You are on page 1of 315

Ahi Evren-MevUna Miicadelesi

NOvE Idl!.TOR MERI<EZI YAYINLAJU, 1rt1


lnceleme- Ar~brma Oizisi: 82

Bu kitap ve kitalnn azgiin OWlikleri tamamen Niive Killtiir Merkezi'ne aittir. lfi9>ir jekilde taklit edilernez.
Yaymevinin iznl olmadan lasmen ya da tamamen kopyalanamaz, ~galblamaz.
Nuve Killtiir Merkezl hokuk! sonunlulok ve tala"bat hakkuu sakh tutar.

M>ri:ZOU

Gene! Yaym YOnetment lsnuilf;A~KAN


Sanat YOnebitent: Omer TEJdNER

ISBN 978-60s-4.136-76-0

T.C.
Kultiir ve Turizm Bakanhp
Yayma Sertlfika No: 16195

Kapak Tasaruno NKM Medya

Basla Once.; HazuWc Mehmet ATE~


meh....ates@hotmail.com

Bask:J. &: Cilt Sebat Ofsd Matbaaahk

Fevri <;akmak Mh. Yaym Cad. No. 2 Karatay /KONYA


Tel: +90.332.342 01 53 sebat@sebalcom
KTB S. No: 16198 - Basun Tarihi: MART :201.2.

IdiTOPHANE BILGI KAR11


- Cataloglllg m Publication Data {CIP)

BAYRAM, Mil<Jil
Ahi Evren--MevUnl Miicadelesi

ANAHTAR KAVRAMLAR
- key concepts -
1. Ahi Evren, 2. Mev!Ana, 3. Sel;uldular, 4. Tasavvul, 5. Konya

IIIGM
nuvekultur.com
nuve@nuvekultur.com
romantikkitap@g.tnail.com

M Muzai1er Cad. Rampah <;:at! Alt Kat No' 35-36-41


Meram/ KONYA Tel:0.332.3522303 Fax:0.332.3424296

Alemdar Mah. Hlmaye-1 Etfal Sok. Aydo@n~ Han Nu. 7/G


Cagalo@u /lsrANBUL Telefaks0.212.51137 86
Sosyal ve Siyasi Boyutlanyla

AHi EVREN-MEVLANA
MUCADELESi

Prof.Dr. Mikiil BAYRAM

Geni~letilmi~ ve iiaveli 3. Baski


ur;uNCU BASKIYA ONSOZ

Bu eser ktrk senelik bir c;al~a ve ara~hrmarun iiriiniidiir. Akademik


<;ah~maya ba~ladigtm tarihten itibaren yurt i<;inde ve yurt d1~mda el yaz-
masi eser ihtiva eden kiitiiphanelerde <;a~malaruru siirdiirmekteyim. Bu
<;al~malarun siiresi i<;inde edindigim miiktesebat beni, bil-mecburiye Tiir-
kiye Sel<;uklulan zamarunda Anadolu'da te~ekkiil eden dini, siyasl, sosyal
ve ekonomik olaylarm i<;ine <;ekti. <;:iinkii el yazmas1 eserler arasmda bu
devrin dini, siyasl, sosyal ve ekonomik olaylarma ve bu olanlardaki ge-
li~ime ve yapiianmalara I~Ik tutan bilgi ve belgelerle kar~Iia~yordum. Ha-
liyle o devrin fikir hareketleri, kiiltiirel yapiianmalan <;ah~malanma konu
oluyordu. Bu konular elrafmda miistakil eserler ve makaleler yayuiiadrm.
Bu ciimleden olarak Tiirkiye Sel<;uklulan doneminde gii<;lii bir fikir ve
aksiyon adarm olarak kar~linlZa <;Ikan Ahi Evren Hace Nas!rii'd-din Mah-
mud ve etrafmdakiler iizerinde <;ah~malar yiiriitiirken, bu <;evreler ile <;ok
iirllii ve gii<;lii ~ir Mevlana Cela.Iii'd-din-i Rumi ve <;evresindekiler arasmda
ya~anan miicadeleleri de~ifre etrneye yoneldim . Bu iki ziimre arasmdaki di-
ni, siyasl ve fikri miicadele bu eserin konusunu te~kil etrnekte ve orijinal
bilgiler ihtiva etrnektedir.
Kiitiiphane <;ah~malanm halen devam etrnektedir. Zaman zaman Sel-
<;uklular devrinde cereyan eden sosyal ve siyasl olaylarla ilgili yeni bilgi ve
belgelerle kar~Iia~maktayrm. Bu eserin yeni baskllanru yapma ihtiyaci hasii
olduk<;a yeni bilgi ve be~g~!:rdeki muhte~a}'I da esere ilave etrneyi uygun
buluyorum. Onun i~in bu eserin bu son baskismda okuyucular orijinal tes-
bitler bulacaklar.

20.02.2012
Prof.Dr. Mikail BAYRAM
ONSOZ

Ge~mi donemlerde yaayan ilim, fikir ve san' at erbabJru tarutanlar,


Ohretini ve miraslill devam ettirenler, eserlerini okutan, yaymlayan tale-
beleri, eserlerine erhler ve haiyeler yazmak suretiyle onlann temsil ettigi
fikir ve san'at ekoliine mensup olan takip~ileri olmutur. Baz1 fikir ve san' at
adamlan da vardrr ki, belli bir siyasi otoritenin himayesini kazanarak bu si-
yasi otoritenin golgesinde Ohretin zirvesine yiikselmi olduklan goriiliir.
Nice gii~lii, fikir ve san'at adamlan da vardrr ki, kendi donemlerindeki si-
yasi otoriteye muhalif bir konumda olmalanndan dolayt siyasi giiciin ht-
mma maruz kalarak nam ve nianeleri unutulmaya ve silinmeye mahkfun
olmu, tarihin karanhklanna terk edilmilerdir.
Tiirkiye Sel~klulan zamanmda Mogollar'm Anadolu'yu igal edip
kendi 9karlanna uyumlu bir yiinetimi iktidara getirdikleri diinemde (1243-
1335 yillan arast) Ahi ve Tiirkmen ~evrelerin Mogollara ve Mogol yanhst
iktidara kart bir miicadele balahp siirdiirmeleri, bu iktidann onlar iize-
rinde agrr siyasi baslo. ve iddet uygulamalarma yo! a~mthr. Bu agrr zu-
liim, iddet ve baslo.larda pek ~ok Ahi ve Tiirkmen ileri gelenleri, fikir ve
san'at erbabt kiiler iildiiriilmiilerdir. Ahi ve Tiirkmenlerin medrese, tekke,
zaviye, i yerleri ve kurduklan valo.flar miisadereye tabi tutulmu, bir~ok
Anadolu ehirlerinde katliamlar ve tehcir olaylan meydana gelmitir. Ahi
Tekilah'nm ba miman, derici esnafmm piri, devrin Iinde gelen fikir ve ak-
siyon adarm Ahi Evren Nasirii'd-din Mahrnud da :Ktrehir'de ~evresindeki
lerle bir!ikte katliama ugrarmhr. Oldiiriilmesinden sonra da ta!ebeleri ve
~evresindekiler iizerinde yarahlan stlo. takip ve agrr baslo.lar eserlerinin kay-
bolmasma, me~hul kalmasma sebep olmuhrr. Sel~klular zamanmda Ana-
dolu' da Mogollara ve Mogol yanhst iktidarlara kart siirdiiriilen isyanlarda
Ahi Evren Hace Nasirii' d-din, bayrak isim oldugu i\in bu iktidarlar onun
aduu unutturmak ve izini silmek i'in ozel bir gayret gostennilerdir. ilk de-
fa tarafundan el-yazmas1 eserler ihtiva eden kiitiiphaneler taranmak sure-
tiyle Ahi Evren ~eyh Nasiru'd-din veya Hace Nasirii'd-din'e ait 25 kadar
eserin mevcut oldugu tesbit edilmitir. Eserlerinin tetkikinden onun gii'lii
bir fikir adarm ve feylesof bir kii oldugu anlaIlrm bulunmaktadrr. Bu ,a-
hmalanrmz sonucunda asii ad!Hace Nasiru'd-din Mahmud olup daha ,ok
menkabevi ad1 olan Ahi Evren diye tanman ahsm etrafmdaki esrar perdesi
kalkrm durumdadrr. Bu ahsm Latifeler'in sahibi Nasreddin Hoca ile ayru
kii oldugunun belirlenmesi onun etrafmdaki esrar perdesinin aralanmasi-
na da vesile ohnaktadrr.
Ote yandan &kralan ile iirllii Nasreddin Hoca da boyle bir ortamda ya-
aUUtrr. Sel,uklular zamanmda yaad1g, bilinen bu bilge kiinin nerede, ne
zaman ve nasii yaad1g, bilinmemektedir. Hayah ve ,evresi hakkmda da
,ok az bilgi bize ulamitrr. Ondan giiniimiize gelen tek ey "Letaif' denilen
giildiiriicii ve diiiindiiriicii &kralandrr. Onii bu &kralar ile biitiin Osmanh
cografyasma ve Tiirk illerine yayilrm oldugu halde, ger,ek ahsiyeti, hayat
hikayesi me,hul kalrmtrr.
Bu ,allmada Ahi Tekilah'nm ba miman olan biiyiik halk filozofu ve
fikir adarm Ahi Evren diye bilinen Hace Nasirii'd-din Mahmud hakkmdaki
yeni bulgu ve bilgiler sunulduktan sonra, bu yeni bulgu ve bilgiler IIg,nda
latifeleriyle tanman Nasreddin Hoca ile liikabi Nasiru'd-din olan Ahi Ev-
ren'in ayru kii olduklan gosterilecektir. Boylece Anadolu Sei,uklulan dev-
rinin bir fuilii fikir ve aksiyon adarmnm ger'ek kiiligi su yiiziine <;Ikanlrm
ve etrafmdaki esrar perdesi aralanmi olacakhr. <;:iinkii Ahi Evren Nasirii'd-
din Mahmud, hayah, 'evresi ve eserleriyle bilinen ve tanman bir ahsiyettir.
Bu ,ahmadan sonra bu alanda yiiriitiilecek olan arahrmalar ve ,ahmalar
ile Filozof Nasreddin Hoca ger,ek yonii ve fikirleri ile yeniden giindeme ge-
lecektir.
Ahi Evren ~eyh Nasirii'd-din Mahmud'un "Letriif-i hikmet" ve "Letiiifi
Gzyasiyye" adh eserlerindeki birtakim latife ve hikayeler halk arasmda Nas-
reddin Hoca Latifeleri olarak yer ald1g, ve baz1 Nasreddin Hoca Latifele-
ri'nin de Ahi Evren Nasirii'd-din Mahmud'un eserlerindeki anlahmlardan
ve yorumlardan almd1g, veya hayahndan izler ihtiva ettigi gosterilecektir.
Tabii 700 senelik zaman sfueci i<,;inde halk muhayyilesinin ortaya koydugu
pek ~ok hikaye ve anekdotlann Nasreddin Hoca'ya nisbet edildigi de goz-
lenmekte ve bilinmektedir. Nasreddin Hoca'run Ahi Evren Hace Nasirii'd-
din Mahmud oldugu ve onun da eserlerinin ortaya mas1 ve bu eserlerin
sahibi olarak hayat hikayesinin de aydmlahlmasi ve ger~ek ~ahsiyetinin ta-
runmasi ile 700 seneden beri Nasreddin Hoca'ya nisbet edilen ~eyleri tanima
ve belirleme imkfuu dogmaktadrr. Nasreddin Hoca'run latifelerinin aslmda
me~ayili menalab-nameleri tfuiinde bir eser oldugu ve bu latifelerin Ahi
Hace Nasiru'd-din'in hayat hikayesi ile ilgili izler ta~1d1j9. ve onun hayat hi-
kayesini detaylandrrd1j9. gosterilecektir. Boylece !atifelerin Ttirkiye Sel-
lulan devrinin sosyal ve killtiirel olaylanna ne ~ekilde a9khk getirdigi belir-
tilecektir.
Anadolu Sel~uklulan devrinin en gii~lii ~air ve mutasavvm Mevlana
Celalii'd-din-i Rumi, me~hur eseri "Mesnevf"sinin altmc1 cildinin ba~mda
(ilk 273 beyt) dostu Hiisamii' d-din <;:elebi'ye hitaben bu eserini kendisine
muhalif ve kendisiyle sava~ halinde olanlarla miicadele etmek amaciyla
yazmaya ba~lad1gnu, sonunda ba~anya ula~hguu, dii~manlannm maglup
ve zelil olduk!anru, bu yiizden "Mesnevf"nin bu VI. Cild ile sona erecegini
bildirmektedir. "Mesnevf" incelendigi zaman goriilmektedir ki, ger~ekten de
Mevlana ~evresinde birileri ile miicadele ve sava~ halinde ilni~ ve kendisine
~iddetle muhalif bir ~evre bulunmaktaym1~. "Divnn-i Kebir"inde de birileri-
ne hicviye niteliginde onlarca ~iirler bulunmaktadrr. Unlii Mevlevi yazar
Ahmed Eflaki bu muhalifleri kismen tarutmaktadrr. Fakat Mevlana'ya mu-
halif olanlar arasmda biri vardrr ki, Mevlana onu kendisinin ba~ dii~maru
olarak gormektedir. Bu ba~ dii~m= "Mesnevf"de hi~ ad1yla anmarru~tll.
Onu Dabbag (Derici), Mar-gir (YI1anc1), Hace(Hoca), D~mend (Bilge ki~i),
Lala (~h-zade muallimi), Nasuh (NasihatCI), Ahi(Feta) gibi meslek bildiren
sozlerle ve daha ~ok da Cuha (Hocac1k), ib!is ($eytan), Muhannes (E~ cin-
sel), Pelid (<;:irkef), Mar ve Ejder (yllan), Kundeh (Pes-paye) Bed-huy (Kotii
huylu), Kose ve Hadrm gibi a~agllaylCI, tahkir ve tezyif edici sozlerle anrru~
hr. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din, Vezir kad1 Hanikah-1 Sultan! (Saray Mek-
tebi) muallimligi (Lala) gibi onemli devlet hizmetlerinde bulunmu~hrr. Bu
hizmetleri esnasmdaki uygulamalarmdan dola)'l da Mevlana'run agu haka-
retine, hicivlerine maruz kalrru~hr.
Mevlana, "Divan-i kebir"de de bu muhalifini ayru soz ve ifadelerle 20' den
fazla ~iirde insaf Ol<;iilerini ~arak agrr ~ekilde hicvetmi ve agrr hakaretlerde
bulunmu~tur. Yalruz bir ~iirde onun ismini Nasirii' d-din olarak zikretmitir.

Bu muhalifini tezyif ve tahkir ederken onun hayat hikayesi hakkmda onemli


bilgiler de ve~tir. Ahmed Eflili de piri Mevlana'run "Mesnevf" ve "Divan-i
kebir" de bu zat hakkmda kullandtgt soz ve ifadelerle onu bir~ok defalar ~
ve ahlili zaaft bulunan bir ~i olarak gost~tir.
i~te Mevlana ve yakmlarmm bunca kotii stfatlarla ve hakaretlerle an-
dtklan bu zatm, Tiirk Kiiltiir ve Medeniyetinde ~ok iistiin bir yeri bulunan
Ahi Ta~kilah'run kurucusu Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Malunud ve Tiirk
Mizah Edebiyah'run piri, "lAtifeler"in sahibi Nasirii'd-din Hoca oldugtmu
tesbit ehni~ bulunuyorum. Bundan once "Tarihin I~zgmda Nasreddin Hoca ve
Ahi Evren" (istanbul 2001) adh bir eser yaymlayarak Ahi Evren ile Nasred-
din Hoca'run ayru ~i olduklanru ve zaman i~inde iki ayn ~evrede iki ayn
isim ile ~ohret buldugtmu gosterdim. Bu ~a~mada Anadolu Sel~ulan
devrinin iki iinlii fikir adarm Mevlana Celalii'd-din-i Rumi ve ~evresi ile Ahi
Evren Hace Nasirii'd-din Malunud ve ~evresi arasmda cereyan eden miica-
dele biitiin detaylan, siyasi, dini ve fikri boyutlan ile ele aimacakhr. Bu mii-
cadelenin ya~andtgt siyasi sosyal ve kiiltiirel ortam tasvir edilirken Tiirkiye
Sel~uklulan doneminin bir~ok sosyal, siyasi, kiiltiirel meselelerine de t~tk
tutuimu~ olacakhr. Aynca bu miicadelenin o donemde ne gibi sosyal ve si-
yasi olaylann dogtnasma sebep oldugtt ve sonraki asulardaki etkileri goste-
rilecektir.

Prof. Dr. Mikail BAYRAM


Konya, Mart 2012
Proj.Dr. Mikail BAY.RAM

1940 yilinda Van'm Saray n,esinde dogdu. ilk ve orta tahsilini ayru n,e-
de ve Van'da tamamladt. 1966 yilinda Ankara Universitesi ilahiyat Fakillte-
si'ni bitirdi. Mezuniyet tezi olarak "Zerdiit ve Avestas1" iizerinde \ahb. iki
y11 orta ogretimde Din Kiiltiirii ogretmenligi yapb. 1968'de Konya Yiiksek is-
lam Enstitiisii'ne (Bugiinkii ilahiyat Fakilltesi) Fars Dill ve Edebiyab Ogretim
Uyeligine tayin edildi. Muhtelif ilahiyat Fakilltelerinde Fars Dill ve Edebiyab,
Osrnanh Paleografyas1 ve islam Tarihi dersleri okuttu. Bu donemde bir y11 sii-
re ile Bagdat Edebiyat Fakilltesi'nde Arap Dill ve Edebiyab iizerinde ihtisas
yapb. Yiiksek Usans ve Doktora \alimalan siiresince Tiirkiye kiitiiphanele-
rinde bulunan e1 yazmas1 eserler iizerinde arabrma ve incelemelerde bulun-
du. Ozellikle iran Edebiyab'nm Anadolu' daki uzanbs1 iizerinde ihtisaslab.
Bu vesile ile Tiirkiye Sel,uklulan doneminde Anadolu'daki dini-tasavvufi ve
fikri hareketleri takip etme imkfuu buldu.
1975'te "Ahi Evren ~yh Nasi'rii'd-din Malunud'un Hayah, <;:evresi ve
Eserleri" adh teziyle Doktorasrm tamamlad1. 1980'de Sel'uk Universitesi Fen
Edebiyat Fakilltesi Tarih Boliimii Ogretim Gorevliligine tayin edildi. 1990'da
Orta,ag Tarihi Do,enti, 1996'da Profesor unvaru aldt. Oniki y11 siireyle S.D.
Fen-Edebiyat Fakilltesi, Tarih BO!iimii Bakaru olarak \ahb. islam Tarihi,
Tiirk-islam Diiiincesi Tarihi ve Sel~u Tarihi derslerini okuttu.
Bugiine kadar 15 eseri, 180'den fazla bilimsel makalesi yaymlanmlbr.
Yurt i~de ve dtmda pek \Ok ulusal ve uluslar aras1 bilimsel kongrelere bil-
diriler sunarak katllrrubr. <;:ok say1da makaleleri ve ii' eseri FMS\a'ya ter-
ciime edilmitir. Sarayi mahlas1 ile divan iiri tarzmda Tiirk\e ve Fars,a iir-
ler de yazan Prof.Dr. Mikail Bayram, iirlerini "Sarayi Divam" ad1yla yaym-
larmbr.
Prof.Dr. Mikail Bayram evli ve ii\ \Ocuk babas1drr. Mart 2007'de ya
haddinden dolayt emekli olmutur.
Eserleri:
1. Anadolu'da TelifEdilen llk Eser: Keifu'l-Akabe, Konya, 1981.
2. Ahi Evren ve Ahi Te~kilatz'nm Kurulu~u, Konya, 1990.
3. Fatma Bact ve Bliczylin-z Rum, l.Baski, Konya, 1987 I 2. Baski, Konya, 1994 I
3. Baski, NKM, istanbul, 2008.
4. Fil 0/aymm Mahiyeti ve Fil Suresi, Konya, 1998.
5. f;eyh Evhadii'd-din Hamid el-Kirmlinf ve Evhadiyye Hareketi, Konya, 2000.
6. Tarihin I~zgmda Nasreddin Hoca ve Ahi Evren, Konya, 2001.
7. Ahi Evren ve Tasavvufi Dii~iincenin Esaslan, Ankara, 1995.
8. Tiirkiye Selruklulan Uzerine Ara~tzrmalar, Konya, 2003.
9. Destursuz Bagdan Uziim Yiyenler, Konya, 2004.
10. $eyh Evhadii'd-din-i Kirmlinf'nin Menakib-nlimesi, Konya, 2005.
11. Sosyal ve Siylisf Boyutlanyla Ahi Evren-Mevldna Miicadelesi, 1. Baski, Kon-
ya, 2005 I 2. Baski, Konya, 2006 I 3. Baski, Konya, 2012.
12. Selruklular Zamanmda Konya'da Dinf ve Fikrf Hareketler, NKM, istanbul,
2008.
13. ibn Teymiye, Hiiseyn b. Mansur e/-Hal/ac, Terciime ve Ara~hrma: Prof.Dr.
Mikail Bayram, Konya, 2003.
14. Ahi Evren ($eyh Nasirii'd-din Mahmud el-Hoyi), !miinm Boyutlan (Meta-
li'ii'l-!man), Terciime, inceleme ve Ara~hrma: Prof.Dr. Mikail Bayram,
Konya, 1996.
15. $eyh Evhadii'd-din Hamid el-Kirmfinf ve Menakib-nfimesi, Konya, Nisan
2008.
KISALTMALAR

A.g.e : Adt Ge~en eser


a. : El- yazmast eserlerde sahifenin birinci yiizii
b. : El- yazmast eserlerde sahifenin ikinci yiizii
Bk. : Bak
Bkz. :Balamz
<;:ev. : <;:eviren
Ef. : Efendi
Fak. : Fakiilte
H. : Hicri
Haz. : Hazrrlayan
iA : islam Ansiklopedisi
Kr~. : Kar~u~trr
Ktp. : Kiitiiphanesi
Mec. :Mecmuast
Mlf. : Miiellif
Ne~r. :Ne~reden
Nr. :Numara
s. : Sahife
Terc : Terciime eden
v.s. : Vesaire
Vd. :Vedevamt
Yp. :Yaprak
Sayfa No:
O<;ONCO BASKIYA 0NsOZ ......................................................................................5
0NsOZ............................................................................................................................ 7
KISALTMALAR .......................................................................................................... 13
i<;:iNDEKiLER .............................................................................................................. 15

GiRi~
a. Bir iddiaya Cevap .............................................................................................. 26
b. Kaynaklann Tasnifi ve Tenkidleri ...................................................................29
I. HACE NASIREDDiN UZERiNDE <;:ALI$MALAR ............................................ 30
II. AHi EVREN (HACE NASIREDDiN) HAKI<INDA BUGUNE KADAR
BiLiNEN KAYNAKLAR VE TENKiDLERi .......................................................31
a. Tevarih-i Al-i Osman (~lk P~-zade) .......................................................... 31
b. ~kaylk-i Nu'maniyye (Ta~koprii-zade) ......................................................... 31
c. Kiinhu'l-Ahbar (Gelibolulu AliEf.) ................................................................. 31
d. Ve!ayet-nfune (Firdevsi-i Rumi) ......................................................................32
e. Keramat-i Ahi Evren (Anonirn) ........................................................................ 33
f. Seyahat-name, (Evliya <;elebi) ........................................................................... 35
g. Ahi Evren Vakfiyesi... ........................................................................................ 35
h. Ahi ~ere-name ve Fiituvvet-nfuneleri ......................................................... 38
i. ~iv Belgeleri ..................................................................................................... 39
j. Diger Eserler ........................................................................................................ 40
k. Halk Rivayetleri ................................................................................................. 40

BiRiNCi B0LiiM
HACE NASiRU'D-DiN'iN (AHi EVREN) HAYATI VE ESERLERi
I. HACE NASiRU'D-DiN MAHMUD'UN (AHi EVREN) ADININ TESBiTi ..... 44
a. Menkabevi adt olan "Evren" Uzerine .............................................................47
b. Evren mi, Evran rm? ..........................................................................................49
II. HAYATI .................................................................................................................. .5!
a. Tahsil Devresi.. ................................................................................................... 51
b. Anadolu'ya Gelii.. ............................................................................................ 52
c. Kayseri'ye Yerlemesi.. ...................................................................................... 53
d. Konya'da ............................................................................................................. 54
e. Denizli'ye G~ii ................................................................................................55
f. Ali Evren'in Vezirligi ve Atabekligi ................................................................. 56
g. Krrehir'e Yerlemesi.. ....................................................................................... 57
h. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud'un Oldiiriilmesi............................ 60
III. AHi EVREN !}EYH NASiRU'D-DiN'iN ESERLERiNiN TESPiTi .................. 62
a. Ahmed Eflaki'nin Tesbitleri ............................................................................. 65
b. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in Sadru'd-din Konevi ile
MektuplamasL .................................................................................................. 66
c. !}eyh Nasirii'd-din Mahmud Krrehirli Ahi Evren Nasirii'd-din
Mahmud'tur ....................................................................................................... 68
IV. AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN VE ESERLER1 UZER!NDEKi
!}IDDETLi BASKILAR ........................................................................................... 71
a. "Ravzatii'l-kiittab" Sahibi Ebu Bekr b. Ez-Zeki el-Konevi. .......................... 72
b. "Miisameretii'l-ahbar" Sahibi Kerimii'd-din Mahmud el-Aksarayi .......... 73
c. "Menaktb-i !;ieyh Evhadii'd-din-i Kirmani"nin Yazan
Muhanuned es-Sivasi ........................................................................................ 74
d. el-Evamirii'l-Alaiyye (ibn Bibi) ....................................................................... 75
e. Fiituvvet-name-i Nasui ..................................................................................... 76
f. Anonim sel-name ......................................................................................... 76
V. AH1 EVREN'iN 0<;: ESERiNiN EL YAZMASI NUSHALARININ
DURUMU ............................................................................................................... 76
1. Menahic-i Seyfi (el-Menahicii's-Seyfiyye) ...................................................... 77
2. Metaliii'l-iman .................................................................................................... 80
3. Tabsira .................................................................................................................83
4. BuD~ Eserin Ortak Ozellikleri ......................................................................... 86
VI.AH1 EVREN !}EYH NASiRU'D-DiN MAHMUD'UN DiGER
ESERLER1 ................................................................................................................ 87
1. Letaif-i Giyasiyye ............................................................................................... 89
2. Letaif-i Hiktnet ...................................................................................................89
3. Agaz u Encam (Vasiyye\) .................................................................................. 90
4. Muridii'l-kifaye ................................................................................................ 90
5. Tuhfetii'-ekur .................................................................................................. 90
6. Ulum-i Hakiki ..................................................................................................... 91
7. ilmii't-terih ........................................................................................................ 91
8. Kitabii'l-afai (YJ.!anlar kitabi) ............................................................................ 91
9. Yezdan-inaht ..................................................................................................... 91
10. Goa}'i-name ................................................................................................... 92
11. Ahlak-iNasiri ................................................................................................... 93
12. Miisari'iil-Miisari' ............................................................................................ 95
13. Medh-i fakr u zemm-i diinya ......................................................................... 95
14. Terciime-i en-Nefsii'n-nallka ....................... :.................................................. 95
15. Terciime-i Kitabii'l-hamisin fi usuli'd-din .................................................... 96
16. Terciime-i et-Tevecciihii'l-etemm nahva'l-Hakk ......................................... 96
17. Terciime-i Miftahu'l-gayb ............................................................................... 96
18. Mi'rac-name ...................................................................................................... 96

iKiNCi BOLUM
MEVLANA VE YAKINLARININ ESERLERiNE GORE
AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN MAHMUD
I. MEVLANA'NIN DU~MANLARI KiMLERDiR? .............................................. 104
a. Mevlana'run Ba Diimaru .............................................................................. 106
b. Mesnevi ve Mevlana Celalii'd-din-i Rurni ................................................... 111
c. Sultan Veled Ve Hiisamii'd-din <;:elebi'nin Suskur!luklan......................... ll3
II. MEVLANkNIN AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN
HAKKINDAKi ANLATIMLARI ....................................................................... 117
a. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'i Yilan ve Ejder Olarak Anmasi. ................ ll7
b. Mevlana, Hace Nasir'i (Ahi Evren) iblis (~ytan) Diye de
Anmaktadrr ...................................................................................................... 120
c. Ahi Evren Hace Nasiru'd-din'in "Hadrm" veya "Muhannes"
(Ecinsel) Oldugu iddiasi ............................................................................... 123
d. Mevlana'run Hace Nasirii'd-din'i Cuha Diye Anmasi. .............................. 125
e. Cuha'run Kansi................................................................................................. 126
f. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din "nin Dabbaghjp. (Dericiligi) ........................ 126
III. AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN'E "NASUH" DENMESi .................... 129
a. Kaybolan incinin Hikayesi ............................................................................. 131
b. Hace Nasirii'd-din Bir Diinem Saray Muallimi miydi? .............................. 133

---------- ----,
c. Hace Nasirii' d-Din'in Bir Donemde Tutukland1gr iie ilgili Beyanlar ....... 134
d. Zindandaki 0 Miiflisin Hikilyesi... ................................................................ 136
IV. HACE NASiRU'D-DiN'iN $AHSi OZELLiKLERi ......................................... 137
a. Ahi Evren'in FizikiOzellikleri ....................................................................... 137
b. Dani~mend Ahi Evren ..................................................................................... 138
c. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Gururlu ve Kibirli miydi? ........................... 139
d. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in Vezirligi Meselesi ................................... 140
V. "MESNEvi"DE AHi EVREN NASiREDDiN'LE iLGiLi DiGER
HiKAYELER ......................................................................................................... 141
Vl. AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN "LATiFELER"iN SAHiBi
NASREDDiN HOCA'DIR .................................................................................. 144
a. Mesnevi'de Bahsi Ge~en Cuha Kimdir? ....................................................... 145
b. "Mesnevi"den Bir Nasreddin Hoca Fikrasl ................................................. 149
c. Bir Fikra da Aluned Ef!aki'den ....................................................................... 149
d. Halk Rivayetlerinden Bir Omek .................................................................... 150

Oc;ONcO BOLUM
$EMS-i TEBRiZi'NiN OLDURULMESi
I. OLAY HAKKINDAKi KAYNAKLARIN DURUMU VE TENI<ioi... ............. 157
II. TASAVVUFi iHTiLAFLAR ARASINDA $EMS-i TEBRiZi'NiN YERi ......... 163
a. Afakilik ve Enfiisilik Miicadelesi ................................................................... 164
b. Cemal-perestlik (suretcilik) ............................................................................ 167
III. $EMS-1 TEBRizt'NiN OLDiiRiiLMESiNiN SOSYAL VE
SiYASi BOYUTU ................................................................................................. 171
a. $ems-i Tebrizive Mogollar ............................................................................. 172
b. Kimya Hatun Meselesi .................................................................................... 175
c. $ems Aleyhindeki Dedikodular ..................................................................... 178
d. $ems-i Tebrizi'nin Konu~malan (Makalat'!) ................................................ 179
IV. $EMS'iN OLDiiRiiLMESi OLAYININ OLU$ $EKLi... ................................. 181
V. MEVLANA'NIN $EMS'i ARAMAYA <;:IKMASI MESELESi... ...................... 186
Vl. "RAVZATO'L-KOTTAB" SAHiBi EBU BEKR B. EZ-ZEKi
EL-KONEvi'NiN TESBiTLERi .......................................................................... 187
VII. $EMS-i TEBRizt'NiN MEZARI VE AHi BEDRU'D-DiN
GOVHER-TA$ ................................................................................................... 190
DORDUNCO BOLUM
AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN iLE ALAU'DDiN <;:ELEBi'NiN
OLDURULMESi VE OLUM TARiHLERiNiN TESBiTi
I. bLUM TARiHiNiN TESBiTi ................................................................................ 197
II. AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN VE ALAU'D-DiN <;:ELEBi
~EHiDEN OLM0~LERDiR ................................................................................ 202
ill. HALKRiVAYETLERiNDE AHi EVREN'iN OLiiM0 ................................... 207
IV. MEVLANkNIN BU OLAYLAR i<;:iNDEKi ROLU VE TUTUMU .............. 209
a. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din ile Alaii'd-din <;:elebi'nin Krrehir'e
Gitmeleri ........................................................................................................... 210
b. Mevlana Oglu Alaii'd-din <;:elebi'yi Dondiirrneye <;:ahIyor ..................... 211
c. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din ve Alaii'd-din <;:elebi'nin
Oldiiriihneleri ...............................................................................................;.. 213
d. Alaii'd-D"'m <;:elebi'nin Miras1 Ve Mevlana .................................................. 216
V. OLDURULMELERiNDEN SONRA AHi EVREN HACE
NASiRU'D-DiN VE AlAU'D-DiN <;:ELEBi .................................................... 217

BE~iNCi BOLUM
MEVLANA iLE AHi EVREN MUCADELESiNiN TARiHi SEYRi
I. FiLOZOF VE FiKiR ADAMI OLARAK AHi EVREN HACE
NASiR'OD-DiN MAHMUD ................................................................................. 226
a. Filozof Olarak Ahi Evren Hace Nasirii'd-din .............................................. 226
b. Egitimci ve Toplum Bilimci Olarak Ahi Evren ............................................ 229
II. MEVLANA CELALEDDiN-i R0Mi'NiN SEL<;:UKLU obNEMi
FiKiR ORTAMINDAKi YERi ............................................................................. 231
a. Fikir Adarm Olarak Mevlana ......................................................................... 232
b. Mutasavvrl Olarak MevlanL ......................................................................... 234
c. ~air ve Edip Olarak Mevlana .......................................................................... 234
d. Anti Feminist Bir Diiiiniir Olarak Mevlana ............................................... 236
ill. MEVLANA iLE MoGOLLAR ARASINDAKi iLi~KiLER ............................ 237
a. Mevlana'dan Sonra Mevleviler ile Ahiler Arasmdaki Miicadele .............. 240
b. Hiisamii' d-din <;:elebi ile Ahi Evren Arasmdaki ihtilaf ............................. 240
c. Mevlana ile Oglu Alaii'd-din <;:elebi Arasmdaki ihtilaf ............................. 241
IV. AHi EVREN'DEN SONRA AHiLiK, AHiLER VE TURKMENLER ............ 242
a. Mevlana'nm ~yhu'~uyuhi'r-Rum Olmas1 ............................................... 245
b. Ahilere Ait Tekke, Zaviye ve Medreselerin Ellerinden Almmasi ............. 246
c. Ahi ve Tiirkmen <;:evrelerin U~ Biilgelere Gii~ .......................................... 253
V. OSMANLI DEVLETi VE MEVLEviLER ........................................................... 259

ALTINCI BOLUM
NASREDDiN HOCA iLE iLGiLi TESPiT OLUNAN BiLGiLER
I. NASREDDiN HOCA "LATiFELERi" AHi EVREN HACE
NASIRU'q-DiN MAHMUD'UN MENKABELERiDiR..................................... 268
a. Nasreddin Hoca Filozof Bir Kiidir ............................................................... 271
b. Hoca Her Fende Miihir idi... ........................................................................... 274
c. isimlerin Ayru Olu~u ....................................................................................... 275
d. Nasreddin Hoca Kad1 veya Vezir miydi? .................................................... 275
e. imad Kimdir? .................................................................................................... 276
f. Nasreddin Hoca'run Harunu ........................................................................... 277
g. Nasreddin Hoca Latifeleri, Ahi Evren Nasirii'd-din'in
"Letaif-i Hikmet", "Ahlak-i Nasrrr' ve" Letaif-i Giyasiyye"sinden
Ahnmadrr ......................................................................................................... 278
II. AHi VE TORKMENLERiN U<;: BOLGELERE Gb<;:D ..................................... 281
III. NASREDDiN HOCA LETAiF'iNDE AHi EVREN'iN HAYAT
HiKAYESiNiN izLERi ............................................................................................. 285
a. Tiirk illerindeki Hoca Nasreddin .................................................................. 286
b. Anadolu'da ....................................................................................................... 287
c. Mogollar!a ve Mogol Yanl!Sl Yiineticilerle Miicadele ................................. 289
d. Nasreddin Hoca ya da Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in A~ehir'de
Olmas1 Meselesi.. ............................................................................................. 293

SONU<;: ....................................................................................................................... 297

BiBLiYOGRAFYA .................................................................................................... 301

LEVHALAR .................................................................................... 309


Anadolu Ahi Te~kiliib'run ba~ miman olup, daha ~ok Ahi Evren diye ta-
runan ve asu adJ. Nasi'rii'd-din Mahmud olan zat, yakmzamana kadar menka-
bevi bir ~ahsiyet olarak biliniyordu. l<lr~ehir'de kendi aduu ta~tyan mahal-
ledeki, Ahi Evren Camii'ne bi~ik olan tiirbesinde medfun oldugu bilin-
mektedir. Hakkmda bir~ok ara~brmalar yap~ oldugu halde 1 hayat hikii-
yesi ~oyle dursun, 200 seneye varan zaman dilimi i~inde, ya~adtgt devir da-
hl belirlenememi~ti..Bir taraftan Ahi Evren'in Anadolu Sel,.ul<lwan sultan-
lanndan, I. Al1\ii'd-din Keykubad (618-634/1221-1237) ile ilgisi bulundugu-
na dair haberlec onun Vll. (Xlll.) asrr ortalannda ya~adtgtru belirlerken, di-
ger taraftan onun Orhan Gazi devri (726-761/1326-1360) azizlerinden oldu-
guna dair rivayetlere3 dayan!larak, VDI. (XIV.) asnn ilk yansmda ya~adtgt
one siiriilrn~tiir 4 Aynca Ahi Evren'in iiliimiinden soma adma diizenlenen
vakfiyenin metninde5 ~eyhinin adt $eyh Hiimid-i Veli olarak ge~iyor diye,
A. GO!pmarh onun $eyh Hiimidii'd-din-i Aksarayi'nin (815/1412) miiridi

1 Ahi Evren hakkmda mevcut bibliyografya i9n bk. Franz Taecshner~ '1slam ~gmda Fiituvva"
lktisat FakUltesi Mecmuast, XV, istanbul1955, s.32; ayru Mlf., Studien lsldmica, IV, (1934), s.31-34.
2 Firdevsl-i Rfuni, Ve!ayet-mime, Ne~r. A. GOlpmarh, tstanbull958, s.S0-53.
A1Ik PajO-zade, Tdrih-i al-i Osman, istanbul1332, s205; TajkOprii-zade, ~akaytk-1 nu'maniye, nejr. A
Suphi Frrat, istanbul1985, s.13; Gelibolulu Mustafa Ali, Kunhu'l-<thbdr, istanbul1277, V, 63-65.
41 Cevat Hakkl Tanm, Ahi Evren'in Orhan Gazi'nin ~agdal oldugtma dair haberlerden dola}'l
onun c;agda~t olan AUO.'d-din Keykubad'm, son Sel~u sultaru m. Al<lti'd-din Keykub<ld ol-
mast gerekti~ savunmaktadtr. (Bk. K:Jr~ehir Tarihi Gzerine Ara~tmnalar, ~hir 1938, s.116-
117) Ayru yazar bir bajka eserinde, (Tarihte Ktrlehri-Gill~<hri, istanbul1948, s.89) Ahi Evren ile
Osman Gazi'nin kaympederi Edebah'run oglu Ahi Mahmud'un ayru k.i~iler oldugunu savun-
ffilltur.
5 Bu vakfiyenin iki niishast ~ Turizm Demegi'nde bulunuyor. Muallim Cevdet'in n~retti
gi ntishaslrUfl (Zeyl 'aid fasli'l-<thiyyati'l-Jityan, istanbul1351/1932, s.279-282) 706 (1305) tarihll ol-
dugu anl"'lllmaktadrr.
24-------------~------Prof.Dr. Mikiiil BAYRAM

olabilecegi fikrini dahl ileri siirmii~tiir 6 Efsaneler ise onu, Hz. Peygamberin
amcas1 Abbas'm oglu olarak giistermektedir7 Bu farkh gorii~ler arasmda,
Ahi Evren'in ger~ek bir ~ahsiyet olup olmad1g. dahl miinaka~a konusu ya-
pilnu~hr8.
1975 yilmda tamamladig.m doktora ~ah~mamda, Anadolu Sel~uklulan
zamanmda Fars dill ve Edebiyah'nm Anadolu'daki uzanhsi iizerinde duru-
yordum. Bu miinasebetle, Sel~klular zamanmda Anadolu'da te'lif edilen
Fars~a eserleri ve bunlann yazarlanru tespit ehnek maksad1yla, Tiirkiye' de
el-yazmas1 eser ihtiva eden kiitiiphaneleri tanyor ve o devirden giiniimiize
intikal eden ar~iv belgelerini inceliyordum. Bu ~a~malanm esnasmda biraz
da rastlanh olarak, Ahi Evren ~eyh Nasirii'd-din Mahmud'un tarihi ki~iligi
ni ve eserlerini ke~fehne imkfuuna kavu~tum. ilk olarak 1978 yilmda "Ahi
Evren Kimdir? Ger~ek ~ahsiyeti ve Eserleri" adh bir makale yaymladrm9
1978'den sonra ardarda Ahi Evren ~yh Nasirii'd-din Mahmud, eserle-
rive Ahi Te~kilah ile ilgili eserler ve makaleler yaymladun. Bu ~a~malanm
sayesinde arhk bugiin, Ahi Evren'in tarihi ki~iligi tamamen aydmla~
bulunmaktadrr. Vefat tarihi yii, ay ve giin olarak (1 Nisan 1261) tarafundan
tesbit edilmi~tir 10 Ahi Evren'in Ba~ta "Metiili'ii'l-imdn", "Tabsiratii'l-miibtedi
ve tezkiretii'l-miintehi", "Meniihic-i Seyji", "Letiiif-i Gtyiisiyye", "Letdif-i hikmet",
"Agiiz u encam", "Go~ayi~-niime", "Ahlfik-i Nasirf'', "Yezdan-~inaht", "Mur~i
dii'l-kijaye" olmak iizere 20 civannda eseri vard1r. Arhk Ahi Evren ve Ahilik
iizerinde ~~an herkes, onun hakkmdaki efsanevi bilgileri terk e~ du-
rumdadrr. Fakat biitiin bu ~allmalanma ragmen, bu giine kadar bu alanda
~ah~anlardan unu bekledim ve hilla da bekliyorum: Sel~u devri kiiltiir
ve medeniyeti iizerinde ~allan tarih<;iler, sosyologlar ve hatta siyasi tarih~i-

Veldyet-ndme (A\]klamalar klsrru), s.12().!22. Oysa bu vakfiyede ad1 g~en Hamid-i Veli, esas ad1
Hamid olan eyh Evhadu'd-din Hamid el-Kinnanrdir. (bk. Bediu'z-zaman Fruzan-fer, Menalab-
i $eyh Evhadil'd-din-i Kirmani Mukaddimesi, Tahran 1969, s.l0-11; Muhyi'd-din ibnti'l-Arabi, el-
Futuhatu'l-mekkiye, Kahire 1923, I, s.165) Bu zabn Ahi Evren'in ~yhi ve kaympederi oldugu
tesbit olunmaktadrr. bk. Mikail Bayr~ Fatma Bacr ve Baaydn-r Rum, Konya 1987, 18-24.
7 Ahi $ecere-Nfuneleri'nde Ahi Evren admm bizzat Hz. Peygamber tarafmdan Naslrii.'d...<fin
Mahmud'a verildigi ve rutuhat inAnadolu'ya gonderildigi anlahlmaktadu.
Franz Taecshner, Giilchehris Masnavi auf Achi Evran, Wiesbaden 1955, s.l-4.
' Mikail Bayram, "Ahi Evren Kimdir? (Ger~ek ~ahsiyeti ve Eserleri)", TUrk Kulturii, Sa}'!: 191,
Ankara 1978, s.658-668.
to Bk. Mikail Bayram, "Ahi Evren'in Oldiiriilmesi ve Oliim Tarihinin Tesbiti",Tarih Enstitiisii Der-
gisi, Sa}'I: XII, lstanbu!l982, s.S21-540.
Ahi Evren-Mevllinli Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 25

ler, bu alana yonelsinler ve benim referansnn olan eserleri ve ar~iv belgele-


rini kullanarak, Anadolu Sel<;uklulan zamarunda Anadolu'daki sosyal, kill-
tfuel, fikri ve siyasi yapilanrnalan yeniden ele alsmlar ve bu yeni bi!gi ve
belgeler ~tgmda bu devrin <;e~itli meselelerine yonnnlar, a<;lklamalar getir-
sirller. <;:iinkii bu konu, benim gibi onlarca ki~inin mesaisini dolduracak ka-
dar geni~ ve <;ok yonliidiir.
Bu, sadece benim istegim degi!, ba~kalan da bu talepte bulunuyorlardt.
Mesela: kendisini sonradan taruchgun Orner Tuncer adh bir yazar, ''Tarih ve
Toplum"da yaytnlachgt bir yaz1Smda 11 benim eserlerimi okuduktan sonra ~y
le diyor: "Bu eserlerde bir ~eyler var, bir ~eyler oluyor. Tarih(iler, sosyologlar, siyasf
tarih(iler neredesiniz? Ni(in bu ~~~~malara kar~t ilgi duymuyorsunuz". Rahmetli
Abdullah Ceran da, "Ahilik Yolu"nda buna benzer bir <;agn yap~h. ~irn
12

dilerde de degerli hocam, biiyiik tarih<;i Halil ina!ak Bey, talebelerine ayru
<;agnda bulunuyor ve ~u anda iki talebesini bu alana yonlen~tir. Yine
sevgili doshnn Sachk Goksu'nun da bu yonde <;agruan olm~htr.
Maalesef bu giine kadar tarih<;ilerden bir Allah'm kulu bu alana yonel-
medi. Bu giine kadar hi<;bir ara~hnct, tarih<;i ve sosyolog ortaya <;tkardtgun
ara~hnna alaruna ve gosterdigim yeni kaynaklan takip ehneye yonelmi~ de-
gildir. "Tarih ve Toplum"un degerli yazarlarmdan Dr. Turgut Akpmar "Sel-
(Uklu Tarih(ilerimizde Siyasf ve ldeolojik Dii~iinceler" adlt yazzsmda 13 tarihirnizin
meselelerine kar~t ilgisizligirnizden yakmdtktan sonra, bunun bir omeginin
de benim <;a~malanma kar~t duyu!an ilgisizlik oldugunu belirhnekte ve bu
durumu: "Yeni bir ornek ise degerli bilim adamz Mikfiil Bayram'm Ahi Evran'm
kim oldugu, eserleri hakktnda yaptzgz bulu~lar ve Baczyan-t Rum Te~kilatmm ma-
hiyeti hakktndaki iddialannm iizerinde kimsenin hif durmamaszdzr. Acaba bu bii-
yuk ke~if mahiyetindeki onemli meseleler, reddedilmek ifin de olsa neden hif ele
almmayzp bilinmezlikten gelinir? Rakibi susarak oldurmek, galiba bize mahsus bir
~ark adeti olsa gerektir" ~eklinde izah ehnektedir..

n Bk. Sayd20, Arahk 1994.


" "Ahilikle Ugili Eserlerin Yazarlan", Ahil1k Yolu, Sa}'l: 116, Ekim 1995, s.2().21.
" Sa}'l: 109, Ocak 1993, s.42.
26 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.MikaiiBAYRAM

a. Bir iddiaya Cevap


Bu arada bir istisna olarak, akademisyen tarih9Jerden, sevgili dostum
ve br~daun Prof. Dr. Ahmet Yaar Ocak, benhn <;ahmalanmla ilgili baz1
iddialarda da bulundugu "Tiirkiye'de Ahilik Ara~tmnalarzna Ele~tirel Bir Ba-
kz{' adh bir rnakale 14 yaymlad1. Saym Ocak bu rnakalesinde, benhn Ahi Ev-
ren'in tarihi ahsiyeti ve eserleri hakkmda ortaya koydugurn kaynaklan,
yani gosterdigirn referanslan spekiilasyondan ibaret olarak gosterrnekte ve
Ahi Evren'in tarihi kiiligini netletirernedigirni iddia etrnektedir. Oysa bu
arkadaun benhn referans olarak gosterdigirn kaynaklan, takip edebilecek
alt yapiSI oldugu halde, bu giine kadar hi<;bir kaynag. gorrnernitir. Ortaya
<;Ikardig.tn el-yazrnas1 eserler bir yana, rnatbu olan kaynaklan dahl gorrne
zahrnetine katlanrnarnihr.
Dururn boyle olunca, bu rneslektauna sorrnak gerekir: "Arkada sen
hangi kullandig.tn eseri gordiin ve hangi referansun sana inandmcr gehnedi
veya nerede ne eksiklik ve yanhhk gordiin de bu iddialarm spekiilasyon-
dan ibaret oldugu hiikrniine ve Ahi Evren'in tarihi ahsiyetinin netlernedi-
gi sonucuna vardm?" En basitinden ben <;ahrnalanrnda "Ahi Evren" der-
ken, "Evren" kelirnesinin etirnolojisini verdikten, geni tarihi ve rnenkabevi
a<;Ikiarnalarda bulunduktan sonra, bu kelirnenin "Evran" eklinin yanh ol-
dug.tnu birka<; yazunda belirttirn. Refik Soykut'a cevap olarak bu a<;Ikiarna-
Y' yapiDItun. Fakat Saym Ahmet Yaar Ocak, sadece Refik Soykut'a tabi
olarak veya tahkik etrneye gerek gorrneden bu kelirneyi ISrarla "Evran" ek-
linde yaz1yor. Yani hangi kiStasa, hangi Ol<;iiye ve hangi etirnolojik izaha gO-
re bu kelirneyi "Evran" eklinde kulland1guu izah etmiyor. Saym dosturn
Prof. Dr. ilhan ~ahin ise, hi<; ohnazsa: ''Halle Evran diyor, onun irin ben de Ev-
ran olarak yazzyorum" diyerek15 bir anlarnda ihni verilere dayanrnad1guu iti-
raf ehrli ohnaktadrr. Maalesef haiki da bihnedikleri anlaIhyor. <;:iinkii halk
yorelere gore bu kelirneyi "Evren, Evran, Oran, Evrin" eklinde soylernek-
tedir. En yaygm soyleyi bi<;imi de "Evren"dir. Halbuki iyi bilinrnektedir ki,
Osrnarili Tiirk<;esi'nde ince sesli kelirnelerin ikinci hecesindeki "elif"ler
uzatrna harfi degil vokal iaretleridir. Gelen (~), giden (wl~), gider (JI~)

14 Cem Dergisi, Sayt: 60, Kasrm 1996, s.60.


ts Bir televizyon konumasmda.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 27

~eklinde yazilirdt. Bu kelimeleri "gelan, gidan, gidar, ~ekar" ~eklinde imla


ve telaffuz etmek nasii y~ ise, "Evirmek" fiilinden ism-i fail olan "Evi-
ren" ve bir vokal dii~mesi ile "Evren" olan bu kelimeyi de "Evran" veya
"Evran" okumak, yazmak ve telaffuz etmek o derece y~tu. Amator ka-
lemlerin bu y~t yapmalan bir ol~de ho~ gorillebilir. <;:iinkii onlann yu-
kanda izah edilen inceligi bilmeleri ve anlamalan zordur. Fakat ilim adarm
ve ediplerin bu y~t devam ettirmeleri onlar i~in ciddi bir kusurdur.
Hulasa, ~te Saym Ahmet Ya~ar Ocak'm bu makalesinin ilmiligi bu ka-
dardrr. Sevgili dostumun 1980 ve 1984 yilmda yaymladtgt iki eserine yazdt-
gtm tenkidlerin 16 rov~rm alma duygusu i~inde oldugu anla~Ilmaktadrr.
<;:iinkii kendisi benim bu tenkidlerime cevap dahl verememi~ti. Biliihare bu
iki eserini tashih ederek, yeni baskllanru yapma geregini duym~tur. Sonu~
itibariyle maalesef bu dostum, masa ba~1 tarih~iligi ile ahkam kesmeye kalk-
~tu. Saym Ahmet Ya~ar Ocak'a, Anadolu Sel~u devri kaynaklanna in-
mesini ve ondan sonra soyleyeceklerini soylemesini tavsiye etmekten ba~ka
diyecek soziim olamaz. Burada yine, tarih~ere, sosyal ve kiiltiir tarih~ileri
ne seslenmek istiyorum: Anadolu Sel~ulan devri kaynaklanna ve a~iv
belgelerine yoneldikleri takdirde, bu devrin bir~ok meselelerini vuzuha ka-
vu~turma imkiinrm bulmu~ olacaklardrr. Bunu bir omekle a9klayaytm.
Osmanhlar devri kaynaklanyla yetinilecek olursa: Osmanh devri bilginleri,
Sel~ular doneminin t~ mutasaVVIf:t Sadru'd-din Konevi ile iranh
Hace Nasrrii'd-din-i Tusi'nin birbirine mektuplar yazdtklarma ve bazt ilmi
ve felsefi konularda kar~Ihkh yaz~mak suretiyle tar~hklarma in~lar
drr. Bir ~ok Osmanh devri yazarlan bu iki bilge ~i arasmda teati edildigine
inandtk!an mektuplardan soz etmi~lerdir. Bu mektuplan ihtiva eden el
yazmast niishalar meydana getirmi~lerdir. Oysa Sel~uklu devri ar~iv belge-
lerine ve o donemde meydana getirilen el yazmast eser!ere ve tarihi bilgilere
ula~Ilmca sozii edilen mektuplann Sadru' d-din Konevi ile Hace Nasrriid-
din-i Tusi arasmda degil Konya' da bulunan Sadru' d-din Konevi ile Krr~e
hir'e yerle~en Ahi Evren Hace Nasrrii'd-din Mahmud arasmda teati edildigi
gortilmektedir. Bir takun siyasi ve kiiltiirel olaylar sonucu Ahi Evren Hace

" Mik.ill Bayram, "Babailer lsyaru Ozerine", Hareket Dergisi, SaY': 23, Mart 1981, s.16-28; Ayru
Mlf., "Menakibu'l-kudsiyye'nin n~rii Hakkmda", Kelime Dergisi, Sayt: 2, Konya Temmuz 1986,
s.28-31.
28 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

Nasrru'd-din tarihin karanhklannda unutulunca onun Konevi'ye yazd!gt


mektuplar, Race Nasir-i Tusi'ye nisbet edilmi ve bu yanhhk genel bir ka-
naat haline gehnitir.
ite bunun i~in Tiirkiye Sel~klulan donemi siyasi ve kiiltiirel olaylan-
ru dogru tehis ve tasvir etmek i~in o devrin kaynaklarma, ariv belgelerine
niifuz etmek zaruridir. Demek istiyorum ki, kiiltiir tarihi arahncilan sade-
ce tarihi ve menkabevi eserlerin sahr aralanna bakarak ve bunlarla yetine-
rek saghkll sonuca varamazlar. Saym Ahmet Yaar Ocak gibi daha Mevla-
na'run "Mesnevf"sini ve diger eserlerini okumadan Anadolu Sel~uklulan
devrinde Anadolu'da cereyan eden kiiltiirel macera}'l tehis edip anlamak
ve sonra da bunu tasvir etmek miirnkiin degildir. Sel~uklular zamanmda
Anadolu' da te'lif edilmi heniiz yaymlanmanu sa}'lian yiizii aan eserler
ve yiizlerce risale ve mektuplar var. Bunlarm daha adrm duymarru arahn-
cilarm bu sahada fiitursuzca ahkam kesmeye :kalklmalan elbette dogru de-
gildir. Belli kurum ve kurululann himayesini kazanarak eserler yaymla-
makla i bihni ohnuyor.
Bilindigi gibi Anadolu Sel~uklulan zamarunda yaad!gt bilinen dii-
iindiiriicii ve giildiiriicii latife ve &kralan ile tanman bir Nasreddin Roca-
IDIZ var. Bu ~ahrnada Ahi Tekilah'run ba miman kabul edilen ve asil ad1
Nasiru'd-din Mahmud olup Ahi Evren diye tanman Anadolu Sel~uklulan
devrinin gii~lii fikir ve aksiyon adarru ve halk filozofu olan ahsiyet ile gene
bir halk filozofu olan Nasreddin Roca'run ayru kiiler oldugu gosterilecek-
tir. Demek istiyorum ki, Ahi Nasiru'd-din (Ahi Evren) ile &kralan ile iinlii
Nasreddin Roca ayru donemde yaaflll, ~agda iki ada degil, ikisi ayru ki-
idir. Yani ayru kii tarih bo}'lffica iki ayn unvanla, iki ayn ahsiyet goriinii-
miinde mehur ohnutur. Bunlardan biri esnaf ve san'at erbab1 Ahiler ara-
smda "Ahi Evren " diye Ohret bulmu dabbaglann (Derici esnafrmn) piri
olan tekilat~1 halk filozofudur. Digeri de Tiirkmen halk arasmda "Nasred-
din Roca" ad1yla ohreti biitiin Osmanl1 cografyasma ve Turk illerine ya}'l-
Jan halk filozofudur.
Bu bilge kiinin biiylesine tarihin karanhklanna terk edilmesi ve unu-
tuhnasmm bahca sebebi de Udur: Ahi Evren Race Nasirii'd-din Mahmud,
Kosedag yenilgisinin ardmdan (1243) Tiirkiye Sel~uklulan Devleti'nin Mo-
gol hakimiyeti altma ginnesinden sonra Ahi ve Tiirkmen ~evreler Mogolla-
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 29

ra ve Mogollann giidiimiinde olan iktidarlara ve ~evrelere kart miicadele


balathlar. Bu miicadelelerin en 6nde gelen lideri fikri ve tekiliit~t kiiligi
ile Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud olmuhtr. ite bu yiizden Mogol-
lar ve Mogol yanltst siyasiler, Ahi Evren ve ~evresindekilerini takip ediyor
ve agrr bir baskt alhnda hthtyorlardt. Bir~ok vilayette bata Ahi Evren ol-
mak iizere pek ~ok ahiler katliama tabi hthtldular. Bu ~evreler itinalt ve
planh bir ekilde onun eserlerini ~agdat olan Sadru'd-din-i Konevi, Kadt
Seracii'd-din-i Urmevi ve 6zellikle de lakapdat Hece Nasirii'din-i Tusi'ye
nisbet ehnege ve boylece fikri ve ilmi mirasuu unutrurmaya ve izini yok et-
meye ~alttyorlardt. Oyle goriiniiyor ki, bu siire~ Anadolu' da bir yiiz ytl de-
vam ehnitir. Bu baskt ve iddet uygulamalan bu bilge kiinin mechul kal-
masma ve bir~ok eserinin kaybolmasma sebep olmuhtr. Ancak hahralan
ve menkabeleri Anadolu insarurun haftzasmda canlt kaltm ve nesilden ne-
sile intikal ehnitir.

b. Kaynaklann Tasnifi ve Tenkidleri


Tiirkiye Sel~klan devrinde, Anadolu'nun Tiirklemesi ve islarnlama-
smda biiyiik hizmetleri bulunan fikir adamt, air, mutasavvtf ve san' atkar-
lardan bir~oklannm adt ve sant tamamen unurulmU, bir~oklannm da sade-
ce adt ve menkabelemi ahsiyetinden bazt destanst hikayeler (menkabe)
giiniimiize gelmitir. Bu kiilerden biri -belki en 6nemlilerinden biri- de bu
~ahmaya konu olan iinlii halk filozofumuz "Latifeleri" ile tarunan Nasred-
din Hoca, nam-t diger Anadolu'nun Cuhastdtr. Tarihin karanhklannda
unurulmaya terk edilen bu Hoca Nasreddin (Ahi Evren)'in Tiirkiye Sel~uk
lulan zamanmda yaadtgt bilinmektedir. Onun tarihl ahsiyetini ortaya ~t
karmak ve Latifeleri'nin orijinine ulamak i~in ~ok 6nemli ~allmalar yaptl-
mt olmasma ragmen tahnin edici bir neticeye ulatlml degildir. Bunu, bu
~altmalan yapanlar da itiraf ehnekteler. Bununla beraber bazt 6nernli tes-
bitler de yok degildir. Bu baktmdan bu ~ahmalann da neler oldugtma bu-
rada ktsaca yer vermek gerekmektedir. <;:iinkii bu ~ahmada zaman zaman
onlardan da yararlarulffilhr.
30 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikdil BAYRAM

I. HACE NASIREDDiN Uz.ERiNDE 9AU$MALAR


Nasreddin Hoca'run ger~ek kiiligini tesbit etme amacma yonelik ola-
rak ilk defa bilirnsel bir arahrma yapan merhum hocanuz F. Kopriilii ol-
mutur17. Daha sonra degerli arahrmaa rahmetli i. Hakkt Konyah "Akehir
Tarihi" adh eserinde Nasreddin Hoca hakkmda, Osmanhlar donerninden
kahna, baz1 onemli beige ve bilgileri, su yiiziine ~lkarmthr 18 istanbul Maa-
rif Kiihlphanesinin yaymladtgt "Biiyiik Nasreddin Hoca"ya Erciimend Ekrem
Talu'nun yazdtgt uzunca 6nsozde Osmanh donemi yazarlarmm Nasreddin
Hoca hakkmdaki tespitlerini degerlendirmektedir 19 Pertev Naili Boratav da
"Nasreddin Hoca" adh eserinde Nasreddin Hoca hakkmda eski kaynaklarda
mevcut olan bilgileri degerlendirmi, bilirnsel yorumlarda bulunmu ve el
yazmas1 eserlerde bulunan "Latifeleri" ve ozellikle de Hoca'run bilge kiiligi
ile bagdamayan miistehcen latifeleri orijinal diliyle derlemiW0 Mehmet
Arslan ile Burhan Pa~ac10glu birlikte Veled <;elebi'nin "Letiiif-i Hoca Nasred-
din" ini dilini degitirmeden yeni harflere aktarmtlardrr' 1 M. Sabri Koz'un
yayma hazrrladtgt "Nasreddin Hoca'ya Armagan" kitabt da Nasreddin Hoca
hakkmda degerli ~ahmalan ihtiva etmektedir22
Bunlardan baka A. GO!pmarh'run "Nasreddin Hoca"st ( istanbul1961),
M. Onder'in gene "Nasreddin Hoca" s1 ( istanbul1971) Nasreddin Hoca hak-
kmda onernle anllinast gereken ~ahrnalardrr. M. Olkiitarr, C. bztelli de
birlikte "Nasreddin Hoca ve Bibliyografyast" (Folklor demegi yayuu) yayrnla-
IDllardrr. Kiiltiir Bakanhgt ve Atatiirk Kiiltiir Merkezi 1996 ve 1997'de Nas-
reddin Hoca hakkmda diizenlenen Kongre ve Sernpozyumlann bildirilerini
yayrnlaffil bulunuyor. Burada son olarak Ahmed Kutsi Tecer'in islam An-
siklopedisi'ne yazchgt "Nasreddin Hoca" rnaddesini de anrnak gereki?3

" Nasreddin Hoca (Ba,langi~), lstanbul!918, s.5-18.


ts Age, istanbull945, s.721-758
" Istanbul Maarif Kitaphanesi, lstanbul1954, s.S-13.
20 Nasreddin Hoca (Edebiyatc;tlar Demegt Yayuu, Ankara 1996)
2.I Sivas 1996.
" lstanbull996.
" iA, IX, 109-114.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 31

II. AHi EVREN (HACE NASIREDDiN) HAKKINDA BUGUNE KA-


DAR BiLiNEN KA17VAKLAR VE TENKiDJ.ERi
a. Teviirih-i Al-i Osman (Atk Pm;a-ziide)
Bu eserin yazan Atk Paa-zade, Orhan Gazi zamarunda kerameti za-
hir olmU ve dualan makbul olan azizler arasmda Ahi Evren'i de saymak-
tadrr24. Neri ve Oru~ Bey gibi Osmanlt tarih~ilerinin bir~ogu Atk Paa-
. zade'nin verdigi bu bilgiyi tekrar etmilerdir. Bu demektir ki, ~tk Paa-
zade, Ahi Evren'in Orhan Gazi devrinde yaaiiU oldugunu kabul etmitir.

b. $akaytk-i Nu'maniyye (Tm;koprii-ziide)


Burada Ahi Evren, Orhan Giizi devri bilginleri arasmda saytlmakta ve du-
asl makbul bir zat oldugu ve kendisinden iistiin kerametlerin zuhur ettigi, dab-
ba@ann piri olup, dabbaglar tarafmdan dua ile yadedildigi belirtilmekte<:!il'.

c. Kunhu'l-Ahbiir (Gelibolulu AliEf.)


Gelibolulu Ali Ef. Ahi Evren hakkmda yazdtklanrun Hac1 Bekta-i Veli
hakkmda diizenlenen "Velilyet-nilme"den ald1guu ve kendisine de baz1 ey-
lerin goriindiigiinii belirtmektedir. AhiEvren'in admm ~yh Nasirii'd-din
oldugunu, onceleri Konya'da oturdugunu, ~yh Sadrii' d-din-i Konevi ile
her an g6riitiiklerini, gizli halleri bulundugunu, insanlardan ayn yaadlgt-
ru, bilahare Denizli'ye gidip orada bah9vanltk yapbguu kaydettikten sonra
"Velayet-name"de anlablanlan aynen nakletmektedir. En sonunda da kendi
kanaatini U dort beyitlik klt' ada ifadeye ~ahmaktadrr.
Nesebi gerri oldu na'malum
Acem olmak gerek ol mahfar-i Rum
Lakabt Evren oldu, kendisi gene
Zatldtr nakd-i pak-i malk-i spenc
Strr-i kenz-i velayet oldu o merd
Kutb-i ser halka gibi riitbede ferd
Hact Bekta{a olmu~ idi karin
Yani hem asr idi, ana bu giizin 26

24
Tevarih-i Al-i Osman, s.200; Oru~ Beg Tarihi s.32; Ne~ri, Ciluin-nilma, I, 232.
25 ei-$akay1kii'n-Nu'maniyye, s.13.
26 KUnhU'l-ahbar, V, 62-64.
32 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

ileride daha iyi anlatlacagt gibi eskilerden Ahi Evren iizerinde ara-
llrma yap~ tek yazarm Gelibolulu Ali oldugu fark edilmektedir. Ancak
baz1 tereddiitlerini gideremedigi yukar1daki beyitlerden de anlatlmaktadrr.
Ahi Evren'in Sadrii' d-din-i Konevi ile mekruplattldarrm ve baz1 eserleri bu-
lundugtrnu tespit ettigi kuvvetle muhtemeldir.

d. Veliiyet-niime (Firdevsi-i Rumi)


XV. asrm sonlarmda Firdevsi-i Rumi tarafmdan manzum olarak kale-
me alman bu Menakib-narrie'nin yazma bir niishas1 Hac1 Bekta il<;e Halk
Ktp. nr. 200'de bulunuyor. Bu eserde Sel<;uklular devri ve bu devirde Ana-
dolu' da faaliyet gosteren Tiirkmen eyhler ve derviler hakkmda geni ma-
lumat bwunmaktadrr. Bu arada Ahi Evren ve ei Fallna Bac1 hakkmda da
tarihi bilgilerirnize uygun diien mahdut bilgiler bulunmaktadrr. Bu eserin
muhtasan ise A. Golpmarh tarafmdan neredilmitir. Bu muhtasar Velayet-
name, orijinaline <;ok ekler, sur-natiirel unsurlar kattlarak meydana getiril-
diginden itimada ayan goriilmemektedir.
Bu eserde Ahi Evren'in ad1 Ahi Mahmud olarak da tespit edilmekte,
Denizli' den Konya'ya ora dan Kayseri'ye, Kayseri' den de Krrehir'e gidip
yerletigi, Fiiruvvet ehlinin clusu olup soyu ve nereli oldugu bilinmedigi,
Hac1 Bekta ile birbirlerini <;ok sevdikleri belirtildikten sonra 6yle bir olay
anlalllmaktadrr:
$ems-i Tebrizi, Konya'ya geldikten sonra Mevlilna Celalii'd-din Rfuni
ile halvete <;ekilir ve medreseyi terk ederler. Bilginler, $ems-i Tebrizi'yi,
Mevlana'Y' medreseden ahkoydu diye, Sultan Alaii'd-din Keyhiisrev'e (GI-
yasii'd-din Keyhiisrev olmah) ikiiyet ederler. Swtan bu ikayetleri dinle-
meyince, bilginler sultana kiisiip Konya'y1 terk ederler. Konya halki da boy-
le bir sultana itaat caiz olmaz diye cuma namazm1 ktlmamaya karar verirler.
Bunun iizerine zor durumda kalan sultan, Sadrii'd-din-i Konevi'den yardun
diler. Konevi de o zaman Denizli' de bclunan ve orada bah<;Ivan!Ik yapmak-
ta olan Ahi Evren'e haber gondererek dargm olan bilginleri Konya'ya don-
diirmesini istirham eder. Ahi Evren haberi alrr almaz yola koJitlur. U<;
adunda <;:aramba Suyu'nun iist yanmdaki bilginlere yetiir. Bilginler, onun
ricasma itiraz edince, Ahi Evren bir keramet (Tayy-i zaman ve mekiln) izhar
Ahi Evren-Mevlii.nii. Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - ' - - - - - 3 3

eder, cuma namazmm vakti ge9I1eden, bilginler kendilerini Konya' da bu-


lurlar.
Bu olaydan sonra Ahi Evren'in bir siire Konya' da kaldtgt, sonra Kayse-
ri'ye gidip orada dabbaghk (dericilik) yapbgt, Kayseri Emiri ile aralannda
ge~en bir olaydan sonra Krrehir'e gidip yerletigi, buradayken Hacr Bekta
ile zaman zaman giiriitiikleri ve bazt kerametleri hikaye edilmektedir27

e. Kerilmilt-i Ahi Evren (Anonim)


167 beyitlik bir mesnevi olup, Ahi Evren'e methiye niteligindedir. Krr-
ehirli Ahmet Gillehri'ye maledilmektedir. Gillehri'ye maledilmesinin se-
bebi de Gillehri'nin "Mantiku't-Tayr"mdan baz1 beyit ve miSralann bu
mesneviye sokubirulmU .olmastdrr. Bir amatiir airin Gillehri'den bazt
beyitleri de kullanarak meydana getirdigini sandtguruz ve Franz Taeschner
tarafmdan neredilen28 bu eserin Ahmet Gillehri'ye ait olmasma U bakun-
lardan iinkan yoktur.
1. ileride detaylt olarak iizerinde durulacagt gibi Ahi Evren $eyh Na-
sirii'd-din, MevHina ve Mevlevi ~evrelere muartZ olanlarm bamda gelmek-
tedir. Bu yiizden Ahmed Eflaki'nin ve Mevlana'nm agtr hakaretlerine ma-
ruz kaimlbr. Bu bakundan bir Mev levi dervi olan veya Mevlana'ya hay-
ranltk duyan Giilehn.z9, Mevlana'nm ba muhalifi olan Ahi Evren'e methi-
ye niteligindeki bu iinsiizii yaznu olamaz.
2. Mogol iktidarmm hiikiim siirdiigu diinernlerde Ahi Evren ve fikriya-
b iizerine agtr bir siyasi ve fikri baskt bulunuyordu. Bu yiizden o devrin ya-
zarlan Ahi Evren' den ya bahsebnerni veya iirtiilii bir bi~imde ondan bah-
sebnilerdir. Bu bakundan bu mesnevi, Mogol iktidan zamanmda yaayan
Giilehri tarafmdan yazilmi olamaz. Mogollardan sonraki diinemde kale-
me almnu olmaltdrr. Eserin XIV. veya XV. asra ait bir niishasmm olmay>t
da bunu teyid ebnektedir.
3. Bu eserin adt ge~en nairi F. Taeschner ve eseri inceleyen, Abdulbaki
Golpmarlt da onun Giilehri'ye ait oldugt> hususunda iiphe izhar ebniler-

" Velayet-mlme, s.S0-54; Manzum Ve!ayet-name, Hactbektll lire Halk Ktp. nr. 200, yp. 60b-69a.
28
Gillschehirs Masnavi auf Achi Evran den heiligin von I<Irschehir und Patron der Tiirkischen
Zunfte, Wiesbaden 1955.
29
Manttku't-Tayr i:insOzii, s.14.
34 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.MikailBAYRAM

dir30 Aynca A. Stm Levent de bu mesneviyi iislO.b ve muhteva bakmum-


dan inceleyip, Giil~ehri'nin diger eserleri ile kar~t!~tmru~, sonunda bu mes-
nevinin Ahmed Giil~ehri'ye ait olamayacagma hiikme~tir''.
4. 167 beyit olan bu eserde Ahi Evren hakkmda ~ok az bilgi veri~
olmas1, yer yer ger~eklere uygun o!mayan bilgiler (Giinliinii avret odunda
yakmad1 gibi) mana bakunmdan bo~ beyitler ve tekrarlann bulunu~u gibi
hususlar yazarin Ahi Evren hakkmda ~ok az ~ey bildigini giistermektedir.
Oysa Giil~ehri'nin Ahi Evren hakkmda ~ok ~eyler bilmesi ve onu iyi taru-
masi gerekir. <;:iinkii o hem zaman bakunmdan Ahi Evren'e yakmdrr, hem
de Ahi Evren'in ya~ad1j?;l muhitte ya~a~br.
5. Ahi Evren'in, saghgmda Mogollarla ve Mogol yan!ISI yonetirnle mii-
cadele etmi~ olduj?;Imu ve bu miicadele sonunda iildiiriildiigiinii tespit et-
mekteyiz. G~ehri ise "Felek-nnme" adh eserini Mogol hiikiimdan Gazan
Mahmud Han adma kaleme ~br. Bu durum onun Mogollarla ho~ ili~ki
ler i~inde olduj?;Imu gostermektedir. 0 diinemde Ahiler, Ahi Evren'in yo-
lunda giderek Mogol yiinetimi ile miicadeleyi siirdiiriiyorlard!. Bu durum-
da G~ehri'nin Ahi Evren'e methiye olan bu mesneviyi yaz~ olamayaca-
g, ortadadrr.
6. G~ehri, "Mantlku't-Tayr" adh eserinde Ahilikten bahsederken, Ahi-
lerin nast! olmalan gerektigini srr~, sonunda da kendi diineminde Ahile-
rin bu vaslflardan uzak olduklanru ve Ahiligin bozulduj?;Imu ifade e~tir' 2
Ahilere muhalif bir tutum i~de oldugu bu eserinde goriilmektedir. Halbuki,
"Kerfimat-i Ahi Evren "de Ahilige ~~boyle menfi bir tutum yoktur.
7. G~ehri'nin "Manttku't-Tayr" ve "Felek-nfime" adh eserlerinde Ahi
Evren'den hi~ soz etme~ olmas1 (iistelik birinci eserde Ahilige yer de ver-
~tir) bu mesnevinin Ahmed G~ehri'ye ait ohnad1guun en kat'i delilidir.

A. Stm Levent'in de belirttigi gibi33 Gii~ehri'nin Ahi Evren'in miiridi


olduj?;Ima dair iddialar hi~bir esasa dayanmamaktadrr. Bu a~t!damalardan
sonra "Kerfimfit-i Ahi Evren "de Ahi Evren hakkmda verilen bilgileri ozetle-
yebiliriz. Bu eserde Ahi Evren'in Sultan'a yakm oldugu, 93 yt! y~ad1j?;I,

30 islam ve Tiirk lllerinde Fiituvvet T~kilan ve Kaynaklan,lktisat Fak. Mec., XI., 96-97.
3t MantJku't-Tayr Onsiizii, s.13-15.
" Manhku't-Tayr, s.!S()-183; ~-Turk Edebiyatznda Ilk MutasaVV!jlar, s.l84.
33 Manttku't-Tayr Onsiizil, s.12-18.
Ahi Evren-Mevllinli Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 35

Ahilerin ve Beylerin ba~karu olup, ona "Kutbu'l-Arifin" dendigi bildirildik-


ten sonra vefab da ~u a~agtdaki beyitlerle anlablmaktachr.
01 gice kim diinyadan gider idi
Ahiret miilkiine seyr ider idi
Ay tutuldu yahtzszm vinnedi
Kimsene yzldzz z~zgzn giinnedi
Ertesi kim resm uruldu mateme
Oliimii od sa>tl kamu aleme34

f. Seyabat-niime (Evliya (:elebi)


Evliya <;:elebi, istanbul'daki "Dabbag-hane'1erden bahsederken Ana-
dolu' da dabbaglara "Ahiler" dendigini, pirlerinin de Ahi Evren diye 6hret
buldugunu belirttikten sonra Ahi Evren hakkmda da bilgi vermekte ve bu
bilgileri Ahilerden derledigi anla~tlmaktachr.
Ahi Evren'in Selc;uklular zamarunda Kayseri'de oturdugunu ve burada
bir Dabbag-hane kurdugunu, kaydettikten sonra, Kayseri hakirni ile arala-
nnda ge~en ve "Velayet-name" de anlablan hikAyeyi nakleder. Bu olaydan
sonra Ahi Evren'in Denizliye go~tiigunii, orada baglar arasmda bir tiirbede
medfun bulundugunu ve Ahilerin bu zah kendilerinin piri olarak kabul et-
tiklerini bildirmektedir. Daha sonra da ~oyle demektedir: "Bunlarm (Ahi-
lerin) bir iftihar edecek ~eyleri var. 0 da ye~il bir smk iizere bir eski deriden bay-
raklandzr. Bu eski derinin iiniindeki sahtiyan ~eddir lei, am bayrak ediip, Dehhak'a
kar~z gelmi~ti. Bu bayrak odur diye gayet iftihar ederler. l~bu bayrak ellerinde bulu-
nur, amma hifzma feka'l-gaye dikkat iderler." 35

g. Abi Evren Vakflyesi


Muallim Cevdet tarafmdan metni n~redilen36 ~ehirli C. Hakkl Ta-
run'm da metnini ve terciimesini yaymlachgt37 bu vakfiyenin ash ~ehir

:w Giilschehirs Jvfasnavi, s.12-18.


" Seyahat-rulme, I. , 494-195.
" Zeyl ala Fasli'l-Ahiyye, s.279-282. M. Cevdefin yaymladtg. niisharun 706 (1307) tarihinde tanzim
edildigl anla~ilinaktadir.
37
Tarihte Kt~ehri-GUI~ehri, s.82-85; Krr~ehir Tarihi, s.174-176.
36 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

Turizm Demegi'nde muhafaza edilmektedir38 676 (1278) tarihinde diizen-


le~ olup viiklfm adt "$eyh Nasru' d-din Pir-i Piran Ahi Evren" olarak
ge~mekte, tarih baktmmdan "Ahi Evren" adma ilk olarak burada rastlan-
maktadrr.
Vakfiye iizerinde yaphgmuz inceleme ve ara~hrma sonunda, bu vakfi-
yenin sonradan diizenl~oldugu, iizerindeki tarihten 150-200 yt! kadar
sonra Ahi Evren'in ifadesiymi~ gibi kaleme ahndtgt anla~~hr. Bu vakfi-
yenin sonradan Ahi Evren adma diiz~nlendigine dair kanaatimiz, ~u a~ag.
daki esaslara dayanmaktadtr:
1- Vakfiyenin ast! nlishasmdaki kiigtt, yazt ve miirekkep ozelligi bu
vakfiyenin IX. (XV.) asra ait oldugtffiu gostermektedir.
2- Vakfiyenin metninde pek ~ok gramer hatalan, bozuk ve anlamstz
ibareler goriilmektedir. Ahi Evren gibi bir ilirn adammm kaleminden bu tiir
gramer hatalannm c;tkmast miimkiin degildir.
3- Vakfiyede Ahi Evren'in 676 (1278) de sag oldugu ve bu tarihte vak-
fiyesini diizenledigi belirtilmektedir. Oysa -ileride a~tklanacag. iizere- Ahi
Evren'in 659 (1261) ytlmda Ktr~ehir'de meydana gelen bir ayaklanma srra-
smda Oldiiriildiigu anla~t!maktadrr. Aynca Ahi Evren'in servetinin de olii-
miinden once miisadere edildigi ve Ahilerin bu yiizden isyan ettikleri tespit
edilmektedir. Durum bOyle olunca Ahi Evren'in Oliimiinden once bir vakfi-
ye diizenlemi~ olamayacag. a~tkttr.
4- Ahi Evren'in, hayatta iken miilklerini vakfedip bir vaktf-name dii-
zenle~ oldugu dii~iiniilebilir. Ancak hayatta iken veya oldiiriildiikten
sonra miilkleri veya evkiif:t devlet taraf:tndan miisadere edildiginden, daha
sonraki donetnlerde onun kurdugu vaktf yeniden ihya edilerek bir vakfiye
diizenlenmi~ olabilir. Bu da muhtemelen Ktr~ehir'in Osmanlt!ann eline
ge~mesinden sonra viiki olmu~hlr.

5- Bu vakfiyenin sahih olmadtgt ~ok eskiden de fark edilmi~ olmah ki


itirazlar iizerine be~ ayn Ktr~ehir kadiSt muhtelif tarihlerde vakfiyenin sa-
hili oldugtffiu tasdik ehnek liizumu duymu~lardrr. Vakfiyenin sozii edilen
niishasmda bu kadt!arm tasdik kayttlan bulunmaktadrr.

38 Ayru yerde bu vakfiyenin bir nUshas1 daha bulurunaktadrr ki, aslmdan kopya edilrrililtir. Bkz.
Burada Levha, V ve VI
Ahi Evren-Mev!ana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 37

6- Bu vakfiyeyi inceleyen Franz Teaschner ve A. Golpmarh da vakfiye


metnindeki gramer hatalanna dikkatleri ~e~ler ve Ahi Evren'e nispeti
hakkmda iiphe izhar etmilerdir39
7- Vakfiye metninde vakrlm adt Ahi Evren olarak ge~ektedir. Halbu-
ki, Menaklb-namelerde Ahi Fiituvvet-namelerinde "Evren" (ejder, ytlan)
admm $eyh Nasirii' d-din Mahmud' a bu eserlerde nakledilen ytlanla ilgili
bir efsaneye binaen verildigi kabul edilmektedir. Bu demektir ki, $eyh
Nastrii'd-din Mahmud etrafmda yogun bir menkabe halesi teekkiil ettikten
sonra "Ahi Evren" adt ortaya ~~hr. Vakla Ahi Evren adma ilk olarak
XV. (IX.) asnn ortalanndan itibaren rastlanmaktadrr. DolaytStyla bu vakfi-
yede "Ahi Evren" adt g~tigine gore, vakl.f etrafmda menkabe ve efsane ha-
lesi olUtuktan sonra onun i~in bir vakfiye metni diizenlenrnitir. Bu da en
erken XV. asrrda olabilir.
8- Muhtemelen bu vakfiye Fatih Sultan Mehmed Han zamanmda dii-
zenlenmitir. Nitekim Sultan Mehmed Han'm Ahi Evren'i tarudtgt, tiirbe ve
zaviyesini onardtgt bi!inmektedir40 Aynca Fatih zamarunda Karaman iii,
Osmanlt Devleti'ne kahimca bolgeye evkaf tescil heyetleri gonderilerek
oradaki vakfiyeler tescil edilmitir41 0 tarihte Krrehir de Karaman'a bagh
idi. Boyle bir vaklf tescil heyeti, Krrehir' de Ahi Evren adma bir vakfiye dii-
zenlemi olabilir. Pek muhtemeldir ki, Sultan Fatih zamanmda Ahi Evren'in
oldiiriiliip, 5erveti miisadere edildigi biliniyordu. Krrehir Osmanh idaresi-
ne girince, Fatih'in hayranhk duydugu ve eserlerini okudugu Ahi Evren
i~in bir vakfiye diizenletrni olabilir
42

9- Bir diger onemli husus da Udur: Bu vakfiyeye irnza koyan ahitler-


den biri de Ahi Mes'ud oglu Sinan <;:elebi'dir. Ayru vakfiyenin bir diger
niishasmda bu Sinan <;:elebi'nin adt Ahi Sinan b. Ahi Mes'ud olarak ge~
mektedir43. Ankarah Ahi Mes'ud'un oglu olan bu Ahi Sinan <;:elebi adma
diizenlenen Fars~a "Ahi $ecere-niime"si 876 (1471) tarihlidir 44 Bu ecere-
nameden anlathyor ki iizerindeki tarihte Sinan <;:elebi hayatta idi. Boylece

39
VelayeHtdme (A!j'tklamalar losrm), s.120.
40 Krr~ehir Ahi Evren Camii'nden zaviyeye ac;llan kapmm Uzerinde, orarun Sultan Mehmed Han
zamarunda ~ edildigine dair k.itabe bulunmaktadlr.
41
Konya Tanhi, s.497-504; Fatih Devrinde Karaman Eyaleti Valoflan Fihristi (Ankara 1958).
42
Fatih Sultan Mehmed te Konevi ve Ahi Evren Hayranhgt, Hareket Dergisi, sayt. 7, s.ll-15.
" Zeyl ala fasli'lAhiyye, s.282.
Krr~hir Turizm Demegi'nde bulunan 3 nolu eCere-ruime.
38 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

Ahi Evren vakfiyesine ~ahi.t olarak imza koyan Sinan <;elebi ile adma 1471
tarihinde "$ecere-niime" diizenlenen Ahi Sinan b. Ahi Mes'ud'un ayru ki~i
oldugu ortaya c;tkmaktadrr45 Bu durum da Ahi Evren Vakfiyesi'nin tahrnin
ettigimiz gibi Sultan II. Mehmed Han'm saltanatmm son yillarmda diizen-
lendigini gostermektedir.
10- Nihayet bu vakfiyenin ~ahi.tleri arasmda, Selc;uklular zamanmda
miitedavil olmayan "Molla" (Men-la) ve "<;elebi" sifatlan ile arulan ~ilerin
bulunmast da bu vakfiye metninin. Selc;uklular zamanmda diizenlenmedi-
gini ve dolay:tstyla Ahi Evren'e nisbet edilemeyecegini gostermektedir. Ay-
nca ~ahi.tlerden birinin adt da Mustafa Efendi' dir. "Efendi" kelimesi de Sel-
c;uklular zamanmda kullarulmaz veya Selc;uklular devri metinlerinde rast-
lanmaz. Bu durum da Ahi Evren Vakfiyesi'nin Osmanhlar zamanmda dii-
zenleruni~ oldugunu gostermektedir.

Bu vakfiyede Ahi Evren hakkmda verilen bilgi gayet azdrr. bnernli bir
bilgi olarak ~eyhinin adt "~eyh Hfunid-i Veli" olarak kaydedilmektedir. Bu
~eyhin zikir tarzt belirtilmekte, Krr~ehir ve c;evresindeki millkleri ve bu
miilklerin gelirlerinin sarf yerleri gosterilmektedir.

h. Ahl $ecere-name ve Fiituvvet-nameleri


Gorebildigimiz biitiin $ecere-name ve Fiituvvet-niimeler'de Ahi Evren
hakkmda ayru efsanevi bilgiler verilmektedir 46 Bu bilgileri ktsaca ~oyle
ozetleyebiliriz:
Ahi Evren'in, Hz. Peygamber'in amcast Abbas'm oglu oldugu belirtil-
mektedir. Bu yiizden $ecere-nfune ve Fiituvvet-niimelerde onun adt Nasi-
rii'd-Din Malunud b. Abbas olarak gec;mektedir. Astl adt Malunud iken Be-
dir Sava~t'nda gosterdigi kahramanltktan dolay:t bizzat Hz. Peygamber tara-
fmdan -Ejder (Evren) gibi dii~mana saldrrdtgt ic;in- kendisine Ahi Evren adt
verilrnitir. Hz. Peygamberin biitiin ashabt bu yoksul yigide hirer hediye
sunmu~lardrr. Hz. Peygamber, damadt Hz. Ali'ye: "Sen amcam oglu Ahi Ev-

ren'e ne vereceksin?" deyince Hz. Ali de ktzt Rukiye'yi verdigini belirtir. Bu-

45 Kr. iihan $ahin, Ahi Evren Vakfiyesi ve Valaflanna Dair, Tilrklii.k Arafitmnnlan Dergisi, ist. 1985,
sa}'l. 1, s.325-341.
46 Ku~ehir Turizm Demegi'nde 8 adet $ecere-name bulunmaktadrr. Demek ba~karu (1976) Ha~
met Uzbilek'e, kii1< farkhhklar gOsteren bu $ecere-nameleri incelememize im.kan verdigi, fo-
tokopilerini almanuza mi.isaade ettigi il;in t~kkiir etmeyi bon; saytyorum.
Ahi Evren-Mevlilnti Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 39

nun iizerine Hz. Peygamber Rukiye ile Ahi Evren'in nikahlanru ktyar ve ii~
giin ii~ gece diigiin yapthr. Diigunde 33 koyun, 33 ke9, 33 s1grr kesilir. Ahi
Evren bir giinde bu hayvanlann derilerini dabbaglaytp, tiirlii renklere bo-
yayarak Hz. Peygamber'in huzuruna getirir. Hz. Peygamber bu derileri bir
bir kendi eliyle a~ar, gorenler aktnllk i~inde kahrlar. Bundan son derece
memnun olan Hz. Peygamber, Ahi Evren'in beline "$ed" kuak baglaytp
onu biitiin esnaf ve san'atkarlann sultaru yapar.
Bundan sonra diyar diyar gezen ve bir yede karar ktlamayan $eyh
Mahmud Ahi Evren 830 Hicri ytlmda 47 Diyar-1 Rum'a (Anadolu'ya) geldi
ve Krrehir'de karar eyledi48.0rada kiir-hane (i yeri) bina etti. Krrehir'in
ayan ve ekabiri gelip kendisine: "Ya devletlii bizim havftmzz (korkumuz) var.
Bir ejderha peyda oldu. Onun ~errinden bizleri halas eyle." diye kendisine ba-
vurduklannda o da ejderhayt yakalar yiiziinii onun yiiziine siirer ve onu
kendisine muti ktlar. Ejderha da "Gerrek Evren(Ejder) sensin" diyerek ona
boyun eger ve onun hizmetine girer. Ahi Evren o ejderin boynuna zincir ta-
kar ve onu iyerinin zeminine baglar. Bunu goren irlsanlarm hepsi o ejder
gibi Ahi Evren'e itaat edip onun tarikatma girerler. "cJmr-i ~erifleri 93 yzldzr"
diye ecere-niirnelerde bir kaytt da bulunmaktadrr49

i. Ariv Belgelerl
Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud hayatta iken birtaktm miilkleri,
i yerleri ve hanikahlan bulunuyordu. Yukanda da iaret olundugu gibi
Mogol yanlls1 iktidarlar Ahilerin vaktflanru i yerleri ve eserlerini miisadere
etmilerdir. Fakat Osmanl1 $er'iye sicillerinden ve kadJ.!ann viliiyet meclis-
lerinin zaptettigi Vaktf-name metinlerinden anlaJ.lmaktadrr ki, Ahi Evren
Hace Nasrrii'd-din Mahmud'un bir siire ikamet ettigi Kayseri, Konya, Krr-
ehir, Denizli ve Akehir gibi ehirlerde miilkleri ve gayn menkulleri vard1.
Onun miilklerine smrrda olan baka vaktf-namelerde Ahi Evren'in miilkle-
rine gondermelere rastlanmaktadrr. Hatta onun adma kunJ.lmu baz1 i yer-
leri (Derici atolyeleri) ve hanikahlann da miisadere edilmedigi ve bir ekil-
de yaatlldlgt anlaJ.lmaktadrr. Bunlarla ilgili ~ok saytda kayttlara rastlan-

47
11 Nolu $ecere-Mmede bu tarih 803 R dir.
" Baz1 ~nfunelerde Hz. Peygamber onu fiituhat i\hl Anadolu'ya (Diyari Rum' a) gond~tir.
49
$ecere-nfune ve Fi.ituvvet-nfunelerdeki bilgiler i~ aynca bkz. ~hir Tarihi, s.78-81.
40 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

maktadrr. Elimde bunlarla ilgili onlarca beige vardtr. Bu belgeler, Ahi Ev-
ren'in hayahru aydmlatmaya hemen hi~ katl<J. saglamamaktadtr. Fakat bazt
ciddi tarihi ger~eklerin unutulmadan kayda ge~tigini giistermeleri bakt- .
mmdan bu belgeler iinem ta~unaktadrr. Yeri geldik~e bu bilgilere ahf!arda
bulunulacaktlr.

J. Diger Eserler
Bey~ehirli Muhyi'd-Din'in "Htztr-nilme"si, Uskiidarh Ha~im Musta-
fa'run "Anka-i ma$rik"i gibi bazt muahhar eserlerde de Ahi Evren'in adt g~
mektedir. Ancak bu eserlerde Ahi Evren hak!<J.nda kayda deger bir bilgi bu-
Iurunadtgt i~in, bu eserleri tek tek anmaya gerek giirmiiyoruz.

k. Halk Rivayetlerl
bzellikle Ktr~ehir yiiresinde, halk arasmda Ahi Evren ile ilgili ~e~itli
siiylentiler ve rivayetler bulurunaktadrr. Ahi Evren iizerine ara~tlrma ya-
panlardan Frartz Taeschner, Walter Ruben ve C. Hak!<J. Tarun bu halk riva-
yetlerini de derleyerek ve bu siiylentileri de degerlendirerek Ahi Evren'in
hayahru aydmlatmaya ~a~nn~Iardrr. Evliya <;:elebi de Ahi Evren hakl<Inda
istanbul'daki Ahilerden duyduklanru tesbit e~tir.
Ahi Evren'den bazt hat!ralarm ve bamdan ge~en bazt olaylann bu
halk rivayetlerinde bir taktm degime ve efsaneye diinii~mii olarak giinii-
miize kadar yaadtgt giiriilmektedir. ileride bazt tarihi ger~eklerin bu halk
rivayetlerinde nastl ifade edildigi belirtilecektir.
Burada ta'dad ettigim kaynaklar ve bu kaynaklara dayaru!arak yapti-
IDI ~ahmalarm, Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in (Nasreddin Hoca) hayat
hikayesini, tarihi ahsiyetini, yaadtgt diinemin sosyal, siyasi kiiltiirel or-
tamdaki pozisyonunu ve ilrni kiiligini aydmlatmaktan uzak oldugu gayet
a~tktlr. Tiirkiye Sel~uklulan zamanmda yaann~ bir kii olmast dolaytStyla
onun izlerini, faaliyetlerini, terciime-i halini aydmlatmak i~in Tiirkiye Sel-
~klulan diinemine yiinelmek ve o devrin kaynak ve arivlerinde onu ara-
mak gerekmektedir. i~te bu ~a~ma bunu ger~ekle~tinne iddiasmdadrr.
BiRiNCi BOLUM
HACE NASiRU'D-DiN (AHi EVREN)
HAYATI VE ESERLERi
1

. 1

1
BiRiNci BOLUM

HACE NASiRU'D-DiN'iN (AHi EVREN)


HAYA11 VE ESERLERi

Tiirkiye Sel~klulan devrirrin iki iinlii ahsiyeti, Ahi Tekilah'run ku-


rucusu Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud(Ahi Evren) ile onun muasm
iinlii air ve Mutasavvtf Mevlana Celalii' d-din-i Rumi arasmdaki fikri, siya-
s! ve sosyal ilikiler, bu <;ahmarun esas konusunu tekil ehnektedir. Mevla-
na'run muhtelif eserlerinde ba diimaru olarak niteledigi ve feylesofbir kii
olarak taruthgt Hace Nasirii'd-din Mahmud hakkmdaki anlathklanru ve id-
dialanru sunmaya ge<;meden once onu yeterince taruhnanuz gerekmektedir.
<;:iinkii Mevlana <;ok iyi bilinen ve tarunan bir ahsiyet olmasma ragtnen Ahi
Evren Hace Nas!rii'd-din Mahmud siyas!lerin yani Mogollann ve Mogol
yanl1S1 yiineticilerin ve fikren kendisine muhalif olan <;evrelerin gadrine ug-
rayarak planh bir ekilde tarihin karanhklannda unutulmaya mahkum edil-
mi, eserleri planh bir ekilde bakalanna nisbet edilerek ad1 ve sam unuttu-
rulmaya ve izleri yok edilmeye <;ahilnuhr. Bundan dola}'l tarunmamJ. ve
hakkmda <;ok az ey bilinen bir ahsiyet olarak kahruhr. Bu bakundan
onun hayat hikayesini ana hatlanyla sunmaiD!Z ve eserlerine nastl ulahgt-
InlZI ve ne gibi eserleri bulundugtffiu gostennemiz gerekmektedir. Onu, tes-

bit edilen eserleriyle ve bu degerli eserlerdeki diiiince diinyas1yla tarudik-


tan sonra Mevlana'run onun hakkmda anlathklanru giizden ge<;irmek, de-
gerlendirmek ve o devirde yaanan siyasi entrikalann boyutlanru anlamak
miimkiin olacakhr. Mevlana Celalii'd-din bu muanz1 hakkmda o kadar <;ok
eyler anlahruhr ki, bu anlahlanlar vasJtasJy!a onun hayat hikayesi, diiiin-
ce diinyas1 biiyiik iil<;iide aydmlanmaktadrr. Bu bakundan burada Mevlana
44 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

Cela1ii'd-din-i Rumi ve c;evresindekilerin eserlerinde Ahi Evren Hace Nasi-


rii'd-din (NasirU'd-din Hoca) hakkmda verilen bilgilere dayarularak onun
etrafmda cereyan eden sosyal ve siyasi olaylara ac;Iklik getirilecektir.

I. HACE NASiRU'D-DiN MAHMUD'UN (AHi EVREN)


ADININ TESBiTi
Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din Mahrnud'un yakmlanndan ve onu c;ok
iyi taruyan Konyah Ali b. Siileyrnan b. Yunus admda muallirn olan bir zat
tarafmdan, oliimiinden bir yil sonra yani 1262 (660) da onun tic; eserini ihti-
va eden mecmuanm ilk sahifesine tam adt $eyh Nasirii' d-din Ebii'l-Hakayik
Mahrnud b. Ahmed el-Hoyi olarak kaydedilmitir 50 Bu kaytttaki nisbet
admdan onun aslen Azerbaycan'm Hoy kasabasmdan51 oldugunu ogreniyo-
ruz. Hoy ve c;evresi, Sultan Tugrul zamanmdan beri Tiirkmen yerleim bol-
gesidir. Anadolu fethedihneden once bu bOige Selc;uklulann askeri ytgmak
merkezi idi. Bu bakundan yukandaki kayda dayanarak Ahi Evren'in iranh
oldugunu savunmak yanl! olur. Nitekim Mustafa Ali Efendi "Acem ohnak
gerek ol mefhar-i Rum" diyerek52 onun iranh olabilecegini ileri siinniitfu.
Anadolu Selc;uklulan zamanmda Azerbaycan'dan Anadolu'ya gelip yerle-
en pek c;ok Tiirkmen dervi ve bilim adarm vardrr. Ahi Tiirk ve Ahi Baara
kardeler (Unniyeli), Fakih Ahmed (Esbustlu), Abdal Musa (Hoylu), Ge-
yiiklii Baba (Hoylu) vs. bunlardan birkac;tdrr. Hoy ve c;ervresinde Baba ve
Ala diye arulan (San Baba gibi) yatrrlar da o donemde Tiirkmen dervilerin
o bolgede faa! olduklanru gosterir. Gene bu kaytttan Ahi Evren'in Iakabmm
Nasirii'd-din, kiinyesinin Ebii'l-Hakaytk, oz adt Mahrnud babasmm admm
da Ahmed oldugu ogrenihnektedir.
Bir baka miistensih de 1275 (673) ythnda onun tic; eserini ihtiva eden
mecmuanm ilk sahifesine adrru Seyyidii'l-Muhakkikin Nasirii' d-din olarak
kaydetrnitir 53 Goriildiigu iizere bu kayttta sadece Iakabt ve kiinyesi bu-

so Bkz. Burada Levha, II.


51 Hoy~ iran'm Bah Azerbaycan Eyaleti'nde 80 bin niifuslu bir kasaba olup Tiirkiye'nin dogu suu-
nna 60 km. mesafededir. Bu belde hakkmda ge~ bilgi i>ffi bk. Mu'cemii'I-Buldan, II, 408-409;
Asarii'l-bilad, s.527. Yakm zamanda Mehdi Akasi, "Tanh-i Hoy" (Tebriz1350) adlt bir eser yaym-
larrru;hr.
s2. KUnhil'l-ahbar, V, 64,
" Konya Yusufaga Ktp. nr. 4866, yp. Ia; Aynca bkz. Levha, I.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 45

lunmaktadrr. Bu iki kay1tta yer alan ve kiinye ad olan Ebii'l-HakaYik (Haki-


katlar sahibi) ve Seyyidii'l-Muhakkikin (Hakikat9iarm onderi), Hoca Nasi-
rii' d-din'in "Latifeler"le hakki ve hakikah ~arp1c1 ve giildiiriicii bir iislupla
ifade ehne yoniiyle ve bilge kiiligi ile ilgilidir.
Yukanda sundugumuz kaY'tta Ahi Evren'in tam adm! bulmaktaytz. Bu
kayda gore oz ad! Mahmud, lakab1 Nasirii' d-din, kiinyesi Ebii'l-HakiiYik, Ba-
basmm ad1 Ahmed, nisbet ad1 da Hoyi'dir. Bu kayd!n tam dogru ve itimada
ayan oldugu izahtan varestedir. Bunun d!mda onun tam ad!na hi~bir yerde
rastlanmamaktadrr. Bununla beraber Mevliina ve ~evresindekilerin eserlerin-
de ve diger kaynaklarda onun admm ne ekilde g~tigini gorelim.
Mevliina'nm "Divan-i kebir"inde 54 ve "Milkiillit-i $ems" de55 yukandaki
kayda uygun olarak lakab1 olan "Nasirii'd-din" eklinde arulrruhr. Bunun-
la beraber lakabmm "Nasrrii'd-din" ve "Nasru'd-din" olarak da tesbit edil-
digini gormekteyiz56 Nasr, Nasrr ve Nasir ayru anlamda olduklan i~in ya-
zarlar ve katipler bu kelimelerden birini tercih ehnekteler. Fakat Mevliina,
eserlerinde ~eitli vesilelerle adrm vermeden pek ~ok defalar ondan bahset-
mektedir. Eserlerinden almti!ar yapmaktadrr. "Mesnevi"sinde bir~ok hikaye
ve meselde onu kotiilemege ve yermege c;ahmakta, eserlerine referanslarda
bulunarak hicvehnektedir. "Divan-i kebir"inde de onlarca iirleriyle onu hic-
vehnekte ve birtakrrn kotii sifatlarla anmaktadrr. Burada (II.BO!iimde) Mev-
liina'nm ondan ne suretle bahsettigi omekler verilerek gosterilecektir. Mev-
levi yazar Ahmed Eflaki de "Menakibii'l-arifin"inde onu be defa lakab1 ile,
iki defa da baz1 sifatlarla anarken Mevliina'nm "Mesnevt' ve "Divan-1 kebir"
inde tahkir ettigi ve kotiiledigi ahsm kimligini deifre ehnekte ve Mevlana
ile bu kii arasmdaki siyasi ve fikri gorii aynhgt bulundugtffiu dile getir-
mektedir.
Ahi Evren, bugiine kadar ortaya c;tkard1gtm1z eserlerinin hic;birinde
aduu sarih olarak anmad!gt gibi "bu fakir", "bu zaif" ve benzeri tevazu ifa-
de eden tabirlerle veya "Hakim" ve "Danimend" (feylesof) gibi meslegini
bildiren sozlerle kendisini ifade etrni ve fakat adrm anmamak ic;in ozel bir

54
Divan-1 kebir, II, 91.
55
A.g.e. (Mevlana Miizesi Ktp. nr. 2144), yp. 22a, 72b.
56
Msl. Ahi Evren Vakfiyesinde Nasrii'd-din, "Metali'ill-i.man" adh eserinin Konya Yusufaga Ktp.
nr. 4866'daki niishastrun la sahifesinde ~h NAsirii'd-din olarak kaYJthdrr.
46 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

gayret sarfet:mitir. Ancak birka~ eserinde Kelfun ilminden bahsederken,


kendisinin kelfunct olduguna da iarette bulunarak "Her ne kadar bu yol da
Mahmud (me~ru, kabul gormii~) bir yoldur" veya "Mahmud'un yoludur" diyerek
admm Mahmud oldugunu iirtiilii. bir bi~irnde belirt:mitir57 Zaten Kelfun'a
dair eserlerinin bulunmast, bazt eserlerinde zaman zaman kelfuni konulara
dalrnast onun ayru zamanda kelfuno oldugunu giistermektedir. Bazt eserle-
rinde bamdan ge~en olaylara deginmektedir. Meselii: "Medh-i fakr u zemm-i
diinya" adh eserinde be sene mii.ddetle tutuklandtgma ve ikenceye maruz
kaldtgma degmdigi gibi58, "Menfihic-i Seyfi"de de bu olaya iarette bulun-
mutur59. Keza "Tabsira" adh eserinde zehirli yt!anlan avlama ve bu yt!an-
dan panzehir (serum) irnal etme ile ilgili bir konu anlathgt gibi "Go~ayi~-nt'i
me" adh eserinde60 de yt!an avlama ve ytlanm rengine aldanma ile ilgili bir
konu anlatmakta ve yt!anla ilgisi bulundugunu ifade etmektedir. Bazt eser-
lerini Sultan I. Aliiii.'d-din Keykubad, IT. izzu'd-din Keykavus, Celiilii.'d-din
Karatay Seyfii.' d-din Tugrui gibi devrinin devlet adarnlarma sunmutur. Bu
durum da onun eserlerini tehis etmemize ve ~evresini tantmaffi!Za vesile
olmaktadtr. ileride geni olarak anlattlacagt ii.zere Mevliinii da "Mesne-
vl"sinde onun bir donemde zindana attldtguu, ikenceye maruz kaldtguu ve
ytlan avlamakta mahir oldugunu anlatmaktadrr.
Tfukiye Sel~ulan diineminin bu ~ok degerli ve velut ilirn ve fikir
adarm gene! olarak eserlerinde ad!lli anmamayi tercih et:mitir. Bu tutum ve
uygulamast onun melfunet anlaytmdan kaynaklanrm gorii.nii.yor. Bilindigi
gibi Melfunilikte kiinin baanlarllli, iyiliklerini gizli tutmast ve teveccii.h-i
niisdan ka~ast esastrr. Ahi Evren de MeHimet felsefesine giinii.l venni
biri olarak kendini eserlerinin yazan olarak giirmemektedir. Nitekim
"Tabsira" adh eserinin giriinde bu anlaytllli a9k olarak ifade etmitir61
Bii.tii.n Ahi $ecere-nfunelerinde ve Ahi Ffuuvvet-nfunelerinde, Ahi Ev-
ren'in dabbag (derici) oldugu ve derici esnaf ve sanatkiirlann piri, Ahi Te-

"' Menahi~-i seyfi, Halet Ef. llavesi (Silleymaniye) Ktp. 92. yp. nr 4a;Tabsira, Nuruosmaniye Ktp.
nr. 2286, yp. ila. B~ka eserlerinde de buna benzer tevriyeli ifadeler vanhr.
" A.g.e., Bursa Hiiseyin c;:elebi Ktp. nr. 1184, yp. 180b.
" A.g.e., Halet Ef. llavesi (Silleymaniye) Ktp. nr. 92. yp. 30b.
" Bu eserin bir nOshas1 Ayasofya (Silleymaniye) Ktp. nr. 4819. yp.l03a-115b arasmda bulunuyor.
Burada bu eser Hace Nasirii'd-din-i Tusi'ye nisbet e~tir. Halbuki, dini anla~1 bakmundan
Tusi'nin bu eseri y~ olmas1 miimk\in deglldir.
61 A.g.e., Nuruosmaniye Ktp., nr. 2286, yp. 2a.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 47

kilab'run bat olarak kabul edildigi tesbit edilmektedir. Kutlu bir kiilige sa-
hip bulunduguna inarulmakta ve esas adtrun Nasirii'd-clin Mahmud oldugu
belirtilmektedir. II. izzu'd-din Keykavus'a sundugu ve bir siyaset-niime
olan "Letaif-i hikmet" adlt eserinde: "Deri, padiaha lOytk bir kemer oluncaya ka-
dar nice zor amelyelerden ge(tigi gibi, padi~ah da bir Ulkeye sahip oluncaya kadar
(Ok zorluklara katlanmak zorundadtr." derken meslegi olan dericilige iarette
bulunmUhtr62
Mevliina, "Mesneui" sindeki "Kotil huylu debbag'' hikiiyesinde ona <;at-
llU ve hatta "Huy" (ahlak) kelimesi ile Ahi Evren'in nisbet adt olan "Hoy"

kelimesini tevriyeli olarak kullanmtbr63 Boylece Mevliinii, onun Hoylu ol-


duguna iaret ehni ve nisbet admt kullanmt olmaktadtr. 876 (1472) da dii-
zenlenen, gordiigiimiiz eeere-niimelerin en eskisi olan Ankaralt Goncii
(Derici) Ahi Sinan b. Ahi Mes'ud adma diizenlenen ~cere-niime' de ($ecere-
name-i Debbagan) adt hem Ahi Mahmud, hem Niisirii' d-din olarak ge<;mek-
te64, baztlannda ise Ahi Evren ~yh Mahmud diye antlmaktadtr65 Gelibolu-
lu Mustafa Ali ve Kiitip <;:elebi ve bazt miistensiltler onun admt sadece ~yh
Niisirii'd-clin olarak kaydebnilerdir. Bunlardan baka bir<;ok Osman!J ta-
rih<;isi ve Menakib-niime yazarlan onu sadece mekabevi adt olan Ahi Evren
diye anmtlardtr66

a. Menkabevi ad1 olan "Evren" Uzerlne


"Evren", $eyh Nasirii'd-din Mahmud'un menkabevi adt oldugu anla-
tlmaktadtr. <;:iinku yukanda da goriildiigu iizere oliimiinden sonraki ilk iki
asrrda bu ada rastlanmamakta ve )01. asnn ortalanndan itibaren goriilmek-
tedir. 0 bu adtyla maruf oldugu i<;in OsmanlJlar doneminde ondan bahse-
den tarihi eserlerde, menaktb-niimelerde ve Ahi ~cere-niimelerinde hep
Ahi Evren Nasirii'd-din veya sadece Ahi Evren olarak antlmtbr. Zaten me-
naktb-name ve Ahi ffimvvet-niime ve ecere-nameleri ona.Evren adtrun ve-
riliini birka<; farkh rivayete (menkabe) dayandtrmaktalar. Fakat hepsinde

~ Letaif-i hikmet, s265.


~ Ag.e., IV, 12-13.
M ~hir Turizm Demegi'nde 3 nolu ~re-nAme.
~ Kn,ehir Turizm Demegi'nde 4, 7, 10, 11,16 no'lu ~ere-nfuneler.
66
Bu konuda g~ bilgi i9n bkz. Mikail Bayram, Ahi Evren ve Ahi T~kililh'nm Kurulu~u, Konya
1991, s.33-44.
4 8 ' - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikail BAYRAM

artak alan tara "Evren"in ylian (Ejdar) anlarruna geldigidir67 Bu rivayetler


gunlardrr:
1. Ahi Evren kattldigt savagta (Bedir Savagi)diigmana ylian gibi saldrr-
digi i~in bizzat Hz. Peygamber kendisine "Evren" (yllan) demigtir. Sanrada
ana Ahi iinifarmas1 giydirerek Diyar-1 Rum'a (Anadalu'ya) gondermig ve
boylece kendisine Ahi Evren denir almugtur.
2. Kayseri'de kurdugu debbag atolyesinin mahzeninde }'llan besledigi
i~in kendisine Evren denmigtir.

3. Bir rivayette de Ahi Nasirii'd-din, Krrgehir'e gelince halk bir ylianm


kendilerine musallat aldugtffiu, anun karkusundan iglerine gidemediklerini
bildirmigler, a da bu yliaru kendisine muti kilmig ve bu yiizden ana Evren
denmigtir.
4. Bir inaruga gore de Ahi Evren'in oliimii bir ylian danuna girip, bir
kayanm dibine girmek geklinde almug, tiirbesi de bu kayanm iizerine inga
edilmitir. Menakib-namelerde de anun ejder danuna girdigi slk slk soz ka-
nusu edilmigtir.
Bu rivayetlerin 1. ve 4. siinde ~ak eski bir Tiirk efsanesi alan bir hayvan
danuna girme matifinin ana da uyguland!gt goriilmektedir.
Diger iki rivayet Ahi Evren'in "Tabsira" adh eserinde ylian ile ilgili bir
a~Iklama}'l hatrrlabyar. Burada cahil ile hakim (bilge kii, feylesaf) arasm-
daki fark belirtilirken goyle bir a~Iklamada bulunuyar: "Bilge ve dlim ki~i ylla-
nm zehrini defetmek irin gene yzlandan istifade eder. ilmin gerektirdigi olrii ve
usulle yzlam avlar, ba~ ve kuyruk taraftndan belli bir miktanm kesip alar, kalan kzs-
mmt belli maddelerle birlikte kaynatzr, tzb ilminin kurallarma uygun bir tiryak
(panzehir) imal eder ve bununla yzlan zehrinin zararlarmt defedebilir. Kaba cahil
biri bu hdkimin yaptzgzm gorse, yzlamn naszl avlanacagmz detaylt olarak bilmedigi,
bilge ki~inin maksadmt da kavrayamadzgz irin yzlanm giizel cildine ve renklerine
kanar, cahilce elini yllana uzallr, bir anda zszrmasz ile elini reker ama hayatmz kay-
beder."68
Evvela burada hakim diye kendini kastebnektedir. Zaten eserleri anun
biiyiik bir filazaf aldugtmu gostermektedir., "Biiyiik bir bilgin diyar-1

67 Tarama SOzliigu, 1, 285-286.


" MenJhic-i seyfi, Halet Ef.llavesi (Siileymaniye) Ktp. nr. 92, yp. 30b.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 49

Rum' da tutuklantlllijtt" 69 derken gene kendini kastettnektedir. Ahi Evren'in


doktor oldugunu da bilmekteyiz. "!Ataif-i giyassiye" de ttbbi konulara genU;;
yer vermi ve burada "Ilmii't-terih" (Anotomi ilmi) admda bir eserinden
bahsederek bu eserine giindermelerde bulunmutur. Yukanda belirtildigi
iizere devrinde iki iinlii doktor ~muhtemelen talebeleri- ondan iivgii ile bah-
settnilerdir. Biitiin bunlar onun doktor oldugunu giistermektedir.
Yukanda degindigimiz yilanla (Evren) ilgili efsanelerin ortaya ~001-
nm, doktor olan $eyh Nasirii'd-din Mahmud'un yilan iizerindeki ihtisasmm
sonucu olarak, gerek ila~ yap=da gerek yilan derisini debbaglamadaki
mahareti ile ilgili oldugu anla1!J.yor. "Kitabu'l-ejaf" (Yuanlar kitab1) admda
bir eseri bulundugunu da bu eserine atiflarda bulunmasmdan iigreniyoruz.
Ancak bu eseri bu giine kadar bulunamanuhr. Onun debbaghanesinin
mahzeninde yilan beslemesi ve yilaru ila~ yap=da kullanmas1 san' att,
halk efkannda efsaneye diiniimii giiriiniiyor. Bu yiizden de ona Ahi Ev-
ren denilir olmUtur. Ahi Evren ve HaCl Bekta'm yilaru !mba~ olarak kul-
lanmalanna dair menkabeler de o diinemde yilan derisinin debbagland1guu
diiundiirmektedir. Muhtemelen bu iin ustas1 da Debbaglann piri olarak
bilinen Ahi Evren idi ki, onun bu adla arulmasma vesile olmutur. ileride
ifade edilecegi gibi Mevliina da "Mesnevr'sinde onu Yilan Avc151 diyerek
alaya almakta ve onun yilan avlamadaki maharetini hikiiye ettnektedir70

b. Evren mi, Evran mt?


Ger~i bu kelime metinlerde ~ogunlukla "wl.;~l" eklindedir. Fakat keli-
menin bu ekilde elif ile yazilinas1 "Evriin" olarak telaffuz ettnegi gerektir-
mez. <;:iinkii eskiler ince sesli kelimelerin son hecelerindeki "e" seslerini elif
ile yazarlar. Bu tarz imla, ~ok yaygmdrr ve uzun siire devam ettnitir. Mese-
15.: "Giden" "w'~" , "gelen" "~IT, II gider" ".Jb~" geklinde imla edildigi gibi,
"Evren'in" de "wl.;~l" olarak imla edilmesi tabiidir. Sir Gerard Clauson da
liigattnda 71 "Evren" kelimesinin "evirmek" fi'linin ism-i faili olan "evi-
ren"den "Evren" e diiniitiigiinii yazrnaktadrr. Yuan da evrildigi i~in Tiirk-
~e' de yilana da evire~(Evren) dendigi gibi, diindiigu ve evrildigi i~in kaina-

69
Tabsira, Nuruosnuzniye Ktp. nr. 2286, yp. 72a-72b.
'" Age. III, 384-387.
71
An Etimological Dictionary of Pre-Thirteenth-Century Turkish, s.13-14.
SO _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

ta da Tiirk~e'de evren dendigini ifade etmektedir. Buna gore bu kelimeyi


"Evran" degil, "Evren" eklinde telaffuz etmek gerekir.
Bu kelime, halk agzmda da yorelere gore "Evren", "Evran", "Oran" e-
killerinde telaffuz edilmektedir. Nitekirn "~iikiir-nfune" adh anonirn bir
eserdeki "ui.;JI ~~ <.<.>!JI ui.;JI" nusramda "Evren" kelimesi ge~mi ve burada
kelimenin harekelenerek "Oran" yahut "Uran" eklinde telaffuz edildigi be-
lirtilmitir72.
Tiirk~e'deki ses uyumuna uygun!ugu bakmundan da bu kelirnenin Ev-
ren eklinin daha dogru olacaguu diiiiniiyoruz. Eskilerden Ahi Evren iize-
rinde ozel bir arahrma yapan tek yazar, Gelibolulu Mustafa Ali Efendi'dir.
Ali Efendi vukufla bu kelimeyi elifsiz imla ederek "Evren" "ui.;JI" eklinde
kullanmaktadrr73 Keza tarih~i ~lk Paa-zade'nin eserinde de Dede Kor-
kut'un Hikayelerinde de bu kelime "Evren" eklinde, yani elifsiz olarak
tesbit edilmitir74
Diger taraftan Fuad Kopriilii bu kelirneyi "Divanu Lugati't-Turk" de ge-
~en ve ylklk, viran anlarnma gelen "Oren" kelimesiyle ilgili gormekte, "Ev-
ren" ve "Evran" ekillerini dogru bulmamaktadrr75 Fakat biitiin Menakib-
namelerde bu kelimenin yilan, ejder anlarnmda kullaruldtgt ve bu anlarnma
binaen Ahi Nasirii'd-din Mahmud'a Ahi Evren dendigi kaydt bulunmakta-
drr. Ancak bu kelimenin, Alk Paazade ile Ali Efendi'nin tesbit ettikleri
eklinin daha dogru ve uygun olacaguu kabul ediyoruz.
Gene eski metinlerde Ahi Evren, "Pir-i piran", "Ahi-i devran" "Sultan"
gibi birtakun slfaUarla arulmaktadrr. Eskilerin seci'li soz soyleme zevkinin
"Evren" kelimesinin "Evran" "ui.;JI" eklinde imla edilmesine sebep oldugu
da diiiiniilebilir.

" Konya lzzet Koyunoglu Ktp. nr. 11955, yp. 3b. Bu eser Kiitiiphane kayttlannda, yukanda kay
dedilen ve n Ahi Evren yUan oldu, anlanunda kullarulan nusrada Ahi Evren'in ach ge9yor diye
Ahi Evren'e nisbet e~tir. Fakat eser 100 beyitlik bir manzume olup, 1266 (1850) istinsah ta
rihlidir. Muhtemelen bu tarihe yakm bir zamanda bir Ahi tarahndan kaleme ~hr.
73 KUnhU'l-ahbar, V, 64.
74 Tevarih-i Al-i Osman, s.200; Dede Korkut Hikdyeleri, s.161-162.
75 TUrk Edebiyaflnda Ilk Mutasavvrjlilr, s.183.
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 51

II. HAYATI
Aslmda eserlerinde hayat hikiiyesi ile ilgili pek ~ok notlar bulunmak-
tadrr. Bu notlar derlenmek suretiyle onun hayah detayh olarak ele almabilir.
Mevlana ve ~evresindekiler de onu kiitiilemek ve hicvehnek amactyla onun
hakkmda ~ok bilgi venni~lerdir. Bu bilgiler degerlendirildigi takdirde iizel-
likle fikir hayahnm iinemli kesitleri aydmlanmaktadrr. Burada maksat Ahi
Evren'in hayah ile ilgili ana ~izgileri vermek oldugu i~ bu detaylara gir-
mekten sarf-1 nazar ediyoruz. Zaten ileride gelecek olan konularda zaman
zaman bu detay bilgilerle kar~t!a~t!acakhr.

a. Tahsil Devresi
"Keram11t-i Ahi Evren" adh eserde ve bazt "Ahi $ecere-ndmeleri"nde Ahi
Evren'in 93 yt! ya~adtgt belirtihnektedir. Eger bu haber dogru ise 659 (1261)
de iildiiriildiigu giiz iiniinde bulundurulursa onun 566 (1171) yt!mda dog-
dugu neticesi ~tkar. Konevi'ye yazdtgt mekhlplardan birinde 596 (1199) yt-
hnda Herat'da Fahru' d-din Ril.zi'nin hizmetinde oldugunu belirhni~tir 76
Ril.zi gibi devrinin en iinlii bir ilim adammm hizmetine girmesi normalde
delikanhhk ~aguun iistiinde bir ya~ta ohnast gerektigi d~iiniiliirse, dogum
tarihi i~in belirlenen tarihin dogruluguna hiikm olunabilir.
Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in ~ocuklugu ve ilk tahsil devresi, mem-
leketi olan Azerbaycan'da ge~se bile gen~liginde Horasan ve Maveraiinne-
hir'e giderek o yiiredeki biiyiik iistadlardan ders aldtgt muhakkakhr. En ~ok
da iinlii E~'ari kelil.ma, Herat KadiSt Fahru'd-din-i Ril.zi'den (606/1209) ya-
rarlanmt~hr. 20-30 ya~lan arasmda Herat'da Fahru'd-din-i Razi'nin hizme-
tinde bulundugu anla~t!maktadrr. 601 (1204) yt!mda veya bir, iki yt1 iince-
sinde onun Bagdat'a gelmi~ oldugu anla~t!maktadrr. "Menakzb-t Evhadii'd-
din-i Kirm11ni" de Ril.zi'nin talebelerinden Til.cii'd-din Muhammed el-Urme-
vi'nin delaletiyle $eyh Evhadii' d-din-i Kirmani ile t~hrtldtgt belirtilen
Anadolulu bilginin (D~mend-i Rumi) de Ahi Evren oldugunu tahmin
ediyoruz 77 .<;:iinkii burada meziyetleri anlahlan bu feylesof ki~inin evsaft

" Miikatebtlt, Ayasofya (Siileymaniye) Ktp. nr. 2412, yp. 95b. Aynca ~- Konevi ile Ahi Evren'in
Mektup~ mast, 5. D. Fen-Ed. hk. Dergisi, Sayt. 2, s.6S.
" Menakib-i $eyh Evhadii'd-din, s.132-135.
52 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

Ahi Evren Hace Nasiru'd-din'e uymaktadrr. Evhadii'd-din ile t~bktan


sonra ona baghltgt iirnriiniin sonuna kadar devam etmitir. Bu iistadriun de-
laletiyle 34. Abbasi Halifesi en-Nasrr li-Dinillii.h'm kurdugu Fiituvvet Teki-
lah'na girdigi muhakkakhr.
Ahi Evren, Bagdat'ta iken Fiituvvet Tekilah'nm ileri gelen eyhleriyle
miinasebette bulundugu gibi, bata Kinnan! olmak iizere birc;ok iistadlar-
dan yararlanmthr. Bagdat'm islam diinyasmm en biiyiik ilim, san'at ve ir-
fan merkezi 'olmasi, Ahi Evren'in c;ok yiinlii bir ilim ve fikir adanu olmasm-
da etkili olmutur. Devrin miitedavil alan biitiin ilirnlerini tahsil ettigi eser-
lerinden anlaJ.lmaktadrr. bzellikle Tefsir, Hadis, Kelam, Ftkih ve Tasavvuf
gibi din! ilimler yanmda Felsefe ve Ttb sahasmda da sivrilmi ve bu konu-
larda eserler vermitir. ibn Sina, Siihreverdi el-Maktul ve Riizi'nin eserlerini
c;ok iyi okumu ve bu bilginlerin baz1 eserlerini Farsc;a'ya terciime etmitir.
ihvanii's-Safa Risalelerinden de geni iilc;iide yararlandtgt gene eserlerinden
anlaIlmaktadrr.

b. Anadolu'ya Gelii
601 (1204) yJ.lmda Anadolu Selc;uklulan Sultan! I. Gtyasii' d-din Key-
hiisrev ikinci defa tahta gec;ince, ciilusunu Abbasi Halifcsi en-Nasrr li-Dinil-
lii.h'a bildirmek ic;in hocas1 Malatya!J. $eyh Mecdii'd-din ishak't (Sadru'd-din
Konevi'nin babas1) diplomat olarak Bagdad'a giindermiti. Mecdii'd-din is-
hak o yii ic;inde hacca da gitmi diiniite gene Bagdat iizerinden Anadolu'ya
gelirken beraberinde Muhyi'd-din ibnii'l-Arabi, Ebu Ca'fer Muhammed el-
Berzai, Evhadii'd-din-i Kirmii.ni, gibi birc;ok meayih ve bilginleri Anado-
lu'ya celbehnitir78 Ahi Evren ~eyh Nasirii'd-din Mahmud'un da bu kafile
ile Anadolu'ya geldigi anlaJ.lmaktadrr79 Bu sultanm islam diinyasmdaki
fiituvvet hareketini yeniden organize eden Halife en-Nasrr li Dinillah ile si-
yasi ve kiiltiirel miinasebetler ic;ine girdigi giiriilmektedir.

"8 Dani~peju, Du rnenba' berayi fiituvvet, Rah-Numa-yi kitab, Tehran 1352, ~umare:7-9, s.413; N.
Keklik, Muhyi'd-din ibnii'l-Arabi, s.152; Muhyi'd-din, I. A. V., 538-540.
" 613 (1216) yllinda Kayserili Ahi Eminii'd-din ad~ bir ziihn, bir vakfiyeye irnza koymu~ o~as1
(bak. Sur les Traces des Premiers Akhis, KOprillti Annagaru, s.83), Ahiligin bu tarihten Once
Kayseri'de kurulmu~ oldugunu gOstermektedir.
Ahi Evren-Mev/ana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 53

c. Kayserl'ye Yerletltesi
Ahi Evren 602 (1205) yt!mda Anadolu'ya geldikten l<Isa bir siire sonra
Kayseri'ye yerletigi ve burada bir debbag atiilyesi kurdugu, zamanla bu
debbag atiilyesinin biiyiimesi, i~i ve ustalarmm ~ogalmas1 sonucu buranm
Debbaglar Mahallesi diye bir mahalle meydana gelecek kadar gelitigi anla-
Ilmaktadrr. Hacr Bekta "Velayet-nfime" sinde Ahi Evren'in Kayseri'de bir

debbag atiilyesi kurdugu bildirilmektedir8 Fakat "Menaktb-i Evhadii'd-din-i
Kirmani" de bu debbaglar mahallesinde bir zaviye ve mescid bulundugu,
gene burada Kiilah-duzlar mahallesi diye bir mahalle ve bu mahalledeki
mescide bitiik, bir kapiSI mescide, biri illanya a9lan bir ev bulundugu Ev-
hadii'd-din'in de bu evde ikamet ettigi belirtilmektedir81 Aynca bu evde
Evhadii'd-din'in ehli haremi bulundugu da bildirilmektedir ki, bu ehl-i ha-
remi klz1 Fatma Hatundur. Bu Fatma Hatun ise Ahi Evren'in ei ve
"Baciyfin-i Rum" (Anadolu Bacrlan) orgiitiiniin lideridir.
Hocas1 Evhadii' d-din ile birlikte Kayseri'ye yerleen Ahi Evren, ilk ola-
rak burada Ahi Tekilah'ru kurdu. Bu konuda devletin himaye ve destegi ile
san'atkarlann san'atlanru icra etmeleri i~in bir sanayi sitesi ina edilmiti82
Debbag (derici)olan Ahi Evren, biitiin san'atkarlann lideri olarak bu sanayi
sitesinde hizmet vermekteydi. Bu yiizden tarih boyunca debbaglann piri ve
32 ~eit san' atkarlar ziimresinin lideri olarak kabul edilmitir. Bu sanayi si-
tesinde Debbaglar <;:arISI'run orta yerinde bulunan carni ve hankalunda83
kurdugu tekilatm mensuplarmm dini ve fikri talim ve terbiyeleri ile de ug-
raIyordu. Mevlana'run babas1 Bahau'd-din Veled, Kayseri'de "Kadi Nasir"
admda bir zatm aleyhinde bulurimaktadrr. Bu kii bahsimize konu olan
Nasiru'd-din Mahmud (Ahi Evren) ise84 bu srrada onun Kayseri KadiS1 ola-
rak da iinemli bir mevkide bulundugu dikkati ~ekmektedir.

80
Velayet-ruime, s.SO.
81
Mennktb-i $eyh EvhadU'd-din-i Kirmanf, s.l58.
sz UtO.if-i hikmet, s.145; Menaki.b-i EvhadU'd-din KinnAni, s.158, aynca ~- Baciydn-i Rum, s.37-38.
83
Menakib-i Evhadii'd-din Kirtndni, s.158.
M J;kwrif-i Baha Veled, II, 319. Bu eseri yaymlayan B. Furuzanfer, bu Karu Nasir'in kim oldugunu
tesbit edemedigi gibi, Baha Veled'in adJ g~n eserinin bu fashru nerede yazchgtru da tesbit ede-
memitir. Baha Veled, Kayseri'de de bir sOre ikamet ettigine gOre, eserinin Kad.I Nasir'den bah-
seden fashru Kayseri' de kaleme ainu, olmah<hr.
54 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAl'RAM

L izzu'd-din Keykavus zamarunda (1211-1220) Kayseri'deki yonetici-


lerle Tiirkmen ve Ahiler arasmda mahiyetini tam olarak bilemedigimiz bir
siirtiime yaanmaktayd1. Fakat gelien olaylardan bu yoneticilerin L Ala-
ii'd-din Keykubad'a da muhalif olan bir kisrm devlet ileri gelenleri oldugu
anlailmaktadrr. Nitekim Alaii' d-din Keykubad tahta gekten bir siire son-
ra Ahiler iizerindeki basktlanru artrrdilar. Ahilerin mallanru miisadereye
koyuldular. Evhadii' d-din-i Kirmani'nin Kayseri'den yazdtgt mektup ile bu
uyglliamadan haberdar olan Sultan Alaii'd-din Kayseri'ye giderek Tiirkmen
ve Ahiler le~e koklii bir tasfiyeyi ger~ekletirdi 85 . Swtan L Alau'd-din
Keykubad'm Ahi Tekilabru hintaye etmesi sonucu Ahilik biitiin Anado-
lu'ya yayild1. Ahi Evren'in iinii tekilatla birlikte Anadolu' da yayilmaktay-
d1. Bu srrada Ahi Evren, Kirmani'nin kiz1 Fatma Hatun ile evli bwunuyor-
du'86. Fatma Hatun, Bektailer arasmda "Kadm Ana", "Kadmcik Ana", diye
tanmmttrr' 87 . Ahi Evren, Kayseri'de bulundugu srrada ei Fatma Hatun va-
s1tas1 ile "Baciyan-1 Rum" (Anadolu Bacilan) tekilabru kurdu.

d.Konya'da
625 (1227-28) yilmdan sonra muhtemelen Swtan L Alaii'd-din Keyku-
bad"m istegi ile Konya'ya yerleen Ahi Evren Hace Nasirii'd-din, burada da
hem san'abru icra ediyor, hem de Hanikili-1 Ziya ile Hanika.h-1 Lala'nm mii-
derrisligini yiiriitiiyordu. Etrafmda ~ok saytda mu'teber talebeleri vardt88 .
Sultan Alaii' d-din'den azami destek ve hintaye goren Ahi Evren, bu swtan
adma baz1 eserler de kaleme almttrr89 .0nun hizmetine tahsis edilen Haru-
kah-i Lala'da Sel~uklu Sarayt'na mensup ~ocuklara ve eh-zadelere mual-
limlik yap1yordu. Bu yiizden ona Lala deniliyordu.
Ahilerin en biiyiik hamisi olan Swtan L Alaii'd-din Keykubad, oglu II. Gi-
yasii'd-din Keyhiisrev'in diizenledigi suikast sonucu Oldiiriildii (634/1237). Bu
swtan ve veziri Sa' dii' d-din Kopek, Ahi ve Tiirkmen ~evrelere cephe aldilar.
Ancak bir siire sonra bu Sa'dii'd-din Kopek'in, sultana suikast plan!ad1gt

85 Ananom Tdrih-i Al-i Selfuk, s.139.


86 Baciyan-i Rum, s.l8-24.
87 Veltiyet-nOme, (index klsnu Kadmak Md.)
" Menakibii'l-arijin, 1,188-190.
89 Murlidii'l-kifaye, Fatih (Silleymaniye) Ktp. nr. 5426, yp. 130b; Yezdan-1jinaht, Ayasofya Ktp. nr.
4819,yp.118b,138b.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi ---------~------_55

orhi.ya 11. Sultan, kendisine suikast pliinlayan Sa'dii' d-din Kopek'i oldiirt-
tiikten sonra (637 /1240) Ahi ve Tiirkrnenleri de -iktidanna karI olduklan
gerek~esiyle- cezalandrrrnaya kalkll. Ahi Evren ile birlikte pek~ok Ahi ileri
gelenleri tul11klandilar. Baba tlyas-1 Horasani'nin de bu srrada tutuklandj9.-
m, baz miiritlerinin oldiiriildiigunii Elvan <;elebi'IJin (760/1359) "Menaki-
bu'l-kudsiyye"sinden ogrenmekteyiz 90 Bu olaylar Ahi ve Tiirkrnen ~evrelerin
devlete karI ayaklanmalarma (Babailer isyam) yo! a~l1' 91 Tam bu srrada
Baycu komutasmdaki Mogol Ordusu, Anadolu'ya girdi. Sultan TI. G1yasii' d-
din'in toplad1j9. 80 bin kiilik bir ordu. Kosedag mevkiinde Mogol ordusu
karISmda agrr bir yenilgiye ugraru(1243). Anadolu' da ilerlemeye devam
eden Mogol Ordusu, Tokat ve Sivas'1 sava yapmadan teslirn ald1 ve bu iki
mamur elrri yaj9.nalad1. Fakat Kayseri' de karIlarmda Ahileri buldular.
Ahiler 15 giin elrri kalrramanca savundular. Burada Ahiler Kayseri SubaI-
s Ermeni asllh (Muhtedi) Hacok oglu Hiisamii' d-din'in ihanetine ugradilar.
Onun rehberligmde ehre girmeyi baaran Mogollar, biiyiik bir talrribat ve
katliam ger~ekletirdiler. Pek ~ok Ahi'yi katlettiler ve Ahiler'e ait ev ve i
yerlerini yaklp, Jlkip yagrnaladilar. On binlerce Ahi ve Bacr'Y' esir edip go-
tiirdiiler. Bu hazin ola~ vuku bulduj9.1 tarihte (1243) Ahi Evren Hace
Nasirii'd-din Konya'da tul11klu bulunuyordu. Fakat ei Panna Bac1 Mogol-
lar'a esir diitii' 92.Bu olaydan sonra merkezi Kayseri olan Ahi ve Bac1 Teki-
lall dag.ld1. TI. Giyasii'd-din Keyhiisrev'in Oliimiinden sonra (642/1245) sal-
tanat miibligme getirilen Cela!ii' d-din Karatay, bir gene! af kanunu ~Ikara
rak TI. Giyasii'd-din zamanmda tul11klamru olan Ahl ve Tiirkrnen ileri ge-
lenlerini serbest brrakl193 Bu af yasas1 ile be seneden beri tutuklu bulunan
Ahi Evren de serbest brrakildi.

e. Denizli'ye GO
Hapisten ~Ikllktan hemen sonra krrgmhgrrun ifadesi olarak Ahi Ev-
ren'in Denizli'ye gittigi anlaIlmaktadrr. Veldyet-ndme'de bu haber yer al-
maktadrr. Nitekim Sultan TI. izzii'd-dinKeykavus'un, Denizli'ye gillni olan

"' A.g.e., s.36-44. Aynca bkz. Babailer lsyaru ve Ahi Evren ile hgisi, Diyanet Dergisi, XVll, 7!J.78.
" Menakilrii'l-kudsiyye, s.48-W; Babailer lsyaru ve Ahi Evren ile ilgisi, Diyanet Dergisi, XVll, 7!J.78.
92 Menakib-i Evhadil'd-din, s.71.

" Menakibii'l-kudsiyeye, s..%-58; Medh-i fakru zemm-idiinya, Fatih (Siileymaniye) Ktp. nr. 5426, yp. 229b.
56 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

Ahi Evren'i Konya'ya getirmesi i9fl Sadru' d-din Konevi'yi Denizli'ye gon-
derdigi ve Konevi ile Ahi Evren'in birlikte Denizli'den Konya'ya dondiikle-
rine dair menkabevi haber94 galiba dogrudur. Ahi Evren'in burada Denizlili
U~ Beglerbegi Mehmed Beg'in hizmetinde bulundugunu goriiyoruz. Bu sa-
yede U~ bOlgesinde bir ~evre edindigi de fark edilmektedir. Denizli'de Ahi
Mehmed-i Beg-i U~ ve Ahi Sinan, Antalya' da Ahi Yusuf onun talebeleri ol-
mahdrr.

f. Ali Evren'in Vezirligi ve Atabekltgi


Ahi Evren Denizli' de bir bu ytldan fazla ikamet etmi olamaz. <;:iin-
kii Denizli'den dondiikten hemen sonra II. izzu' d-din Keykavus tarafmdan
vezirlige getirilmitir. Bir bu~uk sene kadar bu makamda bulunmutur. Ve-
zir oldugu donemde Mevlana'run hocast $ems-i Tebrizi oldiiriildii
(645/1247). ileride izah edildigi iizere $ems'in oldiiriihnesi olaymda aktif
rot alan Ahi Evren Hace Nasir ile Mevlilna'run oglu Alaii'd-din <;:elebi'nin
ger~ekletirdigi bir siyasi olay daha meydana geldi. II. izzii' d-din Keykavus
Sel~u tahtmda bulunuyorken bazt emirler ikinci ehzade IV. Riiknii'd-
din Kill~ Arslan't tahta ge~irmeyi plilnhyorlardt. izzii'd-din Keykavus bu
plaru haber almca veziri bulunan Ahi Evren Hace Nasirii'd-din ile istiare
ederek bir plan kurdu. Kendisini devirmeyi plilnlayan emirleri huzuruna
kabul etti. Bu srrada saraymm belli yerlerine silahh Ahileri (Runud) yerle-
tirdi. Esedii' d-din Ruzbeh ve $emsu' d-din Has Oguz gibi emirler saraya ah-
runca hepsi oldiiriildiile?'. 1248'de vuku bulan bu olaym ba sorumlusu
Ahi Evren Hace Nas"trii'd-din kabul edilmitir. $ems-i Tebrizi'nin oldiiriil-
mesinden bir sene sonra vukua gelen bu olay Ahi Evren'e kart muhalefeti
iddetlendirmitir. Vezirligi brrakmak ve Konya'dan aynhnak zorunda kal-
mltrr. Krrehir'e go~iitiir. Bu olayda Emir-i dad (Adliye nazm) Nusra-
tii' d-din Ahmed'in onemli rot oynadtgt goriihnektedir.
Yukandaki a~tklamalardan da anlatldtgt iizere $ems-i Tebrizi'nin Ahi
Evren ve ~evresindekiler tarafmdan Oldiiriihnesi ~ok ciddi ve onemli sebep-
lere dayanmaktadrr. $iiphesiz .$ems'in Ahiler tarafmdan oldiiriihnesi Mev-

" VeiJyet-nilme, s.5Cf-51.


95 Tan'h-i Ali Sel'""'k; Nr. Nadire Celili, Tehran 1999, s.94-95; tbn Bibi, el-EvamirU'l-alaiyye, s.553-
555.
Ahi Evren-Mevtana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 57

lana ve ~evresi ile Ahiler arasmdaki gerginligi had safhaya ula~~hr. Bu


durumda devlet adamlan asayi~ ve emniyeti saglamak i~in Ahi Evren'i
Konya'dan uzakla~hrarak olaylann biiyiimesini onlemeyi d~iinmii~ olma-
War. Dola}'l~nyla Ahi Evren'in Krr~ehir' e gitmesi ve orada emir bulunan
Seyfii'd-din Tugrul tarafmdan himaye edilmesi devlet ileri gelenlerinin ted-
birlerinin sonucu olmahdrr. ~erns'in oldiiriilmesi ola}'lfia ~an Mevlii-
nii'nm oglu Aliiii'd-din <;:elebi'nin de Ahi Evren ile Krr~ehir'de Oldiiriilmele-
ri ayn bir boliimde ele almacakhr.

g. KtTehir'e Yerle111esi
Biitiin Ahi ~cere-name ve fiituvvet-niimeleri Ahi Evren'in Ahi Te~ki
latuu Krr~ehir'de kurdugunu bildirmekteler. Oysa Ahi Te~kiliihrun ilk ola-
rak Kayseri'de kuruldugunu yukanda etrafh bir ~ekilde a~Ikla~ bulunu-
yoruz. Gene yukanda Mogollann Kayseri'yi muhasarast srrasmda Ahiler ve
BacJ.!ar, ~elrri miidafaa ettikleri i~in ~elrri alma}" ba~aran Mogollar'm Ahileri
klli~tan ge~irdikleri ve pek ~ok Ahi ve Bact}" da esir olarak gotiirdiiklerini
Ahi i~ yerlerini yaktp, yagma ettiklerini belirttik. Bu olaydan sonra Kayse-
ri'de Ahi ve Bact Te~kiliih'nm biiyiik bir za'fa ugradtgt muhakkakhr. Fakat
bir siire sonra Ahi Evren'in bu defa Krr~ehir' de himaye edildigi anla~tlmak
tadrr. Fakat bu himayenin ~ok smrrh olacagtlli, }'llrt ~apmda bir himayenin
stiz konusu olamayacagtlli saruyoruz. Belirtilen olurnsuz siyasi ~artlara rag-
men ileride de gorecegimiz gibi Ahilerin Krr~ehir' de gii~lendiklerini gor-
mekteyiz. Ahi Evren'in Krr~ehir' deki orgiit faaliyetleri hakktnda fazla bir
ey de bilmiyoruz. Ancak Kayseri' dekinden farklt bir yaptya sahip olmadtgt
gibi gii~lii ve ~ok yonlii olmadtgt soylenebilir. Ahi Evren, ~erns"in oldiirill-
mesi tarihini (645/1247) takib eden omriiniin son 13 }'lhru Krr~ehir'de ge~-.
mitir.
II. Gtyasu'd-din oliince ya~lan kii~k olan ii~ oglu adma devlet ileri ge-
lerueri idareyi ellerinde bulunduruyorlardt. "Naibu's-saltana" makammda
da Celiilii'd-din Karatay vardt. Daha sonra karde~lerden IT. Aliiii'd-din Key-
kubad Mogollarla resmi go~me i~in giderken yolda Oldiiriiliince II. iz-
zii'd-din Keykavus ile IV. Riiknii'd-din Klli~aslan'm mii~terek saltanatlan
Celalii'd-din Karatay'm Oliimiine kadar siirdii. Celiilii'd-din Karatay 652
58 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

(1254) de oliince karde~Ierden IV. Riiknii'd-din Kili~aslan kendisine bagh


olan devlet adamlan ile birlikte Kayseri'ye gitti ve karde~i II. izzii'd-din ile
saltanat miicadelesine ba~lad1 96 .
izzii' d-din 652 (1254) de yalmz ba~ma iktidan ele ahp Mogollar'a ve
Mogollar tarafmdan destek goren karde~iyle miicadeleye ba~lad1. iki karde~
arasmdaki taht miicadelesinde Ahiler, II. izzii' d-din Keykavus'u, Mevlana
ve ~evresi de Mogollara srrlmi dayayan IV. Riiknii'd-din Kili~aslan'! destek-
liyorlardi. Keykavus'un veziri olan Kad1 izzii'd-din Muhammed, Mogollan
Anadolu'dan sokiip atmaya kararhyd197 . Mogollara ka~1 sava~ hazrrhi;J i~in
653 (1255) de Klr~ehir'e gittigini Ibn Bibi' den ogreniyoruz Vezir Kad1
98

izzu'd-din'in yapacai;J sava~ta Ahilerin giiciinden yararlanma}'l plfinlad!i;J


anla~ilmaktad!r. Aynca Ahilerin de Krr~ehir'de gii~Ie~ olduklanm og-
remni~ oluyoruz. Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din, tam bu srrada yani 25 $ev-
val 653 (27 Kasrm 1255) de dostu Sadru' d-Din Konevi'ye yazd1i;J bir mek-
tupta99 Kad1 Mecdii' d-din-i Merendi (Krr~ehir Kad151), Mahmud Beg, Ala-
beg (Fahru'd-din Arslan-do~u~), Hazret-i Vezir (Kad1 izzii'd-din) ve
Emirii'l-iimera Bedru'd-din Yalmani ile bir toplanll yapllklanm yazmakta-
drr. Bu durum Ahimizin ve dostu Sadru'd-din Konevi'nin Vezir Kad1 iz-
zii'd-din'in ba~latlli;J miicadeleyi desteklediklerini gostennektedir. A}'Ill yil
i~inde Sadru'd-din Konevi'nin de Krr~ehir'e gittigini gene ibn Bibi'den og-
renmekteyiz100. Vezir Kad1 izzii'd-din'in Mogol aleyhdan bu faaliyetleri
iizerine Baycu Noyan ikinci defa Anadolu'ya girdi. Vezir Kad1 izzii'd-din
ve beraberindekiler Konya yakmlanndaki Sultan Ham mevkiinde, Baycu

96
Ibn Bibi, s.622-627; MUsameretU'l-ahbar, 60-66. EfHiki.. Sultan II. lzzu'd-din Keykavus'nn vezir,
emir ve n.ibleriyle birlikte Mevl.ln<l.'yt ziyarete geldiklerini, Mevlarul'run bu srrada bir hiicrede
sakland1guu ve bOylece sultaru huzuruna kabul etmedigini, (Menakibu'l-arifin, I, 254) Bir ba~ka
zaman Mevl.in.i'run huzuruna gelerek kendisine ogutte buhmmasuu istedigini, Mevlana da sul-
tana: "Sana ne ogat vereyim, sana (:Obanlzk vermi~ler, sen kurtluk yapzyorsun, sana bek,ilik vermi~ler,
sen h~rszzlzk yap1yorsun. Tanrz seni sultan yaptz, sen f}eytan'm sOzilyle hareket ediyorsun" dedigini,
{Ayru eser, I, 443-444) bildirmektedir. Gene Eflciki, Sultan izzti'd-din'in Onceleri MevlW'run
yiiceligine inanmadtguu, veziri $emsu'd-din-i isfehani'ye Mevlcina ile ilgisini kesmesini sOyle-
digini, yazmakta (TI, 707) ancak Mevlcinci'run bir kerametine ~d olduktan sonra ona inandtgt-
ru ileri siirmektedir. Bu ve benzeri haberler Mevlcina ve ~evresinin II. izzii'd-din Keykavus'a
muhalif olduklanru at;Ik olarak gOstermektedir.
'J7 Ayru eser, s.601-608.
" 1Im Bibi, 613.
99
"Sadru'd-din Konevi ile Tusi'nin Mektupla~hklan iddiast Ozerine", Tarih Dergisi, XXXII, 18-20.
100 Ibn Bibi, s.613.
Ahi Evren-MevliiniiMiicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 59

Noyan kar~ISmda agrr bir yenilgiye ugradJlar. Vezir Kadr izzu'd-din ve 14


Selc;uklu Emiri, Baycu Noyan tarafmdan idam edildiler.
Biitiin bu ~al!malar, Sultanharu yenilgisiyle (654/1256) akamete ugradt.
Bi:iylece Ahiler ve Tiirkmenler ikind defa Mogollardan agrr bir darbe ye~
oldular. Hulagu Han'm amucasmm oglu olan Baycu Noyan daha sonra Kon-
ya'ya gitti. Orada Mevlana ile gi:i~tii. Mevlevi kaynak!ara gore, Mevlana'nm
himmetiyle Konya Mogollar tarafmdan yagma edilmekten, Konya halkt Mo-
gol katliammdan kurtuldu 101 . Fakat bu srrada Hillagu Han, Bagdat seferi ha-
zrrhklart i~inde oldugu i9fl Baycu Noyan't emrindeki ordu ile Bagdad seferi-
ne katJlmak iizere ~a~h. Bu yiizden Baycu Noyan Sultanharu sav~m
dan sonra Konya'da fazla duramaytp Anadolu'dan ayrJlmak zorunda kaldr.
Bunu frrsat bilen IT. izzu'd-din Keykavus Mogollarm i:iniinden Bah Anado-
lu'ya (Denizli'ye) ka~ken tekrar orta Anadolu'ya diindii ve Anadolu'nun
kurtulu~ sava~rm siirdiirrneye ba~ladt. IT. izzu' d-din Keykavus ile b~ edeme-
yeceklerini anlayan N. Kille; Arslan'a bagh iimera, Hulagu Han'dan yardrm
ahnak amacryla onun yaruna gittiler. Bu iimera Muinii'd-din Silleyman,
Fahru'd-din Ali, Tacii'd-din Mu'tez ve Hatiroglu ~refii' d-din idi. Bunlar Hii-
lagu Han'a Anadolu'nun siyasi durumu hakktnda bilgi de sunrn~ ohnahlar.
Tam bu srrada yani Zi'1-hicce 655 (1257) de Ahi Evren Hace Nasirii'd-
din'in IT. izzii'd-din Keykavus'un yanmda oldugunu ve bu sultana "Letaif-i
hikmet" adh eserini sundugunu ve bir siire Alq;ehir' de ikamet ehnekte oldu-
gunu giiriiyoruz. Zira tam bu tarihte Seyyid Mahmud Hayrani'm Vakfiye-
sine imza koymu~brr 102 . Ahi Evren bu eserinde sultaru sava~a te~vik ehnek-
te ve onu Anadolu Sel~klulart'nm son iimidi olarak gi:irrnektedir103 . Ahi-
miz ayru eserinde Eyyubi Hanedaru'nm son ~ehzadesi olup, Adtyaman ha-
valisinde hiikiim siiren Melik Adil'in oglu Melik Kamil'i (658/1260) de iiv-
mekte104 ve zimnen Keykavus'a onunla ittifak ehnesini iigutlemektedir105 .

101
Menakibu'l-arifin Terc. I, 283-284.
102
F. KOprii.lii, Nasreddin Hoca (Bailangt~), lstanbul1918, s.S.
'" Letaif-i hilanet, yp. 168b.
JCH Ayru eser, yp. t82a.
105
Ayru eser, yp. 182a-182b. izzii'd-din Keykavus De~t-i Klpc;ak'ta Oldiikten sonra Anadolu'ya ge-
lerek Selc;uklu tahhna oturan o~lu Giyasu'd-din Mes'ud'dan gelen habere gOre; izzii'd-din Key-
kavus, Ahi ve Tiirkmenleri kasdederek evba~, ogulan, erazil ve esafil (ayak takmu, ~k, rezil
ve sefiller) gtiruhuna uydugu i9Jl hata ettigini, a~m zaruretlerden dolap bu hataya dii~tiigiinii
itiraf ederek p~manltk duydugunu, oginna da Anadolu'ya g~erek tahbru kurtannasrm ve fa-
60 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

Fakat II. izzii' d-din'in bu gayretleri de boa <;tkh ve Anadolu'yu terkehnek


zorunda kaldt. <;:iinkii Hulagu Han IV. Ruknii'd-din Kill<;aslan't Anado-
lu'nun sultaru olarak taruyan bir menuru Almcak Noyan komutasmda bii-
yiik bir ordu ile Anadolu'ya gonderdi. Almcak Noyan beraberinde Hclagu
Han'dan yardrm talep ehneye giden Sel<;uklu iimerast oldugu halde Anado-
lu'ya geldi. izzu'd-din Keykavus, Almcak Noyan ve kardei Kill<;arslan ve
, iimerast ile miicadele edemeyecegini anlaymca once Denizli'ye <;ekildi. Fa-
kat orada da tuhmamaymca Antalya'ya oradan da deniz yoluyla Bizans'a
stgmmak zorunda kaldt. Boylece IV. Ktlt<;aslan 658 (1260) de Hulagu Han'm
menuru ile tek bama Konya'da tahta ge<;ti. Hiilagu Han, Muinii'd-din Sii-
leyman't "Pervane", Tacii'd-din Mu'tez'i "Vezir", Fahru'd-din Ali'yi "Sa-
hib" ve Hatiroglu $erefii' din'i "Emirii'l-iimera" olarak Anadolu'ya gonder-
rnitir. Bu iimeranm 15 seneden beri Mogollar elinde esir bulunan Ahi Ev-
ren'in ei Fahna Hahm'u da esaretten kurtanp Anadolu'ya getinniler ve
onu Krrehir' de bclunan ve orada bir kuliibede yaayan kocasmm yani Ahi
Evren Hace Nasirii'd-din'in yanma gondennitir 106 Kendilerine muhalif
olan Ahileri kazanmak diiiincesiyle Ahi Evren' e bu iyiligi yaphklanru dii-
iiniiyorum.

h. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud'un Oldiiriilmesi


II.izzii'd-din Keykavus'un Anadolu'yu terk ehnesinden soma IV.Riik-
nii'd-din Ktlwarslan ve iimerast Ahncak Noyan'm ernrinde iilkeyi yonehne-
ye koyllidclar. Mogollarm, MevH\nil.'ya da "$eyhii'r-Rum" iinvaru verdikle-
ri goriihnektedir. II. izzii'd-din Keykavus'un Anadolu'yu terk ermesinden
soma o srrada doksan yamda bwunan Ahi. Evren Hace Nas'irii'd-din'in de
Krrehir'e dondiigu goriilmektedir. Bundan soma Mogol yanhst olan bu
yeni iktidar'm Ahi Evren'e ve Ahilere rahat vermeyecegi belli idi. Hemen

kat bu hataya dii~memesini Ogiitlerrilijtir. (Ibn Bibi, s.736-738}. Nitekim bu rivayeti nakleden lbn
Bibi'~ bildirdigine gOre, (s.741) Giyasu'd-din Mes'ud Anadolu'ya ayak basar bazmaz gene bu
zi.imreler onu Sinop'ta ~~lar, gel~ini biiytik bir saadet ve ikbal sayti11lar ve hemen dev-
lete ka~t isyana hazrrl~lar. Fakat Giyasu'd-din Mes'ud, a1al ve deha sahibi oldugu i9n on-
lara iltifat etmiyerek Kastamonu Emiri Yavlak Arslan'm yaruna gitti. Yavlak Arslan da onu Mo-
gollann Anadolu hakimi Samagar Noyan'a gotiirdti. Noyan'm delaletiyle Abaka Han'a giden
Giyasu'd-din Mes'ud, Mogollann tasvip ve destegini aldlktan sonra 682 (1284) de Konya'ya ge-
Ierek Sei>Wclu tahbna oturdu.
t06 Menakib-i Evhadii'd-din-i Kirmani, s.70-71.
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 61

ardmdan bu yeni iktidar kendisine karl olan gii~lerle ve bu arada Ahilerle


ve Tiirkrnen ~evrelerle miicadeleye koyuldular. Bu iktidar, yeni sultandan
ferman alarak Anadolu'daki biitiin eyhler ve miiritlerin Mevliina'ya bag-
lanmalan mecburiyeti getirdiler 107 Mevlana'ya baglanmayt kabul etmeyen-
lerin i yerleri, tekke, zaviye, medrese ve kurduklan valaflar miisadere edil-
di. Bu uygulamaya karl direnenler ya oldiiriildiiler veya go~e zorlandilar.
Anadolu'nun bir~ok yorelerinde Ahi ve Tiirkrnenler, bu yeni yonetime
karl ayaklandilar. Denizli, Karaman, <;:ankm, Ankara, Krrehir, Aksaray ve
U~larda bu tiir ayaklanmalar ba gosterdi. Yeni Sultan IV. Klh~ Arslan'm
gorevlendirdigi iimera bu isyanlan bashrmaya ~al!tllar. Devrin tarih~isi
Aksarayh Kerirnii'd-din Malunud bu isyanlarm bashnhrm "Mum riizgilr
kar?tsmda siinmeye mahkUmdur." 108 diyerek mernnuniyetini ifade etmektedir.
ite bu isyanlann en iddetlisi Krrehir'de oldu ki bu isyanm Ahi Evren
~eyh Nasiru'd-din Mahrnud ve ~evresindekiler tarafmdan yonetildigi mu-
hakkaktrr. Burada isyancilann isyaru bashrmaya memur edilen Emir Nu-
ru' d-din Caca'yt ehre sokrnadlklan bunun iizerine asker sevk edilerek eh-
rin muhasara edildigi, ehir zapt edilince de isyanc!lann kiimilen loh~tan
ge~irildigi anlallmaktadrr. Gene tarih~i Kerirnii' d-din Malunud bu konuda
aynen unlan soylemektedir: "Ktrehir emirligi Nuru'd-din Caca'ya verildi. Or-
duyla onun iizerine geldi. Bir siire muhasara edildi. Onu kaleden siikiip atttlar. Ha-
riciler (Tiirkmenler) -ki ona uymulardt- kilmilen iildiirilldiiler. "109 Baba ilyas'm
torunu Alk Paa'nm oglu Elvan <;:elebi (761-1360)' de Hac1 Bekta ile Os-
man Gazi'nin kaytnpederi $eyh Edebah'nm Sultanla savamayl gaze ahna-
dlklannl soylerkenuo Krrehir'de Ahi Evren ve arkadalannm katliama tabi
tutulduklan olayt kastetmi olmahdu. Bu olaytn tarihi I Nisan 1261 (27,
Revvel, 659)'dir. Bu olay ileride detayh olarak verilecektir.

107
Ahmed Efl.ki, Vezir Tacti'd-din Mu'tez'in Sultan IV. Klh~arslan'dan bOyle bir ferman almaya
~ah~hguu, sonunda bunu ba~ardtguu yazmaktadrr. Ancak Eflaki:, bu fennarun Ahilere ait olan
Konya'daki Hanikah-i Ziya ile Hanikah-i u.Ia'run sahiplerinden aluup Hi.isamii'd-din <;elebi'ye
verilmesine dair oldugunu bildirmektedir. Bkz. Menakibii'larifin, II, 754-758. Fakat uygulama
lardan bu fermarun biitiin Anadolu'ya amil oldugunu gOstennektedir. Mevtana da Tacii'd-din
Mu'tez'e yazdlgt bir mektupta adt g~en iki hanikahm sahiplerinden ahrup dostu Hiisamti'd-
din <;elebi'ye verilmesini iste~tir. Bkz. Mektubat-i Mevtana Cela.J.U'd-din, s.128-129.
108
Miisameretii'l-Ahbar, s.73-74
109
Ayru eser, s.75.
110
Menalabii'l-Kudsiyye, s, 168.
62 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.MikiiilBAYRAM

III. AHi EVREN $EYH NASiRU'DDiN'iN ESERLERiNiN TESPiTi


Bugiin Konya Yusufaga Kiitiiphanesi'nde "Metali'al-hnan" adh Fars~a
bir eser bulunuyor. (nr: 4866 da kaytti.I). Bu eserin kapak sahifesinde (la)
6yle bir kaytt bulunrnaktadrrm:
o\:;J"I'I y.bl i;!t..:..ll & ui-\!.)A j10J-lll J lJ.JI Y-"u & ~I"""'~ jl .:,1..;"1'1 F
y\:;S
J ~ J ~ :<..;.. uL:.....; ..S.;\.;JI ~ JJ"I'I i;.!_;\:;11 .) y;s ~ ..1.1 ~.J 0J-'ll J lJ.JI ""'-JI
'-;W..
Bu kaytttan "Metali'iil-lman" adi.I eserin yazaruun $eyh Evhadii'd-din-i
Kirrnani'nin miiridlerinden oldugu belirtilen Seyyidii'l-Muhakklkin $eyh
Nasirii'd- din oldugu anlallm.aktadrr. Aynca bu kaydm diiiildiigu Ra-
mazan'm birinci giinii 673 (28 Ubat 1275) tarihinde bu zatm hayatta oi.Ina-
dlj;l da ogrenii.Inektedir. <;:iinkii, $eyh Evhadii'd-din ile birlikte bu $eyh
Nasirii' d-din de oi.Inii kiiler i~in kullarulan " ~ .ill ~.J " duas1 ile
arulrmtrr.
Bu kayttta ad1 ge~en $eyh Evhadii'd-din bilinen bir kiidir. Fakat $eyh
Nasirii'd-din bilinen bir ahsiyet oi.Inad1j;l i~in aratrrrnaffilZa konu oldu. Bu
aratrrrnamlZm ilk merhalesinde bu yazann "Metali'iil-lman" adi.I eserinin
baka niishalan aratmld1. Tiirkiye kiitiiphanelerinde be niishas1 bulundu-
gu tesbit edildi 112 Bu be niishanm son ii~ tanesinde eser metninin d!ma
miistensihler tarafmdan yaz!lan kayttlarda eserin yazan belirtilmi ve, her
birinde bir baka yazara mal edilrnitir. Bu durum haliyle bizi bu eserin az
ilerde adlan ge~en yazarlardan hangisine ait veya ger~ek yazannm kim ol-
dug,mu aratrrrnaya mecbur. brrakh. Eserin en eski iki niishas1 uzun ad1
"Tabsiretii'I-Miibtedi ve Tezkiretii'l- Miintehi" olup, daha ~ok klsa ad1 alan
"Tabsira" diye tanman eser ile bir cilt i~inde ve bir arada bulunrnaktadrr. Bu
iki eseri kar!latrrrnak i~in miitalaa ettigimiz zaman bir~ok yonden birbirle-
rine benzediklerini ve her iki eserin de yazannm Evhadii'd-din-i Kirrna-

111 Bkz. Burada levha I.


112 Bu niishalar eskilik srrasma gOre unlardrr: Halet Efendi ilavesi (Silleymaniye) Ktp. nr. 92
(660/1262 istinsah tarihli), Konya Yusufaga Ktp. nr. 4866 (673/1275 istinsah tarihli), Rejil Ef.
(Siileymaniye) Ktp. nr. 333 (916/151!).11 istinsah tarihli), Topkap1 SaraY' Miizesi Ktp. Emanet
Hazinesi I<Isnu Nr. 1772 (961/1553 istinsah tarihli), Pertev Paja (Silleymaniye) Ktp. nr. 606
(1063/1653 istinsah Tarihli) aynca bu eser Yusuf Hakl"ki tarafmdan Tiirk~e'ye terctime e~
olup bu tecilinenin de bilinen tek niishas1 Mahmud Ef. (Silleymaniye) Ktp. nr. 2974 'te kayitl! ve
913 (1508) istinsah tarihli gene bu eserin iki niishas1 da lran'da bulunuyor. Bkz. Fihrist-i
Niisho.ha-yi Hattt-i Parisi, IL 1391.
Ahi Evren-Mevltlna Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 63

ni'nin miiridi olduguna clair kayrtlar bulundugunu gordiik. Her iki eserin,
bir miiellife ait oldugu hakkmda kesin bir kanaat hil.stl olmaktadrr. Bu defa
"Tabsira" adh eserin yazma niishalanru tetkike yoneldik. Bu eserin de 24 ii
Tiirkiye kiitiiphanelerinde olmak iizere 32 niishasrm tesbit ve tetkik ettik 113
Bu eserin de ayru ekilde muhtelif yazarlara nisbet edildigi g6riilmektedir.
Biitiin niishalarda bu iki eser srras1yla Fahru'd-din-i Razi (606/1209),
Necmii'd-din-i Daye (654/1256), Sadru'd-din-i Konevi (673/1275) ve $eyh
Nasirii'd-din (veya Nasirii'd-din) adh bilginlerden birine mal edilmektedir.
Fazla olarak Tabsira'run bir niishasmda miifessir Kazi Nasirii'd-din el-
Beyzavi'ye (684/1285) nisbet edilmitir.
Bu bilginlerden ilk ii~ii ve sonuncusu bilinen affislardrr. Fakat $eyh
Nasirii'd-din veya Nasirii'd-din'in kim oldugunu aratrrmak gerekiyordu.
Bu aratrrmanm ilk merhalesinde K1tip <;:elebi'nin -yazma niishala= ~o
gunda oldugu gibi- "Tabsiretu'l-Miibtedi ve Tezkiretu'l-Miintehi" adh eseri
~yh Sadru' d-din-i Konevi'ye nisbet ettikten sonra, "Bu eserin baZl niis-
hala= srrtmda $eyh Nasirii'd-din Muhaddis'e ait oldugu yazilidrr" 114
Kaydrm koydugu goriiliiyordu. Bu kayrt $eyh Nasirii'd-din'in kim oldugu-
nu tesbite lIk tutmamaktayd1. Ama "Tabsira"run $eyh Sadru'd-din-i Kone-
vi'ye ait olmayrp $eyh Nasirii'd-din'in eseri oldugu goriiiinii kuvvetlen-
dirrnekteydi.
"Metali'iil-bnan" ve "Tabsira"run en eski niishalan, 10 Recep 660 (31
Mayrs 1262) da Konyah Ali b. Siileyrnan b. Yunus tarafmdan Ladik'te (De-
nizli) istinsah edilmi olup "Menahic-i Seyft" adh bir eserle ayru cilt i~inde
bulunuyor 115 Bu cildin ilk sahifesinde (1a) U kayrt bulunrnaktadrr116
<1.11 .J!-' JI,YI t.:...ll """'t
. J <::.! ~'~'I ~
- .J...- "- ~ 1 1 ro-
~"-'1 rI..YI-'-''1
c_-:- u.l\l...w...ll
- -- ,..u.JI w~
"'~ .
J '-'fi J ~ 4.>' ~ ~I ._.i ~ J-....J.J ..!.1 u.Ji..r__,;.ll ~I 01 ,_,..,... J;\WI Jil <):.lll J
O.l..,t?- ~J

G6riildiigu iizere bu kayrtta "Menahic-i seyft" adh eserin $eyh Nasi-


rii'd-din Ebu'l-Hakayik Mahmud b. Ahmed el-Hoyi'ye ait oldugu tesbit
edilmi bwunuyor. Bu eseri de "Tabsira" ve "Metali'iil-iman" ile karUatrr-

113Bu niishalar hakkmda geni bilgi i9fl Bkz. Ahi Evren, Tasavvufi Dil~ii.ncenin Esaslan, Ne~r. Mika-
il Bayram, Ankara 1995 s.102 -111
1
" K~fii'z-Ziinun, I, 337,338.
"' Halet Ef. ilavesi (Silleymaniye) Ktp. nr. 92; yp. 32 a. Bkz Levha II.
116
Bkz. Burada Levha ll.
6 4 ' - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mildiil BAYRAM

d1~rruzda iislup, ifade tertip ve konulann anlatnn tarz1 gibi bir~ok bakun-
lardan biri birine benzedikleri ve bu ii~ eserin ayru yazann kaleminden ~ik
ml oldugu a~ik bir ekilde fark edilmektedir. Bu ii~ eserde de ~yh Evha-
dii'd-din el-Kinnani'run pek ~ok rubaisi ahid olarak kullarulrrubr. Aynca
"Menahic-i seyji"de Evhadii'd-din-i Kinnani'run "~eyh-i vahid" ve "~eyh-i
yegane" eklinde arulmas1, bu eserin de diger iki eser gibi Evadii' d-din-i
Kinnani'run miiridi olan bir zat tarafmdan kaleme ahrnnl oldugunu ortaya
koymaktadrr. Bu beige ile yukanda ad1 anilan ve Evhadii'd-din'in miiridi ve
bagl!Sl oldugu belirlenen ~eyh Nasir veya Nasirii'd-din'in tam ad1 (ad,
Jakab, kiinye, nisbet ve baba ad1 olarak) tesbit edilmi olmaktadrr. Bu kayd1
diien Konyah Ali b. Siileyman b. Yunus'in, ~eyh Nasirii'd-din'in tam adliU
kaydebni olmas1 ve giiriildiigu iizere onu uzun ve COknlu dua ile yad et-
mesi, bu zab ~ok iyi tarud1~ ve hatta baghlanndan ve yakrrilanndan ol-
dugunu giistermektedir.
Yukanda sundugumuz iki ka}'lt "Metali'iil-iman" ile "Tabsira"run isa-
betsiz tahminlerin, eksik arabrmalann ve miistensihlerin mahsiilii olarak
Fahrii'd-din-i Razi, Necmii'd-din-i Daye, Sadru'd-din-i Konevi ve Kazi Bey-
zavi'ye nisbet edildiklerini ortaya koymaktad1r. Niishalann dururnlan da
bu iki eserin IX (XV). Asnn ortalanndan itibaren bakalanna mal edildigmi
giistermektedir. Valaa bu eserlerden "Tabsira"run Sadru' d-din-i Konevi'ye
mal edilii, ilk olarak 830(1427) istinsah tarilili ~ehid Ali Paa (Siileymaniye)
Kiitiiphanesi nr. 1394'daki niishasmda giiriilmektedir. Bu eserlerin diger ya-
zarlara nisbeti ise bundan sonraki asrrlarda meydana getirilen niishalarda
giiriilmektedir. Hi~ iiphesiz miistensililerin bu yarulgilan, 1335 }'lima ka-
dar devam edenMogol iktidanrun Ahi Evren Hace Nasrrii'd-din'i unuttur-
mu olmalannm sonucudur.
Burada Levha II de giiriildiigu iizere bu belgenin bulundugu sahifenin
sol kenarmda, Denizli' de kopya edilmi olan bu mecrnua i~ersinde bulunan
ii~ eserin sahibi olarak "Muhammed-i Ser-hazm"in irnzas1 bulunmaktadrr.
Sahifenin albnda da melik (hiikiimdar) oldugu belirtilen Muhammed el-
Mavrazemi'nin emri ile bu niishanm meydana getirildigi kayd1 bulunrnak-
tadrr. Burada ad1 tesbit edilrni bulunan Muhammed'in, Hiilagu Han'm em-
ri ile iildiiriilen Sel~uklulann U~ Begi olan Denizlili Mehmed Beg oldugunu
tesbit ebni bulunuyoruz. BuMehmed Bey ise I. Giyasii'd-din Keyhiisrev'in
Ahi Evren-Mrolana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - - - 65

kaym biraderi olup bu sultan tarafmdan merkezi Denizli olan U<; vilayetlere
Melik olarak tayin edilen Komnen ailesinden Manuel Mavrazemos'un toru-
nudur. Onun hakkmda miistakil bir makale yaymla~ bulunuyoruz111 Bu
makalede tesbit edildigi fizere bu Mehmed Beg'in, Ahi Evren Hace Nasi-
rii'd-din'in talebesi oldugu anla!lmaktadrr.

a. Ahmed Eflaki'nln Tesbitlerl


Tam ad! ~yh Nasirii'd-din Ebu'l-Hakayli< Mahmud b. Ahmed el-Hoyi
oldugu ortaya <;tkan bu yazann tesbit edilen her ii<; eserinde de Tiirkmen
sofi ~yh Evhadii'd-din Hamid el-Kirmani'nin miiridlerinden olduguna da-
ir kayitlar bulunmaktadrr118 Evhadii'd-din'in .;ogunlukla Anadolu'da faali-
yet gosterdigi goz oniinde bulundurulunca, bu zabn da Anadolu'da ya-
~a~ olacagt diiiincesinden hareket ederek Anadolu Sel.;uklulan zama-
nmda Anadolu'da telif edilen eserlerde onun izlerini aramaya koyulduk.
Unlii Mevlevi yazar Ahmed Eflaki (761/1360) "Menalabu'l-arifin" adil
eserinde Mevliina ve etrafmdakilerden hatrralar ve hikayeler naklederken
Mevlana'ya muanz olanlann bamda gelen ~yh Nasirii'd-din adil bir bil-
ginden bahsebnektedir. Mevlana'ya ve etrafmdakilere muanz oldugu i<;in
Ahmed Eflaki'nin agrr hakaretlerine maruz kalan bu bilginin adt Menakr-
bil'l-arifin'de ii; defa ~yh NasW'd-din 119 bir defa da ~yh Nasirii'd-din120
~eklinde an!lmakta, iki hikayede de adt an!lmakstzm (Mevlana ve etrafm-
dakilere diiman ve Hanikah-i Liila'nm sahibi ve Hanikah-i Ziya'nm eyhi)
ayru kiiden soz edilmektedir121 Mevliina da "Divan-1 kebir"inde bir defa
bu eyhi Nasirii'd-din diye ismen 122 ve pek .;ok iirde de ismini vermeksizin
kendisine muanz olan bu kiiyi hicv ve tahkir ebnektedir. Mesnevi'sinde de
gene bu zan konu alan onlarca hikaye ve mesel nakletmitir. Mektubat'mda
ise isirn zikrebneden (Hanikah-1 Ziya'nm ~yhi) hakaret ederek onu a~-

117
Mikail Bayram, TUrkiye SelfUklulan iizerine Ar~tmnalar, Konya 2003, s.l32~140.
118
Metali'iil-lman, Konya Yusufaga Ktp. nr. 4866, yp. la.; Menahic-i Seyfi, Bursa Eski Eserler Ktp.
Hiiseyin <;:elebi I<Isnu, nr.l!84, yp. 64b.; Tabsira, Nurosmaniye Ktp. nr. 2286, yp. 72 a.
'" Age. I, 119,188-190; II. ,669.
1
21l Age. I, 360.
121
Age. I, 558; II, 754-758.
122
Divan-t kebir, s.318.
66 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

m 123 ~ms-i Tebrizi'nin "Makalat"rnda iki yerde gene ismen Nasir olarak
124
ondan soz edilmektedir

Aluned Eflaki'nin adt ge~en eserinin bir yerinde bu ~yh Nasirii'd-


din'den "Tabsira"nm sahibiydi ~eklinde bahsetmesi 125 yukandan beri soz
konusu ettigimiz "Metali'iil-lman", "Menahic-i Seyfiye" ve "Tabsira" adlann-
daki ii~ eserin sahibi oldugunu tesbit ettigimiz ~yh Nasirii'd-din Mahmud
b. Aluned el-Hoyi'nin, Menakzbii'l-Arifin'de adt ge~en ~yh Nasirii'd-din ile
ayru ~i oldugunu ortaya koymaktadtr. Mevlana da bu zah ~e~itli vesileler-
le hicvederken onun muhtelif eserlerinden nakiller yapmakta ve bu eserlere
gondermelerde bulunmaktadrr. ileride bu konuya temas olunacakhr. Kil.tip
<;:elebi "Tabsira" adh eserden bahsederken eseri Sadru'd-din Konevi'ye nis-
bet etmekte ve fakat baz1 niishalannda bu eserin ~yh Nasirii'd-din el- Mu-
haddis'e ait oldugu yazilidrr ~eklindeki haberin dogru ve isabetli oldugu or-
taya ~ikmaktadrr.
Aluned Eflaki'nin onun hakkmda anlathgt bir hikayeden bu ~yh Nasi-
rii'd-din'in Ahilerin ~eyhi oldugu da anla~ilinaktadrr 126 <;:iinkii hikayede bu
~eyhin tasarrufunda bulunan Hanikah-i Ziya i!e Hanikah-i Lala'nm sultan
fermaru ile sahibinden ahrup Mevlana'nm dostu Hiisamii'd-din <;:elebi'ye
verilmesine ~1 anlar Ahi Aluned, Ahi Kayser, Ahi <;:oban, Ahi Mu-
hammed gibi Konya'nm i!eri gelen Ahi!eridir. Diger taraftan Mevlana'run
Baba Merendi, Evhadii' d-din-i Kirmani, Hacr Bekta~ gibi Tiirkrnen ~eyhlere
~1 diimanca tutumu, bu ~yh Nasirii'd-din'in de Tiirkrnen ~eyhlerden
biri oldugunda iipheye mahal brrakrnamaktadtr.

b. Abi Evren Hace Nasirii'd-din'in Sadru'd-din Konevi ile


Mektupfamast
Eflaki, bu ~yh Nasirii' d-din'i Sadru' d-din-i Konevi'nin yakm dostu
olarak taruthgt i~in Konevi de eser!erinde bu zattan bahsehni olabilir dii-
~iincesiyle eserlerini giizden ge~irmeye ba~ladrm. Bu arada Konevf'nin ya-

"' Mektubat-i MevLiml Celalii'd-din, s.129; A. GO!pmarh tarafmdan yap!lan terciimesinde s.ll5.
"' Mllkalat-i $ems, Mev!ana Miizesi Ktp. nr. 2144, yp. 22a, 72b.
125 Menahba'l-arifin, I, 188. Tabsira yukanda adJ. g~n "Tabsirata'l-Miibtedi ve Tezkireta'l-Miln~ehi"
adh eserin kisa ac:hdu. Nitekim eserin 660 (1262) tarihinde Denizli'de istinsah edilen niishasuun
serlevhasma yaldlzla ve iri harflerle "Tabsira" ya.zllarak eserin kisa ac:h kayded~tir.
"' Menalabi/1-<Zrijin, U, 754-758.
Ahi Evren-Mevlana Miicadeksi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 67

Jan]anna, yakmlanrun da ona yazdtklan mektuplan incelerken Konevi'nin


()eyh Nasirii'd-din'e, ~yh Nasirii'd-din'in de Konevi'ye yazdtgt mektuplar-
la kartlatun. Ancak bu ~yh Nasirii' d-din'in yukanda ifade edildigi iizere
eserleri sonraki asrrlarda bakalanna mal edildigi gibi Konevi'ye yazdtgt
mektuplan da <;agdat ve adat olan iranh mehur matematik<;i ve filozof
Hace Nasirii'd-din-i Tusi'ye (672/1274) mal edilmi oldugu ortaya <;lkmak-
tadrr127. Nitekim Ahmed Eflaki bu zat hakkmda "her tiirlii ilimde Sadru'd-
din-i Konevi ile at bat giderdi" derken 128 Konevi ile birbirlerine yazdlklan
mektuplardaki fikri ve ilmi tarhmalanm kastetmektedir. Mevlana da Ko-
nevl'nin bu ~yh Nasirii'd-din'e verdigi cevabt kastederek: "Nasirii' d-din'e
cevap vermek bir fazilet arslarudrr" derken 129 bu mektuplama olayma ia-
ret ettigi ortaya <;lkmalctadrr.
Bu ik1 bilginin birbirlerine yazdlklan mektuplar incelendigi zaman ba-
n iinemli ger<;ekler ortaya <;lkmaktadrr. Bu ciimleden olaralc ~yh Nasirii'd-
din'in Konevi'ye yazdtgt mektuplardan birinde Krrehir'de miiderris olan
Necmii'd-din-i Krrehri 'den, Krrehir kadlSt Mecdii'd-din-i Merendi'den,
emirii'l-iimera Bedrii'd-din-i Yalmani (Aksarayll), Mahmud Beg gibi Ana-
dolulu zevattan bahsettigi giiriilmektedir130 Bir baka mektupta Konya'da
medfun bulunan Fakih Ahmed' den bahsedilmitir131 Keza Konevi'nin ona
yazdtgt mektuplardan birinde el-Hac Tacii' d-din-i Kai' den bahsedilmi-
tir132. Tacir oldugu anlauan bu zatm bu ik1 bilgin arasmda mektup giitiiriip
getirdigi anlaUmaktadrr. Bu el-Hac Tacii'd-din, Mevlana'nm bir mektubu-

'" Bu mektuplarm ilk olarak Yar Ali $irazi (814/1411) tarafmdan Sadru'd-din-i Konevi'nin Kon-
ya'da yaptrnhgt kiitiiphanede ~bgt srrada Konevfnin iizel defterlerinden derleyip yaymla-
mg. ve lranh feylesof Hace Nasirii'd-din'e nisbet etti~ tesbit olunmaktadtr. Bkz. "Sadru'd-din-i
Konevi ile Hace Nasirii'd-din-i Tusi'nin Mektuplabklan lddias1 Ozerine", Tarih De:rgisi
(Uzunra'1tlt'ya Armagan Saytst), s.l4-17.
'" Menalabu'l-arifin, l, 188.
129
Divan-1 kebir, s.318. Merhum A. GOlpmarh, bu nusra1 "NastrU'd-din'e cevap vennek bir Usttlnlak
degildir" !"klinde terciime etmi~tir. (Bkz. Mevlana Divan, s.518. ) A. Giilpmarh'run terciimeye
esas ald1gt niishada "Arslan" (leys) kelimesi yerinde "degil" anlammdaki "leyse" kelimesi bu-
lunuyorduysa MevlW'run Konevi''nin $eyh Nasirii'd-din'e verdigi cevab1 hafife aldtgt anlanu
9kar. MevlW'run Konevi:'ye ~~ menfi tutumunda tekfir edecek kadar ileri gihnesi (Bkz. Fihi
Ma Fih'in A. Giilpmarh terciimesi, s.106. ) giiz iiniinde bulundurulursa yukanda ge<;en miSram
A. Giilpmarh'run terciime etti~ !"kildeki anianurun daha isabetli olacagt a~br.
"' "Sadru'd-din-i Konevi ile Ahl Evren'in Mektupla~mas1" S. a. Fen Edebiyat Fak. Dergisi , II, 58-60
"' "Sadru'd-din-i Konevi ile Ahl Evren'in Mektupla~mas1" S. a. Fen Edebiyat Fak. Dergisi, II, 61~2.
aynca Bkz. Burada Levha, IV.
132
"Sadru'd-dini Konevi ile Ahi Evren'in Mektu:PlamaSt" s. a. Fen Edebiyat Fak. Dergisi II, 64.
I
68 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.MikdiiBAYRAM

nu da ~ehir'e gotiirm~tiir 133 Eflaki'nin eserinde de ad1 el-Hac Kai ola-


rak g~tir 134
Mogollar Anadolu'da hiikiimran olduklan siire i9flde planh bir ekil-
de Ahi Evren'in aduu unutturmaya ~ahIllllar ve bu maksatla onun eserle-
rini, onun lakapdal ve Mogollarm bir numarah adanu olan iinlii Matema-
tik~i ve Astronom Hace Nasirii' d-din-i Tusi'ye mal etrneye ~ahIllllardrr.
Bu uygulamanm sonucu olarak onun Sadru'd-din-i Konevi'ye yazd1gt mek-
tuplan da Hace Nasir'e mal edilmeyesallUnubr. Mektuplar miitalaa edi-
lince bu mektuplann Hace Nasir-i Tusi tarafmdan yaztlnu olamayacagt ra-
hathkla anlatlabilmektedir.

c. $eyh NasiriJ'd-din Mahmud Ktr:jehirli Ahi Evren


NasiriJ'd-din Mahmud'tur
$eyh Nasirii'd-din'in Sadru'd-din-i Konevi ile mektuplabgt tesbit
olunduktan sonra bu mektuplann tetkiki sonunda ise bu zatrn Krrehir' de
bulundugu ve Krrehir'den dostu Konevi'ye mektuplar yazd1gt anlatldl.
Tesbit ettigimiz eserleri ve mektuplanrun tetkiki baka eserlerini ortaya ~1-
karma=a imkan verdigi gibi kendisiyle ilgili baz1 onemli bilgiler elde et-
memize de vesile oldu. Bu bilgilerin degerlendirilmesi sonucunda, I. Alii-
ii'd-din Keykubiid'm saltanab doneminde (1221-1237) Konya'da bulundu-
'
gu, gayet miireffeh ve itibarh oldugu ve bu sultana ithafen "Yezdan-$inaht"
ve "Mu~idu'l-Kifaye" adlannda iki eseri belirlendi135 Ahilerin ve Tiirkmen-
lerin en biiyiik hamisi olan I. Aliiii' d-din Keykubad, oglu II. G1yasii' d-din
Keyhiisrev tarafmdan zehirletilerek Oldiiriildii. Bu yolla iktidara gelen IL
Keyhiisrev Tiirkmenlerden tasvip gormedi. Bu yiizden $eyh Nasirii'd-din
Mahmud'un bu sultanm saltanab zamanmda (1237-1245) Sadii'd-din Kopek
olayt ile ilgisi oldugu one siiriilerek be sene miiddetle zindana attldl. Bu
durumu iinlii devlet adanu Celalii'd-din Karatay'a sundugu "Medh-i Faler u
Zemm-i Dunya" adh eserinin onsoziinde anlatrn~ktadrr 136 Krrehir emiri,

133 Mektuplar, s.185.

"' Menalabii'l-arijin, L 27&-279


1" "Yezdan-~inaht"m bir niishast Ayasofya (Silleymaniye) Ktp. nr. 4819 da, bir niishast da ~hit Ali
Pa~ (Silleymaniye) Ktp. nr. 2841 dedir. "Miir>idii'l-Kifaye"nin ise bilinen tek niishast Fatih (Sii
leymaniye) Ktp. nr. 5426 daki mecmuanm i~dedir.
"' Fatih (Silleymaniye) Ktp. nr. 5426 yp. 229b-236b.
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - - , - - - 6 9

Seyfii'd-din Tugrul i9fl kaleme a!dtjp. "Menahic-i Seyfi" adh eserinde de bu


tutuklanma olayma deginmitir 137 Bazt Ahi ileri gelenlerinin de gene ayru
gerekc;e ile bu sultan tarafmdan tutuklandtklan anla~Ilmaktadrr 138 Keza Ba-
ba ilyas-i Horasani'nin de bu olaylar srrasmda tutuklandtguu tonmu Elvan
<;:elebi'nin "Menaklbii'l-Kudsiyye" adh eserinden ogreniyoruz139
Eflaki'nin beyanlarmdan da anla~Ildtjp. iizere bu ~yh Nasirii'd-din on-
celeri Konya'da bulunuyor ve Hanikah-i Ziya ve Hanikah-i Lala'nm ~eyh
ligini yiiriitiiyordu. Yukanda klsaca degmdigimiz olaylardan sonra, yer!e~
tigi yerden Sadru' d-din Konevi'ye mektuplar yazdtjp. anl~Ilmaktadrr. Ha-
pisten c;Ikhktan sonra, kaleme a!dtjp. "Menahic-i Seyfi" adh eserini Emir Sey-
lii'd-din Tugrul'a sunm~hrr. Bu Emir Seyfii'd-din Tugrul'un kim oldugu
aratrrllrrken bazt onemli ipuc;lan daha ele gec;ti. Hiilasast ~udur:
Mevlana'nm Hocast ~ms-i Tebrizi'nin oldiiriilmesi olayma adt kanan
Mevlana'nm oglu Alaii'd-din <;::elebi, ~ems' in Oldiiriilmesi olaymdan sonra,
Krrehlr' e yerle~mi~tir 140 Mevlana'nm oglunun aile ocagma donmesini sag-
lamak ic;in ona mektuplar yazdtjp. goriilmekte ve bu mektuplardan birinde
Emir Seyfii'd-din' den de bahsetmektedir141 Gene bu mektuplardan birinde
Mevlana, tacir oldujp.mu belirttigi Tacii'd-din adh birinin bu mektubu ge-
tirdigini ogluna bildirmektedir142 Bu tacirin Sadru'd-din-i Konevi'nin ya-
kmlanndan oldugu ve Konevi'nin mektuplanru ~yh Nasirii'd-din'e gotiir-
diigu belirlenmektedir. Nitekim, ~yh Nasirii' d-din de Konevi'ye yazdtjp.
mektuplardan birinde Tacir (Hace) Tacii'd-din-i Ka~i'den soz etmekte ve
"Tuhfetii'~-$ekur" adh eserini bu Tacii'd-din ic;in kaleme aldtguu Konevi'ye
bildirmektedir143
~te bu d urum, iizerinde c;~hjp.mtz ve eserlerini tesbit ettigimiz ~eyh
Nasirii'd-din Mahmud'un Klr~ehir' de bulundujp.mu ve buradan Sadru'd-

"' Halet Ef. ilavesi (Siileyrnaniye) Ktp. nr. 92,yp. 30b.


138
Menaktb-i $eyh EvhadU'd-din-i Kirmani, s.140.
139
Age. s.35-39.
Eflaki, eserinde A. <;:elebi'yi ~ehri (~hirli) diye anmaktadrr. A. <;:elebi'nin ogul ve torunla-
nrun da Klrehir'de ikamet etmekte olduklanru gene Eflaki'den Ogt"eniyoruz.
"' Mektuplar, s.40-41. A. Giilpmarh (Mektuplar, A9klamalar l<lsrru, s.221) ve F. Nafiz Uzluk'un
(Mektubat-i Mevldnd Celala'd-din-i Rumi, lndeks Krsmr, s.169) kimligini tesbit edemedikleri bu
Emir Seyfii'd-din, ~ emiridir,lleride bu emir hakkmda bilgi verilecektir.
112
Mektuplar, s.l85. Bu mektupta MevlW, tonmlanru Ozledigini de belirtmektedir.
'" Ayasofya (Siileyrnaniye) Ktp. nr. 2412, yp. 54a.
70 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikai! BAYRAM

din-i Konevi'ye mektuplar yazdguu belirlememize vesile oldu. Daha sonra


bu zabn Konevi'ye yazd1g. baz1 siyasi ve aktiiel konulu mektuplarda adlan
ge~en kiilerin de Klrehirli ve Klrehir' de gorevli bulunmalan vard1g.m.z

sonu~ iizerindeki tereddiitlerimizi giderdi. Mesela: 653 (1255) ylli $evval


aymda Konevi'ye yazdtg. bir mektupta Klrehir kadiSI olan, Mecdii' d-din-i
Merendi'den (Baba Merendi) ve Klrehirli Necmii'd-din'den (Miiderris ve
Konevi'nin talebesi) bahsetmektedir. Keza, ayru ylida Mogollara karI sava
hazrrhg. i~in Klrehir'e gittigini bildigimiz II. izzii'd-din Keykavus'un veziri
olan Kad1 izzii'd-din'den, Atabeg Fahrii'd-din Arslan Dog.nu'tan (isim
zikretmeksizin vezir ve Atabeg diyerek) ve ordu komutani (Emirii'l-Umera)
Bedrii'd-din Abdii's-Samed el- Yahnani'den bahsetmektedir144
$eyh Nasirii' d-din Mahmud'un Ahilerin $eyhi olduguna dair ka)'lt-
lann bulundugu yukanda belirtildi. Klrehir' de kendi adty!a arulan camiye
bitiik tiirbede medfun olan Anadolu Ahi Tekilah'run kurucusu olarak hi-
linen ve daha ~ok Ahi Evren diye tanman za bn ad1, yukanda belirtilen he-
men biitiin kaynaklarda Nasirii'd-din Mahmud olarak ge~ektedir. Fakat o
zamana kadar ben Ahi Evren'in adrrun Nasirii'd-din Mahmud oldugunu
bihniyordum. Oysa biitiin Ahi ecere-nameleri ve Ahi Fiituvvet- Namele-
rinde ad1 bu ekilde tesbit olunmaktadrr. Bazen ona Ahi Mahmud dendigi
de goriihnektedir. ite bu durum bu giine kadar yirmiye yakm eserini bul-
dugumuz zabn, Klrehirli Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din Mahmud oldugunu
belirlememize vesile oldu. Daha sonraki ~ahma ve arahnnalanmda Men-
kabevi ad1 oldugu anlaIlan Ahi Evren diye taninan zabn Mogollara ve Mo-
gol yanhs yonetime karI isyan ettigi, bu isyan~ bashnnaya memur edilen
Mogol asill1 ve Mevlana'run miiridi Nurii'd-din Caca tarafmdan isyancllann
kill~tan ge~irildigi, $eyh Nasirii'd-din Mahmud ve beraberindekilerin de bu
srrada katledildikleri, Mevlana'run oglu Alaii'd-din <;:elebi'nin de burada
oldiiriildiigu ortaya ~Ikh. Bu olaym tarihi 1 Nisan 1261 (27 R. Ahir 659) dir.

~ IX. TUrk Tarih Kongresi Bildirileri, Ankara 1988, II,. 623-641.


Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 71

lY. AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN VE ESERLERi UzERiNDEKi


$iDDETLi BASKILAR
Hace Nasirii'd-din Mahmud'un(Ahi Evren) bilge ~iligi yarunda Ahi
Tekilab gibi gii~lii bir kuruluun lideri olmast ve bu Tekilabn mensuplan
ve Anadolu'daki Tiirkmen halk arasmdaki saygmhgt ve tekiliit<;thgt se-
bebiyle o donemde Anadolu'da Mogol iktidanna karI ba gosteren isyan!a-
rm bayrak ~isi olmasma yo! a~br. Bu yiizden Mogol iktidan ve Mogol-
lardan yana olan Tiirkiye Sel~uklulan devlet adamlan, Ahi Evren Hace
Nasirii' d-din ve ~evresi iizerinde agrr bir siyasi ve fikri baskt yarabrulardrr.
Bu ~evreler Mogollar tarafmdan stkt bir takip albna ahnnular ve orgiitleri
dagtblmaya ~a!ltlnubr. Bu stkt takiplerin Orta-Anadolu'da daha etkili ol-
dugtt goriilmektedir. Orta Anadolu'nun pek ~ok vilayetlerinde ardt ardma
katliamlar ger~eklernitir. Bu konu ileride ayn bir bO!iimde ele a!macakhr.
Burada soziinii ettigirniz bu iddetli siyasi ve fikri basktlann Ahi Evren
Hace Nasirii'd-din'in ahsiyetine ve eserlerine yonelik oldugtl da goriilmek-
tedir. <;:iinkii Ahi ve Tiirkmen ~evreler onun yaratbgt fikir pmanndan bes-
lenmekteydiler.
Ahi Evren Hace Nasirii' d-din ve eserleri iizerinde yarablan bu basktlar
Anadolu'da bir asrrdan fazla devam etmitir. Ahi Evren Hace Nasirii' d-
din'in ve onlarca eserlerinin mechul kalmasma sebep olmu~btr. Gene bu
basktlar yiiziinden bazt eserlerinin de ba~ka yazarlara ozellikle de ~agda~t
ve lakapda~1 olan Hace Nasirii'd-din-i Tusi'ye mal edilmesine ~alt~tlnuhr.
Mogol iktidan, bunu yapmaya ozel bir itina ve gayret sarfetmitir. Eserleri-
nin el yazmast niishalannm durumu oyle gosteriyor ki, Oliimiinden 80 yt!
kadar sonra Ahi Evren biiyiik O!de unutulmUbtr. Nitekim i~inde Ahi Ev-
ren'e ait 4 eser bulunan, 727(1327) istinsah tarihli bir mecmuarun miistensihi
Ankara!t Ali b. Dost-i Huda er-Rufai mecmuada bulunan 30'dan fazla risa-
lenin yazarlarmt kaydettigi halde Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'e ait eserle-
rin adlanru kaydebneyip yazar admm yerlerini bo brraktnlbr 145 Bu de-
mektir ki, daha o tarihte Hace Nasirii'd-din, biiyiik Ol~iide unubllmu du-
rumdaydt.

"' Fatih (SUleymaniye) Ktp. nr. 5426, yp. 2a-2b.


72 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Miluiil BAYRAM

Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in btiylesine unutulmaya mahkfun edil-


mesinin bir iinemli sebebi de hi~ iiphesiz Mogol ve Mogol yanhst iktidarla-
nn himaye ve destegmde Anadolu'da fikri iistiinliik kuran Mevliina CeHi-
lii'd-din'in ve Mevlevilerin onun aleyhinde siirdiirdiikleri menfi propagan-
dalardu. Mavliina'nm ve Ahmed Eflakf'nin eserlerinde onun aleyhindeki
stiylemlerin ne kadar <;irkin boyutlarda oldugu bundan sonraki btiliimde
gtisterilecektir.
Ahi Evren Hace Nasirii' din Mahmud ve eserlerine kart siyasiler tara-
fmdan siirdiiriilen bu miicadeleden ve onun izlerini silmeye matuf <;ahma-
lardan titiirii Tiirkiye Sel<;uklulan dtineminin bir<;ok tarih<;i ve yazarlan
onun adrm anmaktan <;ekinmiler veya onu ismen anma cesareti gtistere-
memilerdir. Bazllan da onu ancak bir allis zamiri ile yad etmilerdir. $im-
di bu yazarlarm kimler oldugunu ve eserlerinde onu ne ekilde andtklanru
gtistermeye <;ahahm.

a. "Ravzatii'l-kuniib" Sabibi Ebu Bekr b. Ez-Zeki el-Konevi


Biiyiik bir air, edip ve doktor olan Konyah Ebu Bekr b. Zeki'nin ese-
rinde Emir Seyfii'd-din'e yazllnu iki mektup bulunmaktadtr. Bu mektupla-
nn birinde 146 insan oglunun birbirinden farkh miza~ta yaratlldtgrm, bu
yiizden hi<;bir zaman su~ ilemekten kendini alamayacag.., baz1 dl olaylann
etkisiyle bir an itidal yolundan <;lkarak ciiriim ileme durumuna diiebile-
cegi, boyle bir kimsenin ilemi oldugu su<;un insaf sahibi ve ileri gtiriilii
kimselerce biiyiitiilmemesi gerektigi hamlatllarak bir cinayet ilemi ve su-
<;unu itiraf eden "Fulan"m bu Emir Seyfii'd-din tarafmdan affedilerek hi-
maye edilmesi istirham edilmektedir. Diger mektup ise, Emir Seyfii'd-din'in
diliyle kaleme almnu olup, yukandaki mektupta ciiriim iledigi belirtilen
zatm -ki ad1 verilmeyip Fulan diye anllnutlf- iledigi ciiriimden duyulan
iiziintii dile getirilmektedir. A ynca bu ciiriim ileyen zatm da baka biri ta-
rafmdan tildiiriildiigu de mektupta ifade edilmektedir.
Diger taraftan gene doktor olan Sa'dii'd-din Mes'ud admdaki bir zat,
imadu'd-din admda birine yazrug.. mektupta bilginlerin harnisi Emir Seyfii'd-

t46 Ravzatii.'l-kilttiib, s.99-iOO.


Ahi Evren-Mevlilnil Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 73

din'e ~tiyaktru, Ahi Mahmud'a hasretini hildinnektedir 147.Bu iki mektupta


ad1 ge~en Emir Seyfii'd-din, Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud'un
"Menahic-i Seyfi" adh eserini sundugu Krrehir Emiri Seyfii'd-din Tug-
rul'dur. ikinci mektupta ach ge~en Ahi Mahmud ise hu mektuhun yazud!j?;l
tarihte Krrehir'e yerle~ olan Ahi Evren'den hakas! degildir. Zira yuka-
nda da ifade edildigi gihi Ahi Evren'in esas ad1 Mahmud' dur. Ahi ~cere
nameleri'nde kendisine hazen Ahi Nasirii'd-din, hazen de Ahi Malunud
denmektedir. Boyieee hirinci mektupta ciiriim ileyip Emi.r Seyfii'd-din'e Sl-
gmd!j?;l helirtilen ve "Fulan" denilerek ad1 verihneyen zatm Ahi Evren Hace
Nasirii'd-din Mahmud oldugu ortaya o;ll<maktadrr. ~rns-i Tehrizl de "Maka-
/at"mda,148 "hnad, Nasfrii'd-din'den mektup almz~, onu okuyup agilyordu." de-
mektedir. Onun hu ifadesinden Ahi Evren'in de hirinci mektupta ad1 ge~en
imadii' d-din' e mektup yazd1j?;l anla!lmaktad1r. Ancak hu mektuhu nerede
ve ne zaman yazd1j?;lru hilemiyoruz.
Burada dordiincii holiimde ao;tkland!j?;l iizere Ahi Evren Hace Nasi-
rii' d-din ve Mevlana'run oglu Alil.ii'd-din <;:elehi, Konya'da ~rns-i Tehrizl'yi
oldiirttiikten sonra Krrehir'e gidip yerlemiler ve Krrehir Emiri Seyfii'd-
din Tugrul onlan himayesine ahrutrr. Mevlanil. ~erns'in Oldiiriihnesinden
bir siire sonra oglu Alil.ii'd-din <;:elehi'nin aile ocaj?;lna donmesini saglamas1
i~ Emir Seyfii' d-din'e hir mektup yazm!trr 149. ite Mevlana'run hu mek-
tubunda ad1 ge~en emir, gene Krrehir Emiri Seyfii' d-din Tugrul' dur.

b. "MiisameretU'l-ahbar" Sahibi Kerimu'd-din Mahmud


el-Aksarayi
Yukanda ~rns-i Tehrizl'nin oldiiriihnesinden sonra Ahi Evren Hace
Naslrii'd-din ile Mevlanil.'run oglu Alil.ii'd-din <;:elehi'nin Krrehir'e gidip
yerletiklerini ve hu iki ahsm 1261(659) y!lmda Ktrehir'de N. Kll1~ Ars-
lan'm iktidanna ve uygulamalanna karl isyan ettiklerini ve hu isyanm has-
bnl!! s1rasmda oldiiriildiiklerini ifade ettik. Krrehir' de meydana gelen hu
olaya devrin tarih~erinden yahuz Aksarayh Kerimii'd-din Mahmud de-
ginmekte ve hu olaJ! ve hu olayda Ahi Evren'in oldiiriiliiiinii aynen oyle

117
Ravzatii'l-kiittiib,s.lOl-102.
148
Afuknld.t-i $ems-i Tebrizt, L 138.
119
Mektuplar, s.41.
74 ____________________ Prof.Dr.Mikliil BAYRAM

anlatmaktadrr: "Klrehir Emirligi Nuru'd-din Caca'ya verildi. Orduyla


onun iizerine geldi. Bir sfue muhasara edildi. Onu kaleden sokiip athlar.
Hariciler (Tiirkmenler) ki, ona uymulardi, kamilen Oldiiriildiiler" 150 Baba
ilyas-i Horasani'nin torunu Alk Paa'run oglu Elvan <;:elebi (761/1360) de
bu olay srrasmda orada bulunan Hac1 Bekta ile Osman Gazi'nin kaym pe-
deri Edebah'run sultana karI savamaY' goze alamadddarmi soylerken Klr-
ehir' de Ahi Evren ve beraberindeki Ahilerin katliama tabi tutulduklan
olaya iaret etmitir 151 ite Kerimii'd-din el-Aksarayi'nin yukanda sundu-
gumuz sozlerinde bir "o" zamiri ile Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'e iaret
etmi oldugu anlaIlmaktadrr.
A}'Ill tarih~i eserinin bir baka yerinde Sadru' d-din-i Konevi' den bah-
sederken Tiirkmen eyhleri kasd ederek "~u riyaktirlar taifesi de bu zamanda o
tarikat onderi kar$1Stnda tasavvuftan dem vurmaktaydtlar," demek suretiyle 152,
Tiirkmen eyhlere karI menfi tutumunu ortaya koymaktadrr. Muhtemeldir
ki burada Ahi Evren Nasirii'd-din ile Konevi arasmda teati edildigini tesbit
ettigimiz mektuplarda bu iki bilgin arasmda ge~en miinakaalan kasdet-
mitir. Goriiliiyor ki, bu tarih~i de Konyah Ebu Bekr b. ez-Zeki gibi isim zik-
retmeksizin Ahi Evren Hace Nasirii' d-din' den bahsetmitir.

c. "Menaktb-i $eyh Evhadu'd-din-i Kirmani"nin Yazan


Muhammed es-Sivasi
Evhadii'd-din-i Kirmani'nin miiritlerinden olan bu yazar, eserini Xlll.
Asnn son ~eyreginde yaznntrr. Bu zatm, eserinde Evhadii'd-din'in damad1
ve kiz1 Fatuna Hatun'un kocas1 oldugunu tesbit ettigimiz Ahi Evren Hace
Nasirii'd-din'den bahsetmesi gerekirdi. Fakat oyle goriiniiyor ki, Ahi Evren
iizerindeki iddetli siyasi ve fikri baskidan dolaY' onu ismen anamamltrr.
Ancak birka~ defa isim vermeksizin ona iaret etmi oldugunu goriiyoruz.
Bu eserde Bagdad'da Evhadii'd-din ile tanitrrddigt bildirilen ve "Da-
nimend-i Rumi" diye andan 153 z~tm filozof Hace Nazirii'd-din Mahmud
oldugunu isbat edecek deliller bulunmaktadrr. A}'Ill yazar Hace Nasirii'd

tso MUsameretU'l-ahbar s.75.


tst Menakibii'l-kudsiyye, s 169.
tsz MUsameretU'l-ahbar,.s.91.
tSJ Menakib-i EvluldU'd-din-i Kirmani, s.l58.
Ahi Evren-Mrolana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 75

din'nin ei alan Fatma Hatun'dan bahsederken: bir Magal'un elinde esir bu-
lunan Fatma Hatun'un Sel<;Uk!u Dmerast tarafmdan esaretten kurtanbp
Kayseri'ye getirildigini (658/1260), kendisine nerede ikamet etmek istedigi
sorulunca a da "Babamm arkadalanrun yaadlklan kuliibede yaamak is-
terim" demi ve oraya giinderildigini ve a kuliibede yaamaya baladtgmt
bildirmektedir. Bu yazar Muhammed es-Sivasi ala}'l ~ak iyi bildigi halde
Fatma Hatun'un Krrehir' de bulunan kacas1 Ahi Evren Hace Nasirii' d-
din'in yanma gittigini ifade etmekten ~ekinmitir 154 Dstelik bu eser te'lif
edi!digi srrada Fatma Hatun hayatta idi. Ancak "Velilyet-nilme"den ve ~J.k
Paa-zade'nin "Tevarih-i Al-i Osman"rndan Fatma Hatun'un Krrehir'e git-
mi oldugunu ogreniyoruz.
Gene ayru yazar Kayseri' de Dabbaglar(Dericiler) Mahallesi'ndeki mes-
cide bitiik alan bir ev ve hanikah bulundugunu, bu evde ~yh Evhadii'd-
din'in ehl-i haremi (Yani ktzt Fatma Hatun) bulundugu i~ a evde ikamet et-
tigini bildirdigi halde bu ev ve hanikahm kime ait aldugunu kaydetmemi-
tir155. Ahi Evren tarih ba}'lffica debbaglarm piri olarak bilindigine ve biitiin
Fiituvvet-name ve Ahi ~ere-namelerinde anun debbaglann piri aldugu ka-
yith alduguna gore bu ev ve zaviyenin Ahi Evren'e ait alduguna hiikmet-
memek miimkiin degildir. Giiriildiigu iizere bu yazar da soziinii ettigimiz
baskllardan otiirii Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in achru anamamttrr.

d. el-Evamirii'l-Ali'l:iyye (ibn Bibi)


Tiirkiye Sel<;Uklulan devrinin en tarunrru tarih~isi alan ibn Bibi de ese-
rinde I. Alaii'd-din Keykubad'a eser ithaf eden ilim adarnlanndan bahse-
derken isim zikretmekten ka~mnutrr 156 Hatta ibn Bibi'yi boyle ketum dav-
ranmaya iten ami!, Hace Nasirii'd-din' den bahsetmeyi sakmcah gomii al-
masidtr. Hace Nasirii'd-din'in, Sultan Alaii'd-din'e dort eser ithaf ettigini
tesbit etmekteyiz. Durum bOyle alunca ibn Bibi bir ~agui zamiri ile isimleri-
ni vermedigi yazarlardan birinin de Ahi Evren Hace Nasirii' d-din aldu-
gunda iipheye mahal kalmamaktadrr.

154
Menalab-i EvhndU'd-din-i Kimani, s.71.
155
Menabb-i EvhadU'd-din-i Kimani, s.70.
tSii el-Evamiril'l-aldiyye s.307.
7 6 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

e. Fiituvvet-niime-i Niisrri
Biitiin Ahi ~ecere-name ve Fiituvvet-nameler'inde ve hatta bazt tarih-
lerde ve Menaktb-namelerde Ahi Evren, "Ahilerin sultaru" diye arulmakta-
drr. Bu baktmdan VII (XIII). Asrm sonlarmda Tokath Nasrru'd-din Vaiz "Fii-
tuvvet-name"sinde isim vermeksizin "Ahilerin sultaru" dedigi, medhedip
rahmet diledigi, kendisiyle gorii~iip intisab ettigini bildirdigi ki~inin de Ahi
Evren Hace Nasirii'd-din olduguna inamyoruz 157 0 donemde ya~ayan baz1
yazarlarm Ahi Evren'e muhalif olduklan bilinmektedir. Fakat Tokath Nasui
ona muhalif biri degildir. Buna ragmeri gene de a<;tk olarak onu anmaktan
<;ekindigi goriihnektedir.

f. Anonim selfUk-name
Ahi Evren Hace Nasirii' d-din uzun siire saray mektebi olan Konya'da-
ki "Gulam-hane"de muallirnlik yaphgt i<;in ona "Lala" deniliyordu. Bu yiiz-
den onun muallirnlik yaphgt Gulam-hane "Hanikah-Lala" olarak aruhn!~
hr"8. Mevlana da onu Mesnevi'sinde birka<; defa Lala diye annu~hr" 9 Bu
mukaddeme bilgilerle Anonim Selruk-name'ye bakhgtmiZda II. izzii'd-din
Keykavus' a suikast planlayan Emir Has Ogt!z ile Esedii'd-din Ruzbeh'in ol
diiriilmelerinde onernli bir rolii bulunan "Lala"mn Ahi Evren Hace Nasi-
rii'd-din oldugtl anla~thnaktadrr 160 <;:iinkii bu tarihte (646/1248) Ahi Evren
II. izzii'd-din Keykavus'un veziri idi. Vezir olarak Ahilerle birlikte bu <;ok
onemli i~i planlann~hr. Anonim Sel<;uk-name'nin yazan burada onun adnn
anma~ II. izzii' d-din ile isti~are eden Lala diye zikrehnektedir.

V. AHi EVREN'iN ur.; ESERiNiN EL YAZMASI NUSHALARININ


DURUMU
~eyh
Nasirii'd-din Mahmud, hi<;bir eserinde adrm anmadtgt gibi men-
sup oldugtl Melamet me~rebindeki iyiliklerini gizli tuhna anlaY'~' veya te
vazuundan otiirii adrrun gizli kahnasma ozel bir itina goste~tir. Bu velud

ts 7 Fiituvvet-name-i Ndsirf, s.56-57.


158 Bu dOnemde Selr;uklu Gulam-hanelerine Hanikah-1 Sultani deniliyordu. Konya Harukah-1 Sul-
tani'si Merkez Bankas1'run babsma d~iiyordu. Bkz. Memikzbii'l-Oriftn, I, 188-190.
t59 Mesnevf, II, 310.
,., Tdrih-i Al-i Selruk, N1r. Nadire Celiili, Tehran 1999, s.94-95.
Ahi Evren-Mevllinli Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 77

ve ~ok yonlii yazann uslub ve anlabm tarz1, eserlerindeki konu benzerligi,


i~ledigi konulan a~Ikla~ metodu, bu eserlerin yazma niishiilanrun duru-
mu, miistensihler tarafmdan eserlerin bama yaz!lan kaYitlar, gerek kendi
eserlerinden ve gerek bakalanrun iir ve sozlerinden ahid gostermesi, ba-
~mdan ge~en baz1 olaylara ortiilii olarak deginmesi ve eserlerini baz1 devlet
adainlanna ithaf etmesi gibi hususlar, baka eserlerini tesbit etmemize vesi-
le olmutur. Bu eserlerden baz!lanrun baka yazarlara mal edilmege ~ahIl
dig., baz!lanrun da anonim bir eser olarak bir veya iki niisha halinde el-
yazmasl eser ihtiva eden kiitiiphanelerin izbe ki\elerinde giiniimiize kadar
geldigi anlaIlmaktadrr.
Ancak burada sadece ~anda soziinii ettigimiz ii~ eserin el yazmas1
niishalanrun durumunu ve muhteviyatuu sunarak hem bu ii~ eserin bir
~ahsa ait olduklan gosterilecek, hem de ~yh Nasiru'd-din Mahmud el-Ho-
yi'nin eserleri olduklan teyid edilecektir. Boylece Ahi Evren Nasiru'd-din
Mahmud'un eserlerine nas!l ulahguruzi da gostenni olacag.z.

1. Menabic-i Seyfi (el-Menahic:U's-Seyfiyye)


iman ve islam dini esaslaruu, itikadda E'ari, amelde !;iafii Mezhebine
gore anlatan bu eseri, daha once Ahmed Ate "Konya Kiitiiphanelerinde
Baz1 Miihim Yazmalar" adh makalesinde 161 H. Ritter ise, "Filologika"da162
yazan bilinmeyen (anonim) bir eser olarak taruhrulard!. Eser iizerinde yap-
ng.m.z inceleme ve arahrmalar neticesinde Ahi Evren ~yh Nasiru'd-din
Mahmud'un eserlerinden oldugu anlaJlmi bulunmaktadrr. !;iimdi bu eseri
nas!l Ahi Evren'e nisbet ettigimizi belirtelim.
Evvela bugiine kadar el-yazmas1 eser ihtiva eden kiitiiphane ve kiitiip-
hane kataloglanru taramalanm sonunda, ikisi H. Ritter ve Ahmed Ate'in
gordiikleri ve tavsif ettikleri niishalar olmak iizere sadece ii~ niishas1 bulu-
nabilmitir. U~cii niishas1 ise, Halet Efendi ilavesi (Siileymaniye) Kiitiip-
hanesi nr. 92'deki mecmuanm 1b-32a yapraklan arasmdadrr. Sadece ii~ risa-
leyi ihtiva eden bu mecmuanm tamarru bir elden ~Iknu olup, kendisinin

"' Bel/eten, Ankara 1952,XVL 121122. Buradaeserini9I>debulundugumecmua da tavsif~tir.


162
Filologika IX, Der islam, 1938, XXV, 50-56. Burada da eserin i~inde bulundugu mecmua tavsif
edil~tir.
78 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

muallim oldugunu da belirten Konya!t Ali b. Siileyman b. Yunus tarafmdan


10 Receb 660 (31 Ma}'lS 1262) ytlmda Lildik'te (Denizli) istinsah ed~tir.
Her eyden once bu mecmuada yer alan bu ii<; eser rast gele bir araya
ge~ degildir. U<;ii de ayru yazara ait oldugu i<;in miistensih bunlan bir
araya getirmitir. Zaten bu ii<; eser okununca da bir yazann kaleminden <;Ik-
ttklan rahathlda fark edilmektedir. Bununla beraber her ii<; eserde yukanda
da belirtildigi gibi yazanrun $eyh Evhadii' d-din el-Kirmani'nin miiridi ol-
duguna dair kaydm bulunuu 163 bu ger<;egi a<;Ik olarak ortaya koymaktadtr.
Diger taraftan miistensihin, eserin (Ia) sahifesine eserin adffiJ ve yazan-
ru kaydettikten sonra yazan 164
oo_,.. t"'.J .J -...fi .J ~ ~y ~ .,Jc.l ..,i ~ .J ....,.JJ AI u.J!
COkun dua ile yad etmesi onun yazan tanJyor oldugunu gostermektedir 165
Bu durumda miistensihin, eserin yazanru tesbitte hata etmi olacagma ihti-
mal vermek miimkiin degildir. Kalru ki niishanm <;ok eski olmas1 da bu
tesbitin dogrulugunu ortaya koydugu gibi yazar da eserin birka<; yerinde
admm Mahmud oldugunu irna etmitir.
"Menahic-i Seyfi"nin diger iki niishasmdan biri Fatih (Siileymaniye)
Ktp. nr. 5426'da kayttlt bulunan mecmuanm 298a-318a yapraklan arasmda-
dtr. 717 (1327) ytlmda Ankaralt Ali b. Dost-i Huda er-Rufai tarafmdan istin-
sah edilmi olup 166, ayru mecmuada $eyh Nasirii'd-din Mahmud'a (Ahi Ev-
ren) ait birka<; risale daha var. Miistensih, mecmuada bulunan biitiin risale-
lerin (31 Risale) ve yazarlannm adlanru kaydettigi halde $eyh Nasirii'd-din
Mahmud'a ait olan eserlerin yazarlanru tesbit edemedigi i<;in bu risalelerin
yazar adlanrun yerlerini (Belki bilahare tesbit ederirn diiiincesi ile) bo bt-
rakmlttr167.

"' Metali'ii/-iman'm Konya Yusufaga Ktp. nr. 4866'daki 673 (127S) tarihli niishasmm miistensihi,
niisharun Ia sahifesine eserin yazan Nasirii'd-din'in Evhadti'd-din'in miiridlerinden oldugunu
kayde~tir. Menahic-i Seyfi'de yp. 7a ve Sb (burada g~en niisha), "Tabsira"da (Nuruosmaniye
Ktp. nr. 2286, yp. 22b) Evhadu d-din-i Kirmani e15iz ~yhi, "Yegiine ~yh" gibi sllzlerle yad
edilmektedir
tM bkz. Burada levha: ll.
165 Ahi Evren'in bir siire Denizli'de bulunduguna dair rivayeUerin kaynaklarda yer almas1 (Kiin-
hu'I-Ahbar, V, 63;Ve/Jyet-tulme, s.SO) da bunu teyid etmektedir.
166 Kr. Konya Kiitilphanelerinde l!aZl Miihim Yazmalar, Be//eten, XVI, 122.
"' Fat1'h (Sa/eymaniye) Ktp. nr. 5426, yp. 2a-2b.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - , - - - - 7 9

"Menahic-i Seyfi'run diger bir niishas1 da Bursa Eski Eserler (H. <;:elebi
l<Ismi) Ktp. nr. 1184'de ka}'lth olup 756 (1355) tarihinde Kayseri'de istinsah
edilmi olan mecmuanm 45a-67b sahifelerinde yer ahnaktadrr. i~erisinde
ii~ii $eyh Nasirii'd-din Mahmud'a ait olan 17 risale bulunan mecmuadaki
hemen biitiin risalelerin yazanrun aru kaydedildigi halde (Serlevhada) bu
ii' risalerun yazarlan i~in yine bir ka}'lt konm~trr.
Bu iki miistensihin de o donemde }'llkanda belirtildigi iizere Ahi Evren
$eyh Nasirii'd-din aleyhinde siirdiiriilen ~iddetli fikri, siyasi baskllardan
dola}'l onun arum kaydetme~ olduklanna inaruyoruz. <;:iinkii bu iki miis-
tensih de zaman baknrundan Ahi Evren'e yakm bir d6nemde ya~a~Jardrr.
Bu baknndan bu iki ~ahsm Ahi Evren'i tanima~ ohnalarma ihtimal ver-
mekzordur.
~imdi "Menahic-i Seyfi''run yazan oldugu kesinlik kazanan $eyh Nasi-
rii'd-din Ebu'l-Haka}'lk Mahmud b. Aluned el-Hoyi'run Anadolu Ahi Te~ki
lah'nm kurucusu olarak bilinen Krr~ehirli Ahi Evren $eyh Nasirii' d-din
Mahmud oldugunun belirlenmesi gerekiyor.
Yazar ons6zde eserini Emir Seyfii'd-din Tugrul'a sunmaktadrr. Bu
Emir Seyfii'd-din Tugrul, ~hir Emiridir. Bu emir, I. Alaii'd-din Keyku-
biid'm haslanndan idi. Harput Kal'as1'nm fethi srrasmda I. AJaii'd-din Key-
kubad'm emri lle bur<;lara bayrag. diken oydu 168 $ems-i Tebrizi'run oldii-
riilmesinden sonra onun 6ldiiriihnesine aru ka~an ve bu ~te 6nernli bir rol
frstlenen Mevl1ina'nm oglu Alaii' d-din <;:elebi'run Krr~ehir'e yerle~tigini Ef-
liiki' den 6grenmekteyiz 169 Yine Eflaki'run eserinden, .Alaii'd-din <;:elebi'run
ogul ve tonmlannm da Krr~ehir'de ik1imet etmekte olduklan anla~t!makta
drr170. Yukanda da ~et edildigi iizere Mevl1ina'nm oglu Alaii'd-din <;:ele-

bi'nin aile ocagma donmesini saglarnas1 hususunda mektup yazarak tavas-


sutta bulunmasrru diledigi Emir Seyfii'd-din 171 , $eyh Nasirii'd-din Mah-
mud'un eserini sundugu Emir Seyfii'd-din Tugrul'dur 172 $eyh Nasirii'd-din

168
el-EvamirU'1-AMiyye, s.440. Burada ach Emir Tugru.l olarak g~ektedir.
'" Menalabu"l-Arifin, 3/412. Hikiye.
'" Ayru eser, 8/58, Hikiye.
m Mektuplar. 5.4041.
'" 34. Abbasi Halifesi en-Nasrr li Dinillah'a ~~ ayaklanmalan ba5brmak i9Jl Sultan I. Alail'd-din
Keykubad tarafmdan Ba~dat'a gonderilen ordunun komutaru bu Emir Seyfii'd-din Tu~ idi.
Bkz. el-GlmiiJ'l-muhtasar, 5.148. Harput Kal'as1'run fethi 5rrasmda Sultan Alail'd-din Keyku-
80 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

Mahmud'un Aliiii'd-din <;:elebi ile birlikte $ems-i Tebrizi'nin katledilmesin-


den sonra Kn;;ehir'e gittiklerini yukanda belir~tik. Sa'dii'd-din Mes'ud
admda bir doktor Canik'ten Un.adii'd-din adll <lhsa bir mektup yazrnakta
ve bu mektupta Ahi Mahmud'u hirnaye ettigi io;in Emir Seyfii'd-din'i saygt
ile yad etmekte ve Ahi Mahmud'a itiyak duydugunu ifade etmektedir 173,
ite bu mektupta da adt ge<;en emir Seyfii'd-din, I<rrehir Emiri Seyfii'd-din
Tugrul' dur. Yine bu mektupta adi ge~en Ahi Mahmud da hi~ iiphe yok ki,
Ahi Evren $eyh Nasirii' d-din Mahmud el- Hoyi' dir.

2. Metilliu'l-imdn
Un.an esaslanrun i!mihali mahiyetinde olan bu eser Somuncu Baba diye
tanman Hamid al-din al-Aksariiyi'nin (815/1412) oglu air Yiisuf Hakiki 174
taraftndan Tiirk~e'ye terciime edilmitir. Bu terciimede miitercim eseri Fars-
~a dan terciime ettigini belirttigi halde eserin kime ait oldugunu belirtme-
mitir175. Oyle goriiniiyor ki, yazarm eserlerinde adrru zikretmemesi, Mo-
gollarm da pliinh bir ekilde onun adrru, sanrru unutturmaya ~allmalan so- '
nucu kendisinden hemen bir astr kadar sonra eserlerinin yazan bilinmez
olmu, bu yiizden de ilerde gorecegimiz gibi her miistensih bir taktm zan ve
ihtimallerle, belki de kendi mahsulleri olarak eseri ~eitli ahtslara mal et-
milerdir. Yiisuf Hakiki'nin de terciime ettigi "Matali'a/-fmdn"m kime ail
oldugunu belirtmeyii daha o zamandan beri eserin yazannm bilinmiyor
oldugunu akla getirmektedir. Bu eser taraftmdan Tiir~eye terciime edile-
rek geni bir arahrma ve tarutma ile (Konya 1996) yaymlanmthr.
Matiili'iil-fmdn'm imdiye kadar ~eitli kiitiiphanelerde 6 ayn niishas!Dl
bulabildik. Her niishada eserin metninin dltna (serlevhaya) konulan kaytt
lardan miistensihler tarafmdan ayn ayn ahtslara mal edildigi gorillmektedir.
Bu niishalardan biri Reid Ef. Ktp. nr. 333'te kayttll ve 916 (1510-11) is-
tinsah tarihli olup, serlevhasma (49)

b.d'm emri ile sultarun sancaguu Harput Kal'as1 burcuna diken kahramarun gene bu Emir
Seyfii'd-din Tugrul oldugunu ibn Bibi haber vermektedir. Bkz. el-Evamirii'lAliiiyye. s.440.
t73 Tiirkiye Selpddulan Hakkmda Resmi Vesikalar, s.l62-163.
t14 Osmanlt Milellijleri, I, 196; Konya MevMnd Miizesi Yazmalan Katalogu, II, 345-351. '
t75 Heniiz yazma halinde bulunan bu terctimenin bilinen tek ntishas1 Haa Mahmud Ef. (Silleynta
niye) Ktp. nr. 2974'te ka)'lth olup, 913 (1507-8) istinsah tarihlidir. .
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 81

"..sjl.)l WJ.'ll y...il d--!"il ~ ..,_.t;S"


ciimlesi yazilarak Fahru'd-din er-Rilzi'ye (606-1209) ait oldugu belirtillyor.
Evvela bu niisha <;ok eski bir niishadan, <;ok s!hhatli bir ekilde kopya
edildigi biitiin " ...s " lerin " ~ " eklinde ve makabli miiteharrik biitiin ",,
!ann da "":!' olarak Hicri VII. asrr ve oncesi imlasmm aynen ve dikkatli bir
~ekilde muhafaza ediliinden anlaIlmaktadrr. ikinci olarak da bu niisharun
i~inde bulundugu mecmua i<;erisinde ~yh Nasirii'd-din'in "Tabsira" nam
eseri de Fahru'd-din-i Razi'ye mal edilmi olup, bamda da ~yh Nasirii'd-
din tarafmdan terciime edildigine kani oldugumuz Fahru'd-din-i Rilzi'nin
"Kitiibii'l-Hamsfn fi usuli'd-dfn" adlt eserinin fars<;a terciimesi bulunmaktadrr.
Oyle goriiliiyor ki, mecmuarun bamdaki eserin Fahru' d-din-i Razi'ye ait
oluundan diger iki eserin de ona ait olacagt zanru ile bu kay:tt konmutur.
Kald1 ki, Razi'nin bu isimde bir eseri hi<; bir yerde kay:tth degildir 176
Ote yandan Pertev Paa (Siileymaniye) krp. nr. 606' da kay:tt!t, 1063
(1555-56) tarihinde istinsah edilmi olan niishasmda ise, gene serlevhaya
(106b)
"w..ly<;l, WJ.>!I ~ wL.;"il ~ w..t....... ...s ..iJl-UJY: "-!1-.J U~l"
ibaresi yazilarak Nacmii'd-din-i Daye'ye {654-1256) ait oldugu ileri siiriil-
miitiir. Bu niisha iizerinde yapbguruz inceleme sonunda miistensihin eseri
biiyiik Ol<;iide tahrif ettigini, uzun ilaveler ve hazifler yapbguu tesbit ettik.
Bu itibarla bu niisharun bamdaki kaydm tamamen miistensihin mahsulii
oldugu ve hi<; bir esasa dayanmad!gt sonucuna varmak gii<; degildir. Bu-
nunla beraber Necm-i Daya'nin de bu isimde bir eseri hi<; bir yerde kay:tth
degildir 177
Eserin Topkap1 Saray:t Miizesi Kiitiiphanesi Emanet Hazinesi ktsmm-
da, nr. 1772'de kay:tth ve 961 (1553) istinsah tarihli niishasmda kapak sahife-
sine (144)

176
lhbarU'l-ulama bi ahbliri'l-hukamil, s.l90-192; Tabakatii'l-atibba,IT, 29-30. Faluii'd-din-i Razi ve eser-
leri i>ffi aynca bk. Brockelmann, Gal, l, 506-508; Suppl, I, 92().928.
177
Neon al-din-i Daya ve eserleri i\in bk. Brockelmann, GAL, I, 448; Suppl., I, 804, Mirsadii'l-ibiid,
M. Emin Riyiihi n"'lrindeki Girl~ (fahran 1366), s.%-53.
82 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

eklindeki cfunle yazilarak eserin Sadru' d-din el-Konavi'ye ait oldugu belir-
tiliyor178. Oysa, Konevi ve eserleri iizerinde arabrma yapanlar onun bu
isimde bir eserinin oldugunu tesbit etmernilerdir 179 Konevi'nin vakfettigi
eserler arasmda "Matali'iil-fman"'rn bir niishasmm bulunmu olmast, bu
eserin Konevl'ye ait oldugu fikrinin ortaya ~lkmasma sebep oldugunu dii-
iiniiyorum180. Rahrnetli hocam H. Ziya 01ken'in miitalaa ettigi ve fakat gii-
remedigimiz niishada da eserin Konevi'ye isnad edildigi anlaIlmaktadrr 181 .
Mattlli'iil-fman't ilk defa tarutan merhum A. Ate, onun Nasirii'd-din-i Tft-
si'ye ait oldugunu belirtrnitir 182 Fakat eserin Tftsi'ye ait olduguna dair
eserde herhangi bir kaytt bulunmadtgt gibi, Tftsi'nin de bu isimde bir eseri
bilinmemektedir. Tftsi ve eserleri hakkmda geni aratrrmalarm mahsulii
olan aagtda adlan ge~en her iki eserde de Tusi'nin bu isimde bir eseri tesbit
edilmi degildir 183.
Esasen eserin konusu giiz iiniine almacak olursa mezheb itiban ile ii
olan Nasirii'd-din-i Tftsi'nin bunu yazmt olamayacag, a9k~a anlaIlabilir.
<;:iinkii eser tamimiyle ehl-i siinnet anlaytma uygun bir ekilde kaleme
almmthr 184.
Esas iizerinde duracagtmtz ve Konya Yusufaga Ktp. nr. 4866'da kaytth
bulunan niishasma gelince: 21 Ramazan 673 (20 Mart 1275)'de istinsah
edilmi bulunan bu niishanm bama (!) eserin miiellifi i~ U kaytt bulun-
maktadrr185;
L:...ll 1!""
~ 'I J ~I J'"'U
UI, .)A .)'I V--" 1!""
...,........
..::.'I,...
-''. -
-' .)'I "'""'' .nL. w~
' "I C'- ,
J .!.!\ .u.. wW....; ....S.;I.,>.JI _,....1 JJ11 ~.;~1.} ylS ~ .J.I ~.;~I J ~I ""'JI ,'UJ'JI yl.l
.o.;I,A,:.,.J~

178 Topkapt Sarayt Miizesi KiitUphanesi TUr'/q'e Yazma Eserleri Katalogu, II, 340.
179 Sadreddin Konevi ve Eserleri. ~arkiyat Me,. II, 63-90; Sadreddin Konevf'nin Felsefesinde Allah, Kai-
nat ve lnsan, (Onsozii), s.19-23; Brockelmann, GAL, 1,450; Suppl., L 807-808.
180 Konya Tarihi, s.502i Fatih Devrinde Karaman Eydleti Valaflan Fihristi, s.12.

tst Tiirk Tefekki.irii. Tarihi, II, 143.


182 Konya Kiitiiphanelerinde Baz1 Mi.ihim Yazmalar, Belleten, XVI, 113.
183 Modarris Razavi, Ahvdl u Osar-i Haca Na~fril'd-dfn-i TUsf, Tahran 1334; Tllsi'yi anma miinasebe-

tiyle Tahran'da dtizenlenen ve 6-12 Hordad 1335 tarihlerinde icra edilen konferanslar serisini
ihtiva eden Y<id-nama-i Haca Na~irii'd-din-i TUsi, Tahran 1336. Aynca Ttisi'nin eserleri in bk.
Brockelmann, Suppl., 1,924-933.
'"' Msl. Bu eserin bir yerinde (Hale! Ef. havesi Ktp. nr. 92, yp. 4b) Hz. Ebu Bekr'den "~iddiku'\Ek
ber" diye sOz etmitir. Bir ba~ka yerinde ise (yp. 15b) Kitap, Siinnet, Klyas ve tcma-i Ummet'e
uymarun zaruri oldUguna kaildir.
tss Bk. Burada Levha, I
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 83

Bu kaytt, bu eserin $eyhii'l-Me~ayih Kutbii'l-Evtiid Evhadii'l-mille ve'l-


din ~eklinde tesmiye edilen Evhadii' d-din'in -ki, Evhadii'd-din-i Kirmaru
oldugunda ~iipheye mahal yoktur- miiritlerinden Seyyidii'l-Muhakkikin
~yh Nasirii'd-din'in eserlerinden oldugu belirtilmektedir. $eyh Niisirii'd-
din ise bu c;ahmarruza konu olan $eyh Nasirii'd-din al-Hoyi'den ba~kas1
olamayacag. bedihidir. Bu son kaytt, digerlerinden 250 sene kadar daha eski
ve biiyiik bir ihtimalle Konya ve civannda 186 ve Konevi'nin daha hayatta
oldugu veya heniiz oldiigu bir srrada istinsah ed~ olmas1 bu tesbite iti-
maduruzi arthrmakta veya en azmdan bu eserin Konevi'ye ait olmad1j9.ru
kesinlikle ortaya koymaktadrr. Sonuc; olarak bu kayttta "Metali'iil-iman" adh
eserin yazan olarak adi gec;en Seyyidii'l Muhakkikin Nasirii'd-din'in, "Me-
nahic-i Seyfi"nin yazan olan Ebii'l-Hakaytk Nasirii'd-din Mahmud ile aytU
ki~i oldugu anla~Ilmaktadrr. Kiinye ve Jakablann aytU olu~u bunu goster-
mektedir.

3. Tabsira
Allah'm birligi, sifat ve fiilleri ile peygamberlik ve maiid meselelerini
konu edinen bu eserin tam ad1 "Tabsiratii'l-mubtedf ve tezkiretii'l-muntehf"
olup, daha c;ok klsa ad1 olan "Tabsira" ile t~trr. Asrrlar boytmca ba~ta
Sadru' d-din Konevi olmak iizere muhtelif kimselere isnad edilege~tir.
Bugiine kadar yerli ve yabanc1 kiitiiphanelerde 32 niishasrru tesbit ettik187
Tiirkiye kiitiiphanelerinde bulunan 23 niishayt gozden gec;irdik. Bu niisha-
lardan en eski 5 niisha haric;, diger niishiiliinn c;ogunda eser metninin d1~ma
ya miistensih veya miistensihlerden sonra yaz~ kayttlarda eserin Sad-

1116
Bu kanaatimiz, ach g~en ve eserin la sahifesinde bulunan vaktf kaydmda niisharun Konya'da
uzun sen.eler kadthk. yap~ ve ~itli eserler v~ olan Kazi Seracu'd-din el-Urmavi'nin
(682/1283) torunlanndan oldugu belirtilen Badru'd-din Mahmild tarahndan Konya dahilinde bu-
lunan "Medresetii'l-Atabakiyya'"ye vakf~ oldugunu belirten kayda dayanmaktad!r. Hatta
bu niisharun Kazi Seracti'd-din el-Urrnevl tarahndan meydana getirildigini tahmin ediyoruz.
187
Osman Ergin, "Sadreddin Konevi ve Eserleri" adli makalesinde (;iarkiyat m~., II, 76) Tabsi-
ra'run 19 niishasmm yer, (kiitiiphane) ve numaralanru vermektedir. Ancak onun Ayasofya Ktp.
nr. 1963 ve 2349'da gOsterdigi eserlerin Tabsira olmadlgrm. tesbit etti.k. Geriye ka1an 17 niisha-
smdan ayn olarak Ayasofya Ktp. nr. 4819; Halet Ef. Uiivesi Ktp. nr. 92; Re~id Ef. Ktp. nr. 333;
Konya Mevliinii Miizesi Ktp. nr. 2888 5909 Ahmed Fahri Bilge Ktp. nr. 54 ve ~i kiitiiphanem-
deki niisha olarak alb niishast da tarafuruzdan ortaya Qkanldt. BOylece E. Blochet Katalogu'nda (L
100) tavsif edilen niisha ve M. Mahdi es-Sayid Hasan-i Milsavl'nin "Ztyl-i 'z-Zunan" (Iahran
1967, s.27)'da haber verdigi Tebriz'deki niisha ile Ahmed Mtinzevi'nin tarutbgt (Fihrist-i Nilshaha-i
Farsi, Tahran 1349, ll, 1072-1073) alb niisha ile birlikte eserin niisha adedi 32'ye 9kmaktadrr.
84 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikilil BAYRAM

ru'd-din Konevi'ye ait oldugunu belirten ifadeler bulunmaktadtr. Katip <;:e-


lebi de eseri, yazma niishalanna istinad ederek Sadru' d-din al-Konevi'ye
mal etmekle beraber bazt niishalanrun sonunda kitabm $eyh Nasiru'd-din
el-Muhaddis'e ait oldugu eklinde kayttlarm bulundugunu da tesbit etmi-
tir188. Oyle anlathyor ki, Katip <;:elebi'nin haber verdigi niishillar Tabsira'nin

en eski niishalan idi. Fakat imdilik o niishalardan birine rastlayamadtk.


A ynca eseri Sadru' d-din Konevi'den baka ahtslara mal eden niishalanna
da rastlanmaktadtr.
Mesela; Sultan Muhammed Fatih'in hususi kiitiiphanesine ait oldugu-
na dair kaydt da ihtiva eden, Ayasofya Ktp. nr. 1692'de kaytth bulunan
niishanm 2 sahifesinde
._;J ~I 1.-"' ........ "'!;-<'' .J'-"1-'.ut..J U!
I
1 1.!..::.\il..... ()A
<sO"'""'
-. <.>.1--" J - J ._;.,;.Ji;
.
eklindeki kaytt, eseri Kazi Nasirii'd-din el-Beyzavi'ye isnad etmektedir. ilk
baktta bu isimle, tanmml miifessir Kazi el-Beyzavi (685/1286) kasdedil-
digi bellidir. Bu kaydm, Tabsira'nin gerc;ek sahibi $eyh Nasirii' d-din'in kim-
ligini tahkik etme gayretinden dogan bir yanthnadan kaynaklandtgt kuv-
vetle muhtemeldir.
Diger taraftan eserin Reid Ef. Ktp. nr. 333'te kaytth 916 (1510-11) istin-
sah tarihli niishast, yazann "Matali iil-fman" adh eseriyle bir arada olup ser-
levhasma (79)
._;JI)I UJ.'ll ft.il~lfo _, ._;.u;..llo~
kaydt konularak Fahrii'd-din-i Rilzi'ye mal edihnektedir. Tabsira'nin bu niis
hasmm da ic;inde bulundugu mecmuanm bamda biraz ilerde bahsettigimiz
$eyh Nasirii'd-din tarafmdan terciime edildigine kani oldugumuz Fahru'd-
din-i Rilzi'nin "Kitabii'l-hamsfn fi usuli'd-dfn" adh eserinin tercemesi bulun-
maktadrr. Mecmuanm bamda yer alan eserin, Rilzi'ye ait oldugu diiiiniile-
rek aytU mecmuanm ic;erisinde bulunan ve ~eyh Nasirii'd-Din Mahmud'a
ait olduklanru kat'i olarak tesbit ettigimiz "Tabsira" ve "Matali'iil-fman"'rn
da ona ait olabilecegi zanru ile bu iki eserin de bama yttkanda goriildiigu
iizere Fahrii'd-din-i Rilzi'ye ait olduklanna dair kayttlar konulmutur.
Tabsira'nm $eyh Nasirii'd-din'in eserlerinden "Meniihic" ve "Matdli'iil-
fman" ile bir arada bulunan ve 660 (1262) ythnda Konyah 'Ali b. Siileymiip b.

'"' Kalf u'z-zunan, L 337-338: 90


Ahi Evren-Mevlilnil Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 85

Yfmus tarafmdan Ladik' de (Denizli), istinsah edilen niishasmda bu eserin de


diger iki eserle beraber $eyh Nasirii' d-din Abii'l-Hakayik MahmO.d b. Ahmed
el-Hoyi'ye nisbet edildigini az once belirttik189 Bu tesbitin dogrulugunda
iipheye mahal olmadigt a~Iktrr. Sadru'd-din el-Konevi'nin Oliimiinden 13
)'II once ve Konyali birisi tarafmdan istinsah edilmi olmas1, en azmdan ese-
rin Konevi'ye ait olmadguu kat'i olarak isbat eder. Kald1 ki, Eflaki, bu $eyh
Nasirii'd-din'den bahsederken: "Tabsira'nin sahibi idi" diyor 190 Tabsira'nin
bu en eski niishasmm serlevhasma yaldiZia ve iri harflerle J'-'>i' (Tabsire) la-
191
ZI yaziidigtna gore daha o zamandan beri eserin klsaca "Tabsira" diye
mehur oldugt1 anlaIlmaktadrr. Bu bakundan Eflaki "Tabsira" lafz1 ile "Tab-
siratii'l-mubtadf ve tezkiretii'l-muntahi'yi kasd etmi ohip, yazarmm da $eyh
Nasiru' d-din oldugunu sarih olarak ifade etmitir.
Biitiin bunlar, Tabsira'nm Sadru'd-din-i Konevi'ye isnadmm tamamen
Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'e muhalif ~evrelerin mahsulii olup, Kone-
vi'den 140 sene sonra ortaya atlimi ve yaylimi oldugunu gosterrnektedir.
Buna sebep de eserin Konya ilirn muhitinden c;Ii<nu ollnas1 ve Sadru'd-din-i
Konevi'nin fikriyatml ihtiva etmesinden ileri gelmesi olsa gerek. Bu soyle-
diklerimize ilaveten bir hususu daha belirtmek yerinde olacaktrr. Matali'iil-
iman ile Tabsira kitaplan karIlatrrilacak olursa yazrrruzm bamdan beri
soylenerlier bilinmese dahl bu iki eserin bir ahsm kaleminden ~Ikhgtna ra-
hat~a hiikmedilebilir. <;:iinkii her iki eser arasmda gerek mevzu ve tertip ba-
knrundan, gerek dil, iis!O.p ve kullanlian tabirler bakrrnmdan olsun, tam bir
benzerlik vardrr. Bundan baka Matali'iil-iman'da ge~en pek ~ok iir aynen
Tabsira' da da g~ektedir.
Tabsire'nm Nuruosmaniye Ktp. nr. 2286'da 689 (1290) istinsah tarilili,
Ayasofya Ktp. nr. 4819'daki 730 (1329) istinsah tarihli eski niishalarmda ese-
rin yazanru belirten bir ka}'lt bwunrnadigt halde ilk defa 830 (1427) ve daha
sonra istinsah edilen niishalarm ~ogunda eseri Konevi'ye nisbet edilmi bu-
luyoruz. Biraz once de gordtigumiiz gibi Katip <;:elebi de bu yazma niisha-
lara dayanarak eseri Konevi'ye nisbet ettigi gibi 192 Tabsira'Y' "Tekmiletii't-

189
Bk. Burada Levha I. 1

'" Merulkib al-.!rifin, IT, 188


191
Bkz. Burada Levha, V.
192
Ktlffii.'z-zuntln, 1,338.
8 6 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikail BAYRAM

tarfka ve ta'rifatii'l-hakika" ad1 ile terctime eden Galata Mevlevihanesi postni-


~ini Ahmed Remzi de onun Konevi'ye ait oldugunu kabul etmitir
193
.Son
zamanlarda gerek iilkemizde ve gerek yabanc1 ii!kelerde yapuan ilmi ara-
brmalarda da gene eserin yazma niishalanna ve Katip <;:elebi'nin kaydma
dayanilarak Konevi'ye isnad ed~tir 194 Bu eser tarafundan Tiirk~e'ye ter-
ciime edilerek eser ve yazan hakkmda ge~ inceleme ve ara~brma ile ya-
yml~bri95.

4. Bu Uf Eserln Ortak Ozellikleri


$imdi bu eserin ortak ozelliklerini gostererek "Menahicii's-Seyji",
ii~
"Matfili'iil-fmfin" ve "Tabsira"nm bir ki~i tarafmdan, yazildiguu yani her ii~
eserin de $eyh Nas!rii'd-din el-Hoyi'ye ait olduklarmi gosterelirn. Bu hu-
susu a~Iklarken Fars dill ve edebiyab miitahasSISI oldugumu da habrlabnak
isterirn. <;:iinkii bu ii~ eseri, edebi ozellikleri bakunmdan kar~ua~brmam ge-
rekrnektedir.
1-Bu ii~ eser dil, iislup, tertip ve konu baktmmdan birbirlerine o kadar
benziyorlar ki, bir okuyu~ta bu benzerligi fark ebnemek irnkans!Zdrr. bzel-
likle dil ve iisluplan bu ii<; eserin bir kalemden ~bguu ~iipheye mahal
ka!mayacak ~ekilde ve gayet a~Ik olarak gostermektedir.
2- Her ii~ eserde dii~iince yapiSI ayru oldugu gibi, eserlerde bir~ok
m~terek konular bulunrnaktadrr ve bu konulann izah ed~inde ayru ciim-
le ve ifadeler ve hatta ~iirler kull~br,
3-Her ii~ eserde de pek ~ok beyt ve rubailerle is~hadda bulunulmll-
tur. Bu ~iirlerden c;ok azmm yazar!armi tesbit edemedik. Her ii<; eserde de

19 3(184) Bu tercemenin miitercimin kendi el-yaztSt (eserin asll ile bir arada) ile ya.ztlnuc iki niishast
istanbul Belediye Ktp. (Osman Ergin boliimil) Nr. 88 ve 327'de, bir niishas1 da Konya MevlanA
Miizesi Ktp. Nr. 5909'dachr.
"' Msl. Bk. Turk Tefekkiirii Tarihi, II, 142; Sadreddin Konevi ve Eserleri, ~kiyat Mec. II, 76; Anadir
lu'da Fars(a Eserler, Tilrkiyat mec. VII-VIII, 113; Tilrkiye KUW:phanelerindeki Bazt Yazmalar,ls-
Mm Tetkikleri Ensititilsii Dergisi, ll, 87; Sadreddin K.onevf'nin Felsefesinde Allah-KAinat ve lnsan (Gi-
rij), s.21; 'Abu Sa'id Abi'l-Hayr'in c;:ihil Makfun'1, islam llimleri Enstitiisii Dergisi, I, 84, 86;
ReyhnnatiJ'l-edeb, I, 4,66;Tan7t-i nazm u nasr, I, 79; Brockelman, GAL, I, 450; Catalogue des
Manuscrits Persans de la Bibliothique Nationale, 1,100.
195 Ahi Evren, Tasauvuft Dii~Uncenin Esaslan, (Terctime, inceleme ve Ara~hi'ina), Mikail Bayrarn..

Ankara 1995.
Ahi Evren-Mevlllnfi Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ __..:._ _ 87

istihad ic;in kullarulan giirlerin biiyiik ~ogunlugunun Hakim Saniii ve Evha-


dii'd-Din Kinnaru'ye ait oldugunu tesbit ettik.
4- Daha onemli olan bir husus da gudur: "Menahic-i Seyfi"de ge~en 24
par~a ~iirden (Beyt ve Rubai) sadece 6'st hari~, geriye kalan 18'i diger iki
eserde de buhmmakta ve ayru fikir ve maksat i~in gahid gosterilmektedir.
5-Her ii~ eserin yazanrun Evhadii' d-din'in miiridi olduguna dair kaytt-
lann bulunugu 196
6- Nihayet bu ii~ eserin en eski niishalanrun bir mecmua i~erisinde olugu
ki, Konya Yusufaga Ktp. nr. 4866 ve Re9id Ef. (Siileymaniye) Ktp. nr.333'de
kaytth eski mecmualarda da sadece $eyh Nasirii' d-din'in ii~er eseri bulun-
maktadrr. Bu durum da bu ii~ eserin ayru yazara ait oldugunu gostermek-
tedir.
Biitiin bunlar bu ii~ eserin de $eyh Nasirii'd-din'e ait oldugunu izah ve
isba! edecek mahiyettedir. Zaten bu ii~ eseri ihtiva eden mecmuanm miis-
tensihi Konyalt Ali b. Siileyman, mecmuanm I sahifesine koydugu kayttta
Mentlhici-i Seyfi'nin $eyh Nasirii'd-din'e ait oldugunu yazdtgt halde diger
iki eser i~in boyle bir kaytt koyn:tadtgma gore, mecmuanm bagmda bulunan
kaydt diger iki risaleye de lemil e~ oldugu veya boyle diigiiniildiigu
gayet a~tktrr.

VI. AHi EVREN $EYH NASiRU'D-DiN MAHMUD'UN DiGER


ESERLERi
Bu giine kadar Ahi Evren iizerinde siirdiigiirniiz ~a~malar neticesinde
onun 20'ye yakm eserini tesbit e~ bulunuyoruz. Bu eserlerden ii~ tanesi-
ni nastl tesbit ettigimizi ve bu eserlerin Ahi Evren'e nisbetlerini genig olarak
sunduk. Diger eserlerini nastl tesbit ettigimizi ve bu eserlerin onanisbetini
nastl delillendirdigirnizi a~tklamak, bu ~~manm hacirnce birka~ misli da-
ha biiyiirnesine sebep olacak kadar geni bir konu oldugundan burada bu
eserler hakkmda ktsa a~tklamalarla yetiniyoruz.
Hace Nasirii'd-din Mahmud, hi~bir eserinde adtru anmadtgt gibi men-
sup oldugu Melamet megrebindeki iyiliklerini gizli tutma anlaytgt veya te-

196
Menahic-i seyfi, Halet Ef. ilivesi Ktp. Nr. 92, yp. Sa; Tabsira, Nuruosmaniye Ktp. Nr. 2286, yp.
22b; Metali'iil-tnuln, Konya Yusufaga Kip. Nr. 4866, yp, Ia.
88 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikilil BAl'RAM

vazuundan iitfuii admm gizli kalmasma iizel bir itina giistermitir. Bu velud
ve ~ok yiinlii yazarm iislilb ve anlatun tarzt, eserlerindeki yazma niishalan-
nm durumu, miistensihler tarafmdan eserlerin bama yazt!an kayttlar, ge-
rek kendi eserlerinden ve gerek bakalanrun iir ve siizlerinden ahid giis-
termesi, bamdan ge~en bazt olay!ara degmmesi ve eserlerini bazt devlet
adarnlanna ithaf etmesi gibi hususlar, baka eserlerini tesbit etmemize vesi-
le olmutur. Bu eserlerden bazt!anrun baka yazarl~ra mal edilmege ~al!t!
dtgt, bazt!armm da anonim bir eser olarak bir veya iki niisha halinde el-
yazmast eser ihtiva eden kiitiiphanelerin izbe kiielerinde giiniimiize kadar
geldigi anlat!maktadrr.
Bilindigi gibi Kiisedag yenilgisinden (1243) sonra Tiirkiye Sel~ulan
Devleti Mogollann hakimiyeti altma girdi. Bu tarihten sonra Anadolu'da
Mogollara ve Mogol yan!ISI iktidarlara karI direniler baladt. Ahi ve
Tiirkmen ~evrelerin balathgt bu halk hareketirtin iinde gelen lideri Ahi Ev-
ren ~yh Nasirii'd-din Mahmud olmutur. Oliinceye kadar bu iktidarlar ile
miicadele etmi ve siyasilerin iinde gelen hedefi olmUtur. Nihayet 1261 yt-
lmda devlet tarafmdan Krrehir'de iildiiriilmiitiir. Bundan sonra Mogollar
ve Mogol yanhs1 siyasiler onun aduu, sanmt unutturmak i~ eserlerini ba-
kalanna ait giistermeye c;ahillllardrr. Devrin yazarlan iizerinde baskt yara-
tarak halk arasmda yaytlml bulunan birc;ok eserlerini imha etmilerdir. Bu
yiizden bazt eserleri giiniimiize gelmemitir. Bu basktlardan iitiirii devrin
yazarlan eserlerinde ondan ancak iirtiilii ve imah bir ekilde ba!ISedebilmi-
lerdir. "Ahlak-i Nasirf", "Go~ayi~-nfime", gibi baz1 es'i'rleri ve Sadru'd-din Ko-
nevi'ye yazdtgt mektuplan adaI olan Hace Nasirii' d-din-i Tusi'ye mal edil-
mitir. Bu konuyu "Hace Nasfril'd-din-i Tusf'nin lntihalczlrgt" adh ayn bir ma-
kalede ele aldtgtmtzi da burada hatrrlatmak isterim. Durum iiyle giisteriyor
ki, siyasiler ve muariZlan, Ahi Evren Hace Nasiru'd-din'in eserlerine, kiSa
mukaddimeler veya Ser-levhalar yazarak, muasrn olan yazarlara nisbet et-
meye c;allrmlardtr. Bu ilem XIV. Asnn ortalanna kadar siirmiitiir. Bura-
da isirnlerini sualayacagtm eserlerin el-yazmas1 niishalan bu gerc;egi ortaya
koymaktadrr. Ancak burada her eser!e ilgili olarak bu ilernlerin nast! yiirii-
tiildiigiinii detay!an ile sunmam miimkiin degildir.
Ahi Evren-Mevlilnil Miicadelesi ----------------89

1. Letilif-i Giyiisiyye
Dort cild olan bu eserin 1. cildi Felsefe, 2. cildi Ahlak ve siyaset, 3. cildi
Filch 4. cildi dua ve ibadet hakkmdadrr. Bir niishas1 (1. cild) Mevlana Miize-
si Ktp. nr 1727'dedir.Bir niishas1 da Edime Selimiye Kiitiiphanesindedir.
Yurt dimda da iki niishas1 bulunmaktadrr. Ahi Evren'in hayah ile ilgili
onemli izleri bu eserinde bulabilmekteyiz.

2.Leta~ill6Unet

Bu eser Sultan II. izzii'd-din Keykavus'a sunulmuhrr. Siyaset-name


tiiriinde bir eser olup, batan bir yaprak eksik bir niishas1 Esad Ef. (Silley-
maniye) Ktp. nr. 2880' de ka}'lthdrr. Miikemmel niishas1 da Paris Bibliothi-
que Nationale'de nr. 99'dadrr. Bu niisha 684(1285) }'llmda Ebii'l-Hamid Mu-
hammed b. Malunud b. Had el-Buhari tarafmdan Konya'da istinsah edil-
mitir. Bir diger niishas1 da As1tan-i Kuds Ktp.' de olup 771 (1370) istinsah
tarihlidir. Bu niishanm zahriyesine yazilan ka}'ltta eserin Sel~uklular zama-
runda uzun yillar Konya'da kadilik yapml olan Siracii'd-din Malunud el-
Urmevi'ye (682/1283) ait oldugu kaydedilmitir. "Letiiif-i hikmet" 655 yih
zi'lhicce a}'lfida te'lif edilmi (Kasrm 1257) ve II. izzu'd-din Keykavus' a
takdim edilmitir. Keykavus bu tarihte U~ vilayeti olan Akehir'de bulunu-
yordu. Ahi Evren'in de bu tarihte Akehir'de ve II. Keykavus'un yanmda
oldugu anlaIhyor. Mogol Noyan'1 Almcak ve Muinii'd-din Sille}'lfian II. iz-
zii'd-din Keykavus yan!ISI olan devlet adamlanru ve ilim adamlanru oldiir-
miilerdir. 682 (1284) }'llmda olen ve oliinceye kadar Konya'da kadilik ya-
pan Kad1 Seracii'd-din-i Urmevi "Letiiif-i hikmet" yaZml olamaz. II. izzii'd-
din'e eser sunmu ve ona yakm olmu bir kii o donemde yaahlmaz oldii-
riiliirdii. Oysa izzii'd-din Keykavus Akehir'de iken Ahi Evren Hace Nasi-
rii'd-din ve daha pek ~ok Ahiler Keykavus'a destek vermek amaayla Krre-
hir'den Akehir'e gelmilerdi. II. Keykavus yurt dlma gidince Ahi Evren ve
beraberindeki Ahiler Krrehir'e dondiller.
Her eyden once bu eser eger Siracii'd-din Malunud el- Urmavi'ye ait
olsayd1 Siracii'd-din el-Urmevi'nin Oliimiinden iki }'11 sonra ve Konya'da
kopye edilen niishanm (Paris Bib!iothique Nationale'deki niisha) miistensi-
hinin bunu belirtmemesi i~in hi~bir sebep diiiinillemez KaldJ. ki Kad1 Sira-
di'd-din el-Urmevi biitiin eserlerini Arap~a olarak yazmlhr. Fars~a eser
90 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikliil BAYRAM

yazdtgt vaki degildir. Ote yandan Kadt Urmavi'nin kitaplan onun ahfadm-
dan olan Kutlu Melek Hatun tarafmdan Konya'daki Atabekkiyye Medrese-
si'ne vakfedilrni~tir. Bu vaktf kitaplar fakirin elinden ge~ti. Bu vaktf kitaplar
arasmda "Letaifo'l-hikme" bulunrnadtgt gibi literatiirde de Urmevi'nin bu
adda bir eseri bulundugu ge~emektedir. DolaytStyla Ahi Evren Hace Na-
sirii' d-din Mahmud'un bu eserinin de Mogollann onun adtru unutturma ve
izini silme siyasetinin bir sonucu olarak Kadt Siracti'd-din Mahmud el-Ur-
mevi'ye mal edilmeye ~~tldtgt anla~tlmaktadrr. Tabii Ahi Evren ile Kadt
Siracti'd-din'in ada (Mahmud) olmalan bu sahteciligi kolayla~tlrml gorii-
niiyor. Eserin muhtevast incelendigi zaman yazann diger eserlerine yaphgt
gondermelerden, yaphgt almttlardan, bahsettigi kiilerden, ahid olarak
kullandtgt iirlerden bu eserin Urmevi'ye ait olamiyacagt goriilebilmekte-
dir. Sonu~ olarak "Lataifo'l-hikme"nin Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'e ait ol-
dugu taraftmdan tahkik edi!mitir. Esast itibariyle yukanda adt ge~en "Le-
tiiif-i Giyasiyye"nin birinci cildi ile iincti cildinin ozeti oldugu goriilmekte-
dir. Bu eserin yakrrtlarda Golam Huseyn-i Yusifi tarafmdan Kadt Siracti'd-
din el-Urmevi'ye (682-1284) nisbet edilerek (Tehran 1340) yayrrt!aruru~ ol-
dugtmu ogrenmi bulunuyoruz.

3. Agaz u Encam (VasiY.Yet)


Bir vasiyyet-name olup, Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in en son olarak
kaleme aldtgt eseridir. Bir niishast Bursa eski eserler Ktp. (Hiiseyin <;:elebi
Ktsrm) nr. 1184'deki mecmuanm 190b-198a sahifelerindedir. Diger onemli
bir niishast da Fatih (Silleymaniye) Ktp. nr. 5426'daki mecmuanm 123b-130a
sahifelerinde yer almaktadrr.

4. Muridu'l-kifliye
Ruhun bekast hakkmda olup I. Alaii'd-din Keykubad'a sunulmUhrr
Bilinen tek niishast Fatih (Silleymaniye) Ktp. nr. 5426'deki mecmuanm
130b-136a sahifelerindedir.

5. Tubfetu 'ekur
Sadru'd-din-i Konevi'ye yazdtgt bir mektupta bu eserinden bahset-
mekte ve Tacti'd-din-i Kai i~in yazdtgtru bildirmektedir. Fakat bugiine ka
Ahi Evren-1\fevlaml Miicadelesi ------------~---91

dar niishasma rastlarunadt. Zehebi bu eseri Sadru' d-din-i Konevi'ye nisbet


etm.itir197,

6. Ulum-i Hakiki
Letaif-i hikmet' de bu eserinden bahsetmektedir. Heniiz bir niishasma
rastlarunamthr.

7. ilmil 't-terlb
Ttbba dair (Anatomi) bir eser oldugu anlatlmaktadrr. Letliif-i Giyasiyye
ve Letaif-i hilcmet'de bu eserinden stk si:iz etmi ve attflarda bulunrnutur.
"Ahllik-i Nlisirf" de de bu eserden si:iz edilmitirl98 Bu eserin de bugiine kadar
bir niishast bulunabilmi degildir.

8. Kitabil'l-afai (Ytlanlar kitabt)


Yt!anlardan bahsettigi anlatlan bu eserine de attflarda bulunrnaktadtr.
Fakat bu eser de bugiine kadar bulunrnu degildir.

9. Yezdan-inabt
Bu eser bata Sultreverdi el-Maktul olmak iizere ~eitli kimselere mal
edilmi, felsefi mahiyettedir. $eyh Nasirii'd-din'in bu eseri, Seyyid Nas-
rullah Takva'nm tashihi ile yapt!an ta basmasmda da Suhreverdi el-
Maktul'e nisbet edilmitir199,"Yezdan-inaht"m Tiirkiye Kiitiiphanelerinde
sadece iki niishasma rastlachk. Bu niishalardan biri 731 (1330) istinsah tarih-
li olup, Ayasofya (Silleymaniye) Ktp. nr. 4819, yp. 118b-138b'dedir. Digeri
ise 720 (1320) istinsah tarihli olup, $ehid Ali Paa (Silleymaniye) Ktp. nr.
2841, yp. 31a-45b'dedir. Bu niishanm bamda (serlevhada) Suhreverdi el-
Maktul'e ait olduguna dair bir kaytt mevcuttur.
Diger taraftan C. Rieu, eserin British Museum' daki niishasmt tavsif
ederken mahiyetini bilemedigimiz bir gerek~e ile onu Aynii'1-Kuzat-el He-

m Tarihu'l-ls!Jm, Ne~r. 0. Abdu's-selam Tedmfu:i, Beyrut 1423/20ro, l01, 92.


198 AhJak-i Nasiri, N~r. M. Minuvi, Tehran 1364, s.l40.
199 Fihrist-i K.itabha-yi ~api-i Farsi, 1, 1680. 98.
92 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikilil BAYRAM

medani'ye (525/1130) nisbet etmi~tir200. Dstad Said Nefisi ise, Rieu'nun tes-
bitine dayanarak "Yezden-~inaht"rn Aynii'l-Kuzat'a ait oldugunu belirtmek-
te20t, ayru eserinin bir ba~ka yerinde de bu eserin Suhreverdi el-Maktul' e ait
oldugunu belirtmi~tir202. Bu eseri, Aynii'l-Kuzat203 ile Suhreverdi'den b~ka
~ahtslara mal edenler de var204,

Yezdan-$inaht'rn onsoziinden ve son faslmdan onun, adt zikr edilmeyen


ve fakat "Meclis-i Ali" ve Meclis-i Sfuni" sozleriyle ta'zirn edilen bir devlet
biiyiigune sunuldugu anla~tlmaktadrr.. Bu sozlerin Sultan I. Alaii'd-din Key-
kubad i~in kullaruldtgt bilinmektedir2os. Aynca ~yh Nasirii'd-din Mahmud,
yukanda adt ge~en "Mur~idu'l-Kifaya" adlt eserinin onsoziinde Sultan Alaii'd-
din Keykubad'm hem admt ~.hem de onu "Meclis-i Ali" diye ta'zirn et-
~tir. Boylece "Yezdan-~inaht"rn, Alaii'd-din Keykubad'a sunuldugu ortaya
<;tkmaktadrr. Bu itirbarla bu eserin 587 (1191)'de olen Suhreveri el-Maktul'e,
525 {1130)'de Olen Aynii'l-Kuzat el-Hemedani'ye ve ibn Sina'ya {428/1036) ait
olamayacagt gayet a9kttr. Diger eserleriyle yap~ oldugttmuz kar~tla~
ttrmalar neticesinde bu eserin Ahi Evren ~yh Nasirii'd-din Mahmud'a ait
oldugu anl~~ttr. Bu eserin yukanda adlan ge~en bilginlere mal edilmesi-
nin en onetnli sebebi, bu ~ilerin Ahi Evren Hace Nasirii' d-din'in fikir yaptSt
iizerindeki etkilerinin bu eserde ~ok a9k olarak goriilmesidir.

10. Goayi-name
Bu eserin bilinen bir niishast, i~de Ahi Evren Hace Nasirii' d-din
Mahmud'un birka~ eserinin bulundugu Ayasofya(Silleymaniye) Ktp. nr.
4819' daki mecmuada yp. 103a-117b'dedir. Ser-levhasmda eserin Hace Nasi-
rii'd-din-i Tusi'ye ait oldugu kayded~tir. Yukanda da ifade edildigi gibi
$ii mezhepli olan Tusi'nin bu eseri yaz~ oltnast miimkiin degildir. <;iinkii
eser tamamen E~'ari Mezhebi anlayt~I ile kaleme a~ttr. Kaldt ki eserde
Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in hayab ve uygulamalan ile ilgili anlabmlar
bulunmaktadtr.

200 Catalogue of the Persian Manuscripts In the British Museum, 1, 45.


201 Tarih-i Nazm u nasr, Llll.
202 Ayru eser, IT, 722.
200 Ayru eser, 1,110
"" Reyhanetii'l-edeb, ll, 380.
"" el-Evamirii1-aliliyye, s367, 369,370,412-415, 371-372.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 93

11. Ablak-i Nasir


Bu eser eskiden beri Hace Nasirii' d-din-i Tusi'ye ait oldugu kabul gor-
mii ve boyle biline gelmitir. Fakat Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in eserleri
orlaya ~lkhklan sonra "Ahlak-i Nasirt'nin Hace Nasir-i Tusi'ye mal edili
macerast takip edilince ger~eklen bu eserin de Ahi Evren Hace Nasirii' d-
din'in eserlerinden oldugu iipheye mahal kalmayacak ekilde anlat!mt
bulunmaktadrr. c;:iinkii bu eserinde "Kitabii'l-ejaf'' ve "llmii't-te~rih" adh
eserlerine gondermelerde bulunmakta ve "Letaif-i Giyasiyye" ve "Letaif-i hik-
met" de anlathklan konulan bu eserinde de lekrar etmekledir. Halla bu
eserlerinde "Kilabu'l-ahlak" adh eserine gondermelerde bulunmaktadrr. Bu
giindermeleri de aynen Ahlak-i Nasm~de mevcuttur.Aynca "Ahlak-i Nast-
ri"nin son faslmda, Anadolu Ahiligi'nin kuruluu, orgiit yaptst ve felsefesi
izah edilmekledir. Hace Nasir-i Tusi'nin bu ~!erie ilgisinin bulunmadtgt da
bir ger~ekdir.
Bu itibarla Ahlak-i Nasrrf', Hace Nasir-i Tilsi'ye ail degildir. Zalen Tusi,
bu esere yazdtgt onsozde bu eserin kendisine ail olmadtgtru ifade etmekle
ve ozet olarak ilyle demekledir: " .... Ben Kuhistan'da bulundugum srrada Ku-
histan'daki lsmaililer'in reisi olan Emir Ntlisrii'd-din Abdurrahim el-Muhte~em
adl! dostum bu eseri bana getirdi. Dostlar ve ilim taliplerinin bu esere rok ragbet
giisterdiklerini, onlarm bundan daha iyi yararlanmalan irin bu eseri giizden gerir-
merni, ona bir mukaddime yazmamr ve gerekli yerlerini degi~tirmemi istedi. Ben
boyle i~lerden ho~lanmadrgrm ve caiz gormedigim ve bu i~i yapl!grmr ogrenenlerin
beni kmayrp ayrplayacaklanm bildigim halde dostlarm rsrarl! taleplerine dayana-
mayarak bu i~i yapl!m" i~le Hace Nasir-i Tusi'nin bu ifadeleri Ahlak-i Nasi-
ri'nin ona ail olmadtgrru ve -islerniyerek-intihal yoluyla bu eseri kendisine
mal etmek durumunda kaldtgtru bildirmektedir. Eseri Tusi'ye gotiiren bu
Emir Muhleem el-Kuhislani oldugu i~in bazt yazma niishalannda eserin
esas miiellifinin Emir Muhleem-i Kuhistani oldugu gi:islerilmekledir' 06
Miicleba Minovi ve Ali Rtza Haydari, Ahlak-i Nasirf'yi en eski be niis-
hasma dayanarak, uzunca bir mukaddime yazarak niisha kartla~trrmast
yap~lar ve Tilsi'nin, eserin metni iizerinde ne gibi tasarruf!arda bulundu-
gtmu goslerrnilerdir'07 Bu nairler Hace Nasrr'in bu eseri, 633 (1237) yt!m-

2
1)6 Mesela: Bkz. Sivas Ziya Bey Ktp. Nr. 351, Katip <;elebi de TUsi'nin bu ifadelerine binaen onun
bu eseri Emir el Muhte~em i9fl kaleme ald1gmt yazmaktadtr. Bkz. Keua 'z-zUnun, I, 38.
201
HaceNasirii'd-din-i Tiisi,Ahlak-i Nasirf,N~r. MiictebaMinovi ve AliRlzaHayderi, Tahran 1364.
94 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

da te'lif ettigini bilahare Emir Muhteem-i Kuhistani'nin talebi iizerine eseri


ildnci defa telif ettigi kanaatini izhar etmekteler. Oysa Hace Nasir-i Tusi
"Ahlak-i Nasiri"nin, iinlii filozof Miskeveyh'in "Tehzibii'I-Ahlak" adh eserinin
diizgiin bir ekilde Far5<;a'ya terciimesinden ibaret olup, buna baz1 faydah
ilaveler yap!ld1guu tespit etmekte ve bu eserin kendisinden once te'lif edil-
mi oldugunu bildirmektedir. Hace Nasir-i Tusi tarafmdan yap!lan de~ik
liklere ragmen eserde hala Siinni ve hatta E'ari Mezhebi anlaYll fark edil-
mektedir. Konusu (ahlak) itibariyle mezheb farklillguun iinem taunad1guu
da belirten Hace Nasir-i Tusi buna ragmen baz1 diizeltmeler yapbguu itiraf
etmektedir. Bu itibarla ismailiye mezhebinden ve hatta ileri gelenlerinden
olan Emir Muhteem-i Kuhistani'nin bu eseri yazml olamayaca~ a9kbr.
Tusi "Ahlak-i Nasirf'ye yazd1~ iinsiizde iinemli bir hususu daha vurgu-
lamaktadrr. Kendisine verilen bu eser iizerinde baz1 diizenlemeler yapbktan
sonra: "Eserin niishalarmm rogalttldtgtm buna ragmen ellerinde bu eserin niisha-
lart bulunan kimseler o niishalarm da mukaddimesini degi~tirsinler ve yapttgzm
degi~iklikleri niishalartna kaydetsinler" demektedir. Bu durum onun bilerek in-
tihal yapbguu giistermektedir. Nitekim M. Minovi ve A.R. Haydari'nin giis-
terdikleri niisha farklannda bu degitirmelerin baz1 niishalarda kazmb ve
silinti yap!larak uyguland1guu Mukaddimesinin tamamen de~tirildigini
ve Hatimesinin ise ~Ikanldigmt giistermektedirler. Buna ragmen Tusrnin
yapb~ ve uygulanmasllll istedigi degiikliklerin yap!lmad1~ bir ild niisha
giiniimiize gelmitir. Bu niishalardan biri Pencap Oniversitesi (Lahor) Ktp.
Nr. 4607'de olup Bozorcmihr b. Muhammed b. Habei et-Tusi tarafmdan
666 (1267) kopya edilen niishadrr. Bir digeri de Afyon Karahisar Ktp. Nr.
1801'de kaYith olup Bagdat Nizamiye Medresesi'nde Muhammed b. Siiheyl
b. Ali el-Hahz et-Taheri tarafmdan miiellif niishasmdan ~aban aYl sonlann-
da 662 (1264) tarihinde istinsah eclilmitir. Ashnda bu ild niisha, "Ahlak-i
Nasirt~'nin nairlerini bir~ok hatadan selamete ~Ikarmas1 gerekirken bir siirii
gereksiz, geni yorumlara girilmidir. Bu husus ayn bir makalemizin konu-
sunu tekil etmektedir. Burada teferruab bir kenara ahyorum. Ancak U hu-
susu belirtmeyi gerekli giiriiyorum. Ashnda "Ahlak-i NasmHnin bu ild niis-
hasl, Hace Nasirii'd-din-i Tusi'nin, adal Hace Nasirii'd-din Mahmud-i Ho-
yi'nin eserini bilerek intihal yolu ile kendisine mal ettigini a~1ga ~ikarmak
tadrr. Zaten Hace Nasir-i Tusi, kendisi de Emir Muhteem'in baskls1yla ve
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - , - - - - - 9 5

onun emrine uymak zorunda kald!gt i~in bu i~i yapbgtru itiraf ebnektedir.
Bu ama~la eser iizerinde ne gibi tahrifler yapbgtru da gene bu niishalar or-
taya koymaktadrr.
Burada bir hususa daha ~et ehneden g~emiyorurn. Ahi Evren Hace
Nasirii'd-din terctimecilikte ~ok mahirdir. Hemen a~gtda gorillecegi iizere ibn
Sina, Fahru'd-din-i Razi, Makb!l Siihreverdi, Sadru'd-din-i Konevfden ter-
ciimeler yap~br. Bu eser de iinlii Ahllliyyata ibn Miskeveyh'in "Tehzibii'l-
ah/Jik" adh eserinin terctimesidir. Ahi Evren bu eseri terctime ederken esere,
"Hikrnet-i ilmf" ve "Hihmet-i amelf" ile ilgili birtakun ekler yap~ ve burada
Anadolu Ahiligi'nin kuru!~ ve felsefesi hakkmda g~ bilgiler v~tir. Bu
baklmdan bu eser Anadolu Ahi T~kilil.b i~ ilk ve en onemli kaynak eserdir.

12. Miisari'Ul-Musari'
Unlii kelil.mcl $ehristani'nin ibn Sina'ya reddiye olarak kaleme ald!gt
"Musari" veya "Musaraa" diye bilinen208 eserine, $eyh Nasirii'd-din Mah-
mud bir reddiye yazarak "Miisari'ii'l-musari" ad1 ve~tir. Arap~a olan bu
eserin bilinen tek niishas1, onun Konevi'ye yazd!gt mektuplan ihtiva eden
Ayasofya (Siileymaniye) Ktp. nr. 2358'deki mecrnuanm lb.-118a yaprak-
lanndadrr. Bu eserde $ehristani'ye kar~1 ibn Sina miidafaa edilmekte~ 09

13. Medh-ifakr u zemm-i dunya


Siihreverdi el-Makb!l'un "Vasiyye"sinin terctimesi olup, Celil.lii'd-din Ka-
ratay'a sunulm~tur. Bu eserin de biri Bursa Eski Eserler Ktp. (H. <;:elebi Klsnn)
nr. 1184'deki Mecmuanm 180a-187a sahifelerinde, digeri de Fatih (Siiley-
maniye) Ktp. nr. 5426'daki Mecmuanm 229b-235a sahifelerinde yer almaktadir.

14. Terciime-i en-Nefsu'n-niitrka


Ahi Evren'in ibn Sina'dan yapbgt bu terciime eserin bir niishas1 Aya-
sofya (Siileymaniye) Ktp. nr. 4851, yp. 31b-49a'da olup, Sultan Alil.ii'd-din
Keykubil.d'm emriyle terciime etmi~tir.

"' Kelfu'z-zunan, IT, 1703.


2W Bu konuda ~ bilgi ic;in bkz. MikaiJ. Bayram, "ibn Sina ve Ahi Evren", 11m Sina'ya Armagan,
Ankara1984
96 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

15. Terciime-i Kitabii'l-bamisinfl usuli'd-din


Bilinen tek niishas1 Re~id Ef. (Silleymaniye) Ktp. nr. 333'de kaY'th olup,
Ahi Evren'in Fahru'd-din-i Razi'den yapng. terciime eserlerinden biridir.

16. Tercume-i et-Tevecciihu'l-etemm nahva'l-Hakk


Sadru'd-din-i Konevi'nin kii~iik bir risalesinin terciimesidir. Kone-
vi'nin istegi iizerine uzunca bir onsoz ekleyerek terciime e~tir. Bilinen
tek niishas1 Konya Yusufaga Ktp. nr. ;4866'daki mecmua i~indedi? 10

17. Terciime-i Miftiihu '1-gayb


Bu eser de Sadru'd-din-i Konevi'den terciime olup, sultan Fatih'in
miihriinii ihtiva eden bir niishas1 Pertev Pa~a (Siileymaniye) Ktp. nr. 278'de
kaythrur'".

18. Mi'rac-niime
Bu eser iinlii tabib ve filozof ibn Sina'ya aittir. Fahru'd-din-i Razi bunu
Fars~a'ya terciime ehni~tir. Bu eserin Fahru'd-din-i Razi'nin el yaziSI ~ok
degerli bir niishas1 Tehran'da kitap-sever bir zat olan Mehdi-yi Beyani'nin
ozel kitaphg.nda bulunuyor imi~. Mehdi-yi Beyani kendisine ait olan bu
niishaY' Kitap Severler Dernegi'nin (Enciimen-i Dust-daran-i Ketab) ya-
ymlan arasmda bir mukaddeme ekleyerek hpkl basrm halinde yayuil~
bulunuyor. Bu hpkl basrmda "Mi'rac-nilme"nin metni yukanda da belirtil-
digi gibi Fahru' d-din-i Razi'nin el yaziSI olup Safer aYifllll ortalan 584 (1-10
Nisan 1188) tarihinde istinsah edilmi~tir 212 Bu metnin ba~mda Sel~u
neshi ile bir sunu~ a~Iklamas1 yazilm1~hr. Bu sunu~u yazan ~oyle diyor:
"Dostlartmdan biri szk szk Mi'rac hakkmda bana sorular soruyor ve Mirac'm ak/i
bir izahmz yapmamz istiyordu. Ben ise konunun ciddiyetinden dolayz bu i$e yana
mzyordum. Alilil'd-din'nin Yilce Meclisi'nin (Meclis-i Ali-yi Alilf) hizmetine girin-
ce bu ciddi konuyu onun giiri1$i1ne sunmam uygun giiri1/di1." 213

21o Mikail Bayram, "Sultan Fatih'de Ahi Evren ve Sadru'd~in Konevi Hayranhgt.",Hareket Dergisi,
Sa}'l: 7, s.13-16.
211 Bu eser hakkmda fazla bilgi i\in bir tistteki dip notta gOsterilen makalernize balaruz.
212 Bkz. Burada Levhalar klsm1.
m Bkz. Burada Levhalar klsnu.
Ahi Evren-Mevltlna Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 97

Yukanda ifade edildigi iizere Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Alaii'd-din


Keykubad'a diirt eser ithaf e~ ve bu diirt eserde de Alaii'd-din Keyku-
bad' "Meclis-i Ali" lakab1 ile ~trr. "Mur~idii'l-kifaye" adh eseri de ibn
Sina'ya ait iken bir dostu vesilesi ile terciime ederek Sultan Alaii'd-din'e
surunll ve buradaki ifadelere benzer siizler kull~trr. Demek istiyorum
ki, bu "Mi'rac-name"ye kisa bir sunu yazarak Aliiii'd-din Keykubad'a hedi-
ye eden Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud'dan bakaSI degildir. Bu ve-
sile ile Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in el yaziSmm iirnegi giiniimiize gel-
mi bulunuyor. Oyle anlaillyor ki, Ahi Evren hocas1 imam Fahru'd-din-i
Razi'nin el yaziSI ile olan bu niishaY' bizzat hocasmdan degerli bir hatrra
olarak aiiru ve yanmda Anadolu'ya getinnitir. Bu degerli hatrraY' Sultan
Alaii'd-din Keykubad'a takdim etmegi uygun giirmiitiir. Mi'rac-name'nin
bu degerli niishasmm Anadolu'dan nasil ve hangi yollarla iran'a gittigini
burada a9klarnaY' zait giiriiyorum.
iKiNCi BOLUM
A A
MEVLANA VE YAKINLARININ ESERLERINE
GORE AHi EVREN HACE
NASiRU'D-DiN MAHMUD
iKiNCi BOLUM

MEVLANA VE YAKINLARININ ESERLERiNE GORE


AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN MAHMUD

Bu boliimde Mevlana ve yakmlanrun anlahm ve tasvirlerinden hareket


ederek Ahi Evren Hace NasU:U'd-din (veya Nasiru'd-din) Mahmud'un ger-
\ek ~iligi, ahsi ozellik ve davraiUlan, ilmi ve mesleki yonii tespit edilme-
ye ~aluplacaktrr. <;:iinkii gerek Mevlana ve ~evresindekiler, gerek ilk Mevlevi
yazarlar onu kotiilemek ve aleyhinde bulunmak kasdiyle hakkmda o kadar
\Ok ey nakletmilerdir ki, bu anlattlanlardan onun gen;ek ~iligi ile ilgili,
karanlikta kalan pek ~ok nokta a~1ga ~ikmakta ve tarihin karai)hklanna ter-
kedilmi olan bu bilge ~iyi iyice tanuna imkfuu dogmaktadrr. Boylece
Tiirk-Killtiir tarihinde ~ok onemli yeri bulunan Ahi Tekilab'run ba mima-
n, Tiirk mizah ve latife ustas1 olan Ahi Evren Hace Nasiru'd-din Mah-
mud'un hayat hikayesinden onemli kesitler ortaya ~ikanlffil olacaktrr. Ahi
Tekilab'run kuruldugu donemde ge~irdigi safahatla ilgili baz1 onemli olay-
lar ve gelimeler de a~iklik kazanacaktrr. Bu vesile ile onun felsefi ve ilmi
ahsiyeti de taruttlmi olacaktrr.
Anadolu Sel~ulan Donemi'nin en gii~lii ve ~ok yonlii ilim ve fikir
adarm olarak kaflffilZa ~ikan Ahi Evren Hace Nasiru' d-din Mahmud, Os-
manli tarihi boyunca Osmanh esnaf ve sanatkarlar arasmda Ahi Evren ola-
rak iinlenmi ve bilinmiken, tabandaki geni Tiirk halklar ve Tiirkmen
ziimreler arasmda ise N asreddin Hoca olarak ohret bulmubrr. Ancak Os-
manli ulemasmm ileride a~Iklanacak olan ~eitli sebeplere bagh olarak onu
ger~ek ahsiyetiyle ve eserleriyle taruyamadiklan, dola}'ISiyla felsefi ve ilmi
yoniinii de algllayamadiklan gorillmektedir. Onun i~in Osmanhlar zama-
l02 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Miktiil BAYRAM

runda bu bilge kii hakkmda tutulan ka)'ltlar menkabevi bilgilerden oteye


ge<;memekte ve onun hayat hikilyesini, ilmi ahsiyetini aydmlatmaktan <;ok
uzakttr. Bu eserin giriinde bu kaynaklarm neler oldugu ve bu kaynaklar-
daki bilgiler ve kritikleri verilidigmden burada bu bilgileri tekrara gerek
gormiiyoruz. Bu boliimde Ahi Evren Hace Nasirii'd-din ve <;evresi ile Mev-
Iana Celalii'd-din-i Rumi ve <;evresi arasmda ge<;en sosyal, siyasi ve kiiltiirel
miicadeleler ve bu miicadelenin dini-tasavvufi boyutu ele almacakttr.
Ge<;en bO!iimde an!ahldtgt iizere once Mevlana Celalii' d-din-i Rurni
"Mesnevi", "Divan- kebir" ve "Mektuplar"mda ad vermeden onu, bir takun
menfi ve kotiileyici slfatlarla veya bir takun olaylarla ilikilendirerek bir hi-
kayede ve c':imeklendirmede veyahut bir hicivle onu anmaktadrr. Divan-ike-
bir'de onlarca hicviye yaznll olup sadece bir defa onun adrm Nasiru'd-din
olarak anmlhr. Mevlana onu ba diimaru olarak gormekte, airlik giicii ve
yetenegi ile bu diimanma agtr hakaretler yo~elterek kotillemege ve yerme-
ge <;allmaktad1r. Yer yer <;ok haysiyyet kmc1 soz ve slfatlarla ona hakaret
etmektedir. Tabii bir yazarm ve airin, muhalifi olan bir kiiye karl bu de-
rece ae1mas1Z olmasrm anlamak da <;ok zordur.
Bilimsel arattrma usullerine vakil olanlar gayet iyi bilirler ki, herhangi
bir tarihl olay veya tarihl bir ahsiyet iizerinde arattrma ve inceleme yapan
bir arahnCl o devrin olaylarrm ve <;evreyi ne kadar iyi ve detayh bi!irse o
tarihl ola)'l ve ahsiyeti de o nisbette daha iyi ve daha kolay anlama ve de-
gerlendirme imkaru bulmu olur. Arahrmaya konu olan san'atkilr, air,
miitefekkir ve siyasi bir ahsiyet ise, bu husus daha da bir onem kazarur.
<;:iinkii o kiilerin devrinde yakm <;evresinde cereyan eden olaylar, maddi
ve manevi dinarnikler onun yetimesinde ve ahsiyetinin olumasmda ve
yaa)'lmda etkili olmak durumundadrr. Bunlar diiiince ve ruh diinyasmm
ekillenmesinde birinci derecede rol oynayan amillerdir. Onun i<;in kiileri
i<;inde yaadlklan toplumdan ve kendi donemlerinin hadiselerinden, yeti-
tikleri ortamdan ayn olarak incelemek, anlamak ve degerlendirmek miim-
kiin degildir.
Tfukiye Sel.,uklulan zamanmda iizellikle de konumuz olan Mevlana
Celil.lii' d-din-i Rumi'nin yaad1gt XIII. yiiz)'llda Anadolu' da meydana gelen
sosyal, siyasi ve dini olaylar, bu olaylarda rol alan kiiler ve dini ziimreler
ve siyasi aktOrler, bilim ve fikir adarnlan ve onlann <;evreleri ne kadar iyi
Ahi Evren-Mevlilnil Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 103

tarurur, birbirleriyle miinasebetleri detayh bir ekilde bilinirse o devrin me-


selelerine de o nisbette iyi niifuz edilir, anlama ve bilme imkfuu has!l olur.
Buna bagh olarak o devirde yaayan air, edip ve fikir adamlanrun yazdlk-
lan eserleri daha iyi anlama ve kavrama miimkiin ohnaktadrr. Bazen me~
hul kii veya kiilere iaret eden alus zamirleri ile kimlerin kast edildigi an-
la!labilmektedir.
ite boyle bir bilgi birikimi ve hazrrhktan soma Mevlana'run eserleri ve
ozellikle de 'Mesnevf", "Divan-i kebir" ve "Mektuplart" miitalaa edilince bir
miitefekkir ve air olarak Mevlana'run devrinin siyasi, sosyal ve kiiltiirel
olaylanndan kopuk ohnadigt ve ~evresiyle birlikte hayatm i9llde oldugu ve
devrinin sosyal ve siyasi olaylan ile ~ok yonlii ilikileri bulundugu goriil-
mektedir. Bu itibarla onun eserleri Tiirkiye Sel~uklulan devrinin sosyal, si-
yasi ve kiiltiirel olaylan i~in bol bilgi ve malzeme ihtiva eden birinci elden
kaynak durumundadrr. Tekraren ifade edildigi iizere "Mesnevf", o devrin
magazin haber biilteni niteligmdeydi. Donemin insanlan "Mesnevf"deki hi-
kaye ve tehnihlerde, omeklendirmelerde kimleri kastettigini, hangi mesajla-
n verdigini, kimleri yerdigini, kimleri alaya aldigt ve tahkir ettigini biliyor-
lardi. Balang~~ta kiirraseler halinde yayrr!lanan Mesnevf ciizleri elden ele
dolaIyor, hi~ iiphesiz biiyiik bir ilgi ve zevkle okunuyordu. Eserin man-
zum olarak ve ~ok yiiksek edebi bir iislupla kaleme ahnmas1 edebi ~evrele
rin ilgisini daha ~ok ~ekiyordu. Bu ilgi Mevlana'run "Mesnevf'yi fasikiil fa-
sikiil yayrr!lama evkini artbnyordu. Bu manada bugiine kadar "Mesne-
vi"nin yazrm siireci iizerinde hi~ durulmadigt goriihnektedir. Bu ~ahmada
zaman zaman "Mesnevf"nin yaz!.h maceras1 da anlat!lacaktrr.
Bir tarih~i olarak Mevlana'}'l ~evresini ve o giinkii siyasi ortanu daha
iyi tanrmak ve devrin fikir akunlan arasmdaki yerini tespit etmek ve ~evre
sinde olan biteni daha etrafu ogrenmek maksadiyla yeniden eserlerini ve
5zellikle de "Mesnevr'yi ve "Divan-t kebir"i incelemeye aldrm. Gordiim ki,
Mevlana Celalii'd-din-i Rumi "Mesnevf"sinde hikaye ve mesellerle bir yan-
dan kendi dini, tasavvufi ve felsefi gorii ve diiiincelerini tarif ve tasvir
ederken, bir yandan da devrinde ve ~evresinde cereyan eden sosyal, siyasi
ve kiiltiirel olaylara ba~rru, goriiiinii vennekte ve fikri ve siyasi muhalif-
leri ile miicadele etmektedir. Bu maksatla kendisinden onceki eserlerden
maksadma uygiiD hikayeler se<;mi ve yiiksek bir airlik dehas1 ve tasvir
104 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

giicii ile bu i~i c;ok ustaca yfuiitmii~tii,-2 Bu anlamda "Mesnevt' yediyiiz


14

Y'ldan beri ne Mevlevi ve edebi c;evrelerde ve ne tarihc;iler arasmda okun-


manuqhr. Bilimsel olarak degerlendirmeye de tabi tutulmanu~hr. Divan- ke-
bir' de de o giiniin olaylan ile ilgili pek c;ok ~iirler siiylemi~tir. Diineminin
birc;ok iinlii ki~ilerini hicveden ~iirler yaznuqhr. Bu ~!ann kimler olduk-
lan da birtakun karinelerle anla~!labilmektedir. Bu tiir giincel olaylarla ilgili
olan ~iirleri Anadolu Selc;uklulan Tiirkiyesi'nde en az "MesnemN' kadar ilgi
c;ekiyor ve ilgililer tarafmdan takip ediliyordu. Bu manada ""Divan-! kebir'"'
de, Mesnevf gibi okunmanuq ve degerlendirilmemi~tir.
Ahmed Eflaki'den iigrendigimize gore Mevlana'nm etrafmda c;ok sa}'I-
da ~air dostlan ve hayranlan vard1. Bir defasmda bu dostlan ile llgm' a bir
geziye c;tknu~lardt. Ka~ilikh o kadar c;ok ~iir yazdilar ki on be~ giinde bir
divan olacak kadar c;ok ~iir yazd!la,-2 15 Divan-i kebir'deki ~iirlere giisterilen
ilgi de 'Mesnevt ye giisterilen ilgi kadar biiyiik olmu~ ve zevkle takip edil-
~tir. Vakla Divan-i kebir'de birbirine nazire olan birc;ok ~iirlere rastlan-
maktadtr. i~te bu ~iirlerden bir klsmmm Mevlana'nm c;evresindeki ~airlere
ait olduguna hiikmetmek gerekir. <;:iinkii bir ~airin kendi kendisine nazire
yazmas1 olacak ~ey degildir. Bu itibarla "Divan-i kebir"deki bir klsnn ~iirle
rin Mevlana'ya ait olmadtgt anla~ilmaktadrr. Bu konuda baz1 c;ah~malar ya-
pilmaktadrr.

I. MEVLANA'NIN DU$MANLARI KiMLERDiR?


Mevlana "Mesnevi"sinin VI. cildinin ba~mda (ilk 275 beyt) kendisine
dii~man olan bir c;evrenin bulundug:tmu ve kendisine k~1 miicadele et-
mekte olduklanru ve kendisinin de bu muhalifleriyle miicadele etmek ama-
Clyla bu "Mesnevt'yi kaleme aldtgtru ve bu Mesnevf ile onlarla miicadele et-
tigini sonunda bu dii~man ve rakiplerini yendigini, zelil olup yok oldukla-
nru uzun uzun anlatmakta ve bu yiizden bu VI. Cild ile "Mesnevt'yi ta-
mamlarm~ olacaguu siiyledigi halde bugiine kadar "Mesnevt' iizerinde c;ah-
~anlar, onu ~rh ve terciime edenler Mevlana'Y' eserlerini ve c;evresindekile-

214
Bediii'z-zaman Furuian-fer "Meahiz.-i Kasas u temsildt-i Mesnevt" (Tehran 1362) adlt eserinde
Mevlarui'run "Mesnevrsinde kullandtgt Hika.ye ve temsillerin kaynaguu gOtermektedir. '
ns Menakibu'l-arijin, II, 759-760.
Ahi Euren-Mev!anii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 105

ri arahrmay:t kendilerine meslek edinenler, Mevlana'run siiziinii ettigi dii-


manlanrun kimler oldugu iizerinde hemen hie; durmaiiU ve diiiinmemi-
lerdir. Divan-i kebir' de de diimanlan aleyhine yazdtgt yiizlerce iir bulun-
maktadrr. Bu iirlerin muhataplanrun kimler oldugu arabrmalara konu ol-
maffiltrr. Vakta "Mesnevr'de birilerini tezyif ve tahkir eden c;ok say:tda hika-
ye ve meseller var. Eski "Mesnevr' 3rihlerinin de bunlann kimler oldugu
iizerinde durmadtklan ve hatta hie; diiiinmedikleri giiriiliiyor. Oysa Ah-
med Efliiki, mehur eserinde Mevlana'run hiicumlarma maruz kalanlann
kimler olduguna -az da olsa- iaretlerde bulunmaktadrr. S<iziinii ettigim ya-
zar ve arahnolarm, Efliiki'nin iaret ettigi bu kii ve ziimrelerin kimler ol-
dugunu ve nic;in Mevlana'run iddetli tezyif ve tahkirlerine maruz kaldtkla-
nru arabrma ihtiyaa duy:tnadtklan giiriilmektedir. Mesela: Mesnevr deki
"Ktpti ile Stpti'nin Hikayesi" Hacr Bekta hakkmda, "Luti ile Kundeh'in Hi-
kayesi" ~yh Nastrii'd-din (Ahi Evren) hakkmda oldugunu, Efliiki bildir-
mektedir. Keza bu ~yh Nasirii'd-din'in "Mesnevr' de "Cuha" diye aruldt-
guu da Eflaki'nin giindermelerinden anhyoruz. Cuha'run kanst ile kadt ara-
smda gec;en ak macerasrm anlatan hikaye de Eflaki'nin Baba Merendi diye
andtgt Ktrehir kadiSt Mecdii'd-din-i Merendi ile Ahi Evren'in ei Fatma
Bact oldugu anlathyor. "M!Srr Halifesi ile Emiri'nin Hikayesi"nde M!Srr'da
halife ilan edilen son Abbasi halifesinin oglu ez-Zahir Billah ile Memhtklu
Sultaru Baybars haysiyet kmcr bir bic;imde hicvedilmektedir. Bu ve buna
benzer birc;ok hikaye ve meseller Mesnevi'de bulunmaktadtr.
Demek oluyor ki, Mevlana birileri ile miicadele etmek ve zafere ula-
mak ic;in "Mesnevr'yi kaleme alrmtrr. Bizzat kendisi Mesnevrnin yaztll
amacrru boyle tespit etmektedir. ~ems-i Tebrizi ile giiriitiigu ve bulutugu
yt! alan Eyliil 1245'den 1265 y:tlma kadar yani 20 sene siireyle "Mesnevr'yi
yazmaya devam etmiti(!1 6 Peki o muhalifleri kimlerdir? Bunlann kimler

116
$Uphesiz "Mesnevi'' Onceleri pasajlar ve kurraseler halinde piyasaya siirilliiyor, magazin ~kiin
de elden ele yayiliyor, belli mahfillerde okunuyordu. 1264/den sonraki yillarda bu kurraseler-
dek.i "Mesnevf" metinleri rutiiten geQrildi, tasnif edildi ve alh defterlik bir kitap haline getiril-
di. Bunun safahah hakkmda fazla bir ey bilm.iyoruz. Ama o dOnemde "-esnevr iizerinde ya-
p.tlan ~Iemler ile onu, o dOnemin ve t;evrenin insanlarma hitap eden bir eser olmaktan Qkanp
devirlere hitap eden kalicr bir eser haline getirildigini sOyleyebiliriz. Mesnevfnin ildnci defteri-
nin ba~mda yer alan bilgilerden anla~lldJguta gOre Mev lana birinci defteri tamamladtktan soma
bir mi.iddet yazmaya ara ve~tir. Bu ararun ne kadar siirdi.igi.ini.i bilmiyoruz. Burada ikinci
defteri 662 (1264) yilind~ yazruguu bildirmektedir. Bu tarih, kurrase halindeki "Mesnevf'nin
106 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikdil BAYRAM

olduguna kismen oglu Sultan Veled "ibtida-nlime" ve "Veled-nlime" adh eser-


lerinde isim vermeksizin, fakat Sipehsalar ile Ahmed EfHiki, ktsmen isim
vererek ve ktsmen de o kigilerin vaslflanru ve konumlanru dile getirerek,
onlann kimler olduklarma tlk tubnaktalar. Keza Anadolu Sel~klukan
devri tarih~ilerinin eserleri de Mevlana ile muhalifleri arasmdaki problem-
Jeri tehis ebnemize kolayhk saglamaktadrr. Bu Mevlana muhalifleri ara-
smda Ahi Evren ($eyh Nasirii'd-din), Ahi Ahmed ve Ahiler, Hact Bekta,
Baba ilyas ve Tiirkinen ileri gelenler, Seyyid $erefii' d-din-i Herevi gibi Fah-
ru'd-din-i Razi'nin talebeleri, Sadru'd-din-i Konevi gibi Ekberiyye'ye men-
sup fikir adam!an ve Memluklu sultaru, Sultan Baybars ve Hulagu Han'm
oniinden ka~tp Sultan Baybars'm himayesine stgman son Abbasi Halife-
si'nin oglu ez-Zahir Billah, Sel~klu sultaru II. izzti'd-din Keykavus ve bazt
timerast gibi devlet adamlan bulunmaktadrr. Bazen de belli bir dini ve felse-
fi dtigiinceyi a~tk!ayarak o goriig sahiplerini yermektedir.

a. Mevltlntl'nm Btl Dii111ant


Bu giine kadar Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din Mahmud hakkinda yaz-
dtk!anmda, Mevlana ile bu bilge kigi arasmda derin bir fikir aynhgt bu-
lundugunu, aralannda iddetli bir miinaferet ve mticadele ge~tigini ve bu
aynhk ve miinaferetin boyutlanru a~tk!amaya ~ahtrrn217 Bu ctimleden ola-
rak, Mev!ana'nm eserlerinde birka~ yerde Ahi Evren'i andtgtru yazrrugtun.
Mesela: ""Divan-1 kebir"inde Sadru'd-din Konevi'nin Ahi Evren $eyh Nasi-
rii'd-din'e verdigi cevabt kti~seyerek Ahi Evren'i "Nasiru'd-din" o!arak
andtgtru218 bir mektubunda Konya' daki "Hanikilh-t Ziya" nm geyhini tahkir
ederken gene Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din'i kastettigini belirtmigtim 219
Keza $ems-i Tebrizi'nin de "Makalat"mda iki yerde "Nasir" veya "Hace Na-

defter haline getirildigi tarih olmahdrr. c;tinku bazt hi.hlyelerin bu tarihten Once yazlldlgt anla
~Ilmaktadtr. Bununla ilgili a9klamalar ileride sOz konusu olacakhr. Demek ki.. "Mesnevr'nin di-
ger defterleri bu tarihten sonra peyderpey kurraseler derlenerek meydana ge~ ve kitap
halinde yayml~hr.
217 Bkz. Mikail Bayram, :~ Ahi Evren-Mevlana ihtilafmm Mahiyeti ve Boyutlan", K.eUme Dergisi, Sa-
yt: 4, Konya Eylill1986, s.26-28; Mil<ail Bayram, Ahi Evren ve Ahi Te~kilab'run Kurulw;u, Kon
ya 1991, s.8996, 114-127. '
21 8 Kiilliyat-t $ems-i Tebrizfya Divan-1 kebir, Ilr. B. Furuzanfer, Tahran 1336-13.38, I, 193. [
219 Mektubat, terc., A. GOlpmarh, istanbul1963, s.115. I
I
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 107

sir" diyerek Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din'i tahkir ettigini yaztrubm220 Va-
laa "Mesnevf"sinin VI. Cildinin bamda bu altmc1 cilt ile "Mesnevf"nin sona
erecegini belirttikten sonra "Mesnevf"sini birileri ile miicadele etmek mak-
saruyla kaleme alruguu bildirmektedir. Kendisini Nuh Peygambere ben-
zetmekte ve "Nuh dokuz yiiz ytl hakla1 davet etti Jakat gene kavmi inkdra devam
etti. Ay, nur sartt, kiipekler ise, yaradtltlart icabt havlaytp durdu. Ama kiipeklerin
havlamast kervant yolundan altkoyamaz." 221 diyerek kendisinin ay oldugunu,
nur sac;maya devam ettigini soylemektedir. Muhalifleri hakkmda da 6yle
diyor: "Kiitiiler kiitiililk yaparlarsa, su da onu temizlemeye yiinelir. Ytlanlar zehir
sarar ve zehri bizi perian eder. Artlar ise bal iiretirler. Zehir ilevini yaparken pan-
zehir de onun etkisini gidenneye koar. Zira bu diinya sava yeridir, zerre zerre ile
.iman kiifiir ile sava~ halindedir" 222
Sonra alemde gene! bir uyumsuzlugun mevcut oldugunu, bundan do-
laY' da savalarm ka<;milmazilguu, Hz. Peygamberin de Allah i<;in savahj9.-
ru, uzun uzun hikaye etmekte ve sonuc;ta miicadelede nasii baanya ulah-
guu, diimanlarmm zelil, perian ve helak olduklarmi anlatmakta223, bun-
dan dola}'l da "Mesnevf"yi bu altmc cilt ile tamamlayacaguu doshl Hiisa-
mii' d-din <;:elebi'ye bildirmektedir. Bu tarihten birkac; sene once yani
659/1261'de oglu Alaii'd-din <;:elebi, Krrehir'de Ahi Evren $eyh Nasirii'd-
din ile birlikte kendi miiridi olan Nuru' d-din Caca tarafmdan Oldiiriiliince
Alilii'd-din <;:elebi'nin cenazesi Konya'ya getirilmi, lSrarlara raj9.nen Mev-
lilnil oglunun cenaze namaziru kllmam1rul24 Fakat 1265 }'llmdan sonra og-
lu Alilii'd-din <;:elebi'ye karl ofkesinin yahml ve onu baj9.lam~ oldugu
anlahilnaktadif25
Sultan Veled de Mevlilnil'ya ve $ems-i Tebrizi'ye muhalif olanlarm bu-
lundugunu ve $ems'in de buriiar tarafmdan Oldiiriildiigiinii uzun uzun an-
latmaktadrr. $iiphesiz Sultan Veled gibi Mevlilna ve $ems-i Tebrizi'nin ya-
kmlan ve onlarm c;evreleri ve muasrrlan bu konularda detayil bilgiye sahip

220 ~ems-i Tebrizf, Makalat, MevlW Miizesi Ktp., nr. 2144, yp. 22a ve 72b.
221
Mesnevi, VI, 925.
122
Mesnevi, VI, 926.
223
Mesnevi, VI, 927-930.
224
Geni~ bilgi i~ bk. Ahi Evren ve Ahi Te$kildtr'ntn Kurulu~u, s.56-57.
"' Bk. Ahmed Eflaki, Mena/abu'l-arifin, ru;r. Tahsin YaZia, Ankara 1959, I, 523; Ire. Arijlerin Men/abe-
leri, ~ev. Tahsin Yazto, iStanbul1989, I, 577-578; Abdillbaki Golpmarlt, Mevlana Celaleddin, ls-
tanbul1963, s.93-94,
1 0 8 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr. Mikiiil BAl'RAM

idiler. Neier olup bittigini iyi biliyor ve takip ediyorlardt. Oyle giiriiniiyor
ki, Mesnevf, Mevliina'ya muhalif olanlann bamda gelen Ahi Evren Hace
Nasiru'd-din ile ve onun iinciiliigiinii yaphgt fikir hareketi ile miicadele te-
meli uzerine kurulmutur. Bunu Mevliina kendisi ifade etinektedir. Bu yiiz-
den de Mesnevi' de onlarca hikaye ve meselde ve "Divan-1 kebir" de gene on-
Jarca iirde Hace, Cuha, Muhannes, Dabbag Mar, Ejder ve daha baka aagt-
IaylCl siizlerle onun ve ~evresinde olanlann aleyhinde bulunmU, hicv ve tah-
kir etmi, meslek ve mereblerini ve hatta zihniyetlerini anarak kiitillemeye
~altffilhr. "Mesnroz~' kiirraseler (sahifeler) halinde yaymlarurken MevH1-
na'nm hticumlanna maruz kalan zevahn -hi~ degilse baz!larmm- adlan
muhtemelen bu kurraseler halindeki "Mesnevf"de mevcut idi. Fakat "Mes-
nevi''nin r6tutan ge~irilip defterler haline getirilii srrasmda bu isimler 9-
kanldt.
Oyle anlaillyor ki, Mevlana "Mesnevi''nin birinci defterini tamamla-
dtktan sonra pey der pey ktirraseler halinde yaymladtgt Mesnevrden pasaj-
lan derleme iine bir mtiddet ara vel"IIligtir. ikinci defterin ilk beytinde dos-
tu Htisamti'd-din <;:elebi'ye hitaben iiyle demektedir. "$u Mesnevi'nin yazt-
mt bir miiddet gecikti. <;unkii kandan siit olu~mast irin zamana ihtiyac vardt." Bu
mtiddetin ne kadar zaman oldugtmu bilmiyoruz. Ancak ikinci defterin ba-
mda bildirdigine gore bu ikinci defterin, kiirraseler esas almarak kitap
(defter) haline getirme ilemi 662(1264) yillnda ger~eklemitrr> 26 Bu tarih-
ten sonra muhtemelen birka~ y!l i~de diger defterler tekemmiil ehnitir.
Bu yazrm ii kiirraseler halindeki Mesnevi'nin derlenmesi, tasnif edilmesi
ve srralanmast ve defterler halinde yaztlmastdrr. Bu defterlerin her birinin
bama Arap~a bir mukaddeme yaz!larak defterlere son ekil verilmitir. Bu
iin yap!lmasmda hi~ tiphesiz Htisamii'd-din <;:elebi ile Sultan Veled'in
biiytik himmetleri dokunmutur. Mevliina zamanmdaki sosyal ve siyasi
olaylar dikkatlice takip edildiginde "Mesnevi''deki hikaye ve mesellerin bti-
ytik bir ktsmmm hangi tarihte yaz!ldtg.ru tesbit etinek miimkiin olmaktadrr.
Bu konu uzun tarihi yorumlan gerektirdigi i~in burada o konuya girmiyo-
ruz. Fakat ileride yeri geldik~e bazt hikiiyelerin ne zaman kaleme almdtkla-
rma iaret edilecektir.

226
Mesnevi', 11.181.
Ahi Evren-Mro!ana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 109

Bilindigi gibi "Evren" Tiirk.;e'de yilan ve ejder demektir. Zehirli yilan-


lan yakalaytp onlardan panzehir (serum) imal etme gibi bir mesleginden
dolayt Tiirkmen .;evreler Hace Nasirii'd-din'e "Ahi Evren" yani Yuan ya da
Ejder Ahi diyorlardt. Ahi Evren "Kitabii'l-eJfif' (Yiianlar kitabt) adh bir eser
de yaz~hr. Onun bu yiinii ile ilgili bir makale de yaytnla~ bwunu-
yoruz227. Mevlana Celalii'd-din-i Rumi de d~maru olarak giirdiigu bu Hace
Nasirii' din'i stk stk Fars.;a'da yilan demek olan "mar" ve "ejder" diye an-
maktadrr. Mevlana'run Mektuplannda ise bu miicadelenin daha .;ok siyasi
boyutlan yer ahnaktadrr. "Fihi ma fih" de bu konulara daha az yer ve~
tir. Burada bunun sebebini tarihi yorumlara girerek izaha gerek giirmiiyo-
ruz.
$unu da unutmamak gerekir ki, ~airier ve edipler .;ogunlukla belli
ama<;lar dogrultusunda eserler iiretirler, iivgii ve yergilerini, mesellerini ha-
yahn i.;inden se.;erler. Mevliina da "Mesnevr'sindeki hikaye ve meselleri
kendisinden iincekilerin eserlerinden maksadtna uygun bwduklanru al-
makta ve tatlt bir anlatunla .;evresindekilere birtaktm mesajlar vermekte ve
bu hikaye ve meselleri diinemindeki ~i ve olaylara uygulamaktadrr. iyi hi-
linen bir husustur ki, ~iir ve siiz san'ahru, duygu ve dii~iincesini anlatmada
ve maksadtna hizmet dogrultusunda kullanmada Mevlana kadar ba~ariit
olmu~ ~air yoktur veya .;ok azdrr. Bugiine kadarki .;al~malarunda Mevla-
na'run "Mesnevi" sindeki on kadar hikayede ve bu hikayeler etrafmdaki
a\}klamalarda Ahi Evren Hace Nasiru'd-din'den bahsettigini ve yerdigini
tesbit etmi. bwunuyorum. Divan-i kebir'de ise sadece bir defa (318. ~iir)
onun adtru Nasiru'd-din olarak ~hr. 18 iirde de gene onun birtakun
mesleki stfatlanru ve iizelliklerini anarak aleyhinde bwunm~tur. Aynca 5
~iirde de Ahi Evren'in talebesi olan ve onun yanmda yer alan oglu Alau'd-
din <;:elebi aleyhinde yaz~hr. Bu <;a~mada yeri geldik.;e bu iirlere ve hi-
kayelere ahflarda bwunwacakhr.
Mevlana diinemindeki siyasi, sosyal ve kiiltiirel olaylar ve bu olaylann
kahramanlan olan kiiler tantrunca "Mesnevr' deki hikaye ve mesellerde ne-
ler anlahldtgt, kirnlere ne mesaj verildigi, birtaktm siizlerle kimlerin kasde-

m "Anadolu Selc;uklulan Donemi Tababeti. ile ttgili BazJ. Notlar" ,Yeni Trp Tarihi Ar~tJrmalan, is-
tanbul1998,IV, 149-152.
110 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

dildigi ac;tk<;a belli olmaktachr. Bu ciimleden olarak "Mesnevt' de ve "Divan-i


kebir" de Hace, Cuha, Ejder, Mar, Muhannes diyerek kendisine en muhalif
gordiigii ki~iyi agrr bir bi<;imde tahkir ettigi goriilmektedir. Fakat o bu ba~
dii~maruru ejder, mar (ylian), iblis, muhannes (e~cinsel), hadnn, ebter (ziiri-
yetsiz), kundeh, pelid (<;irkef), mar-gir (ylian avc151), hirslZ gibi kotii slfatlar-
la ve tahkir edici sozlerle onu insafslZ bir bi<;imde kotillemektedir. Biitiin bu
sozlerle hep ayru ki~iyi hedef ald1gi a<;lk olarak fark edilmektedir. ite o ~i
Ahi Evren diye bilinen Hace Nasiru'd-din'dir. Mevlana zarnan zaman bu
muhalifini meslegi ile de anmaktadrr. Onu dabbag (derici), Ahi, YJ.!anc1, Da-
~mend (bilge) ve Hace gibi meslek bildiren sozlerle anrnakta ve hicvet-
mektedir. ite bu Hace Nasirii'd-din'in (Ahi Evren) Sel<;Uklular doneminde
ya~ad1gi bilinen Tiirk Kiiltiirii'niin iinlii mizah ustas1, halk filozofu Nasred-
din Hoca oldugunu tesbit ehni bulunuyorum.
Sel.,uklular zamanmda Anadolu' daki sosyal, siyasi ve kiiltiirel ortam
ve olaylar takip edilince Mevlana'run bu hiicurn ve hakaretlerine, daha dog-
rusu iftiralanna muhatap olanlan tesbit etmek kabil olmaktadrr. Mevla-
na'run bir<;ok hiciv ve yergilerine Ahi Evren Hace Nasiru' d-din cevaplar
vermektedir. Ancak bu karilikh satama ve hiicumlarda Mevlana insaf ol-
<;iilerini amakta, edep <;izgisini ihlal ederek ii agrr hakaretlere vardmnakta
ve hatta inan!lmas1 miimkiin olmayan iftiralarda bulunmaktadrr. Hace Na-
siru'd-din ise ilmi ve ahlaki olc;iilere bagh goriinmekte ve edep suunrida
kalmaktadrr. Muhalifini techil etmekten oteye gitmemitir. Onun errinden
Allah'a s1grrunakta, onlardan dolaY' baz1 eyleri yazmaktan <;ekindigini ifa-
de etmektedir. Oysa Mevlana a~a almmayacak kiifiirlii sozler sarfetmek-
ten <;ekirunedigi gibi birtaknn iftira ve isnatlarda bulunmu <;irkin sozler
sarfetmitir. Sultan Veled babasma ve ~ms-i Tebrizrye muhalif olan bir
<;evreden uzun uzun bahseder fakat edep ve insaf <;izgisini amaz. Ahmed
Feridun-i Sipeh-salar da bu konuda Sultan Veled'e UJ1naktachr. Fakat Ah-
med Eflaki de bu isnad ve iftiralan Mevlana'run beyanlarma dayanarak ese-
rinde tekrar ehni ve Hace Nasirii' d-din'i ve etrafmdakileri amiyane bir bi-
<;imde tahkir ve tezyif ederek kimlikleri hakkmda a<;lklaY'Cl bilgiler ve~
tir.
Ahi Evren-MevliiniiMiicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 111

b. Mesnevi ve Mevllinii Cellilii'd-din-1 Rumi


Yukanda da ifade edildigi gibi Mevlana yilksek hayal giicii ve yilksek
~airlik dehas1 (Kuvve-i i'riyyesi) olan bir ahsiyettir. Diiiincelerini iir ile
ifade etmede Mevlana kadar baanh olrnu bir baka air ve fikir adarm
gostermek ,ok zordur. Mesnevf adh eserinde, hikaye ve mesellerle ve tath
mev'izelerle ve gii'>lii bir anlahm ile muhalifleri ile miicadeleye koyulrnu
ve bu miicadele yirmi sene siirmii ve sonunda baanya ulaml ve maksa-
dma kavumutur. Onun bu baansuun arkasmda Mogol iktidannm gii'>lii
destegi bulundugu a,lkhr. Fakat bu baanda onun kullancht;J. iislub ve me-
todun, iirsel anlahm giiciiniin de biiyiik payt bulunmaktadrr. Mevlana, bu
ba~ansuun farkmdadrr ve bunun san'atmm ve edebi giiciiniin eseri oldugu-
na inanmaktadrr. 0 bu baansuun sahip oldugu airlik dehasmdan ve anla-
bm giiciinden kaynakland1gtn1 gormekte ve bu edebi giiciine biiyiik bir gii-
ven duygusu i'>indedir. Bu am giiven onu "Mesnevf"nin Allah tarafmdan
kendisine vahyedildigine inanmaya gotiirmiitiir. Bu inancuu "Mesnevf"nin
birinci defterine yazcht;J. onsozde Kur'an-1 Kerim' de Allah'm kitab1 olan
Kur'an-1 Kerim 'in vaslflan hakkmda nazi! olan biitiin ayetleri "Mesnevr'ye
nisbet etmektedir. Bu onsoziin ilk ciimlelerini iiphe ve tereddiitleri gider-
mek i'>in buraya dercediyoruz:
"Bu Mesnevf kitabzdzr. 0 Allah'a kavu~ma. ve onun hakJanda kesin bilgiye
ula1ma mlanm aran dinin aslmm aslmm asl1d1r. 0 yiice Allah'a dair bilgi veren
ve Allah'm yolunu aydmlatan ve onun varlzgmm en arzk belgesidir. Onun (Mes-
nevrnin) nuru irinde kandil bulunan bir oyuktan ya)Jllan 1~1ga benzel28 Sabah ay-
dml!klanndan daha aydmlal!czdzr. Bu kitap, ye~illikleri ve p1narlan bulunan cen-
netlerin cennetidir. 0 cennette ogle bir giize var ki, oraya yonelenler ona selsebil
derler, ermi~ler ve keramet sahipleri ise oraya en ha!Jlrlz ve en iistiin makam derler.
Mutluluga ermi~ler orda yer ve irerler, hurler orada diledikleri gibi ya~arlar. Bu ki-
tap Mzszr'daki Nil nehri gibidir. Sabredenlere ~arap, Fir'avn ailesine ve inanrszzlara
sucmt1 kaynagzdzr. Cenab-1 Allah'm Kur' an-1 Kerim hakkmda buyurdugu gibi Mes-
nevf ile niceleri sapzklzga sapar, niceleri hidayete erer . (:iinkii okalplere ~ifa, iiziin-
tiilere cila, Kur'an't artklayan, nzkt bolla~l!ran, ahlakl giizelle~tirendir. Melekler,
Ona sadece temiz olanlann dokunmasmt saglarlar. Alemlerin Rabbi'nden indiril-

228
Nur Suresi, 24/35.
lll _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.MikJiil BAYRAM

mitir229 .Oniinden ve arkasmdan batrl ona yana~amaz. l;iinkii Allah tarafindan


korumnaya almmz~tzr. Allah en iyi koruyucudur." 230
Mevlil.na'run Mesnevf hakkmdaki bu beyanlan a<;tk~a gostermektedir
ki, o "Mesnevi"nin Allah taraftndan kendisine vahy edildigme inanmak-
tadtr. Bunu sofiyane veya airane ilharn olmadtguu veya ilhama ham! edil-
memesi i9n Kur'an ayetleriyle ifade etmektedir. Zaten o, bu goriiiinii
"Mesnevi" hakktnda soyledigi bir beyitle de oyle dile getirmektedir. "Bu ne
bir kdhin siizii, ne bir ruyadzr. Allah dogruyu biliyor lei, o Allah'tan vahydir".
Hocast $ems-i Tebrizi gibi "HulO.liyye" inancmda olan Mevlana, Al-
lah'm kendisine huliU ettigme ve i9nde buldugu Allah'm kendisini kon~
turduguna inanmaktadrr. Kendisine gelen vahyin boyle ger~ekletigme ina-
ruyor olmaltdtr. Mesnevi'nin de boyle meydana geldigini savunmaktadrr.
Mecusilikten gelen bu inancm (iran irfanoltgz) tasavvufi ~evrelerde yaygm
oldugu bilinmektedir. Vakta Mevlana ve etraftndakiler ve hatta ilk Mevlevi-
ler "Mesnevi''nin vahy mahsulii olduguna inantyorlardt. Nitekirn o donem-
lerde kopya edilen Mesnevi'nin pek ~ok el yazmast niishalartrun cild kapak-
larma ve sahife balartna "IA yemessuhu ille'l-mutahharun" (Ona ancak temiz
olanlar, yani melekler dokunabilir) ve "Tenziliin min Rabbi'l-alemin" (Alem-
lerin rabbi taraftndan indirilmitir) yazarak'31 bu inancr ifade etmilerdir.
Sultan Veled'in anlathgtna gore Dostlardan biri Hz. Mev!ana'ya gelerek bil-
ginlerin (Danimend) Mevlana'run "Mesnevf"ye ni~in Kui:'an dediklerini,
ben de Kur'an-i Kerim'in tefsiri oldugunu onlara soyledim. Dedigini, ba-
bam da biraz durakladt ve sonra o dosta hitaben: "Ey kiipek neye Kur'an ol-
masm? Ey e~ek neye Kur'an olmasm? Ey baczsz ...... neye Kur'an olmasm? Siiz ve
mana olarak peygamberlerin ve evliyanm jlahi szrlannm nurlanm ihtiva etmiyor
mu?" demi232 Bu haber de Mevlana'run Mesnevf hakkmdaki inancrru orta-
ya koymaktadrr.
Mehur Molla Abdu'r-Rahman Cami, Mevlil.na i9n "Nist peygember veli
dared kitap" (0 peygamber degi!, ama kitabt var) dedikten sonra iiyle de-
mektedir:

"' VaktaSuresi,56/80.
m Fussilet Suresii 41 I 42.
"' Mesela bkz. Konya Yusufaga Ktp, nr. 5547'deki Mesnevl niishasc
"' Menakibii'l- arifin, I, 291
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ ___:__ _ _ 113

<S_,!_,.. <S _,;.... <Sfo

<.<_k u4J >' .:.,1.) w...


"Mevlilnil'nm manevf Mesnevf'si Pehlevf (Deri Farsrasz) dilince
233
Kur'an'dzr".
Buna mfunasil yiizlerce beyan gostermektedir ki, eskiden beri Mevlevi
\evreler "Mesnevf''yi Kur'an-1 Kerim' e e degerde bir kitap olarak gormii-
lerdir. Mevlevi olan hocanuz merhurn Kemal Edip Kiirk<;iioglu bu dlliin-
ceyi bir beytinde oyle ifade etmektedir.
"Mesnevf'dir kitab-i penciim-i Hak
Hamedir Cebreil-i Mevlilnil" 234

c. Sultan Veled Ve Hiisamu'd-din (:elebi'nin Suskunluklan


Mevliina ve c;evresindekilerin hayat hikayelerini ve menktbelerini ya-
zan, bata "Menaktbu'l-Arifin"in yazan Ahmed Eflaki ve Feridful Sipeh-salar
gibi ilk Mevlevi yazarlar olmak iizere diger Mevlevi yazarlar eserlerinde
pirleri Mevliina'run ba diimaru olarak gordiikleri Ahi Evren'i anmaktalar.
Bu yazarlar Mevlevi c;evrelerin anlahmlanna dayanarak onunla ilgili anek-
dotlar derlemilerdir. BoyIeee Mesnevi'deki bazt hikiiyelere ac;tkltk getirrne-
ye c;allmtlardrr. Pirleri Mevliina'run ba diimaru olan bu ahsm, Mesne-
vrde ve Mevliina'run diger eserlerinde adt arulmayan kiinin kimligini a~ga
vurmaktalar.
Mevliina'run olfuniinden sonra onun postuna oturan Hiisamii'd-din
~elebi ve oglu Sultan Veled'in eserlerlflde Mevliina'run bunca hiicurnlanna
maruz kalan kiinin ya da kiilerin isirnlerini hie; anmaffil olmalan dikkat
\ekmektedir 235 Dstelik Sultan Veled "lbtida-nilme" ve "lntiha-nilme" adh

211
Molla Cami"'nin bu sOziine cevap olarak bir ~ Oyle de~tir.
"Kail-i in kavl hest ez eblehan
Nist ezin eblehteri ender cihan"
Bu sOzii diyen ebleh biridir. Ondan daha ebleh biri diinyada bulurunaz
234
Dasttan-i Cenab-i Mevtan.a, N~r. E. Yeniterzi, TUrkiyat Ar~ttrmalan Dergisi, Sa}'l: 17, Konya 2005.
235
MevlW'run oglu Sultan Veled'in bir\ok eserleri bilinmektedir. Fakat Hiisamii'd-din <;elebi'nin
eserinin varhgt bilinmemektedir. Ancak ki.itiiphane ~~malannuz esnasmda HUsam.ii'd-din
<;elebi'nin "llmii'l- Me$11YJh" adh bir eserine rastlachk. Bu eserin bilenen tek niishas1 Konya Bei-
ge Yazma Eserler Kiitiiphanesi nr. 224'dedir. Bu eser tarih boyunca m~hul k~ttr. Muhteme-
len Sultan Veled postni~in olunca kendisinden Once postni~in olan Hiisamii'd-din <;elebi'nin bu
114 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

eserlerinde Mevlana'ya ve $ems-i Tebrizi'ye ~iddetle rnuhalif olan Konya'da


bir ~evrenin rnevcut oldugunu ve hatta bunlann $ems-i Tebrizi'ye suikast
diizenleyerek onu 1ildiirdiiklerini anlathgt halde onlann kirnler oldugu
hakkmda irna yoluyla da olsa hi~bir a~tklarnada bulunrna~hr Sultan
236

Veled'in $ems-i Tebrizi ile Mevlana arasmda cereyan eden olaylan, $ems-i
Tebrizi'nin 1ildiiriilrnesi rnacerasrm destanla~hrrna gayreti i~inde oldugu
goriilrnektedir. Oysa H. <;:elebi de Sultan Veled de Mevlana ve rnuhalifleri
arasmda ge~en olaylan yakinen bilrnekteler ve bu olaylann g1irgii ahitleri
dururnundadrrlar. Mevlana'nm ba dii~rnaru Ahi Evren diye rne~hur olan
Hace Nasirii'd-din'i ve ~evresindekileri ~ok iyi tarurnaktalar. Mevlana'nm
diger oglu Alaeddin <;:elebi bu rniicadelede Ahi Evren'nin yanmda yer a!-
~ ve Kirnya Hahm'dan dolayt $ems-i Tebrizi ile aralannda cereyan eden
rnuhalefeti siirdiirmii~tiir. Bu iki post-ni~inin Alaeddin <;:e!ebi'yi bilrnerne-
leri rniirnkiin degildir. Bu konuda da suskun davrandtklan ve Alll.ii'd-din
<;:elebi'nin rnacerasma hi~ deginrnedikleri g1iriilrnektedir.
Bu ilk iki post-nifm zarnanmda, Mevlevilik denilen tarikat ocagt te~ki
latlandmllyordu. Ahilerin de bU: tarikata girrneleri saglanrnaya ~a~iliyor
du. Nitekirn bu iki pir zarnanmda baz1 t~ ahilerin 1inceleri Mevla-
na'ya rnuhalif ki~iler olrnalanna ragtnen Mevlana'yt kabul edip (ba~ koyup)
Mevlevi olduklan goriilrnektedir. Ahi Ali, Ahi Kayser, Ahi <;:oban, Ahi
Mehmed bunlardan bir ka~tdrr. Sultan Veled, Divaru'nda yakmlan arasmda
Ahi Kayser ile Ahi <;:oban'a da yer vermekted;r237 <;:iinkii o d1inernde Mo-
gollar, Mevlana'ya "Pir-i Rum" (Anadolu'nun $eyhi) unv= vennilerdi.
Bundan once Anadolu'da Abbasi Halifeleri tarafmdan tayin edilen Fiiruvvet
Te~kilah'nm "$eyhu'~-~uyuhi'r-Rurn"u (Anadolu'daki ~eyhlerin ~eyhi) bu-
lunuyordu. Hulagu Han, Abbasi Halifeligini ve Abbasi Devleti'ni ortadan
kaldrrdtktan sonra bu rnakarm Mevlana'ya venni oldu. Bundan sonradrr
ki, devlet Mevlana'ya baglanrna ve Mevlevi tarikahna girrne rnecburiyeti
getinni~tir. Anadolu'daki biitiin tarikat ~eyhleri ve rniiritleri, Mevlana'ya
ba~ koyrnaya rnecbur rurulrnu~lardt. Eflaki bu konuda Sultandan bir ferman

eserinin yaytlmas1n1 engellemi~tir. Sultan Veled'in H. <;elebi'ye muhalif.bir tutum ic;ind~ oldu
gu bilirunektedir. Bu uygulamas1 da bunu dogrulamaktadtr.
236 Veled-ndme, N~r. C. Humai, Tehran 1316 ~., s.42-52.
237 Divan-1 Sultan Veled, Neeyr. F. N. Uzluk, Ankara 1941, s.150.
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 115

a~ oldugunu da bildirmektedir238 Bu ferman geregmce de baka eyh-


!ere ait olan tekke ve hanikahlar miisadere yoluyla ellerinden ahruyor, Mev-
lana'ya ve yakmlarma veriliyordu. Onun i~in Mevlana'run pek ~ok mektup-
lan, birilerinin hanikah ve tekkelerinin ellerinden ahrup kendi adamlanna
verihnesi hakkmda devlet adamlanna yaz!lrruru-'39 Sultan IV. Ruknii'd-din
Kill~ Arslan, Mogollann destegi ile iktidara ge!ince (14 Ramazan 659) iilke-

de (Anadolu' da) yogun miisadere olaylan yaand1. Ozellikle Ahi ve Tiirk-


men ~evreleri ve II. izzii' d-din Keykavus yanhs1 devlet adamlan takibata
ugruyor, iildiiriiliiyor ya da tehcire tabi tutuluyor, mal ve servetleri miisa-
dere ediliyordu240 Ahi Evren Hace Nasirii'd-din ve beraberindekiler de bu
iktidar diineminde Krrehir' de katliama tabi tutuldular. Bu kat!iam olaym-
dan once, Hace Nasirii'd-din Mahmud'un ve yakmlannm mallanrun miisa-
dere edildigi anlathyor. Zira Ahi Evren Hace Nasir "Agaz u encam" adh
eserinde iiyle diyor: "Zamamm1zm kurt tiynetli padi~ahlan, ki~ilerin -varisleri
olsa bile- terekesine (miras) el koymaktalar. $eriatm hukumleri butanuyle ortadan
kalkh, isliim'dan sadece bir ad kald1" 241 Bu miisadere olaylan Anadolu'da Ahi
ve Tiirkmen ~evrelerin bir~ok vi!ayetlerde isyan etmelerine yo! a~ru-' 42
ite bundan dolayt H. <;:elebi ve Sultan Veled, bu isyanlann dlmda ka-
lan Ahileri ve Tiirkmenleri bu uygulamaya raz1 etmek ve onlan indtmemek
ve giicendirmemek i~in onlann sevdikleri ve saygt duyduklan insanlar
aleyhinde a9ktan a~1ga siiz siiylememeyi maslahat geregi giirmiilerdir.
On!ar, Mevleviler ve Ahiler arasmdaki krrgtnltk ve miicadeleyi unutturmak
ve gidermek ve bir ban ortarm yaratmak gayreti i~inde olmulardrr. Zaten
H. <;:elebi Ahiler arasmdan gelme idi. Urmiyeli Ahi Tiirk'iln ogludur. Arnca-
S1 Ahi Baara iinlii bir Ahi idi. Ahi Evren Hace Nasireddin'le Hanikah-1 Zi-
ya meselesinden iitiirii bozumUtu. 0, bu hanikahm babasma (Ahi Tiirk'e)
ait o!dugunu ve babasmdan kendisine intikal etmesi gerektigini savunu-
yordu. Ahi Tiirk'iln iiliimiinden sonra her ne ekilde olmuSa Hanikah-1 Zi-
I ya, ~yh Nasirii'd-din'in (Ahi Evren) eline ge~miti. Bundan dolayt H. <;:e!e-
I
"' Mennkibu'l arifin, II, 754-758.
"' Mevlaml, Mektuplar, Terc. A. Golpmarh, istanbul1963, s.28-29, 148149.
240
F. $amil Ank, "Sel~u Devletinde Miisadere/' Birini:i Milletler ArasJ Tiirkoloji K.ongresi Tebligle-
ri, istanbul1986, I, 47-62.
1
" Age. Bursa eskl Eserler Ktp (H. t;:elebi KI.snu), Nr. 1184, yp. 198a.
242 Miisameretil'l-ahbar, s.74-75.
116 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Miktiil BAl'RAM

bi, Ahi Evrenle miicadele yiiriitmek i~in Mevliini\'run yarunda yer alnutt.
Mevli\ni\ ile birlikte mii~terek dii~manlan olarak gordiikleri Ahi Evren Hace
Nasiru'd-din ve ~evresindekilerle miicadelede birbirlerine destek vermi~
Ierdi. Mii~terek dii~manlanru hicvetmek i~in Mevli\ni\'Y' "Mesnevf" yi yaz-
maya devam etmeye te~vik eden de H. <;:elebi olmu~tur. Ahi Evren'in Olii-
miinden sonra bu dii~manhj;I devam ettinnek, anlarmru biiyiik 61de yi-
tirdigi i~in H. <;:elebi ve Sultan Veled arabulucu bir yo! izlemi~ler ve miina-
zaaY' tahrik etmemeye iizen giistermi~lerdir. Buna raj;Inen zaman zaman
Ahilerle Mevlev!Ier arasmda kavgalar olmakta idi. Eflaki bunlar hakkmda
geni~ bilgi vennekte ve baz1 ahilerin kcrhen Mevliini\'Y' kabul etmek duru-
munda kaldiklanru bildirmektedir243
Toplumsal huzur ve giiveni saglamakla gorevli devlet adamlan da uz-
Ia~hncr, taraflar arasmdaki gerginligi yah~hncl bir politika izlemi~lerdir.
Onun i~in o devrin resmi tarih~ileri Mevlev! ~evrelerle Ahi ve Tiirkmen ~ev
reler arasmdaki muhalefeti ve miicadeleyi dillendinnemeyi tercih et-
mi~lerdir. 0 devrin en ta~ resmi tarih~isi olan ibn Bibi, o geni~ eserin-
de Mevliini\'run aduu bile anmam1~hr. Hi~ ~iiphesiz onun bu tutumu olayla-
nn kapanmasm1 istemesinden kaynakl~ olmahdrr. Konyah tabib Ebu
Bekr ez-Zeki'nin, "Ravzatii'l-kuttab"mda244 birileri arasmdaki ihtilaf ve mii-
nazaarun kapanmas1 gerektigini soylerken bu olaya i~aret ettigini dii~iinii
yorurn.
Sultan Veled'in ve yakmlannm bu gayretleri ve tedbirlerine raj;Inen
Mevlev! <;evreler ile Ahi ve Tiirkmen ~evreler arasmdaki miicadele ve siir-
tii~meler asrrlarca devam ehni~tir. Mevlev! ~evreler, Ahi Te~kili\h'run piri ve
Tiirkmenler arasmda biiyiik ~iihrete sahip bulunan Tiirkmen bilge ~i (Da-
ni~mend) Nasrreddin Hoca, nam-1 diger Ahi Evren hakkmda, gayn ahli\ki,
miistehcen, edep d~1 latifeler uydurarak onu kotiilemeye, yenneye <;all~
nn~lardrr. Bu tiir latifeler zamanla Nasreddin Hoca'run ger<;ek Iatifelerine
kan~nn~hr. Birka~ asrr halk muhayyilesinde ya~ayan Nasreddin Hoca latife-
leri, derlendigi donemlerde bu miistehcen Iatifeler de derlenerek Hoca'ya
mal edihni~Ierdir. Oysa onun eserleri incelendigi zaman ahli\k ve edep abi-

20
Bu konuda geni~ bilgi ic;in bkz. Ahi Evren ve Ahi Te~kilah'mn Kuruluiu, 5 .116-127.
2 Age. Ne~r. Ali Sevim, Ankara 1972, s.lOl-102.
Ahi Evren-Mevltlnii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 117

desi gibi bir bilge kii oldugu gorillmektedir. Bu saharun miitehassiS!an da


Nasreddin Hoca'run latifeleri arasmda bulunan miistehcen ve edep dil lati-
felerin ona ait olamayacaguu ve bunlann sonraki zamanlarda Nasreddin
Hoca'ya nisbet edildiklerini ifade ve isbat etmilerdir.

IL MEVLANA'NIN Alii EVREN HACE NASiRU'D-DiN


HAKKINDAKf ANLATIMLARI
Burada Mevliina Celiilii'd-din-i Rumi'nin, Ahi Evren Hace Nasiru'd-
din hakkmda siiyledigi hakaret-amiz siizleri bir kenara koyarak onun ve
yakmlanrun anlatunlanna dayanarak Ahi Evren Hace Nasir ile ilgili bilgiler
devirilmeye ~ahJ.!acaktrr. ~iinkii yukanda da iaret olundugu iizere Mev-
lana ve yakmlan ona hakaret ederlerken az da olsa onun hayah, kiiligi, gii-
rii ve diiiinceleri, yaphgt iler hakkmda bilgiler vermekteler. Tahir caiz ise
onlann eserlerinin sahr aralanndaki bilgiler degerlendirilecektir. Boylece
kiiltiir tarihimizin temel talanndan olan ve tarihin karanhklanna terk edi-
len bir ahsiyeti daha iyi tan!ma imkiin! dogtnU olacaguu diiiiniiyorum.
Bu vesile ile Mevliina'run eserlerinin Tiirkiye Sel~ulan devri sosyal ve
siyasi tarihi i~in ne kadar biiyiik oneme sahip bulundugu da giirillmii ola-
cakhr. Bu konu bu ~ahmarruzla smrrh degildir. Baka arahncilann da ~a
hma alanlan ile ilgili olarak Mevliina'run eserlerinden geni iil~de yarar-
lanabilecekleri izahtan varestedir. ~iinkii gerek "Mesnevf" de ve gerek diger
eserlerinde yaad!gt diinemin bir~ok sosyal ve siyasi olaylanru hikaye ve
meseller i~inde anlatarak, iirler ve mektuplar yazarak o olaylar hakkmdaki
giiriilerini vermekte ve ~evresindekileri yonlendirmektedir.

a. Abi Evren Hace Nasirii'd-din'l Ytlan ve Ejder Olarak Anmas~


Anadolu' da kaleme ahnan biitiin "Ahi ~cere-name" ve "Ahi Futuv-
vet-name" lerinde Ahi Evren'in Nasuii'd-din, Nasru'd-din ve Nasirii'd-din
Mahmud oldugu kaydedilmekte ve Dabbag (derici) oldugu, atiilyesinin
mahzeninde yilan besledigi, yilan yakalamakta mahir oldugu, yilanlann
ana muti' olup boyun egdikleri, bundan dola}'l ona yilan ve ejder anlamma
gelen "Evren" dendigi ifade edilmektedir. Bilindigi gibi "Evren" yilan ve
ejder demektir. Klasilc kaynaklar, ba-husus Ahi Fiitiivvet-nameleri ve Ahi
118 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _._Prof.Dr.MikailBAYRAM

Menalab-nameleri, Ahi Nasirii'd-din Mahmud'a ni~in Ahi Evren dendigini


boyle izah etmektedirler. Ahi Evren'in kendi eserlerinden de onun zehirli
y!landan panzehir (serum) irnal ettigini ve dabbag (derici) oldugu i~in y!lan
derilerinden kemer ve larba~ yaphguu ogreniyoruz. i~te bundan dolay:t ona,
"Ahi Evren" dendigi anla~tlmaktadrr.
Mevlanii "Mesnevr'sindeki "Ytlan avCJSt (Margir)" hikiiyesinde y!lano
olan bu muhalifini alaya almakta ve onu kii<;(ik d~iirmeye ~~maktadrr. Bu
hikiiyeyi ba~kasmdan naklen anlathgiru da ifade ederek ~yle demektedir:
"Yllancz kendi san'at ve maharetiyle bir yzlan avlamak irin daglara >tkar, kar
ve kz~ gilnleri yzlan aramaya kayulur. Nihayet yzlan ararken biiyilk bir ejder bulur.
0 yzlan dostu, direk gibi alan o ejderhayz yakalayzp gosteri irin Bagdad'a gotilrmeye
kalkar. 0 ejder canlzydz fakat soguktan ve kardan dolayz bi1zi1~mi1~ ve sakin idi. Bu
yzlancz ejderhayz kere ve kilimlere sararak baglayarak (soguk tutarak) Bagdad'age-
tirir. Bunun haberi halk arasznda yayzlzr. Ejderi ve yzlancznzn maharetini gormek
irin bu yzlancz gibi cahil halk Dicle kenannda toplamr. Daha rok kazanayzm diye
fazla beklettigi ve Irak'zn gilne~i rok zszttzgz irin ejderha canlandz ve baglanndan
szynldz ve hareketlendi ve rak rak ses/eri rzkararak saga sola saldzrdz. Seyirci halk
ka>t~zrken kar insan oldii. Yzlancz da korkudan dondu kaldz ve o sersem herifi ejder
yuttu"zs.
Mevlana bu hikayeyi anlathktan sonra ~oyle diyor: "0 yzlancz donmu1
ejderi Bagdad'zn szcagzna getirerek fitne rzkardz. Belki yirmi deja onu ikaz ettim. Ej-
deri Oldilrmek irin Musa gerekliydi. Onun ejderinden yilz binlerce insan hezimete
ugrayzp oldi11er" 246
Goriildiigu gibi burada da Mevlana kendisine muhalif olan bu y!lancz-
}'1 yermekte ve onun san' ahyla alay etmekte ve ~evresindekileri yani Ahileri
cahillikle ve ald~hkla itham etmektedir. Boyle bir olay:tn vuku bulup
bulmadzguu bilemeyiz. Fakat o donemde y!lanctlann nastl ~~hklanru tas-
vir etmesi balammdan onemli bilgiler vermektedir.

us Mesnevt, Ill, s.384-386.


246Mesnevi, m, s.387.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ __:__ _ _ 119

Mevlana bir ba~ka hikayede de, bu y:t!an avciSmm bir ba~kasmm y:t!a-
ruru ~aldtguu hikaye etmektedrr247 Ahi Evren de onun bu alayct hicvine
"Tabsira" adh eserinde cevap vermekte ve ~oyle demektedir:
"Bilge ve filim ki~i ytlanm zehrini defetmek irin gene ytlandan istifade eder; if-
min gerektirdigi iilru ve usulle ytlant avlar, ba~ ve kuyruk tarafindan belli bir mik-
tannt kesip alar, kalan ktsmmt kaynattr, ltp ilminin kurallanna uygun bir tiryak
(Panzehir) imal eder ve bununla ytlan zehrinin zararmt defedebilir. Kaba cahil, bu
hekimin yapltgmt gorse ytlanm nastl avlanacagmt detaylt olarak bilmedigi, bilge ki-
inin maksadtnt da kavrayamadtgt irin ytlamn giizel cildine ve renklerine kanar, ca-
hilce elini ytlana uzattr, bir anda tstrmast ile elini reker ama hayatmt da kaybe-
der. ,24s
Mevlana'run "Mar-gir'in Hikfiyesi"nden ve bu Mar-gir ile ilgili anlat-
hklanndan, Ahi ~ere-name ve Fiituvvet-namelerde Ahi Evren hakkmda
anla!Ilan ~eylerin efsaneden ibaret olmadtgz ve bu soylenenlerin ger~ek yo-
nii bulundugu anla~!lmaktadrr. Mevlana'run bu anlathklanndan anla~tldtgz
gibi, Ahi Evren ~ sezonlannda ~ uykusundaki y:t!anlan avlaytp onlan
soguk mahzenlerde veya ba~ka metotlarla soguk tutmakta ve boylece ~
uykusundaki y:t!anlan istedigi gibi, maksadtna uygun bir bi~imde kullan-
maktadrr. igte bu ger~ek, menktbelerde, onun y:t!anlan istedigi gibi yonetti-
gi, ytlanlarm da ona itaat halinde olup, ona kar~l hareketsiz olduklan ~ek
linde ifade ed~tir. Aynca ba~ka insanlarm da bu ~le ugra~hklan anla-
~Ilmaktadrr.

Ger~ekten de Anadolu Sel~uklulan devrinde, tababetin ileri bir diizey-


de oldugu bilinmekte ve yine o devrin tababetinde, y:t!andan ge~ ol~de
yararlantldtgz bilinmektedir. <;:ankm'da Anadolu Sel~uklulan devri emirle-
rinden, Ata Bey Cemalii'd-din Ferruh Darii'~-$ifast'run sembolii olarak, ~e
y!larun kapt almhgzndaki ta~a kazmmast i~te bundand~ 49 Keza Erzurum
~ifte Minareli Medrese'nin giri~indeki duvara hayat agacmm, ~ifte ejderin
kursagmdan ~~ olarak tasvir edilmesi bu inan~tandrr. Esasen y:t!an, eski
\aglardan beri doguda hastanelerin alameti olmu~tur. Hastaneye "marls-
tan" (y:t!an yeri), hastaya da "bi-mar" (y:t!anstz) denmesi bundandrr. i~te Ahi

247
Mesnevi, ll, 186.
'" Ahi Evren, Tasavvufi Dii;iincenin Esaslan, !ere. Milcail Bayram, Ankara 1995, s.185-186.
' A. Siiheyl ilnver, Selfllklu Tababeti, Ankara 1940, s.70-71.
120------------------ ProfJJr.Mikdil BAYRAM

Evren de kendi zamarunda bir doktor olarak, yJ.!anlar ile ugraIyor, yJ.!an
besliyor ve daglarda yJ.!an toplamaya ~Iklyordu. Zaten bp alarunda anato-
miye dair, "Umii't-te~rih"(Anotomi ilmi) ve "Kitabii'l-efaf"(Yilanlar kitab1) ad-
larmda eserler yazrm olmas1 da, onun tabip ve cerrah oldugunu gi:ister-
mektedii'50. ileride gi:iriilecegi gibi Mevliina bir ~ok defalar onu Danimend,
hakim, feylesof gibi slfatlarla anmihr. Orta~agda bu slfatlara sahip olan bir
irlsan doktor, yani halk hekimi demektir.
ite Mevliina'nm naklettigi bu hikayeden Ahi Evren Hace Nasinl'd-din
Mahmud'un ki aylarmda kl uykusuna yatan yJ.!anlan yakalad1g,, orilan
soguk yerlerde uyuuk bir durumda tuttugu, bir defasmda da ~ok iri ~mgt
rakii bir yJ.!aru yakalad1g, ve onu soguk tutarak Bagdad'a kadar gi:itiirdiig;i
anlaIlmaktadrr. Mevlana onun bu macerasrm Mesnevi' de alayh bir bi9Inde
nakletmitir. Bu vesileyle Ahi Evren'in bir defasmda Anadolu'dan Bagdad'a
gittigini i:igrenmi oluyoruz. Bu hikaye Ahi ~ecere-namelerindeki Ahi Ev-
ren'e izafe edilen yJ.!anlarm ona muti' olduguna dair kerametin mahiyetini
de ortaya koymaktadrr.
Mevlana Mesnevi' de ve "Divan-z kebir"de bir~ok defalar bu muhalifini
yani Hace Nasirii'd-din'i yJ.!an ve ejderle ilikilendirerek onu ki:itiileyerek
hicvebnektedir. Ozellikle "Divan-z kebir" de bir~ok iirde, bir~ok ki:itii slfatlar
yarunda onu yJ.!an, ejder olarak stk stk anmaktadrr. heride anlablacak konu-
larda bu anlabmlar gi:iriilecektir.

b. Mevliina, Hace Naslr'l (Abi Evren) iblis ($eytan) Dlye de


Anmaktadtr
Bilindigi gibi mitolojide eytan, yJ.!an donuna girerek cennete girmi ve
Adem ile Havva'Y' aldatarak onlarm kendilerine yasak kllman meyveyi ye
melerini saglarmbr. Mevliina da bu miti kullanarak yJ.!an (mar ve ejder) de
digi Hace Nasiru'd-din'e eytan ve iblis de demektedir. Ahmet Eflaki'nin
bildirdigine gore bir defasmda Sultan II. izzii'd-din Keykavus, Mevliina'Y'
ziyaret etmi ve ondan, kendisine i:igutte bulunmasrm istirham etmitir
Mevlana, Sultan'a hi~ iltifat ebnemitir. Sultan kendisinden i:igut talep edin

"' Bu konuda daha fazla bilgi i~in bk. Mik.ill Bayram, "Anadolu Sel~ulan DOnemi Tababeti ile
ilgi!i Baz1 Notlar", Yeni Tip Tarihi Ar~tmnalan, N, !staobull999, s.!49152.
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 121

ce Sultan'a: "Ben sana ne ogiit vereyim, sana (Obanltk vermi~ler sen kurtluk yapz-
yorsun. Seni bek(i yaptzlar, hzrszzlzk yapzyorsun. Allah seni Sultan yaptz, sen ~ey
tan'zn soziiyle hareket ediyorsun. "251 Buyunnutur. Mevlanii bu olaya bir ii-
rinde de temas etmitrrZ 52 Bu iirin ilk iki beyti oyledir:
"Hzrszz gordiim, halkm malzm ve metamz gotiirdii. Bu hzrszzzmzz hzrs!zltgz
nastl ortadan kaldzrsm?"
"Sultandan -hzrszzltk artzyor diye- aman dileyecekler. Hzrszz sultanm kendisi
ise naszl aman dilensin?"
Oyle anlathyor ki Ahi Evren Hace Nasirii' d-din'in Sultan II. izzu'd-
din'e l..elaifu'l-hikme" 253 adh siyaset-niime tiiriindeki eseri sunmast Mevlii-
nii'yt rahatstz e~ veya Sultan'm Ahi Evren'e yakmhk duymast Mevlii-
na'yt giicendirmitir. Bu yiizden Sultan' a soguk davraiUlU "Allah sana Sul-
tanlik verdi, sen lblis'in soziiyle hareket ediyorsun" derken de onun Ahi Ev-
ren'den 6gut ahyor ohnasJru ve Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'i kendisine
vezir edinmesinden duydugu rahatstzhgt dile getirmi ohnaktadif54 Nite-
kim Divan-i kebir' de de "iblis" redifli bir gazeli bulunmaktadrr ki bu gazelde
bu diimarunt insafstz bi~imde hiciv ve tahkir etmektedir. Bu gazeli burada
vermeyi uygun buluyorum255
"Her kaftlenin yiiz karasz, $eylan'm altz kapzlz luzagma tutulmu~ her niyet ve
maksadmla lblise maskara olmu~sun sen"
"Dev'e yem olarak kendini kurban etmi~sin, dev'in ke(isi yahut lblis'in kuzu-
susun sen''
"Ey sahte ki~i, pe~iman olmUsanboyun eg.lblis'in ensesini tokatladzgzsm sen"
"Ekmek goriince hemen yumuluyorsun. Dev'in menisine ve lblis'in erkek ola-
nma ii~zksm sen."
"Oruca niyet ediyorsun. Ey eek ba~zm torbaya sok da yem ye. Zira lblis'in
ba1z torbaliszsm sen."

"' Menakibu'l Ariftn, L 443-444.


252 Divan-i kebir, s.548/1810.

"' Bu eser Gulam Htiseyin Yusufi tarafindan 1340 ~- de Tahran'da bas~ hr. Bkz. Age,, s.6 ve 289.
"' Niteldm Sultan IV. Kili> Arslan da Mevliln!'Y' kendisine baba edinmi~ken bir toplanbda bu sul-
tan Baba Merendi'nin elini Opm~ ve ona Baham diye hitabe~ti bu durumu gOren Mev lana.
sultana kiisiip toplanbp terk e~ ve "0 kendisine baba edindiyse biz de ba~ka birini ogul ediniriz.H
de~tir. BkMenakibu'l-<~riftn, I, 203-204.
255
Bu gazelin orijinal metni i9Jt bkz. Divan kebir s.870-871.
122 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikliil BAYRAM

"Neier olacagmdi!n haberin yok. Sen oilmin ve san'atmla Thlis'in kavsaraszsm"


"/man ve kilfiir senin neyine, sen onlan bo~ ver. Kiipekler gibi yiyedur. (:ilnkil
sen lblis'in milmini ve k!ifirisin"
"Oliim zamamn gelmi~, sirke gibi fokurduyorsun. Sen Thlis'in fokurtulu e~i
sisin"
"Sinek gibi, yuvarlak sofra etraftndi! layamete kadi!r Thlis'in di!iresinde dola~ dur."
Bir ba~ka sefer gene Sultan II.izzii' d-din baz1 ernirleriyle Mevliina'yt zi-
yarete gelmi~ler, Mevliinii bir hiicreye saki~ ve gelenlere Mevliinii'run
Hanikah' da o!mad1grm tenbihlemi~ bunun iizerine gelenler Mevliina yerin-
de yok diye geri gitmi~lerdir256 Bu haber de giisteriyor ki Mevliina bu Sul-
tan' a kar~1 menfi bir tutum i9Jldedir. Bu muhalefetin sebebi de bellidir. Bu
sultan iinlii vezir Celalii'd-din Karatay'm 1254(652) de iiliimiinden hemen
sonra Kad1 izzii'd-din'i kendisine vezir edindi. Bu veziriyle birlikte Mogol-
lara ve Mogollardan destek alan saltanat rakibi karde~i IV. Kill~ Arslan'a
kar~1 cihad ~agns1 yapmaktayd1. 257 Bu durumda Mevliinii'nm destegini al-
maya ~al~bgt anla~ili:naktadrr. Bu maksatla Mev!iina ile gii~me geregi
duytnu~ olmah.

Mesnevi' de de onun(Ahi Evren'in) Fahru'd-din-i Razi'nin talebesi ol-


dugti ger~egini ifade ederek onu ve hocas1 Fahru' d-din-i Razi'yi iblis olarak
nitelendirmekte ve ~iiyle demektedir258 :
,.>!,\;~~I .:,ljl .>o; ,.>! ,U...IIy ~I JJI

"Onceleri bir iblis benim ilstadzm idi. Daha sonra o Thlis onilmde bir hi~ oldu."
Burada Mevliina, Ahi Evren'in akliyecilikte iistad1 Fahrii'd-din-i Ra-
zi'yi ge~tigini iddia etmekte ve Fahru'd-din-i Razi de hicivden paytru al-
maktadrr. Yani Razi'yi de iblis olarak nitelemektedir. Bilindigi gibi Mevlana
ve hocas1 $erns-i Tebrizi'nin en muhalif olduklan ~ahsiyetlerden biri de Fah-
ru' d-din-i Razidir. Nitekim Mesnevi' sinde Fahru'd-din-i Razi hakkmda iiy-
le diyo~ 59 :

"' Menaldbu"l-arijin, I, 2.54-255.


257 el-Evamir'iil alaiyye, s.635-640; Miisameretii'l-ahbar, s.40-42.

"' Mesnevi. v; 831.


259 Mesnevf, V, 916.
Ahi Evren-Mev!anii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 123

"Bu konuda eger alai istikamet belirleyici olsaydt Fahr-i Rnzi, dinin stmnt bi-
len ki$i olurdu."
"Fakat tatmayan anlayamaz kaidesi mucibince onun aklt ve hayallerinin $a$-
kmltgz ziyadele$ti"
"Tefekkar ile $U benlik anla$tlamaz. Bu benlik,ancak fena makammda anla$tla-
bilir."
Mevlana iblis dedigi bu ~ahsm, yani Ahi Evren'in ~ms'i Oldiirttiigiine
de iarette bulunarak bir rubaisinde ~oyle demektedir.
"0 kimse ki, lblis gibi iiliip gitti. Sandt ki, fiems-i Tebrizf iildii"260

c. Ahi Evren Hace Nasiru'd-din'in "Had1m" veya "Muhannes"


{Ecinsel) Oldugu iddias1
Ahmet Eflaki Mevlana'nm ba dii~maru olarak andtgt $eyh Nasirii' d-
din'in (nam-1 d.iger Ahi Evren) siirekli olarak Mevlana'nm aleyhinde konu-
!uyor oldugtmu anlatbktan sonra gene bir defasmda talebeleriyle birlikte
iken Meviana'nm aleyhinde bulunrn~ ve onun mavi ferecesiyle alay etmi-
tir. Bu durum Mevlana'ya malum olmu~ ve celallenerek ona oyle bir bed-
dua e~ ki o anda felegi a~rm ve hadrm olmlltur.261 Eflaki Mevlana'nm
bedduast iizerine bu adarnm hadrm oldugtmu ve hatta bu yiizden "illetii'l-
meayth" hastahgtna yakalandtgtru iddia etmektedir.
bte yandan Mevlana, bu dii~manmt kose, hadrm, kadm goriiniimlii ve
kadm tabiath ve muhanmis olarak vas etmekte birka~ yerde cinsi saplkhkta
meful durumunda gostermektedir.262 Vakla Eflaki de "Mesnevf'deki bu an-
lahmlara dayanarak bu Mevlana diimanmt yarn ~yh Nasirii'd-din'i cinsi
sapikhkta meful durumunda gostererek onun ahlaki ~okiintii i~de bir
adam oldugtmu anlatarak Mevlana'm "Mesnevi"sinde adml vermedigi ~ah
sm admt vererek onun kimligini de~ifre etmektedrrl63 bte yandan "Mena-
kib-i Evhadii'd-din-i Kirmanf'nin yazan da Ahi Evren'in e~i oldugtmu tespit
ettigimiz ~yh Evhadii' d-din'in ktzt Fatma Hatun' dan bahsederken onun ilk

260
Menakibil'l-ariftn, II, 687.
"' MenakibU'l-arijin, l, 188-190.
262
Mesnevi, II, 308-310; V, 841-842.
"' Menakibu'l..rijin, l, 188-190.
124 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikilil BAYRAM

kocasmdan yani Ahi Evren Hace Nasireddin'den ~ocugu olmadlgtru, Ahi


Evren'in iiliimiinden sonra Ereglili $eyh Eminii'd-din Yakup ile evlendigini
ve bu evlilikten ~ocuklan oldugunu yazmaktadtl Bu durum Ahi Evren
64

Hace Nasireddin'in ~ocugu olmad1guu ve bu yiizden Mevlana ve ~evresin


dekilerin onun bu durumuyla alay ederek ona hadun ve muhannes dedikle-
ri kanaatm1 uyand1rmaktad1r. Bu bakundan Mevlana onu bir ~ok defalar "
Muhannes" (Ecinsel) diye kiitiilemitir265 Eflaki de Mevlana'nm muhannes
dedigi bu ahsm " Tabsira" adh eserin 'sahibi Nasiriiddin oldugunu bildir-
66
mekte ve bilge bir kii oldugunu vurgulamaktadtl
67
"Divan-z kebir"de de Mevlana ona" ebter" ( ziirriyetsiz) demektedir?
Bir iirde de ona agtr hakaretlerde bulunmaktadrr. Bu iirden, Hace Nasir'in
de Mevlana'nm aleyhinde bulundugu anladmaktadu. Bu iirin ilk iki beyti
iiyledir:
v-S.fi .:;!A.o r'lo o)o <H! )oyo <J"li.J"' <>14 .l! ~-<; ..;._;. <>~.J <>I
v-S\h~.J <$~.) y ~ oy, I~ ~ .>.!; <$~.) y ~ 4 ,:;]
"Ey eki suratlz arkamdan aleyhimde kOtil sozler demisin. Kerkesin agzz dai-
ma necis kokar "
"0 kotu sozlerin senin yiiziine aksetmi soysuzlarzn kotiiliikleri, renk ve yiiz-
lerinden belli olur. 268
Mev lana onun aleyhinde yazd1gt iirlerde zaman zaman aralarmdaki
ihtilaflara da deginmektedir. Onu anlatan siizlerinde "Teshur kunan ber
iltkan" (alklarla alay eden), "Bazire dide ikra" (Akl oyuncak olarak goren)
veya "Ey Hace ser metsek Ddi ber ilikan hanbek Odi" (Ey Hoca sen sersemsin
iilklarla alay ediyorsun) diyerek onun akl inkar ettigini, alklan alaya al-
dlguu ifade etmektedir. Tabii burada iki bilgin arasmda ihtilaf konusu olan,
"ak"m bilirnsel aratrrmalardaki degeri ve ge~erliligi mes'elesidir. Bu konu
ger~ekten Mev lana Celalii'd-din ile Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din Mahmud
arasmda en iinemli ihtilaf sebeplerinden biridir.

264 Age., s.71.


265 Mesnevi, II, 310; V, 841,842; VI, 1051.
"' Mmakibil"l;zrifin, I, 188-190.
261 Age., 369.

zu Divani kebir, s.369/1211.


Ahi Evren-Mevltinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 125

d. Mevlilnii'mn Hace Nasirii'd-din'i Cuba Diye Anmasr


Mevliina, "Muhannes" (Ecinsel) oldugunu iddia ettigi Hace Nas!rii'd-
din'i slk s1k "Cuha" diye de anmaktadrr. Mevliina'run anlathgt Cuha Arap
kiiltiiriindeki giiliin~ ve komik, herkesin kendisiyle alay ettigi tip degil, o
donemde herkesin ~ok iyi bildigi, tarudigt bir kiidir. ite bu kii Mevla-
na'ya muhatap olmakta onu alaya almakta ve hakaret ehnektedir. Onu de-
vamh herkesin kendisiyle alay ettigi giiliin~ ve rezil duruma diien bir kii
olarak vasfehnektedir. Aslinda Hace Nasirii'd-din, gilldiiriicii, niikteci ve
~akaCI bir tabiatta olmasmdan dol<i}'I Mevliina bu ba muhalifi olan zah
Arap Killtiiriindeki Cuha'ya benzeterek onu alaya a!makta ve ona hiicum
etmektedir.
Bir hikftyede ecinsel oldugunu belirttigi Cuha'run bir delikanhya ~ir
kin bir ilikide bulunma teklifini soz konusu ehn~ktedir. Gene bir baka
269

hikayede bu Cuha'run kadm elbisesi giyerek kadmlar meclisinde edep d!I


bir davrarullll anlahnaktadrr. 270 Tabii burada Mevlana bOyle bir tabloyu
tasvir ederek Tiirkmen <;evrelerin kadm ve erkek bir arada dini sohbet mec-
lislerinde bulunmalan adet ve toreleri ile alay ehnektedir. Bu arada Cu-
ha'nm da Tiirkmen oldugunu belirhni olmaktad1r. Bir baka hikayede de
bu muhannes (ecinsel) kiiyi ~ok haysiyet kmc1 bir bi~mde tasvir ederek
ona a!9-r hakarette bulunmaktadrr.271 Bu hikftyede tasvir edilen kiinin de
Cuha oldugu anlaIlmaktadrr. <;:iinkii bu ayn ayn hikftyelerde an!atilan ah-
sm muhannes, kose ve kadm goriiniimlii o!dugu ifade ediliyor. Ahmed Ef-
laki de bu hikayelere dayanarak Mevliina'run diimaru olan bu ecincel ah-
sm ~eyh Nasirii'd-din oldugunu tesbit ehnektedir. Mevlana'run anlahmm-
dan naklen bu Nas!rii'd-din'in "Uleta'l-meayih" (~eyhlerin Hastahgt) deni-
len bir rahatsiZhgtndan iitiirii boyle ~irkin bir fill iledigini gene Mevla-
na'dan naklen yazmaktadrr.272

269
Mesnroi, II, 310.
270
Mesnevi, V, 879-880.
m Mesnevi, V, 841-842.
272
Menaktbu'l-Arifin, I, 188-190.
126 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

e. Cuha'mn Kansz
Mevlana, Hace Nasirii'd-din'e "Cuha" diyerek onunla miicadele eder-
ken Cuha'nm kanstru da s1k sik soz konusu etmekte ve onu da alaya almak-
ta, aleyhinde bulunmaktadrr. Cuha'run kans1 ise yukanda ifade edildigi
iizere Ahi Evren Hace Nasirii' d-din'in e~i Fatma Bac1 olup ayru zamanda
Anadolu Bac!lan (Baciyan-i Rum) Te~kilah'run lideridir273 Mevlana'run bu
Fatma Hatun'a muhalefeti sadece Hace Nasirii'd-din'in yani Cuha'nm kans1
olmasmdan kaynaklanmamaktadrr. Onun Tiirkmen ~eyh Evhadii'd-din-i
Kirmani'nin kiz1 olmasmm da bunda rolii bulunmaktadrr. <;:iinkii Mevla-
na'nm en iddetli muhalif oldugu ~ilerden biri de Evhadii'd-din-i Kinna-
ni'dir. Hac1 Bekta~'a "BaCISI kahpe" derken bu Fatma BaCI'Jl kasdetmekte-
dir. <;:iinkii Ahi Evren'in Oliimiinden sonra kimsesiz kalan Fatma Hatun,
Hac1 Bekta~' a s1guuru~, HaC! Bekta~ da onu kendine baC! edinerek himaye-
sine al~hr. "Mesnevi"nin VI. Cildinde Cuha'run kans1 ile bir kad1 arasmda
ge~en a~k macerastru da komik bir bi~imde anlatmakta ve burada Cuha'run
kanstru ahlaki za'f i~inde bir ~ahsiyet olarak tasvir etmektedir. ileride bu
konu ile ilgili bilgiler verilecegi i~in tekrar olmasm diye ge~iyoruz.

f. Ahl Evren Race Nasiril'd-din "nin Dabbaglzgz (Derlclligi)


Ahi Evren Hace Nasirii'd-din debbag esnafmm piri olarak bilinmek-
tedir. Biitiin ahi ~ecerename ve menalab-namelerinde onun bu meslekte ~ok
mahir ve me~hur oldugu anlahlrr. Bu itibarla Mevlana onu Mesnevi'sinde
bi~ok defalar dabbag(derici) slfahyla anmaktadrr. Bir yerde de "Kiitii huylu
debbag ve Knrde~inin Hikayesi" ba~hgrm ta~1yan hikayede onu ve karde~i diye
Sadru'd-din-i Konevi'yi hicvetmektedir. Ahi Evren ~eyh Nasirii'd-din Ana-
dolu Sel~uklulan zamanmda Ahi Te~kilah'run ba~ miman oldugu gibi o
donemde derici esnafmm da piri idi. Osmanll Tarihi boY'ffica bu unvaru ile
bilinmi~ ve sayg~ ile yad edilen eren bir ki~i olduguna in~hr. ~imdi
Mevlana'nm "Mesnevt"sindeki bir hikayede onu nas!l hicvettigini gorelim:
Bu hikaye "Attarlar pazarmda 1trr ve misk kokusundan bayll1p du~en dabbagm
hikayesi ve Dabbagm karde~inin it pisliginin kokusu ile dabbag1 tedavi etmesi" ba-

273 Fatma Baet ve Baciytln-i Rum, s.ll-22.


Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi --------------~--127

74
hguu ta~nnaktad~ Burada Ahi Evren ile Sadru'd-din Konevi'ye hiicum
ettigi a~Ik olarak anla~tlmaktadrr. Bu hikayenin ozeti ~udur:
Derici (dabbag) bir giin Attarlar ~ar~ISma vannca 1trr ve misk kokula-
nndan dolayt bayllip dii~mii~. Halk ba~ma top!~ kimisi kalbine masaj
yaptyor, kimi sarho~ mudur diye agzm1 kokluyor, kimisi yiiziine gill suyu
siiriiyor, kimi nabzm1 tutuyor fakat aytltmak miimkiin olmuyor. Birileri ya-
kmlanna ve karde~ine ko~up haber veriyorlar. Karde~i avucuna bir miktar
kopek pisligi alarak olay yerine gelir Hastahgm sebebi bilinirse tedavi kolay
olur. Dabbagm karde~i halkm arasmdan sokulup elindeki kopek pisligini
onun bumuna tutar. Bir saatten beri iilii gibiyken hareketlenir ve kendine
gelir. Onun ~irkef beyninin ilaa o pislik ~- <;:iinkii o dairna pislik i~de
ya~ayan bumu pis kokulara ~Ik biridir275
Mevlana bu hikayeyi naklettikten sonra ~oyle diyor:
"Her kime nasihat miski etki etmiyorsa ~iiphesiz o kiitii kokudan huy edinir"
"Kfljirler pislik i~inde ya$adtklanndan Cenab-t Allah onlara necis demi~tir"
"Kurt giibre i~inde dogdugu i~in anber kokusundan huy edinemez"
"Nur serpintisi ona yagmamt~sa, o ruhsuz, kabuktan ibaret bir cisimdir"
"Eger Hak nurunun serpintisine nail olsa, Mtstr'da giibre i~inde dogan ku~
gibi olur"
"Sen o nurdan mahruma benziyorsun ki, burnunu pislik iistiine koyuyorsun"
"Aynltktan yiiziin ve yanagm sarardt, yapragm san ve meyven olgunla~
mamt~ haldedir"

"Kazan at~ ten simsiyah oldu, et Mia kart ve ~ig duruyor"


"Sekiz ytldtr aynltk kazamnda seni kaynattyorum, ~igligin ve nifakm zerre
kadar eksilmedi"276
"Sen hastaltklt koruk iiziim gibisin. Biitiin koruklar iiziim oldu, sen Mid hamsm"
Ahi Evren ile Sadru' d-din Konevi birbirlerine yazdiklan mektuplarda
~ogu zaman karde~ (Birader-i sadik) diye birbirlerine hitap ediyorlar ve

sulbi karde~ten ote bir muhabbet duyduklarmi ifade ediyorlar. Ahi Evren

27
Mesnevf, IV, 568-570.
275
Mesnevf, IV, 567-570.
276
Mevlan;i'run bu hikayeyi ~-i Tebrizi:'nin Oldiiri.Udugo. tarihten sekiz yll sonra kaleme aldtgi
bu beyitten anla!IImaktadrr.
128 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

$eyh Nasirii'd-din, Sadru'd-din Konevi'ye yazd1gt 25 $evval 653 (27 Kasun


1255) tarihli mektupta ona "senden ayrz oldugum bir giin bana bir ay ve seni
giirmedigim bir ay, bin ay gibidir" 277 diyerek ona duydugu i~tiyaki belirtiyor.
S. Konevi' den ald1gt bir mektuptan iitiirii duydugu sevincini de ~iiyle ifade
ediyor: "Mektubunla diinyalar benim oldu. Liitfun bana ebedi saadet kazandzrdz.
Giinliim iilmii$ haldeydi. Mektubun okununca her harfinden bin can buldu giin-
liim"278. $erns-i Tebrizi'nin iildiirii!mesinin ardmdan Ahi Evren $eyh Nasi-
rii' d-din, Mevliinii'nm oglu Aliiii' d-din <;:elebi ile birlikte Krr~ehir'e gii<;mii~
tiir ve 645/1247'den beri sadik dostu S. Konevi'den ayn dii~mii~ ve mek-
tupla bu hasreti gidermeye c;ah~~hr.
Yukanda da ifade edildigi gibi Mevliinii "Kiitii huylu dabbag" hikiiyesini
$ems-i Tebrizi'nin iildiiriilmesinden sekiz yil sonra yani 653/1255 yilmda
kaleme alrm~hr. "Seni sekiz yzldzr aynlzk kazanznda kaynatzyorum" diyerek Ahi
Evren'e hitap etrnekte ve onu dostu Konevi'den ayrrd1guu bildirmektedir.
Nitekim Sadru'd-din Konevi'nin de tam bu }'11 ic;inde karde~im dedigi Ahi
Evren'in yanma, yani K1r~ehir'e gittigini devrin tarihc;isi ibn Bibi'den iigre-
niyoruz219. Giiriildiigu iizere olaylarm zaman bakunmdan da birbiriyle te-
tabuk halinde olmas1 "Mesnevi"deki hikiiyelerin o diinemin sosyal, siyasi ve
kiiltiirel olaylanyla ne kadar baglanl!h oldugunu bize giistermekte ve "Mes-
nevi"nin yazil~ macerasma ac;ikhk getirmektedir. Mevliinii'nm "Mesnevi"si
gec;mi~te de bu manhkla okunmad1gt ic;in onun devrinin olaylan ile organik
bagrnm unutulmasma yo! a<;m1~hr. 280 Bir ba~ka yerde gene de onu konu~
turmakta ve ona kendisini ~iiyle vasfetrnektedir.
, fi ri)JJ u4- ~ <Y._;:.!. "-!.f. , fi r~)~ <Jiiuo.Ji J )4 -=-
"Sonra ilahi rahmet beni derici yaptz. Can kadar tatlt tiivbe ile beni rzzzklan-
dzrdt. "281 -

"Divan-z kebir"de birilerini "postken" (deri iiten) "postin gerdaniden"


gibi ifadelerle hicv etrnektedir ki, bu ifadelerle Ahi Evren'e telmihde bulun-
dugunu dii~iiniiyoruz. Nitekim bir ~iirinde onu deri pe~inde bir adam ola-

271
Ahi Evren'in bu rnektubu i~in bk. Konya Mevlana Mi.izesi Ktp., nr. 1633, yp.llll>. Bu mektubun
bir niishast da Esad _Efendi (Silleymaniye) Ktp., nr. 1783, yp. 87'dadzr.
vs Konya Mev lana Mtizesi Ktp., nr. 1633, yp. 114b.
m elEvdmirill-'ala'iyye fi'l-umQri'l-ala'iyye, haz. A. S. Erzi, Ankara 1956, s.613.
280 Mesnevi, IV, 567-570.
2Bl Mesnevi, V, 831.
Ahi Evren-Mroliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 129

rak vasfehnekte ve arpa tarlasmdaki bir ay:t derisine tamahlandtguu hikaye


ederek hicvehnektediC82 Mesnev!sinde bir ahiye hitab ederek ~oyle demek-
tedir.283
"Ey ahi, inciyi sedeftn i(inde ara, san'atr da san'atkArdan iigren"
"Dabbagltk mesleginde herkes deri elbise giyer,bu ktyafet ona ihti~am kazan-
drrmaz"
"0 halde i1sti1ndeki kibir libasmt pkar, tevazu elbisesi giyin"
"ilim iigrenmek siizli1 o/arak yaptltr, san'at iigrenmek ise i~/e (uygulama ile)
olur."
Goriildiigu iizere bu beyitlerde de gene Ahi Evren Hace Nasir kman-
maktadrr. Mevlana ilim ile san'ab ~ahsmda birle~tiren Ahi Evren'i bu yo-
niiyle de burada kmamakta ve onu kibirlilikle itham ehnektedir.

III. AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN'E "NASUH" DENMESi


Mevlana Celalii'd-din "Mesnevi"sinde yukanda da goriildiigu iizere
bin;ok defalar "Cuha" diye andtgt kadm g6riiniimlii, k6se, kadm sesli ol-
dugunu iddia ettigi ~ahs1 "Nasuh'un Tovbesi Hakkmda HikAye" ba~hgt alhnda
gene agtr bir ~ekilde hicvehnekte ve alaya ahnaktadrr. Ashnda Mevlana bu
hikayeyi iistad1 $ems-i Tebrizi'nin "Makalat"mdan ~nr' 84 $ems-i Tebrizi
burada "Bir adam vardt. 0 kadm yiizli1 idi. Fakat erkek idi ve a/el-i cinsiyesi de
tamdt, kadmlar hamammda tellakltk yapardt" diyerek s6ze ba~lamakta ve a~a
~da sunacagtrruz "Kaybolan inci" hikayesini anlatarak bu Nasuh'u alaya
almaktadrr. Mevlana, $ems'in "Makalat"mdan aldtgt bu hikayeyi maksadma
uygun bir ~ekilde detaylan~ ve manzum olarak daha etkili bir anlabm-
la kendi zamanmdaki bir siyasi olayla baglanb kurarak giincelle~tirmi~tir.
Mevlana, Burada Nasuh'u tasvir ederken her defasmda Cuha'ya izafe
ettig; sifatlarla onu taruhnaktadrr. Yani Nasuh dedigi bu adam muhannestir
(e~cinsel), dabbagdrr (derici), kadm goriiniimliidiir, yiizii ve sesi kadma
benzemekte, kadm elbisesi giyerek kadmlar arasma girmektedir. Fakat o,
erkek idi ve kuvve-i ~eheviyyesi ve aleti kusursuzdu. Mevlana bu hikayede

zsz Divan-i kebir, 390/1288.


"' Mesnevt, V, 773.
"' MakaLlt-i $ems-i Tebrizf, M. Ali Muvahhid, Tehran-1369, I, 358-359.
1 3 0 - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikdil BAYRAM

de gene bir numarah diimaru olarak gi.irdiigu Ahi Evren Hace Nasirii'd-
din'i ki.itillemeye <;~makta ve iistadt ~ms-i Tebrizi gibi onunla alay et-
mektedir. Fakat burada Mevliina'run o alayh ciimleleri arasmda Ahi Evren
Hace Nasirii'd-din hakkmda <;ok i.inemli tarihl bilgiler de vermekte, onun
hayab ve ger<;ek kiiligi ile ilgili bilmedigimiz eyler soylemektedir. Burada
bu hikayenin detaylarma girerek bu bilgilere ulamaya <;alttlacakbr: Ancak
bundan once ona ni<;in "Nasuh" dedigini ktsaca izah edelim:
Mevliina'run da bu hikayede iaret ettigi iizere Ahi Evren Hace Nasi-
Iii'd-din, Sultan Alaii' d-din Keykubad zamanmda saray muallimi, yani "LA-
la" idi. Saraya mensup <;ocuklara ders veriyordu. Bu yiizden onun egitim ve
ogretim faaliyetlerini yiiriittiigu medreseye "Hanikah-i Lilla" deniyordu.
Onun i<;in Eflaki, onu Hanikah-i UiH\'run eyhi olarak tarutmaktadtr. Hace
Nasirii'd-din'in "Nasuh", yani egitimcilik olan mesleginden i.itiirii ona Na-
suh dendigini diiiiniiyorum. Fakat Mevlana bunu devrin bir onemli siyasi
olayt ile de irtibatlandrrarak onunla alay vesilesi yaratmaktadtr. Olay Udur:
Unlii devlet adarm Celalii'd-din Karatay, 1254(652 Ramazan)'de vefat
edince Sultan 11. izzii'd-din Keykavus, kardei IV. Kilt<; Arslan ile miiterek
saltanat siirdiiriirken tek tarafu olarak kendisini sultan ilan etti, Kadt iz-
zii' d-din'i de vezirlik makamma getirdi. Devletin diger yiiksek makarnlan-
na da tek tarafu tayinler yaph285 Bunun iizerine kardei IV. Riiknii'd-din
Ktlt<; Arslan, maiyeti ile birlikte Kayseri'ye gitti ve kendisini orada sultan
ilan etti. Bu durum iilkenin ikiye bi.iliinmesi anlamma geliyordu. Vezir Kadt
izzii'd-din, iilkeyi bu zor durumdan kurtarmak i<;in bir "Hey' et-i Nastha"
kurarak Riiknii' d-din Kilt<; Arslan ve yandalarmt ikna etmeye <;ahb. Bu
Hey'et-i Nastha'run Krrehir'de toplandtklan ve buradan Kilt<; Arslan'm
adamlan ile temas kurmaya <;altttklan anla~tlmaktadrr. Tam bu tarihte
(653/1255) bu hey'etin ba~karu olan Sadru'din-i Konevi'nin de Krrehir'e
yani Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in yanma gittigini devrin tarih<;isi ibn
Bibi bildirmektedil Bu hey'et gorii~melerinin baansiZhkla sonu<;landtgt-
86

ru da burada habrlataltm. ite Ahi Evren Hace Nasiru'd-din Mahmud da bu


"Nasuh" gurubu i<;inde bulundugtl i<;in Mevliina onu "Nasuh" diye ~

285 Miisameretirl- ahbar, s.40-42.


zu el-Evamiru'l al4iyye, s.613.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 131

ve alaya a~hr. Nitekim Hace Nasirii'd-din, tam bu tarihte (25 ~vval


653/27 Kasrm 1255) Sadru' d-din-i Konevi'ye bir mektup yazarak bu hey'e-
tin ~ahmalan ile ilgili bilgi vermiti? 87 Bu tarihl olay "Mesnevf"deki "Na-
suh'un tiivbesi" ballguu tatyan uzunca hikayenin belirtilen tarihten ktsa bir
zaman soma yani 1253-1254 yilinda veya bir yi1 somasmda kaleme allndt-
grm da ortaya koymaktadtr.

a. Kaybolan incinin Hikiiyesi


Bundan once kendisine " Nasuh" denilen bir adam vardL Kadm del-
laklljp. yapardt. Kadm yiizlii idi. Erkekligini gizlerdi. Yillarca kadmlar ha-
mammda dellakllk yaphgt halde hi~ kimse onun erkek oldujp.mu billnedi ve
arahrmadt. <;:iinkii yiizii ve sesi, kadtn yiizii ve sesi gibiydi. Ama kuvve-i
~eheviyyesi yerindeydi. Hilesi ~oktu, azgmdt. Padiah ktzlarmt bir~ok defa-
lar ytkarru.h. Tovbe eder, fakat ttivbesinde durmazdt. Gene bu ii yapardt.
Bir giin hamamda padiahm ktzmm ~ok degerli bir incisi kayboldu.
Hamamdaki biitiin kadmlar o inciyi aramaya koyuldular. Her taraflar aran-
dt. Fakat bulunamadt. Nihayet hamamm kapiSI kapahldt ve hamamdaki-
lerin iistlerinin aranmasma karar verildi. Herkes soyundurulup agzt, kulajp.
alttaki iistteki delikler ve yartklar araruyordu. Nasuh ise bir ktieye ~ekilmi
korkudan tir tir titriyordu. "Vay benim ba~tma gelen/er. $imdi stra bana gelecek.
Beni de soyunduracaklar. Foyam apga pkacak, rezi/ o/acag,m. Beni cellad/ara tes-
lim edecek/er" diyordu. Oliim korkusu onu sarmth. Tam ona srra gelecekti
ki, incinin bulundujp.I haberi geldi. Fakat bu korkuyu ~ektikten soma bir
daha bu ii yapmamaya karar verdi. Ttivbe-i nasuh etti." Mevlana bu hika-
yeyi ve bu hikayenin sonucunu anlahrken Hace Nasirii'd-din ile ilgili bazt
tarihi ger~ekleri de anlahnaktadtr.
Bu Nasuh'un hikayesinde Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in hayahndan
bazt izlere de yer verilmi ve onun saray ~evresindekilerle ilikisini dillen-
dirmitir. Bunlan gormek i~ bu Nasuh'un hikayesinin son ktsmmdan bazt
beyitlerin terciimesini sunuyoruz.
"Hepsini aradtk ~imdi sen gel ey Nilsuh . Denilince o anda ak/1 gitti iile yazdt."

"' Sadru'd-din Konevi be Ahi Evren ~yh Nasiru'd-din Mahmud'un Mektuplajmast, S. Q. Fen-
Edebiyat Fak. Edebiyat Dergisi, Ytl:1983, Sayt: 2, s.57-559.
132 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

"Ytktntl duvar gibi yere yaztldt. Aklt fikri gitti toprak oldu"...
"Aklt gidince dizinin bagt (iiziildii, o ~ahin Keykublid'ci88 dogru U(tu."
" Oliim korkulan (ekerken kaybolan inci bulundu miijdesi geldi".
"Bu miijde ile korkusu gitti. <;unkii o se(kin inci bulundu."
"Kendinden ge(en Nfisuh gozlerini a(tt nihayet."
"Herkes ondan ozur diliyordu ve elini iipuyorlardt."
"Senin gtybetini yapttk. Hakktnda suizanda bulunduk. Bizi bagt~la diyorlardt."
"jnciyi ancak Nfisuh (almt~ olabilir. Zira Hatuna yaktn olan odur diyorduk."
"Hakktmda soylediklerinizden daha kiitii biriyim diyordu Nfisuh."
"Niye benden ozur diliyorsunuz? Ben zamantn en kiitiisuyum."
"Hakktmda soylenenler yuzde bir degil. Binlerce ciirmiimden birini insanlar
biliyor."
"Onceleri bir iblis benim iistadtm idi. Sonra jb[is yantmda hi( kaltr oldu. 289 "
"Sonralan ilahi rahmet beni derici yaptt. Tiivbeyi can gibi bana aztk ktldt."
"Adtm iyiler listesine yaztldt. Cehenemlik idim. Bana cenneti bagt~ladt."
"Bir zamanlar zindanda idim. 290 $imdi yere goge stgmtyorum."
"0 kadar ah ile dua ettim ki ahtm ip gibi uzadt. 0 dualanm ip gibi kuyuya
sarktl."
"0 dua ipine tutundum. Kuyudan pktzm. $imdi mutluyum. Zift yiirekli kaba
biriyim."
" Bundan sonra biri geldi. Sultantmtztn ktzt seni (agmyor dedi."
"Onu kille ovalaytp yuyastn diye senden ba~ka tellak begenmiyor."
"Gil senin Nfisuh'un hastadtr de. Bir ba~kastnt bulsun."
" Arttk ger(ekten tovbe ettim. Oliinceye kadar tiivbemi bozmam."
Bu hikayede Mevlana, Ahi Evren hakkmda ~ok onemli bilgiler ver-
mektedir. Once bu Nasuh dedigi s~m kose oldugunu, zaman zaman ka-
dm elbisesi giyerek kadmlann arasma girdigini soyleyerek bu adamm

288 Keykub.d'dan maksat I. Alaeddin Keykub.ddrr. <;Unkii biz biliyoruz ki Ahi Evren baZJ. Onemli
eserlerini bu sultana sunmllii ve onun himayesinde miireffeh bir hayat siinntitiir.
289 Fahrii'd-din-i Razi'yi kast etmektedir. <;iinkii Ahi Evren bir Razi'ye talebe olmu~tur.
290 Ahi evren ll. G. Keyhusrev zamarunda 5 ytl siireyle zindana a~ ikence gOnnii~tiir. Burada
onun zindan hayabna ~rette bulunulmu~tur. Keza Divan- Ktbir'de de (s.391) onun bir dOnem
zindana d~tiigiinii ifade etmektedir_.
Ahi Evren-Mev/iinii Miicade/esi - - - - - - - - - - - - - - - ' - - - , - - - - - 1 3 3

"Cuha" oldugunu anlamallllZa imkiin vermektedir. <;:iinkii baka bir yerde


de "Cuha"run kose ve hadnn (ebter) oldugunu kadm killgma girerek kadm-
lar meclisine girdigini yazmaktadrr. Boylece Mevliina, Tiirkmen meaylh'm
kadmh erkekli sohbet meclislerinde bulunmalarma muhalefet ettigi ve bu
adetlerini hicvettigini goriiyomz. Burada Mevliina, Nasuh'un yakartlanru
naklederken de onun Melami merep biri oldugunu belirtmi olmaktadtr.
<;:iinkii burada oldugu gibi kiinin benligini hakir gormesi, nefsini kmamast,
i<;indeki kotii duygulanru a<;tga vurmasn:u, iyi ve giizel hallerini, baanlanru
ortmesi ve boylece tevecciih-i nasdan (insanlarm begenisini kazanmaktan)
sakmmast, Melamet felsefesi'nin esasrm tekil eder. Ahi Evren Hace Nasi-
rii' d-din ve onun hocast $eyh Evhadii'd-din-i Kirmani, Melamet felsefesinin
onde gelenlerindendir.291
Bu Nasuh'un bir donemde saray muallimi (Hace) oldugunu ve bunun
Keykubad zamaru oldugunu da irna etmektedir. "0 ~ahin Keykubad'a dogru
Uj.:tu" derken Keykubad zamanmdaki giinlerini hatrrladt demek istemekte-
dir. Ahi Evren Hace Nasir, Gulam-hiine muallirni idi. Muhtemelen Mevliina
onun Saraydaki ktz ve kadm!arla bir arada bulunmastru ve onlarla ihtilattru
bu hikayede alay konusu yapmaktadrr.

b. Hace Nasirii'd-din Bir Donem Saray Muallimi miydi?


Mevliina burada ozet olarak sundugumuz hikayede bir ger<;egi ifade
etmektedir. Mevliina " bundan once Nasuh admda biri vardt" derken bir
donemde hicvettigi bu zatm muallirn, egitimci (Lala) oldugunu ifade etmek-
tedir. Mevlana'run bu beyanmdan Ahi Evren'in I.Alaeddin Keykubiid za-
manmda boyle bir hizmet ifa ettigi anlatlmaktadrr. Hatta Su!tanlarm <;o-
cuklarma ve saray <;evresindeki <;ocuklara muallimlik yaptyordu. Nitekim
gene Mesnevi'nin bir baka yerinde muhannes ( ecinsel) olan Cuha'run bir
delikanhya <;irkin bir ilikide bulunma teklifini anlatrrken
~ ,J....iJAt.:. j 1.; 'i'i ...s:..;lj ~ J...,J c;Jl.fi ..... 'i'i j \:i
"Ililli'dan kaj.:arsan ona vuslat bulamazsm (:iinkii Ililfi delilamltdan ayrt du-
ramaz. "292 diyerek cuha'run Liila ($ehzade muallirni) oldugunu belirtmekte-

291
Ahi Evren ve Ahi Te~kilatt'mn Kurnlu~u, s.145-147.
m: Mesnevi, U, 310.
134 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikai!BAYRAM

dir. Biiylece Nasuh dedigi ~inin Cuha oldugu ortaya ~ooyor. Keza Na-
suh'un da muhannes olarak taruttlmas1 Cuha'run da muhannes olarak vas
edilmesi de bunu teyit etmektedir. Ahmed Eflaki de Mevlana'run bu a~lk
lamalanru izah sadedinde Nasiru'd-din dedigi Cuha'Y' ~kin ~kiler i~inde
bir ki~i olarak anlahyor. Eflaki de ondan bahsederken bir diinemde Kon-
ya'daki "Hanikah-i Ziya" ve" Hanikah-i Lala"run ~eyhi oldugunu ve etra-
fmda ~ok saY'da muteber talebeleri bulundugu nu anlatmaktad~ 93 Burada
Hanikah-i Lala'dan maksat da bu hanikahm, Lala olan Hace Nas!rii'd-din'e
ait olmasmdandrr. DolaYISIYla bu hanikah uzun siire onun ad1yla arula gel-
mi~tir. Saray Muallimi (Lilla) oldugu diinemlerde 1237(633) YI~mda "Ahlak-i
NasmM adh eserini kaleme a~ ve bu eseri Sultan Alau'd-din Keykubad'a
sunmu~tur. Nasreddin Hoca Latifelerinde de onun yani Hace Nasiru'd-
din'in Alaeddin Keykubad'a yakm oldugunu, Sultan'm gezilerine kahldig,-
m, diplomat olarak devlet hizmetlerinde bulundugunu anlatan latifeler bu-
lunmaktad~94.

c. Hace Nasirii'd-Din'in Bir Donemde Tutuklandrgr ile ilgili


Beyanlar
Hace Nas!rii'd-din Mahmud'un Sultan II. Giyasii'd-din Keyhusrev za-
marunda be~ sene siireyle tutukland1g,m biliyoruz. Mev lana ~e~itli vesileler-
le onun bir diinemde tutuklu bulundugunu ve biiylece su~lu ve ciiriim ~
lemi~ bir insan oldugunu beyan etmektedir. Bu Nasuh'un tiivbesi hikaye-
sinde Nasuh'u kendi diliyle tarif ederken Ahi Evren Hace Nasir'in hayat hi-
kayesinden bir diinemi anlatmakta ve iinemli tarihi bilgiler vermektedir.
Vakia Ahi Evren bir diinemde Herat'ta bulunmu~ iinlii E~'ari kelamc1 Fah-
ruddin-i Razi'ye talebe olmu~tur.2 95 Hatta kendi ifadesine gore Fahruddin-i
Razi'nin "Tefsir-i Kebir" adh eserinin yazrm i~inde giirev ~hr.2 96 Alaii'd-
din Keykubad zamanmda etrafmda ~ok saY'da muteber talebeleri vard1.
297

Celaleddin Karatay'a sundugu "Medh-i Fakr u Zemm-i Dilnya" adh eserinin

293 Menalalm'l- arifin, I, 188-190.


m Nasreddin Hoca, s.129-130; s.103,132-133.
295 Sadru'd-d.in Konevi tte Ahi Evren $eyh Nasiru'd-din Mahmud'un Mektuplamast.. S. a. Fen-Ed.
Fak. Edebiyal Dergisi, Sayt: 2, s.65.
"' Letaifi giyasiyye, Edime Selimiye ktp. Nr. 1259.
m Menakibu'larifin, I, 188-190.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - . , - - - 1 3 5

mukaddemesinde298 be~ sene siireyle zindana ahldtguu, ikenceye maruz


kaldtguu, umutsuzluga d~tiigunii, Allah'a c;ok yalvardtguu, bu yaka~la
nn sonunda "Tevfik-i ilahi" nin imdadma yetitigini ve onun ipine tutuna-
rak bu badireden kurtuldugunu yazmaktadrr. Mevlana bir gazelinde e~i
surath Hace'nin tutuklulugundan bahsehnekte ve ~oyle demekted;r299 .

,;...~n.:.w _, t 4 __...s .>;.> , .J! .:,I.>Jj _, ...,...>' ._...:.Ji 0;1


"0 eki surat/1 Hace geldi, o ~eker sirke gibi eki oluvenni~"
"Bu eki adam kuyu ve zindandaydz, biri bagz ve tema~ayz eki gordii"
Bu tutuklanmanm II. G. Keyhusrev iktidarma muhalif bir politik faali-
yet sonucu vuku buldugunu tespit etmi bulunuyoruz, Bu olaym Sultanm
atabegi olan Sa' dii' d-din Kopek olayt (1240) ile II. G. Keyhiisrev'in Oliim ta-
rihi olan 1245 yillan arasmda vukua geldigi anla~t!maktadrr 300 . Bu Sultanm
oliimiinden sonra <;tkanlan gene! af kanunu ile Ahi Evren de tutukluluktan
kurtulmu~tur. Bu olaydan ktsa bir siire sonra II. izzii'd-din Keykavus onu
vezirlige getirmi~tir ki, $ems-i Tebrizi'nin Oldiiriilmesi onun vezirligi do-
neminde yani 1247 ytlmda vuku bulrnu~tur. Ahi Evren "Menahic-i Seyjf" ad-
h eserinde de bu hapis olaytru dile getirmekte, zindanda iken okudugu du-
ayt (Akku~ duast) tespit ehnekte, bu duanm bereketiyle kurtuldugunu yaz-
maktadrr.301 Malatya ~ihnast Ahi Ahmed'in de aym suc;tan tutuklandtguu ve
i~kenceye tabii tutuldugunu "Menakzb-i Evhadii'd-din-i Kirmani'nin yazan
Muhammed-i Sivasi yazrnaktadrr.302 Mevlevi yazar Ahmed Eflaki de bu Ahi
Ahmed'in bir donemde tutuklandtgma "Ser-defter-i rindan-i zindan bud" di-
yerek i~aret etmitir.303 Mevlilnil bir ba~ka hikilyede gene Ahi Evren'i kaste-
derek onun bir donemde zindana ahldtguu anlahnaktadrr. Biraz ileride bu
hikaye verilecektir.
Mevlilna Celalii'd-din, Nasuh dedigi bu ~ahsm kendisini"Once bir iblis
ilstadtm idi. $imdi ben iblise iistadtm, dedi" ~eklinde tarif ettigini ifade ederek
onun onceleri Fahru'd-din-i Razi'nin talebesi oldugunu, ~imdi ise akliyeci-

298
Bu eserin bir niishas1, Bursa Eski Eserler (H. <;elebi klsnu), nr 1184, yp 180a-187a'dadtr.
m Divani kebir, 391/1292.
"' Medhi fakr u zemmi dunya, Fatih (Silleymaniye) Ktp. Nr. 5426, yp. 229b.
"' age. Halet Ef. ilavesi(Silleymaniye), Ktp. Nr. 92, yp. 30a.
302 Mena1ab-i EvhadU'd-din-i Kinnani, s.140-142.

"' Menakibii'l-anfin, II, 755-758.


136 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

likte unu gec;tigini soyliiyor. Sonra bir zaman kuyuya yani zindana attld!j9-
ru ve burada zebfin oldugunu, Allah' a c;ok yalvardlgrru, dualanrun kabul
edildigini, bu dua ipine tutunarak o zindandan c;ikhgrru, imdi ise iinii ci-
hana Slgntayan biri oldugunu soyliiyor. Bu sozlerle de MevHina, ciiriim i-
lemi bir adanun vezirlik makanuna getirildigini ifade ehni bulunuyor. Al-
lah'm ona iyilikleri sayllirken de ilahi rahmetin, onu "postin-dfu:" (derici)
yaphj9 ifade edilmektedir. Gorilldiigu iizere Ahi Evren'in meslegini de bi!-
dirmektedir. Boylece bu Nasuh denilen zahn Ahi Evren Hace Nasirii'd-din
oldugu tekrar taayyiin ehnektedir. '

d. Zindandaki o Muflisin Hikayest


Ahi Evren II. Giyasii'd-din Keyhiisrev'in iktidan doneminde (1237-
1245) Babailer Harekahyla ilikisi bulundugu gerekc;esiyle be y!l siire ile
tutuklanmihr. Mevlana "Mesnevi"sinde onun bu tutuklulugunu ve c;ektigi
slkmttlan da dile getirdigi bir baka hikayede gene Ahi Evren Hace
Nasirii' d-din'i hicvetmektedir.
<.J\;.. ..r. ....,.a. ._.....;....:. ,J!
'""'J
wt..l ..r. ~ J wl.llJ y ,,."\..
"Evsiz, barkszz bir muftis ki~i vardz. Amanszz bir halde tuzakta ve zindandaydz."
diye balayan bu hikayede304 Mevlana miiflis dedigi bu zahn pek c;ok
ozelliklerini ve slfatlanru srralamakta ve tamamen Ah Evren'i yukanda
ac;lklad!gumz tabirlerle anlatmaktadrr. Mesela: y!lan ve ejderlerin ona mu-
nis olduklanru soyleyerek onun YJlanCI oldugunu bildirmektedir. Burada da
onun bir donemde hapsedildigini hikaye etmektedir. Miiflis dedigi bu ah-
sm daha birc;ok ozelliklerini ve ona duydugu diimanllk duygulanru bu
uzun hikayede telmih ve tebihlerle ifade etmektedir. DolaYJS!Yla burada da
anlattlan ahsm Hace Nasirii'd-din oldugunundan iipheye mahal kalma-
maktadrr.
Mevlana bu hikayede ozet olarak bu miiflis ahsm zindan arkadalan-
run ondan bizar olduklanru ve bu yiizden onu kad1ya ikayet ettiklerini,
kadmm da bu ikayetleri dinledikten sonra onun gerc;ekten maddeten ve
manen miiflis olduguna hiikmederek onu ehir ic;inde dolahrarak, dellallar

304 Mesnevt: II, 204-210.


Ahi Evren-Mevlilnil Miicadelesi -------------~---137

da yiiksek sesle (Tiirkc;e, Farsc;a, Arapc;a ve Kiirtc;e olarak) bagrrarak bu ada-


rom miiflis, kiitii huylu, hileci oldugunu ve herkesin ondan uzak durmas1
gerektigini iliin etmitir.

IV. HACE NASiRU'D-DiN'iN $AHSi 6ZELLiKLERi


Mevliina, "Divan-t kebir" de ve "Mesnevrde birc;ok defalar c;eitli vesile-
lerle bu diimaru hakkmda iddetli hicivlerde bulunmu ve bu hicivlerde de
onun hakkmda iinemli bilgiler vermitir. Onun ahsi iizellikleri hakkmda
beyanlarda bulunmUtur. ite bu hicviyelerden birinin baz1 6nemli beyitle-
rinin terciirnesi Udur:
"Ey eki suratlt, aleyhimde kotii sozler demi~sin. Kerkesin agzt daima necasel
kokar."
"0 kOtii 50zlerin sen in yiiziine aksetmi~, kOtiilerin kOtiililkleri yiizlerine akseder."
Ayru iirde oglu A.<;:elebi'ye de bir giinderme yaparak iiyle demektedir:
"Senin gonliinii ralan ytlandtr(evren),oliimii ve belayt tat,bil ki her kiipekle
deniz necis olmaz."
"Soysuz olunca dil~man, o makamt(vezirligi) kalmaz,soysuz gozden dii~iince
degeri kaltr mt hir?"

a. Abi Evren 'in Fiziki Ozelliklerl


<;:ok ilginc;tir ki Mevliina c;eitli vesilelerle ondan siiz ederken yer yer
onun fizik 6zelliklerinden de bahsetmektedir. Mevliina'run tasvirlerine gore
bu Hace Nasirii'd-din, iri ciisselidir. Bundan dolaY' da onu AJiya benzet-
mektedir.305 Yiizii ve sesi kadm yiizii ve sesine benzemektedir.306 Divan- ke-
birde de ciissesini fi u~ u..J~ ""t-.f. <.f.J.J (viicudu dag gibi yekparedir)
diyerek onu daga benzetmekte ve ayru iirde kaI ac;Ik oldugunu bildirmek-
tedir.307 Birc;ok iirlerde de onu eki suratlt ve eki diye vasfetmektedir.308
Gene Mesnevi' deki bir hikayede onu iri vuciidlu kiise diye vasfetmekte ve
bir delikanb.ya sarkmh!Ik yaphgrm, delikan!I bu iri adamdan uzaklamak

lil'i Mesnevi, II, 310.


306
Mesnevi, V, 828.
307
Age., s.109.
3118
Divan-1 kebir, s.368, 391, 871 vd.
138 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

isterken "Benden korkma ey delikanlz. Ben mulzannes (e~~insel!) biriyim. Bu ili~ki


de sen iistte olacaksm bana deveye biner gibi bineceksin diledigin gibi siireceksin"
dedigini naklederek onun homoseksiiel ili~kide pasiv konumda oldugunu
yazarak ~ok haysiyyet kma bir bi~imde ona iftira etmektedir.309 diyorum.
Gene "Mesnevi" deki "Luti'nin hikayesi"nde, "Kadmlar meclisine giren Cu-
Iza'nm hikayesi"nde ve "Nasuh'un hikayesi"nde ve daha ba~ka yerlerde hep
bu muhalifini boyle e~cinsel, iri ciisseli, e~i, e~i surath ~irkef gibi stfatlarla
anmaktadrr.

b. Danimend Ahi Evren


Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in eserleri, onun devrinin en ve gii~lii
~ok yiinlii bir ilim fikir ve aksiyon eri oldugunu giistermektedir. Burada
maksat onun eserlerindeki ilmi, giiciinii a9klamak degildir. Burada maksat,
Mevlana Celalii'd-din ve yakmlanrun hiicum ve tahkir, tezyif ve her tiirlii
karalama ve hicivlerine hedef olan bu zatm ilmi ve fikri yiiniine ve mena-
klb-name ve fiituvvet-namelerinde siiz konusu edilen iistiin meziyetlerine
nasil bakhklan ve nasil degerlendirdikleridir.
Eflaki Dede, ~yh Nasrrii'd-din dedigi bu ~m kendi diinemindeki
ilim adamlan anismda miimtaz bir mevki'de bulundugunu itiraf eder. Bir
yerde Sadru' d-din Konevi ile onu klyaslayarak "Her tiirlii fende Sardru'd-din
Konevf ile at ba~z giderdi.''310 Mevlana da "Divan-! kebir"de onlarca defa onu"
Hace" diye onun ilmi konumunu ve iizelligini dile getirmektedir. "Dani~men
di" (Dani~inendsin) redifli bir gazelde de muhtemelen onu anlatmakta.311 Ve
bu yiiniine dikkat ~eklnektedir. Bir ~iirde de kendisiyle onu klyaslayarak
-'<. .::.ubu .)l.l.>lww...,
.
<JA .-'...,
. .....WJ J <.J.>-
.L)lii .J' j.c
"

"Sen her ne kadar (felsefe ve hpta) Ejlatun ve Lokmansm ama ben bir bala~
la seni cahille~tiririm" 312 Bir yerde de Fahrii'd-din-i Razi'yi kasdederek "On
celeri bir iblis ona hoca iken ~imdi Thlis onun yamnda bir hi~dir" 313 diyerek onun
ilmi yiiniinii ifade etmektedir. Vakla latifelerinde Nasreddin Hoca, her fen

309 Mesnevi, II, 310.

'" Menakibul-arifin, l, s.lBS-190.


Ju Divan-i kebir, s.867.
m Divan-i kebir, s.507.
"' Menakibu'l-arifin, II, 647-648.
Ahi Evren-MevlanaMiicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 139

de devrinin en bilge ki~isi oldugu belirtilerek bu anlahianlarla paralellik arz


etmektedir. Mevlana onun bir donemde vezir (Sahib-i sadr) olduguna da
i~aret ederek ~ok bilgili ve akil biri oldugunu itiraf etmektedir314
Mevlana bir Arap~a ~iirde Hace Nasirii'd-din ile Sadru'd-din Kone-
vi'nin biri birlerine mektuplar yazarak ilmi ve felsefi konulardaki tarh-
malanna i~arette bulunmu~tur. Burada ~oyle demektedir: "Nasfrii'd-din'e ce-
vap vermek iistiinliik degildir. Nice sevgi gordiim ki, tav$anlar iistiine i$iyorlar".
Burada Nasirii'd-din'den ~ok ona cevap veren Sadru'd-din-i Konevi hicve-
dilmektedir.
Ahi Evren Hace Nasiru'd-din'in bir de hadis9Jik yonii vardrr ki, Konevi
ile atba~t gittigi bir alan olmalt. Eflaki onun bu yoniinii kastederek bir de-
fasmda ~evresindekilerle nakil ilimleri iizerinde sohbet ederken !i)erns-i Tebri-
zi de orada bulunm~ ve "Daha ne kadar onun, bunun sozlerini nakledip duracak-
stmz i~inizde kalbim bana Rabbinden $iiyle bir haber veriyor diyebilecek bir er yok
mu?" de~ ve Nasiru'd-din ve talebelerinin protestoiar3 ile ~tl~IIUtrr.31S

c. Abi Evren Hace Nasirii'd-din Gururlu ve Kibirli miydi?


Mevlana bu muhalifini bir~ok defalar ~ok kibirli bir insan olarak vas-
fetmektedir. Bu kibirliliginden dolayt benliginin esiri oldugunu, gurura ka-
pt!dtgnu, rahmani yoldan ~t.ktp ~eytani yola sapbguu iddia etmektedir. Ona
yiinelttigi tenkidlerin ba~mda da bu husus gelmektedir. Mevlana'ya gore
ba~ma gelen felaketler de bu gunir ve kibrinden kaynaklaniiUbr. Dogrusu
Mevlana'nm bu iddiasmda bir ger~ek payt bulundugunu dii~iiniiyorum.
Eserlerinden onda ilmi bir gurur bulundugunu goriiyorum. Ger~ekten Hace
Naslrii'd-din, bir bilim ve fikir adarm olarak, bir"bi!ge ~i olarak kendisine
iizg(iveni ~ok fazladrr. Muhtelif eserlerinde belli bir konuyu a~tklarken bu-
nu kendisinden ba~ka kimsenin bilmedigi, bunu ilk defa kendisinin ke~fet
tigi gibi ifadeler kullarur. Mesela: "I.etaif-i giyasiyye"de e~yanm ezeli olma-
dtgma dair delilleri srralarken birinci delil i~in ~oyle demektedir: "Eski ilim
adamlarmdan hi~ kimse bu delile muttali olamamt$lardtr. Cenab-z Allah fazl ve ke-

314
Divani kebir, s.390/1288.
315
Menakibu'l-ariftn, TI, 647-648.
1 4 0 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikail BAYRAM
316
remiyle bana bu apl1m1 bap$lad1" demektedir Alaii'd-din Keykubad'a ithaf
ettigi "Yezdan-$inaht" adh eserinin son fashnda da oyle bir yorumda bulun-
maktadt.r: "lldhf ve tabii ilimlerin meselelerinden hikmet s~rlanm bu eserde derc et-
tim. Yunanblardan bugiine dek muhakkik hiikema ve ilimde rasih olanlardan hir
kimse bu s~rlan biiylesine if~ etmegi reva giirmemi$1er ve bunu tehlikeli bulmu$1ar-
dJT. Aristatalis bu yiiksek s~rlarm ancak isti'dad sahibi olanlara aplabilecegini siiy-
lemi$tir. Cahillere, kabiliyetsizlere, fitnecilere ve ehil olmayanlara apnak caiz degil-
dir. Fakat ben zaifva hadim o Yiice Meclis'te (Sultan Alaii'd-din'de) isti'dad giir-
diigiimden bu ozlii risaleyi tasnif edip b~ yiiksek hediyeyi ve bu ebedf saadeti tahsil
vesilesini huzura gi!ndermeyi vacip giirdiim. Bu eser o Yiice Meclise yadigdrdJT.
Bunun degerini ondan ba$ka51 takdir edemez. Vasiyyetim $Udur ki, bu eserin niis-
hasmJ kabiliyetsizlere ve fitnecilere vermesin ... bu hususa riayet edip va'de muhale-
fet buyurmasm"317 Eserin muhtevasma bakbgmuzda oyle su olarak saklan-
masl, bakalarmm bilmemesi gereken hususlann bulunmadl!';!, emsali eser-
lerde anlablan eyler oldugu goriihnektedir. Miiellifin eserine boyle bir iis-
tiin vas1f vermege c;ahhgrm diiiiniiyorum. Muhtemelen Ahi Evren Hace
Nasir'in bu tarz ifadeleri ve bu ozgiiveni ona muhalif c;evrelerde ozellikle
de Mevlana ve c;evresindekiler arasmda kendini begenmilik ve tekebbiir
olarak algliaruruhr. Mevlana da bu tavnndan dolayt ona iblis demekte ve
ibiis kadar gurura kap!hn3 biri olarak onu vasfebnektedir. Ahi Evren'in bu
ifadelerinden Sultan Alilii'd-din Keykubad zamanmda yani Mevlana'nm
heniiz bir air ve fikir adanu olarak temayiiz ebnedigi donemde de onun
birtaklrn muhaliflerin bulundugu anla!lmaktadu.

d. Abi Evren Hace Nasirii'd-din'in Vezirligi Meselesi


Ahmed Eflaki, $ems-i Tebrizi'nin oldiiriihnesi olaytnda ba sorumlu
olarak gordiigu zab iki defa Vezir Nasiru'd-din diye anmaktadu318 Fakat
bu Vezir Nasiru'd-din'in "jl/et-i me$ayih" ile muallel oldug,mu iddia ettigi
$eyh Nasiru'd-din319 ile ayru adam oldugu anlalhnaktadt.r. Eflaki bu zah
aynca kJskanc;, kotii huylu, diiiik ahlakl3 bir kii olarak vasfettigi ic;in once-

316 Age. Mev lana Mlizesi Ktp. Nr. 1727, yp. 47a-47b.
'" Ayasofya(siileynianiye) Ktp. Nr. 4819, yp.138b.
318 Menaldbu'l-arifin, U, 648, 694.
JJ9 Aymeser, I, 188-190.
Ahi Evren-Mevltinii Miicade/esi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 141

Jeri onun isminin ba~mdaki "Vezir" kelimesinin "Vizr" kiikiinden, giinah-


kar anlamma gelen "Vezir" oldugunu dii~iinmii~ ve bOyle bir miitalaa ser-
gilemi~tim. Fakat daha sonra gene Eflaki'nin naklettigi Sultan II. izzii'd-din
Keykavus'un Mevlana ile gii~mesi srrasmda Mevlana'dan kendisine nasi-
hat talebinde bulunmas1 iizerine, Mevlana sultana: "Sen !;eytan'm sozilyle ha-
reket ediyorsun, ben sana ne ogat vereyim" haberinde320 Mevlana'run "~ytan"
siizii ile bu dii~manrru kasdettigi bilahere anlaIiru. Yukanda naklettigimiz
~iirlerinde de Mevlana'run bu muhalifini "ibiis" ve "~ytan" diye and1g. go-
riilmektedir. iblis redifli bir iirde de onu tahkir etmektedir321 Bu dunun
sultana yakmhg. bulunan bu ahsm bir donemde ger~ekten vezirlik yapml
olabilecegini d~iindiiriiyordu. Fakat daha sonra rastlad1gun Mevlana'run
iki ~iirinde bu muhalifi hakkmda siiyledigi sozler bu tahminimde yanJ.!ma-
dguru ortaya koydu. Bu iirlerden birinde Mevlana onun "Sahib-i sadr"
(yani vezir), ~ok bilge ve akJ.!h oldugunu ve dericilikle itigal ettigine iaret
etmektedir322 Bir baka iirde de "Ziirriyetsiz" oldugunu da belirttigi bu
adamm "Makam ve Mans1brru" kaybettigini siiylemektedir323 Biitiin buruar
Hace Nasirii'd-din'in bir diinemde vezirlik makammda bulundugunu orta-
ya koymaktadrr. Zaten Hoca Nasreddin Latifelerinde Hoca'run bir zaman
vezir oldugu bildirilmektedir. Biiylece Hoca Nasreddin Latifelerindeki bir-
taklm siizlii anlatnnlann, rivayetlerin ger~ek olduklan ortaya ~lkmaktadrr.

V. "MESNEVi"DE AHi EVREN NASiREDDiN'LE iLGiLi DiGER


HiKAYELER
Yukandaki iki iimekte Mevlana'run Ahi Evren ~yh Nasirii'd-din'e
kar~1 yiiriittiigu miicadeleyi aynnhsyla giisterdik. "Mesnevi"nin daha bir-
~ok yerinde miinasebet diiiirerek YJ.!an, Ejder, Ahi, Cuha diyerek bu muha-
lifini yennektedir. Bir yerde akll ve istiare hakkmdaki gii~iinii a~Iklarken
dostu Hiisamii'd-din <;:elebi'ye seslenerek "Yo! ilstilne altlmt~ bir kurt olan si-
yah ytlan ejderha olmu~. Oysa ejder ve ytlan senin elinde Musa'nm asastdtr"324 di-

.lzoAynz eser, I, 443-444.


311
Divan-i kebir, s.S7D-871/2B79.
312
Divan-i kebir, 2390/1288.
311
Divan-i kebir, s.369/1211.
m Mesnevi, II, 273.
142 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ PTofDr.Mikail BAYRAM

yerek onu bu diigmana ka~t yeni bir savaa hazrrlamaktadrr. Bir baka yer-
de Cuha'run kadmlar meclisine kadm lahgmda giriini ve orada edep dtt
davrantlarda bulunuunu karikatiirize ederek onu alaya almaktadtr 325
Yukanda baka bir miinasebetle sundugumuz U aagtdaki beyitler de ta-
mamen Ahilere ve Ahi Evren'e dairdir:
"Ey Ahi! lnciyi sedefin irinde ara, san'al! san'atkArdan ogren"
"Dabbagltk yaparken halkra giyinmek Hoca'mn hocaltgma zarar vermez"
"Demirci de i~ zamam eski-piiskii giyerse, bu onun ~anmt azaltmaz"
"Oyle ise kibir libasmt rrkar, tevazu libasma buriin"
"!lim ogrenmenin yolu sozlii, San'at ogrenmenin yolu uygulamayladtr"m
"Kar zaman soylemeyi deneyip sonra bir miiddet sabretmeyi ve susmayt de-
nememizin apklanmast" bahgtru tatyan hikayenin327, Ahmed Eflaki'nin bah-
settigi Hao Bekta'm Mevliinii'ya yazdtgt ve Baba ishak'm Konya'da Mev-
liinii'ya sundugu mektup 328 ile ilgili olabilecegini diiiiniiyorum. Fakat
Muhannes ile Luti arasmda ge~en ~ok haysiyet ktrto hikaye329 Efliiki'nin de
tesbit ettigi gibi "Tabsira" adh eserin sahibi !?eyh Nasiru'd-din ile ilgilidir' 30
Bu hikiiyede Mevliinii "Muhannes" diye nitelendirdigi bu !?eyh Nasirii'd-
din'i saptk ilikide mef'ul konumunda tasvir etmektedir. Zaten bu mef'ul
durumundaki ahst belinde han~eri olan bir Ahi olarak nitelemektedir ki,
belinde han~er bulundurmak o donemde Ahilerin iinifonnast idi. Keza
"Te~bih-i nass M ktyas" hikayesinde "Mar" (Ytlan) diyerek E'arl mezhepli
biri hicvedihnektedir331 Biitiin bu stfatlar, Ahi Evren'e uygun diigmektedir.
Gene ikinci cildin sortlarmda Ahi Evren 'e ~atarak oyle demektedir:
"Koruk iiziim ta~ kesildi ve ham kaldz, ta ezelden hak ona kAfir dedi"
"0 ne ahi olur, ne birlikri olur. 0 azgm, inatrz ve inkArct biridir"
"Onun irindeki kiitiiliikleri siiylersem zihinler kart~tr,fitne rzkar"m

Mesnevi, V, 879-880.
"' Mesnevf, V, 773
"' Mesnevi, V, 824-825.
"' Menaktbu'l-<~rifin, L 381-383.
"' Mesnevf, V, 841-842.
"'
330 Menaktbu'l-<~rifin, l, 188-190.
Mesnevf, V, 497-498.
'"
332 Mesnevf, UI, 334.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - - - 143

Mevlana'run bu sozlerine Ahi Evren'in cevab1 da vardrr. 333 "Mesne-


vf"nin daha bir<;ok yerinde buna benzer hidvler bulunmaktadrr. Yukanda
da ifada edildigi iizere Ahi Evren ~yh Nasirii' d-din 1245-1247 yillannda
Sultan II. izzii'd-din Keykavus'un veziri idi. Vezir oldugu donemde yani
1247'de ~rns-i Tebrizi'ye suikast diizenleyerek onu oldiirttiigiinii tesbit et-
mekteyiz334. II. izzii'd-din Keykavus ile IV. Riiknii'd-din Kill<; Arslan ara-
smdaki taht miicadelesi srrasmda Ahi Evren II. izzii' d-din Keykavus'u des-
tekliyordu. 1257'nin son aymda kaleme aldtgt "Letiiif-i hikmet" adh eserini II.
izzii'd-din'e ithaf e~tir. Burada Ahi Evren bu sultana a<;lk<;a destek ver-
mekte ve bu miicadelede ona ogutler ve taktikler vermektedir. ite tam bu
srrada II. izzii'd-din, Mevlana'run da destegini alma ihtiyacrru duymu~ -bu
ama<;la olmah- Mevlana'yt ziyarete gi~ ve kendisine ogut vermesini talep
e~tir. Mevlana da ona: "Satlll ne iigut vereyim? Satlll robanltk vermi~ler, sen
kurtluk yaptyorsun. Allah seni sultan yaptt. Sen ~eytanm siizii ile hareket ediyor-
sun" d~tir'm.
Burada gorilldiigu iizere Mevlana sultana "Sen ~eytanm sozii ile hare-
ket ediyorsun" derken onun Ahi Evren'e yakm ol~undan ve Ahi Evren'in
bir siyaset-name olan "Letiiif-i hikmet" adh eserini bu sultana sunu~undan ve
ondan ogutler ~ olmasmdan rahatslZhk duydug:tmu, bu yiizden ona
destek vermekten imtina ettigi anla~llmaktadrr. Nitekim gene Ahmed Efla-
ki'nin bildirdigine gore sultan II. izzii'd-din bir defa daha iimeras1 ile birlik-
te Mevlana'yt ziyarete ge~, Mevlana ise bir hiicreye saklanarak, yakmla-
nna, gelenlere evde olmadtgtru bildirmelerini soyle~ ve boylece sultan ile
giirii~mek isteme~tir 336 Mevlevi yazar Ahmed Eflaki'nin bu tesbitlerin-
den de Mevlana ile Ahi Evren Hace Nasiru'd-din arasmdaki miicadelenin
ne ol<;iide oldugu a<;lk<;a goriilmektedir.

333 Ahi Evren, Tasauuufi DU1Uncenin Esaslan, terc. Mikail Bayram, Ankara 199~, s.134 ve 150-151.
Mev!W ve (lems-i Tebrizi Hululiye mezhebinden idiler. Bk. Muhammed lkbal, Seyr-i Felsefe der
Iran, terc. A. H. Aryanpur, Tahran. 1354, s.78-82. Mev!W "Mesnevi"sindeki {II, 270-272) Baye-
zid-i Bestami ile ilgili hikayede Hululi go~iinii a9klar. il;te bu yiizden Ahi Evren yukanda be-
lirtilen eserinde (ayru yerde) Hululiyecilerin ~rrinden Allah'a stguurken (lems'i ve Mev!ana'YI
habrlatmaktadrr.
334 Ahi Evren ve Ahi T~kilQfl'nm Kurulugu, s56-59.

m Menalabu'l-4rifin, I, s.443-444.
"' Menalabu'l-<lrifin, L s.254.
144 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ ProfJJr.Mikail BAYRAM

Netice olarak; UflU soylemek istiyorum: Mevlana'run "Mesnevi"sin-


deki hikayelerin bir ~ogu o devrin sosyal, siyasi ve kiiltiirel hadiseleriyle il-
gilidir. Mevlana bu hikayeleri ~ok ustaca s~ ve bu hikayelerde, hem
kendi donemindeki aktiiel olaylar hakkmdaki goriilerini, airlik dehast ile
anlatml, hem de muhaliflerini hicvetmi, yermitir. Mesela; Yalancr Pey-
gamberle ilgili hikayede Baba ilyas't hicvetmekte337, Mtsrr Halifesi ile ilgili
hikayede de, M1Str'a stgman ve orada halifelignu ilan eden son Abbbasi ha-
lifesi Musta'sun'm oglu ez-Zahir billah ve onu destekleyen Sultan Baybars't
agrr bi9mde hicvetmektedir338 "Kel Papagan hikayesi"nde akliyeci bir dii-
iiniir olan Fahrii'd-din-i Razi ve onun yolunda giden aktlct!arla alay et-
mektedir339.Akliyecilere ni~ muhalif oldugunu da U aagtdaki beytlerle
ifade etmektedir:
"Bu konuda eger akrl yol giisterici olsaydr Fahr-i Razi, din srmm bilen olurdu"
"Fakat tatmayan anlayamaz kaidesi uyannca onun aklr, $a$1anlrgmt arttrrdr"
"Onun i>in tefekkiir ile benlik keif olunmaz. Bu benlik fenaya erince anla$t-
ltr'd4o
Bu boliimde buraya kadar sundugumuz beige ve bilgilerden a~Ik~a an-
lat!maktadrr ki, Mevlana'run "Mesnevf"si Ahi Evren Hace Nasirii'd-din
Mahmud ve ~evresindekilerle ve bu ~evrenin sahip oldugu dini-tasavvufi
ve siyasi zi!miyetle miicadele iizerine kurulmUtur. Kendisi de "Mes-
nevr'nin VI. Cildinin ilk 273 beytinde bunu ifade etmektedir.

VI. AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN "LATiFELER''iN SAHiBi


NASREDDiN HOCA'DIR
$imdiye kadar sundugumuz bu uzun a~Iklamalarda a~Ik~a goriildiigu
iizere Mevlana Celiilii'd-din "Mesnevf"sinde kendisinin ba diimaru olarak
gordiigu kiiyi bir~ok defalar "Cuha" diye anmakta ve "Cuha" ile ilgili
muhtelif hikayeler anlatmakta ve bu hikayelerde Cuha'y:t alaya almaktadrr.
Bu hikayelerden baztlarmda, Cuha ile birlikte Cuha'run kamt ile de alay

337 Mesnevf, V, 776-777.


338 Mesnevf, V, 902909:
m Mesnevi, I, 15--18.
'"" Mesnevi, V, 916. 4144-4146 beytler.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 145

etmektedir341 Cuha ashnda Arap killtiiriinde, halk arasmda maskara olan,


giildiiren bir kahramandrr. Sel~uklular zamanmda da Anadolu insaruru
giildiirerek diiiindiiren ve diiiinmeyi ogreten haklo, hakikati ~arptC1 bir
bi~imde ifade eden kahraman ha!k filozofu Nasreddin Hoca'drr. Bu bilge

ki~inin bu ozelligmden olmah ki, yaadt~ donemde onun adtru kaydeden-


ler onu "Ebii'l-Hakayzk"342 (Hakikatler savunucusu) veya "Seyyidii'l-Muhaki-
kin"
343
(Hakikat~t!ann onderi) diye anmtlardrr. Ancak Mevlana anlatb~
Cuha hikayelerinde, Cuha'run halen yaayan ve kendisine muhalif biri o!a-
rak onu yermektedir. Hatta bu hikayelerden birka~da Cuha'run harurnla-
nn sohbet meclisine giriini hikaye etmektedir344 ki, Tiirkmenlerin kadm,
erkek birlikte sohbet ve zikir meclislerine katt!malanru yermektedir. 0 do-
nemde Tiirkmenlerin kadm-erkek bir arada zikir ve sohbet meclisleri dii-
zenleme!eri eklindeki uygulama!an aleyhinde fetvalar da yaym!annutrr.
Bu fetva!ardan biri $ihabii'd-din Ahmed el-Gazzi'ye 345 digeri Alaii' d-din
Muhammed ed-Dimaki'ye aittir 346 ., Mevlana ve etrafmdakiler hakkmda
anekdot!ar derleyen Ahmet Eflaki, Cuha hikayelerinden birini yonunlar-
ken, Mevlana'run oglu Sultan Veled'den naklen, bu hikayenin kahramaru
olan zatm "Tabsira" adh eserin yazan ve Konya'daki Hanikah-1 Ziya ile
Hanikah-1 Liila'run sahibi $eyh Nasirii'd-din oldu~u bildirmektedir347 ki,
zaten bu iki hanikahm Ahi Evren diye tanman $eyh Nasirii'd-din'e ait ol-
dugunu belirlemi bulunuyoruz348

a. Mesnevi'de Bahsi Gefen Cuba Klmdir?


Yukandaki anlatunlardan soma tekrar Cuha konusuna donmek icabet-
ti. <;:iinkii meselenin daha ~ok vuzuha kaVUmasma ihtiyac duyan!ar olabi-
lir. Yukanda da ifade edildigi iizere Mevlana Celalii' d-din-i Rumi'nin "Mes-
nev!"sinde anlatb~ Cuha, Arap Killtiiriindeki giiliin~ ve komik, herkesin

34
1 Mesnevt, V,841-842; VI, 1115-1121.
"' Halet Ef. ilavesi (Siileymaniye) Ktp. Nr. 92, yp. 1a.
"' Konya Yusufaga Ktp. Nr. 4866. yp.1a.
>44 Mesnevi, V, 879-880.
"' Bu fetvarun bir niishas! Konya Yusufaga Ktp., nr. 5471, yp. 74'-83''de bulunuyor.
346 Bu fetvarun el-yazmas1 nUshast Ozel a~ivimdedir.
"' Menakbu'l-arifin, l, 188-190.
:m Ahi Evren ve Ahi T~kilhh'nm Kurulu~u, s.98-106.
146 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

kendisiyle alay ettigi Cuha degil, o donemde herkesin ~ok iyi bildigi, taru-
dzgt bir kiidir. ite bu kii Mevlana'ya muhatap olmakta ve Mevlana onu
hedef alarak alaya almaktadrr. Ahi Evren diye bilinen Hace Nasirii'd-din,
giildiiriicii, niikteci ve akacz bir tabiatta olmasmdan dolayt Mevlana onu
Arap Kiiltiiriindeki Cuha'ya benzeterek bu muhalifi ile miicadele etmekte
ve onu Cuha diye anmaktadrr. Klsacasz bu Cuha Anadolu'nun Cuhasi olan
Nasreddin Hocadrr. $imdi bunlardan birka~ 6mek sunalnn:
Anadolu' da Nasreddin Hoca latifesi olarak da bilinen Mevlana Mesne-
' "Babasmm ceru~zesi iinilnde aglayan
vi'sindeki bu Cuha Hikayelerinden biri,
racuk ve Cuha'nm hikdyesi" bahgtru taunaktadrr349 Bu hikayenin hiilasasz
Udur:
Babasmm cenazesi 6niinde doviinerek aglayan ~ocuk: "Ey baba seni ne-
reye giitilrilyarlar. Seni tapragm altma koyacaklar. Seni irinde kilim ve haszr alma-
yan dar bir eve gotilrilyarlar. Orada gece lambasz yak, gilndilz ise a$ ve ekmek yak.
Orada ne dam var, ne e$ik var, ne kam$U. Herkesin iiptilgil giiziln mezara girecek"
Bu s6zleri dinleyen Cuha: "Hey muhterem baba, vallahi anu bizim eve giitil
rilyarlar" der. Baba Cuha'ya: "Aptal alma" deyince Cuha da ona: "Baksana ta-
rifler aynen bizim eve uyuyar. <;:ankil bizim evde de ne lamba var, ne kilim var, ne
haszr var, ne yiyecek. Ne damz var, ne kapzsz var, ne e$igi" diyor. Bilindigi gibi bu
bir Nasruddin Hoca latifesidir. Mevlana bu latifeyi anlathktan sonra gene
ona hakaret etmeye bahyor ve onun hakkmda unlan soyliiyor
"0 kendisini boyle yilzlerce sifatla tarif ediyar, ama sapzklar (Ahiler) bunu gii
remiyarlar. Cenab-z Allah'm nurundan mahrum alan a giinill evi Yahudi'nin ruhu
kadar dar ve karanlzktzr. 0 giinillde ne bir gilne$ parzltzsz ve ne bir arzlzm alamaz".
Bundan sonra bir takun 6gutler srraladzktan sonra yerdigi hasrru i~in 6yle
diyor: "lnsamn yeme, dinleme ve giirme zevki alur. Ama Muhaimes'in zevki szrf
$ehvettir. Adi $ehvetten ba$ka anun ne dini, ne zikri var. Bazuk di1$i1ncesi anu esfe
le aldz giitilrdil" ite burada Muhannes diye vasfettigi Cuha Ahmed Efla
ki'nin de tesbit ettigi iizere $eyh Nasirii'd-din 'dir.
Bu hikayenin hemen ardmdan, babasz olen ~ocukla iri ctisseli bu ada
mm hikayesini anlatmakta ve gene "Muhannes" (ecinsel) tarumlamasz ile

"' Mesnevi, U, 308-310. Eflii.ki'nin "Menakibu'l-arijin"inde anlatllgx (1, 188-190) o ~k \irkin edep dl!
hikii.yenin kaynagx Mesnevfdeki bu anlabma dayanmaktadrr.
Ahi Evren-Mevldnd Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - , - - - - 1 4 7

Ahi Evren Hace Nasiru'd-din Mahmud'u tezyif ve tahkir etmekteduJ50 Bu-


rada iri ciisseli adam (muhannes) babas1 olen genci yalruz bulunca gence
yaklaIyor, gencin ondan ~ekinmesi iizerine gence Oyle dedigini ifade edi-
yor:
"Benden emin ol. (:ilnkil, sen benim ilstilmde olacaksm"
"Ben e~cinsel (muhannes) oldugumdan deveye bindigin gibi bana bin diledi-
gin gibi beni sur"
Mevliina burada da Cuha ile bu Muhannesi ozdeletiriyor ve onu cin-
si sapikhkta meful durumunda tasvir ediyor.
Goriildiigu gibi Mevliina bu hikiiyede, Cuha'run dilinden onun bir ku-
liibe olan evini tasvir etmektedir. Tasvir edilen bu kuliibe Ahi Evren Hace
Nasru'd-din Mahmud'un ei Fatma Hatun ile yaad1j9. Klrehir'deki evidir.
"Menaklb-i Evhadil'd-din-i Kirmani" de bildirildigme gore Sel~uklu iimeras1
Pervane Muinii' d-din Siileyman, Hahroglu $erefii'd-din ve Sahip Fahrii'd-
din Ali asker! yardrm ve siyasi destek saglamak i~in Hiilagii Hanm yanma
gittikleri zaman, Mogollann Kayseri'yi zapt ettikleri 1243 tarihinde Kayse-
ri'de Mogollar'm eline esir diien $eyh Evhadii'd-din'in kiz1 Fatma Ha-
tun'un serbest brrakllmasrm saglamilar ve onu beraberlerinde Kayseri'ye
geri getirmiler, Fatma Hatun'a nerede ikamet etmek istedigini sonmular o
da: "Babamm arkada~larmm ya~amakta olduklarr kulilbe de ya~amak isterim" de-
mi~ ve kendisini oraya giitiirmii~lerduJ 51 Bilahare ge~en olaylardan Fatma
Hatun'un Klrehir'de bulunan ei Ahi Evren Hace Nasiru'd-din'in yanma
gitmi olduj9.1 anlailinaktadrr. Bu Fatma Hatun'un $eyh Evhadii'd-din-i
Kirmani'nin (635-1237) kiz1, Ahi Evren'nin ei olup Baciyiin-I Rum (Anado-
lu Bacriari) iirgiitiiniin lideri olan Fatma Bac1 oldug,mu tespit etmekteyiz 352
ite Mevliina yukarda hulasa ettigimiz Cuha hikiiyesinde bu kuliibeyi
tasvir etmektedir. Nitekim Mesnevi'nin VI. Cildinde de Cuha ve kans1 ile ilgi-
li naklettigi uzunca hikiiyede Cuha ile kansrmrun ~ok fakir, giinliik yiyecekle-
ri bile bulunmayan bir kuliibe olan evde yaadi.klanru anlatmaktadrr353

350
Mesnevi, II, 310.
"' Age., s.70, 71. Burada anlahlan olaym tarihi IV. Kill' Arslan'm tahta g._tigi yJl olan 658(1260)
den bir bw;uk- iki yt1 kadar Oncedir. Bkz. el-Evdmirii'l-Aldiyye, s.635-640; Aksarayi, Miisameretii'l-
ahbar, Ne~r. 0. Turan, Ankara 1944, s.66-72.
352
Fatma Bacr ve Baaydn-1 Rum, s.ll-32.
353 Mesnevi, VI, s.115-1120.
148 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

Bu hikiiyede Cuha'run kans1 ile gizli a~k ili~kisi i~inde oldugu belirtilen
Kad1 da o tarihte Krr~ehir Kad1s1 olan Kad1 Mecdii'd-din-i Merendi'di.r'54
Burada Mevlana bu kad1yt alaya almakta ve onu agrr bir dille hicv etmekte-
dir'55. Mevlana ile bu Karu Mecdii'd-din-i Merendi arasmdaki z1ddiyet ve
dii~manhgm derin boyutlan bulunmaktad1r. 659(1261) ythnda Ahi Evren
Hace Nasirii'd-din ile Mevlana'run oglu Alaii'd-din <;:elebi, ~ehir Emiri
Nuru'd-din Caca tarafmdan iildiiriildiiler356 Bu olaydan Sonra Alau'd-din
<;:elebi'run miras1 ve A. <;:elebi'nin Krr~ehir'deki ogullan ile ilgili birtakrm
meseleler ortaya ~J.knu~hr. Bu konuya ileride deginilecegi i~in burada klsa
kesiyoruz.
Bu duruma gore Anadolu'da flkralan ile m~hur olan ve ~iihreti Ana-
dolu d1~ma ta~an halk filozofu Nasre'd-din Hoca, Ahi Nasirii'd-din Mah-
mud olarak kar~umza r;lkmaktad1r. Nitekim Sadrii'd-din-i Konevi, Ahi Ev-
ren'e yazd1)'ll mektuplannda, onu hep Hace Nasirii'd-din olarak anmakta-
dlr. 0 halde Mevlana "Cuha" ve "Cuha'run kansl'' ile ilgili hikiiyelerde, Ahi
Evren Nasirii'd-din Mahmud ile kans1 Fatma Bac1'yt anlatmaktadrr. Mevla-
na'run ba~ dii~manlanndan biri de Fatma BaCl'run babas1 ve Ahi Evren'in
hocas1 ve kaympederi Tiirkmen $eyh Evhadft'd-din Hamid el-Kirmani'dir.
Biitiin burada an!athklannuz1 ~ok iyi bilen Rahmetli Abdulbaki GO!pl-
narh, Mevlana'nm muhalifleri arasmda Nasirii'd-din admda bir zatm bu-
lundugtmu, bu zatm Mevlana'run r;agda~1 iranl1 filosof Hace Nasirii'd-din-i
Tusi olamayaca)'llm belirttikten sonra onun kimligi hakkmda bir ~ey siiyle-
mekten sarf1 nazar etmi~tir 357 AytU eserinin bir ba~ka yerinde Mevlana'run
muhalifi Nasirii' d-din ile Cuha arasmda ilgi kurmaktan r;ekinrnektedir. Sad-
ru'd-din Konevi ile mektupla~an zatm Nasirii'd-din-i Tusi oldugtmu d~iin
diigu ir;in tereddiitten kurtulamad1)'ll farkedihnektedir. 358 Demek istiyorum
ki A. Giilpmarh, Divan-t kebir'de ve Eflaki'nin Menakibil'l-arifin'inde aru ge-

354 Ahi Evren, Sadreddin Konevi'ye yazdtgt bir mektupta bu Kad1 Mecdii'd-din'den Ovgti ile bah
setmektedir. Bkz. M. Bayram, " Sadruddin Konevi iie Ahi Evren $eyh Naslrii'd-din
Mahmud'un Mektupla~mast, S. a. Fen Edebiyat Fakiiltesi Edebiyat Dergisi, Konya 1973, Sa. 2, s.58.
Bu Kadt Mecdi.i'd-din-i Merendi'nin Klq;ehirdeki millkleri ic;in bkz. Krr~ehir Emiri Caca olu
Nureddin Vakjiyes1~ Ankara 1959, s.28, 34. XIII. Asnn sonlannda bu zahn torunu Aksaray'da nii-
fuzlu bir ~i idi. Bkz. MiisameretU'l-ahbar, s.306.
JSs Mesnevi, vt, 1115-1120.
356 Bkz. Ahi Evren ve Ahi Te~kildhmn Kurulu~u, 5.102-108. Bu olay Miisameretii"l-ahbar"da bir bi\im-

de anlahlmaktadrr.
357 Mev lana Celaleddin, Divan, Terc. A. GOipmarh, 5.698.
358 Ayru eser, 5.683.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 149

~en Nasirli'din ile Cuha'run ayru kiiler oldugunu gormii gibidir. Ancak
baz1 tereddiitlerini gideremedigi i~in bu konuda bir yorumda bulunmaktan
~ekinmitir.

b. "Mesnevi"den Bir Nasreddin Hoca Flkrast


Bu konuya bir Nasreddin Hoca fikras1 ile devam edelim. Bu fikra}'l da
Mevlfuui Celaleddin-i Rfuni "Mesnevi"sinde anlahyo~ 59 Herkes bu hikaye-
nin Nasreddin Hoca ile kans1 arasmda ge~tigini bilir. Hikaye ozet olarak
~oyledir: Adarrun biri evine y = okka et getirir ve kansma bu eti piirme-
sini sayler. Adam akam eve gelir; hanmu sofraY' kurar. Adam sofrada et
gormeyince harumma ni~in eti piirmedigini sorar. Hanmu: "Eli kedi yedi"
deyince adam evin kedisini tartar. Kedi de y = okka gelir. Harumma so-
rar: "Eger bu et ise kedi nerede, yok eger kedi ise et nerede." Bu hikayede bir halk
filozofu olan hocanm bir manhk kaidesini iletiini goriiyoruz. Mevliina bu
hikayeyi anlahrken de, gene o ba diimaru ile alay ederek onu kii~ dii-
~iirmeye ~ahmaktadrr. Mevliina "Mesnevf"de zaman zaman alololara da
~atar. 0 donemde akliyecilerin yolunda gittigi, miirid edindigi kii Fah-
ru'd-din-i Razi (606/1209) idi. Ahi Evren ~yh Nasirii'd-din de uzun bir za-
man ona talebe olmUhrr. Mevliina isirn vererek Fahru'd-din-i Razi'yi hic-
vederken360 onun zilmiyetinde o!anlara ~ahnaktadrr. Keza "Kel Papagan"
hikayesinde361 de gene alol yfuiihne ve k3yas metodu uygula}'lcilanru yer-
mektedir. ite bunun i~ bu hikayede adnu anmadan alaya ald1~ kii ve
harurm Ahi Nasirii'd-din Mahmud ile ei Fahna Hahm'dan bakas1 degildir.

c. Bir Ftkra da Ahmed Eflaki'den


Ahmed Efliikf de bu Cuha hakk3nda bir fikra anlahnaktadrr. Bu fikra
Hace Nasrru'd-din'in ~ok iyi bilinen ve yaygm olarak anlahlan bir fikradrr.
Birgiin birileri Cuha'ya: "Bak bir tepsi baklava gotiiriiyorlar." Hoca onlara:
"Bana ne?" der. Hoca baksana baklavaY' size gotfuiiyorlar deyince de "0
zaman size ne?" diyor362.

359 Mesnevf, V, 883-884.


3{,(1 Mesnevi,
:llit Mesnevi, I, 15-18.

"' Menakibil'l-arifin, l, 316.


150 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

d. Halk Rivayetlerinden Bir Ornek


Sel<;uklular zamanmda ()<Ill. yy.) Konya'da Pir Ebi admda Tiirkmen
bir ~eyh vardt. "Menaklb-1 Hacr Bekta~"da Pir Ebi'nin Hacr Bekta~'m halife-
lerinden oldugu ve Hacr Bekta~ tarafmdan Konya'ya gonderildigi ifade edil-
mektedir'63. Mezan ve adrm ta~tyan cami Konya'da bilinen ve tanman bir
yerdir. Halk, Pir Ebi Tiirbesi'nin s~ bir ziyaretgah olduguna inan-
maktadrr. Bu zatm Tiirkmen ve Hacr Bekta~'m yaklru olmast sebebiyle Ahi
Evren $eyh Nasrrii'd-din'in Konya'da bulundugu donemlerde Ahi Evren'le
ve gene Tiirkmen <;evrelerde biiyUk ~ohrete sahip Fakih Ahmed'le ve diger
Tiirkmen <;evrelerle ilgisi ve yaklnhgrmn bulunaca!;J muhakkaktrr. Nitekim
merhum Ibrahim Hakkl Konya!J.'nm derledigi ve yorumlayamadt!;J bir halk
rivayetinde364 Fakih Ahmed365, Pir Ebi, Nasreddin Hoca ve Hoca Cihan366
arasmda ilgi ve yakmhk bulundugu kabul edilmektedir. Bu halk soylemin-
de Nasreddin Hoca'dan maksadm Ahi Evren Hace Nasirii'd-din olduguna
inaruyorum. Bu halk soylemi ~oyledir:
Pir Ebi, Hoca Nasreddin ve Hoca Cihan samimi arkada~ imi~ler. Bir
giin hocalannm kuzusunu kesip ye~ler. Hocalan da onlara inkisar etmi.
Hoca Nasreddin'e: "Sen diinya durdukra a/erne giiliinr ol", Pir Ebi'ye: "Senin
de daima kerniklerin kaynasm", Hoca Cihan'a da: "<;;ocuklar seni mezarda rahat-
stz etsinler" demi~.
Bu agtzdan agza, nesilden nesile gelen haberden bu ii<; ~inin ayru ho-
canm talebeleri olduklan ifade ediliyor. Ben bu hocanm o donemde Ahi ve
Tiirkmen <;evrelerin ~yhi olan $eyh Evhadii'd-din Hamid el-Kirmani
(635/1237) oldugunu tahmin ediyorum. Burada onemli olan Pir Ebi ile lati-
feleri ile iinlii olan Nasreddin Hoca'nm arkada~ olduklannm vurgularum
olmastdrr. Bu halk soyleminde Nasreddin Hoca ile Ahi Evren Hace Nas!-
rii'd-din'in kastedilmi~ oldugunu d~iiniiyorum. <;:iinkii burada adlan ge-

363 Haa Bekta~ ilc;e KUtUphanesi, nr. 200, yp. 202a.


364 Konya Tarihi, Konya 1964, s.701.
"'Ahi Evren Hace Nasirii'd-din, Sadru'd-din Konevi'ye yazdlj\1 mektupta Fakih Ahmed'den bah
setmektedir. bk. Mikail Bayram., "Sadru'd-din Konevi i1e Hace Nasirii'd-din-i Tusi'nin Mektup-
la~bldan lddiaSI Uzerine", Tann Dergisi, lstanbul1979, s.1&-22.
366 Hace Cihan Konycl.' da kendi achyla bilinen Hoca Cihan mahallesindeki tiirbesinde II).edfun
olup, 616 (1219) ywnda "~erhu't-taarrufli mezhebi ehli Tasavuuf' adh eserin ~k d~erli bir niis-
has1111 vakf~tir. bk. Konya Yusufaga Kiitiiphanesi, nr. 5467, yp. 1.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 151

<;en kiiler, Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in dostlan ve yakmlandrrlar. Bu


halk soyleminin buradaki iddianu te'yit ettigini saruyorum.
Bu halk rivayetinin baz1 dogru bilgileri ve tarihi ger~ekleri ihtiva ettigi
goriilmektedir. Boyle halk rivayetlerinden bmru de ~rnseddin Sami Bey
"Kamusu'l-alam" adi.J. eserinde vermektedir. Bu rivayette iiyle deniliyor:
"Nasreddin Hace zurefiidan ve mazannadan bir zat olup Hact Bekta~-1 Veli ile mu-
aszr bulunmu~ oldugu mervi ise de daha eski olup, Sel~ukiler zamanmda ya~amt~
olmast muhtemeldir. Herhalde tafsil-i ahvali me~hul olup letaife olan meyl-i tabii-
sinden dolayz bir~ok letaif ve nevadir kendisine isnat olunarak ismi bu hususta me-
sel hilkmiine ge~i~tir" 361 $emseddin Sami Bey kaynak gostermeden verdigi
bu bilgiler halk muhayyilesinde bulunan bilgilerdir. Tarihl bilgilerimizle
tam uyurn halindedir. Zira Ahi Evren Hace Nasrreddin Mahmud, Hacr Bek-
ta' dan en az otuz ya daha biiyiiktiir. I. G1yaseddin Keyhiisrev ve onun
ogullan ve torunlan zamaruru idrak etmi ve Hacr Bekta' dan on sene once
olmiitiir. Bununla beraber iimriiniin son on ii~ yi1nu Hacr Bektala birlikte
Krrehir' de ge~irmitir. Bu itibarla Kamusu'l-alam' da verilen bu halk rivayeti
tarihl bilgilerimizle tam ortiimektedir.
Netice olarak; bu ~a!Ima ile, bugiine kadar tarihl kiiligi tesbit oluna-
mayan ve iinii biitiin Tiirk illerine yaytlan, Osmani.J. cografyasrru taan Nas-
reddin Hoca'run ger~ek kiiligi tesbit olunmakta ve tarihin karani.J.klarmda
unutulmU olan bu eren kiinin hayat hikayesi ile birlikte, fikir diinyasi, dii-
iinceleri ve mesajlan, halk siiylemlerinden armtrU olarak ortaya ~Ikrru ol-
maktadir. Yeni bir ~ahma alaru da ortaya ~Ikrru bulunuyor. Bu alanda ya-
pilacak ~ok yiinlii aratrrmalar ile bu konu vuzuha kavuacak ve Tiirk kiil-
tiir Tarihi'nde iinernli bir sahife a~J.lnu olacaktrr.

"' . Sami, Kamusu'l-<llam, lstanbu11316, VI, 4577.


Uf;UNCU HOLUM
$EMS-i TEBRizi'NiN OLDiJRULMESi
U{:UNCil BOLiJM
$EMS-i TEBRizi'NiN 6LDilRilLMEsi

~ms-i Tebrizi, Anadolu Sel~ulan devrinin en gii~lii ~air, mutasav


vlf ve fikir adarm alan Mev!ana Celalii'd-din Muhammed er-Rumi'nin ho-
calanndan biridir. Mevlana iizerinde derin bir etki brrakarak ona iistiin bir
~ohret kazandm:hg:t gibi kendisi de Mevlana'ya hoca alma vas& ile iine ka
~m~tur. Denilebilir ki, ~ms-i Tebrizi Mevlana ile, Mevlana da onunla
~ohretin doruguna yiiks~tir. Mevlana, engin bir ~k ile ona ba~,
Oliinceye kadar onu unu~trr. Bu iki mutasavvlf arasmdaki bu ~k ve
muhabbet yedi yiiz ylidtr Anadolu dave Anadolu chmda bir ~k destaru gibi
yazlli ve sozlii olarak anlabla ge~ ve hala anlatllinaktadtr. ~i Teb-
rizi'nin 1247(645) yllinda Konya'da birileri taraftndan (ileride bu birilerinin
kimlikleri ac;tklanacaktrr) oldiirillmesi ola}'l Mevlana'}'I ylllarca siiren iiziintii
Jere gark el:mi, Oliinceye kadar bu iistadnu unutam~ ve onun hasreti ile
~iirler soyle~ ve bu hasreti terermiim el:mitir. Bu yiizden ~ms'in Oldiiriil
mesi hadisesi Tiirkiye Sel~ulan donerninde insanlarm en c;ok ilgilendigi ve
sorguladtg:t sosyal olaylarmdan biri olm~tur. Fakat son bir yiizylldtr bu ola}'l
~e~itli yonleriyle aydtnlatmak amaayla siirdiiriilen muhtelif <;~malara rag
men yeterince aydmlablam~ iizerindeki esrar perdesi hala aralanab~
degildir. Burada ~ms-i Tebrizi'nin Oldiirillmesi ola}'l ile ilgili olup bugiine
kadar menkabelere diirillm~ olarak kalan, bilinmeyen ve ~Iiamayan me-
seleler ac;tklanacaktrr. Bu vesile ile Tiirkiye Sel~ulan donerninin birtakun
sosyal, siyasi ve tasavvufi-dini olaylanna da ao;tkhk ge~ olacaktrr.
~ms, aslen Tebrizlidir. Babasmm adt Ali, dedesinin adt Melikdad' dtr.
Tahsil hayab hakkmdaki bilgiler ~lktrr ve giivenilir de degil. Bir ktsun
156 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAl'RAM

kaynaklar onu Ebu Bekr-i Sele-baf'm talebesi olarak giisteriyorlar, bazuan


Baba Kemal-i Hocendi'nin halifesi oldugunu siiyliiyorlar. Bazt yazarlar
onun $eyh Evhadii'd-din-i Kirmani'nin eyhi Riiknii'd-din- Siicasi'nin hali-
fesi oldugunu yazrmlardrr. Bunun dogru olmasma ihtimal vermek zordur.
<;:iinkii tasavvufi merep bakrrnmdan Riiknii'd-din-i Siicasi' den ve onun
mensup oldugu silsiledeki eyhlerden368 <;ok farkll ve hatta on!ara muhalif
bir yoldadrr. Riiknii'd-din-i Siicasi'nin damadt ve halifesi olan $eyh Evha-
dii'd-din Hamid el-Kirmani ile aralarmdaki Uyumazhk da buraya dayan-
maktadrr369. $ems'in "Makalat" adh bir eseri de var. Bu eserinde Evhadii'd-
din-i Kirmani' den bahsetmekte ve onunla ari!aamadtgmt kendisi de ifade
etmektedir 370 Makalat'daki ifadelerinden ari!aIlmaktadrr ki, Horasan ve
Mavaraiinnehr'de bulunmutur. Anadolu'ya ne zaman geldigi bilinmemek-
tedir. Fakat 627(1230) tarihinde Kayseri'de oldugu bilinmektedir. <;:iinkii bu
tarihte yapuan Haci!ar su yolu vakfiyesine $ems-i Tebrizi $emsii'd-din Mu-
hammed b. Ali et-Tebrizi adtyla irnza atrmtrr371 Ahmed Eflaki ona Kiimil-i
Tebrizi dendigini yazmaktadrr372 Bu baklmdan Evhadii'd-din-i Kirmani ile
Kayseri' deki Battal Mescidi'nde giiriien ve sonra ehre gidip onun aley-
hinde bulunan Kiimil-i Tebrizi, $ems-i Tebrizi olmahdrr373
Onun $am'da bwunan $eyh Cemalii'd-din-i Savi(632/1234) ve arka-
dalan ile iliki i<;inde oldugu arilaIlmaktadrr. Bu Cemalii' d-din-i Savi, Ka-
lenderlligi "Cavlakiye" adty!a yeniden organize eden ve <;ok etkili olan bir
kiidir. $am'da iinlii sahabi Biliil el-Habei'nin mezarmda ikamet ediyordu.
Anadolu'da pek <;ok halifeleri ve miiritleri bulunuyordu. $ems-i Tebrizi on-
lardan biridir. Onun i<;in $ems-i Tebrizi Anadolu'da bwundugu donernier-
de bir ayagt devarn!t $am' da olmu, Cemalii'd-din-i Savi ve adarn!an i!e te-
mas halinde bwunmUtur. Cavlakilerin Anado!u'daki eyhi konumunda

"' Mikiiil Bayram, ~eyh Evhadu'd-din Hamid el-Kinnanive Evhadiyye Hareketi, Konya 1993, s59-62.
"' Mikiiil Bayram, Tarihin ljrgrnda Nasreddin Hoca ve Ahi Evren, lstanbul2001, s.47-51.
'" ~ms-iTebrizi, Makalat, Nejr. M. Ali Muvahhid, Tehran 1369, I, 72, 216
"' Bu vakfiyenin orijinal mebli Rahmetli Ibrahim Hakla Konyab'daydl. 1964 Karaman dil bayra-
nunda vaki olan gOrii~memizde bu vakfiyenin bir suretini bana gOndermeyi va'detti. Fakat
bundan iki ay soma vefat edince bahsi g~en vakfiye metni elime g~edi.
"' MenakilJil'l-arifin, II, 615,634-635.
373 Menakib-i $tyh EvhadU'd-din-i Kirmanf, Ne~r B. Furuzan-fer, Tehran 1347, s.265-266. 0 dOnemde
Kayseri'de bir ba!ka Karrul-i Tebrizi vard1 ki, Tiirkmen idi. Sultan Aliiu'd-din Keykubad'm ilti-
fabna mahzar olan Kanul-i Tebrizi bu zathr. Bu konuda mufassal bilgi ic;in bkz. Evhadiyye Hare--
keti, s.33-34.
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 157

olmu~tur. 1243 ytlmdan itibaren Konya'da Celalii'd-din Muhammed el-


Belhi (Rumi) ile temasa g~ ve onu derinden etkilemi~tir.
~ems-i Tebrizi'nin 1247 (645) yilmda Konya'da birileri tarafmdan oldii-
riilmesi Mevliina Celalii'd-din'i derinden incitmi~tir. Yillarca onun hasretiy-
le y~ ve ondan ayn kalmanm IZdrrabrm terenniim eden ~iirler soyle-
mi~tir. Esasen, Mevlana'run, ~ems'le t~hktan sonra ~iir diinyasma girdigi
kabul edilmektedir. ~ems'le t~madan once o bir miiderris ve ilk hocas1
alan babas1 Baha Veled tarzmda bir mutasavvil idi. ~ems'in etkisi altma
girdikten sonra, onu tarud1guruz, bi~imlendirdigimiz tarzdaki mutasavvil
ve ~air vasfuu kazaruru~trr. Mevliina ile ~ems arasmdaki bu ilgi ve ~ems'in
6ldiiriilmesi olaY', Anadolu insarunm muhayyi!esinde derin bir iz brr~
hr. Bu iki tarihi ~ahsiyet hakkmda, hi~bir ara~brmas1 olmayan, okuma ve
yazma bilmeyen ~iler bile baz1 ~eyler duymu~ ve baz1 destani (menkabevi)
bilgiler ed~tir.

I. OLAY HAKKINDAKi KAYNAKLARIN DURUMU VE TENKiDi


~ems'in oldiiriilmesi meselesi Mevlana zamarundan beri pek ~ok ya-
zarlarm iizerinde durduklan bir konudur. Mevliina ve etrafmdakiler hak-
kmda eserler yazan ve onlann faaliyetleri ve ba~lanndan ge~en olaylan an-
latan, ba~hfMevliina'run oglu Sultan Veled olmak iizere, Ahmed Feridun Si-
pehsalar ve Ahmed Eflaki gibi ilk Mevlevi yazarlar, Mevliina ve ~ems ara-
smdaki maceraY' ve ozellikle ~ems'in iildiiriilmesi olayuu yaz~lardrr. Bu
eserlerde konu ile ilgili olarak verilen bilgiler hem dagrmk halde bulunuyor
hem de konu etrafmda iiretilen birtakrrn menkabelere diiriilmii~ olarak su-
nulmu~tur. Sonraki asrrlarda ya~ayan Mevlevi veya Mevlevi ohitayan ya-
zarlar da ilk Mevlevi yazarlann anlabmlanna bagh kald!klanndan eserle-
rinde ~ems-i Tebrizi'nin oldiiriilmesi meselesi. kat'iyen a9k ve net degildir.
Mevlana'run oglu Sultan Veled'in, bu olaY' bir takrrn menkabelere diirerek
ve gayr-i tabii unsurlar katarak anlatmas1 olaYifi mahiyetini te~his etmeyi
zorla~b~, ara~trr1c!larda tereddiit yara~trr. Bu yiizden bu konuda
ara~tmnalan ile tanman F. Nafiz Uzluk, B. Furuzanfer, Celal Humai ve A.
G6lpmarh gibi son devir ara~bnc!lan da bu olaY' ve olu eklini aydlnlat-
mak i~in biiyiik gayretler gosterdikleri halde yeterince aydlnlatabilmi de-
gillerdir. Dort yi1 once hocam olan Muhammed Emin Riyahi Bey, yayrnla-
1 5 8 - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikail BAYRAM

d1gt uzunca bir makalede 374 Tiirkiye Sel~uklulan zamarundaki siyasi ve


sosyal artlan ve ~ms-i Tebrizi'nin bu artlar i9fldeki konumunu, siyasiler-
le ilikisini goremedigi ve tasavvufi yolunu ve yordamrm tehis edemedigi
i~in olayt kurguya dayanan bir ortama ~ekmitir.
Aslmda Ahmed Eflaki ~ms'in oldiiriilmesi olayt ile ilgili olarak bir ~ok
anekdotlar nakletmitir. Olaytn iizerinden daha yiiz y11 ge~eden toplum-
da ve Mevlevi ~evrelerde bu konu etrafmda anlahlan haberleri derlemitir.
Eflaki'nin eserinde daguuk halde bulunan bu anekdotlar ve haberler dikkat-
lice takib edildigi zaman olaytn -siyasi arka plfuu da dahil- vuku bulu tarz1
anlaJlabilmektedir. Ancak yukanda adlan arulan ara~hncuar, Eflaki'nin
naklettigi ayn ayn rivayetleri bir araya getiremedikleri ve Eflaki'nin bu ola-
ym ba~ sorumlusu olarak gordiigu Vezir Nasrrii'd-din'in kimligini tesbit
edemedikleri i~in arabrmalannda bu nakilleri degerlendirmeye deger gor-
medikleri anla~Jlmaktadrr. Ahmed Eflaki'nin bu Vezir Nasrrii'd-din'in adrm
iki farkl1 bi~imde kaydetmesi de ara~tmcrlan bu konuda ba~nslZhga sev-
ketmi goriiniiyor. Bu olaytn meydana geldigi sosyal, siyasi ve kiiltiirel ~ev
renin yeterince algJlanamarm olmas1 da bu baanslZhgm bir ba~ka sebebi-
dir. ileride Ahmed Eflaki'nin bu konu ile ilgili nakillerinin neler oldugu
gosterilecektir. Fakat bundan once ~ms-i Tebrizi'nin oldiiriilmesi olaytnm
bir muammaya don~mesinin sebebini a9klamak yararh olacaktrr.
Her ~eyden once ~ms-i Tebrizi'nin oldiiriilii sebebi yeterince anl~Jl
Inl degildir. ~ms'in oldiiriilii sebebi olarak Sultan Veled'in bu olayt des-
tanla~trrdlgt bi~imde tasvir edilmeye ~ah~trr. Bu yiizden arahncJlar,
olaytn sosyal ve siyasi boyutunu gorebilmi degillerdir. Oyle goriiniiyor ki,
bu konunun aydmhga kavu~turulamamasmm ve bir muamma halinde
kalmasmm birka~ onemli sebebi vard1r:
I- Mevlana'nm oglu Sultan Veled bu olaytn i~inde yaayan biri ve gor-
gii ahididir. Olay1 ayrmhlan ile en iyi bilen oydu. Bu olaytn iistiinden elli
yu ge~tikten sonra kaleme ald1gt eserlerinde, belli bir maksada binaen olaya
destani bir mahiyet vermeye ~al~rmhr. "iptida-name" ve "Veled-n!ime" adh
eserlerinde onun bu olaya nasu destani bir boyut vermeye ~al~hgt a~1k ola-
rak goriilmektedir. Onun boyle bir yola ba~ vurmasmm bahca sebebi ~u-

'" lttila!it Gazetesi, Sah, 9lsfend 1379/2001, saYJ: 22144.


Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 159

dur: Herkes~e bilinen bir husustur ki, Mevlana usul ve erkaru belirlenrni
bir tarikat kurrnatru!ihr Onun adma izafeten, "Mevlevilik" adryla bilinen ta-
rikah kuran, usul ve erkfuuru belirleyen Sultan Veled'tir. Sultan Veled ve
daha sonra da oglu Ulu Arif <;:elebi, bu tarikahn ge~ halk tabakalan ara-
smda yayrlmasrru ve kabul gormesini saglamak ve Mevlana ve ~evresine
muhalif olan Tiirkmen ve Ahiler arasmda da kabul gormesini saglamak ve
bu tarikahn yayrlmasrru ger~ekle~tirmek i~in $ems'in macerasrru, halkm ho-
guna gidecek menkabelere diirerek anlatrna ihtiyacr duym~tur. Boylece
$ems ve Mevlana ile Ahiler ve Tiirkmen ~evreler arasmdaki ihtilafm unutul-
masrm ve bir kenara brrakrlmasrru saglamaya ~a~~hr. Boylelikle Mevla-
na ve hocalannm ba~lathgr fikri ve tasavvufi hareket, usul ve esaslan ve ya-
prsr yeni olu~turulmaya ~al~rlan "Mevleviyye" veya "Celaliyye" diye am-
Ian bir tarikat haline getirilerek geni~ ~evrelerde de kabul gormesi ama~lan
~ttr. Hele $ems'in oldiiriilmesi ve akrbetirlin ne oldugu bir siire (bir iki

ay) saklandrgr i~in Mevlana'nm da onu aramaya ve arattrrmaya ~a~masr,


$ems'in olmeyip, Konya'dan aynhp ba~ka bir yere gittigi zannrru uyandrr-
~hr. Bu yiizden $erns'in, Konya d~mda bir yerde vefat ettigine inananlar
olmu~tur veya oyle lanse edilmeye ~a~~ttr. Sultan Veled'in bu uzla~
macr ve birle~tirici tutumunun sonucu olarak ba~langr~ta Mevlana'ya mu-
halif olan Ahi <;:oban, Ahi Kayser Ahi Muhammad-i Sebzvari ve Ahi Ah-
mad'in oglu Ahi Ali gibi bir ~ok iirrlii ahiler, Eflaki'nin tabiriyle Sultan Ve-
led'e ba~ koydular ve kulluga kabul edildiler ve Mevleviler arasmda yer al-
drlar375.
Aslmda 1261 yrlmda IV. Krlr~ Arslan'r ve onun yanmda yer alan iime-
rayr iktidara getiren Mogollar Mevlana'ya "$eyhu'r-Rum"(Biitiin Anado-
lu'nun ~eyhi) unvaru vererek Anadolu'daki biitiin ~eyh ve miiridlerin Mev-
11\na'ya baglanmalan mecburiyetini getinni~lerdi376 Bundan otiirii bir ~ok

"' Divan-i Sultan Veled, N~r. F. Nafiz Uzluk, Ankara 1941, s.150. Burada Sultan Veled Ahi c;:oban ile
Ahi Kayseri Ovmektedir. Menakibii1-arifin'de (II, 754-757) bu ahilerin Mevlana ve c;:evresin-
dekilere muhalif olanlann elebaIlan olarak gosterilmektedir. Fakat Sultan Veled'in post-niinli@
zarnanmda b" koyduklanru gene Elliki yazmaktadu. Bkz. Menakibu'l-arifin, L 556 ve II, 758.
'" Abbasi Halifeleri en-Nasrr li Dinil!ah'dan itibaren Anadolu'ya "~yhu'~~iiyuhi'r-Rum" (Ana-
dolu'daki ~eyhlerin ~yhi) tayin ediyorlardl. Bu ~yhler, merkezi Bagdad'da bulunan Fiituvvet
Tejkilatt'run "~yhu~~iiyuhi'l-fiituvva"sma bag~ oluyorlardt. Bagdad'da bu makamm en ta-
rnrurui ~yhi, "Avarifii'l-maarif"in sahibi ~yh ~ihabii'd-din es-Sulueverdi (632/1234)'dir. On-
160 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

Ahilerin bi'l-rnecburiye Mevlilna'ya veya Sultan Veted'e baglandlklan gO-


riilrnektedir. Eflaki bu yondeki uygularnalarla ilgili olarak pek ~ok anekdot-
lar nakletrni~tir. Bir ~ok iinlii kiiler hakkmda "Onceleri Mevlana'ya rnuha-
lif iken sonradan Mevlilna'run kerarnetlerini, gormii~ ba koyup rniirit ol-
rnutur" derken bu ger~egi ifade etrnektedir.
II- ~erns-i Tebrizi'nin oldiiriilrnesi olay:t, Mevlilna ve ~evresi ile rnuha-
lifleri arasmda biiyiik bir gerginligin rneydana gelrnesine sebep olrnutur.
Bu yiizden -ileride tafsilah verilecegi iizere- toplurnda huzur ve siikfmu
saglarnakla gorevli olan devrin yoneticileri bu olay:t unutturmak ve taraflar
arasmdaki gerginligi yahhrmak gayreti ile olay:t ortrneye ve dedikodulan
onlerneye ~ahrru~lardrr. Boylece olay:tn olu bi~irni belirsiz bir ekilde yan-
sthlrnaya ~alttlnwjhr. ~erns'in Oldiiriilrnesinin, bir rniiddet Mevlilna'dan
gizli httulrnast da yoneticilerin bu tedbirlerinin sonucudur. Ozellikle sultan-
tar adma devleti yoneten Atabek Celalii'd-din Karatay'm bu konuyla ilgili
olarak titiz davrandtgt gozlenrnektedir.
III- Bir onernli husus da Udur: ileride a~Iklanacagt iizere ~erns-i Tebri-
zi, Ahi Te~kilah'run piri olup Ahi Evren diye bilinen ~eyh Nasirii'd-din
Mahrnud ve yakmlan tarafmdan oldiiriilrniitiir. ite bu zah Ahmed Eflaki,
Vezir Nasirii' d-din diye anrnaktadrr. <;:iinkii o tarihlerde bu zat vezir konu-
rnundaydt. Bu ~eyh Nasirii'd-din Mahrnud ise ftkra ve latifeleri ile iinlii
Nasreddin Hoca'dan bakast degildir. Burada bilirunesi gereken Udur: 0
donernde Anadolu'da Ahiler ve Ahi Tekilah ~ok gii~lii idi. Tekilat'm lideri
olan Ahi Evren ~eyh Nasirii'd-din vezirlik rnakarrunda bulunuyordu. ~ehir
lerde beledi ve giivenlik hizrnetleri bu kuruluun iiyeleri olan Ahiler tara-
fmdan yiiriitiilrnekteydi. Bu yiizden birtakrm gerek~elere binaen Ahi Evren
diye iinlenen Vezir Nasirii'd-din Mahrnud, ~rns-i Tebrizi'yi oldiirtiince

dan sonra Evhadii'd-din el-Kirmani (635/1237) bu makama getirilmi~tir. Daha sonra Siihre-
verdi'nin oglu imadil'd-din Suhreverd.i bu pasta otunnUtur. ilk ~yhu'~Uyuhi'r-Rum ise Ma-
latyalt $eyh Mecdii'd-din ishak'drr. Ondan sonra srra ile ~h EvhadU'd-din Hamid el-Kirmani,
~yh Nasirii'ddin Mahmud (Ahi Evren) ve ~yh Zeynii'd-din-i Sadaka bu makama tayin edil-
mi~lerdir. Hulagu Han 1258' de Bagdad'! fethedip Abbasi Halifeligini ortadan kaldmnca Abbasi
Halifeligi'ne bagll bir kurulu~ olan Fiituvvet T~kilah'ru da dag>~ oluyordu. Hiilagu Han
Anadolu'daki Fiituvvet T~kilih (Ahi Te~kilah) ~yhligi yerine Mevlana'yt "~yhu'r-Rum" ola-
rak tayin etti~ anla~llmaktadrr. Bundan sonra Anadolu'daki biitiin ~eyhler ve miiritlerin Mev-
lful.'ya baglanmalan mecburiyeti getirilmitir. Bundan Otiirii Mogol yOneticiler Mevtana'ya
tahsisat da veriyorlard!. Bu tarihi ge~ek aratmolann dikkatlerinden uzak ka.l.rrutlr. Bu konu
ile ilgili Ahmed Eflaki'nin eserinde pek t;ok haberler buhuunaktadrr. Yeri geldikt;e bu haberler
verilecektir.
Ahi Evren-MevliiniiMiicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 161

devlet ileri gelenleri bu olay kar!Smda suskun kalmak zorunda bulunmu-


Jar. Olaym kapanmasiru saglamaya <;ahIrulardrr. Taraflan siikilnete davet
etmilerdir. Bu devrin olaylar= en detayh bi<;imde kaydeden "el-Evamirii'/-
alfiiyye" adh eserin sahibi resmi tarih<;i ibn Bibi'nin eserinde Mevlana ve
~ms'in adlarirun bile ge<;memesi bundan kaynaklandigt gibi Anadolu Sel-
.;uklulan devrinin yerli tarih<;ilerinin eserlerinde bu olaya yer vermemeleri-
nin sebebi, de devletin. toplumsal bafiI, huzur ve giiveni saglamak adma
bu olaYJ kapatma gayretinin sonucudur. Buna ragmen Mevlana susmaffil
olaym peini brrakmaffil, maksad1 hiisil oluncaya kadar $ems-i Tebrizi'nin
katilleri olan muhalifleri ile miicadelesini yiiriitmtitiir. "Mesnevf"sinin VI.
Cildinin bamda(ilk 273 beyt) bunu a<;Ik<;a bildirmektedir.
Vakm $ems'in oldiiriilmesi o zaman i<;in onemli bir topiumsal olay ola-
rak goriihniitiir. Bu yiizden o donemle ilgili birinci elden kaynak duru-
munda olan baz1 eserler -Mevlana'nm kendi eserleri de buna diihildir-. Dik-
katlice incelendigi zaman birtakrrn imah sozler, dolayh anlatrrnlar ve med-
lulu belirtilmeyen alus zamirleriyle iaret olunan olaylara niifuz edilebil-
mekte ve kahramanlanrun kimlikleri belirlenebilmektedir. Bu <;a~Imanm
esas amac1 da bunu yapmak olacakbr.
Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Malunud iizerinde yapllli oldugumuz
arahrmalar sonunda onun $ems-i Tebrizi'nin Oldiiriilmesi olaYJUffi ba so-
rumlusu oldugu belirlenmitir. Ozellikle Mevli\na ve <;evresindekiler hak-
kmda anekdotlar derleyen Ahmed Eflaki, $ems'in oldiiriilmesinde ba so-
rumlu olarak Vezir Nasirii'd-din'i (Ahi Evren) gostermektedir. B. Furuzan-
fer, F. Nafiz Uzluk ve A. Gtilpmarh gibi aratmcilar bu Vezir Nasrrii'd-
din'in kimligini tesbit edemedikleri i<;in Eflaki'nin bu tesbitini arabrmaya
ve iizerinde durmaya deger bulmadlklan anlaIlmaktadrr. Mevlana'nm og-
lu Alaii' d-din <;:elebi'nin de $ems-i Tebrizi'nin oldiiriihnesi hadisesinde
onemli bir rol iistlendigi bilinmektedir. Ancak A. <;:elebi ile Vezir Nasirii'd-
din arasmdaki ilgi de bu giine kadar mechul kahrubr. :ite bu mechullerden
dola)'l $ems'in Oldiiriilmesi meselesine bir a<;IkJik getirilememitir. Efla-
ki'nin adiru verdigi bu Vezir Nasirii'd-din'in Ahi Tekilah'nm kurucusu
olan Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Malunud oldugunu tespit etmemiz ve bu
zatm birtakrrn eserlerini ortaya <;IkarmaffiiZ bu meselenin aydmlanmasma
vesile ohnutur. Ozellikle de bu Hace Nasirii'd-din'in hayat hikayesi etra-
162 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

fmdaki ~a~malar ve Mevlana'run onun hakkmdaki beyanlanrun miitalaas1


sonunda ger~ekten de Ahmed Eflaki'nin tespit ettigi gibi bu zatm, $ems-i
Tebrizi'nin oldiiriilmesi olaYJntn ba~ sorumlusu ve pliinla}'ICISI oldugu anla-
~~ bulunmaktadrr. Zaten Eflaki de bu ger~egi Mevlevi ~evrelerden gelen
anlahmlardan ~ok Mevlana'run bu konu ile ilgili beyanlanna dayanarak
nakletmektedir.
Esasen Ahmed Eflaki, Mevlana'run "Mesnevf''sinde ve "Divan-i kebir"in-
de bu zat aleyhinde bulundugu onlarca hikaye ve ~lire dayanarak onun
hakkmda saghkh bilgilere ula~~trr. Bu durum olay etrafmdaki tereddiitle-
rin zail ohnasma vesile ohnaktadrr. Yukanda da ifade edildigi iizere bu ola-
}'1 en iyi bilen Sultan Veled idi. Ancak Sultan Veled baz1 gaye ve millahaza-
lara binaen Mevlana ve $erns-i Tebrizi etrafmda cereyan eden hadiselerin
etrafma bir menkabe halesi orerek destani bir boyut vermege ~al~~hr.
Aslmda Mevlana ile $ems arasmda cereyan eden olaylan ve ili~kileri bir ak
maceras1 ekline sokan da Sultan Veled'dir. Bu alanda aratrrmalan ile taru-
nanlar Sultan Veled~in anlahmlanna itimad etme gayretine diitiiklerinden
bu olaya a~ikhk getiremedikler miiahede olunmaktadrr. Merhum A.
GO!pmarh bu ola}'l anlatrrken sik sik Sultan Veled'in olaya nasil destani bir
boyut vermege ~a~hgma iaretlerde bulunmaktadrr. Buna ragmen "Mev-
lana Celaleddin" adh eserinde $erns'in macerasllll, ozellikle de oldiiriilmesi
olay= yazarken agrrhkh olarak Sultan Veled'in naklettigi destani bilgilere
dayanmaktan kendisini alama~trr. Bu yiizden de ola}'l bu destani bilgi-
lerden soyutlayarak netle~tiremedigi goriilmektedir.
Bu olaya a~ikhk getiren bir kaynak da Konyah tabib Ebu Bekr b. ez-
Zeki'nin "Ravzatii'l-Kiittlib" adh eserine derledigi iki mektuphrr. Bu iki mek-
tupta irnah olarak $erns-i Tebrizi'nin ve Ahi Evren Nasirii'd-din'in Oldiiriil-
meleri olaylanna deginihnektedir. Burada $erns'i Oldfuten zatm (Ahi Mah-
mud) ~ehir'e geldikleri ve ~ehir emiri Seyfii'd-din Tugnu'un himaye-
sine girdikleri de belirtilmitir. Bu giine kadar konu iizerinde aratrrma ya-
panlar bu mektuplara bir anlam verememilerdir. Tabii Ahi Evren ve
Alaii'd-din <;:elebi'nin oldiiriilmeleri ve bunun etrafmda cereyan eden siyasi
olaylann dikkatli bir ekilde takip edilmesi de hem $erns'in Oldiiriilmesi
ola}'llla hem de bu ola}'lll siyasi boyutlanru tespite vesile olmaktadrr: Biraz
ileride bu kaynaktaki bilgiler iizerinde durulacaktrr.
Ahi Evren-Mev/ana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 163

Gene! olarak Anadolu Sel~uklulan devri resmi tarih<;ileri bu ve benzeri


olaylar hakkmda ya ketum davrarutlllar veya Tiirkmen ve Ahi ~evrelere
kar~n menfi bir tavu i9Ilde bulunmUlar ve tarafh bilgiler vermi~lerdir. Bu-
na ragmen bu devrin siyasi ve sosyal olaylan hakkmda devrin tarih~ilerinin
verdikleri tarafh bilgiler bile ara~tumacilar i9Il iinem arz etmektedir.

IL TASAWUFi iHTiLAFLAR ARASINDA $EMS-i TEBRizi'NiN YERi


Mevliina Celalii'd-din-i Rumi ile Hike Nasirii'd-din Mahmud (Ahi Ev-
ren) arasmdaki muhalefet ve d~manhk sadece bu iki ahsm siyasi giirii
farkhhgmdan ve buna bagh olarak Ahi Evren Hace Nasiru'd-din'in, $erns-i
Tebrizi'yi iildiirtmesi (645/1247) olaymdan kaynaklanmamaktadu. Tasav-
vufi ve Ahlaki duyu ve diiiinii bakunmdan da aralarmda derin bir fikir
ayri11j9. bulunmaktadu. Bu aynhk ve farkhhgm bir yiinii de Mevliina'nm
babas1 Baha Veled ile Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in hocas1 Fahrii'd-din-i
Razi arasmda Horasan'da cereyan eden miicadelenin Anadolu'daki uzanh-
sidu. Aslmda Sezgici bir filozof olan imam Gazzali'nin felsefecilere daha
dogrusu Akliyecilere (Rasyonalistlere) karl balathgt miicadelenin deva-
nudu.
Bu miicadelenin bir diger yiinii de Mevliina'nm hocas1 $erns-i Tebrizi
ile Ahi Evren'in hocas1 ve kaym pederi Tiirkmen eyh Evhadii' d-din Hamid
el-Kirmani arasmdaki tasavvufi merep farkliligmdan dogan ihtilafa da-
yanmaktadu. $erns-i Tebrizi'nin oldiiriilmesinde bu iki eyh arasmdaki di-
ni-tasavvufi ve felsefi giirii aynhgtnm iinemli bir payt bulunmaktadu. Biz
bu dini-tasavvufi ve fikri muhalefetin g~teki derinliklerinden ve boyut-
lanndan sarn nazar ederek, Mevliina ve Ahi Evren miicadelesinin bu yiinii-
ne bir agllik getirmeye ~allacagu:. <;iinkii konunun bu yonii halk efkann-
da daha ~ok ilenmi ve halka mal olmuhlr.
Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din'in ile Mevlana arasmdaki miicadelenin
bu yiinii de Mesnevf' de yer alml ve Mevliina tasavvufi duyu ve diiiinii-
~iinii a~Iklarken bu konulardaki muhiiliflerini iddetli bir ekilde hicv et-
mekte ve hazen onlan tahkir ve techil etmektedir. Bu konularda birinci de-
recede muhatab1 gene Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud'dur. Zaman
zaman Ahi Evren H;ace Nasirii' d-din'in eserlerinden almhlar yaparak onun
fikirlerine eletiriler yiineltmektedir. Burada fikri alandaki miicadelenin na-
164 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

stl cereyan ettigini gostermeye ~ah~acagtz. Aslmda bu alandaki aynhk ve


farkltlik Anadolu Sel~uklulan devrinin en onemli sosyal ve killtiirel prob-
lemidir. Bir yonii ile de Tiirkmen mutasavvtflarm tasavvufi duyu~ ve dii~ii
nii~ii ile iran kiiltiir muhitinden ne~et eden tasavvufi duyu~ ve d~iinii~
arasmdaki miicadelenin uzanhstdrr. Bu aynhgm siyasi boyutu ayn bir ma-
kalemizin konusu ohnu~tur377
Nasreddin Hoca'nm "Ltaif'i dikkatlice incelendigmde onun tasavvufi
du~ ve dii~iinii~ baktmmdan Sel~ular doneminde Anadolu'daki Tiirk-
men me~ayihin yolunda oldugu gorillmektedir. Tasavvufi egitim ve ogretim-
de Tiirkmen ~yh Evhadii'd-din-i Kirmani'nin oncilliigunii yaphgr "Seyr-i su-
luk-i afaki"metodunu uygttlayan bir egitimci oldugu anl~tlmaktadrr. Bu ci-
hetten baktldtgmda da Nasreddin Hoca'nm Ahi Evren Hace Nasirii'd-
din'den b~kast ohnadtgr sonucuna vartlmaktadrr. Burada Anadolu Sel~u
lan donemindeki tasavvufi du~ ve dii~iinii~ ortanu tasvir edildikten sonra
Nasreddin Hoca'nm bu ortamdaki konumu belirlenmeye c;a~tlacakl!r.

a. Afakilik ve Enfiisiltk Miicadelesi


Bilindigi gibi tasavvuf yolunda ilerlemek i~in belli rna' nevi makamlar-
dan (Tevbe, nza, havf, reca gibi) ge~mek ~arthr. Mutasavvtflar bu yolda iler-
lemek, bir ma'nevi makamdan digerine gec;mek suretiyle ruhi olgurtluga
ermek, ger~ek bilgiye ttla~mak i~in "Seyr-i Sttluk" (Ruhani yolculuk) deni-
len, rna' nevi yiikseli~e gotiiren yolculuga ~ikmak gerektigme in~lar ve
bunun uygttlamasllU yap~lardtr.
Mutasavvtflar, bu "Seyr-i sttluk" un uygttlaru~mda iki metod belirle-
rni~lerdir. Burtlardan biri "Seyr-i suluk-i enfiisi" diye adlandrrtlrr ki; ~iyi
(miiridi) benlige yoneltmek ve benligmdeki ~eytantduygulardan, dii~iince
lerden anndlfffiak hedef almrr. Bu metodla nefisteki k6tii duygu ve dii~iin
celerle, ~eytani vesveselerle miicadele edilir. Nefsin kotii istekleri kontrol
altma alllUr ve bu suretle esas maksat olan iistiin insan (insan-1 Karnil) ya-
ratmaya c;al~tlrr. Bunun i<;in miiride belli virdler verilir ve zikirler yaphrtllf.
Yogun ve ~iddetli egzersizler ve riyazetler uygttlarur.

377 M. Bayram, "Sel~ular Zamarunda Anadolu'da Bazt YOreler Arasmdaki Farkh Killtiirel Yapl-
lanma ve Siyasi Boyutlan", Tiirkiye Sel0Jklulan Uzerine Ara~tmnnlar, Konya 2003, s.l-21.
Ahi Evren-Mev/ana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 165

Bu egitim metodu i~e ve benlige doniikliik (subjektif) yoludur. Miirid


bu yolda egzersizler yaparak ma'nevi makarnlan ge~er, kemiile erer ve ben-
ligini taruma imkfuu bulur ve ger~ek bilgiyi elde eder. Neticede yaradaruru
i<;inde bulur ve "Men arefe nefsehu Je kad arefe rabbeh." (Nefsini bilen Rabbini
da bilir.) ger~egme e~ir.
Diger yo! ise, "Seyr-i suluk-i ati\ki" diye adlandmhr. Bu egitim meto-
dunun esas1 da Udur: KU;;inin, baka bir ifade ile miiridin Yaradarurun eser-
leri olan eya ile meguliyet i~inde bulunmas1 saglarur. Eyanm esranm ve
giizelliklerini temaa ederek Yaradanm (Siini') celi\1 ve cemi\line vasii ohna-
sma gayret edilir. Miiride, eyanm esranm anlamaya ve idrake sevk edici
virdler verilir, zikirler ve riyazetler yaphnhr. Kii kendisini de eyadan bir
par~a olarak goriir. Bu durumda miirid hem siije, hem obje ohnaktadrr. E-
yanm muhabbeti gonille nak edihneye ve bu muhabbet vas1ta kllmarak Al-
lah' a bir yo! bulunmaya ~al!Iirr.
Bu yo! da, dla doniikliik (objektif) yoludur. Bu yolda eserden, eserin
sahibini, yani Si\ni'i, Cenab-1 Allah'I buhnaya ~al!Ihr. Cenab-1 Allah'm sifat
ve fiilleri eyada tecelli ettigmden, eyanm tezekkiir ve tefekkiirii, insaru Al-
lah' a vuslata gotiirecegme inaniirr.
Mevli\ni\ Celalii'd-din-i Rurni ve hocalan birinci yolun, yani "Enfusi"
yolun saliklerindendir. 0 donemde "Afaki" yolun salikleri de Anadolu'da
yaygm idiler. Bu yolun da en tarurunl miiridi, "Evhadiye" tarikahrun ku-
rucusu $eyh Evhadii' d-din-i Kinnani idi. Onun bu merebini Anadolu'daki
halifeleri devam ettiriyorlard1. Buriiann balarmda da Ahi Evren Hace Nasi-
re'd-din, Zeynii'd-din Sadaka, Sivash Hace $ernsii'd-din Ahmed, Tapruk
Emre gibi taruml eyhler bulunuyordu. Bu iki yolun mensuplan birbirle-
riyle miicadele ve rekabet halinde bulunuyorlardrr.
Mevlana ve onun gibi Seyr-i suliik-i enfiisi metodu benirnseyen muta-
savvillann, eserlerinde insan ruhunun derinliklerine niifuz ehneye ~ahma
lan ve insan benligmdeki egilim ve istekleri kefehneye yonehneleri ve bu
gayret i~inde bulunmalan, mereplerinin ozelligmden kaynaklanmaktadrr.
Ayru ekilde Evhadii'd-din-i Kinnani gibi Seyr-i suliik-i i\fi\ki metodu uygu-
layan mutasavvillann da eserlerinde daha ~ok d! diinya ve eya ile ilgi
kurmaya ~ahmalan ve miiridi tabiattan ibret ahnaya yonlendirmeleri de
mereplerinin temelozelligmden kaynaklanmaktadrr. Onlara gore:
166 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

.,.,_, ...,, .)<. J.>; l.;l.oJ tr! <.)!;"' J


"Her ~eyde O'na (Allah'a) bir i~aret bulurunakta ve her ~aret O'nun
birligme deHUet etmektedir." i~te bu yolla Allah't bulmaya ~~rrlar.
Mevlana, Mesnevisi'nin bir~ok yerinde "seyr-i suluk-i iifaki" metodu-
nu uygulayan sofileri hicv ve tahkir etmekte ve bu yolun sapik bir yo! oldu-
gunu iddia etmektedir. Mesnevi'nin diirdiincii cildindeki bir hikayede bu
konudaki giirii~iinii ~iiyle dile getirmektedir:
"Sofi'nin biri manevf apltm amactyla ba~tnt soft adetince dizine koyup mura-
kabeye dalmt~tt'
"Kendi anlayt~tnda istigraka dalmt~ iken bir miinasebetsiz onu kendi halinden
aytrdt"
"Ne uyuyorsun, uyanda ~u ,evreye bak. Aga,lan, irekleri ilahf eserleri giir"
"Allah'tn emri olan- Allah'tn rahmetinin eserlerinden ibret altntz-ayetini dinle"
"Soft ona dedi ki, Allah'tn eserleri giiniildiir, dt~artdakiler eserin eserleridir.
Ey heva ve hevese kendini kapttran"
"Bah,eler ve ye~illikler can pmartndan akan suya dii~en akislerdir"
"Suda giiriinen bag, bah,e hayali, suyun lutfu(ilahfrahmet) ile giiriinmektedir"
"Baglar ve meyveler giiniildedir. Onun lutfunun yanstmalart su ve topraklar-
da giiriinmektedir"
"Eger bu e~ya (giiriinenler) giiriiniimden ibaret olmasaydt, Cenab-t Hak ona
daru'l'gurur demezdi"
"$u daru'l-gurur hayalden ibaret olup, Allah erlerinin ruhundan ve giinliin-
den yanstmalardtr"
"Biitiin gurura kaptlan aldanmt~lar bu yanstmalan cennet sanmaktadtr"
" Baglar arasmda ko~uyorlar ve bir hayale kanarak kiistahltk yaptyorlar"378
Hi~ ~iiphesiz bu siizlerin en ba~ta gelen muhatabt ~eyh Evhadii' d-din
Hamid el-Kirmaru ve Ahi Hace Nastre'd-din Mahmud ve onun etrafmdaki-
ler yani Ahilerdir.
I

"' Mesnevi, IV, 615-616 (beyt 1358-1370)


Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 167

b. Cemal-perestlik (suretcilik)
Evhadii' d-din'in me~rebinin en onemli ve ilgi uyandrran yam cemal-
perestligidir. Bu me~rebin ozelligi ise e~yadaki giizelliklere ilgi duymak ve
Allah'm celiil ve cemiilini e~yada tema~a etmek ve meclup olmakhr. Bu
me~rep mensuplan, me~replerini ~u beyt ile ta'rif ederek ozetlemi~ler:
w..J::6.. t:"-"'
v- ... ,j.< .<:<
" .r-
w..J::6. 1.)).,-"' .>--
.leo. .b
.)! ~

"Allah'm san'atm1 tefekkiir etmek oldugundan giizellerin giizelligine bakmak


sevapllr." Bizim Yunus Ernre'miz bunu daha giizellifade e~tir. "Yaradtlmt-
1' severiz Yaradandan otiirii."
Yazanru bilmedigim bir ~arkt soziinde ise bu anlaYI ve dii~iinii~ tarz1
~6yle ifade ed~tir.

"Severim her giizeli senden eserdir diyerek


Koklanm goncalan sen gibi terdir diyerek."
Bu tasavvufi me~reb, anlaYI ve Y~N bi9mi, tasavvufun do~undan
beri mevcud idi. Ill. Hied asrrda ya~ayan Ebu Hulman es-Sufi bu m~rebin ilk
mfunessillerindendir379 Onun yolundan gidenler (miiridleri) mahalle ve so-
kaklarda dola~rr, giizel genc;leri carnilere gotiiriirlerdi. Bu ~ekilde gen~lere ilgi
duyan mutasavvillara "~ahid baz", bu me~rebe de "~ahid bazi" denir. Baz1
mutasavvillar bu yola "Suret-peresti" (suretcilik) de~lerdir.
Me~ur imam Gazzali'nin karde~i ve "Risale-i sevfihih" in sahibi Ah-
med-i Gazzali (520/1126), Aynii'l-Kuzat-i Hemediini (525/1130) ve "I.o-
maat" in sahibi Fahru'd-din-i Iraki (688/1289) gibi t~ mutasavvillar
bu me~rebin ternsilcileridir.
Bu me~reb ve ternsilcileri, ba~langt~tan itibaren ~e~itli ~evrelerin, baz1
tasavvufi me~reb mensuplarmm tenkid ve hiiculnlarma ma'ruz ka~lar
drr. Evhadii' d-din-i Kirmani de Anadolu' da baz1 ~evrelerin ~iddetli hiicum-
larma ma'ruz ka~hr.
Tabii olarak egitimde farkh metotlarm uygulanmas1, farkh dii~iinen ve
fark11 ya~ayan insanlarm ve miiritlerin yeti~mesine neden olmaktayd1. Ev-
hadii'd-din-i Kirmani ile ~erns-i Tebrizi arasmda ge~en, Ahmed Efllaki'nin

'" Kitabii'l-luma'ji't-tasavvuf, s.278; Keifu'l-mahcub, s.334-336, vd.


168 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

naklettigi bir konuma, bu iki ayn merepteki eyhler arasmdaki aynltj9


ifade etmek bakunmdan iinemlidir380.
Evhadii'd-din-i Kirman1 birgiin tekkesinde murakabe halindeyken
$ems-i Tebrizi i~eriye girer ve Evhadii'd-din'e: "Ne ile megulsun ?" diye so-
rar. Evhadii'd-din de, Cenab-1 Allah' eyadaki tecellisinde, yani san'atmda
temaa etmeye ~ahhgnu kastederek "AY' legendeki suda seyrediyorum" der.
$erns-i Tebrizi de O'na: "Ensende ~ban yoksa ballll giige kaldmp, onu giik-
yiiziinde niye seyrehniyorsun?" diyerek .Cenab-1 Allah' kendi i~de ve ben-
liginde bulmas1 gerektigini ona habrlatmaya ~ahrr. Molla Abdu'r-rahman
Cami de, Evhadii'd-din'in tasavvufi merebini "Nefahatii'l-iins" adh eserinde
iiyle ifade etmektedir: "Evhadii' d-din, uhud-i hakikate, mezahir-i suri ile
tevessiil ederdi ve cemiil-i mutlaki, suver-i mukayyedatda miiahede eyler
idi".381 Mevlana da hocalanrun yolunda giden bir mutasavvif olarak "Mesne-
vi" sindeki bir~ok hikayede bu temaY' ilemitir. Evhadii' d-din-i Kirmani ve
onun yolunda gidenlerin merebine tenkitler yiinelhnilerdir.
Bilindigi gibi Melamet felsefesinde kiinin iyiliklerini gizli tutmas1, kii-
tii ve <;irkin yiinlerini a~1ga vurmas1 esashr. Evhadii'd-din de Melamet felse-
fesine giiniil vermi bir fikir adarm olarak merebinden dolay1 kendisine yii-
neltilen tenkid ve saldmlara karI gayet aldmsiZchr. Bazen kendisini kma-
yanlara teekkiir ekmekte, hazen itihar etmemekte ve hazen yolunun ve an-
laYImm hakkaniyetini savunmaktadrr. Menaklh-namesinde ona yiineltilen
saldmlar ve onun hu saldmlara karI tavn hakkmda pek ~ok anektotlar hu-
lunmaktadir382.
Bu hiicumlara raj9nen Evhadii'd-din pervasiZca meslek ve merebini
yaamaktayd1. Mutlak giizelligi eyanm suretinde miiahede eder ve sure-
tin giiriiniileriyle mutlak hakikate niifuz etmeye ~ahrrd1. 383 0, hu giirii ve
yaa}'lllll U mehur rubaisinde iiyle ifade eder:
.l;.l.,J... ,:.,4- ..5-;1 J r.>;.>.:..J_,.., .>;.> .,;... U;. ...s u~ ,:.,.. ->"' M
"=-' ....._.. ul_,; ~ ..:..:).)'-" Y .. ..:...).)'-" Y ~ ~.}.:. <r" ulj

380 Menabikii'I-Jriftn, I, 439-440.


38t A.g.e., s.662.
382 A.g.e., s.33-37, 42, 92, 156, 212, 263-264.
383
NefahatU'l-ilns terc., s.66D-663; Tarih-i GUzide, I, 788; A. History of Persian Literature, m, 139-140.
Ahi Evren-Mevlanil Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 169

"Maddf giiziim numayz e~yada gordii. Ben e~yayt gordiim, fakat ruh manayz
gordii. i~te bu yiizden maddf goziimle ~yanm giizelliklerine bakzyorum. Zira mana
ancak surette goriilebilir."3S4yunus Emre de bu manayt ~u beyitleriyle ifade
etrni~tir:

Hergiz gitmez goniilden hir eksik olmaz dilden


c;alab kendi nurum giiziime Iii~ eyledi
Can gozii am gord1 dil andan haber virdi
Can irinde oturdz gonliimi ar eyledi385
Evhadii'd-din, bu anla~mm icabt olarak gene; delikanhlara kar~1 a~m
ilgi duyar, onlarla sema' etmekten biiyiik zevk ve heyacan duytnaktaydt.
Harum miiridlerle bir arada bulunmaktan da c;ekinmezdi. Sadru'd-din Ko-
nevi'nin talebelerinden ve ilk "Fususu'l-hikem" ~iirihi, Miiyyedii'd-din-i
Cendi, 683 (1285) ytlmda Tokat'ta kaleme aldtgz "Najhatii'r-ruh ve Tuhfetii'l-
futuh" adh eserinde anlathgzna gore, biiyiik bir zat Evhadii' d-din'e kadm-
lar!a bir arada bulunmanm ve sema'm kendisine zarar verecegini ve na-
mahreme bakrnanm caiz olmadtguu soyleyerek meslek ve me~rebine itiraz
eder. Kirmaru'de ona: "Ben haktan ba~ka hirbir ~eye bakmam. Neye bakarsam szrf
iman ve islam nokta-i nazanndan bakanm' diyerek cevab vermi~ti,J 86 Bu me~rep
teki tasavvuflann anlayt~larmt
.o.;; ..!.1.:.;1.;_, ~J .:.;1.; t..
"irinde Allah'z gormedigim hirbir ey gormedim" diyerek ifade etmi~lerdir.
Yunus Emre'de bu hususu ~oyle ifade etmektedir.
"Her kancaru bakar-zsam oldur goziime tu~ olan
Oniim, ardzm, sagzm, solum ger yaz oldu, ger kl~ oldu"381
Bu anlayt~ ve uygulamasmdan dolayt bazt mutasavvtflar Evhadii'd-
din-i Kirmani'ye miibahi veya ibaheci (her kotiiliigu miibah sayan) demi~
lerdir388.

"' Fevaidi ~eyh EvhadU'd-din-i Kirmanf, Ayasofya (Silleymaniye) Ktp. Nr. 2910. Yp. 93b.
385 Yunus Emre Divanr, s.148.
,.. Bursa Eski Eserler Ktp. (H. <;elebi Klsrm), nr. 1183, yp.122b. lbnu'l Cevzi, TelbisU lblis'inde
s.369370'de, mutasavvtflann bu adet ve uygulamalanru kmamaktadrr. X. asrr mutasavvtflann-
dan Nasrabadi'ye de ayru tarzda bir itirazda bulunmu~, o da Evhadii'd-din'nin verdigi cevaba
benzer bir cevap vernilijtir.
387
Yunus Emre Divanr, s.146.
170 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

.ll.ill. .... ~_,;. J.,... J ..J.i.JJ! ~ .... IJAi ......~, ...s <r')
~\.)A ~41-.$..11_, .li_y! o.lij) ~ J ~J U_,y...
!
"Bana ibaheci diyenler kendi btytk ve sakallartyla alay etmi$ oluyorlar. Eger '
Ciineyd-i Bagdad!, $iblf ve Ma'ruf-i Kerhf hayata diinseler vallahi benim ibaheci-
ligimi iiverlerdi".
Anadolu Sel~ulan zamarunda Evhadii'd-din'e muanz olanlann ba-
ffida Mevliina Celalii'd-din-i Rumi ile hocas1 $ems-i Tebrizi gelmektedir.
Bu yiizden Evhadii'd-din-i Kirmani ile ,$ems-i Tebrizi ve Mevliina arasmda-
ki miicadele ~ok iddetli olmu ve muhtelif boyutlar kazanm!hr. Burada
sadece Mevlana'nm Cemal-Peresti ve ~ilhid-bazi ile ilgili olarak Kirmani'ye
yonelttigi bir itiraz1 ifade etmekte yarar goriiyoruz. Eflaki'nin bildirdigine
gore birileri Mevliina'nm huzurunda Evhadii'd-din'den bahsederken: "Gii-
zelleri severdi, fakat iffet ve ismet sahibi idi. Onlara bir $ey yapmazdt." dediklerin-
de Mevliina'da "Ke$ke yapsaydt ve gerseydi." buyurdu389. Yani bu meslek ve
mereb sona ermi olsayd1. Gene bir giin Mevlana, etrafmdakilere: "Evha-
dii'd-din diinyada kotii bir miras btraktt. Bu kiitii mirasm ve bu kiitii miras ile arne/
edenlerin giinaht onun boynuna" demitir 390. Mevliina gene! olarak ~ahid-bazi
ve Cemal-perestlik mesleginin suistimale yo! a~acagt ve eriatm zarar gore-
cegi endieiyle bu meslek ve merebe hiiciim etmektedir. Nitekim "Mesne-
vi' sinde ahid-bazhgt kmamaktadrr' 91 .
Mevliina ve yandalan gene! olarak Evhadii'd-din ve miiritlerini cinsi
saptkhkla itham ediyorlard1392 Ahmed Eflaki, Evhadii'd-din'in damadl ve
onde gelen talebelerinden olan $eyh Nasrrii'd-din (Ahi Evren) hakkmda ile-
ri siirdiigu ~irkin iddia ise, Mevliina ve taraftarlannm, Evhadii'd-din veta-
raftarlanna karI diimanltklannm ifadesi olmah393. Molla Abdu'r-rahman
el-Cami, "Nafahatii'l-Uns" iinde, Evhadii'd-din-i Kinnani'nin tasavvufi mes-
lek ve merebini, "Evhadii'd-din, $Uhud-i hakikat'a mezahir-i suri ile tevessiil

"' el-VeledU'11efik'in yazan Nigdeli Kadt Ahmed de (Fatih Ktp. Nr. 4518, yp. 2lb) Tabduk Emre'ye
ve Tabduklu Dervilere mUbahi demektedir.
"' MenakibU'l-ilrifin, l, s.439.
"" Menakibu'l-drifin, l, 440.
3 91 Mesnevi, (ner. R. A. Nicholson), Leiden 1933, VI, 372,443.
"' Turkiye Selruklulan Haklanda Resmi Vesikalar, s.169; A. B. Golpmar~, Mevldnd Celdle'd-din, s.208-2!0.
'"' MenakibU'l-arifin, l, 440.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 171

eder idi. Ve cemiil-i mutlakt suver-i mukayyedatta mil~ahede eyler idi"394 diyerek
beiirlemeye <;ahmaktadrr.
Molla Cami, bu konuda te'lifd bir yol izleyerek, Kirmani ve onun me~
rebinde olan diger mutasavvtflar ile onlara muhalif olanlann arasJru bul-
maya <;ahmakta ve ~oyle demektedir: "Pes anm surete taalluk ve meyli feth-i
babdan hirmanma ve fitne ve afet u hizlana sebep olur. Vesairii's-salihin min ~err-i
zalik ekilbirden bazt cemaata $eyh Ahmed-i Gazzali ve $eyh EvhadU'd-din-i Kir-
manf ve $eyh Fahrii'd-din-i Irakf gibi ki, cemal-i mutlakt mezahir-i surf ve hissf
miltalaasma i~tigal giistermi~lerdir. Hilsn-i zan belki stdk-i itikad oldur ki, onlar ol
meziihirde Hak Subhanehu ve Tealii'nm cemal-i mutlaktm mil~ahede etmi~lerdir.
Suver-i hissi ile mukayyed olmamt$lardtr. Ve eger bazt kilberadan anlara nisbet in-
kar vaki olduysa andan maksut oldur ki, mahcuplar am diistur bilmeyeler ve halle-
rini anlarm hallerine ktyas etmeyeler" 395
Ger<;ekten de Kirmani ve me~rebinin geni~ kitleler arasmda reva<; bul-
masi ve yerine pek <;ok halifeler brra~ olmas1, devlet adamlar!IDn da ona
deger ve~ olmalan, ciddiyet ve samimiyeti onun kotii yolda olmad1g=
ve endi~e duyulan kotiiliikleri tasvib etmi~ olmayacag= gostermektedir.
i~te, Evhadii'd-din'in bu duyu~ ve dii~iincesini, Ahi Nasrre' d-din gibi halife-
leri devam ettiriyorlardi. Bu yiizden Mevlana ile aralannda <;ok yonlii bir
miicadele devam etmi~tir.

III. $EMS-i TEBRizi'NiN OLDURULMESiNiN SOSYAL VB SiYASf


BOYUITJ
Mevlana ve <;evresindekilerle Ahi Evren Hace Nasfrii'd-din ve <;evre-
sindekiler arasmdaki fikri ve dini farkliliktan dogan miicadele ve muhase-
me, Mogollann Anadolu'yu igal etmelerinden sonra siyasi bir mahiyet ka-
zandl. Bu baklmdan ~-i Tebrizi'nin katledilmesi hadisesinin a<;Jklana-
bilrnesi i<;in $ems'in siyasi konumunun tesbit edilmesi gerekmektedir. <;:iin-
kii toplurnlarda cereyan eden killtiirel ve sosyal olaylan siyasi olaylardan
ayn olarak incelemek miimkiin degildir. Aksi halde dogru bir sonuca van-
lamaz.

m A.g.e, s.409.
"' Nefahata'l-uns, s.662; Aynca ~ Turk Edebiyatznda nk Mutasavmjlar, s.l72.
1 7 2 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikoil BAYRAM

Mogollar fethettikleri iilkelerde farkh etnik veya dini ziimreleri birbir-


leriyle vuruturmak suretiyle kolayca o bolgelere hakim olmay:t pliinhyor-
lard!. Hatta bu vuruturmada zap olan tarafa destek vererek kuvvetliyi
y:tpratmak ve giiciinii za'fa ugratmak gibi bir siyaset izlerlerdi. ilhanhlar da
Siinni, $ii ~abmas1 yaratmaya ~ah!yorlard!. Bu ~abmada kendileri de $ii-
leri destekliyorlard!. Hiilagu Han ve ogullanrun $ii olan Hace Nasirii' d-din-i
Tusi'yi ba~ miiavir olarak hizmetlerinde bulundurmalan bu uygulamalan-
run sonucudur. 0 donemde Abbasi Halifeligi Siinni isliim'1 temsil ettigi i~in
Hiilagu Han Siinni Miisliimanlarm merkezini daii;ltmak i~in Bagdad'! hedef
ahrub. Gazan Mahmud Handa Suriye'de bu siyaseti uygulamaya ~ahl
yordu.
Mogollar Anadolu' da da farkl1 dini-tasavvufi ve etnik ziimreleri birbir-
leriyle vuruturmaya c;ah!yorlard!. Anadolu' da Tiirkmenleri ve Ahileri
kendileri i~in tehlikeli buluyorlard!. <;:iinkii Ahilerin Tiirkmen halka daya-
nan insan gii~leri yarunda ekonomik gii~leri de vard1. Ahilerin "Seyfi" alan-
Ian da savaCl ve silahhyd!lar. Bu bakundan Tiirkmenlerin ve Ahilerin gii-
ciinii klrmak i~in baz1 dini guruplan mesela Kalenderleri (Cavlakileri) des-
tekleyerek onlan Ahilerle vuruturmaya ~al!bklan goriilmektedir. Kendile-
rine tabi olan veya kendileri tarafmdan i bama getirilen iimeraya destek
vererek onlar vas1tas1 ile Tiirkmenlerin giiciinii klrmaya ~ah!yorlard!. Oyle
goriiniiyor ki, $ems'in Oldiiriilmesi olap Mogollarm yaratbii;l siyasi ortamm
sonucudur. Bugiine kadar $ems-i Tebrizi ve Mevlana iizerinde ~ahanlar
$ems' in oldiiriilmesi ile bu siyasi ortam arasmdaki ilikiyi giirememiglerdir.

a. $ems-i Tebrizi ve Mogollar


Burada $ems-i Tebrizi'nin hayat hikayesini vermegi zait buluyoruz.
<;:iinkii bata rahmetli Abdulbaki Golpmarh ohnak iizere Mevlana'run haya-
tuu yazanlar $ems'ten de yeterince bahsebnilerdir. Bu ~ahmalarda belir-
tildigi iizere $ems bir Kalenderi ~eyhidir. Anadolu'da ki Kalenderi dervi~le
re "Cavlaki" denir. Bunlar Kalenderligi yeniden organize eden ve bu hare-
kete yeni bir soluk veren $am' da sahabi Bilal-i Habe~i'nin mezarmda ikamet
eden $eyh Cemalii'd-din-i Savi'ye mensup idiler. 0 diinemde Anadolu'da
~ok yaygmdilar. "Menalab-i Cemalil'd-din-i Savi"nin yazan Hatib-i Faris! bu
Ahi Evren-Mevltlna Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 173

396
~eyh Cemalii'd-din hakkmda geni;; bilgi ve~tir ., Kastamonulu Mu-
hammed el-Hatib "Fustatii'l-adale" adh eserinde Tiirkiye Selc;uklulan diine-
minde Anadolu'daki Cavlakiler hakkmda geni bilgi verirken onlar arasm-
da yaygm olan gayr-1 ahlaki davralli ve uygulamalanndan da siiz etmek-
tedir397. Konya'da medfun olan $eyh Osman-i Rumi bir Cavlaki eyhi oldu-
gu gibi $erns-i Tebrizi'nin halifesi olan ve Niksar'a yerleen Ebu Bekr-i
Niksari de bir Cavlakidir. ~te $erns-i Tebrizi bu taifenin eyhi konumunda
idi Mevliina da bir iirinde $erns'in Kalenderi oldugunu siiylemektedir' 98 .
Keza Sultan Veled ve Ahmed Efliiki de onu bir Kalenderi eyhi olarak tarif
ederler. A. Giilpmarh da onun Kalenderi oldugunu tesbit etmekte ve fakat
hakh olarak .,alak ve atak bir Kalenderi oldugunu siiyler'99 .
Mogollar daha Anadolu'ya gehneden once yani daha Horasan, iran,
Azerbaycan' da iken bu Kalenderi dervilerle aralarmda bir yakmlama ve
ho ilikiler kuruhnulur. "Tuffahu'l-ervah" adh eserin sahibi Kahta KadiSI
Muhammed b. Ali ibni's-Serrac Mogollann hizmetine giren bir <;ok Kalen-
deri kiilerden bahseder. Bunlardan $eyh Yusuf b. Nebhan el-Eyluhi adh
Kalenderi eyhin faaliyetlerinden siiz ederken onun bir <;ok defalar Hiilagu
Hanla giiriimeleri oldugunu anlahr400 Gene bir Kalenderi olan $eyh $ere-
fu'd-din el-Mavsili, Anadolu'da Mogollar'm Hazinedan idi 401 Mogollann
Kalenderi dervilere biiylesine yakmhk duymalarmm sebebi de udur: $a-
manist olan Mogollar, kiiltiirel anlaYI ve inan<;lan icab1 hariku'l-adeliklere
\Ok inaruyor ve hariku'l-adelikler sergileyen, sihir oyunlan yapanlan kutsal
kiiler olarak giiriiyor ve onlara itibar ediyor ve c;ok deger veriyorlard1. Hat-
ta onlardan korkuyor ve c;ekiniyorlard1. Bah1 ve $amanlarm Mogollar nez-
dinde yiiksek mevkileri vard!. BahIlarm iistiin giic;leri bulunduguna ve on-
lann bu giiciinden yararlanmak gerektigme inaruyorlard!. islam menileket-
lerine geldikleri zaman Kalenderi dervileri Bah1 ve $amanlar olarak giirii-
yorlardi. 0 diinemde islam aleminin hipileri olan ve bahIlara benzeyen Ka-

Bu eser Tahsin Yaz1a tarafmdan Ne~re hazrrl~ olup TUrk Tarih Kurumu yaymlan arasmda
396

l'knu!b:r-
m Bk. Osman Turan, SelfUk TUrkiyesi Din Tarihine Dair Bir Kaynnk, Fuad KOpriilU Annagaru, lstan-
bull953, s.553-561.
398
Bu konuda geni bilgi i9fl bkz. Mevlana Celaleddin, s.59-66.
'" Mevlana Cela!eddin, s59-66.
"' TuffahU'l-ervah, yp. 130a-13la, 216a-217b.
401
Menakibill-arifilt, I, 375.
174 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

lenderler koy koy, kasaba kasaba dola1yor, kendilerine i bahnna, atele


oynama gibi oyunlar sergileyerek halkm ilgisini ~ekiyorlardl. Bu uygulama-
lan ile Mogollann da ilgisini ~ekmilerdir. Anadolu' daki Bu Cavlakiler ka-
lanru, sa~lanru, b1yll< ve sakallanru ustura ile bra eder, ellerinde kekiil,
bellerinde zenbil koy ve kasabalarda gezer hariku'l-ade oyunlar sergileye-
rek halkm ilgisini ~eker, dilencilikle ge~inirlerdi. Boyle bir yaaytta olmala-
nndan dola}'l Ahiler onlarla ve bu uygulamalanyla miicadele ediyorlard1.
<;:iinkii Ahilere gore tufeyli (Asalak) yaamak haramdrr.
'
Mogol istilasmm balad1!;1 zamanlarda islam aleminde gayet yaygm
olan bu Kalenderi derviler, bu uygulama ve yaayt bi~imleri ile Mogolla-
rm ilgisini ~ekmilerdir. Onlann tabiatiistii oldu~a inandiklan gii~lerin
den yararlanmak duygu ve diiiincesi ile onlara yakm olmak istemilerdir.
Onlan ho tutmaya ~aliIIUlardrr. Mogollarla bu Cavlakiler arasmda siyasi
bir ittifak meydana geldigi de goriilmektedir. Baycu Noyan komutasmdaki
Mogol oncii birlikleri Anadolu'ya girdikleri zaman Cavlaki dervilerin de
Mogol Ordusunda yer aldiklan ve Mogollarla birlikte savalara kahldiklan
goriilmektedir. Kosedag'da Mogol Ordusu'nun on saflannda bu Cavlaki
derviler bulunuyordu. Keza Kosedag yenilgisinden sonra Mogollar Kayse-
ri'yi muhasara ettikleri zaman Cavlaki derviler ehrin surlanndan gedik
a~aya ~ahlyorlar ve mancmiklan kullaruyorlard1402 Bu sava sonunda
Mogollar ehre girlneyi baardilar. $ehri atee verdiler. Mogollara kari eh-
ri savunan Ahi Tekilab iiyeleri ve BaCI Tekilab'nm iiyeleri olan gen~ kiz-
lardan on binlerce insaru katlettiler veya esir ahp gotiirdiiler403 Tabii Mo-
gollar bu dehet verici katliarm yaparlarken, Mogollarla birlikte ehri doven
ve surlarda gedik a~maya ~ahan Cavlakiler, onlan seyrebniyorlardl. Hi~
iiphesiz oruar da Mogollarla birlikte bu katliarm ger~ekletirmilerdir.
Kayseri' de cereyan eden bu olay srrasmda bir Kalenderi eyhi olan,
$ems-i Tebrizi de buradayd1 ve miiridleri ile birlikte Mogollann yanmda
bulunuyordu. <;:iinkii o Konya'ya gelmeden once Kayseri' de bulunuyordu.
1234 yilmdan birka~ yil oncesinde Kayseri'deki Battal Mescidi'nde itikiifa
~ekilen Evhadii'd-din-i Kirmani ile takimalan olmlltu404 627(1230) yilmda

4<l'l el-Evamirii'l-AIAiyye~ s.528.


403 Ebii'l-Ferec Tarihi, II, 542.
404
Mikc1il Bayram, TUrldye Sel~klulan Ozerine Araihrmalar, Konya 2003, s.75-76.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - , - - - 1 7 5

da Hacilar Nahiyesi yolu iizerindeki ~emenin vakfiyesine $emsii'd-din


Muhammed b. Ali et-Tebrizi ad1yla iihi.t olarak imza koymlltur. Keza,
~ms'in halifesi olan Cavlaki Ebu Bekr-i Niksari'nin de burada oldugunu
dii~iiniiyorum. MevHina'run hocas1 olan Seyyid Burhanii'd-din-i Muhakkik
de buradayru. Nitekim Mevlevi yazar Eflaki, Mogollann Kayseri' de ger~ek
le~tirdikleri bu dehetli katliamdan sonra Seyyid Burhanii'd-din'e saygi
gosterip para verdiklerini yazar. Mogollann, Seyyid Burhanii' d-din'e iltifat
edip, onu iidiillendirmeleri, onun da bu savata miiritleriyle birlikte Mogol-
Jann yanmda yer almi olmasiyla ilgilidir. Kayseri'deki tiirbesini de Mogol-
lar ina etmiJerdir. Bu savata iildiiriilen ve esir edilen on binlerce Ahi ve
Bacilar, Ahi Evren Hace Nasirii' d-din'in talebeleri ve dostlanydilar. Ei Fat-
rna Hatun da bu savata Mogollara esir diitii ve on ii~ sene Mogollann
elinde esir kald1405 Bu olaym vuku bwdugu srrada Ahi Evren Hace Nasi-
rii'd-din, Konya'da tutuklu bwunuyordu.
Oyle giiriiniiyor ki, bu olaydan birka~ ay sonra $ems-i Tebrizi Kon-
ya'ya geldi (23 Ekim 1244). Hi~ iiphesiz $ems de miiritleriyle birlikte Sey-
yid Burhanii'd-din-i Muhakkik gibi, bu olayda aktif rol oynarnltrr. Bundan
dola}'l, Ahiler, ona karI diimanca bir duygu i~deydiler. Mevlana ile Mo-
gollar arasmdaki diyalogu kuran da $ems olmutur. $ems-i Tebrizi'nin
"Makalat" admda bir eseri bwunmaktadrr. Bu eserindeki a~Iklamalannda
apk~a giiriilmektedir ki, o Anadolu' da Mogol aleyhtarhgma kar1 miicadele
yiiriitrneye ~ahmaktadrr. ~te onun, bu faaliyetlerinden iitiirii, ba~ta Ahi
Evren olmak iizere Ahi ileri gelenleri, ona karI miicadele yiiriitmekteydi-
ler. $ems'in iildiiriilmesi olaymda bir~ok sebepler yanmda bu hususun en
onemli bir sebep oldugunu diiiiniiyorum.

b. Kimya Hatun Meselesi


~ems-iTebrizi 1244(642) }'llmda Konya'ya gelince Mevlana heniiz 15
ya~mda bwunan Kirnya Hatun admdaki ~ok giizel oldugu rivayet edilen
cariyesini ~ems-i Tebrizi'ye nikiihlad1. Bu srrada $ems en az 60-65 yalann-
daydi. Oysa Kirnya Hatun Mevlana'run oglu Alaii'd-din <;:elebi'yi seviyor-
du. Alaii' d-din <;:elebi de ona a~Ikh. Onlar evlenmeyi diiiiniiyorlardi. Kim-

405
Fatrna Baa ve Baciyan-i Rum, s.12-16.
176 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAl'RAM

ya Hatun ~emsle nikahlandtktan sonra Mevliinii'run ders verdigi medrese-


nin bir hiicresinde ikamet ediyorlardt. Aliiii'd-din <;:elebi zaman zaman Ba-
basmm yaruna gitme bahanesi ile ~msle Kimya Hatun'un oturduklan hue-
renin oniinden ge~iyor ve Kimya Hatun'a goriiniiyordu. ~ems bundan ra-
hatstz oluyordu. Bir defasmda Aliiii'd-din <;:elebi'nin oniinii kesmi~ ve "Hey
delikanlt bir daha buradan gerersen ayagmt ktranm" diyerek tehdit e~ti406 .
Kimya Hatun ~emsle olmak istemiyordu. ~ms ise ona ~ok dii~kiindii ve
onsuz olarmyordu. Bu uyumsuzlugun sonucu olarak Kimya Hatun zaman
'
zaman ~ms'i terk ediyor, bir yerlere gidiyordu. Mevliinii ve yakmlan Kim-
ya Hatun'u aramaya 9I<tyorlar, onu bir yerlerden bulup ~ems'e getiriyor-
lardt407. Muhtemelen Kimya Hatun'un bu davraru~mdan Aliiii'd-din <;:elebi
sorumlu tutuluyordu. Nihayet bir defasmda gene Kimya Hatun, ~ems' den
izinsiz bir yerlere gitm~ti. ~ems bunu duyunca cam ~ok stktldt, ofkelendi.
~ems'in bu halini goren Mevliinii, yakmmdaki harumlara acele Kimya Ha-
tun'u bulup getirmelerini emretti. Bir siire sonra onu bulup getirdiler.
Aluned Efliiki'nin anlathgma gore Kimya Hatun eve gelince bir anda boyun
agnsma yakalanch. Boynu saga sola donmiiyor, mii~ tzdrrap ~ekiyordu.
Bu tzdrrabm ~iddeti ile ii~ giin i~de Oldii408 .
Acaba ~ems-i Tebrizi onu doverek olmesine mi sebep oldu? Dogrusu
burada ~iiphe yeri var. Bu olayt kendileriyle gorii~tiigum tabip doktorlar da
onbe~ ya~mda bir gen~ hatunun bir ofkeli bakt ile olmii~ olamayacaguu
bunun bir darb sonucu vuku bulma ihtimali bulundugunu soylediler. Eflii-
ki, bu olayt menkabe havast i~inde vermektedir. Fakat bu gen~ harumm 01-
diiriilmii~ olmast kuvvetle muhtemeldir. Nitekim ~ems bu olaydan hemen
sonra (5 ~aban 644/ 16 Arahk 1246) Konya'yt terk ederek izini kaybettir
409
di . Onun bu ~ekilde Konya'yt terk etmesi de Kimya Hatun'u doverek ol-
diirmii~ olmast ihtimalini kuvvetlendirmektedir. Efliiki bu olayt nakleder
ken Kimya Hatun'un iffetli bir harum oldugunu da soyleme ihtiyactru
duymaktadtr. Demek ki, ~ems, Kimya Hatun'dan ku~ku duyuyordu. Hatta

406 Sipeh-salar, Menalab-i Hz. Hudavendigar, Terc. Mithat Bahari, istanbull331, s.176; Sultan Veled,
lbtida-ndme Terciimesi, Terc. A. GOlpmarlt, Ankara 1976, s.61-64. Aynca Kar~. Mevliind Celaleddin,
s.56-58.
"" Menakibul-arijin, II, 637-638.
"" Menakibal-arijin, II, 642.
409 Veled-name, s.Sl-53.
Ahi Evren-Mevltinti Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - - - 177

onun ortadan kaybolup bir yerlere giderek Alaii'd-din c;:elebi ile bulu~tuk
lan end~esini ta~tyordu. Alaii'd-din c;:elebi ile siirtii~melerinin sebebi de
buydu ..
Kimya Hatun'un bu ~ekilde oliimiiniin de ~ems'in oldiiriilmesinde et-
kili oldugu muhakkaktrr. Eger ~ms, Kimya Hatun'u doverek iildiirm~ ise,
bu takdirde ~ms'in iildiiriilmesi olayuu, adli bir valaanm bir par~as1 olarak
dii~iinmek gerekir. Devlet adamlan Kmya Hatun'u oldiirdiigu i~in ona
oliim cezas1 venni~ olmahlar. ~ms'in izini kaybettirmesi de bundan olma-
hdtr. Fakat ayru yl1 i~inde tekrar Konya'ya ge~tir. Mevliina, onun ~am'a
gittigini ogrenince oglu Sultan Veled'i ~ems'i geri getirmek iizere ~am'a
gondenni~tir. Sultan Veled ~am'a gid~ini ve ~emsle bul~masuu, birlikte
donii~iinii, uzun siiren yolculuklaruu destani bir hava i~inde uzun uzun an-
latmaktadrr410. Mevlana ~ms-i Tebrizi'nin tekrar Konya'ya geliinden do-
lap duydugu sevincini ifade eden "Amed" (Geldi) redifli birka~ tane ~iir
yazm~trr. Bu ~iirlerden birisinin birka~ beytirtin terciimesi ~oyledir :
411

"Aytm, giine~im geldi. Giiziim kulagtm geldi. 0 safgi1mi1~i1m geldi. Altm ya-
tagtm geldi."
Beni serho~ edenim geldi. Giizi1mi1n nuru geldi. Ba~ka neler istersem. 0 ba~ka
eyim geldi."
"Oliimden niye korkaytm ki, hayat-suyu kaynagtm geldi. Ktnaytctlardan
korkmam arl!k. (:i1nki1 siperim geldi."
~ems Tebrizi, Konya'ya bu ikinci geli~inden bir yl1 kadar sonra iildii-
riildii. Kimya Hatun'dan dola}'l ~ms-i Tebrizi ile Alaii'd-din c;:elebi arasm-
da meydana gelen siirtii~meden dola}'l Alaii'd-din c;:elebi, Eflaki'nin Hade-
sine gore bazt kotii ~ilere uyarak ve onlarla ~birligi yaparak ~ms'i katlet-
mi~lerdi. Bu su~ i~ledigi i~in babasma asi olmu~ ve aile ocagmdan larde-
d~ ve evlathktan a~trr412 Alrrned Eflaki eserinin bir ba~ka yerinde
de Emir-i Dad (Adliye nazm) oldugunu tesbit ettigimiz emir Niisretii' d-
din'in adamlan tarafmdan oldiiriildiigiinii yazmaktadrr413

410
Veled-n4me, s.46-49.
411
Divan-i kebir, s.191/633.
"' Meru>kibU'l-arifin, II, 765-766; II, 994-995.
413
MeiUlkibU'J-arifin, II, 694.
178 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

c. $ems Aleyhindeki Dedikodular


$ems'in Kimya Hatun ile maceras1 yarunda diger baz1 davranilan ve
Tasavvufi duyu~ ve dii~iincesi de onun hakkmda dedikodulann Konya'da
yayilmasma ve bu dedikodulann da onun oldiiriilmesine sebep oldugu bil-
dirilmektedir414.i!k Mevlevi yazarlar Sems-i Tebrizi'nin oldiiriilmesine se-
bep te~kil eden olaylardan biri olarak bu Kimya Hatun meselesini kaydet-
mekteler. ~ems ile nikahlanan Kimya Hatun onunla o!mak istemiyor ve slk
slk onu terk ediyor izini kaybettiriyordu. $ems bundan biiyiik rahatsiZhk
duyuyordu. Mevlana ve t;evresindekiler Kimya Hatun'u aramaya t;Iklyor,
onu bulup $ems'e getiriyorlard1415 . $ems-i Tebrizi de kendisini Kimya Ha-
tun'a kap~h, onsuz olarruyordu. Eflaki'nin anlathgma gore: Bir giin ge-
ne Kimya Hatun $ems'i terk etmi~ti. $ems'in caru slkkmd1. Mevlana $ems'i
teselli ehnek, can slkmhsrm gidennek amac1yla onun hiicresine gider. Kapi-
Y' aralaY'flca $ems ile Kimya Hatun'un sev~mekte oldugunu goriir ve he-
men kap1Y' t;eker, geri diiner. Bir zaman get;dikten sonra tekrar $ems'in
hiicresine gider, it;eri girince ~ems'in yahuz oturdugunu giiriir ve $ems'e
sorar: "Ostad az once geldim, Kimya Hatun ile a~k-bazi (A~k oyunu) halindeydi-
niz. Kimya Hatun nerede?" Diye sorar. $ems de ona: "0 sen in gordagun Cenab-
l Allah idi. Cenab-r Allah'm ne kadar sevgili bir kuluyum ki, Kimya Hatun sure-
tinde bana geldi. Onunla a~k-bilzf halindeydik" der416 . $ems, Allah'm Kimya Ha-
tun suretinde kendisine geldigini soylemekle Kimya Hatun'u onore ehnege
t;al~hguu dii~iiniiyorum. $ems-i Tebrizi'nin bu sozleri onun Mecusi in~
tan kaynaklanan Hululiye akidesine sahip bulundugunu gostennektedir. 0
bu a,Iklamasi ile Allah'm Kimya Hatun'a hulUI e~ oldugunu ifade e~
tir. Onun bu Hululiye akidesinin de Konya' da ona kar~I bir tepki uyandrr-
digt muhakkakhr. 0 bu inanc1yla Mevlana iizerinde derin bir etki yara~
hr ve Mevlana'Y' ~iir diinyasma t;ekmi~tir. Bilindigi gibi Hulilli dii~iinceler
ki~inin hayal ve his diinyasrm zenginle~tirir ve renklendirir. Bu duygu ve
dii~iinceye sahip alan a~Ik sevgilisinin deg~ik giiriiniimleri ile taru~rr. i~te
~ems, Mevlana'Y' boylesine renkli ve cazibeli bir diinya ile tanl~hr.

m Menakib-i Hz. Hudavendigdr, s.177-179; lbtida-ndme Tercii.mesi, s.61-64.


m Menakibii'l-arifin, II, 636-637.
u6 MenakibU'I-arifin, 636-637.
Ahi Evren-Mev!anil Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 179

Yukanda da ifade edildigi iizere Mevlana $ems ile t~madan once


hi<; ~iir soylemedigi halde $emsle t~bktan sonra f:ttratmdaki ~airlik kabi-
liyeti ortaya ~lknu ve bu vas& ile biiyiik bir iine kavu~mu~tur. $ems-i Teb-
rizi'nin, kendisi gibi bir kalenderi ~eyhi olan $am'daki Ali Hariri gibi livata
fi'lini i~lemesi de ona kar~1 muhalefetin ve dedikodulann iddetlenmesine
sebep olmaktayd1. Eflaki anlabyor: Bir defasmda Mevlana -egitim ve ogre-
timi i<;in- oglu Sultan Veled'i $ems'in hizmetine teslim ederken $ems'e:
"Sultan Veled rok temizdir. Bugilne kadar hir kimse ona livata fi'linde bulunmad1."
demitir. Livata fiilini ilemesi ile tanman $am'daki $eyh Ali Hariri'nin de
Mevlevi ~evrelerde ulu bir kii olarak vasfedilmesi bu ahlaki ~okiintiiniin
bu <;evrelerde kabul gordiigiinii gostermektedir.
Bu uygulamanm Sel~klular devri Konya'smda biiyiik bir rahatstzhga
sebep oldugunu diiiindiirmektedir. Bu kotii fi'lin uygulaytclian da Cavia-
klier idi. 0 giiniin yoneticileri de bu uygulamayt toplumsal bir problem ola-
rak gonniilerdir. $ems'in bu uygulamayt Konya'ya getirmi olmastnm ya-
runda Mogol iktidan savunuculugu yapmastnm da ona karI iddetli bir
muhalefetin meydana gelmesine yo! a~bgt muhakkakbr417 $ems ise Mogol-
lar' a ~ok giivendigi i~in olacak ki, gayet pervastzca hareket ediyor ve bir
yerde kendisine karI tepkilere aldtrt ebniyordu. Toplumun inan~lanru
c!lkla~brmaya ~ahtyordu. Bu bakundan onun sozlerine ve davrarulanna
taharnmiil etmek kolay degildi.

d. $ems-i Tebrizi'nin Konutllalan (Makalilt'l)


$ems-i Tebrizi'nin "Makalat" adh bir eseri bilinmektecfu41S. Oliimiinden
sonra ~eitli mahfillerde yapbgt konllma ve sohbetleri derlenerek "Makalfit-i
~ems-i Tebrizf" adt altmda bir kitap haline getirilmitir. Makalat tiiriindeki
eserler, gene! olarak bu ~ekilde meydana gelmektedir. Mevlana'nm "Filii Ma
Fih"i, "Mecalis-i seb'a"st, Balta Veled'in "Maarif'i, Hacr Bekta~'m "Makalat"1
v.s. boyle meydana gelmilerdir. Fakat $ems'in "Makalat"tnm derlenmesi srra-
smda Mevlana'nm esere bazt katkllan ve diizenlemeleri oldugu fark edilmek-
tedir. Bu husus ba~h bama geni bir konu oldugu i~ bunu ge9yorum.

U7 Veled-name, s.4245.
m Bu eser son olarak M. Ali-i Muvahhid tarafmdan alh niishasma dayarularak Tahran'da (1369 ~-)
bas~trr.
1BO _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

$ems-i Tebrizi'nin konu~malan mutalaa edilince ac;1kca giiriilmektedir


ki, o Konya fikir muhitinde birileriyle ve iizellikle Ahi ve Tiirkmen c;evreler-
le ~iddetli bir miicadele ic;ine gi~tir. Ahiler tasavvufi intisap bakunmdan
$eyh Evhadii'd-din-i Kirmani'ye bagllydilar. Kirmani'nin iiliimiinden sonra
da onun Anadolu' daki en biiyiik temsilcisi Konya'da Sadular Mahallesin-
deki hanikahmda ikamet eden $eyh Zeynii'd-din Sadaka idi. $ems, "Maka-
lat"mda onlarca defa $eyh Evhadii'd-din-i Kirmani ve onun halifesi ~eyh
Zeynii'd-din Sadaka aleyhinde bul~aktadu. Bu $eyh Zeynii'd-din Sada-
ka'nm Hanikalu'nda "Fakiregan" denilen Anadolu Bacilan iirgiitiiniin men-
suplan gene; ktzlar (Hatun dervi~ler) bulunuyordu419. Mevliina'nm ktz1 Me-
like Hatun da bir diinemde bu Tiirkmen gene; ktzlar cemaatma ka~h.
Eflaki'nin bildirdigme gore bir defasmda $ems-i Tebrizi uzaktan bu ktzlar
cemaahru giirm~, "On/arm arasmda bir tek nur var, o da Mevldna'dan kaynak-
lanzyor" demi~. Ara~hnru~lar gerc;ekten de Mevliina'nm kiz1 Melike Ha-
tun'un onlann arasma katild1guu giirm~ler. Onu hemen o cemaahn ara-
smdan ahp getirmi~ler420. $ems'in Konya'ya gelmesinden sonra Melike Ha-
tun'un bir daha o cemaata kahlmasma miisaade edilme~tir. Vakla Kimya
Hatun da kocas1 $ems'ten izinsiz olarak bu cemaahn arasma katildli\1 ic;in
yukanda bahsettigim miiessif hadise vuku bulmu~hlr.
Ote yandan Ahi Evren Hace Nasirii'd-din de Fahru'd-din-i Razi'nin
"Akliyeci"ligini Anadolu' da en yiiksek seviyede temsil ehnekteydi. $ems,
Makalat' da hazen isim de vererek Fahru'd-din-i Razi ve onun yolunda alan-
lara da tenkidler yiinelhnektedir. Bu durum Ahi c;evrelerinin ve iizellikle de
Ahi Evren'in ona suikast diizenlemesinin sebeplerinden biri oldui\lmu giis-
termektedir. $ems-i Tebrizi'nin Konya'daki sohbet meclislerinde siirekli
olarak muhalifleriyle siirtii~me halinde oldui\11 giiriilmektedir. Rahmetli A.
Giilpmarh hocaffilZrn da belirttigi gibi gerc;ekten $ems'in atak ve miicadeleci
bir ki~ilige sahip oldui\11 anla~ilmaktadu.
$ems, "Makaldt"mda "Tiivbe-i Nasilh"(Nasuh'un tiivbesi) adh bir hika-
ye anlahnakta ve bu hikayede "Nasuh" dedigi ~ahs1 agu bir ~ekilde hicvet-
mektedir. Mevlana da ayru hikayeyi daha detayh bir bic;ime sokarak ve

419 Menakib-i Evhedii'd-din-i Ki1111ilnf, s.184-185.


"" Menakibu'l-arifin, It 873-874.
Ali Evren-Mev/ana Miicadelesi -------------~-- 181

manzumlabrarak "Mesnevr'de tekrarlamaktadrr. Yukanda da belirttigimiz


gibi $ems ve Mevliinii Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'e "Nasuh" demekteler
ve ana hakaret etmekteler. Demek oluyor ki, $ems sohbetleri esnasmda Ha-
ce Nasirii'd-din aleyhinde konUmalar yapmaktaydt ve bu konumalar bir
jeldlde ve birileri tarafmdan o tarihte Vezir olan Hace Nasirii'd-din'e ulah-
n!maktaydt.
Ahi!er ve Tiirkmen ~evreler Sultan I. Alaii'd-din Keykubad'a biiyiik bir
hayranhk duymaktaydtlar. Ona iman derecesinde bir baghhklan vardt. Bu
sultanm iktidar donemi, Tiirkiye Sel~klulan Devleti'nin her bakundan en
parlak ve en giic;lii oldugu donemdir. 0, iktidan doneminde Ahileri ve
Tiirkmenleri himaye ediyordu. Fiituvvet erbabt olan kiileri Yiiksek devlet
memurluklanna getinnekteydi. Bu yiizden olmalt $ems-i Tebrizi, Tiirkmen-
lerin ulug sultan dedikleri I. Alaii'd-din Keykubad'm aleyhinde bulunmak-
ta ve oyle demektedir: "0 hi~bir i~e yaramaz, cimrinin biriydi. iki huneri vardz.
iyi ok afar ve satran~ oynardz"421. Bu durum da gosteriyor ki, $ems, siyasi an-
la~t baktmmdan da Ahilere ve Tiirkmen ~evrelere muhalif bir tutum i~in
deydi.

IV. $EMS'iN OIDURULMESi OLAYININ OLU$ $EKLi


$ems-i Tebrizi'nin muhalifleri karISmdaki pervastz tutumu ile ilgili
olarak Ahmed Efliiki onemli bir olay anlahrutktadtr ki, Eflaki bu olayt
$ems'in katli hadisesinde bardagz tarran son damla olarak gormektedir.
Olay Oyledir: Konya'da Vezir Nasrru'd-din Harukalu'nda bir toren miina-
sebetiyle birc;ok ileri gelenler, eyhler, iilimler ve ffiozoflar bir araya gelmi-
lerdi. Kendi aralarmda c;eitli ilimlerden, fenlerden eski bilginlerin sozlerini
nakletmekteydiler. $ems de orada bulunuyormu. Bir ara topluluga hitaben:
"Ne zamana kadar onun bunun sozlerini nakledip duracak ve bununla ovunup du-
racak, atszz eyere binip er meydamnda dol~acakszmz. j~inizde kalbim bana Rab-
bim'den bu hoberi veriyor diyecek biri yok mu?" demitir422 Hie; iiphesiz onun
bu sozleri ve devammdaki a9klamalan biiyiik bir infial uyandtrrm olmalt-
drr. <;:iinkii o, bu sozleriyle kendisini vahye mazhar gormekte ve hulul inan-

"' Makalat-1 $ems-i Tebrizf, L 332; Kon~malar, I, 38.


"' Mmakibu'l..rifin, II, 647-648.
182 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BA}RAM

crm dile getinnektedir423 Bir ba~ka ifade ile Allah'in kendisine huh11 ebnek-
te oldugunu ve ondan mesaj alabildigini ve boyIeee tasavvufi me~rebini dil-
lendirmi~tir.

i~te
bu olaym ge~tigi srrada burada bulunan Vezir Nasirii'd-din, Ahi
Evren Nasirii'd-din Mahmud' dur. Bu srrada Sultan II. izzii' d-din Keyka-
vus'un veziri konumundayd1. Eflaki'nin eserinde bir~ok defalar Nasrru'd-
din ve Nasirii'd-din olarak ad1 ge~ekte ve her defasmda tahkir ve tezyif
edilmekte, aleyhinde bulunulmaktadrr.'
Eflaki, bir ba~ka yerde de ~ems'in oldiiriilmesi ile ilgili o!arak ~u bilgiyi
vermektedir: Vezir Nusretii'd-din'in hanikahmda bir toplanb vard1. ~ms
de oradayd1. Bu Vezir Nusretii' d-din orada ~ms'e kar~1 sayg~slZ davraru~
larda bulunmu~, bunun iizerine Mevlana ~ems'in elinden tutup onu oradan
424
uzakla~brm3~ Bu olaydan sonra Sultanm adamlan vanp onu hile ile gti-
tiiriip, ~ehid etmi~ler. ~ms'in o!iimii olayt ile ilgilenenleri yarultan en
onemli mesele Eflili'nin verdigi bu haberdir. Bu olayt ara~branlar, bu habe-
ri tamamen gormezlikten ge~lerdir. <;:iinkii, burada bahsi ge~en Nusre-
tii'd-din, Emir-i Dad (Adalet bakaru) olan Nusratii'd-din Aluned'dir425 Bu
Nusretii'd-din Aluned'in Sahib Ata Fahru'd-din Ali'nin oglu olmas1 miim-
kiin olamaz. Sahib Ata Fahrii'd-din Ali'nin oglunun ad1 da Nusratii'd-din
Hasan'drr. Cimri olayt diye bilinen va!Gada Karaman Gglu Mehmed Bey ile
A~ehir yakmlannda vuku bulan sava~ta 1277'de olmii~tiir. Bu zat ~ms'in
Oldiiriildiigu tarih olan 1247'de (otuz yt1 once) vezir olmas1 bir yana dog-
mu~ olsa bile ~ok kii~k olmah. Bu Emir Nusretii'd-din ve babas1 Fahrii'd-
din Ali, Tiirkmenlere muhalif ki~ilerdir. DolaytS1yla Ahilere de d~man idi-
ler. Mevlana'ya ve ~ms' e de sayglh olduklan Mevlana'run onlara yazruil'
mektuplardan anla~J.imaktadrr. Ba~ta A. GO!pmarh olmak iizere, ~ems'in

423
Mevlina'run da ayru ~kilde kendisini vahye mazhar gOrdtigti bilinen bir husustur. "Mesne-
vf"nin birinci cildinin ba~mdaki mukaddimede bnnu a9kca ifade etti~ gibi, bir beyitte de
"Mesnevi" i9zt ~Oyle demektedir: "$u Mesnevi ne jald1r, ne remildir ne ruya. Dogrusunu Allah dil bi-
liyor ki, o Allah'dan vahyedilmi~tir"
424 MenaldbU'l-arifin, IT, 694.
425
Emir-i Dad Nusrat, IT. izzii'd-din Keykavus'un emirlerinden olup Sahib $emsi.i'd-din-i isf~hani
ile birlikte Emirii'l- iirnera Hasoguz ile Atabeg Esedii'd-din Ruzbeh'e suikasd diizenleyen ki~i
dir. Bkz. ElEvamirii'lAIJiyye. s.549557. Bilahere Emir ~msti'd-din Yavta~'in dtizenledigi sui
kasd ile bu Emir Niisretii'din de Oldiiriildii. Bkz. El-Evamiril'l-alaiyye s.563-565.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - . . . . , - - - 1 8 3

katli meselesi iizerinde duranlann, ya bu habere hi~ rastlamadlklan, ya da


itibar etmedikleri anlaIlmaktadtr.
Bu itibarla Eflaki'nin adamlanru gondererek ~ms'i oldiirttiigunii soy-
Jedigi ahsm Emir-i Dad Nusretii'd-din oldugunda iipheye mahal bulun-
mamaktadtr. Bu Emir Nusret'in adalet ilerinden sorumlu emir olarak
~ems'i oldiirtmesi, ~ms'in Oldiiriilmesinin adli bir vak'a oldugunu ortaya
koymaktadtr. Yani Kimya Hatun'u oldiirmii olmasmdan dola}'l iledigi su-
<;un usuliine uygun olmayan bir infazt olmahdtr. Bu Strada Ahi Evren Hace
Nasirii'd-din de vezir oldugu i~in ~ms'in oldiiriilmesi ola}'lfidan birinci
derecede sorumlu tutulmutur. Bu Emir-i diid (Adliye nazm) Nusratii'd-din
Ahmed, $ems-i Tebrizi'nin oldiiriilmesinden bir sene kadar soma oldiiriil-
diigu i'in Mevlana'nm hucum ve hicivlerine hedef olmantltrr. Ahmed Ef-
Jaki, Alaii'd-din <;:elebi'nin Mevlana ve ~evresindekilere muhalif olan kotii
ki~ilere uyarak, ~ms'in katledilmesi hadisesinde rol ahrutrr derken 426 ,
Mevlana ve ~evresindekilerin bir numarah muhalifi olan Vezir Nasirii'd-
din'i ve ~evresindekileri yani Ahileri kastetmektedir.
Sonu~ itibariyle Eflaki'nin derledigi haberlerden ~ms-i Tebrizi'yi 1247
ytlmda vezirlik makammda bulunan Hace Nasirii' d-din'in (Ahi Evren) ve
Emir-i Dad Nusretii'd-din oldiirtmii olduklan anlaIlmaktadrr. Hace Na-
sirii'd-din bu strada vezir idi. Bu yiizden Eflaki, ~ms'i oldiirenlerin sulta-
run adamlan oldugunu bildirmektedir. <;:iinkii Vezir Nasirii'd-din; Sultan II.
izzii'd-din Keykavus'un veziri, Niisretii'd-din ise, onun adliye nazmydi.
Dolay151yla -burada birka~ defa ifade edildigi iizere-Mevlana'nm Sultan II.
Keykavus'a muhalefet etmesi buradan kaynaklanmaktadtr. Yukanda Mev-
lana'run bu Hace Nasirii'd-din'i bir,ok defalar iblis diye andtguu belirmi-
tik. Eflaki'ye gore U aagtdaki beyti $ems'in oliimii iizerine soylemitir:
"0 kimse ki lblis gibi bir anda Oldil. Faknt o zannediyor ki, $ems-i Tebrizf ol-
dii. "427
Goriildiigu iizere Mevlana burada $ems'in oliimsiizletigini aslmda ib-
lis'in oldiigunii ifade etmekte ve bu ite onu sorumlu gormektedir.

"' Menalabii'l-arifin, IT, 766, 994.


"' Menakibil'l-arifin, IT, 687.
184 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

Olaym olu~ ~ekli hakkmda Eflaki ~u bilgiyi de verrnektedir: Bir gece


Eflaki'nin tabiriyle yedi haytrs!Z ki~i aralannda Alaii' d-din <;::elebi oldugu
halde Mevlana ile $ems'in birlikte olduklan ve sohbet ettikleri bir strada
medresenin d1~ kap!Sma gelirler. Bunlardan biri i<;eriye girip $ems'e di~an
da kendisini bekleyenlerin bulundugunu bildirir. Bu i<;eriye giren muhte-
melen Alaii'd-din <;::elebi'dir. <;::iinkii o, zaman zaman babasmm yanma ug-
ramaktad!r. Bunun iizerine $ems-i Tebrizi d1~an <;ikar. Tam d1~ kapmm e~i
gine gelince suikast<;ilar (sultanm ad~mlan) $ems'i han<;erleyerek iildiir-
mii~ler, cesedini de Ahi Bedrii'd-din Giihe~'m bah<;esindeki kuyt~ya at-
~lardtr. $ems d1~an <;ikmca, bir "ah!" feryad1 duyt~lm~ ama geri diinme-
~tir. Ertesi giin sabah e~ikte birka<; damla kan izi giiriilm~, fakat $ems'in
alo.beti nice oldu, nereye gitti, bir siire me<;hul ka~hr. 0 sabah Mevlana
oglu Swtan Veled'e ve yalo.nlanna $ems'i aramalanru ernre~ ve hasretle
haber beklemi~tir. A. Giilpmarh'nm da tespit ettigi gibi Swtan Veled ve ha-
rurm Fatrrna Hatun durumu iigrenmi~ olduklan halde bunu Mevlanii'dan
bir siire gizlemi~Jerdir. Muhtemelen ~u a~aj!;lda birka<; beytinin terciimesini
sunduj!;lun ~iiri tam bu Strada siiylemi~tir428 :
"0 gilzel dilber acaba nereye gitti. 0 servi baylum acaba nereye gitti."
"ConiUm yaprak gibi titriyor bugiin. Dilberim gece yans1 nereye gitti."
"Yola pk yolculara sor. 0 can yolda~l nereye gitti."
"Baga git bagbandan sor. 0 gill da/1 nereye gitti."
Ancak bir miiddet sonra (bir ay kadar) Mevliinii da durumu iigre~
tir. Nitekim bir ~iirinde "Ey $ems, sen Yusuf gibi kuyudasm" demekte ve
429

olaym mahiyetini iigrendigini belli etmektedir. Mevlanii'nm bu siiziinden


$ems'in cesedinin bir siire kuyt~da kalrm~ oldugu anla~ilmaktadtr. Ahmed
Efliiki, $ems'in katli hadisesinin 645(1247) ytlmda bir Pe~embe giinii vuku
buldugunu kaydetmekte ve fakat hangi ayda oldugunu bildirmemektedir.
Rahmetli A. Giilpmarh 5 $aban olarak tesbit etmektedir. 430 Bu takdirde
$ems'in iiliirnii Kimya Hatun'un iiliimiinden bir sene sonradrr.
Diinemin veziri olan Hace Nasirii'd-din (Ahi Evren) bu olay iizerine
giirevinden aynlmak durumunda kald1. Bu olaydan dolayt muhalifleri ile

us Divani Jrebir, s.203-204/677.


m Divan-r kebir, s.847 /2795.
"" Mevlina Celdlrddin, s.85-B6.
Ahi Evren-Mevlanfi Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 185

aras1 iyice gerginlegince de Konya'dan Krrgehir'e go~tiigu anlagilmaktadrr.


Aliiii'd-din <;:elebi'nin de onunla birlikte Krrgehir'e gittigi, Mevliina'run da,
oglunun onunla gibnesini engellemeye ~allijhgt fakat bagaramadigt gorill-
mektedir. 0 srrada Krrgehir emiri olan Seyfii'd-din Tugrul'un onlan hima-
yesine aldigt, ileride anlahlacakhr. Bu olaylarda o srrada "Naibii's-saltana"
olan iinlii devlet adarm Celalii'd-din Karatay'm onemli bir rol iistlendigini
dii~iiniiyorum. Burada U kadanru zikredeyim: Mevliina'run, oglunun aile
ocagma donmesini saglamas1 i~in bu Emir Seyfii'd-din' e istirhamda bulun-
dugu bir mekrubu bulunmaktadrr. Aynca oglunun Hace Nasirii'd-din ile
gidi~ine dair iki iir yaz~hr ki, Bu ~iirlerden biri Oyledir:

"Ey sevgili, hata ettin bir ba~ka sevgiliye ko~ulup gittin. l~ini btraktm, bir
ba?ka ii tutuverdin"
"Yuz deJa seni bagt~ladtm, seni sana giisterdim Ey kendini begenmi~, bir ba~
ka yiine gittin."
"Sana yilz deJa iigut verdim, sana batan dikeni ~tkardtm. Gii/ bahresinin lcry-
metini bilmedin, yine dikenlerin irine girdin."
"Dedim sen bir baltksm, ytlanla niye arkada~sm? Ey yanlt~ i~ yapan yine o yt-
lanla gittin."
"Egri mekik gibi iirgilciiniln elinde yi1z argaa kopardm, baka bir argaca girdin."
"Diyordun ki, seni dostluk magarasmda gormilyorum. 0 dost magaradadtr
fakat sen ba~ka magaraya girdin."
"Ayarm degi~medikfe, rengin bozulmadtkra benim pazanmt gordugun halde
baika bir pazara gittin. "431
Bir diger iirinde de oglunun bu gidiinden duydugu iiziintiisiinii ifa-
de ehnekte ve donmeye gonliinii raz1 ebnek i~ oyle demektedir:
"Ey unutamadtgtm! Sen nereye gittin. Evde mi kayboldun, yoksa heva ve he-
vesine mi uydun?"
"Ruha nazar ettin, ruh gibi sefere pktm. Halktan yuz revirdin ve halktan ayrt
dililiin."
"Saba yeli miydin o kadar rabuk gidiverdin, gill kokusu gibi saba yeliyle gil-
tin"

l3I Divan-J kebir, 2588/4.


186 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

"Saba yeli degildin, giikte uran ku? da degildin. Allah'm nurundandm o nura
mt gittin?"
"Ey bu evin efendisi ve bu evi aydmlatan kandil, Biiyle bir evde kalmak sana
agtr mt geldi de giigun tavanma rzktm?"432
$ems-i Tebrizi'nin katledili~ macerasrm ve Aliiii'd-din <;elebi'nin Krr~e
hir'de iildiiriilii~iinii burada kaydedildigi ~ekliyle rahmetli Abdulbaki Giil-
pmarh'ya anlathgun zaman kendine has bir tavrr ve eda ile "Yahu, sen beni
hayzettin" diyerek ~a~kmhguu ifade ettigine o srrada yarurruzda bulunan
Konya ii Kiiltiir Miidiirii Giiner Ozkan Bey de ~ahit ohnu~tur. Bu sohbeti-
miz esnasmda bir ilim adann tavn sergiledigini de burada ifade etmek iste-
rim. Onun eserlerini evire <;evire kullanarak, Mevlana kitaplan yaztp para
kazananlar onun gosterdigi alicenaphgm zerresini gosteremediler. 0 rah-
metli ~oyle diyordu: "Ben Mevlfinfi Celfileddin kitabtm yazdtm. Bir deja para ka-
zandtm. Birileri onu elli ktltga soktular. Elli deja para kazandtlar."

V. MEVLANA'NIN $EMS'i ARAMAYA l;IKMASI MESELESi


Sultan Veled, $ems'in iiliimiinden sonra babasmm $ems'i buhnak ama-
ctyla iki defa $am'a gittigini bildirmektedir433 Ba~ta Abdulbaki Giilpmarh
ohnak iizere ara~tmctlann bu habere bir anlam veremedikleri goriihnekte-
dir. Bazt amatOr ara~tmcilar da bu habere dayanarak $ems'in Konya'da iil-
diiriihnedigini savunrn~lardrr. Halbuki, 0 $am' da $ems-i Tebrizi'yi fizik
olarak degil, $erns'in ona gosterdigi mistik havaY' anyordu. $erns'in sahip
oldugu Mecusi orijinli olan Hulilliyye Felsefesi'nin derinliklerini anyordu.
$am'daki Hu!Uliyeci <;evrede $ems'in ona a<;bgt ufku bulmaya <;al~tyordu.
<;iinkii bu duyu~ ve dii~iinii~ Mevlana'ya ilham ve heyecan kaynag, ohnak-
taydt.
Mevlana'nm kendisini biiylesine $erns'e ve $ems'in sahip oldugu Hu-
IUI inancma kapbnnas1 Konya'da Mevlana'Y' bulundugu halden kopanp
ba~ka bir diinyaya gotiirdiigu hu!Uli mistik bir inancm i<;ine <;ektigi i<;in
$erns'in aleyhinde yog,m bir dedikodunun yaYJhnasma sebep ohnu~bJr.
Bizzat Mevlana'nm rriiiritleri ve yakmlan hocalannm aklrm <;eldigi i<;in

C2 Divan-i kebir, s.784/2587


433 Veled-n4me, s.47-50.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 187

~ms'in aleyhinde bulunmUlardrr. Sultan Veled, "Veled-ntlme" sinde 434


~ms aleyhindeki tepkileri uzun uzun anlabrken onun Hulftliyye inancma
deginmemitir. Miiridler arasmda ~ms aleyhdar!tgt ~iddetlenince ~ms
Konya'yt terk etrnek zorunda kal.nu ve ~am' a gitmitir. Fakat Mevlima ona
I
oylesine a~tk o!tnu~tu ki, onsuz olarmyordu ve onu unutarmyordu. ~ms'i
mutlak bir nur ve u~suz, bucaksiZ bir urnman olarak goriiyordu. Bu yiizden
oglu Sultan Veled'i ~ems-i Tebrizi'yi geri getirmek i9fl ~am'a gonde~
tir ~ems'in Konya'dan aynlmca ~am' a gitrnesi ~ok anlam!tdrr. Hi~ ~iiphe
435

siz o ~am'da iinlii Hululiyyeci Kalenderi ~yhi Cemalii'd-din'i Savi'nin


(632/1234) talebeleri ile ili~ki i9fldeydi. ~ms'in Oliimiinden sonra Mevla-
na'nm da ~am'a iki defa seyahate ~tkmast436 da gene bu ~evrelerle ili~kiyi
siirdiirme maksadma yonelik o!tna!tdrr. Mevlana bu ~am seyahatlan esna-
smda HulUI Felsefesi'nin en t~ temsilcisi, ~eyh Cemalii'd-din-i Sa-
vi'nin talebesi ~eyh Ali Hariri (680/1281) ile t~~ o!tna!tdrr.437 Aluned
Eflaki' eserinde ~am' da ya~ayan bu ~eyh Ali Hariri' den bahsettigme gore438
Mevlana ve ~evresindekiler onu taruyor o!tnahlar.

VI. "RAVZATil'L-KfrrrAB" SAHiBi EBU BEKR B. EZ-ZEKi


EL-KONEVi'NiN TESBinERJ
Yukanda Mogol basktsmdan otiirii devrin yazarlannm Ahi Evren
Hace Nasirii'd-din'in adrm anamadtklanru ve ancak bir i~aret zamiri veya
onun bir meziyetirtln rernzi olan bir kelime ile ona ~arette bulunduklanru
ifade ettim. i~te bu yazarlardan biri de biiyiik bir ~air, edip ve tabip olan
Konyah Ebu Bekr b. Ez-Zeki'dir. Bu Ebu Bekr b. Ez-Zeki, XIII. Asrr sonla-
nnda ve XIV. Asnn ba~larmda Konya'da Sadr-i Hakim Medresesi'nde (Sa-
drrlar Mahallesi) ikamet etrnekteydi. Onun i~in o devrin olaylarma vaktf bi-
ridir. Bu yazann adt g~en eserinde, Krr~ehir Emiri Seyfii'd-din'e yaztlnu

"' Age. N~r. Celal Humai, Tehran 1355, s 42-47.


us Veled-name, s.47-50.
'36 Veled-ndme, s.57-63.

"' Menakib-i ~eyh Evhadu'd-din-i Kirmanrde (s.263-264) anlablanlar Ali Harirfnin ve ~evresindeki
lerin bu livata fi1ni ne kadar ileri diizeyde uyguladlklanru ve yaygm hale getirdiklerini gOster-
mektedir. "Teyviku'l-ervah" adh eserin sahibi Kahta Kadts1 ibnti's-Serrac da $eyh Ali Hariri ve
oglu Salih Hasan'run livata fi'lini il;lediklerini anlatmaktadrr.
'" Menakibu'l-arifin. II, 640-641.
188 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

439
iki mektup bulunmaktadrr. Bu mektuplardan birinde insanoglunun birbi-
rine ztt miza~ta yarahldtgrru bu yiizden hi~bir zaman su~ ilemekten kendi-
ni alamayacagt, baz1 dt olaylann etkisiyle bir an itidal yolundan ~Ikarak cii-
riim ileme durumuna diiebilecegi, boyle bir kimsenin ilemi oldugu su-
~ insafh ve ileri goriilii kimselerce biiyiitiilmemesi gerektigi hatrrlahla-
rak bir cinayet ilemi ve su~unu itiraf eden "Fulan"m Emir Seyfii' d-din ta-
rafmdan affedilerek, himaye edilmesi istirham edihnitir. Diger mektup ise
Emir Seyfii' d-din'in diliyle kaleme ahnrm olup yukandaki mektupta cii-
riim iledigi belirtilen zatm -ki adt verihneyip Fulan diye arulrrutrr- iledigi
ciiriimden duyulan iiziintii dile getirihnektedir. Aynca bu ciiriim ileyen
zatm da baka biri tarafmdan Oldiiriildiigu ifade edilmektedir440
Diger taraftan yine doktor olan Sa' dii'd-din Mes'ud, Canik taraflann-
dan imadii'd-din admda birine yazdtgt mektupta bilginlerin hamisi Emir
Seyfii'd-din'e itiyakrm, Ahi Mahmud'a hasretini bildirmektedir441 Bu mek-
tupta adt g~en ve bilge bir kii oldugu belirtilen Seyfii'd-din, Ahi Evren
Hace Nasirii'd-din Mahmud'un "Menahic-i Seyfi" adh eserini sundugu Krr-
ehir Emiri Seyfii'd-din Tugruldur. Tabib Sa'dii'd-din Mes'ud'un mektu-
bunda Emir Seyfii' d-din ile birlikte adt arulan Ahi Mahmud ise Ahi Evren
Hace Nasirii'd-din Mahmud'dur. Daha once belirttigimiz iizere Ahi Evren
onun menkabevi ad1 olup esas adt Mahmud lakabt ise Nasirii'd-din' dir. Ahi
$ecere-name ve Menak3b-nameleri'nde ad1 Ahi Nasirii'd-din Mahmud veya
sadece Ahi Mahmud olarak ge~mektedir. BoyIeee "Rnvzatii'l-kiittab"da cii-
riim ileyip Emir Seyfii'd-din'e stgtndtgt bildirilen ve "Fulan" diye arulan
zatm Ahi Evren Nasirii'd-din Mahmud oldugu anlathnaktadrr.
$erns-i Tebrizi'nin Oldiiriihnesi olayma adt kanan Mevlana'nm oglu
Alaii'd-din <;:elebi'nin, $ems' in oldiiriihnesi olaymdan sonra Krrehir'e yer-
letigini, Ahmed Eflaki'nin onu Krrehri (Krrehirli) nisbet adty!a antmdan
ogreniyoruz442 Yine Ahmed Ef!aki, Alaii'd-din <;:elebi'nin oglu ve torunla-
nnm da Krrehir'de ikamet etmekte olduklanru bildirmektedir443 Mevla-
na'nm $erns'in oldiiriihnesinden bir siire sonra, oglu Alaii'd-din <;:elebi'nin

~ RJJvzatU'l-kiittab, s.99, 100.


"' Ravzatu'IKiutab, s.i01, 102.
f.lt TUrkiye Selruklulan Hakhnda Resmi Vesikalar, s.l62, 163.
"' Mankbu'I-Arifin, II, 912-913 .
.., Manlabu'l-Arifin, II, 912-913.
Ahi Evren-Mevlfinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 189

aile ocagma diinmesini saglamast i~in Emir Seyfii' d-din'e bir mektup yazdt-
guu yukanda belirtmitik444 Bu Emir Seyfii'd-din de yine Ahi Evren Race
Nasirii'd-din Mahmud'un Mmisi olan Krrehir emiridir. Bu durumda Ebu
Bekr b. Zeki el-Konevi'nin "Ravmtii'l-kiittab"mda ciiriim i~ledigi bildirilen
kiinin Ahi Mahmud, yani Ahi Evren oldugu ortaya ~tkmaktadrr. Bu ciiriim
fiilinden maksadm da ~ems-i Tebriz'nin katli hadisesi oldugu belli olmak-
tadtr. DolaytStyla bu Ebu Bekr b. ez-Zeki, ~ems-i Tebrizi'nin, Ahi Evren Ra-
ce Nasirii'd-din Mahmud tarafmdan iildiirilldiigiine, Ahi Evren'in de Caca
oglu Nuru'd-din tarafmdan iildiirilldiigiine ~aret etm~ bulunmaktadrr. Ahi
Evren Race Nasirii' d-din ve beraberindekilerin katliama tabi tutulduklan
659 (1261) ytlmda Ahiler tarafmdan ba~lahlan ~ehir'deki isyanm Caca
oglu Nuru'd-din tarafmdan bastml~t srrasmda Emir Seyfii'd-din'in iildii-
riilmeyip ba~landtgmt, Mevlana'nm, Pervane Muinii'd-din Silleyman'a
yazdtgt bir mektuptan iigreniyoruz445
Yukanda doktor olan Sa'dii'd-din Mes'ud'un, imadii'd-din admda bi-
rine mektup yazdtgmt ve bu mektubunda Emir Seyfii'd-din'e ~tiyakmt, Ahi
Malunud'a hasretini bildirdigini belirtmi~tik. "Makalat-i $ems-i Tebrizf" de
!iiyle bir kaytt bulunmaktadrr. "imadii'd-din, Nasirii'd-din'den mektup almt~,
onu okuyup aglzyordu"446 Bu eserde adt ge~en "Nasir" ~ms'in "Makalat" rru
Tiirk~e'ye terciime eden M. Nuri Gen~osman'm zannettigi gibi iranh Race
Nasirii'd-din-i Tusi degildir447 Burada "Nasir" diye arulan zatm Ahi Evren
Hace Nasirii'd-din Mahmud oldugunda ~iipheye mahal bulunmamaktadrr.
DolaylSly!a "Makalat-i $ems" deki ifadeden, Ahi Evren Race Nasirii'd-din
Malunud'un da, bu imadii'd-din'e bir mektup yazdtgt anla~t!maktadrr448
Boyieee "Ravmtii'l-kilttab'da, adt zikredilmeksizin, "Fulan" diye kendisin-
den siiz edilen ~ahsm Ahi Evren Race Nasirii'd-din Mahmud oldugu ortaya
\lkmaktadrr.

444
Mektuplar, s.41.
4-15 Mektuplar, s.28.
446
Maktllat-i $ems-i Tebrirzi, Konya Mevi.ana Miizesi Ktp., Nr. 2144, yp. 22 a. Bu eserin M. Nuri
Gen~osman tarafutdan yapllan terciimesinde, I, 99.
447
Konu~malar (Makalat-i $ems terciimesi), n. 1 197,
448
Tarihin lirgmda Nasreddin Hoca Ve Ahi Evren adi.J. eserimizde (istanbul2001, s.71.) bu imadti'd-
din'in, Nasreddin Hoca latifelerinde imad diye arulan ki~i oldugu kayded~tir.
190 Prof.Dr. Mikail BAYRAM

VII. $EMS-i TEBRizi'NiN MEZARI VB AHi BEDRU'D-DiN


GOVHER-TA$
Yukanda da ifade edildigi iizere Ahmed Eflakf Dede, $ems'e suikasd
diizenleyenlerin onu han~erleyerek Oldiirdiiklerini cesedini de Ahi Bedrii'd-
din Govher-ta~'m bah~esindeki kuyuya atbklanru bildinnektedir. Mevlana
da "Ey !jems sen Yusuf gibi bir kuyuya attlmt~sm" derken449 bunu bildinnekte-
dir. Bu dunun $ems'i katleden yedi kiiden birinin de Ahi Bedrii'd-din
Govher-ta oldugunu aida getinnektedir. Bu Govher-ta'm bir Ahi ohnast
yanmda II. izzii'd-din Keykavus'un emirlerinden olllu da bu ihtimali kuv-
vetlendinnektedir. Keza Mevlevi ~evrelerde hep lanetle arulan Emir Neci-
bii' d-din Miistevfi ve Fahru' d-din-i Razi'nin talebesi olan Seyyid $erefii' d-
din'in de $ems'i katledenlerden olduklan belli ohnaktadrr. Ahmed Eflaki,
$ems'i iildiirenlerin de bir miiddet sonra iildiiriildiiklerini baz!Sma da nuzul
indigini bildirmektedir450 Ger~ekten de $ems'in katli fiilini ilediklerini be-
lirledigimiz Vezir Nasiru'din(Ahi Evren) ile Aliiii'd-din <;:elebi Krrehir'deki
isyanm basbnllt srrasmda, Emir Ahi Bedrii'd-din Govher-ta ve Emir Neci-
bii' d-din Miistevfi ise IT. izzii'd-din Keykavus yanltst iimeradan olduklan
i~in Mogol Noyaru Ahncak tarafmdan iildiiriildiiler. Emir-i Dad Niisret ise
Emir $emsii'd-din Yavta'm diizenledigi suikasd sonucunda Oldiiriildii. Bu
durum da Ahi Bedrii'd-din Govher-ta'm $ems'i iildiirenler arasmda oldu-
gu ihtimalini kuvvetlenmekte ve Eflaki'nin dedikleri dogrulanmaktadrr.
Ahi Bedrii' d-din Govher-ta iildiiriiliince kendi bah~esine yani $ems-i
Tebrizi'nin ahldtgt kuyunun yarn bama defnedihnitir. A. Giilpmarh, hakh
olarak "!jems-i Tebrizf, B. Govher-ta~'m yamna degil, B. Govher-ta~ !jems-i Tebri-
zf'nin yanma defnedilmi~tir" diyerek451 Eflaki'den gelen bir yanht diizelt-
mektedir. Fakat bir miiddet sonra Hulagu Han'm m~uru ve destegi ile IV.
Riiknii'd-din Kill~ Arslan iktidara geldi. Onun iktidan zamanmda. Ahncak
Noyan'm iildiirdiigu iimeranm servet ve miilkleri ve hatta kurduklan valaf-
lar da miisadere edildi. Bu olaydan sonra $ems'in cesedinin ahldtgt kuyu
nun bulundugu yerde yani Govher-ta'm bah~esinde $ems i~ bir tiirbe ve
mescid ina edildi. Bu giin $ems Mescidi'nin sag yan tarafmda bulunan

9 Divan-i kebir, 847/2795.


"' MenakibU'l-arijin, ll, 675-676.
451 Mevldnd Celdleddin, s.84.
Ahi Evren-Mevltinti Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 191

$ems'e ait mezar (sanduka), kuyunun iistiine konm~tur. Bu diizenlemenin


Sultan Veled'in post-niinligi zamarunda ger~ekletigi muhakkakhr. Ancak
bu ilemin $erns'in oldiirillmesinden ne kadar zaman sonra yap!ldtguu y!l
olarak bilrniyoruz. Mevlana'run "Ey $ems, sen Yusuf gibi bir kuyudasm" sozii
$ems'in cesedinin kuyuda kala kaldtguu ve Ahmed Eflaki'nin bu konudaki
anlatunlaruun dogru oldugunu gostermektedir. Onun i~ de tarih boyunca
$ems'in mezan halk tarafmdan ziyaret-gah olarak kabul gormiitiir.
Burada iizerinde dun!lmast gereken bir konu da Udur: Mevlana Ahi
B. Govher-ta'a iki mektup yazmthr. Her iki mektupta da onu baba dostu
ve hemehri (Horasarili) olarak anmakta ve ondan niteligi a~Ik olarak belir-
tilmeyen bir konuda yardun talep etmektedir452 Rahmetli A. GO!pmarh bu
mektuplara anlam verememitir. Bence Mevlana oglu Alaii'd-din <;:elebi'nin
aile ocagma donmesini saglamast i~in ona istirhamda bulunmaktadrr. Nite-
kim bir mektubunda da Krrehir Erniri Seyfii' d-din'e bu konuda defalarca
yiiz suyu doktiigunii bildirmektedir453 Ahi B. Govher-ta'm servet ve miilk-
leri devlet tarafmdan miisadere edildikten sonra Mevlana devrin veziri Ta-
cii'd-din Mu'tez'e bir mektup yazarak Ahi Govher-ta'm ina ettigi Kon-
ya'daki hanikahm dostu ve talebesi $eyh Cemalii'd-din'e verihnesini talep
etmektedir454 Bu durum, Ahi Bedrii'd-din Govher-ta'm vakfma da devlet
tarafmdan el konularak ve Mevlana ve ~evresindekilerin hizmetine verildi-
gini gostermektedir.

452
Mektubat-i Movlansl Celdlil'd-din, s.144-145. ve s.147.
m Mektubat, s.30. A. GOlpmarh, Mevi.a.na'run Mektuplanrn terctime ve tahlil ederken (A9klamalar
losrru s.221), F. Nafiz Uzluk "'Mektubat-i MavlJn.l CeiJIU'd-din" de (lndeks lasrru, s.169) kimligini
tesbit edemedikleri Emir Seyfii'd-din, n. lzzii'd-din Keykavus zamarunda Krrehir Emiri olup Ahi
Evren Hace Nasirii'd-din'in "'Menahic-i Seyjl" ad!! eserini sundugu Emir Seyfii'd-din Tugrul'dur.
Yr
(Bkz. Bursa Eski Eserler Ktp. H. <;elebi lasrru, nr. 1184, 60a.) Nuru'd-din Caca'run Klrehir'de
ger~kl~tirdigi katliamda Emir Seyfii'din'in oldiirlmeyip bag,;Ianruguu Mevtana'run Pervane
Muinii'd-din Silleyman'a yazruS~ bir mektuptan ~Ilmaktadrr. Bkz. Mektubat, s.26.
"' Mektubat, s.112-113.
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
DORDUNCU BOLUM

AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN iLE


ALAU'D-DiN f;ELEBi'NiN OLDURULMESi VE
OLUM TARiHLERiNiN TESBiTi
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
j
AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN iLE ALAU'D-DiN t;;ELEBi'NiN
OLDURULMESi VE OLUM TARiHLERiNiN TESBiTi

Tiirkiye Sel,.uklulan di:ineminin iinlii bilge ki~isi olup Ahi Evren diye
tarunan Hace Nasirii'd-din Mahmud'un, Mevlana Celalii'd-din-i Rumi ve
yakmlan tarafmdan ne ~ekilde tarubld!gt ve nastl onlann ~iddetli hiicurn-
lanna ve agtr hakaretlerine maruz kaldiguu ikinci bi:iliimde detay!J olarak
gordiik. Anadolu' da Ahi Te~kilatuun kurucusu ve "Debbaglann (Dericile-
rin) Piri" olarak bilinen bu Hace Nasirii'd-din Mahmud'un, Mevlana ve
\evresindekilerle aralanndaki sosyal, siyasi, fikri ve kiiltiirel dii~iince fark!J-
~gmdan kaynaklanan miinazaa ve miicadeleden ve Mevlana'run hocas1
$erns-i Tebrizi'ye (645/1247) suikast diizenleyerek i:ildiirtmii~ o!Jnasmdan
dola}'l Mevlana ve ~evresindekilerin agtr hakaretlerine ve ~iddetli hiicurnla-
rma maruz kaldlgt anla~J!nu~ bulunmaktadrr455 Ahi Evren ~yh Nasirii'd-
din Malunud, ~rns-i Tebrizi'nin i:ildiiriilmesinden sonra ~rns-i Tebrizi'nin
katli hadisesine k~bgt kesin olarak bilinen Mevlana'run oglu Alaii'd-din
~elebi456 ile birlikte Krr~ehir'e iictip yerle~mi~tir457 Krr~ehir'e yerle~tikten

"' Mennlab'iil-tlrifin, N~r. T. YazlCl, Ankara 1959.{;1, II, 188-190. Yukanda Mevlana'run onun hak-
kmdaki tahkir edici ifade ve beyanlan detayh olarak verildi. Eflaki'nin ~yh Nasuil'd-din hak-
kmdaki iddialan Mevlana'run anlabmlanna dayarunaktadrr.
" Abdulbaki Golpmarh, MevldnJ Celalii'd-din, lstanbul1959, s.81, 93-94.
"' Efliiki Dede, eserinin bir yerinde (3/412. Hikaye) Alaii'd-din <;:elebi'yi Klrjehrl (~hirli) diye
a~hr. Gene Efliilo."'den, Aliiii'd-din ~elebi'nin ogu.I ve torunlanrun da Ku~ehir'de ikamet et-
mekte olduklanru ogreniyoruz. (Bk. Aym eser, 8/58. Hikaye). Bu kay!llardan, Mevlana'run oglu
Alaii'd-din <;:elebi'ye yazd.tg, mektuplann (Bk. Mektuplar, Trc, A. Golpmarh, lstanbul1953, s.40-
41,101-102) Kn,ehir'e gonderilmi~ oldugu anl~Ilmaktad.tr. ~ms-i Tebrizi'nin oldiiriihnesinden
sonra Aliiii'd-din <;elebi'ninde ~hir'e yerl~mi~, oldugu ve Ahi Evren ile kader birligi ic;inde
olduklan goriihnektedir.
196 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikiiil BAYRAM

soma Mehur Sadru' d-din Konevi ile siirekli olarak mektuplaIm ve hatta
zaman zaman goriimiilerdir458
Eflaki, Mevli\ni\'nm ba diimaru olarak nitelendirdigi bu ~eyh Na-
sirii'd-din'in, Sadru'd-din Konevi'nin (673/1275) yakmlarmdan oldugunu
da belirtirken; "Her tiirlii ilimde Sadru'd-din Konevi ile at bal giderdi459 ."
diyerek, anun biiyiik bir bilgin aldugunu da kabul etmitir. Bir baka yerde
460
de anun "Tabsira"nm sahibi oldugunu kaydetmitir Aynca Eflaki, Mev-
li\na ve yakmlarmm muanz1 alan bu,zatm oliimii ile ilgili alarak iki hikaye
daha anlatmlhr ki, biraz ileride soz konusu edilecektir. ite burada Ahi Ev-
ren ~eyh Nasirii'd-din Mahmud'un Magal asJlh ve Mevli\na'nm miiridi ve
yakm dastu olan Ktqehir Emiri Nuru'd-din Caca tarafmdan oldiiriildiigii
gosterilecek ve Oliim tarihirlin tesbitine ~al!Jlacakhr. Bu arada ~eyh Nasi-
rii' d-din ile Alaii' d-din <;:elebi'nin Krrehir' e gitmeleri ve oldiiriilmeleri ve
Mevli\na'nm bu alay karlSmdaki tutumu ve alayla ilgili a~J.k!amalan tesbit
alunacakhr. Tabii alarak Anadalu Sel~ulan devrinde vuku' bulan baz1
sasyal ve siyasi alaylara da a~1kl1k getirilmi olacakhr. Bu vesile ile Mevlii-
na'nm eserlerinin a devrin sasyal ve siyasi hadiselerine a~ kazandmna-
da ne kadar yararh aldugu da goriilecektir.
Anadalu Ahi Tekilah'nm kurucusu alarak bilinen Ahi Evren ~eyh Na-
sirii' d-din'in Klrehir' de kendi ad1 ile anJlan mahalledeki Ahi Evren Ca-
mii'ne bitiik alan tiirbesinde medfun alduguna inaruhnaktadrr. Fakat bu-
giine kadar hakkmda pek ~ak arahrmalar yapJlan461 bu bilge kiinin Oliim
tarihi iiyle dursun, 200 seneye varan zaman farkt i~inde yaadtgt devir dahl
tesbit edilememitir. Yukanda da ifade edildigi iizere bir taraftan Ahi Ev-
ren'in Anadolu Sel~klulan Devri'nin en gii~lii sultaru I. Alaii'd-din Keyku-

458 Sadrti'd-din Konevi ile Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din'in mektupla~mastru konu edinen bir rna-
kale ne~r etmi~ bulunuyoruz. Bkz. Tarih Dergisi, (i. Hakk.t Uzum;ar~ 1.h'ya Habra SaytSt), istanbul
1979, s.ll-28.
459 Menakibii'l-Jrijin, II, 188. EfLlld, bu sOztiyle Ahi Evren ile Sadnt'd-din Konevi arasmda teati edilen
mektuplarda bu iki bilginin bazJ. ilmi ve felsefi konulardak.i miinaka~ kasdetmi~ olmalt.
460
'Tabsira" Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din'in uzun adt "Tabsiretii.'l-mubtedi ve tezkiretii'l-milntehi"
olan eseridir. Ka~b <;elebi de bu eseri Konevi'ye rusbet ettikten sonra (Bk. KWu'z-zunun, 1stan-
bul1941-1943, I. 338) bazt niishA!annda $eyh Nasirii"ddin el-Muhaddis"e ail olduguna dair ka
}'ltlann bulunduguna ~aret ederek Efla.ki'nin tesbitini dogrulamaktachr. '
461
Bu konuda geni~, bibliyografya i9fl bk. F. Taeschner, islam OrlafDgmda Futuuva, lktisat Fak. Mer.
Istanbul 1955, XV, 32. Ayru zaltn lslamiCa IV, 1934, s.3!-34'deki yaztSt.
Ahi Evren-Mevlana Mucadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _..:..__ _ _ 197

bad (618-634, 1221-1237) ile ilgisi bulunduguna dair haberler4'i2, onun VII.
(XIII) asrr ortalannda ya~adtguu belirlemekteyken, diger taraftan onun Orhan
Gazi devri (726-761/1326-1360) azizlerinden olduguna dair rivayetlere da-
yarularak463 VIIl. (XIV) asrm ilk yansmda ya~adt~ one siiriilm~tiir464 . Efsa-
nevi bir ~ahsiyet oldugu da one siiriilen Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din'in Olii-
miinden sonra adma diizenlenen vakfiyede465 ~eyhinin adt $eyh Hamid-i Veli
olarak ge<;iyor diye onu Hiimidii'd-din Aksarayi'nin (815/1412-13) miiridi
olarak gosterme fikrini izhar edenler dahl olmu~tur466 . Efsaneler ise onu Hz.
Peygarnber'in arncast Abbas'm oglu olarak gostermektedir467. Durum boyle
olunca Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din Mahmud'un Oliim tarihini kesin olarak
ortaya koyacak alan bu <;ahmanuzm onemi rahathlda anla~~ olacaktrr.

I. OLUM TARiHiNiN TESBiTi


Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din Mahmud'un 20 kadar eseri bulundugunu
yaymla~ oldu~uz birka<; makalede goste~ bulunuyoruz468 . Bu eser-
lerde ve bu eserlerin yazma niishalarmda bulunan bazt kaj'ltlar, Mevla-
na'nm ve Ahmed Eflaki'nin onun hakkmda anlatttklan olaylarm i!i'~ altm-
da degerlendirmege tabi tutulunca Ahi Evren'in oliim tarihi kesin olarak or-
taya <;tkmaktadtr.

462 Firdevsi-i Rum!, Meno.lob-i Hacl Bekta~-i Veli, N~r. A. GOlpmarh,istanbull958, s.S0-53.
-163 A~lk Pa~a-zade, Tarih-i Al-i Osman, istanbul1332, s.202; Gelibolulu Ali, KUnhU'l-ahbar, V, 63..{)5.
4M Muallim Cevdet, Ahi Evren adma diizenlenen vakfiyeyi ne~rederken (Bk. Zeyl ala Fasl fi kitabi'r-
Rihla /i Ibn Battuta, lstanbu11351/1932. s.279-282) Vakfiye sahibini Orhan Gazi devrine yakla~
tmnak in olacak, vakfiyenin 676(1278) olan tarihini 706(1306) olarak tesbit ebni~tir. C. Hakla
Tarun ise, aym dii~iince ile Ahi Evren'in c;agda~t olan Sultan AJ.aii'd-d.in Keykubad'm son Sel-
luklu sultaru ill. Alati'd-din Keykubiid (707 /1306) olmas1 gerektigini savunm~tur (Bk. Krr1ehir
Tarihi l1zen'ne Ara?hrnUllar, ~hir, 1938, s.l16-117). Ayru yazar bir b~ka eserinde (Tarihte
Kar1ehri, Istanbul 1948, s.89) Ahi Evren ile Edebah'run oglu Ahi Mahmud'un ayru ki~iler oldu-
gunu savunmaktadrr.
465
Bu Vakfiyenin iki ntishasii<Ir~ehir Turizm Demeginde bulurunaktadrr
"' A. Golpmarh, Menalabi HaCI Bekta1i Veli (A9klamaJar KlSlru), s.120-122. Oysa bu Vakfiyede ach
g~en ~yh Hamid-i Veli, esas adt Hamid olan $eyh Evhadii'd-din Hamid el-Kirmani olup (Bk.
Memllab-i EvhadU'd-din-i Kirnumz, N~r. B. Fi.iruzan-fer, Tahran 1969, s.l0-11; Muhyi'd-din Ibnii'l-
Arabi, el-Futuhatitl-mekkiyye, Bulak 1293, I, 165), Ahi Evren'in ~yhi ve kaympederidir.
467
Ahi $ecere-nAmelerinde, Ahi Evren admm Hz. Peygamber tarafmdan kendisine verildigi, Hz.
Ali'nin ktzt Rukiye ile evlendigi ve Hz. Peygamber'in. direktifi ile Anadolu'ya (Diyar-i Rum' a)
fiituhat i\in geldigi anlahlmaktadrr. ~ecere-mimelerde Ahi Evren'in Anadolu'ya ge~ tarihi ise,
830 (1425) olarak belirtilmektedir.
-168 ~ Evren Kimdir? Gen;ek ~ahsiyeti ve Eserleri, TUrk KUltiirU Dergisi, Sayt 191, s.658-668; Baba
Ishak Harekahrun Gen;ek Sebebi ve Ahi Evren ile ilgisi, Diyanet Dergisi, XVIll, 69-78.
198 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

Evvelil. dostu Sadru' d-din Konevl'ye yazd1gr mektuplardan birinde bir


miinasebetle o giiniin 25 $evval 653 (27 Kasrm 1255) Cumartesi giinii oldu-
grmu kaydetmi~tir469 . Bu kay!tla onun bu tarihte hayatta oldugrmu ogren-
mi~ oluyoruz. Keza Sultan II. izzii' d-din Keykavus'a ithaf ettigi "Letiiif-i
hikmet" adll eserinin onsiiziinde, "655 (1257) yilirun sonuna gelindigi za-
man"470 ciimlesini kullanmaktadrr ki, bu ka}'lttan da onun 655 yilirun son
a}'! alan Zi'l-hicce (Arahk 1257) aymda da hayatta oldugrmu ogreniyoruz.
Diger taraftan 673(1275) }'llmda hayatta olmad!gma dair bir ka}'lt bulundu-
gu gibi471 "Meni'ihic-i seyjf" adh eserinin 10 Receb 660 (31 Ma}'IS 1262) istin-
sah tarihli niishasmm472 miistensihi Konyah Ali b. Sille}'lflan b. Yunus bu
niishanm 1a sahifesinde eser ve yazan i<;in dii~tiigu ka}'ltta eserin yazanrun
ad!lli kaydettikten sonra onu, " _, ~ ~.J.lLJ!iWI )),:.\ ..) J.,. _, """-.JJ .&1 (.)o'oli
>.P.- /!""-'_,..._..f." ~eklinde co~kun
bir dua ile yad etmi~tir. Bu duadan Ahi
Evren $eyh Nasirii' d-din Mahmud el-Hoyi'nin belirtilen tarihte de hayatta
olmad1gt kesin olarak anla~llinaktadrr. Duanm rastgele bir duadan farkh
olu~u, yani co~kun ifadelerle Oliiniin yad edilmi~ olmas1, oliimden duyulan
acmm tazeligini gosterir. Bu bakundan Ahi Evren $eyh Nasirii' d-din
Mahmud'un 10 Receb 660 (31 Ma}'IS 1262) tarihine yakm bir zamanda vefat
ettigine hiikmedilebilir. Boylece Ahi Evren'in vefat tarihini, Zilhicce 655
(Arahk 1257) ile 10 Receb 660 (31 Ma}'IS 1262) }'lllan arasmda ve fakat muh-
temelen verilen ikinci tarihe daha yakm bir tarihte vefat ettigini belirlemi~
oluyoruz. Bununla beraber Eflaki'nin Sivash Nefisii'd-din'den naklen anlat-
bgr bir olay bu ihtimali dogrulamakta ve bu tarihi, }'II olarak belirlemeyi
miimkiin kllmaktadrr.
Olay ~oyledir: Konya'da Vezir Ziyaii'd-din Hanikii.h'1 diye bir hanikiih
ve bu hanikii.hm biiyiik bir ~eyhi vanru~ ki, iki hanikii.hm ~eyhligini yapl-
yormu~. ismi a<;iklanmayan ve fakat Mevlana'nm muanzlanndan oldugu
tasrih edilen bu ~eyh, diinyadan gii<;iince Mevlana devrin maliye nazm alan
Tacii'd-din Mu'tez'e bir mektup yazarak Vezir Ziyaii'd-din Hanikii.h'1 ~eyh-

469 Konya Mevlfut. Miizesi Ktp. nr. 1633, yp. 113b.


"' Esad Ef. (Siileymaniye) Kip, nr. 2880, yp. Jb; Blochet, Catalogue, 1,61-<;2.
471
Bu ka}'ltta Ahi Ev~n'in ad1 $eyh Nasirii'd-din olarak Evhadii'd-din-Kirmaru ile beraber p~
mekte ve her ikisi Ic;in "~ ..ill ~J' tabiri kullariilmaktadrr. DolaylSlyla bu .kaydm yaztldlgt ta-
rihte hayatta olmad1gt anla~llmaktadrr
m Halet Ef. tiavesi (Silleymaniye) Ktp. nr. 92, yp. 32a.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 199

ligme Hiisamii'd-din <;:elebi'nin tayin edilmesini ister473 Mevliina'run bu


mektubu iizerine ma!iye i~lerine bakan Vezir Tacii'd-din Mu'tez'in474 aracr-
h~ ile Vezir Ziyaii'd-din Hanikah'mm Hiisamii'd-din <;:elebi'ye verilmesi
hakkmda sultandan ferman ahrur475 <;:elebi Hiisamii'd-din'in pasta oturma
merasimi yapilmak iizere Mevlana ve biitiin yakmlan siizii edilen hanikaha
giderler. Merasim srrasmda orada bulunan Ahi Ahmed476 ayaga kalkar ve:
"Biz bu adamm (Hiisamii'd-din (:elebi'nin) feyhligini kabul etmiyoruz" der, Hii-
samii'd-din'in serilmi bulunan seccadesini de katlayarak orada bulunan-
lardan birinin eline verir. Az kalsm biiyiik bir fitne kopacaktt. Mevlana o s-
rada yalmayak d1~an c;Ikar. $eyhler ve ileri gelenler geri c;evirmek ic;in ugra-
~ularsa da muvaffak olamazlar. Biiyiiklerin ve emiderin araya girmesine
ra~en Ahi Ahmed'i red ve tard ederek kulluga kabul ehnez. Sultan bu du-
nundan haberdar edilince Ahi Ahmed'i iildiirttnek ister. Fakat Mevlana
buna nza giistermez. Sonunda o eyhten bo~alan her iki hanikahm da ~eyh
ligi <;:elebi Hiisamii'd-din'e veri!ir477
Eflaki bu eyhin oliimiiyle ilgili olarak bir hikaye daha naklehnitir418
0 da iiyledir. Mevlana, Hiisamii' d-din <;:elebi'nin bagmda imi. Yakmlany-
la sema yaparlarken Mevlana birden hire orada bulunanlara hitaben: "Ey
dostlar! Ziyaii'd-din Hanikfihz'mn (:elebi Hiisamii'd-din'e ail olmasmz istiyorum"

173 MevlW'run bu mektu.bu i9zl bkz. Mektubat-r Hz. Mev!and CelalU'd-din, Jlr. F. Naf:iz Uzluk, 1st.
1356./1937, s.S. 128-129.
474 Tacii'd-din Mu'tez, Celalii'd-di:n-i H~'m I, Al.iii'd-din Keykub.id'a elr;i olarak gOnderdi-

gi bilgin Muhyi'd-dln Tahir b. Umer'in og1udur (Bk. Miisameretii'l-ahbar, s.73). Kard~i II.
6u'd-din Keykavus ile taht miicadelesine ~en IV. Ruknii'd-din Ktlt.. Arslan, yardrm almak
gayesiyle elc;i olarak Mogollar nezdine gOnderilen TacU'd-d.in Mu'tez Mogollar tarafmdan ve-
zirlik makarruna tayin edilmi~tir (Bk. Miisameretii'l-.ahbar, s.65-66; el-EvamirU'J-a!aiyye, s, 647).
'" Burada am zikredilmeyen sultan, N. Ruknti'd-dln Kill~ Ars1an (65S-63/-1261J.65) o1sa gerek.
<;Onkii Tacii'd-din Mu'tez bu sultan zamarunda Mogollar tarafmdan Maliye i~lerine bakan ve-
zir olarak Anadolu'ya gOnderilmi~tir
476
Efliiki'ye gOre, zamanm cebabiresinden (zorba), Iaskanc;, anlld (inatc;t} bir adam olan Ahi
Ahmed, EvhadU'd-dln-i Kirman.i'nin miiritlerindendir. "Menakib-i Evhadii'd-din-i Kinnani"de
(s.139141) am ge9Ilektedir. .
477
Menakibii'l-drifin, II, 754-758. II. izzii'd-din Keykavus ile IV. Kthc; Arslan miicadelesinde Ahiler
Keykavus'u destekliyorlardt. Nitekim tam bu miicadeleler srrasmda Ahi Evren'in II. Keyka-
vus'a "Letaifi hikmet" adb bir eser ithaf ettigini (Bk. Esad Ef. Ktp. Nr. 2580, yp. !b) gortiyoruz.
Keykavus maglub olup iilkeyi terkedince, iktidan ele geren N. Kill~ Arslan, Ahi ve Tiirkmen
\evrelerin zaviye, ~yeri ve medreselerinin ellerinden ahnmasma clair ferman 9ka~ ve onla-
ra, MevlW'ya intisab etme mecburiyeti koymu~tur. Bu olayda da btmu gOnnekteyiz. Ahiler-
den bazllanrun -kerhen de olsa- buna nza gOsterdiklerini de biliyoruz.
478
Menakrbii'l-anfin, I, 558.
200 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

demi. Ertesi giin ehirden gelenler, hi~bir hastahil' ve rahatsiZ!til' oltnaillil'


halde Ziyaii'd-din Haniki\lu eyhinin oldiigiinii ve minareden sela verdikle-
ri haberini getirmilerdir. Eflaki, bu ~eyhin kibirli, zorba oldugunu, diinya
sevgisi ve garazkarhi~I yiiziinden Mevlana ve ~evresindekileri devamlt kO-
tiiledigini ve aleyhlerinde bulundugunu, bu yiizden de Cermet Ehli'nin
okuna hedef olup oldiigunii belirttikten sonra, bu eyhin oliimiinden ii~
giin sonra Hazret-i Mevlana'run emri ile <;:elebi Hiisamii'd-din'in posta
oturma merasimi yapildt~t da kaydetmektedir. Bu demektir ki, Mevlana,
bu ~eyhin oliimiinden once Ziyaii'd-din Haniki\lu'run, Hiisamii'd-din <;:eie-
bi'ye veriltnesi ile ilgili yukanda sozii edilen mektubunu hemehrisi Vezir
Tacii'd-din Mu'tez'e yazrmhr.
Bu iki hikiiyede adt zikredilmeyen ~eyhin, Ahi Evren ~eyh Nasirii'd-
din Mahmud el-Hoyi oldugu ~undan bellidir:
1-Bu ~eyhin -iki hikiiyede de- Mevlana'run muanzlarmdan oldugunun
belirtilmi~ oltnast,

2-Bu haniki\lun Hiisamii'd-din <;:elebi'nin emrine verilmesine nza gos-


termeyen Ahi Ahmed' in Ahi Evren ~eyh Nasirii' d-din'in hapishane arka-
da~larmdan ve Evhadii'd-din-i Kirmani'nin miiritlerinden oluu479,

419
Ahi Ahmed, Menalab-i EvhadU'd-dtn-i Kinnani'de Ki.rmani'nin mfuitlerinden oldugu belirtilmek-
te olup, I. Alaii'd-din Keykubad devrinde Malatya MubafiZhgma (~ihna) tayin edilmijtir (Bk.
adJge~en eser, N~r. B. FUruzan-fer, Tahran 1347,3. 139). Sa'dii'd-din KOpek olaymdan sonra Ahi
Aluned, Sa'dii'd-din KOpek taraftan oldugu One siiriilerek Konya'ya ge~ bizzat sultan ta-
rafmdan sorguya ~ekilmi~, i~kenceye tabi tutulmu!] ve hapsedi~tir (Bk. Aym eser, s.14D-142).
Nitekim Eflaki de Mevtana'run muanzlanndan olan Ahi Ahmed'i kOtillemekte, hakaret etmekte
ve hapse diijtiigline de i!"'et etmektedir (Bk. Menalabu'l-arifin, I, 225, 276; II, 755-758). Ahi Ev-
ren $eyh Nasirii'd-din de Celalii'd-din Karatay'a sundugu "Medh-i fakr u zemm-i dUnya" adh
eserinde (Bwsa Eski Eserler Ktp. HUseyin <;elebi Klsmt, Nr. 1184, 180b) be~ sene sUreyle ~kence
ve zulme maruz kalchg;IDt, zindana ahldtguu bildinnektedir ki bu be~ sene Sa'd Ud-din KO..
pek'in OldiirilldUgii tarih olan 637 (1239-40) ile 11. Giyasii.'d-din Keyhiisrev'in Oliim tarihi olan
642 (1244-45) yUlan arasmda g~~en sfuedir. Aynca II. Giyas'Ud-din Keyhi.isrev, tahtma gOz
koyduklanru ileri sii.rerek Baba Ilyas't da tutuklathrdtgtru ve bazt mfuitlerini de Oldiirttiigtinii
Elvan <;elebi'nin "MenaJabU'l-kudsiyye" sinden (Mevtana Miizesi Ktp. Nr. 4937, yp. 24b-25a) og-
renmekteyiz. Ibn Bibi de Sa'dii'd-din KOpek'in Oldiiriilrnesinden sonra taraftarlaruun da Oldii-
riildUklerini yazmaktadu (Bk. el-EvdmirU'l-alaiyye, N~r. A. Sadtk Erzi, Ankara 1956, s.479-482).
Baba lshak isyaru'run ger\ek sebebinin Il. Gtyasii.'d-din'in Ahi ve Tiirkmen ileri gelenlerine kar-
~~ giri~tigi temizleme hareketi oldugtma clair f!Lakalemiz i9n bk. Diyanet Dergisi, XVDI, ~9-78.
Zaten bu Sultan yani II Giyasii'd-din Keyhiisrev 635(1237) yilmda Egirdir'de yapbrdtgt harun
kitabesinde Ahi ve Tiirkmen \evreleri kasdederek Haricileri (Havaric) kahreden ve onlara gOz
ac;brmayan olarak kendisini vasfetmekte ve bu ytindeki uygulamalanru ifade etmektedir.
Ahi Evren-Mevltlna Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - - - 2 0 1

3-Sultan IV. Ruknii'd-din Klli~ Arslan'm saltanah zamanmda (659-


663/1260-1265) vuku' bulan bu olaym Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din Mah-
mud'un oliim tarihi i~in belirttigimiz tarih ile UMmasi,
4-Zaten Eflaki eserinin bir ba~ka yerinde Ziyaii'd-din Hanikaru eyhi-
nin Vezir Nasirii'd-din oldugunu bildirmektedir480 . Eflaki'nin bu ifadesin-
den $eyh Nasiru'd-din'in bir donemde vezirlik makammda bulundugunu
ogrenmekteyiz. Mevlana'nm da onun vezir oldugunu ifade ettigini yukan-
da belirhnitik.
$irndi Eflaki'nin naklettigi bu iki olayda oldiigu belirtilen ve fakat ad1
ac;Iklanmayan Ziyaii' d-din Hanikaru eyhinin Ahi Evren $eyh Nasirii' d-din
oldugunu tesbit ettikten sonra bu olaym tarihini ve dolaYISIYla Ahi Evren'in
vefat tarihini bir y!l i~inde smrrlamak i~ devrin baz1 siyasi olaylanna de-
ginmemiz gerekmektedir.
652-58 (1255-60) y!llan arasmda cereyan eden II. izzii'd-din Keykavus
ve IV. Riiknii'd-din Klli~ Arslan miicadelesi srrasmda481 Tacii'd-din Mu'tez
el<;ilik yapmaktad!r. 658 (1260) de U~ biilgelere ka~arak oradan kuvvet top-
layip orta Anadolu'yu almaY' diiiinen II. Keykavus'un bu kuvvetlerine
karI koY1fiak i~in Mogollardan yardun almak iizere giinderilen el~ilik heye-
ti i<;inde Tacii'd-din Mu'tez de bulunmaktadrr Ancak bu el~ilik giirevin-
482

den diiniite Mogollar tarafmdan maliye i~lerine bakan ve Mogotlara ait


vergileri takibeden vezir olarak 658 (1260) y!lmda Anadolu'ya giinderildi483
i~te Tacii' d-din Mu'tez bu gorevde iken Mevlana kendisine mektup yazarak
Vezir Ziyaii'd-din Hanikaru'nm, Hiisamii'd-din <;:etebi'ye verilmesini iste-
mi~tir484. Boylece Eflaki'nin Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din'in iiliimiinden he-
men sonra vuku' buldugunu anlathi;I olaym tarihi de 658 (1260) y!lmm son
aylanyla 10 Receb 660 (31 MaY'S 1262) tarihi arasmda smrrlannn oluyor.

430
Adl ge~en eserin Tiirk\e tercfunesinde, II, 133, (4/104. Hikaye).
481
el-EvdmirU'l-aldiyye, s.635-640 MUsameretii'l-ahbar, s.71-77; 0. Turan, Keykavus II, Islam Ansiklope-
disi, IV, 644. .
482
Miisameretii'l-ahbar, s.65-66; 0, Turan, Selruklular Zamamnda Tiirkiye, istanbul1971, s.493.
483
Miisameretii'l-ahbar, s.73; Selfuklular Zamamnda Tiirkiye, s.525-526.
484
Miikatebdt-i Mevltind Celiilii'd-dfn, s.127-128.
202 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

II. AHi EVREN HACE NASiRU'D-DiN VE ALAU'D-DiN t:;ELEBi


$EHIDEN OIMU$LERDiR
EfHiki, eserinin bir yerinde Mevlana'run muar!Zl olan bu eyhin, yani
Ahi Evren $eyh Nasfrii'd-din Mahmud'un cermet ehli'nin okuila hedef ol-
mak suretiyle oldiiriildiigunii485 , bir baka yerinde de bu eyhin miiritleri
tarafmdan zehir verilerek oldiiriildiigunii yaz1yor486 Birbiriyle c;elien bu iki
haberden c;ikanlacak dogru sonuc; Ahi Evren $eyh Nasir ii'd-din'in eceliyle
degil ehiden oldiiriildiigudiir. Gerc;ekten de Ahi Evren'in, Klrehir Emiri,
Mogol asilh ve Mevliina'run dostu ve miiridi Nuru'd-din Caca tarafmdan
oldiiriildiigu anla!lmaktadrr. Mevlana'run oglu Alaii' d-din <;:elebi de onun-
la birlikte i:ildiiriilmiitiir. Biitiin menkibe yazarlaruun yapbgt gibi, Eflaki de
yukanda goriildiigu gibi anlatbj9. olaylann yer ve zamaruru belirlememek-
tedir. Bu bakundan Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din'in nasil i:ildiiriildiigunii
ac;ll<layabilmek ic;in tekrar 658-660 (1260-1262) yillarmda cereyan eden baz1
siyasi olaylan habrlabnaffi!Z gerekmektedir.
Yukanda da belirttigimiz gibi, II. izzii'd-din Keykavus ile IV. Riiknii'd-
din Kll1c; Arslan miicadelesi, Mogollann destek ve direktifi ile hareket eden
l<lhc; Arslan'm galibiyeti ile son bulup, II. izzii'd-din Keykavus'u destekle-
yen Denizli (Ladik) ve Karaman Tiirkmenleri 659 (1261) da maglub edilince,
Mogol Noyaru Almcak'm emri ile Muinii'd-din Siileyman (Pervane) Keyka-
vus taraftan olup, Tiirkmenleri destekleyen ileri gelen devlet adamlanru
toplayarak Noyan Almcak'a teslim eder. Almcak da onlan karililen ehit et-
tirir487. Bu ehitlerden sadece yedisinin ad1 kaynaklarda mezkurdur488 Oysa
Mogollann bu olaylan yabbrmak ic;in gizli ve ac;1k daha birc;ok zevabn ca-
. runa klychklan muhakkakbr. Nitekim Ahi Evren $eyh Nasirii'd-din ile
Sadru' d-din Konevi arasmda mektup gotiiriip getiren, c;ok zengin bir tadr
olan el-Hiic Tacii'd-din-i Kiii admdaki zabn da gene IV. Riiknii'd-din'in
tahta obrrdugu tarihten hemen sonra Mogollar tarafmdan bir gece evi bas1-

"' Menakibu'l-drifin, I, 558.


486 Aynt eser, I, 190.
487 el-Evamirii'l-alaiyye; s.642; Miisameretii'l-ahbar, B. 72-73; F. KOprillU, Anadolu Beyliklerine Dair

Baz1 Notlar, Tiirkiyat Mec. istanbul, 1928, II, 17. '


488 el-Evamiril'l-aldiyye, s.642; Miisameretii'l-ahbar, s.72; Anonim Tarih-i dl-i Selptk, Nr, F. Nafiz Uz-

luk, Ankara 1952, s.46.


Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi --------------~---203

Iarak oldiiriildiigu ve servetinin yagma edildigini Efhl.ki'den ogreniyoruz489


Devrin tarihr;ileri bu ve benzeri olaylar hakkmda pek fazla bilgi vermemi,
belki de susrnak zorunda kalnulardrr. ite bu olaylarm tarihi 659 (1261) }'1-
hrun ilk aylandu490
IV. Riiknii'd-din Kilir; Arslan 658 (1260) yilmda iktidan ele ger;irince491
kendisine bagh olan iirnera}'l (kornutanlan) belli rnakarnlara getirdi. <;::evre
illere ve ur;lara da bazt tayinler yaph. Ktrehir Ernirligi'ne de Nuru'd-dln
Caca tayin edildi. Ankara Aksaray, <;::ankm, Kastarnonu, Denizli, Kararnan
Ktrehir ve Ur; bO!gelerde Tiirkrnen ve Ahiler (tarihr;ilerin ifadesiyle Hava-
ric) bu yeni tayinlere ve yonetirne kart ayaklandt!ar. Tarihr;i Kerirnii' d-din
Ma!unud el-Aksarayi, fitne diye adlandtrdtgt bu isyan!ann bashrlllmdan
dola}'l "Mum riizgar karISmda sonrneye rnahkurndur" diyerek492 rnernnu-
niyetini ifa de ebnektedir.
ite bu direnilerin en iddetlisi Krrehir'de oldu ki, Ahi Evren $eyh
Nasirii'd-din Mahrnud ve r;evresindekiler tarafmdan yiinetildigi rnuhakkak-

489 Ahi Evren, Sadru'd-din Konevt"'ye yazdlgt mektuplardan birinde "Birader-i aziz, Muharririi'l-
fezail, Seyyidii1-akran d.iye and1gt bu Tacii'd-din-i Kalnin kendisine mekhlp getirdigini yaz-
rnaktadrr. Bk. Mukiltebat, Ayasofya (Silleymaniye) Ktp. nr. 2412, yp. 54b. Mevlana'run da bir mek
tubunu ~ Emiri Seyfu'd-din Tugrul'a gtitiiren bu zabn ach Mevlana'run mektubunda
Tacii'd-din olarak g<9ll<kte ve Tacir oldugu belirtilmektedir. Bk. Mektuplar, Terc. A. Golpmarh, ls-
tanbti11963, s.185. Ahi Evren'in rnektubnnda ise, gOriildiigi.i gibi Tacii'd-din Ka~i: olarak arulm.akta
ve KoneVl~nin bagllSl oldugu belirtilmektedir. Menalabii'l-drifin'de de (1, 278-279) elHacc Ka!! diye
ad1 ge<;en bu zabn, birka~ defa hacca gittigi, seyahatleri esnasmda pek ~k m<!hur !<Yhin sohbe-
tinde bulundugu ve Sadru'd-din Konevfnin baghlanndan oldugu da burada belirtilmektedir. Ef
lili'ye gOre: Bir defasmda Mevlana ile Konevi'nin bulWJtuklan bir mecliste bu el-Hacc Kai: de bu-
hmmw;;, Mevlana'ya ~~ terbiyesizlik ed.ip giicenclirnl4ltir. Bu terbiyesizliginin cezas1 olarak bu
olaydan ti~ giin soma birka~ rind evini basarak kendisini Oldiiriip nesi varsa ahp gOttinn~lerdir.
Tabli ki, bu olay ii~ be! Mevlevi rindin yapabilecegi bir ~ degildir. Onu Mogollar oldiirm~ ohna
hlar. Mogollar'm bu 10kilde ortadan kaldrnhklan daha bir<;ok ki1iler vardrr.
Sadru'd-din Konevi ile Ahi Hace Nasir'in yakmlanndan olan el-Hac Tacii'd-din Ka~i, Mevlfulli
ve \evresindekiler arasmda sevilmeyen bir kii oldugu Eflliki'nin onun hakkmdaki ifadelerin-
den anla~llmaktadrr. Bu zat da Ahi ve Ttirkmen ileri gelenler gibi Oldtirilltip serveti mtisadere
edilenlerden biridir. Efliiki, Mogol yanlts1 tutumu ve Ttirkmen ve Ahilere dti~manhgtndan do-
la)'l ve Mevllinli'ya da bir keramet payt c;tkannak gayretiyle slk slk yaphgt gibi bu olayt da las-
men tahrif ederek anlatmaktachr.
490
Bu olaym tarihi ic;in 1261-1264 ytllan arasmda degi~en tarihler iizerinde durulmu~tur. Bk. M.
Varllk, Germiyan Ogullan, Ankara 1974, s.12. Oysa 659 (1261) yihrun ilk aylan oldugu anlaju
maktadrr. Ahi Evren 10 Receb 660 (31 MaytS 1262) den Once Oldtirilldtigiine gOre, bu olaym ta-
rihi de bu tarihten Once olmahdrr. Bk. SelfUklular Zamamndil Tiirkiye, s.525.
"' Anonim Selruklu Tarihi'nde Riiknii'd-d!n Klh~ Arslan'm 659 (1261) yih 14 Ramazan aymda tabla
ohlrdugu bildirihnektedir. Bu tarih isyanlann bastmld.tgt ve Rtiknti'd-din'in duruma tamamen
hakim olup muzaffer olarak tahta ge~inin tarihi olmahchr.
491
Miisameretii'l-ahbar, s.73-74.
204 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

br. Burada isyanctlann Nuru'd-din Caca'Y' ehre sokmadiklan, bunun iize-


rine asker sevkedi!erek ehrin muhasara edildigi, ehir zaptedilince de is-
yanctlann kamilen kt11~tan ge~irildigi anlatlmaktad!r. Ad1 ge~en tarih~i ay-
nen iiyle demektedir. "Kzr~ehir Emirligi Nuru'd-dfn Caca'ya verildi. Orduy/a
onun iizerine geldi. Bir sure muhasara edildi. Onu kaleden siikap attrlar. Hariciler
(Tiirkmenler) ki, ona uymu~lardr kdmilen oldiirilldiiler493 .''
Baba ilyas'm tonmu Alk Pa~a'nm oglu Elvan ~eiebi (761/1360) de
HaC! Bekta~ ile Osman Gazi'nin kaympederi Edebah'nm suitanla savamayr
gaze ahnadiklanru soylerken 494 Klrehir' de Ahi Evren ve arkadalanrun
katliama tabi tutulduklan oiay1 kasdetmi~ ohnahdrr. Sa}'ln A.Yaar Ocak'm
zannettigi gibi495 Baba ishak isyaru'm kasdetmi oiamaz. ~iinkii 726 (1326)
da olen Edebah'nm Baba ishak isyam'na ulamas1 miimkiin goriinmemek-
tedir496. Sei~uklu devri yazarianrun, Ahi Evren Hace Nasirii'd-din iizerin-
deki iddetii fikri ve siyasi baskllardan otiirii onun adrm anmadiklanru, ba-
ztlannm da bir alus zamiriyle ona i~aret ettiklerini goriiyoruz497 . ite bu ta-
rihi verilerden ve belgelerden sonra tarih~i Kerimii'd-din Aksarayi'nin, yu-

493 Milsameretii'l-ahbar, s.75


.J'
4.S.l!_;l.,.;. .JJJ.lfi ~......n jll.; .J .lil_,..lU.;-h..~ .J .l.&l .JI .JWY. P4 ..lll_,..:i~_,.i:i~~~ .J~ ,.,...:;~uJ.ol
~_;J:i:i,...a.~ .lll_Y.~_,..:;.JI~
m MenalabU'l-kudsiyye, Konya Mevlana Mlizesi Ktp. nr. 4937, yp.113a-113b
495 A. Ya~r Ocak, Babatler isyam, 1stanbul1981, s.l63-165.
496 Edebah ile Baba ilyas arasmdak.i ilgiye dair rivayetleri izah edebilmek ic;in olmah Ne~ri veTa~

kOprii-Zade gibi Osmanh tarih~ileri Edebah'run 120 sene ya~dtgnu yaznu~lardrr.


497 Ahi Evren Hace Nasir iizerindeki ~iddetli siyasi ve fikri baslalar sonucunda aduun ve eserlerinin

tarih boyunca rne<;hul kaldlgrru be~tik Bkz. Ahi Evren Kimdir?, Turk KUitUrli Dergisi, Sayt, 191,
s.658-668; Baba Ishak HarekAtt, Diyanet Dergisi, XVlli, 69-78). Gene bu baslalar yilziinden devrin bir-
t;ok yazarlan, Ahi Evren'in adnu anmaktan ka9fldiklan gOrillmektedir. Bu ctimleden olarak
"Menalab-i Evhadii'd-din-i Kimumi"nin yazan (s.lSS) Anadolulu bir bilgin (D~mend-Rumi) diye-
rek acbru vennedigi zatm Ahi Evren ~yh Na~irii' d-din Mahmud oldugunu isbat edecek baZI delil-
ler vardll'. Gene ayru yazar, (s.71) Ahi Evren'in zevcesi oldugunu tesbit ettigimiz Evhadti'd-din-i
Kirmani'nin la.zt Fatma Hatnn esaretten dOndiikten sonra (658/1260) babasmm arkad~trun evin-
de kalmak istedigini ve oraya gittigini belirtirken Ahi Evren'in aduu ve nerede ikamet etmekte ol-
dugunu alarnaktan ka>JIUIU~br. Ancak Menal<1b-i Hact Bek~ (Trc, A. Golprnarh, istanbul1958)
ve A~tk Pa~-Zade'nin Tarih-i Al-i Osman'mda {istanbul1332. s.205) Fatma Baa'run ~hir'e, yani
kocast olan Hace Nasirii'd-din'in yaruna gitmi~ oldugunu Ogt"eniyoruz. BW\dan ba~ka ibn Bibi de
eserinde (s.307) I. Al.iii'd-din Keykubad'a eser ithaf edenlerden sOz ederken isim zikretmemekte-
dir. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in Yezdan Smahtll ve Miiridii'l Kifaye" adlannda iki eserinil.
11 11

Keykubild'a sundugu gOz Oniinde bulundurulursa ibn Bibi'nin isimlerini zitretmedigi yazarlardan
birinin de Ahi Evren oldugu sonucuna varmamak mfunla:in degildir. Keza Menalahnfune ve Ahi
~re-nilmelerinde Ahi Evren, Ahilerin Sultaru diye arulmaktadrr. Bu baknndan Tokath Nasi.rii'd
din V.iiz "Fiituuvettuime'' sinde (N~r. F. Taeschner, Leipzig, 1944, s.57-57) isim zikretmeksizin
"Ahilerin Sultarull dedigi meth edip rahmet diledigi ~inin de gene Ahi Evren Hace Nasirii'd..din
Mahrnud oldugu gayet sarihtir.
Ahi Evren-M!!Vliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ __:._ _ _ 205

kanda sundugumuz sozlerinde "0" zamiri ile Ahi Evren $eyh Nasirii' d-din
Malunud'a ~arette bulunduguna inanmamak miimkiin degildir. Ayru ta-
rih~i eserinin bir baka yerinde de Sadru' d-din-i Konevi' den bahsederken,
Tiirkmen eyhleri ve bu arada Ahi Evren'i de kasdederek "U riyakarlar ta-
kuru da bu zamanda o tarikat onderi karISrnda tasavvuftan dem vurmak-
taydJlar"498 demek suretiyle isirn zikretrneksizin Tiirkmen eyhlere kat!
gayzmt ortaya koymaktadrr. Burada belki de Ahi Evren ile $eyh Sadrii'd-
di:n Konevi arasmda teati edildigini tesbit ettigirniz mektuplarda bu iki, bil-
gin arasmda ge~en miinakaalan kast etmitir. Goriiliiyor ki, bu tarih~i de
isim zikretrnekten ka9Jlffillrr.
ite burada aruatJlan olaym tarihi 659 (1261) dur. Ahi Evren $eyh Nasi-
rii'd-din'in de 10 Receb 660 (31 MaYIS 1262) tarihinden ~ok az once olmii
oldugunu soyle~tik. Bu olay, yani Caca oglu Nuru'd-din'in Krrehir'deki
isyam bashnp, isyancJlan ki11~an ge~irmesi de yukanda bahsi ge~en Tiirk-
menleri destekleyen Sel~klu Dmeras1'nm, Mogol Noyaru Almcak tarafm-
dan oldiiriilmesi olaymdan birka~ ay sonradrr. Bu bakundan Ahi Evren
~yh Nasirii'd-din Mahmud'un bu olayda isyancJlann lideri olarak oldii-
riildiigune ni.uhakkak nazanyla ba!ayoruz. Nitekim Evliya <;:elebi, istan-
bul' daki dabbaglardan (Derici esnah) bahsederken dabbaglann Ahi gelenek
ve kurallanru uygulamakta olduklanru kaydettikten sonra, bu dabbaglarm
pirlerinin Ahi Evren olduguna, yaruannda teberriiken sakladlklan, iftihar
vesilesi olarak titizlikle koruduklan yeil smk iizerinde deriden yapdnu bir
bayrak bulundugunu ve bu bayragm Ahi Evren'den kalma olduguna, Ahi
Evren'in Zalim Sultan' a (Dehhak) kal1 bu bayragt a~arak isyan ettigme
inand!klanru da kaydetrnektedir499. Bu rivayet de Ahi Evren'in ehiden 01-
diigunii gostermekte ve iddiarmz1 dogrulamaktadrr. Bahsini ettigirniz isyan
olaymtn hatrras1 asrrlarca dabbaglar arasmda unutulmadan yaatnltrr. Ay-
nca Krrehir ve ~evresinde baz1 halk soylentileri de Ahi Evren'in eceliyle
6lmedigine delalet etrnektedir ki, biraz ileride soz konusu edilecektir.
Diger taraftan ger~ekten Ahi Evren Hace Nasir'in bir donemde yoneti-
cilerden honut olmad!gt ve hatta onlara karl isyankar bir tutum i~inde ol-
dugu baz1 eserlerinden sezilmektedir. Bilhassa ornriiniin sonunda yazd!gt

498
Musameratii.'l-ahbar, s.91.
'" Seyahat-ndmdstanbul!3!6, I, 495.
206 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

anla~tlan ve bir vasiyyet-nfupe nite!igmde olan "Agliz u enclim" adh eserinin


bir yerinde "Ozellikle bu zamanrn kurt tiynetli padi~ahlan -ki~ilerin varisleri olsa
bile- terekesine (miras) el koymaktadtrlar. $eriatrn hukiimleri buyak Olrude kalktt.
lsllim'dan sadece bir ad kaldt" 500 demektedir ki, bu tutumu da onun gerc;ekten
devlete kar~1 isyan bayraguu ac;mak suretiyle fikirda~ ve gonillda~lanrun
Baba ilyas ve Baba ishak'lann yolunda gittigini gostermektedir. Bir ~ey da-
ha var: Belki de Ahi Evren Hace Nasirii' d-din daha hayatta iken onun tasar-
rufunda bulunan Konya' daki Hanikah-i Ziya ve Hanikiih-i Lala Konya'daki
miiritlerden alnup, Hiisarnii'd-din <;:elebi'ye verihnek istendi. Bunun iizeri-
ne feveran gostererek isyan bayraguu ac;h. Nitekim Eflaki'nin ifadesinden
de bu ~eyh, yani Ahi Evren ~eyh Nasirii'd-din daha hayatta iken Mevlilna
"he~ehrim" dedigi Vezir Tacii'd-din Mu'-tez'i araya sokarak Sultan'dan
(IV. Riiknii'd-din Kt11c; Arslan) bu iki Hanikiihm Hiisamii'd-din <;:elebi'ye
verihnesine clair fermarun c;oomlnu~ oldugu anl~tlmaktadrr. Ancak Hiisa-
mii' d-din'in posta oturma merasimi Ahi Evren'in Oliim haberinin Konya'ya
geli~inden iic; giin sonra vaki ohnu~tur.

Tarihc;i Kerirnii'd-din Mahmud el-Aksarayi'nin ortillii olarak bahsettigi


ve Ahi Evren ve arkada~Jarnun oldiirilldiikleri Krr~'deki isyan ve katliam
olayrna diger Anadolu Selc;uklulan devri tarihc;ilerinin hic;biri yer vermedik-
Jeri gibi, Mevlevi yazarlar da -biraz ileride soz konusu edilecegi iizere -
Mevlilna'run oglu Alaii'd-din <;:elebi de bu katliarnda oldiirilldiigu halde hic;-
bir surette bu olaydan bahsehnemi~lerdir. Ancak Mevlana'run diger oglu Sul-
tan Veled karde~inin Oliimii miinasebetiyle yazch~ bir rubaide "Alliu'd-dfn'in
yastyla ay karaya burnndu, Gune~ ve gokyuza ba~lanna kiil serptiler"501 demekte
ve karde~inin oliimii srrasmda ay tuhtldu~a i~aret ehnektedir. Ayru ~ekilde
"Menaktb-i Ahi Evran"rn yazan da Ahi Evren 'in oliimiinden bahsederken:
"Ay tutuldu yahttstm virmedi
Kimsene ytldtz t~tgm gormedi" 502
diyerek Ahi Evren'in Oliimii srrasmda ay tutuldu~u kaydediyor. Bu iki
yazann birbirinden habersiz olarak Ahi Evren ve Alaii'd-din <;:elebi'nin 61-

soo Agaz il encam, BurSil eski eserler Ktp. {HUseyin <;elebi Klsnu) nr. 1184, yp. 198a.
50t Divan-i Sultan Veled, N~r, F. Nafiz Uzluk, Ankara 1941, s.571
J,;S h"- .1..:;..:. ._s_,... j l Jfi J""' J:UJ...S.\..i. .Jtt"' .J ~_)ir.
J.fi .>l"> r' ~.y..~ J..f. ..H" 1...~~ ...s~ wl.t+.ui..U:!I
502 Menakib-i Ahi Evran, N~r. F. Taeschnar, Wiesbaden, 1945, s.l8.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 207

diikleri giiniin bir Ay tutulmas1 olayma tesadill ettigini belirtmi olmalan


bir ger~egm ifadesi olmahdrr. Buna gore 10 Receb 660 (31 MaYlS 1262) tari-
hinden biraz once olmii oldugu sonucuna vard1guruz Ahi Evren'in vefat
tarihi yll ve giin olarak da astronomik bir hesaplama ile tesbit edilebilir dii-
iincesiyle istanbul Fen Fakiiltesi Astronomi Boliimii yetkilileriyle goriitiik.
Rahmetli Do~. Dr. Tank Gokmen Bey I Nisan 1261 (27 R. Evvel 659) giinii
par~ah bir ay tutulmasmm vaki oldugunu ve bu Ay tutulmasmm Tiirki-
ye' de goriildiigunii ellerindeki a!manaklardan tesbit ettiler503 Kendilerine
burada teekkiir etmeyi bir bor~ say1yorum. Biiylece yukanda bir yllhk za-
man i~inde smrrlad!guntz Ahi Evren'in vefat tarihi bu astronomik hesapla-
ma ile hem te'yid edilmi, hem de giin olarak belir!enmi oldu. Aynca Mev-
lana'run oglu Ah1ii'd-din <;:elebi'nin de Ahi Evren ile birlikte Krrehir'de iil-
diiriildiigune dair goriiiimiiz de dogrulanrm oluyor.

lii. HALK RivAYETLERiNDE AHi EVREN'iN OLUMU


Ahi Evren Hace Nasirii' d-din'in iildiiriilmesinin, Anadolu' da Ahi ve
Tiirkmen ~evrelerde derin iiziintiiye sebep oldugu muhakkakhr. Onun
"Mentlhic-i seyfi", "Mettlli'ill-iman" ve "Tabsira" ad!anndaki ii~ eserini vefa-
tmdan hemen sonra, yani 10 Receb 660 (31 MaYlS 1262) yllmda Denizli'de
(Ladik) yani Denizli ve <;evresindeki Tiirkmenler arasmda istinsah eden
Konyah Ali b. Siileyman b. Yunus'un onun vefatmdan duydugu ac1y> ifade
etmesi504 Tiirkmenlerin onun iiliimiinden duyduklan ac1ya terciiman oldu-
gunu gostermektedir. "Meniiktb-i Ahi Evren"de 505 U aa~daki beyitler de
onun iiliimiinden duYlllan iiziintiiden izleri muhafaza etmektedir.

503
Oppolzer.. Cannon der Finsternisse, Blat No. 118.
"' Halet Ef. ilavesi (Silleymaniye) Ktp. nr. 92, yp, !a.
505
Franz Taeschner tarafmdan (Gii.lscherls Mesnevi auf AcJti Evren den Heiligen von Krrschehir Und
Patron der Turkischen Zunfte, Wiesbaden 1955)n~redilen bu eser Ahmed Gill~'ye mal edil-
mektedir. Oysa G~ Mevlevi'dir ve Mevlilna'ya derin sayg1 duymaktadir (Bk. Gill!Ohri,
Manttka't-tayr, N~r. A. Srrn Levent, Ankara 1957, s.14.). BOyle olunca tabii olarak Ahi Evren'e de
muhalif olacagrrtdan bu Menalab-rulme'nin onun tarahndan y~ olmast mfunkii.n degildir.
A Srrn Levent de bir ba~ka cihetten miitalaa yfuiiterek bu menaklb-nfune'nin G~ehri tarafm.
dan yaziliru~ olmayacaguu ileri sfum~tiir (Bk. ManhkU't-tayr OnsOzii, s.l3). Aynca Ahi Evren'in
Mogollarla ve Mogol yanhst yOnetimle miicadelesine ~thk Gillehri'nin "Felek-ndme" adh
eserini Gazan Mahmud Han'a itha etmesi, onun Mogollarla ho:;; ~kiler ic;inde oldugunu ve
Ahi Evren'e kar~t olacaguu gOsterir. Durum Oyle gOsterfyor ki, Nurud-Din Caca ve oguiJ.an Ktr-
~hir ve ~evresinde Mevlevili~ yaymak ve bOylece Ahi ve Tiirkmenler'in o bOlgedeki niifuzunu
kmnak maksadtyla Silleyman-i Tiirkmen ve Ahmed Gill:;;ehri gibi me:;;ayihi oraya gOtiirm~ ve
himaye etmilerdir.
2 0 8 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikail BAYRAM

01 gice kim diinyeden gideridi


Ahiret miilkine seyrideridi.
Ay tutuldu yahl!smt virmedi
Kimsene ytldtz t~tgtn gormedi.
lrtesi kim resmuruldu mateme
Oliimii od Safl! kamu aleme
Matemi halktn yiiregin tagladt
Yir ii gok anm yasmdan agladt.
Eskiden beri siyasl entrikalar sonucu veya mazlum olarak oldiirillen
kiiler ozellikle mutasavvlflar olmutur. Bu kiilerin baghlan olan miiridler,
eyhlerinin oliimiinii esrarengiz bir bi<;irnde yorumlaiiU, bazen de oldiigu-
ne inanmak istememiler ve bu inan<;lanru yaYIIUlardrr. Mehur Hiiseyin b.
Mansur el-Hallac (309 /921) bir Kannati dalsi (febligci) oldugu halde Abba-
siler tarafmdan idam edilmi, oldiiriilmesi ile ilgili Siinni Miisliimanlar bile
pek <;ok esrarengizliklere inanrrulardrr. $ihabii'd-din Siihreverdl el-Makrul
(587 /1191), $ems-i Tebrizl (645/1247) ve daha pek <;ok sofinin oldiiriilmele-
riyle ilgili <;eitli haberler ve inarular yayJ.!IIUtrr. ite Ahi Evren $eyh
Naslrii'd-din Mahmud'un oldiiriilmesi olayt da halk arasmda bu tiir soylen-
tilere yo! a<;IIUtrr. Bu soylentilerin mevcudiyeti de Ahi Evren'in eceliyle de-
gil mazlum olarak Oldiiriildiigiinii gostennektedir. W. Ruben, Ahi Evren'in
oldiiriilmii oldugunu bilmedigi halde Krrehir'de halk arasmda yaayan
Ahi Evren'in, Oliimii ile ilgili baz1 inarulan derlemitir506 Ahi Evren'in 01-
diiriilmesi olaytndan baz1 hatrralann bu halk inarulan arasmda giiniimiize
kadar yaadiguu gonnekteyiz.
Halk arasmdaki soylentilere gore Ahi Evren arkadalan arasmda bu-
lunurken ejder olup bir tam altma ginnitir. Bugiinkii tiirbesi bu tam bu-
lundugu yerde yapiiiiUh27 Gene bir baka soylentide oyle deniyor "Bu
giin onun tiirbesi kazilacak olsa dahl kemiklerine tesadiif edilmeyecektir.
<;:iinkii o normal bir insan gibi olmii degil, birdenbire gozlerden kaybol-

506 W. Ruben'in bu konudaki eseri, Rahmetli Hocam Abidin ltil tarafmdan. "K1 ~ehir'de Dikkatimizi
c;eken San'at Abideleri" ad1yla Almanca'dan Tiirkt;e'ye terciime ed~tir. Bk. Belleten, Ankara
1947, XI, 601-640.
507 Aym makale, 636--637
Ahi Evren-Mevlfinfi Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 209

mu~tur" 508 Bu haber Nuru'd-din Caca'run Krrehir'e girip isyanct!an kth~


tan geqrdigi srrada 90 yamda olan Ahi Evren'in kim vurduya gittigini. ve-
ya sava enkazt arasmda kayboldugunu dtiiindiirmektedir. Zira 90 yam-
daki g(i~s(iz bir ihtiyarm kim vurduya gitrnesi ihtimal dahilindedir. Efla-
ki'nin, onun cermet ehli'nin okuna hedef olarak Oldugiinu soylemesi509 de
Ahi Evren'in sava srrasmda kim vurduya gittiginin ifadesi ohnahdrr. Belki
de devlet yanhst olanlar boyle bir imaj yaratarak su~lulan gizleme cihetine
gitmilerdir. Biraz sonra bu halk inantlarma tekrar donfrlecektir.

1Y. MEVLANA'NIN BU OLAl'LAR i(;iNDEKi ROLU VE TUTUMU


Bu tarihi olaylan sunduktan sonra Mevlana Celalu'd-din'in bu olaylar
kar~ISmda tavnrun ne oldugunu gorelim. Oglunun da bu olaylar i~inde bu-
lundugunun ortaya ~tkrnast, haliyle Mevliina'run da bu olayla yakmdan il-
gili oldugunu dfrfrnrnemizi gerekli kthnaktadrr. ~agtda da gorfrlecegi
iizere ozellikle DfVIin-i kebir' de bu konu ile ilgili ~ok iirler soyledigi. gorfrl-
mektedir. Zaten bir air olarak kendisini ilgilendiren konularda belli bir ta-
vrr sergilemesi tabii olandrr. Bugiine kadar bu alanda ~allffil olanlarm bu-
nu fark etrnemi olmalan dogrusu acayibime gidiyor. Oysa Krrgehir'de
meydana gelen bu olaym safahatrru Mevlana'run eserlerinde bulabilmekte-
yiz. ~imdi Mevliina'run bu olaylan anlabITU ve bu olaylar kargiSmdaki tep-
kisini giirelim. Bu tesbitlerin yukanda anlablan tarihi olaylar i~in birinci el-
den kaynaklar oldugunu unutrnamak Iiizrmdtr.
Mevliina CelalU'd-din, Ahi Evren Hace NasirU'd-din'in oldiirfrlmesin-
den duydugu memnuniyeti ifade eden 45 beytlik uzunca bir iir yazmt-
hr510. <;:ok uzun oldugu i~ bu iirin tamamuu burada vennekten sarf-i na-

zar ediyoruz. Ancak U kadanru soyleyeyim: Mevliina burada bu muhalifini


Mar, Ejder, Hace, Ahi (Feta), Feylesof gibi kelimelerle anarak onun kimligini
a~ddamakta ve kendisine gore onun kotfrluklerini stralamaktadtr. Onun na-
si! 6lduruldugiinu de tasvir etrnekte ve unlan soylemektedir: "Kibirle do/a-
wken bela okunun kendisine isabet etmesinden, magrur ba~t yukanda dolawken
ba1ma gelen/erden bihaberdi. Kesesi a/tm ve giimii~ doluydu, eli opiiliiyor, ayagma

508
Aym makale, 637.
'" M<nak!bu"Iarijin, I, 558.
510
Divan-i kebir, s.9-10/27.
210 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

secdeye kapanryorlard1. Havada dolawken kanadma ok isabel elli. Kendisine isabel


eden okun darbesiyle iki biikliim yere kapandl, sfiraya lululmu~lar gibi wpmd!, hi-
nil! ile Oldii gitti" Muhtemelen Mevlana anun oliirn am ile ilgili bilgileri Emir
Nuru' d-din Caca' dan ~hr.

a. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din ile Alau'd-din t;elebi'nin


K'f"ehir'e Gitmelerl
Ahmed EfHiki, Vezir Nas!rii' d-diil'in adamlan vas1tastyla ~ms-i Tebri-
zi'yi katlettigini ve Mevlana'run aglu Alaii'd-din <;:elebi'nin de bu ~te
onemli bir ral iistlendigini yazmaktadrr~ 11 F. Sipeh-salar da Alaii'd-din <;:e-
lebi'nin bu i~te <;ak onemli ralii bulundugunu ve anun bu ~e girmesinin se-
bebi alarak da Mevlana'run <;ak giizel aldugu rivayet edilen ve heniiz anbe~
ya~mda alan Kimya Hatun admdaki cariyesinin ~ms-i Tebrizi ile evlendi-
rilmesini gostermektedirm. <;:iinkii A. <;:elebi, Kimya Hatun'la evlenmek is-
tiyardu. Kimya Hatun da anu seviyardu. Onlar birbirlerine a~lk idiler.
~ms-i Tebrizi'nin Magal yanhs1 bir siyasi tutum i<;inde bulunmas1 ve Mo-
gollarla te~rik-i mesai i<;inde faaliyet gostermesi, a giinlerde vezir alan Hace
Nasirii'd-din'in yani Ahi Evren'in i<;lerinde A. <;:elebi'nin de. bulundugu
adamlan vas1tas1 ile ana suikast diizenlemesine sebep aldugu anla~!lmak
tadrr. Ahi Evren Hace Nas!rii'd-din'in ~ms-i Tebrizi'yi oldiirtmesinden he-
men sanra vezirlikten azled~, miitaakiben Kanya'yt terk etmek zarunda
ka~ ve ~ehir'e gitmi~tir. Mevlana'run aglu AJ.aii'd-din <;:elebi de anun-
la birlikte Kl.~ehir'e gidip yerle~~tir. Onun i<;in Ahmed Eflaki, A.<;:ele-
bi' den ~ehri (~ehirli) diye soz e~tir. Hatta Eflaki' den A. <;:elebi'nin
agul ve tarunlanrun da Krr~de ikamet etmekte alduklanru 6greniyo-
ruz513. Burada ozet alarak anlatbgtffi bu alaylann Mevlana'run eserlerinde
in'ikas buldugunu goriiyaruz. Bu ciimleden alarak aglu Aliiii'd-din <;:ele-
bi'nin Ahi Evren'e (Y!lana) bir ba~ka ifade ile Hace Nasirii'd-din'e uymamast-
ru ve ana ka~ulup gitmesini engellemege <;~~hr. Bir gazelinde agluna hi-
taben bu alayt ~oyle dile getirmektedir. Bu gazelin terciimesini sunuyaruz.

511 Menakibu'l-drifin, II, 133.


s12 Menakib-i Hz. Hudavendigdr, s.17B; lbtida-name, s.61-64.
513 Menakibu'l-drifin, I, 416; II, 285.
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 211

"Ey sevgili, hata ettin bir baka sevgiliye koulup gittin. lini btraktm, bir
ba?ka i tuttun"
"Yilz defa seni bagzladtm, seni sana giisterdim. Ey kendini begenmi, bir ba-
ka yone gittin."
"Sana yilz defa ogilt verdim, sana batan dikeni pkardtm. Gill bahresinin lay-
metini bilmedin, yine dikenlerin irine girdin."
"Dedim sen bir baltksm, ytlanla niye arkadasm? Ey yanlt i yapan yine yt-
lana koulup gittin."
"Egri mekik gibi iirgilciiniln elinde yiiz argac1 kopardm, baka bir argaca gir-
. "
dm.
"Diyordun lei, seni dostluk magarasmda gormilyorum. 0 dost magaradad1r
fakat sen baka magaraya girdin."
"Ayarm degimedikfe, rengin bozulmadtkfa benim pazarzm1 gordilgiin ha/de
ba?ka bir pazara gittin"514

Bir b~ka yerde de gene bu muhalifini Hace, Pelid, Necis, Habis gibi
stfatlarla anarken gene oglu Alaii'd-din <;:elebi'ye hitap ederek "Senin gon- .
liin ralan yarin ytland~r" J. Jil.> ~ ~.;t.."demektedir515 Bir ba~ka ~iirinde de
oglunun gidiinden duydugu iiziintiiyii dile getirmektedir. Bu ~iirin ilk
beyti ~iiyledir: "Ey benim cammda yeri olan sen nereye gittin. Evde mi kaybol-
dun, yoksa hroa ve hevesine mi uydun?" Bu ~iirin bir beytinde de bu gidi~in
<;ok ani oldugunu ifade etmekte ve ~iiyle demektedir: "Saba yelimiydin de o
kadar rabuk gittin. Gill kokusu.gibi saba yeliyle gittin" Ayru ~iirin son beytinde .
daha dokunakh bir ifade kullanmakta ve ~iiyle demektedir: "Ey bu evin efen-
disi ve bu evi aydmlatan kandil, boyle bir evde kalmaksana agzr m1 geldi de giigiln
tavanma pktm?"516

b. Mevlana Oglu Alau'd-din (:elebi'yi Dondunneye {:al'Jyor


1261 (659) yilirun Ramazan aymda Riiknii'd-din Kill~ Arslan, Hillagu
Han'm me~uru ile Sel~uklu tahtma oturdu. Gene Hulagu Han'm me~uru
ile Muinii'd-din Silleyman, pervane; Ta'cii'd-din Mutez, vezir; Fahrii'd-din

s~t Divant kebir, 2588/4.


515
Divan-t Kebir, 1211/3.
~ 6 Divan-i kebir, 784/2587.
212. _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

Ali, sahip ve Hahroglu ~refii'd-din, emirii'l-iimera olarak Almcak No-


yan'm gozetiminde goreve balad!lar. Anadolu'nun bin;ok ehirlerinde Mo-
gol yanhs1 bu iktidara karl Ahi ve Tiirkmen ~evreler isyan balathlar 517
Ktrehir'de de Ahi Evren Hace Nasirii'd-din ve ~evresindekiler isyan bay-
ra!;I a~hlar. Bu isyaru bashrmaya Mevlanii'nm miiridi Mogol as1lh Cacaoglu
Nuru'd-din memur edilmiti518 Bu isyanm detay:t ileride sunulaca8J.ndan
burada klsaca deginiyoruz. Burada soylenmek istenen Udur:
Mevlana Celalii'd-din bu isyanm bashrllimdan once oglunun aile oca-
!;Ina donmesini saglamak i~in Alaii'd-din <;:elebi'ye ii~ mektup yazrmhr519
Bir mektup da o zaman Klrehir Emiri olan Seyfii'd-din Tugrul'a yazarak
oglunun aile oca8J.na donmesini saglamas1 i~in ona istirhamda bulunmak-
tadtr520. Oglunun hayatuun tehlikede oldu8J.ffiu biliyor ve onu kurtarmaya
~ahtyordu. ite bu srrada ogluna hitaben bir iir de yazarak bu kritik duru-
mu ifade etmekte ve oglundan donmesini 1srarla istemektedir. Mevliina'nm
bu gazelinin terciimesini sunuyoruz:
"Ey can, gurbet il/erde daha ne kadar duracaksm, don gel arllk. Daha ne kadar
peri~anltk (ekeceksin?"

"Sana yuz mektup gonderdim, yuz yol gosterdim. Ya yolu bilmiyorsun yoksa
mektubu mu okumuyorsun?"
"Eger mektubu okumuyorsan, mektup kendini sana okutur. Eger yol bilmi-
yorsan yol bilenin penresindesin."
"Geri don, runkii o mecliste senin ktymetin bilinmez. Yuregi Ia~ kesilenlerle
oturma. Cunku sen benim soyumun incisisin."
"Ey goniilden ve candan germi~, dunya tuzagmdan kurtulmu~. Geri don,
runku sen ~ahin soylusun."
"Hem susun hem durmadan su anyorsun. Hem arslan hem ceylansm ve sen
on/ardan daha iyisin. "521
Goriildiigu iizere "Divan-t kebir" de devrin olaylarma llk tutan ve o
olaylar i~erisinde yaz!lan pek ~ok iirler bulunmaktadrr. Mevliina bu iirde

517 Milsameretii'l-ahbar~ s.73-74.


sts Ayru eser, s.75.
5t9 Mektuplar, terc. A. GOlpmarlt, s.16-17,101-102.
szo Mektuplar, s.41.
S2t Divan-t kebir, s.780/2572.
Ahi Evren-Meviana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ __;__ _ _ 213

oglunu Ahi Evren'den ayrrmaya c;ahrnaktadrr. Bugiine kadar Mevlana ve


<;evresi hakkmda aratrrrna yapanlar bunu fark e~ degillerdir. Devrin ta-
rihini aratrranlar da Mevlana'run ve c;evresindekilerin yazdildan eserler
devrin sosyal ve siyasi olaylan ic;in tarihi beige niteliginde oldugunu diiii-
nemernilerdir.

c. Abi Evren Hace Nasirii'd-din ve Alau'd-din (;elebi'nin


Olduriilmeleri
Yukanda da goriildiigu iizere Mevlana'run biitiin 1srarlanna ragmen
Alaii'd-din <;::elebi'nin donrnedigi ve Ahi Evren'den aynlrnad1g. anlailinak-
tadrr. Yukanda geni olarak ac;ildand1g. iizere Ahiler, Anadolu'da birc;ok vi-
layetlerde oldug.. gibi Krrehir' de de IV. Kille; Arslan iktidanna ve uygula-
malanna karI isyan balatblar. Alaii'd-din <;::elebi de Ahi Evren'in yanmda
bu isyanda yer alrnltrr. Krrehir'deki isyaru bastrrrnaya rnernur edilen Nu-
ru'd-din Caca, ordu ile Krrehir iizerine yiiriidii. Buradaki isyancrlan karni-
len klhc;tan gec;irdi. Ahi Evren ve Alaii'd-din <;::elebi de bu isyanm bastrrlh
s1rasmda .6ldiiriildiiler522 "Diviin-z kebfr"de Mevlana'run bu olayla ilgili ola-
rak siiyledigi iirler bulunmaktadrr. Mevlana Celalii'd-din, Hace Nasrrii'd-
dln'in iildiiriiliiii rniinasebetiyle 45 beyitlik bir rnanzurne yaziDltrr. Mev-
lana burada kendince Hace'nin kotiiliiklerini srralarnakta ve bu kotiiliikle-
rlnden dolay. bir belaya rniistahak oldugunu bildirrnektedir. Bu rnanzurne-
523
nln iinernli giirdiigurniiz birkac; beytinin terciirnesini sunuyoruz
"Bizim aramzzdaki Hace'nin ayagz ramura batmz~, ben onun halini sana anla-
tayzm, sen de izaca el- kaza ayetini oku."
"Ey ba~z diinmii~ Hace, ii~zklarla alay ediyordun, kendi sersemligin ile Allah
ile gilre~e tutu~ tun"
"Ciimertligin bir afeti var, o da feta'nm (Ahi'nin) kibre kapzlmaszdzr. Vehim
onu maraza ugraltr, dilencilerin dalkavuklugu gibi."
"Firavn ve fleddad olmu~sun. lri gaz dolu bir tuluk olmu~sun. Karmca iken
yzlan olmu~, o yzlan imdide ejderha oluvermi~."

522
MUsameretU'l-Ahbar, s.74. Bu konu hakkmda g~ bilgi i9n bkz. Ahi Evren ve Ahi Teildlatr'nrn
Kuruluiu, s.102-113.
523
Divan-r kebir, s.9-10/27.
214 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

Buradaki ikinci beytte Mevlana iinernli bir olaya telmihte bulunmtltur.


Burada olaYI ktsaca hulasa ehnek gerekirse Udur: Sadru'd-din-i Konevi,
Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'e bir mektup yazarak "el- Mile/ ve'n-nihal" adh
eserin sahibi Tacii' d-din-i $ehristani'nin "ei-Musiir111l" adh eserinde ibn Si-
na'ya bazt konularda (yedi meselede) itirazlar yiinelttigini, diitiigu hatala-
nru dile getirdigini ve ona reddiye olarak yazdtgt esere onunla giiree tutu-
mak anlamma gelen "ei-Musiiraa" adt verdigini yazffiltrr. Bunun iizerine
Hace Nasirii'd-din giireenle giiree tutumak anlamma gelen "ei-Musiiraa-
til'l-musiiri"' adh bir eser yazarak $ehristani'ye reddiye yaZffil ve $ehrista-
524
ni'ye kart ibn Sina'Yl savunmutur Burada tarbma konusu olan mes'e-
lelerden biri de ihni mes'elelerin tahkikinde "Ak"m yeri ve degeri konusu-
dur. Mevlana bu beytte "Ey Hace sen akma dondun. A.zklan alaya aldm: Ken-
di sersemliginle Allah'la guremege kalktm" derken ite bu olaya iarette bulun-
mu ve Hace Nasir'e muhalif oldugu meselelerden birini giistermi ohnak-
tadrr.
"Ey eli ayagz olan Hace, kaza ve kaderle ayagm kmlmz~ttr. Sen ~ok gonuller
kzrdm, cezan kar~ma pktt ve be/am buldun." derken de yukanda bahsettigimiz
Ahi Evren'in iildiiriilmesi olaYJna iarette bulunmutur. Hace'nin ve oglu
A. <;:elebi'nin iildiiriilmesinden ktsa bir zaman sonra kaleme aldtgt anlauan
bir iir daha siiylemitir. Bu iirde Ahi Evren Hace Nasrrii' d-din'e eek, og-
luna da iikiiz diyerek onlann iiliimlerini iiyle anlahnaktadrr525
"Nerede eegim benim, nerede e~egim benim? Ge~en yzl oldu o eegim, Allah'a
~ilkilr ki 0 oldu, ba~zmm agnsz dindi."

"cJkuz de Olduyse varsm olsun, gam yemem. 0 okilzde ve okuzun karmnda


(fitratmda) benim o gilzel anber kokum yoktur."
"Dkuz ve e~ek giderse gitsin, iki cihanda ebedi olsun, dilberim benim dilberim
benim."
"Eegimin kulagmda kilpe var, e$ek kulagmda altm kupe, yazzk oldu vah altz-
mma, vah altmzma."

524
Hace Nasirii'd-din'in bu eserinin bir niishas1 Ayasofya (Siileymaniye) Ktp. nr. 2358 deki
Mecmuata'r-resailin lb118a yapraklanndachr. Bu konuda geni~ bilgi ic;in bkz. Mikill Bajram,
Ibn Sina ve Ahi Evren, ibn Sina'ya Annagan, Ankara 1984.
525 Divan-t kebir, s.549/1813.
Ahi Evren-Meviana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - - " - - - ' - - 2 1 5

"Ba$. reker faialt yo! yurilmez, naz eder arpa yemez. Giibre ytgmmdan ba$kn
hirbir hizmeti olmadt bana."
"Bir iikiiz var gokyiiziinde, bir digeri yerin altmda. Bu ikisinden kurtulursam
talihim aplmt$ olacak."
"E$ek pazanna gittim, bu tarafa o tarafa balandtm. E$ege ve e$ek sahibine
bakmaktan tiksinti duydum."
"Biri dedi ki; e$egin iildii, burada bir e$ek var, gel onu al. Ona dedim: Sus ar-
kada$, bana hep engel olan e$ek degil miydi?"
Alaii'd-din <;:elebi, bir Ahi muallimi ve sadr (ba~ miiderris) idi. Mevla-
na ogluna yazdtgt mektuplarda ona bu unvaru ile hitap etmektedir. Nitekirn
"Divan-t kebir" de ogluna hitaben yazdtgt bir ~iirde gene ona Sadr demekte-
dir. Bu ~iirin ilk beyti ~oyledir:
"Sen her ne ialdar sadr'sm ve meclisin ba$tStn, faialt benlikten kurtulamadm
ve orada mahpussun. "526
Oldiiriilmesinden sonra Alaii' d-din <;:elebi'nin cenazesi Konya'ya geti-
rilmi ve Mevlana oglunun cenaze namaz1n1 ktlma~hr 527 Aluned Efllli,
Konya'dabazt ayak taknru insanlann Mevlana'ya muanz olan zat yani Ahi
Evren i~in gtyabmda cenaze namaz1 ktldlklailnl yazmaktadrr528 A. <;:ele-
bi'nin cenazesinin de Emir Nuru'd-din Caca tarafmdan Konya'ya getirildigi
anla~tlmaktadrr. <;:iinkii Nuru' d-din Caca Krr~ehir' e gitmeden once MevH\-
na'yt ziyaret ettigi gibi Krr~ehir isy= bashrdtktan sonra Konya'ya ge!ince
de Mevlana'yt ziyaret etmi~ ve Mevlana'ya Haa Bekta~ hakkmda bilgi ver-
mi~tir. Bu sohbet srrasmda Mevlana kendisine anlat:tlan Hac1 Bekta~'m bir
kerarnetiyle ilgili olarak Hac1 Bekta~' a '0 baciSI kahpe' diye hitap ederken
de Ahi Evren Hace Nasrrii'd-din'in kartSI olan Fatma BaCl'yt kastetmektedir.
<;:iinkii Haa Bekta~'m Fatma BaCl'yt kendisine bact edinerek himayesine al-
dtguu kaynaklar yazmaktadrr.

526
Divan-t kebir, s.950/3128) _
'" Menakilrn'l- Arifin, l, 85; Mev!ana Celaleddin s.93; Ahi Evren Hace Nasiru'd-din Mahmud ne
Alau'd-din c;:eiebi'nin oldiirillmeleri olay:t ile ilgili g~ bilgi i9n bkz. Ahi Evren ve Ahi Telkilil-
tt'nm Kurulu~u, s.97-110.
'" Menakilrn'l-Arifin, I, 558.
216 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

d. Alaii'd-Din {:elebi'nin Mirasz Ve Mevliinii


EfH\ki'nin anlathgma gore Sultan IV.Riiknii'd-din Kth~ Arslan ba~lan
gt~ta Mevlana'ya miirid olup onu kendine baba edinmi~ken sonradan mii-
ridleri insan yiizlii ~eytanlar olan Baba Merendi adh Tiirkmen bir ~eyhle ve
miiridleriyle taru~~.Mevlana'nm da bulundugu bir toplftnhda Sultan bu
~eyhe iltifat edip onu kendine baba edinince Mevlana'yt giicendirm~, bu-
nun iizerine "Oyle ise biz de ba~ka birini kendimize ogul ediniriz" deyip toplan-
hyt terk ehni~tir. 529 Nitekim bu olaydan bir siire sonra Pervane Siileyman ile
Vezir Tacti'd-din Mu'tez, Mogol Noyaru Almcak ile ittifak edip sultaru Ak-
saray'da oldiirmii~lerdir. 530 Sultanm Tiirkmen ~evrelere az1cik meyli oldii-
riihnesine yeter bir sebep ohnu~tur.
Eflaki bu olayt Sel~uklu Devleti'nin ~ sebebini izah sadedinde an-
lahnaktadrr. Yani Eflaki'ye gore devlet adamlannm Tiirkmen ileri gelenleri-
ne deger vermeleri Sel~uklu Devleti'nin y!lah~rm hazrrlarm~hr. Eflaki'nin
bu tesbiti ~iiphesiz dogrudur. Ger~ekten de XIIT. asnn son ~eyregmden iti-
baren Tiirkmen beylerin bulunduklan bolgelerde Tiirkliik iilkiisiinii benim-
seyip desteklemeleri, kendilerini gii~lii bulunca da istiklallerini ilan ehneleri
Sel~u Devleti'nin sonu oldugu gibi, Mogol emperyalizminin de ~ok~ii
nii hazrrl~hr. A.Eflaki'nin bu durumdan rahats!Z olup iiziintiisiinii ifade
ehnesi Mevlevi ~evrelerin zihniyetini ve siyasi tercilllerini yans1hnakta ve
Tiirkmen ~evrelere ka~1 menfi tutumlanru a~ik bir bi~imde ortaya koymak
tadrr.
Burada A. Eflaki'nin Baba Merendi dedigi zat Hace Mecdii'd-din Me-
rendi' dir. Tiirkmen ~evrelerin Baba Merendi diye and!klan bu ki~i Krr~ehir
kad!SI idi. Zira Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Krr~ehir' den Sadru'd-din Ko-
nevi'ye yazd1gt bir mektupta ondan Kad1 Mecdii'd-din Merendi diye bah
sehnektedir Rahmetli A.Golpmarh bu zahn kimligini tespit edememi~tir.
531

"' Menalabu'l-Arijin, I, 147.


530 N. Kaymaz, Pervane Muinii'd-dfn SUleymo.n, s.lll-112.
531
"Sadri.i'd-din Konevi ile Ahi Evren ~yh Nasirii'd-din'in Mektuplamast", S. (i. Fen-Ed. Fak.
Edebiyat Dergisi, sayt: 2, Konya 1983, s.SS. Bu kach Baba Merendi'nin bir oglu oldugtmu da MU-
sameretu'l Ahbar'dan (s.306) ogreniyoruz.Knhir ve ~evresinde miilkleri ve bir ham bulundu~
vakfiyelerden anla~IImaktadrr. Bkz. Ahmet Temir, Ktr~hir Emiri Cacaoglu Nuru'd-din'm 1272
tarihii Ara~-Mogolca Vakfiyesi, Ankara 1959, s.28, 34. Burada bu zat ~hri (~ehirli) diye
nisbetlend~tir.
Ahi Evren-Mevrana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 217

Mevlana oglu A.<;:elebi'nin iildiiriilmesinden sonra oglunun mirasmm


payla~!lmasi hakkmda bu Kad1 Mecdii'd-din-i Merendi'ye bir mektup yaz-
.. .. .. 532
nu~ gorunuyor.

<;:unkii mektupta A. <;:elebi'nin miras1 ve taksimi siiz konusu ediliyor.


A. <;:e!ebi'nin zengin oldugu anla~1hyor. <;:iinkii o daha iildiiriilmeden once
Mevlana ona hitaben yazd1j;l bir ~iirde ondan hayatmm hakkmm kar~Ihg,
olan borcunu iidemesini istemekte ve ~iiyle demektedir: 533
.....a. _;l.ul.Ji.J_,.,
.::..... U;>_...~.; .:,~r'~ ,,~
"Eger Haysiyetin varsa, camnrn borcunu Ode ve eger iflas etmi$Sen miiflis
olarak don gel."
Durum iiyle giisteriyor ki Krr~ehir KadJSI Hace Mecdii'd-din Merendi
bir ~ekilde Mevlanii'Y' giicendirmi~ ve kizdrrmi~hr. Muhtemelen A. <;:ele-
bi'nin mirasmdan Mevlana'ya pay verme~tir. <;:iinkii Mevlana oglunu ev-
lathktan tard etmi~ti. Bu yiizden oglunun mirasma talip olamazd1. Bundan
dolaY' olmah ki Mevlana "Mesnevi"nin VI. cildinde Kad1 ile Cuha'nm yani
Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in kans1 arasmda g~en bir a~k maceras1 an-
latmakta ye burada Kad1Y', Cuha'Y' ve Cuha'nm kans1n1 alaya almakta, gii-
liin~ bir duruma sokmakta ve hakaret etmektedir'34 Buradaki Kad1, Krr~e
hir KadiSI Hace Mecdii' d-din-i Merendi'den ba~kas1 degildir. Cuha Hace
Nasirii'd-din, Cuha'nm kariSI ise onun ei Fatma Bac1 diye iinlenen Evha-
dii'd-din-i Kirmani'nin kizJ Fatma Hatun oldugu ortaya ~Ikmaktadrr. Ahi
Evren'in iiliimiinden sonra Fatma Bac1 bir siire bu Baba Merendi ve Hacr
Bekta~'m himayesinde kahmhr. 535
Bu hikiiyede de Mevianii iaret ve telmih bi~de Ahi ve Tiirkmen c;ev-
reler hakkmda iinemli bilgiler vermektedir. Burada bu konuya girmiyoruz.

V. OWURULMELERiNDEN SONRA AHi EVREN HACE


NASiRU'D-DiN VE ALAU'D-DiN <;Bumi
$iiphesiz Ahi Evren $eyh Na~irii' d-din Mahmud iildiiriildiikten hemen
sonra kendisine bir tiirbe yaphrilmi olamazd1. Pek muhtemeldir ki, devlete

532 Mektuplar, s.S0-51.


533
Divan-1 kebir, s.950/3128.
S3i Mesnevi, VI, 1115-1121.
535
Bkz. M. Bayram, Fatma Baa ve Baciyan-i Rum, Kenya 1994, s.23-32.
218 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

kart isyan srrasmda oldiirilldiigu i~in cenaze narnazt dahl ktlmmadan def-
nedilmitir. Nitekim Ahi Evren ile birlikte ehit edilen Mevlana'nm ogiu
Alaii' d-din c;:elebi'nin cenazesi Konya'ya getirilmi536 devlete kart isyan st-
rasmda oldiiriilmii, oldugu i~in Mevlana oglunun cenaze namazrm kt!ma-
mttrr537. Abdiilbaki GO!pmarh hocamiZ ile Mevlana ve etrafmdakiler iize-
rinde aratrrmalan ile temayiiz etmi diger aratmolann zannettikleri gibi
$ems-i Tebrizi'nin oldiiriilmesi olayma kanhgt i~in Mevlana oglunun cena-
ze namazrru ktlmaml degildir. c;:iinkii Mevlana, $ems-i Tebrizi'nin O!diiriil-
mesinden sonra Krrehir'e yerleen oglu Alaii'd-din-<;:elebi'ye ii~ ayn mek-
tup yazml ve bu mektuplarda ogluna kendisini affettigini, aile ocagtna
donmesini ve sevgili oglunu ozledigini yazrmtrr538 '. Halla bu mektuplar'
dan birinde, oglunun donmesini saglamast i~in Emir Seyfii' d-din'e539 yiiz
suyu dokmeye bile katlandigtru yaztyor540 Yukanda tesbit olundugu iizere
Divan-i kebir' de de oglunu donmeye ikna ehnek i~in miitaaddid iirler yaz-
ffiltrr. Bu iirlerde de oglunu affettigini ifade ehnektedir. Boyle olunca
Mevlana'nm, oglu Alaii'd-din c;:elebi'nin cenaze namazrru kt!mamasmm se-
bebi ancak Krrehir'deki isyan esnasmda oldiiriilmii olmas1yla izah edilebi-
lir. Bu aratmcilann diiiinemedikleri bir ey daha var. Alaii'd-din c;:elebi,
$ems-i Tebrizi'nin Oldiiriilmesi olaymda rol altrusa "Kalil" olmu olur. is-

536 Aiaii'd-din <;elebi'nin MevlW dergMundaki mezar kitabesi $evval a}'l sonlannda 660 (19-29
Eyltill262) tarihlidir. ~tiphesiz bu tarih Alati'd-din <;:elebi'nin oliim tarihi degil, belki mezar ki
tabesinin yaztld1gt tarihtir. Al<lii'd-d.in <;elebi'nin mezanrun Konya'da olmasma da aIlmama-
hdrr. <;Unkii o devirde cenazelerin uzak yerlere gOtiiriildiigiine slk slk rastlarur. SOz gelimi
Celalti'd-din Karatay S Ramazan 652 (28 Ekim 1254) tarihinde Kayseri'de oldtigti halde, tiirbesi
halen Konya'dadrr. Bunun gibi Omekler -;oktur.
"" Menakib iil-drifin, I, 85; Aynca Kr. A. Golpmar~, MevLlnJ Celdlii'd-din, istanbul1959, s.93; B. Fti
ruzan-fer, MevldnJ CeLllii'ddin, Trc. F. Nafiz Uzluk, istanbul1963, s.103.
"' Mevlana, Mektuplar, Trc. A. Golpmar~, 1stanbul1963, 16-17, 101-102. Abdtilbaki Golpmar~ Ho-
carmz bu eserinde Mevl.IDa'run, oglu Alaii'd-din <;elebi'ye mektu.plar yazdlguu belirttigi halde,
Alaii'd-din'in nerede ikamet etmekte oldugu Uzerinde hic;bir aclama yapinalilCjhr. Eflaki'nin
Alati'd-din <;:elebi'ye KlrOhri {KrrOooli) demesine bir anlam verilemedigi anla>lmaktarur.
"' Abdulbaki Golpmar~'run (Mektuplar, A~amalar klSiru, s.221) de, F. Nafiz Uzluk'un (Mektubat
i MevldnJ Celalii'd-din, indeks klsnu, s.169) da kimligini tesbit edemedikleri bu Emir Seyffi'd-dfu.
II.lzzti'd-din Keykavus dOneminde Ku~hir Emiri olup, Ahi Evren'in "Menahic-i Seyfi" adh ese-
rini sundu~ Emir Seyffi'd-din Tugrul'dur (Bk. Bursa Eski Eserler Ktp. (Htiseyin <;:elebi l<lsnu),
nr. 1184, yp. 60a). I. Alati'd-din Keykubad'm Haslanndan idi. Harput'un fethi srrasmda Keyku
b3d'm emri ile burc;lara sancagt diken bu emiri, Ibn Bibi (s.440) Emir Tugru.I diye ~hr. Emir
Tugru.I'nn Halife ffiNasrr 11-Dinillah'a kar1 ayaklanmalan basbrmak iizere Alaii'd-din Keyku-
bad tarafmdan yardun olarak gonderilen ordunun bamda Bagdad'a gonderildigi anlailmak
tadrr. Bk.lbnii1-Enceb, el-Camiii'l-Muhtasar. s.148.
540 Mektuplar, s.41.
Ahi Evren-Mrolana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - - 2 1 9

lam Hukuku'nda katilin cenaze namazt kilirur. Mevlana da, bu ftkhl kaideyi
bilmeyecek kadar cahil olamaz. Bu itibarla Mevlana oglunu bagi addettigi
i9fl oglunun cenaze namazffil ktlmadtgt anla~thyor. Zira baginin (devlete
ba~ kaldrran) cenaze namazt ktlmmaz.

Mevlana, Alaii'd-din <;elebi'nin cenaze namazffil ktlm~ olsa bile


bata Sultan Veled olmak iizere birileri onun cenaze namazffil ~lardrr.
Defnedildikten sonra kendisine mezar kitabesi yaz~trr. Bu giin Mevlana
dergahmda bulunan Alaii'd-din <;elebi'ye ail mezar kitabesi ~oyledir:
(l;lll J Jo.ll J:l4, U;iJWI J .w.JI .:,ll.l.. Clt.:...ll & lJ! ,..,.,. 1)!.'11 .~ rJ"'y.ll y....ll -'!Ji ,:,.
ftiJI..:;,U.. Js: .>;)AI dJ ~ J ~I .)c. """\S.JI AI ..,:0\!1 ~I ~I lJ!,..,.,. lJ!,..,.,.
-<;l..A... J ~ ....... Jl_,..!;
"Bu tiirbe Belhli Hilseyin oglu Muhammed oglu feyhlerin feyhi, a/imler ve arif-
lerin sultam Celalii'd-din Muhammed'in oglu merhum miiderris Altlii'd-din Mu-
lulmmed'e aittir. Allah Miisliimanlan onun bereketinden faydalandtrsm ve inayetini
ogluna tahsis etsin. 660 ytlmm fleuual aymm son giinleri ... (17-27 Eylii/1261)"
~uphesizbu tarih Alaii'd-din <;elebi'nin giin ve ay olarak oliim tarihi
degil. Cenazesinin Krr~ehir' den Konya'ya getirilip topraga verildigi tarihtir.
Oyle goriinuyor ki, Emir Nuru'd-din Caca Krr~ehir'deki isyaru bastrrdtktan
alh ay kadar sonra Konya'ya gelmi~ ve beraberinde A. <;elebi'nin cenazesini
Konya'ya ge~tir.
Mevlana'ya ragtnen oglu Sultan Veled karde~ine biiyiik bir sevgi ve
sayg:t duymaktadrr. Yukanda A. <";elebi'nin oliimiinden dolayt soyledigi bir
rubaisini nakletmitik. Bir ba~ka rubaisinde ise A. <;elebi'yi ~oyle vasfet-
mektedir. "Fazilet ve hilnerde A/ail'd-din efsizdir. Ruhlar aleminde gonlii aydm
idi. Oliim dalgast sahilden onu kaplt gotiirdU. {:Unkii ezelden onun cevheri deniz
gibiydi. 541 " Mevlana'run ogluna kar~t ha~in tutumu ~ok~a km~ olmah
ki, Eflaki, Alaii'd-din <;elebi'nin oliimiinden nice zaman sonra Mevlana'run
oglunun mezan ba~ma gittigini, ona dua edip ve onu ba~ladtgtru yazmak-
tadrr. Muhtemelen Eflaki bu kmamalan bertaraf etmek i~ bu haberi uy-
durrnlltur.
Aynca gerek Sipehsalar ve Eflaki gibi eski Mevlevi yazarlar ve gerek
son zamanlarda Mevlana iizerinde ara~trrma yapan bazt yazarlann Alaii'd-

su Divan-l Sultan Veled, s.577.


220 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikdil BAYRAM

din <;:elebi' de baz1 anonnal hailer bulundugu yolundaki iddialan ise, ta-
mamen yersiz ve meseleleri anlayamamaktan dogan bir ~tkJ.~ yolu arama
gayretidir. Oysa o devirde Mevlanil ve ~evresindekiler ve Ahi Evren ile <;ev-
resindekiler (Ahiler) birbirleriyle mlicadele halindeydiler. Bu mlicadelenin
siyasi, uki, din!, tasavvufi ve fikr! yiinlerini muhtelif makalelerimde yazrru~
bulunuyorum. Burada ~u kadaruu a<;iklamakta fayda giirtiyorum. Mevla-
nil'run dostu Hlisamii'd-din <;:elebi, ba~langt<;ta Ahi iken -ki Ahi Tiirk'iin
ogludur- Hanikah-i Ziya' dan do laY' Ahilere kiiserek Mevlilnil ve <;evresin-
dekilerin safma katilnu~h. Mevlilnil'run oglu Alilii'd-din <;:elebi de Kimya
Hatun meselesinden dola}'l babasma kiiserek Ahiler arasmda yer ahru~ ve
bir "Sadr" (Ba~ Mtiderris) idi. Bu kisa a<;iklamadan sonra gene Ahi Evren'e
diinelim.
Eflilki, Ahi Evren i<;in (Eflilki'nin ho~lanmadig. ~evrede) gtyabmda ce-
naze namaz1 k!lmdigma i~aret ehni~tir 542 Bugiin mevcut olan Ahi Evren
Tiirbesi'nin ilk defa ne zaman yap!ld1g. hakkinda kesin bir ~ey siiylemek
durumunda degiliz. Ancak ~u kadaruu belirtelim ki, baz1 halk in~lan Ahi
Evren'in iiliimiinden sonra -A~1k Pa~a(733/1332) zamanmda- giimiildiigu
yerin tesbit edilmesine ~ah~Ild1g. veya ona temsill bir makam yap!ld1g., bag-
hlanna da tesbit edilen yerin ger<;ekten onun medfun oldugu yer oldug.ma
inand1nnak ve biiylece onlarda psikolojik bir tahnin husule getirmek i<;in
kerilmetvilri baz1 haberler icad edilmeye <;al~Ildig. yolundadu. Bu haberler-
den birinde, bir araya gehneleri miirnkiin ohnayan A~Ik Pa~a, Ahi Evren ve
Nuru'd-din Caca bir araya getirihnekte ve ~iiyle denmektedir. Bu ii<; ~i
A~Ik Pa~a'run Tiirbesi'nin bulundugu yerde bir araya geldiler ve kendileri-
ne ebedl istirahat yeri olacak mevkii tayin ehnek istediler. 0 de geceyi sa-
baha kadar namaz l<Ihnak ve dua ehnekle ge<;irdi. Sabah olup da giine~
ufuktan dog.mca A~Ik Pa~a eline bir ok alarak havaya ath; ok gelip Ahi Ev-
ren Tiirbesi'nin ~a edilecegi yere dii~tii. At!lari ikinci ok da Caca Bey Ca-
mii'nin oldugu yere ve ii<;iincii, ok ise, A~Ik Pa~'nm kendi tiirbesinin yap-
lacag. yere sapland1543 Bu haber, Ahi Evren'in mezanrun yerini belirleme
<;~malanna A~Ik Pa~a'run da kahldiguu dii~iindiinnekle beraber, bugiin-
kii Ahi Evren Makarm'run (sadece tiirbe klsrru) ilk defa A~Ik Pa~a'run hayat-

"' Menakibu"hlrifin, L 558.


~ ~in Dikkatimizi <;eken San'at Abideleri, Belleten, XI, 635.
Ahi Evren-Mev/ana Miicadelesi --------------~--221

ta oldugu srrada, yani 1333'den once yapildignu da aida getirmektedir. Ni-


tekim diger bir halk rivayeti bu giiriiii te'yid etmekte ve AIk Paa'run dab-
bag (derici) ~rrag, olan Ahi Evren'in kayboldugu haberini almca gelip ona
bir tiirbe yaptrrmlhr denmektedir'44
Bugiin mevcut olan Ahi Evren Tiirbesi'nin bir makam oldug,ma clair
g6riiiimiizii de dogrulayan baz1 halk rivayetleri bu!unmaktad1r. Bu riva-
yetlerin birinde, Ahi Evren'in kayboldugu yerden iizeri yazili bir ta kitabe
yerden kendiliginden ~Ikmi ve sonradan onun iizerine tiirbe ina edilmi-
ti~45. Hahrlanacag, gibi istanbul ahrunca, istanbul surlan d!mda ehit olan
Hz. Peygamberin ashabmdan Ebt1 Eyyiib el-Ensari'nin (Eyyiib Sultan) me-
zan da Ak ~rnseddin tarafmdan aym ekilde tesbit edilmitir. Nitekim Krr-
jehir Ahi Evren Tiirbesi'nin zemin kah incelendigi zaman zemin iizerine bir
sanduka yapild1g, ve burada bir mezann bulunmad1g, fark edilmektedir.
Yukanda da belirttigimiz gibi halki veya Ahi Evren'e bagh olanlan
psikolojik bir tahnine kavuhlrmak i~in bu rivayet Eyyiib Sultan'm mezan-
ru tesbitte oldugu gibi icad edilmitir. Daha ger~ek~i bir halk rivayetinde
ise, iiyle .denmektedir: "Bugiin onun (Ahi Evren'in) tiirbesi knzzlacak o/sa dahi
kemiklerine tesadiif edilmeyecektir. (:iinkii 0 normal bir insan gibi 6/mii~ degil, bir-
den bire giizden knybolmu~tur" 546
I. Murad Hiidavendigiir zamanmda (763/1361) Arikara ve ~evresindeki
Ahi Beyleri'nin Arikara ve ~evresini Osmanh Devletine ilhak etmelerinden
sonra Krrehir de Osmanh idaresi alhna ginni~ oldu. Bundan sonra Ahi
547

Evren Tiirbesine de ihtimam giisterilmi~ olmahdrr. <;:iirikii I. Murad'm bir


Ahi oldug,mu biliyoruz. Kesin olarak bilinen bir ey var, o da: Ahi Evren
Tiirbe, Tekke ve Camii'nin II. Murad ve oglu Fatih Sultan Mehmed zama-
runda ina edilmi old ugud ur.
Nuru'd-din Caca'run Krrehir'de ger~ekle~tirdigi ve Ahi Evren ile be-
raberindekilerin 6ldiiriilmesi ile neticelenen katliamdan sonra pek ~ok
Ahi'nin bahya (u~lara) ka~hklan muhakkakhr. Muhtemelen Osman Ga-

5!.4 Aym makale, 637.


545
Aym makale, 637. ~hir Ahi Evren Tiirbe ve Camii'nin restorasyon ~~malanna kablanlar da
zemin katta bir mezann bulunmad1guu belirlemi~lerdir. Bu tesbit de yukanda sundugumuz
halk rivayetlerini dogru.Iarnaktadrr.
546
Ku~ehir'in Dikkatirnizi <;eken San'at Abideleri, 637.
7
5.1 Hoca Sa'dfr'd-din, Tacii't-tevarih, istanbul1279. I, 67--69.
222 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

zi'nin kaym pederi Edebah ve Abdal Musa da bu katliamdan kurtulup bah-


ya goc;enlerdendir548 Nitekim halk rivayetlerine gore de Ahi Evren'in olii-
miinden sonra Krr~ehir'de dericilige (tabakhk) arbk son ve~ ve bir daha
dericilik yapiiamanu~hr 549 Bu demektir ki, Caca Oglu Nuru'd-din Krr~
hir'de Ahiligin kokiinii kazlllUhr. Krr~ehir'den goc;enlerin, Krr~ehir ve c;ev-
resinde kalanlarla ilgilerini kesmeyip, Nuru'd-din Caca ile miicadelelerini
siirdiirdiikleri de anla~Iimaktadrr. Nitekim Ahi Evren $eyh Nasirii'd-clin
Mahmud'un e~i Fahna Ana'run (Kadmcrk Ana) uc;lardaki Tiirkmenlerle irti-
bat kurdugu, Abdal Musa ile gizli (Siyasi) ili~kilerinden dola}'l Nuru'd-clin
Caca tarafmdan takibata ugradtgt ve bu siyasi baskllara dayanamayarak
Sulucakaraoyiik'e goc;mek zorunda kaldtgt rivayet edilmektedir550 Bu du-
rum Abdal Musa'run Krr~ehir' deki Ahi ve Tiirkmenlerle ilgisini siirdiirdii-
gunii gostermektedir. Bahya goc;en Bekta~i ve Ahilerin ise, Osmanh Devle-
ti'nin kurulmasmda ve giic;lenmesinde en onemli ami! oldugu bilirunekte-
dir.

548 Ta~kOprii-zade, Edebah'run I<aramanlt oldugunu yazmak.tadtr. Hiiseyin HiisamU'd-din'in


"Amasya Tarihi" inde (Istanbul 1322-32, lll, 206) belirttigi gibi, Edebah Klri<hir'den SOgud'e
g09nil~tiir. Ku~hir o dOnemde !'-araman Devleti hudutlan i9nde oldugu i9n Karamanh oldu-
gu one siiriilmii~tiir. Nitekim A~Ik Pal"'run oglu Elvan <;:elebi'nin (767 /13663) "Menaktbii'l-
kudsiyye"sinde (MevliinA Miizesi Ktp. nr. 4937, yp. 113a-113b) Edebah'run bir zamanlar l<rrje-
hir'de ikamet ebnekte oldugunu, Haa Bekta~'a yakml!g, bulundugunu bilahere SOgut'e gittigi
ni ogreniyoruz.
549 Ku~hirin Dikkatimizi ~eken San'at Abideleri, 637.
sso Tevarih-i Al-i Osman s.204-205; Klr~hir Tarihi flzerinde Ara#zrmalar, Ku~ 1938, s.103-105.
BE$iNCi BOLUM
,._ A

MEVLANA ILE AHI EVREN MUCADELESININ


TARiHi SEYRi
BE$iNCi BOLUM

MEVLANA iLE Mii EVREN MirCADELESiNiN TARiHi sEYRi

Mevliina Celalii'd-din-i Rumi ve .;evresi ile Ahi Evren Hace Nasirii'd-


din Malunud arasmdaki siyasi, fikri ve dini gorii aynhguun derin bir ge<;-
mi~i bulundugu yukanda a.;Iklandt. Anadolu topragmda bu iki tarihl ahsi-
yet arasmdaki siyasi gorii aynhguun ilk olarak II. Gtyasu'd-din zamarunda
ortaya <;tkhguu goriiyoruz. Gene! olarak Ahiler ve Tiirkmenler II. Gtyasu'd-
din'e kar siyasi bir tavrr i<;indeydiler. Mevliinii ve .;evresindekiler ise bu
sultarun j:mralelinde siyasi bir tutum i<;inde bulunuyorlardt. <;:iinkii bu sultan
Tiirkmen ve Ahi <;evrelerin bir numarah hamisi olan babast A!iiu'd-din Key-
kubad't zehirleterek tahta ge<;miti. Tahta ge<;ince de muhalifleri olan Tiirk-
men ve Ahi .;evrelere kart bir sav<l balahruhr. Ahilerin, Sultan Alau'd-
din'e biiyiik bir baghhklan vardt. "Makalat"mdan ogrendigimize gore ~rns-i
Tebrizi ise I. Alau'd-din Keykubad'a muhalif bir tutum i<;indedirm. Ancak
Mevlana ve Ahi Evren arasmdaki siyasi ihtilaf, Mogollann Anadolu'yu i-
gal ehnesinden sonra iddetlendi ve farkh boyutlar kazandt. Gene! olarak
Ahiler ve Tiirkmenler Yagmact ve 4;galci bir gii<; olan Mogol Emperyalizmi-
ne kar~1 savatrlarken, isyanlar c;tkanrlarken552 Mevliina ve .;evresinin Mo-
gollarla ho ilikiler i<;inde bulunduklan ve Mogol iktidan'nm meruiyetini
vurgulamaya .;ahhklan goriihnektedir553

551
A.g.e., I, 333. Burada Sems-i Tebrizi Al.iu'd-din Keykubad hakkmda Oyle demektedir: "Atau'd-
din hi~bir i:je yaramaz , cimrinin teki idi. Sadece iyi ok atar ve satranf oynardt."
552
Ahilerin Mogollara kart verdikleri ilk sav~, Mogollann 640 (1243) yllmdaki Kayseri muhasa-
rast srrasmda oldu. (Bk. ibn Bibi, s.528) Bundan sonra Anadolu'nun bir\'ok yOrelerinde Mogolla-
ra ve Mogol yanhst yOnetime kart Ahi ve Tiirkmenlerin.balathgt isyanlann ard! arkast kesil-
memitir.
'" Fihi ""'fih (Furuzanfer baslas1), s.64-65.
226-----~------------ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

I. FiLOZOF VE FiKiR ADAMI OLARAK AHi EVREN HACE


NASIR'"UD-DiN MAHMUD
Ahi Evren ~ok yonlti bir fikir ve aksiyon adarmdrr. Aslen Azerbay-
can'm Hoy kasabasmdan olup, tahsilini Horasan ve Maveratinnehir'de ta-
mamlamJtrr. Burada iken tinlti E'ari kelamcJSI Fahru'd-din-i Razi'ye talebe
olmutur. Bilahare Bagdad'a gelen Ahi Evren Hace Nasirtid'din Mahmud,
Halifenin kurdugu Ftittivvet Tekilatma girmitir. 1204 (601) H.)yilmda ka-
ympederi ve hocas1 olan $eyh Evhadii' d-din-i Kirmani ile Anadolu'ya gel-
mitir. Anadolu'da once Kayseri'ye yerlemi ve Ahi Tekilabru burada
kurmutur. 1225 yilmda Aati'd-din Keykubad'm istegi ile Konya'ya gelmi
ve burada da Ahi Teki!ahru oluturmutur. II. G1yasti'd-din Keyhtisrev
zamanmda Babiller isyaru ile ilgisinden dola}'l be sene sure ile tutuklan-
nuhr. Tutukluluk hali kalkhktan bir mtiddet sonra Krrehir'e go~mti, 1261
}'llmda Knehir' de Ahilerin balathklan isyanm bashnhl s1rasmda Ahi Ev-
ren de oldtiriilmiittir.

a. FilozofOiarak Ahi Evren Hace Nasirii'd-din


Her eyden once Ahi Evren Nasirti'd-Din Mahmud'un Anadolu'ya
geldigi donern!erde (602/1205) Anadolu'da felsefi, ilimci zihniyetin himaye
ve destek gorecegi bir iktidar ve bu iktidann yarath!;J elverili bir ortam
vard1. 0 donemde bata Anadolu Sel~uklularmm Sultanlan felsefeye ve fel-
sefi dtitinceye ilgi duymakta ve itibar ehnekteydiler. Bu ortamm Ahi Ev-
ren'in yetimesinde ~ok onemli bir etken oldugu muhakkaktrr.
Ahi Evren eyh Nasirti'd-Din Mahmud Anadolu Sel~klwan devrinin
en gii~lti fikir adarmdrr. Onun i~in "Danimend-i Rfuni" diye anilmaktadrr.
0, tinlti filozof ve tabib ibn-i Sina ile E'ari kelamclSI Fahru'd-Din er-Ra-
zi'nin takip~isidir.
$tiphesiz Ahi Evren'in ibn-i Sina'ya duydugu hayranhk, yukanda ad1
ge~en eserini Fars~a'ya terctime ehnekten ibaret degildir. Muhtelif eser

lerinde ibn-i Sina'yi "$eyhu'r-Reis", "$eyh", "Hatemu'l-Hukema", "Hulasa-


tu'l-Ukala" gibi unvanlarla anmakta ve onun gortilerine pek ~ok ahflarda
bwunrnakta, iir ve sozlerini ahit olarak gostermektedir. Ahi Evren, insan
!ann kurtulua ermeleri ve ebedi saadete kavumalan i~in iki yo! bwundu-
!;~mu, bunlardan birinin peygamberlerin yolu (iman yolu) oldu!;~mu, dige
Ahi Evren-Mevllinii Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - - " - - - 2 2 7

rinin de akil yolu, yani filozoflann yolu oldugunu belirtir. Aktl giicii ile kur-
tulua eren, istikameti bulanlann bamda ibn-i Sina'Y' gormekte ve onu bu
yolun en biiyiik ve en iistiin insaru saymaktadrr. Ancak bu yolun tehlikeleri
bulundugundan, akli delilleri y~ kullanma ve aktl giiciiniin yeterli ol-
mamasi gibi sebeplerden otiirii herkesin bu yolda baarill olamayacaguu ve
sapitabilecegini bu yiizden peygamberlere uymanm zaruri olduguna inarur.
Mevlana ile aralanandaki ihtilaf konulanndan biri de bu husustur. Ahi Ev-
ren Peygamberlerin yolunun feylesoflann yoluna Ia.yasla ~ok emin ve kes-
tirme oldugundan bahisle bir iirinde 6yle demektedir' 54
"Tur-i Sina'ya u~mak (Hz. Musa'ya gitmek) istiyorsan, lbn-i Sinil kar~zsmda
egilme."
"Giinliinii Muhammed' in siiziine bagla. Ey Ali'nin oglu, Eba Ali'ye uyman
daha ne kadar siirecek?"
"Yolunu giisterecek bir gaze (akzl giiciine) sahip degilsen, Kurey~li onder (Hz.
Muhammed) Buharalz iinderden <ibn-i Sinil) daha iyidir".
Vaktiyle Sadru'd-din-i Konevi'nin hocas1 ibnii'l-Arabi ile Ahi Evren'in
hocas1 Falrru' d-din-i Razi birbirlerine mektupla tenkitler yoneltmilerdi.
Sadrii' d-din Konevi ile Ahi Evren birbirlerine yazdlklan mektuplann bazt-
lan aktiiel konulara ait olmakla beraber biiyiik ~oguruugu bu iki bilginin
baz1 ilmi ve felsefi konulardaki miinakaalanru ihtiva etmektedir. Kastamo-
nulu Latifi de bu mektuplarm Hace Nasir-i Tusi ile Konevi arasmda teati
edildigini sanarak mektuplann konulanru Oyle ifade etmektedir. "Nasi-
rii'd-din-i Tusi ile rumilz-i ernr-i kunden ve kunilz-i ilm-i lediinden rniyan-
larmda akli ve nakli ~ok sua! ve cevap ve bahs u hitap ge~tir" 555
Mektuplardaki miinakaalan ~oguruukla ibn-i Sina'nin fikir ve g6rii-
leri etrafmda donmektedir. Sadru'd-Din Konevf daha ~ok soru sorma duru-
mundadtr. Ahi Evren'e yonelttigi sorularda bazan ibn-f Sina'nm belli bir go-
riiiinii reddetmekte ve bu itirazlannda "el-Milel ve'n-nihill" sahibi $ehris-
tanf'nin ibn-f Sina'ya yonelttigi tenkidlere dayanmaktadrr. Bazen de ibn-i
Sina'nm belli bir goriiiiniin a~J.klanmasuu istemektedir. Ahi Evren de onun
bu soru ve itirazlanru cevaplandrrrrken gene! olarak ibn-f Sina'Y' miidafaa

5
;.j Metaliii'l-lman, Terc. M. Bayram, (Konya 1996), s.71-72
555
Latifi Tezkiresi, tstanbul, 1914, s.43
228 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mik<iil BAl'RAM

etrnekte, bazan "!;ieyhu'r Reis'in maksad1 ~udur veya bunu demek iste~
tir." diyerek, onun gorii~lerine a~Iidlk getirmeye ~ah~maktadrr. iki bilgin
zaman zaman birbirlerine eserlerini gondererek kritik etrnektedirler. Bu fi.
kir a~ veri~i sonunda Ahi Evren'le Konevi'nin birbirlerini etkiledilderi de
soz konusudur.
Ahi Evren'in bu felsefi ki~iliginin sanatkar ~iligi ile birle~mesi Ahi
Te~kilatrrun kurllimasmda onemli bir etken ohn~ goriiniiyor. Felsefi anla-
Y'~' i~inde, toplumlarm refah seviyesini yiikseltrnek i~in sanab yaygrrda~
brmak gerektigine ve sanatrn kutsal bir meslek olduSUna olan inanc1 O'nun,
sanatkiirlan organize etrneye ve topluma hizmet sunmaya sevkeden amil-
lerden biridir. Ahi Evren'in felsefi dii~iincelerinin Anadolu'da devlet tara-
fmdan himaye gormesi ise, O'na d~iincelerini uygclama frrsab ve~tir.
Tiirkiye Sel~uklulan zamanmda Anadolu'da felsefi akunlarm mahiyeti
ve bu akunlarm Ahilik ve benzeri sosyal ve kiiltiirel kurumlarm ortaya
~1krnasma miisbet etkileri ara~hrdmas1 gereken en onemli konulardan biri
olarak kar~rmiZda durmaktad1r. Ahi Evren'in Anadolu'nun is!aml~
masmda da onemli bir hizmeti iistlendigi goriiliir. "Letaif-i Hikmet" adh ese-
rini sundugu II. izzii'd-din Keykavus'a is!arm yaymak hususunda yapmas1
gereken i~lerden biri olarak "Miiellefetii'l-kuliib" (kalpleri ISmdrrdanlar)
miiessesesini ~al~hrmasi gerektigini savunmakta ve "Miiellefetii'l-kuliib" u
ii~ gruba ay1rmakta ve ~oyle demektedir:

"Miiellefe ii~ taifedir. Birincisi: Miisliimanlzklarz zayif olanlardzr. Bun/arm


Islam'dan pkmalarmdan korkulur. Eger para balammdan bunlara bir $eyler verilir-
se lslam'a goniil vermeleri saglanmt$ olur. lkincisi: Miisliiman olmayzp Islam'a ilgi
duyanlardzr. Bunlar da himaye edilirse lslam'a girmeleri temin edilmi$ olur. ii~iin
ciisii de miisliimanlara zarar vermeleri miimkiin olanlardzr. Bunlara da bir $eyler
vermek suretiyle zararlan onlenmelidir." Bu ziirnrelere maddi destekte bulu
nu!maSIDIISraria 6nermektedir556
Ahi Evren'in bu ifadeleri gerek Ahilerin (te~kilat olarak), gerek devle-
tin Anadolu'da islamla~brma faaliyetinin siirdiiriildiigiiniin ifadesi ohnah
drr. Miiellefenin ilk iki taifesi ile Bogomil denilen Hristiyan (Rum) ziirnreyi
kastetrni~ olabilir, Bilindigi gibi Bogomiller Islami anla~a yakm bir Hris

556 Letaifii'l hikme, s.l90.


AhiEvren-MevliinilMiicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ ____::__ _ _ 229

tiyan ziimre olup, Anadolu' da Miisliimanlarla Hristiyan halk arastdaki kiil-.


tiir miinasebetler sonucunda ortaya ~~ dini bir harekettir.

b. Egitimci ve Toplum Bilimci Olarak Ahi Evren


Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in bu egitirnci'vas& da Ahi Tekilah'run
kurulmasmda iinemli rol oynamthr. Eserleri ders kitabt olarak astrlarca
Ahi Ocaklarmda okunmu ve okutulmutur. Eserlerinin yazma niishalan-
mn istinsah ve krraat kayttlarmda bu konularla ilgili iinemli bilgiler bulun-
maktadrr.
Ahi Evren Hace Nasirii'd-Din Mahmud, "Letaifii'l-hikme" adh eserinde
6yle demektedir; "Allah insam medeni tabiatlz yaratmz~tzr. Bunun anlamz ~u
dur: Allah insam, yemek, irmek, giyinmek, evlenmek, mesken edinmek gibi rok ~ey
lere muhtar olarak yaratmz~tzr. Hir kimse kendi ba~ma bu ihtiyarlan kar~zlayamaz.
Bu yiizden demircilik, marangozluk gibi re~itli meslekleri yiiriitmek irin rok insan
gerekli oldugu gibi, demircilik ve marangozluk da bir takzm alet ve edevatla yapzla-
bildigi irin bu aiel ve edevatz tedarik irin de rok sayzda insana ihtiyar vardzr. Boy Ie-
ee insanm (toplumun) ihtiyar duyacagz biitiin sanat kollanmn ya~tzlmasz gerekir.
0 halde toplumun bir kesiminin sanatlara yonelmesi ve her birinin belli bir sanatla
me~gul olmasz gerekir ki, toplumun ihtiyarlarz goriilebilsin" 557 Bu diiiincelerini
"Ahliik-i nasm~' de daha detaylandrrarak a<1amaktadrr.
Ahi Evren, san'atkarlarm i ortammdaki ~allma diizenleri hakkmda
da tiyle demektedir: "Birrok insanlann bir arada ralz~masz sanatkiirlar arasmda
rekabet ve miinazaaya sebep olabilir. c;:unkii bunlann her biri kendi ihtiyacma yone-
lince menfaatler ratz~masz ortaya rikar. Kar~zlzklz ho~gorii ve affetme olmadzgz za-
man miinazaa ve ihtilaf zuhur eder. 0 halde bu insanlar arasmda ihtilafi halledecek
kanunlar koymak gereklidir. Bu kanun ~eriata uygun olmalz ki ana uyulsun ve in-
sanlar arasmdaki ihtilafin halline vesile olsun. ihtilafszz bir ortam yaratzlmca herkes
rahatra umdugunu elde eder. ihtilaf zuhur edince de bu kanuna miiracaat ederek
ihtilajlar ortadan kaldmlabilir. Peygamberlerin ~eriat koymalarz bundandtr" 558
Oyle giiriiniiyor ki, Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud'un bu fikirleri
dogrultusunda tarih boytmca Anadolu' da Ahi i yerlerinin yiinehnelikleri

557
Letaifii'l hikme, s.145.
558
Letaifii'l hikme, s.145-146.
2 3 0 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Miktiil BAYRAM

. olan "Ahi ecere-nameleri" ve "Ahi Fiituvvet-nameleri" meydana ge~


ve Ahilerin ~ahma ortammdaki diizenleri, bu eserlerde tespit edilen kural-
lar ~er~evesinde saglannuhr.
ibn Haldun, sanah ve sanat kollanru uygarhgm geregi olarak gormek-
tedir559. Anadolu Sel~uklulan devrinin en gii~lii filozofu olan Ahi Evren
Hace Nasirii'd-din Malunud da toplumun mutluluk ve refalu i~in biitiin sa-
nat kollanrun yaahhnasmm gerekli oldugunu savunmutur. Onun,
ihvanii's-Safa'run bu konudaki goriilerini tercih ettigi goriihnektedir.
Ahi Evren, biitiin sal)at erbabmm belli bir yere toplanmalan ve orada
sanatlanru icra etmelerini de ogutlemektedir. Bu konuda da aynen oyle di-
yor; "Toplum re~itli sanat kollarznz yiiriiten insanlara muhtar olduguna gore, bu
sanatlarzn her birini yiiriiten rok sayzda insanlarm belli bir yere toplanmalan ve her
birinin kendi sanatlanyla me~gul olmalart saglanmalzdzr ki toplumun biitiin ihti-
yarlarz giiriilebilsin".
Ahi Evren'in bu sozlerinden ehirlerde sanayi ~arilanrun kuruhnast
fikrinin ortaya atildtgffil goriiyoruz. Ahilik ve Ahi Tekilah ite bu diiiince-
lerin uygulamaya koyuhnasmm tabii sonucu olarak dogmu ve gelimitir.
Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Malunud'un bu diiiincelerinin devrin sultan-
ian ve yoneticileri tarafmdan benimsenmi oldugu ve uygulandtgt anlatl
maktadtr. Zira Ahi Evren'in ilk yerletigi yer olan Kayseri'de boyle bir sana-
yi sitesinin kurulmu oldugunu bazt kaynaklardan ogrenmekteyiz. Ahi Ev-
ren'in kaympederi olan eyh Evhadii'd-Din Hamid el-Kirmani (635/1237)
adma kaleme ahnan "Meniikzb-z $eyh Evhadii'd-Din-i Kirznani" adh eserde
bildirildigme gore Kayseri' de bir Dericiler ~artSt, bunun bitiigmde de Kii-
liih-dfrzlar ~ar!Sl bulunuyordu560 Ayru eserin bir baka yerinde de Kayse-
ri'deki Baktrcdar ~artsmdan soz edihnektedir. Bu eserde Kayseri'de doku-
macilar ve orgiiciiler ~artsmdan da bahsedilmekte, Evhadii' d-din-i Kirma-
ni'nin miiridlerinin buradan istanbul' ave diger Rum beldelerine hah ve ki-
lim ihra~ ettikleri bildirihnektedir561
ilgin~ olan bir husus da Kayseri' deki Ahilere ait olan bu "Sanayi Site-
si"nde harumlara mahsus ~ahma yerlerinin de bulunmaszdzr. Ahilerin loz

"' Mukaddime, Beyrut (Tarihsiz), s.400-402.


560 Meruilab-i Seyh EvhadU'd-din Kirmani, s.68-128.
561 Memilab-i Seyh EvhadU'd-din Kimumi, s.lOB-118.
Ahi Evren-Mevltlnti Miicadelesi ----------~------ 231

ve hannnlan da "Anadolu Bacilan" (Baciyan-i Rum) ad1yla arulan bir tegki-


lat kunnuglard1. Bu orgiite mensup gen~ ktzlar ve hatunlar da bu sanayi si-
tesinde kadm el sanatlanru icra eP.iyorlard1.

II. MEVLANA CELALEnDiN-i RUMi'NiN SEL(;UKLU DONEMi


FiKiR ORTAMINDAKi YER.i
Mevlana Celil.lii'd-din-i Rumi yalmz doguda degil bahda da en fazla il-
gi uyandrran, diinyaca meghur bir gair, mutasavvlf ve miitefekkirdir. Bu
yiizden gerek doguda, gerek bahda iizerinde yogun ~ailmalar siirdiiriil-
mektedir. Eskiler, Mevlilnil.'ya ~ok dar bir pencereden bakmllardrr. Onu
sadece "Mesnevf"nin yazan olarak telakki ehnig, asrrlarca Mevlevi Dergil.h-
lannda ve diger ~evrelerde bu eser okunmug ve gerhler yapilrmg oldugu
halde, diger eserleri ile ~ok az ilgilenmiglerdir. Fikri yonii biiyiik Ol~iide ih-
mal edilmig, fikir tarihi i~indeki yeri tesbit ve takdir edilmemigtir. i~inde bu-
lundugumuz asnn bagmdan itibaren hem doguda, hem bahda Mevlilnil.
iizerinde ~ok yorilii olarak durulmaya bagland1. Mesnevi'si ile birlikte diger
eserleri ~e negredildi ve muhtelif dillere terciime edildi. $iiphesiz bu ~ail
malar Mevlilnil.'run daha iyi tanmmasma vesile olmugtur. iran'da Bediii'z-
Zaman Furuzanfer, Tiirkiye'de Abdiilbaki GO!pmarh, omiirlerini Mevlilnil.
Celil.lii'd-din-i Rurni'yi taruhnaya hasrehnilerdir. Hocam Saym Tahsin Ya-
ZICI da Mevlilnil. ve etrafmdakiler hakkmda pek ~ok anekdotlar ihtiva eden

Ahmed Eflil.ki (760/1359)nin "Menakibii'l-ariftn" adh eserinin tenkidli negri-


ni ve terciimesini yaparak bu alanda onemli bir hizmeti ger~eklegtirmitir.
Bahda da Mevlilnil. 'Yl tarutarilann bagmda R. Nicholson ve A.M. Schimmel
gelmektedir. Ancak bir siireden beridir, Mevlilnil. iizerindeki ~ahgmalar Be-
diii'z-Zaman Furuzanfer ve A.Golpmarh'run ~ailmalan ile smrrlanrm ve
hi~ bir yeni geligme ve yeni ~ailmalar goriilmemektedir. Ancak pek ~ok
amatiir kalelriler bu araghncilarm eserlerine bagh kalarak Mevlilnil. ve ~ev
resi hakkmda eserler ve makaleler yazmaktalar. Oysa Mevlilnil. iizerindeki
\ahgmalara yeni boyutlar kazandmlmas1, yeni degerlendirmeler getirilmesi
ve ortaya ~ikarilan yeni beige ve eserlerin taruhlmas1 ve bu yeni beige ve
eserler llgmda Mevlilnil.'run yagad1~ devirdeki siyasi, fikri, kiiltiirel, sosyal
ve Iicari ortamm daha detayh aydmlahlmas1 ve Mevlilnil.'run bu siyasi, kiil-
tiirel, sosyal ve ilmi ortamdaki yeri belirlenmeye ~aililmahdrr. igte her yil
232 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

Mevlana')'l anma seminer ve kongreleri bunu ger<;ekle~tirrneye yiinlendi-


rilrnelidir. Bu <;aii~malann siirdiiriiltnesiyle Mevliina'run daha saghldr bi-
<;imde biitiin diinyaya tamhlmas1 miimkiin olacag:t gibi, onun fikri ve edebi
giiciinii, yeni nesillerin istifadesine sunmak da o iil<;iide sagbkb ve verim!i
olacakhr.

a. Fikir Adamt Olarak Mevlima


$iiphesiz Mevlana islam Diinyasmm yeti~tirdigi dehalardan biridir.
Kendiliginden yeti~Ini~ de degildir. 0 diinemde islam Diinyasmda mevcut
olan belli bir fikir hareketinin yarathgt ihni ve fikri potansiyel, Mevliina'run
yeti~mesini sagla~hr. Ozellikle Mevliina zamanmda Anadolu kiiltiirel ve
fikri hareketleri bai<Immdan <;ok hareketli idi. Maveraiirmehr, Horasan.
iran, Irak, Suriye ve MlSlr' dan <;ok sa)'Ida ilim ve fikir adarru, tarikat iinciile-
ri Anadolu'ya ge!Ini~ler fikirlerini ve tarikatlarmi ya~Iardi. Mevlana ai-
Iesi bunlardan biridir. 0, Anadolu' daki fikir hareketlerinden birisinin iincii-
Ierinden ve hatta en gii<;liilerinden biridir. Sonraki asrrlarda bu fikir hareke-
tine, Celalii'd-din-i Ruini'ye nisbeten "Cela!iyye" denini~tir. Burada onun
bu fikir hareketi i<;indeki yeri iizet olarak verilecektir.
islam Diinyas1'nda <;ok eskiden beri ak!iyeciler (Rasyonalist) ile sezgici-
Ier (i<;e dogu~<;U) birbirleriyle miicadele halindeydiler. Aktlcilar, ger<;ek bil-
giyi elde ehnek i<;in aklm ve manhgm iil<;ii oldugunu savunmu~Iar hatta ak-
h, imana varmarun ve Allah'1 bulmanm vasitasi olarak giirmii~lerdir. Ke-
Iamciiar, filozoflar bu zihniyetin temsilcileridir. Sezgiciler ise, ger<;ek bilgi-
nin i<;e dogu~ ile elde edilebilecegini, imana varmak, Allah'1 bilmekte aklm
hi<; bir fonksiyonu olamayacagmi, i<;e dogu~ ile hidayet-i ilahi ile Allah'a va-
nlabilecegi, irnan edilebilecegi tezini savunurlar. ~te Mevlana bu ikinci dii-
~iince tarzmm iinciilerindendir.

Vaktiyle Horasan biilgesinde akliyecilerle, sezgiciler arasmda ~iddetli


bir miicadele olmu~tur. Tugrul Beg'in veziri Ebu Niis1r el-Kunduri de Mu-
tezile mezhebinden bir akliyeci olarak, sezgicileri siyasi basi<I alhna a!maya
<;ah~1yordu 562 imam Kueyri, imamii'l-Haremeyn Ebu'I-Maali el-Ciiveyni
gibi ilirn ve fikir adainlan ak!iyecilere karI iddetli miicadeleye giritiler.

56 2 ~rafeddin Yaltkaya, "Sel~ularDevrinde Mezahib", Tiirkiyat Mec., istanbul1925, I, 101-115


Ahi Evren-Mevltinti Miicadelesi -------------~--- 233

Tugrul Bey de bu ilim adamlaruun yarunda yer alarak, once veziri Ebu Na-
srr el-Kunduri'yi tutuklath, daha soma da bu vezir idam edildi. imam
Ku~eyrive imam Ciiveyni'nin talebesi olan imam Gazzali (505/1111) de fel-
sefeci ve akliyecilere kar~1 sava~ a~arak onlar aleyhinde felsefenin yll<mu
demek olan ''Tehiiftitu'/-Feliisife" adh eserini yaz~h.
imam GaziUi'nin bu ~rna kar~1 Magnbli iinlii filozof ibn Rii~t
(590/1193) de imam Gazziili'nin "Tehaftitu'/-Felasife" adh eserini kasdederek
"Tehafiit'iit-Tehaftit" (tehafiitiin yikmu: Yikmun yll<mu) adh eserini yazarak
onun g6riilerini iddetli bir tenkide tabi tuhnutu. Mevlana'nm babas1
Bahaii"d-din Veled de, sezgici bir fikir adam1 olarak islam Diinyas1'nm en
tarururu~ akliyecilerinden olan Fahrii'd-din-i Ri\zi ile aralarmda fikri miina-
ka~alar ohnu, Harez~ahh Muhammed $ah, Fahrii'd-din-i Ri\zi'yi destek-
leyip onun fikirlerini devletinin resmi goriiii haline getirince Bahaii' d-din
Veled orada tuhmamayarak go~mek zorunda ~ ve Anadolu'ya gelmi~
ti. i~te Mevli\na da babasmm yo lunda ve onun mensup oldugu fikri hareketi
takip eden bir fikir adarmd1r.
Fahrii'd-din-i Ri\zi'nin talebelerinden de Anadolu'ya gelenler ohnu~
tur. Bunlarm en iinlillerinden biri Ahi Evren diye bilinen Hace Nasirii'd-din
Mahmud'dur. Bir digeri Konya'ya yerle~mi olan $erefii'd-din Herevi'dir.
Boylece Mevli\ni\'nm babas1 Baha Veled ile Fahr-i Ri\zi arasmdaki fikri mii-
cadele Anadolu'da da Mevli\ni\ ile Fahrii'd-din Ri\zi'nin talebeleri arasmda
devam ehnitir. Bu yiizden Mevli\ni\'nm "Mesnevr'sinde akliah~ yeren bir-
~ok hikayeler bulunmaktad1r. Mesnevr deki "Kel Papagan" hiki\yesi bunlar-
dan biridir. Sultanu'l-Ulemi\ Bahi\ Veled, "Maarif'inde, $erns-i Tebrizi "Ma-
kalat"rnda, Mevlana "Mesnevf"sinde isim zikrederek Fahrii'd-din-i Ri\zi'ye
jiddetle hiicum ederlerken esas hedefleri Anadolu'daki Fahrii'd-din-i Ri\-
'-
zi'nin talebeleri ve onun yolunda gidenlerdir563 $erns-i Tebrizi'nin Oldiiriil-
mesi de bu fikri miicadelenin bir halkas!dir. Mevli\na'nm oglu Alaii' d-din
<;:elebi de bu fikri miicadelede Ahilerin arasmda yer ahru ve $ems-i Tebri-
zi'nin oldiiriihnesi olaymda onemli bir rol iistle~tir.
ite bu yiizden Mevli\na sezgici fikir hareketinin son biiyiik ternsilcisi-
dir. Ondan soma onun zihniyetini takip edenler sadece eserlerini, ozellikle

563
Mesnevf, V, 264; Fihi rnA fih, s.20; MakaUU-1 $ems, II, 30, 110, 143-144.
234 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

"Mesnevf"sini ~erh etmek, fikirlerini yorumlamakla me~gul olmu~lardrr.


Ancak Mevlana 'dan sonra kurulan Mevlevilik tarikah Mevlana 'run temsil
ettigi fikir akmunm mektebi olmu~, giiniimiize kadar varhguu siirdiirmii~
tiir. !;)unu da hahrlatmakta yarar vardrr: Mevlevl'ligin Selc;uklular zamarun-
dan beri Anadolu'da fikir iistiinliigu saglamast, aktlcihgm biiyiik ol~iide
zayrllamasma ve hatta silinmesine sebep olmu~hrr. Bu durum, Mevlana'run
Anadolu'nun fikir tarihindeki yerinin ve etkisinin ne kadar onemli oldugu-
nu gostermektedir.

b. MutasavvifOlarak Mevlanit
Mevlana mutasavvtf olarak da islam Diinyast'nda onemli bir mevkiye
ve haklt bir ~ohrete sahiptir. 0, bu alanda da kendisinden once mevcut olan
tasavvufi egitim ve terbiye metodunun uygulaytciSI ve bu yonde olu~an bel-
li bir anlayt~m takip~isidir. Mevlana, he~erileri olan Belhli ibrahim Edhem
ve Belhli !;)akik'den babast Bahaii'd-din Veled'e intikal eden tasavufi me~re
bin mensuplanndandrr.
Belh ~ok eskiden beri Hind kiiltiirii ile iran kiiltiiriiniin taru~hgt, kay-
na~hgt onemli bir merkez idi. Hind mistisizmi ile iran Gnostisizmi (irfanct-
hk), islam'dan onceki donemlerde Belh ~ehrinde gayet canhydt. islamiyetin
bu biilgeye geli~inden sonra da islam Tasavvufu'nun ilk nemalandtgt, dog-
dugu yore de Belh ~ehridir. i~te Mevlana ve babast Baha Veled boyle bir
merkezdeki irfan pmarmdan beslenmi~lerdir. Mevlana'nm Hindistan yan-
madasmda biiyiik bir hiisn-i kabul gormesi ve bu iilkede son derece etkili
olmast onun Hind irfanma yatkm olu~undandrr.
Mevlana'nm tasavvufi gorii~ ve uygulamalan hakkmda ytlkanda bilgi ve-
rildigi i~ burada bu konuyu kiSa kesiyoruz. Ancak ~u ifade edeyirn ki,
Mevlana bir tarikat kurucusu degildir. Oliimiinden sonra ilk halifesi Hiisa-
mii'd-Din <;elebi ve oglu Sultan Veled onun meydana getirdigi fikir hareketini
"Mevleviyye" veya "Cela!iyye" ach verilen bir tarikat haline ge~lerdir.

c. $air ve Edip Olarak Mevldna


Mevlana ~air olarak da iran Edebiyah'nm ii~ biiyiik Mesnevi iist~dm
dan biridir: Firdevsi, Nizami ve Mevlana. Mevlana, ~iiri, ozellikle "Mesne-
Ahi Evren-Mevliinti Miicadelesi -------------~--- 235

vf"sini trans halinde yazd1gt i~in ~iirleri O'nun ruh haletinin aynas1drr. Fi-
kirlerini ~iir diliyle gayet rahat ifade eden otantik bir ~airdir. $iiri zahmet
~ekerek, kelimeleri se~erek, evirip ~evirerek degil, insiyak-i tabii ile doktii-
ren bir ~airdir. 0 bir yazd1gnu bir daha tekrar etrnez ve daha once ne yazd!-
gmm pe~ine dii~mez. Siirekli olarak yeni ~eyler soylemi~ ve yenilik pe~inde
olrnu~tur. Vakia Mevlana soylediklerini ne kayd e~ ve ne de sahip ~ik
~nr. Yakmlan O'nun soylediklerine sahip ~ikrru~lar ve sozlerini kaydet-
mi~lerdir. Oliimiinden sonra oglu Sultan Veled ve Hiisamii'd-Din <;:elebi
Mesnevi iizerinde bir nebze rotu~ yaparak onun otantikligini belli bir Ol~iide
haleldar etrnilerdir. Diger iirlerinde de O'nun bu ~airlik ozelligi ~arp1c1 bir
bi~imde goze ~arpmaktadrr. $airlik meslegmde en biiyiik meziyeti yiiksek
hayal giicii ile yiiksek kavramlan yakalayabilmektedir. Bu meziyet airlerin
kuvve-i ~iiriyelerinin Ol~iisiidiir. Mevlana'daki hayal giiciinii hi~bir ~air ve
yazarda gonnek miirnkiin degildir.
Mevlana ve etrafmdakiler arasmda ho bir edebi gelenek oluturul-
mu~tur. 0 da Udur: Mevlana'nm babas1 Baha Veled'den itibaren tarikat
pirlerinin sohbetleri, miiridler tarafmdan veya kendilerince kaleme alm-
ffil~lardir. Baha Veled'in "Maarif'i, $ems-i Tebrizi ile Seyyid Burhaneddin'in
"Makalat"i, Mevlana'nm "Fih-i mafth" ve "Mecalis-i Seb'a" s1, Sultan Veled'in
"Maarif' adh eserleri boyle meydana gelmitir. Biitiin bu eserler, hem Mev-
liina ve hem etrafmdakilerin kiiltiirel ve sosyal durumlanm, halkla ili~kile
rini, ~evrelerini ogrenmemize, tetkik etrnemize vesile olmakta, hem de o
devirde toplumda mevcut olan sosyal ve kiiltiirel problernleri, bu eyhlerin
mevcud problemler i~in onerdikleri ~oziim ekilleri, halkin durumu, siyasi,
fikri ve ilmi hareketler hakkinda bilgileri ihtiva etrnektedir. Bu itibarla Mev-
liina ve etrafmdakilerin brrakhklan bu tiir eserler Anadolu Sel~ulan tari-
hi i~in onernli kaynaklar olmaktadrr. Maalesef bu devrin sosyal ve kiiltiirel
tarihini aydrnlatrnaya yonelik gelimelerde bu eserlerden yeterince yararla-
nilmarmhr.
Mevlana 'nm resmi makarnlara ve devlet adarnlarma yazd1gt mektup-
lar ise Anadolu Sel~uklulan devrinin en buhranh giinlerindeki siyasi duru-
mu, devrin siyasilerinin zihniyet ve icraatlarma lik tutrnas1 a~1smdan son
derece onemi haiz bulunmaktadu. Devrin siyasi vesikalan niteligindedir.
Mevlana bu mektuplan resmi makarnlara ve devlet biiyiiklerine yazrmhr.
236 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

MevHina 'nm oliimiinden 60-70 sene kadar sonra bu mektuplar bir araya ge-
tirilerek miistakil bir eser haline getirilmitir.
Bi!indigi gibi Mev lana, Anadolu'nun ve islam diinyasmm Mogol istila-
sma maruz kald1gt bir donemde yaarmhr. Mogollar, oze!likle Anadolu'da
~ok biiyiik katliamlar ger~ekletirdiler. Mogol iktidarrmn Anadolu'daki
zulmiine ve emperyalizmine kar! bir~ok ayaklanrnalar oldu. Biitiin bu
ayaklanmalar Mogollar ve Mogol yanhs1 yonetidler tarafmdan ~ok iddet!i
ve acunas!Z bir ekilde bashnld1. Anadolu halkl. meyus ve perian bir halde
idi. Boyle bir ortamda tekkeler ve zaviyeler, halkln Slgmd!gt, teselli buldu-
gu, teessiiriinii unuttugu yerler, miiesseseler durumunda idi. Mogol istilas1
yahuz Anadolu'da degil, islam Diinyas!'nda da tasavvufa meyl ve ragbeti
arhnruhr. Fakat bu ragbetin Anadolu'da fazla oldugu, hatta am boyutlara
ulahgt goriilmektedir. ite bu durum insanlann Mevlana ve etrafmda hal-
kalanrnasma vesile ohnutur. Mev lana da boyle bir ortamda etrafundakilere
umut llgt sa~maktayd1. !;)airlik giiciinii bu yonde tesirli bir ekilde kullan-
maktayd!.

d. Anti Feminist Bir Du~uniir Olarak Mevliinii


Mev lana Celalii'd-din, anti feninist bir zihniyete sahiptir. Onun bu yo-
nii iizerinde hie; durulmarm veya fark edilmemitir. Bu zihniyet ona hocas1
!;>ems-i Tebrizi'den gelmektedir. <;:iinkii !;>ems-i Tebrizi'nin daha am bir anti
feminist oldugu goriihnektedir. Ahmed Eflaki'nin anlathgtna gore, bir giin
!;>ems-i Tebrizi iffetli harumlan ovdii ve sonra: "Bu iyi meziyetlerine ragmen
bir kadma ar~tan daha yiiksek bir makam verilse, o bu makamda iken yerde kalkm1~
bir aiel gorse deli gibi o aletin iizerine atlar. c;unkii kadmm mezhebinde ondan daha
yiiksek bir makam yoktur".demitir 564 Mevlana da "Mesnevi" sinde kadm
cinsini konu alan onlarca hikaye anlahnakta ve biitiin bu hikayelerde kadm-
lan tezyif ve tahkir ehnektedir. Kadm tabiahnda aagt ve kotii eyilirnler bu-
lundugtmu savunmakta ve bu kotii ve aagthk egilirnleri airane ve miiba-
lagah bir iislubla anlahnaya c;alimaktad!r.

564 Menakibil'larifin, II, 640-641.


Ahi Evren-Mevllinli Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ __..::._ _ _ 237

111. MEVLANA iLE MOGOI.J..AR ARASINDAKi iLi$KiLER


Hulagu Han'm amcasmm oglu olan Baycu Noyan 1243 yiimda Kose-
dag' da Tiirkiye Sel\Uklulan Devleti'ne karg1 biiyiik bir zafer kazandlktan
sonra Anadolu'yu haraca baglad1. Anadolu, her yii Mogollara ajp.r bir vergi
odemek zorunda kaldt565 Tiirkiye Sel~uklulan Devleti bu agrr vergiyi iide-
mekte zorluk ~ekmekteydi. Bu yiizden halka agrr vergiler yiiklenrnekteydi.
Mogol yetkililer, kendilerine ait vergileri toplamak adma zaman zaman
Anadolu'da gozlerine kestirdikleri varhkh ~ilerin ozellikle de Tiirkmen ve
Ahilerin mallanru yagma, siiriilerini talan ediyorlardt. Bazen zengin ki~ileri
oldiiriip servetini miisadere ediyorlarru. Biraz ~ajp.da bu tiir olaylardan
omekler verilecektir.
Hulagu Han tarafmdan Anadolu'ya vezir olarak tayin edilen Tacu'd-
din Mu'tez, Mogollara ait vergileri toplamakla gorevliydi. Mevlana'ya yaz-
dtgt bir mektupta: "Mogollarm i~lerinin r;oklugundan ve onlara hizmet etmekten
vakit bulup ziyaretinize gelemiyorum" demektedir. Mevlana da ona Mogollara
hizmet etmesinin hak~a bir ~ oldujp.mu, Mogollar'm, Miisliimanlara emni-
yet ve giiven sagladlklanru bildirmekte ve "Sen Mogollar'm gonliinii rahatla-
tarak Miisliimanlann huzur irinde kulluk etmelerini saglzyorsun" demektedir" 66
i~te Mevlana ve ~evresindekiler bOyle bir siyasi anla~ i~inde olmu~lardrr.
Mevlana'nm sohbet meclislerinde Mogollann m~rik olduklan soz ko-
nusu edildigmde Mev!iina ve hocas1 ~ems-i Tebrizi Mogollann m~rik ol-
madtklanru ~evrelerine telkine ~a~maktalar. 567 Eski iran Killtiirii'nde dev-
let ba~kanlan (~ahlar) ve devlet adamlannm yarad~mda Ferr-i Yezdani
(ilruu nur) veya Ferr-i kiyani (Soyluluk nuru) bulundujp.ma bu yiizden bu
soylularm giinahtan ve hatadan ~ olduklarma ve bOylece Allah'm onla-
n teyid ettigme inanilirdt568 Mevlana eski iran Killtiiriindeki bu inanca daya-
narak Cengiz Han'm Lahuti (insan iistii) bir ~ahsiyet oldujp.mu, Cenab-1 Al-
lah'tan mesaj alrugtru savunmaktadtr569 Boylece Allah'm, ona gii~ ve iktidar
b~ettigini telkine ~a~maktadrr. Baycu Noyan i~in de: "0 Evliyaullah'dan

565
Bu konuda geni~ bilgi ic;in bkz. Selfuklular Zamanmda Tilrkiye, s.445-447.
566 Fihi rna Fih, s.ll.
567
Fihi ma Fih ,s.64-65. terciimesinde. s.lOl-102
"' Zerdtijt, Avesta (Zamyad Y"''l boliimti), Tehran 1379, I, 485-486 v. d.; Karj. Murtaza Mutahhari,
Hidemat-i miitekabil-i !shim ve Iran, Tehran 1366, s.216-217.
569
Menalabu'l-drifin, I, 259. terciimesinde, s.284.
238 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

bir ki~idir. Fakat kendisi bunu bilmez" diyerek halkt Mogollara tsmdmnaya
570

o;a~bgt goriilmektedir. Mogollar'm orucun faziletine inandiklanna ve oruo;


tutuyor olduklanna, hatta atlanna bile oruo; tutturduklanna etrafmdakileri
inandmnaya o;allmaktadrr.571 Gerek Mevlana'nm gerek ~ems-i Tebrizi'nin
sohbet meclislerinde Mogollann zulmiinii ortaya atanlar olmu~, her defa-
smda Mevlana ve hocas1 ~ms-i Tebrizi Mogol aleyhtarhgt yapanlara ofke-
lenmi~ler, Mogol zulmiinii hakl1 gostermeye o;a~ID1lardrr. Mevlana'run
572

Mogollan ve Mogol yan!ISt yonetimi destekledigi Mevlana iizerinde ara~br


malan ile Ianman baz1 ara~bncilar tarafmdan da fark edi~tir. A.Golpt-
narh, Mogollan islarnla~brmak io;in boyle davrandtgtru one siirerek Mevla-
na'}'l mazur gostermeye c;ah~mlbr. 573 Oysa bilinen bir husustur ki, Mogol-
lar dil ve kiiltiir baktmmdan Tiirktnenlere daha yaktn idiler. Bu yiizden
Anadolu'da Mogollann islarnla~mast daha o;ok Tiirktnenlerin etkisiyle ger-
o;ekle~mi~tir. Mogol yoneticiler tamamen siyasi o;tkarlan io;in Mevlana'ya,
oglu ve tonmuna yaktnhk gosteriyor, muanzlanna kar~1 onlara destek veri-
yorlardt.
Mevlana ile Mogollar arasmdaki bu s1cak ilgiyi kuran da ~ems-i Tebrizl
olmu~brr. ~ems-i Tebrizi bir Kalenderi ~eyhi idi. Yukanda izah edildigi gibi
Mogollar Anadolu'ya gelmeden once bu Kalenderi dervi~lerle aralannda iyi
ili~kiler kunildugu goriilmektedir. ~ms-i Tebrizl de bir Kalenderi olarak
Anadolu'ya gelmeden once Mogollarla iyi ~kiler ic;ine gi~ olmahdrr.
Vakta ~ems'in bir siire Erzurum'da ikamet ettigi bilinmektedir574 Mogollar
Azerbaycan ve Dogu Anadolu'da iken ~ems-i Tebrizi'nin onlann hizmetine
g~ oldugtmu dii~iiniiyorum. Hatta Mogollar'm onu gorevli olarak Ana-
dolu'ya gondermi~ olmalan da kuvvetle muhtemeldir. <;:iinkii daha sonra
geli~en siyasi olaylar ve onun Anadolu' daki faaliyetleri bunu ister istemez
akla getirmektedir.

"' MenakibU'l-arifin, l, 259-260.


571 Aym eser, 1,219. tercfunesinde, s.243.
sn Konu:jmnlar (Makalat-i $ems) ll,74; Fihi ma-Fih,terc. s.l8,100. Muinii'd-din Si.ileyman'm 670 (t2n)
dolaylannda ba~layan Mogollara kar~1 Memluklularla ittifakuu destekledigi de anla~llmaktadrr.
(Fihi ma-Fih terc. s.9, ) Ayru eserindeki (s.102) Mogol aleyhtarlt~ da bu dOneme rastladtgt mu-
hakkakbr.
sn Divan-1 kebir'den Giildeste ,s.Sl.
5
74
$ems'in bir siire Erzunun'da bulundugu ve burada muallimlik yaphg1 bilinmektedir. Bk.
MenaTabu'l-arifin terc. 11.132-133.
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _____:___,_ _ 239

Baycu Noyan, Sultan Haru sava~mda (654/1256) Mogol iktidanna kar~1


alan gii~leri agrr bir yenilgiye ugrath. Ardmdan Konya'ya gelerek Mevlana
ile giirii~mesinden sonra Mevlana'nm Mogol askerleriyle de iyi ili~kiler i~in
de oldugu fark edilmektedir.Omek olarak: Mogol askerleri Konya'daki har-
manlan (muhtemelen Ahilere ait) yagma hazuhj;t i~indeyken Mevlana'ya
yakmhk giisteren Ahi Mehmed-i Seyyidabadi bunu bir ~ekilde iigreniyor ve
Mevlana'ya gelerek Mogollar'm hannanlar1 !alan edeceklerini ve kendi bug-
day pguuna ili~memeleri i~ giri~imde bulunmasrm istirham ediyor. Mev-
lana da ona kendi bugday ytgmrmn iistiine beyaz bir iirtii sennesini siiylii-
yor. 0 gece Mogollar biitiin harmanlan yagma e~ler ve fakat Ahi Meh-
med-i Seyyidabadi'nin iistiine beyaz iirtii serilen bugdapna ili~memi~ler
dir575. Bir ba~ka iimek: Hace Mecdii'd-din-i Meragi, Mevlana'ya gelerek
Mogollann siirii sahiplerinin siiriilerini !alan ehnekte olduklanru, kendi sii-
riisiiniin kurtannasrm Mevlana'dan istirham eder. Mevlana'nm bu yiinde
giriimi vuku bulrn~ olmah ki, Mogollar herkesin davarlanru !alan ettikleri
halde Hace Mecdii' d-din-i Meragi'nin bir kuzusuna bile ili~memi~lerdir576
Eflaki bu _hadiseyi anlahrken Hace Mecdii'd-din-i Meragi'nin Mevlana'ya
hediyeler verdigini siiylemeyi de ihmal ehnemi~tir. Eflaki'nin naklettigine
gore bir giin Mevlana Sadru'd-din-i Konevi'nin yanma gi~ti. Konevi'nin
sadik dostu olup ~ok zengin bir tacir olan el-Hac Tacii'd-din-i Ka~i de ora-
daynu~. Bl!- Tacii'd-din-i Ka~i ile Mevlana arasmda bir tar~ma vuku bul-
mutur. Tacii'd-din-i Ka~i, miinaka~a esnasmda Mevlana'yt ~ok incitmi~tir.
Bunun iizerine ii~ giin sonra birka~ rind (kabadayt) bu zahn yolunu kesip
oldiirmii~ler ve biitiin servetini yagma etmi~ler 577 Eflaki'nin anlathj;l bu
olayt ii~-be~ Mevlana hayraru rind gen;ekle~tirmi~ olamaz. Boyle bir olayt
Mogol askerleri ger~ekle~tirmi~ olmalilar. Ancak Mevlana ve yakmlaruun
da bu olayda pannaklan bulundugu anla~ilmaktadu. Buna benzer ba~ka
olaylan da Eflaki naklehnektedir.
Mevlana'ya ~ok yakm olduklarrm bildigimiz Pervane Siileytnan, Ta-
cii'd-din Mu'tez, Nuru'd-din Caca, Atabeg Mecdii'd-din, Faluii'd-din Ali

575
Menakibi/1-arifin, I, 527-528. Mevl.irui'run, bu Ahi Mehmed-i Sebzvari it "Benim ahim" dedi-
gini Eflaki rivayet etmektedir.
576
MenakibU'l-arifin, I, 256-257.
577
Menakibitl-arifin, I, 278-279
240 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

gibi devrin onde gelen devlet adamlanru, Mogollar i~ ba~ma ge~lerdi.


Bu yiizden o donemde Anadolu'nun yonetiminde soz sahibi olan bu siyasi-
ler, Mogol iktidan yanhs1 ~iler olarak bilinirler578 Mev!ana'nm bu ~ilere
yazd!gt ~ok saytda mektuplar bulunmaktadrr. Bu mektuplar incelendigi
zaman onun bu Mogol yanl!Sl siyasilerle ortak bir siyasi anla~ ve tutum
i~inde bulundugu, onlann da Mevlanii'yt mu'teber tuttuklan a~ik olarak
fark edilmektedir.

a. Mevlilna'dan Sonra Mevleviler ile Ahiler Arastndaki


Mucadele
Mevlanii'nm oliimiinden sonra da Mevlevilerin Mogollarla iyi ili~kileri
ve Tiirkmen ve Ahi ~evrelere kar~1 diimanca tutumlan devam etmitir579
Ancak Mevlanii'nm oglu Sultan Veled'in Ahi ve Tiirkmen ~evrelerle yaplCI,
uzla~bnc1 ve ba~~~ bir tutum i~inde bulundugu goriilmektedir. 0 Ahi ve
Tiirkmenleri, Mevlevilerle bir ocakta bir araya getirmeye ~a~1yordu. Fakat
Mevlana'nm torunu Ulu Arif c;:elebi'nin (719 /1320) Mogol iimeras1 ile ~ok
siki ~kiler i~inde bulundugu goriilmektedir. Mogol iimeras1 kabnda itibar-
h bir ki~i oldugtmdan kendisine para ve millk veriyorlar, soziinii tutuyor-
lard!. Mogol iimeras1 ile ic;ki ve iret meclislerinde bulunuyor, onlarla dii-
~iip kalktyordu580 Ulu Arif c;:elebi'nin Karamanogullan'na kar~1 Mogollan
destekledigi, yaktnlann1 ve Miisliimanlan brraktp Mogollar lehine faaliyeti-
nin kmand!gt, hatta bu yiizden Karamanogullan'nm Konya dizdan tarafm-
dan bir siire tutukland1gt kaytthd1r581

b. Hiisamu'd-din (:elebi ile Ahi Evren Arastndaki ibtilaf


Ahi Evren ile Urmiyeli (Azerbaycan'da) Ahi Tiirk'iin oglu Hiisamii'd-
din c;:elebi arasmda da mahiyetini tam olarak bilemedigimiz bir ihtilafm
mevcut oldugu fark edilmektedir. Bu ihtilafm ne zaman ba~lad1guu da bil-

578 Kr~. Pervane Mu'inil'd-din Silleyman, s.69-126. Pervane Silleyman Mogollara sutuu dayayarak
iktidan elinde tutm~tu. Bilahere gizlice Memluklularla anla~1p Mogollan Anadolu'dan \tkar
map planladt. (Bk. Baybars Tarihi, s.33-34; Kr!. Pervane Silleyman, s.138-140). Onun bu kaypak
siyaseti kendisi ile birlikte avanesinin ba~1n1 yemeye yetti.
579 Sultan Velet Divaru, s.127; Menakibii'l-arifin, II. 74-75, 242-243.

580 Ulu Arif(:elebi'nin Rubaileri, s.23-24; Menakibii'l arifin terc., II, 240-242.
sst Metulklbii'l ariftn, IT, 925-926.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - " - - - - - - 2 4 1

miyoruz. Ancak biraz ileride a~tklanacagt iizere Mevlana'run Tacii'd-din


Mu'tez'e yazd1g1 bir mektupta Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in talebelerinin
yani Ahilerin elinde bulunan Hanikah-i Ziya'run Hiisamii'd-din <;:elebi'ye
verilmesini istemesi582, Eflaki'nin ayru konu ile ilgili a~tklamalan583 bu ihti-
lafm, ad1 ge~en hanikahla ilgili oldugunu sezdirmektedir. Muhtemelen Ahi-
lerin ileri gelenlerinden olan Ahi Tiirk hayatta iken bu hanikah onun elinde
bulunuyordu. Nitekirn Mevlana Tacu'd-din Mu'tez' e yazd1gt mektupta bu
hanikahm banisi Vezir Ziyaii'd-din'in koydugu arta gore hanikahm H.<;:e-
lebi'ye ail olmas1 gerektigini yazmaktadrr 584 Ahi Tiirk iildiikten sonra bu
hanikalun Hace Nasirii'd-din'in eline ge~mi oldugunu goriiyoruz585 Belki
de yoneticiler (muhtemelen I. Alaii' d-din Keykubad) bu hanikalu Onun
hizmetine tahsis eylemiti. H.<;:elebi, babasma ail olan bu hanikah iizerinde
hak sahibi oldugunu ileri siiriince Hace Nasirii'd-din ile Ahilerin aras1 a~Jl
ffil ve bu hakkrru alabilmek i~in Mevlana'run yanmda yer alrmtrr. Ahi
Mehmed (Seyyidabadi), bir sanatkar olan Salahii'd-din Zerkub da Hiisa-
mii'd-din <;:elebi gibi Mevlana'run yanmda yer alrmlard!.
Hii~amii' d"din <;:elebi'nin "jfmii'l-Me~ayih" adh Fars~a bir eseri bulun-
dugunu da tesbit etmi bulunuyoruz586 Bu eserden onun air ve edip bir
kii oldugu anla!lmaktadu. Bu eserin giiniimiize kadar mechul kalmas1 ~ok
anlamhdrr. Muhtemelen Sultan Veled'in post-niinligi zamanmda Bu eser
ortadan kaldm.ld! ve Mevleviler arasmda yer tutmas1 engellendi. H. <;:elebi
Ahiler arasmdan gelme oldugu i~in Mogollar ona itimat etmiyorlard1. Bu
yiizden onun Mevleviler arasmdaki etkisini silmek i~in eserinin veya eserle-
rinin yay!lmas1 engellemi olabilirler.

c. Mevliina ile Oglu Aliiii'd-din (:elebi Arasmdaki ihtilaf


Mevlana ile oglu Alaii'd-din <;:elebi arasmda da bir uyumazhgtn var-
hgl iyi bilinmektedir. Bu konu yukanda geni olarak a~and!gt i~in burada
iizerinde durmuyoruz. Fakat burada U kadanru belirtelim ki, ~ems-i Teb-

2
:c.s Mektubat, s.l29.
5al Menak1bii'l arifin, II, 754.
58-1 Mektubat, s.129.
585
Menaklbii.'l arifin, II, 754.
5il6 Bu eserin bilinen tek niishast Konya BOlge Yazma Eserler Ktp. nr. 224'dedir.
242 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

rizi' den dolayt veya babast tarafmdan ~ems ile evlendirilen Kimya Ha-
hm'dan iitiirii babastyla arast a~t!~h. Bu yiizden Hiisamii' d-din <;:elebi
Ahi iken Mevliinil.'nm yanmda yer aldtgt gibi Alil.ii'd-din <;:elebi de Ahilerin
yanmda yer a~hr. Eflaki onun i~in "babasma asi olup, bazt kiitii kimsele-
re uytnutur. " derken 587 bunu kasdetmitir. Eflaki'nin A. <;:e!ebi'yi kiitiile-
mek i~in ileri siirdiigu iddialara dayanarak A. A.Giilpmarh'nm A. <;:elebi'de
bazt tuhaf haller bulundugtma dair iddialan 588 tamamen yersiz ve mesele-
leri anlayamamaktan kaynaklanmaktadrr. Oysa A. <;:elebi killtiirlii ve bir
Ahi mual!imi (Sadr) idi. Mevliinii'nm mektuplarmdan da onun bilgin ve bir
ba miiderris (Sadr) oldugu anlatlmaktadrr589 Mezar kitabesinde de A. <;:e-
lebi'nin ba miiderris oldugu kaytthdrr.

IV. AHi EVREN'DEN SONRA AHiLiK, AHiLER VB TifRKMENLER


Ahiligin biitiin Anadolu'da yaythnasma ve kurumsallamasma hizmet
eden Sultan I. Alil.ii'd-din Keykubad, oglu II. Gtyasii'd-din Keyhiisrev ve des-
tek~ileri tarafmdan bir suikast sonucu iildiirilldii. Bu yiizden Ahi ve Tiirkmen
~evreler bu sultana kart olumsuz bir tavrr aldt!ar. Sultan da iktidarma kart
olduklan ve kendisini devirmeyi plil.nlayan kendisinin atabegi konumunda
bulunan Sa' dii' d-din Kopek ile ibirligi i~de olduklan gerek~esiyle pek ~ok
Ahi ve Tiirkmenleri iildiirttii ve bir~ok Tiirkmen ve Ahi ileri gelenler de tu-
tuklandt!ar. Ahi Evren Hace Nasirii' d-din, Ahi Ahmed ve Baba ilyas-i Hora-
sani gibi ileri gelenler de bu srrada tutukl~lardt 590 Bu sultanm Ahi ve
Tiirkmenlere kaft uygulamalan, bu ~evrelerin topluca isyan ehnelerine se-
bep oldu. "Baba!ler isyaru" diye bi!inen bu isyaru bashrmak kolay ohnadt.
Devletin askeri giicii Tiirkmenlere dayandtgt i~in isyanct!ar iizerine giinderi-
len devletin askerleri isyanct!arla savamak isteme~ ve bir ktstm askerler
isyanct!ara ka~lardt. Bu yiizden ~ok zor durumda kalan sultan ve devlet
ileri gelenleri ~ok biiyiik paralar iideyerek Ha~hlardan asker kiralanular ve
Hrristiyan olan bu kiraltk askerlerle Baba!ler isyaru bas~hr.

587 Menaktbii'l arifin, terc. IT, 185,342.


588 MevldnA Celaleddin, s".93.
589 Mektubat-i Hz. HUdavendigar, s.13-14.
590 Bu konuda geni~ bilgi i9n bkz. Mikail Bayram, Baballer isyaru ve Ahi Evren iie ilgisi, Diyanet
Dergisi, XVIII/2, s.6977.
Ahi Evren-Mev!ana Miicadelesi ----------------,---243

Bu sultarun zihniyet bakunmdan Ahilere ve Tiirkmenlere kar~1 bir tavrr


i<;inde oldugu gorillmektedir. iktidara geldigi ytl Egirdir'de yaphrdt~ ker-
van-saraym kitabesinde kendisini zamarun Keyhiisrevi ve iskenderi olarak
tarumlarken Tiirkmenleri (Havaric) kahreden, bagilere goz a~hrmayan on-
Ian ezen sultan olarak vasfehnektedir. Bu sultanm MevHina'ya ve iraru ~ev
relere yakla~h~ ve onlan himaye ettigi goriilmektedir. Zaten bu ~evreler
onu iktidara getirrni~lerdi. Ahi ve Tiirkmen ~evrelerin nefretini kaz~h.
Onun bu zaafmdan ve kotii yonettminden yararlanan Mogollar tam bu st-
rada Hulagu Han'm amcasmm oglu olan Baycu Noyan komutasmda bir or-
du ile Anadolu'ya girdiler. Sultanm 80 bin ki~ilik ordusu Kosedag denilen
mevkide 30 bin ~ilik Mogol ordusu kar~tSmda agrr bir yenilgiye ugradt.
Sultana krrgm olan Tiirkmenler sava~ alanrru terk ederek Sel~uklu Ordu-
su'nun hezimete ugramasma sebep olmu~lardt.
Tokat ve Sivas't sava~ yapmadan teslim alan Mogollar bu iki ~ehri yag-
maladt!ar. Kayseri'ye ge!diklerinde kar~t!annda Ahileri buldu!ar. Ahiler,
Mogollara kar~1 Kayseri'yi savunmaya koyuldular. Onbe~ giin kahramanca
jehri savundular. Ahiler burada Kayseri Suba~lSl olan Ermeni asillt Hacok
oglu Hiisamii'd-din'in ihanetine ugradt!ar. Mogol ordusu burada agrr ka-
)'lplar verdikten sonra bu suba~mm yardtm ve destegi ile ~ehre girmeyi ba-
ardt!ar. Mogollar ~ehre girdikten sonra buradaki Ahi ~ yerlerini yarn Kay-
seri'deki Ahilere ait sanayi sitesini yagma!aytp ate~e verdiler. On binlerce
Ahi oldiirilldii ve esir a!mdt. Bu olaydan sonra Tiirkiye Sel~ulan Devleti
Mogollann egemenligi a!hna girdi. Sel~uklu devlet yetkilileri Mogollarla
yaphklan ban~ gorii~melerinde her ytl ~artlan ~ok agrr olan harat; odemegi
kabul ehnek zonmda kaldt!ar591 Devlet bu meblagda haract odemekte giit;-
liik t;ekiyordu. Bu d1.irum Mogollann devlet i~lerine miidahale ehnelerine
ftrsat yarahyordu. Ancak biiyiik devlet adarm Celalii'd-din Karatay saltanat
naibligine gelince Mogo!lara her yt!oderunesi gereken vergileri diizenli ola-
rak odemek suretiyle onlarm Anadolu'da devlet ~lerine ka~ma!arma frrsat
vermedi. Bundan sonra gelen 10 senelik zaman zarfmda Ahi Te~kilah'run
yeniden organizesine ~ah~t!dt. Bu donemde Krr~ehir'e yerle~en Ahi Evren

591
Bu verginin miktan, her yll360 000 dirhem giimti para, 10 000 koyun, 1000 Sigtr, 1000 deve,
1000 at, 500 top ipek olarak tesbit edilmitir. Bkz. el-EvamirU'l-eldiyye, s.542-543; EbU'l-Ferec Tarih,
II, 544; Selruklular Zamanrnda Tiirkiye, s.445-446.
244 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

Hace Nasirii'd-din burada gene Ahilerin lideri olarak faaliyetini siirdfuii-


yordu.
Burada daha once bahsettigim bazt siyasi ve askerf olaylan ozet haHn-
de tekrar hahr!atmak durumundayun. Celalii'd-din Karatay'm oiiimiinden
sonra II. izzii' d-din Keykavus ile karde~i IV. Riiknii' d-din Kill~ Arslan taht
miicadelesine tutu~tular. Bu strada vezir olan Kadt izzii'd-din bir yandan
karde~lerin arasmt telif etmeye ~ah~rrken, bir yandan da Ahi ve Tiirkmenle-
ri yanma alarak Mogol Emperyalizmine kar~t bir askeri hareket ba~lath. Bu-
nun iizerine Mogol oncii birlikleri kmriutaru Baycu Noyan ikinci defa Ana-
dolu'ya girdi. Selo;uklu Ordusu Sultan Ham mevkiinde agrr bir yenilgiye
ugradt. Vezir Kadt izzii'd-din ve onun yanmda yer alan 14 komutan idam
edildiler. Baycu Noyan bu zaferden sonra Ba~kent Konya'yt zaptetti. Mev-
li'ina ile Baycu Noyan arasmda steak bir ili~ki kuruldugu goriihnektedir.
Ancak Baycu Noyan Konya'da fazla duramadt. <;:iinkii Hulagu Han onu,-
Bagdad seferine kahhnast io;in- ordusuyla birlikte acilen geri gelmesini is-
temi~ti. Baycu Noyan kendisini Anadolu'nun fatihi olarak goriiyor ve Ana-
dolu'yu ilhanh Devletinden kopannak istiyordu. Onun bu yondeki faaliyet-
leri Hiilagu Han tarafmdan ogrenilince ozel bir muhakeme sonucunda
Baycu Noyan't oliim cezasma o;arphrdt. 592 Anadolu'da iki karde~ arasmdaki
taht miicadelesi sona erdirilemeyince Hulagu Han Anadolu' daki dururna
miidahale etti. Almcak Noyan komutasmda bir orduyu Anadolu'ya gonder-
di. IV Ktho; Arslan' a me~ur vererek onu Selo;uklu tahtma oturttu. trlkenin
her tarafmda Ahiler ve Tiirkmenler Hulagu Han'm giidiimiinde i~ ba~ma
gelen yeni iktidara kar~t ayaklanmalar ba gosterdi. Ahi ve Tiirkmenlerin
destek!edigi II. izzii'd-din Keykavus ise Anadolu'yu terketmek zorunda
kaldt.
Bu yeni sultan zamarunda Mogollarm ernrinde Pervane Sii!eytnan, Sa-
hip Ata Fahrii'd-din Alive Vezir Tacii'd-din Mu'tez ii~liisii iilkeyi yoneti-
yor!ardt593. Bu emirler Sultandan bir fennan aldtlar. Bu fennan geregince
biitiin iilkede Ahilerin ve Tiirkmenlerin ellerinde bulunan i yer!eri, medre-
se ve zaviyeleri ellerinden alrrup Mevlana'ya ve Mevli'ina'ya yakm ki~ilere

592 Ciiveyni, Tarih-i Cihan-gii~ay, Tehran 1370, ill, 470.


593 Miisameratii'l-ahbar, s.73-75, Menaktb-i Evhadii'd-din-i Kirman.i, s.71-72, el-Evamirii'l-alaiyye,
s.640-648.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 245

ve Kalenderi derv~lere verilmesine karar ahndt ve uygulamaya geo;ildi594


Bu ~evrelerin ellerinde bulunan vaktflan da miisadere edihnekteydi. Os-
rnanhlar zamarunda bu miisadere edilen evkaftan baztlanrun sahiplerine
iade edildigi goriihnektedir. igte bu uygulamalar srrasmda Krrgehir'de Ahi
Evren Hace Nasirii'din ile yakmlan direnige ge~tiler. Mevlana 'nm miiridi
Nuru'd-din Caca, Krrgehir' deki bu isyartlan bastrrmaya memur edildi.
Cacaoglu Nuru'd-din, Krrgehir'deki bu ayaklanmayt bastrrdt ve burada bu-
lunan Ahileri kamilen kth~tan ge~irdi595 Ahi Evren Hace Na,sirii'd-din ile
Mevli\na'nm oglu Alaii'd-din <;:elebi de burada gehit diigtiiler(1261). Bust-
rada Ahi Evren 90 kiisur yagmda bulunuyordu.
iktidar, uygulamalanru siirdiinneye devam etti. Aksaray, Ankara, Si-
vas, Tokat, <;:ankm, Denizli, Karaman ve u~ bolgelerde de Klrgehir'dekine
benzer ayaklanmalar ve iktidann uygulamalanna kargt direnig hareketleri
bag g6sterdi596

a. Mevlimii'mn $eyhu'-$uyuhi'r-Rum Olmast


Sel~ular zamarunda Anadolu Ahi Tegkilah, Abbasi Halifeligme bag-
It bir kurulu~ olan Fiituvvet Tegkilah'na baghydt. Abbasi Halifeleri, $ey-
hu'g-guyuhi'r-Rum iinvaruyla bir Fiituvvet Tegkilah yetkilisini Anadolu'ya
tayin ehnekteydiler. Abbasi Halifeligi'nin Anadolu'ya tayin ettigi ilk :;>ey-
hu'~-guyuhi'r-Rum, Sadru'd-din el-Konevi'nin babast Malatyah $eyh Mec-
dii'd-din ishakdrr. Ondan sonra da Ahi Evren'in kaym pederi $eyh Evha-
dii'd-din-i Kirmani bu makama ge~tir. U~cii ve sonuncu :;>eyhu'g-

594 Eflaki, Vezir Tacii'd-din Mu'tez'in sultandan (IV. Kl.h!J Arslan) bOyle bir fermen almaya ~ahtp
sonunda ba~d1guu, ancak a1man bu fermarun Ahilere ait alan Hanikah-1 Ziya ve Hanikah-1
Lala'run, sahiplerinden ahrup H. <;elebi'ye verilmesine dair oldugunu yazmaktadJr. Bk. Menakl-
bu'l-arifin, II, 754-758. MevlW da Tacti'd-din Mu'tez'e bir mektup yazarak ad! gec;en ik.i
hanikahm sahiplerinden ahrup Hiisamii'd-din <;elebi'ye verilmesini iste~tir. Bk. Mektub3.H
Mevtana Cela.IU'd-din, s.128-129. Bu mektuplann A. GOlpmarh tarafmdan yaptlan tercfunesinde
(s.l15-116). Ahi Evren Hace Nasirii'd-din, Omriiniin sonlannda yani IV. Kille; Arslan'm iktidara
geldigi yll ic;inde kaleme ~ oldugu fark edilen "Agaz u encam" adlt eserinde (Bursa Eski
eserler Ktp., H. <;elebi ktsrm, nr. 1184, yp. 198a) "Bu zamamn kurt tiynetli sultanlan kigilerin malla-
rma el koymaktalar. $eriahn hiikUmleri biiyiik Ol~iide ortadan kalktr.lsldmdan sadece bir ad kaldt. " De-
mektedir ki, onun bu ifadelerinden devletin bu ferman geregince btitiin illkede Ahi ve Ttirkmen
c;evrelerin mal ve millklerinin ellerinden almmakta oldugu gOrillmektedir.
595
Miisameretii'l-ahbar, s.75.
596 Ayru eser, s.74-75; ei-Evamirii'l-altliyye, s.642-643.
2 4 6 - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Miktiil BAYRAM

Uyuhi'r-Rum, Konya'da ikamel eden $eyh Zeynii'd-din Sadakadrr. ile


Anadolu'da Ahiler bu Fiituvvel eyhlerine bagh icliler.
Hulagu Han, 1258 de Abbasi Halifeligini ortadan kaldrrdtklan sonra
Abbasilerin Anadolu'daki bu lasarruflan da kendiligmden orladan kalknu
oldu. Hulagu Han. Bunun yerine Mevlana'yr "$eyhii'-UyUhi'r-Rum" ola-
rak gorevlendirmitir. Mevlana'ya (Rumi) veya $eyh-i Rum(Pir-i Rum) den-
mesinin sebebi de budur. Anadolu'daki biitiin eyhlerin ve Ahilerin O'na
baglanmalan mecburiyeti getirildi. B~dan dolayr Mogollar siirekli olarak
lahsisal kabilinden Mevlana'ya kiilliyetli mikdarda para veriyorlardt. Ah-
med Eflaki, Hact Bekla ile Mevlana arasmdaki muhalefeti, Hact Bekla'm
Mevlana'yr ktskanmast eklinde izah etmege ~ahrrken de bu ger~egi ifade
eylemitir.
Eflaki, Hact Bekla'm Mevlana'yr ktskarumm sebebi olarak da diinya-
nm biitiin biiyiiklerinin ve kii~iiklerinin Mevlana hazretlerine yonehneleri,
Biitiin eyhler ve emirlerin (devlel adamlan) Mevlana'nm sozlerini dinle-
meleri bir~ok mukallil miiridlerin de eyhlerini brraktp o hakikal onderinin
kulu ve miiridi ohnalan idi597 derken devletin Mevl~a ve ~evresini himaye
eltigini Mevlana'nm devlel politikasmda soz sahibi oldugunu belirtmitir.
Mevlana'nm devlel biiyiiklerine miilaaddil mektuplar yazarak belli lekke
ve zaviyeleri veya medreseleri yakmlanndan biri i~in islemesi de bu larihi
ger~egi a~tk~a goslermekle ve Eflaki'nin dedikleri dogrulanmakladrr. Vakta
Ef!aki, bu yonde sultandan da bir ferman ahndtguu ve bu fermana binaen
Ahilere ail hanikahlarm devlel larafmdan ellerinden ahnarak Mevlana ve
yaktnlanna verilmeye ~ahtldtguu da bildirmekledir598

b. Ahilere Ait Tekke, Zaviye ve'Medreselerin Ellerinden


Alznmasz
$imdi Pervane Siileyman, Sahip Ala Fahrii'd-din Ali ve Tacii'd-din
Mu'lez'in Mogollann emrinde Ahilere ve Tiirktnenlere kart siirdiirdiikleri
miicadeleyi biraz delayh olarak gozden ge~irelim.

"' Menaklbu'l-arifin, L 381, 383.


"' MenakibU'l-arifin, II. 754.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 247

Yukanda siiziinii ettigimiz Krrehir'deki Ahi Evren Hace Nasirii'd-din


ve beraberindekilerin isyanlan basbnldiktan sonra, Ahi Evren'in ve talebe-
lerinin tasarrufunda bulunan Konya'daki Hanikah-i Ziya ve Hanikah-i U-
la'run Ahilerden ahrup Mevliina'run dostu Hiisamii'd-din <;:elebi'ye verildi-
gini ve buradaki Ahilerin Hiisamii'd-din <;:elebi'ye baglanmaya zorlandik-
laruu Aluned Eflaki'nin "Menii/abu'l-arifin"inden ve Mevlana'run bir mektu-
bundan iigrenmekteyiz599 Eflaki, Hanikah-i Ziya'nm Ahilerden ahrut srra-
smda Ahilerin ayaklanmalaruu anlatrrken buradaki Ahilerin Hiisamii'd-din
<;:elebi'ye bagianmaya mecbur tutulduklanru ve Ahilerin de buna kart di-
rendiklerini yazmaktadrr. Hiisamii'd-din <;:elebi'nin Hanikah-i Ziya'da
eyhlik seccadesine otunna tiireni srrasmda orada bulunan Konya Ahileri-
nin lideri konumunda olan Ahi Aluned, serilrni bu!unan seccadeyi topla-
yarak "Biz bu adamm ~eyhligini kabul etmiyoruz" diyerek Hiisamii'd-din <;:ele-
bi'nin eyhligini kabul etmediklerni ifade etmiti. Fakat sonunda devlet zo-
ru ile bu iki hanikahm eyhliginin Hiisamii'd-din <;:elebi'ye verildigini Efla-
ki bildinnektedir. ~imdi bu ve benzeri uygulamalarm sadece adlan arulan
iki hanikah i~in olmayrp, yrrrt ~apmda bir uygulama oldugunu giirelim. ~u
nu da hemen belirtelim ki, devrin resrni tariho;ileri bu konuda hi~bir a9kJa-
mada bulunrnarntlardrr. Mevliina ve baghlannm (iizellikle Eflaki Dede'nin)
eserleri bu konuda bazt mahdut bilgileri ihtiva ediyor. Eflaki'nin pirlerine
keramet payr ~tkarmak i~ olaylan anlatrrken yapbgr diizenlemeler de kts-
men fark edilmektedir.
Eflaki bir~ok kiiler i~ balangr~ta Mevliina'ya muhalif iken, soma-
dan Mevliinii'nm biiyiikliigiinii ve kerametlerini giiriip, tiivbe edip kul ol-
duklaruu bildinnesi de aslmda devletin siiziinii ettigimiz uygulamalannm
sonu~laruu ifade etmektedir. Bununla beraber bazt miiahhas iimekler ver-
meyi uygrm buluyoruz.
Evvela Mevliina'nm bazr devlet biiyiiklerine, iizellikle Pervane Silley-
man, Sahib Ata ve Tacii'd-din Mu'tez'e, ya bir Ahinin veya Ahilerin tarafta-
n alan birinin bagtlanmasrm istemesi600 Ahilerin ve Ahilerden yana alan
kiilerin takip edildiklerini ve Mevliina'ya miirid olmaya zorlandiklaruu

"' Menalabu'lArifin, II, 754-758; Mektup/ar, s.115-116.


"" Mektup/ar, s.28-29; 14lH49.
248 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ ProfJJr.Mikail BAYRAM

gtistermektedir. Mevlana kendisine baglanmay:t kabul eden ~aluslann bagt~


lanmalanru devlet adamlanndan istemektedir. Hanikah-i Ziya'nm Hiisa-
mii'd-din <;:elebi'ye verilmesi srrasmda ayaklanan Ahiler arasmda Ahi <;:o-
ban, Ahi Kayser ve Ahi Muhamrned-i Sebzvari eleba~Idrrlar. Ba~lannda da
Ahi Ahmed bulunmaktadrr. Ahi Muhamrned-i Sebzvari'nin bilahere Mev-
lana'ya baglanmak zorunda kaldigtm ve Mevlana'nm ona "Benim Ahim"
dedigini Eflaki bildirmektedir601 Sultan Veled bir manzumesinde Ahi <;:o-
ban ile Ahi Kayser'i methetmektedir602 Bu demektir ki, bu iki Ahi sonradan
Sultan Veled'nm safma kahlmak zorunda kahru~lardrr. Eflaki, Hanikah-i Zi-
ya' da isyanc1 Ahilerin lideri olan Ahi Ahmed' in kulluga kabul edilmedigini,
yani Mevlana'ya baglanmay:t kabul etmeyip direndigini, bu yiizden kendi-
sine "Anud" (inat~1) dendigini bildirmektedir. Fakat oglu Ahi Ali'nin, Sul-
tan Veled' e kul oldugunu yaz1yor603 Anla~Ii1yor ki, bu Ahi Ali uzun siire
direnrni~ ancak Sultan Veled'in posta oturu~undan sonra Mevlev! olmu~tur.
HaCI Bekta~-i Horasani'nm de sonunda Mevlana'ya kerhen ba~ koy:tnak zo-
runda kald1grm Ef!aki bildirmektedir604
Bir Sel~klu ~ehzadesi olan Cimri (Alaii'd-din Siyavu~: II. izzii'd-din
Keykavus'un oglu) Karamanogullan'nm yardun ve destegi ile Konya'y:t
zapt edip, Sel~uklu tahtma oturunca ba~lannda Ahi Ahmed ~ah oldugu
halde biitiin Konya Ahileri yeni sultana biat etmi~lerdi 605 Bu Ahiler MevHI-
na ve halifelerine bag!~ olmalanna ragmen boyle bir frrsat zuhur edin-
ce hemen Tiirkmenlerin safma katlld1klan gtiriilmektedir. Ne var ki, bu yeni
sultan ve Karamanoglu Mehmed Bey Konya d~mda bulunduklan bir srra-
da Konya'y:t Karamanogullan'ndan almaya gelen Mogol ordusunun Kon-
ya'ya yakla~hgt tigrenilince ~ehirdeki Ahiler gene ba~lannda Ahi Ahmed
~ah oldugu halde Karamanoglu Mehmed Bey ve Alaii'd-din Siyavu~ geri
dtiniip ehre gelince ehir surlanru Karaman Tiirkmenlerine kapahp Mogol
ordusu gelene kadar miidafaaya g~lerdi 606 .Btiylece Mogollann yeni bir
katliaffillli tinlemi oldular607 Bu Ahi Ahmed ~ah'm bu olaydan sonra Mev-

'" Menakibii'l-arifin, l, 543-544.


602 Divan-J Sultan Veled, s.lSO,Aynca Bkz. Ariflerin Menlabeleri, I, 491.
"" Arijlerin Menkibeleri, IT, 180.
"" Menakiou'l-arifin, l, 381-382.
605 el-EvamirU'l Alaiyye, s.696; Miisameratii'l-Ahbar, s.l23-124; Tdn"h-i Al-i Selruk, s.66-67.
606 el-Evamirii'l Alaiyye, s.693-700; Sel~uklular Zamanmda Tiirkiye, s.561-567.
w Menalabu'l-arifin, 11,611-612;Terctimesinde ,11,74-75; Tdrih-i Al-i SelfUk, s.65-67
Ahi Evren-Meviana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - - " - - - 249

!eviler arasmda niifuzlu bir ~i oldugu gibi Mogollarla da iyi iligkiler i~inde
bulundugu giiriilmektedir.
Ahmed Eflaki, Ulu Arif <;:elebi'nin (Mevlfma'nm torunu) Karaman-
ogullan'na karl Mogol askerlerini destekledigini, yakm!anru ve Miislii-
manlan (Muhibban-i Hazret) brrakip yabanc1 olan Mogollar lehine faaliyet-
lerde bulundugundan dol a}'! kinandiguu ve hatta bu yiizden Karamanogul-
lan'nm Konya dizdan tarafmdan bir siire tutuklandiguu yazmaktad!r608 .Uiu
Arif <;:elebi, Cenab-1 Allah giiniimiizde giicii ve kudreti Mogol!ara verdigi
i9n onlardan yana olma}'l kendileri (Mevleviler) i~in vacip gordiigiinii be-
lirterek bu tutumunun gerek~esini ifade etmektedir.
bte yandan Mevlana'nm mektuplannm biiyiik bir kisrm, (144 Mektup)
belli bir kiinin himaye edilmesi veya birilerinin belli bir tekke, zaviye ve .
medreseye tayin edilmesine dairdir. Ahilerden alman i ve hizmet yerleri-
nin Mevlana'nm giisterdigi kiilere verildigi anlagilmaktadrr. Tacii'd-din
Mu'tez'in Aksaray'dan Mev!ana'ya yedi bin dirhemi bir mektupla giinder-
digini mektubunda bu paranm cizyeden geldigini onun i~in helal oldugunu
yazd1guu, bir bagka zaman gene cizyeden gelen ii~ bin dirhem gonderdigi-
ni609 Eflaki nak!etmektedir. Hatta Eflaki Mevlana'nm bu paralan yemekte

tereddiit ettigini, fakat sonradan o da bu par alarm hela! olduguna kanat ge-
tirdigini siiyliiyor. Cizyeden geldigi bildirilen mallar, Tiirkinen ve Ahilerin
miisadere edilen malland1r. Bir bagka zaman Mogollar'm Hazinedan (Ha-
zinedar-i Sultan) ~erefii'd-din-i Mavsili'nin Mevlana'nm baghlanna harcan-
mak iizere iki bin dinar getirdigini gene Efliiki yazmaktadrr610 Biitiin bunlar
Mogollann Mevlana ve ~evresini nasi! himaye ettiklerini a~J.k olarak giis-
termektedir.
Mev!ana'nm muhtelif mektuplan Ahilere ve Ahilere yakin ~evrelere ait
miiesseselerin ellerinden almmasma dairdir. Siiz gelimi Mevlana mektupla-
rmm birinde, Nusratu'd-din Hanikah!'nm ~eyh Hamidu'd-din admda biri-

600
Menaklbu'l-ariftn, ll, 925-926.
609
Menalabu'l-arifin, I, 271; ll, 175. Tacu'd-din Mu'tez'in Aksaray ve t;evresinde pek ~ok Ttirkmen
ileri gelenlerinin mal ve evkafma el koydugtmu biliyoruz. Mevlana'run bu paralan yemekte te-
reddiit gOstennesi bundan olmaluhr. Mevlana Tacu'd-din Mu'tez'e bir mektup yazarak Mogol-
lara hizmet etmesinin hakk bir ~ oldugunu, Mogollann nliisliimanlann emniyetini temin etti-
gini bildinnekte ve "Sen Mogollann gon!Onil rahatlatarak Miisliimanlann huzur ilinde kullok
ebnelerini sagllyorsun" demekted.ir. Bkz Fihi ma fih, Trc. M. Anbaraoglu, s.18.
610
Menakibii'l-arifin, I, 256-257.
250 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ ProfoDroMikail BAYRAM

ne verilmesini Pervane Siileyman'dan istemektedir611 oSahip Ata'ya yazd1j9


bir mektupta da Ahi Giiherta~ Tekkesi'nin $eyh Cemalu'd-din'e verilmesi-
ni612 bir mektubunda da Karatay Medresesi'nin Efsahu'd-Din admda birine
verilmesini istemektedir613 Bunun gibi daha pek <;ok omekler bulunmakta-
0

drro
Diger taraftan Eflaki de Tokat'ta Hoca Miinir Hanikalu'nm sahiplerin-
den ahrup Mevlevilerin emrine verili~ini hikaye etmektedir614 oKeza Sivas'ta
da Ahilerin lideri olan Erzurumlu Hoca'nm Sivas'tan kovuhnaya <;a~!ld!
!9ru, Ahilerin (Eflaki'ye gore) ayak takuru, halkla birle~ip kar~1 koyduklan-
ru, Mevleviler aciz kalmca da Mogol Noyan'm askerleriyle yardrma geldigi-
ni ve boylece duruma hakim oldugunu yaz1yor615 oEflaki birka<; giin sonra
Erzurumlu Hoca'nm (ad1 verilmemi~tir) Oldiigunii (oldiiriihnii~ ohnah) Ahi
Divane ve digerlerinin de tovbe edip miirid olduklanru da s6zlerine ekle-
mektediro
Aksaray, Nigde, Denizli ve Tokat'ta da Sivas'takine benzer olaylar
meydana gehni~tiro Ancak devrin yazarlan bu olaylan pek dile getirmemi~
ler veya getirmek istememi~lerdiro Nitekim Tokat'tan derlenen U a~aj9daki
halk rivayeti616 boyle bir olaym Tokat'ta da ya~d1!9ru, bu olaym hatrrasi-
nm ise halk dilinde ve muhayyilesinde <;ok az de~meye ugrayarak giinii-
miize geldigini gormekteyizo
Sel<;aklular zamanmda Tokat ve Amasya yoresinde Ahiligm <;ok yay-
gm ve kuvvetli oldugu fark edilmektediro Yillar once yaymlad1grm Turhal
ve <;evresinde medfun bulunan evliyanm adlan ve kurduklan tekke ve za-
viye gibi miiesseseleri ile ilgili belgede617 bu bolgede Tiirkmen ilim ve fikir
adamlannm ne kadar gii<;lii olduklanru gostermektediro Bu bolgenin, yani
D~mend ili'nin hakimi olan Pervane Muinii'd-din Siileyman, bu yorenin
kiiltiirel yap1srm degitirmek i<;in hem yogun bir ilmi ve fikri faaliyet ba~-

611 Mektuplar, s.102-103.


612 Aym eser, s.164-165.
6t3 Aynz eser, s.137-138.
'" Menakibu'l-arifin, II, 952-953.
'" Aym eser, II, 243-247. ,
616 Miijgan D~er Hanim'm "TUrk Tarih ve Killtilrilnde Tokat Sempozyumu"na (1986) sundugu

bildiriden~hro
617 MikAil Bayram, "Sel~ular Zamarunda Tokat ve YOresinde ilmi ve Fikri Faaliyetler, TUrk Tari-

hinde ve KiiltiirUnde Tokat Sempozyumul2-6 Temmuz 1986, s.30-37}.


Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi -------------~---251

Ia~, hem de Tiirkmenler iizerinde agrr bir siyasi ve killtiirel baskt uygu-
lamaya bal~hr. Krrehir Emiri Cacaoglu Nuru'd-din ve oglu Emir Polat
da ayru eyi Krrehir yoresinde ger~ekletirmeye ~alv;ayordu. Bu basktlar-
dan dolaY' pek ~ok Tiirkmen boylar ve beglerin ve fikir adarnlanrun bu bol-
geden U~ bolgelere go~tiiklerini biliyoruz. Pervane Siile}'lflan'm Mogollar
tarafmdan idam edilmesinden sonra (676/1278) Danimend ili'nde siyasi
otorite bolugu meydana gelmiti. Bu otorite bolugundan bi'l-istifade
Tiirkmen ve Ahi ~evrelerin kiiltiirel faaliyetlerini yogunlahrdlkian ve siya-
st bir miicadele balattlklan gi:iriilmektedir. Bir Danimendli Emiri olan Ha-
lifet Gazi'nin ahfadt olan Halifet-zadeler XIV. Asnn ortalanna kadar iktidar
miicadelelerini siirdiirm~lerdir618 Hac1 ~adgeldi'nin Amasya'Y' zapt etme-
sinden sonra (1362) bahya Osmanh topraklanna gi:i~miilerdir.
Tokat Kal'as1 kafirlerin elindeyken Tokat'taki Ahi Paa asastyla yerde
abdest almak i~in su ararken, Kral'm adarnlan (Mogol iimerast olmah) gelip
ona bu araziden ~tkmasrm soyliiyorlar. Astl adt Mustafa olan Ahi Paa "Gi-
din Kral'a soyleyin benimle ugra~masm" diyor. Parmajp.yla iaret ediyor, asa-
s= yere vurunca da oradan biingiil biingiil su <;tktyor. Kral'm adamt don-
diigunde baktyor ki kral'm iki gozii birden kor olmU. Kral, Ahi Paa'nm
veli oldugunu anhyor, gi:iziiniin a<;tlmast i<;in istirhamda bulunuyor. Ahi Pa-
a, O'nu hamama davet ediyor, burada Mustafa Paa'nm verdigi sudan
i<;ince Kral'm gozii a~iliyor ve hamamt Mustafa Paa'ya ba~hyor .
. ite bunun gibi pek ~ok olay gi:istermektedir ki, bu donemde devlet her
yanda Ahi ve Tiirkmen liderleri takip etmekte i ve hizmet yerlerini ellerin-
den ahp Mevlana ve yaktnlarma vermekte, Mevliina ve yaktnlan da devle-
tin yanmda Ahi ve Tiirkmenlerle amanstz bir bi<;irnde miicadele etmekteler.
Miiesseseleri ellerinden almanlar da biraz sonra deginecegimiz gibi ya go~
etmekte veya Eflaki'nin tabiriyle tovbe edip ba ko}'lflaktalar. ite bundan
sonradrr ki, Mevliina ve ~evresinde veya Mevleviler arasmda da Ahiler bu-
lurunakta, debbag, naccar, zerkub(kuyumcu) v.s meslekten hirfet ehli olan
Mevleviler goriilmektedir. Ancak Mevliina'ya baglandtktan sonra san'atlan-
ru icraya i.mkiin verilmi olan, bu kimselerin zamanla sa}'llan da siirekli ar-
h giistennitir.

618
Amasya Tarihi, I, 59-67.
252 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

iyi bilinen bir husustur ki, Mevlana zamarunda Mevlevilik diye adap
ve erkaru belirleruni bir tarikat mevcut degildi. Sadece fikri ve siyasi bir hi-
zip idi. Mevliina'run oglu Sultan Veled'in eyhligi zamarunda (684-
712/1285-1312) bu fikri ve siyasi hizip belirli adap ve erkiiru olan diizenli bir
tarikat haline getirildi. Mevlana'run ilk post-niini Hiisamii'd-din ~elebi'nin
ahi kokenli olmas1 ve Sultan Veled'in gayet yap1c! ve birletirici tutum ve
uygulamas1 Tiirkmen ve Ahi ~evrelerin Mevlevilige IS!llinalanna vesile ol-
mutur. Ahi TekiliHmdan gelmi olm~lanndan otiirii Tekilat fikrine sahip
olan bu Ahilerin Sultan Veled ve ~evresindekilerin safma kablmalan ve za-
manla bu ~evrede niifuz sahibi olmalan (Ahi Ahmed $ah gibi), Mevliina ve
~evresindekilerin balath~ fikri ve siyasi hareketin bir tekilata doniimesi
sonucunu dogurdu. TUrk diiiince ve zevkinin Mevlevilik iizerindeki etkisi
zamanla daha da derinleerek Mevlana ve ~evresindekilerle Tiirkmen ~ev
reler arasmdaki miicadele ve lmgmhklann k!Smen de olsa azald1~ veya ha-
fifledigi goriilmektedir. Ancak bu iki ziimre arasmdaki muhalefetin Osman-
h tarihi boyunca gizliden gizliye siirdiiriildiigii miiahede olurunaktadrr.
Cumhuriyet doneminde bile baz1 yoneticilerin Konya'da Mevliina'ya muha-
lif olduklan bilinen baz1 kiilere ait hahralan silirime veya yok ehne yoniin-
de uygulamalarda bulurunalan bu miicadelenin son omegini tekil etlnek-
tedir.Vilayet binasmm hemen yarn bamda Seyyid $erefii'd-din ile Ulvi Sul-
tan'm tiirbeleri, tamamen bu miilahaza ile yok edilmitir.Bu iin bugiine ka-
dar bir gerek~esi de a~1klaruru degildir.Sel~klu veziri Kad1 izzii'd-din'in
Evkafma ait eserlerin koruruna}'lp yok olmasma goz }'llffiulmas! da bu mu-
halefetin sonucudur diye diiiiniiyonun.
$u belirttigimiz husus bu giine kadar fark edilmemi ve geregi gibi
iizerinde durulmaml bir konu olarak oniimiizde durmaktadrr. Ahi Evren
Hace Nasirii'd-din Mahmud gibi biiyiik bir ilim ve fikir adammm 700 }'II ta-
rihin karanhklannda unutulmaya mahkum edilmesi, eserlerinin me~hul
kalmasmm sebebini de burada aramak gerektigi izahtan varestedir. Bu du-
nun Tiirkmen ~evreler iizerindeki baskilann ne kadar iddetli oldu~u
biitiin ~lplakhg1 ile ortaya ko}'lnaktad1r. Hoca Nasrreddin Fikralan ile halk
arasmda ad1 yaad1~ halde hayat hikiiyesi fikri ahsiyeti tamamen mechul
kahruhr. Aynca Mevlevilerin Anadolu'da fikir iistiinliigii saglamalannm
ger~ek sebebi anlallmaktadrr.
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi --------------~--253

c. Ahi ve Turkmen (:evrelerin Ut; Bolgelere Got;U


Yukanda Ahi ve Tiirkmenlerin ne kadar amans!Z bir ~ekilde takip edil-
dil<ierini, oldiiriildiiklerini hizmet yerlerinin ellerinden ahrup Mevlana ve
yanda~larma verildigini, Ahilerin Mevlana'ya baglanmaya zorlandlklanru
gordiik. Anadolu'da 150 yt1 kadar hiikiimran olan Mogol iktidarmm Turk-
men ve Ahi ~evreler iizerindeki bu tiir ~iddetli fikri, siyasi ve ekonomik bas-
lalan kar~1smda pek ~ok Ahi ve Tiirkmen ileri gelenlerin u~ bOlgelere go~
ettikleri gorillmektedir. ~ok sa}'Ida ilim ve fikir adamlannm da Misrr ve Su-
riye'ye go~tiikleri goriilmektedir. M!Srr ve Suriye'ye go~iip orada eserler ya-
zan Anadolu'lu ilim ve fikir adamlannm saytlan yiizlerle ifade edilecek ka-
dar ~oktur. Miiesseseleri ellerinden alman, davar siiriileri ve servetleri mii-
sadere edilen ve Mevlana'ya baglanmaY' reddeden Ahilerin, devletin taki-
batuun ula~amad!gt yani u~ bO!gelere go~ etmek zorunda ka~lardrr. Bii-
yiik topluluklar halinde Bizans topraklarma go~enler oldugu gibi Karade-
niz'in kuzeyine yani Krrrm ve Klp~ak iline go~ler de olm~tur. ibn Battuta,
Ahi B1~akci adh Anadolulu bir ahinin De~t-i Klp~ak'ta meslegini yiiriittii-
gunii yazmaktadu619 .
Nuru'd-din Caca'nm Krr~ehir'de ger~ekle~tirdigi ve Ahi Evren ile bera-
berindekilerin Oldiiriihnesiyle neticelenen katliamdan sonra pek ~ok Ahinin
bal!ya (uclara) ka~hklan goriihnektedir. Osmanl1 Devleti'nin kurucusu: Os-
man Gazi'nin kaym pederi Edebah, oglu Ahi Mahmud, yegeni Ahi Hasan,
Geyiiklii Baba ve Abdal Musa da bu katliamdan kurtulup go~enlerden
dir620. Nitekim halk rivayetlerine gore de Ahi Evren'in oliimiinden sonra da
Krrehir' de dericilige (Tabaklik) arhk son verilmi ve bir daha dericilik yapl-
lamanul!r621. Bu demektir ki, Cacaoglu Nuru'd-din Krr~ehir'de Ahiligin
kokiinii kaz!nul!r. Klr~ehir'den go~enler, Krrehir ve ~evresinde kalanlarla
ilgilerini kesmeyip Nuru'd-din Caca ile miicadelelerini siirdiirdiikleri de

"' Rihle, Beyrut 1384/1964, s.326.


620
Ta~kOprii-Zade, Edebah'rnn Karamanh oldugunu yazmaktadrr. ($akay1k-i Nu'maniyye, s, 4-5)
Hilseyin Hiisameddin'in "Amasya Tarihi"nde (ist. 1329-1332, ill, 206) belirttigi gibi Edebalt Krr-
gehir'den SOgot'e gO~rrril~tiir. Klrehir o zamanlarda Karaman'a bagh oldugu i.;in Edebah'run
Karamanh oldugu ileri sUrillmU~r. Nitekim Ktr~li A~ Paa'run oglu Elvan <;elebi'nin
"Menakibu'l-Kutsiyye"sinden de (Mevliina Miizesi Ktp. nr. 4937, yp 113a-113b) Edebalt'nm bir
zamanlar ~hir'de ikamet etmekte oldugunu Haa Bektmj'a yakmlt&. bulundugunu bilahare
SOgut'e gittigini ogreniyoruz.
621
Klrhir'de dikkatimizi -;eken san'at abideleri, Belleten, XI, 637.
254 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

anlatlmaktad1r. Nitekim Ahi Evren !;)eyh Nasiru'd-din Mahmud'un ei


Fatma Ana (Kadmcik Ana)'nm,u~lardaki Tiirkmenlerle irtibat kurdugu Ab-
dal Musa ile gizli siyasi ilikilerden dola}'l Nuru' d-din Caca tarafmdan taki-
bata ugrad1j9. ve bu siyasi baskilara dayanamayarak Sulucakarahoyiik'e
622
go~mek zorunda kald1j9. rivayet edilmektedir Bu durum Abdal Musa'nm
Klrehir'deki Ahi ve Tiirkmenlerle ilgisini siirdiirdiigunii gostermektedir.
Bahya go~en Bektai ve Ahiler'in ise, Osmanl1 Devleti'nin kurulmasmda ve
gii~lenmesinde en onemli ami! olduk,Jan bilinmektedir623 Bu ayn bir konu
oldugu i~in ge~iyoruz.
Diger taraftan Baba hyas'm torunu, Aik Paa'nm oglu E!van <;:elebi'de
Baycu Noyan'm Anadolu'yu igalinden sonra Baba hyas'm miiridlerinden
baz1 ileri gelenlerin bahya go~tiiklerini yaz1yor. Bu ciirnleden olarak Muhlis
Paa'nm (672/1275) halifesi !;)eyh Affan ile birlikte bir cemaatin Ercuma'ya
(Bergama Yoresi) go~tiiklerini U aagtdaki beyit ile ifade etmektedir:
"<;zktz kiifirden Ercuma'ya karub
f;eyh Affan'u ciimlegi suleha624"
Keza manzum Hac1 Bekta "Menakzb-name"sinde de Hac1 Bekla'm ha-
lifelerinden bazilannm zuliimden ka~1p u~ bolgelere (Tavas ve Uak tarafla-
rma) hicret ettikleri bildirilmektedir625 .Manzum Velayet-name'de bildirildi-
gme gore Hac1 Bekta sik s1k ~evresindekilere U ~ biilgelere go~elerini
ogutler imi. Nitekim !;)eyh Edebah, Geyiiklii Baba, Abdal Musa, Karaca Ah-
med, Said Emre gibi daha pek ~ok zevat, pirlerinin tavsiyesine uyarak bah-
ya go~enlerdir. Gene Velayet-name'de HaC! Bekta'm dost-1 sadikl olarak
vasfedilen Konya'daki !;)eyh Sadru' d-din-i Konevi'nin de Mogol zulmiinden
son derece tedirgin oldugu anlatlmaktadrr. iki yakm dostu !;)eyh Zeynii'd-
din Sadaka ve el-Hac Tacii'd-din-i Kiii Mogollar tarafmdan oldiiriilmiiler-
dir. Zeynii'd-din Sadaka'nm talebesi olan oglu Sa'dii'd-din <;:elebi'nin de
hocas1yla birlikte oldiiriildiigu muhtemeldir. ite bu yiizden olmah ki, "Va-
siyet-name"sinde: "Gen~ olanlar bir an once U Diyar-1 Rum'u terk etsinler"
demektedir626 Onun talebelerinden ilk "Fusus" arihi Cendli Miieyyedii'd-

622 Tevarih-i Al-i Osman, s.204-205; Krr~ehir Tarihi Uzerinde Ara~tmnalar, s.l03-105.
623 F. KOpriilii, Osmanlrlmparatorlugu'nun Kurulu~u, s.l31-172.
624 Mena1abu'I-Kudsiyye, MevlW miizesi Ktp. nr. 4937,yp. 108b.
62S Manzum Hact Bekta~-i Veli Menafab-mz_mesi, Haobekta~ Ktp. nr. 200, yp. 183b-187b.
626 "Konevi'nin Vasiyeti", $arkiyat Mec. Istanbul1958, II, 82-83.
Ahi Evren-Mevlanii Miicadelesi - - - - - - - - - - - - ' - - - - - - 2 5 5

din ve Fahru'd-din-i Iraki'nin Sinop'tan deniz yoluyla Mtsu' a go~tiiklerini


biliyoruz.
Ef!aki'de Mevliina'ya dii~man olan ki~ilerin go~ ettiklerini ~e~itli vesile-
lerle bildirmektedir. Bu ciimleden olarak U~ Begi olan Meluned Bey U~ bol-
gelerde Tiirkmen ve Ahilerin en biiyiik koruyucusu durumundaydt. Mogol-
lara ragmen burada iktidanru siirdiiremeyecegini anlaymca b~mda akbiirk
oldugu halde Konya'ya ge~ ve Mevliina ile go~mii~tiir. Efliiki Meluned
Beifin Mevliina'dan af diledigini, Mevliina'nm onun af dilegini kabul ettik-
ten sonra Pervane Muinii' d-din Siileyman ile gorii~mek iizere Kayseri'ye
gittigini ve onun lutfuna mahzar oldugunu yazmaktadu627 . Kim bilir hangi
maksatla Pervane Siileyman bu Meluned Bey'i, gene U~ bolgelere gonder-
mitir. Fakat Bu Meluned Bey de bilahere Hulagu Han'm emri ile oldiiriil-
miigtiir628.
Ef!aki'nin eserinde iki yerde adt Ahi Evren ~eyh Nasiru'd-din ile bir
arada ge~en ve Mev!iina'nm muanzlarmdan oldugu belirtilen, Sipehsalar'm
eserinde de adt bir defa arulan Seyyid ~erefii'd-din'in de ~am'a go~tiigiinii
Ef!aki bildirmektedir629 . Bu da giisteriyor ki Tiirkmen ~evreler sadece U~
bolgelere degil bagka yerlere de go~miiglerdir. Memluklann Tiirkmenlerle
siyasi ittifakt pek ~ok kimselerin onlann iilkesine stgmmasma yo! a~gtlr.
Baba i!yas'm ogul ve torun!armm da Memluklulara stgmdtj;I bilinmektedir.
Bu hususun daha iyi anlagtlabi!mesi i~in Mevliina ve ~evresinin Tiirk-
men ~vrelere kargt menfi tutum!anyla ilgili milgahhas bir ornegi tekrar
sunmakta yarar goriiyoruz. Eflaki'ye gore Sultan IV. Riiknii' d-din Kth~ars
lan baglangt~ta Mevliina'ya miirid olup onu kendine baba edinmig iken son-
radan miiridleri insan yiizlii geytan!ar olan Baba Merendi (Kir~ehir Kadtst)
adh Tiirkmen bir geyh ve miiridleri ile tarugrmg, Mevlana'nm da bulundugu
bir topliinhda Sultan bu geyhe i!tifat edip onu kendine baba edinince Mev-
lana'yt giicendirmig, bunun iizerine "Oyle ise bizde ba~kil birini kendimize ogul
ediniriz" deyip topliinhyt terk ehni~tir 630 . Nitekim bu o!aydan bir siire sonra
Pervane Siileyman ile Tacii'd-din Mu'tez Mogollarla ittifak edip Sultan't ol-

621
Ariflerin Menhbeleri, I, 442.
'" Bedrii'd-din el-Ayni, /kdU'l-cuman, Ne~r. M. M. Emin Kahire 1407/1987, I, 321-324.
~ Menakibu'l-<~rifin, l, 185-186.
"" Arijlerin Menlabeleri, l, 203-204.
256 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

diirtmii~lerdir 631 Sultan'm Tiirkmen <;evrelere aztcik meyli iildiiriilmesine


yeterli bir sebeb olmu~tur.
Eflaki, bu olayt Sel<;uklu Devleti'nin yiklirg sebebini izah sadedinde an-
latmaktadrr. Yani Eflaki'ye giire devlet adamlarmm Tiirkmen ileri gelenlere
deger vermeleri, Sel<;uklu Devleti'nin yiklirgmt hazrrlamrgtrr. Eflaki'nin bu
tesbiti ~iiphesiz dogrudur. Ger<;ekten de XIII. asrm son <;eyregmden itibaren
Tiirkmen Begler'in, bulunduklan biilgelerde Tiirkliik illkiisiinii benimseyip
desteklemeleri, kendilerini gii<;lii bulunca da istiklallerini ilan etmeleri Sel-
<;uklu Devleti'nin sonu oldugu gibi, Mogol emperyalizminin de <;okii~iinii
hazrrlamt~trr. Eflaki'nin bu durumdan rahatstz olup iiziintiisiinii ifade et-
mesi Mevlev! <;evrelerin zihniyetini yansttmakta ve Tiirkmen <;evrelere ba-
krglanm a<;tk bir bi<;imde ortaya koytnaktadrr.
F.Taeschner'in de Anadolu Sel.,uklu Devleti'nin ytktlrgmt ahilerin dev-
let ile siirekli olarak miicadele edip devleti gii<;siiz duruma getinni~ olmala-
n ile izah etmesi632 ise tamamen yanlrgtrr. Bilakis II. Gtyasii' d-din Keyhiis-
rev' den itibaren Sel<;uklu Devleti'nin -bindigi dah kesmek kabilinden- ahi-
lerle siirekli olarak miicadele etmesi devleti ahilerin giiciinden mahrum bt-
rakbgt gibi kendi giiciinii yitirmeye yo! a<;mrg, bu ise devletin yiklirgmt ha-
zrrlamrgbr. Mogollar gittikleri yerlerde kendilerine kar~1 koyabilecek gii<;leri
yok etmeyi siyasetlerinin prensibi haline getinni~lerdir. Anadolu'da da Ahi
ve Tiirkmenlerin giiciinii kendileri i<;in tehlikeli giirmiiler ve siirekli olarak
Sel<;uklu Devleti'ni Ahilerle miicadeleye sevk ebnilerdir. Tasavvufi baknn-
dan Kalenderligi ve Mevlev!ligi, dini baknndan da $iiligi destekleyerek
Tiirkmenlerle miicadelede onlarm giiciinden yararlanmaya <;ahmrglardrr.
Mevlev!Ier ile Tiirkmen <;evreler arasmdaki miinaferet ve miicadelenin
Eflaki'nin ~eyhi Ulu Arif <;:elebi zamanmda iddetlendigi giiriilmektedir.
Ulu Arif <;:elebi'nin U<; biilgelerdeki seyahatlerinde stk stk Tiirkmen <;evrele-
rin protestolan ile kartlarru~br. Bu demektir ki bu biilgelerde Mevlevilere
kar~1 olan bir gii<; oluIDU bulunuyordu.

Mevliina ve <;evresinin Tiirkmen <;evrelere bakrglan belirlendikten son-


ra Yunus Emre (720-1320) ile Mevlana arasmda bir ilgi ve yakmiik olmaya-

631 N. Kaymaz, Peroane Muinu'd-din Siileyman, s.lll-112.


632 F. Teaschner, "!slam Orta ~agutda Futuvva", lktisat FakUltesi Mec., XV. s.2Q-21.
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 257

cagt gayet a9ktrr. Kaldt ki Eflaki, Yunus'un ~agdardrr. Anadolu'nun en iic-


ra yerlerindeki Mevhma ve Ulu Arif <;:elebi'nin baglanndan bahsetmitir.
Hatta Mevliina ile aralannda miinaferet bulunan bazr kiileri de Mevlana'ya
dost gostennitir. Buna ragtnen onun eserinde Yunus'un adr ge~emekte
dir. Sadece bu husus bile Yunus Emre'nin Mevliina ve ~evresi ile uzaktan
yakmdan bir ilgi ve yakmlrgt o!mayacagtru gostenneye yeterlidir. Buna rag-
men bazr ~evreler Yunus ile Mevliina arasmda ilgi kurmaya ~ahmakta ve
bunu siirekli olarak da ilemekteler. Yunus Emre'nin Hocasr Taptuk Em-
re'nin de Aksaray'da Mogollann giidiimiindeki yoneticiler tarafmdan oldii-
riildiigu arhk kesinlik kazanm! bulunuyor.
Yukanda sundugumuz a~iklamalar Mevlana oglu ve torununun Yunus
Emre'den holanmayacaklanm hatta nefret edeceklerini gostermektedir.
Yunus Emre, Taptuk Emre gibi Tiirkmen zevatm Ahi Evren gibi mechul
kalmasmm sebebi de bu olmahdrr. Bu konuda imdilik bu kadarla yetiniyo-
ruz.
Ahi ve Tiirkmenlerin en kuvvetli ve faa! olduklan yore iiphesiz Krre-
hir, Aksaray Kayseri, Sivas ve Tokat ~evreleri idi. Anadolu Sel~klulan dev-
rinin en biiyiik yerleim merkezi olan bu ma'mur ehirler o zamanm en mil-
him ilim, irfan ve san'at beldeleri idi. Mogol hiikimiyetinden soma bu yore-
de Tiirkmen halk ile yoneticiler tam bir uyumsuzluk i9fldeydiler. Bu yore-
de (Danimend ill) yonetici olan Muinii'd-din Silleyman, Tacu'd-din Mu'tez
ve Nuru'd-din Caca, Tiirkmen halk ile amansrz bir miicadele i~ine ginni-
lerdi633. Bir~ok defalar Tiirkmen ve Ahiler katliama tabi tutuldular. Ozellik-
le Danimend ili'nin hakimi olan Pervane Muinii'd-din'in Tiirkmen halkr ve
dini cemaatleri go~e zorladtgt anlaihyor. Karesi Ogullan Danimend ili'n-
den kalabahk bir cemaat olarak go~ etmek zorunda kalmrlar ve Bizans'a
srgtnmrlardrr. Bizans hiikiimeti onlan Bahkesir yoresine yerletinniti. Bu
Danimendli Tiirkmenler bilahare o yorede bir beylik kurmulardrr. Baba
San Saltuk da 3000 kadar olduklan rivayet edilen cemaatiyle gene Dani-
mend ilinden go~ ederek Bizans'a srgtnmrtrr. Onlar da Ezine'ye yerletiril-
milerdir. Fakat daha soma Bizans HUkiimeti San Saltuk ve cemaatini Ro-
manya' da Dobruca denilen yerde ikamete mecbur tutmUtur. Bu San

633 Bu ii~ emir de Mevlaro'nm miirididir.


258 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

Saltuklu dervi~lerden bir l<Istru XIII. Asnn sonlannda Kmm iizerinden Ana-
dolu'ya diinmiilerdir.
Nigdeli Kad1 Ahmed'in (741/1340) ifadelerinden Aksaray ve Nigde
~evresinde Taptuk Emre'ye bagh dervi~lerin kamilen katliama tabi tutul-
duklan anla~Ilmaktadrr634 .Yunus Emre'nin (720/1320) piri ve Hac1 Bekta~'m
(669 /1271) halifesi Taptuk Emre'nin de bu katliamlarda oldiigu arbk kesin-
lik kaz~ durumdadrr635 Bu yorelerde asa~sizlik XIV. Asrr boyunca
devam etmi~tir. Bunun sonucu olarak Tiirl<Inen halk U~ bolgelere veya gii-
neye (Mernluklular Dlkesine) go~ etmek zorunda kaltru~drr. Bu donernlerde
Anadolu' dan Suriye ve MISir'a go~mii~ ve oralarda eserler venni~ yiizlerce
ilirn adatru bulunmaktadrr. Bu dururnlar Tiirkiye Sel~klulan zamanmda
Anadolu' da yarahlan ilmi ve fikri potansiyelin ve kiiltiirel ortamm dagu-
masma ve biiyiik zarar gonnesine sebep olmu~tur.
Kad1 Burhanu' d-din devri (1345-1398) tarih~isi Aziz-i Esterabadi, Bur-
hanu'd-din iktidara gehnezden once Krr~ehir ve Aksaray bolgesinde tam bir
asayi~sizligm hakim oldugunu ve hall<In peri~an bir vaziyette bulundugunu
haber vennektedir636 Kad1 Burhanu'd-din iktidan zamanmda (gii~ler sonu-
cu) Ahiligm merkezi olan Krr~ehir'in niifusunun iyice azaldigtru ve Osman
ogullannm tehdidi altmda bulundugunu ve ~ehrin yeniden irnarma ve Os-
man!Ilara kar~1 tahkim edihnesine ~a~Ilmgrm gene Aziz-i Esterabadi bil-
dinnektedir637. Boylece yore hall<Inm Osmanhlara sempati duydugu da ifa-
de edihni~ olmaktadu. Osmanh iilkesine gii~ler sonucu Klr~ehir'in niifusu-
nun ~ok aza!tru~ oldugu ve koy haline geldigi anlahhnaktadrr. Krr~ehirli
A~Ik Pa~a'nm iiliimiinden sonra (732/1332) ailesi ve yakin!annm da Krr~e-

"' el-Veledil'llefik, yp.103 a.


635 Kad1 Ahmed, Taptuk Emre'nin halifesi Ibrahim Haddan halen ya~amakta olan biri olarak sOz
etmekte, Taptuklann bu ~ok ya~h ki~inin ba~kanhgutda faaliyetlerini si.irdfumekte olduklan
bildinnekte ve "Yiineticiler (Umera ve HU.kkam) halen Nigde fevresinde faaliyet gOsteren Taptuklan da
ortadan kaldmrlarsa cennete gireceklerini tekefft.U ederim" diyerek (el-VeledU'$-$efik, yp. 108a) Mogol
patronlanna ne kadar sadtk olduklanru gOstermektedir. ibrahim Hao ic;in aynca bkz. Manzum
Velayet-ndme, yp. 52 a-60b. Bu Velayet-name'ye gOre :tbrahim Hacr Taptuk Emre'nin halifesi ol
makla beraber Hacr Bekta~'la da mi.ilaki olmU?tur. Bu ibrahim Hacr'run Mog;ollar tarafmdan
Kayseri'nin Develi ilc;esinde Oldiiriildiigiinii tesbit e~ bulunuyoruz. Bkz. Tarkiye Sel0Jklulan
Ozerine Arahnnalar, s.167-168. Vakta Develi ilc;esinde ibrahim Haolt admda bir kOy bulunmak
tadrr. Muhtemelen bu kOy adllli bu ibrahim Hacr'dan a~hr.
636 Bezm u rezm, lstanbul-1928, s.85-86.
637 Bezm u rezm, s.397.
Ahi Evren-MevUJna Miicadelesi -------------~--259

hir'den goc;tiiklerini, Oglu Elvan <;:elebi'nin Mecidozii'ne (<;:orum) yerle-


mesinden anhyoruz. Bu ailenin Krrehir' den goc;mesi yine bOlgedeki asayi-
sizliklerle ilgili olmahdrr. Bir siire sonra Timur istilasnun balamast, Kara-
man ogullanrun Timur adma hareket ederek Krrehir'i yagtnalaytp, yaktp,
yll<maian638 yoredeki istikrarstzhgt daha da kotii bir duruma getirmitir.

V. OSMANIJ DEVLETi VB MEVLEViLER


Osmanh Devleti'nin kuruluunu ve yaptlanmaslill saglayan fikrl di-
namiklerin bamda $eyh Sadru'd-din-i Konevi (673/1275) ve talebelerinin
Anadolu'da balatbklan Ekberiyye Hareketi, Ahi Evren diye tanman Krre-
hirli Hace Nasirii'd-din Mahmud el-Hoyi'nin (659 /1261) ba miman oldugu
Ahilik Hareketi ve Hacr Bekta-i Horasani (669 /1271) mektebinden yetien
Bektailik Hareketi bttlunrnaktadrr. Bu iic; dini ve fikrl hareket Orta Anado-
lu orijinlidir. Her iic; hareketin pirleri olan Sadru'd-din Konevi, Ahi Evren
Hace Nasirii'd-din Mahmud ve Hacr Bekta-i Veli c;agda olup, aralarmda
s!kl bir dostluk, goniildahk ve iilkiidahk bttlunrnutur. Zaman zaman bir
araya gelip goriimeleri olmu ve mektuplaIDIlardrr. Anadolu Selc;uklulan
zamanmda ortak bir dini ve siyasi anlayt ic;inde bulunrnulardrr. Bu pirler
o donemde Anadolu'yu igal eden Mogol iktidan ve bu igalci giiciin hiz-
metinde olan yoneticilerle yani Selc;uklu devlet adamlan ile miicadele ha-
linde bulunrnulardrr.
Bu iic; pirin dini ve siyasi birlikteligi ortlara bagh olanlar arasmda da
kendini gostennitir. Bu iic; fikir hareketi mensuplan, yukanda ac;tkladt-
guruz sebeplere binaen Orta Anadolu'dan, Bizans hudutlarma (Uc; bolgele-
re) goc; ederek bu bolgede insan potansiyelinin olumasma vesile olduklan
gibi Osmanh Devleti'nin hizmetinde uyum ic;inde faaliyet gostermelerine de
vesile olmulardtr. Bu durum Osmanh devleti'nin saghkh bir ekilde yapt-
lanmasma, giic;lii bir birlik ve beraberligin olumasma ve devletin htzh bii-
yiimesine giic; katillltrr. Osmanlt Devleti'nin hizmetine giren bu ziirnreler,
devlete hizmeti dini bir heyecan ve iman halinde yiiriitmiilerdir. Mevlana
Celalii' d-din-i Rurni, ise bu iic; zata iddetle muhalif olup c;eitli vesilelerle

6l8 Bezm u rezm, istanbul-1928, s.462.


2 6 0 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr. Mikail BAYRAM

onlara agrr hakaretlerde bulunmaktadrr. Burada konuyu dagttmamak i~in


bu konuya girmiyorum.
iyi bilinen bir husustur ki, Osmanh Devleti, Tiirkmen agiretlerden olan
Kayt boyunun Siigut, Bilecik yiirelerine yerlegip burada siyasi niifuz ve
kudretlerini genigletmeleri ve diger Tiirkmenlerin de onlara destek verme-
leri neticesinde kuruhnugtur. Mogol zuhnfinden iitiirii Orta Anadolu'dan
U~ biilgelere gii~en etnik ve dini ziimrelerin de Osmanl!lann hizmetine gir-
meleri bu devletin luzh bir gekilde biiyumesini saglanugtrr. Tiirkiye Sel~k
lulan zamarunda I. Giyasii'd-din Keyhiisrev'in ikinci defa tahta ge9ginin
hemen ardmdan merkezi Denizli olmak iizere Bah Anadolu'da bir Meliklik
kuruhnugtu. Bu Melikligm ilk meliki de Komnen ailesinden olan I. Giya-
sii'd-din'in kaytn biraderi Manuel Mavrazemos idi. Sel<;uklular zamarunda
U~ Tiirkmenleri bu meliklige baghyd!lar. Manuel Mavrazemos'un tonmu
olan Denizlili Mehmet Bey Miisliiman ohnug ve U~ Beylerbegi olarak biiyiik
bir gii~ kazantlllijh. 0 Mogollara kargt savag veren II. izzii'd-din Keykavus'u
destekliyordu. II. izzii'd-din Keykavus Anadolu'yu terk edince Hillagu Han
Mehmed Bey iizerine kuvvetler giindererek onu iildiirttii (1262). igte bu me-
liklik diineminde Tiirkmenler ile Rum halklar arasmda gayet iyi siyasi ilig-
kiler kun!lmug bulunuyordu. Alau'd-din Keykubad Alaiyye'yi (Alanya)
muhasara ettigi zaman orarun sahibi Kir Fard idi. Sultan Alau'd-din komu-
taru da Mubarizii'd-din Ertokug idi. Bu Ertokug Sel~klu Gulam-hane-
lerinde yetigmi Rum as!lh idi. Alanya' da savagt baglatmadan once Kir Fard
ile anlagmayt planladt. Alara kalesine ~ikarak Kir Fard ile bir giiriigme yaph.
Giiriigmede Kir Fard'a Alara ve Alanya Kalelerini teslim ederse Sultan'm
kendisini miikafatlandrracagtru bildirdi. Bu teklife steak bakan Kir Fard, bu
miikilfatm ne olacagrrun tasrih edihnesini istedi. Bunun iizerine Ertokug
Alaii'd-din Keykubad ile giiriigtii. Sultan, Kir Fard adt ge~en kaleleri teslim
ettigi takdirde merkez Akgehir olmak iizere ii~ vilayeti Kir Fard'a temlik
etmeyi va' detti. Kir Fard'm ktz kardegi ile evlenerek onunla akraba oldu639
Biiylece Ilgm, Akgehir ve Karahisar vilayetlerini kapsayan biilgede kurulan
Kir ailesi ile de hog iligkiler kun!lmugtu.

639 el-EvdmirU'l-alaiye, s.248-250.


Ahi Evren-Mev!ana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - . , . . - - - - 2 6 1

Mogollar bu Kir hanedanhgma da son verdiler. Bu Tiirkmen-Rum ili~


kilerinin Osmanhlar zamarunda da ya~andtj;l giiriilmektedir. Osmanh Dev-
Jeti'nin yaptlanmasmda bu birlikteligm de iinemli rolii bclunm~tur.
Osmanh Devleti, istanbul'un fethini miiteakip <;ok cluslu bir devlet ha-
Jine gelince Devlet-i aliye, tedricen Tiirkmeclerin kontroliinden ve Tiirkmen
ziimrelerin hakimiyetinden <;~ oluyordu. Tiirk olmayan emik gruplar-
dan olan ki~iler devletin yiiksek kademelerinde yer almaya ba~Jadtlar. Kiitip
<;:elebi'nin de "Fezleke"sinde640 ifade ettigi gibi bir zaman devletin yiiksek
mevkilerinde hizmet veren baz1 Tiirkmen ileri geleclerin gaddareleri (Silah
ve iiniformalan) ellerinden almtp, devlet hizmetinden uzakla~tmlmalan so-
nucunda Tiirkmen halkm arasma giren bu gibi ~iler Anadolu'nun <;e~itli
yiirelerinde Devlet-i Aliye'ye kar~1 "Celiili isyaclan" denilen halk hareketle-
. rini ba~latrn~lar veya eleba~hk yap~lardrr. Osmaclt Devletinde ya~anan
eh-zade olaylan da (~-zade Bayezid ve Cern olayt gibi) bu geli~meleri
tahrik etrnekteydi. Osmanh Devleti'nin giicii ka~ISmda yenik dii~en bu
ziimreler dogudaki Safevi Devleti'nden destek giiriiyorlardt veya bu devle-
tin hirnayesine stj;lmyorlardt. Gelibolclu Mustafa Ali Efendi'nin bildirdigi-
ne giire bir defasmda on biclerce Tiirkmen Erzincan yiiresinde Safevi devle-
ti'nin iirliformas1 olan ktztl biirk giyerek bu devletin hizmetine ~lerdir.
Safevi Devleti'nin kurulu~unda ve yaptlanmasmda ve gel~mesinde Anado-
lu'dan gii<;iip bu devletin hizmetine giren Tiirkmeclerin biiyiik rolii olmu~
tur641. Hiiseyn-i Kerbelru'nin eserinde Safevi Devleti'nin hizmetine giren
Ahi ve Bey unvaruyla antlan <;ok saytda Anadolclu ~ilerin adlanna rast-
lanmaktadrr642.
Yukanda ifade edildigi gibi Osmanh Devleti <;ok cluslu bir devlet hali-
ne diinii~iince XV. yiizytl soclannda Mevlevilik de Osmanh Devleti'nin ya-
piSt i<;inde yer almaya ba~ladt. II. Bayezid zamarunda istanbul' da ve ta~rada
Mevlevi-haneler a<;tlmaya ba~landt. Edime kapt Mevlevi-hanesi, Galata
Mevlevi-hanesi, Dskiidar Mevlevi-hanesi v.s.gibi Devletin Mevlevi-haneler
a<;mast Tiirkmen ve Ahi <;evrelerce ho~ kar~tlanma~trr. Sel<;uklular zama-
nmdan beri devam eden Mevlevi- Ahi ve Tiirkmen miicadelesi, ba~ giister-

"' A.g.e., istanbul1286, I, 289292.


f>lt Faruk Siimer, Safroi Devlet'nin Kurulu~u ve Geliimesinde Anadolu Tii.rkleri'nin RDlii., Ankara 1976.
642
&vzatu'l-cinan Beyan-i mekabirU'l-meiflYih, Tehran 1349.
262 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

rni~ ve ktzlIIU o!mahdrr. iki ziimre arasmda temelde var olan ihtilaf yeni-
den tarh~Ilmaya ba~laniiUtrr. Bu uygulamalar Devletin yiiksek mevkilerin-
de hizmet goren Tiirkmen ve Ahi ileri gelenleri arasmda ho~nutsuzluga ve
huzursuzluga sebep olmu~tur. i~te Katip ~elebi'nin dedigi Gaddareleri elle-
rinden almanlar ve devlet hizmetinden uzaklatmlanlar bunlardrr. Fatih
Sultan Mehmed'in Sadru'd-din-i Konevl'nin eserlerini okumas1, terciime ve
~erh ettirmesi, Ahi Evren'in eserlerini incelemesi, bu miinakaalar hakkmda
bilgi edinme arzusundan kaynaklaruyor olmahdrr643
Sultan II. Bayezid zamanmda Mevleviler ile Ahiler ve Bektailer arasm-
da bir uzla~ma ortarm yaratma, ba~lang~~tan beri devam edip gelen miina-
fereti ve zidla~maY' gidermek veya hafifletmek yoniinde bir ~allma yiirii-
tiildiigu de gorii!mektedir. Bu siyasetin sonucu olarak II. Bayezid devrinin
iinlii yazarlarmdan olup Firdevsi-i Rurni diye de arulan Uzun Firdevsi, Hacr
Bekta~'m menakJb-namesi olan "Velayet-name"sinde 644 HaCI Bekta~ ile $ems-
i Tebrizi, Mev lana ile Hac1 Bekta~, Ahi Evren ile $ems ve Mevlana arasmda
dostane ve sarnimi ili~kiler bulundugunu dii~iindiiren Menkibeler naklet-
mektedir. Muhtemelen Uzun Firdevsi bunu yapmak i~in ozel olarak gorev-
lendirihni~tir. Tarihl ger~eklerle bagda~mayan bu rivayetlerin, hayal hanesi
zengin ve rengin olan Uzun Firdevsi'nin mahsulii oldugunu diiiiniiyorum
Mevlana Celalii'd-din-i Rumi'nin ve dolaY's1yla Mevlevilerin, devletin
ve yonetimin ba~mda olanlara mutlak itaah on goren ve eski iran! zihniyet-
ten kaynaklanan Ahlak teorisine baghhklarmdan otiirii Osmanhlar Mevle-
vilerin bu zihniyetinin -teb'aya otoriteye boY'ffi egme duygiJsu verecegi
miilahazasiyle- faydah olacagrm dii~iinmii~lerdir. Bu yolla "Kul teb'a" ya-
ratmaya ~ah~!lm1trr. $eyh Sa' di bu Ahlaki teoriyi ve zihniyeti bir Rubai' sin-
de devrinin hiikiimdarma hitabenoyle ifade etmektedir:
"Sen, ben miskini gozettikten itibaren eserlerim gilne~ten daha rok iln kazan-
mt$1tr. Pek rok kusurlartm bulunmasma ragmen sultanm begenip kabul ettigi ku-
surlar san'at ve hilner hiikmiindedir." $eyh Sa'di'nin "Giilistan"mm da Osman-
h tarihi boY'ffica en ~ok okumlan ve okunan eser olmas1 bu zihniyeti empo-
ze eden bir eser olmasmdandrr.

643 Mikail Bayram, "Fatih Sultan Mehmad'de Sadru'd-din Konev:i ve Ahi Evren Hayranh~", Hare-
kel Dergisi, Sa)'!: 23, Y!l: 1982.
644 Velayet-name, Terc. A. GOlpmarlt, s.SD-52; s.93-98.
Ahi Evren-Mev!ana Miicadelesi ---------------,-----263

~te Mevliina'run "Mesnevf"sinde ve diger eserlerinde ongordiigu Ah-


lak anlayiI budur. Mesnevf'de Emir Ayas'a verdigi ogutte bu Ahlak teorisi-
ni uzun uzun dile getirmekte ve Emir Ayas'I buna uymamakla su~lamakta
drr. Buna gore dogru ve yanh, iyi ve kotii, giizel ve ~irkin kriteri siyasi oto-
ritenin belirlemesine goredir. Allah giicii ve kudreti kime vermise hakki ve
adaleti taayyiiri yetkisi de onundur. Eski iran'da bu yetki ahlara ait idi.
<;:iinkii ~ahlann iliih olduguna inaruhrd1. Ferr-i kiyani'ye (Soyluluk nuru)
sahip olan devlet yetkililerinin hata ve kusurdan miinezzeh olduklanna
inaruhrd1. Eski iran'da halkm bOyle inanmalan saglanmaya ~ahIirrdi. Bu
Ahlaki anlaYIrndan dola)'l )'llkanda da temas edildigi iizere Mevliina'run
torunu Ulu Arif <;:elebi, kendisine ni~in Miisliimanlan (Karaman ogullanru)
brrakip Mogollara destek verdigini soranlara "Giiniimiizde Allah giicii ve kud-
reti Mogollara vermi~tir. Biz Mevlevfler onlara itaat etmeyi kendimiz i(in vacip go-
riiriiz" demitir645
XV. Yiizyii ortalanndan itibaren Cihan Devleti kurma yoluna girrni
bulunan Osmanh Devleti'nin iist diizey yetkilileri bu zihniyetin Devlet-i
Aliye'nin haynna olaca~ diiiinmiiler ve biitiin vilayetlerde Mevlevi-ha-
neler a~arak bu zihniyetin ve ahlak anlaYImm yaygmlamasma ~ahIlnu
lardrr. Yiiksek devlet memurluklanna da Mevlevi ocaklarda bu ruh ve ah-
lak anlaYII ile donanml Mevleviler tayin edilmeye balanm!trr. Osmanh
toplumunda bir donemde (XVII. Yiizyii) bu zihniyetle ve dola)'ISiyla Mevle-
vilikle miicadele eden baIni Vani Mehmed Efendi'nin ~ektigi miiteerri bir
hareket ortaya ~Ikhysa da baanh olamadi. Bu ~ok geni ve tartlmah konu-
yu ~ok ozet halinde hatrrlatarak bu konuyu kapahyorum ..

Ms Menakibu'l-arifin, II, 925-926.


ALTINCI BOLUM
NASREDDiN HOCA iLE iLGiLi TESPiT
OLUNAN BiLGiLER
ALTINCI BOLUM

NASREDDiN HOCA iLE iLGJLi TESPiT OLUNAN BiLGiLER

I. Boliimde Mevlana Celalii'd-clin-i Rumi'run "Mesnevi" sinde Cuha ile


ilgili hikayelere konu olan ~ahsm o donemde ya~ayan bir ki~i yani Anado-
lu'nun Cuhast oldugu ve Mevlana'nm Cuha takma ad1 ile bu ~ahs1 yerdigi,
a~aguamaya ~ah~hgt, tahkir ettigi ve bu takma ad ile hocas1 $erns-i Tebri-
zi'yi Oldiirten Ahi Evren diye tanman Hace Nasirii'd-din Mahmud el-Ho-
yi'yi kasd ettigi ve ona kar~1 miicadele yiiriittiigu gosterildi. $imdi de Nas-
reddin Hoca Latifeleri'run kahramaru olarak tasvir edilen Hoca Nasreddin
ile Ahi Evren Hace Nasire' d-din Mahmud'un iki ayn ~ahsiyet ohnaytp aytU
ki~i olduklan Mevlana ve ~evresindekilerin eserlerine, Hoca Nasreddin La-

tifeleri'ne ve ba~ka tarihi verilere dayarularak gosterilecektir. Ger~ekten


onun hakkmdaki rivayetler ve latifelerinden hastl olan tarihi bilgiler, Ahi
Evren Hace Nasirii'd-dinle tam olarak ortii~mekte ve onun hayat hikayesi
ile ilgili bazt detaylan "Letaif-i Hoca Nasreddin"lerde buhnaktaytz. Daha
onenilisi Nasreddin Hoca latifelerinden baztlannm Ahi Evren'in "Letliif-i
hikmet", "Letliif-i Giyasiyye" ve "Ahllik-t Nastrt' adh eserlerden al~ oldu-
gu tespit olunmaktadrr. Bu latifelerde adlan ge~en ~aluslar Ahi Evren Hace
Nasrreddin ile ilgileri bilinen, tarihi ~ilikler tespit edilebilmektedir.
$unu da belirteyim ki, Nasredclin Hoca hakkmdaki tespitler, benim dt-
Imda Nasredclin Hoca iizerinde ~~an, onun latifelerini tahlil eden ara~h
nct ve yazarlann vardlklan sonu~lardrr. DolayiStyla benim zorlamalanm
veya ya~hrmalanm soz konusu olamaz. $imdi bu tespitlerin neler oldugu-
nugorelim.
268 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikfiil BAYRAM

I. NASREDDiN HOCA "LATiFELERi" AHi EVREN HACE


NASIRU'D-DiN MAHMUD'UN MENKABELERiDiR
Nasreddin Hoca ve latifeleri iizerinde inceleme ve ara~brma yapan
herkes ~unu kabul etmektedir ki, Nasreddin Hoca latifeleri halk muhayyi-
lesinden derlenip yaztya ge<;irilirken ktsmen degi~ime ugradtklan gibi bir
ktsmt da Anadolu insanmm hayal hanesinde meydana getirip Nasreddin
Hoca'ya nisbet ettikleri ~eylerdir. Esasen Anadolu insaru menkabe ve hika-
ye (destan) iiretmeye <;ok yatkmdrr. Bu yiizden Anadolu topragmda binler-
ce menaktb-name tiiriinde eserler meydana gelmi~tir.
Letaif-i Nasreddin Hoca adh eser de Nasreddin Hoca'nm menkabeleridir.
Me~ayth menkabeleri nast! belli bir ki~inin hayat hikayesini ger<;ek ve hayal
mahsulu olan eylerin destani bir dille anlatmu ise Nasreddin Hoca Latifele-
ri de Nasreddin Hoca'}'l boyle bir uslupla anlatmaktadtr. Herhangi bir eyhi
art!atan bir menaktb-name dikkatlice miitalaa edildigi zaman, o eyhin ha-
yat hikayesinden bazt izleri, tasavvufi- dini merebini yolunu yordanuru an-
lamak miimkiin ohnaktadrr. A}'Ill ~ekilde Nasreddin hoca latifeleri okundu-
gu zaman, onun hayah ve <;evresi ile ilgili bazt izleri bulmak ve me~rebini,
zihniyetini, yolunu ve yordanuru anlamak kabil ohnaktadrr. Elbette ki, Ho-
ca'nm kendisine mahsus olan tavn, uslubu, bir konuyu ve meseleyi art!ahm
bi<;imi latifelerde ifadesini bulmaktadrr. Bu anlahmiarda hayal iiriinleri olan
~eylerin yanmda ktsmen ger<;eklerin izlerini ihtiva ettikleri de goriihnekte-
dir. Bazt latifelerde onun hayat hikayesi, <;evresi ve yaadtgt donemin olay-
lan ile ilgili bilgiler buhnakta)'IZ.
Nasreddin Hoca latifelerini bilirnsel incelemeye ve degerlendirmeye
tabi tutanlar ve bu latifelerle Nasreddin Hoca'}'l tarutmaya <;ahart!ar onun
bilge bir ki~i oldugunu, vezir ve kadt olarak devlet hizmetlerinde bulundu-
gunu, ftkhi ve kalemi konulara vaktf, melami me~repli bir mutasavvtf olup
ilmi ve felsefi meseleleri basite indirgeyerek latifeler halinde topluma sun-
dugunu tespit etmekteler. Boyle olunca miistehcen ve edebe mugayrr ve kii-
fiirlii sozler ihtiva eden latifelerin Nasreddin Hoca'nm ki~iligi ile uyuma-
dtguu ve zamart!a bu tiir eylerin ona nisbet edildigini haklt olarak belirt-
mekteler.
Yukanda Mevlana Celalii'd-din-i Rumi'nin ona kar~t miicadele yiirii-
tiirken Nasreddin Hoca denilen Anadolu'nun Cuhast'na nast! <;irkin isnat-
Ahi Evren-Mev/anfi Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - - - 2 6 9

larda bulundugunu Mesnevi'sinde edep d!t hikayelerle onu techil ve tahkir


ettigini ve ahlaki zaaf i9tlde gi:isterdigini geni olarak belirttik. Mevlana' dan
sonra Mevlevi yazarlar ve <;evreler i:izellikle Ahmet Eflaki'nin de hocalanrun
izinden giderek hazen Cuha hazen Nasrreddin olarak ona ne kadar <;irkin
isnatlarda bulundugunu gi:istermi bulunuyoruz. ~te Nasreddin Hoca'ya
miistehcen, edep dttlatifelerin nisbet edilmesi Mevlevi <;evrelerin ona karl
yiiriittiikleri miicadelenin halk arasmda yaygmlamast sonucu olumlltur.
Nitekim Mevlana'nm "Mesnevi"sinde Cuha (Nasreddin Hoca) ile ilgili miis-
tehcen, edebe mugayrr hikaye ve meseller bulundugu bilinmektedir. Mev-
levi <;evreler ile Ahi ve Tiirkmen <;evreler arasmdaki miicadele ve rekabet
Anadolu'da uzun zaman canhltgtru korumutur. Sultan II. Bayezid zama-
nmda bu iki ziimre arasmdaki miinazaa ve muhasemenin terk edilmesi ve
unutturulmast yi:iniinde bir politika yiiriitiilmeye <;al!t!dtj;t da gi:iriilmekte-
dir. Uzun Firdevsi eserlerinde bunu yapmaya <;al!maktadrr.
Aynca Ahi Evren diye iinlenen Hace Nasirii'd-din Mahmud, lideri ol-
dugu Ahi Tekilatl iiyeleri olan Ahilerle birlikte Mogol iktidarma ve Mogol
yanhst yi:ineticilere karl miicadele etlni ve Mogol aleyhtan isyanlarm li-
derligini yapffi! bir kiidir. Bu iktidara karl 1261 (659) yt!mda Krrehir'de
<;tkan isyan srrasmda da i:ildiiriilmiitiir646 Bundan dolayt Anadolu Mogol
Emperyalizmi'nin hilkimiyeti altlna girdikten sonra meydana gelen iktidar
ve bu iktidar yanhst olanlar, Ahi Evren Hace Nasirii'd-din ve etrafmdakiler
iizerinde agrr fikri ve siyasi baskt yaratnlllardrr. Bu durum Ahi Evren'in
bazt eserlerinin kaybolmasma sebep olmu Mogol devlet adamlan ve ona
muhalif olan <;evreler planh bir ekilde onun eserlerini <;agdal olan baka
yazarlara mal etrnek suretiyle adrru unutturmaya <;al!ffi!lardrr647 ~te bu
iktidar ve bu iktidar yanhlan onun aleyhinde olmak iizere onu ahlaki zaaf
i<;inde bir kii olarak topluma sunmaya ve bi:iylece onun fikri ve siyasi nii-
fuzunu ktnnaya <;al!ffillardrr. Eserlerine de uydurma i:insi:izler yazarak,
tahrif ederek bakalarma mal etrnek suretiyle onu unuttlrrmaya izlerini sil-
meye i:izel bir gayret gi:istermilerdir. Buna ragmen Anadolu insaru tama-

w. MUsameretU'l-ahbarm sahibi Aksarayh Kerimii'd-din Mahmud eserinin bir yerinde bu isyana


deginmekte ve bu isyarun liderinin burada Oldiirilldligtine iret etmektedir. Bkz. Ad! g~en
eser s.75.
M7 Bu konuda m~s bir Omek i~ bkz. Mikail Bayram, Destursuz Bagdan Uziim Yiyenler, Ken-
ya 2004, s.l-28.
2 7 0 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikail BAYRAM

men bu iftiralara karunaiiU ve Hoca'}'l muhterem ve aziz bil~ ve saygt ile


yiid ehni~ ve Anadolu'nun iinde gelen erenlerinden biri olarak giirmu~ ve
bu inancrm muhafaza ehni~tir. Eserleri de Tiirkmen ve Ahi ~evrelerde oriji-
nal ~ekliyle korunmu~tur. Eserlerinin el-yazmas1 nushalan bu dunimu giis-
termektedir.
Nasreddin Hoca'run Anadolu Sel~ulan zamanmda Anadolu'da ya-
~adij9. ayiin beyiin iken onun Emir Timur ile ~agda~ olduj9.mu giisteren ve
Emir Timur ile aralannda ge~en macera}'l anlatan yiizlerce Nasreddin Hoca
latifeleri bulunmaktadrr. Oysa rahmetli i. Hakki Konyah'run tespit ettigi
uzere Emir Timur, Anadolu'ya gehneden once ~ehir'deki Nasreddin Ho-
ca'ya nisbet edilen tiirbesi mevcut idi ve ziyaretgah idi648 Bu itibarla Nas-
reddin Hoca'run Emir Timur ile ~agda~ oldugu rivayetleri ve Emir Timur ile
hoca arasmda cereyan eden olaylan konu alan latifeler, hocaya ait olamaz.
Ancak burada ciddi bir tarihi ger~egin rolii bulundugu anla~ilinaktadrr.
Emir Timur, Mevliina Celalu'd-din-i Rumi'ye ve onun dini ve siyasi zilmi-
yetine ~iddetle muhalifbir ~ahsiyettir. Timur Anadolu'da iken Ahi ve Turk-
men ~evreler Timur'a ve Timur'un yarunda bulunan ilim ve fikir adamlan-
na Ahi Evren Hace Nasirii'd-din hakkmda bilgiler ve~ler ve onun hatrra-
lan olan "Latifeleri"ni anlatiiUlardrr. Bu anlahmlar arasmda onun Mevla-
na'ya muhalif bir ki~i oldugu, Mevlana ve ~evresindekilerin gadrine ugra-
dij9. orta yere getirihni~tir. i~te bu yiizden Hace Nasiru'd-din Timur'un dik-
katini ~ekmi~ ohnahdrr. Bu yiizden Anadolu insaru Nasirii'd-din Hocas1'ru
Timurla il~kilendirmi~tir diye du~iinuyonim. Nasrrii'd-din Hoca'run iinu-
niin ve Latifeleri'nin Orta-asya'ya ve Turk illeri'ne gitmesi de Timur'un as-
kerleri ve Anadolu'dan giitiirdugu insanlar vas1tas1 ile ohnu~tur. Bu konu
ileride tekrar ele ahnacaktrr.
Burada pek ~ok Nasreddin Hoca latifelerinin Ahi Evren Hace Nasi-
ru'd-din Mahmud'un hayatmdan kesitleri yans1thj9.ru ve bir~ok latifelerin
de onun eserlerinden ahniiU olduj9.mu ve biiylece Nasreddin Hoca veya
Cuha denilen ~ahsm Ahi Evren diye bilinen Hace Nasrru'd-din Mah-
mud' dan bakasi ohnad1j9. rriuhtelif bahklar altmda sunulacaktrr.

648 A!cyehir Tarihi, s.727-730


Ahi Evren-Mevlanii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 271

a. Nasreddin Hoca Filozof Bir Klidir


Nasreddin Hoca ftkralanru tahlil edenler onun bir takrm ftkralannda
baz1 felsefi ve manhki meseleleri niikteli, espirili bir bi~ime sokarak ~ok ko-
lay anlailir hale getirmeye ~ahhgm1 belirtmekteler. Mesela:
Kendisine "Diinyanm ortasz neresidir?" diye soranlara "eegimin on sag
ayagmm bashgz yerdir" der. itiraz edilince de "lnanmazsamz gidin iil(iin" di-
yor649. Bu espiri klasik manhktaki "ed-Delilu ala men yaddai" (Delil goster-
mek iddia da bulunana diier) kaidesinin yorumudur. Yani hoca " Diin-
ya'mn ortasz e$eginin lin sag ayagmm bastzgz yerdir" derken bir hiikiim ve bir
ispatta bulunmaktadrr. Bu verilen hiikme itiraz edenler itirazlanrun delile-
rini ortaya koymalan gerekir. Bu manhkta Cede! ilminin bir kaidesidir.
Hoca pazarda bir papagarun yiiz dinara sahld1guu goriince o da hindi-
sini pazara getirir ve yiiz dinara sahnaya kalkar. Kendisine "Hoca sen delir-
din mi yiiz dinara hindi olur mu?" diyenlere Ge~en Pazar kii~iiciik bir papaga-
run yiiz dinara sahld1guu hahrlahr. itirazcilar o papagarun konutugzmu
onun i~in o fiata sahlruguu soyleyince Hoca da: "0 papagan konu$uyor ise, bu
hindi de di1$i1ni1yor" 650 der. Bu ftkra felsefede ve Manhk'da konumak ile dii-
iinmenin ayru ey oldugu ger~egini a~iklamaktadrr. Bu ftkrada "Konu$mak
dii$i1nmenin seslendirilmi$ $eklidir" fikrini a~ayan bir niikte sergilenmitir.
Hoca'run gO!e yogurt ~almas1 da bilimde ihtimallerin goz ard1 edilmemesi
gerektigini ifade ehnektedir. Nitekim, Ahi Evren'in Letaif-i Giyasiyye'sinde
diiiincenin lafza biiriinmesi konumakhr demektedir651 . Daha bir~ok Nas-
reddin Hoca Latifeler'inde Hoca'run bilge bir kii oldugu, zaman zaman
Arap bilginlerle miinazaraya girdigi ve onlarm begenisini kazand1gz ifade
edilmektedir652 Tiirkiye Sel~uklulan doneminde Unlii bilge bir kii oldugu
i~in diplomat olarak muhtelif meinleketlere gonderildigini ifade eden Lati-
felere de rastlanmaktadrr653
Bu ve benzeri bir~ok Nasreddin Hoca latifeleri onun feylozof bir kii
oldugzmu gosteriyor. Ahi Evren Hace Nasrrii'd-din'in eserlerine bakhguruz-

649
Letaif-i Nasreddin Hoca, s.59.
650 Letaif- Nasreddin Hoca, s.9091.
" 1 A.g.e., Edime Selimiye Ktp., nr. 1298.
652
P. Naill Boratav, Nasreddin Hoca, Ankara 1996, s 101/39; Letaif, s.56.
653
Ayru Eserler ve ayru yer.
2 7 2 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikail BAYRAM

da onun kendi doneminin en gii~lii filozofu oldugunu goriiyoruz. Sadrii'd-


din Konevi ile birbirlerine yazc:hklan mektuplarda, yiiksek felsefi meseleler
aralarmda tarh~ma konulan olmaktadrr. Ahi Evren felsede ibn Sina ve Fah-
ru'd-din-i Razi'nin takip98idir. "Yezdan-$maht", "Letaif-i hikmet", "Letaifi Gi-
yasiyye" adh eserleri felsefi eserlerdir. Bugiine kadar goremedigimiz "Tuh-
fetu'Nekur" adh eserinin de felsefeye dair oldugu anla~!lmaktadrr. <;:iinkii
Sadre'd-din Konevi ona yazdtgt bir mektupta bu felsefi eseri hangi maksatla
yazdtgtm sormaktadrr654 . Latifelerin sahibi olan Hoca Nasreddin'in "Latife-
ler"i onun ahlakiyyat~i oldugunu gostermektedir. 0 Bu konuda bir eseri bu-
lunduguna i~aretlerde bulumnaktadrr. Son zamanlarda iranh iinlii Matema-
tik~i Hace Naririi'd-din-i Tusi'ye ait oldugu kabul edilen "Ahlfik-i Nasm~'
adh eser iizerinde yaphgtm incelemeler sonunda bu eserin de Ahi Evren
Hace Nasreddin'e ait oldugu ve Mogol yoneticiler tarafmdan Hace Nasi-
rii'd-din-i Tusi'ye gotiiriildiigu ve esere yeni bir onsoz yazdmlarak kendisi-
ne nisbet ehnesinin saglandtgt anla~Il~ bulumnaktadrr. Bu eserin 1234
(633) yilmda "Meclis-i i\li" ve "Meclis-i sfuni" lakabtyla anilan Anadolu Sel-
c;uklu Sultam I.Aliiii'd-din Keykubad'a sunulmu~ olmas1 da bunu teyid et-
mektedir.
Bu durum Ahi Evren ~yh Nasirii'd-din Mahmud ile Nasreddin Ho-
ca'nm ~agda~ iki ayn ~i degil, aym ki~i oldugu go~iimiizii te'yid ehnek-
tedir. Ftkralarda Nasreddin Hoca'nm doktorluk yaphgt da goriilmektedir.
Baz1 insanlar Hoca'ya ba~vurarak ondan hastahklan i~in ila~ istemekteler655 .
Hoca'nm bu yonii de Ahi Evren Hace Nasire'd-din ile ortii~mektedir. Zira
Ahi Evren'nin muhtelif eserleri onun doktor oldugunu gostermektedir. Hat-
ta "jlmii't-te~rih" admda anatorniye dair bir eseri de vardrr. Ahi Evren'in bu
yoniinii ayn bir makalede yaznn~ bulunuyoruz656.
Ahi Evren doneminin en bilge ki~isidir. "Menakzb-t Evhadii'd-din-i Kir-
manf'' de "Dan~mend-i Rurni" diye anilan ki~i Ahi Evren Hace Nastrii'd-
dindir657. Mevliinii'nm da onu bir~ok defalar D~mend olarak andtgtm

654 "Sadru'd-dinKoneviile Ahi Evren ~yh Nasiru'd-din Mahmud'tm Mektupla~masl'' s.Sl-75.

"' Bkz. Nasreddin Hoca, 151/233,151/234,177/326,173/302; l.etaif-i Nasreddin Hoca, 362.


656 M. Bayram, "Anadolu Selc;uklu DOnemi Tababeti ile ilgili Bazt Notlar", Yeni T1p Tarihi Ara~tzr
malan, istanbul1998, N,149-152.
651 Menalab-i EvhadU'd-din-i Kirmani, s.l58
Ahi Evren ..Mevltlna Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 273

yukanda belirbnitik. Sultan I. AliHi'd-din Keykubad zamarunda ~ok mu'te-


ber ve ikbali zirvede idi. Bu diinemde Saray muallimi, yani "Lilla" idi. Bu
yiizden onun Konya' daki hanikaluna "Hanikah-i Lil.lil." denmektedir. Etra-
fmda ~ok saytda mu'teber talebeleri varch658 . Biitiin ilimlerde Sadru'd-din
Konevi ile atbaI giderdi. Klrehir'e yerletikden sonra siirekli S. Konevi ile
mektublaffilhr. S. Konevi'ye yazdtgt mektublardan onun ne kadar gii~lii
bir fikir adarm oldugu a~Ik~a giirillmektedir659. "Yezdan $znaht" ve "Miir~i
dii'l-kifaye" adh felsefeye dair iki eserini Sultan I. Alil.ii'd-din Keykubil.d'a
sunmutur. "I..etaif-i Giyasiyye" adh hacirnli eserini Sultan II. Giyasii'd-din
Keyhiisrev'e ve "I..etaif-i Hikmet" ini de Sultan II. izzii'd-din Keykaviis'a
sunmutur. Hulasa o her fende mahir bir kiidir.
ite Ahi Evren Hace Nasirii'd-din boyle bir kiilige sahiptir. Nasreddin
hoca Latifelerinde onun bu kiiligi. stk stk ortaya ~Ikmaktadrr. Baz1 latifeler-
de Anadolu'nun en biigesi (Danimend-i Rumi) olarak vasfediliyor660. Baz1
latifelerde astronomiye dair konularda Hocanm fikrine bavuruluyor661
Bir defasmda keiler Sultan Alil.ii'd-din Keykubil.d'a geimiler ve miis-
liiman il.limlerle miinazara ebnek istemiler. Sultan Alil.ii'd-din Hoca'yt bu
keilerin karma ~Ikarnn ve Hoca o keileri ilzam etmi ve takdir topla-
lllihr662. Burada "I..etaif-i Giyasiyye"deki konular miinakaa konusu ohnak-
tadrr. Klsacastlatifelerde Hoca'run felsefi kiiligi. stk stk vurgulanmaktadrr.
Menakrb-1 Evhadii'd-din-i Kirmani' de Bagdad'da Evhadii'd-din ile taru-
an "Danimend-i Rumi" (Anadolu'nun bilgesi) diye arulan kiinin Ahi Ev-
ren Hace Nasrrii'd-din oldugtffiu bir takrrn karinelerle tespit ebnekteyiz663 .
Latifelerde de Nasreddin Hoca, stk stk, Diyar-1 Rum'un danimendi olarak
arulmakta ve baka milletlerin danimendleriyle miinazaraya tututugu ve
her defasmda onlan ilzam ettigi. giiriHiir664 .

658 Memilobu'l-arifin, I, 188.


659 Bkz., "Sadru'd-din Konevi ile Ahi Evren ~yh Nasiru'd-din Mahmud'un Mektupla~masl''.
"" Nasreddin Hoca, 132/164, 133/164.
b6t Nasreddin, 123/129, 129/155; Letaif-i Nasreddin Hoca, 54, 74,170, latifeler.

662 NasreddinHoca, 129/155.


663 Ahi Evren ve Ahi T~kilatmm Kurulu~u, s.63; Menalab-r ~eyh Evhadii'd-din-i Kirmani, s.158.

6M Nasreddin Hoca, s.l29, 132-133, 185.


274 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

Gene bu Liltifeler'de Nasreddin Hoca'run Keliimc1 (miitekellim) kimligi


de ortaya <;lkmaktadrr665 Bu kimligi de onun Ahi Evren Hace Nasiru'd-din
oldugunu belirtmektedir. "Letaif-i Hikmet" ve "Letaif-i Giyasiyye" adil eserle-
rinde halkm anliyabilecegi bi<;imde "Sani'in" varilgt ve birligi i<;in gosterdi-
gi kevni deliller ve eyarun yarad!llmda Allah'm varilgtna ve birligine de-
liilet eden hikmetler, Nasreddin Hoca Latifeleri'ne yansurutrr.

b. Hoca Her Fende Mahir idi


Latifelerde hocarun biitiin fenlerde mahir bir kii oldugu ve bu yiizden
her fende onun fikrine miiracaat edildigi goriiliir. Letaif derleyicileri de
onun hakkmda U rivayeti derlemilerdir. "Rivayet olunur ki, Hoca merhum
nevvere/lahu kabrehu her ilimde mahir her fende kfimil imi$" 666 Bu vas1flar Ahi
Evren'in onde gelen <;ok iyi bilinen vasndrr. Nitekim Efliiki, Ahi Evren ~eyh
Nasrru'd-din'i kotillemeye, tahkir etmeye <;ailrrken dahl onu vasfederken,
"0 her ilimde mfihir idi ve her fende Sadru'd-din Konevf ile atba$t giderdi"661 De-
mek suretiyle latifelede Nasreddin Hoca'run tarif edildigi bi<;imde Ahi Ev-
ren'i tarif etmekten kendini alamarmhr.
Latifelerde Hoca bazen fakihdir, bazen miitekellim, bazen kad1 bazen
muhaddis, bazen de hekimdir. Biitiin bunlar Ahi Evren ~eyh Nasrru'd-
din'in ozellikleridir. Biitiin bu alanlarda eserler yazml bir iilimdir. "Letliif-i
Hikmet" adh eserinde omeklendirmek amac1yla zaman zaman hikiiyeler an-
latmaktadrr. Bu hikiiyelerinden baz!lan Nasreddin Hoca latifeleri arasmda
yer ahnaktadrr. Meselii, Pertev Naili Boratav'm el- yazmas1 Nasreddin Hoca
veya Hoca Nasreddin Iatifelerinden devirdigi 143/207, 123/129, 158/258,
228/478, 183/ 336, 226/ 479. Keza M. Arslan B. Pa<;aaoglunun, "Letaif-i Nas-
reddin Hoca"smdan 166, 325. Hikiiyeler Ahi Evren'in "Letaif-i Hikmet" inden
almmltrr. Aynca Nasreddin Hoca Latifelerinden bir<;oklarmm mazmunlan
Ahi Evren'in "Letaif-i Giyasiyye" adh eserinden ahnffiltrr.

665 Letaif-i Nasreddin Hoca; s.75, 103-104.


666 Letaif-i Nasreddin Hoca, s.68; Nasreddin Hoca, s.148.
"'' Menaklbu'l-arifin, l, 188-190.
Ahi Evren-Mev/ana Miicade/esi - - - - - - - - - - - - - - - ' - - - ' - - - 2 7 5

c. isimlerln Aym OIUU


Ahi Evren'in lakaht eski kaynaklarda Nasirii'd-din, Niisrrii'd-din ve
Nasru'd-din olarak g~er. Ahmed Eflaki ve Sadru'd-din Konevi om! Nasrr
ve Nasir olarak aruyorlar. Vakta hu kelime Nasr, Nasrr ve Nasir olarak kul-
larummda hep ayru anlarru (ism-i fail) tatyacagt it;in iit; ekilde "Din" keli-
mesine muzaf olahilmektedir. Fakat Tiirk grrtlak yaptsma en kolay gelen
soyleyi hit;imi "Nasreddin" eklidir. Bu yiizden Ahi Evren'nin lakaht halk
i"in kaleme alman "Ahi f;ecere-niimeleri", "Ahi Fiitiivvet-niimeleri" ve "Valaf-
niime"lerinde ,ogtmlukla "Ahi Nasrii'd-din" eklinde kaydedilmitir.
Anadolu Sel,uklulan zamaruda yaayan ve daha t;ok Tiirkmen esnaf
ve san'atkar "evrelerde 6hreti yayiian Ahi Evren diye iinlenen Ahi Nas-
ru'd-din ile ayru t;evrenin kahramaru alan Nasreddin Hoca'nm ayru kii ol-
duklan lakaplannm ayru olUundan da hellidir. Sadru'd-din.Konevi Ahi
Evren'e yazdtgt mektuplarda Onu, Hace Nasirii'd-din olarak anmaktadJ.r668.
Bu ant hi"imi halk arasmda Hoca Nasreddin olarak yaygmlaffil ve tu-
tunmutur.

d. Nasreddin Hoca Kadt veya Vezir mlydl?


Nasreddin Hoca latifelerini inceleyenler onun devlet hizmetlerinde hu-
lunmu hiri, hazen hir kadt, hazen hir vezir konumunda hir gorevli oldugt!
fikrini dile getirmilerdir. Acaha Nasreddin Hoca bOyle hirisi miydi? Ftkra-
lan boyle hir intiha uyandmyor669.
Ahi Evren Nasrru'd-din Malunud'un hayatma hakhgtrmzda onun
uzun siire Kayseri'de kadt olarak hulundugtffiu, II. izzii'd-din Keykavus'un
saltanah diineminde ktsa hir siire (1246-1248 arasmda olmah) vezir oldugti-
nu goriiyoruz. Mevlana'nm hahast kendisine muhalif olan hir Kadt Na-
sir'den siiz etmektedir ki67o, karineler onun Ahi Nasrrii'd-din oldugtffiu giis-

668
Konevi ile Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in biribirine yazdlklan mektu.plann en eski niishastru Yar
Ali $irazi (814/1412) KoneVl~nin ozel defterlerinden derleyerek meydana ge~tir. Yar Ali bu
rnektuplann Konevi ile lranh Filozof Hace Nasirii'd-din-i Tusi arasmda teati edildigini ~br.
Bu niisha Ayasofya (Silleymaniye) Ktp. nr. 2349'dadrr. Eratna Ogui!an devri bilginlerinden olan
Yar Ali'den sonra b~ka miistensih ve yazarlarda bu mektuplan.ele geQrmi~ler veya Yar Ali
~irazi'nin niishasmdan kopye ederek Tusi ile Konevi'nin mektup~tlklan iddiastru yaygm bir ka-
naat haline getirmi!lerdir. Bu konuda g~ bilgi i9n bkz. , "Sadru'd-din Konevi ile Ahi Evren
$eyh Nasiru'd-din Mahmud'un Mektupla!mast" S. Q. Edebiyat Fak. Dergisi, Sayt, 2, s.51-73.
Mo Nasreddin Hoca, 114/95, 115/99, 117/105, 131/156.
ro Baha Veled, Maarif, ne1r. B. Furilzan-fer, Tahran 1352, I, 319.
276 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr. Mikail BAYRAM

teriyor. Ahmed Efliiki de eserinin bir yerinde onu vezir Nasui.i'd-din olarak
anmaktadrr671 Mevlana kendisini ziyarete gelen Sultan II. izzii'd-din Key-
kavus'a "Sana fObanlzk venniler, sen kurtluk yapzyorsun. Allah seni Sultan yap-
tz, sen fleytan'zn sozilyle hareket ediyorsun"672 derken Ahi Nasui.i'd-din Mah-
mud'u kasdetmektedir. Hatta burada Mevlana onu kendisine vezir edindi-
gmi de ima etmekte ve bu yiizden ana muhalif bir siyasi tutum i~inde bu-
lundugu anlailmaktadrr. Mevlana da -yukanda gi:isterildigi iizere- hem
"Mesnevi"sinde ve hem "Divan"mda bir ~ok defalar onun vezir oldugunu,
bir d6nemde de "La!a"(ehzadeler muallimi) makammda bulundugunu
yazmaktadrr. Hace Nasirii'd-din'in Konya'daki hanikahmm, "Hanikah-i La-
la" diye arulmas1673 da onun Lala (Saray Muallimi) olmasmdandrr.
Bu durum da Nasreddin Hoca denen zatm Ahi Evren, nam-1 diger Na-
sirii' d-din Mahmud oldugunu diiiinmemizi gerekli ktlmaktadrr.

e. imad Kimdir?
Nasreddin Hoca'nm Ahi Nasrru'd-din oldugunu belirleyen 6nemli bir
bulgu da imad admdaki bir ahsm kimliginin belirlenmesidir. Nasreddin
Hoca "I.atifeleri"nde stk stk ad1 ge~en imad, Nasreddin Hoca'nm yanmdan
ayumad1j';l talabesi yardrmCIS1 ve hizmet~isidir 674
Yukanda ifade edildigi gibi Ahi Evren Nasrru' d-din'den ismen bahse-
den ~agdalanndan biri de Mevlana'nm hocas1 $ems-i Tebrizl'dir. $ems-i
Tebrizi "Makalat"mda imad'1 iki yerde anmaktad1r675 Bu imad yahut ima-
du'd-din'in, Evhadii'd-din-i Kirmani'ye ve Kirmani'nin Konya'daki halifesi
Zeynii'd-din Sadaka'ya yakmltgt bulundugunu da ifade etmekte ve her de-
fasmda onun aleyhinde bulunrnaktad1r 676 $ems'in bu menfi tavn bu
imad'm Ahi Evren diye bilinen Nasui.i'd-din'in adarru, yakmt oldugunu
gi:isteriyor.

671 Menalabu'l-ariftn, I, 133.


672 Menalabu '1-arifin, L 443-444.
673 Menakibii'l- arifin, II, 758.
674 Bkz, Nasreddin Hoca, s.lOl, 102, 125, 154, 185. Letaifi Nasreddin, 36. 37. 199. 347. 409, latifeler.

"' Maka/atJ $emsi Tebrizf, n~r. M. Ali Muvahid. Tahran 1319, 1,138, II, 251.
676 Ayru eser, I, 82-83; II, 102,238,1,82-83.
Ahi Evren-Mev/ana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - " - - - - 271

f. Nasreddin Hoca'nm Hammr


Nasreddin Hoca'run latifelerinden c;lkan sonuc;lardan biri de harurrunm
c;ok yaramaz ve Hoca'ya c;ile c;ektiren bir harum olmasidrr. Hoca bu haruma
tahammiil ederek kendisine riyazet c;ektirmededir. Bir kuliibe gibi olan
evinde bu harumla ya~amaktadrr. Slk sik harurrunm yan!I~lanru dile getire-
rek gene c;evresine ogutler vermektedir677
Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud'un hanrrru oldugu tarafundan
tespit edilen Fatma Bac1 veya Fatma Hatun' dan bahseden "Menalab-i Evha-
dii'd-din-i Kirmani" adh eserin yazan Sivash Muhammed, Fatma Hatun'un
kiic;iikken c;ok yaramaz, kotii huylu, kaba, soz dinlemez, egitilemeyen biri
olarak vasfetmekte ve babas1 :;;eyh Evhadii'd-din Hamid el-Kirmani'ye riya- .
zet yaptrrd1grru anlatmaktadu678 Bu Sivash Muhammed Fatma Hatun'un
babas1 :;;eyh Evhadii'd-din-i Kirmani'nin Sivas'daki halifesi :;;eyh :;;emsii'd-
din Orner et-Tiflisi'nin ogludur ve Fatma Hatun'u c;ok iyi tarumaktadrr. Fat-
rna Hatun'un Kayseri'de Mogolar'a esir dii~tiigiinii, 14-15 yi1 siiren esaret-
ten doniince gene kocasinm kuliibesinde ya~amaY' siirdiirdiigiinii ilk koca-
smdan yani Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in iiliimiinden sonra da bir evlilik
yapbgrru ve bu evlilikten c;ocuklan oldugunu bildirmektedir679 Fatma Ha-
tun'un Selc;uklular zarnanmda kurulmu~ olan " Baciyan-i Rum" (Anadolu
Bacilan) orgiitiiniin lideri oldugu tarafundan tespit edilm~ bulunuyor680
Manzum Velayet-name'de bu Fatma Hatun'un bu orgiite mensup harum ce-
maatle me~gul oldugu anlablmaktadrr681 Onun bu gorevinden dolay1 e~ine
gereken ilgiyi gosterememesi, slk sik evinde bulunamamas1 durumlanrun
ortaya c;lkmasma yo! ac;rru~trr. Hoca da slk sik e~inden yakmnu~trr. ite Fat-
rna Hatun'un bu durumu Nasreddin Hoca'run harumi tipinin ortaya c;lkma-
sma yo! ac;hgrru ve Hoca'run harum1 etrafmdaki espirilerin buradan kaynak-
landgrru d~iiniiyorum. Mesnevi'de de Hoca'run harumi ile ilgili birkac; hi-
kayenin gec;tigini yukanda belirtrni~tik. MevJana ve c;evresindekiler hem

677 Nasreddin Hoca, 227464, Letaif-i Nasreddin, 103 gibi. Bu konu ile ilgili pek ~ok mtistehcen latifeler
var. Bu tiir latifelerin Hoca'run bilge ~iligine ya~mad1gt Hoca Ozerinde t;alcyan biitiin ara~
trrmaalann Ozellikle belirttikleri ve miittefik olduklan bir husustur.
678 Mennhzb-i $eyh EvhadU'd-din-i Kirmani, s, 70
679 Menalab-t $eyh EvhadU'd-din Hamid el Kirmant, s.68-71:

680 Fatma Baa ve Baayan-1 Rum.

'" A. g. e. , Haa Bekta~ i!_., Ktp. Nr. 200, Yp. 60b-65a. Aynca Bkz. ~lkp~zade, Tevan"h-i Al-i
Osman, lstanbull332, s.204-205; Mustafa Ali, Kiinhu'l-Ahbar, lstanbull227, V, 52-58.
278 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAl'RAM

Fatrna Hatun'un babas1 Evhadii'd-din-i Kirmani'ye ve hem onun ei Ahi


Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud'a muhalif idiler. Bu muhalefetlerini Fat-
rna Hatun'a karI da yiiriittiikleri goriilmektedir. Biitiin bu hikil.yelerde Cu-
ha'run hannm yaramaz, soz dinlemez, anlaytSIZ biri olarak vasfedilmekte-
dir.
Velliyet-name'de Kadmclk Ana ve Kadm Ana olarak da arulan Fatrna
Bact'run ahir-i omriinde Hac1 Bekta'a stgmdtjp., Haa Bekta'm onu kendisi-
ne baa edindigi ve himayesine aldtgt anlablmaktadrr. bte yandan Ahmed
Eflil.ki'nin anlathgma gore Mevlil.na bir miinasebetle Hac1 Bekta'I hicveder-
ken ona "BaciSI kahpe" diye hitap etrnektedir682 Mevlil.nil. burada Fatrna Ba-
ct'yt kasd ederek Hac1 Bekta'a bu hitapta bulunmaktadrr. Bunu da burada
hatrrlatml olalun.

g. Nasreddin Hoca Latifelerl, Abi Evren Nasirii'd-din'in


''Letaif-i Hikmet", "Ablilk-i Nastri" ve "Letaif-i
Giyastyye"sinden Almmadtr
Yukanda Mevlana'run "Mesnevt'sinde bulunan Hoca Nasrru'd-din'e
yani Cuha'ya ait iki Latifesini nakletmitik. $imdi kendi eserlerinden bazt
Latifelerini sunalun.
Ahi Evren'in "Letaif-i hikmet" ve "Letaif-i Giyasiyye" adlannda ikincisi
birincisinin geniletilmii veya biri digerinin ihtisar edilmi ekli olan iki
eseri bulunmaktadrr. Birincisi iran'da Siracii'd-din Mahmud el- Urmevi'ye
nisbet edilerek basllnutrr. Digeri bugiine kadar basilmamt el yazmas1 niis-
halar (ii~ niisha) halinde bulunuyor. Nasreddin Hoca latifeleri olarak bili-
nen &kralann bir~oklan yukanda bir ka~ defa soyledigimiz gibi halk mu-
hayyilesinde ekillenmi, degimeye ugraffil eklemeler, ~lkarmalar yaptl-
ffil olarak bu iki eserden almrmlardrr. Burada bazt omekler verilecektir.
1- Latifenin birinde suya diiiip bogulmakta olan cimriyi kurtarmaya
~a!Ianlar ona: "elini ver seni kurtaraltm" diyorlar. Nasreddin hoca: "Ona
elini ver demeyin, elimi tut deyin. <;:iinkii o omriinde hi~ kimseye bir ey
vermemitir. Size de elini vermez" diyor. Bu latife hi~bir degimeye ugra-
madan aynen "Letaif-i Hikmet" de (s. 210) mevcuttur.

"' Menakibu'l-arifin, L 383.


Ahi Evrett-Mevlana Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - - 279

2- Biri bir ta ath hekimin ayagma degdi. Hekirn hie; aldmnadt. Bunu
gorenler niye hie; ofkelenmedigini sordular. Hekirn onlara "tam kendiligin-
den diitiigiinii diiiinerek ofkemi yendirn" derni. Ahi Evren eserlerinde
c;ogu zaman hekirn diye kendini kastetmektedir. Letaif-i hikmet'te (s. 196) an-
lathgt bu hikayede hekimin yerine Hoca'yt koyarsak bir Nasreddin Hoca
latifesi ortaya c;Iktyor. Nitekirn latifelerde de Hoca kendisine hekirn diyor683 .
Hoca eekten diiiince kendisine giilenlere: "Zaten inecektirn" demesi gibi.
3- Hekirn evine gelen dostunun oniine yemek koyar, birlikte yerlerken
hekimin kanst ic;eri girer yemegi onlerinden ahr ve hekirne hakaret eder.
Hekirn dostuna, biz de bir defa siz de yemek yiyorduk, evinizdeki ku sof-
raya konup ortahg. batmnlh. Kanmm U yaphgnu o kuun yaphgtrun yeri-
ne say derni. ite "Letaif-i hikmet" de (s. 196) gec;en bu ftkralarda Nasreddin
hoca'nm yaramaz hantm1 ile ilgili bir ftkradtr.
4- Nasreddin Hoca c;ift siirerken kaY! kopmu. Hoca sangnu onun ye-
rine baglamt sartk hemen iiziilmii, paramparc;a olmll. Hoca "Meger za-
valh kaY! ne ikence c;ekenni" derni. Debbag olan Ahi Evren de oyle di-
yor: "Deri debbagm elinde pek c;ok ikence c;ekmedikc;e biiyiiklere laytk bir
kemer olmaz" 684.
5- Nasreddin Hoca'nm "ye kiirkiim ye" latifesi (letaif, s. 56) da "Letaif-i
Hikmet" deki bir ziyafete giderken uytthnast gereken adab-1 muaeret kural-
lanru ac;tklayan bahsi erh etmekte veya omeklendirmektedir68'. Burada bir
ziyafete giderken ne kotii elbise, ne de c;ok fakir elbise giyilmemelidir gorii-
ii vurgulanmaktadtr. Hoca pazarda inegini "alh ayhk hamiledir" diye
oviince hemen miiteri c;tkar ve iyi bir fiyatla sahhr. Evine gelince ktzrm da
diiniirciilere takdim ederken "alh ayhk hamiledir" diye ovmeye c;ahmca
diiniirciiler brraktp giderler. (Letaif, s. 56-57) Bu latife de "Letaif-i hikmet"de-
ki686 SOzii yerli yerince sarf adabrm ac;tklamaktadtr.
6- Bir adamm c;ok cirnri bir koffiusu vardt. Stk stk ona "Hie; bize gehni-
yorsun. Bir kere buyur birlikte tuz ekmek yiyelim" dermi. Bu teklifi birc;ok
defalar tekrar edince nihayet birgiin c;ok ac;Iktru olan adam cirnrinin evine

683 Nasreddin Hoca, s.251/233.


"' I.etaif-i hikmet, s.265.
685 Ag.e., s.277.
686 A.g.e., s.184-185.
2 8 0 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikail BAYRAM

gitrni~.Adam da sofraya tuz ve ekmek getirmi~. Tam o srrada bir dilenci ka-
ptya gelir. Bir ~eyler ister. Allah versin derse de dilenci tekrar eder. Adam
bu defa gitmezsen sopa ahp seni diiverim diye tehdid eder. Misafiri de di-
lenciye: "Durma git. Bu adam dedigini yapar. Defalarca ekmek ve tuz
va'dinde bulundu ve dedigini aynen uyguladt. Tuzdan ve ekmekten gayri
nesne sofraya getirmedi" dedi687 i~te bu hikaye de Inisafirin yerine Nasred-
din Hoca'yt koyarsak, bir Nasreddin Hoca latifesi ortaya ar688 Bu latife
\Ok az bir degi~meye ugrayarak halk muhayyilesinde yer tutmu~tur.
7- Bir cimri bir arkada~tru evine da'vet etti. ikindiye kadar oturdular.
Ona hi\bir ikramda bulunmadt. Daha sonra adam bir ud getirdi. Dostuna:
"Hangi makamz seversin?" dedi. Dostu ona: "Bir lokma kebap severim" dedi689
i~te bu espiri de Nasreddin Hoca latifeleri arasmda yer a~trr.
8- Ahi Evren eserlerinde bazt konulan a\tklarken kendisi tarafmdan
kefedilen veya icad edilen eylerden bahseder ve kendisinden once bu siiy-
lediklerinin hi\ kimse tarafmdan bilinmedigini veya yahuz kendisinin bunu
bildigini siiyler690 Ahi Evren'in bu iddiast bakalan veya muhalifleri tara-
fmdan alaya almmakta, bu yiizden latifelerinde stk stk ona izafe edilerek
guya Nasreddin Hoca demi~ ki, "Kar ile pekmez yemeyi ben icad eyledim" 691
veya "$u i~i ve uygulamayz ilk deJa ben icad eyledim. Fakat bende bunu begenme-
dim"692 gibi ftkralara rastlanmaktadtr.
9- Yukanda Mevlana'nm "Mesnevi'sinde hikaye ve mesellerle Ahi Ev-
ren Hace Nasirii'd-din'i alaya aldtgtru siiyletni~tik. Ayru ekilde Nasreddin
Hoca da bazt latifelerinde onu alaya ahnaktadrr. ~oyle ki: Ahmed Eflaki'nin
anlathgma gore Hazret-i Mevlana etrafmdakilere U haberi vertnitir: ilhanh
hiikiimdan Hulagu Han, Bagdad'I muhasara edince biiyiik bir sava~ oldu.
Fetih miiyesser ohnadL Hulagu Han askerlerine emir verdi. "U\ giin siirey-
le hi\ kimse bir ~ey yemesin ve i\ffiesin, atlara da yem verilmesin ve herkes
kendi halince yaradanma yalvarsm". Atlann ve askerlerin tuttugu bu oru\-

687 A.g.e., s.210.


688 Letaifi Nasreddin Hoca, s.126-325.
68'l Letaif-i hikmet, s.209.
690 Meseta: Bkz. Letaif-i Giyasiyye, Mevlfuta Miizesi KOttiphanesi, nr. 1727, yp. 47a.
69t Letaif-i Nasreddin Hoca, s.73.131.
692 J...etaif-i Nasreddin Hoca, s.89. 206.
Ahi Evren-Mev!llna Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ ____cc__ _ _ 281

Jar hiirmetine fetih miiyesser oldu693 i~te Nasreddin Hoca, Mevlana'run bu


yorumuyla alay sadedinde o da e~egme riyazet yaphnyor ve giinlerce e~e
gine yem vermiyor ve nihayet hayvan oliiyor694
Burada sundugumuz omeklerden ba~ka Ahi Evren'in yukarda sozii
edilen eserlerindeki bin;ok sozler, motifler tenkit ve tasvip usulleri hocarun
latifelerinde goriilebilmektedir. Keza iki yiizlii olmamak, hrrsiZin veya ku-
surlu davr~ta bulunarun su~u yiiziine vurmak yerine dolayh yollarla
onu uyarmak, misafire dolayh yolla gitmesini soylemenin adab1, yemek
yeme ve soz soyleme adab1 gibi daha birc;ok konularda verdigi omeklen-
dirmelerin benzerini Nasreddin Hoca latifelerinde bulabilmekteyiz. Tabiat
bilimlerine dair basile indirgeyerek anlabmlan dini, tasavvufi konulan yo-
rumla~lan, halk arasmda giiliinc; ve dii~iindiiriicii &kralar haline ge~
tir. Bu alanda siirdiiriilecek c;ah~malann bu konuya geni~ boyutlar kazandi-
racaguu burada tekrar hahrlatmakta yarar goriiyorum.

II. AHi VE 1VRKMENLERiN U(: BOLGELERE GO(:U


Mogollar Anadolu'da iktidarlanna kar~1 olan Ahi ve Tiirkmenler iize-
rinde agrr bir bask! uygulamalan yarunda ozellikle Orta Anadolu' da bu c;ev-
relerin hizmet imkan!anru da ortadan kaldrrdiklan goriilmektedir. Bu ciim-
leden olarak Ahilerin ~ yerlerinin ellerinden alrmp, Mevlana ve yanda~lan
na verihni~tir. Mevlana'run devlet biiyiiklerine yazd1g, birc;ok mektuplan
birtakim hizmet yerlerinin (cami, medrese, vakif gibi) birilerinden alrmp
kendisinin bildirdigi kimselere verihnesine dairdir. i~te bu kimseler Ahi ve
Tiirkmen c;evrelerdir. Ahilerin Mevlana'ya baglanmaya zorlandiklan, bunu
kabul etmeyenlerin goc;e zorlandiklarrm biliyoruz695 i~te devletin Ahi ve
Tiirkmen c;evreler iizerindeki bu tiir ~iddetli fikri, siyasi ve ekonomik baski-
lan kar~ISmda pekc;ok Ahi ve Tiirkmen ileri gelenlerin u., b6lgelere go., et-
tikleri goriilmektedir. Hizmet yerleri ve imkan!an ellerinden alman ve Mev-
lana'ya miirid oimaYI reddeden Ahilerin devletin takibatrmn ula~amadig,
yerlere, yani u.,
bOlgelere goc; etmek zorunda kaldiklan anla~Iimaktadrr. Bu
konulara dair Mevlevi c;evrelerde yazilan eserlerde geni~ malumat bulun-

"' Menakibu"l-Jrifin, l, 202-203; Arijlerin Menkibeleri, l, 243-244.


694 Letaif-i Nasreddin Hoca, s.BB/201.
695 Bu konuda geni~ bilgi ic;in bkz. Ahi Evren ve Ahi Te~kildh'mn Kurulu$U, s.ll4-Ul.
282 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

maktadrr. Bu eserimizin V. Boliimiinde omekler vererek konuyu geni ola-


rak anla~ bulunuyoruz. Burada hatrrlatma amactyla bu konuya ktsaca
temas edilmektedir.
Krr~ehir Emiri olan Mogol asilh Caca oglu Nuru'd-din'in Krr~ehir'de

ger~ekle~tirdigi ve Ahi Evren Hace Nasirii' d-din ve arkada~larmm oldiiriil-


mesi ile neticelenen katliamdan sonra pek~ok Ahi'nin Anadolu' daki U~ ille-
re {babya) ka~bklan goriilmektedir. Osmanh Devleti'nin kurucusu Osman
Gazi'nin kaympederi Edebah, Geyiiklii Baba ve Abdal Musa da bu katliam-
dan kurtulup Krr~ehir'den babya go~enlerdendir696 Nitekim halk rivayetle-
rine gore de Ahi Evren'in oliimiinden sonra Ktr~ehir'de dericilige arbk son
verilmi~ ve bir daha dericilik yapilma~trr 697 Bu demektir ki Cacaoglu Nu-
ru' d-din ~ehir' de
Ahiligin kiikiinii kaz~trr. Ktr~ehir'den go~enlerin,
Krr~ehir ve ~evresinde kalanlarla ilgilerini kesmeyip, Nuru' d-din Caca ile
miicadelerini siirdiidiikleri de anla~ilmaktadrr. Nitekim Ahi Evren Hace
Nasiru'd-din Mahmud'un e~i Fatma Ana (Kadmctk Ana) u~lardaki Tiirk-
menlerle irtibat kurdugu Abdal Musa ile gizli siyasi ili~kilerde bulundu-
gundan dolay:t Cacaoglu Nuru'd-din tarafmdan takibata ugradtgt ve bu si-
yasi baskilara dayanamayarak Sulucakarahoyiik'e go~ek zorunda kalrugt
rivayet edilmektedir 698 Bu durum Abdal Musa'nm Krr~ehir'deki Ahi ve
Tiirkrnenlerle ilgisini siirdiirdiigiinii gostennektedir. Babya go~en Bekta~i
ve Ahilerin ise Osmanlt Devleti'nin kuruhnasmda ve gii~lenmesinde en
iinemli amil olduklan bilinmektedir699
Diger taraftan Baba ilyas'm torunu A~ik Pa~a'nm oglu Elvan ~elebi de
Baycu Noyan'm Anadolu ~galinden sonra Baba ilyas'm miiridlerinden bazt
ileri gelenlerin babya go~tiiklerini yaztyor. Bu ciirnleden olarak Muhlis Pa-

696 Ta~kOprii-zade Edebalt"run Karamanlt oldugtmu yazmaktadJ.r. ($akayzk-J Nu'maniye, s.4) Hiise-
I1:
yin Hiisamaddin'in AriUisya Tarihi'nde (lstanbull929-1332, ill, 206) belirttigi gibi Edebab Klre- '
hir"den SOgut"e g69nti~tiir- ~hir o zamanlarda Karaman'a bagh oldugo i>in Edebab'run ~I
Karamanh oldugu ileri siiriilmii{;tiir. Nitekim Ktrehirli A~tk Pa~a'nm oglu Elvan <;elebi'nin
"Menalabu'l-Kudsiye"sinden de (MevlW Miizesi Ktitiiphanesi nr. 4937, yp. 113a-113b)
Edebah'run bir zamanlar Krr~hir'de ikamet ebnekte oldugunu, HaCI Bekta~'a yakmltgt bulnn-
I
dugunu bilahere SOgut'e gittigini ogreniyoruz.
fHl W. Ruben, "Krr~"de Dikkatimizi <;eken San'at Abideleri"', Belleten, XI, 637
69 8 Tarih-i Al-i 0sman,.s.204-205; K~r~hir Tarihi iizerine Ara~tlrmalar, s.103-105
699 F. KOprillil, Osmanlt lmparatorlugu'nun Kurulu~u, lstanbul1972, s.131-172
Ahi Evren-Meviana Miicadelesi ------------~----283

a'run (672-1275) halifesi ~yh Affan ile birlikte bir cemaahn Ercuma'ya
(Bergama yoresi) go<;tiiklerini U aagtdaki beyitle ifade ehnektedir.
(:tklt kiifirden Ercuma'ya kapp
$eyh Affan u ciimlegi Sii/eha 100
Keza manzum Haa Bekta "Menaktb-nilme"sinde de Hact Bekta'm ha-
Jifelerinden bazilanrun zulfunden ka<;tp u<; biilgelere (Tavas ve Uak tarafla-
rma) hicret ettikleri bildirilrnektedir701
Alunet Eflaki de Mevlana'ya diiman olan kiilerin go<; ettiklerini <;eit-
li vesilelerle bildirmektedir. Eflaki'nin eserinde bu ahlslarm sadece u<; biil-
gelere degi.l, Anadolu dlma go<;tiikleri de bildirilmektedir702 Bu da giiste-
riyor ki Tiirkmen <;evreler sadece u<; biilgelere degi.l baka bolgelere de
go<;miilerdir. 0 donem de Memluklular'm Tiirkmenlerle siyasi ittifakl. pek
<;ok kimselerin onlarm illkesine stjp.runasma yo! a<;tnltrr.
Bu konunun da daha iyi anlailabilmesi i<;in Mevlana ve <;evresinin,
Tiirkmen <;evrelere kart tutumlan ile ilgili miiahhas bir omek sunmakta
yarar goriiyoruz. Mevlevi yazar Ahrltet Eflaki'ye gore Sultan IV. Riiknu'd-
din Kili<;arslan balangt<;ta Mevlana'ya miirit olup onu kendine baba edin-
miken sonradan miiritleri insan yiizlii eytanlar olan Baba Merendi adh
Tiirkmen bir eyhle ve miiridleriyle tafllffil. Mevlana'run da bulundugtl
bir toplanhda Sultan bu eyhe iltifat edip onu kendine baba edinince Mev-
lanii'}'l giicendirmi, bunun iizerine: "iiyle ise biz de ba$ka birini kendimize ogul
ediniriz." Deyip toplanh}'l terketmitir703 Nitekim bu olaydan kl.sa bir siire
sonra Mevlana'run miiritleri olan Pervane Siileyman ile Tiicii'd-din Mu'tez
Mogollarla ittifak edip Sultaru iildiirmiilerdir704 Sultanm Tiirkmen <;evrele-
re aztak meyli oldiiriilmesine yeter bir sebep ohnUtur.
Eflaki bu ola}'l Selc;uklu Devleti'nin }'lkll1 sebebini izah sadedinde an-
lahhnaktadrr. Yani Efliiki'ye gore devlet adarnlanrun Tiirkmen ileri gelenle-
re deger vermeleri Selc;uklu Devleti'nin }'lkll1ma zemin hazrrlafllltrr. Efla-

700 Menalab'ii.l-Kudsiyye, MevlW Mtizesi Kiitiiphanesi, nr. 4937, yp. 108b


701 Manz.um Hact Bekta-l Veli, Menalab-natnesi, Hacr ~kta~ ilc;e Kiitiiphanesi, nr. 200, yp. 183b-
187b.
"' Arijlerin Menlabeleri, 185-186.
"" Arijlerin Menlabeleri, I, 203-204.
704 Pervane Muinnu'd-din Siileyman, s.lll-112.
284 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAl'RAM

ki'nin bu tespiti Uphesiz dogrudur. Ger~ekten de XIII. asnn ikinci yansm-


dan itibaren Turkmen Beyler bulunduklan bOlgelerde Ttirkluk tilkustinu
benirnseyip desteklemeleri, kendilerini gti~lti bulunca da istiklallerini ilan
etmeleri Sel~uklu Devleti'nin ytktltma sebep oldugu gibi Mogol emperya-
lizminin de <;i.ikUUnU hazrrlarmhr. Eflaki'nin bu durumdan rahatstz olup
uztinttistinu ifade etmesi Mevlevi ~evrelerin zilmiyetini yansttmakta ve
Turkmen <;evrelere baktlanm a<;tk bir ekilde ortaya koymaktadtr.
F. Taeschner'in de Anadolu Sel<;uklu Devleti'nin ytktltrm Ahilerin
devletle surekli mucadele edip devleti gti<;stiz duruma getinni olmalan ile
izah etmesi tamamen yanltttr 705 Bi!akis II. Gtyasu'd-din Keyhusrev'den
itibaren Sel<;uklu Devleti'nin bindigi dah kesmek kabilinden Ahilerle surekli
olarak mucadele etmesi devleti Ahilerin gtictinden mahrum brrakhgt gibi
kendi gtictinu yitirmeye yo! a<;rm, bu ise devletin ytkthllll haztrlaffithr.
Mevlevilerle Turkmen ~evreler arasmdaki mtinaferet Eflaki'nin zama-
nma kadar butiin iddeti ile devam etmitir. Eflaki'nin eyhi olan Mevla-
na'nm torunu Ulu Arif <;:elebi (719 /1320) u<; bi.ilgelerdeki seyahatlerinde stk
stk Turkmen <;evrelerin protestolan ile kartlaffithr. Bu demektir ki, bu
bi.ilgelerde Mevlevilere kart olan bir gti<; olumU bulunuyordu.
Ahi ve Turkmenlerin en kuvvetli ve faa! olduklan yi.ire Uphesiz Krre-
hir, Aksaray, Kayseri, Tokat ve Sivas ~evreleri idi. Turkiye Sel<;uklulan dev-
rinin en buytik yerleim yeri olan bu mamur ehirler o zamanm en i.inemli
ilim, irfan ve san'at beldeleri idi. Mogol hiikimiyetinden sonra bu yi.irelerde
Turkmen halk ile yi.ineticiler tam bir uyurnsuzluk i<;inde idiler. Bu yi.irelerde
yi.inetici olan Pervane Stileyman, Tacu'd-din Mu'tez Nuru'd-din Caca Turk-
men halkla amansiZ bir mucadele i<;ine girmilerdi706 Bir<;ok defalar Turk-
men ve Ahiler katliama tabi tutuldular. Mogol siyasetinin mudafii olan Nig-
deli kadt Ahmet'in (741/1340) ifadelerinden Aksaray ve Nigde <;evresinde
Taphtk Ernre'ye bagh dervilerin kiimilen katliama tabi tutulmu olduklan
anlatlmaktadtr707
Yunus Ernre'nin (720/1320) piri, Hact Bekta'm (669 /1271) halifesi
Taphtk Emre'nin de bu katliamlar srrasmda i.ildurtilmu oldugu kuvvetle

705F. Taeschner, "!slam Orta~agt'nda Futuvva",lktisat Fakiiltesi Mecmuasz, XV,20-21.


706Bu i.i~ emirde Mevlana'run mi.irididir.
"" ei-Veledii"l-lefik, yp.103a.
Ahi Evren-Mevlii.nii. Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - - ' - - - - - 285

muhtemel goriiniiyor708 Bu yorelerdeki asayigsizlik XIV. asrr boyunca de-


vam etmitir. Bunun sonucu olarak yorenin Tiirkmen halkt u~ b6lgelere ve-
ya giineye (Memluklular iilkesine) go~ etmek zorunda kalnlllardrr. Kad1
Burhanii'd-din devri (1345-1398) tarih~isi Aziz-i Esterabadi, Burhanii'd-din
iktidara gelmezden once Krrehir ve Aksaray yoresinde tam bir asayisizli-
gm hiikiim siirmekte oldugunu ve halktn perian bir vaziyette bulundugu-
nu haber vermektedir709 Kad1 Burhaneddin'in iktidan zamanmda go~ler so-
nucu Ahiligin merkezi olan Krrehir'in niifusunun iyice azald1guu ve Os-
manogullan'run tehdidi altmda bulundugunu ve ehrin yeniden imarma ve
Osmanhlara karl tahkim edilmesine ~ahildiguu gene Aziz-i Esterabadi
bildirmektedir710 Boylece yore halktrun Osmanhlara sempati duydugu da
ifade edilmi olmaktadu. Osmanh iilkesine go~ler neticesi Krrehir niifusu-
nun ~ok azahru oldugu anlailmaktadrr. Krrehirli Aik Paa'run oliimiin-
den soma (732/1332) ailesi ve yakmlamun da Krrehir'den go~tiiklerini og-
lu Elvan <;elebi'~ Mecitozii'ne yerlemesinden anhyoruz. Bu ailenin Krr-
ehir'den go~esi de gene yoredeki asayigsizlikle ilgili olmahdrr.

III. NASREDDiN HOCA LETAiF'iNDE AHi EVREN'iN HAYAT


HiKAYESiNiN iZLERi
Yukanda da ifade edildigi gibi Ahi Evren Hace Nasuii'd-din Mah-
mud'un hayat hikayesinin izlerini Nasreddin Hoca "l.Atifeler" inde gormek-
teyiz. Baz1 Latifelerinde Ahi Evren'in "Letaif-i Hikmet" ve "Letaif-i Giyasiyye"
den ahnrru oldugunu gordiik. $imdi Ahi Evren Hace Nasiru' d-d'in hayat'
hikayesini ana hatlan ile gostererek Nasreddin Hoca latifelerindeki yansl-
malanna iaret edelim. Biiylece Nasreddin Hoca tipinin Orta asya Tiirk ille-
rinde ve Osmanh Cografyasmda nasil kahramanlab~ ve Ohretir!in yay-
gmlab~ gosterilmi olacakhr.

708 Kadt Alunet, Taptuk Emre'nin halifesi ibrahim Hac'dan halen y~ta olan biri olarak sOz etmek-
te Taptuklulann bu ~ok y~h zabn b~kanhgmda faaliyetlerini siirdiirmekte olduldanru bildinnekte
ve "yoneticiler (Umera ve hiikkam) bu kalan Taptuklulan da ortadan kaldmrlarsa cennete girecekle-
rini tekeffill ederim" diyerek (el Veledil'H<'fik, yp. 108a) Mogol patron!anna ne kadar sadlk bir kul ol
dugtum gOstermek.tedir. ibrahim Haa iQn aynca bkz. Manzum velayetndme yp. 52a-60b. Bu velayetna-
meye gOre ibrahim Haa Taptuk Emre'nin halifesi olmakla beraber Haa Bek~ ile de millakl olmt.cy-
tur. Bu ibrahirn Haa'nm bilahere Kayseri'nin Develi il~inde oldiiriildtigunti biliyoruz.
709 Bezm-u rezm, lstanbul1928, s.SS-86.
71 0 Ayru eser, s.397
286 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

"Ahi Evren Hace Nasfrii'd-din Mahmud Hayatt <;evresi ve Eserleri" adh


doktora ~al~mamda bu zahn hemen hemen tamarm el-yazmast niishalar
halinde bulunan eserleri taranmak suretiyle onun hayat hikiiyesi tespit edil-
mitir. Bu ~ailmada da (1. Boliim) Onun tarihl kiiligini nasll. ortaya ~tkar
dtgmuzt a~lklaffil bu!unuyoruz. Burada bu ~ailmarm esas aiinak ve detay-
lardan sarf-1 nazar etmek dururnundaytm. iin detayuu daha sonra yapaca-
gun veya yapll.acak olan ~al~malara brrakmak zorundaytm. <;:iinkii bu ~a
hma bir on bilgi sunmak amacma yoneliktir.

a. Turk illerlndeki Hoca Nasreddin


Ahi Evren Hace Nasrii'd-din Mahmud el-Hoyi nisbet admdan da an-
lall.acag,. iizere aslen Azerbaycan'm Hoy kasabasmdandrr. Bir~ Nasred-
din Hoca Latifesi, Nasreddin Hoca'nm Azerbaycan ile ilgisi bulunduguna
dairdir. Hatta Anadolu Sel~u Devletini temsilen Azerbaycan'a ve o yo-
redeki beylere el~ilik gorevi ile gonderildigi de latifelerde ge~mektedir. Ahi
Evren'in ilk tahsil devresi memleketi Azerbaycan'da ge~se bile gen~liginde
Horasan'a gitmi ve uzun bir tahsil hayah bu bO!gede ge<;mitir. Uzun yillar
Herat'da bulunmu ve iinlii akliyeci E'ari kelamctst Fahru'd-din Razi'ye
(606/1209) talebe olinUturm. Kendi ifadesine gore Razi'nin iinlii ve hacimli
eseri ''Tefsir-i kebir"in yaz=da gorev a~hr712 Burada bulundugu do-
nemlerde Harezm-$ahlar'dan Alaii'd-din Teke ile irtibah bulunmas1 imkan
dahilindedir. Nitekim Nasreddin Hoca latifelerinde Hoca'nm Harezm-ah-
lar zamanmda o bO!gede bulundugu Sultan Alaii'd-din Teke ile ilgisini
gosteren rivayetler bulunmaktadrr 713 Daha o donemlerde Hoca Nasred-
din'in o biilgede belli bir iihrete sahip oldugu da ortaya ~lkmaktadrr. Fakat
Nasreddin Hoca tipinin o biilgelerde yayll.mast daha ~ok Anadolu'ya gelen
Emir Timur Leng'in onbinlerce askerleri Anadolu'da dinledikleri ve sevdik-
leri latifeleri Horasan ve Maveraiin-nehr'e giitiirmeleri onun Ohretini bu
Tiirk illerinde yaymalan ile ger~eklemitir. Anadolu insaru ve Timur'un as-

"' Mukdtebdt, Ayasofya Ktp. nr. 2412, yp. 95b


"' Letaif-i Giyasiyye, Edirne Selimiyye Ktp. , nr. 1298. yp. 26b.
713 Anadolu'nun Cuhast Nasreddin Hoca iizerinde ~anlar Harezm-~ Alaii'd-din Muham-
med Te~ i1e ilgisine dair rivayetlerin bulun~una anlam vermekte gii~ltik t;e~lerdir. Bkz.
Alcyehri Tarihi, s.730, lA, IX, 112.
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 287

kerleri Emir Timur ile Nasreddin Hoca'yt ili~kilendirmiler ve bu ili~kiyi

dillendirerek yiizlerce latife iiretmi~lerdir.


<;:ok iyi bilinmektedir ki, Safavi Devleti'nin kurul~unda ve gii<;lenme-
sinde Anadolu'dan gii<;iip, Safavi devletinin hizmetine giren Tiirkmenlerin
biiyiik rolii olmu~tur 714 Anadolu'dan gii<;iip Safavi Devletinin hizmetine
giren Anadolu Tiirkmenleri ve Ahiler beraberlerinde Nasreddin Hoca ile
ilgili rivayetleri ve Nasreddin Hoca Latifelerini giitiirmii~lerdir. Ozellikle
Azerbaycan biilgesinde ve Azeri Tiirkler arasmda Nasreddin Hoca motifi-
nin yaygmla~mas1 ve yerle~mesi bu yolla sagl~hr. Aynca Azerbaycan
biilgesinde ve Azeri Tiirkler arasmda Nasreddin Hoca motifinin yaygmla~1p
yerle~mesi bu yolla sagl~hr. Azerbaycan Tiirkleri ile Anadolu Tiirk-
menlerinin dini ve kiiltiirel etkile~meleri de Nasreddin Hoca Latifeleri'nin
Azerbaycan'a ta~mmasmda etkili olmu~tur.

b. Anadolu'da
Ahi Evren Hace Nasreddin 600 (1203) ytlmda Herat'tan Bagdad'a gel-
mi~, burada Fiituvvet Tekilah'na mensup Tiirkmen $eyh Evhadii'd-din-i

Kirmani ile tarn~~ ve 601 (1204) ytlmda onunla birlikte Anadolu'ya gel-
mitir. Onlann Anadolu'ya gelmesi Anadolu'da Sultanlar muallimi diye
arulan Malatya'h $eyh Mecdii'd-din ishak'm (Sadru'd-din-i Konevi'nin ba-
basi) delaletiyle olmu~tur. Klsa bir siire Malatya'da bulunmutur. Hoca'nm
talebesi ve hizmetlisi olan ve <;ok saytda latifelere konu olan imad, Ahi Ev-
ren'in talebesi ve hizmetlisi olan imad da aslen Malatyahdrr. Ahi Nasirii'd-
din uzun siire Kayseri'de bulunm~tur. Kayseri' de kadllik yaph!;I anla~Il
maktadrr. "Menakzb-z Evhadii'd-din-i Kinnani" de Dabbaglar Mahallesi (<;~)
ile Kulah-duzlar Mahallesi (<;arISI) arasmda bulunan Cami, hanikah ve evin
Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'e ait oldug.mu tespit ehnekteyiz. Buradaki
camiin bu iki mahalleye a<;Ilan iki kapiSI bulundugu kaynaklarda belirtil-
mektedir715. Bir Nasreddin Hoca latifesinde yer belirtilmeksizin Hoca'ya ait
camiin iki mahalle arasmda bulundugu ifade edilmektedir716 Baz1 arahr-
macuann Nasreddin Hoca'yt Kayseri'ye nisbet ehneleri, onun admm baz1

714 Bkz. F. Siimer, SaJIWf Devletinin Kurulu~unda ve Geliimesinde Anadolu Tarklerinin Rota, Ankara 1976.
ns A.g.e., s.l58. Aynca bkz. Ahi Euren ve Ahi Te~kildtJ, s.82-83.
716 Nasreddin Hoca, s.171.
288 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikilil BAYRAM

kitabelerde ge~tigini gostermeye ~a~malannda hakhhk pa)'l bulurunakta-


d!r. Nitekim 611 (1214) tarihli bir mezar kitabesinde Nasrii'd-din admm ge~
tigi belirtilmektedir 717 Ben bu mezar tarm gormedim. Ancak 611 (1214) }'1-
lmda Hace Nasrii'd-din Kayserideydi. Burada Kadt idi. Bu mezar tat bizzat
onun mezar tal degil, yakmlanndan veya baghlandan birinin mezar tal
olabilir. Onun adt bu vesile ile taa hakkedilmi oldugunu diiiiniiyorum.
Ulug Sultan Alaii'd-din Keykubiid tahta ge~tigi yillarda Ahi Evren Ha-
ce Nasirii'd-din'in Konya'ya yerletigini goriiyoruz. Sultan Alaii'd-din za-
manmda ~ok itibarh, danimend bir kiiydi. Etrafmda ~ok sa}'lda muteber
talebeleri vardt. Hanikah-i Ziya ile Hanikah-1 Lilla gibi iki hanikahm miider-
risiydi.718. Bu donemde "Yezdan-inaht" ve "Milridil'l-kifaye" adh eserlerini
Sultan Alaii'd-din Keykubad'a surunutur. Son zamanlarda iranl1 iinlii Ma-
tematik~i Hace Naslrii'd-din-i Tusi'ye (672/1274) ait oldugu sarulan "Ahliik-i
Nasiri" adh eserin de Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'e ait oldugunu tesbit et-
mi bulunuyorum. Ahi Evren bu eserini 633 /1235) y!lmda telif etrni ve Sul-
tan I. Alaii'd-din Kaykubad'a surunutur.719ibn Sina'run "en-Nefsil'n-natlka"
adh eserini de gene bu Sultan'm istegi iizerine Fars~a'ya terciime etrnitir.
Nasre'd-din Hoca latifelerinde Sultan Alaii'd-din Keykubiid'm Ho-
ca'ya biiyiik deger verdigi ilirn meclislerine onu davet ettigi anlat!lmakta-
d~r720. Hatta latifelerden Sultanm yakmlanndan oldugu zaman zaman bir-
likte gezintilere ~ikttklan anla!lmaktad!r. Yukanda ifade edildigi iizere
Nasreddin Hoca Latifeleri aslmda Ahi Hace Nasirii'd-din Mahmud'un men-
kabeleri olup, onun hayatmdan bazt detaylan ihtiva etmektedir. Latifeler-
den onun diplomat olarak Kiirt Beylere ve Arap memleketlere gonderildigi-
ni ogreniyoruz.721 Boyle onernli devlet hizmetlerinde bulurunas1 muhteme-
Ien Sultan L Alau'd-din Keykubad'm saltanab yillannda vuku bulmutur.
Sultan II. G1yasu'd-din doneminde Ahi Evren, Sadii'd-din Kopek ve
Babailer isyaru ile ilgisi oldugu gerek~esi ile be y!l siire ile tutuklanrrubr.

717 Muharrem Bayan, "Vesikalara gOre Nasreddin Hoca", V. Milletler Aras1 TUrk Halk Kiiltarii Kong-
resi, Nasreddin Hoca Seksiyonu Bildiriler, Ankara 1996, s.41- 42.
ns Menakibu'l-arifin, l, 188-190.
719 Bkz. Mikail Bayram, Hace Nasiriiddin Muhammed et-Tusi'nin intihalciligi, S.O.Ildhiyat Fakiilte-

si Dergisi, Sap: 20, Konya 2005.


no Nasreddin Hoca, s.129-130, 154-170.
nt Nasreddin Hoca, s.lOl/399; Letaif, s.56.
Ahi Evren-Mevliinii Miicadelesi ----------------289

643/1246 an bir gene! af ile zindandan ~~hr. Onun bu hapis hayah


ile ilgili bir latifeye rastlanmamaktadrr. Ahi Evren hapisten ~tkhktan sonra
U~ vilayeti olan Denizli'ye gitmitir. Burada U~ Beyi olan Meluned Beg'in
himayesinde olmuhrr. Menalab-namelerde Denizlide bah~ivanltk yaphgt
anlahlmaktadrr.1247 ylimda Sultan II. izzii'd-din Keykavus, Sadru'd-din
Konevi'yi gondererek Onu Konya'ya davet etmi ve vezirlik makamma ge-
tirmitir. Hace Nasrru'd-din bu gorevde iken Mevliina'run hocast ~ems-i
Tebrizi'ye suikasd diizenleyerek onu oldiirttiigu anlatlmaktadrr. Bu olay-
dan ktsa bir siire sonra muhtemelen Mogollar'm basktsl ile bu gorevinden
almtyor. <;:iirtkii o, Mogollar' a ve Mogol ibirlik~erine muhalif olanlarm li-
deri konumundaydt. Bundan sonra talebesi olan Mevliina'run oglu Alaii'd-
din <;:elebi ile birlikte Krrehir'e go~iitiir. Krrehir'e gidip orada faaliyet-
lerini siirdiirmesini saglayan da Sultan II. izzu'd-din Keykavus ile iinlii
devlet adarm Celalii'd-din Karatay olmuhrr. 0 bu devrede Celalii'd-din
Karatay'a "Medh-i fakr u Zemm-i diinya" adlt eserini Sultan II. Keykavus'a da
"Letaif-i Hikmet" adlt eserini ithaf ehnitir. Ozellikle Karatay'a minnettarltk
duymaktadrr. Bu iki devlet adarm ile Nasreddin Hoca'run ilgisi bulundu-
jp.mu belirleyen miiteaddid latifelerin bulundugtmu goriiyoruz.

c. Mogollarla ve Mogol YanlJSt Yoneticilerle Miicadele


Nasreddin Hoca'run tespit olunan bir yonii de Mogol yonetic;ilerle ve
Mogollar'a hizmet eden yetkililerle miicadele i~inde bulunmastdrr. Ftkrala-
rmda onun bu yoniinii ortaya ~tkaran ~ok say:tda temsiller vardrr. Nasred-
din Hoca'run Sel~klular zamanmda yaadtgt bilindigi halde Anadolu insa-
ru, onu Mogollar aleyhindeki ftkralanru Timur Leng'e uyarlayarak onu Ti-
murla ~agda hale getirmilerdir. Anadolu insaru Timur'u Mogol olarak
gormii, bu yiizden Timur, Hoca'run Mogollarla ilgili "Latifeleri" nin muha-
tabt konumuna getirilmitir.
Rahmetli i. Hakla Konya!t'run tespit ettigi iizere Timur Leng Anado-
lu'ya gelmeden once Akehir' deki Nasreddin Hoca tiirbesi mevcut idi ve
ziyaret yeriydi722 Bu itibarla Nasreddin Hoca'run Timur ile ~agda oldugu

722 Alcyehir Tarihi; s.727-730.


290 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

rivayetleri ve Timur ile Hoca arasmda cereyan eden olaylan konu alan flk-
ralar ger~egi yansttnu olamaz.
Ahi Evren Nasiru'd-din Mahrnud'a gelince: Ahi Evren ve bamda bu-
lundugu Ahi Tekilah'nm iiyeleri diinem diinem devletle ve iizellikle de
Mogollar ve Mogol yanhst Sel~uklu iimerast ile miicadele ehnilerdir. Ahi
Evren Nasiru'd-din, II. G. Keyhusrev'in saltanahnm son yillannda Sa'du'd-
din Kopek ile ibirligi i~inde oldugu iine siiriilerek be yt1 miiddetle Kon-
ya' da tutuklanmthr. Ahi Evren ile birlikte tutuklanan Ahi Aluned de o
devrin iinlii ahilerdendir. Mevlevi yazar Aluned Efllli, Ahi Evren Nasi-
rii'd-din'e kart yiiriittiigii diimanltgt, bu Ahi Aluned'e kart da yiiriihnek-
te ve onu Ahi Aluned-i Anud (inatct) diye anmaktadrr. 723
Kiisedag yenilgisinden sonra (1243) Tokat, Sivas gibi ehirler Mogollar
tarafmdan igal ve yagtila edildi. Daha sonra Kayseri'ye gelen Mogol ordu-
su burada Ahilerin direnii ile kartlah. Ahiler onbe giin kahramanca eh-
ri savundular. Fakat Mogollar sonunda ehre ginneyi baardtlar. Burada
Mogollar biiyiik bir Ahi katliamt ger~ekletirdiler724 Bu olay srrasmda Ahi
Evren Nasrru'd-din tutuklu bttlunuyordu. Fakat ~eyh Evhadii'd-din Kirma-
ni'nin ktzt olan kanst Fahna Hatun (Fahna Bact)Kayseri'de Mogolar'a esir
diimii ve bu esaret hayah 13 ytl siinniitiir725 .Bu olay daha sonraki yillar-
da Ahi Evren'in Mogollara ve Mogol yartltst iktidara kart miicadele aimi-
nin olumasmda etkili olmutur.
Ahi Evren ~eyh Nasrrii'd-din'in Mogolarla ve Mogol yartltst yiinetici-
lerle lideri oldugu Ahi iirgiitii ile birlikte miicadeleye ginnesi iinlii Sel~u
devlet adamt Celalii'd-din Karatay'm iiliimiinden sonra ortaya 9kan siyasi
ortamda fiilen balamthr. II. izzii' d-din Keykavus'un veziri olan Kadt iz-
zii'd-din Mogollar' a kart cihad ~ag<tsmda bttlunmUtu. Ahilerin destegini
almak i~in 653 ytlmm ~evval aytnda (1255) Krrehir'e giderek Ahi Evren ile
de giiriimiitiir ve Ahilerin destegini almthr726
Vezir Kadt izzii'd-din'in Mogolar'a kart balathgt hareket 1256'da Sill-
tan Ham savamda agrr bir yenilgiyle sonu~landt. Vezir Kadt izzii'd-din ile

"' Menakibu'l-arifin, l, 225.276;11, 755-758.


n4 Menaktb-z EvhadU'd-din-i Kirmani, s.71; el-Evamirii'l-alaiyye, s.527-531.
ns Menakzb-1 Evhadii.'d-din-i Kirmant, s.71.
726 "Sadru'd-din Konevi ile Ahi Evren'in Mektupla~mas1", 57-60.
Ahi Evren-Mev/iinaMiicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ ___:__ _ _ 291

birlikte pek <;ok degerli Ahi ve Tiirkmen devlet adamlan Mogol komutaru
Baycu Noyan tarafmdan idam edildi. Sultan Haru yenilgisinin ardmdan
Baycu Noyan Sel~u Devleti'nin ba kenti Konya'Y' igal etti. Bu strada
Sultan II. izzii'd-din Keykavus illkenin bahsma u~ bolgelere ~ekilmi bulu-
nuyordu. Tam bu strada ilhanh hiikiimdan Hulagu Han, maiyetindeki as-
kerleri ile birlikte Bagdad seferine kablmas1 i~in Baycu Noyan'1 acilen geri
gelmesini emretmiti. Bunun iizerine Baycu Noyan Anadolu'dan aynlmak
zorunda kald1. Sultan izzu' d-din Keykavus da Denizli'den Konya'ya don-
dii. Sultan U~ vilayetlerde iken Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud'un
da sultanm yanma gitmi oldugu anlailiyor. Zira tam bu tarihte (Zi'l-hicce
655/1257) "Letaif- hikmet" adh eserini sultana takdim etmitir. Sultan u~ vi-
layetlerden orta Anadolu'ya doniince Ahi Evren"in de Krrehir'e dondiigu-
nii goriiyoruz.
Rahmetli Fuad Kopriilii Akehirli Seyyid Mahmud Hayraru'nin 1257
(655) tarihli vakfiyesine Hoca Nastreddin'in ahit olarak kad1 huzurunda
irnza koydugunu yazmakta ve bu irnzanm "Latifeler" sahibi Nasreddin Ho-
ca'ya ait oldugunu diiiinmektedir727 Demek ki, bu tarihte Ahi Evren Hace
Nasirii'd-din Akehir'de bulunuyordu. Yukanda ifade edildigi gibi tam bu
tarihte Ahi Evren Hace Nasirii'd-din u~ vilayetlerdedir. Akehir o donemde
bir u~ ehridir. Bu Strada Akehir'e de ugra}'lp Seyyid Mahmud Hayrani ile
goriimii ve onun kurdugu vakfm Vaktf-namesine irnza kO}'lfiU olmas1
tarihi verilere uygun diimektedir. Hatta bir sure Akehir'de ikamet ettigi
ve "Letaif-i hikmet" adh eserini burada kaleme aldii;l ortaya maktadtr. Ge-
ne Fuad Kopriilii hocaffilZ ad1 ge~en eserinin a}'lU yerinde 665 (1267) tarihli
Hac1 ibrahim Sultan Vakfiyesi'ne irnza koyan Hace Nasru'd-din'in de
Nasreddin Hoca oldugunu kabul etmektedir. Oysa bu Hac1 ibrahim Sultan,
771 (1369) }'llmda vefat etmitir728 Bu itibarla Hac1 ibrahim Sultan Vakfiye-
si'ndeki imza ile Seyyid Mahmud Hayrani Vakfiyesi'ndeki irnza a}'lU ahsa
ait olamaz. Zaten 665 (1267) yilmda Ahi Evren Hace Nasirii'd-din hayatta
degildi.

727Manzum Nasreddin Hoca Fzkralan, s.B.


ns Akehir Tarihi, s.727.
292 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

Baycu Noyan Anadolu'dan aynldlktan soma II. izzii'd-din Keykavus


ile IV. Riiknii'd-din Kill~ Arslan kardeler arasmda taht miicadelesi baladt.
Ahiler ve Tiirkmenler Keykavus'u destekliyorlardt. Ahi Evren Nastrii'd-din
Mahmud Ara!Ik 1257'de Keykavus'a ithaf ettigi "l.etaif-i Hikmet" adlt eserin-
de onu Anadolu'nun son iimidi olarak vasfetmekte ve ona karISma ~Ikacak
zorluklara katlanmast gerektigini, Hrristiyan halkt himaye etmesi ve koru-
mast, Eyyubi hanedanltj9. ile de iyi ilikiler i~ine girmesi tavsiyesinde bulu-
narak ona taktik ve destek vermektedir729
Bu durum karISmda Mogol yan!ISt olan Sel~u Umerast Hulagii
Han' a giderek ondan IV. Kilt~ Arslan i~in mefiur ve askeri yardun aldt!ar
ve bir Mogol ordusu destegmde Anadolu'ya dondiiler. Pervane Miiinii'd-
din Siileyman, Sahip Ata Fahrii'd-din Ali, Vezir Tacii'd-din Mii'tez, Hatir-
oglu ~refii'd-din gibi Sel~u Umerast yan!armda Mogol Noyaru Ahncak
oldugu halde Anadolu'ya gelip IV. Riiknii'd-din Kill~ Arslan't Sultan ilan
ettiler ve II. Keykavus'u destekleyen Ahi ve Tiirkmenlere karI miicadele
balattt!ar. 14 Ramazan 659( 13 Agustos1261) IV. Kill~ Arslan tahta oturur-
ken II. izzii' d-din once Denizli' de direnie ge~ti. Burada da tutunamayarak
Antalya'ya <;ekildi. Oradan da deniz yoluyla BizariS'a stgmdt. IV. Kill~ Ars-
lan't iktidara getiren gii~ler bu yeni sultan'm fermaru ile kendilerine karI
olan Ahi ve Tiirkmenlerin mallanru, medrese, tekke, iyeri ve vaktflanru
miisadereye karar aldt!ar ve uygulamaya ge~tiler. Bu yoneticiler Tiirkmen
eyh ve dervilerin ve Ahilerin Mevliina'ya baglanmalan mecburiyetini ge-
tirdiler. Bizzat Hiilagu Han Mevlana'ya f;>eyhi'r-Rum unvaru venniti. ite
bundan soma Mevliina'ya "Rurni" denilir ohnutur.
Bu uygulama Anadolu'da Ahi ve Tiirkmenlerin topluca isyanma yo!
a~h. Aksaray, Klrehir, Sivas, Tokat, Ankara, ~anktn, Denizli, Karaman ve
daha bir~ok yerlerde Ahiler ve Tiirkmenler isyan balattt!ar. Konya'da da
Hanikiih-1 Ziya ve Hanikah-i Lilla ahilerden ahrup Mevlana'nm dostu Hiisa-
mii' d-din ~elebi'ye verilmitir730 Yeni iktidar bu isyaru <;ok acunasiZ bir e-
kilde bashrdt. Ahi Evren Hace Nasirii'd-din ve beraberinde olanlann Klre-
hir' de balathklan isyan daha acunasiZ bir ekilde basttrt!dt. Ahi Evren ve

m A. g. e, s.6-7, 252-253, 261-282.


"" Menaktbu'l-arifin, II, 754-758.
Ahi Evren-Mev!anii Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 293

beraberindeki Krrehir Ahileri kiimilen kilic;tan gec;irildiler731 . Ahi Evren Ha-


ce Nasirii'd-din bu srrada doksan yamdaydt. Bu olaylar, Anadolu ehirle-
rinden Uc; bolgelere yani bah Anadolu'ya yogun goc;lerin yaanmasma se-
bep oldu. Hatta yoneticiler halkt tehcire zorluyorlardt. Bu goc;ler XN. asrr
ortalarma kadar devam etmitir.
Manzum "Velayat-niime" de bildirdigme gore Hacr Bekta yakmlarma
Uc; bolgelere g6c;melerini iigutlemektedir.732 Estarebiidi goc;ler sebebiyle Krr-
ehir'in koy haline geldigini yaztyor733 Tokat, Amasya yoresinden Osmanh
iilkesine yogun bir goc; dalgasmm yaandtgnu kaynaklar yaztyor. Baba il-
yas'm baz1 halifelerinin Karesi bolgesine goc;tiiklerini Elvan <;:elebi yazmak-
tadtr734. Netice olarak demek istiyorum ki Orta Anadolu'dan Uc; bolgelerine
goc;en bu Tiirktnen ve Ahi ziirnreler o bolgelere Nasreddin Hoca niim-1 di-
ger Ahi Evren Nasirii'd-din Mahmud ile ilgili hahralar gotiirmiiler ve bu
hahralar etraftnda bir Nasreddin Hoca imaj1 yarahrulardtr. Onun ic;in de
Uc; beldelerden olan Sivrihisar, Akehir, Denizli yorelerinde Nasreddin ho-
ca ile ilgili hahra ve hikiiyeler daha yogun olarak anlahlmlhr.
Bu hahralar arasmda Nasreddin Hoca'nm Mogollar'm emrindeki yo-
neticiler aleyhinde flkralarm bulunmas1 da c;ok anlamhdrr. Tarihi vaktalara
c;ok uygun diimektedir. Nasreddin Hoca Selc;uklu devlet adamlarmm Mo-
gollar lehine icraatta bulunma veya Mogollarm giidiimiinde uygulanmala-
ruu, bindikleri dah kesmeye c;ahmak olarak vasfetmitir.
Mogol yonetimi ve Mogol yanlts1 Selc;uklu iimeras1 ve Mevlevi c;evrele-
rin Orta Anadolu' daki Tiirktnen c;evreler ftzerindeki agrr siyasi, ekonomik
ve kiiltiirel baskllan, doktora c;ahmaffilZda geni olarak ele alml ve yaym-
latnl bulunuyoruz735

d. Nasreddin Hoca ya da Ahi Evren Hace NasiriJ'd-din'in


Akebir'de Olmast Meselesi
Ahi Evren Hace Nasrre'd-din Mahmud'un, 1 Nisan 1261 tarihinde Krr-
ehir' de Ahilerin balath~ isyan srrasmda bu isyaru bashrmaya memur edi-

73t Miisameretil'l-ahbar, s.75


732 Manzum Haa Bekta~-i Veli Menakzb-ndmesi, Hacrbekta~ il\e Ktp. nr. 200, yp. 183b-187b.
m Bezm ii Rezm, lstanbu11928, s.462.
"" Menakibu'l- Kudsiyye, Mev!W Milzesi Ktp. nr. 4937, yp. !08b.
735 Aid Evren ve Ahi Te~kilatmm Kurnlu~u, s.97-121.
294 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikdil BAYRAM

len Klrehir Emiri Nuru'd-din Caca tarafmdan Oldiirilldiigunii tespit etrnek-


teyiz736. isyan srrasmda oldiirilldiigii i<;in kendisine bir tiirbe ina edilme-
mitir. Ahmed Eflaki, Konya'da muhalifi oldugu bir o;evreye mensup kiile-
rin (Ahiler olmah), bu Nasirii'd-din'in oliim haberi Konya'ya gelince gtya-
bmda ona cenaze namaz1 kildiklaruu yaz1yor. Ktrehir halki inan!larma go-
re Aik Paa zamanmda (1332) onun defnedildigi yerin tespitine o;ahildig,.,
o zaman tespit olunan yere bugiinkii tiirbenin ina edildigi kabul edilmek-
tedir737.
Tarihi ka}'ltlardan Sultan II. Murad ve oglu Sultan II. Mehmed (Fatih)
donemlerinde Ahi Evren'in tiirbesinin de io;inde bulundugu kiilliyenin ina
edilip geniletildigi anlailmaktadrr738 Fakat Ahi Evren tiirbesindeki sandu-
kanm altmda mezar da yoktur. Bu durum buradaki tiirbenin bir makam ol-
dugu ve Ahi Evren'in Ktrehir'deki sava srrasmda nereye defnedildiginin
belli ohnad1guu veyahut sava srrasmda kim vurduya gitmi oldug,.mu dii-
iindiirmektedir. Nuru'd-din Caca'nm gero;ekletirdigi katliam s1rasmda ol-
diiriildiigu kesindir739 Ama Nasreddin Hoca'nm Akehir'de medfun oldu-
gu rivayetleri burada ortaya athguruz goriie uygtmluk gostermemektedir.
Bilindigi gibi Nasreddin Hoca'nm tiirbesi Akehir'dedir. Bu tiirbenin
bugiin ka}'lp oldugu bildirilen bir kitabesi varml ve 386 tarihli imi. Bata
Fuad Kopriilii ohnak iizere bu tarihin yanl! yazild1guu, rakamlarm ters ya-
Zilrm oldug,.mu bunun 683 (1284) olmas1 gerektigini iddia veya tahrnin et-
tiklerini beyan etmilerdir. <;:iinkii 386 (993) yilmda Tiirkler Anadolu'ya gel-
memilerdir. Bu tarih 683 (1284) olarak ahnd1g,. takdirde tiirbede medfun
olan zatm Selo;uklular zamanmda yaaffil olacag,. sonucuna vamulardtr.
Nasreddin Hoca'nm Selo;uklular zamanmda Sultan Alaeddin Keykubad do-
neminde (618-634/1221-1237) yaachg,. kesin oldug,.ma gore bu tarihin boyle
almmas1 ve kabul edihnesi gerektigi gene! kabul gormiitiir.
Once boyle bir yanl!m uzun tarih siireci io;inde ve peko;ok ilim ve fikir
adamlarmm gorebilecegi yerde kalamayacagl, tiirbenin onanmlan srrasmda
bunun diizeltilecegini, diizeltihnesi gerektigini diiiiniiyorum. Burada Tiirk

"' A.g.e., s.97108.


737 W.Ruben, Ktr~hir'de Dikkatimizi <;eken San'at Abideleri.. Belleten, Ankara 1937, XI, 635.
736 Bu konuda Gen4; Bilgi i~in Bkz. Ahi Evren ve Ahi Te~kildtmm Kururlu~u, 110-113.
"' A.g.e., 108-113.
Ahi Evren-Me!Jlanii Miicade/esi - - - - - - - - - - - - - - " - - - - 295

devri oncesinden kalan bir yabr bulunuyor idiyse bu yabnn tarihi (386) mu-
hafaza edilerek ~ok sevilen Nasreddin Hoca'ya nisbet edilmi de olabilir.
Nitekim Anadolu'da bu tiir uygu!amalar az degildir. Vakm Ahi Evren Hace
Nasirii' d-din'in, klsa bir siire o donemde bir u~ vilayeti olan Akehir'de kal-
mi oldugunu ve burada iken adat ve goniildat olan Akehirli Seyyid
Mahmud Hayrii.ni'nin kurdugu vakfiyeye imza koyduguna yukanda iaret
edildi. II. izzii' d-din Keykavus 1256 ythnda Baycu Noyan Konya'yt zapte-
dince u~ vilayetlere gitmek zorunda kaldt. Bu srrada Ahi Evren Hace Nasi-
rii'd-din'in de Sultan'm yanmda oldugu anlatlmaktadrr. Zira zil-hicce 655
(1257'de) "Letaif-i Hikmet" adh eserini bu sultana takdim etmitir. AytU yJ.!
Akehir'de Seyyid Mahmud Hayrani'nin vakfiyesine imza koymlltur. Bu
durum Ahi Evren Nasirii' d-din'in 1257 yilt i~inde, belki bir yJ.! oncesinden
beri Akehirde oldugunu ortaya koymaktadrr. ite bu vesile ile Akehir' de
ona bir makam ihdas edilmi olabilir. Nitekim Anadolu' da bu tiir uygula-
malar az da degildir Bu miilahazalarla Akehir'de ona bir makam belirlen-
. rnitir diye diiiiniiyorum. Nitekim ~mseddin Sarni Bey de bu iddianm bir
halk rivayeti ve halk kabullenmesi olduguna iaret etmektedir740
Yukanda da ifade edildigi gibi Krrehir' de Ahi Evren Hace Nasrru' d-
din ve beraberindekiler katliama tabi tutulduktan sonra Krrehir'den Ake-
hir, Sivrihisar, Karahisar, Denizli, Uak, Kiitahya, Bilecik gibi u~ beldelere
yogun bir go~ olayt yaanmibr. Eratna Ogullan zamanmda da bu go~ler
devam etmi ve Aziz-i Esterabadi'nin bildirdigine gore Klrehir bu go~ler
den dolayt koy haline gehnitir741 Bu go~lerden sonradrr ki, Akehir' de hi~
bir beldede goriihnedik kadar XIII-XV. Yiizytllara ait Ahi mezar talan
mevcuttur742 Krrehir'den ayaklan kesilen bu insanlar Pirleri i~in Ake-
hir'de bir tiirbe (makam) ittihaz etrnilerdir. Krrehir ohnaz Akehir olsun
der gibi kendilerini psikolojik bir tatmine kavuturmak isternilerdir. Nite-
kim Osmanhlar zamanmda Krrehir ve Akehir Vilayetleri Meclisi'nden
(Meclis-i Vala) Maliye Nezareti'nin takririne de dayaru!arak sadrr olan
mazbatalar Krrehir ile Akehir arasmda boyle bir ilginin var oldugunu ve
bu ilginin eskiye dayandtguu gostermektedir. Klrehir Meclis-i Valast'ndan

740 Kamusu'l-a'lam, VI, 4578.


1u Bezm a Rezm, s.462.
742 Alcyehir Tarihi, s.528-429.
296 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

sadrr olan bir mazbatada Ahi Evren Zaviyesi'nin ve bu zaviye post-~inle


rinin ~ehir'de olduklan kaJith iken Akehir Meclis-i Valas1'ndan sadrr
olan mazbatada ise Ahi Evren Zaviyesi ve bu zaviye post-~inlerinin Ak-
~ehir' de oldugundan soz edilmektedir i~te Akehir Nasreddin Hoca tiir-
743

besi boyle ortaya ~~hr diye dii~tiniiyorum. Eger Hace Nasreddin Tiir-
besi'nin Jllkanda arulan kitabesi i~in d~tiniilen ve bata Fuad Kopriilii ve
digerlerinin kabul ettikleri 683(1285) tarihi dogru ise, bu tarih Krrehir'den
A~ehir'e go~enlerin burada pirleri i~in bir makam ~a ettikleri tarih olma-
hdrr. Krrehir ve ~evresinden Akehir ve Sivrihisar gibi u~ bO!gelere yerle-
en Ahi ve Tiirkmenler buralarda Pirleri olan Hace Nasirii'd-din hakkmda
anekdotlar, menkabeler anla~lar ve bu anlahmlardan, ~en, akrak, zeki
niiktedan, miitefekkir, akacr, mizah~1, muzip, d~tindiiriicii ve problem
~oziicii bir tip olan, Anadolu'nun Cuha's1 ortaya ~~hr. Bu ilk donem-

lerde (XIII- XV. yy) heniiz Ahi Evren tabiri de ortaya ~~ degildi. <;:iinkii
Hace Nasrrii'd-din Mahmud hakkmdaki y:Ilan ve ejder(Evren) menkabeleri
iiretildikten sonra Ahi Hace Nasrrii'd-din'e, Ahi Evren denilir olmutur ki,
bu da XV. yiizy:Il ortalanndan sonra ba~lanu~hr.

1o Babakanhk Arivi lrade-i Meclis-i Vala Katalogu, nr. 9727. Bkz. Burada Levha, IX.
SONU(,;

i. Hami Danimend Nasreddin Hoca'run esas admm Nasirii'd-din


Mahmud oldugunu bunun da Kastamonu ve ~evresinde kurulan <;:oban
. ogullan Devleti Emiri Muzafferii'd-din Alp-yiirek'in oglu olan Nas1ru'd-din
Malunud oldugu tezini ortaya atrrutrr744 Bu zat iyi bilinen tanman iHim ve
fazil bir i<iidir. Acaba Ralunetli i. Hami Bey, Ahi Evren Hace Naslrii'd-din
Mahmud'un "Letaif-i Hikmet" ve "Letaif-i Giyasiyye" adh eserlerinden birini
veya her ikisini goriip de bu eserlerdeki hikaye ve mesellerle Nasreddin
Hoca Latifeleri arasmdaki benzerlikleri ve ayniligi gorerek mi boyle bir ka-
naah izhar etti bilemiyorum.
Goriilen U ki, bu giine kadar pek ~ok arahrmacilar ve hatta amator
kalemlerden her kim Nasru' d-~in adm1 ta!yan bir mezar tal veya bir kita-
be bulmu ise Nasreddin Hoca'Y' kefettigi iddiasmda bulunmuhir. Bura-
da bu iddia ve miinakaalann i~e girmeye gerek gormedim. Bir takrrn tah-
min ve zanlann ligmda Nasreddin Hoca'ya dogum ve oliim tarihi belirle-
me yoniindeki ~alimalan, bir takrrn 9frmllar olarak gordiim. Oysa Nas-
reddin Hoca veya Anadolu'nun Cuha's1 Mevlana Celalii'din-i Rumi'run
Mesnevf'sinde ve diger eserlerinde, Eflaki'nin Menakibu'l-ar!fin'inde, Sad-
ru'd-din Konevi'nin "Mektublar"rnda ad1 anilan ve el-yamas1 eserler ihtiva
eden kiitiiphanelerde muhtelif eserleri bulunan bir kii olarak karlffilZda
durmakta imi. Ben de dogrusu bunu ge~ fark ettim. Bundan sonra bu alan-
da yapilacak ~ok eylerin bulundugunu goriiyorum. Bu iler, bir kiinin gii-
ciinii ~ok aan ilerdir. ~imdilik benden bu kadar diyorum.

744
Akehri Tarihi, s.733-738; Buyuk Nasreddin Hoca (iinsiiz), s.6-7.
298 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

Bu ~ahmada daha ~ok Anadolu Sel~ulan devrinin sosyal ve kiiltii-


rel olaylanna -bu giine kadar hi~ diiiiniilmeyen ve bavurulmayan bir me-
todla- niifuz edilmeye ~ahI!d1. Bu metod farkhhgt hem yeni kaynaklar kul-
lannru ve hem bilinen kaynaklarm -tabir caiz ise- sahr aralanndaki manaya
niifuz etrnek eklinde ger~eklemitir. Goriildiigu gibi konular teksifi bir bi-
~imde ele almnuhr. Bu alanda siirdiiriilecek yeni ~ahmalar ile konulann
detaylanna girilecek ve yeni boyutlann kefedilecegme inaruyorum. Boyle-
ce Sel~uklular donerninde Anadolu'daki fikri, edebi ve kiiltiirel ~evreler da-
ha iyi tanmacak ve bunlarm yaratbklan sosyal ve siyasi ortam daha netlee-
cektir. Anadolu'nun kiiltiirel ve fikri temelleri ve ma'nevi dinamiklerini da-
ha saglikh bir ekilde degerlendirme imldhu hasI! olacakhr. "Ben ve hocam
Tiirkiye Selruk/ulan diinemine ait biitiin malzemeleri kullandzk. Bu alanda yapzla-
cak bir $ey kalmaml$11r". diyen kurum tarih~isinin bu kaziyesine tam olarak
inarulnu gibi bir goriiniim var. Ben de: "(:ok az $ey yapzlml$, daha yapzlacak
rok $ey var" diyorum.
~unu da iyi biliyorum: Baz1 ~evreler bana diyecekler ki, "Sen de Hace
Naszru'd-din Mahmud e/- Hoyf admda bir zal! ve be$-On eserini buldun, Iince bu
$ahsm Ahi Te$kiliit!'nm piri Ahi Evren Hace Naszrii'd-din Mahmud oldugunu siiy-
ledin. $imdi de aym $ahsm Letaif sahibi Nasreddin Hoca oldugunu siiylilyorsun."
Fakat bu sozii soyleyenlerin -benim ulahgtm kaynaklara ularrlarsa, bir de
Tiirkiye Sel~uklulan donerninde Anadolu' da teekkiil eden kiiltiirel ortam1
ve kiiltiirel ~evreleri tanrrlarsa- peiman ve mahcup olacaklanru da biliyo-
rum. Kald1 ki, benim yaphgtm i sadece bir isim ve birka~ eser ortaya ~~
kannaktan ibaret degildir. Bir omiirdiir siirdiirdiigum ~ahmalar sonunda
Ahi Evren Hace Nasirii'd-din Mahmud'un ger~ek kiiligini, hayahru, ~evre
sini ve 25'den fazla eserini ve ~evresindeki baz1 kiilerin birtakun eserlerini
ortaya ~ikanru bulunuyorum. ~imdi de bu zatrn Nasreddin Hoca ve Malia
Nasreddin diye iinlenen, Anadolu'nun Cuhas1 olarak da ani!an kii oldu-
gtffiu tesbit ehni oldugumu iddia ediyorum. Bu iddiamm da en kuvvetli
kaynagt ve mesnedi Mevlilna Celalii'd-din- Rumi'nin "Mesnevf"si ve "Di-
van-i kebir" dir Mesnevi' deki bu konu ile ilgili haberleri sunarken de bunun
delillerini gosterdim. Fakat burada asil onernli alan Hace Nasirii'd-din'in
(Ahi Evren) hayah ve ~evresinin aydrnlanmas1 ile birlikte Tiirkiye Sel~klu
lan doneminde Anadolu'da biiyiik bir fikir ve aksiyon adanu alan Nasred-
Ahi Evren-MevlanaMiicadelesi --------------~--299

din Hoca'run ger~ek kimliginin ve onun etrafmda oluan Anadolu orijinli


kiiltiirel aktivitenin fikri ve siyasi boyutlanrun ortaya ~tkmasi<hr. Buna bagh
olarak Tiirkiye Sel~ulan devrinin bir~ok sosyal, kiiltiirel, siyasi ve eko-
nomik olaylan da aydmlantm olmaktadrr.
Bu donemde Anadolu'da te'lif edilmi olan bunca eser giin yiiziine <;tk-
',
1lll bulunuyor. Bata Mevlana'run "Mesnevi"si ve diger eserleri ollnak iizere
ilk devirMevlevi yazarlann eserlerinde Tiirkiye Sel~ulan devrinin sosyal,
siyasi ve kiiltiirel olaylan ile ilgili ne kadar ~ok bilgiler bulundugunu da bu
vesile ile ortaya ~ ve gostenni oluyorum. Tarih~er ve sosyologlar,
Mevlana'run ve ~evresindekilerin ve Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in eser-
lerine vaklf olduktan sonra Tiirkiye Sel~ulan donemi ile ilgili olarak bu
donemde kaleme alman eserlerin ve belgelerin satrr aralarmdaki bilgilere ula-
:tlabildigini goreceklerdir. Tiirkiye Sel~ulan doneminde Tiirkmen ~evrele
rin yetitirdigi gii~lii ve sevimli bir kahraman olan Nasreddin Hoca'run ger-
~ek kiiliginin tesbiti de bu keiflerden biridir. Kendini alim sananlardan ba-
z:tlanrun onu hayali bir <!hsiyet olarak giirmeye ~allmalanna ragmen.
Vaktiyle imdi merhum ohnU bir agabeyim bir Tiirkoloji kongresi es-
nasmda iki arkadaI ile birlikte yanrma gelerek bana bir iigiitte bulundu. Bu
muhterem zat oyle diyordu: "Ben senin Ahi Evren Nasfrii'd-din ile ilgili yazt-
lanm okudum. Bu giinde bir bildirini dinledim. Oyle gi!riiyorum ki, Osmanlt ule-
mast Hz. Mevlana ile Ahi Evren arasmdaki muhalefeti biliyorlardt. Fakat bu iki
miibarek zat arasmda cereyan eden, senin anlatttgm o ho~ olmayan hadiselerln
halktan ve efkiir-t umumiyeden gizli kalmastm ve onlar arasmda ge~en miicadele ile
ilgilenmemeleri i~in bunu i!rtmeye ~alt~ltlar. Sen ise bunun aksini yaptyorsun.
iizeri kiillenmi~ olan hadisatm iistiinil a~tyorsun. Gi!nlilm buna razt gelmiyor. Bir
vebal altmdasm. Bu i~in ilstiine dil~meni tavsiye etmiyorum" Ben de bu muh-
terem agabeyime o zaman UflU siiyledim: "Benim de Ahi Evren, Baba llyas-i
Horasani ve daha ba~kalarmm merdud, mazlum, ebter, a~agtlanmt~ olarak kalmala-
rma giin!am razt olmuyor. Bu zevatm ilmf ve Jikrf miraslanndan mahrum kalm-
masmt milletimiz i~in bir kaytp olarak dil~ilnilyorum. Ke~ke Ahi Evren ve digerle-
rinin eserleri de Mevltlnil' mn Mesnevf'si kadar okunsaydt. Okunsaydt Anado-
lu'nun ilmf ve Jikrf gilcii daha yuksek ve daha renkli olurdu. Anadolu'da fikir ve
sanat alamndaki geli~meler daha Jarklt olacaktt. $imdi bizler de o devrin tarihine
daha objektif bakma ve gi!nne imktlm bulmu~ olacakltk."
3 0 0 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikail BAYRAM

Bu giin de diyorum ki Ahi Evren Hace Nasirii'd-din'in bunca degerli


eserleri ile birlikte tarihin karanhklannda kahnast Tiirk-islfun tefekkiirii a9-
smdan biiyilk bir kaytp olmutur. Bu kaytbt telafi etmenin zamaru gelmitir.
BiBLiYOGRAFYA

Ahi Evren, Hace Nasirii'd-din Mahmud el-Hoyi, Agaz u Encam, Bursa Eski Eserler Kii-
tiiphanesi (H. <;:elebi KlSiru), nr.1184.
- Ahldk-i Nasiri, N~r. M. Minovi ve A.Rtza Hayden, Tehran 1364.
- Goayi-ndme, Ayasofya(Siileymaniye) Kiitiiphanesi, nr. 4819,
- Letaif-i Giyasiyye, Edirne Selimiye ktp. nr.1298; Mevlana Miizesi Ktp. 1727.
- Letaif-i Hikmet, Ne~r. Gu1am Hiiseyin Yusufi, Tahran 1340.
- Medh-i fakr u zemm-i dunya,Fatih(Siileymaniye) Ktp. Nr. 5426.
...::... Menahir-i seyft, Hale! Ef. iliivesi(Siileymaniye) Ktp. nr. 92; Bursa Hiiseyin <;:e-
lebi Ktp. nr. 1184.
- Metaliu'l- iman, Hale! Ef. liavesi (Siileymaniye) Ktp. nr. 92;Konya Yusufaga
Ktp. nr. 4866.
- Muridu'l-kifaye, Fatih (Siileymaniye) Ktp. nr. 5426.
- Tabsiratil'l-mubtadi ve tezkiretil'l-muntahi, Hale! Ef.lliivesi (Siileymaniye) Ktp.
nr. 92; Nuruosmaniye Ktp. nr. 2286.
- Tasavvufi Dilfilncenin Esaslan, Terc. Mikail Bayram, Ankara 1995.
- Yezdan $maht, Ayasofya(Siileymaniye)Ktp. nr. 4819.
- Mukdtebdt, Ayasofya (Siileymaniye) Ktp. nr. 2412.ve 2349.
Ahmet Remzi, Tekmiletil't-tarika ve ta'rifetil'l-hakika, IStanbul Belediye Ktp. (Osman Ergin
boliimii) nr. 88 ve 327, Konya Mevliinii Miizesi Ktp. nr.5909'daki niishalar.
Akpmar, Turgut, "Selc;uklu Tarih\ilerimizde Siyasi ve ideolojik Dii~iinceler", Tarih ve
Toplum, Sayt: 109, Ocak 1993, s. 42.
Aksarayi, Kerimii'd-din, Musameretil'l-ahbar, Ne~r. 0. Turan, Ankara 1944.
Alaeddin Muhammed el-Buhari, Faslu'l-hitab, Ozel al"ivimdeki Niishas1.
Ali Gelibolu1u Mustafa, Kunhu'/-ahbar, lstanbu11277, I-V.
Ank, F. $ami!, "Selc;uklu Devletinde Miisadere", Birinci Mil/etler Arast Tilrkaloji Kongresi
Tebligleri, istanbul1986, I.
Ate, Ahmet, "Hicri VI-VIII(XII-XIV). Asrrlarda Anadolu'da Te'lif Edilen Farsc;a Eserler,
Turkiyat Mecmuast, VII-VIII,Istanbul1945.
302 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikiiil BAl'RAM

- "Konya Kiltiiphanelerinde Baz1 Miihim Yazmalar", Belleten, XVI Ankara 1952.


- "Tilrkiye Kiltiiphanelerinde Miihim Yazmalar", Tarih Vesikalan, I, istanbul
1955.
- Muhyi'd-din, Islam Ansiklopedisi, V. istanbul1962
Alk Paa-zade, Tarih-i Al-i Osman, istanbul1332.
Ayni, Bedru'd-d.in,lkdu'l-Cuman, Ner. M. Ernin, Kahire 1407/1987, 1-N.
Bahail'd-din Veled, Maarif. Ner. Furuzanfer, Tahran 1352,1-11.
Bagdadh, Ismail Paa, Hediyetii'l- arifin, lstanbul1951-1955, I-II.
- Zayl ala Kefi'z- zunun, istanbul1945-1947, i-II.
Bayan, Muharrem, "Vesikalara gore Nasreddin Hoca", V. Milletler Aras Turk Halk Kultu-
ru Kongresi, Nasreddin Hoca Seksiyonu Bildiriler, Ankara 1996.
Bayram, Mikail, " 'Menakibu'l-kudyiyye'nin neri Hakkmda", Kelime Dergisi, Sayt: 2,
Konya Temmuz 1986.
- "Anadolu Sel\Uklulan Donemi Tababeti ile ilgili Baz1 Not!ar",Yeni Tip Tarihi
Ara~tmnalan, istanbul1998, N.
- "Babailer isyaru ve Ahi Evren ile ilgisi", Diyanet Dergisi, sayt: XVIl/2, Ankara
1979.
- "Ahi Evren'in Oldiirillmesi ve Oliirn Tarihinin Tespiti" IX. Turk Tarih Knngresi
Bildirileri, Ankara 1988, II.
-"Sultan Fatih'de Ahi Evren ve Sadru'd-din Konevi Hayranhgt", Hareket Dergi-
si, Sayt: 23. istanbul1982.
-"ibn Sina ve Ahi Evren", ibn Sina'ya Annagan, Ankara1984.
- Turkiye Sel~uklulan Ozerine Ara~tmnalar, Konya 2003.
- "Ahi Evren Kimdir? Ger~ek $ahsiyeti ve Eserleri", Turk Kaltaru, Sayt: 191,
Ankara 1978.
- Ahi Evren ve Ahi Te~kildl!'nm Kurulu~u, Konya 1991.
Hace Nasiriiddin Muhammed et-Tusi'nin intihalciligi, S.O.lldhiyat Fakaltesi Dergisi, Sayt:
20. Konya 2005.
- Fatma Bac ve Baayfln- Rum, Konya 1994.
- "Sel\Uklular Zarnarunda Tokat ve Yoresinde lhni ve Fikri Faaliyetler", Turk
Tarihinde ve Kulturtinde Tokat Sempozyumu, Ankara 1987.
- $eyh Evhada'd-din Hamid el-Kinnani ve Evhadiye Hareketi, Konya 2001.
- Tarihin l~gmda Nasreddin Hoca ve Ahi Evren, istanbul2001.
- "Babailer isyaru' Uzerine", Hareket Dergisi, Sayt: 23, Mart 1981.
- "Ahi Evren-Mevlana ihti!afmm Mahiyeti ve Boyutlan", Kelime Dergisi, Sayt: 4,
Konya Eylti11986.
Ahi Evren-Mevlantl Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 303

- "Konevi ile Ahi Evren'in Mektupl"'lmast", S. U. Fen-Ed. Fak. Dergisi, Sayt. 2.


Konya 1983.
- "Sel~ular Zamarunda Anadolu'da Bazt Yoreler Arasmdaki Farkh Kiiltiirel
Yaptlanma ve Siyasi Boyutlan", S.U. Tiirkiyat Ara1tmnalan Dergisi, Konya 1994,
Ytl: 1, sayt: 1.
Bedrii'd-din el-Ayni, lkdii'l-cuman, Ne~r. M. M.Emin Kahire 1407/1987, I-IV.
Blochet, E, Cataloque des Manuscrits Persans de Ia Bibliothique Nationele, Paris 1905-12, I-IV.
Boratav, Pertev Naili, Nasreddin Hoca, Edebiyat<;tlar Demegi Yayuu, Ankara 1996.
Bravne, Edward, A History of Persian Literature, Cambrice 1951, I-III.
Brockelmann, Carl. Geshichte der Arabishen Litteratur, Leiden 1943-1949, I-II.
Brockelmann, C. Supplementbant, Leiden 1937-1942, I-III.
Bursah, Mehmed Tahir, Osman/1 Miielliflcri, istanbul1333-1342, I-III.
Cami, Abdurrahman, Nafahatii'l-Uns, Terc. L. <;:elebi, lstanbul1279.
Ceren, Abdullah," Ahilikle ilgili Eserlerin Yazarlan", Ahilik Yolu, Sayt: 116, Ekim 1995.
Cevdet, Muallim, Zeyl 'ala fasli'l-ahiyyati'l-fityan li Ibn Battut, istanbul1351/1932.
Claude, Cahen, "Sur Ies Traces des Prentlers Akhis", KDpriilii Annagam, istanbul1953.
Clauson, Sir Gerard, An Etimological Dictitmtlry of Pre-Thirteenth-CenturyTurldsh, Oxford 1972.
Ciiveyni, Ala Melik Alaii'd-din, Tarih-i Cihan-gii1ay, Tehran 1370, I-III
Dilni~peju,
M. Takiy, "Du Menba' Beray- Fiitiivvet", Rahnuma-y Kitab, Tehran 1352,
$umare,7-9.
Dede Korkut, Dede Knrkut Hiktlyeleri, Ne~r. Muharrem Ergin, istanbul1971.
Ebu Nasr, Abdullah b.Ali es-Serrac, Kitabu'l-Luma'fi't-Tasauuuf, N~r.R. Nieholson, Ley-
den 1914.
Eflaki, Aluned, Arijlerin Menkibeleri, Terc.T. Yazto, I-II, !stanbul1973.
Eflaki, Aluned, Menakibu'l-arifin, Ne~r. T. Yazto, I-II, Ankara 1959-61.
el- Hamevi, Yakut, Mu'cema'l-Buldan, I-V, Beyrut 1957-68.
El- Ktfti, Cemaleddin, lhbtlrii'l-ulama bi ahbtlri'l-hukamtl, Mtsu 1326.
El-Gazzi, $ihabeddin, Aluned, Tahziru's-salik mine~l-vukili'l-mehalik,Konya Yusufaga
Ktp., nr. 5471.
Elvan <;:elebi, Menakibii'l-kudsiyye, Ne~r. i. Erunsal-A. Y. Ocak, istanbul1984.
Elvan <;:elebi, Menalabii'l-Kudsiyye, Mevlana Miizesi Ktb., nr.4937.
Ergin, Osman, "Sadreddin Konevi ve Eserleri", ~arkiyat Mecmuas1, II, lstanbul1958.
Esterabadi, Azizii'd-Din, Bezm u Rezm, istanbul, 1928.
Evhadii'd-din, Bkz. Kirmani.
Fahru'd-din-i Razi, Mi'rac-name, N~r. Mehdi Beyilni, Tehran 1331.
304 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ ProfJJr.Mikiiil BAYRAM

Firdevsi-i Rum!, Velayet-nilme, Hacrbekt~ ll~e Halk Ktp. nr. 200


Firdevsi-i Rfunl, Veliiyet-nilme, Ne~r. A Gi:ilpmarh, istanbul1958.
Furuzan-fer, Bediii'z-zaman, Menalab-i !;eyh Evhadii'd-din-i Kimumi Mulau1dimesi, Tahran 1969.
- Meahiz-i Kilsas u Temsilat-i Mesnevi, Tehran 1362.
Gelibolulu Mustafa Ali, Kiinhii'l-ahbar,, istanbul1277, 1-V.
GO!pmarh Abdulbaki, Konya Mevliinil Miizesi Yazmalan Kotalogu, Ankara 1967-72, I-III.
- "Divan-1 kemr" den Gilldeste, istanbul1958.
- "islam ve Tilrk lllerinde Fiituvvet Te~kilab ve Kaynaklan", lktisat Fakiiltesi
Mecmuas1, XI, istanbul1949-1950.
- Mevldnil Celii.leddin, istanbul1963.
Giil~ehri, Ahmed, Mant1kii't-tayr, N~r.A. Sun Levent, Ankara 1957.
- Felekname, Terc. S. Kocatiirk, Ankara, 1982.
Hace Nasirii'd-din-i Tusi, Ahlak-i Nasiri, N~r. Miicteba Minovi ve Ali Riza Hayden,
Tahran 1364.
Hace Nasirii'd-din Mahrnud: Bkz. Ahi Evren
Hatib-i Farisi, Menaklb-1 Cemalii'd-din-i Savi, N~r. T. Yaz10, Ankara 1999.
Hoca Sa'dii'd-din, Tacii't-tevarih, istanbul127, 1-11.
Hucviri, Ebu'l-Hasan Ali b. Osman, Keifii'l-Mahcub, Ne~r.V. )okofsky, Tehran 1339.
Hiisamiid-din <;:elebi, llmu'lMe~yih, Konya Bolge Yazma Eserler Kiitilphanesi, nr.224.
Hiiseyin, Hiisamii'd-din, Amasya Tarihi, istanbul1329-1332, I-III.
Ibn Bibi, ei-Evii.miru'l-Alii.iyyefi Umuri'l alii.iyye( Tpklbasun), N~r: A. S. Erzi, Ankara 1956.
lbnii'l-Enceb, el-Camiii'l-Muhtasar, IX, N~r: M. Cevat, Bagdat 1937.
ibn Batuta, Rihle, Beyrut 1384/1964.
ibn Haldun, Mukaddime, Beyrut(Tarihsiz).
ibn Ebi'l Useybia, Uyunu'l enba fi tabakati'l-etibba, M!Srr 1299/1988, 1-11.
ibnii'l-Arabt Muhyi'd-din, el-Futuhata'I-mekkiye, Kahire 1923, I-IV.
- , Resailu lbni'l-Arabi, Beyrut 1361.
ibnii'l.Cezvi, Telbisu lblis, Beyrut (Tarihsiz).
ibnii's-Serrac, Muhammed b. Ali ed-Dima~ki, Tiiffahii'l-Ervah, ABD. Princeton Univercity
Library Gift of Robert Garrett, nr. 97
- Te~vikii'I-ervah ve'l-kulub, Amca-zade Hiiseyin P~a (Siileymaniye) Ktp. nr. 272,
ikbal, Muhammed, Seyr-i Felsefe der Iran, Terc. A. H. Aryanpur, Tahran, 1354.
Kad1 Ahmed, Nigidi, el-Veledii's-Sefik, Fatih (Siileymaniye) Kiltilphanesi, Nr.4518.
Karatay, Fehrni Ethem, Topkap1 Saray Miizesi Kiitiiphanesi Farsfa Yazmalar Katalogu, istan-
bul1961.
Ahi Evren-Mevlanti Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 305

- Topkap! Sarayz MUzesi Kiitiiplumesi Tiirkfe Yazma Eserler Katalogu, I-11, istanbul196L
Katip <;:elebi, Fezleke, istanbul, 1286.
Katip <;:elebi, Ke#i'z-Zilnun, Ne~r. $. Yaltkaya- R. Bilge, istanbul1941-43, I-11.
Kaymaz, Nejat, Pervane Muinii'd-din Silleyman, Ankara 1970.
Kazvini, Zekerya b. Muhammed, Asaril'l-biliid, Beyrut 1389/1956.
Keklik, Nihat, Muhyi'd-din lbnii'l-Arabi, istanbul1966.
- Sadreddin KonevFnin Felsefesinde Allah, Kdinat ve lnsan, istanbul1957.
Kerbelai, Huseyn, Ravzalil'l-Cinan Beyan-1 Mekabiril'l-Mt!fayih, Tehran 1949.
Kinnani, Evhadii'd-din, Fevaid, Ayasofya (Siileyroaniye),nr.2910.
Konevi, Ebu Bekr b.el-Zeki, Ravzatil'l-Kiittab ve Hadikatil'l-Elbab, N~r. Ali Sevim, Ankara 1972.
Konevi, Sadreddin, Nefahatil'l- lliihiyye, Konya Mevlana Miizesi Ktp., nr. 1633.
- Miftahu gaybi'l-cem'i ve'l-vucad, Konya Yusufaga Ktp. nr. 5612.
- MilkAtebiit, Ayasofya(Siileyroaniye) Ktp. nr.2358, 2412,2349.
- Vasiyyet, !;arkiyat Mecmuas1, istanbul1958, II.
Konyah, ibrahim Hakla, Akehir Tarihi, istanbul1945.
- Konya Tarihi, Konya 1964.
Kopriilii, Fuad, Turk Edebiyatmda Ilk Mutasavviflar, Ankara 1966.
- "Anadolu Beyliklerine Dair B= Notlar", Tilrkiyat Mecmuas1, II, istanbul, 1928.
- Osman!J lmparatorlugu'nun KuruluU, Ankara 1972.
- Nasreddin Hoca (BalangJf), istanbul1918.
Kiirk~iioglu, Kemal Edip, Dastan-i Cenab-i Mevlana, N~r.Emine Yaniterzi, Tiirkiyat
Ara~l1rmalan Dergisi, Say:t: 17, Konya 2005.
Mehdi Akasi, Tarih-i Hoy, Tebriz 1350.
l.Jltiji,Kastamonulu, Tezkire, istanbul1914.
Mehmed Siireyya, Sicil-i Osmanf, istanbul1308-1311,I-IV.
Mevlana Celiileddin-Rumi, Divan, Terc. A. Golpmarh, istanbul1974.
-.- Mektuplar, Terc.A. GO!pmarh istanbul1963.
- Kulliyiit-i !;ems-i Tebrizt ya "Divan-1 kebir", Ne~r. B Furuzan-fer, Tehran 1336-
1338, I-III.
- Fihi rna Fih, Ne~r. B. Euruzanfer, Tehran 1369.
- Fihi Ma Fih, Terc. A. Golpmarh istanbul1959
-- Mektubiit-J Celalii'd-din-i Rumi, Ne~r. F. Nafiz Uzluk, lstanbul1937.
- Mesnevf, I-VI, Ne~r, R A. Nicholson, Leiden l933.
Modarris Razavi, Ahvfll u iisiir-i Haca Nafril'd-Dtn-i Tast, Tahran 1334.
Mo~ar Hanbaba, Fihrist-i Kitabha-yi fi1pi-i Farsi, Tahran 1349, I-11.
3 0 6 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - ProfDr.Mikiiil BAYRAM

Muhammed Rlza, el-Konevi, es-Sufiyetii'l-Kalenderiyye ve Tarihuha, Beyrut 1423/2002.


Muhammed Sivas~ Menakib-i $eyh Evhadii'd;Jin-i Kinnani, N.,r. B. Furuzan-fer Tahran 1969.
Muhyi'd-din, Gelibolulu, Terciime-i Menakib-i Evhadii'd;lin-i Kinnani, Konya izzet Koyu-
noglu Ktp. nr. 2016.
Murtaza Mutahhari, Hiderru~f-1 Miitekabil-i lsliim ve Iran, Tehran 1366.
Musta'mili, Ebu ibrahim Ismail b. Muhammed, $erhu't-Taarruf li mezhebi ehl't-tasavvuf,
Konya Yusufaga Ktp. nr. 5467.
Milsavl, Mahdl es-Sayid Hasan, Zayl-i KnV'u'z-Zum1n, Tahran 1967.
Miinzevi, Ahmed, Fihrist-i Niishaha-yi Hatti-i Farsi, Tahran 1344, HI.
Miistevfi, Hamdullah-i Kazvinl, Tarih-i Giizide, Ne~r.Abu'l-Hiiseyn Neva!, Tehran 1364.
Nasirii'd-din Viiiz, Fiituvvet-niime, Ner. F. Taeschner, Leibzig, 1944.
Necmiiddin-i Daye, Mirsadii'l-ibiid, Ner. M.Emin Riyahi ,Tahran 1366..
Nefisl, Said,Tiirih-i Nazm u nasr der iran ve der zeban-1 farisi, Tahran 1344, I-IT.
Ne~rl, Mehmed Ef, Kitab-i Cihan-niima, N.,r. F. Taeschner, Leipzig, 1951-53, I-IT
Ocak, A. Y. "Tiirkiye'de Ahilik Arabnnalanna Eletirel bir Bala" Cern Dergisi, Sa}'l: 60,
Kasun 1996.
Oru~ Beg, Oru~ Beg Tarihi, Ner. AtsiZ, lstanbul1972.
Onder, Mehmet, Nasreddin Hoca, lstanbul1996.
Re~idii'd-din,Fazlullah-i Hemedanl, Camiii't-tevarih, N"lr. M.RUen ve M. Musevl,
Tehran 1373, I-IV.
Rieu, Charles, Catalogue of the Persian Manuscripts ln the British Museum, Oxford 1966,I-ill.
Riyahi, M. Emin, "Turbet-i $ems-i Tebrizi Kucast", lttilaat, $umare: 22144, Tehran-lsfend
1379/2001.
- Tarih-i Hoy, !nfifrt-1 Tus, Tehran 1372.
Ruben, Walter, "~de Dikkatirnizi c;:eken San'at Abideleri", Belleten, XI, Ankara 1947.
Sadru'd-din Konevi, Miikiitebiit, Ayasofya (Siileymaniye) Ktp. nr. 2412.ve 2349.
Sami, $emsii"d-din, Kamusu'l-alam, lstanbul1316, I-VI.
Seyyid Burhanii'd-din, Muhakkik-i Tirmidi, Maarif, Ne~r. B. Furuzan-fer, Tehran 1339.
Sipahsalar, Ahmet Feridun, Menakib-1 Hz. Hiidevandigiir, Terc.Midhat Buhari, lstanbul1331.
Sultan Veled, Divan, N.,r. F.N. Uzluk, Ankara 1941.
- lbtida-niime Terciimesi, Terc. A. Golpmarh, Ankara 1976.
- Veled-niime, Ne~r. C. Humal, Tahran 1316.
Siimer, Faruk, Safavi Devletinin Kuruluunda ve Gelimesinde Anadolu Tiirklerinin Rolii, An-
kara 1976.
$ems-i Tebrizl, Makalat, Mevlana Miizesi Ktp. nr. 2144.
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 307

- Konu$malar, Terc.Nuri Gencosman, istanbul1974, I-II.


- Mala11at, N~r. M.Ali Muvahhid, Tehran 1369, I-II.
Tebrizi, Muhammed Ali, Reyhtinata'1-Edeb, Tehran 1335-1343, I-VI.
Taeschner, Franz, "islam Orta~agmda Fiituvva" lktisat Fakultesi Mecmuas1, XV, istanbul
1953-1955.
- Studien lsldmica, IV, (1934)
-"islam Orta~agmda Futuvva", lktisat Fak. Mec. XV, istanbul1955.
- Galscheris Mesnevi auf Achi Evren den Heiligen von K~rschehir Und Patron der
Turkischen Zunfte, Wiesbaden 1955.
Talu, Ercumend Ekrem, Bayuk Nasreddin Hoca, istanbul1954.
Tarun, Cevat Haklo, K~r.-hir Tarihi Gzerine Ara$tlrmalar, Klrehir 1938.
- Tarihte Klf$ehri-Gal$ehri, istanbul1948.
Ta~koprii-zade, ~ala1ylk- nu'maniye, N~r. A. Suphi Frrat, istanbul1985.
Tecer, A. Kutsi, Nasreddin Hoca, iA, IX, istanbul1970.
Temir, ~et, Kr.-hir Emiri Caca oglu Nureddin Vakfiyesi, Ankara 1959.
Turan, Osman. "Keykavus II", iA, IV.
- Turkiye Selruklulan Hakkmda Resmf Vesila11ar, Ankara 1958.
- "Sel~ Tiirkiyesi Din Tarihine Dair Bir Kaynak, Fustatu'l-Adale", Fuad KOp-
rulU Armagam, istanbul1953.
- Selfuklular Zamamnda Turkiye, istanbul1971.
Ulu Arif <;:elebi, Rubailer, Ne~r. F. N. Uzluk, istanbul1949.
Uzluk, F. Nafiz, Fatih Devrinde Karaman Eytlleti Va!ajlan Fihristi, Ankara 1958.
O!ken H. Ziya, Turk Tefekkara Tarihi, istanbul1932-34. I-II.
Onsi, ~ah-name, Ne~r. M. Koman ve F. Ugur, Konya 1942.
Onver, A. Siiheyl, Selfuklu Tababeti, Ankara 1940.
Vahidi, Abdu'l-vahid <;:elebi, Menakib-i Hace-i Cihan ve Netice-i Can, Konya Fen-Edebiyat
Fakilltesi Kiitiiphanesi Yazma eserler kolleksiyonundaki niishast.
Varhk, Mustafa, Genniyan Ogullan, Ankara 1974.
Veled <;:elebi, Letaif-i Hoca Nasreddin, Ne~r. M. Arslan- B. Pa~ao, Sivas 1996.
Yakut, el-Hamevi, Mu'cemu'l-buldan, Beyrut 1957/1968, I-V.
Yaltkaya, ~refiiddin, Sel~ular Devrinde Mezahib,Turkiyat Mec. istanbul1925, I.
Yazto, Tahsin, "Abu Sa'id Abi'l-Hayr'in <;:ihil Makfuru", lsldm llimleri EnstitasU Dergisi,
istanbul1959, I.
Yunus Emre, Divan N~r. F. Kadri Tirnurt~, Ankira 1989.
Zehebi, el- Haftz ~msuddin, Devlata'l-islam,, Mtsrr 1974, I-II.
3 0 8 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikiiil BAYRAM

- Tarihu'lislilm ve vefeyatii'lmeahir ve'l-a'lilm, Beyrut 1419.


Zerd~t, Avesta, Tehran 1379, I-II.
Zirikli, Hayru'd-din, el- A'lilm, Beyrut 1980, I-VIII.

BELLi BiR YAZARI OLMAYAN ESERLER


Ahi Evren Nasfrii'd-din Vakfiyesi, Krrehir Turizm Demegmdeki niishasr
Ba~bakanlrk Ar~ivi, lrade-i Meclis-i Vala Kntalogu, nr. 9727.
l;ahardeh Risale, Ner. Seyyid M.Balar-i Sebzvarl, Tehran 1340.
Filologika IX, Der islam, 1938, XXV.
Hikilyat-i Irakiyyan, Karaman ii Halk Ktp. nr. 2.
Konya ~er'iyye Sicilleri, nr. 20, 31,
Keramat-r Ahi Evren, Ner. F. Taeshner, Hanburg 1930,
Krrehir Turizm Demegmde 3, 4,7,10,11,16 nolu Ahi ~ecere-nameleri.
Kitabii'l-uyuni ve'l-hadaikfi ahbtiri'l-hakilyrk, Ner. Umar es-Saidi, Dimak 1972-1973,1-11.
Nasreddin Hoca'ya Armagan (yay. Koz, M. Sabri,) istanbul1996.
Resailu lhvani's-Safa, Ner. Betrus el-Bustani, Beyrut (Tarlhsiz), I-IV.
~iikiir-Name, Konya izzet Koyunoglu Ktp. nr. 11955.
Tamklariyla Tarama Sozliigu, I, istanbul1943.
Tarih-iAI-i Selr;uk, Terc. F. N. Uzluk,Ankara 1952 Ayru eser,Ner. NadireCelilli, Tehran 1999.
Yild-nilma-i Haca Nasfrii'd-Dfn-i Tfisf, (6-12 Hordad 1335) Tahran 1336.
LEVHALAR
Levha, I (Yusufaga Ktp. nr. 4866, Yp. la)
312 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAYRAM

Levha, II. Halet Ef. ilavesi (Siileymaniye) Ktp. nr. 92, yp.la
Ahi EvrenMevlami Miicadelesi - - - - - - - - - - - - - - ' ' - - - - - - 313

.;/
.../'il
J!d'.
. '
.....,.~.-


...... - ... ---

Levha ill. Halet Ef. ilavesi (Silleymaniye) Ktp. nr. Yp. 60b
3 1 4 - - - - - - - - - - - - - - - - - - Prof.Dr.Mikail BAYRAM

Levha IV, (Konya Mevlana Miizesi Ktp. nr.1633, yp.lllb)


Ahi Evren Nasirii'd-din'in Sadreddin Konevi'ye yazdigt
mektubun suretidir.
_ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 315
Ahi Evren-Mevlana Miicadelesi -

~~._,.~; .. ~,:[~~
...
~- _ _,.,._:.,~h

->'-~ .. ~
~
.$
~:,
:/~
.........
tJ"'

ievha, V. Ahi Evren Vakfiyesinin Bat.


316 _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.Mikail BAl'RAM

Levha, VI. Ahi Evren Vakfiyesinin Sonu


Ahi Evren-MevldndMiicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ 317

I
' ~ .

I Levha, VII. Fahrii'd-Din Raz!'nin el yaziSt
I

II
318 - _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ Prof.Dr.MikaiiBAYRAM

Levha, VIII. Ahi Evren Hace Nasirii'd-Din'in el yaz!SI


Ahi Evren-Mev/ana Miicadelesi _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ 319

-~

..:. ~

-:;=-- :.. ..

Levha IX, irade-i Meclis-i Valii Katalogu nr. 9727


(Ahi Evren'in ~ehir'de medfun bulundugunu
ifade etmektedir.)

You might also like