Professional Documents
Culture Documents
41641muzık PDF
41641muzık PDF
eğitiminde
öğretim yöntemleri
MÜZİK EĞİTİMİNDE
ÖĞRETİM YÖNTEMLERİ
ISBN 978-605-318-359-4
İletişim
2. BÖLÜM
ÖĞRENME KURAM VE YAKLAŞIMLARI
EĞİTİMDE KURAM, YAKLAŞIM, STRATEJİ,
YÖNTEM VE TEKNİK.............................................................................................58
1. Davranışçı Kuramlar.....................................................................................60
2. Bilişsel Öğrenme Kuramları.........................................................................62
3. Duyuşsal Kuramlar (Güdüleme, Kişilik, Toplumsal, Psikolojik
Ağırlıklı Kuram).................................................................................................62
4. Bilgi İşlem Süreci Kuramı.............................................................................63
viii Müzik̇ Eğiti̇ ̇miṅ de Öğreti̇m Yöntemleri
3. BÖLÜM
MÜZİK EĞİTİMİNDE ÖĞRETİM YAKLAŞIMLARI
DALCROZE YAKLAŞIMI VE KULLANILAN YÖNTEMLER...........................82
ORFF YAKLAŞIMI VE KULLANILAN YÖNTEMLER.......................................87
KODALY YAKLAŞIMI VE KULLANILAN YÖNTEMLER................................91
SUZUKİ YETENEK EĞİTİMİ YAKLAŞIMI.........................................................96
CAKA VE YETENEK EĞİTİMİ..............................................................................98
MÜZİK EĞİTİMİNDE DİĞER ÖĞRETİM YAKLAŞIMLARI...........................100
Fransız Rakamlı Müzik Yöntemi......................................................................100
İngiliz Tonik Sol-Fa Yöntemi:...........................................................................101
Sarah Glover ve John Curwen..........................................................................103
Tını Çalışmalarında Curwen-Glover El İşaretleri..........................................105
Alman Tonika Do Yöntemi...............................................................................106
Alfabetik Notalama Yöntemi............................................................................107
Max Battke Yöntemi...........................................................................................107
Ptaçinski Renk Yöntemi....................................................................................108
Kromatik Yöntemler..........................................................................................108
Grafik ve Sembollerle Müzik Öğretim Yöntemi............................................108
Wilhem, Fransız Yöntemi..................................................................................109
İçindekiler ix
4. BÖLÜM
MÜZİK ÖĞRETİMİNDE TEKNİKLER
Şarkı Öğretim Teknikleri...........................................................................................112
İşitsel Algıyı Geliştirme ve Müzik Yazısını Öğretim Teknikleri...........................113
Okulda Çalgı Öğretim Teknikleri............................................................................117
Şarkı Söylerken Dikkat Edilmesi Gerekenler.........................................................120
Çocuk Şarkısında Bulunması Gereken Özellikler.................................................121
Müziksel Yaratıcılığı Geliştirme Teknikleri............................................................122
5. BÖLÜM
MÜZİK EĞİTİMİNDE PLANLAMA
Müzik Eğitiminde Planlamanın Önemi..........................................................125
MÜZİK EĞİTİMİNDE FARKLI ÖĞRENENLER VE FARKLI
ÖĞRENENLERE YÖNELİK PLANLAMALAR....................................................131
Öğrenmeyi Etkileyen Etmenler........................................................................132
Bireysel Farklılıkların Nedenleri......................................................................133
Farklı Öğrenme Durumları..............................................................................134
Müzik Derslerinde Farklı Öğrenenler.............................................................135
6. BÖLÜM
MÜZİK EĞİTİMİNDE ÖLÇME DEĞERLENDİRME
Müzik Eğitiminde Ölçme Değerlendirme Çalışmalarının Önemi......................139
7. BÖLÜM
ÖZEL ALAN YETERLİKLERİ
ÖĞRETMENLİK MESLEĞİ GENEL YETERLİKLERİ........................................148
A. Kişisel ve Mesleki Değerler-Mesleki Gelişim............................................148
B. Öğrenciyi Tanıma..........................................................................................150
C. Öğrenme ve Öğretme Süreci.......................................................................151
D. Öğrenmeyi, Gelişimi İzleme ve Değerlendirme.......................................153
x Müzik̇ Eğiti̇ ̇miṅ de Öğreti̇m Yöntemleri
SONSÖZ......................................................................................................................165
KAYNAKÇA...............................................................................................................167
EKLER.........................................................................................................................173
1. BÖLÜM
MÜZİK EĞİTİMİNİN
KURAMSAL TEMELLERİ
dece din, inanç ve tedavi alanında insanlara eşlik etmemiş, eğlence amacıyla kul-
lanılırken de toplumların yaşam anlayışlarının bir ürünü olarak kültürel varlıkla-
rının bir unsuru, taşıyıcısı ve aktarıcısı rolünü üstlenmiştir.
Müziğin geçmişine ya da sosyolojik açıdan toplum yaşamı içerisindeki var-
lığına bakıldığında sadece bir araç olmadığı görülür. Her toplumda müzikle uğ-
raşan ve gerek dini gerekse dünyevi alanlarda müzikle ilgili işleri yapan bireyler
vardır. Amatör ya da profesyonel olsun müzikle uğraşan bu kişilerin yaptıkları işi
öğrenmeleri ve öğretmeleri müziğin eğitimin bir boyutu olmasına yol açmıştır.
Daha iyi icralar ortaya koymak üzere yapılan çalışmalar verilen eğitimin geliş-
mesine, yöntemlerinin ortaya çıkmasına ve zamanla bir eğitim alanı olmasına ve
eğitim alanında kullanılan bir araç olmasına yol açmıştır. Farklı alanlardan dü-
şünür ve bilim insanlarının müziğe önem vermesi ve bununla ilgili görüşlerini
açıklamaları da müziğin insan yaşamının ne denli vazgeçilmez unsurlarından biri
olduğunu göstermektedir.
Bir çok bilim ve sanat insanı, müziğin eğitim ve öğretimdeki önemine ilişkin
çeşitli görüşlerinde, özellikle çocukların davranış eğitiminde ne denli gerekli ol-
duğunu vurgulamışlardır. Eski Yunanda müzik, eğitimin dayandığı temellerden
biridir. Zevkleri ve ruhları terbiye etmede önemli bir araçtır. Bir eğitim aracı ola-
rak kullanılması ve dört temel alanın insanın yetişmesinde dikkatle ele alınması
gerektiği vurgulanmıştır. Bu dört temel alan ise, felsefe, matematik, beden eğitimi
ve müziktir (Say, 2007). Konfüçyüs “Bir ulusun nasıl idare edildiğini anlamak için
onun musikisini tetkik ediniz” der. Eflatun’a göre; müzik ve oyun gençliğin hakkı-
dır. Bunlar gençliği erdemli kılan araçlardır. Müzik bir eğlence aracı değil, güzel-
lik ve iyilik eğitiminin aracıdır. Aristo, duyguları anlatma konusunda hiçbir şeyin
ritim ve şarkı söylemek kadar güçlü olmadığını düşünür ve müziğin kesinlikle
çocuk eğitiminde kullanılması gerektiğini savunur. Martin Luther(1483-1546)
“Müzik dünyaya hükmeder...Müziği kesin olarak okula sokmak lazımdır...Öğret-
menin teganni etmesini bilmesi gerektir, aksi takdirde ona değer vermem...” der.
Shakespeare, Venedik Taciri adlı eserinde Lorenzo’ya “Kendinde müzik olmayan,
seslerin tatlı ahenginden heyecan duymayan bir insan, hainlik ve hırsızlık için
yaratılmıştır, onun ruhunun hareketleri geceden daha karanlık, ihtirasları cehen-
nem kadar karadır, böyle bir insana güvenmeyiniz...” dedirtir. Bir Çek eğitimcisi
olan Comenius(1592-1671), müziği bir eğitim aracı olarak görmüş, eğitim siste-
mi içerisinde anaokulundan itibaren yer vermiştir. Anne ve öğretmenlere küçük
yaşlarda çocuklarına ninniler söylemelerini öğütlemiş, müziğin yarı disiplin bir
eğitici olduğunu, insanı yumuşattığını, erdemli, faziletli ve idrak sahibi kıldığını
vurgulamıştır. Yine J.J.Rousseau (1712-1778), müzik öğretimi ile ilgilenmiş ve ra-
kamlı müzik yöntemini önermiştir. Kulağın eğitilmesini, ritim ve armoniye karşı
Müzik Eğitiminin Kuramsal Temelleri 3
hassas bir hâle getirilmesini, sesin yumuşak ve doğru bir şekilde terbiye edilmesini
tavsiye etmiştir. İsviçreli pedagog Pestalozzi (1746-1827) ses alıştırmalarına önem
vermiş, kulakların ve gözlerin ses cihazı gibi düzenli alıştırmalarla geliştirilebile-
ceğini ve herkesin müzik eğitimi alması gerektiğini söylemiştir. F. Froebel (1782-
1852), (Pestalozzi’nin öğrencisidir) çocuk bahçelerini kurmuş bir eğitimci olarak
müziğin herşeyden önce duyguları terbiye etmesi gerektiğini düşünür. Şarkı ile
beraber beden hareketlerine ve yürüyüşlere önem ermiştir, işaret dilini kullanmış,
şarkıları yürürken ve top oynarken söyletmiştir. Şarkı ve oyunu birlikte görür (Yö-
netken,1952).
A.Lavignac (1846-1916), müziği bir dil(lisan), sanat ve bilim dalı olarak ni-
telendirmiştir. Bu üç açıdan bakılıp ele alındığında müziğin insan yaşamındaki
değerinin daha iyi anlaşılacağını anlatır. Çocukların en kötü huyları ilk çocukluk-
larında edindiklerini ve müziği kötü öğrenmenin de bunun içerisinde olduğunu
ifade etmiştir (Lavignac, 1939). İlginçtir ki, yıllardır yapılan çocuk koroları sınav-
larında, altı yaşına kadar gelen bütün çocuklarda iyi bir müzik kulağına rastlıyo-
ruz. Dokuz yaşından sonra ise bir çok kötü alışkanlığın düzeltilmesi için en az iki
yıl çalışmak gerekiyor.
Eğitimciler de, müziğin toplumsal ve psikolojik açıdan önemli olduğunu dile
getirmektedirler. Hepsi, müziğin insan yaşamına oldukça büyük bir değer kattı-
ğı, zevklerini geliştirdiği, daha güzel düşünüp daha güzel yaşamalarına katkıda
bulunduğu ve yaşamı değerli hale getirdiği görüşünde birleşirler. Böylece müzik,
toplum ve insan yaşamının önemli bir parçası olarak hem kültürel bir öğe hem de
insan olmanın bir özelliği biçiminde karşımıza çıkar.
“Müzik, bireyi ve toplumu besleyen başlıca yaşam ve kültür damarlarından
biridir. Müzik eğitimi bu damarı açan, büyüten, genişleten, işleten ve geliştiren bir
süreçtir. Müzik kültürü ise, bu damardan bireye ve topluma akan, kendine özgü
bir “kültürel kan” veya kendine özgü bir “kültürel özsu” dur” (Uçan, 1997).
Müziğin eğitim aracı olarak kullanılması, dini törenlerde yer almasına da-
yandığından çok eski bir geçmişe sahiptir. Tarih boyunca her toplumda müziği
tapınmanın bir yolu bir aracı olarak gördükleri ve ibadetlerinde yer verdikleri bi-
linmektedir.
Foundations of Music Education adlı kitaplarının tanıtım sayfasında neden
müzik eğitiminin temelleri sorusunu cevaplayan Abeles, Hoffer ve Klotman(1994),
bir grup çocuğa “şarkı söylemeyi öğretme”nin oldukça açık bir aktivite olduğunu
söylerler. Aralıklar verilir, bir tempo gösterilir ve çocuklar şarkı söylemeye başlar-
lar, öğrenme aşaması boyunca yanlışlar düzeltilir, yorum temizlenir. Oysa bu buz
dağının sadece görünen kısmıdır onlara göre. Aslında görünmeyen kısmı görünü-
4 Müzik̇ Eğiti̇ ̇miṅ de Öğreti̇m Yöntemleri
yor olsa çok daha farklı bir durumla karşı karşıya kalınacağını belirtirler. Aslında
basit bir şarkı söylemenin çok daha ötesinde etkileri olduğu bugün tıp tarafından
da kanıtlanmıştır. Müziğin insan üzerinde psikolojik, sosyolojik, kültürel etkileri
vardır. Psikolojik etkileri -basit bir ifadeyle- mutluluk, huzur veya öfke gibi duygu-
ları uyandırması, dinlendirmesi veya eğlendirmesi ile açıklanabilir. Sosyolojik et-
kilerini, bireylerin toplum içerisinde müzikle iç içe olma durumlarıyla, sosyalleş-
me, müziği paylaşarak toplumun içerisinde olmalarıyla açıklamak mümkündür.
Kültür işte bu sosyolojik ortamlarda aktarılırken, çeşitli gelenek ve göreneklerle
toplumsal değerlerin aktarımına hizmet etmektedir. İnsan eğitimi ve terbiyesinde
de önemli görevler üstlenmiş olan müzik, davranış değişikliği sağlamada önemli
bir araçtır. Söz konusu davranış değişiklikleri ise, zorlama, tehdit ya da öğüt olarak
değil, son derece doğal bir şekilde oyun ve eğlence ile kazandırılır.
İlköğretim I. Kademede müzik dersleri yoluyla bireylerin hem müziksel
eğitimleri, hem müzikle eğitimleri, müzik yoluyla eğitimleri ve müzik içinde
eğitimleri söz konusudur. Bu açıdan bakıldığında müziğin, eğitim boyutuyla çok
geniş bir etki alanı vardır. Öğrencilere müzik eğitimi yoluyla hem dünyanın her
ülkesinde aynı olan bir dil öğretilmekte, hem de farklı alanlarda almakta oldukla-
rı eğitimlerin müzikle yerleşmesi, pekiştirilmesi sağlanabilmektedir. Yine müzik
eğitimi ile çocuklar, öğrenmiş olduklarını yaşamına katabilir, birlikte yapılan et-
kinliklerle de öğrendiklerini uygulayabilirler. Bu doğrultuda, böylesine geniş etki
alanına sahip bir eğitim aracının ve alanının kullanılmasında, dikkatli olunması,
özen gösterilmesi gerekmektedir.
Papa Gregorius’un M.S.6.yy da Schola Cantorum’u kurması, Martin Luther’in
(1483-1546) Protestanlık mezhebini müzik eğitimine dayandırması ve müzik
eğitimi olmayan bir din adamının gözünden düşeceğini dile getirmesi ve kiliseye
halkını müzik yoluyla bağlaması boşuna değildir (Say, 1995). Ayrıca Luther oku-
ma öğrenmekte olan çocuklara şarkı söyletilmesini, okumayı öğrenen çocukların
da her gün öğleden sonra ilk saatte müzikle eğitilerek bütün sınıflarda korolar
oluşturulmasını istemesi müziğin insan üzerindeki terbiye edici, sabrı öğretici yö-
nünden, gerginlik ve baskıya maruz bırakmadan doğru alışkanlıklar edinmelerine
katkı sağlamasından ileri gelmektedir.
Antropolog Allan Merriam müziğin işlevlerini şöyle açıklar:
1. Duygusal İfade: duyguları ortaya çıkararak fikirlerin ifade edilmesi,
2. Estetik tatminler,
3. Eğlence
4. İletişim
Müzik Eğitiminin Kuramsal Temelleri 5
5. Sembolik gösterimler
6. Fiziksel tepkiler: Dans ve arkadaşlık aktiviteleri için tüm dünyada yaygın
olarak kullanılmaktadır. Sosyal normlara uygunluğu zorlaması: Birçok
kültürde müzikle talimatlar ve uyarılar verilmektedir.
7. Sosyal enstitülerin ve dini ritüellerin mevcudiyeti: Dini ibadetler sırasın-
da müziğin kullanılması, toplumsal nedenler ile müziğin kullanılmasına
bir çok toplumda rastlanmaktadır.
8. Kültürün oturtulması ve devamlılığına katkı: Müzik ifadelerimizin top-
lam bir aktivitesi ve kültürel psikolojimizin merkezidir.
9. Toplumun entegrasyonuna katkı: Müzik genellikle insanları bir araya
toplamak için yaygın olarak kullanılmaktadır (Abeles, vd., 1994).
Kaplan (Akt: Abeles vd., 1994) ise, bu işlevleri sekiz başlıkta incelemektedir:
Bilgi alanı olması, toplayıcı ve bağlayıcı olması, kişisel deneyim, terapi, moral ve
sembolik güç, değişimin sembolü ve gelecek ile geçmişi bir birine bağlaması.
Genel olarak müziğin işlevleri, bireysel, toplumsal, kültürel, eğitimsel, ekono-
mik olarak ele alınabilir ve bireysel işlevler arasında tedavi, eğlence, norm, inanç,
değer kavramlarına olan katkıları ele alınabilir.
Toplumsal işlevler arasında ise, ritüeller, iletişim, eğlence, toplumsal yargı ve
değerlerin kabul ettirilmesi gibi kavramlar girebilir.
Müziğin kültürel işlevi, kuşaklar arasında bir köprü görevi görmesi, aynı za-
manda değişime de tanıklık etmesidir.
Müziğin sadece bir bilim ve sanat alanı olarak eğitiminin veriliyor olması de-
ğil aynı zamanda deneysel çalışmalara fırsat veren ve pek çok disiplinle bağları
olan bir alan olması eğitim açısından pek çok işleve sahip olmasına katkıda bu-
lunmaktadır.
Müzik, maddi kazanç elde edilen, çok önemli bir piyasadır. Bu piyasa, gençle-
rin günlük yaşamlarına dair tercihlerinde etkin bir rol üstlenir ve müziğin ekono-
mik işlevleri ticari yaşamda önemli bir yer tutar. Böylece, müziğin işlevlerinin bir
birleriyle iç içe oldukları görülür.
Uçan (1994), bu işlevleri açık bir şekilde toparlar, insan yaşamındaki yerini
açıklar.
1. Müziğin bireysel işlevlerinin, bireyin dengeli ve doyumlu, sağlıklı ve ba-
şarılı, duyarlı ve mutlu olması için bilişsel duyuşsal ve devinişsel yapıları
üzerinde olumlu izler bırakan müziksel uyarılma ve tepkide bulunma
biçimlerini,
6 Müzik̇ Eğiti̇ ̇miṅ de Öğreti̇m Yöntemleri
bireysel işlevlerinin oynadığı rolün bir sonucudur. Bir müzik dersinde, öğrenci-
lerin seslendirecekleri bir eserden haz almaları, duygularını harekete geçirmesine
yol açarak bireysel işlevini gerçekleştirir. Sınıf içerisinde kullanılan okul çalgıları
ile müzik yapması başarma zevkini tatmasını sağlar. Başarma duygusu son dere-
ce güçlü bir duygudur. Çocuk yaşlarından itibaren tadacakları başarma duygusu,
yaşamda başarıya götüren ilk basamaktır. Müzik derslerinde yapılacak etkinlikler
bu duygularının gelişmesine katkıda bulunur ve öğrencilerin yapabildikçe daha
iyi yapmak üzere çalışma isteklerinin oluşmasına imkân sağlar. Bu duygunun
güçlenmesi diğer derslerde de aynı isteğin uyanmasını tetikler.
Örnek Olay:
özündeki eğitsel niteliğin, eğitsel amaçlara hizmet etmesi durumunun, onu eği-
timin bir boyutu haline getirdiğini söyler. Müzik, eğitimin kapsamındaki bir da-
lıdır. Eğitim aracı olmasını, eğitim ve öğretimde müziğin gücünden, etkisinden,
katkısından yararlanılması olarak açıklar. Disiplin edici davranışları kazandırma-
da, hoşgörülü olmalarını sağlamada müzikten yararlanılabilir. Eğitim yöntemi ola-
rak, bir konu ya da üniteyi işlemek için seçilen izlenen müziksel yol olarak ifade
eder, “müzik yoluyla eğitim” kavram ve uygulamalarının müziğin amaca ulaşma-
yı sağlayıcı, destekleyici ve kolaylaştırıcı bir eğitim/öğretim yöntemi olmasından
kaynaklandığını belirtir. Eğitim alanı olmasını ise eğitim ve öğretimde kendine
özgü bir konu veya çalışma çevresi olması özelliğine dayandığını vurgular.
Eğitimin bir boyutu, aracı, yöntemi ve alanı olması, müziğin eğitimin vazge-
çilmez bir unsuru haline gelmesini sağlamıştır. Eğitim, sözel, sayısal, bedensel ve
sanatsal becerilerin hep birlikte edindirildiği ve bireylerin toplumun bir üyesi ola-
rak topluma kazandırıldığı bir süreçtir. Ayrıca müzik eğitimi, hem eğitimin diğer
boyutları arasındaki iletişimi hem de sanatın diğer dalları arasındaki etkileşimi
sağlayan bir yapıya sahiptir. Bunlara ilaveten, çeşitli derslerde verilen bilgi ve be-
ceriler, öğretilen şarkılar yoluyla, çok daha etkili olabilmekte, müzik bir araç ve
yöntem niteliğine dönüşmektedir.
Müziğin bu özel yapısı günümüzde, birçok ülkenin eğitim-öğretim progra-
mında önemli bir yere sahip olmasını sağlamıştır. Müzik eğitimi, Avrupa ülkele-
rinin hemen hepsinde oldukça önemlidir ve Macaristan gibi bazı ülkelerin eğitim
sisteminde daha öncelikli bir yere sahiptir. Her çocuk iyi düzeyde müzik bilgisine
sahip olarak yetiştirilmekte, korolar ve oda müziği gruplarıyla müzik yaygın bir
eğitim aracı olarak kullanılmaktadır (Dinçer,1988). Bu ülkeler müziği hem bir
eğitim alanı, hem de bir eğitim aracı olarak görmekte, alanında uzman sanatçı
ve eğitimciler yetiştirmektedir. Çocuklarının sosyalleşmesinde, diğer bireylerle
olan iletişim ve ilişkilerinde bu müziksel ortamlardan yararlanılması son derece
akıllıca bir yaklaşımdır. Müzik topluluklarında bireylerin demokratik, başkalarına
saygılı, toplumsal değerlerini tanıyan, özgüvene sahip olarak yetiştirilmesi müm-
kündür. Müziğin başarıyı öğretmeye olan etkileri de dikkate alındığında, bu tür
topluluklar, küçük başarılardan büyük başarılara götüren bir köprü vazifesi görür
ve daha iyi yapma arzusunu çocuklar küçük yaştan itibaren yaşayarak öğrenirler.
Aslına bakılırsa tek bir koro çalışması veya konser bile, müziğin toplumsal,
bireysel, kültürel, ekonomik ve eğitimsel işlevlerinin tamamının gerçekleşmesine
ortam hazırlamaktadır. Bir okulda verilmekte olan müzik dersi de her seferin-
de aynı işlevlerin gerçekleştiği birer ortam olarak karşımıza çıkar ve bireyin bi-
lişsel, duyuşsal, devinişsel yönlerini besler, toplumsal bir varlık olarak, toplum-
la iç içe olmasına katkıda bulunur, müzik yoluyla öğrenir ve müzik yoluyla yeni