You are on page 1of 91

Seyyid Kutup

"...Biz fikir ve szlerimiz uruna lsekte, o fikir ve szler ruhlu birer vcud olarak kalacaklardr."
Seyyid Kutup, 1906 ylnda Msr'n Asyut kasabasnda dodu; Dini lk eitimini ailesinden ald.
Yani; nezih, temiz ve berrak dimana ilk nakedilen bilgi, Kelam- lahi oldu. lkokulu bitirdii
sene Kur'an-i Ke-rim'i de batan sona ezberlemi bulunuyordu.
lkokulu bitirince babas Kahire'ye gtrd ve el-Ezher niversitesinin orta retim blmne
kaydettirdi. Babasnn lmnden sonra ailece Kahire'ye yerletiler.
Seyyid Kutup, daha lise yllarnda iken kendini edebiyata vermi ve edebi eserler, makaleler
yazmaa balamt. air olarak tannmak istemediinden yazd iirleri neretmezdi.
Yksek tahsilini Kahire niversitesinin Darl -Ulm Fakltesinde yapt. 1933 ylnda bu
faklteden mezun oldu. Ayn yl Msr Maarif Vekaleti tarafndan bu faklteye Edebiyat hocas
olarak tayin edildi.
1941 ylnda sosyoloji doktoras yapmak zere Maarif Vekaleti tarafndan Amerika'ya gnderildi.
Amerika'ya gitmeden nce Msr'daki Mslman Kardeler Cemiyeti ile mnasebetler kurmu ve
Yeni Fikir adl bir mecmua karmaa balamt. Amerika'ya gittikten sonra da devam ettirdii
Yeni Fikir mecmuasnda, balca kapitalizme ve servet sahiplerine atyordu.
Amerika'da geirdii iki yl; gnmzn eitli doktrinlerini tetkik etmekle deerlendirmiti.
Dndkten sonra bu sahadaki akademik almalarn da artrd. Bu akademik almalarnda
evvela sosyalizm, komi-nizm ve kapitalizm'i btn detaylar ile inceleyip tahlilden geirdi. Bu re-
jimlerin hepsinde de beeriyete zararl olan ve insanl muhtelif ekillerde kleletiren unsurlar
bulunduunu tespit etti.
Bu incelemelerin ardndan btn almalarn Kur'an tetkike hasretti. man ve slam
prensipleri zerinde uzun mddet ilmi almalar yapt. Ve btn insanln kurtuluunun
Kur'an- Kerim'e sarlmakla olacana inanyordu. Bu ilmi ve felsefi aratrmalar, kendisine
sarslmaz bir iman bahsetmiti.
Bu noktada huzura kavumu olan Seyyid Kutup, artk fkr ve dnce hayatnn en olgun
safhasna girmi bulunuyordu.
1948 ylnda "slamda Sosyal Adalet" adl kitab slam aleminde byk yanklar uyandrd.
Fikirlerini eserleri ile yaymaa alrken ayn paralelde kurulmu olan "Mslman Kardeler
Cemiyeti'yle temaslarn sklatrd.
1952 ylnda Msr'da yaplan askeri ihtilal neticesinde sosyalizm tatbikine baland. 1954 ylnda
"Mslman Kardeler Cemiyeti" fesh edildi. Tekilatn onbinlerce mensubu zindanlara
dolduruldu. Seyyid Ku-tup'da ayn yl tevkif edilmi ve onbe yl ar krek cezasna arptrl-
mt. Zindanda bulunduu mddete de Hakk sylemekten ftur etmedii iin mahpusluu
mddetince byk ikencelere maruz braklmtr. Eserlerinin bir ounu hapishanede yazd
gibi en byk eseri Fi Zial-il Kur'an'm son yansmda hapishanede tamamlad.
Nihayet 1965 ylnda nerettii "Yoldaki aretler" adl eseri sebebiyle, erkek ve kadn olmak
zere tam krkbin insan zindanlara dolduruldu. Bunlarn bir ou mahkeme edilmeden ikence
altnda can verdi. Seyyid Kutup ile arkadalar el-eyh Abdifettah smaii ve Muhammed Yusuf
Havva ise, kurulan askeri mahkeme karan ile 29.8.1966 gn idam edildi.
1[1]


1[1]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 4.

Takdim

Bugn insanlk bir cehennemin kenarnda bulunmaktadr... Bu hal, bann stnde asl duran
yokolu tehdidinden deildir... Bu, bir hastalk belirtisidir ama hastaln kendisi deildir. Gerek
sebep, insan hayatnn, glgesinde salkl bir ekilde byyp geliebilecei deerlerin iflas
etmesidir, nsanla verebilecei hi bir deeri kalmayan bat dnyasnda bu durum olduka
belirgindir.
O bat dnyas ki, iflas noktasna varan tkenmilikten sonra, kendi varln kendisine bile ikna
edecek hibir eyi kalmamtr. Yava yava, dou bloku sistemlerini, zellikle komnizm olarak
adlandrlan ekonomik sistemleri dn almaya, iktibas etmeye balamtr.
Dou blokunda da durum ayndr. Marksizmin ilk dnemlerinde hem douda hem de batda
inan zellii tad zannyla byk bir kitleyi cezbeden sosyal teoriler de bu kategoridedir.
Marksizm fikir baznda hissedilir bir ekilde gerilemitir. O kadar
ki, neredeyse kendi ilkelerinden uzaklam, mevcut olan devlet ve kurumlarna mnhasr bir
hal almtr. Marksizm ve benzeri sistemler, insan ftratnn yaps ve gerekleriyle atrlar. Bu
nedenle ancak bozuk bir ortamda veya uzun sren baskc bir rejimin bulunduu toplumlarda
kabul grrler. Ancak Marksist toplumlarda da ekonomik iflas balam bulunmaktadr.
2[2]

Bu gn sosyalist rejimlerin speri olarak grlen Sovyetlerde arlk devrinde bile gelien tarm
hayat tamamen verimsizlemitir. Sovyetler artk buday ve dier gda maddelerini ithal
etmektedir. Kolhozlarda
3[3]
uygulanan insann fitrayla atan rejimin iflasndan dolay yiyecek
ve giyecek almak iin altn olarak hazinede ne varsa satmakta olan Rusya'nn iinde bulunduu
ve her geen gn daha da ktleen durumu budur.
nsanlk iin yeni bir ynetim biimi zorunludur. Artk batl insann, insanla nderlii son
bulmak zeredir. Bu, bat uygarlnn madd olarak iflas etmesinden ya da ekonomik veya askeri
g olarak zayflamasmdan deildir. Bu, bat sisteminin fonksiyonunun bitmesindendir. Onun,
ynetimde kalmasn salayacak bir deerler btn yoktur.
Madd alanda, Avrupa dehasnn ulat uygarlk dzeyini ayakta tutacak, onu gelitirecek; ayn

2[2]
Yazar bu satrlarda 1960'Iarm dnyasn deerlendirmektedir. Bu gn gelinen nokta, sosyalist ynetimlerin yok
olduu, bat sisteminin ekonomik anlamda liberalizmle, siyasal olarak da zgrlk ve demokrasi kavramlaryla btn
dnyay avucunun iine almaya alt noktadr. Varlmak istenen hedef, oluturulmak istenen dzenin ad artk
"Dnya sistemi"dir. Toplumlar ve devletler imdilerde zgrlk ve demokrasi yalanlaryla smrlmektedir. zlme
hzla devam etmektedir. Demokrasi, ezilen ve mazlum insanlara reva grlen zulmn ad olmutur, islm ok gr bir
ekilde, siyasal dzenini oluturma yolunda, zulmn kara duvarlarn yka yka, demokrasinin cani putlarn devire,
devire gelmektedir. (yaync)
3[3]
Kollektif iftlik: Mlkiyeti devletin olup, belli bir pay karl kyllerin ilettii tarm alanlarna verilen ad.
zamanda, insanln tand deerlerle mukayese ederek; yeni, ciddi, btncl bir deerler
sistemini, kkl, dinamik ve gereki bir yntemle insanla sunacak bir ynetim zorunludur.
te bu deerleri, bu yntemi elinde bulunduran sadece ve sadece slm'dr.
Bilimsel gelimeler devrini tamamlamtr. Bu devir, Rnesansm doup balad m. 16. asr ile
zirveye ulat m. 18. ve 19. asrlardr. Artk verecei yeni bir ey yoktur.
Yine ayn zaman diliminde ortaya kan vatanc-lk, ulusuluk, blgesel birliktelikler de sresini
doldurmutur. Onlarn da verecekleri bir ey kalmamtr.
Daha sonra, bireyci ve toplumcu sistemler de baarszlkla sonulanmtr.
Artk, sra slm'a gelmitir. nsanln en zor, en akn, en alkantl olduu bir zamanda gelmi-
tir; "mmet" dnemi... Yeryznde madd kalknmay inkar etmeyen slm'n dnemi... nk
slm yeryz hilafetinin insana Allah tarafndan tevdi edilmesinden bu yana, madd alanda
gelime gstermeyi; insann ilk grevlerinden biri kabul etmektedir. Bunu, belirli artlar altnda;
Allah'a ibadet et-
mek, insann varolu amacn gerekletirmek olarak grr.
"Rabbin meleklere, 'ben yeryznde bir halife yaratacam'dediinde..." (Bakara,30)
"nsanlar ve cinleri ancak bana ibadet etsinler diye yarattm." (Zariyat, 56)
Allah slm mmetini insanlar arasndan hangi ama iin seerek yarattysa, bu gayeyi
gerekletirecek olan mmetin dnemi balamtr.
"Siz insanlar iin ortaya karlan,- iyilii emreden, ktlkten sakndran, Allah'a iman eden ha-
yrl bir mmetsiniz." ci-i mrn, o)
"Siz insanlara, peygamber de size ahid olsun diye sizi vasat bir mmet olarak yarattk."
(Bakara, 143)
slm, fonksiyonunu ancak bir toplumda uygulayarak gsterildiinde icra edebilir. Yani bir
topluluk tarafndan yaanmas gerekir. nsanlk, zellikle bu devirde soyut bir akideye kulak
vermiyor. Gnlk hayatta bu gerein doruluunu grmyor musunuz? Asrlardr slm
mmetinin varl yok saylyor.
slm mmeti, zerinde slm'n bulunduu bir toprak paras deildir. Tarihin bir kesitinde
atalarnn, slm'a uygun bir sistemle ynetildii, yaad bir ulus da deildir. slm mmeti,
hayatlarn, dncelerini, konumlarn, sistemlerini, deerlerini, llerini, ksaca hereylerini
sadece ve sadece slmi yntemden alan bir insan topluluudur. te bu nitelikleriyle mmetin
varl, btn bir yeryznde Allah'n eriatyla hkmetmenin sona erdii andan itibaren yok
olmutur.
slm'n bir defa daha insanln ynetimini gerekletirmede beklenen roln stlenmesi iin
bu mmetin yeniden varolmas zorunludur.
Nesiller boyunca, dnce ve konum itibaryla slm'la ve slmi yntemle hibir ba olmayan
sistemlerin kalntlaryla gizlenen, rtlen bu mmetin dirilii zorunludur.
Dirili giriiminin balamasyla ynetimin ele alnmas arasndaki mesafenin uzun olduunu bili-
yorum. slm mmeti'nin varl ve grnts uzun sre kaybolmutur. nsanln ynetimini
uzun bir mddet baka dnceler, baka anlaylar, baka konumlar, baka milletler ele
geirmitir. Son zamanlarda, Avrupa dehas bilim, kltr, sistem ve madd retim alanlarnda
byk bir atlm gerekletirmitir. nsanln, zirvesinde bulunduu byk bir atlmdr bu.
nsanlk ne bundan, ne de bunun sonularndan kolayca vazgeebilir. zellikle de neredeyse bu
gelimenin dnda kalan, ad slm Dnyas olan dnya...
Btn bu deerlendirmelere ramen slm diriliin balamasyla ynetimi teslim alma
arasndaki mesafe ne kadar uzun olursa olsun, slmi dirili zorunludur. slmi dirilii
balatmak; vazgeilmesi mmkn olmayan ilk admdr.
Hadiseyi daha iyi kavrayabilmemiz iin - snrl bir ekilde de olsa - bu mmetin insanl
ynetmesi hususundaki yeteneklerini bilmemiz gerekiyor.
u anda, bu mmetin maddi gelime alannda insanla benimsetip sunabilecei; bu adan
insanln ynetimini stlenmesini salayacak olaanst bir baars yoktur. Zaten istenen de,
bu deildir. Avrupa dehas, bu alanda, onu olduka geri brakmtr. En azndan nmzdeki bir
ka asr iinde ona kar madd bir baar salamas beklenmemektedir.
Bu durumda baka bir yetenek gerekiyor. Bu uygarln sahip olmad bir yetenek...
Bu, bizim madd gelimeyi ihmal ettiimiz anlamna gelmez. Madd alanda da gayret sarfetmek
grevimizdir. Fakat u aamada, sayesinde insanln ynetimine ulaacamz bir vasf deildir
bu. Varlmzdan kaynaklanan bir zorunluluktur.
Ayn zamanda yeryznde Allah'n halifesi olan insann, varolu gayesini gerekletirdii iin,
madd alanda gelimeyi zel artlar altnda Allah'a ibadet sayan "slm Anlayn" bize yklemi
olduu bir gereklilik olarak da madd gelimeye nem vermeliyiz.
yleyse, madd gelimeden baka, insanln ynetimini ele almak iin baka bir yetenek
gerekiyor. Bu yetenek madd gelimeye cevap verdii gibi, ftr ihtiyalara da cevap veren bir
anlayn rehberliinde insanla madd dehann rnlerini koruma imkann salayan "akide"
ve "y'ntem"den baka bir ey deildir. te bu "akide ve yntem", bir insan topluluunda, yani
mslman bir cemaatte pratize edilmelidir.
Bugn btn dnya, hayat dinamikleri, sistemlerin bizzat kendinden kaynakland bir cahiliyye-
nin iinde yaamaktadr. yle bir cahiliyye ki, bu hayatn salad muhteem kolaylklar, onun
ktlnden bir ey eksiltmez. Muhteem madd gelime budur ite!
Cahiliyye, yeryznde Allah'n egemenliine, zellikle O'nun uluhiyyetine, dmanlk zerine ku-
ruludur. zellikle egemenlik... Bu cahiliyye dzeni, egemenlii insana verir. Kimilerini kimilerine
Rab yapar. Bunu, cahiliyyenin tannd ilk basit, ilkel ekliyle yapmyor. Allah'n hayat iin
koyduu yntemden uzaklaarak, O'nun izin vermedii konularda dnce, deer, yasa, kanun,
sistem koyma hakknn kendisine ait olduu Allah'n egemenliine tecavz etmek, O'nun
kullarna tecavz demektir. nsann, genel olarak, sosyalist sistemlerdeki zelillii; kapitalist
sistemlerde ise, sermayenin basks ile birey ve toplumlara uygulanan zulm, Allah'n ege-
menliine dmanln, O'nun insana bahettii deerleri inkarn sonucundan baka bir ey
deildir.
te burada, slm yntem kendini ortaya koymaktadr. slm sisteminin dndaki btn
sistemlerde insanlar, herhangi bir ekilde, birbirlerine ibadet etmektedirler. Sadece slm
dzeninde, insanlar birbirlerinin kullar olmaktan kurtulup yalnzca Allah'n kulu olurlar. O'ndan
isterler, O'na boyun eerler.
Yollarn ayrld nokta burasdr. Ayn zamanda slm sistemi ve onun insan hayatndaki
sonularnn ortaya koyaca eyler bizim insanlara vereceimiz yeni anlaytr. nsanln sahip
olmad hazine budur. nk o, Bat uygarlnn, dousuyla batsyla btn bir Avrupa
dehasnn rn deildir.
phesiz biz, insanln tanmad, retemeye-cei, tamamen yeni bir eye sahibiz. Ancak, bu
yeni olgunun daha nce de belirttiimiz gibi, pratize edilmesi zorunludur. ncelikle bir milletin
bunu yaamas gerekir. Bunun iin, slmi bir toprak parasnda dirili ameliyesi
gereklemelidir. Bu diriliin ardndan gelecek olan, aradaki mesafe uzun da olsa, ksa da olsa,
insanln ynetiminin elde edilmesidir.
slm uyan eylemi nasl balayacak?
Bu grevi stlenecek bir nc cemaat lazmdr. Bu yola ba koymu bir cemaat... Dnyann her
kesindeki cahiliyeyi yok etmek iin yola km bir cemaat... evresini kuatan cahiliyeyi yok
etmek iin yola km bir cemaat... evresini kuatan ca-hiliyyeden, bir yandan kendini uzak
tutmaya alrken, te yandan onunla ilikisini koparmadan yryen bir cemaat...
Bu grevi stlenen nc cemaat iin yolda kendisine gerekli baz "iaretler" zorunludur.
Rolnn ieriini, grevinin ne olduunu, amacn, uzun yolculuun balad noktay gsteren
"iaretler"... Yeryznn her kesindeki cahiliyyeye kar konumunu belirledii "iaretler"... B
nc cemaat, insanlarla nerede birleip, nerede ayrlacak? Kendi zellikleri, evresindeki
cahiliyyenin zellikleri nelerdir? Bu cahiliyye topluluuna slm'n diliyle nasl konuacak,
nerede konuacak? Btn bu hususlarda; ilmi nereden, nasl alacak?
Bu iaretler, bu akidenin ilk kayna Kur'an'dan, Kur'an'n temel ynlendirmelerinden
alnmaldr. Bu iaretler, Allah'n yeryznde yaplmasn istedii eyleri gerekletirmi,
Allah'n diledii ekilde tarihin seyir izgisini bir kez daha deitiren, pak, sekin nefislerde
oluan anlaytan, dnceden alnmaldr.
"Yoldaki aretler"!, ite gelmesi umutla beklenen bu nc cemaat iin yazdm. Bu kitabn drt
blm,
4[4]
konusuna uygun baz dzeltme ve ilavelerle, "Fi Zlal-il Kur'an"dan alnmtr.
nszn dndaki sekiz blm, Kur'an- Ke-rim'in Rabban metoduna uygun olan ve bana eitli
zamanlarda gelen ilhamla yazlmtr. Bunlarn hepsini bir araya getiren zellik yoldaki iaretler
olmalardr. Nitekim her yolun bir takm iaretleri vardr.
Bu kitap, iaretlerin ilk blmn oluturmaktadr. Allah, beni bu yolun iaretlerine ulatrdka,
dier blm ya da blmlerin bunlar izleyeceini umuyorum.
Baar Allah'tandr. Seyyid Kutup
5[5]


rnek Bir Kuran Nesli

Her zaman ve her yerde, slm davetilerinin nnde dikkatle durmalar gereken tarihi bir
gerek vardr. nnde uzun uzun durmalar gereken bir realite, vaka... Bunun davet yntemine
kesin bir etkisi vardr.
Bu davet, slm tarihinin btnnde, insanlk tarihinin btnnde, insanlar arasnda sekin bir
nesil, rnek bir nesli, yani sahabe neslini karmtr. Bu tr bir nesil bir daha gelmemitir. Evet,
tarih boyunca, bu nesli temsil eden bireyler bulunmutur. Ancak bu, davet tarihinin ilk
dneminde olduu ekilde, belli bir yerde bu kadar byk bir saynn bir araya geldii vaki
olmamtr.
Bu nnde uzun uzun durulmas gereken apak bir olaydr. Umulur ki, bunun srrna erebiliriz.
Bu davetin kayna Kur'an elimizdedir. Allah Rasl'nn (s.a.v.) Snneti, pratik yolu, siyeri de....
Tarihte bir benzeri daha gelmeyen ilk neslin elinde olduu gibi, bunlarn hepsi bizim de
elimizdedir. Elimizde olmayan sadece Allah Rasl'nn (s.a.v.) ahsdr. Sr bu mudur?Bu
davetin yrtlmesi, rnlerini vermesi iin Allah Rasl'nn (s.a.v.) ahs zorunlu olsayd, Allah
bu daveti, btn insanlar iin bir davet ve en son risalet klmaz, u yeryznde kyamete dek,
insanlarn ynetim iini, bu davete brakmazd.
Allah Tel, bu kitabn korunmasn zerine alm, bu davetin Allah Rasl'nden (s.a.v.) sonra da
devam etmesinin, rnlerini vermesinin mmkn olduunu bildirmitir. Risaletin zerinden 23
yl getikten sonra O'nu, (Rasln) katma almtr. O'ndan sonra, bu dini kyamete dek baki
klmtr. yleyse Allah Rasl'nn (s.a.v.) ahsnn yokluu, bu olay, bu srr aklamaz.
O zaman baka bir neden aramalyz. O ilk neslin beslendii kaynaa bakalm. Belki, burada bir

4[4]
Bunlar, Kur'an Yntemin Yaps, slm Dncesi ve Kltr, Allah Yolunca Cihad ve Mslman Toplumun Douu
ve zellikleri balkl blmlerdir.
5[5]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 7-16.
deiiklik buluruz. Yetitikleri ynteme bakalm. Belki, bunda da bir farkllk grrz.
O neslin beslendii ilk kaynak Kur'an'dr. Evet, yalnzca Kur'an... Allah Rasl'nn snneti, yolu
bu kaynan uzantsndan baka bir ey deildir. Hz. Aie'ye (r. anha) Allah Rasl'nn (s.a.v)
ahlak sorulduunda, O'nun ahlak Kur'an'd, dedi.
6[6]

yleyse beslendikleri, ekillendikleri, yetitikleri kaynak yalnzca Kur'an'd. Bu, o vakit,
insanln uygarla, kltre, bilime, kitaplara, aratrmalara sahip olmamasndan deildir.
Kesinlikle deildir. Hala Avrupa'nn kendisiyle hayat bulduu, hayatn srdrd Roma
uygarl, Roma kltr, kitaplar ve kanunlar vard. Bu gn bile Bat dncesinin kayna olan
Grek uygarl, mant, felsefesi ve sanatyla vard. ran uygarlnn iiri, mitolojisi, inanlar,
ynetim biimleri de vard. Baka, uzak ya da yakn, uygarlklar da vard.
Hind uygarl, in uygarl, Roma ve ran uygarlklar Arap yarmadsma kuzey ve gneyden
komuydular. Yahudilik ve Hristiyanlk yarmadann kalbinde yayorlard. yleyse, bu nesli,
oluum devresinde, yalnzca Allah'n kitabna mnhasr klan, balayan ey, dnya
uygarlndan, dnya kltrnden uzak olmalar, yoksun olmalar deildir. Bu tavr, ancak belli
bir niyetten, belli bir hedeften kaynaklanyordu. Allah Rasl (s.a.v.) mer b. Hat-tab'm (r.a.)
elinde Tevrat'tan bir sahife grnce kzar. (Bu kzgnl, o tavr gstermektedir.) yle buyurdu:
"Allah'a yemin olsun, eer Musa aranzda yayor olsayd, ona, bana uymasndan baka birey
caiz olmazd."
7[7]

Allah Rasl'nn (s.a.v.) amac ilk oluum devresindeki bu nesli, beslendii kaynaa balamakt.
Kendilerini ihlasla sadece O'na vermelerini, yollarnn sadece O'nun yntemi zerine olmasn'
salamakt. mer b. Hattab (r.a.)'a kzmas, onun baka bir kaynaktan beslendiini grmesinden
di.
Allah Rasl (s.a.v.), Kur'an' Kerim'e dayanan ilah yntemden baka bir kaynan etkisinden
uzak, kalbi temiz, akl temiz, anlay temiz, bilinci temiz bir nesil yetitirmek istiyordu.
O nesil, ite yalnzca bu kaynaktan beslendi. Tarihte tek olmas, bu yzdendir. Sonra, kaynaklar
oald, kart... Sonraki nesillerin beslendii kaynaa, Grek felsefesi ve mant, ran mitolojisi
ve dncesi, Yahudi israiliyat, Hristiyan ilahiyat ve dier km medeniyet ve kltrlerin
kalntlar kart. Btn bunlar, ayn ekilde, Kur'an' Kerim'in tefsirine, kelam ilmine, fkh ve
usule de bulat. O nesilden sonraki nesiller, ite bu bulank kaynaktan yetitiler. Ve o nesil
kesinlikle bir daha gelmedi.
phesiz, btn nesillerle o sekin rnek nesil arasndaki belirgin fark en temel ve en byk
etken, onlarda sadece ilk kaynan bulunmasyd.
Kaynan yapsnn farkllamasnda baka bir temel etken daha var. Bu, o rnek neslin sahip
olduu bilgilenme ynteminin deimesidir.

6[6]
Nesai.
7[7]
Hafiz Ebu Ya'la, Hamraad'dan, O Sadi'den, o da Cabir'den rivayet etmitir.
Onlar, yani ilk nesil, Kur'an kltr ve bilgilerini gelitirmek, zevk almak, yararlanmak iin oku-
muyorlard. Onlardan her biri Kur'an' salt kltrel bir tat almak, incir ekirdeini doldurmayan
ilm ve fkh konularda bilgilerine bir eyler ilave etmek iin de okumuyorlard. Onlar Kur'an'm
kendisine ve iinde bulunduu topluma Allah'n (c.c) ne buyurduunu, kendisinin ve toplumun
yaad hayat hakknda ne dediini renmek iin yaklayorlard. Sava alannda emri
uygulamak iin bekleyen asker gibi, duyar duymaz amel etmek iin bu emri alrd. Yine onlardan
hibiri bir oturuta fazla Kur'an j okumazd. nk okuduu kadar, grev ve ykmllklerinin
omuzuna bindiinin farkndayd. bn-i Mes'ud'dan (r.a.) rivayet edilen hadisten anlyoruz ki,
onlar ezberleyip onunla amel edinceye ( kadar on ayetle yetinirlerdi.
8[8]

te bilin... Uygulamak iin okuma, bilgilenme bilinci... Onlara Kur'ann bilgi ve haz ufuklar
alyordu. Eer salt aratrma niyetiyle bu ie ynelmi olsalard, bu kaplar onlara almazd.
leri yryor, sorumluluklarmn yk hafifliyordu. Kur'an, kiiliklerini youruyordu. Onu zihin
ve sayfalarda brakmayp nefislerinde, hayatlarnda gereki bir yntem ile, dinamik bir kltre
dntryorlard. Ancak ve ancak tarihin seyir izgisini deitiren hareketler ve sonular ile
olaylar bu yntemle ortaya koyulabilir.
Kur'an, hazinelerini kendisine u ruhla ynelenlere aar: Amel etme niyetiyle bilgenme_ye
okumajruhu. Oi_entellektel bir haz alma, bir edebiyat ve fen kitab, kssa ve tarih kitab olarak
geTrnem|trT^'7bunlarn hepsim iermektedir. O, ancak, bir yaama biimi, katksz, ilhi bir
yntem olarak gelmitir. Allah (c.c.) bu yntem lyarmca, Kur'an- Kerimi blm blm indirmi-
tir. Bazs bazsn takip eder: "Kur'an', insanlara ar ar okuman iin, blm blm ve gerek-
tike indirdik." (Ura, 106)
Kur1 an, topluca inmemitir. Yenilenen ihtiyalara, dnce ve anlayiardaki deiimlere,
toplumun karlat pratik sorunlara gre inmitir. yet veya yetler, zel bir durum ya da
belirli bir olay hakknda iner. nsanlarn tadklar duygular haber verir, bu konudaki emrin ne
olduunu bildirir, bu konumda uygulanacak olan pratik yntemi belirtir, anlay ve davran
hatalarn dzeltir. Btn bunlarda, Rableriyle balant kurar, bunu evrendeki belirgin zellikleri
ile, onlara tantrd. te o vakit Allah'n (c.c.) gzetimi altnda, kudretinin geniliinde, Allah'la
(c.c.) birlikte yaadklarn hissederlerdi. Bylece, gnlk hayatlarn, bu salam ilhi ynteme
gre biimlendirirlerdi.
lk nesli meydana getiren ey, uygulamak iin bilgilenme, okuma yntemidir. Onu izleyen
nesilleri meydana getiren de aratrmak ve haz almak iin bilgilenme, okuma yntemidir.
phesiz bu ikinci etken de sekin rnek nesli, btn nesillerden ayran bir etkendir.
Dikkat edilmesi, kaydedilmesi gereken nc bir etken daha vardr.
nsan, slm'a girdiinde, kendini btn cahiliy-ye gemiinden soyutluyordu. slm'la bulutuu
anda, cahiliyye dneminde yaad hayattan bsbtn ayrlarak, yepyeni bir dneme
baladn biliyordu. Cahiliyye dneminde rendii her eye phe, rperti ve korkuyla
yaklayordu. Onu, slm'la badamayan bir pislik olarak kabul ediyordu. slm'n v yolunu ite

8[8]
Bunu bn-i Kesr, tefsirinin giriinde zikretmitir
bu dikkatle reniyordu. Nefsi, kendisi-' ne galip geldiinde, eski alkanlklarna ektiinde,
slmi ykmllklerini yerine getirmede bir zayflk olduunda, bunun gnah ve yanl
olduunu bilir iinde bulunduu durumdan temizlenmesi gerektiini btn varlyla kavrar,
yeniden Kur'an yolu zere olmaya alrd.
Cahiliyye dnemi gemii ile, slmi kabul ettii bugn arasnda bilinli, btncl bir ayrma
vard. Bu ayrmadan cahiliyye toplumu ve onun sosyal kurumlaryla olan ilikilerinden
topyekn bir ayrlma doar. O, cahiliyye ortamndan kesin olarak ayrlm, ve yine kesin olarak
slmi evreyle btnlemitir. Ticaret dnyasnda, gnlk bayatta iliki iinde bulunduu baz
mrikler olabilir. Bilinsel ayrlma baka, gnlk iliki baka bir eydir. irk akidesinden tevhid
akidesine geite, varlk ve hayat hakkndaki cahili anlaytan slmi anlaya geilmesini
salayan, cahili ortamdan, rften, anlay, adet ve ilikilerden soyutlanma vard. Yeni ynetime,
yeni slm toplumuna, btn itaatini, velayetini, balln bildirerek katlma sonucu doan,
cahili ortam, rf, anlay, adet ve ilikilerden soyutlanma vard.
Yollarn ayrld nokta burasyd. Yeni yolun balang noktas cahili toplumun boyun edii
gelenek ve yrrlkte olan deerlerin basksndan yava yava ayrlmann balad yerdir.
Mslmann karlat herey sadece eza ve cefadr. Kendi kendine kararn verdi ve uygulad.
Ne cahili anlaya, ne de cahili toplum geleneklerinin basksna boyun edi.
Bugn biz, slmm daha nce tank olduu trden bir cahiliyyenin, belki de daha da sapkn bir
cahiliyyenin iindeyiz. evremizde her ne varsa cahilidir: insanlarn anlaylar, inanlar,
adetleri, gelenekleri, kltrel kaynaklar, sanatlar, edebiyatlar, yasalar... Hatta oumuzun
slmi kltr, slmi kaynak, slmi felsefe, slmi dnce diye bildii eyler... Bunlar da, bu
cahiliyyenin rndr.
Bu nedenle, nefislerimizde slmi deerler yer edinip kkleemiyor, zihinlerimizde Islmi
anlay berrakamyor. slm'n daha nce yetitirip kard trden yeni bir nesil, artk
iimizden kmyor.
yleyse, slmi hareket yntemi gereince, eitim ve yetime dneminde iinde yaadmz,
kendisine yaslandmz cahiliyyenin btn etkilerinden soyutlanmamz ve arnmamz
zorunludur. O ilk dnem insanlarnn beslendii ar kaynaa, hi bir eyin karmad, hibir
phenin bulunmad ar kaynaa dnmek zorundayz. Ona dnmeli, btn bir varolu gerei
ile insann varolu gereini, insan ve eya varlklaryla Allah arasndaki btn ilikileri ona
dayandrmalyz. Daha sonra, yaam felsefemizi, deerlerimizi, ahlakmz, ynetime, politika ve
ekonomiye ait yntemleri zetle hayatn btn dinamiklerini oradan almamz gerekir.
Ona yneldiimizde salt aratrma ve yararlanma amacyla deil, uygulamak ve amel etmek iin
okuma amacyla ynelmeliyiz. Bizden ne olmamz, niin olmamz istediini renmek iin ona
yneleceiz. Bu yolda yrrken Kur'an'm o muhteem gzellii, o aheser kssalar, oradaki
kyamet sahneleriyle karlaacaz. Ve insan vicdanna uygun mantkla... Ve daha nelerle...
Ancak biz btn bunlarla, bu, ilk hedefimiz olmakszn karlaacaz. Bizim amacmz unlar
renmektir: Kur'an bizden ne yapmamz istiyor? Sahip olmamz istedii btncl (klli)
anlay nedir? Allah hakknda ne tr bir dnceye sahip olmamz istiyor? Ahlakmzn, yaam
tarzmzn, gnlk yaama dzenimizin nasl olmasn istiyor?
Sonra, zellikle nefislerimiz, kendimiz, cahili toplumun basksndan, cahili anlaylardan, gele-
neklerden, ynetimlerden kurtulmaldr. Amacmz, ne bu cahili toplumla anlamak, ne de onun
velayetini kabul etmektir. Onun bu zellii, cahiliyye zellii var iken onunla anlamak mmkn
deildir. Bizim amacmz bu toplumu deitirmek iin nce kendimizi deitirmektir.
lk ykmllmz bu toplumun gereini deitirmektir. Ykmllmz bu cahili varl
te-, melden deitirmek... nk bu, slmi yntemle, slmi dnceyle esastan atan, ilahi
yntemin bizden yaamamz istedii hayat yaamaktan bizi zulm ve baskyla mahrum eden
bir yapdr.
Bu yolda atlacak ilk adm, bu cahili toplumun deerlerinin, anlaylarnn zerine kmak,
bunlar amaktr.Yolda, onunla bulumak iin deerlerimizden, anlaymzdan az ya da ok,
kesinlikle taviz vermemek gerekir. Kesinlikle... Biz ve o, yolun ayr ayr noktalarndayz. Onunla
birlikte bir adm atarsak, btn yntemi kaybederiz, yolumuzu kaybederiz.
Bu yolda zorluk ve glkle karlaacaz. Bu bize pahalya mal olacak. Biz, Allah'n ilah
yntemini hakim klan, cahiliyye yntemine galip gelen ilk neslin yoluna girip girmeme
konusunda serbest deiliz.
Sekin rnek neslin kt gibi, bizim de cahiliy-yeden kabilmemiz, kurtulabilmemiz iin
girmemiz gereken yolun yapsn konumumuzun gereini kavramamz ok yararl olacaktr.
9[9]


Kur'an Yntemin Yaps
10[10]


Mekk Kur'an, yani Kur'an'm Mekke'de inen blm, Peygamber Efendimize (s.a.v.) on c senede
jindi, srekli tek bir davadan bahsediyordu. Deimeyen bir tek davadan... Ancak bunu sunu
biimi neredeyse hi yinelenmiyordu. Bu Kur'an slup, onu sanki ilk kez sunuyormu gibi, her
sunuunda yeni bir biimle sundu.
Bu yeni din ilk nce, en byk ve temel dava] olan akide konusunu ele alyordu. Akideyi ana te-S
mellerine, uluhiyyet ve ubudiyyet (kulluk) temelleri-/ ne ve bunlarn arasndaki ilikiye
dayandryordu.
Bu gerekle insana hitap ediyordu. nsan olan insana... O zamann ve btn zamanlarn Arap
insanyla btn insanlar nasl eitse; her dnemin Arap insanyla btn zamanlarn Arap inam
ayn ekilde eittir.

9[9]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 17-26.
10[10]
Bu blm baz ilavelerle Enam Sresinden (Fi zillil Kur'an) alnmtr.
nk bu, insann deimeyen sorunudur. Bu evrende bulunmasnn, sonunun nereye varaca
sorunudur. Evrenin, canllarn bu evreni ve bu canllar yaratanla ilgisini aklayan bir sorundur.
Bu deimeyen bir sorundur. nk bu, varoluun, insann sorunudur.
Mekk Kur'an insana, kendi varlnn ve evreci sindekilerin varlnn gizemini aklyordu.
Ona/ yle diyordu: O kimdir? Nereden geldi? Niin geldi? 7 Nereye gidiyor? Onu yoktan var
eden kimdir? Onu / kim gtrecek? Sonu ne olacak? Devamla diyordu ki*/ Hissetii, ancak bir
trl gremedii gayb alemi ne-| dir ? Srlarla dolu bu alemi kim yaratt? Bunu kim ynetiyor?
Kim dndryor? Bunu yenileyen, dei-l tiren kimdir? Ona unlar da diyordu: nsan, bu ev-
renin yaratcsyla, bu evrenle nasl bir ilikide b'ulu/ nacak? unu da aklyordu: Kullar,
kullarla^nasl ilikilerde bulunacak? nsan varlym ilgilendiren byk sorun ite buydu.
Gelecekte de yine bu ola-caktr.
Bu byk davann yerlemesi tam on yl ald. Arkasnda insan hayatnn kendisine bal
olduu art ve ilkelerden baka birey bulunmayan bir dava.
Allah tarafndan bu husus, yeterince aklann-caya, bu dini hakim klmalarn takdir ettii ve bu-
nun yaand pratik hayat dzenini kurmay stlenen insanlardan sekin bir grubun kalplerinde
bu anlay, kkl bir ekilde yerleinceye kadar Mekk Kur'an, bu temel davaya, hayat sistemiyle
ilgili hibir eyi ilave etmedi.
Allah'n dinine, bu dinin pratik olarak yaanaca bir sisteme davette bulunanlar; Mekk
Kur'an'n, bu inancn kklemesi iin on yl zerinde durma hadisesini, hayat dzenleyen
ayrntlara, msl-manlann inanp benimsedii, toplumlar hukuk olarak dzenleyen yasalara
hi girmemesini uzun uzun dnmelidirler.
Risaletin balangcndan itibaren akide davasnn bu ekilde olumas; Allah Rasl'nn (s.a.v.)
teblide att ilk admn insanlar La ilahe illallah'a davet oluu, onlar hak olan Rablerini
tanmaya, bakasna deil, yalnzca O'na ibadet etmeye armas hep Allah'n hikmeti gereidir.
in gerei, aciz insan aklnn sand gibi, Arap'larn kalbine ulamamn en kolay yolu bu deildi.
Onlar dillerindeki ilah kelimesinin la ilahe illal-lah'm ne anlama geldiini, uluhiyyetin yce bir
egemenlii ifade ettiim gayet iyi biliyorlard. Uluhiyyetin birlii ve bunun yalnzca Allah'a tahsis
edilmesinin anlam; kahinlerin, kabile eyhlerinin, bakanlarn ve idarecilerin gcnn,
egemenliinin sonu olduunu ve egemenlik yetkisinin tmyle Allah'a verilmesi demek
olduunu da biliyorlard. Bylece onlarn vicdan ve gnllere, dini hayata, gnlk yaantya,
paraya, yargya, ruh ve bedenlere olan egemenlikleri sona erecekti. Biliyorlard bunu. La ilahe
illallah'n yeryzndeki egemenliini gasbeden ve bu gasp sonucu oluan yaam biimine kar
gelien bir kyamn, Allah'n izin vermedii fakat, kendilerinin uydurduklar bir eriatle
hkmeden yneticilere kar bir bakaldr olduunun farkndaydlar. Kendilerini ok iyi
bildikleri iin "la ilahe illalllah" arsnn gerek anlamn gayet iyi kavryorlard. Araplar, bu
davetin, kendi yaam biimleri, bakanlklar ve egemenlikleri iin neyi ifade ettiinden habersiz
deildiler. Bundan dolay bu daveti, bu devrimi o derece sert karladlar. Herkesin bildii gibi
ona sava atlar.
Tebliin balang noktas niin buydu? Allah niye btn bu zorluklarn, skntlarn olmasn tak-
dir etmiti?
En bereketli, en zengin topraklar, Allah Rasl bu dinle gnderildii sralarda Araplarn deil
baka uluslarn elindeydi.
Kuzey'deki btn Suriye topraklar Bizansllarn hkm altndayd. Buralar Bizansllarn tayin
ettii Arap valiler ynetiyordu. Gneydeki btn Yemen topraklar ise, ranllarn hkm
altndayd. Buralar da ranllar adna Arap valiler ynetiyordu. Araplarn elinde sadece Hicaz,
Tihame, Necid ve bunlarn evresinde, oraya buraya serpilmi baz verimli vahalarn dnda
tamamen verimsiz kupkuru ller vard.
Denilebilir ki, nbvvetten onbe sene nce, Ha-cer-i Esved'in konulmasnda hakem tayin
ettikleri hkmne raz olduklar, nesep olarak Kurey'in en saygm, Haimoullanmn nde
gelenlerinden, doru szl ve gvenilir bir kii olarak Muhammed (s.a.v), i ekimelerin yiyip
bitirdii, i atmalarn blp paralad Arap kabilelerini birletirebilir, smrgeci
imparatorluklarn, -kuzeyde Bizans, gneyde, ran- igal ettikleri topraklar kurtarmak amacyla
ulusal bir kvlcm yaratabilir, Arap ve Arapln bayraktarln yapabilir, yarm adann her
kesinde ulusal bir birlik kurabilirdi.
Yine denilebilir ki, Allah Rasl byle bir arda bulunsayd, on sene boyunca yarmadadaki
egemen glerin basksyla karlamaz, stelik Araplarn hepsi bu ary kabul ederdi.
u da denilebilir: Araplar nce Muhammed'in (s.a.v.) davetini kabul ederler, onu kendi
ynetimlerine getirirler, o da dizginleri ele alr, her trl stnle sahip olurdu. Btn bunlar,
getirdii tev-hid akidesini kkletirmede kullanabilirdi. Kendi beer gcn kabul ettirdikten
sonra, Rablerinin gcne boyun edirip O'na ibadet etmelerini salayabilirdi.
Ancak bilgisi geni ve hikmet sahibi olan Allah (c.c.) elisini byle bir yne yneltmedi. Ak ve
net bir ekilde "La ilahe illallah"! haykrmasn, O'nun ve bu daveti kabul eden beraberindeki
kk topluluun byk zorluklarla karlamasn diledi.
Niin? phesiz Allah (c.c.) elisine ve beraberindeki m'minlere zor bir ey yklemek istemezdi.
kar yolun bunlar olmadn Allah (c.c.) biliyordu: Bizans tautunun, ran tautunun elinden
kurtulup Arap tautunun eline sarlmak, yeryzn kurtarmann yolu deildir. Tautun hepsi
tauttur. Yeryz Allah'ndr. Ve O'na ait olmas gerekir. Yeryznn Allah'a (c.c.) ait olmas,
ancak orada la ilahe illallah bayrann dalgalanmasyla gerekleir. u yeryzndeki insanlarn
kurtulu yolu, Bizans tau-tundan, ran tautundan kurtulup Arap tautuna boyun emek
deildir. Tautun hepsi tauttur. phesiz insanlar sadece Allah'n kullandr. La ilahe illallah
bayra dalgalanmadka; onlar Allah'a kul olamazlar. Dilinin neyi ifade ettiini bilen Arabn
kavrad La ilahe illallah udur: Egemenlik ancak Allah'ndr. Allah'n gnderdiinden baka hi
bir eriat, kanun yoktur. Kimsenin kimseye egemenlii yoktur. nk btn egemenlik O'na
aittir. slm'n insanlar iin istedii milliyet; Arab'n Bizansl'nm, ranl'nn ve dier ulus ve
renklerin Allah'n bayra altnda eit bir konuma geldikleri inan milliyetidir.
te k yolu da budur.
Allah Rsul (s.a.v.) bu dinle gnderildii zaman, Arap toplumu servet ve adaletin dalm a-
sndan bir toplumun bulunabilecei en kt durumdayd. Kk bir aznlk paraya ve ticaret
yapma imkanna sahipti. Faizle i yapyorlard. Ticaret ve paralar arttka artyordu. Byk
ounluun ise sknt ve alktan baka bir eyi yoktu.
Denilebilir ki, Muhammed (s.a.v.) toplumculuk bayra aabilir, soylulara kar sava
balatabilirdi. Hayat tarznn deiecei, zenginlerin mallarnn fakirlere verilmesini amalayan
bir davette bulunabilirdi.
Yine denilebilir ki; eer o gn Allah Rasl (s.a.v.) byle bir davette bulunsayd bu taktirde Arap
toplumu ikiye blnrd. Bir yandan para, eref ve hretin azdrdklarna kar kan ve yeni
dine katlm olan ezici ounluk, te yanda servetle-riyle ba baa kalan kk bir aznlk...
Bylece o zaman az bir insann kabul ettii la ilahe illallah'm karsna btn toplum tek saf
halinde kamazd.
u da denilebilir: phesiz, ounluk onun davetini kabul eder, o da ynetimi stlenir, bylece
aznlkla ounluu malup ederdi. Rabbinin kendisiyle gnderdii tevhid inanan kkletirip,
beer gcyle insanlar kendisine boyun edirdikten sonra, onlar Rablerine ibadet ettirme
imkann elde edebilirdi.
Ancak bilgisi geni ve hikmet sahibi olan Yce Allah byle bir eyi istemedi. Allah Tel kar yo-
lun bu olmadn biliyordu. Toplumda sosyal adaletin kapsayc itikad bir anlaytan, btn
ynetimi O'na tahsis eden; adaletin dalmnda Allah'n takdir ettiini honutlukla, itaat ederek
kabul eden bir anlaytan domas gerekiyordu. Bylece hem onu alann, hem de verenin
kalbinde, Allah'n koyduu sistemin uyguland, yrrlkte olduu duygusu yerleecek insanlar,
dnya ve ahiretin hayrna, gzelliine ulamay umacakt. Ancak byle olursa; kalbler ne hrs, ne
de kskanlkla dolacaktr. Btn iler silahla, sopayla, dvmekle svmekle yrmez. La ilahe
illallah'tan baka fikrin hakim olduu toplumlarda olduu gibi btn ruhlar, btn kalbler fesada
urayp bozulmazlar.
Allah Rasl (s.a.v.) gnderildiinde, Arap yar-madsmda ahlaki durum eitli alardan en aa
seviyedeydi. Bununla birlikte toplumda bedevilere ait baz faziletler de vard.
Toplumda zulm olduka yaygnd. Zuheyr b. Ebi Selma bu durumu yle dile getirir:
"Kim silahyla tendi blgesini savunmazsa yklr, Ve zulmetmeyen kimse zulm grr"
Bir arap atasz yledir: "Zalim de olsa, mazlum da olsa kardeine yardm et"
ki ve kumar toplumun gelenei, hatta vn kayna idi. Btn cahiliyye iiri bu durumu
anlatr.
Eski-yeni her cahili toplumda olduu gibi bu toplumda da eitli ekillerde bulunan bir ahlaksz-
lk vard. Hz. Aie rivayet ediyor: "Cahiliyye devrinde drt trl evlenme vard. Birisi bu gn hala
yaplan evlenme ekli: Bir adam dierinin velayeti altnda bulunan bir kadna ya da kzna evlilik
teklifinde bulunurdu. Mihrini verir, sonra da onunla evlenirdi.
Baka bir evlenme tr ise, kadn hayzdan kurtulunca, adam karsna, falana git ondan dl al,
derdi. Kocas onu terk eder, ilikide bulunduu adamdan hamile kahp kalmad belli oluncaya
kadar karsna kesinlikle dokunmazd. Hamile kald belli olduunda, isterse dokunurdu. Bunu
soylu bir ocuk sahibi olmak iin yaparlard. Buna 'dl alma' ad verilirdi.
Baka bir evlenme ekli de uydu: On kiiden az bir grup erkek bir kadnn yanma girer ve hepsi
ilikide bulunurdu. Kadn hamile kalp doum yapar ve aradan gnler getikten sonra onlara
haber gnderirdi. Hi bir erkek bundan ekilemez, hepsi onun yanna giderdi. Onlara; "Ne
yaptnz biliyorsunuz. te dourdum. E falan, ocuk senin" der ve sevdii adamn ismini
sylerdi. ocuu ona verir, adam da reddedemezdi.
Drdnc evlenme ekli ise yleydi: Bir ok erkek toplanp kadnn yanna girerlerdi. Kadn da
bunlardan ekinmezdi. Bunlar fahieydi. Kaplarna iaret olsun diye bayrak asarlard. Kim
onlar isterse yanlarna girerdi. Hamile kalp doum yaptnda kadnn yanna gelirlerdi. ocuk
ilerinden hangisine benziyorsa ocuu ona verirlerdi. O da bunu kabul ederdi. Ve onun olu
olarak arlrd. Adam da bundan ekinmezdi."
11[11]

Muhammed (s.a.v.), ahlak n plana alan,toplu-mu gzelletirmeyi, nefisleri arndrmay
hedefleyen bir slahat davetinde bulunabilirdi, denebilir.
Efendimiz (s.a.v.) kendi devirlerinde varolan btn pislikten rahatsz olan, slah ve reform
daveti-leri ve onlarn arlarna icabet etmekten mutluluk duyan insanlar bulabilirdi, denebilir.
u da dnlr: Eer Allah Rasl (s.a.v.) bunu yapsayd, salih bir insan topluluu bu davete
icabet ederdi. Sonra, o bunlar dzeltir, ruhlarn ann-dnrd. Bylece slm akidesine inanmaya,
onu yklenmeye daha yakn bir duruma gelirlerdi. Byle olunca da, La ilahe illallah ars, daha
i banda byk bir muhalefetle karlamazd. Ancak Allah (c.c), bunun kar yol olmadn
biliyordu. Ahlakn, ancak ller koyan, deerler belirleyen bir akide temeli zerine oturmas
gerektiini biliyordu. Ayn akide, bu l ve deerlerin kendisine dayand gc ve yaptrm
merkezi ile, bu gc elinde tutan ve bunlara uyanlara verilecek mkafat ve isyan edenlere kar
uygulanacak ceza eklini belirler. Bu akide kklemeden, bu g olumakszn mevcut btn
deerler ve bunlarn zerine kurulan btn ahlak sistemi kksz, dayanksz, yaptrmz yapay
bir ey olur.
etin bir uratan sonra, akide ve akideden kaynaklanan g yerletiinde, insandr Rablerini
tandnda, yalnzca O'na ibadet ettiinde, la ilahe illallah kalplerde kkletiinde, Allah (c.c.) bu
akide .ye ona inananlarla, yukarda yaplan nerilerin hepsini gerekletirir. Arabm egemenlii
deil, Allah'n egemenlii gereklesin diye yeryz Bizansl ve ranl'lardan temizlenir. Yeryz
ister Bizans'h, ister ran'h, isterse Arap olsun, btn tautlardan temizlenir.
Toplum, her trl toplumsal zulmden kurtulur, 'slmi dzeni kurar. Allah'n adaletiyle ynetir,
O'nun lsyle ler, tek olan Allah'n adyla sosyal adalet bayran gndere eker ve buna
slm bayra adn verir. Ona baka bir ismi uygun grmez. zerine de "La ilahe illallah" yazar.

11[11]
Buhari, Kitabu'n-Nikah.
Nefis ve ahlak temizlenir, kalp ve ruh arnr. stisna durumlar dnda had ve tazir uygulamaya
gerek kalmaz. nk denetim artk gnllerdedir. Elde edilecek ey yalnzca Allah'n rzas ve
verecei dldr. Denetim ve cezann yerini Allah'n gazabndan korkma ve saknma almtr.
nsanlk, sistem olarak, ahlak olarak, btn bir hayat olarak, tarih iinde ancak slm'n
glgesinde yksek bir zirveye ulamtr.
Artk herey tamamland. nk bu dini, bir devlet sistemi, bir hukuk, bir hkm olarak hakim
klanlar, onu nce kendi gnllerinde, hayatlarnda bir akide, bir ahlak, bir ibadet, bir davran
olarak hakim klmlard. Bu dinin egemenlii kurulurken onlara yalnzca bir tek ey vaad
ediliyordu. Ve bu vaad, bir galibiyeti, bir gc ve bu dinin kendi elleriyle zafere ulaacan
iermiyordu. O vaatte bu dnyaya ait hi bir ey yoktu. Sadece cennetti vaa-dedilen, yalnzca
cennet... Kesintisiz cihadn sonucu olarak zorlu imtihana davetteki srekliliin, karl olarak,
her zaman ve her yerde zalim yneticilerin rahatsz olduu, la ilahe illallah'tan dolay grdkleri
zulme kar kendilerine vaad edilen yalnzca buydu: Cennet...
Allah onlar imtihan ettiinde sabrettiler. Nefislerinin arzularndan syrldlar. Davetin baars
onlarn eliyle ve dinin egemenlii onlarn abasyla salanm olsa bile, Allah onlarn hi bir dl
beklemediklerini bildiinden, te yandan nefislerinde de bir canlanma ve ulus stnl, airet
ve kabile stnl kalmaynca, btn bunlar gerekleince, bu byk emanetin koruyucusu
oldular: Kalp ve vicdanlarda, davran ve hareketlerde, can ve mallarda, yaam biiminde, her
durumda egemenlii yalnzca Allah'a veren akidenin koruyucular...
Kendilerine verilen yetkiyi kullanrken airetlerine, uluslarna, milletlerine iltimasta
bulunmazlar. Allah'n eriatn hakim klp uygulamak, Allah'n adaletini gerekletirmek iin
kendilerine verilen g ve yetkinin koruyucular... Onlarn elindeki bu yetki Allah'a, O'nun eriat
ve dinine aitir. nk, yetkinin O'ndan geldiini ve Onu Allah'n verdiini bilirler.
Bu mbarek yntemin bu derece baarl olmas, davetin ancak byle bir girile balamas ve
onun "la ilahe illallah" bayran tek bana kaldrp dierlerine srt evirmesi ve yine onun
grnte bu sarp ve zorlu, gerekte ise kutsal ve kolay yola girmesin-dendir.
Eer bu davet, ulusal bir davet, toplumcu bir davet, ahlak eksenli bir davet olsayd; la ilahe
illallah iarndan baka bir iar kendine iar edinseydi, bu yntem Allah'a ait olan bir yntem
olmazd.
Mekk Kur'an'm yapmaya alt ey, gnl ve zihinlerde la ilahe illallah' yerletirmek, dier
kestirme yollan deil de, grnteki zorluuna ramen bu yolu semesi ve bunda srar
etmesidir.
Kur'an'm, zerine kurulduu sistemin ayrntlarna, ilikileri dzenleyen hkmlere girmeksizin
yalnzca itikat sorununu ele aln, slm davetile-ri bilinli bir ekilde ok iyi dnmeleri
gerekir.
Bunu, phesiz bu dinin yaps gerektirmitir. Yalnzca uluhiyet ilkesine dayanan dinin... Dinin
btn dzenleme ve yasamalar bu temelden doar. Bu dallar sk ve ge uzanm, byk bir
alan glgeleyen, topran derinliklerinde, geni bir alanda, dardaki bykl ve uzunluuyla
doru orantl olarak kkleri olan kocaman bir aa gibidir. te din bunun gibidir. Onun sistemi
hayatn btnn ele alr. Kk byk, insanlarn ilerini stlenir, dzenler. nsan hayatn,
hem dnyasn, hem ahire-tini, hem grnen alemi, hem grnmeyen alemi, hem d madd
ilikiler dnyasn, hem i, gizemli dnyay, niyetleri tmyle dzenler. O byk, dehetengiz,
geni, derin, hereyi kapsayan bir kurumdur. yleyse bu byklkte, bu genilikte, bu derinlikte,
bu yaygnlkta kkleri olmas zorunludur.
Bu durum, bu dinin srrnn ve yapsnn bir kesitidir. Kendi yaplanma ve genileme yntemini
belirler. Akideyi, sistemin kurulmaln^ salamlamasn, kapsayc olmasn nefsin btnnde
yjEStme-sini. salkl gelimenin birgart,emanetiykLen-menin_bir_gerei, gkyzne
uzanan_aacn_grn-yle^_tp_pranderinliklerindeki kklerinin gizemi arasnda bir ahenk
kabul eder.
L ilahe illallah akiHeai, i-nsanm HprinlVprinp yerleince, onunla birlikte l ilahe illallah'm
pratik boyut kazand sistemde yerleir. Kendisine ayrnt ve hukuki kararlar sunulmadan
nyargsz bu dzene teslim olan, akidenin yerletii, nefislerin honut olduu tek dzenin bu
dzen olduu ortaya kar. nyargsz, pazarlksz teslimiyet imann gereidir. Nefisler bu
teslimiyetle daha sonra inen Islmi hkmleri honutlukla kabul eder, inen hi bir hkme itiraz
etmez ve uygulamada herhangi bir geveklik gstermezler. ki byle yasak edilmitir. Faiz,
kumar da bu ekilde haram klnmtr. Btn cahiliyye adetleri yok edilmitir.. Kur'an
yetleriyle, asl'n (s.a.) szleriyle yok edilmitir... Oysa beeri hkmetler bunlarn her birini
kanunlaryla, yasama-laryla, sistemleriyle, yaam biimleriyle, askeriyle, otoritesiyle,
propagandasyla, baan-yaynyla engellemeye almaktadr. Bununla da ancak sokaktaki pis-
likleri temizleyebilmektedirler. Toplumun i yaps ise ktlklerle dolu olmaya devam
etmektedir.
12[12]

Bu salam yntemle, bu dinin yapsnn dier bir ortak zellii olarak ortaya kan ey, onun
ciddi, eylemci, uygulanabilir bir yntem oluudur. slm yaadmz hayata hkmetmek, bu
hayat gereine kendi hkmn egemen klmak iin gelmitir. Ya onu salamlatrr ya dzeltir
ya da toptan deitirir. Egemenliin yanlzca Allah'a ait olduunu peinen kabul eden toplum
iin fiili durumlarla ilgili hkmler koyar.
slm Yntemi, hipotezlerle uraan bir teori deildir. O, gerekle ilgilenen bir yntemdir.
yleyse, ncelikle la ilahe illallah akidesini kabul eden, egemenliin yalnzca Allah'a ait olduuna
inanan ve bunu O'ndan bakasna vermeyi reddeden, bu ilkeye dayanmayan hkm ve kanunlar
elinin tersiyle iten mslman bir toplumun kurulmas arttr.
Bu toplum, fiili olarak olutuunda pratik bir hayat kimlii kazanr; dolaysyla dzenlenmeye,
hukuk bir grnm kazanmaya ihtiya hisseder. -te o zaman bu din, sistem ve yasalara
temelden teslim olan, dier sistem ve yasalar da temelden reddeden bir toplumun iinde
sistemini yerletirmeye, kanunlarn koymaya balar.

12[12]
kinin nasl haram klnd konusunda Fi'zilal'il Kur'an'n 5. cz, 78-85. sayfalarna, Amerika'nn bu konuda
na! baarsz kaldyla ilgili olarak ta Ebu'l Hasen en-Nedvi'nin "Mslmanlarn Gerilemesiyle Dnya Neler
Kaybetti?" adl kitabma, S, Ebu'l A'la el-Mevdudi'nin Tenkihat'mdan yapt nakle baknz.
Sistem ve kanunlarn uygulanabilmesi iin, bu akideye inananlarn hem kendilerine, hem de top-
lumlarna hkim olan gl bir otoriteye bal olmalar gerekir. Ancak bu taktirde sistemin bir
heybeti, hukukun bir saygnl olabilir.
Mekke'de mslmanlann ne birey, ne de cemaat olarak bir g ve yaptrmlar vard. Allah'n
eria-tyla hkmettikleri, kendilerine ait bamsz bir dzenleri yoktu. Bu dnemde Allah kanun
ve hkmler de indirmemiti. Onlara sadece akide ve bu aki- r)sanlang_dejinliklerine
yerlemesiyle doan
ahlak indirmiti. Medine'de otoritesi olan, gl bir devlet kurulunca hkmler inmeye balad.
Mslman toplumun karlat sorunlar zen, ciddi ve yaptrm gcne sahip sistem yerleti.
Allah Mekke'de sistem ve hkmleri indirip, Medine'de devlet kuruluncaya kadar, bunlarn eyiz
saklar gibi bir kenara braklmalarm dilemedi. Bu, dinin yapsna aykrdr. O, bundan ok daha
gereki, ok daha ciddidir. O, zmler retmek iin sorunlar yaratmaz. Ancak o, Allah'n
eriatna teslim olan, onun dndaki eriatleri btn boyutlaryla, ekliyle, iliki ve artlaryla
reddeden; kendi boyutuna, ekline ve artlarna uygun olarak yaayan mslman topluma
seslenir.
Bu gn, slm'n teoriler retmesini, sistem trh leri ortaya koymasn, hayata dair kanunlar
vaazet-/ meini isteyenler -ki, yeryznde tek olan Allah'n1 eriatn hakim klmaya fiilen karar
veren, onun d-p mdaki eriatleri reddeden ve bunun gerektirdiklerini uygulayacak gc elinde
tutan bir toplum yoktur- bu dinin yapsn kavrayanlamaktadrlar. Kavrayamadklar bu eyi,
Allah'n istedii ekilde hayatta nasl uygulayacaklardr!..
phesiz ondan yapsn, yntemini, tarihini deitirmesini, beeri ideolojilere, beeri
yntemlere benzemesini istiyorlar. Yrd yolda, att admda, nefislerindeki anlk, geici
beklentilere ve isteklere ulamak iin ii aceleye getirmeye alyorlar. Bunlar gdk insan
sistemlere kar i dnyaiarn-daki bozgunun yaratt anlk istekler... Bu dinden istedikleri,
gelecekte olmas muhtemel varsaym ve teorilerin kalbna girmesidir. Oysa Allah bu dinin kendi
diledii gibi olmasn istiyor: Kalbi dolduran inan, vicdana hakim olan g, insanlarn ancak Al-
lah'a boyun emesini gerektiren akide... Ve insanlarn kanunlarn bakasndan deil, ancak
Ondan almalarm... Akideleri bu olan insanlar meydana gelip, toplumlarnda fiili bir gce sahip
olduktan sonra ihtiyalarna gre kanunlar inmeye ve buna gre gnlk hayatn dzenlenmesi
balar.
Allah'n bu din iin istedii budur... insanlarn ] istek ve arzular ne olursa olsun, ancak Allah'n
istedii olacaktr!
islm davetileri, insanlar bu dinin yeniden di-j riliine davet ederken, onlar ncelikle akideyi
kabul ^etmeye davet etmelidirler. sterse bunlar kendilerinin mslman olduklarn iddia
etsinler, mslman-lklarn mslman olarak domalaryla desteklesinler. ncelikle slm'n, l
ilahe illallah akidesinin gerek anlamyla ikrar edilmesi olduunu bilmeleri gerekir. J3tn
ilerde egemgji^^lMla^vermektir bu. Egemenliin kendi haklar olduunu iddia ederek bunu
vicdan ve davranlarna yanstarak, yaam biimlerinde ve gnlk hayatlarnda pratize
edenleri, bylelikle de Allah'n egemenliine dmanlkta bulunanlar reddetmektir.
te bu dava, insanlar slm'a davetin temeli olsun. Bu daha nce de, slm'a davetin temeliydi...
Tam tamna on sene boyunca Mekk Kur'an'm yapt davet buydu. Bir grup insan gerekten
bu dine girdiinde, mslman bir toplum olarak adlandrlr. Toplumsal hayatnda slmi dzeni
uygulayabilecek olan toplumdur bu. nk o, btn hayatm bir temel zerine kurmaya,
Allah'tan bakasnn hayatna hkmetmemesine karar vermitir.
Bu toplum fiili olarak kurulduunda, slm dzeni ayakta tutan temelleri sunmaya balar. Yine
bu toplum, slmi dzenin genel ilkeleri dorultusunda, gnlk hayatn gerektirdii yasalar
uygulamaya koyulur. Bu, ciddi, pratik gereki slmi yntemin atmas gereken admlarn
dzgnce sralanmasdr. Bu dinin yapsn, insanlarn yaplarn, hayatn ihtiyalarn ilmiyle
kuatan, geni bilgi ve hikmet sahibi Yce Allah'n hikmeti zerine kurulu bu salam, Rabbani
yntemin yapsn anlayamayan baz jjlajl fakat aceleci insanlar, slm dzenin temellerini,
hatta islmi yaama biimini, insanlara sunmann davet yolunu kolaylatrabileceini, insanlara
bu dini sevdirebileceini (!) sanyorlar.
Acelecilikten kaynaklanan bir vehimdir bu. Allah Rasnn davetinin yolu kolaylasn diye
ulusuluk bayra altnda, toplumculuk bayra altnda, ahlaklk bayra altnda balamasn
nerenlerinki gibi bir vehimdir bu.
eriata ait ayrntlara girmeden nce ilke olarak, ncelikle kalplerin ihlasla Allah'a balanmas,
yalnzca O'na ibadet ettiini ilan etmesi, sadece O'nun eriatn kabul edip, dierlerini btnyle
reddetmesi gerekir.
stek ve arzular, ihlasla Allah'a (c.c.) ibadet etmekten, O'ndan bakasmn egemenliinden kurtul-
mak fikrinden domaldr; sunulan dzenin dier dzenlerden bir takm konularda stn
olmasndan deil.
Allah'n dzeni mutlak stndr. nk onu Allah vazetmitir. Beerin dzenleri hi bir zaman
Allah'n vaz'ettii gibi olamaz. Ancak davetin temeli bu deildir. Davetin temeli, ne durumda
olursa olsun sadece Allah'n eriatini kabul etmek, ve yine ne durumda olursa olsun, onun
dndaki eriatleri reddetmektir. Bunun ad slm'dr. Ondan baka slm'a giden yol yoktur.
slm kabul etmeye karar veren ayrntlarn dnmez. Dzenin gzelliinin, stnlnn
aklanmasna da ihtiyac yoktur. Bu, imann apak gereklerinden biridir.
imdi de Mekk Kur'an'm on yl boyunca akide konusuna nasl yaklatn konumamz
gerekiyor. O phesiz bunu ne teorik, ne de teolojik bir ekilde savunmutur. Tevhid ilminin
yapt gibi kelam bir atma eklinde de sunmamtr.
Kesinlikle hayr... phesiz Kur'an, insana kendisindeki ve evresindeki deliller ve yetlerle hitap
ediyordu. Ftratna reklenen, grevlerini engelleyen, pisliklerden onu arndrmak, iaretleri
alp karlk verebilmesi iin ona uygun kaplar aralamak istiyordu.
Genel olarak bu byledir. zelde ise, bu akideyle birlikte Kur'an, canl ve gereki bir savaa
balyordu. nsan ftratm atl brakan nefislerdeki pislik bi-rikintisiyle savaa balyordu.
Bundan dolay teorik yntem, bu zel duruma uygun olan yntem deildi. Ancak o, diri
nefislerdeki psikolojik ve pratik engel ve zorluklarla yzyze bulunan canl bir yntemdir. Son
dnemlerde, tevhid ilminin baskn zellii olan, soyut mantktaki zihinsel tartma da buna
uygun bir yntem deildir. Kur'an insanla btn diri zellikleriyle yneliyordu. Bu gerein
sindirilmesi iin btn bir insanla sesleniyordu. Bundan dolay, teolojik yntem uygun bir
yntem deildir. phesiz slni akide, ancak pratik boyutu olan bir hayat yntemini temsil
eder. Teolojik ve teorik aratrmalarn dalp kaybolduu bir ayla kendini snrlamaz.
Kur'an mslman cemaatin gnllerinde akideyi yerletirirken, hem evresindeki cahiyeye,
hem de kendisinde; ahlaknda, hayatnda bulunan cahili-ye artklarna da byk bir sava aar.
Bu zellikten dolay, akidenin oluumu ne teorik, ne teolojik, ne de kelam tartma yntemiyle
gerekleir. O, ancak canl, hareketli bir btnlk arzeden, hayata dnk rgtlenmi msluman
cemaatta yaanarak bir v-cud kazanr. Mslman cemaatn geliimi; itikad anlayn pratize
edilmesinde, cahiliyyeye sava aan bir rgtn koyduu tavra edeer gelimedir. Bu gelime,
tamamen akidev yapnn oluumunun pratik yansmas ve onun canl bir anlatmdr.
slm davetilerinin, bu dinin yapsn, hareket yntemini akladmz ekilde kavramalar
gerekir. nk, Mekke dnemini kapsayan akidev oluum aamas, slmi hareketin amel
oluum aamasndan, msluman cemaatn reel olarak yaplanmasndan bamsz deildir. Teori
retme ve onu aratrma dnemi deil, ancak akide, cemaat, hareket ve eylem iin temel oluum
srecidir. Bu yapnn bir kez daha kurulmas gerekiyorsa, bu yol izlenmelidir.
Akidev oluum dneminin geni bir zamana yaylmas, kurulu admlarnn yava, derinliine ve
salam atlmas gerekiyor. Bu nedenle akidev oluum, akideye ynelik teorik aratrma aamas
olmamaldr. Bu akideyle ferahlayan gnllerin sosyal ve dinamik bir kimlie brnerek, diri bir
ekilde inandklar davay ifade ettikleri bir aamadr bu dnem. ve d oluum, akidenin
geliimiyle doru orantldr. Cahiliyyeyi sorgulayan bir harekette ifadesini bulur. Bu cahiliyye ile
hem i, hem de d dnyasnda savaa tutuur. Akide canl bir ekilde sunulsun, balayan savata
canl bir gelime salansn diyedir bu.
slm akidenin, salt entellektel aratrma, kltrel bilgilenme gibi teorik bir ekilde alglanmas
byk bir hata, byk bir tehlikedir.
Akidenin olumas iin, Kur'ann tam on senede inmesi, onun ilk kez iniyor olmasndan dolay
deildir. Kesinlikle... Eer Allah dileseydi, bu Kur'an' bir kerede indirir, sonra da mslmanlan
islmi teoriyi kavramalar iin on sene -bu daha az yada daha ok olabilir- serbest brakrda.
Ancak Allah baka bir ey istiyordu: Farkl, zeri olmayan bir yntem koymak... Hem cemaatin,;
hem hareketin, hem de akidenin birlikte, ayn zama-L da olumasn istiyordu. Cemaat ve
hareketi akidey-lf le, akideyi de cemaat ve hareketle yourmak istiyordu. Akidenin eylem ve
hareket olarak cemaatn btn bir zellii; eylemin, hareketin ve cemaatin de akidenin ete
kemie brnm hali olmasn istiyordu. Allah (c.c.) nefislerin, cemaatlerin bir gnde, bir
gecede olumayacan biliyordu. Bundan dolay nefislerin, cemaatlerin oluumu iin gerekli
olan zaman sresine akidenin de ihtiyac vardr. Bylece/ akidev oluum tamamlandnda;
cemaat, bunun reel bir grnts olsun.
Mekk Kur'an'in ynteminden karacamz sonu, dinin yapsnn bu olduudur. Biz onun bu
yapsn bilmek zorundayz. Beer ideolojilerin yaratt bulanklktan kaynaklanan isteklere
boyun eerek, onu deitirmeye almamahyz. O, slm mmetini ilk kez bu yapsyla ortaya
kard. Allah'n (c.c.) ilk kez kard gibi ne zaman slm mmetinin tekrar vcuda gelmesi
istenirse, yine o zelliiyle ortaya kacaktr.
Hareketli, diri, olgun bir hayatta, dinamik bir toplumda yaanmay seven slm akidesini
deitirmeye kalkmann hem yanl hem de tehlikeli olduunu kavramahyz. Yine, salt bitkin
beer ideolojilerin karsna kma isteimizden dolay, yapsn aratrmak, kltrel olarak
bilgilenmek iin onu ideolojiye dntrmenin ne denli yanl ve tehlikeli olduunu anlamalyz.
slmi akide, diri nefislerde, pratik organizasyonlarda, organik bir yapda; hem evresindeki
cani-liyye, hem de ballarnn nefislerinde yerleen cahi-liyye ile mcadele eden bir hareketin
iinde yaanmak ister. nk onlar, akide nefislerine yerlemeden, cahiliyye ortamndan
kopmadan nce cahiliyye ehlinden idi. O, bu haliyle kalpte, aklda, hatta hayatta alan olarak
ideolojiden daha kapsaml, daha byk, daha genitir. O, ideolojinin alann ve yapsn kapsar.
Ancak bununla snrl deildir.
slmdaki uluhiyet, varl, hayat, insan anlay kuatc ve btncl bir anlaytr. Ayn ekilde
pozitif ve pratik bir anlaytr. Yaps gerei, salt entellektel, bilgisel olarak sunulmaktan
holanmaz. nk, bu, onun yapsna, amacna terstir. Bir insan toplumunda, canl bir yapda,
pratik bir hake-tette sunulmas gerekir. Oluum yntemi; hem teorik, hem de pratik bir
btnln salanabilmesi iin insandan, canl bir yapdan dinamik bir hareketten geer. Teorik
bir ayrlma olmaz. Tersine, pratik, dinamik bir biimde sunulma vardr.
Her teorik geliim, pratik harekete dayal yntemden nce gelir. Onun araclyla ekillenmez.
Bu, dinin yapsyla, gayesiyle, oluum yntemiyle kyaslandnda, hatadr, tehlikedir. Allah Teala
yle buyurur: "Kur'an' insanlara ar ar okuman iin, bolm blm indirdik. Onu azar azar
indirdik." (sra, 106)
Teorik bir ekilde deil de, canl pratik bir kimlik kazanan akideden meydana gelen yapnn ta-lF
mamlanmas iin Kur'an "blm blm" ve "ar ar" indirilmitir.
Bu dinin davetileri, bu dinin kendisinin Rabbani olduu gibi ynteminin de Rabbani olduunu
bilmeleri gerekir. Yntemin, yapsna uygun olmas gerekir. Bu dinin zn, alma
ynteminden ayrmak mmkn deildir.
Yine bilmeliler ki, bu din, itikad anlay; buna bal olarak pratik hayat deitirmeye geldii
gibi; itikad anlay ve pratik hayat deitiren yntemi de deitirmeye gelmitir. mmeti
kuracak bir akideyi yerletirmek iin gelmitir. Sonra kendine has dnce yntemi bulacaktr.
Bu da itikadi anlaya, pratik hayata zemin hazrlayacaktr. Kendine has dnce yntemiyle,
kendine has itikad anlay, kendine has pratik hayat arasnda bir ayrlk yoktur. Hepsi bir
btndr.
Akladmz ekilde alma yntemini rendikten sonra, bu yntemin "asl" olduunu bilelim.
O, bir aamaya, bir evreye, bir mslman cemaate ait yntem deildir. Bu din, her vakit, ancak
bu yntemle oluumunu gerekletirir.
Sanld gibi, slm'n grevi sadece insanlarn akidesini, hayatm deil, dnce yntemlerini,
anlaylarn uygulamalarn da deitirmektir. Bu, onun yaps gerei btn beer yntemlere
toptan kar olumadandr.
Biz Rabbani anlaya, Rabbani hayata ancak Rabbani dnce yntemiyle ulaabiliriz. Bu, Al-
lah'n insanlarn itikad anlaylarnn, pratik hayatlarnn sahih, salam bir temele oturmasn
istedii yntemdir.
Biz, slm'dan kendini aratrmaya ynelik bir ideoloji retmesini istersek, onu Rabbani yaratma
yntemi, Rabbani dnce yntemi olma zelliinden soyutlarz. slm' beer dnce
yntemlerine uydurmu oluruz. Rabbani yntem beer yntemlerden daha aaym-gib...
Dnce ve harekette, kullarn yntemiyle Rabbani yntem arasnda bir paralellik kurmaya
alyoruz sanki!..
Bu adan yaptmz i tehlikeli, hezimet de ldrcdr.
Rabbani yntemin grevi bize, slm davetileri-ne, yeryznde hakim olan ve zihinlerimizi idi
eden, kltrmz bulandran cahili dnce ynteminin etkilerinden kurtaracak; farkl, zel
bir dnce yntemi vermektir. Biz bu dini, yapsna aykr, cahili dnce yntemlerinden
almak istersek; insanlara nerdii grevini iptal etmi; amzda hakim olan cahili yntemin
basksndan, zihinleri-. mizdeki, bnyemizdeki kalntlarndan kurtulma nr- * satndan
kendimizi mahrum etmi oluruz.
slmi dzenin oluturulmasnda, dnce ve hareket yntemi, itikad anlay ve pratik hayat
ynteminden daha az deerli, daha az zaruri deildir. Ondan ayrlmaz da... Bu dnceyi, bu
dzeni, propaganda yaparak sunmak istediimizde, yeryznde slm'n harekete, pratie
dnk olarak ortaya kmayacan aklmzdan karmamamz gerekir. Tersine onu bu ekilde
sunmamzn ancak, fiilen pratik olarak slmi hareketle uraanlara yarar salayacan
aklmzdan karmamalyz. slm bu ekilde sunulduunda elde edebilecekleri en byk yarar,
hareket ve almalar srasnda ulaabildikleri insanlarla ilikiye girmeleridir.
Bir daha tekrar edeyim ki, itikad anlay harekete dayal bir toplulukta hemen yaanmal, ayn
zamanda bu topluluk itikad anlayn doru ve gerek bir anlatm olmaldr.
Bir kez daha yineliyorum; phesiz bu Rabbani slm'n doal yntemidir. O en yce, en salam;
eylem olarak en keskin, insan ftratna dier nazariyelerden daha uygun olan yntemdir.
Bu sonu, teorinin esas hakknda doru olunca, islm'n yaand dzenin temellerinin
sunulmasnda, ya da bu dzene ait ayrntl yasalarn sunulmasnda da doal olarak dorudur.
evremizdeki cahiliye, baz slm davetilerinin damarna basarak slmi yntemin ataca
admlar hzlandrmakta, ii aceleye getirmektedir. Bazen onlar keye sktrp unlar
sormaktadr: Davette bulunduunuz yntemin ayrntlar nerede? Onu uygulamak iin yeni
usullere dayal ne tr inceleme, aratrma, fkh almalar yaptnz? Sanki bugn yeryznde
slm eriatn hakim klmak iin insanlarn sadece fikh hkmlere, slm fkh aratrmalarna
ihtiyalar var! Sanki onlar Allah'n eriatnn kendilerine hkmetmesine raz, O'nun
egemenliine teslim olmular!... Ve ancak sadece yeni yntemle fkh itihatta bulunacak insanlar
eksik!... Kalbinde bu dine bir nebze saygs olan herkesin kar kmas gereken korkun bir
aldatmacadr bu.
Cahiliye bununla, ancak Allah'n eriatnn ter-kedmesini, kula kulluun srmesini, mslrnan
grubun Rabbani yntemden ayrlmasn, harekete ynelik akidev oluum merhalesini atlayp
gemelerini, slm dav et ilerinin yntemini kaynandan ayrmay istemektedir.
slm davetcjlejmin grevi oyuna gelmemektir, Haxkei^e--din]jexiyl&jlg^ kendilerine, yabanc
bir yntemin dikte edilmesine kar kmakt r n a nm ayanlac^aHn3n harle^aTmrnamaktr.
Bask ve zorlamalarn nedenlerini aa karmak, bunlara kar kmak, Allah'n eriatna boyun
ediini, onun dndaki eriatleri reddettiini ilan etmeyen bir toplumda slm fkhnn
gelitirilmesi ad verilen aldatmacay reddetmek grevleridir. Ciddi almayla, bu oyunu
ayrmak grevleridir. Yaplan almalar, havanda su dmek olarak gren zihniyeti, irkin
aldatmacay reddetmek onlarn g-reyidir.
Bu dinin hareket vntemine^gorejareket tmek $ grevleridir. Bu,gcn srlanndandr.
Bu,ayn zamanda glerinin kaynadr.
phesiz slm'da yntem hakikatle edeerdir. Aralarnda bir ayrlk yoktur. Sonu itibaryla
yabanc bir yntemle slm'n hakim klnmas imkanszdr. Yabanc yntemler beer dzenleri
kurabilirler. Ancak, bizim sistemimizi gerekletirmesi mmkn deildir. Her slmi harekette
ynteme tabi olmak, akideye, dzene tabi olmak kadar zorunludur.
"phesiz bu Kur'an en doru olana gtrr."
13[13]


Mslman Toplumun Douu Ve zellikleri

Muhammed'in (s.a.v) yklendii slm daveti, peygamberler zmresinin nderliindeki uzun
davet zincirinin son halkasdr. nsanlk tarihi boyunca bu davet, tek bir eyi ama edinmitir.
nsanlara tek olan ilahlarn, gerek rablerini tantmak, yalnzca Rablerine ibadet ettirmek,
mahlukatm Rablk iddiasn reddetmek... Ksa dnemlerde az saydaki insan bir kenara
koyarsak, genel olarak insanlar uluhi-yeti inkar etmiyorlar, Allah'n (c.c.) varlm kesin olarak
reddetmiyorlard. Ancak onlar, ya gerek Rablerini bilmede hata ediyorlar, ya da O'na baka bir
tanry ortak kouyorlard. Bu, ya itaat ve ibadet, ya da egemenliini kabul ve tabi olmak
eklindeydi. Bunlarn her ikisi de irktir. Bu, bir sre sonra insanlar rasllerden rendikleri
Allah'n dininden karr. Dinle kurtulduklar cahiliyyeye yeniden dnerler. Bir kez daha Allah'a
irk komaya balarlar.

13[13]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 27-53.
Ya itaat ve ibadet ederek, ya da tabi olarak, egemenlii bakasna vererek veya her ikisiyle
birlikte...
nsanlk tarihi boyunca Allah'a davetin temel -zellii budur. O, slama teslim olmay; kullarn
Rab-bine teslim olmasn, onlar kula kulluktan kurtarp Allah'a kul olmasn, hayatn her
kesitinde insanlar kullarn egemenliinden, onlarn koyduu eriatler-den, deerlerden,
geleneklerden kurtarp, sadece O'nun egemenliine, O'nun eriatine boyun emesini ama
edinir. slm, Muhammed'e (s.a.v.) bu ama iin geldi. Tpk kendinden nce gelen rasllerde ol-
duu gibi. slm, insanlarn btn bir evrende, Allah'n egemenliine dnmesi iin gelmitir.
Yaamlarn dzenleyen egemen gcn mutlak hakim olan Allah olmas gerekir. Btn evreni
ynetenin yntem, g ve tedbirin (idare etme) den baka bir yntem, g ve tedbir yoktur. yle
ki, iradeleri dnda srp giden hayat yneten de O'dur. nsanlar, bi?\ ymeleri, gelimeleri
salkl ve hasta olmalar, ya-/ am ve lmleriyle ilgili Allah'n (c.c.) koyduu ka-( nunlara
uymaya mahkumdurlar. Ayn ekilde, top-^ lumsal yaamlarnda, kendi iradeleriyle yaptklar j
hareketlerin sonularna katlanmak durumundadr-) lar. Bu evrene hakim olan, onu dzenleyen,
tabiat kanunlarndaki snnetullah deitirmeye gleri yetmez. Gleri de yoktur. Kendi
iradeleriyle hareket ettikleri bu hayatta slm'a dnmelidirler. Hayatn her kesitinde Allah'n
eriatn hakim klmaldrlar. Bu hayatlarnn irad ve ftr ynleri arasnda ve bu iki ynle btn
varlk alemi arasnda bir uyum salayarak olmaldr.
nsann insana egemenliine, varolu gereinden ayrlmasna, insan hayatnn irad ve ftr
ynlerinin atmasna dayanan cahiliye; slm'a yani sadece Allah'a davette bulunan Allah
Raslnn ve btn rasllerin kar karya geldikleri cahiliyedir. Bu cahiliye pratik boyutu
olmayan salt bir teori deildi. Belki de hi bir zaman, hi bir yerde cahiliye-nin bir teorisi yoktu.
Ancak cahiliye, hareketli bir toplumda ve bu toplumun ynetimine, anlaylarna deerlerine,
geleneklerine, adetlerine, duygularna boyun een bir toplumda yaanmaktayd. Bu toplum,
varln, btnln tehdit eden her unsura kar kendini savunmak ve korumak iin, bilinli
ya da bilinsiz olarak toplumu oluturan bireyler arasnda dayanmann, gelimenin,
yardmlamann etkileimin, i iliki dzeninin bulunduu organik bir toplumdur.
Cahiliyyenin salt bir teori olmayp, aklanan biimiyle, hareketli bir toplumda yaanan bir vaka
olmas nedeniyle bu cahiliyyeyi yok etmek iin, insanlarn bir kez daha Allah'a dnmesi de salt
bir teoriyle salanamaz. Bylesi bir giriim, fiil olarak var olan; hareketli, organik bir toplumda
yaanan cahiliyyeyi ortadan kaldrmak iin yeterli deildir. Yaps, yntemi, btnl ve
ayrntlar itibariyle tmyle farkl bir yapnn kurulabilmesi iin bu yapnn, fiilen varolan ve
kaldrlmas istenen yapdan daha stn olmas gerekir. Bu yeni giriim, teorif ve yapsal
temelleri, balar ve ilikileri mevcut ca-j hili toplumdan daha salam, gl dinamik ve orga-/
nik bir toplumda yaanmaldr.
nsanlk tarihi boyunca, slm'n zerine kurulduu teorik temel "Allah'tan baka tanrnn bulun-
madna ehadet etmek"ti. Yani Alah' (c.c.) uluhi-yette, Rububiyette, varlkta, egemenlikte
birlemek. Onu, vicdanlarda kabul edilen itikatta, yaplan ibadette, gnlk hayatta uygulanan
eriatte birlemek... Allah'tan baka tanrnn bulunmadna ehadet ettiini syleyenin
mslman ya da gayri mslim olarak itibara alnabilmesi iin bunun gerek, ciddi bir ifadeyi
iermesi gerekir. Yoksa bu, ehadet olarak kabul edilmez.
Teorik adan bu temelin oturmasnn anlam, [nsan^havatnn btnyle Allah'a ynelmesidir.
lerinin hi birinde kendilerince hkm veremezler. taat etmek iin Allah'n hkmne
dnmeleri gerekir. Ve Allah'n bu hkmn, onlara bildiren tek kaynaktan, Allah Raslnden
(s.a.v) renmeleri zorunludur. Bu da slm'n rkn olan ehadetin ikinci yarsnda ifade
edilmektedir: Muhammed'in Allah'n Rasl olduuna ehadet etmek.
Bu, slm'n temsil edildii, zerine kurulduu teorik temeldir. Bu temel, mslmann slm
lkesinde ve dnda, mslman toplumla olan ilikilerinde, mslman toplumun dier
toplumlarla olan ilikilerinde, bireysel ve toplumsal hayatn her alannda karlat sorunlarn
zmnde kullanlacak eksiksiz bir yntem koyar.
14[14]

Dediimiz gibi slm, salt inananlarn itikat ettikleri, ibadette bulunduklar, sonra bu eklide fiil
varla sahip olan hareketli cahili toplumun organik yaps iinde dank bireyler olarak kalmay
ngrmez. nk onlarn bu ekildeki varl, saylar ne kadar ok olursa olsun, slm'n fiil bir
varlk kazanmasn salayamaz. Zira, cahili toplumun organik yaps iinde "teorik olarak
mslman" bireyler, iinde bulunduklar bu organik toplumun isteklerine cevap vermek
zorunda kalacaklardr. steyerek ya da istemeyerek, bilinli ya da bilinsiz bir ekilde, o
toplumun varlnn devam etmesi iin zorunlu olan temel ihtiyalar gidermek, varln
korumak, varln ve yapsn tehdit eden unsurlar yok etmek iin harekete geeceklerdir.
nk organik yap, isteseler de istemeseler de btn bu organlaryla, btn bu grevleriyle
ayakta durmaktadr. Yani "teorik olarak mslman" olan bireyler teorik olarak yok etmeye
altklar cahili toplumu fiilen glendirmi, onun yapsnda canl hcreler olarak varln ve
srekliliini salam olacaklardr. Onun yaamas glenmesi iin yeteneklerini, deneyimlerini
hizmetine sunacaklar, alacaklardr. Bu cahili toplum yapsn ykp yerine slm' getirmeleri
gerekirken yaptklar budur!
lk dnemden sonra, slm teorik temelin, yani akidenin, dinamik organik bir toplumda temsil
edilmeye nasibi olmamtr. slm'n yok etmeye alt; cahili, eylemci organik toplumdan ayr
ve bamsz, ondan farkl olan eylemci organik bir toplum kuramad. Yeni toplumu Allah
Raslunn (a.s.) ve ondan sonraki btn slmi ynetimlerin eksenine yerletirmek yani
insanlar tek olan Allah'n uluhi-yetine, rububiyetine, varlna, egemenliine, otoritesine,
eriatna dndrmek iin izlenecek yol Allah'tan baka tanrnn bulunmadna, Muham-med'in
(s.a.v.) Allah'n Rasl olduuna ehadet eden herkesin velayetini cahili dinamik toplumdan,
yani iinden geldii toplumdan, bu toplumun ynetiminden alp, (bu ynetim, ister kahinlerden,
Kabe'ye hizmet edenlerden, byclerden ve gaipten haber verenlerden oluan dini bir ynetim
olsun, isterse de Kurey'te olduu gibi sosyal, siyasal ekonomik yapya sahib bir ynetim olsun,
hepsi eittir) slmi ynetime sahip olan yeni eylemci, organik slmi topluma teslim etmek
olmaldr.
nsann slm'a girdii ilk andan, yani Allah'tan baka tanr bulunmadna, Muhammed'in (s.a.),
Allah'n Rasl olduuna ehadet ettiini syledii andan itibaren buJiislimiyetin gereklemesi
gerekir. nk mslman toplumun varl ancak bununla salanr. Saylarjekadar artarsa
artsn, bireylerin kalplerinde salt bu teonk Hkenin temejj5nmlu15masyal^aglanmaz. .nk

14[14]
"Lailahe illallah" Hayat Tarzdr, balkl blme baknz.
onlar aralarnda dayanma ve ahengin bulunduu, bamsz, kendine ait varl olan bir
toplumda bunu yaamamaktadrlar. Bu toplumun yeleri canl bir yapnn organlar gibi varl-
nn kklemesi, derinlere kk salmas, gelimesi, varlna ve yapsna saldran unsurlara kar
kendisini savunmak iin alrlar. Bunlar, slmi varlklarnn glenmesi, derinlere kk
salmas, genilemesi, cahili varl yok etmek, ona kar koymak, savamak iin kendilerini
ynlendiren, hareketlerini dzenleyen bir ynetimin emri altnda, ancak cahili ynetimden
bamsz olarak yapmaktadrlar.
slm ite byle meydana geldi. Daha ilk anda ksa, z ancak hereyi kapsayan teorik bir biimde
ortaya kt. Ve kndan itibaren cahili toplumdan ayr, bamsz, ona kar koyan dinamik,
organik toplumu bunun zerine kuruyordu. Kesinlikle fiil varlktan soyutlanm salt bir teori
olarak kmad. slm'n bir kez daha ortaya k bu ekilde mmkndr. Nerede ve ne zaman
olursa olsun, dinamik organik yapnn, gelimenin uymak zorunda olduu durumlar hari, cahili
toplumun glgesinde yeniden bymesi mmkn deildir.
slm bu ynteme gre, bu temel zerine slm mmetini kurarken, varln dinamik organik
toplum temeline balarken, bu toplumu birbirine balayan ban akide olduunu belirlerken
yalnzca "insann insanln ortaya koymak, bunu glendirmek ve salamlatrmak, bu
zelliini kendisindeki dier btn zelliklerin zerine karmak ister. Btn kurallarnda,
btn retilerinde, btn yasalarnda, btn hkmlerinde bunun genel yntemine uygun
olmasn ister.
nsann yaps, hayvan yapsyla, hatta madde yapsyla baz ortak zelliklere
sahiptir.^uniianj^zerijde-^ddelerle-birlikte. deerlendirme vehmine kaplmlardr. nsandaki
bu zelliklerin Hem hayvanlarla, hem de maddelerle ortak olmasnn yan sra; onu onlardan
ayran, rnek bir varlk olduunu ortay, koyan zellikleri de vardr. Okumu cahillerin, sonunda
kabullenmek zorunda kaldklar bu itiraflar, samimice, aka yaplan itiraflar deildir.
15[15]

Bu konuda, millet, toprak, renk, dil balar, yapay, baya blgesel snr yaknl, coraf karlar
olmakszn, slm toplumunun yalnzca akide ba zerine kurulmas, bu toplumda insann
kendisiyle hayvanlar arasndaki ortak zelliklerin dndaki zelliklerin ortaya karlmas,
gelitirilmesi, ykseltilmesi iin konulan slmi yntemin en belirgin sonularmdandr.
Mslman toplumun btn milletlere, uluslara, renklere, dillere ak bir toplum olmas, baya,
hayvani engelleri amas da bu yntemin belirgin, gz kamatrc sonularmdandr. Btn
insanlarn zellikleri, yetenekleri slm toplumunun potasna dklp, eritilerek birbirine kar-
trlnca; ksa bir zaman iinde muhteem organik bir oluum meydana geldi. Kendi iinde bir
nsiyet ve insicamn bulunduu bu kitle, o devirde aralarndaki mesafenin uzaklna, ulamn
azlna ramen, btn insan gcn znde toplayarak muazzam bir uygarlk kurdu.
Arap, ranl, Suriyeli, Msrl, Fasl, Trk, inli, Hindli, Bizansl, Yunanl, Endonezyal, Afrikal ve
dier ulus ve milletlere ait bir ok insan slm toplumunda bir araya gelmitir. Birlikte, bir
dayanma ve ahenk iinde, slm toplumunu, slm uygarln kurmak iin hepsi zelliklerini
ortaya koymutur. Bu byk uygarlk, hi bir zaman "Arap Uygarl'' olmad T)aimp "slm

15[15]
Bunlarn banda "Yeni Darvineiler"den Julian Hudey gelir.
TTyprarhpn" olarak kald. Hi bir_donemde ulusal bir uy_gj*rhk_olmadu.J3aima akidev idi.
Onlarn hepsi eitlik ilkesi ve sevgi bayla, ayn amaca ynelme duygusuyla bir araya geldiler.
Eitlik ilkesiyle, hep birlikte, kurmaya altklar bu ilk toplum iin bireysel, ulusal, tarihsel
deneyimlerinin zn, milletlerinin en derin zelliklerini ortaya koydular. Yine hep birlikte
btn yeteneklerini, glerini bu yola feda ettiler. Oradav.pnlan_tek_olaiij Rablerinden gelen bir
ba, toplad. Ayn ba hi bir engel tanmakszn, onlarn insanlklarm meydana kard. Bu, tarih
boyunca baka hi bir toplumda kesinlikle grlmeyen bir zelliktir.
rnein eski ada en mehur insan toplumu Roma mparatorluu idi. Gerekten saysz renk,
saysz millet, saysz dil, saysz karakter bir araya gelmiti. Ancak btn bunlar insan bir ba
zerine kurulmamt. Akide gibi yce bir deerle de ifade edilmemiti. Btn imparatorlukta
snf temeline dayal bir toplum yaps vard. Bir yanda soylular, kleler; te yanda Roma
milletinin yneticilii ve dier milletlerin klelii. Bu nedenle, slm toplumunun dzeyine
ulaamam, slm toplumunun verdii rnleri de verememitir.
Yeni ada tarih sahnesine baka toplumlar kt. ngiliz imparatorluu gibi... Ancak o da, varisi
olduu Roma imparatorluu gibiydi. ngiliz ulusunun yneticilii ilkesine dayanan smrgeci,
ulusal bir toplumdu. mparatorlua katt smrgeleri smren bir toplumdu. Avrupa
imparatorluklarnn hepsi byledir. spanya, Portekiz mparatorluu, Fransa mparatorluu...
Hepsi de ayn, dk seviyede kaldlar. Komnizm millet, ulus, toprak, dil, renk engellerini aan
bir toplum kurmak iddiasyla ortaya kt. Ancak bu genel anlamda, insan deil snfsal temeli
olan bir toplumdu. Bu toplum eski Roma toplumunun baka bir yzyd, baka bir eidiydi. O,
soylu snf, bu ise proletery_a_nfi temeline dayaly-^ di. Komnizme hakim olan duygu, dier
snflara kar olan kt bir kin duygusudur. Byle kindar, ksr bir toplum ancak insann
yapsna zt bir ey karabilirdi. kard da. O daha iin banda, yalnzca hayvan zellikleri
ortaya karma, glendirme temeline dayalyd. nsann "temel ihtiyalarnn, yiyecek, barnma,
cinsellik" olduunu -ki bunlar hayvann ncelikli ihtiyalardr- belirtiyor, insan tarihini yiyecek
arayp bulma olarak gryordu.
slm, insann en iyi, en sekin zelliklerini toplumda ortaya karmada, gelitirmede,
yceltmede uygulad yntemle farkl bir yer kazanmtr. Ve hala yledir. Ondan vazgeip
baka yntem kabul edenler, millet, ulus, corafya, snf temeli zerine toplum kuranlar ve dier
pis, baya dncelere saplananlar gerekte insann dmandrlar. Onlar, Allah'n (c.c.) insan,
yaratrken verdii yce zelliklere, onun bu evrende sahip olmasn istemeyenlerdir. Toplumun,
milletlerin yeteneklerinden, zelliklerinden, deneyimlerinden bir ahenk ve uyum iinde en iyi
ekilde yararlanmasn istemeyenlerdir.
Onlar, benzerleri hakknda Allah'n (c.c.) yle dedii kiilerdir:
"De ki: "Size, amel bakmndan en ok ziyanda bulunanlar haber verelim mi? Dnya hayatndaki
almalar boa gitmitir. Oysa onlar, gzel i yaptklarn sanyorlar. Bunlar, Rablerinin
ayetlerini ve O'na kavumay inkar edenlerdir. Bu yzden ileri boa gitmitir. Kyamet gn
onlara deer vermiye-ceiz. ite onlarn cezas, inkarlarna, peygamberlerimizi ve yetlerimizi
alaya almalarna karlk olarak, cehennemdir. "(Kehf, 103-iofi)
an yce olan Allah doru sylemitir.
16[16]


Allah Yolunda Chad

mam bn-l Kayym, Zad-l Mead'da, Efendimizin peygamber olarak "gnderildii andan Allah'a
kavutuu zamana kadar kafir ve mnafklarla ilikilerini dzenleme yntemi" adn verdii
blmde slm'daki cihad yle zetlemitir: "Allah'n (c.c.) ona ilk vahyettii ey yaratan
Rabbinin adyla oku'masdr. Bu peygamberliinin balangcdr. Kendisine okumasn emretti.
O'nu "oku" emriyle TJgMJ'Ky nrto'ipTP! biiriinfn" il? Hejjflgfil yapt. Sonra yakn akrabalarm,
kavmini, evresindeki arapla-n, sonra btn araplan, en son olarak da btn insanl, btn
alemi korkutmasn, uyarmasn emretti.
Nbvvetinden on ksur yl sonra savasz, ciz-yesiz sadece davetle korkutarak uyard.
Kendisine savatan uzak durmas, sabretmesi, aldr etmemesi emredildi. Sonra hicrete ve
cihada izin verildi. Bir teki merhalede, kendisiyle savaanlarla savamas, savatan geri
duranlarla savamamas emredildi. En son, bir btn olarak din Allah'n oluncaya dein
mriklerle savamas emri geldi. Cihad emri geldikten sonra; kafirler O'nunla ilikilerinde
ksma ayrldlar: Bar yaplanlar, savalacaklar ve zim-miler. Kendileriyle bar yaplanlarn
anlama mddetinin tamamlanmas, anlamaya sadk kaldklar mddete ahde vefada
bulunmasn, eer hainliklerinden korkarsa anlamay bozmas; anlamann bozulduunu onlara
bildirinceye kadar onlarla savamamasn, anlamay bozanla savamasn emretti. Tevbe suresi
indiinde, bunlarn hepsini aklayan hkmler getirdi. Ehl-i Kitaptan olan dmanlaryla cizye
verinceye ya da slm' kabul edinceye kadar savamasn emretti. Yine orada kafirlerle,
mnafklarla cihad etmesini, onlara sert davranmasn emretti. Kafirlerle kl ve mzrakla,
mnafklarla da delil ve dil ile cihad etti. Yine orada kafirlerle anlama yapmaktan uzak durmas,
yapt anlamalar bozmamas emredildi. Bu durumda, kendisiyle bar yaplanlar gruba
ayrld:
a) Kendileriyle savalmasn! emrettii grup. Bunlar anlamay bozan, buna sadk
kalmayanlard. Onlarla savat ve galip geldi.
b) Geici bir anlama yapan, bunu bozmayan ve isyan da etmeyen grup. Onlarla anlama
mddetinin tamamlanmasn emretti.
c) Aralarnda anlama bulunmayan, kendileriyle harbe de girilmeyen ya da kendileriyle mutlak
bir anlamann yapld grup. Bunlara drt ay mhlet vermesini emretti. Sre dolduunda
onlarla savat. Ahdini bozan ldrd. Anlamas olmayana ya da mutlak bir anlamas olanlara
drt ay mhlet verdi. Anlamasna sadk kalann anlama mddetinin tamamlanmasn emretti.
Bunlarn hepsi mslman oldular. Mddet doluncaya kadar kfrde kalmadlar. Zmmlere cizye

16[16]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 54-64.
uygulad. "Tevbe" suresi indikten sonra, kafirlerle ilikileri grupta topland. Onunla
savaanlar, anlama yapanlar ve zmmiler. Daha sonra anlamas bulunanlar slm'a girdiler.
Bylece iki grup kalm oldu: Kendileriyle savalanlar ve zmmiler.
Onunla sava halinde olanlar ondan korkuyorlard. Yeryzndeki insanlar ise gruba
ayrlmt: Mslman olup ona inananlar, anlama yapp emniyette olanlar, ondan korkan ve
onunla savaanlar.
Mnafklarla olan ilikisi de yleydi: Kendisine, zahiren ettikleri imam kabul etmesi, srlarn ve
gizlediklerini ise Allah'a havale etmesi, bilgi ve delil ile cihad etmesi, onlardan yz evirmesi,
onlara kar sert olmas, kendilerine ak bir ekilde teblide bu- j lunmas, cenaze namazlarn
klmaktan, kabirlerini V ziyaretten saknmas emredildi. Onlarn mafiret edilmesi iin dua
ederse, Allah (c.c.) kesinlikle onlar mafiret etmeyeceim kendisine bildirdi. Bu, kafir ve
mnafk dmanlaryla olan ilikisiydi
slmdaki cihadn merhalelerinin bu gzel zetinden, bu dinin zerinde uzun uzun durulmas
gereken hareket ynteminin kkl ve derin zellikleri ortaya kar. Burada biz sadece baz
noktalara ksaca iaret etmekle yetineceiz.
Birinci zellik: Bu, dinin yntemi konusunda ciddi bir gerekiliktir, hayata ynelmedir. Beeri
yaplara kar kan bir harekettir. Kenal varolu yapsna uygun aralarla gerekletirir bunu. O,'
maddi gc elinde tutanlarn destekledii baz sistemlerin zerine kurulduu dnsel itikad
cahili-yeye kar kar. Daha sonra slm hareket btn bu yapya kar mmkn olan hereyle;
itikad ve anlaylar dzeltmek iin davet ve tebli ile, insanlarla bunlarn itikad ve anlaylarm
dzeltme arama giren dzen ve gleri ortadan kaldrmak iin kuvvetle, cihad ile kar koyar.
Bunlar insanlara zulmetmekte, onlar saptrmakta, Rablerinden bakasna ibadet
ettirmektedirler. O, maddi gler karsnda tebli ile yetinmez. Bireylerin vicdanlarn kazan-
mak iin maddi g de kullanmaz. Bu dinin ynteminde byle bir yol yoktur. leride gelecei gibi,
insanlar kula kulluktan kurtarp tek olan Allah'a ibadet etmelerini salamak iin hareket
ederken kulland yntemler birbirini btnler.
Bu dinin yntemindeki ikinci zellik ise; gereki ^e-eylemci (devingen) oluudur. Merhaleleri
bulunan bir harekettir bu.
Her merhalenin gereklerine, ihtiyalarna gre uygun aralar vardr. Her merhale kendinden
sonraki merhaleye brakr yerini. O, gerein, hayat geeinin merhalelerine donmu aralarla
karlk vermedii gibi, hayat gereinin kendisine de soyut teorilerle karlk vermez. Kur'an
naslarn, bu dindeki cihad yntemine delil olarak ileri srenler, bu zellii gzden
karmaktadrlar. Bu yntemin getii merhalelerin yapsn, eitli naslarn her bir merhale ile
olan ilikisini bilmemektedirler. Bunu yapanlar byk bir yanln iine dmekte, bu dinin yn-
temine yanltc bir grnt vermektedirler. Nasla-ra, niha ilke ve kurallarn iermedii
anlamlar yklemektedirler. Bu, onlarn her nass, niha nasta olduu gibi, bu dinin niha
kurallarn temsil ettiini sanmalanndandr. slm ile ilgili isimlerinden baka hi bir eyleri
kalmayan ve gelecek mslman nesiller iin aklen ve ruhen hayat gereinin basks altnda
hezimete urayanlar yle demektedirler:
slm ancak savunma iin savar. Bu dini, ynteminden ayrmakla iyilik ettiklerini sanyorlar. O
yntem ki, btn bir yeryznde tautlar yok edip, insanlarn yalnzca Allah'a ibadet etmelerini
salamay, onlar kullara ibadetten kurtarp, kullarn Rabbine ibadet etmelerini hedeflemilerdir.
Bunu, akidesini zorla kabul ettirerek yaptrmaz. nsanlarla bu akide arasndaki engelleri
kaldrarak ya da cizye vermeye veya slmn ilan edinceye kadar onlarla savaarak yapar.
Ortalk temizlendikten sonra insan, btn bir hrriyetini kullanarak, ister bu akideyi kabul eder,
isterse kabul etmez.
nc zellik mm.* RiEeldi harekettir. Yenilenen aralar, bu dini belirlenmi kurallarndan,
izilmi hedeflerinden dar karmaz. O, ta ilk gnden beri ayndr. ster yakn akrabalara, ister
Kurey'e, ister btn Araplar'a, isterse de btn insanla seslensin, O yalnzca tek bir kurala
armaktadr onlar. Onlardan'u gaye etrafnda toplanmalarm istemektedir: hlasla,
samimiyetle ibadeti Allah'a zg klsrtlar. kulakulkktan-Kazgesinler! Bu kuralda ne bir
pazarlk, ne de bir yumuaklk sz konusudur. Daha nceki blmde akladmz gibi, belirli
merhaleler ve her merhalenin yenilenen aralaryla bulunan belirli bir plan dahilinde bu hedefi
gerekletirmeye koyulur.
Drdnc zellik ise: "Zad-l Med" den yaplan ksa zette de grld gibi mslman
toplumla dier toplumlar arasndaki ilikilerin bir takm yasalarla dzenleniyor olmasdr. Bu
evrensel ilke btn insanln Allah'a boyun emesi, toptan O'na teslim olmas, her ne ekilde
olursa olsun -bu siyasi bir rejim ya da maddi bir g de olabilir- O'na davetin nnde engel
olarak durmamasdr. Kendisiyle i hahaa brakmasdr. Kii zgriradesiy-r ya Ha gpp.mp?..
Ancak ona kar koyamaz, onunla savaa giriemez. Eer bunu biri yaparsa slm'a den, onu
ldrnceye ya da slm' kabul ettiini aklayncaya kadar onunla savamaktr.
"slmda Cihad" konusunda, aklen ve ruhen bozguna urayanlar, bu 'itham'dan slm'
kurtarmaya alrlarken, akideyi zorla kabul etmeyi reddeden nasla ilgili bu dinin yntemiyle;
insanlarla bu dinin arasna giren, kulu kula ibadet ettiren, Allah'a ibadet etmekten alkoyan
madd, siyasal glerin yok edilmesi ile ilgili yntemi birbirine kartrmaktadr. Bunlar farkl
eylerdir ve buna mahal de yoktur. Bu kartrmadan daha da tesi bu bozgundan dolay,
slm'daki cihad, bugn "savunma sava" ad verilen eye hasretmeye alyorlar. slmdaki
cihad kavram, ne insanlarn bugn yaptklar savala, ne etkenleriyle ne de zellikleriyle ilgisi
olan bir eydir. Cihadn etkenleri "slm'n" yapsyla, u dnyadaki rolyle ve Allah'n belirledii
hedefleriyle balantldr. Bundan dolay Allah peygamberini bu risaletle gndermi, onu en son
peygamber, risaletini de en son risalet klmtr.
Bu din, yeryznde insann, kula kulluktan -insann nevasna ibadet etmesi de kula kulluktur-
kurtanlmasmn genel bir ilndr. Bu, tek olan Allah'n uluhiyyetinin, alemlere olan
rububiyyetinin ilamdr. Tek olan Allah'n alemlere rububiyyetinin anlam, btn eit ve
biimleriyle insann egemenliine kar yaplan bir devrim, yeryzn neresinde olursa olsun
beeri otoritelere kar bir bakaldrdr. Her ne ekilde olursa olsun insann uluhiyyetine bir
isyandr, bir kyamdr. Bu kyam, hkmetmenin, hkm merciinin insan olmasna, g
kaynann insan olmasna, insann ilahi a tnhnasma, bazsnn Allah' brakp Rabler
edinilmesinedir. Bu ilnn anlam, Allah'n gasbedilen otoritesini O'na geri iade etmek, kendi
koyduklar kanunlarla insanlara hkmedenleri, kimilerini Rab, kimilerini de kul makamna
koyanlar reddetmektir. Bunun anlam yeryzne Allah'n egemenliinin hakim olmas iin insa-
nn egemenliinin parampara olmasdr. Ya da Kuran ifade ile: "Hem gkte, hem de yeryznde
ilah olan O'dur." (Zuhruf, 84)
"Hkm Ancak Allah'a aittir. O'ndan bakasna ibadet etmemenizi emretti. Bu dosdoru dindir.
"(Yusuf, 40)
"De ki: "Ey kitab ehli! Ancak Allah'a ibadet etmek, O'na hi bir eyi irk komamak, Allah' bra-
kp birbirinizi Rab olarak benimsememek zere, bizimle sizin aranzda mterek bir sze gelin."
Eer yz evirirlerse, "Bizim mslman olduumuza ahid olun" deyin. "(H mrn, 64)
Yeryznde Allah'n egemenlii, kilise anlaynda olduu gibi orada din adamlarnn egemen
olmasyla, (Teokrasi) tanrlar adna konuan insanlarla, mukadder hkm ile deil, ancak
Allah'n eriatnn egemen olmasyla, eriatte belirlendii ekliyle ynetimin Allah'a verilmesiyle
gerekleir.
Yeryznde Allah'n egemenliinin kurulmas, insann egemenliinin yok olmas, otoritenin
gasbe-den kullarn elinden alnp Allah'a geri verilmesi, yalnzca ilah kanunun (eriatn)
yrrlkte olmas, beeri kanunlarn ilga edilmesi, btn bunlar salt davet ve tebli ile
gereklemez. nk kullara egemen olanlar, yeryznde Allah'n hakk olan otoriteyi
gaspedenler sadece davet ve tebli ile ellerindeki gc ve ynetimi brakmazlar. Eer bu byle
olsayd, Rasllerin yeryznde Allah'n dinini hakim klmalar ne de kolay olurdu. Peygamberler
tarihinin, alar boyunca bu tevhid dininin tarihinin tank olduu ey bunun tam tersidir.
Yeryznde insann tek olan Allah'n uluhiyyeti-ni ve alemlere olan Rabliini ilan ederek,
Allah'n gcnn dndaki btn glerden yeryznn kurtarlmas eklindeki genel ilan;
teorik, felsefi, soyut bir ilan deildir. Ancak eylemci, gereki ve pozitif bir ilandr. nsandan,
Allah'n eriatnn hakim olduu bir dzenin, pratik olarak gerekletirilmesini isteyen bir
bildiridir. Bylece onlarn fiilen kula kulluktan kurtulup, orta (eriki) olmayan tek Allah'a
ibadet etmeleri salanm olacaktr. undan d olay "davet" zelliinin yannda "hareket'LSylem)
zelliinin de bulunmas^ereklidir. Jgu, beeri dze-riTputun yolHerine_uxgunaralarla kar
koym Beer dzen, dn olsun, bugn olsun, yarn olsun, bozuk akide yaps, ve batl anlay
engellerinin yannda, akidevi, maddi, siyasi, sosyal, ekonomik, etnik ve snfsal engeller,
karacak, yeryznde insan Allah'n gc dndaki btn glerden kurtarmak eklindeki
kandr maayla bu dine kar koymaktadr. Herey birbirine kartrlmakta, iler sarpa
sardnlmaktadr.
"Davet" akide ve anlaylara kar ktna gre, "hareket" de dier madd engellere kar koyar.
Bunlarn banda da itikad, etnik, snfsal, sosyal etkenlere dayal olan siyasi g gelir. Bu ikisi,
davet ve hareket, kendi yaplarna uygun aralarla "beer yapya" kar koyarlar. Bu ikisi
yeryznde insanln kurtuluu iin birlikte harekete gemelidirler. Btn bir yeryzndeki
btn bir insanln kurtuluu... Bu, bir kez daha gerekletirilmesi gereken nemli bir noktadr.
Bu din Arap insannn kurtuluunu ifade eden bir ilan olmad gibi, ona ait zel bir mesaj da de-
ildir. Onun^koiusu^^msan^dr. nsanJalrdr. Ala.-m da btn bir yeryzdr. Allah (c.c.) ne
sadece Araplarn Rabbi ne de sadece slm akideye ina-^atemierin Rabbi"dir. Bu din.
"alemleri" Rab'lerine dndrmek ve O'ndan bakasna ibadet edilmemesini salamak istiyor.
slm'a gre byk kulluk insann, kendi trnden olan insanlarn koyduu yasalara boyun
ememesidir. Bu ise, ancak Allah iin yaplan ibadettir. Kim bunu Allah'tan bakasna yaparsa,
her ne kadar bu dinden olduunu iddia etse de, Allah'n dininden kar. Allah Rasl,yasama ve
yarglamada "ittiba etme"nin ibadet olduunu ferman buyurmutur. Yahudi ve Hristiyanlar
kendilerine yalnzca Allah'a (c.c.) ibadet etmeleri emredildiinde buna muhalefet etmiler,
bylece mrik olmulardr.
Tirmizi'nin Adiyy b. Hatem'den rivayet ettiine gre; Allah Rasl'nn daveti ona ulatnda
am'a kat. Cahiliye dneminde Hristiyan idi. Kz kardei, ile kavminden bir grup esir alnmt.
Sonra, Allah Rasl kzkardeine iyilikte bulundu, serbest brakt. O da kardeine gitti. slm'
ona sevdirdi. Allah Rasl'nn yanna girdiinde, halk onun geliini konuuyordu. Yanna
geldiinde Adiyy'in boynunda gmten bir ha vard. O an Allah Rasl (s.a.v.) "Allah' brakp
ta haham ve rahiplerini Rabler edindiler" yetini okuyordu. Adiyy diyor ki: Onlara ibadet
etmediklerini syledim. Buyurdu ki: "Hayr, ettiler. Helali haram, haram da helal kldklar
zaman, onlar bunlara uydular. Bu, onlarn yapt ibadettir"
Allah Rasl'nn (s.a.v.) Allah'n (cc.) ayetini tefsiri yasama ve yarglamada uyma (ittiba
etme)mn dinden karan bir ibadet olduuna kesin delildir. Baz insanlarn kimilerini Rab
edinmeleridir. Bu, bu dinin irki yok etmeye, "yeryznde" "insan" Allah'tan bakasna ibadet
etmekten kurtarmaya geldiinin ak bir ilmdr.
Bundan dolay slm, bu genel ilana kar kan, yeryzndeki hayat gereini ortadan kaldrmak
iin hem tebli, hem de hareketi (eylemi) birlikte kullanr. nsanlar Allah'tan bakasna taptran,
yani onlara O'nun eriat dnda baka bir eyle hkmeden, onlarn daveti dinlemesine, kendi
zgr seimlerini yapp, slm' kabul etmelerine engel olan siyasal gce saldrda bulunur. te
bu, salt siyasal ya da ulusalclkla boyanm veya tek bir ulus iinde snfsal bir temele dayanan
egemen gc yok ettikten sonra fiilen bir zgrlk hareketinin balamasna msamaha
gsterecek toplumsal, ekonomik, siyasal bir dzenin kurulmas iindir.
slm'n amac kesinlikle, kendi akidesini zorla benimsetmek deildir. Bununla beraber slm
soyut bir "akide" de deildir. Dediimiz gibi slm, insann kula kulluktan kurtuluunun genel bir
ilndr. nce, insann insana egemenlii temeline, insann insana ibadet etmesi temeline
dayanan dzen ve hkmetleri yok etmeyi ama edinir. Siyasal basky kaldrdktan, insanlarn
akllarna ve ruhlarna kendi davetini sunduktan sonra, kendi zgr iradeleriyle iman seip
sememe konusunda onlar serbest brakr. Ancak bu, onlarn heva ve heveslerini tanr
edinmeleri anlamna gelmez. Onlara, kula kul olmay seme hakkn da vermez. Allah' brakp
birbirlerini Rab edinemezler. Yeryznde insanla hkmeden sistemin temelinin yalnzca
Allah'a ibadet etme olmas gerekir. Bu da yasalarn yalnzca O'ndan alnmas ile gerekleir.
Byle bir dzenin glgesinde her birey akide olarak neyi kabul etmek isterse onu kabul etsin.
Bylece "din" btnyle Allah'a ait olmu olur... Yani muhakeme, boyun eme, tabi olma, ibadet,
herey Allah'a ait olmu olur. Dinin anlamnn akidenin anlamndan daha geni olduu ha-
trlanmaldr. Din yaam dzenleyen, ona hkmeden bir yntem ve dzendir. slm'da din
akideye dayanr. Ancak genel olarak o akideden daha kapsamldr. slm dzende, baz
toplumlar onun akidesini kabul etmeseler bile, eitli cemaatler tek olan Allah'a ibadet temeline
dayanan sisteme boyun eerler.
Yukarda akland ekilde bu dinin yapsn kavrayan kii, szle yaplan cihadn yannda
silahla yaplan cihadn zorunluluunu kavrar. Dar anlayla bunun bir savunma sava olmadn
grr. slm'daki cihadn dzenbaz, oryantalist saldrganlarn, gnlk hayatn zorluklar
karsnda hezimete urayanlarn tasvir ettikleri gibi bir "savunma sava" olmadn anlarlar.
O, yeryznde "insan'n kurtuluu iin harekete geen bir harekettir. Bunu gerekletirmek iin
eitli merhalelerde yapsna uyan bir takm yeni aralar kullanr.
slm'daki cihad bir savunma hareketi olarak isimlendirmek durumundaysak, "savunma"
szcnn anlamn deitirmemiz gerekir. Bunu, kendisini savunma olarak anlayabiliriz.
nsann zgrln snrlayan, kurtuluunu engelleyen btn engellere kar "insan savunma"
olarak anlayabiliriz. Bu engeller itikad ve anlayta kendini gsterebilecei gibi, slm'n geldii
gn btn yeryznde egemen olan ve bugnn cahiliyesinde ekonomik, snfsal ve rksal
temellere dayal siyasal dzenler eklinde de kendini gsterebilir.
"Savunma" kelimesini bu geni anlamda kullandmzda, slm'n yeryznde cihada
balamasnn etkenlerini, cihadn zn, ruhunu, slm'n kendisini kavrayabiliriz: O da, insann
kula kulluktan kurtuluunun bir ilan, uluhiyyetin yalnzca Allah'a verilmesi; O'nun alemlerin
Rabbi olduunun kabul edilmesi, yeryzndeki insann heva ve hevesine dayal egemenliin
yklmas, insan hayatnda ilahi kanuna, eriate dayal egemenliin kurulmasdr.
Savunma savann gnmzdeki dar anlamyla slm cihad iin baz savunma gerekeleri
bulma, slm cihad vakalarnn yalnzca slm lkesini -ki bazlarna gre bu yalnzca Arap
yarmadasdr-komu dman glerin saldrlarndan korunmak iin yapld iddiasn
dorulama giriimi, bu dinin yapsnn, yeryzndeki fonksiyonunun yanl anlalmasndan ileri
gelmektedir. Bu ayn zamanda yaanan hayat karsnda, slm'daki cihada dzenbaz
oryantalistlerin hcumu karsnda bozguna uramln bir gstergesidir.
Eb Bekir, mer, Osman, Bizans ve ranllarn Arap yarmadasna olan dmanlklarndan emin
olsalard, slm' yeryznn dier blgelerine ulatrmaktan vazgeip yerlerinde otururlar
myd acaba? Irk ve snf temeline dayal devletlere, ekonomik ve siyasal dzenlere ramen,
bunlarn kardklar sorunlara ramen bu davet bu genilie nasl ulat?!
insann btn bir yeryznde, btn bir insanln kurtuluunu hedefleyen bir davetin nne
kan engeller nnde durmas, bunlarla dille, teblile ci-had etmesini dnmek safdilliktir. O,
ancak kendiv siyle insanlar arasnda engel bulunmad zaman* dille, teblile cihad "eder,
zgrce onlara seslenir. Ve onlar bu durumda btn etkilerden uzaktrlar. te/ bu noktada
"dinde zorlama yoktur". Ama maddi en-, gel ve etkiler varsa, insann kalbine ve aklna sesle-
nebilmek iin ncelikle bunlarn yok edilmesi gere* kir.
Eer cihaddan ama, bir btn olarak, uygun aralara fiili yapya kar kan insann kurtuluunu
hedefleyen bir iln ise o zaman cihad, davet iin bir zorunluluktur. slm teorik, felsef teblile
yetinmez. ster slm lkesi -slm deyimle Dar-l slm- komularnn tehdidi altnda bulunsun,
isterse de bunlardan emin olsun, slm bar iin urarken, bunun sadece kendi halknn, slm
akideyi kabul eden kendi halknn yaad kk toprak parasnn emin, gvenlik iinde
olmasn istemez. Bar o, dinin tamamen Allah'a ait olmas iin ister. Bunun anlam, btn
insanlarn tek olan Allah'a ibadet etmeleridir. Ve insanlar, Allah' brakp birbirlerini Rabler de
edinmezler orada. Bu konuda bir hkm verilecei zaman gz nnde bulundurulmas gereken
husus, cihad hareketinin ilk ve orta merhaleleri deil, Allah'n bir emri olarak bize ulaan son
merhalesidir. mam bn-l Kayymn dedii gibi bu merhaleler u ekilde neticelenmitir: Tevbe
suresinin iniinden sonra peygamberle ilikide olan kafirler gruptayd. Onunla sava halinde
olanlar, anlama yapm olanlar ve zmmiler. Daha sonra anlama yapanlar ortadan kalkt.
Geriye iki grup kald: Sava durumunda olanlar ve zmmier. Sava durumunda olanlar O'ndan
korkuyorlard. Bylece insanlk gruba ayrlm oldu: Mslman olup O'na iman edenler,
zmmiler, O'ndan korkan ve O'nunla sava halinde olanlar.
te bu, bu dinin yapsna, amalarna uygun den mantksal, ilke ve kanundur. Hayatn
zorluklar karsnda dzenbaz oryantalistlerin nnde bozguna urayanlarn anladklar
deildir.
Allah mslmanlara Mekke'de ve Medine'ye yaplan hicretin ilk dneminde savatan uzak
durmalarn emretti. Ve onlara yle emredildi: "(Savatan) elinizi ekin. Namaz kln. Zekat
verin."(Nisa,77)
Daha sonra buna izin verildi ve denildi ki: "Zulmedilerek kendilerine sava alan kimselerin
kar koyup savamasna izin verilmitir. phesiz Allah onlara yardm etmeye Kadir (gc
yeter) dir. Onlar haksz yere ve "Rabbimiz Allah'tr" dedikleri iin yurtlarndan karlmlardr.
Allah insanlarn bir ksmn dierleriyle yok etmeseydi, manastrlar, kiliseler, havralar ve iinde
Allah'n ad oka zikredilen camiler yklp giderdi. And olsun ki, Allah'a yardm edenlere O da
yardm eder. Dorusu Allah gl ve azizdir. Onlar biz yeryznde hakim klarsak, namaz
klarlar, zekat verirler, iyilii emrederler, ktlkten alkoyarlar. lerin sonucu Allah'a
aittir. "(Hacc, 39-41)
Daha sonra cihad yalnzca onlarla savaanlara kar farz klnd: "Sizinle savaanlarla Allah
yolunda Savan." (Bakara, 190)
Son olarak btn mriklerle savamalar farz klnd. "Mrikler sizinle nasl topluca savayor-
larsa siz de onlarla topluca savan." (Tevbe, 36)
"Kitap verilenlerden, Allah'a ve Ahiret gnne iman etmeyen, Allah'n ve Peygamberinin haram
kldn haram saymayan hak dini din edinmeyen-lerle boyunlarn bkp kendi elleriyle cizye
verene kadar savan." (Tevbe, 29)
mam bn-l Kayymn dedii gibi sava nce yasakt. Sonra izin verildi. Bir sonraki aamada sa-
vaa balayanla savamak emredildi. Son aamada ise btn mriklerle savama emri geldi.
Cihadla ilgili Kur'an yetlerinin kesinlii, buna tevik eden peygamberimizin hadislerinin netlii,
slm'n balangcndan bugne dek tarihin ahid olduu cihad olaylarnn ciddiyeti; ite btn
bunlar hayat gereinin basks nnde, dzenbaz oryantalistlerin slm'daki cihada kar
yaptklar saldrlar karsnda bozguna urayanlarn yapmaya altklar bu tefsire imkan
tanmaz!
Bu konuda Allah'n (c.c.} szn, Rasl'nn (s.a.v) szn duyan slm'daki cihad olaylarn in-
celeyen bir kii kalkp asl astar olmayan grlere dayanarak; bunun, yani cihadn snrlar
korumakla kaytl olduunu nasl iddia edebilir?
Allah (c.c.) m'minlere sava izni veren yetlerin banda, bu dnya hayatnn yapsndaki
srekli ve temel unsur olarak, yeryznden fesad kaldrmak iin insanlarn bazsnn dierlerini
yok ettiini belirtmitir: 'Allah insanlarn bir ksmn dierleriyle yok etmeseydi; manastrlar,
kiliseler, havralar ve iinde Allah'n ad oka zikredilen camiler yklp giderdi." (Hacc, 40)
.yleyse m,,geicilik deil, .sreW, lilik zelliine sahip bir durumduj^u..vd^ haklle batln
birjikte^yaayamay-acann.kesin bir ifedesiHlrTNe zaman ki slm Allah'n alemlere olan
Rabbliini hakim klma, insann kula kulluktan kurtuluu ilannda bulunmusa, yeryznde Al-
lah'n egemenliini gasp edenler ona sava ilan etmiler, kesinlikle onunla anlama ve uzlama
yolunu tercih etmemilerdir. O da bylece insanlar onlarn egemenliinden kurtarmak,
"yeryznde insan savunmak" ve bu igalci gc ortadan kaldrmak iin harekete gemitir. Din
bsbtn Allah'a ait oluncaya dein zgrlk cihad hareketinin kesinlikle son bulmayaca
srekli bir durumdur bu.
Mekke'de savatan uzak durulmas uzun bir plann bir merhalesinden baka bir ey deildi.
Hicretin ilk dneminin de bundan farkl bir yan yoktu. Medine'deki ilk dnemden sonra
mslman cemaat harekete geerin ey, salt ehrin gvenliini salamak endiesi deildi. Bu
atlmas gerekli olan bir admd. Ve en son adm da deildi. Ancak o, insann kurtuluunu
salayacak, insan bu kurtulutan al koyan engelleri yok edecek bir amileyenin temelini atan,
aracn belirleyen bir hedefti.
Mekke'de mslmanlarn silahla cihad yapmak-dan uzak tutulmas anlalabilir bir olgudur.
Mekke'de davet iin gerekli olan ifade zgrl vard. Peygamber (s.a.v) Haim oullarnn
silahlarnn korumas altnda aka davette bulunma imakmna sahipti. Bylece insanlarn
kulana, gnlne ve akma seslenebiliyor, onlarla yzyze gelebiliyordu. O'nu davette
bulunmaktan alkoyan insanlarn onu dinlemesini engelleyen rgtl siyasal bir g yoktu. Bu
da, o aamada bulunan baz nedenlerden dolaydr. Bunlar Nisa sresinin "kendilerine "elinizi
savatan uzak tutun, namaz kln ve zekat verin" denilenleri grmedin mi?" yetini Fi zilal-il
Kur'an'da tefsir ederken zetledim. Bunun bir ksmn buraya alntlamamn bir sakncas
yoktur: "htimal ki bu durum, Mekke dneminin belirli bir evrede, belirli artlar altnda, belirli
bir ulus iin yaplan bir eitim ve hazrlk dnemi olmasndan dolaydr. zellikle bu tr bir
evredeki eitim ve hazrlk dneminin hedeflerinden biri de kendisine ya da kendisine s-/hn
insanlara yaplan zulme sabredemeyen Arab in-[ sannn nefsini eitmektir, terbiye etmektir.
Bylece I kendim nefsaniyet ve bencillikten soyutlayarak, hayata bak as, onu harekete
geiren etkenler deiecekti. Bu terbiye ile sinirlerine hakim olmay, n-r" eki terbiyesi
nedeniyle tepki gstermemeyi, ani bir heyecana srklenmemeyi de renecekti. Ruhunda \ ve
hareketinde bir itidallik hakim olacakt. Her iinde kendisine bavurduu belli bir yntemi olan
rgtlenmi bir yapya uymay renecekti. Alkanlklarna, adetine ne kadar aykr olursa
olsun kendisine emredilenin dnda davranmayacakt. Dzensiz ve kabilev olmayan, belli bir
ynetim meka-.nizmasma bal bulunan mslman bir toplumun Vkurulmas iin, Arap
insannn hazrlanmasnda k-gtam bu oluturuyordu.
undan dolay da olabilir: Kurey gibi eref ve haysiyetine dkn bir evrede barl bir davet
daha etkili, daha gl, daha yapc olabilirdi. Byle yaplnaasayd, Kurey savaa ba vurabilir, i
inada biner, daha nce Araplar arasnda meydana gelen "Dahis", "Gubare" ve "Bess" savalar
gibi uzun yllar srecek yeni kanl atmalara yol aabilirdi. Bylece bu atmalar onlarn akl
ve zihinlerinde slm'la balantl bir ekilde kalrd. Bu iz bir daha silinmez, slm bir davet ve
din olmaktan kp, toplum arasnda atma ve dmanlklara dnr, onu ayakta tutan temel
ama unutulur ve bir daha da hatrlanamazd.
Bu her evde bir sava alan amak istenmediinden de olabilir. Mslmanlara ikence yapan, zul-
meden sistemli bir g yoktu. kence ve zulm kiilerin velileri tarafndan yaplyor, bylece
terbiye (!) verilmi oluyordu. Byle bir ortamda savaa izin verilmesinin anlam, her evde bir
sava alannn almas demekti. leride, ite; slm bu denilecekti. slm savatan uzak
durulmasn emrettiinde bile bu dendi. Hac ve ticaret iin gelenlere Kurey'in yapt
propaganda uydu: "Muhammed brakn kavmini ve airetini, baba ile oulun bile arasm a-
yor." Eer her evde, her mahallede ocua babasyla, kleye efendisiyle sava emretseydi durum
nice olurdu?
Mekke'de cihada izin verilmeyii ilk mslman olanlara zulmeden, eza eden, ikence eden, onlar
dinlerinden dndrmeye alan bir ok kiinin ileride islm ordusunun ihlasl bir eri, hatta bir
komutan olacan Allah'n bilmesinden dolay da olabilir. mer b. Hattab onlardan biri deil
miydi? Kabile hayat iindeki Arap insannn bir gelenek olarak, eza ve cefaya katlanan,
davasndan dnmeyen mazlumdan yana tavr koymasndan dolay da olabilir. zellikle
aralarndaki saygn insanlar sz konusu olduu zaman. Bu bak asnn doruluunu gsteren
bir ok olay vardr. bn-i Duginne, deerli bir insan olan Ebu Bekir'in hicret etmesine, Mekke'yi
brakp gitmesine gnl raz olmamt. Bunda Araplar anna ve erefine yakmayan bir husus
gryordu. Ona himayesine girmesini teklif etti. Yine alk ve sknt artnca Ebu Talib'in
Haimoullarn kuatan ablukay krmas bu olaylarn birer rneidir. Eskiden zgr olan, ancak
bugn zillete boyun een bir toplumda zulme kar susmamak, bir istihza, alay, alaltma ve
zalimi alklama konusu olabiliyor.
Savaa izin verilmeyii, o vakit mslmanlarm saylarnn az olmasndan, davetin yarmadann
dier blgelerine hi ulamam ya da blk prk ulam olmasndan dolay da olabilir.
Kureyin kendi iinde kacak bir savata, iin sonunun nereye varacan grmek isteyen
kabileler tarafszdlar. Snrl bir sava durumunda az saydaki mslman toplumun ldrlmesi
ve yok edilmesiyle, kendilerini ldrmeye alanlarn bir oklarn ldrm olsalar bile; irk
yeryznde baki kalacakt. Mslman toplum gszleecek, yeryznde slm'a ait bir dzen
kurulamayacakt. Pratik bir varl olmayacakt. Ovsa hn rjin bir ha vat tarz, pratik bir yaam
biimi olsun diye gelmiti.
Medine'ye yaplan hicretin ilk dneminde Allah Rasl'nn, Medine'li yahuderle, Medine ve
civarndaki mrik Araplarla yapt anlama, o merhalenin gerektirdii bir zelliktir.
Birinci olarak orada davet ve tebli yaplabilecek bir ortam vard. Hi bir siyasal g bunu
yapmaktan O'nu alkoymuyor, onunla insanlar arasna girmiyordu. Herkes yeni mslman
devleti ve siyasi ilerde de Allah Rasl'nn (s.a.v.) ynetimim kabul etmiti. Anlama, onlardan
hi kimsenin Allah Rasl'nn (s.a.v.) izni olmakszn bar yapmasna, sava amasna, bir d
ilikiye girmesine imkan tanmyordu. uras aktr ki, Medine'de gerek g mslman
ynetimindi. Davetin nnde ak bir alan vard. nsanlar, inan konusunda seim hrriyetine
sahipti.
kinci olarak Peygamber (s.a.v.) bu merhalede, vaktini bu dine kar kan Kurey'e ayrmak isti-
yordu. Kurey ile baz yeleri arasndaki problemin nereye varacan beklemekte olan dier
kabilelerle kurulacak olan iliki buna balyd. Bundan dolay Allah Rasl (s.a.v.) seriyyeler
gndermeye balad. lk gnderilen seriyye hicretin yedinci yl balarnda Ramazan aynda
Hamza b. Abdulmttalib komutasnda idi.
Sonra bunu dokuzuncu aydaki, onnc aydaki, onaltmc aydaki seriyyeler izledi. Daha sonra,
onye-dinci ayda, gggfih'tp.j Abdullfib.b. <>h fr.H.1 komnta-sH^^eriyy^JJk^ezjc^^mamn
meydana geldii seriyy_eidi. Bu hadise haram bir ayda cereyan etmi, binaenaleyh Bakara
sresinin u yetleri inmiti.' "Sana haram ayda yaplan sava soruyorlar. De ki: O ayda
savamak byk bir sutur. Allah yolundan alkoymak, O'nu inkar etmek, Mescid-i Haram'a
gitmeye engel olmak, halkn oradan karmak Allah katnda daha byk sutur. Fitne karmak
ise ldrmekten daha byk gnahtr. Gleri yeterse dininizden dndrnceye kadar sizinle
savaa devam ederler" (Bakara, 217}
Daha sonra bu yln Ramazan aynda Byk Bedir Sava meydana geldi. Bununla ilgili olarak da
Enfl sresi indi.
Hadiseye zellikleri asndan bakldnda, yaanan gerekler karsnda, dzenbaz oryantalist
saldrlar nnde bozguna urayanlarn dedii gibi .slm hareketin temelini dar anlamyla
savunma nlarak tanmlamak mmkn deildir.
slm hareketi salt savunma nedenlerine indirgemeye alanlar bunu, mslmanlarm gcnn
kalmad, hatta mslmanlara ait bir slm devletinin ortada kalmad bir zamanda, oryantalist
saldrlar karsnda perian bir halde yapmaktadrlar. Onlar slm'daki cihada edebi gerekeler
aramakta-lar. Allah'n (c.c.) kendilerine rahmet edip de, din toptan Allah'a ait olsun diye
yeryznde insan Allah'tan fc.c.) baka hereyin otoritesinden kurtarmay amalayan, slm
daveti gerekletirmeye alanlar bunlarn dmdadrlar.
slm hareket Kur'an yetlerinin belirttii gerekelerin dnda hi bir gereke ile aklanamaz,
buna ihtiyac da yoktur:
"O halde; dnya hayat yerine ahireti alanlar, Allah yolunda savasnlar. Kim Allah yolunda sa-
var, ldrlr veya galib gelirse; Biz ona byk bir ecir vereceiz. Size ne oluyor da Rabbimiz!
Bizi halk zalim olan bu ehirden kar, katndan bize bir kurtarc gnder, katndan bize bir
yardmc ltfet" diyen zavall ocuklar, erkekler ve kadnlar urunda ve Allah yolunda
savamyorsunuz? Mu minler Allah yolunda savarlar, inkar edenler de taut yolunda savarlar.
eytann dostlaryla savan. eytann hilesi gerekten zayf tr."{Nisa, 74-76}
"nkar edenlere, eer savatan vazgeerlerse, gemilerinin affedileceini ve tekrar balarlarsa
ncekilerinin hkmnn uygulanacan syle. Fitne kalmayp, din toptan Allah'a ait oluncaya
kadar onlarla savan. Eer vazgeerlerse bilsinler ki, Allah onlarn yaptklarn kesinlikle grr.
Eer yz evirirlerse bilin ki, Allah sizin dostunuzdur. O ne gzel dost, ne gzel yardmcdr.
"(Enfl, 38-40)
"Kitap verilenlerden, Allah'a, ahiret gnne iman etmeyen, Allah'n ve Resulnn haram kldn
haram saymayan, hak dini din edinmeyenlerle, boyunlarn bkp kendi elleriyle cizye verene
kadar savan. Yahudiler, "Uzeyr Allah'n oludur" dediler. Hristiyanlar da "Mesih Allah'n
oludur" dediler. Bu, daha nce inkar edenlerin szlerine benzeterek azlarnda geveledikleri
szdr. Allah onlar kahretsin! Nasl da uyduruyorlar. Onlar Allah' brakp hahamlarn,
papazlarn ve Meryem olu Mesih'i Rableri olarak kabul ettiler. Oysa tek Allah'tan bakasna
kulluk etmemekle emrolunmulard. Ondan baka ilah yoktur? Allah, onlarn irk kotuklarndan
mnezzehtir. Allah'n nurunu azlaryla sndrmek isterler. Kafirler istemese de Allah nurunu
mutlaka tamamlayacaktr." (Tevbe, 29-32)
Bunlar yeryznde Allah'n uluhiyyetinin gerekletirilmesinin, insan hayatnda dzenin kurul-
masnn, eytani sistemlerin yok edilmesinin, insanlarn ibadet ettikleri beeri glerin ortadan
kaldrlmasnn gerekeleridir, insanlar yalnzca Allah'n kullardr. Onun kullarndan hi
kimsenin insanlar kendine gre, heva ve hevesinden kaynaklanan eriate dayal bir sistemle
ynetmesi caiz deildir.
"Dinde zorlama yoktur" ilkesinin yerlemesi bunun iin yeterlidir. Kullarn sultasndan kurtulup
egemenliin yalnzca Allah'a ait olduu, dinin yalnzca Allah'a ait olduu ilkesi kabul edildikten
sonra, akideyi kabul etme zorunluluu yoktur.
Bunlar insann yeryzndeki genel kurtuluunu aklayan gerekelerdir. nsanln kurtuluu
insanlar kula kulluktan kurtarp orta olmayan, tek olan Allah'a ibadet etmeleri salanarak
olacaktr. Bu tek bana yeterlidir. Bunlar mslman savalarn ruhlarnda dipdiriydi. Onlardan
hibiri tehdit altndaki vatanlarn savunmak, kendilerine saldran ran ve Bizansllara kar
kendilerini korumak, hretlerini artrmak ya da daha fazla ganimet elde etmek vb. nedenlerle
cihada kmadlar.
Onlar Kadisiye savandaki ran ordusu komutan Rstem'e Rabi' b. Amir, Huzeyfe b. Muhsin ve
Muire b. u'be'nin dedii gibi diyorlard. Rstem onlara savatan nce gn arka arkaya unu
sordu: Niye geldiniz? Cevaplar yleydi: "steyenleri kula kulluktan kurtarp yalmzca Allah'a
ibadet etmelerini salamak, dnyann darlndan geniliine kavuturmak, dinlerin zulmnden
slm'n adaletine ulatrmak iin Allah gnderdi bizi. Dinini yaratklarna retsin diye de
Peygamberini gnderdi. Kim bunu kabul ederse, onu kucaklayp barmza basarz. Onunla
savamaktan vazgeeriz. Cann ve maln brakrz. Kam de inkarda diretirse onunla ya cennete
ya da zafere eriinceye kadar savarz."
te yandan bu dinin kendi yapsndan, genel bildirisinden; belirli merhalelerde yenilenen
aralarla beeri dzene bir btn olarak kar koyan pratik ynteminden ileri gelen bir gereke
daha vardr. slm topraklarna ve oradaki mslmanlara kar bir dmanlk tehlikesi olmasa
bile balangcndan bu yana kendiliinden var olan bu gereke, salt snrl ve geici savunmadan
deil, ynteminin yapsndan, gerekiliinden, insan toplumlarndaki fiili engellerden
kaynaklanmaktadr.
[ Bu,mslmann "Allah yolunda" canyla, malyla mcahid olarak hareket etmesi iin yeterlidir|
Uruna yola klan bu deerler kiisel bir yarar salamaz ona. Zaten kiisel bir yarar da onu bu
yola karamaz.
Mslman sava alannda cihada balamadan nce kendi nefsiyle, eytanla, heva ve hevesiyle, is-
tek ve arzularyla, kendi airet ve kavminin karlaryla, slm deerin dndaki tm deerlerle,
en byk cihada giriir. Ardndan yalnzca Allah'a ibadet ve yeryznde O'nun egemenliini
kurma ve O'nun egemenliini gasbeden tauti glerin yok edilmesi ruhunu kuanarak byk
cihada balar.
slmdaki cihadn "slm lkesini" koruma olduu konusunda gerekeler arayanlar yntemin
yapsn grememekte ve buna lke toprandan daha az bir deer vermektedirler. Bu
deerlendirmeler slm bak asn yanstmamaktadr. Akide ve akidenin pratik bir boyut
kazandrd yntem ve bu yntemin egemen olduu toplum, ite bunlar slm' kavramada
gerek ve temel deerlerdir. Topran tek bana ne bir deeri, ne de bir ls vardr. slm
dncesindeki toprakla ilgili her deer, orada Allah'n dzeninin egemen olmasyla balantl-
dr. Bu ekilde toprak akidenin yurdu, yntemin alan, dar-l slm'n (slm lkesi) ve insann
kurtuluu iin bir balang noktas olur.
Gerekte "dar-l slm"m korunmas akidenin, yntemin ve bu yntemin egemen olduu
toplumun korunmas demektir. Ancak nihai hedef bu deildir. slm'daki cihadn en son amac
da bu deildir. Onun korunmas, orada Allah'n egemenliinin kurulmas iin bir aratr. Sonra
btn bir yeryzne, btn bir insanla seslenmek iin oray kendine s edinir.
nk insan, hu fjinin konusujeryz de onun yaad byk alandr.
Daha nce akladmz gibi ilahi sistemin gerekle tirilmesinin nnde devlet ynetiminden,
toplum dzeninden, evre artlarndan kaynaklanan madd engeller vardr. te bunlar slm'n
insanlarla kendisi arasnda bulunan engeller kalksn, onlarn vicdanlarna, akllarna
seslenebilsin diye g kullanarak ortadan kaldrmak iin harekete getii eylerdir. Daha sonra
onlar madd boyunduruklardan kurtaracak, zgrce kendi seimini yapmasna imkan
tanyacaktr.
Oryantalistlerin cihad ilkesine yaptklar saldrlara aldanmamal, yaanlan hayatn basksna ve
bunun uluslararas gler dengesindeki arlna dayanmalyz. Yoksa slm'daki cihada bu
dinin yapsnn dnda; geici, savunmaya dayal edeb gerekeler aramaya koyuluruz. Bu tr
skntlar olsa da olmasa da cihad, yoluna devam edecektir.
gsterir- Rn dnin^yaps, arJMg^4 g genel teblii, pratik yntemi kaousu-nda-kiieL-de-
jrlfetuiErmnlerden u zak kaimalu-cihadla geici sa-vunma^gerekelerini birbirine
kartrmamalyz.
Gerek u ki, bu din kendine saldranlara kar kendini korumaldr. nk onun varlk nedeni,
Allah'n alemlerin Rabbi olduunu, insan Allah'n dndaki hereye ibadet etmekten kurtarmak
gerektiini ilan etmektir. Bu varlk, cahili ynetimlere benzemeyen yeni bir ynetim altnda;
rgtl, eylemci bir toplumda tezahr eder. Yeni doan bu farkl ve bamsz toplum hi bir
beeri egemenlii tanmaz. nk egemenlik, orada yalnzca Allah'a aittir. Bu dinin bu ekilde
varl bile, evresindeki kula kulluk temeline dayanan cahili toplumlarn; onu yok etmek ve
kendi varlklarn savunmak ve korumak iin harekete gemeleri iin yeter de artar bile. O halde
yeni toplumun kendini savunmak iin harekete gemesi zorunludur.
Bu, slm'n dousuyla, ortaya kmasyla zorun-luk kazanan bir durumdur. Katlp katlmama
konusunda seenei bulunmayan mslmann zerine kesin farz olan bir savatr bu. Beraber
yaamalar mmkn olmayan iki varlk arasnda meydana gelen doal bir sava.
Btn bunlar dorudur. Bu adan bakldnda; slm'n kendi varln savunmas kendine
yklenilen bir savaa dalp, kendini korumas kanlmazdr.
Ancak, te yandan bu dorudan daha belirgin bir baka gerek daha vardr: slm'n
varoluunun gerei olarak, yeryznde insan, Allah'tan bakasna ibadet etmekten kurtarmak,
bu konudajj^iilerj-y^ doru yrmektir. Ve bunujn_^rafLmrlarda kalmas, ulsaTsnrarn
iine hapsedilmesi mm-kn__dedir. nsanolunu btn bir yeryznde, Al-lah'dan bakasna
ibadet ederek fitne ve fesadn iinde brakmak mmkn deildir.
slm, kendi blgesel snrlar iinde kula kullua izin verip, genel kurtulu, davet ve tebliini
yapmazsa, slm d gler onu kendisiyle babaa brakrlar, slm'a saldrmamaya karar
verirler. Ancak slm bunu istemez. O; cizye demek artyla O'nun egemenliine boyun ediini,
egemen glerin hibir engel kartmakszm davete kaplarn amay garanti ettiini ilan
etmesini ister.
Bu dinin tabiat budur, grevi de budur: Allah'n alemlerin Rabbi olduunu, btn bir insanln
Allah'tan bakasna ibadet etmekten saknmasnn tek kurtulu olduunu ilan etmek.
Bu temel zerine kurulu slm anlay ile, blgesel ya da ulusal snrlar iine sktrlm slm
anlay arasnda fark vardr. kinci tr islm anlayn ancak dman korkusu harekete geirir.
Bu haliyle hareket noktasndaki z deer ve gerekelerini kaybetmektedir.
Bu dinin, insani bir yntem, bir grup insann mezhebi, veya herhangi bir ulusun nizam deil de,
Allah tarafndan insan hayatnn dzenlenmesi iin, ortaya konan bir sistem olduu
dnldnde, slm hareketin dinamii ve gerekeleri, ak ve kesin bir ekilde ortaya kar.
Biz ancak bu mthi gerei kavrayamadmz, sorunun, Allah'n uluhiy-yeti ve kula kulluk
sorunu olduunu unuttuumuz zaman d gerekeler aramaya koyuluruz. Bu korkun gerei
kavradktan sonra insann slm'daki cihad iin baka bir gereke aramas mmkn deildir.
slm'n kendi z varlna saldran dier cahili toplumlarla seenei bulunmayan bir savaa
girimek zorunda olduunu ne sren slm anlayyla, varoluu gerei harekete gemesi ve bu
savaa girimesini ne sren slm anlay arasnda byk bir fark yok sanlabilir.
Yollarn ayrld noktadaki mesafe byk grnmeyebilir. Her iki durumda da aym savaa giri-
tii sylenebilir. Ancak nihai noktada, slm anlay ve kavramlar byk, hatta tehlikeli bir
ekilde deitiren korkun bir fark ortaya kar.
Bir tarafta slm'n, yeryznde Allah'n uluhiy-yetini hakim klmak, btn insanln yalnzca
Allah'a ibadet etmesini salamak iin geldii ifade edilmektedir. Bu hakim klma; insanlarn kula
kulluktan kurtulup, kullarn yalnzca Rabbine ibadet ettii bir insan toplumu eklinde tezahr
eder. Onlara ancak Allah'n egemenliinin canl bir ekilde yaand, baka bir deyile O'nun
uluhiyyetinin hkm srd eriat hkmeder. Egemen siyasal rejimin ya da toplumsal
evrelerin koyduu yapay engel ve glkleri ortadan kaldrarak, insanlarn gnllerine ve
akllarna seslenmek onun hakkdr. slm' bu ekilde anlamakla, onu belli bir blgede, kendi
snrlan iinde yaayan, kendine saldnldn-da savunma hakkn kullanan blgesel bir sistem
olarak anlamak arasnda korkun bir fark vardr.
Bu bir anlaytr. teki de ayr bir anlay... Her iki durumda da slm cihad etmektedir. Ancak bu
cihadn dinamikleri, amalar ve sonular konusundaki btncl anlay, onu dierinden
ayrmaktadr. Bu, kendini plan ve ynelite gsterdii gibi itikatda da gsterir.
lk olarak harekete gemek slm'n hakkdr. O, bir ulusun dini, bir lkenin dzeni deil, ilahi bir
dzen, evrensel bir sistemdir. nsann zgrce seim yapmasna engel olan dzen ve yaam
biimlerini yani btn engelleri yok etmek iin hareket etmesi onun hakk ve grevidir. O, kendi
akidesine inanmalarn salamak iin insanlar zorlamaz. Ancak o, insan ftratn bozan, seim
zgrln snrlayan zararl etkilerden insanlar kurtarmak iin Taut dzenlere ve
kurumlara saldrr.
slm'n grevi, insanlar kula kulluktan yalnzca Allah'n kulluuna gtrmektir. Bylece
Allah'n alemlerin Rabbi olduunun genel teblii, insanlarn topluca kurtuluu gereklemi olur.
Hem slm dncesinde, hem de bilimsel dncede, ibadetin yalnzca Allah'a yaplabilmesinin,
sadece slm bir dzende gerekleebilecei su gtrmez bir gerektir Allah'n btn kullar,
hakimi-mahkumu, siyah-beyaz, ereflisi-ala, fakiri-zengini iin yasalar koyduu ve hepsinin
eit ekilde buna uyduu tek dzen bu dzendir. Dier dzenlerde ise insanlar kullara ibadet
etmektedir. nk onlarda uluhiyye-tin zelliklerinden olan yasama ile ilgili hususlar kullardan
almaktadrlar. Her kim ki insanlara yasa koyma hakkn kendinde grrse; fiilen ilahln iddia
etmi olur. ster bunu sylemi olsun, isterse de sylemesin. Baka bir insan da, bu hakkn o
insanda bulunduunu kabul ederse, bunun adn koysun ya da koymasn, onun ilahlk hakknn
bulunduunu kabul etmi olur.
slm salt bir akide deildir ki, insanlara akidesini tebli etmekle yetinsin. O, btn insanlarn
kurtuluunu salamak iin ilerleyen rgtl, dinamik bir toplumda yaanan bir yaam biimidir.
Baka topluluklar onun yntemiyle kendi toplumlarnn hayatlarn dzenleme imkann ona
tanmazlar. Bu dzenler genel kurtuluun nnde engel olarak bulunduklar iin, slm'n
bunlar yok etmesi gerekir. Daha nce de dediimiz gibi bunun anlam, dinin toptan Allah'a ait
olmasdr. Kula kulluk temeline dayal toplumlarda olduu gibi, orada baka bir itaat mercii
yoktur.
Gnmz gerei ve dzenbaz oryantalist saldrlan karsnda bozguna uram ada
mslman aratrmaclar bu gerei kabule yanamazlar. nk oryantalistler slm' kl
zoruyla yaylan bir hareket olarak sunmulardr. Ancak bu pis mikroplar gerein bu olmadm
da ok iyi bilmektedirler. Onlar bu ekilde, slm'daki cihadn dinamiklerini karalamaya
alrlar. Bu nedenle bozguna urayan tipler, kalkp bu itham red faaliyetine girimekte,
savunma gerelerine snmaktadrlar. Bylece slm'n yapsndan, grevinden, insan kurtarma
hakkndan bihaber kalmaktadrlar.
Bu bozguna uram ada aratrmaclarn anlaylarn salt vicdanlarda yaayan bir inan
olan, hayat dzenlemekle hi bir ilikisi bulunmayan bat tipi bir din anlay kreltmitir.
Bylece cihad, vicdanla snrlanm olmaktadr.
Ancak slm'da durum byle deildir. slm, insanlk, hayatn buna gre dzenlesin diye Allah'n
gnderdii bir sistemdir. O, uluhiyyetin -ki egemen.-/" lik biiminde tezahr eder- Allah'a zg
klnmasna'-/ dayanan bir dzendir. O, btn ayrntlaryla gn- i lk hayat bir dzene koyar.
Onun cihad sistemin yerlemesi, dzenin kurulmas iin yaplan bir ci-haddr. Akide ise; btn
engeller kaldrldktan sonra, bu dzen iinde, kiinin kendisine braklan bir itir. O zaman konu
yeni bir boyut kazanm olur. '
Her nerede ilahi bir dzenle ynetilen slm bir toplum varsa, akide konusunu insann kendi
seimine brakarak, Allah Tel ona ynetimi elde etme ve sistemini kurma nimetini baheder.
Allah (c.c.) bir mddet mslmanlar savatan alkoymusa bu, onun temel ilke oluundan deil,
hareketin gerektirdii bir taktik oluundandr. Bu salam temel doltusunda, farkn tarihi
aamalarda inen saysz Kur'an ayetlerini anlamamz mmkn olur. Ve bylece slm hareket
izgisini belirleyen dnemsel ve genel prensipleri birbirine kartrmayz.
17[17]


La lahe llallah Hayat Tarzdr

Tek olan Allah'a ibadet etmek, kelime-i ehadet-te La ilahe illallah olarak ifade edilen slm
akidesinin artnn ilk yarsdr. Yine ayn ifadede yer alan Muhammedn Raslullah, yani
ibadetin Allah Raglnden, n afiiLjjrgnjI prpi-Kg> bu artn ikinci yarsdr.
Bu akide iki blmyle ancak m'min ve mslim bir kalpte bulunur. nk bu ikisinin dnda
kalan her ey imann dinamiklerinden, slm'n artlarn-dandr. Bunlar da onun gereidir.
Allah'n meleklerine, kitaplarna, peygamberlerine, ahiret gnne, kadere, hayra ve erre
inanmak, namaz, zekat, orucu, hacc, ifa etmek,' hadleri, tazirleri, helal ve haram, sosyal ve
hukuki ilikileri kabul etmek, ksaca btn slm emirler sadece ve sadece Allah'a ibadet etme
ilkesine dayanr. Ve btn bunlarn kayna Allah Rasl'nn, Rabbinden bize tebli ettiidir.

17[17]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 65-97.
Mslman toplum bu ilke ve bunun gereklerinin bir btn olarak yaand toplumdur. nk
bu ilke ve onun gerekleri yaanmakszn mslman bir toplum olunamaz. Sonra ehadet
kelimesi, La ilahe illallah Muhammedn Raslullah, btn ynleriyle slm mmetinin hayat
dzeninin zerine kurulduu bir temele dnr. Bu temel atlmadan bu hayat var olamaz. Ayn
ekilde bu temel zerine kurulmayan ya da onunla birlikte baka bir temele de dayanan veya
kendisine yabanc bir temele dayanan ha-yatda slm bir hayat olamaz.
"Hkmetmek sadece Allah'ndr. O'ndan bakasna ibadet etmemenizi emretti. Dosdoru olan
din de budur. "(Yusuf, 40)
"Kim de Peygamber'e itaat ederse Allah'a itaat etmi olur."(Ksa, 80)
Bu ksa ve z ifadeler, bize; bu dinin dinamik hareketinin yaps ile ilgili temel konularda kesin
bir sz sylemekte yardmc oluyor.
lk nce bize "Mslman toplumun yaps'mn belirlenmesinde yardm ediyor.
kinci olarak "Mslman toplumun dou ynte-mi"nin belirlenmesinde yardm ediyor.
nc olarak "cahili toplumlara kar koymada islm yntemin belirlenmesinde yardmc
oluyor.
Drdnc olarak ise "beeri hayat dzenine kar-i koymada, slm yntemin belirlenmesinde
yardmc oluyor.
te bunlar, dn ve bugn slm hareketin yntemiyle ilgili temel sorunlardr.
"Mslman toplunV'un yapsyla ilgili ilk belirgin zellik bu toplumun her alanda yalnzca AllaVa
iba_ det^etme_ilkesine.jjayanma_dr. Bu kulluun nTteT-i kelime-i ehadette, la ilahe illallah,
Muhamme-dn Raslullah cmlesinde ortaya kar.
Bu ibadet hem itikad dncede, hem ibadetlerde, hem de hukuk yasalarda kendini gsterir. Al-
lah'n (c.c.) vahdaniyetine (birliine) inanmayan bir kul mslman olamaz: "Allah, "iki tanr
edinmeyin. O ancak bir tek Tanrdr. Sadece Benden korkun" dedi. Gklerde ve yeryznde her
ne varsa O'nun-dur. Din de daima O'nundur. Allah'tan bakasndan m korkuyorsunuz1?" {Nahl,
51-52)
Allah'tan bakasna veya O'nunla birlikte bir bakasna ibadet eden bir kul da mslman olamaz:
"De ki "Namazm,, ibadetlerim, hayatm ve lmm alemlerin Rabbi Allah iindir. O'nun hi bir
orta yoktur. Ben byle emrolundum ve ben mslmanla lkiyim." (Eriam, 162-163)
Kendisinin bize bildirdiinin -bu, Allah Rasl (s.a.v.)dr- dnda bir yerden, bir kimseden
hukuk yasa alan ve bunu kabul eden kul da mslman olamaz. "Yoksa, Allah'n dinde izin
vermedii bir eyi onlara meru klacak ortaklar m vardr? (Enam, 162)
"Peygamber size neyi verdiyse onu aln. Neyi de yasakladysa terkedin. "(Har, 7)
te bu mslman toplumdur. Bireylerinin inan anlaylarnda olduu gibi ibadetlerinde^
toplum-al dzen ve yasalarnda da tek olan Allah'a ibadet ilkesinin kendini gsterdii toplum
budur. Bu alanlardan hangisi genel yapdan ayr derse, islm yap tmden ortadan kalkm
olur. nk kelime-i sehadetin ilk blm ortadan kalkmtr.
Dedik ki, Allah'a ibadet etmek, itikad dncede ortaya kar. Burada slm itikad dncesinin
ne olduunu aklamamz yararl olacaktr. Akidev hakikatlerini Rabbani bir kaynaktan alarak
insan idrakinde oluan bir anlaytr bu. Ve bununla insan Rabbinin hakikatma varr. inde
yaad, grd ve grmedii, -evrenin, mensup olduu hayatn- bildii ya da bilmedii salt
gereine ular. Bundan sonra btn bu gereklerle olan ilikisi ve tek olan Allah'a ibadet
esasna dayal Rabbiyle olan ilikisi ile evrenle, canllar alemiyle, btn insanlarla, insani
kurumlarla olan, ilikisinin temellerini Allah'n dini oluturur. Bunu da Allah Rasl tebli etmi-
tir. Ve bu ilikilerde Tek olan Allah'a ibadet etmek hedefini gerekletirmeyi gder. Bu ekilde o
btn hayat kapsar.
Olumas gerekenin byle bir mslman toplum olduu ortaya ktktan sonra, bunun nasl
doaca, bu douun ynteminin ne olduu sorular nmze kar.
Bir grup insan kp bir btn olarak tek olan Allah'a ibadet edip itikat ve anlayta, ibadet ve
muamelatta, dzen ve yasalarda Ondan bakasna ibadette bulunmay reddedip btn hayatn
bu halis ibadet temeli zerine fiilen dzenlemeye balar, gnln Allah'tan bakasna kulluktan,
-O'nu inkar ederek veya O'na irk koarak- Ondan bakasndan hkm almaktan arndnrsa, ite
o zaman, ancak o zaman bu mslman cemaat oluur. Ve bunun kuruluu da mslmanca olur.
Ama bir grup insan, yukarda akland ekliyle; ihlasla Allah'a ibadet ettiini ortaya koymazsa
onlar mslman (mslim) olamazlar. Ve hayatlarm bu temel zerine dzenleyemezler,
toplumlar da mslman (mslim) bir toplum olamaz. Bu, slm'n ve btn mslman top-
lumlarn zerine bina edildii kelime-i ehadetin her iki blmyle vcud bulmamasmdandr.
Bundan dolay slm toplumsal bir dzen ve buna dayal mslman bir toplum kurmay dn-
meden nce, daha nce akladmz gibi, her ne ekilde olursa olsun bireylerin vicdanlarnn
Allah'tan bakasna ibadet etmekten arndrlmas ve mslman bir cemaatte toplanmalar
gerekir. te bu cemaatten mslman toplum doar. Bu topluma, iti-kadyla, ibadetiyle,
kanunuyla tek olan Allah'a ibadet edenler, baka bir deyile kelime-i ehadetin canl bir ekilde
yaand bu toplumda yaamak isteyenler katlr.
lk mslman toplumun kuruluuna kaynaklk eden ilk mslman cemaatn douu byleydi.
Her mslman cemaatn, her mslman toplumun douu da byle olacaktr.
phesiz mslman toplum ancak bireylerinin, insan gruplarnn, Allah'tan bakasna -O'nu
inkar ederek ya da O'na irk koarak- ibadeti terkedip tek lan orta bulunmayan Allah'a ibadete
ynelmesiy-\e doar. Sonra bu gruplar, bu ibadet temeline dayal olarak hayat dzenini kurarlar.
te o zaman, eski cahili toplumdan yeni bir akideyle doan -ki bu da slm'n ilk esasnn iki
blm olan la ilahe illallah jyiuhammedn Reslullah'dr- bu akide temeli zerine kurulan yeni
bir hayat dzeni, eskisini reddeden yeni bir toplumun douu tamamlanm olur.
Eski cahili toplum btnyle yeni slm topluma isterse katlr, isterse katlmaz. Yeni mslman
toplumla isterse ban yapar, isterse savar. Davet tarihi gstermektedir ki, Nuh'dan (a.s.)
Muham-med'e (s.a.v) kadar istisnasz, bu toplumun dou merhalesinde -bu birey veya grup
durumunda ya da bu toplumun fiilen kurulmasndan sonra olabilir- cahili toplum bar deil,
srekli sava tercih etmitir.
Doaldr ki, yeni mslman toplum; cahili toplumun basksna kar koyacak, ona galabe alacak,
en azndan direnmesini salayacak itikad, fikr, ahlak, psikolojik rgtsel, toplumsal ve dier
gerekli olan glere belli bir dereceye kadar sahip olmadka domaz, vcud bulmaz.
Ancak "cahili toplum" nedir? Ona kar karken nasl bir yntem kullanlacak?
fMslmau toplumun dnda kalan her toplum, camii toplumdur. Ksaca tanmlamak istersek
yle diyebiliriz:'badeti yalnzca Allah'a zg klmayan toplumduf^Bu, ibadet itikat ve
kanunlarda tevhidi olmayan bir grntye sahip olmadr.
Bugn yeryznde bulunan btn toplumlar fiilen bu "cahili toplum" tanmna girmektedirler.
Sosyalist toplumlar bu tanma girerler. nk onlar Allah' ve O'nun varlm inkar etmilerdir.
Evrendeki "Fail-i Mutlak" maddeye ya da doaya, insan hayatnda ve tarihinde ise "ekonomi"ye
ya da "retim aralar"na indirgemilerdir. Ayrca bu dzende toplumun, halkn ynetimi ve
egemenliinin1 yrrlkte olduu faraziyesiyle Allah'a deil de partiye ibadet edilmektedir. Bu
anlayn ve bu dzenin bir sonucu olarak 'insan'm zellikleri yok edilmektedir. Bu da "temel
ihtiyalar"nm sadece ayvan ihtiyalar olarak ortaya konmasmdandr. ^Yiyecek, iecek, giyecek,
barnak ve ehvet!..^nsan hayvandan ayran ruh ihtiyalarn gzden rak tutmaktadr.
Bunlarn banda gelen Allah'a iman ve bunu salayacak olan seim zgrl ve ifade z-
grldr. nsann insan oluunun en belirgin zelliklerinden biri olan "bireyselliini" ifade
etme zgrl de bu cmledendir. Bu, bireysellik melekesinde, i ve uzmanlk
seiminde,"kendini" "hayvan ve ara"tan ayran btn zelliklerini sanatsal olarak ifade ediinde
ortaya kar. nk sosyalist dnce ve sosyalist dzen, her ikisi de insan havyan-lk
mertebesinden ara mertebesine indirir.
Putperest toplumlar da -ki, Hindistan'da, Japonya'da, Filipinler'de, Afrika'da, hala bu tr
toplumlar vardr- bu tanma girerler. nk onlar Allah'tan baka eyleri tanrlatrmaktadrlar.
Ve bunlara ibadet etmektedirler. Allaltan ve O'nun eriatndan baka eyleri yasa koyucu olarak
kabul edip, dzen kurmakta, kanun yapmaktadrlar. ster bu dzen ve kanunlar ulular, kahinler,
bycler tarafndan konmu olsun, isterse de Allah'n eriatna dayanmayan yasama gcn
elinde tutan laik sivil kurumlar taranndan. nk o, halk, parti ya da baka birey adna yce
egemenlii elinde tutmaktadr. Oysa bu, sadece Allah'a (c.c.) aittir. Bu da ancak peygamberlere
O'nun vahyettii ekilde olur.
Yeryzndeki btn Yahudi ve Hristiyan toplumlar da bu snfa dahildirler. nk onlar uluhiy-
yeti O'na zg klmamlardr. Tersine u veya bu ekilde -O'na HdtdajteslisseMinde ekilde -
Ona ouHnad^Btjy O'na ortak (irk) komulardr. Allah' kendi hakika-
Hnrr^5^ndaaglamakta, yarattklarnn onunla gereklemesi mmkn olmayan bir ilikide
bulunduu anlayna sahip olmulardr,
"Yahudiler "Uzeyr Allah'n oludur" dediler. H -ristiyanlar da "Mesih Allah'n oludur" dediler.
Bu, daha nce inkar edenlerin szlerine benzeterek azlarnda geveledikleri szdr, Allah onlar
kahretsin! Nasl da uyduruyorlar."(Tevbe, 30)
"And olsun ki "Allah ten biridir" diyenler kafir olmulardr. Halbuki tanr yalnz bir tek
Tanrdr. Dediklerinden vazgemezlerse, onlardan inkar edenler kesinlikle elem verici bir azaba
urayacaklardr."
(M aide, 73)
"Yahudiler "Allah'n eli skdr" dediler. Dediklerinden dolay elleri balansn, lanet olsun! Hayr,
O nun iki eli de aktr. Nasl dilerse yle sarfeder."
(Maide, 64)
'Yahudi ve Hristiyanlar, "Biz Allah'n oullar ve sevgilileriyiz" dediler. "yleyse gnahlarnzdan
dolay size niin azab ediyoruz?" cfe."(Maide, 15)
Bozulmu sapk itikatlarndan kaynaklanan ve beslenen ayin, tren ve ibadetlerinden dolay da
bu tanma girerler. Hem onlar egemenlik hakknn O'na ait olduunu tasdik etmiler, ancak
ibadeti O'na zg klmamlar, O'nun eriatinden yardm dilememilerdir. Tersine yalnzca
Allah'a ait olan egemenlik hakkn kendisine verdikleri beeri kurumlar kurmulardr. Allah
(c.c.), bu hakk rahip ve hahamlarna verdiklerinden dolay onlar irkle vasflandrm tr. "...
Onlar Allah' brakp hahamlarn, papazlarn ve Meryem olu Mesih'i Rabler edindiler. Oysa tek
ilah'dan bakasna ibadet etmemekle emrolunmulard. O'ndan baka ilah yoktur. O, onlarn irk
kotuklarndan mnezzehtir." (Tevbe, 31)
Onlar rahip ve hahamlarnn ilah olduklarna inanmyorlar, onlara herhangi bir ibadette de
bulunmuyorlard. Yalnzca egemenlik hakknn onlara ait olduunu kabul ediyorlar, onlarn
kendileri iin koyduklar yasalar benimsiyorlard. te buna Allah (c.c) kesinlikle izin
vermemiti. Bu gn bu hakk rahip ve haham olmayan insanlara verenleri irkle nitelemek daha
uygundur.
Son olarak bu cahili toplum tanmna kendini mslman sanan toplumlar da girer.
Onlar bu tanma, ibadeti Allah'tan bakasna zg klmalarndan, O'ndan bakasna ibadet
etmelerinden dolay deil, ancak hayatlarm dzenlerken bu ibadeti sadece ve sadece Allah'a
hasretmemelerinden dolay girerler. Uluhiyyeti O'ndan bakasna vermeseler bile, uluhiyyetin
en byk zelliini O'ndan bakasna vermekte, dzenlerini, kanunlarn deer llerini, adet
ve geleneklerini, hemen hemen hayatn btn dinamiklerini bun(lar)dan almaktadrlar. Allah
yneticiler hakknda yle buyurmaktadr: "Allah'n indirdii ile hkmetmeyen-ler var ya ite
onlar kafirlerin ta kendileridir." (Maide, 44)
Ynetilenler hakknda ise yle buyurur: "Ey Muhammedi sana indirilen Kur'an'a ve senden
nce indirilenlere inandklarn iddia edenleri grmyor musun1? Onlar tautlarn nnde
muhakeme olunmak istemektedirler. Halbuki, onlar inkar etmekle emrolunmulard." (Nisa, 60)
ayetiyle balayan konu u ayetle sona erer: "Hayr, Rabbe and olsun ki, aralarnda ekitikleri
eylerde seni hakem tayin edip, sonra senin verdiin hkm ilerinde bir sknt duymadan
tamamen kabul etmedike iman etmi olmazlar." (Nisa, 65)
Allah, daha nce Yahudi ve Hristiyanlar, bugn kendilerinin mslman olduunu syleyenlerin
kendi insanlarna dedikleri ve yaptklar gibi O'm brakarak haham ve rahiplerini Rabb
edinmelerinden dolay irk, kfr ve Allah'a ibadet etmekten yz evirmekle nitelemitir. Allah
(c.c.) yahudi ve hristi-yanlarn Meryem olu sa'y Rabb edinip Onu ilah-latrarak ibadet
etmelerini irk kabul etmitir. Bu da dieri gibi Tek olan Allah'a ibadetten, O'nun dininden, La
ilahe illallah dairesinden dar kmaktr.
Bu toplumlardan kimisi aka laik olduunu, din ile bir alakasnn olmadm ilan ederken,
kimisi de "dine saygl" olduunu ifade ediyor. Ancak bu (ikinci grup) dini toplumsal boyutundan
soyutlad-nn farknda deildir. Onlar bunu yaparken vahyi inkar ettiklerini, hayatlarn ve
dzenlerini "bilimsellik" zerine kurduklarn belirtiyor, bunun nedeninin de "bilimin" "vahye"
zt olmasdr, diyorlar. Bu, ancak kara cahillerin syledii kuru bir zandr. Kimileri de fiili
egemenlii Allah'tan bakasna veriyor, diledii gibi yasalar koyuyor, sonra da kalkp yaptklar
hakknda "bu Allah'n eriatdr" diyorlar. Bu, Allah'a ibadet temeline dayanmayan btn top-
lumlardaki ortak zelliktir.
Bu gerek ortaya knca unu grrz: Btn cahili toplumlara kar slm'n konumu ksaca
ylece zetlenebilir: O, btn bu toplumlarn slmliini, meruiyetini reddeder.
slm bu toplumlarn tad farkl isim, etiket ve slogana bakmaz. O,yalnz bir tek eye dikkat
eder. O da bu toplumlarda hayatn,Tek olan Allah'a ibadet temeline dayanp dayanmaddr.
Dier toplumlar gibi o da ayn nitelie sahiptir: Cahiliyye...
Bu bizi son soruna, bu gn, yarn ye son ana dek btn bir beeri oluum karsnda slm'n
ynteminin ne olaca sorununa gtrr. "Mslman Toplumun Yaps" ile bunun her biriminin
tek olan Allah'a ibadet temeline dayal olarak kurulmasyla ilgili blmn ilk ksmnda
yaptmz tesbitler burada bize yardmc olacaktr.
Bu zelliin belirlenmesi u soruya kesin bir cevap olacaktr: nsan hayatnn temeli nedir? Bu
temel Allah'n dini ve O'nun koyduu yaam biimi mi, yoksa herhangi beeri bir yap mdr?
slm bu soruya hibir tereddt ve pheye mahal brakmayacak ekilde kesin bir cevap verir:
Bir btn olarak insan hayatnm dayanmas gereken temel, Allah'n dini ve O'nun koyduu
yaam biimidir. slm'n ilk esas olan la ilahe ilallah Muham-medn Raslullah ite bu temel
olduu zaman bir anlam kazanr. Bir yank bulur. Allah Rasl'nn (s.a.v.) tebli ettii ibadeti
renip yapmak, yani Allah'a yaplan btn bir kulluk ancak bu temeli benimsemekle, kabul
etmekle gerekleir. Bu temel phesiz ve tereddtsz u ayete uyar: "O size neyi verirse, onu
aln. Neden sakndrrsa ondan uzaklasn." (Har, 7)
Sonra slm yle sorar: "Siz mi daha iyi bilirsiniz, yoksa Allah mi?" (Bakara, 140)
Ve cevabn da verir: "Allah bilir, siz bilmezsiniz. "(Nur, 19)
"Size ilimden ancak az bir ey verildi."(Ura, 85)
Bilen O'dur -M, O ayn zamanda hem yaratandr, hem de rzk verendir- Hkmeden de ancak
O'dur. Hayat dzeni O'nun vazettii dindir. Hayatn dayand temel O'dur. Beeri sistemler,
teorik yollar ve dzenler bozguncu ve yozlatrcdr. O, yani beer dzen, "bilmeyenler"in,
kendilerine ilimden ancak az bir ey verilenlerin bilgisine dayanr.
Allah'n Hini kapal ve karmak deildir. Vaz' ettii, koyduu hayat dzeni de belirsiz deildir.
Keli-me-i ehadetin ikinci yarsyla, Muhammedn Raslullah'la snrlanmtr. O, temel naslarla
hkmlerle ilgili Allah Rasl'nn (s.a.v.) tebli ettikleriyle erevelenmitir. Eer ortada bir nas
varsa, hkm o nasdr. Nas varken itihada yer yoktur. Ancak nas olmad zaman heva ve
hevese gre deil, Allah'n dinindeki temel ilkelere gre sra itihada gelir: "Bir ey hakknda
ihtilafa dtnzde^ onu Allah ve Raslne havale edin." {Nisa, 59)
tihadla, hkm karmakla ilgili temel ilkeler de belirsiz ve kapal deil, apak hususlardr. Hi
kimse kalkp aka egemenliin sadece Allah'a ait olduunu ilan etmeden koyduu yasalar iin
bu Allah'n eriatidir, diyemez. Otoritenin kayna ne halk, ne parti ne de herhangi bir kii deil,
ancak Allah (c.c.) olmaldr. Allah'n ne istediini, ne emrettiini bilmek iin O'nun kitabna,
Raslu ne dnlmelidir, Allah adna hkmettiini iddia edenlere bu hak kesinlikle
verilmemelidir. Bir zamanlar Avrupa'da "Teokrasi" adna, "kutsal hkm" adna bunlara tank
olunmutur. Byle birey slm'da kesinlikle yoktur. O'nun Rasl'nden baka, O'nun adna
konumaya hibir kimse yetkili deildir, bu hak ona verilmemitir. Yalnzca ortada, Allah'n terii
ettiini belirten ak naslar vardr.
"Geree uygun din" ifadesine kt bir anlam yklenmekte, ifade kt bir ekilde kullanlmakta-
dr. Evet, bu din yaanlan gerek iindir. Ama hangi gerek!
nsan ftratna uygun, onun btn ihtiyalarn karlayan kendi yntemine ve yapsna uyan,
bizzat bu dinin kendisinde varolan bir gerek. Bu ihtiyalar da yaratann ve ne yarattm bilenin
bildirdikleridir: "Yaratan bilmez mi? O latifdir, hereyden haberdardr. " {Mlk, U)
Din, ne olursa olsun hayat gereini ikrar etmek, kendisinde onunla ilgili bir dayanak bulmak,
kendini ifade iin dn bir tabela aramak iin onun karsna kmaz. O, ancak onu kendi
lsyle lmek, kabul edilecek olam kabul edip reddedilecek olan da reddetmek; eer ona
kesinlikle raz olmuyorsa baka bir hayat gereini gerekletirmek iindir" slm'n hayat
gerei oluu'mm anlam budur. Doru bir ekilde; bunun byle anlalmas gerekir.
Belki yle bir soru akla gelebilir: nsanlarn kendi hayatlarn kendileri dzenlemeleri maslahat-
larna daha uygun deil midir?
Bir kez daha slm'n sorup cevabn da kendisinin verdii soruya dnyoruz:
"Siz mi daha iyi bilirsiniz, yoksa Allah m?" "Allah bilir, siz bilmezsiniz"
nsann maslahat Allah'n indirdiinde, Rasl'nn de tebli ettii gibi O'nun eriatindedir. Eer
maslahatlar, onlara Allah'n kendileri iin koyduuna kar kmada grnyorsa, o zaman bu
konuda onlar vehim iindedirler: "Onlar sadece zan-na ve nefislerinin istediklerine
uymaktadrlar. Oysa onlara Rablerinden bir hidayet gelmitir. Yoksa her umduu ey insann
mdr? Dnya da, ahiret de Allah'ndr." (Necm, 23-25)
kinci olarak onlar "kafirdirler". Maslahatn Allah'n teri ettiinin dnda bir eyde olduunu
iddia eden bir kimse bir an dahi bu din zere kalamaz, bu dinin ehlinden olamaz.
18[18]


Evrensel Dzen

slm itikad yapsn, hem vicdan hem de gnlk hayatta yalnzca Allah'a ibadet temeli zerine
kurup; bunun itikad, ibadet ve hukukta canl olarak yansmasn amalarken, bu hareketin La
ilahe illal-lah'u pratik bir boyutu olduunu vurgulamaktadr. badetin keyfiyetinin yalnzca
Allah Rasl'nden alnmas da Muhammedn Raslullah gereinin altn izmektedir.
slm btn bir yapsn La ilahe illallah Muhammedn Raslullah temel ilkesi zerine kurarken
bu zellii ile insanln tand dier btn sistemlerden farkn ortaya koymaktadr. Bu, sadece
insan ve insanl deil 'de, btn bir evreni, btn bir insanl muhatap edinmesindendir.
islm dncesi bu evrenin bir btn olarak Allah'n (c.c.) pratii olduu temeline dayanr. Allah
bunun var olmasn istemi ve o da oluvermitir. Allah evrenin hareketini, evrenin paralar
arasndaki ilikiyi salayan yasalar koymutur. "Bir eyin olmasn istediimiz zaman szmz
ona "Ol" demek-tir, o da hemen oluverir." (Nahl, 40)
"O her eyi yaratt, bir lye gre dzenledi (takdir etti)." (Purkan, 2)
Bu evrensel dzenin ardnda onu dzenleyen bir irade, hareket ettiren bir g, ilikiyi salayan
bir sistem vardr. Bu sistem, evrenin btn birimleri arasndaki ilikiyi dzenler, hepsinin
hareketlerini ayarlar. Ne bir bozulma, ne de bir atma meydana gelir. Allah'n (c.c.) diledii ana
kadar bu dzenli ve srekli hareket durmaz. nk bu evren onu dzenleyen iradeye, hareketini
salayan gce, birimleri arasnda ilikiyi salayan sisteme boyun emi, teslim olmutur. Hi bir
zaman bu iradeye isyan etmesi, bu gc inkar etmesi ya da bu sisteme kar kmas kesinlikle
dnlemez. Allah'n dilediinin dnda hi bir ey onun dzenini bozamaz:
"Rabbiniz, gkleri ve yeri alt gnde yaratt ve sonra ara hkmeden, gndz durmadan kovala-
yan gece ile bryen, gnei, ay, yldzlar, hepsini buyruuna ba edirerek yaratan Allah'tr.
Bilin ki yaratma, da ynetme de Onun hakkdr. Alemlerin Rabbi olan Allah Yce 'dir." (Araf, 54)
nsan da bu evrensel varln bir parasdr. Onun ftratna hkmeden yasalar, btn bir evrenle
hkmeden sistemden farkl bir ey deildir. Allah (c.c.) mahrukat yaratt gibi onu da
yaratmtr. O maddi olarak yeryzndeki amurdan yaratlmtr.

18[18]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 98-112.
amura ilaveten Allah'n verdii zelliklerden insan meydana gelmitir. Ancak Allah (c.c.) ona,
bunlar bir lye gre vermitir. Fizyolojik adan, isteyerek ya da istemeyerek, Allah'n insan
iin koymu olduu sisteme boyun emek zorundadr. Onun kendi dilemesi ya da ana-babasnn
dilemesi ile deil, Allah'n dilemesi ile yaratlr, var edilir. Ana-babas birleirler. Ancak onlar bir
cenini yaratma imkanna sahip deildirler. Hamilelik mddeti, doum artlar tamamlannca
Allah'n koyduu sisteme gre ocuk doar. Allah'n yaratm olduu havay, O'nun belirledii
miktar kadar ve ekilde teneffs eder. Duygulanr, ac eker. Ackr, susar. Yer, ier. Yiyip itiini
hazmeder. Ksaca yaar... Kendi irade ve ihtiyalarna gre deil de, Allah'n koymu olduu
sisteme gre... Onun bu durumdaki konumu, dier btn yaratklar gibi Allah'n iradesine,
gcne ve sistemine kesin bir boyun emedir.
Btn bu evreni ve insan yaratan, btn bir evrenin boyun edii sisteme insan da boyun
ediren Yce Allah insana, doadaki yaama uygun bir ekilde kendi yaamn dzenlesin diye
bir eriat (dzen ve yasa) belirlemitir. Buna gre eriat, insan ftratna, evrene hkmeden, her
biri arasndaki ilikiyi dzenleyen ilahi sistemin bir parasndan baka birey deildir.
Allah'n szlerinden her biri, emri ve yasa, vaadi ve vadi, yasamas ve ynlendirme si, onun
siste- ininden baka birey deildir. Allah'n ezelde yapsna koyduu zellikler ve O'nun
gcyle her an gerekleen olaylar, bizim doa kanunlar yani evrensel ilahi kanunlar adn
verdiimiz kanunlarn doruluunu onaylamakta ve desteklemektedir.
Bu yzden Allah'n insan hayatn dzenlesin diye koyduu "eriat" evrensel bir eriattr
(dzendir). O, evrensel sistemle bir iliki ve uyum iindedir. Bylece insan hayatyla iinde
yaad evren arasnda bir iliki ve uyumun gerekletirilmesi zorunluluu domaktadr.
nsann i dnyasna hkmeden kanunlarla d dnyasna hkmeden kanunlar arasnda,
psikolojik yapsyla d grn arasnda bir uyum salama zorunluluu ortaya kar.
nsanlar varlkla ilgili btn kanunlar kavrama imkanna sahip olmadklarna, genel sistemi
hatta kendilerine hkmeden, ona boyun edikleri sistemi bile anlayamadklarna gre, insan ne
kendi hayatyla varln hareketi arasnda, ne de kendi dnyasyla d dnyas arasnda mutlak
ve tam bir uyum gerekletirecek olan bir hayat dzeni ortaya koya^ maz. Bunu ancak varl ve
insan yaratan, her ikisini kendi setii ve raz olduu tek bir sisteme gre idare eden yapabilir.
Bylece; bu uyumu gerekletirebilmek iin Allah'n eriatm uygulamak vacip oluyor. Bu,
slm', itikad olarak gerekletirmekten daha nemlidir. slm birey veya toplum hayatnda
ancak yalnzca ihlasla Allah'a ibadet edilerek, bu ibadetin keyfiyeti Allah Rasl'nden alnarak,
yani slm'n ilk art, La ilahe illallah Muhammedn Raslullah gerekletirilerek var olabilir.
nsan hayatyla varlk sistemi arasnda gerekletirilecek olan kesin bir uyum, hayatn
bozulmasn nleyecei gibi btn bir insanln hayrnadr da.
Onlar yalnzca bu durumda kendileriyle bir bar iinde yaayabilirler. Varlkla bar ise,
hareketlerini varln hareketiyle, ynelilerin onun yneliiyle olan uyumuna baldr.
Kendileriyle bar iinde olmalar, hareketlerinin salam ve salkl olmasndan, ftratlarnn
gdleriyle olan uyumundan meydana gelir. (Ji ile ftrat arasnda bir sava kmaz. nk
Allah'n eriata d dnya ile i dnya arasnda kolay bir uyum meydana getiriri Bu uyumdan in-
sanlarn ilikilerinde, faaliyetlerinde baka bir uyum doar. nk bu takdirde onlarn hepsi tek
bir ynteme tabi olmaktadrlar. Bu davarlk sisteminin bir parasdr._J
Bunlara ulamak; varln gizliliklerine, oradaki enerjilere, hazinelere vakf olmak; btn bunlar
kavgasz ve grltsz bir ekilde btn insanln iyiliini gerekletirmek iin Allah'n
eriatna gre kullanmak gerekir. Ve bu, btn insanln hayrna olur.
"Allah'n eriatnn kart insanlarn hevasdr. "Eer Hakk onlarn isteklerine uysayd, gkler,
yer ve onlarda bulunanlar bozulup giderdi" (Mminim, 72)
te yandan slm bak as, bu dinin dayand gerek ile gklerin ve yerin dayand gerei
birletirir, dnya ve ahiret iini buna gre dzenler. Allah bununla hesaba eker, haddi aanlar
bununla cezalandrr. O, tek bir gerektir. Artmaz, oalmaz. O, Allah'n (c.c.) btn durumlarda,
bu varlk alemi iin irade buyurduu ve bu varlk aleminde her canlnn ona boyun edii
evrensel varlk sistemidir.
"And olsun ki, size, iinde erefiniz bulunan bir Kitab indirdik. Akletmiyor musunuz1? Halk
zalim olan nice kasabalar krp geirdik ve onlardan sonra baka uluslar varettik. Onlar bizim
basknmz hissettiklerinde, oradan kamaya koyuluyorlard. "Koup kamayn, size nimet
verilen yere, yurdlar-nza dnn, elbette sorguya ekileceksiniz," dedik, "Vay bamza
gelenlere!.. Gerekten biz zalimlik yapmz" dediler. Biz onlar biilmi ot ve bir yn kl haline
getirinceye kadar haykrmalar devam etti. Biz gkleri, yeri ve o ikisinin arasndakileri oyun
olsun diye yaratmadk. Elenme dileseydik ve bunu yapacak olsaydk, anmza uygun ekilde
yapardk. Hakk batln bana arparz ve onun beynini paralar, bylece batl ortadan kalkar.
Allah'a yaktrdnz sfatlardan tr yazklar olsun size! Gklerde ve yerde ne varsa
O'nundur. Katnda olanlar O'na ibadet etmekten ekinmezler. Ve usanmazlar. Gece gndz
bkmadan tebih ederler." (Enbiya, 10-20)
nsan ftrat, derinliklerindeki bu hakk, kavrar. Yaratln doas, evresindeki btn varln
doas, ftratna bu varln hakka bal olduunu, hakkn orada asl olduunu, bir sisteme bal
olup sar-slmadn, ona giden yollarn saptmadn, birbiriyle atmadm, ne azgn ve
doyumsuz heva ve hevesine, ne de geici ve anlamsz tesadflere gre hareket etmediini ilham
eder. O, ancak ok ince ve duyarl bir ekilde ayarlanm kendi dzenine gre hareket eder.
Sonra, insan ile ftrat arasnda meydana gelen ilk ayrlk, nevasnn etkisiyle, derinliklerinde gizli
bulunan haktan yz evirmesiyle olur. Bu da hayat dzenini Allah'n eriatndan deil de, kendi
nevasndan ald, btn evren ve varlk gibi Mevla'sna boyun emeyip, O'na teslim olmad
zaman meydana gelir.
nsan ve evresi arasnda oluan bu ayrln bir benzeri bireyler, toplumlar,milletler ve nesiller
arasnda da meydana gelir. Bylece gc ve sermayesi, insanolunun mutluluk ve uygarln
salayan ara olaca yerde, bir yakp ykma, bir bozgun aracna dnr.
yleyse yeryznde Allah'n eriatn hakim klmadaki grnen ama salt ahiret iin almak
deildir. Dnya ve ahiret, birbirini tamamlayan iki merhaledir. Allah'n eriat ise insann
hayatndaki bu iki merhale arasnda uyumu salar. Btn bir hayatla ilahi sistem arasndaki
uyumu da yine bu eriat salar.
Sistemle olan iliki insanlarn mutluluunu rete brakmaz. Bilakis, onu ilk merhalede gerekle-,
tirir. Ahiret yurdunda ise; onu tamamlar, yetkinlie, kavuturur.
Bu, btn varlk ve bu varln iinde yaayan insana dair slm dncesinin temelidir. O, insan-
ln tand btn dncelerden ciddi ve z bir ekilde ayrlr. O, dier dzen ve ideolojilerde
bulunmayan zelliklere dayanr.
Bu dncede Allah'n eriatna sarlmak insan ve varlklarn hayatyla, insann ftratna ve bu
evrene hkmeden sistem arasndaki tam bir ilikinin gereidir. Sonra bu genel sistem ile insan
olunun hayatn dzenleyen sistem arasndaki zorunlu anlama ve uyum, insann yalnzca
Allah'a ibadet etmesiyle gerekleir. Hi bir insan zaten bu varln Allah'a yapt ibadeti
kendisine yapmasn isteyemez.
Bu zorunlu anlama ve uyuma, b mslman milletin babas brahim (a.s.) ile evrendeki yldz ve
cisimlere hakim olduunu iddia edemeyen, ancak yeryzndeki kullara hkmetme hakkn
kendinde gren zorba Nemrut arasnda geen konuma iaret etmektedir, ibrahim (a.s.),
evrende kim hakim ise, insan hayatndaki egemenliin ona ait olmas gerektiini syleyerek onu
susturdu. u delile cevap veremedi:
"Allah kendisine hkmranlk verdi diye brahim ile Rabbi hakknda tartan grmedin mi? b-
rahim, Rabbim diriltir ve ldrr, demiti. Ben de diriltir ve ldrrm, dedi. brahim, Allah
gnei doudan getiriyor, sen de batdan getirsene dedi. Kafir, arp kald. Allah zalimleri
hidayete erdirmez. " {Bakara, 258}
Allah ne kadar doru buyurdu:
"Allah'n dininden baka bir din mi istiyorlar? Halbuki gklerde ve yerde kim varsa; ister istemez
O'na teslim olmutur. Ve O'na dneceklerdir."(H tmrn, 83)
19[19]


slam Bizatihi Uygarlktr

slm, u iki toplum trnden bakasn tanmaz: slm toplum, cahili toplum.
"slm toplum" akide ve ibadet, yasa ve dzen, ahlak ve slk olarak slm'n uyguland
toplumdur...
"Cahili toplum" ise slm'n uygulanmad, akide ve dncesine, deer ve lsne, dzen ve
yasasna, ahlak ve slkuna Allah'n hkmetmedii toplumdur.
Namaz klsa, oru tutsa, kabeyi haccetseler de bu toplumun kanunu slm eriat deilse, bu

19[19]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 113-120.
insanlarn kendilerini mslman olarak adlandrmas, onu slm toplumu yapmaz. Allah'n
gnderdiinin, Resul'nn (s.a.v.) de akladnn dnda kiilerin kendilerince bir slm ihdas
edip, rnein "Modern slm" ad verilen toplum da slm toplum deildir.
"Cahili toplum", hepsinin de cahili olduu eitli ekillerde tezahr edebilir:
1. Allah'n (c.c.) varln inkar edip tarihi, diyalektik materyalizm asndan yorumlayan
"Bilimsel Sosyalizm" olarak adlandrlan ideolojiyi uygulayan bir toplum biiminde ortaya
kabilir.
2. Allah'n varln inkar etmeyen ancak O'na gklerin egemenliini verip yeryznn egemenli-
inden dlayan, gnlk hayatnda O'nun eriatm uygulamayan, insan hayat iin koyduu
deimez deerleri gznne almayan, sinagoglarda, kiliselerde, camilerde Allah'a ibadet
edilmesine izin verip kendi hayatlarnda Allah'n eriatyla hkmedilme-sini yasaklayan bir
toplum biiminde de tezahr edebilir. O, bu haliyle Allah'n (c.c.) u ayetinde aklad gibi
O'nun yeryzndeki uluhiyyetini inkar etmekte, yok saymaktadr" Gkte de, yerde de ilah olan
O'dur. "(Zuhruf, 84)
Bylece bu toplum, Allah'n u ayette belirttii gibi O'nun dini zere olmaz: "Egemenlik sadece
Allah'ndr. Kendisinden bakasna ibadet etmemenizi emretti. Dosdoru olan din budur,"
(Yusuf, 40)
Bylece Allah'n varln kabul etse, insanlarn sinagog, kilise ve camilerde Allah'a ibadet
etmelerine izin verse bile, cahili toplum olur.
Anlan zelliiyle yalnzca slm toplum "uygar toplum"dur. Btn ekilleriyle cahili toplumlar
"geri kalm toplum"lardr. Bu byk gerein aklanmas zorunludur.
Bir zamanlar baskda olan bir kitabmn adn "Uygar slm Topluma Doru" olarak ilan
etmitim. Sonra bundan vazgetim ve "uygar" kelimesini kardm. "slm Topluma Doru"
balyla yetindim.
Bu deiiklik Franszca yazan bir yazarn dikkatini ekti. Bunu, slra/, psikolojik bir, savunma
giriiminden kaynaklanyor diye yorumlad. Bu, bi-Hnsiz giriimin, beni sorunun gerek yzn
anlamaktan mahrum ettii iin de zd.
Ben bu yazan mazur gryorum. Bir zamanlar ben de onun gibiydim. Aynen imdi onun
dnd gibi dnyordum. lk kez bu konu hakknda yazmay dndmde, bu gn onun
kar karya bulunduu gibi, ben de "uygarln tanm" sorunuyla yzyze geldim.
Henz entellektel ve psikolojik oluumumdaki kltrel tortulardan kurtulamamtm. slm
anlayna yabanc, d kaynaklardan beslenen bir kltrd bu. O zamanki ak slm yneliime
ramen bu byleydi. Bu tortular anlaym daraltyor, kreltiyordu. Bendeki "uygarlk" anlay
Avrupa'daki gibiydi. Anlaym daraltyor, beni doru olana ulamaktan alkoyuyordu.
Sonra olay aydnla kavutu. "Mslman Toplum" "Uygar toplum"du. nk "Uygar" szc
bo bir eydi. Yeni bir ey getirmiyordu. Tersine bu szck okuyucunun hissine benim anlaym
kartran, beni doru olana ulamaktan alkoyan yabanc batl zihniyeti hakim klyordu.
yleyse ihtilaf "uygarln tanm" zerinde idi. O halde, bu gerein aklanmas zorunludur.
Yce egemenliin; ilahi eriatn ynetime gelmesi eklinde tezahr ederek, yalnzca Allah'a ait
olduu bir toplum modeli, insann kesin olarak ve gerekten kula kulluktan kurtuluunun net bir
ifadesidir. Ve bu ayn zamanda "insani uygarlk" olur. nk insan uygarl, insann tam ve
gerek bir kurtuluunun temel ilkesini zorunlu klar. Toplumdaki her birey belli bir yere sahip
olmaldr. Kimi insanlarn Rablik makamna geerek kanunlar koyduu, kimilerinin de bunlara
uyduu bir toplumda, hakikatte insann ne zgrlnden, ne de deerinden bahsedilir.
Biraz daha ileriye gidip "eriat" szcnn bugn zihinlerde sahip olduu dar anlamyla, hukuk
yasalaryla snrl olmadn syleyelim. Anlaylar, yntemler, deerler, ller, adetler,
gelenekler bunlarn hepsi, bireylerin basksna boyun edii yasalardr. nsanlarn kimi bu
basklar yaparken, ayn toplumda dierleri de bunlara boyun emektedir. te bu toplum, zgr
bir toplum deildir. Daha nce de getii gibi, bu ancak kiminin rab, kiminin de kul olduu bir
toplumdur. Bundan dolay bu, geri kalm bir toplum, ya da slm terminolojiyle "cahili toplum"
olmaktadr.
slm toplum yalnzca tek bir ilhn hkmran olduu toplumdur. Orada insanlar kula kulluu
ter-kedip yalnzca Allah'a ibadet ederler. Bylece insan uygarlnn ekseni olan, tam gerek bir
kurtulua ererler. Orada Allah'n (c.c.) belirttii ekilde onun deeri ortaya kar. Allah (c.c.)
onun kendisinin halifesi olduunu, mele'i la'da ona verdii erefi ilan etmektedir.
Bir toplumda bir araya gelmenin temel ta akide, anlay, dnce ve hayat dzeni olunca, btn
bunlarn tek bir ilahtan alnmas gerekir. Orada yce ynetim egemendir. nsann insana ibadet
ettii toplumlardaki gibi yeryz rablerinden alnmaz. Bu bir araya gelme, insandaki en stn
deerler olan ruh ve fikirde da vurur. Bir toplumda bir araya gelmenin temel ta da ulus, renk,
rk, toprak vb. eyler olursa, bunlarn hi biri insann stn zelliklerini yanstmaz. nsan ulus,
renk, rk ve topraktan sonra da insan olarak kalr.
Ancak ruh ve fikirden sonra insan olarak kalmaz. Sonra o, kendi zgr iradesiyle akidesini, anla-
yn, fikrini ve yaam tarzn deitirme hakkna sahiptir. Ancak hangi rk iinde, hangi lkede
doacan belirleme hakkna sahip olmad gibi rengini ve ulusunu deitirme hakkna da
sahip deildir. nsanlarn kendi zgr iradeleriyle seme haklaryla bir araya geldikleri
toplumlar uygar toplumlardr. Kendi zgr iradeleri dnda bir araya gelen toplumlar da geri
kalm ya da slm terminolojiyle "cahili toplumlar"dr.
Yalnzca slm toplum, bir araya gelmede akidenin temel ta olduu toplumdur. Orada akide, si-
yahn, beyazn, krmznn, sarnn, arabn, Bizanslnn, ranlnn, Habelinin ve yeryzndeki
dier uluslarn bir tek mmet halinde bir araya gelmesini salayan biricik badr. Onlarn Rabbi
Allah'tr. Yalnzca O'na ibadet edilir. Orada en stn, en muttaki olandr. Orada herkes eittir. Bir
kulun deil, Allah'n istedii bir i iin bir araya gelirler.
Bir toplumda insann "insanl" en yce deer, "insanlnn" zellikleri de sayg ve itibar
konusu olunca bu toplum uygar olur. Her ne ekilde olursa olsun, ister tarihin Marksist
yorumunda olduu gibi teorik olsun, isterse de insani deer ve zelliklerin uruna heba edildii,
maddi retimin en yce deer kabul edildii Amerika, Avrupa ve dier toplumlardaki gibi maddi
retim eklinde olsun, ne zaman ki "madde" en yce deer kabul edilir, ite bu toplum, geri
kalm, slm terminoloji ile cahili toplum olur.
Uygar slm toplum, maddeyi iinde yaadmz evreni oluturan paralar olarak grr. Kendi-
sinden etkilenmemiz ve kendisini etkilememiz hasebiyle de maddi retim plannda maddeyi
kmse-mez. Maddi retim yeryznde Allah'n halifesi olmann dinamiklerindendir. Ancak bu,
maddi retim iin insann zellik ve dinamiklerinin, insann zgrlk ve saygnlnn, aile
kurumunun ve fonksiyonlarnn, toplum ahlak ve mahremiyetinin, cahil toplumlarn yakp
ykt dier yce deer, erdem ve saygnlklar ayaklar altna almak anlamna gelmez.
nsan deerler ve insan ahlak topluma egemen olursa bu toplum, uygar olur. nsan deerler,
insan ahlak; Marksist tarih yorumunun ve bilimsel Sosyalizmin sand gibi ne gizli kapakl,
bilinmeyen, ne de gelien, deien, sabit olmayan, bir temele dayanmayan kavramlardr.
nsan hayvandan ayran bu deerler ve ahlak, onda insan zellikleri gelitirir. Ve bunlar insann
hayvanla ortak olmad ynlerdir.
Sorun ortaya byle konulduu zaman, evrimci ve bilimsel sosyalistlerin ne srdkleri srekli
hare-. ketlilik fikrini kabul etmeyen, sorunu net olarak -zmlemeyen sabit bir anlay ortaya
kar.
O vakit, ahlak deerleri belirleyen evre ve rf olmaz. evresel farklln dnda sabit bir l
vardr. O zaman ne tarm toplumu deer ve ahlak, ne de sanayi toplumu deer ve ahlak olur.
Kapitalist ve komnist ahlak ve deerleri olmad gibi, burjuva ve proleterya ahlak ve deerleri
de olmaz. evre, ekonomik dzey vb. dier yzeysel ve biimsel deikenlerden doduu iddia
edilen ahlak da olmaz. Btn bunlarn tesinde insan deer hkmleri ile, eer ifade yanl
olmazsa, hayvan deer ve ahlak hkmleri vardr. slm terminoloji ile ifade edersek: slm
deer ve ahlak, cahil deer ve ahlak.
f slm, insann onu hayvandan ayran ynlerini gelitirirken, kendi deer ve ahlakn
ortava_kovar. Bunlarn onda yerlemesini, kklemesini, korunmasn amalar. ster tarm,
isterse sanayi toplumu, ister obanlk yapan bedevi, isterse yerleik uygar toplum olsun- bu
toplumlarn zengin ya da fakir olmalar farketmez. slm, ahlak ve deerlerini korumaya alr.
nsan zelliklerin ykselmesi, bunlarn hayvi dzeyine dmemesi iin ura verir. nk
deerler izgisi hayvandan insana doru ykselmektedir. Bu izgi maddi uygarlkla birlikte
ykselmezse, uygarlk olamaz.
O, ancak "geri kalm" ya da "cahil"dir.
Ailenin toplumun temeli olduu ve_ailenDjbemec li. iki e arasmdaJ
hfimfj_i1kRSne_davandndaJ yeni neslin yetitirilmesi, ailenin en nemli grevi e-/ Hnden
biri kabul edildiimde V>" tnplmn
Islm dzende bu tr bir aile, nceki blmde iaret ettiimiz insan deer ve ahlakn doup
gelitie evre olur. Yetien nesilde bu apak grlr. Aile kurumunun dnda baka bir
kurumda bunun gelinmesi imkanszdr. fade ettikleri gibi, zgr cinsl ilikiler sonu meydana
gelen gayri meru nesil top-, lumun temeli olunca, iki cins arasndaki ilikiler, ailedeki grev ve i
blm ilkesine deil de, heva heves ve arzulara dayanrsa; kadnn grevi sslenmek, azdrmak,
fitne karmak olursa; kadn yeni nesli yetitirmekle ilgili grevini ihmal ederse, yle ya da
byle otelde, gemide, uakta ii olursa; gcn insan sanayisine deil de, maddi retimin insan
sanayisinden szm ona daha pahal, daha deerli, daha erefli olmasndan dolay, maddi retim
ve ara sanayisine harcarsa, ite o zaman bu toplum insan l ile uygarlk alannda geri kalm
ya da slm terminoloji ile cahiiye toplumu olmu olur.
Aile ve iki cins arasndaki ilikiler, toplumun uygar m, geri kalm m, cahili mi, slm mi
olduunu belirlemede kesin bir deere sahiptir. Bu ilikilerde, hayvani deerlerin, ahlakszlk ve
ekimelerin hakim olduu toplumlar sanayi, ekonomi ve bilimde ne kadar ilerlemi olursa
olsunlar, onlarn uygar toplum olmalar mmkn deildir. Bu, insann gelimesinin
belirlenmesinde hata kabul etmeyen bir ldr.
ada cahili toplumlarda ahlak kavram, insan hayvan zelliinden ayrarak dar bir anlamda
ele alnmaktadr. Bu tr toplumlarda gayr meru cinsel ilikiler ahlak rezalet alarak
deerlendirilmez. Ahlak kavram neredeyse ekonomik ve -bazen de devlet kar szkonusu
olduunda- politik ilere mnhasr klnmtr.
rnein Christina Keller ile ngiliz bakan Brofu-ma arasndaki rezalet, ngiliz toplumuna gre
cinsel ynden deil, Christina Keller'in bir Rus deniz ate-esinin kz arkada olmasndandr.
Bakann bu kzla olan ilikisi, devlet srlarnn aa kma tehlikesini de beraberinde
getiriyordu. ngiliz parlamentosuna syledii yalan da bir rezaletti. Amerikan senatosunda da
benzer rnekler bulmak mmkn. Rusya'ya kaan ingiliz ve Amerikan casus ve grevlilerin
yaptklar rezaletler de gayri meru cinsel ilikilerden dolay deil, devlet srlarnn ifa edilmesi
tehlikesi nedeniyle ayp saylmtr.
Orada burada bulunan cahili toplumlardaki yazar, gazeteci ve ykcler gen kz ve kadnlara
unu sylyorlar: Serbest ilikiler ahlak rezaletler deildir. Ahlak rezalet bir delikanlnn kz
arkadan ya da kzn delikanly aldatmas, ona olan sevgisinde samimi olmamasdr. Ktlk-
Y_e_ay ip, kadnn ^oasn^jolan_cinsel sevgisi ld zaman hl iffe-tini korumasdr. Gzel
olan ise vcudunu kendisine emanet_edp,f=aj bir Hnat. aramadr Onlarca hikayenin ana
konusu budur. Yzlerce haber, karikatr ve fikranm ana temas budur.
Bu toplumlar geri kalm toplumlardr, uygar deil!.. nsan bak asndan, insann ilerleme iz-
gisi asndan bu, byledir.
nsann geliim izgisi "hayvan arzularn" bastrlmas, aile kurumuyla bir dzene konulmas
eklindedir. Lezzetin gaye olmad, insann grevlerinin yerine getirilmesi temeline dayanr. Bu
izgi, insan zellikleriyle ne kan insan uygarln mirasna sahip kacak yeni nesli hazrlama
giriimidir.
Bir neslin hayvani zelliklerden uzaklap insan olanlarla bezenmesi ancak emniyet ve duygusal
istikrarn hakim olduu, d etkilerle sarslmayan, i blm temeline dayanan aile kurumuyla
gerekleebilir. Yukarda saydmz kt zelliklerin egemen olduu bu tr bir ahlak anlayna
sahip, kendini cinsel ahlaktan soyutlayan toplumlarn bu insan kurumu gerekletirmeleri
mmkn deildir.
Btn bunlardan dolay slm deer, ahlak ve emirler insana uygun olandr. Bu, evrim
geirmeyen kesin lye gre, "slm" "uygarlk"; "slm toplumu" da "uygar toplum"
olmaktadr.
Son olarak insan ibadeti Allah'a zg klp bakalarn bundan tenzih ederek doru bir ekilde
yeryznde kendisine verilen hilafeti gerekletirince... Bir olan Allah'n nizamn kurmak, O'nun
dndakilerin yasalln reddettiinde... Btn bir hayatna yalnzca Allah'n eriat hakim olup,
dierlerinin muhakeme ve yarglamasn yadsrsa... Allah'n kendisi iin belirledii ahlak ve
deerlere gre yaar, dier ahlak ve deerleri elinin tersiyle ittii zaman... Ayrca, u maddi hayat
iin Allah'n koyduu evrensel kanunlar kabul edip, bunlar hayatn ilerleyii srecinde Allah'n
kendisine bahettii bitki, rzk ve azklarn deerlendirmek iin kullanrsa... -Ki bunlar evrensel
kanunlarn mhr yapm, insana, hilafeti iin gerekli olduu kadar bu mhrleri ama gcn
de vermitir. Yani yeryznde hilafeti Allah'n belirledii ekilde kavramak, rzk kaplarn aar,
ham maddeyi iler, eitli sanayi kollar kurar, btn tarih boyunca insann elde ettii bilimsel
deneyimleri kulland zaman...
Evet btn bunlar olurken o bunlarn "Rabbani" olmasna gayret eder, bu ekilde, ibadeti Allah'a
zg klarak Allah'n hilafetini kurunca; ite o zaman, bu insan, uygarln en u noktasna, bu
toplum da uygarln zirvesine ulam olur. slmda tek bana maddi gelime, uygarlk olarak
adlandrlmaz. Ancak cahiliye olur bu. Allah (c.c.) cahiliyyenin niteliklerini sayarken bu tr bir
gelimeden sz etmitir:
"Siz her yksek yere koca bir bina kurup, bo eyle mi urarsnz?" Temelli kalacanz umarak
salam yaplar m edinirsiniz? Yakaladnz zorbaca m yakalarsnz? Artk Allah'tan saknn ve
bana itaat edin. Bildiiniz eyleri size haber verenden saknn, davarlar, oullar, baheleri ve
akarsular size O vermitir. Dorusu hakknzda byk gnn azabndan korkuyorum."(uara,
128-135)
"Burada bahelerde, pnar balarnda, ekinler, salkmlar sarkm hurmalklar arasnda gven
iinde braklr msnz1? Dalarda ustalkla evler oyar msnz1? Artk Allah'tan saknn, bana
itaat edin. Yeryzn slah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat
etmeyin."(uor&, 146-152)
"Kendilerine hatrlatlan unuttuklarnda, onlara hereyin kapsn atk. Kendilerine verilene
sevinince anszn onlar yakaladk da umutsuz kalver-diler. Alemlerin Rabbi Allah'a hamdolsun
ki zulmeden, milletin kk bylece kesildi. "(En'am, 44-45)
"Yeryznn sslenip bezendii ve yerin sahiplerinin btn bunlara malik olduklarn sandklar
anda gece veya gndz buyruumuz o yere gelmi ve sanki dnde yerinde yokmu gibi oray
hibir ey bitmemie evirmiizdir. "(Yunus,24)
slm, maddeyi, madd retim ve gelimeyi hor grmez, aalamaz. Fakat o, ancak slm bir
ynteme gre yaplm gelime biimim, Allah'n kullarna verdii bir nimet telakki eder. Onlara,
bunun itaatlarma karlk bir mkafat olduunu mutular.
"Dedim ki, "Rabbinizden balanma dileyin, dorusu O ok balayandr. Size gkten bol bol
yamur indirsin, szi mal ve oullarla desteklesin, sizin iin baheler var etsin, rmaklar aktsn.
"(Nuh,
10-12)
"Eer kasabalarn halk iman etmi ve bize kar gelmekten saknm olsalard, onlara gn ve
yerin folluklarn verirdik. Ama yalanladlar. Bu yzden onlar, yaptklarna karlk
yakalayverdik. "(Araf, 96)
Mhim olan, endstriyel geliimin dayand temel ve topluma egemen olan deer lleriyle,
bunlarn btnnden meydana gelen insan uygarln zelliklerini oluturan deerlerdir.
slm toplumun balang temeli ve organik oluumunun yaps gerei onu, cahil toplumlarn
kurulu ve organik yapsn aklayan btn ideolojilerden farkl klar. slm toplum, hareketin
sonucudur ve hareket sreklidir. Toplumu oluturan kiilerin deer ve kymetlerini o belirler.
Grev ve sorumlu- \ hklarm o tayin eder.
Bu toplumu douran hareket, balang olarak yeryz snrnn tesinde beer evrenin
dndaki bir kaynaktan gelmektedir. Allah katndan insana gelen bir akide olarak tezahr eder.
Onlar iin zel bir varlk; hayat, tarih, deer ve gaye anlay ortaya koyar. Onlar iin, bu
anlayn yanksn bulduu pratik bir yntem belirler. Hareketin balad ilk nokta ne
insanlarn kendilerinden, ne de evrenden kaynaklanmaktadr. O, dediimiz gibi yeryz snrnn
tesinden, beeri evrenin dndan gelmektedir. Bu, slm toplumu ve oluumunu farkl klan
ilk zelliktir.
O, insan evresinin madd alemin dndaki bir kaynaktan gelmektedir.
Hi bir insann beklemedii, hesabn yapmad, iin balangcnda insann hi bir katksnn
bulunmad bu gayb unsurla, slm toplumun kurulmas yolunda hareketin ilk admlar atlr,
onunla birlikte ve Allah'n izni ile bu gayb kaynaktan kendisine gelen akideye iman eden insann
fonksiyonu da balar. Bu akideye bir tek kii iman ettiinde slm toplumun hukuk varl da
balam olur. Bu bir tek kii, akideyi kendisiyle snrlamayacak onunla harekete geecektir.
Canl bir hareketin doas ve yaps budur. O akideyi bu kalbe ulatran yce deer, onu
kesinlikle aacan bilmektedir. Yola devam edilecektir.
Bu akideye inananlarn says e ulatnda akidenin kendisi onlara, "artk siz bir toplumsunuz;
bamsz, slm, bu akideyi kabul etmeyen, daha nce iaret ettiimiz temel deerlerin hakim
olmad cahili toplumdan ayr bir toplumsunuz", der. Bylece fiilen slm toplum kurulmu
olur.
Bu kii on kiiye, on kii yze ular. Yz kii bin kiiye, bin kii de onikibin kiiyi bulur.
Bylece slm toplumun varl gn yzne kar ve toplumsal yap kurulmu olur.
Akidesiyle, anlayyla, deerleriyle, lleriyle, varlyla, oluumuyla cahil toplumdan ayrlan;
yeni doan bu toplumla dieri arasnda, daha iin balangcnda sava balar. Balang
aamasndan bamsz bir varlk aamasna ulam olan hareket o toplumdaki her bir bireyi
seip ayrr, ona slm l ve deere gre bir yer ve konum verir. Bu l, kendini temize
karmadan, bunu ilan etmeden toplum tarafndan kabul edilmi olur. O vakit, kendinde ve
toplumda hkm sren akide ve deer lleri, sosyal yapnn yneltecei baklardan kendisini
gizlemesi iin ona bask yapacaktr.
slm akidesinden, bunun zerine kurulu toplumdan doan hareket, hi kimsenin gizlenmesine
imkan tanmaz. Bu toplumun her bir bireyi hareket etmek zorundadr. Akidesi iin, can iin,
kendi toplumu iin, bu organik toplumun kurulmas iin hareket etmek zorundadr. evresindeki
cahiliye ile, kendisi ve evresindekilerin nefislerindeki cahiliye kalntlar ile sava devam
etmektedir. Cihad kyamete dek srecektir.
Bu toplumdaki her bireyin konumu ve grevi hareket srasnda belirlenir. Bireylerle grevleri
arasnda uyumun salanmasyla bu toplumun organik oluumu tamamlanr.
Bu dou ve geliim, slm toplumu dierlerinden ayran zelliklerden iki tanesidir. O, varl ve
bileimi, biim ve biemi, dzen ve uygulamalar ile ayrlr. Bunlarn hepsini bamsz klar.
Kendisine yabanc sosyal dnceleri tedavi ile uramaz, kendi yapsna uzak bir yntemle
onlar aratrmaz. Baka bir dzenden dn ald uygulamalarda da bulunmaz.
Yaptmz bamsz uygarlk tanmnda da grld gibi slm toplum gemiin kalntlarn
arayan, aratran salt tarih bir biim deildir. Tersine o, bugn aratrmakta, yarm
dnmektedir. O, btn bir insanln hem bugn, hem de yarn, ister ekonomik ve endstriyel
alanda gelimi, isterse de geri kalm cahil toplumlar olsun, bunlarn iinde bulunduklar rezil
durumdan kurtulup ykselmek iin ulap tanmas gereken bir amatr.
Ksaca deindiimiz deerler, insan deerlerdir. nsanlk onlara ancak "slm uygarl"
dneminde ulaabilmitir. (slm uygarl deyimiyle neyi amaladmza dikkat ekmek
gerekiyor. O, bu deerlerin bulunduu uygarlktr. Bu deerlerden uzak kalp yoksun olarak
endstiriyel, ekonomik, bilimsel gelime salamak deildir.)
Bu deerler, hayal deil, gereki, uygulanabilir elerdir. Sahih slm kavramlarn hakim
olduu bir dzende, insan abasyla gerekletirilmesi mmkndr. Egemen olan yaam
biimine, endstriyel, ekonomik, bilimsel geliimine baklmakszn her evrede
gerekletirilebilir. O, Allah'a halife ol-) mann btn alanlarnda ilerlemeye kar kmaz, t
Tersine kendi akidev mant bunu tevik eder. An- / cak, bununla birlikte henz bu alanlarda
ilerlememi lkeler iin eli kolu bal da duramaz. Uygarlk her yerde, her evrede kurulabilir.
Ama bu deerlerle edindii madd biimlerin bir snr yoktur. nk her evre kendisinde fiilen
varolan imkanlar kullanr.
yleyse slm toplum biimi, hacmi ve egemen olan hayat tarz bakmndan sabit tarihi bir ekil
deildir. Ancak onun varl ve uygarl, sabit tarih deerleri eksen edinir. "Tarih" dediimizde;
sadece tarihin belli bir dneminde tannm deerleri amalyoruz. Yoksa o ne tarihin bir
eseridir, ne de zamanla bir ilikisi vardr. O, insan hayatn, maddi alemin dndan Rabbani bir
kaynaktan insanla gelmi bir hakikattir.
slm uygarln maddi bileim ve oluumun da eitli biimler edinmesi mmkndr. Ancak
dayand temel ve deerler sabittir. nk onlar bu uygarln dinamikleridir. Tek olan Allah'a
ibadet etmek, akide temeli zerine bir araya gelmek, insann insanlnn maddeye stnl,
insann hayvanln deil, insanln gelitiren deerlerin stnl, ailenin saygnl, Allah'a
verilen sz ve belirledii artlar uyarnca yeryznde hilafet ve bu hilafeti srasnda yalnzca
Allah'n ynteminin ve eriatnn hakemliine ba vurmak.
Bu sabit deerler zerine kurulan slm uygarlnn "biimleri" endstriyel, ekonomik, bilimsel
geliim dzeyinden etkilenir. nk o, her toplumda fiilen var olanlar kullanr. Sonra biimlerin
farkllamas da zorunludur. Her dzey ve evreden insanlarn slm evreye girmesi onun
deer ve dinamiklerinden yararlanabilmesi iin bu geniliin getirecei farkll zorunlu klar.
Bu genilik, uygarln beslendii slm akideye dayatlamaz. Ancak bu, onun kendi yapsndan
ileri gelir. Fakat bu genilik ba boluk deildir. Aralarndaki fark olduka byktr.
islm, Afrika topraklarnda, plaklar arasnda^ bir uygarlk kuruyordu. nk salt onun orada
bu-**' lunuuyla plak vcudlar rtndler.
nsanlar slm emirlerin ierdii rt uygarlna giriyorlard. Yine onlar maddi alemin
hazinelerini elde etmek iin tembellii brakp canl bir ekilde almaya balyordu. Kabile ya
da airet yapsndan mmet yapsna geiyorlard. Artk totemlere ibadet etmekten vazgeip,
alemlerin Rabbine ibadete yne-Hyorlard. Eer uygarlk bu deilse o zaman nedir?
O, kendi ayaklar zerinde duran bir toplumun uygarldr, slm baka bir topluma girdiinde,
sabit deerleriyle baka bir biimde bir uygarlk kurar. Orada, o toplumun fiilen sahip olduu
imkanlar kullanr.
Bylece slm'n yntemine gre; endstriyel ekonomik, bilimsel gelimenin belirli bir
noktasnda uygarln kurulmas duraksamaz. Uygarlk kurulurken kendinde varolan ilerlemeyi
kullandnda, onu ileriye gtrr, amalarn ykseltir. Bunu sanki olmayan yetitirirken
yapt gibi yapar. Gelimesini stlenir. Ancak hep bamsz temellerine bal kalr. Onu btn
cahili toplumlardan ayran ilk balang noktasndan doan zel yaps ve organik bileimi,
slm toplum iin sabit kalr.
"Biz Allah'n boyasyla boyanmzdr. Boyas Allah'tan daha iyi kim vardr." (Bakara, 138)
20[20]


slm Dncesi Ve Kltr


20[20]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 121-138.
Bir olan Allah'a ibadet, slm'n ilk artnn ilk yarsdr. La ilahe illallah'a^^u^T^enTanTarn
^Bu?--dur. ~Bu ibadetin nasl yaplacan Allah Rasl'nden (s.a.v.) almak ise bu artm ikinci
yarsdr. "La ilahe illallah bir hayat tarzdr" adl blmde akland gibi Muhammedn
Raslullah'a uygun den anlam da budur.
Bir olan Allah'a ibadet etmek yalnzca onu bir ilah edinmekte tezahr eder. Hem akide, hem iba-
det, hem de hukuk olarak, mslman, ayn blmde akland gibi, Allah'tan bakasnn
uluhiyetine, O'nu brakp yaratklarndan birine ibadet edileceine, egemenliin kullarndan
birine ait olacana inanmaz.
Orada ibadetin, itikadn, dince nemli konularn ve egemenliin anlamn aklamtk. Bu
blmde ise "egemenliin" anlamn ve bunun "kltrle" olan ilikisini ele alacaz. slm
dncesinde egemenliin anlam, hukuk konulan bir olan Allah'tan almak ve yalnzca onun
hkmne ba vurmakla snrlanamaz. slm'daki eriatn anlam da hukuk konularla; yarglama,
usul, dzen ve kurumlaryla snrlanamaz. Bu dar anlam, eriatn anlamn, slm dncesini
yanstmaz.
"Allah'n eriat" insan bayatnn dzenlenmesi iin Allah'n teri ettii her eydir. Bu, itikad
ilkelerinde, yarglama ilkelerinde, ahlak ilkelerinde, dav-ian ilkelerinde, bilgi ilkelerinde
tezahr eder. tikad ve dncede, bu dncenin btn dinamiklerinde uluhiyyetin
gerekliinde, grnen ve grnmeyen ynleriyle evrenin gerekliinde, yine grnen ve
grnmeyen ynleriyle hayatn gerekliinde, insann gerekliinde, btn gereklikler arasn-
daki ilikilerde, insann onlarla olan al-veriinde tezahr eder.
Politik, sosyal, ekonomik kurumlarda, bunlarn Allah'a yaplan ibadete yansmasn salayan
ilkelerde tezahr eder.
Bu kurumlar dzenleyen hukuki yasalarda tezahr eder. slm dncesinde gerek anlamn
yanstmayan, ounlukla dar anlamyla "eriat" ad verilen ey budur.
Ahlak ve davran kurallarnda, toplumda hkm sren, toplumsal hayattaki kii, eya ve
olaylarn kendisiyle bir kimlik kazanan deer ve llerde tezahr eder.
Sonra btn ynleriyle "bilgf'de, dnsel ve sanatsal yaamn ilkelerinde de tezahr eder.
Hukuk yasalarnn Allah'tan alnd gibi btn bunlarn da, O'ndan alnmas gerekir.
Hukuktaki dar anlamyla "egemenliin" anlam, yaptmz aklamalardan sonra sanrz,
anlalmtr.
Bir noktaya kadar ahlak ve davran kurallar toplumda hkm sren deer ve l konusu da
anlalmtr. nk bir toplumda hkm sren deer, l, ahlak ve davran kurallar
dorudan bu toplumda egemen olan dnceyle ilikilidir. Bu dnceyi oluturan akidevi
gereklerin alnd kaynaktan alnr btn bunlar.
slm aratrma okuyucularna bile, garip gelen konu, dnsel ve sanatsal hayatn slm
dncesine, onun Rabbani kaynana balanmasdr.
Sanat alannda, btn sanatn, insann dnce, duygu ve tepkilerinin, insann varlk ve hayat bi-
iminin insan bir anlatm olduu grn ieren zgn bir kitap yaynland. zet olarak
sanatn, mslman kiide, evren, insan ve hayata dair slm dnceyi yerletiren, bunlarn
evrenin, insann ve hayatn yaratcsyla ilikilerini belirleyen bir e olduunu ifade ediyor.
Sanat, insann hakikatna, onun evrenin merkezi olduuna, varlk gayesine, grevine hayat
deerlerine dair zgn bir anlay ortaya koyar. Bunlarn hepsi salt bir ideolojik dzen olmayan
slm'n dnce sistemi iinde yer alr. Ancak o, itikad, canl, diriltici, etkin, gelien insan
varlndaki btn faaliyetlere egemen olan bir dncedir.
21[21]

Dnce hayatnn slm dnceye, onun Rabbani kaynana, Allah'a ibadet temeline
balanmas sorunu, bizden kapsayc bir aklama beklemektedir. nk bu aklama
okuyucularna -egemenlik ve yasamann Allah'a ait oluunu syleyen msl-manlar da dahil-
ters ve anlalmaz gelmektedir.
Mslman akideyle, varla dair genel dnceyle, ibadetle, ahlak ve davranla, deer ve l-
lerle, politik, ekonomik, sosyal dzenin ilke ve kurallaryla, insan hayatnn temellerinin ve insan
tarihinin yorumuyla ilgili hususlar bu Rabbani kaynan dndaki bir kaynaktan alma hakkna
sahip deildir. Bunlar da ancak dinine, takvasna itikadna gvendii bir mslmandan alabilir.
Kimya, fen, biyoji, astronomi, tp, sanat, ziraat, sadece ynetim sanat asndan ynetim, bilimsel
alma ve sava -sanat asndan- yntemleri vb. alanlarla ilgili bilgile hem mslman, hem de
mslman olmayandan alabilir. Mslman toplumun kurulu temellerinden biri de, btn bu
alanlarda yeterli sayda elemann yetitirilmesini farz kifaye olarak grmesidir. Baz kiilerin bu
konularda uzmanlamas gerekir. Yeterli eleman yetitiril-mezse; bunun oluaca, yaayaca,
alaca, neticelenecei ortam salanmazsa btn bir toplum gnah ilemi olur. Ancak bu
gerekletirilinceye kadar, mslmana den grev, bu bilimleri ve bunlarn deneysel
uygulamalarn mslman ya da gayr mslimden almak, mslmanm ya da gayri msli-min
abasndan yararlanmak, o alanda mslman ya da gayr-i mslimi altrmaktr. nk bu, i
meselelerle ilgili Allah Raslu nir (s.a.v.) u sznden kaynaklanmaktadr: "Siz dnya ilerini
daha iyi bilirsiniz." Bu konular hayata, insana, evrene, varhk gayesine, grevine, evresindeki
varlkla, btn mahlukatm yaratanla ilikilerine dair slm dncesinin oluumuyla bir ilgisi
yoktur. Bunun ne fert ve toplum hayatn dzenleyen ilke, yasa, dzen ve kurumlarla ne de
toplumuna hkmeden, toplumunu youran ahlak, edep, gelenek, adet, deer ve llerle bir
alakas vardr. Bundan dolay akidesine halel gelme ya da tekrar cahiliyeye dnme tehlikesi yok-
tur.
Birey ya da toplum olarak insan hayatnn yo-rumlanmasyla ilgili olan konu, insann kendisine,
tarihsel hareketine bak asyla balantldr. Metafizik -kimya, astronomi, tp vb. bilimlerin
ilgilenmedii alandr- adan bu evrenin, hayatn, insann kendisinin dousuyla ilgili yoruma
gelince; bu, akideyle dorudan bir ilikiye sahip olan, onun hayatn ve faaliyetlerini dzenleyen
hukuki yasalarn, ilkelerin kurallarn yorumlanmas gibidir. Mslman btn bunlar, ancak
dinine, takvasna gvendii, bunlar Allah'tan aldn bildii birinden alabilir. Mhim olan

21[21]
slm Sanatnn Yntemi, Muhammed Kutub
bunun, hissi hayatnda mslmanm akidesiyle ilikisinin olmas; bir olan Allah'a ibadetin ya da
La ilahe illallah Muhammedn Raslullah m bir gerei olduunu bilmesidir.
Mslman btn cahiliyye etkinliinden yararlanabilir. Ancak bu. dncesi, bilgisi bu
konularda byle olsun diye deil, cahiliyenin nasl sapttn tanmak iindir. Bu, beeri
sapmalar slm dncesinin dinamiklerine, slm akidesinin gereklerindeki dorulara
indirgeyerek, bunlarn nasl dorul tulacan, nasl dzeltileceini renmek iindir.
Felsef ynelilerin, insan tarihinin yorumuyla ilgili ynelilerin, genel yorumlar iermeyen
gzlem ve deerlendirmelerin dndaki psikolojik akmlarn, ahlak konularnn, karlatrmal
dinler aratrmalar yapan akmlarn, gzlem, istatistik ve dorudan elde edilen bilgilerin
dnda, oradan karlm olan genel sonular, yine ondan meydana gelen btncl kurallarn
dnda, sosyal ekol ve akmlarn hepsi, yeni olsun, eski olsun, cahiliye fikrinden doan bu
akmlar cahili itikad dnceden etkilenerek ortaya kmlardr. Ve onlar hala bu dnceye
baldr. Hepsi olmasa bile; bunlarn ounun yntemsel ilkeler baznda gizli ya da ak bir
ekilde genelde din dnceye, zelde ise slm dnceye dmanlklar vardr.
Dnsel etkinliklerin bu trlerindeki durum kimya, fen, astronomi, biyoloji, tb vb. bilimlerdeki
gibi deildir. Gerek deney snrn, bunun neticelerini kaydetme snrn amayp herhangi, bir
ekilde bunlara felsef bir yorum eklemedikleri srece durum byledir. rnein biyoloji
sahasnda Darvin'in delilsiz, mesnedsiz arzu ve istee dayanan gzlemleri snn aan bir olaydr.
Hayatn douu ve gelimesini yorumlarken tabiat aleminin dnda bir gcn varlna gerek
olmadm ileri srmtr.
Bu tr durumlarda, insan abalarn bu alanlarda gln ve komik olarak grnd zamanlarda
mslmanm yannda, Rabbinden gelen yeterli miktarda aklamas vardr. Bunun tesinde konu
dorudan doruya akideyle, bir olan Allah'a ibadetle balantldr.
"Kltr, insan bir mirastr", vatan, milliyeti, dini yoktur, hikayesi pozitif bilimler sz konusu ol-
duunda dorudur. Bu, u artla geerlidir: Bu alann, bu bilimlerden elde ettii sonular
metafizik felsef bir yoruma, insann kendisine, faaliyetine, tarihine, sanata, edebiyeta, dair bir
yoruma tabi tutmad srece. Bunun tesinde bu gr, ncelikle akide ve dnce snrlarn
ykmay ama edinen dnya Yahudiliinin bir tuzadr. Bu, yahudilerin btn dnyaya
hkmetmeleri iindir. Bu, uyutan, uyuturan bir szdr. Yahudiler bu eytan planlaryla,
ncelikle btn insanl faizle ileyen Yahudi ml kurumlarnn bir klesi haline getiren, faize
dayal etkinliklerini rahata yapma imkanlarn elde etmektedirler.
slm pozitif bilimlerin, bunlarn deneysel uygulamalarnn ardnda iki tr kltrn olduu gr-
ndedir: slm dncesinin kurallarna bal bulunan slm kltr ile beeri daceyi ilah
yapma kuralna dayanan cahil kltr. slm kltr dnsel etkinlik ve insani gerekilik
alanlarnn hepsini kapsar. Bu etkinlik ve canlln srekli klacak" yeterli kural, yntem ve
zellie sahiptir.
Bugnk Avrupa endstri uygarlnn bal bulunduu deneysel metodun, balangta
Avrupa'da domadm; ilkelerini, evrene/ evrenin yapsna, gizli hazinelerine, enerjisine 'dair
bilgileri slm dncesinden alan Endls ve Dou slm dnyasndaki niversitelerde
doduunu bilmemiz yeterlidir.
Sonra, Avrupadaki bilimsel uyan olan Rnesans, bu yntemi kendine zg kld. Bazsnn kendi
iinde, bazsnn da dnya Hristiyanl ve Yahudiliinin saldrlan sonucu -ortaya kan
nedenlerden dolay bu yntem slm dnyasnda tedricen unutuldu, terkedildi. Daha sonra
Avrupa iktibas ettii bu yntemi, slm itikad temellerinden ayrd. Zamanla kesin bir ekilde
onu Allah'tan uzaklatrd. Bu srada kilise, Allah adna insanlara zulmediyordu.
Bylece btnyle Avrupa dncesinin bir rn, her zaman ve her yerde cahili dncenin bir
yansmas olarak slm dncesinin dinamiklerinden farkl bir yapda tezahr etmitir. Ayn
zamanda slm dncesinin azl bir dman olmutur. Mslmana den, yalnzca kendi
dncesinin dinamiklerine dnmesi, Rabbani kaynan dnda baka bir kaynaktan bir ey
almamasdr. Sadece kalbinin snd, dinine takvasna gvendii muttaki bir mslmandan
almaktr.
nsann kendisine, varla, hayata, insan etkinlie, kurumlara, deerlere, ahlka, geleneklere vs.
btn etkinliklere olan bak asn etkileyen akidev kavramlarla ilgili btn bilimlerde "ilmin
alimden ayr" olduu hikayesini, slm tanmaz.
slm kimya, astronomi, tp, tarm, endstri, ynetim vb. bilimlerde mslmamn gayri
mslimden, ya da muttaki olmayan mslmandan ilim renmesine msaade eder. Bu durum,
sz konusu ilimlerin elde edilecei muttaki bir mslmamn bulunmad zaman geerlidir.
Nitekim bugn kendilerini msl-man olarak adlandran ancak dininden, ynteminden, Allah'n
hilafetinin gerei olan slm dncesinden, bu hilafet iin gerekli olan bilim, tecrbe ve eitli
yeteneklerden uzak olan mslmanlarn iinde bulunduklar durum budur. Ancak slm, msltft
mann akide ilkelerini, dnce dinamiklerini, Kur'an'm, hadisin, Peygamberin hayatn
yorumla-| may, tarihinin yntemini, ruhunu, toplum, hukuk ve ynetim dzenini, edebiyat ve
sanatn yabanc bir kaynaktan almasna izin vermez.
Bu satrlarn yazar, tam krk yldan beri okuyan biridir. Onun ilk alan, insan bilginin ana alan-
larnda; uzmanlk alanna giren ya da ilgilendii konularda okumak ve bilgilenmekti. Sonra
akidesinin, dncesinin kaynaklarna yneldi ve bu geni kltrn yannda btn
okuduklarnn bir hi olduunu grd. Zaten bunun baka trl olmas da mmkn deildi.
Geirdii bu krk yla piman da deildi. nkcahiliyeyi gerek yzyle, sjapkhyla, sap-
trmsylgjggerszliiyle bunalm vb. btn ynleriyle tand. Mmkn olmadn
yaMneiTorcTu.
Bununla beraber, yukarda slediklerim bana ait olan eyler deildir. nk konu ahs grle
aklanmaktan ok daha genitir. Byle bir meselede, mslmamn kendi grne dayanmas
Allah katnda byk bir sorumluluu getirir. Bu ancak Allah ve Rasl'nn szdr. Allah ve
Raslne iman edenlerin ihtilafa dtklerinde O'na ve Peygamberine bavurduklar gibi,
burada da Allah ve Rasl'nn szne ba vurmalar gerekir.
Allah Tel genel bir ifadeyle Yahudi ve Hristiyanlarn nihai hedefleri hakknda yle
buyuruyor: Kitap ehlinin ou, hak kendilerine apak belli olduktan sonra, ilerindeki
ekememizlikten tr, iman ettikten sonra sizi kfre dndrmeyi isteseler-de Allah'n emri
gelene kadar onlar affedin gein. Allah, muhakkak hereye kadir'dir." (Bakara, 109)
"Kendi dinlerine uymadka, Yahudi ve Hristi-yanlar senden asla honud olmayacaklardr. De ki,
"Doru yol ancak Allah'n yoludur. Sana gelen ilimden sonra Onlarn heveslerine uyarsan, and
olsun ki, Allah'tan sana ne bir dost, ne de bir yardmc olur." (Bakara, 120}
"Ey iman edenler! Kitap verilenlerin bir takmna uyarsanz, imannzdan sonra sizi kafir olmaya
evirirler," (l-i mrn, oo)
Hafz Ebu Ya'la'nn Hammad, a'bi, Gabir kanalyla rivayet ettii bir hadiste Allah Rasl (s.a.v.)
yle buyuruyor: "Kitap ehline bir ey sormayn. nk onlar sizi doru yola ulatrmaz,
sapttrrlar. Yoksa siz ya bir batl dorulam ya da bir hakk yalanlam olursunuz. Allah'a
yemin olsun ki eer Musa aranzda yayor olsayd, ona, bana uymaktan baka ey helal
olmazd."
Allah (c.c.) mslmanlarn Yahudi ve Hristiyan-larla olan ilikilerinin son eklini kesin bir
ekilde yukardaki ifadelerle tesbit etmesinden sonra; slm akidesi, tarihi, toplum dzeni,
politikas ya da ekonomisiyle ilgili yaplan aratrmalarda Yahudi ve Hristiy ani arn iyi niyetli
olduklarm zannedenler, ya da onlarn hayra, doruya, nura yneldiklerini sananlar ancak
gafillerdir.
Allah'n sznden ortaya kan udur: "De ki, doru yol ancak Allah'n yoludur." Bu durumlarda
doru yol ancak Allah'n yoludur." Bu durumlarda mslmanm ynelmesi gereken tek kaynak
budur. Allah'n yolunun dndakiler sapklktr. yetteki kasrn (kesinliin) ifade ettii gibi,
onun dndakiler doru deildir: "De ki doru yol ancak Allah'n yoludur."
Bu yetin anlamnda pheye yer olmad gibi tevile de gerek yoktur.
Allah'tan yz evirip, ilgisini yalnzca dnya hayatna hasredene aldrmamay, uzaklamay
emreden kesin bir emri ilahi vardr. Bu gibilerin ancak zanm bildiklerini ifade etmektedir.
Mslman ise, zanna uymaktan menedilmitir. Onlar ancak dnya hayatnn d yzn bilirler.
Doru drst bir ey bilmezler: "Bizi zikretmekten yz evirenlere ve dnya hayatndan baka
bir ey istemeyenlere aldrma. Bu onlarn ulatklar bilginin dzeyini gsterir. Dorusu Rabbin,
yolundan sapm olan pek iyi bilir, doru yolda olan da ok iyi bilir." (Necm, 29-30)
"Onlar, dnya hayatnn d yzn bilirler. Onlar ahiretten habersizler." (Rum, 7)
Allah'n zikrinden gafil olup; sadece dnya hayatn isteyenler, gnmzn bilginleridir. Ancak
bu d grn bilirler. Mslmanm btn ileri iin gvenerek alabilecei ilim bu deildir.
Sadece maddi olan ilimden almas caizdir. Hayata, insana, dnsel balantlarna dair bir
yorum, bir aklama alamaz. "Bilenlerle bilmeyenler hi bir olur mu?" (Zmer, 9) yetinde iaret
edilen vlen ilim, bu ilim deildir. Kur'an yetlerinin anlamlarn yanh anlayp ylece
deerlendirenler, kendi grleri iin bunu delil gstermektedirler. Bu takrr soruyu yetin
btn iinde deerlendirmek gerekir. Geceleyin secde ederek ve ayakta durarak boyun bken,
ahiretten ekinen, Rabbinin rahmetini dileyen kimse inkar eden kimse gibi olur mu? "De ki:
"Bilenlerle bilmeyenler hi bir olur mu? Dorusu ancak akl sahipleri t alir." (Zmer, 9)
Geceleyin secde eden, ayakta duran, boyun bken, ahiretten ekinen, Rabbinin rahmetini dileyen
bilgindir ancak. Ayetin iaret ettii; Allah'a ve takvaya ulatran ilim budur. Ftrat bozan; Allah'
inkar eden deil.
lim akide, dini fariza ve ibadetlerle snrl deildir. lim her eyi ierir. Doa yasalaryla, bunlarn
y-eryznde Allah'n halifesi olan insana amade klnmasnda; akide, fariza ve ibadetlerle
balantl klnmasyla ilgilidir ilim. Fakat iman temelden yoksun olan ilim, Kur'an'n kasdettii,
ehlini vd ilim deildir. man ile astronomi, biyoloji, fen, kimya, jeoloji arasnda yine varlk
sistemiyle, canl kanunlaryla ilgili olan dier ilimler arasnda bir iliki vardr. Allah'tan
uzaklam sapk arzular kullanlmazsa; btn bunlar insan Allah'a gtrr. zlerek belirtmek
gerekir ki, zellikle Avrupa'da kilise ile ilim adamlar arasnda meydana gelen hadiseler
yznden rnesans yllarnda Avrupa anlay bu durumdayd. Sonra Rnesans, btn bir
Avrupa dncesinde, Avrupa dnce yapsnda derin etkiler brakt. ster felsefe, metafizik,
isterse de grnrde din konusuyla bir ilgisi olmayan pozitif bilimler olsun, btn bilimler,
ksaca Avrupa dncesinin rettii herey, yalnzca kilise ve kilise dncesiyle snrl
kalmayan, genelde btn dini dncelere dmanca biranlay gelitirmilerdir.
Avrupa dnce ekolleri ve vard sonular, bilginin her alannda din dnceye dmanlk
temeline dayand kabul edildiinde bunlarn, zellikle slm dncesine ar bir dman
olduu aa ^ kar. Ayrca bu dmanl zel olarak yapmaktadrlar. Belli bir plana gre slm
akide, dnce ve kavramlarn sulandrmaya; mslman toplumun ilkelerini, dinamiklerini
ykmaya almaktadrlar.
slm aratrmalarda, Avrupa dnce yntemlerine, sonularna gvenmek, byk bir gaflet
olur. Pozitif bilimleri alrken konuyla ilgili felsef bir ey olup olmad konusunda olduka
dikkatli olmalyz. nk bu felsef yorumlar temel olarak, genelde din dnceye, zelde ise
slm dnceye dmandrlar. Saf slm kaynaklarn zehirlemek iin az bir miktar yeterlidir.

22[22]


Mslmann Milliyeti Akidesidir

slm insanla ilikiler, deerler, ller ve bunlarn alnd kaynaa dair yeni bir anlay ge-
tirmitir. slm jnsan Rabbine dndrmek; yarln, hayatn, l ve deerlerini ald yeri en
yce otojjteJahriak-iin gelmitir. liki ve balantlarn ona gre ayarlar. Ondan
gelm7yme~oia "dnecektir.
1 nsanlar Allah'a balayan bir tek ban olduunu vurgulamak iin gelmitir. Bu olmazsa, ne bir
sayg, ne de bir sevgi kalr jj "Babalar veya oullar veya kardeleri ya da akrabalar olsa bile,
Allah'a ve ahiret gnne*iman eden bir milletin Allah'a ve peygamberine kar gelenlere, sevgi

22[22]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 139-151.
beslediklerini
gremezsin. "(Mcadele, 22)
Allah'a ait ok deil, bir tek hizb (parti, grup) vardr. Dier hizbler eytana ve tauta aittirler:
"man edenler Allah yolunda savarlar. Kafirler ise taut yolunda savarlar. eytann dostlaryla
savan, gerekte eytann hilesi zayftr." (Nisa, 76)
Allah'a ulatran tek bir yol vardr. Dier yollar kesinlikle ona ulatrmazlar: "Bu dosdoru olan
yoluma uyun. Sizi Allah yolundan ayr drecek yollara uymayn." (En'am, 153)
slm olan tek bir dzen vardr. Onun dndakilerin hepsi cahilidir.
" Cahiliye devri hkmn m istiyorlar"? Yaki-nen bilen bir millet iin Allah'tan daha iyi hkm
veren kim vardr?" (Maide, 50)
Tek bir eriat vardr. O da slm eriatdr. Dierleri heva ve hevese dayanan dzenlerdir:
"Sonra, seni de din konusunda .bir eriat sahibi kldk, ona uy. Bilmeyenlerin heveslerine uyma!"
(Casiye, 18)
Ve meydanda ok deil, yalnzca tek bir hakikat vardr. Dierleri sapklktr: "Hakikatin dnda
sadece sapklk vardr. yleyse nasl olup da dndrlyorsunuz?" (Yunus, 32)
zerinde slm devletinin kurulu bulunduu, Allah'n eriatnn egemen olduu, hadlerinin uygu-
land mslmanlann birbirlerinin velileri olduu tek bir dar (lke) vardr. O da dar-l
slm'dr. Onun dndakiler dar- harp'tir. Mslmanm onunla ilikisi ya savatr, ya da ahd-i
eman yapmaktr. O dar-l slm deildir. Orann halkyla mslmanlar arasnda bir velayet
(dostluk) da yoktur: "Dorusu iman edip hicret edenler, Allah yolunda mallaryla, canlaryla
cihad edenler ve muhacirleri barndrp onlara yardm edenler, ite bunlar birbirlerinin velisi
(dostu) dirler. ifnan edip, hicret etmeyenlerle, hicret edene kadar sizin dostluunuz yoktur.
Fakat din urunda yardm isterlerse, aranzda anlama olmayan topluluktan bakasna kar
onlara yardm etmeniz gerekir. Allah ilediklerinizi grr. nkr edenler, birbirlerinin velisi (dos-
tujdirler. Eer siz birbirinizle dost olmazsanz yeryznde kargaalk, fitne ve byk bozgun
kar, man edip hicret eden, Allah yolunda savaanlar ve muhacirleri barndrp onlara yardm
edenler, ite onlar gerekten mmin olanlardr. Onlara mafiret ve cmerte verilmi rzklar
vardr. Sonra iman edip hicret eden ve sizinle birlikte savaanlar, ite onlar sizdendir." (Enfi,
72-75)
slm byle bir btnlk ve kesinlikle insan ykseltmek, onu toprak ve kan bandan kurtarmak
iin .gelmitir. Allah'n eriatnn hakim olmad, onunla mensuplar arasndaki ilikilerin Allah
esasna dayanmad yer mslmana vatan olamaz. Onu, slm mmetinin, slm lkesinin bir
yesi yapan akidesinin dnda bir milliyeti de yoktur. Ms-lmann Allah'a imandan
kaynaklanann dnda bir yaknlk ba da yoktur.
Yaratan'a iman edip, sonra akrabalk buna ek-lenmedike; mslmanm babasyla, anasyla,
kardeiyle, airetiyle yaknl gereklemez:
"Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan, ondan eini var eden ve ikisinden pek ok erkek ve ka-
dn meydana getiren, Rabbinizden saknp korkun. Kendisi adna birbirinizden dilekte
bulunduunuz Allah'n ve akrabann haklarna riayetsizlikten saknn." (Nisa, i)
Bu, mslmanlara dman olan cephede olmadklar mddete; akide farkna ramen ana-
babayla gzel bir ekilde iliki kurmaya engel deildir. Eer dmanlkta bulunurlarsa ne ba, ne
de iliki kalr. Abdullah b. Abdullah b. Ubeyy bize muhteem bir rnek vermektedir: bn-i Gerir'in
bn-i Ziyad'dan rivayetine gre yle dedi: Allah Rasl Abdullan b. Abdullah b. Ubeyy'i ard.
Babann ne dediini biliyor musun?, dedi. O da, anam babam sana feda olsun, ne diyor? dedi.
Allah Rasl buyurdu ki; baban, Medine'ye dndmzde gl olan zayf olan karacak,
diyor. Ey Allah'n Rasl phesiz doru sylemi. Allah gl, o zayftr. Sen Medine'ye
geldiinde Allah'a yemin olsun, herkesin de bildii gibi babasna benden daha saygl kimse
yoktu.
Eer Allah ve Rasl onun ban getirmemle raz olacaklarsa hemen getireyim. Allah Rasl
(s.a.v.) hayr, dedi. Medine'ye geldiklerinde Abdullah, elinde kl kapda babasnn karsna
geip, "Medine'ye dndmzde gl olan zayf olan karacak diyen, sen misin" dedi. "Allah'a
yemin olsun gcn (izzetin), sana m, yoksa Allah Raslune mi ait olduunu syleyeceksin. Allah
ve Rasl'nn izni olmadka ne burann glgesine, ne de ieriye girebilirsin"-dedi. "Ey Hazrec"
dedi. "bn-i Ubeyy olum, beni evime girmekten alkoyuyor". Baz insanlar geldiler, onunla
konutular. "Allah ve Rasul'nn izni olmadka kesinlikle girmeyecek" dedi. Peygambere gelip
olan biteni haber verdiler. "Ona gidin, brakn evine girsin, deyin" buyurdu. Ona gelip
peygamberin szn bildirdiklerinde, "O'nun emri geldiine gre, artk girebilir", dedi.
Akide ba yerletiinde, aralarnda nesep ve akrabalk ba olmasa bile, btn m'minler
kardetir: "Dorusu iman edip hicret edenler, Allah yolunda canlaryla, mallaryla cihad edenler
ve muhacirleri barndrp onlara yardm edenler, ite onlar birbirlerinin velisidirler." (Enfal, 72)
O, bir nesli ap sonraki nesillere ulaan, bu mmetin bam sonuna, sonunu da bana sevgi,
sayg, dostluk bayla balayan bir velayettir: "Daha nceden Medine'yi yurt edinmi ve
gnllerine iman yerletirmi olan kimseler, kendilerine hicret edip gelenleri severler, onlara
verilenler karsnda bir ekememezlik hissetmezler. Kendileri zaruret iinde olsalar bile onlar
kendilerinden nde tutarlar. Nefsinin tamahkrlndan korunabilmi kimseler, te onlar
mutlulua erenlerdir. Onlardan sonra gelenler, "Rabbimiz! Bizi ve bizden nce iman etmi kar-
delerimizi bala, kalbimizde m'minlere kar kin brakma! Rabbimiz! phesiz sen
efkatlisin, merhametlisin" derler." (Har, 9-10)
Allah (c.c.) zaman tneli iinde kendilerinden nce iman etmi olan peygamberlerden rnekler
verir: "Nuh Rabbine seslendi: Rabbim! Olum benim ailemdendi. Dorusu senin vadin haktr.
Sen hkmedenlerin en iyi hkmedenisin. Allah: Ey Nuh!. O senin ailenden saylmaz, nk o, iyi
olmayan bir i yapmtr. yleyse bilmediin bir eyi benden isteme! Sana cahillerden olmaman
tlerim, dedi. "Rabbim! Bilmediim eyi senden istemekten sana snrm. Beni balamaz ve
bana merhamet etmezsen hsrana urayanlardan olurum, dedi." (Hud, 45-47)
"Rabbi brahim'i bir takm emirlerle denemi, o da onlar yerine getirmiti. Allah, "seni onlara
nder klacam" demiti. O, "soyumdan da" deyince "Zalimler benim ahdime eriemez"
buyurmutu."(Bakara, 124)
"brahim: "Rabbim! Burasn emin bir ehir kl, halkndan, Allah'a ve ahiret gnne iman
edenleri rzklandr" demiti. Allah da; "nkar edeni de az bir mddet geindirir, sonra da onu
atein azabna uramak zorunda brakrm, ne kt sonu" buyurmutu." (Bakara, 126)
brahim, babasnn ve anasnn sapklkta srar ettiklerini grnce, onlar terkeder: "Sizin
Allah'tan baka ibadet ettikleriniz brakp ekilir, Rabbime dua ederim. Rabbime ettiim duada
mahrum kalmayacam Umanm." (Meryem, 48)
ibrahim, kavmi ve onlarda bulunan gzel rnekten de yle bahseder: "brahim ve onunla
beraber olanlarda sizin iin uyulacak gzel bir rnek vardr: Onlar milletlerine yle demilerdi:
"Biz sizden ve Allah'tan baka ibadet ettiklerinizden uzaz, sizin dininizi inkar ediyoruz, bizimle
sizin aranzda yalnz Allah'a iman edinceye kadar sonsuz bir dmanlk ve fke ba
gstermitir." (Mmtehine, 4)
Ashab- Kehf genleri de, dinlerini Allah'a zg klmak iin ailelerim, milletlerini, topraklarn
brakip gitmilerdir. Vatanlarnda, ailelerinde, kabilelerinde kendilerine bir yer bulamaynca
akideleriyle Rabblerine snmlard: "Onlar Rablerine iman etmi bir ka genti. Onlarn
hidayetlerini artrm ve kalplerini pekitirmitik. Durup, yle demilerdi: "Rabbimiz gklerin
ve yerin Rabbidir. O'nu brakp baka bir tanrya dua etmeyiz, yoksa and olsun ki, batl sz
sylemi oluruz. u bizim milletimiz Allah' brakp O'ndan baka tanrlar edindiler. Onlarn
gerek olduuna dair apak delil getirmeleri gerekmez mi? Allah'a kar yalan uydurandan daha
zalim kimdir? Onlara: "Siz onlardan ve Allah'tan baka ibadet ettiklerinizden ayrldnz, bunun
iin maaraya girin ki, Rabbiniz size rahmetini yaysn ve size iinizde kolaylk gstersin"
denildi." (Kehf, 13-
16)
Nuh ve Lut'un hanmlar, elerinden, akideleri farkl olduu iin ayrlyorlard. 'Allah inkar
edenlere, Nuh'un karsyla Lut'un karsn rnek verir. Onlar kullarmzdan iki iyi kulun nikah
altnda iken onlara kar hainlik edip inkarlarn gizlemilerdi de o iki peygamber Allah'tan gelen
azab onlardan savamamlard. O iki kadna cehenneme girenlerle beraber siz de girin, denildi."
(Tahrim, 10}
te tarafla da Firavunun hanm vardr: "Allah iman edenlere Firavunun karsn rnek verir. O,
Rabbim! Katndan bana cennette bir ev yap, beni Firavundan ve yaptklarndan kurtar, beni
zalim milletten kurtar, demiti."(Tahrim, i)
Bylece btn iliki ve balarda rnek oalmaktadr: Nuh kssasnda babahk ba, brahim ks-
sasnda oul ve vatan ba, ashab- kehf kssasnda aile, kabile ve vatan ba, Nuh ve Lut'un
kanlaryla, Firavunun karsnda e ba gzler nne serilmektedir.
Orta (vasat) mmete gelinceye kadar, bu byk kervan iliki ve balarn gerekliini,
dncesini de tad. Bugn bu mmet bir rnek ve tecrbe birikimine sahiptir. Mslman
mmete den ey, Rabbani ynteme gre davranmaktr. Akide farkllatnda kabile ve ev de
farkllam, blnmt. Bylece tek bir ba kmt ortaya. Mminlerin sfatyla ilgili Allah
(c.c.) yle buyurmaktadr:
"Babalar veya oullar veya kardeleri ya da akrabalar dahi olsa, Allah'a ve ahiret gnne iman
eden bir milletin Allah'a ve peygamberine kar gelenlere sevgi beslediklerini gremezsin, ite
Allah, iman bunlarn kalblerine yazm, katndan bir nur ile onlar desteklemitir. Onlar,
ilerinden rmaklar akan, iinde temelli kalacaklar cennetlere koyar. Allah onlardan honud
olmutur, onlar da Allah'tan honud olmutur. te bunlar, Allah'n hizbidirler. yi bilin ki saadete
erecek olanlar, Allah'n hzbndeklerdr." (Mcadele, 32)
Muhammed (s.a.v.) ile amcas Ebu Leheb, amca-olu Amr b. Hiam (Ebu Cehil) arasndaki
akrabalk ba kesildiinde; muhacirler aileleri ve akrabalaryla savap onlar ldrdklerinde,
muhacirlerle en-sar arasnda akide ba olutu. Onlar aile ve karde oldular. Mslman Araplarla
kardeleri Suheyb-i Rum, Bilal-i Habe ve Selman- Faris arasnda akide ba kuruldu. Kabile,
ulus ve toprak asabiyeti ortadan kalkt. Allah Rasl (s.a.v.) yle buyurdu: "Asabiyetten
vazgein. O bir pisliktir" Yine onlara yle dedi: "Asabiyyet zerine len bizden deildir" Bu
pisliin ii bitmiti. Soy sopun ii sona ermiti. Ulus kiri temizlendi. Et ve kan kokumuluundan
uzak, yce ufuklara ulat insanlk. O gnden beri mslmamn vatan toprak olmad hi. Onun
vatan akidesinin egemen olduu, yalnzca Allah'n eriatn yrrlkte olduu, snd,
savunduu, korumak iin uruna ehid olduu "dar-l slm"dr. Oras slm' akide kabul eden,
eriatn eriat kabul eden herkesin vatandr. "Dar-l slnTda yaayan ehli kitap gibi,
mslman olmayanlar bile slm eriatn dzen olarak kabul ediyorlarsa, oras onlarn da vatan
olur. slm'n egemen olmad, eriatnn yrrlkte olmad lke mslmana, anlamal zm-
miye gre "dar-l harb"tr. Orada domu, orada akrabalar, mah-mlk olsa bile mslman
onlarla savar.
Muhammed (s.a.v.) ailesinin, kabilesinin bulunduu, kendisinin ve arkadalarnn evlerinin
bulunduu, mallarn terkettikleri Mekke ile savamt. Oras ona ve mmetine ancak orada
slm kabul edildiinde, eriat uygulandnda vatan olmutu.
slm budur iste. slm ne dil ile sylenen, ne de zerinde slm Bir etiketin, bir ismin
bulunduu doulan yer, je^de^^ttsljman ana-babadan doan birinin ti
"Hayr, Rabbine yemin olsun ki, aralarnda ekitikleri eyde seni hakem tayin edip, sonra senin
verdiin hkm ilerinde bir sknt duymadan tamamen kabul etmedike iman etmi olmazlar.
"(Nisa, 65)
slm sadece budur. Toprak, ulus, neseb, akrabalk, kabile, airet deil, yalnzca odur; Dar-l
slm.
slm, insanlar ge uzansnlar diye toprak balarndan, yceler ycesine ykselsinler diye de
kan prangalarndan kurtarmtr.
Mslmamn zlemini ektii, savunduu vatan bir toprak paras deildir. Mslmamn tand
ulus, egemen ulus, deildir. Mslmamn aireti snd, savunduu kan bandan ileri gelen
airet deildir. Mslmamn bayra, aziz bildii, uruna ehid olduu bayrak, herhangi bir
kavmin bayra deildir. Mslmamn istedii elde ettiinde bundan dolay krettii galibiyet
herhangi bir ordunun zaferi deildir.
Allah yle buyuruyor: "Allah'n yardm ve zafer gn gelip, insanlarn Allah'n dinine akn akn
girdiklerini grnce Rabbni hamdederek tebih et. O'ndan mafiret dile. nk O, tevbeleri
daima kabul edendir." (Nasr, 1-3)
Zafer dier bayraklarn deil, akide bayrann altndadr. Cihad baka amalar iin deil,
yalnzca Allah'n dini ve eriat galib gelsin diyedir. Herhangi bir lkeyi deil, belirtilen artlar
dahilinde slm lkesini savunmaktr. Ne bir ganimet, ne bir hret, ne bir toprak ya da ulus,
nede oluk ocuk iin deil, sadece Allah iin. Onlar Allah'n dininden uzaklatracak, fitneden
korumak bunun dndadr.
Ebu Musa'dan (r.a.) rivayet edildiine gre yle dedi: "Allah Rasl'ne (s.a.v.) cesurluk, asabiyet
ve iin savaan kimselerden hangisinin Allah yolunda olduu soruldu. yle buyurdu: "Kim
Allah'n dini stn olsun diye savarsa, o Allah yolundadr."
nsan, bu biricik hederin uruna; Allah'n rzasnn dnda herhangi bir savata, herhangi bir
hedef iin deil, ancak bu yolda savarsa ehid olur.
Mslmanm akidesiyle savaan, onu dininden alkoyan eriatn uygulamay yasaklayan her
lke, orada mslmanm ailesi, aireti, kavmi, mal ve ticareti dahi bulunsa; dar-l harbtir.
Akidesinin hakim olduu, eriatnn uyguland her lke, orada mslmanm ailesi, aireti,
kavmi ve ticareti bulunmasa da oras, dar-l slm'dr.
lke, Allah'n koyduu akidenin, hayat dzeninin, eriatn hkmettii yerdir. nsana layk olan
lke budur. Milliyet, akide ve hayat tarzdr. Ademo-allarnn layk olduu temel ba budur.
Airet, kabile, kavim, milliyet, renk ve toprak asabiyyeti geri kalmlk, dklk belirtisidir. n-
sanln ruhsal dlere urad dnemlerde ortaya kan cahil bir olgudur.
Allah Rasl (s.a.v.), yayd pis ve iren kokudan dolay rkl kokumuluk olarak
nitelemitir
Yahudiler kendilerini, milliyet ve kavimlerinden dolay Allah'n seilmi milleti olduklarn iddia
ettikleri zaman, Allah bunu reddetti. Allah, gelip geen nesilleri, deie gelen kavimleri, millet ve
lkeleri deil, iman l olarak koymutu:
"Allah'a, bize gnderilene, brahim'e, smail'e, shak'a, Yakub'a ve torunlarna gnderilene, Mu-
sa'ya ve sa'ya verilene, Rableri tarafndan peygamberlere verilene iman ettik. Onlar birbirinden
ayrt etmeyiz. Biz O'na teslim olanlarz" deyiniz. Sizin iman ettiiniz gibi iman etmi olsalar,
doru yolu bulmu olurlar. Yz evirirlerse, phesiz onlar kmazdadrlar. Onlara kar Allah
sana yetecektir. O, iitir ve bilir. Allah'n verdii renge uyun. Rengi Al-lah'nkinden daha gzel
kim vardr1? Biz "O'na ibadet edenleriz." (Bakara, 136-138)
Gerekten Allah'n seilmi milleti, aralarnda eitli milliyet, kavim, renk ve lke farklar
bulunan Allah'n (c.c.) bayrann glgesinde yaayan slm mmetidir: "Siz insanlar arasnda
ortaya karlan hayrl bir mmetsiniz. yiyi emreder, ktlkten alkoyar ve Allah'a iman
edersiniz" (l-i mrn, no)
lk safnda, Arap Eb Bekir'in, Habeli Bilalin, Bizansl Suheyb'in, ranl Sehnan'n bulunduu ve
sonraki nesillerin izledii bu muhteem izginin hakim-oldau nnetin_mijliyeti_akide. lkesi
dar,-l sljTi, hakimi Allah, anayasas da Kur'an'dr/
Bu yce lke, milliyet ve akrabalk anlay, Allah'a davet erlerinin gnllerine egemen olmas
gereken anlaytr. Bu o kadar ak olmal ki, hi bir yabana cahil dnce ona karmamal. Hi
bir gizli irk tr ona szamamal. Yeryznde milliyet, kavim, say, kk karlar vb. gibi gizli
irkleri Ce-nab- Allah tek bir ayette zikredip, bir kefeye; iman ve gereklerini de ayr bir kefeye
koyarak seimi insanlara brakmaktadr:
"De ki"Babalarnz, oullarnz, kardeleriniz, eleriniz, akrabanz, elde ettiiniz mallar, durgun
gitmesinden korktuunuz ticaret, hounuza giden evler sizce Allah'tan, Peygamberinden, Allah
yolunda cihad etmekten daha sevgili ise,Allah'n buyruu gelene kadar bekleyin. Allah fask
kimseleri doru yola eritirmez: " (Tevbe, 24)
Cahiliye ve slm'n gereklii, dar-ul harb ve dar-l slm'n nitelii konusunda, Allah'a davet er-
lerinin kalblerine yzeysel pheler gelmemelidir. Aksi takdirde anlaylar karabilir: slm'n
hkmetmedii, eriatnn yrrlkte olmad bir yerde slm yoktur. slm'n yntemi ve
hukukuyla egemen olduu yerin dnda dar-ul slm yoktur. mandan sonra ancak kfr vardr.
slm'n dnda kalan herey cahiliyedir. Hakkn tesinde ancak sapklk vardr.
23[23]


Uzun Sren Bir Gei Dnemi

man eden veya etmeyen btn insanlara slm' sunarken, kendimizde tamamen ak olmas
gereken ncelikli bir gerek vardr... Bu, slm'm kendi yapsndan ve tarihinden ortaya kar.
slm, farkl zelliklere sahip bamsz1 bir varlk ve hayat sistemidir. Btn balant ve
dinamikleriyle kendine zgdr. Bamsz hayat yntemi ondan domakta, bilinen zelliklere
sahip dzen onun zerine kurulmaktadr.
Bu dnce, eski olsun, yeni olsun dier cahili dncelere kkl bir ekilde kar kar. Bu
dncelerle baz tali noktalarda kesiebilir. Ancak bunlarn kaynakland temeller insanln
tand dier sistemlerin hepsinden farkldr.
slm'n ilk grevi yeryznde bu dnceye, uygun bir yaam biimi kurmak, onun fiil bir

23[23]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 152-164.
ekilde tezahrn salamak, Allah'n setii Rabbani ynteme uyan bir dzen kurmaktr. Bunu
pratik olarak gerekletirsin, o temel zere kursun diye bu mslman mmeti Allah
gndermitir: "Siz insanlar iin ortaya karlm hayrl bir mmetsiniz. yilii emreder,
ktlkten alkoyar, Allah'a iman edersiniz" (Al-imrn, 110)
"yilii emrederler, ktlkten alkoyurlar." (Hacc, 4i)
yeyse slm'n grevi yeryznde egemen olan cahili dncelerle, her yerde hakim olan cahili
kurumlarla uzlamak deildir. Geldii gnde de grevi bu deildi. Bugnk grevi de bu deildir.
Yarn da bu olmayacaktr... Cahiliye ayn cahiliyedir. Cahiliye tek olan^Allah'a ibadet etmemek,
ilah hayat tarznda sapmak, ilah kaynan dndaki baka bir kaynaktan dzen, hukuk, yasa,
adet, gelenek, deer ve ller ortaya karmaktr. slm da yine ayn slmdr.' Ve grevi
insanlar cahiliyeden slm'a tamaktr.
Cahiliye; Allah'n izin vermedii halde baz insanlarn dierlerine yasalar koyarak insann insana
ibadet etmesidir.
slm ise insanlarn dncelerini, akidelerini, hukuk dzenlerini, yasalarn, deerlerini,
llerini Tek olan Allah'tan alarak O'na ibadet etmek, kula kulluktan kurtulmaktr.
slm'a iman eden ve etmeyen btn insanlara, slm'n doasndan ileri gelen bu gerei,
yeryzndeki rolnn yapsn sunmamz gerekir.
slm, ne dnce baznda, ne de bu dnceden doan kurumlar baznda cahiliye ile ortak
zme girmeyi kabul eder... Ya slm... Ya da cahiliye...
slm'n kabul edecei, honut olaca yars slm, yars da cahiliye olan baka bir ey yoktur
ortada. slm'n bak as nettir: Hak ok deil, tekdir. Bu hakkn dndakiler ise ancak
sapklktr. kisinin bir araya gelmesi, kaynamas mmkn deildir. Ya Allah'n hkm vardr, ya
da cahiliyyenin. Ya Allah'n eriat ya da heva ve heves. Bu konuda birok ayet vardr.
Kur'an'da: 'Aralarnda Allah'n indirdii Kitab ile hkm ver. Allah'n sana indirdiinin bir bl-
mnden seni vazgeirmelerinden sakn. Heveslerine Uyma." (Maide, 49)
"Bundan dolay onlara davette bulun. Emrolun-duun gibi dosdoru ol. Onlarn heveslerine
uyma." {ura, 15)
"Eer onlar sana icabet etmezlerse, bil ki, onlar sadece heveslerine uymaktadrlar. Allah'tan
gelen bir delile dayanmakszn hevesine uyandan daha sapk kim vardr"? Allah zalim milleti
phesiz ki, doru yola eritirmez." {Kasas, 50)
"Sonra seni de din konusunda bir eriat sahibi kldk. Ona uy. Bilmeyenlerin heveslerine uyma.
phesiz onlar seni Allah'tan mstani klamazlar. Dorusu zalimler birbirlerinin dostudurlar,
Mutta-kilerin dostu ise Allah'tr."(Casiye, 18-19)
"Cahiliye devri hkmn m istiyorlar? Yaki-nen bilen bir millet iin Allah'tan daha iyi hkm
veren kim, vardr?" {Maide, 50)
Bu, ncs olmayan iki eydir. Ya Allah ve Rasle icabet etme, ya da hevese uyma. Ya Allah'n
hkm, ya da cahiliyenin... Ya tamamen Allah'n indirdii ile hkmetme ya da Allah'n
indirdiinden yz evirme... Allah'n (c.c.) ortaya koyduu bu kesin ve net aklamadan sonra
artk tartmaya, konumaya gerek yoktur.
yleyse slm'n grevi, cahiliyeyi insanlarn ynetiminden uzaklatrmak, bu ynetimi; zel
yntemi, bamsz yaps ve kkl zelliklerine dayandrarak stlenmektir. Bu doru
ynetimden ama; insanln Yaratcsna dnmekten ileri gelen hayr, insanlarn hareketleri
arasndaki uyumdan doan kolayl btn insanlar iin istemektir. Bu ynetimi; zel, bamsz
yntem olarak stlenir. Allah'n kendisi iin istedii yksek bir dzeye ulatrr, heveslerin
hkmnden kurtarr.
Ya da ran ordusu komutan Rstem'in Rebi* b. Amir'e (r.a.) "Sizi buraya getiren nedir?" diye
sorduunda verdii cevap gibidir: "Dileyeni kula kulluktan Tek olan Allah'a kulluk etmeye
dnyann darlndan dnya ve ahiretin geniliine, dinlerin zulmnden, slm'n adaletine
ulatrmak iin bizi Allah gnderdi."
slm gemite ve gnmzde, douda ve batda insanlarn dncelerinde, dzenlerinde,
kurumlarnda, geleneklerinde ve adetlerinde tezahr eden azgnlklarn okamak iin
gelmemitir. O ancak btn bunlar ortadan kaldrmak zere tamamen neshetmek, insan
hayatn kendine zel ilkeleri zere kurmak iin gelmitir. Hayat yeniden, yepyeni bir biimde,
ekseninin kendisi olduu bir biimde kurmak iin gelmitir. nsanlarn cahiliyede yaadi, sahip
olduu baz noktalarla, onun baz noktalar benzeebilir. Ancak bu, o demek deildir. Ondan bir
para da deildir. Tli noktalardaki bu benzeme sadece ve sadece tesadfi bir eydir. Aacn
kk tamamen farkldr. O, kendisinden Allah'n hikmetinin kt, dieri ise beeri heveslerin
kt bir aatr: "yi toprak Rabbinin izniyle bitki verir, orak toprak ta ancak kavruk bitki
karr." (Araf, 58)/
Cahiliye eskiden pis idi, imdi de pistir. Grnte, biimde farkllar bu pislik. Ancak zde, te-
melde deimez. Cehaletlerinden, adaleti, hakk, hayr kendi insan, snf ve milletlerinin
karlarn stn tutma hastalndan kurtulamayan cahillerin hevesleridir. Allah'n eriatnn
gelip, bunu toptan yrrlkten kaldrmas, btn insanlk iin insan cehaletinin bulamad,
heveslerinin kirletmedii, hi bir grubun karma meyletmeyen bir yasa koymas gerekir.
Allah'n yntemi ile insanlarn yntemi arasndaki bu kkl farkdan dolay, bu ikisinin bir dzen-
de bir araya gelmesi, bir kurumda birlemesi, yarsnn bir taraftan dier yarsnn teki taraftan
alnmas muhaldir. nk Allah (c.c.) kendisine ortak koulmasn affetmez. Ynteminin yannda
baka bir yntem de kabul etmez. Bu aynen byledir. Ve yakinen byle bilinmelidir. 1
/islm' insanlara sunarken dilimizin srmemesi, dmlenmemesi, insanlar bir phede
brakmamak iin bu gerein bizce ok iyi anlalmas ve kavranmas gerekir. slm kabul
ettiklerinde, islm'n onlarn hayatn, hayata dair dncelerini ve kurumlarn tamamen
deitireceim yakinen bilinceye kadar onlar brakmamalyz. Mukayese edilemeyecek bir
ekilde daha iyisini vermek, anlaylarn, dzeylerini ykseltmek, insan hayatna yarar daha
iyi bir konuma getirmek iin slm onlar deitirecektir. inde bulunduklar baya cahili
kurumlardan birey kalmayacaktr. slm d^ zenine benzeyen baz unsurlar kalabilir. Ancak
ayn ile kalmayacaktr bunlar da. nk onlar imdi bal bulunduklar pis ve kirli cahiliye
kaynandan tamamen farkl yce bir kaynaa balanacaklardr. Aym zamanda bu, onlar pozitif
bilim alannda ilerlemekten al koymayacak, tersine daha da ileri gitmesini salayacaktr, i
nsanlar, slm'n eitli ekillerde ortaya kan herhangi beeri sosyal bir ideoloji, herhangi
siyasal bir dzen olmadn, slm'n sadece slm olduunu kavraymcaya kadar onlar
brakmamalyz. slm bamsz kiilik, anlay ve kurumlar .ile in-sanlkiin btnj^erjjjdeoj^
ndenTs daha iyisini gerekletirecek olandr. ISj^^ vejgze3Ljnr ekilde Yce
Mevla'dan slm'n hakikatini bu ekilde kavradmzda; bu anlay bize, doas gerei slm';
insanlara sunarken kendimizin tabi olduunun hak, bakalar-mnkinin batl olduunu yakinen
bilmenin salad bir g ve gven verecektir. nganln iinde hulun- onlar mutlu klacak
eyjnje--l^u3injjjbilmnjn rahatlyla, insanlarn bilmenn
Kesinlikle slm' onlardan gizlemeyeceiz, arzu- \ ann, sapk anlaylarn okamayacaz.
Tamamen ak olacaz onlara kar: Sizin iinde bulunduu-i nuz cahiliye, bir pisliktir ve Allah
sizi temizlemek is- \ temektedir. Yaadnz hayat, baya bir hayattr. \ Allah sizi yceltmek
istemektedir. inde bulunduunuz bu durum ktlk, sknt ve acdan ibarettir. Allah sizi
affetmek, merhamet etmek ve mutlu klmak istiyor. slm sizin anlaylarnz, kurumlarnz,
deerlerinizi deitirecek, kavutuunuzda u andaki yaadnz hayat inkar edeceiniz baka
bir hayata; onu elde edince yeryznn her kesindeki kurumlarnz, kmsemenizi
salayacak yeni kurumlara; btn bir yeryznde egemen olan deerlerinizden sizi vazgeirecek
yeni deerlere sahip klacaktr. Siz iinde bulunduunuz kt durumdan dolay slm hayatn
gerek yzn gremediniz. nk; dmanlarnz, yani bu dinin dmanlar, bu hayatn
kurulmamas, bu dncenin bir vcud bulmamas iin byk bir gayret iindedirler. El-
hamdlillah biz, Kur'anmz, eriatmz, tarihimiz ve geleceine dair hi bir phemiz
bulunmayan dncemiz sayesinde bunun gnllerimizde tezahr ettiini gryoruz.
nsanlara slm' sunarken ite byle davranmalyz. nk bu hakikatin kendisidir. nk ister
Arap yarmadasnda, ister ran'da, ister Bizans'ta veya baka bir yerde olsun slm insanlara ilk
kez bu ekilde hitap etmitir.
Onlar hasta olarak deerlendirdi. nk gerek buydu. Onlara sevgiyle, sempatiyle hitap etti.
nk bu yapsndan ileri gelen bir zellikti. phe ve tereddte mahal brakmayacak bir ekilde
kendini ortaya koydu. nk bu onun yntemidir. Hi bir zaman "Onlara hayatlarnza,
kurumlarnza, anlaylarnza ve deerlerinize kk dzeltmelerin dnda kesinlikle
dokunmayacan, ya da kendisinin onlarn kaynatklar dzen ve kurumlarna benzediini
sylememitir.
Gnmzde kimileri, slm' sunarken bazen "slm demokrasisi" bazen "slm sosyalizmi"
bazen de dnyada egemen olan ekonomik, siyasal ve hukuk dzenlerin sadece "baz slmi
dzenlemelere" ihtiyac olduunu syleyerek slm'n gerek yzn gizlemektedirler.
Hayr!.. Konu bsbtn farkldr. Yeryzne yaylm bulunan bu cahiliyeden, slm'a gei geni
ve uzun bir sretir. slmi yaam biimi, bugnn ve dnn cahiliye yaam biimlerinden
bsbtn farkldr. nsanln kar karya bulunduu bu skntl durum; dzen ve kurumlarn
baz birimlerinde yaplacak eksik ve yzeysel dzenlemelerle bir zme kavuturulamaz.
nsanln kurtuluu ancak bu geni ve uzun srele, yaratklarn yntemlerinden Yaratan'nn
yntemine, beeri dzenlerden beerin Rabbinin dzenine, kullarn egemenliinden kullarn
Rabbinin egemenliine geiin saland srele ba arl abilinir.
Bu, bir gerekliktir. Bunun gibi dier bir gerek de, bunu aka sylememiz, insanlar phe ve
tereddt iinde brakmamamzda-.
lk bata insanlar bunu beenmeyebilir, rkp kaabilirler. slm'a davetin balad ilk
dnemde de onu beenmemiler, rkp kamlard. Muham-med'in (s.a.v.) kendi dncelerini
aalamas, tanrlarn ayplamas, kurumlarn inkar etmesi, adet ve geleneklerinden uzaklap
kendi ve kendisiyle birlikte olan az saydaki mslmanla cahiliye dzeninden farkl kurum,
deer ve gelenekler ortaya koymas onlar korkutmu, rktmt.
Sonra ne oldu? Sonra ilk bata beenmedikleri; "Arslandan rkerek kaan yaban merkeplere
benzerler"^(Mddesir, 50-51) diye yette ifade edildii gibi rkenler, onunla savaanlar;
ellerindeki btn gle kar koyduklar; Mekke'de zayf iken korkun ikenceler yaptklar,
Medine'de gl iken savatklar, mminlerin Rabbine sndlar.
Davet, ilk dnemde bugnknden daha gl, daha iyi bir konumda deildi. Cahiliye tarafndan
grmemezlikten geliniyor, reddediliyordu. Makam ve mevki sahiplerinden uzak, Mekke vadisiyle
snrlyd. O vakit btn bir dnyaya yabancyd. Btn ilke ve amalaryla kendisim reddeden
gl byk imparatorluklarla etraf evrilmiti. Btn bunlara ramen, bugn olduu ve
yarnda olaca gibi glyd. Gerek gcn unsurlar bu akidenin yapsnda gizlidir. zerine
kurulduu yaln ve ak gerekte... Gcne uzun mddet kar koyma imkan bulunmayan ftratla
olan uyumunda... nsanln ekonomik, sosyal, bilimsel ve entellektel alanlarda gelime ve
ilerlemesini salayacak gte gizlidir. Cahi-liyenin btn bir maddi gcne kar koyusunda, bir
tek ilkesinden bile dn vermemesinde, cahil hevesleri okamamasmda, hi bir eyini
gizlememesinde; slm'n insanlar iin bir hayr, rahmet ve bereket olduunu aklarken
sergiledii aklkta gizlidir. Bylece en kt, en zor artlarda alma imkann elinde
bulundurmutur.
nsanlar Yaratan; onlarn yapsn, kalplerine alan kaplar, ak ve gl bir ekilde, eip bk-
meden Hakk haykrldnda nasl karlk verileceini bilir.
nsan nefsinde, bir hayattan baka bir hayata gei zellii, yetenei vardr. ou zaman bu ona
cz baz dzenlemelerden daha kolay gelir. Bir hayattan baka bir hayata tam bir gei ve
dnm dierinden yani kk dzenlemelerden daha stn daha yetkin ve daha temizdir. Bu
geii salayacak baz gerekeler vardr. slm dzeni yalnzca orada burada baz yzeysel
deiiklikler yapacaksa, o zaman cahili dzenden Islm dzene geiin gerekeleri nedir?
Yrrlkteki dzenin ayakta kalmas, manta daha yakndr. nk en azndan varolan bir
dzendir. Restorasyonu ve dzenlenmesi mmkndr. Bir ok zellii ile ona benzediine gre
bunun yklmasna, yrrlkte olmayan ve uygulanmayan bir dzene geilmesine gerek yoktur.
slm adna konuurken, onu insanlara sunarken sanki o itham altndaym da bu itham
bertaraf etmek iin gayret eden baz insanlar da gryoruz. Bu tr gayretlerden biri udur:
ada dzenlerin yaptklar baz eyleri slm'n yapmad, bu durumun slm iin bir eksiklik,
bir ayp olduu eklindeki deerlendirmelere kar slm'n bu konularda, yaptklar ada
uygarln bindrtyz yl sonra yaptndan baka bir ey deildir. Ne baya, ne kt bir
savunmadr bu!.
slm, cahili dzenlerden ve onlardan kaynaklanan yanl uygulamalardan gereke almaz. Bir
ok kimseyi hayrete dren, ruhlarn hezimete uratan bu uygarlklar, aslnda cahili
dzenlerden baka bir ey deildir. slm'la karlatrldnda onlar eksik, dk ve baya
kalrlar. Orada yaayan halkn durumunun "slm lkesi" ya da "slm dnyas" ad verilen
yerlerde yaayanlardan daha iyi olmasnn hi bir nem ve deeri yoktur. nk onlarn, yani
mslmanlarn bu kt duruma dmelerinin nedeni mslman olmalarndan deil, slm'
terkettiklerinden dolaydr. slm, kendin i, insanlara sunarken_gu_delile-dayRrr. O,
cak bir ekilde onlardan daha iyidir. O dzenleri yerletirmek iin deil, deitirmek;
uygarlkkisvemda rpman kutlan"eTrlmjamur mak iin_deilA.bu^ durumdan onu kurtarmak,
iin gelrntr.
Yrrlkte olan baz dzen, ideoloji ve fkirler-deki slm'a olan benzerlikler bizi bozguna
srklemesin. Doudaki ve Batdaki bu. dzenleri reddediyoruz biz. Onlarn hepsini
reddediyoruz. nk slm insanln ulamasn istedii dzenle karlatrlnca onlar geri
kalm dzenlerdir.
nsanlara bu gerekle seslenirken, ftratlarnn derinliklerinde bir dnceden baka bir
dnceye, bir durumdan baka bir duruma geii salayacak genel slm dncesinin akidev
bir temelini sunuyoruz onlara. Onlara yle seslenirsek ikna edici bir delil getirmeyiz. Fiilen var
olan bir dzenden; uygulanmayan fakat, yrrlkteki sisteminizi az bir deiiklie uratacak
baka bir dzene gelin. Bunun kant da udur. Siz u konuda Onun yapt gibi yapyorsunuz. O
sizden adetlerinizin, uygulamalarnzn bir ksmnda deiiklik yapmanz istiyor. Bu konularda
sizce ok deerli olanlar olduu gibi kalacak, onlara azck bile dokunulmayacaktr.
Grnte kolay grnen budur. Oysa iin asl yle deildir. nk gerek bundan farkldr. Ger-
ek, slm'n dnceleri, duygular, dzen ve kurumlar, yasalar, kanunlar, insanln yaad
ca-hiliye hayatn, cahiliye ile hibir ba kalmayacak bir ekilde kkten deitireceidir. Yeterli
olan, onlar kula kulluktan yalnzca Allah'a kullua; hem genel, hem de zel olarak geii
salamasdr. "Dileyen ifnan etsin, dileyen de inkr etsin." (Kehf, 29)
"Kim inkr ederse, Allah alemlerden mstanidir. " (Al-i trarn, 97)
Sorun aslnda kfr-iman, irk-tevhid, cahiliye-slm sorunudur. Ak olmas gereken durum
budur. Cahiliye hayat yaayan insanlar, iddia ettikleri gibi mslman deildirler. Eer onlardan
kendilerini ya da bakalarn aldatmak isteyen, slm'n bu cahiliye ile birlikte bulunabileceine
inanan bir kimse varsa; onun bu durumu varolan gerekten hi bir eyi deitiremez. Ne bu
slm'dr, ne de onlar mslman. Bugnn daveti, o cahillerin slm'a dnlerini, onlarn
yeniden mslman olmalarn salama temeline dayaldr.
Biz insanlar slm'a davet ederken, bundan bir kazan elde etmek, yeryznde bir makam
sahibi olmak, ya da fesad karmak, kendimiz iin zel bir ey istemiyoruz. Biz hesabmz
insanlara verecek, dlmz onlardan alacak deiliz. Onlar bize ne kadar eziyet ve ikence
etseler de, onlar sevdiimiz, onlarn iyiliini istediimiz iin biz onlar slm'a davet ediyoruz.
nk bu slm davetisinin karakteridir. Bu davetin dinamii de budur. Sonra onlar bizden
slm'n hakikatini, onlara verdii engin iyiliklerin karlnda slm'n istedii ykmllkle-
rinin hakikatini renmeleri gerekir. inde bulunduklar cahiliyenin hakikatine dair
grmzn ne olduunu bilmeleri lazmdr.
Cahiliye slm'dan bir ey, deildir. O, jeriat olmad srece hevestir. O, Hakk ojmad
mddete ^apkIktn\_Haktan baka sapklnjinda bir ey yoktur*
slmmzda bizim utanacamz, savunmaya zorlanacamz, insanlardan gizleyeceimiz,
hakikatinin tersine aka sylemekten ekineceimiz bir husus yoktur. Bat karsnda, dou
karsnda, cahili kurumlar karsnda uranlan psikolojik bozgun baz mslman insanlar
beeri dzenlerin kimi ynlerini slm'la uzlatrmaya, baz konularda cahili uygarln
etkinlikleriyle slm etkinliklerin dayanaklar arasnda bir uzlama kurmaya itmektedir.
Eer birinin savunmaya, gereke bulmaya, zr dilemeye ihtiyac varsa o kimse, slm' insanlar
sunan deil, tenakuzlarla, eksikliklerle ve ayplarla dolu bu berbat cahiliye hayatn yaayan
kiidir. Cahiliye iin gerekeler bulmaya alr. Asl gerekeler bulmas gerekenler slm'a
saldranlar, onu savunulup savunulmayaca gereinden habersiz baz ballarm
zorlayanlardr.
Amerika'da bulunduum yllarda, orada bize -ki slm'a bal az sayda kiiydik- kar kanlara
kar bazlarmz savunma konumuna geerdi. Ben ise tersine ister sapk dini inanlaryla ilgili
olsun, isterse de sosyal, ekonomik, ahlak kurumlar ile ilgili olsun bat cahiliyesine saldr
konumuna geerdim.
Teslis, ilk gnah ve buna karlk sa'nn (a.s.) kendini feda dnceleri aklla, mantkla uyuma-
yan eylerdi. Karaborsas, faizi ve btn melanetle-riyle kapitalizm... Ancak kanun zoruyla
yaplan sosyal dayanmay yok eden bireyselcilik... Kupkuru maddeci hayat anlay...
Kadn ve erkein bir arada yaamas zgrl ad verilen hayvan zgrlk... "Kadn zgrl"
ad verdikleri kle pazar... Evlenme - boanma sistemindeki hayat gereine ters, zor ve gce
dayanan uygulama.. ren rk ayrm gibi konular tartr, unlar da eklerdim: slm'da var
olan mantk,yce-lik insanlk ve gler yzllk; insanln isteyip de u ana dek ulaamad
ufuklar ayn zamanda slm'n hayata ynelii, onu salkl, insancl temellere gre tedavi edii...
te bat hayatnda karlatmz hakikatler... Bunlara, slm'n yla bakldnda ballarn
utandran hakikatlerdi. Cahiliyenin iinde yaad bu kokumu durum, karsnda, mslman
olduklarn iddia eden baz insanlar bozguna uramaktadrlar. O kadar ki, batnn bitkin ve
aresiz dzen ve dounun korkun maddeci dzeni ile slm arasnda benzerlikler aramaya
koyuluyorlar.
Btn bu aklamalardan sonra, cahiliyenin bize olan basks ne kadar artarsa artsn, slm'
insanlara sunarken bizler, onun hi bir dncesi, kurumu ve gelenei ile bir ilikide
olmadmz sylemek ihtiyacnda deiliz.
lk grevimiz; cahiliyenin yerine slm dnce ve gelenekleri yerletirmektir. Bu, henz yolun
banda iken cahiliye ile iliki kurmak, birlikte yrmekle kesinlikle gerekletirilemez. Ki,
bazlarmz bunu byle grmektedirler. Bunun anlam daha iin balangcnda bozgunu, yenilgiyi
ilan etmektir.
Egemen sosyal dncelerin, yaygn sosyal geleneklerin basks, zellikle kadn sz konusu oldu-
unda korkun bir hal alr. Bu cahiliye ortamnda mslman kadn sert ve kat bir baskyla
karlamaktadr. Ancak bundan kan olmadn bilmeliyiz. lk nce sebat etmemiz gerekli.
Sonra da ykselmemiz. stediimiz slm hayatn yce ufuklanyla cahiliye hayat
karlatrldnda cahilyenin iinde bulunduu dkl grmemiz gerekir.
Bu, cahiliye ile olan ilikilerimizi kesip bir keye ekilmekle gereklemeyecei gibi, onunla
birlikte baz admlar atmakla da gereklemeyecektir. Kesinlikle!... Bu, hayata karp, kendimizi
koruyarak, al-verite bulunarak, sevgiyle hakk sylemekle, tevazu iinde imanla ykselerek
gerekleir.
Btn bunlardan sonra u gerei de zmsemeliyiz: Biz cahili ortamda yayoruz ve mutlak
doru bir yola sahibiz.
Cahiliyeden slm'a geii salayacak dnem uzun bir sretir. Bu sre yolun ortasnda, zerin-
de buluulacak bir kpr deil, cahiliye ehlinin slm'a geilerini salaycak bir kprdr. Onlar
ister slm lkesi ad verilen yerde yaayan ve kendilerini mslman sananlar olsun, isterse de
slm lkesinin dnda yaayan; karanlktan nura kmay, iinde bulunduu kt durumdan
kurtulmay, biz slm' tanyanlarn tatt ve yaamaya alt iyilikle nimetlenmeye alan
cahiliye ehli olsun far-ketmez. Yoksa Allah'n (c.c.) Rasl'ne (s.a.v.) demesini emrettiini
syleriz: "Sizin dininiz size, benim dinim &Gma." (Kfirim, 6}
24[24]


mann stnl

"Gevemeyiniz, zlmeyiniz, iman etmiseniz mutlaka en stn sizsiniz." cai-i imran, 129)
Bu aklamadan insan zihnine geliveren ilk ey bunun sava alanndaki cihad olduudur. Oysa bu
aklamann gerei ve kapsam, eitli zellikleri ile bu tek durumdan daha byk, daha
genitir.
Ayet, mslmann bilincinin, dncesinin eyd?) yi, olaylar, deerleri ve kiilikleri
deerlendirmesi-/ nin her zaman nasl olmas gerektiini belirtir.

24[24]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 165-180.
Allah, bu ayetle mslman kiinin, btn ku-~ mmlara, deerlere ve kiilere kar sahip olmas
gereken stnlk halini belirler. man temeli dnda-' ki temelden doan btn deerlere kar
imann ve onun deerlerinin stnln ortaya koyar.
Bu, iman ynteminden sapan yeryz glerine,.imann yaamad yeryz kanunlarna,
imann kurmad yeryz kurumlarna kar olan bir stnlktr.
Gcn zayflna, saynn azlna, maln yokluuna ramen stnlk; gllere, okluklara ve
zenginliklere olan stnlk gibidir.
Azgn bir gcn, toplumsal bir adetin batl bir hukuk dzeninin, insanlarca kabul grm, iman
bir dayana olmayan bir kurumun nnde boyun emeyen bir stnlktr bu.
Cihaddaki dayanma ve dayanma hali, bu yce ilah buyruun ierdii hallerden sadece biridir.
mana dayal stnlk, ne salt tek bana bir hareket, ne bo bir kibir, ne de ani bir kahramanlk
olaydr. O, ancak varln znde gizlenmi, sabit, hakka dayal bir stnlktr. G mantnn,
evre dncesinin, toplum kavramnn, insan alkanlklarnn tesinde bak olan, hak olandr.
nk o, lmeyen diri olan Allah'la balantldr.
Salam bir ekilde korunmayan, onun karsna gl bir dayanakla kmayanlar iin toplumun
hakim bir mant, genel bir rf, ezici bir basks ve ar bir ls vardr. Yrrlkteki
anlaylarn, yaygn dncelerin onun glgesinde klecei; daha yce, daha byk, daha
gl bir kaynaktan yardm dilemedike, bunu yerletirmedike, onlarn zararl etkilerinden
kurtulmak zordur.
Toplumun karsna dikilen ve onun hakim mantna, genel rfne, deerlerine, dncelerine,
anlaylanna, sapklklarna kar koyan kii, insanlardan daha gl yeryznden daha sabit,
hayattan daha yce bir dayanaa yaslanmazsa bir zayflk hissedecei gibi, bir yabanclk da
hisseder.
Allah (c.c.) bask altnda yaayan, ar bir yk altnda zayflk ve hznn kuatt mslman tek
basma brakmaz. Bu direktif ondan dolayjLjgeliyor: "Gevemeyiniz, zlmeyiniz, iman
etmiseniz mutlaka en Stn SZSnZ. " <l-i mrn, 129)
ibir^zayfla da Bu ikisi, nefsi doru-4aji-kuaian- iki duygudur. Salt sabr ve direnme ile
dej^g^g ylara, llere, kurumlara, geleneklere, adetlere Mslman dayanak ve kaynak
bakmndan en stn olandr. Btn bir yeryznn ne nemi vardr? nsanlarn ne
nrnLv,arda3& Yeryznde hkm sren deerlerin ne nemi vardr? nsanlar arasnda
revata olan llerin ne nemi vardr? nk o, hereyini Allah'tan almaktadr. O'na dnecektir.
Varolu gereini alglama ve anlama, bakmndan da en stn odur. slm'n getirdii biimde
tek olan Allah'a iman, byk hakikatin bilgisine ulamann en gzel biimidir. Bu biim, eski ve
yeni byk felsefelerin getirdikleriyle, putperest akidelerle, bozulmu ehl-i kitabla, materyalist
ideolojilerin saptrd dnce ve anlaylarla karlatrldnda islm akidesinin bykl
ortaya kar. Bu bilgiye sahip olanlarn herkesten stn olduu konusunda phe yoktur.
25[25]

Hayatn, olaylarn, eyann, kiilerin deerlendirildii l ve deer anlay asndan da stn
olan odur. slm'n getirdii biimde Allah'a ve sfatlarna dair bilgiden kaynaklanan yalnzca
kck dnyadaki deil, koskoca varlk alemindeki deerlerin gerek bilgisinden doan akide,
mslmana sadece gzlerinin nndekini kavrayabilen insanolunun elindeki eitli l ve
deerlerden daha salam, daha stn bir deerler sistemi vermektedir.
M'min, vicdan, uur, ahlk ve davran bakmndan da stndr. Gzel isim ve yce sfatlarla
nitelenen Allah'a olan inanc ona, ycelii, temizlii, iffeti, takvay, salih ameli, dosdoru hilafeti
baheder. Mslmanm dnyadaki sknt ve zntlerini Ahiret mkafat ile yok eder.
Dnjadan^nasibsizay-rlsa bile, kalbi ahiret mkafat ile dopdoludur,
O, hukuk ve siyasal dzen asndan da en.stndr. Mslman, insanln, eski ve yeni, tank ol-
duu btn dzenlere bakp onlar kendi dzeniyle karlatrdnda, onlarn hepsinin kendi
dzenin yannda ocuk oyunlarna, krlerin hareketlerine benzediini grecektir. nsanln
sapklna efkat ve merhametle yaklap, iinde bulunduu kt durumu tedavi etmeye
alacaktr. Kendinde bu sapklk ve ktle kar sadece stnlk duygusuf? bulacaktr.
lk mslmanlar bo grntlere, azgn glere cahiliye dneminde insanlar ibadet etmeye
aran deerlere kar byle tavr koyuyorlard. Cahiliye bir zaman dilimidir. Fakat o, gemite,
gnmzde ve gelecekte toplumun slm yntemden saptnda yi-nelenegelen bir durumdur.
Muire b. u'be nl ran komutam Rstemn karargahnda cahiliyenin biimlerine,
kurumlarna, deerlerine, anlaylarna yle bir tavr koymutu: "Ebu Osman en-Nehdi'den
rivayet edilmitir. Muire kprye gelip ran tarafna getiinde, onu bir yere oturttular. eriye
girmesi iin Rstem'den izin istediler. Rstem'e glerini fazla gstermek iin zerlerinde bir
deiiklik yapmadlar. Az sonra Muire b. u'be kalkt, yrd. ran'l askerler niformalarn,
talarn, altn ilemeli elbiselerini giymiti. Yerlere yz ya da drtyz admlk (fit) hal den-
miti. Komutanlarnn yanna bu halda yryerek varlyordu. Muire elinde bir kam olduu
halde yrd. Koltuuna oturup yastna yasland. zerine atlayp onu tartakladlar ve
indirdiler. Onlara yle dedi: "Bize sizinle ilgili rivayetler gelirdi. Ancak imdi gryorum ki,
sizden daha aalk bir millet yoktur. Biz Arap toplumu eitiz. Sava durumu hari, birbirimizi
kle edinmeyiz, bizim gibi bir-birinizle yardmlaan bir millet olduunuzu sanyordum.
Kiminizin kiminizi Rab edindiini haber verseydiniz u yaptnzdan daha iyi olurdu. Bu yapt-
nz doru birey deildir. Biz bunu yapmayz. Ben kendiliimden gelmedim. Siz ardnz.
Bugn sizin, kmekte olduunuzu grdm. Siz yenileceksiniz. Bu ekilde, bu aklla bir devlet
ayakta duramaz".
Rib' i b. Amir, Rstem ve avanesine, Kadisiye savandan nce ayn tavr koymutu: "Sa'd b. Ebi
Vakkas Kadisiye'den nce Rib'i b. Amir'i, ran ordular komutam Rstem'e eli olarak
gndermiti. Yanma girdiinde, makam odasnn ipekli hal ve yastklarla denmi olduunu
grd. Tacn giymiti, zerinde ok deerli inci ve yakutlar vard. Altn koltukta oturuyordu.

25[25]
Bak. slm Dncesi, l ve Kum ynlar balkl blm.
Rib'i basit bir elbise, kalkan ve zayf atyla yanna girdi. Atndan halnn kenarna basncaya
kadar inmedi. Sonra indi ve atn bir kenara balad. zerinde silah, banda miferi olduu
halde Rstem'e doru yrd. Silahn brak dediklerinde, "Ben kendiliimden deil, siz
ardnz diye geldim, bu halimle kabul ederseniz ne ala, yoksa geri dnerim", cevabn verdi.
Rstem brakn gelsin," dedi. Yrd ve yastklarn zerine koyduu mzrana yasland. Rstem
"Sizi buraya getiren nedir?" deyince, dileyeni kula kulluktan tek olan Allah'n kulluuna,
dnyann darlndan, dnyann ve ahiretin geniliine, dinlerin zulmnden slmm adaletine
kavuturmak iin Allah gnderdi bizi, karln verdi.
Durumlar deiti artk. Mslman salt madd gten oluan gler karsnda malup konumda-
dr. Ancak kendisinin stn olduu bilincinden kop-mamak, mslman olduu srece
kendisinden stn grnene tepeden bakmaldr. Bilmelidir ki, bu geici bir durumdur.
Kanlmaz olan ey, bir gn imann srasnn geleceidir. Bu durumu kabul eder, ama ona boyun
emez. Btn insanlar lr. O ise, ehid olur. O, bu dnyay brakp cennete giderken, Ona galip
gelenler cehennemi boylar. Arada ne byk bir fark vardr. O, yce Rabbinin u nidasna kulak
verir: "nkr edenlerin diyar diyar gezip refah iinde dolamas sakn seni aldatmasn. Az bir fay-
dalanmadan sonra onlarn varacaklar yer cehennemdir. O ne kt bir yataktr. Fakat
Rablerinden saknanlara, Allah, katndan ziyafetler bulunan, ilerinden rmaklar akan, iinde
temelli kalacaklar cennetler vardr. Allah katndaki eyler, iyi olanlar iin daha hayrldr." (l-i
mrn, 196-198}
Topluma egemen olan akide, dnce, deer ve kurumlarn hepsi mslmanm akidesine,
dncesine, deerine, lsne terstir. O kendisinin stn olduunu, dierlerin hepsinin aa
bir konumda olduklar bilincine her zaman sahiptir. Onlara yksekten erefle, izzetle,
merhametle, efkatle bakar. Kendisinin sahip olduu iyilie ulamalarn, kendisinin yaad
yce ufka ermelerini diler.
Batl kimi zaman grlt yapar, barp arr, sesini ykseltir, kabarr. Gzleri ve kalpleri rten
yapmack hallere brnr. Bu hallerin ardndaki kt ve alak ynleri grnmez olur. Mslman
bu azgn batla, buna kanm zavall topluluklara tepeden bakar. Korkmaz, zlmez. Sahip
olduu dorulara srarla ballndan, izledii yntemde direncinden bir ey eksilmez.
Sapklklarn, aldananlarm hidayete kavumas arzusu da zayflamaz.
Toplum baya arzularnn iinde boulup yararlanaca umuduyla prangalardan kurtulaca
zannyla amura, bala gmlr. Bu gibi toplumlarda yararl ve gzel olan herey ortadan
kalkar. Ancak bozuk, yararsz, amur ve balk kalr. Bu durumda mslman amur ve balk
deryasnda boulanlara tepeden bakar. O kendi basnadr. Korkmaz, zlmez. Nefsi ona tertemiz
elbisesini karp bu pislie dalmasn kabul ettiremez. O, imana, onun verdii lezzete sahip
olmakla stndr.
Dinden, faziletten, yce deerlerden, soylu amalardan, temiz ve gzel olan her eyden uzakla-
m olan toplumda dine sahip olmak kor atei elde tutmak gibidir. Dierleri onun bu konumuyla
alay edecekler, dnceleriyle elenecekler, deerlerine gleceklerdir. Ama o korkmayacak, o
alay edenlere, elenenlere, glenlere tepeden bakacaktr. Kendisinden nce iman etmi, bu uzun
yolda yrm, bu kervana katlm olanlardan birinin, Nuh'un (a.s.) dedii gibi diyecektir:
"Bizimle alay ediyorsunuz ama alay ettiiniz gibi biz de sizinle alay edeceiz. "(Hud, 38)
Yine O, Allah'n u ayetinde tasvir edilen kafilelerin sonlarm grr: "Sulular iman edenlere
glerlerdi. Yanlarndan getikleri zaman da birbirlerine gz krparlard. Taraftarlarna
vardklarnda bununla elenirlerdi. man edenleri grdkleri zaman "Dorusu bunlar sapk
olanlardr" derlerdi. Oysa kendileri, iman edenlere gzc olarak gnderilmilerdi. Bugn de,
iman edenler inkarclara glerler. Tahtlar zerinde, inkarclarn yaptklar eylerin karlnn
nasl verileceini seyrederler." {Muttaffin, 29-36)
Kur'an daha nce de; bize kafirlerin mslman-lar a syledikleri u sz haber vermiti:
"yetlerimiz, kendilerine apak okunduu zaman inkar edenler, mminlere, "Bu iki grubun
hangisinin makam daha iyi, yeri daha gzeldir" derler." (Meryem, 73)
Evet, iki gruptan hangisi? Muhammed'e iman etmeyen gller mi, yoksa onun evresinde topla-
nan fakirler mi? Hangisi? Nadr b. Haris, Amr b. Hi-am, Velid b. Muire, Ebu Sfyan b. Harb mi,
yoksa Bilal, Ammar, Suheyb, Habbab m? Eer Muham-med'in davet ettii daha hayrl ise ona
uyanlar, Ku-rey iinde hi bir g ve kuvvetleri olmayanlar dar-l Erkam gibi mtevazi bir evde
toplananlar deil, Dar'n Nedve gibi bir yerde bir araya gelen an-h-ret, g-kuvvet sahibi
kiiler olurdu. (!)
Bu, yeryz mantdr. Her zaman ve her yerde yce ufuklardan mahrum olanlarn mantdr.
Akidenin ss ve ziynetten soyutlanmas, azdrc etkenlerden, hakim gce yaknlktan, kuvvetle
bbrlen-mekten, lezzete sahip olmakla vnmekten, igdnn dmen suyuna girmekten uzak
oluu Allah'n hikmeti gereidir. O, ancak abalamak, zorlua gs germek, cihad etmek ve
ehid olmaktr. Onu kabul eden insanlar ve onlarn benimsedikleri deerlerden dolay deil, srf
Allah rzasn istediini aklnda tutarak kabul etsin. kar ve yararlar arzulayanlar, ss ve
hreti isteyenler, mal mlk peinde olanlar, Allah'n lsnde ok alz kalan insan lleri
deer olarak kabul edenler de bunu byle bilerek reddetsin.
Mmin, deerlerini, dncelerini insanlara dayandrmaz ki, insanlar beenmediinde zlsn.
Bunlar yalnzca insanlarn Rabbinden alr. O, ona kafidir, yeterlidir. Onlar, yaratklarm
arzularna da dayandrmaz ki, arzularyla birlikte bunlar da deisin. Onlara yalnzca
deimeyen, sapmayan hakkn lsnden alr. u geici snrl alemden almaz onlar.
Gnlndeki varlk pnarlarndan alr onlar. nsanlarn Rabbine, hakkn lsne, varlk
pnarlarna bal olan m'min nasl kendinde bir zayflk, kalbinde bir hzn hissedebilir?
O, hak zeredir. Haktan baka, sapkln dnda baka bir ey var mdr? Varsn, sapkln gc
olsun, kuvveti olsun, topluluklar, gruplar olsun. Bu hakk deitiremez. nk o, hak zeredir.
Ve haktan baka sapkln dnda bir ey yoktur. Hi bir m'min, m'min iken sapkl hakka
tercih etmez. artlar ne olursa olsun, kesinlikle hakk sapklkla deitirmez: "Rabbimiz! Bizi
doru yola erdirdikten sonra kalblerimizi eriltme, katndan bize bir rahmet ver. Sen sonsuz
bata bulunansn. Rabbimiz! Geleceinde phe olmayan gnde,insanlar toplayacak olan
sensin. phesiz Allah verdii szden Caymaz." (Al-i nran, 8-9)
26[26]


26[26]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 181-190.

Yol Budur

"Burlara sahip olan ge andolsun! Va'dolu-nan gne andolsun! O gn ahidlik edene ve edilene
and olsun! Hazrladklar hendekleri, tututurucu atele doldurarak onun evresinde oturup
m'minle-re dinlerinden dnmeleri iin yaptklar ikenceleri seyredenlere lanet olsun!...
Kafirlerin mminlere zulmetmeleri onlarn sadece gklerin ve yerin egemenliinin kendisine ait
olan, vlmeye layk ve gl olan Allah'a iman etmi olmalarndandr. Allah her eyden
haberdardr. M'min erkek ve kadnlara dinlerinden dnmeleri iin ikence edip sonra
yaptklarna tevbe etmeyenler (yok mu), onlar iin cehennem azab vardr. Yakc azab da
onlaradr. man edip salih amel ileyenler iin de ilerinden rmaklar akan cennetler vardr. Bu,
byk kurtulutur. Dorusu Rabbinin intikam ok iddetlidir. Yaratan ve bunu yineleyen O'dur.
ok balayan, ok sevendir. Ycce arn sahibidir. Dilediini kesinlikle yapandr..." {Buruc, 1-
16)
Buru suresinde zikreddii gibi Ashab- Uhdud kssas her yerde, her nesilde Allah'a davette
bulunan m'minlerin dnmesi gereken bir gerektir. Kur'an bu slbu ve giriiyle; bunu
yorumlayp, aklamasyla, buna uygun ekilde ynlendirmesiyle Allah'a davetin nitelii, insann
oradaki rol ve bu geni alandaki -bu toprak olarak yeryznden daha geni, dnyadan
byktr- muhtemel gelimelere dair derin bir izgi izmekte, mslmanlar iin yoldaki
iaretleri belirlemektedir. Onlar Allah'n gayb bilgisinde gizli olan hikmeti gerei bu yolda
balarna geleceklere kar hazrlamaktadr.
Bu kssa, Rabbine iman etmi ve imanlarnn hakikatini haykrmlarn, sonra bu nedenle, Hakka
iman etme zgrl; gl ve her trl vgye lyk olan Allah'a inanma zgrl haklar
ellerinden alnanlarn... Bylece zorba ve zalim dmanlarn ikencelerine maruz kalm bir
grubun... nand gibi yaamak isteyen kk bir mslman topluluun kss asdr.
O zalimler insann Allah katndaki deer ve yceliini hie saymaktadrlar. Deerli bir varlk olan
insann aclarn tautlar, bir oyun arac olarak grmekteler, atele ikence edilirkenki haliyle de
elenmektedirler.
man bu kalplerle ikenceye stn gelmi, akide hayata kar zafer kazanmtr. Mslman,
zorbalarn, tautlarm tehditlerine aldrmam, atete lnceye kadar yanarken dininden
vazgememitir.
Bu kalpler, dnya hayatna ibadet etmekten kurtulmu, bu korkun ekilde lmle yz yze ge-
lirken bile hayatta kalma sevdasna boyun ememi, yeryznn btn ekiciliinden,
prangalarndan kurtulmu, akidenin hayata galip gelmesiyle ycel-mitir.
Bu iman etmi, hayr isteyen, yce ve deerli kalplerin karsnda, kafir, kt, gnahkar ve alak
bir topluluk vard. Bunlar atein yanna oturmular, m'minlerin nasl ikence grdklerini, nasl
ac ektiklerini seyrediyorlard. Oturmular; atein yiyip bitirdii hayatn manzarasyla
eleniyorlard. Ve o yce insanlar da atelerine yakt olup topraa dnyorlard. Atee
m'minlerden, o iyi insanlardan bir delikanl, bir gen kz, bir kz ocuk, bir ihtiyar kadn, bir
erkek ocuk ya da bir ihtiyar adam atlnca tautlarm ruhlarnda d bir mutluluk peydah ediyor,
lgnlarn kanl lklar ortal kaplyor-du.
Tautlarm bu derece alaka gerekletirdikleri ve oturup bu korkun ikence manzarasn
seyre koyulduklar dehetengiz olay budur. Bunu, bu adilikleri hi bir vahi hayvan yapmaz.
Vahi hayvan yemek iin saldrr, avnn ektii aclardan haz duy-j inak iin deil.
Mu minlerin ruhlarnn ykseldii ve kurtulduu btn a ve nesillere nderlik eden ve
sayesinde insanln yceler ycesine vard olay budur.
Yeryz hesaplarna gre; azgnln imana galip geldii grlebilir. yiliksever, yce ve stn bir
topluluun nefislerinde o yce zirveye ulaan bu imanla azgnlk arasndaki savata bir hesap ve
kitap olmamtr.
Kur'an ayetlerinin anlatt zere bu olayla ilgili rivayetler; Allah'n (c.c.) Nuh kavmini, Hud
kavmini, Salih kavmini, uayb kavmini, Lut kavmini, Firavun ve askerlerini helak ettii gibi o
tautlar da bu sularndan dolay helak ettiim zikretmiyor.
Yeryz hesaplarna gre bu son, znt ve ac veren bir son olarak grlebilir.
byle mi bitecektir? mann zirvesine ulaan m'min topluluk, hendekte korkun aclarla
kaybolup gidecek midir? Bu derece azgnlk yapan asi topluluk kurtulacak mdr?
Yeryz hesab, bu ac sondan dolay senin kalbine bir ey ilham eder.
Ancak Kur'an mu minlere baka bir ey retiyor: Onlara baka bir hakikatin kapsn aralyor.
Onlara kendisiyle kendilerini lecekleri deerlerin yapsn, yapacaklar savan gzelliini
gsteriyor.
Hayat, ac tatl ynleriyle, varlk ve yokluuyla mizanda byk bir deer deildir Kazanma yada
kaybetmeyi belirleyen ge de deildir. Zafer, zahiren galip olmayla snrl deildir. Bu, zaferin bir
ok biiminden sadece birisidir.
Allah'n terazisinde en byk deer, akide deeridir. Allah'n pazarnda revata olan mal
imandr. En byk zafer ruhun maddeye, akidenin acya, imann ikenceye kar kazand
zaferdir. Bu olayda, m'minlerin ruhlar, korkuya, acya, dnyann ve hayatn ekiciliine,
ikenceye, btn alarda btn bir insanla yol gsteren bir zafer kazanmtr. te zafer
budur.
nsanlarn hepsi lrler. l nedenleri farkldr. Fakat insanlarn hepsi bu zafere eriemezler,
bu ykseklie ulaamazlar, bu zgrl elde edemezler, bu ufuklara varamazlar. Bu sadece,
mele'i lnn lmde insanlarla birlikte olmas ve dnyadaki ycelik yalnzca onlarn olsun diye
Allah'n setii, ereflendirdii deerli bir topluluun yapaca itir.
M'minler hayatlarn, imanlarndan vazgeerek kurtarma imkanna sahiptirler. Byle
yapsalard ne kadar hsrana urarlard? Btn bir insanlk da ne kadar hsran olurdu? Bu
byk anlam terkettikleri zaman, inansz bir hayat, hrriyetsizlii tercih ettikleri takdirde ne
kadar hsrana, ziyana urarlard? Tautlar vcudlarma egemen olduktan sonra, ruhlarna da
egemen olurken neleri kaybederlerdi?
Bu, gerekten yce bir keyfiyettir, byk bir anlam ifade eder. Onlar yeryznde lrken, ate
onlara dokunup fanivcudlann yakarken kazandklar ey ite budur. Atein temizledii bu yce
deer galip gelmektedir.
Sava alan yalnzca yeryz, yalnzca dnya hayat deildir. Savan tanklar da yalnzca insan-
lar deildir. Yce Topluluk (Mele'i a'la) yeryzndeki olaylara karmakta, bunlara lehinde ya da
aleyhinde ahidlik etmektedir. nsanlar arasnda yrrlkteki lnn dnda baka bir lyle
onlar lmektedir. Yce toplulua, insanlarn yeryzne katldndan kat kat fazla saygn
ruhlar katlr. Yce topluluun vgs ve ilgisi yeryzndeki insan deerlendirmelerden
kesinlikle daha byk, daha fazladr.
Bundan da te, ahiret vardr. Yeryznn kendisine katld temel alandr o. Ne varolan
gerekte, ne de bu geree inanann duygusunda, ondan ayrlma olmaz.
yleyse henz sava bitmemi, asl sonu da hali hazrda alnmamtr. Yeryznde bununla ilgili
verilen hkm doru olmayan bir hkmdr. nk bu hkm, bu savan az bir ksm iin
verilen bir hkmdr.
lk bak, aceleci insann ksa vadeli, dar al bakdr. kinci bak ise Kur'an'm m'minleri te-
vik ettii uzun vadeli, geni al baktr. nk o, sahih iman anlaynn zerine kurulduu
gerei yanstmaktadr.
Bundan dolay Allah'n, imana, itaata, sabra ve hayatn fitnelerine galip gelmeye karlk
muminle-re vadettii ey, kalbin huzur ve skunudur:
"Onlar iman etmiler, kalbleri Allah' zikretmek^ le huzura ermitir. Dikkat edin, kalbler ancak
Al-\ lah' zikretmekle huzura erer." (Ra'd, 28)
Bu, Allah'n, Rahmann honud olmas, sevmesi-dir: "iman edip salih amel yapanlar iin Rahmani
bir sevgi Verecektir." (Meryem, 96)
Bu, yce topluluk tarafndan anlmaktr da: Allah Rasl (s.a.v.) buyurdu: Kulun ocuu ldn-
de Allah meleklere: "Kulumun ocuunu mu ldrdnz?" diye sorunca, "Evet" derler. "Kalbinin
mey-vasn m aldnz" deyince Allah'a "Evet" derler. Allah der ki, "Kulum ne dedi?" "Sana
hamdetti, inna lillahi ve inna ileyhi raciun dedi" derler. Allah "Kulum iin cennette bir ev yapn,
bu eve "hamd evi" adn verin buyurur." (Tirmizi)
Yine Allah Rasl buyurdu ki: Allah (c.c.) yle buyurdu: Ben, kulum benim hakkmda ne
dnyorsa O'yum. Beni zikrederken onunla beraberim. Kendi kendine beni zikrederse, ben de
onu kendi kendime zikrederim. Eer beni bir topluluk iinde zikrederse, ben onu, ondan daha iyi
bir toplulukta zikrederim. O bana bir kar yaklarsa, ben ona bir dirsek yaklarm. O bana bir
dirsek yaklarsa, ben ona bir kula yaklarm. Eer o bana yryerek gelirse, ben ona koarak
giderim." (Buhari, Mslim)
Bu, yce topluluun yerv^ndeki m'minlerin iiyle ilgilenmesidir de: "Ar tayan ve
evresinde bulunanlar, Rablerine hamdederek onu tebih ederler. O'na iman ederler. Mminler
iin, "Rabbimiz! lmin ve rahmetin her eyi kapsamtr. Tevbe edip senin yoluna uyanlar
bala, onlar cehennem azabndan koru" diyerek istifarda bulunurlar." (Mmin, 7)
Allah katnda ehidler iin ayr bir hayattr da o: Allah yolunda ldrlenleri l sayma, tersine
on-la,r Rableri katnda diridirler. Allah'n bol nimetinden onlara verdii eylerle sevin iinde
rzklanrlar, arkalarndan kendilerine katlamayan kimselere, kendilerine korku olmadn ve
kendilerinin zlmeyeceklerini mjdelemek isterler. Onlar Allah'n verdii bir dimeti, bolluu ve
Allah'n, mminlerin ecrini karlksz brakmayacan mutulamak isterler."{Mmin,7)
Allah yalanlayanlarn, tautlarm, sulularn ahirette cezalandrlman, belli bir zamana kadar
yeryznde kendilerine zaman tanndn bir va'd olarak tekrar tekrar beyan eder. Her ne kadar
bazlarnn cezasn dnyada veriyorsa da, sonraki ayetlerde asl cezann ahirette olduu
bildirilmektedir: "Ey Muhammed, inkar edenlerin diyar diyar gezip refah iinde dolamas, sakn
seni aldatmasn. Az bir faydalanmadan sonra onlarn varacaklar yer cehennemdir. O, ne kt
barnaktr! "(AUmrm, 196-197)
"Sakn, Allah' zalimlerin yaptklarndan habersiz sanma; gzlerinin dar frlayaca bir gne
kadar onlar ertelemektedir. O gn balar kalkm, gzleri kendilerine dnemiyecek ekilde
sabit kalm, gnlleri bombo halde koup duracaklardr. "(brahim, 42-43)
"Onlar brak, kendilerine vadedilen gne kavuuncaya kadar dalp oynasnlar. Kabirlerinden
hzl hzl kacaklar gn, gzleri dnm, yzlerini zillet brm olarak sanki dikili putlara
doru koarlar, ite bu, onlara sz verilmi olan gndr."(Mearic, 42-44)
Bylece insanlarn hayat Yce Topluluun hayatyla, dnyada ahiretle birlemi olur. Yeryz
tek bana hayrla errin, hakla batln, imanla inkarn arasndaki sava alan deildir. Dnya ha-
yat da son istasyon, bu mcadeledeki ayrma noktas deildir. Dnya ve onunla ilintili tatlar,
aclar, varlklar ve yokluklar mizanda pek deerli saylmazlar.
Zamanda ve mekanda, deer ve llerde bir alan genilemesi olmu, m'min nefislerin d dn-
yasnda (afaknda) bir genilik meydana gelmi, ilgileri artmtr. Yeryz ve iindekiler, dnya
hayat ve onunla ilgili olanlar ise klmtr. M'minse, grd ve tand d dnya ve hayat
kadar bymtr. Ashab- Uhdud kssas, bu geni kapsaml byk ve yce anlayn inas
yolunda zirve bir rnektir.
Ashab- Uhdud kssasnn, Buru suresinin Allah'a davetin yapsyla ilgili; her ihtimal karsnda
davetinin konumuyla ilgili ortaya koyduu baka bir ey daha var.
Allah'a davetin tarihi, yeryznde farkl davalara ait eitli rneklerin sonularna tank oldu.
Nuh kavminin, Hud kavminin, uayb kavminin, Lut kavminin mcadelelerine, az saydaki
m'min topluluun kurtuluuna tank oldu. Bundan sonra Kur'an, kurtulanlarn yeryznde,
hayatta bir rolleri olup olmadn belirtmiyor. Bu rnekler, bazen Allah' (c.c.) yalanlayanlara ve
tuyan edenlere, azabn bir ksmn bu dnyada tattrmak istediini, asl azabn orada, teki
dnyada onlar beklemekte olduunu bildiriyor.
Davetin tarihi; Firavn ve askerlerinin bouluu-ria, Musa ve kavminin ilk kez en iyi ekilde bir
stnlk salayarak, kurtuluuna tank olmutur. Her ne kadar O'nun kavmi doru yola
girmemi, yer yznde Allah'n dinini btn bir hayat kuatacak ekilde hakim klmaya
ynelmemi iseler de, bu rnek ilk rneklerden farkldr.
Yine davetin tarihi, hidayete, Muhammed'e (s.a.v.) ve imana kar kan mriklerin mcadele-
sine karn hayretengiz bir ekilde akidenin nefislerde galib gelmesiyle m'minlerin gerek bir
zaferine tank olmutur. nsanlk tarihinde ilk kez, insanln daha nce kesinlikle grmedii bir
biimde Allah'n ynteminin hayata hkmran oluu gereklemitir.
Grdmz gibi Ashab- Uhdud rneine de tank olmutur. Dn ve bugn, iman tarihi,
arivinde nadiren rastlanan dier rneklere tank olmutur. alar boyunca bu sonular
arasnda deiegelen rneklere hala tank olmaktadr.
Uhdud olay ve buna yakn ya da uzak dier rnekler kanlmazdr. M'minlerin kurtulmad,
kafirlerin cezalandrlmad rnek olaylar zorunludur. Bu, mminlerin, Allah'a davet erlerinin
hissiyatnda, Allah'a giden yollarnda, byle bir sonuca davet ettiklerinin yerlemesi iindir.
Onlarn yapabilecei bir ey yoktur. Kendileri ve akideyle ilgili netice Allah'a aittir.
Onlara den, grevlerini yerine getirmek, sonra da ekip gitmektir. Onlarn grevleri Allah'
semek, akideyi hayata hakim klmak, fitneye kar imanla ykselmek, hem amelde, hem de
niyette Allah' tasdik etmektir. Sonra Allah onlara ve dmanlara yapacan yapar. Davetine,
dinine istediini yapar. man tarihinin tand ya da bilmedii, grmedii bir sonuca balar
onlarn iini.
Onlar Allah katnda iidirler. Allah nerede, ne zaman ve nasl almalarn istemise, ylece
almlar, malum creti almlardr. Davetin hangi yne gidecei onlarn sorumluluunda
deildir. Bu, iiyi deil, ivereni ilgilendiren bir husustur.
Onlar, ilk etapta kalbte bir huzura, bilinte bir ycelie, anlayta bir gzellie, engel ve
cazibelerden, her durumda korku ve endieden bir kurtulua ererler.
kinci etapta, henz bu darack yeryznde iken Yce Topluluun vgsne, zikrine, ikramna
maz-har olurlar.
Son etapta ise, ahirette kolay bir hesap ve byk bir nimete ererler.
Btn bunlardan daha by ise, Allah'n rza-sidir. Onlar, Allah'n kaderinin arac, gcnn
rts olsunlar diye seilmilerdir. Allah onlarla yeryznde istediini yapar.
lk dnem mslmanlar arasndan seilen topluluun Kuran eitimi, onlar kendi benlik ve
karlarndan soyutlayarak bu gelime dzeyi ile sonulanmtr. verenin yannda ii olarak
almlar, her durumda, her konumda Allah'n kendileri iin setiine raz olmulardr.
Nebevi eitim de Kur'an emirlerle birlikte yryor, kalbleri ve bulular cennete, Allah'n
dnyada ve ahirette istediini yapmaya, belirlenen roln kendilerine verilmesine yneltiyordu.
Peygamber (s.a.v.) Ammar'a, annesine, babasna, -Allah hepsinden raz olsun- Mekke'de mthi
ikenceler yapldm gryordu. undan baka bir ey sylemiyordu:
"Sabredin Yasir ailesi, sabredin, size va'dedilen yer cennettir"
Habbab b. Eret'in rivayetine gre yle dedi:
'Allah Rasl'ne (s.a.v.) ikayette bulunduk. Kabe'nin glgesinde, hrkasna brnm duruyor-
du. "Bizim iin yardm istesene, dua etsene" dedik. "Sizden nce adam alnp gtrlr, yerde
ona bir ukur kazlr ve oraya gmlrd. Sonra bir testere getirilip boydan boya kesilerek ikiye
ayrlr, demir taraklarla eti kemiinden ayrlncaya dek taranrd da, bu, onu dininden
ayramazd. Allah'a and olsun ki, Allah bu dini tamamlayacaktr. O kadar ki, yolcu San'a 'dan
Hadramut'a kadar emniyet iinde seye-hat edecek, ancak Allah'tan korkacak, kurt dahi ko-
yununa saldrmaya aktr. Ancak siz acele ediyorsunuz" (Buhari)
Her konumun, her durumun ardnda Allah'n bir hikmeti vardr. O, btn bu varl evirip
eviren, onun balang ve sonunu bilen, olaylar ve ilikileri dzenleyendir. O, gayb bilgisinde
sakl olan uzun seyir izgisinde radesi'ne boyun een hikmeti bilendir.
Nesiller sonra, alar sonra; adalarnn hikmetini kavrayamadklar, bir olayn hikmeti, bazen
bizce bilinebilir. Belki onlar "niin" diye soruyorlard?" Ya Rabbi niin bu byle oluyor?"Bu
sorunun bizatihi kendisi, m'minin uzak durmas, saknmas gereken bilgisizliktir. nk o daha
balangta, her kaderin ardnda bir hikmetin olduunu bilir. nk dnce alannn genilii,
zaman, mekan, deer ve llerdeki geni boyutluluk daha iin banda onu byle sorular
dnmekten alkor. Teslimiyet ve huzurla kadere boyun eer.
Kur'an, emaneti yklenecek kalbler hazrlyordu. Bu kalblerin o derece sert, gl ve dayankl
olmas gerekiyordu ki, her eyini harcarken, her eye katlanrken, u yeryznde hi bir eye
ynelmeye-cek, baklarm ancak ahirete evirecek, Allah'n rzasndan baka birey
istemeyecekti. Bu kalbler, dert, glk, yoksunluk, ikence ve lmle bile olsa btn bir
yeryzn terk etmeye hazrlanyorlard. u dnyada, davetin galibiyeti, slm'n ve mslr
manlarn stn gelmesi gibi yakn bir mkafat olmayan bir hazrlkt bu. Bu mkafat, nceki
yalanla-yclara yapt gibi, Allah'n onlar kahr-u perian etmesi eklinde olsa bile.
Bu hazrlk, o kalblerin yeryz yolculuklarnda yapacaklar eyin karlksz vermek olduu,
Hak ile Batl arasnda hkmn verilecei ahireti beklemek olduu bilin yerleinceye kadar
srer. Allah, yaptklar biat ve anlama zere niyetlerinin doruluunu bilince, yeryzne zafer
gelir. Emanet teslim edilir. Bu hassasiyet onlarn kendileri iin deil, ilah yntem emanetinin
hakim klnmas iindir. Bu kalbler, dnyada kendilerine bir pay, bir ganimet sz verilmeden,
alacak-verecek araya girmeden bu emaneti yerine getirecetir. Allah'n rzasndan baka bir ey
gzetmemiler, kendilerini Allah'a vermilerdir.
Zaferi, ganimetleri, mriklerin yeryznde mslmanlarm eliyle ldrlmelerini zikreden ayet-
lerin hepsi Medine'de inmitir. Bu iler mslmamn programnn, beklentisinin dna knca
zafer gelmitir. nk Allah'n iradesi, bu yntemin insan hayatnda grnr hale gelmesini
gerektirir. Sonraki nesillerin grecei belirli bir biimde pratik olarak yerlemitir. Yorgunluk,
dert, lm ve aclara karlk deil, ancak u anda (kendisini) grmeye altmz, ardnda gizli
bir hikmet bulunan Allah'n kaderi gerei olmutur.
Btn bir yeryznde, btn nesillerde, Allah'a davet erlerinin dnmesi gereken bir zelliktir
bu. Qj_Yoldaki_ aretleri gQstermek,_sonu_nasl olursa olsun, yolun sonuna dek yrmek
isteyenlerin adm-la^mTsbtletirmeye yeterlidir. Sonra davete ve on-lanrIlah'm kaderi
dorultusunda bir eyler olur. Kafataslar, et paralar, ter ve kanla dzenlenen yolda gzlerini
zafere, galibiyete ya da yeryznde Hak ile batln, arasnn ayrlmasna evirmezler. Bunlarla
Allah, davet ve dinine bir ey yapmak isterse Allah'n istedii bu ey gerekleecektir. Aclara,
verilen canlara karlk deil. Hayr, dnya mkafat yeri deildir. Bu, ancak Allah'n dilediini
ger-ekletirsinler diye setii baz kullar aracahyla davet ve dini konusunda Allah'n
takdirinin, kaderinin tecelli etmesidir. Onlara, dnya hayat ve yeryzndeki bu yolculuklar
srasnda karlatklar her darlk ve bolluun kk ve gdk kald bu "seilme onuru" yeter.
Uhdud kssasmdaki Kur'an yorumlardan birinin iaret ettii baka bir gerek de udur: "Onlarn
mminlere zulmetmeleri, vlmeye layk ve gl olan Allah'a iman etmelerinden
dolaydr."(Buru, 8)
Her yerde, her nesilde Allah'a davette bulunanlarn dnmesi gereken bir gerektir bu. Mmin-
lerle dmanlar arasndaki sava, esasnda bir akide savadr, kesinlikle baka bir sava
deildir. Dmanlar onlara yalnzca imanlarndan dolay knayp zulmetmekte, onlara sadece
akidelerinden dolay kzmaktadrlar.
Bu, politik, ekonomik ve etnik bir sava deildir. Eer byle bir ey olsayd durdurulmas,
sorunun zmlenmesi kolay olurdu. Bu, gerekte bir akide savadr: Ya kfr, ya iman. Ya
cahiliye ya slm.
Mriklerin ileri gelenleri Allah Resl'ne (sav) tek bir ey karlnda, akide savan
terketmesi veya bu konuda yumuak davranmas karlnda mal ve ynetim teklifinde
bulunmulard. Allah korusun, onlarn isteklerinden birini kabul etmi olsayd, ortada sava
kalmazd.
Bu, bir akide sorunu, bir akide savadr. Her nerede bir dmanla karlarlarsa karlasnlar,
mslmanlarm yakinen bilmeleri gereken ey budur. Onlara dmanlk eden ancak bu akideden
dolay dmanlk eder: Ancak gl ve vgye layk olan Allah'a iman etmelerinden, itaat ve
boyun emeyi O'na zg klmalarndan. Mslmanlarn dmanlar, onlarn savan iyzn
unutmalar ve ruhlarndaki akide prltsn sndrmek iin savaa ekonomik, politik ya da etnik
bir grnt vermeye abalyorlar. Mslmanlarn buna kanmamalar gerekir. Bunun, hedefi
saptrmak olduunu bilmeleri gerekir. Savan grntsn deitiren, bu savataki zafer
silahn kullanmaktan alkoymak istemektedirler onlar. Bu zafer, her ne ekilde olursa olsun.
ster, Uhdud olaynda mslmanlarn bana geldii gibi ruh kurtulu biiminde, isterse de ilk
mslman neslin karlat gibi ruh kurtulutan ileri gelen stnlk biiminde olsun.
Bugn biz, Hristiyan dnyann bizi savan i yz konusunda aldatmaya altna dair
rneklere tank oluyuruz. Tarihi deitirme, ters yz etme gayretleri var. Hal savalarnn
smrgecilie bir duvar olduu bize yutturulmak istenmektedir. Hayr... Kesinlikle... Daha
sonralar ortaya kan smrgecilik, hal ruhunun bir maskesidir. Bu hal ruhu, eitli
topluluklardan oluan mslmanlarn komutasndaki akide ktlesinin nnde parampara
olmutur. Bu mslmanlar arasnda Salahaddin-i Krd, Memluklu Turan ah gibi, ulusunu
unutan, akidesini ycelten ve bu bayrak altnda galip gelen dier kiiler vard. "Onlarn
mminlere zulmetmeleri, onlarn gl ve vgye layk olan Allah'a iman etmelerinden
dolaydr"
Yce Allah'n -sz ne kadar doru, hilekarlann, dzenbazlarn sz ne kadar yalandr. "O gnde,
in-sanlar toplayacak olan sensin. Allah verdii szden Caymaz. " (Al-i mrn, 8-9)
27[27]






27[27]
Seyyid Kutup, Yoldaki aretler, zgn Yaynclk: 191-206.

You might also like