Professional Documents
Culture Documents
z
Bu makalede Mutezile ile el-menzile beynel menzileteyn sylemini zdeletirmenin
tutarll aklanmaya gayret edildi. Mutezile gibi bir ekoln balang hadisesi olarak Vsln
el-menzile grne yaplan vurgunun nedenine aklk getirilmeye alld. Bu olayn
gereklii, mezhep tarihilerinin verdii bilgiler nda karlatrma yaplarak test edildi. Ehli Snnet ve Mutezile arasndaki teolojik gerilimdeki yeri ve deeri tartld. Dier ynden
Mutezilenin Usl-u Hamse doktrini ierisinde yer verdii bu ilkeyi savunma kast ele alnd.
Daha ok problemin itikd ve sosyo-ahlak temellerine iaret edilerek siyasi sebebine ksmen
deinildi. Sonuta Mutezilenin bu meselede ne kadar zgn ve iyimser davrandn veya ne
oranda ktmser ve aykr olduunu tespit etmeye altk.
Anahtar Kelimler: Mutezile; El-Menzile beynel-Menzileteyn; Usl-u Hamse; tikd; SosyoAhlak.
Giri
Toplumlara yn veren ve tarihte byk bir etkiye sahip olan sosyo-itikd
tepkiler, sadece kitlesel hareketler olarak deil, ayn zamanda daha atomize
ve yanks gl olan bir olayn ardndan ortaya kabilmektedir. Bylesi bir
diyalektik, byk gnah meselesiyle ilgili farkl gr ve dncelerin
ortaya k srecinde de btn boyutlaryla kendini gstermitir. Bunu
hazrlayan temel dinamiklerden biri Hz. Osmann ldrlmesiyle yaanan
sosyo-politik krizlerin etkisidir.1 zellikle Cemel vakas ve Sffn sava
sonucunda Mslman corafya, bugn dahi etkileri srmekte olan derin
siyas ve itikd tartmalarn ierisine srklenmitir. Meydana gelen bu
hadiselerin ardndan, sz konusu savalarda yer alan kimselerin itikd
durumlarnn ne olaca sorusu zihinleri ziyadesiyle megul etmitir.2
Bu tr sansasyonel olaylarn ardndan kendisiyle bantl itikd, siyas ve
sosyo-ahlak birok gr ve dncenin ortaya kmas olaan bir
durumdur. Ayn zamanda bu tr olaylar, birey ve toplum vicdanna etki
edecek ve onu ynlendirecek gtedir. Dolaysyla tarihin akn etkileyecek
apta gelien olaylar, ilerinde, farkl grup ve frkalarn nev-nema
bulmasna frsat tanyacak nveler barndrr. Bylece yzyllarca srecek
olan fikri ayrmann temeli, bu tarz olaylarn brakt etkiye bal olarak
atlm olur. Bu srete Mslman toplum ierisinde yer alan ahs ve
gruplarn gndemini oluturan temel konulardan biri hi phesiz byk
gnah tartmasdr.3
Bu tartmann taraflar, slam corafyasnda etkisi gl bir ekilde
hissedilen kaos ve istikrarszla dnce ve grleriyle katlan kesimleri
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[2]
Hseyin MARAZ
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[3]
6
7
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[4]
Hseyin MARAZ
9
10
11
12
13
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[5]
15
16
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[6]
Hseyin MARAZ
17
18
Ali Sam en-Ner bu fikri kabul etmez ve hakiki Mutezilenin hem Muaviye hem de
Hasan b. Alinin siyaset anlayndan ayrlanlar olduunu iddia eder. Ayrntl bilgi iin
bkz. Abdurrahman Slim, et-Trhus-Siys lil-Mutezile, s. 56-58; Ayrca bkz. rfan
Abdulhamid, slamda tikd Mezhepler ve Akaid Esaslar, trc. M. Saim Yeprem, (stanbul:
Marifet Yaynlar, 1994), s. 94-100.
Kd Abdulcabbar-Ebl Ksm el-Belh-Hkim el-Cem, Fazlul-tizl ve TabaktulMutezile, thk. Fuad Seyyid, (Kahire: ed-Drut-Tnusiyye, ts.), s. 161, 229; el-Munye velEmel, s. 23; Abdurrahman Slim, et-Trhus-Siys lil-Mutezile, s. 59-60; Bununla birlikte
Hasan el-Basr hicri 110 ylnda lm; Vsl b. Ata ise hicr 80de domutur. Bu
durumda daha yirmili yalarnda itizal hareketine nclk etmitir ki bu da 100l
yllara tekabl etmektedir. Bu ise ciddi bir elikidir. Bkz. Zhd Carullah, el-Mutezile,
(Beyrut: 1974), s. 12.
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[7]
Buna ilaveten Ahmed Emine gre Vsl b. Ata veya Amr b. Ubeyd, yeni bir
kavramn icad edilmesine vesile olmamlardr. Onlar sadece eskiden oka
bilinen ve zel bir anlam olan bir sz ihya etmilerdir. Bu da
gstermektedir ki, Hasan el-Basrnin meclisinde yaanan olaydan nce bu
adla msemma bir grubun var olduu tarihi bir hakikattir. 19 yle ki bu
kavramn kullanmnda bile bir tedricilik sz konusudur. tizal, ilk nce
uzaklama ve ayrma manasyla lgavden; Cemel ve Sffn savalarna ve
sonularna mesafeli yaklaanlar ifade edecek ekilde stlah manaya bir
dnm yaamtr.20
Taber (h.310/m.923), Hz. Ali zamannda itizl eden bir grubun varlndan
haber vermekte ve bunlarn kim olduklarn sorgulayan bir diyalogu
aktarmaktadr.21 Taberden de nce olan ve bu alanda ilk kaynaklar
arasnda yer alan Nevbahtnin (h.300/m.912) Fraku-iasnda Mutezile
ismi siyas bir hareketin ierisinde yer almayanlar iin kullanlmtr. Bu
kesim sonsuza kadar Mutezilenin (ilki) ncsdr, diyerek bu bilgiyi
kayt altna almtr.22 Bunlarn dnda bir baka gr de Vsl b. Atann
itizl dncesini Ebu Haim Abdullah b. Muhammed el-Hanefiyyeden
alddr.23
Malt (h.377/m.987) ise Hasan el-Basr halkasnda byle bir olayn
yaanmadn, itizl dncesini Medineden Basraya ilk getirenin Vsl b.
Ata olduunu daha sonra Bir el-Mutemir (h.210/m.825) araclyla bu
dncenin Badata intikal edildiini syler.24 Fakat bu gr kabul
edilmemitir. nk Medine o dnemde akid ile ilgili tartma ve
aratrmalarn yapld bir yer olmaktan uzaktr. Medinenin Kuran, hadis
ve fkh ile megul olup akidev meselelerin anlalmasnda akla pek az rol
verdikleri bilinmektedir. Byle bir ortamda Kuran ve hadisi akl ltlerle
tevil eden bir grubun varl itizl bir k olarak anlalmtr. yle ki
Basra, fikr aktivitenin youn yaand bir yer olma zelliine sahiptir. 25 Bu
19
20
21
22
23
24
25
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[8]
Hseyin MARAZ
26
27
28
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[9]
30
Muhammed Ebu Zehra, el-mm es-Sdk, (Kahire: ts.), s. 150; Mutezilenin ok az bir
ksmnn ebed bir azabn varln kabul etmedii ynnde iddia iin ayrca bkz. Ebu'l
Hasen Ali b. ez-Zan, el-zh f-Uslid-Dn, thk. Isam es-Seyyid Mahmud, (Riyad:
2003), s. 533.
Kd Abdulcabbar, erhul-Uslil-Hamse, s. 88; ehristn, el-Milel, I, 42. Bu balamda
dikkat eken bir husus da udur. bn Furek Vsln baz kitaplarnda mevcut grnn
aksine ifadelerde bulunduunu iletir. Ehli kbleden olan gnahkr bir kimse iman
sebebiyle sevilir ve kendisiyle dost olunur. Gnahndan dolay ona dmanlk yaplmaz.
nk kendisine dmanla, sadece kfr ierisinde olan kimse layktr. Ayrnt iin
bkz. bn Furek, Ebu Bekr Muhammed b. el-Hasan, Mcerredu-Maklti-eyh Ebil-Hasen
el-Er, thk. Daniel Gimaret, (Beyrut: Drul-Merk, 1987), s. 154; Bu ise Mutezili
mirasn ierisinde sanldnn aksine deiik dnce ve grler olabilecei kanaatine
bizi sevk etmektedir. Ne yazk ki mezhebe ait klliyatn tamamna yakn elimize
ulamadndan bunu teyit etme imknndan mahrumuz. Vsl b. Atann bu mevzu ile
alakal kitaplar arasnda unlar zikredilmektedir. Kitbul-Menzileti beynelMenzileteyn,el-Hutebu ft-Tevhdi vel-Adl ve et-Tevbe li-ennehu-Yetallagu-bi-MesriMurtekibil-Kebirati z-harace-mined-duny ale-tevbetin ev ayr-i tevbetin. Ancak bu
kitaplar elimizde mevcut olmadndan Vsla ait grleri daha ok ekoln kendi
limleri ile Ehl-i Snnetin firak yazarlarndan elde ediyoruz. Bu eksiklik ister istemez
objektif bir deerlendirme imkn sunmamaktadr. Ayrntl bilgi iin bkz. ev, Vsl b.
Ata ve-ruhul-Kelmiyye, s. 92.
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[10]
Hseyin MARAZ
31
32
33
34
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[11]
37
38
39
40
41
42
43
44
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[12]
Hseyin MARAZ
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
Ezher, Tehzbul-Lua, VIII, 414; Zebd, Tcul-Ars, XXVI, 302; bn Manzur, LisnulArab, X, 308.
Zebd, Tcul-Ars, XXVI, 303.
Kehf, 18/50.
Ezher, Tehzbul-Lua, VIII, 414; Zebd, Tcul-Arus, XXVI, 302, 303.
bn Manzur, Lisnul-Arab X, 308; Ebul-Bek el-Kefev, el-Klliyyat, s. 692-693; Zebd,
Tcul-Ars, XXVI, 303.
Ezher, Tehzbul-Lua, VIII, 414; bn Manzur, Lisnul-Arab, X, 308; Zebd, Tcul-Ars,
XXVI, 302-303.
bn Furek, Mcerredu-Makalat, s. 157.
Ebul-Kasm Bust, Kitbul-Bahs an-Edilletit-Tekfr vet-Tefs, thk. Wilferd MadelungSabine Schmidtke, (Tahran 2003), s. 3.
Zebidi, Tacul-Arus, XXVI, 302.
bn Furek, Ebu Bekir Muhammed b. el-Hasen, Kitabul-Hudd fil-Usl, tkd. ve tlk.
Muhammed Sleyman, (Beyrut: Darul-Garbil-slamiyyi, 1999), s. 110.
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[13]
56
57
58
59
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[14]
Hseyin MARAZ
61
62
63
64
65
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[15]
66
67
68
69
70
Carullah, el-Mutezile, s. 56; Ayrca bkz. Kemal Ik, Mutezilenin lk Kurucusu Vsl b.
Ata ve Byk Gnah Meselesi, Ankara niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, XXIV (1981):
344.
Beyhk, ubul-mn, V, 396.
Carullah, el-Mutezile, s. 55-56; Esasnda slam corafyas ierisindeki gr ayrlklarnn
temeli, sadece itikd bir ayrma olarak anlalmamaldr. Hemen hepsi hakknda
derinlemesine bir inceleme yapldnda siyas-sosyal bir damarn varl kendini
gsterecektir. Bugn dahi siyaset, birey ve kitle inan ve davranlarn etkileyecek gce
sahiptir. Dolaysyla bir gruba ait olma, birey bilincinin ekillenmesinde nemli bir
faktrdr. Bkz. Ahmed Emin, Duhl-slm, (Kahire: Mektebetun-Nahda, 2001), III, 6.
Kd Abdulcabbar, Fazlul-tizl, s. 115.
Adil el-Aw, el-Mutezile vel-Fikrul-Hurr, (Dmak: el-Ehli, ts.), s. 168.
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[16]
Hseyin MARAZ
72
73
74
75
76
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[17]
78
79
80
81
82
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[18]
Hseyin MARAZ
yle ki toplumsal artlarn rn olarak salt fkh veya itikd bir hkm
deildir. Zira ilke konumuna sahip bir sylemin sadece itikd bir kaygyla
ortaya ktn dnmek bize doru deerlendirme imkn tanmad gibi
tarihi verilerle sabit siyas, ahlak ve sosyal birok faktr gz ard etmemiz
anlamna gelecektir. Siyas bir ayrmann uzants olarak meseleyi
incelemenin uzun soluklu bir alma olduunu dndmzden bir
sonraki balkta byk gnah probleminin daha ok ahlak ve sosyal
boyutunu ele alacaz.
3. Fsk Tanmlamasnn
Yansmalar
tikd
Adan
Sosyo-Ahlak
phesiz bir problemin ortaya kmasna etki eden birok faktr olabilir. Bu
bizzat kiinin veya bir grubun kendi inan ve kabulleri olabildii gibi siyas
ve sosyal realitenin mevcut yaps da olabilir. slam toplumunda yaanan
fikr ve itikd ayrmann temelinde sadece dn bir takm faktrler deil,
bunun yannda siyas ve sosyal olaylarn etkisi olduka byktr. yle ki
daha sonra birok mezhep ve ekoln domasna neden olacak olan bu tr
olaylarn brakt itikd-siyas sylemlerdir. Daha da iddial bir ekilde
tarihte farkl gr ve dncede olan frkalarn ontolojik kaynanda
Hriclerin, Mrcie, Mutezile ve iann etkisi olduu rahatlkla
sylenebilir. Dikkat edildiinde gnmzde dahi btn itikd frka ve
gruplarn baland asl kaynan, bu drt ekolden biri olduu
grlecektir.83 Bu ekollerin birbirlerinden farkn ortaya koyan en nemli
konulardan biri hi phesiz byk gnah ileyen kimsenin ismi ve hkm
hakkndaki grleridir.
Esas itibariyle byk gnah sorunu, Mslmanlar arasnda yaanan siyas
ve sosyal tartmalarn bir uzants olarak grlebilir. Dolaysyla sadece
fkh bir tartma olarak alglanmamaldr.84 Bu dorultuda ncelikle byk
gnahtan ne kastedildii olduka nemlidir. nk zaman ierisinde
yaanan siyasi ayrma ve sosyal kaos, slam mmeti ierisinde birlii
zedelemi, bir ok farkl dnce ve yorumun filizlenmesine zemin
hazrlamtr.85 Bu balamda mevcut siyas ve sosyal yap gz nne
alndnda konuyla alakal tartmalarn odanda iki gnah ne
kmaktadr. Birincisi hak ve hakikat iddias ile yola kp, her iki tarafn
mslman olduu savalarn sebep olduu katl/ldrme suudur. Dieri
de, ynetim ve brokraside otoriter olan belli zmrelerin ierisine dt
israf, elence ve haz unsurunun sonucu olan znadr.86
83
84
85
86
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[19]
87
88
89
90
zellikle Basra, o dnemde en fazla ahlak ve hukuk sapmann yaand bir yer
konumundadr. Bkz. Ali e-ab v.dr., el-Mutezile-beynel-Fikr-vel-Amel, s. 11-12.
Albert Nasr Nader, Felsefetul-Mutezile, (Badat: 1951), II, 116.
Kd Abdulcabbar, el-Munye vel-Emel, s. 153.
Ahmed Mahmd Subh, F-lmil-Kelm (Mutezile), (Beyrut: Drun-Nahdatil-Arabiyye,
1985), s. 163; Muhammed brahim el-Feyym, el-Mutezile Tekvnul-Aklil-Arab, (Kahire:
Drul-Fikril-Arab, 2002), s. 34-35; Kemal Ik, Mutezilenin Douu ve Kelmi Grleri,
(Ankara: Ankara niversitesi Yaynlar, 1967), s. 33.
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[20]
Hseyin MARAZ
92
93
94
95
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[21]
Farz ve nafilelerden oluan her taat, iman ismini alr. Vsl b. Ata, Ebu
Huzeyl Allaf gibi Mutezile mezhebinin ncleri bu gr paylarlar.
Ekoln sonraki yzyl limlerinden Ebu Ali (h.303/m.915) olu Ebu Haim
(h.321/m.933) ve birok Mutezil dnr, vacip kategorisinde ele alnan
dn ykmllkleri iman kapsamnda deerlendirmilerdir. Kiinin
tercihine braklm olan nfile ibadetleri ise bu kapsamn dnda
tutmulardr. Buna ilaveten iman ve slmn ayn anlam ifade ettiini
sylemilerdir. Ameli iman olarak gren bir dnce okulunun byk
gnah ileyen bir kimseye bak asnn bu dorultuda olaca pekl
malumdur.96
Mutezile ierisinde Ebu Bekr Esam (h.200/m.816) hari fsn mmin
olduu kabul edilmeyen grtr. Nasl ki Yahudi ve Hristiyana mmin
ismini veremeyeceimiz bir iman varsa fskta da mmin ismini hak
etmeyen bir iman vardr, grndedirler.97 Buna ilaveten brahim enNazzama (h.230/m.845) gre iman, byk gnahtan kanmaktr. Mkellef
asndan ierisinde vadin/tehdidin geerli olduu eyden uzak durmaktr.
Allah sz konusu olduunda her trl byk gnahtan kanmaktr. 98
Burada nemli olan bir dier husus Mutezile limlerinin iman, Allaha
iman ve Allah iin iman eklinde ikiye ayrmalardr. Hiam el-Fuvt
(h.218/m.833) ve Abbad b. Sleyman (h.250/m.864) bunlardan sadece
ikisidir. Allaha iman, terki halinde Onu inkr olan imandr. Kfr, bu
kategoriye girer. Allah iin iman ise terki, bazen kfr bazen de fsk
gerektiren imandr. Namaz, oru vb. ibadetler bu alana dhildir. Bunlar terk
etmek helal kabul edilirse kfre dnr. Terketmenin haram olduu bilinci
ile yerine getirilmezse bu durumda fsk olur.99
Burada akla yle bir soru taklabilir. Eer iman itaat ise, bu durumda
namaz terk eden biri iman m terk etmi olmaktadr? Mutezilenin iman
itaatlerin toplam olarak tanmlamas tm ibadetlerin ayn zamanda iman
olduu sonucuna gtrmektedir. Mutezile byle bir sorunun sorulma
ihtimalini gz nnde bulundurarak benzer yntemle cevap verir. Bu
dorultuda iman terk eden biri, btn ibadetleri terk etmitir. Artk bu kii
adna taatlerin bir anlam ve deeri kalmamtr. nk imann yokluu ile
birlikte taatler ifsat olmutur. Dolaysyla iman ve amel ayrm her ikisinin
yok hkmnde olduu anlamna gelmektedir.100
96
97
98
99
100
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[22]
Hseyin MARAZ
102
103
104
105
106
107
el-c, Adudiddn, Abdurrahman b. Ahmed, el-Mevkf f-lmil-Kelm, (Beyrut: AlemulKutub, ts.), s. 384; Badd, Eb Mansr Abdul-Khir Thir b. Muhammed, UsludDn, thk. Ahmed emseddin, (Beyrut: Drul-Kutubil-lmiyye, 2002), s. 273.
bn Furek, Mcerred-Makalat, s. 154.
Bkilln, Ebu Bekr Muhammed b. Tayyib, Kitabut-Temhdl-Evil ve Telhsil-Delil, thk.
maduddin Ahmed Haydar, (Beyrut: Messetul-Kutubis-Sekfiyye, 1993), s. 397
Bkilln, Kitabut-Temhd, s. 397.
Bkilln, Kitabut-Temhd, s. 397.
Sabn, Kitabul-Bidye minel-Kifye, s. 141.
Kd Abdulcabbar, Mtebihul-Kuran, II, 561.
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[23]
amelini imanna dhil eden biri ayn ismi almakta ve ayn hkme tabi
olmaktadr. Oysa fsk, ameli teoriden ayran veya kalpte olan imana aykr
eylemde bulunan kimsedir.108 Bu bakmdan byle bir kimsenin pratikte iman
ve ameli btnletiren bir mmin ile ayn konumda olmamas gerekir. Buna
mukabil iman, salt kalb bir eylem olarak kabul edildiinde sadece teoride
gereklii olan ve (amelden yoksun olduu iin) pasifize edilen bir mahiyet
arz etmektedir. Dolaysyla kalb iman ile kalb-amel iman arasnda bir
eitliin olmayaca Mutezil teolojide vurgulanmaktadr.
mann kalp-eylem boyutu Mutezile ve Ehl-i Snnet nazarnda bir takm
farklarla aklandktan sonra sz konusu mnasebetin toplumsal yorumuna
geebiliriz. Her eyden nce Vsl b. Atann, byk gnah ileyen
hakknda, Hriclerin ar/radikal tutumu ile Mrcienin olduka lml/soft
tavr arasnda mutedil bir yer ama abas ierisinde olduu sylenebilir.109
O, bu dncesiyle dnyada Hriclere kyasla daha mutedil; ahirette de
Mrcieye oranla daha kat bir portre izmitir. 110 Onun sylemi, hem Hric
hem de Mrcienin iman ve vad tasavvuruna kar bir reaksiyondur. 111
nk Mrcienin iman anlay, oulcu ve kuatc bir dnce gibi
grnse de dn pratiklerin yerine getirilmesinde bir yaptrm zorunlu
grmemektedir. Bu ise hem vadi (ebed azap ile tehdit) atl hale getirme
hem de istihkak (mkfat veya cezann hak edilmesi) kanununu dejenere
etme olarak anlalmtr.112 Mutezileye gre, Mrcienin af ve efaat
gr, insan davranlaryla ilah tasarruf ve karar arasnda bir tezat
olabilecei fikrine dayanr. nk yanl efaat anlay ve sorumluluktan
arndrlm af umudu esasnda insann bilinli ve zgr davran ile
ceza/uhrevi karln atmas demektir. Bu ise Mutezile dncesinde
vad ve vad ilkesini tehdit eden bir unsurdur.113
Bu bakmdan Mrcienin byk gnah ileyen kimse hakknda, iman
sebebiyle mmin; gnah ile fsk gr, Mutezilenin iman anlayyla
badamamaktadr. nk Mutezil anlayta imann taat olmas, eylemi
zorunlu klmaktadr. Mrcie ise imandan soyutlad amele parac
yaklaarak onu fsk kabul eder. Yani onlara gre fsk olan sadece ameldir.
Bunun anlam amelin kll olan imana bir zarar yoktur. Bu ayrm, Mutezile
ile aradaki fark ortaya koyar. Mrcieye gre amel fasktr. Mutezilede ise
ahs fasktr. Mrcienin fsk amel anlay, durumun ahirete irca edilmesi
ile sonulanmtr. ahsn ameli hakknda en doru karar verecek olan tek
merci Allahtr. Dolaysyla bireysel adan ahlakn toplumsallamasna
mani olacak bir rahatlama ve rehavete sebep olabilecek trdedir. Mutezile
108
109
110
111
112
113
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[24]
Hseyin MARAZ
114
115
116
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[25]
nk byk gnah ileyen her ne kadar fsk da olsa can ve mal halen
dokunulmazlar arasndadr. Bireysel ve toplumsal hak ve hukukunu
ilgilendiren hususlarda aynyla haklarn muhafaza etmektedir. Oysa
Hriclere gre, byk gnah ileyen kimse kfirdir ve mslman
haklarndan tamamyla mahrumdur. Fakat Havaricin aksine Mutezile
dncesinde kebire sahibine kfirin hkm uygulanmaz. 117 Hariclerin son
derece radikal tutumlar, kk-byk tm gnahlar isyan noktasnda
eitlemelerine neden olmutur.118 Bu fikre sahip olmalarnda blisin Allaha
isyan neticesinde ebedi bir kfr ve tekiletirmeye maruz kalmas etkili
olmutur.119 blisin tek bir gnah ile dt kfr halini gnah ileyen
kimseye kyas ederek byle bir hkme varmlardr. Elbette bu karm,
meselenin sosyo-siyasi ve kltrel balamnn dnda teolojik bir
yorumdur. Oysa Haricilik, bedev karakterin, corafi ve sosyal koullarn en
nemlisi de siyasetin etkin olduu bir zihniyet meselesidir. Buna mukabil
Mutezilenin gnah mefhumu Haricilere kyasla daha lml bir zellie
sahiptir. tekiletirme ve itikd despotizm eklinde bir saplant haline
gelmi deildir. Bu yzden Haricilerin kfr ile kk-byk btn
gnahlar eitleyen zihni yapsn Mutezilenin el-menzile gryle
zdeletirmek doru deildir. 120
Ne yazk ki Mutezilenin ebedi azap vurgusu bu meselede dn ve ahlak bir
gaye gtt gereini glgelemitir. Hatta Badd, mutedil bir zm
arama yolu olan bu gayeyi tamamen atlayarak Hricler ile Mutezileyi bir
tutan bir yaklam ierisinde olmutur. Bu nyarglar neticesinde Mutezile,
bidati ve haktan sapm frkalar arasnda tarihte yerini almtr. 121 Oysa
dn, siyas ve toplumsal faktrlerin itikd bir sylemin ekillenmesinde ne
kadar etkili olduu gzden kamamaldr. Mutezile bu duruu ile hayatn
reel gerekliinden hareket etmitir. Toplumun ierisinde mevcut olan
birbirinden farkl itikd kabullerin arasn bulma abas onlar byle bir
zm yoluna sevk etmitir.122 slam mmetinin yaad birok siyas ve
sosyal kaosun ardndan farkl dn sylemlerin olumasna adeta Mutezile
tepkisiz kalmamtr. Ancak belirtmeliyiz ki tarih, Mutezileyi bu ilke
nedeniyle kuatc bir din sylemi retememekle sulamtr.123
117
118
119
120
121
122
123
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[26]
Hseyin MARAZ
Ehl-i Snnet tam da burada Mutezile ve Hric dnceye bir tepki olarak
devreye girmi, asi ve gnahkr olan mminin ebed olarak cehennemde
kalmayacan, sabit olan iman sebebiyle mmin olduunu, amelin mmin
ismine tesir etmeyeceini, af ve efaatin gnahkr mminler iin kurtulu
umudu olduunu syleyerek kendisine olan ilginin artmasnda nemli bir
avantaj salamtr.124 Onlar, Mutezile gibi kesin yarg bildiren ifadelerden
uzak durmu daha ok olaslk cmlelerini tercih ederek gnahkr
kurtarmann deiik yollarn aramtr. nk onlara gre fskta hibir
gnahn yok edemeyecei iman vardr. Bu ise onlara ebed azab
dncesine imkn tanmayan bir dayanak oluturmaktadr. Onlarn bu
duruma dair genel kanaati u sylem ile ilkesellemitir. Gnah ehli olan
birinin ne cennete ne de cehenneme mstehak olduunu iddia ederiz.
Aksine onun hkmn Allaha brakrz. Dilerse ona azab eder; isterse
affeder.125
Sonu olarak Mutezileye gre byk gnah sahibi, mmine ait hkmlerin
yokluu nedeniyle mmin; kfir veya mnfkta olmas gereken
hkmlerin yokluu nedeniyle kfir veya mnfk deildir. O halde
Mutezileye gre hem mmetin bu isimde icma hem de Allahn kitabnda
bu ad ile zikredilmesi bu kimsenin fsk olduunun delilidir. zellikle ilk
k itibariyle byle bir vurgunun konjektrel olarak acil ve pratik bir fayda
salama gayesi olduu aktr. yle ki bu meselenin arka plannda iyimser
bir kaygnn olduu tarihi verilerle sabittir. Srf olumsuz bir tablo izerek
Mutezileyi bu grnden dolay tarihin nnde sulu ilan etmek vicdan
bir duru deildir. Unutulmamaldr ki, Vsl b. Atann aykr olarak lanse
edilen k, daha ok ifrat ve tefritte ar giden iki kutbun (Hric-Mrcie)
toplumda yaratt itima ve itikd ayrlmln etkisiyle ekillenen kaosa
bilinli bir tepkidir. Bu ayrmay engellemenin yolu, amele esasl bir vurgu
ile yaptrm gl olan bir sonun kanlmaz olduunu toplum bilincine
yerletirmektir. Mutezile el-menzile sylemi ile adeta topluma unu
deklere etmektedir. Byk gnah ileyen bir mmin Hriclerin iddia ettii
gibi kfir; Mrcienin inand ekliyle mmin deildir. Burada mkellef,
kendi konumunu belirleme yeti ve iradesine sahiptir. Tevbe edip hak ederek
mkfat elde edebilir; aksi halde gnahnda srar ederse Haricilerin
ngrd son ile karlaabilir.
124
125
pervaszca kullanan, naslar istedii gibi yorumlayp batl menfaatleri uruna ideolojik
bir alete dntren zihniyetlerin sebep olduu itikd sapmalara are olabilecek
trdedir. Dolaysyla el-menzile dncesinin, salt itikd bir sylem olduu iddia
edilemez. Ayn zamanda sosyal ve siyas maslahata dnk ynleri olan ahlak bir tepki
hareketidir de.
c, el-Mevkf, s. 380; Badd, Usuld-Dn, s. 266; Nesef, Tabsrtul-Edille, II, 368;
Bkilln, Kitabut-Temhd, s. 401-402; smend, Alaaddin Muhammed b. Abdulhamid,
Lubbul-Kelm, thk. Muhammed Said zervarl, (stanbul: SAM Yaynlar, 2005), s. 166.
bn Furek, Mcerred-Makalat, s. 164.
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[27]
Sonu
Eldeki veriler btnlk ierisinde deerlendirildiinde Mutezile kelam
dncesinin ortaya k deta tiyatro sahnesini andrr nitelikte bir olay
zerine ina edilmitir. Bilinmelidir ki sosyal olaylar tek bir nedene bal
olarak aklamak her zaman tutarl sonular vermemektedir. Bunu dikkate
aldmzda, aratrmamzda tarih verilerle test edildiinde anlatld gibi
olmayan birok eliik hususun varlna ahit olduk. Buna dair en arpc
sonucun, Mutezile ile Ehl-i Snnet arasndaki gerilimin bu tarz ayrlk bir
tutumla pekitirilmek istendii ynnde bir kanaatin hsl olmasdr.
Tarihi veriler incelendiinde Mutezile, el-menziletu beynel menzileteyn
ilkesini be esasndan biri kabul eder. Byle bir grle sorunu zme ura
ierisinde olan bir ekoln kart birok dnce ve gruba etki etmesi
doaldr. nk Mutezile byk gnah meselesindeki gryle, kendisine
ynelik tepkisel fikirlerin olumasna neden olmu ve ilke kabul ettii bu
prensibin doruluu, hakikati ve ilevi etrafnda tartmalar sregelmitir.
Fakat tartma, daha ok itikd bir boyutta yrtlmtr. Oysa bu tarz
olaylarda birok nedenin birlikte ele alnmas gerektii olduka nemlidir.
Bu bakmdan meselenin itikd ynne ek olarak sosyo-politik ve ahlak
faktrlerin etkisi yadsnamaz derecededir. Fakat ekoln douunu sapkn
bir fikrin sebep olduu ayrmaya balayarak probleme dramatik ve
olumsuz bir hava katmann iyimser bir taraf da olmasa gerektir. yleki sz
konusu meclisin ierisinde bu meseleler konuulmasna ramen srpriz bir
k olarak olay senaryolatrlmtr.
Bir dier husus, el-menziletu beynel menzileteyn dncesi, herkesin
zihin ve vicdannda teorik olarak yerleikken, pratikte her bir ekol iin farkl
bir sylem ve kapsama dnmtr. Bu balamda Mutezile el-menzile
gryle ortak karar zerinde birleme arsnda bulunurken; Ehl-i
Snnet bunu, mmetin ortak vicdann terk olarak aktarmtr. Balang
itibaryla el-menzile sosyo-ahlak bir manifesto niteliine sahiptir. Ancak
bu noktada kalmamas ve daha sonraki srete salt itikda indirgenmesi
zaman ierisinde tepkiyi dourmu, mmetin Mutezileye olan nyargsyla
birlikte ayrma giderek artmtr.
Olumlu ynden baklacak olursa bu sylem pratikte ahlak bir tavr
barndrmaktadr. Herkesin bu dnyada yapt ile yzlemesi gerektiini
vurgulayan ayn zamanda toplum ierisinde ahlkn yaygnlamasn
salayan bir ilke grnm vermektedir. nk kendi yaptn sorgulama
irade ve kudretinden yoksun bir insann sadece af ve birilerinin yardmyla
kurtuluu ummas insann varolu amacna aykrdr. Bu sebeple sosyoahlak adan el-menzile, mkellefin kendine eki dzen verme imkn
tanyan bir lt sunmaktadr. Bireysel adan mkellef daha lmeden kendi
gnahyla yzleecek ve iledii gnahlar tevbe ile telafi etme yoluna
ynelecektir.
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[28]
Hseyin MARAZ
Yank
Mutezile
Mrcie
Korku/Tehlike
Endie/Tedirginlik
Rahatlk/Geveme
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[29]
Kaynaka
Abdurrahman Slim, et-Tarihus-Siyas lil-Mutezile, Kahire: Drus-Sekfe,
1989.
Abdlhamid, rfan, slmda tikdi Mezhepler ve Akaid Esaslar, trc. M. Saim
Yeprem, stanbul: Marifet Yaynlar, 1994.
Adil el-Awa, el-Mutezile vel-Fikrul-Hurr, Dmak: ts.
Ahmed evki brahim el-Amerrec, el-Mutezile f-Badad ve Eseruhum filHayatil-Fikriyye ves-Siysiyye, Kahire: 2000.
Ahmed Emin, Duhl-slm, Kahire: 2001.
Ahmed Emin, Fecrul-slm, Kahire: 2011.
Akbulut, Ahmet, Sahabe Dnemi ktidar Kavgas, Ankara: Otto Yaynlar, 2015.
Akolu, Muharrem Kebire ve man Balamnda Hriclik-Mutezile
likisi, Erciyes niversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 23 (2007/2): 317-339.
Ali e-ab-Ebu Lubbe Huseyn-Abdulmecid en-Neccr, el-Mutezile-beynelFikr-vel-Amel, Tunus: 1979.
Alpyal, Recep, Din Felsefesi Asndan Mutezile Gelen-Eki, stanbul: z
Yaynclk, 2014.
Arslan, Hulusi, Mutezileye Gre yilik ve Ktlk Problemi doktora tezi,
Kayseri niversitesi Sosyal Bilimler Enstits 2000.
Avn, Faysal Bedir, lmul-Kelm ve Medrisuhu, Kahire: Drus Sekafe, ts.
Badd, Eb Mansr Abdulkhir Thir b. Muhammed, Kitbul-Milel venNihl, thk. Albert Nasr Nader, (Beyrut: Drul-Merk, 1970.
Badd, Eb Mansr Abdulkhir Thir b. Muhammed, Uslud-Dn, thk.
Ahmed emseddin, Beyrut: Darul-Ktbil-lmiyye, 2002.
Badd, Eb Mansr Abdulkhir Thir b. Muhammed, el-Frak beynelFrak(Mezhepler Arasndaki Farklar), ev. Ethem Ruhi Flal, Ankara:
Trkiye Diyanet Vakf Yaynlar, 2005.
Bkilln, Ebu Bekr Muhammed b. Tayyib, Kitabut-Temhdl-Evil ve TelhsilDelil, thk. maduddn Ahmed Haydar, Beyrut: Messetul-KutubisSekfiyye, 1993.
Bedev, Abdurrahman, Et-Tursul-Yunniyye fl-Hadretil-slmiyye, nr.
Mektebetun-Nahzati, Kahire: 1940.
Beyhk Ahmed bin Huseyn, ubul-mn, thk. Abdulali Abdulhamid,
Riyad: 2003.
Bust, Ebul-Kasm, Kitabul-Bahs an-Edilletit-Tekfr vet-Tefs, thk. Wilferd
Madelung-Sabine Schmidtke, Tahran: 2003.
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[30]
Hseyin MARAZ
Dirsetn
f-Fikril-Kd
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[31]
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[32]
Hseyin MARAZ
thk.
Zemaher, Crullah Ebl-Ksm Mahmd b. mer, el-Kef, an-Hakik-iavmizil-Tenzl ve Uynil-Ekvil, thk. Adil Ahmed Abdulmevcud-Ali
Muhammed Muavvz, Riyd: 1998.
C.: 14,
V.: 14,
S.: 1
I.: 1
2016
[33]