You are on page 1of 55

VOLTAIRE

SADIK

SAFDL

Franszca'dan eviren:
Bekir Karaolu

"Dncelerinize katlmyorum; fakat onlar syleme hakknz sonuna kadar savunacam."
Voltaire



"Hi bir zaman anlayamayacam dnceleri bana kabul ettirdii iin onu asla balamayacam
mparatorie Eugenie



"Bu adam kimse susturamayacak m?"
Kral XV. Louis




VOLTAIRE ZERNE BRKA SZ

Yaptlar 18. yzyl Avrupas'nn siyasa, felsefe ve ekin alanlarna damgasn vuran Voltaire
4-1778) frtnal yaam boyunca, hogrszlk, banazlk, adaletsizlik ve diktatrle kar
Voltaire'in 300. doum yl 1994 ylnda Avrupa'nn tm mze ve kitaplklarnda kutland. Bu y
rak Oxford niversitesi tarafndan balatlm olan Toplu Yaptlar dizisinin 150 ciltten olu
eklenmektedir!

YAAMI

Asl ad Franois-Marie Arouet olan Voltaire 1694 ylnda Paris'te dodu. Cizvit papazlarnca
eitildi, 16 yanda okulu brakp Paris'teki sanat ve yazn evreleriyle tant. 1917'de yaz
etiren bir talama nedeniyle Bastille tutukevine kapatld. Burada kald 11 ay iinde ilk t
atro yapt olan "Oedipe"i yazd.
Daha sonra basklarn srmesi zerine srgn olarak 3 yl ngiltere'de yaad. Paris'e dndkt
iltere'deki demokrasi anlayn ven "ngiltere Mektuplar" adl bir yapt yazd. Kitabn hk
ii yargsna varlnca yine Paris'ten kamak zorunda kald. Uzun yllar birlikte yaayaca C
Markizi'nin Lorraine blgesindeki atosuna snd.
1749 ylnda markizin lm zerine Prusya Kral II. Frederik'in arsn kabul ederek Potsda
sya sarayna konuk oldu. Burada ancak iki yl kalabildi, kralla anlaamaynca Berlin'den
ayrld.
Voltaire sonunda svire-Fransa snrnda "Ferney" iftliini satn alp yerleti (1753). Bura
yandan ipekbcekilii ve saatilikle urarken, dier yandan en youn yazarlk dnemini ya
Voltaire'in yaam ve yaptlar hogrszlk, banazlk, adaletsizlik ve diktatrlk kart
nemli toplumsal, siyasal ve hukuksal olaylar zerine sesini ykseltti, Avrupa'da dncenin
egemeni oldu, ileri gelen devlet adamlaryla yazt. nl "Ansiklopedi"ye katkda bulundu.
lmnden ksa sre nce Paris'e arld. Yllarca krallar ve hkmetler tarafndan bakente
rilmeyen 83 yandaki Voltaire halk tarafndan ulusal bir kahraman gibi cokuyla karland.
sonra 30 Mays 1778'de Paris'te ld. Mezar daha sonra Pantheon'da Rousseau'nun yanna t
and.

YAPITLARI

Voltaire frtnal yaamndan beklenmeyecek kadar ok sayda yapt vermitir. Yaptlar ok de
r: iir, tiyatro, tarih, yk, roman, makale, bilimsel ve felsefi deneme, ansiklopedi
maddeleri, vb... Yalnzca tiyatro dalnda 52 oyunu vardr. Bunlarn arasnda "Oedipe" (171
8), "Brutus" (1730) ve "Zaire" (1732) saylabilir. Tarih kitaplar arasnda "XII. Char
les'n Tarihi", "XIV. Louis a" (1751), "Byk Petro anda Rusya Tarihi" (1759) nemlidir
, yaznsal deer tayan 18.000 adet mektup brakmtr.
ann nemli olaylarn talamak iin yazd roman ve ykler daha kalc olmutur. Gnmz
nlardr. Bunlar arasnda en bilineni "Candide" (1759) o ada Pope ve Leibniz'in "her ey
olmas gerektii gibi gzel" felsefesini alaya almak iin yazlmtr. Dier uzun yklerinden
a saray tarihisi olarak grev yaptktan sonra krallara t vermek amacyla yazd "Zadig" (
yaamsal blmler ierir. O adaki siyasal yozlamay eletirmek iin de, gerek bir ykden
fdil" (1767) adl yaptn kaleme almtr.
Dier uzun ykleri arasnda, treleri eletirmek iin yazd "Babil Prensesi" (1768), rvet
dalm dengesizliini eletirmek iin yazd "Krk Liralk Adam" (1768) ve kozmik lekte i
"Micromegas" (1752) da saylabilir.




SADIK

yahut ALINYAZISI

Bir Dou Masal


(Zadig, 1747)







SADIK YKSNN ERA
SULTAN'A ADANMASI

Hicretin 837. ylnda evval aynn 18. gn,

Kirpiklerin bycs, yreklerin coturucusu ve akln ; ayaklarnzn tozunu peyim demiy
r ya da ran hallar veya gller zerinde geziniyorsunuzdur. Size eski bir bilge kiinin, h
ibir i yapmadan yaayabilme mutluluuna eritikten sonra, keyif iin yazm olduu SADIK yk
ini sunuyorum. Bu yle bir yapt ki sylediinden ok daha fazlasn anlatyor. Okuyup karar v
menizi diliyorum; nk her ne kadar gzelliiniz ve ona renk katan yeteneklerinizle saduyu
lu davranmama hakknz elbet varsa da, yaamnzn baharnda olmanza karn bilge bir akla ve
bir zevke sahipsiniz; sizin ok kez ince uzun sakall dervilerden ok daha akll szlerinize
tank oldum. Anlaylsnz, aznz da sk; zayf olmadan yumuak olabiliyorsunuz; iyilii
dostlarnz seviyor ve dman yaratmyorsunuz. Gzel aklnz kullanrken, ok kolay yapabil
de, ktlk tohumlar ekmiyorsunuz. zetle, aklnzn gzelliiniz kadar saf, biraz da felsefe
miniz olduu yargsna vardm iin bilge bir yazarn bu kitabndan zevk alacanz dnyo
Kitap sizin ve benim bilmediimiz Keldani dilinde yazlm. nce, anl Sultan Ulu Bey'i ele
mek iin Arapaya evrildi. Bu, Arap ve Acemlerin Binbir Gece Masallarn yazmaya baladklar
amanlara raslar. Ulu Bey Sadk yksn, hanm sultanlar da Binbir Gece'yi okumay yeliyorla
Hibir ey anlatmayan ve bir mant olmayan bu ykleri nasl sevebilirsiniz?" diye sorard U
y; "Biz de zaten bunun iin seviyoruz," diye yantlard hanm sultanlar.
Sizin o hanm sultanlara benzemeyeceinizi ve bir Ulu Bey olacanz dnerek mutlu oluy
Belki bir gn, Binbir Gece'den pek fark olmayan sudan syleilerden skldnzda, sizinle a
e konuma frsatmz olur. Siz, skender zamanndaki Thalestris, Sleyman zamanndaki Saba Mel
esi olsaydnz, yollara denler bu krallar olurdu.
Gklere yakaryorum: zevkleriniz katksz, gzelliiniz kalc ve mutluluunuz sonsuz olsun.
SAD



TEK GZL ADAM

Melik Moabdar zamannda Babil'de Sadk adnda zengin ve eitim grm bir gen adam yaard. Z
ve gen olmasna karn duygularna gem vurmasn ve byklenmemeyi bilen bu adam her zaman ha
maya almyor ve insanlarn zayf yanlarna sayg gsterebiliyordu. nsanlar ona ayordu,
eyi elvermesine karn, bilisiz yarglara, belirsiz szlere, kaba akalara ve o zamanlar B
abil'de sylei ad altnda yaplan kuru grltye Sadk hi tepki gstermezdi. Zerdt'n bir
nmiti: byklenme, ine batrnca frtnalar karan hava dolu bir tuluma benzer. En nemlisi
dnlar aa grmek ve onlar bask altnda tutmakla vnmyordu. Eli akt; iyilik bilmezle
korkmuyordu, nk yine Zerdt'n retisine gre davranyordu: Seni sracak olsalar bile, s
kpeklere de yedir. Bilge kiilerle bir arada olmaya alt iin, onlar kadar bilge saylr
usunda Keldanilerden kalan fizik ilkelerini biliyordu, metafizik konusundaysa tm
zamanlarda herkesin bildiini, yani pek az ey renmiti. O zamanlar geerli olan dncenin
ine, bir yln yz altm be gn alt saat olduuna ve dnyann gne evresinde dndne
lenleri ona kt dnceler tadn, yln on iki ay olduuna ve gnein merkezde olduuna
lk ettiini sylediklerinde o, fkelenmeden ve byklenmeksizin susuyordu.
Bylece Sadk, zenginliine, dostlarna, salna, sevimli yzne, lml ve aklc dncesi
gvenerek mutlu olabileceine inand. Babil'de gzellii, soyluluu ve servetiyle nl Samira
e nianland. Ona erdemli bir sevgiyle balyd; Samira ise Sadk' tutkuyla seviyordu. Evlene
ceklerine yakn bir gn, Frat kylarnda palmiyelerle ssl Babil kaplarndan birinin yakn
l kola gezinirken, kl ve oklarla kuanm bir bek adamn yaklatn grdler. Bunlar, ve
n yeeni olan Orcan'n adamlaryd. Kendi dalkavuklarnca her eyi yapabileceine inandrlm
can, Sadk'n tersine, erdemden ve incelikten nasibini alamam bir adamd. Kendini o kada
r beenirdi ki, Samira'nn kendisini sememi olmasndan duyduu kskanl Samira'ya kar b
evgi sanyordu. Adamlarna onu karmalarn sylemiti. Adamlar Samira'y yakalamak istediler
kargaada Samira'y yaraladlar ve sevgilisinin kann akttlar. Kzn lklar gkleri sar
! Beni sevdiimden ayryorlar!" Kendi karlat tehlikeyi umursamadan sevgilisi Sadk' d
ada Sadk onuru ve aknn verdii gle gen kz savunuyordu. ki klesinin yardmyla sald
lad; sonra baygn ve yaral Samira'y evine gtrd. Gen kz gzlerini atnda kurtarcs
cam olarak seviyordum; imdi yaam ve namusumun kurtarcs olarak seviyorum." Hibir yrek Sa
mira'nnki kadar duygulanamaz, hibir az en byk iyiliklerin ve en namuslu sevginin esinl
edii duygular bu kadar dokunakl syleyemezdi. Samira'nn yaras hafifti, ksa srede iyile
Sadk daha kt yaralanmt; gznn kysna gelen bir ok, derin bir yara amt. Samira se
i iin srekli yakaryordu. Gece gndz gzleri yal, Sadk'n gznn iyileecei gn bekli
de kan bir ban durumu ciddiletirdi. Memfis'te byk hekim Hermes'e haberciler gnderildi.
ekim kalabalk yardmclaryla geldi, hastay inceledi ve gzn yitireceini syledi. stelik
zaman olacan da belirtti: "Eer sa gz olsayd kurtarabilirdim; ancak, sol gz yaralarn
irmek olanakszdr." Tm Babil halk, Sadk'n yazgsna zlrken Hermes'in bilgisine de hayr
i gn sonra ban kendiliinden patlad; Sadk tmyle iyileti. Hermes, niin iyilememesi ge
kantlayan bir kitap yazd. Sadk bu kitab okumad; dar kacak duruma gelince, mutluluun
e gzleriyle bakmaya deer grd tek ey olan sevgilisini ziyaret etmek iin hazrland. Sam
kent dndayd. Sadk yoldayken bu hanmn tek gzllerden nefret ettiini ve ayn gece Orcan
ndiini rendi. Bu haberi iiten Sadk bayld; acs onu lmn eiine getirdi, uzun sre h
a akl acsna stn geldi; hatta duyduu irenmeyle avunmasn bildi.
"Madem ki saray eitimi grm bu soylu hanmn alaka bir kaprisiyle karlatm, yleyse bi
vleneyim." dedi. Kentin en olgun ve iyi yetitirilmi kz olan Azora'y seti. Onunla evlen
di ve bir ay sreyle mutlu bir yaam srdler. Fakat Sadk karsnda biraz hafiflik sezer gibi
oldu; Azora en akll ve erdemli genlerin en iyi giyinenler olduuna inanyordu.

BURUN

Azora bir gn gezintiden eve fkeyle dnd: Sadk ona "Sizi byle kzdran nedir, sevgili eim
iye sordu. Kars "Benim tank olduum olay siz de grseniz ok kzardnz," dedi, "Bir sre
casn yitiren Hsrev'e ba salna gitmitim. Bu kadn kocas iin rmak kysnda bir meza
arlarnda, rmak burada aktka kocasnn mezar banda olacana sz veriyordu." Sadk, "
vmi olan saygdeer bir kadn!" deyince, Azora "yi ama, ben gittiimde ne yapyordu, biliyor
musunuz?" dedi, "Irman yatan deitirmeye urayordu!" Azora gen dula verdi veritirdi
rdem ve namus gsterisi Sadk'n pek houna gitmedi.
Sadk'n Kadir adnda bir arkada vard; Azora bu arkadann tekilerden daha drst ve akl
di. Sadk karsnn balln denemek iin bu arkadayla bir plan yapt ve azn sk tutm
di. Azora kent dnda bir arkadan iki gnlk bir ziyaretten dndnde hizmetiler, kocas
c haberi iletmeye cesaret edemediklerini ve Sadk' bahedeki atalarnn mezarnn yanna gm
i sylediler. Gen kadn alad, san ban yoldu, lmek istediini haykrd. Akam zeri K
birlikte alad. Ertesi gn biraz daha aladlar ve birlikte le yemei yediler. Kadir ona,
kadann mirasnn byk blmn kendisine braktn ve isterse bu serveti onunla paylama
. Gen kadn alad, fkelendi, sonra yumuad. Akam yemei lenkinden daha uzun srd; konu
oldu. Azora leni vd, ancak birok eksii olduunu, Kadir'de bu eksiklerin olmadn syle
Yemek ortasnda Kadir iddetli bir karn arsna tutuldu; telaa kaplan gen kadn tm kokul
erek karn arsna iyi gelen birini denemek istedi. Byk hekim Hermes'in Babil'de olmaynd
aknarak, Kadir'in aryan yerine eliyle dokundu: "ok cannz yanyor mu?" diye sordu. Kadir
ona "Bazan lecekmiim gibi oluyor," dedi "Ama bana iyi gelen bir ila var: Yeni lm bir a
damn burnunu aryan yerime srmek." "Ne tuhaf bir ila bu?" dedi Azora. "Arnou Efendi'ni
n inmelere kar nerdii keselerden (1) daha tuhaf deil." dedi Kadir. Bu gerekeye gen adam
akll oluunu da ekleyen gen kadn kararn verdi: "Rahmetli kocam yarn Srat kprsnden
rnu biraz ksa olsa Azrail ona daha m az yol verecektir?" diye dnd. Azora bir bak alp
snn mezarna gitti; nce biraz alad sonra boylu boyunca yatan Sadk'n burnunu kesmek iin
lat. Sadk doruldu ve bir eliyle burnunu tutarken tekiyle ba ald: "Hanm, Hsrev kad
" dedi. "Burun kesmenin bir rman yatan deitirmeden ne ayrm vardr?"

KPEK VE AT

Sadk, Zind kitabnda yazld gibi, evliliin ilk aynn balay, ikincisinin de zehir ay ol
ad. Bir sre sonra, birlikte yaamak zorlanca, Azora'y boad ve mutluluu doay inceleme
"Tanr''nn gzmzn nnde at bu byk kitab okuyan bir filozof kimbilir ne kadar mutl
"Bulduu gerekler onun olur; ruhunu besler ve yceltir; erinle yaar; insanlardan korkma
z; sevgili ei burnunu kesmeye gelmez."
Bu dncelerle dolu olarak, Frat kysnda bir kr evine ekildi. Orada, kpr kemerleri alt
saniyede ne kadar su aktn incelemedi ya da fare aynda yaan yamurun koyun ayndakinden n
kadar fazla olduunu merak etmedi. rmcek alarndan ipek, krk ielerden porselen yapmay
di; fakat zellikle hayvan ve bitkileri inceledi. Ksa zamanda o kadar ey rendi ki teki
insanlarn bakp da gremedii yerde binlerce ayrnt grebiliyordu.
Bir gn korulukta gezerken, melikenin harem aasnn telala ve peinde birok grevliyle kou
grd. Hepsi de en deerli eyini yitirmi gibi oraya buraya kouyorlard. Haremaas Sadk'a
"Delikanl, melikenin kpeini grdn m?" Sadk usulca yantlad: "Bu, dii bir kpekti, de
remaas "Haklsnz," dedi. Sadk "Kk boylu, ksa sre nce yavrulam, kulaklar ok uzun
opal bir taz kpei," deyince haremaas heyecanla "Demek onu grdnz!" dedi. "Hayr," dedi
"bu kpei grmedim, ayrca melikenin kpei olduunu da bilmiyordum."
Yazgnn bir raslants olarak, ayn sralarda melikin ahrndaki en gzel at Babil ovasnda s
rin elinden kamt. Baseyis ve dier grevliler, harem aasnn kpein ardndan kotuu te
ler. Baseyis Sadk'a raslaynca melikin atn grp grmediini sordu. Sadk "Bu, ok hzl k
yak, nallar kk, kuyruu buuk ayak boyunda bir at. Koumlarnda yirmi iki krat altnda
, gmten nallar var, deil mi?" deyince ba seyis: "Ne yana gitti," diye sordu. Sadk yant
erdi : "At grmedim, var olduunu da bilmiyordum."
Baseyis ve harem aas Sadk'n melikin atn ve melikenin kpeini aldndan emin oldular
ayp kadlar kuruluna gtrdler. Sadk falakaya ve mrnn kalan blmn Sibirya'da srdrme
rar henz okunmutu ki atn ve kpein bulunduu haberi geldi. Kadlar karar deitirmek zoru
ldlar; ama bu kez, at ve kpei grmediini syledii iin drt yz altn demeye yargland
edikten sonra Sadk'n kendini savunmasna izin verdiler. O da yle konutu:
"Kurun gibi ar, demir gibi sert, elmas gibi parlak ve altn gibi saf olan siz adalet
yldzlar, bilim denizleri, gerein aynalar! Bu yce kurul nnde konumama izin verildiin
osmade adna ant ierim ki melikenin saygdeer kpeini de, melikin kutsal atn da grm de
ulukta gezerken harem aas ve baseyisle karlatm. Yerde bir hayvann izleri vard ve bunl
ir kpein ayak izleri olduunu anladm. Kumdaki ayak izlerinin arasndaki izgiler memeleri
nin bym olduunu ve onun ksa sre nce yavrulam dii bir kpek olduunu gsteriyordu.
yakn daha deiik izler kpein uzun kulaklar olduuna iaret ediyordu. Ayak izlerinden biri
ier ne gre daha belirsiz olduu iin de bir ayann topal olmas gerekiyordu."
"Melikin atna gelince, koruda dolarken at izlerine rasladm. Ayak izleri eit aralklyd;
koan bir atn izleriydi bunlar. Yedi ayak geniliindeki yolun kysnda aalarn tozu ok
adan atn kuyruunun buuk ayak uzunluunda olduu sonucuna vardm. Aalarn be ayak yks
geit oluturduu kapal bir yerde yeni dm yapraklar grdm; buradan atn be ayak boyunda
ni dndm. Yolda mihenk tandan olduunu bildiim bir tata altn izleri vard; lnce at
iki ayar altn dmeler olduunu anladm. Sonunda, akl talarndaki nal izlerinde gm old
Tm kadlar Sadk'n derin bilgisine hayran kaldlar. Bu haber melikin sarayna ulat. Selaml
, haremde ve divanda herkes bunu konuur oldu. Baz bilginler Sadk'n cadlktan yaklmas ge
ktiini syledilerse de, melik drt yz altnn Sadk'a geri verilmesini buyurdu. Mahkeme gre
isi ve yazmanlar resmi giysileriyle Sadk'n evine altnlar getirdiler. Ancak, yz doksan
sekiz altn mahkeme gideri olarak alkoydular ve hizmetliler de bahi istediler.
Sadk fazla bilgili olmann bazan tehlikeli olabileceini grd ve bundan sonra her grdn
eye karar verdi.
Byle bir frsat ksa srede kt. Hapishaneden kaan bir tutuklu Sadk'n penceresinin nnd
adk'a sorduklarnda yant vermedi; ancak pencereden baktn kantladlar. Bu su iin be y
verdiklerinde, Babil greneklerine gre, kadlara teekkr etti. Sonra kendi kendine sylend
i: "Tanr'm, melikenin kpeinin ve melikin atnn gemi olduu ormanda gezmek de tehlikeli,
ncereden bakmak da! Bu dnyada mutlu olmak ne kadar zormu!"



KISKAN

Sadk yazgnn skntlar iinde avunmak iin areyi felsefede ve dostlukta arad. Babil'in k
erinden birinde ev tutup, drst ve bilge bir adama yakan tm sanat ve elencelerle donatt.
Sabahlar kitapl tm bilim adamlarna, akamlar sofras tm dostlara akt. Ama bilim ad
ar tehlikeli olabileceini ksa srede anlad. Anka kuu yemeyi yasaklayan Zerdt'n bir yasa
rinde tartma kt. "Byle bir ku olmadna gre onu nasl savunabileceiz?" diyordu bir b
bir blm de "Zerdt yenmemesini sylediine gre var olmal," diyorlard. Sadk onlar uzl
ka kuu varsa yemeyelim, yoksa zaten yiyemeyiz; bylece Zerdt'e saygmz srer."
Anka kuu zerine on cilt yapt yazm olan bir bilgin hemen koup, Keldanilerin en aptal
olaysyla en banaz olan barahip Yebor'a Sadk' ikyet etti. Bu adam Gne tanrsnn onu
eirip bir yandan da keyifle Zerdt'n ayetlerini mrldanabilme isteiyle yanp tutuuyordu.
'n arkada Kadir gidip yal Yebor'u buldu: "Gne ve Anka kularna selam olsun! Sakn ola
zalandrmayn; o bir azizdir. Bahedeki kmesinde anka kular besliyor ve hibirini yemiyor.
Onu sulayan adamsa dinsizdir; tavanlarn toynak ayakl olduunu ve yenebileceklerini sylyo
r." Yebor dazlak kafasn sallayarak yantlad: "yleyse, Sadk' anka kuu hakkndaki kt d
dierini de tavanlar hakkndaki kt szlerinden dolay kaza vurmak gerekir."
Kadir, daha nce bir ocuk peydahlad ve rahipler okulunda ok aranan saray nedimesi bir k
adn Yebor'a gnderip olay yattrd. Kimse kaza geirilmedi ama birok bilim adam Babil
oldular. Sadk iini ekti: "Mutluluk nasl bulunur? Bu dnyada var olmayan bir ey iin bile
bunca sknt ektiriyorlar adama." Bilginlere ilendi ve bir daha yalnzca iyi insanlarla
bir arada olmaya karar verdi.
Babil'in en drst adamlar ve en dzeyli kadnlar iin evinde arlar dzenledi. Zevkle haz
lerden nce konserler dinleniyor, yaplan syleilerde insanlarn kendilerini beenmi konuma
ryla bu aydn topluluu bozmasna izin verilmiyordu. Ne dostlarnn, ne de yemeklerin seimi
gsteri iin yaplmt; her eyin olduu gibi grnmesine zen gsteriyor ve bylece gerek

Kar evde Arimaze adnda, ruhu da yz gibi irkin bir adam oturuyordu. Byklenme ve kskan
olan bu skc adam yaamda baarl olamad iin ktlk tohumlar ekerek cn alyordu.
e evinde yaclardan baka kimseyi toplayamamt. Akamlar Sadk'n evine gelen arabalarn s
e konuklarnn vgleri onu ileden karyordu. Bazen kendisi de Sadk'n arlarna arlm
ya oturuyordu. Sineklerin, konduklar eti rtt gibi, o da hemen topluluun neesini kar
imaze birgn nemli bir hanm ard; kadn onun evinin nnde durmadan geip Sadk'a konuk
r gn, Sadk'la birlikte sarayda konutuklar bir vezir Sadk' evine ard, Arimaze'yi a
nefretlerin temelinde bazen ok ufak nedenler yatar. Babil'de Kskan diye anlan bu ad
am mutluluunu kskand Sadk' yok etmeyi kafasna koydu. Zerdt'n dedii gibi, iyilik et
bir kez frsat kar, ktlk etmek iin yz kez.
Kskan Sadk'n evine gitti ve onu bir kadn ve iki erkek arkadayla bahede gezinirken buld
Sadk her zaman bu bayana art niyetli olmayan vgler yneltirdi. Konumalar o srada meliki
n, komu Hirkanya'ya kar kazand sava zerineydi. Bu ksa savata yiitlik gstermi olan
dan meliki vyor ve bir yandan da bayana gzel szler sylyordu. Ta tabletlerini karp he
ada drt satrlk bir iir yazd ve okumas iin bayana verdi. Arkadalar bu iiri kendilerin
kumasn istediler ama Sadk alakgnllkle kabul etmedi. nk, hazrlksz yazlan iirleri
ii iin bir anlam olacan biliyordu. Yazm olduu tableti krp iki paraya ayrd ve al
i bir yamur knca eve dndler. Bahede kalan Kskan allarn arasn arayarak tabletlerd
u. Tablet ortasndan krlmt ama elindeki paradaki szcklerden meliki yeren korkun bir a
du:

En korkun glerle
Melik salam tahtn zerinde
Halk bartayken yalnzca
Tek korkulas dmanmz o
Kskan mrnde ilk kez bu kadar mutlu oldu. Elindeki ey erdemli ve drst bir adam yok etme
iin yeterliydi. Sadk'n el yazs olan bu tabletin hemen saraya ulamasn salad. Sadk, i
a ve bayan konuu yakalanp tutukevine atldlar. Durumas, ona savunma hakk verilmeden a
bitirildi. dam edilmek zere yola karldnda, yolda bekleyen Kskan ona iyi iir yazamad
af att. Sadk iyi bir air olduunu dnmyordu zaten, ama iki arkada ve o gzel bayann s
utuklu olmasna zlyordu. Konumasna yine izin vermediler; tablet onun yerine konumutu. B
il'de yasa byleydi. dam alanna giderken yolda toplanm olan halk ona acdn gsteremiyo
a yznde korku izi olup olmadn grebilmek istiyordu. Akrabalar zlyordu, nk mirasta
aklard. Servetinin drtte ne melik el koymu, kalan suu bildirene verilmiti.
O lmeye hazrlanrken melikin papaan balkondan uup gitti ve Sadk'n bahesindeki allara
Aatan den bir eftali yerdeki bir tablet parasna yapmt. Ku bu eftaliyi penelerin
rlikte kaldrd, melikin kucana brakt. Melik hibir anlam tamayan ama gzel szcklerden
izeleri merak etti. Kendisi de air olan melik eine bundan sz etti. Melike Sadk'n mahk
emedeki tabletini anmsyordu. Hemen onu getirtti; iki para yan yana kondu ve Sadk'n ya
zm olduu iir ortaya kt:

En korkun glerle yerin sarsldn grdm.
Melik salam tahtn zerinde gzetir her eyi.
Halk bartayken yalnzca sevgi savalar olur.
Tek korkulas dmanmz o sevgi olmaldr.
Melik Sadk'n getirilmesini ve arkadalarnn salverilmesini emretti. Sadk melik ve einin
yere kapand, kt iirler yazd iin balanmasn diledi. O kadar akll ve zarif bir ko
ve ei onunla daha sonra da grmek istediler. Sadk daha sonraki ziyaretlerinde daha da
beenildi. Onu haksz yere sulayan Kskancn tm serveti ona verildi; ama Sadk bunlarn tm
ca geri verdi. Kskan tm bunlardan yalnzca maln yitirmemi olmann sevincini duydu. Melik
gznde Sadk'n deeri her geen gn daha da artt. Onu tm elencelerine aryor, devlet
du. Melike de onu o kadar beeniyordu ki bu durum kendisi, melik, Sadk ve lke iin teh
likeli olabilecek dereceye varmt. Sadk mutluluun zor olmadna inanmaya balamt.



YLK YARII

Babil'de be ylda bir kutlanan bir bayram gelmiti. Babil greneklerine gre, her be ylda b
ir kez, en eli ak ve en iyiliksever insan seilirdi. Seici kurulda soylular ve rahipl
er yer alrd. Kentin ynetiminden sorumlu vali son be ylda yaplan gzel eyleri anlatr, s
oylamaya geilir ve karar melik aklard. Bu bayrama lkenin en uzak yerlerinden insanlar
gelirdi. Kazanan kii mcevherlerle ssl kupasn melikin elinden alrken, melik onu "El a
e veriyorum. Tanr bana sizin gibi insanlar balasn!" diye kutlard.
O gn gelince melik tahtna kt, soylular ve rahipler yerlerini aldlar; seyirciler de atl
arn hz veya klcn gcyle deil, erdemle kazanlan bu oyunu seyretmek iin alana dolutul
u dl kazanabilecek iyi insanlar ve yaptklarn sralad. Sadk'n Kskanca servetini geri
en sz etmedi; nk bu, dl alabilecek bir davran deildi.
nce bir kady vd. Bu kad, kendi sorumlu olmad halde bir yurttan mahkemesinde haksz
varm, durumu sonradan renince yurttan kaybn karlamak zere tm servetini vermiti.
Sonra bir genten sz etti. Bu gen sevdii kzla evlenmek zereyken, bir arkadann bu kzn
k zere olduunu duyunca, aradan ekilmi ve stelik verdii balk parasn da geri almamt
Daha sonra Hirkanya savanda byk bir erdem rnei gsteren bir askeri anlatt. Nianlsn
askerleriyle bouan bu askere, dier baz Hirkanya askerlerinin az tede annesini karmak
re olduunu haber vermilerdi. Asker alayarak nianlsndan zr dilemi, koup annesini kurt
gitmiti. Dndnde nianlsn lmek zere bulunca kendi canna kymak istemiti. Ancak ann
sine bakacak baka kimsesi olmadn syleyince yaama gc bulmutu.
Seiciler bu askeri beeniyorlard. Melik sz ald: "Bu askerin ve dierlerinin davranlar g
ama beni artmadlar. Oysa Sadk dnk bir davranyla beni artt. En nemli vezirlerimd
mitim. Ondan hep ikyeti olduum halde grevliler ona ok yumuak davrandm sylyorlard
; o da bana vezirin iyi olduunu syleme cesaretini buldu. Gemite yanln servetiyle deye
i, akndan vazgemeye raz olanlar, annesi iin sevgilisini feda edenleri ok grmtm. Ama
bir vezir iin iyi eyler syleyen bir saray grevlisi hi grmedim. Bu sz edilen iyi insan
rn her birine yirmi bin altn veriyorum; ama kupay Sadk'a vereceim."
Sadk sz ald: "Efendim, kupay siz hak ediyorsunuz. Kendi buyruunuza kar gr bildiren b
unuza kzmamakla, en artc davran siz gsterdiniz."
Herkes melike ve Sadk'a hayran kald. Servetini veren kad, sevgilisini arkadayla evlen
diren gen ve annesini nianlsna yeleyen asker dllerini aldlar; adlar eli aklar kitab
adk kupay ald. Melik iyi bir ad yapt ama bu ok srmedi. O yl enlikler daha grkemli old
sya'da bunun ans hl srer. Sadk "Artk mutluyum!" diyordu. Ama yanlyordu.




VEZR

Melik bavezirini yitirmiti. Bu greve Sadk' getirdi. Babil'in tm gzel kadnlar bu seim
ar, nk imparatorluk kurulduundan beri bu kadar gen bir vezir olmamt. Ama saray grevli
beenmediler; kskan komusu fenalk geirdi ve burnu iti. Sadk melik ve melikeye teekk
en sonra gidip papaana da teekkr etti: "Gzel ku, yaamm kurtaran ve beni vezir yapan se
in. Meliklerin at ve kpei bana ktlk edilmesine yol amlard, ama sen bana iyilik ettin
ann yazgs nelere bal! Bu tuhaf mutluluk belki de abuk bitecek." Papaan yantlad: "Evet
u szck Sadk' artt; ancak fizik bilimine inand iin papaanlarn gelecei grebilece
a kendini abuk toparlayp vezirlik grevine drt elle sarld.
nce insanlara yasalarn kutsal gcn retti; bunu yaparken kendi kiisel arln duyumsa
dier vezirlerin sesini ksmad; her biri ekinmeden grn aklayabiliyordu. Bir konuyu k
arken karar veren o deil, yasayd. Yasa ok sert olduunda onu yumuatabiliyor, yasa olmad
man da Zerdt'n bu durumda ne yapacan dnerek karar veriyordu.
Uluslar u byk ilkeyi ondan rendiler: Bir susuzu cezalandrmaktansa bir suluyu salverme
ha iyidir. O, yasalarn caydrc olduu kadar insanlara yardm edici olmas gerektiine inan
u. Sadk'n balca yetenei, dierlerinin karanlkta brakmak istedikleri gerei aratrmak
Bu yeteneini greve geldikten hemen sonra insanlara gsterdi. Babil'in tannm bir tccar H
distan'da lmt. Bu adam evlendii kadnn iki erkek kardeini kendi ocuu olarak zerine a
da iki kardee eit pay verdikten sonra, kendisini daha ok sevdiini ispat edecek olana
otuz bin altn daha vereceini belirtmiti. Byk karde babasna grkemli bir mezar yaptrd
e ald mirasn bir ksmn kz kardeine, yeni bir evlilik yapabilmesi iin, eyiz olarak v
ar "Byk olan babasn daha ok seviyor; kk olan kz kardeini daha ok seviyor. Otuz bi
vermeli." dediler.
Sadk iki kardei yanna ard. Bye "Babanz lmedi, gelen haberlere gre iyilemi olara
dedi. "Tanr'ya krler olsun," dedi byk olan, "Ama bu mezar yaptrmak iin o kadar harca
tm." Sadk ayn haberi kk kardee bildirdi. Kk olan "Tanr'ya krler olsun. Tm var
. Ama kzkardeime verdiimi onda brakmasn isterdim." deyince Sadk ona "Hibir eyi geri v
nize gerek yok," dedi, "Otuz bin altn sizindir. Babanz siz daha ok seviyormusunuz."
ok zengin bir kz iki rahibe evlilik sz vermiti. Her ikisinden birka ay ders aldktan son
ra gebe kald. kisi de onunla evlenmek istiyordu. Kz "Beni hangisi lkeye bir ocuk vere
bilecek duruma getirdiyse onunla evleneceim," dedi. Rahiplerden biri "Bu hayrl ii be
n yaptm," dieri de "Bu yararl ii ben yaptm," dedi. Kz yine "ocuuma en iyi eitimi hang
verirse onu babas olarak seeceim," dedi. Bir olan ocuu dourdu. Her iki rahip de onu yet
itirmek isteyince dava Sadk'n nne geldi. Sadk rahiplerden birine sordu: "Ona ne retece
in?" Rahip "Ona dinsel konumann sekiz blmn, yldzbilimi, eytan bilimlerini, salt ve be
iz olan, soyut ve somutu, monadlar (2) ve nceden kurulmu dzeni reteceim." Dier rahip
adil ve dost olmaya deer bir insan yapacam," deyince Sadk ona unu syledi: "ocuun baba
lup olmadn bilmiyorum, ama bu kzla sen evleneceksin."




TARTIMA VE OTURUMLAR

Bylece her gn aklnn parlts ve ruhunun gzelliini sergiliyordu Sadk; halk ona hayrand
k onu seviyordu. nsanlarn en mutlusu olduunu dnyordu herkes. Tm lkede n yaylmt;
rek szyordu; yurttalar adaletini beeniyor, bilim adamlar onu yol gsterici olarak gryor
rd. Rahipler bile onun yal Yebor'dan daha ok ey bildiini itiraf ediyorlard. Anka kuu i
onu dava ettikleri gnler geride kalmt; ona inanlr gelen her eye insanlar da inanyordu.
Babil'de bin be yz yldr sregelen ve lkeyi iki inat mezhebe blen bir tartma vard: B
ekiler Mitra tapnana sol admla girilmesi gerektiine inanyor, teki mezhepse buna kar
aryla girmekte direniyorlard. Kutsal ate bayram yaklatnda halk Sadk'n hangi mezhebi
eini merak eder oldu. Tm dnya sanki onun iki ayandan baka ey grmez olmutu. Tren gn
akl baklar arasnda Sadk iki ayan birletirdi ve eikten zplayarak tapnaa girdi. So
yeri ve g yaratan Tanr'nn insanlarn sa veya sol ayandan birini yelemeyeceini anlat
Kskan ve kars Sadk'n konumasnn iyi olmadn, yeterince rnek vermediini ve akc o
inlerken denizlerin dalgalandn, yldzlarn kaydn veya gnein mum gibi eridiini duyu
saf dou deyii yok." diyorlard. Sadk akln deyiiyle konuuyordu. Herkes ondan yana oldu;
drst olduu, aklc konutuu veya iyiliksever olduu iin deil, bavezir olduu iin.
Yine aklc adaleti sayesinde, beyaz ve siyah rahipler arasndaki tartmay da zmledi. Bey
r douya dnk olarak, siyahlar da batya dnk olarak yakarmann gnah olduunu ileri sryor
herkesin istedii ynde yakarabileceini karara balad.
Bylece tm zel ve kamu davalarn abuklatrarak leye kadar iini bitiriyordu. Gnn kala
il'i gzelletirmek iin urayordu. Tiyatrolarda herkesin alad trajediler ve gld kom
du. Modas gemi fakat beeniye deer her eyi yeniden canlandryordu. Sanatlardan daha o
i ileri srmyordu; onlar dllendiriyor ve yeteneklerinden gizli bir kskanlk duymuyordu.
mlar melik ve zellikle melikeyi elendiriyordu. Melik "Byk vezir!" ve melike "Sevimli
vezir!" diyor ve ikisi birden ekliyordu: "Aslmas ok byk kayp olur!"
Hibir saray grevlisi onun kadar bayanlardan grme istei almad. Hi tanmad pek ok ka
likisine girmek istiyordu. Kskancn kars ilk gelenler arasndayd; ona kocasnn davranl
eri onaylamadn, Tanr' Mithra, Zend-Avesta ve kutsal ate zerine ant ierek belirtti. Son
kocasnn ok kskan ve kaba olduunu syledi; Tanrlarn onu cezalandrmak iin, insan l
etenekten yoksun braktn itiraf etti. Bu arada dizban drd. Sadk her zamanki kibarl
ald ama bayann dizine yeniden balamad. Bu kk yanl daha sonraki byk ykmlarn kayna
hemen unuttu, kskancn kars hi unutmad.
Her gn birok bayan geliyordu. Babil'in gizli kaytlar onun bir kez bedeninin isteine y
enik dtn, bayan dalgn bir biimde kucaklarken zevk almaktan ardn ileri srerler
gi belirtileri gsterdii bu kadn Melike Astarte'nin oda hizmetisiydi. Bu sevimli kadn
kendisini yle avutuyordu: "Babil'in ileri ok youn olmal, bu adam ak yaparken de onlar
" Birok erkein hibir ey demedii veya kutsal szckler haykrd bir anda Sadk "Melike!"
mt. Hizmeti nce onun devlet sorunlarndan ban ayrp kendisine "melikem!" dediini san
dk yine dalgn bir biimde Astarte'nin adn mrldand. Byle mutlu anlarda her eyi iyimser
layan kadn bunun "Melike Astarte'den daha gzelsiniz!" anlamnda sylendiini dnd. Sonra
yanndan gzel armaanlarla ayrld. Gidip iten arkada olan kskancn karsna bandan g
tt. Kskancn kars Sadk'n hizmetiyi yelemi olmasndan byk fkeye kapld: "Bak bu g
medi, imdi onu takmak bile istemiyorum," deyince hizmeti kz "Aa, siz de melikenin d
izbandan kullanyorsunuz! Yoksa ayn terziden mi alyorsunuz?" diye sordu. Kskancn kars
vermeden derin dnceye dald, sonra kocasyla konumaya gitti.
Bu arada Sadk saray grmeleri veya mahkeme srasnda dalp gittiini fark ediyor, ama bunun
edenini bulamyordu; tek znts bu saylrd.
Bir gece bir d grd: nce, kuru otlar arasnda uyuyor ve bu otlarn arasndaki birka diken
batyordu. Sonra gl yapraklarndan bir yatakta uyurken yapraklar arasndan kan bir ylan o
nu zehirli diliyle yreinden yaralyordu. Dnd: "Eskiden dikenli ama kuru otlar arasnda y
ardm; imdi ise gl yapraklar zerinde yatyorum. Peki ylan nerede?"



KISKANLIK

Sadk'n mutluluu ve zellikle erdemi, onun ykmna neden oldu. Her gn melik ve onun soylu
Astarte ile grme yapard. Bu konumalarda hoa gitme istei, gzelliin sslenme istei gib
prili olmaya zorluyordu. Bylece Astarte, kendisi de farknda olmadan, Sadk'n genlii ve
zarafetinden etkileniyordu; safln ortasnda bir tutku gittike byyordu. Astarte art niyet
siz ve ak olarak, kocasnn beendii bu adamla birlikte olmaya can atyordu; onu kocasna
hizmetilerine anlatyordu. Sadk'a armaanlar verirken aklndakinden ok daha anlaml iltifa
tlar ediyordu. Ksaca hizmetinden honut olduu bir grevliyle konutuunu dnyordu, ama s
zen mantkl bir kadnn sylemek istediini ayordu.
Astarte, tek gzllerden nefret ettiini syleyen Samira'dan ve kocasnn burnunu kesmeye ka
lkan dier kadndan ok daha gzeldi. Astarte'nin itenlii, yz kzararak syledii tatl s
istedii baklar sonunda Sadk'n yreinde, onun da ard bir atei yaktlar. nce buna
en yardm istedi, ondan bilgi klar ald ama yreini serinletemedi. Grev, vefa ve hkmda
haklar gibi kavramlar nnde fke tanrlar gibi dikiliyorlard. Savayor ve kazanyordu; a
zafer ona gzyalar ve inlemelere mal oluyordu. Artk melikeyle o ho zgrlk iinde konuam
erini bir bulut kaplyordu. Konuurken ksa ve resmi oluyor, melikenin yzne bakamyordu; e
linde olmadan baktndaysa, melikenin yal gzlerinden alevler kyor ve sanki ona yle di
Birbirimize tapyoruz ama sevmeye korkuyoruz; ikimizin de ilendii bir atele kavruluy
oruz."
Sadk melikenin yanndan, yrei tayamayaca bir ykle dolu, sersem gibi kyordu. rpnm
ir annda dizini arkada Kadir'e at. Kadir ona "kendinden bile saklamaya alyorsun ama b
uygularn daha nce anlamtm," dedi. "Akn iaretleri kolay saklanamaz. Dn bir kere Sad
ben fark ettim, melik de bu duygularn fark edip gcenebilir. O ok kskan bir adamdr. Sen
duygularn Astarte'den daha ok bastrmaya alyorsun; nk sen bir filozofsun, oysa bir
enz kendini sulu saymadndan rahata baklarn konuturabiliyor. O bu dncede olduka
bir karara varm olsaydnz, tm gzleri aldatmanz kolay olurdu. Oysa domakta olan ve enge
enen bir sevgi sonunda patlar; karlk gren sevgiyse saklanmasn bilir." Sadk meliki aldat
ma dncesinden titredi; istemeden kapld bu sululuk duygusu arttka ona daha zveriyle
der oldu. Fakat melike Sadk'n adn o kadar sk anyor, andka yznn kzarmasna engel ol
gidiyordu ki melik rahatsz oldu. Grd eylere inand, grmediklerini de dledi. rnein,
terlikleri mavi, Sadk'n terlikleri de mavi renkteydi; karsnn earb sar, Sadk'n bal
ydi. Bunlar ince bir hkmdar iin korkun ipularyd ve ksa srede kafasndaki kukular kes
Hkmdar ve elerinin hizmetileri ayn zamanda onlarn yreklerinin casuslardrlar. Astarte'
duygulu ve Moabdar'n kskan olduu ksa srede anlald. Kskan karsndan, melikeninkine
ban saraya gndermesini istedi; stelik bu dizba da mavi renkteydi. Melik artk cn nas
u. Bir gece melikeyi zehirlemeye ve sabaha kar da Sadk' iple bomaya karar verdi. Acmasz
bir harem aasna buyruklarn yerine getirmesini syledi. Bu srada melikin odasnda dilsiz
bir cce vard; dilsiz olmasna karn sar olmayan bu cce sarayda bir eya gibi doal kar
eye kpek gibi bal olan bu dilsiz cce lm buyruunun verildiini duyunca dehete kapld.
t iinde gerekleecek bu ykm nasl nleyebilirdi? Yazmasn bilmiyordu, ama resim yapmay
yzleri benzeterek izebiliyordu. Btn gece melikeye anlatmak istedii eyi izmeye urat.
un bir kesine harem aasna buyruk veren fkeli meliki izdi; bir masa zerine mavi dizba,
balklar koydu. Tablonun ortasnda hizmetilerinin kollarnda lmekte olan melikeyi, onun a
yaklarnn ucuna da Sadk'n boulmu cesedini kondurdu. Yar soumu bir gnei izerek bu k
an olacan anlatmaya alt. Tabloyu bitince koup Astarte'nin hizmetilerinden birini uyan
tablonun hemen melikeye verilmesini el kol hareketleriyle anlatt.
Gece yars Sadk, odasnn kaps vurularak uyandrld ve melikenin bir mektubu verildi. Sad
uunu sanarak mektubu titrek bir elle at. Okuduunda umutsuzluk ve ylg iinde kald: "Vaki
yitirmeden kan, Sadk, nk yaamnz tehlikede. Kan, bunu size akmz ve sar earbm a
e, gnah ilemedim, ama sulu gibi leceim."
Sadk konuacak gc bulamad. Arkada Kadir'i artt ve bir ey sylemeden mektubu ona gs
na mektuba uymasn ve hemen Memfis yoluna kmasn syledi. "Eer melikeyi grmeye gidersen,
n lmn abuklatrrsn; melikle konuursan yine onu yitirirsin. Melikenin yazgsyla ben i
, sen kendi yazgnla ura. Ortala senin Hindistan'a gittiini yayacam. Yaknda senin yan
ir, Babil'de olanlar anlatrm."
Kadir hemen sarayn gizli bir kapsnda iki gl deve hazrlatt; gsz Sadk' zorla bindir
i, yanna da bir uak katt. Ksa sre sonra arkada gzden kayboldu.
Bu saray gzdesi kaak Babil dnda bir tepeye geldiinde uzaktan saraya baknca dayanamayp
yld; ayldnda dnyalar iyisi melike iin gzyalar dkp lmek istedi. "nsan yaam ned
Ey erdemler, bana neye mal oldunuz! ki kadn beni alaka aldatt, sulu olmayan ve dierleri
nden daha gzel olan ncs lmek zere! Yaptm iyilikler ykmm oldu; mutluluun dorukla
en iren ukurda buldum. Belki ben de kt yrekli olsaydm, imdi onlar gibi mutlu olurdum."
u kara dncelerle gzleri ve yrei dolu olarak Msr yoluna koyuldu.



DVLEN KADIN

Sadk yolunu yldzlara gre iziyordu. Orion takmyldz ve parlak Sirius yldz ona Canope
oru yol gsteriyorlard. Gzmze zayf birer k gibi grnen bu ok byk k kreleri ya
lmasna karn, byklenen insanoluna byk ve kutsal gibi grnen Dnya'y dnd. amurdan
irini yiyen bcekler gibiydi insanlar. Bu dnce onun ve Babil'in yazgsnn ne kadar nemsiz
lduunu gstererek onu avuttu. Ruhu, duygularndan arnp sonsuz uzaklara atlmak istiyordu.
Sonra, kendine gelip Astarte'nin lm olabileceini dnnce evren gznden siliniyordu; ya
ek zere olan Astarte ve talihsiz Sadk vard.
Bu derin felsefe ve byk ac arasnda gidip gelirken bir yandan da Msr snrlarna yaklay
ntin varolarndaki bir kasabay fark edince gidip ona kalacak bir yer arad. Bu arada S
adk ky bahelerinde geziniyordu. Yol kysnda alamakta olan bir kadn ve onu kovalayan fk
bir adam grd. Kadn bu adamn dizlerine sarld, adam da bir yandan bararak onu dvmeye ba
irinin dileyen yalvarna ve tekinin fkesine bakarak, aldatlm bir kocayla aldatm bir k
uklarn dnd. Ancak, kadn o kadar gzeldi ve hatta biraz da Astarte'ye benziyordu ki ona
ve kocasndan nefret etti. Kadn Sadk'a "Bana yardm edin," diye haykrd, "bu acmasz adam
inden beni kurtarn."
Bu lklar zerine Sadk koup aralarna girdi. Az bildii Msr diliyle adama yle dedi: "
arsa gzellie ve zayfla sayg gstermenizi dilerim. Ayaklarnzn altnda ve gzyalarnda
olmayan doann bu bayaptna nasl kyarsnz?" Adam ac ac gld: "Ah, demek sen de onun s
ensin. O zaman senden de almalym." diyerek kadn brakt ve mzran kaparak yabancnn
adk soukkanl bir biimde vuruu savuturdu ve mzra yakalad. kisi ekiirken mzrak iki
kince Sadk da ona uydu ve dvtler. Biri yzlerce atak yaparken dieri onu ustalkla savut
ordu. Kadn imene oturup salarn dzeltmeye koyuldu. Msrl glyd ama Sadk daha ustayd
nlarn fke ynetirken, dierinin akl koluna yn veriyordu. Sonunda Sadk adam yere dr
ayayp yaamn balayacan syledi. Msrl onun gevediini grnce hanerini birden ek
klcn adamn boazna saplayp onu ldrd.
Sadk kadnn yanna gelip "Onu ldrmek zorunda kaldm," dedi. "Artk zgrsnz, grdm en
unuz. Sizin iin baka ne yapabilirim, bayan?" diye sordu. Kadn "Geber git, kpek!" diy
e bard, "Sen benim dostumu ldrdn. Senin yreini koparabilseydim." Sadk "Byle bir dost
lmasna ardm. Sizi dvyordu, benden yardm istediniz diye beni de ldrmek istedi." deyin
"Keke yaasayd da beni dvseydi," diye alad, "Ben bu daya hak etmitim; onu kskandry
dk hem ard, hem de fkelendi: "Bayan, bu kadar gzel olmanza karn ben bile sizi dvmey
im; ama bu skntya girmeyeceim." Sonra kasabaya dnmek zere devesine bindi. Tam birka ad
atmt ki Babil'den gelen drt atlnn barlarn duydu. Bunlardan biri kadn grnce "
a uyuyor," diye bard. Yerdeki lye bakmadan kadn yakaladlar. Kadn lklar atarak Sad
u: "Bir kez daha yardm edin, soylu yabanc! Size kzdm iin balamanz diliyorum. Yard
ceye kadar sizin olurum!" Ama Sadk'ta bu kadn iin dvme istei kalmamt: "Size bakalar
in."
stelik Sadk yaralanmt, kendisinin yardma gereksinimi vard. Bu drt Babil askerinin Meli
Moabdar tarafndan gnderilmi olabileceini dnerek kaygland. vedilikle kasabaya dnerke
'den gelen drt askerin bu kadn niye yakaladn ve kadnn tuhaf davrann dnyordu.



KLE

Msr kasabasna girdiinde evresini halkn sardn grd. Herkes onu gsteriyordu: "te g
Kletofis'i ldren adam budur!" Sadk onlara "Efendiler," dedi, "gzel Missuf'u karmaktan
Tanr' beni korusun, nk o kaprisli bir bayan. Kletofis'i kendimi savunmak iin ldrdm. O
gzel Missuf'u acmaszca dvyordu, balamasn dilediim iin beni ldrmek istedi. Ben M
yabancym. Sizin korumanza gereksinim duyarken, bir kadn karp kocasn niin ldreyim
Msrllar doru ve adil insanlard, onu balayp kente aldlar. nce yarasn tedavi ettile
disini ve uan ayr ayr sorgulayp gerei renmek istediler. Sadk'n bir katil olmad
salara gre insan kan dkt iin klelie tutuklu edilmesi gerekiyordu. ki devesi kamu yar
tld; getirdii altnlar yoksullara datld; sonra uayla kendisi de kle pazarnda ak
etok adnda bir Arap tccar onun iin pey srd; ama ua efendisinden daha pahalya satld,
uu deerini artryordu. Bylece Sadk uann yanna katld; ayaklarna zincir vurulup Ara
dler. Sadk yolda uan avutmak iin yaam zerine dncelerini sylyordu: "Gryorum ki
a yansd. Yaammda o kadar tuhaf eyler grdm ki! Bir kpein getiini grdm iin cezal
aza aklmam istediler; meliki ven iir yazdm iin hapse atldm; sar balk giydim di
i de dostunu dven bir adam yznden seninle birlikte kle diye satldm. Ama zlmeyelim, bun
r da geer; Arap tccarn baka kleleri de olduuna gre biz de onlarla ayn yazgy paylar
iyi hizmet grmek istiyorsa klelerine iyi davranacaktr."
Tccar Setok iki gn sonra kleleri ve develeriyle Arabistan'a doru yola kt. Boyu Horeb
bulunuyordu. Yol uzun ve yorucu oldu. Yolda Setok Sadk'n uayla daha ok ilgileniyordu,
bu kle iyi yk tayordu; tm iltifatlar ona oldu.
Horeb'e varmadan iki gn nce develerden biri ld; onun ykn klelere paylatrdlar; Sadk
i ald. Klelerin iki bklm yrdn gren Setok glmeye balad. Sadk ona niin eilerek
kurallarna gre aklad. Tccar nce ard, sonra bu kleye daha baka bir gzle bakar old
gisini ektiini grnce, ona ticarette iine yarayabilecek birok eyi aklad: metallerin v
arn eit hacmda farkl zgl arlklarn, hayvanlardan deiik yararlanma yollarn anlatt
olduunu anlayan Setok artk ona daha ok nem vermeye balad ve bundan hi piman olmad.
Boyuna vardklarnda Setok, daha nce iki tank nnde be yz altn vermi olduu bir Yahudid
nu demesini istedi. Ancak, o iki tank lm olduundan Yahudi, bir Arab kandrma frsat ve
Tanr'ya kredip, paray geri demeyi reddetti. Setok artk dnce danr olduu Sadk'a b
ona "Bu dinsize paray nerede vermitiniz?" diye sordu. "Horeb da eteinde byke bir ta
a," dedi Setok. Sadk "Size borcu olan bu adamn huyu nasldr?" diye sordu. Setok "Dzenc
inin biridir," deyince Sadk "Onu sormuyorum; bu adam soukkanl ve sakin mi, yoksa ac
eleci ve atak biri midir?" dedi. Setok "Tandm en atak dzenbazdr." deyince Sadk "yleyse
izin verin mahkemede sizi ben savunaym," dedi. Setok Yahudiyi mahkemeye verdi; da
vaya kan Sadk "Sayn kadlar, bu adamn efendime olan be yz altnlk borcunu demesini is
" diye balad. Yarg "Tanklarn var m?" diye sordu. "Vard ama ldler. Fakat parann veri
e byk bir ta vard, o tanklk edebilir. Buyruk verin grevliler bu ta getirsinler. Harca
rn efendim Setok stlenecektir. Ta gelinceye kadar Yahudiyle ben burada bekleriz." Ka
d bunu kabul edip adamlar gnderdi ve dier davalar grmeye balad.
Gn bitmeye yakn kad Sadk'a sordu: "Ne oldu, ta niye hl gelmedi?" Yahudi buna glerek ya
verdi: "Efendim, yarna kadar da bekleseniz gelemezler. nk o ta kaldrabilmek iin en az
be adam gerekir." Sadk kadya dnd: "Size tan tanklk yapacan sylemitim. Bu adam h
tiimi bildiine gre paray aldn da aklam oldu." Yahudi nce ard, sonra her eyi
yn taa balanp, paray deyinceye kadar a susuz braklmasna karar verince demesi abuk
Kle sadk ve bu tan n ksa srede Arabistan'a yayld.

DUL ATE

ok mutlu olan Setok klesini yakn arkada olarak benimsedi. Daha nce Babil melikinin yap
t gibi, onu yanndan ayrmyordu; Sadk bu kez efendisinin evli olmadna kretti. Efendi
ik ve drstle yatkn olduunu kefetti. Onun eski Arabistan'da yaygn bir inan olan kutsal
re, yani gne, ay ve yldzlara taptn grnce honut olmad. Onunla uzun uzun konutu; bu
nin ta veya aa gibi birer madde olduunu, tapnlacak eyler olmadn anlatt. "Ama," diy
, "Bunlar bize yarar salyor. Doay styor, mevsimleri dzenliyor. stelik o kadar uzaktal
i insan onlara sayg gstermekten kendini alamyor." Sadk "u gemilerinizi tayan Kzl Deni
n daha ok yararlanmyor musunuz? Bu deniz de yldzlar kadar eski deil mi? Uzakta olan ey
lere taplacaksa, Dnyann br ucundaki Kangurular lkesine de tapmak gerekmez mi?" Setok "
Hayr, ama yldzlar o kadar parlak ki tapmamak olanaksz," dedi. Akam geldiinde Sadk yemek
yedikleri adrda bir sr mum yakt; efendisi geldiinde mumlarn nnde diz kp "Aydnlk
hep yol gsterin," diye yakard. Sonra Setok'un yemeiyle ilgilenmeden yere oturup yem
eine balad. Setok ona "Ne oluyorsun?" diye sorunca "Sizin gibi yapyorum, onlarn efend
isini brakp bu mumlara tapyorum." diye yantlad. Setok klesinin verdii rnekteki derinli
avrad. Sonunda Sadk'n bilgelii onu etkiledi ve yaratklar brakp onlarn yaratcsna ta

Arabistan'da o sralar, skitlerden kalma ve Hindistan'daki brahmanlarn Ortadou'ya yay
d korkun bir gelenek vard. Evli bir adam ldnde, kars azize olabilmek istiyorsa, koc
diri diri yaklmaya raz oluyordu. Bu, dul atei denilen bir trenle yaplrd. Bir boyun say
gnl yaklan kadnlarn saysyla artyordu. Setok'un boyundan bir adam lnce, ok dindar
a yaklmak istediini syledi, yerini ve gnn ilan etti. Sadk, efendisine bu gelenein ne k
ar korkun ve insan soyuna zararl olduunu anlatt. lkeye ocuklar verebilecek veya dier o
klarn yetitirebilecekken, gen dullarn yaklmasnn hibir yarar olmadn syledi; bunu
olup olmadn sordu. Setok "Bin yldr kadnlar yaklmay istiyor. Zamann koyduu bir yasay
bilir? Yanl da olsa eski bir yasa saygdeerdir," deyince Sadk "Akl daha da eskidir," de
di. "Siz boyun yallaryla grn; ben dul kadnla konuacam."
Kadnn evine gitti; nce onun gzelliini ve inceliine iltifat ettikten sonra bu gzelliin
ee atlmasnn ne kadar yazk olacan syledi; cesareti ve kararln vd. Sonra, "Demek
viyordunuz?" diye sordu. Arap kadn "Ben mi? Hi sevmiyordum ki onu. Kaba, kskan ve da
yanlmaz bir adamd. Ama atee atlmay istiyorum," dedi. Sadk "O zaman atete yaklmann siz
n bir yan olmal," dedi. "Korkudan titriyorum, ama zorunluyum. Ben dindar bir kadnm,
yanmazsam onurumu yitiririm, herkes benimle alay eder." Sadk ona, bakalarnn dncesi iin
anmak istediini kabul ettirdi; sonra uzun uzun konuup, yaamn gzelliklerinden sz etti.
O kadar gzel konutu ki kadnda Sadk'a kar bir ilgi uyand. Sadk ona "Yanmaktan vazgemi
dnz, ne yapmak isterdiniz?" diye sorunca, kadn "Benimle evlenmenizi isterdim," dedi
.
Sadk'n yrei hl Astarte ile dolu olduundan bu neriyi duymazdan geldi. Hemen boyun baka
a gidip olan anlatt; yeni bir yasa koyarak dul kadnlarn gen bir erkekle bir saat ba baa
kalmadan yanmalarna izin verilmeyecei kuraln getirmelerini tledi. O zamandan beri Arab
istan'da hibir kadn atete yanmay istemedi. Bylece Sadk yzyllardan beri sren korkun g
bir gnde ykt. Gerekten de Arabistan'a bir iyilik melei gelmiti.



AKAM LEN

Setok dnyann en byk tccarlarnn katld Belzora'daki byk panayra giderken, artk ya
sini de gtrd. Sadk deiik lkelerden birok insann ayn yerde bulumasndan mutluluk duy
tm Dnya Belzora'da toplanan bir aile gibiydi. kinci gnn akam yemeinde yannda bir Msr
Hintli, bir inli, bir Rum, bir Keldani ve Arabistan'a sk gelip gittikleri iin Arapa
konumay renmi birok konuk vard. Msrl fkeyle konuuyordu: "Bu Belzora ok kt bir y
mal iin bana bin altn vermediler." Setok sordu: "Neymi bu iyi mal?" "Halamn cesedi. O
Msr'n en saygdeer kadnyd; her gittiim yere benimle gelirdi, ama yolda ld. Cesedini
a mumyalattm. lkemde olsaydm ok pahal satardm, ama burada bin altn bile vermediler." M
byle szlanrken bir yandan da halanm tavuktan almak iin uzand. Yanndaki Hintli onu eli
tutarak "Ne yapyorsunuz?" diye sordu. Msrl "Bu tavuktan yiyeceim," deyince Hintli "S
akn ha! Merhum halanzn ruhu bu tavua gemi olabilir; halanz yemi olursunuz. Tavuk hal
oaya aykrdr," dedi. Msrl "Doanza ve tavuunuza balarm ha! Biz Msrda kze hem tap
deyince, Hintli "kz nasl yiyebilirsiniz?" diye sordu. "Elbette yeriz, yz otuz bin yldr
yiyoruz, kimse de ikyeti olmad." Hintli: "Biraz abartyorsunuz. Hindistan'da doksan b
in yldr insan yayor; bizim uygarlmz sizinkinden daha eskidir ve stelik Brahma kz ye
sizin onlar kebap etmeye balamanzdan ok nce yasaklamtr." Msrl : "Bizim Apis kz Ta
n Brahmanz kim olabilir! Bu Brahma ne gibi gzel iler yapmtr?" Hintli yantlad: "nsanla
kuma ve yazmay retti; stelik tm dnya satran oyununu ona borludur." Onun yanndaki Keld
sze kart: "Yanlyorsunuz; bu mucizeleri Balk Ohannis'e borluyuz, ona kretmeliyiz. Her
lir ki bizim tanrmz ok almldr; altn bir kuyruu, insana benzer kafas vardr ve gnde
ak iin karaya kar. Birok ocuu oldu, hepsi hkmdarlk yapt. Evimde bir resmi var, ona h
apyorum. stediiniz kadar kz eti yiyin, ama balk yemek gnahtr. Aslnda ikiniz de benim
r soylu deilsiniz. Msrllar yz otuz bin yl, Hintliler seksen bin ylla vnmesinler; bizi
bin yzyllk tarih kaytlarmz var. Bana inanp putlarnzdan vazgeerseniz size Ohannis'in
resmini armaan edeceim."
Pekin'den gelen inli sz ald: "Msrllar, Keldanileri, Rumlar, Kelanileri, Brahmanlar,
'i, gzel Balk Ohannis'i saygyla anyorum. Ancak, bizim Li ve Tien (3) Tanrlarmz kzlerd
e balklardan stndr. lkemi tantmama gerek yok; Msr, Hindistan ve Keldanistan'n toplam
aha byktr. Daha eski olmakla vnmyorum, nk eski olmak nemli deildir. Ama tarih kayt
diyorsanz, tm Asya bizim kaytlarmz kullanr; Keldaniler aritmetii renmeden ok nceye
aytlarmz vardr."
Rum haykrd: "Hepiniz ne kadar bilisizsiniz! Her eyden nce kaos vard; evreni bu duruma
madde ve biim getirdi." Bu Rum ok uzun konuunca Keldani onun szn kesti; tartma sras
imi olan bu konuk herkesten daha bilgili olduuna inanyordu. Ant ierek Tanr Teutas ve m
ee yaprandan baka konumaya deer konu olmadn syledi; kendisi her zaman cebinde mee
lar skitler dnyaya gelmi en iyi kavimdi; evet bir ara insan eti yemilerdi ama bu, ins
ann atalarna saygl olmasn engellemezdi. Ayrca, her kim Teutas'a kar konuursa onunla
aacan syledi. Bunun zerine tartma rndan kt; Setok masada kan dkleceinden ko
siz kalm olan Sadk ayaa kalkt. nce en kzgn olan Keldani'yle konutu; hakl olduunu s
ndan biraz mee yapra istedi. Sonra Rum'a dnp gzel konuma yeteneini vd. Bylece herke
n az inli'ye syledi, nk ilerinde en aklc o konumutu. Sonra onlara birlikte seslendi:
larm, bo yere tartyorsunuz, nk hepiniz ayn dncedesiniz." Bu szlere herkes kar
sordu: "Siz aslnda bu mee yaprana deil, onu ve meeyi yapana tapyor deil misiniz?" Keld
i "Evet," diye yantlad. "Siz, Msrl dostum, bu kzn znde, size kz balayana tapm
aynca Sadk srdrd: "Balk Ohannis yerini, denizi ve balklar yaratana braksa doru olmaz
ldani "Kabul," dedi. "Hintli ve inli dostlarm, sizin gibi, bir yaratan olduunu kabu
l ediyorlar; Rum'un ssl szcklerinden bir ey anlamadm, ama eminim ki o da, tm madde ve b
iimin kayna olan bir stn Varlk'a inanyordur. Rum Sadk'n kendi dncesini iyi zetled
leyse, hepiniz ayn dncedesiniz, kavga etmenize gerek yok." Bunun zerine konuklar kuca
klatlar. Setok tm mallarn iyi bir fiyata sattktan sonra Sadk'la birlikte boyuna dnd.
irdiinde Sadk, yokluunda yarglanp sulu bulunduunu ve atete yaklacan rendi.



BULUMALAR

Sadk Belzora'dayken yldz dininin rahipleri onu cezalandrmaya karar vermilerdi. Atete y
aklan gen dullarn mcevher ve altnlar onlarn hakk oluyordu; Sadk bunu engelleyerek onl
efretini kazanmt. nce Sadk'n Gk Tanrsn aaladn ihbar ettiler; tank olarak ver
batan gnein denize dalmadn sylediini duyduklarn belirttiler. Bu korkun svg kadla
; bu gnah szckleri duyduklarnda kendi giysilerini yrtmak istediklerini sylediler; Sadk
eyecek olsayd belki bunu yaparlard. Sonunda onu atete yanmaya tutuklu ettiler. Seto
k dostunu kurtarabilmek iin btn gcn bouna harcad. Yaama yeniden balanm olan ve Sad
esleyen gen dul Almona onu kurtarmaya karar verdi. Kafasnda kurduu plandan kimseye
sz etmedi. Sadk ertesi gn yaklacakt; onu kurtarabilmek iin bir gecesi kalmt. Bu iyil
r ve nlemli kadn yle yapt:
En pahal taklar ve kokularyla sslenip yldzlar dininin tapnana gitti ve barahiple gi
grme yapmak istediini iletti. Bu saygdeer yal adamla ba baa kalnca ona yle dedi:
l olu, Boa burcunun kardei, Kpek Yldz'nn yeeni (bunlar barahibin unvanlaryd); size
a geldim. Kocamn lmnden sonra kendimi yakmayarak byk gnah iledim. Oysa lml bir bede
yitirecek neyim vard? stelik bedenim imdiden rmeye balad." Byle derken ipek giysisin
alayp plak ve bembeyaz omuzlarn gsterdi. "Gryorsunuz ya, hi bunlara deer mi?" Barah
narak bu omuzlarn pek deerli olduunu syledi. Dul kadn "Belki omuzlarmda biraz gzellik k
almtr; ama gslerimin artk prsdn kabul edin," diyerek giysisini biraz daha syrd
medii gzellikte gslerini at. Bunlarla kyaslanrsa, fildii zerindeki bir gl goncas
kk boyas gibi veya suda ykanm kuzular kirli sar gibi kalrlard. Buna ek olarak iri kara
leri, tatl bir alevle parlayan yanaklar, Lbnan dandaki kule gibi dzgn burnu, Arap deniz
indeki en gzel incileri ieren mercan gibi dudaklar yal adam birden yirmi ya genletii
ndrdlar. Barahip kadna akn ilan etti. Almona onun atelendiini grnce Sadk'n bal
el bayan, benim balamam bir ie yaramaz; nk dier rahibin de imzas gerekir." Almona
e de imzalayn," dedi. "Pekl, ama benimle olmanz kouluyla," dedi barahip. Almona: "Sevi
nerek, gne battktan ve Sheat yldz ktktan sonra evime gelin. Ben gl rengi bir divan
olacam; bana istediinizi yaparsnz." Gen kadn barahibin imzasn alarak kt; yal ad
istekle dolu olarak, ykand, Seylan tarn, Tidor ve Ternata baharatlarndan yaplm bir i
ve Sheat yldznn kmasn bekledi.
Bu arada Almona ikinci rahibin yanna gitti. Bu rahip de ona gzellii yannda gne, ay ve
dier yldzlarn snk kaldna yemin billah ediyordu. Ondan da ayn istekte bulundu ve kar
i ald. Ona Gney yldznn kt saatte gelmesini syledi. Daha sonra srayla nc ve d
er birinden imzalar aldktan sonra ayr birer yldzn douunda gelmelerini syledi. mzalar
olunca nemli bir konu iin yarglar evine ard. Yarglar gelince drt imzay gsterdi
abilmek iin her birinin istedii bedeli syledi. Rahipler srayla gelmeye baladlar; her b
iri yarglar ve dier rahipleri grnce ardlar ve utandlar. Sadk kurtulmutu. Setok Al
isinden o kadar mutlu olmutu ki onunla evlendi. Sadk kurtarcsnn ayaklarna kapanp teek
tikten sonra onunla esenleti. Setok onun gideceini duyunca alad; sonsuza kadar arkad
a kalmaya ve hangisi byk servet kazanrsa dierine haber vereceine ant itiler.
Sadk Suriye ynnde uzaklarken bahtsz Astarte'yi ve peini brakmayan kt yazgy dny
kpei grdm iin drt yz altn ceza dedim! Meliki ven acemice bir iir iin bamn ke
ildim! Melikenin earbyla ayn renkte balm var diye boazlanmam istendi! Dvlen bir kad
ak istedim diye kle gibi satldm! imdi de gen Arap dullarnn yaamn kurtardm iin ya




SOYGUNCU

Arabistan ile Suriye snrnda yaln bir kalenin yanndan geerken kaleden kan silahl Arap
un evresini sardlar. "Neyin varsa bizim, cann da efendimizin maldr," diye bardlar. Sad
ant olarak klcn ekti; gzpek ua da ona uydu. stlerine gelen ilk Araplar devirdiler
n says iki katna kt. Sadk lene dek kar koymaya kararlyd. Bir kalabala kar iki
zla uzun srmeyecek gibi grnyordu. Kalenin efendisi Arbogad bir pencereden Sadk'n yiitli
ni grnce ona sayg duydu. Aa inip adamlarn ayrd ve Sadk'n yanna geldi. "Topraklar
, ayrca bakalarnn toprandan alabildiim eyler, hepsi benim malmdr. Ama sen yiit biri
yorsun; senin iin ayrcalk yapacam." Onlar kaleye ald, adamlarnn onlara sayg gsterme
stedi ve akam olunca Arbogad Sadk' yemee ard.
Bu kalenin sahibi soygunculuk yapan bir Arapt; bir sr ktln yan sra, bazen iyi iler
d: alarken agzl, ama datrken cmert; savata acmasz ama ticarette drst, elenirken
rdu. Sadk'n syleisini ok beenmiti; uzun bir yemekten sonra ona "Benim buyruuma girmeni
sterim," dedi, "Bundan daha iyisini bulamazsn; belki bir gn benim yerimi alrsn." Sadk
: "Bu soylu ura ne zamandan beri yaptnz sorabilir miyim?" Arbogad: "Genliimde balad
bir Arabn uaydm; iim dayanlacak gibi deildi. nsanlarn eit hakka sahip olduklar ey
payma hibir ey dmemi olmasn kabullenemiyordum. Skntm yal bir Araba atm; o ban
ma,' dedi, 'Vaktiyle ln ortasnda unutulmu bir kum tanesi yazgsndan yaknrm; yllar s
olmu. imdi Hint hkmdarnn tacn sslyor' Bu szler yreime iledi; o kum tanesi bendi
aya karar verdim. nce iki at alarak baladm; kendime ortaklar bulduktan sonra kk kervanl
ar soyacak gce eritim. Bylece insanlarla aramdaki eitsizlii gidermeye baladm. Bu dnya
metlerinden paym faiziyle birlikte aldm; bana herkes sayg duydu; bu kaleyi ele geirdi
kten sonra bu blgenin ba soyguncusu oldum. Suriye valisi beni buradan atmak istedi
; ama artk ondan korkmayacak kadar zengindim. Valiye para verip kaleyi elimde tut
tum. stelik beni bu blgedeki Arap boylarnn vergilerini toplamakla grevlendirdiler; imd
i verdiimden fazlasn alyorum."
"Babil'deki vali, Melik Moabdar'n adna, beni ldrmesi iin buraya bir adam gnderdi. Bu a
dam elinde fermanla geldi; ben nceden haber almtm. Yannda getirdii drt adamn onun gz
rdum; sonra ona beni ldrrse ne kadar ihsan alacan sordum. yz altna kadar kabilece
Ona benim emrime girerse ok daha fazlasn kazanacan syledim. imdi yanmda ve en iyi yar
dan biridir. Bana gven, sen de onun gibi yap. Melik Moabdar ldrldkten sonra Babil'de
kargaa kaldan beri burada soygunculuk ileri ok ald."
Sadk haykrd: "Moabdar ld ha! Ya Melike Astarte ne oldu?" Arbogad "Bilmiyorum," dedi,
"Tm bildiim, Moabdar akln karnca ldrmek zorunda kaldlar. imdi Babil hrszla, soygu
; tm lke aknlk iinde, soygunculuk iin daha iyisi bulunmaz." Sadk "Ama melike nerede,
ne olduunu bilen yok mu?" diye umutla sordu. Soyguncu "Hirkanya'daki bir prenste
n sz ediyorlard; melike o kargaada lmemise imdi onun odal olmutur. Ben de bir sr k
aldm, ama hibirini yanmda tutmadm. Gzel olanlar, kim olduklarna bakmadan, iyi paraya sa
tarm. Ama soyluluk tek bana para etmiyor; irkin bir kadn melike de olsa alc bulamaz. Be
lki melike Astarte'yi de alp satmmdr; kimbilir belki lmtr. Senin yerinde olsam onun n
duunu merak etmezdim." Byle diyerek daha ok imeye balad ve Sadk ondan daha fazla bilgi
alamad.
Sadk sersemlemi, ne yapacan bilemez durumdayd. Arbogad srekli iiyor, fkralar anlatyo
yann en mutlu adam olduunu syleyerek Sadk'n da kendisine katlmasn istiyordu. Sonra a
kisiyle gevedi ve uyumaya gitti. Sadk'n heyecan btn gece srd. "Demek melik delirdi ve
Ona acmaktan kendimi alamyorum. lke paralanmak zere ve bu soyguncu mutlu olabiliyor.
Ey yazg! Bir haydut mutluyken doann bayapt bir kadn ya ok kt bir biimde ld, ya d
beter bir yerde yayor. Ey Astarte! Sen neredesin?"
Sabah olunca Sadk kalede raslad herkese sordu; ama herkesin ok ii vard, kimse ona yant
ermedi. Gece yeni bir soygun yaplmt, ganimetler paylalyordu. Bu kargaada yapabildii t
gitmek iin izin koparmak oldu. Vakit yitirmeden ve zgn bir yrekle oradan ayrld.
Sadk bir yandan yol alyor, bir yandan da talihsiz Astarte, Babil Meliki, arkada Kadi
r, mutlu soyguncu Arbogad veya Msr'da Babilli askerlerin kard kaprisli kadn, ksacas
hsizlikleri aklndan geiyordu.



BALIKI

Arbogad'n kalesinden birka fersah tede kk bir rman kysna geldiinde hl yazgsna
lk grd; yorgun elleriyle bir a tutarken gklere haykryordu.
"nsanlarn en mutsuzu benim. Herkesin bildii gibi, Babil'de en tannm peynir yapmcs ben
sonra ilerim bozuldu. Benim gibilerin bulabilecei en gzel kadna sahiptim, ama beni
aldatt. Bir evim vard, onu yama edip yktlar. imdi bir kulbeye sndm, balklk yap
utamadm. Ey a! artk seni deil, kendimi suya atacam." Byle diyen balk yaamdan bkm
kalkp suya yrd.
Sadk dnd: "Demek ki benden daha mutsuz insanlar da varm." Bu dnceyle adam kurtarmak
onu durdurdu. ten bir ilgiyle onun dertlerini dinledi. Yalnz olmadklar zaman insanlarn
daha az mutsuz olduklar sylenir. Zerdt'e gre bu, arabozuculuktan deil, gereksinimden
kaynaklanr. Byle durumdaki insanlar mutsuz birine karde gibi sarlr. Mutlu bir insann s
evinci aalama gibidir; iki mutsuz, frtnada zayf iki aa gibi, birbirlerine dayandka d
urlar.
Sadk ona "Kendinizi niye koyveriyorsunuz?" diye sorunca balk yantlad: "nk bir are bu
m. Babil'de Derlbak kynn en saygdeer adamydm; karmn da yardmyla en gzel peynirleri
Melike Astarte ve Bavezir Sadk peynirlerimi ok beenirlerdi; en son onlara alt yz kalp
peynir gndermitim. Bir gn param almak iin Babil'e gittim; melike ile Sadk'n ortadan kay
bolduunu sylediler. Efendi Sadk'n evine kotum, melikin askerleri, ellerinde onun ferm
anyla, evi yasal bir biimde yamalyorlard. Oradan melikenin mutfana gittim; uaklarn bi
ir blm tutuklu olduunu, dierleri de katn sylyorlard. Ama tm de peynirlerimin pa
i sylediler. Karmla birlikte, mterilerimden Efendi Orcan'n kkne gittik; ondan bize yar
olmasn istedik. O karm elimden ald, beni kovdu. Karm en nefis peynirlerden daha beyazd;
yanaklar Sur kumandan daha parlak krmzyd. Karma mektup yazp Orcan'n evine gnderdim
iye demi ki: "Ah evet, bu mektubu yazan adamdan bana sz etmilerdi; iyi peynir yapar
m; peynir getirirse aln ve parasn deyin."
"znt iinde mahkemeye bavurmak istedim. Alt altnm kalmt; ikisini dantm avukata,
kan yargca, kalan ikisini de mahkeme yazmanna vermek zorunda kaldm. Mahkeme daha bal
amadan karmdan ve peynirlerin deerinden daha fazlasn harcamtm. Kyme dnp evimi satay
urtaraym dedim."
"Evim altm altn ederdi; ama be parasz ve acelem olduunu grdler. Birinci mteri otuz,
si yirmi ve ncs de on altn nerdiler. O kadar aresizdim, tam kabul edecektim ki o srad
rkanya'dan bir prens Babil zerine yrd ve yolundaki her eyi yakp ykt. Evimi nce talan
sonra yaktlar."
"Bylece param, karm ve evimi yitirdikten sonra bu grdn yere geldim ve balklk yapar
uratm. Ama insanlar gibi balklar da benimle alay ediyorlar; hibir ey tutamyorum; alkt
ek zereyim. Sen dert ortam yabanc efendi, sen olmasaydn lmek zereydim."
Balk bandan geenleri byle bir rpda anlatmad; nk Sadk ikide bir onun szn kesi
oldu? Onun ne olduunu biliyor musun?" diye soruyordu. "Hayr, efendim. Yalnzca meli
ke ve Sadk'n peynirlerimin parasn demediklerini, karm elimden aldklarn ve umudum kal
orum." Sadk: "Belki de parann bir ksmn geri alrsn. Bu Sadk denen adamn drst olduun
Eer tahminim doru kar da Babil'e geri dnerse size borcunu fazlasyla deyecektir. Pek na
muslu olmad anlalan karnza gelince, onu yeniden kazanmaya almayn. Bana gvenip Babi
. Ben atl ve siz yayan olduunuza gre, sizden daha nce orada olurum. Tannm bir ailenin o
u olan Kadir'i bulun; ona arkadan grdnz syleyin ve beni onun evinde bekleyin. Haydi
talihiniz hep byle gitmeyecek." Sonra gkyzne dnp szn srdrd:
"Ey her eye gc yeten Orosmade! Bu adam avutmak iin beni buldun. Ya beni avutmak iin ki
mi gndereceksin?" Sonra Arabistan'dan getirdii parann yarsn balkya verdi. Adam akn
Kadir'in arkadann ayaklarn pyordu: "Siz bir kurtarc meleksiniz."
Bu arada Sadk yine Astarte'den haber alamam olmann zntsyle alyordu. Balk haykrd
bu kadar iyi bir insan, yoksa siz de mutsuz musunuz?" Sadk "Senden yz kat daha faz
la mutsuzum," diye yantlad. "Veren bir insan alandan daha mutsuz olur mu?" Sadk: "S
enin mutsuzluun gereksinimden kaynaklanyor, benimki yreimde." Balk: "Yoksa Orcan sizin
de mi karnz ald?" Bu soru Sadk'a tm grd ktlkleri anmsatt. Melikenin kpeinden
ri balkya anlatt. Ona "Orcan Tanr'nn cezasn fazlasyla hak etti," dedi, "Ama nedense b
adamlara yazg yardm ediyor. Her neyse, sen Kadir'in evine git, beni bekle." Bunun z
erine ayrldlar; balk talihine krederek yrd; Sadk yazgsndan yaknarak atn kotur



BASLKOS (4)

Sadk yeilliklerle dolu bir otlaa geldiinde birok kadnn dikkatle yerde bir eyler arad
den birine yaklap onlara yardmc olup olamayacan sordu. Suriyeli kadn ona "Sakn ha! ar
ancak bir kadn eli deebilir," dedi. Sadk "Ne tuhaf? Yalnzca kadnlarn dokunabildii bu e
nedir?" diye sordu. Kadn "Basilikos ylan" dedi. "Onu niin aryorsunuz?" Kadn: "u rmak k
grdn kalenin beyi ve bizim efendimiz Ogul hastaland. Hekim glsuyunda piirilmi basilik
eti yemesini istiyor. Bu az raslanan ylan yalnzca kadnlarn kendisini tutmasna izin v
erdii iin, efendimiz Ogul hangimiz bulursa onunla evleneceini duyurdu. imdi ltfen ben
i brakn, yoksa dier kadnlar benden nce onu bulabilir."
Suriyeli kadnlar aramay srdrrken Sadk uzaklat. Biraz tedeki dere kysndan geerken
ma bir ey aramayan bir kadn grd. Uzun boylu ve yz tlle rtlyd. Kadn dere kysnda
iyor, bir yandan da elindeki ubukla kumda bir eyler iziyordu. Sadk kadnn ne izdiini me
k edip yaklat; S ve A harfleri izilmiti. Sonra D harfi yazldn gren Sadk heyecanland
nra kendi adn kuma yazlm grnce ok ard. Bir sre sessiz kaldktan sonra "Ey saygde
"bu talihsiz yolcuya syler misiniz, o gzel elinizle niin SADIK adn yazdnz?" Bu sesi duy
an kadn bir lk atp yzndeki tl at ve Sadk'n kollarnda bayld. Bu kadn Sadk'n
si Astarte idi. Gen adam bir sre hi konuamad; sonra sevgilisinin gzlerini ap kendisine
aktn grnce "Ey her eye gc yeten tanrlar!" diye haykrd, "Bana Astartemi burada ve b
geri veriyor musunuz?" diyerek yerlere kapand ve Astarte'nin ayaklarn pmeye balad. Bab
il melikesi onu yerden kaldrd; yanna oturttu. Bir yandan da gzlerinin dinmeyen yan sili
yordu. Sadk'a bandan geenleri sordu. kisi de yreklerinin frtnasn biraz dindirdikten
gen adam, bu dere kysna gelinceye kadar bandan ne getiyse anlatt. "Fakat, benim talihs
melikem, siz bu ssz dere kysnda, kle giysileri iinde ve basilikos arayan dier kle ka
arasnda nasl bulunuyorsunuz?"
Gzel Astarte "Onlar basilikos ararken ben size neler ektiimi anlataym," dedi. "Biliy
orsunuz kocam melik sizin insanlarn en iyisi olmanzdan honut olmad; bir gece beni ze
hirleyip sizi de bomaya karar vermi. Tanr'ya kr, kk dilsiz uam bana haber verdi. K
yolcu ettikten sonra gizli bir geitten benim odama geldi. Beni karp Orosmade tapnana g
orada rahip kardeine teslim etti. Beni byk bir yontunun altlnn iindeki bolua saklad
ada mezarda gibiydim; ama rahip bana gerekli her eyi salyordu. Gn aarrken melikin ecza
cs saraydaki odama elinde bir kadeh zehirle, bir dier asker de sizin evinize elinde
mavi ipekten bir boma ipiyle gittiler; ama kimseyi bulamadlar. Kadir, meliki daha
iyi kandrabilmek iin, saraya gidip ikimizi de ihbar etti. Sizin Hindistan yoluna,
benim de Memfis'e katm syledi. Melik pelerimizden atllar gnderdi."
"Beni arayan atllar beni tanmyorlard; yzm kocamn rzasyla yalnzca size gstermitim.
ne gittikleri Msr snrnda bana benzeyen, belki benden daha ekici, bir kadna raslamlar.
n Babil melikesi olduundan emin olarak yakalayp Moabdar'a getirdiler. Melik yanll grn
lere bindi; ancak bu kadna yakndan baknca onu beendi ve ksa srede avuntu buldu. Ad Miss
uf olan bu kadnn ok kaprisli olduunu sylediler. Moabdar' kendine balad ve onunla evlen
sini salad. Evlendikten sonra gerek huyu ortaya kt; artk korkusuzca her trl lgnl
adam olan barahibin kendi nnde raks etmesini buyurdu; adam kar koyunca ona ikenceler
etti. Baseyisten reelli turta piirmesini istedi; asker adam ben alk bilmem dediyse de d
inletemedi. Pastay yapp getirdiinde, Mussif onu yank buldu ve baseyisi kovdurdu. Bu gr
eve kendi ccesini getirdi. Daha sonra bavezirlik makamna ocuk yata bir ua getirtti. B
e Babil'i ynetmeye balad. Halk beni aryordu. Kskanlk bunalmna girmeden nce drst bi
n melik, bu kaprisli kadna duyduu ak yznden tm erdemlerini unutmutu. Kutsal ate bayram
lk gn tapnaa geldi. Benim saklandm yontunun nnde diz kp tanrlardan Missuf'a akl
ledi. Ben saklandm yerden sesimi kalnlatrp bardm: "yi bir kadn ldrmek isteyip s
la evlenen zorba bir melikin dileklerini kabul etmiyoruz." Moabdar bu szleri duyu
nca korktu ve akl bandan gitti. Benim kehanetime Missuf'un eziyetleri de eklenince
ksa srede delirdi."
"Delilik ona gkten bir ceza gibi gelince, halk bunu bir iaret sayd. Ayaklanmalar bal
aynca herkes silaha sarld. Uzun bir dnem bar iinde olan Babil'de kanl bir i sava ba
yontunun iinden karp kar topluluun bana getirdiler. Kadir sizi Babil'e getirmek iin
s'e gitti. Bu durumu haber alan Hirkanya prensi ordusuyla gelip nc bir topluluk olutu
rdu. Melik, lgn Msrl kadnn etkisiyle, hazrlkszca bu glerin zerine yrd. Savat
zananlarn eline dt. Ben de ayn sralarda Hirkanya ordusuna yakalandm ve Missuf'la birlik
te prensin nne karldm. Prensin beni Msrl'dan daha gzel bulduunu sylersem hounuza
ma beni saraya kapattn duymaktan honut olmazsnz. Prens nemli bir askeri giriimden son
ana dneceini syledi. Talihime kstm; Moabdar ldne gre artk Sadk'n olabilirdim, ama
line dtm. Duygularm ve konumumun verdii gururla ona, bana sahip olamayacan syledim. B
sanlarda doutan yle bir zyap gc olurmu ki bir bak veya bir szle karsndakinin ne
duyumsatrm. Hirkanyal beni yant vermeye deer bulmayarak harem aasna, benim kstah ama
olduumu syledi; ona seferden dnnceye kadar bana iyi bakmalarn, gzde odalk konumunda tu
alarn ve onun tarafndan onurlandrlmaya hazr duruma getirmelerini istedi. Ona kendimi ld
eceimi syledim; o bana bu szlere inanmadn, kimsenin kendini ldrmediini syledi ve pa
e kapatan bir adam gibi oradan ayrld. Dnyann en gl melikesi, stelik Sadk'n sevgilisi
zor bir durum!"
Bu szler zerine Sadk sevgilisinin ayaklarna kapanp alad. Astarte onu sevgiyle kaldrp
"Bir barbarn tutsa ve birlikte kapatldm lgn bir kadnn rakibi olmutum. Missuf bana
r anlatt. Kendisini kurtaran yabancy tanmlarken sz ettii gnn tarihinden, bindiiniz d
ve dier bilgilerden o yabancnn siz olduunuzu anladm. Artk Memfis'e ulatnza inanm
u bulup ben de oraya kamaya kararlydm. Msrl'ya "Gzel Missuf," dedim, "Siz benden daha a
lmlsnz, Hirkanya prensini benden daha iyi elendirebilirsiniz. Kamama yardm edin, bana i
yilik ederken bir rakipten kurtulmu olursunuz." Missuf kabul etti; ka plann birlikte y
aptk. Yanma Msrl bir hizmeti kadn katp gizlice kamam salad."
"Arabistan snrna gelmitim ki oralarn tannm soyguncusu Arbogad beni kard ve tccarla
lar da beni Efendi Ogul'un yaad bu kaleye getirdiler. Ogul beni kim olduumu bilmeden
satn ald. Bu adam yemekten baka bir ey dnmeyen biri; dnyaya ziyafet ekmek iin geldi
r. Ar imanl yznden sk sk yrei tkanyor. yi sindirim yapt gnlerde yz verme
ekim onu gl suyunda pimi basiluikos eti yerse iyileeceine inandrd. Efendi Ogul odalkla
an hangisi ona basilikos getirirse onunla evleneceini syledi. Grdnz gibi bu onuru dier
anmlara brakmtm; hele sizi grnce onu bulmaya hi niyetim yok."
Bunun zerine Sadk ve Astarte o zamana kadar gizledikleri duygularn, ac ekmi soylu yrek
rinden gelen szcklerle birbirlerine anlattlar; gklerde sevgiyi dzenleyen emberler bu sz
ckleri Vens'e kadar ulatrdlar.
Odalk kadnlar Ogul'un kalesine elleri bo dndler. Sadk Ogul'un yanna kp kendini tant
di: "lmsz salk melekleri sizi kutsasn! Ben hekimim; hastalnz duyunca koup geldim v
suyunda pimi basilikos eti getirdim. Sizinle evlenmek istediimi sanmayn; yalnzca yeni
satn aldnz Babilli odal salvermenizi diliyorum. Eer sizi iyiletiremezsem, onun yer
kadar Byk Efendi Ogul'un klesi olmaya razym."
Bu neri kabul edildi. Astarte, onu olup bitenlerden haberdar etmeye sz vererek, Sa
dk'n hizmetisiyle Babil'e doru yola kt. Ayrlmalar bulumalar kadar duygulu oldu. By
bnda yazld gibi, ayrlklar ve kavumalar yaamn en nemli iki andr. Sadk ant itii
iyor, melike de syleyemedii kadar onu seviyordu.
Sadk Ogul'a dnd: "Efendim, basilikos eti dorudan yenmez; onun iyiletirici etkisi deri
nizdeki gzeneklerden ieri girmelidir. Onu ince deriden yaplm ikin bir tulum iinde sakl
um; siz bu tulumu btn gcnzle defalarca iteceksiniz, ben de onu size geri iteceim. Bunu
yaparsak birka gn iinde ilacmn ne kadar gl olduunu greceksiniz." Ogul almaya koy
sonunda o kadar yorulmutu ki leceini sand. kinci gn daha az yoruldu ve daha iyi uyuyab
ildi. Sekiz gn sonunda tm gcne ve salna kavutu, neesi yerine geldi. Sadk ona gere
op oynadnz ve rejim yaptnz. Bilin ki doada basilikos yoktur; biraz vcut almas ve rej
nsan salkl olabilir. Ar zevkleri ve sal birlikte yrtmek yldzbilimcilerin ve rahi
of tan bulmak kadar olanaksz bir istektir."
Ogul'un kiisel hekimi bu adamn tp bilimi iin ne kadar tehlikeli olduunu grnce, onu br
da basilikos aramaya gndermek iin efendi Ogul'un eczacsyla anlat. Bu kadar iyilik yapa
rak cezalandrldktan sonra, obur bir efendiyi iyiletirdii iin lmesi isteniyordu. Onu gr
mli bir yemee ardlar. kinci tabakta zehirlenecekti; ama birinci tabak sonunda Astarte'
den bir haber getirdiler. Sofradan kalkt ve yola kt. Byk Zerdt'n dedii gibi, "Gzel
sizi severse, bu dnyada belalardan kurtulmak hep olasdr."



TURNUVA

Melike Babil'e vardnda, kt gnler geirmi gzel bir prensese yakr biimde cokuyla ka
daha yatm grnyordu. Hirkanya prensi yitirdii son savata ldrlmt. Kazanan Babill
n seecei bir melikin Astarte ile evlenmesi gerektiine karar verdiler. Babil kral ve
Astarte'nin kocas olacak kiinin dzenci veya deli biri olmasn istemiyorlard. En yiit ve
en bilge kiiyi semeye ant itiler. Kent dnda byk bir arena ve seyirciler iin ssl tri
uldu. Yiitler arenaya silah ve zrhlarn kuanm olarak girecekler, adlar ve yzleri sakl
akt. Seyircilerin gerisinde her birinin grnmeden giyinebilecei adrlar kurulmutu. Turnuv
a drt aamalyd; nce drt rakibini yenen yiitler sonra kendi aralarnda arpacaklar, son
yiit turnuvann bu aamasnn galibi olacakt. Bu kii drt gn sonra bilginlerin karsna
eceyi yantlayacakt. Doru yantlayamazsa yitirecek ve turnuva, bir melik seilinceye kad
ar, yinelenecekti. nk hem yiit ve hem de bilge biri olmas isteniyordu. Bu sre iinde mel
ike ok sk korunacakt; yz rtl olarak turnuvay izlemesine izin verilmiti ama, hakszl
, adaylarla konumas yasakt.
te Astarte mektubunda bunlar haber veriyor ve sevgilisinin herkesten daha yiit ve bi
lge seilmesi iin dua ediyordu. Sadk yola kt; Tanr Vens'e dua edip bileine ve aklna g
ni diledi. Byk gnden nceki gn Frat kysndaki turnuva yerine geldi. Kurallar gerei yz
leyerek, yarmaclar listesine yazld; sonra kurayla verilen adrna giderek dinlenmeye ek
. Onu Msr'da bo yere arayp Babil'e dnm olan arkada Kadir, melikenin gnderdii zrh
em atn onun adrna yollad. Sadk bu armaanlarn Astarte'den geldiini anlad; sevgisi ve
i artt.
Ertesi gn, Babil'in sekin bayanlar ve efendileri tribnlerde yerlerini aldktan ve meli
ke bir kede yz rtl olarak oturduktan sonra atl yarmaclar arenaya ktlar. Her biri
nne koydu. ekilen kurada Sadk sonuncu oldu. Birinci yarmac tobad adnda zengin bir so
du; byklenen, fazla gzpek olmayan ve aklsz bir adamd. Uaklar onun gibi bir adamn mel
as gerektiini syleyerek akln elince, "Benim gibi biri kral olmal," demeye balamt.
prlantalarla ili altndan bir zrh giymi, yeil kurdelal bir mzrak tayordu. Atn ynet
a, onun Babil krallna yarar biri olmad anlalyordu. Karlat ilk yarmac onu b
nu atnn zerinde tersine oturttu. tobad kendini toparlad, ama tm seyirciler glmeye bala
akibi mzran kullanmaya deer bulmayarak, eliyle bacandan yakalayp yere indirdi; iki yan
klar glerek kotular ve onu ata bindirdiler. Drdnc yarmac bu kez sol bacandan tutup
bnler onu yuhalamaya balad. adrna glkle gtrlen tobad bir yandan da dnyordu: "
e serven ama!"
Dier svariler tm gleriyle arptlar. Bazlar iki rakibini, daha az rakibini yenmey
Prens Otame drt rakibini yenmiti. Sonunda Sadk'n sras geldi; o da zarif bir biimde pep
drt rakibini alt etti. imdi Otame ile Sadk'n yenimesi gerekiyordu. Otame mavi zrh ve s
orgu kuanmt, Sadk'nkiler ise beyazd. Seyirciler ya mavi ya da beyaz svariyi tutuyor,
melike beyazl svari iin yakaryordu.
ki yiit yle bir kaptlar, o kadar evik hamleler yaptlar, mzrak kullandlar ve atlarn
ki, melike dnda herkes Babil'e iki melik seilmesini diledi. Sonunda atlar ve mzrak tu
tan kollar yorulunca Sadk yle bir hamle yapt: Mavi rakibinin arkasndan dolanp onun atn
terkisine atlad, rakibini belinden tutarak yere att ve sonra onun eyerine oturdu.
Tribnler comutu: "Yaasn beyazl svari!" Otame kpkrmz bir yzle kalkp klcn ekti
a uydu. Kyasya arptlar; gl kollar ve evik ayaklar birbirini zorlad; sorgularnn t
, zrhlarnn zincirleri dkld. Kah sadan, kah soldan darbeler kafalara veya gslere iniy
ri ilerlerken dieri geriliyordu, kllarn arpmas kvlcmlar sayordu. Sonunda Sadk k
atmaca bir hamleyle Otame'yi devirdi, klcn elinden ald. Otame haykrd: "Ey beyazl yiit
bil meliki sen olmalsn." Melike lgnlar gibi sevindi. Kurallar gerei, mavi ve beyaz svar
iler de dierleri gibi adrlarna gtrldler. Dilsiz uaklar onlara yemekler tadlar. Son
r iin yalnz brakldlar. Kazanan yiit ertesi sabah barahibin nne gelip kendisini tant
Sadk ne kadar k olursa olsun yorgunluktan uyuyakald. Onun yanndaki adrda tobad uyumuy
. Gece yars kalkt ve Sadk'n adrna girip beyaz zrhn ve sorgucunu ald; yerine kendin
akt. Gn aarnca barahibin nne gitti ve gururla kendisi gibi birinin kazandn ilan ett
kimse beklemiyordu; ama Sadk hl uyurken tobad' galip saydlar. Astarte akn ve zgn ol
il'e dnd. Sadk kalktnda tribnlerde pek az insan kalmt; zrhn arad ama onun yerind
Mecbur kalarak bu zrh giydi ve arenaya kt.
Tribnlerde kalm az sayda seyirci onu yuhalad. evresini sarp alay etmeye baladlar. Hi
onun kadar aalanmad. Sonunda sabr tkendi, klcyla evresindeki serserileri dalmaya
yapacan bilemiyordu. Melikeyi gremezdi; onun gnderdii beyaz zrha sahip kamazd, nk
a melikeyi ele verebilirdi. fke ve endieyle Frat kysnda geziniyor, yakasn brakmayan k
ihine yanyordu; tek gzlleri beenmeyen kadndan balayarak yitirdii zrhna kadar bandan
baktka, bu dnyaya mutsuz olmak iin geldiine inanyordu. "te ge kalkmann sonu budur.
daha az uyusaydm, imdi Babil Meliki ben olacak ve Astarte'ye kavuacaktm. Bilim, ahla
k ve cesaret yalnzca beni mutsuz etmeye yaradlar." Tanrlara ilen szckleri azndan kt
da iyi insanlarn yazgsnn eziyet ekmek, yeil svarilerin de hazra konmak iin yaadklar
ya balad. Onu yuhalatan bu yeil zrhtan nefret ediyordu; oradan geen bir tccara onu ucu
z fiyata satp bir giysi ve uzun bir balk ald. Bu giyimle bir yandan Frat kysnda dolan
bir yandan da tanrlar kt yazgsndan sorumlu tutarak syleniyordu.

ERM

Gezinirken sakal gbeine kadar uzanan bir ermi grd. Elinde dikkatle okuduu bir kitap var
d. Sadk durup onun nnde saygyla eildi. Ermi onu o kadar soylu ve anlayl bir biimde
ki Sadk durup onunla konumak istedi. Ona okuduu kitab sordu. Ermi "Bu, yazgnn kitabdr
raz okumak ister misiniz?" diyerek kitab Sadk'n eline verdi. Gen adam birok dil bilme
sine karn kitaptaki yazy zemeyince merak daha da artt. Yal adam ona "Siz ok zntl
. "Yazk, o kadar dertliyim ki," dedi Sadk. Ermi "Sizinle geleyim; belki yardmm olur.
Daha nce zntl insanlara biraz umut verebildim" dedi. Sadk bu adamn konumasna, sakaln
itabna sayg duydu; onun szlerinde bir aydnlk grd. Yal adam yazgdan, adaletten, ahlak
amu yararndan, insann zayf oluundan, erdemler ve ktlklerden o kadar gzel sz ediyordu
adk ona grnmez bir gle balandn duyumsad. Ondan Babil'e kadar birlikte yrmelerini
rmi "Bu nezaketi ben sizden istiyecektim," dedi, "Bana sz verin; nmzdeki birka gn, ben
ne yaparsam yapaym, yanmdan ayrlmayacaksnz." Sadk sz verdi ve birlikte yola koyuldular.

ki yolcu akama doru grkemli bir konaa vardlar. Ermi kendisi ve yanndaki arkadan kon
erini istedi. Bey olu gibi giyinmi olan kapc onlar kmseyerek ieri ald. Onlar karl
onan efendisinin yaad yerleri gezdirdi. Sonra yemee arldlar, uzun bir masann geris
n ev sahibi onlara bakmaya gnl indirmedi. Ama onlara da dier konuklar gibi zenle ve
bolca hizmet edildi. Sonra, ellerini ykamalar iin onlara zmrt ve yakut ilemeli altn bir
leen verildi. Yatmalar iin gzel bir odaya gtrldler. Ertesi sabah bir uak ikisine de
r altn getirdi ve yolcu etti.
Sadk "Bu konan sahibi iyi bir adama benziyor," dedi, "Geri biraz byklenmesi varsa da,
hizmette kusur etmedi." Bunlar sylerken ermiin cppesinin ceplerinde bir ikinlik fark e
tti: Bu cepte dn gece ellerini ykadklar altn leen vard. ard ama bir ey soramad.
leye doru ermi cimri bir zenginin yaad kk bir evin kapsn ald, birka saat dinl
. Kt giyimli ve yal bir uak onlar kabaca karlad; yal adam ve Sadk' bir ahra gt
tin, kuru bir ekmek ve bozuk bira getirdi. Ermi dnk kadar neeyle yedi ve iti. Sonra,
bir ey almamalar iin kendilerini izleyen ve gitmeleri iin sktran yal uaa sabah ve
tn uzatt, gsterdii konukseverlie teekkr etti. "Sizden rica ediyorum, beni efendinizle
dedi. Uak ard, sonra onlar efendisine gtrd. Ermi zengin adama "Saygdeer efendim,"
i karlamakta gsterdiiniz soylulua karlk verebilmek ne kadar g olsa da, u altn lee
enizi rica ediyorum." Cimri adam aknlktan kk dilini yutacak gibi oldu; ermi onun topar
nmasn beklemeden gen arkadayla oradan uzaklat. Sadk yolda "Baba, neler oluyor?" diye s
du, "Siz bildiim adamlara hi benzemiyorsunuz; sizi cmerte arlayan bir efendinin altn le
nini alyor, sonra da onu sizi layk olmadnz bir biimde karlayan bir cimriye veriyorsu
Ermi "Olum, kendi zenginliini sergilemek iin yabanclar konuk eden o byklenen cmert ad
nsanl, bu cimri adam da konuk kabul etmeyi birgn reneceklerdir. Hibir eye armayn v
eyin". Sadk onun deli mi, yoksa bilge mi olduuna karar veremiyordu; ama yal adam o k
adar etkileyici konuuyordu ki Sadk andn anmsad ve onu izlemeye koyuldu.
Akam zeri sade fakat zevkle tasarlanm bir eve geldiler. Ev sahibi dnya ilerinden kendi
ni ekmi, bilgelik ve erdem arayan, buna karn can sklmayan bir filozoftu. Yabanclar g
z ama iten bir biimde konuk ettii bu evi kendi yapmt. Kapya kendisi gelerek onlar kar
inlenmeleri iin rahat bir odaya gtrd. Bir sre sonra yine kendi gelip onlar yemee ard
yici ve lezzetli bir yemek srasnda konuklaryla syleti, Babil'deki son karklklardan s
. Melikeye balyd ve Sadk'n arenaya kp tac istemesi gerektiini dnyordu. "Ama insa
bir yneticiye layk deiller," dedi. Sadk kzaryor ama sesini karmyordu. Konuma sonunda
adaki ilerin her zaman bilge kiilerin diledii ynde gelimediini syledi. Ermi ise Tanr'
yetlerini her zaman anlamann mmkn olmadn, olaylarn kk bir parasn grerek karar v
dn savundu.
Duygulardan sz ettiler. Sadk "Ah onlar, ne ykmlara yol ayorlar," deyince ermi "Duygular
geminin yelkenlerini iiren rzgr gibidir," dedi, "Fazla gl olunca gemiyi batrrlar, am
lar olmadan yol almak da olanakszdr. rnein d kesesi insan fkeli ve hasta yapabilir, ama
o olmadan yaayamayz. Bu dnyada her ey hem tehlikeli ve hem de gereklidir."
Sonra zevkten sz edildi; ermi bunun tanrlarn bir armaan olduunu kantlad. "nk insan
duygu ve dnceler oluturamaz; ac ve zevk, z varl gibi, ona dardan verilmitir."
Sadk garip davranlarna tank olduu bu adamn byle gzel dnebilmesine hayran kalyordu
e eitici bir syleiden sonra, ev sahibi onlar odalarna gtrd; erdemli ve bilge iki konuk
derdii iin Tanr'ya kretti. Onlar incitmeden, soylu ve doal bir biimde para vermek iste
. Ermi bunu kabul etmedi; gn domadan nce Babil'de olmalar gerektiini syleyerek imdiden
zin istedi. Esenlemeleri sade oldu; Sadk byle iyi bir insana sayg ve sevgi duydu.
Odalarna ekildikler ve uyumadan nce yine ev sahibinin iyiliini birbirlerine vdler. Gn d
omadan nce yal adam arkadan uyandrd. "Gitmemiz gerek. Herkes uykuda, ama bu adama kon
verlii ve ilgisine layk bir an brakmak istiyorum." Bu szlerden sonra ermi bir meale ald
ve evi atee verdi. Sadk bararak ona engel olmak istedi; fakat yal adam kendinden bekle
nmeyen bir gle onu evden dar srkledi. Epey uzaklatktan sonra dnp yanan eve baktlar
r'ya kr," dedi, "te sevgili ev sahibimizin evini yerle bir ettim. Ne mutlu ona!" Bu szl
eri duyan Sadk, hem kahkalarla glmek ve hem de bu bilge ermii sopalayp oradan kamak i
stei duydu. Ama, ermiin etkisi altnda olduundan, sesini karmadan onu izledi.
Son konaklama yeri olarak, iyiliksever ve erdemli bir dul kadnn evine geldiler. Bu
kadnn yaamda tek umudu olan, on drt yanda ve iyi huylu bir yeeni vard. Kadn onlar e
geldii kadar iyi arlad. Ertesi sabah ayrlma zaman geldiinde yeenine, konuklarn iler
ve tehlikeli bir kprye kadar yolcu etmesini istedi. ocuk nlerine dp yardmc oldu. Kp
ldiklerinde ermi ocua "Buraya gel, teyzene minnettarlm gstermek istiyorum," diyerek on
salarndan yakalad ve kprden aa att. ocuk rmakta bir sre abalad ama sonunda aknt
aykrd: "Ey kyc ! Ey insanlarn en kts, bunu niye yaptn?" Ermi "Bana sz vermitin, s
aktn," dedi. "Ama unu bilmende yarar var: yazgnn evini yakt adam ykntlar arasnda b
ne buldu; bu bir. Yazgnn suya att bu ocuk bir yl sonra teyzesini ldrecekti; etti iki.
dk bard: "Bunu sana kim syledi, barbar? bunu yazg kitabnda okumu olsan bile, sana kt
mi olan bu ocuu ne hakla suda boarsn?"
Sadk konuurken birden fark etti: yal adamn sakal yok olmu, yz izgileri genlemiti.
gitmi, k saan omuzlarnda drt kanat belirmiti. Sadk onun ayaklarna kapand: "Ey tanr
Bu zayf kuluna, tanrsal gcn amalarn retmek iin gkten mi gnderildin?" Melek Jesrad
bir ey bilmeden deerlendirmek ister. nsanlar arasnda aydnlatlmaya en layk olan sendin
dedi. Sadk konumak iin izin istedi: "imde yine de bir kuku var. Bu ocuu cezalandrmak
ine, onu eitmek ve erdemli klmak daha iyi olmaz myd?" Jesrad yantlad: "Erdemli olsayd v
e yaasayd yazgs, kars ve ocuuyla birlikte ldrlmek olacakt." Sadk: "Ama bu dnyada
hep ykm ve ac olmak zorunda m?" diye sordu. Jesrad yantlad: "Ktler her zaman mutsuzdur
r; onlar bu dnyadaki bir avu iyiyi snamakta kullanrz. Sonunda bir iyilie yol amayan k
ktur." Sadk "Hi ktlk olmasa, yalnzca iyilik olsayd?" diye sordu. Jesrad "O zaman bu, ba
a bir dnya olurdu; olaylarn geliimi baka bir tanrsal dzene gre olurdu. Ktln yakla
baka dzen ancak Tanr'nn katnda olabilir. Tanr birbirine benzemeyen milyonlarca dnya yar
att. Bu eitlilik onun ok byk gcnn bir iaretidir. Yeryznde birbirine benzeyen iki a
vrenin derinliklerinde benzer iki kre yoktur; u doduun atom kklndeki dnya, her eyi
uyruklarna gre, nceden kararlatrlan zamanda ve yerde olutu. nsanlar bu ocuun suya d
nin yann nedensiz sanrlar; oysa raslantlara yer yoktur: her ey bir snama, bir nlem, b
eza veya bir dldr. En talihsiz insan olduunu sanan o balky hatrla. Onun yazgsn de
osmade seni gnderdi. Ey lml Sadk, taplmas gerekenin ilerini tartmay brak." Sadk "
cek oldu. Tmcesini bitirmeden melek kanatlanp gn onuncu katna doru utu. Sadk dizleri
Tanr'ya yakard ve inand. Gklerden melein sesi duyuldu: "Babil'e yoluna devam et."


BLMECELER

Sadk kafasn tam toparlayamadan sersem gibi yrmeyi srdrd. Babil'e girdiinde, bir gn
ada dvm olanlar, bilmeceleri aklamak ve bilim adamlarnn sorularn yantlamak zere s
unda toplanmlard. Yeil zrhl dnda hepsi gelmiti. Sadk kente girdiinde halk onun ev
nd; onu grenlerin gzleri glyor, onun melik olmasn diliyordu. Kskan onun getiini gr
ban evirdi. Halk onu yarma yerine kadar omuzlarda gtrd. Sadk'n geldiini renen m
endienin heyecann birlikte duydu. Sadk'n neden zrhsz geldiini, tobad'n neden beyaz z
ni merak ediyordu. Sadk' gren seyircilerden bir uultu ykseldi; onu grdkleri iin hem a
de sevinmilerdi.
Sadk sz ald: "Dierleri gibi ben de dvtm; ama benim zrhm burada baka biri giyiyor.
madan nce, benim de bilmeceleri yantlamama izin verilmesini diliyorum." Bilim adam
lar aralarnda oyladlar; Sadk'n erdemi henz kafalardan silinmemi olduundan, katlmasna
verdiler.
Ba bilgin nce u bilmeceyi sordu: "Dnyada en uzun ve en ksa, en abuk ve en yava, en dar
ve en geni olan, en az nemsenen ve en ok aranan, o olmadan hibir i yaplamyan, k yo
by canlandran ey nedir?"
lk yantlamas gereken tobad bilmecelerden anlamadn, arenada herkesi yenmi olmasnn ye
duunu syledi. Dier yarmaclar deiik yantlar vererek talih, dnya veya k olduunu s
ntn zaman olduunu syledi. "Uzundur, nk sonsuzluun lsdr; ksadr, nk tm tasar
ava, mutlu olan iin abuktur; sonsuzlua kadar geni ve bir an kadar dardr; insanlar onu n
emsemez, ama yitirilen zaman ararlar; o olmadan i yaplamaz; kalc olmayan eylemleri un
utturur, byk ileri lmsz klar." Bilim adamlar Sadk'n yantn doru buldular.
Sonra u bilmece soruldu: "Teekkr etmeden kabul edilen, nasl olduu bilinmeden zevk alna
n, nerede olduu bilinmeden bakalarna verilen ve farknda olunmadan yitirilen ey nedir?
"
Herkes bir yant verdi, ama bunun yaam olduunu bir tek Sadk bildi. Sonra, dier bilmece
leri de kolayca yantlad. tobad her yanttan sonra, bunun kolay olduunu, isteseydi kend
isinin de yantlayabileceini sylyordu. Daha sonra bilim adamlar adalet, kamu yarar, ynet
im sanat zerine sorular sordular. Sadk'n yantlar en doru bulundu. Seyirciler "Byle ak
r adamn kt bir dv olmas ne yazk" diyorlard.
Sadk "Saygdeer efendiler," dedi, "Arenada tm rakiplerimi yenme onurunu kazanmtm. Beyaz
zrh benimdir. Efendi tobad ben uyurken onu ald; herhalde beyazn yeilden daha ok kendisi
ne yaktn dnyordu. Burada herkesin nnde, ben zrhsz ve bir klla, o tm beyaz z
dvelim; yiit Otame'yi benim yendiimi kantlayaym."
tobad kendine gvenerek bu neriyi kabul etti; kendisi zrh ve miferle korunmu olduundan,
gmlekli ve yn balkl bir yiidi kolayca yenebileceini dnyordu. Sadk, kendisini heyec
en melikeyi selamlayarak klcn ekti; tobad kimseyi selamlamadan klcn ekti ve korkaca
olmayan biri gibi Sadk'n zerine yrd. Onun kafasn uurabilecek bir hamle yapt. Sadk
kaldrp nnde tutunca tobad'n klc paraland. Sadk rakibini belinden tutup yere att v
una dayad: "Teslim olun, yoksa sizi ldrrm." tobad, onun gibi bir adamn bana gelenlerd
olarak, kabul etti; Sadk'n zrhn ve silahlarn geri verdi. Sadk beyaz renkli bu grkeml
ve silahlar kuand; bu giyimle melikenin nne gelip diz kt. Bu arada Kadir zrhn Sadk'
tanklk etti. Tm yarglar oybirliiyle onu Babil Meliki ilan ettiler. Astarte sevdii adam
bunca eziyetten sonra kocas olmaya herkes tarafndan layk grlmesinin sevincini tadyordu
. tobad evine dnp uaklarndan kendisine yiit denmesini istedi. Sadk kral oldu ve mutlu y
aad. Melek Jesrad'n szlerini hi unutmad. Eiyle birlikte Tanr'ya btn yrekleriyle ina
prisli gzel Missuf'un lkeden gitmesine izin verildi. Sadk, soyguncu Arbogad' artarak on
a ordusunda yksek bir komutanlk verdi; iyi bir sava olursa daha yksek greve getirecein
ama soygunculuu srdrrse onu astracan syledi.
Arabistan'dan Setok ve gzel Almona'y artt; Setok'u Babil'deki ticaret ilerinin bana g
di. Kadir'i sarayda kendisine yakn bir greve atad; dnyada gerek dostu olan tek kral o
ydu. Kk dilsizi de unutmad. Balkya byk bir ev armaan etti; Orcan'a byk bir para ce
e balknn karsn geri vermesini buyurdu. Fakat, artk akllanm olan balk yalnzca pa
Sadk'n bir gznn kr olacan sanan gzel Semira ile onun burnunu kesmek isteyen Azora'n
inmiyordu. Sadk onlara armaanlar vererek aclarn hafifletti. Kskan, fke ve utancndan
il bar, an ve bolluk iindeydi; bu, Babil tarihinde yaanan en gzel a oldu. nk adalet
iyle ynetiliyordu. Sadk'a krediyorlar, Sadk da gklere krediyordu.


(Buradan sonraki blmler Voltaire'in lmnden sonraki basmlarda eklenmitir.)





DANS

Setok'un ticaret ileri iin Serendib adasna gitmesi gerekiyordu. Ancak, herkesin bal
ay diye bildii evliliin ilk aynda olduu iin, karsndan ayrlmak istemiyordu. Arkada S
endi yerine gitmesini istedi. Sadk "Yazg yine gzel Astarte ile aramdaki uzakl artryor.
akat bu iyi adam geri eviremem," diyerek kabul etti. Gz yal yollara dt.
Serendib adasnda onun olaanst biri olduu anlalmakta gecikmedi. Tccarlar arasndaki tm
zlklarda yargc, bilgelerin dostu ve sz dinleyen az sayda insann damman oldu. Sultan o
duyup grmek istedi. Sadk'n deerini kendi gzleriyle grd, onun aklna inand ve arkada
ltann itenlii ve ilgisi Sadk' korkuttu; Moabdar'n iyiliklerinin ona neye mal olduunu un
utmamt. Ama sultann ilgisinden kaamyordu; nk byk dedesi Sanbusna, dedesi Nabassun v
usannab olan Serendip Sultan Nabussan Asya'nn en iyi krallarndan biriydi ve onu tandk
tan sonra sevmemek olas deildi.
Bu iyi sultan hep vglere boulur, aldatlr ve dolandrlrd; hazinesini yamalayanlarn en
Haznedard. Sultan bunu biliyordu; ama ka kez haznedar deitirdiyse de, gelirleri eit o
lmayan iki paraya blen, kk paray sultana ve byn de yneticilere veren bu alkanl
Sultan Nabussan derdini Sadk'a at: "Bu kadar iyi eyler bilen siz, beni aldatmayacak
bir haznedar bulmann yolunu bana gsterin." Sadk "Sevinerek," dedi. "Elleri temiz ka
labilecek bir adam semenin gvenli bir yolunu biliyorum." Sultan onu kucaklayarak n
e yapmas gerektiini sordu. "Haznedarlk grevine istekli olanlar toplayn ve dans etmeler
ini syleyin. lerinde en kvrak dans edeni bu greve getirin." Sultan "Benimle aka m ediyo
rsunuz? Hazine ynetecek kii byle oyunlarla seilir mi? Yani, en kvrak dans eden adam m
ali konularda en uzman kii mi olacaktr?" Sadk en uzman olacan syleyemem, ama en drst
olacana eminim," dedi. Sadk o kadar kesinlikle konuuyordu ki sultan onun maliyeci s
emekte insanst bir sezgiye sahip olduunu sand. Sadk "Doast gleri olduunu ileri sr
ve insanlara inanmam. Majesteleri bana gvenip bu testi uygularsa ne kadar basit
olduunu grecektir. stelik, grdnzden fazlasn reneceksiniz," dedi. Serendib Sultan
bunun basit olduunu duymak hotu. Kabul etti ve ertesi gn kente haberciler sald: hazne
darlk grevine istekli olanlarn ipek birer cppe giyerek timsah aynn birinci gn sultann
ul odasna gelmeleri istendi. Altm drt maliyeci aday geldi. Kabul odasnn yanndaki salon
algclar yerlerini almlard; ancak bu salonun kaps kilitliydi ve oraya gitmek iin lo
leriden gemek gerekiyordu. Bir yol gsterici gelip adaylar tek tek ard ve srayla bu gal
iden ieriye gnderdi. Sultan bu galeride hazinesini sergilemiti ve her aday bu geitte
birka dakika yalnz kalyordu. Adaylarn tm salonda toplannca sultan dansn balama iare
erdi. Bu kadar yava ve zevksiz danseden danslar hi grlmemitir; herbiri boynu eik, srt
ur ve elleriyle ceplerini tutarak dans ediyordu. Sadk onlar grdke "Vay hrszlar," diye s
leniyordu. lerinden yalnzca biri ba dik, kollar ak ve baklar emin olarak kvrak bir
s ediyordu. Sadk ona baktka "Drst adam, drst adam," diyordu. Sultan bu iyi dans eden ad
am kucaklad ve haznedar ilan etti; dier adaylar da ar para cezalarna arptrd, nk h
lk galeriden geerken ceplerini doldurmutu. Sultan altm drt maliyeciden altm nn hr
nlk adna umutsuzland. Lo galerinin halk arasndaki ad istek koridoru oldu. ran'da olsayd
bu adamlar kaza aklr, dier baz lkelerde atete yaklrd ama tm bu cezalar kamu gider
da artrmaktan baka ie yaramazd. Dier baz lkelerde ise bu maliyecilerin davrann hakl
kla uygun nedenler bulunur, kvrak dans eden adam sulu ilan edilirdi. Serendib'de y
alnzca kamu gelirini artrma cezasna arptrldlar, nk Nabussan hogrl biriydi.
Sultan ayn zamanda iyilik bilen biriydi; Sadk'a hizmeti karlnda byk para dl verdi.
ray, Babil'e haberciler gndererek Astarte'nin ne olduunu renmek iin harcad. Haberci gem
iye binerken Sadk'n gzleri doldu, yreindeki ac artt. Sadk sultann yanna dnd; odada
bulunmadn sanarak ak szn etti. Sultan ieri girdi, Sadk'a "Ah ak! Yreimdeki sknt
arm, nasl drst bir haznedar bulmay rettiyseniz, bana her bakmdan iyi bir kadn bulmay
rsiniz," dedi. Sadk kendini toparlayarak ona, mali konuda olduu gibi, zor olmasna k
arn gnl ilerinde de yardmc olmaya sz verdi.

MAV GZLER

Sultan bir ara "Beden ve yrek..." diye sze balaynca Sadk onun szn kesti: "Sznze ak
iye balamadnz iin size teekkr ederim. Bu sralar Babil'de hep bu iki szck kullanly
ne de sahip olmayan birok kiinin yazd kitaplarda hep akl ve yrekten sz ediliyor. Fakat
ltfen sznz srdrn." Nabussan: "Bendeki beden ve yrek sevmek iin yaratlmlar. Bu iki
ini doyurmak kolay; haremimde birbirinden gzel, sevimli, iveli ve hatta benimle ol
maktan zevk duyarm gibi yapan yz tane kadn var. Ama yreim yalnz; hep Serendib Sultann
diklerini, hibirinin Nabussan'a deer vermediini dnyorum. Karlarmn beni aldattklarn
ama beni gerekten seven birini aryorum. Byle birini bulsam, tm hazinemi feda ederdim
. Bakalm siz, bunlarn arasnda beni gerekten seven birini bulabilecek misiniz?"
Sadk ona "Efendim, ii bana brakn ve gvenin," dedi. Serendib'de bulunabilecek en irkin
kamburlardan otuz , en yakkl genlerden otuz ve en gzel konuan budist rahiplerden d
nesini seti. Onlara sultann kadnlarnn odalarna girmekte serbest olduklarn syledi. Yal
kamburlarn her birine drt bin altn verdi. Kamburlar daha ilk gn mutlu edildiler; yakkl
enlerin paras yoktu ama onlar da iki gn iinde kazandlar. Budistlerin ii daha zordu; f
at bir ay sonunda buda dinine balanan otuz kadn bulabildiler. Tm hcreleri gizli birer
delikten gzleyen sultan bu snav aknlkla izledi. Kadnlarndan doksan dokuzu gzleri n
ldatmt.
Geriye yalnzca ok gen ve haremde yeni olan bir kz kald; sultan henz bu kzla birlikte ol
mamt. Ona bir, iki, kambur gnderildi; yirmi bin altna kadar para nerildi ama kz buna
amad; stelik, byle irkin adamlarn parayla kendilerini beendirebileceklerini sanyor olm
arna gld. Sonra en yakkl iki gen gnderildi; kz sultan daha yakkl bulduunu syl
birinden ok gzel konuan iki budist gnderildi. Kz bunlar geveze buldu. "Yrein sesi her
en nemlidir," diyordu, "Ben ne kamburun altnna, ne genlerin yakkllna ve ne de budis
el szlerine kanarm. Ben yalnzca Sultan Nabussan' seviyorum ve onun beni sevmesini be
kleyeceim."
Falide adndaki bu gzel kzn szleri sultan mutluluktan akna evirdi. Genliin iei h
, gzelliin alm hi bu kadar byleyici olamazd; ona yreini verdi. Tarih onun iyi diz b
ereini saklayamazd; ama periler gibi dans edebiliyor, deniz kzlar gibi ark sylyordu;
nek ve erdemlerle donanmt.
Nabussan seviyor ve seviliyordu. Fakat kzn gzlerinin mavi oluu byk bir znt kayna ol
bir yasa sultanlarn mavi gzl bir kadnla evlenmesini yasaklyordu. Bu yasa be bin yl nc
Serendib Sultan'nn metresine gz koyan barahip tarafndan koyulmutu. Serendib'in tm ileri
gelenleri sultana gelip skntlarn anlattlar: halk lkenin son gnlerini yaadn, by
eceini dnyordu; szn ksas Nusannab'n olu Nabussan iki gzel mavi gz seviyordu. Tm
r, maliyeciler, budistler ve kahverengi gzller yaknmaya balamlard.
Serendib'in kuzeyinde yayan yabanl boylar bu genel honutsuzluktan yararlanarak Nabus
san'n illerine basknlar yaptlar. Nabussan halkndan parasal destek istedi; devlet gel
irlerinin yarsn alan budist rahipler ellerini ge kaldrp gzel dualar ettiler, ama kasal
a el atp sultana yardm etmediler.
Nabussan "Ey sevgili Sadk, beni bu zor durumdan yine kurtaramaz msn?" diye yalvard.
"Sevinerek," dedi Sadk, "Size rahiplerin tm parasn getirebilirim. Onlarn kilise ve ev
lerinin bulunduu topraklardaki korumanz kaldrn, yalnzca kendi yerlerinizi savunun." Na
bussan byle yapt; budistler gelip sultann ayaklarna kapanp kendilerini korumasn diledil
er. Sultan ellerini ge ap onlarn topraklarnn korunmas iin gzel dualar etti. Rahipler
da para vermeye raz oldular ve sultan sava zaferle bitirdi.
Bylece Sadk akl ve erdemiyle, mutluluk getiren nerileriyle lkedeki tm gllerin dmanl
budistler, maliyeciler, kamburlar ve kahverengi gzller onu yok etmeye ant itiler.
Onu Nabussan'n gznden drmek iin aba harcadlar. Zerdt'n dedii gibi, yaplan iyilik
kalr, kukular eve girerler. Her gn ayr bir sulamayla karlayordu. Birincisine inanlm
incisi hafife dokunur, ncs yaralar ve drdncs ldrrd.
Sadk'n cesareti krlmt; bu arada arkada Setok'un ticari ilerini bitirmi olduundan,
dip Astarte'den haber almay dnd ve adadan ayrlmaya karar verdi. "Serendib'de kalrsam bu
distler beni kaza oturturlar; ama nereye gitmeli? Msr'a gidersem kle olurum, Arabista
n'da yaklrm, Babil'de boazlanrm. Fakat Astarte'nin ne olduunu bilmem gerekiyor. Gidelim
ve yazg bana daha neler hazrlyor grelim."

Sadk yksnden geriye kalan elyazmas burada bitiyor. Bu iki blmn on ikinci blmden, yan
Suriye'ye varndan nce yer alaca anlalyor. Onun bandan daha birok eyler getii k
ni okuyabilen bilginlerin bu ykleri bulduka yeni kuaklara aktarmalarn dileriz.



SAFDL

Gerek Bir yk

P. Quesnel'in elyazmalarndan alnmtr.

(L'ingnu, 1767)



Bu roman Milli Eitim Bakanl Klasikler Dizisinde `Safolan' adyla yaymlanmt. Bu yeni
"L'ingnu" szcnn karl olarak `Safdil' kullanlmtr.

1.
NOTRE DAME DE LA MONTAGNE MANASTIRI RAHB VE KIZKARDENN BR HURON'LA KARILAMASI

Evvel zaman iinde bir gn, rlandal aziz Dunstan bir daa binip rlanda'dan yola kt, Fran
arn ap Saint-Malo krfezine geldi. Karaya knca bu garip tekneye kranlarn sundu; da
m verip geldii yoldan rlanda'ya dnd.
Aziz Dunstan bu blgede kk bir manastr kurdu; Notre Dame de la Montagne adn verdii bu m
astr, herkesin bildii gibi, gnmze kadar bu ad tad.
1689 yl 15 Temmuz akam, manastr rahibi de Kerkabon ve kzkardei Matmazel de Kerkabon hav
a almak iin deniz kysna kmlard. Yalanmaya yz tutmu olan rahip nce kadnlar, sonra
uluunca benimsenmi iyi bir din adamyd. En beenilen yan yemee arldktan sonra yatan
di gidebilmesiydi. Din konusunda olduka bilgiliydi; Aziz Augustin'in yan sra Rabela
is'nin yaptlarn da okuyabiliyor; bu nedenle herkes onu seviyordu.
ok istemesine karn evlenememi olan Matmazel de Kerkabon krkbe yanda hl canlln k
ylu, duyarl, elenmekten holanan ve dindar bir kadnd.
Rahip denize bakarak kzkardeine yle diyordu: "Ne yazk! te zavall kardeimiz ve kars
Kerkabon bu kydan Hirondelle gemisine binerek Kanada'da greve gitmiti. ldrlmemi olsay
di yaamda olurdu."
Matmazel de Kerkabon sordu: "Sizce, bize syledikleri gibi, yengemizi roki kzlderilil
eri yemi midir? Yenmemi olsayd, kesinlikle lkesine geri dnerdi. Onu hep zleyeceim; ok
i bir kadnd. Kardeimiz de yaasayd imdi byk bir servetle dnm olurdu."
kisi de bu anlarla duygulanrken, kk bir geminin Rance Koyu'na girdiini grdler: bunlar
ecek alverii iin gelen ngilizlerdi. Rahibe ve kzkardeine selam vermeden karaya atladla
kzkarde bu kabala zld.
Fakat arkadalarnn arasndan karaya kan bir delikanl byle yapmad; matmazelin karsna
iz bkme greneini bilmediinden, bayla onu selamlad. Yznn gzellii ve giyimi rahiple
dikkatini ekti. Ba ve baldrlar plakt; ayaklarna sandal giymi, salarn at kuyruu b
balamt. Bir elindeki iede Barbados suyu, teki elinde biskvi ve bardak vard. Franszc
uka iyi konuabiliyordu. Barbados suyunu Matmazel de Kerkabon ve kardeine ikram etti
; onlarla birlikte iti. Tm bunlar ok doal, sade ve arkadaa yapt iin rahiple kzkard
ldular. Ona yardmc olabilmek iin kim olduunu ve nereye gittiini sordular. Gen adam ner
eye gittiini bilmediini, Fransa kylarn merak ederek tanmak iin yola ktn syledi.
Rahip onun vurgusundan ngiliz olmadn anlayarak hangi lkeden olduunu sordu. Gen adam "B
Huron'um," dedi.
Matmazel de Kerkabon bu kadar kibar bir Huron grmekten ararak onu akam yemeine ard.
m nazlanmadan kabul etti ve birlikte Notre Dame de la Montagne Manastr'na gittiler
.
Ksa ve iman Matmazel de Kerkabon yolda gen adam szmekten kendini alamyordu; bir ara kar
deine "Bu ocuun teni zambak ve gl gibi dzgn; bir Huron'un teninin byle olduunu bilmiyo
um," dedi. Rahip "Haklsnz, kardeim," diye yantlad. Kadn gen adama yol boyunca sorular
ruyor, o da hep saygl bir biimde yantlyordu.
Manastrda bir Huron olduu haberi ksa srede evreye yayld. Kasabann insanlar akam yeme
abilmek iin yartlar. Rahip de Saint-Yves ve iyi eitim grm olan gzel kzkardei geldil
e tahsildar eleriyle geldiler. Yabanc adam Matmazel de Kerkabon ile Matmazel de Sai
nt-Yves'in arasna oturttular. Herkes ona hayranlkla bakyordu, hep bir azdan konuuluyor
ve ona sorular soruluyordu. Huronyal gen tm bunlar tepki gstermeden yantlyordu. Sonund
a bu kadar grltden bkarak yumuak fakat kararl bir sesle "Sayn konuklar, benim lkemde s
la konuulur; sizi duymam engellerseniz nasl yant verebilirim?" dedi. Akl insanlar ksa b
ir sre kendine getirir. Derin bir sessizlik oldu. Sonra, yabanclar sorgulamay ura edin
mi olan yarg azn yarm ayak aarak sordu: "Baym, adnz nedir?" Huron yantlad: "Bana
r; ngiltere'de bulunduum srada da bu adla ardlar; nk ne dnyorsam onu sylerim, i
rm."
Yarg "Huronya'da domusunuz, ngiltere'ye niin gittiniz?" "Beni zorla gtrdler; ngilizl
aptmz zorlu bir savata tutsak alndm; ngilizler de bizim kadar yiit ve drst olduklar
iki seenek sundular; ya anne ve babama geri verilecektim, yahut da onlarla ngilte
re'ye gidecektim. Ben ikincisini setim, nk yeni lkeler grmeyi ok seviyorum."
Yarg "Fakat baym, anne ve babanz byle kolayca nasl brakabildiniz?" Yabanc "nk anne
i tanmadm," dedi. Konuklar duygulandlar, birbirlerine" ne anas var, ne babas" diye fsl
dlar. Matmazel de Kerkabon kardeine "Biz ona ana babalk ederiz; bu Huronyal gen ok ilg
in biri," dedi. Safdil hem saygl bir biimde teekkr etti, hem de hibir eye gereksinimi
madn duyumsatt.
Ciddi yarg sorgulamay srdrd: "Bay Safdil, gryorum ki bir Huron olarak ok gzel Frans
yorsunuz." Gen adam yantlad: "Ben kkken Huron'da bir Fransz tutsak alnmt; onunla ar
k, bana kendi dilini retti. renmek istediim bir eyi kolay renirim. Kendimi anlatacak d
uma gelir gelmez lkenizi grme isteine kapldm. Franszlar, fazla soru sormadklar srece
viyorum."
Bu kk uyarya karn Rahip de Saint-Yves ona bildii dil olan Huronca, Franszca ve ngi
n hangisini daha ok beendiini sordu. Safdil "Hi kukusuz, Huronca," dedi. Matmazel de
Kerkabon haykrd: "Nasl olur? Brtonca'dan sonra dnyann en gzel dilinin Franszca olduun
nyordum."
Bunun zerine Safdil'den Huronca szck renme yar balad: Huroncada ttne taya, yemee
ildii renildi. Matmazel de Kerkabon sevimenin karln sorunca gen adam trovander dedi
cn en az ngilizce ve Franszcadaki szckler kadar gzel olduunu syledi. Konuklar trovan
el olduunda birletiler. (5)
Rahibin kitaplnda mehur misyoner papaz Sagard-Theodat'nn armaan olan bir Huronca dilbil
gisi kitab vard. Masadan kalkp onu getirdi. Kitabn yardmyla Safdil'in gerek bir Huron o
lduu kabul edildi. Dillerin okluu tartld ve Babil Kulesi olay (6) olmasayd tm dnyan
konuur olacanda birleildi.
O zamana kadar yabancya kukuyla bakan yarg sonunda ona derin bir sayg duydu; sonraki
konumalarnda ona kibar davrand ama Safdil bunun farknda olmad.
Matmazel de Saint-Yves Huronlarn lkesinde insanlarn sevgilerini nasl gsterdiklerini m
erak ediyordu. Safdil "Sevdiiniz insanlara gzel davranlarda bulunarak," dedi. Tm konu
klar ararak alkladlar. Matmazel de Saint-Yves kzard ama houna gitti. Matmazel de Kerk
da kzard, ama iltifat kendisine yaplmad iin biraz bozuldu; fakat iyi bir kadn olduun
Huron'a olan sevgisi azalmad. Tatl bir sesle ona Huron lkesinde ka sevgilisi olduunu
sordu. Safdil "Yalnzca bir sevgilim oldu: dadmn arkada Bayan Abacaba. Irmak sazlar gib
i dzgn, kakm postu gibi beyaz, koyun gibi yumuak, kartal gibi gururlu ve geyik kadar
kvrak bir kzd Abacaba. Bir gn kymzden elli fersah tede bir tavan kovalyormu. Terb
Algonquin kzlderilisi onun tavanna el koymu; ben bunu duyunca gittim, baltamn tersiyl
e Algonquin'i devirip el ve ayaklarn baladm ve sevgilimin ayaklarnn ucuna srkledim. Ab
aba'nn anne ve babas onu yemek istediler, ama ben bu tr lenlerden zevk almyordum; onu z
gr braktm ve arkada olduk. Abacaba benim davranmdan o kadar duyguland ki tm klar
beni arar oldu. Bir ay onu yemeseydi, imdi hl beni severdi. Ayy cezalandrdm; uzun sre
n postunu giydim, ama zntm gemedi."
Matmazel de Saint-Yves bu anlatlanlardan gizli bir mutluluk duydu, nk Safdil'in yalnz
ca bir sevgilisi olmutu ve Abacaba artk yaamyordu; ancak mutluluunun kaynan pek zeme
nuklar gzlerini Safdil'den ayramyorlard; herkes onun bir Algonquin'i yenmekten kurta
rmasn beenmiti.
Yarg sorgulama huyundan kolay kurtulamad iin merakn yenemeyip Huronyal gencin hangi d
n, Anglikan, Galikan veya Protestan m olduunu sordu. Safdil "Ben kendi dinimdenim,
tpk sizin kendi dininizden olduunuz gibi," dedi. Matmazel de Kerkabon haykrd: "Ah! Gry
orum ki bu talihsiz ngilizler onu vaftiz (7) etmeyi dnmemiler." Matmazel de Saint-Yve
s sordu: "Tanrm, neden Huronlar Katolik deiller? Cizvit misyonerler onlar dinimize
dndrememiler mi?" Safdil ona lkesinde kimsenin kimseyi din deitirmeye zorlamadn, hat
lerinde dinsiz szc olmadn syledi. Bu son szler Matmazel de Saint-Yves'in ok houna
Matmazel de Kerkabon rahibe dnerek "Onu vaftiz edelim, " dedi, " Kardei siz olursu
nuz, ben de anal olurum. Rahip Saint-Yves onu emeye getirir. Bu ok gzel bir tren olur
tm Aa Brtanya'da bundan sz edilir." Tm konuklar ev sahibine katlarak "Onu vaftiz edel
!" diye tempo tutmaya baladlar: Safdil onlara ngiltere'de insanlar rahat braktklarn s
i. Bu neriyi hi beenmediini, Huron geleneklerinin Aa Brtanya geleneklerinden daha aa
lik yarn gideceini anlatt. Sonra onun getirdii Barbados iesi boaltld ve herkes yatmay
tti.
Safdil odasna gtrldkten sonra Matmazel de Kerkabon ve arkada de Saint-Yves bir Huron'un
nasl uyuduunu merak ederek anahtar deliinden baktlar. Gen adam yatak rtsn yere sermi
um bir biimde uyuyordu.



2.
SAFDL ADINDAK HURON AKRABALARINA
KAVUUYOR

Safdil alt biimde gnein douuyla ve lkesinde gndz trompeti denen horozlarn ty
keyfiyle geiren ve yine de yaamn ok ksa olduundan yaknan insanlardan deildi.
Erkenden iki fersah dolap, bir avu samayla otuz ku avladktan sonra Notre Dame de la M
tagne Manastr'na dndnde rahip ile kzkardeini bahede gezinirken buldu. Onlara tm avn
boynuna ast kk bir kolyeyi konukseverlik gsterdikleri iin armaan etti: "Bu sahip old
n deerli eydir; bunu tadm srece mutlu olacam sylemilerdi; sizin mutlu olmanz ii
orum."
Rahip ve matmazel onun saflndan ok duygulandlar. Bu kolyenin ucuna olduka kaba izilmi
i insan portresi aslmt.
Matmazel de Kerkabon ona Huronya'da ressam olup olmadn sordu. Safdil "Hayr, bu kolyey
i dadm vermiti; onun kocas da bunu Kanada'da savat Franszlardan, len birinin zerinde
bildiim bu," dedi.
Resimlere daha dikkatli bakan rahibin rengi utu, elleri titremeye balad: "Aman Tanrm!
Bunlar yzba kardeim ve einin resimleri." Kzkardei de resimleri ayn heyecanla inceledi
en sonra ayn sonuca vard. kisi de aknlk ve acyla kark bir sevince bouldular ve al
. Bir yandan resimlere bir yandan da Huron'a bakyorlar, lk atyorlar, gen adama bu resim
lerin dadsnn eline nerede ve ne zaman getiini soruyorlard. Kaptann yola k zamanyla
saplar yapyorlard.
Safdil onlara anne ve babasn tanmadn sylemiti. Akll bir adam olan rahip Safdil'in b
alnn ktn fark etti; Huronlarn sakal olmadn biliyordu. "enesi tylenmi olduuna
m ve ei 1669'daki Huron seferinden sonra kayboldular; yeenim o zaman kucakta bir b
ebek olmalyd; Huron dad onun yaamn kurtarm ve ona annelik etmi olmal." Ksacas, yz
n sonra rahip ve kzkardei bu Huron'un kendi yeenleri olduu sonucuna vardlar. Gzlerinde
n yalar akarak onu kucakladlar; gen adam, bir Huron'un Aa Brtanyal bir rahibin yeeni
sn anlayamadan glmsyordu.
Komular haberi duyunca kotular. yi bir fizyonomist olan Rahip de Saint-Yves resimle
ri ve Safdil'i inceledi; onun gzlerinin annesine ve burnuyla alnnn merhum yzba de Kerk
abon'a benzediini, yanaklarn da her ikisinden aldn belirledi.
Matmazel de Saint-Yves, anne ve babasn hi grmedii Safdil'in onlara tpatp benzediini s
i. Herkes Tanr'nn gcne ve dnya olaylarnn gidiine aryordu. evresindekilerin bu kad
nu gren Safdil, baka biri kadar sevebilecei rahibin amcas olduunu sonunda kabul etti.

Onlar manastra kretmeye giderken Safdil, ilgisiz bir tavrla, evde kalp imeyi srdrd.
Onu getirmi olan ve dnmeye hazrlanan ngilizler dn zamannn geldiini haber verdiler. S
onlara "Anlalan siz amca ve halalar bulamadnz; ben burada kalyorum, siz Plymouth'a dnn.
Eyalarm sizin olsun, artk bir rahibin yeeni olduuma gre, dnya malna gereksinmem kalma
dedi. ngilizler Safdil'in Aa Brtanya'da akrabas olmasna ilgi gstermeden yelken atla
Amca, hala ve dier komular manastrda Te Deum duas okuduktan, yarg Safdil'i sorularyla y
ine sktrdktan ve aknlkla sevincin syletebilecei tm szler sylendikten sonra Safdi
e vaftiz edilmesi kararlatrld. Ancak, yirmi iki yandaki bir adam hibir eyden habersiz
r bebek gibi vaftiz edilemezdi; ona kurallar retmek gerekiyordu, nk Rahip de Saint-Yve
s'e gre Fransa'da domam kiilerde grg kurallar geliemiyordu.
Safdil'e nce hi kitap okuyup okumad soruldu. O da Rabelais'nin ngilizce evirilerini ve
Shakespeare'den birka para okuduunu, bu kitaplar da onu Amerika'dan Plymouth'a getir
en kaptandan aldn syledii. Yarg bu kitaplardan ne anladn sordu. Safdil "Vallahi, b
lar gibi oldum, ama aklmda kalmad," dedi.
Bu szler zerine Rahip de Saint-Yves bu kitaplar kendisinin de okuduunu, ancak insanl
arn genelde hi okumadklarn syledi. Sonra Safdil'e "Herhalde ncil'i okumusunuzdur?" ded
"Hayr, sayn rahip; kaptann kitaplar arasnda bu yoktu; adn hi duymadm."
Matmazel de Kerkabon "Ah bu ngilizler," diye sylendi, "bir Shakespeare kitabna, eri
k pudingine veya bir rom iesine kutsal kitaptan daha fazla nem verirler; zaten bu yz
den Amerika'da kimseyi hristiyan yapamadlar. Tanr onlar bir gn ilenleyecek ve biz Jama
ica ve Virginia'y onlardan geri alacaz."
Sonra Safdil'i batan ayaa giydirmek iin Saint-Malo'nun en iyi terzisi getirildi. To
pluluk dald; yarg sorularn baka yerde sormaya gitti. Matmazel de Saint-Yves ayrlrken
dil'e bakmak ve durup durup diz bkmekten kendini alamyordu.
Bu arada yarg niversiteyi yeni bitirmi olan iri yapl olunu Matmazel de Saint-Yves'le ta
ntrmak istedi; fakat gen kz Huronyal gencin kibarlndan o kadar etkilenmiti ki yargc
e bile bakmad.



3.
SAFDL'N DN DERSLER

Rahip de Kerkabon artk yalanmakta olduundan, Tanr'nn kendisine gnderdii bu yeeni vafti
ettikten sonra onu hizmetine alp yerine geirebilmeyi umuyordu.
Safdil'in bellei glyd. Aa Brtanya topra Kanada iklimiyle btnleince salam bir v
fa olumutu. Kafasna vursan acmyor, ne retirsen ezberliyor ve hi unutmuyordu. zellikle
luunda bir sr safsatayla doldurulmad iin, retilen ey kafasnda daha duru oluyordu. R
Yeni Ahit ncilini okutmak istedi. Safdil onu byk zevkle bir solukta okudu. Ancak,
bu anlatlan olaylarn nerede ve hangi zamanda getiini bilmediinden, bunlarn Aa Brtany
lup bittiini sand; Caifus ve Pilatus'u yolda grrse kulak ve burunlarn keseceine ant ii
rdu.
Bu gzel gelimeden honut olan amcas onu ksa srede yetitirdi. Safdil'in heyecann vd;
u heyecann gereksiz olduunu, nk bu olaylarn yaklak bin alt yz yl nce getiini anl
srede tm din kitaplarn okudu. Sorduu baz zor sorularla rahibi terletiyordu. Rahip bu d
urumda meslekda Saint-Yves rahibini aryordu; ikisi de yantlayamazsa bir cizvit papazn
rd.
Sonunda mucize gerekleti; Safdil Hristiyan olmaya sz verdi. Ancak nce snnet olmas gerek
tiine inanyordu; rahibe "nk, bana okuttuunuz kitaplarda snnet olmam kimseye raslamad
im de snnet olmam gerektii ak; bir an nce olsam iyi olur," diyordu. Hi vakit yitirmede
n kydeki cerrah ard ve snnet olmak istediini syledi; bylece Matmazel de Kerkabon ve
ini daha mutlu edeceini sanyordu. Daha nce hi byle bir ameliyat yapmam olan cerrah aile
ye haber verdi; rahip ve kzkardei kyameti kopardlar. Matmazel de Kerkabon yeeninin bu
ii kendi bana ve acemice yapmaya kalkmasndan endielendi; olabilecek bir kaza kasabadak
i bayanlar ok zebilirdi.
Rahip Safdil'in yanln dzeltti: Ona, snnetin artk modasnn getiini, oysa vaftiz olman
sit ve salkl olduunu, Tanr'nn kurallarnn biimci olmadn anlatt. Drst ve doru d
sonunda, tartan Avrupallar arasnda pek raslanmayan bir davranla, yanlgsn kabul etti
aman isterlerse vaftiz olacan syledi.
Bunun iin nce gnah kartmas gerekiyordu ve burada zorluk kt. Amcasnn verdii kitab
ayan Safdil bu kitapta gnah kartm bir tek havariye raslamadn syledi. Rahip ona Aziz
s ile ilgili blmde, gnmzde bile dinsizleri ileden karan u tmceyi gsterdi: " Birbiri
larnz syleyin." Safdil kabul etti; gen bir rahibi ararak ona gnah kard. Fakat, bit
onra gen rahibin kolundan tuttu, nnde diz ktrerek ona "imdi de sen bana ilediin gnah
bakalm, yoksa buradan kamazsn," dedi. Bunu sylerken diziyle onun gsne bastryordu; r
lklar manastrda yanklanyordu. Grltye koanlar Safdil'in gen rahibi Aziz Kk Jac
duunu grdler. Ancak, Aa Brtanyal bir ngilizi vaftiz etmek o kadar nemliydi ki bu tuh
zerinde durmadlar. Baz din adamlar da gnah karmann gerekli olmadn, vaftizin her
i srdler.
Hazrlklar bitince Saint-Malo piskoposundan gn aldlar; bir Huron'u vaftiz etmekten gu
rur duyan piskopos tm yardmclaryla birlikte, gsterili bir trenle geldi. Matmazel de Sai
nt-Yves dualar edip en gzel giysisini giydi ve Saint-Malo'daki berbere salarn yaptrd.
Sorgu yargc tm kasabay getirdi. Manastr grkemli bir biimde sslenmiti. Ancak, vaftiz
getirmek iin Safdil'i almaya gittiklerinde onu bulamadlar.
Amcasyla halas onu her yerde aradlar. Alkanlk edindii gibi yine ava gittiini dndle
lar orman ve komu kyleri kar kar aradlar; fakat Huronyal gen yoktu.
Artk onun ngiltere'ye dnm olmasndan korkuluyordu; nk birka kez oray ok sevdiini s
ve kzkardei ngiltere'de kimsenin vaftiz edilmediinden emin olduklarndan yeenlerinin r
uhu iin endie ediyorlard. Piskopos arm ve geri dnmeye hazrlanyordu, yarg gelen ge
ddi bir yzle sorguluyordu. Matmazel de Kerkabon alyordu. Matmazel de Saint-Yves alamy
or, ancak bu dinsel trenden duyguland izlenimi verecek biimde iini ekiyordu. ki kadn
e Rance rma kysndaki st ve sazlarn arasnda gezinirlerken rman ortasnda bir adam
arn gsne kavuturmu olan bu adam tanyarak lk atp katlar. Ancak sonra, merak di
gl knca, sazlarn arasna saklanp onu seyrettiler.

4.
SAFDL'N VAFTZ EDLMES

Rahip ve meslekda koup geldiler, Safdil'e orada ne yaptn sordular. Safdil kalarn at
r, vaftiz edilmeyi bekliyorum. Bir saattir suyun iindeyim, beni byle brakmanz hi ho dei
l."
Rahip tatllkla "Sevgili yeenim, Aa Brtanya'da vaftiz byle olmaz; giysilerinizi aln ve
imle gelin," dedi. Sazlarn arasnda Matmazel de Saint-Yves arkadana "Acaba giysilerin
i giymesi uzun srer mi?" diye sordu.
Fakat Safdil giyindikten sonra da rahibe kar kn srdryordu: "Bu kez beni kandramazs
onusunu iyi altm, baka trl olmas olanaksz. Kralie Candace'in hadmaas bir rmakta
bana verdiiniz kitapta bunun baka trl olduunu gsteren bir satr bulamazsnz. Ben bu rm
baka yerde vaftiz olmam." Ona uzun uzun geleneklerin deitii anlatld; fakat hem Huron v
e hem de Brton olan Safdil inatyd. kidebir Kralie Candace'in hadmaasndan sz ediyordu
sazlarn arasndan onu gzlemi olan iki matmazel, byle bir adam kendisiyle kyaslamasnn h
olduunu ona syleyebilirlerdi; ama kibarlk edip seslerini karmadlar. Piskopos da oraya
gelip onu caydrmaya alt, ama bouna; Safdil onunla da tartt: "Amcamn bana verdii ki
ak dnda vaftiz edilmi birini gsterin, her istediinizi yaparm," diyordu.
Bu arada yanlarna gelen iki matmazeli selamlad. Halas onun diz bkmeyi rendiini grnce
u oldu, zellikle Matmazel de Saint-Yves'i daha derin selamlamt. Bunun zerine hala gen
kza dnp Safdil'i inandrmas iin yardm istedi.
Matmazel de Saint-Yves bu kadar nemli bir grev almann verdii gizli zevkle kzarmt; Safd
'e yaklap onu elinden tuttu: "Bunu benim iin yapmaz msnz?" diyerek baygn gzlerle ona b
t. Safdil "Ah! Siz isterseniz su, ate veya kan vaftizi, ne olursa olsun yaparm," de
di. Bylece, rahip, yarg ve piskoposun yapamadn Matmazel de Saint-Yves iki szckle baa
dan mutluydu, ancak bunun derecesini tam bilemiyordu.
Bylece vaftiz treni tm grkemi ve ciddiliiyle yapld. Amca ve halas Safdil'i emede tut
runu Rahip Saint-Yves ve kzkardeine braktlar, Matmazel de Saint-Yves analk olma sevin
cini yaad. Bu unvann kendisine ne gibi sorumluluklar yklediini bilmiyordu, ama ciddi
sonularn bilmeden kabul etti.
Hibir tren sonunda len eksik olmayaca iin, vaftizden sonra bir yemek verildi. Yemekte
aclar vaftiz edilemiyecek tek eyin arap olduunu sylyorlard. Rahip Hazreti Sleyman'n s
abn insann yreini sttn belirtti. Piskopos Juda papazlarnn eeklerini asma aalar
anr''nn zm vermedii Aa Brtanya'da byle yaplamamasnn ok yazk olduunu syledi. H
alna vaftizle ilgili vgler yadryordu. Hi vazgemeyen yarg Safdil'e vaftiz srasnda
utup tutmayacan sordu. Safdil "Matmazel de Saint-Yves'in ellerini tutarak verdiim szl
eri nasl tutmam?" diye yantlad.
Huronyal gen bol bol analnn onuruna itike kafas bir ho oldu; ona "O souk suyu kafam
opos yerine siz dkm olsaydnz, herhalde ensem ate alrd," dedi. Yarg bu szleri anlaya
da gelenei olduunu dnerek ok iirsel buldu. Fakat anal zevkten kzard.
Safdil'e vaftiz ad olarak Herkl adn koydular. Saint-Malo piskoposu hi adn duymad bu
kim olduunu sordu. Pek bilgili olan cizvit papaz bunun on iki mucize gstermi bir az
iz olduunu syledi. Aslnda Herkl'n on nc mucize saylabilecek bir yan daha vard ama
an sz etmedi: Bir gecede elli kz kadn yapmt. arllar arasndaki bir akac bu mucize
t. Tm bayanlar baklarn ne eerken Safdil'in, adn tad bu azize layk olduunu d



5.
SAFDL'N AKI

Vaftiz treni ve lenden sonraki gnlerde Matmazel de Saint-Yves, piskoposun kendisine
Herkl Safdil'le ilgili bir trende yine grev vereceini umuyordu. Ancak, ok terbiyeli v
e utanga olduundan duygularn kendi kendine bile amaya ekiniyordu. Safdil'in yannda oldu
zamanlarda baklar ve davranlar elinde olmadan utanga bir havaya brnyordu.
Piskopos ayrldktan hemen sonra Safdil ve Matmazel de Saint-Yves nasl olduunu anlayam
adan bir araya geldiler. Ne dediklerini bilmeden syletiler. Safdil onu btn yreiyle sev
diini, lkesinde sevmi olduu Abacaba'nn onun yannda snk kaldn syledi. Matmazel her
uaklyla ona, bu konuyu rahip amcas ve halasna amasn, kendisinin de kardei Rahip de S
ves'e bir iki sz edeceini, herkesin olurunu alacaklarn umduunu anlatt.
Safdil kimsenin oluruna gerek olmadn, ne yapacaklarn bakalarna sormann gln olduun
gun gryorsa dierlerinin buna sayg gstermesi gerektiini syledi. "Uyumak, yemek yemek vey
a ava gitmek istediimde kimsenin grn almyorum. Sevgi sz konusu olduunda sevilen kiin
almak elbette dorudur. Ama ben amca veya halama k olmadmdan, onlara bavurmay dnmem
arsanz, siz de Rahip de Saint-Yves'in oluruna bakmayn."
Gzel kz Huron sevgilisinin direncini krabilmek iin zeksnn tm inceliklerini kulland;
ndi, sonra yumuad. Akam olup rahip kardei onu eve gtrmek iin geldiinde tartma sryo
l, amcas ve teyzesi trenden yorgun dtkleri iin o gn konuyu onlara amad. Gecenin byk
isine Huronca dizeler yazmakla geirdi; ak her lkede sevenleri air yapar.
Ertesi gn amcas, Matmazel de Kerkabon'un yannda ona gelecei konusunu at: "Sevgili yeeni
m, Hristiyan ve Brton olduunuz iin Tanr'ya kredin; fakat bu yeterli olmayabilir. Karde
in bana brakt kk toprak pek bir ey getirmiyor; bu manastrn geliriyle geiniyoruz. E
a mezlik eitimine girerseniz, size bu grevi brakrm; rahat bir yaam srersiniz."
Safdil yantlad: "Amcacm, Tanr size uzun mrler versin. mezliin ne olduunu bilmiyoru
mazel de Saint-Yves'le birlikte olacaksam kabul ediyorum." Rahip ard: "Yeenim, ne diy
orsunuz? Siz o kz seviyor musunuz?" "Evet, amcacm." "zgnm, yeenim, onunla evlenemezsi
" Safdil "Pekl evlenirim; dn onunla konutum, ikimiz de ayn dncedeyiz," dedi. Rahip "Bu
lanaksz, yeenim; o sizin vaftiz analnz oldu. Analn oluyla evlenmesi hem tanrsal ve
oplumsal kurallara aykrdr," dedi. Safdil ard: "Benimle aka etmeyin, amcacm; insann
ve hem de gzelse niin evlenmesin? Bana verdiiniz kitaplarda genlerin vaftiz anasyla e
vlenmesini yasaklayan bir ey grmedim. Vallahi, sizler burada kutsal kitapta yazl ola
nlar yapmyor, yazl olmayan bir sr tuhaf ey yapyorsunuz. Kafam iyice karmaya ve kzma
Vaftiz oldum diye gzel Saint-Yves'le evlenmeme engel olunursa, onu karr ve vaftizlik
ten karm."
Rahip ne diyeceini ard; kzkardei alamaya balad. Sonra aabeyine dnerek "Sevgili kar
izin ruhu ilenlenmesin; kutsal babamz papa hazretleri ona ayrcalk tanrsa, sevdiiyle ev
lenir ve Hristiyanlktan kmam olur," dedi. Safdil halasn kucaklad: "Seven genlere anl
n bu iyi adam nerededir? Onunla hemen konumalym."
Ona Papa'nn kim olduunu anlattlar. Safdil iyice ard: "Kitabnzda papadan sz eden bir
yoktu, amcacm. Ben ve Matmazel de Saint-Yves burada okyanus kysnda yayoruz; imdi kal
radan drt yz fersah tede Akdeniz kysnda yaayan ve dilini bilmediim bir adamdan sevgili
e evlenebilmek iin izin isteyeceim! Bu gln bir ey. imdi bir fersah tedeki Rahip de Sai
-Yves'e gidip konuacam ve bugn sevgilimle evleneceim."
O srada ieri giren yarg alkanl zere Safdil'e nereye gittiini sordu. Safdil "Evlenme
orum," diyerek bir kouda evden kt. Matmazel de Kerkabon iini ekerek "Ah kardeim, korkar
ki yeenimizi mez yapamayacaksnz," dedi.
Yarg Safdil'in gittii yeri renmekten honut olmad; nk olunun Saint-Yves'le evlenmesi
ordu; oysa bu ocuk babasndan daha kaln kafal ve ekilmez biriydi.

6.
SAFDL SEVGLSNN EVNE KOUYOR
VE ILGINA DNYOR

Safdil sevgilisinin evine gelir gelmez yal hizmetiden hanmn odasn rendi; hemen yatak
a girip yataa yneldi. Matmazel de Saint-Yves uyand ve bir lk att: "Ah, siz misiniz? Ne
apyorsunuz?" Safdil "Sizinle evleniyorum," diyerek yataa dald. Gen kz namusunun btn gc
direnmese gerekten de evlenecekti.
Safdil bu karlamay hi anlamad, akadan da holanmyordu: "lkemde Matmazel Abacaba byle
mazd; bana evleneceimizi sylemitiniz, ama evlenmek istemiyorsunuz; sznde durmamak kt b
eydir; sizi doru yola getirebilmek iin bunu reteceim."
Safdil ada Herkl gibi glyd ve dediini yapmak zereydi. Gen kzn lklar zerine R
dad ve kapc kotular. Onlar gren gen adamn hevesi azald. Rahip "Hey, komum, ne yapyo
diye sorunca Safdil "Grevimi yapyorum, komu; szm yerine getirmek istiyorum," dedi.
Matmazel de Saint-Yves stn ban dzeltti, Safdil'i baka bir odaya aldlar. Rahip ona dav
nl olduunu anlatmaya alt. Safdil doa yasalarn rnek gstererek kar kyordu. Rahi
r takm kurallar konulmazsa doa yasalarnn karkla yol aacan syledi: "Bu i iin
evlilik czdanlar, harcamalar gerekir," dedi. Safdil de "Birbirinize kar bu kadar nlem
aldnza gre sizler drst insanlar deilsiniz," dedi.
Rahip bunu yantlamakta glk ekiyordu: "Aramzda drst olmayan birok kii olduu dorudur
arda olduu gibi. Ancak, akll, drst ve aydn insanlar ounluktadr ve yasalar onlar yapa
ne kadar iyiyse yasalara da o kadar uymal, ktlere rnek olmaldr."
Bu yant Safdil'i artt. Adil bir dnceye sahip olduunu daha nce sylemitik. Bylece o
p, vg yadrarak yumuattlar: her iki yarmkrede insanlar tuzaa drmenin bu iki yolu v
a makyajn tazeleyen Matmazel de Saint-Yves'i de karsna kardlar. Her ey uygar bir yola
di. Fakat yine de Herkl Safdil'in gzleri akmak gibi parldyor, sevgilisinin ve ev halknn
yreini hoplatyordu.
Sonunda glkle onu evine yolladlar. Gzel Saint-Yves'in onun zerindeki etkisi belli oluy
ordu. Yalnz kaldklarnda gen kzn znts artt. Rahip Saint-Yves kardeinin velisi sayl
an n elinden kurtarmaya karar verdi. Gidip yargca dant. Olunu Matmazel de Saint-Yves
lendirme umudu tayan yarg zavall kz bir manastra kapatmay nerdi. En ilgisiz kzn bi
kar kaca bu neri seven bir kzn yaamn karartabilirdi.
Safdil eve dnnce olanlar btn saflyla anlatt; onlar da ayn gerekeleri ne srdler;
abul ediyor, ama duygularna dinletemiyordu. Ertesi gn sevgilisinin evine gittiinde
karsna dikilen yarg Saint-Yves'in manastra kapandn sylerken zevkleniyordu. Safdil "
manastra gideyim," deyince yarg "Hayr, bu mmkn deil," dedi ve nedenini anlatt. Safdil
bunlardan manastrn gen kzlar kapattklar bir tr tutukevi olduunu anlad. Huronlarda r
d bu korkun gelenee kar, tpk ada Herkl'n Kral Oechalie, kz ole'yi vermeyi redd
fkeye kapld. Gidip manastr atee verip sevgilisini karmak veya onunla birlikte yanmak
tiyordu. Matmazel de Kerkabon bir yandan alyor, bir yandan da yeeninin mez olmas dleri
n bittiini gryordu; sanki vaftiz edildiinden beri Safdil'in iine eytan girmiti.



7.
SAFDL NGLZLER GER PSKRTYOR

Derin bir zntye kaplan Safdil omzunda tfei ve belinde av bayla deniz kysnda gezme
an grd kulara ate ediyor, bir yandan da kendini vurmay aklndan geiriyordu. Fakat, ya
llikle Matmazel de Saint-Yves'i ok seviyordu. Bazen amcas, halas ve tm Aa Brtanya'ya i
niyor, bazen da sevdii kz tanmasna neden olduklar iin onlara dua ediyordu. Gidip manast
yakmay dnyor, ancak sevgilisini tehlikeye atacan dnerek vazgeiyordu. Man Denizi'n
nun yreindeki bu alkantlardan daha az rperticiydi.
Byle yrrken bir trampet sesi iitti. Uzakta bir bek insan denize doru kouyor, dier bir
de kayordu. Her yerden lk sesleri ykseliyordu.
Safdil merak ederek lklarn geldii yere kotu. Rahibin verdii lende tant milis ko
larn ap karlad: "Ah, Safdil bu! o da bizimle savaacaktr." Korkudan titreyen milis ask
ri de hep bir azdan "Safdil geldi! Safdil geldi!" diye barmaya koyuldular.
Safdil "Baylar, ne oluyor? Niin bu kadar tela iindesiniz? Sevgililerinizi manastra m
kapattlar?" diye sordu. Yz kii birden "ngilizler karaya kyor!" diye haykrdlar. Safdil
nda ne var? Onlar iyi insanlar; beni mez yapmaya veya sevgilimi elimden almaya kal
kmadlar," dedi.
Komutan ona ngilizlerin Montagne Manastr'n yamalamak, amcasnn araplarn imek veya Ma
e Saint-Yves'i karmak iin geldiklerini anlatt; onu ilk kez getiren kk gemi aslnda bir
f gemisiydi. ngilizler hep byle Fransa kralna sava ilan etmeden dmanca eylemlerde bulu
nurlard. Safdil "Ah! demek byle," dedi, "O zaman onlarla konuurum; ngiliz dilini iyi
bilirim, onlarn byle kt bir niyetleri olduunu sanmyorum."
Bu konumalar srasnda ngiliz filosu kyya yanamt. Gen Huronyal hemen bir kaya bini
o komutannn gemisine kp ona, gerekten de sava ilan etmeden lkeyi talan edip etmeyecei
ordu. Amiral ve yanndakiler kahkahalar atp glmeye baladlar; sonra ona viski ikram edi
p gnderdiler.
Bu davrana kzan Safdil artk eski dostlarna kar ve yeni akrabalarnn yannda savamas
anlad. evredeki tm kylerden yardm geliyordu; ellerinde birka top vard. Safdil onlara ka
tld; toplarn bana geip birer birer ateledi. ngilizler karaya kmaya balaynca koup
en n ldrd; kendisiyle alay eden amirali de yaralad. Onun bu yiitlii dierlerine de c
erdi; ksa sre iinde ngilizler gemilere binip uzaklatlar. Kydakiler bu zaferi "Yaasn
yaasn Safdil!" naralaryla kutladlar. Herkes onu kucaklyor, ald ufak yaralarn kann s
du. Safdil iinden "Ah, Matmazel de Saint-Yves burada olsayd, yaralarm sarard," diyord
u.
Bu atma srasnda evinin mahzeninde saklanm olan yarg gelip dierleri gibi onu kutlad.
Safdil'in bundan sonraki szlerini iitince ok ard: "Dostlarm, Montagne Manastr'n kur
a bu bir ey deil; imdi susuz bir kz kurtaracaz." Bu szler kalabalktaki tm genlerin
t; herkes onun peinden manastra doru yola koyuldu. Eer yarg garnizon komutanna haber g
rip de onlar durdurmasayd, Safdil dediini yapabilecekti. Ancak, kalabalk datld; Safdil
amca ve teyzesinin yanna getirdiler.
Rahip ve kzkardei gzyalar iinde onunla konutular: "Gryorum ki siz mez veya rahip ol
snz, sevgili yeenim; belki de yzba kardeim gibi bir subay olacaksnz." Matmazel de Ker
n da alayarak "Siz de babanz gibi savata leceksiniz; ne olur, mez olmay kabul edin," di
ye yalvard.
Safdil atma srasnda yerde, belki de ngiliz amiralin drd para dolu bir kese bulmut
e tm Aa Brtanya'y satn alabileceini ve Matmazel de Saint-Yves'i byk bir hanm yapabi
iliyordu. O srada herkes ona, Versailles'a gidip kraldan bu kahramanlnn dln almasn
Milis komutanlar ona yazl belgeler verdiler. Amca ve halas da bu yolculuu onayladlar;
kraln huzuruna kolayca kabul edilirdi ve bu, onun kasabadaki saygnln artrrd. Safdil k
kendine "Kral grrsem ona Matmazel de Saint-Yves'le evlenmek istediimi sylerim; o ben
i reddetmez," diyordu. Bunun zerine tm kasabann alklar, teyzesinin gzyalar ve gzel S
ves'in dualaryla yola kt.

8.
SAFDL'N PROTESTANLARLA KARILAMASI

O ada baka yol olmadndan Safdil Saumur'e giden posta Arabasna bindi. Saumur'e vardnd
in hemen hemen boalm olduunu, birok ailenin eyalaryla birlikte ayrldn grd. Ona s
t yl nce kentte on be bin insan yaarken, bugn alt bin kii kaldn sylediler. Kald
srasnda bu konuyu amadan edemedi. Masada birok Protestan vard; bir ksm szlanp duruyor
r ksm fkeden titriyor, dierleri de alayarak u szleri sylyorlard: Nos dulcia linquimu
, nos patriam fugimus. Latince bilmeyen Safdil bu szlerin anlamn sorunca yantladlar:
Sevimli krlarmz brakyoruz, yurdumuzdan kayoruz.
"Peki niin lkenizi terk ediyorsunuz?" diye sordu Safdil. Protestanlar "nk Papa'y tanmam
istiyorlar," dediler. Safdil "Onu tanmay neden istemiyorsunuz, sizin de evlenmek i
stediiniz analnz yok mu? nk bu konuda onun ok anlayl olduunu sylediler," dedi. P
aym, bu Papa krallarn mlknn sahibinin kendisi olduunu sylyor," dediler. Safdil "Sizin
iz nedir?" diye sorunca "Biz kuma ve iplik yaparz," dediler. Safdil "Papa kuma ve i
pliklerin sahibiyim deseydi, kar kmakta hakl olurdunuz; ama brakn da krallar buna kar
iz ne karyorsunuz?" dedi. O srada karalar giyinmi bir adam sz ald ve kalabaln sorunl
getirdi. Nantes fermannn kaldrln (8), elli bin ailenin ge zorlann, dier elli b
katolik yapln yle bir heyecanla anlatt ki Safdil'in gzlerinden yalar geldi: "Gc Hu
kadar uzanan bu byk kral kendisini seven bu kadar yrei, kendisine hizmet edecek bu k
adar eli nasl geri evirebilir?" diye sordu.
Kara giysili adam yantlad: "nk, dier tm iyi krallar gibi, onu da aldattlar. Onu, syle
bir sz zerine herkesin kendisi gibi dneceine ve dinini deitireceine inandrdlar. Ya
anda be alt yzbin insan yitirmekle kalmad, dman da kazand; kendi saflarnda savaabil
u Franszlar imdi ngiltere kral William Fransa'ya kar hazrlyor.
"Bu ykmn asl zc yan, Kral XIV. Louis'nin uruna halknn bir blmn feda ettii Papa
dman olmasdr. Yllardr aralarnda atma eksik olmuyor. Bu atma yle bir noktaya gel
k sonunda lkeyi haraca kesen ve boyunduruu altna alan bu yabancdan kurtulmay dnmektey
Bu byk kral hem lke karlar ve hem de gcnn erimi konusunda yanlttlar ve lkesini se
kn gznden drdler."
Daha da zlen Safdil Huronlarn da ok sevdii bu kral aldatan Franszlarn kim olduunu sor
"Bunlar cizvitlerdir; zellikle kraln zel rahibi Peder La Chaise. Tanr'nn bir gn onlar c
ezalandracan ve bizim kovulduumuz gibi onlarn da kovulacan umuyoruz. Sava bakan Mon
vois zerimize cizvitleri ve askerleri yolluyor."
Artk kendini tutamayan Safdil yle dedi: "Baylar, ben hizmet dl almak iin Versailles'a g
idiyorum. Orada bu Mons de Louvois'yla konuurum. Kral da greceim; ona gerei anlattmda
yu greceinden eminim. Yaknda Matmazel de Saint-Yves'le evlenmek iin geri dneceim, sizl
eri de dnme aryorum." O zaman bu iyi insanlar onu, gizli yolculuk yapan nemli bir dev
adam sandlar; bazlar da kraln soytars olduunu ileri srdler.
Masada oturanlar arasnda Peder La Chaise'in casuslarndan bir cizvit papaz vard. Bu a
damn raporlar nce Peder La Chaise'e, sonra da Mons de Louvois'ya gidiyordu. Casusun
yazd mektup Safdil'le ayn gn Versailles'a ulat.



9.
SAFDL'N VERSAILLES'A GEL VE
HUZURA KABUL

Safdil'in bindii posta Arabas onu sarayn mutfak yanndaki kaps nnde brakt. Kap nnd
dama kral ne zaman grebileceini sordu. Adamlar, ngiliz amiralin yapt gibi, kahkahalarla
glmeye baladlar. Tepesi atan Safdil onlar pataklamak isteyince onlar da karlk verdiler
. Ortalk kan glne dnmek zereydi ki oradan geen Brton asll bir saray koruman onlar a
l ona sordu: "Baym, siz iyi bir adama benziyorsunuz; ben Notre Dame de la Montagn
e Manastr rahibinin yeeniyim; ngilizlere kar savatm; kral grmeye geldim, ltfen beni
nna gtrn." Saray greneklerini bilmeyen bu yiidin kendi kynden olmasndan ok mutlu ola
man ona, kralla her gelenin konuamayacan, Mons de Louvois'nn onu krala sunmas gerektiin
i syledi. Safdil "yleyse beni Mons de Louvois'ya gtrn," deyince "Bu ok daha zor; sizi n
ce bakan yazman Bay Alexandre'a gtreyim, bakann kendisiyle konumu gibi olursunuz," ded
i.
Fakat yazman gremediler; Bay Alexandre bir bayanla gryordu ve rahatsz edilmemesi iin k
in buyruu vard. Koruman "yleyse Bay Alexandre'n yazmanna gidelim; bakan yazmanyla grm
olursunuz," dedi. Safdil korumann peinden bir odaya girdi ve orada yarm saat bekled
iler. Kendi kendine syleniyordu: "Ne biim yer buras? Burada herkes grnmez olmu sanki.
Aa Brtanya'da ngilizlerle savamak Versailles'da birini grebilmekten daha kolaym." Bu
a kylsne gnl derdini anlatyordu, ama o arada alan saat korumana grevini anmsatt. Ert
bulumaya sz vererek ayrldlar. Safdil odada Matmazel de Saint-Yves'i dleyerek yarm saat
daha bekledi.
Sonunda yazmann yazman grnd. Safdil ona "Baym, sizi beklediim kadar ngilizleri beklese
im, Aa Brtanya'y rahatlkla talan ederlerdi," dedi. Bu szler yazmann ilgisini ekti, "N
tiyorsunuz?" diye sordu. Safdil "dlm istiyorum, ite kantlarm," diyerek belgeleri kard
man bunlar inceledikten sonra herhalde ona bir temenlik rtbesi satn alabileceini syled
i. Safdil ard: "Nasl? ngilizleri kovduum iin para m deyeceim? Benimle alay m ediyo
na karlksz bir svari bl verin. Ayrca, kraln Matmazel de Saint-Yves'i manastrdan
le evlendirmesini istiyorum. Krala elli bin aile kazandrmak iin konumak istiyorum.
Ksacas, yararl olmak istiyorum; benden yararlann ve nm an."
Yazman "Byle yksek sesle konuan beyefendi, siz kimsiniz?" dedi. Safdil "Oh! oh! bel
gelerimi okumadnz demek! Adm Herkl de Kerkabon; vaftizliyim ve Mavi Kadran Oteli'nde
kalyorum; sizi krala ikyet edeceim," dedi. Yazman onun aklnn yerinde olmadn dner
tmeden gnderdi.
Ayn gn, kraln zel rahibi Peder La Chaise casusun mektubunu almt; bu mektupta Brtanyal
kabon'un Protestanlar savunduu ve cizvitleri sulad yazlyd. Bunun yan sra, Aa Br
s de Louvois'ya gnderdii mektupta Safdil'in manastrlar yakp gen kzlar karmak isteyen
erseri olduunu bildiriyordu.
Safdil can sknts iinde Versailles'n bahelerinde bir sre gezindikten sonra otele dnd.
i gn kral grecei, bir svari blne komuta edecei, Protestanlara eziyet edilmesini durd
Matmazel de Saint-Yves'le evlenebilecei umuduyla uykuya dald. Sabaha doru jandarma
lar odasna girip onu uyandrdlar. Tfeini, klcn ve cebindeki parasn aldktan sonra, b
bindirip Kral V. Charles'n yaptrd konforlu atoya (9) gtrdler.
Safdil'in aknln anlatmak zordur. nce bunun bir d olduunu sand. Sonra birden fkele
lardan ikisinin boazna sarld ve ona engel olmak isteyen bir ncsyle birlikte arabadan
Dierleri zerine ullanp onu bastrdlar ve yeniden arabaya bindirdiler. Safdil bir yandan
"te ngilizleri Aa Brtanya'dan kovmann karl bu. Ah, gzel Saint-Yves, beni bu dur
erdin?" diye szlanyordu.
Sonunda tutukevine getirildi ve, bir cenaze gibi, ona ayrlm olan hcreye kondu. Bu hcr
ede iki yldr kalan Gordon adnda yal bir tutuklu daha vard. Jandarmalar ona "te sana bi
arkada," diyerek kapy zerlerine kitlediler. ki tutuklu tm dnyadan ayr ba baa kaldla

10.
SAFDL'N BASTILLE'DE BR JANSENCYLE (10) KARILAMASI

Bay Gordon yal, fakat canl ve atak bir adamd. Yaamda iki eyi iyi biliyordu: zorlua daya
nmak ve mutsuzlar avutmak. Gleryzle Safdil'e yaklap onu kucaklad. "Mezarm paylamaya g
siz; kim olursanz olun, bilin ki dtmz bu cehennem ukurunda sizin aclarnz dindirme
aclarm unutacam. Bizi buraya getiren tanrsal gce kredip, sesimizi karmadan ac ek
umuzu yitirmeyelim." Bu szler Safdil'in ruhunda bir ferahlk yaratt ve akn gzlerini bu y
abancya evirdi.
Bu gzel szlerden sonra Gordon, sznn tatll ve iki talihsizin birbirine duyduu ilgiyle
zorlamadan yreini aarak iindeki yk hafifletmesi iin gven verdi. Fakat dinledikten sonr
onun dertlerinin kaynan anlayamad. yle dedi: "Sizi Ontario'dan ngiltere'ye, sonra da Fr
ansa'ya gnderen, Aa Brtanya'da vaftiz ettiren Tanr'nn bir amac olmal. Demek ki kurtul
iin sizi buraya tkt." Safdil "Vallahi, yazgm eytann izmi olabilecei akla daha yatk
r. Amerikadaki kardelerim bana bu barbarl yapmazlard. Onlara vahi diyorlar; ama bu lken
in insanlarnn yannda kibar saylrlar. Ben de dnyann br ucundan gelip burada bir papazl
patlm olmama ayorum. Ayrca binlerce insann lmek iin bir lkeden kalkp dierine gitm
ve tm bunlarda Tanr'nn bir amacn gremiyorum," dedi.
Onlara bir delikten yemek uzattlar. Konuma, Tanr'nn iyilii ve bu dnyadaki zevklere kapl
mama sanat zerine srd. Yal adam "ki yldr burada kitaplardan baka bir dostum olmadan
alyorum; imdiye kadar hi umutsuz olmadm," dedi.
Safdil "Ah, Bay Gordon, sizin de Matmazel de Saint-Yves gibi bir analnz olsayd, imdi u
mutsuzluktan ldrrdnz," dedi. Bu arada alarken biraz rahatladn duyumsad. "Niin gz
latyor? Tam tersi olmas gerekmez mi?" diye sordu. yi yrekli Gordon ona "Olum, benliimi
zde her ey fizikseldir. Her salg vcuda yararldr, ona yararl olan ruhumuza da yararl olu
r; bizler Tanr'nn makineleriyiz," dedi.
Her zaman akln dncelere ak tutan Safdil bu szler zerine derin dncelere dald. Sonr
akinesinin neden iki yldr kilit altnda tutulduunu sordu. Gordon yantlad: "Tanr'nn ltf
jansenci olarak tanndm. Devinimin nderleri Arnauld ve Nicole'le tantm; cizvitler bize
eziyet ettiler. Bizler Papa'nn da dier piskoposlardan fark olmadna inanyoruz; bu neden
le, kraln zel rahibi Peder La Chaise, hibir yarg yoluna gitmeden, beni tutukevine at
malar iin kraldan izin kopard." Safdil "Ne tuhaf," dedi, `Hakszla uram kimi grdysem
de Papa'nn yznden bu durumlara dm. Tanr'nn ltfuna gelince, bu konuda bir ey bilmiyo
kt bir durumdayken karma sizin gibi bakasnn derdiyle ilgilenen acma duygusu olan biri
kard iin Tanr'ya krediyorum."
Bylece konumalar her gn biraz daha ilgin ve retici olarak srp gitti. ki tutuklunun y
birbirine daha ok yaknlat. Yal adam ok ey biliyordu, gen olan da renmeye susamt
a geometri renmeye balad. Sonra Gordon ona, o sralar gncel olan Rohault'nun Fizik kita
bn okuttu; Safdil bu kitapta kukucu yarglardan fazla bir ey olmadn grd.
Sonra Malebranche'n (11) Gerek Aray adl kitabnn birinci cildini okudu. Bu kitap onu b
k gibi aydnlatt. "Nasl? mge ve duyularmz bizi bu kadar yanltyorlar m? Cisimler d
uturmuyor ve onlar kendi kendimize de yaratamyoruz ha!" Fakat ikinci cildi okuyunca
bu kadar mutlu olmad; bir eyi ykmann yapmaktan daha kolay olduu sonucuna vard.
Bu kadar gen birinin ancak bilge kiilerden duyabilecei dnceleri ortaya koymas hocasn
e rencisine daha ok baland.
Birgn Safdil elindeki kitab gstererek "Sizin bu Malebranche kitabn yarsn aklyla, kalan
arsn da dlem gc ve nyarglaryla yazm," dedi.
Birka gn sonra Gordon ona sordu: "nsann i dnyas hakknda ne dnyorsunuz? Yani, dn
imiz, zgrlmz sizce nasl oluuyor?" Safdil "Vallahi, bir ey dnmyorum," dedi. "Tek b
e yldzlar ve elementler gibi, tanrsal bir gcn etkisi altndayz; o bizi de, evren denen v
e kendi yapt olan bu byk makinede birer dili ark gibi kullanyor; zel durumlar iin de
nel yasalar yapyor. Bu kadarn anlayabiliyorum, dierleri benim iin karanlk bir uurumdan
farksz."
Gordon ard: "Fakat, olum, bu, Tanr gnahn da sahibi demektir!" Safdil "Fakat, sayn ped
sizin tanrsal ltfunuz da Tanr'y gnahn sahibi yapyor: bu ltfun verilmedii kiiler elbe
h ileyeceklerdir; bizi gnaha teslim eden g gnahn sahibi olmaz m?" dedi.
Bu saflk yal adam umutsuzlua dryordu. Safdil'in saduyusuyla onu drd bu amazda
l grnen ama hi anlam tamayan o kadar ok sz ediyordu ki Safdil ona acyordu. Elbette bu
un iyilik ve ktln kayna sorunuydu ve zavall Gordon daarcndaki Pandora'nn kutusu,
murtasn delen Arimane, Typhon ile Osiris arasndaki atma ve ilk gnah yklerine snyo
ki dost karanlk bir gecede birbirlerine kavuamayan iki kii gibi koturuyorlard. Ama tm
bunlarn iyi yan, kendi zavall yaamlarn ve yeryzndeki ktlkleri unutuyor olmalaryd:
rken kendilerinin yaknmaya haklar yoktu.
Fakat, akam sessizlii ktnde gzel Saint-Yves'in grnts Safdil'in yreinde tm metaf
erini silmeye yetiyordu. Sabahlar onun gz yal uyandn gren jansenci Gordon, tanrsal
ansenius'u unutup, arkadan avutmak iin rpnyordu.
Kitaplar ve felsefe tartmalar arasnda balarndan geenleri birbirlerine anlatyor, sonra
ne kitaplara dalyorlard. Gen adamn kafasndaki bilgiler giderek artyordu. Matmazel de S
aint-Yves'e akl dalp gitmese, zellikle matematikte ok ileri gidebilirdi.
Okuduu tarih kitaplar onu ok zyordu. Dnya ona daha kt ve daha sefil grnyordu. Gere
rih bir tr sular ve ktlkler tablosudur. Temiz ve sessiz insanlar bu byk arenada kaybolu
rken, sahneye hep tutkulu ve ahlaksz adamlar kar. Tarih, olaylar sanki tutku, cinaye
t ve ykmlarla sslenmi birer trajediye dntrmese, ilgin olmaktan kacakm gibidir. Me
i Cleopatra'nn eline de bir haner vermek gereklidir.
Dierleri gibi Fransa tarihi de dehet tablolaryla dolu olduu halde, Safdil onun kurul
u yllarn iren, gelime an skc, hatta IV. Henri zamann bile kk apta, byk y
erini ssleyen o gzel keiflerden yoksun buldu. Dnyann bir kesine sktrlm bu ykm
patlyordu. Gordon da ona hak veriyordu.
Bylece gnler, haftalar, aylar geiyordu. Safdil k olmasayd, bu umutsuz yaama alp mut
lirdi. yilik dolu yrei Notre Dame de la Montagne Manastr rahibi ve Matmazel de Kerkab
on iin de zlyordu. "Benden haber alamadklar iin kimbilir ne dnrler? Beni iyilik bil
yeen sanacaklar," diye endieleniyordu. Kendinden ok, onu sevenleri dnerek zlyordu.

11.
SAFDL GELYOR

Okumak ruhu ferahlatr, iyi bir dost avutur. Safdil daha nce bilmedii bu iki nimette
n yararlanyordu. Kendi kendine "Bu deiim masalna inanasm geliyor; kaba biriyken insan
a dntm," diyordu. Harcamasna izin verilen parann bir blmyle kitaplar alarak kendine s
bir kitaplk oluturdu. Arkada ona dncelerini yazya dkmesini neriyordu. te Safdil'in
yazdklar:
Uluslarn da uzun sre benim gibi yaadklarn sanyorum; uzun sre eitimsiz kaldlar, gemi
cei umursamadan, gn gnne yaadlar. Kanada'da be alt yz fersah dolatm, bir tek ant
da kimse atalarnn ne yaptn bilmiyor. nsann doal durumu bu deil midir? Bu ktadaki in
ierinden stn olduuna inanyorum, nk sanat ve bilim yoluyla yaamn daha da zenginleti
i. Acaba bunun nedeni bunlarn sakall oluu, Amerikallara Tanr'nn sakal esirgemesinden ol
abilir mi? Sanmyorum; nk inlilerin de sakal yok, ama bebin yllk bir sanatlar var. i
kaytlar drt bin yl eskilere dayandna gre, en az elli yzyldr bereket iinde yayor
Niin lkeler kendi ortaya klarn grkemli gsteriyorlar? Pek de eski olmayan Fransa tari
azanlar onu Hector'un olu Francus adnda birine dayandryorlar. Romallar kendilerini Fr
igyadan gelmi sayyorlar, ama dillerinde Frigya dilinden kalm bir tek szck bile yok. Ta
nrlar Msr'da on bin yl, eytanlar da skitlerin lkesinde be bin yl kalmlar ve Hunlar
Thukidides'ten nce yazlm tarihlerde Amadis'in yazd romanlarn kt birer kopyasn gr
de hayaletler, mucizeler, byler, deiimler, dlerde grlen gizli geitler byk kk tm
irlemiler. Kh konuan, kh taplan hayvanlar, insana dnen Tanrlar ve Tanr'ya dnen in
Eer bize masallar gerekiyorsa, hi olmazsa geree yakn masallar olsun. Filozoflarn masal
lar beni dndrr, ocuk masallar gldrr, ama bu sahte masallar beni irendiriyor.
Birgn Bizans mparatoru Jstinyen'in tarihini okudu. Orada, bu yiit kraln u szleri iin
hiplerce aforoz edilmek istendiini okudu: Gerek kendi yla aydnlktr, kafalar odun ate
dnlanmaz. Rahipler bu szlerin dinsizlik olduunu, oysa Hristiyanla uygun ve evrensel ol
an dncenin yle olmas gerektiini sylemilerdi: Kafalar ancak odun ateiyle aydnlanr;
yla aydnlatamaz. Bu rahipler, kral buna benzer szleri iin aforoz etmilerdi.
Safdil fkelendi: "Nasl? Bunlar kimi aforoz ediyorlar?" Gordon yantlad: "Rahiplerin a
forozlar Konstantinopolis'te halk ve imparator tarafndan alay konusu oldu; nk bu iyi
imparator rahiplerin iyilikten te bir ey yapmalarn engellemiti. Bu rahipler daha nceki
imparatorlar ok daha ciddi konularda aforoz ederek halk bktrmlard." Safdil "yi olmu
i, "Rahipleri dlamadan denetim altnda tutmak gerekir."
Safdil'in kaleme ald dnceler yal Gordon'u dehete dryordu. Kendi kendine "Nasl ol
"Ben elli yl okuyup kendimi yetitirdim, ama yabanlktan gelen bu iyi ocuun saduyusuna e
riemedim. Ben karmak nyarglar retirken, o doay dinliyor."
Yal adamn kitaplarnn arasnda aylk dergiler de vard: bu dergilerde, kendileri bir ey
yen insanlar bakalarnn rnlerini ktlemekten zevk alyorlard. Safdil, Racine ve Fenelon'
yen birkan okuduktan sonra yle dedi: "Bunlar, yumurtasn en gzel atn kna brakan si
iyorlar; at bu yzden komaktan geri kalmaz."
Daha sonra birlikte gkbilim okudular. Safdil hcreye kreler getirtip okuduklarn grmeye a
lt ve buna hayran oldu: "Ah! ne yazk ki zgrlm yitirdiim bir srada evreni tanyorum
atrn bu sonsuz boluklarda geziyor, milyonlarca yldz milyarlarca dnyay aydnlatyor. Ama
renin bu kesinde, beni bunlar grmekten yoksun brakmak isteyen yaratklar var. Tm evren i
n var olan k benim iin yok. ocukluumu geirdiim o uzak lkede benden gizlemiyorla
dnz, sevgili Gordon, burada bir hilikte olacaktm."



12.
SAFDL'N TYATRO ZERNE GRLER

Gen Safdil kra toprakta bydkten sonra verimli topraa dikilen aalar gibi kklerini ve
ksa srede alabildiine geniletti. Bu topran bir tutukevi olmas artcyd.
ki tutsan bo zamanlarn dolduran kitaplar arasnda iirler, Yunan trajedilerinin evirile
e birka Fransz tiyatro yapt vard. Ak zerine okuduu iirler Safdil'in yreini hem zevk
de acyla doldurdu. Bu iirler ona sevgili Saint-Yves'den sz ediyorlard. ki gvercin iiri
yreini paralad: gvercinine geri dnebilmekten ok uzakt.
Moliere okumak onu ok elendirdi. Bu oyunlar ona hem Paris greneklerini ve hem de in
san doasn retiyordu. Gordon "Bu oyunlardan hangisini daha ok beendiniz?" diye sordu. Sa
fdil "Hi kukusuz, Tartuffe," dedi. Gordon "Ben de sizin gibi dnyorum. Beni bu hcreye bi
r tartufe (12) tkt; eminim sizin dertlerinizin kayna da baka tartufeler olmutur."
Gordon "Yunan trajedilerini nasl buluyorsunuz?" diye sorunca Safdil "Yunanllar iin
iyi," dedi. Fakat bu alanda Racine'in Iphigenie, Phedre, Andromaque, Athalie gib
i yaptlarn okuyunca byk zevk duydu, gzyalar dkt ve onlar neredeyse ezberledi.
Gordon ona "Siz bir de Rodogune' okuyun; beendiiniz dier oyunlar onun yannda snk kalrl
," dedi. Safdil daha ilk sayfada ban kaldrd: "Bu ayn yazarn deil?" Gordon "Nereden anl
?" diye sorunca "nk bu dizeler ne kulaa, ne de yree sesleniyor," dedi. Gordon "Oh! bun
lar yalnzca dize," deyince Safdil "O zaman niye yazyor?" dedi.
Safdil oyunu byk bir dikkatle ve yalnzca zevk alabilmek iin okudu; bitirdiinde kuru v
e akn gzlerle dostuna bakyor, syleyecek sz bulamyordu. Sonunda duygularn yle akl
n bir ey anlamadm; ortas berbat; son sahne beni duygulandrd, ama pek geree benzemiyor.
Kiilerin hibirine yaknlk duymadm ve, belleim gl olduu halde, yirmi dize bile bellei
ad."
Gordon "Ama bu oyun en byk yaptmz olarak tannyor," diye kar kt. Safdil "O zaman bu
nduklar konumlar hak etmeyen bir ok insan gibi grnyor. Aslnda burada bir beeni sz kon
belki de benim beenim tam gelimemi ve yanlyor olabilirim. Ancak, duyumsadm ve dnd
iyorsunuz. nsanlarn yarglarnda ou kez dlem, moda ve kaprislerin etkisi olduundan kuk
um. Ben doal olan sylyorum; belki doann bendeki geliimi tamam deil, belki de insanlar
y pek sorgulamyor." Bunun zerine Iphigenie'den ezberledii dizeleri okudu; sesi acemi
ceydi ama yal Jansenciyi alatt. Sonra Cinna'dan dizeler okudu; Gordon bu kez alamad, a
ma gzelliine hayran kald.

13.
GZEL SANT-YVES VERSAILLES'A GDYOR

Kahramanmz bir yandan avuntu buluyor, eitimini tamamlyor ve yllarca kullanlmam akln
iyorken, Rahip de Kerkabon ve kzkardei, gzel Saint-Yves acaba ne yapyorlard? Rahip ve
kzkardei ilk bir ay merakla beklediler, nc aydan sonra zntye kapldlar: Paris'ten g
haberler sonucu onun lm olduuna inandlar. O srada Brtanyal bir saray korumannn aile
azd mektuptan, Safdil'e benzer bir gencin Versailles'a geldiini, ancak gece yars tutuk
lanarak tutukevine gtrldn ve bir daha haber alnmadn rendiler.
Matmazel de Kerkabon alayarak kardeine yle dedi: "Yazk! Yeenimizin bana bir i gelmi;
lde saray greneklerini bilmedii iin yanl bir davranta bulunmu olmal. Sevgili kardeim
gidelim. Ben Paris'i ve Versailles sarayn hi grmedim; hem gezmi oluruz, hem de belki
yeenimizi buluruz. Kardeimizin oluna yardm etmek grevimizdir. Belki de genliin verdii
eyecan geince mez olmaya raz ederiz. Anmsyor musunuz, Eski ve Yeni Ahitleri ne gzel yo
mluyordu? Onu biz vaftiz ettiimiz iin, ruhunun kurtuluundan biz sorumluyuz. Sevgili
si Saint-Yves her gn alyor. Eer Paris'te o sz edilen elence yerlerinde kt bir evde ya
onu oradan kurtarrz. Paris'e gidelim."
Rahip kzkardeinin bu szlerinden ok duyguland. Safdil'i vaftiz etmi olan Saint-Malo pis
koposuna giderek izin ve yardm istedi. Piskopos izni onaylad ve kraln zel rahibi Ped
er La Chaise'e, Paris bapiskoposu Harlay'e ve Meaux piskoposu Bossuet'ye yazlm tavsi
ye mektuplar verdi.
Sonunda iki karde Paris'e geldiler; ancak daha ilk gnden karmak bir labirentte kaybo
lmu gibiydiler. Her gn kiraladklar arabalarla aratrma yapyor, ama bir sonu elde edemiy
lard.
Rahip Peder La Chaise'i grmeye gitti. Kraln zel rahibi o srada Matmazel du Tron'la ze
l grme yapyordu ve ky papazlaryla grecek vakti yoktu. Rahip sonra bapikoposa gitti.
mli kilise ilerini grmek zere Madam de Lesdiguieres'le odaya kapanmt. Sonunda Paris d
Meaux piskoposuna kotu: o da Matmazel de Mauleon'la gizemli konular gryordu. Rahip so
nunda bu din adamlarna haber ulatrabildi; de yeeni mez olmad iin bir ey yapamay
iler.
Zaman geiyor ve iki karde yeenleri iin bir ey yapamadklarndan tr umutsuzlanyorlard
O sralarda Aa Brtanya yargc aptal olunu evlendirebilmek iin manastrdan km olan M
nt-Yves'i sktryordu. Gen kz vaftiz olunu hl unutamamt, bu gelecekteki kocadan nef
. Zorla kapatld manastrda Safdil'e sevgisi daha da alevlenmiti. Ak bir gen kzda, yal
ca ve haladan daha gl duygular uyandrr. stelik gzel Saint-Yves manastrda okuduu roman
an cesaret almt.
Gzel kz kasabada konuulan Brtanyal saray korumannn mektubunu duymutu. Versailles'a gid
kendi elleriyle bilgi toplamaya ve eer sevgilisi tutukevindeyse bakanlarn ayaklarn
a kapanmaya karar verdi. inden bir ses ona saraylarda gzel kzlarn kolayca geri evrilem
iyeceini sylyordu. Ama bunun bedelinin ne olduunu bilemezdi.
Kararn verdikten sonra yatt, damat adayn eskisi gibi terslemez oldu, kaynbabasna iyi
and ve bylece evine erinli bir hava geldi. Dn gnnden bir gece nce, sabah drtte dn
deerli ne varsa toplayp gizlice kat. Plann o kadar iyi yapmt ki sabah odasna girdikl
o ok uzaklardayd. Herkes akn ve fkeliydi. Yarg o gn mrnde sormad kadar soru sor
er zamankinden daha aptal olmutu. Rahip de Saint-Yves kzkardeinin peinden gitmek ist
edi. Yarg ve olu ona elik etmeye karar verdiler. Bylece yazg tm Aa Brtanya'y Paris
Gzel Saint-Yves kendisini izleyeceklerini biliyordu; gittii yollarda arabaclara iman
bir rahip, iri yar bir yarg ve aptal bir gen grp grmediklerini soruyordu. nc gn on
ce deiik bir yola sapt ve onlar bo yere Paris'te aranrken Versailles'a ulamay baard.
Fakat gen ve gzel bir kz Versailles'da yalnz bana ne yapabilirdi? Her trl tehlikeye ka
vunmasz, bir yardm edeni olmadan kral korumann nasl bulabilirdi? Aa tabakalardan bir c
vit papazna bavurdu. Bu cizvit papazlar her tabakada vard. Balarnda kraln zel rahibi v
gallik kilisenin efi denen Peder La Chaise olmak zere, daha aada prenseslerin zel rahi
pleri vard. Bakanlarn cizvitleri yoktu; onlar o kadar aptal deillerdi. Sonra halkn c
izvitleri vard; rnein hizmeti kzlarn zel rahipleri kzlarn sayesinde hanmlarnn gizl
liyorlard. Gzel Saint-Yves'in bavurduu Peder Tout--Tous bunlardan biriydi. Ona derdin
i anlatt ve kendisine gvenilir bir aile yannda kalacak yer bulmasn istedi.
Peder Tout--Tous onu bir saray subaynn ei ve en yakn srda olan bir kadnn yanna yerl
aint-Yves eve girer girmez bu kadnn dostluunu ve gvenini kazanmaya alt; Brtanyal kor
atp eve getirtti. Bu korumandan Safdil'in bir bakanlk yazmanyla grtkten sonra tutukland
nce bu yazmann yerine kotu. Bu gzel kz gren yazmann huyu hemen deiti, nk Tanr kad
erkekleri uysallatrmak iin yaratm olmal.
Kzn durumundan duygulanan yazman ona her eyi aklad: "Sevgiliniz bir yldan beri Bastille
Tutukevindedir, ve eer siz olmasanz, mr boyu orada kalacaktr." Gzel Saint-Yves bayld.
endine geldiinde yazman ona "Size yardm edecek yetkim yok; bana yalnzca ktlk etmek iin
yetki veriyorlar. Bence siz bakan Louvois'nn yeeni Bay de Saint-Poulange'a gidin,
o hem iyilik hem de ktlk yapabilir. Bakan Louvois'nn iki ruhu vardr: biri Bay de Sain
t-Poulange, dieri ise Madam du Bellay. Madam u anda Versailles'da deil, geriye bir
tek ansnz kalyor: Bay de Saint-Poulange' yumuatmak."
Bylece gzel Saint-Yves, bir para sevinle znt, biraz umutla derin korkular arasnda, bir
andan kardei tarafndan kovalanp, bir yandan sevgilisi iin gzyalar dkerek Bay de Saint-
ulange'n evine kotu.

14.
SAFDL'N KAFACA GELMES

Safdil bilimde, zellikle insan bilimlerinde hzl bir ilerleme gsteriyordu. Kafasndaki
bu hzl gelimenin nedeni, yabanl bir ortamda bym olmasnn yan sra, soylu bir ze sah
kluunda hibir ey renmedii iin nyarglar da kazanmamt. Beyni arpk dnceye alma
aylar olduu gibi grebiliyor, ocukluumuzda bize sylendii biimde grmesini bilmiyordu. A
a Gordon'a yle diyordu: "Size bask yapanlar aalk insanlardr. Eziyet grdnz iin
t jansenci olduunuz iin zlyorum. Her mezhep benim iin bir yanlln belirtisidir. Syl
geometride mezhepler var m?" Gordon "Hayr, olum," dedi, "nsanlar kantlanan her gerekt
e uzlaabilirler, fakat kapal gereklerde farkllklar doar." Safdil yantlad: "Bana kapal
klerden sz etmeyin. Yzyllardr sakz gibi inenen bu laf yn arasnda en ufak bir gere
ye kadar kantlanrd ve tm insanlar ayn dncede olurlard. Bu gerek dnya iin gne gib
yd, imdi onun gibi ldard. 'nsanda temel bir gerek var, Tanr onu gizliyor,' demek, Tan
insanl aalamaktr."
Doann eittii bu saf ocuun her sz yal bilge zerinde derin izler brakyordu. Kendi k
a, imdiye kadar d rn eyler iin mrm boa m harcadm? Tanrsal ltuftan ok kendi mu
larm Tanr'nn ve insann zgr istemini aratrmakla geirirken, kendi zgrlm yitirdim
, ne de Aziz Prosper beni bu delikten karabilir."
Safdil bir ara arkadana yle dedi: "Byle akademik ve bo konular iin kendilerine eziyet e
ttirenler bana pek bilge kiiler gibi gelmiyor; onlara bask yapanlarsa canavardan b
aka bir ey olamazlar."
ki tutuklu bulunduklar durumun adaletsizlii zerinde anlayorlard. Safdil "Ben sizden yz
ez daha ansszm," dedi, "zgr bir ortamda dodum, sevdiim biri var; ama nedenini bilmeden
ve soramadan ikisinden de ayr tutuluyorum. Huronlar arasnda yirmi yl yaadm; onlara ba
rbar diyorlar; ama onlar kimseye bask yapmyorlar. Fransa'ya ayak basar basmaz kanm b
u lke iin akttm; belki de bir kasabay kurtardm, dl olarak bu hcrede rmeye brakld
keden lrdm. yleyse bu lkede yasalar yok! nsanlar dinlemeden tutukluyorlar. ngiltere'de
le deil; ah! asl arpmam gereken ngilizler deilmi." Bylece Safdil'in yeni gelimekte o
lozof yan fkesini dizginleyemiyordu.
Arkada ona kar kmad. Gzden uzak olana kar sevgi daha da artar, felsefe de sevgiyi az
m. Safdil metafizik kadar sevgilisi Saint-Yves'den de sz ediyordu. Duygular saflatka se
vgisi daha da artyordu. Birka roman okudu, ama ruhuna uygun olan pek azd; yrei hep oku
duundan telere gidiyordu; "Ah! bu yazarlar yalnzca sanat ve zeklarn konuturuyorlar," di
yordu.
yi yrekli yal jansenci giderek ona daha ok balanmt. Safdil'in etkisiyle, daha nce be
bir gnah sayd akn, hem ruhu ycelten, hem de erdemli klan yce bir duygu olduuna inan
Bir Huron'un jansencinin dncelerini deitirebilmesi bir mucize saylabilir.



15.
GZEL SANT-YVES UYGUNSUZ NERLERE
DRENYOR

Gzel Saint-Yves, yannda kald evin hanmyla birlikte yzlerini rterek Bay de Saint-Poula
grmeye gitti. Kapya vardnda ilk grd kii, evden ayrlmakta olan kardei Rahip de Sain
u. nce rkye kapld ama arkada onu avuttu: "Size kar olanlar daha nce geldii iin, z
de konumalsnz. Bu lkede sulayanlara hemen kar klmad iin her zaman hakl oluyorl
kadaryla, sizin yznz kardeinizin szlerinden daha etkili olacaktr."
Bu szlerden cesaret alan Saint-Yves huzura kt. Genlii, alm, yal gzleri odadakilerin
tini toplamaya yetti. Bakan yardmcsnn dalkavuklar bir an iin efendilerini unutup gzelli
seyretmeye koyuldular. Saint-Poulange onu bir odaya ald. Gen kz btn itenliiyle ve ince
liiyle sorununu anlatt. Saint-Poulange etkilenmiti. Titreyen gen kadn avuttu: "Akama yi
ne gelin grelim; buradaki kalabalk iinde sorunlar aceleye getiriyoruz, oysa sizin soru
nunuz derin bir inceleme gerektiriyor," dedi. Sonra gen kadnn gzelliine ve soylu duyg
ularna vgler yadrp akam bete gelmesini tembih etti.
Gen kz akam yine oradayd; ev sahibesi de onunla gelmiti, ama o salonda kalp Hristiyan E
timi adl kitab okudu; Saint-Poulange gen kz zel odasna ald. nce ona "Biliyor musunuz,
mazel," dedi, "Kardeiniz benden sizi hapse attrmak iin bir belge istedi? Dorusu, onu
n Aa Brtanya'ya postalanmas iin bir belge hazrlasam daha iyi olurdu." Saint-Yves iini
i: "Ah! Baym, ben kardeim iin byle bir ey isteyemem. Yakndm yanlar var, ama insanlar
ine sayg duyarm. Sizden kasabamz kurtaran, kralmza iyi hizmet edebilecek olan ve grev b
anda len bir subayn olunun, iyi bir insann zgrln geri vermenizi rica ediyorum. Onu
dklarn bilmiyoruz; bir insan dinlemeden nasl tutuklayabilirler?"
Bunun zerine bakan yardmcs ona cizvit casusun ve iki yzl yargcn mektuplarn gsterdi.
aykrd: "Nasl? Dnyada byle alak insanlar olabilir mi? Bu kt adam beni oluyla evlenmeye
lamak iin bunu yapt. Byle insanlarn grleri alnarak m yurttalarn yazgsyla oynanyo
yardmcsnn ayaklarna kapand ve hkrarak sevdii adamn zgrln istedi. O kadar it
sevgilisine saklad hazinelerden kendisine de biraz tattrabilirse baarl olacan ima e
en kz aknlk iinde duymam gibi yapt. Ama bakan yardmcs nerisini daha ak szlerl
er defasnda gen kzn kabul etmediini gren adam, yalnzca tutukluluu kaldrmay deil, ar
evler, arabalar vermeyi neriyordu. Gen kz bunlar geri evirdike Saint-Poulange'n itah
da artyordu.
Gzel Saint-Yves divan zerinde yar baygn, akn ve duyduuna inanamayarak alyordu. Bu ke
t-Poulange onun ayaklarna sarld. Aslnda ou gen kzn geri eviremeyecei yakkl bir
t-Yves Safdil'i seviyordu ve onu kurtarmak iin de olsa sevgilisini aldatmann gnah o
lduuna inanyordu. Saint-Poulange'n yalvarmalar ve dlleri iki katna kmt. Sonunda, a
ip sevdii adam kurtarmann tek yolunun bu olduunu bildirdi. Bu tuhaf grmenin uzadn g
hibesi Hristiyan Eitimi kitabndan ban kaldrp sylendi: "Tanrm! iki saattir ierde ne
? Bay Saint-Poulange'n hi bu kadar uzun grme yaptn grmedim. Herhalde gen kzn iste
ki hl yalvaryor olmal."
Sonunda arkada zel odadan ktnda sersem gibiydi, hibir ey konuamad. nsanlarn zg
a bu kadar rahata oynayabilen devlet bykleri ve yar bykleri zerine derin dnceler ii
dnd.
Arkadann evine geldiinde dayanamayp her eyi ona anlatt. Dindar ev sahibesi istavrozlar
rp onu avuttu: "Sevgili arkadam, yarn Peder Tout--Tous ile grelim; o Bay Saint-Poulang
yakndan tanr; evindeki tm hizmetilerin din retmenidir. Peder iyi bir insandr ve birok
nma yardm etmitir. Benim gibi siz de onu srda kabul edin; ben hi piman olmadm. Biz zav
l kadnlar, hep bir erkein yol gstermesine gerek duyarz." Saint-Yves ertesi gn Peder To
ut--Tous'u grmeyi kabul etti.

16.
GZEL KIZIN CZVTLE GRMES

Gzel ve mutsuz Saint-Yves, Peder Tout--Tous ile grtnde ona, hkmette gl bir adamn
den karmak iin yardmc olmay kabul ettiini, ancak bunun iin byk bir bedel istediini
le ahlaksz bir neriyi kabul etmek istemediini, yalnzca kendi yaam sz konusu olsayd bu
iyi kabul etmek yerine canna kyabileceini, ancak nianls sz konusu olunca ne yapmas ger
tiini bilmediini syledi.
Peder Tout--Tous ok kzd: "u iren dinsizin yaptna bak! Bana bu grevlinin adn syle
ansencinin biridir; onu sayn Peder La Chaise'e ikyet edeceim ve nianlnzn yatt hcre
attracam."
Gen kz uzun bir kararszlktan sonra Saint-Poulange'n adn verdi.
Rahip duralad: "Ah! Bay Saint-Poulange m dedin, kzm? O zaman dur bakalm: kendisi imdiy
e kadar gelmi en deerli, en Hristiyan bakanmzn yeeni olur; bu iyi bir adamn byle kt
eti olamaz, siz yanl anlam olmalsnz." Saint-Yves "Hayr, ok iyi duydum, nk defalarc
h! ben ne talihsizim. Ya utan iinde leceim, yahut da sevgilim tutukevlerinde ryecek," d
iye alad.
Peder Tout--Tous gen kz tatl szlerle yattrdktan sonra yle dedi:
"Kzm, bir kere u sevgilim szcn kullanmayn, nk bu sz Tanr'nn gcne gidebilir. H
lmasanz da ona kocam deyin; bu daha drst olur."
"kinci olarak, dnce ve niyetinize gre kocanz olan bu adam gerekte kocanz deildir. Bun
, bakasyla yapacanz i zina olmayacaktr; bu gnah ilemek dinimizde ok ktdr."
"nc olarak, niyetiniz temizse, grnte kt olan bir eylem Tanr'nn katnda kt saylm
yetiniz gerekten temizdir."
"Drdnc olarak, dinimizin tarihinde sizin durumunuza uygun den birok gzel rnek vardr.
Augustin'in yazdna gre, .S. 340 ylnda Roma'da Septimus Acindynus egemenken, Sezar'n h
kn Sezar'a deyemedii iin lme yarglanm bir adam varm. Adamn demesi gereken miktar
ama onun hi paras yokmu. Bu adamn ok gzel ve akll bir kars varm; zengin ve yal b
dna, kendisiyle gnaha girerse kocasna gerekli olan yarm kilo altn vereceini sylemi. K
ocasnn yaamn kurtarabilmek iin buna raz olmu. Aziz Augustin bu kadnn zverisini dor
dr. Geri yal komu onu aldatp paray vermemi ve kocas aslm; ama bu kadn kocasn ku
en geleni yapm oldu."
"Kzm, bir cizvit size Aziz Augustin'i tank gsteriyorsa, en dorusunu sylyor demektir. Si
z akl banda bir kzsnz, size hibir t vermeyeceim. Ama kocanza yararl olacanzdan
int-Poulange drst bir adamdr, verdii szden dnmez. Sizin iin dua edeceim, umarm her e
nn istedii gibi olur."
Gzel Saint-Yves bakan yardmcsnn nerisi kadar rktc olan bu szlerden sersemlemi olar
vine dnd. Bir an kendine kyp sevdii adam o korkun tutukevinde brakmay, en deerli var
verecei utantan kurtulmay dnd.



17.
GZEL KIZIN ERDEML D

Gzel Saint-Yves ev sahibesinden kendisini ldrmesini istedi; ancak bu kadn da cizvit
rahip gibi hogrlyd ve ona uzun uzun tler verdi: "Ne yazk! Gzel kzm, bu tannm, s
ray evresinde iler baka trl grlmyor. En bynden en kne tm konumlar sizden ist
ilmitir. Bakn, bana gven ve arkadalnz verdiiniz iin size unu itiraf edeyim: ben de
ar zorluk karsaydm, kocam imdi evini geindirdii bu ii bulamayacakt. O bunu biliyor ve
na kzmak yerine, beni velinimeti olarak grp sayg duyuyor. Siz sanyor musunuz ki tm bu
valiler, ordu komutanlar bulunduklar konumlar yalnzca grevlerindeki baarlara borlular?
unlarn byk ounluunun ykselmesinde elerinin pay vardr."
"Siz imdi ok ilgin bir durumdasnz: sevgilinizi kurtarp onunla evlenmeniz sz konusu. Bu
yce bir grevdir. Size szn ettiim o gzel bayanlar kimse ayplamad; sizi de alkayacak
emli bir ama iin ufak bir gnah iledi diyeceklerdir." Gzel Saint-Yves "Ah! Ne erdem! N
e lke! nsanlar tanmay yeni reniyorum. Peder La Chaise ile gln bir yarg sevgilimi t
attryorlar; ailem bana bask yapyor; bu zor anmda bana elini uzatanlar beni kirletmek
istiyorlar. Bir cizvit yiit bir adamn yaamn karartrken, baka bir cizvit namusuma el uza
tyor. Her yanm tuzaklarla dolu ve benim dayanma gcm kalmad. Ya kendimi ldrmeli ya da kr
alla konumalym. Kral kiliseye veya tiyatroya giderken onun getii yola kendimi atmalym."

Ev sahibesi "Sizi ona yaklatrmazlar," dedi, "Hele onunla konumay baarrsanz, Mons de Lou
vois ve Peder La Chaise sizi mrnzn sonuna kadar bir manastra kapatrlar."
Arkadann bu szleri gen kzn kararszln ve umutsuzluunu daha da artryordu. O srad
i; Bay de Saint-Poulange'dan bir mektup ve iki prlanta kpe getirmiti. Saint-Yves bu
nlar almak istemedi, ama arkada onlar bir kyya koydu.
Haberci gittikten sonra ev sahibesinin okuduu mektupta Saint-Poulange iki bayan aka
m yemeine aryordu. Saint-Yves asla gitmeyeceini syledi. Arkadann ona zorla takmak is
eleri frlatp att. Btn gn direndikten sonra yenik dt; arkadann getirttii arabaya n
i bilemeden bindi. Yolda ev sahibesi kpeleri yine denediinde kar koyacak gc yoktu. Yem
ek srasnda onun durgun olduunu gren Saint-Poulange umutland. Yemein sonuna doru bakan y
ardmcs ona kocasnn salverme kararn ve bir blk komutanlna atanma buyruunu gsterd
er verdi. Saint-Yves iinden "Ah! Kendinizi sevdirmek iin bu kadar uramasanz belki siz
i sevebilirdim," diye dnd.
Daha sonra uzun bir direni, hkrklar, gzyalar sonunda yorgun den gen kz kendini tes
Btn bunlar olurken yalnzca Safdil'i dnmekten baka dayana kalmamt.

18.
GEN KIZ SAFDL' VE JANSENCY
KURTARIYOR

Gn aarnca gen kz elindeki belgelerle Paris'e kotu. Bu yolculuk srasnda yreinden gee
latabilmek zordur. Soylu ve erdemli bir yrek dnn, bir yandan sevgilisine zgrln vere
udu, dier yandan onu aldatm olmann sululuu; bu iki duygu arasnda paralanmak zereydi.
tk, akl tara eitimiyle daraltlm bir kz deildi. Sevgilisinin akl yoluyla erdii olgun
e ykmlarla ulamt. Kadnlar erkeklerin dnmeyi renmesinden ok daha kolay duygular
ar drt yllk bir manastr eitiminden daha reticiydi.
ok sade giysiler iindeydi; bakan yardmcsnn karsna kt o ssl giysilerden nefret
leri ev sahibine brakmt. Bylece, hem Safdil'i zlemi olarak ve hem de kendinden nefret e
derek, karmak duygularla tutukevinin kapsna geldi.
Arabadan inerken gc yetmeyip sendeleyince ona yardm ettiler; gzleri yal ve yrei arpar
ri girdi. Onu mdrn karsna kardlar; konumak istedi ama sesi kmad ve belgeleri gst
'i ok sevmiti, onun salverilmesine sevindi. Bakalarnn talihsizliinden yararlanmak veya
onlarn gzyalarndan zevk almaktan holanan dier birok meslekta gibi yrei talamamt
Mdr tutukluyu odasna getirtti. ki sevgili birbirini grnce bayldlar. Gzel Saint-Yves u
sre kmltsz ve l gibi kald. Mdr Safdil'e "Bu hanm einiz olmal," dedi, "Bana evli o
emitiniz; duyduuma gre, zgrlnz onun abalarna borluymusunuz." Saint-Yves "Ah! Onu
deilim," diyerek yine bayld.
Ayldnda Safdil'e bu kez blk komutanlna atanma buyruunu gsterdi. Safdil mutlu bir d
bi soruyordu: "Niin buraya kapatlmtm? Beni nasl kurtardnz? Siz gklerden inen bir mele
bi yardmma kotunuz."
Gzel Saint-Yves baklarn eiyor, sevgilisine baktka kzaryor ve gzleri yaaryordu. So
'e, mr boyu kimseye syleyemeyecei ama Safdil dnda herkesin kestirebilecei o ayrnt d
diklerini anlatt.
Safdil fkeyle syleniyordu: "Bu sefil kasaba yargc benim zgrlme nasl kastedebilir? Ah
m ki baz insanlar en yrtc hayvanlardan daha kt olabiliyorlar. Ama kraln zel rahibi bir
izvitin de bu sahtecilie karmas ne kadar kt. Peki siz benim gibi bir yabancy nasl unu
? Yol yordam bilmeden, kimseden yardm grmeden Versailles'a nasl gelebildiniz ve zin
cirlerimi krdnz? Demek ki gzellik ve iffetin demir kaplar krabilen ve tun yrekleri yu
n tanrsal bir gc varm!"
Bu iffet szc zerine Saint-Yves alamaya balad. Oysa kendini sulad o gnahn iinde
fetli olduunu bilmiyordu.
Sevgilisi yle srdrd: "Balarm koparan melek, eer biraz daha adalet getirecek gcnz v
n bana sevmeyi rettiiniz gibi bana dnmeyi reten yal bir adam da kurtarabilir misini
eni bu adama balad; onu babam gibi seviyorum, siz ve o olmadan yaayamam."
Saint-Yves ard: "Yani ben yine bakan yardmcsna ...!" Safdil "Evet, her eyimi size bor
lmak istiyorum. Bu yetkiliye yine yazn ve baladnz iyilikleri tamamlayn." Gen kz onun
ni yapmas gerektiini duyumsuyordu. Yazmak iin kalemi aldnda eline egemen olamad. kez
may denedi, n de yrtt. Sonunda bir mektup yazd ve iki sevgili, tanrsal ltfun kurban
nciyi kucaklayp ayrldlar.
Mutlu ve zgn Saint-Yves kardei rahibin kald oteli biliyordu. Ayn yere gidip bir oda tut
tular.
Henz yerlemilerdi ki bakan yardmcsndan bir haberci geldi. Yal Gordon'un salverme kara
ren Saint-Poulange gen kza ertesi akam iin randevu veriyordu. Bylece, yapt her iyilik
nunda biraz daha kirleniyordu. Gen kz insanlarn ykmlar zerine yaplan bu ticaretten ir
ordu. Salverme kararn Safdil'e verdi ve bakan yardmcsnn randevu nerisini geri evirdi.
dil ancak arkadan kurtarmak zere sevgilisinin yanndan ayrlabildi. Koarak tutukevine gid
erken bir yandan da dnya ilerinin nasl dndn dnyor ve iki kiiyi kurtaran bu kzn
nlk duyuyordu.

19.
SAFDL, GZEL SANT-YVES VE AKRABALARI BR ARAYA GELYOR

Gzel ve gnahkr Saint-Yves, kardei rahip Saint-Yves ve Safdil'in amca ve halasyla bir
araya gelmiti. Herkes olup bitenlerden dolay aknlk ve farkl duygular iindeydi. Rahip S
nt-Yves yapt hakszlktan piman olmu kardeine sarlp alarken gen kz da onu balyo
vinten alyorlard. Bu gzel toplulukta kt yarg ve skc olu yoktu: dmanlarnn sal
oradan ayrlmlar, ktlk ve budalalklarn kendi kasabalarnda yaymaya gitmilerdi. Heyec
i bu drt kii Safdil'in arkadan zgrle kavuturup dnmesini sabrszlkla bekliyorlard
-Yves kzkardeinin yannda konumaya cesaret edemiyordu. Matmazel de Kerkabon "Yeenimi gr
eceim," diye sevinten uuyordu. Gzel Saint-Yves ona "Yeeninizi greceksiniz, ama o artk b
ildiiniz adam deil; duruu, bak, dnceleri, her eyi deimi; saf olduu kadar bilge b
lenizin gurur duyaca bir insan olmu. Keke ben de yle olabilsem," dedi. Rahip de Kerka
bon ona "Siz de ayn deilsiniz; banzdan neler geti de bu kadar deitiniz?" diye sordu.
Bu konumalarn ortasnda Safdil elinden tuttuu jansenci Gordon'la kageldi. Amca ve teyze
si yeenlerine sarlp uzun uzun ptler. Rahip de Saint-Yves artk saf olmayan Safdil'in nn
neredeyse diz kp zr diledi. ki sevgili duygularn ancak baklaryla anlatabiliyorlard
baklarnda minnettarlk ve sevgi, dierininkinde ise utan ve sknt okunuyordu. Kimse gen
mutlu gnnde durgun oluuna bir anlam veremiyordu.
Yal Gordon bir anda ailenin sevgilisi oldu, nk gen tutuklunun skntlarn paylam ol
u. Yal adam zgrln iki sevgiliye borlu olduu iin aka inanmaya balamt, eski ve k
Yemekten nce herkes bandan geenleri anlatt. ki rahip ve hala bunlar, hortlak ykleri
eyen ocuklar veya ykm haberlerine merakl adamlar gibi, gzlerini iri iri aarak dinliyor
lard. Gordon yle dedi: "Ne yazk! Matmazel de Saint-Yves'in krd zincirlere bal daha b
fazla insan var; onlarn ne olacan kimse bilmiyor. Gsze vurmak iin birok el kalkarken,
dm eli o kadar az ki." Bu dnce onu daha duygulu ve minnettar yapyor, gzel Saint-Yves'i
n davrann daha deerli klyordu. Her ey gen kzn kararl ve soylu davrann bir kat
ma, gen kza duyulan hayranlk, sarayda etkili birine duyulan saygyla kark bir hayranlk
biydi. Bu arada Rahip de Saint-Yves arada bir "kzkardeim ksa srede bu gc nereden alm o
bilir?" diye dnmekten kendini alamyordu.
Yemee oturduklar srada Versailles'da evinde kald bayan her eyden habersiz olarak kage
Saraya gider gibi gsterili bir arabayla gelmiti ve ierdekileri byklenen bir tavrla sel
amlad. Sonra Saint-Yves'i bir kyya ekip konutu: "Niin beyefendiyi bekletiyorsunuz? te
mas kpeleriniz; onlar takn ve beni izleyin." Alak sesle sylenen bu szleri Safdil duydu
; sonra kpeleri grd. Rahip de Saint-Yves, amca ve hala da bir ey anlamadan bu mcevher
lere hayranlkla baktlar. Bir yldr kendine egemen olmay renmi olan gen adam yine de se
edi. Gzel Saint-Yves sevgilisinin yzndeki anlatm grnce l gibi sarard; ayakta zor dur
. Ev sahibesine "Ah! Madam, ne yaptnz? Beni lme gnderiyorsunuz," dedi. Bu szler Safdil
'in yreini deldi; ancak kendini tuttu ve yz bembeyaz olmasna karn kardeinin yannda se
isine bir ey sylemedi.
Sevgilisinin yzndeki deiiklii fark eden Saint-Yves kadn salondan dar karp kk b
i onun ayaklarna att. "Benim bunlara kaplmadm biliyorsunuz; size bunlar verene syleyi
eni bir daha asla gremiyecektir." Kadn kpeleri yerden alrken gen kz szn srdrd: "On
eri alsn, ister size versin; imdi ltfen gidin, beni dostlarm nnde daha fazla mahcup et
meyin." Kadn bu davrana bir anlam veremeden oradan ayrld.
Gzel Saint-Yves yreindeki bu frtnalara dayanamayarak boulacak gibi oldu ve yatana eki
istedi. Ancak, dierlerini telalandrmamak iin konumalara akac szlerle katlmaya alt
sevgilisine baktka yreine oklar saplanyordu.
Gen kzn katlmad yemek bata snk geti; ancak baz durgun toplantlarda olduu gibi, y
leri yerine, yararl ve derin konumalar oldu.
Gordon birka tmceyle jansenciliin tarihesini anlatt, grdkleri basklardan sz etti. Saf
ise, insanlarn aralarnda yarattklar blnmeler yetmiyormu gibi dlem rn amalar iin
erini eletirdi. Gordon anlattka Safdil eletirisini yapyordu; konuklar bu konumay heyeca
nla dinliyor ve yeni bak alaryla aydnlanyorlard. Ykmlarn uzunluu ve yaamn ksal
an batan karc ve tehlikeli bir yn olduuna dikkat ekildi: krallardan tutun da dilenc
dar herkes suu doada buluyordu. Nasl oluyordu da, birka kuru iin dier insanlara cellatl
, gardiyanlk ve dalkavukluk yapmaya hazr insanlar bulunabiliyordu? Bir grevli hi gzn k
madan bir ailenin yaamn sndrecek imzay atabiliyor ve cellatlar bunu byk bir zevkle yer
e getirebiliyordu?
Gordon yle dedi: "Genliimde mareal Marillac'n bir akrabasn tanmtm; bu adam nl ak
yerde eziyet grmeye balaynca Paris'e gelmi, baka bir ad altnda saklanyordu. Yetmi iki
a bir adamd. Ona srgnde elik eden kars da ayn yalardayd. Tek ocuklar hayrszn bir
anda evden kam, nce asker olmu sonra asker kaa, her trl ktlk ve ahlakszla ka
l de Richelieu'nn korumanlarna katlm ve bylece kanunun penesinden kurtulmutu. Bu serv
adam anne ve babasn tutuklamakla grevlendirildi. Bu grevi efendisine yaranmak istey
en uan titizliiyle gzn krpmadan yerine getirdi. Onlar tutukevine gtrrken yal ann
glarna ilendiklerini iitti; onlara gre en byk zntleri oullarnn kt yola dm ol
"Yine Peder La Chaise'in bir casusunun kk bir dl iin kendi z kardeini ihbar ettiini g
u casusa dl vermediler; lrken, yapt ktlkten deil cizvitlerce aldatlm olmaktan y
"Uzun yllar yaptm aile rahiplii grevi bana ok ey retti. Darya kar mutluluk mask
enin bireyleri arasnda ac ve nefret olduunu gzledim; en byk ktlklerin agzllkten k
Safdil sze kart: "Ben yine de yrei soylu ve duyarl bir insann mutlu olabileceine inan
; gzel Saint-Yves'le sade bir mutluluu yakalayabileceim." Burada Rahip de Saint-Yve
s'e dnd: "Umarm, geen yl olduu gibi, olurunuzu bizden esirgemezsiniz." Rahip sknt ii
r dileyerek kar kmadn belirtti.
Amca Kerkabon bu evliliin yaamnda en gzel gn olacan syledi. yi yrekli hala sevinte
kardeine "Onun mez olamayacan size daha nce sylemitim; bylesi daha gzel; Tanr izin
en onlarn anneleri olurum," dedi. Bylece herkes Saint-Yves'e vgler yadrd.
Safdil, sevgilisinin yapt iyiliklerle yrei dolu olduu iin elmas kpeler olay onun zer
ir iz brakmamt. Ancak, iittii "beni lme gnderiyorsunuz" szleri onu gizlice endielen
ve bu mutlu gnn zehirliyordu. Konuklar iki sevgilinin mutluluu zerine konumay srdryo
elecek iin tasarlar yapyorlard. Birlikte Paris'e tanmay, buralarda i bulmay, en kk
luk nda kolayca dlenen tasarlar ortaya attlar. Fakat Safdil yreinin derinliklerind
ar geri eviriyordu. Kendisine verilen Saint-Poulange ve Louvois imzal atama belgele
rini yine okuyordu. Konuklar, Fransa'da en deerli zgrlk olan len sofrasnda konuma zg
narak, ona bu iki devlet adamnn gerek yzlerini anlattlar.
Safdil yle dedi: "Ben Fransa kral olsaydm, yle bir sava bakan seerdim: Soylulara da s
bilmesi iin en soylu birisi olmal. Orduda temenlikten mareallie kadar hizmet etmi olma
sn isterdim; bylece askerlik yaamnn ayrntlarn bilmi olurdu. Subaylar bir sivil baka
, savata birlikte arptklar birine yz kez daha ballkla hizmet ederlerdi. Ayrca bakan
sprili ve neeli olmasn isterdim; lkemiz insanlar zyaps byle olan birine daha ok gve
." Safdil bakann bu zyapda olmasn isterken, neeli birinin kycla daha az yatkn oldu
u. Mons de Louvois onun bu tanmna pek uymuyordu.
Onlar sofradayken gen kzn hastal arlat; iini kavuran bir atele yanyordu. Ancak ma
neesini bozmamak iin yardm aramyordu. Onun uyumadn bilen kardei bir ara yatana g
durumunu grnce haykrd. Safdil ve konuklar ieri kotular. Gen adam her zamanki tatl ve
yarl davranlaryla sevgilisine sarlp ilgilendi.
Hemen bir doktor ardlar. Bu doktor her yere koarak giden ve bir nceki hastal bir sonr
le kartran, saduyu ve deneyim yerine kitaplarna inanan trden bir doktordu. Aceleyle o
srada moda olan bir ila yazarak durumu daha da arlatrd. Moday da hekimlie sokmak Pari
yaygn bir uygulamayd.
Solgun Saint-Yves de hastaln arlatrmada hekime yardmc oluyordu. Yreinin acs bede
fasndaki karmak duygular damarlarna sanki bir zehir salglyordu.

20.
GZEL SANT-YVES'N LM VE SONU

kinci bir doktor ardlar. Bu gelen de gen bir bedende doay zleyen tm organlara yardm
erine meslektana kar kmaktan baka bir ey yapmad. Hastalk iki gn sonra lmcl bir d
Duygularn beii denen yrekten sonra, dncenin beii denen beyin de hastalanmt.
Hangi anlalmaz mekanizma duygu ve dncelerle organlar arasnda bir ilinti kurabiliyor? B
azen ac bir dnce kan dolamn nasl deitirebiliyor ve bu dolam bozukluu da dncey
arlndan kuku duyulmayan bu bilinmez akkan bir an iinde tm yaam kanallarna nasl giri
ar, bellei, znt ve neeyi oluturabiliyor? Unutulmak istenen bir dehet ann anmsatabil
r hayvan, dnen veya sevilen biri yapabiliyor?
Bunlar Gordon'un aklndan geen dncelerdi; insann pek ender aklna gelen bu dnceler onu
rlln azaltmyordu, nk o, duygusuz olmakla vnen filozoflardan deildi. Bu gen kzn
nun lmn gren bir baba gibi onu zyordu.
Rahip de Saint-Yves ve Safdil'in amcasyla halas umutsuzca gzyalar dkyorlard. Fakat Saf
l'in soylu yreinin zntsn anlatacak szckler hibir dilde bulunamaz.
Halas lmek zere olan kzn ban zayf kollarnn arasna alm, kardei yatan kysna
vular iinde tutuyor ve gzyalaryla slatyordu. Ona kurtarcm, umudum ve eim diyordu. B
gen kz iini ekti, ona sevgiyle bakt ve sonra dehetli bir lk att: "Ben, sizin einiz
ilim, ben bu szce layk deilim. lmeyi hak ediyorum; cehennem eytanlarna sizi kurban ett
iin Tanr beni cezalandryor. Beni dnmeyin, siz mutlu yaayn." Bu sevgi dolu ve korkun
anlalamyor, ama tm yreklerde derin etki brakyordu. Gen kz szlerini aklama cesareti
r szc baucundakileri aknlk, znt ve acma iinde brakt. Bir hakszl dzeltmek
u gnahsz kz kullanan o gl adama hepsi ilen yadrdlar.
Gen adam sevgilisine "Siz sulu deilsiniz; su yreimizde olur, oysa sizin yreiniz sevgi
iffetle dolu," dedi. Bu szlerindeki itenlik gen kz yaama dndrr gibi oldu. Biraz avun
ulurken hl sevilmesine ard. Yal Gordon jansencilik gnlerinde onu kusurlu bulurdu, ama
ona sayg duyuyor ve alyordu.
Bu gzyalar ve znt arasnda, gen kzn iinde bulunduu tehlike tm yrekleri doldururke
bercisi kageldi. Kraln zel rahibi Peder La Chaise'den Montagne Manastr rahibine haber
getirmiti. Mektup Peder La Chaise'in yazman ve ua Valbled kardeten geliyordu ve yal ra
be randevu vererek grmek istiyordu. Mektupta yazldna gre Sayn Peder La Chaise rahibin
inin bana gelenleri haber almt; hapse atlmas byk bir yanllkt ve byle eyler baze
em verilmemesi gerekiyordu. Rahip ertesi gn yeenini ve onun arkada Gordon'u getirirs
e Valbled karde onlar huzura kabul ettirecek, daha sonra da Mons de Louvois ile grtrec
ekti.
Mektupta ayrca kraln, Safdil'in ngilizlere kar gsterdii yiitlikten haberdar edildii v
aln yarn koridordan geerken onu dllendirecei ve belki de ona gz ucuyla bakaca yazly
dnda saray hanmlarnn yeenini zel odalarna arp "Hogeldiniz Bay Safdil" diyecekler
ay leninde kesinlikle ondan sz edilecei yazlmt.
Rahip de Kerkabon mektubu yksek sesle okumutu; Safdil fkelendi, fakat haberciye bir
ey demedi. Sonra kader arkada Gordon'a dnp buna ne diyeceini sordu. Gordon yle yantl
sarayda insanlara byle maymun gibi davranrlar. Onlar dver, sonra dans ettirirler."
Bunun zerine Safdil mektubu alp yrtt ve haberciye "te yantm aldnz," diyerek nne a
and, srgne gnderileceinden korkarak hemen bir mektup yazp zr diledi.
Bu arada gzel ve talihsiz Saint-Yves arlayor, sonunun geldiini anlyordu. Artk dayanma
almayanlarn dinginlii iindeydi. Safdil'e "Ah! sevgilim," dedi, "Yaptm yanll yaamm
ak sizin zgr olacanz bilmek beni avutuyor. Sizi aldatrken seviyordum, lrken de seviyo
"
Gen kz bakalarna "cesaretle ld" dedirtmek gibi bo bir hevesle metin olmaya almyordu
rmi yanda sevgilisini, yaamn ve iffet denen gururunu yitirirken metin olabilir? Zaten
durumunun acln kendi sylemese de baklar anlatyor, alayabildii kadar alyordu.
Bazlar lm metin karlayanlar niin bu kadar verler? Bu, hayvanlarn yazgsdr. Bizler
astalk sonucu kanlmaz olan lm byle karlayabiliriz. Byk bir kaybn acs elbette ol
a alan her kimse lmn kollarnda bile byklenmeyi srdrmektedir.
Sonunda gen kz son soluunu verdi; baucundakiler gzyalar ve hkrklara bouldular. Saf
larn yitirdi. zyaps gl kiilerin duygular daha iddetli olur. yi yrekli Gordon onu
dine geldiinde canna kymasndan korkuyordu. Ortalktaki tm silahlar kaldrdlar. Gen ada
bunu fark etti; alamadan onlara "Yeryznde benim yaamma son vermemi engellemeye kimin
hakk ve gc olabilir?" diye sordu. Gordon ona, zgrlmz yaammza son vermekte kullanm
u dnyada nbet bandaki asker gibi olduumuz zerine bilinen beylik laflar etmedi. Sanki Ta
nr iin bir miktar maddenin orada deil de burada toplanm olmasnn nemi var myd? Caton'
haner darbesiyle yantlad bu tr temelsiz dncelere yer yoktu.
Safdil'in frtnalara gebe sessizlii, gzlerindeki duraan baklar ve dudaklarnn titreyii
kileri hem acndryor, hem de dehet iinde brakyordu. Herkes gzcuyla onu kolluyor, yaln
amasna dikkat ediyorlard. Bu arada otelci ve ei geldiler; gzel Saint-Yves'in soumaya
balayan cesedi sevgilisinin gzlerinden uzakta baka bir yere gtrld.
Onlara otelin kapsnda dualar okuyan iki papaz da katlmt. Yaknlarnn alat, sevgili
ya hazrland bu ortamda birden Saint-Poulange ve Saint-Yves'in ev sahibesi geldiler.
Saint-Poulange'n bir kez tatt mutluluk onun hevesini geirmemi, gen kza daha da balanm
evrilmi olmak onu kkrtmt. Peder La Chaise byle bir yere gelmeyi dnmezdi, ama bt
li gzlerinin nnden gitmeyen Saint-Poulange, kendi gelse iki kezden fazla grmek istem
iyecei bu kzn evine komutu.
Bakan yardmcs arabadan indiinde ilk grd ey bir tabut oldu. Zevk iinde yaamaya alm
san aclarna gsterdii duyarszlkla yzn evirip yukar kmak istedi. Versaillesl kadn
merak edip sordu. Saint-Yves'in adn duyunca kadnn gzleri byd ve bir lk att. Bunu
-Poulange yznde aknlk ve acyla geri dnd. yi yrekli Gordon da orada gzleri yal du
rn kesip bu saray adamna olanlar anlatt. Saint-Poulange kt domu biri deildi, ama dev
zmeti ve saray yaam onun ruhunu artmt. Yalandka yrei talaan bakanlardan deildi
inliyor, gzlerinden yalar szlyordu. Aladna kendi de ayor, mrnde ilk kez pimanl
Gordon'a dnd: "Bana szn ettiiniz bu olaanst genci tanmak istiyorum. lmne neden ol
siz kz kadar bu gencin yazgs da beni etkiliyor." Gordon onu odaya karp yaknlarnn evr
sard gen adamn nne getirdi.
Bakan yardmcs Safdil'e "Sizin yaamnz kararttm, kalan mrm onu onarmaya harcayacam,
il'in ilk dncesi bu adam orackta ldrmek ve sonra da kendini ldrmek oldu. Ancak hibir
yoktu ve evresi sarlyd. Odadakiler tm nefretlerini ve aalamalarn Saint-Poulange'a ku
o hibir ey sylemeden dinledi. Sonunda zaman her eyi yumuatt. Safdil Mons de Louvois'nn
ordularnda baka bir ad altnda iyi bir asker olup kt. Buyruundaki askerler bu hem filoz
of, hem yiit komutan benimsediler.
O bazen bu servenden sz ederken duygularna egemen olamayp alyordu. Yaamnn sonuna kada
l Saint-Yves'in ansna bal kald. Rahip de Saint-Yves ve de Kerkabon yeni birer greve at
andlar. Halas yeeninin askerlie, din adamlndan daha ok yaktn sylyordu. Versail
ri kendi takt. Peder Tout--Tous ikolata, kahve, eker ve deri ciltli Saygdeer Peder Cro
iset'nin dnceleri adl kitap gibi birok armaana kavutu. yi yrekli Gordon mrnn kalan
le geirdi; tanrsal ltfu bir daha azna almad. Yaam felsefesi olarak, ktlk de bir iyil
aabilir zdeyiini seti. Kimbilir ne kadar drst insan bunun tersini dnmtr: ktlkte

You might also like