You are on page 1of 208

«Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesinin ve Sosyal Bilimler Enstitüsünün öğrencileri için

«YAHUDİLİK» konusunda
yardımcı ders notu olması niyetiyle hazırlanmış bir ppt çalışmasıdır.
Hazırlayan: Yrd. Doç. Dr. Hadi TEZOKUR
2018 Güz Dönemi
KAYNAKLAR:
Hadi TEZOKUR, Yahudilikte İbadet ve İnanç Esasları, Doktora Tezi
Ders Kitabı: Dinler , A.Küçük, G.Tümer, A.Küçük
Web siteler: sevivon , shalom…
Menora:
"Ve som altından bir
şamdan yapacaksın.
Şamdanın kaidesi ve
kolları çekiçle
işlenecek. Sütun
başları, çanakları,
çiçekleri tek bir
parça halinde
olacak. Hepsi bir
talant altından
yapılacak. Bak ve
sana dağda
gösterilen
örneklerine göre
yap." (Şemot -Çıkış
25:31-30).

Magen David

Tora Rulosu
Yahudilik, bilinen ilk büyük tektanrıcı dindir.
Kuzey Sami kavimlerinin atası sayılan
Hz. İbrahim’in soyundan geldiği kabul edilen
İbranileri ve İsrail oğullarını
Tanrı’nın ‘seçilmiş kavmi’ saydığı için
bu halkın ulusal dini olarak gelişmiştir.
Bu halk, O’nun tasarısını, yeryüzündeki öteki
halklara bildirmek üzere aracı olarak seçilmiştir
(Choosen people).

Yahudilere göre Allah, ataları İbrahim, İshak ve


Yakup’u seçmiş;
onlarla ahit yapmış ve soylarını kendisi için özel
millet yapacağını belirtmiştir.
Seçilmişlik dışında Yahudiliğin temel özelliği, ahit
dini olmasıdır.
Magen David
Bu yıldız iki eşkenar üçgenden
oluştuğuna göre sembolü yine üçlü
olarak incelemek yerinde olur. Her
millet ve kültürde üç sayısı, kutsal,
simgesel veya mistik anlamlar taşır.
Üçgenin simgelediği kavramlara örnek
olarak, anne - baba - çocuk ilişkileri
(aile), geçmiş - şimdi - gelecek, toprak
- su - hava gibi temel doğa
elemanlarıyla maddenin üç hali: katı -
sıvı - gaz veya atomdaki proton -
nötron - elektron üçlüleri gösterilebilir.
Tora'da da üçlü kavramlar sık sık
tekrarlanmıştır:· Tanrısal ışık ve
Meorot adı verilen gece ile gündüze
hükmeden iki büyük ışık (ay ve güneş).
Nuh'un gemisi üç katlıdır.
Aırıca, Nuh'un üç oğlu vardır: Ham -
Sam ve Yafet ve bunlar sırasıyla
Ruh'un, Duygu'nun ve Düşünce'nin
simgesidirler.
· Avraam'dan üç ayrı nesil doğar:
Yİşmael - Yisrael ve Esav.
· Yahudi milletini oluşturan halk
tabakaları da üçtür: Kohenler - Leviler
- İsrael'ler.
Ayrıca insanlığın üç temel öğesi:
Hakikat - özgürlük ve sevgi
İsrailoğulları bir ahit toplumudur.
(Çıkış 19, 33:25-29, 34 ;
Çıkış 20; Tesniye 32.)

AHİD KAVRAMINA BAŞKA ÖRNEKLER


Adem ile ahit
(Taha 20:115: Andolsun biz, daha önce de Âdem'e
ahit (emir ve vahiy) vermiştik. Ne var ki O, (ahdi)
unuttu. Onda azim de bulmadık. / Tekvin 2:16-17; 3:3,
9-13, 16-19) konusu, yasak meyve?..
“ve Rab Allah Adam’a emredip dedi: ..iyilik ve kötülük
bilme ağacından yemiyeceksin; çünkü ondan yediğin
günde mutlaka ölürsün.” (Tek. 2:16-17)
ŞOFAR
koç veya keçi

boynuzundan

yapılır.

Tokea adı verilen

ve bu iş için özel

eğitim almış kişiler

tarafından şofar

özel bir nota ile

çalınır.
Şofardan üç
farklı ses
duyulur:

Tekia - düz ve
uzun bir ses
Tanrı Evrenin
Kralıdır.
Şevarim - orta

ŞOFAR
uzunlukta üç ses
Yahudi kalbinin
hıçkırıklarla
ağlama sesini
simgeler.
Terua - birbirini
izleyen kısa ve
güçlü on ses...
İçinizde uyuyan
maneviyatınızı
uyandırır.
Nuh ile ahit
(Tekvin 6:13-21; 7:1-6; 8:20-22; 9:8-17)
“Çünkü Nuh, Salihlerden idi.”
“ve Allah Nuh’a dedi: bütün beşerin sonu geldi.. ben
onları yeryüzü ile beraber yok edeceğim.. bir gemi
yap..yeryüzünde olanların hepsi ölecektir. Fakat
seninle ahdimi sabit kılacağım..”

“ve Nuh Rabbe bir mezbah yaptı.. yakılan takdimeler


arzetti.. ve Rab yüreğinde dedi: Adamın yüzünden
artık toprağı tekrar lanetlemiyeceğim; çünkü Adamın
yüreğinin tasavvuru gençliğinden beri kötüdür.. tekrar
vurmuyacağım..”
iman edenlerin kurtuluşu,
tufanın bir daha vuku bulmaması…
buluta konulan gökkuşağı
ahdin alameti sayılmış...

“.. ile ahdimi sabit kılıyorum..


bütün beşer artık tufan suları ile kesilmeyecektir..
ahdin alameti şudur: yayımı buluta koydum..
yay da bulutta görünecektir..”
Nuh kanunları :

1. Toprakta hareket eden her şey ile denizin


balıklarını yemek helal..
2. eti kanıyla yemek,
3. insanı öldürmek,
4. putperestlik,
5. Zina,
6. Mahremle evlenme,
7. Hırsızlık
YASAK...
YAHUDİLİKTE İBADET UYGULAMALARI
TAHARET

TORA: Levililer, 12/2-5. / Levililer, 15/19-24.

Tevrattaki ifadelerden, islâm'daki abdeste benzer şekilde su ile ellerin


ve ayakların yıkanması vardı. Talmud'da su bulunmadığı zaman kum
kullanılmasına cevaz verilmektedir. (teyemmümü hatırla) Yahudiler ye-
meklerden önce elleri yıkarlar. Ayrıca, cünüplük, hayız, lohusalık, özür
ve murdarlık hallerinden ötürü guslediyorlardı. lohusalık müddetince
kadınlar murdar sayılmış ve kutsal kabul edilen şeylere dokunmaları
yasaklanmıştı. Tevrat'a göre erkek çocuk doğuran kadın yedi gün
murdar olmakta, otuz üç gün de lohusalık müddeti sürmekteydi. Kız
çocuk doğuran kadın ise, iki hafta murdar olmakta ve altmış günde
lohusalık müddeti sürmekteydi.
Yahudilerde hayız halindeki kadın murdar sayılmaktaydı. Bu sebeple
hayızlı kadının dokunduğu her şey murdar sayılmaktaydı. Hayızlı kadına
veya onun dokunduğu şeylere temas eden kimse de murdar sayıldığı
için, kendisini ve elbiselerini yıkamak zorundaydı. Bu kişinin murdarlığı
akşama kadar sürer. Kadının hayız müddeti yedi gün kabul edilmişti.
Hayızlı kadınla yatan kimse de, kadın gibi yedi gün murdar olmakta,
dokunduğu her şey murdar sayılmaktaydı.
Hz. Peygamberin zamanında Medine ve civarında yaşayan
Yahudiler, Tevrat'ın bu hükmünden dolayı hayızlı kadınlarıyla bir
arada bulunmuyorlar, onlarla birlikte yemek yemiyorlar, hayızlı
kadınlarını evlerinden çıkarıyorlardı.
Yahudilikte erkek olsun, kadın olsun özürlü olanlar murdar
sayılmaktaydı. Bu durumdaki kadın ve erkeğin kullandığı eşyalar
ve dokundukları şahıslar murdar kabul ediliyordu.
Özürlü kimseye dokunan şahsın elbisesini ve bedenini yıkaması
gerekmekteydi.
Murdarlığı ise akşama kadar sürüyordu.
Tevrat, özürlü kadın ile hayızlı kadın arasında fark
gözetmiyordu. Ayrıca elbiselerine idrar bulaşmasından da
şiddetle sakınıyorlardı. Onlardan herhangi birisinin elbisesine
idrar bulaşsa, idrar bulaşan bu kısmı makasla kesecek
derecede titizlik gösteriyorlardı.
Murdarlık ise; hayız, nifaz, özür, cünüplük hallerinden birine
sahip olan kadın veya erkeğe, murdar sayılan bir hayvana
dokunmaktan meydana gelirdi. Böyle kimselerin, bedenlerini ve
elbiselerini yıkamaları gerekirdi. Murdarlıkları ise akşama kadar
sürerdi. Bu kimseler de mukaddes şeylerden yiyemezlerdi.
Kendisine veya leşine dokunulduğu zaman murdar olunan
hayvanlar ise şunlardı: Çatal tırnaklı olmayan, geviş getirmeyen
hayvanlarla, dört ayaklılardan pençesi üzerinde yürüyen
hayvanlar, gelincik, fare, bukalemun bunların içine dahildir. Eti
yenilebilen hayvanların leşinden yiyen, leşini taşıyan kimseler
de murdar sayılıyordu. Ayrıca zorunlu haller dışında da
gusletmek İslam'da olduğu gibi iyi bir davranış sayılıyordu.

Levililer, 15/25-28: Yahudilik'te erkek olsun, kadın olsun özürlü


olanlar murdar sayılmaktaydı. Bu durumdaki kadın ve erkeğin
kullandığı eşyalar ve dokundukları şahıslar murdar kabul
ediliyordu.
Özürlü kimseye dokunan şahsın elbisesini ve bedenini yıkaması
gerekmekteydi.
Murdarlığı ise akşama kadar sürüyordu. Tevrat, özürlü kadın ile
hayızlı kadın arasında fark gözetmiyordu. Ayrıca elbiselerine
idrar bulaşmasından da şiddetle sakınıyorlardı. Onlardan
herhangi birisinin elbisesine idrar bulaşsa, idrar bulaşan bu
kısmı makasla kesecek derecede titizlik gösteriyorlardı.
Levililer, 15/16-18, 22/4-7.

Yahudiler, cünüplükten dolayı da yıkanıyorlardı.


Yıkandıktan sonra murdarlıkları akşama kadar devam
etmekteydi.
Tevrat meni bulaşan elbiselerin de yıkanmasını
emretmişti. Cünüplükten dolayı murdar olan bir
kimse mukaddes şeylerden yiyemezdi. Ekmek de
mukaddes şeylerden sayılmaktaydı.
YAHUDİLİKTE İBADET UYGULAM

 Mabed merkezli…Kudüs yönü kıble buna misrah (


denir….

 İbadet ferdi ve cemaat halinde yapılır…cemaatle


(Havra)’da 12 yaşını doldurmuş en az 10 kişi ile y

 İbadet Günlük, Haftalık, Yıllık…Günlük sabah (Sh


sonraki dua (Minhah) ve Akşam duası (Arvit)

 İlave Kurban duası Mussaf Duası…

 Sabah duasında Tallit (Dua Atkısı) örtülür…


TEFİLLİN İÇERİSİNE PARŞÖMEN ÜZERİNE YAZILMIŞ
TORA’DAN DÖRT AYRI BÖLÜM:
ÇIKIŞ:13:1-10
13:11-16
TESNİYE:6:4,9,
11:13-21

 Haftalık ibadet Cumartesi(Şabat:Sebt) ibadetidir.

 Cuma güneşin batışı ile başlar…

 Cumartesi akşamı sona erer…Sinagogda üç saatlik bir dua

yapılır…

 Cumartesi resmi tatildir…


"Onları işaret olarak
elinin üstüne
bağlayacaksın ve
onlar, gözlerinin
arasında, alnına bağ
olacaktır." (Devarim
6:8)

Tefilin
Doğumunun On üçüncü yıldönümüne ulaşmış her Yahudi
erkek, dinsel erginliğe varmış sayılır ve Yahudi kimliğinin
gerektirdiği tüm adet, gelenek, töre ve yasalara uymak
zorunluluğu taşır.
Bunlardan biri de Tefilin'dir.
İbrahim ile: (Tek 12:1-3, 7; 13:14-18; 15:13-21; 17:1-
14; 18:18)

Hz. İbrahim üç büyük dinde önemlidir.


Kur'an’da, Hz. Muhammed’den sonra en çok önem
verilenlerdendir.
Kabe’nin temelini atmış ayrıca kendisine Kitap
vahyolunmuştur.

Önceleri ismi Abram/Avram, ‘Baba yücedir’ iken;


sonrasında Abraham, ‘cumhurun babası’ olmuştur
(Tek. 17:5). (Tekvin 11 - 25. Baplar). Tekvin'deki
kişilik özellikleri:
-Allah’a bütün yüreğiyle bağlı; doğru bir insan; barış
adamı; acıma duygusu olan; konuksever biri; atak ve
cesur bir insan (Kur'anıkerim de onu insanlar için
‘üsve -iyi örnek- olarak anlatır).
Hz. İbrahim’in kişiliğinde İsrail oğulları ile
antlaşma (berit):
Yahova onları, yalnızca kendisine tapmakla ve
O’nun hakikatini dünyanın bütün kavimleri
arasında yaymakla görevlendirmiştir. Tanrının
kendisini görevlendirmesiyle zürriyetsiz olarak
75 yaşında göç etmiş, yeni bir kavim kurmuştur.

Kendisine zürriyet ile yeni topraklar (Kenan


diyarı) vaat edilmiştir. Bu diyarın onun
zürriyetine (İshak, İsmail) miras kalacağı
bildirilmiştir. Sınanmış … oğlunu kurban …
sünnetle emir olunmuş .. mezar yeri olması için,
ilk defa vaat edilmiş topraklardan Makpela
Mağarasını kendi parasıyla satın almıştır. 175
yaşında ölmüştür.
Harran’da iken:
“sana göstereceğim memlekete git ve seni büyük
millet edeceğim ve.. seni mübarek kılanları mübarek
kılacağım, ve sana lanet edene lanet eğeceğim..
yeryüzünün bütün kabileleri sende mübarek
olacaktır.” (Tek. 12: 1-3)

“Bu memleketi senin zürriyetine vereceğim” (12:7)


“bulunduğun yerden.. bak; görmekte olduğun bütün
memleketi sana ve ebediyen senin zürriyetine
vereceğim ve senin zürriyetini yerin tozu gibi
edeceğim..” (Tek. 13:14-17).
Kenanda iken:
“..ben sana kalkanım..
senin sulbünden çıkan senin mirasçın olacaktır..
zürriyetin göklerdeki yıldızlar kadar olacaktır..
bu diyarı sana miras..
senin zürriyetin kendilerinin olmayan bir memlekette
garip olacak ve onlara kulluk edecekler..
sonra büyük malla çıkacaklar..
Fakat sen atalarına selametle gideceksin ve güzel
ihtiyarlıkla gömüleceksin..
Mısır ırmağından Fırat ırmağına kadar bu diyarı senin
zürriyetine verdim” (Tekvin 15. Bap).
“ve Abram 99 yaşında iken Rab Abrama göründü ve
dedi”:
“Ben, Kadîr Allahım; benim önümde yürü ve kamil ol.
Ahdimi seninle benim aramda edeceğim ve seni
ziyadesiyle çoğaltacağım.. birçok milletlerin babası
olacaksın.. ve artık adın Abram çağrılmayacak fakat
adın İbrahim olacak.. ahdimi, seninle ve senden sonra
zürriyetinle ebedi ahit olarak sabit kılacağım..
aranızda her erkek sünnet olunacaktır.. Karın Saray,
Sara.. Keşke İsmail senin önünde.. onu..”
(Tek. 17. Bap)
Tekvin’e göre Rab, Hz. ibrahim’in oğlu İshak ile
(Tekvin 25:11; 26:2-6)
ve
Hz. İsmail ve annesi Hacer ile de ahit yapmıştır
(Tek 16:7-15; 17:18-21; 21:9-13; 25:11).
Rab, Yakup ile (Tek 28. Bap; 48:3-4), Yusuf ve
İsrailoğulları ile (Tek 46:1-27; 48:3-6) de ahit
yapmıştır.

Eski Ahit’in temelinde, Çıkış yani israli kavminin m.ö.


13. yy’da Mısır’daki esirlikten kurtulması vardır.
Bu ahit, kavmi, tapılacak Tek Tanrı Yahova’nın krallığı
altında bir araya getirmekteydi.

Hz. Musa ile Horeb’de, Sina’da ve Moab’da


(Tesniye 4, 5 ve 29. Baplar) ahit yapılmıştır.
Ahdin şartı On Emre riayet.. ve Şema duası’dır:
“Dinle, ey İsrail...” (Tesniye 6. Bap).. Sembolü,
Cumartesi yasağı’dır (Sebt günü)..
On Emir:
1Seni esaret evinden çıkaran Tanrı benim; başka
tanrın olmayacak
2Yontma put yapmayacaksın; hiçbir şeyin resmini
yapıp tapmayacaksın
3Tanrının adını boş yere ağzına almayacaksın
4Cumartesi gününü daima hatırlayıp, onu kutsal
bileceksin; o günde..
5Babana ve anana hürmet edeceksin
6Öldürmeyeceksin
7Zina yapmayacaksın
8Çalmayacaksın
9Komşuna karşı yalancı şahitlik yapmayacaksın
10Komşunun evine, kölesine .. hatta öküzüne tamah
edip, göz dikmeyeceksin
(Çıkış 20: 2-17; 31:18; 34:28 Tesniye 4:13; 5:6-22;
10:4).
ŞEMA DUASI
«Dinle, ey İsrail! Tanrımız RAB tek RAB'dir.
Tanrınız RAB'bi bütün yüreğinizle, bütün canınızla,
bütün gücünüzle seveceksiniz.
Bugün size verdiğim bu buyrukları aklınızda tutun.
Onları çocuklarınıza benimsetin.
Evinizde otururken, yolda yürürken, yatarken,
kalkarken onlardan söz edin.
Bir belirti olarak onları ellerinize bağlayın, alın sargısı
olarak takın.
Evlerinizin kapı sövelerine, kentlerinizin kapılarına
yazın.»

TESNİYE-6/4-9
Evlilik töreni
Evlilik,
Yahudilik’te bir anlaşma niteliği taşır. Bu anlaşma, evlenen iki
insanı ebediyen bağlayan yazılı bir belgedir. Evlilik dinsel bir
törenle gerçekleşir. Bu tören iki bölümden oluşur.
İlki, Erusin ve Kiduşin olarak adlandırılan nişan töreni,
diğeri de Nisuin olarak adlandırılan ve Hupa (özel evlilik
çardağı) altında kutlanan törenidir.
Nisuin atılırsa, nişan da iptal olur ve belge geçerliliğini yitirir.
Talmudik zamanlarda baba, kızına belirli bir para verirdi. Bunun
amacı, kızın kendisine çeyiz almasıydı. Kız yetimse, bunu erkek
kardeşleri; kimsesiz ise cemaat karşılardı.
Evlenme günleri ile ilgili olarak:
Şavuot, Roşaşana, Pesah, Sukot Bayramları, 17 Tamuz’dan 9
Av’a (Tişa Beav) kadar olan sürede; Pesah ve Şavuot arasında
yer alan Omer sayımı döneminde (Lag Baomer’e kadar olan 33
günlük sürede), Avelut (yas), taanit (oruç), Şabat günleri düğün
töreni yapılmaz. Ayrıca, Türkiye’deki Yahudi geleneklerine göre
Heşvan ayında da düğün yapılmaz. Genellikle Müslüman
ülkelerde düğün gününde bir veya birkaç gece önce uygulanan
bir gelenek de, Kına gecesidir.
Talmudik zamanlarda evlilik töreni, damat tarafından hazırlanan
bir düğün çadırında gerçekleştirildi. Zamanla düğünler,
sinagoglar yapılmaya başlanınca, gelin ve damadın üzerinde
taşınabilir bir kubbe olan Hupa konuldu. İstanbul’da genellikle
bu amaç için tallet kullanılır. Ayrıca Bet-Amikdaş’ın yıkılışının
unutulmaması için bardak kırma, mutluluğu ve birlikteliği
simgeleyen aynı bardaktan gelinle damadın şarap içmesi ve
evlilikte sevgi ve sadakati simgeleyen kiduşin yüzüğünün damat
tarafından gelinin sağ elinin işaret parmağına takılması bulunur.
Evlilikte Ketuba:
Ketuba, kitabe, ya da yazılı olan anlamına gelip, bir kadın ile bir
erkeğin evlilik töreni yapıldıktan sonra dinsel nikâhı
gerçekleştirilen hahamın iki şahıs huzurunda damada imzalatıp,
gelin tarafına teslim ettiği bir anlaşma belgesidir. Bu ahitte
kocanın karısına karşı olan görev ve sorumluluğu gözetilir.
Ketuba, İker Ketuba (Asıl Ketuba) ve Tosefet Ketuba (Ek
Ketuba) olarak ekler taşır. Eski devirlerde ketubalar parşömen
kağıdı üzerinde el yazması olarak yazılıdır. Günümüzde ketuba
tüm Yahudi topluluklarında yerleşmiş bir olgudur.
İsrail oğulları ve Ehl-i kitap ile yapılan ahit, Kur'an'da
önemli yer tutmaktadır
(Ali İmran3:77:Allah'a karşı verdikleri sözü ve yeminlerini az bir bedelle değiştirenlere
gelince, işte bunların ahirette bir payı yoktur. Kıyamet günü Allah onlarla konuşmayacak,
onlara bakmayacak ve onları temize çıkarmayacaktır. Onlar için acı bir azap vardır .)

Kur'an, ahdin mahiyetinden çok dünyada insana yüklediği


görevlere dikkatleri çeker:
Hz. Muhammed zamanındaki ve sonraki İsrail
oğullarından, Kur'an'a inanmaları istenmiş, Kur'an'ın, tıpkı
Tevrat gibi Allahın kitabı ve Hz. Muhammed'in Allah’ın
peygamberi olduğu gerçeğini insanlara açıklamalarının
gerektiği, namaz kılmaları, zekat vermeleri, başkalarından
yapmalarını istedikleri iyiliği kendilerinin de uygulamaları,
yardımı Allahtan istemeleri, sabretmeleri, Allahın bir
zamanlar onları alemlere üstün kılmış olduğunu
unutmamaları, tekrar Rablerine döndürüleceklerini ve o
günde kimseye şefaat edilmeyeceği gerçeği, kendilerine
hatırlatılmıştır
(2:40-48:
40. Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimetlerimi hatırlayın, bana
verdiğiniz sözü yerine getirin ki, ben de size vâdettiklerimi vereyim.
Yalnızca benden korkun. 41. Elinizdekini (Tevrat'ın aslını) tasdik
edici olarak indirdiğime (Kur'an'a) iman edin. Sakın onu inkâr
edenlerin ilki olmayın! Âyetlerimi az bir karşılık ile satmayın, yalnız
benden (benim azabımdan) korkun. 42. Bilerek hakkı bâtıl ile
karıştırmayın, hakkı gizlemeyin. 43. Namazı tam kılın, zekâtı
hakkıyla verin, rükû edenlerle beraber rükû edin.
44. (Ey bilginler!) Sizler Kitab'ı (Tevrat'ı) okuduğunuz (gerçekleri
bildiğiniz) halde, insanlara iyiliği emredip kendinizi unutuyor
musunuz? Aklınızı kullanmıyor musunuz?
45. Sabır ve namaz ile Allah'tan yardım isteyin. Şüphesiz o (sabır ve
namaz), Allah'a saygıdan kalbi ürperenler dışında herkese zor ve ağır
gelen bir görevdir. 46. Onlar, kesinlikle Rablerine kavuşacaklarını ve
O'na döneceklerini düşünen ve bunu kabullenen kimselerdir.
47. Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimetimi ve sizi (bir zamanlar)
cümle âleme üstün kıldığımı hatırlayın.
48. Öyle bir günden korkun ki, o günde hiç kimse başkası için
herhangi bir ödemede bulunamaz; hiç kimseden (Allah izin
vermedikçe) şefaat kabul olunmaz, fidye alınmaz; onlara asla yardım
da yapılmaz).
Hz. Musa ile yapılan ahdin konuları çeşitlidir. Onun
Mısır hayatı sırasında; Allah, Musa’dan, kavmini
kendisiyle birlikte salıvermesi karşılığında Firavun ile
ahit yapmasını istemiştir. Mısırlı idareciler ve Firavun,
Musa’nın kavminin ülkeyi terk etmelerine izin
vermemiş, Allah da onları, tufan, çekirge, haşere,
kurbağa ve kan gibi çeşitli azaplarla cezalandırmıştır
(7:134).
Firavun Musa’dan, “Allahın Musa’ya verdiği ahde
dayanarak kendilerinden azabın kaldırılmasını”
istemiştir. Cevap olarak, Musa ile halkının, ülkeden
çıkmalarına izin verilmesi şartıyla, ahdin gereği
olarak, onlardan azabın kaldırılacağı bildirilmiştir.
Firavun ve ileri gelenleri, İsrailoğullarının ülkeyi
terketmelerine yine izin vermeyince Allah onları
denizde boğmuştur (7:134-136; Zuhruf 43:46-56).
Kur'an-ı Kerim'e göre Allah,
İsrailoğulları ile yaptığı ahdi,
‘salih olmaları’ şartına bağlamıştır.
Yani, onlar salahatlarını koruyabildikleri
sürece, Allahın onlara verdiği söz geçerli
olacaktır.
Yahudiler salahatlarını
koruyamadıkları içindir ki Allah yeni bir din
(İslam) göndermiştir.
Bu yeni dinin kitabına,
Hıristiyan kutsal kitap anlayışına göre,
Son Ahit (The Last Testament) denilebilir..
ONLAR DA YAHUDİ
AMA BİR FARKLA
Onlar da Yahudi.
Tıpkı İsrail'dekiler gibi. Onlar da din
konusunda İsrail'deki bazı Yahudiler kadar
keskin ve radikal. Ancak bu hahamları
diğerlerinden ayıran bir özellikleri var.
O da İsrail devletinin varlığını reddetmeleri
ve anti siyonist olmaları.
Ortodoks olan bu Yahudiler, İsrail devletinin varlığını
reddetmeleri ve anti siyonist olmaları nedeniyle,
İsrail'in her türlü saldırganlığını reddediyor. Bu
nedenle de İsrail'in kan kusturduğu her an ve alanda
ortaya çıkıp, İsrail vahşetine karşı duruyorlar. Son
olarak Mavi Marmara baskınına karşı Türkiye'ye
gelen bu Yahudiler, İsrail aleyhindeki hemen her
organizasyonda yerlerini alıyor.
Ünlü bir anti siyonist haham İsrail karşıtlığını ve
kendilerini şöyle özetliyor:
Organizasyonumuz adı “Siyonizm'e Muhalif Gerçek
Tevrat Yahudileri” ve bizler iki temel amaç güdüyoruz:
Bizim inancımızda Yahudilerin herhangi bir ulus ile
savaşa kalkışması haramdır. Mesih, mucizeler ortaya
koyan, tüm Yahudileri Tevrat'a sadık kalmaya davet eden
ve bir Mesih olarak meşruiyeti tüm insanlar tarafından
kabul edilecek bir peygamber olacaktır.
Üstelik, Mesih geldiğinde, diğer milletlerin (topraklarının)
fethedilmesi ve (topraklarından) sürülmesi diye bir şey
de olmayacaktır.
Tüm milletler birbirleriyle ve Yahudi milletiyle
barış içinde yaşayacaklar; Yahudi milleti
kendi atalarından yadigar topraklara
kavuşturulacak ve Mesih onların kralı
olacaktır. Yahudilere düşen görev, yalnızca
beklemek ve hiçbir siyasi ya da askeri
faaliyet içinde bulunmamaktır. Bu, sırf bize
ait olan bir inanç değildir; her yer ( ve
zamandaki) Yahudilerin daimi inancı
olagelmiştir. Sadece son zamanlarda,
Siyonistlerin girişimleri vasıtasıyla,
Yahudilere bu inançları unutturulmaya
başlamıştır.
Siyonizm, Yahudilik inancından kökten bir
kopuş hareketidir. Biz, kimsenin Yahudileri,
özellikle dindar Yahudileri İsrail Devleti'nin
yaptıkları yüzünden suçlamasını istemiyoruz.
Biz, herhangi bir ülkenin fethedilmesi beklentisi
içinde değiliz ;zira Yahudilere başka halklarla
savaşa kalkışmak kesin bir şekilde
yasaklanmıştır.

Son zamanlarda Siyonistler anti-semitizm


suçlamasını muhaliflerini bastırmaya çalışmak
için istismar ediyor ve biz bunun yanlış olduğuna
inanıyoruz. Siyonistler ve Filistinliler arasındaki
çatışma, din ya da ırklara ilişkin bir çatışma değil,
siyasi ya da askeri bir çatışmadır ve bir insan sırf
Filistinliler yanında saf tutması yüzünden
Yahudilere karşı olmaz.
Bu konuda
YAKOV M. RABKIN
Yahudilerin Siyonizm Karşıtlığı
(ISBN-13: 978-975-05-1559-0
© 2014 İletişim Yayıncılık A. Ş.
1. BASKI 2014, İstanbul)
kitabına bakılabilir
Yahudiliğin temel özellikleri:

-Seçilmişlik: Tanrı, atalar, ibrahim, ishak ve Yakup ve


Musa ile ahit yapmıştır..

-Kutsal toprak: (Kudüs merkezli Filistin) sahip olma


zorunluluğu

-Mabed: Kudüs Tapınağı etrafında toplanma zorunluluğu


(yerinde Mescid-i Aksa var)

-Mesihçilik fikri: Yahudiler, M.s. 70 yılından 1948’e kadar


daima başka milletlerin egemenliğinde yaşamışlardır.
Ortodoks yahudilerin iman esasların arasında yer alır.
HZ. İBRAHİM’DEN I.MABED DÖNEMİNE KADAR YAHUDİ
TARİHİ
Yahudiler soylarını, Hz. İbrahim ve onun soyu olan İbraniler’e,
İsrailoğulları’na dayandırırlar. Bu iki kavmi, ‘Tanrının seçilmiş
kavmi’ sayarlar. Bu nedenle dinleri, bu halkın milli dini olarak
gelişmiştir. Bu inanca göre Tanrı, önce, ilk ata olan Hz.
İbrahim’in kişiliğinde bir ahit veya antlaşma (berit) yapmış;
onları, yalnızca kendisine tapmakla ve ilahi hakikati bütün
kavimlerin arasında yaymakla görevlendirmiştir.

Hz. İbrahimin hayatı,


Tekvin Kitabının 11 ile 25. Bapları arasında anlatılmaktadır.
-Hz. İbrahim (M.ö. yak. 2000-1850) .. İshak ve İsmail ..
(Tekvin).
-Yakub ve 12 oğlu.. 12 Kabile.. Mısır’a göç.. Yusuf..
İbranilerin Mısır’da çoğalması.. (Tekvin sonuna kadar).
Kıtlık nedeniyle Mısır’a göç.. Hz. Yusuf.. M.ö. 13.
yy’da Hz. Musa tarafından, Hz. İbrahime vaat edilen
topraklara yeniden dönmüşlerdir.
-Hz. Musa ve Mısır’daki esirlikten kurtuluş, Kenan
iline yeniden.. (Bkz. Çıkış-Tesniye)
Hz. Musa (M.ö. yak. 1200’lü yıllar) Yahudiliğin en
önemli dini figürüdür. O, ataları Yakup ve ve
oğullarının göç etmiş oldukları Mısır’da doğmuştur.
Tanrının emriyle köleleşmiş halkını ve bazı
başkalarını da Mısır’daki tutsaklıktan kurtarmıştır.
Yeşu.. Filistine yerleşme.. Kudüs’ün alınışı..
Yahudaoğulları, İsrailoğullarını oluşturan 12
kabileden biridir.
Hz. Yakubun ilk karısı Lea’nın 4. oğlu olan
Yahuda’nın soyuna denir.
Hz. Musa’dan sonra Yeşu, İsrailoğullarını
Filistine yerleştirdi, onlara Kudüs’ün en
güneydeki toprakları verdi.
Yahudaoğulları, Hz. Davud ve Süleyman gibi
büyük krallar yetiştirmiştir.
Sürgün sonrası, Kudüs Tapınağını yeniden
yapmışlardır. Yahudiler kendilerini,
Yahudaoğulları, Benyaminoğulları ve
Levililer’in torunları sayarlar.
Benyaminoğulları,
Yahudi halkını oluşturan 12 kabileden biridir.
Adını, Yakub’un (İsrail) ikinci karısı Rahel’in iki
çocuğunun küçüğünden alır.

Yeşu, güney Filistin’in orta yerlerini bunlara vermiştir.


Hz. Süleyman’ın ölümünden sonra kurulan iki ayrı krallık
bunların topraklarını paylaşmıştır.
İsrail krallarının ilki olan Saul ile Aziz Paulus bu soydan
gelmektedir.
İsrailoğulları (Beni İsrail), Hz. Yakub’un soyundan gelenlere
verilen addır. israil, yakub’un lakabıdır (Tek. 32:28).
İsrail’in 12 kabilesine bu ad verilir:
güney topraklarındaki Yahudaoğulları, Benyaminoğulları ile
kuzeydeki kayıp diğer 10 kabile (İsrail’in Kayıp On Kabilesi)..
Kuzeydeki İsrail devleti Asurlularca (M.ö. 721) ve güneydeki
Yahuda devleti Babillilerce yıkılınca (M.ö. 586), kuzeydeki 10
kabile zamanla başka halklarla karışarak tarihten
silinmişlerdir.
Bundan sonra, Yahuda krallığının soyundan gelenler
İsrailoğulları olarak anılmaya başlamıştır.
Dini ayinler bakımından İsrailoğulları adı,
Harun’un soyundan gelenler (Kohen) ve ilk din görevlilerinin
soyundan gelenlerin (Levi) dışında kalan yahudileri kapsar.
12 kabile, Kur'an'da vardır; bu tabir
Kur'an'da 43 yerde geçmektedir (Maide 12;
A’raf 160; Bakara 60):
“Allah İsrailoğullarından söz almıştı.
İçlerinden 12 başkan (nakib) göndermiştik
..”
“Biz onları 12 torun kabileye ayırdık
(esbaten ümeme) .. taştan 12 göze ..”
“asanı taşa vur demiştik. Taştan 12 göze
fışkırmıştı. Her bölük kendi pınarını bilmişti

Hz. Davud (M.ö. yak. 990). Kral oluşu: 1010. (Bkz.
-

I.Tarihler 10-29. Baplar)


Hz. Davud, Yahudaoğullarının kralı olunca, Filistinin
üç parçasından güney (Yahuda), kuzey (İsrail) ve orta
(Samiriye) topraklarını ve Kenanlıların başkenti
Kudüs’ü alarak iki krallığı birleştirmiştir. Yahudiler,
M.ö. yak. 990 larda Hz. Davud’un önderliğinde birleşik
bir krallık biçiminde örgütlendiler. Kudüs’ü ele
geçiren Davud, Ahit Sandığı’nı buraya getirdi.
-Oğlu kral Süleyman (öl. M.ö. 930) da Mabed’i
(Süleyman Mabedi / Küdüs Tapınağı / I. Tapınak) inşa
ettirdi. Hz. Süleyman (Bkz. Neml 27:15-44) Ahit
Sandığı için taşınabilir Tabernaculum yerine I.
Mabed’i inşa ederek Ahit Sandığı’nı buraya
getirmiştir. Süleyman (Bkz. I.Tarihler 23:1; 29:22;
II.Tarihler 1-9. Baplar)..
I.Mabed: ( Kudüs Tapınağı, Süleyman Mabedi):

Eski İsrail’de, yahudi ibadetinin merkezi ve yahudi kimliğinin


simgesi olarak Kudüs’te, ilki Hz. Süleyman döneminde 957’de
yapılmıştır. Yerini Hz. Davud belirlemiştir. Yeri, Hz. İbrahim’in
oğlu İshak’ı kurban ettiği.. Moriya ya da Tapınak Dağı.. Yapının
kendisi küçük ama avlusu çok genişti. Ahit Sandığı da bunun
Kudüsülakdes bölümüne konuldu.
Bu dönemde yoğun yabancı etkisinin yol açtığı dini ve siyasi
gerilimler m.ö. 922’lerde kuzeyli kabilelerin ayrı bir krallık
kurmasına yol açtı. İsrailoğulları 200 yıl boyunca yabancı
dinlerin etkisi altında kaldı. Kuzeyde, Kudüs’e karşı yeni bir dini
merkez (Samiriye-Şamson) kuruldu.
İsrail’in tarihi tahminen Süleyman zamanından bu yana kaleme
alınmaya başlamıştır. Tevrat'ın, Yahvist ve Elohist kaynak
olarak, iki farklı üslubu bulunması, iki krallıktaki yazarlar
nedeniyle olabilir. Bu yazarlar, kuzeyde; İlya, Elişa, Amos,
Hoşea; güneyde, İşaya, Mika’dır.
İslam dini Yahudiliği, Allahın vahyettiği bir
kitaba dayalı ilk din olarak kabul eder ve
onları ‘ehl-i kitap’ sayar. Kur'an'ı iyi
anlamak ve yorumlamak için Tevrat'ın,
dolayısıyla Yahudilik tarihinin bilinmesi
gerekmektedir.
Örneğin, Kur'an'daki Talut-calut olayı ile
Kitab-ı Mukaddes'deki anlatımı (I.Samuel
3:19, 8:5, ..) karşılaştırınız.
Tevrat ve Kur'an’a göre Hz. Musa:

Hz. Musa, İsrailoğulları ve Yahudiliğin en büyük peygamberidir.


Kutsal kitap indirildiği bilinen ilk peygamberdir. İsrailoğullarının
Mısır köleliğinden kurtulmalarına önderlik etmiştir. On Emir ile
birlikte kutsal yasaları yürürlüğe koymuştur. Tanrı, Sina Dağında
onunla yüz yüze diz dize konuşmuştur.
Ortodoks yahudiler, Tevrat'ın her bir harfinin Allah tarafından
vahyedildiğine inanırlar.
Ancak Tevrat'ın (Tora: ilk beş kitap) ne kadarının ona ait olduğu
tam olarak belirlenememiştir.

Mısır’dan Çıkış’ın tarihi yak. M.ö. 1440 (nesili 40 yıl alanlara


göre), veya 1290 tarihi de verilmektedir. Dönemin Firavunu II.
Ramses’tir. Söz konusu denizin, Kızıldeniz değil, Saz Denizi veya
Papirüs Bataklığı olduğu da rivayet edilmektedir. Çok güçlü
rüzgar bataklığı kurutmuş veya suları açmış.. olabilir. Oradan
Sina Dağı’na.. Mısırlı bir kadınla evlenir.. Mısır’dan çıkan yalnızca
İbraniler değildir.. “onlarla birlikte başka kavimler de çıkmıştır”
(Çıkış 12:38)
Kur'an'da Hz. Musa ve Hikayesi:

(Taha 20:9-99),
(Kasas 28:1-54),
(Naziat 78:15-25),
(Mümin 40:23-54),
(A’raf 7:94-172),
(İsra 17:101-104),
(Neml 27:7-14),
(Maide 5:11-13, 20-26, 32, 41-50, 57, 59-
71, 78-85)
Hz. Musa ile ilgili konuların Kur'an ve
Tevrat’taki Mukayesesi:
Hz. Musanın dünyaya gelişi, emzirilmesi :
Kasas 28:7-13; Taha 20:37-40 / Çıkış 2:1-11
Mısırdan ayrılmasına sebep olan olay :
Kasas 28:15-21; Taha 20:40 / Çıkış 2:11-14
Medyene gidişi : Kasas 22-25 / Çıkış 2:15
Şuaybın kızı ile evlenmesi :
Kasas 28:26-28; Taha 20:40-41 / Çıkış 2:16-22
Sina Dağında ilahi vahye mahzar oluşu:
28:29-35; 20:9-16; 79:15-16 / Çıkış 3:1-7
İki mucize (asa – yed-i beyza):
Kasas 30-32; Taha 17-23; Neml 27:7-12 / Çıkış 4:1-9
Firavunun alametler isetemesi:
20:57-76; 7:106-26; 10:75-89; 26:29-52 / Çıkış 7:1-13
Firavun ve kavme gelen musibetler:
İsra 101; Araf 130-36 / Çıkış 7 ve 12. baplar arası
Mısırdan çıkış :
Araf 136-37; Yunus 90-92; isra 103-04;
Kasas 40; Taha 77; Çıkış 12.
Çöldeki macerası :
Bakara 61; Araf 138-40, 159-60; Taha 80-
82 / Çıkış 16 ve 17. Bap.
Kırk gün dağda kalması : Araf 142-47 /
Çıkış 24. bap
İki levhayı alması : Araf 145 / Çıkış 31:18;
32:15-16
İsrailoğullarının altın buzağıya ..: Araf
148-55; Taha 83-98; Bakara 54, 92-93;
Çıkış 32
YAHUDİ İNANÇ ESASLARI
Yahudi inanç esasları formülasyonu
önceleri yoktu. Bu durum, yahudi kutsal
metinlerinde kalıplaşmış bir inanç
sisteminin olmayışından
kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, nelere
iman edilmesi gerektiği konusu, Yahudiler
arasında daima tartışmalı olmuştur.
Örneğin, Tevrat'ta bulunmadığı
gerekçesiyle Saduki mezhebi mensupları
ile günümüzdeki bazı reformcu yahudiler
öldükten sonra dirilmeye ve ahiret
hayatının varlığıına inanmamaktadırlar.
Maimonides’in Derlediği iman esasları
Tam bir imanla inanırım ki: Allah, vardır; her şeyin
yaratıcısıdır; ve onları O takdir etmektedir.
•Allah, birdir. Allah ın bedeni yoktur (cisimsizdir), tasvir
edilemez.
•Allah, ezeli ve ebedidir. Allah, alim-i mutlaktır. İnsanın bütün
işlerini ve düşüncelerini bilir.
•Yegane ibadet edilecek olan O’dur.
•Allah, burada ve öte tarafta mükafat ve ceza sahibidir.
•Peygamberlerin bütün sözleri doğrudur.
•Musa Efendimiz, bütün peygamberlerin en büyüğüdür.
•Tora, Musaya Sina’da vahyedilmiştir.
•Elimizdeki Tora (Şeriat), vahiy eseri olup, değiştirilmemiştir.
•Mesih gelecektir. Geciktiği halde hergün gelmesini
bekleyeceğim.
•Öldükten sonra dirilme esastır (Ruh ölümsüzdür).
Özetle;
1. Allah (monoteist, milli Tanrı, adı Yahova);
2. Kitap (Tora, ilk beşi vahiy eseri olduğu);
3. Peygamberler (Musa, davud, Süleyman);
4. Ahiret (müphem, Danyal kitabında);
5. Mesih

Bu on üç maddelik iman esasları yalnızca


Ortodoks yahudiler tarafından kabul görmektedir.
Meleklere iman, yahudi iman esasları arasında
yer almaz. Yahudilere göre Peygamberlik, Malaki
ile sona ermiştir; daha peygamber gelmeyecektir.
Beklenen Mesih’in hala gelmemesi karşısında
bugün, Ortodoks yahudilerin dışındaki yahudilerin
çoğu mesih inancını terketmiştir.
Tevrat'ta ahirete imanla ilgili açık bir emir yoktur.
Rabbiler, bazı cümleler üzerine yorumlar yaparak,
ahirete imanın, Yahudiliğin esaslarından olduğuna
karar vermişlerdir. Ancak bir yahudi, ne kadar büyük
günah işlerse işlesin, cehennemde ancak iki ay
kalacaktır. Bu durum, Talmud’da belirtilmektedir.
Kur'anıkerim'de (3:24) bu anlayışa işaret
edilmektedir.

Rreformist Amerika Yahudilerine Göre İnanç Esasları:

1. Allah birdir.
2. İnsan onun timsalidir.
3. Ruh ölümsüzdür.
4. Mesihin gelmesi haktır.
Yahudilikte Ulûhiyet Anlayışı:
Tanrı, Yahudi metinlerinde temel karakteri oluşturur;
Ester ve Neşideler Neşidesi’nde görülmezken, diğer
kitapların tamamında yer alır. O, Yaratıcı, himaye edici,
kanun koyucudur; İsrail halkıyla özel bir ilişkisi vardır. O’nun
Tevrat'taki adları:
YHWH: (Yahova, Jehovah), 6600 defa yer almaktadır.
“Rabbin ismini boş yere ağza almayacaksın” emri nedeniyle,
Yahova adı, “Yh” şeklinde rumuzla belirtilir; bu kısa yazılış,
24 yerde geçer. Bazı yazarlar, Yahveh isminin ilk defa Hz.
Musaya vahyedildiğine inanırlar. Hz. İbrahim ve torunlarının
O’nu, ‘El-Shaddai’ olarak çağırdıkları rivayet edilmektedir.
ELOHİM: 2600 yerde geçer. Çoğul olmasına rağmen tekil
fiille kullanılır. İsrail halkının tapmaları yasak olan diğer
tanrılara ad olduğunda, çoğul olarak da kullanılır (Tekvin
20:13). Bu tür ilahlara ‘elohim aherim-diğer tanrılar’ (Çıkış
20:3: Tesniye 5:7) veya ‘elohim hadashim- yeni ilahlar’
(Hakimler 5:8); yabancı ilahlar (Tesniye 31:16; Tekvin 35:2;
Jos. 24:20) …
EL: 230 yerde geçer.
Yahvenin özel bir alt ismi olarak kullanılır:
“niyaz ederim ey Allah ona şifa ver” (Sayılar 12:13;
23:8, 16; Tek. 16:13; 46:3; Mez. 85:9; 81:10). “Ben,
Ben olanım” (Çıkış 3:14).
Yahudi Tanrısı, On Emir'in ilk üç cümlesinde anlatılır:
"Karşımda başka Tanrıların olmayacak; oyma put
yapmayacaksın, Tanrı'nın adını boş yere ağza
almayacaksın".
Üçüncü emirdeki, Tanrının ismini boş yere ağza
almama yasağı, YHVH adının herhangi bir sihir ve
büyü için kullanılmasını engellemek içindir.
On Emrin Tanrısı cezayı da mükafatı da uzak
geleceklere bırakmamaktadır.
Bu durum o zamanki toplumun disiplin altına
alınmasında faydalı olmuştur.
Kitab-ı Mukaddes'te onun
sıfatları konusunda tezatlar
bulunmaktadır:

Tanrı'nın Görülmesi:

Kitab-ı Mukaddes'e göre, Yahve görülebilir (Çıkış


24:10-11; Sayılar 12:8):

"..onunla remiz ile değil, ağız ağıza söyleşeceğim; ve


Rabbin suretini görecek".

Tanrı'nın Sureti:
Yahudilikte, kişileştirilmiş Rab telakkisi
K.M.’in çeşitli yerlerinde görülür (Hezekiel
1:26)’da: "..belinden üstü görünüşünü
gördüm.." denilmektedir.
Bazı Yahudi alimleri, K.M.’deki bu tür
tasvirlerin bir meleğe ait olduğunu
söylerler. Onlara göre Allah kendisine vekil
bir melek (Demiurg) yaratmıştır. Bu melek
aynı zamanda alemi yaratma işiyle de
görevli olup, Tanrı'nın yanında bir tahtta
oturur ve zaman zaman insanlarla temasa
geçer.
Tanrı'nın Duyguları:
Geç öfkelenendir (Çıkış 34:6; Sayılar 14:18).
Günahı affedendir (Yunus 4:1-2).
İsrail'e sevgisi, bir kocanın karısıyla olan
ilişkisi gibidir (Hoşea 3:1).
Kıskanç bir Tanrıdır (Çıkış 20:5-6; 35:14;
Tesniye 4:24; 5:9).
İlâhi adaleti kullar tarafından sorgulanabilir
(Tekvin 18:25).
Tanrının Antropomorfist Karakterde (insan
suretinde) Tanımlanması:
"Rabbi, yüce ve yüksek bir taht üzerinde
oturmakta gördüm" (İşaya 6:1-13).
"..günün serinliğinde bahçede gezmekte
olan Rab.." (Tekvin 3:8).
"ve Allah Nuh'u ve ve onunla gemide
olanları hatırladı" (Tekvin 8:1; 19:29).
“..belinden üstü görünüşünü gördüm.”
(Hezekiel 1:26-28)
İstirahat etmesi (Çıkış 20:11).
Hz. İbrahim'e gelen üç kişiden biri Tanrı'dır (Tekvin
18:1, 13, 17, 20, 22, 26-33).
Tanrı’nın Tabiat Olayları Şeklinde Tasvir Edilmesi:
"..onlara yol göstermek için gündüzün bulut
direğinde, ve geceleyin onlara ışık vermek için ateş
direğinde.." (Çıkış 13:21-22).

Zaman zaman yeryüzünde insanlar arasında hazır


bulunması:

"ve orada İsrailoğulları ile buluşacağım; ve çadır


izzetimle takdis edilecek"

(Çıkış 29:43); 40:34-35; 16:7, 10; Mezmurlar 29:3).


Yahudilikte Ahiret:
Kur'anı Kerim'de, ahiret kelimesi 110’dan fazla
yerde yer almakta; insanın başka bir yaratılışla belirli
bir vakitte tekrar toplatılacağı (Vakıa Suresi)
bildirilmektedir. Bunun dışında, öbür dünya, kıyamet,
haşir, cennet ve cehennem, azab vs. konusundaki
ayetler bir araya getirildiğinde, Kur'an'ın çok önemli
bir kısmının ahiretle ilgili olduğu görülmektedir.
Ancak Yahudi kutsal kitabında durum farklıdır.
Yahudiliğin ilk beş kitabında ahiretle ilgili
bilgi görülmemekte; On Emir’de ahiretle ilgili
bir madde bulunmamaktadır. Son günün
gelmesi, ölülerin dirilmesi (haşir,
resurrection) ile ilgili malumat ilk defa, Daniel
Kitabının son Babında (12:1-3) yer alır:
“.. yerin toprağında uyuyanlardan pek çoğu
ebedi hayata, ve şunlar utanca ve ebedi
nefrete uyanacaklar. Ve ..”
Yahudi tarihi, Biblik ve Rabbani olmak üzere iki ana
döneme ayrılmaktadır. Biblik dönem, M.ö. 5. yy’ın
ortalarından.. Ezra ve Nehemya’nın liderlik
dönemlerinden Talmud’da sözü edilen ilk Rabbilere
yani M.s. 50’li yıllara kadar.. Bu dönemde Tevrat
oluşturulmuştur.
Yeremya’ın Mersiyeleri’ne göre (4:12), yahudilerin
hasımları ve dünya krallarının Kudüs kapılarından
içeriye girebileceklerine inanılmıyordu. Ancak Kudüs
yabancılarca fethedildi, Mabed (Kudüs Tapınağı)
yağmalandı, Ahit Sandığı kayboldu.. Dini ve siyasi
başkentin düşmesi, devletin yok olması ve Davud
hanedanının sona ermesi anlamına geliyordu.. Bu
dönemdeki büyük peygamberler Yeremya ile
Hezekiel’dir. Hezekiel M.ö. 597’de ilk sürgünler
grubuyla birlikte Babil’e gitti..
Rab, Yeremya’da da görüldüğü gibi, Hezekiel ile ahdi
yenileyerek Yeni bir Ahit yapmıştır (Bkz. Hezekiel
36:24-28):
“..gökler açıldı ve Allahın rüyetlerini gördüm..”
(Hezekiel 1:1).
“ve bana dedi..” (2:1; 3:1)..
Hezekiel Kitabının diğer Bab başları şöyledir: “ve
bana Rabbin şu sözü geldi..”
Vadedilmiş Topraklar

Yahudi inancına göre yeryüzünün merkezinde bulunduğu

kabul edilen İsrail toprakları, Tanrının kutsallığının ve

hükmünün doğrudan tecelli ettiği bölgedir ve bu bölgenin

merkezinde Kudüs, onun merkezinde de Siyon dağı ve Mabet

bölgesi bulunmaktadır. Bir yoruma göre fiziki Kudüs, semavi

Kudüs’ün yeryüzündeki karşılığı ve izdüşümü olarak

görülmektedir.
SANHEDRİN
Yahudi Konseyi. Asıl olarak Yahudilerin en yüksek düzeydeki
mahkemesi olmasına rağmen çeşitli kaynaklarda Sanhedrin'in
dini, yargılama ve yasama işlevleri hakkında birçok belgeye
rastlanmıştır.

M.Ö. 165'ten psikoposluğun bitimi olan M.S. 425' kadar Roman


Filistin'de çalışan Yahudi Konseyi. Asıl olarak Yahudilerin en
yüksek düzeydeki mahkemesi olmasına rağmen çeşitli
kaynaklarda Sanhedrin'in dini, yargılama ve yasama işlevleri
hakkında birçok belgeye rastlanmıştır. İncil'in birçok kitabında
da İsan'nın çarmıha gerilmesiyle ve Petrus ile Yahya Peygamber
hakkında hüküm verilmesiyle lişkisi olduğu belirtilmiştir.
Talmudların kaynaklarına göre Sanhedrin 71 bilgeden oluşan ve
bunların belirli zamanlarda Kudüs Tapınağı'nda, yasama, yargı,
diyanet ve tören işlevlerini yerine getirdiği bir kuruldu.
Talmud dönemi- Rabbani (Rabbinik) dönem:

M.S 3. yüzyıl başlarında Yahuda ha-Nasi tarafından,


Şifahi Tora’nın Mişna adı altında derlenip yazıya
geçirilmesi ile 7 yüzyıl başlarına kadar sürer
• Bu dönemde kurban ibadeti ve kohen sınıfı
yerine Tevrat, sinagog ibadeti ve rabbi olarak
isimlendirilen din âlimleri yerleşmiştir
• dönemde küçük bir Yahudi mezhebi olarak
doğan Hıristiyanlık da Bizans devletinin resmi dini ve
Yahudiliğe rakip gelenek haline gelmiştir.
• Gerek Filistin gerekse Babil Yahudi
cemaatlerine mensup ikinci nesil rabbilerin
(amoraim) Mişna metinleri üzerine yaptıkları
yorumların yazıya geçirilmesi suretiyle iki ayrı
Talmud külliyatı ortaya çıkmıştır
Sefarad ve Aşkenaz:
• Rabbani Dönemde, Hıristiyan Avrupa Rabbani Yahudilik
içerisinde Sefarad ve Aşkenaz gruplaşması ortaya çıkmıştır
Temel dini farklılıklardan ziyade; sosyal yapılanma, kültürel
adet ve uygulamalar, dua geleneği ve İbranicenin telaffuz
şeklinde kendini gösteren bu farklılaşma günümüze kadar
devam etmiştir
YAHUDİLİKTE MEZHEPLER

HIRİSTİYANLIK
ÖNCESİ YAHUDİ
MEZHEPLER
(KLASİK YAHUDİ
EZHEPLER)
HASİDİLER (HASİDİZM)
 Hasidizm, Yahudiliğin kendi içindeki bölünmeler ve yozlaşmalar ile
anti-semitizmin giderek şiddetlendiği 18’nci yüzyıl Polonyasında
ortaya çıkan ve gücünü halktan alan bir dini harekettir. Yahudiler
açısından dini bir hareket olmanın ötesinde, siyasi, sosyal ve
psikolojik alanlarda yol açtığı gelişmeler dikkate alındığında çok
boyutlu bir fenomen olarak karşımıza çıkmaktadır. günümüzde
Ortodoks Yahudiliğin güçlü temsilcilerinden birisi olan Hasidiler,
diğer Ortodoks Yahudiler gibi bir rehber ve yönlendirici olarak
Kutsal Kitaba bağlılıklarını korumaktadırlar. Kutsal Kitap, Sözlü
Yasa, sonraki öğretiler ve gelenekte tanımlanmış olan 613 emir,
Hasidilerin yaşantısının her alanını sosyal, ahlaki, ritüel tüm
konuları düzenlemektedir.
 Hasidileri diğer Ortodoks Yahudilerden ayıran özellikler de vardır.
Özgün tarihleri, rebbeler etrafında oluşan örgütsel yapılanmaları,
katı merasimlere dönüşenOrtodoks Yahudiliğe getirdikleri coşku
ve neşe unsurları, kıyafetleri Hasidilerin ayırıcı özelliklerindendir.
Hasidilerin gözünde Yahudi toplumunun kaderi, 613 kuralın yerine
getirilmesine bağlıdır. 613 kurala uyulmayarak Tanrıya karşı
işlenen günahlar, bir taraftan sürgün hayatı ile sonuçlanmış, diğer
taraftan da Mesih’in gelişini ertelemiştir. Hasidiler arasında 20’nci
yüzyılda Yahudilerin yaşadığı çoğu trajik olayların işlenen
günahların bir sonucu olduğuna inanlar da mevcuttur.
Hasidizm’e göre, sıradan bir Yahudi de Kabalacılığın sunduğu
yollardan ilerleyerek Torah’ta saklı olan mistik anlamı kavrayabilir
ve Tanrısı ile doğrudan ilişki kurabilir. Hasidizm’in mistik yorumunda,
Kabalistik düşünce ve terminoloji, halkın anlayabileceği ve
uygulayabileceği bir şekle dönüştürülmüştür.

Bugün, İsrail’den çok Amerika’da yaşayan Hasidi grupların, özellikle


de merkezleri New York Brooklyn’de olan Habad (Lubaviç) ve Satmar
gruplarının, gerek İsrail’in siyasi hayatında, gerek Ortodoks
Yahudilik içinde daha etkili oldukları görülmektedir. Hasidilerin
kutsal toprak ile ilgili “Mesihin gelişinden önce İsrail’e göç
edilemeyeceği” düşüncesinin bir yansıması olarak ABD’ye yerleşen
çoğu Hasidi, bu düşünce ile çelişkili bir biçimde İsrail’e gelerek
yerleşim birimleri oluşturmuşlardır. Bu çelişkinin aşılmasında,

Hasidizm’in mistik Mesihçi kurtuluş inancının rolü olduğu


görülmektedir. Rabbi Abraham Isaac Kook tarafından geliştirilen ve
laik-milliyetçi Siyonizm ile Ortodoks Yahudilik arasında ortak zemin
kuran aktif Mesihçilik düşüncesinden hareket eden Hasidiler, İsrail
Devleti’ni Mesihin gelişini hazırlayan aşamalardan birisi olarak
görmeye başlamış ve kutsal topraklarda yaşamayı bir çelişki olarak
algılamamaya başlamışlardır.
FERİSİLER (PERUŞİM)
 Ferisiler Makabi ayaklanmasını destekleyen Hassidim’ler’in soyundandır.

 Hirkan I döneminde (134-104) Hasmonlar’ın siyasetini ve dinsel


yönelimlerini engellemek amacıyla bir örgüt oluşturdular. Flavius
Josephus ve incil aracılığıyla tanınırlar. Sadukiler ve essenlilerin tersine
halk tarafından çok sevilen ferisiler gerçekte halkın dinsel rehberi ve
önderiydiler. Musa’nın yasasına ve eskilerin geleneklerine (Saduki dinsel
aristokrasi tarafından kabul edilmeyen) bağlılıkları dinsel yaşamın yeni
durumlara güvenilir bir uyumu için kolaylık sağlıyor, öğreti düzeyinde,
hıristiyanlığın da benimseyeceği yeni düşüncelerin (meleklerin varlığı,
dirilme, son yargı günü) derinleştirilmesi için elverişli bir ortam sağlıyordu.
Katılıkları ya-hudilerln ve hıristiyanların tepkisini çekmişse de, bu durum
etkilerinin önemini azaltmamıştır. Ferisiler yahudiliğln en ateşli
savunucuları olmuşlar ve İ.S. 70’te Süleyman peygamberin tapınağının
yıkılması ve israil krallığinın ( ibraniler) son bulması sırasında bu dini yok
olmaktan kurtarmışlardır. Öğretileri haham edebiyatı (hahamcılık) ye
özellikle de Talmud’da yer almıştır, ikinci Tapınak döneminden sonra
"Ferisilik ve yahudillk birlikte yayılmıştır"
SADUKİLER

 Sadukiler, eski bir Yahudi mezhebi. Bunlar


Tanrı`nın Dünya`yı yaratıp sonra, Dünya`yı kendi
haline bıraktığına inanırlardı. Halen bu düşüncede
Yahudi olup olmadığı kesin değildir. Farisiliğe
karşıdır. Yahudi aristokrasisini temsil eder, ruhun
ölümsüzlügüne, ölülerin dirileceğine ve meleklere
inanmazlar. Yazılı metinlere inanırlar, nakli yani
sözlü inançlara karşı çıkarlar.
ESSENİLER
 1947 de bir Bedevi çoban, Ölü Deniz kenarında otlattığı
keçilerinden biri, bir mağaraya girince, onu çıkarak için
bir taş atar. Kırılan bir küp sesi.... Küpten, altın değil,
bezlere sarılmış kağıt tomarlar çıkar... Yazılı kağıtlar....
2000 yıldır keşfedilmeyi bekleyen yazılar. Ölü Denizin
batı yakasına yayılmış bir çok mağara ve harabede
binlerce ve binlerce yazılı kağıt, deri hatta bakır levha
bulunur. Tarihi ve arkeolojik değerden önce, antika
meraklılarının parasal değeri hız kazanır. Elden ele
geçen buluntular 1954 yılında, Wall Street Journal'in ilan
sayfalarına kadar sıçrar: "Dört adet Ölü Deniz Yazıtı,
kelepir satılıktır...". Yazıtlar, arkeolog-tarihçi-din adamı
grubunun elinde toplanmaya başlar. Bedevi çobanın
karanlık mağaraya attığı taşı, sonraki 40 yıl boyunca 40
akıllı (!) çıkaramayacak ya da isteyerek çıkarmayacaktır.
Essenilerin Örgütsel Yapısı
Kumran’da iki ana grup vardır. Bunlardan ilki, Cemaat
Kuralları yazıtında kendilerinden “kutsallığın adamları” olarak
bahsedilen Bekâr Kardeşlik, diğer grup ise, “cemaat kurulu”
ya da “yasanın adamları” olarak bahsedilen Cemaat’tir.
Kardeşler grubu; toprakla uğraşır, çömlek yapar, hayvan
postunu işler ve kutsal kitabı çoğaltırdı. Bütün içtenlikle
Tanrı’yı aramak için birlikte yemek yer, birlikte ibadet eder ve
birlikte karar alırlardı. Birbirlerine, Her bir Musa Yasası’na ve
Peygamber iletilerine mutlak biçimde sadakat gösteren bu
grup, birbirlerini sevmek, bilgilerini, güçlerini ve
mülkiyetlerini paylaşmak durumundaydılar. Adaletsiz
adamların meskeninden uzakta, çölde, Tevrat’ı inceler ve
Ülke için bağışlanma dilerlerdi. Kudüs’teki günahkârlara
“sonsuz nefret” besleyen kardeşlik grubu, kaderlerinin
Tanrı’nın elinde olduğu inancına sıkı sıkıya bağlıydı. Bekâr
kardeşlik; dürüst, alçak gönüllü, adil, namuslu, şefkatli ve
mütevazı olmalıydı. Onlar, “Her gecenin üçte birinde, Kitab’ı
okumak, Yasa’yı çalışmak ve birlikte dua etmek için bir araya
gelirlerdi.”
ZELOTLAR
Dini bir mezhep olmaktan çok siyasi ve ideolojik
bir mezheptir. Roma imparatorluğuna haraç
ödemeyi reddetmişler, Roma İmparatorunu “Rab”
olarak tanımayı kabul etmemişler, bunu dinden
dönme olarak görmüş ve ayaklanmışlardır.
Yahudi işbirlikçilere ve Romalılara karşı gerilla
savaşı vermişler, 73 yılına kadar erkek, kadın,
çocuk 960 Zelot savaşmışlar, teslim olmaktansa
ölmeyi tercih etmişler, İmparatora Rab demeyi
reddettikleri için işkencelerle öldürülmüşlerdir.
İnanç bakımından Ferisîlere benzerlik gösterirler.
İslam Sonrası Yahudi mezhepleri…

İslam sonrası Yahudi mezhepleri


şunlardır;

1-Rabbânî Yahudiler

2- Karaîlik

3-İseviyye

4-Yudganiyye.
RABBÂNÎ YAHUDİLİK
FERİSÎLİĞİN DEVAMIDIR,
TEVRAT’I SADECE
İBADETLERDE KABUL
ETMİŞ, TALMUT’A
AĞIRLIKLI ÖNEM VERMİŞ,
ONUNLA AMEL
ETMİŞLERDİR.
KARAÎ YAHUDİLİK
Sadukîlerin devamıdır, Tevrat’a bağlıdırlar, Talmut’u kabul etmezler.
Bu mezhebin adı Arapça “kıraat” kelimesinden türemiştir, Tanah’ı
çokça okuduklarından bu ismi almışlardır, az sayıda da olsa
günümüze kadar varlıklarını sürdürebilmişlerdir. Günümüzde küçük
bir grup Mısır’da ve İsrail’de yaşamaktadır. Hazar Türklerinden bir
grup da Karaim mezhebini benimsemişlerdir ve Türkçe Tevrat
okumaktadırlar. Karaîler’e göre, Kudüs’deki Mabed, “Dünya
İdarecisinin” makamıdır, bu âlem hâdistir, bütün varlıkları yaratan
Allah’tır, Tevrat ilk ve son gönderilmiş kitaptır, Tanrı Tevrat’ı kelime
kelime yazdırmıştır, hesap günü vardır, Mesih gelecektir, Allah âlem
yaratılmadan önce de vardır ve yardımcısı yoktur, Tevrat’ta yer
almayan ibadetler kabul edilmemektedir.
ÎSEVÎ YAHUDİLİK

Îsevî Yahudilik;
Bu mezhebin kurucusu Ebû İsa İshak b. Yakub
el-İsfahânîdir,
Emevi halifelerinden Halife Mansur
zamanında yaşamıştır, bu kişi kendisinin
beklenen Mesih olduğunu ilan etmiş, Allah’ın
kendisini Yahudileri kurtarmak için
gönderdiğini söylemiş ve Yahudilerin büyük
çoğunluğu da kendisine inanmıştır,
günde 3 defa olan ibadeti 7’ye çıkarmış,
Kudüs dışındaki yerlerde et yenilmesini ve
şarap içilmesini yasaklamıştır.
YUDGÂNİ YAHUDİLİK

Yudgâni Yahudilik; İseviyye mezhebinin


kurucusunun ölümünden sonra yerine geçen
Yudgân’a mensup mezheptir, zühdü emretmiş,
fiilin kula ait olduğunu savunmuş, et ve içkiyi
yasaklamıştır. Bu mezhebin en ilgi çekici yanı,
Hz. Muhammed (s.a.v) ve Hz. İsa (a.s)’ı her
ikisini birden peygamber olarak kabul
etmeleridir.
Çağdaş Dönem Günümüz Yahudi
mezhepleri…

Günümüzdeki Yahudi mezhepleri


şunlardır;

1-ORTODOKS YAHUDİLER

2- REFORMİST YAHUDİLER

3-MUHAFAZAKÂR YAHUDİLER

4-YENİDEN YAPILANMACI YAHUDİLER

5-SÂMİRÎLER.
1789 Fransız ihtilali Yahudi dünyasını da etkilemiştir. Çünkü
Fransız ihtilalinden sonra Avrupa’da Yahudilere karşı tavırlar
değişmiş ve Yahudiler önceye göre büyük rahata
kavuşmuşlardır. Bu rahatlık Yahudilerin dini anlayışlarını da
değiştirmiştir. Zira Yahudiler Mesih gelecek diye yüzyıllardır
sıkıntılara katlanmış ve çekilen sıkıntılara beklenen Mesih’in
ayak sesleri diye bakmışlardı. Ancak yüzyıllardır beklenen
kurtarıcı Mesih’in gelmemesi Yahudilerin ümitlerini kırmıştı.
Hem bu ümitsizlik ve hem de Fransız ihtilaliyle gelen
rahatlamanın da etkisiyle Yahudiler artık bulundukları
Avrupa ülkelerinde yaşamaya karar vermişlerdir. Bu durum
onların dini inançlarını gözden geçirmelerine itmiş ve dini
inançlarını modern dünyanın şartlarına uydurmaya
gitmişlerdir, zira Yahudi inançları mevcut modern dünyaya
uymamakta idi. İşte bu isteğin neticesinde de çağdaş dönem
mezhepleri çıkmıştır.
ORTODOKS YAHUDİLER (İSRAİL
YAHUDİLERİNİN MEZHEBİ)
Bu mezhebin İsrail’in resmi mezhebi olması hasebiyle
iyice bilinmesi gerekmektedir. Mezhep, Ferisîlikle
başlamış, Rabbani Yahudilikle devam etmiş ve
günümüzde de Ortodoks Yahudilik olarak ortaya
çıkmıştır. Ortodoks Yahudilik günümüzde mensubu en
çok olan mezheptir. Bu mezhep çoğunlukta İsrail’de
hâkimdir ve günümüzdeki İsrail devletinin resmi
mezhebidir. Daha yakın zamana kadar bu mezhebin
haricindeki diğer Yahudi mezheplerinin İsrail’de faaliyet
göstermesine izin verilmemekte idi. Ortodoksluk
dışındaki diğer Yahudi mezheplerinin son yıllarda
İsrail’de faaliyet yapmalarına izin verilmiş olsa da, resmî
mezhebin dışındaki diğer mezhepler devlet desteği
alamamaktadırlar.
Tevrat ve Talmut’a ikisine birden inanırlar. Ortodokslara göre
Yahudiler, Tevrat’ın kanunlarına uymadıkları için sürgüne
gönderilmişlerdir ve eğer Yahudi halkı tevbe eder ve Tevrat’ın bütün
kurallarını gözetir, yerine getirmeye gayret ederlerse Mesih
gelecek, Yahudiler gerçek evine dönecek ve Süleyman Mabed’i
yeniden inşa edilecektir. Ortodoks Yahudiler Yahudi şeriatında bir
değişiklik yapmayı veya yorumlamayı kabul etmezler. Bununla
beraber günümüz şatlarında yaşayabilmek için şer’î hilelere
başvururlar. Şer’î hilelerine örnek verecek olursak; Yahudi şeriatına
göre cumartesi günü ateş yakmak yasaktır, Ortodoks Yahudiler,
otomatik elektrik ayarlayıcı ile elektrikli eşyalardan o eşyaya
dokunmadan faydalanırlar.

Ortodoks Yahudiler cumartesi günü araba kullanmazlar ve elektrikli


aletlere dokunmazlar. Yiyecek ve içeceklerdeki dine uygunluk
kuralı olan “KOŞER” (KAŞER), kuralına sıkı sıkıya uyarlar. Koşer
kuralına uygun olmayan yiyecek ve içecekleri tüketmezler ve bu
kurala uygun yiyecek ve içecek satmayan dükkânlardan alış-veriş
yapmazlar. Yine Koşer kuralı gereği, et ile sütü bir arada yemezler,
et pişen kapta süt, süt pişen kapta et pişirmezler.
Ortodoks Yahudiler kendi dışında kalan Yahudileri gerçek
Yahudi kabul etmezler ve onlara günahkâr olarak bakarlar.
Ortodoks Yahudilerin büyük çoğunluğu SİYONİST’TİR.
Gördüğünüz gibi İsrail bir din devletidir, kanunları, kurumları,
kuruluşları her şeyi dine göre belirlenmiştir. Eğer Tevrat’ın
kurallarını hayatlarına tatbik ederlerse yeryüzünün hâkimi
olacaklarına ve Süleyman Mabedini yeniden inşa edeceklerine
inanmışlardır. İşte yeryüzündeki tek din devleti İsrail’dir ve
yaptıkları da ortadadır, inançları doğrultusunda yaşamakta ve
buna ulaşmak için de her şeyi caiz görmektedirler. Zira İsrail
Yahudileri’nin inançlarına göre onlar, dünyanın efendileridir ve
bunu onlara Tanrı tahsis emiştir.
REFORMİST YAHUDİLER

REFORMİST YAHUDİLER; Reformist Yahudilik 19. y.y.


başlarında Alman Yahudiler arasında çıkmıştır. Bu
mezheptekiler Yahudilikteki bazı hususlarda reform
yapmışlardır. Tıpkı şimdi İslam dininde de reform yapmak
istedikleri gibi. Aşağıda yapılan reformların hangi
alanlarda ve hangi hususlarda olduğunu okudukça,
dinimizde yapılmak istenen reformların ve nerdeyse her
gün bir yenisi eklenen fetvaların nerelere varacağını
rahatlıkla tahmin edebilirsiniz.
Yahudilerin reform yaptıkları hususların bazısı şunlardır;
1- Din ile dünya işlerinin birbirinden ayrılması
2- Yahudilik ile Çağdaş Modern anlayışın birleştirilmesi
3- Başka toplumlar ile karışmaya engel Yahudi kültürünün
yumuşatılması
4- Kadın-erkek ayırımının kaldırılması
Evet, yukarıda gördüğünüz birkaç madde uzun uzun
açıklamaya muhtaç aslında. Lakin her akıl sahibi
için, Yahudilerin kendi dinleri için yaptıklarının
aynısını İslam dini için de yapmaya çalıştıkları
aşikârdır. Bu hususlarda ayık olup bilinçli veya
bilinçsiz, onların oyununa alet olmamalı, Selef-i
Salih’in yolunu öğrenip ona sımsıkı sarılmalıdır.
Almanya’da başlayan reform hareketi daha sonra
Amerika’ya taşınmış ve asıl gelişimini oradaki
Yahudiler arasında tamamlamıştır. Amerikan
Yahudilerinin % 40’ı reformisti Yahudilerdir. İsrailde
ise 6-7 bin civarında bulunmaktadırlar.

Reformist Yahudiler 1885 Pittsburg Platformu’nda


aldıkları kararlar neticesinde Ortodoks Yahudilerin
inançlarını reddetmişlerdir.
Reformist Yahudiler, Yahudilikte reform yapmış ve bu reformun
sonunda inanç olarak şu noktaya varmışlardır;

1- Yeniden dirilme yoktur. Öldükten sonra ceza ve mükâfat ve


ruhun ölümsüzlüğü yoktur.

2- Yahudilerin Filistin’e dönüşü araştırılmaz, Kutsal Toprak


ülküsü yoktur ve Mesih’in gelişi beklenmez.

3- Yahudiler bir millet değil, bir cemaattir. Sosyal adaleti


sağlamak Yahudilerin görevidir!!!

4- İsrail tek Tanrı öğretisini telkin eden bütün dinlere (sözde)


hoşgörülüdür.

5- Eski Yahudi Şeriatından sadece modern hayata uygun olanlar


kabul edilebilir. Yiyip-içme, temizlik, giyinme ile ilgili dini
kurallar kaldırılmıştır.
6- Tevrat Tanrı’dan inen bir kitap değil, ataların yaşadığı
dini tecrübe ve olaylardır ve bu nedenle Tevrat bağlayıcı
değildir.

7- Yahudilik bilim ile çatışmaz.

8- Sinagog’da kadınlar ve erkekler yan yana oturur.


Sinagog’da erkeklerin başını örtme zorunluluğu yoktur.
Dışarıdan evlenilebilir. Diğer din ve inançlara saygıyla
bakılır. Sinagog ayinleri azaltılmalıdır, müziğe yer
verilmelidir. Yahudi olmayanlar da kendi din ve inançları
ile kurtuluşa erebilirler.

İşte sonuç olarak müslümanları vardırmaya çalıştıkları


nokta ve İslam dininde reform yaparak ulaşmaya
çalıştıkları hedef bu maddeler olabilir mi?
MUHAFAZAKÂR YAHUDİLER;
Muhafazakâr Yahudilik 19. y.y.’da Almanya’da
Reformist Yahudiliğe bir tepki olarak meydana
çıkmıştır. Muhafazakâr Yahudiliğe asıl kimliğini
“Solomon Schatter” vermiş olup “Katolik Siyonist
İsrail” teorisini ortaya koymuş ve böylece
Muhafazakâr Yahudilik Siyonist bir anlayışa
bürünmüştür. Muhafazakâr Yahudiler günümüzde
Amerika da Reformist Yahudilikten sonra, İsrail’de
ise Ortodoks Yahudilikten sonra ikinci büyük
mezheptir. Muhafazakâr Yahudiler ile Reformist
Yahudiler arasındaki en büyük fark ibadetlerini
İbranice yerine İngilizce yapmalarıdır.
Muhafazakâr Yahudiler, Yahudi şeriatı hükümleri olan
“Halakha”’nın değişebileceğini kabul etmişler,
Sinagog’da kadın erkek yan yana oturmuşlar ve
kadınlardan haham olmasını meşru görmüşlerdir.
YENİDEN YAPILANMACI YAHUDİLER;
Bu mezhep, 102 yaşında ölen Amerikan
Yahudi’si Menahem Kaplan tarafından 1983
yılında kurulmuştur.
Bu kişi bir Yahudi düşünür ve filozofudur.
Bu mezhebe göre, Tevrat Tanrı’nın vahyi değil
İsrailoğullarının tarih boyunca oluşturdukları
bir eserdir
ve Sinagog’da kadın erkek yan yana oturur
ve kadınların hahamlığı da kabul edilir.
SÂMİRÎLER
Bu mezheptekiler Yahudi olmakla birlikte, diğer Yahudiler
tarafından Yahudi olarak kabul edilmemektedirler.
Sâmirîlerin tarihi oldukça eskidir. Kuzey İsrail Krallığı
yıkılınca, Asur İmparatoru Sargon, İsrail halkını
yerlerinden alıp “Asur’a” ve “Medler’in” şehirlerine
sürmüş ve Bâbil, İsrail haricindeki şehirler olan Kuta ve
Avya’dan insanlar getirerek İsrailoğullarının yerine
yerleştirmiştir. Böylece Samron şehrinin sakinleri ortaya
çıkmış ve bunlara “Sâmirîler” denilmiş ve bunlar
Yahudiliği din olarak seçmişlerdir.
Ancak Yahudiler, Yahudi olan bu insanları kabul
etmemişler ve bahane olarak da bu Sâmirîlerin
Yahudilikte samimi olmadıklarını ileri sürmüşler ve
devamlı bunları dışlamışlardır. Hatta diğer Yahudiler
Sâmirîler kullanıyor diye İbrânî harfleri ile yazılan
“Aramca’yı” bile kullanmayı terk etmişlerdir.
Sâmirîler günümüzde Nablûs ile Telaviv
yakınlarındaki Holon kentlerinde yaşamaktadırlar.
Diğer Yahudilerin Tevrat’ı ile Sâmirîlerin Tevrat’ı
arasında 6 bin faklılık bulunmaktadır. Sâmirîlerin
mabedlerinde sıra ve masa bulunmamaktadır,
ibadetlerinde rükû ve secdeye benzeyen hareketler
vardır. İbadetlerinden önce de abdeste benzeyen
temizlikleri var olup bu temizlikte sırasıyla eller, ağız,
burun, yüz, kulaklar ve ayaklar yıkanmaktadır ve bu
temizlik yapılırken Tevrat’tan parçalar okunur.
Yahudilik ve Hıristiyanlık dinleri mensuplarının yaptıklarını
bilmemiz niçin önemli diye bir soru yöneltilir ise,
Buhari’deki meşhur hadis-i şerif bu soruya cevap
olacaktır: “Sizden öncekilerin izlerini, kuşkusuz karış
karış, arşın arşın takip edeceksiniz. Onlar bir kertenkele
deliğine girmiş olsalar, siz de gireceksiniz.” (Sahabeler),
dedik ki; “Yahudi ve Hıristiyanlar mı?” Rasûlullah (s.a.v);
“Ya kim olabilir? dedi.” (Buhari, İ’tisam) İşte karış karış
takip edeceğimiz dinlerin mensuplarının neler yaptığını
bilip sakınmak, tedbir almak ve bu hususlarda ayık olmak
için onların ne yaptıklarını bilmemiz luzumiyet arz
etmektedir.
Musevi; Musa’ya inanan, Musa’nın izinden giden
anlamındadır.
Yahudi kelimesinin kökü tarih öncesi Yahudi Krallığı’na
uzanır.
Musevilik dinine geçebilmek için özel bir tören
uygulanması gerekir.
Bugün tüm dünyada kendilerini Yahudi kabul edenlerin
sayısı yaklaşık 14 milyondur. 1948′de Filistin adı verilen
bölgede İsrail Devleti’nin kurulmasıyla dünyanın her
yerinden Yahudiler buraya göç edip yerleşmişlerdir.

Günümüzde en büyük Yahudi nüfusunun yaşadığı ülke


İsrail’dir (%80).
Sonra ABD ( %3,4),
bu iki ülkenin dışında Fransa, İngiltere, Arjantin, Ukrayna,
Rusya ve Kanada başta olmak üzere içlerinde Türkiye'nin
de bulunduğu dünyanın birçok ülkesine dağılmış olarak
yaşamaktadırlar.
Yahudilik, kutsal kitaplarında Ahd’e geniş yer ayırmasından
dolayı bir Ahit dini olarak da anılır. Musevi geleneğine gore
tanrı Yahudi halkıyla bir ahit (antlaşma) yapmış, emirlerini ve
yasalarını Tevrat şeklinde Yahudilere vermiştir . Ortodoks
Musevilere ve dindar Musevilerin çoğuna göre İbrahim
Peygamber ilk İbrani’dir. Nuh’tan sonra putperestliği
reddeden ve tektanrıcılığı savunan ilk kişi olduğuna inanırlar.
Tanrı, İbrahim’e oğulları olacağını müjdeler. İsmail ve İshak
isimli iki oğlu olur. İshak, tanrının bildirdiği şekilde babasının
misyonuna devam eder. Kenan Ülkesi İshak Peygamber’e
tanrı tarafından vaad edilmiştir. İshak’ın oğlu Yakup Mısır’a
göç eder ve zaman içerisinde halkı Mısırlıların kölesi olur.
Yakup’un on iki oğlundan biri olan Levi’nin soyundan gelen

Musa, İsrailoğulları’nı Mısır’dan kaçırarak Sina Dağı’na


getirir. Burada tanrı tarafından kendisine verilmiş olan
Tevrat’ı halkına verir ve onları Kenan Ülkesine götürür.
Musa’nın kardeşi Harun ve onun soyundan gelen erkekler,
tanrı tarafından ” yüksek din adamları sınıfı” olarak atanırlar.
İsrail oğulları Kenan Ülkesine yerleşirler ve Şiloh tapınağını
inşa ederler.
Bu tapınağın dikili kaldığı 300 yıl boyunca İsrail oğulları tanrı
tarafından çeşitli musibetlerle ve işgallerle test edilirler.

Sapkınlıkları doruğa ulaştığında tanrı, Kenan Ülkesinin


güneydoğu sahillerinde yaşayan Filistinliler’in Şiloh
Tapınağını ele geçirmelerine izin verir. İsrail oğulları diğer
milletler gibi sürekli, sabit bir krallık kurmak isterler.
Bölgede zaman icinde güçlenen İbraniler Hakimler
döneminden sonra bir Yahudi krallığı kurarlar ve başına
Yahudilerin kralı olarak Saul geçer. Saul’un ölümünden sonra,
Yahudi Krallığı’nın başına Davud geçer. Davud’un ölmesiyle
Yahudi Krallığı’nın başına Davud’un oğlu Süleyman geçer.
Süleyman döneminde Yahudi Krallığı altın çağlarını yaşar.
Kudus şehri Yahudilerin en önemli şehri haline gelir.
Süleyman Kudüs'e Beth Hamikdaş denilen büyük bir mabet
inşa ettirir. Beth Hamikdaş’ın bugün sadece Batı Duvarı
sağlam kalmıştır. Bu duvara Ağlama Duvarı denmektedir.
Yahudiler, Yehova’nın (Tanrı) Sina’da bu

kavmi kendine seçtiğini, Tevrat’ı Musa’nın

şahsında onlara gönderdiğine inanırlar.

Hristiyanlıktaki Musa bahsi Yahudilikteki

ile aynı, İslamiyet’teki Musa bahsi de

Yahudilik ile oldukça paraleldir .


Yahudilikteki Önemli

Semboller:
Kudüs’teki Mabet,

Yahudiliğin odak noktasını

teşkil etmektedir. Yahudiliğin

sembolleri arasında en

önemli yeri Yedi Kollu

Şamdan (Menora) ile Altı

Köşeli Yıldız (Davud’un

Yıldızı) tutar.
Kutsal Günleri:
En önemli bayram Yılbaşı Bayramı’dır (Roşaşana),
ardından on gün sonra 26 saat sürecek olan oruç günü
gelir ki buna Kefaret Günü anlamına gelen (Yom Kipur) adı
verilir.
ROŞAŞANA

Musevi takvimine göre yılbaşıdır ve


dünyanın her yerindeki Museviler tarafından
bayram olarak kutlanır.

İki gün süren bayram boyunca


ailece yemek yeme ve ballı elma veya elma reçeli yeme
adetleri vardır.
Sinagog'da Bayram'ın ikinci sabahı senenin iyi geçmesini
dilemenin sembolü olarak
koç boynuzundan yapılan Şofar isimli çalgı çalınır.
Roşaşana'nın kutlandığı gün boyunca
Yahudilerin haftalık tatil günü olan Şabbat günü yani
cumartesi günü olan yasaklar geçerlidir.
Roşaşana'nın kutlandığı gün
yıldan yıla değişmektedir.
Yom Kippur (Kefaret Günü)
Musevilikte Musevi Takvimi'nin ilk ayı olan Tişri ayının 10. günü
yaklaşık 26 saat boyunca tutulan büyük oruç.
Museviliğe göre bir insanın kaderi bir yıl önceki hâl ve
hareketlerine göre yazılır. Bir yıl boyunca iyi ve hayırlı işler
işleyen kişilerin kaderi bir yıl sonra için iyi yazılır.
Musevi Yılbaşısı olan Roşaşana ile Yom Kippur arasındaki 10
gün boyunca bir vicdan muhasebesi yapılır ki buna İbranice
teşuva (geriye dönme) denir. On gün boyunca, o yıl içinde
yapılan tüm hatalı davranışlar gözden geçirilir insanlara karşı
yapılan haksızlıklar için insanlardan özür dilenir ve helalleşilir.
Tanrı'ya karşı işlenen suçlar için de tövbe edilir.
9. günün akşamı güneş batmadan bir saat önce oruca başlanır.
26 saat aralıksız sürecek olan oruç boyunca yemek yemek ve
içmek, yıkanmak, parfüm sürünmek, çalışmak, ateş yakmak
yasaktır. Güneşin batmasıyla Sinagog'a gidilir ve 2 saat süren
dini törenden sonra eve dönülür ve yatmadan tekrar vicdan
muhasebesi yapılır.
Sabah erkenden kalkıp Sinagog'a gidilir
ve yaklaşık 12 saat boyunca Sinagog'da
aralıksız Yom Kippur için yapılan dualar,
tövbeler ile vakit geçirilir.
Güneşin batmasından yaklaşık 40 dakika sonra
Tokea adı verilen kişi
koç boynuzundan yapılmış bir boruyu (Şofar) çalarak
orucun bittiğini ilan eder.
Bu oruç yaklaşık 25-25.5 saat sürer.

Şofar'ın çalınmasıyla birlikte tören sona erer


ve Tanrı'nın insanların gelecek yıl için kaderini
yazdığına ve iyi kişileri hayat kitabına (Sefer Hayim)
yazdığına inanılır.
Kipur’dan sonra Yahudilerin Mısır’dan çıktıktan sonra

kırk yıl çölde dolaşmaları anısına 7 gün suren Çardak

Bayramı (Sukot)
Yahudilerin
Yom Kipur
gününde her
kişinin
başının üzerinde
üç defa
döndürülerek
bir tavuk veya
horozun
kurban olarak
kesilmesi
adeti vardır.

Buna
Kaparot
denir.
ve bir yıl içinde Tevrat’ın tüm bölümlerin
okunmasının tamamlandığı ve yeniden
başlandığı (Simhat Torah) Aralık ayında
Hanuka,
Hanuka veya Hanukkah
İbrani takvimine göre Kislev'in 25. günü başlayıp sekiz gün
süren bir Musevi bayramı. Ayrıca Işık Bayramı ya da Yeniden
Adanma Bayramı olarakta anılır. Hanukkah sözcüğü İbranice
"adama, ithaf etmek" anlamlarına gelir.

Bu bayram, Gregoryen takvimiyle Aralık, Kasım sonu, ya da çok


ender olarak Ocak başına denk gelir. Bayramda, hanukiyalar
yakılır. Birinci gün bir tane, ikinci gün iki tane yakılır ve bu
böylece bayram boyunca devam eder.

Kudüs'te bulunan Tapınak IV. Antiochus (Antiyokus) tarafından


ele geçirildi. Talmud'a göre Makabeler Tapınak'ı geri aldılar.
Tapınağı Tanrı'ya yeniden adadıklarında Tapınak'taki kutsal
ateşe sadece bir günlüğüne yetecek kadar kutsanmış zeytin
yağı mevcuttu. Bununla birlikte, Musevi inancına göre, bu yağ
tam sekiz gün boyunca ateşi besledi ki bu süre de yeni
kutsanmış zeytin yağı üretmeye yetecek bir süreydi.
Yeudit adlı bir Yahudi kadınının, Hanuka geleneğinde
ayrılmaz bir yeri mevcuttur. İşte Yeudit'in hikayesi...
Bir Helen kumandanı Yeruşalayim'de yayılmakta olan
ayaklanmayı engellemek için ordusunu ilerletiyordu. Helen
kuvvetleri, şehir surlarının dışına kamp kurarak kuşatma
başlattı. Yeruşalayim oldukça iyi korunağa sahip bir şehir
olmasına karşın, daha üstün olan Helen ordusunun amansız
kuşatması, şehir halkına büyük kayılar verdirmeye başladı.
Bu noktada, Yeudit adlı dul bir Yahudi kadın şehir dışına
çıkarak kumandanla konuşmak için ricada bulundu. Amacı,
onu baştan çıkarmak ve ardından öldürmekti.
Planı bayarıya ulaştı. Kumandan Yeudit için mükellef bir
ziyafet verdi ve bu sırada içkiyi biraz fazla kaçırdı. Gece,
kumandan ve Yeudit birlikte çadıra girdiler fakat çok
geçmeden içkinin etkisine dayanamayan kumandan sızdı.
Fırsatı değerlendiren Yeudit adamın kılıcını aldı ve işi
bitirdi. Yeudit'in, olayın ardından kumandanın kafasını
Yeruşalayim'e getirdiği ve kafanın herkesin görebileceği bir
yere asıldığı anlatılır. Olayın ardından Yeudit'in
kahramanlığından ilham alan Yahudiler karşı saldırıya
geçerek Helenler'i bozguna uğrattılar. Bu, Yahudi-Helen
savaşında önemli bir dönüm noktasıydı.
Ester kitabında anlatıldığı üzere,
Haman'ın Yahudileri öldürme
planından Yahudilerin kurtulması
sebebiyle kutlanır.

Başlama
14 Adar (Kudüs ve etrafı duvarlarla
çevrili şehirlerde 15 Adar).

Törenler
Sinagoglarda Ester kitabı okunur.

Gelenekler

Maskeli balo ve kıyafet balosu


şeklinde kutlanan bu bayramda
başta tatlı olmak üzere yemek ikram
edilir.
Hanuka gibi Purim'in de karakteristiği dini olmaktan
ziyade millidir ve Tora'da adı geçen diğer bayramlara
göre kutsallık derecesi daha düşüktür. Bu nedenle,
Purim'de iş yapmaya ve para değiş tokuşunda
bulunmaya izin verilir. "Al ha-Nissim" ("Mucizeler
İçin") ve yemekten sonra söylenen bir şükran duası
olan Birkat Hamazon isimli dualar Amida'ya eklenir.

Bu günde yapılması zorunlu olan dört mitsva


şunlardır:
1.Purim akşamı ve ertesi sabah (genelde sinagogda)
Ester kitabının okunuşunun dinlenmesi (k'riat
megillah)
2.Dostlara yemek hediye etme (mişloah manot)
3.Fakire bağış yapma (matanot la'evyonim)
4.Şölen yemeği yeme (se'udah)
Mısır’dan
Musa’nın
önderliğinde
ayrılıp
kölelikten
kurtulmasının
kutlandığı
Pesah.
Bayramda mayasız ekmek
"Matza" yenecek
Yahudilerin bu bayramı neden
Hamursuz olarak andıkları
konusunda farklı rivayetler
mevcut. Yaygın olan rivayet,
Yahudilerin Mısır'da
Firavundan kaçarken
yanlarında götürecekleri
ekmeklerin hamurunun
mayalanmaya bile fırsat
bulamadan ülkeyi hızla terk
etmek zorunda kalmaları. Bu
hatırayı anmak adına
Yahudiler, Hamursuz Bayramı
boyunca mayasız ekmek yiyor.
Yahudilerin Mısır'dan kaçarken
aceleyle pişirdikleri mayasız
ekmek "Matza" da Hamursuz
Bayramı'nın sembolü olarak
kabul ediliyor. Bayram
boyunca normal ekmek yemek,
Yahudi şeriatına göre haram
kabul ediliyor.
Açlık ve Dört kadeh şarap ve matsa
Zorluktan
Özgürlüğe: Acıları hatırlarken, kurtuluşa sevinilen, uzun bir
Pesah Bayramı mücadele her yıl Seder yemeğinde anlatılarak
Açlık ve yaşatılır. Seder yemeğinde; masada köleliği
zorlukların
anımsandığı çağrıştıran semboller bulunmalı, 10 bela sayılmalı ,
Pesah 4 kadeh şarap içilmeli ve matsa, yani mayasız
gecesinde ekmek, yenmelidir. Matsa denen hamursuz ekmek
sokak kapısı
her daim açık bir hafta boyunca Yahudiler’in masalarından eksik
olmalıdır. olmaz.
Türkiyeli Sefarad
Yahudileri’nin
Seder yemeğinde,
pırasa köftesi,
ıspanak böreği,
pırasa böreği,
haşlanmış
yumurta, balık,
kuzu, tatlı olarak
da cevizli tezpişti,
ve kölelik
zamanında
tuğlaları
yapmakta
kullanılan kerpici
sembolize
ettiğinden, siyah
üzüm, hurma ve
portakaldan
yapılmış haroset
bulunur.
AHİRET ANLAYIŞINA DAİR:

Yahudilik inancında ölülerin gittiği yerin adı Şeol’dur. İsa'nın


yaşadığı dönemde Museviler, birisi öldüğünde
ruhunun Gehenna'da işkence çektiğine inanıyorlardı. Buna
karşın Judaica Ansiklopedisinde ise şunları söylemektedir:
"Kutsal Yazılarda ölüm sonrasında Gehenna'yla ilgili
düşüncelerin hiçbir dayanağı yoktur."
Gehennem, Hinnom Vadisi: Yeremya 19:6 Bundan ötürü buranın
artık Tofet ya da Ben-Hinnom Vadisi değil, Kıyım Vadisi diye
anılacağı günler geliyor, diyor RAB.
Sheol: Yaratılış 37:35, 42:38, 44:29, 44:31,
Yahudilik inancına göre; Roş Ha Şana’da bedeni ile günah
işleyen Yahudiler, cehennemde en fazla 12 ay kalacaklardır.
Yahudilikte kişi öldükten sonra, acı ve ıstırabının çok fazla uzun
sürmemesi için ölenin
yakınları tarafından sürekli olarak okunan dua Kadiş duasıdır.
Yahudilikte dünyanın ömrü de 6 bin yıldır.
Kadiş: En önemli, en yüce duadır. Aramicedir. Bu dua söylenirken
Kudüs’e dönülür. Yas sırasında söylenen “Kadiş” duası iki nedenden
ötürü okunur. Birinci nedeni, kişi yakını öldüğünde isyan içindedir.
Tanrı’ya isyan eder. Bu duayı okurken de Tanrı’nın adaletine sığınır.
Her ne kadar isyan etse de onun doğru yaptığına olan inancını ifade
eder. İkinci nedeni, ölen kişinin ruhunun, Tanrı’ya hesap verdiği süre
boyunca, yakınları okudukları “Kadiş” duası ile Tanrı’ya karşı ruhu
yüceltirler.
Yas zamanını Yahudiler üçe ayırmışlardır. İlk yedi gün (Şiva),
ölümden sonraki 30 gün ve ölümden sonraki 12 ay. Yas, ölünün
gömüldüğü andan itibaren başlar. Şiva süresi yedi günün ilk sabah
duasıyla başlar. Gömme günü Şiva’nın ilk günü olarak sayılır. Şabat
da Şiva sürecinin içindedir. Şabat Şiva’nın arasına gelince halk
uygulamalarına göre Şabat için Şiva’ya ara verilir ve Şabat’tan sonra
devam edilir.Yine de Şabat yedi günün içinde sayılır.
Yahudiliğin fikir öncüsü sayılan (1729-1786) yılları arasında
yaşamış ve öldükten sonra
yeniden dirilme yerine ruhun ölümsüzlüğü fikrini bir inanç temeli
haline getirmiş Yahudi bilgini Moses Mendelsshon’dur.
AHİRETE DAİR:
Mendelsshon’dan önce de (882-942) yılları arasında
yaşamış olan
ve ahiret inancını bir inanç akidesi halinde din
kitaplarında zikreden
Yahudi âlimi
Saadia Gaon’dur.
ABD Başkanı Barack Obama Pesah Bayramı’nın 2. gecesinde, yakın
arkadaşları ve ekibi için ailece katıldıkları geleneksel Pesah yemeği
düzenledi. Obama, Beyaz Saray’daki ilk Pesah sederine ev sahipliği
yaparak Amerika başkanlık tarihinde bir ilke imza attı
Bundan 49 gün sonra gelen 10 Emirin alınmasının
kutlandığı Şavuot ve Yaz aylarına denk gelen
Tapınağın yıkılması ve çeşitli talihsiz olayların
anıldığı ve bir matem günü olan Tişa Beav önemli
günlerdendir.
Ve Yahudi halkı Sina Dağı eteklerinde:
Şavuot Bayramı: 24-25 Mayıs
Mısır’dan Çıkış’ta fiziksel esaretlerinden kurtulan
Yahudiler, 49 gün – 7 hafta boyunca, gün be gün
kendilerini geliştirip, Tanrı’ya yaklaşarak,
Tanrı’nın onlara vereceği Tora’yı almaya
hazırlanır. Şavuot, Pesah´ta fiziksel esaretten
kurtulan Yahudilerin akıl ve bilgi ile yoğrularak
manevi özgürlüğe kavuşmasını simgeler.
Haram Davranış Ve Yiyecekler:
Domuz eti ve pulsuz balıkların eti, çift tırnaklı ve
geviş getirmeyen hayvanlar ve Tevrat’ta adı gecen 20
kuş’u ve bunlardan cıkan urunleri yemek yasaktır.
Yılın bir doneminde Mısır’dan cıkışın anısına 8 gun
boyunca mayasız ekmek (Matsa) yenir.
Domuz eti ve pulsuz balıkların eti, Çift Tırnaklı ve geviş getirmeyen
hayvanlar ve Tevrat'ta adı geçen 20 kuş'u ve bunlardan çıkan ürünleri
yemek yasaktır.
Yılın bir döneminde Mısır'dan çıkışın anısına 8 gün boyunca Mayasız
ekmek (Matsa) yenir.
Şabat ilkesi Talmud'ta da geçer: madem ki Tanrı dünyayı yarattıktan
sonraki yedinci günü iş bırakmıştır, o halde Museviler, yanlarında
çalışan Musevi olmayan insanlar da cumartesi günü hiçbir iş
yapmamalıdır.
Bunun gibi, bazı beslenme kurallarına uymaları da gerekir: et, kaşer
olmalı, yani dinsel törelere göre hazırlanmalıdır (hayvanlar Haham'lık
tarafından yetiştirilmiş ve hayvan anatomisini çok iyi bilen özel bir din
görevlisi olan Şohet tarafından Tanrı'nın adı anılarak kesilir). Kesilen
hayvanın acı çekmemesi için şahdamarı ve nefes borusu tek darbede
kesilmelidir bir anlık duraksama ya da bıçağın üzerindeki bir kertik dahi
eti mundar 'Trefa' etmeye yeter.

Museviler'de kan yemek büyük günah sayıldığından, hayvan kesildikten


sonra eti alan kişi bu eti önce yıkar ve tuzlayarak 1 saat kadar delikli
bir kapta tüm kanının akmasını sağlar daha sonra tekrar yıkayarak
yenilecek hale getirir. Bu eti tuzlama işlemi etin kesilmesinden 72 Saat
içinde tamamlanması gereken bir işlemdir bu süre geçerse et mundar
olur.
Hac:
Pesah (Fısıh-mayasız ekmek bayramı),
Şavuot (haftalar bayramı) ve
Sukot ( çardaklar, çadırlar bayramı) üçüdür ve Hac
Bayramları diye isimlendirilir. Mabed zamanında
Yahudiler yılın bu üç büyük bayramında Mabed'i
ziyaret etmek zorundayclılar. Yahudiler tarafından
kullanılan bu üç zirai bayram, Kenaniler tarafından da
zirai bayramlar olarak kutlanıyordu.
KABİR
ZİYARETİ
Bazı Yahudiler gelenekleri gereği oruç günlerinde, Roşaşana ve
Yom Kipur'dan önce ve mümkünse Yahrzeit'te (seneyi devriye)
mezarlığı ziyaret eder. Vefatın gerçekleştiği ilk yılda mezarlık
sadece Şloşim'de ve Yartzeit'te ziyaret edilebilir.

Yahudi mezarlığında, merhumun kim olduğu bilinmese de, sol


elle mezarına bir taş konur. Böylece mezarın ziyaret edildiği
anlaşılır ve taş koyan kişi defin mitsvasından pay alır. Mezara
çiçek bırakmak Yahudi geleneğinda yer almaz. Taş koymanın
başka bir sebebi de mezarın bakımını yapmaktır. Antik çağlarda
mezartaşı yoktu ve mezarlar taş yığınlarıyla örtülmekteydi
böylece taş bırakan kişi mezarı tazelemiş olmaktadır.
Yaklaşık 100 bin Yahudi, New York'ta İsrail'in Siyonist politikalarına
karşı eylem yaptı.
Kutsal kitapları:
Talmud ( Mişna ve Gemara adlı eserlerin toplamı) ve
Tanah (Tora).
Hıristiyanların Eski Antlaşma adını verdikleri Tanah;
Tora (Tevrat), Nevim ve Ketuvim olmak üzere üç
bölümden oluşur.

Kutsal Kitap dışında Musevi tasavvufuna ve


gizemciliğine Kabala adı verilir.
Yahudilerin, Müslümanlık ve Hristiyanlıkta olduğu gibi
belli başlı iman (13 madde ) esaslarına kavuşmaları
filozof Maymonides’le mümkün olabilmiştir.

Yahudiler sinagoglarda Tevrat’tan bazı parçaları sesli


bir şeklide okurken bazı bolümler ise sessiz okunur.
Tevrat rulolarının kılıfından çıkarılarak hazan
tarafından okunması, ibadetin en önemli anıdır.

Yahudilikte sinagog dışında evlerde de ibadet


edilebilir ancak cemaat ile ibadet daha makbul
sayılır. Musevi evlerinin giriş kapılarının ve tuvalet-
banyo hariç her kapısının sağ pervazında ” Mezuza”
denilen, rulo haline getirilmiş Tevrat’tan cümlelerin
yazılı olduğu kutucuklar çakılıdır. Eve giriş- çıkışta
Yahudiler bu kutucuğa dokunarak parmaklarını
öperler.
İbadet, doğu yönüne yönelerek yapılır.
Başa Kipa, adı verilen takke takılır, erkekler
her sabah sırtlarına beyaz renkte ve mavi
çizgileri olan dua şalı Talet giyerler.
Kadınların ibadete katılma mecburiyeti
yoktur, ancak başları örtülü olarak ibadete
katılabilirler. Yahudi dininde ibadet esasını
ilahiler oluşturur.
İbadet sırasında okunan bazı kalıplaşmış dua
ve ilahiler vardır.
Dua, dindar Yahudinin yaşamında önemli bir yer işgal
eder. Yahudilikte ibadet günlük ve haftalık olmak
üzere ikiye ayrılır.
Günlük ibadet sabah, öğle ve akşam yapılır.
Haftalık ibadet ise Cumartesi ( Şabat, Yom HaŞabat)
günü havra (sinagog)’da yapılır.

Yahudiler sabah ayininde bir dua şalı ( Talit)


kuşanırlar. Bayram ve Cumartesi günleri dışında
sabah ayininde, sol pazu (solaklar sağ pazuya) ile
alınlarına içinde Tora’dan bölümlerin bulunduğu
küçük kutucukların takılı olduğu birer dua kayışı
Tefilin bağlanır.
Dualar ayakta, oturarak vücudu sallayarak ve bazen
öne hafifçe eğilerek okunur.
Toplu dualar 13 yaşına girmiş en az 10 erkeğin
Minyan iştirakiyle yapılır.
Cumartesi ibadeti, cuma akşamı güneşin batmasıyla
başlar,
cumartesi akşamı güneşin batışından sonra sona
erer.
Bu ibadet sinagogda yapılır.
Bu maksatla cumartesi günü ateş yakmak, çalışmak,
taşıt kullanmak vb. yasaktır.
Musevilik’te Tanrının adını telaffuz etmek günah
sayıldığından YHWH ismi yerine Elohim, Şaday,
Adonay gibi isimler kullanılır
hatta bunların da yerine
Haşem yani “İsim” kullanılır.
Yehova Musevilerin milli ve hakim bir tanrısıdır. İnsan
da O’nun kulu durumundadır. İnançlarına göre Yehova
sadece İsrail oğulları’na şefaat eden, kıskanç bir
Tanrı’dır. İsrail oğulları yabancı bir ülkede de O’nun
tarafından korunacaktır. O, İbrahim, İshak ve
Yakup'un Tanrısı’dır.
Yahudiler göçebe iken «Habiri» diye anılırlardı.
İsrail oğulları en parlak devirlerini Kralları Süleyman
zamanında yaşamışlardır. Süleyman İslam’a göre
peygamberdir.
ALAHA

Tüm soruları kapsayan Yahudi kanununun, kesin ve kabul


edilmiş şekline Alaha denir.
Alaha kelimesi, yürümek veya gitmek anlamına gelen "Aloh"
kökünden türemiştir ve yol, örnek veya yöntem anlamındadır.

Alaha'nın Yapısı

Diğer yasama sistemleri gibi Alaha da farklı elemanlardan


oluşur. Bunların bir kısmı Sina, bir kısmı da rabinik kökenli
olduğundan, aynı değerde değildirler. Alaha'nın kaynakları şöyle
sıralanabilir:
· Yazılı kanun: Geleneksel Yahudi Alaha kuramına göre yazılı
kanun, dini, kanuni, ahlaki yasaların toplanmış bir şekli değil
Tanrı'nın emirlerini ifade eden, tek biçimli, tek şekilli bir
kanundur. Bu kanun olumlu ve olumsuz 613 emri (mitsvot)
içeren bir bütün olarak kabul edilir.
· Sözlü kanun: Yazılı kanunun yorumudur. Moşe Rabenu'ya Sina
Dağı'nda verilen Alaha'nın mantıksal açıklamalarıdır.
- Yahudi Kutsal Kitabı 39 kitaptan oluşur
1. Tevrat:

a) Genesis (Tekvin/Yaratılış)

1. Evrenin ve insanın yaratılışı (1:1- 2:25


2. Günahın ve acı çekmenin başlangıcı (3: 1-24)
3. Âdem’den Nuh’a (4: 1- 5:32)
4. Nuh ve Tufan (6:1 – 10:32)
5. Babil Kulesi (11: 1-9)
6. Şam’dan İbrahim’e (11:10-32)
7. İlk Atalar: İbrahim, İshak, Yakup (12:1- 35:29)
8. Esav’ın soyu (36:1-43)
9. Yusuf’la kardeşleri (37: 1 – 45:28)
10.İsrailliler Mısır’da (46:1 – 50:26)
b) Exodus (Çıkış/ Mısırdan Çıkış)

i.İsrailliler’in Mısır’dan kurtulması (1:1 - 15:21)-


Mısırda kölelik, Musa’nın doğumu, Musa’yla
Harun’un firavuna meydan okuması, Fısıh kurbanı
ve Mısır’dan çıkış

ii. Kamış Deniz’inden Sina Dağ’ına göç (15:22 –


18:27)

iii. Sina Dağ’ında yapılan antlaşma (19:1 – 40:38)

iv. Buluşma Çadırıyla tapınma kuralları (25:1 – 40:38)


c) Leviticus (Levililer)

i. Sunu ve Kurbanlarla ilgili yasalar (1:1 – 7:38)

ii. Harun’la oğullarının kâhin olarak atanması (8:1 –


10:20)

iii. Dinsel açıdan kirli ve temiz sayılmayla ilgili


yasalar ( 11:1 – 15:33)

iv. Günahları Bağışlama Günü (16:1 – 34)

v. Kutsallık ve Tapınmayla ilgili yasalar (17:1 – 27:34)


d) Numeri (Çölde sayım)

i. İsrailliler Sina Dağ’ından göç etmeye hazırlanıyor


(1:1 – 9:14)- birinci sayım, çeşitli yasalar-kurallar,
İkinci Fısıh Bayramı

ii. Sina Dağ’ından Moav’a (9:15 – 21:35)

iii. Moav’da geçen olaylar (22:” – 32:42)

iv. Mısır’dan Moav’a yolculuğun özeti (33:1 – 49)

v. Şeria Irmağı’nın karşı yakasına geçmeden verilen


kurallar (33:50 -36:13)
e) Deutoronomium (Yasanın tekrarı)

i. Musa’nın halka seslenişi (1:1 – 4:49)

ii. Musa yasaları, buyrukları tekrarlıyor (5:1 – 26:19)

iii. Bereket ve lanet (27:1 – 28:68)

iv. Antlaşma yeniden yapılıyor (29:1 – 30:20)

v. Musa’nın son sözleri (31:1 – 33:29)

vi. Musa’nın ölümü (34:1 – 12)


- Peygamberler (Neviim): Tanah'ın ikinci bölümü. 19
kitaptan oluşmuştur.

- İlk dört kitap Moşe'nin ölümünden sonra Yahudi


tarihini anlatır. Diğer 15 kitap ise birçok
peygamberi içerir.

- İlk peygamberler Yeoşua, Hakimler,I. Samuel, II.


Samuel, I. Krallar, II. Krallar'dan ibarettir. Son
peygamberler Işaya, Ezekiel ve Yeremıa'dır. "12'ler"
adlı kitap da şu peygamberleri kapsar: Hoşea,
Nahum, Yoel, Habakkuk, Amos, Zeharya, Tsefanya,
Ovadia, Hagay, Yona, Mika ve Malahi'dir.
Yeoşua:
Nun'un oğlu Yeoşua'nın savaş ve fetihlerinden bahseder.
Hakimler:
Yeoşua'nın ölümümünden sonraki olayları işler.

I. ve II. Samuel:
İlk Yahudi krallığının nasıl kurulduğunu anlatır. Şaul ve
David ilk Yahudi krallarıdır.

I. ve II. Krallar:
Kuzey Krallığı İsrail Krallığı adını , Güney Krallığı da
Yehuda Krallığı adını taşırdı. Yahudi ulusunun bölünmesi
anlatılır.

İşaya:
Amos'un oğlu olan, Güney Krallığı Juda'da yaşayan
peygamberdir. Bu kitapta Tanrı'ya olan inancının
kuvvetliliği anlatılır.
Yeremıa:
Sevilmeyen, nefret edilen bir liderdi. Kehanetleri
doğrulandı.

Ezekiel:
Sürgünde, Babil'de faal idi. Bu kitapta, sürgündeki ilk
dindar Yahudi topluluğunun kuruluşu anlatılır.

Hoşea:
"12 Peygamber" kitabının ilkidir. Yoel, Amos, Obadia,
Yona, Mika, Nahum, Habakkuk, Tsefanya, Hagay,
Zeharya, Malahi ile son bulur.

Yoel:
Yahudi milletini oruca davet eder ve Yehuda'nın bir
gün yine zafere ulaşacağını söyler.
Amos:
M.Ö. 8. yüzıl ortalarında yaşamıştır. Söylediklerini, ilk
yazan peygamberdir.

Ovadia:
21 mısralık,konusuyla, Tora'daki en kısa kitaptır.

Yona:
Bu kitapta hoşgörü ve pişmanlık duygularının tüm
insanlarda bulunduğu anlatılır. Sinogoglarda Kipur
gününde okunur.

Mika:
Her zaman barış dolu geleceği anlatır.

Nahum:
Tüm kitabını oluşturan 3 muhteşem konuyla, Asur
İmparatorluğu'nun çöküşü dile getirilir.
Habakkuk:
Sadece üç konudan oluşan bu kitap, çok derin ve şiirsel düşünceler
ifade eder.

Tsefanya:
Yine üç konulu bir kitaptır. Kral soyundan gelen bu peygamber, gün
gün Yeruşalayim'in eski görkemine kavuşacağı ümidini dile getirir.

Haggay:
Bu peygamberin özel bir görevi vardı. Sürgünün çabuk sona ermesi
ümidi ve Bet-Amikda?ın yeniden in?ası fikirleri bu kitapta yer alır.

Zeharya:
14 konuda, Yahudi milletine, Maşiah'ın gelişiyle, barışın sonsuza
dek süreceği inancını yansıtır.

Yazılar: Bu bölümde, Mezmurlar, Deyişler, İyov, Neşideler Neşidesi,


Rut, Vaizler, Yakarmalar, Ester, Daniel, Ezra, Nehemiah, 1. Tarihler
2. Tarihler anlatılır.
Mizmorlar (Mezmurlar):
Bu kelime, İbranice'de çalgı anlamına gelen "Zemer"dan gelir.
İşlediği konu ise Tanrı inancı, anlayış ve sevgidir. 150 ilahiden
oluşur. David Ameleh mezmurlarını arp ile terennüm ederdi.

İyov:
42 parlak konuyla, anlatılmak istenen insanlığın acılarıdır.
İyov'un Tanrı'ya, her şart ve durumdaki bağlılığı ifade edilir.
İyov'un kitabı çok derin dinsel düşünceler içerir.

Deyişler:
Günlük hayatta da kullanılan bu sözlerin ifade ettiği mana
derindir. Yaşamın her yönüne ait kurallarına ışık tutan sözler
bulunmaktadır.

Neşideler Neşidesi
(Şir a Şirim): Sevgi dolu bu şarkıların yazarı Şelomo Ameleh'tir.
Bu şarkılarda Tanrı'nın milletine olan sevgisi anlatılır. Bu
şarkılarda ifade edilmek istenen şey sevilen Tanrı,gelin olarak
görülen Şulamit ise "İsrael"dir. Neşideler Neşidesi 5 "Megillot"
yani ruloların ilkidir. Bu kitaptan alıntılar Pesah'ta sinagoglarda
okunur.
Rut:
Çok güzel bir özveri ve dostluk hikayesini dile getirir.
Rut'un kocasının ölümüne rağmen, kayınvalidesine
gösterdiği sadakat ve fedakârlığı anlatır.
Kayınvalidenin gelinine Boaz adlı bir damat
bulmasıyla bu evlilikten oluşan soyun 3. neslinde
(Obed-Yesse-David) David Ameleh doğacaktır.

Yakarışlar:
5 hüzünlü şiirin anlatıldığı kitaptır. M.Ö. 586 yılında
Yeruşalayim'in Babilliler tarafından yıkılması
ertesinde Yahudi halkının çektiği ızdırap ifade edilir.
Bu kitap sinagoglarda Teşa-Beav'da okunur.
Vaizler:
İbranice karşılığı "Kohelet"tir.
Şelomo Ameleh'in yaşlılığında bu kitabı yazdığı
söylenir. Bu kitap, hayat felsefesini soru-cevap olarak
verir. Sabır ve cesaret önerir. Sinogoglarda "Sukot"
bayramında okunur.

Ester:
Milletini felaketten kurtaran
Ester'in cesaretini konu eder.
Purim bayramında
sinagoglarda okunur.
Daniel:
Dinlerine bağlı kalıp,
dürüst davranmak için,
Daniel ve üç arkadaşının
yaptığı fedakârlıkları içerir.

Ezra:
Tora kanunlarının yerine
getirilmesini isteyen bu kişinin
Nehemıa ile kitabı tek olarak kabul edilir.

Nehemıa:
İleri görüşlü ve dürüst bir lider
olarak bilinir. Kitabı
birinci tekil şahıs olarak yazılmıştır.
Siddur:
Dua kitabıdır.
Tuğla üzerine tuğla inşa edilmiş bir gökdeleni
simgeler. Yüzyıllar boyu Siddur'da dualar eklenmiş ve
değişmiştir. Sonuçta Siddur zengin bir Yahudi tören ve
ibadet edebiyatını oluşturmuştur.

Bu kitap, aynı zamanda, tanınmış ve isimsiz birçok


yazarın, dini şiirleri ve dualarını içerir. Dünyanın her
bir köşesinde Siddur, 1000 yıldan uzun bir süredir, her
Yahudi evinin kitaplığındadır.
Agada:
Bu bölüm tüm Talmud'un üçte birini içerir.
Talmud'un kapsadığı ağır konuları biraz yumuşatıp, havayı daha
hafifletmek üzere, birçok deyiş, efsane, fıkra ve vecizelerle
Talmud daha cazip şekle sokulur.
Bu bölüm "Talmud Agada"sı olarak adlandırılır.

Talmud'da noktalama yoktur. Bir kelime tüm bir cümleyi ifade


edebilir. Soru işaretleri bulunmaz.

Tüm Mişna, Gemara ve yorumlar bugün bildiğimiz Talmud'u


oluşturur.
2.500.000 kelimeyi içeren Babil Talmud'u Yahudi kültürünün
yarattığı en büyük eserlerden biridir. 6.000 sahifelik bu eser
Yahudi kültürünü kapsayan bir ansiklopedi şeklindedir.

Nesiller boyunca Talmud tüm Yahudilere bilgi ve ışık kaynağı


olmuştur. Talmud'dan bilgi edinme kolay bir iş değildir. Fakat, bu
bilgiyi öğrenmeye hazır ve istekli olan kişilere Talmud, yol
gösterip, büyük bir bilgi hazinesi sunar.
Talmud:
Bu kitapta tüm dini kanunlar bulunur hem bir Kanun
Kitabı, hem de bir yasaların gerekçeleri kitabı
niteliğini taşır.
M.Ö. 576'da Bet-Amikdaşın yıkılışından sonra Babil
sürgününde yaşayan Yahudilerin, beraberlerinde
getirdikleri Tora, Yahudilerin kanununu teşkil etti.
"Tora şebeal pe" yani "sözlü kanun" zamanla kağıda
geçirilerek ciltleri meydana getirir ve Talmud oluşur.
Talmud iki ayrı bölümden meydana gelir.
İlk bölümü Mişna, "şna" tekrar ve öğrenmeden ismini
alır.
İkinci bölüm ise Gemara, Arami dilinde "Gmar", öğrenme veya
öğretme manasındadır ve Mişna'nın yorumudur.
Mişna:
Bu kitap İbranice olarak, 1800 yıl önce Yehuda Ha-Nasi
tarafından yazılmıştır. 6 bölüme ayrılır.
Bu bölümler:
zirai kanunlar, oruç ve bayramlar, resmi ve dini kanunlar, evlilik
ve suça ilişkin kanunları içerir.
Mişna'nın net bir şekilde izahı ve yorumu ise Gemara'da işlenir.

Gemara:

İki Gemara bulunmaktadır. Bir tanesi 1500 yıl önce Babil'de


Yahudi bilginler tarafından tamamlandı. Diğeri de Yeruşalayim
bilginleri tarafından 100 yıl önce bitirilmişti.
Mişna ve Babil Gemara'sı birlikte Babil Talmud'u olarak
adlandırılır. Mişna ve Yeruşalayim Gemarası ise birlikte
Yeruşalayim Talmud'u olarak ifade edilir. Babil Talmud'unun üçte
biri kadardır. Hiçbir zaman Babil Talmud'u kadar
kullanılmamıştır.
Babil Talmud'u ise Arami dilinde yazılmış olup, çok
ağır bir tempoyla, Mişna'yı yorumlayan bilginler
tarafından meydana getirilmiştir.

Talmud'u yaratanlar, daha ziyade bugünkü üniversite


profesörleri seviyesindeki kişilerdi. Rabi Meir sofer
(Sefer-Tora yazarı) , Samuel tanınmış bir astronom ,
Huna Saha da alan uzmanı idi. Huna Saha, (Yohannan
Hasandelar) bu ismini kundura tamircisi olduğu için
almıştır. Tüm bu kişiler dinsel yorum ve kural
koyuculuk alanlarında uzman olmuşlardır.

Bu yüzden, Talmud tüm Yahudi milletinin ortaya


koyduğu bir eserdir. Geleneklere göre, 427'de ölen
Raşi yazım işlemine başlamıştır. Rabina Bar Huna
tüm eksiklikleri tamamlamış ve 499 yılında
öldüğünde büyük Talmud kapanmıştır.
Babil sürgününden Kutsal Topraklara geri dönen, hikâyenin
sonunu bilenler tarafından yazıldığı ayandır!. Biblical Kritisizm
metoduyla bu kanıya varabilmekteyiz (yani avantajlı konumda
olanlar yazmıştır kutsal kitabı
- Eski Ahdin olay örgüsü hayatî ortak sorulara cevap arama!
İbrahim’i anlatırken Yahudilerin o dönemdeki sorunlarına
cevaplar
M.Ö 250 YILINDA TEVRATI YUNANCAYA ÇEVİREN
MÜTERCİMLER TEVRATI TEŞKİL EDEN BU BÖLÜMLERE
(Genesis, Exodus, Leviticus, Numeri ve Deutoronomium)
isimlerini vermiştir

Tevrat evrenin yaratılışı ile başlar ve Hz. Musa’nın vefatına


kadar devam eder (EX NİHİLO-yoktan var ediliş ile başlar)
Âdem’den Nuh’a 10 nesil, Nuh’tan İbrahim’e 10 nesil…)
Yaratılış kitabı: Hz. Yaratılıştan Hz. Yusuf’un vefatına kadar
anlatır; Huruç ise: (2. Baptan itibaren Hz. Musa’nın hayatını
anlatır. Bu Tensiye 34 ‘e kadar devam eder (İlk beş kitabın
sonuna kadar)
Çıkış 20’den itibaren 10 emir zikredilir. Bu 10 emre Dekalog
denir:
ON BELA:
Mısır'dan çıkışın kutlandığı Pesah bayramının bir parçası olan on
bela Tevrat'ta şöyle sıralanmıştır:

1. Su kana dönüşüp bütün balıkları ve diğer su altı yaşamını


öldürdü. (Dam) Çıkış 7:14-25 –
2. Kurbağa (Tsifardeah)- Çıkış 8:1-15
3. Bit (Kinim) Çıkış 8:16-19
4. Sinek (Arov) Çıkış 8:20-30
5. Hayvanlarda hastalık (Dever) Çıkış 9:1-7
6. İyileşmeyen çıbanlar (Şhin) Çıkış 9:8-12 –
7. Dolu ve fırtına (Barad)- Çıkış 9:13-35
8. Çekirgeler (Arbeh-)- Çıkış 10:1-20
9. Karanlık (Hoşeh) Tekvin 1
10. Kapı eşiğinde işaret bulunmayan yerlerdeki ilk doğan
insan ve hayvanların ölümü (Makat behorot) Çıkış 11, Çıkış 12 -
“Ayın on dördüne kadar ona bakacaksınız. O akşamüstü bütün
İsrail topluluğu hayvanları boğazlayacak. 7Hayvanın kanını alıp,
etin yeneceği evin yan ve üst kapı sövelerine sürecekler
“(Mısır’dan Çıkış 12:6-7)
ÖRNEK
SORULAR
ÖRNEKTİR-SATILMAZ

Yahudiliğin fikir öncüsü sayılan (1729-1786) yılları


arasında yaşamış
ve öldükten sonra yeniden dirilme yerine ruhun
ölümsüzlüğü
fikrini bir inanç temeli haline getirmiş
Yahudi bilgini kimdir?

a) Saadia Gaon
b) Moses Mendelsshon
c) Hezekiel
d) Samuel
e) İbni Meymun
Yahudilerde haftalık ibadet gününe
ne ad
verilir?
a) Şabat.
b) Sukkot.
c) Yom Kippur.
d) Şavuot.
Dünyanın her yerindeki Musevilerin
kutladıkları, en önemli yılbaşı
bayramı
hangisidir?

a) Sittur.
b) Roşaşana.
c) Yom Kippur.
d) Şavuot.
Musevilerde, Roşaşana sonrasındaki on
gün boyunca, o yıl içinde yapılan tüm hatalı
davranışların gözden geçirildiği, insanlara
karşı yapılan haksızlıklar için insanlardan
özür dilenip helalleşildiği, keffâret günü
anlamına gelen oruç gününe ne ad verilir?
a) Sittur.
b) Roşaşana.
c) Yom Kippur.
d) Simha Tora.
Tevrat’ın Tanrı tarafından Yahudilere
verilişini (emrin alınışı) kutlama bayramı
hangisidir?
a) Sukkot.
b) Roşaşana.
c) Yom Kippur.
d) Şavuot.
Yahudilerin Mısır’dan çıktıktan sonra kırk
yıl çölde dolaşmaları anısına yapılan
bayramın adı nedir?
a) Sukkot (Çardaklar).
b) Roşaşana.
c) Hanuka.
d) Fısıh.
Tevrat’ta yılda üç defa hac ibâdeti

emredilmektedir. Hangisi, Yahûdîlikteki hac

zamanlarındandır?

a) Sukkot.

b) Şavuot.

c) Fısıh.

d) Hepsi.
Aşağıdakilerden hangisi Hz. Îsâ dönemi
Yahûdîliğinin üç önemli mezhebinden biri
değildir?

a) Sadukîlik.
b) Ferisîlik.
c) Karailik.
d) Essenîlik.
Üç büyük ilâhî din tarafından kutsal

kabul edilen şehir aşağıdakilerden

hangisidir?

a) Mekke.

b) Medine.

c) Kudüs.

d) İstanbul.
Mensupları tarafından millî bir din haline

getirilen, vahiy kaynaklı din aşağıdakilerden

hangisidir?

a) Hristiyanlık.

b) Musevilik.

c) İslâm Dini.

d) Hinduizm.
Haham, Sinagog, Ağlama duvarı gibi

kavramlar hangi dine aittir?

a) Hristiyanlık.

b) İslâmiyet.

c) Musevilik.

d) Budizm.
Efendimiz şöyle buyurmuştur:
“Müslümanlarla Yahudiler çarpışmadıkça kıyamet kopmayacaktır. Yahudi taşın, ağacın
arkasına saklanacak, bunun üzerine o taş, o ağaç Yahudi’yi kovalayan kimseye, ‘Ey
Müslüman! Arkamda bir Yahudi var, gel onu öldür!’ diyecek. Yalnız garkad ağacı bir şey
söylemeyecek; çünkü o Yahudilerin ağaçlarındandır.”

(Buhârî, Cihâd 94, Menâkıb 25; Müslim, Fiten 82)

Hadis-i Şerif’te, Yahudilerin taşların ve ağaçların bile arkasına saklanacağı, buna karşın
Gargat ağacından başka; bütün taş ve agacların:
“Ey Müslüman, Ey Allahın kulu, Yahudi arkamdadır, gel onu öldür” diyeceği ifade ediliyor.

(Buhârî, Tecrid, IX, 73; Tirmizî, Birr, 25; Fiten, 2; et-Tâc, I, 25)

You might also like