Professional Documents
Culture Documents
Bresson
yi bilinir: Bressonda topyekn, btnlkl mekanlar yoktur.
Aksine, balantsz mekanlar vardr onun: Kede bir yer.Hcre
gibi.Ve sonra, baka bir ke, baka bir yer... Bir dizi kk mekan
k r nt s , mekan paracklar.Balantlar ise nceden-belirlenmi
deildir...
Elbette, bunun tam aksini kullanan ok byk film ynetmenleri
vardr -yani mekan paralarnn nceden belirlenmi dzenlenmesini
yapanlar...Bu paralardan btnlkl mekanlar yeniden kurmak kolay
deildir; ve sinemada o kadar ok sayda mekan biimi ve tarz
vardr ki, sinemada mekana dair genel bir tanm retemeyebiliriz...
Ama Bresson, her durumda, birbirleriyle balantsz kk mekan
paracklarndan nceden belirlenmemi mekan yaratan ilk
sinemacdr.
Ve her yaratm snrnda, ufkunda mekan-zaman bulunduu iin,
aksine, Bressonun bloklar bu tr bir grsel mekana doru
ynelecektir; yani nceden belirlenmi olmayan, balants
koparlm bir mekana.
te Bressonda ellerin rol burdan geliyor: Kenardaki el. Mekan
paralarn birbirlerine balayanAma bu bir kurum deildir...
Felsefe de deildir.Bressondaki mekan tipi kenardaki elin
sinematografik deer kazandr. Bresson, sinemaya dokunma ve
temas deerlerini sokan kiidir.
Eer Bresson bir yaratcysa, uzay iinde balantlar koparlm
paralar yaratan biriyse, bu yalnzca el ile mmkndr... ihtiya
duyduu budur...
Ve bu zorunluluk aslnda u trden iler: Bresson gibi yapmak
gerekmez; Bressonda zorunlu olan bu fikir bakasnda hi de
zorunlu olmayacaktr. lle de u tarz bu tarz fikre sahip olmak
deildir sorun, bir fikre sahip olmak zorunludur ama...
Evet, ok doru, bir yaratc haz iin alan biri deildir...
Bir yaratc mutlaka ihtiya duyduu eyi yaratandr...
Sinemada bir fikri olmak ise, baka bir eyde fikri olmak deildir.
Buna karn, sinemada, baka disiplinlerde de geerli olduklar
grnen fikirler de vardr. Romanda mkemmel olan baz fikirler,
sinemada da mkemmel fikirler olabilirler. Ama, kesin olarak
havalar birbirinden farkldr.Dier taraftan, sinemada, yalnzca
sinematografik olan fikirler vardr...
Sinemada, bir romanda deer bulmu fikirler sz konusu olsa bile bu
fikirlerin yine de, daha imdiden sinematografik srece adanm
olduklarn, ona ait olduklarn syleyeceiz.
Bu nokta zerinde ok srar ediyorum, nk u anda ilgi duyduum
ey bir filmcinin film yaparken ne yapt...zel olarak da, bir
filmci, szgelimi bir roman sinemaya uyarlamaya niyetlendiinde
iin aslnda ne yapmaktadr?
Besbelli ki, byle bir giriim, sinemada yalnzca sinemaya zg
fikirler bulunabileceinden, fikrin ancak romann roman fikri olarak
sunduu fikirle TTREMe girmesiyle mmkn olacaktr. Ve burada,
greceli olarak zayf bir roman uyarlamaya aba gsteren bir
filmcinin durumundan bahsetmiyorum. Bir filmci, zayf bir roman
uyarlama ihtiyac duyabilir. Sonuta ortaya kacak bir filmdir
nas l olsa ve romann zayf oluu, kendi z fikriyle hareket eden
filmin ok iyi olmasn engellemeyecektir.
Biraz farkl trden bir soru ortaya atmak istiyorum: Bir romann bir
filmle yaknl olduu zaman, ya da biri, sinemada, romandaki bir
fikre tekabl eden bir fikre sahip olduu zaman ne olur?
Bu, Kurosawann en ilgin olduu noktadr.
Neden Kurosawa ile Shakespeare, Kurosawa ile Dostoyevski arasnda
bir yaknlk, bir tanklk vardr? Neden bir Japonun Shakespeare
ve Dostoyevski ile bir akrabal olsun?
Bu yaknlkla ilgileniyorum, nk Kurosawann Shakespeareden ya
da Dostoyevskiden yapt uyarlamalarn dnda, bambaka bir
yerde, Yedi Samurai filminde en iyi rneini bulabiliyoruz bu
durumun...
Neden Dostoyevski?
Bir ey hatrlataym... lk bakta ufak bir ayrnt olarak
grlebilir ama, Dostoyevski kahramanlar ou zaman, olduka
a k nlk verici insanlardr. Genel olarak, ok tedirgin, hareketli,
acelecidirler. Srekli olarak, belli bir sre iin durup,
sevdiklerinden bahsederler; sevdiim kz Tanya... Ba belada,
yardm istiyor... Yardmma ihtiyac var... Yoksa lecek... Ve
kahramanmz sokaa iner aceleyle... Ve aniden, ke banda bir
arkadala ya da ezilmi bir kpekle karlar... Ve.... Her eyi
toptan unutuverir; ama her eyi- Tanyann lmekte olduunu, onu
beklediini, yardmna ihtiyac olduunu... Sonra, baka bir
arkadayla karlar, onunla ay imeye gider..ve aniden, yine...
Beni Bekliyor Tanya... Gitmeliyim... vesaire...
Bu da nedir? Btn bunlar ne anlama gelir?
Dostoyevski kahramanlar hep bir aciliyet haline yakalanm
durumdadrlar.Hep lm kalm sorunlaryla kar karya kalrlar.
Ama bilirler ki, daha da acil olan bir sorun vardr. Ama bu sorun
nedir? te onu bilmezler...
Her ey, sanki bir yangn km, her ey yanmaktayken, kap dar
kmak yerine kendime unlar demem gibidir: Hayr! Hayr! Burada
daha da acil bir ey var.Onu renene kadar yerimden kmldatmayn
beni...
Ama bu BUDALAdr... budala... bu, budalann formldr...
Yedi Samurai ise, ak, yani oval bir mekann korkun bir yamur
tarafndan srekli dvld, amurda yzlen bir kyn evresinde
balar.Samurailer, mthi bir aceleyle kouturup durmaktadrlar:
Hendekler kazlacak, eli silah tutabilen kyller eitilecek,
dmana kar hibir ak braklmayacaktr...
Ama, btn bu aciliyetin ortasnda, daha mthi, daha acil bir soru,
onlar srekli ziyaret etmektedir: Soru, kimdir bir Samurai
sorusudur...Ne bir ispat, ne de bir tarih sorusu.nk sorulan,
genel olarak Samurailer kimdi trnden bir tarif sorusu deildir.
Aristokratik rejim zlyorken ve kyller, aslnda Samurailere hi
ihtiya duymadan kendilerini savunacak gce sahip olmuken kimdir
bir Samurai sorusudur bu. Yani, bir KMLK sorusu...
Bu kimlik sorusunun ziyaret ettii Yedi Samurai, Kurosawa,
Dostoyevskide ufak bir genel ayrnt olarak grlebilecek eyle
e-titreim iindedir: Romandaki bir fikir, romandadr; sinemadaki
bir fikir ise sinemada...
Minelli ve Ryalar
Fikirleri temalar ile kartrmamak gerekir yine de; aklma
Minellnin kolayca bir temayla kartrlabilecek, ama aslnda btn
eserini kuatan bir ayrnt, zayf ama kapsayc bir ayrnt olduu
iin bir fikir olan ryalar geliyor.
Bu ryalar, birilerinin grd trden ryalardan deil; Minelli
daha ok bakalarnn grd ryalardan bahseder. Bakasnn,
tekinin ryasnn, hayalinin bir paras olmak; bakasnn ryasna
yakalamak gibi bir ey; ve daha da kts, ryasna yakalandnz
dnyann en tatl, en gzel kz da olsa, bir canavar kesilmi
demektir;
Bakas nn ryasna m yakalandnz; boku yediniz demektir bu...
Straublar
Straublarn eserleri ses ile grnt, sylenen ile gsterilen
aras ndaki bir kopu fikrine dayanr.Ses ile bakn birbirinden
koparlmas.Bunu tiyatronun da yapabilecei sylenebilir; ama hayr;
ses bir ey sylemekte, grnt baka bir ey gstermektedir; buna
evet; ama Straublarda ses bir ey syler, sylerken ykselir; evet,
havaya doru ykselir; grntyse baka bir ey gsterir; ve ses
grntnn altna girecek ekilde aa iner yeniden; grntnn
altna girer; bir yer alt sesi olur...
te Straublardan bir yeralt sesi-grnts; lde, yerin altnn
bir mezarlk, milyonlarca yllk bir mezarlk olduu apaktr...
Sanat ve Diren