da ok atma yar ^^ lar ^ na kat ^ l ^ rd ^ . Bunlar^n sonunda en mhir at ^ c ^ lara dller da ^^ t ^ l ^ rd ^ . Her ^ ehrin ok atmaya .ayr ^ lm ^^^bir alan ^^ bulunur, bunun merkezinde ykselen bir dire ^in ucundaki kocaman bir kabak hedef vzifesi grrd. Ba ^ dat'taki U ^ nas en gzel ok meydan ^^idi. Ancak en popler spor gene de glire ^ti. ^ imdiki gibi st kapal ^^ salonlarda tuttuklar ^^ gre ^ i iin te^vik edici szlerini esirgemiyen ate ^ li hayranlar kalabal ^^^^orta, ^ larda da eksik de ^ildi. a Mahalli ^ ampiyonlar uluslararas ^^ sampiyonlarla boy l ^ meye a^r^ l ^ r, ok kere bir Bizansl ^ n^ n bir ^ sfahanl ^^ ^ ampiyonla kar^^ la ^ t ^^^^olur ve herbiri kendi ulusunun ^ erefini temsil ederdi. F ^ nd ^ k atma oyunu ise Hz. Osman zaman ^ nda ^ ranl ^ lar'dan al ^ nm ^^ t ^ r. nce mekruh Say ^ lm^^ sa da, sonradan halifeler f ^nd^ k at ^ c^ lardan askeri birlikler te ^kil etmi ^lerdi. BU oyun ta ^ , toprak veya kur ^ undan yap ^ lm^^^kk bilyalar ^ n yay ile at ^ lmas ^^ oyunu idi. Ko^ uculuk, atletizm gibi sporlar yan ^ nda, hamam yak ^ n ^ nda yer alan havuzlarda veya ^ rmaklarda yzme yar ^^malar^^ yap ^ l ^ r. kazananlara dller da ^^ t ^ l ^ rd ^ . Seyircilere gelince, onlar t ^ pk ^^ bugn oldu^u gibi oturacaklar ^^yerlerin cretlerini seve seve dernekteydiler (220).
Sanat ,: A) Musikl: ^ ark ^^ sylemek insanda tabii bir 4. ihtiyat ^ r. ^ nsan duygular ^n ^ , ac ^^ veya tatl ^^ an ^ lar ^ n ^^ musiki ile dile getirir. Bu sebeble musiki'nin tarihi belki de insanl ^k tarihi kadar

(220) Aly Mazah6-1, la vie quotidienne des Musulmans au Moyen ge., S. 188.

144

Bahriye ok

eskidir. Bir lkede sylenen ^ ark ^ lar, orada ya ^^ yan ulusun karakterini, ahlak ve adetlerini bir ayna gibi yans ^ t ^ r. Chiliye devrinde, yni Islam'dan nceki devrede, Araplar' ^ n byk bir o ^unlu ^u ad ^ rlarda ya ^ ar, deve ve koyun srlerini besliyerek gebe bir hayat srerlerdi. Bu yzden de onlar gzel sanatlar ^ n yaln ^ z ^ iir kolunda stn bir dzeye ula ^m ^^ lard ^ . Yava ^^yava ^^ ^ iire en yak ^ n sanat kolu olan musiki de do ^maya ba ^ lad ^ . Bu musiki Cahiliye devrinde daha ok gebe hayat ^^ ya ^^yan Arap genlerinin ^ ss ^ z kum llerinde deve kervanlar ^ n ^^ yrmeye te ^ vik etmek maksad ^ yla syledikleri pek ilkel melodilerden ibaretti. (Mes'di, Muruc uz-Zeheb., VIII., S. 92) Yaln ^ z deve srcleri de ^ il, kuma ^^dokuyanlar, tarlada al ^^ anlar, kay ^k ^ l ^ k gibi monoton i ^ ler grenlerin, s ^ k ^ c ^^ al ^^ malar ^ n ^^ hafifletmek ve onu daha dzenli, verimli hale getirmek iin de melodiler sylemeleri detti. Buna Hud' denirdi (221). Huda'n ^ n ^ k ^^^ n ^^ kad ^ nlar ^ n llerin arkas ^ ndan ettikleri feryatlara ba ^ l ^ yanlar bulunmaktad ^ r. Huda'y ^^ terennm izledi. Araplar'da terennm iki trl idi : biri ^ iirin musiki ile sylenmesidir; Buna G ^ na denir (222), yani ^ ark ^ . teki manzum olm ^ yan, nesir halindeki szlerin terennmdr; buna da Tagbir denir (223). Daha sonra kom ^ u lkelerden ald ^^^^etkilerle geli ^ en musiki ba ^ ka ba ^ ka adlar ta ^^ d ^ . ^^te bylece dini olm ^yan musiki do ^ du. Mutluluk ve sevin duygular ^ n ^^ ortaya koyan ocuk ^ ark ^ lar ^ , ninniler, d ^n ^ ark ^ lar ^^ hi ^ phe yok ki, Huda' denilen trden tamamiyle ayr ^ d ^ r. Eski devre ait olan bu halk ^ ark ^ lar ^ n ^ n ne gfteleri ne de besteler hakk ^ nda bir bilgiye sahibiz. Bugn onlar ^^ emsalleri ile kar ^^ la ^ t ^ rarak, baz ^^ tahminler yrtlmektedir. Araplar' ^ n bu halk ^ ark ^ lar ^ n ^ n makam ^^ ok basit idi. Genel kural olarak bunlarda bir makam cmlesi bulunur, bu her beyit
(221) (222) ^ bn Haldn, Mukaddime, trkeye eviren Zkir Kdiri Ogan, II., S. 460. Farmer C. H., g ^ n'y ^^ ^ iirin melodik olarak sylenmesi ^ eklinde tan ^ mlam ^^ sa da Ehad Arpat, ^ A., IV., S. 777'de g ^ n, tagbir, tilva, terennm, savt, musiki'nin birbirine kar ^^ t ^ r ^ ld^^^ n^ , g ^ n'n ^ n bunlar ^ n hi birine tam olarak tekabl etmedi ^ ini fakat ilgili bulundu ^unu a ^ klar. Gerekten de Frbi, kitab l - Musiki adl ^^ eserinde (La Musique Arabe, d'Erlanger evirisi, Paris, 1935, II., S. 77 - 8, 84) g ^ n ile musikiyi birbirinin yerine kullanmam ^^ t ^ r. Farmer C. H., 1A., IV., S. 777.

(223)

I. Hi ^ am zaman ^nda yap ^ lm^^^olan Kasr l-Hayr il-Garbi'de bulunan fresklerden mzisiyen kad ^nlar ve av sahnesi. K. Otto-Dorn, Die Kunst des ^ slams, Baden-Baden. 1964.

EMEVi VE ABBAS"' UYGARLI ^ I

145

veya m ^ srada tekrarlan ^ rd ^ . Bu sde melodilerde ton ls drtbe ^^telli musild letlerinin drt-be ^^not dizisine ba ^ l ^^ kal ^ r. Hatta hazan yaln ^z iki nota bile melodiyi idareye yeterli olurdu (224). Eski Araplar'da kullan ^ lan msiki letlerinin en nls yuvarlak veya kare biiminde yap ^ lan bir tempo aleti ile ilkel bir ddk veya naydan ibaretti (225). ^ ebble, Zulan, Bk, Ud, Tunbr ve bunlara benzer nefesli ve telli saz aletleri ise kuzey Afrikal ^ lar ile ranl ^ lar'a, Bizansl ^ lar'a mahsus idi (226). Araplar ancak Islamiyet'ten sonra bu trl musiki aletlerini tan ^m ^^ lard ^ r. Arap halk msikisinde tip g ^ n'ya rastlamr 1) solo; 2) karo; 3) nbetle ^ e ^ark ^^ sylemek; birinci tipte makam nceden belli, geleneksel motiflere dayan ^ r ve nceden haz ^ rlan ^ r. Buna ne ^id ve in ^ d denir. Ikincisinde irticlen ve tuluat kabilinden sylenir, bu da tartil ad ^ n ^^ ta ^^ r; ama her zaman tuluat olmaz, nceden haz ^ rlanm^^^ da olabilir (227). Bu, sde na ^ireli msiki sanat ^ n^ n nceliklerinden uzakt ^ . Araplar bunu ^ renmek zahmetine girmeden, ilerinden geldi ^i gibi icra ederlerdi (228). Islmi devirlerde ^ mam, haf ^ z ve htiblerden biro ^u musild sanat ^ndan habersiz bulunduklar ^^ halde, Kur'an- ^^ Kerim okuduklar ^^ zaman seslerinin ve okuyu ^ larm ^ n gzelli ^i sayesinde dinlyenlerin ho ^ una giden uygun sesli melodiler bulurlard ^ . Islm'dan nce m ^lsiki'nin tan ^ t ^ c ^ lar ^^kaynt denilen ^ ark ^^okumay ^^ meslek hline getirmi ^^olan kad ^ n ^ ark ^ c ^ lard^ r. Bunlar ^ n sosyal hayatta nemli roller oynad ^ klar^= delillerini bizzat Hazreti Muhammed'in ya ^ ad ^^^^devirde buluyoruz. Von Kremer bu kaynt'lar ^ n Iran, Bizans gibi yabanc ^^ lkelerden geldiklerini sylemi ^ se de bir k ^ sm ^ n^n Mekkeli oldu ^u ^ phesizdir (229). Islml ^^^ n ba ^ lang^ c ^ nda taganni'ye kar ^^^bir direnme gsterilmi ^ tir. ^ ark ^^ ve msiki dinlemenin caiz olup olmad ^^^^fakihler aras ^ nda bir tart ^^ ma konusu hline gelmi ^ tir. Hele Budizm'in, Parsizm yni Zerd ^tili ^in ve H ^ ristiyanl ^^^n tersine asla kalbe de ^il akla ynelen mslman ibdetinde musikiye yer vermek sert tepki(224) (225) (226) (227) (228) (229) Farmer C. H., ^ A., IV. S. 773. Crci Zeydn, Medeniyet-1 ^ slmiyye, V., S. 52. ^ bn Haldn, Mukaddime II, S. 460; Mes'di, Muruc, VIII., S. 191. Ebu'l- Ferec el- isfahani, Kitb l - Agni, VII., S. 188. ^ bn Haldn, Mukddime, S. 460 v. t. Ehad Arpad, ^ A., IV., S. 775.

146

Bahriye OK

lerle kar ^^ lanm ^^ t ^ . Fakat Araplar geni ^^lkelere hatta k ^ talara do ^ru yay ^ l ^nca, fethettikleri yerlerin zengin miras ^ na kondular. Eski kabal ^ k ve sadeli ^ i b ^ rakt ^ lar. Onlar gibi ya ^ amaya koyuldular. Hicaz'a Bizans ve ^ ran'dan ^ ark ^ c ^ lar ve alg ^ c ^ lar ak ^ n etme ^e ba ^ lad ^ . Az zaman sonra Araplar bu yabanc ^^sanat ^ lar ^^ taklit ederek Beste yapma ^ a ve bunlar ^^ kendi alg ^ lar ^ nda dinletme ^e zendiler. Bylece ritim ve ba ^ka unsurlar Arap musikisine sokulmu ^ , sanatl ^^ musiki de kendini gsterme ^e ba ^ lam ^^ t ^ . Yabanc ^^ etkilerin kendini duyurdu ^u blgeler daha ok Hicaz ve Irak blgeleri olmu ^ tur. Ya ^ ama dzeyleri ykselen Araplar' ^ n gn getike teki sanatlara oldu ^u gibi musiki sanat ^ na da verdi ^i de ^ er artt ^ . Fizik ve telli sazlar tekni ^ inin bir kolu olan musiki nazariyesi byk ilerlemeler kaydetti (230). El-Kindi (lm. 874), Sogdlu Farabi (872-950), ^ bni Sina (lm. 1037) ve Azerbaycanl ^^ Safiddin (lm. 1293)'e kadar mslman bilginler in ve Iran basit garr ^ ndan hareket ederek incelemelerde bulundular ve tabii gam ^^ kurdular. Gitar, flt, ksilifon, tanbur vesaireye halel getirmeden piyano ve orglar ^ n ilkel bir tipi olan kanunu yapt ^ lar (231). Arap bilginlerinin, rne ^in Ptoleme'nin musiki hakk ^ ndaki geni ^^incelemesini kendi dillerine evirmelerinden anla ^^ laca ^^^zere grek musikisine yabanc ^^ olmad ^ klar^^ve bunun sonucu olarak ^ sr larn imparatorlu ^unun s ^ n ^ rlar ^^ iinde ya ^^yan Trk d ^ nr ve byk bilgini Farabi'nin de bundan rnek ald ^^^^biliniyorsa da, bu rne ^ in yetersizli ^i kar ^^ s ^ nda o, tamamiyle yeni bir nazariye kurdu. Eserinin geni ^ li ^ i ve en ince noktalarda gsterdi ^i vukuf onun eserini Ortaa ^ ' ^ n en dikkate de ^er msiki kitab ^^haline koymu ^ tur (232). X. ve XVI. yzy ^ llar aras ^ nda Arap msiki nazariyesi
(230) Eski msiki nazariyelerinden ilk faydalanan el - Kindi (lm. 874) olmu ^ tur. Bugn drd mevcut olan yedi rislenin yazar ^ d^ r. Bu rislelerin Berlin'dedir. Bunlar ^ n adlar ^^ ^ unlard ^ r : Risla fi icz' habariya al - msiki; Risla fi'l - luhn'dur, ncsnn ad ^^ yoktur. El - Kindi'den sonra iki ^ rencisi Ahmed bin Muhammed al - Sarahsi (lm. 899) ile Mansr bin Talha bin Thir msiki nazariyesini i ^ lediler. ^ bn Sina, el - ^ ifa' l - nect adl ^^ eserleri iinde msikiye yer ay ^ rm ^^ t ^ r. Safiddin de ^ erli bir fiziki idi; ayn ^^ zamanda Farabi gibi o da alg ^^ alard ^ . Gam sistemine yenilikler getirmi ^ tir. (231) Aly Mazaheri, La Vie Quotidienne des Musulmans au Moyen Age. Paris, 1951, S. 159; Carra de Vaux, Farabi'nin Kitab l - Msiki'sinin fr. evrisine nsz. S. VII. (232) al - Farabi, KitUb l - Msik il - Kebir (d'Erlanger evirisi), I., S. VII.

EMENd VE ABBASI UYGARLI ^I

147

zerine eser yazanlar nce filozoflar olmu ^ tur. Bu sebeble de msiki matemati ^in yan ^ nda felsefeden bir para haline gelmi ^ tir. Art ^ k bir sanat dzeyine ula ^ m ^^^olan msiki teknik terimlere de sahip oldu (233). Bu sayede ^ iirlerinin bestelenmesini istiyen ve bu amala ^ iir yazm ^^^olan bir ok ^ airin ad ^ n ^^ ^renmi ^^olmam ^za ra ^men, bu ^iirlerin bestelerinin notalarmdan pek az ^^ bize kadar gelebilmi ^ tir..Baz ^^ ^ ark ^^ trnn ra ^bet grmesi, o trn edebi hale gelmesine de sebeb olmu ^ tur. ^ slam leminde btn gma yni taganni (terennm) tek ses zerine kurulmu ^tur, yni sadece melodiden ibarettir. Bat ^^mftsikist, l ^ armoni, yni uygun ok sesli msiki sanat ^ , Ortaa ^^ Do ^u alemi iin tamamiyle yabanc ^ d ^ r. Mslman Do ^unun byk bir o ^unlu^u msikryi tek sesli bir dizinin devam ^^olarak grr. Hristiyan Bat ^^ ise bunu akkorlarla ssler (234). ^ slam rnsikisinde her motifi makam denilen ve pek o ^u eskiden intikal eden zel tarza ba ^ l ^ d ^r. ^ slmiyetin yeni yerle ^ me^ e ba ^ lad ^^^^devirlerde taganni etmek yani ^ ark ^^ sylemek haram de ^ilse bile, mekrh addediliyordu. Mslmanlar ^ n ileri gelenleri g^ na'mn haram olup olmad ^^^^hususunda tart ^^ malara girdiler. Taganni'yi hell grenlerin delilleri, onun esas ^ n ^ n ^ iirden ibaret bulundu ^u, ^ iirin ise Hazret-i Muhammed'in her zaman be ^enip te ^ vik etti ^i bir sanat kolu oldu ^u, hatta onu m^ rikler aleyhine bir silah gibi kulland ^^^ d ^ r. Gerekten de Hazret-i Muhammed, ^ airi Hassda : Abd Man:M o ^ullar ^na ate ^^ saan dilini musallat et, senin ^ iirin onlara karanl ^kta at ^ lan okdan daha ok etkilidir (235) diye emretmi ^ti. Taganninin caiz oldu ^unu ileri srenler Hassan' ^ n ^ iirlerinin ^ark ^^ halinde terennm edildi ^ine dayanarak haram olmamas ^ n ^^ savundular (236). Taganniyi haram grenlerin dayanaklar ^^ ise, msiki ve ^ ark ^n ^ n insan ^^zevk ve safaYa yneltmesi, dini vazifelerinde ihmle gtrmesi ve cinsel istekleri te ^vik edici olmas ^yd ^ .
(233) Safiddin, el - Frbi ile ^ bn Sin'n ^ n kulland ^ klar ^^ istilahlar ^n yanl ^^^ olduklar ^ n^^ ileri srer ve hcm eder, bk., IA., VIII., musiki maddesi. (234) Bat ^n^ n tek sesli musikiden armonik musikiye gei ^^tarihi pek eski de ^ ildir; hatta belki de musikiyi seven ve geli ^ mesine gayret sarfeden Charlemagne'dan 200 y ^ l sonras ^na, Hal ^^ Seferleri zaman ^na rastlar. bk. Norbert de Fourcq, Petite histoire de la musique, Paris, 1960, S. 9. (235) Corci Zaydn, a.g.e., V., S. 54. (236) Corci Zaydn, V., S. 54.

148

Bahriye OK

Baz ^^ Islam bilginleri ise ^ ark ^ lar ^ n bir k ^ snam ^^ helal, bir k ^ sm ^ n ^^ haram sayd ^ lar. Uzun tart ^^ malardan sonra ^ ark ^^sylemenin ^ eriata ayk ^ nl ^^^^kabul edildi ^i takdirde Kur'an' ^n tilaveti hakk ^ nda da ayn ^^ hkmn varid olaca ^^^a ^ ka anla ^^ ld ^^ (237). ^ ark ^^sylemenin ^ eriata ayk ^ nl ^^^ n ^^ iddia edenlere kar ^^^Kur'an' ^ n tilaveti hakk ^ nda da ayn ^^ hkmn verilmesi istendi. Buna kar ^^^mteas s ^ p Mslmanlar ^n muhalefetleri pek zay ^ f kald ^ . nk Hazret-i Peygamber'in Kur'an' ^^ gzel sesleri ile okuyanlara syledi ^ i ok ^ ay ^ c ^^ szler en inan ^ l ^ r hadis kitaplar ^nda yer alm ^^ t ^ . rne ^ in sesinin gzelli ^ i ile n salm ^^^olan Elat^^ Mu^ s el A^ 'ari bir gece Kur'an okurken Hazre:t-i Muhammed onu i ^ itmi ^ , ertesi gn Ya Eb Msa, Davudo ^ ullar ^ n ^ n mizmarlar ^ ndan (yass ^^ nay biiminde nefesli saz) biri sana verilmi ^ tir (238) demi ^ti.
-

Gene gzel sesiyle Kur'an- ^^Kerim okuyan Salim Mevl Huzeyfe iin de Hazret i Muhammed.: mmetimde byle bir kimse bulunduran Allah'a hamdolsun diyecek kadar memnuiyet duymu ^ tur. Hazret-i Muhammed'in Sa'd ^ bn Ebi Vakkas'dan rivyet edilen hadisi de Taganni ile Kur'an okumayan bizden de ^ ildir yolundad ^ r (239). Nihayet mutaass ^ p Mslmanlar, Kur'an ^^ tilavet (Tagbir, tartil) etmek ile dini olm ^ yan taganni ( ^ ark ^ ) nin ayn ^^ ^ ey olmad ^^^ na dair kendilerince ^ er'i bir hkm verdiler (240). Halbuki tilavet ve tartil ile ^ ark ^ mn kaide bak ^ m ^ ndan ve ameli bak ^ mdan birbirinin ayn ^^ oldu ^unun ispat ^^ zerine bu kural hkmsz kalm ^^ t ^ r.
-

Burada taganni kelimesine din bilginlerinden baz ^ lar ^ , Kur'an ^^ gzel bir uslupla, dzgn ^ ekilde okuma anlam ^^ vermek istemi ^ ler ve Kur'an' ^^ melodinin en sadesinden bile tenzih ettiklerini a ^ klam ^^ lard ^ r. Snni dokt ^inin drt imam ^ ndan biri olan ^ mam Malik bunlann ba ^^ nda gelir. ^ mam Will ise melodi (cihan, lahn) ile Kur'an okunmas ^ n ^^ caiz grr. Mensup oldu ^u kavmin bile kusurlar ^ n ^^yans ^ z bir gzle ele ^tiren ve bunu yzy ^ llar sonras ^ na ula ^t ^ rmakta bir sak ^ nca grmiyen XIV. yzy ^ l ^n tarih felsefecisi ^ bn Haldn, ^ mam Mlik'in fikirlerini benimsemektedir. ^ bn Haldn, Kur'
(237) (238) (239) (240) el -Ikd l - ferid, III., 178. Muhammed Cemil Beyhum, el - Mir'at fi hazrat il - arab, Ba ^ dat 1962, S. 82; ^ bn Haldn, Mukaddime, II, S. 460. Tayyib Oki, Kur'an' ^^ Kerirtfin usli^ b ve k ^ raati, Ankara. 1965. S. 17. ^ bn Haldn, Mukaddime, II., S. 468.

EMEVI VE ABBASI UYGARLI ^ I

149

an- ^^ Kerim'i okurken uzat ^ lacak veya k ^ sa okunacak harfleri nceden dzenlenen ll melodiye uydurman ^ n imkns ^ zl ^^^^kar ^^ s ^ nda, Kur'an- ^^ Kerim'i melodik ve ritmik bir tarzda okuman ^ n do ^ru olm ^yaca ^^^inanc ^ n ^^ belli etmektedir. ^ slm' ^ n ilk a ^^ nda Kur'an her halde etkili fakat de ^i ^ ik ses perdeleri pek az olan, muhtemelen minr gam ^ ndan ancak sde bir melodi ile okunmakta idi. Tarihte Kur'an' ^^ melodi ile ilk okuyan kimsenin Peygamberin azatl ^ s ^^ve Ziyd ^ bn Ebihi'nin anabir karde^ i Abdullh ^ bn Ebi Bekre oldu ^u, bunun torunu Abdullh ^ bn mer'in de onun tarz ^ n ^^ izledi ^ i grlm ^ tr (241). Bu okuyu ^un g ^ na ve hud' ile hibir ilgisi yoktur. Hatta bu tarz Kur'an okumaya da ^ bn nlar k ^ raati ad ^^ verilmi ^ tir. Bu uslupta okumay ^^daha sonra devam ettiren Said el Allf, devrin Halifesi Hrn r Re ^ id taraf ^ ndan vlm ^tr. Fakat zamanla Abdullh ibn mer ve Sald el Allfm tarz ^^ bir yana b ^ rak ^ lm ^^ , gzel sesli kimseler Kur'an ^^yeti ^tikleri lkenin musiki zelliklerini ta ^^yan melodilerle ssliyerek okumaya ba ^ lam^^ lard ^ r. Tarihte bu yolu ilk aan, yni belli bir ^ ark ^^ na ^mesi ile Kur'an tilavet edenler el-Haysam ve Ebn ibn Taglib (242) olmu ^ tur. Onlar ^^ ^ bn. A'yn, Muhammed ibn Sa'd elTinnizi izlemi ^ lerdir. El-Haysam el-Allf'm Abbasi Mansr'a, Kur'an tilveti hakk ^ nda verdi ^i ,muht ^ raya gre Hicazhlar Kur'an' ^^ Arap uslbuna uygun okuduklan hlde, Kfeliler onu Nabti, Basral ^ lar Husravni-Farisi, ^aml ^ lar ise h ^ ristiyan rahiplerin uslbuna uygun olarak okurlard ^^(243).
-

Gerek Emevi, gerek Abbasi halifeleri iinde msikiyi, mmetin dini devlerini ihmal etmesinden korktuklar ^^iin yasaklayanlar bulundu^u da bir gerektir. Bunlar ^n ba ^^ nda I. Muviye gelmektedir. Ama ona yak ^ nlar ^^ taraf ^ ndan bir gn bir olup-bitti ile musiki dinletildi ^i zaman, bundan byk bir haz duydu ^u, kendini bu gzel sanat ^n etkisine kapt ^ np aya ^^^ile ritme kat ^ ld ^^^^farkedilmi ^(241) ^ bn Kuteybe, Kitb l - Ma'rif, S. 232; Houtsma, Ebu Bekre maddesi, ^ A., IV., S. 14. (242) Tayyib Oki, a.g.e., S. 20. (243) Oysa Kur'an' ^^ Kerim'in byle gzel veya daha hafif bir ritimle okunmas ^ , ona kar ^^^elbette bir sayg ^ s ^zl ^ kt ^^ ve Hazret-i Peygamber belki de bunun iin Kur'an' ^^ Kerim'in fs ^ k ve gnahkrlar ^ n ahengiyle de ^ il Arap elhan ^^ile okuyunuz demi ^ tir.

150

Bahriye OK

ti (244). te yandan o, Peygamber soyundan olanlar ^ n hilafeti d^ nmelerine engel olmas ^ n ^^ sa ^ l ^yaca ^^ n ^^ umdu^u, iin de onlar ^ n musiki veya ba ^ ka e ^lencelerle u ^ ra ^ malanna gz yumar, hatta bunu, bol paralar vererek te ^ vik etmek isterdi. Musikiye cevaz veren ve te ^ vik eden ilk Halife, Muaviye'n ^n o ^lu Yezid ve k ^ z ^^ tike'dir. tike g ^ na'y ^^ ve trlerini ^renmekle kalmad ^ , yapt ^^^^besteleri Mekke ve Medine'den gelen kad ^ n ^ ark ^ c ^lara da ^retti ve onlar ^^ bu yolda ilerleme ^e te ^ vik etti (245). Ortaa ^^^ slm ^ 'mn musiki hayat ^ nda nemli bir yer tutan R' ika, Azza, Ulviye gibi gzel sesli besteciler sadece kendileri ^ ark ^^ sylernekle kalmay ^ p kad ^ n ve erkek btn Medinelileri musiki ile u ^ ra ^maya a ^^ r ^ rlard ^ . Devrin nl zevk ve ^ iir erbab ^^ (rn. Tuvey ^ , M'abed, Abdullah ibn Cfer) hemen hergn onlar ^ n evlerinde toplan ^ rlard ^^ (246). I. Yezid zaman ^ nda Hicaz musikinin, ^iirin, e ^ lencenin vatani hline gelirken, Irak bunlar ^^ reddediyor, haram say ^yordu. II. Velld (743-744) ^ ark^ c ^ lar' ve bestecileri Hicaz'dan ^ am'a getirdi. Bu tarihten sonra musiki bilimi ^ slam lkelerinin her ynne yay ^ ld ^^(247). Daha nce Abdlmelik'in o ^lu II. Yezid (720-724) Habbe adl ^^ criyenin sesine o derece esir oldu ki, imparatorlu ^un btn idaresini hemen hemen onun eline b ^ rakt ^^ (248). Fakat zaman zaman Halifeler, devrin musiki ^ ehri olan Medine'de bile bu tr sanat ve e ^ lenceyi yasaklam ^^ lard ^ r. rne ^in Abdlmelik'in o ^ lu Sleymn askerlerden birinin ^ ark ^^syledi ^ini duyunca yan ^ na a^^ r ^ p bu ^ ark ^ y ^^ tekrarlamas ^ n ^^emretmi ^ ti. Hkmdann ho ^ una getti ^ini sanan asker bir kere daha, ama daha dikkatle ve daha duygulu bir sesle ^ ark ^ y^^tekrarlay ^nca, Halife taassubundan tr askeri had ^m ettirmi ^ti. Sadece bu kadarla da kalmay ^ p Medine valisine ^ ehirde ne kadar ^ ark ^ c ^^ve besteci varsa toplay ^ p had ^ m ettirmesini emret(244) Crci Zaydn, V., S. 54; el - ^ kd l - Ferid, II., 182; mar Riz Kahhle, 'alm l-nis', D ^ m ^^ k 1959, III., S. 211; M. Zihni, Ma ^ hir n - nis, IL, S. 77. (245) Muhammed Cemil Beyhum, a.g.e., S. 82. Ebl-Ferec el- ^ sfahni, elAgni, VIII. S. 19. (246) Muhammed Cemil Beyhum, a.g.e., S. 82. (247) Crci Zaydn;.V, S. 55; 'Muhammed Cemil Beyhum, a.g.e., S. 83. T:, (248) Mes'di, Muruc., Paris. 1871: V., 446 v. t.

EMEVI VE ABBAS ^^UYGARLI ^ I

^ s ^^

mi ^ ti (249). Emevilerin musild'ye en ok yer veren Halifesi II. VeM bile musild'nin sihirli etkisinden sak ^ nmay ^^ sa ^ l ^ k vermi ^ti. Abbasi Halifelerinden Me'm^t^ n Horasan'dan Ba ^dat'a ula ^ t ^^^^ zaman hkmdarl ^^^n ^^glendirme ^e azmetti ^inden srekli olarak 20 ay ^nsild dinlemekten uzak bulunmaya dikkat etmi ^ti. Fakat byle yasaklar gnden gne geni ^ liyen ve medenile ^en Islam lkesinde musikinin geli ^ mesine engel olamam ^^ t ^ . Musiki daha ok refahtan do ^an bir ihtiya oldu ^u iin elbette bunun te ^ vikileri, hkmdarlar, emirler ve zengin tabaka mensuplar ^^ olmu ^ tur. Me' retn ve Mu'tas ^m zaman ^ nda Tanburi Ubeyde, kitab l-Agani'de tasvir edildi ^i gibi byk bir musild ustas ^^ idi. Tanbur almaktaki mehareti yan ^ nda bizzat besteledi ^ i ^ ark ^ larla da n kazanm ^^ t ^^ '(250). Yava ^^yava ^^msikinin czibesine tutulan devlet bykleri aras ^nda ^ark ^^ sylemek ve saz almak da moda oldu. I. Velid'in amcas ^^ o ^lu olup 717'de hilfete geirilen mer ibn. Abdlaziz son derece dindarl ^^^ na ra ^men bu modadan kendisini alamam ^^^ve nceleri, Hicaz valili ^i s ^ ras ^ nda, besteler yapm ^^ t ^^ (251). Ama Halifeli ^e ykseldikten sonra ibdeti engelliyebilir diye msikiye yer vermemi ^ ti. Bununla birlikte, II. mer gene de gzel sesin, msildnin etkisi alt ^ nda kal ^ rd ^^ (252). Daha sonra Velid bin Yezid
(249) Ebts^ 'l - Ferec el - isfahani, Kitb l - Mani, IV., S. 61. 250) Emir Ali, a.g.e., II., S. 464. (251) Crci Zaydn, Medeniyet-i islmiye, V., S. 158. (252) Mes'di, Muruc, V., S. 428, 431. A ^ a ^^ daki olaylar ^^ zikrederek bunu teyid ediyor : Bir gn bir Irakl ^ , ok gzel sesli bir criyeyi grmek iin Medine'ye geldi; onun Kaadi'nin Cariyesi oldu ^unu kendisine sylediler. Kaadiyi ziyaret edip criyesinin ok gzel Kur'an okudu ^unu ^ ark ^^ sylemekte de ok mahir oldu ^unu i ^ itti ^ ini, kendisine onu dinletmenin mmkn olup olmad^^^ n ^^ sordu. Kaadi cariyesinin bu meziyetlerinden habersizdi. Misafirle birlikte criyeyi dinledi; yle heyecanland^^ ki, terliklerini kulaklar ^ na geirip diz st yrrken beni Kabe'ye gtrn, ben kurban edilecek bir kurban ^ m diye syleniyordu. 'mer ibn Abdlaziz bu hikyeyi duyunca kaadiyi i ^ inden azletti. Bunun zerine kaadi bu criyeyi dinleyip de "den bir yk hayvan!~ diye ba ^^ rmazsa, mer'in kartlar ^^ bo ^^olsunlar dedi. Bu sz de Halife'nin kula ^^ na eri ^ ti. Kaadi ile criyesini grmek istedi. Halifenin huzuruna ^ kt ^ klar ^^zaman, nce cariYeye Medine'de Sylemi ^^oldu^u m ^sralar ^^sylemesini emretti. D'aha ^ ark ^^ bftmeden, Omer'in byk bir

heyecna kat ^ ld^^^^ve gzlerinden iri ya ^^darnlar ^n ^n sakahndan a ^a^^ya szld ^ grld. ^ark ^y^^ kez'Syleten Halifb -n. mer, Kaa-

152

Bahriye OK

n kazanm ^^^besteler yapm ^^ t ^^ (253). II. Velid ^ arab ^ , e ^ lenceyi hele msikiyi deta nne geilmez bir a ^kla seviyordu. Her lkenin mzisiyenlerini etraf ^ na topl ^ yan ilk hk_imdar o oldu. Ikili ziyafetlerde ^ bn Sureyc, M'abed, ^ bn Muhriz, ^ bn Ay ^e ve Tuvey ^^ gibi sanat ^ lara gn do ^ du. Babas ^ ndan tev;-s etti ^ i iptil halindeki msiki sevgisini ve heyecan ^ n ^^ ate ^ liyen paralar, Kurey ^^arapas ^ nda yaz ^ lm ^^^olarak Kitb l-Agani'de mevcuttur. Bunlar ^ n bestesinin de ^ bn Sureyc veya. Mlik'e ait oldu ^u san ^ lmaktad ^ r. Hi^ m'in msiki sevgisi Hristiyan gece ay nlerini dinleme ^ e kadar gider ve bundan o derece huzur duyard ^^ ki, devlet umurunu bile unuturdu (254). Musullu ^ brahim'in o ^ lu ^ shak ve Halife Mehdi' nin ^ bn ^ ekle ad ^ yla tan ^ nm ^^^olan o ^ lu ^ brahim de ^ ark ^ lar yazd ^ . Bunlar ^ ark ^ lar kitab ^^ adl ^^ eserde ve ba ^ ka eserlerde yer ald ^ lar (255). I. Yezid ve II. Velid gibi Halifeler devrinde geli ^ mesi h ^ zlanan msiki, Emevilerin son zamanlar ^ nda saray ve konaklardan halk aras ^ na hatta sava ^^meydanlar ^ na kadar girdi. Abbaso ^ullar^^ ^ sfahan yresinde Emeviler'i yenilgiye u ^ ratt ^ klar ^^ zaman (H. 131) say ^ s ^ z ganimet mallar ^^ aras ^ nda ud, tanbu:~ ve ny bulmu ^ lard ^ . Bylece msiki derece derece ilerliyerek Abbasiler a ^^ nda daha stn bir dzeye ula ^ t ^ . Arapaya, fars ve sanskrit dillerinden msiki kitaplar ^^ evirttirildi. Hammd, ^ brahim bin Mehdi ve Musullu ^ brahim gibi tan ^ nm ^^^msiki sta :lar ^ , yaln ^ z ^ ark ^^ iin de^ il, raks iin de besteler yapt ^ lar. Musullia gen sanat ^^ Zaryb yukar ^ da kaydet^ ti ^imiz sanat ^ lardan msiki ve g ^ n ( ^ ark ^ ) ^ renmi ^ti; yle sihirli bir sanat ^^ idi ki, Musullu di ^er sanat ^ lar onu k ^ skand ^ lar, o da bat ^ ya gitmek zorunda kald ^ . Endls hkmdar ^^ Hakem bin Hi ^ m, Zaryb' ^ n geldi ^ ini duyunca kendisi de kar ^^ lamaya ^ kt ^^ Onu devlet ricli mertebesine ykseltti ve kendisine iktalar verdi. Bylece Zaryb, Endiils'te ^ ark ^^ sanat ^ n! yayd ^ . Fakat Endls'n ekonomik ve siyasi durumu gerileyince, bu sanat Kuzey Afrika'ya intikal etti. Ekonomik durumlar ^^ bozulmadi'nin szlerini mubala ^ al ^^ bulmad ^^^ n ^^ syliyerek onu eski memuriyetine iade etti. ^ bn Tiktika, el-Fahri, Paris 1910 (tr. par Emil Amar), S. 113 v. t. Lammens, Siecle des Omayyades, S. 386 Eb'l-Ferec el- isfahni, kitb l- agni, VIII., S. 143; Mes'di, a.g.e., S. 10; ^ bn l - Nedim, Fihrist, S. 140, Bey.L-ut 1964.
.

(253) (254) (255)

EMEV^^VE ABBAS ^^UYGARLI ^ I

153

ya yz tutmu ^^devletlerde en nce kaybolmaya yz tutacak sanat msiki sanat ^ d ^ r; sebebi de bollu ^un, refah ^ n yaratt ^^^^ e ^ lence ihtiyac ^ ndan do ^mu ^^olmas ^ d ^ r diyor ^ bn Haldn. Fakat Yak ^ n a ^ ' ^ n teknik imknlanyla msiki sanat ^^ bu gr ^ do ^rulam ^ yacak bir nitelik kazanm ^^ t ^ r. Zaryb' ^ n lmnden sonra, yerini ancak k ^ z ^^ Aliyye doldurabilmi ^ tir. (Bk. Ali ^ brahim Hasan, Nis lahunna fi'lTnh il- ^ slmi Nasib, Kahire 1963, S. 91-92). Yukar ^ da, msikinin kuvvetli czibesine kap ^ lanlar ^ n ibkletlerini ihmal edecekleri yolundaki inar ^ ca ra ^men, Halifeler ve devlet ileri gelenlerinin bizzat msiki bestelemekten ve msiki icra etmekten kendilerini alamad ^ klar ^ n ^^ sylemi ^ tik. Abbas o ^ullar ^ nda da _msiki aletlerini kullanan ve ^ ark^^okumaya emek veren bir ka Har life ad ^ na rastlamak mmkndr: Muntas ^r, Mu'tez, Mu'temid, bunlar ^ n en nllerindendirler (256). Mt ^ siki sanat ^^ ile u ^ra ^ an ve sanat eserleri toplanm ^^^olan ilk halife ocuklar ^^ ^ brahim bin Mehdi ile k ^ z karde ^ i Aliyye binti Mehdi'dir (257). ^ brahim'in zaman ^ na kadar ^ ark ^ lar hep eski tarzda okunurken o, kendisinin bir prens oldu ^unu ve istedi ^i tarzda ^ ark ^^ okuyabilece ^ ini syliyerek msikinin insan sesiyle icra olunan k ^ sm ^ nda byk bir inkilp yapm ^^ t ^ . Halife Vs ^ k da byk bir besteci idi, Halife Mu'tez devrinde Halife Mehdis'nin k ^ z ^ n ^ n criyesi Munise ola ^ anst bir mevki kazanm ^^ t ^^ (258). Bu devirde ya ^ am ^^^olan prensesler ve asil kad ^ nlar srekli olarak, Nevbet l-lltni denilen msiki toplant ^ lar ^^ yaparlard ^ . Bu suvarelerde yze yak ^ n kad ^ n mzisiyen bir ^ ef ynetiminde konserler verirlerdi (259). Uzun zaman bir e ^ lence ya da zengin tabakan ^ n meyletti ^i bir sanat dal ^^olmaktan teye gidemiyen rnsiki Harn r-Re ^ id zaman ^ nda ve onun abalar ^yla bir meslek hline getirilmi ^tir. Bu tarihten sonra Abbasi prensleri aras ^nda msiki yazarlar ^^ daha da art(256) (257) Crci Zaydn Medeniyet-i islamiyye, V., S. 85. Kitb el - Agni, VIII., S. 189 - 190. Yni Harn r - Re ^ id'in baba bir karde ^ idir. ^ iir yazn^ akta ve yazd ^^^^ ^ iirleri bestelemekte byk bir maharet gstermi ^ , bu yzden devrinin en nl stad ^^ say ^ lm ^^ t ^ r. Annesi cariye Meknna'den gzel ses tevars eden 'Aliyye'yi Hrn r - Re ^ id uzun yolculuklarda yan ^ ndan ay ^ rmak istemezdi. Msikiye olan meyli 'Aliyye binti Mehdi'yi hibir, zaman ibadetten uzak bulundurmam ^^ t ^^ (Bk. el - A ^ ani, C. X. S. 78). Mes'di, a.g.e., VII., S. 387.

(258)

(259) Emir Ali, a.g.e., II., S. 470.

15.4

Bahriye OK

m ^^ t ^ r. Abbasi Halifelerinin drdncy olan Mdi'nin o ^ lu Abdullh, Harn r-Resid'in o ^ lu Eb ^ s, Emin'in o ^ lu Abdullh, Mtevekkil'in o ^ lu Eb ^ s ve X. Halife Mu'tez'in o ^ lu Abdullh bunlar ^ n aras ^ nda n yapanlardand ^ r. Abbasiler devrinde msiki nazariyeleri ile u ^ ra ^ an nl Trk
^ slam bilgini ve filozofu Frhi yazm ^^^oldu ^u kitb l-M ^C^ siki ad-

li eserinde sesi bilimsel olarak a ^ klad ^ ktan sonra msiki aletleri yapmak iin gerekli usulleri de tan ^ mlad ^^ (260). Giderek Mslman Sofiler teki semvi dinler gibi islmiyeti de dini bir msiki ile sslemek hevesine kap ^ ld ^ lar. Dini msiki ve bunun bir sonucu olan raks, mutasavv ^ flar aras ^ nda byk lde ra ^bet grrken, bir yandan da bunun ^ slam dini ile ba ^ da ^^p ba ^= da ^m ^ yaca ^^^konusu zerinde duruldu (261). Bir ara telli ve hatta nefesli sazlar ^ n dinlenmesi haram say ^ ld ^ . Kur'an'da sem gemedi^ i iin onun mubah olup olmad ^^^^hadis-i ^ eriflerle a ^ klanmaya al ^^^ ld ^^ (262). XIII. yzy ^ l sonlar ^ na do ^ ru dini msiki en iyi nitelikteki temsilcilerini ancak O ^uz Trklerinde ve Mo ^ ollarda bulabildi. Bu msikinin, insan ^ n Allah'a kar ^^^olan a ^ k ^ m kuvvetlendirdi ^ ine inanan ve bunu telkin eden Mevln Callddin Ritmi 01m. 1273) ve zellikle torunlar ^^ zaman ^ nda geli ^ ti ^ i san ^ lmaktad ^ r. Araplar' ^ n yaln ^ z g ^ n tarz ^^ ile bir benzerlik gsteren Trkler'in uzun havalar ^^ bir yana b ^ rak ^ l ^ rsa, gerek Do ^u msikisi ile Arap msikisi aras ^ nda a ^ k bir benzerlik yoktur. Gerek Do ^u msikisini bugn ancak Azeriler, zbek Trkmenleri ve Trkistan K ^ rg ^ zlar ^ nda bulmak mmkndr. Arap msikisi bu gzel Do ^ u msikisinden ancak bir gam muhafaza eder. Siyah islm' ^ n msikisine gelince o tamamen zenci kltrnn yaratt ^^^^bir sanat olup di ^ er mslman lkelerin msikisiyle hi(260) (261) (262) Haydar Bammat, islmiyetin manevi ve kltrel de ^ erleri, S. 349. el - Gazzal ^ , ihya u Ulum ud - Din; Eb Na ^ r l - Sarr, kitp l - Luma'a; Tahsin Yaz ^ c ^ , ^ A., Semai maddesi, X., S. 466. Tahsin Yaz ^ c ^^ Semd' ^^ mubah sayanlar ^ n, Kur'an' ^ n XXXI. Sre 19. yetine dayand ^ klar ^ n ^^ bu ayette gzel sesin vld ^ n, irkin sesin ise yerildi ^ ini Eb Nsr l - Sarrc'a dayanarak kaybetmi ^ se de Yrd ^ nde ne acele ve ne yava ^^yr, sesini ykseltme, nk en irkin ses e ^ e ^ in sesidir. ^ eklinde inmi ^^olan bu ayette gzel sesle bir melodi terennmn mubah k ^ lan bir husus gremedik.

EMEVI VE ABBAS ^^UYGARLI ^ I

155

bir ili ^ i ^ i yoktur. Geni ^^lde Iran-Arap etkisini kabul eden Seluklu ve Osmanl ^^ saray msikisi ise ba ^ kentlerden sonra byk ^ ehirlere ula ^m ^^^zamanla gerek Trk msikisinin en de ^erli unsurlar ^ n^^ sakl ^ yan kylere kadar s ^ zm^^t ^ r (263). Yukar ^ da bahsetti ^imiz Ortaa ^ 'da msikinin insan ^^ ibadetten, Allah' ^^ d ^nmekten al ^ koydu ^unu iddia edenlerin tersine Mevln Cellddin W^ rni'nin ve ba ^ka Sfilerin s ^ rf ilhi sevgi ile vecde gelip ,msiki ahengi ve ritmi ile sem ettiklerini grdk. Sonu olarak diyebiliriz ki, her zaman iyiye ve gzele ynelen Islm dini, Tanr ^ 'n ^ n kullar ^ na verdi ^ i bu en etkili sanat ^ , insan ruhunu yceltme ^e (Bach, Beethoven, Itri, Dedeefendi ve ba ^ kalar^n ^ n bestelerinde oldu ^u gibi), Tanr^ 'n ^ n kudretinin sonsuzlu ^unu vme ^ e, insanlar ^ n sevin veya elemlerir ^i terennme hasretti ^imiz takdirde yasaklanmam ^^^olmal ^ d^ r. Kald ^ki Hazreti Muhammed, bir kurban bayram ^ nda, e ^ i Hz. Ay ^ e ile birlikte def alan iki gen cariyenin okuduklar ^^ ^ ark ^^ ve ezgileri dinlemekte de bir sak ^ nca grmemi ^ ti (264). B) Yap ^^sanat ^^: Emevi ve Abbasi uygarl ^^^ n^ n bugn bile ayakta duran byk sanat an ^ tlann ^^ iki blmde grmek do^ru olur. Bunlardan biri sivil mimari, ikincisi dini mimari eserleridir. a) Sivil Mimari : Emevi halifeleri gerek saraylannda, gerek ibdet yerleri olan camilerde Bizans an ^ tlar^ndan snk kalmamaya zellikle dikkat etmi ^ lerdir. Bizanstan ve M ^ s ^ r'dan getirtilen ustalar ^ n ve bu i ^ lerde kullan ^ lan yap ^^ malzemesinin, ayr ^ ca Suriyeli i ^ ilerin bu an ^ tlar ^ n ortaya ^ kmas ^ nda byk pay ^^ vard^r. Kabile rekabetleri ve bu gibi nedenlerden ba ^ kentte huzursuzluk duyan halifeler I. Velid'ten ba^ l ^yarak ^am'dan uzakla ^t ^ lar. Yaln ^ z clus gnlerinde ve byk mersimler dolay ^ s ^yla ^ am'a u ^rad ^ lar. Halife Hi^am ln tam ortas ^ nda, Palmir'in kuzeyinde Rusfet ^ ^asn' ^^(Eski Sergiopolis) kendisine ikmet yeri olarak semi ^ti. lde k ^kler, saraylar yapt ^ rmam ^^^olan halifeler bile, muhte ^ em ad ^ rlar kurdurup gene de orada oturmakta idiler. Bunda eski Bedevi hayat ^ n ^n zlemi olsa gerektir. Sporcu-, avc ^^ ve bedevi ^ iirine gnl ba ^ lam ^^^olan bu halifelerin yapt ^ rd ^klan l saray-

(263) Aly Mazaheri, a.g.e., S. 160; Ehad Arpad, IA., IV., S. 778. (264) Sahih-i Buhri Muhtasar ^ , Tecrid-i Sarih tercrnesi, C. III., S. 152. Ankara 1966.

156

Bahriye OK

lar ^ ndan birka ^ n ^ n kal ^ nt ^ lar ^^ yak ^ n zamanlarda ortaya ^ km ^^ t ^ r; rdn'de yap ^ lm ^^^olan Kusayr Amr ve M ^ atta saraylar' bunlar ^ n iki nemli rne ^ idir. Bu her iki kasr arkeologlar ve sanat tarihileri taraf ^ ndan dikkatle incelemni ^ tir. Bahr-i Lt (= Lt denizi; yni bizim Lt gl dedi ^imiz)'un kuzey ucundaki Kuseyr Amr'n ^ n duvarlar ^^zerindeki resim, ve yaz ^ lardan anla ^^ lm ^^ t ^ r ki, bu kasr VIII. Yzy ^ l ^ n ilk yar^ s ^ nda I. Velid ya da buraya pek yak ^ n oturan II. Velid taraf ^ ndan yapt ^ r ^ lm ^^ t ^ r. ^ atonun bir duvar ^ nda drt hkmdann resmi vard ^ r. Bunlar, hemen alt ^ nda bulunan yaz ^ lara gre, Araplar' ^ n yenilgiye u ^ratt ^ klar^ , Bizans ^ mparatoru, Son Iran ^ mparatoru (III. Yezd Gerd), Habe ^^Neca ^ i'si, ^ spanya Gotlar ^ n ^ n k^ ral ^^ Rodrik'tir. Ayr ^ca adlar ^^bildirilmiyen ba ^ ka iki portrenin baz ^^ tarihilere gre Gktrk Hakan ^^ ile Hind hkmdar ^^ olmas ^^ ihtimali vard ^ r. Kuseyr Amr'n ^ n byk bir blm, s ^ cakl ^k dereceleri birbirinden farkl ^^ bulunan hamam odalar ^ ndan meydana gelir. K ^ kn hemen her yerinde odalar ^ n duvarlar ^ , tavanlar ^ , trl trl renklendiril mi ^^resimlerlerle bezendirilmi ^ tir. Resimlerin konulan e ^ itlidir: Av sahneleri, zenaatkrlarm al ^^ malar ^ , tarih, felsefe ve ^ iiri gsteren sembolik tasvirler, Hz. ^ sa gibi bulutlar ^ n stnde taht ^ na kurulmu ^^olarak resmedilmi ^^bir halife, duvar girintilerinde birok kad ^ n figrleri, l ku ^ lar^^ve hepsinden daha ilginci, ba ^^ nda incilerle i ^ lenmi ^^zengin bir ba ^ l ^ k ta ^^ yan ^ plak bir kad ^ n resmidir ki, ^ imdi bu resim Berlin'de Kaiser Friedrich mzesinde bulunmaktad ^ r. Btn bu yap ^ lar ve freskler Bizans ve eski Sasni sanat ^ n ^ n Arap topraklar ^ ndaki son miras ^ d^ r. M^atta (= K ^^ lak) rdn'n do ^usunda ^ am'dan 2000 km. gneyde ve Lt Denizinin 40 km. do ^usunda yap ^ lm ^^^bir sarayd ^ r. 114 metre uzunlu ^unda drt k ^ e bir zemin zerine oturtulmu ^ , yer yer kulerle de sa ^lamla^ t ^ r ^ lm ^^^olan bir duvar iindeki M^atta tam bir Arap l saray ^^zelli ^ine shiptir. XIX. Yzy ^ l sonlar^ nda ke ^ fedilen M ^atta'n ^ n kimin taraf ^ ndan yapt ^ r ^ ld ^^^^uzun tart ^^ malara yol am ^^ , XIX. Yzy ^ l ba ^ lar^nda bilginler uzun incelemelerden sonra, onun bir Emevi yap ^ s ^^ oldu ^unu a ^^ a ^ karm ^^ lard ^ r. M ^ atta saray ^ n ^n de ^er biilmez gzellikte olan cephesi ^imdi Berlin'dedir. Osmanl ^^ Padi ^ ah ^^ II. Abdlhamit bu gzel eseri dostu Alman ^mparatoru II. Wilhem'e hediye etmi ^ tir (265).
(265) Art ^ k bilgi iin bk. E. Diez, Islm Ans. VIII., M ^ atta mad.; K. Otto Dorn, Kunst des ^ slams, S. 50.

EMEV^^VE ABBASi UYGARLI ^ I

157

M ^atta'n ^ n nemini artt ^ ran zelliklerden biri de al ^^ kabartmalarla yap ^ lan arslanlar ve anka ku ^ lar ^ n ^ n kar ^^^kar ^^ ya konulf mas ^ , sfenkslerin, asma dallar ^na konmu ^^ku ^ lar^ n bulunmas ^ , genler iinde iek motiflerinin yer almas ^^ gibi kh hellenistik, kah da sasni etkilerini Orta Asya'ya zg hayvan dekorlar ^ yla ahengli bir biimde bir araya getirmesidir. Abdlrnelik'in o^ lu Hi ^ am' ^ n yapt ^ rd ^^^^ilgin saraylardan birisi de ^ am ile Palmir yolu ^ erindeki Kasr l-Hayr 11-Garbl'dir. Hemen hemen btn y ^ k ^ lm ^^^oldu ^undan, temelleri zerinde yap ^ lan ara ^t ^ rmalarla plrn anla ^^ lan Kasr' ^ n en nemli yn byk l ^, ve ele geen i ve d ^^^duvar ssleridir. Kal ^ nt ^ lardan ok dikkate de ^ er bir para da, 1936 y ^ l ^ nda bulunan ve bugn ^ am'da Mil l Mze'yi zenginle ^ tiren iki fresktir. tablodan olu ^ an bu fresklerin st blmnde biri ut, teki flt alan iki mzisiyen ile, altta bir av sahnesi canland ^ r ^ lm ^^ t ^ r. ^ ki mzisiyeni gsteren tablo, zellikle ^ slam tarihi ynnden ilgi ekicidir. nk hl ^ slm dininin hem msikiyi, hem de resmi yasaklam ^^^oldu ^ una dair mevcut olan inanc ^ n yersizli ^ ini gsteren bir delil te ^ kil etmektedir. Gerekten de resim islm'da bir yetle do ^rudan do ^ruya veya kesin bir hadisle yasak edilmemi ^ tir. E ^ er edilmi ^^olsayd ^^ halifelerin saraylar ^ nda grrnekte oldu ^umuz bu resimler gnmze kadar gelemezdi. Kur'an'da tasvir veya suretle ilgili yetler : Gfir, 64.; Tegbn, 3.; A'rf, 11.; al-i l ^nrn, 6; Ha ^ r, 24. yetlerdir. Bunlardan hibirinde tasvirin yasak oldu ^una dair bir emir bulunmamaktad ^ r. En ok ilgisi olan Ey Mminler iki, kumar ve ibdet iin yap ^ lan timsaller ^eytan i ^idir, bundan ka ^n ^n taki felh bulas ^n ^z (Maide, 90) ise pek a ^ k olarak grld ^ gibi tapmak iin yap ^ lan timsalleri yasak etmi ^ tir. islm ^n ilka ^^ nda Hz. Peygamber zaman ^nda resim ve heykellere kar ^^^duyulan ikrh, islmiyeti yeni kabul etmi ^ , puta tapmaktan henz ayr ^ lm^^^ ki ^ ileri bundan uzak bulundurmak iindi. Bu amac ^^gerekle ^ tirmek iin belki bir tak ^m hadisler bile uydurulmus.tu. Ama puta tap ^ c ^ l ^ k bugn a ^ a^^^yukar ^^ 1400 y ^ l geride b ^ rak ^ lm ^^^oldu ^una gre resim bir yasak de ^il, ikrah konusu bile olamaz. Hele de onun sanat bak ^ m^ ndan oldu ^u kadar, bilimsel ynden de ne ok yararl ^^ oldu ^u gz nnde tutulursa! (266).
(266) Bu konuda ok geni ^^ve gzel bilgilerin toplanm ^^^oldu ^u, Ahmet Timur Pa ^ a'n ^ n et - Tasvir ind el - Arab adl ^^ Kahirede yay ^nlanm^^^olan

158,

Bahriye OK

Emevi saraylar ^^ iinde, gerek plan ^ n ^ n bykl ^, gerek sslerinin lks bak ^ m ^ ndan hi ^ phe yok ki, en stn yeri Hirbet ill -Mefcir almaktad ^ r. Byk bir ihtimal ile bu II. Velid zaman ^ nda yap ^ lm ^^ t ^ r. Bu yap ^^ kompleksinde saray, geni ^^bir avlu, bir cami, ok geni ^^ve insan ^^ etkiliyen hamam bir arada bulunmaktad ^ r. Burada tekilerden de ^ i ^ ik olarak Ni ^ ler'de duran, frizler halinde yan yana getirilmi ^^olan veya kubbe k ^ elerindeki insan heykelleridir. Bunlar daha ok tabii bykl ^ n 3/4 kadard ^ r. Kasr l-Hayr'da grld ^ gibi, burada da ba ^ l ^ ca figr bir halife kabartmas ^ d ^ r. Fakat beklendi ^ i gibi, saray ^ n kap ^ s ^ nda de ^il, hamam ^ n kap ^ s ^ n ^ n stn sslemektedir (267). Saray ve kas ^ rlar ^ n duvarlar ^n ^^ renkli resimler kabartmalar heykellerle sslemek Abbasi halifeleri zaman ^ nda da devam etti. Bunun rneklerini Samarra'da Mu'tas ^ m' ^ n 836'da yapt ^ rd ^^^ , ^ ehrin tam ortas ^ ndaki Cavsak l -Hakani'de; Samarra'n ^ n dokuz km. gneyinde bulunan, halife Mtevekkil'in yapt ^ rd ^^^^ (854'de) Balkuyara saray ^ nda, Dicle'nin sa ^^k ^y^ s ^ nda Cavsak l-Hakani'nin kar^^ s ^ nda halife Mu'temid (878-882) zaman ^ nda yap ^ lan Kasr l -A ^k ve ba ^kalannda grmek mmkndr.
ve

b) Dini Mimari : Dini mimariye gelince. Bunun en eski rne ^ i Hz. Muhammed zaman ^ nda yap ^ lan Mescid- i Nebevii'dir. Sonradan yap ^ lan camilere rnek olmas ^^ gereken bu camiden, Abdullah ibni Zbeyr ile Emevi halifeleri aras ^ ndaki sava ^ lar s ^ ras ^ nda yak ^ l ^p y^k ^ lmas ^^sebebiyle pek bir ^ ey kalmam ^^ , sonradan birok kez yenilenmi ^ tir. Mimari bak ^ m ^ ndan rneklik edebilecek olan ba ^ ka bir yap ^^ da Amr ibn l-As' ^ n yapt ^ rd ^^^^Fustat camiidir; bu da birka kez yenilenmi ^tir. Bu bak ^ mdan ^ slam dini mimarisinin en eski rne ^ i olarak gnmze kadar gelebilmi ^^Kayravan camiini gstermek mmkndr. Bu camii Kuzey Afrika fatihi Ukbe bin Nfi' yapt ^ n m ^^ t ^ r.

In ^ aat merakl ^ s ^^ I. Velid'in yapt ^ rd ^^^^meyye camii o zamana kadar mevcut rneklerden bamba ^ ka bir grn ^ tedir. Hz. Pey(1342) de ^erli eserine bk. S. 128 ve t., ayr ^ ca Mes'C^ di, Murc, VII., S. 291'de Yezid bin Velid'in bir hali zerine i ^ lenmi ^^portresinden bahsedilmektedir. Ayn ^^ konu Taberi'de (Zotenberg evrisi), IV., S. 547'de yer alm ^^ t ^ r; Lammehs, Siecle des Omayyades'a ve ayr ^ca R. Ettinghausen'in La Peinture Arabe' ^ nda isln^ 'da resim hakk ^nda geni ^^bilgi vard ^ r. (267) Otto - Dorn, Kunst des ^ slams, S. 51.

EMEVi VE ABBAS ^^UYGARLI ^ I

159

gamber'in Medine'de, kendi oturdu ^u yerde, yap ^ lm^^^olan Meseld, ibadet yeri bir ravakla rtlm ^^bir avlu biiminde idi. Her ne kar dar Mslman komutanlar ^n ilk karargahlan olarak da kullan ^ lan M ^ s ^ r'daki Fustat, Irak'daki Kfe ve Basra camileri gibi ilk yap ^ larda, Medine camii tipi ile yetinilmiyorduysa da Hz. mer ve Hz. Osman' ^ n hilafetleri s ^ ras ^ nda Mekke ve Medine'deki mescidlerin yak ^ n ^ nda olan evler sat ^ n al ^ narak bunlar geni ^ letilmi ^ , bu sade ardaklar^n yerine stunlar^^ ta ^tan yap ^ lm ^^^ravaklar geirilmi ^ ti. Bu ye, nilestirme hareketi ba ^ ka eyletlerde de ok gemeden izlendi. rne ^ in, Sa'd ibni Ebi Vakkas, Kfe camiini Sasani saraylanndan ve HIre'deki Hristiyan tap ^ naklanndan getirtti ^ i stunlarla ssledi. Basra camii ise I. Muviye zaman ^ nda onun gayrime ^ ru karde^ i Ziyd ibni Ebi Sufyn (Ebihi) taraf ^ ndan byk abalarla yapt ^ r^ ld^ . ^ mam cemaatin stnden atlamas ^ n diye, camie biti ^ ik olan hkmet kona ^^^ile mihrab aras ^ na ayr ^^ bir yol ve kap ^y^^ plana koydurdu. Her f ^ rsatta Basral ^^ e ^ raf ^ n yap ^^ hakk ^ ndaki d ^ ncelerini ^renmek isterdi. Onlar ^ n olumlu szlerini duyduka sevinirdi. Hatta bir keresinde Ziyad' ^ n a ^ a^^ daki beyitleri syledi ^i Belzuri'de yaz ^ l ^ d ^ r : Ziyad tanr ^ 'y^^ anmak iin amurdan de ^il ta ^ tan yle mkemmel bir yap ^^ meydana getirdi ki, bu bina yap ^ l ^ rken insanlar ^n yap ^^ malzemesini elden ele verdikleri grlmemi ^^olsayd^ , onun ^ eytan taraf ^ ndan yap ^ ld ^^^ n^^ sylerdik. (268). Gene ayn ^^ sahifede Belazt ^ ri, Ziyad' ^ n bu camie ta ^ tan bir minare ekledi ^ ini ve bunun ilk minare oldu ^unu sylyor. ^^ te I. Velid'in yapt ^ rd ^^^^meyye camiinin gney ynndeki iki minare Suriye camileri iin ilk rnek say ^ l ^ rsa da, nclk etme: ^ erefi Basra camiine aittir. meyye camiinin renkli mozay ^klarla bezenmi ^^olan i duvarlar ^ n^ n bozulmam ^^^ya da badana alt ^ nda kalmam ^^^olan blmleri byk a ^ a, kule, yksek yap ^^ resimleri ile sslenmi ^tir. Daha sonra Abdlmelik, Abdullah ibni Zbeyr'in Mekke'de kendini halife tan ^ tmas ^^ zerine, Mslmanlar' ^ n hac farz ^n ^^yerine getirebilmeleri iin Kuds'de Hz. elmer'in Mslmanlarla birlikte ilk namaz k ^ ld ^^^^kayal ^ k yeri seti (269). Burada Kubbet s Sahra
-

(268) (269)

Belazri, Futuh, II., S. 176. Brockelmann, Islam milletleri ve devletleri tarihi (N. agatay evrisi), S. 87.

160

Bahriye OK

ad ^^ verilen sekiz k ^ eli nl rnescidi yapt ^ rd ^ . Uzun zaman yanl ^^^ olarak mer camii denilen bu mescid Museviler, Hristiyanlar ve Mslmanlarca hep birlikte kutsal say ^ lan kayay ^^ ortas ^ na alacak ^ ekilde yap ^ lm ^^ t ^ r. Talmud'da Hz. ^ brahim'in burada kurban kesti ^ i, Hz. Davud'un burada Tanr ^ 'ya ibdet etti ^ i bildirilir. ^ slami rivayetler buradaki kayay ^^ pek ok efsnelerle sslemi ^ lerdir (270), Abbasiler iktidara gelinceye kadar Kubbe'nin ortas ^ nda ^ ran' ^ n son hkmdar ^^ Yezd Gerd'in tac ^^ ile ok de ^ erli bir inci, Hz. ^ brahim'in kounun boynuzu bir zincire tak ^ l ^^ olarak bulunmaktaym ^^ . Sonra bu de ^ erli e ^ ya Kabe'ye nakledilmi ^ . 1016 y ^ l ^ nda meydana gelen depremde Kubbet s-Sahra'n ^ n kubbesi, alt ^ ndaki kayamn stne d ^ m ^^( ^ bn l-Esir, el-kmil, IX, S. 209), alt ^^ y ^ l sonra Fatimi halifesi el-Hakim (386-411/996-1021) taraf ^ ndan eski durumuna getirilmistir. 1099 da Hal ^^ ordular ^^ Kuds'e girdiler ve IL Boduen zaman ^ nda Hristiyanlar Kubbet s-Sahra'y ^^ kiliseye evirdiler. Mescidin ii ve d ^^^^Hristiyan azizlerinin resimleri ile sslendi. Kubbe'nin stne de alt ^ ndan bir byk ha konuldu. Daha sonra yap ^^ Avrupa'da Tampliye (Templier) kiliselerine (271) model oldu, hatta bu ok k ^ eli yap ^^ tipi Rafaello'nun Bakire'nin D^n adl ^^ nl tablosunda musevi tap ^ na ^^^olarak konuyu tamamlad ^ .
Abdlmelik bu yap ^ y ^^ bitirdikten sonra, buna ok yak ^ n bil yerde, Hz. Muhammed'in ^ sr olay ^ ndan ad ^ n ^^ alan Meseid-i Aksa'yi yapt ^ rd ^ . Eski Bizans kilisesi Aya Maria'mn sa ^ lam kalm ^^^ duvarlar ^ n ^^ da buraya ekletti. Bylece eskisinin misli byklkte siitunlu bir ravak ortaya ^ kt ^ ; sonradan kubbe ve drt nef eklenmesiyle cami imparatorlu ^un ihti ^ amma uygun bir tap ^ nak oldu.

Emevi soyu iktidardan at ^ l ^ p yerine Abbaso ^ullar ^^ geince (750), o zamana kadar ba ^ kent olan ^ am stnl ^n yitirme^ e ba ^ lad ^ . Onun yerine ikinci Abbasi halifesi Mansur'un yapt ^ rd ^^^^Ba ^ dat ve Mu'tas ^ m' ^ n yapt ^ rd ^^^^ Samarra geti. Abbasiler snni mezhebini izledikleri halde, ^ ranl ^ lar'dan byk destek grm ^ lerdi. ok gemeden halife Mu'tas ^ m, Horasan'da oturan Trkler'den hassa ordusu te ^ kil edecek, bylece de her alandaki sanat eserleri bu siyasal de ^ i ^ ikli ^ e ayak uydurmak zorunda kalacakt ^ r.
(270) (271) Bk. ^ s. Ans., J. Walker, VI., S. 944'te Kubbet s- Sahra md. Askeri ve dini, 1118'de kurulmu ^^bir Hristiyan tarikat ^ .

Kuds'teki Kubbet iis-Sahra.

R.

Otto- orn, Die Kunst des ^ sla ^ ns, Baden-Baden 1964,

rdn'de E ^ neviler'e ait Barbet l-Mefeir saray ^nda bulunan bir kad ^ n heykeli. K. Otto-Dorn, Die Kunst des ^ slams, Baden-Baden 1964.

Samarra'da Byk Ca.miin minaresi. K. Otto-Dorn, Die Kunst des ^ slams, Baden-Baden 1964.

^ am'da ijmeyye Camiinin i mozaylklarmdan bir blm. R. Ettinghausen, La Peinture Arabe, Geneve 1962.

ElVIEV ^^VE ABBAS" TJYGARLI ^^^

161

Bunun Mezopotamya'da iki rne ^ ini vermekle yetinelim: biri Samarra camii, teki bundan 15 km. kuzeyde bulunan Ebu Dlef camiidir. Samarra camii Mtevekkil taraf ^ ndan yapt ^ r ^ lm ^^^olup dnyan ^ n en byk camiidir (272). I blmnde yirmibe ^^nef vard ^ r. Bunlar birbirine paraleldir. Hemen hemen 38 000 metre karedir. Daha a ^ k bir fikir vermek iin Roma'daki Sen Piyer katedralinin 15 160, Ayasofya'n ^ n ise 6890 metre kare yz lmleri oldu ^unu sylemek yerinde olur. 860 y ^ llar ^ nda yap ^ lan Ebu Dlef camiinin stunlar ^^ ve ba ^ ka kal ^ nt ^ lar ^^ bugn hala ayakta durmaktad ^ r. Camiin Samarra'n ^ nkine ok benziyen bir de minaresi vard ^ r. 5. Bilim : A) Genel olarak ,: Abbaso ^ ullar ^^ devrinde Mansur ve Me'mun'un saraylar ^ nda Iranl ^ , Musevi bilginlerin sryancadan bazen de Pehlevi dilinden arapaya bilimsel eserler evirme& ba ^ lad ^ klar ^ n ^^ gryoruz. Bu devirde kozmografik cedvellere, farsa bir deyim olan Zi deniliyordu. Iran gerek Sasaniler, gerek ^ slam devrinde olsun Yunan bilimlerinden ba ^ ka Hind biliminin etkisi alt ^ nda kalm ^^ t ^ r. Astronomi daha ok Yunan'dan cebir, ma_tematik ise Hind'den gelen etkiler alt ^ nda kalm ^^ t ^ r. Bugn Avrupal ^ lar ^ n da Arap rakamlar ^^ dedikleri rakamlar Hindistan'da icad edilmi ^ tir. Cebir Yunanistan'da henz bilinmedi ^ i yzy ^ llarda Hindistan'da epeyi zamandan beri geli ^ mi ^ ti. IX. ve X. yzy ^ llarda bilimsel al ^^ man ^ n en yo ^un oldu ^u yer F ^ rat ve Dicle ^ rmaklar ^^ blgesidir. En nemli uygarl ^ k merkezlerinden olan Harran, Basra ve Ba ^ dat pek ok bilgin yeti ^ tirmi ^ tir. Bunlardan 869'da len Chiz ile byk d ^nr el-Kindi'yi (lm. 873) ba ^ ta saymak gerekir. X. Yzy ^ lda Basra'da serbest d ^ ncelilerin kurdu ^u bir cemiyet ortaya ^ kt ^ . Bunlar e ^ itli bilimsel al ^^ malar sonucu ellibir eser (Risle) yazd ^ lar. Bu bir ansiklopedi te ^ kil etti. Halk aras ^ nda bu eserler ok ra ^bet grd. ^ hvn s-Safa ad ^^verilen bu cemiyetin yeleri daha ok ^ smililer'in dini-siyasi e ^ ilimlerine yatk ^ nd ^ lar. Bu cemiyet biraz da mason ce ^ niyetini and ^ rmaktayd^ . Birok tan ^ nm ^^^bilginleri aralar ^ nda bar ^ nd ^ ran ^ hvn s-Safa mensuplar ^ , eserlerinde s ^ k s ^ k Pitagoras, Sokrates, Platon'un adlar ^ n ^^ anarlar,
(272) Bk. S. K. Yetkin, islm sanat ^^ tarihi, I., bas., S. 62.

162

Bahriye OK

Aristo'ya ise daha stn bir yer verirlerdi. Risle'lerde her ne kadar Aristo felsefesini benimseyen el-Kindi'den bahis yok ise de, onun ^ rencisi nl Ebu Ma' ^er (lm. 885)'in ad ^^ zikrolunmaktayd ^ . Bununla birlikte Risle'nin onncs Muhammed el-Kindrnindi (273). XIV. Yzy ^ lda bu ansiklopedi Timur'un vezirlerinden birisi iin farsaya evrildi. Gene el-Kindi'nin nl ^ rencisi Ebu Zeyd de Ebu Ma'a ^ er gibi Belh'liydi. Daha nce Ba ^ dat'ta ^ bni Masa. el- Harezmi adl ^^ bir matematiki bilgin ya ^ am ^^ t ^^ ki matemati^e dair b ^ rakt ^^^^eserler Rnesans a ^^ na kadar Avrupa'da izlenmi ^ tir (274). Bu yz y ^ llarda ^ slam imparatorlu ^unun do ^ u s ^ n ^ rlar ^ n, da nl kozmograf Ahmed el-Fergni (lm. 861) ile filozof Ebu Nasr el- Farabi (870-950) grlrler. Felsefe, mant ^ k, t ^ p ve msiki ve daha birok alanlarda insan ^^ ^ a ^^ rtacak bir bilgiye ship olan Farabrilin say ^ s ^ z eserlerinden baz ^ lar^ n ^^ ^ bni Sina'nin orta, dan kald ^ r ^ p yok etti ^ i Brockelmann ve ba ^ kalar ^^ taraf ^ ndan bildirilmektedir (275). Farabi, Eflatun (= Platon) ile Aristo'nun felsefesini kar ^^ la ^ t ^ r ^ p ele ^ tirdi ^ i gibi zaman zaman bunlarla ayn ^^ fikri de savunmu ^ tur. Ancak ara s ^ ra mistik ve zhid bir yol tuttu ^undan onlardan ayr ^ l ^ r. ^ slam aleminin yeti ^ tirdi ^ i en byk filozoflardan biri de Bat ^ l ^ lar ^ n Avicenne dedikleri ^ bni Sina (980-1037) d ^ r. Samano ^ ullar ^^ zaman ^ nda Buhara'da grev alan ^ bni Sina da Farabi gibi mant ^ k, metafizik, msiki ve t ^ p ile u ^ ra ^ m ^^ t ^ r. XI. Yzy ^ l ^ n bu ok cepheli bilgini Hemedan ve ^ sfehan'daki Bveyho^ullar ^^ emirlerinin hizmetine girmi ^^ve biraz sonra fizik ve matemati ^e ek olarak t ^ p ile u ^ ra ^ m ^^ , bu alandaki glklerini Farabi'ye ait olan ve pazardan dirheme sat ^ n alm ^^^oldu ^u bir t ^ p kitab ^ n ^ n yard ^ m ^yla zm ^ t. Bveyho ^ullar ^ n ^ n saray ^ na girdikten sonra, ^rencilerinin yard ^ m ^ yla Kanun adl ^^ bir t ^ p kitab ^^ yazd ^ . ^ bni Sina'nm mant ^ k, tabiivat, matematik v.b.g. alanlar ^^kaps ^yan Kitab id- ^ ifa adl ^^ eseri btn dnyada n salm ^^ t ^ r. ^ bni Sina, Aristo felsefesini geli ^ tiren ve Asya'ya ileten bilgindir. Farsay ^^ ok iyi bilen ^bni Sina u ^ ra ^t ^^^^her bilim dal ^ n^^ oka(273) (274) (275) Barthold, ^ slam Medeniyeti tarihi (II. bas.), S. 32; T. J. de Boer, ^ s. Ans., V., 2., S. 947. Bk. Barthold, ^ slam Medeniyeti Tarihi, (II. bas.) S. 32. Lugaritma bu ad ^ n bozulmu ^^biimi imi ^ . Abdullah Adnan, ^ s., Ans., IV., S. 454.

E ^VIEV ^^VE ABBASI ITYGARLI ^ I

163

dar iyi kaleme alm ^^ t ^ r ki, daha sonraki bat ^^ dnyas ^ nda olsun, islam dnyas ^ nda olsun byk bir ne ship olmu ^ tur. XIV. yzy ^ lda bile bilginler onun eserlerine dayan ^ yorlard ^ . O, btn s ^ n^ flann tan ^ d ^^^ , adeta Ortaa ^ ' ^n Dr. Faust'u gibi bir hviyete brnm ^ t. Onun a ^da ^^^olup kendisi ile pek sert tart ^^malara giri ^ en Ebu Reyhn el -Bitimi, bsbtn ba ^ ka tipte bir bilgindir (276).
Haremide do^mu ^^olan el - Birimi k ^ rk ya ^^ na kadar kendi memleketinde Emirin dan ^^ manl ^^^ n^^ yapm ^^ , sonra Gazne'ye giderek Gazneli Mahmud'un ve ardgelenlerinin zamanlar ^ nda zellikle kozmografya alan ^ nda e ^ siz eserler vermi ^tir. Bu en byk Islam bilgininin Hindistan zerine yazd ^^^^eserde tam bir yans ^ zl ^ k grlr. Birni Basra ve Ba ^ dat okullar ^ n ^^ ok iyi tan ^ rd ^ ; ama buradaki bilginlerin gr ^ leri ona gre geri idi. Bununla birlikte gene de a ^da^ lar^^ gibi o da astrolojiye inan ^rakta devam etti. O, tarihi inceleyebilmek iin, arkeoloji, ekonomi hatta jeolojinin bilinmesinin gerekli oldu ^unu ne srm ^ , kavimler gn ekonomik nedenlere ba ^lam ^^ t ^ r. Gene o, ok ileri bir gr ^ le, yer krenin geirdi ^i de ^i ^ iklikleri kutsal kitaplardan de ^ il, yer krenin kabu ^ unu inceleyerek ^ renmek gerekti ^ini belirtmi ^ tir. El-Birni tarihte pozitivist ve materiyalistlerin ba ^^^say ^ l ^ r. ^ yi seilmi ^ , ahlakl ^^ ve bilgili vaizler taraf ^ ndan verilecek ^tlerin toplum hayat ^ nda olumlu etkiler yapaca ^^ na inanmaktad ^ r (277). Birnrnin co ^ rafyaya byk nem verdi ^i, Batlamiyus'un co ^ rafyas ^ n ^^ ara ^t ^ rrnalanyla tamamlamak istedi ^i ve bu u ^urda pek ok masraflar ederek on ar ^^ n bykl^nde bir yanm kre yap ^ p co ^ rafi yerlerin enlem ve boylamlann ^^ bunun zerinde gsterdi ^i ve bu alanda baz ^^ kitaplar yazd ^^^^ biliniyor ^ a da Cengiz'in Harezm'e girmesi ve buradaki ^ehirleri kitaplar^yla birlikte yak ^ p y^ kmas ^^ bu uzun al ^^ malar^ n zaman ^m ^ za intikalini engellemi ^ tir (278).

Co^rafya ara ^ t ^ rmalar ^ yla n kazanm ^^^bir ba ^ ka bilgin de Peygamber soyundan geldi ^i ileri srlen idrisi, Norman k ^ ral ^^ II. Roger'in ad ^ na Sicilya'da Palenno'daki Norman saray ^ nda Kitb r-Rcrryi haz ^ rlad ^ . Bu kitab ^ n n^etni ve 71 haritas ^^ k ^ smen yay ^ nlanm ^^ t ^ r. II. Roger'in lmnden (1154) az nce ba(276) Barthold, a.g.e., S. 50 v. t. (277) Barthold, a.g.e., S. 55. (278) F. Gkmen, ^ s. Ans., II., S. 646; Z. V. Togan, Tarihte Usul, S. 163.

164

flahri y e uox

s ^ nda bulundu ^u bir bilimsel heyetin yard ^ m ^ yla ^ drisi gm ^ ten bir dnya haritas ^^ yapt ^ . Daha sonra k ^ ral olan I. Vilhelm (11541166) iin Ravd l-Uns ve Nzhet n-Nefs veya Kitb l-Memlik ve 'I-Meslik ad ^^ verilen eseri yazd ^ . IX. Yzy ^ ldan ba ^ l ^ yarak d ^ nce alan ^ nda ^ uubiye ad ^^ verilen ve islam dnyas ^ n ^ n e ^ itli halklar ^ n ^ n ulusal e ^ ilimlerini kam ^ l ^ yan bir hareket do ^mu ^ tu. Her ulus, kendi dilinin gzelli ^ ini edebiyat ^ n ^ n stnl ^ n, tarihlerindeki ^ erefleri bylterek yazmaya koyulmu ^ tu. Bu a ^ da tarih ara ^ t ^ rmalar ^ nda objektif olabilmek iin ok dikkate de ^er bir istek adeta moda haline geldi; tarihi tasvirlerde bir byk dakiklik endi ^ esi hkim oldu. O derecede ki, birok bat ^ l inan ^^ lar ve efsneler, hibir taraf ^^ at ^ lmadan ve bir^ ey eklenmeden, tam bir objektiflik iinde btn ayr ^ nt ^ lar ^ yla yaz ^ ld ^ . Gene bu s ^ rada Do ^unun e ^ itli dilleri, trke, farsa, sryanca, arapa, ibranca vbg., X. Yzy ^ ldan ba ^ l ^ yarak, daha nce grlmemi ^^edebi bir harekete kavu ^ turuldular. Her ulus kendi bilginlerini, ^ airlerini, teknisiyenlerini, kom ^ u uluslar ^ nkinden daha stn buldu ^unu trl vesilelerle syledi ^ i iin, bu yzden ^ urada burada kavgalar bile patlak verdi. ^ iir alan ^ nda do ^u iranl ^ lar nl ^ air Firdevsi ile (lm. 1025) en uzun destanlar ^^ vcuda getirdiler. O, sava ^^olaylar ^ n ^^ bir y ^^^ n efsaneyi de iine alan k ^ rallar ^ n kitab ^^ ( ^ ehnme) ad ^ yla tan ^ nm ^^^ eserde 10 000'lerce beyitte terennm ediyordu. K ^ gar Trklerine gelince, ^ air Yusuf Arslan Hcib (XI. Yzy ^ l) ad ^^ Kudatgu Bilig olan manzum eseri ile Firdevsi'ye cevap verdi say ^ l ^ r. te yandan Araplar' ^ n dilleri ve d ^ n ^^biimleri asla destan yazmaya elveri ^ li de ^ ildi. Bylece Arap edebiyat ^^ ^ ehn. me ve Kudatgu Bilig gibi ^ iirlere ship olamam ^^ t ^ r. Araplar sadece monoton ve ok uzun olmayan kaside trn gerekle ^ tirebildiler. Buna kar ^^ l ^ k Arap dili tarihi ve bilimsel basit nesir yaz ^ s ^ nda birinci derecede bir rol oynad ^^ (279). B) Tarih ve Tarihiler : Islam'da tarih yazarl ^^^^Hz. Muhammed'in hayat ^ n ^^ incelemekle ba ^ lam ^^ t ^ r. Yani Siyer ve Megzi. Bu alandaki abalar daha Emeviler zaman ^ nda grlmektedir. Kur'an'(279) Aly Mazaheri, la vie quotidienne des Musuln ^ ans, S. 136 v. t.

EMEV ^^VE ABBAS ^^UYGARLI ^ I

165

^n tefsiri, Peygamber hadislerinin a ^klanmas ^ , yetler ve hadislerle ilgili olaylar hakk ^ ndaki rivyetlerin erkenden toplan ^ lmas ^^ zorunlulu ^u, Siyer ve Megzi kitaplar ^ n^ n vcuda getirilmesine vesile olmu ^ tur. Hadis, tefsir, f ^ k ^ h bilimleri geli ^ tike rislet devri gir bi Hlef i Rsidin a ^^ n ^ n ^ renilmesine de ihtiya duyuldu. Siyer ve Megzi kitaplar ^ ndan az sonra, Tabakat kitaplar ^^ yaz ^ lmaya ba ^ land ^ . Bu da gene Hz. Peygamber'in hadislerini rivyet edenlerin kimler oldu ^unu, szlerinin gerek olup olmad ^^^ n ^^ ^renmek iste ^ inden do^mu^ tu. Bylece nceleri muhaddislerin biyografileri yaz ^ lm ^^ , sonra tefsir, f ^ k ^ h, kelm, edebiyat bilginlerinin hayatlar ^^ kaleme al ^ nm ^^ t ^ r. ^ lk Megzi ve Siyer yazar ^^ Urbe bin el Zbeyr'dir (lm. H. 93). Onu H. 114'te len Vehb ibni Mnebbih izlemi ^ tir (280). Daha sonra ^ bni ^ shak, Muhammed bin Mslim Zhri gelmektedirler. ^ bni ^ shak' ^ n eseri yitmi ^ , ele gememi ^tir, ama Muhammed ibni Hisn ^^ bu kitab ^ n nemli bir blmn kendi es Siret n Nebeviyye adl ^^ eserine alm ^^ , bylece ilk ^ slm byklerinin hayatlar ^^ ile onlar ^ n a ^^ ndaki olaylar hakk ^ nda bilgi edinmek mmkn olabilmi ^ tir. Onu bu yola gtren Abbasi halifesi Ebu Cfer Mansr olmu ^ tur. Tarihle ilgili ilk ^ slm eserlerinden biri oldu ^u iin nce Wstenfeld yay ^ nlam ^^ , sonra Well'in al ^^ malar ^yla almancaya evrilmi ^ tir. Hz. Peygamber zaman ^^ iin en de ^erli eserler Ktb i Sitte (= Alt ^^ Kitap) ad ^^ verilen hadis kitaplar ^ d ^r. Bunlardan da Sahihn denilen Buharl'nin ve Mslim'in iki kitab ^^ Hz. Peygamber'in hayat ^^ iin en de ^erli kaynaklar ^^ te ^ kil etmektedirler.
-

^ slm tarihi ve Trkler'in ^ slAmiyeti kabulnden sonraki a ^lar iin ba ^^vurulacak eserler ok e ^ itlidir. Konular gz nnde tutularak bunlar ^^ drt blme ay ^ rabiliriz : 1) Genel tarihler; 2) zel tarihler; 3) Biyografiler (= Tabakat); 4) Trl bilim alanlar ^ nda yaz ^ lm ^^^kitaplar. a) Genel Tarihler : ^ slm' ^ n ilka ^ lar ^n ^ n geleneklerine ve anlay ^^^ na gre genel tarih yazarlar ^ , nce insan ^ n- yarad ^ l ^^^ n ^^ ele al ^ rlar, ilk devletleri ve bunlar ^ n ilerleyi ^ lerini k ^ saca anlat ^ p sonra
(280) Taberi, Vehb ibni Mnebbih'in Peygamber zaman ^ nda Yemen'de San'a'da bulundu ^unu ve At ile birlikte islm'a girdiklerini, bu ikisinin Kur'an ^^ San'a ^ ehrinde ilk olarak mushaf haline getirdiklerini yazarsa da Taberi burada kronolojik bir hataya d ^ m^ tr, zira Vehb ibni Mnabbih H. 114'te lm ^ tr. Bk. Taberi, II., 2, s. 872.

166

Bahriye OK

asil konu olan Islam' ^ n do ^u ^ u, geli ^ mesi ve islam devletlerinin ku ^ -ulu ^ lar ^ n ^^ incelerlerdi. Muhammed Cerir'in, ^ bn l-Esir'in, Mes'dl'nin eserleri bu trdendir. b) zel tarihler : Yaln ^ z bir devrin, bir hkmdar ^ n veya bir soyun, bir beldenin tarihinden bahseden kitaplar ise zel tarihlerdir. Vk ^ dirnin Futuh ^ -Sm' ^^ ile Belazi ^ ri'nin Futuh l-Buldn' ^^ hem tarih hem de trl ^ ehir ve kasabalardan bahseden bir eserdir. lkelerin tarihlerini yazan daha geni ^^bir ba ^ ka eser de ^ bni Asakir'in 80 cild tutar ^ ndaki Tarih-i D ^ m ^^ k adl ^^ kitab ^ d ^ r. Hatib Ba ^dadrnin Tarih-i Ba ^ dat adl ^^ eseri de bu trdendir. c) Biyografiler (Tabakat) : Biyografilere gelince, bu konuda yaz ^ lm ^^^eserlerin en eskisi ^ bni Sa'd' ^ n Kitab t-Tabakat il-Kebir'i ile ^ bni Kuteybe'nin Tabakat ^^Sur's ^ d ^ r. Her ikisi de Avrupa'da bas ^ lrr. ^^ t ^ r. Bu trden pek ok de ^ erli kaynak vard ^ r. d) Trl bilim alanlar ^nda yaz ^ lm ^^^kitaplar : Bu a ^^ n tarih ara ^ t ^ rmalar ^ n' kolayla ^ t ^ racak trl alanlarda yaz ^ lm ^^^bilimsel kitaplar ^^ da gzden uzak tutulmamal ^ d ^ r. S tahri'ni ^^^Meslik ve Memlik adl ^^ eseri bunlardan biridir. Ayr ^ ca din, mezhep, siyaset ve ynetim ve sosyal hayata dair de kitaplar vard ^ r. El-Ba ^dadi, el-Esferini, el-Sehristni gibi de ^ erli yazarlar ^ n kaleme ald ^ klar ^^ Milel ve Nahl kitaplar ^ , bunlar ^ n en eski ve en nemlilerindendir. Ortaa ^^ islam toplumunun gerek ynetim, gerek hukuk zelliklerini ^', renece ^ imiz ok de ^ erli birka esere sahibiz. Bunlardan en nemlileri Azarn Ebu Hanife'nin ^ rencisi ^ mam Ebu Y ^lsuf'un Kitab l- Hare, el-M verdi'nin Kitab l- Ahkm is-Sultniye, Seluklu veziri Nizm l-Mlk'n Siysetnme, Ebu'l-Ferec ^ sfehnrnin Kitab l-Agni adl ^^ ok de ^ erli eserleridir (281). ^ imdi bu yazarlar ^ n, kronolojik s ^ raya gre, en eskisinden ba ^ l ^ yarak kendilerini ve eserlerinden tarihi kaynak olma zelli ^ ini ta^^ yan sadece bir iki tanesini tan ^yal ^ m : Emeviler'in y ^ k ^ lrna devrinde Medine'de do ^ an (180/747) Ebu Abdullah Muhammed bin mer el-Vludi gelecek nesillerde derin bir heyecan uyand ^ rmak amac ^ yla Suriye, Irak ve Afrika fetihlerini ok ate ^ li bir uslbla tasvir etmi ^ tir. Genli ^ inde bu ^ day tica(281) Bk. ^ . Gnaltay, ^ slamda Tarih ve Mverrihler; Z. V. Togan, Tarihte Usul.

EMEVI VE ABBASi UYGARLI ^ I

167

reti ile u ^ ra ^m ^^t ^ , ama ruhen bir bilim adam ^^ ve son derece erdemli oldu ^undan sermyesini bile bor isteyenlere da ^^ tt ^ .- Peri ^ an bir hlde Ba ^dat'a geldi. Bermeko ^ullarmdan Yahya onu Ba ^dat'ta ka d ^ l ^^a atad ^ . Mlik bin Enes ve ba ^ ka nl bilginlerden dersler alm ^^^olan Vk^di, Ftuh ^ ^m adl ^^ eserinden ba ^ ka, Hz. Muham.Med'in sa ^ l ^^^ nda ba ^ lay ^ p Hz. Ebubekir .devrinde srp giden dinden dnme (= ^ rtidad, Ridde) olaylar ^ nda liderlik eden Tuleyha ve M ^eylimet l Kezzb gibi yalanc ^^ peygamberlerin ^ kard ^ klar^^ ayaklanmalar ^^ iine alan (282) Kitab r Ridde'yi de yazm ^^t ^ r. Futuh ^ ^am bas ^ lm ^^ t ^ r. Kitab r-Ridde'nin tek nushas ^^ ise Hindistan'da Bankipur' daym ^^ .
-

147/763'te babas ^^ len ^ bn l Kelbi, babas ^ n^ n isln^ 'dan nceki Araplar' ^ n nesepleri ile ilgili notlarma bir dzen vermekle tarih yazarl ^^^ na ba ^ lad ^ . Ayr ^ ca -Chiliye a ^^ ndaki Araplar' ^ n putlar^^ hakk ^ nda ok de ^erli bir kaynak kitap daha yazd ^ . Ykut Hamavii bunu zetliyerek Mu'cem, l Buldn adl ^^ eserine katm ^^ t ^ r. ^ bn lKelbVnin yazd ^^^^bu kitap zaman ^ nda derin bir nefretle . kar^^ lanm ^^ t ^ . nk birok mtaas ^ p Mslman ki ^iler Araplar' ^ n puta tap ^ c ^ l ^k devrinden bahsetmeyi, bu eski an ^ lar ^^ canland ^ rmak saym ^^ lar ve pek ok sert tepkilerde bulunmu ^ lard ^ r. Bu haks ^ z ve yersiz sald ^ r^ lara u ^ rayan yazar Ykut Hamavl taraf ^ ndan savunulmu ^tur. ^ bn l Kelbi 204/819'da Ba ^dat'da lm ^ tr.
. -

III. H. Yzy ^ l (?-897) Arap tarihilerinin en byklerinden biri de Ahmed bin Yahya el-Belztiri'dir. Iranl ^^ oldu ^unu iddia edenler de vard ^ r (283). Halife Mtevekkil ile Mustain'in dostlu ^unu kazanm ^^ , Mu'tezi'in ok zeki ve kabiliyetli o^ lu Abdullah'a hocal ^ k etmi ^ tir. nce farsadan yapt ^^^^evrilerle tan ^ nd ^ . Ba ^dat saray^na devam, etti ^i s ^ rada islmiyet'in I. Yzy ^ l iinde kazand ^^^^byk ba^ ar ^ lar ^^ iine alan Futuh ili-Buldan adl ^^ nl eserini yazmaya ba^ lad ^ . Dayand ^^^^ba ^ ka eserlerin do ^ rulu ^unu tayin etme ^e ok aba sarfetmi ^ , kendisinden nce yaz ^ lm ^^^eserleri ara ^ t ^ rm ^^ , a ^^zdan i ^ itti ^ i rivyetlerle bu kitaplarda bulunan haberlerin aras ^nda eli ^me olup olmad^^^ na bakm^^ , bunlar^^ dikkatli bir ele ^tirid&I geirmi ^ tir. Bu yzden Futuh l Buldn tarihi kaynaklar aras ^ nda en nemli yeri almaktad ^ r. Eser Hz. Peygamber'in MusevIler'e, Mekke ve Taif'e kar ^^^at ^^^^sava ^ larla ba ^ lay ^ p sonra Ridde olaylar ^ n^ ,
-

(282) Bk. Bahriye ok, ^ slm'dan dnenler ve yalanc ^^peygamberler. (283) S. Gnaltay, aslen ^ ranl ^ d^ r diyor, bk. a.g.e., S. 25.

168

Bahriye OK

Irak' ^ n, Ermeniye'ni ^^ , Magrib'in ve Iran' ^ n fethini anlat ^ rken yeri geldike Medeniyet tarihinden divnlardan. Bizans imparatoru ile Emeviler aras ^ nda meydana ^ kan te ^ rifat anla ^mazl ^ klanndan bahsetmekte ve Arap yaz ^ s ^ n ^ n tarihine ait ok dikkate de ^er bilgiler vermektedir. Ayr ^ ca Islam s ^ mrlar ^ nda fetihlere devam edilirken, Araplar' ^ n kurmu ^^oldu ^u yeni ^ ehirler hakk ^ nda ok ilgin bilgileri bir araya getiren Futuh l-Buldn'dan ba ^ ka geni ^^olmas ^ na ra ^men ancak iki cildi bize ula ^ an Ensb l-E ^ rf ad ^yla bir kitap daha yazm ^^ t ^ r. Bu eserin ba ^^ nda Hz. Peygamber ve ailesi, Hz. Ali soyu sonra da Abbasiler yer al ^ r. Haf ^ zasm ^^ kuvvetlendirece ^ ine inand ^^^^bir e ^ it hindistan cevizi (= Belzur)r^ den ok yedi ^ i iin ^ uuru bozulmu ^ , bu yzden de hastalan ^ p 897'de lm ^ tr. Kendisine Belzuri ad ^ n ^ n tak ^ lmas ^^ nedenini buna ba ^ l ^ yanlr vard ^ r. Futuh l-Buldn, de Goeje taraf ^ ndan 1866'da yay ^ nlanm ^^ t ^ r. 1318/1900 y ^ l ^ nda da Kahire'de yay ^ nlanm ^^^ olan bu eserin Z. K. Ugan taraf ^ ndan trke evrisi M. E. Bakanl ^^^ nca 1955-1956'da Ankara'da yay ^ nlanm ^^ t ^ r. Arap tarihileri iinde en stn yeri tutanlardan birisi de Ebu C'fer Muhammed bin Cerit- et-Taberi'dir 224/639'da Taberistan' ^ n mul ^ ehrinde orta halli bir ailenin ocu ^u olarak do ^ mu ^ tur. Gelece ^ in byk nne aday olan Taberi ^ ran' ^ n Nu ^ irvan a ^^ n ^ n mutlulugundan hala baz ^^ izler ta ^^ yan mul'un terkedilmi ^^ve bak ^ ms ^ z kalm ^^^ate ^ gedelerini ibretle gre gre byd ^nden kendisinde tarihilik hevesi uyar ^ m ^^ t ^ . Taberi'nin ocuklu ^u Horasan' da kurulmu ^^olan Tahiro ^ullarfn ^ n adaletli ynetimi zaman ^ nda gemi ^ , kendisi Amul'un en byk bilginlerinden iyi bir e ^ itim grm ^ tr. O ^renimini derinle ^ tirmek ve geni ^ letmek iin Suriye ve M ^ s ^ r'a gitmi ^^ve zaman ^ n nl ki ^ ilerinden ders alm ^^ t ^ r. Sem'ani bu gen dhiden bahsederken onun btn bilim alanlar ^ nda gerek bir bilgi shibi oldu ^unu ve a ^ da ^ lar ^ n ^ n hibirinin ula ^ amad ^^^^derecede k ^ raat ve tefsirde, hadisleri konular ^ na gre s ^ n ^ fland ^ rmada stn bir dzene ula ^ t ^^^ n ^^ sylemektedir. Taberi byk bir n kazand ^ ktan sonra Ba ^dat'a gitti. Orada f ^ k ^ h ve hadis dersleri okutmaya ba ^ lad ^ . Ba ^ dat'ta grd ^ kanl ^^ olaylar kendisindeki tarih yazma e ^ilimini bsbtn geli ^ tirdi ^ inden, kendisinden sonra geleceklere, Yzy ^ llar ^ n bazen deh ^ et verici, bazen de dzenli fakat muhakkakki devaml ^^ olarak de ^i ^ en bir panaromasm ^^ gstermek hevesine d ^ t,

EMEVI VE ABBASi UYGARLI ^ I

169

nceleri ^ afii mezhebinden olan Taberrnin sonradan itihatta bulunarak kendisine zg bir okul kurmas ^^ pek ok ki ^ inin ona kar^^^dnmesine sebeb oldu. Ahmed ibni Hanbel'i fakihler aras ^ nda de ^ il, muhaddisler aras ^ nda saym ^^^oldu ^u iin hakk ^ nda birok dedikodu ^ km ^^ , hatta lmnden sonra Hanbeli'ler kendisini rafz ile suluyacak kadar ileri gitmi ^ lerdir. Ancak Ebu ^ shak ^irzi gibi gerekten ^ eriat ^ n ruhuna nfuz etmi ^^bir kimsenin bu yoldaki isnatlar ^^ koyu bir cehlet ve ok di bir garezkrl ^ k olarak nitelernesi Taberrye ne derece yersiz iftiralarda bulunuldu ^unu a ^ ka gstermektedir. ok e ^ itli bilgilere ship olan byk Islam bilgini Taberi'nin yazd ^^^^risleler bir yana, onun 30 ciltlik tefsir ve tarihi en ciddi al ^^malar ^^ aras ^ nda say ^ lmak gerekir. Islam dnyas ^ n ^ n Heredot'u say ^ lan Taberrnin btn tarihe ^^^ k tutan nl eseri Tarih l mem, yel Mluk ad ^ n ^^ ta ^^ r. Kitap yarad ^ l ^^ tan ba ^ lay ^p IV. Yzy ^ l ^ n ba ^ lar^ na kadar geen btn olaylar^^iine al ^ r. Islm' ^ n ilk a ^ lar^ na ait olaylar ise ylesine etrafl ^ , ylesine ince ayr ^ nt ^ lar ^ na kadar anlat ^ lm ^^ t ^ r ki, bugne dek onun ba ^ ard ^^^^bu i ^ i, ba ^ ka hibir tarihide grmek mmkn olamarrn ^ t ^ r. Taberi, olaylar hakk ^ ndaki trl rivyetleri uzla ^t ^ rarak kendi ifdesine brmeyi bile tarihi bozmak gibi anlad ^^^ ndan, her olay hakk ^ nda inand ^^^^e ^ itli rivyetleri, rvilerin adlar ^ n ^^ da bildirerek ayr ^^ ayr ^^yazm ^^ t ^ r. Eserin hem eski olu ^ u, hem de yazar ^ n sa^lam ve yksek bir ahlka ship bulunu ^ u ona ayr ^^ bir de ^er kazand ^ rm ^^ t ^ r. Bu yzden ona tarihin bir an ^ t ^^ gzyle bak ^ lmaktad ^ r. Taberi tarihini yazarken kelime oyunlar ^ ndan ka ^ nm ^^ , olaylar ^^ kronolojik s ^ raya gre tasnif etmek zorunlulu ^unu duydu ^u iin de terkip yapmak ve kendi gr ^ lerini katmak olana ^^ n^^ pek bulamam ^^ t ^ r. Ama islm' ^ n ilk a^lar ^^ iin Taberi tarihinde mevcut binlerce zengin haberlerden tr bu eser en gvenilir kaynak niteli ^ ini kazanm ^^ t ^ r. Tarih l mem'i iki blme ay ^ rmak gerekir: Birinci blm Israilliler ve Zerd ^ tiler'in rivyetlerine dayan ^ r ki, bizzat Taberrnin a ^ klad ^^^^gibi pek ok efsanelerle doludur. O, sadece duyduklar ^ n ^ , veblini rvilere ykliyerek yazmak gereklili ^ ini duymu^tur. ^kinci blm ise Hz. Peygamber'in vahiy almas ^ ndan IV. H. Yzy ^ l ba ^lar ^ na kadar olan olaylardan bahseder.
-

Araplar' ^ n Trk illerine sokulmas ^^ dolay ^ s ^ yla Trkler'e dair verdi ^i de ^erli haberler, in'deki Tang soyunun bu konu ile ilgili vekayinmelerini tamamlamaktad ^ r. Taberi tarihinin daha o zamanlar

170

Bahriye OK

de ^eri anla ^^ ld ^^^^iin Samano ^ lu Mansur bin Nuh veziri Ebu Ali Muhammed Belmi'ye onu farsaya evirmesini emretmi ^ tir. Be-lrni ise Taberryi ba ^ ka tarihilerin eserlerinden yapt ^^^^birtak ^ m eklerle k ^ saltarak evirmi ^ tir. 1867'de Dubeux taraf ^ ndan Belmi evrisi bu kez frans ^ zcaya evrilmi ^ , 1874'te de de Goeje taraf ^ ndan tamamlan ^ p yay ^ mlanm ^^ t ^ r. Tarih l-lmem vel-Mlk 18791900 y ^ llar^^aras ^ nda bu kez zel bir itina gsterilerek Prym, Mller, Houtsma, Guyard gibi daha birok tan ^ nm ^^^orientalistlerin yard^ mlar^ yla gene de Goje taraf ^ ndan Leyden'de bast ^ nlm^^ t ^ r. Bu ayn ^^nusha daha sonra M ^ s ^ r'da Hseyniye matbaas ^^ taraf ^ndan yeniden bas ^ lm ^^ t ^ r. Eser 1879'da Noeldeke taraf ^ ndan almancaya evrilmi ^^ve Sasni'ler blmne ok de ^ erli geni ^^bilgiler eklenmi ^ tir. 1874'te Hermann Zotenberg Belami'nin farsa evirisinden frans ^ zcaya yeni bir evrisini haz ^ rlad ^^ ve yay ^ nlad ^ . Bu ayn ^^eviri 1958'de yeniden bas ^ ld^ . Tatl ^^ve etkili sesi, ince uzun boyu, sa ^lam karakteri, derin tarih ve f ^ k ^ h bilgisi ile ^rencilerinin byk sevgisini kazanm ^^^olan Taberi 86 ya ^^nda ld ^ zaman, ona minnet duygulanyla ba ^lanm ^^^ olan ^ rencilerinin ve saray erkn ^ n ^ n sayg^^ ve sevgi duygular ^ , gz ya ^ lar ^^ aras ^nda kendi evinin bir blmne gmld. Bugn hal Ba ^datta kabri ziyaret edilmektedir. 213/828 y ^ l ^ nda Ba ^ dat'ta do ^an ^ bni Kuteybe (Ebu Muhammed Abdullah)'nin babas ^^ Merv'li oldu ^undan baz ^^ eski kitaplarda onun Mervezi ad ^yla andd ^^^ n ^^ grrnemiz mmkndr. ok nemli bilginlerden dersler alarak yeti ^en ^ bni Kuteybe, Arap dili zerinde derin bilgi sahibi olmu ^ , hadis, tefsir, Kur'an bilin-derinde stn bir yer alm ^^ t ^ r. ^ bni Kuteybe pek ok kitap yaram ^ t ^ r. Biz burada onlardan yaln ^z iki tanesini sylemekle yetinelim: Kitab l-Ma'arif ve Edeb l-Ktib. Kitab l-Ma'arif, Mes'udi gibi ok nl bir tarihiye kaynak olmu ^ , III. H. Yzy ^ l ^n Arap tarihi ile ilgili en de ^erli eserleri aras ^ ndad ^ r. ^ slam ncesi Araplar ^ n ^ n rgtleri ve soy ktkleri, ^ am'da, Yemen'de kurulmu ^^devletler hakk ^nda geni ^^bilgileri de iine almaktad ^ r. Ayr ^ ca Hz. Peygamber'in hayat ^^ ve sonraki halifeler devri olaylar ^ , ^ airler, bilginler, muhaddisler hakk ^ nda bilgi edinmek iin de pek sa ^lam bir kay 'takt ^ n 1850'de Wstenfeld taraf ^ ndan Gttingen'de ilk defa yay ^ nlanm ^^^olan Kitab l-Ma'arif (Handbuch der Geschichte serisi), sonra da Kahire'de 1300/1883'de bas ^ lm ^^ t ^ r.

EMEVI VE ABBASi UYGARLI ^ I

171

H. III. Yzy ^ l ^ n sonlar^ nda Ba^ dat'ta do ^mu^^olan Ebu'l Hasan Ali bin el-Hseyin bin Ali atas ^^ ^ bni Mes'd'a nisbetle Mes'di ad ^ yla an ^ l ^ r. 346/957 y ^ l ^ nda M ^ s ^ r'da Fustat ^ehrinde lm ^ tr. Genli ^ inde uzun seyahatlere ^ km ^^ , bylece grg ve bilgisini artt ^ rm ^^t ^ r. Bu seyahatlerinden birinde Multan'dan dndkten sonra Fars ve Kirman'da bulunmu ^ , bir sre dinlendikten sonra da gene Hindistan'dan Seyian adas ^ na gemi ^ , oradan Madagaskar'a sonra Uman taraflar ^ na u ^ ram ^^ , Suriye'den M ^ s ^r ve Magrib'e, oradan da Endls'e giderek ara ^ t^ rmalar ^ n ^^ srdrrn ^ tr. Tarihiler iin en nemli eserlerinden birisi Mure z-Zeheb ve Ma'adin l-Cevher'dir. Bu eser rivyete gre Ahbr z-Zaman ile Kitab l-Evsat' ^ n bir zetidir. Murc z-Zeheb iki blmden meydana gelmi ^ tir: birinci blm islam,'dan nceki kavimlerin tarihlerinden bahsetmekte, gene bu blmde kozmografya ve co ^rafya bilgileri vermektedir. Rislet devrinden Abbasi halifesi ElMuti devrine kadar, yani miladi IX. Yzy ^ l sonuna kadar olan olaylar ^^ iine alan k ^ s ^m da kitab ^ n ikinci blmn te ^ kil eder. Kitab halifelerin tahta ^ k ^^^ s ^ rasma gre yaz ^ lm^^sa da, iinde olaylar ^ n birbirleriyle ilgisini gsteren bir mant ^ ki s ^ ra olmad ^^^^ gibi, btn veya nemli olaylar kitaba al ^ nmam ^^ , daha ok merak ekici hususlara ve olaylarla ilgili olarak sylenmi ^^ ^ iirlere yer verilmi ^tir. Keskin zekas ^^ bir anda tarihi, co ^rafyay ^ , dinleri, ^ rklar^ , fenleri, gelenek ve rivyetleri hep birden kavram ^^ , bunlar ^^ okuyucularma ^ retmek iin belli bir yntem izlemeksizin oldu ^u gibi yazm ^^ t ^ r. Bat ^ l ^^ bilginler Murt^c ilz-Zeheb'in tarihi de ^erini do^ululardan nce takdir etmi ^ , Mes'di'nin teki eserleri gibi, bu kitab ^ n ^^ da yay ^ nlam ^^ lard ^ r. Bu nemli i ^e nce Sprenger, ba ^ lam ^^ , 1841 y ^ l ^ nda ancak bir cildini yay ^ nhyabilmi ^tir. Sonradan 1861de Barbier de Meynard ve Pavet de Courteille gibi orientalistler taraf ^ndan frans ^ zca evrisi ile birlikte dokuz cild hlinde yaKitab t-Tenbih ve'l- ^^ rf adl ^^ di ^er bir Y ^ nlanm ^^ t ^ r. kitab ^ , Murc z-Zeheb'in daha yntemli ve tasnifli bir zetidir. Bu kitap de Goeje taraf ^ ndan 1894'te Leyden'de ayr ^ ca, Carra de Vaux taraf ^ ndan da frans ^ zcaya evrilerek 1897'de Paris'te yay ^nlanm ^^ t^ r.
Ebu'l-Ferec Arap olmakla birlikte ^ sfahan'da do ^mu ^^oldu ^u iin (248/897) kendisine ^ sfelnni ad ^^ verilmi ^ tir. Ayr ^ ca cahiliye devrine ve Emeviler zaman ^ na ait bilgileri tercihan toplad ^^^^iin ona Emevi dendi ^i de olmu ^tur. Bununla birlikte kendisi ^ ii idi.

172

Bahriye OK

356/967'de len Ebul-Ferec ^ sfehni, Kitab l-Agni adl ^^ ok de^ erli bir kaynak b ^ rakm ^^ t ^ r. Ebu'l-Ferec bu eserinde ya ^ ad ^^^^de, ^ ark ^ lar ^ , bunlar ^ n men ^ elerini, faydal ^^ grd ^ bilgileri virdek ekliyerek bir araya getirmi ^ tir. Bundan daha nce ^ ark ^ lar^ n makamlar ^ n]. gsteren, ama ba ^ kaca bir a ^ klamada bulunm ^yan daha geni ^^bir mecmua tertip etmi ^ ti. Mzik ve kltr tarihi bak ^m ^ ndan son derece byk bir de ^ er ta ^^yan Kitab l-Agani 1285/ 1868'de M ^ s ^ r'da Bulak matbaas ^ nda yirmi cilt halinde bas ^ lm ^^ t ^ r. Bunu gene M ^ s ^ r'daki ikinci ve nc bask ^ lar izlemi ^ tir. Kitab lAgni yaz ^ ld ^^^^devri bize tan ^ tan bir hazinedir. Ebu'l-Ferec'in nem, li bir eseri de nce Tahran'da ta ^^basmas ^^ olarak (1307), sonra da Necef'de yay ^ nlanm ^^^olan (1353) ve Alevi tarihi bak ^ m ^ ndan byk bir de ^ er ta ^^ yan Maktil t-Tlibiyin adl ^^ kitab ^ d ^ r. 421/1030 y ^ l ^ nda lm ^^olan ^ bni Miskeveyh de nl tarihilerden biridir. Tecrib l-mem adl ^^ ok de ^erli eserinin tam yazma nshas ^^ Ayasofya ktphanesinde (nr. 3116-3121) bulunmaktad ^ r. Eser orientalistler taraf ^ ndan para para yay ^ nland ^^^^gibi bir zeylle birlikte ingilizceye de evrilmi ^ tir (The Eclipse of the Abbaside Califete, VII cilt, Oxford, 1920-1921). H. IV. Yzy ^ lda ya ^ am ^^^olan Ebu Nasr Muhammed bin Abdlcebbar el-Utbi, Tarih l-Yemini adl ^^ bir tarih yazm ^^ t ^ r. Bu kitap Gazneli Mahmud'un Yeminddevle unvan ^ na nisbetle bu ad ^^ ta ^^ makta ve onun zaferlerini seci ^ li bir ifade ile terennm etmektedir. Ingilizceye de evrilmi ^ tir. 555/1160'da do ^mu ^^olan ^ bn l-Esir'in tahsil a ^^ nda byk bir ne eri ^ ti ^ i grlr, Musul Atabeyi'nin ok yak ^ n dostlu ^unu kazand ^ , o da kendisini eli olarak Ba ^ dat halifesine, ^ am ve Kuds beylerine gnderirdi. Parlak bir ^ ekilde elilik vazifesini yerine getirirken, bir yandan da tarihi ara ^ t ^ rmalar iin f ^ rsatlar buluyordu. O zamanlar henz Hleg'nn ak ^ nlar ^ na u ^ ramarr ^^^olan Ba ^ dat' ^ n zengin kitapl ^ klar ^ n ^ , byk bir azimle ara ^ t ^ rmaya ve inceleme ^ e al ^^ m ^^ t ^ . ocuklu ^ undan beri tarihe merakl ^^ olan ^ bn ili-Esir yazmaya koyuldu ^u eserini yaln ^ z ba ^ ka kaynaklardan edindi ^ i bilgilere de^ il, kendi gzlemlerine yer verecek bir biimde tertipledi. Abbaso ^ ullar ^^ ile ilgili birok belge toplad ^ . Evine kapand ^^ ve el-Kmil ad ^ ndaki byk ve ok de ^ erli tarihini yazd ^ . 626/1229 y ^ l ^ nda kendisini ziyaret eden nl tarihi ^ bni Hallikn onun drstl ^n,

EMEVI VE ABBASI UYGAFtLI ^ I

173

crdemlili ^ ini, ve alak gnlll ^n sayg ^ l ^^ bir dille anlatmak tad ^ n 630/1233'te Musul'da lm ^^olan ^ zzdin ^ bn l Esir Musul' da inzivaya ekildi ^i s ^ rada, bilim dnyas ^ na ok de ^erli byk eser b ^ rakm ^^ t ^ r. Bunlar, Kitab l-Ensab, sd l-Gabe fi ma'rifet is-Sahabe, Kitab l-Kmil fi't-Tarih'dir. Kitb ill-Ensab nesebler zerine yaz ^ lm ^^^kitaplar aras ^ nda byk bir de ^er ta ^^ d^^^^gibi be ^^ cilt olan sd l Gabe de hadis rivyet etmi ^^olanlar ^ n veya ashab ^ n ileri gelenlerinin hayatlar ^^ hakk ^nda ok gvenilir bilgilerin toplu oldu ^u bir kaynakt ^ r. H. 1280'de M ^ s ^ r'da bas ^ lm ^^ t ^ r. ^ bn l-Esir, el Kamil'in ba ^^ nda, kendi zaman ^ nda alim geinen insanlar^ n o ^unun de^ersizli ^inden yak ^ n ^ n Yazar ^ n bu kitab ^^ VII. cildine kadar Taberi tarihinin tek rivyetini alarak canl ^^ bir uslpla yaz ^ lm ^^^zeti gibidir. O zamanlar nushalar ^^ pek nadir olan Taberi tarihini eski kurulu ^undan kurtararak tekrar etmekte fayda oldu ^u d ^ ncesiyle kitab ^ n ^ n ba ^^ k ^ sm ^ n ^^ byle haz ^ rlam ^^^oldu^u akla gelebilir. Bununla birlikte el Kamil sadece Taberi'deki bilgilerin bir tekrar ^^olmay ^ p, ^ bn l-Kelbi, Belazr ^ , Mes'di ve ba^ ka kaynaklarda bulunan, fakat Tarih l Mllak'ta bulunm ^yan hususlar ^^ ihtiva etmektedir. Bu kitab ^ n X, XI ve XII. ciltleri Mslman Trklerin tarihi ile ilgilidir. Eser 1876'da Leyden'de 14 cilt olarak bas ^ lm ^^ t ^ r. Ayr ^ ca M ^ s ^ r'da da iki kez bas ^ lm ^^t ^r. ^ bn l-Esir'in gene Trk tarihi iin nemli bir ba ^ka kitab ^^ da de Slan taraf ^ ndan frans ^ zcaya evrilmi ^^olan Musul Atabeyleri tarihidir; Historiens orientaux des Croisades serisinde yay ^ nlanm ^^ t ^ r. ^ bn l-Esir daha ok Hal ^^ Seferleri zerindeki incelemeleri ile n yapm ^^^bir yazard ^ r.
-

1191 veya 1193'te Halep'te dnyaya gelen Kemalddin ibn lAdim yazd ^^^^Halep tarihi ile tan ^ nm^^ t ^ r. Eli olarak trl lkelere gnderildi; Mo^ollar' ^ n ak^nlar^^ kar^^ s ^ nda Halep emiri Melik n Nas ^ r hkmet merkezini b ^ rak ^ p Kahire'ye kat ^^^^zaman, ^ bn l Adim de kendisi ile birlikteydi. Sonradan Hleg Han onu Suriye Kad ^ l ^^^ na tyin etmi ^^ise de memleketi olan Halep'in ak ^ nlar yznden tan ^ nm ^yacak kadar y ^ k ^ lm ^^^ oldu ^unu grmesi onun, ^ iirlerle a ^lamas ^na ve tekrar M ^ s ^ r'a dnmesine sebeb oldu ve 1262'de ld. Tarih l Haleb'in bir zeti Blochet taraf ^ ndan frans ^ zca olarak bast ^ nlm ^^ t ^ r.
-

1203'te ^ am'da do ^up Kitab r Ravzateyn fi Ahbar il Devleteyn adl ^^ kitab ^^ yazm ^^^ olan Ebu ^ ame akidesizlikle suland ^ r ^ larak i ^kencelere u ^rat ^ ld ^ ; bir gece evi bas ^ l ^ p kendisi katledildi. Ebu
-

174

Ba hriye t1COK

^ me, ^ bni Askir'in ^ am Tarihini de zetlemi ^ tir. Ayr ^ ca Ebu ^ me trl konularda birok eserler yazm ^^ t ^ r. Tarihi ynden en nemlisi yukarda ad ^ n ^^ and ^^^ m ^z Kitab r-Ravzateyn'dir. Hal ^^Seferleri hakk ^ nda nemli bir kaynak olan bu eser iki cilttir. Nurddin ile Salhddin Eyybi zamanlar ^ n ^^ geni ^^olarak iine almaktad ^ r. Bu eser Barbier de Meynard taraf ^ ndan frans ^ zcaya evrilmi ^^ve as ^ l metni ile birlikte (1896-1906) Recueil des Historiens des Crisades serisinde yay ^ nlanm ^^ t ^ r. Almanca evrisi de Berlin'de bas ^ lm ^^ t ^ r (bk. art ^ k bilgi iin ^ . Gnaltay, Islam'da Tarih ve Mverrihler, S. 163 v. t.) 1221'de Erbil'de do ^an ^ bni Hallikn Ceyhun k ^ y ^ lar ^ nda byd. Mderris olan babas ^^ Medrese-i Muzafferiyye'yi yapt ^ rd ^^ ve orada hocal ^k etti. Bu yzy ^ l ^ n nl bilginlerinden olan Umm lMeyyed Nisabilri adl ^^ han ^mdan ders ve iczet ald ^ . Ondrt ya^^ ndan sonra, o zamanki dete uyarak, seyahate ^kt ^ , ^ am, Halep sonra M ^ s ^ r'a gitti. M ^ s ^ r'da Baybars ona vazife verdi. ^ bni Hallikn' ^ n en nl ve nemli eseri Vefeyt l-Ayn'd ^ r. Bu kitap ^ slam dnyas ^ nda yeti ^ mi ^^olan byklerin hayat hikyetlerini ve eserlerini anlatan bir tr dergidir. Yazar bu eserine M. 1256 tarihinde M ^ s ^ r'da ba ^ lam ^^^1274 tarihinde onu gene burada bitirmi ^ tir. Kitab ^ n ^ bni Hallikn taraf ^ ndan yaz ^ lm ^^^olan orijinal nushas ^^ British Museum'dad ^ r. De. Slane 1843-1871 y ^ llar ^^ aras ^ nda bunun ingilizce evrisini yay ^ nlam ^^ t ^ r. Ayr ^ ca Wstenfeld de eseri 18351843 y^ llar ^ nda Gttingen'de yay ^ nlam ^^t ^ r. M ^ s ^ r'da birok kez bas ^ lan kitap, trkeye de evrilmi ^ tir. Gregorius ^ bn l-' ^ bri Ebu'l-Ferec 1226'da do ^mu ^^1286'da lm ^ tr. Malatyal ^ d ^ r, Hristiyan olmu ^^bir Yahudi tbibin o ^ ludur. ok kabiliyetli oldu ^u iin kk ya ^ ta suryanca ve ibranca ^ rendi Bir yandan Yakt^bi hristiyanlarm ^ n ba ^ kanl ^^^ na kadar ykselen lbn l-Ibri a ^^ n ^ n hemen btn bilirnleriyle u ^ra ^la ve suryanca bir tarih kaleme ald ^ . Bunu sonra Muhtasar Tarih l-Dvel ad ^yla arapa olarak zetledi. Kendisi baz ^^arapa eserleri de suryancaya evirmi ^tir. Suryancadan Wallis Budge taraf ^ ndan ingilizceye evrilen ^ bn lr' ^ bri tarihi, Trk Tarih Kuru ^runda . R. Do ^rul'a trkeye evriltilmi ^^ve iki cilt halinde 1950 y ^ l ^ nda Abu'l-Ferec Tarihi ad ^yla bas ^ lm^^ t ^ r. Eserde baz ^^ isimler yanl ^^^olmakla bir-

rmEvl

VE ABEASI UYGARLI ^ I

175

likte (284), ba ^ ka kitaplarda bulunm ^ yan hususlarda orijinal bilgi verilmektedir. Emevl ve Abbasi a ^ larmda yeti ^ mi ^^olan tarih yazarlar ^n ^n ve bunlar ^ n eserlerinin ba ^ l ^ calar ^ n^^ bylece grm ^^oluyoruz. Ancak btn bu tarihiler eserlerinde, tarihi ele ^tirmeden, bir tahlil ve terkip yapmadan yaln ^zca hikye etmi ^ lerdir, do ^ald ^ r ki bylece modern tarih ynteminden uzakt ^ rlar. Ancak sonradan XIV. Yzy ^ l'da yeti ^mi ^^olup yaln ^ z do ^uda de ^il bat ^ da da tarihi, feylesof ve sosyologlar aras ^ nda lay^k oldu ^u yeri alm ^^^olan ^ bni Haldn tarih alan ^ nda, kendisinden sonrakilerin ne yaz ^ kt ^ r ki izlemedikleri bir ^^^ r am ^^ t ^ r. Kuzey Afrika'da ve M ^ s ^ r'da devlet hizmetlerinde bulunmu ^^olan ^ bni Haldn'un tarihine yazm ^^^oldu ^u Mukaddime'si Arap edebiyat ^ nda, tarihi hikyecilikten kurtarmak, yarg ^y^^ hkim k ^ lmak ve tarihin kanunlar ^ n ^^ ara ^t ^rmak iin giri ^ ilmi ^^ilk den.emedir. O, uluslar ^ n hayat ^ nda rol oyn ^yan ba ^ l ^ ca etkenin ekonomik olaylar oldu ^unu, co ^rafyan ^ n da bunun iinde say ^ labilece ^ ini anlatmakla XVIII. Yzy ^ lda ya^ am ^^^ olan Frans ^ z d ^nr Montesquieu ve Aguste Comte'un ncs olmu^ tur. ^ bni Haldn din ile devleti el Birt^nfnin tersine birbirinden ay ^ r^yor, devletin dinle kaim olmad ^^^^fikrini ileri sryor ve teokrasiyi reddediyordu (285). ^ bni Haldn insanl ^ k tarihinde gebelikten, yerle ^ ikli ^ e gei ^i ok nemli bir toplumsal ve ekonomik olay saymaktad ^ r. Sa ^^ lacak ba ^ka bir yn de kendisi Arap oldu ^u hlde ^ slam uygarl ^^^ mn btn kavimlerin ortak mal ^^ oldu ^unu iddia etmesidir. Geri o Mslman uygarl ^^^n ^ n daha nceki uygarl ^klardan stn oldu ^unu yazmakta ise de art ^ k bu uygarl ^^^ n yak ^ n bir gelecekte bsbtn mahvolaca ^^ m da ifade etmektedir. O, Araplara Uygarl ^^^^y^ k ^ c ^^ bedeviler gz ile bakmaktad ^ r (286). Onlar ^ n yaln ^ z ^ iirde stn olduklar ^ n^^kabul eder. Gene ^ bni Haldn'a gre Araplar ^ehir kurarlarken, gebe hayat ^n ^ n gereklerini gz nnde bulundurduklanndan bu ^ehirler abucak kaybohnaktad ^ rlar.
-

(284) rne ^ in, I., S. 187'de Abdlmelik yerine Abdullah; S. 188'de Mekke yerine Yesrib gibi. (285) Toynbee ^ bni Haldn'un fikirlerini tamamiyle benimsemi ^ tir, bk. Z. V. Togan, Tarihte usul, S. 176. (286) ^ bni Haldn, Mukaddime (Z. K. Ugan evrisi), I., S. 407 v. t.; Barthold, ^ slam Medeniyeti tarihi, S. 40.

176

Bahriye

^ bni Haldn Bedeviler'in sald ^ r ^ s ^ na u ^ ram ^^^olan kendi memleketi iin umutlu olmad ^^^^halde Trk ve Mo ^ollar' ^ n sald ^ r ^ lan sonunda mahvolan uygarl ^^ a, sadece baz ^^ ^ehirlerin harab olu^ u, uygar hayat ^ n bir merkezden tekine gei ^ i gzyle bakmaktad ^ r. Avrupal ^^ yazarlar ise Trk-Mo ^ol sald ^ r^ s ^^ zerine ^ slam uygarliginin y^ k ^ ld ^^^ n ^^ iddia ederler.

A. O. lablyat FakUlteal Kitapl ^^^^

Halifeler Listesi HULEFAY- ^^RAS ^ DIN


H. 11 13 13 23 23 35 35 40 Hz. Hz. Hz. Hz. M.

Ebub;ekir mer Osman Ali EMEVI HAL^ FELER ^^

632 634 634 644 644 656 656 661

41 60 I. Muviye 60 64 I. Yezid 64 64 II. Muviye 64 65 I. Mervan 65 86 Abdlmelik 86 96 I. Velid 96 99 Sleyman 99 101 mer 101 105 IL Yezid 105 125 Hi ^am 125 126 II. Velid 126 126 ^ brahim 127 132 II. Mervan

661 680 680 683 683 683 683 685 685 705 705 715 715 717 717 720 720 724 724 743 743 744 744 744 744 750

ABBAS! HAL ^ FELER ^^


132 136 136 158 158 169 169 170 170 193 193 198

Seffah (Ebu'l Abbas) Mansur (Ebu Cafer Abdullah) Mehdi (Ebu Abdullah Muhammed) Hadi (Ebu Muhammed Msa) Re^id (Ebu Cafer Harun) Emin (Ebu Msa Muhammed)

750 754 754 775 775 785 785 786 786 809 809 813

178 198 218 218 227 227 232 232 247 247 248 248 251 251 255 255 256 256 279 289 295 320 322 329 333 334 363 381 422 279 289 295 320 322 329 333 334 363. 381 422 467 Me'mun (Ebu Ca'fer Abdullah) 813 833 Mu'tas ^ m Billah (Ebu ^ shak Muham833 842 med) 842 847 Vas^ k Billah (Ebu Cfer Harun) Mtevekkil Alallah (Ebu'l-Fadl Cfer) 847 861 Muntas ^ r Billah (Ebu Cfer Muham- 861 862 med) Msta'in Billah (Ebu'l-Abbas Ahmed) 862 866 Mu'tez Billah (Ebu Abdullah Muham- 866 869 med) 870 Mhtedi Billah (Ebu ^ shak Muham869 med) Mu'temid Alallah (Ebu'l-Abbas Ahmed) 870 892 902 Mu'tezid Billah (Ebu'l-Abbas Ahmed) 892 908 Mktefi Billah (Ebu Muhammed Ali) 902 932 908 Muktedir Billah (Ebu'l-Fadl Cfer) 932 934 Kahir Billah (Ebu Mansur Muhammed) 934 940 Razi Billah (Ebu'l-Abbas Ahmed) 944 Mtteki Billah (Ebu ^ shak ^ brahim) 940 Mstekri &iflah (Ebu'l-Kasim Abdullah) 944 946 Muti Lillah (Ebu'l-Kasim el-Fadl) 946 974 T'i' Lillah (Ebu Bekr Abdiilkerim) 974 991 Kdir Billah (Ebu'l-Abbas Ahmed) 991 1031 Ka'im Biemrillah (Ebu Cfer Abdul1031 1075 lah) Muktedil Biemrillah (Ebul-Abbas Ab- 1075 1094 dullah) Mustazhir Billah (Ebu'l-Abbas Ah1094 1118 med) Mster ^ id Billah (Ebu Mansur Fadl) 1118 1135 1136 1135 Ra ^ id Billah (Ebu Cfer Mansur) 1160 Muktef ^l Liemrillah (Ebu Abdullah 1136 Muhammed) 1160 1170 Mustencid Billah (Ebu'l-Muzaffer Yusuf)

467 487 487 512 512 529 529 530 530 555 555 566

119 566 575 575 622 622 623 623 640 640 656 Mustazi Biemrillah (Ebu Muhammed Hasan) Nas^r Lidinillah (Abu'l-Abbas Ahmed) Zahir Biemrillah (Ebu Nasr Muhammed) Mustans ^ r Billah (Ebu Cafer Mansur) Musta'sun Billah (Ebu Ahmed Abdullah) 1170 1180 1180 1225 1225 1226 1226 1242 1242 1258

BiBL ^ YOGRAFYA Abdullah Adnan, ^ sl. Ans., IV. C., Frbi md. Ahmed Cevdet Pa ^a, K ^ sas-i Enbiya, 12 C., ^ st. 1331-1339. Ahmed Emin ve Abdlhamid, Sahih l- ^ slm, M ^ s ^ r 1351. Ahmed Emin ve Abdlhamid, Fecr l- ^ slm, M ^ s ^ r 1347. Ahmed Timur Pa ^a, et-Tasvir ind el-Arab, Kahire 1342. Ali ^ brahim Hasan, Nis lehunne fi'l-Tarih il- ^ slami nasib, 2 bas. Kahire 1963. Arpad. Ehad, ^ s. Ans., IV. C., G ^ na md. W ^nmat Haydar, ^ slmiyetin manevi ve kltrel de ^erleri, Ankara 1963. Barthold W., ^ slm Medeniyeti Tarihi, 2. Bas ^ . Ak. 1963. Basset Rene, ^ s. Ans., V. C., Hassan Md. Bedrddin el-Ayni, Umdet l-Kari fi ^erhu Sahih il-Buhri, ^ st. 2 C., L 309-310. Belzuri, Futh l-Buldn, Z. K. Ugan evrisi, 3 C., Ankara. Beyhum M. Cemil, el-Mer'etu fi Hazrat il-Arab, Beyrut 1962. Binyon L, Wilkinson J. V. S. Gray B., Persian Miniature Painting, London 1933. Brockelmann C., ^ slam Milletleri ve Devletleri Tarihi (N. agatay cevrisi) Ankara 1954. Boer de T. J., ^ s. Ans., V., 2. C, ^ hvn s-Safa md. Buhl Frants, ^ s. Ansk., VII. C., Medine md. Buhl Frants, ^ s. Ansk., Kur'an md. Buhl Frants, ^ s. Ans. X. C., S ^ ffin md. Caetani, Chronographia ^ slamica, y ^ l 32-33, 60 . Demombynes G., Les Institutions Musulmanes, Paris 1921. Diez A., ^ s. Ansk., VIII. C., M ^atta md. Dozy, R., Tarih-i ^ slmiyet, M ^ s ^ r 1908.

181 Po ^ rul . R., Sadr l- ^ slam, 10 c., ^ st. 1928. Ebu'l-Ferec (Bar Hebreus), Tarih 2 C., Ankara 1945-1950. Ebu')-Ferec el- ^ sfahani, Agani, M ^ s ^ r, Bulak, 20 C., 1285. Ebul-Fid, Tarih, ^ stanbul 1286. Emir Ali, Musavver Tarihi ^ slam (M. Rauf evrisi) ^ stanbul 1329. Ettinghausen R. La peinture Arab, Geneve 1962. Farbl, Kitb l-Musiki (La musique Arabe, d'Erlanger evrisi) 2 C., Paris. 1935. Farmer C. H., ^ s. Ansk. IV., C., G ^ na maddesi. Farmer H.G., ^ s. Ansk., VIII. C., Musiki maddesi. Fourcq Norbert de, Petite histoire de la Musique, Paris 1960. Galib Edhem, Mze-i Hmayun Meskukt-i Kadime-i ^ slmiyye katalogu. ^ stanbul 1312. Gazzall, ihyau ulum d-din (Yeni harflerle trke evrisi). Gibb, H. A. R., Ortaasya'da Arap futuhat ^^ (M. Hakk ^^ evrisi) ^ st. 1930. Gkmen, F. ^ s. Ansk. II. C., Birni mad. Glp ^ narl ^^Abdlbaki, Seme hadisler, 3. Bas ^ , ^ st. 1964. Gnaltay ^ emsettin, islm'da tarih ve n-verrihler, ^ st. 1342. Halil Edhem (Eldem), Dvel-i isla ^ niyye (Stanly Lane-Poole'dan evri) ^ st. 1927. Hammer-Purgstall Joseph von., ber die rechtsmaessige Thronfol ge nach den Begriffen des moslemischen Staatsrechtes besonders in Bezug auf das Osm. Reich. Mnchen 1840. Houtsma, ^ s. Ansk., IV. C., Ebi Behre md., Huart Clement, Histoire des Arabes, 2 C., Paris 1912s-1913. (Bu kitapta geni ^^bibliyografik bilgi vard ^ r.) ^ bni Abd Rabbihi, el- ^ kd l-Ferid, M ^ s ^ r 1305. ^ bni Hacer el-Askalni, el- ^ sabe fi Temyiz is-Sahabe, Kahire 13231325. ^ bni Haldfm, Mukaddime, Z. K. Ugan evrisi, ^ st. 1954. ^ bni Haldn, el- ^ ber, 7 C., M ^ s ^ r 1284.

182
^ bni Kuteybe, Kitb l-Ma'arif, Kahire 1300. ^ bni Sa'd, Kitb t-Tabakat il-Kebir, Leyden 1904. ^ bni Tagriberdi, el-Ncm z-Zhire fi mlk-i M ^ sr il-Kahire, 10 C. Kahire. 1929-1949. ^ bni Tiktaka, el-Fakhri (Emile Omar evrisi) Paris 1910. ^ bn l-Esir, fi t-Tarih, 12 C., M ^ s ^ r 1325-1357. Kahhla mer R ^ za, 'Alm l-Nis, ^ am 1959. Kremer A. v., Studien zur vergleichenden Culturgschichte des Orientes, 2 C., S. 121. Lammens H., Etudes sur le Siecle des Omayyades, Beyrouth 193G. Lane-Poole Stanley, Addition of the oriental collection, 1876-1888, Part I. addition to vols. I. - IV., London 1889. Lane-Poole Stanley, The international Numismatia orientalia, coins of the Urtuki Turkumans London 1875. Lorey Eustache de, Les mosaiques de la mosqu& des Omayyades sz Damas, Paris 1931. Makrizi, En-Niz ve't-tahsm fi ma beyne beni meyye ve Beni Ilsim, Leyden 1888. Makrizi, H ^ tat, 2. C., Kahire 1324-1326. Mass ^^Henri, L' ^ slam, Orleans 1930. ~erdi el-, Kitb l-Ahkm is-Sultaniyye (Ostrorog evrisi) 2 C., Paris 190-1906. Mazahery Aly, La vie quotidienne des Musulmans au Moyen-ge, Paris 1951. Mehmet Zihni, Meshir n- Nis, ^ st. 1294. Mes'di, et-Tenbih, 8 C., Leiden 1894. Mes'f^ di, Murc z-Zeheb, (Barbier de Maynard et Pavet de Courtefik bask ^ s ^ ), 9. C., Paris 1861-1876.

Mez A., Die Renaissance des ^ slams (Trk. evrisi) lk mec. C. VIII. NU . 43 ve t.
Muir W., The Caliphate, its rise, decline and fall 3. Bas., London 1899 (Bu lkitapta geni ^^bibliyografya vard ^r).

183 Otto-Doru K., Kunst des ^ slams, Baden-Baden 1964. Poliak, Sami do ^unun arapla ^ mas ^^(ev. Bahriye ok, ^ l. Fak. Der. Say ^^III-IV.) Ankara 1954. Sa ^ lam O. Ferit, E ^ siz bir madalya (Trk Tarih Arkeologya ve Etnografya Dergisi) Say ^^ II. 1934. S. 250-253. Sait Pa ^a (Diyarbekirli), Mir'at l- ^ ber. Schmidt, Karl der Grosse und Harun ar-Raschid, Der ^ slam III., S. 404-411. Seligsohn M., Abdullah ^ bni Zbeyr md. ^ s. Ansk. I. C. Syti, Tarih l-Hulef, Kahire 1305. Taberi, Tarih l-mem ve 1-Mlk (Z, K. Ugan evrisi) 4. C., Ankara 1955-1958. Taberis, Tarih 1-mern ve 1-Mlk (Belmi farsa evrisinden ,i.,otenberg'in fr. evrisi) 2. bas., 4 C., Paris 1958. Togan Z. V., Tarihte Usl, ^ st. 1950. ok Bahriye, ^ slam devletlerinde kad ^ n hkmdarlar, Ankara 1965. tiok Bahriye, ^ slam devletlerinde baz ^^ nibeler (Belleten XXXI., Say ^^122). ok Bahriye, ^ slmdan dnenler ve yalanc ^^ peygamberler, Ankara 1967. ok Co ^ kun, Trk Hukuk Tarihi dersleri, 4. Bas., Ankara 1966. Walker J., ^ s. Ans, VI. C. Kubbet l-Sahra md. Welhausen, Arap devleti ve skutu (F. I ^^ l^tan evrisi) Ankara 1963. Wilstenfeld-Mahler, Vergleichungs ^ tabellen der moha ^nmedanischen und christlichen Zeitrechnung, Leipzig 1926. Ykut Hamav1, Mu'cem l-Buldn, 10 C., M ^ s ^ r 1322-1325. Yaltkaya ^ erefettin, Kaderiye yahut Mu'tezile, Darlfnun ilhiyat Mecmuas ^ . Say^^15. Yaz ^c ^^Tahsin, ^ sl. Ansk. X C., Semai md. Yetkin S. K., ^ slam Sanat ^^ Tarihi, 1. bas ^ , Ankara 1954. Zambaur E. de, Manuel de Generalagie et de Chronologie pour l'histoire de l' ^ slm, Berlin 1955. Zeydn Crci, Medeniyet-i islmiye Tarihi (Zeki Megmiz evrisi) 5 C., ^ st. 1328-1330. Zeyr^ddin Ahmed bin Ahmed, Tecrid-i sarih tercmesi, 2 bas ^ , 3 C. Ankara 1957-1966.

^ NDEKS

- A -Abbas, : 72, 74. Abbas bin Velid, : 75. Abbasi, Abbasiler, : 34, 52, 60, 69, 70, 72, 73, 74, 76, 78, 80-1, 83, 84, 89-91, 9799, 102, 105, 106, 108-115, 117-122, 124, 127, 128, 130-132, 134, 137, n. 209 ,138, 141, 142, 149, 151, 153, 154, 155, 158, 160, 165 168, 171, 175. Abbaso ^ ullar ^^ (Bk.: Ayr ^ ca Abbasi) : 1, 80, 81, 85, 91, 103, 119, 152, 153, 160, 161, 172. Abd Manf, : 147. Abde, : 79. Abdullah, : 79, 154, 175 n. 284. Abdullah bin Abbas, : 8, 13, 125. Abdullah bin Ali, : 77-79, 81, 82, 84. Abdullah bin Emin, : 154. Abdullah bin Hseyin, : 36. Abdullah bin Mu'tez, : 154, 167. Abdullah bin Sa'd bin Ebi Serh, : 12. Abdullah bin Selm, : 17. Abdullah ^ bni Cfer, : 150. Abdullah ibni Ebi Bekre, : 149. Abdullah ibni Ebi Serh, : 5, 10, 13, 14. Abdullah ibni Hanzala, : 38. Abdullah ibni Kays, : 5, 31, Abdullah ibni Mesud, : 11, n 13. Abdullah ibni mer, : 22, 34, 75, 149. Abdullah ibni Sa'd, : 3, 4. Abdullah ibni Sebe (Bk. : ^ bn l-Sevda), : 10, 12, 17, 17, n 23. Abdullah ibni Vehb bin Rsibi, : 23,

24.
Abdullah ibni Zbeyr, : 4, 8, 16, 18, 35, 38, 39, 40, 41-44, 47 n 74, 126, 158,

159.

Abdurrahman, : 12, 32, 45, 49. Abdurrahman bin Hasan, : 136. Abdurrahman bin Muaviye bin Hi ^am bin Abdlmelik, : 80. Abdurrahman ibni Avf, : 1. Abdurraahman ibni Ebi Bekir, : 34. Abdurrahman ibni Hris, 8. Abdurrahman ul - Gfiki, : 59, 60, 68. Abdlaziz bin Abdlmelik, : 136. Abdlaziz bin Mervan, : 41, 48. Abdlaziz bin Musa, : 56, 57, 59, 61, Abdlaziz bin Zrrre, : 30. Abdlhamid II.: 156. Abdlkays, : 17. Abdlmelik bin Mervan, 32, 41-49, 54, 63, 64, 69, 78, 90, 119, 126, 129, 136, 150, 157, 159, 160, 175 n 284. Hz. Adem, : 88 Eetius, : 60. Afganistan, : 114. Afrika, Afrikal ^ lar, : 3-6, 11, 31, 42, 45, 46, 54-56, 60, 65, 68, 80, 85, 91, 98, 105, 108, 112, 120, 121, 127, 145, 152, 158, 166, 175. Af ^ in, : 68, 99, 102, Aglebi Devleti, : 98, 112. Aglebiler, 127. Ahbar z-Zaman, : 171. Ahd, : 124. el-Ahkm s-Sultaniye, : 123. Ahmed, : 109. Ahmed bin Ali, : 112. Ahmed bin Muhammed el - Sarahsi, : 146 n 230. Ahmed bin Nasr bin Mlik, : 103. Ahmed bin Tulun, : 106, 111. Ahmed bin Yahya el-Belzuri (Bk. : el-Belzuri), : 167.

186
Ahmed el-Fergani, : 162. Ahmed ibni Hanbel, : 100, 101, 103, 169 Ahmed Muizilddevle, : 113. el - Ahraz, 48 n 78. el-Ahsa, : 45, 110 . el-Ahtal, : 48, 69. Akad, : 44. Akdeniz, : 5, 54, 112, 115. Akkal bin ^ ebbe, : 87. Akkorlar, : 147. Ak ^ it Devleti, : 111. Ak ^ itler, : 112. Alamut, : 116. Aleksios Komnenos : I. 116. Alevi, Aleviler,: 96, 98, 105, 105 n 168, 109, 172. Alfons,: 60. Hz. Ali, : 1, 5 n 4,7, 10, 12-18, 18 n 4, 19-20, 20 n 28, 21-22, 22 n 32, 23-27, 29, 30, 32, 33, 42, 64, 73, 76, 77, 78, 80, 82-85, 97, 104, 107, 110, 120, 125, 131, 168. Ali Evsat, : 37 n 57. Ali bin Abbas, : 39. Ali bin Hseyin, : 36, 37, 39. Ali bin ^ sa, : 92, 132. Ali bin ^ sa bin Mahan, : 95. Ali bin Muhammed, : 108, 110, 112. Ali Ekber, : 37 n. 57. Ali el-Riza (Bk. : ^ mam III. Ali), : 97, 98. Ali Evsat, : n 57. Ali ^ madddevle, : 113. Aliyye binti Mehdi, : 153, 153 n 257. el-Allaf, : 149. Alman,: 156. Almanca, : 165, 174. Almanya,: 60, 170. Alptekin, : 109. Ammar bin Ysir, : 11, 17, 21. Ammuriye (Bk. : Amoria), : 53. Amoria, : 53. Amorium, 102. Amr bin Leys, : 108. Amr bin Said bin As, : 35, 38, 41. Amr bin Said el - E ^ dak, : 43. Amr bin Zbeyr,: 35. Amr ibn l - As, : 3, 5, 10, 19-25, 27, 28, 31, 34, 127, 158, mul, : 168. Anadolu, : 7, 53, 92, 106, Anbr, : 24, 81, 82. Anbese, : 59. Anglosaksonlar, : 59. Ankara, : 102, 168. Antakya, : 117. Antalya, 111. Arabistan, : 18, 29, 65, 69, 72, 110, 133. A'raf, : 157. Araml ^ , : 42. Arap, Araplar, : 1, 8, 12, 16, 25, 30, 31, 33, 42, 45, 47, 47 n 75, 48-53, 5659, 61, 62, 66, 68, 70, 74, 75, 80 8587, 89, 90, 93, 109, 114, 115, 119121, 125, 129, 134-136, 137 n 209, 142, 144-146, 149, 149 n 243, 154156, 161, 167-171, 175. Arap ^ ovenizmi, : 51. Arapa, : 8, 8 n 11, 46, 47, 52, 100, 110, 129, 152, 161, 164, 174. Arapl ^ k, : 51. Aristo, : 100, 162. el-Ari ^ , : 14. Arslan Besasiri, : 115. Ashab, : 7, 135 Asim bin mer, : 65. Asim Hilali, :68. si Irma ^^ ,: 112. Astronomi, : 161. Asturya, : 60. Asur, : 2, 133. Asya, : 53, 90, 91, 114 120, 121, 162. Ata, : 165 n. 280. tike, : 66, 150. Atlas Da ^ lar ^ , : 31, 46. Atlas Okyanusu,: 31, 45, 54. Attila, : 60. Autun, : 59. Avas ^ m, : 92. Avicenne (Bk : ^ bni Sina), : 162. Avrupa, : 58, 60, 93, 110, 139, 160-162, 166, 176. Avusturyahlar, : 59. Aya Maria, : 160. Avasofya, : 161, 172. vinedar,: 140. Ayni, : 141.
,

^ si
Hz. Ay ^ e, : 13, 16, 16 n 22, 17, 18, 20, 24, 26, 27, 140, 155. Ay ^ e binti Talha, : 135. Azerbeycan, : 3, 7, 29, 89, 146. Azeriler, : 154. Azruh (Bk. : Dmet l - Cendel), : 22. Azz, : 150. -B Baalbek, : 137. Bab l-Zeheb, : 83. Bbek, : 99, 102, 115-116 Babil, : 2. Bach, : 155. Ba ^ dat, : 35-36, 43, 82, 83, 85, 87, 95-98, 100, 101, 102, 103, 105, 109, 111, 113,-118, 121, 131, 134, 137, 138, 140, 141 143, 151, 160-163, 167, 168, 170-172. el-Ba ^ dadi, : 166. Bahra, : 70. Bahreyn, : 95, 129. Bahr-i Lt (Bk. : bit Denizi), : 156. Bak'i, : 15, 15 n 20, 26. Balkuvara, : 158. Bankipur, : 167. Basra, Basral ^ lar, : 10, 11 n 13, 12-14, 16, 16 n 22, 17, 19, 24, 28, 29, 35, 41, 43, 48, 48 n 78, 53, 53 n 91, 66, 79, 82, 84, 85, 95, 98, 101 108, 109, 125, 127, 149, 159, 161, 163. Batlamiyus, : 163. Baybars, : 174. Baykent, : 49. Bedevi, Bedeviler, : 33, 34, 51, 96, 108, 110, 119, 155, 175, 176. Beethoven, : 155. Bekir bin Vil, : 17. Belami, : 170. Belzuri, : 53, 159, 166, 168, 173. Belediyn, : 58, 59. Belh, : 90, 114, 117, 162. Beni Ha ^ im, : 82. Beni Sa'd, : 16 n. 22. Beni f1meyye, : 64. Berberiler, : 31, 45, 46, 54, 57, 58, 69, 80. Berid, : 87. Berka, : 31, 45. Berlin, : 146 n 230, 156, 174. Bermek Ailesi, Bermeko ^ullan, : 76, 85. 87, 90, 91. Bessiri (Bk.: Arslan Besasiri), 115 . Bestam, : 66. Bey'a, : 124. Beytullah, : 39. Beytlml, : 63, 64, 89. Beytlml il-Hassa, : 131. Beytlml il-mezalim, : 131. Beyzavi (Bk. : Kad ^^Beyzavi), : 123. Bir el-Khine, 46. el-Biruni, : 114, 175. Biskra, : 31. Bizans, Bizanshlar, : 3, 5-7, 28, 30, 31, 34, 45-47, 54, 61-63, 65, 67, 68, 81, 89, 91, 92, 94, 99, 100, 102, 106, 111, 113, 116, 119, 120, 125, 126, 133, 137, 138, 143, 145, 146, 155, 156, 160, 168. Blochet, : 173. Blficistan, : 53. Boduen, : 160. Bo ^ a, : 104, 106. Bombay, : 25. Bordeaux, : 59. British Museum, : 174. Brockelmann, : 162. Budge, Vallis, 174. Budizm, : 145. Buhara, : 50, 53, 68, 106, 109, 117, 162. Buhari, : 8 n 11, 100, 165. Btik, : 145. Bulak, : 172. Busayr, : 77. Buyiler (Bk. : Bveyho ^ ullan), : 112. Bveyho ^ullar ^ , : 109, 112-115, 127, 128, 162. Byk Emevi Camii, : 54. Byk Karl, : 93. Bykbo ^ a, : 99. - C Caesar, : 95. Caesarea (bk. : Kayseri, Filistin), : 27. Cafer bin Hadi, : 89. Cafer bin Yahya, : (Bermeko ^ullar ^ ndan), : 90, 91.

188
Cafer l-Mansur (Bk. : Abdurrahman bin Muaviye bin Hi ^ am bin Abdlmelik), : 80. Cafer t-Tayyar, : 36. el - Caferi Saray ^ , : 104. Cahiliye a ^^ , : 1, 28, 69, 144, 167, 171. Chiz, : 52, 161. Cami-i Ezher, : 112. Cavsak l-Hakani, : 158. Cebir, : 161. Cebrail, : 42. Cemaat Y ^ l ^ , : 26. Cemel Olay ^ , : 17, 18, 41. Cengiz Han, : 117, 142, 163. Cerir, 69. Cerir bin Abdullah, : 19. Cerrh bin Abdullah, : 65. Cevdet Pa ^ a, : 6 n 7, 105 n 168. Cevher, 112. Ceyhun, : 3, 109, 174. Cezayir, : 112. el-Cezire, : 96. Charante, : 59. Charles Martel, : 59, 60. Charlemagne (Bk : Byk Karl), : 93, 147 n 234, Cihad, : 125. Cirid, : 142. Cizre, : 132, 133. Comte, Auguste, : 175. Cnde ibni Ebi meyye, : 6. Cnd-i $pur, : 100. Cneyd, : 68. Crcn, : 66, 75, 88. - anakkale, : 7, 62. in, : 142, 146, 169. gen, : 142. - DDabbe, : 22. Dab ^ k, : 61. Dahhak bin Kays, : 40, 41. Diler, : 116. Dal l-Kebir, : 116. Dakiki, : 114. Dandanakan, : 114. Daniki, (Bk. : Mansur), : 86. Dar, : 13. Dar Gn, : 41. Dar l-Hicre, : 110 Dar l-Hilfe, : 65. Dar : 100. Dar s-Selam (Bk. : Ba ^ dat), : 83. Hz. Davud, : 160. Davud bin Sleyman, : 63. Davudo ^ lu Ahmed, : 103. 'ullar ^ , : 148. Davudo ^ De Bouillon, Godefroy, : 117. De Courteille, Pavet, : 171. Dede Efendi, : 155. De Goeje, : 168, 170, 171. De Meynard, Barbier, : 171, 174. De Slane, : 173, 174. De Vaux, Carra, : 171. Deylem, : 91. Deyr l-Cemcim, :45. Dicle, : 2, 72, 77, 82, 83, 94, 108, 111, 118, 158, 161. Dinar, : 125. Dini Mimari, : 158. Dirhem, : 125. Divan, Divanlar, : 128, 129. Divan l-Arz il-Cey ^ , : 132. Divan l-Berid, : Divan l-Beytlml : 131. Divan l-Birr, : 132. Divan l-Cevali, : 132. Divan l-Cnd, : 131. Divan l:Dar il-Darb, : 132. Divan l-Hara, : 130. Divan l-Harac ve'l Cibyet, : 130. Divan l-Htem, : 129, 130. Divan l- ^ n ^ a, : 130. Divan l-Mezlim, : 131, 135. Divan l-Murasalat, : 130. Divan l-Mstegallt, : 130. Divan l-Msaderin, : 132. Divan n-Nafaka, : 132. Divan r-Resil, : 130 (Bk. : Divan-lMurasalat). Divan s-S ^ r, : 130. Divan t-Tevkii, : 132.

189
bo ^ rul, mer R ^ za, : 174.
Do ^ u Roma Imparatorlu ^u (Bk. : Bizans) : 31. Do ^ u Trkistan, : 88 (Bk. : Trkistan). Dubeux, : 170. Dmet l-Cendel, : 22, 27. E Ebn ibn Taglib, : 149, Ebi Vakkas (Bk. : Sa'd ibni Malik), : 1. Ebro (Bk. : Iber), : 57. Ebu Abdullah Muhammed bin mer el-Vk ^ di (Bk. : Vk ^ di), : 166. Ebu Ahmed, : 106. Ebu Ali Muhammed Berami (Bk. : Bel'ami), : 110. Hz. Ebubekir, : 7, 8, 14, 27, 44, 64, 122, 132, 167. Ebubekir Bk ^ lni, : 123 n. 187. Ebu Bekir bin Hasan, : 36. Ebu Bekre, : 28. Ebu Cafer Mansur (Bk. : Mansur). : 73, 165. Ebu Cafer Muhammed bin Cerir et-Taberi (Bk. : Taberi), : 168. Ebu Dlef Camii, : 161. Ebu Eyyub el-Ensari Hlid, : 24, 30. Ebu Hamza, : 72.' Ebu Hanife, : 84, 93, 131, 166. Ebu Hayyan-i Tevhidi, : 52. Ebu Hureyre, : 14, 129. Ebu ^ sa bin Harun r-Re ^ id, : 154. Ebu ^ sa bin Mtevekkil, : 154. Ebu ^ shak ^ irazi, : 169. Ebu Kubeys, : 44. Ebu'l-Abbas Abdullah, : (Bk. : Seffah),: 73, 76-81, 90. Ebu'l Al' el - Ma'arri, : 138. Ebu'l Ferec, : 6 n 8, 65, 71, 171, 172. Ebu'l Ferec ^ sfehani, : 113, 166. Ebu'l Hasan Ali bin el - Hseyin bin Ali, : 171. Ebu'l Kas ^ m (Bk. : Muti), : 113. Ebu Leyla, : 40. Ebu Ma' ^ er, : 162. Ebu Muhammed Abdullah, : 170. Ebu Musal-E ^ 'ari, : 11 n 13, 12, 17, 19, 22, 23, 148. Ebu Mslim Horasani, : 74-76, 78-82, 84, 88, 99. Ebu Nasr el - Frbi (Bk. : Frbl), : 162. Ebu Nasr Muhammed bin Abdlcebbar el-Utbi (Bk. : el-Utbi), : 172. Ebu Nasr l-Sarrc, : 154 n 262. Ebu Reyhan el-Birni (Bk. : ni), : 163. Ebu Sa'id el-Hudri, : 16 n 21. Ebu Sa'id Hasan el-Cennbi, : 110. : Ebu Seleme Hafs bin Sleyman, : 128. Ebu Seleme el-Halll, : 76, 80. Ebu Sufyan, : 19, 27, 28. Ebu ^ me, : 173, 174. Ebu ^ fa' Bveyh, : 113. Ebu Turab (Bk. : Hz. Ali), : 33. Ebu Yusuf, : 93, 131, 166. Ebu Zer, : 10. Ebu Zeyd, : 162. Edeb l-ktib, : 170. Efltun, : 162. Ehl-i Beyt, : 36, 74, 76. Ehl-i Kitaplar, : 133. Ehl-i ^ ura, : 40. Ehl t-Tesviye, : 51. Elhan, : 148. Elteri ^^Kagan, : 49 Emaret-i ^ stikfa, : 126. Emaret-i ^ stil, : 126, 127. Emevi, Emeviler, : 1, 10-12, 18, 19, 27, 35, 38-41, 44, 45, 49-51, 60-62, 64, 65, 68, 69, 71, 76, 78-80, 83-85, 96, 100, 107, 112, 119-122, 124, 126-127, 129, 130, 132, 134, 135, 141, 142, 149, 151, 152, 155, 156, 158, 160, 164, 166, 168, 171, 175. Emin, : 94-96, 154. Emir l-Har, : 95. Emir l-Harb, : 95. Emir l-Mminin, : 17, 64, 70, 80, 103, 119, 121. Encyclopedia Britannica, : 9 Endls, : 55,57, 58, 62, 79, 80, 121, 152, 171. Enes bin Mlik, : 7, 8. Ensb l-E ^ raf, : 168. Ensr, : 13, 19, 38.

190
Erbil, : 174. Erdebil, : 99. Ere ^ li (Bk : Heraklea) : 53 Erkn-i Devlet, : 102. Ermenistan, : 3. Ermeniye, : 168. Esedi Kasri, : 68. Esedli, : 8. El-Esferini, : 166. Esma, : 26, 44. Esmi, : 93. E ^ 'arilik, : 101. E ^ 'as bin Kays, : 22, 26. E ^ nas, : 102. E ^ ref ^ aban, : 141 E ^ res, : 50, 68. E ^ ter, : 21 Ester el-Nehai, : 12. Eyyub bin Habib, : 59. Eyyub bin Sleyman, : 63. Eyyubi, Eyyubiler, : 112, 127, 128. Ezraki, : 44.

Fitne, : 1, 9, 15. Floransa, : 32. Flt, : 146. Fransa, : 57, 59. Frank, : 59. Frans ^ zca,: 170, 171, 173, 174. Futuh l-Buldn, : 166, 168. Futuh ^ - ^ am, : 166, 167. Fustat, : 106, 138, 158, 159, 171. G Gfiki, : 15. Gfir, : 157. Galebe, : 124. Galiya, : 60. Galien, : 100. Garid, : 70. Garonne, : 59. Gassani, : 19. Gazale, : 123 n 190. Gazne, Gazneliler, : 109, 114, 127, 163. Gazneli Mahmud, : 163, 172. Gazzli, : 123, G ^ na, : 144, 144 n 222, 147, 149, 150, 152, 154. Girid, : 6, 98. Giri ^ siz Hutbe, : 28. Gitar, : 146 . Gregorius, : 4. Ebu'l Ferec (Bk. : Gregoruis ^ bn Ebu'1 Ferec), : 174. Grek, : 19, 30, 146. Got, : 55, 56, 58, 59, 156. Gktrk, : 49, 156. Gttingen, : 170, 174. Guadalquir (Bk. : Vdi l-Kebir), : 56. Gurak Han, : 78. Guyard, : 170. H Habbe, 67, 150. Habe ^ , Habe ^ li, : 39 n 62, 142, 156. Haccc bin Yusuf, : 44, 45, 47, 47 n 75, 48, 48 n 78, 49, 53, 53 n 89, 54, 61, 66, 67, 69, 87, 123 n 190, 126. Hcer-i Esved, : 41, 110, 137.

Fahrnissa, (Bk. : ^ uhde), : 137. Frbl, : 113, 144 n. 222, 146, 147, n. 233, 154, 162. Farazdak, : 69. Fars, Farslar, : 2, 29, 75, 85, 108, 171, Farsa, : 29, 46, 47, 98, 128, 129, 152, 161, 162, 167, 170. Ftima, binti Abdlmelik, : 63, 64. Ftima binti Ebu Mslim, : 99. Fat ^ miler, : 112, 116, 121, 160. Fat ^ miye, : 99. Hz. Fatma, : 108, 112. Dr. Faust, : 163. Fazl bin Rebi, : 94, 95. Fazl bin Sehl, : 94, 95-97. Fazl bin Yahya, : 90. Fedek, : 64, 105, Fenike, : 7, 27. Fergana, : 53, 68, 75, 109. Feth bin Hakan, : 104. F^ rat, : 20, 73, 76, 82, 161. F^ nd ^ k Atma, : 142, 143. Filistin, : 27, 69. 71, 72, 77. Firdevs1, : 114,164.

191
Hal ^ lar, Hal ^^ Seferleri, : 116, 117, 139, 147, n 234, 160, 173, 174. Hdi, : 90, 154. Hafsa, : 7, 8. Hakem, : 64, 152. el-Hakim, : 160. Haleb, : 89, 112, 173, 174. Hlid, : 41. Hlid bin Bermek, : 75, 85, 90. Hlid bin Velid, : 12, 126, 129. Hlid-i Kasri, : 68, 136. Hlidiye, : 47 n 75. Halifelik, : 122. Halifet l-Mslimin, : 97, 104. Halifet s-Slih, : 63. Halll, (Bk. : Ebu Seleme Hafs bin Sleyman), : 128. Hamdn Karmat, : 110. Hammd, : 152. Hamza, : 36. Hanbeli, 117, 118, 169. Hanefi, 93, 117, 118, 121. Hans, : 135. Hanzala, : 38. Harac, : 132, 133, 134 . Harc-i Mukaseme, : 133. Harc-i Muvazzafa, : 133. Harem, : 39. Harezm, : 49, 114, 117, 163. Harezm ^ ahlar, : 117. Harice bin Ebi Habib, : 25. Harici, Hariciler, : 23-25, 29, 30, 39, 41, 44,-46, 48, 65-68, 72, 74, 76, 80, 98, 105-107, 123. Hris ibni Hi ^ am, : 8. Harran, : 75, 77, 81, 161. Harre, : 38. Harun r-Re ^ id, : 32, 89-95, 135, 140, 142, 149, 153, 153 n 257, 154. Harura, : 23, 43. Harriler, :23 n 34. Hz. Hasan, : 17, 25, 26, 28, 32, 64, 83, 105. Hasan bin Hseyin, : 37 n. 57 . Hasan bin ^ brahim, : 87. Hasan ibn Kahtaba, : 76, 80, 89. Hasan bin Sehl, : 96, 97. Hasan Rknddevle, : 113. Hasan Sabbah, : 116. Hassn, : 147. Hassn bin Numan, : 45, 46, 54. Hassn bin Sabit, : 16 n 21, 136. Ha ^ im bin Hkim, : 88. Ha ^ im bin Utbe, : 21. Ha ^ imi, Ha ^ imiler, : 19, 74, 75, 77, 78, 83. Ha ^ imiye, : 80. Ha ^ imo ^ullar ^ , :75. Ha ^ i ^ iler, : 119. Ha ^ r, : 157. Hatib Ba ^ dadi, : 166. Haymana, : 102. Hazaynme, : 86. el-Haysam, : 149. Hayzuran, : 90. Hazar Denizi, : 88, 95. Hazar Trkleri, : 92. Hazir, : 43. Hellenistik, : 157. Hemedan, : 95, 99, 117, 162. Heraklea, : 53, 92. Heraklius, : 6 n 7. Herat, : 117. Heredot, 169. Herseme, : 91, 92, 94, 97. Hicaz, : 25, 40, 41, 43, 45, 53, 54, 72, 74, 75, 81, 87, 111, 146, 149, 150, 151. Himyerli, : 61. Himyeriler, : 74, 91. Hind, Hindliler, : 27, 52, 53 n 89, 87, 101, 142, 156, 161. Hind Denizi, : 95. Hindistan, : 53 n 89, 86, 109, 161, 163, 167, 168, 171. Hindiku ^^Da ^ lar ^ , : 91. Hindlar, : 133. Hirbet l-Mefcir, : 158. Hire, : 81, 159. Historiens Orientaux des Croisades, : 173. Hi ^ am bin Abdlmelik, : 53 n 89, 68, 69, 70, 73, 78, 79, 152, 155, 157. Hive, : 117. Homs, (Bk. : Humus), : 40. Horasan, : 2, 3, 29, 34, 49, 50, 65, 66, 68, 71, 72, 74, 75, 82, 83, 88, 91, 92, 94, 96, 98, 99, 107, 108, 109, 117, 127,

151, 160.

t92
Houtsma, : 170. Huart, Clement,: 38. Hubeyriye, : 47 n 75. Huda', : 144, 149. Humareveyh, : 111. Humus, Humuslu, : 11 n 13, 12, 40, 71, 72, 77. Hurremi Hareketi, : 99, 102. Husayn bin Nmeyr, : 39, 40. Husravni Farisi, : 149. Husrev Anu ^ irvan I, : 100. Hutbe, : 125. Huzeyfe bin el - Yemn, : 7. Huzeyl, : 8. Huzistan, : 108. Hcr bin A'di bin Htem, : 33. Hlef-i R ^ idin, : 165. Hleg, : 118, 119, 172, 173. Hrmzan, : 20 n 28. Hz. Hseyin, : 17, 35, 36, n 56, 37, n 58, 38, 41, 42, 76, 89, 103, 105, 135. Hseyniye, : 170.
-

Irak, ^ rakl ^ lar, : 7, 11-13, 17, 20, 22, 22 n 32, 24-26, 28, 29, 35, 40-42, 44, 47, 53, n 89, 54, 61 66, 68, 69, 71, 72, 74, 77, 80, 88, 96, 97, 107, 108, 110, 111, 113, 116, 123 n 190, 126, 127, 134, 146, 150, 151 n 252, 159, 166, 168. Itri, : 155. I -^ ber, : 57. ^ bni Abbas, : 8 n 11, 23, 30. ^ bni Askir, : 166, 174. ^ bni Ay ^ e, : 70, 152. ^ bn A'yn, : 149. ^bni Ebi Serh, : 11. ^ bni Ebi Serh (Bk. : Albdullah ibni Sa'd). ^ bni Haldun, : 123 n 187, 148, 153, 175, 175 n 285, 176. ^ bni Hallikn,: 172, 174. ^ bni Hudeyc, : 31. ^ bni ^ shak, : 165.

^ bni Kuteybe, : 52, 166, 170. ^ bni Mes'ud, : 8 n 11, 9, 11, 171. ^ bni Miskeveyh, : 172. ^ bni Muhriz,: 152. ^ bni Musa el-Harezmi, : 162. ^ bni Mlcem, : 25. ^ bni mer, : 30. ^ bni mer K ^ raat ^ , : 149. ^ bni Sa'd, : 166. ^ bni Sina, : 146, 146 n 230, 147 n 233, 162. ^ bni Sureyc, : 70, 152. ^ bni ^ ekle ( ^ brahim bin Mu'tas ^ m),: 152. ^ bni ^ ihab, : 19 . ^ bni Tabtaba, : 96 . ^ bni Tiktaka, : 86. ^ bni Zbeyr, : 30. ^ bn l-Adim, : 173. ^ bn l-Esir, : 6, 166, 172. ^ bn l-Kelbi, : 167, 173. ^ bn l-Mukaffa, : 86. ^ n l-Sevda, : 10. Hz. ^ brahim,: 41, 160. ^ brahim, : 71, 72, 76, 84, 85, 87. ^ brahim bin Agleb, : 91, 98. ^ brahim bin Ester, : 42. ^ brahim bin Mehdi, : 97, 98 n 156, 152, 153. ^ brahim bin Mavsuli, : 94. ^ brahim bin Muhammed, : 73. ^ brahim bin Muhammed bin Ali, : 75. ^ brahim bin Yahya,: 79. Ibrahim (Bk. : Musullu ^ brahim), : 100, 152. ^ branca, ^ branice, : 133, 164, 174. idrisi, 163, 164. ^ drisiye Devleti, : 112. ^ fk Olay ^ , : 16. ^ frikiye,: 91. ih ^ id Devleti (Bk.: Ak ^ it Devleti), : 111. Ihtiyar, : 124. ^ htiyariye, : 124. ^ hvan s-Safa,: 161. ^ hyau Ulf^ m, : 123. Ikon, : 67. ^ lek Hanlar, : 109.

193
^ madddevle, (ak. : Ali), : ^ mam (Bk. : ^ brahim bin Muhammed bin Ali), : 75. ^ mam III. Ali, : 97. ^ mam- ^^ Azam (Bk. : Ebu Hanife), : 166. ^ mamiye, : 73. ^ mam Malik, : 148. ^ mam l-Mslimin, 119. : 172, 174. ^ ngilizler, : 142. ^ n ^ ad, : 145. Iran, ^ ranl ^ lar, : 2, 3, 10, 18, 25, 28, 29, 34, 42, 44, 45, 47, 50,-52, 58, 69, 72, 74, 85, 86, 88, 92, 94-96, 98, 105-108, 110, 113,-116, 118-120, 125-129, 133, 137,139, 142, 143, 145, 146, 155, 156, 160, 161,164, 167, 168. ^ rene, : 89, 92. Hz. Isa, 10 ,116, 156. Isa, : 84, 85. ^ sa bin Musa,: 81, 87. ^ sa bin Mus'ab, : 135. ^ sa bin Yunus, : 93. Isfehan, : 2, 114, 140, 152, 162, 171. ^ sfehani, (Bk. : Ebu'l Ferec), : 171. Isfehanl ^ ,: 143. ^ shak, : 100. ^ shak bin ^ brahim, : 152. Iskenderiye, : 3, 62, 69. Ismail bin Ahmed, : 109. Ismaill Hareketi, : 115. ismaililer, : 116, 161. ^ smailiye, : 112. ^ srail O ^ ullar ^ , : 140. Israilliler,: 169 . Isr olay ^ , : 160. ^ stanbul, : 7, 30, 53, 62, 89. ^ spanya,: 54-62, 67, 68, 80, 85, 112, 121, 140, 156. I ^biliye, : 56, 57, 59, 61, 80. ^^ru-u, : 133. ^ tah,: 103. Iznik,: 102. Izzilddin ^ bni Esir (Bk. : ^ bn l-Esir),: 173.
-

Justinianus II,: 47. Jlien, : 55 . KKaadi, : 151 n 252. Kbe, : 12, 18, 35, 39, 39 n 62, 41, 44, 95, 110, n 252, 160. Kbil, : 3 . Kad ^ ky, : 7, 30. Kadi Beyzavi, : 123. el-Kadi l-Fchl, : 128. Kadi'l-Kudat, 93, 131. Kdir, : 114, 134. Kdir Bi'llah, : 114. Kadis,: 55. Khine, : 45, 46. Khir, 112. el -Kahire, : 112, 115, 138, 141, 168, 170, 173. Kahriye, : 124. Kahtaba bin Sebib, : 75. Kim, : 114, 115. Kaiser Friedrich Mzesi, : 156. Kfur, : 112. Ka'ka'a,: 17, 17 n 23. el-Kamil, : 172. Kanun,: 146, 162. Kapadokya, : 30, 99. Kapagan Han, : 49. Karluklar, : 49. Karmatiler, : 10, 111, 115 Karmati Ayaklanmas ^ , : 109. Kas ^ m bin Hasan, : 36. Kas ^ m (Bk.: Mu'temin), : 95. el-Kas ^ m bin Tufeyl, : 70. Kasr l-A ^ k,: 158. Kars l-Hayr, : 158. Kasr l-Hayr il-GarbI, : 157. Kastilya, : 56. K ^ gr, : 53, 164. el-Katayi, : 106. Ktib,: 128. Katolik, : 125. Kaynt,: 145. Kays,: 25, 69, 71. Kays bin Sa'd, : 19, 20, 21, 24.

194
Kayravan, : 3 , 45, 59, 69, 158. Kayseri, 27, 30. Kays ^yye, : 40. Kazvin, : 95. Kelb, : 31, 69, 71. Kelile ve Dimne, : 86. Keltler, : 59. Kemalddin ibn l-Adim (Bk. : ^ bn l-Adim), : 173. Kerbel, : 35, 36, 38, 39, 43, 103, 105, 113, 135. Ketbuga, : 141. el-Kindi, : 146, 146 n 230, 161, 162. K ^ br ^ s, : 5, 6, 30, 69, 117. K ^ pti, K ^ ptiler, : 47, 141. K^ ptice, : 47. K ^ rg ^ zistan,: 114. K ^ r ^ m, : 47. K^ rm ^ z ^ l ^ lar (Bk. : Muhammere), : 88. K^^ lak, (Bk. M ^ atta), : 156. Kilikya, : 100. Kinne bin Bi ^ r, : 12, 15. Kinnesrin, : 40. Kire, : 53 n 89. Kirmn, : 2, 108, 171. Kirmani, : 74, 75. Kisra, Kisralar, : 2, 121, 129. Kitab l-Agani, 113, 151, 152, 166, 172. Kitab l-Ahkm is-Sultaniye, : 166. Kitab l-Ensb, : 173. Kitab l-Evsat, : 171. Kitab l-Harac, : 137, 166. Kitab l-Kmil fi't-Tarih, : 173. Kitab l-Maarif, : 170. Kitab l-Memlik ve'l Meslik, : 164. Kitab l-Musik ^ , : 154. Kitab r-Ravzateyn fi Ahbar il-Devleleteyn, : 173, 174. Kitab r-Ridde, : 167. Kitab r-Rci, : 163. Kitab ^ - ^ ifa, : 162. Kitab t-Tabakat il-Kebir, : 166. Kitab t-Tenbih ve'il- ^^ raf, : 171. Konstantin, : 6 n 7, 89. Konstantin III, : 6 n 7. Konstantin V, : 83. Konstantin VI, : 92. Konstans, : 6, 30 . Koro, : 145. Konya Ere ^ lisi (Bk. : Heraklea), : 92. Klemenler, : 109. von Kre ^ ner, : 145. Ksilifon, : 146. Kubti, : 140, 141. Kubbet l-Hadra (Bk. : Bab l-Zeheb), : 83, 136 . Kubbet s-Sahra, : 159, 160. Kudatgu Bilik, : 164. Kuds, : 56, 117, 159, 160, 172. Kfe, Kfeliler, : 3, 7, 11, 11 n 13, 12 16-18, 21-28, 29, 30, 33, 35, 37, 39, 41, 42, 45, 47; 48, n 78, 66, 73, 76, 77, 78, 80-82, 84, 85, 95, 96, 98, 110, 149, 159. (uhistan, : 116. Kunut, : 9. Kur'an : 6-8, 8 n 11, 9, 11, 11 n 13, 14, 21, 22, 70, 100, 101, 103, 110, 122, 145, 148, 149, 149, n 243, 151 n 252, 154, 154, n 262, 157, 164, 165 n 280, 170. Kura ^^(Bk. : Kros), : 2. Kurey ^ , Kurey ^ li, : 8, 9, 11, 12, 27, 40, 52, 70, 123, 123 n 187, 136, 152. Kurtuba, : 56, 58, 59, 60, 138, 140. Kurra, : 11. Kurus (Bk. : Kros), : 2. Kusayr Amra, : 156. Kuseyle bin Kmran, : 31. Kuteybe bin Muslim, : 49, 50, 50 n 83, 61. Kuteyre, : 15. Kutluk Han (Bk. : Elteri ^^Kagan), : 49. Kutsal Yerler, : 98, 116. Kk Asya, : 61, 92. Kl Tigin, : 49. Krdistan, : 89, 92. Krt, Krtler, : 85. Kre, : 142. Kros, : 2. Ktb-i Sitte, : 165. L Lahn, : 148. Leo, : 61. Leo III, : 62, 67. Leo IV, : 89.

195
Leontius, : 47. Lesbos (Bk : Midilli), : 92. Leyden, : 170, 171, 173. Libya, : 4. Likya, : 6, 30. Loire, : 59. Lombardiyal ^ lar, : 59. Lugaritma, : 162 n 274. Lt Denizi, : 156. Luzitaniya, : 56. Lyon, : 59. M Ma.adin l-Cevher, : 171. Ma'a ^ er, : 133. Mbed, : 70, 150, 152. Madagaskar, : 171. Magrib-i Aksa, : 31. Magrib, Magribli, : 55, 57, 62, 71, 80, 112, 168, 171. Mahmud bin Sebktekin, : 114. Mahmud bin Melik ^ ah, : 116. Mahmud, Gazneli (Bk : Gazneli Mahmud, : 114. Mide-i Sleymani, : 56, 57. Makam, : 147. Makrizi, : 79, 86, 87. Makyavelli, : 74. Malatya, : 30, 174, 83. Mlik, : 152. Mlik bin Enes, : 84, 85, 167. Mlik bin Heysem Huzi, : 103. Mlik el-E ^ ter, : 32. Maliki, : 85. Mlullah, : 34. Ml l-Mslimin, : 34. Malta, : 6. Mani, : 88. Mani Dini, : 70. Mnia, : 109. Maniciler, : 88. Maniheistier, : 88. Maniheizm, : 99. Mansr, : 32, 52, 81-87, 131, 134, 139, 140, 149, 160, 161, 165. Mansr bin Nuh, : 170. Mansr bin Talha bin Tahir, : 146 n Manuel, : 3. Mara ^ , : 89. Mride binti ^ ebib, : 101. Marmara, : 31. Maskin, : 43, 45. Mason, : 110, 161. Matematik, : 161. Maverannehr, : 49, 50, 69, 92, 109, 114. el-Mverdi, : 121, 123, 166. Mavritanya, (Bk. : Magrib-i Aksa), : 31 . Mayorka, : 54. Mazdeizm (Bk. Med^ silik), : 88. Mazenderan, : 89, 116. el-Mecmu fi'l-F ^ kh, : 73. Mecusi, : 10, 25, 133, 88. Medin, : 2, 24, 25, 48 n 78, 82, 95. Medici, : 32. Medine, Medineliler, : 1, 8, 11-18, 26, 29, 35, 37-39, 39 n 61, 54, 69, 72, 82-85, 87, 97, 105, 111, 112, 122, 135, 150, 151 n 252, 159, 166. Medinet l-Mansr, (Bk. : Ba ^ dat), : 83. Medinet s-Selm, (Bk. : Ba ^ dat), : 83. Medrese-i Muzafferiye, : 174. Medya, : 29. Megazi, : 164, 165. Mehdi, : 42, 87, 88, 89, 152, 153. Mehdi bin Mansur, : 83. Mehdiye, : 112. Mektil t-Tlibiyin, : 172. Meknna, : 153 n 257. Mekke, Mekkeliler, : 3, 16, 27, 35, 38, 39, n 63, 40, 44, 54, 69, 85, 87, 89, 110, 111, 112, 136, 145, 150, 159, 167, 175, n 284. Mekrhe, : 47 n 75. Melik ^ ah, : 15, 116. Melik l-Ma ^ rik ve'l-Magrib (Bk. : Tu ^rul Bey), : 115. Melik n-N ^^ r, : 173. Melodi, : 149. Memlik, : 166. Metnin, : 141. Me'mun, : 52, 92, 94-98, 98 n 156, 99-102, 106 ,128, 151, 161. Meng Han, : 118. Merc Rhit, : 41.

230.

Merida, : 56.

196
Merv, IVIervliler, : 2, 75, 92, 96, 114, 170. Mervan, : 11, 13, 14, 14 n 16, 18, 35, 38, 40, 41, 48, 64, 72, 75, 88. Mervan I, : 72, 77, 78, 80, 87, 100. Mervniler, : 41, 33. Mervezi (Bk. : ^ bni Kuteybe), : 170. Mesalik, : 166. Mescid, : 159. Mescid-i Aksa, : 160. Mescid-i Nebevi, : 4, 87, 89, 158. Mesleme bin Abdlmelik, : 53, 62, 66, 67, 79. Mesud bin Mahmud, : 114. Mesudi, : 14 n 16, 22 n 32, 33, 113, 166, 170, 171, 173. Me ^ hed, : 98. Mevali, : 51, 66. Mevlana Cellddin Rumi, : 154, 155. Meysun, : 31. Mezdek, : 88. Mezopotamya, : 109, 161. M ^ s ^ r, M ^ s ^ rl ^ lar, : 4, 10, 10 n 12, 12-14, 16, 18, 19, 20, 24, 31, 40, 41, 44, 45, 47, 54, 58, 77, 78, 82, 91, 96, 105 n 168, 106, 110, 111, 112, 116, 121, 127, 138, 141, 155, 159, 168, 170-175. Midilli, : 92. Mikdad bin Esved, : 11 n 13. Milli Mze, : 157. Min, : 11. Minorka, : 54. Mizmar, : 148. Mo ^ol, Mo ^ollar, : 34, 117, 118, 137, n 209, 154, 173, 176. Montesquieu,: 175. M ^ atta, : 156, 157. Muaviye, : 5, 10-12, 14 n 17, 15 n 20, 1822, 22 n 32, 23-35, 42, 48, 53, 53 n 91, 78, 127, 129, 130, 136, 149, 159. Muaviye II, : 40. Muavvazateyn, : 9. Mu'cem l-Buldn, : 167. Mudar, Mudarl ^ lar,: 17, 61, 66, 72, 74, 75, 83, 91. Mugire bin ^ ube, : 1, 10, 16 n 21, 19, 22, 27, 30, 33, 34. Muhacirin, : 13, 19. Muhalleb,: 43-45, 68. Hz. Muhammed, : 3, 7, 9, 10, 26, 64, 97, 125, 128, 133, 136, 140, 142, 145, 147, 155, 158, 160, 164. 167. Muhammed, : 72, 107, 117. Muhammed bin Ali, : 42, 73, 74. Muhammed bin Ebi Bekir, : 14, 15, 15 n 18, 16, 17, 18, 20, 24. Muhammed bin Hanife, : 35. Muhammed bin ^ brahim, : 85, 85 n

138.
Muhammed bin ^ dris l- ^ afii, : 93, 100. Muhammed bin Kas ^ m, : 53, 53 n 89, 61. Muhammed bin Mesleme, : 16 n 21. Muhammed bin Mslm Zhri, : 165. Muhammed bin To ^u, : 111, 112. Muhammed bin Vas ^ k, : 103. Muhammed bin Yahya, : 90. Muhammed Cerir, : 166. Muhammed ibni Hi ^ am, : 165. Muhammed ^ bni Sa'd et - T ^ rmizi, : 149 Muhammedilik, : 9. Muhammed el - Kindi, (Bk.: el - Kindi), 162. Muhammed Mehdi, : 84, 85, 87. Muhammed Muntas ^ r, : 104. Muhammere, : 88. Muhtare, : 108, 109. Muhtar s - Sakafi,: 39, 42, 43. Muhtasar Tarih l - Dvel, : 174. Muizddevle (Bk. : Ahmet), : 113. Muizddin, : 112. Mukaddime,: 175. Mukanna, (Bk. Ha ^ im bin Hakim), 88. Muktedi, : 116 Muktedir, : 111, 113, 131, 135. Multan, : 53, 171. Munise, : 153. Muntas ^ r, : 102, 104, 105, 105 n, 168, 153. Murad, : 22. Muruc z - Zeheb, : 171. Musa bin Boga, : 107. Musa bin Emin, : 95. Musa bin Mehdi,: 89. Musa bin Nusayr, : 54 - 57 ,59, 61. Musa bin Yahya,: 90. Musa el - Hdi, : 89. Musa Kaz ^ m, : 97.

197
Mus ^ ki, : 143. Mustain, : 105, 106, 140, 167. Mustans ^ r, : 115, 117. Musta's ^ m, : 117, 118, 119, 140. Musul, : 2, 77, 79, 89, 106, 172, 173. Musullu ^ brahim, : 152. Mu'tas ^ m, : 52, 99, 102, 138, 139, 151, 158, 160. Mu'temid, : 107, 108, 111, 153, 158. Mu'temin, : 94, 95. Mu'tez, : 104 - 108, 153, 154, 167. M ^ftezid, : 111, 131. Mutezile, : 101-103. Mtezili, : 72, 103. Mutezililer, : 100. Muti, : 113, 171. Muvaffak, : 107, 108, 111. Muvaffakiye, : 109. Mbeyyize, : 88. Meyyed, : 106. Mktedi, : 105-107, 110, 131. Mktefi, : 111. Mller, : 170, Mmine, : 110. Mrtedler, : 25. Ms'ab, : 41. Ms'ab ibni Zbeyr, : 43, 44, 47 n, 74, 126, 135. Mseylimet l - Kezzab, : 167. Mslim, : 8 n 11, 36, 38, 165. Mslim bin Akil, : 35 Mslim bin Ukbe, : 38, 39. Mslimiye, : 99. Mstekfi, : 113. Mstezhir, : 116. Mtenebbi, : 113. Mtevekkil, : 102, 103, 135, 137, 137 n, 209, 158, 161, 176. Mtteki, : 112, 113.

Nasr bin Ahmet, : 109. Nasr bin Seyyar, : 68, 71, 74, 75. Nas ^ rddin Tsi, : 119. Nay, : 145, 148, 152. Nebiz, : 79. Neca ^ i, : 156, Necef, : 172. Nehrevan, : 24, 25, 98. Neron, : 137 n 209. Ne ^ id, : 145. Nevbaht, : 87. Nevbet l - Hatuni, : 153. Nicaea (Bk.: Iznik), : 102, Nihavend, : 2, 76. Nikeforos, : 92. Nil, : 19. Ninive, : 2. Ni ^ abur, : 117, 141. Nizam l - Mlk, : 116, 166. Normanlar, : 115, 163. Nbetle ^ e ^ ark ^ ,: 145. Nldeke, : 9, 170, Nubya, : 5. Hz. Nuh, : 88. Nuh, : 106, 109. Numan bin Bi ^ r, : 35, 38. Nurddin, : 174. Nu ^ irvan, : 168. Nzhet n- Nets, : 164.

O
O ^ uz Trkleri, : 114, 154. Orta Asya, : 49, 92, 117, 139, 157. Orta Do ^ u, : 134, Org, : 146. Orleans, : 60. Hz. Osman, : 1 -3, 5, 7, 9, 10 -15, 15 n 18, 15 n 20, 16, 16 ^-^^ 22, 18 -20, 20 n 28, 21 -24, 27, 29, 31, 32, 41, 43, 159. Osman bin Affan (Bk. : Hz. Osman), : 41. Osman bin Hanif, : 17. Osman bin Huneyf, : 19. Osman bin Muhammed el - Sufyani, : 38. Osmanl ^ ,: 155, 156.

Nabati, : 109, 149. Nhire, : 141. Nile, : 14, 15, 19. Nahl, : 166. Narbonne, : 57, 60. Nasr, : 96.

Otokratik, : 120.,

198

klit, : 86. Hz. mer, : 2, 3, 5, 7, 8, 10, 20, 27, 29, 40, 51, 63 - 65, 129, 131, 136, 159. mer II,: 67, 68, 71, 75, 79, 107, 151, 151 n 252. mer bin Hseyin, : 37 n 57. mer bin Sa'd, : 37. mer Camii (Bk.: Kubbet s - Sahra), : 160. mer ibni Abdlaziz (Bk. : mer II), : 51, 53, 54, 62, 63, 64, 65, 66, 128, 151, 151 n 252. mer ibni Hattab (Bk. : Hz. mer), : 64, 129. mer ibni Ebi Rebia, : 136. mer ibni Sa'd ibni Ebi Vakkas, : 36. ^ r, : 132 -134. zbek Trkmenleri, : 154. P Palermo, : 163. Palmir, : 70, 155, 157. Paris, : 171. Parsizm (Bk. : Zerd ^ tilik), : 145. Pehlevi, : 161. Pencap, : 53, 61, 114. Persepolis, (Bk. : Stahr), : 2. Hz. Peygamber (Bkz. : Hz. Muhammed), : 7, 8, 11, 16, 18, 18 n 24, 19, 26, 27, 32, 35 - 37, 41, 47, 48, 51, 53, 64, 72, 84, 87, 103, 104, 118-120, 122, 123, 137, 140, 148, 149, 149 n 243, 150, 157, 158, 159, 164, 165 n 280, 167 -170. Pireneler, : 57, 59, 60. Pitagoras, : 161. Platon, (Bk. : Eflatun), : 161, 162. Poitiers, : 59, 60, 68. Polo, : 142. Portekiz, : 56. Pirimus inter pares, : 33. Prym, : 170. Ptoleme, : 146. R Rafaello, : 160.

Rafi' bin Leys, : 92. Ravd l - Uns, : 164. Razi, : 111. Rebi', : 87. Rebia, : 17. Recueil des Historiens des Croisades,: 174. Rey, : 2, 3, 76, 85, 92, 95, 114, 117. Ridde, : 167. Risla fi icz' habariya al - Mus ^ ki, : 146 n 230. Risle, Risleler, : 161 ,162. Rislet, : 171. Riza Min 'AM Muhammed (Bk.: ^ mam III. Ali), : 97. Rodos, : 6. Rodrik, : 55, 156. Roger, : 115. Roger, II, : 163. 54, 95, 133, 138, Roma, Romal ^ lar, : 161. Rnesans, : 162. Rum, Rumlar, : 4, 28, 45, 54, 62, 89, 100, 129, 138. Rum Ate ^ i, : 62. Rumca, : 46, 47, 129. Rusfe, : 83, 131. Rusfet ^^- ^ am, : 155. Ruzbik, : 117. Rknddevle (Bk. Hasan), : 113. Rknddin, : 119. S Sabit bin Kays, : 12. Sadaka (Bk. : Zekt), :132 Sa'd bin Humran, : 15 n 18 Sa'd ibni Ebi Vakkas, : 3, 10, 16 n 21, 22, 148, 159. Sa'd ibni Malik, : 1 Saffar, : 103 Saffari, : 107, 108, 109. Safiddin, : 146 n 230, 147 n 233 Shib z - Zenadika, : 88. Sahih, : 100 Sahihan, : 165 Sahih-i Buhari Muhtasar ^ ,: 142

Said, : 73.

199
Sa'id ibn l - As, : 8, 11, 12. Sa'id ibn el - As, 11, 12. Said el - Allf, : 149 Saksonlar, : 59. Salhddin-i Eyyubi, : 128, 174. Salih bin Ali, : 77, 83. Salih bin Vsif, : 107 Salim Mevla Huzeyfe, : 148. Saman, Samano ^ ullart, : 109, 114; 128, 162, 170. Samarra, : 99, 101, 102, 105, 107, 143, 158, 160. Samarra Camii, : 161. San'a, : 165 n 280. Sanpat o ^ lu Sehe, : 99. Sanskrit Dili, : 152. Saragossa, : 57, 60. Sardinya, : 112. Sa'sa'a, : 12. Sasani, : Sasaniler, : 3, 119, 120, 130, 137, 138, 156, 157, 159, 161, 170. Satran, : 142 Sayda, : 177. Sebb, : 32, 64. Sebeiye, : 10. Sebktekin, : 114, Seffah, (Bk. : Ebu'l - Abbas), : 76, 79. Seffah II,: 111. Sekine, 135 Seluklu, Seluklular, 114 - 117, 121, 128, 155, 166. Sellmet l-Kas, 67 Selman ibni Rebia, 3 Sem, 154 Semni, 168 Semerkant, 49, 50, 53, 68, 92, 109, 117, Sencer, : 117. Sen Piyer, : 161. Sercn bin Mansur, : 32. Sergiopolis (Bk. : Rusfet ^- ^ am), : 155. Serhas, : 75. Sevilla (Bk. : ^^biliye), : 56. Seyhun, : 50. Seylan, : 171. S ^ ffin, : 18, 20, 23, 27. Sicilya, : 31, 112, 115, 163. Sicistan, : 127.
:

Sid-i Ukba, : 31. Siistan, : 45, 107, 108. Sinan bin Enes Nehai, : 36. Sind, : 53, 61, 108. es-Siret n-Nebeviyye, : 165. Sitt l-Fukeha, : 137. Sitt l-Kuzat, : 137. Sivil Mimari, : 155. Siyasetnme, : 116, 166. Siyer, : 164, 165. Soborius, : 30. Sofiler, : 154. Sofiyun, : 93. Sogd, : 146. Sokrates, : 161. Solo, : 145. Spor, : 142. Sprenger, : 171. Stahr, : 2, 3. 28. Stahri, : 166. Sudaklar, : 49. Sudan bin Hamran, : 15. Sufiler, : 155. Sufyan bin Sr!, : 93, 94. Sufyaniler, : 33, 41, 129. Sultan (B. : Ahmed Muizddevle), : 113. Suluhan, : 38. Sumeyl, : 131. Sur, : 117 . Suriye, Suriyeliler, : 5, 14 n 17, 19, 20, 22, n 32, 24, 25, 27, 28, 31-33, 39, 43, 58, 69, 72, 75, 78, 80, 82, 87, 88, 91, 106, 110, 111, 112, 116, 127, 155, 159, 166, 168, 171, 173 . Surra man ra'a (Bk : Samarra), : 102. Susa, : 55. Suziyana, : 100. Hz. Sleyman, : 56. Sleyman bin Ali, : 79. Sleyman bin Velid, : 64, 65. Sleyman bin Abdlmelik, : 57, 61, 62, 63, 136, 150. Smeyye, : 28. Snmet, : 51, 6. Snni, : 32, 37, 63, 100, 110, 111, 112, 114, 117, 118, 148, 160. Sryanca, : 161, 164, 174.

200
$ ^ afii, : 93, 148, 169. ^ afi d Din, : 146. ^ ahrh, : 2. ^ am, ^ aml ^ lar, : 7, 10, 11 n 13, 12, 18, 19, 22, 27, 28, 32, 37, 38, 40. 41, 43, 44, 47, 50, 51, 54, 56, 57, 59, 60, 61, 69, 71, 77, 78, 80, 82, 111, 129, 137, 149, 150, 155, 156, 157, 160, 170, 172, 173, 174. ^ ebbale, : 145. ^ ebib, : 123 n 190, 101. ^ ebibiye,: 123. ^ ehname, : 114, 164. el- ^ ehristni, : 166. ^ emgale, : 88. ^ erif, : 55. ^ evket,: 124. ^ eyh l-Cibl, : 116. ^ ia, (Bk. : ^ ii), : 10 n 12, 24. el- ^ ifa, : 146 n 230. ^ ii, ^ iiler, : 29, 37, 38, 41, 43, 73, 82, 98, 112, 113, 115, 117, 121, 123. ^ uhde, : 137. ^ uubiye,: 51, 52, 53, 73, 75, 164. T Tabakat, : 165, 166. Tabakat ^ - ^ ura,: 166. Taberi, : 7, 26, 165 n 280, 169, 170, 173. Taberistan, : 63, 107, 108, 109, 168. Tafdil l-Arabi, : 52. Tagbir, : 144, 144 n 222, 148. Taganni, : 145, 147. Tahir,: 98. Tahir bin Hseyin, : 94, 95. Tahiriler, : 98, 105, 109 ,127. Tahiro ^ullar ^ ,: 107, 168. Tahran,: 172. Tif,: 29, 30, 44, 167. Tajo,: 57. Takiyddin Vas ^ ti, : 137. Talha bin. Ubeydullah, : 1, 12, 13, 16, 17, 18, 27, 135. Talkan, : 49. Talmud, 160. Tampliye (Bk : Templier), 160. Tanbur, 146, 152. Tanburi Ubeyde,: 151. Tang, : 169. Tarhun, 49. Tr ^ k bin Ziyd, 55-57, 61. Tarih-i Ba ^ dat, : 166. Tarih-i D ^ m ^^^ k, : 166. Tarih l-Haleb, : 173. Tarih l-Umem ve'l Mlk, : 169, 170. Tarih l-Mlk,: 173. Tarih l-Yemini, : 172. Tarihiler, : 164. Tartil, : 145, 148. Tarsus, 92, 102. Tatar, : 118. Tayy, : 17. Tecrib l-Umem, : 172. Tegbn, 157. Teganni, 148. Ternim, 22. Templier, 160. Teodosius III, : 62. Teofilos, 100, 102. Terennm, : 144 n 222, 147. Terken, : 116. Tevli l-Enver, : 123. Tefviz (Bk. : Emret-i ^ stikfa), : 126. Tevvbin, : 41. Tibetliler, : 50. Tilva, Tilvet, : 144 n 222, 148. Timur, : 54, 162. Tiyama, 100. Toharistan, 49, 50, 108. Toledo (Bk : Tuleytula), : 56. Tours, 59, 68. Toynbee, 175 n 284. Trablus, : 4. Trablus ^ am, : 117. Traz, 46, 47, 125, 126, 141. Tu^rul Bey, 114, 115. Tulun,: 106. Tuluniye Camii,: 106. Tuluno^ullar ^ , 106, 111, 127. Tuleyh, 167. Tuleytula, 56, 57. Tunbr,: 145. Tunus, : 31, 112.

201
Ts, : 93, 98. Tuveys, : 150, 152. Tuzun, : 112, 113. Trk, Trkler, : 34, 49, 50-52, 68, 69, 87, 101, 102-109, 111, 112, 114,115, 138, 146, 154, 155, 160, 164, 165, 173, 176. Trke, : 164, 168, 174. Trkistan, : 109, 142. Trkistan K ^ rg ^ zlar ^ , : 154. Trke ^ ler,: 49, 50. Trkmenler, : 106, 114. Trk Tarih Kurumu, : 174. Umm l-Benin, : 136. Umm l-Meyyed. Nisaburi, : 174. rdn, : 156. sd l -Gbe fi ma'rifet is - Sahbe, : 173 .

VVdi l - Kebir, : 56. Vk ^ di, : 100, 166, 167 . Valilik, : 126. Vasif, : 103, 104, 106. Vs ^ k, 102, 103, 106, 153. Vs ^ t, 48, 48 n 78, 66, 76, 80, 85, 95, 101, 105, 107, 108, 110. Veia, : 55. Vefeyt l-Ayn, : 174. Vehb ibni Mnebbih, : 165, 165 n 280. Veliand, : 124. Velid bin Abdlmelik (Velid I), : 48, 53, 54, 55, 57, 61, 64, 65, 67, 75, 151, 155, 156, 158, 159. Velid II, 69, 70, 137, 150, 151, 152, 156, 158. Velid bin Ukbe, : 3. Velid bin Utbe, : 35. Velid bin Yezid, : 151. Vezir-i Tefviz, : 128. Vezir-i Tenfiz, : 128. Vezirlik, : 128. Vitir, : 9. Vf ^ld, : 33.

U
Ubbde, : 104. Ubey ibni K'b, : 8, 9, 11 n 13. Ubeyd, : 28. Ubeyde, Tanburi, : 151. Ubeydiye Devleti (Bk.: Fat ^ miler) : 112. Ubeydullah, : 88, 112. Ubeydullah bin mer, 20, 20 n 28. Ubeydullah bin Ziyad, : 35, 36, 37, 40, 41, 43, 53, 53 n 91. Ud, 145, 152. Ugan, Z. K.: 168. Uhud, : 38. Ukbe bin Nfi, : 31, 45, 60, 158. Ukbe bin Velid, : 38. Ulviye, : 150. Uman, : 171. Umeyye, : 40, 127. Umeyyeli, : 14. Umeyyeo ^ullar ^ , : 15 n 20, 75. Urbe bin el-Zbeyr, : 165. Urve, : 12. Usame, : 16 n 21. U ^ nas, : 143, Utbe bin Rebia, : 27. Uygurlar, : 88. meyye Camii, : 158, 159 . mm As ^ m, : 65. mm Glsm, : 5 n 4.

- wWeil, : 165. Wilhelm, I, : 164. Wilhelm IT, : 156. Wstenfeld, : 165, 170. 174. Y Yahya bin Abdullah, : 91. Yahya bin Adem, : 137. Yahya Bermeki, : 91, 167. Yahya bin Hlid, : 90. Yak ^ n Do ^u, : 139. Yakub bin Leys, : 107.

202
Ykubi, : 26, 174. Ykut Hamayi, : 167. Yla bin Umeyye, : 19. Yap ^^ Sanat ^ , : 155. Yz ^ c ^ , Tahsin, : 154 n 262. Yemme, : 41, 44, 71, 95. Yemen, Yemenliler, : 19, 25, 31, 40, 44, 61, 66, 67, 72, 73, 74, 83, 84, 98 165, n 280, 170. Yemeniyye, : 40. Yeminddevle (Bk : Gazneli Mahmud), : 172. Yeminddevle (Bk : Mahmud Sebktekin), : 114. Yeni Sasani Devleti, : 120. Yesrib, : 175 n 284. Yezdecerd, : 2, 3. Yezd Gerd, : 160. Yezd Gerd III, : 156. Yezid I,: 27, 30, 32, 33-37, 37 n 58, 38, 39, 39 n 63, 40, 41, 54, 64, 66, 136, 150, 152. Yezid II, 63, 66, 67, 68, 69, 73, 78, 150. Yezid III, : 70, 71. Yezid, : 76. Yezid bin Arkam, : 37. Yezid bin Hubeyre, : 80, 84. Yezid bin Kays, : 12. Yezid bin Muhalleb, : 61, 63, 66, 67, 73. Yunan, Yunanl ^ lar, : 52, 100, 110, 161. Yunanca, : 46, 86. Yunanistan, : 161. Yusuf Arslan Hacib, : 164. Yusuf bin Abdurrahman, : 60, 61. Yusufiye, 47 n 75.

Zab, : 77, 91. Zat s-Sayari, : 6. Zehebi, : 137. Zekt, : 132, 134. Zenadika, : 88. Zenata, : 80. Zencan, : 99. Zenci, Zenciler, : 48, 108, 109, 111, 134, 154. Zerd ^ tlk, : 99, 145. Zerd ^ tiler, : 169. Zeryb, : 140, 152, 153. Zeyd, : 73. Zeyd ibni Sbit, : 8, 9, 16 n 21. Zeydiler, : 73. Zeynelbidin, (Bk : Ali Evsat), : 37 n 57. Zeyn d-Dar (Bk : Vecihiye binti Meddeb), : 137. Z ^ nd ^ klar (Bk. : Zenadika) : 88. Zi, : 161. Zikar, 17. Zimam Dairesi, : 29. Zimmiler, : 48, 129, 133. Ziyad ibni Ebi Sufyan, (Ebihi), : 19, 28, 29, 33, 34, 126, 127, 149, 159. Zotenberg, Herman, : 170. Zbeyr, 1, 12, 13, 16, 17, 18, 27, Ziiheyr, : 45. Zntlar, : 101.

IINDEKILER

NSZ I. HAL ^ FEL ^^^ N EMEVI SOYUNA GEI ^ INI HAZIRLAYAN SEBEBLER 1 Hz. Osman' ^ n Halife seilmesi 2 Hz. Osman devri A) Hz. Osman' ^ n ba^ ar^ lar^^ a) iranda'ki fetihlerin tamamlanmas ^^ b) Afrika'da sava ^ lar c) Mslmanlar' ^ n ilk deniz sava ^ lar ^^ ve Akdeniz'de fetihler ca) K ^ br ^ s' ^ n fethi cb) Zat l - Savari deniz sava ^^^ cc) Rodos'un fethi cd) Islam donanmas ^ n ^ n Istanbul'a varmas ^^ d) Kur'an' ^ n resmi ^ eklini almas ^^

VII

1 1 2 2 2 3 5 5 6 6 7 7 9 9 9 10 10

B) Hz. Osman devrinde Fitne'nin sebebleri


a) b) c) d) ^ lkelerden ayr ^ lma Kurey ^ lilerin kabile asabiyeti Mecusi ve Museviler'in gizli mcadeleleri Hz. Osman' ^ n yumu ^ ak huylu olmas ^^

C) Hz. Osman' ^ n ^ ehid edilmesi 3 Hz. Ali'nin halifeli ^ i ve siyasi partilerin do ^mas ^^

11
16

2o4

A) Cemel olay ^^ B) Mudviye ile at ^^ ma ve S ^ ffin sava ^^^ C), a) Haricilerin sebeb oldu ^ u fitne b) Nehrevn sava ^^^ D) Hz. Ali ile Mudviye'nin mcadeleye devam etmesi ve Hz. Ali'nin ^ ehid edilmesi
4 Hz. Hasan' ^ n Hilafeti II. EMEVI DEVLETI 1 Emevi Devletinin kurulu ^ u ve geli ^ mesi A) Emevi Devletinin kurucusu Mudviye'nin kimli^ i B) Mudviye'nin dhi yard ^ mc ^ lar^^ a) Ziyd ibni Ebihi b) Mugire bin ^ be C) Mudviye'nin halifeli ^ i D) I. Y ezid'in halifeli ^ i a) Kerbal olay ^^ b) Harre sava ^^^ c) Mekke'nin ku ^ at ^ lmas ^^ E) //. Mudviye'nin halifeli ^ i F) Mervn bin Hakem'in halifeli ^ i G) Abdlmelik'in halifeli ^ i a) Muhtar s - Sakafi'nin ayaklanmas ^^ b) Abdullah ibni Zbeyr'in halifelik iddialar ^ na son verilmesi c) Trl blgelerde ayaklanmalar d) Kuzey Afrika'n ^ n Emevi halifeli ^ ine yeniden ba ^ lanmas ^^ e) Ynetim ve maliyede yenilikler . H) Mslmanlar'^ n Orta Asya'da sava^ lar^^ ^ ) ^ uubiye hareketi J) I. Velid'in halifeli ^ i a) Asya'da fetihler b) I. Velid'in imr i ^ leri c) ca) Afrika ve Ispanya'da fetihler

17 18 23 24 24 25 27 27 27 27 28 29 30 35 35 38 39 40 40 42 42 44 44 45 46 49 51 53 53 53 54

203
cb) Ispanya'n ^ n fethedilmesinin sonular ^^ cc) ^ spanya'da geli ^ me cd) Abdurrahman l -Gfiki ve Fransa seferi ce) ^ spanya'da dzenin bozulmas ^^ Sleyman ibni Abdlmelik'in halifeli ^i a) Bizans' ^ n ku ^ at ^ lmas ^^ //. mer'in halifeli ^ i //. Yezid'in Halifeli ^ i Hi ^ dm bin Abdlmelik'in halifeli ^ i I. Velid'in halifeli ^ i 57 58 59 60 61 61 63 66 68 69 71 71 72 72 77 78 78 78 78 80 80 81 81 81 82 82 83 85

K) L) M) N) O)

2 Emevi Devletinin k ^

A) ///. Yezid'e kar ^^^ayaklanmalar ve ^ brahim'in tahttan vazgemesi B) II. Mervan' ^ n halifeli ^ i C) Abbas hareketi D) II. Mervan' ^ n sonu
III. ABBASI IMPARATORLU ^ U 1 Abbasi imparatorlu ^ unun kurulu ^ u ve geli ^ mesi A) Ebu'l -Abbas' ^ n halifeli ^ i a) Emeviler'e kar ^^^ ^ iddet tedbirleri b) ^ spanya'da Endls Emev1 devletinin kurulu ^ u c) Yezid bin Hubeyre'nin direnmesi d) Ebu'l - Abbas' ^ n lm B) Mansur'un halifeli^ i a) b) c) d) e) C) Abdullah bin Ali'nin halifelik iddias ^^ Ebu Mslim'in ldrlmesi Ba ^ dat' ^ n kurulu ^ u ve merkez olu ^ u Hz. Ali soyundan gelenlerle mcadele Mansur devrinin zellikleri

Mehdrnin halifeli ^i a) Mezhep kavgalar ^^

87 88

206
b) Bizans'la mcadele Hdi'nin halifeli^ i Hrun r - Resid zaman^ nda Abbasi imparatorlu^ u a) Bermeko ^ullar ^ mn vezirli ^ i b) Kuzey Afrika'n ^ n Abbasi ^ mparatorlu^ undan zlmesi c) Asya'da durum ca) Bizans'la mcadele cb) Iran ve Ortaasya olaylar ^^ d) Harn r - Re ^ id'in ki ^ ili ^ i Emin ve Me'mun devirleri a) Emin'in halifeli ^ i b) Emin - Me'mun mcadelesi c) Me'mun'un halifeli ^ i ca) Ba ^ dat'ta karga ^ al ^ k cb) Veliaht Ali el - Riza'n ^ n halifeyi uyramas ^^ cc) Veliaht Ali el - Riza'n ^ n lm cd) Tahirilerin ortaya ^ k ^^^^ ce) Hurremi hareketi ve Babek cf) Bizans'la sava ^^ cg) Me'mun devrinde bilim, sanat ve rasyonalizm Mu'tas ^ m' ^ n halifeli ^ i a) Samarra'n ^ n kurulu ^ u b) Bizansla sava ^^ Vs ^ k, Mtevekkil ve Muntas ^ r devrileri a) Vas ^ k' ^ n halifeli ^ i ve Trk Emirlerinin iktidar ^^ ele geirmeleri b) Mtevekkil'in halifeli ^ i c) Muntas ^ r' ^ n halifeli ^ i 89 89 90 90 91 91 91 92 93 94 94 95 96 96 97 98 98 99 99 100 101 101 102 102 102 103 104 105 105 105 106 106 107

D) E)

F)

G)

H)

2 Abbasi Imparatorlu ^unun da ^^ lmas ^^ A) Mustaln, Mu'tez ve Mhteanin halifelikleri a) b) c) Musta'in'in halifeli ^ i Mu'tez'in halifeli ^ i Mhtedi'nin halifeli ^ i

B) Iran'da Saffdri devletinin kurulu ^ u

207
C) Zencilerin ayaklanmas ^^ D) Samano ^ ullar^^ devleti E) Karmat hareketi F) M ^ s ^ r'^ n Abbas halifeli ^ inden kesin olarak ayr^ lmas ^^ a) M ^ s ^ r' ^ n Abbasis imparatorlu ^ una yeniden ba ^ lanmas ^^ b) M ^ s ^ r'da Ak ^ it (= ^ h ^ id) devletinin kurulu ^ u c) M ^ s ^ r'da Fatimis devletinin kurulu ^ u G) Bveyho ^ ullar^^ (Buyiler) devletinin kurulu ^ u H) Abbas imparatorlu^ unun Asya topraklar ^ nda Trklerin kurduklar ^^ ilk devletler a) Gazneliler devleti b) Seluklu devletinin kurulu ^ u ^ ) Sicilya'n ^ n Mslmanlar'^ n elinden ^ kmas ^^ J) ^smaili hareketi K) Hal ^^ seferleri L) Abbasi halifeli ^ inin sonu
3 Emevi ve Abbasi devletlerinin aras ^ ndaki farklar 108 109 109 110 110 111 112 112 114 114 114 115 115 116 117 119

IV. EMEV ^ LER VE ABBAS ^ LER ZAMANINDA UYGARLIK 122 1 rgtler A) Halifelik a) Hilfetin nemli sembol B) Vlilik C) 122 122 125 126 128 128 128 128 129 130 130 130 131

Vezirlik a) Vezir-i Tefviz b) Vezir-i Tenfiz

D) Divnlar a) Divn l - Htem b) Divn l - Harc c) Divn l - In ^ a d) Divn l - Berid e) Divn l- Cnd

f) g) h) 2 Vergiler

Divn l - Mezlim Divn l - Beytilml Di ^ er baz ^^ divnlar

131 131 132 132 132 133 133 133 133 133 134 134 138 142 143 143 155 155 158 161 161 164 165 166 166 166 177 185

A) Mslmanlar'dan al^ nan ^ er'i vergiler a) Zekt b) ^ r (U ^ r) B) Gayrimstimlerden al ^ nan ^ er''i vergiler a) Cizye b) Harc 3 Toplumsal hayat A) Kad ^ n ^ n toplumsal hayattaki yeri B) Giyim ku ^ am C) Spor 4 Sanat A) Musild B) Yap ^^ sanat^^ a) Sivil mimari b) Dini mimari 5 Bilim A) Genel olarak B) Tarih ve Tarihiler a) Genel tarihler b) zel tarihler c) Biyografiler ( = Tabakat) d) Trl bilim alanlar ^ nda yaz ^ lm ^^^kitaplar HAL ^ FELER LISTESI

INDEKS IINDEKILER

203

ORTACAOA ORTA-DO ^U
A.JF ISLAM TARiN ^^
1,< A,Q A D4^ i,
B IZ A N S
KONYA

c^^

NAZ ARLA~

e..V.44,7

RK/STA
TA ^ KENT
(^^ C,

SEtlri<ANI>

Amu t

UD 5 0 ^^
B.u ^-IAR Ake ^^

n^ ERv
TE84i1:17 o

BAY arc 7 U5 (A 1 e h e )

G IJ

S UGTANI Y(

--"'"
.TABER ^ ST AN 87'
y

m a LEP
i'c , ^ 4ts

MUSU L
TEXRCT

^x
AF
411
HER Ar

i NE GAZ

AKDENIZ

BAALBEK

^ AM

zK T E Z. I

VIARRA

crcut.4
BAKLIBA 11I'HAv E ^vp

KIJDL^ S

G -

D AT echbe -U/3 5 a 18m)


4E0 :W c>int,TAPU4

. ^SFEHAN
YEZD

31. C ^ STAN
,111 KIPMAN 4:504P

C AP

BASRA TEBJK

* ^ /Raz

III ,

MULT N
/9 s

'CP

* HAYBER

cn -Z1 <cr^, ,., cz,.. - ., ,zy zy


L .4 .H . SA

-.. 'P

"P

AA
-

SIRCAN

SIS1D
MEK RA

.4.0111M~

t-4

ob ED ^ NE
araiR

^w

NAc4 R

~I^M^lr
MASKA

>** e /7,4

/17,4,;) A

1-1/A/D OKYANUSU

()MEKKE
TAIF

Haz ^ rlayan : Bahriye ok

izen : Cemil Denli

eq

F.RANK

PARIS
ORLEA

TUR tPUA7 E 1 ^^e t732) t


OTN

KIRALLI ^ I

80 DO

TULUZ

9 9
MAR3fLYA

(r)
< >-

k'A
I> ' ,z r o Ir.

T
/ / / ar 5 /

"Orr
STA

ARBON TLILON

C^)
g, o

ZsS%
k

TULEYTULE MERLA 'D


I.torolictl^^

1
RTUBA

rf)
4C

i
k,.

SEVILf-

I ^ 131.1- El%

G
(la I k IVIP

40

6/RNAT

KA
710%

EBEL ^ TARN
5EPTE

/.49PA N YA NIN ARAPLAR TARA , PAIDAN FETHI YE FRANSA SEFLRi

You might also like