You are on page 1of 3

Rusya-Slav

Rusya’nın "Gordion Düğümü": Çok Boyutlu Etnik Çatışma

14.12.2010 -Dr. Ali ASKER

Her yıl Rusya’da ırkçı örgütlerin organizatörlüğünde dazlaklar tarafından Kafkasyalı ve Orta
Asyalılara karşı saldırılar düzenlenmektedir.

11 Aralık 2010 tarihinde Cumartesi günü Rusya, son yılların en büyük etnik düşmanlık
temeline dayalı “gösterisiyle” sallandı. 6 Aralık 2010’da Moskova’nın kuzeyinde bir grup
Moskovalı ve Kuzey Kafkasya kökenliler arasında kavga çıktı. Kabartay-Balkar doğumlu
Aslan Çerkesov kavga sırasında tabancayla Yegor Sviridov adlı bir Moskovalıyı öldürdü.
Svidorov Moskova’nın “Spartak” futbol kulübünün taraftarlarından biriydi. Gözaltına alınan
Çerkesov olayın meşru müdafaa zemininde gerçekleştiğini söyledi. Çerkesov’la birlikte beş
kişi daha gözaltına alındıysa da ifadeleri alınarak serbest bırakıldı. “Spartak” kulübünün
taraftarları buna itiraz ederek 7 Aralık’ta bir gösteri yaparak Leningrad caddesini ulaşıma
kapattılar.Taraftarlar ayın 11’inde ise Moskova’nın ünlü Manej Meydanı’nda geniş çaplı bir
gösteri düzenlediler. Yaklaşık beş bin kişinin katıldığı gösteri “Rusya Ruslar için”
sloganlarıyla ve Kafkasyalılara yönelik küfürlerle başladı. İzinsiz gösteriyi dağıtmak isteyen
OMON (özel tim) birlikleri ile göstericiler arasında kavga çıktı.“Göstericiler” buz ve demir
parçalarını, cam ve diğer eşyaları polislere fırlattılar. Meydanda ve çevrede bulunan Kuzey
Kafkasyalı ve Asyalılara linç girişiminde bulundular. Yaklaşık 3 saat süren kavgada 30 kişi
yaralandı. Daha sonra göstericiler dağılarak metroya indi ve tekrar karşılarına çıkan
Kafkasyalı ve Orta Asyalıları dövmeye başladılar.

www.21yyte.org 1
Rusya’nın "Gordion Düğümü": Çok Boyutlu Etnik Çatışma
Dr. Ali ASKER

Bundan önceki dönemlerde de bazı orta ve küçük çaplı kavgalar yaşansa da bu olayla ilgili
doğrudan devlet başkanının açıklama yapması dikkat çekici bir gelişmedir. Polisin olaylara
müdahalede güç kullanmasını doğru bulduğunu ifade eden Rusya Devlet Başkanı Dmitriy
Medvedev, ülkede düzen ve istikrarın sağlanması için gerekli tüm önlemlerin alınmasını
istedi. Medvedev Twitter mikroblogundan yaptığı duyuruda da, "Moskova'da ve tüm ülkede
her şey kontrol altında. Tüm baş belalarının cezalandırılacağından kimsenin şüphesi
olmasın" tehdidinde bulundu.”

Cumartesi “gösterisi”, beklenen bir gelişmeydi ve ilerideki günlerde tekrar yaşanabilir.


Nitekim olayın hemen ardından, Pazar günü onlarca saldırgan Moskovalı tekrar caddelere
çıkıp “doğulu” olduklarından şüphe ettikleri insanlara saldırdılar. Saldırılarda Kırgız uyruklu
bir kişi bıçaklanarak öldürüldü.

Olaylar sırasında tutuklanmış 65 “gösterici” serbest bırakıldı. Gözaltına alınmış kişiler


arasında olayları provoke eden hiçbir kişinin bulunmadığı gerekçesiyle polis bu şahısları
serbest bırakmış, olayları provoke edenleri video kayıtların yardımıyla tespit edeceklerini
açıkladı. Oysa Manej Meydanı’nda Rus ırkçılarının önde gelenlerinden Dmitri Demuşkin ve
Vladimir Tor da yer almıştır.

Sıradan bir çatışma izlenimi bırakan bu olay aslında uzun müddettir devam eden Rus-
Kafkasyalı çatışmasının bir halkasıdır. Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra birçok
cumhuriyette etnik temele dayalı çatışmalar meydana gelirken Rusya’da da aşırı sağ
gruplar açık faaliyete geçmiş, Kafkasyalı ve Orta Asyalılara karşı şiddet hareketlerine
başlamışlardır. Değişik zamanlarda meydana gelmiş bu tür olaylarda birçok Kafkasya ve
Orta Asya kökenli insan öldürülmüş veya ağır yaralanmıştır.

Olayın sıradan bir tartışma neticesinde meydana gelmediği, etnik zemine dayalı bir
tartışmadan doğduğu bilinen bir gerçekliktir. Küçük çaplı bir olayın bu kadar geniş tepkiye
neden olması Rusya’daki tolerans ve kimlik çatışması konularını tekrar gündeme getirdi.
Bugün Rusya’da gittikçe artan yabancı düşmanlığının nedenleri konusunda değişik
değerlendirmelerde bulunulmaktadır. Bazılarına göre bu olayların tırmanmasının nedeni
Rus hükümeti, daha doğrusu polis teşkilatıdır. Nitekim polisler Kuzey Kafkasya kökenlilerin
işlediği suçları rüşvet alarak görmezden gelmekteler. Son olayların nedeni de bu bağlamda
değerlendirilmiştir. Polis teşkilatı ve ilgili birimler aslında her iki tarafın da sert bir dille
eleştirdikleri kurumlardır. Kafkasyalılara ve birçok insan hakları örgütlerine göre polis
teşkilatı etnik azınlıklar ve yabancılara karşı açık şekilde düzenlenen saldırılara seyirci
kalmaktadırlar.

2005 yılından itibaren Rus milliyetçilerinin düzenlendikleri “Rus Marşı” gösterileri sırasında
güvenlik güçleri ve organizatörler arasında pazarlık yapılarak gösterinin olaysız
atlatılmasına çalışılmaktadır. “Slav İttifakı” adlı Neonazi örgütünün faaliyetinin

www.21yyte.org 2
Rusya’nın "Gordion Düğümü": Çok Boyutlu Etnik Çatışma
Dr. Ali ASKER

yasaklanmasına rağmen bu örgüt açık şekilde faaliyetlerini sürdürmektedir. Binlerce Rus


genci bu örgütün organizatörlüğünde spor salonlarında “güç toplamakta” ve azınlıklara
karşı saldırılarda kullanılmaktadır. “Yasa Dışı Göç Aleyhinde Hareket”, “Vatan Rus
Cemaatleri Kongresi” gibi örgütler etnik ayrımcılık ve yabancı düşmanlığı propagandası
yapmaktalar. Irkçı örgütlerin organizatörlüğünde her yıl dazlaklar tarafından Kafkasyalı ve
Orta Asyalılara karşı saldırılar düzenlenmektedir. Bu saldırılar sadece göçmenlere karşı
değil, Rusya’nın içlerinde yaşayan Kafkasya kökenli vatandaşlara da yöneliktir.

Söz konusu durum sadece bir nedene bağlı olmayıp çok sayıda unsuru bir arada
bulundurmaktadır. Bunlardan önemlileri;

1) Etnik sorunlar, göç, demografi ve istihdam konusundaki sorunların çözümü için etkin bir
hükümet politikasının olmaması

2) Yasa dışı göçlerin önlenmemesi, “göçmen-yerli” dengesinin bozulması, adaptasyon


sorunları

3) Kolluk kuvvetlerinin yeterli önlemleri almaması, cezasızlık sendromunun gittikçe baskın


olması,

4) Artan ırkçılık ortamında ceza hukuk normlarının etkin ve işlevsel olmaması

5) Bazı siyasi çevrelerin ve çıkar gruplarının etnik çatışmaları manipüle etmesi

6) Toplumdaki tolerans ve anlaşma kültürünün düşük düzeyde olması, suç olaylarının etnik
gerekçeyle algılanması, toplu cezalandırma güdüsü.

Bundan sonra birçok kesim olayların daha da büyüyeceğinden endişe etmekteler. Güvenlik
güçleri ise bu endişenin esassız olduğunu, her hangi bir provokasyonun önlenebileceğini
açıklamaktalar.Fakat etkin önlemler alınmazsa Kafkasyalılardan “karşı saldırının”
gelebileceğinin ihtimali büyüktür. Önümüzdeki dönemlerde Rusya’nın etnik azınlıklar ve
göç politikasında iyileştirmeler yapılmazsa bu tür olayların gittikçe yoğunlaşacağı tahmin
edilebilir.

www.21yyte.org 3

You might also like