Professional Documents
Culture Documents
Georg Lukacs Goethe Ve Çağı Sel Yayınları
Georg Lukacs Goethe Ve Çağı Sel Yayınları
ISBN 978-975-570-496-8
GOETHE VE AGJ
Georg Lukacs
Trkesi: Ferit Burak Aydar
Geethe ve a1
Trkesi: Ferit Burak Aydar
NDEKLER
l. BLM
2. BLM
Gen Werther'in Aclan ................................................... . p
3.BLM
Wilhelm Meister'in raklk Yllan .
..... . . . .................. 59
4. BLM
5. BLM
Schiller'in Modem Edebiyat Teorisi . 121
...................... .
6. BLM
Hlderlin'in Hyperion'u .
....................... ........................ 163
7. BLM
Faust nceleneleri ..... ........................................................ 187
nsz
7
kadar Alman edebiyatnn bizler asndan tad anlam hibir e
kilde deitinnemelidir.
Her iki u da soyuttur. Ne kesin olarak knama, ne de olgularn
zerinde yeerdikleri toplumsal topraktan kopartlmas, Alman kl
ttirnn dnn ve bugnn nasl grmemiz gerektii, bu konuda
eletirel bir yaklamn gnmz kltrnn demokratik temelde
yenilenmesini nasl etkileyecei noktasnda bir zm salayabilir
ya da cevap retebilir.
Sorunu somut ekilde formle etmeye alalm. Engels bir ke
resinde Almanya ile Fransa'nn feodalizmin tasfiyesinden ulusal bir
liin ve burjuva demokrasisinin ortaya kna kadarki geliimini
karlatrn ve Franszlarn her ada tarihsel sorunlara ilerici bir
zm bulurken, Alnanlarn gerici bir zm bulduu sonucuna
varmt.
Alnanya iin can alc tarih, Kyller Sava 'nn yaand 1525
y !dr. Daha ncesinde Alexander von Humboldt da Almanya 'nn
geliiminin yolundan sapt dnm noktas olarak bu tarihe iaret
etmiti. Fransa ve ngiltere'de byk kyl ayaklanmalarnn yenil
giye uramas bu lkelerin ileriye doru geliim izgi.sini kesintiye
uratnazken, Almanya'da kyllerin yenilgisi sonular yzyllar
boyunca grlecek ulusal bir felakete yol amtr.
Mutlak monari Bat'da (ve Rusya'da), dalma srecine girmi
olan feodalizm iindeki snf mcadelelerinin bir rnyd ve mut
lak monariyle birlikte ulusal birliin kurulmasna ynelik ilk adm
atlmt. Almanya'da Kyller Sava'nn baanszl, rnein Po
lonya 'da olduu gibi soylularn feodal demokrasisine deil, yine
mutlak monarinin bir trne yol amt. Fakat bu monari zgl
trde, tmyle gerici ve ulus-kart bir nitelikteydi: Kk Alman
prenslikleri. Bu prensiikierin zaferi ve pekitirilmesi Alman ulusu
nun feodal paralanmlnn srdrlmesini ve kalclatrlmasn
ifade ediyordu. Kk prensiikierin zerklii yzyllar boyunca
Alman ulusal birliinin nndeki en ciddi engel oldu. Bu prensiik
Ierin grnteki bamszlk lan, grnte bamsz olan politika
lar Almanya'y uzunca bir sre Avrupa d politikasnn pasif
8
nesnesine. Avrupa savalarnn nuharcbe alanna dntrd. Bu
vesileyle, burada Alman tarihilerinin uydurduklar efsanelere yant
olmas adna unu vurgulamak gerekiyor: Bu adan Prusya tipik
bir kk Alnan prensliiydi; dolaysyla ulusal birliin nnde bir
engel tekil ediyor ve d mdahaleye ak kap brakyordu. eriden
deerlendirildiinde, bu gelime burjuva kltrnn douunun ok
yava bir hzda gerekletii; onun yerine nnfesih bir yar-feoda
liznin ortaya kt anlamna gelir. Bu tr toplwnsal koullarn ilerici
bir ulusal kltrn oluumunu her adan engelledii sonucuna var
mak ii ayrntl bir tartmaya gerek yoktur.
Alnanya'nn gerek kltrel gerekse de ekonomik ve siyasal a
dan modern burjuva varoluuna uzanan yolu neden ok ge yr
dn bu durum aklar. 1848'de Alnanya'da burjuva devrimin
sorunlar somut biimde gndeme geldiinde, Bat'da ykselen pro
letarya halihazrda snf ncadelesinde ilk byk savarnlarn ver
mekteydi. yle ki talya'y saynazsak burjuva devrimin temel
sorunununun ulusa.l birliin yaralllmas eklinde ortaya kt tek
yer Alnanya'yd. On yedinci yzyl ngiliz ve on sekizinci yzyl
Fransz Devrimi zaten fevkalade gelimi olan ulusal devletlerde
gereklemiti, yle ki bu devletler devrimler srasnda ve sayesinde
nihai biimlerine kavutular. Dolaysyla feodalizmin kaldrlmas ve
zellikle de kyllerin zgrlemesi her iki devrinde de n planda
yer alr. 1870'in gerici temeldeki ksmi zmn mmkn klan
Alman devriminin bu kendine zg niteliiydi.
Tm bunlarn sonucunda. Almanya'da toplumsal ilerleme ve
ulusal kalknna Fransa'da olduu gibi birbirini karlkl olarak des
tekleyip tevik etmemi, aksine birbirine kart konunda yer alm
tr. Bu yzden, kapitalizmin geliimi bile, iinden ulusal nderlii
ele alabilecek bir burjuva snf kartamamtr. Kapitalizm egemen
ekonomik ileyi haline geldiinde, hatta emperyalizme dnt
nde bile, siyasal nderlik "eski gler"in elinde kalmtr.
Dier yerlerde olduu gibi Almanya'da da kk devletlerin
mutlakyetilii eskiden bamsz olan feodal soyluluun iinden
hir saray soyluluu, bir brokratik soyluluk ve bir askeri soyluluk
9
kard. Kyl savann hemen ncesinde gerekleen Sickingen
isyan,1 eski trde feodal kk soyluluun ortaya kard son ba
msz hareketti. O gnden sonra -giderek ender hale gelen birka
istisnay saymazsak- aristokrasinin brokratikletiini ve giderek
soysuzlatn grebiliriz. Elbette ayn sre Fransa' da da yaand.
Ama oradaki srecin toplumsal nitelii Almanya'nnkiyle taban ta
bana zttr. Fransa'da (ve ngiltere'de) burjuva kltr aristokrasiyi,
hatta aristokrasinin en gerici unsurlarn bile giderek artan lde
etkiledi, bylece birinin bu geliimin etki alan dnda kalmas hzla
aykr bir durum haline geldi. Oysa Almanya'da -zellikle de son
radan kurulacak olan imparatorluun tarzn belirleyen Prusya'da
Junker* ideolojisi burjuva entelijansiyann belirleyici katmanlar
zerinde etkisini brakt. En yzeysel gnlk alkanlklardan dnya
gr [ Weltansclauung] meselelerine kadar her yerde burjuva en
telijansiyann Junkerlerin ideolojisine hapsolduunu grebiliriz.
Bu sre modem Alman "zihniyeti"ni tmyle aklar, ama bu
rada bu "zihniyet"in zmlenmesine ayracak yerimiz yok. Okurun
dikkatini onun baz temel zelliklerine ekmekle yetinelim. rnein,
yurtta cesaretinin yokluunun ulusal bir zellik olduu Bismarck ta
rafndan bile kabul edilmitir. Nitekim bunun brokrat soyluluun ve
saray soyluluunun ayrt edici iaretlerinden biri olduu tartlmaz
bir gerektir. Bu zellik, karar alma sorumluluunu tek bana st
lenmekten korkarken ayn zamanda astarna ynelik insanlk d
zulm {stlerine de tam tersi) ile yakndan ilikilidir. Alman burju
vazisinin siyaset alannda mzmin iktidarszlnn kkleri bu geli
ime de dayandn lmaldr. Alman burjuvalan "dzen" istiyorlar, ama
bu dzeni herkesin ve her eyin hizmetine girerek yaratyorlar. Uak
lk, Bizans oyunlar, ikbal avcl her geen gn Alman burjuvazisi
nin temel zellii haline gelmektedir ve bu zellikler yurtta
gururunun neredeyse hi bulunmadn gstermektedir.
1 Macerac valye Franz von Sickingen 'in 1 522 ylnda nderlik ettii isyan.
* Junker :Alman Soylusu
lO
Almanya'nn birlii gerici bir tarzda kurulduktan sonra, bu geri
kalmlk ideolojik adan ters bir rolde ( Umstilisiermg) ortaya
kt, sanki modem demokrasinin elikilerini "daha ileri bir birlik"
iinde amak (autheben) iin tam da bu Almanya greve arlm
gibi. Anti-demokratik dncenin ilkin bir dnya gr olarak tam
da bu Almanya'da gelimi olmas, emperyalist dnemde Al
manya'nn gerici ideolojinin oluumunda nc rol oynam olmas
tesadf deildir.
Fakat belirleyici olan, Almanya'da ge gelien kapitalizmin son
rasnda ok hzl ilerleyerek Reich' nde gelen emperyalist devlet
lerden biri haline getinni olmasdr. yle ki Almanya, smrgeleri
ve nfuz alanlar lke iindeki kapitalizmin gcn ve iddiasn kar
lamayan bir devlet haline gelmitir. Almanya'nn iki dnya sava
yla dnyann yeniden paylalmasn dayaunaya alm olmasnn
nedeni son kertede budur. Her iki giriimin de zorunlu olarak baan
sz olmas yalnzca gerek g dengelerinin sonucu deildi, zira bu
g dengesinin rgtlenmesi zaten Almanya'nn i ve d politikas
nn gittii ynn sonucuydu. nceden dnme ve aba harcama ye
rine kk hesaplar ve ei grlmedik bir mezalim; kapsaml strateji
yerine taktik-teknik dalavereler, ite Alman siyasetinin hem savata
hem de barta temel zellikleri bunlardr. Clausewitz'in dedii gibi
eer sava gerekten de siyasetin baka aralarla devam ysa, o zaman
Alman savalar Almanya'nn geliiminin patolojik, arpk vehele
rinin younlam bir imgesini sunmaktadr.
Alman kltrnn radikal bir deerlendinneye tabi tutulmas ge
rektii aktr; mesele yalnzca bunun nasl yaplacadr. Genel af
nasl zm deilse, mutlak red de ziim deildir. Almanya 'nn kl
trel evriminin ilerleme ile gericilik arasnda bir mcadelenin sonucu
olduu eklindeki basit gerei hakikaten somut bir tarzda kavramak
ve uygulamak arttr; Almanya'da gerici eilimler kltr alannda
egemen hale gelmeye baladnda orada, ideolojik deerlendinne
de balamaldr. Ama bu ayn zamanda, Alman yaamndaki ilerici
eilimlerin gnlk yaamda Avrupa yenilenmesine ynelik her ei
limin mttefki olmas anlamna gelir, tpk kendi kendini yenilcyen
her demokratik kltrn Bat 'nn gerici ideologlannda dnanlar
sezmesi gibi. Alman gericiliini deerlendirirken salam temellerde
bir radikallik ancak tarihsel somutluk yoluyla elde edilebilir.
Bylece sorumuzu somut bir ekilde ortaya koyabilecek konuma
geldik: Alman kltrne kar tutumumuz nedir? Ya da, daha kesin
bir ifadeyle, bu kitabn snrlar iinde kalmak adna ve stnkr
bile olsa cevaplanamayacak hibir soru sormamak adna, Goethe
ana kar tutumumuz nedir? Bu soru uzun bir sredir edebiyat
dnyasnda, zellikle de Birinci Dnya Sava 'ndan bu yana Angio
Sakson edebiyatnda tartlmaktadr.
Dstur tandktr: Potsdam'a kar Weimar. Sorunu bu ekilde
formle etmek bile onun arpk niteliini ortaya sermeye yetmek
tedir. Nasl ngiliz kltrnn Shakespeare'e ya da Fransz klt
rnn Racine'e "geri dnmesi" artk mmkn deilse, ayn ekilde
Alman kltrnn de Goethe'nin Weimar'na "geri dnmesi" mm
kn deildir. Weimar kltr gerek azameti gerekse de snrl nite
likleri bakmndan ekonomik ve toplumsal adan geri kalm, siyasi
adan bask altna alnm ve paralanm olan Alman ulusunun iz
lerini tar. Bu gemiten (kesin olarak mazide kalm olan bu ge
miten) bir imdi yaratacak ve muvakkat evrimi silecek hibir
zm tasavvur edilemez.
Elbette unu sornak ayrdr: Weimar kltr imdiki Alman kl
tr iin ne adan ynlendirici bir rol oynayabilir? Alman ruhunun
Prusyallatrlmasna kar bir kltrel denge, bir kar g olmas
ne lde mmkndr'? Gerek soru budur. Ama burada da bizi
ciddi zorluklar bekliyor. Her eyden nce, Almanlar iin Goethe ve
Schiller'i "kefetmek" abes kaacaktr. Tm Alman kltr yzyl
akn bir sre boyunca Goethe ve Schiller'in glgesinde geliti. Fa
izm bile Alman edebiyat tarihinden ancak Bme ve Heine'yi sile
bildi; Goethe ve Schiller merkezi konumlarn korudular. Fakat bu
yzden durum daha da sorunlu grnmektedir. Zira ilk bakta sanki
Alman egemen snfnn, hatta tm Alman halknn yanl gelii
minde Goethe ve Schiller'in de suu varm, Almanlarn insanla
kar iledikleri sulara alet olmular gibi grnmektedir. Aslnda,
12
akgz ya da ahmaka alntlarla rnein Hlderlin'i faizmin ata
larndan biri yapan yalnzca faistler deildi. ilerici yazarlar da Go
ethe ve Schiller'in Almanya'nn arpk ve gerici geliiminde su
orta olduunu yazm ve onlar Alman gericiliinin ncleri haline
getinnekten ekinmemilerdir (tabii bunu yaparken onlar da bala
mndan kopartlan ve abartlan ya da arptlan alntlardan medet
ummulardr).
Eer bu bariz yanllarn arkasnda Alman edebiyatnn klasik d
nemini tamamen arptan yzyllk, sistemli bir tarihsel tahrifat ol
masayd, bu konuda tek bir yorumda bile bulunmaya demezdi.
Dolaysyla tarihin, edebiyatn ve felsefenin gerek bir bilgisi; eitli
ekillerde arptlm katmaniann altndan zgn olan, bugn ze
rinde ciddi, ilerici, bir etkide bulunabilmesi iin, dn ve bugn olduu
haliyle ekip kartacak bamsz-tarafsz bir aratrma zorunludur.
Franz Mehring, Lessing zerine almasnda2 on sekizinci yz
yl sonu ile on dokuzuncu yzyl bandaki Alman edebiyatma ye
gane doru yaklam sunar. Bu edebiyat Almanya'da burjuva
demokratik devrim iin ideolojik hazrlktr. Ancak Lessing'den
Heine 'ye tm dnemi bu adan ele aldmz takdirde Alman ede
biyatndaki gerekten ilerici ya da gerici eilimleri alglayabiliriz.
Mehring'in sorunu ortaya koyu tarz dorudur. Ayrca Mehring
aratrmann takip etmesi gereken yolu da ksmen bile olsa gster
mitir. Almanya'nn evriminin kendine zg koullar, lkenin eko
nomik, toplumsal ve siyasal geri kalml incelenmelidir, ama
bunlar Alman edebiyatnn karakteristik geliimini hem olumlu hem
de olumsuz anlamda belirleyen geni uluslararas balam nda de
erlendirilmelidir. Byk Fransz Devrimi, Napoleon dnemi, Res
torasyon dnemi ve Temmuz Devrimi, Almanya'nn kltrel evrimini
neredeyse Almanya'nn i toplumsal yaps kadar derinden etkileyen
olaylardr. Kayda deer her Alman yazar kendi lkesinin geliim top
randa ykseldii gibi, ayn zamanda biZ?..at zmsedii ve daha da
gelitirdii dnya apndaki bu olayiann ruhsal aynas, olan biteni u
ya da bu lde idrak eden adayd.
2 Die Lessing-Legende, 1 893.
13
Elbette byk tarihi olaylarn yazar deil, ayn zamanda bunlarn
hazrlklannn ve sonrasnn da yazardr; burada -Mehring'in bak
asnn tesine geerek- Almanya'nn ekonomik ve toplumsal geri
kalmlnn zellikle de edebiyat ve felsefenin geliimiyle balantl
olarak yalnzca bir olumsuzluu deil, ayn zamanda airler ve d
nrler iin belli avantajlan da ifade ettiini fark etmemiz gerekiyor.
Olumsuz yan aktr. Goethe ve Hegel gibi devler bile klasik Alman
edebiyatn epeevre saran darkafalln baskc atmosferinden ken
dilerini tmyle kurtaramamlard. Mevcut byk sorunlan tmyle
ideolojik bir dzleme oturtma meselesine gelince (kk bujuva dar
kafall koullaryla ok yakndan ilintili bir ey), ilk bakta bunun
cesur bir sorgulama ve bu sorulara verilmi yantlar enine boyuna
dnmek bakmndan da nemli bir yarar salayabilecei aka g
rnmemektedir. Tam da iir ve teorinin belli sorunlannn toplumsal
temelleri ve sonular bu noktada pratik hayatta hemen belirgin hale
gelmcdii iin, tahayyl, zeka ve ilkirlerin oyunu iin -daha gelimi
Bat toplumlarndaki adalannn bilmedikleri trde-grece snrsz
grnen nemli bir alan ortaya kt.
zetlersek, evrimin elikili hareket yasalarnn, diyalektik yn
temin ana ilkelerinin Almanya'da tam da Lessing'den Heine'ye uza
nan dnemde bilinir hale gelmi olmas, Goethe ve Hegel'in bu
yntemi burjuva dncesi iinde eriilebilecek en yksek seviyeye
tam olmalar tesadf deildir. (Dnya Edebiyatmda Rus Gerek
ifii adl kitabmda Rus edebiyatnn ve felsefesinin evrimini ana
hatlaryla ortaya sermitim. Orada 1850'lerin Rus dnderi er
nievski ve Dobrolyubov 'un devrimci demokrasi ile sosyalist dnya
gr arasndaki gei figrleri olduunu gstermitim.) Buradan
kan sonu, burjuva dncesinin son ilerici dnemlerinden birinin,
son entelcktel devrimlerden birinin Almanya' da Goethe anda ger
eklemi olduudur. Keza bu geliimin, en gelimi felsefe yntemi
olan Marx ve Engels'in diyalektik materyalizminin kcfiyle (yani
yine Almanlara ait olan bir eyle) talandrlm olmas da tesadf
deildir. Tevekkeli deil, Lenin Hcgclci diyalektii Marksizmin
kaynandan biri olarak nitelendimlitir.
14
Elinizdeki kitap bu sorunlar karmaasn her ynyle kapsaml
bir ekilde analiz etme iddiasnda olmadndan, bu ilikilerin ana
lizi bu nszn snrlarn aar. Dolaysyla on dokuzuncu yzylda
Almanya 'nn geliiminin bu zgl niteliklerine ilikin sorunlar, bu
dnemin Alman gerekileri zerine incelemelerini yaynladmda
ayrntl ekilde ele alacam. Burada klasik Alman edebiyat tari
hinin gerici tahrifatnn etrafnda dnd can alc sorunlarn ksa
bir zetini verebilirim yalnzca. Bylece bu kitabn okurlar Alman
ya'nn geliiminin bu dneminde ilerleme ile gericilik arasndaki
muharebenin nemini aka grebilir.
lk can alc sorun dnya apndaki Aydnlanma hareketine kar
alnan tutumdur. Bir yandan, gerici edebiyat tarihi, Almanya'nn ge
liimini Fransa'nn geliimiyle dmanca bir tarzda kar karya
gctirncye ve Almanya'nn ulusal yeniden douunun byk ilerici
ideologlarna Fransz aleyhtar ovenist bir tutum yaktrmaya a
lmaktadr. Dier yandan, on sekizinci yzyl sonuna obskrantist
(bilinemezci) ve Aydnlanma-dman olan bir ideoloji (szm ona
Romantizm ncesi teorisi) gizliden gizliye tanmaktadr.
Lessing konusunda, Mehring bu sahte retilerin ilkini zaten
rtmtr. Lessing'in Comeille ve Voltaire'e ynelik eletirilerinin o
dnemde Almanya'nn ulusal kurtuluu asndan merkezi nitelikte
olan bir sorunla balantl olduunu gstermitir: Versay'a ykneo
kk Alman saraylannn szde kltrne kar mcadele. Mehring
bu savan Lessing asndan, yalnzca Sofokles ve Shakespeare'in
deil, her eyden nce ve te, Diderot'nun bayra altnda yrti
dn kantlamtr. Bu tahrifat "Frtna ve Atlm" dnemi sz ko
nusu olduunda daha da ileri gitmektedir. Gen Goethe, Schiller ve
hana Herder'in yazlarndan yaplan balarnndan kopartlm alnt
larn yardmyla Fransz aleyhtar Alman ovenizminin tavan yapt
n gryoruz. Ama aslnda Montesquieu, Diderot ve Rousseau da
bu hareketin entelektel hamileridir ve szm ona Fransz aleyhtar
tutum burada kk saraylarn ulus aleyhtar niteliine kar daha da
ak bir ekilde ortaya konmaktadr. Voltaire'e kar Shakespeare sa
vunusu ancak bu balamda tmyle anlalabilir. Voltaire'in, olgun
Gocthe'nin manevi geliiminde oynad rol Goethe'nin yaz, mektup
ve konumalarndaki saysz blmle dorulannaktadr. htiyar Go
ethe'nin ada Fransz edebiyatma (Merimce, Hugo, Stendhal, Bal
zac) kar tutumundan bahsetmeye ise gerek bile yok.
"Frtna ve Atlm"n Aydnlanma 'ya kar szde muhalefeti teo
risi de bir o kadar mesnetsizdir. Resmi Alman tarih tahrifat, bir yan
dan "Frtna ve Atlm"da bulunan tarihi dnya grn Aydnlan
ma'nn szde tarihilik kartlyla kar karya getirneye alr.
Dier yandan, akl ile duygular arasndaki mekanik kartlktan ha
reket eder ve bylece o dnemki Alman edebiyatnn szde akld
lna varr. Bu tezi burada ayrntl olarak rtmeye gerek yok.
Yalnzca yukarda diyalektiin ortaya kna ilikin sylenenleri
hatrlatnakla yetinelim. Alman Aydnlanmas 'nn akldl olarak
tarif etmenin moda haline geldii ey, genellikle diyalektie giden
yolda bir ileri admdr: O zamana kadar egemen olan biimsel man
t ama giriimidir. Kukusuz bu giriimde Aydnlanma'nn ege
men felsefi cilirnirde bir kriz kendisini gsternektedir: Daha ileri
bir dnce dzeyire gei. Ama bu da tm Aydnlanma'nn pay
lat uluslararas bir eilimdir, tek fark Alman Aydnlanmas'nn
ortaya kan son akm olarak bunda nc rol oynamasdr. rnein
Engels , Diderot'da ve Rousseau'da bu diyalektik aamann son de
rece gelikin trlerine iaret eder.
Tarihsekilik sorunu bu sorunla yakndan ilikilidir. Aydn
lanma'nn tarihsekilik kartl Romantik gericiliin uydurduu
bir efsanedir. Bu efsannin ne kadar rk olduunu anlamak iin
Voltaire ya da Gibbon gibi yazarlar dnmemiz yeter. Elbette bu
rada da Alman Aydnlanmas cephesi daha fazla gelime katetmitir.
Fakat bu noktada gerekleenler, Romantik szde-tarihselciliin
iddia ettii ynde deildir. rnein Herder'in tarihsel evrensellii
Hcgcl'in diyalektik dnya grnn bir ncsdr. Bu kitaptaki
Werther zerine deneme, akl ile duygular arasndaki szde kartl
ele almaktadr.
Tm bunlar, gen Goethe'nin Aydnlanma'nn genel evrim s
recinir ve onun iindeki Alman Aydnlanmas 'nn paras olduunu
16
gayet ak bir ekilde gstcnnektedir. Goethe kendi payna, Fransz
Devrimi'nin ideolojik temellerini atan o byk srecin ba savunu
cusu ve ona elik eden bir olguydu. Bu yzden Goethe'nin (ve
Schiller'in) genlii, dnya leinde ilerici bir hareketin organik
ve nemli bir bileenidir.
Gerekten de gen Goethe'nin karakteri gerici Goethe efsanesi
nin en zayf noktasdr. Zira gen Gocthe'nin kurulu dzene kar,
o dnemin Almanya'sna kar isyan o kadar bilinen bir hikayedir
ki resmi edebiyat kanallar tarafndan bile tmyle reddedileme
mektedir. Dolaysyla ef.;;ane, Goethe'nin sonraki geliiminde daha
iyi bir hasat vem1itir. Toplumsal hayata yabanclamasyla balayp,
Fransz Devrimi'ne ncfrctinc, oradan da modem irrasyonalist (akl
dc) "yaam felsefesi"nin [Lebensphilosophie] nde gelen isim
lerinden biri, Schopenhauer ve Nietzsche'nin manevi atalar ve
ayrca sluplatrln gerekilik-kartlnn edebi kurucusu olan
bir Goethe 'ye vanrz. Bu tarihi efsane o kadar yaygn ve etkilidir ki
faizm aleyhtar ilerici yazarlar bile etkilemitir.
Tm bu efsaneleri rtmek iin yeni bir Goethe biyografisi zo
runludur. Bu noktada kendimizi neredeyse bir telgraf yazar gibi en
nemli hususlarla snrlandrmak zorundayz. Bir kez daha, Geet
he'nin talya'ya ak hayatndaki bir hsrandan, Charlotte von Stein'a
duyduu akn girdii kmazdan tr deil, Weimar prensliinde
Aydnlanma ilkelerine gre sosyal reformlar yapma giriimi saray,
brokrasi ve Karl August'un3 direnii karsnda baarsz olduu iin
katn dile getiren Mehring'in hakkn vermek gerekir. (Burada ay
rntlarna inerneyecek olsam da, kendi aratrmalarm sonucunda
Mchring'in, Almanya'da o dnemde mmkn olan kamusal yaam
dan Gocthe'nin hayal krklna urarlna dair yorumunda tama
men hakl olmakla kalmayp, bu giriimin ve baarszlnn
Mehring'in bilmedii alanlar da kapsarlna ikna oldum.) Goet
he'nin sonrasnda gelen istifasnn, kamusal hayattan el etek ekme
sinin kkleri burada sakldr ve o dnemki Almanya'nn toplumsal
17
geri kalmlnn gl bir eletirisini iemektedir. Dolaysyla
Goethe'nin geri ekilmi olmas ne Aydnlanma ilkelerinin ne de
onun toplumsal amalannn yadsnrnasn deil. daha ziyade kk
prenslikleri ilerlemeye dman olan o dnemki Almanya'nn bir
reddini iermektedir. Bu kitabn okurlar burada Goethe'nin ann
byk toplumsal meselelerine kar tutumu hakknda somut analiz
ler bulacaklardr. Elinizdeki gibi bir derleme yaps gerei bu so
runlarn eksiksiz ve kapsaml bir tablosunu sunamayacak olsa da,
Goethe'nin sorunlan gerekte nasl formle ettii ve verdii yantn
ana izgilerinin grlr hale gelecei aktr.
Goethe'nin Fransz Devrimi'yle ba bu sorunlar kamaasyla
yakndan ilikilidir. Et:c;ane, hareket noktas olarak Goethe'nin Fran
sz Devrimi'ne ilk tepkilerini, kendisinin -hadi ak konualm- s
ve vasat komedyalarn almaktadr. Sonrasndaki daha olgun tutum
lan ise tmyle gz ard edilmektedir. Bu tutumlarn z yle zet
lenebilir: Fransz Devrimi'nin toplumsal amalarn kararl bir
ekilde desteklerken, bu amalar gerekletirne yolundaki pleb
yntemlerini bir o kadar kararl bir ekilde reddetmek. Goethe'nin
yaklamyla gen ada Hegcl'in yaklamnn benzerlik gster
dii birok sonndar biridir bu. kisi de Fransz Devrimi'nin patlak
veriinin ve zaferinin tm dnya kltr iin yeni bir a anlarnma
geldiini anlamt; ikisi de kendi abaladklan alanlarda bu ideo
lojik dnemecin sonularn olabildiince tam bir ekilde izmeye
almt. Kitabmzn okurunun gzlemleyecei zere, olgun Go
ethe'nin gerekilii d dnemin byk olaylarn kavraynn or
ganik bir rndr.
Goethe'nin Hegel 'le (hatta daha da ncesinde, Schiller ve Schel
ling'le) ilikileri dnya gr sorunlarna kap aralamtr. Yeni
Kanln egemen olduu dnemde, Goethe'nin felsefi olmayan,
hatta felsefe kart tutumuna gndemede bulunmak modayd.
"Yaam felsefesi" Almanya'nn emperyalist dnemdeki egemen en
telektel akm haline geldiinden beri, Goethe'nin felsefi hreti
muazzam artmtr. Fakat buradan doan gerek ilikilerin anlal
mas iin bu kadar yetmez. Nietzsche'den balayp Gundolf ze-
18
rinden Spengler ve Klages'e, Chamberlain ve Rosenberg'e kadar
her biri Gocthe'yi egemen akldc ve gerici dnya grnn ku
rucusu yapmtr. Maalesefburada bu sorunu enikonu deerlendir
memiz mmkn deil. Ama yine de Faust incelemelerimin okura
bu sorunu zmek iin doru yntemi ve yaklam gstereceini
umuyorum: Goethe'yi, Hegel'le yan yana ve ona paralel olarak, o
dnemde hayat bulmakta olan tarihi diyalektiin byk bir simas
olarak gmek.
Kitabmda tm bu sorulara ayrntl cevap vernem durumunda
bile Goethe sorununun tmyle hallolmayacan sylememe gerek
yok. Bunun iin zel olarak Goethe zerine bir incelemeye ihtiya
var. Ben yllar boyunca byle bir monograf yazmay planladm,
hatta hazrlklarn bile yaptm. Ama maalesef sava srasnda talih
siz bir olay sonucu ilgili tm materyallerimi kaybettim. Bu yzden
imdilik bu grevi bir kenara braktm. Dolaysyla okura bu ince
lemeleri belli bir ihtiyatla sunuyorum.
Bu ihtiyatllk Goethe'nin ann temel zelliklerine en az Goet
he'nin kiiliine olduu kadar uymaktadr. Bu yazlarda Schiller ve
Hegel'in kiiliklerinin ancak belli ksmlan genel hatlaryla sunul
maktadr ve ben Lessing ve Herder'i ciddi bir ekilde ele almadan
Goethe'nin ann bir taslann bile yarm kalacann pekaJa far
kndaym. Eer Hlderlin de eksik deilse -okunn grecei gibi, ef
saneleri yok etmek Hlderlin rneinde de Goethe'de olduu kadar
byk bir grevdi- Fransz Devrimi 'nin ok daha radikal bir yank
snn Goethe ve Hegel'de olduundan daha fazla duyulduu eilim
lerden birini gstememize yardmc olduu iindir. Ayrca bu analiz
Goethe'nin Almanya'sndaki tm bu eilimlerin trajik baarszlnn
nedenlerini aa karmak bakmndan nemlidir.
Bu giri kabilinden ifadeler son derece kabataslaktr. Kitabn ken
disi ok paral bir malzeme yru sunmaktadr. Ne var ki burada
dnya kltrnn ilerici bir dnemini -ana hatlaryla- ele aldmzn
ak hale geldiini umuyorum. Nasl ngiltere'de ve Fransa'da bur
juva devriminin ideolojik hazrl (Hobbes'tan Helvetius'a kadar)
materyalist felsefeyi yaratt ysa, materyalist felsefe de sonrasnda mo-
19
dem diyalektik dncenin temellerini atmttr. Dahas buna paralel
olarak, tam da Goetbe'nin iirsel retiminde on sekizinci yzyln
byk gerekilii ile on dokuzuncu yzyln byk gerekilii ara
snda bir kpr kurulmutur. Bu sayede insanln dnce dnyas
ve sanat muazzam bir atlm sergilemitir.
Tm bunlardan sonra, bahsettiimiz tm bu eylerin ne denli
nemli ve gncel olduunu gstermek iin ayrntl bir kanta ihtiya
olduunu dnmyorum. Gemiin, zellikle de yakn gemiin
dnya apnda tarihsel akLrolarn yeniden incelemeden, yeniden de
erlendirmeden yeni bir ideolojik, kltrel ve edebi ynelim mmkn
deildir. Eer bu zamana kadar Almanya 'ya egemen olmu olan ge
rici akmlarn nfuzuna kar lafta deil, gerekten savamak istiyor
sak, klasik Alman edebiyatnn ve felsefesinin yaratt kltrel,
ideolojik ve edebi mcadeleleri bilmek mutlak bir zorunluluktur.
BUDAPETE
ubat, 1947
20
BRNC BLM
21
GOETIIF VE (A<Jl
22
MINNA VON BARNHELM
23
GOETHE VE AGl
24
MINNA VON BARNHEL.M
26
MINNA VON llARNIIELM
27
GOETHE YE AGI
2R
M I N N A VON B A R N H F. l M
yetin her gten daha stn olduunu iddia eden babasna u yant
verir: "Ama her trl ayartmadan daha stn deildir. G! G! Kim
gce kafa tutabilir? Burada g denen ey hitir: Ayartma gerek g
tr. Baba ben kansz deilim, yle scak ve gen bir kann var ki.
Benim hislerim de his. Ben hibir eyi temsil etmiyorum. Ben hibir
ie yaramam. Grimaldi' nin evini biliyorum. Oras bir haz evi." Stoac
babas diyaloun sonunda onu bakladnda, hayatn dier Stoac
anlam, aka, baka herhangi bir ahlaki k olmayan bir durum
dan mitsizce k yolu olarak gzkr."
Lessing Emilia Galotti' de o dnemin Almanya'snda insani an
lamda onurlu, ama fiilen iktidarsz olma durumu iin son bir snak
olarak tm Stoaclk diyalektiini gelitirecek ansa sahip deildi.
Fakat bu takmyldzAlmanya 'nn yaamnda ve iirlerinde bir sorun
olarak yaamaya devam etti. Yalnzca Jerusalcm 'in intiharn ve
Werther'i dnmek yeter. Eschenburg'a bir mektubunda Goethe'nin
romanna ynelttii eletiride Lessing yle yazar (bu arada, bu ele
tiri intihan, ezilmi bir halkn ayaklanmasna benzeterek teorik olarak
merulatrr): "Bir Yunan ya da Romal gencin kendi hayatna bir
gn bu tarzda ve byle bir nedenle son verebileceini dnyor
. musun'? Kesinlikle hayr." Lessing'in elilik epizodunu tmyle gz
ard etmi olmas, Almanya'nn minyatr mutlakyetiliiyle srekli
bir gerilla savanda bykle ulaan ve en byk aalamalarda
bile insani zn her zaman koruyan bir adan1da rahatlkla anlala
bilir. Belli ki Werther'in bu atmasn, Stoac intiharn geerli bir
zm olduu gerekten ar durumlardan biri olarak grmyordu.
Fakat bu dnce silsilesinin bir sonucu olarak, bizzat Goethe daha
1775'te, Werher'in ikinci basksna, deyim yerindeyse, bir dstur
olarak ekiedii bir iirde benzer bir ahlaki yargya varmt. iiri
Werther'in okura uyarsyla sonlandrr: " nsan ol ve peimden
gelme."
Stoac ahiakn evrensel niteliini ortaya koyan ey, onun ikinci
ilevi, yani gnlk yaamdaki ilevidir. Bir yandan, o ada srd
riilmesi zor olan kiisel yaam iin vazgeilmezdi, ama dier yandan
31
<iOETHE VE A I
olmak." Anavatan hakknda tck bir kelime bile etmez ve "hakl bir
dava"dan mulak bir ekilde bahsedilse bile, en fazla, oktan miadn
doldurmu bir genlik hayali olarak grlr; kendisinin tmyle ve
aka ifade ettii kendi kendini inceleme ve kendi kendini eitme
iin bir vesileden baka bir ey deildir demek yanl olmaz. Elbette
bunu sylemek, gen Tellheim ' n kararllnn tesadfi ya da anlam
sz olduu anlamna gelmez. Daha ncesinde belirttiimiz gibi, Al
manya sz konusu olduunda geri uluslarn bugne kadarki geliimi
unu gstennektedir: Ulusal uyann ilk safhalarnda ordunun, onurlu
ve temiz insanlar iin her trl sivil grevden daha iyi bir faaliyet
alan salad dnemler olmutur. Bunu kabul etsek bile, yine de
Tcllheim'n Werner'in macerapcrestliini byle sert bir ekilde yar
glama hakkn nereden bulduunu sorabiliriz. Tel lheim 'n vicdannn
rahat olmasnn yasland gerek "hakl dava", stlerini ineyerek
kendini riske atma pahasna insanca ianc toplamasdr. Werner'de ne
se.lenin basit bir macera. Tellheim iin ise riskler tayan isel bir ah
laki eitim meselesi olduu dorudur. Fakat i kisi mevki ve
cntclektel ya da ahlaki dzey zerinden karlatrlrsa, Werner'i
temize kartacak bol miktarda etken bulunabilir.
Tellheim ' n ordudan atld ve kendisine ynelik sulamalarn
olduu dnemde manevi ve ahlaki durumunu doru bir ekilde anla
mak iin, asker olarak yaamnn i kkenine biraz daha yakndan
bakmalyz. Tellheim iin mesele "dorusuyla yanlyla benim
lkem" ya da "hakl bir dava" meselesi deildir, belli koullar altnda
onuru da dahil olmak zere hepsini feda etmek zorunda braklabilir.
Yukarda aktarlan alntdan hemen nce, Tellheim soruna ilikin g
rn hi eip biikneden ifade eder: "Byk olana hizmet etmek
tehlik elidir ve yol at aalanma, aba ve klelie demez." Do
laysyla onun Stoacl tam da bu tr nesnel olarak ngrlebilir,
hatta beklenen durumlara direnmck iin gerekli insani gc ona ka
zandm1ak amacyla vardr. Bu yzden onun Stoacl ayn za
manda daha byk gler karsnda aresizce kurban edilen bir
insann idcolo. ik z savunmasdr. Gelgelelim bu ideoloj i aslnda
GOEl i i E VE (AGI
34
M I NNil VON BARNJ I E LM
35
GOETI I E VE AI
37
GOETI I E VE A(i l
40
KNC BLM
41
GOET H E VE AGJ
4S
fiDETi l E VE (IlGI
46
GEN WERTHE R ' I N ACILARI
47
GOET I I E VE i\(i J
4H
G E N <; WE R r H E R ' I N i\ Ci l . i\ R I
49
G O ET I I E V I:' A(;
olarak adi hibir ey, asosyal ya d a ant -sosyal herhangi bir ey ier
meyen duygular arasndaki bu atmalar ve kendi iinde anlamsz
ve geliime ket vurucu olarak gr lp (feodal toplumda toplumsal
katmanlarn ayrlmas gibi) reddcdilnemesi gereken, aksine burjuva
toplumunun tm yasalarnn genel snrlarn ieren yasalar se
miti . Goethe sevdiini ve rakibini ldm1esi Werther 'in intiharnn
traj ik muadili olan ak gen uan trajik kaderini birka kalem dar
besiyle, bir-iki ksa sahnede muhteem bir sanatkarlkla ortaya serer.
Daha nce de belirtilen Werther gnlerine ilikin sonraki tasvirinde,
i h tiyar Goethe ahlaki intihar hakkn hala isyankar ve devrimci ola
rak gryordu. Bu hususta Montesquieu ' ya bavurnu olmas ok
ilgintir ve dahas Wertlzer'i Aydnlanma 'ya balamas bakmndan,
ok bilgilendiricidir. Werther'in bu hakkn savunulmas iin kulaa
daha da devrimci gelen bir mazereti vardr. ntiharndan ok nce,
bu karar almasndan ok nce, sevdiinin nianls Albert' le intihar
hakknda teorik bir tartna yapmt. Bu sessiz yurtta doal olarak
bu hakk reddetmiti. Werther baka eyler dnda unu da savunur:
"Bir despotun katlanlmaz boyunduruu altnda inim inim inleyen
bir halk, eer sonunda ayaa kalkar ve zincirlerini koparrsa, zayf
bir halk olarak nitelendirilebilir mi?"
Gen Gocthe'de hmanist ideallerin gereklemesi iin yryen
bu trajik mcadele, abalarnn popler ynyle [ Volkstiimliclkeit]
yakndan balantldr. Tam da bu bakmdan gen Goethe, Voltai
re' in incelikli aritokratik yaklanuna kart olarak Rousseau 'cu
eilimlerini geniletir. Voltaire'in nemi Goethe asndan sonradan,
sk sk hayal krklna urayp el etek ektiinde nemli hale ge
lecektir. Rousseau' nun kltrel ve edebi eceresini en ak ekilde
Marx ' n Jakobenizm hakkndaki u szleri i fade edebilir: "Bw:ju
vazinin diimanlaryla plehe houmanm bir yoludur; mutlakyet
ilik, feodalizm ve flistenlik."
Tekrarlayacak olursak, siyasi adan gen Goethe hibir ekilde
devrimci bir pleb deildi, Alnanya'da mmkn olan snrlar dahi
linde bile, gen Sch il ler ' in devrimci plcb olmas anlamnda bile de-
50
G F N (' W E RT I I E R ' i N AC I LA R I
51
GOETI-IE VE AGI
ici, abartl, duygusal bir ruh halinin ifadesi olarak grp gemek
eserin nemini yanl bir ekilde kmsemek olur. Werther'den yal
nzca yl sonra Goethe'nin "Werthercilik" zerine Triumph der
Empjindsamkeit adnda akac bir mizahi parodi yazd dorudur.
Burjuva edebiyat tarihinde Goethe'nin burada yalnzca Roussse
au'nun Helofse'ini ve kendi yazd Werther'i duygusallk sprnt
leri olarak tarifettiinden bahsedilir. Ama Goethe'nin burada yozlap
doallk kartlna dnm olan Wertherci ruhun aristokratik ve
sarayl paradisini alaya ald gz ard edilir. Werther'in kendisi aris
tokratik toplumun cansz irkinlii karsnda doaya ve halka snr.
Paradinin kahraman gereinden korktuundan ona teatral, yapay
bir doa ayarlar ve ciddiyetsiz duygusallyla halkn canl gleriyle
hibir alakas yoktur. Dolaysyla Triumph der Empjindsamkeit tan
GEN WERTHER'N ACILARI
53
GOETI I E VE ('A(l l
54
GF.N W ERTHER 'iN ACILARI
55
GOETI I E VE ('AGI
56
G EN WERTI I ER ' i N A< ' I L A R I
doru bir ekilde dikkat ekmiti. Tasso "da Wertler'in sonniar art
urlr ve daha youn bir ekilde ulara ilerletilir; ama tam da bu ne
denle atmann zm saflktan nemli lde daha uzaktr.
Werther insan kiilii ile burjuva toplumu arasndaki elikiyle sar
slr; ama ruhunu burj uv a toplumunun er gerekliiyle uzlap kir
letmeden saf trajediyle yok olur.
Edebiyattaki bu atmann traj ik zm, uzlamann neden ol
duu tkanklktan ziyade kahramanca bir patlama olduu lde
Tasso'nun trajedisi on dokuzuncu yzyl romannn byk kurma
casna bir girizgahtr. Dolaysyla Tasso'nun soyizgisi Balzac'tan
gnmze kadar uzanan byk on dokuzuncu yzyl romannn
nde gelen izieklerinden biri haline gelir. Bu romanlarn kahraman
larnn byk bir ksm iin -elbette mekanik ve abloncu bir tarzda
kavramamak kaydyla- "Werther ' in younlatnlm hali" denile
bilir. Bu kahramanlar Werther'inkiyle ayn atmalardan tr yok
olurlar. Ama onlarn k daha az kahramanca. daha sefilcc, daha
uzlamac ve tavizkardr. Wcrther tam da hmanist-devrimci ideal
lerinin hibirinden vazgcmeyecei iin, bu konularda taviz nedir
bilmedii iin intihar eder. Bu dosdoruluk ve tutarllk onun trajc
disine bugn bile bu kitabn yok edilemez byleyiciliini oluturan
o parlak gzellii katar.
Bu gzellik yalnzca gen Goethc'nin dehasnn sonucu deildir.
Tm burjuva toplumunda yaygn olan bir atma nedeniyle malvol
mu olmasna karn Wertler'in hala burjuva geliiminin devrim n
cesi kahramanlk dneminin rn olmasndan kaynaklanmaktadr.
Nasl ki Fransz Devrimi ' nin kahramanlar lmlerine l l
parlayan kahramanlklaryla, ama ayn zamanda tarihsel adan zo
runlu yanlsamalarla gittilerse, ayn ekilde Wcrther de Fransz Dev
rim i ncesi hmanizmin kahramanca yanlsamalarnn afanda
ger gider.
Tm biyograficilcrinin zerinde anlat izaha gre, Goethe ok
gemeden Werthcr aamasn geride brakr. Buna phe yok . Ayn
ekilde Goethe'nin sonraki geliiminin sk sk Wertler' in ufkunun
57
GOET H E VE A(;
1936
NC BLM
59
<IOETH E VE ('ACil
terierin ou, olay rgsnn plan, bir dizi zgl sahne vb. Ancak
Goethe bir yandan, gerek bir sanatsal umursamazlkla, sadece ti
yatronun merkezi neminin talep ettii ilk taslaktaki her eyi saf
d braknt (Wilhelm Meistcr ' n yazd oyunun icras, genel
olarak iirsel geliiminin ayrntl tasviri, Fransz klasisizmi zerine
tartmalar vb.). Dier yandan ilk baskda yalnzca epizodik nemi
olan birok ey derinletirilir ve aktif ekilde n plana kartlr,
zellikle de Ham/et icras ve onunla balantl olarak tm Shakes
peare sorununun ele alnmas.
Grnte bu yalnzca tiyatro ve dranann nemini daha da vur
gular. Ama yalnzca grnte, nk artk Shakespeare sorunu Go
ethe iin tiyatro alannn ok tesine geer. Onun iin Shakespeare
tmyle gelikin bir insanlk ve kiilik hissine ulama ynnde
byk bir eitmendir; onun oyunlan hmanizmin byk dnemle
rinde kiilik geliiminin nasl baarldn ve imdiki zamanda nasl
baarlmas gerektiini gsteren modellerdir. O dnemki Shakes
peare cralar zorunlu olarak bir tavizdi. Wilhelm Meister, Shakes
peare'in ada tiyatronun tesine ne kadar getiini her zaman
hisseder. Mmkn olan her tarzda Shakespeare'de temel olan ne
varsa kurtarnaya alr. Mesela raklk Y llar nda Wilhelm Mc
'
61
GOET I I F VE ( A G !
tarif ettiinde. Jamo onu yle uyarr: '"Bil iyor musun dostum . . . sen
iyatroyu deil, dnyay tasvir edi yorsun ve senin iddetli fra dar
belerin iin tm toplumsal durumlarda yeterince karakter ve eylem
bulman isterdim." Meseleleri bu ekilde ifade etmek elbette yalnzca
romann ikinci blm iin deil. ayn zamanda teatral ksmn re
vzyonu iin de geerlidir. Mesela raklk Yllar 'nn yaynlann
dan sonra neml i eletirmen Friedrich Schlegel kaledeki sahne
hakknda yle yazar: "Meslekta kontun onu (bir aktr) toplumsal
ayrnn derin uurumunu aarak s caka selamlamasna olanak ta
nyan ey gerek bir akt; baron ve barones birinci sradadr, biri ap
tallkta, dieri ahlaki kabalkta; kontesin kendisi en fazla makyajn
byleyiciliini merulatnnak iin ho bir frsat salar ve toplumsal
mevki yi gz nne alarak bu aristokratlar yalnzca daha adamakll
kaba olmalar bakmndan icraclara tercih cdilnel idirler."
Bu romanda hmanist ideallerin gereklemesi. "tmyle insani
sorun sz konusu o lduunda soyu ve toplumsal nevkyi tm h
kmszlyle reddetmenin ve bunu hak ettii gibi, yani konu hak
knda tek bir kelime etmeden yapmann" ( Schiller) zorunluluunu
tekrar tekrar kantlar. eitli snflarn ve onlar temsil eden tiple
rnelerin tasviri ve eletirisi raklk Yllar ' nda her zaman bu temel
bak asndan ilerler. Dolaysyla bu eserde burjuvazinin eletirisi
yalnzca zgl olarak Alman kklnn ve darlnn eletirisi
deil, ayn zamanda kapitalist iblmnn, ok youn uzmania
mann ve bu iblm yoluyla insann paralanmasnn da eletiri
sidir. Bujuva, der Wilhelm Meistcr, kamusal bir kiilik olamaz. "Bir
burjuva onur kazanabilir ve gerek olduunda zihnini gelitirebilir,
ama istedii gibi hareket ettiinde, kiilii mahvolur. . . . ' Siz nesi
niz?' diye soramaz, yalnzca ' Elinizde neyiniz var? Ne zekanz, ne
bilginiz, ne yeteneiniz, ne kadar beceriniz var?' diye sorar. . . Ya
rarl olmak iin yaltk yetenekleri kusursuzlatrnaldr ve daha
imdiden doasnda hibir uyum olmad ve olamayaca varsa
ylnaktadr, nk kendisini bir eklde yararl hale gctinnek iin
geri kalan her eyi bovernesi gerekmektedir."
.,
W ILHELM MEISTE R ' I N lRAKLlK Y I LLARI
63
GOETIIE VE A( I
64
W I L I I E I..M M E I ST E R ' I N lRA K Ll K Y t i. Li\ R t
66
W I LI I E L M 1 E IST E R ' I N I R A K I . I K Y i l L A R I
(: 9
OOE"I l l l:' VE ( /\(i l
70
W I L I I EI .M M E ISTFR ' I N <," I R i\ K LI K Y I L I /\ R I
rer 'm raklk Yllan bir eitici ronandr: eri, gerek lii pratik
dzey de anlamak iin insann eitilmesidir.
Bir kuak sonra Hcgcl, Estetik'te bu gr (insan gereklik iin
cimey i ) roman teorisinin merkezine koymutu. yle diyordu
Hegel: "Bu roman edebiyat yeniden ciddi bir ey, gerek tzc sahip
bir ey haline gelmi olan valyeliktir. Dsal varoluun tesadtilii
salam ve gvenli bir burjuva devlet ve toplum dzenine dnr,
bylece artk polis, yarg, ordu ve hkmet valyenin yaratt ha
yali hedeflerin yerini alr. Dolaysyla modem romanda yer alan kah
rananlarn valyelii de dnr. Ak, mizah ve hrs gibi kendi
znel hedefleri olan ya da dnyay ilerietme idealleri bulunan bi
reyler olarak, kurulu dzenle ve nlerine her ynden engeller diken
gerekliin dzyazsyla kartlk iindedir. " Ardndan, ortaya kan
elikileri ayrntl ekilde tasvir eder ve u sonuca varr: "Fakat mo
dem dnyada bu mcadeleler bireyin mevcut gereklik iin eitil
mesinden, geirdii raklktan baka bir ey deildir. Onlar gerek
anlamlarn bu ekilde edinirler. Bu tr bir rakln sonu undan
oluur: zne genlik lgnlklarna dalar ve istekleri ya da dn
ccleri ne olursa olsun, kendisini mevcut koullara ve ondan doan
aklcla uyarlar, dnyann birbirine ball na/i ieliine girer
ve orada uygun bir bak as edinir. "
Hegel ' in Geethe' nin romanna yapt antrma aktr. Ayrca
Geethe'nin sorma ilikin saptamasnn zne de dokunur. Ama bur
juva toplumunun bir dier, ok daha i leri bir aamas iinden konu
ur; iir ile dzyaz arasndaki mcadelede dzyaznn zaferinin
oktan karara baland ve insan ideallerinin gerekletirilmesi an
lay nn tmyle deitirilmesi gerektii bir aama. Hegel ' in iir
ile dzyaz, ideal ilc gereklik arasndaki m cadelenin sonucuna
ili kin olarak bu tanm. on dokuzuncu yzyln ilk yarsnda yazl
m olan byk burjuva gereki romaniarna tmyle uygulanabi lir
k buna Goethc 'nin sonraki romanlar Giiniil Yakmlrklan ve Wilhelm
l.feister 'm Seyahat Y1 1/a n da dah ildir.
71
UOETI lE V I: (,."A(il
72
W l l I I F L M M f l<iTER IN ('I R A K LI K Y I LI ARI
73
tiOETHE V F. ':\Gl
micesine ondan zevk alr, ama hatasn sonuna kadar tketen biri
eer deli deilse ili aki hatasn anlar."
Bu anlay, yani insan duygularnn zgrce geliiminin -onlara
hi iddet uygulamayan dzgn bir rehberlie sahip olduundan
ahcnkli bir kiilie ve zgr insanlar arasnda ahenk li bir ibirliine
varmas gerektii dncesi, Rnesans ve Aydnlanma'dan bu yana
byk dnrler iin gzde bir nefhumdur. Kapitalizmde insan
geliiminin bu zgrlnden gerekletirilebilir o lan ey -ekono
mik faaliyetin feodal toplumun prangalarndan kurtar lnas- daha
ileri kapitalist lkelerde zaten baar lm olan bir gereklik olarak,
aklc, dnml i fadesini Fizyokratlarn ekonomik sistemlerinde
ve ngiliz klasik iktisadnda bulmu bir gereklik olarak gzk
nt. Ama tam da burjuva toplumunda gerek leebilir olan h
manist ideallerin bu alannn pratikte bu ekilde gereklemesi ve
teorik fornlasyonu, bal b ulunduklar sosyo-ekonomi k temel
lerle elikilerini aka ortaya sermiti. Bu zlmez elikinin
tannnas sonraki byk gerekilerio edebiyatnda, Balzac ve
Stendhar n eserlerinde sk sk grlm ve sonradan Hegel tara
fndan estetik dzeyinde fom1le edilmiti . Bu elikiyi tmyle
kavramsal bir dzlemde yok etme ya da ana ve zgr kapitalist
74
W I I I I E I .M M I I ST E R ' IN lRA K Ll K Y I LLARI
75
GOETIIE VE AI
7(
W I LH E L M M E I STE R ' I N 'I R A KL I K Y IL LA R I
77
CiOETI I E VF AI
7R
WIL l l E! M M E I STf:R ' I N ( I R A K I I K Y I L L A R I
7
GO ETI !E VE f\(jf
so
DRDNC BLM
s
GOF.TI I E V F (AG l
s
SC! l l LLER L E GOHI I E ' N i YAZ l MALA R I
n
GOET I I E V E AG I
X4
SC I I I L L E R I LE GOET I I E'NiN YA ZlMALARI
85
OOETI I E VE A(i t
X7
OOETH E VE i\GI
ring, Schi llcr'in Goethe 'nin arkada Christiane Vulpius'a kar dar,
kk burj uva, ahlak tutumunu. Goethe ilc kendisi arasndaki
artan soukluun nedeni olarak grmekte haksz deildi.
Fakat bunu uyumsuzluun nedeninden ok bir emaresi olarak
gnnek gerekir. Goethc ve Schiller ' in kiisel ilikileri zerine eitli
beyan lar ( Goethe ' nirkiler genellikle sonradan, Eckennann ' la ko
numalarnda; Schiller' inkiler ise ayn dnemde Kmer ve Hum
bold 'a yazlm mektuplarda yer alr), bu farkllklarn her zaman
var olduunu ve zaman iinde daha da derinletiini gstenncktedir.
Bu kartlk daha dostluklarn balatan esas konuma srasnda (Go
ethe' nin Metamorplose der Pjlan::en' i zerine konumada) tezahr
etmiti. Schiller bu konumada Goethe 'nin "ilkel grngsn" bir
deneyim olarak deil, yalnzca bir fikir olarak grp, onun yan-ma
teryalist diyalektiini Kant terimiere evirni olsa da. hemen bir
kopu yaanmasnn nne gemek iin her i ki tarafn da epeyce dip
lomasiye bavunnas gerekiyordu. Ayn kartlk tm yaratc yn
temlerine sirayet etmitir. Geethe'nin yaratc yntem ilkelerine dair
sonradan yapt nitelendirmeler hemen her zaman -genellikle kabul
edilmesc de- Schillcr i hedef almt; elbette, poJemiksel sivrilikleri
ounlukla ak bir ekilde kendini belli eder (nein Schiller ve
Romantizmi birlikte "zorlama yetenekler a" altnda topladnda).
Oacthe'nin ilerleyen yllarda dile getirdii yalnzca birka ok
nemli sz aktaracaz: "air evrensel olanda tikel olan m aryor,
yoksa tikel olanda evrensel olan m gryor, bu ok nemlidir. lk
yntem tikel olann ancak evrensel olann rnei olarak deer ta
d alegoriyi dourur. kinci yntem ise gerekten iirin doasdr;
evrensel olan dnmeden ya da evrensel olana atfta bulunmadan
tike l olan i fade eder. Bu tikel olan canl bir ekilde kavrayan biri
farknda olmadan ya da sonra farknda olarak evrensel o lan da
bu lur." (Maximen und Re.flexionen)
Elbette dnya grleri ve yaratc sorunlarn bu kartl ibir
liine engel deildi. hatta zaman ?.aman ibirliini son derece verimli
hale getiriyordu. Bir yandan Schiller' in kendi yaratc sorunlarnn
( iOETI I E V l' <:AGI
90
S('( l l LLER l i . F <lOETII F 'N iN YAZlMALARI
()2
SC' I I I LLER I LE <JOFTH E ' N i N YAZ lMALARI
l)J
< i O E-T I I E VE At.l
'>4
S C I I I l . L E R ll E GOFT I I E ":>.IN YAZlM A L A R I
J5
GOETHE VE (i\I
9
SCII ILLER i LE GOETI I E ' N i N YAZlMALA R I
97
GOETI IE VE AGI
99
GOETJ-IE VE AI
101
GOETHE VE AI
1 02
SCI IILLER ILE GOETHE'NN YAZlMALARI
lard . Ve biimsel olguyu, yani bir cpik iir katna ykselme eilimini
ve bu eilimin baarszln aka grmlerdi. Ama antika epii
idealinden yana nyarglarn koruyan Schiller ve Goethe, bu doru
yargy hatal bir ekilde Wilhelm Meister'n "kusuru" olarak deer
lendirmilerdi. Goethe bir keresinde Wilhelm Meisler' hiddetle
"szde epik" olarak nitelendirniti. Schiller kitabn kendisinde b
rak t izlcnimi kesin olarak zetiedii bir mektupta bu tek yanl g-
1 03
OETHE VE AGI
1 04
S('HI LLER I L E GOETHE'NIN YAZlMALARI
lOS
GOETHE VE AJ
1 06
SCH I LLER i LE GOETHE'NiN YAZlMALARI
1 07
UOETHE VE AG I
108
SCi fiLLER iLE GOET H E ' N I N YAZlMALARI
1 09
GOETHE VE AGI
1 10
S C H ILLER I LE GOET H E ' N N YAZlMALARI
lll
GOETHE VE AGI
1 12
SC! l l L L E R i L E GOETI-I E ' N N YAZlMALARI
benzer bir konu bulmakla urayorum. yle bir konu olmal ki aire
ayn faydalar salarnal. Bu faydalarn yalnzca birinden bahsetsem
bile muazzandr: Eseri en karmak trde eyleme dayandrmak, zira
trajik biimden her adan nefret eden bu eylem zaten geride kalmtr
ve dolaysyla tragedya iin tmyle kapsam ddr. Buna bir de ya
anm olanlarn, geri alnamaz olduundan, doas gerei ok daha
korkun olduunu ve bir eyin olmu olabilecei korkusunun ruha et
kisinin bir eyolabilecei korkusunun etkisinden ok farkl olduunu
da ekleyin. Oidipus deyim yerindeyse yalnzca bir trajik analizdir. Her
ey zaten ortadadr ve yalnzca aa kartlr. Olaylar ne kadar kar
mak ve koullara bal olursa olsun, bunu en basit olay rgsyle
bile ve son derece ksa zamanda yapmak mmkndr." Burada da an
tikan ve onun sanatsal ilkelerinin incelenmesinin modem sanatn
1 13
GOETI I E VE AGI
14
SCI-tiLLER iLE GOETHE'NiN YAZlMALA R I
1 15
GOETI I E VE AI
116
SOl i L L ER i L E GOETI I E ' N iN YAZlMALARI
1 17
GOETI-I E VE AGI
1 18
SCJ-I!LLER i L E GOETI-I E' N I N YAZ l M A LA R I
7 Faus ilc yumruk anlamna gelen "fs" arasnda kelime oyunu yaplyor.
GOETHE VE AGI
1 20
BENCi BLM
1 22
SCI I I LL E R ' iN MODERN EDEBiYAT TEORiSi
1 23
GOETI I E VE AGI
biri bir kamusal varlk olarak deere sahip olduu svasal topluluk
iindeki yaam, dieri dier insanlar ara olarak gren, kendisi br
ara derekesine dm ve dman glerin oyunca haline gelmi
olan bir zel alrs olarak hareket ettii bwjuva toplum iindeki ya
am. Siyasal devletin bujuva toplumuyla en az gkyznn yery
zyle ilikisi kadar tinselci bir ilikisi vardr. Bujuva toplumuyla ayn
kartlk iindedir ve dini n dind dnyann snrlarn at ekilde,
yani bu dnyay tanyp yeniden oluturarak, onun tarafndan tahak
km altna alnmasna izin vererek burjuva toplumunu aar. nsan en
yakm gereklii bakmndan, bujuva toplumunda dind bir varlktr.
Kendisi iin ve bakalan iin gerek bir birey olarak deere sahip ol
duu burada o sahici olmayan bir olgudur. nsann bir tr-varlk ola
rak deere sahip olduu devlette ise hayali bir egemenliin hayali bir
yesidir; gerek bireysel yaamndan kopartlm ve gerek olmayan
genellikle doldurulmutur." Ama ayn zamanda bu ilikiden yurtta
ve bujuvann yine de gereldikte koparlamaz bir birlik oluturduu
kmaktadr; "yark" her zaman ayn bireyde gerekleir. Ve bu ger
ek birlikte burjuvazi her zaman gerekten egemendir,. her ne kadar
bilin iin "yark" zorunlu olmasna, bilin -yanlsamal ya da iki
yzl ekilde- yurtta egemenmi gibi davranmasna karn.
Kapitalizmde toplumsal iblm bu elikiyi ok daha ileri bir
dzeyde yeniden retir. Zira toplumsal faaliyetin eitli alanlarn
giderek uzmanlatrr, gorece zerklii arttm ve bu geliimin seyri
iinde, devleti bireysel brjuvann ksmi karianna kar olan bir
"genelliin" tinselci blgesinde daha da yukar karr. Devletin bur
j uva toplumu karsnda zerklii, hayali genel karlarn burj uvann
gerek ksmi karlan karsndaki stnl yanlsamas, kapita
lizmde en az ikisi arasndaki gerek karlkl iliki ve gerek eko
nomik kalknmann ona elik eden tm yanlsamalar karsndaki
gerek stnl kadar toplumsal iblmnn zorunlu bir rn
dr. Elbette burada da her yanlsamay ve her yanl bilin ifadesini
ortak bir paydaya indirgeyen mekanik yaklamdan uzak dunnalyz.
On yedinci ve on sekizinci yzyldaki sava burjuvazinin kahra-
\ 24
SCH I LLER ' i N MODERN EDEB iYAT TEORiSi
II
1 25
GOET I I E VE i\G I
1 26
SC'I I I L LE R ' iN MODERN EDE B I YAT TEORiSi
1 27
GOETI IE VE A(il
1 28
SCI-IILLER " IN MODERN EDEBiYAT TEORiSI
1 29
GOETHE VE AI
1 30
SC H I LLER ' IN MODERN EDEBiYAT TEORiSi
131
GOETi lE V E AG I
III
3
SC'I I ILLER ' I N MODERN EDEBiYAT TEORS i
1 34
SCI I I LLER ' I N MODERN EDEBiYAT TEORiSi
IV
1 35
GOET II E VE AI
1 36
SC'H I L L E R ' I N M O D E R N E D E B i YAT TEO R i S I
1 3R
SOliLLER ' N MODERN EDEBI YAT TEORISi
1 40
SCH I LLER " N MODERN EDEBI YAT TEO R I S I
141
GOET I I E VE AI
1 42
SCHILLER " iN MODERN E D E B i YAT TEORiSi
1 43
GO ETI I E VE AG I
1 44
SC'HILLER 'N MODERN EDEBi YAT TEORiSi
VI
1 45
GOET I IE V E AGI
1 46
SC'I I ILLE R ' N MODERN EDEBI YAT TEORiSI
1 47
GOF.T H E VE AGl
VII
149
GOETI-IE VE AGI
V lll
1 50
SCI I I I .LER ' i N MOr>ERN EDEBiYAT TF.ORISi
151
GOETHE VE AGI
ein tutarl bir analizini sunacak kadar ileri gider. Gerekliin tak
lidinin (naif iir ilkesinin) her gerek iir iin vazgeilmez olduunu
ve aslnda genel bir sanat ilkesini temsil ettiini kabul eder. Dola
ysyla yle der: "Her gerek deha ya naiftir ya da deha deildir.
Onu deha yapan naifliidir. . . . Ancak dehalara bilinenin snrlan d
nda kendini evinde hissetme, doann tesine gemeden doay
geniletme frsat verilmitir." imdi eer Schiller'in gerekilii,
yani gerekliin sanatsal tasvirini, naif airin zgl retim tarz ola
rak grdn dikkate alrsak, o zaman kendisinin burada -teorisi
nin temel izgisiyle farknda olmadan elikiye den bilinsizce
z eletirel bir tarzda- "ideal o lann dalayl temsili"nde elikili bir
ekilde aka grlen gereki akm ortaya kard aktr.
Byk tarihsel anlamda gerekilii, yani Homeros'un ve Yunan
tragedyaclarnn, Shakespeare, Fielding ve Goetle'nin gerekili
ini bal bana sanatn bir ilkesi olarak ortaya koyar.
Ama Schiller'in naif ile duygusal olan arasndaki ayrm ve kar
tlk anlay nesnel adan bir emadan ok daha fazlasdr: Modem
iirin zgl niteliinin bir belirleyicisidir, kukusuz idealist ve dola
ysyla elikili, ama yine de derin bir belirleyicidir. Bu ekliyle, ya
ad dnemin gerekliinin elikilerinin derin entelektel bir
yansmasdr. Bu nesnel derinlik Schiller'i sonraki geliiminde, ka
pitalist ada kendiliinden gerekiliin naif edebiyatnn sorunlu
niteliine dair igrye kavuturur. Homeros ile Ariosto'yu kar
latnrken, kendi dneminde na if airin kaderinden bahseder: "Bu
na if trde airler bu yapay ada artk nadiren kendi yerlerindel er.
Dolaysyla bu ada artk pek de mmkn deiller ya da en azndan
ancak kendi alarnda dizginlerinden boanmalar ve ans yzlerine
glp bunun olumsuz sonularndan kurtulmalar durumunda mm
kndr. Onlar asla toplumun iinden kamazlar, onun dndan ara
ara zuhur ederler, ama daha ok mucizeye yol aan yabanclar olarak
ya da doann gnahkiir ve edepsiz evlatlar olarak."
Dolaysyla Schiller naif iirin gerek iiri olduu konusunda
bizzat dile getirdii iddiasna kar kyor grnmektedir. Zira bu-
1 52
SCH ILLER' iN MODERN EDEBiYAT TEORiSI
1 53
GOETH E VE ACil
1 54
SCI I I L LE R ' N MODERN EDEBiYAT TEORiSi
IX
1 56
SCHILLER ' IN MODERN EDEBiYAT TEORiSi
1 57
GOETI!E VE AGI
1 58
SCI-IILLE R ' N MODERN EDEBiYAT TEORiSi
1 59
GOETHE VE AGI
1 60
SCH I LLER ' N MODERN EDEBiYAT TEO R I S i
61
GOETHE VE AI
/ 935
1 62
ALTINCI BLM
Hlderlin'in Hyperion'u
1 63
GOETI-IE VE AGI
1 64
IILDERLI N ' N HYPERION'U
\ 66
HLDERL I N'iN HYPERION'U
7
GOETHE VE AGI
168
HLDERLIN ' IN HYPERION'U
1 69
GOETHE VE AI
1 70
I ILDERLI N ' N 1-IYPERION 'U
171
GOET H E VE AGI
1 72
I ILDERLIN'iN HYPERION'll
Anavatan iin...
Keza bir air olarak kendi kaderini, ruhunun en azndan bir temel
taleb inin gerekleme zlemini de kutlar:
1 73
GOET I I E VE AGI
1 74
HLDERLIN'N HYPERION'U
1 75
GOETHE VE AGI
1 76
HLDERL I N ' I N HYPERION 'U
1 78
IILDERLIN'N HYPERION ' U
1 79
GOETHE VE AGI
181
GOETHE VE AI
1 82
HLDERL I N ' i N HYPERION'U
1 83
GOETHE VE AI
1 1<4
IILDERLIN'N H YPERION'U
1 85
GOETHE VE AGI
1 934
1 86
YEDiNC BLM
Faust ncelemeleri
I. Kketler
1 88
FAUST NCELEMELERI
1 89
GOETHE VE AGI
1 90
FAUST i NC E LE M E LERI
191
<JOET I I E VE At.l
1 92
FAUST iNCELEMELERi
nrlar. Her ikisi de Rcfonn ana aittir; her ikisi de gen Gocthe'nin
ulusal, siyasal ve ideolojik zgrlk zleminin, okbiimlilii ve de
rin lii bakmndan, patlos'u ve snrllklan bakrnndan Almanya' da
tm bir an zgrlk arzusunun sembol olan bir zlemin tarihsel
adan elle tutulur ifadeleridir. Gtz'n siyasal ve toplumsal adan
gen Goethe iin temsil ettii eyi, Faust tm ideolojik sorunlar ve
bunlarn hayata geirilmesi noktasnda temsil eder.
te bu nedenle Gtz' de zgrlk diyalektii entelektel ve si
yasal adan ok kark olup, Faust'un genlik dnemi taslann
neden paral kalmaya mahkUm olduunu cevaplamak noktasnda
neml i bir yere sahiptir. Alman tarihinin, insan zgrlnn ve
onun siyasi ifadesinin kavranmasndaki snrllklar -gen Goet
he'nin genliinin en nemli ideologlar olan Herder ve Justus M
ser'le ortak olan snrllklar- belli kiilerin bireysel snrllklan ve
kusurlar deil, daha ok Almanya'nn kendi geliiminin zorunlu
bir ideolojik yansmasdr. Bat 'da ngiltere ve Fransa'nn, Dou 'da
ise ulusun siyasal birliinin znde tamamlanm olduu ve kapi
talizmin ekonomik geliiminin burjuva-demokratik devrimi gncel
hale getirdii Rusya'nn aksine, Almanya'nn geliimi bir eliki
banndryordu, yani yeni ortaya kan burjuva toplumu i lkin ulusal
birlii salamak zonndayd, ulusal birliin gerekletirilmesi Al
manya'run burj uva-demokratik devriminin temel sonnu haline gel
miti (Lenin).
Almanya'daki bu zgl durum, kapitalizmin ge gelimesinin
sonucu olarak devrimci demokratik eilimleri zayflatmt. ngil
tere 'de Pritenlcr, Fransa'da ise Jakobenler arasnda yer alp, de
mokratik devrimi burjuvaziye ramen gerekletiren pleb kitleler
gen Goethe'nin Almanya'snda reym halinde bile yoktu. Bu ne
de nle avangart ideoloji, en ileri o lan bile, Fransa'da ve ngiltere'de
devrimin hazrlk dnemi iin ok temel nitelikte olan cesareti gs
termemiti. Devrimci cesareti ancak herhangi bir etkiye sahip ol
mayan tek tk bireylerde grrz. Ancak Alman proletaryasnn
nde gelen teorisyenleri Almanya'nn devrimci ve demokratik d-
1 93
GOETHE VE /\GI
1 94
FAUST i NCELEM ELERi
1 <>5
GOETI-IE V E AI
1 96
FAUST NCELEMELE R
1 97
GOETHE YE AGI
1 98
FAUST iNCELEMELER
1 99
G O ETH E VE AGI
200
FAUST NCELEMELERi
1 Goethe. Faust, ev. smet Zeki Eybolu, Sosyal Yay. 200 1 , s. 34. Bu kitaptan
yaplan alntlarn sayfa numaralar bundan sonra metnin iinde verilecektir.
20 1
GOET II E VE AI
202
FAUST iNCELEMELER
3
GOETHE VE AI
204
FAUST NCELEMELERI
205
GOETHE VE AGI
206
Fi\UST iNCELEMELERi
sndaki ilk byk diyaloglar bitirir ve bunu yapmakla, ilk kez Mep
histopheles'in Gretchen trajedisindeki yerini doru bir temelc otur
tur: Gretchen trajedisi odak noktas olmaktan kar ve bunun yerine,
Faust'un yaamndaki, insanln geliimindeki hayati bir traj ik
sahne haline gelir. Ayrca hayr ile er arasndaki byk mcadeleyi
bireylerin kaderinin zerine kartan "Gkte Prolog" ilk kez bu d
nemde yazlmtr. Ancak imdi Faust aka evrensel bir iir haline
gelir. Gerek sanatsal gerekse de ideolojik adan tamamlayc bir
ikinci blmn mutlak zorunluluu ancak birinci blme ilikin bu
anlaytan doar.
Nitekim ikinci blm iin alma da aslnda bu dnemde ba
lamtr. (Goethe csasen Helena 'nn epizoduna odaklanmt, ama
dier birok epizodun da bu dnemde ortaya km olmas mm
kndr. ) Fakat bir kez daha, ikinci blmn tasla hazrlanmadan
nce uzun bir ara verir. Ayrntl yazma ve gelitirme konusundaki
ciddi almaya ancak 1 8 1 6' da geri dner ve bu i ancak Goethe 'nin
hayatnn son yllannda tamamlanr. iiri siyasal, toplumsal ve ta
rihsel dzeyde Gtz'n dnyasna balayan ksmlarn (kinci
Blm, I . ve IV. Perde) kesin biimini en son alan ksmlar olmas
kukusuz tesadf deildir. Burada Goethe tarih konusundaki gr
lerini kesin olarak netletirmek adna en zorlu i mcadeleleri ver
mek zorundayd. Tm almann sonu ksm zihninde uzun
zamandr netti ve aslnda znde ok daha nceleri tamamlanmt,
tpk Faust'un yeniden canlandnlnu antika gezisi gibi.
Yal Goethe ikinci blmn eyleminin anlamn birinci bl
mn "hayattan zevk alma" ilkesine kart olarak, "eylemden ve ya
ratmaktan zevk almak" olarak formle eder. Ama bu iki zevk trn
hem entelektel hem de iirsel adan net bir ekilde kavrayabilmek
iin, Fransz Devrimi'nden Restorasyon dnemine kadar tm tarih
sel dneme ilikin kesin bir gre, kapitalizmin geliiminin sonu
larna dair bir perspcktife ihtiya vard. Zira ancak bu tr bir
perspektifiirsel ifadesini Gtz'de bulan genlik dneminin tarihsel
anlayn kesin olarak ama olana salard. Faust'un ikinci bl-
207
uUI:THE VE AGI
208
FAUST NCELEMELER
209
GOETHE VE AGI
210
FAUST iNCELEMELER
211
GOETI I E VE AGI
212
FAUST NCELEMELER
3 Gocthc'nin bu satrlan yazd srada Trklerin eline gemi olan Bir Yunan
kalesi.
213
GOETI I E VE AI
214
FAUST i NCELEMELERi
215
GOETHE VE AI
4 Ayn adl eserin ( 1 774) balca figr olan Clavigo ve Gtz'deki Weisl in gen
karakteri hem zayfhem de inansz aklardr. (ngilizceye cvircnin notu . )
216
FAUST iNCELE MELERi
217
GOETHE VE A(H
218
FAUST iNCELEMELERi
219
GOETHE VE AGI
220
FAUST NCELEM ELERI
22 1
GOETHE VE AI
222
FAUST NCELEMELERi
223
GOETHE VE AGI
224
FAUST iNCELEMELERI
225
GOETHE VE AGI
226
FAUST iNCELEMELERi
228
FAUST i NCELEMELERI
3. Faust ve Mephistopheles
232
FAUST NCELEMELERi
234
FAUST i NCELEMELERI
235
GOETHE VE AGI
237
GOETIIE VE AGI
238
FAUST i NCELEMELERi
239
GOETHE VE AGI
240
fAUST iNCELEMELER
4
GOETHE VE AGI
2
FAUST NCELEMELERi
24
GOETHE VE AGI
244
FAUST iNCELEM ELERi
245
GOETHE VE AI
246
FAUST INCELEMELER
24&
FAUST NCELEMELER
249
GOETHE VE AI
50
FAUST NCELEM ELER
251
GOETI I E VE AGI
252
FAU ST NCELEMELER
253
GOETHE VE AI
254
FAUST iNCELEM ELER
255
GOETI I E VE AGI
256
FAUST NCELEM ELER
4. GretcJen Trajedisi
257
GOET I I E VE AGI
259
GOETH E VE AI
260
FAUST iNCELEMELER
2
GOETHE VE AI
262
FAUST INCELEMELERI
Rahmimdeki bu ocuun
Kimden olduunu sana sylemeyeceim.
"Utan! " diyerek, "Kaltak" diyerek suratma tkrdn,
Ama ben onurlu bir kadnm.
263
GOETHE VE AGI
264
FAUST NCELEM ELER
265
GOETHE YE AGI
266
FAUST iNCELEMELER i
267
GOETHE VE AGI
268
FAUST iNCELE M ELERI
269
GOETHE VE AI
270
FAUST NCELEMELERI
ima eden aktardmiZ son dizelerin tmyle dnyevi bir tnyla son
lanmas tesadf deildir:
27 1
GOETHE VE AGI
272
FAUST NCELEMELER
273
GOETI ! E VE A I
274
FAUST iNCELEMELERi
27
GOETHE VE AGI
276
FAUST NCELEMELER I
27R
FAUST i NCELEMELER
279
GOETHE VE AGI
280
FAUST NCELEMELER
ard etmek yanl olur. Balzac ' n insanlk Komedyas ' na yazd
mehur nszden hemen hemen elli yl nce Goethe ve Schiller,
epik ile dramatik enin zorunlu etkileimini, o dnemde henz or
taya kan yeni edebiyatn asli bir esi olarak ayrntl olarak ele
almlard. Goethe'nin yaratc eseri bu yeni edebiyatn ortaya k
nda belirleyici bir nc rol oynar. Balzac'n romandaki dramatik
eye vurgusunun -entelektel dzeyde imdiyi ele alan roman bile
bilinli olarak tarihselletirmesine denk den bir vurgu- dorudan
Walter Scott'a atf olduunu belirtmitik. Ama Scott ' n tarihsel ro
mannn atasnn tam da Goethe'nin Gtz von Berliclingen'i oldu
unu unutmayalm.
Goethe'nin eserlerini (Faus dahil) on sekizinci yzyl ile on do
kuzuncu yzyl arasnda kurduu estetik kpry grmeden anla
yamayz. Bu kpr, Aydnlanma'nn tamamna erdirilmesi ve
almas ve ayn zamanda Walter Scott ve Byron, Balzac ve Stendhal
iin tinsel ve estetik hazrlk anlamn tar.
Bu nemli ba vurgularken, e lbette, Goethe'yi modem edebi
yatn bu tipik temsilcilerinden zel olarak ayran derin uurumu gz
ard etmemeliyiz. ihtiyar Goethe sahip olduu estetik alglayclkla,
yalnzca Byron, Walter Scott ve Manzoni ' nin deil, ayn zamanda
Balzac ve Stendhal 'in de nemini kavramt, stelik ilk eserlerin
den itibaren. Gelgelelim Goethe antika sanat ile modem sanat
arasndaki ayrm noktasna da dikkat ekmiti. Heine, Goethe'nin
lmyle birlikte "sanatsal dnemin sonu"nun baladn sylerken
tamamen hakldr. (Belinski de Rus edebiyatnda Pukin dnemini
benzer ekilde deerlendirir.) Hem Goethe' de hem de Pukin' de g
zel1iin ve alengin iirsel sunumda egemen olmas asla salt estetik
bir sonn deildir, daha ziyade bir toplumsal varolu ve zorunlu ola
rak ona tekabl eden ileriye iaret eden bilin sorunudur. Sonraki
iirlerde gzellik sonnunun estetik formlasyonu egemen olsa da,
tarihsel zorunluluunun zerinde ykseldii byle bir toplumsal
taban yoksa, ortaya epigonlann soluk sanatndan (an byk so
nnlarndan kopuk bir sanattan) baka bir ey kmaz.
28 1
GOETHE VE AGI
Gocthe' nin (ve ayrca Pukin ' in) "sanatsal dnemi" bu tr bir
sanattan daha uzak olamazd. Faust gibi kapsayc bir tarihsel gei
in e n nemli sorunlarn derinlikte kavrayan evrensel bir iirin, bi
imsel estetizmin her trHisne yabanc olduu aktr. Goethe'de
gzelliin nitelii antikada ve (halihazrda zayflam bir biimde)
Rnesans'ta olduu gibi, artk tmyle naif, kendiliinden organik
deildir. Gzellik peinde komasnn tm kendil iindenliine kar
n, Gocthe' deki bu eilim ayn zamanda ana kar, yeni gelien
kapitalizmin sanat dmanlna kar bir mcadeleye iaret eder
(insann insanlkdlt, insann paralanmas).
Bu mcadelenin iki yn ve ilevi vardr. Goethe ann eili
mine kar bu insan sahiciliini, o basit ve dorudan, duyumsal ve
naif, aklc ve tinsel, antika sanatnn gerek albenisini -biimselci
ve sarayl tahrifatlarn zarar vermedii bir albeniyi- oluturan o dos
doru ahlaki ifade tarzn korumaya almt. Ama ayn zamanda
kar eilinlerin, basite halkn kt beenisi olarak, sansasyon ak
olarak, kaba konu ve benzeri eyler aray olarak tasavvur cdile
meyeceini, daha ziyade airin kendisine bu tr iziekler ve onlara
tekabl eden biimler (ya da biimsizlikler) dayatan hayatn mal
zemelerinden kaynaklandn hisseder. te bu nedenle hayatn
iinde ve zellikle de ann nemli olgularnda insani olann bu
basitliini, iirsel sunumun bu ekonomisini -ki bu her zaman insan
tavrnn bir yansmas dr- kefctmeyi ve bu gzelliin o dnemdeki
hayattan bile karlabileceini gstermeyi nemli grr.
Goethe'de bu eilimlerin tarihsel geliimini ortaya koymak bu
incelemenin kapsamn amaktadr. Biz burada birka genel ifadeyle
yetinmek zorundayz. rnein Goethe'nin genlik geliimi ile kla
sik dnemi arasnda burj uva edebiyat tarihinin genellikle iddia ettii
kadar byk bir kayma olmadn vurgulamak gerekir. Gen Go
ethe'nin yazlan asndan kritik olan halk iirini kalk noktas ola
rak alm olmas, her eyden nce, Homeros' u bir halk airi olarak
kavramasndan kaynaklanr. Shakespeare ve halk trklerinin yan
sra, Pindar' n kasideleri, Yunan tragedyas vb. de hayatnn ilk d-
282
FAUST NCELEM ELER
283
GOET H E VE A(il
284
FAUST NCELEMELER
285
GOETHE YE AGI
286
FAUST iNCELEM ELER
287
GOETHE VE AI
288
FAUST NCELEM ELERi
2R9
GOET I I E VE AGI
290
FAUST NCELEMELER
29 1
GOETHE VE AGI
292
FAUST i N C ELEMELERi
293
GOETI-IE VE AGI
294
FAUST iNCELEM E L E R i
295
GOET H E VE /\GI
296
FAUST iNCELEMELER I
298
FAUST iNCELEMELER
1 940
299