You are on page 1of 154

ISSN:13024191

SELUKNVERSTESSOSYALBLMLERMESLEKYKSEKOKULU

SOSYALBLMLERMESLEKYKSEKOKULUDERGS

HAKEMLDERG

Cilt:15Say:1
KONYA2012

SelukniversitesiSosyalBilimlerMeslekYksekokuluDergisi
hakemlibirdergidir.Gnderilenmakalelerhakem
deerlendirmesinegider,kabuledilmesihalindeyaymlanr.

YaymPeriyodu:Dergimizbaharvegzolmakzereyldaikisayyaymlanr.


SELUKNVERSTES
SOSYALBLMLERMESLEKYKSEKOKULU
SOSYALBLMLERMESLEKYKSEKOKULUDERGS
Yl:2012
Cilt:15

Say:1

SAHB
Selukniversitesi
SosyalBilimlerMeslekYksekokuluAdna
YksekokulMdrDo.Dr.MikailALTAN

ISSN:13024191

YAYIMKURULU
Do.Dr.TahsinKARABULUT
Do.Dr.YaarSEMZ
Yrd.Do.Dr.AbdullahTEKN
Yrd.Do.Dr.AliERBAI
Yrd.Do.Dr.HakkMmnAY
Yrd.Do.Dr.HseyinLER
Yrd.Do.Dr..HakkKAYNAK
Yrd.Do.Dr.merAKDA
Yrd.Do.Dr.Y.AyeglOUZ

EDTRLER
Do.Dr.YaarSEMZysemiz@selcuk.edu.tr
Yrd.Do.Dr.AliERBAI

EDTRYARDIMCILARI
r.Gr.MehmetBYKEK
r.Gr.NesipERGL

LETM
Selukniversitesi
SosyalBilimlerMeslekYksekokulu
AleddinKeykbatYerlekesiSeluklu,42079KONYA
Telefon:+903322410058
Belge/Faks:+903322410060
Web:http://www.sbmyo.selcuk.edu.tr;
email:sosbilmyo@selcuk.edu.tr;sbmyodergi@gmail.com;
Bask: S Basmevi / 0332 241 18 44

Dergideyeralanyazlarndilvebilimsorumluluuyazaraaittir.

BLMKURULU

Prof.Dr.AdemT Prof.Dr.MetinKamilERCAN
(Selukniversitesi) (Gaziniversitesi)
Prof.Dr.BernaTANER Prof.Dr.NecdetHACIOLU
(DokuzEyllniversitesi) (Balkesirniversitesi)
Prof.Dr.BirolAKGN Prof.Dr.OsmanOKKA
(NecmettinErbakanniversitesi) (Karatayniversitesi)
Prof.Dr.EkremYILDIZ Prof.Dr.RaifPARLAKKAYA
(Krkkaleniversitesi) (NecmettinErbakanniversitesi)
Prof.Dr.KemalettinCONKAR Prof.Dr.ReatKARCIOLU
(AfyonKocatepeniversitesi) (Atatrkniversitesi)
Prof.Dr.M.AkifUKURAYIR Prof.Dr.abanALI
(Selukniversitesi) (Selukniversitesi)
Prof.Dr.MahmutZDEMR Prof.Dr.TahirAKGEMC
(Krkkaleniversitesi) (Selukniversitesi)

BUSAYININHAKEMLER

Do.Dr.AbdullahKARAMAN Do.Dr.TahsinKARABULUT
Do.Dr.AhmetAY Do.Dr.YaarSEMZ
Do.Dr.CanerARABACI Yrd.Do.Dr.AliERBAI
Do.Dr.CemalGVEN Yrd.Do.Dr.EnderhanKARAKO
Do.Dr.MehmetFDAN Yrd.Do.Dr.HseyinLER
Do.Dr.MuhammetBEZRC Yrd.Do.Dr..HakkKAYNAK
Do.Dr.MuratAKIN Yrd.Do.Dr.afakNVAR

SELUKNVERSTESSOSYALBLMLERMESLEKYKSEKOKULUDERGSYAYIM
LKELERVEMAKALEYAZIMKURALLARI

1. Makale bal ksa ve ak olmal, kk harflerle 18 punto byklnde


yazlmalveortalanmaldr.

2. Yazarlarnisimleri10puntobyklndeeikvesaadayalolarakyazlmaldr.
Yazarlarn adresleri *,**, vs. biiminde dipnot olarak ve ksaltma yaplmadan
belirtilmelidir. Yazar ad ya adlar, kapak sayfasnda yer almaldr. Kapak
sayfasndaayrca,yazarnakademikunvanvealtkurumunad,adresi,ive
ceptelefonu,faksnumarasveepostaadresidebulunmaldr.

3. Yazarisimlerindensonraikisatrbolukbraklaraksatrbayaplmadan10punto
byklnde zet: kelimesi ve devamna 200 kelimeyi amayacak ekilde
makalenin ana noktalarn belirten zeti yaplmaldr. zetten sonra bir satr
boluk yaplarak yine satr ba yaplmadan Anahtar Kelimeler: ve devamna
virglleayrlmenfazla6taneanahtarkelimeyazlmaldr.Anahtarkelimelerden
sonra bir boluk braklarak ortalanm ekilde makalenin ngilizce bal
yazlmaldr ve bir satr boluk brakldktan sonra Trke zet ve anahtar
kelimelere benzer ekilde Abstract: ve Key Words: ksmlar yazlmaldr.
ngilizceyazlmmakalelerdebenzerilemlerintersiyaplr.

4. MS Word programnda, Times New Roman 11 punto, 14 nk satr aralyla


yazlmaldr.Yazlarortalama10.000kelimeyigememelidir.MakalelerPCuyumlu
Microsoftveyadocuzantlbelgeoluturmayaelveriliherhangibirkelimeilem
programndayazlmaldr.Eskiharflimetinleriinzelbiryazkarakterikullanlm
isebelgeylebirlikteszkonusukarakterlerdegnderilmelidir.

5. Metin iinde vurgulanmas gereken ksmlar ve alntlar italik harflerle ve trnak


iindeverilmeli;besatrdanazalntlarsatrarasnda,besatrdanuzunalntlar
isesatrnikiyanndan1cmieride,blokhalinde,14nksatraralylave11punto
ile yazlmaldr. ml ve noktalama asndan makalenin ya da konunun zorunlu
kldzeldurumlardndaTrkDilKurumununmlKlavuzuesasalnmaldr.
6. Btnblmlervealtblmlernumaralanmaldr.

7. Fotoraf,plan,haritaveizimler:Metiniindekullanlanfotoraf,plan,haritavb.
materyallerin.jpg/.tiffuzantlkaytlargnderilecekdokmanlaraeklenmelidir.
Bu tr belgelerin bask tekniineuygun znrlkte(en az300 piksel) ve sayfa
alann amayacak byklkte olmasna dikkat etmeli, ayrca birden fazla olmas
halindenumaralandrlmalvebalkeklenmelidir.(Resim1;Harita1;Tablo,Figr
1, vb.) Metin iin parantezle atfta bulunulan resim, harita veya dier ekler
makaleninsonunaeklenmelidir.

8. Kaynaklar metin iinde yazar soyad ve tarih belirtilerek verilmeli ve makalenin


sonundaalfabetikolarakveaynyazariinsekronolojikolarakyazlmaldr.Metin
iinde kaynak cmlenin banda veya iinde verilecekse yazarn soy ismi
nalck(1982) eklinde,cmlenin sonunda verilecekse (nalck, 1982,25) eklinde
belirtilmelidir. Eer kaynaklarda yazar says iki ise Semiz ve Akda (2011, s.15)
eklinde,yazarsaysikidenfazlaysailkyazarnsoyadnagreSemizvedi.(2011,
s.20) eklinde belirtilmelidir. Ayn yazara ait ve ayn yl iinde Yaymlanm
kaynaklar, Semiz (1995a), Semiz (1995b) eklinde belirtilmeli, kaynaklarn ak
knyesimakaleninsonunaeklenmelidir.

Kitaplariinklasikdipnotrneikullanlacaksa:
Kemal H. Karpat, Ortadouda Osmanl Miras ve Ulusuluk, (ev. Recep
Boztemur),mgeKitabevi,Ankara,2001,s.100105,110.

Makaleleriindipnotrnei:
Suat lhan, Trk adalamas, Atatrk Aratrma Merkezi Dergisi, VII/19,
Kasm1990,s.7.

Tezleriindipnotrnei:
Atilla Sandkl, Atatrk Dnemi Trk D Politikas Inda Avrupa Birliine Giri
Sreci, (stanbul niversitesi, Atatrk lkeleri ve nklp Tarih Enstits,
YaymlanmamDoktoraTezi),stanbul,2007,s.134,137.eklindeolmaldr.

9. Dergiye Yaymlanmak zere gnderilen yazlarn, daha nce baka bir Yaym
organnda Yaymlanmam olmas ya da ayn Yaym iin deerlendirme
aamasnda bulunmamas gerekmektedir. Daha nce akademik alanda ulusal ya
dauluslararasniteliklibilimseltoplant,kongre,konferansyadasempozyumda
sunulmuolanbildiriler,bakabirdergiyadaYaymdaYaymlanmamolmasve
makaleformatnaveieriinedntrlmesikouluilekabuledilebilirvehakem
srecinealnr.

10. Dergiye gnderilen yazlar, nce yaym kurulunca dergi ilkelerine uygunluk
asndan incelenir. Uygun bulunanlar, o alandaki almalaryla tannm iki
hakeme gnderilir. Hakemlerin isimleri gizli tutulur ve raporlar be yl sreyle
saklanr.Hakemraporlarndanbirisiolumlu,dieriolumsuzolduutakdirde,yaz
nchakemegnderilir.Olumsuzgrbildirenhakemedurumhakkndabilgi
verilir. Yazarlar, hakemlerin gr ve nerileri dorultusunda dzeltmeleri
yaparlar. Editr ve Yaym Kurulu gerektii durumlarda yazlarn yazm ekli
zerindedeiiklikyapabilir.Yaymakabuledilmeyenyazlariadeedilmez;ancak
yazarnistemesihalindebirnshaselektronikortamdakendisineverilir.

11. Makaledehakemhakemler dzeltme istemilerse, istenen dzeltmelere titizlikle


ve ivedilikle tamamlanmal ve yaznn son eklini dzeltmi haliyle dergi mail
adresine 15 gn iinde gndermeleri gerekir. Dzeltmeler konusuna yeterince

uyulmad anlalrsa bu durum yazara bildirilir. Belirtilen srede dzeltilmi


olarakgerignderilmeyenyazlarYaymlanacaklarlistesinealnmaz.

12. YaymKurulutarafndanyaymlanmasuygunbulunanmakalenintelifhakkSeluk
niversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yksekokuluna aittir; baka bir yerde
yaymlatlamaz. Yazarlara ait telif creti denmez. Yazar makalesinin
yaymlanmasna izin verdiine dair Makale Yayn Szlemesini imzalayarak
postailegndermekzorundadr.

13. Yazarlarmz makalelerini ysemiz@selcuk.edu.tr veya sbmyodergi@gmail.com


adresinegnderebilirler.

NDEKLER

Yrd.Do.Dr.merAKDA

Yrd.Do.Dr.AnlEK,
GlsenSARAY,
Yrd.Do.Dr.AlpayKARASOY

Yrd.Do.Dr.NesrinCANPOLAT

1950GenelSeimlerindeCHPdeDeimeye

BalayanLaiklikPolitikasveKonyadadan

Bazrnekler.. 1

ABFederalizmindeYerindenlikveTemsilin

Kurumsallatrlmas.. 21

MeslekYksekokullarndaBulunanHalkalikiler

ProramlarndaVerilenEitiminGenel

DeerlendirilmesizerineBiralma..43

Yrd.Do.Dr.OkanHalukAKBAY JaponAtaszlerindeErdemlinsanKavram.65

Do.Dr.SleymanKARAOR,
Do.Dr.YunusCERAN

Asst.Prof.AnlEKI,
Asst.Prof.AlpayKARASOY

r.Gr.OsmanNVAR

PazarlamaletiimiAsndanMarka

KonumlandrmaStratejileri,Marka

DeeriveMuhasebesi..77

UrbanInformationSystemsApplicationDecision

ForMunicipalitiesinTurkey.103

niversiterencilerininnternetYoluyla
PazarlamaletiiminelikinTutumlar:

SelukniversitesindeBirnceleme.133

1950 Genel Seimlerinde CHPde Deimeye


Balayan Laiklik Politikas ve Konyadan
Baz rnekler1
The Laicism Policy Commenced Changing In CHP In
1950 General Elections And Some Samples From Konya
Yrd. Do. Dr. mer AKDA
ZET

Bu almada Trkiye Cumhuriyetinin ilk siyasi partisi olan CHPnin, ok partili


dnemin balarnda deimeye balayan laiklik anlay ele alnmtr. 1945 ylnda
Milli Kalknma Partisinin kurulmasyla ok partili dneme gei sreci balamtr.
Bu srete CHP ynetimi, tek partili dnemde benimsemi olduu laiklik anlayn
yeniden gzden geirmek zorunda kalmtr. 1947 ylnda yaplm olan kongrede bu
konuyla ilgili sert tartmalar yaanmtr.
ok partili dnemin balarnda kurulmu olan partilerin (Demokrat Parti ve Millet
Partisi) tzklerinde dinle ilgili ibarelerin yer almas CHPyi de benzeri bir davrana yneltmitir. 1950 genel seimlerinden nce Konya CHP l Tekilatnn din konusunda yapm olduu deerlendirme partideki laiklik konusundaki deiimin bir gstergesi olarak dikkat ekicidir. CHPde meydana gelen bu deiiklikler, partiyle organik ba olan ve destekleyen basnn yayn politikasna da yansmtr. almamzda konuyla ilgili rnekler verilmitir.

ANAHTAR KELMELER

1950 genel seimleri, laiklik, CHP, Konya, din.

Bu makale yazarn ok Partili Dnemin Balarnda CHPnin Laiklik Politikas Konya rnei
1946-1950, izgi Yaynlar, Konya 2011 adl kitabn bir blm esas alnarak hazrlanmtr.
Seluk niversitesi, Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu.

mer AKDA

ABSTRACT

In this study, the laicism policy that commenced changing at the beginning of multiparty system of CHP which is the first political part of Turkish Republic is studied.
The phase to pass multi-party system started with the foundation of National
Development Party in 1945. CHP administration had to review the laicism policy
which they adopted in single-party period in this procedure. Hot debates were made
concerning this issue in the congress held in 1947.
As there were statements in relation to religion in the regulations of parties
(Democrat Party and Nation Party) which were founded at the beginning of multiparty period urged CHP to similar approach. The evaluation CHP Konya Provincial
Organisation made on religion issues before 1950 General Elections is noteworthy
as an indication of change on laicism in the party. These changes observed in CHP
were reflected in the publication policies of the press which were in organic bond
with party and supported it. Samples regarding this topic are given in our study.

KEY WORDS

1950 General Elections, Laicism, CHP, Konya, Religion, Multi-party period

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

1. GR
CHP bilindii gibi Trkiye Cumhuriyetinin kurucu partisidir. Tek partili
dnemde yaplm olan siyas, sosyal ve kltrel btn dzenlemelerin messisidir. Laiklik prensibi bu dzenlemeler iinde en ok zerinde durulan ilkelerin
banda gelmektedir. Laiklik uygulamas ttihat ve Terakki Cemiyeti tarafndan
ksm olarak tatbik edilmeye balanmtr. Osmanlda balayan bu sre Cumhuriyet kurulduktan sonra CHP tarafndan devam ettirilmitir. Tedric olarak
Milli Mcadele dneminde laiklik uygulamas balatlm ve yaplan dier dzenlemelere paralel olarak nihayet 1937 ylnda Anayasada yerini almtr.
Genel kabule gre tek partili dnemde uygulanan laiklik uygulamas olduka kat olmutur. Bu kat tespiti dnemin iktidar partisi olan CHPliler
tarafndan yaplmtr. Bu hususta CHPnin nde gelen isimleri ve delegeler
partinin 1947de yaplan Yedinci Kongresinde sert eletiriler yapmlardr. Ksa
bir sre sonra da partinin iinden bir grup partili (100 kiiden fazla) CHPde
slahat yaplmas ynnde ynetime teklif sunmulardr2.
ok partili dnemin balarnda CHPde meydana gelen laiklikle ilgili deiimin seimlere yansmas konusunun anlalmasna katk salamas asndan
bu dnemde (1945- 1950) yaplm olan genel ve ara seimler konusunda zet
bilgi verilmesinde fayda bulunmaktadr. 5 Haziran 1946 tarihinde kabul edilen
4918 Sayl Milletvekili Seimi Kanunu ile Osmanl dneminden beri uygulanmakta olan ikinci semen (Mntehib-i sani)3 uygulamasna son verilmitir4.

Konuyla ilgili tartmalar iin bkz. CHP Yedinci Kurultay Tutana, Ankara 1948; Ayrca bkz. . CHPde
Islahat Yaplmas in Teklif, Yeni Matbaa, Ankara 1950; mer Akda, . ok Partili Dnemin Balarnda CHPnin Laiklik Politikas Konya rnei 1946-1950, izgi Yaynlar, Konya 2011, s. 119 vd.
Trkiyede ilk seimlerin yapld 1877 ylndan 1943 ylna kadar olan genel seimlerde iki dereceli
seim sistemi uygulanmtr. Bu sistemde semenler dorudan milletvekili sememekteydiler. Semenler milletvekillerini seecek olanlar semekteydiler. Birinci semenlere Mntehib-i evvel denilmekteydi. Bunlar yani Mntehib-i evveller (Birinci semenler) milletvekillerini seecek olanlar yani
Mntehib-i sanileri (kinci semenleri) semekteydiler. Mntehib-i sanler de milletvekillerini semekteydiler. Her iki aamada da ounluk sistemi uygulanmaktayd. Mntehib-i san seimleri iin semenler (Mntehib-i evveller) bucak merkezine gelerek burada Mntehib-i sanileri seiyorlard. Seim, semen saysna bal olarak bir gnden fazla srebiliyordu. Seim ubesi olarak tanmlanan bucak merkezinde Mntehib-i sanler seildikten sonra bunlar, belirlenen gnde kaza merkezine gelerek milletvekili
seimini yapyorlard. Kazalarda alnan sonular Osmanl dneminde sancaklarda, Cumhuriyet dneminde illerde birletirilerek milletvekili seilen kiileri tespit ediyordu. Erol Tuncer, Osmanldan Gnmze Seimler (18772002), Tesav Yaynlar No: 24, Ankara 2003, s. 107-108.
Tark Zafer Tunaya, Trkiyede Siyasi Partiler, 18591952, Arba Yaynlar, stanbul 1952, s. 546;
Muzaffer Gkman, 50 Yln Tutana, Hrriyet Yaynlar, stanbul 1973, s. 121; Tuncer, 2003, 2829;
Sleyman nan, ok Partili Hayata Gei Srecinde (19461950) Milletvekili Seim Yasas Deiikliklerinde Muhalif Grler, Sleyman Demirel niversitesi, Sosyal Bilimler Dergisi, Say 9, (2003),
s. 2; M. Mesut Uyank, Trkiye Cumhuriyeti 80. Yl Kronolojisi, Anadolu Ajans Yaynlar, Ankara

mer AKDA

Bylece ok partili dnemin ilk seiminde tek dereceli seim usulne geilmitir. Trkiyede 1946 ylnda uygulanmaya balanan tek dereceli ve ounluk
sistemi 1960 ylna kadar tatbik edilmitir. Uygulanan bu sistemde bir seim
evresindeki milletvekillerinin tamam en fazla oy alan parti tarafndan kazanlmakta, dier partiler milletvekili karamamaktaydlar5.
ok partili dnemde (19451960)6 Trkiyede 44 tane siyasi parti kurulmutur7. Bu partilerin yars DP iktidara gelmeden nce kurulmutur. 19451950 yllar arasnda kurulmu olan bu partilerin 11i seimlere katlm, dierleri eitli sebeplerle seime itirak edememilerdir. Seime katlp da milletvekili karamayan partiler unlardr: Milli Kalknma Partisi (MKP), Trkiye i
ve ifti Partisi (TP), Liberal Demokrat Parti (LDP), Yalnz Vatan in Partisi (YVP), Serbest Demokrasi Partisi (SDP) ve Trkiye Kyl Partisi (TKP).
1945-1950 yllar arasnda iki genel seim yaplmtr. ok partili dnemin ilk genel seimi 21 Temmuz 1946 tarihinde erken seim mahiyetinde ol-

2004. s. 130; 5 Haziran 1946 tarihli Seim Kanunu ile ilgili Meclis almalar hakknda ayrntl bilgi
iin bkz. nan, 2003, 26.
Ahmet Demirel, 50. Yldnmnde 1950 Seimleri, Tarih ve Toplum Aylk Ansiklopedik Dergi,
(Mays 2000), C. 33, Say. 197, 13-15; Tuncer, 2003, 111.
1945den gnmze kadar olan ok partili dnemi devrede ele almak mmkndr. Birinci devre
19451960 dnemidir. kinci devre 19601980 dnemi ve nihayet nc devre 1980den gnmze
kadar devam eden dnemdir. Birinci dnem ok partili devrede 44 siyasi parti kurulmutur. kinci ok
partili dnemde (19601980) 53 siyasi parti kurulmutur. nc devre ok partili dnemde (1980
2003) kurulan siyasi parti says 136dr. Tuncer, 2003, 460475; Buna gre birinci devre ok partili dnemde yllk ortalama kurulan parti says 3.1dir. kinci devre ok partili dnemde kurulan ortalama siyasi parti says 2.6dr. nc dnem ok partili dnemde kurulan siyasi partisi says yllk ortama
5,9dur. 2003 yl itibariyle faal olan siyasi parti says 48dir. Bu partiler iinde kurulu tarihi bakmndan en yeni olan zgr Toplum Partisidir (2003). En tecrbeli parti ise CHPdir. Tuncer, 2003, 567
475.
Trkiyede ok partili dnemde kurulmu olan ve says 44 bulan partiler unlardr: Milli Kalknma
Partisi (19451958), Demokrat Parti (19461960), Sosyal Adalet Partisi (19461952), Liberal Demokrat
Parti (19461946), ifti ve Kyl Partisi (1946), Trk Sosyal ve Demokrat Partisi (19461951), Trkiye Sosyalist Partisi (19461952), Trkiye Sosyalist ve i Partisi (19461948), Trkiye i ve ifti
Partisi (19461961), Trkiye Sosyalist ve Emeki Partisi (1946), Yalnz Vatan in Partisi (19461952),
Ergenekon Kyl ve i Partisi (1946), Artma Koruma Partisi (19461947), slam Koruma Partisi
(1946), Yurt Grev Partisi (1946), dealist Parti (1947), Trk Muhafazakr Partisi (19471952), Trkiye
Ykselme Partisi (19481953), Millet Partisi (19481954), Serbest Demokrat Parti (19481949), z
Demokratlar Partisi (19481949), Mstakil Trk Sosyalist Partisi (19481950), Toprak Emlak ve Serbest Teebbs Partisi (19491950), Mstakiller Birlii (1950). lerleme ve Koruma Partisi (1950), Liberal Kyl Partisi (19501952), alma Partisi (1950), Demokrat i Partisi (1950), Bamszlar Siyasi
Dernei (19501951), Gden Partisi (1951), slam Demokrat Partisi (19511952), Trkiye Kyl Partisi
(19521958), Radikal Hrriyet Partisi (19531956), Cumhuriyeti Millet Partisi (19541958), Cumhuriyeti Kyl Millet Partisi (19581969), Vatan Partisi (19541966), Hrriyet Partisi (19551958), Birlik Partisi (1957), Ufak Parti (1957), Hr Trkiye Adalet Partisi (19571959), Halk Kurtulu Partisi
(1957). Fruzan Hsrev Tekin, Trkiyede Siyasi Partiler ve Siyasi Dncenin Gelimesi, 18391965, Elif Yaynlar, stanbul 1965, s. 81 vd; Tuncer, 2003, 460462.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

mutur8. CHPnin kazanm olduu bu seimler ok eletirilmitir. Muhalefet


tarafndan gndeme getirilen bu seimlerle ilgili yolsuzluk iddialar uzun sre
kamuoyunu megul etmitir9. Muhalefet partileri seimlerin adl teminat altnda
yaplmas konusunu gndeme tamlar ve seim kanununun deimesiyle ilgili
bu taleplerini srekli olarak canl tutmulardr.
nceleme konumuz olan 1945-1950 yllar arasnda ara seim yaplm
ve bunlarn hibirisine muhalefet partileri katlmamlardr10. 1948deki ara seimlere muhalefetin katlmamay srdrmeleri zerine iktidar partisi CHP, bu
yln ortalarna doru seim kanununda baz deiiklikler yapmay kabul etmitir. Seim kanunuyla ilgili tartmalarn srd gnlerde CHP gizli oy-ak
tasnif esasn kabul etmekle beraber, yarg organn kendi grevleri dnda
kalmas gereken ilere kartrmamak mlahazasyla adl teminat vermeye
yanamamtr11. ktidar partisinin seim sistemiyle ilgili bu olumsuz tavr karsnda muhalefet partileri, seim gvenlii salanmadka hi bir seime itirak
etmeme karar almlardr12. Bylece 1947, 1948 ve 1949da yaplm olan ara
8

10

11

12

Nuri nl, slm Tarihi, C. III, Marmara niversitesi lahiyat Fakltesi Vakf Yaynlar, stanbul 1994,
s. 495; Kemal H. Karpat, Trk Demokrasi Tarihi, Sosyal, Ekonomik, Kltrel Temeller, Afa Yaynlar, stanbul 1996, s. 143; Tuncer, 2003, 320; Bir ariv belgesinde CHPnin, 1946 genel seimini erkene
almas, harice kar lkenin temsili konusunda gl bir iradenin teminine matuf olduu belirtilmektedir. Belgede yle denilmektedir:Meselelerimizin dnya meseleleri arasnda masa bana gelmesi yakn olan gnlerdeyiz. Bu vasiyet, ayn zamanda vatanmzn kaderi tayin edilecek gnlerde mill iradeyi
temsil eden kanun yetkileri tamam bir hkmetin iktidar mevkiinde bulunmasn salamak iin seim
zamann ileri almaktaki isabeti de gsterir. BCA, 355.1490.1.425.
1946 genel seimleriyle ilgili yolsuzluk iddialar o kadar yaygn ve youn gndeme gelmitir ki, 1 Kasm 1949da TBMMnin 8. dneminin son yasama toplantsnn al konumasnda Cumhurbakan
smet nn bile bu konuya temas etmek ve bu iddialar dolayl olarak kabul etmek zorunda kalmtr.
Cumhurbakan bu konumasnda, ksa bir sre sonra yaplacak olan 1950 genel seimlerinde yolsuzluklarn olmamas iin gerekli tedbirlerin alnmasn istemitir. nnnn szleri yledir: Seimde zor
kullanma ihtimali kesin olarak nlenmelidir. Oyunu vermek zere sandk bana gelecek kadn erkek her
semenin tam bir serbestlikle ve her hangi bir tecavz, tazyik veya tehdit korkusuna dmeksizin vatandalk hakkn kullanmasn salamak arttr. TBMM Tutanak Dergisi, Dnem 8, C. 21, Birleim 1,
(1.11.1949), s. 9.
Gkman, 1973, s. 120; Cem Eroul, Demokrat Parti Tarihi ve deolojisi, mge Yaynevi, Ankara
1990, s. 43.
Karpat, 1996, 140; CHP Konya l Ynetim Kurulu Bakan Mmtaz Atamann genel merkeze gnderdii 26.7.1949 tarihli bir yazda adl teminat konusunda u grlere yer verilmitir: Seim kanununda
yaplacak deiiklikler meyannda adl teminatn kabul memleketin bnyesine ve adalet cihaznn btaraflna uymayaca ve hkimlerin politika ilerine kartrlmas gibi mahzurlara sebep olaca cihetle
bnyemize uymayan bu usulden sarfnazar edilmesi. BCA, 490.01.351.1474.1.5; Hseyin Cahit Beyin
1950 seimlerinden nceki gnlerde yapm olduu yoruma gre, CHP seim kanunundaki adl teminatn gerekliliini inanmamaktadr. Sadece uzlamaz bir tutum iinde olmamak iin adl teminatn kabul
edilmesini tasvip etmitir. Hseyin Cahit Yaln, Nazariye ve Realite, Ulus, 24 Nisan 1950, 1, 3; DP,
bu dnemde yaplan ara seimlere katlmad gibi semenlerin oylamaya katlmamas ynnde arda
da bulunmutur. CHP yanls basnn verdii habere gre DPnin ara seimlere katlmama kararn Moskova Radyosu desteklemitir. Ekekon, 9 Nisan 1947, 2; Ulus gazetesi de benzeri iddialar 1946 seimleri ncesinde gndeme getirmitir. Ulus, 18 Temmuz 1946. 1.
Akyoku, 11 Austos 1948, 1; nl, C. 3, 1994, 495; Nazmi Sevgen, Celal Bayar Diyor ki. NutukHitabe-Beyanat-Hasbihal, stanbul 1951, s.281; A. Haluk Ulman, Seim Sistemimiz ve Balca Siya-

mer AKDA

seimlere muhalefet partileri katlmamlardr. Bu durumda zikredilen sz konusu ara seim, ok partili dnemde yaplm olsa da muhalefet partileri itirak etmediinden tek partili seim olarak tarihe gemitir. CHPnin iktidardan
decei dokuzuncu dnem milletvekili genel seimi 14 Mays 1950 tarihinde
ve zamannda yaplmtr13.
2. CHPDE DEMEYE BALAYAN LAKLK POLTKASI
ok partili dnemin balarnda CHPnin laiklik anlaynda, temelde deiiklik olmamakla birlikte iktidarda kalabilmek iin bir politika deiiklii ihtiyac ortaya kmt. Bu politika deiiklii 1947 ylnda yaplm olan kongrede gndeme gelmi ve 1950 genel seimlerinde uygulamaya konulmutur.
Partide, iktidarda kalabilmek iin laiklik konusunda politik deiiklie ihtiya
duyulduunu gndeme getirenler olduu gibi buna kar kanlar da vard. Kar
kanlar, 19451950 yllar arasnda partide artk devrim lklerinden uzaklam bir kadronun ar bastn dnmekteydiler. Bu gre gre Trk siyasi hayatnda yeniden etkin rol oynamaya balayan geleneksel, toplumuma
yakn glerin etkisiyle parti (CHP) baz tavizler vermeye balamt. Bu tavizlerden en nemlisi laiklikti14.
1950 seimlerinde, CHPnin baz din gruplarla ibirlii yapt konusunda kamuoyunda bir ksm iddialar gndeme gelmi15 ve parti binasnda Diyanet
leri Bakan Ahmet Hamdi Aksekinin vaaz etmesi eletiri konusu olmutu16.

13

14
15

16

sal partilerimiz, Ankara niversitesi Siyasal Bilgiler Fakltesi Dergisi, C. XII, No 2, (Haziran
1957), s. 47-48; 7 Ocak 1947 tarihinde toplanan DPnin ilk byk kongresinde, 21 Temmuz seimlerinin aibesi yannda, devlet bakanlnn parti bakanlndan ayrlmas, seim kanununun deitirilmesi, anti demokratik kanunlarn kaldrlmas konularnda karar alnmtr. ktidarn bu konularda teebbslerde bulunmamas durumunda DP, Meclisi terk edecektir. DP iindeki muhalif grubun belirttiine gre, parti kurucularnn tereddd sebebiyle bu kararlar hayata geirilememitir. Mstakil Demokratlar
Grubu, Demokrat Parti Kurucular Bu Davann Adam Deildirler, 20 Haziran 1949, 10; Kongrenin
alm kararlar iinde sadece ara seimlere katlmama kararnn uyguland anlalmaktadr.
Erol Tuncer, Osmanldan Gnmze Seimler (18772002), Tesav Yaynlar No: 24, Ankara 2003,
s. 341.
Semih Kalkanolu, smet nn ve Laiklik, Tekin Yaynevi, stanbul 1991, s. 137.
Belirtildiine gre Malatya, Ankara, Sivas ve Siirt gibi illerde CHP Alev ve Tican Tarikat eyhleri ile
seim ve propaganda konusunda ibirlii iinde olduu basna yansm ve yazarlarca eletirilmitir.
Fahri Sakal, ok Partili Dneme Geite Tek Partinin Muhalefet Anlay, Ett Yaynlar, Samsun
2008, s. 93
1950 seimlerinde, Diyanet leri Bakannn zmir ve civarnda camilerde deil de niin CHP binalarnda vaazlar yapt DPliler tarafndan TBMMde gndeme getirilip eletirilince hkmet adna Nihat
Erim yle bir savunma yapmt: Sayn Diyanet leri Bakanna bu noktada muhalif arkadalar tarafndan tariz edildi. Kendileri u izahatta bulundular. Btn vatandalarm nerede kalabalk bulursam
orada onlara hitap etmek isterim. Bir yerde halkevi binasnda hoparlr vard. Halkevi meydannda da
hoparlr vard. On binlerce vatandaa bu ekilde hitap etmem mmkn oldu. Eer onlara camide hitap
etmeseydim yalnz 300 kii dinleyebilecekti. imdi soruyorum. Arkadalar halkevi bir dman messesesi midir? Halkevine herke serbeste gelebilir, halkevleri herkese aktr, niin byle gryorlar ve niin memlekete mtemadiyen byle gstermek iin kendilerini yoruyorlar ve memleketi zyorlar. Ayn

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

Ayn ekilde Konyada CHP izgisinde yayn yapan Babalk gazetesinde, parti
genel merkezinin 1950 seimlerinde Anadolunun kylerine propaganda yapmak zere, 35 kadar vaiz ve hocay Toros Ekspresi ile gndermi olduu ynnde haber yer almt17. Grld gibi CHP yneticilerinin seim ncesinde

17

Tarihi, 30 Mart 1950; Ayn konu TBMMde 14 ubat 1950de stanbul milletvekili Osman Nuri Kni
tarafndan Babakan emsettin Gnaltaya sorulmutur. Kni yapt konumada sorusunu u szlerle
dile getirmitir; Fakat ben insafnza mracaat ederek soruyorum? Temmuz ve Haziran aylarnda Diyanet leri Reisinin Garp vilyetlerinde halkevlerinde mevaiz-i dinyede (dini konular) bulundu bu doru mudur? Evet, Halk Partisi seim propagandas seferberliini iln etmitir. stedii gibi propaganda
yapabilir, fakat Diyanet leri Reisine propaganda yaptrabilir mi? ayan- teemml (dnmeye deer)
deil mi? Hem liklik iddiasnda bulunuyorsunuz, siz ve Hkmet hem de Diyanet leri Reisine propaganda yaptryorsunuz. Ne dereceye kadar dorudur bu? Beni tatmin ediniz baka bir ey istemiyorum.
Ayn oturumda bu soruya Babakan Gnaltayn cevab yle olmutur; Diyanet leri Reisi, din hususlarda Hkmetin emrinde deildir. Mslmanlara icap ettike vaaz edebilir. Ve memleketin muhtelif
noktalarna gider, oralardaki Mslmanlara ahlki ve din nasihat edebilir. Mftleri ile temasta bulunur. Bu hususta Hkmetten bir emir verilmi deildir. Hkmet, en yksek din makamda bulunan bir
zatn siyasi ilere karmasna katiyen taraftar deildir. Ve olamaz. Ama din vazifesini grmek hususunda da kendisini kstekleyemez. Kendisi Mslmanlara din iradatta (rehberliklerde) bulunur, ahlki
iradatta bulunur. Hkmet bu hususlarda onu menetmek salhiyetini kendisinde gremez. Bu szlerimle arkadalarn temennilerine, arzularna Hkmetin nokta-i nazarlarn belirten cevaplarm vermi bulunuyorum. Tutanak Dergisi, Dnem 8, C.24, Birleim 46, (14.2.1950), s. 554556.
Babalk, 16 ubat 1950; Meram, 17 ubat 1950, 1; CHP 1930lu yllarda da vaizleri kylere gndererek propaganda yapmtr ama bu alma seimi kazanmak iin deil (zaten o tarihlerle CHPnin seimi
kaybetme riski yoktu) balatlm olan slamiyeti milliletirme projesinin bir paras olarak dnlmtr. Bu ynde faaliyet gsterilmesi konusunda kr Kaya vilayetlere gndermi olduu yazda
unlar belirtmitir: Her sene ramazanda kylere gnderilen hocalara frkann vilayet merkezinde toplanarak kendilerine frka nokta-i nazarna gre telkinatta (telkinlerde) bulunulmaldr. Bunlarn frkann
birer propaganda uzvu haline getirilmesi mhim ve faideli olur kanaatindeyim. Sevgi adak, Kemalist
laikliin Oluum Srecinde Ramazanlar (19231938), Tarih ve Toplum Yeni Yaklamlar, Say 11
(251), (Gz 2010), s. 82; ok partili dnemin balarnda kamuoyunda CHPnin seimleri kazanmak iin
dini ve din adamlarn kullandklar ynnde haberler yer almakla birlikte ayrca baka bir makale konusu olabilecek ekilde DPnin de benzeri faaliyetlerde bulunduunu belirtmek gerekir. Bu konuyla ilgili
olarak Faik Ahmet Barutudan naklen dnemin canl tanklardan birisi olan gazeteci Emin Karaku
unlar anlatmaktadr. Bir seim srasnda (1950 olmal) DP ileri gelenleri, CHPye oy veren kyleri
gezerek onlar da kendi partilerine oy vermeye arrlar. Gnlerden Cuma, Pazar gn seim yaplacak, otomobille CHPye oy veren kyler dolalmaktadr. Cuma namazna iki- saat kala DPliler kye
gelir, ky imamn bir aa altna arrlar. mama ayakst hal ve hatr sorduktan sonra, bunlardan
biri cebinden kard 500 liray imama uzatr. Al bu para senin. u 500 liraya da ile bakanmza veriyorum. Eer Pazar gn bu kyde bizim parti kazanrsa, bu 500 lira da senin olacak, der. mam akn bir halde, ile bakannn yzne bakar, Bu paray verecek misin? diye ayrca ile bakanna sorar. O da Kazanrsak bu para senin der ve otomobile atlayarak oradan ayrlrlar. mam bir dncedir almtr. Adam yaam boyunca bir ka yzl bir arada grmemi. Cebinde 500 lira var. Pazar
gn bu kyde Demokratlar kazanrsa bir 500 lira daha gelecek. Derin bir dnceye dalarak mescide
doru ilerler. Halk mescitte toplanr. Vaaza balar, pundunu bulup bir eyler sylemek ister, syleyemez. Daha sonra namaz klnr, cemaat dalmak zereyken, imamn sesi duyulur; Ey cemaat-i
mslimin bana gelin cemaat dner, Ne var imam efendi? Hayrola diye sorarlar. Yaklan, sizlere anlatacaklarm var der. mam, cemaate dner, tekrar imam efendinin evresine toplanr. mam anlatmaya
balar. Akam bir rya grdm. Hayrdr inallah. Ne grdn imam efendi. Sylemeyeceim, dilim
tutulur diye korkuyorum. Aman imam efendi, anlat, nihayet rya deil mi bu?. mam biraz duraklar,
gzlerini kapar ve devam eder: Akam ryamda peygamberimiz efendimizi grdm. Kyl akna
dnmtr, biri atlr ve sorar: Aman hocam, nasl grdn, anlat hele. Kolay kolay anlatamayacam.
Yksek bir tan stne km, konuuyordu. Ne diyordu?. Ne dediini anlayamadm. ok gzel eyler, mbarek szler sylyordu. Hatrmda kalmad. Yalnz bir szn yle byle hatrlar gibi oluyorum. Neydi o sz?. Demirkrat tutun, diyordu. mam susar. Hayrdr inallah, diyen cemaat mes-

mer AKDA

toplumun dini yndeki duygularn dikkate aldna dair uygulamalarla ilgili


haberler basna yansmaktayd.
CHP 1950 genel seimlerini bir lm kalm meselesi olarak grmtr.
Nitekim Konya l Ynetim Kurulu genel merkeze gnderdii seim propagandasyla ilgili bir yazda bu konuda unlar ifade etmitir:
1950 seimlerinin kazanlmas hkmetle partimizin ve binnetice (sonu
olarak) rejimin lm, dirimi derecesinde ok byk ve vatan bir ehemmiyete
haiz olduundan bu intihabn (seimin) behemehl (mutlaka) kazanlmas hususunda hkmetin ok ehemmiyetli ve enerjik tedbirleri almas gerekir18.
Bu yazdan da anlalaca gibi uzun yllar iktidarda kalan CHPnin 1950
genel seimlerine son derece nem verdii grlmektedir. Dnemin CHPli yneticileri mutlaka bu seimin kazanlmas gerektiini dnmekteydiler. Bir
rejim meselesi olarak grd 1950 genel seimlerinde CHP, tek partili dnemde benimsemi olduu laiklik ilkesiyle ilgili anlayn deitirmek durumunda
kalmtr.
3. CHP KONYA L TEKLATI VE LAKLK
Din, 1950 seimlerinde itibaren CHP ynetimi tarafndan artk toplumun
bir gerei olarak grlmeye balanmtr. Nitekim CHP Konya l Tekilat
tarafndan seim ncesinde yaplan deerlendirmede, seimlerde yaplacak propagandalarda din meselesine zel bir yer verilmitir. Bu deerlendirmede din
konusuna zel nem verilmesi gerektii hususu yle ifade edilmitir;
Din meselesine, propaganda faaliyetimizde zel bir yer vermek zorundayz. Din hakknda ahs dncelerimiz ne olursa olsun, dini bir sosyal realite olarak kabul etmek lazmdr. Din zannedildii gibi ne akln bir
uydurmas, ne tarihen birikmi batl dncelerin eseridir. Din, insan ruhu-

18

citten ayrlr. Pazar gn seim sonucunu alnm, o kyde de DP kazanmtr. Emin Karatu, 40 Yllk
Gazeteci Gz ile te Ankara, Hrriyet Yaynlar, stanbul 1977, s. 174-145.
BCA, 490.01.35.1.5; CHP 1950 seimlerini kaybedip iktidardan dmesi zerine 1954 genel seimlerini
kazanabilmek iin ilgin yntemler uygulamtr. DP yanls bir gazetenin haberine gre, bunlardan birisi, bir ksm CHPliler tarafndan camide parti propagandas eklinde olmutur. Belirtildiine gre bir
grup CHPli 9 Mart 1954 tarihinde Konya Kapu Camii eski mezzini B. Aliyi yanlarna alarak merkez
Sille ilesinin Tat Ky Camiinde Kuran- Kerim ve Mevlit okutmulardr. Tat Kyller, camide okutulan bu mevlide katlmlar ve kylerine gelen ziyaretilere byk bir misafirperverlik gstermilerdir.
Fakat mevlitten sonra partililer, kyllerden CHPye ye olmalarn talep etmilerdir. Kyller bu talep
karsnda tepki gstererek Kusura bakmayn, bu ky batan aa Demokrattr. CHPye ye de olmaz,
oy da vermez demilerdir. Yeni Meram, 9 Mart 1954, 1; Benzeri bir olayn 1946 ylnda Dzcede yaand belirtilmektedir. fade edildiine gre Haziran 1946d,a Dzce Mfts camilerde CHP propagandas yapmtr. Bunun zerine DPliler Adalet Bakanlna ikyette bulunmular fakat sonu alamamlardr. Sakal, 2008, 92.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

nun zel bir vasf, tpk ben hissimiz gibi, ana duygularmzdan biridir. Bizdeki laiklik siyasetinin zamanla bir din aleyhtarlna dnm olmas kt
neticeler vermitir. Laiklik dnya ileriyle ahiret ilerinin birbirinden ayrlmas ve dinin siyasete, devlete karmamas eklinde anlalacana bir
dinsizlik sistemi, dinin ve dindarln hakir grlmesi manasn almtr.
deolojiler halk ynlarna kadar inemeyerek yalnz belirli evrelerin fikriyat olarak kalmasnn sebeplerinden biri, ideolojilerde rasyonel unsurun,
yani gnle hitap etmeyen, daha ziyade akl ve ideolojiyle alan unsurun,
hkim olmasndandr. Onun iin ideolojiler hibir zaman devamllk vasfna
malik deildir. Almanya ykldktan sonra nasyonal-sosyalizm ideolojisinden ne kald? Faizmden ortada ne vardr? Bunlar akla hitap etmi, ferdin
ruhunun kaynaklarna inmemitir. Hlbuki tarihte nice devletler yklm,
fakat din messesesi daima ayakta kalmtr. nk din, ferdin ruhunun en
derin yerinden, insan bilinmeyene balayan en gizli noktasndan
sihirlemektedir. Binaenaleyh sosyal ve psikolojik bir vaka karsnda propaganda ve siyasette, din hislerini ihmal etmeye imkn var mdr?19.
CHPnin 1950 genel seimlerinde yapm olduu bu deerlendirmeden,
din olgusuna, tek partili dnemdekine kyasla biraz daha nem vermeye balad anlalmaktadr. Propagandalarda dine zel bir yer verilmesi, deolojilerin
zamanla unutulmasna mukabil dinin daima canl kalmas ile dinin gnllere
girmi olduunun tespiti ve dinin, canlln nesiller boyu srdrmekte olduunun grlmesi, ok partili dnemin balarnda CHPde din ve laiklik konusunda yeni anlaynn tezahr olarak grlebilir.
Toplumun gnlne girmi olduu tespit edilen din olgusunun, halk etkileyen en nemli unsurlardan biri olduuna gre, CHPnin, bunu muhaliflere
kaptrmamas gerekiyordu. Belgenin devamnda semenlerden oy alabilmek
iin hangi din gruplarla temasa geilmesi ve parti imajnn nasl olmas gerektii yle ifade edilmekteydi:
Bugn din hisleri irtican elinde kalyor. Bunu, onun elinden alarak
mspet istikamette kymetlendirmek lazmdr. Srf mcerret (soyut) bir laiklik prensibine sadk olmak dncesiyle byle kudretli bir psikolojik manivelay muhaliflere kaptrmann doru olmayaca aikrdr. Bu meselede
zellikle Alev ounluu hesaba katlmaldr. Diyanet leri Bakanlnn
frsat bulduka hl Snnlik ve Alevlik meselelerini kurcalamakta olmas
iyi tesirler yapmyor. Btn tarihimizi kanl karde kavgalaryla dolduran
19

BCA, 490.1.355.1490.1

10

mer AKDA

bu mesele unutulmamaldr. Yurdumuzda byk bir ounluk tekil eden


Alevler arasnda dostluk salamak Snnlik zihniyetinin partide (CHP) hkim olmadn gstermekle mmkndr20.
Bilindii gibi CHPde Alevlere kar zel ilgi yeni bir durum deildir.
Ancak burada, Alevler ile Snnler arasndaki kanl karde kavgalarndan
sz edilmesiyle neyin amaland pek anlalamamaktadr21. Yani burada ifade
edilmek istenilen husus, Snnlik ile Alevlik arasnda baz farkllklarn ne
karlarak toplumun ahengini bozulaca endiesiyle bu, yerinde bir hassasiyettir. Ancak bir sonraki cmlede btn tarihimizde kanl karde kavgalarna
konu olan ihtilafn unutulmamasnn istenmesi biraz tuhaf gibi grnmektedir. Burada CHPnin Alev kesimden gelecek oylarla ilgili bir beklentisi olduu
grlmekle birlikte, fke ve kinin srekli olarak gndemde tutulmasnn topluma ne kazandraca merak konusudur. Meselenin daha da ilgin taraf, bu seimlerde CHP Konya ynetimi tarafndan partide Snnilerin hkim olduklarnn ifade edilerek bundan rahatszlk duyulduunun vurgulanmasdr. Ayrca
partide Alevilerin hkim olmas gerektiinin ifade edilmesi bir baka ilginliktir22. Btn bunlarn laiklik anlayyla nasl rttrld pek anlalamamaktadr.

20
21

22

BCA, 490.1.355.1490.1
Benzeri tartmalar Diyanet leri Bakanlnn 1963de yeniden dzenlenen tekilat yapsyla ilgili
grmelerde de gndeme gelmitir. Konuyla ilgili tartmalarda Diyanet leri Bakanl iin dnlen daireler arasnda bulunan Mezhepler Mdrl zerinde younlamtr. Ad geen mdrln
kurulmasyla tefrika yollarnn alm olaca ifade edilmitir. Bu gr dile getirenlere gre, asrlardan beri snm bulunan ii ve Snn mcadeleleri hibir sebep yokken tekrar ortaya karlacaktr.
Mill ve din birliimiz blnecektir. Bundan da d unsurlar faydalanacaklardr. tar B. Tarhanl, Mslman Toplum, Laik Devlet Trkiyede Diyanet leri Bakanl, Afa Yaynlar stanbul 1993, s,
49.
CHPnin Alev kesime olan yakn ilgisine dair baka bilgi ve belgeler de bulunmaktadr. ok partili
dneme gei srecinde CHPnin Alevlere kar eilim gsterdiine dair belgelerden birisi, Genel Bakan Vekili Hilmi Urann 16 Austos 1948 tarihli bir yazsnda da grlmekteydi. Dnemin Babakan
Hasan Sakaya gnderilen bu yazda Gney Anadoludaki Alevlere ilgi gsterilmesi talep edilmekteydi.
BCA, 030.01. 42.252.7; CHP Seyhan (Adana) milletvekili Ahmet Remzi Yreir 26 Kasm 1947 tarihinde TBMMde yapm olduu bir konumasnda, partisinin Alevlerle ilgili politikasn teyit eder tarzda ifadeler kullanmtr. Konumasnda, ok partili dnemin balarnda yeni dergilerin yaynlanmaya
baladn ve bunlarn ehlisnnetilik akmn savunduklarn iddia ederek Diyanetin dikkatini ekmitir. Sz konusu konumann konumuzla ilgili blm yledir: Bilhassa Diyanet leri Reisliinin
nazar- dikkatini celp ederim (ekerim). nk bu hususta hlen en salahiyetli makam orasdr. Bu
mecmualar arasnda ehlisnnetilik ve ehli gayrisnnetilik dvas da balamtr. Hepimiz biliriz, bu
memlekette mezhepilik davas ve mezhep kaygusu meselesi bu millete oa mal olmutur. Memleket bu
yzden yllarca nifak (anlamazlk) iinde rm ve birlik kuvvetinden kaybetmitir. imdi bu cereyan
da alp yrmtr. Buna dikkati ekerim. Bilhassa baz mecmualar okursak ashab peygambere kfrettin bilmem unu, bunu yaptn diye millet arasnda mtemadiyen (srekli) nifak sokmakta ve mezhepilik
davasn ortaya atmaktadrlar.TBMM Tutanak Dergisi, C. 8, Birleim 11, (26.10.1947), s. 209.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

11

4. HALKIN DN HASSASYETNE DKKAT EDLMES


Genel sylemde CHP, dinin siyasete alet edilmemesi23 gerektiini ifade
etmekle birlikte 1950 genel seimlerinde din unsurunu kullanmaktan ekinmemitir. CHP genel merkezi, 1950 genel seimlerinde din olgusunun partiye nasl
oy getirecei konusunda yaplacak propagandalarda zellikle u iki hususa dikkat edilmesini istemitir:
1. Halkn mill duygular, din hisleri ve gnn eitli olaylar karsndaki
heyecanlar partiye yn vermelidir.
2. Bunun iin gnlk olarak halkn ve muhalefetin srekli olarak nabz tutulmaldr.
1950 seimlerde CHP, hem teki partilerden bir adm ne gemek hem
de eldeki iktidar imknlarn kullanarak bunu oya tahvil etmek iin, ilkokullara
din dersleri konulmas ve lahiyat Fakltesinin almas konusunda bir dzenleme yapmtr. Bu konu partinin 1947 kongresinde uzun uzun tartlm ve bir
ksm partililer muhalif kalsalar da genel kurulda din derslerinin devlet okullarnda deil zel okullarda ve devletin kontrolnde verilmesine karar verilmiti.
Bylece, bir taraftan toplumun nemli bir kesiminin uzun sreden beri talebi
olan bu ihtiyaca cevap verilmi dier taraftan da bu vatandalarn oylar kazanlm olacakt. Bu amala CHP Konya l Bakan Mmtaz Ataman imzasyla
parti genel merkezine 26 Temmuz 1949 tarihli bir yaz gnderilmitir24. Sz
konusu yaz yledir:
Halkmzn vicdan duygularn okayaca ve hkmetle partiye
ballklarn artraca phesiz bulunan din eitiminin nemle ele alnmas ve bunun iin de;
1. lkokullarda din tedrisatna nem verilmesi,

23

24

Trkiyede herhangi bir dinin (uygulamada sadece slam dininin) siyasi amal rgt ve faaliyetlere
konu olmas; Hyanet-i Vataniye Kanununda 25 ubat 1925 tarihli kanunda yaplan deiiklik uyarnca,
cezas idama kadar varan bir su haline getirilmitir. Dini siyasete alet etmek suu daha sonra 1926 ylnda Trk Ceza Kanununun 163. Maddesi erevesinde yeniden dzenlenmi ve 1991 ylna kadar yrrlkte kalmtr. tar Gzaydn, Diyanet Trkiye Cumhuriyetinde Dinin Tanzimi, letiim Yaynlar, stanbul 2009, s. 27.
Bundan yaklak bir ay sonra 4 Austos 1949da Bursa Kemalpaa ilesi Kree kynde ilgin bir
particilik olay yaanmtr. Zafer gazetesinin belirttiine gre, halk, camii minberine altoklu parti bayran asmlardr. Kyllerin alt oklu bayra minberden indirmek iin yapm olduklar btn gayretler muhtar ve ihtiyar heyeti tarafndan duymazlktan gelinmitir. Zafer, 4 Austos 1949, 6; Buna benzer
bir uygulama baz camilerimizin minaresinin en tepesinde de grlmektedir. Mesela Konya erafettin
Camiinin minaresinin en tepesindeki hilalin st tarafnda alt ok bulunmaktadr. Bu durum gnmzde
(2012)halen devam etmektedir.

12

mer AKDA

2. Bu ders yl banda ilahiyat fakltesinin derhal almas25.


Genel merkeze gnderilen yazda dikkat edilirse halkmzn partiye ballklarn artraca phesiz denilmektedir. Yani CHP iktidar okullarda din
derslerine nem verirse, halkn partiye ballklar artacaktr. Bylece
CHPnin iktidarda kalmas mmkn olacaktr. Bu yazdan yle bir yorum da
yaplabilir: CHP tek partili dnemde din derslerine nem vermediinden halkn,
partiye beklenen ball gereklememitir. Tek partili dnemde yaplm olan
seimler fonksiyonel olmadndan yani szde seimler olduundan, CHP, halkn oylarna ok nem vermemitir. Ama artk ok partili dnemde CHPnin
iktidarda kalabilmesi iin halkn oylarna ihtiya vardr.
5. KONYA BASININDA DN DUYARLILIK
1950 genel seimlerinde parti (CHP) ynetimi tarafndan yaplan deerlendirmelerde tek partili dneme ynelik eletiriler yaplrken bu partinin yayn
organ olan gazetelerde de benzer yorumlar yaplmaktayd. Mesela Konyada
yaynlanan gazetelerden birisi olan Selukta, baz yazarlar tek partili dnemdeki din ve laiklik politikasn sorgulamaya balamlardr. Bu yazarlardan birisi
Saib Ragp Atademirdir. Atademir yazsnda, milletimizin geri kal sebebinin
bilgisizlik olduu unutularak, bunun yerine din ve geleneklerimizin sebep
olarak gsterildiini belirtmitir. Bu yanl tehisin aclarnn cezasnn pek ac
bir ekilde ekilmekte olduunun altn izen Atademir, CHP ve tek partili dnemle ilgili eletirilerini yle srdrmtr:
Tek ahs idaresinden tek frka idaresine geilmesiyle, bir milleti
medeniyet ve refaha ulatramayacan tecrbe etmi bulunuyoruz. Cemiyetin yaayc bir varlk olduunu zerinde byk mdahalelerin btn uzviyetin kaybna sebep olabileceini daima hatrda tutmak lazmdr. Bir ce25

BCA, 490.01,351.1474.1.2; lahiyat Fakltesinin almas ynnde Konya CHP l Bakannn istei
olduu gibi CHPli baz milletvekilleri de talep etmekte hatta gecikildiini ifade ederek sert bir ekilde
eletirmekteydiler. Mesela bunlardan birisi CHP Van milletvekili brahim Arvast. Arvas TBMMde 3
Ocak 1949da yapm olduu konumasnda Milli Eitim Bakann eletirerek unlar sylemitir:
Banguolu'na bunu anlatmak istiyorum. Huzurunuzda kendisi undan, bundan bahsettiler, sorarm
kendisine: Heybeliadada Rum Papaz Mektebi harl harl alyor onu niin menetmiyorlar. lahiyat
Fakltesini getirmeyecek arkadalar. Siz biliyorsunuz efkr- umumiye (kamuoyu) de bilsin ki
Banguolu getirmeyecektir. Niin? Eer getirecek olsayd on aydan beri bir tekilt kanununu yapard.
Ne var ki bir tekilt kanunu yaparak Heyeti Vekilenin Meclise verdii 20-30 lahiya (tasar) var ne
olurdu bu da onlarn ierisinde olsayd. Bte kapanacak ondan sonra getirecek. Vallhi getirmez. Savsaklyor. Katiyen buna mit balamayn. Buna mit balayanlar, 22 imza sahibi arkadalar asla
mitvar olmayn baka mit balayanlar varsa onlar da mitvar olmasnlar. Tahsin Banguolu Milli
Eitim Bakan olduka bu olmayacaktr. Aziz Hasan Saka'dan (Babakan) istirham ederim bu ie elverili bir adam getirsinler, Banguolu'nu da daha mhim bir ie soksun. Bunu istiyorum. TBMM Tutanak Dergisi, Dnem 8, C. 26, Birleim 26, (3.1.1949), s. 11.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

13

miyetin idaresini zerine almak isteyen, frkalarn katiyen tabiat kanunlarna aykr hareket etmemeleri icap eder26.
Bir baka yazsnda Atademir, tek partili dnemde yaplm olan dzenlemelerin, asrlk gelenekleri dikkate almadan ve halkn duygularna sayg gsterilmeden yapldn ifade etmitir. Ona gre, herhangi bir alana mdahale
yaplrken asrlarn tecrbe ve bilgileri zerine bina edilmi olan gelenei, bir
istikameti incelemeden deitirmeye kalkmak ok hatal bir harekettir. Mdahale ok dikkatli ve zenle yaplmal ve kamuoyunda sarsnt meydana getirmemeliydi27.
CHPnin din ve laiklik konusundaki esneklii seim tarihi yaklatka
artmtr. Ocak 1950den, seimlerin yapld Mays ayna kadar olan be aylk
srede, CHP izgisinde yayn yapan Konya basnnda (Ekekon, Seluk ve Babalk) din sylemler gittike art gstermitir. Belirtilen tarihler arasnda CHP
yanls Konya basnnda yer alan, din ierikli haberler yle zetlenebilir;
Ekekonda, Ocak aynn ilk haftasnda Ankaradan dnen Konya Valisi
bir demeci yer alr. Bu demete 1950 ylnda Konyann talihinin deieceini
ve ehirde bir caminin yaplacan, halk tarafndan tamir edilmekte olan pliki
Camiine devletin katk yapacan, PTTnin arkasnda bulunan ve halen ktphane olarak kullanlmakta olan Hac Hasan Camiinin artk ibadete tahsis edileceini aklamtr28. Bu camiinin ibadete tahsis edilecei Seluk gazetesi tarafndan da manete tanarak geni yer verilmitir29. Tek partili dnemde gazete
manetinden camii yapmndan sz etmek mmkn olmad gibi devletin camii
inaatna yardmda bulunmas hi dnlemezdi. Kald ki, bu dnemde camilerin bir ksm amacnn dnda kullanlm, bir ksm cemaatsizlikten dolay kapanm ve baz camii grevlilerinin de iine son verilerek tasarrufa gidilmitir.
D dnyadaki gelimelerle ilgili haberler verilirken de basnda slam
duyarllk dikkatleri ekmekteydi. Dnyada slama kar olan saldrlar gndeme getirilmekte ve bu saldrlara kar yaplan savunma haberleri manetlerden verilerek halka duyurulmaktayd. Bu paralelde Ekekonda, Moskova Radyosu ile Rus Basnnda slamiyet aleyhine haberlerin kmas zerine Pakistan
26
27
28

29

Seluk, 21 Nisan 1950, 1, 2.


Saib Ragp Atademir, Nereye Gidiyoruz?, Seluk, 16 Mays 1950, 1, 2.
Ekekon, 4 Ocak 1950, 1, 4; 1950 seiminde CHPliler Ankarann Halkavun buca ve kylerine seim
gezisine kmlardr. Bu gezi srasnda Halkavunlulara Caminizi tamir ettireceiz, Yasviran kyllerine de Camiinize minare yaptracaz sz vermilerdir. Ulus, 2 Mays 1950, 3.
Seluk, 6 Ocak 1950 1.

14

mer AKDA

Mslmanlar Birlii Bakan Chavdri Halikuzzamann slamiyet sulh ve hak


arar. ifadesi yer almtr30. Yaklak hafta sonra 21 Ocakta yine Bakan
Halikuzzamann slam memleketlerinin iktisad durumu konulu konferans,
okuyuculara duyurulmutur31. 24 Ocakta M. Nedim Gntel tarafndan kaleme
alnan Mevlana isimli eserinin reklam yaplmtr32. 10 ubatta Tarihten
Esintiler kesinde Hz. Yakupun hayat anlatlmaya balanm33 ve bu yazlar
tefrika olarak bir sre devam etmitir. lmnn 100. yldnmnde gazetenin
ilk sayfasnda Farabinin hayatn anlatan bir makale yer almtr34. 17 ubatta
tek parti dneminde kapatlan Tekke ve Zaviyelerle ilgili 677 sayl kanunda
baz deiiklik yaplarak bir ksm trbelerin almasna karar verildii haberi
yaynlanmtr35. Alacak olan trbelerin listesine yer verilmitir36. 23 ubatta
Hz. Musann hayat anlatlmaya balanm ve bu yazlar dizi halinde devam
etmitir37. lmnn 23. yldnm vesilesiyle 28 Martta Seydiehirli Mahmut
Esat Efendinin hayat yaz dizisi olarak verilmeye balanmtr38. 1 Nisanda
Alaaddin Camii ile Nasrettin Hoca Trbesinin alaca haberi duyurulmutur39. 8 Nisanda En Byk Mimar balyla Mimar Sinan tantlmtr40. 13
Nisanda slam lkelerinden Endonezya konusu ilenmeye balanmtr.41 20
30
31
32
33
34
35

36

37
38
39

40

41

Ekekon, 6 Ocak 1950 2.


Ekekon, 21 Ocak 1950, 1.
Seluk, 24 Ocak 1950, 4.
Ekekon, 10 ubat 1950, 3.
Ekekon, 17 ubat 1950, 1.
Babalk, 17 ubat 1950, 1; 1950 ylnda trbelerle ilgili kanuna ilave edilen ek frka yledir: Trbelerden Trk byklerine ait olanlarla byk sanat deeri bulunanlar Milli Eitim Bakanlnca umuma
alabilir. Bunlara, bakm iin gerekli memur ve hizmetliler tayin edilir. Alacak trbelerin listesi Milli
Eitim Bakanlnca hazrlanr ve Bakanlar Kurulunca tasvip olunur. TBMM Tutanak Dergisi,
Dnem 8, C. 25, Birleim 58, (2.3.1950), 129; Tarhanl, 1993, 24; Necati Aksanyar, Demokrat Partinin Din Politikalarnn Trk Basnnda Yansmalar (19501954), Akademik Bak, Uluslararas Hakemli Sosyal Bilimler E-Dergisi, Say: 11, (Ocak 2007), s.10.
Ekekon, 6 Nisan 1950, 3; 1950 ylnn balarnda trbelerin almas konusunda kamuoyunda istekler
younlamaya balamt. Konuyu inklplarla irtibatlandrarak yorumlayan Peyami Safa yle bir deerlendirme yapmtr: Bugn bizim iin bir trbe korkusu kalm mdr? Ziyaretine izin verilirse, iindeki sandukann kapa alacak ve Osmanllk, dimdik ve uzun kavuunu sallayarak hortlayacak mdr?
Byle bir endie, artk inklbn hurafeleri arasndadr. imizden bu hurafeyi skemezsek bir inklp
nesli yetitirdiimize inanmam oluruz. Aksanyar, agm, 10; Ulus gazetesinde de 1950 seimleri ncesinde din muhteval haberler yer almaya balamt. Mesela 4 Nisan 1950 tarihli nshasnda Gazi Osman Paann trbesinin al haberini sayfalarna tamtr. Trende bir konuma yapan Vali ve Belediye Bakan Dr. Fahrettin Kerim Gkay yapm olduu konumasnda, Plevnenin anl mdafiinin
ruhuna fatihalar. Trk milleti vefaldr. Kahramanlarn hatralarna sayg gstermesini bilir demitir.
Ulus, 4 Nisan 1950, 3.
Ekekon, 23 ubat 1950, 3.
Ekekon, 28 Mart 1950, 1.
Ekekon, 1 Nisan 1950, 1; 4 Nisan 1950 tarihli Ulus gazetesinde Hazreti Ademin Yaad Topraklar
balkl bir tefrika yazs balamtr. Ulus, 4 Nisan 1950, 4.
Kadri ztrk, En Byk Mimar, Ekekon, 8 Nisan 1950, 3; Aradan be gn getikten sonra Ulus
gazetesinde Trk Bykleri yaz dizisiyle Mimar Sinan hakknda bir tantm yazs yer almtr. Ulus,
13 Nisan 1950, 8.
Ekekon, 13 Nisan 1950, s. 2.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

15

Nisanda gazetenin birinci sayfasndan Regaip Gecesi duyurusu yaplm ve


Mslman vatandalarmzn mbarek gnn tebrik ederiz denilmitir42. 28
Nisanda Ankarada Hac Bayram Veli Trbesinin alaca, hacca gidecek
olan Trk haclarna uak tahsis edilecei duyurulmutur43. 2 Maysta Hafz
Duas balyla Cuma gn Kapu Camiinde hafzlarn Kuran okuyaca ve
dualarnn yaplaca haberi yer almtr44. CHP izgisinde yayn yapan bu gazetelerin manetlerinde yer alan bu haberlerden de anlalaca gibi partinin seimlerde din sylemlere arlk vermeye balad grlmekteydi.
CHPnin geleneki kanadn temsil ettii anlalan ve partinin Konya tekilatnn yayn organ olan Ekekon gazetesinde trbelerin almas ynnde yayn yaplmtr. Muhtar Sahir imzasyla yaynlanan bir yazda trbelerin almasnn, memleket tarihini, memleket erefini koruyacak ve tantacak bir jest olarak kabul edildii belirtilmitir. Yaznn devamnda ilgin tespitler yaplm ve
yle denilmitir:
O kadar bunaldk, o kadar kendimizden uzaklatk ki, u son senelerde, adeta denize dp de ylana sarlan insanlarn yerine getik. Kendi
dilimizi renmeden kalktk bakalarnn dillerini renmeye heves ettik45.
Gazetedeki bu ifadeler CHPde laiklik konusundaki deiimin nemli
gstergeleri olarak grlebilir. Konya basnndaki bu deerlendirmeden yaklak be ay nce, Babakan Gnaltay Eyll 1949da yapt bir konumasnda
sarf ettii szler, Konya basnnda yaplan yorumu teyit eder niteliktedir. Gnaltay unlar sylyordu:
Milleti inhilalden koruyan balar manevi balardr. Kutsiyet duygusu cemiyetlerin temelidir. Kutsiyet duygusunun kayna dindir. Kutsiyet
duygusunu inkiaf ettirebilirsek ykseliriz. Her ii ba imandr. Mazi ile irtibatmz kesmeye alanlar milletimizin izmihlalini (yok olmasn) isteyen42

43

44

45

Ekekon, 20 Nisan 1950, 1; Ulus gazetesinde de kandil duyurusu yaplmtr. Ulus, 20 Nisan 1950, 4;
Ayn tarihte Ulus gazetesinde Kanuni Sultan Sleymann trbesinin al haberi yer almtr. Ulus, 20
Nisan 1950, 1, 3; Ayn tarihlerde yine Ulus gazetesinde Barbaros Hayrettin Paann trbesinin alaca
haberi yer almtr. Ulus, 18 Nisan 1950, 3; Bir gn sonra ayn haber gazetenin birinci sayfasndan daha
ayrntl olarak verilmitir. Ulus, 19 Nisan 1950, 1, 3. 26 Nisan 1950 tarihli nshasnda Ankarada Hac
Bayram Trbesinin alaca haberi yer almtr. Ulus, 26 Nisan 1950, 3.
Ekekon, 28 Nisan 1950, 1, 2; Bu tarihten iki gn nce Ulus gazetesinde ayn haber yer almtr. Yani
Hac Bayram Trbesinin almas ile Hacca gidecek olan haclar iin dviz tahsis edilmesiyle ilgili haber okuyucularla paylalmtr. Ulus, 26 Nisan 1950, 2.
Seluk. 2 Mays 1950, 2; Gazetenin Hafz duas ifadesiyle Hatim duasn kastettii anlalmaktadr.
Hafz duas eklinde bir kavram slam literatrde bulunmamaktadr. Bir ifade acemilii olarak grlebilecek olan bu durum, basnn uzun sre din kavramlardan uzak kalnmasnn bir sonucu olsa gerektir.
Muhtar Sahir, Trbeler Alsn m?, Ekekon, 18 Ocak 1950, 1, 4.

16

mer AKDA

lerdir. Milletler ancak manevi kuvvetlerle yaarlar. Yeryznde dinine bal


olmayan kuvvetli millet yoktur. Bir milletin namuslu insanlar en az namusuz insanlar kadar cesur olmaldrlar.46.
Bu szler, aktr ki tek partili dnemde uygulanan laiklik anlayla rtmemekteydi. Konyada yaynlanan ve yukarda ifade ettiimiz Babalk gazetesinin kendimizden uzaklatk tespitiyle Babakann bu konumas anlaml
bir paralellik arz etmektedir.
Babakan Gnaltayn bu szleri, basnda zellikle slam duyarll olan
evrelerde ilgi uyandrm ve Babakana mazi ile irtibatmz kesenlerin kimler
olduu sorulmutur. Babakan Gnaltay bu soruya cevap vermemi ama bir ay
sonra, slam diniyle ilgili yapm olduu bir yorum ile dolayl olarak bu sorunun
cevabn da vermitir. Babakann konuyla ilgili yorumu yle olmutur; :
slam dini Peygamberimizin Mekkede bulunduu srada yapt
ahlak telkinlerden ve bu olgunlua varmann bir vastas diye tavsiye edilen vazifelerden ve ibadetlerden meydana gelmektedir. Medinede bir devlet
kurduktan sonra bavurulan eriat kurallarnn mahiyeti, o zamanki mahalli
artlarn icabnn yerine getirilmesinden ibarettir. Bu kurallar bin ksur yl
sonra baka baka muhit artlar iinde yaayan milletlerin hayatna esas
olamaz47.
Babakann bu yorumundan, mazi ile irtibat kesenin CHP olmad
ima edilmekteydi. nk bin ksur yl sonra baka baka muhit artlar iinde
yaayan milletler iin, Peygamberimizin Mekkede bulunduu srada tavsiye
etmi olduu vazife ve ibadetler esas olamazd.

46

47

Fahrettin Gn, Sebilrread Dergisi Ekseninde ok Partili Hayata Geerken slamclara Gre DinSiyaset ve laiklik, Beyan Yaynlar, stanbul 2001, s. 135; emsettin Gnaltayn slam diniyle ilgili grleri iin bkz. Abdurrahman Kk, emsettin Gnaltayn Din Anlay ve slama Bak, Trk
Yurdu, Nisan-Mays 1997, C. 17, Say.116-117, s. 121-126,
TBMM, Tutanak Dergisi, Dnem 8, C. 20, Birleim 104, (8.5.1949), s. 599; Gn, 2001, 142-143;
emsettin Gnaltayn bu yorumunu, laik bir devlet adamnn din meselesine karmas olarak deerlendiren Eref Edip, byle bir iddiann yalnz Mslman Trk milletine deil yeryzndeki btn slam
milletlerinin t can evinden mteessir ettiini ifade etmitir. Mehmet Akif Ersoy tarafndan sevildii belirtilen emsettin Gnaltayn bu yorumuna kar Eref Edip u deerlendirmeyi yapmtr: Uzun seneler Sebilrreadda slam felsefesi, slam itimaiyat hakknda kymetli yazlar yazan Zulmetten Nura,
Hurufattan Hakikate, Maziden tiye gibi deerli eserler vcuda getiren, seciye ve fazilette payesine yetiilemeyen byk slam airi Mehmet Akifin Benim emseddinim iltifatna mazhar olan stadn slam dininin esas ve mahiyet hakknda bu kadar byk bir hataya dmesini gnl hi arzu etmezdi. mit
ederiz ki stadn szleri ve maksad gazeteci arkadalar tarafndan yanl anlalm ve yanl tasvir
edilmi olup tashih edilecektir. Yoksa bu batl fikri Mslmanlk namna reddetmeyi Sebilrread en
mtehattim bir vazife addeder. Eref Edip, CHP ve Din (19481960), (Haz. Fahrettin Gl), Beyan Yaynlar, stanbul 2005, s. 135.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

17

CHPde din ve laiklik konusunda temelde bir deiiklik olmasa da ok


partili dneme geildikten sonra alternatif partilerin kurulmasyla, iktidarda kalabilmek iin bu konuda yeni bir politika belirlenmesi ihtiyacnn ortaya kt
grlmekteydi. Parti ynetimi halkn, din konularda hassasiyetini fark ederek
zellikle 1950 seimlerine yaklarken, lahiyat Fakltesi Dekanln da yapm
olan emsettin Gnaltay gibi slam yn olan bir siyasetiye kabine kurdurduu anlalmaktadr. Gnaltayn babakan olmas laiklik konusunda tekrar bir
tartmann ortaya kmasna sebebiyet vermitir. Mesela Tasvir gazetesinde
Cihat Baban, toplumun Mslman olduu bir lkede devlet laik olsa da slam
kimlii olan bir kiinin babakan olmasnn hibir sakncas olmadn ifade
etmitir. Hatta slam duyarll olmayan bir kiinin Babakan olmamas gerektiini vurgulamtr. Babann konuyla ilgili deerlendirmesi yledir:
Devlet laik olduu halde elhamdlillah hepimiz Mslmanz ve iktidara kim gelirse gelsin bunlar Mslman kimseler olacaklardr. Hatta
devlet laik olmasna ramen iktidara ykselen kimseler arasnda din dmanlar varsa, bunlar memleketin din hissiyatna hrmet edemeyecekleri
iin iskemle sahibi olamamalar da bir bakma doru olur48.
Grld gibi gerek ulusal basnda ve gerekse yukarda verilen Konya
basnndaki rneklerden de anlalaca zere 1950 genel seimlerinde toplumun din hassasiyetine duyarl bir sylem tercih edilmitir.
6. SONU
Genel kabule gre tek partili dnemde CHPnin benimsemi olduu laiklik anlay olduka katdr. ok partili dneme gei srecinde CHP iinden bu
anlaya kar baz itirazlar ortaya kmaya balamtr. Yeni kurulmaya balayan partiler ve partilerin tzklerinde bulunan din ile ilgili maddeler CHPyi bir
aray iine sevk etmitir.
ok partili dnemin ilk genel seimleri 21 Temmuz 1946 tarihinde yaplmtr. Bu seimlerde ak oylama ve gizli tasnif sistemi uygulandndan ve
ayrca adli teminat olmadndan iktidar partisi (CHP) seimleri kazanmtr.
Muhalefet tarafndan bu seimler ok eletirilmitir. Genel kanaate gre ayet
bu seimler gizli oylama, ak tasnif ve adli teminat altnda yaplm olsayd
CHPnin kazanma ihtimali ok dk olabilirdi.
CHP tarafndan tek partili dnemde kat bir ekilde uygulanan laiklik politikas ok partili dneme geildikten sonra ksmen deimeye balamtr. Bu
48

Tasvir, 22 Ocak 1949, (Nakleden, Edip, 2005, 63).

18

mer AKDA

deiimin temel sebebi, yeni kurulmaya balayan muhalefet partilerinin tzklerinde bulunan din ile ilgili maddelerdir. CHP benimsemi olduu tek partili dnemdeki laiklik anlayn devam ettirdii takdirde, yeni kurulmu olan muhalefet partileriyle yarmas mmkn grlmemitir. Seimlerde halktan oy alabilmesi iin CHPnin laiklik anlayn tekrar gzden geirmesi gerektii dnlmtr.
CHP genel merkezi 1950 genel seimlerinde din olgusunu dikkate alarak
seim almalar yaplmasn istemitir. Bu seimlerde CHP Konya l Bakanl tarafndan parti genel merkezine gnderilen yazda Halkmzn vicdan
duygularn okayaca ve hkmetle partiye ballklarn artraca lkokullarda din tedrisatna nem verilmesi ve ilahiyat fakltesinin derhal almas ynnde nerilerde bulunulmutur.
CHPde ortaya kan laiklik konusundaki bu deiim parti paralelinde
yayn yapan basna da yansmtr. Seluk gazetesinde din ve laiklik politikas
sorgulanmaya balanmtr. Trk milletinin geri kal sebebi bilgisizlik olduu
deil de din ve geleneklerimiz gsterilmitir. Bu kapsamda olmak zere Cumhuriyetin ilk dnemlerinde yaplm olan bir ksm dzenlemeler halkn manevi
duygularna ramen hayata geirilmitir.
Sonu olarak gerek ulusal ve gerekse mahall (Konya) basnnda, yukarda verilen rneklerden de anlalaca zere CHP 1950 genel seimlerinde toplumun din hassasiyetine duyarl bir sylem kullanmay tercih etmitir. Partinin
yayn organlar, brokrasinin nemli bir kesiminin desteine ramen halk, 27
yllk CHPyi iktidardan uzaklatrarak henz be yllk bir mazisi bile olmayan
DPyi iktidara tamtr.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

19

KAYNAKA
A - ARV BELGELER
Babakanlk Cumhuriyet Arivi:
490.1.355.1490;
030.01. 42.252.7;
355.1490.1.377;
490.01.35.1.5;
490.01.35.1.46;
B - SREL YAYINLAR
Akyoku (Konya)
Ayn Tarihi
Babalk (Konya)
Ekekon (Konya)
Seluk (Konya)
Trk Yurdu
Ulus
Yeni Meram (Konya)
Zafer (Gazete ve dergilerin tarihleri ilgili blmde verilmitir).
C - KTAP, TEZ VE MAKALELER
ADAK, Sevgi. Kemalist laikliin Oluum Srecinde Ramazanlar (1923
1938), Tarih ve Toplum Yeni Yaklamlar, Say 11 (251), (Gz
2010).
AKDA, mer. ok Partili Dnemin Balarnda CHPnin Laiklik Politikas Konya rnei (1946-1950), izgi Yaynlar, Konya 2011
DEMREL, Ahmet. 50. Yldnmnde 1950 Seimleri, Tarih ve Toplum Aylk Ansiklopedik Dergi, C. 33, Say. 197. (Mays 2000).
EDP, Eref. CHP ve Din (19481960), (Haz. Fahrettin Gl), Beyan Yaynlar, stanbul 2005.
EROUL, Cem. Demokrat Parti Tarihi ve deolojisi, mge Yaynevi,
Ankara 1990.
GKMAN, Muzaffer . 50 Yln Tutana, Hrriyet Yaynlar, stanbul
1973.

20

mer AKDA

GZAYDIN, tar. Diyanet Trkiye Cumhuriyetinde Dinin Tanzimi,


letiim Yaynlar, stanbul 2009.
GN, Fahrettin. Sebilrread Dergisi Ekseninde ok Partili Hayata Geerken slamclara Gre Din-Siyaset ve laiklik, Beyan Yaynlar, stanbul 2001.
NAN, Sleyman. ok Partili Hayata Gei Srecinde (1946-1950) Milletvekili Seim Yasas Deiikliklerinde Muhalif Grler, Sleyman
Demirel niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Dergisi, Say: 9,
(2003).
KALKANOLU, Semih. smet nn ve Laiklik, Tekin Yaynevi, stanbul 1991.
KARAKU, Emin. 40 Yllk Gazeteci Gz ile te Ankara, Hrriyet Yaynlar, stanbul 1977.
KARPAT, Kemal H. Trk Demokrasi Tarihi, Sosyal, Ekonomik, Kltrel Temeller, Afa Yaynlar, stanbul 1996.
MSTAKL DEMOKRATLAR GRUBU. Demokrat Parti Kurucular
Bu Davann Adam Deildirler, 20 Haziran 1949.
SAKAL, Fahri. ok Partili Dneme Geite Tek Partinin Muhalefet Anlay, Ett Yaynlar, Samsun 2008.
SEVGEN, Nazmi. Celal Bayar Diyor ki. Nutuk-Hitabe-BeyanatHasbihal, stanbul 1951.
TARHANLI, tar B. Mslman Toplum, Laik Devlet Trkiyede Diyanet leri Bakanl, Afa Yaynlar stanbul 1993.
TEKN, Fruzan Hsrev. Trkiyede Siyasi Partiler ve Siyasi Dncenin Gelimesi, 1839-1965, Elif Yaynlar, stanbul 1965.
TUNAYA, Tark Zafer. Trkiyede Siyasi Partiler, 18591952, Arba Yaynlar, stanbul 1952.
TUNCER, Erol. Osmanldan Gnmze Seimler (18772002), Tesav
Yaynlar No: 24, Ankara 2003.
ULMAN, A. Haluk. Seim Sistemimiz ve Balca Siyasal partilerimiz,
Ankara niversitesi Siyasal Bilgiler Fakltesi Dergisi, C. XII, No 2,
Haziran 1957, (Ankara 1957).
NL, Nuri. slm Tarihi, C. III, Marmara niversitesi lahiyat Fakltesi
Vakf Yaynlar, stanbul 1994.

Ab Federalizminde Yerindenlik ve
Temsilin Kurumsallatrlmas
Principles Of Subsidiarity Of European Federalism And
Institutionalization Of Representation
Yrd. Do Dr Anl eki *
Yrd. Do. Dr. Alpay Karasoy **
Gulsen Saray ***
ZET
Bu makalenin amac, dolayl gzlem erevesinde, Avrupa Birliinin federalist yapsn, tarihi
geliimi ile birlikte belirlenen bir temsil perspektifinden incelemek ve aratrmaktr. Konu
kapsamnda 1992 Maastrich Anlamas ile beraber imzalanan Ek Protokolde ncelikle ele alnan yerindenlik ve orantllk ilkeleri ve daha sonra gelitirilen yatay yerindenlik kavram ele alnmaktadr. Bu balamda, makalede siyasal dnrlerin fikirleri eliinde kamusal
alana tanm olan siyasal ve sosyal eitlik ile bireysel zgrlk kavramlar, demokraside
temsil ilkesi ile beraber mikro gzlem dzeyinde yorum sahasna getirilmeye allmaktadr. Bu almann temel arl, bireyi ve toplumu, farkl felsefe ekoln temsil eden fikir
eserlerinin aratrmasn yaparak, temsil ilkesinde deneme baznda yzletirmektir. alma kapsamnda, kavramsal haliyle temsil ilkesi ve ilkeyle organik ilikileri bulunan bir siyasal dzenin sistem tasarmnda bu ilkenin kurumsallatrlmasnn AB hukuk dzeni iindeki
yeri aratrlmakta ve yatay yerindenlik ve orantllk ilkelerinin uygulama safhasndaki yansmalar gzlemlenmektedir.

ANAHTAR KELMELER

Althusius, yerindenlik, orantllk, yatay yerindenlik, fonksiyonel


federalizm, kltrel anayasa

ABSTRACT

The purpose of this article is to study and research the federalist structure of the
European Union with indirect observation and its historical development with a
*
**
***

Atlm niversitesi retim yesi


Aksaray niversitesi retim yesi
Atlm niversitesi

22

Anl EK, Alpay KARASOY, Gulsen SARAY

predefined conceptual framework of representation. Thematic subjects are the


principles of subsidiarity and the principles of proportionality, which has been taken
as matter of preferential consideration within the Supplementary Protocol signed
along with the Treaty of Maastricht and the subsequently enhanced concept of
horizontal subsidiarity. An additional attempt will be made on the micro-cbservation
level in the light of the opinions of the political thinkers to bring an interpretation on
the subject matter of democratic representation accompanied by the conception of
the egalitarian equality and civil liberties lodged in the public sphere. The base
weight of this work is to confront the individual and the community within the
concept of representation on apilot scale by doing research on the comparative
literature of different school of thoughts. In the meantime, an observation has been
made on the conceptual state of representation and its institutionalization within the
process of conceiving a political system with organic relations under the protection
of the EU jurisprudence. The principles of subsidiarity and proportionality have also
been observed within the range of practical application.

KEY WORDS

Althusius, subsidiarity, proportionality, horizontal subsidiarity, functional federalizm, cultural constitution

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

23

1. GR
Maastricht Antlamas 1 olarak bilinen, 1992 de imzalanan (TEU) Avrupa Birlii Antlamas, Avrupa uyum srecinde bir dnm noktasdr. Bu anlama, Paris, Roma ve Tek Avrupa Yasas Antlamalarn deitirerek, Birliin, ortak bir Pazar oluturmak olan ekonomik gayesini de geerek, ilk kez belirgin, ayrc politik birlik iin hizmeti benimsemitir. Maastricht Antlamas,
birliin o tarihe kadar Avrupa Ekonomik Topluluu (EEC) olan resmi adn EC
olarak deitirmi ve Avrupa Birliinin dayanandan biri olmutur: Avrupa
Topluluu (EC), Ortak Dileri ve Gvenlik Politikas(CFSP) ve Adalet ve
lerinde birlii(JHA). Maastricht Antlamasnn nemli bir ilerlemesi de,
ECnin, Ekonomik ve Mali Birlii (EMU) araclyla Avrupa Merkez Bankasnn kurulmas iin oluturmu olduu zamanlama dayanadr. TEU Madde
2 de belirtildii gibi, Birliin hedefleri EMU ya ilintili olarak, ekonomik ve
para politikalarnda ballk, sosyal gvenlik ile ekonomik ve sosyal uyum olarak deitirilmitir. Bu antlamann getirdii nemli yapsal gelime, Avrupa
Parlamentosunun yasama gcnn ortak karar usul ile artrlmas idi. 31 Ekim
1991 de istihdam ve sanayi ilikilerini kapsayan Sosyal Politikalar Anlamas,
EC Anlamasna eklenerek Avrupa diyalogu anayasal merutiyet kapsamna
alnmtr.
Bu antlamalara ilaveten Yerindenlik ve Orantllk Prensiplerinin Uygulanmas hakkndaki Protokolde 2 2004 ylnda Avrupa Birlii Anlamasna
eklenmitir. Bu protokole gre, Anayasann 1-11 Maddesinde yer alan
yerindenlik ve orantllk prensiplerini uygulamak iin Birliin artlarn dzenlemek ve bu prensiplerin uygulanmasn kontrol etmek iin bir sistem oluturmak konusunda taraflarca karar alnm olmaktadr. Protokoldeki dokuz
madde, Avrupa Anayasasna eklenmek zere imzalanm, birinci maddeye
gre ise protokole taraf olan her kurulu, Anayasann I-11 maddesinde yer
alan yerindenlik ve orantllk ilkelerine daima riayet edeceklerini garanti etmektedir.

Maastrich
Anlamas
http://www.eurofound.europa.eu/areas/industrialrelations/dictionary/
definitions/treatyofmaastricht.htm
Ek protokol: PROTOCOL on the application of the principles of subsidiarity and proportionality
16.12.2004, EN Official Journal of the European Union C 310/207

24

Anl EK, Alpay KARASOY, Gulsen SARAY

2. YERNDENLK LKES
Yerindenlik ilkesi 3 ABnin g kullanm ve ynetim modelini dzenler.
lke, herhangi bir alanda olas bir karar verme ihtiyac olumas durumunda,
Birliin konuyu ye devletlere brakma veya kendisi harekete geebilmesi ynnde aksiyon almas ile ilgili modelin nasl olmas gerektii ynndeki Birlik
tasarrufunu detaylandrr. Yerindenlik ilkesiyle kararlar, vatandalara en yakn
seviyede alnmaldr. Birliin yaptrmlar, lkesel, blgesel veya yerel eylemlerden daha ie yarar veya tesirli olmad mddete, Birlik eylem stlenmemelidir. Birliin kurulular, Protokolde belirtilen prosedrlere gre, lke parlamentolarnda bu prensiplerin uygulanmasna riayet edeceklerini taahht etmektedirler.
1 Aralk 2009 da yrrle giren yeni Lizbon Antlamas, yerindenlik ilkesinin kapsamn blgesel ve yerel dzeyde geniletmektedir (Article 5 4
TEU). Lizbon Anlamasna eklenmi ve revize edilmi olan bu protokolde
yerindenlik ve orantllk prensiplerinin uygulamalar zerinde, (ex ante) nceden tahmin edilmi bir politik kontrol mekanizmas teklif edilmektedir ki, bununla herhangi bir lke parlamentosu veya lke parlamentosunun herhangi bir
temsilci komisyonu, Birlik kapsamnda yasalamas nerilen tekliflerin
muvafakatna ilikin, aklamal itihat yaynlayabilecektir.
Yerindenlik lkesinin genel kurallar koyma, yetki paylam ve yetkilerin
kullanlmas gibi yapsal prensiplerinin yan sra, etkinlikler iin de ayrca prensiplerin bulunduu antlamalarn genel aklamalardan anlalmaktadr.
2.1. Yatay Yerindenlik veya Fonksiyonel Yerindenlik
Yatay yerindenlik 5, balangta ngrlen ye lkelerin ve topluluklarn
farkl seviyeler arasndaki yetki kullanm konusundan yola klarak 6 (dikey
yerindenlik: Madde 5 7 TEU), AB, ye lkeler ve sosyal ortaklar arasnda ayni
seviyedeki yetki kullanmnn tahsis edilmesi ve icraat hakknda yerindenlik
ilkesini uygulamaktadr. Yatay yerindenlik ayni dzeydeki tercihlerin muayyen
sorularna hitap etmektedir. Yatay yerindenlik bu yzden ABnin sosyal boyut3

6
7

Principles
of
subsidiarity
:yerindenlik
ilkesi,
http://www.eurofound.europa.eu/areas
/industrialrelations/Subsidiarity / Subsidiarit ifadesi Trkeye yerindenlik olarak evrilmitir.
Ek protokol: PROTOCOL on the application of the principles of subsidiarity and proportionality
16.12.2004, EN Official Journal of the European Union C 310/207
Principles of horizontal subsidiarity yatay yerindenlik ilkesi http://www.eurofound.
europa.eu/areas/industrialrelations/
Vertical subsidiarity dikey yerindenlik: Madde 5 TEU.
Principles of subsidiarity :yerindenlik ilkesi,
http://www.eurofound.europa.eu/areas
/industrialrelations/ Subsidiarity / Subsidiarit ifadesi Trkeye yerindenlik olarak evrilmitir.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

25

larnn gerekletirilmesinde sosyal ortaklarn asli rolne hitap etmeye yneliktir. Sosyal politikalarn uygulanmas iin Brkselde yaplan ilk danmanlk
toplantsnda (14 December 1993) Komisyonun kabul ettii yerindenlik kavram:kamusal alanda dual yapl yerindenlik: bir yandan, lke ve cemiyet seviyesinde; dier yandan, yerindenlik, cemiyet seviyesinde, teri yaklam ve anlama-tabanl yaklam eklindedir. Bunun da, AB antlamas (TEU) 5. maddede
belirtilen yerindenliin temel prensipleri ile uyumlu olduu sylenmitir.
Brksel Avrupa Ynetiim Oturumunun 16 Mart 2001 tarihli, 8 Fonksiyonel yerindenlik ve Avrupada Ynetiim Forumu bildirisinde, sadece
yerindenliin farkl anlamlar iin halkn ilgisi ve zamana ihtiya duyulduu
ve yatay veya fonksiyonel yerindenlik ilkesinin algsnn halen mnazara konusu olduu belirtilmitir.
Hugo LUEDERS (2001) Yerindenlik prensibi devletin faaliyetlerini sadece dikey dorultuda snrlamakla kalmaz,ayni zamanda yatay ynde de snrlama getirir: yerel ya da milletler st ilevsel topluluklar veya sivil toplum inisiyatifleri asla devlet yaptrmlar ile nizama sokulmamaldr. eklinde gr
bildirmektedir.
Fonksiyonel yerindenlik rnekleri arasnda kltr, eitim, salk, sosyal
gvence, tketici haklar korunmas gibi alanlardaki inisiyatifler kapsanmaktadr. Ekonomi alannda, reticiler ve kullanclar arasnda oluan ortak komisyonlarda teknik standartlarn tespit edilmesi mevzu bahis olabilmekte, E-ticaret
paydalar arasndaki mahkeme d uyumazlk dzenlemeleri gibi birok rnek daha bu ilkeye rnek tekil edebilmektedir.
Bundan dolay Luederse gre (2001) geleneksel yapdaki mnhasr yatay
yerindenlik zeyil edilmeli ve yeni perspektiflerle geniletilmelidir.
Lueders (2001) sz konusu bildiride, Avrupa, vatandalarn katklar ve
son sz sylemeleri olmakszn artk devem edemez. Umut edilir ki, kltrel
zerkliin ana gds olarak zgrlk, bu kritik durumun tesinde korunur.
ok fonksiyonlu Federalizm, toplumun, egemenlik alan -ekonomi, rejim ve
kltr- arasnda, Avrupa Ynetiimine doru, nemli rol oynamaktadr. Fonksiyonel yerindenlik ve bunun sonucu olarak fonksiyonel federalizm kltrel

Brksel Avrupa Ynetiim Oturumunun 16 Mart 2001 tarihli, Fonksiyonel yerindenlik ve AvrupadaYnetiim Forumu bildirisi. RA Hugo LUEDERS, D.E.S. EuroVision Associates/Brussels:
http://www.threefolding.net/Global_Governance.htm; Initiative Netzwerk Dreigliederung and IGEuroVision European Governance Hearing/Brussels March 16th 2001

26

Anl EK, Alpay KARASOY, Gulsen SARAY

yaamda zerklii salamaldr ve temel kltrel haklarn uygulanmas iin n


koullar oluturmaldr.
Bu yaklamda, AB iinde, tm yasama, icra selahiyeti olan kanun yapc
ve yarglama gc, toplumun ilgili seviyesinde, dikey yerindenlik yaklamndan tretilmitir ve yetkiler ilgili yasal birimden, yatay veya fonksiyonel
yerindenlik araclyla, toplumda datlmtr.
AB tzndeki, politika, kltr ve ekonomi ile srasyla balantl olan
anayasal prensipler takip edildiinde, bunun artrd hal, politikada, demokratik dzenin byk Avrupa vizyonu ile zgrlk ve dayanmaya yaslanan, birlie ait ekonomik dzen vekltrel anayasa olur.
2.2. Sosyal Selahiyet
AB Topluluunda kamusal alanda, 1957 Roma Antlamasnda belirtildii
haliyle sosyal selahiyet 9 gayet snrldr. TEU (1992) 140. Madde u ekilde
art komutur:
Komisyon, ye devletlerarasnda ibirliini destekleyecek ve btn sosyal politika alanlarnda, zellikle istihdam, ii hukuku, alma ve i gvenlii,
temel ve ileri meslek eitimi, sosyal gvenlik, i kazalar ve hastalklarn nleme, alma hijyenik koullar, iverenler ve alanlar arasndaki toplu pazarlk
ve sendika haklar konularnda, onlarn faaliyetlerinin koordinasyonunu kolaylatracaktr.
2.3. Orantllk lkesi
AB ye lkeleri ve Avrupa kurumlar AB Hukukunun yasal zmlemeleri iinde, orantllk ilkesinin 10 uygulanmasyla karlamaktadrlar. Bu
prensip sadece yasama srecinde deil AB iinde siyasi tedbirlerin oluturulmas, AB kanunlarnn lke iinde uygulanmas ile Avrupa ve lke mahkemelerinde revizyonu srecinde de uygulanmaktadr. Esasnda bu prensipler, gerekli
olan ve belli bir amaca ulamaya ynelik olarak, AB ierisinde yrtlen faaliyetlere snrlama getirmektedirler.
Yerindenlik ve orantllk prensipleri arsndaki fark onlar uygulama sahasnda farkllatrmaktadr. Yerindenlik ilkesi, yetki paylam konularna tat9

10

Sosyal selahiyet: Madde 118 of the EC Treaty (imdi Madde 140 EC) Social competences:
http://www.eurofound.europa.eu/areas/industrialrelations/
Orantllk ilkesi: http://www.echamp.eu/news/echamp-news-archive/2009/aprilmay/ the-principle-ofproportionality.html Johan Hulshof;Van Benthem & Keulen, Advocaten en Notariaat; Case C-212/03
Commission v France [2003] ECR I-0421

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

27

bik edilir ve mevzubahis olan karar verici makam icraat yapmaya liyakatl mdr sorusuna ve lsne gre mtalaa edilir. Orantlk ilkesi ise, yetki
liyakatnn zaten tahsis edildii bir durumda tatbik edilir. Bu yetkiye ehil otoritenin takdir yetkisini, gereken gayeye ancak ulaabilecei bir seviyeye kadar
kullanmasn temin etmeyi hedeflemektedir. Bir dier deile bu prensip, nlemlerinin alnd veya uyguland bir gaye ile alakal olan yasal ve idari durumlara kar, paydalar gereksiz g kullanmndan korumay amalar.
Orantllk ilkesi, 11 Alman hukukundan tretilmitir ve ilk defa 1970 ylnda bir uluslararas ticari irket davasnda Kamusal yetki, niyet edilen nlemi
almak, kamusal karlar iin kesinlikle lzumlu olmadka, vatandalar zerinde
vecibeler dayattramaz. eklinde bir kararla AB hukukunda kabul grmeye
balamtr. Bu davadan itibaren, orantllk ilkesi, Avrupa Adalet Mahkemesinde, oka atf yaplmaya balanan prensiplerden biri olmutur. Daha spesifik
bir ifade ile, orantllk ilkesi, kamusal otoritenin kullanmnda en temel insan
haklarndan brs olarak, 1999 ylnda EU Amsterdam Anlamasna eklenmitir.
Yerindenlik ve Orantllk lkeleri nelerdir? 12 adl eserinde, Bradley
(2011) Yerindenlik ve Orantllk lkeleri nemlidir nk ABnin, yegne
mnhasr yetkisinin bulunmad her alanda yapt btn eylemlerinin temelini
oluturur. AB, kendisini ilgilendirmeyen konularda tevessl etmemelidir. eklinde gr bildirmektedir.
Bradley (2011)e gre, orantllk kavramn ar kuralclk olduunu, bir
deyile tamamiyle orantszlk olduunu dnenler, orantllk ilkesinin kendi
erevesinde onun orantszlna kar kabilmek iin makul sebeplere sahip
olabilirler, te yandan orantl da olsa AB genelinde verilebilecek bir karara dair
her hangi bir konu veya uygulamann trans Avrupa sfat tamad, bundan
dolay da her bir ye lkeyi znel olarak ilgilendirdii dnldnde ise,
yerindenlik ilkesi erevesinde, bu ilkeye kar kabilmek iin makul sebepleri
oluturmak hi de zor grlmemektedir.

11
12

Orantllk ilkesinin kayna: http://www.detention-in-europe.org/


Yerindenlik ve Orantllk lkeleri nelerdir? Yazar: Claire Bradley, Last Updated on Saturday, 23 April
2011 13:22 :WHAT IS THE PRINCIPLE OF PROPORTIONALITY & SUBSIDIARITY? Author:
Claire Bradley

28

Anl EK, Alpay KARASOY, Gulsen SARAY

2.4. Yerindenlik lkesinin Tarihi Geliimi


Federal devletlerin yasal ats altnda yaplan anlamalarda belirtilen
yerindenlik kavram, yazl kaynaklarda Politica methodice digesta 13 adl
eserinde Johannes Althusius 14 tarafndan tasarlanm olan toplumsal rgtlenme modelinde kuramsal olarak anlatlmtr.
1880de ilk kez baslan eserinde Otto von Gierkenin, 15 Johannes
Althusiusun hayatn ve teorik retilerini sistematik bir metodla aklamasyla, Politica methodice digesta yeniden rabet grmtr. Otto von Gierke,
kitabnn 5. blmnde Althusiusun sistemindeki federalism dncesini aklam ve ortaan merkezilemeye kar kan politikaclarndan, korporasyon
anlayndan yola karak devletlerden oluan bir birlikten bahsetmi,
Althusiusun doktrininin devletlerin korporatif yaplanmasndaki yerine nem
atfetmitir.
Wilhelm Emmanuel von Ketteler ve Cardinal Henry Edward Manningin
de etkileriyle 1891 de, Papa Leo XIII tarafndan gnderilen Rerum Novarum
16
isimli tamim ile yerindenlik ilkesinin, braknz yapsnlar kapitalizmi ve
bireyi devlete tabii klan farkl trdeki komnizm akmlar arasnda, bir orta yol
olarak formal bir yapda gelitirildii de sylenebilir.
Sermaye ve i hakknda haklar ve devleri aklayan bu tamimden daha
sonra, 1931 de Papa Pius XI tarafndan Quadragesimo Anno 17 isimli bir dier
tamim de Katolik piskoposlara gnderilmi, Papa Pius XI bu tamimde, dizginlenmemi kapitalizm ve totaliter komnizm akmlarndan insan hrriyeti ve
13

14

15

16

17

Johannes ALTHUSIUS Politica methodice digesta AN ABRIDGED TRANSLATION OF Politics


Methodically Set Forth and Illustrated with Sacred and Profane Examples, 1964 edited and translated
with an introduction by Frederick S. Carney 1995 by Liberty Fund, Inc., foreword by Daniel J. Elazar,
Preface to the First Edition (1603) sayfa 6-7
Johannes ALTHUSIUS (ca 1557/ 1563 August 12, 1638), Hollandal dnr. Nassau Kontluunda,
kalvanizmin kalesi olan Horborn Universitesinde hoca, Emden temsilcisi. Temel eseri: Politica
methodice digesta
Otto von GIERKE, Johannes Althusius und die Entwicklung der naturrechtlichen Staatstheorien.
Zugleich ein Beitrag zur Geschichte der Rechtssystematik (Breslau: Koebner,1880). Cf. also Otto von
Gierke, Political Theories of the Middle Ages (Cambridge University Press, 1900). Gierke, a lawyer and
legal historian (and, after 1871, a professor at the universities of Berlin, Breslau, and Heidelberg), was
one of the main representatives of the Historical School of Law. Early in the 19th century, the Historical
School championed the rediscovery of German law and medieval jurisdiction antedating Roman Law,
which it considered to be one of the major sources of juridical principles adopted by the German
Confederation. Gierkes works were involved in the secular quarrel between Germanists and
Romanists. sayfa 29-30
Rerum Novarum (Latinceden Of New Things; Yeni eyler Hakknda) Rerum Novarum tamimiyle
sermaye ve i hakknda haklar ve devler aklanm ve yazlmasnda Wilhelm Emmanuel von Ketteler
ve Cardinal Henry Edward Manning etkili olmutur.
Quadragesimo Anno 1931 de Papa Pius XI tarafndan gnderilen tamim.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

29

onuruna gelen balca tehlikeleri aklamtr. Bu tamimde ayrca birlik, beraberlik ve yerindenlik prensipleriyle sosyal dzenin yeniden tesis edilmesi iin
arda da bulunulmaktadr.
Yerindenlik ilkesi daha sonra AB anlamalarnda ve hukuk normlar erevesinde modern siyasal sistemde kullanlmaya balanmtr.
Yerindenlik ilkesini daha iyi anlayabilmek iin Althusiusun ve
Hobbesun eserlerini yaklamlarn detaylandrmak fayda salayacaktr. almann bundan sonraki blmnde her iki yazarn almalarna ynelik atflar
ve sonu blmnde bir deerlendirme yer almaktadr.
2.5. Althusius ve Politica Methodice Digesta
Althusius (1603) sz konusu eserinde yle belirtmektedir:Ben egemenlik hakkn ve egemenliin kaynan, siyasete atadm. Siyaseti ise, egemenlik
sahasna, ortak refaha ve halka atfettim. statlarn genel grlerinde, bunlarn
prense ve yce yargca ait olduu ekliyle tarif edildiini biliyorum. Bodin bu
egemenlik haklarnn halka isnat edilemeyeceini, onlarn tebaa veya ahali ile
paylaldnda sona erecei ve lecei eklinde gr paylayor. O bu haklarn yce yarg ya da prense ait olmasnn ylesine doru ve gerekli olduunu
ve onunla ylesine koparlmaz bir ekilde balandn sylyor ki, onlarn ahs dndaki bir egemenliin yaam sona erdireceini, herhangi bir dier kiide
de barndrlamayaca derecesine kadar geliyor. Grlerimi onaylamak iin
makul sebepler bulduum mddete, ben ne Bodinin sylemlerinden ne de benimle ayni fikirde olmayanlardan rahatsz olmuyorum. Fakat tam bir kar duruu muhafaza ediyorum ki bu da, isimlendirildikleri ekliyle egemenlik haklar,
ylesine badaan bir dzeyde insanlara aittir ki, ve onlar iin yaamsal ruh,
can, maneviyat ve hayattr ki onlar vastasyla, geree dayanp salam ve duraan olduklarnda, ortak refah yaar ve onlar olmakszn genel refah parampara
olur ve lr ve adn almaya demez olur. Althusisusa gre
(1614):Egemenlik haklarn siyasetten ayran evrensel birliktelii tahrip
eder. 18
Althusiusun fikirlerini incelemi olan Alain de Benoist (1999), u ekilde ifadeler kullanmaktadr:1603 de ilk basks yaynlanm olan Politica
methodice digesta, Althusiusun Herbornda rendii, Pierre de La Ramenin
sistematik pirensiplerine dayanmaktadr. Bu prensiplere gre, nce kavram belirlenmelidir, daha sonra konu mantkla organize edilmelidir ve en sonunda st
18

Johannes ALTHUSIUS Politica methodice digesta Preface to the ThirdEdition (1614) sayfa-12

30

Anl EK, Alpay KARASOY, Gulsen SARAY

birim, birbiri ardna gelen alt birimlere blnerek sistem kurulmaldr.


Johannes (1557-1638), Bodin ve Hobbes arasnda en derin siyasi dnr
olarak adlandrlmtr. O kendisine yakn olduu Monarchomachistsda dhil
olmak zere, 17.yzyln bandan beri dzen bozan ykc bir ruh olarak kabul edilmitir. Bu sfat bize, Otto von Gierkenin mehur kitabn ona
adamasna kadar geen zamana dek unutulmu olma nedenini aklamaya yardmc olabilir. Bundan sonra onun etkisi, ncelikle Almanya, daha sonra da
Hollanda, ngiltere ve ABDde gittike bymeye balad. 1932de Friedrich,
Althusiusun eseri olan Politika methodic digestann 1614 basksnn Latince
metninin ounu, Althusiusun yaamn ve dncelerini Gierkeden daha kapsaml ele alarak yeniden derledi. 19
Althusisus Politika methodic digesta nn birok basksn yaynlam ve
1617 ylnda, o zamana kadar bilinen tm antik ve modern hukuki kodlar
kaydetmek ve birletirmeye alt, nemli bir anlamann (Diclogic) editrln yapmtr.
2.6. Althusiusa Dair Dier Yazarlarn Deerlendirmeleri
Althusius, politikay nsanlar arasnda, sosyal yaamn gerekli, temel ve
homojen koullarnn kurulmas, gelitirilmesi ve muhafaza edilerek srdrlebilirliinin salanmas sanat olarak tanmlamaktadr (Benoist, 1999).
Friedriche gre ise: Althusiusun sistematik mutaasspl, ona doann
kanunlarn devletin kuruluunda temel olarak alnmas gereken zamann hkim
grnn ieriinin kapsamna braklmasna izin vermedi. Bu kuramsal dnr, saf doal hukuku insann ilkel hali ile greceli doal hukuku insann gnahkarlk hali ile pozitif hukuku da menfur adaletsizlikler ile badatran ve
ilahi teokratik gcn gerek ltfu salayabilecei eklindeki Hrstiyan doal
hukuk anlay ile ne yapmalyd? (Beonist, 1999)
Modern bir ifade ile, Althusisusun politikas sosyal olma kavramndan
tretilmitir. fadenin Aristotalist anlamyla, bu bir tr sosyoloji hatta ekonomi
politikasdr. Onun gayesi, primer nitelikteki varlk donanmlarnn ve ortakln gerekli kurallarnn tanmlanmasn mmkn klan, doal ve sosyal tm
gruplarn zerinde genel fizyolojik cemaat olgusu ile allmasdr. Dier gayesi ise toplumsal yaamn srdrlmesidir ki bunun anlam bu birlikteliin ar19

Alain de BENOIST The First Federalist:Johannes Althusius(1557-1638),, Originally published in


Krisis no 22 (March 1999), Translated into English by Julia Kostova Krisisde yaynlanan metnin internetten eriilmitir. http://www.alaindebenoist.com/pdf/althusius.pdf sayfa. 25-26-27-28-29-30-31-3233-37-38-dipnot1.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

31

tk devlet olmann sonucu veya baml akbeti olmayp, sosyal yaama katlan
tm gruplar dikkate almas demektir. Althusius, bireylerin kendi kendilerine
yeterli olduklar grn veya soyut mizatan tretilen haklar nosyonunu reddetmektedir. Tecrit olmu bireyler kendi kendilerine yeterli olamazlar grn savunan Aristotalesi takip ederek, insan olma ftratnn, baka birisine
veya birbirine muhta cemiyetlere bal olma fonksiyonu olduunu savunmaktadr (Beonist, 1999).
Althusiusa gre Aristodan da ileride insan sosyal hayvandr ve
sembiyotik yaam kendisi iin yle doaldr ki, onsuz insan kendi gayesini gerekletiremez. (Beonist, 1999)
Cemiyet, sadece bireylerden oluan grup deil, ayni zamanda etik, hukuksal ve siyasal znedir. Bylelikle Althusius, liberalizmin ncs olan, birey
dnda ontolojik olarak gerek bir eyin olmadn syleyen nominalizme kar
kar. O ayni zamanda, toplumun ve devletin temel prensibinin, herhangi bir
sosyal ya da siyasal balar olmadan, kendi kendine yeterlilik ieren yapsal
zellikleri olan bireycilik anlayndan ortaya kartldnda srar eden modern
doal hukuka da kar kar. Bunun sonucunda, sosyal ve siyasal yaam asndan, doal durum mantken bir ncldr ve modelindeki gibi, birey ve siyasal
zne hali kendi kendine yeterlidir. Bylelikle sosyal dzen, kimliklerin ispatlanmayan fakat olduu kabul edilen rastgele aksiyonu veya belirli doal karlarn ortak teamllerine dayanmaktadr.
Sembiyotik cemiyet organik bir sosyal birlikteliktir. Kimse toplumdan
yaltlm yaayamaz. Herkes bu organik yapnn birine veya birouna aittir ve
bu aidiyet yolda veya sembiyot yani ortak yaamn katlmclar olarak
tanmlanrlar. Toplum birbirine bal gruplardan oluur. Her grup kendi iinde
karlayamad ihtiyacn bir yksek mertebedeki gruptan alr ve bu tarz sayesinde daha fazla yarar ve daha ok byme salar bu da, adalet ve acma ile
karaktarize edilen ve onsuz hibir bireysel ya da kolektif varln olamayaca,
daha zel bir yaam standard anlamna gelir (Beonist, 1999).
Althusius (1603) bu tanma communio, consociato, or even mutua
communicatio adn vermektedir. Sosyal yaamn organik balantsnn mtekabil icraat ve grup halinde ortak dnmeye de atfta bulunmaktadr ki bunu
Durkheim sosyal younluk olarak tanmlamaktadr.
Althusius, farkl topluluklarn otonom zerkliklerini garanti eden sosyal
anlama ile, bunlar hiyerarik dzende ele alan itaat anlamas n birbirin-

32

Anl EK, Alpay KARASOY, Gulsen SARAY

den ayrr. Althusiusa gre Sosyal anlamalar siyasal szlemelerdir (Beonist,


1999).
Bu balamda, Althusiusun zgnl, yava yava daha st hiyerarilere
ulamak iin, toplumu tabandan incelemekten olumaktadr. Ona gre toplum,
en basit yap elemanndan en karmak dzene kadar birbiriyle balantl, dernekler ve ardk birliklerden olumaktadr ki bu yapya Gierke (1880) halkn
varolu birliktelii adn verir. Devlet, kamusal veya zel olan, her seviye
katmannda, biri, mmkn olan en fazla gc kendinde tutan alt dzeyi, dieri
ise yarglama potansiyelinin alt dzeylerce snrl tutulduu st dzeyi temsil
eden, iki vekili bulunan, birok sembiyotik birliklerden oluan, gerek bir organik toplum olarak tanmlanr. Bylelikle toplum iindeki hrriyet st seviyedeki katmann egemenliinden deil, fakat aa katmanlarn zerkliinden gelir. Farkl seviyelerdeki eklemlenme ve dengelenme yerindenlik ilkesi ile garanti altna alnr.
Entegre Sembiyotik topluluk ya da evrensel kmedeki topluluk, ki
bu krallk veya cumhuriyet olabilir, devlet, yneticinin ynetme hakk ile e
anlamldr ve bu da varoluu gerei kendisinden daha yukarda hibir ey tanmayan, ya ahsta ya da birlikte olan egemenlik hakk ile e anlamldr (Beonist,
1999).
Althusius toplumu dikkate almadan devlet zerinde ayrntlara girmeyi
reddeder. Otonom blgelerin ve topluluklarn federasyonu olarak, devlet hiyerarisi, en tepesinde prensin olduu bir piramit eklindedir.
Hobbes iin, birey, devletin lehine tamamen yabanclatrlmtr.
Althusius iin organik topluluklar, her toplumsal grubun kendine zg haklarn ihlalini engelleyerek, glerini asla kaybetmezler.
Prens, summus magistratus olarak en yksek seviyedeki yneticidir fakat
nihayetinde devredilemez egemenlik hakk halktadr. (Althusius, 1603)
Otto von Gierke, Johannes Althusius und die Entwicklung der
naturrechtlichen Staatstheorien. Zugleich ein Beitrag zur Geschichte der
Rechtssystematikadl mehur eserinde (1880) Alhusiusun ynetim yaplandrmas ve brokratik tekilat hakknda unlar syler:
Althusius, heryerde, Eforlar ve Summus Magistratus adyla iki trl idareci belirler. Eforlar, bazen farkl isimlerde, tm halkn adna, halkn haklarn
en yce makamda savunmak zere, halk temsilen ve onlarn adna alan,
memurlar olarak tanmlar. Onlar devletin stunlar olarak en yksek ynetici

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

33

olan prense tabii olarak onu desteklemekle beraber, yokluu sresince ve ya


grevi suistimal etmesi halinde binann tmnn ykn tarlar. Onlar her zaman grev yemini ederler ve kamunun genel temsilcileri olarak kalrlar.
Sembiyotik haklarn evrensel ynetiminde eforlar ve yce yarg makam
bulunur. Eforlar daha fazla sekler guruplarn oluturduu zel eforlar ve genel
eforlar tipolojisi ile onlarn idare makamlar hiyerarik dzende snflandrlrlar.
Bettina Koch, 20 Johannes Althusius: Between Secular Federalism and
the Religious State adl eserinde (2009) yle belirtir: Althusiusun Politica
adl eserinin Latince basksnn editr olan Carl ]oachim Friedrich,
Althusiusun theorisini federalism (Friedrich 1932, lxxxviii) olmaktan ziyade
consocialism veya consociatio (ibirlii, birlik) olarak tanmlar. Patrick
Rileyde (1976, 34) Althusiusun teorisinin federalism olarak isimlendirilmesinde pheleri olduunu ifade etmekte olup,Althusiusun ortaa anayasalcln tasfir ettiini ve savunduunu iddia eder. Koch (2009,75-76)
Althusiusun konsosyal federalismi, Avrupa Birlii federalizmi iin birok konuda kapsama alanna girmekte ise de, bu bir reform dncesinden ortaya kmaktadr. eklinde gr bildirmektedir.
ayet Althusiusun teorisi ksaca zetlenecek olursa, farkl gvdelerden
oluan bir ortak refah anlay hemen grlr. Bu varlklar, aile, lonca, belde,
politeuma, ehir ve politia olan cumhuriyet olarak farkl ve sonlu snrlara sahiptirler, dolaysyla tekil anayasalar ve haklar mevcuttur. Bu haklar, ibirlikleri daha geni varlklar olutursa da, dokunulamaz olarak baki kalrlar. nsanlar ve eitli gruplar, kendi egemenlik alanlar dhilinde, yeni birlikler oluturmak ve daha geni birimlere katlmak konusunda zgr kalrlar. Bu prensip
herhangi bir dini ncl de ihlal etmez (Koch, 2009: 86).
2.7. Thomas Hobbesun, nsan Onuru, Szleme ve Genel Refah
Hakknda Grleri
Malmesburyli Thomas Hobbes, nl eseri olan Leviathan or the
Matter, Forme, & Power of a Common-wealth Ecclesiasticall and Civill 21
kapsamnda (1651) madde, Yapsallk ve Ortak Refahn Gc, lahi ve Laik

20

21

Bettina KOCH, 2009 JohannesAlthusius: Between Secular Federalism and the Religious StateAshgate
(Part2-4, sayfa 74-75-76-86)
Thomas HOBBES of Malmesbury Leviathan or the Matter, Forme, & Power of a Common-wealth
Ecclesiasticall and Civill. (1651)

34

Anl EK, Alpay KARASOY, Gulsen SARAY

rgtlenme gibi konularn yan sra nsan Onuru hakknda da fikirlerini beyan etmitir.
Hobbes dogal durumdan karak medeni hukuka adm atarak kamusal
ynetim konusunda karlkl szleme esasn gelitirmitir.
Thomas Hobbesun ilk defa De Cive(1651) 22 adl yaptnda ifade ettii
mehur cmle Herkesin herkese kar sava anlay olmutur.
Hobbesa gre (1651) bir kamusal yaplanma ile devlet oluursa, yaptrm olan devlet gcnn szlemeyi uygulatmak gc de oluacandan dolay,
bireyler arasndaki doal durum ortadan kalkar. Ona gre lkeler arasnda byle bir yaptrm gc ise mevcut olmadndan dolay, bir zamanlar bireylerin
sahip olduklar haklar ve zgrlklere, lkeler, varlklarn devam ettirip sahip
olabilmek yada koruyabilmek iin, sava ilan etmek de dhil olmak zere harekete geme hakkna sahiptirler.
Senecann nsan, insan iin kutsaldr 23 ifadesine kar Hobbes, nsan
insann kurdudur ifadesi ile genelde, insanlarn ktlkler de yapabileceklerini
ve insann znde bencil olduunu ima etektedir.
Vatandalar kendi aralarnda mukayese edildiinde birincisi, derebeylikler birbirleriyle mukayese edildiinde de zamann koullarna gre ikincisi dorulanabilir.
Hobbesun, Leviathanda 24 G, Deer, Onur ve Deerlilik hakkndaki
dnceleri ise u ekildedir: Birbirimize yaktrdmz deerlerin tecellisi
genel olarak hrmet etmek veya itibarsz klmaktr. Bir insana st seviyede deer vermek onu ereflendirmektir, alt dzeyde ise onu nemsememektir. Bir
insann kamusal deerine, ortak (1651fah tarafndan ona biilen deere insanlar
buna genelde haysiyet derler. Ve ptpriteler tarafndan ona verilen bu deer komuta makam, kaza yetkisi, devlet memuriyeti veya byle bir deerin nian
olarak teklif edilen isim ve rtbelerdir. (1651:55).
Hobbes Leviathanda, inanmak, gvenmek veya birbirine dayanmak kardakini ereflendirmek ve onun erdemlerine ve gcne kanaat gstergesidir.
Kukulanmak veya inanmamak onu onursuz klmaktr eklinde gr belirtmektedir (1651).
22
23

24

Thomas HOBBES of Malmesbury De Cive(1651)


SENECA (M.. 4-65) Roma Stoas veya yeni Stoa retisi, Doa yasas dncesi; Eserleri: Felsefe
Yazlar ; Doa ncelemeleri ; Acma stne ; yilikler stne
HOBBESs, Leviathan Blm X, sayfa 53 de G, Deer, Onur ve Deerlilik hakknda.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

35

Arlar ve karncalar gibi baz yaayan canllar birbirleriyle girgin olarak


yaarlar, bundan dolay da Aristotle tarafndan politik mahlkat olarak saylrlar, fakat onlarn baz belirli hkmlerinden ve nefislerinden baka bir rotalar
yoktur. Birinin brne ortak fayda iin neyi uygun bulduu dncesini ifade
edebilecei lisanlar da yoktur, bundan dolay belki bazlar insanlarn da niin
aynsn yapabilemeyeceklerini bilmek isterler.
Hobbesun bu konudaki gr; insanlarn eref ve haysiyet iin srekli
olarak birbirleriyle rekabet ettikleri ama bundan dolay bu maklukatlarn etmedikleridir ve bu nedenle insanlar arasnda bu esastan dolay, hasetin, nefretin ve
nihayetinde savan vuku bulmasdr ama bu mahlkatlar arasnda bunun olmamasdr. kinci olarak, bu mahlkatlar doalar gerei kendi zatlar olmaya temayl etmelerinden dolay, ortak iyiyi salayabilmektedirler. Fakat insanlar,
kendini bakalaryla kyas etmekten ibaret olan hazlarndan dolay, muteber
olandan holanmaktadrlar (1651:105).
te yandan, insanlarn kendilerine hangi deerleri tabiatyla vermek eiliminde olduklar, dierlerinden ne bekledikleri ve dier insanlara ne kadar az
deer verdikleri etd edildiine, bunlardan srekli aralarnda ilerleme yarmas,
ekime, hizip ve nihayetinde birbirine stnlk salamak iin sava ve ortak
dman karsnda kuvvetlerinde azalma fark edilir.
Haysiyet iin kanunlarn olmas gereklidir ve byle insanlarn deerinin,
kamu karna, hak ettikleri veya hak edebilme liyakatleri nedeni ile, kamusal
kyasla deerlendirilmesi iin kanunlarn olmas nemlidir. Bu ekilde, bazlarnn elinde bu kanunlar yrrle koyabilme kudreti olmas gerekir. Fakat daha
nceden gsterildii gibi, sadece ordunun veya ortak refah topluluunun gc
deil, btn ihtilaflarn adli zm yetkisi de egemenlie eklenmitir. Bundan
dolay eref unvan vermek, her adamn hangi makamda ve rtbede tutulacan
ve kamusal ve zel toplantlarda birbirlerine ne tr sayg alametleri gstereceklerine karar vermek egemene aittir (Hobbes, 1651:112).
nsan glerinin en by, doal veya toplumsal, karlkl rza ile ve
tek bir vcut gibi birlemi olan ounluktaki insanlarn glerini bir btn haline getiren ve de kendi iradesine dayandrarak tm bu gleri kullanabilen Ortak refah topluluunun gcdr ve ksmi iradeye dayanan her g ise hizipi
g veya eitli muhalefet gcdr. Bundan dolay memuru ya da alan elinde tutmak gtr; arkadalar olmak gtr: nk bunlar birlemi kuvvetlerdir. (Hobbes, 1651:54).

36

Anl EK, Alpay KARASOY, Gulsen SARAY

Jus naturale dedikleri doal hak, her kimsenin, kendi doasn muhafaza
edebilmek iin kendi gcn kendi arzusuna gre kullanma hakkdr . (Hobbes,
1651:79).
Doann kural, lex naturalis, bir kimsenin kendi hayat iin zararl olan
yapmasnn veya yaamn muhafaza etmek iin olan aralarn ekip alnmasnn ve korunmas gerekenin ihmal edilmesinin yasakland ve saduyunun ortaya kard bir kural veya genel normdur. Hak bir eyi yapmak iin veya saknmak iin olan hrriyette bulunmaktadr. Kural ise azmettiren, tahdit getiren
bir balayc unsurdur: bylelikle hak ve kanun, ayni ierik ve z itibariyle,
ykmllk ve hrriyet gibi birbirlerinden farkldr (Hobbes, 1651:80).
Her ne zaman bir insan kendi hakkn devir ederse veya ondan feragat
ederse, bu baz baka haklarn karlk olarak kendisine verilmesi veya ondan
bir baka kar mit etmesi hesaplamasdr. nk bu gnll bir eylemdir.
Haklarn karlkl olarak mterek devredilmesine insanlar szleme derler
(Hobbes, 1651:82).
Yemin, ykmllklere hibir ey ilave etmez. nk yazl bir taahhtname, hukuka uygun ise, yemin olsa da olmasa da ilahiyat nezdinde balayc olur; ayet meru deilse, yeminle teyit edilse bile, hibir surette balayc
olmaz. (Hobbes, 1651:88)
Nihai sebep ve sonu, veya insanlarn tasarm, ki Hobbesa gre insanlar
doal olarak hrriyeti ve bakalarn ynetmeyi etmeyi severler, Ortak Refah
Topluluklarnda grmekte olduumuz gibi, kendi kendilerini zaptetmelerinden
balayarak, bylelikle daha mutlu bir hayat srmelerinin basiretidir (Hobbes,
1651:103).
Ortak refah topluluunun kurulmas demek, ok sayda insann muvafakat ettii ve herkesin herkesle anlamalar aktettii bir durumda, sradan bir insann veya insanlar grubunun, btn dierlerini temsil etme hakkna sahip olmas demektir, dier bir deyile onlarn temsilcisi olma hakkna sahip olmas
demektir. Bu durumda, herkes, lehine veya aleyhine oy verenler de dahil, o insann veya grubun eylemlerine ve hkmlerine, sanki kendilerininmi gibi yetki
verecekler ve sonunda kendi aralarnda huzurlu yaayacaklar hatta dier insanlar tarafndan korunacaklardr. Toplanm olan halkn muvafakat ile egemenlik
yetkilerinin devredilecei kiinin veya grubun, btn haklar, gc ve melekeleri, bu Ortah-Refah Topluluunun kurumundan tretilmektedir (Hobbes,
1651:107).

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

37

3. SONU
Toplum ile ilgili etik, ahlaki, siyasal ve sosyolojik zmlemelerin arasnda hassas dengelerin kurulabilmesi iin belli bir nclden yola klmas uygun grld iin, sosyolojik erevede etik anlaya dayanan eitlik ve zgrlk fikirleri ile desteklenen tarihsel gelimede bireyin doal durum undan
balayan yolda kamusal alanda siyasal adam haline gelmesi gerek durum
olarak kabul edilmekte ve bireyin toplumsal dzende, doal anayasa dan
doal durum haline gelen demokratik anayasal dzende vatanda olarak temsil edilmesi n plana alnmaktadr.
Toplumsal dzen, meruiyet, adalet, aklclk eitlik ve zgrlk gibi soyut kavramlar zerinde oturmakta olan bireyin, baka bir birey, yada bireyler
grubu tarafndan Temsil edilmesi hali, sosyal bilimler erevesinde ampirik
deerlerle sonulandrlabilmektedir. Gemiten gnmze dek gelitirilmi
toplumsal dzen ve Siyasal yaplanmalarda, temsili liberal demokrasinin siyasal
rejim olarak uygulanmasnda gerilim sebepleri olarak alglanabilinen baz zorlamalara kar zm araylar farkl grleri ifade eden birok otorite tarafndan da aratrlm ve raporlanmtr.
Bireysel ve toplumsal temsil olgusu ele alnrken, zellikle, Johannes
Althusius, ada Bodin ve birka nesil sonra gelen Hobbesun ve ada sosyal bilimcilerin eserlerinin nda yaplan aratrmalar, ekilci bir anlayn
elik ettii kyaslama yoluyla konuya aydnlk getirebilmektedir.
Kararl demokrasi modelinde yapsal zellikleri itibaryla gncel saduyu
ile zdelemekte bulunan eitlik, zgrlk ve temsil kavramlar beraberce
gzlemlenebilmektedir. Ortak akl ve saduyu ile organik bir ilikisi olan bu
kavramsal birliktelik ile gerek liberal dncedeki bireysel otonom insan gerekse Althusiusun ncl federalist dncesindeki hiyerarik toplumlar yaam biimlerini evrensel hale getirmeye almaktadrlar.
AB Federalist Siyasal rejimindeki yapsal elerin tanmlanmas ve srelerin uygulamas da temsil ilkesi ile birlikte dnlmektedir.
Bireyin kamusal alanda temsil edilmesinin analizinde, AB federalist sisteminde yurttalarn katlm, siyasal seilmiler ya da siyasi partiler gibi temsilciler ve seim vardr. Genel ve eit oylama eklindeki seim sonucunda, katlan bireylerin tm ise genel temsil ile kendilerini temsilen siyasal iktidar yetkisiyle ksmi egemenliklerini devretmekte ve siyasal iktidar yetkisini devir alanlar, kamuda, kamusal kararlar alma yetkisini kullanmak zere kurumsal bir

38

Anl EK, Alpay KARASOY, Gulsen SARAY

makama getirilmektedirler. Bylelikle bu kararlarn alnmas ve uygulanmas


iin gerekli olan otorite kullanmn ve politika belirleme iini temsilcisi olduu
kiiler iin yapmaktadrlar.
Anayasal devlet rgtlenmesinde bireyin siyasette temsil edilmesi ilkesi
bu zamana kadar gelinen ortak akln ulaabildii bir sistem uzlamas olarak
gzlemlenmektedir.
Hobbesun Toplumsal szlemesi erevesinde genel iradenin ve ortak
akl sonucu oluan yeni bir st kamusal zne olarak devletin, otonom bireyleri
temsil eden bir btn olduu konusu, hukuk erevesi ve adalet ilkesiyle badatrlmaktadr.
Siyasal alanda temsille oluan ve kamusal alanda sreklilik arz eden Devlet kurumunun, laveten yapsal deiiklikleri ve reform srecinde temsil ilkesi
her zaman yer almtr. Belli toplumsal dengelerin salanmasnda temsil ilkesi
raporlanabilir bir ekil almakta ve bireyin onuru noktasnda dengelenmektedir.
Amerikan bar reticisi Betty Rardonun 25 insan onuru hakknda ki gr kayda deerdir: Haysiyet, insan ahsnn yaradltan gelen bir deeridir.
yi bir toplum her ferdin haysiyetini onurlandrr ve tm o bireylerden dierlerinin haysiyetine sayg duymalarn bekler.
Uygulanan siyasal rejimlerde, bireyin kendi kaderini tayin hakk kavram, bireysel veya rgtl mcadele, seimle temsil, genel ve eit oy, yarmac oulculuk, ounluun ynetimi, insan haklar ve hukuk devleti kavramlar ile beraber ele alnmaktadr. Baz dnrlere gre en iyilerin seilmesi,
baz dnrlere gre ise sosyal hukuk devletinde frsat eitliinin adilane imknlarndan faydalanlmas n plana kmaktadr.
Vatandan kamusal alanda siyasal olarak temsil edilmesi ile, bireyin zel
hukukta temsil edilmesi ve bireyin belli karlar savunan bir sivil toplumda
temsil edilmesi durumlar farkllk arz etmektedir. Verilen yetkilerin geri alnmas, siyasal temsilde seimle gereklemekte ve belli bir seim sresi sonuna
kadar geri alnamamaktadr.
Kurulan siyasal rejimin ilerliinin, ulus devlet dzeyinde ve federal sistem iinde gelimesine ksaca anlamalar erevesinde gz atldnda, meru
snrlar iinde hesap sorma ve hesap verme dengesinin, bireyin hukuk iinde
25

Betty REARDON, U.S. peace educator; Educating for Human Dignity. Learning about Rights and
Responsibilities. Published by University of Pennsylvania Press, 1995, sayfa. 5.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

39

ald yerin, birey ile hkmet, birey ile devlet, birey ile hukuki kurumlar arasnda, gerekletii grlmektedir.
21. yzyln yaamakta olduumuz dneminde, Vatanda olarak bireyin
blgesel yaama hakkndan doan talepleri ve toplumsal kaynaklarn blm,
demokratik siyasal iktidar aracl ile dorudan seilmi temsilcilerin ve otonom kamu brokrasisinin bireyle aralarndaki organik balarn yerinden temsilde yeni bir ekil oluturmakta olduu, yzyllardr Hobbes modelinde olumu
bulunan gl merkezi devlet yaplarndan Althusiusun yerindenlik yaklamlarna yaknsamann zellikle kta Avrupasnda birok devletin ynetiminde
tercih edilen bir model olmaya doru kaymakta olduu gzlemlenmektedir.

40

Anl EK, Alpay KARASOY, Gulsen SARAY

4. KAYNAKLAR
ALTHUSIUS J.
Politica methodice digesta AN ABRIDGED
TRANSLATION OF Politics Methodically Set Forth and
Illustrated with Sacred and Profane Examples, 1964 edited and
translated with an introduction by Frederick S. CARNEY 1995 by
Liberty Fund, Inc., foreword by Daniel J. Elazar, Preface to the First
Edition (1603) , 1964
ALTHUSIUS, J. Politica methodice digesta Preface to the ThirdEdition
(1614)
DE BENOIST, A., The First Federalist: Johannes Althusius (15571638), Krisis, no:22 (Mart), 2006. De Benoist A. (1999)
http://www.alaindebenoist.com/pdf/althusius.pdf. , Telos, 1999, no:118.
ELAZAR, D.J., Althusius and Federalism as Grand Design, t.y.,
http://jcpa.org/dje/articles2/althus-fed.
ESTELLA, A. The EU Principle of Subsidiarity and Its Critique
Oxford University Press, Oxford, 2002.
GAFFIOT F., Subsidium, Le Gaffiot de poche Dictionnaire Latin /
Franais, Hachette, Paris, 2001, s.720.
GIERKE, v.O. Johannes Althusius und die Entwicklung der
naturrechtlichen Staatstheorien. Zugleich ein Beitrag zur
Geschichte der Rechtssystematik (Breslau: Koebner,1880).
HOBBES T.M.Leviathan or the Matter, Forme, & Power of a
Common-wealth Ecclesiasticall and Civill.
http://www.alaindebenoist.com/pdf/althusius. Ocak, 2013.
http://www.detention-in-europe.org/Ocak, 2013.
http://www.echamp.eu/news/echamp-news-archive/2009/aprilmay/theprinciple-of-proportionality.html, Aralk, 2012.
http://www.eurofound.europa.eu/areas/industrialrelations/Ocak, 2013
KOCH, B. 2009 JohannesAlthusius: Between Secular Federalism and the
Religious StateAshgate
LUEDERS,
H.R.A,
D.E.S.
EuroVision
Associates/Brussels:
http://www.threefolding.net/Global_Governance.htm;
Initiative
Netzwerk Dreigliederung and IG-EuroVision European Governance
Hearing/Brussels March 16th 2001

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

41

REARDON, B. U.S. peace educator; Educating for Human Dignity.


Learning about Rights and Responsibilities. Published by
University of Pennsylvania Press, 1995, s. 5.
REARDON, B. U.S. peace educator; Educating for Human Dignity.
Learning about Rights and Responsibilities. Published by University
of Pennsylvania Press, 1995.
Thomas HOBBES of Malmesbury Leviathan or the Matter, Forme, &
Power of a Common-wealth Ecclesiasticall and Civill. (1651)

Meslek Yksekokullarnda Bulunan Halkla


likiler Programlarnda Verilen Eitimin Genel
Deerlendirilmesi zerine Bir alma

A Study On The General Evaluation Of The Education Given


On The Vocational Schools Of Public Relations Programs
Yrd. Do. Dr. Nesrin CANPOLAT
ZET

Meslek yksekokullarnn misyonunu gerekletirebilmesi, sanayi, ticaret ve hizmet


sektrleriyle ibirlii iinde bulunulmas, i dnyasnn talep ve ihtiyalarna cevap
verilebilmesi, mesleki yeterliliklerin salanmas, eitimin srekli olarak gncellenmesi ve retim elemanlarnn yeterli donanma sahip olmasyla mmkn olacaktr.
Bu almada da renci Seme ve Yerletirme Merkezinin hazrlad Yksekretim Programlar ve Kontenjanlar Klavuzundan ve Klavuzda saptanan meslek
yksekokullarnn web sitelerinden yaplan tarama almas sonucunda meslek yksekokullarnn ve bu okullarda yer alan halkla ilikiler programlarnda verilen eitimin genel yaps ortaya koyulmu, saptamalar yaplm ve nerilerde bulunulmutur. Meslek yksekokullarnn sanayinin youn olduu Marmara bata olmak zere
Anadolu, Ege, Karadeniz, Akdeniz blgelerinde topland ortaya kmtr. Bu meslek yksekokullarnn misyonuyla rten bir durum arz etmektedir. Younlukla meslek yksekokulu ad altnda faaliyet gsteren okullarn, verdikleri eitim alanyla
ilintili olarak da isimlendirildii grlmtr. Ayrca Meslek yksekokullarnda en
ok yer alan programlarn hizmet alanna ynelik olduu ortaya km, retim alannda oranlarn art iin devlet ve sanayi ibirliinde admlar atlmas nerisinde
bulunulmutur. Meslek yksekokullarndaki halkla ilikiler eitiminin ulusal ve uluslararas halkla ilikiler alanndaki mesleki yaplanmalarn yaynlarnda ve nerilerinde yer alan, temel eitim balklaryla uyum gsterdii grlmtr.

ANAHTAR KELMELER

Mesleki eitim, meslek yksekokulu, halkla ilikiler eitimi

Nide niversitesi, letiim Fakltesi.

44

Nesrin CANPOLAT

ABSTRACT

The mission of vocational schools can only be realized by making cooperation with
industry, trade and service sectors, meeting the needs and demands of the business
world, providing professional competence, continously updating the education and
having instructors who have the sufficient equipment.In this study, as a result of the
scanning work done on the web sites of vocational schools and public relations
departments in these schools determined in the Handbook of Higher Education
Programs and Quotas prepared by Student Selection and Placement Center, the general structure of the vocational schools and the education given in these schools
were determined., assesments and recommendations were made. It was seen that
vocational schools are gathered in Marmara, Central Anatolia, Aegean, Black Sea
and Mediterreanean Regions.This is an overlapping situation with the mission of the
vocational schools. It was also named in relation with the education fields of schools
mostly active as vocational school. Also, it was seen that most of the programs in the
vocational schools are related with service area, to be able to increase the
percentages in the production area, it was recommended to take steps in making
cooperation with government and industry. It was seen that, the public relations
education in vocational schools, are in harmony with the basic education topics
within the publications and recommendations of occupational structuring.

KEY WORDS

Occupational education, vocational school, public relations education

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

45

1. GR
Her eyin hzl deitii ve gelitii gnmzde kiilerin doru meslei
seebilmesi ve setii meslekte srdrlebilir bir baar salamas ald eitimin yeterlilii ve kalitesiyle dorudan ilintilidir. Kiinin mesleine ilikin ynelimleri erken yalarda balamakta ve eitim srecinin her safhasnda nemini
arttrarak devam etmektedir.
Bireysel ve toplumsal yaam iin zorunlu olan belirli bir meslein gerektirdii bilgi, beceri ve pratik uygulama yeteneklerini kazandrarak bireyi, zihinsel, duygusal, sosyal, ekonomik ve kiisel ynleriyle dengeli biimde gelitirme
sreci mesleki eitimi tanmlamaktadr. Trkiyede nitelikli ara insan gcnn
yetitirildii yksek renim kurumu meslek yksekokullardr. Bir lkenin geliimini etkileyen temel faktrlerden en nemlisi insan gcdr. Bu gten gerei gibi yararlanarak yksek dzeyde retim salamak hedefi, ihracata dayal
ekonomik politikalar ve rekabet ortam meslek yksekokullarnn nemini ortaya koymaktadr (Bilge, Erkul ve Oku, 2012:9; Nartgn ve Yksel, 2009:2).
lkelerde izlenen ekonomik politikalarn baars, dier faktrlerin yannda meslek yksekokullarnn igc piyasasna arz edecei ara insan gcnn say ve nitelii ile de dorudan ilikilidir. 2547 sayl Yksekretim Kanununun 3/c maddesinde belirli mesleklere ynelik ara insan gc yetitirmeyi
amalayan, drt yar yllk eitim-retim veren yksekretim kurumlar meslek yksekokulu (MYO) olarak tanmlanmtr. Meslek yksekokullar en az iki
yllk renim veren eitim kurumlarnn tmn kapsamaktadr. Meslek yksekokullarnn ncelikli amac ve grevi, lkenin bilim politikasna, sanayinin
eitli kademelerdeki insan gc gereksinimine ve rencilerin, ilgi ve yeteneklerine gre eitim-retim uygulamalar yrtmektir. Gelien teknolojiler, niversite eitimi almak isteyen renci saysnn yllar itibariyle art, mesleki ve
teknik eitimin tm dnyada nem kazanmas, rekabet artlarnn lke boyutundan dnya boyutuna tanmas gibi nedenlerden dolay meslek yksekokullar her geen gn nemini arttrmaktadr (Gentrk, 2006:56; Akyurt, 2009;
Nartgn ve Yksel, 2009:2). Bu nemden hareketle alma drt blmden
olumaktadr. Birinci blmde meslek yksekokullarnn gerekliliine, meslek
yksekokullarn gelitirici zm nerilerine deinilmektedir. kinci blmde
ise meslek yksekokullarnda yer alan halkla ilikiler programlarnn misyonu
tanmlanmakta, ardndan halkla ilikiler eitimi, halkla ilikiler eitimiyle ilgili
atlan admlar ve bu alanda yaplan neriler irdelenmektedir. nc blmde
ise Yksekretim Programlar ve Kontenjanlar Klavuzundan ve Klavuzda

46

Nesrin CANPOLAT

saptanan programlarn web sitelerinden elde edilen verilerden yararlanlarak,


meslek yksekokullarnn ve meslek yksekokullarnda bulunan halkla ilikiler
programlarnda verilen eitimin genel yaps deerlendirilmektedir.
2. MESLEK YKSEKOKULU
lkemizde yksek retim iinde nemli bir paya sahip olan meslek yksekokullarnn says, blge zellikleri ve blgedeki i hayatnn ihtiyalar dorultusunda hzla artmaktadr. Eitim veren meslek yksekokullarnn ana misyonu i hayatna ara eleman yetitirmektir. dnyas da artan ihtiyalarn karlayacak elemanlar niversitelerin ilgili blmlerinden ve yksekokullardan
beklemektedir. Meslek yksekokullarndaki eitimin i dnyasnn talep ve ihtiyalarna cevap verebilmesi iin sanayi, ticaret ve hizmet sektrleriyle ibirlii
ierisinde bulunmas, mesleki yeterliliklerin salanmas, eitimin srekli olarak
gncellenmesi, retim elemanlarnn yeterli donanma sahip olmas nem arz
etmektedir (Genolu ve severolu, 2011:25). Tm bu unsurlar temelinde lkemizde uluslararas rekabet koullarna uyum salayabilecek mal ve hizmetlerin retilmesinde grev alacak i gcnn yetitirilmesinde daha farkl yaklamlara ihtiya olduu ortaya km, kalknma planlar ve hkmet programlarnda var olan hedeflere ulaabilmek iin birok zm nerisi gelitirilmitir,
bunlar (MEB Bilgi Klavuzu, 2002:1-2; Binici ve Ar, 2004: 393-394)
Meslek yksekokulu saysnn artrlmas, endstriyel eitim projelerinin balatlmas, ikinci retime daha fazla renci
alnmas, byk illerde MYO kurulmas, uzaktan retimin mesleki
ve teknik eitimde yaygnlatrlmas, Dnya Bankas Fonlarndan
istifade edilerek mesleki eitim sisteminin gelitirilmesi, i dnyas
ile ilikilerin gelitirilmesi, vakf niversitelerinin daha fazla MYO
amaya tevik edilmesi, vakflara bir niversiteye bal olmakszn
MYO ama olanann tannmas, mesleki ve teknik liselerden meslek yksekokullarna snavsz gei projesinin hayata geirilmesi,
ift Diplomal Meslek Eitim Projesi (1+1) sisteminin uygulamaya geirilmesi 1, Dnya Bankas destekli 150 MYOnu gelitirme

Bu projenin amac ABD ve ngilterede bulunan MYOlara edeer yksek okullarla Trkiyedeki
MYOlar arasnda karlkl anlama yaparak Trkiyedeki MYO rencilerinin I. yl kendi lkelerinde,
II. Yl ise anlamal lke eitim kurumlarnda renimlerine devam etmek yoluyla ift diploma almalarn salamaktr (Binici ve Ar, 2004: 393).

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

47

projesi kapsamnda 3 MYOnun Srekli Eitim ve Teknoloji Merkezi (SETEM)ne dntrlmesi 2 olarak sralanmaktadr.
Ayrca METEB Projesi 3 ile sadece mesleki ve teknik lise mezunlarna snavsz gei imkan salanm, bu okullardan mezun olan renciler snavsz
olarak n lisans programlarnda okuma hakk kazanmlardr. 1998 ylnda Milli
Eitim Bakanl ve Yksekretim Kurulunun oluturduu alma gruplar
ile proje almalarna balanm, bu almalarda ortaya konan neriler tartlarak, gelitirilmi ve yasa tasla haline getirilmitir. Milli Eitim Bakanl
tarafndan Trkiye Byk Millet Meclisine sunulan Tasar, 4702 Sayl Kanun
olarak 10 Temmuz 2001'de yasalam ve 24458 Sayl Resmi Gazete'de yaymlanarak yrrle girmitir. "Mesleki ve Teknik Orta ve Yksekretim Kurumlar Arasnda Program Btnlnn ve Devamllnn Salanmas Projesi veya Snavsz Gei Projesi' olarak adlandrlan Projenin meslek yksekokullarnda okuyan renci saylarnn artrlmasna ve dolaysyla mesleki ve
teknik eitimde okullama orannn ykseltilerek ada lkeler seviyesine yaklatrlmasnda nemli katklar salayaca ngrlmtr. Fakat bu almn
bata ortaya koyulan amalar gerekletirip gerekletirmedii tartlmaktadr 4
(Gentrk, 2007:178-179; MEB Bilgi Klavuzu, 2002). Bu ihtiyalar neticesinde ulusal ve uluslar aras meslek standartlarn temel alarak, teknik ve mesleki
alanlarda ulusal yeterliliklerin esaslarn belirlemek; denetim, lme ve deerlendirme, belgelendirme ve sertifikalandrmaya iliskin faaliyetleri yrtmek
amacyla 7 Ekim 2006 tarihli Resmi Gazetede 5544 sayl Mesleki Yeterlilik
Kurumu Kanunu yaymlanmtr (severolu ve Genolu, 2011:25). Meslek
yksekokullarnn gelitirilmesi ynnde atlan admlar neticesinde alanda niceliksel artlar olmutur.
Son On Ylda niversitelerde ve BFlerinde Saysal Gelimeler adl almasnda Gvemli 1999 ylnda devlet universitelerindeki meslek yuksekokulu
saysnn 383 iken bu saynn, 2010 ylnda 585e ykseldiini, Vakf niversi2

SETEMlerin amac, gelien teknolojilere paralel olarak MYOlarnda grev yapan veya gelecekte grev yapacak retim elemanlarn belirli aralklarla yeniliklere ve gelimelere uyum salayacak ekilde
eitmektir (Binici ve Ar, 2004: 393).
Mesleki-Teknik Eitimde Orta ve Yksekretim Kurumlar Arasnda Program Btnlnn ve Devamllnn Salanmas (Snavsz Gei) Projesi erevesinde her ilde bir Mesleki ve Teknik Eitim
Blgesi (METEB) kurularak, her METEB, bir veya daha fazla meslek yksekokuluyla ilikilendirilmitir
(http://www.uludag.edu.tr/dergi6/meteb.pdf).
IVETA Blgesel Konferans, 20-22 Ekim 2003, Ankara, Trkiye; I. Ulusal Meslek Yksekokullar
Mdrler Toplants, Sonu Raporu, Nevehir, 2005.; II. Ulusal Meslek Yksekokullar Mdrler Toplants, Sonu Raporu, Mula.; 3.Ulusal Meslek Yksekokullar Sempozyumu, 28-30 Eyll 2005, Burdur; Trkiyenin Yksek retim Stratejisi Taslak Raporu (Gentrk, 2007:178-179).

48

Nesrin CANPOLAT

telerinde ise oranlarn 17den 38e ktn ortaya koymutur (Gvemli,


2010:20). severolu ve Genolunun Trkiyede Meslek Yksek Okullarndaki Programlarn Blgelere Gre Dalmna likin yaptklar almada ise
Trkiye genelinde toplam 3.700 teknik ve 2.143 sosyal programn olduu saptanmtr. Ayn almada 119 MYO ile Marmara Blgesi birinci srada yer
alrken, sz konusu blgeyi 79 MYO ile Anadolu Blgesi izlemitir. Yzdelere gre ise sralama u ekildedir: Marmara Blgesi %24, Anadolu Blgesi
% 16, Karadeniz ve Akdeniz Blgeleri %15 pay ile ilk sralar paylamaktadrlar. En az MYO olan blge ise % 6lk payla Gneydou Anadolu Blgesi olarak yer almaktadr (Genolu ve severolu, 2011:24-36).
3. HALKLA LKLER ETM
Meslek yksekokullarndaki halkla ilikiler program; kamu ve zel sektr iletmelerinin halkla ilikiler birimlerinde ara kademede mesleki personel
olarak grev yapacak nitelikli, bilgili ve yaratc kiilikli insan kayna yetitirmek amal n lisans dzeyinde yksek retim veren, rencilerini meslee ve
lisans eitimine hazrlayan bir programdr (Bilge, Erkul ve Oku, 2012:9).
Halka ilikiler eitimi ise halkla ilikiler mesleinin profesyonel standarda
ulamasnda nemli bir g olarak her tr halkla ilikiler etkinliinin grev ve
sorumluluklarn yerine getirebilmesinde gerekli olan bilgi ve becerileri edinmenin temel arac olarak ilemektedir (Grunig, 2005: 463). Halkla ilikiler bir
sosyal bilim olarak uygulandnda, kurumlar ile kurumlarn, kurumlar ile bireylerin, bireyler ile bireylerin iliki iinde bulunduu eitli kesimler arasnda
bir anlam alverii (Berth & Sjberg, 1998) olarak tanmlandnda, ok eitli
alanlarda beceri ve deneyim sahibi olmay gerektirmektedir. Bu konuda aratrma yapan akademisyenler de halkla ilikilerin bu ok ynllne atf yapmaktadrlar.
Halkla likiler Eitimi zerine Baz Dnceler ve Yeni Eitim Program adl almasnda Kazanc, halkla ilikiler alannn yalnzca iletiim olmadn syleyerek, halkla ilikilerin toplumbilim, toplum psikolojisi, hukuk,
kamu ynetimi, iletme, siyaset bilimi gibi dallarla ok daha balantl olduunu ne srmektedir. Vural ve Yurdakulda Halkla likiler Eitiminde Mfredat Ve Uygulamalar: Trk Ve Amerikan niversitelerine Ynelik Kyaslamal
Bir alma adl almalarnda profesyonel bir halkla ilikiler programnn
yaamsal nemi yanstacak, hem ynetimsel ve stratejik kimliini hem de teknik iletiim yeteneklerini gelitirecek ve uygulamaya koyabilecek nitelikte yaplandrlmas sonucuna varmaktadrlar (Vural & Yurdakul, 2004). Trkiyedeki
kamu ve zel niversitelerdeki halkla ilikiler ders programlarn, uluslararas

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

49

dzeyde, halkla ilikiler ders programlar zerine almalar yapan kurullarn


belirledikleri ideal erevelerle eletirdii almasnda Becerikli, mfredatlar
zerine alma yapacak kurullarn, dersleri halkla iliikler teori ve uygulamas,
analiz ve eletirel dnme dersleri, iletiim sreci ve sunumu olmak zere
grupta toplamalar (Becerikli, 2004) gerektii zerine nerilerde bulunmaktadr.
Ayrca Trkiye Halkla likiler Dernei (THD) ve letiim Danmanl irketleri Dernei (DA) belirli dnemlerde halkla ilikiler sektrnn geliimine
yn vermek zere ilgili paydalarn alglarn ve beklentilerini anlamak ve gelitirme alanlarn tespit etmek amacyla i dnyas st yneticileri, iletiim yneticileri ve iletiim ajanslarnn yneticileri, alanlar ve akademisyenlerin grlerinden yola karak letiim Hizmetleri Alglama Aratrmas yapmaktadr.
Bu aratrmalarda i dnyas yneticileri, i dnyasnda iletiim yneticilik grevi yapan uygulayclar, sektr yneticileri, iletiimfakltelerinde niversite, i
dnyas ve halkla ilikiler sektr ilikilerinin ve ibirliklerinin gelitirilmesi,
uygulamal derslerin arlnn artrlmas ve bunlarn Trkiyeden vaka almalar ile desteklenerek mfredatlarn gelitirilmesi hususunda saptamalar
yapmakta ve neriler de bulunmaktadrlar.
rnein 2009 letiim Hizmetleri Alglama Aratrmasnda yneticiler
mfredatta uzmanlamaya ynelik derslerin artrlmas, iletme/ynetim konularndaki bilgi eksikliklerinin giderilmesi, global/yerel gndem takibi ve yorumlama becerilerinin gelitirilmesini nemli grdklerini dile getirmilerdir (letiim Hizmetleri Alglama Aratrmas, 2009).
letiim alanndaki uluslar aras mesleki yaplanmalarda bu konularda almalar yapmaktadr. Amerika Halkla likiler Dernei (Public Relations
Society of America-PRSA) ve Uluslararas letiimcileri Dernei (IABCInternational Association of Business Communicators) gibi uygulamaclarn
oluturduu dernekler ve Uluslar aras letiim Birlii (ICA-International
Communication Association ICA), Gazetecilik ve Kitle letiimi Eitimi Akreditasyon Komitesi (AEJMC-Association for Education in Journalism and Mass
Communication), ABD Ulusal letiim Birlii (NCA- National Communication
Association), Uluslar aras Halkla likiler Dernei (nternational Public
Relations Association-IPRA), Uluslararas Halkla likiler Danmanlar Dernei Komitesi (International Communications Consultancy Organisation-ICCO)
ve Avrupa Halkla likiler Konfederasyonu (Confederation European Relations
Populity-CERP) gibi meslek rgtleri, halkla ilikiler alan iin yeni hedefler
koymak, halkla ilikiler alannn yz yze kald sorunlar amak, uluslar aras
standartlar oluturmak, lmleme ve deerlendirme teknikleri gelitirmek ve

50

Nesrin CANPOLAT

halkla ilikiler eitiminin kalitesini ykseltmekle ilgili eitli almalar yrtmektedirler (Becerikli, 2004). rnein 1976 ylnda yaynlanan Dnyada
Halkla likiler Eitimi balkl Altn Kitap Say-2, 1982 ylnda yaynlanan
Mesleki Uygulama in Bir Halkla likiler Eitimi Modeli adl Altn Kitap
Say-4; 1990 ylnda karlan Halkla likiler Eitimi- neriler ve Standartlar balkl Altn Kitap Say 7, 1997 ylnda yaynlanan Halkla ilikiler Eitiminin Evrimi ve Kresellemenin Etkisi adl Altn Kitap Say 12 PRAnn
bu yndeki almalar olarak sralanmaktadr. Bu almalarda halkla ilikiler
eitimine yalnzca halkla ilikiler derslerinin deil, psikoloji, siyaset bilimi,
sosyoloji ve rgtsel davrantan; medya ve kltrel almalara uzanan halkla
ilikiler almalarnn gerektirdii btn disiplinlerin de dahil edilmesi gerektii belirtilmektedir (Black, 1998: 12;LEtang & Pieczka, 2002:38). Halkla likiler Eitim Komisyonu (Commission on Public Relations Education) tarafndan
21. Yzylda Halkla likiler Eitimi Profesyonel Ba- Halkla ilikiler Eitimi
ve Uygulamas (2006) adl yaplan son almada da halkla ilikiler eitiminin
disiplinler aras ve sosyal bilimleri iine alan, halkla ilikilere giri (kuram ve
kurallar), halkla ilikiler aratrmas, lm ve deerlendirme, halkla ilikiler
yazarl, i deneyimi (staj), hukuk, ahlak, planlama, ynetim, vaka almalar
ya da kampanya biiminde geni perspektifte verilmesi gerektii ortaya koyulmaktadr (Turk, 2006). Halkla likiler Eitim Komisyonunun bu raporu, yalnzca Amerikada deil dnyann dier yerlerinde de halkla ilikiler eitiminin
gelitirilmesi iin bir referans noktas olarak gzkmektedir (Gonalves, 2009;
Turk, 2006).
4.MESLEK YKSEKOKULLARINDA BULUNAN HALKLA LKLER PROGRAMLARINDA VERLEN ETMN DEERLENDRLMES ARATIRMASI
Bu blmde, renci Seme ve Yerletirme Merkezinin 2011 yl iin
hazrlad Yksekretim Programlar ve Kontenjanlar Klavuzundan ve Klavuzda saptanan programlarn web sitelerinden elde edilen verilerden yararlanlarak genelde meslek yksekokullarnn, zelde ise halkla ilikiler eitiminin
genel yaps deerlendirilmektedir.
4.1. ARATIRMANIN AMACI VE NEM
Bu alma yksekretim sisteminin nemli bir bileeni olan meslek
yksekokullarnn ve bu okullarda yer alan halkla ilikiler programlarnda verilen eitimin genel yapsn ortaya koymay hedeflemektedir.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

51

4.2. ARATIRMANIN YNTEM


almada var olan durumu olduu gibi betimlemeye alan aratrma
eitlerinden tarama modeli kullanlmtr. renci Seme ve Yerletirme Merkezinin 2011 yl iin hazrlad Yksekretim Programlar ve Kontenjanlar
Klavuzundan yararlanlarak halkla ilikiler eitimi veren yksek okullar saptanmtr. Saptanan bu programlarn internet sitelerinde yer alan mfredatlar/ders programlar da aratrma kapsamna alnmtr. Klavuzdan ve klavuzda
saptanan programlarn web sitelerinden elde edilen verilerden yararlanlarak
meslek yksekokullarnn bulunduu ehirler, blgeler, kontenjanlar, birinci ve
ikinci retim oran, meslek yksekokullarnn adlar, bulunduklar niversiteler, meslek yksekokullarnda en ok bulunan programlar, uzaktan eitim oran,
yksekokullarn bulunduu niversitelerin yaps, halkla ilikiler eitimi veren
programlarn adlar, yaryllardaki ders younluklar, derslerin nitelii, hangi
derslerin younlukla ilendii konusunda bilgi sahibi olunmu, bunlardan yola
klarak deerlendirme yaplmtr. Mfredattaki derslerin kategorilendirilmesi
IPRAnn Altn Kitap Serisi Say 4te yer alan eitim arkndan yola klarak
yaplmaktadr. daireden oluan bu arkta d dairede sosyal bilimler, genel
kltr dersleri ve beeri bilimler yer almakta, ortadaki dairede genel iletiim
alanna giren konular sralanmakta, en kk dairede ise halkla ilikiler kuram
ve uygulama bulunmaktadr. 5 Elde edilen veriler SPSS 17.0 (Statistical Package
for Social Sciences) program kullanlarak deerlendirilmi, grafikler ise Microsoft Excel programnda hazrlanmtr.
4.3.ARATIRMANIN BULGULARI
Aratrma bulgular iki aamal olarak ortaya konmaktadr. lk olarak
meslek yksek okullarnn genel durumunu ortaya koyan meslek yksekokullarnn bulunduu ehirler, blgeler, kontenjanlar, birinci ve ikinci retim oran,
meslek yksekokullarnn adlar, bulunduklar niversiteler, meslek yksekokullarnda en ok bulunan programlar, uzaktan eitim oran, yksekokullarn
bulunduu niversitelerin yaps, belirlenmektedir.

Halkla ilikiler eitiminde ok ynll en iyi ortaya koyan almalardan biri i ie gemi daireler
kuramdr. Bu daire Gazetecilik Eitimi Derneinin Halkla likiler Blm (ABD) ve Amerika Halkla
likiler Derneinin ortaklaa desteiyle hazrlanan Halkla likiler Eitimi Tasarsndan alnmaktadr.
D daire (genel bilgi dersleri ve beeri bilimler): dairenin en bynde profesyonelin hazrlanmasnda bir temel oluturan sosyal bilimlerle, genel kltr dersleri ve beeri bilimler grlmektedir. Ortadaki dairede ise genel iletiim alanna giren konular sralanmaktadr. teki en kk dairede ise halkla
ilikilerin kuram ve uygulamasyla dorudan ilikili dersler bulunmaktadr. dairedeki dersler halkla
ilikiler eitiminin en nemli ilgi alanlardr. deal olan rencinin dnyay ve iletiim srecini iyi tandktan sonra bu dzeydeki dersleri almas ynndedir (Sjberg, 1998: 48-49).

52

Nesrin CANPOLAT

kinci aama ise halkla ilikiler eitimi veren programlarn adlar, yaryllardaki ders younluklar, dersler nitelik, genel kltr dersleri, alansal dersler,
halkla ilikiler teori ve uygulama dersleri ve halkla ilikiler uygulama alanlar
eklinde halkla ilikiler eitiminin genel yapsn ortaya koyan verilerden meydana gelmektedir.
Grafik 1. Meslek Yksekokullarnn Bulunduklar ehirler

Meslek yksekokullarnn arlkl olarak stanbul, Ankara, Konya, zmir,


Isparta, Sivas, Bursa gibi ehirlerde olduu grlmektedir.

Grafik 2. Meslek Yksekokullarnn Bulunduklar Blgeler

Blgesel olarak incelendiinde meslek yksekokullarnn Marmara bata


olmak zere Anadolu, Ege, Karadeniz, Akdeniz Blgelerinde topland or-

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

53

taya kmaktadr. Ardndan Dou Anadolu ve Gneydou Anadolu Blgeleri


gelmektedir.

Grafik 3. Meslek Yksekokullarnn Kontenjanlar

Kontenjanlar incelendiinde meslek yksekokullarnn ounlukla otuz,


krk, elli, altm, otuzbe, krkbe, seksen kiilik kontenjanlar atklar grlmektedir.

Grafik 4. Meslek Yksekokullarnda Birinci ve kinci retim Durumu

kinci retimin meslek yksekokullarnda genelde uygulanan bir yntem


olduu ortaya kmaktadr.

54

Nesrin CANPOLAT

Grafik 5. Meslek Yksekokulu simlendirmeleri

Meslek yksekokullar arlkl olarak meslek yksekokulu ad altnda


faaliyette bulunmaktadr. Ancak branlara gre de meslek yksekokullarnn
isimlendirildii grlmektedir. rnein salk meslek yksekokulu, teknik bilimler meslek yksekokulu, sosyal bilimler meslek yksekokulu, adalet meslek
yksekokulu, uzaktan eitim meslek yksekokulu, turizm ve otelcilik meslek
yksekokulu, denizcilik meslek yksekokulu, lojistik meslek yksekokulu, tasarm meslek yksekokulu, demir elik meslek yksek okulu gibiAyrca baz
yksekokul programlarnn faklte altlarnda eitim verdikleri ortaya kmaktadr.
Grafik 6. Meslek Yksekokullarnn Bulunduu niversiteler

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

55

Meslek yksekokullarnn Seluk niversitesi, Sleyman Demirel niversitesi, Cumhuriyet niversitesi, Uluda niversitesi, Afyon Kocatepe niversitesi, Mustafa Kemal niversitesi, Balkesir niversitesi, Atatrk niversitesi, Akdeniz niversitesi, Adnan Menderes niversitesi gibi okullarda youn olduklar grlmektedir.

Grafik 7. Meslek Yksekokullarnda Yer Alan Programlar

Muhasebe ve Vergi Uygulamalar, Bilgisayar Programcl, letme Ynetimi, Turizm ve Otel letmecilii, Elektrik, Bro Ynetimi ve Ynetici Asistanl, Makine, Bankaclk, Elektronik, Pazarlama ve D Ticaret meslek yksekokullarnda en ok yer alan programlar olarak sralanmaktadr.

Grafik 8. Meslek Yksekokullarnda Uzaktan Eitim Durumu

Meslek yksekokullarnda uzaktan eitimin ok fazla yaygnlamad


ortaya kmaktadr. Mesleki eitimde yz yze etkileim zorunluluu,

56

Nesrin CANPOLAT

laboratuvar ve atlye gibi uygulamalarn arl bu oranlarn nedeni olarak grlmektedir.

Grafik 9. Meslek Yksekokullarnn Bulunduu niversitelerin Yaps

Son yllarda artan zel/vakf niversitelerine ramen yksekokul eitiminin ounlukla devlet niversiteleri tarafndan yrtld grlmektedir.

Grafik 10. Halkla likiler Eitimi Veren Programlarn Adlar

Meslek yksekokullarnda yer alan halkla ilikiler programlar, halkla


ilikiler ve tantm ve halkla ilikiler programlarndan olumaktadr.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

57

Grafik 11. Yaryllardaki Ders Younluklar

Yaryllar ele alndnda ders younluunun birinci ve ikinci yarylda


yksek olduu ve bu younluun yaryllar itibariyle azald bir tablo gzkmektedir.

Grafik 12. Verilen Dersler Nitelik

Dersler incelendiinde genel kltr derslerinin arlkla ilendii, bunu


iletiim alannda genel dersler ve halkla ilikiler teori ve uygulamasna ynelik
dersler izlemektedir.

58

Nesrin CANPOLAT

Grafik 13. Genel Kltr Dersleri erik

Veriler deerlendirildiinde yabanc dil, edebiyat, tarih, bilgisayar, iletme, hukuk, psikoloji, ekonomi, insan kaynaklar, siyaset ve istatistik gibi genel
kltr derslerinin arlkla ilendii grlmektedir.

Grafik 14. Alansal Dersler erik

Reklam, iletiim, pazarlama, aratrma, iletiim hukuku, medya planlama,


fotoraflk, sunum teknikleri, kitle iletiimi, medya uygulamalar, tketici
davran, yeni medya, iletiim etii, mteri ilikileri ynetimi halkla ilikiler
eitimi veren yksekokullarda alana ynelik ilenen dersler olarak sralanmaktadr.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

59

Grafik 15. Halkla likiler Teori ve Uygulama Dersleri

Halkla ilikiler teori ve pratii ile ilgili derslerde ise uygulama dersleri ve
halkla ilikiler teorisine ynelik dersler ba ekmektedir. Bunu halkla ilikiler
uygulama alan ile ilgili dersler, mezuniyet projesi ve staj uygulamalar takip
etmektedir.

Grafik 16. Halkla likilerin Uygulama Alanlar

Halkla ilikiler uygulama alannda ise kurumsal iletiim, kamuda halkla


ilikiler, marka ve imaj ynetimi, kriz ynetimi, sponsorluk, kurumsal sosyal
sorumluluk, kurum ii halkla ilikiler, fuar ve sergi iletiimi dersleri srasyla
yer almaktadr.

60

Nesrin CANPOLAT

5. SONU VE NERLER
Ana misyonu i hayatna ara eleman yetitirmek olan meslek yksekokullarnn says, blge zellikleri ve blgedeki i hayatnn ihtiyalar dorultusunda hzla artmaktadr. Meslek yksekokullarndaki eitimin niteliini ve niceliini arttrma ynnde birok alma yaplmtr. Meslek yksekokullarnn
gelitirilmesi ynnde atlan admlar neticesinde alanda niceliksel artlar olmu
ancak bunlarn nitelik olarak bir gelimeye yol ap amad tartlmaktadr.
Tm bunlar dorultusunda meslek yksekokullarndaki genel durum, bu okullarda yer alan halkla ilikiler programlarnda verilen eitimin genel yapsnn
ortaya konmasn amalayan bu alma yaplmtr. Klavuzdan ve Klavuzda
saptanan meslek yksekokullarnn web sitelerinden tarama almas sonucunda elde edilen verilerden yararlanlarak, meslek yksekokullarnn bulunduu
ehirler, blgeler, kontenjanlar, birinci ve ikinci retim oran, meslek yksekokullarnn adlar, bulunduklar niversiteler, meslek yksekokullarnda en ok
bulunan programlar, uzaktan eitim oran, yksekokullarn bulunduu niversitelerin yaps, halkla ilikiler eitimi veren programlarn adlar, yaryllardaki
ders younluklar, derslerin nitelii, hangi derslerin younlukla ilendii konusunda bilgi sahibi olunmutur. Meslek yksekokullarnn sanayinin youn olduu Marmara bata olmak zere Anadolu, Ege, Karadeniz, Akdeniz Blgelerinde topland ortaya kmtr. Bu meslek yksekokullarnn misyonuyla rten bir durum arz etmektedir. Dou ve Gneydou Anadolu Blgelerinde
meslek yksekokulu oranlarnn dkl Genolu ve severolunun alma sonularyla da rtmektedir. Younlukla meslek yksekokulu ad altnda
faaliyet gsteren okullar, verdikleri eitim alanyla ilintili olarak da isimlendirilmitir. rnein salk meslek yksekokulu, teknik bilimler meslek yksekokulu, sosyal bilimler meslek yksekokulu, adalet meslek yksekokulu, uzaktan
eitim meslek yksekokulu, turizm ve otelcilik meslek yksekokulu, denizcilik
meslek yksekokulu, lojistik meslek yksekokulu, tasarm meslek yksekokulu,
demir elik meslek yksek okulu gibi Ayrca baz yksekokul programlarnn
faklte altlarnda eitim verdikleri ortaya kmtr. Meslek yksekokullarnda
en ok yer alan programlarn hizmet alanna ynelik olan Muhasebe ve Vergi
Uygulamalar, letme Ynetimi, Turizm ve Otel letmecilii, Bro Ynetimi
ve Ynetici Asistanl, Bankaclk, Pazarlama ve D Ticaret programlarnn,
sralanmas soru iaretleri dourmutur. Bilgisayar Programcl, Elektrik, Makine, Elektronik programlar meslek yksekokullarnda yer alan ilk 11 program
iinde yer almaktadr. Ancak bunlarn oranlar hizmet sektrne oranla daha
dk kalmaktadr. retim alanndan ok hizmet alannda ara igc ihtiyac
olduu kansn uyandran bu tabloya iki durumun sebep olduu dnlmekte-

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

61

dir: birincisi hizmet alannda ara igc yetitiren programlarn almasnn maliyetinin dk olmas, eitimli retim eleman ihtiyacnn kolay giderilebilmesi gibi unsurlardr. Sanayi ve retim alannda oranlarn art iin devlet ve
sanayi ibirliinde admlar atlmas gerei vardr. Meslek yksekokullarnda
uzaktan eitimin ok fazla yaygnlamad grlmektedir, buna mesleki eitimde gerekli olan yz yze iletiim, laboratuvar ve atlye gibi uygulamalarn
neden olduu dnlmektedir.
Son yllarda artan zel/vakf niversitelerine ramen yksekokul eitiminde devletin hala varln hissettirdii grlmektedir. Halkla ilikiler ve tantm ve halkla ilikiler adlar altnda faaliyet gsteren halkla ilikiler programlarnda ders younluunun birinci ve ikinci yarylda yksek olduu ve bu younluun yaryllar itibariyle azald bir tablo ortaya kmtr. Verilen dersler irdelendiinde genel kltr derslerinin arlkla ilendii, bunu iletiim alannda
genel dersler ve halkla ilikiler teori ve uygulamasna ynelik derslerin izledii
ortaya kmtr. Meslek yksekokullarndaki halkla ilikiler eitiminin ulusal
ve uluslararas halkla ilikiler alanndaki mesleki yaplanmalarn yaynlarnda
ve nerilerinde yer alan, halkla ilikiler eitim program iin nerilen beeri
bilimler, siyasal bilimler, devlet yaps ve ynetim, ekonomi ve yneticilik,
organizasyon, dil, istatistik ve bilgisayar, hukuk ve etik gibi sekiz maddeden
oluan temel eitim balklaryla uyum gsterdii grlmtr. Bunun yan sra
nerilerde yer alan iletiim alanna ynelik dersler reklam, iletiim, pazarlama,
aratrma, iletiim hukuku, medya planlama, fotoraflk, sunum teknikleri,
kitle iletiimi, medya uygulamalar, tketici davran, yeni medya, iletiim etii gibi dersler ve halkla ilikiler teori ve pratii ile ilgili kurumsal iletiim, kamuda halkla ilikiler, marka ve imaj ynetimi, kriz ynetimi, sponsorluk, kurumsal sosyal sorumluluk, kurum ii halkla ilikiler, fuar ve sergi iletiimi gibi
dersler, mezuniyet projesi ve staj uygulamalar takip etmektedir. Bu tabloda
halkla ilikiler pratiine ynelik derslerin orannn art nerilmektedir. Bunun
dnda meslek yksekokullarnda bulunan halkla ilikiler programlarnda verilen eitimin genel yapsnn halkla ilikiler uygulayclarnn ok ynl eitilmesi zorunluluuna yant verdii ve uluslararas standartlarla elimedii sonucuna varlmtr.

62

Nesrin CANPOLAT

KAYNAKA
Becerikli, Sema Yldrm (2004). Trkiyedeki Lisans Dzeyindeki Halkla
likiler Eitimine likin Bir Deerlendirme 2nd.nternational
Communication in the Millennium: A Dialoque Between Turkish and
American Scholars, stanbul, 17-19 March.
Bilge Tuncay ve dierleri, (2012). anakkale Meslek Yksekokulunda
Mobilya Dekorasyon Eitimi zerine Bir Aratrma Mesleki Bilimler
Dergisi, Cilt 1, Say 1, s. 8-17.
Binici, Hanifi ve Ar, Necdet (2004). Mesleki ve Teknik Eitimde Araylar Gazi niversitesi Eitim Fakltesi Dergisi, Cilt 24, Say 3, s. 383396
Black, Sam (1998). Halkla likiler Eitimi. (ev. brahim aml), stanbul, Rota Yaynlar.
ark Ouzhan ve dierleri, (2008). Meslek Yksekokulu grencilerinin
Muhasebe-Finans Eitimine Bak Alar Ve Farkndalklar zerine
Bir Uygulama Sleyman Demirel niversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi Dergisi, Cilt 1, Say 13, s.209-228.
Gentrk, Mehmet (2007). Meslek Yksekokulu rencilerinin Mezun
Olduklar Lise Trnn ve retim eklinin Muhasebe-Finans Derslerindeki Baarya Etkisi Muhasebe ve Finansman Dergisi, Say 35,
s.178-184.
Genolu, mit Gcenme ve severolu, Glsn (2011). Trkiyede
Meslek Yksekokullarnn Blge htiyalarna Uygunluu zerine Bir
Aratrma Muhasebe ve Finansman Dergisi, Say 49, s.24-36.
Gonalves, Gisela (2009). Strengths and Weaknesses of Public Relations
Education in Portugal Estudos em Communicaao, Vol 6, p.37-54.
Grunig, James ve dierleri (2005). Halkla likiler ve letiim Ynetiminde
Mkemmellik. (ev. Elif zsayar), stanbul, Rota Yaynlar.
Gvemli, Oktay (2010). Son On Ylda niversitelerde ve BFlerinde
Saysal Gelimeler Muhasebe ve Finansman Dergisi, Say 45, s. 1927.
Letang, Jacquie ve Peczka, Magda (2002). Halkla likilerde Eletirel
Yaklamlar. (ev. Glcan Ik ve dierleri), Ankara, Vadi Yaynlar.
Nartgn enay Sezgin ve Yksel, Engin (2009). Ahi Evran niversitesi
Kaman Meslek Yksekokulu rencilerinin Sosyo-Ekonomik Dzeylerinin Belirlenmesi Ahi Evran niversitesi Eitim Fakltesi Dergisi,
Cilt 2, Say 10, s. 1-18.
Sjberg, Gran (1998). Mesleki Uygulama in Bir Halkla likiler Eitim
Modeli, (ev.Nur Nirven, Ahmet nver), stanbul, Rota Yaynlar.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

63

Turk, Judy VanSlayke (2006). Public Relations Education For The 21


Century, The Professional Bond. www.commpred.org (Retrieved
August 08,2012).
Vural, Beril Aknc ve Yurdakul, Nilay Baok (2004). Halkla ilikiler Eitiminde Mfredat ve Uygulamalar International Symposium
Communication in the Millennium A Dialogue Between Turkish and
American Scholars, stanbul, 17-19 March.
(2009). THD ve DA letiim Hizmetleri Alglama Aratrmas, Eriim:
21 Mays, 2010, www.ida.org.tr.
(2002). METEB Projesi Tantld Uluda niversitesi Dergisi, Say 6,
s.20-21.
(2002). Milli Eitim Bakanl ve Yksekretim Kurulu, Mesleki Ve Teknik Eitimde Orta Ve Yksekretim Kurumlar Arasnda Program Btnlnn Ve Devamllnn Salanmas (Snavsz Gei) Bilgi Klavuzu,
http://www.meb.gov.tr/duyurular/duyurular/sinavsizgecis/sinavsizgecis
klavuzu.htm#b1

Japon Ataszlerinde Erdemli nsan Kavram


Concept Of Goodness In Japanese Proverbs
Yrd. Do. Dr. Okan Haluk AKBAY
ZET

Ataszleri; gemiten gnmze aktarlan, uzun tecrbe ve gzlemlere dayanlarak


oluturulmu ve toplum tarafndan benimsenmi, ksa ve zl tler veren kalplam szlerdir. Ataszleri, toplumun ortak tecrbe, duygu, dnce, tutum, davran,
dnya gr, inan ve kltr yapsn yanstr. Eski kuaklarn tecrbelerinden kalma yol gsterici ve t verici bir nitelik tamas ataszlerinin balca zelliklerinden birisidir. Ataszleri, bu alardan bakldnda paha biilmez bir kltrel ve folklorik hazine olarak deerlendirilebilir.
Japon kltr zerinde etkili olan dnce sistemlerinin banda Konfyanizm gelmektedir. Konfyanizm, zellikle gelitirmi olduu kendine zg ahlk anlay ile
Japon kltr zerinde nemli bir etki brakmtr. Bu alma, Konfyanizmin
ahlk sistemi ierisinde nemli bir yer tutan "erdemli insan" kavramnn Japon ataszlerinde ne ekilde yer aldn genel hatlaryla ortaya koymay amalamaktadr.
Bu amala "erdemli insan" kavramna ilikin Japon ataszleri derlenerek bu balamda deerlendirilmeye allmtr.

ANAHTAR KELMELER

Atasz; Japon ataszleri; Konfyanizm; Erdem kavram

ABSTRACT

Proverbs are rigid words which have been transferred from the past up to now,
formed based on long experience and observations and adopted by the society, have
given short and concise advices. Proverbs reflect the societys common experience,
feeling, thought, attitude, behaviour, world view, belief and culture structure. That
proverbs have an attribution, remaining from experiences of old generations, which
guides and advises is one of primary specialities of them. When looked at from these
angles, proverbs can be evaluated as a priceless cultural and folkloric treasure.
This study aims to reveal in which way the "goodness" concept take place in
Japanese proverbs with its general lines. By this aim, Japanese proverbs were

Seluk niversitesi, Edebiyat


halukakbay@yahoo.com

Fakltesi,

Japon

Dili

ve

Edebiyat

Anabilim

Dal,

66

Okan Haluk AKBAY

scanned and proverbs regarding the "goodness" concept were tried to be evaluated
by collecting in certain titles.

KEY WORDS

Proverb; Japanese proverbs; Confucianism; Concept of goodness

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

67

1. GR
Ataszleri zerine birok tanmlama yaplmtr. Aksan (1996:33), ataszlerini "bir dilin sz varl iinde yer alan ataszleri, bir toplumun bilgeliini, deneyimlerini, dnya grn ve anlatm gcn yanstan ve yzyllarca
yaayabilen szler" olarak tanmlamaktadr. Ekerin (2003:379) tanmlamasna
gre ise "ataszleri; uzun deneme ve gzlemlere dayanlarak sylenmi ve halka
mal olmu, kalplam, nemli bir blm geni zamanda ya da emir kipinde
ekimlenen tmcelerdir". Salam (2004:9), "ksa ancak uyandrdklar armlar itibariyle gayet geni kapsaml zszler" eklindeki tanmyla ataszlerinin
iki temel ve nemli zelliine dikkat ekmektedir.
Ataszlerini farkl alardan ele almak ve incelemek mmkndr. Ataszleri, hi kukusuz bir toplumun kltrel zelliklerini yanstan nemli folklorik
unsurlar arasnda yer alr. Hatipolu (1972:182), ataszlerinin bu zelliini "her
ulusun kendi atalarnn dncelerine, denemelerine, gelenek ve grglerine
dayanan ulusal ataszleri vardr ve bu eit ataszlerinden de o ulusun dnce,
duygu yollar ve trleri az ok renilmi olur" eklinde aklamaktadr.
Pskllolu (2002:5), toplumun tre ve geleneklerini, felsefesini ataszlerinde
bulmann mmkn olduunu; Aksoy (1989:27) ise, her atasznn kendi ulusunun damgasn tadn vurgulamaktadr. Dier yandan Salam (2004:8),
ataszlerinin aratrlmas yoluyla dil aratrmalar ve halkbilim erevesinde,
kltr tarihi asndan pek ok aydnlatc bilginin elde edilebileceinin altn
izmektedir. Tm (2010:667) ise, ataszlerinin deiik kltr ve dilleri anlamada byk nem tadna dikkat ekmektedir.
Bu almann amac, ataszlerinin bir toplumun kltrel yapsna ve dnce tarzna ilikin nemli ipular sunduu varsaymndan yola karak;
Konfyanist kkenli "erdemli insan" (kuni) kavramnn Japon ataszlerinde
ne ekilde yer aldn genel hatlaryla ortaya koymaktr.
Bu amala; Miyagoshi (1991), Shin Kokugo Kenkykai (1994), Sanseid
(1997), Gakken (1998) ve Tanno (1999) olmak zere toplam be adet Japon
ataszleri szl taranarak "erdemli insan" imgesine ilikin ataszleri derlenmitir. Makalede, kaynak taramas sonucunda elde edilen toplam 33 adet atasz ele alnm; ele alnan ataszlerindeki nermelerin doruluu veya yanll
tartlmayarak, sadece "erdemli insan" imgesinin Japon ataszleri ierisindeki
yeri ve alglan ekli ortaya konulmaya gayret edilmitir. Makalede ele alnan

68

Okan Haluk AKBAY

ataszleri, teknik nedenlerden dolay Latin harfleriyle transkripsiyonlu olarak


verilmitir.
2. "ERDEML NSAN" (KUN) KAVRAMI ZERNE
Tarih boyunca Japon toplumu ve kltr zerinde birok farkl din,
inan, ahlk, felsefe ve dnce sistemi etkili olmutur. 1 Konfyanizm 2 de,
Japon kltr zerinde derin tesirler brakan dnce sistemleri arasnda yer
almaktadr. 3
Konfyanizm, Japonyaya giriinden hemen sonra dnce ve siyaset
dnyas zerinde etkili olmaya balam; Konfyanist deerler Japon toplumu
ierisinde hzla benimsenmitir. 4 Konfyanizm, Japonyada zellikle
12.yzylda byk bir geliim gstererek altn an yaam ve dnemin en
etkili dnce sistemi haline gelmitir. 5
Konfyanizm, sonraki dnemlerde de etkin konumunu byk lde
devam ettirmi; 17.yzylda yeni kurulan Bakufu hkmetinin 6 ihtiya duyduu
ve bireylerin toplumsal konumlar ile ykmllklerini anlalr bir biimde
zmleyen ahlk sistemi yine Konfyanizm olmutur. 7 Dier yandan, yzyllar boyunca Japon kltrnn nemli bir dinamii olan Buidonun (Samuray
felsefesi) ahlk anlay ve davran kurallar, nemli lde Konfyanist deerler zerine ina edilmitir. 8
Konfyanizmin metafizik olgular deil, etik deerleri n plana karan
bir reti olduu sylenebilir. 9 Konfys, daha ok bireysel bir ahlk anlayn merkez alan sosyo-politik bir felsefe gelitirmitir. 10 Konfyanist ahlk anlaynn temelini ise "erdem" kavram oluturmaktadr. Bu kavram ise, yzyl-

5
6
7
8
9
10

Japon kltrnn biimlenmesi sreci ierisinde Budizm, intoizm, Taoizm ve Konfyanizm gibi pek
ok din ve dnce sistemi Japon kltr zerinde etkili olmutur.
Ian Reader v.dr. Japanese Religions Past & Present, Japan Library, Kent, England, 1993, s.33-37.
Konfyanizm (veya Konfyslk), inli filozof Konfys (M.. 551- 479) tarafndan temelleri
atlan bir dnce sistemidir. Siyasi, sosyal, kltrel, ahlki, dini ve felsefi pek ok unsuru bnyesinde
barndran Konfyanizmin bir din olup olmad tartmaldr.
Konfyanizmin Japon adalarna hangi dnemde girdii kesin olarak bilinmemekle birlikte genel kan
M..5.yzyl civarlarnda olduu ynndedir.
Mie Shigemitsu, Modern Japonya'da Konfyen Felsef Deerler, (ev. Kasm Aksoy). Deerler
Eitimi Dergisi, 2 (6), 2004, s.100-101.
Nihon Rekishikan, Tokyo: Shgakukan, 1993, s.732.
ogunun en stte bulunduu Japonyaya zg bir ynetim biimi. Bir eit feodalite.
Susumu Ishii v.dr. Nihon-Shi, Tokyo: Yamakawa Shuppan, 1997, s.196.
Inaz Nitobe, Bushido. Tokyo: Kdansha, 2010, s.48-50.
Mark Juergensmeyer, Religion in Global Civil Society, Oxford University Press, 2005, s. 70.
Mie Shigemitsu, Modern Japonya'da Konfyen Felsef Deerler, (ev. Kasm Aksoy). Deerler
Eitimi Dergisi, 2 (6), 2004, s.100

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

69

lar ierisinde Japon ruhu ve mentalitesinin ayrlmaz bir paras haline gelmitir. 11
Konfyanist reti ierisinde bilgi ve davran bakmndan stn, olgun
bir karakter ve yksek bir bilince sahip kimseler iin "erdemli insan" (kuni)
tanmlamas kullanlmtr. Konfyanizmin temel kitaplar "Be Klasik" 12 ve
"Drt Kitap" 13 bata olmak zere eitli Konfyanist metinlerde, "erdemli insan"n sz ve davranlar dier insanlara rnek olarak gsterilmi ve bu rneklerden bazlar zaman ierisinde birer atasz olarak Japon kltr iinde yer
etmitir (Tanno, 1999:139).
Konfyanist deerlere dayanan sosyal etiklerin gnmz Japon toplumu
zerinde olduka etkili olduu grlmektedir. 14 Bu durumu Shigemitsu
(2004:111) u ekilde zetlemektedir:
(Japonyada) Konfyen deerler yaygndr ve toplumsal pratikler ile tutumlarn iine yerlemi durumdadr. Bilinli ya da bilinsiz, birok Japon Konfyen felsef deerlere zg olan ahlk
kurallar uygulamaktadr. Zaman iinde bu deerler yerli fikirlerle
harmanlanm ve Japon hayat tarzn oluturmutur. Konfyen felsefenin gerek bilgisi yaygn grnmyorsa da, Konfyen deerler
Japon hayat tarzn tanmlamaya ve etkilemeye devam etmektedir. 15
Bu adan ele alndnda, Konfyanist ahlk anlaynn temelini oluturan "erdemli insan" kavramnn Japon ataszleri iindeki yansmalarnn, Japon kltr ve toplumunu, farkl bir adan deerlendirme noktasnda nemli
ipular sunduunu sylemek mmkndr.
3. ERDEML NSAN KAVRAMINA LKN JAPON ATASZLER
(01) Kuni no san kai
"Erdemli insann ilkesi vardr."

11

12

13

14
15

Ping Yan & Lili Pan, From Goodness in Chinese Confucianism to Truth in Japanese
Confucianism, Asian Social Science, Vol.6/3, 2010, s.108
"Be Klasik" u metinlerden olumaktadr: (i) Deiiklikler Kitab (ii) Tarih Kitab (iii) iirler Kitab
(iv) Trenler Kitab (v) lkbahar ve Sonbahar Vekayinameleri.
"Drt Kitap" u metinlerden olumaktadr: (i) Konfysn Konumalar (ii) Mansiyusun Szleri (iii)
Ortayol Doktrini (iv) Byk Bilgi.
Ian Reader v.dr. Japanese Religions Past & Present, Japan Library, Kent, England, 1993, s.39
Mie Shigemitsu, Modern Japonya'da Konfyen Felsef Deerler, (ev. Kasm Aksoy). Deerler
Eitimi Dergisi, 2 (6), 2004, s.111

Okan Haluk AKBAY

70

(Erdemli insann ilkesi vardr: Genken ehvetten, orta yata insanlarla


kavga etmekten, yallkta agzllkten kendini korumaldr.)
(02) Kuni no san raku
"Erdemli insann sevinci vardr."
(Erdemli insan eye sevinir: Anne-babas ve kardelerinin salkl
olduu iin, utanaca bir ey olmad iin, dier insanlarla paylaabilecei ve
dier insanlara faydal olabilecei bilgiye sahip olduu iin.)
(03) Kuni no san i
"Erdemli insann korkusu vardr."
(Erdemli insan eyi dikkate alr: Kader, byk insanlar ve azizlerin
szleri.)
(04) Kuni no ky i
"Erdemli insann dokuz gayreti vardr."
(Erdemli insan dokuz eye gayret eder: Grd eyin i yzn
anlamaya almak, duyduu eyi doru anlamaya almak, gler yzl ve
nazik olmak, mtevaz olmak ve arlktan kanmak, iini dikkatli ve doru
yapmak, srekli gerei aramak, fkelendii zaman kendine hakim olmak, para
kazanrken drstlk ve gzel ahlktan dn vermemek.)
(05) Kuni no macivari va avaki koto mizu no gotoi
"Erdemli insann dostluu su gibidir."
(Erdemli insan su gibi berrak ve temizdir. Bu yzden, erdemli insann
dostluu su gibi uzun mrldr.)
(06) Kuni no toku va kaze
"Erdemli insann ahlk rzgr gibidir."
(Erdemli insann gzel ahlk ve davranlar; tpk otlar sallayan rzgr
gibi, insanlarn gnl telini titretir ve onlara doru yolu gsterir.)
(07) Kuni no ayamai va citsugetsu no oku gotoi
"Erdemli insann hatas gne ve ay tutulmas gibidir."

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

71

(Gne ve ay tutulmasnn fazla uzun srmemesi gibi, erdemli insann


hatas da uzun srmez. Erdemli insan, hatasnn hemen farkna varr ve hatasn
telafi eder.)
(08) Kuni va sono gen no sono okonai ni suguru o hazu
"Erdemli insan; szlerinin, davranlarnn ilerisine gemesinden utan
duyar."
(Erdemli insan; syledii szlerden daha ok, doru ve gzel
davranlaryla anlmak ister.)
(09) Kuni va san tan o saku
"Erdemli insan, sivri (keskin) eyden kanr."
(Erdemli insan sivri eyden kanr: Birincisi kalemin ucu [yaz
yazarak insanlar tenkit etmemelidir], ikincisi klcn ucu [kaba kuvvete
bavurmamaldr], ncs dilin ucu [bakalarnn aleyhine konumamaldr.])
(10) Kuni va kamon o hacizu
"Erdemli insan, soru sormaktan ekinmez."
(Erdemli insan, bilmedii ve renmek istedii eyleri sormaktan
ekinmez ve bundan gocunmaz.)
(11) Kuni va macivari tayutomo akusei dasazu
"Erdemli insan, arkadaln bitirse de kt sz sylemez."
(Erdemli insan; herhangi bir nedenden dolay birisiyle dostluuna son
verse de, o kimsenin aleyhinde kt konumaz.)
(12) Kuni va hito no bi o nai hito no aku o nasazu
"Erdemli insan; iyilii takdir, ktl tenkit eder."
(Erdemli insan; evresinde olup bitene kaytsz kalamaz. ahit olduu iyi
ve gzel eyleri takdir ederek destekler, kt ve irkin eylere ise kar karak
mani olmaya alr.)
(13) Kuni va ayauki ni ikayorazu
"Erdemli insan; tehlikeye yaklamaz."

72

Okan Haluk AKBAY

(Erdemli insan, gereksiz yere kendini tehlikeye atmaz. Erdemli insan,


asla temkini elden brakmaz; her admn iyice hesapladktan sonra harekete
geer.)
(14) Kuni va na ni cunzu
"Erdemli insan; ismi iin kendini feda eder."
(Erdemli insan iin ismi ve onuru her eyin stndedir. Erdemli insan,
isim ve onurunu korumak iin kendini feda etmekten ekinmez.)
(15) Kuni va ite hi sezu
"Erdemli insan herkese eittir."
(Erdemli insan, etrafndaki tm insanlara eit mesafededir. Kiiler
arasnda ayrm yapmaz ve fark gzetmez.)
(16) Kuni va sono tsumi o nikunde sono hito o nikumazu
"Erdemli insan; sutan nefret eder, insandan nefret etmez."
(Erdemli insan, sutan nefret eder. Ancak, o suu ileyen kiinin
varlndan nefret duymaz.)
(17) Kuni va va ite mo d zezu
"Erdemli insan uyum gsterir ancak ba emez."
(Erdemli insan, srtme ve kavgay nlemek iin uyum gsterir ancak
bu kendi dnce ve dorularndan vazgetii anlamna gelmez.)
(18) Kuni va ki narazu
"Erdemli insan bir kap deildir."
(Erdemli insan, sadece tek bir ie yarayan kap deildir. Erdemli insan;
ok ynl ve birok konuda bilgisi olan bir insandr.)
(19) Kuni va tan o hazu
"Erdemli insan, agzl olmaktan (haddini amaktan) utan duyar."
(Erdemli insan, sadece bir hedef belirler ve o hedefi gerekletirmek iin
urar. Erdemli insan, pek ok eyin peinden ayn anda komaz.)
(20) Kuni va okur ni hacizu
"Erdemli insan, tenhada bile kt i yapmaktan utan duyar."

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

73

(Erdemli insan, yaamnn her aamasnda ilkelerine baldr. Eline frsat


gese dahi asla kt bir i yapmaz.)
(21) Kuni va hitori o tsutsuimu
"Erdemli insan, tek bana iken bile haddini bilir."
(Erdemli insan, yaamnn her aamasnda ilkelerine baldr. Eline frsat
gese dahi asla kt bir i yapmaz.)
(22) Kuni ni ni gon nai
"Erdemli insann iki laf olmaz."
(Erdemli insan, bir konu hakknda tek bir sz syler ve sznn
arkasnda durur.)
(23) Kuni va h o tzaku
"Erdemli insan ahaneden uzak durur."
(Erdemli insan, canllara kar efkatlidir. Hi bir canlnn yaamna
kastetmez.)
(24) Kuni va ureezu osorezu
"Erdemli insan, tasa ve korku nedir bilmez."
(Erdemli insan, doruluktan ayrlmad
korkmasn gerektiren bir durum olmaz.)

iin

endielenmesi

ve

(25) Kuni va bun o motte tomo o kai i, tomo o motte cin o tasuku
"Erdemli insan; kitap sayesinde dostlarn bir araya getirir, dostlar
sayesinde insanlara hizmet eder."
(Erdemli insan, bilgi yolunda ilerlemek iin dostlarn bir araya getirir.
Dostlarndan rendikleri sayesinde dier insanlara da faydal bir insan olur.)
(26) Kuni va hi ni san kokasu
"Erdemli insann dncesi gnde defa deiir."
(Erdemli insan, srekli yeni bilgiler edinir ve kendini yeniler. Erdemli
insan, kendi ierisinde srekli bir deiim ve geliim ierisindedir.)
(27) Kuni va hy hensu
"Erdemli insan srekli deiir."

74

Okan Haluk AKBAY

(Erdemli insan, srekli olarak kendini yeniler. Sabit fikirli ve dar kafal
deildir.)
(28) Kuni va gi ni satori, cin va ri ni satoru
"Erdemli insan drstlk ve doruluu, sradan insan ise kazancn
dnr."
(Erdemli insan; drstlk ve doruluu, maddi kazancn zerinde tutar.)
(29) Kuni va iu ni nayamu
"Erdemli insan syleyecei sz iin sknt eker."
(Erdemli insan, azndan kan her kelimeye dikkat eder. Bu yzden,
konuurken yanl bir ey sylememek iin sknt eker.)
(30) Kuni va gen ni sukunaku ite, okonai ni bin naran
"Erdemli insan az konuur, hareketlerine dikkat eder."
(Erdemli insan, fazla konumaz ve davranlarnaysa ok dikkat eder.)
(31) Kuni va gen o motte hito o agezu, hito o motte gen o hai sezu
"Erdemli insan; sz iin insan kullanmaz, sahibine bakarak da sz
pe atmaz."
(Erdemli insan; doru sz syledii iin birisinden hemen faydalanmaya
kalkmaz, sahibine bakarak iyi bir sz de grmezlikten gelmez.)
(32) Kuni va ctatsu i, cin va katatsu
"Erdemli insan yukar kar, sradan insan aa iner."
(Erdemli insan; kendisine ve evresine faydal olacak bilgilerle
donanmaya alr. Sradan insan ise, lzumsuz bilgiler renmeye alr.)
(33) Kuni va kore o onore ni motome cin va kore o hito ni motomu
"Erdemli insan; kendisinden ister, sradan insan bakalarndan ister."
(Erdemli insan; kendi ayaklar zerinde durmaya alr ve bakalarndan
bir ey talep etmez. Sradan insan ise, her eyi bakalarndan talep ederek elde
etmeye alr.)

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

75

4. DEERLENDRME
Konfyanizmin ahlak sistemi iinde nemli bir yer tutan "erdemli insan"
(kuni) kavramna ilikin Japon ataszlerinde, ideal insann sahip olmas
gerektii dnlen eitli vasflarn betimlendii grlmektedir.
"Erdemli insan" (kuni) kavramna ilikin ataszlerine genel olarak
bakldnda; nemli bir ksmnn insan ilikileri ve sosyal sorumluluklara dair
eitli tavsiyeler ve uyarlar ierdii grlmektedir. nsann sosyal bir varlk
olmas, insan yaamnda toplumsal hayatn ve dier fertlerle olan ilikilerin
nemli bir yer tutmas, bireysel davranlarn toplumun biimlenmesi zerindeki
byk etkisi, bireyler arasndaki ilikinin niteliinin toplumsal yaam kalitesini
dorudan etkilemesi gibi zellikler, cemiyet hayatnda insan ilikilerinin ve
sosyal sorumluluklarn ne denli nemli olduunu ortaya koymaktadr. Bu adan bakldnda, makalede ele alnan ataszlerinin nemli bir orannn insan
ilikileri ve sosyal sorumluluklara ilikin oluu anlaml ve ilgi ekicidir. Dier
yandan, yine bu konuyla balantl olarak; kiinin sahip olmas gereken prensipler ve etik kurallar zerinde de durulduu ve buna ilikin eitli tavsiye ve uyarlarn yer ald grlmektedir.
Makalede incelenmi olan ataszlerinde dikkati eken bir baka zellik,
"bilgi" ve "eitim" kavramlarnn zerinde de nemle durulmu olmasdr. Gerek insanlarn kiisel yaamlarna doru ekilde yn verebilmeleri, gerekse toplumsal ilerleme iin son derece nemli olan "bilgi" ve "eitim" zerinde durulmu olmas manidardr.
Sonu olarak, "erdemli insan" (kuni) kavramna ilikin Japon ataszlerinde geen tavsiye ve uyarlarn; evrensel zellikler tad, zaman ve mekn
fark gzetmeksizin tm toplumlara ve kltrlere hitap ettiini sylemek mmkndr.

76

Okan Haluk AKBAY

KAYNAKA
AKSAN, Doan. (1996). Trkenin Sz Varl. Ankara: Engin Yaynlar
AKSOY, mer Asm. (1989). Ataszleri ve Deyimler Szl. stanbul:
nklap Kitabevi
EKER, Ser. (2003). ada Trk Dili. Ankara: Grafiker Yaynlar
Gakken Jiten Henshbu Kotowaza Jiten. (1998). Tokyo: Gakken
HATPOLU, Vecihe. (1972). Trkenin Szdizimi. Ankara: TDK
Yaynlar
ISHII, S., IT, T., & KUBO, T. (1997). Nihon-Shi. Tokyo: Yamakawa
Shuppan.
JUERGENSMEYER, Mark. (2005). Religion in Global Civil Society.
Oxford University Press.
MIYAGOSHI, Ken. (1991). Koji Kotowaza Jiten. Tokyo: bunsha
Nihon Rekishikan. (1993). Tokyo: Shgakukan.
NITOBE, Inaz. (2010). Bushido. Tokyo: Kdansha
PSKLLOLU, Ali. (2002). Trk Ataszleri Szl. Ankara: Arkada
Yaynevi
READER, Ian., ANDREASEN, Esben & STEFANSSON, Finn. (1993).
Japanese Religions Past & Present, Japan Library, Kent, England
SALAM, Musa Yaar. (2004). Ataszleri Kaybolan Kltr Mirasmz.
Ankara: rn Yaynlar
Sanseid Henshjo Kotowaza Kanyku Jiten. (1997). Tokyo: Sanseid
Shin Kokugo Kenkykai - Kotowaza Jiten. (1994). Tokyo: ABC Insatsu
SHIGEMITSU, Mie. (2004). Modern Japonya'da Konfyen Felsef Deerler. (ev. Kasm Aksoy). Deerler Eitimi Dergisi. 2 (6), s. 97-113.
TANNO, Akira. (1999). Kotowaza Jiten. Tokyo: Nihon Jitsugy
Shuppansha
TM, Glden. (2010). Ataszlerinin Deiik Kltr ve Dilleri Anlamadaki Rol. Turkish Studies. Volume 5/4, s.663-678.
YAN, Ping & PAN, Lili. (2010). From Goodness in Chinese
Confucianism to Truth in Japanese Confucianism. Asian Social
Science. Vol.6/3. s.108-112.

Pazarlama letiimi Asndan Marka


Konumlandrma Stratejileri, Marka
Deeri ve Muhasebesi
Brand Positionng Strategies For Marketing
Communications, Brand Value And Accounting
Do. Dr. Sleyman KARAOR*
**
Do. Dr.Yunus CERAN
ZET

Stratejik pazarlamada marka konumlandrmas yaamsal bir neme sahiptir. nk


marka, rnlerin birbirinden ayrt edilmesi, tketiciye rn hakknda bilgi vermesi,
rne bir kimlik kazandrmas ve imaj yaratmas, asndan son derece nemlidir.
Marka ile pazarda baar salanmas ancak etkili bir marka ynetimi ile gerekleebilir. Marka olgusu, rn ya da hizmetin tketici zihninde dier rakiplerinden ayrt
edilmesi, farkllamas ve bir konuma yerletirilmesi ile salanabilir. Ortaya konulan
bu farkllama tketicilerde marka sadakatini salamaktadr. Baarl bir pazarlama
iletiiminin temeli, baarl bir konumlandrma stratejisinden gemektedir. Dolaysyla marka konumlandrma, markann tketiciye sunduu vaatlerin ve zelliklerinin bir
arada dierleriyle kyaslamal olarak sunumudur. Marka konumlandrmaya ynelik
olarak ok sayda yntem vardr ve bunlarn her biri farkl artlarda uygulanabilir.
nk gnmzde rnler arasndaki farklar giderek azalmakta ve daha fazla birbirine benzemektedir. Bu almada her iletmenin kendi artlarna gre basit bir konumlandrma ynteminden, ok daha karmak ve detayl stratejilere kadar eitli
marka konumlandrma uygulamalar incelenmektedir.

ANAHTAR KELMELER

Pazarlama stratejisi, pazarlama iletiimi, marka farkndal, marka sadakati,


marka konumlandrma.

*
**

Seluk niversitesi, ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi


Seluk niversitesi, ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi

78

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

ABSTRACT

Brand positioning is a vital role in a strategic marketing. Becousethe brand, is


extremely important in terms of seperating products, giving aninformation to the
customer about the product and creating an identity andimage to product. Achieving
success in market can be realise with an efficientbrand management. Brand
phenomenon can be provided by distinguishing anddifferation procuct or service
from the competitors in costomers mind and canbe also provided placing a position.
This differention enables the brandloyalty among customers. The fundemental of a
success marketing communication ispasses from success positioning strategy.
Therefore brand positioning is wholeand comperative presentation of assurances and
qualificiations enables from thebrand to customer. There are several methods about
realising brand position andanyone of them can be put in to practice in different
conditions. Becouse nowadaysdifferences in products are getting decreasing ,they
are getting more resembleto each other. In this study it has been trying to research
various brandpositioning practises up to more complicated and detailed strategies
ratherthan positioning basic methods in each firms according to their own
conditions,

KEY WORDS

Marketing strategy, marketing communications, brand awareness, brand


loyalty, brand positioning.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

79

1. GR
rn ve marka birbirinin ayrlmaz paras ve tamamlaycsdr. Bir rnn
baars, rn markas ile yakndan ilgili olurken, bir markann baars da rne
ilikin zelliklerinden daha ok, markann kolay sylenebilmesi, tantm ve reklam
faaliyetleri ile alm satm srecinde en ok kullanlan ksmna, sonuta rnn adna
ok yakndan baldr. Marka adnn hem rnle uyumlu ve hem de tketici grubu
ile bark olmas olduka nemlidir. Marka adnn, tketiciler tarafndan renilmesi ve hafzalarda yer etmesi gereklidir. nk, marka hafzaya yerletirilen bir
zel isimdir. Etkili bir marka yaratmak ve pazarda kalc olabilmenin yolu marka
konumlandrmasndan gemektedir. Bu nedenle marka konumlandrma stratejilerinin oluturulmas ve uygulanmas gereklidir.
Konumlandrma pazarlama iletiiminin yol haritas gibidir. Pazarlama iletiiminde konumlandrma almalar rn ya da hizmetin hedef kitlesinin tespitinin hemen ardndan oluturulmas gereken bir sretir. Konumlandrma almalar rn ya da hizmetin kimlere nasl ve ne gibi artlarda sunulacana kadar
bir srecin planlanmasnda yaamsal nem tamaktadr. Btnleik pazarlama
iletiiminin etkili olarak uygulanabilirliinin tek art iyi bir konumlandrma
stratejisinden gemektedir. Pazarlama iletiimi ile uraanlarn en temel amac
kresel lekte bir marka yaratmak ve bu yaratlan markalara bal sadk tketiciler (marka sadakat) oluturmaktr.
2. MARKA KAVRAMI
Marka konumlandrma stratejileri ortaya konulmadan nce marka kavramnn ne anlama geldii aklanmaldr. Amerikan Pazarlama Birliinin tanmna gre marka, bir rn ya da bir grup satcnn rnlerini ya da hizmetlerini
belirlemeye, tanmlamaya ve rakiplerin rnlerinden ya da hizmetlerinden ayrt
etmeye yarayan isim, terim, iaret, sembol, dizayn (tasarm), ekil ya da tm
bunlarn bileimi (Odaba ve Oyman, 2005:360) olarak tanmlanmaktadr.
Standart olarak baz rn veya hizmetler dnda kalan ve ok sayda iletme
tarafndan retilen rnler, tketicilere saladklar temel fayda asndan aslnda birbirinden farkl deildir. Marka, bu rnleri birbirinden ayrt etmek, tanmlamak, rn hakknda bilgi vermek ve imaj yaratmak, rne kimlik kazandrmak iin bu rn ve hizmetlere ilave edilen isim, iaret, sembol, renk, ambalaj,
etiket gibi baz unsurlardan olumaktadr. Marka, rnn benzer rnlerden daha rahat ayrt edilmesine ve tannmasna, rn veya hizmetin tantlmasna,
farkllk yaratlmasna, beendirilmesine, pazarda iletme ve rn imajnn yer-

80

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

letirilip tutundurulmasna son noktada ise rne bamllk yaratlmasna yardmc olur. Bir markann gc satn alma kararlarn etkilemesine baldr.
Marka en genel olarak tketici iin bir imaj ve garanti salayarak satn alma
kararlarnda belirleyici olabilirken, retici iin hem bir maliyet ve sorumluluk,
hem de uzun dnemde srdrlebilir bir sat garantisi ve varlktr (Gemci vd.,
2009: 108).
Marka kavram, ounlukla marka adlar iin kullanlr ve onun grafiksel
anlatm, tanm (logo), amblemi ve resmidir (Mercedesin yldz gibi). Marka,
bir ya da bir grup reticinin mal ve hizmetini tanmlamaya, tantmaya ve rakiplerinkinden ayrp farkllatrmaya hizmet eden isim, szck, sembol, dizayn,
iaret, ekil, renk ve bunlarn bir bileimidir. Markann bir ad, birde sembol
vardr. kisi birden bir rn rakip rnlerden ayrr. O halde marka, rn tanmlayarak birbirinden ayran, ona kimlik kazandran, bir lde kalitesini garanti eden bir isim ve simge olduuna gre, rekabetin markalar arasnda srd rahatlkla sylenebilir. Aslnda marka, oluturulmaya allan imaj ve ismiyle rn ve hizmetlere kimlik kazandrmaya ynelik faaliyetler btn olarak da
ifade edilebilir. Bir dier tanma gre ise marka, herhangi bir iletme tarafndan
retilerek, bir ya da daha fazla arac kurum tarafndan pazara sunulan mal ve
hizmetlere kimlik kazandran, ilgili rn rakiplerinkinden farkl klan bir terim
(Coca-Cola, Nestle, Mavi Jeans, Nokia gibi), sembol veya ekil (Pumann panteri, Mercedes-Benzin yldz, Milkann inei gibi), isim (Selpak m, kat
mendil mi? Sana m, margarin mi?) veya bunlarn bir kombinasyonudur (Ceran
ve nal, 2004: 74-75). Dolaysyla bir iletmenin mal ya da hizmetlerini tanmlayp mal ya da hizmetlerin dier rakiplerinden ayrt edilmesi ve farkllatrlmasn salayan bata isim olmak zere, sembol, tasarm ya da bunlarn bileimi
markadr (Ateolu, 2003:40). Marka gerek kalite, gerekse drst bir alma ve
i hacmi sembol olarak hak sahibini tantan iaretlerdir. Marka ayn zamanda
bir grup retici ya/ya da satcnn mal ve hizmetlerini belirlemeye, tantmaya ve
rakiplerinkinden ayrp farkllatrmaya yarayan isim, terim, szck, simge
(sembol), tasarm (dizayn), iaret, ekil, renk ya da bunlarn bileimleridir (Can,
2007:226). Markann, greceli bir kavram olmas farkl kavramsal tanmlamalarnn yaplmasna sebep olmaktadr. Tanmlamalarda ne kan zelliklerine
gre markaya ilikin temel kuramsal tanmlamalar aadaki gibi kategoriletirilebilir (Ayhan, 2009:32);
i. Mterilerin bir rn, hizmet, ticari unvan ya da imajla ilgili herhangi
bir ey gibi dnd bir imaj ya da fikir olarak tanmlanmaktadr.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

81

ii. Tahmin edilebilir sonular ve kullanm salayacak gvenilen ve inanlan rn ve hizmetler olarak ifade edilmektedir.
iii. Bir ideali ya da istenen tatmin dzeyini temsil eden unsur eklindedir.
iv. Bir iletmenin mterilerine verdii bir szdr.
v. Mterilerin kalplerinde ve zihinlerinde yaayan ve bir yaam biimi
olduuna inanlan yapdr.
vi. Ekonomik bir varlktr ve muhasebecilerin iyi niyet ifadesinin somut
eklidir.
Markann giderek nem kazanmas marka sadakat denilen bir kavramn
ortaya kmasna sebep olmutur. Marka sadakati; tketiciler nezdinde bir markaya kar olan olumlu tutum ve koruma davran arasndaki ilikinin gcdr.
Marka sadakati yaratlmak istenmesinin amac, tketicide satn alma davrann
deitirebilme ve dier dsal etkilere ve potansiyellere karn ayn marka ya da
marka grubunu tekrar tekrar alma davrann kazanmasn salamaktr (Eren ve
Erge, 2012:4457).
Marka olmann esas farkndalk yaratmasndadr. Dolaysyla bir marka
olgusundan bahsedebilmek iin tketicilerin zihninde fark edilebilirliinin bulunmas gerekir. Farkndalkda ama, tketicilerin zihninde dier markalar ile
kyaslanp karlatrma yaplabilmesidir. Marka farkndal, tketicinin satn
alma srecinde nemli bir rol oynar. nk tketici hafzasna kaznm olan
markalar, satn alma srecinde daha fazla tercih edilmektedir (Aktepe ve Ba,
2008:84). Marka kimlikleri olarak nitelendirilen logo, iaret ve sz gibi unsurlar
marka farkndalnn ortaya konulmasnda en temel belirleyici unsurlardr (Erci vd., 2009:160). Marka bilgisi markalarn srekli zihinde yer almas ve satn
alnmas iin son derece nemlidir. Bir nevi marka bamll yaratmak olarak
da ifade edilebilir. Belirli bir sre zarfnda tekrarlanan satn almalar olarak tanmlanan (Akyldz, 2010:934) marka sadakatinde ama, tketicinin baka bir
markay aklna bile getirmemesidir.
Marka sadakati ile ilgili olarak iki temel yaklam ifade edilmektedir. lki;
sadakati yalnzca davransal boyutu ile inceleyen yaklamdr. Bu yaklama
gre marka sadakati, tketicilerin tekrar eden satn alma davrann temsil etmektedir. kinci yaklam ise, hem davransal hem de tutumsal boyutlar kapsayan karma bir bak asn savunmaktadr (zdemir ve Koak, 2012:133).
Rekabeti piyasa yaps marka sadakatini daha nemli hale getirmesine karn

82

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

zellikle pazarda rn ya da hizmetin konumlandrlmasnda zorluklarn yaanmasna sebep olmaktadr.


3. KONUMLANDIRMA KAVRAMI VE NEM
Marka konumlandrma, genellikle bir rn/hizmetin ve onun ayrlmaz ve
tamamlayc bir paras olan markann tketiciler tarafndan tanmlanp dier
rakiplere gre tketici hafzasnda belirli bir yer edindirmesine ynelik uygulamalardr. Rekabetten dolay konumlandrma son yllarda modern pazarlamann
en nemli unsurlarndan biri haline gelmitir (Erdem vd., 2010:353).
Konumlandrma, nemli zellikleri itibariyle rnn tketiciler tarafndan tannmas ve rakip rnler ile beraber tketici zihninde igal ettii yerdir
(Kocaba ve Elden, 1997:41). Bir maln konumu, tketicinin almak istedii mal
ile ilgili kyaslamalar yapmasn, mala ilikin n duygu ve dncelerinin gelimesini ve marka imajnn ortaya kmasn salamaktadr. Marka imaj, tketicinin hafzasnda marka hakknda oluturduu znel ve algsal olgular btn
olarak tanmlanmaktadr. Tketiciler bir markayla ilgili hatrladklar btn armlar kullanarak hafzalarnda o markann imajn oluturmaktadr (Eren,
2012:454). Marka imaj oluturmada doru ve olumlu imaj artran marka
ismi rn ynetiminde ve pazarlama iletiiminde konumlandrma, pazarlama
yntemlerinin z olarak tanmland iin ok nemlidir (Morgan ve Pritchard,
2006:339).
Marka konumlandrma, markay tketicinin hafzasnda rekabeti bir stnlk tayan konuma yerletirme giriimidir. Bu adan marka konumlandrmas, markann tketiciye sunduu vaatlerin ve zelliklerin toplamn ifade etmektedir (Can, 2007:233). Pazarlama iletiiminde yalnzca pazarlama ynetiminin deil ayn zamanda hedef kitlenin de bak as dikkate alnarak rakip
iletme ve kurulularn rnleri ile birlikte marka konumlandrlmaldr. Etkin
bir konumlandrma stratejisi ile markann ileride nasl deerlendirilecei ve alglanaca hususunda esas olarak iki soruya yant verilmelidir (Schweiger ve
Schrattenecker, 1992:113):
- lki, rakip iletmelerin rnleri ile kyaslandnda markann hangi zellikleri ncelikle alglanmaldr?
- kincisi; satn alma srecinde markann rakiplerine ve pazarda ideal
marka olarak alglanan marka ile kyaslandnda nasl deerlendirilmesi gerektiidir. Sz konusu bu sorularn yantlanmas sreci tamamlandktan sonra uy-

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

83

gun konumlandrma stratejisi aratrlmaldr. nk amaca gre farkl konumlandrma stratejileri uygulanmas gerekmektedir.
4. MARKA KONUMLANDIRMA YAKLAIMLARI
Marka konumlandrmann temeli belli bir marka kiilii yaratmadr. Marka kiilii; bir markann insani zelliklerle ilikilendirilmi bir set olarak tanmlanr (Torlak ve Uzkurt, 2005:16). Konumlandrma temelde;
Eksik ya da yetersiz konumlama (alclarn marka hakknda ok zayf
fikirlerinin olmas durumu),
Ar konumlama (alclarn markayla ilgili ok geni bir resme sahip
olmalar, varyasyonlarn bilmeleri),
Kafa kartran konumlama (alclar markayla ilgili kark imajlara sahip olabilmesi) ve
Kukulu konumlama (rnn zellikleri, fiyat ve reticinin kimlii konularnda tketicinin kuku duymas durumu) olmak zere drt tre ayrlarak incelenebilir (Krdar, 2005:241).
Marka konumlandrmaya ynelik olarak ok sayda yntem bulunmasna
karn aada konumlandrmaya ilikin temel yaklamlar;
rn zelliini vurgulayan konumlandrma,
Fiyat kalite ilikisine dayal konumlandrma,
rnn kullanmn vurgulayan konumlandrma,
rn snfn vurgulayan konumlandrma,
rn kullananlar vurgulayan konumlandrma,
Rakipler ile kyaslayc konumlandrma,
Kltrel semboller ile konumlandrma,
Yaam biimine odakl konumlandrma,
Marka kiiliine odakl konumlandrma (Aydn, 2005:61-66; Uztu,
2003:145-146; Sutherland ve Sylvester, 2000:54; Karaor, 2000:75)
eklinde sralanmaktadr.
rn zelliini Vurgulayan Konumlandrma: rne ait bir takm zelliklerin marka armlarnda kullanlmasdr. Bu konumlandrmada rnn kendisine zel zellikleri n plana karlr. rn zelliklerini vurgulayan konum-

84

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

landrma yaklamlarnda en fazla kullanlan uygulamadr. Bu konumlandrma


ile analizlerde ne, niin sorularna somut yant alnabilir. Bir marka ya da rnn olumlu niteliklerini daha dikkat ekici klmak iin, o marka dnldnde olumlu niteliklerinin dnlmesi artrlmak istenildiinde ve bu nitelikleri
markann nitelik gndeminde daha st sralara yerletirmek iin kelimeler ve
imajlar kullanlabilir.
Fiyat Kalite likisine Dayal Konumlandrma: Yksek fiyatn daha kaliteli olduu gstergesi hala etkili olup, bu amala konumlandrma stratejilerinde fiyat kalite ilikisi ok fazla kullanlmaktadr. Bunun en nemli sebebi
yksek fiyatl rn ve hizmetlerin tketicilerin byk ounluu tarafndan daha kaliteli olarak alglanmasdr. Bazen bunun tersi de gerekleebilir ve tketiciler tarafndan yksek kaliteli bir rn ya da hizmet yksek fiyatl olarak da
alglanabilir. Ancak konumlandrma almalarnda ou zaman hedef kitleye
fiyat-kalite asndan yksek kalite ancak dk fiyat uygulamas dier markalara kar bir stnlk salamak amacyla kullanlmaktadr.
rnn Kullanmn Vurgulayan Konumlandrma: Tketici zerinde bir
rnn ne zaman ya da nasl kullanlacana ilikin bir etki yaplarak, bilgilendirilmesi salanabilir. rnek olarak bir biskvinin ay saatinde ay ile tketilmesine ynelik hazrlanan bir reklam mesaj hedef kitle zerinde daha spesifik
bir konum igal edecektir.
rn Snfn Vurgulayan Konumlandrma: Bir rnn ayn kategori ierisindeki rnlerle birlikte anlmas istendii ve sz konusu rn grubu ile rekabet edilmek istendii rn snf iinde konumlandrlmasdr. Bu tarz bir uygulamaya ancak gda sektrnde zelikle de iecek sektrnde ska rastlanr. rnein, scak iilmesi gerektii konusunda belki de tartmaya dahi girilmeyecek
bir iecek olan Nescafe, yaz aylarnda rnn souk iilen bir versiyonda piyasaya srerek serinletici iecek kategorisinde konumlandrma yapmtr.
rn Kullananlar Vurgulayan Konumlandrma: rn kullanan hedef
kitlenin aka belirtildii ve kullanclarnn aka tanmland bir konumlandrmadr. Bu tarz bir konumlandrma hala kullanlmasna karn eskiden olduu
kadar etkin deildir. nk erkeklerin kulland bir rn rahatlkla kadnlar
da kullanmakta, ya da kadnlarn da kullanabilecei bir yeniden yaplanmaya
gidilebilmektedir.
Rakipler le Kyaslayc Konumlandrma: Rakipler ile kyaslayc konumlandrma yaklamda rnn rakip rnlerden farkllk arz eden ynleri n plana
karlmaktadr. Piyasa ekonomisinin uyguland bir ekonomik sistemde rn-

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

85

ler arasnda mutlak stnlk denilen bir yaklamdan sz edilemez. Bunun yerine rnler arasnda mukayeseli stnlkten sz etmek daha doru bir yaklam
olacaktr.
Kltrel Semboller le Konumlandrma: Tketim ekonomik etkenler sonucu olumu farkllklar ortaya koymak iin yaplan bir faaliyet olmayp, sosyal gruplar arasnda farkllklar oluturmaya yarayan toplumsal ve kltrel uygulamalar dizisi durumundadr. Buna gre tketim kalplar etkileyen tek unsur
ekonomik adan gelir dzeyi olmayp bunun yannda tketici bireyin kltrel ve
sembolik deerleridir.
Yaam Biimine Odakl Konumlandrma: Kiilerin toplumsal katmanlar
ierisindeki yerinin belirlenmesi asndan tketim nemlidir. ada sanayilemi toplumlarda kiiler her zaman iin birbirleriyle yz yze iliki kuramadklar iin yesi olduklar toplumsal katmann tketim normlarn benimsemekte ve bu normlara uygun tketim biimlerini tketmektedir. Tketime bu kadar
ynelen kiiler, tketim davranlarn ise belli bir yaam tarzna baml kalarak gerekletirmektedir. Yaam tarz adeta tketicileri grnmez bir el gibi
kontrol altnda tutmaktadr. Deiik tarzlar fertler arasnda dnce, tutum ve
davran farklarnn ortaya kmasna neden olmaktadr.
Marka Kiiliine Odakl Konumlandrma: Pazarlama iletiiminde rnlere insan kiiliklerinin zellikleri yklenerek bir marka kiilii yaratlmaya allmaktadr. Bu yaklam, sembolik fayda sunan markalarn konumlandrmasnda ska bavurulan bir yaklamdr. Marka kiilii ile yaam biimi mesajlar
arasndaki fark birincisinde markaya, ikincisinde kullancya odaklanma eklinde aklanmaktadr.
Reklam konumlandrmas ile sz konusu maln markasnn alclarn sbjektif alglamasnda yle bir pozisyon yaratmal ki alcnn ideal dncesine
ulalabilsin. Bu sylendii kadar kolay olmayp, genellikle birok markann
pazardaki baarszl konumlandrmadaki eksikliklerle ilgili olmaktadr (Aydn, 2005:66).
5. MARKA KONUMLANDIRMA STRATEJLER
Markayla pazarda baar salanmas ancak etkili bir marka ynetiminin
desteiyle gerekleebilir (Ilcak, 2005:97). Baarl bir konumlandrma stratejisi ancak tketici tercihleri temeline dayanlarak yaplrsa uzun soluklu olabilecektir. Bu sebeple pazarlama iletiiminin temeli baarl bir konumlandrma
stratejisi ile balatlabilir. Baarl bir stratejinin gelitirilmesi ise yaratc pazar-

86

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

lama iletiim taktikleri ve tketici tercihlerinin iyi analiz edilmesi ile oluturulabilir. Aadaki ekilde konumlandrma stratejileri ve yaratc pazarlama iletiimi taktikleri arasndaki iliki grlmektedir.
ekil 1: Konumlandrma Stratejileri ve Yaratc Pazarlama letiimi Taktikleri
Arasndaki liki

Konumlandrma stratejileri

Yaratc pazarlama
iletiim taktikleri

Tketici tercihleri

Kaynak: Akt. akir Erdem, Sreyya Karsu, Emre Memi ve Ouz Yldz, Denim Pazarnda
Marka Konumlandrmalarnn Karlatrlmas, Marmara niversitesi ..B.F. Dergisi, Yl
2010, Cilt XXVIII, Say 1, ss.351-384, s.355.

Gnmzde rnler arasndaki farklarn giderek azalmas ve rnlerin


giderek birbirine benzemesi konumlandrmann nemini daha da artrmaktadr.
Bu benzerlikten dolay tketici maddi hazz bir kenara brakm rn ya da
hizmetlerden nasl manevi haz alabileceine ynelmitir. Bu sebeple tketiciye
neyin sunulduundan ok nasl sunulduu ve marka farkndal nemlidir.
Marka farkndal ise; dnme, gz nne alma ve seim avantaj sunma olana salamasndan dolay tketici kararlarnda ok etkilidir. Tketicilerin bir
rn ya da hizmetle ilgili farkndal, bilgisi ve olumlu duygular, iletme iin
bir yatrm nitelii tamaktadr. Markal bir rn markasz olana oranla ok
daha deerli olmakta ve bu art deer marka deeri olarak tanmlanmaktadr
(Ural ve Perk, 2012:12). Markalar kullanclar ile aralarnda bir ortaklk ilikisi
kurmakta ve sosyal bir balln gelimesinde kpr grevi grmektedir (Marangoz, 2006:110).

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

87

Tketicinin dorudan ya da dolayl olarak maruz kaldg markayla ilgili


bilgilerin toplam marka tannrldr. Tannrlktan ama, tketicinin markay
dier markalardan ayrt edebilmesinin salanmasdr. nemli olan markayla
daha nce nerede karlald ya da markann neden dierlerinden farkl olduu deildir, tketicinin o markayla karlalp karlamad nemlidir (Saryer, 2009:118).
Farkndalk piramidi olarak ortaya konulan yapda drt deiik dzey yer
almaktadr (Aktepe ve Ba, 2008:85):
Marka tannml, gemite tketici hafzasnda markaya kar olumu bilinirlii ve ainal vurgular.
Marka hatrlanrl, tketicilerin her daim aklna gelmesi ve tketici
seim iin fazla dnmemesi ve kafa yormamasdr.
Akla ilk gelen marka olmak, o rn segementi iin tketici asndan ilk
akla gelen marka olmaktr.
Marka ismi hakimiyeti, bu seviye tketici asndan en st seviyedir.
Tketici baka markalar deil satn almay, ismini bile aklna getirmemektedir.
Bunun bir ilerisi rnn marka ile anlmasdr. Aadaki ekilde farkndalk
pramidine ilikin bir ekil yer almaktadr.

88

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

ekil 2: Farkndalk Pramidi

Marka ismi
hakimiyeti

Akla ilk gelen marka olmak

Marka hatrlanrl

Marka tannml

Kaynak: Akt, Cemalettin Aktepe ve Mehmet Ba, Marka Bilgisi Srecinde Marka Farkndal ve Alglanan Kalite (Beklenti) likisi ve Gsm Sektrne Ynelik
Bir Analiz, Gazi niversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi Dergisi 10 / 1,
2008, ss.81-96, s.85.

Her iletme kendi ierisinde basit bir konumlandrma yntemi gelitirebilecei gibi, kampanya leine gre ok daha karmak ve detayl stratejilerde
gelitirilebilir. Konumlandrma yapmadan nce iletme ya da kurumun objektif
olarak kendi rn, markasnn tm zelliklerini tespit etmelidir. rnein markann ederi, rengi, kalitesi, hedef kitlesi, yaamsal zellikleri, prestiji, bykl,
kullanm rahatl, imaj vb. zelliklerdir. Tm bu tespit edilen kriterlere baml kalarak dier rakip ya da kar markalar ile gerekletirilecek bir konumlandrma grafii zerinde markann konumlandrlmas gerekletirilebilir. Satn
almaya uygun objektif lekte tespit edilen kriterlere gre ikili, l, drtl ve
hatta daha fazla kriter ile ok boyutlu bir grafik oluturulabilir. Bu grafik zerinden rn ya da hizmetin konumlandrlaca yer ifade edilebilir. Kotlere gre konumlandrma yaplrken aada sralanan durum ve olanaklar gz nnde
bulundurulmaldr (Akt; Can, 2007:233):

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

89

Vasf Konumlandrmas: rn ya da marka vasf ya da zellik zerine


konumlandrlr.
Yarar Konumlandrma: rn bir yarar vaat eder.
Kullanm Uygulama Konumlandrmas: rn belirli bir uygulama iin en
iyi olarak konumlandrlr.
Kullanc Konumlandrmas: rn hedef kullanc grup iin konumlandrlr.
Rakip Konumlandrmas: rnn rakip rnlerden farkl ya da stn olduu ne kartlr.
Kategori Konumlandrma: Kendini iinde bulunduu kategorinin lideri
olarak tantmadr.
Kalite/Fiyat Konumlandrma: rn belirli bir kalite ve fiyat dzeyinde
konumlandrlmaktadr.
Nasl ve hangi durum kullanlrsa kullanlsn ilk batan konumlandrma
ok stratejik yaplmaldr. nk ilk dme yanl iliklenirse geri kalan btn
dmeler de yanl iliklenecektir.
Markalama hemen gerekletirilebilecek bir unsur deildir ve markalama planl bir oluumun ancak uzun vadeli bir ina srecinde oluan bir yap
arz etmektedir. Marka ina sreci pazarlamann her aamasnda bulunan; rekabeti bir yapda pazar analizi, rn ya da hizmet gelitirme, marka konumlandrma, tantm, datm, promosyon, mteri ilikileri, baar ltleri ve genileme politikalarn izleyen bir sreci ifade etmektedir. Markalama sayesinde
irketler uzun vadeli rekabet avantajlar elde edebilecektir (ztrk, 2010:31).
Konumlandrmaya ilikin rn ya da hizmet yapsna uygun konumlandrma rnekleri verilebilir. Aada sadece iki boyutlu basit olarak Amerikan
otomobil piyasasndaki bir konumlandrma rnei grlmektedir. Konumlandrma basit olabilecei gibi matematiksel modellerin de yardmyla ok boyutlu
ekilde de oluturulabilir. Konumlandrma bir pazarlama stratejisinde en st
dzeydeki karar srecine yardmc olabilmektedir. nk konumlandrma ile
pazarlamas planlanan rn ya da hizmetin pazarda dier rn ve hizmetler arasndaki yeri belirlenmektedir. Verilen konumlandrma rneklerinde grafik zerinde iki veya boyutlu koordinasyon sistemi kullanlmakta olup her bir eri
farkl bir deerlendirme boyutunu gstermektedir.

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

90

ekil 3: Otomobil Markalar in ki Boyutlu Bir Konumlandrma Modeli

Spor araba nitelii yksek

*Corvette

*Jaguar

*Firebirol

*Camaro
*Cagri
*Monte Carlo

Yksek
prestij
yksek
fiyat

Ekonomik
*Vega

*Buic
*Chevy

*Continent
a
*Cadillac

*Dart
*Mercedes

*VW
Spor araba nitelii dk

Kaynak: Werner Kroeber-Riel, Strategie und Technik der Werbung,


Verhaltenswissenschaftliche Ansatze, 2. Auflage, Verlag W.Kohlhammer,
1990, s.46

Konumlandrma lei devaml olarak maln dier mallardan farkll ile


pazardaki pozisyon ve yeri zerine kurulmaldr. Kyas edilebilecek rekabet
markalar yoksa o zaman o maln konumu da bulunmamaktadr. Btnleik pazarlama iletiiminin uygulanabilirliinin tek art iyi bir marka konumlandrmasndan gemektedir. nk konumlandrma stratejisi youn iletiim mesajlarna
maruz kalan toplumlarda duyulma sorununa en yakn ilgiyi gsterebilen bir dnce tarz olmaktadr (Elden, 1997:24). Bir markay tanmlayan, farkllatran

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

91

bir unsur da iletiim abalaryla srekli olarak desteklenen tketici hafzasnda


markann alglan biimidir. Bu sebeple konumlandrmann marka ynetimi
stratejilerindeki yeri ok nemlidir (Krdar, 2005:241).
Aada Amerikan kahve pazar iin yaplm, imaj zerine kurgulanm
bir konumlandrma almas grlmektedir. Burada gerekletirilen konumlandrma tamamen ynetimin kararna ve dncelerine dayandrlarak gerekletirilen sezgisel bir konumlandrma trdr.

ekil 4: Kahve Pazarna Ynelik Sezgisel Konumlandrma

Kuvvetli, keskin, lezzetli tat

*Regular
coffe

*Tasters
Choice

Yumuak
kullanml

Sert
kullanl
*Maxim

*Instant
coffee

Yumuak ve hafif tat

Kaynak: Gnter Schweiger, Gertraud Schrattenecker, Werbung, Gustav


Fischer Verlag, 1992, s.114.

Marka konumlandrmada iletmenin faaliyet gsterecei hedef pazarda


mal ya da hizmetlerinin nerede duracann tanmlanmas sreci belirlenmektedir. Mteri bak asyla marka konumlandrmada, hedef pazar olarak bilinen
mteri grubunun, markann belirli bir pazarda elde ettii yeri alglay biimi

92

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

oluturulmaktadr. Markann hedef kitlede bir konumu olmas gerekir. Markann bir konumu olmaz ise, marka mterilerin hafzasnda bir deer yaratamaz.
Dolaysyla iyi ve etkili bir marka konumlandrmas, rnn baars iin ok
nem arz etmektedir (iftci ve Cop, 2007:739). Sezgisel ve ynetim kararna
dayal konumlandrma ynetimi ve kampanya yrtclerini yanl ynlendirebileceinden olduka fazla sakncalar iermektedir. Bu sebeple sezgisel ve ynetim kararna dayal konumlandrmadan mmkn olduunca uzak durulmasnda saysz yararlar grlmektedir. Bu sebeplerden dolay konumlandrma yapmadan nce objektif leklerde bir pazar aratrmas yaplarak hedef kitlenin
dnce ve talepleri ak bir ekilde ortaya konulmaldr.
Bu tarz bir amaca ynelik olarak yaplan bir pazar aratrmasnda 100
adet yeterli alm gcne ve pazar hakknda yeterli bilgiye sahip renci zerinde yaplan aratrmada spor ayakkabs (Adidas, Puma, Reebok, Nike,
Kangaroos) zerinde 19 zellii baz alarak bir aratrma yaplmtr. Bu baz
alnan davranlardan (geleneksellik, belli bir kitleyi temsil etmesi, yksek kalitede, uluslararas rekabet yeteneini, bilinen sportmen kabiliyeti tamas, pahal
olmas, dinamik olmas, byk bir seim olarak bilinmesi, yeni teknik ve donanm durumu, modern gsteri tamas, gvenilirlik, gndelik ve sradanlk, gelecee uyum gstermesi, gsterili reklamnn bulunmas, modernlik, spor yapmada baarlarnn olmas, uzun mrl ve dayankl bir yap iermesi, kaba
olmas, genlii temsil etmesidir) kan sonulara gre bir konumlandrma lei kartlmtr (Schweiger ve Schrattenecker, 1992:116). Aratrmada yukarda nceden tespit edilen her bir gsterge ile marka arasndaki ilikiye, verilen
cevaba gre puanlar verilmitir. Buradan kan saysal deerlere gre bu markalarn konumlandrma leindeki pozisyonu tespit edilmitir. Marka konumlandrmas asndan Adidas kaliteli ama ayn zamanda sradan bulunmu, Puma da
biraz zel ama daha dk kalitede deerlendirilmi, aksine Nike ve Reebok
kalite asndan dk olmakta, ancak Adidas ve Pumaya gre daha fazla talep
edilmektedir. Bu verilere gre gerekletirilen konumlandrma lei aada
verilmektedir.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

93

ekil 5: Spor Ayakkablarnda Marka Konumlandrmas

Faktr 2
Pahal, belli bir gruba aidiyet gstergesi

*Reebok

*Nke

Faktr 1
Uzun
mrl,
dayankl,
yksek
kalite,
gvenilir

Genlik,
modern
*Puma
*Addas

*Kangaroos

Gndelik, sradan

Kaynak: Gnter Schweiger, Gertraud Schrattenecker, Werbung, Gustav


Fischer Verlag, 1992, s.116.

Yukardaki lekte tamamen pazar aratrmasna dayal bir konumlandrma almas gerekletirilmitir. Konumlandrmann esas hedef kitlede
marka ya da markalar hakknda var olan kanaat ve tutumlarn tespit edilmesidir.
Dolaysyla konumlandrma, mterilerin mevcut ya da karlacak rnleri,
markalar pazarda nereye yerletirdiklerini gstermektedir. Konumlama, bir
rnn dorudan doruya rakip rnlere ve de iletmenin kendi rettii dier
rnlere kar imajnn gelitirilmesini ifade etmektedir (Tek, 1990:751). Ama,
ynetimce belli bir rne alclarn dikkatini ekmek ve o rn benzer rnlere
gre, iletme lehine olumlu bir ekilde farkllatrmaktr.
Tketiciler zerinde marka armlar, hem iletmeye hem de hedef kitleye eitli yollarla deer yaratarak, pazarlama evresindeki iletiim ilevini

94

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

salamas asndan nem tamaktadr. Marka armlarnn deer yaratmada


kulland yollar; bilgi ileme / geri arma, hatrlamaya yardmc olma, farkllatrma / konumlandrma, satn alma nedeni oluturma, olumlu duygular / tutum oluturma ve genileme iin temel oluturma eklinde sralanabilir (Aktepe
ve ahbaz, 2010:75). Konumlandrma iletmenin sunusunu rakiplerin sunduklarndan farkl klmak olduundan rn ve hizmetlerin sunumunu da rakiplerinkinden farkllatrmak gerekmektedir. Bu noktada farkl durum ortaya kmaktadr. Bunlar (Odaba ve Bar, 2002:69);
-letmenin rnnn tamamen rakip rnlere benzemesi,
-Rakip rnlerden farkl olmas
-Rakip rnlere gre rnn stn olmasdr.
Marka konumlandrmada yukarda tespit edilen unsurlar da gz nne
alnarak marka konumlandrma yaklamlarndan kendisi iin en uygun olabilecek marka konumlandrma yaklamlarndan biri uygulanabilir.
6. MARKA KONUMLANDIRMA STRATEJLERNDE DKKAT
EDLMES GEREKEN UNSURLAR
Marka konumlandrmada en nemli nokta markann kendi rn kategorisinde ve rakipleri karsnda pazarda nerede duracana karar vermesi sreci ile
e zamanl olarak markann tketici hafzasnda nerede konumlandrlaca ile
ilgili tm srelerin de birlikte bir uyum iinde gelimesini salamaktr (Erdem,
vd., 2010:353). Bunun iin marka konumlandrmas yaplrken dikkat edilmesi
gereken baz unsurlar bulunmaktadr. Konumlandrmada eksiklikleri en aza indirebilmek iin aadaki hususlara dikkat edilmesi gerekmektedir (KroeberRiel, 1990:46-49).
i. Maln zellikleri vurgulanmaldr: Yeni retilen mallarn alclar iin
nemli olan zelliklerinin hangisinin reklamda vurgulanaca kolaydr. Ama
ou mal reticileri bu durumda deildir. Bir maln konumlandrmas iin uygun olan zelliklerini bulmak genelde ok zor bir grevdir. Bunun iin iki klasik yntem bulunmaktadr:
- Reklam, maln fonksiyonel ve doal zelliklerini sunabilmektedir. Byle bir reklam daha ok bilgiye yneliktir. Buna klasik araba reklamlar rnek
olarak gsterilebilir. Konumlandrma zellikleri olarak arabann dizayn, yapl vs. olmaktadr. Alclarda ok az da olsa bilgi uyandran, bir maln rengi, ambalaj gibi zellikler bir mal rekabet malndan ayrt etmeye yarayacaktr. Fakat
byle zellikleri aramak bazen zararl olabilmektedir.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

95

- Reklam, mala zel bir yaam tarz zellii verebilir. Genelde byle durumlara iletiimsel konumlandrma ad verilmektedir. Klasik sigara reklamlar
buna rnek olarak verilebilir. Reklam bu durumda daha ok gdlere ynelik
hisleri ve tecrbeleri n plana karabilir. Kiilere ynelik konumlandrma bugn en ok kullanlan konumlandrma eitlerindendir.
ii. Alclar iin albenili ve ilgi ekici olmaldr: Maln hangi zellii konumlandrma iin seilmi olursa olsun, bu zellikler alclar tarafndan ilgi ekici olarak alglanmal ve yaanmaldr. ou zaman mal retenlerin ya da reklam planlayanlarn ngrdkleri ekilde maln zelliklerinin reklamda n plana
karlmad durumlarla ok sk karlalmaktadr. Bu ise, ou zaman alcnn
beklentileri ile uyumamaktadr. Mal reticileri ve sunucular ou zaman maln
zelliklerinde yaamaktadr. nk alclar maln zelliklerini deil, maln sbjektif faydalarn satn almaktadr. Genelde alclar iin nemli olan veriler, pazar aratrmalar ile belirlenmektedir. Pazar aratrmalar ile ancak o gnk durum belirlenebilir. Konumlandrma ise, her zaman gelecee yneliktir.
iii. Dier mallardan farkllklar sunmaldr: Pazar aratrmalar ile ideal
dncelerin tespit edildii dnlebilir. Doal olarak su uyur dman uyumaz deyimine gre rekabetiler de bunu izlemektedir. Bu nedenle pazar aratrmalar sayesinde tespit edilen zellikler arttka daha ok dikkatli olunmaldr. Bu nedenle u iki hususa zellikle dikkat etmek gerekmektedir;
- Pazar aratrmalarna zen gsterilmelidir.
- Her zaman gelecee ynelik konumlandrma stratejileri gelitirmelidir.
iv. Uzun vadeli konum oluturulmaldr: Bir konumlandrma orta ve uzun
vadeli olarak dnlmelidir. ki ylda bir deien reklam konsepti pek uygun
olmamaktadr. Genelde reklam hazrlatmada nce imaj aratrmalar ile iletmenin imaj tespit edilmekte ve buradan hareketle rekabetilere kyasla eksiklikler
ya da ideale olan uzaklklar tespit edilmektedir. Bu ekilde, imaj eksikliimizi
gidermeye ynelik reklamlar stratejik konseptlerin yerini alamamaktadr. Byle
durumlarda kurumlar eksikliklerin arkasndan komakta, bugn eksiklik giderilebilmekte yarn ise, yine ayn sorun ortaya kmaktadr.
Markaya stratejik zellii veren temel unsur olan konumlandrma, imajn
pazardaki pusulasdr (Erdem, vd., 2010:355). Ancak retici hibir zaman ak
bir konuma eriememektedir. Bu nedenle reklamn kendi konumunu oluturabilmesi iin her zaman stratejik dnlmelidir. nk bu imaj eksikliini de

96

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

giderebilir. Her zaman, imaj eksikliinin giderilmesi stratejinin ana amac deil
yan konumu olmaldr.
Konumlandrmann en nemli grevi, rekabet piyasasnda mevcut olan
mallara kar maln yerinin ve pozisyonunun belirlenmesidir. Bu noktada ise
reklam ou zaman baarszla uramaktadr. Bunun nedeni ise, reklamn birbirleri ile deitirilebilir olmasndandr. Eer bir reklam hem ekil hem de ierik
asndan rakibinin rekabet ettii reklamna alclarn bunlar ayrt edemeyecei
ekilde benziyor ise, o zaman deitirilebilir nitelii tamaktadr. Deitirilebilirliin iki ynn birbirinden ayrt etmek yerinde olacaktr (Kroeber-Riel, 1990:49):
-ekil Asndan Deiebilirlik: Bir reklam ekil asndan dier rekabet
reklamlarna o kadar benzemektedir ki, bunun sonucunda alclarn reklam herhangi bir mal iletmeye ait olarak deerlendirmeleri olduka zorlamaktadr.
Bu deiebilirlik, zellikle marka iletmenin alglanmalarn ve tannmalarn
zorlatrmaktadr. zellikle bir iletmenin ya da bir markann gncelletirilmesi
sz konusu ise deiebilirliin olumsuz ynde etkisi olmaktadr.
-erik Asndan Deiebilirlik: Reklam ekil asndan belli bir iletmeye, markaya ait olarak deerlendirilebilir, fakat ierik asndan deiebilirlik
tamaktadr. Bu deiebilirlik ise bilgilendirme ve gdleme konumlandrmasn engellemektedir. Bir banka reklam dnldnde, ekil asndan bu
reklamn hangi bankaya ait olduu kolayca tannabilir. nk reklamda banka
ad verilmektedir. Reklam ierik asndan bankaya zel bir konumlandrma
stratejisi uygulamaktadr. (Banka mterilerine gven, yaknlk ve hizmette sratlilik vaat etmektedir.) Bu durumda ierik deiebilirdir. nk bu ierii dier bankalarn reklamlar da tamaktadr. Bundan dolay, reklamn konumlandrmas baarsz olmaktadr. Geri, hemen her reklamda deiebilirlik az ya da
ok sz konusu olmaktadr. Bu durumda yaplacak i, mmkn olduu kadar
deiebilirliin zorlatrlmasdr.
Eer bir mal hakknda verilen bilgiler ne kyor ve verilen bilgiler ilgi
ekici deilse, o zaman alclar da mala kar ilgisiz kalmaktadr. Byle bir durumda bilgilerden byk oranda saknlmal ve yaama ynelik konumlandrmaya geilmelidir. Bugnk pazar artlarnda da byk apta eilim bu yndedir. Doyuma ulam bir pazarda mallar, kantitatif olarak aa yukar ayndr ve
birbiriyle deiebilir durumdadr. Mallar arasnda bulunan kk farklar genelde maln zelliinden ya da kalitesinden deil, genelde dizaynndan kaynaklanmaktadr. Bu pazarlarda konumlandrma byk apta mal profili yerine yaam tarz (grnm) parolasna gre yaplmaktadr. Buna gre sigaralar zgr-

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

97

ln, eitliin bir arac olurken, finansal hizmetler (krediler vs.) bamsz bir
yaam tarzna katkda bulunmaktadr. Bugn alclar iin birok mal ya da hizmette ilgi ekici olan, bunlar genelde bir maln yapsal ve fonksiyonel zellikleri deil, bilhassa maln zihinsel ve hissi yaama imkan vermesi ve bylece yaam hissine ve hissi yaam kalitesine bir katkda bulunmasdr (Karaor,
2000:128).
Rakipler arasndaki farklar ne kadar az olursa ve alclar ne kadar mal kalitesine gveniyorlarsa, o kadar yaam tarz bir maln alclarda ncelik tannmasna yol amaktadr. Maln kalitesi hi rol oynamaz dncesi de son derece
yanl bir yaklamdr. Aksine maln kalitesi baar iin temel art durumundadr. Fakat maln konumlandrmas iin yeterli olamamakta, toplumsal ve ekonomik gelimenin sonucu olarak yaam tarz n plana kmaktadr. Yaam tarz
reklamda genelde dizayn, paketleme, promosyon ve maaza dzenlemesi gibi
hususlar kapsamaktadr. Reklamn grevi, mal alclarn hissi tecrbe ve yaam dnyalarna yerletirmektir (Karaor, 2000:129).
Konumlandrmada nemli olan rakibin sunamad yaam hislerini sunabilmektir. Buna gre, yaama ynelik konumlandrma u parolaya gre, rakipten daha iyi ya da kaliteli mal sunmakla deil, daha ok rakipten farkl olarak
mal ile alclarn yaam tarzlarna ilgin bir katk salayan hissi tecrbeler ve
yaamlar sun geerli olmaktadr. Hissi yaam tecrbelerinin aktarlmas ise
byk apta resimlerle gerekletirilebilmektedir. nk, resimler alclarda
zihinsel hissi yaam ve hayal dnyasnda resimler yaratma imkanlarna sahiptir.
Bu nedenle, yaam konseptinin etkisi byk apta resimli olarak gerekletirilmesine baldr. Hissel olarak gerekletirilen marka ya da iletme resimleri ise
ancak alclarn hafzalarna kesin yerletikten sonra etkin olmaktadr. Bu ise
uzun bir sreyi gerektiren stratejik bir grev durumundadr.
7. MARKA KONUMLANDIRMADA MARKA DEER AISINDAN
MARKA MUHASEBES
Markalar, bal bana yatrm yaplan bir alan olduundan ticari deere
de sahiptir. Gnmzde pek ok marka iletmelerin en nemli varl haline
gelmitir (Gemci vd., 2009: 109). Markalarn nemli bir zsermaye (entelektel
sermaye) deeri olmas nedeniyle pazarlama alannda ncelikle de stratejik pazarlama politikasnda erken uyar ve kontrol sistemi olarak iletme ii marka deeri ile
ilgili bilgilere ihtiya duyulmaktadr. Marka deerinin pazara dayal olarak tanmlanmasnda mterilerin deerlendirmeleri temeli oluturmaktadr. Marka deerinin
saptanmas ve maddi olmayan bir sermeye deeri olarak deil de, gerek deerinin

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

98

marka bilanosu oluturularak iletmenin bilanosunda gsterilebilmesi marka muhasebesi olarak adlandrlmaktadr. letme el deitirmelerinde, iletme birlemelerinde marka deeri byk bir neme sahiptir. Marka deeri ile ilgili nemli bilgiler
muhasebeden (zelde marka muhasebesi) ve dier marka deerleme yntemlerinden (maliyete dayal yntemlerde tarihi maliyetleri, deere dayal yntemlerde tekrar elde maliyetleri gibi) yararlanlarak salanabilir (Ceran, 2009: 118). Bilindii
zere marka deeri, tketicilerin markaya atfettikleri deere bal olarak oluturulan ve dier markalar karsnda markann finansal gcn gsteren saysal
bir deerdir (Frat ve Badem, 2008: 211).
Marka; patent, erefiye, lisans anlamalar gibi maddi olmayan kalemlerden biri olarak bunlarn btnn oluturan entelektel sermaye iinde gsterilir. Tekdzen Muhasebe Sistemi iletmelerin entelektel varlklarnn tamamn
bilnoda gstermelerine imkan tanmamakta, varolan unsurlar ise iletmenin
kendi bnyesinde bilgi, tecrbe gibi deerlere dayanarak oluturulan deerlerden daha ok bir bedel karlnda dardan satn alnan kymetlerin izlenmesine imkan vermektedir (Aygen, 2012: 9). Markalar iletmelerde duran varlklar
ierisinde maddi olmayan duran varlklar grubu ierinde yer alr. Pazarlama alannda iletmenin sahip olduu maddi ve maddi olmayan varlklarn (pazarlama varlklar) analizi muhasebe tarafndan yaplr. Bu tr sermaye deerlerinin, stratejik pazarlama kararlar, pazarlama yatrmlar, pazarn frsatlarndan yararlanma olanaklar gibi zsermaye oluumunda uzun vadeli etkileri olan zellikleri vardr. Bu varlklarn analizinde, pazarlama alanndaki maddi ve maddi olmayan duran varlklar
deerlemede yararlanlan ve mevcut muhasebe kavram iinde oluan Pazarlama
Varlklar Muhasebesinden sz etmek gerekir. Pazarlama Varlklar Muhasebesinin stratejiye ynelik analizinde stratejik pazarlama kararlaryla ilgili bilgiler temelinde pazarlama alanndaki sermaye varlklarnn deerlendirilmesinde ok sayda
stratejik etkenler ortaya kmaktadr. rnein,sat olanaklarn ve her mterinin
meneini deerlemede, datm politikas ile ilgili stratejik nlemlerde, marka transferi yardmyla farkllatrma ve snflandrma olanaklarnn aratrlmasnda veya
marka ynetimi ve denetiminde, stratejik btelemede ve yksek marka deeri nedeniyle rakiplere pazara giri engelleri oluturmada ve marka konumlandrmada
Pazarlama Varlklar Muhasebesinden elde edilen bilgilerden yararlanlabilir
(Ceran, 2009: 117).
8. SONU
Pazarlama iletiiminin en temel amac kresel lekte markaya bal ve
sadk tketiciler oluturmaktr. Bu sebeple pazarlama iletiiminde konumlandrma zel bir neme sahiptir. Pazarlama iletiim stratejisi planlanrken ilk ya-

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

99

plmas gerekenler arasnda konumlandrma almalar bulunmaktadr. Konumlandrma almalar rn ya da hizmetin kimlere nasl ve ne gibi artlarda sunulacana kadar bir srecin planlanmasnda ncelikli bir neme sahiptir ve
stratejik pazarlamann adeta yol haritasdr. Konumlandrma almas rn ya
da hizmetin hedef kitlesinin tespitinin hemen ardndan oluturulmas gereken
bir unsur olarak planlamada yer almaldr. yi bir konumlandrma stratejisi btnleik pazarlama iletiiminin etkili olarak uygulanabilirliinin tek art olmasa
da ncelikli artdr. Konumlandrmann ayr bir uzmanlk alan olmas bizlere
gstermektedir ki, gn getike daha komplike bir ekil alan pazarlamada tketicinin satn alma anlay ve karar verme ekli deimektedir. Etkin bir pazarlama becerisi ise tketicinin davranlarn nceden kestirebilmeye baldr. Tketicinin davran eilimleri pazarlama giriiminin merkezinde yer almas onun
davrannn bir neden sonu ilikisine dayanlarak aratrlmas ve buna bal
olarak gelecee ynelik bilimsel tahminler yrtlmesini gerektirmektedir. Son
yllarda konumlandrma stratejileri pazarlama iletiimi asndan youn rekabet
piyasasnda var olabilmenin en temel unsurlarndan biri olarak kabul edilmektedir. Marka konumlandrmasna ynelik olarak ok sayda yntem bulunmasna
karn konumlandrmada; rn zelliini vurgulayan konumlandrma, fiyat
kalite ilikisine dayal konumlandrma, rnn kullanmn vurgulayan konumlandrma, rn snfn vurgulayan konumlandrma, rn kullananlar vurgulayan konumlandrma, rakipler ile kyaslayc konumlandrma, kltrel semboller
ile konumlandrma, yaam biimine odakl konumlandrma, marka kiiliine
odakl konumlandrma ne kan temel konumlandrma eiltleri olarak ortaya
kmaktadr. Ancak bu saylan konumlandrmalar bile bazen yeterli olamamaktadr. Pazarlama iletiiminde reklam kampanyalar tek bana yeterli olmad
gibi konumlandrma stratejileri de kendi bana yeterli grlmemektedir. Pazarlama iletiiminde hedef kitle tespitinden, konumlandrma, reklam ve maliyetlere
kadar btn unsurlar pazarlama planlamasnn en banda bir btn olarak ele
alnp birlikte deerlendirilmesi gereklidir. Marka konumlandrmada marka deeri asndan gerekli olan bilgiler de marka muhasebesinden salanabilir.

100

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

KAYNAKA
AKTEPE, Cemalettin ve BA, Mehmet, (2008). Marka Bilgisi Srecinde
Marka Farkndal ve Alglanan Kalite (Beklenti) likisi ve Gsm Sektrne Ynelik Bir Analiz, Gazi niversitesi ktisadi ve dari Bilimler
Fakltesi Dergisi, 10/1, ss.81-96.
AKTEPE, Cemalettin ve AHBAZ, R. Pars, (2010). Trkiyenin En Byk
Be Havayolu letmesinin Marka Deeri Unsurlar Asndan ncelenmesi ve Ankara li Uygulamas, C.. ktisadi ve dari Bilimler Dergisi, Cilt 11, Say 2, ss.69-90.
AKYILDIZ, Murat, (2010). zgven Duygusu Marka Balln Gerekten Artrr M?, Ege Akademik Bak, 10 (3), ss.933-950.
ATEOLU, rfan, (2003). Trkiyenin hracatnda Marka majnn Etkisi,
Yaynlanmam Doktora Tezi, Sleyman Demirel niversitesi Sosyal
Bilimler Enstits, Isparta.
AYDIN, Duygu, (2005). Marka Konumlandrma ve Sembolik Tketim likisi zerine Teorik ve Uygulamal Bir alma, Yaynlanmam Yksek Lisans Tezi, Seluk niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, Konya.
AYGEN,
Filiz,
Marka
Deeri
ve
Muhasebesi,
http://www.anreva.com.tr/makale/marka_degeri_ve_muhasebesi39.html. Eriim Tarihi: 08.03.2012
AYHAN, Ahmet, (2009). niversite Genliinde Marka-Tketim Balamnda Bilin-Bili Dzeyi, Kocaeli niversitesi, Sosyal Bilimler Enstits Dergisi Say: 26/1, ss.27-45.
CAN, Emel, (2007). Marka ve Marka Yaplandrma, Marmara niversitesi
..B.F. Dergisi, Cilt XXII, Say 1, ss.225-237.
CERAN, Yunus ve NAL, Mehmet Emin (2004). Maliyet Bilgileri Temeline Dayal Pazarlama Kararlar in Pazarlama Muhasebesi, Erciyes
niversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi Dergisi, Say: 22,
Ocak-Haziran, ss.63-83.
CERAN, Yunus (2009). Maliyet Bilgilerine Dayal Stratejik Pazarlama Kararlar in Stratejik Pazarlama Muhasebesi, 2. Bask, Tablet Kitabevi,
Konya.
FT, Serta ve COP, Ruziye, (2007). Marka ve Marka Ynetimi Kavramlar: niversite rencilerinin Kot Pantolon Marka Tercihlerine
Ynelik Bir Aratrma, Finans Politik & Ekonomik Yorumlar, Cilt: 44
Say: 512, ss.69-88.
ELDEN, Mge, (1997). Savatan Zaferle kmak Luna rnei-, MadiaCat, Yl:
4, Say: 26, Mart.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

101

ERC, Aysel, YAPRAKLI kr ve CAN, Polat, (2009). Gl ve Gsz


Markalarda Marka Bilgisi, Marka likileri ve Satn Alma Davranlar
Arasndaki Farkllklarn ncelenmesi, Marmara niversitesi ..B.F.
Dergisi, Cilt XXVI, Say: 1, ss.157-190.
ERDEM, akir, KARSU, Sreyya, MEM Emre ve YILDIZ, Ouz,
(2010). Denim Pazarnda Marka Konumlandrmalarnn Karlatrlmas, Marmara niversitesi ..B.F. Dergisi, Cilt XXVIII, Say 1,
ss.351-384.
EREN, Selim Said ve ERGE, Aydn, (2012). Marka Gveni, Marka Memnuniyeti ve Mteri Deerinin Tketicilerin Marka Sadakati zerine
Etkisi, Journal of Yasar University 26(7), ss.4455 4482.
EREN, Selim Said, (2012). Kurumsal Sosyal Sorumluluk Algsnn Marka
maj, Alglanan Deer, Mteri Tatmini ve Marka Sadakatine Etkisi
zerine Bir Saha Aratrmas: X Markas rnei, Sleyman Demirel
niversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi Dergisi, Cilt: 17, Say:
2, ss.451-472.
FIRAT Duygu ve A. Cemkut BADEM (2008). Marka Deerleme Yntemleri ve Marka Deerinin Mali Tablolara Yanstlmas, Muhasebe ve Finansman Dergisi, Say: 38, ss. 210-219,
GEMC, Remzi, GLEN, Gamze, KABASAKAL, Mge, (2009). Markalar ve Markalama artlar, Uluda niversitesi Mhendislik-Mimarlk
Fakltesi Dergisi, Cilt 14, Say 1, ss.105-114.
ILICAK, Gzin, ZGL, Ruken, (2005). Sun Tzu Sava Sanatna Gre,
Marka Pazar Stratejilerinin Belirlenmesi, Journal of Istanbul Kltr
University, 1, ss. 95105.
KARAOR, Sleyman ve AYDIN, Duygu, (2006). New Positioning
Strategies for Creating Brand Value: A Case Study About Automotive
Advertisements in Turkey, New Media and Interactivity, International
Conference, November 1-3, stanbul, Marmara University
Communication Faculty, stanbul.
KARAOR, Sleyman, (2000). Toplumsal Deime ve Reklam, S.. letiim Fakltesi Yaynlar No: 03, Konya.
KIRDAR, Yaln, (2005). Marka Stratejilerinin Oluturulmas; Coca-Cola
rnei, Review of Social, Economic & Business Studies, Vol. 3/4,
ss.233-250.
KOCABA, Fsun ve ELDEN, Mge, (1997). Reklam ve Yaratc Strateji,
Yaynevi Yaynclk, stanbul.

102

Sleyman KARAOR, Yunus CERAN

KROEBER-RIEL, Werner, (1990). Strategie und Technik der Werbung,


Verhaltenswissenschaftliche
Ansatze,
2.
Auflage,
Verlag
W.Kohlhammer.
MARANGOZ, Mehmet, (2006). Tketicilerin Marka Fonksiyonu Alglamalar le Satn Alma Sonras Davranlar Arasndaki liki,
D.E....B.F. Dergisi, Cilt:21, Say:2, ss:107-128.
MORGAN, Nigel ve PRITCHARD, Annette, (2006). Turizm Sektrnde
Reklamclk, MediaCat, stanbul.
ODABAI, Yavuz ve OYMAN, Mine, (2005). Pazarlama letiimi Ynetimi, 6.Bask, MediaCat, stanbul.
ODABAI, Yavuz, ve GLFDAN, Bar, (2002). Tketici Davran,
Mediacat Kitaplar, stanbul.
ZDEMR, Mustafa ve KOAK, Akn, (2012). likisel Pazarlama erevesinde Marka Sadakatinin Oluumu ve Bir Model nerisi, Ankara
niversitesi SBF Dergisi, Cilt 67, No. 2, ss.127-156.
ZTRK, Neylan, (2010). Marka Ynetimi, Kadir Has niversitesi Sosyal
Bilimler Enstits, Yksek Lisans Tezi, stanbul.
SARIYER, Nilsun, (2009). Giriimciler Asndan Televizyon Reklamlarnn Marka Tannrlna Etkisi, Giriimcilik ve Kalknma Dergisi, Cilt
4, Sayn 1, Haziran, ss.117-132.
SCHWEIGER, Gnter ve SCHRATTENECKER, (1992). Gertraud,
Werbung, Gustav Fischer Verlag.
SUTHERLAND, Max ve SYLVESTER, Alice K., (2000). Reklam ve Tketici Zihni, ev: nci Berna Kalnyazgan, MediaCat, Ankara.
TEK, mer Baybars, (1990). Pazarlama: lkeler ve Uygulamalar, Bar Yaynlar, zmir.
TORLAK, mer ve UZKURT, Cevahir, (2005). Kola Markas Kiiliklerinin niversite rencileri Tarafndan Alglanmas, Dokuz Eyll niversitesi letme Fakltesi Dergisi, Cilt: 6, Say: 2, ss.15-31.
URAL, Tlin ve PERK, H. Gl, (2012). Tketici Temelli Marka Deerinin
Kiisel Bilgisayar Satn Alma Niyeti zerine Etkisi: Antakyada Bir
alma, Anadolu niversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt/Vol.: 12 Say/No: 3, ss.11-26.
UZTU, Ferruh, (2003). Markan Kadar Konu Marka letiimi Stratejileri,
2. Bask, MediaCat Kitaplar, stanbul.

Urban Information Systems Application


Decision For Municipalities In Turkey

Asst. Prof. Anl eki *


Asst. Prof. Alpay Karasoy **
ABSTRACT

Beginning from year 2002, increasing with the desire of EU participation of Turkish
Government, localization process has gained strength in the state. And as a
consequence a huge amount of management power is delegated with more autonomy
to local administrations via new local administration laws. The problem is that, the
necessary control systems were not ready then in daily use for such an important
managerial revolution, although those implementations were stated as compulsory in
the same new laws. But were the organizations ready for those control systems?
The purpose of this study is to recognize a newly developed model for testing the
organizational and political readiness level of municipalities in Turkey for such
control systems illustrated under Urban Information Systems (UIS) concept and
measuring the applicability of UIS in those municipalities.

KEY WORDS

Urban Information Systems, Tax Evasion, Municipalities, Maximand,


Transperancy, Accountability

*
**

Atlm University, ncek, Ankara, Turkey


Aksaray University, Aksaray, Turkey

Anl EKI, Alpay KARASOY

104

1. INTRODUCTION
The structure of the Municipality Law dated 3 July 2005 and numbered
5393, which has increased content and quantity of tasks and authorities of the
municipalities is a frequently discussed private matter for Turkey especially
when evaluated together with globalization process and effect of European
Union (EU). In the scope of integration process between Turkey and EU;
Turkey has important obligations like complying with approaches such as
subsidiarity principle, which can be expressed as one of the suggested
priorities by Union. And the adaptation level and speed of Turkey to such
priorities is still a huge question due to its centralized bureaucratic structure.
Accordingly, it could be expressed that success, which maybe gained on
subsidiarity programs, is depending on strengthening of monitoring and control
capabilities of municipalities by means of correct and effective
income/expenditure management. Increasing mentioned capabilities is closely
related with increasing financial capabilities, and it is very important to create
inner and outer control mechanisms in early stages of the policy making process
in order to avert corruption, unnecessary waste, fraud and infraction in public
sector. It is for sure that, correct and effective monitoring and control systems
support establishment of transparent municipal approach in an accountable
manner. This support will increase the power of municipalities and these
systems are in a position to provide a high ratio of benefit/cost on municipal
services.
Accepting that the mainspring for existence of municipalities is rendering
local services, establishing and operating an Urban Information System
(UIS), which income flaws can be followed clearly may increase the capability
of municipalities for monitoring, planning and controlling in a substantial
manner. Such systems may also help to have a live urban inventory while
storing the updated data details regarding people and real estate within the
boundary of municipality for enhanced decision making even in the service
planning stage.
Within the scope of this research; problems that may arise from use of
UIS are discussed, and the idea is propounded that by means of urban inventory
through the instrument of UIS, service prioritisation made by municipality
authorities would be based on real data instead of subjective evaluation while
planning municipality services. In this direction; the question which is, a

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

105

transparent municipal approach in an accountable manner that is supported by


income sources and productivity coming together with UIS may practically be
used to what extent by politicians and bureaucrats, will be evaluated by means
of responses of municipal authorities. Thus; a unique research has been done
within the scope of subject that has not been studied previously in Turkish
literature.
Furthermore, it is expected that the points and findings especially the UIS
applicability index suggested in this study for usage of municipalities, will
provide many clues on general approach to transparency and accountability of
municipal authorities whose policy making power is increasing each day in
Turkey.
2. URBAN INFORMATION SYSTEMS
According to Sert (2006, p.1), a growth is observed on urban needs such
as employment, facility, housing and infrastructure in parallel to growth of
urban each passing day. Meeting these requirements and providing a healthy
urbanization process by planning future economic and social developments are
underlying importance of urban planning. The most important requirement for
achieving this aim by a municipality is spending their best efforts for the
possibility of reaching the accurate information on urban and dwellers instantly.
According to Yomralolu (1999, p.1), the essential requirement of
decision making in order to keep full-grown urban manageable is holding the
capability of concurrently and instantly analyzing many complex information
that are basic inputs. Rendering services in a continuous manner by local units,
especially by municipalities that are in charge of meeting demands of dwellers
that maybe different as personal but maybe common in some respects mostly,
is possible by means of reaching right and accurate information on urban by
mentioned units.
2.1. The Concept, Object, Scope of Urban Information System and
Its Benefits
Some descriptions which are made by different authors regarding the
Urban Information Systems, being composed of different sentences and
definitions but similar in meaning, are listed as follows .
According to Yomralolu and ete; Urban Information System (UIS) is
one of the geographical information systems established for special purpose of
examining not only the municipality related administrative information, but also

106

Anl EKI, Alpay KARASOY

municipality services like planning, infrastructure, engineering, and basic


services that are required for giving optimum decisions on realization urban
related activities in a healthy and timely manner(2002, p.2).
Baz (1999, p.1) described Urban Information Systems as information
systems established for the purpose of (i) controlling, supervision and following
of urbanization within the boundary of municipality, (ii) making investments
and services that should be made by municipalities in an economically optimum
manner, (iii) determination, planning and meeting of requirements pertained to
people living in urban.
According to Krolu (2002, p.43); UISs are the information systems that
present urban together with its people for urban executives review, and these
systems help those executives while rescuing them from spending efforts to find
solutions to complex problems of urban with classical ways. Krolu, apart
from this description, is expressing that UIS maybe described as a system that
the local executives can take updated information and reports based on those
updated urban inventory information. Those can be summarized as all
infrastructure information like electricity, water, canalisation, natural gas, all
superstructure information like parks, gardens, roads, apartments and a huge
amount of socio demographic information like gender, profession, education
and identity information details pertained to householders in addition to
addresses, and number of houses.
Pappas (1994, p.2) is briefly describing UIS as a system containing data
related to all activities pertained to urban and urban dwellers.
Palancolu (1996, p.35) is expressing that UIS is a system with which
different establishments can manage and instantly access the data pertained
related to urban and urban dwellers under a prescribed discipline for different
purposes.
2.2. The Object of Urban Information System
Yomralolu and ete (2002, p.2) expressed that the main goal of the UIS
is to provide optimum decisions to be given by municipalities; primarily on
making decisions intended for planning and investment, providing participation
to municipality services by citizens and having the municipality give available
services for citizens on maximum level. Thus, supplying modern services to
citizens in a productive manner. Accordingly, it may be said that UIS is a very

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

107

important decision support system for administrators who are in charge as a


decision-maker especially in municipalities.
Tre (1999, p.46) is describing the objects of the UIS as (i) giving
support to planning process performed by municipalities for clearer
identification of needs of dwellers (providing necessary data for equal,
effective, rational planning), (ii) giving support to render services such as
infrastructure, transportation, health, security, supervision, fire in productive
and correct manner, (iii) giving support to make necessary investments for
project and service businesses that should be performed by municipalities for
urban and determination of potential sources of funds for this, (iv) giving
support to establish a productive work environment while providing
coordination by preventing conflicts and tautology among municipality
departments as well as between municipality and other public enterprises.
According to Baz (1999, p.4); in case that the coordination among
municipality service departments is kept on maximum level, the main objects of
UIS are;
- to provide opportunity in order to create new resources for meeting
costs of current expenditures, employees ( worker and officer) and investment
expenditures that belong to the municipality,
- to avoid similar works and waste of resources related to works and
services rendered by different departments,
- to increase productivity of municipality departments,
- to provide control of incomes regarding estates and assets that belong to
the municipality in a proper manner, thus; to provide important extra income to
municipal budget,
- to render municipality services in a timely, effective, reliable manner on
correct norms to dwellers within the scope of a Decision Support System, by
modernizing operational work of municipality services such as monitoring all
incomes and expenses, and controlling services including infrastructure,
environment, cleaning, security, all kinds of supervision, transportation, health,
public relations,
- to provide access to all information, reports and analysis required by
decision makers of municipalities for social, economical and positional
planning, and thus; to provide assistance to decision makers for planning and

Anl EKI, Alpay KARASOY

108

administration of municipality services in a rational, equal and productive


manner.
2.3. The Scope of Urban Information System
According to Yomralolu and ete (2002, p.2), the initial detail related
to the scope of UIS is the register file for urban dweller which contains
proprietorship, occupation, personal identification and tax information
concerned with people living within the boundary of municipality. Secondary
type of data obtained within the scope of UIS is the graphic data file that
contains cadastral maps including proprietorship information, maps including
urban related topographic features and urban plans containing all kinds of
infrastructure data related to urban in digital environment. As a result of having
all data in an integrated information structure and also making them available
for use, all services related with municipality can be performed in an effective,
productive and timely manner.
eker (1993) classifies the scope of UIS as mentioned below;
- Economical data (price indexes, data related with incomes and
expenditures of municipality, data related with current market values of field
and land);
- Proprietary data (title deed registration, cadastral maps etc);
- Demographic data ( geographic distribution of population, data of
fertility and population growth, data related with working population and
unemployment, population data according to age and gender, data related with
householders, immigration data etc);
- Statistical data (data related with facilities of tourism, education, health,
culture and common use areas);
- Historical data;
- Physical data (land use, data of transportation and infrastructure,
geological data, flora, soil classification etc);
- Legal operation (constitution, law, regulation, statute, circular etc).
Hasal (2000, p.441) groups the content of basement data regarding UIS as
following:
- Topographic data: geometric data, descriptive and verbal data (on the
maps and plans),

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

109

- Data related to natural resources: trees and flora, geological structure,


water resources, water amount,
- Economical and social data: population data, traffic and transportation
data, education culture services data, health care service, use of immovables,
zoning status for immovables, employment information,
- Legal information: information related with immovable property,
surface area and boundary lines of immovables, market values of immovables,
and factors having effect on nature, pollution factors for environment, noise,
and pollution,
- Technical installation data: data related with water and canalisation,
data of coal gas and natural gas, data related with traffic facilities, telephone
telegraph and TV facilities, trade areas, housing areas, energy plants, industrial
plants.
2.4. Benefits of Urban Information System
Benefits provided by perfect implementation and usage of Urban
Information Systems can be expressed as following:
- Communication and coordination improve among executives of
municipality, those who are in charge of planning municipal services and local
community,
- A powerful decision support system so as to shape the decisions of
executives will have been established,
- Much better plans for urbanization, developing cities by rule of thumb
becomes out,
- UIS helps saving time and financial resources on maintenance, repair
and restoration works regarding infrastructure and superstructure networks in
urban (Krolu, 2002, p.54),
- It facilitates and accelerates municipal transactions (tax and expenditure
payments, obtaining licences etc) of citizens (Tre, 1999, p.47),
- Losses of municipality are minimized by getting Property Tax under
control in terms of both municipal immovables and landholders (Tre, 1999,
p.47). Opportunities for determining evasions regarding property taxes, building
licence expenditures and business operating licences are enabled by comparing

110

Anl EKI, Alpay KARASOY

property tax data in municipality with real estate registration and construction
permit data (Krolu, 2002, p.54),
- An environment, which provides opportunity for determining and
following treasury and municipal immovables in a correct manner, will have
been established,
- Use of UIS prevents the squatting, and gets it easier to take slum areas
under control,
- Most of the urban transportation problems can be solved by
remodelling urban traffic by UIS,
- In case of fire or earthquake; the shortest routes can be obtained by the
help of system,
- Coherence of any building with climatological and geological data can
be examined by reviewing their data related to construction, configuration and
ownership,
- House heating data can be examined,
- Roads and streets can be examined up to traffic lamp types, and
signalization arrangements and plans can be performed by help of UIS (Tre,
1999, p.47),
- It provides opportunity to control critical systems such as natural gas
and water constantly, and to determine their illegal and informal consumption
(Krolu, 2002, p.54),
- Accordingly, socio-economical and demographic analysis on density
and distribution of urban population can be performed, and based on this, a
correct urban service planning maybe available (such as UIS suggests a place
for planned park zone in an area that preschoolers are intensive);
- Data related with workplace owners, employees and their educational
status can be available.
According to Sert (2006, p.2), UIS is very important in terms of
providing a rational basis in order to plan municipal services in a correct
manner. Collecting data with the help of UIS practices and converting
mentioned data to available information by analysing it, is providing highly
important extra values in terms of planning municipal services for public
benefit. According to Sert; planning concept contains basically three main

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

111

points in itself. These can be listed as research stage, that is, collecting and
analysing data; planning stage, that is, designing; and finally implementation
stage.
It is obvious that UIS will severely affect to either of these three stages in
terms of correct planning. Thus, UIS appears as a very important tool for urban
planning.
In municipalities; although the base data, which is being used on urban
planning that had been made for years without UIS and which is in progress in
many municipalities, were obtained from tedious ways; nowadays, with the help
inevitable technological progress effecting every business service, more truer
base data can be available by single clicks.
In many municipalities collecting accurate data from other public
agencies and even from branches of the municipality, for setting a strong base
for municipality services planning had been so tough. And that had caused
losses of workforce, time and money naturally. In municipalities that UIS is
implemented; several advantages arising from having accurate and timely data
are obtained in terms of time, also cost.
Sert (2006, p.3) lists advantages coming together with UIS as mentioned
below:
- faster planning,
- accelerating flow of information between person and municipality, and
also between municipality and other establishments,
- providing rapid access to present data,
- reducing slowness coming together with bureaucracy,
- giving better decisions;
- increasing productivity of municipality,
- accuracy of analysis and reports is definite through correctness of data,
- enabling to follow every implementation,
- municipal services show high performance,
- working becomes more jolly and life gets easier in terms of municipal
employees,
- providing higher speed and correctness on transactions,

112

Anl EKI, Alpay KARASOY

- ease of data updating.


It is possible to summarize benefits of UIS as; velocity and labour gain,
economical gain, transparency and spiritual comfort, realistic approach and
productivity, in an artless manner.
2.5. Urban Information System Implementations in the World
Urban Information System implementations is increasing rapidly together
while enhancing technical capabilities not only in Turkey but also in the World.
Despite of the fact that municipal legislation (especially municipal incomes and
tasks) shows differences from country to country; use of UIS is becoming
common rapidly for better urban planning.
For example in USA, Urban Information Systems contain detailed
databases which include transportation, economical and cultural distribution
data, sophisticated disaster management systems and simulations, also real-time
satellite recorded photos. By this way, detailed reports can be obtained from a
living database (Yomralolu, 2000, p.442). According to Karbuz (2002, p.71),
an urban planner, who is in charge at any municipality in USA, is in a position
to access maps and cadastral information by means of internet with minimum
fault tolerance, has the chance to use them as base for better planning.
According to Yomralolu (2000, p.443), Sacramento City is a very important
sample that shows importance of Urban Information System in order to
implement urban design in an optimum manner.
Yomralolu (2000, p.443) is expressing that solutions, which are
provided by using Urban Information Systems and GPS, remote perception,
digital cartography and other systems that maybe integrated to UIS in an
intensive manner, will play a very important role on determining urban
strategies for the expected big population growth that will occur in East, South
and South-East Asia within the period up to 2020.
According to Ishida (2000, p.1), systems similar to Urban Information
Systems has been used for a long time in developed cities such as Amsterdam,
Kyoto, Helsinki and New York. According to Karbuz (2002, p.72), State of
France is especially encouraging small-scale municipalities which have no
sufficient financial source and key personnel, for investing to UIS with
cooperation by acting in unison. The UIS projects under the title of Pays
Yonnais and Conseil General De lAin are targeted to small-scale
municipalities, which are trying to overcome high UIS expenditures, by means

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

113

of collaboration among municipalities. Also, common service, logistic and


technical support are provided to 29 small-scale municipalities by means of a
UIS project under the title of District Urbain dAngers in Angers Region of
France.
2.6. Contribution of a Proper UIS Project to Income and Services of
Municipality
In case of a successful implementation of UIS project; the basic statement
to be used in order to convince decision makers should be that the municipality
would gain extra income from the project and municipality services would be
faster, more productive and effective. Thus, Ucuzal (1999, p.9-11) is expressing
that municipal services mentioned below may be effected actively as a result of
a well-done UIS implementation:
1. Examination and Management of Urban Infrastructure (Drainage,
electricity, Telecom and Water infrastructures): As a result of marking urban
infrastructure elements on the map as one mark refers to one object such as
Telecom, road, water, electricity, canalization etc and also as a result of
associating these with data within UIS database; queries such as cost analysis
for maintenance and repair works, and impact analysis during fault or outage
are available through those elements visually.
2. Shortest Route Analysis: Determination of shortest route (according to
criteria such as cost, time, distance etc) within the urban in the cases of
emergency (fire, medical, etc) or disaster such as earthquake may be obtained
by UIS.
3. Determination of citizens who are not paying tax (determining tax
evasion): Tax evasion in municipalities can be divided in two subdivisions as
property and quantity. Describing property evasion as those who are not pay tax
in any way, and also describing quantity evasion as those who are not paying in
full amount will not be a misevaluation. A citizen who does not pay tax of
related immovable, or signboard is an example for property evasion. Also a
citizen that pays property tax on deficient market value or on deficient land size
or an advertising tax on unlighted signboard instead of his lighted one with a
higher tariff is an example for quantity evasion.
According to information obtained from municipality executives in
meetings done in Yenimahalle and Etimesgut municipalities of Ankara, and in
Tepeba municipality of Eskiehir, it was seen that income evasions

114

Anl EKI, Alpay KARASOY

determined as a result of UIS project can create a source for financing project
just by itself. In Yenimahalle Municipality as a result the UIS Project; it was
determined that property taxes were not paid until 2006 for 4928 lands and 4853
houses. In Etimesgut Municipality within the UIS project; it was determined
that property taxes were not paid until 2006 for 4112 lands and 1016 houses,
accordingly it was determined that property taxes paid as land instead of
building for 2109 buildings, and that 6247 tax payers did not submit tax
declaration for elevator although it was necessary. The number of tax evader
was determined as 3602 for undeclared lands in Tepeba Municipality.
4. Expropriation Analysis: In the case of expropriation necessity such as
needs to increase roadway width or new road construction within the boundary
of municipality, UIS may enable to calculate necessary information for it. UIS
may show properties that should to be expropriated, field measurements, also
the costs in a rapid manner with a sensitive tolerance.
5. Domain and Sufficiency Analysis related with public and infrastructure
facilities within the boundary of urban (such as garbage, fire, health school):
UIS may support to give better decisions for reinforcing regions that have
deficiency on service, by means of making sufficiency analysis related with
areas of facilities such as hospitals, schools, fire stations, or garbage collection
centres.
6. Examining Urban Area / Site Selection Analysis: On condition that
municipality and/or public areas are examined, UIS may support making site
selection analysis among the areas suitable to required specifications (such as
industrial areas, parcel accommodation etc). Thus, UIS may enable to transfer
correct information rapidly to municipality executives in order to make
decision.
7. Load Analysis for Urban Development (comparison with ecological,
physical threshold values): UIS may support to make assessments on
accommodation of zoning plans (by means of ecological and physical bases
marked on maps), which has been made or which are in progress, and also it
may assist to determine potential mistakes for planning and to bring forward a
proposal accordingly.
8. Analysis for Public Investments of Municipality (road, repair and
maintenance, park building, asphalting, building social facility etc): UIS may
enable to determine contingent investment costs for services within the tasks of
municipalities such as road, repair and maintenance, park building, asphalting,

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

115

and social facility building. Also it may support to analyse data related to the
present requirements of these investments, and assist planning process related
with these investments in a wise manner.
9. Spatial Distribution of Workplaces within the Boundary of
Municipality and Analysis of Relationship among them: UIS leads to easier
decision making in order to make studies for developing relationships among
these workplaces by means of determining positional distribution of workplaces
in urban.
10. Analysis on possible pipe burst/water cuts and their possible affects
on related urban regions (in details of parcel/building and region): In the case
of pipe burst or water cut that may appear on any point inside the boundary of
municipality, UIS may assist to determine parcel, building and regions that are
to be affected from mentioned situation in a transient manner. By this way, the
effected citizen may be contacted instantly.
11. Analysis related to areas of the urban that maybe affected from
contingent transformer fault/power cut (in details of parcel/building and
region): In case of a transformer fault or power cut that may appear on any
point within the boundary of municipality, UIS may help to determine parcel,
building and regions that are to be affected from mentioned situation in a
transient manner. By this way, the effected citizen may be contacted instantly.
12. Urban Demographic and Socio-Economic Structure Analysis: In case
the socio-economic and demographic structures of people living inside
boundaries of a municipality are coupled with apartments and buildings that
they live inside within a perfect UIS implementation, system may enable to
reveal roadmaps clearly for correct decisions on prioritization and execution of
urban policies.
In the next chapter of the research; questions of research on discussing
potential obstacles for implementation of UIS in municipalities are described.
In implementation and findings chapter of the research; collected data
from the field survey made for measuring applicability of UIS projects in
municipal administrations are declared. Since it is assumed that municipal
administrations can show similar administrative characteristics to matters
mentioned in this study, it is endeavoured to make assessments under the lights
of collected data in final chapter.

116

Anl EKI, Alpay KARASOY

3. RESEARCH QUESTIONS
Research questions that are set forth and sub questions arisen from these
research questions can be detailed as mentioned below:
Research Question 1: The first question studied is about whether or
not the data obtained from UIS are used on the service planning and
prioritization in municipalities that UIS was established or to what extent the
mentioned data are used. It is considered that the answers, which are to be
obtained for this question and which are listed in field search chapter, are in the
form of Yes, No, Advisory. It is predicted that a conflict of interest
maybe a matter of discussion in municipal administrations especially on the side
of politicians with the answers except Yes. And consequently, UIS results
may not be used on service prioritisation because of their potential adverse
effects on personal benefits.
Research Question 2: The second question is whether or not there are
obstacles against implementation of Urban Information Systems by
municipalities in Turkey. And if any, how these obstacles can be removed. In
the answers to be given to this question, bureaucratic concerns, political
concerns and difficulties, which maybe experienced inside municipality or
concerns with other establishments in relation to obtaining base data for UIS,
are drawn attention substantially in connection to Maximand Rule
(maximization of personal benefits) that can be best described within the
context of Public Choice Theory that is associated with Gordon Tullock and
James Buchanan. The question, what the bureaucratic concerns maybe, can be
appeared as an sub question, and it is predicted that answers, which could be
given to this question, can appear in the direction of overlapping of personal
interests with actions to be taken as a result of UIS implementation. These
answers are predicted as 1. the bureaucrats, who desire to be sole and essential,
do not want to lose their powers, 2. fear for getting into trouble and dilatoriness,
3. becoming in sight of the faults/abuses, 4. resist due to the fear of adapting to
alteration, 5. wish UIS project to fail because of different political approaches.
And each one of those answers can be associated with Maximand Rule.
The answers to be given to another sub-question arisen about what the
political concerns could be are predicted as follows: 1. political concerns of
mayors related with money/opportunity cost, 2. political concerns of mayors
that maybe resulted from the opinion of falling apart with citizen because of

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

117

extra tax to be charged to citizens. It is observed that both opinions can also be
explained by means of Maximand Rule.
Research Question 3: The third question is whether or not the UIS
implementation may achieve their aims of implementation in municipalities of
Turkey, and what kind of a model should be developed so as to increase
applicability of these implementations. Within the scope of the study,
developing a model was planned by collecting data on this research
problematic.
4. FIELD SEARCH AND FINDINGS
Within the scope of field search chapter; a site survey was performed in 8
municipalities with the purpose of making assessment on research problematic
in terms of establishing and operating UIS in a successful and effective manner
in compliance with the information given in previous chapter. It was conceived
that findings to be obtained from field search would provide important clues in
terms of implementing and operating UIS. In field search, 4 municipalities
having a UIS and 4 municipalities that have no UIS were sampled. It was
necessary that one of each mentioned four municipalities should have been a
metropolitan municipality, a metropolitan sub-provincial municipality, a
provincial municipality and a county municipality that has population over 30
000. Within this scope; Bursa metropolitan, Adyaman provincial, Eskiehir
Tepeba sub-provincial and Karadeniz Ereli county municipalities were
sampled as municipalities that have UIS. Also Ankara metropolitan, Malatya,
Konya Meram and Kazan municipalities were sampled as municipalities that
have no UIS.
In the mentioned municipalities, interviews were held with totally 32
staff. Those can be classified as 1 Mayor, 1 Deputy Mayor, 5 Vice Mayor, 1
General Secretary, 1 Construction Affair Director, 7 Construction/Map Director
or Deputy Director, 7 Account Affairs and/or Revenues Director, 2 UIS
Director, 6 Information Processing Director, 1 Planning Director.
As a result of analysis of the obtained findings; information obtained
from answers that were given to research questions are as follows:
According to findings in context of service planning and prioritisation, in
the municipalities that have UIS, it is determined that 60% of data on Urban
Information Database are being used in advisory purposes but mayors uses
initiative on using whether realizing or not those advices. And that data is not

Anl EKI, Alpay KARASOY

118

used at the rate of 27%, while just only being used very effectively at the rate of
only 13%. During the interviews performed in municipalities that implemented
UIS, information regarding difficulties in implementation stages of UIS and
problems experienced in giving the investment decision were also obtained. As
a result of evaluation performed on mentioned information; it is determined that
cost, political and bureaucratic factors, lack of qualified personnel and matters
related basic data (base) for UIS (including supply of data from other
establishments in order to use for UIS) are the most important difficulties.
In municipalities that have no UIS implementation, while discussing
potential obstacles for UIS; it is determined that serious difficulties could be
arisen from bureaucratic barriers at the rate of 30%. This data is supported with
the result of another assessment made for whole sample, which expresses that
for 62% of executive bureaucrats in municipalities, the priority is being the sole
authorised personnel related to business, the dimension of their initiative area,
and the sense of being in need by municipality rather than accuracy and quality
of business done. Also this assessment leads to an inference that Personal
Benefit Maximization (Maximand) may be a very important issue especially for
executive bureaucrats in municipalities.
Figure-1: Percentage Distribution of Utilization from UIS on planning and
prioritization actions in municipalities established UIS

60
60
50
40

27

% 30
20

13

10
0
Very effective

advisory

Not used

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

119

In case the political obstacles for UIS is examined; it is determined that


there are some questions on the minds of politicians about money/opportunity
cost (50%) and loss of votes (75%) that could be caused by project results.
It is seen that, the cost of a UIS project in municipalities having UIS
appeared as a factor that the politicians are less worried on because its effect is
until the point that the decision for investment is given. It can be accepted that
anxiety related to lessening votes because of collection of income evasion starts
from the point that project is being put in practice. In municipalities that has not
implemented project yet; the forefront of political obstacle is
money/opportunity cost that is very normal, because primary problem that must
be solved during preparation period is cost and whether the project is the
priority of municipality or not.
Figure-2 : Percentage distribution of obstacles for UIS, in municipalities
established UIS

25
21

21

21

20
14

15
%

11
10

5
0
technical
Bureaucratic Aversenenss Political
inadequacy Barriers
of
public Barriers
of
bodies
for
employees
sharing data
pertained
to
other
establishments

2
Difficulties
Related to
Accuracy
Of base data

Cost

Citizen reaction
To follow-up of tax

Anl EKI, Alpay KARASOY

120

Figure-3 The percentage expression of political obstacles that appeared during


UIS implementation process at municipalities that have UIS

75
80
50

60
%

40
20
0
Money/opportunity
cost

Political concerns of mayors that maybe


resulted from the opinion of falling apart with
citizen because of extra tax to be charged to
citizens

Aniexty related to vote loss can also be meaningful, because a mayor who
knows potential project results related to vote loss may block the project by
pretending costs in order to defend his personal interests with vote anxiety.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

Figure-4 The relationship between elections and performing the necessary


actions arisen from outputs of UIS by municipalities

75
80

60

25

% 40

20

0
Exist

Do not exist

121

Anl EKI, Alpay KARASOY

122

Figure-5 The percentage expression of factors which had been considered to be


effective on removing UIS project obstacles (9 persons had expressed an
opinion) in the municipalities that already had implemented UIS

88,9
9
8
7

55,6

6
%

5
4
22,2

3
2
1
0
Strong political
authority behind
project

Convincing bureaucrats on the Outsourcing for continuous or


definite period in order to operate
point that UIS will be in the
UIS or counselling for training
interest of them and it will
make things easier.

According to data collected in municipalities that have UIS; it is


determined that there is correlation between calendar of local elections and
acting in parallel with the UIS reports (such as collection of appeared tax exiles,
using UIS for prioritisation on service planning) at a rate of 75%. This result
shows that mayors may be unwilling to collect tax before the elections owing to
risk of lossing vote although it is a legal duty of municipality. This situation is
also overlapping with the subject matter about defending personal interests.
In analysis made in municipalities that have UIS, it is determined that a
very important factor on removing obstacles against UIS is outsourcing method
(88.9%) for a definite or continious period in order to operate UIS properly or

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

123

usage of consultancy for training the users in the process of implementation


while promoting the project to all stakeholders. On other points; it is determined
that project should be supported by the will of mayor (55.6%) and this situation
should be known in every stage of project inside municipality organization, and
that bueroucrats should be persuaded on that UIS will assist them and will make
things easier (22.2%). It is deemed that obstacles for UIS could be removed by
means of supporting these factors.
In addition to these data; Yomralolu (2002, p. 4-5) describes the
essential obstacles for UIS in municipalities as cost, administrative problems
(political and breuacratic), diffuculties on supplying base data for UIS,
reorganization need, and standardization problems. Addittionally, ete (2003,
p.5) is adding lack of qualified personnel in municipalities to these obstacles
mentioned before. In parallel with the opinions mentioned above, interviews
were made with executives in municipalities that implemented UIS and; it is
seen that the views on obstacles for UIS are focused on cost, lack of qualified
personnel, administrative problems and diffuculties that maybe experienced on
supplying base data.
In order to answer the research question on applicability of UISs, the
sample group from 4 municipalities that implemented UIS, was asked to give
points for 4 factors determined as obstacle for UIS. Scoring was made between
0 and 3 in quart scale, and it was inspired from Likert (1967, p. 91) on creating
scale. Scores between 0 and 3 are named with interim judgements that can be
placed between the two ends of reflected judgements. Group was asked to give
3 points if the obstacle is surely big, 2 points if the obstacle is mildly big, 1
point if there exists an obstacle even if it is small, and 0 point if it is not
important. Quart scale was used due to the fact that 4 pieces of obstacle were
scored and that subjects could need to be sorted from the biggest to small one
by classification or comparison of obstacles. In all interviews; the information
that equal points might have be given to factors if they were thought as even
importance was given to each individual member of sample group. Weight
coefficients for each obstacle factor were calculated via scores of sample group
on problems experienced in the manucipalities during project processes.
Afterwards; these coefficients were used for formation of UIS Applicability
Index formulation in order to answer research question mentioned.

Anl EKI, Alpay KARASOY

124

4.1 Calculation of UIS Applicability Index


Table 1: Scores given by municipalities that established UIS on factors that
arise obstacles for UIS (between 0 and 3 on quart scale).
Points given by municipal
executives on obstacles at
municipalities established UIS
(between 0 and 3 on quart
scale)
Bursa municipality 1

Cost

Lack of
qualified
personne
l

Barriers
arisen from
bureaucrats/
politicians

Difficulties in
supplying
UIS base data

Bursa municipality 2

Bursa municipality 3

Bursa municipality 4

Tepeba municipality 1

Tepeba municipality 2

Tepeba municipality 3

Tepeba municipality 4

Adyaman municipality 1

Adyaman municipality 2

Adyaman municipality 3

Adyaman municipality 4

Karadenizereli municipality 1

Karadenizereli municipality 2

Karadenizereli municipality 3

Karadenizereli municipality 4

27
1,687
5

21

29

24

1,3125

1,8125

1,5

Total
Average

Total factor points =27 + 21 + 29 + 24 =101


Factor proportioning:
Cost = 27/101 = 0,2673 ( there are 3 full ranges among 4 values within
quart scale. Maximum scoring value is accepted as 3. But, Maximum value will
be 1 in index calculation. Thats why; each factor must be divided to 3 in the
weighting stage). In the present case;
Cost factor coefficient = 0,2673 / 3 = 0,0891

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

125

Coefficient of lack of qualified personnel = 21/101/3 = 0,0693


Coefficient of bureaucratic and political obstacles = 29/101/3 = 0,0957
Coefficient of Difficulties in supplying base data for UIS = 24/101/3 =
0,0792
Then,
UIS Applicability Index = 1-0,0891*cost-0,0693*qualified personnel0,0957*bureaucratic and political obstacles -0,0792* supplying base data for
UIS
For the other 4 municipalities under scope of the study that already do not
have a UIS, the evaluation of UIS Applicability index had given the results as
follows:
Table 2: Scores on obstacles against UIS given by municipalities that had not
established UIS yet (between 0 and 3 on quart scale).
Cost

Lack of
qualified
personnel

Barriers
arisen from
bureaucrats/
politicians

Difficulties in
supplying UIS
base data

Ankara municipality 1

Ankara municipality 2

Ankara municipality 3

Ankara municipality 4

Meram municipality 1

Meram municipality 2

Meram municipality 3

Meram municipality 4

Malatya municipality 1

Malatya municipality 2

Malatya municipality 3

Malatya municipality 4

Kazan municipality 1

Kazan municipality 2

Kazan municipality 3

Kazan municipality 4

Applicability
in
municipalities that had
not implemented UIS

Calculated
index

0,4397

0,519

0,5528

0,3275

Anl EKI, Alpay KARASOY

126

In the case that, the indexes are obtained by calculating arithmetic means
of scores obtained from executives in four municipalities (that already have a
UIS) as Bursa Metropolitan, Adyaman, Eskiehir Tepeba and Karadeniz
Ereli Municipalities, UIS Applicability Index can be calculated as 0,4224 for
Bursa Metropolitan Municipality, as 0,5189 for Adyaman Municipality, as
0,4653 for Eskiehir Tepeba Municipality, as 0,4587 for Karadeniz Ereli
Municipality.
If we divide the obstacles in two parts, as the ones occurred during
investment decision process and the ones occurred during implementation
process, we can deem that cost is a factor having first priority on investment
decision process, and that others are the factors having first priority on
implementation process. In the case of assessing situation after the investment
decision is given, the value of the cost factor will be deemed as zero (0). Thus,
applicability situation after beginning of project will appear as 0.6897, 0.6749,
0.5099, and 0.5924 respectively. In such a case that cost criteria is not
considered, it is meaningful result that UIS Applicability Index could give a
higher result for Metropolis and Province Municipalities due to the fact that
their organizational structures are well-developed when compared with other
smaller municipalities.
In order to test this condition mentioned above, consider that UIS
investment decision has been made in other 4 municipalities that had not
implemented UIS. In this situation, if the cost is calculated as 0 points, UIS
Applicability Index would be risen to 0.6402 from 0.4397 for Ankara
Metropolitan Municipality, to 0.6419 from 0.5528 for Malatya Province
Municipality, to 0.5858 from 0.519 for Konya Meram Municipality, to 0.5503
from 0.3275 for Kazan Municipality. (Index shows higher results for Metropolis
and Province municipalities as expected)
It is supposed that the UIS Applicability Index that is developed in this
research should be tested in new researches in order to become more reliable.
5. CONCLUSION
For year 2010 in Turkey, the findings show that municipalities are
managed more political oriented rather than service oriented (it is
determined that politics has first priority at 64,5 % in comparison with service
regarding decisions related service planning and prioritisation). Findings also
show that system is weak against abuses of both mayors and municipal
executives, and implementation and achievement in systems such as UIS can

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

be possible only if mayors desire an atmosphere that is


accountable.

127

transparent and

Some suggestions within this scope are listed below:


1. Reducing the number of political and bureaucratic obstacles: It is
determined that blocking factors arisen from political and bureaucratic obstacles
is the factor having biggest coefficient inside UIS Applicability Index
formulation. This determination shows that a municipality, which fully meets
all other conditions (cost, base data for UIS and qualified personnel), can
implement such a project at maximum success rate of 70% without being
supported by elected and appointed municipal executives.
It must be remembered that UIS projects have serious costs. For a
municipality having desire of implementation to such a project, allocating an
important part of budget and human resources to this project is compulsory. A
municipality, that has a low UIS applicability index because of political and
bureaucratic obstacles, may try to realize the project with compulsion. But it
may not be able to obtain all potentially expected benefits from project because
of insufficient supports of especially politicians and bureaucrats. Under such a
condition, the period that is necessary for amortization of project might be
exceeded over and over normal expected period. Thus, project cost might
exceed the expected cost. Thats why, providing supports of both mayor and
bureaucrats is very important for achievement of the project.
However, although it is impossible to obtain a radical urgent shift on
desires on transparency and accountability of elected persons who are engaged
in politics locally, it should not be ignored that transparency and accountability
are means of management culture. And this culture can be developed if UIS and
similar systems are spread and used countrywide by other municipalities, and
also if this process is supported and followed by centralized management.
2. Designating a time limitation for transition to UIS: It is deemed that
because of further inspection need arisen from increased legal power of Turkish
municipalities in last decade, centralized management should push
municipalities more to control systems like Urban Information Systems. The
legal assignment cited on concerned articles of Turkish Laws numbered 5393
and 5216 might not be able to give the necessary motivation to municipal
authorities just by itself regarding this subject. In this respect, a dead line by
central government might be set by a Prime Ministry Circular (State Planning
Organization of Turkey may publicise) for municipalities especially having

128

Anl EKI, Alpay KARASOY

population over 30 000 so as to obligate urgent implementation of UISs in


compliance with general interoperability issues.
3. Rewarding Successful Implementations: UIS projects realized and their
results should be monitored continuously in a technical dimension by central
government institutes (State Planning Organization (SPO) or General
Directorate of Local Administrations). Municipalities and Mayors, which
succeeds in using UIS projects in daily operations and those who use
information obtained from UIS especially in service planning-prioritisation,
might be rewarded together with provincial managers of their parties. Those
people may be declared as most successful managers on written and visual
media organs.
Since the rewarding activity that is made in public would be a motivation
incentive, it is deemed that pressure by firstly provincial management till
headquarters in political parties for transparency and accountability would be
increased against those mayors who are against UISs. The number of such
solutions can be increased and incentive methods can be diversified. If culture
of UIS can be revealed on the level of mayors, the wills of mayors to be
exhibited will act as a very important factor inside the municipality especially
on bureaucracy for removing obstacles against UIS. This condition would also
avoid UIS implementation in a non perfunctory manner .
4. Emphasizing Financial Gains to be Obtained from UIS Implementation
by Municipalities: UIS projects will always remain as high cost projects.
However, in case of considering that municipalities could collect tax evasions
determined via UIS, and the tax obligators that are determined as tax evaders
will be obliged to be tax payers in a continuous manner, the cost of the project
may return between 1 to 5 years depending on the previous conditions of the
municipality.
5. Providing Employment of Qualified Employees: In relation to
employment of qualified employees, some regulations like higher wage rates
and incentives are necessary for covenanted trainable employees. Those staff
might operate and support the project after implementation instead of using
outsourcing mechanism for urban information systems. In addition to this; some
regulations may be required for control mechanisms on those experts, like merit
on promotion and carrier planning.
The findings of the study also expresses that Turkey E-State structure
endeavoured for implementation can be established in a local manner. It is a

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

129

fact that, UIS has capability of exchanging information and communication in


both interrelated and other institutions instead of operating solely. UIS can
minimize effect of users on these systems when integration is implemented
properly. Since providing control and accuracy of information on Urban
Information Database will be available only by means of cross check methods,
minimizing effects of users will mean that Urban Information Databases will
have information in a more accurate manner and potential abuses will be
prevented.
Within the boundaries of a system that may be established under the
lights of these suggestions, it is deemed that obstacles against urban information
systems may be reduced in all municipalities in Turkey. This receipt may not
only be valid just for Turkey, but also for any country that declares localisation
as a target without establishing necessary supervision and control mechanisms
and that already experiences difficulties of this situation.
Together with contributions of suggestions mentioned above, it is
accepted that Urban Information System Applicability Index developed by this
study will begin to give higher results. And with the help of more successful
Urban Information Systems implemented, a more effective control mechanism
might be established for municipalities by increasing samples of successful
UISs. By this way, it can be expected that the tribulations that have been
experienced in many third world or developing countries such as Argentina,
Philippines, and Columbia as side reactions of localisation such as bribe, abuse,
trick, patronage, nepotism, arbitrary regime can be controlled and decreased in a
sensible manner.
Finally, it should be added that the suggestions and assessments made in
this study needs to be supported by further different scientific studies in terms
of implementation, and maintenance of UISs.

130

Anl EKI, Alpay KARASOY

References
1. Baz, ., Urban Information System Design in local Administrations, 1999,
Sympozium of Urban Information System Applications in Local
Administrations,
Karadeniz
Technical
University,
Trabzon,
http://www.gislab.ktu.edu.tr/yayinlar/KBS99/04_ibaz.doc
2. ete, M., A Study on Problems and Solutions in Urban Information
Systems, 2003, 9th Turkish Scientific and Technical Map General
Assembly,
Bilkent
Hotel,
Ankara,
http://www.jeodezi.ktu.edu.tr/mehmet/Yayinlar/KBS%20Sorunlar%20%209.%20Kurultay.pdf
3. ete, M., Urban Informtion System Desgn and Application: Pelitli
Municipality Example, 2002, Karadeniz Technical University, Science
Institute,
Master
of
Science
Thesis,
Trabzon,
http://gislab.ktu.edu.tr/yayinlar/cetetez1.pdf
4. Etimesgut Municipality IT Department, Personal Interview Notes, 2009,
Ankara
5. Ishida, T. , Understanding Digital Cities, 2000, In T. Ishida and K. Isbister
Eds. Digital Cities Experiences, Technologies and Future Perspectives
Lecture Notes in Computer Science, Vol. 1765, Springer-Verlag, 2000,
http://www.urenio.org/courses/files/4/articles/4_DigCities_compared.pdf
6. Karbuz, H., Local Administrations and Information Technologies, 2003,
Ankara University SSI Master of Science Thesis, p:55, Ankara
7. Krolu, F., A study on Urban Information System Implementation, 2002,
Gazi University SSI Master of Science Thesis, Ankara
8. Likert, R., The Method of Constructing an Attitude Scale. 1967, Readings
in Attitude Theory and Measurements. Ed. Martin Fishbein. John Wiley
and Sons nc. pp.90-95, New York
http://www.ciadvertising.org/studies/course/syllabi_grad/theory_readings/li
kert.pdf
9. Palancolu, M., Aydn Urban Information System Pilot Project Design
and Implementation, 1996, Yldz Technical University, Science Institute,
Master of Science Thesis, stanbul
10. Pappas, V., Developing
Urban Information Systems in Greece,
Acompetitive
Approach
and
Methodological
Issues,
1994,
http://libraries.maine.edu/Spatial/gisweb/spatdb/egis/eg94054.html
11. Sert, E., Urban Information System Application during Planning Process;
Sille(Konya) Example, 2006, Seluk University Institute of Science, Msc
Thesis, Konya

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

131

12. eker, D. Z., Opportunities on Applications of Information Technologies in


Rural Regions, 1993, stanbul Technical University, Institute of Science,
Phd Thesis, stanbul
13. Tepeba Municipality IT Department, Personal Interview Notes, 2008,
Eskiehir
14. Tre, ., New Model Proposals for Urban Information Systems, 1999, stanbul University Institute of Science, Phd Thesis, stanbul
15. Ucuzal, L., Geographical Information Systems, a Discussion on
Information Systems and Development of Applications in Central and
Local Administrations, 1999, Sympozium of Urban Information System
Applications in Local Administrations, Karadeniz Technical University,
Trabzon http://gislab.ktu.edu.tr/yayinlar/KBS99/09_ucuzal.doc
16. Yenimahalle Belediyesi IT Department, Personal Interview Notes, 2008,
Ankara
17. Yomralolu, T. and ete M., Urban Information Systems; Contemporary
Local Administration Tool, 2002,
http://gislab.ktu.edu.tr/yayin/PDF/02TYM01.pdf
18. Yomralolu, T., Geopgraphical Information Systems Basic Concepts and
Applications, 2000, stanbul
19. Yomralolu, T., Urban Information and Organization, 1999, Sympozium
of Urban Information System Applications in Local Administrations, Karadeniz Technical University, Trabzon,
http://gislab.ktu.edu.tr/yayinlar/kbpiramiti.pdf

niversite rencilerinin nternet Yoluyla


Pazarlama letiimine likin Tutumlar:
Seluk niversitesinde Bir nceleme

University Students Attitudes Towards Online Marketing


Communications: A Study At Seluk University
r. Gr. Osman NVAR
ZET

Teknolojinin, kreselleen dnyamza getirmi olduu yenilikler, pazarlama alannda


da pek ok yenilik ve srdrlebilir rekabet ortam yaratmaktadr. nternet teknolojisi ve altyapsndaki gelimeler pazarlamaclar iin hedef kitleye ulamada yeni iletiim kanallar yaratmaktadr. Gnmz iletmeleri pazarlama stratejilerine ynelik
artan maliyetler, mteri sadakati ve marka ball yaratmak iin yeni alternatifler
aramaktadrlar. nternet yoluyla pazarlama bu srete kullanlan nemli bir alternatiftir. Bu almadaki ama, niversite rencilerinin internet yoluyla pazarlama
iletiimine ilikin tutumlarn incelenmektir. Bu amala Seluk niversitesinde bir
aratrma yaplmtr. Aratrmann bulgularna gre niversite rencilerden internet yoluyla pazarlama iletiimine ilikin tutumlarna ynelik birer ifade ya, bilgisayar bilgisi ve cinsiyet ile anlaml dzeyde ilikilidir. Yabanc dil bilgisi ile hibir ifade arasnda anlaml iliki tespit edilememitir.

ANAHTAR KELMELER

Pazarlama, internet, iletiim, pazarlama iletiim.

**

Bu alma, Yrd. Do. Dr. mran UURun danmanlnda hazrlanan ve Seluk niversitesi Sosyal
Bilimler Enstits tarafndan kabul edilen niversite rencilerinin nternet Yoluyla Pazarlama letiimine likin Tutumlar: Seluk niversitesinde Bir nceleme balkl yksek lisans tezinin bir blmnn zetidir.
Seluk niversitesi Seydiehir Meslek Yksekokulu.

134

Osman NVAR

ABSTRACT

The innovations introduced by technology into our globalizing world create lots of
innovations in the field of marketing and a sustainable competitive environment.
Advances in Internet technology and its infrastructure create new communication
channels to reach the target audience for marketers. Today's businesses are looking
for new alternative marketing strategies to reduce increasing costs, to create
customer loyalty and brand loyalty. The concept of marketing through the Internet is
a very important alternative.
The process of online marketing communications and the perspectives of university
students on marketing through the Internet were investigated.

KEY WORDS

Marketing, the Internet, communication, marketing communications.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

135

1. GR
E-pazarlama ya da sanal pazarlama olarak da anlan, internet pazarlama,
en temel anlamyla, potansiyel mteriye ulamn, rn ve hizmetlerin tantm
ve satnn internet zerinden yaplmasdr. (Kuzulolu, 2011 s.13)
Gnmzde internet pazarlama, iletmenin bymesi ve tantlmas amacyla kullanlan anahtar ve ok etkili bir ara haline gelmitir. Web sitesinin
yapm ya da web sitesinin tantm, internet pazarlamann temeli olmasna
ramen amalarna ulamak iin yeterli deildir. Aslnda bir web sayfasnn arkasnda, gerek deerleri ve amalar ile gerek bir irket vardr.(www.aytacmestci.com)
Pazarlama stratejisi belirlenirken iletmedeki dier fonksiyonel blmler
daima gz nne alnr ve bunlarla koordinasyon ihmal edilmez. Bu koordinasyonun salanabilmesi iin rgtsel iletiim son derece byk nem tar. nk
pazar blm, mteriye ulaabilecek stratejiler gelitirilirken, i ve d tm
koordinasyon unsurlarna bal kalmaldr (Hatipolu, 1993, s. 287-288)
Kendisini tanmas, tantmas ve dnt alarak kendini deerlendirmesinde
iletiim sreleri nemli rol oynamaktadr. Bu srete kullanlan eitli iletiim
yntemleri bulunmaktadr. Bunlardan son yllarda en ok nem kazanann internet yoluyla pazarlama olduunu syleyebiliriz (Capelle, 1987).
Trkiyenin internet penetrasyonu ortalama dzeyde (%44) olmasna
ramen dijital indeksi son derece yksektir. Belli bal Gneybat Asya ve Eski
Sovyet lkelerini takiben Trkiye 10. srada yer almaktadr. Trkiyede internet
kullananlarn %71i her gn internete girmektedir. Her 10 internet kullancsndan 9u markalar hakknda internetten aratrma yaparak bilgi almaktadr. Bu
oran dnya ortalamasnn zerindedir. (Hrriyet Gazetesi 8.2.2012)
2. UYGULAMA
2.1. Aratrmann Amac ve nemi
nternetin gnmzde pazarlama seenei olarak kullanlmaya balanmas konu zerinde aratrma yaplmasn nemli hale getirmektedir. Bu anlamda
gnmzde, interneti sadece basit bir iletiim arac olarak grmemek gerekir.
Son dnemlerde internet mobil aralarda bile, tketiciyle birebir iletiim kurulmasnda en etkili seeneklerden biri haline gelmitir. Ancak; bu sre ierisinde
izin, gvenlik ve gizlilik gibi etik konular sz konusu olmakta ve hassas bir
dengenin oluturulmas gerekmektedir. Aratrma konusu olarak bu konunun

136

Osman NVAR

seilmi olmas, bu sre ierisindeki iletmelerin, tketicilerin ve sosyal evreler iin bir lde fikir elde edilmesine yardmc olacaktr.
Bu almann amac, niversite rencilerinin internet yoluyla pazarlama
iletiimine ilikin tutumlarn incelenmektir. Bu amala Seluk niversitesinde
bir aratrma yaplmtr. Aratrmann bulgularna gre niversite rencilerden internet yoluyla pazarlama iletiimine ilikin tutumlarna ynelik birer ifade
ya, bilgisayar bilgisi ve cinsiyetle ile anlaml dzeyde ilikilidir. Yabanc dil
bilgisi ile hibir ifade arasnda anlaml iliki tespit edilmemitir. Bu aratrmada
niversite rencilerinin;
nternet yoluyla yaplan pazarlama iletiiminden haberdar olup olmamalar,
nternet zerinden pazarlamaya ilikin davranlar (Katlma ve kullanma kararlar) ve bu davranlarn tutumlarna etkisi,
Demografik zelliklerinin, belirlenen tutum ve davranlara etkisinin
belirlenmesi,
nternet yoluyla pazarlama iletiimi uygulamalarn yasal ve etik adan
onaylayp onaylamadklarnn belirlenmesi amalanmaktadr.
2.2. Aratrmann Evreni ve rneklemi
Aratrmann evreni, Seluk niversitesinde renim gren rencilerdir. rneklem ise, Seluk niversitesine bal Seydiehir MYO ve Seydiehir
Ahmet Cengiz Mhendislik Fakltesinde renim gren rencilerden olumaktadr. ki okuldaki renci saylar toplam 1627dir. Bu okullar ierisinde
tesadfi rnekleme yntemine uygun olarak 22-24 Mays 2012 tarihinde okulda
olan ve isteyen rencilere ders ortamnda anketler dzenlenmitir. Bu dorultuda 782 renci anketleri doldurmu ve eitli sebeplerden dolay 180 rencinin anketi geersiz saylarak 602 rencinin doldurduu anketler analize tabi
tutulmutur.
2.3. Aratrmann Kstlar
almamz sadece Seluk niversitesine bal 1 meslek yksekokulu ve
1 fakltedeki rencilere ynelik olarak yaplmtr. Dolaysyla elde edilen sonular sadece buray balayacaktr. Bunun yan sra, tm rencilere ulamak
zor olacandan ve baz rencilerin anket formlarn doldurmaya istekli olmamasndan dolay yalnzca istekli olan ve anketin yapld gn derslerde olan
607 renci ile snrl kalmtr. Ayrca anket sorularnn ierisinde aratrmay

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

137

ok daha geni ve farkl noktalara ekecei dnlen kltrel boyutlar ihmal


edilmitir.
2.4. Veri Toplama Kaynaklar ve Yntemi
Veri toplama teknii olarak anket yntemi kullanlmtr. Bunun en
nemli nedeni ok sayda kiiden veri toplama isteidir. Anketler yz yze grme yoluyla uygulanmtr. Anket sorular 3 blmden olumaktadr. lk blmde rencilerin demografik zelliklerini tespit etmeye ynelik sorular, yer
almaktadr. Anketin ikinci blmnde internet yoluyla pazarlamaya ilikin tutumlar aratrlm, nc blmde ise internet yoluyla pazarlama uygulama
trlerinin uygun olup olmamas llmeye allmtr. Hazrlanan anket formu
Alkaya (2007) tarafndan gelitirilen ve yksek lisans tezi olarak sunulmu olan
almadan alnarak gelitirilmitir. (Alkaya, Alkan (2007). Mobil Kanallar Yoluyla Pazarlama letiimi Sreci Ve niversite rencilerinin Mobil Pazarlamaya likin Tutumlarna Ynelik Bir Aratrma, Anadolu niversitesi Sosyal
Bilimler Enstits, Eskiehir, 111-112-113.
2.5. Aratrmann Gvenirlii
Aratrmada kullanlan anket formlarnn gvenirliini test edebilmek iin
rneklemde yer alan bir gruba (n=60) anketler nceden uygulanmtr. 28 sorunun yer ald anketin Cronbach Alfa deeri 0,935 kmtr. Buna gre anketin
lek gvenirlii olduka yksek bir gven aralna sahiptir.
2.6. Aratrmann Bulgular
Aratrmaya katlan rencilere ilikin baz demografik zelliklere ilikin
bilgiler Tablo 1de gsterilmitir. Buna gre aratrmaya katlan rencilerin
%62,1i erkek, %37,9u kzdr. Katlmclarn %86,5i Seydiehir MYO.da,
%13,5i Seydiehir Ahmet Cengiz Mhendislik Fakltesinde renim grmektedirler.

Osman NVAR

138

Tablo 1 Katlmclarn Demografik zellikler


n=607 Yzde
zellik
n=607
Cinsiyet
Ya
Erkek
377
62,1
17-20
345
Kz
230
37,9
21-25
242
26-30
9
Okulu
Seydiehir MYO.
525
86,5
31 ve st
11
Seydiehir Ahmet Cengiz
13,5
Yabanc Dil Bilgisi
82
Mhendislik Fakltesi
Evet
219
Program / Blm
letme Ynetimi
138
22,7
Hayr
388
22,1
Bilgisayar KullaGrafik-Tasarm
134
nm Becerisi
Bilgisayar Programcl
132
21,7
ok yi
172
Makine
88
14,5
yi
295
Makine Mhendislii
72
11,9
Orta
132
Elektrik
26
4,3
Az
8
Otomotiv
17
2,8
Medeni Durumu
Evli
25
nternete Erime Durumu
Cep Telefonu
205
33,8
Bekar
567
Evde Kablolu
139
22,9
Dul
15
Evde Kablosuz
263
43,3
Snf
1
394
retim Durumu
Normal retim
358
59,0
2
201
kinci retim
249
41,0
3
8
4
2
Beklemeli
2
zellik

Yzde
56,8
39,9
1,5
1,8
36,1
63,9
28,3
48,6
21,7
1,3
4,1
93,4
2,5
64,9
33,1
1,3
,3
,3

Aratrma katlmclarnn internet yoluyla pazarlamaya ilikin tutumlarna ynelik verdikleri cevaplarn ortalama ve standart sapma deerleri Tablo
2de gsterilmitir.
Tablo 2de grlecei zere katlmclarn internet yoluyla pazarlamaya
ilikin tutumlarn lmeye alan sorularn ou 3,5in zerinde bir ortalamaya sahiptir.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

139

Tablo 2 rencilerin nternet Yoluyla Pazarlama letiimine likin Tutumlar


1.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarndan memnunum.
2.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarna katlma, kullanma ya
da alma konusunda istekliyim.
3.nternet yoluyla pazarlama yaplrken tarafmdan izin alnmamas
mobil pazarlamaya ilikin tutumlarm etkileyebilir.
4.Spam algs yaratan mesajlar etik deildir ve davranlar olumsuz
etkilemektedir.
5.nternet yoluyla pazarlama faaliyetleri geleneksel pazarlama faaliyetlerinden daha nemlidir.
6.nternet yoluyla yaplan pazarlama faaliyetlerinden haberdarm.
7.nternet yoluyla pazarlama ve kampanya faaliyetlerine katlyorum.
8.Kullandm ve rendiim internet yoluyla pazarlama uygulamalarn arkadalarma da tavsiye ederim.
9.Televizyonlarda program ve filmlerin ierisinde kullanlan ve sanal
reklam ad altnda yaplan logo-melodi gibi pazarlama uygulamalarndan rahatszm.
10.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarnda zellikle yardm
amal olanlarna katlma konusunda daha fazla istekliyim.
11.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarna ynelik ok fazla
yaplan reklamlardan memnun deilim.
12.nternet yoluyla yaplan yarmalarda, soruya ynelik cevap yollama biimdeki uygulamalarn, katlmcy aldatmaya ynelik olduunu dnyorum.
13.nternet yoluyla yaplan pazarlamada nllerin kullanlmas etik
deildir.
14.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarnda tketicinin verdii
iznin ktye kullanldn dnyorum.
15.nterneti ok sk kullanyorum.
16.Devlet internette pazarlama faaliyetlerine ynelik yasal dzenleme yapmaldr.
17.nternet yoluyla yaplan pazarlama uygulamalar kullancnn ya
dnlerek belirlenmelidir.
18.Gnmz dnyasnda internette pazarlama yaplmak zorundadr.
Bu uygulamadan kanlamaz.
19.nternet pazarlama yapan markaya ynelik algm artar.
20.nternet eriiminin salanmas pazarlama uygulamalarnn olumasnda nemlidir.
21.En ok operatr iletmelerinin yapt internet yoluyla pazarlama
uygulamalarn biliyorum.
22.Son dnemlerde internet yoluyla alveri yaplmasn cazip buluyorum.
23.nternet pazarlama uygulamalarndan genel olarak memnun deilim.
24.Fiyatlar seviyesinde ciddi bir d olmas durumunda internette
pazarlama kullanm oranm ykselir.
25.nternet yoluyla pazarlamann gelimesi ve eitlenmesi durumunda
mobil teknolojilerdeki kullanm alkanlklarm deitirme isteim artar.

Ortalama

Standart
Sapma

3,8666

1,17888

3,6409

1,22522

3,7611

1,09331

3,7661

1,18766

3,4843

1,23454

3,7694
3,6046

1,19384
1,25015

3,6376

1,20660

3,6079

1,24855

3,6705

1,20100

3,5453

1,23648

3,6392

1,22676

3,4217

1,24415

3,5206

1,23714

3,7710

1,24490

3,9127

1,18598

3,8748

1,22978

3,8204

1,22772

3,8336

1,15769

3,7759

1,16433

3,7282

1,20104

3,7068

1,26374

3,5601

1,31728

3,8797

1,20520

3,7974

1,21736

Osman NVAR

140

26.Mobil internet araclyla edindiim uygulamalardan virs kapabileceimi dnyorum.


27.Kullanamayacam teknoloji iin yksek kalitede cep telefonu
almam.
28.zin alnmadan yaplan pazarlama faaliyetleri konusunda biz kullanclara hukuksal bir hak tannmaldr.

3,7331

1,24463

3,8105

1,25943

3,9687

1,13336

Aratrmaya katlan rencilerin internet yoluyla pazarlamaya ilikin tutumlar ile bilgisayar bilgisi arasnda iliki dzeyleri test edilmitir. Bu testin
yaplabilmesi iin Anova yntemi kumlanlmtr. Elde edilen bulgular Tablo
3te gsterilmitir.
Tablo 3 rencilerin nternet Yoluyla Pazarlama letiimine likin
Tutumlar le Bilgisayar Bilgisi Arasndaki liki
Ortalama

1.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarndan memnunum.


2.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarna katlma, kullanma
ya da alma konusunda istekliyim.
3.nternet yoluyla pazarlama yaplrken tarafmdan izin alnmamas mobil pazarlamaya ilikin tutumlarm etkileyebilir.
4.Spam algs yaratan mesajlar etik deildir ve davranlar
olumsuz etkilemektedir.
5.nternet yoluyla pazarlama faaliyetleri geleneksel pazarlama
faaliyetlerinden daha nemlidir.
6.nternet yoluyla yaplan pazarlama faaliyetlerinden haberdarm.
7.nternet yoluyla pazarlama ve kampanya faaliyetlerine katlyorum.
8.Kullandm ve rendiim internet yoluyla pazarlama uygulamalarn arkadalarma da tavsiye ederim.
9.Televizyonlarda program ve filmlerin ierisinde kullanlan ve
sanal reklam ad altnda yaplan logo-melodi gibi pazarlama
uygulamalarndan rahatszm.
10.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarnda zellikle yardm amal olanlarna katlma konusunda daha fazla istekliyim.
11.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarna ynelik ok fazla
yaplan reklamlardan memnun deilim.
12.nternet yoluyla yaplan yarmalarda, soruya ynelik cevap
yollama biimdeki uygulamalarn, katlmcy aldatmaya ynelik olduunu dnyorum.
13.nternet yoluyla yaplan pazarlamada nllerin kullanlmas
etik deildir.
14.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarnda tketicinin
verdii iznin ktye kullanldn dnyorum.
15.nterneti ok sk kullanyorum.

2,948
1,382
3,419
1,492
2,502
1,189
1,811
1,409
,232
1,531
2,265
1,421
4,487
1,548
2,590
1,450
,887
1,562
,497
1,447
1,051
1,531
,017
1,512
1,297
1,549
1,037
1,533
1,881
1,548

2,133

,095

2,292

,077

2,105

,098

1,286

,278

,151

,929

1,594

,190

2,898

,034

1,786

,149

,568

,637

,343

,794

,686

,561

,011

,998

,837

,474

,677

,566

1,215

,303

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1


16.Devlet internette pazarlama faaliyetlerine ynelik yasal
dzenleme yapmaldr.
17.nternet yoluyla yaplan pazarlama uygulamalar kullancnn ya dnlerek belirlenmelidir.
18.Gnmz dnyasnda internette pazarlama yaplmak zorundadr. Bu uygulamadan kanlamaz.
19.nternet pazarlama yapan markaya ynelik algm artar.

20.nternet eriiminin salanmas pazarlama uygulamalarnn


olumasnda nemlidir.
21.En ok operatr iletmelerinin yapt internet yoluyla pazarlama uygulamalarn biliyorum.
22.Son dnemlerde internet yoluyla alveri yaplmasn cazip
buluyorum.
23.nternet pazarlama uygulamalarndan genel olarak memnun
deilim.
24.Fiyatlar seviyesinde ciddi bir d olmas durumunda internette pazarlama kullanm oranm ykselir.
25.nternet yoluyla pazarlamann gelimesi ve eitlenmesi
durumunda mobil teknolojilerdeki kullanm alkanlklarm
deitirme isteim artar.
26.Mobil internet araclyla edindiim uygulamalardan virs
kapabileceimi dnyorum.
27.Kullanamayacam teknoloji iin yksek kalitede cep telefonu almam.
28.zin alnmadan yaplan pazarlama faaliyetleri konusunda biz
kullanclara hukuksal bir hak tannmaldr.

1,507
1,406
1,776
1,511
2,248
1,504
,214
1,346
1,478

141

1,072

,360

1,175

,318

1,495

,215

,159

,924

1,091

,352

,513

,673

1,013

,386

1,169

,321

,167

,918

,603

,613

,871

,456

,483

,694

1,320

,267

1,355
,742
1,446
1,618
1,597
2,028
1,734
,244
1,459
,896
1,485
1,351
1,550
,768
1,590
1,693
1,282

rencilerin internet yoluyla pazarlamaya ilikin tutumlarna ilikin ifadelere verdikleri cevaplar dikkate alndnda 28 farkl tutumdan yalnzca bir
tanesinin bilgisayar bilgi dzeyiyle ilikili olduu grlmtr. rencilerden
bilgisayar bilgisi ile internet yoluyla pazarlama ve kampanya faaliyetlerine katlm arasnda anlaml bir iliki vardr (p=0,03<0,05)
Aratrmaya katlan rencilerin internet yoluyla pazarlamaya ilikin tutumlar ile cinsiyetleri arasndaki iliki dzeyleri test edilmitir. Bu testin yaplabilmesi iin Independent Samples t Testi kullanlmtr. Elde edilen bulgular
Tablo 4te gsterilmitir.

Osman NVAR

142

Tablo 4 rencilerin nternet Yoluyla Pazarlama letiimine likin


Tutumlar le Cinsiyetleri Arasndaki liki
F

1.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarndan memnunum.

,316

,575

2.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarna katlma, kullanma ya da alma


konusunda istekliyim.

,047

,829

3.nternet yoluyla pazarlama yaplrken tarafmdan izin alnmamas mobil


pazarlamaya ilikin tutumlarm etkileyebilir.

10,578

,001

4.Spam algs yaratan mesajlar etik deildir ve davranlar olumsuz etkilemektedir.

,481

,488

5.nternet yoluyla pazarlama faaliyetleri geleneksel pazarlama faaliyetlerinden daha nemlidir.

1,209

,272

6.nternet yoluyla yaplan pazarlama faaliyetlerinden haberdarm.

,673

,412

7.nternet yoluyla pazarlama ve kampanya faaliyetlerine katlyorum.

,049

,825

8.Kullandm ve rendiim internet yoluyla pazarlama uygulamalarn


arkadalarma da tavsiye ederim.

,058

,810

9.Televizyonlarda program ve filmlerin ierisinde kullanlan ve sanal reklam


ad altnda yaplan logo-melodi gibi pazarlama uygulamalarndan rahatszm.

,023

,879

10.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarnda zellikle yardm amal


olanlarna katlma konusunda daha fazla istekliyim.

1,326

,250

11.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarna ynelik ok fazla yaplan


reklamlardan memnun deilim.

,018

,895

12.nternet yoluyla yaplan yarmalarda, soruya ynelik cevap yollama


biimdeki uygulamalarn, katlmcy aldatmaya ynelik olduunu dnyorum.

,753

,386

13.nternet yoluyla yaplan pazarlamada nllerin kullanlmas etik deildir.

,193

,660

14.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarnda tketicinin verdii iznin


ktye kullanldn dnyorum.

,000

,990

15.nterneti ok sk kullanyorum.

,240

,625

16.Devlet internette pazarlama faaliyetlerine ynelik yasal dzenleme yapmaldr.

2,891

,090

17.nternet yoluyla yaplan pazarlama uygulamalar kullancnn ya dnlerek belirlenmelidir.

1,156

,283

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

143

18.Gnmz dnyasnda internette pazarlama yaplmak zorundadr. Bu uygulamadan kanlamaz.

8,494

,004

19.nternet pazarlama yapan markaya ynelik algm artar.

1,545

,214

20.nternet eriiminin salanmas pazarlama uygulamalarnn olumasnda


nemlidir.

,257

,612

21.En ok operatr iletmelerinin yapt internet yoluyla pazarlama uygulamalarn biliyorum.

1,627

,203

22.Son dnemlerde internet yoluyla alveri yaplmasn cazip buluyorum.

1,180

,278

23.nternet pazarlama uygulamalarndan genel olarak memnun deilim.

1,796

,181

24.Fiyatlar seviyesinde ciddi bir d olmas durumunda internette pazarlama kullanm oranm ykselir.

,104

,748

25.nternet yoluyla pazarlamann gelimesi ve eitlenmesi durumunda mobil teknolojilerdeki kullanm alkanlklarm deitirme isteim artar.

,047

,828

26.Mobil internet araclyla edindiim uygulamalardan virs kapabileceimi dnyorum.

,014

,905

27.Kullanamayacam teknoloji iin yksek kalitede cep telefonu almam.

,651

,420

28.zin alnmadan yaplan pazarlama faaliyetleri konusunda biz kullanclara


hukuksal bir hak tannmaldr.

,410

,522

Tablo 4te elde edilen bulgulardan grlecei zere rencilerin internet


yoluyla pazarlamaya ilikin tutumlarna ilikin ifadelere verdikleri cevaplar
dikkate alndnda 28 farkl tutumdan yalnzca bir tanesinin rencilerin cinsiyetleriyle ilikili olduu grlmtr. rencilerin cinsiyetleri ile internet pazarlamas uygulamasnn gnmz dnyasnda iletmeler iin zorunlu bir uygulama olduuna ynelik gr arasnda anlaml bir iliki vardr. (p=0,04<0,05
Erkeklerin bu fikre katlm oran, kzlardan 0,4 puan daha yksektir.
Aratrmaya katlan rencilerin internet yoluyla pazarlamaya ilikin tutumlar ile yabanc dil bilgisi arasndaki iliki dzeyleri test edilmitir. Bu testin
yaplabilmesi iin Anova testi kullanlmtr. Elde edilen bulgular Tablo 5te
gsterilmitir.

144

Osman NVAR

Tablo 5 rencilerin nternet Yoluyla Pazarlama letiimine likin Tutumlar


le Yabanc Dil Bilgileri Arasndaki liki
Ortalama
p
4,746
1.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarndan memnunum.
,065
1,384
2.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarna katlma, kullanma ya da
,013
,926
alma konusunda istekliyim.
1,504
3.nternet yoluyla pazarlama yaplrken tarafmdan izin alnmamas
,078
,798
mobil pazarlamaya ilikin tutumlarm etkileyebilir.
1,197
4.Spam algs yaratan mesajlar etik deildir ve davranlar olumsuz
,374
,607
etkilemektedir.
1,412
5.nternet yoluyla pazarlama faaliyetleri geleneksel pazarlama faaliyet,173
,736
lerinden daha nemlidir.
1,526
,145
6.nternet yoluyla yaplan pazarlama faaliyetlerinden haberdarm.
,750
1,427
,657
7.nternet yoluyla pazarlama ve kampanya faaliyetlerine katlyorum.
,517
1,564
8.Kullandm ve rendiim internet yoluyla pazarlama uygulamalar1,688
,282
n arkadalarma da tavsiye ederim.
1,455
9.Televizyonlarda program ve filmlerin ierisinde kullanlan ve sanal
,844
,462
reklam ad altnda yaplan logo-melodi gibi pazarlama uygulamalarn1,560
dan rahatszm.
10.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarnda zellikle yardm amal
1,432
,319
olanlarna katlma konusunda daha fazla istekliyim.
1,442
11.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarna ynelik ok fazla yaplan
3,642
,123
reklamlardan memnun deilim.
1,525
12.nternet yoluyla yaplan yarmalarda, soruya ynelik cevap yollama
,580
,535
biimdeki uygulamalarn, katlmcy aldatmaya ynelik olduunu d1,506
nyorum.
13.nternet yoluyla yaplan pazarlamada nllerin kullanlmas etik
,019
,912
deildir.
1,550
14.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarnda tketicinin verdii iznin
1,605
,306
ktye kullanldn dnyorum.
1,530
,560
15.nterneti ok sk kullanyorum.
,548
1,551
16.Devlet internette pazarlama faaliyetlerine ynelik yasal dzenleme
,070
,824
yapmaldr.
1,409
1,699
17.nternet yoluyla yaplan pazarlama uygulamalar kullancnn ya
,290
dnlerek belirlenmelidir.
1,512
,383
18.Gnmz dnyasnda internette pazarlama yaplmak zorundadr. Bu
,614
uygulamadan kanlamaz.
1,509
,091
19.nternet pazarlama yapan markaya ynelik algm artar.
,795
1,342
,118
20.nternet eriiminin salanmas pazarlama uygulamalarnn oluma,768
snda nemlidir.
1,358
,218
21.En ok operatr iletmelerinin yapt internet yoluyla pazarlama
,697
uygulamalarn biliyorum.
1,445

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1


22.Son dnemlerde internet yoluyla alveri yaplmasn cazip buluyorum.
23.nternet pazarlama uygulamalarndan genel olarak memnun deilim.
24.Fiyatlar seviyesinde ciddi bir d olmas durumunda internette
pazarlama kullanm oranm ykselir.
25.nternet yoluyla pazarlamann gelimesi ve eitlenmesi durumunda
mobil teknolojilerdeki kullanm alkanlklarm deitirme isteim
artar.
26.Mobil internet araclyla edindiim uygulamalardan virs kapabileceimi dnyorum.
27.Kullanamayacam teknoloji iin yksek kalitede cep telefonu almam.
28.zin alnmadan yaplan pazarlama faaliyetleri konusunda biz kullanclara hukuksal bir hak tannmaldr.

145
,239
1,599
2,764
1,734
,623
1,454
,207
1,484
,652
1,551
2,447
1,585
,071
1,287

,699
,207
,513
,709
,517
,214
,815

Tablo 5teki bulgulardan grlecei zere rencilerin internet yoluyla


pazarlamaya ilikin tutumlarna ilikin ifadelere verdikleri cevaplar dikkate
alndnda 28 farkl tutumdan hibirinin rencilerin yabanc dil bilgi dzeyleriyle ilikili olmad grlmektedir.
Aratrmaya katlan rencilerin internet yoluyla pazarlamaya ilikin tutumlar ile yalar arasndaki iliki dzeyleri test edilmitir. Bu testin yaplabilmesi iin Anova testi kullanlmtr. Elde edilen bulgular Tablo 6da gsterilmitir.
Tablo 6da grlecei zere rencilerin internet yoluyla pazarlamaya
ilikin tutumlarna ilikin ifadelere verdikleri cevaplar dikkate alndnda 28
farkl tutumdan yalnzca bir tanesinin rencilerin yalaryla ilikili olduu grlmektedir. rencilerin ya dalm ile rencilerin televizyonlarda program
ve filmlerin ierisinde kullanlan ve sanal reklam ad altnda yaplan logomelodi gibi pazarlama uygulamalarndan rahatsz olmas arasnda anlaml bir
iliki vardr. (p=0,2<0,05) zellikle 26-30 ya grubundakilerin rahatszlk dzeyinin dier gruplara oranla olduka yksek olduu grlmektedir.

146

Osman NVAR

Tablo 6 rencilerin nternet Yoluyla Pazarlama letiimine likin Tutumlar


le Yalar Arasndaki liki
OrtaF
p
lama
,111
,,97
1.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarndan memnunum.
,080
1
1,396
2.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarna katlma, kullanma
,184
,,94
,122
ya da alma konusunda istekliyim.
7
1,508
3.nternet yoluyla pazarlama yaplrken tarafmdan izin alnma1,426
,,31
1,194
mas mobil pazarlamaya ilikin tutumlarm etkileyebilir.
1
1,194
4.Spam algs yaratan mesajlar etik deildir ve davranlar olum2,580
,,13
1,837
suz etkilemektedir.
9
1,405
5.nternet yoluyla pazarlama faaliyetleri geleneksel pazarlama
1,506
,,39
,988
faaliyetlerinden daha nemlidir.
8
1,524
,750
,,66
6.nternet yoluyla yaplan pazarlama faaliyetlerinden haberdarm.
,525
5
1,429
7.nternet yoluyla pazarlama ve kampanya faaliyetlerine katlyo,326
,,89
,208
rum.
1
1,569
8.Kullandm ve rendiim internet yoluyla pazarlama uygu,143
,,50
,784
lamalarn arkadalarma da tavsiye ederim.
3
457
9.Televizyonlarda program ve filmlerin ierisinde kullanlan ve
5,068
,,02
3,288
sanal reklam ad altnda yaplan logo-melodi gibi pazarlama uy0
1,541
gulamalarndan rahatszm.
10.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarnda zellikle yardm
1,468
,,38
1,018
amal olanlarna katlma konusunda daha fazla istekliyim.
4
1,442
11.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarna ynelik ok fazla
2,716
,,14
1,783
yaplan reklamlardan memnun deilim.
9
1,523
12.nternet yoluyla yaplan yarmalarda, soruya ynelik cevap
,269
,,91
,178
yollama uygulamalarnn, katlmcy aldatmaya ynelik olduu1
1,511
nu dnyorum.
13.nternet yoluyla yaplan pazarlamada nllerin kullanmas
1,720
,,34
1,112
etik deildir.
4
1,547
14.nternet yoluyla pazarlama uygulamalarnda tketicinin verdi1,695
,,34
1,108
i iznin ktye kullanldn dnyorum.
5
1,530
,392
,,86
15.nterneti ok sk kullanyorum.
,252
0
1,556
16.Devlet internette pazarlama faaliyetlerine ynelik yasal dzen,858
,,60
,609
leme yapmaldr.
9
1,409
17.nternet yoluyla yaplan pazarlama uygulamalar kullancnn
,186
,123
,947
ya dnlerek belirlenmelidir.
1,519
18.Gnmz dnyasnda internette pazarlama yaplmak zorunda1,499
,995
,395
dr. Bu uygulamadan kanlamaz.
1,507
1,088
19.nternet pazarlama yapan markaya ynelik algm artar.
,811
,488
1,342
20.nternet eriiminin salanmas pazarlama uygulamalarnn
,356
,262
,853
olumasnda nemlidir.
1,361
21.En ok operatr iletmelerinin yapt internet yoluyla pazar,791
,547
,650
lama uygulamalarn biliyorum.
1,446

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1


22.Son dnemlerde internet yoluyla alveri yaplmasn cazip
buluyorum.
23.nternet pazarlama uygulamalarndan genel olarak memnun
deilim.
24.Fiyatlar seviyesinde ciddi bir d olmas durumunda internette pazarlama kullanm oranm ykselir.
25.nternet yoluyla pazarlamann gelimesi ve eitlenmesi durumunda mobil teknolojilerdeki kullanm alkanlklarm deitirme isteim artar.
26.Mobil internet araclyla edindiim uygulamalardan virs
kapabileceimi dnyorum.
27.Kullanamayacam teknoloji iin yksek kalitede cep telefonu
almam.
28.zin alnmadan yaplan pazarlama faaliyetleri konusunda biz
kullanclara hukuksal bir hak tannmaldr.

1,043
1,600
3,973
1,724
1,153
1,454
2,150
1,479
2,266
1,546
2,930
1,579
,788
1,287

147

,652

,582

2,305

,076

,793

,498

1,454

,226

1,466

,223

1,855

,136

,613

,607

3. SONU VE DEERLENDRME
Gnmzde teknolojinin ba dndren bir hzla gelimesinin sonucu olarak internet kavram insanolunun gnlk yaantsnda nemli yer edinmitir.
nterneti insanlar sosyal yaantlarnda pek ok farkl arala kullanmaktadrlar.
Bata dizst bilgisayarlar olmak zere cep telefonlar, tablet PCler PDAlar
yaamn vazgeilmez aralar olmaya balamtr. Bu mobilite ise insanlarn
yaam anlayn pek ok alanda etkilemektedir. Bu alanlardan biri de pazarlamadr. Geleneksel pazarlamann kalplarn ykan, kitlesel pazarlama iletiiminden bireysel pazarlama iletiimine giden yolda yadsnamayacak etkileri olmutur. Sz konusu etkileri ve tketiciler zerindeki satn alma davran etkilerinin
belirlenmesinin gereklilii bu alanda aratrmay zorunlu klmaktadr.
Aratrmann evreni olarak niversite rencilerin seilmesinin nedenlerinden biri interneti youn bir ekilde kullanmalar ve internet yoluyla pazarlama iletiimine yabanc olmadklar varsaymdr. Ankette nternet yoluyla yaplan pazarlama iletiiminden haberdar msnz sorusuna yaklak %81 orannda renci Evet yantn vermitir. Bir baka neden de pazarlama faaliyetlerindeki ncelikli hedef kitlenin gen nfus olmasdr.
Aratrma bulgularna gre, katlmclarn internet yoluyla pazarlamaya
ilikin tutumlarn lmeye alan sorularn ou 3,5in zerinde bir ortalamaya sahiptir.
Aratrmada rencilerin internet yoluyla pazarlama iletiimine ilikin tutumlaryla bilgisayar bilgi dzeyi, cinsiyet, yabanc dil bilgisi ve baz demografik faktrler arasndaki iliki test edilmitir. Buna gre bilgisayar bilgisi ile internet yoluyla pazarlama ve kampanya faaliyetlerine katlm arasnda; cinsiyet-

148

Osman NVAR

leri ile internet pazarlamas uygulamasnn gnmz dnyasnda iletmeler iin


zorunlu bir uygulama olduuna ynelik gr arasnda ve ya dalm ile rencilerin televizyonlarda program ve filmlerin ierisinde kullanlan ve sanal
reklam ad altnda yaplan logo-melodi gibi pazarlama uygulamalarndan rahatsz olmas arasnda anlaml bir iliki tespit edilmitir. Katlmc rencilerin internet yoluyla pazarlama iletiimine ilikin tutumlar ile yabanc dil bilgi dzeyi
arasnda hibir iliki bulunmamaktadr. Baka bir deyile rencilerin yabanc
dil bilgi dzeyi internet yoluyla pazarlama iletiimine ilikin tutumlar etkilememektedir.
Geleneksel pazarlama iletiimi gnmzde nemli bir konuma sahip olsa
da yaplan son aratrmalar gstermektedir ki birebir pazarlama yntemlerinden
biri olan internet yoluyla pazarlama, gelecek asndan nemli bir potansiyele
sahiptir. Kitlesel pazarlama anlay son dnemlerde artan maliyetler, srdrlebilir rekabet gz nnde bulundurulduunda etkili bir pazarlama anlayn
zorlatrmaktadr. Bu balamda teknolojinin hzla gelimesi internet altyapsnn
neredeyse her eve girmesi, ocuklarn dahi kullanabilecei bir ara haline gelmesi pazarlamaclar iin cazip bir iletiim kanal haline gelmektedir.
nternet yoluyla pazarlama iletiimi getirdii stnlklerin yannda, bir
takm skntlar ve boluklar da beraberinde getirmektedir. lkemizde yasal
mevzuat anlamnda konuya bakldnda birok boluun olduu da grlmektedir. rnein mteriden izin alnmadan bilgilerine ulalmas, paylalmas ve
istenmeyen mail bombardmanna tutulmalar gibi konular hassasiyetle zerinde
durulmas gereken bir konudur.
Aratrmada internet yoluyla gerekletirilen pazarlama iletiimi faaliyetleri zerindeki tutumlar niversite rencileri zerinde rnek bir ktle zerinde
incelenmitir. Gelecek dnemlerde farkl teknik ve ana ktlelerde incelenmesi
yararl olacaktr. Ayrca farkl blm ve okullardaki tutumlarn karlatrlmasnn, sonraki bir almada deerlendirilebilir.

Sosyal Bilimler Meslek Yksekokulu Dergisi Cilt:15 Say:1

149

KAYNAKLAR
Alkan, Alkaya (2007). Mobil Kanallar Yoluyla Pazarlama letiimi Sreci
ve niversite rencilerinin Mobil Pazarlamaya likin Tutumlarna
Ynelik Bir Aratrma, Yksek lisans tezi, Anadolu niversitesi Sosyal
Bilimler Enstits, Eskiehir, s. 111, 112, 113
Capelle, A (1987). 10 16 sound colour collection: NIMk Netherlands
Media Art Institute)
Hrriyet Gazetesi (2011). 8-2-2011
Hatibolu, Zeyyat (1993). Temel Pazarlama, stanbul, s.287, 288
Kuzulolu, M. Serdar (2011). Radikal Gazetesi ke yazs,13.03.2011
www.aytacmestci.com 20.05.2012

You might also like