You are on page 1of 56

manzûme-i feth-i

şirvan ve demirkapı
adlî

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI


© T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı
Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü

Eser Adı: Manzûme-i Feth-i Şirvan ve Demirkapı


Müellifi: Adlî
Hazırlayanlar: Kürşat Şamil Şahin
Yayın Yılı: 2017
ISBN: 978-975-17-3937-7
Ana Yayın Numarası: 3509 / Kültür Eserleri Dizisi - 526

Adres: Anafartalar Mahallesi, Cumhuriyet Caddesi,


No: 4, B-Blok, 06030 Ulus/ANKARA
Telefon: 00 90 312 3099001Faks: 00 90 312 3098998
e-posta: yaphaz@kulturturizm.gov.tr

www.kulturturizm.gov.tr-
http://ekitap.kulturturizm.gov.tr
 
ADLÎ  
 
 
 
MANZÛME-­İ  FETH-­İ  ŞİRVAN  VE  DEMİRKAPI  
 

Hazırlayan  

Dr.  Kürşat  Şamil  ŞAHİN  

2017  
 

 
ADLÎ-­  MANZÛME-­İ  FETH-­İ  ŞİRVAN  VE  DEMİRKAPI  

I.  GİRİŞ  
XVI. yüzyıl şairlerinden Adlî’ye ait olan ve Manzûme-i Feth-i Şirvan ve Demirkapı
adını taşıyan 623 beyitlik fetihnâmede   Özdemiroğlu Osman Paşa’nın doğu seferinden
bahsedilmektedir. Faaliyetleri üzerine gazavâtnâme, fetihnâme, zafernâme türü eserler yazılan
isimlerin başında Özdemiroğlu Osman Paşa da gelmektedir. 1527-1585 yılları arasında
yaşayan Özdemiroğlu Osman Paşa, Babası Özdemir Paşa’nın vefatından sonra 1560’ta
beylerbeyliğe getirilmiş. Habeşistan, Yemen, Lahsa, Basra ve Diyarbakır beylerbeyliklerinde
bulunmuştur. Serdar Lala Mustafa Paşa ile beraber Gürcistan, Şirvan ve Dağıstan üzerine
düzenlenen sefere katılmış, Çıldır Savaşı’ndan sonra pek çok beylerbeyinin kabul etmekten
kaçındığı Şirvan ve Dağıstan Umumi Valiliğini kabul etmiştir. Askerlik hayatının en önemli
dönemi olan 1578-1583 yılları arasında Kafkasya’da fetihler yapmıştır. Bu dönemde Lala
Mustafa Paşa’nın ilgisizliği ve beraberindeki askerlerin yetersizliği nedeniyle çok sıkıntılar
çekmiştir. Kırım’dan temin edilen askerlerle Şirvan ve Dağıstan’ı baştan başa fethetmiştir.
Safevî savaşlarına gereken desteği vermeyen Kırım Hanı Mehmed Giray’ı ortadan kaldırmış
ve bu hizmetlerine mukabil Sultan III. Murad tarafından 28 Temmuz 1584’te veziriazamlığa
atanmıştır. Sadrazam ve Serdar olarak 1585’te Tebriz üzerine sefere çıkmış ve buranın fethini
gerçekleştirip dönerken yolda vefat etmiştir.
Özdemiroğlu, 1578-1585 yılları arasında Doğu’ya yaptığı seferlerde kısıtlı imkânlarla
önemli başarılar elde etmiştir. Onun bu başarıları pek çok esere konu olmuş ve yaşanan
hadiseler gün gün aktarılmıştır. Özdemiroğlu Osman Paşa’nın faaliyetleri Âsafî Dal Mehmed
Çelebi’nin Şecâatnâme, Rahimîzâde’nin Gonca-i Bağ-ı Murâd, Ebubekir bin Abdullah’ın
Tarih-i Özdemiroğlu Osman Paşa, Talîkîzâde Mehmed Subhî’nin Tebrîziyye ve Tarih-i
Gazavât-ı Osman Paşa ( Gürcistan Seferi Tarihçesi), Mehmed Vefaî’nin Tevârih-i Gazavât-ı
Sultan Murad-ı Sâlis, Hüseyin bin Mehmed’in Gazavât-ı Özdemiroğlu Osman Paşa adlı
eserlerinde de anlatılmaktadır.

 
II.  ADLÎ  
Doğum ve ölüm tarihleri bilinmeyen Adlî’nin hayatı hakkındaki malumatımız son
derece sınırlıdır. Kanunî Sultan Süleyman’ın beylerbeyi Gazi Mustafa Paşa’nın oğlu olan
Adlî’nin asıl adı İbrâhim’dir. Ahdî, Gülşen-i Şu’ârâ’da  İbrahim Bey’in İstanbul’da doğduğu,
mutasarrıf olduğu bölgelerde halka merhametli davrandığı ve bu yüzden Halil-i Sânî diye
anıldığını söyler. Arapça ve Farsçayı iyi bilen Adlî, Farsça yazılmış pek çok önemli eseri de
okumuştur. O, şiir ve inşa konusunda hünerlidir. Ali Şîr Nevaî’nin külliyatını hatmetmiş olan
Adlî, muamma, lugaz, ilm-i aruz ve kâfiye konusunda başarılıdır. Gazelde kendine özgü bir
üslubu olan şairin akıcı bir anlatım tarzı vardır.3 Manzum ve mensur eserleri olduğu söylenen
Adlî’nin şu an için tespit edilen tek eseri incelemeye konu olan fetihnâmedir.  Eserde 198 ve
620. beyitlerde mahlasını zikreden Adlî, bu eseri kaleme alma sebebini;
                                                                                                                       
3
Solmaz, Süleyman (2005). Ahdî ve Gülşen-i Şu’ârâsı (İnceleme-Metin). Ankara: AKM Yay. 76-77.
Hâlî kalma didiler eyle ya sen de bir eser
Eseri olmıyanun gör ki yerinde yil eser (505.b) sözleriyle dile getirir.
Özdemiroğlu Osman Paşa’nın yanında bulunan reislerden Mehemmed Bey ile
dostluğu bulunan Adlî, Mehemmed Bey’in teşvik ve ısrarlarıyla eserler kaleme aldığını
belirtir:
Mîr-i mîrân yerine anda Mehemmed Beg o gün
Tîr urdı birine anda Mehemmed Beg o gün (397.b)
...
Bâʿisimdür benim ol nazmum içün nesrüm içün
Anuñ ilhâhı-y-ıla söylemişem nesrimi çün (399.b)

III.  MANZÛME-­İ  FETH-­İ  ŞİRVAN  VE  DEMİRKAPI    


Savaşa bizzat katılmış olan Adlî’nin manzum eserinin bilinen tek nüshası Milli
Kütüphane Fahri Bilge Kitaplığı numara 179 (v. 23)’da bulunmaktadır. Eser, sırtı ve kenarları
kahverengi meşin desenli kâğıt kaplı ve miklebli bir cilt içerisindedir. Başlıklar kırmızı diğer
kısımlar siyah mürekkeple yazılmıştır. Nesih hatla yazılan ve ilk bölümleri eksik olan
Fetihnâme nüshası 9b’den başlamaktadır. Eserin sonunda 871 beyit vardır diye not
düşülmüştür. İncelenen nüsha ise 623 beyitten oluşur. Sonradan eklenen bu bilgi doğru ise
eserin başında yer alan yaklaşık 250 beyitlik parça kayıptır. Kayıp olan bu kısımda
muhtemelen münacat, naat, dönemin padişahına övgü ve sebeb-i telif gibi bölümler
bulunmaktadır. “Hazâ risâle-i hâtifî fî-beyâni feth-i Şirvan ve Temürkapu ve Osman
Pâşâ’nuñ ceng itdügidür fî-târîhi nebevînüñ sene 987” başlığı altında olaylar anlatılır. İçerikte
eserin başlığına dair bir bilgi yer almamaktadır. Mesnevi aruzun fe'ilâtün / fe'ilâtün / fe'ilâtün /
fe'ilün kalıbıyla kaleme alınmıştır.
Yazmanın ilk sayfasına risâle-i hâtifî diye başlık atılmıştır. Dış kapağın içine ise bir
not eklenmiştir. Bu not ilk sayfanın ortasına kadar devam eder. Burada yazılan notta eserin
müellifinin Hâtifî olmadığı başlıkta ve son mısrada yer alan hatîf kelimesinden dolayı böyle
düşünüldüğü, aslında eserin Adlî’ye ait olduğu belirtilmiştir. Aynı sayfada Adlî’nin Şirvan
seferine katıldığı, hadiselerin çoğuna yakından tanıklık ettiği, fakat bu kişinin ismi, tercüme-i
hâli ve eserinin şuara tezkireleri ile diğer kaynaklarda yer almadığı bilgileri verilmiştir.
Yazılan bu notun devamında Özdemiroğlu Osman Paşa’ya dair Âsafî’nin Şecâatnâme adlı
eseri ile Abdurrahman Şeref Bey’in çalışmasına bakılabileceği belirtilmiştir.
Eserde şu başlıklar altında olaylar anlatılır:
Hâzâ Risâle-i Hâtifî fî-Beyâni Feth-i Şirvan ve Temürkapu ve Osman Pâşâ’nuñ Ceng
İtdügidür fî-Târîhi Nebevînüñ Sene 987 (9b)
Bu Rûz-ı Sânîde Vâki Olan Şûriş u Gavgâdur ve Ol Rûz-ı Pür-sûzda Vukû Bulan
Ceng-i A‘lâdur (11a)
Bu Rûz-ı Sâlisde Vakt-i Asrda Tatar-ı Sabâ-Reftâruñ Geldügidür ve Bir Anda Kıran
İdüp Düşmen-i Dînüñ Yüregini Deldügidür (13b)
Bu Şâh Oglınuñ Asker-i Deryâ-Misâlle Üstimüze Azm İtdügidür ve Tatar-ı Yagmâ-
şi‘âr İnhizâmıyla Reftâr Eyleyüp Gitdügidür (14b)    
Bu Şâh Oglınuñ Yalnız Ordumıza Gelüp Âheng-i Zerm İtdügidür ve bi’l-Âhire Bize
Fursat Bulmayup Tatar Üzerine Gitdügidür ( 16a)
Bu Tatar-ı Sabâ-Reftâruñ İnhizâmıyla Rıhlet Olındugıdur Ya‘nî Şamahı’dan Çıkılup
Cânib-i Derbend’e Hicret Olındugıdur (19a)    
Bu Kaytak ... Muhârebesinün Şerhidür ve İbrâhim Pâşâ’nuñ anda Vâki Olan Cerhidür
(21a)
Bu Eyyâm-ı Fasl-ı Şitâ Geçüp Bahâr-ı Hucesde-âsâr İrdügidür ve Mehemmed Han-ı
La‘în Gelüp Vilâyet-i Şirvan’a Girdügidür (23a)

III.1.  Fetihnâme’nin  İçeriği


Hamdele, salvele ve aşk konusundaki birkaç beyitten hemen sonra konuya geçilir.
Mücadelenin ilk günü Kızılbaş birlikleri bir hile ile Osmanlı askerini üzerine çeker ve pusuya
düşürür. Bu pusuda elli nefer şehit olur. Bunun üzerine Serdar derhal geri çekilme talimatı
verir. İkinci gün Eres Han askerlerini toplamış ve savaş düzeni almıştır. Osman Paşa; Hamza
Beyi ordunun sağ kanadına, Ertoğdu Beyi de sol kanadına yerleştirip gerekli hazırlıkları
yapar. İki ordu birbirine girer fakat alınan önlemler yetersiz kalır ve işler istendiği gibi
gitmez. Hamid Ağa gibi bazı beylerin başarısızlıkları askerlerin moralini bozar ve bunun
üzerine geri çekilmeye karar verilir. Aradan birkaç gün geçtikten sonra Kırım Hanı yardıma
gelir. Onların da desteğiyle otuz bin Kızılbaş öldürülür ve Eres Han tutsak edilir. Üç gün üç
gece süren kutlamalardan sonra Tatar askerleri düşman bölgelerine tekrar baskınlar yapar.
Bölgedeki mücadeleler devam ederken İran Şahı’nın oğlu seksen bin kişilik ordu ile sefere
çıkar. Bu durum üzerine Osman Paşa, Tatar askerlerine toplanmaları için haber gönderir.
İran’dan gelen ordunun bir bölümü Tatarlar, bir bölümü ise Osman Paşa ve bölgedeki bazı
kaleler üzerine yönelir. Osman Paşa beş bin kişilik bir kuvvetle zorlu bir savunma yapar. İlk
gün yapılan savaşta düşman askerine yirmi bin kayıp verdirilir. Osman Paşa ve emrindeki
kuvvetler daha fazla dayanamaz ve bulundukları bölgeyi terk etmeye karar verirler.
Derbend’e gitmek için bir gece yola çıkılır. Derbend’e vardıklarında kalenin iyi durumda
olmadığı görülür. Oradan da bir gece çıkıp Kaytak üzerine yönelirler. Bir sazlıkta geceyi
geçirirler ve sabah olduğunda bölgedeki bazı grupların saldırısına uğrarlar. Fakat bu
çapulcular topun sesini duydukları gibi kaçar ve birliğe çok fazla zarar veremezler. Zorlu kış
günlerinden sonra artık bahar gelmiştir. Ordu yeniden toplanarak Bakü üzerine sefere çıkar.
Sefer boyunca önemli başarılar elde edilir. Şirvan ele geçirilir, Dağıstan bölgesinde hâkimiyet
sağlanır. Artık Tatarlar Kırım’a dönmüştür. Bunu duyan İranlılar, elli bin kişilik bir kuvvetle
Osman Paşa’ya tekrar saldırıya geçer. Yaşanan mücadelelerde düşmanın büyük bir bölümü
yok edilir. Şair olayların anlatımını burada bırakmıştır. Bundan sonra hallerinin nasıl
olacağını bilmediğini belirtip kalem ve sakiye seslenmeye başlamıştır.
Özdemiroğlu Osman Paşa’nın 1578-1579 yılları arasında Azerbaycan’daki faaliyetleri
tasvir edilen eserde anlatılanlar diğer kaynaklarla paralellik arz etmektedir.
Eserde  geçen  yer  adları: Bakü: 445; Berdaa: 511; Çıldır: 34, 201; Çîn: 259; Derbend:
313, 314, 329, 334; Demirkapı: 336; Eres: 512; Ereş: 303; Gence: 461, 511; Horasan: 187;
İran: 447; Kaytak: 356, 368; Kûh-ı Necd: 92; Kûr: 445, 510; Arz-ı Rûm: 95, 149, 264; Rûm:
196, 318, 440, 517, 608; Semerkand: 187; Şamahı: 533; Şirvan: 62, 523; Tagıstan: 523;
Turan: 447; Yemen: 193.
Eserde  geçen  şahıs  adları: Abet Aga: 228; Adlî: 198, 620; Ali Beg: 305; Bâkî: 568;
Bekir Beg: 305; Berk Beg: 228; Câmî: 477, 558, 561; Emirhan: 528; Ereshan: 54, 72, 75, 152;
Ertoğdu: 55; Firdevsî: 559; Hafız: 568; Hâmid Aga: 79; Hamza Beg: 55; Hızır: 500; Hoca
Selmân: 528; İskender: 191, 334; Kadı Beyzâvî: 573; Mehemmed Beg: 397; Mehemmed Han:
435; Mevlânâ: 566; Muhammed Assâr: 562; Mir İbrahim: 62,141; Mirza Hamza: 229; Mirza
Selmân: 229; Nizâmî: 477, 558; Şemhâlî: 59; Şerefî: 491; Şeyh Berdan: 340; Şeyhî: 560;
Timûr: 259; Vassâf: 571.
III.2.  Fetihnâme’nin Dil  ve  Üslup  Özellikleri
Sade ve akıcı bir dille kaleme alınan eser, Eski Anadolu Türkçesinin özelliklerini taşır.
Adlî, hikâyeyi aktarmayı bıraktığı yerlerde bile üslubunu korumuştur. Savaş sahnelerini
tasvir ederken orijinal hayallerle bezeli çok sayıda ifadeye rastlanır. Eserin giriş kısmında
olayların anlatımına bir savaş sahnesi tasviriyle başlanır. “Bela tufanı kopar ve kan seli
akmaya başlar. Naralar bütün cihanı kaplar, mızraklar kan alır, kılıçlar kelleleri tıraş eder. Bir
yılanın süratle yuvasına girmesi gibi oklar sineleri deler. Toprak, bir sayfayı andırmakta ve
üzerindeki kelleler de bu sayfadaki noktalara benzemektedir.” Bunun devamında ise
yaşananlar bir pazar meydanı hayaliyle sunulur:
Çün tamâm oldı saf işi yine ceng eylediler
Hay u hûy-ıla sipihr içini teng eylediler

İki dîvâr idi âhenle binâ olmış idi


Ortası kûçe-i bâzâr-ı fenâ olmış idi

Satılan emti’a vü akmişe-i ten idi hep


Sorılan cümle o ser-hânede gerden idi hep

Kana gark idi zerre sanki dem alay-ıdı ol


Çeşm-i bülbül sanasın kırmızı kemhâ-y-ıdı ol

Cân metâ‘ı katı geçmezdi kesâdı var idi


Kalbdur dirdi görenler yavuz adı var idi

Tîrler anda mezâd itmede dellâl idiler


Muttasıl yilmek-ile vâkıf-ı ahvâl idiler

Tîgler olmış idi anda o dem yan kesici


Yan kesen câme giyer lîk bu uryân kesici

Ten ü cân emti’asın bagladı tüccâr-ı ecel


Bu kadar cân gidüben gelmedi bâzâra halel

Alma satma dahı artuk oluban kızdı mezâd


Niçemüz zâyi’ olup kıldı o dem niçe mezâd
Savaş meydanını bir pazar yerine benzeten şair; bu pazarda ten ve gerdan satıldığını
söyler. Pazarda oklar mezat için tellallık yapar ve sağdan sola koşuştururlar. Kılıçlar
meydandaki bu karışıklıkta yankesicilik yapmaktadır. Ecel tüccarı ten ve can mallarını
toplamakta, mezat kızışmaktadır.
Eserde Türkçe kelimeler ağırlıktadır, Arapça, Farsça kelime ve tamlamalara çok yer
verilmemiştir. Alışılmadık kelime ve tabirlere de fazla rastlanmaz. Şair anlatımında
kalıplaşmış ifade ve deyimlere sıkça başvurmuştur. Cinaslar ve tevriyeli anlatımlarla örülü
söz oyunları eserin öne çıkan özelliklerindendir:
Kapular sâde degil her biri âhen der idi
Kim ki görseydi anı n’ola bu âhen dir idi

Gele tîmâra tabîbüñ sana bîmâr olıcak


Saña tiryâkı ne içün suna bî-mâr olıcak

Cenge girdüm diyicek ana nişân yare gerek


Yarelendüm dimege yâre begim yare gerek

Pâs-ı enfâs idegör sen de nefis sakla sakın


Pâs tutamaz ebedî tîġi eger saklasa kın

Vezni hûb olsa dürüst olsa anun kâfiyesi


Reviş olsa harekâtı ile anun kâfi yesi

Hâlî kalma didiler eyle ya sen de bir eser


Eseri olmıyanuñ gör ki yirinde yil eser

Pür-harâret idicek Şems ile Mevlânâ’yı


Sebeb itdi gör e teskînine Mevlâ nâyı

Anlatımlarda yer yer aynı kelimeleri tekrar eden yazar, beyitlerin çoğunda redif
kullanmıştır. % 12’si ekten, % 8.5’i ek ve bir kelimeden, % 33’ü tek kelimeden, % 25.5’i iki
ve daha fazla kelimeden olmak üzere eserin toplam % 79’unda redif kullanılmıştır. Kullanılan
rediflerin % 75’ini Türkçe kelimeler oluşturmaktadır. Bunlardan eyleme yönelik olan it-
(%11), ol- (%8) ve eyle- (%6) fiilleri öne çıkmaktadır. Eserde rediflerin ağırlıkta olmasından
dolayı özellikle mücerred ve mürdef kafiye ön plana çıkmaktadır. Beyitlerin % 36’sında
mücerred kafiye, % 35’inde mürdef kafiye, % 4’ünde mukayyed kafiye, % 4’ünde müesses
kafiye ve % 7’sinde cinas kullanılmıştır.
Eserin bütününe bakıldığında aruz ve kafiyeye olan hâkimiyet, orijinal benzetme ve
hayallerle akıcı bir şekilde olay örgüsünün sunulması Adlî’nin kudretli bir şair olduğunu
göstermektedir. Yazar Türkçe kelimelere ağırlık verdiği eserinde aruzu başarılı bir şekilde
uygulamıştır. Sade ve akıcı bir dille kaleme alınan eserin savaş terimlerine dair zengin bir
kelime kadrosu bulunmaktadır.
KAYNAKÇA  
 
Abdurrahman Şeref (2011). Özdemiroğlu Osman Paşa. (hzl. Vehbi Günay). İzmir: Ege
Üniversitesi Yayınları.
Adlî. Fetihnâme-i Şirvan ve Demirkapı. Milli Kütüphane Fahri Bilge Kitaplığı. Nu: 179.
Allahverdi Şahin, Reyhan (2013). “Kızıldeniz’de Osmanlı Hâkimiyeti: Özdemiroğlu Osman
Paşa’nın Habeşistan Beylerbeyliği (1561-1567)”. Studies of the Ottoman Domain. 3 (5):
35-48.
Solmaz, Süleyman (2005). Ahdî ve Gülşen-i Şu’ârâsı (İnceleme-Metin). Ankara: AKM Yay.
76-77.
Sungur, Çetin (2012). Habeşistan’dan Kafkasya’ya Bir Osmanlı Paşası: Özdemiroğlu Osman
Paşa. Doktora Tezi. Ankara: Hacettepe Üniversitesi.
Şahin, Kürşat Şamil (2015). Gazavâtnâmelerde Edebî Savaş Tasvirleri (15-16. Yüzyıl).
Doktora Tezi. Kırıkkale: Kırıkkale Üniversitesi.
 
 
 
 
 
IV.  METİN  
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

[9b]

Hāzā  Risāle-­i  Hātifî  fį-­Beyāni  Feth-­i  Şirvan  ve  Temürkapu  ve  ʿOsmān  Paşa’nuñ  
Ceng  İtdügidür  fî-­Tārîhi  Nebevînüñ  Sene-­987  
 
1 Ẕikr ü fikr eyleyüben ḥamdele vü ṣalveleyi
Ṣalalum ṭās-ı sipihre yine bir velveleyi
2 Naẓm-ıla rūḥ-ı Niẓāmį’yi yine şād idelüm
Neŝrimüz milketini naẓm-ıla ābād idelüm4

3 Ṣunalum Cāmį-i devrāna yine bir ṭolu cām


İçüben mest ola eylemeye ṭā rūz-ı ḳıyām5

4 Pür ola ṣįt u ṣadāmuz ile gūş-ı Ḫusrev


Naẓmımuz şemʿi vire rūy-ı cihāna pertev

5 İşidüp şād ola anuñla yine rūḥ-ı hüsn


Ŝıdḳ-ıla ḳāʾil olup diye rehį naẓm-ı hüsn

6 Hātifį hātif-i ġaybį gibi gūş ide anı


Çeke mest olmaġ-içün şevḳ-ile nūş ide anı

7 Ṭutdı evvel sözimüz şūrişi Ḳoṣṭanṭineyi


Ṣalalım n’olsa gerek ʿāleme bu ṭanṭaneyi

8 Gele nūş eyle dilā şevḳ-ile cām-ı Ǿaşḳı


Ser-bülend eyleyigör dünyede nām-ı Ǿaşḳı

9 ʿAşḳdur vāsıṭa vü bāʿiŝ-i zencįr-i cünūn


ʿAşḳdur muttaṣıl rābıṭa-i kāfile-i nūn

10 ʿAşḳdur dāʿir iden dāʿire-i nüh felegi


ʿAşḳdur ḳıṣṣa ḳoyan mihri vü māhı melegi

11 Gözün aç gel idegör mevlā-yı çerḫe naẓar


ǾAşḳ-ıla raḳṣa girüp şevḳe gelür durma döner

12 ǾĀşık ol dünyede kim ʿāleme sulṭān olasın


Fürḳat-i Ǿaşḳı çeküp vāsıl-ı cānān olasın

13 Ḫām olan kimseyi Ǿaşḳ āteşidür puḫte iden


Hiç yañılmaz yolını ṭoġrı reh-i Ǿaşḳa giden

14 Fāriġ eyler kişiyi cümle-i ālāyişden


                                                                                                                       
4
Metin neşrinde i- fiili, ile edat/bağlacı ve içün edatının yazımında nüshada birleşik ise kesme (-) işaretiyle
eklenmiş olduğu kelimeyle birlikte; “ile” edatının vezin gereği kelimeyle “-la”, “-le” şeklinde bitişik yazıldığı
durumlarda ise bitişik yazılmıştır. Bu tür birleşik yazımlarda “y” kaynaştırması söz konusu ise bu iki çizgi
arasında (-y-) gösterilmiştir. Ayrıca anlam veya vezin gereği yapılması zaruri olan türlü eklemeler, metin
tamirleri köşeli parantez [ ] içinde gösterilmiş; okunamayan kelimeler metinde üç noktayla (...) belirtilmiş;
okunduğu halde anlamlandırılamayan kelimelerin yanına ise soru işareti (?) konulmuştur.
5
Zihafların gösteriminde zihaflı heceler italik yazılmış ve bu durumdaki uzun ünlülü hecelerde uzatmalar
korunmuştur. Şeddeli kelimelerin imlâsında da vezne uyulmuştur.
Pāk olur anuñ-ıla cümle ten ālāyişten

[10a]

15 Seyl-i ḳan oldı revān oynadı ṭūfān-ı belā


Ḥāṣıl oldı çü murāduñ ḳoma vaṣf eyle dilā

16 Kimi cān virdi kimi dil aluban şād oldı


Kimi ḳurbān oluban kimisi āzād oldı

17 Hāy u hūy-ıla cihān mülkini teng eylediler


Girişüp birbirine hışm-ıla ceng eylediler

18 Giriye dönmiş adı kelle ki olmaya tirāş


Kan alan nįze idi tįġ idi hem kelle tirāş

19 Ceng idüp nįze vü oḳ gerçi başa baş oldı


Ḳan yalaşdı barışup sįnede ḳardaş oldı

20 Tįr sürʿatle varup yāreye kından geçirür


Ṣanki mār idi varup ḫışm-ıla sürāḫa girür

21 Tįġ ber-dūş oluban ṣanki ʿalem olmış idi


Dehen-i yāre divād nįze ḳalem olmış idi

22 Başlar üzere meger bir ḳara yazu idi ol


Belki vezn itmek-içün mįl-i terāzu idi ol

23 Gerçi çoḳ yazmış-ıdı bunları yazmamış idi


Ḥakk idüp gözlük ile yañlışı ḳazmamış idi

24 Kelleler noḳṭa idi ṣafḥa-i ḫāk üzre yatur


Gövdeler çıplaḳ olup maḳʿad-i pāk üzre yatur

25 Yir yüzin ṭutdı nuḳaṭ noḳṭayı ḥaẕf eylediler


Ḳan-ıla yıḳayuban tenleri ḳaẕf eylediler

26 Rezm içinde niçe yüz mülḥid-i pāk oldı helāk


Tāclar düşdi yere ṣānki ḫazān eyledi tāk

27 Orada sürḫ-serüñ ʿaskeri bir āl itdi


Niçe başlar gidüben tenleri pā-māl itdi

28 Āl itdi ḳaçuban yaġıyı çeküp kendüzine


ʿAskerüñ ṣoñra dönüp öne ṭapanca yirine

29 Niçeler ḳaçdı ṣanup bilmedi at ṣaldı hemān


Dönüp anlar bu keret ḳaçdı bular oldı yamān

30 Düşdi ol dönmek-ile elli nefer kimse şehįd


Umaruz Ḥaķķ anlaruñ rūḥın ide cümle saʿįd

[10b]

31 Dökilüp geldi ḳaçan cümlesi serdār üzere


Düşmeni gördi ṣavaḳ ḳaçdı olar yār üzere

32 Yüri var fikr idegör kim n’ola serdāruñ işi


Bunı böyle göricek nic’ola sālāruñ işi6

33 Hüneri şimdi anuñ döymede durmakda gerek


Yüzi düşmende olup fikri anuñ Ḥaḳda gerek

34 Fikr idebile misin n’eyledi Çıldır’da gibi


Görince döndi vü ḳan eyledi Çıldır’da gibi

35 Dönmedi ḳāyim olup ʿömri güni var olsun


Döndügünce bu felek dünyede serdār olsun

36 Kendü rifʿatde olup devleti ḳāyim olsun


Pādişāhuñ naẓarı üstine dāyim olsun

37 Ecel uyḫusu-y-ıla düşmeni nāyim olsun


Dostı müşfiḳ olub[an] yāri mülāyim olsun

38 Sįnesin gerdi ḳılıç āteşine eyledi tāb


Ne tebeddül ne taḥavvül ne taġayyür ne şitāb

39 Ḥaķ bilür doġrısıdur cümlemüz anuñ ḳulıyuz


Ölmeden bizi ḫalāṣ itdi biz anuñ ḳulıyuz

40 Eger ol ṭurmasa biz cümle helāk olur idük


Ṣafḥa-i dünyeden üstūrde vü pāk olur idük

41 Ölmeden bizi ḫalāṣ eyledi biz ad itdük


                                                                                                                       
6
Metinde vezin gereği düşürülmüş heceler (n’eyledügin n’itdügini n’oldu vb.) kesme işaretiyle yazılmıştır.
Vezin gereği yapılması gereken ünlü ulamaları orijinal metinde ayrı kelimeler hâlinde yazılmışsa alt çizgiyle
birleştirilerek vezne dikkat çekilmiştir.
Ṣan giriftār idük ol aldı da āzād itdük

42 Bu-y-iken ḥaķ biz anı niçesi medḥ itmeyelüm


Dil ü cān-ile duʿā itmeyelüm ne diyelüm

43 Dönmeyüp belki yüzin döndüre-y-idi orada


Bizi düşmen ʿademe göndüre-y-idi orada

44 Gerüde şehr içi düşmen idi hep cümle bize


Girişürdi dönicek tįġ-ile ser-cümle bize

45 Düşmen otuz biñ idi gerçi o yüz biñ var idi


Yüri fikr it yirimüz şöyle be-gāyet dar idi

46 Ḳatı çoḳ ceng idüben araya aḫşam irdi


Daḫı ceng ister-idük olmadı aḫşam oldı

[11a]

47 Döndiler her ikisi ḳonmaġa āsāyiş idüp


Yaḳdı meşʿal her iki cānibi ārāyiş idüp

48 Nevbetin çaldı olar anda bular bunda hemān


Yine pür ġulġule oldı bu zemįn-ile zamān

49 Sākiyā ḫaylį dem oldı beni yād eylemedüñ


Mey-i nābı ṣunuban rūḥumı şād eylemedüñ

50 Kerem it ulı kılan luṭfı yine yād eyle


Bu yıḳıḳ göñlimüzi luṭf-ıla ābād eyle

Bu   Rūz-­ı   Ŝānįde   VākiǾ   Olan   Şūriş   u   Ġavġādur   ve   Ol   Rūz-­ı   Pür-­Sūzda  


VukūǾ  Bulan  Ceng-­i  AǾlādur  
 

51 Refʿ olup ẓulmet-i şeb ṭoġdı güneş rūz oldı


Ölmeyüp ṣubḥa çıḳanuñ güni pįrūz oldı

52 Cūş idüp ṭurmadı tenlerde yine ḳaynadı ḳan


Hem ḫurūş eyleyüben ḳopdı yürek oynadı cān

53 İki ʿasker iki cānib oluban durdı yine


Her biri meymenesin meyseresin ḳurdı yine
54 Öte cānibde Eresḫan düzüben leşkerini
Alayın düzdi o dem zįnet idüp ʿaskerini

55 Kendi ḳalb içre ḳodı Ḥamza Begi meymenede


Ḳodı Ertoġdı’yı da diḳḳat idüp meyserede

56 Dizdi alay öñüne başları bayraḳlısını


Çarḫacı eyledi hem görkem ü ķaylaķlısını

57 Ḳol ḳol oldı o ṭaraf begler ü sulṭānlar ile


Ṭoldı alay öñi sultānlar ile hanlar ile

58 Bu ṭarafdan daḫı ol milket-i cengüñ şāhı


Serveri ʿaskerinüñ ẓulmet-i rezmüñ māhı

59 Ḳodı çün meymenede diḳḳat ile Şemḫālį


Dürdi hem meyseresin ḳomadı bir yer ḫālį

60 Kendünüñ hem orada cān gibi ḳalb oldı yeri


Geldi alaya girüp ḳalmadı bir kimse geri

[11b]

61 Cümle begler aġalar yollu yolınca durdı


Ḥaķ budur zįnet idüp yaḫşı alaylar ḳurdı

62 Mįr İbrāhįm idi çarḫacısı anda daḫı


Niçe ceng itmiş-idi eyledi Şirvan’da daḫı

63 Çün tamām oldı ṣaf işi yine ceng eylediler


Hay u hūy-ıla sipihr içini teng eylediler

64 İki dįvār idi āhenle binā olmış idi


Ortası kūçe-i bāzār-ı fenā olmış idi

65 Ṣatılan emtiʿa vü aḳmişe-i ten idi hep


Sorılan cümle o ser-ḫānede gerden idi hep

66 Ḳana ġarḳ idi zerre sanki dem alay-ıdı ol


Çeşm-i bülbül ṣanasın ḳırmızı kemḫā-y-ıdı ol

67 Cān metāʿı ḳatı geçmezdi kesādı var-ıdı


Ḳalbdur dirdi görenler yavuz adı var-ıdı
68 Tįrler anda mezād itmede dellāl idiler
Muṭṭaṣıl yilmek-ile vāḳıf-ı ahvāl idiler

69 Tįġler olmış idi anda o dem yan kesici


Yan kesen cāme giyer lįk bu ʿuryān kesici

70 Ten ü cān emtiʿasın baġladı tüccār-ı ecel


Bu ḳadar cān gidüben gelmedi bāzāra ḫalel

71 Alma ṣatma daḫı artuḳ oluban ḳızdı mezād


Niçemüz żāyiʿ olup ḳıldı o dem niçe mezād

72 Hāl bunda bu-y-iken n’oldı işit kār-ı Eres


Burada böyle vü n’oldı göre aḫbār-ı Eres

73 Sābıkā ʿarż idüben didi ki düşmen geleyor


ʿAzm ü cezm itdi bize geçdi geçidden geleyor

74 Azdur ʿaskerimüz bize meded itmelüdür


Ḳatı eglenmeyüben şimdi meded yitmelüdür

75 Ḫaber oldı bize üşte Ereshan geliyor


Bu ḳadar ʿasker-ile bir niçe sulṭān geliyor

76 Ḥālimüz böyle iken serverimüz n’eyledi gör


Bunca server [ki] o muẓafferimüz n’eyledi gör

[12a]

77 ʿAskeri az oluban kendüye de lāzım iken


Düşmeni üstine bunca er-ile ʿāzim iken

78 Gördi feryādın anuñ kendüye taḳdįm itdi


Buna cürʿet idigin ʿāḳıla tefhįm itdi

79 Yidi yüz erle revān eyledi Ḥāmid Aġayı


Tįz yitiş diyü devān eyledi Ḥāmid Aġayı

80 Vardı feryādına yitişdi anuñ sürʿat idüp


Ḳavuşup vardı aña diḳḳat-ile cürʿet idüp

81 Gūne itmiş o da çün üstine düşmen yetmiş


İki fersaḫ yir olur ḳarşuya şārdan gitmiş
82 Meteris itmege şehrinde soḳaḳlar var iken
Ṣarp iken ḥendek iken çevresi hep bāġlar iken

83 Meteris ḳursa-y-ıdı ṭūbu tüfenk çekilirdi


Şöyle böyle degil ol beklese pek çekilirdi

84 Lįk devlet dönicek ʿaksi olur tedbįrüñ


Niçe tedbįri bozar dünyede iş taḳdįrüñ

85 Ne ḳadar ʿāḳil-isen bil ki ḳażā ʿaḳlı baṣar


Kim dimişler ki iẕā cāe’l-ḳażā ʿumye’l-baṣar7

86 Bir ḳażā gelse ṣaḳın itme cedel gözle rıżā


Ġāfil olma gözün aç cāe’l-ḳaża żāke’l-feżā8

87 Gel tevekkül idüben kendüñi teslįm idegör


Ne ider saña ḳażā sen seni teslįm idegör

88 Gel ḳażā gözle ḳażā-y-ıla ṣaḳın itme sitįz


Kesemez bir ḳılı ger tįġ-i ḳażā itmese tįz

89 Varmış el-ḳıṣṣa o da düşmenini ḳarşulamış


Ḫaylį diḳḳat idüben ḳanla zemįni ṣulamış

90 Düşmeni ġālib olup bir niçe kez hav itmiş


Dönmezin biz ölüriz diyü ʿaceb dāv itmiş

91 Var idi ʿaskerinüñ birlige defterdārı


Er degildi ola ki yigidi andan ḳarı

92 Fitnenüñ başı-y-ıdı şūr-ile şerrüñ peyki


Kūh-ı Necdüñ tekesi yaʿnį ḳaraca geyigi

[12b]

93 Ḫıżır olmışdı adı birlige ḫınzįr idi ol


Ḳatı burda ḳaçan idi ḳatı kūh-gįr idi ol

94 Cenge āheng idicek pesde ḳarār itmiş imiş


Anda peygār olıcaķ bunda ḳarār itmiş imiş
                                                                                                                       
7
Kaza gelince insanın basireti kapanır. Bu Arapça atasözü Farsça tamlama kuralına göre okunursa vezin
bozulmamaktadır.
8
Kaza gelince dünya daralır.
95 Arż-ı Rūm ʿaskeri gördükde firār itdügini
Duydılar anda anuñ n’eyledügin n’itdügini

96 Ol ki teng ehli-y-idi ceng-ile āheng itdi


Göñli ḳaçmaḳda olan ḳaçdı anuñ-ıla gitdi

97 ʿAskerüñ nıṣfı ḳaçınca n’ola serdāruñ işi


Çār dįvārı görüñce n’ola serdāruñ işi

98 Aġalar begler ile paşa alendi orada


Daḫı taḳrįr idem añla ḳalan-ıdı orada

99 Paşa gitdiyse ne var şāh-ı cihān saġ olsun


Pįrimüz gitdi ise şįr-i jiyān saġ olsun

100 Böyle dāḥil-i cidāl almada virmek biledür


Fürḳate ġam yime kim vuṣlata irmek biledür

101 Āḫiri şād olıcaḳ gel ġam içün çekme elem


Kim dimişlerdür olur çün ġam-ıla şādį be-hem

102 Ḥāṣıl-ı ḳıṣṣa bu kim gelmiş o demde bu ḫaber


Ḫaylį sālārımuza böyle ḫaber itmiş eŝer

103 Lįk ehl olmaġ-ıla itmemiş ifşā her giz


Bozmamış cengin eŝįr itmemiş aṣlā hergiz

104 Ḳapamış bir odada muḫbiri maḫbūs itmiş


Kendüzin öldi ṣanup ḳalbini meʾyūs itmiş

105 Böyle serdār olanuñ cünbişi merdāne gerek


Degme bir nesneden alınmaya rindāne gerek

106 Ḥaḳ bilür görmemişüz böyle ḳıyıḳ serdārı


Fetḥ-i ebvāb-ı memālikdür anuñ güftārı

107 Ḳıṣṣa kūteh şeb irişdi [yine] ceng oldı tamām


Ruḫ-ı rūz üzre niḳāb oldı yine perde-i şām

108 İki ʿasker yirine döndiler āsāyiş içün


Gice olduḳda görürler-idi āsāyişi çün

[13a]
109 Gördi meşʿalelerin yaḳdı yatan düşmenine
Cebe ṣatmaḳ diledi anda hemān düşmenine

110 Neft ocaġı-y-ıdı şehr ehline tenbįh itdi


Cān fetįl eyleyüben cümlesi tenbįh itdi

111 Şehr var-ıdı ḥisāb-ıla ṭokuz yüz ḫāne


Her bir ev yaḳdı delįl anda ṭokuz yüz dāne

112 Var ḥisāb eyle ki anda ne ḳadar oldı çerāġ


Yaḳmadı gördi felek encümeni ḳıldı ferāġ

113 Şuʿleler encüm idi meşʿaleler mihr-ile māh


Gün gibi rūşen idi ẓulmet iken leyl-i siyāh

114 Bunı gördüḳde zemįn-ile zamān birbirine


Ḥarf atup ṭınaz eyledi hemān birbirine

115 Evvelā didi zemįn bunca çerāġ eylemişem


Sįnemi ʿaşḳ-ıla pür şerha vü dāġ eylemişem

116 Seni gör bir niçe sönmiş [ki] çerāġuñ vardur


Bu ḳadar cüŝŝe ile bir iki dāġuñ vardur

117 Sen de var cihānda bir niçe çerāġ eyleyigör


ʿAşḳ-ı dilberle yaḳup cismüñi dāġ eyleyigör

118 Dönüben şevḳ-ile ol demde hemān didi felek


Katı tįz zāyil olur böyle çerāġa ne gerek

119 Münʿadim olur añarım [ki] aġız üf dirsin


Dünyeye gelmedi ki döner aña püf dirsin

120 Bunı ḳo var yüri bir özge çerāġ eyleyigör


Böyle dāġ-ıla olan ʿaşḳı ferāġ eyleyigör

121 Rāh-ı ʿaşk içre kişi şevḳ-ile ḳāyim olsa


Dönse ḥālāte gelüp raḳṣ-ıla ḳāyim olsa

122 Ḫüzn-i dūlābı görüp varsa semāʿ eylemege


Nāy-ı ʿaşḳı işidüp ṭursa semāʿ eylemege

123 Özge ḥāletidür ol ṣanma ki dāġ-ıla olur


ʿUzlet itmekle olur bil ki ferāġ-ıla olur

124 Yā ilāhį meded it ʿaşḳ-ıla ṣaġ eyle bizi


Āteş-i ʿaşḳ-ıla yak yine çerāġ eyle bizi

[13b]  

125 Kerem it bu ten-i efsürdemi pür-sūz eyle


Sözlerüm ʿaşḳ-ıla hep nükte-i mermūz eyle

126 Ḥālime baḳ naẓaruñ kesme ḳuluñdan sāḳį


Böyle efsürde ḳoma ṣun baña ol tiryākı

127 Göre hiç keyfiyetüm olmayıcaḳ söyliyemem


Keyfüm olmasa ebed dünyede bir söz diyemem

Bu  Rūz-­ı  Ŝālisde  Vaḳt-­i  ʿAṣrda  Tātār-­ı  Ṣabā-­Reftāruñ  Geldügidür  ve  Bir  


Anda  Ḳıran  İdüp  Düşmen-­i  Dįnüñ  Yüregini  Deldigidür    
 
128 Hāy u huy-ıla pür oldı yine kevn-ile mekān
At ṣahįli er üni ṭoldı zemįn-ile zamān

129 Sözleri cümlesinüñ bend-girift oldı o dem


Niçe begler ṭutılup bend-girift oldı o dem

130 Ḳırılan sürh-ser ol demde otuz biñ var-ıdı


Belki ṣultān-ıla beg niçe otuz biñ var-ıdı

131 Ḳan revān idi aḳar ehl-i dilüñ yaşı gibi


Kelleler düşmiş idi anda çaġıl ṭaşı gibi

132 Ġayrı yerlerdeki at ayaġına ṭaş ṭoḳınur


Gördüm ol demde hemān ṭaş yerine baş ṭoḳınur

133 Ele girdi Eres ol demde giriftār oldı


Daḫı mühmel daḫı nikbet daḫı murdār oldı

134 Hep alındı dikili ḫayme vü ḥargāhı anuñ


Bozılup oldı ʿadem hep der ü dergāhı anuñ

135 Bir ḳıran oldı ki görmemiş-idi çeşm-i zemān


Tā ebed çarḫ-ı felek görmedi bir böyle ḳıran

136 Gör ne işler bitirür himmeti serdārımuzuñ


Umaruz dāyim ola rifʿati sālārımuzuñ

137 Vay idi başımıza olmasa serdārımuz ol


Umaruz haşre degin Ḥaḳ vire serdārımuz ol

138 Üç gün üç gice ʿaceb şādį vü şenlikler olup


Hep maḥabbetler olup cümle düzenlikler olup

[14a]

139 Ulu bāzār oluban māl-i ġanāʾim ṣatılup


Nān-ı manṣıb içine āb-ı mürüvvet ḳatılup

140 Kimine beglik olup kimisi manṣıb aldı


Kimse teklįf olınup almadı manṣıb ḳaldı

141 Sābıkā zikr olınan Ḥażret-i Mįr İbrāhįm


Niçe gün çerḫa ṭutup itmiş-idi ceng-i ʿaẓįm

142 Emr virilmiş idi ķaldıġı demlerde aña


Düşicek serverimüz manṣıb-ıla anı aña

143 Altı kerr-ile idi eski emekdār idi ol


ʿĀdil ü fāżıl u ḫoş lehce vü güftār idi ol

144 Mefḫar-i ehl-i ṣafā ḳıdve-i ḫayl-i ümerā


Menbaʿ-ı cūd u ʿaṭā maʿden-i ḥubb-ı fuḳarā

145 Rezmde eşcaʿ idi fāris u ispāh-ıdı


Bezmde enfaʿ idi merdümüñ āgāh-ıdı

146 Mā-ḥaṣal ehl-idi taʿmįr-i cihāt itmiş-idi


Niçe ferzįnleri bu ʿarṣada māt itmiş-idi

147 Münşi vü şāʿir ü keşşāf-ı muʿammā idi hem


Cāmiʿ-i fenn idi mirʾat-ı muṣaffā idi hem

148 ʿAzil olmamış-ıdı adl-ile meşhūr idi ol


Tā ebed fażl-ıla vü ʿaḳl-ıla meşhūr idi ol

149 Arz-ı Rūm ḫālį idi aña münāsib gördi


On iki kerre ile naṣb idüp aña virdi

150 Cümle ʿasker o gün el-ḳıṣṣa feraḥ-nāk oldı


Ḳırılup gitdi bu bāġuñ dikeni pāk oldı

151 Emr olındı ki Tatar ʿaskeri ol demde hemān


Sālyan üzre cisir kesmek-içün ola revān

152 Eresüñ ehl ü ʿiyāli dükeli begler ile


Daḫı hem māl ü menāli niçe yüz segler ile

153 Cisirüñ öte başında dökilüp ḳalmış-ıdı


Gözlerin ġaflet-ile hˇāb u ḫayāl almış-ıdı

154 Müteraḳḳıb oldılar ol ele ṣanurlar-ıdı


Bunda olsa idiler cāndan uṣanurlar-ıdı

[14b]

155 Ilġayup ġaflet-ile anları da baṣdı Tatar


Düşdi ẕevḳe oḳın atup yayını baṣdı Tatar

156 Kimi bir nev-rese rāst geldi vü ḫoş-ḫāl oldı


Māl buldum diyüben ʿāleme dellāl oldı

157 Kimi ceybün pür idüp cevher-i zį-ḳıymet ile


Didi hergiz göremez gevher-i zį-ḳıymet ile

158 Kimi aldı o ġanįmetde ḳaṭār-ıla şütür


Birisi ḥālį degil cümlesi bār-ıla şütür

159 Kimi aldı o zamān ablaḳ-ı tünd ü ser-keş


Kimisi giydi o dem cāme-i sürḫ u zer-keş

160 Kimi dāmen pür idüp dürr-i girān-māye ile


Bir sebük efḳar iken oldı girān māye ile

161 Buldı bir dür birisi kim ulı sermāye idi


Doġrısun söyleyeyin ben ola sermāye idi

162 Birisi orada bir zįn-i müzeyyen buldı


Biri bir cāme-i pür-nakş u mülevven buldı

163 Biri de arar-iken aña ʿaceb ḥāl oldı


Māl buldum diyüben ʿāleme dellāl oldı

164 Eline girdügini didi ki tāc-ı zer imiş


Çıkarup bakdı anı gördi ki gįr-i ḫar-imiş

165 Yüklenüp her biri bir ḫarāciye döndi Tatar


Kāra meşġūl oluban ẕevḳe döşendi Tatar

166 Burada böyle bular fısḳ u fücūr itmededür


Diyelim sürḫ-seri n’eylemede n’itmededür

167 Gel muġannį bize bu ḥāleti taḳrįr eyle


Ḳatı çoḳ fısk olayor bunları taʿẕįr eyle

168 Mürġ-i dil naġme ide gū ide āvāzuñla


Beni pür-cūş idegör gel berü gülsāruñla

Bu   Şāh   Oġlınuñ   ʿAsker-­i   Deryā-­Miŝālle   Üstimüze   ʿAzm   İtdügidür   ve  


Tatar-­ı  Yaġmā-­Şiʿār  İnhizāmıyla  Reftār  Eyleyüp  Gitdügidür  

[15a]

169 Ḥālet-i dehre baḳup gör ne ʿaceb ḥalet olur


Evveli devlet olur ṣoñra ṣaḳın hā let olur

170 Bir ʿaceb tįz dönici gerdiş ü gerdendedür ol


Ḳılıcı baña ṭokınmaz dime gerdendedür ol

171 Kimseye yüz virüben dünye vefā itmedi hįç


Göre bir ferde vefā-y-ile bekā itmedi hįç

172 Dönici olduġ-içün adı olupdur gerdūn


Böyle alçaḳ mı olurdı olmış-ıdı gerdūn

173 Anı şerḥ eyleyüben böyle dimişdür üstād


Ġarḳ idüp rahmetine eyleye Ḥaḳ rūhını şād

174 Göklere irdi başı rifʿat-ile her dūnuñ


Ḥaḳ budur kim ḳatı alçaḳlıġı var gerdūnuñ

175 Gerçi dirsin anı gögsüñde görüp aʿlādur


Lįk maʿnāda naẓar ḳıl ki o bir ednādur

176 Çün vefāsı yoḳ ola ṭutalum aʿlā begdür


Bir faḳįr itse vefā bil ki o begden yegdür

177 Ḳıṣṣa kūteh ʿAcemüñ şāhı ḥaẕā bendeleri


Aña hįç itmeye muḫtāc Ḥudā bendeleri

178 Göriñür nikbet ü bį-cürʿet ü bį-ʿaḳl imiş ol


Dili yoḳ gözleri yok sözde denį naḳl imiş ol

179 Bunı böyle göricek ḫanları üşmiş başına


Cümle ʿavratları sulṭānları üşmiş başına

180 Şāhımuzsın didiler gel bize tedbįr idegör


Cemʿiyet itdi olar sen daḫı el bir idegör

181 CürǾet itmekden ise gör ne cevāb itmiş o dem


Körlük ü gūrlük-ile gör ne yola gitmiş o dem

182 Dönmiş anlara dimiş ben bunı bilmem nic’olur


Bilmeyicek güç imiş ben bunı bilmem nic’olur

183 Biribirine baḳup cümle dimişler bu nedür


Buña beñzer niçe ḫaṣletleri vardur bu nedür

184 Didiler kim ne ʿaceb dek u ḫıreddür bu


ʿAvrat andan daḫı yigdür sanma kim erdür bu

[15b]

185 Ṣoñra serdār idinüp oġlını vü ʿavratını


Hep dimişler çekelüm dinimüzüñ ġayretini

186 ʿAvrat oġlan üşüben cemʿiyet itmişler o dem


Bizi ḥazf itmek-içün bir niyet itmişler o dem

187 Cemʿ idüp cümle Semerḳand ü Ḫorāsān’dakini


Ḳomamışlar çaġırup ṣarbını āsāndakini

188 Biz ḫaber almış-ıduḳ defteri seksen biñ imiş


Bu aġızdan öte hep leşkeri seksen biñ imiş

189 Geldi cāsuslarımuz didiler üşte geliyor


ʿAvratı oġlı ile giydiler işte geliyor

190 Geldi geldi ile bir ġulġule düşdi araya


Her biri bir yaña çıkdı ki oraya buraya
191 Baḳmadı serverimüz sedd-i Sikender oldı
Söyleyin düşdi ḫacel didi gelürse n’oldı

192 İʿtikādına ebed cüzʿi ḥalel gelmedi hįç


Hep tezelzül idüben aña zelel gelmedi hįç

193 On iki kere Yemen’de didi düşmen geldi


Cürʿetüm artuḳ olup ṣanma ki bir ẓan geldi

194 Ḥaḳ Taʿālā baña virdi yine hep aldum anı


Sen tevekkül idegör Ḥaḳḳa ḳo gelsün geleni

195 ʿAskerüñ cümlesine ḳuvvet-i ḳalb oldı bu söz


Bizi şir-gįr idüben düşmeni selb oldı bu söz

196 ʿÖmrini Ḥaḳ çoḳ ide böyle gerekdür serdār


Böyle Rūm içre ṣaḳın ṣanma ki bir serdār var

197 Ḥaḳ anuñ ʿömrini vü devletini var itsün


Dünye durduḳça anı server ü serdār itsün

198 Güni günden biñ olup devleti pāyende ola


Ḳapusında niçe yüz Adlį ki bende ola

199 Ḥaḳ Taʿālā yine ḥünkāra baġışlasun anı


Dilegüm bu kim o sālāra baġışlasun anı

200 Bundan özge biri de olsa göreydük ḥālį


Bulamazduķ orada bir yeri başdan ḥālį

[16a]

201 Başılar yata idi anda çaġıl ṭaşı gibi


Düşmenüñ gördü ki Çıldır’daki ṣavaşı gibi

202 Hele el-ḳıṣṣa ḫaber geldi ki düşmen geliyor


Bu ḳadar ʿasker-ile geçdi geçidden geliyor

203 Bundan aḳdem bunı Tatara ḫaber itmiş-idük


İşte düşmen geliyor diyü neler itmiş-idük

204 Ġurre olmış imiş aḫbāra ḳulaḳ ṭutmadı hįç


Vardı gelmedi bu ḳadar kere_ulaķ ṭutmadı hįç
205 ʿAzmin āheste idüp böyle ʿinād itmiş o dem
Ḳomayup acz u ganį ḫaylį fesād itmiş o dem

206 Varana böyle ne ḳorḳar paşa n’oldı dirmiş


Sāgarı elde be-sāḳį işe n’oldı dirmiş

207 Ṭoḫta ṭoḫta diyüben ʿaskerini egler-imiş


Dünyede bir kişi gör ṭoḫtamasa yıḳılır-imiş

208 Ḥaḳı yitürmiyelüm ol daḫı gerçek er idi


Cinsi içinde o da ḥaḳ bu ki bir server idi

209 Bunı böyle ḳoyalum gelmede olsun anlar


Bize şerḥ eyleyelüm n’eyledügin şeyṭānlar

210 Gel muġannį kerem it sen beni ḥoş-ḥāl eyle


Söz ü sāzuñla beni münşeriḥü’l-bāl eyle

211 Saña şāh oġlı ḥikāyetini şerh eyleyeyin


Hep olan cümle rivāyetini şerh eyleyeyin

Bu  Şāh  Oġlınuñ  Yalñız  Ordumıza  Gelüp  Āheng-­i  Rezm  İtdügidür  ve  bi’l-­
Āḫire  Bize  Fırṣat  Bulmayup  Tatar  Üzerine  Gitdügidür  
 
212 Yine bir gün ki bu çerḫ-i felek-i mįnā-fām
Bāde-i ebr-ile dehrüñ içini itdi ruḫām

213 Niçe gün gülmedi rūyı ḳararup pūs oldı


Hįç açılmadı ġam u vehm ile meǾnūs oldı

214 Günimüz gün degil bir ḳara gün-idi geçer


Baña pend itdi bizi bu ḳara gün didi geçer

[16b]

215 Ḳızdı tenvįr-i felek dehre ḥarāret yaġdı


Ṣanki gökden yire ḫışm-ıla ḥaḳāret yaġdı

216 Vaḳt-i dey gelmiş-idi ṣanki temūz idi o gün


Yanma yaḳılma idi āteş ü sūz idi o gün

217 Her kişi anı görüp mużṭaribü’l-ḥāl oldı


Kimse şād olmadı hep münǾakisü’l-bāl oldı
218 Kimseyi kimse görüp ḫāṭırını ṣormaz idi
Bu ḫayālātı gören ḫayr-ıla hiç yormaz idi

219 Ḥāṣılı ġāyet-ile naḥs idi ol rūz-ı siyāh


ʿÖmre ṣayılmadı ol günlerimüz oldı tebāh

220 Böyle ḫayretde vü fikretde vü żacırda iken


Böyle ġurbetde vü ʿibretde meşaḳḳatde iken

221 Geldi şāh oġlı diyü yir yirin āvāz oldı


Rezme āheng oluban ceng içün āġāz oldı

222 Merd olanuñ yine hiddet-ile ḳulūbı ṭoldı


Lįk nā-merd olanuñ ġonca-i rūyı ṣoldı

223 Ṣararup döndi yüzi anda ḫazān yapraġına


Ḫavf idüp ṣındı ecel çekdi hemān ŧopraġına

224 Yine dünyā yüzini şūriş ü ġavġa ṭutdı


Uydı āhenge felek özge ʿalālā ṭutdı

225 Biz de beş biñ varıduķ lįk o yüz biñ var idi
Gören anı devesiyle iki yüz biñ dir idi

226 İki biñ ādemimüz gitdi cisir kesmek-içün


Anlaruñ lāzım idi anda cisir kesmek-içün

227 Yalıñuz at ile ḫātūnları beş biñ var-ıdı


Elli de orduda kūsı çalınur bekler-idi

228 Yol ḳulı pįr ḳulı imām ḳulı sulṭāndı hem


Abet(?) Aġa idi Berk Begle köpek ḫandı hem

229 Mirza Ḥamza baş-idi cümleye şāh oġlı ile


Mirza Selmān da bileydi o tebāh oġlı ile

230 Borı çalındı vü at kişnedi ün oldı yine


Ḳatı pūs idi hevā bir ḳara gün oldı yine

[17a]

231 Ṭutdı etrāfımuzı başladı ceng eylemege


Niyet itdi bize şehr içini teng eylemege
232 Her ne yirde kim olar anda hücūm eyler-idi
Ṭop u ṭaşı o şeyātįni rücūm eyler-idi

233 Ne ṭarafdan hücūm itdi ise serverimüz


Bekledi ceng idüben virmedi hergiz yerimüz

234 Ṭopılar anda o dem her biri bir ejder-idi


Dem çeküp aġız açup bulduġını hep yer-idi

235 Recm-i bi’l-ġayb9 idi anlara o ṭop-ıla tüfenk


Ṣanki recm itdi şeyāṭįn nücūm-ile felek

236 İki biñ sürḫ-ser düşdi o ceng içre o gün


Lāleler bitmiş idi tāc-ıla seng içre o gün

237 Bu ṭarafdan daḫı yüz kimse şehįd oldı o dem


Eşḳiyādan ise de anda saʿįd oldı o dem

238 Niçeler ṭoydı felek niʿmetine sįr oldı


ʿAdem iḳlįmine peyk ḫaberi tįr oldı

239 Urdı çoḳ ṭabla-i mihr ü mehe tįr-i naẓarı


ʿĀid olmamış idi aña ne nefʿi ne żarı

240 Gördi bį-nefʿ imiş ol bakmada dil-gįr oldı


Yine sahrā-i ʿadem yādına dil-gįr oldı

241 Gördi dünyā evini fāni imiş bāḳi degil


Hep ḫazān olur imiş ḳalmaz imiş bāḳi degil

242 Sākin-i bāġ-ı cinān olmada ʿālem vardur


Andadur ẕevḳ-i ebed bunda ne ālem vardur

243 Öleceksin çü şehįd ol yüri ebrār eyle


Ḳafes-i tendeki cān mürġini āzād eyle

244 Sende ḳalmaz alınur āḫiri bį-minnet olur


Çüridürsün gidiyor bu ne ʿaceb ḫısset olur

245 Çün emānetdür ol isteyene teslįm idegör


Saña mihmāndurur ol ḥürmet ü taʿẓįm idegör

                                                                                                                       
9
Gaybı (bilinmeyeni) taşlama, (KEHF-22)
246 Vaḳt virme yüri var ṣat anı kıymet var iken
Aṣṣı itmez çü teʾessüf ṣata ḳıymet-dār iken

[17b]

247 Yine aḫşama degin ceng ü cidāl oldı o gün


Ṣubḥdan şāma degin ḫarb ü ḳıtāl oldı o gün

248 Gice olsa diridük isteyüp āsāyiş içün


Gice olduḳda görürdüḳ biraz āsāyişi çün

249 Gice oldı yine vaz gelmedi ceng oldı ziyād


Tįrler muttaṣıl atılmaġ-ıla buldı ziyād

250 Başda yazu bu imiş n’eyleyelim nic’edelüm


Gice gündüz dimeyüp ceng ü cidāli idelüm

251 Şāmdan yāme degin ceng-idi ol gice yine


Bunda rāḥat yoġ-ıdı beñzemez ol gicekine

252 Yandı meşʿallerimüz oldı ṣan āteş oyını


Niçesin yaḳdı velį bilmedi āteş oyını

253 Ḍarb-zen falyesinüñ odı hevāyiler idi


Ṣan ḥulūl itmede fınduḳları saçılır idi

254 Bir uġurdan tüfeng atılsa zer-efşāndı hep


Ṭopılar āteşi hem berḳ-i dıraḫşāndı hep

255 Kimi bį-dār idi ḫalḳuñ kimi yatdı uyudı


Anda gördük biz ecel ĥˇābını ki dirler oydı

256 Duymaduḳ geçdügini gice ṣabāḥ oldı yine


Bį-ḥużūr olduḳ o dem anda ṣabāḥ oldı gine

257 Kime kim raḥmet ise bize dügün bayram-idi


Kim şehįd oldı ise aña o gün bayram-idi

258 Gördi bundan alımaz altına vardı şehrüñ


Bunda yük aġır-ıdı ṣaltına vardı şehrüñ

259 Oradan geçdi varup uġradı bāzār içine


Girdi ṣan ʿasker-i Tįmūr-idi bāzār-ı Çin’e
260 Aşaġa şehri anuñ ekŝeri dükkānlar-idi
Niçe dükkān niçe ev her biri bürkānlar-idi

261 Girdi bāzārına tāc-ıla oturdı ḫocalar


Müft degil bāc u ḥarāc-ıla oturdı ḫocalar

262 Alma ṣatma idüben ḫaylice sūd eylediler


Narḥını müşteri ḳızdırmaġa od eylediler

[18a]

263 Ṣatu bāzār idüben cümlesi birleşmiş iken


Māla müstaġraḳ olup her biri kān düşmiş iken

264 Altı yüz ḳapuḳulı bir niçe yoldaşlar ile


Arz-ı Rūm ʿaskeri hem aġalar ü başlar ile

265 Mįr-i mįrān varuban gitdi ḫarāc istemege


Hˇācelerden dilenüp ḥaḳḳ ile bāc istemege

266 Varup anlara o dem anda ḥavāle oldı


Başıdan anlar Ǿinād eyledi dükkān ṭoldı

267 Rāyegān virdi o dem hˇāce beden emtiʿasın


Hep zekātına ḥisāb itdi giden emtiʿasın

268 Terk idüp gitdi hemān ṣāḥib-i dükkān geçdi


Durıdur bunda niçe ṣāḥib-i dükkān geçdi

269 Terk-i şehr eyledi ʿār eyleyüben neng itdi


Ḳo cehennem yolına gelsüñ anı tek gitdi

270 Gördi sūd eylemedi çünki bu sevdāda daḫı


Yelmedi terk idüben geçdi bu sevdāda daḫı

271 Çoḳ ṭamaʿ itdi ziyān eyledi ser-māyeside


Gitmegi gördi münāsib eri de māyesi de

272 Ḳarşumuzda çıḳuban durdı alaylar ḳurdı


Bize baġışladı terk itdi hele ol yurdı

273 ʿAzm-i Tatar idüben yaʿni varup eyledi iş


Hep didük biz orada ḳo bizi dįvāre pįş
274 Ḳondı çün ḳarşumuza eyledi āsāyiş o gün
Düzedüp ʿaskerini eyledi ārāyiş o gün

275 Ertesi ʿazm idüben gitdi Tataruñ yolına


Yār oldur ki o ḳurbān ola yāruñ yolına

276 Gör ġurūr eyleyüben anda o sulṭān n’itmiş


Her ne ittiyse ġurūr eyledi sulṭān n’itmiş

277 Cemʿiyet eyleyüp ʿaskerini nāz itmiş imiş


Dil gelüp sürḫ-seruñ ʿaskerin az itmiş imiş

278 Ḥāṣılı ceng oluban çarḫacı düşmiş araya


İkisi cenge girüp çarḫacı düşmiş araya

[18b]

279 Gāhi zūr eyleyicek bunları anlar bozmış


Yine almışlar imiş bunları anlar bozmış

280 Ḳarışup bulışaraḳ uġraġa varmış giderek


Şimdi serdār olana fikr idegör kim ne gerek

281 ʿAskeri cümle alay bilmez imiş Tataruñ


Güç olur işi kişi bilmeyicek nā-çāruñ

282 Vefret üzre göricek bunları anlar dönmiş


Durmayup ḳarşuya sulṭānlar ü ḫanlar gitmiş

283 Görmiş ʿasker döniyor gör işini serdāruñ


Diñle vaṣf eyleyeyin cünbişini serdāruñ

284 Dönmemiş yüz çevirüp anda gögüs germiş o dem


Çār-mįḫ eyleyüben niçe gögüs germiş o dem

285 Ḳafes itmiş niçesin tįr ü kemān almış ele


Ḳomamış anları ḳaçmaḳla hemān almış ele

286 Girişür anlara ṣan girdi reme içine gürg


Yol yol itmiş alayın baḳmamış ol ḫurd u büzürg

287 Yalıñuz kendüsi çāḳ eyleye dek ceng itmiş


Yine bir ad idüben anda ʿaceb neng itmiş
288 Her zamān kesmez imiş lįk bu devlet ḳılıcı
Kesemez kendi meger kesdüre devlet ḳılıcı

289 Üstiñe dönmez imiş dönse eger gerdiş-i dūn


Olur elbette anuñ ḥubbı zebūn gerdişi dūn

290 Saña şerbet virür ammā ki helāhil içirür


Sille ber-gerden ider bir yedirür bir içirür

291 Baña yār oldı diyüp böyle ġurur itme ṣaḳın


Her ne eylersen eyle böyle ġurur itme ṣaḳın

292 Çünki gerdendedür ol hubbına bünyād olmaz


Ķul olan aña ṣaḳın dünyede āzād olmaz

293 Mā-ḥaṣal ʿaskeri ḳaçmış o giriftār olmış


N’eylesün cedd ile cehd itmiş ü nā-çār olmış

294 Sāḳiyā cevrine devrüñ doyamam luṭf eyle


Başḳa vir ṣabrına devrüñ doyamam luṭf eyle

[19a]

295 Devr elinden saña hep söyleyeyin çekdügimi


Ṣoñra taḳrįr ideyin aḳṣayuban yekdügimi

Bu   Tatar-­ı   Ṣabā-­Reftāruñ   İnhizāmıyla   Rıḥlet   Olındugıdur   Yaʿnį  


Şamahı’dan  Çıḳılup  Cānib-­i  Derbend’e  Hicret  Olındugıdur  
 

296 Gel dilā terk-i sebeb eyle yaḳınuñ var ise


Dūr olan nesneyi ḳo gözle yaḳınuñ var ise

297 Terk-i esbāb idegör tā olasın āzāde


Terk odur kim ola mā kāne ʿaleyhi’l-āde10

298 Pāy-bend olma ṣaḳın terk-i ʿalāyıḳ idegör


Ḳurb-ı Ḥaḳḳa varuban kendüñi lāyıḳ idegör

299 Yaḳın olmaḳ dileseñ Ḥaḳḳa mücerred olagör


Eyle gel tecrübe bir kere mücerred olagör

                                                                                                                       
10
Alışıla geleni terk etmek.
300 Her ḳaçan gördüm ise bozdı müsebbib sebebi
Ötmedi çalmayıcaḳ deñile sāẕ u selebi

301 Bilseyidüñ ki tecerrüdde ne ḥālet vardur


Terk idüp dirdüñ ʿalāyıḳda melālet vardur

302 Mā-ḥaṣal çünki ḫaber geldi ulaşdı oraya


Münhezim ʿasker-ile daġdaġa düşdi oraya

303 Aramuzda ḳarışıḳ idi Ereş münhezimi


Ṣaḳın ol kendüñe sen eyleme eş münhezimi

304 Evvelā gitdi hemān saña Ḫıżırdur didügüm


ʿAḳlı başında degildür daḫı żırdur didügüm

305 İki Şirvan begi de gitdi Bekir Beg ʿAli Beg


Biri birisine uydı lakabuñla deli beg

306 Cümle çavuş-ıla gitdi çavuş ketḫudāsı


Rızḳı bol eylemeyüp virsün aña ked Ħudāsı

307 İki biñ var-ıdı bunlarla giden ʿaskerimüz


Gice gündüz dimeyüp gitdi hemān leşkerimüz

308 Mįr-i mįrān ile begler varuban hep didiler


Gidelüm ṭurımayup ḳalʿaya yap yap didiler

[19b]

309 Gitmezin didi o dem diḳḳat idüp serverimüz


Yalıñuz ben ḳalurum didi o şįrįn nerimüz

310 Yine ol gün daḫı gitdi bir iki biñ lekeler


Niçe yüz bin kişiyi bir leke ḳaçsa lekeler

311 Gördi ʿasker duramaz gitmegi tedbįr itdi


Çaġırup yanına hep begleri el bir itdi

312 Kime didi ise Derbend’i münāsib gördi


Yalıñuz ġayrı degil kendi münāsib gördi

313 Rūz-ı ʿıyd idi hemān göç borısın çaldı o gün


Anda esbābın alan aldı ḳalan ḳaldı o gün
314 ʿAskerin cem‘ idüben düşdi öñüne o zamān
Oradan ḳopdı vü ʿazm eyledi Derbend’e hemān

315 İki gün gitmiş iken geldi ḫaber ilerüden


Müşkil oldı bu keret ilerüyi hem gerüden

316 Sürḫ-ser dimiş imiş ḳalʿaya ʿazm itdügimüz


Ilġayup sürʿat-ile varmaġa cezm itdügimüz

317 Ḫaber irsāl idüben anlara tenbįh itmiş


Bir alay ebleh ü ḥayvānlara tenbįh itmiş

318 Ḳalʿayı virmeyesin üşte Urumlı varıyor


Bizi āvāre ḳılan üşte Urumlı varıyor

319 Gūl u ḥayvān bir alay ebleh ü dāġįler-idi


Dost düşmen seçemez bir niçe bāġįler-idi

320 Cemʿ olup bir yere anlarda tedārik itmiş


Bulmamışlar arayup anda tedārik yitmiş

321 Bend idüp ḳalʿayı dįzdārı levend eylediler


Cümlesin ṭaşra idüp benderi bend eylediler

322 Bu ḫaber geldi bize mūriś-i teşvįş oldı


İşidenler hep didi bize ʿaceb iş oldı

323 Andan olduḳ bu da elden gidecek nic’edelüm


Bundan ondan olıcaḳ arada ḳaldıḳ n’idelüm

324 Şimdi serdār olanuñ cünbişi merdāne gerek


Sözi vü fiʿli civānį işi merdāne gerek

[20a]

325 ʿĀḳıl ü eşcaʿ ü dānā vü mücerrib gerek ol


Ġāfil olma olagör sen de mücerrib gerek ol

326 Niçe kez tecribe itmiş imiş ol böyle işi


Niçe yıl döne felek gelmeye bir böyle kişi

327 Hele el-ḳıṣṣa hemān şaşmadı tedbįr itdi


İki üç yüz er-ile ılġadı andan gitdi
328 Mįr-i mįrānı ḳoyup ʿaskere serdār itdi
Ṭapşırup cümlesini kendüye sālār itdi

329 İki üç gün gidicek vardı o dibinde yetüp


Yaʿnį vardı ulaşup ḳalʿa-i Derbend’e yetüp

330 Vardı anuñ derine gördi ki derbend olmış


Ḫāk olup tenler orada niçe ser bend olmış

331 Yaʿnį dizdārı sürüp kalʿayı bend itmiş olar


Vaḥşi ḥayvānlar-ıdı ḳırdı vü ṭutmadı yular

332 Ḳıṣṣa kūteh niçe biñ elm-ile feth itmiş anı


Öte ḳoyurmayuban içine ḳoymış geleni

333 Cümle ʿasker gelüben ṭoldı vü girdi içine


Naẓar itdiler anuñ anda ṭaşına içine

334 Ḳalʿa ṣanma anı kim sedd-i Sikender idi ol


Nām-ıla gerçi ki Derbend idi bender idi ol

335 Ḳapular sāde degil her biri āhen der idi


Kim ki görseydi anı n’ola bu āhen dir idi

336 Ezelį nāmına üstādı Demür Ḳapu dimiş


Kim ki gördiyse anı hey ne güzel yapu dimiş

337 Ṣanki bir şeyh idi kim dāmen-i kūh idi yeri
Himmeti ḥāżır ola vāfir-idi gerçek eri

338 Tā ezel ḳān-ıla yoġrılmış imiş ḫāki anuñ


Āb-ı ṣahbā ile ṭoġrılmış imiş tāki anuñ

339 Ṭaġı ṭaşı gül idi faṣl-ı bahār olsa-idi


Ḳuşı hep bülbül idi faṣl-ı bahār olsa-idi

340 Ḳuşı pür-nāle idi dizleri hep lāle idi


Şeyḫ Berdan kühen ü pįr dü-sad-sāle idi

[20b]

341 Ḥāṣılı girdük oturduķ aña cāy oldı bize


Şühedā rūḥı ḥırāsetle alay oldı bize
342 Dįvār eylemiş idi lįk hep eṭrāfımuzı
Bir alay ġūl idi tutmış-ıdı eknāfımuzı

343 Gūne gūne kişiler bir niçe ṭavāyif idi


Kimseden ḳorḳusı yoḳ bir niçe maḫāyif idi

344 Anda cemʿ olmış imiş ṭā’ife-i muḫtelife


Ṭaġlar ṭolmış imiş ṭā’ife-i muḫtelife

345 Ṭeberistān-ıla Ḳaytaḳ Ḳumuḳ idi olar


Bir alay ebleh ü gūl idi ṭonuḳ idi olar

346 Güre vü lengi vü āvāre idiler bir niçesi


Bir alay ḳırılası bir niçe yire giçesi

347 Ne Müselmān ü ne kāfir ne Ḳızılbaş idiler


Ṣan cemādāt idi aḥcār idiler ṭaş idiler

348 Bir alay çıplaḳ u zıvlaḳ idi şıklaḳ idi hep


Ṭāġį vü bāġį vü āṣį idi hem ʿāk idi hep

349 Teñri bilmez yola gitmez söz işitmez dįni yoḳ


Ṭöri yoḳ ʿādeti yoḳ mezhebi yoḳ āyini yoḳ

350 Olsa bulsa diyici bir niçe ādem yiyici


Ṭavḳ-ı luġatle gezer bir niçe ḫar seg yiyici

351 Düşdük anlaruñ içine bu keret gör nic’olur


Böyle ḥayvānlar içine düşeni ṣor nic’olur

352 Ṭamaʿ itdiler o dem gördiler esbābımuza


Dikdiler kör olıcaḳ gözlerin esbābımuza

353 Bulduġı yerde hemān başladı ṣoymaġa bizi


İstirāḥatle rıżā virmedi ḳoymaġa bizi

354 Belki yüz kerre olur ceng ü cidāl eylediler


Günde beş defʿa olur ḥarb ü ḳıtāl eylediler

355 Göz göre bizi yemek ḳaṣdına başladı olar


Ḳalʿamuz üstine geldi bizi ṭaşladı olar

356 Ġayrı er ile degil eşcaʿ-ı Ḳaytaḳ idi hep


Cümle firʿavn idiler efraʿ-ı Ḳaytaḳ idi hep
[21a]

357 ʿĀḳıbet ʿāciz olup urmaġı tedbįr itdük


Ḳalʿadan bir gice ġaflet-ile çıḳduḳ gitdük

358 Virmedün mey baña sākį [beni] mecrūḥ itdüñ


Ḳıṣṣa kūteh idi taṭvįl ile meşrūḥ itdüñ

359 Āb-ı ṣahbā ile gel yāreme merhem idegör


Beni böyle idene ḳahr-ıla ver hem idegör

Bu   Ḳaytaḳ   Büdaʿraḳ   (?)   Muḥārebesinüñ   Şerḥidür   ve   İbrāhįm   Paşa’nuñ  


Anda  Vākįʿ  Olan  Cerḥidür  
 
360 Gel dilā ʿunḳı gider ḳalbi şikest eyleyigör
Kibr-ile cerri gider göñlüñi pest eyleyigör

361 Sāz ötemez didiler cümle şikest olmayıcaḳ


Menzil-i kişi hiç kibr-ile pest olmayıcaḳ

362 Merḥamet ister-isen derd-ile mecrūḥ olagör


Ölmeden evvel ölüp bismil ü [mezbūĥ] olagör

363 Ger şikest olmasa üstād ele almaz tüyüni


Şecer-i ḫuşk küre yanmasa çıḳmaz tütüni

364 Ḥām olma ṣaḳın ol yanmada ʿālem vardur


Cām ala mey içüp ḳanmada ʿālem vardur

365 Ḥast’olup ḫaste gelüp derdiñe dermān ideler


ʿAṭaşuñ ʿarż idegör kim seni ziyān ideler

366 Gele tįmāra ṭabįbüñ saña bįmār olıcaḳ


Saña tiryāḳı ne içün ṣuna bį-mār olıcaķ

367 ʿĀşıḳın şerḥlerin göreyidüñ vuṣlat olur


Fürḳatüñ ṣonı ṣaḳın sen beẕeli vuṣlat olur

368 Kūteh it ḳıṣṣañı ey dil gidelim Ḳayṭak’a


Ḳatı ḍarb idi be-ġāyet yolı dar-ıdı anuñ11

                                                                                                                       
11
Beyitte kafiye ve redif yoktur.
369 Varuban diḳḳat idüp çıḳmaġa iḳdām itdük
Gerçi menʿ eylediler almaġa ibrām itdük

370 Mįr-i mįrān orada çarḥacı olmışdı o gün


Ṭutuşup hiddet-ile kin ile ṭolmışdı o gün

[21b]

371 Gördiler kim çıḳaruz cümlesi hav eylediler


Virmezüz ḳalʿamızı biz diyü dāv eylediler

372 Ḥaylį yer gitmiş-idük yorġın idi ʿaskerimüz


Cengi çoḳ itmiş-idük ṭurġın idi ʿaskerimüz

373 Pāyidār olmayuban döndi olar hav idicek


Mįr-i mįrān orada dönmedi ʿasker gidicek

374 Cümle ʿasker dökilüp gitdi çü serdār üzere


Ḳatı dār idi yeri ḳaldı o dįvār üzere

375 Arada bir niçesi başına üşdiler anuñ


Gözin açdurmayup üşine düşdiler anuñ

376 Ḥaylį ceng itdi velākin yeri ṭār olmaġ-ıla


Yayan[ı] yeg-idi anda [ki] süvār olmaġ-ıla

377 Ḳılıç üşürdiler anda aña mecrūḥ oldı


Cāna ten hāyil idi kesdi o mecrūḥ oldı

378 Ṣāġ yanında iki yerde aceb yāre-idi


Karḥ bu hükm idi olmış-ıdı yāre-idi

379 Ṣāġ iken aʿrec olup aksadı şāhuñ yolına


Lāzım imiş çün ʿalāmet padişāhuñ ḳulına

380 Cenge girdüm diyicek aña nişān yāre gerek


Yārelendüm dimege yāre begüm yāre gerek

381 ʿĀşıḳa cümle nişān daʿviye maʿnį didiler


Yāresüz kimseye ceng eyledi yaʿnį didiler

382 Ḥāṣıl-ı ḳıṣṣa bu kim anda da gör serdārı


Ḳalbini muḥkem idüp eyledi yārį yārı
383 Hep ḳaçan geldi yine üstine düşdi orada
Bir alay yigidiler başına üşdi orada

384 Döndürüp cenge ḳodı anları ġaddāre ile


Ṭondı pūrı añı döndürmedi ġaddāre ile

385 Orada ḫayr-ıla gör anları döndürmese ol


Yine ceng içün öte anları göndermese ol

386 Ḳırılurdı orada ʿaskerimüz cümle bizüm


ʿAdem olurdı orada yerimüz cümle bizüm

[22a]

387 Anda da dönmedi ol dem yine bir ad itdi


Bizi yine çevirüp başına āzād itdi

388 Ġam u vehm virmesün aña Ḥaḳḳ anı şād itsün


Fāriġü’l-bāl idüben dünyede āzād itsün

389 ʿÖmrini devletini rifʿatini dāyim ide


Güni günden yig olup ġayretini ḳāyim ide

390 Ḥaḳ Taʿālā umarın şāha baġışlaya anı


Gel niyāz idelüm Allāha baġışlaya anı

391 Güni ẕevḳ-ile geçüp ʿayşı müdām olsun anuñ


Meclisi ḫāṣ oluban virgüsi ʿām olsun anūn

392 Ḳalʿasın feth idüben oların ihrāḳ itdük


Anda Ḳaytaḳ olanun ṭāḳatini tāḳ itdük

393 Kesdük iḳdām idüben bir niçe yüz başın anuñ


Başlı olduġı içün yıḳduķ o dem ṭaşın anuñ

394 Döndük ondan gidelüm diyü tedārük itdük


Diñle şerh eyleyeyin anda ki ṣoñra n’itdük

395 Bizi yorġın göricek anda her ay eylediler


Cemʿ olup cümlesi ceng itmege rāy eylediler

396 Düşdiler ardımuza it gibi hav hav diyüben


Söyleşür birbirine bunları ḳav ḳav diyüben
397 Mįr-i mįrān yerine anda Meḥemmed Beg o gün
Tįr urdı birine anda Mehemmed Beg o gün

398 Gāh çerḫa ṭutuban ki girü dümdār oldı


Ḳatı çoḳ nerm idüben ḫaylice serkār oldı

399 Ben saña yār-ı ḳadįmüm didügüm kimsedür ol


Niçe demlerde ṭuz etmek yedügüm kimsedür ol

400 Bāʿiŝimdür benim ol naẓmum içün neŝrüm içün


Anuñ ilḥāḥı-y-ıla söylemişem neśrümi çün

401 Fāżıl ü kāmil ü pür-dil ḳatı ispāhıdur ol


Zübdesi ehl-i dilüñ kāmilüñ āgāhıdur ol

402 Ṣoyınup mevlevįde olmış imiş niçe zamān


Maʿrifetle pür olup ṭolmış imiş niçe zamān

[22b]

403 Ḳāl olmışdurur ol pūte-i ʿaşḳ içre yanup


Mest olmışdurur ol bāde-i ʿaşḳ-ıla ḳanup

404 Ḳalduġında burada gerçi reǿįs olmış-ıdı


Ser ü serdāra o ḫizmetle enįs olmış-ıdı

405 Ṣoñra iḥsān idüben eyledi defterdārı


Ümerā zümresinüñ oldı ser ü sālārı

406 Gerçi rifʿatde durur lįk ġurūr eylemez ol


Kibr idüp āh-ı tekebbürde ḥarūr eylemez ol

407 Hep ṣafā üzre durur ḳalbi mülāyimdür anuñ


Ḥubbı dāyimdür anuñ ḥulleti ḳāyimdür anuñ

408 Ḳıṣṣa naẓmında bugün ol da şerįk oldı bize


O da bir ḫilʿat-i fāhr giyürür ḳıṣṣamuza

409 Umarın dilde ziyāde ide Ḥaḳ cünbişini


Ḳolay itmiş ola āsān idüben güç işini

410 Sözlerin muḥkem idüp naẓmını pür-sūz ide hep


Remz ü įmā ide güftārını mermūz ide hep
411 Ḥālį ḳalmıya aña ḥāṣıl ola sūz u güdāz
Şükri āsān idüben ide anuñ çoġını az

412 Yine el-ḳıṣṣa o gün atlar ile ceng iderek


Muttaṣıl rezm idüben gāhi ṭurup geh giderek

413 Menzile varamaduḳ araya aḫşam irdi


Çünki şām irdi o dem cengede itmām irdi

414 Ḳondı gör serverimüz anda neyistān içine


Şįrdür ṣanki varup girdi neyistān içine

415 Döndi ol demde neyistānda yatan arslana


Er odur şimdi vara anda yatan arslana

416 Ḫavf idüp bizden o dem gelmediler üstimüze


Gelmedi itdi tedārük gidiler üstimüze

417 Yolımuzda meteris ḳurdı varup anda olar


Ṭuralar yolımuza yaʿnį ki māniʿ olalar

418 Çün ṣabāḥ oldı varup gördük olar anda ṭurur


Ḳomazuz sizi diyü ḳarşumuza tįr urur

[23a]

419 Tįrle ḳarşu ṭuram ṣandı ol eblehler o gün


Meteris ḳurmadan uṣandı ol eblehler o gün

420 Ḍarb-zen geldi hemān bir keret atınca-y-ımış


Dögilür ṭaş-ıla ṣan bir keret atınca-y-ımış

421 Olmış elma gibi dökildi olar anda o gün


Ḳalb-gāhında cerāḥat oluban ḳaldı dü gün

422 Meteris baġlamaġı gördiler anlar nic’olur


Gördiler anda olar şįr-i jiyānlar nic’olur

423 Durmayup ḳaçdı çü hey hey diyüben ḳovduķ anı


Burnı yüksekde idi indürüben ovduḳ anı

424 Gördiler olmaz imiş gitdi olar āḫir kār


Ḳatı çoḳ ikdām idüp āḫiri ḳaldı nā-çār
425 Gerçi bizden otuz altı kişi mecrūḥ oldı
Lįk anlarda da üç yüz gidi mezbūḥ oldı

426 Sākiyā cām-ı meyüñ gör ne acāyib gül olur


Eline kim ki alursa anı hep bülbül olur

427 Sāġar al gel elüñe meclisi pergel idegör


Bizi lāl olmış iken gel yine bülbül idegör

Bu   Eyyām-­ı   Faṣl-­ı   Şitā   Geçüp   Bahār-­ı   Ḫucesde-­Āŝār   İrdügidür   ve  


Meḥemmed  Ḫan-­ı  Laʿįn  Gelüp  Vilāyet-­i  Şirvan’a  Girdügidür  

428 Zübde-i fażl-ı cihān yaʿnį bahār oldı yine


Müfteḫir kevn ü mekān aʿnį bahār oldı yine

429 Ḥaḳ Taʿālā felek emvātını iḥyā itdi


Fe’nẓurū12 didi bize ḳudretin įmā itdi

430 ʿAẓẓam-i ḳudrete Celle vü Taʿālā şānallah


Hāzihį cāre bihį delle alā sultānallah13

431 İrdi çün vakt-i cünūn gel yine şeydā olalım


ʿĀr u nengi ḳoyalım vālih ü rüsvā olalım

432 Ne ʿaceb gerdişi var gör ne güzel cünbişi var


Fitnede verzişi var bak ne ġarib işi var

[23b]

433 Bunca yıldur ki döner çerḫi bozılmaz ebedį


Ḥaleli yoḳ ẕeleli yok ezelidür ebedį

434 Mesned idinme ṣaḳın gel aña ṭayanma döner


Isıcaḳ yüz göricek gel odına yanma söner

435 Gördük el-ḳıṣṣa ki ḳaçmadı Meḥemmed Ḫanı


Ḫaẓ idüp cümle didük ṭurması anuñ ḳanı

436 Anda da rāyı nedür gel yine gör serdārı


Rāy ile ḳande gider gel yine gör serdārı

                                                                                                                       
12
Bak, gör.
13
Allah (cc) çok kudretli ve Allah’ın şanı yücedir; işte, yüce Allah'ın yürüttüğü işler onun delilidir.
437 Vardı ṭurmadı Ḳırım Ḫanına iḳdām itdi
Anda cürʿet yoġ-ıdı n’itdise iḳdām itdi

438 Aldı ibrām idüben bir niçe biñ Tatarın


Ayırup aldı çü Tatar-ı ṣabā-reftārın

439 Yararın seçdi o dem ʿaskerinüñ kendü daḫı14


Böldi ḫaylin gidicek leşkerinüñ kendü daḫı

440 Bebr-i Rūm-ile ma‘an oldı çü şįr-i Tatar


Âhu-yı sürḫ-seri vardı hemān itdi şikār

441 Bāġdan sanki boşandurdı o bebr ü şįri


Gitdi bir laḥẓada ṣayd itdi varup naḥçįri

442 Bebr-ile şįri görüp ṭurmadı ḳaçdı tekeler


Yidi içdi velį āḫir yolı aşdı tekeler

443 Düşdiler pāylarına ḳaçmaġ-ıla ḳoymadılar


Yediler bir niçesin gerçi velį ṭoymadılar

444 Ḫanınuñ başın alup yidiler anuñ yiñini


Mįrzeyi baṣmış idi aldılar anuñ kinini

445 Ḳırdılar bir niçe mülḥid daḫı Bakü’de varup


Dil çıkup geçmedi Kūr’ı göre Allāh oñara15

446 Her zamān şāhımuzuñ düşmeni ḳurbān olsun


Cavk-ı dūzaḫda yer itmiş [niçe] sūzān olsun

447 ʿAcemüñ şāhı aña bende-i fermān olsun


Ṣaydgāhı anuñ İrān ile Tūrān olsun

448 Ḳılıcı üstün olup düşmeni maḳhūr olsun


Dāǿimā dünyede pür-ḫande vü mesrūr olsun

[24a]

449 İnşaaʿllāh umaruz devleti ḳāyimdür anuñ


Güni günden yig olur rifʿati ḳāyimdür anuñ

                                                                                                                       
14
Nüshada; “Yararın seçdi o dem kendü ʿaskerinüñ daḫı” şeklinde yazılmıştır.
15
Beyitte kâfiye ve redif yoktur.
450 Devleti gürligine saña numūne bu yeter
Diñle taḳrįr ideyin aña numūne bu yeter

451 Ced-i aʿlāsı idüp bir niçe kez şarḳa sefer


Niçe iḳdām-ıla boş gitdi varup almadı yer

452 Bir ḳulı geldi bunuñ yarısın aldı ʿAcemüñ


Zübdesin yerlerinüñ arasın aldı ʿAcemüñ

453 Acıyup aġlamadan gözleri kūr oldı şehüñ


Şübhesiz devleti dönmişdurur ol rū-siyehüñ

454 Ḥaḳ virürse alıruz taħtını ibrām olsa


Maṣlaḥat ehli uṣañ ṭutmasa iḳdām olsa

455 Kim dimişse ezelį furṣatı fevt itme dimiş


Mülk işinde ḥabir ol ġaflet-ile gitme dimiş

456 Ne bilürsin nic’olur furṣatı fevt eyleyicek


Ḳolay iken güc olur furṣatı fevt eyleyicek

457 Ṣoñra bir ejderi peydā ide bu gerdiş-i dūn


Anı ḥazḳ itmek içün niçe dilįr ola zebūn

458 Müntaḳildür bu cihān böyledür anuñ revişi


Bunı çoḳ görme aña belki budur kemter işi

459 Bu meŝeldür ki dimişler ḫarı balçıḳda iken


Depele gel o ḫar-ı lāġarı balçıḳda iken

460 Gel muġannį bizi hoş-hāl idegör geçdi zamān


Ṭurmayup dönmededür çerḫ-i felek virmez amān

461 Gence seyrin idüben gencine düşmekde göñül


Terk-i Türk itmez evet gencine düşmekde göñül

462 Gel dilā muḫtaṣar it ḳıṣṣañı taṭvįl itme


Tūl-ı efsāne ile vaḳtini taʿṭįl itme

[24b]

463 Sözi taḳlįl ile gel mūciz ü įcāz eyle


Ḳıṣṣayı muḥtaṣar it çoġ-ise de az eyle
464 Fużalā içre sözüñ muḫtaṣarı oldı müfįd
Keŝretüñ keseli var ṭaʿmı leẕįẕ oldı ḥadįd

465 Ḳıllet-i ʿaḳla delįl oldı ezel keŝret-i nuṭḳ


Aḳṣar-ı ʿömre delįl oldı ebed vefret-i nuṭḳ

466 Pās-ı enfās idegör sen de nefis ṣaḳla ṣaḳın


Pās ṭutamaz ebedį tįġi eger ṣaḳlaṣa ḳın

467 Söz güherdür anı nādān iline virmeyigör


Yüri dānā-y-ıla nādān iline girmeyi gör

468 Fuṣaḥā hep söze az olsa vü öz olsa dimiş


Maʿnidār olsa vü pür-nükte vü sūz olsa dimiş

469 Naẓmda tecnis ü tarṣįʿ ile įhām olsa


Taʿmiye taʿbiye vü remz-ile ibhām olsa

470 Vezni hūb olsa dürüst olsa anuñ ḳāfiyesi


Reviş olsa ḥarekātıyla anuñ ḳāfı yesi

471 Muḥkem olsa dükeli radķ ile evtādı anuñ


Kimi zikr itse muʿammā olsa hep adı anuñ

472 Ola her beyti anuñ naẓm-ıla beyt-i maʿmūr


Naẓmı ser-cümle muḫayyel ola beyti maʿmūr

473 Bil ki ma‘mūr olıcaḳ böyle kelām-ı mevzūn


Bülegā vü fuṣaḥā ʿaḳlını eyler meftūn

474 Gerçi zikr itdügimüz sözlere ḳādir degilüz


Lįk fi’l-cümle hele alçaġa nāẓır degilüz

475 Niçe demdür ki olup çāker-i ṭabʿ-ı fużalā


Ḫāk-i pāy-i fuṣaḥā māyil-i naẓm-ı nužamā

476 İki yüz nüsḫa olur Fürsi tetebbuʿ itdük


Kırk yıl oldı ola biz reh-i naẓma gitdük

477 Bir zamān cevherį-yi naẓm-ı Niẓāmį olduķ


Mest-i medhūş-ı mey-i cürʿa-i Cāmį olduķ
478 Pençe-i Gence düşüp Maḫzen-i Esrār olduķ
Nūra müstaġraḳ olup Matlaʿ-ı Envār olduķ

[25a]

479 Lemʿa-i lāyiḥamuz Tuḥfe-i Aḥrār itdük


Ḫalḳa-i ẕikrimüzi Sübĥa-i Ebrār itdük

480 Mihr ile Müşteri’yi muǾasır ʿAṣṣār olduḳ


Nuṭḳ-ı ṭayyārı ṭuyup Manṭıḳ-ı ʿAṭṭār olduḳ

481 Gerçi ʿaṭṭār-ıdı hem ʿıṭr-ıdı hem reyḥa idi


Misk ü ezfer aña ʿıṭır-ıdı hem reyḥa idi

482 Gerçi ʿaṣṣārdı hem ʿasįr-idi hem şįre idi


Duḫter-i rez aña hem ʿaṣr idi hem-şįre idi

483 Seyr-i Firdevs idi girse ele Şeh-nāme didük


Gördük ol nüsḫa-i ʿuẓmāya şeh-i nāme didük

484 Bāʿiś-i raḳṣ u ṭarab fehm-ile ṭuyduḳ ne imiş


Maʿnį-i Meŝnevį-i Mevlevį bildük ne imiş

485 Gülsitān medḥin iden şeyḫ-i cihān saʿd imiş


Çār faṣluñ meger ol naḥsį degil saʿd imiş

486 Bir zamān şerḥ-i muʿammāyı emįr itmiş-idük


Fetḥ-i esmā ile iẓhār-ı żamįr itmiş-idük

487 Ḳalbuñ eṭvārını teshįl-ile taḥṣįl itdük


Bir kināyeyle anuñ naḳṣını tekmįl itdük

488 Didük Envār-ı Süheylį’ye süheyl-i Yemenį


Ṭanz idüp didi ḳabūl it ye süheyli Yemenį

489 Gāhi biz şiʿr ü kaṣāyid ile Selmān olduḳ


Medḥ-i şāh eyleyicek Ḫusrev ü Ḥassān olduḳ

490 Hātif emr itmek-ile ḳıṣṣa-i Tįmūr itdük


Baḥś iderken niçe ejder ṣıfatı mūr itdük

491 Münşį-i ceng-i Timūr ḫod Şerefį yaz dimiş


Çoḳ Timur-nāme dimiş var şerefį yaz dimiş
492 Bir zamān da ele girmişdi Hümāyun-nāme
Ḥaḳ budur ḫaylį güzel ḳıṣṣa hümāyun-nāme

493 Oḳıduḳ çün ġure beyitde de biz kāfiyeyi


Ne fevāʿidden imiş bildük o dem kāfı yeyi

494 Niçe dem ḥükm-i ʿavāmil ile ʿāmil olduḳ


Żabṭ-ı aḥkām-ı ḳavāʿid ile kāmil olduḳ

[25b]

495 Meylimüz oldı kitābet ile inşāya daḫı


Māyil olduḳ gehi bir serv-i dil-ārāya daḫı

496 Ḫaṭ-ı dįvānįyi biz nüsḫaya ta‘alluḳ itdük


Ṣoñra ta‘alluḳımuz ḳırmaya taṭbįḳ itdük

497 Defter ʿilmin görüp erḳāmını terḳįm itdük


Bį-ḥisāb olduġ-içün terk ile terḫįm itdük

498 O ḫuṭūṭ içre ḫaṭ-ı dilbere meyl itdi göñül


Ṣafḥa-i sįme ʿacāyib yire meyl itdi göñül

499 Levḥa-i sįnede hep naḳş-ı bekār oldı ḫayāl


Gice gündüz bize ruḫsār-ıla zülf oldı miśāl

500 Āb-ı ḥayvāna irüp Ḫıżra yetişdük niçe dem


Kaʿbe-i vaṣla girüp zemzeme düşdük niçe dem

501 Hüvem-i ʿaşḳa düşüp zemzemeler eylemişüz


Şūr u āşūb-ıla ʿaşḳ içre neler eylemişüz

502 Kāşki ʿaşḳ-ıla olsa göñül ayrılmasa hįç


Kār-ı ʿaşḳ olsa fikir ʿgayrısı ḳayrılmasa hįç

503 Ḳadrini bilmez idük demlerde o demler imiş


Ẕevḳ-ile şevḳ-ile ʿālemler o demlerde imiş

504 Böyle ḥālāt-ıla geçmekde iken demlerimüz


Diḳḳat itdi bize iḳdām-ıla hem-demlerimüz

505 Ḫālį ḳalma didiler eyle ya sen de bir eśer


Eśeri olmıyanuñ gör ki yerinde yil eśer
506 Ḳoduḳ efsāne-i ḥālātımuz itdük manẓūm
Niçe taṭvįl olıcaḳ yerlerin itdük mektūm

507 Ḳıṣṣa-perdāz olıcaḳ sözde melāḥat olmaz


Ḳurı efsāne olur ḳaṣd u feṣāḥat olmaz

508 Didük elbet kişi maʿẕūr ola meʿmūr olıcaḳ


ʿAybı mestūr ola enẓār-ıla manẓūr olıcaḳ

509 Sāde olmaḳlıġ-ıla ḳıṣṣayı kūtāh itdük


Anda söz milketinüñ kūhını bargāh itdük

510 Ḥāṣıl-ı ḳıṣṣa bu kim geçdük o dem Kūr’ı varup


Vāṣıl itdük o zamān yirine meʿmūrı varup

[26a]

511 Yaḳduḳ anuñ varuban Gence’sini Berdaʿını16


Bir ʿarūs idi o mülk açduḳ anuñ rubʿını

512 Belki yüz biñ ola biz anuñ esįrin alduḳ


Eres ırmaġına dek memleketini çalduḳ

513 On ḳonaḳ yirlerinüñ hiç ḳomaduḳ şenligini


Dillerin ġamla pür itdük ḳomaduḳ şenligini

514 Rast geldükçe ḳızılbaşını kesdük ḳomaduḳ


Alduḳ esbāb u ḳızıl başını kesdük ḳomaduḳ

515 Anda serdārımuza niçe gün ārām itdük


Ādem irsāl idüben gel diyü ibrām itdük

516 Gelse fetḥ itmiş-idük cümle ʿAcem mülkini hep


Vaḳti var ola didük çünki naṣib itmedi Rab

517 Gördi andan dönilür ʿaskerimüz itdi hücūm


Cūşa geldi bu hevāyı göricek ḳulzüm-ı Rūm

518 Didiler biz iki yıldur buranuñ ḥāfıẓıyuz


Ḳalmadı ṭāḳatimüz gitmez-isek rāfiżıyuz

                                                                                                                       
16
Azerbaycan’a bağlı olan ve kaynaklarda Berdaa, Berzaa diye de geçen şehir.
519 İttifāḳ itdi olar gitmek-içün itdi yemįn
İki biñ kimse olur kim o gice gitdi hemįn

520 Ṭurmayup sürʿat-ile çün ṣuyı geçdük berüye


İki biñ daḫı olur gitdi o demde gerüye

521 Gördi gelmez anı çün ḫanda gidüp ḳışlamadı


Pādişāhuñ yolına cānını baġışlamadı

522 Aldı gitdi o daḫı bir niçe yüz ādemimüz


Hiç ṣafā üzre bizüm geçmedi aṣlā demimüz

523 Gitdi talan iderek memleket-i Şirvanı


Düşmen itdi giderek hep bize Ṭaġistanı

524 Yine ḳalduḳ n’idelüm bir iki biñ ādem-ile


Ḥayret ü fürḳat-ile ġayret-ile hem ġam ile

525 N’idelüm çün ezelį yazu-y-ımış başımuza


Umarın virmeye Ḥaḳ bunları yoldaşımuza

526 Ḳodı ḥıfẓ itmek-içün bir iki biñ Tatarını


Oġlını ḳardaşını ʿaskerinüñ nā-çārını

[26b]

527 Elli biñ sürḫ-ser ol demde bizüm ḳaṣdımuza


Geldi ḳan almaġ-içün nįze ile ḳaṣdımuza

528 Ĥˇāce Selmān ü Emįrḫan idi hem pįre idi


Reʾyi hep cümlesinüñ ḫįre idi tįre idi

529 Ḳaçdı Ḫan-zāde bular geldügini gūş idicek


Geçdi ol demde meyi ḫavf-ıla çün nūş idicek

530 Kendinüñ tābiʿi Tatarın alup gitdi hemān


İşidüp düşmen anuñ gitdügini oldı yaman

531 Bunı böyle göricek n’eyledi gör serverimüz


Diñle n’itdi o zamān anda muẓaffer ferimüz

532 Hįç alınmadı hemān üstine ādem seçdi


N’eylesün ḳullarınuñ bir niçesinden geçdi
533 İki biñ sürḫ-seri şehre gelür azıḳ içün
Hep Şamahı’dan alurlardı o dem araḳı çün

534 Varmış ol demde hemān anlara altmış kişimüz


Bir bölük bendesiyüz Allāh oñarur işimüz

535 İki biñ sürḫ-seri baṣmış o dem altmışımuz


O ḳadar sürḫ-sere virmiş elem altmışımuz

536 İki yüz baş-ıla elli dil alup geldi olar


Yine meydānda yararlıḳ ṭopını çaldı olar

537 Ṭoydılar anda teraḳḳįler ü iḥsānlar-ile


Hep donandılar olar ḫilʿat ü ḳaftānlar-ile

538 Başların burca diküben dilini kesdük anuñ


Bize at ṣalmış iken öñdilini kesdük anuñ

539 Bilmezüz kim ḥālimüz nic’ola bundan böyle


Şimdilik fırṣat u nuṣret hele bundan böyle

540 Bilmezüz gerdiş-i gerdān niçe devrān eyler


Şimdilik böyle dönünce bize devrān n’eyler

541 Ser-güzeştüñ görisen şerḥ ideyor hem-demimüz


Hep mufaṣṣal ideyor hem ġamımuz hem demimüz

542 Sāḳiyā ḳalmadı şevḳüm beni pür-cūş idegör


Elem ü ġamla geçen ʿahdi ferāmūş idegör

[27a]

543 Yazamaz hiç ḳalemüm elde ʿamelden ḳaldı


Ĥˇāb-ı ġafletle gözüm pertev ü ḥayret aldı

544 Gele ey vāsıṭį-i vāsıṭa-i ʿaşḳ u merām


Mevṣil u muttaŝıl-ı nüsḫa-i iʿlām u peyām

545 ʿArż-ı ḥāl eyleyici ʿāşıḳ-ı dil-ḫaste içün


Mūmiyā ṣarf idici bu dil-i işkeste içün

546 Misk ü ʿanber ṣaçıcı levḥa-i kāfūr üzere


Bāb-ı vuṣlat açıcı ẓulmet ile nūr üzere
547 Ḥāl ü aḥvālini şerḥ eyleyici ʿuşşāḳuñ
Yāre aḫbārını vāṣıl idici müştāḳuñ

548 Nüsḫa-i ḳıṣṣa-i pür-ġuṣṣa beyāż eyleyici


Āb-ı ḥayvān gibi ẓulmetde ḥıyāż eyleyici

549 ʿĀşıḳ-ı ḫaste-dilüñ sırrını mektūm idici


Mühr-i mihr-ile anı muʿlem ü maḥtūm idici

550 Şarḳdan ġarba dek aḫbār-ıla aḫyār idici


Nāẓımuñ derdini eşʿār ile işʿār idici

551 Reşḥa vü ḳaṭrelerüñle seni nisān didiler


Sūz-ı dil şerḥ idicek hep saña nisān didiler

552 Ehl-i dil içre senüñ mülhem ü ġayb oldı aduñ


Ḫıfẓ-ı sırr eyleyicek sātir-i ʿayb oldı aduñ

553 Fāṣıl u fażlını sen ketb ile mektūb itdüñ


Ṣādıkun ḥubbını aḥbābına maḥbūb itdüñ

554 Pādişāh-ıla gedā cümlesi muḥtācuñdur


Fuṣaḥā vü büleġā cümlesi muḥtācuñdur

555 Sefer itse şeh aña cāmiʿ-i ʿasker sensin


Bāʿiś-i ḳalʿ-ı sitem refʿ-i sitemger sensin

556 ʿArż-ı ḥāl itse gedā şāhına sen vāsıṭasın


Cümle erḳām u ruḳūm ehline sen rābıṭasın

[27b]

557 Fuṣaḫā içre maʿānįyi beyān eylersin


Büleġā fażlını meşhur-ı beyān eylersin

558 Şöhret-i naẓm-ı Niẓāmį’ye vesįlesin sen


Vefret-i naẓm-ıla Cāmįʿye vesįlesin sen

559 Göre Firdevsį’ye Şeh-nāmeyi tafṣįl itdüñ


Keŝret-i naẓmını imdād ile taḳlįl itdüñ

560 Ḫamse-i şeyḫi yazup pencini beş genc itdüñ


Maḫzen-i kenz-i kerāmāta güher-senc itdüñ
561 Cāmį bir şāʿir iken silsile-bend itdüñ anı
Naḳş-bend başına bir naḳş-ıla bend itdüñ anı

562 Söz-ile bir kişinüñ ʿaṣrını pür-kār itdüñ


İsm-ile nāmı Muḥammed idi ʿAṣṣār itdüñ

563 Niçe mehler var-iken müşteri itdüñ mihre


ʿAşḳ-ıla ġulġule ṣaldı o da bu ispihre

564 Şeyḫi gör rāyiḥa-i ʿıtr ile ʿAṭṭār itdüñ


Vāḳıf-ı elsine vü mantık-ı tayyār itdüñ

565 Maẓhar-ı ʿilm-i ledün ʿālem-i esmā oldı


Maẓhar-ı manṭıḳ-ı Ḥaḳḳ ʿalleme’l-esmā oldı

566 Pür-ḥarāret idicek Şems ile Mevlānā’yı


Sebeb itdi göre teskįnine Mevlā nāyı

567 Böyle çalmışdı ezel Ḥaḳḳ aña nāy-ı ḳalemi


Tev’emān itmiş imiş söz ile nāyį ḳalemi

568 Bāde-i Bāḳį’ye gör Ḥāfıẓ’ı sākį itdüñ


Mest ü medhūş-ı meyi cürʿa-i bāḳį itdüñ

569 Sūz-ı elfāẓ ile söz baḥrine mellāḥ oldı


Rāḥat-ı rūḥı anuñ rāḥ-ıla raḥrāḥ oldı

570 Saʿd dįn-pįrā idi seyyidle şerįf itdüñ anı17


Bir ferįd idi o sen aña ḥarįf itdüñ anı

571 Bir ʿAcem ādemi sen ṣāḥib-i keşşāf itdüñ


Anı taʿrįb-ile taʿcįm-ile Vaṣṣāf itdüñ

572 Cümle taḥrįrine taḳrįrine bāʿiŝ sensin


Bunca teẕkįrine tefsįrine mūriś sensin

[28a]

573 Ḳāḍį Beyżāvį’yi imdād ile rāżı itdüñ


Fużalā zümresine ḥākim ü ḳāḍį itdüñ

574 Ḫaṭ-ı dilber ḫaṭıña beñzedi merġūb oldı


                                                                                                                       
17
Mısrada vezin aksıyor. Baştaki “sa’d” kelimesi fazladan yazılmış olabilir.
Ṭıfl-ı nev-res iken ol ḫaṭṭ ile maḥbūb oldı

575 Aña gel gör naẓar it ḳaşları beñzer ḳaleme


Göre barmaḳlarını her biri bir ter ḳaleme

576 Çaḳ ezelden ḫaṭı zülfiyle mürekkebdür anuñ


Ḥāline baḳ göre her dānesi bir ḥabdur anuñ

577 Ḫaṭ-ı sebz içre dehānun didiler āb-ı ḥayāt


Çeşme-i Ḫıżr idi ṣan ḳapladı anı żulumāt

578 Beline nāl-i ḳalemdür didiler ortada


Āferįn anı ḳalemden çıḳaran üstāda

579 Ḳoçmaduḳ hiç belini öpmedük aġzın biz anuñ


Ne o vardur ne bu var ḫışmını gör ḫadsiz anuñ

580 Ḳalem olsun eli ol kātib-i bed-taḥrįrüñ


Ki ḫaṭuñ yañlış ide eyleye bed taḥrįrüñ

581 Çalsa nāy-ı ḳalemüñ naḳşıñı nā-sāz eyler


Yazsa bir naẓmı döner ʿaksine āġāz eyler

582 Vezni sencįde iken ḥarfi çeker beyti bozar


Bir mürekkeble yazar üstine yel esse tozar

583 Elifin nįze ider mįmini bir şimşir ider


Lafẓı pür-nuḳaṭ ider meddi aña ser-ber ider

584 Pįr-i fertūte döner kāfuñ ider ḳaddini lām


Ṣan selām eyler egilmiş iki ḳat eylese lām

585 Muḫteliṭ ḥarf ile dil murġını ser-sām eyler


Noḳṭayı dāne idüp cezmi aña dām eyler

586 Ḳāf ṭaġına döner anda anuñ çekdügi ḳāf


Kim çekerken anı görse aña dir vehm-ile ḳāf

587 Lafẓı taḥrįk ü fesādıyla ider zįr ü zeber


Fetḥi kesr eyler ider bilmeyüben zįri zeber

588 Yazsa bir naẓmı Süleymān’ını Selmān eyler


Yavuz añlar anı dir bunda bu Selmā n’eyler
[28b]

589 Bir delįl olsa o noḳṭayla zelįl eyler anı


Meyl-i lafẓį görinür gözine mįl eyler anı

590 Biri oldur ki olur ebleh ü kec-fehm ü fużūl


Bir ḳara cāhil olur erẕel ü dūn bāṭıl u gūl

591 Bārid enfās ile söz baḥrini taḥrįk eyler


Söz dürüst olsa rekāket ile terkįk eyler

592 Oḳurın ẓann ider elfāẓı ider nā-mevzūn


Ne ḳadar olsa bülend eyler anı erẕel ü dūn

593 Elifi çoḳ uzadur hep yeyi ʿaksine çeker


Bozar ebyātını bilmez anuñ aṣṣı ne çeker

594 Pāy-māl eyler anuñ ʿarżını ḥayf eyler aña


Böyle evżāʿı ol itmez anı keyf eyler aña

595 Kendü bilmezligi yetmez aña daḫl eyler o dem


ʿAynı görmez kör olur ʿālemi eyler elem

596 Niʿmeti niḳmet oḳur cāhı görüp çāha düşer


Ḥarife(?) ḳābil olur gāhi baḳar gāha düşer

597 Meded itdüñ baña sen Ḥaḳ saña imdād itsün


Anlaruñ her olıcaḳ şerrini berbād itsün

598 Ol eliyle o dili ḳaṭʿ ide cebbār u celįl


Her birin biñ eyleye dürlü belā ile zelįl

599 Ḳalemin kesse benānun ide geznekle(?) kalem


Vire ol kātibe Ḥaḳ derd ü belā mihnet ü ġam

600 İde ol cāhili Allāh umarın ṣāmit ü lāl


Nefesin bend ide hergiz dimeye ḳįl-ile ḳāl

601 Kenef-i emn ü emānetde maṣūn ide seni


Ḫayme-i beyt-ile elfāẓa sütūn ide seni

602 Ṭāḳ-ı āfāḳa ṣarįrüñ ide bir ġaybi nidā


Ṭuta medḥüñle bu ṭās-ı felegi ṣavt u ṣadā
603 Reşḥa vü ḳatrelerüñ āb-ı ḥayāt ide senüñ
Ḳanṭ ide ṭamlalaruñ ḳuṭr-ı nebāt ide senüñ

604 Cümle pür-lezzet idüp ney-şeker itsün seni Ḥaḳḳ


Dimezin ki yalıñız ney-şeker itsün seni Ḥaḳḳ

[29a]

605 Ḫāṣṣa-i ülfeti var zāde-i ṭabʿumla senüñ


Zįb ü tezyįni ki var gel göre cümlesinüñ

606 Bir ʿarūs idi o meşşādesi olduñ sen anuñ


Aṣla vü nesle ulu atası olduñ sen anuñ

607 Mıṣraʿını iki ebrū-yı siyāh itdüñ aña


Gird-i bihle ẕeḳanuñ sįb-i siyāh itdüñ aña

608 Rūma mensūb idi bir Hindūyı ḥāl eyleyüben


Sādesin maʿnį-i rengįn ile āl eyleyüben

609 Çihresin ġonçe lebin āb-ı zülāl itdüñ anuñ


Mįvesin şįve vü gonca-i delāl itdüñ anuñ

610 Her elif ḥarfini bir tįr idi müjgān itdüñ


Ġonçe-i ḥāyı sekiz köşelü peykān itdüñ

611 Lāmını anda otuz dāneli bir sünbül idüp


Elfaẓını aña bir ḳırmızı ġarrā gül idüp

612 Böyle tezyįn ile bir gülşen-i cān itdüñ anı


Bu nezāket-ile bir şūḫ-ı cihān itdüñ anı

613 Demüñ olsun bizi iḥsān-ıla memnūn itdüñ


Ḥālini neylini elifle bir iken on itdüñ

614 Bir murādım daḫı var gel anı iḥsān eyle


Ḳalem al gel elüñe reşḥanı nisān eyle

615 Fużalādan bizi iste yüri minnet idegör


ʿUrefādan dilegüm var aña himmet idegör

616 Göricek nev-resimüñ ʿaybını mestūr ideler


Tāzedür ḳılmayuban cürmüne maġfūr ideler
617 Sözi yañlış olıcaḳ luṭf ile taṣḥįḥ ideler
ʿAfv u ṣafḥ-ıla anuñ cürmini taṣfįḥ ideler

618 Bir ḫaṭā itse o miskįne ʿitāb itmeyeler


Daḫı nev-bāvedür o ḫışm-ıla incitmeyeler

619 Ḳırḳına yitmedi ol daḫı otuz günlükdür


Aña zecr-ile ʿanā itmek ʿaceb bönlükdür

620 Ḫayr-ıla yād ideler ʿAdlį-i üftādelerin


Göricek aña dirįġ itmeyeler bādelerin

[29b]

621 Mestdür bāde-i ʿaşḳ-ıla o pür-ḥāletdür


Kimse ṭaʿn eylemesün kim bu da bir ḥāletdür

622 Mest idük nüsḫanuñ itmāmına bir fāl itdük


Ġaybuñ ilhāmını ḫatm itmek-içün dāl itdük

623 Didi tārįḥini hātif anı terḳįm itdük


Lafẓ ḫāmūş idi bir mim ile tetmįm itdük

Sene-987
Temme

You might also like