Professional Documents
Culture Documents
Adam Fawer - Empati
Adam Fawer - Empati
f '
'
(
'
,!
*L
>. <
ii'
)
261
"i .a
t
>n>
~k
'i
'*f>
' t - '
*) ' *> : ' *<->
v
s ,
'' ,
*
*'>
./(
m/
',?>.%' '
>' i
<<>f,
'
t
\,
"i. .) H^ !
29 Aralk 2007
^
16:58 (Yarg Gecesi'ne 55 saat, 2 dakika kala)
, \
,f ./
Elijah aynann tesindeki bo odaya bakt. Darya kmak zorunda olmak yerine,
5. Cadde'deki gkdelenden otel odasna m-lanabilmeyi tercih ederdi. Sokaklar
insanlarla dolu olacakt ve ehirde o kadar Noel turisti varken bir taksi bulmak
da neredeyse olanakszd.
Metro kesinlikle sz konusu deildi. Tka basa insan dolu vagonlar dnmek
bile srtmdan souk bir ter boanmasna neden oldu. Tanr bile bir enoklofob
iin New York metrosundan daha beter bir ikence odas tasarlayamazd.
Kap birden ald ve ieriye fme takm elbise giymi uzun boylu bir adam
girdi. Elijah kendini ziyaretinin gzlerine bakmaya zorlad. Adam cilal siyah
deri ayakkablarndan karmakark sarn salarna kadar kendine gvenle
doluydu. Butch Cassidy and the Sundance Kid'deki ya da daha dorusu The
Candidate''deki Robert Redford'u andryordu.
Elijah farknda olmadan duvara doru gerilerken, "Sayn Kongre yesi," diye
mrldand.
Glmseyen Sounders, "Grnen o ki, nm benden nde gidiyor," dedi ve odann
iine doru ilerledi. "Yalnzca Terry ile muhatap olmak istediinizi biliyorum,
ama efsanenin ardndaki adam da tanmadan yapamadm."
"T-t-teekkrler," diye kekeledi Elijah; ne diyeceini bilememiti. Baklarn
karmaya alsa da, adamda dikkatini eken -hayr, talep eden- bir ey vard.
| 27
AdamFawer
"Evet... Terry bana sizin pazarlama dehanzn psikiyatri eitimi alm
olmanzdan kaynaklandn syledi."
"Eitimini aldm, ama hi doktorluk yapmadm."
"Siyasi danmanlkta daha fazla para olduuna karar verdiniz demek, yle mi?"
Elijah psikiyatri kouunu ilk ziyaretinde yaad ruhi k dnd. "Eh...
Onun gibi bir ey." Baklarn ayakkablarna dikti.
Skntl bir sessizlik oldu.
"Neyse... Megul olduunuza eminim. Ama kendimi tantmadan da gidemezdim.
Unutmayn, ben bir politikacym; insanlarla kaynarm, ancak byle varm."
Gen politikac elini uzatt. Elijah'm eli de bir an iin kalkt. Refleks
gibiydi, ama Elijah yle olmadn ok iyi biliyordu. inden hareketin
ardndaki eylemleri sralad.
Serebral korteksimin frontal lobundaki substantia nigra elektro-kimyasal mesaj
balatr, o da miyelin kapl uzun aksonlardan ve sonra milyonlarca nrondan
geip, kaslarmda dallanan dendritlere ular. Bylece elim kalkar.
Bu tbbi bilgiler kendi zel Discovery Kanal belgeseline sahipmi gibi zihninde
akt Elijah'm. Karsndaki korkun 'baka bir insana dokunmak' engeli hakknda
dnmeyi nlemek iin basit bir artmacayd bu.
Eli iki santim daha kalkt. Sonra cesareti uuverdi. Kolunu indirip geriye doru
bir adm atnca arkasndaki sandalyeye arpt.
"zgnm... Ben, ey... Mikroplara kar bir eyim var."
Eli bir saniye daha havada asl kalan Kongre yesi ban sallad. "Elbette.
Anlyorum. Eh, ismin arkasndaki yz tanmak iyiydi. Ve aynann arkasndaki
kiinin inanl biri olduunu grdme de sevindim."
Ba}"
~h'n kolyesini iaret etti.
28 | :,
Empati
"Ha! Bu..." Elijah gm haa tedirgin bir halde dokundu. "Aslnda dindar biri
deilim."
"Tanr'ya inanmyor musunuz?"
Sorudaki ak szlle biraz ararak, "Mmmm, hayr," dedi Elijah.
"Ben de sizin gibiydim," dedi Kongre yesi. "Ama Tanr'y bulunca, O da huzuru
bulmamda bana yardmc oldu. Ve eer sylememde saknca yoksa, siz de huzur
bulmaya ihtiyac olan biri gibi grnyorsunuz."
;
"Sadece bu olaylar yatana kadar, tatlm. Biraz geri ekilip medyadan
uzaklaman gerek."
"Kimsenin beni sahneden kovmasna izin vermeyeceim."
"Ama byle yaamaya devam edemezsin!"
"Senin istediin ekilde de yaayamam!"
Winter gzyalarn g zapt ediyordu. Her zaman duygularn kontrol edebilmekle
gurur duymutu, ama ne zaman iin iine annesi girse delirmenin eiine
geldiini hissediyordu.
"Sana yardm etmeye alyorum." Carol sonra her zamanki nakaratna balad.
ok hzl konuuyordu: "Michael konusunda sana sylediklerimi dinlemi olsaydn,
bunlarn hibiri..."
"Anne! YETER!"
Patlamas o kadar ani ve grltl olmutu ki, kendisi bile ard. Derin bir
soluk alp yavaa brakt. Devam etmeden nce, barmayacamdan emin olana
kadar bekledi. Bu biraz zaman ald.
Sonra sakin ama kesin bir ses tonuyla, "Otuz yamdaym, anne," dedi. "Bu da
zaman zaman kendi kararlarm verebileceim anlamna gelir. Ve kararm da
turneye devam etmek."
"Endieleniyorum. Birisi yine seni benden almaya kalkarsa..." Carol Royce'un gz
pnarlarnda ya birikmiti.
VVinter bir adm atp onu kucaklad ve kendine ekti. "!" diye fsldad
kulana. "Kimse beni senden..."
Yine? Ne demek 'yine'?
Bunu dnme.
,?.....????
"...dikkatli olacam. Sz veriyorum, tamam m?"
\
Carol Royce yksek sesle burnunu ekti, kzma daha da skca sarld, sonra geri
ekildi. "Seni o kadar ok seviyorum ki."
"Ben de seni seviyorum."
"Byle harika bir kz hak etmek iin ne yaptm?"
| 33
Adam Fawer
?;,-"
"Babam bana senin eytanla bir anlama yaptn sylemiti." $?
"ok komik!"
VVinter annesinin dudaklarnn kenarnda bir glmseme grd. Aslnda bu,
babasnn gerekten sylemi olabilecei bir ey, annesinin kat Hristiyan
inanlarna ynelik pek de ince olmayan bir gndermeydi. Babasnn lm aradan
neredeyse be yl gemesine ramen hl nceki gn yaanm gibi geliyordu
VVinter'e.
Carol bir mendille burnunu sildi ve kzn yanandan usulca pt. "Aada
bekliyor olacam."
VVinter kendini koyuvermeden nce kapnn kapanmasn bekledi; sonra gzyalar
przsz yanaklarndan szlverdi. Sessizce, bir dakika kadar alad.
Sakinleince annesinin aladn anlamamas iin makyajn zenle tazeledi.
Aynada kendine bakarken annesinin Michael hakkndaki ilk uyarsm dikkate alsa
olaylarn nasl geliebileceini dnd. O zaman belki bir mikroskop altnda
yayor olmazd. Ya da belki baka bir takipisi olurdu... Ve iler daha da
ktye gitmi olurdu.
341
J
4
29 Aralk 2007
17:18 (Yarg Gecesi'ne 54 saat, 42 dakika kala)
Elijah sonunda giri katma ulat. Bacaklarn artk hissetmese de, elli alt
kat yryerek indiine demiti. k saatinde tklm tklm dolu olan
asansre binmemek iin her eyi yapard. imdi karsnda bir sonraki engel
vard: Lobiye alan kap. Kapdan gemek iin gerekli cesareti toplamaya
alrken antika bir Walk-man kartt. Bir iPod'u da olmasna ramen
Walkman'da olan ok nemli bir zellie -bir televizyon alcsna- sahip
olmad iin onu ok seyrek kullanyordu.
Hafzadaki kanallar tarayp, sinirlerini yattracak tandk bir program
arad. 11. kanalda Seinfeld'i buldu. evresindeki ortamn en azndan bir ksmm
kontrol edebilmi olmaktan memnun halde soluunu brakt. Duyduu ilk cmlede
dizinin hangi blm olduunu anlamt. Dikkatini datmak iin Elaine'nin
sabr tam yzn dleyerek gzlerini skca yumdu.
"Ama kadnn elleri bir erkeinki gibi," diye szland Jerry.
"Erkekgibi eller mi?" diye sordu Elaine.
"Erkek elleri. Sanki Yunan mitolojisinden kma bir yaratk. Yani ksmen kadn,
ksmen korkun bir yaratk gibi."
Elijah kapy iterek ap kalabalk lobiye girdi. Asansr binng sesiyle lobiye
bir yn insan daha boaltt. nsanlarn dner kapdan geip dardaki
kalabala karm grdke kalp atlar hzland, ba dnmeye balad.
Manzaray izlememek iin ka arkasn dndnde, bu kez de kendini lobideki
Noel sergisiyle kar karya buldu.
I 35
Adam Fawer
Elliden fazla rengrenk kutu yedi metrelik bir am aacnn altna ylmt.
Elijah'm gzleri gm, krmz ve sar ktlarn etrafna sarlm mor
kurdelelerin zerinde dolap, kocaman yeil dallarn arasndan szan beyaz
klara odakland.
Aa yapaylna ramen ok gzeldi. Aklma ocukluundaki Noel sabahlar ve
gne domadan kalkp Darth Vader saatinin hediyelerini amasna izin verilen
saat olan 7:00'yi gstermesini bekleyii geldi.
O anlar seyretmi olduu tm Noel filmleri ve televizyon di-zilerindekilerle
birleti: Alex P. Keaton'un Ellen'i kse otunun altnda p, Bakan Josiah
Bartlet'in n bahede Noel arklar syleyii, Grinch'in Cindy Lou VVho'nun
hediyelerini al, Ralphie Parker'in girdii iddia yznden dilini buza
yaptrmas, Fred Gailey'in Noel Baba'yi mahkemede gururla savunmas.
Elijah'm soluklar dzene girdi. Sokaa doru dnp, George Costanza'nm sesine
odaklanarak kendini ilerlemeye zorlad. Her ey iyi olacakt. Diziye odaklanmaya
devam ettii srece ehrin kakafonisinden syrlabilecek, oteline dnmeyi
baarabilecekti.
Siyah deri eldivenlerini ellerine geirdi. Buz gibi havann iyi taraf da buydu;
cildini rtmek iin ona bahane salyordu. Sonra dner kapnn elik erevesini
itti ve darya kt. Yarm saniye iin sanki Araf'ta kald; ne ierideydi, ne
darda. Dier tarafta olacaklar kestirebilse, o daire iinde yrmeye devam
edip lobinin emniyetli ortamna geri dnerdi.
Ama Elijah'm kendisini neyin bekledii hakknda hibir fikri yoktu. Bylece
sokan karsndan onu gzetleyen siyahi kadndan habersiz halde kalabalk
kaldrma admn att.
Winter soyunma odasnm aynasmdan kapnn hafife aralandn grd. Adam tam
ieri girerken o da kapya doru dnd.
36 |
Empati
Siyah gzlkleri grnce, nce onun performansn izleyen kot
adam
ama her zaman kr deildi
...olduunu sand. Ama sonra onun tenini grd: Gnete bronzlam, gzel, kusursuz. Yznn byk blm gri kaponlu
tirtnn altnda saklyd, ama onu nerede olsa tanrd.
"Michael!"
Adam baln geriye itip gne gzlklerini kartt. Koyu gzleri parlyordu.
"Merhaba, Winter."
"Gvenlikten nasl getin? Kimseye... Zarar verdin mi?"
Adam ona doru ekingen bir adm atarken, "Elbette ki hayr," dedi.
Yzne dokunmak iin uzandnda VVinter ertesi sabah yine hrpalanm ve dayak
yemi bir gvenlik grevlisinin ikayeti olup olmayacan dnerek irkildi.
"Bunlar dnme," dedi Michael onun zihnini okur gibi. "Bizi dn."
"Artk biz diye bir ey yok. Sen evlisin, unuttun mu?"
Michael tekrar ona doru uzand, ama VVinter bu kez kmldamad. Daha nce
defalarca olann aksine, dokunuunun artk kendisini bir ehvet seline
kaptramayacamdan emin halde ve gzlerini meydan okurcasna dikerek bakt ona.
Ama Michael'n eli tenini okad an her zamanki ey oldu. radesi arzularna
yenik dt.
Gzlerini bir an bile onun gzlerinden ayrmayan Michael yavaa yanan
okarken, br elini boynunun arkasna dolad. Sonra parmaklarn yznde
gezdirip hafife dudaklarma yaklatrd. Sol elinin baparma boynunun
hatlarn takip ederek enesine indi, orada biraz oyalanp aaya kayd.
Ama parmaklar gm han przsz metal yzeyine dedii anda VVinter'in
lgnca arzusu yerini bir irenme duygusuna brakt.
| 37
Adam Fawer
Ne yapyorum ben? Bana yalan syledi. Beni yenien batan kartmasna izin
veremem. Bunu yapamam!
401
5
29 Aralk 2007
17:23 (Yarg Gecesi'ne 54 saat, 37 dakika kala)
Buzdan kayganlaan kaldrmda yryen kalabala karrken Elijah'n dileri
birbirine kenetlenmiti. Souk rzgr yanaklarn yalaynca ineleyici acmn
keyfini kartt; etrafndaki yzlerce insan dnda odaklanacak bir ey olmas
iyiydi. Kulaklktan Jerry Seinfeld'in kz arkadann sesi geliyordu.
"Ben ellerimi ykayacam."
"Tabii. Rafta plaj havlusu olacak."
zleyiciler kahkaha atarken Elijah buz gibi havay cierlerine ekti ve binaya
geri dnmesini baran igdlerine ramen kendini hareket etmeyi srdrmeye
zorlad. Korkusunu dnceleriyle bastrmaya alyordu.
Etrafmdaki insanlarn birinin bile gerek olup olmadn bilmek olas deil.
Tek bildiim, onlar algladm. Ve alglar -bir milyon insan birlikte
alglasam bile- bana zarar veremez.
Ama felsefe yapmak onu sakinletiremedi. En azndan o akam yle olmayacakt.
Onu rktenin insanlar m, yoksa kendisinin insanlar 'alglamas' m olduu
nemli deildi. Her iki durumda da dehete kaplmt. En yakn duvara yaslanmak
iin duyduu boucu istei bastrp admlarn sklatrd. Turistlerin,
alveri yapanlarn, iadamlarnn, annelerin ve ocuklarnn arasndan hzla
geerek, bir panik atak krizi girmeden oteline varmak iin delice aba
gstermeye balad.
Az sonra kafasnn iindeki hayaletlerden kurtulmak iin neredeyse koar adm
yryordu. Farknda olmadan kaldrmdan
| 41
Adam Fawer
inince, bir taksi korna alarak onu uyard. Elijah geriye srad, ama aracn
geerken onu amurlu karla svamasna engel olamad. In deimesini bekleyen
insanlar arkasnda birikirken olduu yerde donakald.
Sakin ol! Nexv York ehri o kadar da kt bir yer deil. Burada geen btn o
komedileri dn.
Seinfeld. Cosby Show. Friends. Jeffersons. Mad About You. Diff'rent Strokes.
Will and Grace. Spin City. Sex and the City. Camiine in the City.
Ama bu kentten konu alan yaptlarn hepsi parlak ve mutlu deil. Mesela Midnight
Cowboy, Death Wish ve Taxi Driver. Ve herkesin favorisi olan Kurt Russell
klasiini de unutma: Escape from New York.
Ik yeile hi dnmeyecek gibi geliyordu Elijah'a. Kramer'in konumasna
odaklanmaya alt, ama deli gibi alan zihnine engel olamyordu.
Ban silkeledi; hissettii panik giderek artyordu. Dayanamayacakt. O gn
fobilerinin... Benfobik deilim! Bunlar gerek!
...dorua ulap onu fel edecei gn olacakt. Oteline dnmeyi baaramayacakt.
O...
Yeil yannca silkindi. Krmz el yerini yryen beyaz adama brakmt.
Grnt ona CSI dizisinde cesetlerin etrafna tebeirle izilen izgileri
anmsatt.
Tpk bir aracn altnda ezildikten sonra cesedinin etrafna izilecei gibi...
KES UNU!
Kaldrmdan yola inip, karya geen insanlarn en nnde, savaa giden bir
ordunun komutan gibi yrmeye balad. Ve arpc gzellikteki siyahi kadnn
tam karsnda olduunu grd. Strange Days'deki Angela Bassett'i andryordu.
Kadn sigarasn yaya geidine frlatt ve sivri topuklu ayakkabsyla ezdikten
sonra ona doru yrmeye balad.
42 t
Empati
Ksa salar kusursuz cildini mkemmel bir ekilde tamamlyordu. Bassett 25 de
45 de denebilecek bir yze sahipti; gen ama olgun. Bir prensesinki -ya da bir
askerinki- gibi kendinden emin, neredeyse aristokrata bir yry vard.
Dorudan gzlerinin iine bakarak yaklayordu.
Normal artlarda Elijah o kadar youn bir ilgi karsnda gzlerini karrd,
ama ltl, gl kadn onu bylemiti. Ve onu tanmadna emin olmasna
ramen, daha nce en azndan bir ryada grm gibi hissediyordu kendini.
Ellerinin eldivenli olmasndan tr bir an artc bir esef duydu. Ona
dokunmak, teninin dokusunu hissetmek iin duyduu arzu dayanlmazd.
Sonra, tam esrarengiz yabancnn yanndan gemek zereyken, bir el arkadan
uzanp yakasna asld. Atksnn altna dald ve buz gibi parmaklar ensesine
doland.
Elijah beyninin iinde havai fiek gibi patlayan bir duygu seli -heyecan, tela,
iddet, sevin- altnda bunaldn hissetti. Boynunda sert bir basn hissetti,
bunun hemen ardndan bir kopma sesi geldi. Elini boazna atarken hzla arkasna
dnd.
Balon burunlu, kaim ve ksa parmakl tknaz hrsz -NYPD Blue'den Sipowicz- bir
an iin Elijah'in gm han onun yznn nnde tuttu. Ha o souk Aralk
gecesinde, geen arabalarn farlar altnda parlad. Adam Angela Bassett'e omuz
atp yoluna devam ederken, Elijah da aresizlik iinde tlsmna son bir kez
bakt.
Adam kovalamay ok istese de aknlktan donup kalmt. Gr bir an iin
lk atan milyonlarca renkle doldu ve sonra...
Gereklik geri geldi, dnya yeniden yerine oturdu. ne doru tedirgin bir adm
att, ama adam oktan gzden kaybolmutu. Elini tekrar boynuna gtrd. Gm
han gerekten gittiine inana-myordu.
Hzla nefes alp vermeye balad; soluklar kesik ve hrltlyd. Bir eye,
herhangi bir eye tutunmak iin elini uzatt ve Bassett'in kolunu yakalad.
Sonra kadn, Elijah'm geirmekte olduu panik
|43
Adam Fawer
ataktan ok daha ktsn yaamasna neden olabilecek bir ey
yapt.
Yzne dokundu.
Elijah kendisini bile artacak ekilde geri ekilmek istemedi. O hafif
dokunuta kendisini... Kendisini iyi hissettiren bir eyler vard. Bolukta
yzyor gibiydi. Neredeyse...
Birden kornalar almaya balad. Ik krmzya dnmt ve onlar hl sokan
ortasnda duruyordu. Bassett, st karla kapl bir limuzin yanlarndan hzla
geerken Elijah' kolundan tutup kaldrma ekti.
"T-t-teekkr ederim/' dedi Elijah. Zorlukla soluyor, olanlar anlamaya
alyordu. Ve hissettii tatl huzurdan dolay aknd. Her tarafnn insanla
dolu olmasna ramen kendini garip ekilde dingin hissediyordu. Kadnn koyu
renk, bir kedininkini andran gzlerine bakt.
"yi misiniz?"
"Sanrm," diye mrldand Elijah; konumay uzatacak bir eyler bulabilmeyi
umuyordu.
"yi," dedi Bassett. "Dikkatli olun."
O karlk vermeye frsat bulamadan, esrarengiz yaratk dnd ve insan
kalabalnn iinde kayboldu.
Elijah sakin kafayla dnyor olsa, akl kolyesini takyor olmamasnn ne kadar
rahatszlk verici olduuna younlard. Ya da saldrya uram olmann neden
bir sinir krizine sebep olmad zerine. Ya da neden insanlarla kuatlm
olmasna ramen en ufak bir panik duymadna.
Ama tm bunlarn yerine dnebildii tek ey, o ltl kadnd.
Ve grnrde olmad halde kadnn yaknda bir yerde olduu hissinden
kurrulamyordu. Oralarda bir yerde, kendisini gzetledii hissinden...
44
Empati
Ambulansm gelmesi sonsuzluk kadar uzun bir sre almt sanki. Vurmal
algclardan ikisi tehditkr bir tavrla Michael'in banda beklerlerken, sonra
da Laura adndaki sakin ve almsz kemanc 911'i aram, Carol Royce'ye de
bamdaki ilie bastrmas iin biraz buz getirmiti.
Grevliler Michael'in gevek bedeninin stnde yatt sedyeyi odadan
kartrken VVinter de kollarn kendi bedenine dolam halde onlar
seyrediyordu. Taklan oksijen maskesi yznn byk blmn kapasa da, adamn
. : \ f JMflf.
6
29 Aralk 2007
[17:26 (Yarg Gecesi'ne 54 saat, 34 dakika kala)
?
Elijah kendini inanlmaz derecede garip hissediyordu. Yani... ok iyiydi!
Korkusu gitmiti; iinde panik yerine hafif mutlu bir ark vard. Derin bir
soluk ald, k havas cierlerini ferahlatc bir buz bulutu gibi doldurdu.
Soluunu birka saniye tuttuktan sonra brakt ve azmdan kan karbon dioksit
buharnn havada dalp yok oluunu izledi.
Yavaa, kendi etrafnda tam bir daire izerek dnd ve gelip geen yayalara
bakt. Birka kii gzlerini ona sorgular gibi dikti, ama bunun nedeni
olaslkla, yz enlemesine yarlm gibi srtyor olmasyd. nsanlarn
Manhattan'm kalabalk caddelerinden birinin ortasnda her zaman yapt bir ey
deildi bu.
Noel zamannda bile. Elijah'm ise umurunda deildi. En ufak bir korku belirtisi
gstermeksizin yanndan geenlerin gzlerine bakmay srdrd. Kendini tm
dnyaya meydan okuyabilecek gibi hissediyordu.
Cokusunu frenlemekten aciz kalnca yksek sesle gld. Hl inanamyordu.
Dardayd, etraf insan doluydu, birka saniyede bir birileri tarafndan
drtkleniyordu ve korkmuyordu.
Bedeninin soyutlanma arzusunu yenmeye ynelik, yllar sren baarsz bir
terapiden sonrasnda asla bakalar gibi olamayacan kabullenmiti Elijah.
Onun hi dostu olmayacakt. Bir kadna hi dokunamayacakt. Her zaman tek bana
olacakt. Yine de iten ie bir umut beslemiti. Psikoloji ve psikozlar hakknda
yzlerce kitap okumu, ama amacna yaklaamamt bile. O ana kadar.
50
Empati
Ve artk.-.;
. - ?
.
'
zgrd
' ...tedavi olmutu.
Bir an iin lk la barmak istemi, hemen ardndan... Kendini son
derece iyi hissetmiti. O artc gzellikteki kadn yzne dokunduktan hemen
sonra yani. iinde yuvalanm korkuyu ekip alm sanki kadn.
Ve onun yaknlarda olduundan emindi. Tekrar etrafna baknd, ama yoktu.
Parmaklarn artk bo olan boynunda dolatrd. Bu deiim ya hrszlkla
ilgiliydi, ya da kadnn dokunuuyla. Ama nasl olabilirdi ki? Ve hangisiydi?
kisi de mantkl gelmiyordu aslnda, ama hrszlk olasl daha lgmcayd.
Sonuta bir metal paras ruh hali stnde yle bir deiimi nasl yaratabilirdi
ki? Ayrca kolyeye... lklar... yanan etin kokusu...
...ocukluundan beri sahipti. Ve fobileri de son birka yldr l-drtc
seviyeye gelmiti. Yine de tesadf olamazd.
Ve Elijah birdenbire ok garip bir eyin farkna vard. Etrafnda X-Dosyalar'na
yarar bir komplonun dnme olasln bilmesine ramen korkmuyordu. in
dorusu, kendini mutlu hissediyordu.
Mutlu ve... Mavi. Mutluluk artran pembenin ters anlamdaki maviye dnmesi
anlamnda deildi bu. Renk olarak mavi. Derin, berrak bir mavi. 'O' harfini
grd zaman alglad trden bir mavi.
i(
Bu gerek deil. Bakasnn gzlerinden bakyorsun.
,,,
.<
,.
Derin bir soluk ald, eski Elijah -gerek Elijah- bir anlna ortaya kt ve
kalbi dehetle doldu. Burgular giren midesine, yap yap olan tenine ve
srtmdan aa inen tere ramen kendini kendisi gibi hissetti.
Sonra mutluluk yle gl bir ekilde geri geldi ki, ba dnI51
Adam Fawer
d. O kadn ve kayp kolyesi zerine neden o kadar youn dnyordu? Kendisini
yle hissederken bunlarn hibir nemi yoktu. Ann keyfini kartmak yerine
sorunun ne olduunu anlamaya alarak zaman kaybediyordu. Korkularndan
kurtulmutu. Artk her eyi yapabilirdi. Hem de her eyi!
Yapacak bir ey, daha nce nce asla yapamayaca bir ey bulmak iin etrafna
baknd. Arkasna dnnce bir panonun -yeil, sar, mor ve krmz- parlak
harflerinin siyah zeminin zerinde yapt lt arpt gzne. Henz bir saat
nce o yaznn ifade ettii szc dnmek bile midesinin bulanmas iin
yeterli nedendi. Ama imdi ayn szck onu kendine aryordu.
Bir taksiyle bisikletli bir inlinin arasndan geip koarak so- kam kar
tarafna geti. Daha fazla dnmemeye alarak eldi- s venli eliyle gmi
boyal korkuluklara skca tutunup nemli ba- ; samaklar ikier ikier atlayarak
aaya indi.
Pis sahanla eriince anlk bir duraksama geirdi, ama o duyguyu hemen bir
kenara itip metroya inen insan kalabalnn arasna dald. Turnikenin zerinden
atlayp merdivenlerden bir kat daha aa indi. O srada tekerleklerin raylar
zerinde kartt srtnme sesi derin bir uultuyla birlikte havay doldurdu.
Tren sarslarak durunca kauuk contal kaplar tslayarak ald. Vagondan
boalan insan selinin dinmesini sabrszlkla bekleyen Elijah sonunda ileriye
atld. Saniyeler sonra tka basa dolu vagonun ortalarnda bir yerdeydi. Kaplar
kapand ve harekete geen tren raylarda hzlanmaya balad.
Elijah iziklerle dolu pleksiglas pencereden darya bakarken istasyon yerini
ara sra sar klarla aydnlanan bir karanla brakt. te o zaman, korkun
bir hata yapp yapmadn dnd. Metro yeni iyilemeye balayan bir enoklofob
iin uygun bir yer deildi.
Hem de hi.
5*1
Empati
Darian pis perona soluk solua ulatnda tten istasyondan kyordu.
"Lanet olsun!" diye bard. "Lanet, lanet, lanet!"
,,
Onu kaybetmiti.
Trenin ardndan karanlk tnele bakarken kimin daha byk tehlikede olduunu
dnd: Elijah Cohen'in mi, yoksa o trendeki insanlarn m?
| 53
7
29 Aralk 2007
17:31 (Yarg Gecesi'ne 54 saat, 29 dakika kala)
Elijah'n metroya binerken duyduu coku gitmiti. Ama panik iinde de deildi.
Onun yerine... Blnm hissediyordu kendini. Benliinin o anki durumunu
tanmlamann tek yolu buydu. Ayn anda her eyi hissediyordu:
MutluMzgttfkelisflfnheyecanlsfcfczttenerjikVe her duygu farkl bir renkle evrelenmiti -puslu mavi, neon sars, gz
kamatrc beyaz, parlak krmz- Sinestezisi sanki birdenbire harfler yerine
duygulara odaklanmt.
Renkler/duygular baran bir snf dolusu ocuk gibi beyninde yaygara
kopartmt. Elijah sanki artk bir kii deil, birok kiiydi. Zihninden
hibiri iyi eyler sylemeyen bir dizi oklu kiilik filmi geiyordu.
Havva'nn Yz. Cain'i Bytmek. Sybil. Psycho.
Tren sarslarak durunca, tavandan sarkan metal halkay daha sk kavrad.
Kaplar tslayarak ald ve yine bir insan seli boald. Ama inen her kiinin
yerine sanki iki kii binmiti. Elijah inmek istiyordu, ama fel olmutu. Kalan
son bir santimetrekarelik alana da kucandaki bebei skca tutan bir kadn
skt ve kaplar kapand.
Bebek birden alamaya balad. lklar vagonun iinde fiziki bir varlk gibi
dolayordu. Elijah dier yolcularn yzlerindeki sknt ifadesini renklerinin
sarya dnmesinden aka okuyabiliyordu.
"hhh! Bir ey yok tatlm." Annesi bebei yattrmaya al541
Empati
yordu ama ba mavi bir utan ve parldayan bitkinlikle evriliydi. Bebek daha
da iddetle barmaya balad.
Elijah birden zerine scak bastn hissetti. Yanandan aaya bir ter
izgisi iniyordu. Dalgn bir hareketle yanan silerken, ter tm bedenini
kaplamaya balamt. Gmlei saniyeler iinde tenine yapt. Koltukaltlarnda
birer eme almt sanki.
Bebein alamas ikiye katlannca etraftakilerden fkeli baklar gelmeye
balad (HB 2, 4, 5,25).
VVinter duvardaki siyah-beyaz daireyi gsterdi. Sembol ona her zaman iki kurbaa
yavrusunu anmsatyordu. "Bu dairesel eyin iimde olduunu mu sylemek
istiyorsun?"
"Hayr, Nu Er," diye kkrdad babas. "Taijitu yalnzca bir resim, ama yin ile
yang' betimliyor."
"O zaman yin ile yang nedir?"
"Dnyadaki tm yaratklarda bulunan ilkel kart glerdir. *'" genellikle su
olarak betimlenir. zgn, edilgen, karanlk ve diildir; geceyi simgeler. Yang
ise genellikle ate olarak betimlenir.
| 61
Adam Fawer
Mutlu, etken, aydnlk ve erildir; gndz simgeler." Duralayp kznn
sylenenleri zmsemesini bekledi. "Grdn gibi, hibir ey tmyle yin ya da
yang deildir. Her ey iinde kartnn en azndan tohumunu barndrr: K
yaza dnr; yukarya kan her ey aaya inmek zorundadr. Benzer ekilde,
yang olmazsa yin de olmaz; tpk scak olmadan souun, aydnlk olmadan
karanln olmayaca gibi."
Winter babasn irilemi gzlerle ve tek kelime karmadan dinliyordu.
"iimizde hem yin'i, hem de yang' barndrrz: En karanlk gecede bile
yldzlardan gelen bir k vardr. Ama yin ya da yang artarsa, dieri
azalmaldr: Doan gne geceyi kovalar. Mkemmel bir dengeye sahip olduun
zaman uyum iinde olursun. Budist meditasyonun erimeye alt eylerden biri
de budur: Kiisel ch'i ile evrensel eh'i arasndaki mkemmel denge."
"Sen bunun iin mi tts yakyorsun, Ba Bal"
"Ah, hayr." Yu Han hznl bir ekilde gld. "Ben yalnzca kokusundan
holanyorum."
VVinter'in yanandan aaya bir gzya damlas kayp yastna dt. Yayor
olsa, babasnm Michael ile dier tm takipileri hakknda ne dneceini merak
ediyordu. yle anlarda bazen kaza geirenin kymetli babas deil de annesi
olmasn dilemeden yapamyordu. Kendini hemen sulu hissetti. yle bir eyi
dnebilmesi...
Birden halya srtnen bir eyin sesini duydu. stne bir korku dalgas kt;
yalnz deildi.
Michael hu. Geri geldi!
Birisinin soluk aldn duyabiliyordu. Beyninde gk grlts gibi yanklanan
kk, ama dehet verici bir ses. Sadece uyurken seyretmeye mi gelmiti?
Hrszlk iin mi? Uyur numaras yapmak m daha tehlikeli olurdu, yoksa
yzlemek mi?
62 |
Empati
Winter'in nabz hzland; kalbi deli gibi atyor, akaklar C$& luyordu.
Yataktan frlamaya hazrlanarak kaslarn gerdi.
Ve eldivenli bir el azna kapand. Barmaya frsat bulamadan boynunda keskin
bir sz duydu. Geri ekilerek kamaya alt, ama saldrgan ok glyd. Ona
doru uzanmaya alrken gcnn bir anda tkendiini hissetti; kollar krk
birer dal paras gibi yana dverdi.
Karalt bir an duralad. Sonra rngay brakt ve elini yavaa azndan
ekti. VVinter barmaya alt, ama azndan sadece clz bir tslama kt.
Sanki gsne dev bir kedi oturmutu.
Korkmas, hatta dehete dmesi gerektiini biliyordu, ama duygulan bile fel
olmutu sanki. Hzlanan kalp atlarn ve tm bedenini basan souk teri
hissetmesi gerekirken, duyduu yalnzca dehetti. Bu duygu, normalde birlikte
getirdii fiziki duyumsamalar olmadan yzyordu beyninde. Bir kez daha barmaya
alt, bu kez de azndan ancak hafif bir fslt kt.
Adam ona doru eilince pencereden gelen k elindeki metal cismin stnde
yansd. teki elini VVinter'in boynuna doru uzatt; eldiveninin yumuak derisi
tenine buz gibi dokundu. enesini geriye doru itti ve daha yakma eildi.
VVinter alamak istiyordu, ama gzlerine ya gelmiyordu. Sonunun geldiinin
bilinciyle beyninde bir lk att. Orada, o yabanc otel odasnda katilinin
kim olduunu bile bilmeden lecekti. Yeni bir lgn hayran myd? Ya da intikam
kovalayan eski aklardan biri mi? stndeki adam tandk gelmiyordu, ama yatak
odas dnda kimseyi gerekten tanm myd? Ve...
Ve bir klik sesi duydu, ardndan ensesinde bir eyin kaydn hissetti.
aresizlik iinde, adamn ne yapm olduunu -ve sonrasnda ne yapacandnerek gzlerini yatan baucu paneline dikti. Glge adam onun ban
yastktan kaldrd.
Yumuak bir 'vzzzzz' sesi duydu Winter; sanki bir fermuar almt. Bir an
iin adamn elinde gmi bir ey grr gibi oldu, ama sonra nesne karaltnn
cebinde kayboldu. Saldrgan tekrar ne
I 63
AdamFawer
doru eilip komodinin stnden bir pense ald. VVinter dehet dolu bir an iin
adamn o eyi dilerini ekmek iin kullanacan dnd.
Sonra pense de, adam da gr alanndan kt. Onu grmemek stnde olmasndan
bile daha korkuntu. Yumuak ayak seslerini tekrar duydu ve ardndan alp
kapanan kapnn tkrts geldi. Kulaklarn dikti, ama kendi hrltl
soluundan baka bir ey duyamad.
Yalnzd.
VVinter saldrgann enjekte ettii ilacn etkisinin gemesini bekledi. Sonsuzluk
kadar uzun gelen bir sre sonra kollarn yeniden hissetmeye balad. Derin bir
soluk alp yatan iinde doruldu. Tm oda etrafnda dnyordu.
plak ayaklarla yere bast ve titreyen bacaklarnn stnde durmaya alt.
Bir eylerin farkl olduunu ilk o zaman anlad.
gdsel olarak kolyesine dokunmak iin elini boynuna grrd. Yoktu. Kukusunu
dorulamak iin sendeleyerek banyoya gitti. Adamn onun zerine eildii zamanki
hareketlerini belleinde canlandrd ve olaylar yerine oturdu: Pensenin zinciri
kesii, kolyenin boynundan kayarak szl...
Aynada plak boynuna bakarken iinden bir panik dalgas ykselmeye balad.
Gm han boynunda olmad bir zaman anmsamyordu bile. O ey neredeyse
parmaklan gibi bir parasyd onun. Asla kartmamt kolyeyi; ne duta, ne
konserde, ne de seviirken. Asla. Yalnzca bir kere denemiti bunu yapmay.
On yedi yandayken arkadalarnn modaya pek de uymayan o taky alaya almas
nedeniyle (kopas hibir zaman almadndan) bann zerinden geirip
kartm, ama komodinin zerine koyduu anda ok iddetli bir bulantyla
sarslmt. Dayanlmaz bir kusma istei duyduu halde banyoya komak yerine,
gm ha alp gsne bastrm, bir saniye sonra da azndan fkran kusmuk
beyaz elbisesini mahvetmiti. Ama o bunu umursa-mamt bile. Kolyeyi tekrar
bandan geirerek tenine braktnda
64 I
Empati
iini tarifi olanaksz bir huzur doldurmutu. O gnden sonra da onu kartmay
asla denememiti.
Ve imdi... imdi kolye gitmiti.
Benliinin bir paras onun geri gelmesini istiyordu, ama o ana dek varlndan
haberdar bile olmad bir baka parasysa nee iindeydi. nk o yan
Winter'in bilincine varamad bir eyi kavramt.
Ha olmaynca zgrd.
165
I. Ara
20 Mays 2007
10:31 (Yarg Gecesi'ne 225 gn kala)
Susan Collins yzne son derece scak (ve o derece sahte) bir \ glmseme
yaptrd, programn sinyal mzii stdyodaki geri j zekl dinleyicileri
hayvani bir cokuyla doldururken sahneye kt. ] Hibir anlam ifade etmeyen
al konumas boyunca srttktan I sonra 2 numaral kameraya dnd.
s
"imdi de bugnk programmza gelelim! Bu sabahki misafij rim, lkeyi
kasp kavuran yeni bir dinin -Agnostizm'in- lideri.
\ Adn ald kavram
ok eski ve bilindik olsa da, bazlar bir tarikat olduunu sylyor;
yandalarysa daha nce hi bu kadar mutlu olmadklar konusunda yemin ediyor.
imdi ltfen Valentinus iin bir alk!"
"Bu gnn geleceini biliyordum," dedi Carol. "Konserler^ kmana asla izin
vermemeliydim. Seni o yolla buldular. Ben..."
'
"Sen neden sz ediyorsun, anne? Onlar dediin kim?"
^
"Laszlo'nun seni almasna izin vermeyeceim hayatm." Annesinin ykselmeye
balayan sesi artk titriyordu. "Bir daha asla yapamayacak bunu."
Winter'in her tarafndan bir anda ter boald. Midesi buruldu, kulaklar
zonklamaya balad. Beyni keskin, tiz bir iniltiyle doldu.
"Anne! Beni korkutuyorsun! Laszlo kim?"
Ama Carol ban lgn gibi ileri geri sallyordu. "Sana zarar vermesine izin
vermeyeceim. Ben... Ben... Tanrm!" Sudan km bir balk gibi azn at,
sendeledi.
VVinter onu ne doru devrilirken yakalad ve acemice bir tutula yere indirdi.
Annesinin yz morarmaya balamt. Hemen telefona koup sfr hlad. Bir
erkek sesi annda yant verdi. '
"Annem kalp krizi geiriyor! Bir ambulans
arn!"
Telefonu brakp annesinin yanma diz kt ve kalp masajna balad.
Bir. ki. ...
"Burada lme, anne!" ?* Bir. ki. ...
^-,
f'n<
???"
'.
"Nefes al, anne! Nefes al!"
Sonraki yedi dakika sanki bir sonsuzluktu.
Sonunda ambulans grevlileri kapdan girince VVinter bitkin bir halde geri
ekildi. Salk ekibi kendi arasnda hbbi bir eyler konutu, sonra birisi
Carol'un yzne oksijen maskesini geirdi, ikincisi bir rnga hazrlad.
Doktor olduu anlalan kii ban kaldrmadan, "Baylmadan nce ne yapyordu?"
diye sordu.
721
E m|**ii.A
"O... Biz... Tartyorduk."
v Winter konuurken gerei kavrad. Annesi yalnzca bayl-mamt. Bir ekilde
bunu ona kendisi yapmt. Evet, yapmak istememiti, ama bu gerei
deitirmiyordu. Annesinin kalp krizine kendisinin neden olduuna emindi.
? ?,
, .
,
Ve bunu ona sadece bararak yapmamt,
u <; ,
?
"Tatlm! Sen iyi misin?"
Winter yant veremeden efemine menajeri clz kollarn onun omuzlarna dolad.
Adam gl suyu kokuyordu. Birka saniye onu ylece tuttuktan sonra omzunu hafife
skt ve geri ekildi. "Yapabileceim bir ey var m?"
VVinter ban iki yana sallad. "Geldiine sevindim."
"Annen nasl?"
"Annem..." Winter'in az alp kapand, ama o szc syleyemedi. Hl
inanamyordu. Salk grevlileri geldiklerinde her eyin yoluna gireceini
dnmt. Ama yle olmamt.
"O ld."
Reginald derin bir soluk ald, sonra ona tekrar sarld. lgisi ho bir melodi
gibi doldurmutu VVinter'in beynini.
Menajer onu brakp geri ekilirken, "Ne yapacaksn?" diye sordu.
beyaz bir heyecan dalgas Elijah'in zihnini kaplad. Neredeyse bir sevin
l atacakt.
"ok ho," dedi Stevie.
ki adam oday ayn anda gzden geirdi. Krk kat aadaki ehrin muhteem
manzaras... ki koltuk arasna yerletirilmi gk mavisi kadife kanepe... Maun
alma masas... Siyah mermerden kesilme cilal bar bankosu... Uzun tyl fme
hal...
"Ben du yapaym, sonra bilgilerimizi tazeleriz."
"Burada beklerim," dedi Elijah ve koltuklardan birine oturdu.
Stevie banyoya girip kapy kaptt. Birka saniye sonra Elijah akan suyun sesini
duydu ve yaklak bir dakika sonra inanlmaz bir rahatlama duygusu tm benliini
sard. Teninden akan scak su bedenindeki tm aclar ve szlar bir anda yok
etmi gibiydi.
Stevie'nin teni demek istiyor olmayasn?
Elijah ban sallad. Artk olanlardan anlam kartmaya almann tesine
gemiti. Stevie'nin ald duun keyfini (dolayl olsa da) hayat boyunca
hibir eyde olmad kadar kartarak arkasna yasland, kendini brakt.
781
?iJii!pwt:i.,
BLOG DNYASINDAN - II
Tarih: 21 Mays 2007 - Perembe - 00:08 GM BI LEEE TII STYOM!
"Baba! Ben bir Uumpa Luumpa istiyorum ve onu MD istiyorum!"
zgnm Veruca, ama sen rk bir yumurtasn (ya da rk bir ceviz, eer Tim
Burton yorumunu tercih edersen ki, ben etmem, lohnny Depp fetiime ramen). Her
neyse, Bay Seksi'nin gm biletleri hakkndaki son dedikoduyu duydunuz mu?
Evet, en favori adammdan sz ediyorum: Valentinus (zgnm Johnny).
Sokakta dolanan laf odur ki, 'seanslarndan' birine girebilmenin tek yolu bir
gm bilet ile davet edilmek. Yapmanz gereken tek ey DOKUZ SAYFALIK BAVURU
FORMUNU doldurmak. Bylece siz de dnyann en seksi dini fanatiini CANLI olarak
dinlemek iin seilen ansl aznlktan biri olabilirsiniz.
imdi, izin verirseniz bavuru kompozisyonlarm zerinde a-l'mak zorundaym.
Baayyy!
BUNLARA DA GZ ATIN:
VALENTNUS. AGNOSTIZM. VERUCA SALT. TM BURTON. IOHNNYDEPP
| 79
AdamFmmBLOG DNYASINDAN - ili
,
Tarih: 21 Mays 2007'- Perembe - 02:52
OFFF!
Hala bavurumu yazyorum ve size unu syleyeyim: Bu hi de o kadar kolay bir i
deil (ve ben de < sylemesi ayp> bir profesyonelim). Associated Press iin
Ulysses zerine hazrladm ngilizce kompozisyondan bu yana hi bu kadar ok
almamtm.
Offf!
801
11
29 Aralk 2007
20:11 (Yarg Gecesi'ne 51 saat, 49 dakika kala)
Stevie banyodan kaln, beyaz bir bornoz giymi olarak kt; bambaka biri gibi
grnyordu. Sa dzgnce taranm, o pis sakal da cildini kaplam olan kir
tabakasyla birlikte gitmiti. Plastik bir torbay, iinde fare ls varm
gibi bedeninden uzakta tutuyordu.
"Elbiselerim," dedi. "Olduka kirliler." Sonra ekledi: "Oda hizmetleri bana yeni
bir eyler verir mi dersin?"
"Onlar ararm."
"Harika."
Stevie zinde admlarla yryerek kapy at ve torbay koridora frlatt. Sonra
oturma odasna dnd, kanepeye uzand ve Elijah'a bakt.
i 83
Adam Fawer
Yerinden kalkan Elijah tavana kadar uzanan pencereye gitti; Broadway'de santim
santim ilerleyen arabalarn krmz ve beyaz klarna bakt. Sonra biraz geri
ekilip camdaki aksine ve gsne, han her zaman durduu, ama imdi bo olan
noktaya bakt.
Elleriyle oray yoklayarak dnd. "Sana bir ey soracam. Sekizinci snftayken
gm bir ha takyor muydum?"
"Sen Yahudisin be! Ne ha?"
"Yarm kan Yahudi," diye dzeltti Elijah.
Ebeveynleri onu nasl yetitirecekleri konusunda bir trl anlaamadndan,
Elijah hem kiliseye, hem de yerel sinagoga giderek bymt. Hep o iten
zararl kann kendisi olduunu dnmt; iki misli dua, iki misli sululuk
duygusu. Ama Aralk ay gelince de iki misli hediye almt.
Bu durum en yakn sinagogun 60 kilometre uzakta olduu Kahire'ye tamana dek
srmt. Ondan sonra o destans sava Hristiyanlk -yani annesi- kazanmt.
Yahudilerin Tanrs yerini Baba, Oul ve Kutsal Ruh'a brakmt.
Aslnda Elijah o eylerin hibirine inanmamt. Ne Yahudilie, ne
Hristiyanla ve elbette ne de Tanr'nn kendisine. Bir taraftan inanlmaz bir
igryle lanetlenmiken ve baka bir kiiye dokunamazken nasl inanabilirdi ki?
'Sevecen' bir Tanr iin bu biraz fazla acmaszlk oluyordu dorusu.
"Ha anmsyor musun, anmsamyor musun?" diye soruyu tekrarlad.
"lke olarak baka erkeklerin taklarn anmsamam. Ama eer takm olsan
seninle mutlaka dalga geer ve ite onu unutmazdm. Yani hayr demeliyim. Neden
ki?"
"Srekli taktm bir ha vard. Bugn leden sonra alnd ve o zamandan beri
her ey biraz..."
"lgnca m?"
"Evet."
"Yani ondan nce baka insanlarn duygularn alglayamiyor muydun?"
84 I
Empati
"Bunu nereden biliyorsun?"
"Ben geri zekl deilim, kuzen. Mazlumlara gofret vermeyi alkanlk haline
getirmediini dnmtm. nce deli olduunu dndm, ama sonra hamburgercide
o ezamanl yeme numarasn ekince bir eylerin dndn anladm."
Stevie birasn bitirip yenisini at. ienin yeil-beyaz kapan bir sre
oynadktan sonra odann ortasna frlatt.
"Sanrm byle bir ey senin bana hi gelmedi," dedi Elijah umutla.
"Hayr, ama olmasn isterdim. O zaman belki son iki haftay p tenekelerinden
yiyecek ararak geirmezdim."
"Sana ne oldu?" diye sordu birden Elijh. "zr dilerim. Demek istediim..."
"Demek istediin, ileri nasl metroda yaamak zorunda kalacak kadar bombok
edebildiim mi?"
"Evet."
"Bunun benim suum olmadn sylesem inanr miydin?"
"Hayr, byk olaslkla inanmazdm."
| 85
12
21 Mays 2007
01:13 (Yarg Gecesi'ne 224 gn kala)
Her ey can skntsyla balamt. Ne fazla, ne eksik. Stevie Grimes
bayaptn tamamladnda onun yaratlnn arkasnda asil bir ama olmasn
dilemiti. Eer yakalanrsa herkes ayn soruyu soracakt: Neden?
Neden olmasn ?
Evet -Grimes'in aznn kenarmda istem d bir glmseme belirdi- neden
olmasn? nsanlar gerekten ileden kartacakt o ey. Her aama planlad
gibi giderse (ki on sekiz ayr simlasyon ayn sonucu gsterdiine gre, yle
olmamas iin hibir neden yoktu), yle bir karlk insanlar ciddi olarak
delirtebilirdi.
Ve tek istei de hep bu olmutu: nsanlar kzdrmak.
Grimes bundan niye bu kadar holandn bilmiyordu, ama holanyordu ite.
Binlerce telefon teknisyeninin salarn yolup, onun neden olduu sorunu zmek
iin bir yol bulma abalarnn dncesi bile... Bu tek kelimeyle nirvana idi.
Sandalyesinde geriye yasland ve dalgn bir ekilde azndaki ekerle oynarken
pencereden darya bakt. Parldayan turkuaz rengi suyun zerinden grnen
masmavi gkyz sanki titriyordu.
lk balarda 27 gibi gen bir yata Meksika'ya ekilip emekli olmann kusursuz
bir yaam tarz oluturacan dnmt, ama birka hafta sonra sklmaya
balamt. spanyolca bilmiyordu, her sabah akamdan kalma bir ekilde uyanmak
rezil bir eydi ve gne koruma faktr 45 olan bir losyona bulanmazsa beyaz
teni ok abuk yanyordu.
861
Empati
kinci ayn sonuna doru zamannn ounu evde video seyrederek geirmeye
balamt. Ve Goodfellas filmini otuz yedinci seyrediinden sonra emekli olmak
istemediine karar verdi. Tek istedii yeniden yaamm iine girmek, login etmek
ve dnyay unutmakt. Bylece sanal ortamdan ayrlna son verdi ve byk bir
hrsla geri dnd.
Eve dnmek harikayd.
Grimes hayat seyretmeyi onu yaamaktan ok daha fazla seviyordu. Yedi yl NSA4
iin profesyonel rntgencilik yaptktan sonra o ey alkanlk haline gelmiti.
nsanlar gzetlemeyi, srlarn renmeyi, gemilerini aratrmay zlyordu.
inin holanmad tek taraf idari prosedrlerdi. O eyler ve bir de geri
zekl patronlar.
Grimes iini kendi kendine yeniden yaratt, ama bu defa patronlar yoktu. Bir
bilgisayar maazasna gidip hayallerini ssleyen sistemi almt: Alienvvare ALX
Area 51, 800 MHz'lik 2 GB ift Kanal DDR2 PC-6400 SDRAM ve 16MB nbellee sahip
dakikada 10,000 dn hznda SATA RAID 0 148 GB sabit disk srcs. ALX'ine
akt. Bilgisayar aldktan sonra, ayrlrken NSA ana sisteminde brakm
olduu arka kapy yoklayarak gzetlemeye devam etmeye balamas uzun
srmemiti.
Ama ayn heyecan bulamamt. NSA'da iken hep bir amac, yrtt bir
operasyon vard. Ama bir misyonu olmadan insanlarn zel cep telefonu
konumalarn dinlemek, ya da CEO'larn kiisel e-postalarm okumak ayn zevki
vermiyordu. nsanlara antaj yapmay dnd, ama zaten yeteri kadar paras
vard.
Bylece Internet'teki chat odalarnda gezinmeye balad. Grimes (ya da, bilinen
adyla Scythe2112), Stefan Artz (yani lgm--Alman) adndaki gen Almanla ite o
odalardan birinde karlat. Yat birok teknik yetenek gibi gen Alman da
bir hacker olmak istiyordu. Ve gerek bir 'kaos yaratmak'.
NaHonal Security Agency: Ulusal Gvenlik Tekilat (.n)
j 87
Adam Fawer
ler o aamada ilginlemeye balad.
Grimes'in hep arad ama birdenbire nne kmt: Benzersiz bilgisayar
virsn yaratmak, onu yaymak ve geriye yaslanp olacaklar seyrederek tadn
karmak. Ve kendini virsler hakknda bulabildii her eyi okumaya adad.
,, ,\\'i
92
t
13
29 Aralk 2007
20:37 (Yarg Gecesi'ne 51 saat, 23 dakika kala)
Elijah kuzeninin yksn keserek, "Bir dakika," dedi. "ne unu doru
anlayaym. Yani sen yaamnm tam bir yln insanlan illet edecek virsler
tasarlamaya m adadn?"
i
"Aslnda iki yla yakn bir sre diyebiliriz."
"Ortaokulda olduundan bile daha aalk bir adamsn."
"Olmay deniyorum."
"Bilgisayarm o Alarm Kloxx musibetini kaptktan sonra bir hafta boyunca doru
drst uyuyamadm biliyor musun? Bugn bile yatmadan nce pilini
kartyorum."
Stevie'nin gzleri gururla parlad.
"Pekl... Sormaya korkuyorum aslnda... FBI sonunda seni yakalad m? Neden bu
hale dtn?"
"Hayr," dedi Stevie. "Karma diyelim buna. lgn_Alman kodeste hack etme
zerine ok alm. knca peime dp beni buldu. Aptallk ettim. Kurduum
tek ciddi gvenlik duvar benimle yalanc kimliklerim arasndayd. Kimliimi
tespit etti. Sonra da beni becerdi. Tm banka hesaplarm boaltt, kredimi yok
etti, hatta ailemin malvarln bile silip sprd."
, ;; y
"Neden polise gitmedin?"
;
;
.
."Onlara ne diyecektim ki? lgm_Alman'n ad ktye km ^'m_Melei olduum
iin peimde olduunu mu? Beni en az 100 y ieri tkarlard. Hem... Servetimi
elde edi eklim de tam olarak yasal deildi."
"Tanrm!"
I m
Adam Fawer
"Para almadm, ama gelirlerimi vergi dairesine kuruuna kadar bildirdiim de
pek sylenemez." Stevie duraksad. "Her neyse... Ebeveynlerime birilerinin
onlarn kimliini aldn syledim. Babam bunun benim yzmden olduunu
anlaynca beni kap dar att. Byk olaslkla polise de teslim ederdi, ama
ayrntlar konusunda biraz mulak davrandm."
"Yakm."
Stevie iinde karbonhidrattan fazla hava olan 15 dolarlk bir erez paketini
aarken, "Ben de yle dndm," dedi. "in en kt yan da son virsm
tamamlamaya u kadarck kalm olmasyd. Dahiceydi. Onu cep telefonlar yoluyla
yayacaktm. Tarih yazacaktm. Ama lgm_Alman sayesinde ev sahibim dairemdeki
her eye el koyup tm bilgisayar donanmm satt."
Stevie yzn buruturup ban iki yana sallad. "Tanrya kr ki, Gameboy
bende kalmt, yoksa aklm karabilirdim."
"Ev sahibi sadece kiray demedin diye eyalarn satamaz."
"Sahte bir tutuklama emri varsa ve aranan kii de sensen satabilir."
"Haaaa!"
%
"Evet, haaaa! Tanr eksikliklerini gstermesin, Cumhuriyetiler yasay
deitirdikten sonra lgn_Alman beni iflas ettirdii yetmemi gibi bir de
aynaszlar peime takt. Kahrolas sosyal gvenlik numaram artk zehir sayor
ve tandm herhangi birini aramaktan bile korkuyorum. Son birka haftadr
metro istasyonlarnda dilenip yeni bir kimlik edinmek iin para biriktiriyorum."
Stevie barn zerine kp dramatik bir ekilde kollarn kaldrd. "Sonra da
Anka kuu gibi kllerimden tekrar doacam." "ok fazla X-Men dergisi okumusun
sen."
"Belki. Peki, senin ykn ne? Son on yedi ylda kayda deer bir eyler yaptn
m? Kanserin aresini bulmak rnein. Ya da spermodelleri becermek."
94 |
Empa ti
"Pek deil," dedi Elijah. "Pazar aratrinasi iiideyim. Glass5 Danmanlk:
effaflk Bizim imizdir."
"Cam. effaflk. oook zekice."
"Onayladna sevindim."
"Yani sen de yemein ortasnda arayan u sinir bozucu tiplerden misin?"
VVinter gzlerini yumdu. Onu gerekten sevmi miydi? Evet, o szckleri birok
kez sylemiti, ama bunu anlamm kastederek mi yapmt? Ya da Michael onun
tenine dokunduu zaman hissettii heyecan, bir trl yakalayamad o tek
duyguyla m kartrmt?
"Senden holanmtm, Michael. Ama artk yle deil. imdi... imdi senden
sadece korkuyorum."
"Beni neden affedemiyorsun?"
"nk sana gvenemiyorum. Ve nk..."
nk dierleri gibi onun da deli olduunu dnyorsun. Gerek u ki, onun seni
gerekten sevdiine inansan, neredeyse affedebilirdin de. Ama sevdii sen
deilsin. Yalan m? Mziin. Her zaman da yle oldu.
"Michael ltfen!" diye hkrd VVinter. "ikyetimi geri alacam. Sadece beni
yalnz brak. Sana yalvaryorum."
"Seni aklmdan kartamyorum. Gzlerimi ne zaman kapat-sam karmdasm. Mziini
duyuyorum ve..."
Beyninde alman gm hann ateten bir top gibi parlayan grnts ve onsuz
yaamnn asla ayn olmayacana ynelik kesin inan vard.
Bileklerinde duyduu acyla gzlerini at. Kollarndan aa iki ince izgi
halinde szan kan grd.
Kahretsin!
Erilmi akupunktur inelerini ekip bileklerinden kartt. Kolundaki kan
silerken bunun ileride olacaklarn bir alameti olup olmadn dnmekten
kendini alamad.
Michael Evans hastaneden knca VVinter ile ilikilerinin bittiini kabullenmek
zorunda kald. Bir daha asla onun porselen teni1021
Empati
ne dokunamayacakt. O lk, przsz vcudunu hissedemeyecek-tj. Seviirlerken
benliinde yanklanan gzel mzii bir daha asla duyamayacakt.
VVinter ile onun soyunma odasnda sevitikleri ilk akam son derece arc ve
harikulade bir mzik duymutu. nce bunun bir mzisyen grubu tarafndan yakn
bir yerlerde seslendirildiini sanmt; ama yar uyank halde ikinci defa
sevitiklerinde ayn gl ve etkileyici ritme yeniden kaplmt.
Sevimelerinin cokusuyla birlikte mzik de dorua ulanca, Michael anlar
kulayla deil, beyniyle algladn farketmiti.
Ama duyduu sadece anlar deildi. O utkulu an seslerinin gerisinde baka
sesler de vard. Flte benzeyen bir eyin tiz ve hafif melodisi. nce bir
tenorun pes, oyunbaz tns. Ve baka bir dnyadan geliyormu gibi alglanan
melodiyi kusursuzca tamamlayan, krlan camn keskin, billurumsu mlamasyla
kark, uzaklardan gelen bir sesin yuvarlanan notalar.
ki k doyuma ulatklarnda, titreyen ve sarslan bedenlerle ayn anda orgazm
olurken kardklar farkl sesj^r o ana dek yaadklarndan ok daha keyif
verici, tek bir cokulu, sarsc doruk noktasnda birlemiti.
VVinter yorgunluktan baygn, uzun koyu renk salar gsne yaylm bir ekilde
uyurken, Michael asla Felicia'ya dnemeyeceini anlamt. Ertesi sabah sadk
bir koca gibi evine gitmi ve onu hl seviyormu gibi davranmt, ama bu
sadece bir maskaralkt.
VVinter Zhi ile sevitikten sonra kalbini artk baka kimseye veremezdi. O
geceyi izleyen iki ay boyunca sadece onun iin yaad. Kendini onun masum
sololarnda kaybederek ve arka planda ona eik eden orkestralarn tesinde
sadece onu iiterek konserlerini dinlemek iin tm lkeyi dolat.
Ve her gece salon klar yanp, hl VVinter'in mziinin duygusal yansmalar
iinde olan dinleyiciler daldktan sonra, o msanlar ylesine etkileyen
kadnn kendisine ait olduunu bilen Michael gururdan kabaryordu.
| 103
Adam Fawer
Felicia peine dp edip onu bulduunda izah etmeye alm, ama o
anlayamamt. Duyduu fkeyle medyaya gitmi, alayan yz ertesi sabah
gazetelerde Winter ile Michael'in el ele tutumu resimlerinin yannda kmt.
VVinter o olaydan sonra onunla tm ilikisini kesmiti. Kaltak annesi de
hakknda bir men karar karttrmt. Michael bunun ertesinde Felicia ile
barmaya alm, ama sevitikleri zaman artk onunla olamayacan son kez
anlamt. VVinter ile sevimenin hazzn tattktan sonra karsyla sevimek bir
cesetle seks yapmak gibiydi. Ertesi gn, boanma davas at. VVinter'in onu
geri kabul edeceini ummutu, ama karar kesindi.
Tm bunlar tekrar tekrar dnerek hastaneden eve doru buz tutmu kaldrmda
yrrken Michael de kesin kararn verdi.
Eve girince Felicia tm mobilyay gtrd iin bombo olan salondan geerek
doruca yatak odasna gitti, gardrobu ap en st rafa uzand. Eliyle
yoklayarak eski Adidas kutusunu buldu. Kutuyu yatak olarak kulland battaniye
ynna gtrd, kapan at ve iindeki .38'lik Smith&VVesson tabancay
yavaa kard.
At poligonunda talim yapmayal uzun zaman olmutu, ama bu Michael'i
endielendirmiyordu. Bir polis olan babas daha on yandayken ona silah
kullanmay retmiti. nsan eklindeki hedefte delikler aan silahn gl
tepkisini ilk hissediinde duyduu heyecan hl anmsyordu.
Ama o akam tetii ektiinde yle bir zevk duymayacakt. Bu kez delikler bir
kt parasnda almayacakt. VVinter Zhi'nin kalbinde olacaklard.
104
15
30 Aralk 2007
12:08 (Yarg Gecesi'ne 35 saat, 52 dakika kala)
Uyandklarnda len olmutu. Yatt yerden dorulan Stevie miskin miskin
gerindi.
O daha azn amadan Elijah seslendi: "Yiyecek bir eyler smarlayacam."
Yemekler yarm saat iinde gelmeye balad.
Szechwan Palace'den kzarm domuz etli pilav. Burrito Emporium'dan mantarl
tavuk. Atomic VVings'den tavuk kanad. Taj Mahal'dan krili kuzu. Ve E.J.'s
Luncheonette'den iki dilim yaban mersini pastas. Kahverengi yiyecek paketleri
tayan adamlar birbiri ardna geliyordu.
Elijah daha nce hibir nden o derece zevk almamt. Bir nceki akam olduu
gibi yiyiini Stevie'ye gre ayarlad. Geride kaldnda rahatszlk veren bir
uyumsuzluk hissi duyuyordu.
Stevie sebzeli tempura'sm6 silip sprrken, "Pekl," dedi. "Neler olup
bittiini anlamann zaman geldi. Batan balayalm: Elijah'in yaam,
Kahire'den Deliehir'e."
"Saol."
"Ciddiyim ahbap. 'Yeteneklerinin' havadan geldiini sanmyorum. Metroya binmeden
hemen nce kolyenin alndn sy-kmitin, deil mi?"
"Doru."
bitilmi deniz mahsllerinden yaplan bir Japon yemei (.n.)
| 105
Adam Fawer
"yleyse oradan balayalm." Stevie yerinden kalkp odafttn iinde dolamaya
balad. "Onu nereden almtn?"
"Anmsa..."
"Tamam, tamam! Anmsayamyorsun. Bu durumda doru iz zerindeyiz demektir. Bir
bakalm... 1991'de zel bir okula transfer oldun."
"Kahire Ortaokulu o kadar da zel bir yer deildi."
"Oras deil. Baka bir yer. Devlet okulundan ayrlrken stn yetenekli
ocuklar iin bir okula gideceini sylemitin. Bunu anmsyor musun?"
Elij ah ban olumlu anlamda sallad.
"Yani bir ipucu daha. Orada sana bir eyler yaplm olmal."
"Ya sana yalan sylediysem?"
"Sanmam. Sally Teyze'nin de yalan sylemi olmas gerekir, nk anneme ayn
eyi anlatmt. Annem de beni yetersiz olmakla sulamt. Bir ay boyunca,
'Neden biraz gayret etmiyorsun?' lafn dinlemek zorunda kalmtm. Her neyse...
Hafzam beni yanltmyorsa, seni kefeden Bay Kuehl idi. Aa yukar, seninle
ayn zamanda ayrld okuldan."
Elijah o ad zihninde dolatrd. Hatrlamad bir retmen onu anmsamad
bir programa dahil etmiti.
"Peki, Kahire'ye ne zaman tandnz?"
Elijah bu kez de gemii dnd. Anmsad ilk ey, suyun zerine kurulmu bir
salncakt.
"Yaz aylaryd. Yeni evimize tandktan hemen sonra gl kenarnda bir 4 Temmuz
partisi vard ve ben her eyin ne kadar mkemmel ve huzurlu olduunu dndm
anmsyorum."
"Harika. imdi bir zaman cetvelimiz var. ubat'ta gittin ve Temmuz'da, aradaki
be aya dair hibir ey anmsamadan tekrar ortaya ktn. Ha o zaman sende
miydi?"
"Sanrm."
1061
Empati
Stevie ban sallad. "Bunun tek bir aklamas var: Seni cinler
ele geirmi."
"Stevie"
"Bir dakika, bir saniye benimle kal. Scully bile bazen Mulder'i dinliyordu."
Elijah X-Files dizisine yaplan atf karsnda gzlerini devirdi, ama kuzeninin
devam etmesini bekledi.
"nce bir iblis tarafndan ele geiriliyorsun ki, bu hafza kaybn aklar.
Sonra sahneye Bay Kuehl kyor. Muhtemelen ortada neler dndn anlayan,
sonra da seni bu..." Stevie duralayp, parmaklaryla havada hayali trnak
iareti yapt, "...zel okula gitmek iin kandran gizli bir iblis avcs. Sonra
iblisi kovuyor, eski bir hala seni korumaya alyor ve seni ncil Blgesi'ne7
yolluyor. yknn sonu." Kuzeninin yz ifadesini grnce ekledi: "Biraz zorlama
m? Evet. Olanaksz m? Hay..."
"EVET!"
Omuz silken Stevie pastasndan bir para ald. "Ama bir an iin seni de
inandrdm."
"Aslnda inandrmadn."
"Eh, peki. Denediim iin beni sulayamazsn. Ama cidden, burada gerek bir
Alacakaranlk Kua samalyla kar karya-yz. Zihinlerimizi her olasla
ak tutmalyz."
"Tm bunlarn bilimsel bir aklamas olmas gerek."
"E.T. ortaya kmadan nce Scully de hep byle derdi."
Elijah buna yant vermedi.
"Bak, normal olarak dind bir teori ne srerdim - doast gler, uzayllar,
hkmet komplosu, bu tr eyler- ama yaananlarn senin u hala ilgili olduunu
kabul etmek zorundasn. Ve
Bible Be/f: ABD'nin dinsel olarak tutucu bilinen gneydou blgesine veri-le" ad
(.n.)
| 107
1
Adam Fawer
eer yedi sezon Vampir Avcs Buffy izlemek bana bir ey rettiyse, o da
yaayan llerle baa kmann tek yolunun halar ve kutsanm su olduudur."
"Yani imdi ben bir vampir mi oldum?"
Stevie ban iki yana sallad. "Kt rnek. Demek istediim, dinin bu iin bir
paras olduunu dnmek belki de o kadar lgnca deildir. Dnyada ne kadar
Hristiyan var? Bir milyar civarnda m? Bu kadar taraftar olduuna gre, tm
u ncil zrval-nn gerisinde bir eyler olmas lazm."
Elijah pencereden darya bakarak, "imdi mantkl olmaya baladn," dedi.
"Sanrm bu da Kyamet'in ilk iareti olmal."
"Pekl, Bay Byc. Bakalm sen nasl bir teori reteceksin? Ortaokuldayken
bile neredeyse lanet olas bir yar tp rencisiy-din. Senin doktor olman
gerekmiyor muydu?"
"Tbba baladm ama... Braktm."
"Hey!" Stevie kuzeninin omzuna sevecen bir yumruk att. ''Serseri bir yann
olduunu hep biliyordum. Ne oldu? Baskya m dayanamadn?"
"Uzun hikye."
Stevie ellerini bann arkasnda birletirdi. "Tesadfe bak, programm u anda
bombo."
Aslnda belki Stevie haklyd ve ilerlemenin tek yolu gemie bakmakt. Elijah
psikiyatri kouundaki ilk -ve son- gnn dnd.
108 |
1
16
9 Eyll 1999
07:57 (2007 Ylba'na 7 yl, 113 gn kala)
Elijah beyaz nl ilk defa giydiinde yeilleri8 oktan terden srlsklam
olmutu. Doktorlar belki de o nedenle giyiyordu nl; hastalar ne kadar
korktuklarn anlamasn diye.
Derin bir soluk ald. Tm hayat boyunca o an iin almt. Lise mezuniyet
treninde veda konumasn yapan rnek renci. Kansas niversitesi'nde Magna
Cum Laude.9 Tbbiyeye giri snavlarnda alnan mkemmel notlar. Ve Johns
Hopkins niversitesi'nde nc snfa kadar gsterilen baar. Eer gnn
getireceklerine entelektel anlamda hazr biri varsa, o da kendisiydi.
"Her biriniz gruba sunum yapmadan nce hastasyla be dakika yalnz kalacak. lk
olarak..." Elindeki izelgeye bakt. "Temen Robert 'Bob' Olin. l Frtnas
sonras post-travmatik stres bozukluu.' Dr. Glass, hasta sizin."
Grup Elijah' boucu koridorda yalnz brakarak yryne devam etti. Elijah
abucak Olin'in kaytlarn gzden geirdi. Okuduka midesi burulmaya
balamt. Renkli szckler sayfadan frlyordu sanki:
Halsinasyonlar... Tehlikeli... iddet eilimli... Katil.
Derin ama titrek bir soluk ald ve elik telli kk pencereden daya bakt.
eride zayf bir adam duvara monte edilmi televizyona bakyordu. Sonra dnp
onun gzlerinin iine bakt. Elijah birini gzetlerken yakalanm gibi utand
birden.
Sululuk duygusunu bir kenara brakp kapnn kilidini at ve odaya girdi.
Olin' in ona baktn -iine baktn- hissedebiliyordu. Ve sonra hastann
gevek yz sanki olaanst bir ey gryormu, nemli bir soru soracakm gibi
gerildi.
| 113
AdamFawer
"Gnaydn, Bay Olin. Benim adm Eli... Dr. Glass. Bugn kendimizi nasl
hissediyoruz?"
"Her gnk gibi: Deli. Ama sanrm sen bunu zaten biliyordun." Bir an duraksad.
"Sen dierlerinden farklsn."
"Evet," dedi Elijah. "Ben hl okuyorum."
"Hayr." Olin ban iki yana sallad. "Demek istediim, sana baknca hi renk
gremiyorum. Sanki... Sanki burada deilsin bile."
Kendini adama yaklamaya zorlayan Elijah, "Ne demek istiyorsunuz?" diye sordu.
"Dierlerinin hepsi... Onlar parlyor. Ama sen yle deilsin. Sen grnmyorsun.
Havaya bakar gibiyim. Ya da l birine."
"Hangi renklerde parlyorlar, Bay Olin?"
"Bana Bob de. Herkes bana sadece Bob der."
"Hangi renklerde parlyorlar, Bob?"
"Nasl hissettiklerine bal," dedi eski asker. "Kuveyt'teyken bir sr renk
grmtm. Ama ounlukla yeil vard. Koyu, rmeyi artran bir yeil.
Yeil korkudur. Adamlarn ou korkmuyor gibi davranyordu, ama ben anlardm.
Her zaman anlarm." Bob ban yana eip delici baklarla onu szmeye devam
etti. "Sen hari. Seni okuyamyorum."
t
"Bana u renklerden biraz daha bahseder misin?"
\
"Onlar bana insanlarn ne istediini syler. Pup'u da o yzden > ldrdm
zaten."
'
"Pup kim?"
"Missourili zavall, salak bir ocuk. Bir av kpei gibi bakan gzleri vard ve
on beinden bir gn fazla gstermiyordu. Bu yzden de herkes ona Pup10 derdi.
Ama kaya gibi salamd; kr bir keden ilk dnen o olurdu. Senin anlayacan,
taakl biriydi."
10 ngilizcede kpek yavrusu anlamna gelir, (.n.)
114!
Empati
Elijah sessizce dinliyordu, ama bunun nedeni profesyonellik
de ne diyeceini bilmemesiydi.
"Ama yaptklarmzn herkesten ok onu yiyip bitirdiini grebiliyordum. Ona
baktmda evresindeki o titrek, ak mavi sisi grebiliyordum; imek
tonundayd." Bob yzn buruturdu. "Beynimi artyordu. Ve gerisinde de o bok
rengi vard; rk bir di gibi. Pup o kadar fazla ac ekiyordu ki... i iini
yiyordu... Grebiliyordum... Ve hissedebiliyordum. Yemekhane adrnda
karsnda oturamyordum. Ben de bir akam devriye gezerken Beretta'm kafasna
dayayp tetii ektim."
Elijah dikildii yerde huzursuzca kprdad.
"ld zaman... Yani lrken, btn o Irakllar gibi kusmuk rengi bir k
dalgas iinde, plak ve dehete kaplm halde deildi. Sadece i geirdi;
sanki ayana batan bir iviyi ekip kartmm gibi. Ve sonra tm renkleri
karard. Tpk seninkiler gibi."
"Ben l deilim, Bob."
"Kantla o zaman." Bob elini uzatt. "Sana dokunmama izin ver."
Kalp atlar hzlanan Elijah geriledi.
"Sen bir hayaletsin, deil mi?"
"H-h-hayr."
"O zaman neden sana dokunmama izin vermiyorsun?"
nk bende hafefobi var. Tm psikiyatrlarn deli olduunu bilmiyor muydun? Bu
meslei neden setiimizi sanyorsun? Ya da belki sen naklsndr. Belki de ben
lym; tpk Altnc His'deki Bruce Willis gibi. zm Bruce da l olduunu
dnmyordu, deil mi?
Bob aniden yataktan frlayp Elijah'm elini yakalad. Eski aske-rm Parmaklar
tenine dokunduu anda Elijah'm gzlerinin nnde bir dizi renk belirdi.
Donuk,
pembemsi
bir
umursamazlk.
Keskin,
gnbatm-^rcusu bir merak.
Ve koyu, mide bulandrc yeil bir korku.
115
Adan Fawer
"Aman Tanrm!" dedi Bob derin bir soluk alarak. "Aman Tan-rm-Tanrm-TanrmTanrm!"
Bob'un nakarat yerini kulak trmalayan, dehet yanstan bir la brakt.
lk kesik ve duygusuzdu, ama Elijah'n benliini krk bir cam paras gibi
delip geti. Elijah adamn parmaklarn amaya alt, ama bu mmkn deildi.
Beyni prltl bir turkuaz dalgayla dolarken, hissettii dehet de ikiye
katland.
Ve sonra, o da lk la barmaya balad. Beyni ayn zamanda hem
harikulade, hem de dehet verici olan bir renk cmbyle dolmutu. Elini
kurtarmak istiyordu, ama kaslarndaki tm kuvvet sanki akp gitmiti.
kisi birlikte ve parmaklar dierininkine kenetlenmi vaziyette deli gibi
lk atmaya devam ettiler. Elijah orada bylece ne kadar durduklarna emin
deildi. Ama beyni...
(on iki yandan beri)
...hi hissetmedii duygularla allak bullak olurken geen zaman ona sonsuzluk
kadar uzun geldi.
Sonra anszn bir ift adaleli kol bedenini kavrayp geriye ekti. Devasa bir
grevli onu bez bir bebek gibi kenara iterken, bir dieri de iri bedeniyle Bob'u
kstrp etkisiz hale getirdi. Bob'un ellerinden kurtulan Elijah'n akl bana
geri gelmiti. Ama heyecandan titreyen dizleri gvdesini tamakta zorlannca
boylu boyunca yere yld.
"Doktor! Doktor, iyi misiniz?"
Grevli yardm iin uzand, ama Elijah o yabanc elden uzaklat.
Yerde srnerek gerilerken, "-i-iyiyim," dedi. Odadaki elik sandalyeye
tutunarak kalkt ve biraz da utanarak stndeki tozlar silkti.
El ve ayak bileklerindeki balara direnen Bob'a bakt. Adam boynundaki damarlar
gerilmi halde Elijah'a dnd ve grevli clz koluna bir rnga saplarken
dilerini gstererek srtt. Kahverengi
116 |
Empati
gzleri inenin acsyla bir an iin byd, sonra bulanklat. Bir kez daha,
ama bu kez sersemlemi halde gzlerini krphrarak Elijah'a bakt.
"Sen l deilsin," dedi kendinden gemeden nce. "Baka bir eysin sen."
| 117
17
30 Aralk 2007
14:37 (Yarg Gecesi'ne 33 saat, 23 dakika kala)
"Bir dakika, doru anladm m?" dedi Stevie. "On yl kn yrtarak
okuduktan sonra kt bir deneyim yaadn diye her eyi braktn, yle mi?
Pililerin doktorlarn peinde nasl kotuu hakknda bir fikrin var m senin?"
"Bu benim iin byk bir sorun deil."
"Ne demek, byk sorun deil? Sen bekr, heteroseksel, yirmi dokuz yanda bir
erkeksin. Baka nasl sorunlarn var ki?"
"Brak tahmin edeyim," dedi Stevie. "Bu ayna nronlar duygular da taklit
ediyorlar."
"Doru. Birisiyle etkileime girdiimiz zaman, o kiinin davranlarn
gzlemlemekten daha fazlasn yaparz. Beynimizde onlarn eylem, izlenim ve
duygularnn isel bir betimlemesini yaratrz; eylemde bulunan, alglayan ve
hisseden kendimizmi gibi."
"Maymun grd, maymun yapt," dedi Stevie.
"Aynen. Ayna nronlar, mesela bir golf sopasn sallamak gibi karmak
eylemleri, sadece bir bakasnn onlar yapn seyrederek renmemizi salar.
Ayn zamanda duygular da iletirler ki, bir boksr yumruk yedii zaman olduumuz
yerde sinmemizin nedeni de budur; ayna nronlarmz bize o yumruu yediimiz
hissini verir."
"Ya da bir porno film seyrederken..."
"Anladn," dedi Elijah onun szn keserek. "Her neyse... Bilim adamlar bizi
dier hayvanlardan ayran eyin beynimizdeki ayna nronlarn says olduuna
inanyor; baz eyleri renmemiz
120 |
Empati
onlar araclyla mmkn oluyor. Alet kullanmak, konuulanlar anlamak..."
Elijah duraksad. "Ve empati duymak."
!
;
;;
"Yani benim hissettiim her eyi senin de hissetmenin nedeninin ayna
nronlarnn fazla mesai yapyor olmas m diyorsun?"
Bunu bir sre dnen Elijah ban sallad. "Olas deil."
"Neden?"
"Ayna nronlar duygular bir alglama sonucunda tetikler. Ama metrodayken ben
senin a olduunu be duyumdan herhangi biri vastasyla alglamadm. Aln
hissettiimde seni henz grmemitim bile."
"Demin de dediim gibi, kablosuza gemisin."
"Olamaz. Beyin dediin organ ylesine danktr ki, brak bakasmnkileri,
kendi hislerimizi alglamamz bile bir mucize saylr."
"Ha?"
"Birletirme problemi diye bir ey duydun mu?"
"O gn herhalde hastaydm; dersi karmm."
"Birletirme problemi, bilinli algnn nasl altn sorgular; nk bilim
adamlarnn deiik nron kmelerinin etkinliklerinin tmleik bir algsal
deneyim oluturmak iin nasl bir araya geldii hakknda hl en ufak bir fikri
yoktur."
"Tmleik ne?"
Elijah i geirdi. "Peki, dinle: nsanlar renk, hareket ve ekilleri grsel
korteksin farkl alannda iler. Yani krmz bir halkadan atlayan beyaz bir
kaplan grrsek, baz nronlar beyazn varln, baka bazlar krmznn
varln, dierleri dairesel halkay ve kimileri de atlayan kaplan belirtir.
Soru u: Beynimiz kaplann beyaz olup atladn, halkann ise krmz ve
hareketsiz olduunu anlamak iin tm bu verileri nasl birletirir?"
"Nronlarn birbirleriyle konutuunu sanyordum."
"Sorun da bu zaten; bilim adamlar grsel korteks nronlar arasmda hibir
iletiim bulamad. Ayrca her ey ayn anda oluyor.
I 121
Adam Fawer
Bu sadece grsel spektrumdaki birletirme problemini tanmlyor. Beyinin
birbirleriyle ilgisiz alanlarda meydana gelen birden fazla duyusal uyary nasl
btnletirdiiyse, daha da byk bir gizem."
"Yani kimse beynimizin nasl altn bilmediine gre senin beyninin benim
hissettiklerimi anlayamayacan m sylyorsun?"
"Kimsenin bilincin nasl olutuu hakkmda bir fikri olmadn dnrsek, senin
ve benim olanlar anlayabilmemizin herhangi bir yolu olmadn sylyorum."
Stevie bir sre sessizlik iinde Elijah'n sylediklerini dnd. "Pekl...
Beynin her nasl alyorsa alsn^ en azndan imdi senin u hapahipinin..."
"Hafefobi."
"Ad neyse o eyin gereklikle ilgili olduunu biliyorsun. Demek istediim, her
defasnda duygularn hissedeceimi bilsem, ben de insanlara dokunmaya
korkardm."
"Evet," dedi Elijah. Kolyesi alndndan o yana ilk defa bir nebze olsun
rahatlamt.
Stevie haklyd. Hafefobisi gerekten de mantklyd. Ve enoklofobisi de artk
eskisi kadar mantksz grnmemeye balamt. Fobilerinin tmyle akl d
olmadn kalbinin derinliklerinde hep bilmiti aslnda. imdi nedenlerini
anladna gre belki... Belki de onlar kontrol altna almay renebilirdi.
"Bu fen dersine biraz ara verebilir miyiz?" diye sordu Stevie. "Beynim buland."
"Aklndan ne geiyor?"
"nce biraz uykuya ihtiyacm var. Sonra da sinemaya gitmeye ne dersin?"
Elijah kar kmak istedi, ama sinema istei -aslnda Stevie'nin istei- iinde
byd. Hayr demesine olanak yoktu.
122 I
fc
Empati
"Olur," dedi. Sonra birden yerinde dikildi. "Tabii ya! Sinema
mkemmel bir yer olur!"
"Ne iin?" diye sordu Stevie kukuyla.
"Bir dnce deneyi iin."
'
,
I
I 123
III. Ara
10 Eyll 2007
08:03 (Merkezi Avrupa Yaz Saati) (Yarg Gecesi'ne 112 gn kala)
Solothurn Pfyffer von Altishofen o sabah meslek yaam boyunca ilk defa ge
kalmt. Ana kapdan girerken siyah beresini abucak bana geirdi, ierideki
labirentten geip grev yerine vard.
\
"Hauptmann, ok zr dilerim.
"Bahane yok!" diye grledi yzba. "Albayn henz gelmediine dua et. Gelmi
olsa, bu grevi kaybederdin."
Von Altishofen ban zntyle edi. Yzbaya kendisini mazur grmesi iin
syleyebilecei hibir ey olmad gibi, ne derse desin inenip kendisine geri
tkrlecekti. Sessiz kalmak en iyisiydi.
"'Schoeizergarde'de ge kalmak ho grlmez. zellikle de senin grevlerine
sahip bir baltac sz konusu olduunda. Artk ocuk deilsin. Bir erkeksin. yle
davranmaya balasan iyi olur."
"Evet efendim."
Yzba Segmller, "imdi silah deposuna rapor ver," diye homurdand. "Akamdan
nce tm silahlarn bir envanterini istiyorum."
"Evet efendim."
Segmller bir sre daha bakt ona, sonra yryp uzaklat. Von Altishofen
yzba gzden kaybolduktan sonra bile yz ifadesini bozmad. Silah envanteri
kartmak genelde ceza kabul edilmesine ramen onun houna gidiyordu. Silah
eitimini seviyordu ve modern silahlarla eski kllar arasnda olmaktan haz
alyordu.
1241
Empati
Yanndan geerken krtarak gz krpan bir Fransz bayan turist grubuna hi
aldrmadan, bodruma inene kadar sert yz ifadesini bozmad. Aklnda kendine bir
gelin bulmaktan ok daha ciddi dnceler vard. Dikkatini o sabah otobs
karmasna neden olacak kadar datan dnceler.
Silah deposuna gnderilmek onun iin bir mola gibiydi. yle salaka bir idari
ile uramay, en ufak dikkatsizliin bile ok ciddi sonular dourabilecei
nbet grevinde olmaya tercih ederdi. Keyi dnp byk ve uzun salona girdi.
Havada belli belirsiz bir toz ve ya kokusu vard. Kapy kapattktan sonra ucu
baltal karglar saymaya balad. Birini raftan alp keyifle elinde tartt.
Parman yavaa baltann keskin aznda ve arkasndaki kertikli dikenin
stnde gezdirdi. Jilet gibi keskin balta uzun bir sopaya taklyd. 160
her konserinde olduu gibi o gece de yannda olmasm yle ok istiyordu ki.
Artk hibir konserden zevk alamayacan dnd.
N
Derin bir soluk alp zntsn bir kenara itmeye alt. O anda nemli olan
tek ey mzikti. Bo baklarn kalabalk dinleyici kitlesinin zerinde
dolatrd ve en n sradaki bir ey dikkatini ekti. Gzn alan projektr
klarnn altnda bir siluetten fazlasn semek mmkn deildi, ama glgeyi
andran ekil yine de kann dondurmaya yetti: Kocaman bir kpek.
Kr adamn orada olduuna emindi. Onun, beyninin iine baktn dnd.
Zorlukla yutkunup, soluklarn kontrol altna almaya alt. Samalyordu.
Yalnzca sinirliydi; hayal gc fazla alyordu. Kpek de orada deildi,
sahibi de.
Sadece al. O zaman yeniden hissetmeye balayabilirsin.
VVinter giri yapaca zaman gsteren iareti bekledi. Orkestra Jean
Sibelius'un Re-minr keman konertosunu alyordu. Finli bestecinin bayapt
temalarn birbiriyle i ie girecei ekilde dokunmu zengin armonisiyle olduu
kadar, keman solosunun inanlmaz imgelemesinden tr de onun favorisiydi.
Sonunda zaman geldi. Winter kemann yerletirdi ve mziin iinden geip
akmasna izin verdi. Krk dakikalk konerto sresince daha nce hi
almad gibi ald. sel hzn ve yeni bulduu zgrl salonda bir kuun
dokunakl tleri gibi szlp
128 |
E m pat i
yankland. Grkemli kreendoya doru aresini hzla Stradiva-rius'unun telleri
zerinde kaydrrken, gzlerinden artk yalar szlyordu.
Gr bulanklat, ama nemli deildi. Ezberden alarak orkestray ardnda
srklerken, ef de onu izliyordu. Dier mzisyenler onun kemannn bo
brakt her perdeyi doldurup yalnzca mzik olmann tesinde, mzikten bir
duvar yaratarak sel gibi arkasndan geliyordu. Cisimlemi bir duygu yumayd
yaanan.
VVinter'in ruhundan saf, youn, zrsz duygular fkrd. Hayr, sadece onun
deil, hepsinin ruhundan. Aslnda o duygu selini ynlendiren solistti belki, ama
yalnz deildi. Hzn, umut ve arzu ondan deil, onun vastasyla tm
orkestradan geliyordu. Artk sadece enstrmanlarn almyor, ayn zamanda
kalplerini akyorlard.
Orkestra son notay da aldnda Winter arkasndaki herkesin tketici ve
zgrletirici bir deneyimden gemiesine ayn anda i geirdiini hissetti.
Aresini kaldrmasyla dinleyicilerin tepkisi arasndaki o ok ksa anda dnp
arkasna bakt.
nce mzisyenlerinin yzlerinin neden o kadar parlak grndne anlam veremedi,
ama sonra kavrad. alarken alayan sadece kendisi deildi. Onlarca slak yanak
ve krmz gze baklrsa, orkestrann neredeyse tamam gzya dkmt.
Ne olduunu sorgulamasna frsat kalmadan dinleyiciler ayaa frlad. Gk
grltsn andran bir alk koptu, duvarlardan yansd ve fiziki bir g gibi
geri tepti. VVinter elinin tersiyle yanak-'arn sildi, glmseyerek alklarn
kendisini sarmalamasna izin verdi. Dinleyicilerden gelen vg ve hayranlk
dalgasnn keyfini kartarak e ildi ve uzun bir selam verdi. Salonun klar
yanarken enesini kaldrp baklarn balkona evirdi.
Ve bir anda yz karard.
Michael orada, otuz metre ilerisindeki bir locann n srasnda ayakta
duruyordu.
I 129
Adam Fawer
Michael konserin sonunda avularn actacak kadar kuvvetle alklyordu.
VVinter'in almdaki gzellik o ana kadar duyduklarnn hibiri gibi deildi.
Hayatn o byleyici kadn iin neden altst ettiini bir kez daha anlad.
Sevitikleri zamanlarda bile duygular hi o kadar youn olmamt. Ve
VVinter'in al her ne kadar onu hep soluksuz brakm olsa da, o gece
dierlerinden farklyd.
Her nota sanki sadece onun iin alnmt; bir alayan melekler senfonisiydi
dinledii. Baka her eyi glgede brakan, kavramakta zorlanaca kadar canl
bir duygu dalgas onu alp gtrmt ve ylesine igdseldi ki, VVinter son
notay aldnda o da soluk solua kalmt.
x
Neredeyse sevime sonras rehaveti iinde alklamaya devam ederken iinde bir
boalma duydu... Sanki birisi tm duygularn emip bitirmi gibiydi. Kendini bo
ve yalnz hissetti; VVinter'in ona yol gsteren mzii olmaynca nasl
hissedecei umurunda deildi.
Ve o ana dek yaam olduu tm aclar hissettii duygusal boluu birden
dolduruverdi. Ona bir daha asla sahip olamayacakt. Darda bir yerlerde
dikilip onu seyretmekle yetinecekti. Onun sevgisini tattktan sonra yerine her
ne koyarsa koysun, yaam sonsuza dek souk ve bo olacakt.
Cebine soktuu elinin parmaklar 38'liin kabzasnda kapand. Przsz metal
teninde lk bir temas brakyordu. Plan VVinter ile yz yze gelmekti, ama o
ann zorlamasna daha fazla dayanamad. Onsuz, VVinter'in bir saniye bile
yaamasna izin veremezdi.
Silah cebinden kartt. Tam locann altn yaldzl korkuluunu amak zereydi
ki, VVinter ban kaldrp ona doru bakt... Ve gz gze geldiler.
VVinter gzlerini Michael'den ayramyordu. Salonun enerjisi snd ve
benliindeki tm aclar yzeye fkrd.
130 |
Empati
Kendisine yalan syledii iin Michael'den nasl nefret ettii... Kfefretine
ramen onun dokunularna nasl kar koyamad... Ve kendini ne kadar yalnz
hissettii ve her zaman hissetmi olduu...
Michael bir sre iin yalnzlm gidermiti, ama evli olduunu rendii zaman
o ezici duygu eskisinden de gl olarak geri gelmiti- Duyduu ac iini bir
alev gibi sard ve zerine ezici bir kaybetmilik hissi kt.
Sonra annesini, birlikte gs gerdikleri eyleri, kendisini her zaman nasl
koruduunu dnd. Sonu ayrlkla biten her akm ardndan yannda olup
paralar toplamasna yardm eden sadece oydu.
Ama imdi yoktu ve Winter bu kez gerekten de hissettii kadar yalnzd.
Bouk, yanklanan bir ses beynini doldurdu. Neredeyse fiziki bir varlk gibi
stne ken lmcl bir hznd bu. Arzulamad bir eydi. O sefil sesi hi
dnmeden bolua frlatt.
Michael zihninde kasvetli bir sesin yanklandn duydu. Bir zdrap dalgas
bak gibi beynine sapland.
Ne yapyordu? yle muhteem bir yarat gerekten ldrmek zere miydi?
Nasl bir insan yapabilirdi bunu?
Sadece onun duyabildii yrek paralayn ses kulaklarn sar edecek bir
seviyeye ykselirken nefreti de yok oldu. Onu hl seviyordu. Kendisini ylesine
kesin bir ekilde reddetmi olmas, ona lan sevgisini hibir ekilde
azaltmamt. Olanlar kendi hatasyd. Winter'i itip uzaklatran kendisiydi.
Elinden brakt silah tok bir sesle halnn zerine dt. Y-rei inanlmaz
bir hznle doldu ve birden yapmas gerekeni ak-?a grd. Uzanp locann
parlak ve souk metal korkuluunu kavrad.
| 131
Adam Fawer
VVinter'e bir kez daha bakt. Her ey ok gzeldi. Her ey ok hznlyd. Ve ne
kadar ok ac vard... Benliinin her tarafnda nlayan ac, balangc ve sonu
olmakszn sar edici bir sonsuzlua uzanr gibiydi.
Eilerek arln ne doru verdi. Bir an iin parlak korkuluun stnde
dengede kald. Sonra, yerekimi onu sert bir ekilde aaya ekti. Michael
Evans aadaki bo koltuklara doru derken, beyninde yanklanan o yrek
paralayc ses sonunda duraca iin Tanr'ya kretti.
Dinleyiciler, Michael'in vcudu orkestra elemanlarnn bo sandalyelerine
arpmadan bir saniye nce alklamay kesti. arpma annda sadece paralanan
tahtalarn, krlan kemiklerin ve yrtlan etin sesi duyuldu. Bunu kulaklar
sar eden bir sessizlik izledi.
Kimse ksrmedi. Kimse kmldamad. Tek ses sanki dehet dolu bir soluk alan
salonun kendinden geldi. Byy ilk bozan VVinter oldu. Gzleri yalarla dolu
halde, ayakkablar ahap zeminde takrdayarak merdivenlere kotu.
Sonra, onu grd. Michael yzkoyun yerde yatyordu; bacaklarndan biri havaya
bakarken, dieri krk bir oyuncak askerinki gibi garip bir ayla bklmt.
ki yana alm kollar krk iki dal paras gibiydi. Kafatasnn bir taraf
ezilmiti ve bir kan glnn iinde duruyordu.
Michael'in bo bakan gzleriyle karlanca VVinter'in soluu boaznda taklp
kald. Onu dehete dren grd kanl manzara deil, Michael'in yzndeki
ifadeydi.
Huzur.
1321
19
30 Aralk 2007
20:13 (Yarg Gecesi'ne 27 saat, 47 dakika kala)
Elijah ile Stevie bir paket erez, bir kutu patlam msr ve iki Pepsi aldktan
sonra karanlk sinema salonuna girdi. Perdede gelecek programdan paralar vard.
Onlar oturmak iin bo yer ararken, gm rengi bir uzay gemisi beyaz perdeyi
boydan boya geti. Stevie abucak koridor kenarnda iki yer buldu ve oturdu.
Gergin bir ekilde etrafna bakan Elijah iini ekti. Kalabalk bir ortamda
yaamaya alk olduu ezici duygu selinden eser yoktu. Gzlerini kapatnca tm
bedenini lk jleyle dolu bir havuza batyormu gibi karncalanma hissi sard.
Kendisini uzun zamandr ilk kez o kadar iyi hissediyordu. Tm nevrozlar eriyip
gitmiti sanki. Deneyinin alp almayacan merak etti. Duyduu huzura
baklrsa, belki o anda bile alyordu.
Elijah kuzeninden baka insanlarn da duygularn hissedip hissetmeyeceini
anlamak iin evresindeki herkesin kendini iyi hissediyor olaca bir ortama duygusal bir gvenli blgeye- girmek istemiti. Perde pembeye dnt ve filmin
stilize edilmi jenerii akmaya balad. Animasyonun dk zek seviyesine
ramen, Elijah her eyi hayranlkla izliyordu.
izgi kpek gereine dnp yk balaymca tm basmakalp karakterleri annda
saptad. Doru kadn hari her eye sahip gck, sinirli i adam. Onun kadn
peinde koan, zampara, kendi-ne ar gvenli en iyi arkada. Pes etmeyen bir
vcuttan ve altn
lr kalpten baka eyi olmayan, nevi ahsna mnhasr, kafas kars, basma
buyruk bir kadn. Kadnn biraz hafifmerep, herkesi ve
er eyi kmseyen ev arkada.
1133
Adam Fawer
Elijah konumalarn ilk cmlelerinden yknn tm kurgusunu kartm olmasna
karm gzlerini perdeden ayramyordu. Replikleri neredeyse aktrlerle birlikte
tekrarlayabilirdi; yine de her bariz cmle yeni gibi geliyor, her yllanm
espri son derece komik grnyordu.
Ana karakterlerden biri datc ocuun frlatt sabah gazetesini kasklarna
yiyince, Elijah yksek sesle bir kahkaha atmaktan kendini alamad. Ve kpek.
Kpek o kadar komikti ki... Hele srekli kaplarn iinden gemeye almas yok
mu... ldrc derecede komikti ve... Hatta...
Elijah'm kahkahalar iddetlendi.
Ha evet! Kadnn bir de kedisi vard; tslamasyla erkek kahramann kasklarna
inen gazeteyi atan datc ocuu korkutan kt kalpli bir kediydi bu.
Elijah katla katla glyordu; yanaklarndan aaya yalar szlmeye
balamt.
Kadnn hafifmerep arkada yanllkla zerine oturunca kpein suratnn
ald ifade tm salonu kahkahaya bodu.
Elijah artk uluyor, salarn yolmak istiyordu.
Verdii tepkilerinin ar olduunun bilincindeydi, ama glmesini kesemiyordu.
Ilk bir slaklk hissi kasklarna yayld. Altna karmt. Ve hl
glyordu.
Beyni kontrol ele geirmeye abalyordu, ama faydaszd.
Deneyi biraz fazla iyi almt. Stevie'ye bir gz att; ama o tarafta da
yardm umudu yoktu, nk o da ykla ykla glyordu. Byk, grltl,
nlayan kahkahalar... Elijah baklarn tekrar perdeye evirdi. Hafifmerep ev
arkada ayaa kalkmt, ama imdi de kpein suratnda bok yemi bir ifade
vard. O kadar artk fazlayd. Elijah yle glyordu ki, karnnn patlayacan
zannetti. Elleriyle gvdesinin ortasn tutarak ayaa kalkmaya alt, ama
yapamad.
Birka kii dnp ters ters bakt ona. nsanlarn rengi atk yeil
134 I
Empati
ve soluk san fkelerini hissetti. Salon birden renkle doldu. sterik krmzlar,
kkrdayan morlar, kahkahadan krlan maviler...
Akln kaybetmeden oradan kmalyd. Hl bir lgn gibi kkrdayarak yerinden
doruldu. Koridora kmay baard, orada boazndan ykselen kesik kahkahalarla
olduu yere devrildi.
Glmesini tek bir soluk alacak kadar durdurmaya al, ama bu olanakszd. Son
bir sa kalma igds kalnts devreye girdi. Srtst yatan Elijah ban
kaldrp tm gcyle demeye indirdi.
Bir daha yapt. Ve bir daha. Tam ban tekrar kaldrrken bir ift kol onu
omuzlarndan tuttu, aln yardm etmeye alan adamn burnuna hzla arpt.
"SEN GER ZEKLI!" diye bard adam.
Parlak yeil isterik kahkahalar bir anda parldayan, billuri turuncu fkeye
dnt.
"Otur yerine!" ve "Kes sesini!" bartlar arasnda yatt yerden dorulurken,
"Ne dedin sen?" diye grledi Elijah.
"Burnumu krdn, bok herif!" dedi adam.
lk Terminator'dan fkeli bir Michael Biehn. Yz kanlar iinde kalm adamn
her tarafndan sar, zehirli bir nefret fkryordu. Zihninde bir iddet
duygusu bymeye balayan ve adrenalin seviyesi hzla ykselen Elijah o nefreti
iine ekti. Gerileyip oradan uzaklamaya alt, ama fkesi buna izin
vermiyordu.
"Burnundan fazlasn kracam!" diyen kendi sesi geldi kulana.
Birden ne doru atlarak ban Biehn'in karnna gmd ve onu yere drd.
Duyduu fkeyi kontrol altna alamayan Elijah yumruunu adamn burnuna bir daha
indirdi. Adam ac iinde bir ilik att.
Elijah'm beyninde eflatun bir ac parlad, ama onu penesine alan youn nefreti
bastracak kadar gl deildi. Kanl yumruunu geri ekerken slak bir ses
duyuldu. Sonra bir daha vurdu. Krlan diler elinin derisini kesti.
135
AdaFawr
Birilerinin onu ensesinden tutup geriye ektiini hissetti. Kollarn sallad,
ama yumruklar artk havay dvyordu. Savurduu tekme birisinin karnna geldi.
Boynuna dolanan kol biraz daha sknca nefesi kesildi. Umutsuzca soluk almaya
alrken gznn nnde deiik renkler belirdi; nefes alamyordu. Soluk
borusu acyla kasld, gr kararmaya balad.
Baylmadan nce aklndan son bir dnce geti.
Stevie ne yapyor acaba?
1361
20
30 Aralk 2007
20:16 (Yarg Gecesi'ne 27 saat, 44 dakika kala)
VVinter koarak kendini taksiye att ve kapy arparak kapatt. Beyni uyumu
halde, "Sadece sr," dedi.
Bunlara ben neden oldum.
Bam iki yana sallad. Michael dengesiz birisiydi. Balkondan atlamas onun suu
deildi.
Dorudan ona bakyordum. Ne kadar zgn olduumu dnyordum ve...
HAYIR!
Bunu kendine yapmayacakt. Michael'in atlamasn istememiti. ehir camn
dnda akp giderken gzyalarn sildi. Taksi ofr bir sre neonlar altnda
ldayan Broadvvay Caddesi'nde ilerledi, sonra Columbus Meydan'n dolap
bembeyaz Noel klaryla bezenmi Beinci Cadde'den geri dnd. Paranoyas
neredeyse bir saat sonra yatan VVinter ofr oteline ynlendirdi.
Hibir tarafa bakmadan kendini drt eritli yola att. Bir Kmzn cayrtlarla
durdu, ona arpmamak iin direksiyon kran krmz bir kamyonet hzla gelen
taksiye yandan vurdu. Ama VVinter farn bunlara ramen buz gibi gece havasnda
zorlukla soluyarak komaya devam etti. Kotuu srece baldrlarmdaki yakc
arya, cerlerindeki yanmaya ve kalbinin deli gibi atmasna odaklanabildi.
Biraz nce olanlar...
| 139
Adam Fawer
kendi neden olduu eyleri
.. .dnmek zorunda kalmazd.
Peinden koarak gelen fkeli bir kalabalk grmeyi bekleyerek arkasna bakt,
ama onlar hl birbirini paralamakla meguld. Parka ulanca aalarn arasna
sakland. Donmu kar ayaklarnn altnda trdyor, azndan kan soluu ince
bir buhar bulutu oluturuyordu.
Gzlerinin nne Michael'in paralanm kafatasnn grnts geldi. Silkinip
manzaray kovmaya alt. Her ey nasl o kadar korkun hale brnmt? Neler
oluyordu?
Seni (onlar) koruyan ha olmazsa neler yaanacan sanyordun ki?
Eli boynundaki bo yere gitti. Hepsi birbiriyle ilintiliydi. Kolyesini daima bir
nazarlk olarak dnmt, ama belki de baka bir eydi. Dnceleri kovmak
iin ban sallad. Bu delilikti.
Son derece salkl annenin 52 yanda kalp krizi geirmesinden daha m delice?
Michael'in sen yzne baktktan sonra lme atlamasndan daha m delice? Sen
taksiden iner inmez bir arbedenin kmasndan daha m delice?
Ama... Hayr, taksiden iner inmez deildi. O mikrofonun yzne arpt an.
fkenin zapt edilemez bir hal ald an.
Winter rperdi. Bu olanakszd... yle deil mi?
Dondurucu soua aldrmadan parkm derinliklerine doru yrd. Hayanda...
ka dnda
...hi olmad kadar korkuyor olmasna ramen, bir yandan da o ehir ormannda
ona zarar vermeye alacak herhangi birinin bann ciddi olarak derde
gireceini dnmeden edemedi.
Hem de ok ciddi.
140
IV. Ara
17 Eyll 2007
10:09 (Merkezi Avrupa Yaz Saati) (Yarg Gecesi'ne 105 gn kala)
Solothurn elini gsne bastrd. Mavi niformasnn altndan gsne deen
yuvarlak ve yass diski hissedebiliyordu. Tlsmn stndeki ssl oymay bir
kez daha dnd: Kusursuz bir daire eklinde kvrlm, kendi kuyruunu yutan
bir ylan. Valentinus ona amblemin Ouroboros olarak anldn sylemiti;
Dnya'da umutsuzca hapsolmu bir ruhun srekli reenkarnasyonunu betimleyen
agnostik bir sembol.
Solothurn diski parmaklarnn arasna ilk aldnda tm bedeninden sanki plak
elektrik teli tutmu gibi hafif bir vzldama gemiti. Sanki...
Koridordan gelen ayak seslerini duyunca hemen hazrola geip ar baltay yerle
90 derecelik a yapacak ekilde tuttu. Tarihi sarayda o kadar ok modern
gvenlik nlemi vard ki, kardinalin odasnn nne elinde kesici silah olan
muhafz yerletirmek biraz ad kayordu, ama stleri geleneklere de dier
her eye olduu gibi balyd: Tutkuyla.
Bir zamanlar Solothurn da inanmt yle eylere. Ama imdi her eyi, dinini,
inanlarn, hatta etrafndaki dnyay bile sorgulu-yordu. Valentinus haklyd.
Dnya gerekten de son derece acmasz ve kusurlu bir yerdi. Sabah haberlerini
seyrederken aklnda Valentinus'un szleri vard. Ve olaylar birden deiik
adan grmt.
Her trajedi, grnen mantkl hibir neden olmadan, gkten dm gibiydi. Ve
neden? Tm bunlarn, her eyin nedeni
| 141
Adam Fawer
Adem'in elmay yemi olmas myd? Bu mantkl gelmiyordu artk. O gne kadar
bariz gerei nasl olup da gremediini anla-yamyordu Solothurn.
Okuduu her duygu iin kafasnda bir imge canlandrmaya alt. fke iin siyah
bir bulut. Mutluluk iin glen sar bir surat. Sevgi iin krmz bir kalp. Neyi
snadklarn merak ederek uygun daireleri karalad.
Ama 2. Blm'e geildiinde birden buz gibi oldu. Beyni allak bullak halde
ban kaldrp gzlerini Elijah Cohen'in ensesine dikti. Gr ve dalgal kzl
salar yznden tekiler ona Akll Bozo lakabn takmt. ocuklar onunla
dalga geerken VVinter onlara hibir zaman katlmamt, ama neden dalga
getiklerini de anla-yabiliyordu. Narin yapsna ramen Elijah srekli terliyor
gibiydi ve kekemelii de hep alay konusu oluyordu.
Yine de ve hi konumam olmalarna ramen, ona kar hep bir sahiplenme hissi
duymutu VVinter; yaral bir kpek yavrusuna duyaca cinsten. Ama asla yaknlk
hissetmemiti. Ta ki, yedinci sayfaya geip de Elijah'n mrldand cmleyi
dnene kadar.
Yalnz deilim.
lk duyduunda o szleri baka bir Elijah Cohen tuhafl olarak almt. Ama
imdi, 25. soruya bakarken kendisi de benzer bir duyguya kaplyordu. Aslnda
kimse, okulun en popler kznn kendini yalnz hissettiine inanmazd.
Gerekten yle olsa bile.
1541
Empati
"Bu sonular doru mu?"
"Hepsini tek tek kendim kontrol ettim. Her iki potansiyel de ayn snfta. New
York'taki bir stn yetenekli ocuklar program."
"Nasl seilmiler?"
"Programn retmenlerinden biri IQ'su 145 ve zerinde olan iki yz on sekiz
ocukla grme yapm. On beini kendi snf iin semi."
"retmenin ad ne?"
"Laszlo Kuehl."
"Darian' buraya getir. imdi."
155
3
Hemire Christina olmasayd, Jill dini btn birisi olarak kalabilirdi.
Christina'da onun sahip olmad her ey vard: Sar salar, gzel ve yuvarlak
hatlar olan bir vcut, iri, yusyuvarlak gsler ve siyah cppenin altndan
bile belli olan harikulade bir kala. St. John's okulunda ders vermeye balad
andan itibaren Jill kadna vurulmutu.
Makyajsz ve salarnn ou rtl halde bile Hemire Christina, o gne dek
karlat en diil kadnd. Ama Jill'in dikkatini eken sadece onun grn
deil, hissettikleriydi; parlak krmz nee ve kadife gibi deniz mavisi
heyecan.
Jill arzularn frenlemeye alt, ama nerede olursa olsun Hemire Christina
zihnine szyor, dncelerine egemen oluyordu. En kts de gecelerdi.
Yatanda yatarken ellerini Hemire Christina'mn przsz, gzel kokulu
bedeninde gezdirdiini hayal ediyordu. Sonunda uykuya dalabildiindeyse
Christina ryalarna giriyordu.
te byle bir gece Jill, ter iinde ve parmaklar geceliinin altnda uyand.
Sonrasnda olanlar lecei gne kadar ruhunda iz brakacak kadar dehet verici
renklerle boyanm bir dizi olayn balangc oldu.
Jill ban st ranzann altna arpmamaya dikkat ederek yatandan kt. Eski
deme tahtalar ince bedeninin alnda gcrdarken usulca koridorda yrd.
Banyoya girip yzn souk suyla ykad.
Zihnini amak iin derin bir soluk ald. Etraf ok sakindi ve grd tek renk
bulank bir mavi pustu. O ender sakinlik annn keyfini kartarak soluunu
brakt. Her ann -yemek, dua, okul
1561
Empati
uyku zamanlarn- on iki kz ile geirmek, bir renk karmaasnn srekli olarak
beynini megul etmesi anlamna geliyordu. Sadece yle alnm anlarda kendisini
kendi gibi hissedebiliyordu.
Anszn belirgin ve parlak bir yeilimsi-siyah dalgas hissetti. Dnmeden
kendini koridora atnca, neredeyse Hemire Christina ile arpyordu.
"Ah, sensin," dedi yzndeki aknlk belirtisi eriyen rahibe. "Bu katta ne
yapyorsun?"
"Ben... Ben tuvalete gitmek zorundaydm."
"Mantkl grnyor," dedi Hemire Christina glerek. "Ben de bir eyler
attrmak iin mutfaa gidiyordum."
"Sizinle gelebilir miyim?" dedi Jill birden.
"Ge oldu, tatlm. Yatana geri dnsen iyi olur."
"Ltfen," diye yalvard Jill. "Bu ikimizin arasnda kalacak."
Hemire Christina duraksaynca, Jill arzuyla yanarak bakt ona.
Sonunda rahibe, "Benimle gel," dedi fsltyla.
Merdivenlerden inip kilisenin mutfa olarak kullanlan uzun ve dar odaya
ulatlar. Christina anca tertemiz paslanmaz elik tezghlar aydnland.
Jill'e muzip bir bak atarak muamba kapl zeminde byk sanayi tipi
dondurucuya doru yrd.
Dolabn kapsn anca buz gibi ferahlatc hava yzlerine arpt. Dondurucunun
iinde bir sre bir eyler arayan rahibe, sonunda kocaman bir kap ikolatal
dondurma kartt.
"Tek zaafm bu," dedi. "Biliyorum, gnahkrlara yarar trden. Peder Sullivan'a
syleme sakn."
"Sylemem," dedi Jill glmsemekten kendini alamayarak.
Christina bir ekmeceden iki kak kartt ve Jill'e kendini izlemesini iaret
ederek mutfan dibindeki bir kapya yneldi. Yetimhanede on drt yln
geirdikten sonra her taraf kar kar bildiini zanneden Jill, o oday daha
nce hi grmediini farketti.
t 157
Adam Fawer
Zemin eski, sar bir halyla kaplyd. Kedeki yz solmu iki s yeil
kanepenin arasnda kk kare bir oyun masas vard. Hemire Christina kendini
kanepelerden birinin zerine brakt, Jill de ekinerek yanma oturdu; yaanan
ann bysn bozmaktan korktuundan konumaya cesaret edemiyordu.
Christina ona da bir kak vererek, "Hadi," dedi. "Sen ne kadar ok yersen, ben
o kadar az attrrm ki, bu da iyi olur. Rahibe olabilirim, ama formumu
korumaya hl zen gsteriyorum."
"Teekkr ederim." Jill bir kak dondurma ald. Sonra fikrini deitirmeye
frsat bulamadan ekledi: "ylesiniz zaten."
"Anlamadm?"
"Formundasmz yani." Kendini aptal gibi hissediyordu.
"Teekkr ederim."
Bir sre sessizce yemeye devam ettiler. Jill dondurmann keyfini karmaya
alyordu, ama fazlasyla gergindi. O gne dek Hemire Christina ile ders
dnda hi konumamt; onunla dier kzlardan uzak bir yerde, yle tek bana
oturuyor olmak rya gibiydi.
"Rahibe? Bir rahibe olmadan nce hi... Yani... Siz hi..."
Christina kan brakt. "Hi ne?"
"Hi... k oldunuz mu?"
Gen kadnn yanaklar kzard. "Doruyu sylemek gerekirse, lisede kalbimi
hoplatan bir olan vard."
"Pekihi... Yani, anlyorsunuz..."
"Ah, hayr," dedi Christina ban iki yana sallayarak. "Varlmdan haberi bile
yoktu. Hem o zamanlar bile kaderimde Billy Cardellini ile yaayacam bir
ilikiden ok daha fazlasnn olduunu biliyordum."
"Gerekten mi?" diye sordu Jill. "Kiminle?"
"Tanr ile."
"Ah! Doru," dedi Jill. Kendini bir kez daha budala gibi hissetmiti.
158 I
Empati
"Neden sordun bunlar? k olduun birisi mi var?"
imdi kzarma sras Jill'de idi. Gzlerini elindeki kaa dikti.
"St. Matthews'daki olanlardan biri mi?" diye steledi Christina ve elini
onunkinin stne koydu. "Bana gvenebilirsin, JiU. Kimseye sylemem."
Christina'nm eli eline deince Jill'in nefesi kesilmiti. Dokunuu o kadar scak
ve yumuakt ki... Tam hayal ettii gibi. Alt dudan srd; kalbi ylesine
hzl atyordu ki, Hemire Christina'nm duyacandan emindi.
Rahibe onun elini skarak, "Ne oldu, Jill?" diye sordu. "Titriyorsun."
JiU kendine hakim olmaya alt, ama bu sadece titremesini artrd. Dnp ona
bakt. Gzleri buluunca alayacak gibi oldu. Garip bir duygu selinde
boulduunu hissetti; nee, utan, hzn ve lgnca, nne geilmez bir arzu
hep bir aradayd.
Ama hepsini glgede brakan ey, teninin altnda davul gibi zonklayan, arzuydu.
Christina'ya bakarken dnebildii tek ey ince dudaklarn karsnda duran
muhteem aza yaptrmann nasl bir ey olacayd. Dilini uzatp onunkine
dokundurmann... Bluzunu yrtarak ap...
Sonra inanlmaz bir ey oldu.
Christina dudaklarn yalad, ona doru eildi, ateli ve sert bir ekilde
pmeye balad. Dilini aznn iine itti. Serin ve ikolata tadmdayd. Ama
altnda bir scaklk vard ve Jill o scakln tadna vard; slak ve
karanlkt.
Jill elini yavaa onun yananda gezdirdi sonra boynunu okad. Christina da
onu kendine doru ekti, bir eliyle belini kavrarken, dierini salarnn
arasnda dolatrd. Sonra eli baca boyunca kayp dizine, oradan da
geceliinin altna gitti.
Okamalar yavaa bacaklarndan kasklarna doru karken Jill, zevkten
patlayacan zannetti. Tm bedeni rperiyordu. Kemikleri jle gibi olmutu; her
gzeneinden ter fkryordu. Zihni
1S9
Adam Fawer
tm dncelerden arnd ve Christina'nn ihtirasla titreyen mavi arzusu
onunkine kart.
Tm korkular yok olan Jill kendini brakt. Elleri Christina'nn yznde ve
salarnda lgnca dolatktan sonra bedenine kayd. Geceliinin dmelerini
zd ve kasklarmdaki dokunu daha derinlere giderken elini geceliin alan
yakasndan ieriye sokup kadnn lk, dolgun gslerine dokundu.
Bedenleri birbirine kenetlenirken derin bir soluk alp Christina'y yeni bir
hevesle kucaklad. Artk kendinin nerede bitip, onun nerede baladn
bilemiyordu; tek bildii dokunduklar her noktada birlikte olduklaryd. Birden
plak kalmak iin youn bir arzu duydu; tenlerinin arasmda hibir ey
olmamalyd.
Ayaa kalkt, geceliini bandan geirip kartt. Serin hava tenine deince
hissettii rperti, Christina'nn soyunmasn izlerken terli bir heyecana
dnt.
Kadnn dolgun gsleri stlerini rten ince pamuklu kumatan kurtulup serbest
kalnca Jill onlara doru ekildiini hissetti. Onu kucaklamak, bedeninin her
parasnn kendininkine dediini duymak iin ayaa kalkt. Christina onu hemen
kendine ekip trnaklarn srtnda dolatrd.
Jill azn ap mermersi boynu hafife srrken, bir yandan da diliyle tuzlu
tenini yalyordu.
Tam o srada arkalarnda bir grlt, sonra da bir erkek sesi duyuldu. "Aman
Tanrm!"
Jill'in gzlerinin nnde fkeli bir yeile karm, deheti ifade eden bir
pembe parlad. Bu renkler bir an iin buz mavisi arzuyla kart, sonra Hemire
Christina silkinerek kendini geriye att. Jill plak ve yalnz, ylece
kalakalmt.
Gzlerini at. Christina geceliini nnde tutarken, Peder Sullivan da onun
kolunu smsk kavramt. Jill'in yaamndaki en mutlu an bir saniye iinde en
ktsne dnverdi.
Midesi buruldu, az nceki o scak, rpertici hazzn son krnts yerini mide
bulandran bir acya brakt. Peder Sullivan'n fkesi1601
Empati
nin ok yaknda kendisine yneleceinin bilincinde, paylalacak son bir an iin
Christina'nm gzlerini bulmaya alt, ama rahibe ona bakmay reddetti.
Rahip ile rahibe arasnda ksa bir konuma geti. Sonra Peder Sullivan kadna
oday terk etmesini emretti. Christina geri ekilirken Jill billur beyaz bir
nefret iinde boulur gibi oldu.
Christina dilerinin arasndan, "Bana ne yaptm bilmiyorum," dedi ona. "Ama
Tanr yardmcn olsun, Jill."
Sonra sevdii kadm onu ne yapaca belli olmayan rahiple yalnz brakarak kt
ve gitti. Jill siyahlar iindeki adama baktnda tm renklerinin karanlk
olduunu farketti. O zaman kendisi iin artk kurtulu olmadn anlad.
Gc onu terk etmiti.
1161
I*"
I
t
!
"Radyo dalgalar." dedi Laszlo Kuehl muzaffer bir edayla.
Ayn szckleri bir yandan da tahtaya yazyordu. "Hadi bakalm, bana bilmediim
bir eyler syleyin."
Winter Zhi gen yznde hafif bir tebessmle, "Roger VVaters'in Radyo
KAO.S.'unda alman ilk para," diye yantlad.
Laszlo gld. stn yetenekli rencilerle uramann bir yn de buydu. Herkes
ayr bir bilgiti. Aldr ettii yoktu buna. Aslnda yle olmalar iin
yreklendiriyordu bile onlar. Snfnn hibir eyin yasak olmad bir
emniyetli blge olmas houna gidiyordu. YVD ocuklarnn ounun zeki
olmalarndan tr dlandn bilirdi. Onlarn entelektel kelime oyunlarna
el uzatmaya hi niyeti yoktu.
"Ve Roger Waters hakknda ne biliyorsunuz, Bayan Zhi?"
VVinter favori konusunu -yani mzikle ilgili herhangi bir eyi-tartmaktan
memnun halde yerinde doruldu. Hafife ksrerek boazn temizledi.
"1964'de Syd Barrett ile birlikte Pink Floyd'u kurdular. lk albmleri Piper at
the Gates ofDarvn idi, ama asl Dark Side ofthe Moon ile tanndlar. Sonra
Barrett ldrd ve VVaters ona vg olarak Wish You Were Here adl paray
besteledi. Ondan sonra Animals, The Wall ve The Final Cut albmlerini
kardlar. Sonra da VVaters grubu terketti. Kalanlar A Momentary Lapse of
Reason adnda bir
j" i
albm daha kard, ama gfteler VVaters'in olmaynca, biraz
yavan
\\ t
kat. Bana gre o son albm ancak bir C+ alr."
Laszlo topuklarnn zerinde salnd; snf canlanmt. O fazladan dikkati %30
konunun zne, %70 ise VVinter'e balyordu. <$ '
Kusursuz beyaz
teni, bir ekilde onu hantal gstermeyen uzun kol
1621
I
3- I
I
Empati
ve bacaklaryla doal bir gzellie sahip olan VVinter Zhi, insanla* rln
zellikle dikkatini eken tipte bir kzd.
s
"Ve sizin favori Floyd albmnz hangisidir, Bayan Zhi?"
"Animals," dedi VVinter hi duraksamadan.
*,
"Ve bu albm hangi klasik romandan esinlenmitir?"
j
Mzik konusunda bilmedii bir detaya rastlam olmakta*! tr aran VVinter
gzlerini krptrd.
?<"
"Bilen var m? Kimse yok mu? Bay Bueller?"
Bu film referansndan13 dolay birka kkrdama alan Laszlo, bilgi kvlcm
arayarak snfa bakt. Karsnda bir sr bo bo bakan yz vard; baklar
her zamanki yedek oyuncusuna gelene kadar elbette.
"Bay Cohen. Bayan Zhi'yi aydnlatmak ister misiniz?"
Elijah Cohen sandalyesine biraz daha gmld. Onun ar utangal Laszlo'ya
ac veriyordu, ama ocuun kabuundan kartlmas gerekiyordu. Tm rencileri
iinde Elijah en etkileyici oland. O skmtl ocuk bir gn -kendi inanmasa damilyoner olacakt.
"G-G-George Orwell'in Hayvanlar iftlii'nden esinlenmiti."
"ok iyi. Ltfen aklar msnz?"
Snf tam bir nefes alacakt ki, Laszlo devam etti: "Ama elektromanyetik tayfn
sonu demek deildir. Ancak sabrnzn tkenmekte olduunu grdmden, sonraki
frekanslar hzlca sralayacam:
"300 gigahertz ile 400 terahertz17 arasmda plak gzle grlemeyen kzltesi
k vardr. 400 THz ile 800 THz arasnda ise hepimizin bilip sevdii grnr
k yer alr. In rengini frekans belirler. Mesela krmz 405 ile 480 THz
arasnda, mor ise 700 ile 790 THz arasndadr. Ondan sonra da, srasyla
mortesi k, X-mlar ve son olarak da Gamma-nlar gelir."
"Hani u Bruce Banner'i Hulk'a evirenler mi?" diye sordu Grimes.
"Aynen," dedi Laszlo. "Peki, kim zetlemek ister? Ah, Bay Cohen! Gnll
olduunuz iin teekkrler."
Elijah, Laszlo'nun her zaman elini kaldrmam bir renciyi semek iin yapt
espriyi duyunca ban kaldrp bakt, sonra zetledi:
"Elektromanyetik r-r-radyasyon, 'dalga halinde hareket eden fotonlar' demenin
daha ssl bir yolu. Foton dalgasnn frekansna bal olarak radyasyon deiik
ekiller alyor. ok dk frekanslarda elektrik oluyor. Sonra, hava
molekllerini t-t-titretirerek ses haline geliyor. Frekans ykseldike ses de
inceliyor."
Hocasnn ban sallayarak onayladn grnce devam etti:
16 gigahertz (GHz): 1,000,000,000 Hertz (.n.)
,
17 terahertz (THz): 1,000,000,000,000 Hertz (Cn.)
1701
/
I
Empati
"Gerekten yksek frekanslar AM ve FM radyo ile televizyon yaynlarnda
kullanlyor. Sonra k oluyor: nce kzltesi, sonra grnr, sonra da mor
tesi. Frekansla birlikte renk de deiiyor. En yksek frekanslardaysa
elektromanyetik radyasyon, X-mlar ve G-G-Gamma-mlar haline geliyor. Ve
radyo frekans tayfnda elektromanyetik radyasyon yayan ve alan bir aygt
tasarlayan ilk insan Tesla idi."
"Hepsinin bu kadar olduuna emin misiniz?" diye steledi Laszlo.
Elijah dersin bandan beri ilk defa glerek, "Ha, bir de..." dedi; "Edison
putun tekiydi."
Zil alnca yerinden ilk frlayan Stevie oldu. "Hadi gidelim."
"Bana bir saniye izin ver," dedi Elijah. "Bay Kuehl'e bir ey sormak istiyorum."
"Seni yac," diye takld Stevie. "Dolaplarn orada buluuruz."
Herkes karken geride kalan Elijah ekinerek en sevdii retmenine yaklat.
"Efendim? Merak e-e-ediyorum... Nikola Tesla'ya ne oldu? Demek istediim, neden
Edison kadar nl de-Sil?"
Kuehl masasndaki ktlar toplarken, "Gzel bir soru," dedi. "Bir sonraki
derste sor. yi bir tartma konusu olur."
"P-P-Peki." Elijah srt antasn omuzlad. "Ve bu ilgin ders iin
teekkrler."
"O kadar da ilgin deildi," dedi Kuehl glerek. "Anlalan teki derslerin ok
skc. imdi, izin verirsen, okumam gereken elli civarnda kt var ve... Ve
sen her zaman olduu gibi sayfa limiti-ni amsn. Kendini szl ifade ederken,
yazarkenki kadar retken olmayn kt."
"Yazmay seviyorum."
| 171
Adam Fawer
"Neyse ki, ben de okumay severim. imdi acele et. Bay Grimes uzun sre yalnz
bana braklrsa, olaslkla okulu yakar."
"Evet, efendim. Yarn grrz."
"yi gnler, Bay Cohen."
Kuehl gld. "Evet, sanrm yle. Ama sosyal normlar neden vardr? Birisine
'bay' dediin zaman iletmek istediin mesaj nedir?"
"Sayg..."
"Bu soru mu, yoksa soruma yant m?"
"Yant," dedi Elijah stne basarak.
"Doru. rencilerim bana sayg duyduuna gre, benim de onlara sayg duymam
gerekir."
/
"Yani dier retmenlerin rencilere saygt-dymadru m dnyorsunuz?"
"yle bir ey sylemedim," dedi Laszlo. "Ama ilgin bir karm."
1721
J
5
Kilide giren anahtarn sesini duyan Jill o yana dnd. Gzyalar oktan
kurumutu, ama gzleri hl yanyordu. Bodrumun nemli, kf kokan havasm iine
ekip yzn buruturdu; boaz barmaktan tahri olmutu.
Ar ahap kap eski menteeleri gcrdayarak ald. Jill'in gzleri koridordan
anszn gelen kla kamat, sonra Peder Sullivan elektrik dmesini evirdi.
Jill igdsel olarak elleriyle gzlerini kapatmaya alnca, bileklerindeki ip
etine batp cann yakt.
Odaya giren rahip dmleri kontrol ederek ipi biraz daha s-klatrd. rkilen
Jill ac iinde inledi.
"Bu cann yakabilir," dedi Peder Sullivan. "Ama sonra... Sonra yaptklarmdan
dolay bana minnettar kalacaksn."
Bir sre Jill'e bakt, sonra dnd ve dua okuyarak mor bir pelerini omuzlarna
att. Tekrar yzn dndnde, elinde bir kupa tutuyordu. Bardak kanla dolu
gibiydi.
"Vakit geldi."
Kap bir kez daha ald ve ieriye Jill'in daha nce hi grmedii bir adam
girdi. Kaln, gl kollar olan ksa boylu, tknaz biriydi bu. Gzlerinde bir
hayret ve kararllk ifadesiyle eilip ona bakt. Karsndaki kz gibi o da
titriyordu. Aradaki fark, korkudan deil, heyecandan titremesindeydi.
Jill alamaya balad.
Peder Sullivan hkran ocua bakt. Kalbi atlayacak gibiydi. Hayatnda hi o
kadar korkmamt. Parmaklaryla arap bardan skca kavrayp baklarn
duvardaki tek dekoratif elemana evir173
Adam Fawer
di: Bronzdan yaplm kk bir armha gerilmi sa heykeli. C-rnt iini
kararllk duygusuyla doldurdu.
Peder McKinney'in orada olmasndan her eye ramen memnundu. Onun gcne
ihtiyac olacan dnyordu. Gen rahip yalnzca 1.65 boyunda olsa da, bir
defans oyuncusunun geni vcut yapsna sahipti; sanki 1.85 olarak domu da,
Tanr kafasna bir eki indirip cssesine dokunmadan boyunu ksaltmt.
Sullivan bir gece nce Rituale Ronanum'dan okuduu blmleri anmsamaya
alarak gzlerini kapad. Ama tek dnebildii, artk ezberledii metnin
bandaki o uursuz szckt.
Yunancadaki ek edat ile horkizo fiilinden tretilen szck, 'bir ruhu yeminle
balama' anlamna geliyordu. Tam anlam bir varl daha stn bir gcn
yardmyla balayp, verilen emirlere itaat etmesini salamak demekti.
Ama emir hep aynyd: Defol!
Peder Sullivan o ana kadar szce fazla dikkat etmemiti ama imdi tm
benliini sarmt.
Egzorsizma. Yani eytan kartma.
174 I
6
"YVinter'e kesinlikle arkadalk teklif etmelisin, ahbap."
Elijah dolabnn kapan arparak kapatrken, "Biraz daha bar," diye
homurdand. "in'de seni duyamayan yal bir kei var."
"Sakinle," dedi Stevie. Bayla kalabalk koridoru gsterdi. "Kimse senin ak
hayatnla ilgilenmiyor."
"Sen hari."
"Yapma VVinter! Senin kadar akll bir kz iin bazen fazla salaka
davranyorsun. u YVD'lilerle taklmaya devam edersen sonunda kendini Sosyal
Sibirya'da bulacaksn. Bunlarn tm ebleh."
"Ben de mi bir eblehim?"
"Hadi be! Ne demek istediimi anladn. Sen sadece eblehlerin snfndasn. Geri
kalan zamanda bizden birisin."
"Ve bu biz dediin tam olarak kimler? Basmakalp ukala ocuklar m?"
"Kalplarn bu ile ne ilgisi var?"
"Bo ver," dedi VVinter gofretini srrken.
Yeni okuluna gelirken yeni bir balang yapmak istemiti. Kendi entelektel
seviyesine daha yakn arkadalar edinmekti niyeti. Ama ister istemez gzel
kzlar grubuna ekilmiti. Aslnda
| 177
Adam Fawer
kzlar onu semiti. lk gn le yemeinde masalarna davet etmilerdi ve
gerisi gelmiti. Sosyal zarlar artk atlmt.
VVinter olanlar ve giysiler hakknda, konumaktan holanmasna ramen, hi
kendi gibi olamamt. Yahitam olarak deil. Hep rol yapyordu. Anne ve babas
iin masum kz. Yeni arkadalar iin esasl biri. retmenleri iin, rnek
renci.
^^~~~~
Kendini rahat hissettii yalnzca iki yer vard.
Birincisi orkestra provalaryd. Geliigzel olaylar ezberlemekle deil, sanat
ve duygularla ilgili olan tek dersti. alarken kendini canl hissediyordu.
Kendisi olduu ikinci yerse, Bay Kuehl'in dersiydi. Adam teki retmenlerin
aksine, retmekten gerekten zevk alr gibiydi. Ve akllyd. Yantlayamayaca
soru yok gibiydi. Bir renci ender de olsa onu uvallatmay baarabilirse, ou
dier retmen gibi rol yapmak ya da sinirlenmek yerine yant bilmediini
sylerdi.
En iyisi de, dersini demirden bir yumrukla ynetmemesiydi. El kaldrmadan
konumaya ses kartmaz, rencilerine birer yetikin gibi davranrd. Ve her
zaman kendisini konu dna ekmelerine izin verirdi. Bunlar en azndan konudan
sapma gibi grnrd. Ama Tesla gibi uuk konular hakknda konutuu zamanlarda
bile Winter bir eyler renirdi.
Fen dersinden holandn Marcy, Tina ya da Liz'e elbette ki itiraf edecek
deildi. Baka birok ey gibi onu da anlamazlard.
178 |
7
Peder Sullivan titreyen kza bakt, yutkundu ve kendisine g vermesi iin
Tanr'ya dua etti.
sa'nn kann temsil eden kutsanm araptan bir yudum iince iini scak bir
rahatlama duygusu kaplad. Sa eliyle ha kard, sonra masaya balanm olan
kza dnd. Jill gzlerinden yalar szlerek ve titreyen az dehet dolu bir
srtla arplm halde ona bakyordu.
Rahip parman olabildiince hzl bir ekilde kzn ateten yanan tenine
dokundurup abucak geri ekti. Ama beyni o kadar ksa bir sre iinde bile kr
edici bir renk cmbyle dolmu, kalbi deli gibi atmaya balamt.
Kzn zerinde de bir ha iareti yaptktan sonra elini ii su dolu kk bir
tasa batrd. Kutsal su parmaklarndan serinlik vererek kayd. Suyu kendisinin
ve Peder McKinney'in zerine serpti. Sonra tas kaldrarak kzn bann
zerinde tuttu.
Eli o kadar titriyordu ki, tasn kenarndan srayan su kzm yzne dkld.
Peder Sullivan bir an iin Jill'in derisinin ttmeye balayacan sand, ama o
dilini kartp dudaklarma srayan suyu yalad.
Susam.
Elbette susar. On iki saattir burada baryor.
Sullivan soluunu koyuverdi. McKinney ise yksek sesle yutkundu ve fsldayarak,
"Bir hardal tanesi kadar imannz olsa ve u daa, 'Buradan uraya g' deseniz
ger," dedi.
Peder Sullivan, ncil'den yaplan alnty hemen tand: Matta 17:20. ine
eytan girmi bir olann yksn anlatyordu. Kasaba halk eytan kovmaya
"Korkuyorum."
"Korkunun seni yenmesine izin veremezsin. nancn seni iblisin penelerinden
kurtaracak. imdi dua et!"
Jill yutkundu, gzlerini skca kapad ve fsldamaya balad: "Selam sana
Meryem, Tanr'mn lutfu stne olsun. O seninledir. Sen..."
| 181
AdamFawer
"Daha yksek sesle!" '
Jill'in sesi odann iinde nlad: "Selam sana
Meryem, Tann'nm lutfu stne olsun! O seninledir!"
s
"Hissetmen gerek," diye cesaret verdi Peder Sullivan. "Szckleri sadece
barma. Onlara inan."
"Sen kadnlarn en kutsanmsn!" Jill hkrd, sonra kendini toplad. "Ve
rahminin meyvesi olan Isa da kutsanmtr. Aziz Meryem, Tann'nm Annesi, biz
gnahkrlar iin dua et; imdi ve lm saatimizde. Amin."
"imdi iblisin bana adn sylemesini sala," dedi peder.
Jill ban sallad. "Yapamam!"
Sabr tkenen Sullivan kzn yzne sert bir tokat att. Jill'in tenine
dokunduu o ok ksa an iinde beyni yine hayalet gibi renklerle doldu. Kzn
hzla geriye savrulan ba masann kenarna arpt.
"Ltfen! Canm actyorsunuz!"
"Bana adn syle!"
Rahip onu bir kez daha tokatlad ve bir kez daha derin dehete kapld.
"Yapamam!"
"Syle!" aak.
Jill'in yanamda kanl bir izgi belirdi; adamm yz yanan kesmiti.
"Syle!" aak.
"Hayr!" diye feryat etti Jill. "Ltfen! Durun!"
Peder Sullivan bir tokat daha atmak iin elini geriye ekti. Birden vcudunun
yan tarafnda hissettii keskin acyla yere kapakland. Aln ta zemine
arpnca, dileri birbirine vurdu. Dnmeye alt, ama ezici bir arln
altmda kalm gibi kprdayamyor-du.
Bir g ban geriye ekti ve hzla ta zemine arpt. Byk bir
182 I
Empati
atrt duyuldu ve rahip burnunda inanlmaz bir ac hissetti. Kafas yeniden
kaldrild. Tekrar taa arplmadan, elini yznn altna koyacak zaman ancak
buldu.
Krlm burnundan akan lk ve yapkan kan avucuna doldu. Ba nc kez
geriye ekilirken, bararak arkasna doru uzand. Eli baka bir elin stne
kapand. Parlak, ltl ve mosmor bir iddetin benliini sard hissetti ve
sonra... Sonra hibir ey. Zonklayan yznn ortasndaki youn ac dnda
hibir ey.
"Aman Tanrm!" dedi soluk solua bir ses. "Peder Sullivan!"
zerindeki arlk kalkt ve bir ift el onu srtst evirdi. Akan kan burnuna
ve azna dolunca boulacak gibi oldu. ks-rerek doruldu. Gzlerini ap
saldrganna ve kurtarcsna bakt. Adamn yznde kan lekeleri vard.
"John," dedi gzlerinin iine bakarak. "Neden?"
"Bana ne olduunu bilmiyor..." diye kekeledi titreyen rahip. "Kza vururken...
Sizi izliyordum... Ve birden youn bir fke hissettim. Ben... Ben... ok
zgnm."
"Senin suun deildi, John. Kalkmama yardm et."
Yerden ylesine hzl kaldrld ki, yal adam bann dndn hissetti.
Kzn iinde saklanan iblise sert bir bak gnderdi. "Gerek kimliini ele
vermen hatayd." Sonra McKinney'e dnd. "Bu akamlk iimiz bitti."
McKinney ona yrmesi iin yardm ederken iblis bard.
"Peder! Balayn beni! O eyi yapmak istemedim... Ltfen beni brakmayn! Beni
brakma..."
ki rahibin arkasndan kapanan ar kap iblisin sesini kst.
Empati
"nk sezileri gl bir insansnz."
'
"Bu 'faktrlerin' neler olduunu benimle paylamak istemezsiniz herhalde?"
Darian glmsedi ve Laszlo onun koyu kahverengi gzlerinin iine bakt. O
gzlerde sanki kedilerinkini anmsatan bir ey vard. Muziplik dolu, ama lmne
ciddi.
"Snfnzda oturmama izin verin, sonra akam yemeinde bu konuyu tartalm."
"Siz mi smarlyorsunuz?"
"Daha da iyisi: New York eyaleti smarlyor."
"Vergi mkelleflerinin davetini reddedemem."
"Harika." Darian sandalyesini sessizce itip zarif bir hareketle kalkt. "yleyse
beinci derste grrz."
Beyaz sal matematik retmeni Bradford Pierce kadn kapdan kar kmaz
Laszlo'ya dnd. "Neydi bu byle?"
"Emin deilim," dedi Laszlo. "Ama renmek iin can atyorum."
Her zamanki gibi yerine oturan son kii Grimes idi. Laszlo, sakin bir ekilde
snfn en arkasnda oturan Darian' iaret etti.
"Balamadan nce size Bayan Washington'u tantmak istiyorum. Kendisi bugn
burada gzetmen olarak bulunuyor. O nedenle ltfen beni akll biri gibi
gstermek iin elinizden geleni yapn."
renciler dnp Darian' alc gzle szd. Erkekler onun smarlama olduu
hemen anlalan siyah tayyrnn altndaki dzgn bedenini a gzlerle
sindirirken, kzlar da beeni ve kskanlkla kark bir gvensizlik duygusuyla
bakt. Birisi bir slk alnca olanlarn bazs glt.
Gzlerini Darian'nkilerden ayrmamasna ramen suluyu belirleyen Laszlo, "Bay
Grimes," dedi.
185
AdamFawr
"Ne?" diye sordu Stevie. Yznde kanarya kapm kedi glmsemesi vard.
"Size bir t: ansnz pokerde denemeyin. imdi eer hepiniz Bayan
VVashington'u kesmeyi bitirdiyse, dersimize balayalm. Dn nerede kalmtk?"
"Tesla," dedi VVinter Zhi. Sesi yumuak ve gvenliydi.
"Teekkr ederim, Bayan Zhi. Dersten sonra Bay Cohen onun hakknda bana ok
gzel bir soru sordu. Bay Cohen, sorunuzu ltfen snfla paylar msnz?"
"Elijah rahatsz bir tavrla baklarn nne indirirken, "Onun n-n-neden
Edison gibi nl olmadn merak etmitim."
"Evet," dedi Laszlo. "Birincil neden u ki, Tesla oyunu kurallarna gre
oynamad. Bir bilim adam olarak daha yetenekli olmasna ramen, iadam olarak
Edison ondan daha iyiydi. Tesla'nn sorunu hibir zaman pes etmeyiiydi; pes
etmenin kendisi iin daha yararl olaca durumlarda bile direndi. rnein
Akmlar Sava'n alternatif akmn kazanmasndan sonra bile elektrik datmn
iyiletirmek iin yeni yollar aramaya devam etti. Elektrii vericilerle argon
gaz doldurulmu alc kreler arasnda havadan iletecek bir sistem gelitirdi.
Bu yeni teknolojiyi birok yatrmcya gsterdii halde J.P. Morgan dnda
kimse ilgilenmedi."
VVinter, "Morgan ilgilendiyse bu teknolojiyi neden bilmiyoruz?" diye sordu.
"Morgan daha nce Edison'un doru akm teknolojisine yapm olduu yatrmdan
tr bir servet kaybetmiti ve o nedenden tr Tesla'dan pek hazzetmiyordu.
Yine de ok dk bir teklifte bulundu. Tesla bunu reddetti. Ve o gece kan
yangnda laboratuar tmyle yand. Tesla o olayda her eyini kaybetti; tm
aratrmalar, tasarmlar, icatlar yok oldu. Laboratuar kimin yakt hibir
zaman anlalmad. Ama Tesla mesaj almt; elektriksel bir datm sistemi
gelitirmekten vazgeti."
186 |
Empati
"Yani b-b-boyun muedi?" diye sordu fefij^Ghe< Secinde sanki korku vard.
(
N.,
?
"Yant ortada/' dedi Daszlo. "Bugn ehirde ileri gaz dolu kreler gryor
musunuz? Ne yazk ki, bilim bile kapitalizme kar gelemez."
"Betamax ve VHS gibi," diye sze kart Stevie Grimes.
"Aynen yle," dedi Laszlo. "Hazr bu konu zerindeyken, size Tesla'mn bir
icadndan daha sz edeyim. ddiaya gre Tesla, 1915 ylnda havadan g reten
elektromanyetik bir makine gelitirdi ve elde ettii enerjiye 'eterik g' adn
verdi. 1931'de havadan rettii gle alan eterik-gdml arabann alan
bir modelini bitirdi. Tesla yeenlerinin ahitliinde bu arabay saatte 145
kilometreye varan bir hzla ve 80 kilometre kadar kulland."
"Bu da gnmzde yollarda grmediimiz bir ey ite."
"Doru. Enerjinin kaynan soran yeenine Tesla, bunun 'gizemli bir radyasyon'
olduunu ve 'kaynan bilmese de, insanln onun varlndan son derece memnun
olmas gerektiini' syledi. Tesla artk gizlilii bir saplant haline getirmi
ve paranoyak olup kmt. O nedenle de makinenin tasarmn kimseyle
paylamad. Hayatnn kalan on iki yl boyunca 'teleg' adn verdii ve
kresel yldrmlarla plazma zerindeki aratrmalarna dayanarak tasarlad
bir sistemi gelitirmeye alt. Tesla aygta 'lm In' adm takmt."
"Vay be!"
i
"Evet Bay Grimes; gerekten de 'vay be'. Ne yazk ki, bu nn neden olduu tek
lm byk olaslkla kendininki oldu. Silah 5 Ocak 1943'de A.B.D. Sava
Bakanl'na teklif etti. gn sonra kald otel odasnda l'bulundu. Hemen
ardndan da FBI tm aratrma notlarna el koydu."
"Sonra ne oldu?" diye sordu Stevie heyecanla.'
>
..'>'
Laszlo ban iki yana sallad. "Hibirey."
:')'':,;?;
.''?
"Ya araba?" dedi VVinter.
fttft'
Adam Fawer
"lm iim?" diye atld Stevie.
(
"Tesla'nm notlarna ne olduunu kimse bilmiyor. ou insan onun lm In'nm
Ronald Reagan'm Yldz Savalar savunma sisteminin ilham kayna olduuna
inanr, ama bunlarn hepsi sadece birer varsaymdan teye gitmez. Bu ykden
kartmamz gereken ders ne? Bay Cohen, bir tahminde bulunmak istemez misiniz?"
"Ne gibi?"
"Kendine gven rnein. Elijah Cohen'i ele alalm."
"u kzl sal gergin ocuk mu?"
"Evet. nceki okulunda elini hibir zaman kaldrmad gibi, dnyada kuzeni
dnda tek bir arkada da yoktu." Laszlo konuurken bir yandan da
fkelenmekten kendini alamyordu. Elijah da teki ocuklarnn ou gibiydi:
Yanl anlalm. Eer daha nce ulamay baarabilmi olsa, ocuk belki de
kendi glgesinden korkan birisi olmazd.
"Bana sorarsanz, hl olduka utanga grnyor."
"Doru, ama kabuundan kmaya balad. Artk smf tartmalarna katlyor.
Baksanza, dn dersten sonra yanma yaklap bana bir soru sordu. Buraya ilk
geldiinde gzlerime bile bakamyordu. Ama zerinde almaya devam ediyorum.
Her derste ona bir eyler soruyorum. Ve o da cevap veriyor. Buraya en azndan
herkes kadar ait olduunu renmeye balad. Aslmda herkesten fazla layk buna,
ama asla itiraf etmez. zellikle de kendine."
"Siz bunlara gerekten inanyorsunuz," dedi Darian ban sallayarak.
Laszlo ellerini kaldrd. "Suluyum. Peki, ya siz? Siz inanmyor musunuz?"
Darian yerinden kalkarken, "Ben de inanyorum," dedi. "An190 |
Empati
cak inandklarm biraz daha farkl eyler. Bu akam konuuruz bunlar. Ke
Kahve'de. Nerede olduunu..."
/
"Bat Drdnc Cadde. Oray biliyorum. Harika nurger yaparlar."
\ "Sizin iin uygun mu yani?"
\ "Elbette.
Oraya sk sk giderim. Sadece sizin daha ziyade kuma peete kullanan bir tip
olduunuzu dnmtm; biradan yap yap olmam zeminleri tercih eden birisi
yani."
"yleyim zaten," dedi Darian. "Ama bu gece deil. Size sahanzda oynama
avantajn tanmak istemitim." "Bir oyun oynadmz bilmiyordum." "Hayatn
kendi bir oyundur. Sekizde grrz." Snftan kan kadnn arkasndan bakan
Laszlo, nasl bir eye bulatn dnd. Aslnda nemli de deildi bu. Bilmi
olsayd bile onun cazibesine kar koymaya gc yetmezdi.
191
9
O gnn aslnda Peder Sullivan'n hayatnn en mutlu gn olmas gerekirdi.
Bekledii haber sonunda sabah saatlerinde gelmiti. Papaln Birleik Devletler
elisi Bapiskopos Jean Jadot arayarak Piskoposlar Konseyi'nin kendisini Boston
blgesi piskopos yardmcl iin nerdiini ve Vatikan'n da bunu uygun
grdn bildirmiti.
Yal din adam o grev iin yllardr ura veriyordu. Ve imdi ryalarnn
sonunda gerekleiyor olmasna ramen, ruhu bodrumdaki iblis yznden
karanlklar iindeydi.
in ironik yan bapiskoposun konumann sonunda syledii szlerde yatyordu:
"Papa hazretlerini en ok etkileyen ey sizin yetimlere ynelik almalarnz
oldu. Bununla gurur duymalsnz."
"Teekkr ederim," demiti Peder Sullivan ve akl Jill'e ve iindeki iblise
kaymt. "Ama daha yaplmas gereken ok ey var."
"Her zaman yledir."
O gece merdivenlerden bodruma inerken ayn szler srekli kulaklarnda
yanklanyordu. blisin hcresine girince soluunu tuttu. Oda pislik ve idrar
kokuyordu. Kzn bacaklarnn arasnda koyu bir leke vard.
Ne bekliyordun ki? Sonsuza dek tutmasn m?
Beynindeki azarlayan sesi duymazdan gelerek elindeki zinciri tavandan inen pissu
borusunun etrafna sard ve Jill'in hareketsiz yatan bedeninin yanma dnd.
Bir kese kdnn iinden iki ift kelepe kartt. Zinciri birinin etrafna
sardktan sonra gmten yaplma kaim bir asma kilit192 |
Empati
le balad. Sonra da tenine dokunmamaya zen gstererek kelepeleri Jill'in
bileklerine geirdi.
kinci kelepeyiyse ayak bileklerine takt. Ancak ondan sonra kz balayan ipi
kesti. Tm ipler kesilince hzla geri ekildi, iblis hafife inledi. Kollarn
kaldrmaya alt ve acyla bard.
"Uzun sre ayn pozisyonda kaldklar iin uyumulardr," dedi peder.
"Kmldatrsan kan dolam yeniden balar. Bir daha dene."
Jill dilerini skp ince, titreyen kollarn tekrar kaldrd. Dirsekleri kulak
seviyesini geince onlar V eklinde kvrd ve yanna ekti. Kelepelenmi
bilekleri tok bir sesle gsne dt. Hzla soluyarak bir sre dinlendi. Sonra
doruldu ve yavaa bacaklarn masadan indirdi. Ama ne eilince dengesini
kaybederek ta zemine kapakland.
Peder Sullivan koup ona yardm etmemek iin kendini zor tuttu. Yerde kvrlm,
hkrarak yatan kza bakarak ylece durdu yerinde. Uzun, ince salar yznn
ounu kaplasa da, titreyen dudaklarn seebiliyordu. Koyu krmz kanla
kaplydlar ve plak ampuln altnda parlyorlard.
Kzn dt yerin hemen ilerisinde minik beyaz bir gen vard. Krk bir di
paras. Peder Sullivan'in kalbi birden yaptklarndan dolay dehetle doldu.
Bu bir numara. Seni yanna ekmeye alyor. Peder McKinney'e olanlar anmsa.
Ona neler yaptrdn anmsa. Gl ol. Ve inancndan vazgeme.
Peder Sullivan kabuunu hrpalamann iblisi zayflatm olabileceini ve o
frsattan yararlanmas gerektiini biliyordu. Ama onu -yani kz- sorulara boma
fikri midesini bulandrd. Masann stne plastik bir bardak brakt ve hzla
geri ekildi.
Bayla kab gstererek, "Sana biraz su getirdim," dedi. Kz hl yzkoyun
yerde yatyordu. "Yarn konuacaz."
| 193
Adaml?awer
Ertesi gece bodruma inerken Peder Sullivan'm yannda bir elbise torbasyla biri
bo, dieri su dolu olan iki kova vard. Yere dklen sulara aldr etmeden
yavaa ilerledi ve kulan kapya dayad.
Ahap kapnn temas tenini rpertiyordu. Neredeyse bir dakika boyunca orada
ylece durdu, ama tek duyabildii kalorifer kazannn tslamasyla kendi
kalbinin atyd. Aklna kzn kendini zincirlerinden kurtarm olabilecei
geldi. Sahip olduklar bedenlere olaanst g veren iblisler olduunu
okumutu.
Ya zincirlerini kopartmsa ve zerine atlayp onu bomak iin kapy amasn
bekliyorsa?
Ya da daha kts...
Ban iki yana sallad. Samalyordu.
Kk bir kz bodruma zincirlemekten daha m sama? Bundan a m sama?
Korkusuna yenik dmeyi reddederek kapnn kilidini at. Kap alr almaz
grd iblisi. Ve yapmakta olduu ey nefesini kesti.
Kz dizlerinin stne kmt. Ba ne eikti, kirli salar ensesinde sk
bir topuz eklinde balanmt ve kelepelenmi elleri yznn nnde
kavuturulmutu. Dua ediyordu.
km yanaklar kir ve kurumu kanla kaplyd, vcuduysa kirli geceliini iki
beden byk gsterecek kadar zayf duruyordu. Ama o grnne ramen,
gzlerinde Peder Sullivan'm donup kalmasna neden olan bir samimiyet ifadesi
vard.
Bir fke, galeyan, hatta hznden eser yoktu. Sadece pimanlk ve
kabullenmilik. Bu duygu o kadar glyd ki, yal rahip nceki geceye kyasla
on kat artm gibi hissedilen kokuyu tarketmedi bile.
"Merhaba... Jill."
<,Peder Sullivan kelepeleri vfe pis su borusuna giden zinciri baklaryla
kontrol etti. Tatmin olunca torbay ve kovalar odaya tad, kapy kapatt.
"Seni rahatlatacak baz eyler getirdim."
Torbadaki eyalar birer birer kartp masann zerine koydu: Bir rulo tuvalet
kd, bir ift beyaz el havlusu, effaf plastikten kk bir srahi, bir
dzine kt bardak ve ncil. Srahiyi kovaya daldrp suyla doldurdu. Jill onu
a gzlerle izlerken bardaklardan birine su koydu. Ve geri ekilip kza
ilerlemesini iaret etti.
10
__-------------r-------------------------------------------------------------,------------1----------i-_----------------------4---------------------"Cheeseburger, orta pimi." ,.'
^
"ki olsun," dedi Laszlo. Sonra da Darian'a ayak uydurmak iin birasn bitirdi.
"Ve birer bira daha."
"Tabii ki," dedi garson kz, sonra hzla yan masaya geti.
"Anladm kadaryla vejetaryen deilsin."
Darian kpekdilerini gstererek, "Bir etobura benzemiyor muyum?" diye sordu.
"Gereki olmak gerekirse benziyorsun."
Garson kz getirdii iki biray biraz da dkerek masaya koydu. Darian bardan
zarif bir hareketle kaldrd, uzun bir yudum ald, sonra da dudaklanndaki kp
yalad. Barda masaya braktktan sonra antasndan bir Parliament paketi
kartt, sigaray dudaklarnn arasna koyduktan sonra paketi Laszlo'ya uzatt.
"Hayr, teekkrler. Brakmaya alyorum."
"Sen bilirsin."
Darian bir kibrit yakp sigarasn aleve tuttu. Sonra uzun bir nefes ekti;
Laszlo gzlerini yanan sigaradan alamadan onu seyrediyordu. Bir fen retmeni
olarak kadnn bedeninde o anda balayan kimyasal tepkimeleri gayet iyi
biliyordu. Cier zarnn emdii nikotin saniyeler iinde beynine ulap, kalp
atlarn ve kan basncn artracak adrenalinin, ona keyif verecek dopaminin
ve ac alglayclarn bloke edecek olan endorfinin salglanmasn tetikleyecekti. Bu deneyimi hayalinde yaayarak birasn yudumlad.
Son sigarasnn zerinden 73 gn gemi olmasna ramen, o eyi aramad tek
bir gn bile olmamt. Hafzasna kaznm olan dopamin bunu garanti ediyordu.
Darian sonunda sigarasn tablada sndrrken, "Pekl," dedi. "u yetenekliler
snfn nasl setin?"
198 |
Empati
Laszlo kaJanm kaldrd. "Hi zaman kaybetmiyorsun, deil
mi?"
..
,..
,
,
"Gevezelik eden tiplerden deilim." Darian omuz silkti. "Senin de olmadn
varsaydm."
"Deilim dorusu/' dedi Laszlo. "Sadece dndm ki..."
"Tamam. Favori albm: Patti Smith'den Horses. Favori kitap: Stephen King'in
Carrie's. Favori film: Alien. Politikayla ilgilenmem. Doma byme New
Orleans'lym. Sra sende."
"Tamam," dedi Laszlo tavana bakarak. "Dur bakalm... Favori albm: The VVho'dan
Quadrophenia. Favori kitap: Harper Lee'nin Blbl ldrmek'i. Favori film...
Hmm, bu biraz zor ite. Ama Bir Avu Dolar demek zorundaym. Bana gre Clint o
filmde harikalar yaratt. Kaytl Demokrat. Doma byme Brooklynli."
"Demek ki yalnzlk eken iyimser bir idealistsin."
"Ve sen de karanlk bir ktmser," diye cevaplad Laszlo. "Biraz yalnzlk
eken."
"Hepimiz yle deil miyiz?" Darian glmsedi ve birasndan bir yudum ald.
"Artk birbirimizi tandmza gre konumuza dnelim: On be kontenjan iin iki
yzden fazla renciyle konutun. Kararlan nasl verdin?"
"zel bir lt listesi gelitirmi olduumu sylemeyi isterdim, ama gerek u
ki, sadece sezilerimi kullandm. Her bavuran kiiye ynelik kararm neredeyse
kapdan ieriye admn att an biliyordum."
"Hi hata yaptn m?"
Bir an dnen Laszlo, sonra ban sallad. "Hayr. Stevie Grimes snrdayd,
ama paketin bir parasyd."
"Ne demek bu?"
..,..,;.,
"Elijah Cohen'in kuzeni ve yegne arkada olma sfatn tayor, Grimes. Bayan
Cohen, yani annesi Elijah'm olduundan daha fazla soyutlanmasn istemedi, o
nedenle Grimes'i de almak zorunda kaldm."
,/_.. ...., ,,,.,;. , .:
,:,
199
AdamFaWer
Jill uyannca duvara bir izik daha att. Her biri cehennemde geen bir gn
daha simgeleyen toplam 38 iaret olmutu duvarda. Kemikli, clz kollarna
bakt. Peder Sullivan kelepeleri ilk takt zaman metal halkalar cann
actacak kadar skyd. imdiyse o kadar gevek duruyorlard ki, onlar
?
Kereviz sapm yapkan bir macuna dnene kadar inedi, zn son damlasna
kadar emdikten sonra yuttu. Minik lokma kurumu boazndan aaya pekmez gibi
kayd, ama Jill bir eyler yerken su imemeye almt.
Onu asl korkutan ey suyunun bitmesiydi. Yiyecein aksine su biriktirmesi
olanakszd, nk saklayabilecei bir yer yoktu. Peder Sullivan ona su dolu
kovay braktndan beri drtte n altna inmemesine zen gstermiti. Ama
rahip o hafta kovay hi doldurmamt. Jill daha fazla su istemek -hayr bunun
iin yalvarmak- istiyordu, ama kalann da elinden almasna neden olmaktan
korkuyordu.
Her gece birlikte dua ederlerken ikisinin aklnda da birer ey oluyordu: Jill
yava yava lmediine ve peder de onu yava yava ldrmediine inanmak
istiyordu.
Kova neredeyse tamamen boalmaya yaklanca Jill, sorunla yzlemeye karar
verdi. saatlik bir dua seansnn ardndan, "iblis hi gitmezse ne olacak?"
diye sordu usulca.
"nancn varsa gider," dedi Peder Sullivan.
"Ama ya..."
"Jill! nancn sarslrsa asla gitmez."
.
"Gitmezse ne olacak?"
Peder sinirlerine hakim olmaya alarak derin bir soluk ald. Ayaa kalkt ve
yzn buruturup dizlerini ovuturdu.
"yi geceler, Jill." Sendeleyerek kapya gitti ve kt.
Jill kovaya gz att. Bir insann be gnden uzun sre susuz
I 205
Adam Fawer
yaayabileceini sanmyordu, bu da alt gnnn kald anlamna gelirdi.
blisten kurtulmak iin alt gn... Ya da lecekti.
Bir gn kamaya almas gerekeceini dnerek, zinciri yerde olduundan daha
ksa grnecek ekilde dolamt. Yani Peder Sullivan yannda diz ktnde
onun ulaamayaca deil, ulaabilecei bir yerde oluyordu.
Bu yanltmacann gerekte kendi fikri mi olduunu, yoksa... Bir bakasndan m
geldiini dnd.
iindeki iblis.
Eer yle bir ey bandan beri varsa.
Hayr. Peder Sullivan hakl. Senin iinde iblis var. O renkleri baka nasl izah
edebilirsin?
Edemezdi. Tek aklama iine bir iblisin girmi olmasyd, inanmaktan baka
seenei yoktu.
Ama ya Peder Sullivan yanlyorsa? O zaman ne olacak?
klmas olanaksz bir tuzakt bu. Eer inanmazsa ve bir iblis gerekten varsa,
ondan asla kurtulamayacakt. Ama inanrsa ve iblis diye bir ey yoksa, o zaman
da kendi gleri hakkndaki gerei renemeden lecekti.
Gzlerini kapayp dua etmeye balad. Ama Tanr'ya gemiini affetmesini yerine,
yapmak zere olduu eyi affetmesi iin yaka-ryordu.
Gnleri sayan sadece Jill deildi; Peder Sullivan da yapyordu ayn eyi. Ama
onun kafasndaki srenin Jill'in kalan suyuyla ilgisi yoktu. Onun sresi 9
Aralk'ta, yani sadece dokuz gn sonra bitecekti. nk o gn Vatikan'n yeni
grevine atandn aklayaca gnd.
Bu gerekletikten sonra da okulun gnlk etkinlikleri zerindeki kontroln
daha ne kadar srdrebileceini bilmiyordu. Ba2061
Empati
piskoposun aklnda grevlerini devralacak gen bir rahip varsa, yeni atama bir
hafta iinde bile yaplabilirdi.
Bu da Jill VVilloughby'nin iindeki iblis konusunu ok ksa bir srede yle ya
da byle sonulandrmas gerektii anlamna geliyordu. Her ne kadar sadece
Tanr'nn buyruunu yerine getirmi olsa da, A.B.D. adalet sisteminin laik bak
asnn olaylara onun gzyle yaklaacandan pek emin deildi. Kzn iindeki
iblisi kartmay baaramazsa, onun serbest kalp kilisenin bodrumunda olanlar
herkese aklamasna izin veremezdi.
Bu, kilise iin ok byk bir utan kayna olurdu. Dahas, yaam boyunca
urunda mcadele verdii her eyi kaybederdi -hem de, kariyerinin doruk
noktasnda. Birden bir eyin farkna vard.
Jill Willoughby'nin iblis tarafndan ele geirilmesi bir rastlant deildi.
Yalann Babas,18 iblisi onun kilise iindeki ykseliini engellemek iin
gndermiti. Bu er ruhun amac onu mahvetmekti, kz deil.
Peder Sullivan ban edi. Seenei yoktu. Ya Jill nndeki hafta iinde o
bodrumdan ruhu kurtulmu biri olarak kacakt, ya da kendi, iblisi bildii tek
ekilde engelleyecekti.
ine girdii bedeni ldrerek.
18 eytann ncil'deki adlarndan birisi (n.)
| 207
12
Saatin kadranmdaki saysal rakamlar karanlkta neon gibi parlyordu. Laszlo'nun
derin uykuya dalmasn bekleyen Darian bo gzlerle tavana bakt. Aslnda,
odadan karken Laszlo'nun uyanacandan kukuluydu; neredeyse be hafta
birlikte yattktan sonra, ar bir uykusu olduunu artk renmiti.
Saat 12:52'yi gsterirken, battaniyeyi ekti, sessizce giyindi ve daireden
dar kt. Merdivenleri ikier ikier inerek, hzla apartmann giriine indi.
92. sokaktaki ankesrl telefona ulamak iin sadece iki dakikas vard. Eer bu
ary karrsa, 110. sokaktaki telefon kabinine kadar yryp, saat l:30'a
kadar beklemesi gerekecekti - byle nemli ve yamurlu bir gecede yapmak istedii
son ey.
Aramas iin ona bir telefon numaras vermi olsalar, her ey ok daha kolay
olacakt. Ama rgtn alma ekli byle deildi. Onlar hakknda, snrsz para
harcayabildikleri ve esrarl alma yntemlerine merakl olduklar dnda, pek
fazla bir ey bilmiyordu. Normal olarak, sadece Zinser ile muhatap oluyordu ama
bu gece kurul dorudan bir rapor istemiti.
Keyi dndnde, telefon almaya balamt bile. Son birka metreyi koarak
geti, ahizeyi kaldrd ve kulana gtrd.
"Darian," dedi nefes nefese.
"Yalnz msn?" diye sordu Zinser.
"Evet," diyen Darian duyduu bkknl sesine yanstmamaya alyordu.
Adamlarn paranoyasnn artk sama boyutlara ulatn dnyordu. Yine de,
bo sokaa bir gz atmaktan kendini alamad.
"yi," dedi Zinser. "Beyler, sz sizin."
"Bize Bay Kuehl'den bahsedin," dedi kaba bir ses.
208 I
Empati
"Bizlerden biri," dedi Darian biz szcnn anlamn kavramak iin ksa bir
sre duraksayarak. "Ve ocuklar da biliyor."
"Onlar yeteneklerinden dolay m semi?" diye sordu kibar sesli bir adam.
"ok emin deilim," dedi Darian. "Ama sanrm yle."
M' ,
,| 213
14
\
"Hayr," dedi rahip sesinde bir kararllk ifadesiyle. "Gitmesine izin veremem.
Fazlasyla tehlikeli."
"Ne yapacaksnz? Onu sonsuza dek burada m tutacaksnz?"
"Gerekirse... Evet."
"Bu pek de gereki olmayan bir zm."
"Sizinki de yle," dedi Peder Sullivan. "Doktorlar eytan kar-tamaz."
"Grne baklrsa, siz de kartamamsnz."
"te o nedenle de burada kalmas gerek. Onu iyiletiremeyebi-lirim, ama en
azndan kontrol altnda."
ok ge. Kz rahibe brak. Brak...
Darian rahibin elini tuttu. Ve adamn duygulan bir anda kendi beyninde patlad.
"Onu burada tutamayacanz biliyorsunuz, Peder." Przsz, buz gibi bir
kesinlik hissi yayd, sonra gerein iyice kabullenilmesi iin duraksad. "Eer
bunu deneyecek olursanz Jill her eyi mahveder; zellikle de piskoposlukla
ilgili her trl emelinizi."
Her ne kadar bu son laf krlemesine at olsa da, Peder Sullivan'dan bir anda
fkran dehet hissine baklrsa hedefi bulmu olmalyd. Belli ki adam g ve
prestij peindeydi. Darian bastrd.
"Gerek ortaya kacak ve skandal bir veba gibi bu kilisenin zerine kecek.
ocuk Mdrl gelip tm ocuklar gtrecek. Gazeteler size canavar diyecek.
JiU'i zincirli tuttuunuz odanm resimlerini basacaklar. Hatta belki
sbyanclkla sulanacaksnz."
"Ona asla dokunmadm," dedi rahip. "Asla! Hibirine dokunmadm."
"Size inanmayacaklardr." Adamn elini skan Darian szlerini kan dondurucu bir
korku gndererek destekledi. "Jill o bodrumda bulunduu anda tm inanlrlmz
yitireceksiniz. Aforoz edileceksiniz. Yarglanacaksnz. Mahkum olacaksnz. Ve
hayatnzn geri kalann hapishanede tecavze urayarak geireceksiniz.
| 223
Adam Fawer
n/
Yapma! Bu ok...
"Ve tm bunlar ne iin? Jill'in kamasna engel olmak iin mi? Grmyor musunuz?
Polis onu bulduktan sonra -ve inann bulacaklar- hapse giren siz olacaksnz.
Aslnda o kendisini burada tutmanz istiyor. nk sizi ancak yle
mahvedebilir."
Rahip imdi hzla soluyor, gzleri lgn gibi Darian ile Jill'in hcresi
arasnda gidip geliyordu. "Ama ona sadece ben dayanabiliyorum," dedi yalvarr
gibi. "Eer size verirsem o... Neler yapabileceini bilmiyorsunuz."
"Onu kontrol edebilirim."
"Nasl?"
"Gvenin bana, Peder." Darian korku hissini geri ekip, onun yerine lk ve
tatl bir gven alad. Rahibin soluklar yavalad, baklar sakinleti.
"nann. Tanr hem sizi, hem de kz kurtarmam istemeseydi imdi burada
olmazdm. Bu O'nun istei."
Rahip sessizce szckleri zmsedi.
Darian onun beyninin altn, yzeyin hemen altndaki duygu karmaasn
hissedebiliyordu; sadece o iini kemiren phe duygusuna mdahale ederek, adamn
dncelerini kendi aklarna brakt.
Sonunda derin bir soluk alan rahip ban edi. "Benimle dua eder misiniz?"
"Tabii ki, Peder."
Hl Darian'in elini sk skya tutan Peder Sullivan diz kt; Darian da
aynsm yapt. Rahip gzlerini yumdu, ban birbirine kenetlenmi ellerine
dayanacak ekilde edi ve Latince fsldamaya balad. Din adam kendini
Tanr'ya anca Darian, bedeninde parman elektrik prizine sokmuasma bir ok
hissetti.
Rahibin duygular iinden aktka boaz ve gzleri yanyordu. Adamn dualarnda
hibir kaamak yoktu. Duygular zengin ve glyd. Peder Sullivan duasn
bitirene kadar kendini onun
224
. Empati
duygu -krafl, i$m, amit, kabullerim* dalgalarnda rklenmeye brakt.
Rahibin dinginliine bir sre tutunan Darian, sonunda onun elini brakt. Adamn
zihni tekrar karanla gmlrken, o da Jill'in umutsuz fkesiyle ba baa
kalmt.
Peder Sullivan anahtarlarn zerinde dizili olduu gm halkay ona uzatt, ama
o tutamadan geri ekti. "Burada olanlar kimsenin renmeyeceine dair sz
vermenizi istiyorum," dedi endieyle, "insanlar... insanlar bunu anlayamaz."
"Size sz veriyorum."
"Aln," dedi gm halkay uzatarak. "Siz onu gtrrken burada olmak
istemiyorum." Darian'm parmaklar anahtarlarn zerine kapand, "iiniz bitince
anahtarlar brakn ve arka k kullann. Tanr sizinle olsun."
Peder Sullivan baka bir ey sylemeden ha kartt ve basamaklar hzla
trmand. Darian dnp Jill'in hcresine bakt. Kendini yatan altna eilmi,
orada bir canavar arayan bir ocuk gibi hissediyordu. Ama bu sefer canavarn
gerek olduunu biliyordu.
Kz bayltmann bir yolunu bulsa iyi olacan dnd. En azndan, laboratuara
varana kadar baygn olmas iine gelirdi. Baka bir empattan korkacan hi
dnmemiti; hele o kadar gen birinden.
Ban sallayarak korkusunu bastrp, Jill'in bir nabz gibi atan zihnine doru
yrd. Kapnn nnde anahtar destesini kaldrnca hcredeki kzn neeye
boulduunu hissetti. O anahtarlar birbiri ardna denedike Jill'in heyecan da
artyordu. Sonunda doru anahtar buldu. Kilide sokunca ieriden muazzam bir
duygu dalgas geldi. Darian kapnn ardnda melmi, atlamaya hazr bir kaplan
olduunu dnd.
Kendini hazrlayp kapy at. Kz boynunu uzatp onun arkasnda kimsenin olup
olmadna bakt.
"Gitti o," dedi Darian.
| 225
Adam Fawer
Jill'den yaylan rahatlama dalgas bir an sonra yerini j#hy
brakt. "Kimsiniz siz?"
' !
"Senin gibi biri."
Jill bir adm geriledi. Kir tabakasnn altndaki solgun yz daha da
soluklat. "Yani eytan sizin vcudunuza da m girdi?"
Darian glmekten kendini alamad. Boazndan kurtulan asabi kkrdamay hemen
engelledi, ama kz alnmt; birden yz karard ve enesini meydan okurcasna
kaldrd.
Elini azna gtren Darian glmsemeyi de kesti. "zr dilerim. Glmek
istemedim."
"O zaman niye gldnz?"
"nk sylediin ey komik geldi," dedi Darian. imdi kendini bodruma ilk
geldii andan daha rahat hissediyordu. Evet, Jill gerekten glyd ama, hl
bir ocuktu. Darian hcreye girdi. Burnuna arpan le gibi koku nedeniyle yzn
buruturarak kza biraz daha yaklat.
"Benden ne istiyorsunuz?" diye sordu Jill.
"ncelikle seni buradan kartmak."
Bir an sessiz kalan Jill hkrklara bouldu. lk damla gzya yanaklarndan
aaya szlmeden Darian, kendini dev bir eki kafasna inmi gibi hissetti.
Gzleri yand, boaz dmlendi. Derin bir soluk alp zihnini kapatmaya
alt, ama kzn youn ve dokunakl ferahlamas atlaklardan girip onu da
aa ekti.
Kendi zihninin derinliklerine bakan Darian mutlu anlarn gznn nne
getirdi. Altnc ya gn; babas gitmeden nce sonuncusu... Emerald gece
kulbndeki ilk striptiz gsterisinden sonra kazand paray say... lk
erkek arkadayla sevimeleri... Dietrich'in deneklerinden birini bkp altna
ietmesi...
Neeli grntler birbiri ardna zihninden geiyordu. Her birinden emdii
duygular alayan kza yneltti. Onun zntsn bastrdka kendi zihnindeki
arlk da azald.
2261
Empati
Tm psiik iletiim bir dakikadan az srd, ama Darian ter iinde kalmt.
Yavaa soluunu brakt. Kzn ezici znts gemiti.
Jill karsnda sarho gibi hafife yalpalayarak dikiliyordu. Dudaklarnn
kenarnda bir glmseme vard. Onun rktc neesinden tedirgin olan Darian,
korkusunu daha yap ay mutluluk duygularyla bastrmadan nce rperdiini
hissetti.
Yapay deil. Duygular yapay olamaz. Eer onlar hissediyorsan, gerektirler.
- Kimin umurunda? Sen sadece tongaya basma, yeter.
"Sadece sana yardm etmek istiyorum," dedi yavaa. "Birlikte altm
insanlar senin gibi... Yetenekli ocuklara yardm etmekte uzmandrlar."
"Korkmuyorlar m?"
''??'>'?''
"" ?';.:'[!i>:-\ "^???'''"'''?'?','
'
?'<??;.?????
"Hayr."
:"
' '7:''?v-':,,'::
"Anlamyorum."
"Her eyi anlatacam, ama burada deil." Kza doru bir adm daha att. Artk
aralarnda bir metreden az mesafe kalmt. Ona kokan nefesini duyacak kadar
yaknd. "Seni serbest brakrsam benimle gelecek misin?"
"Evet," dedi Jill hi duraksamadan.
Darian son bir adm daha att. Aralarnda imdi sadece birka kar kalmt.
Jill yavaa, hi konumadan kelepeli bileklerini ona uzatt; kelepelere bal
ar zincir hafife sallanyordu. Darian anahtar sokup evirince kilit metalik
bir sesle ald. Jill kollarn indirdi, gm kelepeler yere dt.
Darian yzn buruturdu. Kzn bileklerini kaplayan kirin gerisinde kan iinde
kalm derisini grebiliyordu. Ona gnderdii nee hissine ramen kzdan hl
dalgalar halinde zdrap ve aknlk yaylyordu.
Aslnda Jill'in her eyden ok kucaklanmaya ihtiyac vard, ama kollarn onun
clz bedenine dolama fikri bile Darian'in mide227
sini kaldrmh. Tek yapabildii omzunu hafife fefttrufo <&Wu.
"Her ey yoluna girecek."
y, ,v> s, '?[" ?,
Jill soru dolu gzlerini ona evirdi. "Sz m?"
' <(
>' ?'}
"Sz/'dedi Darian.
'' '<*' ;,/
Bunun bir yalan olduunu biliyordu. Ama ne kadar byk bir
yalan olduunun kendisi de farkmda deildi.
'/;
,v, "V;
."V, ?'?\,'>''
",!':,s.t''!.
l ?,
1 ' 228
>
(''! ,'i
1
16
Bilgilendirme toplantsndan nce Darian'n sadece bir bardak kahve ve bir
sigara imesine izin verdiler. Dietrich her zamanki gibi bana alt, gsne de
drt elektrot balamt. Kimse rol yapmyordu. O sadece bir kiralk silaht. O
kadar.
Jill onun laboratuara getirdii ilk empatik ocuk olduundan, Zinser her eyi
bilmek istiyordu. Darian rahibin duygularn ona dokunmadan hissedemediini
syleyene kadar szn hi kesmeden dikkatle dinledi. Ama o noktada Samantha
Zinser de heyecann gizlemeye gerek duymad. Aralarndaki mesafeyi azaltrsa
gerei daha iyi anlayacakm gibi ne doru eilerek, "Onun gibi birine daha
nce hi rastlamadn m?" diye sordu.
"Hayr. Asla."
"Ve onun da Jill'e kar bakl vard, yle mi?"
,
"yle olduunu iddia etti."
Elliot Dietrich yksek sesle dnr gibi ve toplant baladndan beri ilk kez
konutu. "Yani bu durum sana zg bir ey deildi."
"Hayr," dedi Darian bilim adamna doru dnerek.
ri yar, solgun tenli adam ar terliyordu. Boncuk gibi gzlerini ablak ve
pembe yznn kvrmlar arasndan krptrarak ona bakt. "Sence onu neden
hissedemedin?"
"Ben... Bilmiyorum."
Odadaki bir dizi ekrana gz atan Dietrich onun kararszln farketti. "Bir
eyler saklama bizden, Darian."
"nemli bir ey deil," dedi Darian.
, .,
,
"Bence sylemeyi dene," diye steledi Zinser.
,
?
"Onu..." Kendini bir aptal gibi hisseden Darian duraksad. "Kendisini inancnn
koruduunu syledi."
I 229
Adam Fawer
"nanc m?" dedi Zinser dudaklarn btefi^k.
vVite
"Size sama olduunu sylemitim." ??
Dietrich ciddi bir ses tonuyla,
"Gerekten sama geliyor mu sana bu?" diye sordu.
Zinser bilim adamma ldrm gibi bakt, ama yzndeki ifadeyi grnce
dikkatini yeniden Darian'a yneltti.
"Tanr'ya inanmam," dedi Darian yavaa. "Ama Peder Sullivan'a gelince... O
noktada neye inanacam gerekten bilmiyorum."
Dietrich karsndaki ekranlara gz att, ban sallad ve devam etmesini
iaret etti. Toplant iki saat daha srd. Zinser ince ayrntlar zerine
sorular soru soruyordu, ama Darian direktrn endieli ve aklnn baka yerde
olduunu grebiliyordu. Baka bir eyle ilgilenmek iin toplantnn
olabildiince abuk bitmesini bekler gibiydi.
Darian o baka eyin ne olduunu bilmiyordu. Zinser'in akln kurcalayamayacak
kadar yorgundu. Ne yazk ki yleydi.
Samantha Zinser siyah-beyaz gvenlik ekranlarndan Darian'n koridorda yavaa
yryn izledi. Asansre giren kadn duvara yasland, glmsedi ve kameraya
el sallad. Yaad onca eyden sonra bile hl ukalalk edebiliyordu.
Zinser umursamad. nat kstahl devam ettii srece Darian Organizasyon'u
kmsemeye devam edecekti. Ve bu da tam kendisinin istedii eydi.
Dietrich'e dnd. "Rahip hakknda ne dnyorsun?"
"Darian alglad kadaryla gerei sylyordu. Onun tesinde hibir fikrim
yok."
"Varsaymda bulun."
"Veri yok. Her ey olabilir."
230 |
Empati
"Varsaymda bulun," diye yineledi Zinser serte.
Dietrich ilham bekler gibi tavana bakt, sonra baklarn Zinser'e evirdi.
"ki olaslk var. Birincisi, rahibin kendine zg, Darian'n onu okumasn
zorlatran bir beyin kimyas olabilir. Beslenme alkanlklarndan
kaynaklanabilir bu. Belki de bir hastal var ya da bir ila alyor. Kapsaml
tbbi aratrma yapmadan sylemek olanaksz."
"Ya ikinci olaslk?"
"Binada beyin dalgalarnn iletimini engelleyen bir eyler olabilir. Belki de
kilisenin olduu yerdeki manyetik alanda bir bozukluk vardr."
"yle olsa Darian'n kz da okuyamamas gerekmez miydi?"
Dietrich omuz silkti. "Kim bilir? Onun zihninin nasl altn ancak
anlyoruz; akas, elimizde yeterli bilgi yok."
"Beni dinle Doktor," dedi Zinser bkknlkla. "Bana ne dndn syle. Farzet
ki... Kafana dayal bir silah var."
Dietrich dudan srd; Zinser bir an iin onun alayacan dnd. Onu daha
nce de alatmt. En son, eski bir meslektayla ortak alma yapmak iin bir
sreliine izin istedii zaman olmutu bu. Zinser reddedince, ayrlmakla tehdit
etmiti. Ayrlmak diye bir seenei olmadn aka belirtince de, kendini
tutamayp alamaya balamt.
O zamandan beri hep alamann eiinde gibi grnyordu. Ama iini etkilemedii
iin Zinser onun bu duygusalln ve sinir krizlerini kabullenmiti. Biraz
istim brakmas daha uuk bir ey yapmasndan iyiydi. Adamn psiik profilini
grmt ve intihar kesinlikle dnlemez bir ey deildi.
Zinser dilerini skp bekledi. Dietrich'in ona yant vereceini biliyordu. Hep
verirdi. Syledii tahminden te olmasa bile genellikle geree epey yaklard.
Sonunda Dietrich i geirdi. "Bunun makro-ortam olduunu sanmyorum. Darian bir
rahibeyle karlatndan sz etmiti.
| 231
AdaaF**er
1
Corafi konumla ilgili bir eyse, rahibe de okunamaz olurdu. Ve rahibi ne
ofisinde, ne de bodrumda alglayamadna gre, binann da etken olduunu
sanmyorum. Dolaysyla geriye bir tek adamn kendisi kalyor."
,'
,
"Yani fizyolojisi demek istiyorsun."
\
"Byk olaslkla..." Dietrich duraksad. "Tabii, eer inanc deilse."
"Ciddi olamazsn," dedi Zinser. "Onu Tanr'nn koruduunu mu dnyorsun?"
"Tabii ki hayr," dedi Dietrich alnm gibi. "Ama eer buna inandysa, Jill'i
savuturmasna o inan yardm etmi olabilir."
"Bunu anlamann tek yolu var," dedi Zinser. "Peder Sullivan'a bir ziyarette daha
bulunma zaman geldi."
"Yine Darian' gndermiyorsun, deil mi?"
"
' ?
"Hayr," dedi Zinser. "Bunun iin ona ihtiyacmz yok."
"Ya Peder Sullivan deneylerimize katlmay reddederse?"
"'*'' *
"yle
bir ey olmayacak."
"Ama... Adam bir rahip." i
Zinser omuz silkti. "Benim dinimin rahibi deil."
Srayarak uyanan Peder Sullivan birden kr edici bir kla kar karya
kald. Nerede olduunu anlamak iin ban evirmeye alt. plak kollar
armha gerilmi gibi bedeninden ileriye doru uzatlmt. kisi de deri
bilekliklerle skca balyd. plak bacaklar da balanmt. Belinde ve
boynunda da benzer deri balar vard.
Gz ucuyla beyaz bir ekil farketti. O tarafa dnnce doktor nl giymi bir
adamn elindeki not panosuna bir eyler yazdn grd. Arada srada duruyor ve
nndeki monitre gz atyordu. Adam da onun hareketlendiini grd, ama
farketmemi gibi davrand.
232 J
Empati
"Neredeyim?"
"-;':
'
'
'
'
Doktor yazmaya devam etti.
"Benim neyim var?"
Adam not panosuna bakmaya devam ediyordu, ama yazan eli durmutu. Rahip, vicdan
azab eker gibi grnen adama bakt. O bak daha nce de grmt.
"Ltfen, benimle konuun," derken sesi son birka saat -ya da gn- iinde
olanlarn etkisiyle atlak kyordu. Bir arabann bagajna atldn hayal
meyal hatrlyordu.
"Sana yalvaryorum, olum."
Not panosunu indiren doktor, onun gzlerine bakt. Yznn alt ksm bir
ameliyat maskesinin altnda gizlenmiti, ama nemli gzleri Sullivan'a bilmesi
gereken her eyi anlatyordu. Korkuyordu.
"Baz testler yapmamz gerekiyor, Peder," dedi. "imiz bitince serbest
kalacaksnz. imdi biraz rahatlayn."
"Neyi bulmay umuyorsunuz bende?"
Soruyu duymazdan gelen doktor masaya yaklat, rahibin ban yavaa kaldrarak
boynunun altna bir ey koydu. Sonra rahibin ban yznn iki yannda
ykselip, kprdamasna imkn tanmayan bir yastn iine yerletirdi, alnndan
deri bir kay geirip iyice skt.
"Ne yapyorsunuz?"
"Ltfen aznz an."
Rahip korkuyla syleneni yapt. Doktor kaln ve sngerimsi bir plastik parasn
serte dilerinin arasnda itti.
"Bu ey dilinizi srp kopartmanz engelleyecek," dedi olaan bir ses tonuyla.
Bir kay da enesine baland.
"imdi kafatasmzda bir delik amak zorundaym. Vcut kimyanz deitirmek
istemediimden, anestezi kullanmayacam. Bir
I 233
7
Adan Fawer
- '
'",..:
<,J>
'>,
.
'?
,
I
,'?
,1
t.''
>*"
-'
'
.
'
I
I
,
u '
'l
v,
,
>'i* '
t
'iv ?
,r
| 241
'
1
Darian kapsna vurulduunu duyduunda bo gzlerle tavana bakyordu. "Girin."
Bitkin haldeydi; ban evirmeye gerek bile duymad. Zinser'in svms
varln bir kilometre teden tanyabilirdi.
"yi haberlerim var," dedi Zinser neeli bir sesle. "Jill'e bebek bakcl
yapmana artk ihtiyacmz kalmad."
Gzleri byyen Darian oturduu yerde dikildi. "Onu brakyor musunuz?"
Zinser sinirlenerek, "Hayr," dedi. "Kendimizi ondan korumak iin bir yol
gelitirdik."
O konuurken Darian da dokusunu dikkatle inceliyordu. Doruyu sylyor gibiydi.
Ama ondan derken direktrn zihninden bir aldatmaca parlts gemiti.
Darian ylesine tkenmi olmasa neler olduunu anlayabilirdi. Ama mantk
yrtmek iin fazlasyla yorgundu. "Bu benim iin ne anlama geliyor?" diye
sordu.
"Kendini Bay Kuehl'e adayabilecein anlamna."
"Onu ve rencilerini ayarlama zaman geldi mi?"
"Henz deil. imdilik sadece keyfine bak. Fazla srmeyecek*
Zinser hakl kt. O konumann zerinden az zaman -aslnda tam olarak sadece
iki hafta- gemiti. Ve vakit gelmiti. Darian konuyu Laszlo'ya amak iin bir
sevime sonrasn bekledi. Zinser bir yalan -Organizasyon'u aklamak iin bir
yol- uydurmutu. Ama Darian tam konumaya balamak zereyken bir sululuk
duygusu hissetti.
,,
,
19
2421
n^i,pmUBunuyapma.
i c;-.fti; r
c
'.?'.<
- Tm yaamn boyunca erkekleri kullandn. Bir tane daha olsa ne farkeder ki?
Doruydu. stelik her defasnda amac ok daha basit olmutu: Gzel bir
gerdanlk, Tiffany's'de gzne arpan baka bir para. Ama o gece farklyd. O
gece Laszlo'yu ok daha... uursuz
...bir eye inandrmak zorundayd. Bu adil miydi? Organizasyon, rencilerini
kk Gandi'ler olacak ekilde yetitiriyordu belki.
Elbette! Ve sen de Rahibe Theresa'sn!
Kimin umurundayd ki? Laszlo artk byk bir ocuktu. nceki aklarnn aksine,
kendi bann aresine bakabilirdi. tekilerin ou zengin ya da gl kiiler aktrler, iadamlar, hatta kongre yesi- olsalar da, hepsi zayf ve kolaylkla
yorulabilen insanlard. ou yetenekliydi (olduklar yere gelmelerinde
karizmalarnn da rol vard) ama hibiri yeteneklerinin farknda deildi. kna
gc yksek, ekici kiiler olduklarn dnyorlard. Taraftarlarnn o kadar
sadk ve tutkulu olma nedeninin kendi dahiyane fikirleri ya da dayanlmaz
kiilikleri olduunu sanyorlard.
Darian ise elbette ki gerei, meselenin aslnda ne olduunu biliyordu.
Organizasyon'a katlrken yapt anlamann bir paras da oydu: Tm bilimsel
bulgular paylalrd. Her ne kadar Dietrich'in raporlar sokaktaki adam iin
yazlm olmasa da, keskin bir zekya sahip olan Darian'm onlar anlamas sorun
olmuyordu.
Baz raporlarn kendinden gizlendiini biliyordu. Yine de, umduundan ok daha
fazlasn renmiti. Ne var ki, derledii bilgiler kendisine daha fazla g
salamamt. Doru, Zinser ona zerinde alabilecei birok denek salamt,
ama Darian zaman iinde snrlarn rendikten sonra en srad deneyler bile
can skc hal almt.
O nedenle de, ift tarafl aynann yanl tarafna gemeden nce sistemden
ayrlmaya karar vermiti. Organizasyon Laszlo'yu
| 243
Adam Fawer
rendiinde, tam o noktadayd. Zamanlama mkemmeldi. Laszlo ve onun iki dahi
ocuunu onlara verecek, dln alacak ve kayplara karacakt. Mahzenlerinde
yeni denek olduu srece, Darian' kaybetmek onlar fazla zmezdi.
Laszlo'yu kendine baml olacak ekilde bkmesinin nedeni buydu. Ama
duygularn hesaba katmamt. Balangta kendini onun duygularndan korumay
baarmt. Ama birlikte geirdikleri zaman arttka ondan gelen duygusal etkiye
kar koymak olanaksz hal almt. Ve imdi, bir yalan olarak balamasndan
ay sonra iliki ok daha deiik bir ekle girmiti.
Sonunda tm bunlar Darian'm verdii karar deitirmedi; sadece nedeni zerinde
etkili oldu.
"Bunu yapmaya daha ne kadar devam edeceiz?"
"Kendimi biraz toplamama izin verirsen sylerim," dedi Laszlo glerek. plak
gsne yaylm salarmm, yumuak pamuklu rtnn altndan onunkine deen
baldrlarnn iinde yaratt duyguyu seviyordu.
Darian trnaklarn onun gsnde gezdirirken, "Ondan bahsetmiyorum," dedi.
"unu kastediyorum. Evcilik oyununu. Birbirimizin srlarn grmezden
gelmemizi."
Laszlo'nun glmsemesi bir anda dudaklarnda dondu. kisinden birinin sonunda
krlma noktasna geleceini biliyordu, ama o kiinin Darian olacan hi
dnmemiti.
"Snfm neden gzetlediini bana ne zaman syleyeceksin?" diye kar ataa
geti.
"Sadece snfn izlemiyordum," dedi Darian ll bir ses tonuyla. "Seni de
izliyordum."
Laszlo birden buz gibi oldu. Kadnn doruyu sylediini sezebiliyordu. Ama
birileri neden Darian' onu gzetlemesi iin gn-dersindi ki? Eer...
244 |
Emptti
Biliyorlar!
?
"'
'.'''
Laszlo yataktan frlad.
"Kimsin sen?"
"Sakin ol." Darian dorulup ellerini kaldrd. "Silahszm."
,
Laszlo gzleriyle onun plak bedenini szd, ama yatandaki o yabancya kar
artk hibir cinsel arzu hissetmiyordu.
"Ciddiyim, Darian. Kimsin sen?"
;
Darian yavaa kalkp ona doru yrd. "Aynen dediim k^ siyim. Darian
Washington."
"irin olmaya alma."
"Snfn ziyaret ettim, nk senin zel biri olduunu biliyordum. Tpk Elijah
gibi. Tpk VVinter gibi." Darian bir adm daha att. "Ama neden burada, yatak
odanda olduumu bilmek istiyorsan, yant ok daha basit."
Son bir adm daha... Yz imdi onunkinden yalnz birka santim uzaktayd. "Seni
seviyorum."
Eildi, przsz yanan onun gsne yaslad ve kollarn omuzlarna dolad.
Laszlo dnmeden karlk verdi; karanlk yatak odasnda, birbirlerine sarlm
halde ylece durdular.
"Bana syleyebilirsin..." diye fsldad Darian. "nk zaten biliyorum."
Darian'm vcudu ak pencereden giren serin havaya ramen terden parlyordu.
Birisini bkmek iin hi o kadar zorlanmamt. Laszlo'nun iradesi son derece
gl, duygularysa youndu.
Her ne kadar, Laszlo'nun duygularnn ardndaki dnceleri tanmlamak onun
yeteneklerini ayor olsa da, en azndan mantk yrtebiliyordu. Son bir yl
Organizasyon'un laboratuarnda denekleri bkerek geirdikten sonra 'beyin okuma'
konusunda olduka beceri kazanmt.
1245
Adam Fawer
Laszlo'yu da ayn ekilde okudu. Youn bir arzu... Darian'a almak iin
duyduu. iddetli bir koruma hissi... rencileri iin. Her eyi bastran bir
korku... Darian 'in ona ihanet edeceine ynelik. Bunlarn tmn iine eken
Darian, iradesini nasl kracan anlayana kadar Laszlo'yu analiz etti.
Kollarnn arasndaki erkekle saniyeler iinde psiik olarak btnlemiti.
Sonra tm engelleri kaldrd. Laszlo'nun annda tepki veren beyni sunulan yeni
duygulan emerken, Darian da bir an iin duygusal bir bolukta kald. Sonra onun
duygular bir medcezir gibi kendisine geri yansd.
Laszlo'nun duygularnn younluunu azaltan Darian hzlca derin bir soluk alp,
havay yanan boazndan aaya zorlad. Yava yava, kendi alg younluunu
drd. Laszlo'un psiik yanks azaldka, Darian da gergin kaslarndaki gcn
boalmasna izin verip, vcudunu onunkine yaslad.
Delici bir duygu dalgas beyninde yanklanrken, Laszlo onu tuttu.
Birok erkei kendine ak etmek iin bkmt, ama bunu asla Laszlo kadar gl
biri karsnda denememiti. Birden byk bir hata yapp yapmadn dnd.
Artk Laszlo ak olduuna gre kendisini ondan uzakta tutabilecek miydi...
Yoksa adamn duygular yava yava onunkileri de mi ele geirecekti?
Laszlo kendini hi ylesine bunalm hissetmemiti. Sylemek istedii o kadar
ok ey vard ki. Ve sormak istedii binlerce soru. Ama tek dnebildii
Darian'n szleriydi: Seni seviyorum.
Boaznda bir eyler dmlendi. Bir damla gzya yanandan aaya szlrken
hkrn tuttu. Darian'n plak bedenini kendininkine bastrd; lk, ipeksi
tenini kendisininkinin stnde hissetmek iin ona daha sk sarld. Ne kadar
bir sre o halde kal246 |
Empati
dklarm bilmiyordu. Tek bildii kavrayn neden sonra gevettiinde ona
gvenmeye karar vermi olduuydu.
Yaamnn geri kalannda derin pimanlk duyaca bir karard bu.
. I,'
"'
\
,,M '
'
'<>*'.
!
'i .1
,1
V,*
'
'
,")
l
,i
?
<1
i,
''M
> : w
247
20
Laszlo bakalarndan farkl olduunu rendiinden beri srrn aklamay
dlemiti. Ama imdi, gerekle kar karya kalnca sanki donup kalmt.
"Sandn kadar yalnz deilsin," diyen Darian durdu ve onun ellerini tuttu.
"Ben de bakalarnn duygularn alglayabiliyorum."
Laszlo gzlerini krptrd. Darian zaten girdii anda dnyasn altst
etmiti, ama bu son syledii bambaka bir eydi.
"Nasl... Nasl bildin?"
"Bilmiyorduk. En azndan emin deildik... pheleniyorduk."
Laszlo doru szckleri bulmaya abalad, ama beceremedi.
Onun aknln gren -ya da alglayan- Darian devam etti. "Amac, zel
ocuklar inceleyerek insan zihninin yeteneklerini aratrmak olan bir
organizasyon iin alyorum." Bir an durala-d. "O tr ocuklar belirlemek
iin bir snav tasarladk. Bugne kadar Organizasyon snav yaklak 200.000
renciye uygulad. Sadece yz tanesi geti. Bunlardan da ikisi hari kalanlar
yanl-olumlu kt. Szn ettiim iki ocuk VVinter ile Elijah."
"Yetenekli ocuklar in Gelitirme Snav," dedi Laszlo. Bulmacann son paras
da yerine oturmutu.
"Evet."
Laszlo'nun dnceleri snava kayd. Her biri duyulardan birini kapsayan be
blmden oluuyordu. lk bata sorularn tamamyla sama sapan olduunu
Elijah Cohen ile tantnda her ey deimiti. Olan rkek bir tavrla
snfna girdii anda onun deiik olduunu anlamt. Ve her ne kadar emin
olmasa da, Elijah'in kendisi gibi bir empat olduunu dnmt.
2501
Empati
"Elijah ile VVinter'in de... Bizler gibi olduklarndan emin misin?" Yalnzlkla
geen koca bir yaamn ardndan bir grubun paras olmann ne kadar gerekst
olduuna hayret eden Laszlo bocalyordu.
"Evet."
"Bundan nasl emin olabiliyorsun?"
"Duygularn younluu araclyla. Onlarn zihninden birer haner gibi,
inanlmaz bir iddetle frlyorlar. Eminim bunu sen de farketmisindir."
"Bana gre bir haner gibi deil ama evet; younluklar tartlmaz."
"Elijah'm teki ocuklar nasl etkilediini grdn m?"
"Bir takm eylerin farkna vardm... Elijah yanlarndayken oluan belli
belirsiz kimi deiiklikler. zellikle de oyun parknda."
Darian bayla onaylad. "O bir alc; hem de ok hassas. teki ocuklarn
duygularn alglyor; ncelikle de negatif olanlar." Yzn buruturdu.
"Nefret ve korku ok derine iler. Elijah onlar iselletirip, sonra da geri
yanstyor."
"O nedenle ocukla bu kadar urayorlar, deil mi? Gvensizliklerinin
kendilerine yanstldn hissediyorlar."
"Evet. Elijah bir ksr dng iinde skm vaziyette. Olumsuz duygular emip,
onlar tekrar yayyor. Dierleri srf bu nedenle zerine ullannca, kendine
olan gvensizlii ve memnuniyetsizlii artyor; nihayet bunlar dar
yanstyor."
Elijah'm neden her zaman suskun ve sinik olduunu artk daha iyi anlayan Laszlo
ban sallad. O ocua kar iinde hep bir eyler hissetmiti. "Ona yardm
edebilir misin?"
"Birlikte edebiliriz sanrm."
"Ya Winter? O neden Elijah gibi deil?"
"Onun yetenei tam tersine alyor; kendi kendini ycelten bir dngye neden
oluyor. Alc olmaktan ok daha gl bir verici
| 251
Adam Fawer
o. Daha da nemlisi, doal olarak mutlu bir ocuk. Neesi etrafndakilere de
bulayor. Onun iin de alglad duygular tipik olarak..."
"Mutlu olanlar," dedi Laszlo onun cmlesini tamamlayarak.
"Evet. O kendini hep mutlu, kendiyle bark ve gvenli hissediyor; bu
duygularn etrafna yayyor. Bunu sezen dier ocuklar onun yaknlarnda olmak
ve sat mutluluktan nasibini almak istiyor. steklerine erince de kendilerini
daha iyi hissediyorlar. Bu dng bylece devam ediyor."
"Zt sonular yaratan, neredeyse birbirinin ayn yetenekler," dedi Laszlo ban
sallayarak. "Bunun ne kadar onlarn alma ve verme glerine olduu kadar doal
kiilik yaplarna da bal?"
"Gerekten bilmiyorum."
"Peki onlar... Yani ocuklar yeteneklerinin farknda m?"
"Onlarn yandayken sen biliyor muydun?"
Laszlo hayr anlamnda ban sallad. "Geriye dnp baktm zaman,
bakalarndan nasl etkilendiimi grebiliyorum. Ama on drt yama gelene kadar
duygularmla kokular arasndaki balanty kuramamtm."
"Ben anladmda on yamdaydm," dedi Darian. "Ergenlik zor bir dnem."
"Yani tam u sralarda olup bitenin farkna varmaya baladklarn m
dnyorsun?"
"Belki de," diyerek omuz silkti Darian. "Emin olmann bir tek yolu var."
"Nedir o?"
"Onlara sormak."
2521
"Bugn birka hafta nce yanda kalan Edison tartmamza geri dnelim."
"Puttan Yeni ykler mi?" diye sordu Stevie srtarak.
"Hayr, Bay Grimes. Bugn elektrik zerine odaklanacaz. Ama nce birka yeni
terim tanmlamak istiyorum: Elektrik yk, alan, akm ve elektromanyetizma. Ne
yazk ki, fizikteki birok kavram gibi, kimyaya biraz bulamadan elektrikten
bahsetmek kolay deil. Atomun ne olduunu kim anmsyor?"
Her zamanki eller havaya kalkt. Konu biraz derin olduu iin Laszlo gvenli bir
seim yapmak istedi. "Bayan Zhi."
"Atom, bir elemann tm kimyasal zelliklerine sahip en kk parasdr."
"Doru. Atomlar atomalt paraca blnebilir: Elektronlar, protonlar ve
ntronlar. Protonlar ve ntronlar atomun merkezinde, ya da ekirdeinde ok
youn halde sktrlm olarak bulunurken, elektronlar da ayn ekirdein
etrafnda bir bulut halinde dner. Bu paracklarn yklerini anmsyor musunuz,
Bayan Zhi?"
"Elektronlar negatif yke, protonlar pozitif yke sahiptir; ntronlar
ykszdr."
"Yine doru. Ayn sayda proton ve elektrona sahip olan atomlar elektriksel
olarak ykszdr. Ama proton saysndan fazla elektrona ya da tersine, elektron
saysndan fazla protona sahip olan atomlarn elektriksel ykleri vardr. Bu tr
ykl paracklara iyon diyoruz. Buraya kadar herkes benimle mi?"
Yirmi iki ba olumlu anlamda salland.
"Harika! imdi... Hepimizin de gayet iyi bildii gibi, kartlar birbirlerini
eker. Pozitif ykl iyonlar negatif ykl iyonlar eker. Benzer ekilde, iki
pozitif ykl iyon birbirini iter; ayn ey iki ne| 253
Adam Fawer
gatif ykl iyon iin de geerlidir. Her durumda iyonlann birbirine
demeden, dieri zerinde g uygulayabildiini gryoruz."
?
i" Elijah rkek bir ekilde elini kaldrd.
"Bay Cohen."
"Nasl? Yani aralarnda temas yoksa, o zaman birbirlerini nasl
etkileyebiliyorlar?"
Laszlo glmsedi. Elijah Cohen hakkndaki en olaan d ey ite buydu. Dier
rencilerin dnmeden kabul ettiklerini Elijah sorguluyordu.
"Birbirlerini ykl paracklar arasnda var olan elektriksel alanlar yoluyla
etkiliyorlar. Bu alanlar evrendeki tm ykl paracklar arasnda var
olduundan, btn uzaya yaylmtr."
"Tamam... Ama elektriksel alan nedir?"
Laszlo duraksad. Fizik retmekle ilgili sorun uydu: Bilim adamlar da tm
yantlar henz bilmiyordu ve bu en temel konular iin bile geerliydi.
Bilinmeze girmenin aydnlatmaktan ok, kafa kartracann farkndayd, ama
tam bir eitmen olduundan kar koyamad.
"Fizikiler bundan ok emin deil. Elektriksel alanlarn olduuna inanmakla
birlikte, bunu kantlayamyorlar. Kesinlikle bildikleri tek ey, iyonlarn
birbirlerini ekip ittii. 'Elektriksel alan' bu etkileimin ardndaki nedeni
betimlemek iin kullandklar isim."
"Fizikiler nasl oluyor da, her tarafta olduunu dndkleri bir ey hakknda
bilgiye sahip deil?" diye sordu Stevie Grimes.
"Aslnda birok ey hakknda bilgiye sahip deiller. ou durumda tek
yapabildikleri, olanlar hakknda tahmin yrtp ileriyi ngren denklemler
yazmak. Elektriksel alan ise sadece iyonlar arasndaki ekim ya da itme gcn
tahmin etmek iin oluturulmu matematiksel bir denklem. Bu durumda, alan
etkileyen iki etmen var: Elektrik yk ve uzaklk. Yk arttka alan iddeti de
artar. Ama uzaklk arttka alan iddeti azalr. Ve kesin olarak bil254 |
Empati
diimiz tek ey de bu. Gerekte, iyonlar minik cinler bile itiyor olabilir.
Geri yle olduunu pek sanmyorum ama..."
Elijah, "F-f-fizikiler neden bir iyonu izole edip alan zelliklerini
incelemiyor?" diye sordu.
"Bu mmkn deil, nk bir alan kendi bana var olamaz; sadece iki parack
arasnda oluabilir. Dolaysyla da paracklarn yklerine ve aralarndaki
uzakla bal olarak srekli deiim gsterir."
"Ama..." dedi Elijah Cohen. Yavaa sanki yksek sesle dnr gibi konuuyordu.
"Nasl o-o-olur da iki ey arasnda var olan bir ey kendi bana var olamaz?"
Laszlo omuz silkti. "Kim bilir?"
"Cinlerin gc!" diye bard Stevie Grimes muzaffer bir edayla.
Laszlo snfla birlikte glerek, "yle grnyor," dedi. "imdi hepinizin akl
iyice karmadan devam edeyim. u ana kadar elektrik ykn ve elektrik alann
tanmladm. Srada elektrik akm var."
Her zamanki gibi notlarn alnmas iin duralayp devam etti.
"Elektrik akm, basit olarak hareket halindeki bir iyon, elektron ya da protonu
betimler. nsanlarn ounun bildii elektrik akm buradan gelir." Duvardaki
prizi iaret etti. "Bunun iinde serbest elektronlarla dolu teller var. Prize
bir fi soktuunuzda elektronlar fiin bir bacandan girer, telden gidip bir
aletin iinden geer ve sonra da ikinci bir telden akarak, fiin teki
bacandan kp gider.
Stevie dnceli bir tavrla, "Demek bunun iin her fiin en az iki baca var,"
dedi.
"yle: Bir 'giri' iin, bir de 'k' iin. Sadece bir tane olsa elektronlar
akamaz, elektrik akm da olmazd. te ampulden radyoya kadar her eyde
kullandmz enerjiyi ieren ve bizim elekt| 255
Adam Fawer
romanyetik radyasyon olarak bildiimiz fotonlar yayan ve aslnda hareket
halindeki elektronlardan oluan bu elektrik akmdr."
':,
Elijah titrek elini kaldrd.
"Evet, Bay Cohen."
"Elektromanyetik radyasyonun 'elektro' tarafm anlyorum, a-a-ama bunun neresi
manyetik?"
"Gzel bir soru. Elektrik konusunda hibir tartma, manyetik alanlardan da
bahsetmeden tam olamaz. Elektriksel alanlar gibi manyetik alanlar da tm evreni
kaplar. Ama elektriksel alanlar ykl paracklar arasndaki gc temsil
ederken, manyetik alanlar elektrik akmlar arasndaki gc temsil eder. Benzer
ykteki akmlar birbirlerini iter, farkl ykteki akmlar birbirlerini ekerler.
Dolaysyla, nerede bir elektriksel alan varsa orada bir de manyetik alan
vardr. Onun iindir ki, buna elektromanyetizma diyoruz; nk bu iki alan her
zaman birlikte bulunur."
Laszlo rencilerin ounda bir kavrama prlts alglad, ama Elijah hl
dnceli grnyordu. "Aklnzdan neler geiyor, Bay Cohen?"
"Sadece... Bilimin daima deneysel olgulara dayal olduunu s-s-sanrdm.
zellikle de, denklemlerle ilgili olduundan fiziin. Ama imdi siz, her yerde
olan ve her eyi etkileyen elektromanyetik alanlarn sadece bir teori olduunu
sylyorsunuz. Bu bana doru gelmiyor."
"Denklemin hayati bir elemann unutuyorsunuz da ondan."
"Nedir o?"
"nan."
Tam o srada, sanki iaret beklermi gibi son zil ald. rencilerin hepsi
ayaa frlayp bir azdan konumaya balad.
Laszlo snfn amatasn bastrmaya alarak, "Bay Cohen, Bayan Zhi!" diye
seslendi. "Ltfen biraz daha kalr msnz?"
Bir an iin herkes susup Elijah ile VVinter'e bakt, sonra dikkatler baka
tarafa evrildi, konumalar kald yerden devam etti.
256 |
Empati
Adlar sylenen iki renci yavaa eyalarn toplayp Laszlo'nun masasna
yaklat. Kendilerini neyin bekledii hakknda en ufak bir fikirleri yoktu.
?:...,., ...
Snf boaldktan sonra Darian dersin bandan beri oturduu arka sradan kalkt
ve yavaa snfn n tarafna yrd. Tm ders boyunca ocuklarn ikisini de
iine ekip duygusal kiiliklerini zmsemiti.
VVinter -en azndan, duygularn yaymak asndan- kesinlikle daha gl oland.
Onun arkasnda oturmak bir kamp ateinin dibinde olmaktan farkszd. Kzn tz,
sivri kristal zerreleri haline gelene kadar tlm keskin cam paralar
gibiydi.
Elijah da ok farkl olamazd. Gl havasna ramen duygularn onu evreleyen
dier bireylerinkinden ayrmsamak insan deli edecek kadar zordu, nk ocuk
onlar emip, sonra da karmakark bir ekilde geri pompalyordu. Tm bu
yanstlm duygularnn altnda Darian'a slak zamk gibi bulaan, koyu ve
yapkan bir ey vard. Elijah'm zihninden kamak, bir bataklkta yrmek
gibiydi.
Darian ocuklara yaklarken bir yandan da sevecenlik yayyordu. Bunun gen
empatlara nasl yansdn merak etti. Elijah'm gzlerinde nasl bir ekle ve
renge brnyordu? Kr edici bir parlaklkta myd, yoksa glgeler iinde ve
karanlk m? Yumuak hatlara m sahipti, yoksa keskin izgilere mi? Ve acaba
VVinter'in zihninde nasl bir ses kartyordu? anlarn al m? Metal bir
yzeye srtlen camn sesi mi?
Nasl alglanrsa alglansn, Darian'm ilgilendii tek ey ocuklarn da,
Laszlo'nun da onun gerek niyetini -hrsn- farketme-mesiydi. Ve elbette ki,
Laszlo herhangi bir aamada gerei kefederse olabileceklere ynelik korkusu.
Ama Laszlo'nun zihninin yzeyini taraynca korkularn bir kenara itti. Hibir
kuku belirtisi yoktu. Sadece rencilerini bekle|257
Adam Fawer
yenler konusunda neeli bir endie ve kendisine ynelik sevgi. yice rahatlayan
Darian, ocuklara yaklarken duyduu youn nee ve huzur hissinin etrafna
yaylmasna izin verdi. Ve sonra glmsedi.
Darian bir sandalye ekerken Laszlo da ona glmsedi. VVinter yavaa pembe
etekliim dzeltip Laszlo'nun karsna oturdu, Elijah da sessizce onun yanna
kp, omuzlarn dayak yemeyi beklercesine bzd.
"kiniz de Bayan VVashington'u anmsyorsunuz, deil mi?"
"Evet," dedi VVinter ve yznde kocaman bir glmsemeyle Darian'a dnd.
"Merhaba."
"Selam," diye mrldand Elijah.
"Sana da selam," dedi Darian onun ses tonunu taklit ederek ve yllardr
tanyor gibi arkadaa ve alayc bir tavrla.
Onun bu samimiyetine hem aran, hem de rahatlayan Elijah ban kaldrnca gz
gze geldiler. Laszlo dikkatle izliyordu, nk Darian'm rencilerle dorudan
iletiime gemesine ilk defa tank oluyordu. Kadn o eyi de dier her ey gibi
yapyordu: Zarafet ve kolaylkla.
"Buraya Yetenekli ocuklar in Gelitirme Snav ile ilgili olarak geldim."
Laszlo ekerimsi gerilimi ocuklarn gzlerinde belirmeden bir saniye nce
alglad.
"Rahat olun," dedi Darian. "Sadece konumak istiyorum. Bu odada sylediklerim
burada kalacak, tamam m?"
"Tabii," dedi VVinter.
"T-t-tamam," dedi Elijah. Her eyin yolunda olduu konusunda kendi kendini ikna
etmeye alr gibi ban sallad.
Darian szckleri dikkatle seerek, "Sanrm ikiniz de neyi aradmzn
farkndasnz," dedi. "Dolaysyla her ikiniz de snav gemi olduunuzu
biliyor olmalsnz."
258 |
Empati
Gzleri byyen Elijah inanamaz bir ifadeyle kendisine bakan Winter'e dnd. Bir
saniye sonra dudaklarm srp Darian'a bakt. "S-s-sadece deli olmadm
anlamam iin... Siz neyi aradnz dnyorsunuz?"
"Bakalarnn duygularn okuyabilen insanlar."
Kimse bir ey demedi.
"Her ikiniz de son derece zekisiniz," diye devam etti Darian. "Ortaya kmak
istemeseniz, snavda bilerek baarsz olurdunuz. Ama yle yapmadnz. Bu iki
anlama gelir. Bir: kiniz de ok cesursunuz. Ve iki: Farknda olsanz da,
olmasanz da byle bir eyin gnn birinde karnza kacan umuyordunuz.
Onun iin, sizi tebrik ediyorum. Ve evinize ho geldiniz diyorum."
Darian ocuklarn duygularn yoklayarak bekledi.
Elijah dehet iindeydi. Zorlukla yutkundu; dizleriyle bir aa, bir yukar
durmakszn tempo tutuyordu. Gzleri yala dolan VVinter de korkmutu, ama
korkunun yannda heyecan da duyuyordu.
Darian onlarn korkularn iine ekince vcudu hemen tepki verdi; kalp atlar
hzland ve bir anda ter iinde kald. Sonra deheti belli belirsiz bir neeye
evirdi. Bu duygunun tam kvamnda olduuna emin olunca da geriye yanstt.
Elijah'm dizleri neredeyse annda tempo tutmay brakt; Winter'in yzndeki
korku dolu ifade de eriyip kayboldu. Darian rahat bir soluk ald. Artk
syleyeceklerini dinlemeye hazrlard.
"Kendini olaanst yeteneklere sahip ocuklara yardm etmeye adam, kr amac
gtmeyen bir organizasyon iin alyorum. Burada szn ettiimiz, sizin gibi
ocuklar."
"Bize nasl yardm edeceksiniz?" diye sordu VVinter.
"Sizi yeteneklerinizi tam olarak kullanabileceiniz, onlar aratrp
gelitirebileceiniz bir ortama yerletirerek."
I 259
AimF*wer
;'
VVinter hayal krkln* gteteyemeden* "Yfltfli yth&oktll m
detireceiz?" diye sordu.
?
k
"Evet."
' ?
>
"Neden?" diye sordu Elijah.
' "'
"nk o zaman siz de..."
"Hayr," dedi Elijah ban sallayarak. "Bundan organizasyonun kar ne?"
Darian bir an iin sasrsa da bunu kolaylkla maskeledi. Benzer sorular
Laszlo'dan bekliyordu aslnda, o kadar gen birinden de"Organizasyonun amac bilimsel aratrma ve ileri eitim," dedi. "nsan beynini
daha iyi anlamay hedefleyen birok zengin hayrsever tarafndan finanse
ediliyor."
"Amalarna bizleri inceleyerek mi ulamay hedefliyorlar?" diye sordu Elijah.
Darian ban yana edi. "Bunu ok alaka bir eymi gibi vurguladn."
"Firestarter'de hkmet anneyi --ldrdkten sonra babayla kk kzn
karm, sonra da kz ldrmeye almt."
"Bu bir Stephen King roman deil, Elijah. Kimse seni karmaya almayacak.
Eer teklifimle ilgilenmiyorsan, konu hemen imdi ve burada kapanr. Tek bir
soru bile sorulmaz."
"Teklifiniz nedir?" diye sordu VVinter.
|;;
?;>!
"Sizler gibi ocuklarn olduu zel bir okula gitmeniz."
i 'fj:
"Yani X-Merc'deki gibi mi?" diye atld Elijah heyecanla.
4f'
Darian soruyu anlamam gibi alnn krtrd. *?
"Bir resimli roman. Tm
mutantlar VVestchester'deki zel bir cula getirip, onlar sper kahraman
olacak ekilde eitiyorlar."
Darian dnceli bir ifadeyle, "Sanrm bu benzetmende doruluk pay var," dedi.
"Yeteneklerinizi gerekten de daha iyi kullanmay reneceksiniz. Ancak yakn
bir gelecekte sulularla savamaya balayacanz pek sanmyorum."
'
''',? i
I
260 I
Empati
Elijah glmsedi. Kararn vermiti bile. Ama VVnter hf kararsz gbyd.
r,:,u
,.k;;1v,,...;,_,?..,,
?j.y.r.j-,
:..;-.;.,;?
"Sen ne dnyorsun, VVinter?"
"Bilmiyorum. Sadece... Yani demek istediim, eski okulumdan buraya gelmek zaten
olduka zor olmutu. Hem gelecek ay vereceimiz konserde solom var..." Ban
nne eip, sonra tekrar kaldrd. "Biliyorum, kulaa aptalca geliyor."
"Hi deil," dedi Darian. "Bir ylda ikinci defa okul deitirmenin beni de ok
heyecanlandracan iddia ederek yalan syleyecek deilim. Evet, birtakm
fedakrlklar yapmak zorunda kalacaksn, ama kimseyi tanmadn bir yerde de
olmayacaksn. Birlikte olacaksnz. Daha da nemlisi, artk gizlenmek,
olmadnz bir eymi gibi davranmak zorunda kalmayacaksnz. Ben de ayn
"HG biz daha kendi isteklerimizin farkna varmadan nce oluuyor. Yani gerekte
bir karar, biz daha onu almadan yrrle girmi oluyor, bu da zgr irade
kavramnn temelden sorgulanmasna yol ayor."
"Yani Libet zgr iradeye inanmyor muydu?" diye sordu bouk sesli siluet.
"Tam olarak yle deil. Libet zgr iradenin sadece, bilincin HG'nin eyleme
dnmesine izin vermek ya da bunu engellemek iin karar verirken kulland bir
eit veto gc halinde var olduu kuramn ortaya att."
"Yani bilincin eylemleri balatmadna, ama onlar engelleye-bildiine
inanyordu," dedi ayn kii.
"Evet. Ama bilincin bir engelleme eylemi iin 300 milisaniyeden az bir sresi
var. Genellikle olaylara tepkilerimizi 'kontrol' edemeyiimizin nedeni de bu,
nk yeteri kadar hzl dnemiyoruz."
En sadaki siluet konumaya balad. Dietrich o ana dek onun kadn olduunun
farkna varmamt.
"Libet'in bilincin ne olduu hakknda bir gr var myd?"
"Bir yan etki."
2661
Empati
"Pardon?" dedi kadn. "Neyin yan etkisi?"
"Nrolojik fonksiyonlarn. Eylemlerimizi bilinli olarak kendimizin balattna
ynelik inancmz, gerekte olanlarn bir yanl yorumlanmasndan ibarettir. Ama
bu son ksm sadece bir teori."
Bouk sesli siluet ban sallad. "Tm bunlar Tesla'nm notlaryla nasl
balanyor?"
"Nrolojik fonksiyonlar bioelektromanyetik faaliyetlerin tesinde bir ey deil.
lmeden nce Tesla'nm en nem verdii iki proje eterik gle alan araba ve
bir teleg nyd. Bunlarn ikisi de elektromanyetik radyasyonun iletimini ve
dnmn ieriyordu. Yani Libet haklysa, bilinli dnce aslnda bioelektromanyetizmanm bir yan etkisinden baka bir ey deildir. Ve Tesla da
elektromanyetik radyasyonu kontrol altna almann bir yolunu bulduuna gre..."
Dietrich duralad, ama yine tepki gelmeyince szn tamamlad. "O zaman,
elektromanyetik radyasyonu beynin bioelektromanyetik faaliyetlerine mdahale
etmek ve dolaysyla, insan zihnini kontrol etmek iin kullanabilirsiniz."
Dietrich alnnda biriken terleri sildi. Omzuna dokunan ince bir elle irkildi.
"Teekkrler, Doktor/' dedi Zinser. "Sanrm Kurul ihtiyac olan her eyi
duydu."
Dietrich ofisten kp koridorda yrrken heyecan azalmaya balamt bile.
Tesla'nm efsanevi notlar bir paranoyan anlalmaz karalamalarndan te bir
ey iermiyor olabilirdi. O notlar aslnda bilim dnyasnn perileri gibiydi.
Birka inatnn hl inanmasna ramen henz tek sayfasn gren olmamt.
Ama drt gn sonra kendisi grecekti.
v
Tozla kapl be kutuyu ofisine ylm halde bulan Dietrich armt.
Kutulardaki mhrn zerindeki tandk FBI damgasn
1267
Adam Fawer
ve yanndaki Savunma Bakanl logosunu grene kadar da ne olduklarn
anlamamt.
Tm heyecanna ramen Noel sabahndaki bir ocuk gibi kutular yrtarak ama
drtsne kar koydu. Onun yerine bir mektup aaca ald ve hepsini birer
birer, dikkatle at. Titreyen ellerle ilk dosyay ald. Kalbi o kadar hzl
atyordu ki, dosyay amadan nce neredeyse bir dakika boyunca kapana bo bo
bakt.
Sonunda kapa kaldrdnda karsna kan sayfa ylesine kargack burgack el
yazsyla doluydu ki, ilk bata yazlanlarn hepsinin sama sapan eyler
olduunu dnd. Ama daha yakndan baknca, kocaman oval ve dikdrtgenlerle
evrili metin bloklar arasnda skm formlleri ayrt edebildi.
Sonraki sayfa da benzer ekilde bunaltcyd, ama baktka lgnln iindeki
yntemi grmeye balad. Tm bilgilerin zerinden gemek aylarn alacakt, ama
Organizasyon sayesinde bunun iin hem zaman hem de kaynaklar vard. Bir nsezi
ehri gnn o zamannda seviyordu. Hava gneliydi, ama Pazar sabahmn bu erken
saatlerinde yollar henz sszd. Darda olup duygulara boulmad ender
zamanlardan biriydi. Sadece milyonlarca uyuyan zihnin tembel, gevek dinginlii
vard.
Otobs duranda bekleyen bir adamn yanndan geerken bayla selam verdi. Adam
da karlnda glmsemesine ramen sanki her tarafndan sert, yap yap bir
korku ve lk, slak bir aknlk fkryordu. Darian nce evin kapsndan
koarak frlaynca adam rkttn sand. Ama yle olsa, ancak anlk bir
aknlk duymu olmas gerekirdi. te yandan, Darian koarak uzaklatka
adamn endiesi de daha elle tutulur hale dnyordu.
I 273
Adam Fawer
Darian omzunun zerinden arkasna gz att, adam ban te yana evirmiti.
Sanki...
Tannmaktan korkar gibi.
Korkusunu igdsel olarak kamufle edip komaya devam etti. Kimdi o? Yzn
gznn nne getirip onu nereden anmsadn bulmaya alt. Alelade biri:
Seyrek salar, geni bir aln, iri bir burun. Tmyle unutulabilir zelliklerdi
bunlar. nceki akam gittikleri restorandaki adamlarn yars o tarife uyuyordu.
Birden kalbi duracak gibi oldu. Adam gerekten de restorandayd. Sandaki
nc masada. Bir rastlant olamazd. Dou Yakas'nda bir yerde yemilerdi
yemei. Ayn adamn Bat Yaka-s'nda, sabahn yedisinde, evinin hemen dnda
otobs bekliyor olmas -eer onu takip etmiyorsa- mmkn deildi. Ama neden...
Darian o kadar ani bir ekilde durdu ki, neredeyse ne kapaklanp decekti.
'Neden'i ok ak deildi, ama 'kim'i belliydi. Organizasyon. Nasl o kadar saf
olabilmiti ki? Bir oyun oynamadn salak gibi ilk defa imdi farkediyordu.
Piyango falan vurmamt. Ters decek olursa (daha da nemlisi, ayrlmaya karar
verirse) olumsuz tepki verebilecek, ne olduklar anlalmam insanlar iin
alyordu.
Ban sallayp kendini komaya devam etmeye zorlad. Paranoyaka davranyordu.
Ayrlmasn istemeseler bile ne yapabilirlerdi ki? lsnn onlara hibir yarar
olmazd.
Emin misin? Belki de Dietrich kafan yarp iinde neler olduuna iyice yakndan
bakmak ister.
Darian o dehet verici dnceyi kafasndan atmak isteyerek yutkundu.
Evet doru! At kafandan. Yaknda beynin de kafatasndan...
HAYIR. yle olmayacakt. Ayrca kendisine ynelik bir eyler planlanyor olsa,
onlar daha harekete geemeden oyunun farkna varrd. Ve eer onu gerekten
gard dkken yakalamay baara-bilseler bile, zgrlne yeniden kavumak
iin birka bk yeterli olurdu. Onu durduramazlard...
274 |
Empati
Durdurabilirler miydi?
Sanmyordu, ama yine de ansn zorlamamaya karar verdi. Laszlo ve ocuklar
onlara teslim edip parasn alacak, sonra hemen ortadan kaybolacakt. nndeki
birka gn atlatmas yeterliydi. Sonra da zgrd.
O kadar basit.
Hayatnn en mutlu sabah olmas gereken gnde Darian kendini ok kt
hissediyordu. Dnp eve doru komaya balad.
Sadece paraya odaklan. milyon dolar. O parayla yapabileceklerini dn.
stediin yere gidebilirsin. stediin her eyi yapabilirsin.
- Laszlo ile birlikte olmak hari, her eyi.
Mesele de oradayd zaten, deil mi? Darian hibir zaman nereye gittii hakknda
fazla kafa yormamt. O gne kadar yani. Ama imdi yaamnda neredeyse
kendinden fazla deer verdii biri vard.
Neredeyse.
Yanndan getii durak imdi botu. Eve girip st kata kt ve yatak odasna
girdi.
"Gnaydn sevgilim." Laszlo yorgan stnden atmadan nce ona skca sarld.
"Heyecandan dn gece ok zor uyudum." Sonra uzanp onu pt.
Darian duyduu sululuk hissini hemen perdeledi.
Kongre'deki tartmalar bir idam hkm yerine gememiti. Sadece bir duraklama
yaanmt.
Zinser kendisine en byk mirasnn Nazi'lerden kalacan hi dnmemiti, ama
gerekler tartlmazd. Bir sululuk hissi duydu, sonra Bakan Truman'n
zamannda yaptndan farkl bir ey yapmadnn bilinciyle rahatlad.
278 I
26
Karayolundan ayrlan Darian arac dar bir asfalt yola soktu. Arada srada yol
bilgisayarna gz atarak yarm saat kadar daha srd. Sonunda daha ok amatr
havaclk merakllar tarafndan kullanlan kk bir havaalanna ulatlar.
Darian inip kapdaki grevliyle bir eyler konutu, sonra geri dnd ve
direksiyona geti. Birka dakika sonra minibs havaalannn tek pistinde duran
zel jetin yannda durdu.
"Geldik," dedi kapy ap inerken.
Aracn nnde onunla buluan Laszlo aknd. "Dn gece havayoluyla gideceimizi
sylediinde..."
"Hey! una bakn!" Winter de minibsten atlayp onlarn yanma gelmiti. "Bu
gerekten bizim iin mi?"
Pilot kokpitten onlara el sallad.
"H-h," dedi Darian. "Oppenheimer gsterili yolculuklara baylr."
"Vay be," dedi Elijah soluk solua. "yle grnyor."
Drd orada durup birka saniye etkileyici jeti seyretti. Sonra, "Hazr
msnz?" diye sordu Darian.
Winter ile Elijah birbirine bakt, her ikisinin yzne de geni birer glmseme
yayld. Tek sz etmeden uaa doru bir kou koparttlar.
"Durun!" diye bard Laszlo. "antalarnz!"
ocuklar kayarak durup minibse doru geri kotu. Laszlo antalar indirdi,
ellerine birer para verdi ve onlar iki sefer yapmak zahmetinden kurtararak
kalan ikisini de kendi srtlad. Elijah dudaklarnn hareketiyle sessiz bir
'Teekkrler!' gnderince, mor boya kalemlerini anmsatan bir koku halinde gelen
rahatlama benliini sard.
| 279
Adam Fawer
Hep birlikte uaa yrrken pilot da kapdan aaya bir merdiven indirdi.
Darian, "Sanrm 'imdilik hoa kal' deme vakti geldi," dedi Laszlo'nun
arkasndan.
"Sen gelmiyor musun?" diye sordu Laszlo. Gnn ikinci okuydu bu. "Ama sanmtm
ki..."
Darian bam sallad. "Laboratuarda beni bekleyen iler var." Duralayp
glmsedi. "O kadar zgn durma. Sadece bir haftalna gidiyorsun. ocuklarn
yerlemelerine odaklan, gerisini bana brak."
"Haklsn," dedi Laszlo. Yine de hayal krkln gizleyememiti. Ona ylesine
almt ki, bir hafta gzne sonsuzluk gibi geliyordu.
Darian uzanp onun yanana bir pck kondurdu ve "Seni zleyeceim," diye
fsldad.
"Ben de seni."
Winter ann bysn bozarak, "Bay Kuehl!" diye seslendi. "eriye girebilir
miyiz?"
Laszlo dnp Darian'a bakt, o da ocuklara ban sallayarak onay verdi. Winter
hi vakit kaybetmedi; Darian hareketini tamamlamadan o basamaklar kmaya
balamt bile. Elijah da peindeydi. Laszlo da Darian' bir kez daha pp
merdivene yneldi.
Dardaki serin esintinin aksine, kabindeki hava scak ve bayatt. Laszlo
ieriye adm atar atmaz kendini klostrofobiye kaplm gibi hissetti. antalar
yere brakp gmleinin yakasn at, ama kendini daha iyi hissetmek yerine,
daha da fenalat. Alnndaki teri sildi, derin bir soluk almaya alt; tek
yapabildii slk gibi bir hrlt karmak oldu.
Elijah retmenine kaygyla bakarak, "Bay Kuehl," dedi. "yi misiniz?"
Laszlo ban sallad, ama o kadar basit bir hareket bile midesinin bulanmasna
neden olmutu. Rahatlamaya alt; zihni, zerine yklan duvar grntleriyle
doldu.
280 I
Empati
Terli elini Elijah'n omzuna koydu. "zr dilerim, Bay Cohen," diyebildi
fsltyla, "Ama biraz temiz havaya ihtiyacm var."
Sonra dnp kendini kabinden dar att. Merdivenden koarak inerken tkezledi;
Darian son anda kolundan yakalamasa yz st yere kapaklanacakt.
"Laszlo! Neyin var?"
Temiz ve serin havay iine eken Laszlo kendini annda daha iyi hissetti. Tm
vcudunu basm olan ter souyunca i ss ateten buza dnt, titremeye
balad. Darian bluzunun koluyla onun alnndaki teri sildi, kollarn bedenine
dolad. Titreyerek ona sarlan Laszlo soluk temposuna odakland. Yarm dakika
kadar yle kalp sonra yavaa geri ekildi.
"Bana ne olduunu bilmiyorum. eriye girene kadar bir eyim yoktu." Omzunun
zerinden uaa baknca, midesi yine ayaa kalkt. "Bunu yapabileceime emin
deilim," diye fsldad Darian'a.
"Neyi yapabileceine?"
"Tm lkeyi o eyin..." Bayla ua iaret etti. Onun iinde uabileceimi
sanmyorum. Be saniye bile dayanamadm. Be saat dayanmama imkan yok."
"Emin misin? Yeniden denemek ister misin?"
Laszlo evet demek, o mantksz korkuyu yenmek istiyordu, ama orada kapal
kalacan dnnce soluk almas yine zorlat.
Onun dt dehetin bykln sezen Darian omuzlarn kavrad. "Bana bak,"
dedi serte. "Soluk al. yi olacaksn. Ua dnmeyi brak, sadece sesime
odaklan."
Laszlo'nun kalp atlar tekrar yavalad ve zerine bir dinginlik geldi.
"Tanrm," dedi soluklanarak. "Bana neler olduunu bilmiyorum."
"Sorun deil," dedi Darian. "Byle eyler olur. zlmen iin neden yok."
| 281
Adam Fawer
Laszlo gzlerini kapatp ne doru eildi, alnn yavaa onunkine yaslad.
Tenleri ksa bir an iin birbirine deince, ok hafif bir portakal kabuu kokusu
sezdi, ama aldatmann kokusu o daha emin olamadan gitmiti bile.
"Her ey yolunda m?"
kisi birden yabanc sese doru dnd. Konuan kii kapda ocuklarn arkasnda
duran pilottu.
"nmzdeki on dakika iinde kalkmak zorundayz. Buraya doru gelen bir frtna
var ve tehlikeli hal almadan uu yksekliine kmak istiyorum."
Laszlo kararszlk iinde nce pilota, sonra Darian'a bakt.
Darian, "Ltfen bize bir saniye izin verin," dedikten sonra Laszlo'ya bakt.
"Bana sorarsan burada kalmalsn, tatlm. Benimle laboratuara dn."
"Yapamam. Demek istediim... Bu ocuklar benim sorumluluumda."
"Onlar bizim sorumluluumuzda," dedi Darian azarlarcasma. "Ve iyi olacaklar.
Okulun mdr Roger onlar havaalannda karlayacak. Harika bir adamdr."
Laszlo'nun isteksizliini sezerek, "Ayrca Elijah'm VVinter ile ba baa birka
saat geirmekten son derece mutlu olacana inanyorum," diye fsldad. "Sen ne
dersin?"
Laszlo glmsemekten kendini alamad. "te o konuda haklsn."
Tekrar ocuklara bakt. O kadar hevesli olmasalar, gitmelerine izin vermezdi.
Ama yzlerindeki heyecan -zellikle de Elijah'mkini- grnce kararn verdi.
Jete doru yrd. Artk ieriye girmeye niyeti olmadndan, nceki
gerginlikten eser yoktu.
Hafife ksrerek boazn temizledi. "Bayan Zhi, Bay Cohen. Kk bir itirafta
bulunmam gerekiyor: Anlald kadaryla iddetli bir klostrofobi nbeti
geiriyorum. Gideceiniz yere bensiz gitmenizde bir saknca var m?"
2821
Empati
VVinrer kaytsz bir tavrla omuz sllkerken, Elijah'rn yzride geni bir
glmseme belirdi.
"Bunu bir 'evet' olarak alyorum." Laszlo ilk basama karak her iki
rencisinin de elini skt. "kinizle de gerekten gurur duyuyorum. yi
yolculuklar."
Darian o tarafa yryp alt hanelik bir ifre girdi. Ksa bir duraksamann
ardndan metalik bir 'klik' sesi geldi ve kap ieriye doru ald.
Laszlo gerginliini zerinden atmaya alarak, "ok sofistike," dedi.
"Burasnn CIA iin bir paravan olmadna emin misin?"
"Emin saylrm. Ama hi belli olmaz, deil mi."
Darian onu koridorun sonundaki bir asansre yneltti. Bir dmeye bast ve gm
rengi kaplar onlar bekliyormu gibi hemen ald. ktklar kat bir irket
lobisinden ok apartman giriini andryordu.
Zemin ayaklarnn altnda esneyen kaln ve yine gri bir halyla kaplyd.
Duvarlarda da ucuz motellerde rastlanacak trden kiiliksiz manzara resimleri
vard.
Laszlo daha bir ey syleyemeden, "Garip olduunu biliyorum," dedi Darian.
"Samimi bir ev atmosferi yaratmaya alyorlar ama..."
"Iskalamlar."
'
- .
'
'
"Eh, olduka farkl hem de."
' -
Ksa bir koridorun sonundaki gsterisize, ky tertkli kar>jrun nnde
durdular, Darian yavaa vurdu.
'-'
"'
"Girin."
erisi Laszlo'nun kalarnn kalkmasna neden olacak bir dekorasyona sahipti.
Zengin bir oturma odasyla, bir psikiyatrn ofisi
286 |
Empa ti
arasmda bir yerdi girdikleri: Maun bir masa, kahverengi deri kapl iki kanepe,
lambrili duvarlar, zemini tamamen kaplayan arap rengi kaln hal ve hafif beyaz
klar saan bir ift pirin ayaklkl ke lambas.
Masann arkasndan kalkan ince yapl kadn, "Seni grdme sevindim, Darian,"
dedi. Okuma gzlklerini karp onlara doru iki adm att. "Ve siz de Laszlo
Kuehl olmalsnz. Ben Samantha Zinser. Tantmza memnun oldum."
Laszlo uzatlan eli skarken, "O eref bana ait," dedi.
Elini braknca kadnn kolunun garip bir ekilde dtn grd. Zinser'de
normal olmayan bir ey vard. Bu ey... Hafif, ieksi bir koku benliini
sararken ban yana edi. Daha nce kimse hakknda o kadar iyi duygular
hissetmemiti. Neredeyse bir ocuun zihnine dokunmak gibiydi. Ayn berraklk,
ayn itenlik...
lk anda duyduu endieden dolay birden kendini bir aptal gibi hissederek
glmsedi. Benzer bir rahatlama hissi grmeyi bekleyerek Darian'a gz att, ama
o bir duvar gibiydi. Ksa bir an iin zihninden belli belirsiz geen eki kayg
hissi de gevek bir rahatlama duygusu tarafndan abucak kenara itiliverdi.
Samantha Zinser'de kendisini... Gvende olduunu hissetmesini salayan bir
eyler vard kadnda.
Konuma, yani Zinser'in samalklar -o yarm gerekler ve glckler- ve
Laszlo'nun da hepsini yznde salak bir glmsemeyle yutup hazmetmesi neredeyse
sonsuzluk kadar uzun srd. Normalde asla her eyi o kadar gnlden
kabullenmezdi, ama kontrol kendisinde deildi.
Jill'in varl ylesine habis bir gle bastryordu ki, Darian kzn zihnini
kontrol altnda tutmak iin tm gcn kullanmak zorunda kalyordu. Jill
laboratuar iki ay nce son ziyaret ettii zamana kyasla ok daha glenmiti.
| 287
AdrtnFawer
Ne bekliyordun ki? Onu eitiyorlar. Tpk seni eittikleri gibi, * ;*!
Darian dilini srp, hissettii keskin acya odakland. Asit ta-dndaki kan
aznn iine yayld. Dikkatini datan o oyalamadan memnun halde azndaki
kan yuttu.
Ve Jill'in zihninin yava yava uzaklatn hissetti. Kzn Laszlo'yu yle her
sylenene yaltaklanan bir ocua dntrmek iin konsantrasyonunun tamamna
ihtiyac vard. Darian zihnini bu kez de Zinser'e yneltti.
Kadnda bir gariplik vard; sanki gerekte orada deilmi gibiydi. Laszlo ile el
sktklarn grm olmasa, kadnn bir tr 3 boyutlu hologram olduunu
dnebilirdi. Srekli onun zihnine ulamaya alyordu, ama bu havadaki duman
Zinser kumanday alp duvardaki minik alcya dorultmadan nce bir dakika kadar
bekledi. Bir tonnk sesi duyuldu ve arkasndan duvarn bir metrelik bir blm
ne doru kt. Zinser duvarn gerisindeki odaya girdi.
O ieriye girince yanan lambalar mekn parlak, beyaz bir a bodu. Kk
siyah-beyaz ekranm nnde kmldamadan oturan zayf kzm elleri kucanda
kavuturulmutu. Gzlerini a altrmak iin birka kere krptrd ve
sonra Zinser'e bakt.
JiU'in yznde meleimsi bir glmseme vard, ama Zinser o ifadeyi daha ok
nefret ettii birinin bana ok kt eyler gelmi olduunu az nce renen
birinin tatmin olmu srtna benzetti. JiU'in etkisinden korunmu olduunu
bilse de, kzm yaknlarnda olmak onu hep rahatsz ediyordu.
Karsna oturdu.
"Harika bir i karttn, Jill. Adam son derece uysald. Onu ok zorlaman
gerekti mi?"
"Hayr. Daha kapdan girerken hazrd. Biraz gergin, ama daha ok heyecanlyd.
Size inanmak istiyordu."
"Ama sen de... Ona bunun iin yardm ettin, deil mi?"
Kz ban sallarken glmsemesi tm yzne yayld.
Laszlo'nun cokusunu kzn acmaszca iteklemesine balamt Zinser. Onda
Darian'm inceliinden eser yoktu. JiU'in etkisi altndakiler, ipleri Darian
idare ettii zamanki yumuak ve rahat deiikliklerle kyaslandnda, rpman
kuklalar gibi davranyordu.
Yine de buna deerdi. Darian' sonsuza dek kontrol altnda tutamazlard. Eninde
sonunda onlardan ayrlmaya karar verecekti, onun iin de yerini alacak
birilerini bulmaya abalyorlard. Jill'i idare etmek ok daha kolayd.
1291
Adam Fawer
=- "Ya Darian?"
Jill'in yz glgelendi. "Benden holanmyor."
Jill herhangi baka biri olsa, Zinser bu savnn doru olmadn ileri srerdi.
Ama elbette ki, karsndaki herhangi biri deildi. O bilirdi.
"O nasl hissetti, tatlm?" diye yoklad.
"Balangta gergindi. Korkmu deildi ama... Kendini bir konuda kt
hissediyordu. Sulu gibi sanki."
"Baka?"
"Onu bkmeye altm, ama kar koydu," Jill ban iki yana sallad. "Ne zaman
itsem, o da beni geri itiyordu. ok glyd."
"nemli deil," dedi Zinser. "Baka neler hissetti?"
Jill yzn buruturarak, "Krgn ve kzgn," diye yantlad. "Kendi acsn
size gndermeye alt."
"Ne?" Zinser ylesine armt ki, korkusunu gizlemeyi baaramad.
"Srekli denedi, ama yapamad. Sonra da korktu." Jill duyduu sevinci saklamaya
gerek grmyordu. "O kadar mordu ki... Sanki kusacak gibiydi."
Jill ellerini karnna bastrmt. Zinser onun bunu Darian'n duygularn taklit
etmek iin mi, yoksa istemsiz bir tepki olarak m yaptndan emin deildi.
"Sonra sinsice hisler... Bir eyler planlar gibi." Jill'in sesi alal-d. "Ne
yapacaksnz?"
"Onu durduracam," dedi Zinser hemen. Zihni deli gibi alyordu. "Hem de bu
gece."
Samantha Zinser yavaa kolyesini svazlad. Dietrich her ne kadar kolyenin onu
koruyaca konusunda garanti vermi olsa da, yine de ilk testi baaryla gemi
olmaktan tr kendini daha iyi
292 |
Empati
hissediyordu. O rahibi bulmak gerek bir ans olmutu. Peder Sullivan psiik
dokunulmazlnn kaynamm mutlak inanc olduunu dnmt, ama sonunda onu
koruyann sadece bir inan nesnesi olduu anlalmt.
Dietrich bunu daha nce zm olsa, rahibin kafasm yarp amak zorunda
kalmazd. Yine de, fark etmezdi; cehennem diye bir yer varsa, Zinser'in tek yn
gidi bileti oktan hazrd. Organi-zasyon'un yntemlerini kabullendi uzun zaman
oluyordu.
Ayrca rahip inanlar uruna ruhu dahil her eyden vazgemeye hazr deilse o
zaman btn bunlarn ne anlam kalrd ki? Hem zaten artk bitmiti. Rahip
ilerine yaramt; sonra da onu kilisesinin merdivenlerinde brakm, yz
hari her eyini geri vermilerdi. Dietrich yzn dnce dalgalaryla ayn
rezonans frekansnda elektromanyetik bir alan olduunu kefedince, hemen
gizlemesi kolay kolyeler eklinde kopyalarn retmiti.
Kolyeleri deneklere verdikleri zaman Jill, takan kiinin zihinsel gznden
tmyle kaybolduunu sylemiti. Bu tam Zinser'm umduu eydi, ama Dietrich
bunun biraz daha karmak bir soruna neden olacana dikkatlerini ekmekte
gecikmeyecekti.
"Kolyeleri hepimiz birden kullanmaya balayamayz," dedi Dietrich kesin bir
dille.
'Tam ondan beklenecek klasik bir davran,' diye dnd Zinser. 'Bir zafer
ann bir yenilgiye dntrmek!' Etli, biimsiz ellerinden silik, ktmser
karakterine kadar adam hakkndaki neredeyse her ey ona itici geliyordu. Ama o
olmazsa da proje hibir yere gidemezdi. Adamn o kadar rahatsz edici olmamasn
isterdi.
"Hepimiz birden Jill'in algsal haritasndan kaybolursak, nedenini merak
edecektir. Bu durumda kendisini engellediimizi anlamas sadece bir an meselesi
olur."
"Bizi korumas iin sonsuza kadar Darian' kullanamayz," dedi Zinser
bkknlkla. "Baka seeneklere ihtiyacmz var."
| 293
Adam Fawer
Dietrich yant vermeden nce biraz dnd. "Eer yalanc bir imaj -rnein bir
duygu dalgas- yaratrsak, o zaman onu kandrmay baarabiliriz."
"Bunu yapabilir misin?"
"Sanrm," dedi Dietrich parmaklaryla sinirli bir ekilde tempo tutarak. "Tesla
kutusunu kullanabiliriz."
Zinser alt aylk abalar dnd. "O eyin almadn sanyordum."
Tesla'nn notlarndan yararlanan Dietrich, herkesin duygularn yaymak iin
kullanabilecei bir aygt tasarlamt. Ama dzenek uygulamada baarsz
olmutu.
Dietrich terden parlayan alnn sildi. "Aslnda alt, ama sizin istediiniz
ekilde deil. Tesla kutusu duygular yaymay baard; sadece bunu ok zayf bir
ekilde ve ok dar bir frekans bandnda yapt."
"Bunun bize nasl yardm olacak?" diye sordu Zinser.
"Aygtn almamasnn nedeni, yayd dalgalarn yeteri kadar gl olmamas
ve onlarn kiiye zel olma..."
"Sadede gel, Doktor!"
"Bu yanstmalar zelletirilmi hayalet imzalar olarak kullanabiliriz. Yani
sizi mutlu bir annzda kaydedip, sonra da aygt bu mutluluu sonsuz bir dng
iinde yaymak zere programlayabilirim. Kolyeler gerek duygularmz
maskeleyeceinden, Jill sadece bizim nceden kaydedilmi duygularmz
alglayacaktr."
"Bunu hemen yap."
Bir hafta sonra Dietrich bir sedyenin zerinde yatan Zinser'in kafa derisine
sekiz elektrot yerletiriyordu. Onun duygularn kaydetmeye hazrd, ama
endieli ya da aldatc duygular iinde olmamaya almak, pembe filleri
dnmemek gibi bir eydi.
Jill ile dorudan muhatap olmaya da zaten o nedenden tr kar kmt:
Davranlarn kontrol edemiyordu. Darian ileyken bu nemli deildi, nk o
bencil bir yrtcyd ve Zinser'in gerek
294 |
Empati
kiiliinden rahatszlk duymuyordu. Dahas, Organizasyon'un onun yeteneklerine
eriimini salayan etken gven deil, parayd.
Ve Zinser, Jill'den ok daha fazlasn istiyordu. Ona klavuzluk yapmak, dnyay
kendi grd gibi grmesi iin onu ekillendirmek istiyordu. Tm bunlardan
tr, gerek duygularn saklayacak bir yol bulana kadar yannda Darian olmadan
Jill ile karlamamaya byk zen gstermiti.
302
Empati
Zihnini yayd, ama hibir ey -daha nce hissetmi olduu o yine* lenen sahte
maskeleri bile- hissetmedi.
Aman Tanrm'.... Ne yaptlar bunlar?
Seni idi ettiler; yaptklar bu. ekip gitmene izin vereceklerini mi
sanyordun?
Evet, yle sanmt. Hep ortadan kaybolabileceini dnmt. Ne byk
aptallk!
Dierleri iin de byle olmu olmal. Yce Tanrm! Buna nasl dayanabiliyorlar?
Bu soyutlanma, bu yalnzlk...
Barmamak iin dudaklarn srd. Onu orada yle tutamazlard.
Niye tutamasnlar ki? O ocuklar sana kartmadan nce evsiz adamlar bkmene
izin verdiler. Seni burada sonsuza dek kilit altnda tutmayacaklarn dnmeni
salayan ne ki?
Darian stndeki deli gmleine bakt, sonra gzetleme kamerasn bulana kadar
baklaryla tavan tarad.
"Zinser'e konumaya hazr olduumu syle," dedi dorudan kameraya bakarak.
Duvardaki saati seyrederken sonsuzluk gibi gelen drt dakika yava yava geti.
Sonunda kap bir klik sesiyle birlikte ald.
"Pencereden izle," dedi Zinser nbetiye. Szlerini Darian'dan saklamaya
almamt bile. "Tutukluyu serbest brakr gibi bir hareket yaparsam ikimizi
de baylt ve beni hemen revire gtr."
"Peki efendim."
Zinser ieriye girince nbeti kapy kapatt. Darian, igdsel olarak kadnn
duygularn alglamaya alt. Empire State binasn itmeye alsa daha kolay
olurdu.
"Bana ne yaptn?" diye sordu inleyerek.
"birlii yaparsan dzeltilemeyecek bir ey deil."
"Ne istiyorsun?"
"Laszlo'yu."
303
AdnmFaifvr
'i
"O zaten senin."
s
"Evet ama senin birden ortadan kaybolman* aklama komi-Sunda sorunumuz da var."
Ti i.
"Sana yardm etmeyeceim."
i1'
"Etmezsen burada daha ok, ok uzun sre kalrsn." Zinser duraksad. "Ve bir
daha da asla bir insann duygularn hissede-mezsin."
Darian onun ifadesiz yzn okumaya alt, ama tm mrn bakalarnn
zihinlerinin iine bakarak geirmi de olsa, kadnn duygularn sezmeyi
baaramad.
"Onu brakrsan sana baka birisini bulman iin yardm ederim," dedi. "Daha
gl birisini."
"Bu bir pazarlk deil, Darian. Artk sana gvenemem."
>%
"Peki, benim sana gvenmem mi gerekiyor?"
'
"Sana dnmen iin yarna kadar sre veriyorum. Kararn bana sabah sylersin."
Zinser nbetiye kapy amasn iaret etti. Darya kmca pencerenin nne
bir panel ekti. ki saniye sonra klar snd ve Darian karanla gmld.
Birden daha nceden hi karanlkta yalnz kalmam olduunu fark etti.
nk Darian Washington hi yalnz olmamt.
Gzlerini kapatt zaman hep ona huzur veren duygularla, baka zihinlerin
kprtlanyla sarl olurdu. Ama imdi hibir ey yoktu. Hibir duygu. Huzuru
cierlerine dolan havann hrtsnda arayarak derin bir soluk ald.
Yalnz basmasn. Yalnz. Yal...
- YAPMA. Soluk almana odaklan: Al... Ver. ..Al... Ver...
Karanlkta yalnz bana. Bir hilik. Canl canl gmlm gibi. Ya da l. lm
byle bir ey olmal. Sonsuza dek hilik. Grnt yok, ses yok, his yok. Sadece
bo bir karanlk. Tek bana...
Empati
- Tanr akna, yirmi dokuz yandaym! Karanlkta birka saat yalnz bama
kalabilirim.
' ,1
'
;,
| 305
31
Roger kahvaltdan sonra onlar snfa gtrd. Aslnda gidecek fazla bir yol
yoktu. Okul tesisleri olduka byk bir alan kaplyor olsa da, Elijah ile
VVinter'in hayat 1. Seviye'nin bir kesinde geecekti.
Snfa giren Elijah ilk anda hayal krkl yaad. Son derece sradan bir
yerdi: Karatahta, retmen masas, kk ahaptan masa ve sandalyeler,
duvarlarda haritalar ve tarihi kiiliklerin resimleri.
Odada garip olan tek ey, hi pencere olmayyd. Tesisteki teki tm odalar
gibi d dnyaya alan tek bir pencere dahi yoktu. Onun yerine duvarlardan biri
tmyle yar effaf bir Plexiglas panoyla kaplanmt. Elijah ile VVinter odann
ortasnda yan yana oturdu. Etraflarndaki bo masalar gzaltna alndklar
hissi yaratyordu.
Yerlerine yeni oturmulard ki, kap ald ve ieriye bir kadm girdi. Uzun
boylu ve ekici biriydi; stnde beyaz bluz, lacivert spor ceket ve bunlara uyan
bir etek vard. Roger gibi o da son derece mutlu ve sevecen biri gibi duruyordu.
Rengi parlak kzl damarlarla bezeli koyu bir maviydi.
"Gnaydn," dedi karatahtann nne doru yryerek. "Adm Samantha Zinser ve bu
Oppenheimer okulunun yneticisi-yim. Buraya ho geldiniz demek, ne yapmaya
altmz anlatmak ve sizlerden beklenenin neler olduunu anlatmak iin
geldim."
retmen masasnn etrafnda dolat ve uzun bacaklarn st ste atarak oturdu.
"Biz burada olduka serbest davranrz; onun iin bir sorunuz varsa, ltfen
ekinmeden sorun."
Elijah rkek bir ekilde elini kaldrd. Kendini biraz aptal gibi hissediyordu,
ama Bayan Zinser'in szn kesmek de istemiyordu.
306 |
Em p ati
"El kaldrmaya gerek yok, Elijah. Aklndan ne geiyor?"
"Bay Kuehl de burada ders verecek mi?"
Renkleri deimese de Zinser'in yzndeki glmseme bir an iin kaybolmutu.
"Bay Kuehl u anda baka projeler zerinde alyor, ama ileride onu
greceinizi sanyorum."
"Ya Bayan Washington?" diye sordu VVinter.
Zinser'in glmsemesi bu kez bocalamaktan ziyade yznde dondu. Gzlerindeki
cana yakn ifadeden eser kalmad. Elijah kadnn neeli renklerini o kadar ak
olarak gryor olmasa, onun kzm olduunu dnrd.
"Bayan Washington da ayn ekilde, u anda msait deil." Bir an duraksayan
Zinser devam etti. "Balamadan nce, size birini tantrmak istiyorum.
Darian... Bayan Washington'un size syleyip sylemediini bilmiyorum, ama
Oppenheimer'daki tek renci siz deilsiniz."
Elijah ile Winter birbirine bakt. Winter'in bak iyimserken, Elijah'mki
endieliydi. Baka renciler demek, gruplama demekti. Ve gruplama da darda
kalanlar anlamna geliyordu. Yani Elijah'in Winter ile olan arkadal ksa bir
sre sonra apansz sona erecek demekti.
Tam o srada snfn n tarafndaki kap ald ve ieriye srk gibi, ince
yapl bir kz girdi. Boyuna baklrsa onlardan daha byk olduu belliydi; bir
onuncu snf rencisi olmalyd. Kz, Elijah ile Winter'i pheci baklarla
szdkten sonra gzlerini Zinser'e evirdi.
"Mkemmel zamanlama," dedi Zinser. "Ben de tam senden bahsediyordum. Bu Jill
Willoughby. Jill, bunlar da Elijah Cohen ile Winter Zhi. Buradaki almalarnda
sana katlacaklar."
"Merhaba," dedi Jill.
Her ne kadar yznde kibar bir glmseme belirse de, Elijah youn mor
kskanl hemen farketti. Jill gzlerini onunkilere dikti. Elijah fiziksel
olarak gzlerini baka tarafa evirdi, ama onun
1307
AdamFawer
gsterili renklerine elinde olmadan zihin gzyle bakmaya devam etti.
Birden ok youn bir bask hissetti; sanki grnmez bir el skarak cann
karyordu. Jill'in renkleri bir anda solgunlap neredeyse grnmez hale
geldi. Elijah yutkundu. Jill bir ekilde onun baktn hissetmi ve zihnini ona
kapatmt.
Elbette. Oda bizlerden biri nk.
Ama yeteneklerini Winter, Bay Kuehl ve Bayan Washington ile paylatn
rendii zaman duyduu yaknlk hissinin aksine, Jill'e bakt zaman
hissettikleri bambakayd. Tamamen farkl bir duyguydu.
Korkuydu bu.
Oda a boulunca Darian gzlerini at. Kap ar, metalik bir sesle ald.
Zinser gzlerinde dn vermez bir bakla odaya girdi.
"Kararn verdin mi?"
"Evet," dedi Darian atlak bir sesle. Ne kadar sreyle barm olduunu
dnd. Bir gece mi; yoksa iki mi? Bilmiyordu. Tek bildii, ona yllar gibi
geldiiydi. "Sana yardm edeceim. Sadece... Sadece beni bir daha yalnz
brakma."
"Brakmam."
Darian titrek bir soluk ald. "Ne yapmam istiyorsun?"
Dietrich telefonu kaldrd, birka saniye sonra ahizeyi Laszlo'ya uzatt.
"Size."
Laszlo rulo ktla kapl muayene masasndan atlayp, zerindeki hastane
nlnn arkasn kapal tutmaya gayret ederek adama doru ilerledi. Souk
plastik ahizeyi kulana dayad.
308 |
ii#|*l'f'
"Alo?"
"Merhaba tatlm," dedi Darian. Sesi bouk ve atlak kyordu. "Sana veda
etmeden gittiim iin zr dilerim, ama Samantha'nm olas vaka olarak
belirledii bir olan vard. Neticede... Akl hastanesine kaldrld."
Laszlo bir an kendini de bir akl hastanesine kapatlm olarak dnd. Akl
saln kemiren tm o vahi, dank zihinler... rperdi.
"Ne hissettiini anlyorum. Ne zaman dnyorsun?"
"Yarn," dedi Darian alamakl bir sesle. "Laszlo... Seni seviyorum."
"Ben de seni seviyorum, canm."
Laszlo onun bir ey daha sylemek zere olduunu dnd, ama sadece yavaa
kapanan telefonun sesini duydu. Yerine koymadan nce ahizeyi bir an daha
kulanda tuttu.
"Her ey yolunda m?"
Dietrich'e dnd. Doktor terden srlsklam olmutu, ama grne gre bu onun
iin normaldi; sabah saatlerinin olduka nemli bir blmn alnnda biriken
terleri silerek, ya da avularn beyaz laboratuar nlyle kurulayarak
geirmiti.
Laszlo azndan kan szce kendi de pek inanmayarak, "Her ey yolunda," dedi.
"Devam etmeye hazr msnz?"
Neeyle kark bir heyecan dalgas benliini sarnca, "Elbette," dedi ve yeni
kaznm kafa derisini svazlad. Sonra tekrar rulo kt kapl muayene masasna
oturdu. "Srada ne var?"
"nand m?"
"Evet. Evine giderken kmt."
"Gitmesine izin mi verdin?"
"Merak etme. Onu srekli gzetim altnda tutuyoruz. Bir sre sonra geri dner."
"Nasl bu kadar emin olabiliyorsun?"
"inden istifa etti. En sevgili rencilerini yitirdi. Hibir eyi kalmad."
"Gnaydn," dedi Elijah nee iinde.
"Selam." VVinter onun karsna oturdu. Yaamlar daha ilk haftada rutine
dnmt. VVinter eblehe bir sevimlilik bulduu Elijah'dan holanyordu, ama
arkadalarn da zlemiti. Ama orada rendikleri, Bay Kuehl'in
rettiklerinden bile kat kat ilginti.
Kz tam servis grevlisine iaret etmek zereyken, Elijah, "Ben senin iin de
smarladm," dedi
VVinter aknlkla gzlerini krptrd. "yle mi?"
"Hep ayn eyi yiyorsun. Ben de seni z-z-zahmetten kurtaraym dedim."
"Teekkrler. ok naziksin."
Omuz silken Elijah utanga baklarn yere indirdi. VVinter ise iinden kendini
azarlyordu. Szcklerini daha dikkatli semeliydi. Elijah'm titrek ve hafif
melodik ses tonundan kendisinden holandn anlamamaya imkan yoktu. stelik bu
holanma arkadalk anlamnda deildi. teki trl holanmak idi yani. Onu
yreklendirecek eyler sylememeliydi; bu sadece onun ocuksu akn
glendirmeye yarard.
| 313
Adam Fawer
Konuyu deitirmek iin, "Sizinkilerle konutun mu?" diye Sordu.
"aka m yapyorsun? Anneme kalsa, h-h-her yemekten nce ve sonra konuurduk.
Neyse ki, babam onu gnde bir defa ile snrlad."
"Biliyorum, benim annem de aynen yle," VVinter duraksad. "Ona eyden
bahsetmedin deil mi? Hani..."
"Deli misin? Buras houma gidiyor. Annem gerei renecek olsa, b-b-babam beni
eve gtrmek iin ilk uaa atlayp gelirdi."
O srada servis grevlisi gelip yumurtalarn masaya brakt. VVinter bir para
kzarm ekmei yumurtann sarsna batrp azna att. Mkemmel. Evdeyken
kahvaltda msr gevreinden baka bir ey olmazd. Oppenheimer'da olmak bir
otelde yaamaktan farkszd.
Portakal suyunu yudumlarken mrldand: "Jill neden bizimle birlikte yemiyor
sence?"
"Bence asl soru u: Neden bizimle ayn blmde kalmyor?"
VVinter omuz silkti.
"Demek istediim," diye devam etti Elijah, "Onun yks ne? Bizimle ayn okulda
m, deil mi?"
"Bana sorarsan, deil."
"Bence de yle. Ama neden? Bizden daha byk olduu iin mi?"
"Hayr," dedi VVinter bir lokma yumurtay mideye indirirken. "Bence bizden
farkl olduu iin."
"Yani daha m gl demek istiyorsun?"
"Bunu sen de duyuyor musun?" diye sordu VVinter.
"Gryorum," diye dzeltti Elijah.
Elijah'in ruh hallerini duymaktan ziyade grdn anmsayan VVinter ban
sallad. O kadar garipti ki. Birine bakt zaman gzlerinin nnde renk
bulutlarnn olumasm hayal bile edemi3141
Empati
yordu. Duygular gamlarda bir aa, bir yukar gidip gelen insanlarn kendine
zg tmdaki arklarn duymak ok daha doald.
"Belki onun iin deiik planlan vardr," dedi Elijah yksek sesle dnr gibi.
Winter gzlerini ks. "Ne demek, planlar?"
Elijah ona doru eilip sesini alakt. "Biliyorsun ite. Dolap. Strateji.
Dzen. Akllarnda insanlara y-y-ynelik iyi niyetin tesinde baka bir eyler
olmas lazm. Sana da yle gelmiyor mu? Yoksa btn bunlar neden yapsnlar ki?"
"Btn neleri?" diye sordu VVinter. Kendini biraz aptal gibi hissetmiti.
Samantha Zinser video kaydn geri sarp Elijah ile VVinter'in konumalarn bir
kez daha dinledi.
Bu noktaya gelmeleri ok da uzun srmedi.
Arkasna yaslanp gzlerini yumdu. Elijah gerekten de yetenekliydi; o konuda
diyecek bir ey yoktu. ylesine yetenekliydi ki, Oppenheimer Enstits'nn
gerisindeki yalan tm plaklyla grmt. in garip yan, onun iki haftada
vard noktaya gelmek Darian'n bir yldan fazla zamann almt.
Aslnda bunu nceden kestirmek gerekirdi, nk Elijah bilimkurgu hastasyd.
Byk olaslkla her kenin arkasnda bir komplo gryordu. O seferkinin gerek
olmas onun iin byk ansszlkt.
Zinser'in bu durumda tek seenei vard: Jill.
Jill'i eline geirmek iin Darian' kullanmt. Sonra Laszlo'yu kontrol altnda
tutmak iin Jill'i. imdi de onu Elijah ile VVinter'i elde etmek iin
kullanacakt. Kz elinden geldiince saf tutmak istemiti, ama bu artk
olanaksz grnyordu.
nemli deildi. Jill zaten hibir zaman istedikleri hale dn-meyecekti;
fazlasyla zarar grmt. Zinser ilk balarda Peder Sullivan'm kza gstermi
olduu kt muamelenin iine yarayacan dnmt; ektii o kadar acdan
sonra Jill'i deitirmek daha kolay olabilirdi. Ama bu kuram tutmamt.
ncil'in Tanr'nn yasas olduu bir kez ve o ekilde retildikten sonra,
Jill'e gerek dnyann ahlaki belirsizliklerini kabul ettirmek neredeyse
olanaksz hale gelmiti. Kzn Organizasyon'a en byk yarar ksa dnemde, yani
yeni gelenlerin davay benimse3161
Empati
meini garanti etmekte olacakt. Hibir ey davadan nemli deildi. Ve eer
ynetim kurulunun plan alrsa, hibir ey davaya o iki ocuktan ve onlarn
ardndan gelecek olanlardan daha yararl olamazd.
Yeteri kadar olumlu duygusal destek verilirse, Organizas-yon'un grleri
ocuklarn zihinlerine yerleirdi. te yandan Jill, bunu yapmak iin ocuklar
bkerse, olanlardan phelenebilirdi. Yine de denemeye deerdi.
Zinser'in yanlma olasl da vard elbette; yani Jill'e o ii yaptrmak kz
Organizasyon'a yaklatrabilirdi de. Ancak bu fazla iyimser bir yaklamd ve
Zinser de bunun farkndayd. Giriimi byk olaslkla geri saym balatacakt.
AdamF^ver
"Doru. Ne yazk ki, ok az sayda insan byle bir estetik alglama halinde
birka saniyeden fazla kalabilme yetisine sahiptir; dolaysyla da estetik
algnn getirecei akm dinginlie eriemezler."
"Budist meditasyon gibi."
Zinser ban sallad. "Bugn artk sadece 'Schopenhauer dehas' olarak bilinen
artistik dehalar yle estetik nesneler yaratp, ilerindeki Platonik dealar'
anlatan sanat eserlerine dntrebilir. Platonik dealar ile neyi kastettiimi
biliyor musun?"
"Platonik dediiniz... Hani u kar cinsten biriyle sadece arkada olduunuz
zamanki gibi deil mi?"
Zinser glmsedi. "Evet, ama buradaki anlam o deil. Benim kastettiim Yunan
filozof Plato. Plato dnyann fiziki nesnelerden deil de, geni anlamda soyut
olarak var olan kavramlar oluturan evrensellerden meydana geldiine
inanyordu."
Winter akl karm bir ekilde alnn krtrd.
"Yeil rengi dn. Yeil var olan herhangi bir nesneden bamsz olarak vardr.
Eer yarn, tm dnya ve onunla birlikte yeil olan her ey yok olsa, yeil
rengin varl devam edecektir. nk yeil bir idea'dr."
"Sanrm anladm," dedi VVinter. "O zaman bir dier evrensel, mesela byklk
olabilir. Ya da bir duygu."
"Kesinlikle. Platonik dea derken bu evrenselleri kastediyorum ite.
Schopenhauer, sanatn tek amacnn Platonik dealar' iletmek olduuna
inanyordu."
VVinter kemanna bakt.
"Schopenhauer'n hepsinden ok sayg duyduu sanat hangisiydi, bilir misin?"
VVinter ban iki yana sallad.
'';,
"Mzik."
..,.
-
"Neden?"
322 |
i
Empat*
"Schopenhauer sanatlar zne-nesne sreklilii ekseninde iki
grup olarak snflandrmt."
,
.
iirf. >
:
"Srek... Ne?"
s
'
?-.<??
Teoriyi anlatacak en uygun szckleri bulmaya alan Zinser duraksad. "Pekl.
Dnyay, zneler -yani insanlar- tarafndan alglanan nesnelerden -yani
eylerden- olumu olarak dn. imdi de bir taraftaki znelerle dier
taraftaki nesneler arasnda uzayan bir izgi dn. te bu, zne-nesne
srekliliidir."
"Anladm."
"imdi, Schopenhauer birinci gruba giren sanat trlerinin -mimari, heykel, resim
ve iir- nesne kutbuna daha yakn olduklarn syler; nk bunlarn hepsi kendi
zgn ifade ortamlaryla snrldr."
VVinter bayla onaylad. "iirin dil ile snrl olmas gibi. Yani bir air en
yeil yeili betimlemek isterse, bunu yapacak szckleri bulamayabilir."
"Doru. Tm bu sanat trleri kendilerinden farkl olan nesneleri betimlemeye
alr. Bir aa resmi aynen bir aaca benzeyebilir, ama bir aa deildir. Bir
bina ne kadar gzel, ya da bir heykel ne kadar kusursuz olursa olsun, bu sanat
trleri asla alglanan mkemmel olarak taklit edemez."
VVinter, "Ama mzik edebilir," dedi.
"Evet," diye yantlad Zinser glmseyerek. "Mzik daha ok zne kutbuna
yakndr; kendi ortamyla snrl deildir, nk tmyle soyuttur. Schopenhauer
mziin yapsnn doal dnyay kopyaladna inanr: Bas sesler cansz
maddeleri, armoniler hayvanlar dnyasn, melodiler ise insan dncesini
betimler. Mzik, zde evrensel Irade'nin kopyasdr. Mziin teki sanat
trlerinden fark, kendi kendini iermesidir. Baka eylerin aksine, soyut
duygular barndrr; bylece dinleyicinin yaamn duygusal zn ac ekmeden
'?-;.
"Tamam! Beni dinleyin!"
ocuklar itiip kakmaya devam ediyordu. Zaten kimse yedek retmenleri adam
yerine koymazd. zellikle de jimnastik dersinde. Sonra kel kafal adam dd
dudaklarma gtrp ttrd. Ses o kadar delici, o kadar yksekti ki, Charlie
kafatasnn iinden geldiini sand.
"Bu daha iyi," dedi yedek retmen glerek. "Sizin de olaslkla tahmin
ettiiniz gibi, Bay Griffin hasta. Bu hafta jimnastik dersinize ben gireceim.
Adm Bay Kuehl."
Yedek retmen elindeki voleybol topunu salonun ahap zemininde birka kez
zplattktan sonra sadece dizlerini ve ayaklar330 |
impati
nn yanlarn kullanarak havada sektirmeye devam etti. Yaklak on be saniye yani snftaki sporcu geinenlerin saygsn kazanmak iin yeterli zaman- sonra
topu havadayken kapt.
"Tamam. Kim yakantop oynamak ister?"
ocuklarn yaa ve cssece daha iri olanlar sevinle haykrd, eziklerse
iinden svd. Charlie her ne kadar yeterince popler olsa da, eziklerle ayn
fikirdeydi: O aptal oyunu kim icat ettiyse, kesinlikle kabadaynn tekiydi.
"ki takm kaptanna ihtiyacm olacak."
Snfn yars elini kaldrarak ne kt. Charlie ise neriyle ilgilenmedi
bile. Yapmak istedii son ey dostlarn sralamakt. Takm oluturma sreci
neredeyse oyunun kendinden bile berbatt, nk her iki tarafta da biri en son
seilen olacakt.
retmen elindeki not panosunu tarayarak, "Bir bakalm..." dedi. "Mesela, Bay
McGee'ye ne dersiniz?"
"EVET!" Benny McGee baparmayla arkadalarna 'tamamdr' iareti yapt. Sonra
sallanarak ne kt, o arada yanndan geerken Timmy Brewster'in midesine bir
dirsek akmay da ihmal etmedi.
retmenin seebilecei tm ocuklar arasnda Benny en k-tsyd. Takm kaptan
seilmi olmasa bile daylanmann bir yolunu bulacakt. teki ocuklardan bir
ya byk olduundan, csse avantaj da vard.
"Ve..." retmen yine nndeki isim listesine bakt. "Bay Hammond."
Kuehl denen adamn adn sylememesini dileyen Charlie yutkundu. ne karken
ocuklarn birka dosta srtna vurdu.
"El skn ve takm seimleri balasn."
Koca Benny elini uzatt. Charlie de ona doru uzand, ama Benny son anda elini
geri ekince etraftan glmeler geldi. Ve birden Charlie'nin parmaklarn
yakalayp, cann actacak kadar
Sikti.
....'.
;..;..
!.4/</Vi .'..,,>.?.
I 33i
Adam Fawer
"Sen ldn, Charlie."
Olanlar grmezden gelen retmen elini Koca Benny'nin omzuna koydu. "Siz
balayn, Bay McGee."
Benny altnc snfn en edepsiz ocuunu iaret ederek "Jake," dedi.
Kklerin bir ksm Jake takm kaptanna doru yrrken kendilerine bindirmesin
diye hemen kenara ekildi, ama olan yine de, anlald kadaryla o gn
herkesin amar olan olan Timmy Brewster'e 'yanllkla' arpmay baard.
"Sizin sranz, Bay Hammond."
Snfa gz gezdiren Charlie dudan srd. Arkadalarndan ou yar
glmseyerek, yar yalvararak bakyordu. Akll seimin lan Polenski olduunu
biliyordu. lan doutan sporcuydu; son derece hzl ve olduka da glyd. Ama
Charlie kimseyi gcendirmek de istemiyordu. Hem ylesi adil de olmazd, nk
neredeyse her zaman takmda kendine ilk yer bulan lan oluyordu. ocuk ona sanki,
'ikimiz de beni seeceini biliyoruz, onun iin bu ii uzatma,' der gibi bakp
hafife ban edi.
Ama Charlie onu semek istemiyordu. Ya da onun arkadalarndan birini. Hatta
onlar birbirlerine drmek iin Koca Benny'nin tayfasndan birini bile
semeyecekti. Sonunda azn at zaman kan isim kendisini bile artt.
"Timmy."
Herkesten fazla aran elimsiz, krmz burunlu ocuk bam kaldrp ona
bakt. "Ben mi?"
"Takm kaptannz sizi aryor, Bay Brewster," dedi retmen.
Timmy sersemlemi bir halde ne kt. Arkasna geerken omzuna vurarak,
"Teekkrler Charlie," diye fsldad.
"Nesin sen?" diye fsldad Benny. "Geri zekl falan m?"
"Bizimle paylamak istediiniz bir ey mi var, Bay McGee?" diye sordu Kuehl.
332 |
Empati
"Sadece kazklandra sylyordum; Timmy'i ben alacaktm da."
,;-.?.'?: o
Herkes gld.
"Eh, o zaman bir dahaki sefere ilk onu seersiniz. Sizin sranz."
"lan."
Ad sylenen ocuk hafife ban edi ve Benny'ye doru yrd; Charlie'nin
yanndan geerken de kar takma seilmi olmaktan dolay zr diler gibi
yavaa omuz silkti.
Sra ikinci seimine gelince, Charlie'nin ilkinden sonra duyduu rahatlama hissi
tamamyla kaybolmutu. Arkadalarna bakt, ama yine bir baka beklenmeyen isme
yneldi.
"Alan."
Alan gzlerini aknlkla krptrd ve koca gbeini hoplatarak ne kt.
Benny, "BUM, BUM! BUM, BUM!" diyerek her admnda onunla alay etti. Kendisi de
iman olmasna ramen Alan'm kilosuna taklmakta herhangi bir gariplik
grmyordu. "Ne oynadn sanyorsun sen? Salaklarn intikam m?"
"O filmde salaklar kazand ama, ahmak," dedi Charlie.
"Kes sesini."
Ve bylece srp gitti. Benny en iri ve hzl olanlar alrken, Charlie de
zayflar ve kendine srekli satalanlar semiti. Kaybedeceklerini biliyordu.
Kaybetmek ne kelime... Dmdz edileceklerdi, ama isimlerin azndan kmasna
engel olamamt. Genelde en sona braklan ocuklar setii iin kendini ok
iyi hissediyordu. Seim ii bitince takmna bakt.
Eh, en azndan mutlular.
Gerekten de yleydiler; yarsndan ou bir jimnastik dersinde ilk defa
glmsyordu. Ama sahann kendi taraflarnda toplanp da hayatlarnn dersini
almak zere olduklar gereine uyannca, glmsemeler birer birer kayboldu.
333
Adam Favver
"Pekl," dedi Charlie kollarn takm arkadalarnn omuzlarna atarak.
"Canmza okunmadan nce bir ey yapalm."
Szlerini bitirince hep birlikte "Yaasn bizim takm!" diye barp, sraya
dizildiler.
"Ben ddk alnca," dedi Kuehl. "Bir... ki... ..." nlayan ddk sesiyle
birlikte oyun balad. Yirmi drt ift lastik ayakkab parke zemini dverek
ortada dizili toplara kotu.
Charlie'nin takmnn yedi oyuncusu ilk on saniye iinde vuruldu, ama kalanlar
havada uuan toplarn altnda geriye ekilmeyi baard. Ve hepsinin elinde
birer top olmasna ramen, hibiri vuru yapmaya yeltenmedi. Bei de Benny'nin
takmnn tm toplar atmasn bekledi.
Son top da kendi sahalarna geince Charlie, "MD!" diye bard.
Timmy, Alan, Sam, Jeremy ve Charlie hep birlikte izgiye koup toplar hedeflere
att. Koca Benny ilk topu yakalad, bir ekilde ikinci ve ncden syrld,
ama sonrakinden kaamad. Timmy'nin topu alnnn ortasna arpp srad.
Muzaffer bir edayla, "EVET!" diye baran Timmy kaptanyla tokalat.
"Vuruldun!"
Charlie'nin takmnn geri kalan Benny'nin sahay sklm pklm terk etmesinden
sonra bir dakikadan az bir sre iinde elendi, ama bu hibirinin umurunda
deildi. Aslnda kazanan onlard.
334 |
35
Sonraki birka hafta Laszlo iin sakin geti. Sabahlar hari. Korku o zaman
aklna giriyordu. Zihnini en ok sabahlar uyandnda berrak hissediyordu, ama
en fazla da o dakikalarda pheye kaplyor, bu da onu rahatsz ediyordu.
Sonra beyni almaya balayp, 'Darian neden bana kendi veda etmedi?' ya da
''Oppenheimer Enstits'nde gerekten neler oluyor?' trnden sorular sormaya
giriince, zerine dingin bir kesinlik hissi kyordu. Sanki kafasnn iinde
bir dme evriliyor ve tm kayglar uuveriyordu. Gzlerini ayor, ayaklarn
t
r
36
Samantha Zinser tek kelime etmeden snfa girdi ve tahtaya yazmaya balad.
ocuklarn eitimini byk lde profesyonellere braksa da, birka konuyu
kendilerinden olmayan birine teslim edilemeyecek kadar nemli gryordu. Felsefe
de bunlardan birisiydi.
Yazmas bitince geriye ekildi. Elijah, VVinter, Charlie ve Jill tahtadaki garip
soruyu defterlerine gemiti bile.
"Sen ne dnyorsun, Charlie?"
Charlie Hammond tahtaya bakt. 'Kuzey Dakota var mdr?' Bir sre, sanki bunun
aldatmaca bir soru olup olmadn anlamak istercesine retmenini szd. Birka
saniye sonra da ban sallad. "Elbette vardr. Birleik Devletlerin elli
eyaletinden birisi."
"Nereden biliyorsun?"
ocuk omuz silkti. "Geen yl corafya dersinde rendim."
Zinser yavaa masasnn etrafnda yrrken, "renmisin-dir," dedi. "Ama
gerekten var olduunu nereden biliyorsun? Oraya hi gittin mi?"
"Hayr."
"Gitmi birini tanyor musun?"
"Hayr."
"Bir Kuzey Dakota plakas grdn m hi?"
Charlie hayr anlamnda ban sallad.
"O zaman nasl bu kadar emin olabiliyorsun?"
t
"nk bir kitapta okudum."
"u kitaba neden inanyorsun?"
Charlie yine omuz silkti. "Bilmem. Ama inanyorum."
"Yani corafya kitabnda yazan her eyin doru olduuna gzn kapal inanyor
musun?"
340 |
Empati
"H-h! Evet."
.'
"Biliyor musun?" dedi Zinser. "Ben de Kuzey Dakota'nn var olduuna -oraya hi
gitmediim ve gitmi birini de tanmadm halde- inanyorum. Ama bir deneyci
olsaydm inanmazdm."
Durdu ve tahtaya 'DENEYC' yazd.
"Deneyciler, bilgi edinmenin tek yolunun kiisel deneyimler olduuna inanr. Bu
nedenle de, bir deneyci asla bir kitaba, saat alt haberlerine, hatta
retmenine bile gvenmez. Onlar ilk kukuculardr."
"ncil'e inanrlar m?" diye sordu Jill tereddt ederek.
"Hayr."
Kz ban anladn ifade edecek ekilde sallam, ama yznde beliren
tedirginlii de gizleyememiti. Zinser glmsemesini bastrd. Felsefenin
dnmeyi retmenin yan sra, banaz bir rahibin beyin ykamasn etkisiz
klmak gibi ek yarar da vard. Devam etti.
"Deneyciliin gemii eski Yunana kadar gider. Ancak deneyciliin babas olarak
kabul edilen kii ngiliz filozof John Locke'dir. 1689 ylnda yazd nsan
Anlay zerine Bir Deneme'de22 bilginin sadece a posteriori, yani deneyim
sonras elde edilebileceini sylemitir. nsan zihninin bir tabula rasa, yani
'bo sayfa' olarak baladn ve kiisel deneyimlerle doldurulduunu iddia
eder."
Duralayp syledii deyimlerin not alnmasn bekledi.
"Locke'nin sadece felsefe deil, devlet ve ekonomi zerine de olan teorileri
lkemizin oluumunda rol oynamtr. rnein Locke, devlet ve vatanda
arasndaki ima edilmi sosyal szleme zerinde olduka fazla yapt retmitir.
Her insann 'yaam, zgrlk ve mlkiyet' hakk olduunu zellikle vurgular. Bu
size tandk geliyor mu?"
An Essay Concerning Human Understanding
Adam Fawer
"Anayasamzdaki 'yaam, zgrlk ve mutluluu aram hakk'gibi," dedi Winter.
varlk' dedii benlik fikriyle, her eyin bir eyden gelmi olmas gerektii
fikrini birletirdi."
Zinser nndeki notlardan yksek sesle okumaya balad. "Eer, o zaman, gerek
bir varln olduunu ve yokluun hibir gerek varl retemeyeceini
biliyorsak, bu ezelden beri bir eyin olduunun bariz bir gsterimidir; ezelden
beri olmayann bir balangc olduuna ve balangc olann da baka bir ey
tarafndan retilmi olmas gerektiine gre, mantmz bizi bu kesin ve bariz
gerein bilgisine gtrr: Ebedi, her eye gc yeten ve her eyi bilen bir
Varlk olduuna.
"Baka deyile, hepimiz bir eyden gelmi olmalyz ve o ey de Tanr
olmaldr."
"Bu p-p-pek de deneysel grnmyor," dedi Elijah. "Haklsn. Locke'nin
deneyciliine ynelik balca eletiri de budur. Tarihiler dindar biri
olduundan Locke'nin Tanr'nn varlndan phe duymay kendine
yaktramadna inanyor. Ancak, lmnn zerinden otuz yl akn bir sre
getikten sonra ortaya yeni bir dnr kt. Kendisi de deneyci olan bu kii,
her eye gc yeten bir Tanr'ya inanmay temelden reddetti. Dnrn ad David
Hume idi ve yirmi alt yandayken nsan Doas zerine Bir Tez'i23 yazd. Bu
yazsnda alglar izlenimler ve fikirler olarak iki gruba ayrarak dnyay
nasl grdn anlatt. zlenimlerin ya mek gibi dsal duyular ya da
ackmak gibi isel yans23 A Treatise on Human Nature 344 |
l.B|**:;
malar olduunu syledi. Fikirleri de kaynaklarna gre snflandrd: Bellek ve
imgelem."
"Bir eyi ya anmsarsn ya da uydurursun," dedi Charlie.
"Yar yarya doru. Hume tm imgelemler izlenimlerden kaynakland iin, 'bir
eyi uydurmann' olanaksz olduunu savunur. rnein, size farkl iki tonda mavi
renk gsterirsem, renkler hakknda bilginiz olduu iin bunlarn yer alacak
farkl bir tondaki maviyi hayalinizde canlandrabilirsiniz. Ama bu iki farkl
tondaki maviyi kr bir insana anlatrsam, renklerle ilgili hibir deneyimi
olmadndan nc tonu imgelemekten tmyle aciz kalacaktr. Bu da imgelemenin
deneyimlerden kaynaklandn gsterir."
Zinser klar karartt ve tepegz aarak tahtann yanndaki ekran
aydnlatt.
GEREKLK = ALGI
ALGI
ZLENMLER
o
DUYULAR-dsal (souk) o
YANSIMALAR - isel (ackma)
FKRLER
o
HAFIZA
o
MGELEME
? ?
?
FANTEZ - izlenimleri deitirerek veya birletirerek yeni bir fikir
retmek
Btnletirici
Deitirici
Artrc
indirgeyici
?
ANLAMA - kavramlar hakknda dnme
"yi. Deitirmek ise, bir eyin bir paras yerine baka eyin bir parasn
koymaktr. Bir rnek dnebilir misin, VVinter?"
VVinter ksa bir sre gzlerini tavana dikti, sonra glmsedi. "Bir baln
kuyruunu bir kadnn bedenine koyarak denizkz yapmak."
"Doru. Son iki tip olan artrmak ve indirgemek ise kendilerini tanmlyorlar.
VVinter'in izinden gitmek ister misin, Elijah?"
Elijah bir an kpkrmz oldu, sonra atld. "Artrc bir fikir 20 Metrelik
Kadnn Saldrs filmindeki kadn olabilir; indirgeyici bir fikirse, Tatlm,
ocuklar Klttm''deki --ocuklar."
"ok iyi. Bylece gryorsunuz ki, ne kadar fantastik de olsa, dnebileceiniz
her ey yalnzca daha nceden deneyimlediiniz baka bir eyden kaynaklanyor."
Zinser ocuklarn hl onunla birlikte olduklarndan emin olmak iin durdu.
Organizasyon'un umduu kiiler olacaklarsa, gereklii tm ynleriyle anlamalar
gerekiyordu. Ancak o zaman liderlik edebilirlerdi. ocuklarn dikkatini
kaybetmediine emin olunca devam etti.
"Peki. imdi de anlamaktan sz edelim. Hume bu grubu ikiye bld: Geometri ve
matematik gibi zerlerinde dnebileceiniz fikirleraras ilikiler ve kimlik,
zaman, uzay gibi yadsnamaz olgular."
Unicom: Alnnn ortasnda tek bir boynuzu olan mitolojik bir hayvan (.n.)
3461
Empati
"Ama tm bunlar Tanr'nm olmadn nasl ispat ediyor?" diye sordu Jill.
"Etmiyorlar. Hume Tanr hakknda sadece pheliydi, tpk serbest irade ve
bedenlerimiz zerindeki gcmz konusunda pheli olduu gibi."
"Ha?" dedi Jill.
Zinser glmsedi. Zihinlerini altrmak iin 'g' konusuna bilerek atfta
bulunmutu, nk Hume'yi gerekten anlamann tek yolu, herhangi bir eyi
anlamann neredeyse olanaksz olduunu anlamakt.
"Bir deneycinin bak asndan, kendimiz zerindeki 'gcmz' anlalabilir
deildir, nk 'g' szcn tanmlamak mmkn deildir."
"Bu delice," dedi Charlie.
"Peki," dedi Zinser yakkl ocua doru dnerek. "O zaman bana akla."
"G..." Charlie nce notlarna, sonra da Zinser'e bakt. "G bir fikirdir."
"Kayna nedir? Bellek mi, yoksa imgelem mi?"
"Bellek. Bedenimi hareket ettirdiime dair olan anlarm." Gstermek iin
parmaklarn oynatt.
"Ama iradenin bedenini hareket ettirmekte kulland gc bilmek mmkn deil."
"Ne demek istediinizi anlamyorum."
"Zihnin ve bedenin arasndaki balant tam bir muamma. Dn: Eer sana grnmez
bir ruhun nesneleri yerlerinden oynatabildii baka herhangi bir durum
anlatsaydm, bana deli derdin. Zihnin beden zerindeki etkisi, sana zihnimle
dalan yerinden oynatabileceimi sylememden daha akl d deil."
"Ama zihin bedene bal."
"Beyin bedene bal. Ama zihin yle mi? Bilin yle mi? Bilim adamlarnn
bilincin ne olduu, hatta nerede olduu hakknda en
I 347
Adam Fawer
kk bir fikirleri yok. yleyse bedenine nasl 'bal' oluyor? Bu balanty
hissedebiliyor musun?"
"Yani... Edemiyorum."
"O zaman olduunu nasl bilebilirsin?"
"nk bedenimi kontrol edebiliyorum!" diye bard Charlie.
"Hayr, edemezsin."
"Ne demek, edemem?"
"Tm organlarn zerinde ayn derecede kontrole sahip deilsin. Miden,
bbreklerin, karacierin... Hepsi senin bilinli zihninden tamamen bamsz
alr."
"Bbreklerimi kontrol edemiyor olmam bedenimin geri kalan zerinde g sahibi
olmadm anlamna gelmez."
"Ama bu gcn nerede balayp nerede bittiinin bilinli olarak farknda
deilsin. Gc hissedemezsin. Sadece deneyimlerin araclyla iradenin
seyretti. Yeniden dudaklarna gtrd sigaradan bir nefes daha ald. Duman
aznn iinde yuvarlanrken kannn nikotini cierlerinden emdiini hayal etti.
Duman burun deliklerinden brakt. Sonra gzlerini yumdu ve sigarann tadnn,
dokunuunun, kokusunun, her eyinin keyfini kararak kendini brakt.
Ne kadar sreyle yle kaldna emin deildi. Gnler gibi gelmesine ramen,
gzlerini atnda dudaklarnn arasndan ektii beyaz ubuun uzunluu ona
aradan sadece birka saniyenin gemi olduunu anlatyordu. Ama sinir
ileticileriyle birleen nikotin o birka saniye iinde beyninde kimyasal bir
tepkime balatnca baka eyler oldu.
Laszlo uyand.
Anszn yaamnn son iki ayyla yzleen Laszlo dehet iinde kalmt.
Duygularn hi beklemedii bir anda gerek yzleriyle
I 353
Adam Fawer
grmt: Hepsi yapayd. O barda, iki duygusuz adamn -hayr, askerin- arasnda
ne ii vard? Hele metre ilerisinde...
Dnp arkasna bakmamak iin masann kenarn sk skya kavrad.
Tam arkasnda olmasna ramen Laszlo o kzn bir spernova younluuyla
yandn sezebiliyordu. Sigarasndan bir nefes daha ekip dumann fledi.
Beyaz bulut yznn etrafnda dalrken, hi kmldamadan durdu. Herhangi bir
tepki vermemesi gerektiinin igdsel olarak farkndayd. Bunu yaparsa, kz da
onun farknda olduunu anlayacakt...
Samantha. Kzn onunla ilgisi olabilir mi?
Elbette. Sigaradan derin bir nefes daha ekti, eliyle kasten kibrite arpp
masadan drd ve almak iin eildi. Dorulurken hafife yana dnerek mekna
gz gezdirdi.
Kz o zaman grd. On metre kadar ilerisinde oturuyordu ve salar sk bir
atkuyruu eklinde toplanmt. ki yannda Laszlo'nun o ana kadar grmedii,
ama benzerlerini hissetmi olduu iki adam vard. Tpk Branigan ve Manderville
gibi hibir duygu yaymyorlard.
Kzn zihnini yoklad; zonklayan bir stnlk duygusuyla karm donuk bir
bkknlk ve kmseme vard. Ona bakarken kz da dnp gzlerini dorudan
zerine dikti. Laszlo bir karar vermek zorundayd.
Ve bunu hemen yapmas gerekiyordu.
Kestiremedii bir zamandan beri onun etkisi altndayd ve bir ekilde
kontrolnden kurtulmutu, iinde kabaran zihinsel saldr drtsn zor da olsa
bastrd. yle bir ey yaparsa sadece onunla deil, Branigan ve Manderville ile
de boumas gerekecekti. Bir eylerin ters gittiini sezerlerse onu kontrol
altna alrlard.
Sakinleti ve kz tm dikkatini onun zerine odaklarken, kendisi de bir dakika
nceki hislerinin gereki yanklar olduunu umduu duygular yayd.
354
E m p a t i
Mutluluk. Tatmin. Kaytszlk.
Kzn varl, ormanda hareketsiz durup yaknlarda krlacak bir dal sesini
bekler gibi, bir sre daha zihninin etrafnda oyaland. Sonra geip gitti.
Kzn zihinsel hapishanesinden nasl olup da kurtulduunu dnen Laszlo
sigaradan derin bir nefes ald, kln tablann kenarna vurarak silkti. Ve
bklerek ykselen duman seyrederken bulmacann son paras yerine oturdu.
Nikotin. Neden oydu ite; beynindeki kimyasal tepkime bir ekilde kzn onun
zerindeki kontroln krm olmalyd. Ve imdi zgrd. Ama ne kadar sre
iin? Ve nikotinin etkisi geince ne olacakt? Eskiden olduu hale mi dnecekti?
Yanan sigaraya bakt, kalbi hzla atarak bir nefes daha ekti. Nikotinin ok
ksa bir yarlanma mr vard; birka dakika iinde etkisi gemeye balayacakt.
Fazla zaman yoktu.
Kaytsz grnmeye alarak Branigan'a dnd. "undan bir tane daha versene."
"Elbette," diyen iriyar adam paketi ona uzatt. "Al bakalm."
Laszlo paketten bir sigara daha ekerken, duyduu rahatlama hissini gizlemeye
alt. Bu kez n-sevime fasln atlayp sigaray abucak yakt. Derin bir
nefes ekti. Tamamen kendine gelmeye baladn hissedebiliyordu. Bunun nedeni
mutlaka nikotindi. Daha fazlasna ihtiyac vard. ok daha fazlasna hem de!
Mekna hzla gz gezdirdi ve arad eyi buldu. Yanlarndan geen garson kza
bakarken aklna bir ey gelmiti.
Elini bo ieye doru sallayarak, "Bu meret nerelere vuruyor be!" dedi.
"Tuvalete gitmem gerek."
Branigan ile Manderville ban sallad. Ona aldr ettikleri yoktu. Neden
umursasmlard ki? Kz ikisinden de ok daha gl bir bebek bakcsyd naslsa.
Laszlo hzla tuvaletlere doru yrd. Kapnn nnde durup bekledi. Yaamnn
en uzun geen iki dakikasndan sonra garson
| 355
Adam Fawer
kz grnd. Eteini dzeltmekle megul olduundan, Laszlo uzanp elini tutana
kadar onun farkna bile varmad. Duyduu sululuk hissine engel olamayan, ama
bunun tek ans olduunu bilen Laszlo, daha nce bilinli olarak hi
uygulamad bir eye bavurdu.
Kendini zorla baka bir zihin haline soktu.
356 |
38
O zamana dek yaadklarnn hibirine benzemiyordu. Bir an iin kzn aknlk
ve strabnn evresinde dolat, bir sonraki an ise ieriye girmi, kzn
duygusal bilincinin derinlerine dalmt.
Onu hi dnmeden tatl bir efkat ve keskin, kekremsi bir zleme bodu.
stedii duygular zihnine sokarken, bir yandan da elini skp zihnini bkt.
Sonra yavaa kendini, fiziki dnyadaki varln da hissettirecek kadar geri
ekti. Kzn gzlerinin iine bakt. Bariz ekilde afallamt, ama geri
ekilmedi. Laszlo ne doru eilip dudaklarn onunkilere yaptrd. Dilini
aznn iine iterken, bir yandan da zihniyle onun arzusunu kamlad.
Ve kz da ayn ekilde karlk verdi; elleri Laszlo'nun srtnda dolarken,
dili onunkini aryordu. Laszlo onun zihnine durmakszn zevk pompalarken,
ellerini vcudunda dolatrd.
Sonra pmeyi bitirdi.
Kz gzlerini at; baklar hlyal ve parlakt. Nefes nefeseydi ve alnnda
ince bir ter tabakas parlyordu.
"Merhaba," dedi Laszlo sululuk duygusunu bir glmseyle maskeleyerek.
"Merhaba," diye karlk verdi kz. Yz heyecan ve istekle kzarmt.
"Sormaya korkuyorum ama... Bana bir iyilik yapar msn?"
Kzn gzleri parlad. "Her ne istersen."
Masaya dnen Laszlo bir sigara daha yakt. Birka dakika sonra garson kz da
tuvaletlere giden koridorda grnd. Yanlarndan geerken ona glmseyerek
bakt.
| 357
Adam Fawer
"Sanrm bir hayrann var," dedi Manderville bayla onu iaret ederek.
"Ha?" Laszlo farketmemi gibi yaparken zorlanmamt; neredeyse dokuz haftadr
zerre kadar cinsel arzu gstermemiti.
Branigan' drterek, "Yok bir ey," dedi Manderville. "Sen imene devam et."
Laszlo o gece kendisini ayk tutann saf irade gc m, yoksa adrenalin mi
olduuna emin deildi. Tek bildii sigaray tttr-meye devam ettike, zihninin
de aldyd. Yine de, Manderville ile Branigan'm ona ancak mama sandalyesinde
oturan bir yandaki bebee yneltecekleri kadar ilgi gsteriyorsa da, kafas
karm bir grnt sergilemeye dikkat etti.
Ama asl kandrmaya alt kii kzd. Etrafndaki dnyaya aldr etmiyor
gibi grnse de, Laszlo bunun gerek olmadnn farkndayd. Kz fkeyle iin
iin kaynyor, zihni etraftaki herkesi azgn bir kmsemeyle yokluyordu.
Dakikalar ilerledi, Laszlo odasna dnebilmek iin adamlarn keyfinin gelmesini
bekledi. Birka saat sonra askerler nihayet yatmaya karar verdi. Manderville
sallanarak kzn masasna doru giderken, Branigan da Laszlo'ya elik etti.
Laszlo'nun kalbi merdivenlerde heyecanla arpmaya balad. Branigan'm odasnda
olduunu umut ettii eyi grmesine izin veremezdi.
"Bana anahtarn ver," dedi Branigan esnemesini engellemeye alarak.
her eyde olduu gibi, rahibeler onu giyim konusunda olmad bir ey yapmaya
almt.
Bir kz gibi grnmekten nefret ediyordu; hem de neredeyse bedeninden nefret
ettii kadar. zellikle de bymekte olan gslerinden tiksiniyordu. Dier
kadnlarn gsleri houna gidiyordu, ama kendisininkileri hiisetmek bile byk
skntyd. Neyse ki Samantha, Hemire Martha'nn aksine onun istedii gibi
giyinmesine izin veriyordu; bu da giderek kadns hatlar kazanmaya balayan
bedenini gizleyebilecei anlamna geliyordu.
stelik Samantha ona gerek anlamda sorumluluklar da vermiti. rnein Laszlo'yu
kontrol etmek. Bardayken zihni onunki-nin zerinden sanki buz stndeymi gibi
kayp gidince dehete kaplmasnn nedeni de buydu. Sonra ban kaldrm ve
adam kendisine bakarken grmt.
Hemen kendini tekrar onun zihnine gmm, bir an iin diren hisseder gibi
olduysa da, Laszlo yine eski haline dnmt: Mutlu, akm bir umursamazlk
topu. Rahatlamt Jill. stedii son ey Samantha'y d krklna
uratmakt.
Samantha.
O ad beyninde dndrd. ok gzeldi. Ateli ve egzotik. Kendisininki gibi can
skc ve basit deil. Keke...
Birden bir duygu seli hissetti. Rahatlamayla kark youn bir sevin. Gzlerini
at ve olduu yerde dikilip baklarn duvara dikti. te tarafta bir eyler
Laszlo'yu ok mutlu etmiti. Adamn zihnini yoklad, ama onu dncelerinden
kopartan o canl renkler
361
Adam Fawer
solmutu bile. Daha derinlemesine yoklad, yinfe hibir ey yoktu. O anlk ak
hayal etmi olduuna karar verdi.
?.,..
Laszlo onun elinden kurtulabilecek kadar gl deildi. Yine de...
Yatan yanndaki komodinin ekmecesini at ve lacivert kapakl ncil'i
kartt. Yataktan aaya kayd, yere diz kt ve en sevdii blm at:
Efesliler, 6. Blm, 11. Ayet. Derin bir soluk alp, yksek sesle okumaya
balad:
"iblisin hilelerine kar durabilmek iin Tanr'nm salad btn silahlar
kuann. nk savamz insanlara kar deil, ynetimlere, hkmranlklara, bu
karanlk dnyann glerine, ktln gksel yerlerdeki ruhsal ordularna
kardr. Bu nedenle, kt gnde dayanabilmek, gerekli her eyi yaptktan sonra
yerinizde durabilmek iin Tanr'nm btn silahlarn kuann."
Ve Jill de yle yapacakt. Hangi ekle girmi olursa olsun iblise kar
duracakt. O ekil Laszlo Kuehl olsa bile.
Keskin zil sesi Laszlo'un bilincini pasl bir bak gibi kesti, Gzlerini
amadan, el yordamyla telefonu buldu. "Alo?"
"Gnaydn, efendim. Saat 04.00 uyandrma arnz."
Telefonu kapatan Laszlo azndaki sertlemi ttn topan p sepetine
tkrd. Sonra hemen komodinin zerindeki kutuya uzanarak yapkan bir para
daha ald. Trnn tad midesini bulandrd, ama kendini inemeye zorlad.
ksrnce azndan yapkan bir balgam kt. gdsel olarak p sepetine
doru eildi, sonra hemen kendine engel oldu. Herkesi kandrmak istiyorsa,
tkrmemesi gerekiyordu. Azn kapatt ve balgam yuttu. Midesi kalksa da kusma
isteini bastrd. Onun yerine, yeni paray aznn iinde dolatrarak emmeye
balad.
362 |
Empati
Sendeleyerek banyoya gitti ve aynadaki yansmasna bakt. Neredeyse, hissettii
kadar kt grnyordu. Sanki bir gecede on yl birden yalanmt; gzlerinin
altnda koyu renk torbalar olumu, derisi kurumu ve atlamt. Eilip azn
muslua dayad ve azndaki ttn topan yutmamaya gayret ederek kana kana su
iti.
Yap yap olmu boazndan aaya inen souk su ok iyi gelmiti. Son yudumu
aznda alkalayp lavaboya tkrd. amur rengi koyu bir sv kmt.
Grnts bile midesini yeniden azna getirmeye yetti, ama kendine hkim olmay
birka teori nerdi. Bunlarn birincisi, her eyin bir nedeni olduunu syleyen
Yeterli Mantk lkesi idi."
"Ktlk ve hastalklar ne olacak?" diye sordu Elijah.
"Leibniz iyi ve kt tm olaylarn birbirlerine bal olduunu, bizim olaylarn
ardndaki nedenleri anlayamaymzn gerekte bir neden olmad anlamna
gelmediini ileri srd. Nedenleri bilmek Tanr'ya zgyd, insana deil."
"Ama... Neden?" dedi Charlie.
Zinser omuzlarn silkti. "Leibniz, Tanr'nn her zaman en doru olan setiine
inanyordu. Dolaysyla, insanlarn her eyi anlamamalarnn en dorusu olduuna
karar vermi olmalyd."
370 |
Empati
"nsanlarn kt eylerin ardndaki nedenleri anlad bar dnya daha iyi bir
yer olmaz myd?" diye sordu Charlie.
>
"Leibniz buna hayr derdi, nk eer yle olsa, Tanr bizim stnde yaamamz
iin o dnyay semi olurdu, bunu deil."
'"Bu dnya' derken neyi kastediyorsunuz?" dedi Elijah. "Sanki b-b-birden fazla
dnya varm gibi konuuyorsunuz."
"Leibniz yle olduuna inanyordu. Buna okluk lkesi dedi: Olabilecek her ey
olacaktr, bu da sonsuz sayda dnyann var olmasna neden olur. Ama Tanr her
zaman en doru olan setiine gre, stnde yaadmz dnya da olas dnyalar
iinde en iyisi olmaldr."
"Ama eer dnyada bu kadar ktlk varsa, bizimki nasl en iyisi oluyor?" diye
sordu Charlie. "En ideali herkesin birbirine iyi ve adil davrand bir dnya
olmaz myd?"
"Dnyada ktlk olmas, onun en iyisi olmad anlamna gelmez."
"Elbette gelir."
"Bunu syleyemezsin, nk Tanr'nm en iyi olana nasl karar verdiini
bilmiyorsun. Belki de amipten insana kadar tm yaratklarnn mutluluunu mmkn
olan en st dzeye kartacak ekilde karar veriyordur. Ya da belki en iyi dnya
insann en iyi karakteri gelitirdiidir ki, bu da ancak zorluklar karsnda
mmkn olabilir. Bylece, yani en iyinin hangi ltlere gre belirlendiini
bilmediimize gre, bizim dnyamzn en iyisi olmadn kantlamann herhangi
bir yolu yoktur."
"Tanr'nm iine akl ermez," dedi Jill hafif bir sesle.
"Leibniz hayatta olsa, eminim sana katlrd," dedi Zinser.
"Peki, siz Jill'e katlyor musunuz?" diye sordu Charlie.
Zinser yant vermedi. Sadece glmsemekle yetindi.
Elijah o gece yatanda uyank yatarken, Zinser'in ortaya koy| 371
Adam Fawer
duu iki zt teoriyi dnd. Her ne kadar hem deneycilik, hem de aklclk
mantkl gelse de, sonunda Tanr'nn varln kabullenen hibir felsefeyi
benimseyemeyeceine karar verdi. Zinser'in dedii gibi: Ockham'n Usturas, yani
en az varsaym olan teori genelde dorudur. Ve Tanr da olduka byk bir
varsaymd.
Annesinin baka, babasnn baka Tanr'ya inand bir evde bym olmak ona
sadece bir eyi retmiti: Kimse kendi inanlarnn doru olduunu
kantlayamaz. Elijah iin din, kesin olarak asla bilemeyeceiniz bir ey zerine
zaman harcamakt. Tanr'ya inanmas da ite o nedenle olanakszd.
Deneycilik en azndan Hume'nin tanmlad ekliyle ok daha mantkl geliyordu
ona. Herhangi bir varsaymda bulunmak gerekmiyordu. Duygusuz ve mantklyd. Bir
ey ya vard ya da yoktu. te o kadar.
Elijah uykuya dalarken, hep doru olduunu bildii bir eyi tanmlayabilecek
bilgiye sonunda sahip olmaktan doan bir mutlulukla glmsyordu.
VVinter ise koridorun karsndaki odasnda hl uyankt. Elijah gibi o da
farkl inanlara sahip ebeveynler tarafndan yetitirilmi, ama bu onun zerinde
tam ters etki yapmt. Ruhani bir ortamda yetimi olmak, kendi manevi
deerlerini bir yaam gerei olarak pekitirmesine yaramt.
Bayan Zinser deneycilii ilk akladnda, VVinter bunu batan reddetmiti.
nanca yer brakmayan bir felsefeyi nasl kabul edebilirdi ki? Aklclk ise ok
daha... Aklcyd. Leibniz'in ilkesinin -Nedensellik, okluk, Yeterli Mantkhepsi de, hep doru olduunu bildii bir eyi teyit etmiti: Hayatta kendi
deneyimlerinin zerinde bir eyler daha vard. Kendinden byk bir ey.
Yalnzca tek bir szckle tanmlanabilecek bir ey.
Tanr.
372
42
Tesisteki ilk dokuz hafta bir rya olarak tanmlanabilirse, sonraki iki haftaysa
ancak bir kbus olabilirdi. Her sabah uyandnda kz zihnine girmeye alyor,
Laszlo da kendini akn ve paniklemi hissediyordu. Ve azna yeni bir ttn
topa tktrana kadar ona direnmek zorunda kalyordu.
Birka kez kzn yalanc rahatlk zrhn delmeyi baardn hisseder gibi
oldu. Srekli olarak Samantha'nm iki yannda birer grevliyle kapda belirip,
nikotinin etkisi geene kadar onu balayaca korkusuyla yayordu.
Ama Samantha gelmedi. Dardan baklnca her ey aynyd. Laszlo, doktor
Dietrich'in kendisini laboratuarnda kobay gibi kullanmasna izin veriyor, zel
ocuklar aratrmasna da devam ediyordu. 'Uyanmasnn' hemen ardndan
Florida'da Julia ve Gracie adnda stn yetenekli ikiz kzlar buldu, ama
Samantha'ya bundan sz etmedi, ikizlerin bariz yeteneklerini gz ard etmeyi
yelemiti.
Tm o sre boyunca karsna frsat kmasn bekledi. Ve 15 gn sonra biri
sabunlu bir zemin eklinde karsna kt.
Laszlo slak zeminde kaydnda temizlikinin yanndan geiyordu. Dmemek iin
kollarn havada lgnca sallarken, sol eliyle temizlikiyi, sa eliyle de
kendisine elik eden iki muhafzdan birini kavrad. O dmemi, muhafzsa yere
kapaklanmt. Adam hemen kalkt, ama arln ayann stne verir vermez
yz acyla burutu.
"Sen revire git," dedi dieri. "Ben onu odasna geri gtrrm."
| 373
Adam Fawer
Adam sendeleyerek revire ynelirken, temizlikinin duygulan plak ve yaln
ekilde ve anszn belirginleti.
Laszlo tepki veremeden dier muhafz eilip yerden kopuk bir gm zincir ald.
"Bunu drdn," dedi adamn eline tututururken.
Ve adamn tm aromatik duygular birden Laszlo'nun zihninden yok oldu.
"Teekkrler," dedi temizliki.
Ban sallayan muhafz, eliyle kendi boynunu yoklad. Laszlo koridordaki
floresan lambann sert nda benzer bir zincirin parltsn farketti.
Adam Laszlo'ya dnerek, "Gidelim mi?" diye sordu
"Elbette."
Koridorda ilerlerken Laszlo kendini hazrlad. Sonunda odasnn kapsna
geldiklerinde dnp adama bakt. "Dn akamki ma seyredebildin mi?" diye
sordu. Saldrya gemeden nce adam rahatlatmaya alyordu.
Muhafz yant vermeye frsat bulamadan atlp boynundaki zinciri tuttu. Bir anda
dnyann tm kokulan zihninden silindi. Zinciri dehet iinde kopartp yere
frlatt. Zihnini sarmalayan boluk birden kayboldu ve adamn duygular sel gibi
boald. Laszlo onu hemen inanlmaz bir mutluluk hissine bodu. Yzndeki akn
ve rkek ifade eriyerek yerini rahatlam bir glmsemeye brakt.
"Adn neydi senin?" diye sordu Laszlo.
"Tom Neill," dedi adam yerdeki kopuk zincire bakarak.
"Onu orada brakabilirsin. Bir dakikalna odama gelmek ister misin, Tom?"
Kendini hi zorlamadan hafif, ho kokulu bir nee gnderdi.
Tom yznde geni bir tebessmle, "Tabii," dedi. "Harika olur."
eri girdiler, muhafz bir sandalyeye oturdu.
3741
Empati
Laszlo adama o kadar ok endorfin pompalyordu ki, istedii herhangi bir eyi
yaptrabileceine emindi; ama yine de dikkatli davrand.
"Burada ne yapyorlar?"
"Bilmiyorum," dedi Tom ban iki yana sallayarak. "Ben sadece bir askerim."
",..',
u"
"Birer lider olmalar iin. O ocuklarn ne kadar zel olduunu sen bile
anlamyorsun. Birer erikin olduklarnda akl almaz derecede etkili gler
gelitirmi olacaklar. amz ilikiler a; seimler senin adaylardan biriyle
bira imek isteyip istemediine bal olarak kazanlyor ya da kaybediliyor,
sorunlara somut yaklamlarla deil. Kennedy, Reagan... Bunlar ok zeki insanlar
deildi. Ama yeteneklerini zgr dnyaya liderlik etmek iin kullanan karizmatik
kiilerdi. Ayn ey dini liderler iin de geerli. Son yzyldaki en popler
papa olan II. John Paul'a bak; btn dnyada saygnl var. Bir dn. Tm
ktalardaki her lkede yaayan insanlar onu seviyor. Neden? Dini bilgisinden
dolay m? Hayr. Sadece karizmasndan dolay."
"Yani Kennedy'nin de bir empat olduunu mu sylyorsun? Reagan ile II. John Paul
da m yle?"
"Kennedy ile Reagan empatik lekte dnyann %95'inden daha m yukardayd?
Muhtemelen. Peki, senden ya da ocuklarn herhangi birinden? Yakn bile
deillerdi. Papa ise ayr bir olay. On lisan ana dili gibi konutuunu biliyor
muydun? ok deiik kltrlerden insanlarla iletiim kurabilen bir zihniyetin
gstergesidir bu. Eer empati dediimiz bu deilse, o zaman ne olduunu ben de
bilmiyorum. Elijah, Winter, Charlie, Jill... Hepsi benzer potansiyele sahip."
Laszlo anlatlanlar hazmetmeye ynelik nafile bir aba gsterdi. Bir sonraki
nesli ynetmek iin ocuklar programlamak. Mmkn deildi bu. "Milli Eitim
Mdrl'nn Yetenekliler Snav'n zorunlu klmasn nasl saladn?"
"Sanrm Organizasyon'un bandakilerin VVashington'da ok gl ilikileri var.
Tm yaplmas gereken, Eitim Alt Komite-si'ndeki baz senatrlere iyi
dnlm birka bat herhalde. Doru bedeli dersen, her eyi satn
alabilirsin. rnein Darian'a bak."
"Ne demek istiyorsun?"
' '.
.??:? -.;?.
388 |
v.Emp.*-!,*'"Zinser ona seni ve ocuklar bulmas iin para dedi."
Laszlo soiuunu tuttu. Birden midesi korkun bir kavrayla buruldu. "O lmedi,
deil mi?" dedi zor duyulan bir sesle.
"Hayr."
Laszlo'nun ba dnyordu. nanamyordu. O kadn tm yaamndaki herkesten
fazla sevmiti. Ona her eyini verebilirdi.
Elbette. Bu da anlalan tam onun istedii eymi.
Ve tm o sre boyunca hibir eyden phelenmemiti.
Bu doru deil. O uaa binmediin zamanki rahatlamasn anmsyor musun?
Ban sallad. nanmak istemiyordu. Ama baka seenei de yoktu. Her ey
bandan beri bir yaland. Darian'a kalbini vermi, onun iin yas tutmutu ve
kendisi zntden kahrolurken...
Kusacak gibi oldu.
Tom saatini gstererek, "Vakit neredeyse geldi," dedi.
Laszlo kendini toparlamak iin bir an durdu, sonra ban sallad. "z onu."
Tom eilip, Dietrich'in balarm zmeye balad.
Dietrich balar zlrken, "Ba-ba-bana ne yapacaksn?" dedi kekeleyerek.
"Hibir ey. Beni satmadn srece. yle bir ey yaparsan da, Tom seni
doduuna piman edecek. Deil mi, Tom?"
riyar adam dudaklarnda acmasz bir glmsemeyle bakt doktora. Laszlo iki
adamn dncelerini bir an iin birbirine balad: Tom'un sadistlie
varabilecek vahetine kar Dietrich'in youn korkusu. Kalc izlenim
braktna emin olduktan sonra balanty kopard.
"Bu toplantmzdan kimseye sz etmeyeceksin, deil mi doktor?"
"Hayr," dedi Dietrich gzlerini Tom'dan alamadan. "Yemin ederim."
| 389
-,r
Adam Fawer
%
"Ve Tom'un buradaki tek dostum olduunu dnme gafletine sakn kaplma. Eer
onunla ilgili tek kelime edecek olursan, baka biri seni ziyaret edecek."
:,
?> ,,
, v,
; .
"Anladm."
,.;/',
<ji,'
"yi. imdi, yapman istediim ey u..."
>, ->,,
'?<:
> v
i'
''
im.. t1 f',<
' *{< '< V
!.,. :!
3901
e'
44
Tom kapy kapattktan sonra Laszlo soluunu koyuverdi. Hl hem yeni
yandann, hem de doktorun bilincini hissedebiliyordu. Daha nce ayn anda iki
zihinle birden hi o kadar uzun bir sre temas halinde olmamt. Ve plann
uygulamaya koyana kadar da buna devam etmek zorundayd. Baka aresi yoktu.
Ona sadece tek bir kii yardm edebilirdi: Jill.
Ama kz nasl ikna edecekti bunu yapmaya? Gerek durumu ortaya vurur ve kz da
ona ihanet ederse, kendi lm emrini imzalam olacakt. te yandan yardm
istemez ve bunun yznden baarszla urarsa, Elijah, Winter ve Charlie'yi
sonsuza dek kaybedecekti.
Gece bunlar dnen Laszlo sonunda bir karara vard. Yanl karara.
Oda karanlkt. Televizyondan yaylan k duvarda asl olan bronz sa
heykelinin ve komodinin zerinde ak duran kaim ncil'in zerinde glgeler
yaratarak dans ediyordu.
Laszlo yerdeki giysilerin etrafndan dikkatle dolat. Yatan kenarnda oturdu
ve yumuak bir rahatlama hissi yayd. Sonra uzanp uyuyan kz omzundan yavaa
drtt.
"Jill," diye fsldad. "Jill, uyan."
Islak pamuk kokan bir sersemlik kzn zihnini sard. Tembelce dnd ve gzlerini
at. Sonra da Laszlo'nun gzlerini yaartan bir okla atelenen zihni youn bir
dehet iinde patlad.
Barmaya frsat bulamadan Laszlo eliyle onun azn kapatt. Avucu kzn
dudaklarna dedii anda Jill, duygularyla zihnini,
J 391
Adam Fawer
dileriyle elinin etini deldi. Burnundan derin soluklar alan Laszlo
kendini duyduu acdan kopartmaya zorlad.
!
,
"Sadece konumak istiyorum!" diye fsldad.
Doruyu sylediini grmesi iin zihnini ona at. Ona zarar vermesi asla sz
konusu olamazd. O da dierleri gibi bir kurband. ocuklar kurtarmak
istiyorsa, buna karsmdaki kzla balamak zorundayd. Jill yava yava
sakinlemeye balad. Dilerini skmay brakt, Laszlo da zonklayan elini onun
azndan ekti.
"Teekkr ederim." Yatan baucundaki kutudan birka kt peete alp kanayan
avucuna sard. "Ne istiyorsun?" diye sordu Jill.
Laszlo gerei renmenin kz iin yeterli olacan mit ederek, "ocuklar
serbest brakmak istiyorum," dedi "Ve bunu yapmak iin yardmna ihtiyacm var."
"Onlar neden serbest brakmak istiyorsun?"
nce kzn hrnlk ettiini dnen Laszlo, sonra onun gerekten de
ardn hissetti.
"nk aileleriyle birlikte olmalar gerekiyor."
'Aile' szcyle birlikte keskin bir burukluk kokusu ald, ama Jill bunu hemen
geri ekti.
"Hayr," dedi. "Aileleriyle birlikte olmalar gerekmiyor. Burada olmalar
gerekiyor."
"Kim diyor bunu?"
Jill irilemi gzlerle bakt ona. "Samantha."
Kadnn ad getii anda Laszlo onda bir duygu parlts sezinledi. Kz bunu
saklamaya alsa bile zihninde mayalanan duygu Laszlo'ya ok belirgin iki koku
halinde yansmt. Birincisi sevgiydi. Samantha'nm kzn kafasndaki anne
imajna en yakn kii olduu da gz nne alnrsa, anlalabilir bir duygu bu.
Ama ikincisi Laszlo'yu tamamen hazrlksz yakalamt: ehvet.
aknln gizlemeye alt, ama Jill de onun akln okumu
392 |
tmpaffi*
olmalyd ki, zihni ter kokulu bir utanma duygusuyla glgelenecek hemen geriye
ekildi.
"Jill. Samantha sana her ne dediyse... Yalan syledi."
Bir anda yok olan utan duygusunun yerini taze kan kokuStb*a ok benzeyen bir
bakas ald.
"Hayr! O beni seviyor," Jill'in sesi gvenliydi, ama Laszlo onun ne kadar
sarsldn grebiliyordu. "Bunu alglayabiliyorum."
"Hayr, sadece algladn sanyorsun." Kzn duygularn o ekilde ezdii iin
kendini ok kt hissetti, ama baka yol yoktu. "Onun duygularnn hep ayn
olduunu, hi deimediini farkettin mi? Neden yle olduunu merak etmiyor
musun?"
"O sadece..." Jill duralad sonra, "Sakin biri, o kadar," dedi umutsuzca.
"Bu doru deil." Samantha ile yaptklar konumalar dnd Laszlo. Kadnn
zeki olduunu kabul etmek zorundayd; kza yalanc bir sevgi hissi alamt.
Kendisini o kadar uzun sre kan-drabildiine gre, Jill'i kandrmasnda
alacak bir yan yoktu. "Asla, asla deimiyor," dedi. "Hibir eye tepki
vermiyor."
Jill sessiz kald. Laszlo yavaa onun zihnine uzand, ama kz kendini
kapatmt.
"Ona gvenemezsin. Gerek planlarnn ne olduunu bilmiyorsun. ocuklar iin,
benim iin... Senin iin yapt planlardan sz ediyorum."
Jill yine bir ey sylemedi, ama sessizlii Laszlo'ya bilmesi gerekeni
anlatyordu. Belki yeteneini kzn fikrini deitirmek iin kullanamayabilirdi,
ama onu ikna edebileceini biliyordu."
?-,. ji
"Bana inanmyorsan, kendin grebilirsin."
. ? :,
"Nasl?"
"Sana onu nasl okuyabileceini gstereceim. Gerek anlamda okumaktan sz
ediyorum." Kzn syleyeceklerine younlamasn
| 393
AdamFawer
salamak iin duraladj.! "Sana yalan sylediini kantlarsam yardm eder misin?"
Kzn zihninin yzeyinin hemen altnda bir sr duygunun dolatn
hissedebiliyor, ama hibirini okuyamyordu.
"Tamam," dedi Jill sonunda.
"El skalm." Elini uzatt. Kz ona garip bir ekilde baksa da, elini
onunkinin iine koymakta tereddt etmemiti. Parmaklan birbirine dedii anda,
Jill'in zihnini dolduran kokular onunkine szd. Ve Jill'in elini
kendisininkinin iinde hapsetti.
Gl bir hamleyle kzn psiik kalkanndan geri kalan da syrd. Ve annda
duyduu kokularla akna dnd: ren ve yapkan korku, kaygan umut ve
terebent kokusunu artran aknlk. Bunlarn tmn sarmalayan, onu
rperten, rm, derinlere sarkan bir fke. Laszlo bitkin bir halde elini
kurtarp geri ekildi.
"Bunu nasl..." Hl havada asl duran sa eline bakan Jill'in sesi
hafifleyerek kayboldu.
"Samantha sana hi dokunmad, deil mi?"
"Tabii ki dokundu," dedi Jill hemen.
"O srada bunlardan birini takmadndan emin misin?" Laszlo cebinden kartt
ten rengi ince eldiveni yatan zerine koydu.
Jill effaf eldiveni sanki mikropluymu gibi alrken, "Bunu nereden buldun?"
diye sordu.
"Muhafzlardan birinden aldm. Eer birine dokunursan, yani, buna deil de o
kiiye dokunursan kalkanlarnda gedikler oluuyor. Tmyle korunmasz olduklar
zamanki gibi deil, ama yine de onlar hissedebilirsin."
Jill dnceli bir ekilde ban sallad. "Zar gibi ince ve effaf. ok dikkat
edilmezse insan teninden ayrt etmek zor. Yani bana... Bana gerekten hi
dokunmad m?"
394 |
V
Empati
Laszlo kzn acsn hissediyordu, ama onu ileride doacak daha byk hasardan
korumann baka yolu yoktu.
"zgnm, Jill."
Dudan sran Jill ban ne edi. "nerini dneceim," dedi sonunda bouk
bir sesle.
"Yarn akam grrz."
Jill burnunu ekerek ban sallad. Laszlo kapya yrd. Yavaa iki defa
vurunca Tom hemen at. Jill'e son kez bakt, ama kz ona srtn dnmt bile.
Duygularn sezemiyordu, ama buna ihtiyac da yoktu.
Omuzlarnn lo kta sarslmasna baklrsa alyordu.
| 395
45
-..?....
. . ?
, '
l '
? Uf' l---------------------------
I*
'il
---------------------------------n
j.....l) i'"
-------........II
rc |l II j |[ftlynil|i l fi
. ,' v
; ,'
\.'? .
>
'
"Laszlo srekli dolayor, ama Charlie'den beri hi yeni ocuk bulmad."
Samantha masasnn arkasndan Jill'e bakt. "Bir sorun olabilir mi sence?"
Jill telan biraz belli ederek, "Hayr," dedi. "Yani... Ben nereden
bilebilirim ki?"
Samantha ne doru eildi. "Hl kontroln altnda deil mi?"
"Elbette!" 1
Kadnn ellerine bakmamaya alan Jill, o eldivenleri daha
nce fark etmemi olmasna inanamyordu, nk her ne kadar tm ayrntlar
belliyse de, teninde yapay bir parlaklk vard.
Ama daha da belirgin kant Samantha'nm duygularndayd. Daha dorusu, olmayan
duygularnda. Her zamanki gibi mutlu ve sevecen grnyordu, ama Jill onun
duygularnn evresinde yaananlarla birlikte azalp oalmadm gayet iyi
gzlemlemiti. Konumalarn ykyle tam uyumad bir filmi seyretmek gibiydi
bu. Onca zamandr buna nasl kandn dnd.
nk gerei renmek istemedin. nk seni sevdiine inanmak istedin. nk
ona k...
KAPA ENEN!
Derin bir soluk ald. Beynindeki sesi daha fazla dinlemek istemiyordu. Laszlo
doruyu sylemi olabilirdi, ama bu ondan nefret edemeyecei anlamna
gelmiyordu. Ve ediyordu da. Fantezisini ykt iin, snabileceini sand
tek insana olan gvenini ykt iin nefret ediyordu o adamdan.
Samantha'nn gerekten neler hissettiini bilmek zorundayd. Bunun iin de ona
dokunmas gerekecekti. Ama vcudu her zamanki gibi batan aa kapalyd. Siyah
etekliin zerine beyaz
396 |
45
Empati
bluz ve fme ceket giymiti. In boynunda ve enesinde de ellerinde olduu
gibi parlayp parlamadn grmek iin ban biraz yana edi. Hayr,
parlamyordu. Tek yol onun yzne dokunmakt.
Jill daha nce saysz kere Samantha'nm yanan okamay hayal etmiti. Soluk,
ince dudaklarn onun dolgun ve krmz dudaklarna bastrmay dlemiti. yle
bir eyin gnah olduunu ve asla gereklemeyeceini biliyordu, ama bunlar da
fantezi kurmasna engel olmamt. Hep o ann verecei zevki dnmt,
imdiyse sadece ac ngrebiliyordu. Tek istedii yere kvrlp...
"Beni dinliyor musun, Jill?" Yant gelmedi. "Jill? Neyin var?"
Yavaa ban kaldran gen kz yal gzlerine elinden geldiince hznl bir
ifade yanstt. O ruh haliyle bunu yapmak zor deildi.
"Bu eyi... Daha ne kadar devam edebileceimi bilmiyorum."
"Ne demek istiyorsun?" dedi Samantha. Duygular hl itenlik dolu olsa da,
sesinde bir korku belirtisi vard.
"Artk fark etmez," dedi Jill ban ne eerek. "imdi Laszlo... Ve teki
ocuklar var. nceden olduu gibi deil. O zaman sadece ben vardm." Burnunu
ekti ve boaznda oluan yumruyu yutmaya alt. Dedikleri doruydu, ama
syleme nedeni yaknmak deildi.
Samantha sandalyesinden kalkp masann etrafndan dolarken, "Sen her
zamankinden daha nemlisin," dedi. Elini -eldivenle korunan elini- onun omzuna
koydu. "Benim iin nemlisin."
"Sahi mi?" Jill'in sesindeki yakar ac verecek kadar gerekti.
"Gerekten yle."
Jill baklarn ona doru kaldrd. nanmay o kadar mitsizce istiyordu ki...
Il l yanan gzleri sevdii kadnn yznden ayrlmadan yavaa ayaa
kalkt. Ve ona sarld. Birilerine sanlmayal ok zaman olmutu.
Samantha geri ekilmek yerine zarif kolunu onun omuzlarna dolad. Jill de biraz
eilerek alnn kadnn plak boynuna yaslad.
| 397
Adam Fawer
Ona gerekte ilk defa dokunuyor olduunu bilmek garip bir duyguydu. Bir an iin
kadnn teninin uyandrd yumuak ve serin duyguyla kendinden geer gibi oldu,
Jill daha kapy almadan Laszlo yerinden kalkmt bile. Onun fkeli bir yrek
gibi atan zihnini koridorun br ucundan alglamt. Kapy hemen at. Frtna
gibi odaya dalan kz zihninin etrafnda dank bir kalkan olutursa da, Laszlo
onun fkesini ve acsn hissedebiliyordu.
"Haklydn," diye homurdand Jill geni odada bir aa bir yukar yrrken.
"Samantha bandan beri yalan sylyormu."
"Bu ekilde rendiin iin zgnm."
Jill durup gzlerini ona dikti. "Hayr, deilsin," dedi tkrr-cesine; sesi
alam gibi bouk kyordu. "Bandan beri beni kullanyor olmasndan tr
mutlusun."
"Yanlyorsun."
"Samantha'nm bana yalan sylemesi yeterince ktyd; bir de sen aldatmaya
alma!"
Laszlo szcklerini dikkatli semek zorunda olduunu biliyordu. "Burada olmana
sevinmem, burada olma nedenine de sevinmemi gerektirmez. Samantha seni de tpk
benden yararland gibi kulland. Ona zarar vermek istiyorsan, buray yok
etmeme yardm et."
"O ne olacak?"
"Ne demek istiyorsun?"
i
/.
"Demek istediim, ona ne yapacaz?"
Laszlo duralad. Kzn intikam arzusunu anlyordu, ama kendisinin ii oralara
vardrmak gibi bir niyeti yoktu. "Ne sylememi beklediini bilmiyorum."
"Elbette biliyorsun," dedi kz alay edercesine. "Ona zarar vereceimizi
sylemeni istiyorum. Onu..." Jill sonraki szckleri sylemek iin cesaret
toplar gibi duraksad. "Onu ldreceimizi sylemeni bekliyorum."
"Hayr," dedi Laszlo ban sallayarak. "Onu ldrmek doru deil."
| 399
Adam Fawer
"Onun bize yaptklar doru muydu, yani?"
"Elbette deildi."
"Yapt yanlsa biz neden ona doru davranmak zorundayz?"
"nk yle yapmazsak, biz de onun kadar kt oluruz."
"Kimin umurunda ki bu?"
f /
fl'tK f>>'<
>
. ;?
a
Tom alt haneli ifreyi girince metal kap kayarak ald. Dietrich yannda
silahl iki adamla kapnn br tarafnda onlar bekliyordu.
"Benimle birlikteler," dedi muhafzlara. "imdi bizi mahkma gtrn."
Doktorun titreyen sesini duyan Laszlo ona dikkatle bakt. Adam her ne kadar
bilerek korku altnda tutmu olsa da, kararm ve tedirgin gzlerini grene
kadar, nasl bir zdrap iinde olduunu farketmemiti.
Hemen onun hastalkl korkusunu giderip, yerine gl bir kendine gven duygusu
alad. Dietrich'in dk omuzlar dikle-ti, duruu dzeldi ve admlan bir
lm marndan sinirli bir tempoya dnt.
Dudaklaryla sessizce teekkr ederim szcklerini svlerkpn
Adam Fawer
yanaklarndan iki damla ya szld. Karanlk koridorda bir sra bo hcreyi
geip, elik bir kapnn nnde durdu. O anahtar kilide sokarken, Laszlo da
zihnen kendim hazrlad.
Dietrich yana ekilince derin bir soluk ald, ar kapy iterek at ve drt ay
nce ak olduu o derin kahverengi gzlere bakt,
"Darian."
Ar kap kaim metal erevesinde bouk bir ses kartarak kapandktan sonra bir
sessizlik oldu. Laszlo bir zamanlar -ve muhtemelen hl- sevdii kadna bakt.
Kvrck siyah salar dank, afro bir hava almt. Eskiden canl ikolata
rengini andran teni imdi soluktu; uzun sre bakmsz kalm bir kat kahverengi
boya gibiydi.
Elleri kelepeliydi; bacaklarysa zincirle yerdeki bir halkaya balanmt.
Boynunda eskinin muhafazakr kadnlar tarafmdan taklan kolyenin ok daha kaln
bir tr vard. Ama Darian'nki bir ziynet eyasndan ok, aslnda olduu eyi
andryordu: Tasma.
Sadece gzleri aynyd. Laszlo onlara bakarken, yaananlarn asln
rendiinden beri akln kurcalayan sorunun yantn da buldu. "Hepsi yalan
deildi," dedi. "Yoksa yle miydi?"
"Benim iin deildi," dedi Darian.
Laszlo bir an duraksad, sonra sorabilecei tek soru dkld dudaklarndan:
"Neden?"
Darian iini ekti. Baklarn yere evirdi; salar gzlerinin nne dt.
Birka saniye sonra ban hzla kaldrd. Salar bu kez de kara bir bulut gibi
yzn evreledi.
"Seni neden kendime k ettiimi mi soruyorsun? Yoksa seni neden kurtarmaya
altm m?"
Laszlo ona ylece bakt. Zamann getiinin farkndayd ama yantlara ihtiyac
vard.
"Beni neden kurtarmaya altn?"
4081
Empati
"nk seni..." Yutkundu ve hafife ksrp boazn temizledi. "Sevdiimi
sandm. Nedeni bu. Grevim seni Organizasyon'a kazandrmak olsa da, tetii ekme
zaman gelince... Yapamadm."
"Ama beni buraya aldrdn," dedi Laszlo ifadesiz bir sesle.
"Saflk ettim." Darian ban sallad. "Onlarn ii bu noktaya kadar... Bunlarn
hibirinin olmasn istemedim. Tanr adna yemin ederim, Laszlo. ok zgnm."
"Onlara neden yardm ettin?"
"Bencilliimden. Daha iyi bir yantm olmasn isterdim, ama yok."
Laszlo soluunu brakt. Soylu bir yant deildi belki, ama drste verildii
belliydi. En azndan, kendisi yle olduunu sanyordu. Boynundaki o tasmayla
emin olmak mmkn deildi. Ama tm igdleri Darian'm bu kez doruyu
sylediini haykryordu.
"imdi ne olacak?" diye sordu Darian.
"Gidiyorum. Bu gece. Ve ocuklar da yanmda gtryorum."
"Nasl..."
"Baz dostlarn yardmyla." Laszlo duralad. "Ve Jill'in."
Darian'm yz bir anda kl rengi oldu. "Ona gvenemezsin."
"Neyi anlayaym, Samantha? Bana neden yalan sylediini mi? Beni neden
kullandn m? Haydi! Aydnlat beni."
Samantha'nm korku dolu, yalvaran gzleri Jill'inkilere odakland. Benliinden
nce kzl dehet dalgalar, ardndan da donuk bir kabulleni yayld. Soluk
allar yavalad.
"Ne istiyorsun?" diye sordu souk ve cansz bir sesle.
418 |
Empati
Jill vurmak iin elini tekrar kaldrnca irkildi, ama sinmedi. Oysa Jill en ok
bunu istiyordu. Korku iinde alamasn. zlmesini. Ve hepsinden te kendisini
sevmesini. Keke her eye batan balayabilselerdi. yle olabilse, Samantha'nn
onu gerekten sevmesini salayabileceini biliyordu.
Kalkt ve geri ekildi. Kadnn gzel yznn gerilerine, souk ve kurnaz
zihnine bakt. Ve sadece kokumu bir sar grd. efkat yok. Scaklk yok.
Sevgi yok. Sadece korku.
"Acnacak haldesin," diye bard burnunu ekerek. "Herkesi kullanyorsun.
Laszlo'yu kullandn. Darian' kullandn. Beni kullandn. imdi... imdi de ben
seni kullanacam."
"Jill..."
Jill onun ne sylemek zere olduunu bilmiyordu, umurunda da deildi. Daha
sonra, dnp o ana baktnda, bunun bir zr olduunu hayal edecekti.
Samantha'nn zihninde en ufak bir pimanlk krnts grmese bile, o yalan
kendine sylemeye devam edecekti. nk her ne kadar az sonra olacaklar ok
daha ktle-tirse de, bir anlamda hepsini deer klyordu.
Samantha sylemek istediini bitirmeye frsat bulamad, nk Jill onu ezici bir
dehete bodu. Duyduu tm acy ve yok olan hayallerine duyduu znty on
misli artrarak ona gnderiyordu.
Kadnn meydan okuyan gzleri birden yala doldu. Benlii kt; boazndan
uzun, ackl bir feryat koptu.
Jill'in o ana kadar duyduu en hznl, en ac dolu sesti. O kadar aresizlik ve
elem doluydu ki, bir an dayanamayacan sand. Ama daha da derine girmeye devam
etti; ta ki Samantha'nn hkrklar feryatlarn bastrana kadar.
"te kendimi byle hissetmeme neden oluyorsun," diye bard gzyalarn
tutmaya alrken.
"Dur..." diye inledi Samantha hkrklar arasnda. "Ltfen... Ah Jill,
ltfen... Beni biraz olsun sevdiysen bunu yapma. Buna... Buna daha fazla..."
| 419
Adam Fawer
"Durursam," dedi Jill kadnn zerindeki basksn biraz geveterek, "stediim
eyi yapacak msn?"
"Ne istersen! Ne istersen... Yemin ederim."
Ve Jill anszn tm znty, acy, strab geriye ekti. Samantha'nn buna
tepkisi ani oldu. Uzun bir sre nefessiz kaldktan sonra suyun altndan karak
soluk alm gibiydi. Jill normale dnmesine izin vermek iin onu birka saniye
kendi haline brakt.
Kadnn biraz kendine geldiini hissedince de sorusunu sordu:
"ptal dmesi nerede?"
Bu szleri duyan Samantha'nn birden nefesi kesildi, zihni dehet iinde
haykrmaya balad. "Bunu yapmak istemene imkn yok, Jill."
"Evet istiyorum," dedi Jill fslt gibi kan bir sesle. "imdi syle bana."
"Hayr," dedi Samantha ban sallayarak. "Sylemeyeceim."
"Syleyeceksin."
Tm engelleri kaldran Jill duygusal saldrsn yz kat artrd. Sonra bin kat.
Samantha barmak istedi, ama azndan bir ses kmad. Ne ses, hatta ne de
nefes. Dayanlmaz bir zdrap benliini sararken az ak, ylece kalakald.
Ve sonra Jill acy tpk balatt gibi aniden kesti. Sonunda Samantha'nn
iyice alan azndan ektii acnn birazn olsun da vurabilen uzun, kulak
trmalayc bir lk koptu.
"Evet? Dme nerede?"
Samantha hkrklar arasnda nefes almaya alyordu.
Bir keyi dnnce iki muhafzla daha karlatlar. Ama onlarda artk silah
vard ve .45'likler derhal adamlarn enelerinin altna dayand. Tom kolyelerini
ap rkm zihinlerini zgr brakt. Laszlo artk sadece kendi fiziksel
bitkinliini gndermenin dnda bir ey yapamayacak kadar yorgundu. Bunu
yapnca adamlar dizlerinin stne kp, baygn halde yere yld.
"Ne yaptn?" diye sordu Dietrich aknlk iinde.
"Onlar uyuttum," dedi Laszlo. Kendisi de olduka armt verdii tepkiye.
Tom son kapy da at.
Ve ocuklarn duygular bir yaygara halinde Laszlo'ya ulat. Jill'in psiik
saldrs onlar dehete bomutu. Tutunmak iin duvara uzand, ama daha eli
deemeden sendeledi.
Neyse ki Tom onu dmeden yakalamt. Sadk muhafz onu yavaa yere indirdi.
Laszlo baylmamak iin kendini zorluyordu, ama Jill'in arka plandaki mide
bulandran nefreti ve ocuklarn yrtnan zihinleri bir yana, hem Dietrich'i,
hem de muhafzlar ayn anda kontrol etmenin yaratt gerilim ok fazla
gelmiti. Yapamayacakt... ylesine yorgundu ki... Biraz dinlenmesi
gerekiyordu...
Yumuak, serin bir el alnna bastrd. Beyni endorfinlerle dolarken gzlerini
at. Birden hayata geri dnm gibi oldu. Gzle|423
Adam Fawer
rini odaklaynca kendisine bakan Darian' grd. Kadnn gz^l, koyu kahverengi
gzleri onunkilere kilitlendi.
"Bu sefer bana gvenebilirsin. Yemin ederim."
Darian konuurken Laszlo yeni bir duygunun onun elinden geip kendi iine
aktn hissetti. O kadar uzun zaman olmutu ki... Onun ne kadar ahane bir
duygu olduunu neredeyse unutmutu. Ama ite oradayd: Snmek zere olan bir
kamp ateinin o scak, dumanl ve insann iini alabildiine dolduran kokusu.
Ak.
Bayla Tom'a iaret etti. Muhafz eilip Darian'm kelepelerini at ve
tasmasn kartt. Laszlo annda onun saf gcyle dolduunu hissetti. Bir an
hata yaptn sand, ama sonra zihnindeki yk azald.
"ki muhafzla Dietrich bende," diye fsldad Darian kulama. "Sen Tom'u ve
ocuklar al."
"Tamam." Laszlo uzand ve Tom'a tutunarak ayaa kalkt. "k koruyun."
"Anlald," dedi Tom.
Laszlo, Dietrich ve Darian gzetim merkezine girdi.
Laszlo'nun Dietrich'in nderliine ihtiyac kalmamt. ocuklar artk gl
ekilde hissedebiliyordu. Kapnn dier yannda uzun bir koridor daha vard.
teki koridorlarn resmi grnmnn aksine, daha ev havasnda ve neeli bir
tarzda dekore edilmiti.
Yine de yerdeki kaln krmz halda ve canl sar-turuncu duvarlarda insana
sahte gelen bir eyler vard. Koridorun kendisi sanki temsili bir evde ekilmi
fotoraf andryordu. Sal sollu on iki kap vard. nde stne isim
kaznm gm plakalar grnyordu.
Elijah Cohen. VVinter Zhi. Charlie Hammond.
424
E m p a t i)??'
Laszlo youn bir sululuk duygusu hissetti. Birden yan bandaki Darian'
farketti ve kendisini bulatrd iten tr ona ynelik bir fkeyle doldu
ii.
"Laszlo, ben..."
"imdi deil/' dedi Laszlo fkesini bastrarak. "Sen VVinter'i al; Elijah ile
Charlie bende."
Aceleyle koridoru geip kaplar atlar.
Gzlerini anszn gelen parlak ktan korumaya alan ocuklar birer birer
yataklarndan kalkp koridora kt.
Elijah onu grnce, "Bay Kuehl!" diye bard neeyle.
"Bay Cohen," dedi Laszlo nefes nefese. Ve Darian'm ldn yalann duyduundan
o yana ilk kez iinden gelerek glmsedi. "Bayan Zhi. Bay Hammond. Sizleri
yeniden grdme sevindim."
.,
._:,
mo
Empati
Laszlo'nun sesi kulaklarnda nlarken, Charlie zihnini at. Birden Elijah ve
VVinter da onun yanndayd. Dnmeden bir araya geldiler ve zihinlerini bir
renk ve ses duvar halinde Laszlo'nunkine arptlar.
; ,,.........
Muazzam bir enerji aks Laszlo'nun iinden geip, bir gelgit dalgas gibi
meknda patlad. Askerlerin zihnini kaplayan elik grisi engeller bir anda
parampara oldu. Ne olduunu kavrayamayan Laszlo bir ekilde kalkanlarn
paralam, zihinlerine girmiti.
Askerlerin duygularn hissedebiliyordu, ama koku olarak belirmek yerine, yarsaydam bir grnt olarak belirmilerdi. Yeil korku; zonklayan kapkara
saldrganlk ve parlak beyaz fke. Ve renklerin arasnda, erimi, haykran
kvrak melodiler ve ritmik vurularla, o ana kadar duymu olduu en muhteem
ark.
Laszlo tm bunlar deiik bir yola ynlendirmek iin sadece eyrek saniyesi
olduunu farketti. Avularndaki ince parmaklan hissetti ve ocuklar iin
duyduu empatinin zgrce akmasna izin verdi. Duygular onlara dokunduka, her
askerin yumuayan zihni kendi fke ve korkusunu sarmalad.
Kavgac baklar eridi, tetiklerin stnde gerilmi parmaklar gevedi, namlular
birer birer indirildi. Bir an iin kimseden ses kmad; yaral asker bile
barmay kesmiti.
Ve yine o an iinde, zihinleri bir dizi bulank ampul gibi parlarken, Laszlo
hepsini smsk kavrad. Ne olduunu, kalkanlarm delmeyi nasl baarabildiini
hl anlayamamt. Onlar neden yle grp/duyduunu da. Baklarn Elijah ile
Charlie'ye evirdi. Ellerini sk sk tutmular, sabit baklarn yzne
dikmilerdi.
Ve Laszlo anlad. Kendisi deildi. O sadece ocuklarm muhteem gleri iin bir
arat. Hep beraberken oradan rahatlkla kabileceklerini kavraynca uzun ve
yava bir soluk brakt.
| 431
Adam Fawer
Ama ileriki yllarda onu her eyden ok rahatsz edecek olan ey, Jill'e
gvenmi olmasa hepsini kurtarabilecei dncesiydi. Ama ona gvenmiti. Ve
Charlie Hammond o yzden lecekti.
Ekrandaki parlak yeil rakamlar 00:00' gsterdi.
Haykran kadn son bir lk att, ama bu acdan deil, daha ok bir
beklentiden kaynaklanyordu. Binann temeline yerletirilmi C-4'ler patlad.
Rahatlama havada uarak gelip belkemiini kran byk bir beton paras eklinde
kt stne.
Ve sonra, birka saniye nce Samantha Zinser olan bilin snd.
"Elveda, Samantha," diye fsldad Jill.
Izdrap ve korku dalgalar saniyeler iinde psiik ortama yaylrken, hava da
gk grltsn andran bir uultuyla doldu. Haykran zihinlerin birou
imdiden o lm dalgasnn altnda kalm, birer birer dmeye balamt bile.
Jill gzlerini yumdu ve yavaa soluunu brakt.
Halletmesi gereken sadece iki i kalmt. Oturduu yerde dorulup Manderville
ve Tanner'a bakt.
"Burada dur."
4321
52
Ses gk grlts gibiydi.
Neler olup bittiine bakacak zaman yoktu. nanlmaz bir grlt oldu, sonra
dnya ayaklarnn alnda yarld ve gkyz tepelerine yad. Altlarndaki zemin
atlamaya, tavandan den beton bloklar yere arpp paralanmaya ve etrafa
keskin ve sivri ta paralar yadrmaya balad.
O denli acmasz bir hzn dalgas gnderdi ki, kendi gzleri de yalarla doldu.
Rahibe doru bir adm daha att.
"Gnaha giren sendin. nk deersizsin. Her zaman da deersiz oldun. Tann'nn
Evi'ne ait olmayan sensin. O'na layk olmayan sensin."
Peder Sullivan silahm indirdi.
'
"ldr kendini, Peder."
Rahibin eli lgnca bir titremeye tutuldu. "Bu gnahkr yaamdan tek ka
yolun bu."
,
,
Sullivan yavaa silah bana doru kaldrd.
.
,
"Yap!."
:.;:
r
| 447
kk
AdamFawer
Gzlerini skca yumdu.
"YAP!"
?
?
Tetiin zerindeki parma gerildi. -r
"HAYIR!"
Rahibin silahnn atelenmesinden bir an nce att lkla Jill'in dikkatini
datan Laszlo odaya dald. Silahn kulaklar sar edici sesi kk meknda
yankland; namludan kan mermi Peder Sullivan'n bann birka santim
ilerisinden geerek vitray pencereyi paralad. Cam paralar uuarak etrafa
dalrken oda bir renk cmbne bouldu.
Jill fkeyle kendini devasa mee masann zerinden atp Peder Sullivan'a
saldrd. Silahn dren rahip dehet iinde pencereye kadar gerileyince
tkezledi. Krk camn nnde tehlikeli ekilde salmyordu imdi. Dengesini
bulmak iin pervaza tutunmaya alt, ama renkli cam krklar parmaklarn
kesince kavrayn kaybetti ve pencereden dar yuvarland.
Jill bir an duraksamadan masann stne den silah kapt ve kendisini rahibin
cann alma zevkinden mahrum brakan adam ldrmek zere dnd.
Silah Laszlo'nun bana dorulttu ve tetii ekti.
Silah ate ald anda Laszlo da kza doru hamle etti. Kurun kulan delip
geerken bir scaklk hissi duydu ve bir saniye sonra kzn stne ulland.
Jill'in bileini kavrayp elini hzla duvara arpnca silah yere dt. Ve
annda bir nefret duygusu Laszlo'nun beyninde, onu iten da doru yakan bir
alev topu gibi patlad.
Jill psiik penelerini beynine gmerken baparmaklarn da gzlerine bastrd.
Laszlo onun ellerini tutup geri ekmeye alt, ama zihninde lk la
patlayan renkler kalan gcn alp gtrmt. Kzm trnaklar sk skya
kapatt gz kapaklarn
448 I
Empati
delip geince bir lk att. Trnaklar gzlerine gmldke keskin ve yakc
ac da byyordu, ama bu zihnini dven elem dolu maviler ve delirtici morlarla
karlatrlnca hibir eydi.
Tek yapabildii onlar geri yanstmak oldu; Jill trnaklarn daha da derinlere
batrdka, o da tm acsn ona gnderdi.
Laszlo'nun kanayan gzlerinin dayanlmaz acsn, birlikte haykrarak
paylatlar.
Duyduu fiziksel ac, Jill'in kr edici psiik saldrs karsnda kasrgadaki
bir fslt gibiydi. Brakmak istemesine ramen mcadeleye devam etti. Onu ancak
kendi gc vastasyla yenebileceinin bilinciyle Jill'in tm nefretini geri
gnderdi.
Birden, dehete kaplm baka bir bilincin odaya daldn hissetti.
Darian.
Gne kadar yakc bir renk parlts Jill'in zihnini yarp geti. Kz birden
olduu yere yld. Parmaklar mide bulandrc bir sesle gz yuvalarndan
karken Laszlo acyla bir lk att. Darian'a dnmeye abalad, ama artk
gcnn sonuna gelmiti.
Kendini brakt ve Jill ile birlikte uurumdan aa yuvarland.
J449
56
Laszlo kendine geldiinde, zonklayan gzlerini aamad. Elleriyle yoklaymca
kaln bir sarg tabakasyla karlat. Bir korku dalgas benliini sard.
Dorulmaya alt, ama bir ift gl el onu tuttu. Ellerin Darian'a ait
olduunu hissetti. Ve birden anmsad.
"Jill nerede?"
"O i tamam."
Laszlo uzun bir soluk brakt. "VVinter ile Elijah?"
"yiler," dedi Darian. Alamamaya alt sesinden belliydi. "Uyu. Uyandnda
yanmda olacam."
"Peki." Laszlo bilincini yitirmeye balamt bile. "Tamam."
Bilinci geri geldiinde gzlerindeki ac biraz hafiflemiti. Gece olduu hissi
vard iinde. Elini yumuak arafn stnde gezdirdi ve yavaa doruldu.
evresinde hepsi uyumakta olan drt zihin vard. Bilinsizlik iinde snk
olsalar bile, tanesinden g fk-ryordu; drdncsyse onlara kyasla
zayf bir glge gibiydi. Sonra baka bir ey hissetti: Bombo bir hilik. Sanki
uzayda bir kara delik. Darian'm uyandn duydu/hissetti.
"Herhangi bir sorun kt m?"
"Hayr. Dietrich iki saatten az bir sre iinde girdi ve kt." Laszlo bir
sonraki sorusunu soramadan Darian, "Kz hl uyuyor," dedi. "Bilmiyor."
"Uyandnda ben sylerim."
Bir sessizlik oldu, sonra Darian, "Tamam," dedi.
Kadnn iinden, ac ikolata gibi kokan zntyle kark bir utan duygusu
geti. Laszlo elini uzatnca tutup kendi elinin iinde hapsetti.
450
Empat
"Ne oldu?" diye sordu Laszlo.
"Biraz nce... Bam sallyordum. Gremediini unuttum." Darian burnunu ekti.
"zgnm, Laszlo. Yalnz bana gitmene asla izin vermemeliydim. Niye
gelmediimi bilmiyorum, ta ki..."
"Ama geldin. Byk olaslkla hayatm kurtardn."
"Ama gzlerin... Yani... Ah, Laszlo..."
Darian'm zihni sululuk ve pimanlkla doldu. Laszlo kendini birden scak ve
skntl hissetti. Elini kaldrd ve byk bir dikkatle gzlerini rten
sargnn zerine bastrd.
"Onlar kaybettim, deil mi?" dedi fsltyla.
"Evet," diye yantlad Darian bouk hkrklar arasnda. "Her ikisinin retinas
da yrtlm. Dietrich, kimsenin yapacak bir eyi olmadn syledi."
Laszlo bam sallad. Tm vcudu uyumutu sanki. ki eski k bir sre
konumadan, dncelerine dalm halde yan yana oturdu.
"Bu benim kefaretim," dedi Laszlo sonunda. "Bazlarna kyasla ansl bile
saylrm."
"Hi adil deil bu."
Laszlo omuzlarn silkti; tartmak iin fazlasyla yorgundu. "Her naslsa
ite."
"imdi ne olacak?"
"Jill'e syleyecek, sonra da onu serbest brakacaz."
"Bir ey yapmaya kalkmasndan korkmuyor musun?"
"O hl daha bir ocuk. Ve artk dier herkes gibi biri. Zaten hepimiz
Organizasyon'dan saklanmak iin kimliklerimizi deitirmek zorunda kalacaz;
bizi bulamaz. Bulursa da, bunu o zaman dnrz."
"Biz ne olacaz?" diye sordu Darian.
Laszlo onun sesindeki umudu hissetti. Duygularn bilmek, verecei yamt daha da
zorlatryordu, ama ona yalan syleyemezdi.
| 451
Adam Fawer
"Kendi yollarmza gideceiz."
Darian elini daha sk tuttu ve yzne gtrerek bastrd. Yanaklar slakt.
"yle olmak zorunda deil, Laszlo. Yeniden balayabiliriz. Hatta..."
"Hayr." Laszlo elini yavaa ekip onunkinden kurtard. "Yapamayz."
"Ama..."
"Yantm kesin." Boaz yanyordu. "Anlayabileceini umuyorum."
"Tabii," dedi Darian burnunu ekerek. "Ama denemek zorundaydm, tamam m?"
"Evet. Sanrm zorundaydm."
Laszlo bir hareket sezinledi, sonra Darian'm lk ve dolgun dudaklar yanana
dokundu. Temas sadece bir saniye srd, ama yaamnn hem en hznl ve hem de
en tatl saniyesiydi. Darian kalkp giderken, zihninin etrafnda bir duvar
olutu. Gzleri sarglarn altnda yanyordu.
Uyumaya alrken o gzlerle bir daha alayp alayamaya-cam merak ediyordu.
4521
57
Jill yorgun gzlerini anca iki yannda onlar grd. Solunda ona sanki bir
eit hayvanm gibi bakan Darian ile Dietrich, sa-ndaysa Laszlo. Onun
ifadesini okuyamyordu, nk gzlerindeki sarglar duygularn gizliyordu.
Zihnine ulamaya alt, ama onu da bulamad. Ve ulaamad sadece o deildi.
Darian. Doktor. Hepsi anlamszd. Hatta daha da kt. Tesiste bir muhafz
hissedemedii zaman en azndan kalkann sezebiliyordu.
imdiyse bir hilik vard. Hayr. O ey hilikten de azd. nk hiliin olmas
iin arkada bir fon olmas gerekiyordu. Ama imdi duygularn zerine yansd
yzey de gitmiti. Gsne bakt, kolyesini gremedi. Tm bedenini yoklamak
istedi, ama el ve ayak bileklerinden yataa balanmt. Kollarn, bacaklarn
silkeledi, ama tenine deen herhangi bir metal alglamad. Sadece yumuak
araflar ve bol bir sabahlk.
"Kolye yok," dedi Laszlo.
"O zaman neden sizleri..." Sesi giderek azalrken baklarn Dietrich'e
evirdi. "Bana ne yaptn?"
"Seni hadm ettik," dedi Darian. Sesi acmasz ve tiksinti doluydu.
"Yapm olamazsnz... Yapm..."
"Hayatta olduuna kret," dedi Laszlo zehir saan bir sesle. "Seni ldrmeyi
dnmediimi sanma."
Jill'in boaz birden kurudu. "Neden ldrmedin?"
"nk tm yapaklarna ramen sen de bir kurbandn. Onun iin Dr. Dietrich bir
daha asla baka birinin zihnine girememeni garanti altna ald."
Jill tm bedeninin buz gibi olduunu hissetti. Duyduklarna
1453
Adam Fawer
inanmak istemiyordu, ama Darian'm yzndeki kendini beenmi ifadeden Laszlo'nun
gerei sylyor olduunu grebiliyordu. Dier herkes gibi yaamann nasl bir
ey olacan dnerek yutkundu. Hep normal biri olmak istemi, ama imdi yle
olunca da birden dehete kaplmt.
"Bu konumadan sonra bizi bir daha asla grmeyeceksin. Bizi bulmaya
almayacaksn. Organizasyon ile temasa gemeyeceksin. Senin kk katliamndan
kurtulduumuzu kimseye sylemeyeceksin. Eer tek bir ajan bizi ziyarete gelirse,
nedenini renmeye almayacaz. Nedenin sen olduunu varsayacaz. Bu kadar.
Kurallara uyarsan hibir sorunumuz olmaz. Eer onlar inersen ya da inemeye
kalkrsan peine deceiz. Ve ikinci bir ans olmayacak. Anlyor musun?"
"Evet," dedi Jill. Sesi bouk ve hrltl kyordu. Gzyalarn engellemek
iin dudan srd.
"yi." Laszlo arkasn dnd ve "gidelim," dedi. Kolunu uzatt, dirseini tutan
Dietrich onu kapya doru gtrd. Darian yzn Jill'inkine yaklatrd.
"Kurallara kar geleceini umuyorum. Bylece seni strabndan kurtarmak iin
bir nedenim olur."
Sonra da yzne tkrd.
Birlikte kapya yrrlerken Jill arkalarndan bard. "Durun! Beni burada byle
brakamazsnz!"
"Hizmeti birka saate kadar gelecek," dedi Darian. "O zamana kadar meditasyon
yap." Yatak odasnn kapsn arkasndan kapatt.
Az sonra Jill d kapnn da kapandm duydu. Hi o anki kadar yalnz olduunu
anmsamyordu; rahatlamak iin bavuraca tek ey duygular olabilirdi. Ve
sonra, kendi zihninde kapana kslm olarak geirecei yaam dnnce
haykrmaya balad.
A
454 |
Empati
Dietrich yutkundu. "Bana ne olacak?"
"Gitmekte serbestsin."
Doktorun zihni bir rahatlama duygusuyla doldu.
"Teekkr ederim Laszlo," dedi i geirerek. Sonra boazn temizledi ve "Ya
ocuklar?" diye sordu.
"Seni planlarmza katmamamz anlayla karlayacan umuyorum." Laszlo
durdu. "Jill iin koyulan kurallar senin iin de geerli."
"Anlyorum."
"Elveda, doktor," dedi Laszlo elini uzatarak.
Dietrich onun elini kuvvetle skt. "Elveda, Laszlo. yi anslar."
"Sana da."
"Yani onu hibir zaman kartamaz m?" diye sordu Winter'in annesi endieli bir
sesle. Gerginlii neredeyse elle tutulabilecek kadar youndu.
Laszlo onun ellerini ovuturup, ovuturmadn merak etti. "kartrsa onu
bulurlar."
"Buna asla izin vermeyeceiz," dedi Yu Han Zhi ei bir ey demeye frsat
bulamadan.
"yi," dedi Laszlo yavaa. Darian parmaklaryla onun elini okad.
"Peki... Peki anmsarsa ne olacak?" diye sordu Carol.
"Anmsayacan sanmyorum. Onu birlikte geirdiimiz zaman dnmekten
caydracak bir psikoloji teknii kullandk."
"Kolyeyi karmak istemesini engellemek iin kullandnz tekniin ayns m?"
Laszlo yzndeki sululuk ifadesini saklamaya alarak, "Evet," dedi.
Koullandrma seanslar srasnda ocuklara gnderdii o korkun zdraptan
dolay kendini ok kt hissediyordu,
Adam Fawer
ama bu onlarn iyilii iindi. Psiik olarak glendirilmi nefret terapisinden
sonra ikisinin de kolyelerini kartmay ya da nereden ve nasl geldiklerini
dneceini sanmyordu.
Yu Han sesinde belli belirsiz bir titremeyle, "Bize kzmz geri verdiiniz
iin teekkr ederiz," dedi.
"Grevimdi."
Yu Han ve Carol'un ayaa kalktklarn duyunca o da kalkt.
"Ona veda etmek ister misiniz?" diye sordu Yu Han.
"Hayr," dedi Laszlo. "Biz k yolunu buluruz."
"yleyse hoa kaln."
Onun bir beklentisi olduunu sezen Laszlo elini uzatt. Yu Han tutup iten bir
tavrla skt. Elini Carol'a da uzatmay dnmedi bile Laszlo. Elijah'm
ebeveynleri gibi, o da olan her eyden onu sorumlu tutuyordu. Haklyd da.
Darian onun kapy bulmasna yardm etti. Asansre kadar ikisi de konumad.
Sonunda, sessizlii bozan Darian oldu.
"Elijah ile VVinter'i bir daha hi grebilecek miyiz dersin?"
"Umarm grmeyiz," dedi Laszlo. "Ama belli de olmaz."
Alt yz on kilometre uzakta, inaat ekibi olay yerindeki son beton blou da
dikkatle kaldrd. Kurul yesi tm sabah boyunca ekibin almalarn
karsndaki ekrandan izlemiti. Zinser'in beceriksizliinin tek iyi yn,
tutarl olmasyd: mha mekanizmas tm tesisi yok etmekte baarsz olmutu.
Eer FBI olay yerine gelmi olsayd, veri bantlarnn ounu onarp yeniden
oluturmakla kalmayacak, enkazn altnda skp kalm kazazedeleri de sorguya
ekebilecekti. Neyse ki, patlama sonras bilgilendirilen ilk kii CIA'nn
Merkezi Haberalma Direktr idi.
MHD olarak bilginin yaylmasn engelleyebildii gibi, olay yerine kendi
kurtarma ekibini gndermiti. Bunlar iki gn ncenin
Jmpati
olaylaryd. O zamandan beri patlama yeri hayatta kalanlar bulmak iin son
derece dikkatli bir ekilde incelenirken neredeyse hi uyumamt. Ve ekibin
bulabildikleri yaral askerler ve birka yneticiyle snrl kalmt.
"Beni izleyin."
Darian' hemire odasndan kartp baka bir kilitli kapdan geirdi. Ayak
sesleri uzun gri-yeil koridorda yanklanarak Elijah'm odasna doru yrdler.
Darian kapnn elik takviyeli cam taklm kk penceresinden ieri bakt.
Elijah'a bir deli gmlei giydirilmi ve balanmt. Ban iddetle bir ileri,
bir geri sallarken boynundaki kaslar geriliyordu. Bacaklarn savuruyor, yatt
ar yatak gl tekmelerle sallanyordu. Az akt, ama lklar yaltlm
kaln kap tarafndan bouluyordu.
"Eer bu da deli deilse," dedi Hemire Sanchez, "Kimse deildir."
"eriye girebilir miyim?"
stek her ne kadar bir soru eklinde ynetilmi olsa da, Sanchez aslnda ne
olduunu gayet ak ekilde anlamt: Bir emir.
"Sanrm girebilirsiniz," dedi sesinde bir kararszlk ifadesiyle. "Yalnz, ok
yaknna gitmeyin. Buraya getilirilirken hastabakclardan birini srd."
eriye girmek iin sabrszlanan Darian ban sallad. Hemire Sanchez kapnn
kilidini at. Souk odaya giren Darian, burnuna arpan youn idrar kokusuyla
irkildi. Koku o kadar glyd ki, Elijah'm insanlktan km ln
duymakta zorlanyordu. Cansz krmz salar tere bulanm, tel tel yzne
yapmt. Gzleri fal ta gibi akt, ama alabildiine irilemi gz
bebeklerine baklrsa, etrafndakileri grd sylenemezdi.
Darian avucunu yavaa onun yzne yaklatrd. Elijah lklarn artrarak
ban ekti. Kendini hazrlayan Darian onun ban kavrad. Duygu dalgalar o
kadar gl arpt ki, neredeyse baylacakt. Karmakark, lk la
bararak beynini doldurdular.
fke, ac, aalanma, dehet, akl karkl, nefret, hzn, coku...
lalarn getirdii ty gibi bir uyuukluk pusunun geri4641
Empati
sinde azgn duygu patlamalar. ok ge olmadn mit etti Darian. Empatik
yetenekleri ve krelmi savunmas nedeniyle teki hastalarm psikozlarnn
Elijah'n zihnine szp onu titreyen bir et torbasna indirgemesi fazla zaman
almazd. Fiziki bedenini geride brakp kendini yavaa onun deliliine
daldrd.
Duygular artk benliini sarsarak etrafnda dnyordu. Ama Darian boyun emedi.
stilaclar yava yava dar atp, onlar bir sakinlik bulutunun ardnda
maskelemeye balad. Ve sonra onu -o keskin, delici acy- hissetti: Gerek
Elijah. Bitkin ve korkmu, zihinsel olarak bir cenin gibi bzlerek sinmi
Elijah.
Onu nazike okayp g alad. Son istilacy da -ateli bir fke, dehet ve
lm saan bir zihin- dar atnca Elijah i geirdi. Darian yavaa onun zihni
etrafnda oluturduu buzumsu kalkandan syrlp kt.
Etraftaki lgn zihinlerin geri gelmesinden korkan Darian onu tmyle
brakmad, ama kendi duygularyla ba baa kalmasna olabildiince zen
gsterdi. Benliine geri dndnde, vcudu ter iinde kalm, dilerini
skmaktan enesi armaya balamt.
"Elijah." Onu omzundan hafife sarst. "Beni duyabiliyor musun?" ok ge kalm
olmaktan, bir girdap gibi kvrlp bklen duygularn onun benliini oktan ezip
gemi olmasndan korkuyordu.
Sonra Elijah hzla gzlerini krptrd ve azndan tek bir szck kt:
"Evet."
"Hangi yldayz?"
"Neden soruyorsun bunu?" diye sordu Elijah kafas karm bir ekilde.
"Kahretsin... Bana gelecekten geldiini syleme sakn."
Darian gld. yileecekti. Eilip onun balarn zd.
"Sorularn yantlamaya vaktim yok. Sadece bana gven; senin tarafmdaym."
"Kime kar?"
"Seni burada tutmak isteyenlere."
{4*S
Adam Fawer
Elijah'n zihninden bir korku ve fel edici bir hzn dalgas geti.
"Ve her biri benzersiz de olsa, sizin suunuz olmadan, dnzda gelierek
banza gelen bir felaket ykleriydi bunlar. yle bir belay hak etmek iin
hibir ey yapmadnz. Sadece... Oldu."
Susan farknda olmadan ban sallad. Doruydu. Evet, her zaman olanlarla
biraz serbest olmutu, ama o gece tecavze uramay hak etmemiti.
Senin suun deildi. Deildi. Deildi.
1471
Adam Fawer
Bu mantray30 zihninde tekrarlad. Ve bunu ilk kez yapyor olmasa da,
doruluuna ancak imdi inanyordu.
"Burada kimler Tanr'ya inanyor?" diye sordu Valentinus birden.
Bir elips oluturacak ekilde oturmu yirmi be kiiden on bei el kaldrd.
Susan onlarn arasnda deildi. Valentinus inananlara birer birer bakt.
"Syleyin bana: O korkun eyler banza gelirken inandnz Tanr neredeydi?"
Kimse yant vermedi. Valentinus bam zntyle sallad.
"Ve siz inanmayanlar. Tanr'nn hepinizi tek tek tasarlamad dncesinde
srarl msnz? Bilincinizin domasna evrimin olaslk d bir hatasnn
neden olduunu mu dnyorsunuz? Yaamn sizin yaamnzn- sadece bir kaza
olduuna inanmaya raz msnz?"
Susan her ne kadar bir Katolik olarak yetitirilmi olsa da, uzun zaman nce
Tanr'ya inanmay brakmt. Her ne kadar ocukluunda yaad o kbus gibi
olay bu sonucu hzlandrmsa da, o sonuca zaman iinde yle ya da byle zaten
geleceine inanyordu. Yine de, ocukluunda getii dinsel beyin ykama yaamn
ilkel bir protein orbasndan ylesine ortaya km olduuna inanmasna izin
vermeyecek denli glyd.
"Bu lkenin blnm olmasna amamak gerek," dedi Valentinus. "Her iki kuram
da eit derecede zayf. Bizi kendi suretinde olmasna ramen kusurlu olarak
yaratan bir Tanr'ya inanabiliriz. O kusurdan dolay bizleri binlerce yldr
cezalandran bir Tanr'ya. Milyonlarn alktan, hastalktan ve savalardan
krlmasna izin veren bir Tanr'ya. Bize genlii balayp, sonra onu geri
30 Srekli tekrarlandnda ruhani glerin uyandrlmasn salayan kutsal
sz(ler). (.n.)
472 I
Empati
alp bizleri yal, ypranm bedenlerin iinde kapana kslm bir ekilde
yalnz lmlere terk eden bir Tanr'ya."
Duralayp bir tepki gelip gelmeyeceini tartt, ama zaten yle bir ey olmasna
imkn yoktu.
"Ya da bamz kuma gmebiliriz. Kkenimizdeki yaratn bir dizi geliigzel
mutasyon sonucunda evrimletii konusunda srar ederiz. Yaamn amasz olduu
konusunda kr bir direnie kaplr ve etrafmz saran saysz mucizeyi
grmezden geliriz. ldmzde yok olup gideceimizi dnrz. Ve ruh diye bir
eyin olmadn kabul ederiz. Ve yaamn hibir anlam olmadn dayatrz
kendi kendimize."
Valentinus yerinden kalkt.
"Syleyin bana: Hangi safsatay seiyorsunuz? Bunun hakknda hi gerekten
dndnz m? Yantn ounuz iin, 'hayr' olduunu biliyorum. Hangi
televizyon programn seyredeceiniz, hangi arabay alacanz, ne zaman terfi
edeceiniz, hangi niversiteye gideceiniz gibi sama sapan eyleri saplant
haline getiriyor, yaamda ylece yuvarlanp gidiyorsunuz. Asl sormanz
gerekenler dnda, yaamnzdaki tm vr zvrla derinlemesine
ilgileniyorsunuz. Ya asl sorular?"
O sorularn cemaatin beyninde ekillenmesini bekler gibi dura-lad.
"Neden buradayz? Amacmz ne? ldkten sonra ne oluyor? Dnyaya gelmenin sadece
bir kaza olduunu dnen inanszlar iin bunlar anlamsz sorulardr. ldnz
zaman her eyin bittiine inanyorsunuz. Dnyanz, yaamnz, bilinciniz yok
olup gidiyor. Ama inanszlarn ou yine de, sanki lmden sonra bir yaama
inanr gibi yaparak yayor. Reddettikleri bir dinin dayatt etik yasaya
uyarak yapyorlar bunu: Yalan syleme. Hile yapma. alma. Vesaire."
Yirmi be kiinin ou eitli ekilde ban sallad.
"yi, ama neden? lmden sonra hibir ey yoksa o zaman 'iyi insan' olma
abalar neden? Mmkn olan her trl ar zevkin
I 473
. AdamFawer
iinde kaybolmalarn engelleyen ne? Evet, bazlar o tr eylerin peinde
kouyor. Ama unu bilin ki, inanszlarn ou iten ie duyulan korkuyla yaar.
Korku iinde, ama asla doru yoldan ayrlmadan.
Final blm yaklayordu. Asl darbeyi indirme zaman yani.
"Ama siz inananlar... Siz daha byk bir ikiyzllk yapyorsunuz. O'nun
retilerinden hangilerini izleyeceinizi ak bfeden meze seer gibi alp,
'nabza gre din' uyguluyorsunuz. Ve tm o eyle yaarken de, kendinizi Tanr'nm
balayc olduuna, O'nun emirlerine kar gelmi olmanza gerekten
aldrmayacana ikna ediyorsunuz. stelik Tanr'nm fkesine ve en kk bir
pervaszln intikamn alacana dair ncil'de o kadar ok kant varken."
Valentinus mrldanmalarn dinmesini bekledi ve sylemek iin onca girizgah
yapt eyi dile getirdi.
"Bu iki kart grn ikisi de samadr. Mantkl deillerdir. Ne bir inan
sistemi olarak kabuUenilmelidirler, ne de yaam ekli olarak."
Duralayp glmsedi.
"Ama ben size doruyu gstermek iin buradaym. Size daha iyi bir yol gstermek
iin."
3
30 Aralk 2007
23:27 (Yarg Gecesi'ne 25 saat, 33 dakika kala)
Winter kr adamn yannda kendini ne kadar rahat hissettiine ard; sanki onu
tm yaam boyunca tanyormu gibiydi. Asansr yavalayarak durdu, kaplar
kayarak ald. Kabinden ilk kan nereye gideceini tam olarak bilircesine mavi
hal kapl koridorda ilerlemeye balayan Sascha oldu.
Adam tasmasna aslarak ona ayak uydurur gibi grnyordu ilk bakta. Oysa
kpek her ne kadar nde olsa da, tasmann kayna uygulad hafif aslmalara
baklnca ynlendirmeyi yapann sahibi olduu anlalyordu.
1408 numaral odann nnde durdular.
almaya gerek kalmadan kapy kzl salar dank, uzun boylu bir adam at.
Geirmekte olduu bir sinir krizinin ortasmda yakalanm gibiydi.
"S-s-siz Laszlo'musunuz?" diye sordu.
v
: ,
"Evet," dedi Laszlo. Sesi tehlikeli bir hayvanla konuuyormu gibi hafif ve
llyd. "Solumdaki sevimli bayann ad Winter Zhi. Ve bu da Sascha," Eilip
kpein kulaklarnn arkasn kad.
"Sen... Elijah msn?" diye sordu VVinter zihninde birden beli-riveren isme
ararak.
"Evet," dedi Elijah. "Daha nce karlatk m?"
Winter bir yant bulmak iin kendim zorlad. Karlamam olduklarndan emin
olmasna ramen adamda ona tandk gelen bir eyler vard. "Ben... Ben
bilmiyorum."
J47S
Adam Fawer
Elijah gzlerini karsndaki kr adamla ceylan gzl kadndan alamyordu.
Kadnla tantrlmasna gerek yoktu; ad beyninde akmt; sanki baka bir
yaamdan tanyordu onu.
Laszlo ile VVinter odaya girerken Darian da deri ceketini giydi. "Ben zerime
deni yaptm, Laszlo. Bundan sonras sana kalyor."
"Darian, bekle!"
Darian duralayp Laszlo'yu abucak pt. "zgnm. Kalamam." Elijah ile
VVinter'a hi bakmadan kt, kapy arkasndan yavaa ekerek gitti.
Laszlo ban bunu bekliyormu gibi sallad ve VVinter'e dnd. "Beni
oturabileceim bir yere gtrr msn, ltfen?"
"Elbette." Laszlo'nun koluna girdi ve onu bir koltua gtrd, kendi de kanepeye
oturdu.
Onlarn karsna bir sandalye eken Elijah ise birden dej vu hissiyle
irkilmiti.
Hayr. Dej vu deil. Bu bir an.
AdamFawer
Elijah'in gzleri iki adam -biri sarn, iri yar ve uzun boylu, dieri
keisakall ve kel kafal- ate ederek kapdan ieri dald anda ald.
Beynindeki bir ey onu bir saniye nce tehlikeye kar uyarm olduundan
dnmek iin vakit kaybetmedi. Onun yerine kaslarnn kendiliinden gsterdii
tepkiye uyarak komodinin zerindeki bo bira iesini kapp kel kafalya doru
frlatt.
ie adamn iki gznn ortasna isabet etti. Bir an iin olduu yerde sallanan
adam baygn halde yere yld. Elijah teki katile saldrmak iin sehpann
zerinden atlad, ama Sascha oktan odann br kesinden koarak gelmi,
gsne yklenerek onu yere indirmiti bile.
Kpek dilerini yanana batrnca adam bir lk atarak onun kafasna vurmaya
balad. Ama Sascha ok glyd. Elijah onun mor fkesinin scakln
hissedebiliyordu. Kafasn yana een kpek dileriyle boazn paralaynca
adamn sesi birden kesildi.
"Sascha! Hayr!"
Elijah frlayp onu tasmasndan yakalad ve adamn boazndan ekti, ayn anda
adam da son kez silahn ateledi.
Mermi Sascha'nn bana isabet etti. Hayvan sanki tekme yemi gibi havaya
srad, dnd ve yld. Yerdeki adamn boazndan bir hrlt kt, soluk
borusundan kpkl kan geldi. Tm bedeni kasld, sonra gevedi ve gzleri
donuklat. lmt.
stndeki gevek bedenin arlndan syrlan VVinter, "Aman Tanrm!" diye
inledi. Hemen Laszlo'nun yzne doru eildi. Bann etrafnda bir kan gl
olumutu. Siyah gzlkleri bir kenara savrulmu, grmeyen gzleri ortaya
kmt. ekilsiz ve sarmtrak gz bebekleri canszd. VVinter alayarak
uzand, gzlkleri yerden ald ve yavaa onun yzne yerletirdi.
m\
Empati
Yzn Elijah'm gsne gmen VVinter'in sessiz gzyalarna imdi hkrklar
elik ediyordu.
Elijah kzn dokunuuyla birlikte derin bir hznle irkilmi ve iine
bzlmt. Gsne bir ar sapland, tm gc ekildi; kendini geri ekmekten
bile acizdi. Duyduu bu fel edici zntnn nedenini anlamaya alrken
yanaklarndan aa scak yalar szld.
Kz kardeinin cenazesinde bile tek damla gzya dkmemi-ti, ama orada daha
sadece birka saat (ya da onyl) nce tanm olduu garip bir adam iin
alyordu. Zihnini sarsan youn znt dalgalaryla bouurken gerei anlad:
Duyduu kendi znts deil, Winter'inkiydi.
Kollarn bir zamanlar sevmi olduu kadna sard.
Ve onu teselli etti.
" A
' ?
VVinter kimin iin aladn bilmiyordu.
Onu kurtarmak iin len Laszlo iin mi?
>
Onun yznden len Michael iin mi?
Sonunda korkun gcne yenik dene kadar srryla yaam olan annesi iin mi?
Organizasyon'un laboratuarnda hapsedilmi ocukluu iin mi?
Yoksa olup kt, garip yetenekler ve sakl anlarla lanetlenmi kadn iin
mi?
Titreyen bacaklarla yavaa Elijah'dan uzaklat. Yerde yatan l katile baknca
baylacak gibi oldu. Baklarn karmay reddederek dilini srd. Adamn
paralanm boazndan sarkan kanl et paralarna odaklanp, kendini gl
olmaya zorlad.
Sonra da baygn yatmakta olan kel kafalya dnd. Alnnn ortasnda kpkrmz,
yumruk byklnde bir i belirmiti, ama onun dnda grnr bir hasar
yoktu.
, ,,
:,
,
.
| 483
MamawT
"imdi ne olacak?" diye sordu hl titreyerek. "Polis mi ar-sak?"
"Hayr," dedi Elijah sakin bir sesle. "Onu balamalyz. Baz cevaplar almamz
lazm."
"p olarak kullanabileceimiz bir eyler ara," dedi Winter. "Ben de zerini
yoklayaym."
Elijah ban sallayarak yatak odasna gitti. VVinter yerde baygn yatan adamn
yanna eildi ve grm olduu tm korku filmleri zihninden birer birer geti:
Kendinden (grnrde) gemi halde yatan katilin fazla yaknma sokulan narin
gen kz. O kadnlarn neden kamadklarn hep merak etmiti, ama imdi
biliyordu. Kamak bazen seenekler arasnda yer almyordu.
Derin bir soluk ald ve bir silah arayarak ellerini adamn vcudunda dolatrd.
Onu yzst evirdi; omuzlarn, srtn ve belini yoklad. Bir ey bulamaynca
rahatlamas m, yoksa korkmas m gerektiine karar veremedi.
Sonra bir el omzuna dokununca bir lk att.
"Sakin ol," dedi Elijah. Sonra gz yerdeki adamm boynuna iliti. "Kolyem."
Eilip kanl gm zinciri ekip ald.
Elijah o eye dokunduu anda zihni VVinter'in psiik ses sahnesinden silinmiti.
VVinter kolyeye bakt. "Laszlo geldiklerini bu yzden anlamad."
Gm zinciri boynuna geiren Elijah rahatlayarak derin bir nefes ald. Sonra
masa lambasnn kordonunu uzatt.
Adamn ellerini balamak yarm dakikalarn ald. Ayaklar iin de banyodaki
bornozun kuan kullandlar. Sonra VVinter yatak odasna gidip araflar
toplad. Salona dnnce araflardan birini yavaa Laszlo'nun bedenine, birini
onu ldren adamn, sonuncusunu da Sascha'nm stne rtt. araflarda hemen
kzl lekeler olutu.
VVinter'in gzleri o parlak krmzlklara takld. Baka koullar altnda gzel
denilebilecek bir kompozisyondu. Ama araflar kan
484 I
Empati
emmeye devam ettike lekeler birleti. Az sonra neyi rttkleri hakknda hibir
kuku kalmamt. Yine de, altlarndaki gereklie bakmaktan daha iyiydi.
Hatta her ey o gerekten daha iyiydi.
M
VI. Ara
23 Mays 2007
21:24 (Yarg Gecesi'ne 222 gn kala)
"Ya size sorgulamamanz istenen dayatmalar yalnzca daha byk gerei grmenizi
engelleyecek bir yalanlar a ise?"
Valentinus elleri enesinin altnda kavuturarak arkasna yasland.
"Ya size Eski Ahit'te anlatlan Tanr'nm her eye gc yeten bir varlk
olmadn sylersem? Ve mkemmel olmadn... Hatta Tanr bile olmadn
sylersem?"
Kimse konumad. Sonunda gen ve gzel bir sarn kz sordu. "Kantnz var
m?"
"Kant m?" Valentinus'un sesi bir anda fkeden titremeye balamt. "Herkesin
yksnden yeteri kadar kant kartamadn m? Kendi yknde kant bulamyor
musun? Gazeteyi okuyup, televizyonda haberleri seyrettiinde ne gryorsun?"
Valentinus kendi fkesinden saklanmak ister gibi sesini alaltarak devam etti.
"Size benim ne grdm syleyeyim: Sava gryorum. Hastalk gryorum. Ac
eken insanlar gryorum. Szde adalet adna yaplan zulm gryorum. Ktl
gryorum. Kendinden zevk alan, kendi deheti iinde yceltilen ktl.
Nefrete sarlm, dinle rtlm ktl. Sevgi klna girmi, ama aslmda
yarglayan ve fke dolu ktl."
Ban tiksintiyle sallad. Sonra sanki nerede olduunu yeni anmsam gibi
baklarn kaldrd. Burumu yz bir hiddet ve hzn maskesi gibiydi.
"Benim grdklerim bunlar. Ve buna ramen... Tanr'nm iyi ve merhametli olduuna
inanmam gerekiyor. Ve onun ocuklar
486 |
Empati
olan bizleri kolladn sorgulamamam gerekiyor. Ama sonra dnyaya bakyorum ve
kendime bunlarn nasl doru olabileceini soruyorum. O gerekten iyi olsa bizim
bu kadar ac ekmemize izin verir miydi?"
"Verir miydi?" Valentinus'un sesi birden ac bir nefretle doldu. Dnp gzlerini
Susan'a dikti. "zin verir miydi?"
Valentinus'un fkesi karsnda hazrlksz yakalanan Susan soluunu tuttu.
"Ben... Ben... Bilmiyorum," dedi kekeleyerek.
"Bilmiyor olabilirsin, ama ne dnyorsun?"
Valentinus yant vermesini, tm grup adna konumasn istiyordu. Susan ise onun
ne aradn bilmiyordu. "Ktlk olmadan iyilik de olmaz..."
"Bana basmakalp kilise mektebi laflar etme!" diye bard Valentinus.
"Toplumumuzu dolduran yalanlar yineleme! Kendi iine, gerek benliine bak ve
bana gerekten ne dndn syle!"
Susan dnyann daha birka dakika nce onu sarmalayan sevecen, cana yakn
havadan o kadar hzl kmasna aarak yerinde bzld. "Her eyin bir nedeni
vardr," diyerek bir denemede bulunmak istedi, ama televizyon dizilerinden
alnt bu klie laf kendisini bile tatmin etmedi.
Valentinus yumruunu avucuna o kadar iddetli bir ekilde vurdu ki, Susan olduu
yerde zplad.
"Her eyin bir nedeni vardr, ha? Yantn bu mu?" Susan'm karsnda oturan
yal zenciyi iaret etti. "Yani sen gerekten de Leon'un iyi bir nedenden tr
m ldresiye dvldn dnyorsun?" Parman ilek tenli sarna
yneltti. "Ya da Me-gan'n kznn iyi bir nedenden tr ldn m?"
Duralad. Gzleri birer lazer n gibiydi. "Ya da senin iyi bir nedenden tr
tecavze uradn m? yle mi dnyorsun? Byle mi?"
Yz ifadesi birden fkeden sevecenlie dnt. Susan'm eline uzand. "Sana
olanlar hak ettin mi? Gerekten yle dnyorsan, bunu sylemeni istiyorum."
1487
Adam Fawer
Susan birden on yedi yama dnd. Danny'nin Volvo'sunun arka koltuunda... Olan
zorla iine girip onu paralarken altnda skm halde... Derin bir nefes ald
ve ban sallad.
"Hayr," dedi ancak duyulur bir sesle. "Hak etmemitim."
Valentinus zenci adama dnd. "Ya sen, Leon? Sen o vaheti hak etmi miydin?"
"Hayr," dedi ksaca Leon dizlerinin stndeki yumruklarna bakarak.
"Ye sen Megan?" diye sordu Valentinus ilek tenli sarna doru yryerek.
"Senin kzn iyi bir nedenden tr m ld?"
"Hayr. Daha iki yandayd. Hi kt bir ey yapmad... Yapmad... Yapmad..."
Szckler kadnn boaznda dmlendi. "lmeyi hak etmemiti."
"yleyse Tanr'ya ne oldu?" dedi Valentinus.
"Tanr'ya ne mi oldu?" diye bard Megan. "O asla kzmn yannda olmad!"
"Bunun sebebinin ne olduunu dnyorsun?" "Bilmiyorum, tamam m!" diye
haykrd Megan bouk bir sesle ve gzyalar iinde. "Dndm ki... Dndm
ki, ben yanl bir ey yapm olmalym. Eer her eyin bir nedeni varsa,
Julie'nin de lmnn bir nedeni olmal... nk... nk ben bir ekilde
ktydm."
"Ve hl byle mi dnyorsun?"
"Hayr," dedi Megan meydan okuyarak. "yle dnmyorum."
"O zaman tekrar soruyorum: Sence Tanr kznn lmesine neden izin verdi?"
"nk..." dedi Megan yavaa. Kendi szcklerini duymak iin kulak kabartr
gibiydi. "nk Tanr gerek deil. Ya da eer gerekse, o zaman iyi ve
merhametli deil. Acmasz ve karanlk ve... Hata..."
Valentinus yznde hznl bir glmsemeyle ayaa kalkt.
488 I
Empati
"Doru. Tanr gerekten de acmasz. Tanr gerekten de hatal."
"Ama nasl?" Kadn irkilmiti. "O Tanr. O hata yapmaz."
"Biraz nce yaptn syledin," diye karlk verdi Valentinus. "Kendi
szlerine inanmyor musun?"
"Hayr. Yani... Evet, inanyorum. Ama bunun nasl olabileceini anlayamyorum."
"nk hl sana retilenlerin oluturduu duvarlar arasnda tutsaksn."
Valentinus imdi onlarn nnde bir kaplan gibi dolayordu. "Siz. Hepiniz!
Yapn o sramay! Size sylenenleri unutun ve yant kendi iinizde arayn.
Basmakalp yant deil. Klie yant deil. Gerek yant."
Derin bir nefes alp tekrar Norton'a dnd. Yavaa elini uzatt ve adamn
boynuna dokundu. Tenleri birbirine deince onun duygular zihnine doldu. Korku
bulmay beklerken Elijah'm tek grd, imrenmeyle kark ak mavi bir
pimanlkt.
"Seni kim gnderdi?" diye sordu VVinter. "Valentinus mu?"
Kel kafal yant vermedi, ama Elijah'n yanta ihtiyac yoktu. Valentinus'un ad
geince adamn zihninden kr edici bir sevgi kvlcm gemiti. VVinter'e
bakarak ban sallad.
"Laszlo'nun lmesini neden istiyordu?" diye sordu bu kez VVinter.
"Demiurgos'un elisi olduu iin."
"Kimin?" dedi Elijah.
"Yarm-yaratc. nandnz sahte Yaratc Tanr," adam dura-lad. "Ve o
Laszlo'yu kurtaramad. Ve teki Archon'u da kurtaramayacak."
Elijah kalbinin durduunu sand. "Darian."
Kolyesini kartma fikri Elijah' dehete dryordu, ama baka seenei yoktu.
Darian onun hayatn kurtarmt. Eer kendisinin de onunkini kurtarma olana
varsa, her yolu denemek zorundayd.
Kendini toparlamaya alarak baklarn aaya indirdi. inde olduklar
berbat durumu anmsatacak baka bir eye ihtiyac varm gibi yerdeki kanl
araflara bakt. Dnmek zorundayd. Laszlo ne demiti?
Devrilmi bir sandalyeyi dzeltip kanepenin nne koydu. "Otur."
492
Empati
VVinter ses karmadan krmz deri minderin stne oturdu. Elijah da karsna
geti. imdi birbirlerine o kadar yaknlard ki, dizleri tekininkilere
deiyordu.
"Kolyemi kartnca ellerimi tut."
VVinter irkildi. "Ne yapacaksn?"
"Darian' bulacam."
"Nasl?"
"Laszlo'nun Jill'i bulduu yolla," dedi Elijah. Aslnda bunu yapp
yapamayacan bilmiyordu. "Ben Darian ile iletiim kurar kurmaz ona bir mesaj
gndermeye odaklan."
"Ama Laszlo karmak dnceleri iletemeyeceimizi syledi. Sadece duygular."
"Tamam. yleyse onu korkut. Tedirgin et; ine stnde olmasn sala. Ona
zamannda ulaamasak bile, en azndan uyarabili-riz."
"Anladm," dedi Winter. "Hazrm."
Elijah derin bir nefes ald ve zincirin kopasn at. Kolyeyi brakmaya
korkarak, elinde skca tutuyordu. Onun alnmasndan o yana olan her ey
zihninde canland. Metrodaki isteri nbeti. Stevie'nin delirtici al.
Sinemadaki glme krizi. Psikiyatri servi-sindeki lgnlk.
Korunmasz halde darya kp tm o duygularla yeniden karlamak
istemiyordu. Zihnine hcum edecek duygulan anmsaynca rperdi. Yapamayacakt.
Fazlasyla korkuyordu. stelik...
VVinter eline dokununca onun duygularn hemen hissetti: Korku, belirsizlik,
kuku, kayg. Her biri benzersizdi, ama hepsinin iinde alev alev yanan magenta
krmzs bir m demeti vard. Cesaret. Tm olanlara ramen VVinter hl
korkusuyla savayordu.
"Hadi yap," diye fsldad VVinter.
Elijah ban sallad. Sonra da fikrini deitirmeden yumruu493
Adam Fawer
nu ah ve zinciri brakt. Kolyenin yere dn izlerken dnyas bir renk
cmb haline dnt.
Mavi. Aman Tanrm... Winter, mavi.
Karsnda her biri kendine zg bir tonda parlayan baka renkler de vard, ama
bunlar bir yabanc gruhunun karmak, kakofonik duygular deildi. Hepsi temiz
ve saft. Titreen turkuaz kuku benekleri bile senfonik btnn bir parasyd.
Ve tm o renklerin her tarafna ilemi, gerisinde sevecen bir azim yatan parlak
mavi k. Deneyimledii hibir eye benzemiyordu.
(Eski zamanlar hari.)
Darian adamn yzne tkrd. Tkr gzne gelince adam ban geri ekti ve
eli biraz aaya kayd. Darian sonunda arad a bulmutu. Boynunu eip
alnn onun enesine dokundurdu.
Tenleri birbirine deince adamn zihninin etrafndaki kabukta delikler olutu.
Darian hi duraksamad. Tm gcyle onun benliine keskin, sivri bir dehet
duygusu arpt. Gzleri byyen adam irkilerek ban geri ekti.
498 I
Empati
Balantlar kesilmiti. Zihinsel kalkanmdaki atlaklar hemen kayboldu ve
saldrgan tekrar kontrolnden kt. Gzlerini Darian'nkilerden ayrmadan bir
sre hzla soludu.
"Glerin olduunu biliyordum, ama byle olduklar hakknda bir fikrim yoktu. O
kadar vahi, o kadar... lkeldi ki... Biraz daha hissetmeyi isterdim ama, bu
isteimi ktye kullanacan sanyorum. Hoa kal, Archon."
Ve Darian'n boazm yeniden skmaya balad.
Bu kez ldrmeden brakmayacan bilmek iin Darian'n ona dokunmaya ihtiyac
yoktu.
| 499
7
.. ;;
... .
. ?
31 Aralk 2007
00:26 (Yarg Gecesi'ne 23 saat, 34 dakika kala)
Keyi dnerlerken Elijah birden ban tutup ac iinde iki bklm oldu.
Bilincini Darian'nkinden ayramayacak kadar yaknlard artk. Gerisi VVinter'e
kalyordu.
Darian' duvara yaslam olan polis bir eliyle onun kollarn tutarken,
dieriyle de boazn skyordu. VVinter kalan on metreyi koarak geti ve
adamn zerine atlad. Bir kolunu onun boynuna dolarken trnaklarn yzne
gmd. Adam acyla barnca VVinter bir nefret ve hayal krkl dalgasnn
altnda kald.
Darian'n bileklerini tutmaya devam eden polis VVinter'in ensesini kavrad ve
onu srtndan atmaya alt. Ama tutunmay baaran VVinter trnaklarn iyice
derine batrd. Adamn hzla geriye att ba enesine arpt.
VVinter'in dileri dilini kesti. Bir lk att, duyduu acy aktarnca adam
da benzer bir sesle bard. Gz ucuyla bir hareket grd ve sonra Elijah ban
adamn gs kafesine gmd. Darbenin etkisiyle den VVinter yerde yuvarland.
Ban kaldrp baktnda, yere dm adamn zerinde oturan Elijah'n polisin
suratna bir yumruk attn grd. Keskin bir atrt duyuldu, katilin
burnundan fkran kan bir fskiye gibi havaya srad. Ama Elijah durmad.
Kolunu geri ekip bir yumruk daha indirdi.
Altndaki polis gibi o da barmaya balamt. Sesleri ve duygular bir fke ve
ac karmyd. Elijah bir daha, bir daha vurdu. Sonunda polisin ba
kaldrmda son bir kez sekti ve hareketsiz kald.
5001
Empati
Elijah bir sre daha nefes nefese, yumruunu bir daha vuracakm gibi havada
tutarak adamn stnde kald. VVinter ona doru kotu ve parmaklarn yumrua
kapatt. Dnmeden hafif, nlayan bir dinginlik yayd.
"Bitti artk, Elijah."
Elijah ban sallad, ama VVinter onun iindeki fkeyi hl duyabiliyordu.
Sonra bir ksrk duydu ve bir metre ileride yatan Darian'a dnd. Hemen koup
oturmasna yardm etti.
"Tamam," dedi. Sesi hafif ve rahatlatcyd. "Sadece nefes al."
Darian birka defa daha ksrd, sonra hrltl, derin bir soluk ald.
"iyiyim," dedi sonunda ksk bir sesle. nce onu lmn eiine gtren adama,
sonra da VVinter'e bakt. "Nasl bildiniz?"
"Sonra anlatrm," dedi VVinter. Kalkt ve Darian' da kaldrd. "Adam kendine
gelmeden buradan gidelim."
"Bir ey saklyorsunuz," dedi Darian. "Ne oldu?"
Huzursuz bir halde dudaklarn yalayan VVinter baklarn yere evirdi.
"Laszlo nerede?"
"ld," diye fsldad VVinter.
"Ah, hayr!"
Darian dizlerinin bann zldn hissetti. O anda Elijah birden yannda
belirdi, onu kollarnn altndan tuttu ve gsne bastrd.
"Orada olmalydm," dedi Darian olanlara inanamayarak. "ok hzl oldu," diye
mrldand Elijah. "Onu kurtaramazdn."
Elijah'm sesi titremeye balad ve Darian gibi onun da yanaklarndan yalar
szlmeye balad. Darian'in acs bir frndan kan scak buhar gibi yaylp
zihni hzne gmlnce, VVinter yzn buruturdu. Onu kollarnn arasnda tutan
ve tenine dokun| 501
Adam Fawer
makta olan Elijah'n kendisini nasl hissettiini tahmin edebiliyordu.
VVinter Elijah'n da, Darian'm da liderlik edecek durumda olmadnn
farkndayd, idareyi kendi ele almalyd. Baygn yatan polise doru eildi,
kolyesini zp ald ve cebine att. Bylece uyanp yeniden pelerine dmeye
kalkarsa, en azndan geldiini hissedeceklerdi. Elini Elijah'n omzuna koydu.
"Daha emniyetli bir yere gitmemiz lazm."
Elijah yanaklarndan hl yalar szlerek ban sallad. VVinter onun imdi
Darian'm elini tutmakta olduunu grd. Bir an zihinlerini, kendisini ayn anda
hem mest eden ve hem de dehete dren hzn senfonilerini dinledi.
"Haydi," dedi sonra.
Elijah' kolundan yakalad. Tenine dememeye dikkat ediyordu.
5021
VII. Ara
23 Mays 2007
21:51 (Yarg Gecesi'ne 222 gn kala)
"Tm dinler dnyann mkemmel olmadn syler ve hepsinin de kendine gre
nedenleri vardr. Ama kimse bu nedenleri sorgulamaz. Eski Ahit bize Adem ile
Havva'nn grnte keyf bir kurala kar geldikleri iin cennetten kovulduunu
syler: Elmay yemek. Tanr'nn tm insanl byle kk bir kural ihlalinden
dolay lanetlemi olacan gerekten dnebiliyor musunuz?"
Dinleyicilerinin yzlerine teker teker bakt, ama bunu yant bekledii iin
yapmamt.
"Elbette ki hayr." Yerinden kalkt. "Byle bir dnce gln olur. Ama bize
inanmamz sylenen de bu. Daha dorusu, dini liderlerimizin evrimin bu
dncenin tersini gsteren tm kantlarn bir kenara atarak inand ey."
Valentinus dolamaya balad.
"Adem ile Havva yksnn aynen yle olduunu varsayam. Bu yk... nsann yaratlyla ilgili alegori... Her eye gc
eten ilahi bir varln mevcudiyetini olanaksz m klar? Tabii ki
ayr. Evrim, akll tasarmla yan yana durabilir. Bilim dini geersiz
lmaz, klamaz. Ayn ekilde, ncil'in sadece Tanr'y anlamamz
in yazlm bir ykler derlemesi olduuna inansak bile, dnyaaki acy da gz ard edemeyiz. Dolaysyla Tanr'nn, bizim ac
ekmemizi istediine inanmamz da gerekir. Ama bu mantkl geiyor mu?"
"Hayr," diye mrldand Susan.
1503
AdanaFavrer
"Hayr. Neden yapsn yle bir eyi? Bu dnyay neden yaratsn?" Valentinus
kollarn at, "Aza alnamayacak aclarla dolu bu dnyay. Neden bizleri daha
ilk nefesimizi bile almadan ilk gnahla lanetlenmi olarak burada yaamaya
mahkm etsin?"
Birisi, "Ac..." diye fsldad.
"Evet. Doa bile acyla dolu. Tm yaratklar yaamn srdrebilmek iin baka
yaamlar yok etmek zorunda. Bu cehennemi yerde yaamaya devam edebilmek iin
ldrmeye resmen zorlanyoruz. Bu gezegen 'doal afetler' ile -seller,
yangnlar, depremler, kasrgalarla- dolu. Ve bizler -evresinin son derece
farknda, yaamn tm aclarn ekmeye mkemmel ekilde donanml insanlar-
buradayz. imdi yine soruyorum: Neden? 'Tanr' neden byle bir dnya tasarlad?
Bunlarn hepsi Adem elmay yedii iin mi oldu?"
Koreli bir kadn yantlad. "O Adem'e... Ve hepimize... zgr iradeyi verdi."
Valentinus ban sallad. "Yani btn bunlar bamza kendimiz mi sardk?"
"Eski Ahit bunu retir."
"Ama bizler Tanr'nn suretinde yaratlmadk m?"
"Evet," dedi kadn.
"O zaman tm bu kusurlarmz nereden geliyor?" Valentinus duralayp Susan'a
dnd.
Yant ok belliydi. Eer yaam Tanr tarafndan yaratldysa, o za-,man tm
kusurlarn kayna da...
"Tanr'dan," diye fsldad Susan paralar birletirerek.
"Evet. Tanr'dan. Tm bencil arzularmz ve eytani dncelerimiz, sfatnda
yaratldmz o anl Yaratcmz'dan kaynaklanyor. Bu da O'na dair unu
syler..."
Koreli kadn huu iinde boluu doldurdu. "Tanr... Kusurludur."
5041
Empati
"Aynen: Tanr kusurludur." Valentinus btt olanaksz 'gerein
hepsinin kafasna girmesi iin duraksad.
"O'ndan miras aldmz eylerden biri de egodur. Adem'i elmay yemeye iten ego.
Dnyadaki elemlerimizin pek ounun kaynakland agzllk ve bencilliin
nedeni olan ego. "Egomuz var, nk Tanr'nn da egosu var. Hem de yle bir ego
ki, Tanr kendi kaynan inkr edip, kendini bize tek Yaratc olarak
dayatyor. Asl Yaratan bakas iken. Gerek Tanr varken."
t
>'l ' ,.'l
Af' ">' .
'1,
UZ,
, ,
*(
.
(
I
'
\\<'
....' ,; 4, ;< ' << ,.' ,/ ->
v'
>
'' i"
'?'!? -M ''''.'
' **'?'<
"t
.
"',
>"
>,M
/'
'I
1
'
,
'I
'
j
f
| 505
8
31 Aralk 2007
00:38 (Yarg Gecesi'ne 23 saat, 22 dakika kala)
Buz gibi gece havasnda on dakika kadar yrdler. VVinter dier ikisinde hl
donuk bir zdrap szlamas hissediyordu, ama bu artk Darian'm gerei ilk
rendii an yayd o lk la, beyin uyuturan acyla kyaslanamazd.
VVinter bir sonraki nceliklerinin ne olmas gerektiine karar verdi: Elijah
daha da ktlemeden ehirden kmak. Rastladklar her evsiz ya da sarho
zihnini bir oraya, bir buraya ekiyordu. Darian yardmc olamayacak kadar zgn
olduundan, VVinter genel bir iyilik hissi yaymak iin elinden geleni yapyordu,
ama Elijah'n zntsn geirmek mmkn deildi.
Kamalar gerekiyordu. Elijah'n yalnz kalmaya ihtiyac vard. Ama Manhattan
gkdelenlerinin arasndaki derin koridorlarda ka yoktu. Yrrken hafif bir
nlama duydu.
Elbette!
Elini cebine soktu ve parmaklar nbetiden alm olduu kolyenin zerine
kapand. Tm dnya annda sustu. Uzanp Elijah'n elini tuttu. Parmaklar
onunkilere deince gs bir hzn dalgasyla kabard, gzlerine yalar doldu.
Ama kolyenin manyetik alan onlar sarnca Darian'dan gelen hzn dalgalar da
birden durdu. Sadece Elijah'n iine ekmi olduu acdan arta kalanlar vard.
Bir dakika sonra Elijah'n soluklar normale dnd ve kalp atlar yavalad.
Dnp ona bakt. Gzleri kan anana dnmt, ama baklarnda bir umut
krnts vard. "Teekkr ederim," diye fsldad Elijah.
506 |
Empati
O kadar zgn bir ekilde glmsemiti ki, VVinter dayanamayacan sand.
Soluunu kesen, iini eriten duygu dalgasnn nedeni szleri deil, onu
kollarna alma istei uyandran itenliiydi.
"Tut unu." Kolyeyi onun avucuna koydu ve elini ekti.
Balant kopar kopmaz Elijah'n benliinden gelen sesler de kesildi. Duralayp
ban bir duvara yaslayan Elijah, ehrin aclarndan kurtulmann verdii
rahatlkla gzlerini yumdu.
O sonunda huzura erince, VVinter de dikkatini Darian'a verdi. "Sen iyi..."
"yiyim," dedi Darian ksaca. "Sadece... Onun ldne inanamyorum."
"ok zgnm," dedi VVinter. "Senin iin zel biriydi, deil
mi?"
"Evet." Darian elinin tersiyle burnunu sildi. "yleydi."
Derin bir nefes ald ve zntsn sallayp atmak istercesine
ban iki yana silkeledi. VVinter'e tekrar baktnda znts diner
gibi olmutu.
"Dinmedi; sadece dosyalanp kaldrld," dedi Darian onun sormad soruyu
yantlayarak. Ve hl duvara yaslanm, gzleri kapal halde duran Elijah'a
bakt. "Benim zntm alp, bana geri yolluyor ve sonra yeniden alyordu. Bir
geri besleme dngs gibiydi."
"Ama ben onun sadece bir alc olduunu sanyordum."
"Deil." Darian parmann ucuyla Elijah'n terli alnndaki bir sa telini
usulca ekti. "Ayn zamanda bir verici de. Sadece senin kadar gl deil. Ama
bir anlamda haklsn: Temelde alc. Yayma yeteneinden ok daha byk bir
beladr bu. Ve kontrol etmesi de ok daha zor. Sonuta gnderme inisiyatifi
senin beynindedir. Ama almak..." Duralayp omuz silkti ve eliyle havada bir
daire izdi. "Hepsi orada."
VVinter ban sallad. Derinlemesine anlamak iin daha fazla
| 507
Adam Fawer
zamannn olmasn isterdi. "O kadar ok sorum var ki. Laszlo lmeden nce..."
Duralad. Darian'n zntsn gsnde fiziki bir ac olarak hissetmi, ama
duygu geldii gibi abucak yok olmutu.
"Ben iyiyim." Darian gzlerini sildi ve etrafna baknd. Biraz ilerideki yanp
snen krmz neon tabela dikkatini ekti: OTOPARK.
"Burada bekle. Hemen dneceim." VVinter bir ey syleye-meden otoparka doru
kotu.
Bir dakikadan az bir sre sonra garajdan koyu yeil bir Porsche kt. Src
gaza yklendi ve araba hzla onlara doru gelmeye balad.
VVinter tam kamak iin kendini yana atacakt ki, araba yannda durdu. Darian
direksiyonun arkasndan ona bakyordu.
"Binin."
VVinter'in o sz ikiletmeye niyeti yoktu. Her ey o buz gibi havada, karanln
iinden baka bir katilin kmasn bekleyerek yrmekten iyiydi. Arka koltua
geti, Elijah da ne oturdu.
"Bu sizin mi?" VVinter elini deri demenin zerinde gezdirdi.
"Artk yle. Kemerlerinizi takn."
Ekranda beliren yeni mesajla birlikte hafif bir nn sesi duyuldu. Valentinus
ekli dosyay stne tklayp at. Ekran parlak bir viner fonla kapland.
znrlk o kadar yksekti ki, tm resmi anlamak iin grnty kaydrmak
zorunda kald.
Kan lekesinin bittii yerde dank gri salar balyordu. Onun altnda da
Laszlo'nun cansz sar gzleri vard. Rahatlayan Valentinus derin bir soluk
ald. Laszlo onu gerekten korkutan tek kiiydi. Ama yerini tespit ettikten
sonra gerisi ok kolay olmutu; hatta biraz fazla kolayd. Yal adam onun
sand kadar gl kmamt.
508 |
Empati
Dondurucu gece havas VVinter'in yzne kam gibi arpt. Dnp bakt ve Elijah
bayla bir hareket yapnca arabadan indi. Elijah da kendisini izledikten sonra
kapy arpmak zereyken, Darian elini uzatp onu durdurdu.
"Bunu yapmayn."
"Bize yardm edin."
"Yapamam. zgnm."
Winter kapy kapatt. Darian'm ekip gideceine inanmyordu.
On saniye sonra Porsche'nin stop lambalar karanln iinde kayboldu.
"imdi ne olacak?" diye sordu VVinter.
Elijah bir sre yere bakt, sonra ban sallad. "En ufak bir fikrim yok."
511
J
VIII. Ara
23 Mays 2007
22:09 (Yarg Gecesi'ne 222 gn kala)
"Bata ilahi bir tz, daha evren var olmadan evreni dolduran mkemmel bir ruh
vard. Ve bu ruh kendi iinden yaamn zn yayd. Bu z ise Btnlk Diyar
olan Pleroma'da yaayan ve AeonTar olarak bilinen tanrsal varlklar dourdu.
"O'nun Aeon'larndan bir tanesi Sophia, ya da Bilgelik olarak bilinirdi. Ve
Sophia baka bir Varlk yayd: Kusurlu bir bilin. yleydi, nk Tek Gerek
Tanr dndaki her ey kusurludur ve sadece O mkemmeldir. Sophia'nm yayd
kusurlu bilin tm evrenin Yaratc's oldu. Ve O'nun tm yarattklar -insan,
doa, dnya, evren- O'nun kendi kusurlarn yanstr.
"Bu Yaratc Tanr, Demiurgos ya da 'yar-yapc' olarak bilinir, nk O'nun
tm yarattklarnda, Tek Gerek Tann'y yanstan gerek bir yan ve Yaratc
Tanr'nm kendi gibi kusurlu olan sahte bir yan vardr.
"nsanlk da bu ikilii ortaya koyar: Mkemmeliyetle kark kusur.
"Ama bizim kusurlarmz -fiziksel lmllk ve zihinsel zayflk- mkemmel
kalm olan niteliimiz tarafndan tamamlanr; ruhumuz tarafndan. Bizleri
iinde yaadmz cehennemden ekip kartan da, Tek Gerek Tanr'nm ite bu
parasdr. ou insan bu parann insan ruhu olduunu dnr. Ama agnostikler
onu gerek kaynan yanstan bir adla anar: lahi Kvlcm.
"ou kii kendi iinde yaayan ilahi kvlcm bilmez. Ve Demiurgos, Eski
Ahit'in sahte Yaratc Tanr's, gcn bizleri cahil brakmaya hasretmitir.
Hatta bu amaca hizmet etmeleri iin, n512 I
Empati
cil'in melekler ve eytanlar olarak adlandrd ve Archon'lar olarak bilinen
varlklar yaratmtr. Yapmtr, nk insanlk gerei renecek olursa, O'nu
bir kenara atp asl yazgsn aramaya balayacaktr ki, bu da Boluk'tan
ayrlp, Tek Gerek Tanr ile yeniden birlemektir.
"Ama gerek kaynamza ynelik cehaletimizi koruduumuz srece, ilahi kvlcm
fiziki dnya dediimiz hapishaneden asla kaamaz. lahi kvlcm ancak lm
annda zgr kalr.
"oumuza gre bu kvlcm geri dner ve kusurlu Dnya tarafndan tekrar
emilir."
"Ruhun, ilah kvlcm Tek Gerek Tanr'ya dnmek zere zgr brakmak iin
gerekli evrimi gerekletirebilmesi sadece agnosis -yani gerek bilgi- yoluyla
olabilir. Tek Gerek Tanr zaman zaman agnosis'e ulamamzda yardmc olmalar
iin bize Yol'u bilen Aeon'lar gndermitir.
"Bu In Resulleri aramzda dolamaktadr. En yksek sesle konuanlar
ounlukla en acmasz ekilde cezalandrlr. sa Mesih de onlardan biriydi.
Onun yaratt Dnya iin oluturduu tehdidi gren Yaratc Tanr, insanlar
kar kmaya ve onu armha germeye itti. Daha da kts, havarileri kandrp
onlar kurtuluun bilgi ve ruhsal evrim yoluyla deil, ac ekmek ve pimanlk
duymakla elde edilebileceine inandrarak, sa'nm retilerini yanl
yorumlamalar iin ynlendirdi.
"Yaratc Tanr, kendi amacna hizmet eden bir ahlak ve erdem sistemi tasarlad.
nk O'nun buyruklar her ne kadar barl bir toplumun srdrlmesinde
yardmc olsa da, kurtuluumuza yardmc olmaz. Hatta onu engeller, nk ahlak
mutlak olamaz; ruhsal gelimeye paralel olarak evrimlemelidir."
*.
"Anlamyorum," dedi kafas karan Susan.
"Mutlak gnah diye bir ey yoktur. Gelimek iin deneyimden
513
Adam Fawer
gemeliyiz. nk deneyim olmadan bilgi olamaz. Ve bilgi olma
an da ruhsal evrim gerekie^mez. Ancak Yaraha Tann'nrn ka *- -^^"^f^r^^S^S^
nunlanna tos, ? Tek Gerek Tann'y, gerekten anlayrp On, .pffrnuzda sevin
^^'^tx^2'
*
_ .
......
.
.
____un^.^i/Vior cpv blmeve daha da yaklarsnz.
Empati
"Yant su ki, O bir hata yapt. imizdeki ilahi kvlcm, Yaratc
yaklaabiliriz. Bir kere ilahi gerei alglarsak, yaratlmzn zin-P
cirlerini atp Pleroma'ya geri dnebiliriz."
"Ama..." Sorusunun kuku ya da gvensizlik ima edeceini den korkan Susan,
szckleri oluturmakta zorlanyordu. Yutkun-I du. "Btn bunlar nasl
biliyorsun?
"nk kendi ilah kvlcmm biliyorum. nk tm dnya] insanlarnn
birbiriyle bal olduunu hissediyorum. nk onla rn aclarndan haberdarm ve
hepsini kendi acm gibi duyuyorum.
"nk ben... Ben In Resulleri'nin sonuncusuyum."
Susan, Valentinus'un ileri srd eylerin dpedz lgnlk! olduunu
biliyordu. Ama yine de syledii her ey mantkl gel misti. Kendini nasl
hissettirdiine gelince...
Valentinus'un insandan te bir ey olduuna inanmaktan daha m az inanlmazd?
Onun susmasyla oluan sessizlii bld.
"Tanr'nm kanunlarna kar gelmemiz gerektiini sylediinde..."
"Yaratc Tanr'nm kanunlar," diye kesti szn Valentinus. "Tek Gerek Tanr,
yaamak ve deneyimden gemek dnda hibir kural koymad."
"Ne yapmamz istiyorsun?"
"Hayat sonuna kadar yaamanz. Szde 'yanl eyler' olarak
nitelendirdiklerimizi yapmamzn genellikle doru grnmesi acmasz bir
rastlant deildir. Madem Yaratc Tanr hepimizin iyi birer kz ve olan ocuu
olmamz istiyordu, neden bizleri kanunlarndan birine her kar geliimizde o
kadar byk zevk duyacak ekilde programlad?
514 |
tman, bilinecek her eyi bilmeye daha da yaklarsnz.'
"lk emir:
Ben Rabbim, sizin Tanr'nz.
Benim yanmda baka Tanr tanmayacaksnz.
Rabbin adn yanl yere aznza almayacaksnz.
Bunlarn hepsi de kendine sayg uyandran ifadelerdir. O'na sl tapacamz
konusunda Tanr neden kendine bu kadar gfensiz?
?
"Neden olduunu size syleyeyim: Bizleri inanl tutmak iin.
Daha snrsz gerekleri aratrmamz engellemek iin. nk
Iepimiz o geree eriip, agnosis'i baarabilseydik, bu O'nun yarat- dnyay
yok edip, ayn zamanda O'nu da ldrecekti. Hepimiz l'nun bu hapishanesinden
kurtulup yuvaya, Pleroma'ya dnecekjk."
"Yani agnosis'e eritiimiz zaman... lahi kvlcmn bedenimizi :rk edeceini
mi sylyorsunuz?"
"Hayr," dedi Valentinus ban sallayarak. "Bedeniniz onun urtulmas gereken
son hapishanedir." Nasl?" 'Tek bir yol var. lmek."
ISIS
9
31 Aralk 2007
00:52 (Yarg Gecesi'ne 23 saat, 8 dakika kala)
VVinter ile Elijah eski mezbaha civarndaki terk edilmi sokaklarda yryordu.
Durumun mitsizlii Elijah'n omuzlarna ar bir yk gibi binmiti. Kolyesi
Stevie bir anda yanlarnda bitti. "Bu SpyGurl olamaz, olum! Baksana daha
17'sinde!"
"Ben gidiyorum," dedi kz bilgisayarn zeytin yeili srt antasna koyarken.
"Beni takip ederseniz, polis arrm."
"Bekle," dedi VVinter. Ve onun bileine dokundu.
VVinter o dokunula Elijah ve SpyGurl arasnda kanal vazifesi grrken kzn
renkleri birden canland. Elijah onun duygularn deerlendirmeye frsat
bulamadan, muhteem bir krmz hepsini sprp gtrd.
"Yardmna ihtiyacmz var," dedi VVinter. "Ltfen."
Kz azn at. Tepki vermek istiyor, ama korkusuna yenik dyordu.
"Korkma," diye rahatlatt onu Elijah. "Srrn bizimle gvende olacak. Sz
veriyoruz."
Sonunda SpyGurl ban edi. "Peki. Ama biraz daha sakin bir yere gidelim.
Buras birden biraz..." Onlar bo gzlere bakt. "Biraz klostrofobik geldi
bana."
Elijah i geirdi. "Seninle tamamen ayn fikirdeyim."
SpyGurl onlar iki blok tedeki bir sui lokantasnn zerindeki minik bara
gtrd. Barmenle birka kelime Japonca konutu. Adam ban sallad, sonra
pencerenin yanndaki bir masay iaret etti. Onlar otururken kimonolu bir kadn
masann zerine drt
| 525
Adan Fawer
kk ahap bardak koydu ve sake iie doldurdu. Srahiyi masada brakt.
SpyGurl bardan kaldrd. "Kompai." '"'* "erefe," dedi VVinter.
? ' "
'
? * -** .
3'
"L'Chaim," dedi Elijah.
,
,
,
,ir
"Umarm eytan ldmz anlamadan hepimiz cennete gitmi oluruz," diye
tamamlad Stevie.
kisini bir dikite bitiren SpyGurl bardan vurarak masaya koydu. Yakc
svy yutan Elijah da aynsn yapt. SpyGurl bir tane daha devirirken, o hl
nefes almaya alyordu.
Kz, barda masaya brakp onlara bakt. "Beni nasl buldunuz?"
"Bir sihirbaz asla numaralarn aklamaz," dedi Stevie.
SpyGurl, "Dinleyin, geri zekllar..." diye sze balarken VVinter araya girdi.
"Bize yardm edersen o seni nasl bulduumuzu anlatacak. Anlatk m?"
SpyGurl dudan srd, sonra ban sallad. "Anlatk."
"Stevie?" VVinter masann zerinden gzlerini ona dikmiti.
"Tamam! Anlatk."
"Ne istiyorsunuz?" diye sordu SpyGurl.
"Valentinus'u bulmamz gerek."
"Bu bilginin deerini biliyor musunuz? farkl gazete bana yirmier bin teklif
etti."
"ki mislini veririm," dedi Elijah. "Krk bin."
"Krk bin mi?" Baran Stevie idi. "Bugnn Havadan Para Gn olduunu bilsem,
kahrolas bir zam isterdim! Onu bulduum iin ben ne alacam?"
Stevie'ye aldrmadan, "Onu neden aryorsunuz?" diye sordu SpyGurl.
"Korkun bir ey yapacan dnyoruz," dedi Elijah.
526 |
Empati
"Ne gibi?"
"Bunu bilsek onu bulmak zorunda kalmazdk," dedi Stevie alayc bir ses tonuyla.
Kz baparmayla onu gstererek, "S'k-kafamn burada olmas art m?" diye
sordu.
"Ona ihtiyaamz olabilir," dedi Winter. "Onun iin ne yazk ki kalacak."
"Peki yleyse." SpyGurl iini ekti. "Bir iki daha alaym, sonra sizi onun
olaca yere gtrrm."
"imdi mi?" diye sordu Elijah.
"Evet." SpyGurl ikiyi kafasna dikip barda masaya bir kez daha vurdu, sonra
ayaa kalkt. "Hemen imdi."
?. H (';
x
>
.Nt'M
'
.!
!,' IS
' >
\ >' '*,
I
,.
''>
,
\
U
527
11
31 Aralk 2007
06:17 (Orta Avrupa Yaz Saati)
(Yarg Gecesi'ne 23 saat, 43 dakika kala)
Solothurn girdii Internet kafeye gz gezdirdi. Birbiriyle uyumsuz sandalyelerin
arasndan geip kede bir yere ve srtn duvara vererek oturdu. Bilgisayarda
oturum atktan sonra cebinden bir kt paras kartt ve klavyenin yanma
koydu.
Taraycnn adres ubuuna bir dizi anlamsz harf ve rakam girdi. Sayfa annda
yklendi. Ekranda beliren Hata no. 404 (sayfa bulunmad) mesajn gz ard
ederek imleci dikkatle ikinci '4'n zerindeki gizli balantya getirdi ve
tklad. Tarayc baka bir adrese gidince dikdrtgen bir kutu belirdi.
Solothurn titreyen parmaklarla ifreyi girdi. Ekran annda gkkuann tm
renkleriyle doldu. Ortada stnde BALA yazan tek bir kutu vard. Kalp atlar
hzland. O siteye son drt aydr her hafta girmesine ramen ilk seferki gibi
heyecanlyd. Kutuyu tklad.
Ekran karard, sonra beyaz harflerle bir metin belirdi.
Uyar:
Halka ak bir yerdeyseniz mutlaka kulaklk kullann. Kulaklnz
yoksa DERHAL siteden kn.
Metnin altnda geri saym yapan saysal bir saat vard. Daha dokuz dakika ve
krk sekiz saniye olduunu gsteriyordu. Solothurn cebinden iPod kulaklklarn
kartt, bilgisayarn kna takt ve kulaklarna yerletirip sesi at.
Duyduu bip sesi geen her saniyeyi belirtiyordu.
Ekrandaki rakamlara bakp zamann daha hzl gemesini dilerken, elini
gmleinin iine gtrd ve gsndeki ilemeli
528 |
Empati
muskaya dokundu. Salondaki klima sistemine ramen tm bedeninden ter boanmt.
Terli eliyle alnn sildi.
,
,
I
08:38 1
Kalbi deli gibi atmaya balad.
04:03
Nefes allar hzland.
02:17
.
,
.
Midesi ta gibi oldu.
00:42
Erbezleri kasklarnn iine ekildi.
'
? '
'
'
00:19
Tm kaslar gerildi.
'
'
;
00:01
'
'
Ekrandaki saat kayboldu; yerine o tandk dairesel amblem -kendi kuyruunu yutan
ylan- geldi. Solothurn kmldamaktan korkarak soluunu tuttu. Valentinus bir
sihirbaz gibi amblemin nnde belirince lk kvete girmi gibi, arndrc bir
rahatlama hissiyle doldu.
Alnndaki ter kurudu, kalp atlar ve soluklar yavalad, mi-desindeki arlk
geti, kaslar gevedi.
Sonraki yarm saat boyunca donakalm bir ekilde orada oturdu. Valentinus'un
konumas sonunda bitince ekran karard. Herkesten ok sevdii adam daha
imdiden zlemeye balayan Solothurn iinde bir znt duydu.
Valentinus'un szckleri inanlmaz derecede etkileyici, bir o kadar glyd.
Adamn her eyi ne kadar deitirdiine inana-myordu. Solothurn, Eyll ayma
kadar yaamn iinden sanki bir uyurgezer gibi gemiti. imdiyse uyanm,
dnyay -ve kendini-aslnda olduu gibi grmeye balamt.
Gerei rendiinden beri, ertesi gn lecekmi gibi yaamaya balamt. lm
fikri aklna gelince glmsedi. Oysa bir gn
529
Adam Fawer
sa ile Cennetin Krall'nda buluacana inand zamanlarda bile lm onu hep
dehete drmt.
imdiyse, onunla bulumak iin sabrszlanyordu.
Kamerann krmz kayt snnce Valentinus'un yzndeki glmseme de
silindi. Bam edi ve yavaa akaklarn ovdu. O kadar fazla zihne gnderim
yapmann stresi son aylarda artk iyice artmaya balamt, ama o akamki en
ktsyd. Ba zonkluyor, alnndaki damarlar kalp atlarna uyarak atyordu.
"yi misin?"
"Evet," dedi Valentinus gcn toplamaya alarak. "yiyim."
Ban kaldrd ve muhteem sarna glmsedi. Kz annda serin bir rahatlama
hissiyle kzard.
"Syle bakalm," dedi Valentinus ellerini yavaa onun kalalarnda gezdirirken.
"Nasldm?"
"nanlmaz," dedi Bethany fsltyla. Gzleri nemlenmiti. "Seanslarn her zaman
ilham vericidir, ama bu gece..." Kz seksi artran bir edayla soluunu
koyuverdi. "Bu gece muhteemdi."
Valentinus ayaa kalkt. Gs srtnnce kz biraz geriledi, ama kalasmdaki
ellerini ekmesini gerektirecek kadar deil. Biraz utanga bir tavrla
baklarn aaya indirdi, sonra ellerini onun gsne koydu. Dz karnndan
aaya kaydrd, beline sard ve kendine doru ekip, ban omzuna yaslad.
Valentinus onu aaya doru itince dizlerinin zerine kt. Titreyen ellerle
kemerini zd ve pantolonunu indirdi. Penisi lk, slak aza girince
Valentinus tm bedeninin titrediini hissetti. Zihniyle uzanp kznkini
yoklad.
Sonraki birka dakika boyunca, kz onu yalarken hafife ban tuttu. Oral
seksten ok holansa da, kzn sevgisinin tadn kartmak ona daha fazla zevk
veriyordu. Ama sevgi doru szck sa530 |
Empati
ylmazd. Haytr, deildi. Doru szck putlatrmak gibi bir ey olmalyd.
'
Ya da tapmak.
Artk hepsi o kymetli 'pederlerinden' daha fazla tapyordu kendisine. Sonraki
gece, neden sonra o adamlarn gerek yzlerini ortaya kartacakt.
Krlgan.
Zayf.
Ve lml.
Ertesi sabah Solothurn grev yerinden arldnda hl Valentinus'u
dnyordu.
"Baltac, yal bir adama yrmesi iin yardm edebilir rrjSSj-niz?"
"'A''K"Tabii ki, Kutsal Efendimiz."
Von Altishofen kibarca yal adamn koluna girdi. Yaratc Tanr'ya ylesine
yakn olan o adama dokunmak son derece garipti. Uzun beyaz cbbenin altndaki
yallara zg o sarkk etleri ve porsumu kaslar hissedebiliyordu. Annesinin
kolu gibiydi. Yanndaki yaratn insandan baka bir ey olmamasndan duyduu
hayal krklna engel olamad.
Kusurlu bir insan. Tpk onu yaratan kusurlu Tanr gibi.
Von Altishofen yal adam gsterili bir pencerenin yanndaki sar kanepeye
gtrd. Pencerenin altn varakl antika erevesinin tamamlad fon insan 12.
yzylda olduuna inanabilirdi. Ama o yanlsama kurun geirmez camn doal
olmayan kalnlyla bozuluyordu.
"Teekkr ederim," dedi yal adam. Kalasn ovuturarak oturdu. Siyah frtna
bulutlaryla kaplanm gkyzne bakp yzn buruturdu. "Krdmdan beri ne
zaman esasl bir yamur yaacak olsa szlyor."
| 531
Adam Fawer
"Nasl oldu?" diye sordu Solothurn bir an iin karsndaki adamn bir barda
yannda oturan biri olmadn unutarak.
Yal adam dilerini skt. "Kt bir ekilde dtm," dedi iveli bir
Almancayla. "Kalam bir kolumu ve her iki bacam krdm. Hayatta kalm olmam
mucize. Tanr o gn beni gerekten kolluyormu. Benim iin byk planlar
olduunu o zaman anlamalydm, deil mi?"
"Sanrm yle, efendim."
"imdi izin verirseniz ayinden nce biraz dinlenmek istiyorum."
"Elbette."
Solothurn hafife eilerek selam verdi, sonra yatak odasndan kp kapnn
hemen dndaki grev yerinde durdu ve baltasnn sapn yere dayad. Baltann
az koridorun nda parlyordu. Solothurn onun ldrc keskinliine
bakarken, Valentinus'un lm hakknda sylemi olduklarn dnmeden edemedi.
Ve cinayet hakknda.
5321
12
31 Aralk 2007
08:57 (Yarg Gecesi'ne 15 saat, 3 dakika kala)
,
1
Btn gece Brooklyn'deki deponun karsnda, Winter/in kafas olduka karm
bir park grevlisinden 'dn' ald minibsn iinde kamp kurmu halde
beklediler. Sabah saat dokuzda yaklak yz kii kaldrmda bir sra
oluturmutu.
"Kadife bir kordonla iki tane de goril koysan, kimse bir disko giri kuyruundan
ayrt edemez, deil mi?" dedi SpyGurl.
"Srada bekleyen tm bu insanlar..."
"Evet, agnostikler."
"Hepsi saptm," dedi Stevie.
"Burada olacaklarn nereden bildin?" diye sordu Winter.
"Katlmak iin srekli bavurup durdum. Yarm dzine denemeden sonra sonunda
davet edildim. Ama Valentinus engelledi."
"Onunla tantn m?" diye sordu Elijah.
"Sadece bir saniye iin. Kapda durmu, gelenleri karlyordu. Elimi skt
sonra beni dar kartt. Yamn tutmadn biliyordu. Sanki anlamas iin
bana dokunmas yetmi gibiydi."
"VVinter ile Elijah birbirine bakt.
"Her neyse... Darda taklp toplant sonrasnda bir eyler renmeye
altm. Ama insanlar kmaya baladnda kimse beni takmad."
"Belki de dar atldn grmlerdi," dedi Stevie.
"Onu da dndm. Onun iin de yeniden davet edilene kadar birka defa daha
deiik adlar altnda bavurdum. Ama bu kez
| 533
Adam Fawer
kabul edildiimde ieriye girmeye almadm; sadece toplant bitene kadar
darda bekledim. Yine yutmadlar. eri birer yabanc olarak girip, gerek
inananlar olarak kyorlard. rktcyd."
"Ama blounda ieride bir kstebein olduunu yazmtn."
"Var da zaten. Bir toplant ertesinde genten birini gittii bara kadar takip
ettim. Birka bira sonra ona yanap ben de toplant-daymm gibi davrandm.
Pek bir ey renemedim, ama ona bir sonraki toplantdan nce bana bir not
atmasn ve birlikte taklabi-leceimizi syledim. O zamandan beri her
toplanty bana haber verir."
"Tam bir Nikita31," dedi Stevie.
"Eh, senin kadar batan kartc olmasam da elimden geleni yapyorum." Kz
Winter'e dnd. "Plann ne?"
"kacak ilk grubu bekleyip, birini enseleyecek ve bilgi alaca-z."
"Bu ie yaramaz." SpyGurl ban sallad. "Azlar acayip sk. Sihirli bir
iksiriniz yoksa, yerinizde olsam yeni bir plan yapardm." Stevie gld. "Daha
hibir ey grmedin."
VVinter derin bir nefes ald ve parmaklarn kolyesinin stnde gezdirdi. Kap
ald, insanlar dar kmaya balad. eri girmek zere toplandklar
zamandan farkl olarak dzgn bir tek sra hlinde yryorlard. Keye gelince
sessizce ayrlp birbirlerine el bile sallamadan daldlar.
VVinter hzla karya geti ve kk gruba kararak ince yapl, yal bir
adamn arkasmda yrmeye balad. Adam yama ramen hzl ve uzun admlar
atyordu. VVinter arkaya gz atp Stevie'ye bayla bir iaret yapt.
311990 yapm bir Luc Besson filmi [.n.] 534 |
M? f-f &,''
Minibsle yavaa yanlarndan geen Stevie sonraki kede durdu. ndi ve aracn
arkasna yrd. Yal adam neredeyse onunla ayn hizaya gelmiti.
VVinter de hzlanarak ona yetiti. Adam tam minibsn yanna geldiinde onun
omzuna dokundu. "Bana yardmc olabilir misiniz, efendim?"
"Elbette. Hangi konuda, gen bayan?"
VVinter onun elini tuttu ve annda zihninde bir nlama duydu. Net, temiz, tam
perdesinde bir Do. Ona ebeveynlerinin evindeki rzgr anlarn anmsatan bir
tn. Yal adam sakin ve mutluydu.
"Sizi Manhattan'a kadar gtrebilir miyiz?" diye sordu VVinter, bas bir Si-bemol
gndererek. "Merak etmeyin; biz de agnostiiz."
Yal adam gzlerini birka kez krptrd, sonra ona iten, babacan bir
tavrla glmsedi. "Teekkrler. Bu gerekten iyi olur."
VVinter elini hi brakmadan adamn arabaya binmesine yardm etti. Stevie de
bindi ve minibs hareket ettirdi.
"Valentinus artc biri, deil mi?" diye sordu SpyGurl. Sesi hayranlk
doluydu.
"Evet," dedi yal adam ona dnerek. "yle."
"Bu toplanty kardk," dedi SpyGurl gzlerini yere doru indirerek, iareti
alan VVinter bir hzn dalgas gnderdi. Gzleri yaaran adam grltyle burnunu
ekti. Hzn VVinter'in kulaklarnda yankland: Bas bir aresizlik.
"ok zgnm," dedi adam. Alyordu.
"nemli deil," dedi SpyGurl onun omzunu okayarak. VVinter adamn aresizliini
ekingen bir sevecenlikle bastrd.
"Kurallara aykr olduunu biliyorum, ama Valentinus'un ne sylediini bilmemiz
gerek. Bizim yerimizde olsaydnz ne hissedeceinizi anlyorsunuz herhalde.
Birilerinin size anlatmasn ne kadar ok isterdiniz."
Yal adam ban sallad. VVinter onun iinde olduu ikilemi
| 535
Adam Fawer
hissedebiliyordu: Arzuya kar korku. zerine giderek arzusunu glendirdi;
konuma taraftar olan duygu bu olmalyd.
Yal adam duralad, sonra fsltyla konumaya balad. "Valentinus sonunda Tek
Gerek Tanr'yla bulumamz iin bize rehberlik edecek."
"Ne zaman?"
'
"Times Meydan. Bu gece yans."
'
' '
'' ' l' ' }
'
' 1 '*
"Nasl?"
'
' '
'
"' '
*'f',,v*
"Bununla."
Elini gmleinin iine sokan yal adam uzun bir gm zincir kartt. Ucunda
iki ey sallanyordu. Birincisi zerine kendi kuyruunu yutan ylan imgesi
ilenmi gm bir diskti. Ikincisiyse, kalem kalnlnda, on be santim
uzunluunda bir silindirdi. Tpn yars gm bir kapakla gizlenmiti. br
yarsysa saydamd. VVinter iinde mavi bir sv grd.
"Bu ine ilahi kvlcm fiziki hapishanemizden kurtaracak. Ondan sonra da
hepimiz eve, Pleroma'ya gidebileceiz. Oraya dnp rngalarnz almalsnz,
yoksa bu yolculuu yapamazsnz."
"Aman Tanrm!" dedi SpyGurl fsltyla. "Herkese bundan bir tane verdi, deil
mi?"
"Elbette. Eer Yaratc Tanr'y yok edip buradan gideceksek, saylarn gcne
ihtiyacmz var."
"O ampuln iinde ne var?" diye sordu VVinter benliinde zonklayan korkuyu
bastrmaya alarak.
Yal adam hepsinin kann donduran tek bir szckle yantlad: "Siyanr."
SpyGurl hzla uzanp gm tp kapt. Adam zincire aslnca kopa ald, muska
yere dt. Kz siyanr tp elinde, geriye doru savruldu.
536 |
lmp*#'A:
"Onu bana ver!" Adam artc bir hzla atlp onu yakalad. Bir eli boazna
uzanrken, dieri kzn yumruk eklinde kapatt elini sarmalad. "Benim o!
Geri ver!"
VVinter onu SpyGurl'un zerinden almaya alt, ama adam ok glyd. Zihni
insanst bir fkeyle haykryordu. lklar { VVinter'in zihninde o kadar
iddetli bir acyla yanklanyordu ki, ' ellerini sanki atee sokmu gibi geri
ekti.
Stevie frene kkne kadar bast. Hemen Elijah ile arabadan at-Hayp arkaya gidip
kapy atlar. Stevie ieri girip adam kontrol altna almaya alt, ama
ihtiyar artk yz kzarmaya balayan SpyGurl'un boazn brakmad.
Elijah korkudan donmu halde onlara bakyordu.
" ; '
jl
Yllardr en ufak bir dokunuta hissettii dehet duygusu bir anda parlak bir
krmzya dnp zihninde patlamt. Ne kadar ok istese de, ieri uzanp
adama -steroid ykl James Cromvvell'e- dokunamad.
Geri ekilip dehet iinde, yz her geen saniye giderek daha da kzaran
SpyGurl'un azn nefes alma abasyla ap kapatn izledi. Dnmeden
ellerini Laszlo'nun ceketinin cebine soktu ve parmaklar deri eldivene dedi.
Elijah eldivenleri kartp ellerine giydi. Sonra cesaretini kaybetmeye frsat
kalmadan Stevie'yi kenara itti, minibsn iine uzand ve kolunu Cromwell'in
boynuna dolayp onu geri ekti. Yal adamn elleri metal zeminde dolat, ama
tutunacak yer bulamadan Elijah aslp onu darya ekti.
Cromvvell stte, kendisi altta olduu halde kaldrma dtler. Yal adam ac
ve fkeyle kvranyordu.
"Brak beni, kahrolas!" diye bararak dirseini Elijah'n midesine gmd.
Darbeyle nefesi kesilen Elijah yine de onu brakma| 537
Adam Fawer
di. rpnan adam bu kez de ban geriye atp burnuna vurunca, kafas donuk
asfalta arpt.
"Sakin ol!" diye bard VVinter.
Cromwell birden rpnmay brakt. Gerilmi kaslar gevedi. Elijah nefes
nefese kalm adam yavaa yere brakt. Ban kaldrnca VVinter'in adamn
akaklarn ince parmaklarnn arasnda tuttuunu grd. Kadn titriyordu.
Elijah' tutup ayaa kaldran Stevie, "Haydi," dedi. "Arkadalarna
yaptklarmzdan pek memnun grnmyorlar."
"Kim?"
"Onlar."
Stevie'nin parmayla gsterdii yne bakan Elijah, arabalarndan inen insanlar
grd. Yzlerim toplantnn yapld deponun dndan anmsyordu. VVinter'in
kolunu tuttu; onlar minibse atlayp kaplar arparken, Stevie de gazlad.
"Sana borlandm," dedi SpyGurl boynunu ovarken.
"imdi ne olacak?" diye sordu Elijah.
"imdi," dedi SpyGurl dizst bilgisayarm aarak, "Bunu tm dnyaya
duyuracaz."
Bilgisayarn kapa kapanrken, "Hepsi bu kadar m?" diye sordu VVinter.
"Ben siteme bir ey koyduumda, ehirdeki her muhabirin bundan haberi olur. ki
dakika iinde telefonlar deli gibi almaya balayacak, otuz saniye sonra da
polis merkezindeki balantlarn arayacaklar."
"Ama polis sadece bir blog kaydna dayanarak kimseyi gzaltna alamaz ki," dedi
VVinter.
"Allooo! 11 Eyll aryor! Yedi yldr nerede olduunuzu merak ediyorum. New York
polisi kimi isterse gzaltna alr. Sadece o
538 |
I sihirli kelimeyi sylemeleri yeterli: Terrist. Akan sular durur. Ve eer
Times Meydan'nda toplu bir intihar eylemi planlamak terr eylemi deilse, terr
nedir bilmiyorum."
SpyGurl'un telefonu ald. Kapa kaldrd ve ekrandaki mesaja bakt.
"Svariler yola km."
'''l
I 539
-mmm-^mrmtmmmmm>tfm)m
?r\ <,<!.'>, *!"),*,
BLOG DNYASINDAN - IV
/a/y/?: 5/ AaM 2007, /aza/- -10:13
? .
#v ,(??
NTHAR KAIKLARI!
Aha imdi boku yedik! Valentinus'un tarikatndan gelen son haber: Koca V
yandalarna SYANR dolu rngalar datyormu. Gece yars hepsi Times
Meydanfnda boy gsterecek ve zaten harcanmlarn arasnda kendilerini
harcayacak.
Bu bir aka deil.
Tm polislere ar: Sandvilerinizi tknmay brakn da, mritleri bir
salaklk yapmadan herifi (kusura bakma tatlm, ama sen bir lgnsn) artk
ieri atn. Yoksa bu gece olacaklarn yannda VVaco'da olanlar drt yanda bir
ocuun doum gn partisi gibi kalacak. Fark: Partideki palyaolar kartp
yerine yz bin ceset koyun.
SpyGurl -Bitti!
S4)'
13
31 Aralk 2007
11:58 (Yarg Gecesi'ne 12 saat, 2 dakika kala)
Polisler onu lobide bekliyordu. Alt kiiydiler: Ucuz takn elbiseli iki
dedektif ve lacivert niformalar iinde drt polis memuru.
"Bay Valentinus," dedi daha yal olan sivil. "Ben Dedektif Schmitt. Ltfen
ellerinizi arkanzda birletirin."
Valentinus bir an mcadele etmeyi dnd, ama sonra ses kartmamaya karar
verdi. Planlad ey o olmasa da, belki ylesi daha iyiydi. Haber her naslsa
medyaya szdna gre, son anlar evreleyen gerilim ve heyecan on misli daha
fazla olacakt.
ehirdeki her polis memuru o olayla ilgili grevlendirilecekti. Bu durum
ayaklanmas kesin ar dinciler, her ylba meydan dolduran sarholar ve
kendi yandalanyla birleince, ortaya inanlmaz bir duygu younluu kacakt.
Ve kendisi de orada, tm bunlarn merkezinde olacakt.
Balatt eyi durdurmak iin artk ok geti. Tutuklan ve ka sadece
deheti ve dklen kan artrmaya yarayacakt. O kadar youn olacakt ki, kendi
yaam bile sz konusu olabilirdi. Ama sorun yoktu. Eer yle olursa, o bilgiyi,
o agnosis'i de beraberine alp, Tek Gerek Tanr ile birleecekti.
Bir milyon l ruhun srtnda.
Saat u anda 12:20 ve Ulusal Ak Radyoyu dinlemektesiniz. Valentinus olarak
tannan karizmatik tarikat lideri, Manhattan'l ?
bir bloggerin onun bugn tam
gece yarsnda Times Meydan 'nda
| 541
Adam Fawer
gerekletirmeyi planlad toplu intihar eylemini ortaya kartmasndan ksa
sre sonra, gnn len saatlerinde tutukland.
ehir halk u anda bu geceki Yeni Yl kutlamalaryla ilgili ne yaplmas
gerektii hakknda blnm durumda. Bir ksm ynetici kutlamalar iptal etmek
isterken, Belediye Bakan da dahil olmak zere dierleri buna kar kyor.
Belediye Bakan bu konuda unlar syledi: "Yeni Yl kutlamalar New York
ehrinin 100 yllk gelenekleri arasndadr. Bu kutlamalar 11 Eyll'den sonra
iptal etmedik; zellikle 100. yl dnmne rastlayan bu yl da byle bir
niyetimiz yok."
Yine de, bu gece meydandaki polis saysnn olduka artrlmas bekleniyor. Ek
olarak, Samaritanlar52 da Times Meydan'na binden fazla gnll gnderiyor. Tm
tarikat yelerinin ve yardma ihtiyac olan herkesin (212) 673-3000 numaral
intihar hattn aramasn istiyorlar.
Valentinus'un ka yandann bu geceki kutlamalara gelecei belli deil.
Yetkililer bu saynn be ila on be bin arasnda olacan tahmin ediyor.
O srada alan bir kilidin sesi duyuldu. ki adam da dnp beton koridora
bakt. Kapdan giren polis memuru onlara doru yrd. Schmitt'in kulama bir
ey fsldad ve Valentinus adamn ktn hissetti. Schmitt tekrar kendisine
ona baktnda, duyduu hayal krkl zihni kadar yznden de okunabiliyordu.
"Avukatn gelmi."
Valentinus glmsedi. Acaba Bethany kiisel avukatn m armt, yoksa gelen
devletin tayin ettii gen bir zpr myd?
"Harika," dedi. "Eer bir daha gremezsek, bilin ki sizi tandma sevindim,
Dedektif."
Schmitt suratn ast ve arkasn dnd. Koridorda onlara doru yryen kadnla
karlanca, "O artk sizin, avukat hanm," dedi.
Blmn kaln elik kapsn grltyle kapatt.
Kapnn yanklanmas bittiinde duyulan tek ses kahverengi deri izmelerin
topuklarmdan geliyordu. Kadnn zihnini hisseden Valentinus'un nefesi kesildi.
Ve uzun zamandr ilk kez korktu.
.
550 |
Empati
Kadn onun hcresinin nne gelince durdu. Yz bir kaya gibiydi. Gven yaymaya
alyordu, ama Valentinus o duygunun gerisindeki korku prltsn
alglayabiliyordu. Korku... Ve gl bir fke.
"Merhaba, Valentinus." "Merhaba, Darian."
Neredeyse bir dakika boyunca, birbirlerine baktlar. Darian zihninin etrafnda
bir kalkan oluturdu, Valentinus da aynsn yapt. Bir renk karmaas iinde
arpan zihinleri bir sre dans etti.
Sivri sar ac. Yapkan turuncu hzn. Baskc neon dehet. Buz gibi mor nee.
Adal beyaz coku. Ilk yeil korku. Ezici camgbei fke.
Darian bir yandan Valentinus'un zihnini uzakta tutarken, bir yandan da uygun bir
frsat kolluyordu. Sonra psiik ban savurarak saldrd. Valentinus'un
zihninde tutunacak bir yer bulmaya alyordu, ama ne zaman iradesine boyun
ediini sansa, adam yalanm mermer gibi kayp kurtuluyordu. Zihinsel
penelerini geri ekti ve...
Valentinus ellerini kaldrd. "Bar."
Darian soluk almyordu. Bir saldr bekleyerek hareketsiz kald.
"Sakin ol," dedi Valentinus. "Sadece konumak istiyorum." lerleyip
parmaklklara yaklat. "Yalan sylemiyorum. Kendin gr."
Zihnini sarmalayan dzgn ve sert kalkan birden buharlat. Gerisinde
jelatinimsi bir gvenle kark dikenli korku vard. Ama aldatmaca yoktu. Darian
yine de verilen o dnn bir numara olmasndan korkuyordu. Ona gvenmiyordu, ama
bilgi elde etmek istiyorsa baka seenei de yoktu. Soluunu yavaa brakt.
,.,,..,....
"Eh," dedi Valentinus. "Ne var, ne yok?"
1551
Adam Fawer
;*
"Eskisi gibi. Ayn. Ya sende?"
fsi;:?,.???1
"Ah, bilirsin ite. unlar, bunlar..."
Darian glmsemekten kendini alamad. Valentinus, Darian hari, kendi
yeteneklerini seven tek empatt. Glerinden frtnadan sinmi bir kpek yavrusu
gibi korkan VVinter ya da Elijah gibi deildi o. Ya da yeteneini srtna
aklm bir armh gibi tayan Laszlo gibi.
Artk gen bir adam olan o ocuk, hepsi iinde ona en ok benzeyendi.
"Neden geldin?" diye sordu Valentinus.
"Garip bir soru. zellikle de beni ldrmesi iin o manya gnderdiini
dnrsek."
Valentinus, 'Denediim iin beni sulayamazsn,' der gibi omuz silkti. "Kiisel
bir ey deildi."
Darian glecek gibi oldu, ama sonra birden duyduu yaknlk hissinin sahte
olduunu farkedip buz kesti. Valentinus'un psiik duyargalarn ittirdi.
"Bunlarn hepsi senin iin sadece bir oyun mu?"
"Hayr. Bir din."
Tetii ekti.
5541
16
31 Aralk 2007
21:03 (Yarg Gecesi'ne 2 saat, 57 dakika kala)
Valentinus karsndaki kadnn kararlln anlad anda kendini yana
atmt. Silah sesi hcrede ve beton koridorda bomba gibi patlad, igdsel
olarak elleriyle kulaklarn kapatt ve merminin gvdesini bir santimetreyle
skalayp gmleini delerek getiini hissetti.
Darian silah bir daha ateleyemeden, Valentinus onun zayf kalkann paralad
ve inanlmaz bir dehet ve ac dalgasyla benliine dald geti. Darian acyla
yzn buruturdu. Gzlerine yalar dolarken mitsizce kontrol ele geirmeye
alt.
"Zayfsn, Darian," diye bard Valentinus szcklerini mutsuzluk ve kabulleni
duygusuyla noktalayarak. "Her zaman zayftn. Laszlo senin yznden ld. Beni
ona sen gtrdn. Ve bu gece binlercesi daha lecek. ldrmen gereken ben
deilim. Ken-dinsin."
"k... Beynimden... DIARI!"
Ve Darian kar saldrya geti. Billurumsu mor bir nefret ve parlak beyaz bir
fke gnderdi. Valentinus sendeledi. Kendini to-parlayamadan koridorun kaps
hzla ald ve Schmitt koarak ieri girdi.
"Ne oluyor burada..." Manzaray grnce durdu ve tabancasn ekti. "Brakn
silahnz, avukat!"
Darian dedektife bakt. "Bizi yalnz brakn. Bunun sizinle bir ilgisi yok."
Schmitt gzlerini krptrd ve silahn indirmeye balad. Valentinus hemen
zihnini dedektife ynlendirdi.
| 555
Adam Fawer
"Vur onu!" diye bard. "Beni ldrmeye alyor! Ben lrsem Times Meydan
bir morga dner!" Bir korku ve kesinlik dalgas yayd.
"Onu dinlemeyin, dedektif," dedi Darian. Sesi sertti. "Sizi ynlendiriyor. Tpk
yandalarm ynlendirdii gibi. Onunla mcadele edin. Dediklerini dikkate
almayn."
"Seni ynlendirmeye alan o," diye karlk verdi Valentinus yalvaran bir
sesle. "Grmyor musun? Savunmaszm ve onun silah var! Onu vurmalsn!"
Schmitt silahn Darian'a dorulttu. "Sizi vurmak istemiyorum, avukat hanm. Ama
bana seenek brakmyorsunuz."
"Dinleyin beni dedektif..."
"ldr onu!" Valentinus dilerini skt. Sahibi olduu her iblisi, her insafsz
kelimeyi, her gram acy ortaya dkt. Hepsini ard. Ve onlara karanlk,
eytani bir nefret ekledi.
"LDR ONU! MD!"
Sar edici bir silah sesi daha duyuldu. Ama bu kez mermi onun iin deildi.
Havay delerek geip, Schmitt ile Darian arasndaki be metrelik mesafeyi eyrek
saniyede ald.
Mermi omzunu deldii anda Darian, yzne balyoz yemi gibi savrularak dnd ve
yere yld. Ayn anda cokun bir rahatlama hissi Valentinus'u sarmalad,
fkesini bastrd. Schmitt inanamaz bir ifadeyle silahna bakakalm. Koup
Darian'm yanma diz kt. Silahn yere att ve kan iinde kalan bluzu yrtarak
at.
"Bitir iini," dedi Valentinus onu kkrtmak iin fsldayarak. "Yardm falan
arma; ldr gitsin onu. Bunu hak etti. Beni ldrm olsayd tm o insanlar
da bu gece hayatn kaybedecekti. O bir katil. Bunu bir daha yapmasn
engellemek zorundasn."
Valentinus bir kez daha adamn benliine girip zihnini bkt ve onu nefretle
doldurdu. Schmitt kar koymaya alyordu, ama ok zayft. Bask srd.
Dedektif pes edene kadar ona, siyah fke ve kan krmzs saldrganlk
gndermeye devam etti.
5561
Empati
diziliydi ve ortada zerinde dergiler olan bir sehpa bile vard. Elijah yeni
kiracnn daireyi dekore etme zahmetine katlanmadn tahmin etti.
Onlar neredeyse effaf saylacak kadar solgun tenli, uzun boylu bir sarn
karlad. O daha bir ey syleyemeden VVinter elini uzatt, igdsel olarak,
kadn da aynsn yapt. VVinter'in parmaklar onunkilerin zerine kapand an
kadnn yzndeki gerginlik ifadesi eriyiverdi.
"Endienizi anlyorum, ama her ey yolunda," dedi VVinter sakin bir sesle.
"Valentinus bize sylemese, burasnn varln bilemezdik, deil mi?"
"Elbette yle," dedi kadn yznde rahatlam bir glmsemeyle.
"Adnz neydi?"
"Bethany."
"Tamam, Bethany." VVinter ban sallad. "Valentinus burada olacan
sylemiti. Bu geceye hazrlk olarak Dr. Dietrich'i bir kontrol etmemizi
istedi."
Bethany aknlkla ban bir yana edi. "Elliot'un kontrol edilmeye
ihtiyac..."
"Valentinus da bizi onun iin gnderdi zaten," dedi VVinter sert bir tonda.
"imdi bizi ltfen ona gtrr msnz. ok fazla zamanmz yok."
Bethany verilen emri bir an dnd, sonra ban sallad. "Beni izleyin."
Onlar dar bir koridora gtrd. Duvarlardan biri tmyle camd. Arkasndaki
odada, stlerinde yzden fazla dizst bilgi564
Empati
sayar olan alt uzun masa vard. Bilgisayarlar kullanan operatrler farkl
etnik gruplara aitti. Giysilerine baklrsa, ou Amerikal deildi. Geni mekn
minyatr bir Birlemi Milletler gibiydi.
Koridorun sonundaki kapnn nne ulanca Bethany, cebinden kartt bir
anahtarla at. eri girmek zereyken Winter onun elini tuttu.
"Yalnz grmemiz lazm."
Bethany itiraz edecekmi gibi duralad, ama sonra ban edi ve kenara ekildi.
eri girince Elijah kapy arkalarndan kapatt. Bilgisayar ek-ranlaryla dolu
lo odadaki tek k bir masa lambasndan geliyordu. Duvarn biri stnde
agnostiklerin dairesel ylan amblemini barndran yeil bir duvar halsyla
kaplyd. Onun yaklak iki buuk metre kadar nnde ayaa monte edilmi bir
video kamera vard.
Ekranlardan birinin gerisinde oturan bakmsz sakall ve kel kafal adam bam
kaldrp beklentiyle bakt onlara. Elijah kolyesini takm olsa da, adam
sarmalayan yeil korku bulutunu grebiliyordu.
"Kimsiniz siz?"
VVinter, "Laszlo'nun arkadalaryz," dedi. Dietrich yavaa ayaa kalkt;
yznde kendini nasl hissetmesi gerektiini bilemez bir ifade vard; rahatlama,
umut ve korku birbirine karmt.
"O burada m?"
"Valentinus onu ldrtt," diye yantlad VVinter souk ve ifadesiz bir ses
tonuyla. "Ama bize neler olduunu anlatacak kadar zaman oldu. Senden sz etti.
Ve bize yaptklarndan."
Dietrich ellerini kaldrd. "Ben... Ben sizi daha nce hi grmedim."
"Bundan o kadar emin olmayn," dedi Elijah.
"Ama ben sizi..." Dietrich durdu. "Aman Tanrm! Siz o ocuklarsnz, deil mi?
u kaanlar."
565
Adam Fawer
"Evet." /
"Siz hl... Yani..."
"Evet," dedi tekrar Winter. "Glerimizi geri kazandk."
"Tanr'ya kr!" diye inledi Dietrich. Ve bacaklarmdaki tm g bir anda
ekilmi gibi sandalyesine kt. "Beni nasl buldunuz?"
;>
"Mesajm kefettik."
"yle mi? Hi umudum yoktu bundan ve... Neyse, unutun bunu. Zamanmz yok.
Buradan kmamz gerek."
"O odada ne yapyorlar?" diye sordu Elijah.
"Evet, ylesiniz. Sizin ayna nronlarnz hiper dzeyde gelimi. Sadece grsel
ve iitsel uyanlara tepki vermekle kalmyorlar, ayn zamanda baka insanlarn
elektromanyetik alanlarn -yani, bilinlerini- de alglyorlar. Bu yabanc
elektromanyetik alanlar da yine ayn ekilde sadece ayna nronlarnz harekete
geirip empa-tiye neden olmakla kalmayp, karnzdaki insanlarn duyduu temel
duygular da zihinlerinizde aynen tetikliyorlar Ve sizin elektromanyetik
alanlarnz son derece gl olduundan, duygusal kortekslerinizdeki nronlarn
da kontrolsz olarak atelenmelerine neden oluyorlar."
Dietrich duralayp Elijah'a bakt. "Senin iin bu grsel kor-teks." VVinter'e
dnd. "Ve senin iin de iitsel korteks. Dolaysyla, algladnz duygular
kendini saf renkler ya da sesler olarak gsteriyor."
"Platonik dealar," diye fsldad VVinter. Zinser ile on alt yl nce yapm
olduu konumay anmsamt.
Dietrich ona aknlkla bakt, sonra ban sallad. "Felsefe derslerimi doru
olarak anmsyorsam, bu sav kabullenmem gerekir. Duygular ve bunlarn neden
olduu duygusal alglar - daha ok Plato'nun evrenselleri gibi- saf ve
soyuttur."
570
Empati
"Ya kolyeler?'' diye sordu Elijah. Eli boynundaki zincire gitmiti.
"Yksek derecede manyetize edilmi metalden yapldlar. Takan kendi
elektromanyetik alanyla sarmalayp, d dnyadan gelen sinyalleri bloke
ediyor."
"Ama tam olarak deil," dedi Elijah.
"Evet, sanrm tam olarak deil."
Tm yaam boyunca onu evrelemi olan grnmez kuvvet alann dnen VVinter
rperdi. O dnceyi kafasndan atp baka bir soru sordu.
"Bizim duygular nasl aldmz syledin. Ama benim gnderme yeteneim nasl
alyor?"
"Senin elektromanyetik alann o kadar gl ki, zihninin dna
biyoelektromanyetik radyasyon yayyor. Bu da dier insanlann elektromanyetik
alanlarmda zincirleme tepkime yaratarak senin duygularnn onlarnkilerin yerini
almasn salyor. Ve elbette iradelerinin de."
"radelerimi?"
"Grmyor musun? rade arzular tarafndan kontrol edilir. Ve arzu da senin
tarafndan."
VVinter babasnn ona arzu hakknda rettiklerini dnd; arzu tm aclarn
nedeniydi. Kendine o adan yaklamak istemiyordu, ama gerei grmezden de
gelemedi.
"Yani benim gerekten dier insanlarn bilincine girdiimi mi sylemek
istiyorsun?"
"Daha da fazlas. Bilinlerini yaratan enerjiyi deiime uratarak, onlarn
bilincinin yerini alyorsun. nsanlarn zihinlerini sadece okumuyor, onlar
yazyorsun da."
VVinter bann dndn hissetti.
"Demek Valentinus bunun iin Times Meydan'nm ortasnda bir ayaklanma balatmak
istiyor," dedi Elijah. "Bir milyon insann
| 571
Adam Fawer
elektromanyetik alannn toplam gcn kullanp, dnyann her tarafndaki
yandalarna yayn yapmak."
"109 kiinin birden ahlaki artlanmalarn ayn anda geebilmesi iin tek yol
bu."
"Yani bu ayaklanmaya engel olabilirsek, her ne yapacaksa onu da durdurabiliriz,"
dedi Elijah.
"Artk ok ge." Dietrich ban sallad. "Valentinus yandalarn programlad
bile. Sizler kokain ve LSD ile umu 50.000 zihni bkecek kadar gl
deilseniz..."
"Enjeksiyon," dedi Elijah.
Dietrich ban nne edi. "Sadece yenilmez hissettirmekle kalmayacak, ayn
zamanda evrelerini hiper-alglamalarma da neden olacak uyarc-halsinojenik
Birden silkinip bard: "Herkes yoldan ekilsin! Bu bir acil durum!" Ayn anda
da ocuksu bir uysallk yayd. Kalabalk dnmeden yana ekilip, onlarn
geebilmesi iin yol at. inter glkle yutkunup yrd.
"Yol an! Ltfen! Sahneye erimem gerek!"
Ve insanlar onun kontrolne girmi kuklalar gibi yol verdi. Alan yolda
ilerleyen VVinter'in iinde bir gurur kabarc olutu. Yapabilirdi. Arkasndaki
kalabaln psiik enerjisi ve gc olaanstyd.
Ama sonra sahneye bir eyin kmakta olduunu hissetti. i!
Kalbini donduran
bir eydi bu.
"'
Valen tinus enfes sarnn ellerini sk ve kvrak bedeninde dolatrm sahnenin arkasndan izliyordu.
586 |
'? Empati
Bir yan -kusurlu, insan yan- son bir-dnyev a^vkl^rt yeterli
zaman olmasn diledi.
'?;'? ??<.:<;:'';: ?..,>'',1'':cH^';
Kendi kendine fke duyarak o krlgan arzuyu bir kenara itti ve zihnini yaklaan
iddete hazrlad. Ac, lm ve coku iinde haykran tm o zihinlerden gelecek
psiik armaanm dnnce nabz hzland. Renkleri zengin bir hayranlk
kaleydoskopu halinde yaylmaya balamt bile. Ve yandalar nceden datlm
karm bedenlerine zerk ettikten sonra daha te bir kkrtma gnderecek,
sonra da yalanclarn dzenini ykma ryas gerek olacakt.
Gzlerini yumup derin ve biraz titrek bir soluk ald. Sadece birka dakika
kalmt. Silkinip kalabal bir kez daha inceledi. Ama bu kez grd ey
irkilmesine neden olmutu. Orada, dalgalanan kalabaln arasnda, dierleriyle
birlikte hareket etmeyen birisi vard.
Kadn l sld; tm renk tayfn grebilecei kadar ateli bir younlukla
parlayan mavi/beyaz bir k yayyordu. Laszlo'dan beri yle bir zihinle
karlamamt.
Ve anlad. Karsndaki VVinter idi. Son Archon.
Valentinus onun kendisine katlmaya m geldiinden, yoksa Yaratc Tanr
tarafndan onu durdurmak iin mi gnderildiinden emin olamyordu. Birincisiyse
onu memnuniyetle kabul ederdi. Ama neden ikincisiyse... O zaman zihnini kavrayp
parampara ederdi.
Gzn bile krpmadan.
'
'
;"
'
'
?
A
"'
"
VVinter, Valentinus'un glgeden kmasn izledi. Sadece en n birka
sradakiler onun gzel hatlarn tanyabilecek kadar yakn olduklarndan, onu
ok az kii farketti. Ama VVinter gzlerini ondan alamyordu. O kadar gl bir
ihtiamla yanklanyordu ki, onu dinlemek Mozart'n piyanosunun dibinde oturmak
gibiydi.
| 587
Adam Fawer
VVinter onun benliinin iinde hem tandk, hem yabanc, en mkemmel melodileri
duydu; canl allegro, rahvan adagio, zarif grazioso, patlayc sforzando,
przsz legato ve ani staccato. arklar, u ana kadar hayal edebildiklerinin
tesindeydi - her biri kusursuz bir uyum iinde bir sonrakine kaynayor,
harmanlanyordu.
Ama kalbini durduran sadece sonatlar, kanonlar ve konertolar deildi,
ierdikleri her notann younluuydu - her biri mkemmel bir rezonansla titreen
notalar. O kadar zengin bir bayapt ki, imdiye kadar duymu olduu her ark
onun yannda kaba ve donuk kalyordu.
VVinter, Valentinus'un gcnden bylenmi olarak dinledike, yava yava
etrafnda alan akorlardan anlam kartmaya balad; o sersemletici lgnlk
iinde bir kavray. Belirledii ilk ses/duygu, Valentinus'dan alayan,
birbirleri zerine binmi, hep birlikte ve uyum iinde alan kvrak melodilerdi.
Ve onlarn iinde sarmalanm, sonsuz derecede karmak armoniler yayan
yandalar.
Sadece binler deil, on binler. Ve hepsi bu kadar da deildi. Kalabalktan
ykselen ve azgn bir dalga hlinde yanndan geip, onlarn kolektif
Tam dnerken, ar bir izme boazna bast. Nefes almaya alt ama ezici
arlk buna olanak vermiyordu. Gzlerinin nnde siyah noktalar belirdi.
aresizlik iinde kollarn sallamaya balad - bilei baka bir ayakkabnn
altnda kalnca keskin bir ac duydu.
Barmaya alt ama cierlerinde hava kalmamt. Ezici bir zehirli ak-yeil
panik zihninde haykrrken, yz acyla burutu. Dnyas kararmaya balad.
Cierlerinde kalan son havay da kullannca kollarnda g kalmad. Burada,
ayaklarnn altnda boulmakta olan bir adamn varlndan habersiz insanlarn
arasnda, lecekti.
zerindeki adamn tm arl boazmdayd. Duyduu ac daha nceki her eyi
glgede brakacak kadar bykt. Haykran bir zdrap zihnini aydnlatrken,
duyduu youn panik birden patlad.
Gzlerini aan Elijah baklarn yukar evirdi ama evresinde o kadar ok
insan vard ki, gkyzn bile gremiyordu. mitsiz- , ce bir soluk almaya
alrken
izme boynunun yanndan kayarak gidince, nefes borusunda-ki bask da bir anda
ortadan kalkt. Vcudunun zerindeki dier ayaklar da geri ekilmeye baladlar.
Elijah, insanlar sert bir ekilde yana iten bir ift kol grd. Birden, adamn
biri ceketinin yakasndan tuttu ve onu serte ekerek ayaa kaldrd.
Kurtarcsn gren Elijah'n gzleri ald.
Stevie.
Hl halsiz ve bacaklar ac iinde olan Elijah, olduu yere yld. Ama Stevie
bu defa onu yakalad. nce kollarn ona dolad ve bir eli ensesinde, dieri
belinde, onu tuttu.
Elijah, boaz acdan yanarak, birka nefes ald. Sonra, bir eylerin farkl
olduunu farketti. Artk korkmuyordu.
Valentinus, dnyadaki son anlarn onunla paylamaya gelen bu olaanst
yarat iine ekti. Kadnn gcne dokunmak,
5961
Empati
kendini neredeyse eksiksiz hissetmesine neden olmutu ?*? sanki tm yaamn bu
tek zel ruhu arayarak geirmiti.
Onun zihnini ilk hissettiinde, Valentinus onun nefret dolu fkesine armt.
Kadn eer fkesini odaklayabilseydi, onu delirtmi olabilirdi. Ama kadn psiik
penelerini ona geiremeden, Valentinus onun zihnine girmiti.
Kadn nce mcadele etmeye almt ama krelmi zihinsel yumruklan acemice ve
etkisizdi. Onun ocuksu savunmasn kolaylkla delip gemi, yakc fkesini
aka dntrmt.
airler ve filozoflar haklyd - bu iki duygu gerekten de madalyonun iki
yzyd. Ve imdi, kadn onundu. Gkyznde asl devasa saate bakt. Bir dakika
iinde, yandalar onlara vermi olduu ampulleri amaya balayacaklard.
Ve son, nihayet balayacakt.
I
V
"
'
I
l
I
,'
'
l" r
,, .'
,
,
I
*"(
J (,
, <l
i
!'I
' ,
%
> *
\m
23
31 Aralk 2007
23:52 (Yarg Gecesi'ne 8 dakika kala)
Susan Collins endieyle saatine bakt.
11:52:44 11:52:45 11:52:46
Soluunu tutarak souk ampul kavrad. Dnyevi varlnn sonuna geldiinin
bilincinde, bu duygunun tadn kartt. br tarafn nasl bir yer olduunu
merak ediyordu.
Susan'm bedeni gergin bir heyecanla rperdi. Tm yaam onu bu ana getirmiti tm znt ve korkular, istek ve arzular, hayal krklklar ve baarlar.
Hepsi de bulmacann sadece birer par-asydlar. Ve o kadar ok ey yaadktan
ve kendini gerekten bakalaryla paylatktan sonra, artk hazrd.
belki de hibiri. Ama hangisi olursa olsun, nemli deildi. Hazrd. lmeye ve
ilerlemeye. Ykselmeye.
Tek pimanl, bu insanlk denizinde tek bana olmasyd. Evet, etrafnda
baka yandalar da vard; beyninde onlarn gldklerini, nee iinde
bartklarn duyabiliyordu, ama yine de, Valentinus olmadan, yapayalnzd.
Onu bir daha grmeyeceinin bilincine varnca, yanandan aa bir damla ya
szld. En azndan, bu dnyada deil. Ama Valentinus onu br tarafta bekliyor
olacakt - sahte Yaratc Tan-r'ya yapacaklar saldry ynlendirmek iin. Ve
oraya gitmek iin ne yapmas gerekiyorsa... yapacakt.
600 |
Empati
Solothurn Pfyffer von Altishofen saatine bakt. Sabah 5:54. Cebindeki zarf
yoklad.
Tm dnyada yz sekiz kii daha ayn talimatlar ieren benzer zarflar
almlard - planlanan alcnn yaknmda olun, zarf Manhattan saatiyle yeni
yldan be dakika nce an ve mesaj iletin.
Sonunda vakit gelmiti.
Karsnda duran, kendi gibi baltac arkada Alois Mder'e bakt. Solothurn her
ne kadar 1.85 boyu ve 90 kilosuyla hi de ufak tefek biri saylmasa da, Mder
hem daha uzun boylu, hem de daha yaplyd. Nbet yerinde her zaman olduu gibi,
asker hareketsiz, dimdik duruyordu.
Solothurn elini karnnn zerine koydu, alnn krtrd ve bayla koridorun
sonuna iaret etti. Mder bu pandomime, ban hafife eerek yant verdi.
Solothurn tuvalete doru giderken, baltac da konumunu deitirip Papa XIII.
Pius'un kapsnn tam nnde durdu.
Solothurn bir pencerenin yanndan geerken dardaki Roma gkyzne bakt. Koyu
bir lacivertti. 6,500 kilometre batda, Valentinus dnyaya konumaya
hazrlanyordu. Solothurn, o mesajlardan birini iletmek iin seildiinden tr
gurur duyuyordu.
Kk kabine girdi, kapy kapatt ve ar baltasn duvara yaslad. Titreyen
elleriyle zarf kartt ve yrtarak at. iindeki mektup el yazsyla ve
dorudan ona hitaben yazlmt. Okumak bir dakikadan az zamann ald.
Bitirince dikkatle katlad ve cebine geri koydu. Valentinus, mesaj ilettikten
sonra Solothurn'un ldrlmesi hlinde, bu notun bulunmasm istedii konusunda
son derece ak ve netti.
Saatine bakt. 5:55. Acele etmeliydi. Pius'un odasna girmeden nce Mder'i
ldrmek zorunda kalacakt - ve sadece dakikas kalmt.
| 601
31 Aralk 2007
23:55 (Yarg Gecesi'ne 5 dakika kala)
VVinter, Valentinus'un elini tuttu. Tm bedenini bir anda bir duygu, renk ve ses
seli sarmalad. Gzlerini kapatt ve fizikselliini hilikteki senfoninin iinde
kaybetti. Artk souu hissetmiyor, haykran kalabal duymuyor, dnyay
grmyordu. Hepsi gitmiti.
? ? ;j
Onlarn yerine: sadece saf, youn bir duygu.
;
"nanlmaz, deil mi?" Valentinus'un ipeksi, cinsel-birleme-sonras sesi onu
geri getirdi. Gzlerini amadan nce, tek bir titrek nefes ald. "insanlar
kimyasallarn etkisini duymaya baladlar. Duygulan ykselip, alg pencereleri
aldka, bizim agnosis'imiz de o kadar gl olacak."
Kimyasallarn sz geince, VVinter'in zihninden bir korku parlts geti.
Valentinus'un arkasnda, geriye saymakta olan dev saati grebiliyordu. Gece
yarsna hl be dakika vard.
"Asl gsteri gece yarsnda balayacak," dedi onun aknln hisseden
Valentinus. "Ama o amaca ulamak iin erken balamak zorundaydk."
VVinter ban sallad ama iinde bir mcadele vard. Bir eyler yanlt. Bunu
istemiyordu. En azndan, nceden istememiti, ama imdi ... kafas o kadar
karkt ki.
"Yapmam gereken... buraya... durdurmaya..."
'
Kafas iyice karmt. Bu doru deildi. Bu... oooooh...
Duyduu zevk o kadar basknd ki, bir an nefes alamad. Ayn anda patlayan bir
milyar orgazm gibi. Bedeninin her santimi, her sinir hcresi zevkten mest
olmutu.
602 |
Empati
Konumaya alt, ama yapamad. Tek, yapabildii, o duygu
selinde akmakt.
"Bana gvenebilirsin. Syle bana... yoksa bunu durdururum."
Valentinus birden onu iterek kendinden uzaklatrd. Ondan ayrlmak katksz bir
acyd. Bir anda, gneli olaanst bir sahilden, Arktik Okyanusu'na
gnderilmek gibi. VVinter nefes almaya alt. Sanki olanlar reddedebilecekmi
gibi, istemsiz olarak ban sallamaya balad.
Ama darda kalmt. Onun dnda. Bouluyordu. Ve yordu. O kadar yordu
ki.
Kaybettii eyi geri alma abas iinde, kendini ona doru att, ama onun tenine
deemeden Valentinus onu kollarndan yakalad. Parmaklan birer mengene
gibiydiler.
"Syle bana, seni aptal kz!" diye bard. Sesi keskin ve deliciydi. "Syle!"
"Sinyal! Baz istasyonlarn devre d braktk... yani, bilmiyorum... sanrm
Stevie..." VVinter samalamaya balamt, ama umurunda deildi. nemli olan tek
ey, o lk, gvenli nee ve hi-bitmeyen mutluluk haline geri dnmekti.
"zgnm, byle olduunu...anlamadm..." Yznden aa yalar boanrken, sesi
hkrklara bouldu ve dizlerinin zerine kt.
Valentinus onu kaldrd gibi sahnedeki dev hoparlrlerden birinin arkasna
ekti. Kalabaln gr alanndan knca surana sert bir tokat att. VVinter
keskin bir ac duydu. Parmaklarnn yzne dedii o ok ksa an boyunca,
kendini yine adamn iindeki o dier yerde buldu. Ama bu defa o tatl lklk,
derisini kavuran scak bir frn gibiydi.
"Seni aptal kaltak!"
^
Bir daha vurunca, VVinter yere kapakland, igdsel olarak, Elijah'n ona
verdiini korumaya alarak, gsne bastrd.
| 603
Adam Fawer
h Valentinus geri ekilip bir tekme savurdu. VVinter duyduu acyla irkildi;
kaburgalar atlamt.
"Seni kahrolas orospu!"
Valentinus'un ikinci tekmesi bu defa alnna geldi. Tekmenin gcyle yuvarlanp,
srtst dt. Gznn zerinde olumaya balayan ii ve akan lk, yap
yap kan hissedebiliyordu.
"zr dilerim!" diye bard. "Kalc bir ey deil! Sadece birka dakika iin!
Sonra yeniden alacaklar!"
Valentinus'un aya yznden bir santim ileride durdu. "O zaman ben de bu
kargaay dndmden biraz daha uzatrm. Ve sen de bana yardm edeceksin.
imdi, kalk ayaa!"
Sandan yakalaynca, VVinter aceleyle dorulup kalkt. Sonra birden, acnm da
etkisiyle, her eyi anmsad. Dnmeden, gerilip, Valentinus'un enesine bir
yumruk sallad.
Herhangi biri olsayd, yumruk hedefini bulurdu.
Ama Valentinus herhangi biri deildi.
Onun her duygusunu, daha yzeyde belirdii an okuyabilecek biriydi. VVinter'in
yumruu yzne gelmeden bir an nce, elini yakalad. Parmaklar onun parmaklan
zerine kapannca, VVinter yine melodik bir neeye bouldu.
Valentinus onu kalabaln nne gtrd. VVinter, az ak, onlara bakt.
Zihninin iinde muhteem bir uyum iinde akyor-lard. Her nota, her akor, her
ton - hepsi de olanaksz bir ekilde yanklanan ve rahatlatc. Kaslarnn
gevediini, vcudundaki gerginliin akp gittiini hissetti.
Kaburgalarndaki ve alnndaki keskin ac kalabaln cokusuyla kayboldu.
Heyecan tiz bir soprano, beklenti kaim, melodik bir bariton, coku ise kvrak
bir fgd. VVinter, her sinir ucu birden zevk iinde canlanm bir ekilde,
nefesini tuttu.
E m p a t i
"... gzlerinin iine bakm. Sonra..."
Heyecanlanm ve uyarlm olan VVinter her tarafnn karncalandn hissetti.
Valentinus son szlerini sylerken, kalabalk da heyecann doruuna ulamt.
607
25
31 Aralk 2007
23:56 (Yarg Gecesi'ne 4 dakika kala)
Elijah, evrelerindeki youn kalabalktan habersiz, kuzenine bakt. "Nasl..."
"Bann dertte olduuna dair iime kt bir his dodu. Sanrm u senin kolye
her eye ramen aile balarna engel olamyor gibi. yi misin?"
"E-e-evet." nceden de olduu gibi, Stevie bir ekilde Elijah'm korkusunu
bastrabiliyordu. Hl kuzeninin elini tutan parmaklarna bakt. Stevie'nin
serin, sakin eli. "Teekkrler."
"Eh, evet, her neyse."
Baklarn sahneye eviren Elijah onlar grd. Winter, Valentinus'un her iki
elini de tutmu, gzlerinin iine bakyordu. Zihninden, korkuyla kark bir
kskanlk geti. Duygularnn ieriini sezen kuzeninin tedirginliini
farketti.
"Onu oradan almalyz!" diye bard sahneyi iaret ederek.
"Bana brak."
Grimes ne doru atlp, kalabaln arasndan kendine serte yol amaya
balad. Elini sk skya tutan Elijah da peinden gidiyordu. Elijah birden
inanlmaz bir psiik bask hissetti. Valentinus kalabala konuurken,
VVinter'den de duygu dalgalar yaylyordu.
Her biri bir ncekinden daha gl bu dalgalar, kolyesine ramen, Elijah'n
gr alanndan renkli cam paralar gibi yuvarlandlar. Zihninin skldn,
ruhunun bkldn hissetti. Ve sonra, duygu ve renk dalgalarnn ve sakinleen
kalabaln arasndan, Valentinus'un son buyruunu duydu.
608 |
Empati
"ldrn onlar! Kendinizi zgr klmak iin, ldrn onlar!" i Bir an, kimse
kmldamad. Sonra kalabalk, vahi bir kpek srs gibi birbirine saldrrken,
kaos ba gsterdi.
Bir ift kel kafal adam birden birbirlerinin boazna sarldlar. Bea Arthur'u
andran bir kadn, elindeki bira iesini William Shatner'ms kocasnn yzne
geirdi. Jack Klugman'a dublrlk yapabilecek birka polis memuru birbirlerine
saldrp, ellerindeki coplarla birbirlerine vurmaya baladlar.
O srada bir kol Elijah'm boynuna doland; bbreine inen bir yumrukla nefesi
kesildi. Stevie'nin elini tutmaya devam eden Elijah trnaklarn kola geirdi
ama ondan kurtulmay baaramad. Dnmeden, saldrgann yzn tuttu ve bir
dehet duvar yayd.
Kol derhl gevedi; Elijah adam, yalanm bir Gary Busey ile ergenlik
andaki bir Tara Reid arasmdaki lm-kalm mcadelesinin ortasna itti.
Birden, iri yapl bir adam devasa yumruunu Elijah'm yzne doru savurdu.
Ama yumruk yzne demeden bir saniye nce, adam ac iinde yere yld.
Elindeki ok tabancasm hl onun ensesine bastran Stevie, adamn banda
duruyordu.
"SpyGurl'un," dedi. "130,000 voltluk bir oyuncak." Glerek ona tabancay
gsterdi. "imdi, kn toparla ve o kahrolas kolyeyi de boynundan kart!"
"Yapamam!"
"Evet, yaparsn. Yeniden toplumun bir paras olmak istiyor musun, yoksa Howard
Hughes'u mu oynayacaksn? Karar ver!"
"O kadar basit deil!"
"Bunu senin o ku beyninin anlayabilecei bir ekle sokaym -sen Luke'sin, ben
de Han ve biraz nce de kn Vader'den37 kurtardm. imdi, Tanr akna, yap
u lanet olas atn!"
Yldz Savalar filmlerindeki karakterler, (.n.)
1609
Adam Fawer
Bir kereliine de olsa, Stevie haklyd.
Valentinus'un kalp atlar hzland. Neydi bu? Planlarn bozmak iin sahte
Yaratc Tanr'nn gnderdii bir Archon daha m?
Sonra, bir kavray benliini sard; ve onunla birlikte bir ad: Elijah.
Elijah ile yanndaki sska adam arasndaki koruyucu ba grd. Fazla
dnmeden, yeni gcn Elijah'n arkadana yneltti; bilinci ken adam yere
yld.
Valentinus, Elijah'n zihnini aralamaya alnca, iinden parldayan bir
ihtiam szan kaba bir psiik kalkana arpt. O zaman fark etti - Elijah kendini
tutuyordu. Archon bir metre ilerisinde durdu ama Valentinus'a bakmyordu.
VVinter'e bakyordu. Onu kurtarmaya gelmiti.
'
Archon'un iinde bir saldrganlk dalgas kabard ve yumruklarn sallayarak
ileri atld. Valentinus'un ba ald darbeyle geri savruldu, az scak,
tuzlu kanla doldu.
Ama duyduu ac, Archon'un yumruu enesine dedii an grd kr edici
parlaklk kadar artc deildi. Elijah'n kalkannn altnda, o ana kadar
hissettiklerine hi benzemeyen, inanlmaz bir g vard.
Valentinus ileri atld, Elijah'n ban iki yandan kavrad ve zihnini aralad.
Elijah'n hislerini iine ekmek azn bir yangn hortumuna dayamaktan
farkszd. Renkler beynini bir spernova gibi ateledi. Ve bu Elijah'n
hissettiklerinin sadece bir yansmas, bir yanklan612 J
Empa ti
mayd. Duygular' akmaya devam ettike, Valentinus da daha derinlere ekildi..
'?' "?''
?
Elijah'dan beyin uyuturan, dayanlmaz bir ac l koptu. Valentinus o zaman
anlad - bu duygu seli Archon'nun akl saln bir soan gibi tabaka tabaka
soyup, onu ldrmekteydi.
Elijah' daha sk kavrad. Ac, nefret ve iddet dalgasmnn zerine kp,
katillerini ynlendirdi. ' ''
'
.
? -
?
f,, Solothurn nbet yerine giderken bile, elik kapnn ardndaki adam bir yana,
arkadan bile gerekten ldrebileceinden pek emin deildi. Valentinus'un
inanlar iin kendini ldrmeye oktan razyd. Ama Pius'u ldrmek...
Btn dnya onu bir cani olarak tanyacakt. Ve bunun, ikisi birlikte toplam
yarm asrdan uzun bir sredir Swiss Guard'da hizmet vermi olan babas ve
dedesi iin, neden olaca utan ezici olacakt. Byle bir eyi gerekten de
yapabilir miydi?
Valentinus'u tandndan beri Solothurn'un sadakati ilk defa bocalad. Ya
Valentinus yanlyorsa? yle olmasa bile, bunun yolu gerekten de bu mu olmal?
Valentinus'un ondan yapmasn istediini dnmek iin biraz daha zaman yaratmak
amacyla, yryn yavalatt. Ama zaman kalmamt. Pius iki dakika iinde
ldrlmeliydi.
Kendi
Benliini birden ldrc bir fke duygusu sard. Derin bir soluk ald ve
kaslar gerildi. Bir anda, tm kararszl yok oldu. Sa eli tabancasnn
kabzasna gitti. Sonra mor, parlayan fkesi derinleti ve tabancay brakt yeteri kadar iddet iermiyordu.
Mder'e doru yrrken, ar baltasnn sapn skca kavrad. Arkadann bir
metre yaknma gelene kadar bekledi. Sonra baltay hzla kaldrp Mder'in
omuzuna indirdi.
Adam Fawer
Baltann az omuzuna gmlnce, adamn yz duyduu acyla kasld.
gdleriyle hareket ederek kendi baltasn kaldrmaya alt ama Solothurn
ok hzlyd. Sert bir tekmeyle baltay onun elinden drd. Sonra kendi
baltasn Mder'in omuzundan ekip kartt.
Beyninde duyduu fkeyle, baltann ucundaki keskin dikeni Mder'in boazna
saplad. On be santimlik diken sonuna kadar adamn boazna girdi. Solothurn
baltay evirdi ve geri ekti. Mder'in boynundaki delikten bir anda kan
fkrd ve iri yapl adam yere yld.
Solothurn Pfyffer von Altishofen yerde kvranan arkadann zerinden atlad ve
kapy tekmeleyerek at.
Valentinus'un gzleri ona bakyordu ama arkalarnda bir bilin yoktu - adam
fiziki dnyann tesine gemiti. Beyni damarlarn endorfinlerle doldururken
bedenini bu fel durumundan kurtarmaya alan VVinter iin, geen her saniye
bir sonsuzluk gibiydi.
Ama zihnindeki haykran duygular onu sonsuzluun girdabna ekmeye devam
ettiler. O zaman anlad.
Bundan kurtulamayacakt.
Dnya sesle doluydu. Ama bu hep byle olmutu ve Elijah sessizlii
anmsayamyordu. Hepsinin iinden, daha da yksek bir ses belirdi ve gkyz
ikiye blnd. Alan yarktan, her eyi bastran yakc bir ac belirdi.
Ama ses ne kadar yksek, ne kadar zdrap dolu olsa da, ac lyordu. zgr
kalmak istiyor, ama kakmyordu. Ve bu baarszlnn iinde umutsuzca yardm
istiyor, ama yant alamyordu. nk yardm edebilecek kimse yoktu. Biri
hari...
Kendisi.
Elijah parmaklarn bu ses evrenine daldrd, paralayarak at ve ieri uzand
617
Adam Fawer
Birden her eyi anmsayan ve alglayan Winter gzlerini a. Dnmek iin vakit
kaybetmeden, Valentinus'u omuzlarndan yakalad ve iterek dengesini bozdu.
Bilinci henz tam olarak geri gelmemi olan Valentinus sendeleyerek geriye doru
iki adm att. Dmemek iin kollarn lgnca sallyordu. Sonra, VVinter'in
gsne att yumrukla, sahneden aa yuvarland.
Valentinus aadaki azgn insan ukurunda gzden kaybolurken, Winter inanlmaz
bir yenilgi lnn ardndan delirtici bir ac duydu/hissetti/grd.
618 |
27
31 Aralk 2007
23:59 (2008 Ylbana 1 dakika kala)
Dondurucu gece havas onu sarmalarken, fiziksel varlnn yannda duygular da
kaynayordu. Valentinus'un bilinci tam olarak, kvranan vcutlarn zerine
dp, ban birinin omuzuna arpnca geri geldi. gdsel olarak yan tarafna
dnp dn yavalatmak iin kollarn at ve iri yapl bir adam da
zerine ekti.
Souk, kat zemine arpt; arpma srasnda kalas krld. Ac ve fke iinde
bir lk att. evresindekiler kol ve bacaklarna taklp el parmaklar ile el
ve ayak bileklerini krnca, kendine hkim olamayp parldayan bir fke yayd.
fkesine tepki gsteren bir inaat iisi ar izmesini kaldrp gsne
indirdi.
Gs kemiinin atladn hisseden Valentinus ac iinde soluunu brakt.
Bilincini kaybetmeden nce grd son ey, bu defa yzne doru gelmekte olan
izmeydi. Kendini korumak iin kollarn kaldrmaya alt ama biri krlm,
dieri ise gvdesinin altnda skmt. Olaylarn nasl bu kadar ters gitmi
olabileceini anlamaya alarak, son bir lk att.
Yzne inen izme burnunu krd. Krlan kemik paralan beynine saplanrken,
kapal gz kapaklarnn ardnda bir renk patlamas grd. Laszlo'nun nefretlik
hapishanesinden kurtulduundan bu yana ilk defa, zihninde sadece tek bir renk
vard.
Siyah.
.
Valentinus'un zdrap dolu l bilincini delip geerken, VVinter yzn
buruturdu.
I 619
AdamFawer
"Winter! Buraya!"
Sese doru dnnce sahnenin zemininde yatan birinin zerine eilmi Stevie'yi
grd. Koarak yanma gitti ve dizlerinin zerine kt. Elijah'n ona vermi
olduu eyi yanna koyarak ellerini onun souk, yumuak yznde gezdirdi ve...
hibir ey hissetmedi.
"Hayr, hayr, hayr, hayr," diye mrldand olduu yerde sallanarak. Annesine
olanlar yineleniyordu. Bunu dnmemeye alarak, Elijah'n ban geriye itti
Bu, ylba gecesi 500 baz istasyonunu devre d brakp, birka yz bin cep
telefonunu yakan geri zekl pezevenge bir gnderidir. u ana kadar federal
polisin bu ii kimin yaptna dair en ufak bir fikirleri yok (zaten ne zaman
oldu ki?) ama Scoobv Doo (ya da bugnlerde karton dnyasnda srlar her kim
zyorsa onun) iin bir ipucu var: Virsn bulamasndan on iki saat sonra tm
boku yemi telefonlarda 'Grim'Iendiniz!' mesaj kt ve telefonlar hemen bir
seks sohbet hattn arad. yle grnyor ki, bu ii kim yaptysa seks
manyann teki. ok edici.
BUN LARA DA GZ ATI N: YILBAI GECES. CEP VRS. SCOOBY DOO. MORONLAR
! 631?
30
2 Ocak 2008
23:06 (Yarg Gecesi'nden 2 gn sonra)
Video sona erince projektrn hafif vnlamas oday doldurdu. Kadn klar
at ve el ele tutumu iftin ekranda donmu halde duran son grnts de
silikleti.
"YVinter Zhi ve Elijah Cohen."
"Onlar olduundan emin misin?"
"Kesinlikle."
Kadn kk siyah topuzu oynatnca tekerlekli sandalyesi ilerledi. Elektrik
motorundan kan hafif ses projektrn fannn sesine kart. Odann n
tarafna gelince, perdedeki iki ekli iaret etti.
"te bunlar bizim kayp ocuklarmz, beyler."
Terry Saunders duyduklarna inanamayarak nefesini tuttu. "Cohen tm bu zaman
boyunca burnumuzun dibindeydi. Olacak ey deil!"
"Bu tesadf saylmaz," diye yantlad sandalyedeki kadn. "En iyi odak grubu
analistini tutmak istedik ve o da Elijah Glass idi. Onun niye en iyisi olduunu
ancak imdi biliyoruz."
California'nn kdemli Demokrat Parti senatr ve Organizasyon Ynetim Kurulu
Bakan ilk kez konutu. "Bu durumda neriniz nedir?"
"Beyinlerini ykamak iin artk ok ge," diye yantlad felli kadn. "Ama
onlardan hl faydalanabileceimizden eminim."
Ban sallayan Bakan bu kez Terry'ye dnd. "Kongre yesi nasllar? Umarm
Cohen, Zhi ve VVilloughby'nin ortaya kmas tatsz anlarn canlanmasna neden
olmamtr."
632 |
Empati
"Grebildiim kadaryla, Charlie gayet iyi," dedi Terry. "Hatta hkmetin
ayaklanmay nleme konusundaki baarszln siyasi skandal haline getirmeyi
bile baard. Biz burada durumu deerlendirirken, o da konuyu yapaca
konumann iine yerletiriyor."
"Adamn harika bir igds var," dedi Bakan. "Nitelikli eitimin bir ocukta
yapabilecei eyler hayret verici, deil mi Saman tha?"
"Evet, Senatr," dedi tekerlekli sandalyedeki kadn.
Bakan ayaa kalkt ve kravatn dzeltti. "Cohen ile Zhi elimize geince
haberim olsun. Ve bu defa onlar kaybetmemeye aln."
Yant beklemeden dnd ve odadan kt. Samantha Zinser paylamaya aldrmad. En
iyi iki rencisi eve dnyordu.
(633
Son Sz
2 Mays 2005
10:06 (Yarg Gecesi'ne 2 yl, 243 gn kala)
Ku gkkuann renklerine brnm gkte bir lk att. Sesi ku tnden
ok elektronik bir bip sesini andryordu, ama adam aldr etmedi. Umduundan
ok daha fazla renkle dolu, muhteem bir gnd. Kendini on yllk bir uykudan
uyanr gibi hissetti.
Uyanmak...
Jim gzlerini parlak floresan lambaya dikti.
Neredeyim ben ?