You are on page 1of 388

y k k taplar var ...

TiMAS YAYINLARI
istanbul 2013

timas.com .tr
KIRIK HEYKEL
Ali <;:imen

Ti~ YAYINLARI j 3060


Edebiyat Kitaplig1
Macera Roman

EDITOR
Neva] Akb1y1k - Seval Akb1y1k - Ci.ineyt Dalgalman
ihsan Sonmez - Adem Ko~al

KAPAK TASARIM I
Zahid Yild1r1m

I. BASK!
Mart 2013, isranb ul

ISBN
ISBN 978-605-08-0847-6

9 ll~!IJl!lll!llllW!1!1Jllll
Ti~ YAYINLARI
Cagaloglu, Alemdar Mahallesi,
Alaykojki.i Caddesi, No: 5, Farih/ isranbul
Telefon: (02 12) 511 24 24 Fal<s: (0212) 512 40 00
PK. 50 Sirkeci I isranbul

timas.com.tr
rimas@rimas.com.rr
facebook.com/r imasyayingrubu
tw itter.com/rimasyayingrubu

Ki.ilti.ir Bakanlig1 Yay111cil1k


Serriflka No: 12364

BASK! VE CiLT
Sistem Matbaac1iik
Yilanl1 Ayazma Sok. No: 8
Davutpaja-Topkap1/isranbul
Telefon: (0212) 482 11 01
Marbaa Sertiflka No: 16086

YAYI N HAKLARJ
© Eserin her haklu anlaimal1 olarak
Tima~ Bas1m T icaret ve Sanay i Anonim ~ irkeri'ne airri r.
izinsiz yay111lanamaz. Kaynak gosterilerek al um ya pdabilir.
KIRIK HEYKEL
AliCiMEN
Ali CiMEN

1971 yilmda istanbul/Oskiidar'da dogdu. ilk ve Orta ogrenimini isranbuJ'da


ramamlad1ktan sonra yiiksek ogrenimine bir siire Karadeniz Teknik Oni-
versiresi Turizm ve Otel i§letmeciligi Boliimii'nde devam etti. Ardmdan
1991 'de istanbu! Oniversitesi ingiliz Dili ve Edebiyau boliimiindeki egitimiyle
e§zamanli olarak ZAMAN gazetesinde gazetecilik seriivenine ba§lad1. Uzun
y1llar gazetenin istanbul'daki merkezinde 01§ Haberler, Haber Merkezi ve
Magazin servislerinde c;:evirmen, muhabir, redakror ve editor olarak gorev
yapt1. Aym gazetenin Frankfurt, Amsterdam ve Londra merkezlerinde de
uzun siire c;:al1pn yazar, gazetecilik kariyerini halen Fransa'da, uluslararas1
haber kanal1 EURONEWS'te siirdiiriiyor. Uluslararas1 basin kam sahibi
olan Ali <;:imen, ingilizce, Almanca, Frans1zca ve Hollandaca bilmektedir.

alicimen@gmail.com www.alicimen.org
www.facebook.com/alicimen www.twitter.com/alicimen
www.facebook.com/kirikheykel www.twitter.com/kirikheykel

Yayinlanm'f Eserleri
Echelon
/pier Kimin Elinde (Hakan Y1lmaz ile birlikre)
lnsanoglunun Uzay Macerast
Tarihi Degi;tiren Konu;malar
Tarihi Degi;tiren Sava;lar (Goknur Gogebakan ile birlikte)
Tarihi Degi;tiren Kadmlar
Tarihi Degi;tiren Asker/er
Tarihi Degi;tiren Bilginler
Tarihi Degi;tiren Olaylar
Tarihi Degi;tiren fmparatorluklar
Tarihi Degi;tiren Diktatiirler
Tarihi Degi;tiren Gun/er
Tarihi Degi;tiren Gizli Servis/er
Tarihi Degi;tiren Liderler
TE~EKKUR

"Degerli edit6rlerim Neval Akb1y1k, Seval Akb1y1k, ihsan


Sonmez, Ci.ineyt Dalgakiran ve Ad em K0<;:al'a, bu roma -
nm ete kemige biiri.inmesi si.irecinde en ince ayrmtiya
kadar gosterdikleri titizliklerinden ve oykiini.in kurgusuna
yaptiklan e~siz katkilanndan dolay1 minnettanm. Aynca
isimlerini yazamayacag1m ama bana verdikleri ozel bilgi-
lerle bu hikayenin ayaklannm yere daha saglam basmasm1
saglayan kiymetli dostlanma da te~ekki.iri.i bar~ bilirim. Bu
kiymetli beyinlerin katkis1 olmasa ~i.iphesiz ki bu roman
ortaya ~ikmazd1:'
Ya§amak en iyi intikamdtr. ·
George Herbert
1979
Mehdi

"Tiirkiye'nin tarihi, 20. yiizy1h anlamamn


anahtandir. Arna daha da iinemlisi, Tiirkiye'nin
geleceginin, 21. yiizytlm ~ekillenmesi ay1smdan
da hayati olacagma inamyorum."

Bill Clinton - ABD Ba~kam

15 Kas1m 1999 TBMM/ Ankara


20 Kas1m 1979
Mekke - Mescid-i Haram I 05.00

Zaman durdu.
Tavaf eden on binlerce ayak hareketsiz kaldi.
Birka<;: saniye oncesine dek insanm yiiziinii ok~ayan ihk sabah
riizganyla tath tath dalgalanan Kabe brtiisii ta~ kesildi. Bir anhk
sessizlik, bir patlama sesiyle y1rtildi. imam Subayil'in gozbebekleri
bir anda kocaman oldu. Nabz1, Kabe'yi tavaf etmeye haz1rlananlann
<;:Ikard1g1 uhrevi ugultuyu bastlracak kadar h1zh at1yordu. Dudaklan
kurumu~, elleri terlemeye ba~lam1~tl. Azrail, elinde kendisine <;:evrili
makineli tiifek tutan bir miimin kihgmda, tam da burada, kar~1sma
dikilmi~ti i~te. Subayil, gozlerini kapadi.

Subayil! Allah'm zavallz kulu Subayil, olUm geldi. hte ~imdi, hem de
burada! Allah'm Evi'nde! Kelime-i ~ahadet getir Subayil, hadi!
Once dizlerinden yukanya dogru yay1lan tath bir s1z1hissetti. Ardm-
dan bendinden ta~m1~ bir sel gibi siiratle tiim viicuduna yayilmaya
ba~layan bir ~ok dalgas1 imam1 sendeletti. ikinci patlama sesiyle
s1cac1k demir bilyenin, kirmlZlya kesmi~ beyaz ciibbesini par<;:alay1p
midesinden i<;:eri siiziildiigiinii hissetti.
imam Subayil sabah namaz1 i<;:in toplanan elli bin mi.imine imamhk
etmi~, daha selamlar verilmeden Kabe'nin mikrofonlanndan ortahga
12 I Kmk Heykel

yaytlmaya ba~layan deh~etengiz sloganlar, s1rad1~1 bir ~eyler ya~an­


d1gmm habercisi olmu~tu. imam son nefesini verirken Allahuekber
nidalanyla cemaatin arasmdan f1rlayan bir grup, ihramlannm altma
gizledikleri otomatik silahlarla Kabe'de oliim kusmaya ba~ladi. Miis-
liimanlann kiblesi mermi ve el bombas1 patlamalannm golgesinde
bir anda sava~ alanma dondii. Beytullah daha once boyle bir ~ey
ya~amam1~tl. Zemzem Kuyusu ve Makam-1 ibrahim'in etraf1, ilk
yayhm ate~e yakalanan Kabe ziyaretc;:ilerinin cesetleriyle kaplan-
m1~, Miiltezem mermi izleriyle delik de~ik olmu~, Hicr-i ismail'de
kocaman bir el bombas1 c;:ukuru ac;:ilm1~ ve patlamalarla bir kism1
y1kilan Hatim duvannm iizeri kiz1la boyanm1~tl. Mermiler once
Hz. ibrahim'den bu yana Kabe'yi kucaklam1~ huzuru, ardmdan da
olan bitenlere anlam veremeyen masumlann bedenini hedef alm1~ti.
Cemaat, nereye kac;:acagm1 bilemeden birbirini c;:ignerken, baskinm
lideri oldugu sonradan anla~ilacak olan Cuheyman el Uteybi'nin
sesi dort bir yandaki hoparlorlerden dalga dalga yayil1yordu:
- Ey Miisliimanlar! Suud hanedanhg1 kafirdir! Din d1~1d1r! Arna
bu kafir diizen art1k sona ermi~tir! Miijdeler olsun size ki Mehdi
geldi! Mehdi burada! Aram1zda!
Yiizyillard1r islam aleminin en sec;:kin imamlannm muhte~em ses-
lerinin siisledigi Harem-i ~erif'in duvarlannda, Cuheyman'm isyan
dolu haykm~1 yankilanmaya devam etti:
- Ey karde~lerim! Yammda bulunan kaymbiraderim Muhammed
el-Kahtani, Mehdi'nin ta kendisidir! Mehdi'ye biat edin, kurtulu~
O'ndad1r!
Baskmdan tam dokuz dakika elli iki saniye sonra olan biteni ne
yapacagm1 bilemez haldeki yaverinden haber alan Kral Halid bin
Abdulaziz, ofkeden dudaklan titrer bir halde, daha ne oldugunu
bile dogru di.iri.ist anlamayan kurmaylanna emirler yagdmyordu:
- Bana o mi.irtetlerin kellesini getirin!
Aym dakikalarda Washington'da, Beyaz Saray'm Gi.iney Yatak
Odas1'nda heni.iz yatm1~ olan Ba~kan Jimmy Carter, dart bir tarafi
kalm kadife cibinliklerle <;:evrili yatagmda huzursuzca saga sola
doni.iyordu. Ba~ucundaki telefon, huzursuzlugunu arttirmak i<;:in
yirtmircasma <;:almaya ba~ladi. Ahizenin diger ucundaki metalik
sesli deniz subay1, Mekke'nin orta yerindeki Mescid-i Haram'd a
bombalar patlad1gm1, sanki her gi.in ya~anan bir olaym1~ gibi, so-
guk bir dille Ba~kan'a haber verdi. Carter, hi<;:bir ~ey soylemeden
telefonu kapay1p yatagmda dogruldu. Kans1 bir an gozlerini a<;:ar
gibi olsa da uykusunu bolmedi. Carter oturdugu yerde birkay saniye
kipirdamadan durduktan sonra yine i~1g1 aymadan, oday1 boydan
boya kaplayan ayik kahverengi hahy1 usulca ad1mlayarak pence-
renin oni.ine geldi. Laciverte <;:alan sonbahar bulutlan Washington
semalanm ortmi.i~, saldirgan yagmur damlalan camlan dovi.iyordu.
<;:akan ~im~ek, ~a~kin gozlerle d1~any1 seyreden Ba~kan'm yi.izi.ini.i
bir an i<;:in aydmlatti. Birka<;: ad1m arkasmdaki yatakta her ~eyden
habersiz uyumakta olan First Lady Rosalynn uyamk olsa, di.inyanm
bu en gi.i<;:li.i adammm renginin attlgma ~ahitlik edebilirdi. Carter
kendi kendine mmldand1:
Yoksa heykel devriliyor mu?
21 Kas1m
Mekke -Riyad I 06.00

Sabahm ilk saatleriyle birlikte gecenin orti.isi.i i.izerlerinden s1ynlan


militanlar, sis bombalanm tekrar yaktilar. Gori.inmez olmaya ka-
rarhyd1lar. Kabe'nin i.izerinden w;:up gori.inti.i almaya <;:ah~an birka<;:
helikopter, a<;:tlan taciz ate~inden gi.i<;: bela kurtuldu. isyanctlann ne
d1pn <;:1kmaya niyeti vard1, ne de d1~andaki askerleri i<;:eri sokmaya.
- Efendim, Kabe'nin denetimini tamamen ele ge<;:irmi~ durumdalar,
dedi Veliaht Prens Fahd.
Prens, kalp hastas1 oldugu bilinen Kral'1 daha fazla ofkelendirmek
istemiyordu ama bu geli~meyi <;:ekinerek de olsa haber vermek
zorunda kalm1~tl.
Kral Halid, bir avu<;: hap1 agzma yuvarladi. Etrafmdaki doktor ve
hem~ireler bo~ yere adam1 sakinle~tirmeye <;:ah~1yorlardi. bfkeli
sesi altm varakh duvarlarda yankiland1:
- Hi<;: kimse bana Kabe'de ii<;: bq silahh baldm <;:1plagm dola~tigm1,
bizim de elimizin kolumuzun bagh oldugunu soylemesin! Sakin!
Allah'a and olsun ki bu son sozleri olur!
islam di.inyasmm kalbinde patlayan firtma kisa si.irede Suudi pet-
roli.ine bag1mh ba~kentlere ula~m1~, kar~1sma <;:1kan her ~eyi yutan
bir anafora doni.i~mi.i~ti.i. Suud hanedanhgmm ba~kentteki saraym-
Ali Gimen I 15

da toplant1 iizerine toplantJ yapan endi~eli yiizlerin dudaklann-


dan dokiilen soru hep aymyd1: Daha birkar ay once iran'da imam
Humeyni'nin $ah'1 devirmesiyle Ortadogu'daki tiim dengeler altiist
olmu~ken bu Kabe Baskm1 da neyin nesiydi?
- Enver Sedat'm ba~m1 c;:ektigi gruba kahrsa baskmm ardmda iran
varm1~, dedi Prens Fahd.
- Olabilir de olmayabilir de, dedi Prens Tiirki bin Faysal. ~ah'i
ala~ag1 ettiginden beri Humeyni, '~ii devrimini' tiim bolgeye yay-
maya c;:ah~1yor.
- Kahrolas1 Mollalar, diye soylendi Kral Halid. Ortadogu'nun yii-
regine hanc;:er gibi sapland1 adamlar!
Ardmdan soylenerek salondan c;:1kt1.
Veliaht Prens Fahd, merakh gozlerle kendisine bakan Prens
Abdullah'a dondii:
- Cin lambadan c;:1karsa, bu topraklann, belki de diinyanm tarihi
yeniden yaz1lmak zorunda kalabilir. . .
25 Kas1m
Riyad I 09.45

Baskrnm iizerinden be~ gun gec;:mi~ti. Kabe halen Cuheyman ve


adamlannm elindeydi. Kral Halid ve kurmaylan, Riyad'daki saraym
bahc;:esinde, ihk sabah melteminin hafifhafif ok~ad1g1 palmiyelerin
altmdaki devasa c;:adirda durum degerlendirmesi yap1yorlard1. Bu
bas.km, dart yil once yegenlerinden biri tarafmdan i:ildiiriilen Kral
Faysal'm yerine gec;:en Halid'i fazlas1yla huzursuz etmi~ti. Miitte-
fikleri iran'i i~aret ediyordu. Halid'se, i~in ic;:ine hanedanhk men -
suplannm da kan~m1~ olabileceginden ~iipheleniyordu. Giivenlik
biirokratlan bir ko~ede siirekli Kabe'deki durumla ilgili telefon
konu~malan yaparken Kral ofkeyle patlad1:
- Humeyni i~galin arkasmda Amerika'nm oldugunu si:iyliiyor! Ame-
rikahlan buralardan c;:1karmak ic;:in Miisliimanlan cihada c;:agmyor,
gafil!
- Pakistan basm1 <la, sizin "Baskmda hariciler'in* parmag1 var" ~ek­
lindeki ac;:1klaman1Zl Amerikahlar ve israilliler olarak yorumlam1~ ,
dedi Prens Abdullah.

Hariciler: Hz. Ali doneminde, S1ffin Sava ~ 1 'nd a n sonra ortaya c;:1km1 ~; a~1nl 1 g1yl a
bilinen siyasi ve itikadi bir mezhep.
Ali <;imen I 17

Kral'm i~galciler ic;:in kulland1g1 ve ashnda islam topraklannm


en kat1 mezhebini kastettigi bu terim, baz1 kafalarda di~ giic;:leri
c;:agn~tirm1~ti.

- Onlar daha da ~a~1rm1~! Komplolarla zehirlenmi~ler. Bu vesve-


selerle Humeyni'nin elini giic;:lendiriyorlar, diye inledi Kral Halid.
- Hak11sm1z ekselanslan, dedi Prens Abdullah itaatkar bir sesle,
Fas'tan Malezya'ya kadar her yerde Amerika ve israil aleyhinde
gosteriler var. Ald1g1m1z duyumlara gore Tiirkiye'deki baz1 c;:evreler
de i~galin arkasmda israil'in oldugu propagandasm1 yap1yormu~ ...
- Tiirkler, dedi Kral gozlerini kisarak, ba~lanndaki onca belaya
ragmen siirekli gozleri burada. Gec;:mi~te ya~amaktan bir tiirlii
kurtulamadilar.
26Kas1m
Riyad I 09.15

Suudi ulemasmm saygm lideri Abdulaziz bin Baz, krizin ba~mdan


bu yana kendisini s1ki~hran Saray'a, islarn'm Kabe'de ~iddeti yasak-
lad1gm1 b1kmaks1Z1n hat1rlatarak i~galcilere kar~1 giic;: kullamlmasma
ayak diriyordu ama nafile, sesini duyan yoktu. Yine Saray'm kabul
odalarmdan birinde neredeyse yanrn saattir Kral'm huzuruna c;:ik-
rnay1 bekliyordu. Arna buna gerek kalrnadi. bfkeden rengi atm1~
Halid, h1~1rnla din adammm bulundugu salona girdi. Selarn fashm
gec;:ti. bfk.esini gizlerneye gerek duyrnadan,
- Tereddiitlerinizi anhyorurn. Arna siz de rneselenin aciliyetini
anlaym. Washington'm baskis1 biiyiik. iran, Pakistan rnevzuyu sii-
rekli ka~1yor, dedi.
- Farkinday1rn, gayet iyi anhyorurn, dedi Abdullah bin Baz. Arna
efendim, sizin de bildiginiz gibi yiice dinirniz ...
- Yiice dinirnizin buyruklanm da aklm1zdan gec;:enleri de biliyorum,
dedi Kral sesini yiikselterek. Hatta birazdan "Sulh yoluyla Kabe'yi
kurtararnaz m1y1z?" diye sorrnaya haz1rland1gm1Z1 da biliyorurn.
ihtiyar din adam1 sessizce ba~m1 sallarnakla yetindi. Kafas1 onde,
yerdeki halmm kenanndaki i~lerneleri siizerken bir sonraki curn-
lesini toparlarnaya c;:ah~1yordu.
Ali <;imen I 19
Halid bu kez kiikredi:
- Bu fetvay1 vermezseniz, ortada ne ben ne siz ne de tereddiitleriniz
kalacak. Hatta ... Ne de Kabe ...
Hizla yerinden kalkan Kral, seri ad1mlarla odadan <;:1kip etrafm1
saran tela~h kalabahgm e~liginde gozden kayboldu. Halen otur-
dugu yerde kenar siislerine bakan Bin Baz'm son duydugu, Kral'm
koridorda yankilanan emriydi:
- Her kimseler onlan derhal ve ne pahasma olursa olsun oradan
<;:1kann. Hem de hemen!

Bu emrin ardmdan i<;:i~leri Bakanhg1'nm palmiyelerle <;:evrili geni~


avlusunda homurtuyla motorlanm <;:ah~tiran iki SH-3 Sea King, ozel
timleri ahr almaz havalarnp birka<;: dakika i<;:inde gozden kayboldu.
Aym giin
09.30

Ozel timler, elleri tetikte, Mescid-i Haram'm ii<; ana giri~inin agzmda
mevzilenmi~ti . Kabe'nin dogudaki eteginde kalan Safa ile Merve
tepelerinin bulundugu Ebu Kubeys, gi.ineybatismda yer alan Sevr,
kuzeydogusundaki Hira ve Sebir ve batismda yer alan Kuaykian
daglan i.izerinde u<;an helikopterler, roketatar ihtimaline kar~1-
hk uzaktan gozlem yapmakla yetiniyor, elleri di.irbi.inli.i gozci.iler
i<;eride ne olup bittigine <lair bir ~eyler yakalamaya <;ah~1yorlardi.
Tek gordi.ikleri, Mescid'i <;evreleyen minarelerin diplerinden ve
geni~ avlunun dart bir yanmdan yi.ikselen farkh renkli dumanlardi.
Mescid-i Haram'm hemen d1~mdaki kriz merkezinden olan biteni
izleyen Prens Ti.irki bin Faysal'm alnmdaki damarlar <;atlayacak
gibiydi. Askerlerin Kabe'de silahh bir <;ati~maya girmek istememesi
adam1 ofkelendiriyordu. Yanmda saraydan karga tulumba getirilen
imam bin Baz vardi. Prens, imamm yanmda oldugunu anons ederek
telsizi din adamma uzattl. Derin bir i<; <;eken ihtiyar goni.ilsi.izce de
olsa telsizin mandalma bash:

"Vaktuluhum haysu sektftumuhum ve ahricuhum min haysu


ahracukum vel fitnetu e~eddu mine! katli vela tukatiluhum
indel mescidil harami hatta yukatilukum fih, fe in katelukum
faktuluhum kezalike cezaul kafirin:'*

* "On Ian nerede yakalarsaniz oldi.iri.in. Sizi c;1kard 1klan yerden (Mekke'den) siz de
Ali <;:imen \ 21

Bin Baz daha ayetin sonunu getirmeden timler, Mescid-i Haram'm


kapilanna yerle~tirilen patlay1cilann infilak etmesiyle ileriye attldI.
i<;:eri giren ilk asker, daha ne olup bittigini anlamadan kafasma yedigi
mermiyle yere yigildL Duman tabakas1 zemine <;:6ktiigii i<;:in etrafi
goremeyen timler, minarelerin tepesine mevzilenmi~ keskin ni~an­
c1lara kolay hedef oluyordu. Makineli tiifek sesleri dort bir yanda
yankilamrken Osmanh revaklan iizerinde siper alm1~ militanlar
a~ag1ya rastgele el bombalan f1rlatmaya ba~ladI. Ag1r silahlann da
kullamld1g1 ilk <;:atI~ma, dii~iiriilme riskini goze alarak operasyona
dahil olan helikopterlerin de katilmas1yla ii<;: saat siirdii. Sonu<;: Riyad
a<;:1smdan tam bir fiyaskoydu.
Ambulanslar Mekke'nin bo~ sokaklanm son siirat ge<;:erek yarah
askerleri hastaneye yeti~tirmeye <;:ah~1rken Kral Halid ba~kentte
burnundan soluyordu:
- Universiteleri ve medreseleri kapatm! Yabancilan sm1r d1~1 edin!
Mekke, Medine ve Taif'te sokaga <;:ikma yasag1 ilan edin. Mescid-i
Haram'a kimse yakla~mayacak, iizerinde ku~ bile u<;:mayacak! Ga-
zetecilere de goz a<;:t1rmaym!

27 Kas1m

Suudi giivenlik gii<;:lerinin gece boyunca tekrarlad1g1 operasyon-


lar her seferinde geri tepti. Sahte Mehdi ve adamlan adeta yerle-
rine <;:aktlm1~tl. Her saldmya aym ~iddette kar~1hk veriyorlardl.
Mekke'nin diinyayla baglantis1bir haftadir kesikti. Suudi yonetimi
haber s1zmamas1 i<;:in olaganiistii bir karartma uyguluyordu. Halid
ve kurmaylannm tek bir hedefi vard1: islam diinyas1 ne olup bitti-
gini anlamadan bu i~i halledecek ve unutulmaya terk edeceklerdi.
Ulusal giivenlik muhaf1zlan, her saldmyla birlikte kulland1klan
gii<;: miktanm arttlrsalar da Kabe'yi i~gal edenlerin direncini kira -
mam1~lardL
isyancilann pes etmeye niyeti yoktu.
<;:anlar Krall1k i<;:in <;:ahyordu.

onlan c;1kann. ZulUm ve bask1 adam o ldurmekten daha ag1rd1r. Yaln1z, Mescid-i
Haram yaninda, onlar sizinle sava?mad1kc;a, siz de onlarla sava?maym. Sizinle
sava?1rlarsa (siz d e onlarla sava?ml onlan oldUrun. Kafirlerin cezas1 boyledir:·
(el-Bakara, 2/191)
30 Kas1m
Riyad I 02.30

Prens Tiirki saatin ge<;: olmasma ald1rmadan Kral'i arad1. Dort giin-
diir Mescid-i Haram'm dibinde kurulan operasyon merkezinde
bir an bile gozlerini kirpmam1~ adamm <;:aresizligi titreyen sesine
yans1yordu. Kelimeleri dikkatle se<;:ti:
- Majesteleri, dedi, soylemeye utamyorum ama bu i~ bizim uzman-
hg1m1Zl a~1yor. Boyle devam edersek Mescid-i Haram biiyiik zarar
gorecek. Askerler <;:ok huzursuz.
Kral Halid, hi<;:bir ~ey soylemeden telefonu kapad1. Yiiziinde artik
ofke degil, <;:aresizlikle kan~1k bir teslimiyet okunuyordu. Kurmay-
lannm ~a~kin baki~lan arasmda kefiyesini <;:1kard1 ve terli sa<;:lanm
parmaklanyla geriye dogru tarad1. Ba~1m eller~nin arasma ahp
ceylan derisi koltuguna gomilldii.
Biz beceremiyorsak? Onlar...
Evet, onlar yapabilir...
Arna kutsal mekanlar?
<;agzrmayacaksam ne diye o anla~mayz yaptzk ki?
Allah'zm ... Bu naszl biiyiik bir imtihan?
- Efendim, Washington'dan yeni bir mesaj var.
Ali <;imen I 23
Terlemi~ alm, endi~eli gozleri ve ince kemikli kavruk yi.izi.iyle kar-
~1smda dikilen ozel kaleminin uyans1yla di.i~i.incelerinden s1ynld1
Halid. Devam et dercesine elini salladi.
- Ba~kan Carter. .. Bi.iyi.ikel<;:imizi Beyaz Saray'a c;:agmp herkesin
i<;:inde paylam1~.
- Ne demi~?
- Elc;:imize, "Riyad'daki o beceriksizler bu i~i c;:ozmek i<;:in neyi bek-
liyor? Hepimizin g1rtlag1m1za kadar pislige batmasm1 m1?" demi~ ...

- Ve "Sizin yerinizde olsam bir sonraki uyanm1 beklemezdim"


diye eklemi~.
Odada buz gibi bir hava esti. Suud hanedanhgmdan hi<;: kimse o
ana dek Washington'd an bu kadar pervas1z bir mesaj geldigine
~ahit olmam1~t1. F1s1lda~malar homurdanmaya doni.i~ti.i. Yorgun
parmaklanyla yam ba~mdaki yuvarlak mermer sehpa i.izerinde
bulunan cam ki.ireyi farkmda olmaks1zm c;:evirip duran Halid'in
emri, odadaki ti.im sesleri bastirdi.
- <;:agmn onlan!
4Arahk
Mekke I 06.30

Mescid-i Haram'm iizerini kaplayan duman bulutuna ald1rmayan


helikopterler tozu dumana katarak geni~ avluya indi. Aym anda
z1rhh arac;:lar yagmur gibi yagan mermilere ragmen Mescid'in de-
vasa avlusuna ac;:1lan kap1lardan ic;:eri daldi. Ozel timler, ~iddetli bir
saldmy1 elleri tetikte bekleyen i~galcileri ~a~irtan bir siiratle iizer-
lerine ac;:1lan ate~e aym ~iddetle kar~1hk veriyordu. Saat gibi i~leyen
bir operasyonla i~galcilerin direni~i IGSa siirede kmldi.
Prens Tiirki, operasyonun bu kadar kisa siirede tamamlanmasm1 hie;:
ama hie;: beklemiyordu. <;:at1~ma goriintiilerini ~a~kinhkla kendisine
bakan Prens Tiirki'ye teslim eden ozel tim komutam, sert ve aksanh
bir Frans1zcayla rapor verdi:
"Nous avons termine la mission avec succes, votre altesse."*
Mekke'yi i~galcilerden temizleyen Frans1z ozel timleri, geldikleri
gibi h1zla ve kimselere goriinmeden Suudi Arabistan'dan aynldi.
Baskincilarm biiyiik bir kism1 c;:arp1~malarda olmii~tii. Sozde Mehdi
El Uteybi ve canh ele gec;:irilen altm1~ yedi isyanc1, birkac;: giin ic;:inde

* "Gorev ba~anyla tamamland1 majesteleri."


Ali <;imen I 25
gizlice yargtlandiktan sonra iilkenin farkh kentlerinde, halka ac;:ik
meydanlarda infaz edilecekti.

Saraydaki c;:ah~ma odasmda operasyonun goriintiilerini izleyen


Kral Halid, kaseti zarfa yerle~tirip iizerini miihiirledikten sonra
koltugunun arkasmdaki ozel yap1m kasaya koydu ve rahatlam1~
~ekilde koltuguna c;:oktii.
Kriz yati~m1~, Ortadogu petrollerine bag1mh Bah rahat bir nefes al-
m1~tI. Kralhk'ta hayat normale doniiyordu. Ancak islam iilkelerinde
sokaklara dokiilmii~ ofkeli kalabahklar, baskmm arkasmda olduguna
inand1klan Batt'ya nefret kusmaya devam ediyordu. Duygusuz
gozlerle oniindeki televizyondan islam ba~kentlerindeki protesto
gosterilerini izleyen Halid, "Gafiller. .." diye mmldandi.
Kral hakl1ydi. Gosteri yapan kalabahklar Kabe'deki isyanctlann ka-
mm dokenlerin Frans1z timleri oldugunu ve bu timi ta~1yan uc;:agm,
Mekke'den havaland1ktan sonra rotasm1 israil'e c;:evirdigini bilseler,
ofkeleri ~iiphesiz daha da artardt.
2010
Ortadogu'nun
Yetimi
9 Haziran
istanbul I 07.00

Fuck, they got me,* diye soylendi Jack Rice. Avc1yken bir anda av
olmu~tu. iki giindiir izledigi Ruslann siiratle aray1 kapatt1g1m dikiz
aynasmdan gorebiliyordu. Bu oyunu daha fazla siirdiirmeye niyeti
yoktu. Adamlann kendisini oldiirmek istediklerini aynadan bile
gorebiliyordu. Arkasmdaki Mercedes 600 Sel'le arasmda en fazla
ii<;: yi.iz metre vardi.
j~te bir kez daha ba~liyoruz, diye mmldamp Kurtulu~ Deresi Caddesi
iizerinde trafigin bir an tenhala~masmdan yararlanarak el frenine
asildi. Altmdaki siyah Grand Cherokee, lastiklerini yakarak kulak
tirmalayan bir gicirtiyla yanm tur donerken, koltugunun altmdaki
susturuculu P99'a sanldi. Arabanm oldugu yerde <;:akilm1~ gibi bir
anda durmas1yla ara<;:tan atlay1p kap1yi kendine siper etmesi yalmzca
ii<;: saniye si.irdii. Cipin burnu ~imdi ters istikamete, h1zla i.izerine
dogru seyreden takip<;:isine doniiktii. Mercedes'in direksiyonun-
daki Rus, Jack' in ne yapmak istedigini anlay1p frene bash. j/k hata,
diye ge<;:irdi i<;:inden Jack. Yol kenannda p~kin baki~larla kendisini
izleyen simit<;:iye aldirmadan sol eliyle silahm kabzasm1 sabitledigi

* "Hass ... ! Beni fark ettiler!"


30 I Kmk Heykel
sag yumrugunu kavray1p ni~an aldi. Ac1 bir frenle kay1p i.izerine
dogru gelen arabanm yan cammdan tahmin ettigi gibi once silahh
bir kol, ardmdan da govde uzand1.
ikinci hata ... Once sen gel bakaltm!
Susturucudan <;:ikan tok v1zilti arabanm on camm1 patlatti. Camdan
<;:1krnaya <;:ah~an silahh govde geriye devrildi. Arkada~mm vuruldu-
gunu goren ~ofor bir kez daha gaz1 kokledi ama <;:ok ge<;:ti. P99 bir
kez daha vlZlldadi. Dag1lm1~ on cam bir kez daha kizila boyamr-
ken, kontrolden <;:1kan araba yan yat1p taklalar atarak diger ~eride
yuvarland1. Jack, alnmda biriken teri sildi. Camlara i.i~i.i~en birka<;:
merakh mahalle sakinini, simit<;:iyi ve caddenin ba~mdan son si.irat
gelmekte olan trafik polisi devriyesini saymazsa ortalik bombo~tu.
Bir siz eksiktiniz! Keskin siren sesleri giderek yakla~irken, hurdaya
donmi.i~ arabaya yakla~1p ~ofor mahalline egildi.
Biri gitmi?, giizel. Agz1 burnu kan i<;:inde kalm1~ iri kiy1m Rus kendi-
sine yalvaran gozlerle baksa da aldirmadi. P99 bir kez daha patlad1.
Sirenler resmen kulagmm i<;:inde oti.iyordu. Alt i.ist olmu~ arabanm
i<;:ine aceleyle goz atti. iki cesedin arasmda, ters donmi.i~ arabanm
tavanmda duran kana bulanm1~ deri <;:antay1 kavrad1g1 s1rada polis
arabasmm tam arkasmda durdugunu fark etti. Hi<;:bir ~ey olma-
m1~ gibi bir elinde <;:anta, digerinde silahla dogruldu ve tam olarak
kendisine soylendigi gibi elleri havada yi.izi.ini.i dondi.i. Soyleneni
yaparak elindeki silah1 yere atti.
Evet beyler, beni ?a?trtmadmtz. Yorgun ve ?a?kmsm1z. Kafas1 zehir
gibi i~liyordu. Sabahm kori.inde Dolapdere'de hi<;: beklemedikleri
bir olaya ~ahit olan uykulu trafik polislerinden biri, elindeki silah1
Jack'e dogrultmu~tu. Diger polis, boylanm a~an bu i~e mi.idahale
etmeleri i<;:in destek <;:agmyordu.
Jack si.iratle ihtimalleri tartti.
Trafik polisi bu, kolay kolay tetigi rekemez.
- Beyler, Ti.irk misafirperverliginden istifade etmek isterdim ama
acelem var!
Eli silahh polisin ~a~kin baki~lan arasmda seri bir hareketle beli-
ne uzamp <;:ektigi modifiye edilmi~ yedek silah1 Colt Gold Cup'la
gozlerinden tereddi.it okunan polisi dizinden vurdu. Yard1m isteyen
digeri, koca gobeginden beklenmeyen bir <;:eviklikle silahm1 ate~ledi.
Karmna gelen mermiyle iki bi.ikli.im olan Jack, son bir gayretle onu
Ali Gimen I 31

da dizinden vurdu. Karmm tutarak yan sokaklardan birine daldi.


Gozleri yapak.11 bir yocugun y1ktig1 apartman kap1smdan iyeri siiziil-
dii. Kiifkokan apartman bo~lugunda ezberlenmi~ hareketlerle deri
eldivenlerini, ceketini ve bor aliiminyum kan~1m1 bir malzemeden
yap1lm1~ tiiy kadar hafif yelik yelegini yikardi. Yelege saplamp ya-
mulmu~ yekirdegi sokiip cebine atti. Postu bu sefer de deldirmemi~ti
i~te. Perugunu ve lenslerini cebinden y1kard1g1 siyah yap po~etine
soktu. Seri hareketlerle ~ik kravatm1 ve gozliigiinii takti. Sokaktan
geyen ilk taksiye binmeden torbayi ko~edeki yap birikintisine attl.
Mahalle aralarmda eli silahh birini arayan motosikletli polisler iki
sokak ileride, bindigi taksiyi durdurdu. Jack iyten bir giiliimsemeyle
diplomatik pasaportunu gosterdi. Vurulan arkada~lanndan dolay1
burnundan soluyan polislere nazik bir ~ekilde iyi gorevler diledi.
Agir yolcusunu tartlp sigara yak1p yakrnamakta tereddiit eden
~ofore dondii:
- <;:1ragan!

istanbul
<;1ragan Saray1 I 14.00

Ne sarma bir kalabalzk, diye mmldand1 Jack. Duygusuz gozlerle


etrafi siiziiyordu. Neredeyse iiy saattir "Asya'da i~birligi ve Giiven
Artmc1 bnlemler Konferansi" iyin <;:1ragan Saray1'ndaydi. Devlet
adam1, biirokrat, akademisyen ve strateji uzmanlarmdan olu~an
resmi kalabahk, konferansm yap1ld1g1 salonu hmca hmy doldurmu~,
katihmcilar saldirgan sorulanyla onu canmdan bezdirmi~lerdi .
Uy giinliik zirvenin son giiniinde yapt1g1 bu ikinci sunumun ko-
nusu da Ortadogu'ydu. Onlara, Ba~kan Obama'nm Yeni Ortadogu
Politikas1'm anlatm1~, kendi aralarmda kulland1klan tabirle "ag1z-
lanna bir parmak bal" yalm1~tl . Gozlerini kisarak denizden gelen
1hk esintinin doldurdugu salondaki kalabahg1 bir kez daha taradi.
iyinden geyenleri yiiziindeki halkla ili~kiler giiliimsemesiyle gizli-
yordu. Yeni Ortadogu'ymu~, Poh!
Ba~kan Obama'nm Ortadogu Dam~mam Jack Rice alk1~lar e~ligin­
de kiirsiiden indi. Birkay dakika iyinde <;:1ragan'dan yikip aceleyle
Tarabya'daki Amerikan konsolosluguna geyti. Uyaga yeti~ecekti.
Casuslann cirit att1g1 Ankara'da kendisini bekleyen biri vardi.
11 Haziran
Ankara

- Neden ona Civa diyorsunuz, diye sordu kadm.


Otuz be~indeydi ama bugday teni, ye~il gozleri ve di.izgi.in hatlanyla
c;:ok daha gene;: ve diri gori.ini.iyordu Sibel Uluti.irk. Gi.izelliginin
kendisinden bir ad1m onde yi.iri.imesi ho~una gitmese de bununla
ya~amaya ah~m1~ti. Omuzlanna doki.ilen parlak siyah sac;:lanm
kuruluyordu. Jack'in koyu ye~il gozleriyle aynadan kendisini si.iz-
di.igi.ini.i fark etti. Heyecanla i.irperdi.
Sheraton Oteli'nin kalm camlanna vuran yagmur, oday1 tath bir
p1tlrtiyla dolduruyor, Sibel'se sorusunun cevab1 duymak ic;:in can
atlyordu.
- Sibel tathm, sen ne mezunuydun sahi, dedi Jack kirli sakallanm
ka~1yarak. Ruhunu okur gibi, kadmm gozlerinin ic;:ine bakiyordu.
- isvic;:re'de ekonomi okumu~tum, kac;: kere soyledim, dedi Sibel
cilveli bir kizgmhkla.
- Belli, dedi Jack, alayc1 bir tonlamayla. Kimyadan anlayan bir tane
bile ekonomiste rastlamad1m bugi.ine dek! Tek anlad1klan para!
Jack, konu~may1 istedigi gibi yonlendirerek egleniyordu:
- Seni tqkilata nas1l alm1~lar, hayret!
Ali <;imen I 33
i~te yine damanna basm1~tI Sibel'in. Kadmm gozlerinde co~kulu bir
k1Vllc1m belirdi. Goz kama~tlran egitimi, yabanc1 dillere hakimiyeti,
<;:ok say1da diplomat, subay ve yetmezmi~ gibi bir de cumhurba~­
kam <;:1karm1~ ailesi sayesinde Te~kilatm kapilan ona ardma kadar
a<;:1lm1~tI. Zekas1m hafife alan insanlar onu deli ederdi. Ozellikle
de bunu yapan sevdigi erkekse. Bu konuda <;:ok yarahyd1. Ger<;:ek
kimligini gizlemek ugruna hayatmdaki erkeklere si.irekli aptal kadm1
oynamaktan b1km1~t1. Kqke onlara da ger<;:ekte kim oldugunu ve
yapabildiklerini anlatabilseydi!
Arna Jack farkl1yd1. Aym dili konu~uyorlardi. Artik rol yoktu.
- Zekam sayesinde cicim! Zekam1 asla ki.i<;:i.imseme!
- Ciccim, dedi Jack, i.izerine basarak.
- Honey" gibi bir ~ey i~te, dedi Sibel. ince kemerli burnuna krem
si.iri.iyordu. Bakiyorum yamma gelince Ti.irk<;:en de tekliyor!
- Gi.izelliginin hi<;: mi pay1 olmad1 yani, diye sata~may1 si.irdiirdii Jack.
- Yapma ~unu Jack, dedi Sibel gozlerini kis1p vah~ice bakarak. Sizin
oralarda boyle oluyorsa bilmem, buras1 Tiirkiye.
- CIA'de mi? Giildiirme beni. Ke~ke oyle olsa, o giizelleri biz de
ancak sizin gibi filmlerde goriiyoruz!
Kadm elindeki kremi h1~1mla firlatt1:
- Nefret ediyorum senden!
Jack i<;:ten bir kahkaha atti. Sibel'i kizd1rmaktan keyif ald1g1 belliydi.
Bu kadar oyun yeter. Jack, birden ciddile~ti. Sabah Ruslardan ald1g1
deri <;:antanm i<;:inden <;:ikard1g1 zarfi Sibel'in eline tutu~turdu:
- Kimyadan hi<;: anlamad1gm belli ama en azmdan bunlann ne
kadar onemli oldugunu anlayacak kadar istihbarat bilgin oldugunu
biliyorum.
Sibel abart1h bir jestle kar~1hk vererek zarftaki fotograflan <;:1kard1.
Giiliimsemesi yi.izi.inde dondu kald1. Gozbebekleri bir anda biiyi.i-
di.i. Gizlice <;:ekildigi belli olan fotograflardaki tesisi tammas1 zor
olmam1~t1.

- TUSA$ buras1, dedi tedirginligini gizlemeden.

*"Tatilm"
34 I Kmk Heykel

Turk havac1hk sanayinin gozbebegi tesislerde uzun suredir insans1z


hava ara<;:lan ve saldm helikopterleri uzerine <;:ah~malar yapild1gm1
biliyordu.
- Evet, dedi Jack. Gorunu~e bakihrsa Ruslar sizin oyuncaklara
bayag1 merak salm1~lar.
- Allah kahretsin! Adamlar durmuyor.
Bu Jack'in kendisine verdigi u<;:uncu buyiik hediyeydi. Adamm
onceki tuyolan sayesinde biri yine Ankara'da, digeriyse incirlik
yakmlannda iki ayn gezici Rus ke~if timini etkisiz hale getirmi~lerdi.
Sibel, istihbaratmm kaynagm1 hi<;: kimseye a<;:1klamam1~tl. Jack
ve Sibel arasmdaki ili~ki mutlak gizlilik gerektiriyordu. Bir MiT
mensubunun bir yabanc1yla ili~ki kurmas1 kesinlikle yasakt1. Hele
bunun Jack konumunda biri olmasmm sonu<;:lanm aklma bile ge-
tirmek istemiyordu.
- iki polisiniz bir sure yiiruyemeyecek ama sanmm buna degdi,
dedi Jack boburlendigini gizlemeden.
- Anlamad1m, ne yaptm?
- Endi~elenme camm, sadece plastik mermi. <;:oktan ayaklanm1~-
lardir.
- Bir an korkuttun beni, dedi Sibel adamm boynuna sanlarak.
- Birbirinden bag1ms1z <;:ah~an iki tim bunlar. Birini ben hallettim.
Digeriyle ilgili bilgiler zarfta. Benden bu kadar!
- Onlan da bana b1rak, hi<;: ~uphen olmasm, dedi Sibel. Gozlerine
o her zamanki kararh ifade oturmu~tu.
- iyi edersiniz, dedi Jack. Amerika'nm guvenligi bu bolgede ba~hyor
biliyorsun. Ruslar sizden <;:ald1klanm iran'a verebilir. Bu da bizim
i~imize gelmez. Gu<;: dengesinin bozulmasma izin veremeyiz.

- Bilmez miyim! Me~hur Obama Doktrini, dedi Sibel alayc1 bir ses
tonuyla.
- Ben olsam bu kadar hafife almazd1m, dedi Jack.
Gozlerine buz gibi bir ifade oturmu~tu. Sibel bu baki~1 artik ta-
myordu. Adamm gozlerinde hem endi~e hem de kararhhk vard1.
- Sibel, birileri Ortadogu'yu hi<;: olmad1g1 kadar kan~t1rmak istiyor.
Gu<;: dengelerinin degi~mesi kimsenin i~ine gelmez.
- Bu i~te yanmday1m, biliyorsun Jack, dedi Sibel.
Ali Gimen I 35

Boyle bir ~ey soyledigine kendisi de inanam1yordu. Allah'zm, yoksa


yine mi? Hayzr, hayzr asla ... Bir daha kimseyi kendini kaybedecek
kadar sevmeyecegine soz vermi~ti . Kabul etmek istemese de bu sozii
Jack i<;:in bozmaya <;:oktan haz1r oldugunu i<;:ten i<;:e hissediyordu.
Adam tam~t1klan giinden beri giivenini sarsacak en ufak bir ~ey
yapmam1~tl. Jack'in kendisine yard1m etmek pahasma kariyerini
ve hayatm1 ka<;: kez tehlikeye att1gm1 unutmu~tu. Yatagm ucuna
ili~ti.
Miizedeki e~siz bir par<;:aya bakar gibi dikkatli gozlerle adam1
inceliyordu. ~akaklanna aklar dii~mii~tii . Arna atletik viicudu ve
esmer teniyle fazlas1yla saghkl1 goriiniiyordu. Koyu ye~il gozleri,
kemikli yi.iziinii tamamhyordu. Ellisine merdiven dayamasma
ragmen, iistten bir ii<;:gen gibi alnma uzanan kestane rengi sa<;:lan,
diizgiin burnu ve k1Z1la <;:alan kirli sakahyla katalogdan firlam1~
gibiydi. Beyaz gomleginin diigmelerini ilikleyen Jack, iizerindeki
baki~lan hissedip durdu. iki <;:ift ye~il goz durmaks1zm konu~uyor,
ama odada <;:1t <;:1km1yordu. Camlara vuran yagmur ve belli belirsiz
bir v1Z1lt1yla <;:ah~an mini barm sesi birbirine kan~1yordu . Sibel
derin bir i<;: <;:ekerek dii~iincelere dald1.
Ne zaman aplacakszn bana ... Beni sevdiginden bile emin olamzyo-
rum ... Allah'zm ... Galiba seviyorum ben bu adamz ...
Jack birka<;: ad1m atlp kadmm yanma oturdu.
-Tathm ...
- Evet?
Jack ciimlenin devamm1 getirmedi. Uzaklara dahp gitmi~ti. Sibel
adamm kendisine ~efkatle baktigm1 fark etti.
- Kimsin sen Jack, diye sordu Sibel.
Adamm ellerini kavram1~, ince ka~lannm <;:er<;:eveledigi hafif <;:ekik
gozlerini Jack'in gozlerine dikmi~ti.
- Ben, dedi Jack tebessiim ederek. Ben, Ortadogu'nun yetimiyim.
- Ortadogu'nun yetimisin, diye tekrarlad1 Sibel.
Jack ayaga kalkip pencereye gitti. Camdan siiziilen yagmur dam-
lalanmn arasmdan Kugulu Park'a bakt1.
- Aslmda hepimiz Ortadogu'nun yetimiyiz. Bir gecede dii~manlan
ile dost, dostlan ile dii~man olabilen yetimler. Bok dolu bir <;:ukurda
debelenip duruyoruz.
36 I Kmk Heykel

- Bak sen, aym biz Tiirkler gibi konu~maya ba~ladm, dedi Sibel.
Arna hakl1sm. Ne yaz1k ki hakl1sm Jack.
Adam pencerenin oniinden aynhp avucunun i<;ine ald1g1 bir par<;a
joleyi sa<;lanna yedirmeye ba~ladi. Bi<;imli dudaklan tekrar kipir-
dad1:
- Beni bo~ver. Ona Civa diyoruz ... <;iinkii zehirli ve her kahba
kolayhkla girebiliyor. Uzun zamandir sizinkilere bilgi s1zdird1gm1
tahmin ediyoruz. Hatta bunun i<;in ona kii<;iik <;aph bir servet ode-
diginize <lair istihbaratim1z bile var.
- Bunca y1ldir te~kilattay1m, hi<; bununla ilgili bir ~ey duymad1m.
Bu biraz tuhaf degil mi?
- Degil, <;iinkii biz bile varhgm1 yeni ogrendik. U<; adam1m y1llard1r
dagm1k par<;alar iizerinde <;ah~1yordu. Sonunda ipu<;lanm birle~­
tirmeyi ba~ardik. Civa, gizlilik takintih bir manyak . . . i~ tuttugu
iilkelerin bir numaras1yla muhatap oluyor her zaman. Buda demek
oluyor ki sadece sizin bir numaralarla gori.i~i.iyor.
- Mi.iste~arla m1?
- Evet, ne kadar az ki~i bilirse o kadar giivenli, dedi Jack.
Sibel yorum yapmadi. Akl1 ba~ka bir detaya takilm1~ti.
- Bunca zamandir birlikteyiz, bir<;ok ~ey atlattik, risk ald1k.
- Evet?
- Arna ilk kez bir soruma net olarak ve hi<; dii~i.inmeden cevap
verdin.
- Once bir ~eyi di.izeltelim, dedi Jack gi.ilerek. Benim i<;in degil, i.il-
ken i<;in kendini riske atiyorsun. Duygulanmz1 i~e kan~tirmamay1
ogretmiyorlar illl sizinkiler yoksa!
Elindeki parfi.im ~i~esiyle oynayan Sibel cevap vermedi. K1zarm1~ti.
Bu adamm apk sozliiliigiine baytliyorum!
Jack bir iki ad1m attI, parmaklanm kadmm sa<;lannm arasmda
gezdirip yanagm1 kavradi.
- Bana giivenmiyor musun?
Jack'e gi.iveniyordu Sibel, hem de <;ok ... Arna duygulanm a<;1k et-
memeyi ac1 bir ~ekilde ogrenmi~ti.
- Soylediklerimi ge<;i~tirme, dedi Sibel yalandan kizarak. ilk kez
cevapladm, dedim!
Ali <;imen I 37

- Evet, ilk kez, dedi adam, soguk bir ses tonuyla. <;:i.inki.i Civa'y1
yakalamak i<;:in yard1mma ihtiyac1m var.
Sibel ~a~irm1~t1. Jack ilk kez kendisinden yard1m istiyordu. Genelde
hep tersi olurdu.
- Neden peki?
- <;:i.inki.i bu kez oncekilerden <;:ok daha farkh bir dolap doni.iyor
Sibel. Civa bi.iyi.ik, <;:ok bi.iyi.ik bir ~ey satmaya <;:ah~1yor ya da <;:ah~a­
cak ... Tehlikeli ve hepimizin canm1 yakacak kadar bi.iyi.ik.
- Ve?
- Ve bunun i<;:in sizinkilerin kap1s1m <;:alacak. Eger bize gelen bilgileri
yanh~ yorumlam1yorsak tabii.
- Biraz daha detay vermen laz1m, nas1l bir ~ey?

- Bilmiyorum. Arna sezgilerim ses getirecek bir ~ey olacag1m soy-


li.iyor. Hepimizin camm yakacak kadar bi.iyi.ik bir bomba!
Jack bunu soylerken iki eliyle havaya hayali bir patlama bulutu <;:izdi.
- Ti.im bunlann az once bahsettigin bi.iyi.ik senaryoyla bir ilgisi
var m1?
- Evet, dedi Jack, biraz duraklad1ktan sonra fistldad1:
- Dstelik Civa ... Bu oyunda yalmz degil.
- Ne demek yalmz degil, diye sordu Sibel.
Tam o s1rada d1~ans1 bir anhgma aydmland1, ardmdan mi.ithi~ bir
gok gi.irlemesi odanm camlanm titretti.
- CIA'de veya D1~i~leri'nde iran ve israil adma <;:ah~an ba~kalan oldu-
gundan ~i.ipheleniyorum. Hatta Beyaz Saray'da bile olabilir. Durum
bu kadar kritikken bu kadar <;:ok s1zmtiy1 kaldiramayiz, dedi Jack.
- Peki elinde somut bir ~eyler var m1?
- Sadece hislerim ... Birka<;: bilgi kmntis1, isimsiz ihbarlar, bilirsin
i~te. Yakmda daha somut ~eyler bulmay1 umuyorum, o zaman soy-
lerim. Emin oldugum tek ~ey, bilin<;:li ya da bilin<;:siz aym hedefe
yi.iri.idi.ikleri.
- <;:ati~ma?

- Evet, hatta sava~ ...

Sibel bir an sustu. Minibardan bir ~i~e su ahp hararetle i<;:ti. Ar-
dmdan,
- Bana gi.ivendigini gormek gi.izel ama neden bunlan benimle pay-
la~1yorsun? bnceleri pek bir agz1 s1kiydm, dedi.
- Seni korumak i<;:in. Ortahkta bu kadar kostebek cirit atarken,
kendi akl1mdan ge<;:enleri bile ~ifreleyebilirim, inan bana!
- Ozgi.ini.im, bu i~ler beni paranoyak yapt1. Erkeklere ne zaman
giiveneceksin k1z1m! Adam kar kez k1pm kurtard1, oniinii art1. Sana
belki de gerrekten ilk kez deger veren bir adam1 ...
Ali <;imen I 39

- itiraz1m yok, ben de oyleyim, dedi Jack ic;:ten bir gi.ili.imsemeyle.


Aynca CIA ajam bir sevgilim olsa ben de paranoyak olurdum sa-
nmm, diye ekledi.
ikisi de gi.ildi.i. Sibel adamm burnuna ki.ic;:i.ik bir opi.ici.ik kondurdu.
- Gerc;:ekten ozi.ir dilerim Jack.
- Bo~ver ~imdi ozri.i. Dinle, sana bunlan anlatiyorum, c;:i.inki.i bu
bulmacay1 c;:ozmek ic;:in sana ihtiyac1m var.
Sibel sessiz kald1 ama gururu ok~anm1~tI.
Beni anlayan bir adam!
- Sizde, bizde, iran'da, israil'de bir si.iri.i maceraperest var... Bir hata
hepimizi ate~e atabilir! Mavi Marmara'd a nasil bir felaketin e~iginden
dondi.igi.imi.izi.i biliyorsun.
- Bilmez miyim, dedi Sibel kederle. Hie;: unutmuyoruz ki! Bizim-
kilerin akl1 o gecede kaldi.
Sibel, devletin i.ist kademesinde israil'e duyulan ofkeyi ve olas1 mi-
silleme sec;:eneklerinin si.irekli olarak masada tutuldugunu hatirladi.
- i~te nihayet benim gibi di.i~i.inen biri, dedi Jack.
- Ve yanh~ anlam1yorsam, bizim tarafta i~lerin kontrolden c;:1kma-
mas1 ic;:in yard1m1ma ihtiyacm var?
- Kesinlikle dedi Jack, rahatlad1gm1 belli ederek. Gori.iyorsun zekam
hie;: de ki.ic;:i.imsemiyorum!
- Bunu duymak c;:ok ho~ ... iyi de koskoca $irket* elinizin altmda.
i~iniz ban a kald1ysa?
- i~imiz degil, i~im, diye di.izeltti Jack.
- Anlamad1m?
- Bizimkiler israil'le ya da Ti.irkiye'yle ilgili hic;:bir ~ey duymak iste-
miyorlar. Ba~kan'm Ortadogu'ya bula~maya niyeti yok. En azmdan
sec;:imlere dek... $irket'tekiler benim paranoya yapt1g1m1 di.i~i.ini.iyor.
Ozellikle israil konusunda ...
- israil?
- Evet, israil'in sizinkileri batakl1ga c;:ektigini di.i~i.ini.iyorum. Civa'nm
yapmaya c;:ah~tig1 her neyse Ortadogu'yu daha da alevlendirebilir.
Ustelik kaynaklanm da artik daha klSlth. Elemanlanm1 istedigim

* Amerikah i stihbarat~1lann dilinde CIA'ye verilen ad.


40 I Kmk Heykel

gibi kullanam1yorum. Kudiis'ten dogru diiriist bir istihbarat bile


alam1yorum.
- Senin konumundaki biri bunlan soyliiyorsa endi~elenmeye ba~la­
sak fena olmayacak, dedi Sibel. Gariptir, bizde de benzer bir durum
var Jack. Bizimkiler de iran'la ilgili her ~eye sag1rlar.
Sibel adamm endi~elerini sezmeye ba~lam1~tl.
- Diinyay1 U<;:iincii Diinya Sava~1'ndan kurtarmaya soyunan bir Su-
perman oldun demek koca adam, dedi ye~il gozlerini Jack'e dikerek.
- En azmdan sevgilisinin yard1mma ihtiyac1 olan bir Superman
diyebilirsin ...

Jack kadma dogru birka<;: ad1m atlp ~efkatle Sibel'in yanaklanm


kavradi. Gozlerinin i<;:ine bakarak,
- Bak, bu Civa denen pisligi ge<;: olmadan bulmam laz1m, dedi.
Erdogan'1 tamyorsam Mavi Marmara'y1 kolay unutmayacaktlr.
- Hakl1sm, dedi Sibel. Bu olay bizimkileri fena biledi. Ne yapabili-
rim? Soylemi~tim, yanmday1m.
- Unutma, meseleyi didikledigine <lair en ufak bir i~aret seni tehli-
keye sokar. Ve dolay1s1yla beni ve ili~kimizi de .. . Sadece.
- Sadece ne?
- Sadece gozlerini a<;: ve en ufak bir ~ey bile olsa, bilmemi sagla. Bir
not, ima, telefon ... Sadece dinle ve neler olup bittigini anlamaya
<;:ah~. En onemsiz goriinen bir ~ey bile i~ime yarayabilir. Gerisini
ben hallederim.
- Tamam tathm, dedi kadm, sevgilisinin yanagm1 ok~ayarak.

Jack tekrar pencerenin oniine gitti. Bir puro yakip ba~m1 yagmur
damlalannm siiziildiigii cama dayadi. D1~any1 izliyordu. Sibel,
hayran baki~larla adam1 siizerken maziye daldi.
U<;: y1l once Amerikan Biiyiikel<;:iligi'ndeki bir davette tam~m1~­
lardi. Ara ara yaz1~1p telefonla~1yorlardi. Jack'in ge<;:en yil Ba~kan
Obama'nm heyetiyle birlikte bir kez daha Ankara'ya gelmesiyle
ba~layan yakinla~ma, kisa zamanda tutkulu bir ili~kiye donii~mii~­
tii. Tutkulu ve siirekli gozlerden uzak ya~amak zorunda kald1klan
bir ili~kiye. ili~kilerinin en cazip tarafi da buydu. Seyrek, heyecan
verici bulu~malar, payla~1lan kii<;:iik ama iist diizey sular, eglenceli
Ali <;imen I 41

saatler. Jack ayakh bulmaca gibiydi. Dstelik adamm kendisinin


ula~amayacag1 bir iktidar halkasma dahil olmas1, itiraf etmese de,
Sibel'i heyecanlandmyordu.
- Akhma gelmi~ken, di.in istanbul'daki konu~man <;:ok samimiydi,
dedi Sibel. Senin pozisyonundaki biri i<;:in ozellikle. Bir kez daha
hayran oldum sana hayatim!
- Ba~kan'm i~leri i~te, dedi Jack dudak bi.ikerek. ~effafhk politikas1yla
Ortadogu'yu yonetebilecegini sarnyor. Bize de i~in gosteri k1sm1
kahyor! Neyse ki o konu~mayi paravan kimligimle yaptlm, yoksa
kopacak f1rtmay1 bir di.i~i.insene!
- Seni orac1kta lin<;: ederlerdi emin ol!
- Sahi, sen ne dedigimi nereden biliyorsun ki?
- Komik alma Jack, dedi Sibel, ukala bir edayla. Dlkemizde yap1lan
baz1 toplantilar basma kapah olabilir ama bize olamaz!
- iyi oyleyse, madem izledin, gormi.i~si.in i~te. Ajanhk artik bir nevi
halkla ili~kiler i~ine dondi.i . . . Zavalh di.inya!
Gi.ili.i~ti.iler. ..

- Neden b1rakm1yorsun o halde?


- Misyonumu tamamlamadan olmaz, dedi Jack. Gozleri parhyordu.
- Bak sen! Her neyse. Bir yerlere gitsek? Ko~e bucak saklanmaktan
s1ktld1m!
- Harika olurdu ama yarm Kudi.is'e gidiyorum ... Mavi Marmara ...
Tansiyonu dii~iiriin meselesi i~te .. . Adamlan biraz h1rpalayacag1z.
Tmmayacaklar, o ayn!
- Peki ... Beni aramay1 unutma!
- 0 gi.izel gozlerini ozleyecegim, dedi Jack ve usulca kap1dan si.i-
zi.ilerek odadan <;:1kti.
Yagmur halen camlan dovi.iyordu. Sibel, adamm anlattiklanrn di.i-
~i.indi.i. Bir an korktu, hem Jack hem de kendisi i<;:in. Onu da kay-
betmeyi goze alamazdi.
Eski ili~kilerinde ya~ad1g1 onca hayal kmkhgm1 i~ine dart elle sanla-
rak atlatmay1 ba~arm1~t1. Herkes soyad1 sayesinde yi.ikseldigini sansa
da ger<;:egi bilmesi gerekenler biliyordu. Zekiydi. Hirshydi. Detaylar
konusunda hastalik derecesinde takmtihydi. Birbiri ardma <;:ozdi.igi.i
vakalarla yabanc1 gizli servislerin Ti.irkiye'deki bir<;:ok operasyonunu
bo~a <;:1karm1~tl. i~i, bir nevi s1gmag1 olmu~tu. Ge<;:mi~indeki ba~a-
42 I Kmk Heykel

ns1z ili~kilerin ruhunda yaratt1g1 tahribatl tamir ettigi giivenli bir


liman. Jack tam zamanmda girmi~ti bu limana. Bir erkekte arad1g1
her ~eyi onda bulmu~tu. Dogru, i~inde yiikselmesinde Jack'in de
pay1 vard1 ama istihbarat diinyas1 tam olarak boyle bir ~ey degil
miydi? Bu diinyanm yaz1h olmayan kurallarma gore a~k, hi<;:bir
zaman sadece a~k degildi. Evet, onu seviyordu. Arna Sibel her ~ey­
den once bir ajandi. Onu bo~u bo~una Milli istihbarat Te~kilati'nm
Kar~1 Casusluk Masas1'na ~ef yapmam1~lardi.

Camm kenanna ili~ip Ankara sokaklanm ku~atan siyah ~emsiyeli


insanlara bakti yukandan.
- Civa ... ya da her kimsen. <;1kar bakahm kafam zehirli adam,
diye mmldandi.
Jack, seri ad1rnlarla Noktah Sokak'1 ge<;:ip Arjantin Caddesi'ne <;:1kt1.
Yagrnur dinrni~ti. Kirnbilir ka<;: kez geldigi bu ~ehri sokak sokak
biliyordu. Bu topraklan seviyordu ve bunun i<;:in fazlas1yla gerek-
<;:esi vard1. Ayak seslerini dinleyerek 1slak kaldmrnlan ad1rnlarken
ge<;:rni~e uzand1. Harvard'm Uluslararas1 ili~kiler Boli.irni.i'ni.i de-
receyle bitirince CIA'in yetenek avc1larmm dikkatini <;:ekmesi zor
olrnarn1~tI. l 988'de girdigi te~kilatta kisa zarnanda yetenekleri ve
zengin ge<;:rni~iyle sivrilrneyi ba~arrn1~t1. Belki Sibel'den de bu yiizden
etkilenrni~ti. o da kendisi gibi i~ine a~1kt1. Dstelik akl1m kan~t1racak
kadar gi.izeldi. Bir<;:ok a<;:1dan birbirlerine <;:ok benziyorlard1. itiraf
etrnese de Sibel i.izerinden Ti.irkiye'yi ve Erdogan hi.iki.imetinin siyasi
hedeflerini okuyabiliyordu. Arna bundan rahats1zhk duyrnuyordu.
Kendi kafasmda her ~eyi belli bir rnantik <;:er<;:evesine oturtrnu~tu.
Onun pozisyonundaki biri i<;:in bilgi gi.i<;: dernekti. Beyaz Saray,
Ti.irkiye'nin tehlikeli sularda yiizmesini isterniyordu, onun gorevi de
bunu saglarnakt1. Kaynag1 hayatmdaki kadm bile olsa hi<;:bir bilgiyi
kullanmaktan <;:ekinrnezdi. Bu i~teki herkes bunu bilirdi. Ustelik bu
tek tarafl1 bir ah~veri~ de degildi. Sibel'i, gerektiginde yetkilerini de
a~arak i~ine yarayacak bilgi ve belgelerle besliyordu Jack. Bunun i<;:in
genellikle elinin altmdan ge<;:en baz1 belgeleri kopyalarnas1 yeterli
olurken, bazen de bu sabah oldugu gibi riskli i~lere soyunuyordu.
Sibel'in onu sevdigi kesindi. Peki ya o? Bir kez daha olesiye a~1k

olabilir rniydi? <;:ok istiyordu. Arna ~u an kafasm1 rnqgul eden


44 I Kmk Heykel

tek ~ey, Ortadogu sokaklannda daha s1k i~itilmeye ba~layan sava~


tamtamlanydi.
Obama'nm Ortadogu Dam~mam olarak tanman Jack Rice, aslmda
CIA'in Ortadogu Masas1 ~efi'ydi. Onun ger<;:ekte kim oldugunu
sadece bilmesi gerekenler biliyordu. Sibel tek istisnaydi.
<;::ankaya'nm ara sokaklanndan birine sap1p gozden kaybolana dek
siirekli hep aym ciimleyi tekrarlay1p durdu:

- Well, Mr. Mercury, let's see if you can con Mr. Erdogan!*

* "Pekala Bay Civa, bakal1m Bay Erdogan'1kand1rabilecek misin!"


13 Haziran
Kudi.is I 16.00

- Bir gi.in gelecek, Kudi.is ba~kent olacak ve biz Mi.isli.imanlar orada


namaz kilacag1z!
D1~i~leri Bakam Ahmet Davutoglu'nun bu sozleri \:1ragan Saray1'nm
duvarlannda ~mladi. Salon alk1~tan y1k1hyordu.
- i~te, Araplar Son Osmanh'y1 selamhyor beyler... Sen ne diyorsun,
dedi israil Ba~bakam Benyamin Netanyahu.
Ekrandaki gori.inti.iyi.i durdurmu~, Menora'ya* bakiyordu. israil'e
olan i.isti.in hizmetlerinden dolay1 adama bu ismi vermi~lerdi . Ada-
mm Amerikan istihbaratmm kalbindeki bir numarah israil kostebegi
oldugu dikkate almd1gmda, Menora'nm isabetli bir isimlendirme
oldugu su goti.irmezdi. Ekram kaplam1~ Davutoglu'na duygusuz
gozlerle baktt adam.
- Ti.irklerinki bo~ kabaday1hk, dedi ki.i~i.imser bir tav1rla. Kendile-
rine ~ok gi.iveniyorlardi. iki hafta once, Mavi Marmara'da gordi.ik
s1kletlerini. Altt bo~ bir gi.iven. Arap sokagmda kaybettikleri prestiji
toparlama ~abasi. .. Ostelik ordudaki ti.im o soru~turma f1rtmalanna
ragmen bi.irokrasi direniyor.

ibranice l?tk. Yahudilerin, ya~am agacini sembolize ettigine inand1klan yedi kollu
~amdana verdikleri isim.
46 I Kmk Heykel

- Salondakiler gayet memnun goriiniiyor, dedi Netanyahu.


Elindeki kumanday1 dii~iinceli bir ~ekilde parmaklan arasmda
<;:eviriyordu. Kudiis'teki Cumhurba~kanhg1 konutundayd1lar. Mini
zirvenin en kidemli ismi Cumhurba~kam $imon Perez'di:
- Araplar alki~lamay1 sever. Nas1r'1, Saddam'i, Kaddafi'yi de alki~la­
dilar zamanmda ... Hem de <;:1lgmca. Bunun bir onemi yok.
- Anla~ilan bir siire de Erdogan'la kendilerini tatmin edecekler,
dedi Menora. Alayc1 tebessiimii yine dudaklanndayd1.
- Yine de bu a~m soylemleri tehlikeli. Boyle gitmez . .. i<;:erden bir
~eyler yapabilir miyiz yine?

Soruyu soran Perez'di. Yine'yi ozellikle vurgulam1~t1. Netanyahu


dudak biiktii. Bir an o eski giinleri hatirlad1. 28 $ubat doneminde
iist diizey Tiirk subaylanm markaja alm1~lar, islami hiikiimetleri
giinahlan kadar sevmeyen ama vatansever subaylan hiikiimete
kar~1 ba~anyla manipiile etmi~lerdi. $imdi odada bulunan herkes
<;:arkin nas1l dondiigiinii gayet iyi hatlfhyordu. Askeri i~birligi gorii~­
melerinde ve teknik i~birligi anla~malannda laik Tiirkiye'ye verilen
destek comert<;:e sergileniyor, sirtlar s1vazlamyordu. Arna artik devir
degi~mi~ti. Giizel giinlerdi, diye ge<;:irdi i<;:inden. Aklmdan ge<;:eni
soyledi Netanyahu:
- Erdogan hiikiimetini iilkenin kendi i<;: dinamikleriyle istikrars1z-
la~tlfma ~ans1m1z nerdeyse s1ftr.

Perez adeta i<;:inde kayboldugu deri koltugundan kalkip salonun


ortasma kadar yiiriidii.
- 0 halde, zamam geldiginde gerekeni d1~andan yapanz.
ifadesiz gozlerle Menora ve Netanyahu'yu siiziiyordu. Ozellikle
Menora'nm gozlerinin i<;:ine bakarak,
- Zira arttk bu sabah oldugu gibi sizinkilerin gelip yan azarlar tonda
Tiirkiye hakkmda nutuk <;:ekmesini istemiyorum, dedi.
Jack'in de bir par<;:as1 oldugu Clinton ziyareti canm1 fazlas1yla s1k-
m1~t1.

- Ukala diimbelekleri, dedi belli belirsiz.


- Efendim, bir plamm1z var, dedi Netanyahu.
Sonra Operasyon Planlama Merkezi Direktorii ilad Ga~in'e bakarak,
- Arkada~lar iizerinde <;:ah~1yor, diye ekledi!
Ali <;imen I 4 7

Endi~eli goriinen Menora'ya dondii. Adamdaki durgunlugu fark


etmi~ti.

- Sabah da boyleydin. Giivende olduguna eminsin, degil mi?


- Fazlas1yla, dedi aynadan kendini izleyen Menora. Beyaz giir sa<;:-
lan ve kirlarm1~ sakallanm tamamlayan komiir karas1 gozleriyle
kusursuz goriiniiyordu. Hafif topallayarak birka<;: ad1m atti.
- Adamlara siirekli yem at1yorum. Beni dii~iinemeyecek kadar
me~guller, dedi. Bir de ~u ayag1mdaki z1mbirtl olmasa.

- Biliyorsun, ben de bir zamanlar <;:oban kihgmda gezmi~tim dag-


larda, dedi israil Ba~bakam giilerek.
Elini adamm omzuna koydu:
- Ne bulabilirsen istiyoruz. Att1klan her ad1m1, yedikleri, i<;:tikleri, ne
varsa! Bizimkiler o kadar derinlere inemiyor, biliyorsun ... Heykelin
ne zaman kinlacag1 belli olmaz.
- Elimden geleni yap1yorum.
Hi\: endi~eniz olmasm, tum hesaplan kapatacag1m.
Menora, anne ve babasm1 hatirlad1. Daha <;:ocuk ya~ta iilkelerinden
siiriilmii~lerdi. Koklerinden, topraklarmdan kopmu~, bilmedikleri
bir diinyada hayata yeniden soyunmu~lardi. Buna sebep olanlara
kar~1 kin doluydu Menora. Her dogan giine~le birlikte tazelenen bir
kin. Kaderin cilvesi, bu siiriikleni~ sayesinde bulmu~tu o ilk biiyiik
a~kim. Ah Talin! 0 giizel yiizii gelmi~ti yine goziiniin oniine. Kah-
verengi gozleri, Akdeniz riizganyla savrulan o ipeksi uzun sa<;:lan
ve hat1rlad1k<;:a i<;:ini lSltan 0 kadifemsi bugday teni. Talin, oylesine
ozledim ki seni! K1zm ailesi de y1llar once aym sistemin kurbam
olmu~, kader bu magdurlan Liibnan'da bulu~turmu~tu.

Gozlerindeki ofkeyi gizleyerek odadakileri siizdii. i~te yine ba~1


zonkluyordu. Tiim hayallerini oldiiren bombanm patlad1g1 o ugur-
suz giinden beri bu illet yakasm1 b1rakmam1~tl. Uykulanm bolen
kabuslar ve bitmek bilmeyen lanet olas1 ba~ agnlan. Menora yine
ac1h ge<;:mi~inde kaybolmu~tu.
Direktor Ga~in, elindeki dosyay1 Perez'in masasmm iizerine birakti.
Yak.in gozliiklerini takan Perez, dosyanm kapagmdaki isme goz att1:
DAVUD'UN HAN<;:ERi.
12 Temmuz
Dolapdere - Istanbul I 18.00

- Giizel ablam kuru* laz1m m1?


Baku di~lerini comertte sergilemi~, y1h~1k bir ~ekilde smt1yordu.
Asirhk pardosiisii, beyaz kundurulan ve yagh klVlmk sa<;:lanyla giin-
liik hayatta pek s1k kar~ila~mad1g1 tiirden biri olan adamdan gelen
ucuz ~arap kokusunu metreler otesinden alm1~ti Sibel. Merakh yerli
turisti oynad1g1 son birka<;: giindiir buna benzer ka<;: sahne ya~ad1gm1
hatirlam1yordu bile. Arna ilk kez i<;:lerinden biri burnunun dibine
dek girip kolundan tutmu~tu. Adam, i<;:i kanlanm1 ~ komiir karas1
gozleriyle Sibel'e bakiyor, kadmm koluna ge<;:irdigi parmaklanm
belli belirsiz s1kiyordu. Burnunun dibindeki adama gayet sevecen
bir ~ekilde bakarak, "Sagolun, ilgilenmiyorum" dedi Sibel yumu~ak
bir ses tonuyla. Olay <;:1karmaya niyeti yoktu.
- Hadi be abla, diye 1srar etti san pardosiilii, bizim de <;:orbam1z
kaynayacak i~te. Yap bir giizellik!
Adamm yap1~kanhg1 iizerine birka<;: metre otede tezgah a<;:m1~ mid-
yeci birden hareketlense de, Sibel'in belli belirsiz oynatt1g1 ka~1yla
tezgahma doniip tekrar midyelerini parlatmaya koyuldu.

* Argoda sigara haricindeki sanlabilir uyu~turucu maddeler i~in kullanilan tabir.


Ali <;imen I 49
Adam bir ci.imle daha kursa, agzmdan <;:ikan alkol buhan Sibel'i
sarho~ edebilirdi. Kadm kolunu adamm kemikli ve kirli parmakla-
nndan nazik<;:e kurtanp ince yagmurlugunun oni.ini.i ac;:ti. Gozleriyle
belli belirsiz belindeki Glock 23'i.i i~aret edip neredeyse tislayarak
"Sagolun, ilgilenmiyorum" dedi bir kez daha. Silahm kabzasm1 goren
pardosi.ili.i adeta ham ola gec;:ti. Pislikten ta~ kesmi~ pardosi.isi.ini.in
c;:oktan kopmu~ di.igmelerini ezberlenmi~ bir hareketle di.igmeler
gibi yap1p bel kirdi.
- Ne demek gi.izel ablaom, sen emret, itin olsun Tarlaba~1, dedi
geriye dogru birkac;: ad1m atarak.
- Uza lan teres! Bi rahat birakin milleti be, diye bag1rd1 arkadan
biri. Sibel refleksle dondi.i. Birkac;: ad1m uzaktaki Tekel bi.ifesinin
sahibini tamm1~ti. Tezgahmdan f1rlayan adam s1k1 s1kiya kavrad1g1
kocaman bir sopay1 pardosi.ili.iye dogru salhyordu.
- Zaten semtin ad1 c;:ikm1~ dokuza inmez sekize! Bak hala duruyor,
diye bag1rd1 <;:oktan tirsm1~ adama dogru birkac;: ad1m atarak.
Torbac1 ikiletmedi. Kar~1dan kar~1ya gerilmi~ iplerden sallanan
rengarenk c;:ama~1rlarla dolu caddeye ac;:1lan sokaklardan birine
daldi. Gozden kaybolmadan once,
- Yorma sen kafam Tekel, abla zaten saglamc1, diye bagmyordu.
Mahallesinin imajm1 kurtarm1~ olmaktan mahcup bir memnuniyet
duyan adam sayg1yla lafa girdi:
- Ablac1m, kusura bakmaym, bunlar yi.izi.inden millet buralara
gelmeye <;:ekinir oldu zaten.
- Sag olun, dedi Sibel nazikc;:e. Son birkac;: gi.indi.ir adam1 s1k sik
gordi.igi.i i<;:in yi.izi.ine a~inaydi. Adamm di.in de gelen gec;:ene nere-
deyse tacizle kan~1k bir ~ekilde taklit saat satmaya c;:ah~an birkac;:
gence kar~1 aym cengaverligi sergiledigini hatirladi.
- Fotograf makinenize dikkat edin, buralar Hi.iseyin Bolt dolu,
dedi adam.
Sibel zekice yapilm1~ bu uyanya gi.ilerek kar~1hk verdi. Adama ha-
yirh i~ler diledi. Tekelci bi.ifesine; o i~ine dondi.i. Son bir haftad1r,
tarihi dokusu ve renkli insan malzemesiyle amatOr fotografc;:1lar
ve sosyologlar ic;:in neredeyse bir ac;:1k hava laboratuvanna doni.i-
~en istanbul'un bu s1rad1~1 semtini mesken tutmu~tu. Bir Ankarab
olarak, buras1 hakkinda o kadar c;:ok ~ey i~itmi~ olmasma ragmen
50 I Kmk Heykel
istanbul i<;:inde bir ba~ka iilke ke~fetmenin ~a~kmhgm1 ya~1yordu.
Zamanm farkh aktig1 bu sokaklan saatlerce adunlam1~, yabancilara
kapah birbirlerine had safhada a<;:ik mahalle sakinleriyle sohbet
etmi~, egri biigrii kaldmmlarda dinlenmi~, burnu siimiiklii ayag1
<;:1plak <;:ocuklann ayaklanndan ka<;:an toplara vurmu~, geceleri
uyumayan semtin kendine has sICak ama bir o kadar da insam te-
dirgin eden melodisine kulak kabartm1~t1. Zor ama aym zamanda
goz a<;:1ci olan bu deneyimin sebebi, Jack' in kendisine hediye ettigi
iki Rus ajamnm operasyon merkezi olarak Tarlaba~1'ndaki izbe
bir apartmam se<;:mi~ olmalanyd1. Giindiiz vakti bile <;:ogu ki~inin
girmeye <;:ekindigi bu sokaklann karanhk niyetliler i<;:in ideal bir
liman oldugunu bilmeyen yoktu. Sibel ve dart adam1, Pakistanh
go<;:menlerin, Afrikahlann, Dogu'daki sava~tan ka<;:m1~ kalabahk
bir Kiirt ailenin ve Romanlann mesken tuttugu dart kath bir apart-
mam ablukaya alm1~t1. Bir aydir Ankara'da son birka<;: giindiir de
istanbul'da izledikleri Ruslann istanbul i<;:indeki gorii~me trafigi,
Jack'in verdigi dosyadaki delilleri dogruluyordu. Adamlar sadece
ba~kenttekilerle degil, istanbul'da, ozellikle Bogaz'm iki yakasmdaki
askeri tesislerle de fazlas1yla ilgileniyorlard1. Ruslar, bir saat kadar
once binaya girmi~lerdi . Sibel objektifini bir kez daha dogrultu.
O<;:iincii kattaki dairenin a<;:1k camlanndan miizik sesi geliyor, kapah
perdelerin arasmdan kalitesiz bir ampuliin zay1f 1~1g1 s1Z1yordu.
- Bu kadar yeter, dedi yaka mikrofonuna, ku~lan kafesleyelim!
S1rt <;:antasm1 ve fotograf makinesini sokagm ba~mdaki arabanm
arkasma att1. Sa<;:lanm ezberlenmi~ bir hareketle atkuyrugu yapt1.
<;:elik yelegini giymesi birka<;: saniye bile siirmedi. Tekelci, az onceki
nazik, kmlgan ve giizel kadmm ~imdi elinde silah, iizerinde <;:elik
yelekle ko~arak biifenin oniinden ge<;:i~ini ~a~kmlikla izledi. Midyeci,
iizerindeki onliigii f1rlatmca altmdan <;:elik yelekli bir MiT'<;:i <;:1kt1.
Tezgahm altmdan <;:ikard1g1 45'lik Colt'uyla hemen kaq1smdaki
apartmandan i<;:eri dald1. Sibel <;:evik ad1mlarla onu izledi. Soka-
gm iki ba~m1 ekibin diger iki adam1 tutmu~tu. Apartmanm kiif
ve sidik kokan dar koridorunu sessiz ad1mlarla ge<;:ip g1c1rdayan
ah~ap merdivenlerden yukan siiziildiiler. Boyalan dokiilmii~ ve yer
yer kabarm1~ duvara Sirtm1 veren iki MiT'i;:i, ilk kata <;:1kt1klannda
burunlarma yogun bir koku <;:arpt1. Dairelerden birinde esrar i;:eki-
liyordu ama Sibel' in narkotigin i~ine kan~mak gibi bir niyeti yoktu.
Etraf1 kollayarak ikinci kata <;:1kt1lar. Kat lambalan kmk oldugu ii;:in
apartmanm i<;:ini iistii a<;:ik apartman bo~lugundan a~ag1 inen ak~am
giinqinin soluk 1~mlan aydmlatiyordu. iki turuncu golge, ikinci katJ
Ali <;imen I 51

iic;:iinciiye baglayan holiin iki ba~ma gelmi~Ierdi ki katta ktyamet


koptu. Yere firlatiian tabak c;:anaklann ~angirt1s1m bir kiifiir yagmuru
iziedi. Tahta kap1Iardan biri sertc;:e ac;:1ldi. Sibel, salya siimlik aglayan
bir kadmm uc;:arcasma f1rlayarak kar~1 duvara c;:arptlgm1 gordii. iki
kiic;:lik c;:ocuk ko~up kadma sanld1. <;:ocuklar ciyak ciyak aghyorlard1.
Kel kafah iri yan bir adam, don gomlek pe~Ierinden koridora c;:1kt1.
Diger kapilardan merakl1 birkac;: kafa uzandi. Sonra, umursamaz
bakt~larla birkac;: saniye oian biteni izieyip tekrar kayboidular. KeI
kafa, kadm1 sac;:Ianndan tutup yerlerde siiriiklemeye ba~lam1~tI ki
midyeci kafasma sert bir ~aplak patlatt1.
- Birak Ian kadm1!
Adam klifrederek birden arkasm1 doniince MiT'c;:inin namlusu
burun deliklerinden birine girdi. Midyeci eliyie sus i~areti yapti.
- Ne bagmyorsun Ian dlidlik! ic;:ine s ... caksm operasyonun. Gir ic;:eri!
Kel kos kos daireye girdi. Kadm hala aghyordu. Koridorun ba~mda
pozisyonunu koruyan Sibel, bir yandan list kat1 kolac;:an ederken,
koridordaki aile dramm1 duygusuz gozlerle izledi. Midyeci, feryat
figan aglayan kadma ses c;:1karmadan orda beklemesini tembihleyip
ayaklannm ucuna basarak Sibel' in yanma ko~tu.
- Birazdan ilgilenirim ben o dlimblikle amirim, dedi.
Kontrollli ad1mlarla list kata c;:iktp daireierden birinin kap1smm
iki yanmda pozisyon aid1lar. Sibel'in i~aretiyle midyeci kap1ya bir
tekme att1. Ancak bekledigi gibi kap1 ac;:1lmam1~, MiT'c;:inin ayag1
neredeyse c;:lirlimli~ kapmm ortasm1 kirarak dairenin ic;:ine girmi~ti!
Bir ayag1 ic;:erde digeri d1~anda oylece kalan adam s1kt bir klifor
savurdu. ic;:eriden bir kadmla adamm kliforlli sesieri geliyordu.
Midyeci ayagm1 c;:ekip kap1ya bir omuz att1. Mentqeleri soklilen
kap1yla birlikte ic;:erideki yan c;:1piak kadmm lizerine devrildi. Adam
da yan c;:1plak vaziyetteydi; "Ko . .. mun ahlakc;:ilan, bas1ld1k g1z!"
diye bag1rdi.
- Yanh~ daire, diye bagird1 Sibel.
0 esnada yan dairenin kap1s1 ac;:1ld1.
Neredeyse yiizlinli ezberledigi Ruslardan biri elindeki c;:antayla fir-
layip uc;:arcasma merdivenlere hamle etti. Sibel de pe~inden . Elinde
bir silahla c;:1kmaya yeltenen ikinci Rus, midyecinin, bogrline att1g1
tekmeyle gerisin geri devrildi.
- Amirim, bunu hallettim ben!
Sibel uc;:arak bir alt kata inen ilkinin pe~inden kendini merdiven-
lerden a~ag1 b1rakt1gmda, Rus'un ayag1 ah~ap zeminde bir yanga
52 I Kmk Heykel

girmi~ti. Dengesini kaybeden adam ikinci kat koridoruna dogru


yuvarlandi. Az onceki aglayan kadm ve iki c;:ocuk ~a~kmhkla olan
biteni seyrediyordu. <;ocuklardan biri korkup yeniden aglamaya
ba~ladi. <;1ki~a giden merdivenlerden uzakla~an Rus, ci.issesinden
beklenmeyen bir c;:eviklikle dogruldu. Dogrulurken, aglayan ufakl1g1
kap1p ba~ma silah1 dayamas1 iki saniye bile si.irmedi. ~imdi kori-
dorda, c;:ocugu rehin alan Rus'la Sibel, aralannda dart be~ metre
mesafe oldugu halde kar~1hkl1 dikiliyorlardi. ikisinin arasmda kalan
kadm diger c;:ocuguna sanlarak feryat figan aglamaya ba~ladi. Sibel,
Glock'uyla, kucagmdaki ufakl1gm kafasma silah1 dayam1~ Rus'a
ni~an almaya c;:ah~1yordu. Adam aksanh Ti.irkc;:esiyle si.irekli "Geri
bas! Geri bas! " derken, c;:ocugu saga sola c;:ekerek Sibel'i p~1rtiyordu.
- Bi sus be kadm, diye bagird1 Sibel. Lo~ koridorda kazara c;:ocugu
vurmaktan c;:ekiniyordu. Tam o s1rada az onceki kap1 ac;:1ldi. Don
gomlek vaziyetteki kel, elinde b1c;:akla "Ne oluyo la avrad1g1 s .. ."
diye bag1rarak koridora firladi. Bir anda ~a~1ran Rus, silah1 adama
dogrulttugu s1rada, ac;:Ilan kap1dan ic;:eri s1zan i~ik Sibel'e istedigini
verdi. Rus'un hayalanna bir el ate~ etti. <;ocugu elinden di.i~i.iren
adam iki bi.ikli.im yere kapaklandi.
On dakika sonra apartmanm oni.i polis kaymyordu. Yarah Rus
hastaneye, digeri sorguya goti.iri.ili.irken Sibel, Yunuslardan birine,
"ikinci kattaki keli bir aim, bakm derdi neymi~" dedi. Sayg1yla selam
veren gene;: komiser ko~arak i.ist kata c;:1kti.
Sibel polislerle ag1z dala~1 yapan travestilerin, birkac;: tinercinin
ve gi.iri.ilti.ici.i semt kadmlanmn olu~turdugu merakl1 kalabahgm
arasmdan s1ynlarak, firsattan istifade hemen yam ba~mda bir ta-
vuk-pilavcmm konu~land1g1 MiT'in ofis-minibi.isi.ine girdi. Ruslann
dairesinde ve kac;:1rmaya c;:ah~tiklan c;:antada ele gec;:irilen ganimet
oni.indeki masaya serilmi~ti. incelemeye ba~lad1.
Evet, neler varmt?? Bogaz Kopriileri U~aksavar Tabur Komutanligi'na
ait fotografiar, nizamiye giri?leri, tabur planz. .. Ba?ka? Fiize batar-
yalarmm fotografian. Bazi subaylann muhtemelen Rus kadmlarla
~ekilmi? fotografian ... Bunlar? <;:anakkale ... Bogaz Komutanl1g1. ..
Ankara ... F-16'lar... ? Akmcilar Ussii olmali. Ve TUSA$ ...
Derin bir oh c;:ekti Sibel. Elindekilere bakihrsa Ruslar TUSA~'m
kalbine dek s1zamam1~lardi. Tam zamanmda davranm1~lardi. Ar-
kasma yaslandi. Jack'i di.i~i.indi.i. Mutlukla ic;: gec;:irdi.
- Harikasm koca adam, seni seviyorum .. .
16Temmuz
Washington DC

- Adam yine aptalhgm dorugunda. Buna benzer birka<; saf deme<;


daha verirse Beyaz Saray'daki de pes edecek. Ha gayret, dedi Ro-
berto Steven. Diinyanm en biiyiik silah iireticilerinden Lockheed
Martin' in ba~kan yard1mc1hgm1 yapan adam, ket<;aba bulanm1~ iri
parmagm1 oniindeki gazetenin man~etinden masadakileri siizen
iran Cumhurba~kam Ahmedinecad'm yiiziine bastirm1~t1.
- Vakit varken kendinize yeni bir i~ bulun dostum, dedi Jack giilerek.
0 beklediginiz sava~1 <;1kartmayacag1z!
Masadakiler keyifle giildiiler. S1k s1k yaptiklan gibi 22. Cadde'deki
Brickskeller'in Meksika usulii bol soganh hamburgerlerine yumul-
mu~lard1. Mark Raymon ses <;1karmadan kar~1smdaki silah tiiccan-
nm agzm1 ~apirdatarak hamburgeri yutu~unu izledi. Daha kirkma
bile merdiven dayamam1~t1. 0 da Jack gibi Harvardhyd1. Tra~h yiizii,
geni~ alm, diizgiin burnu ve bunu tamamlayan ince <;enesi, ye~ile
<;alan ela gozleri ve yap1h viicuduyla Beyaz Saray'daki stajyer kizlann
ba~1m dondiiriiyordu. Arna adamm gozii i~ten ba~ka bir ~ey gor-
miiyordu. Bir sure akademisyenlik yapm1~, Washington'daki bir<;ok
dii~iince kurulu~unda irili ufakl1 <;ah~malarda yer alm1~tl. Hirshyd1.
Hem de c;:ok. Bunu zekas1yla tamamlamay1 da beceriyordu. Ba~kan
54 I Kmk Heykel
Obama'nm favori di.i~i.ince merkezi Center for American Progress'te
yaptig1 <;:arp1c1 siyasi analizler, k1sa zamanda Beyaz Saray'dakilerin
dikkatini <;:ekmi~ti. Obama'nm onu ulusal gi.ivenlik dam~manhgma
getirmesi kimseyi ~a~irtmam1~ti. ~imdi sava~m soylentisinin dahi
bu adamlan ne kadar heyecanlandird1gm1 gorebiliyordu. Birasmdan
ol<;:i.ili.i bir yudum aldi.
- Ba~kan yine de sonuna dek diplomasi taraftan. Ostelik Neoconlara
olan ofkesi pek dinecek gibi gori.inmi.iyor.
- Arna gidi~at1 onlardan pek de farkh degil, dedi Bary Miller.
Sertlik yanhs1 yaymlanyla muhafazakar Amerikahlann ag1zlan -
nm suyunu akitan FOX kanalmm kurucu ortaklanndand1 Miller.
Kanai, 11 Eyli.il saldmlanndan sonra izledigi yaym politikas1yla
reytingleri alti.ist etmi~, Obama iktidanna dek adeta para basm1~ti .
Birasmdan koca bir yudum alan adam enerji sa<;:an gozlerini gen<;:
dam~mana dikti:

- Bush ekonomiyi batird1g1 i<;:in gitti. Obama'ysa di.izeltemedigi


i<;:in gidecek.
- Size kalsa ti.im di.inyayla sava~mahy1z degil mi, diye sordu Mark.
Medya patronu bu ignelemeye tmmad1 bile. <;:oktan garson kizlan
kesmeye ba~lam1~ti.
- Sevgili dostum Mark, dedi Jack gi.ilerek. Ulusal gi.ivenlik kavramm1
sadece birtakim teorilerden ibaret samyorsun. Arna unutma Beyaz
Saray iyi bir ogretmendir!
Oysa konu~ulanlan dogru di.iri.ist dinlemiyordu bile. Kendine bile
itiraf etmese de bu adamlardan ve temsil ettikleri degerlerden tik-
siniyordu. Si/ah, para, iktidar! YUksek Amerikan degerleri! Hepinizin
cam cehenneme! Yine de onlann dostluguna ihtiyac1 vardi. Adamlar
Amerika'daki alternatif iktidan temsil ediyorlardi. Ba~kanlann yolcu,
silah ti.iccarlan ve medya patronlanmn hanc1 oldugu bu Washing-
ton gezegeninde ayaklanm yere saglam basmahydi. Gi.ivenlerini
kazanmas1 kolay olmam1~ti. Arna buna degecek, derdi hep kendi
kendine. Masadakiler de bu i.ist di.izey bi.irokratlarla takilmaktan
memnundu. Kendilerince iktidarm nabzm1 tutuyorlardi. Hepsi bil-
dikleri ama dillendirmedikleri bir kazan-kazan durumu oldugunun
farkindaydi. Kendisi gibi bi.irokrat olan Mark'tan ba~ka masadaki hi<;:
kimse Jack'in gen;:ek kimligini bilmiyordu. Onlann gozi.inde sadece
Ba~kan'm kidemli dam~mamydi. Ne tuhaf, diye ge<;:irdi i<;:inden Jack,
Ali <;imen I 55

bu adamlar yeni bir sava~m pkmasmz dart gozle bekliyorlar. Bizse


engellemek i~in kendimizi paralzyoruz. Mark'a bakti. ilk tam~tiklan
an <yocuktaki cevheri fark etmi~ti. Tam bir Washington fzrlamasz!
Mark'm co~kulu idealizmi ve h1rsmda bir par<;:a kendisini goriiyordu.
0 da bir zamanlar boyle degil miydi? Arna ~u an bunlann hi<;:birinin
onemi yoktu. Tek dii~iindiigii Sibel'di. Acaba ne yap1yordu? Onu
ozlemi~ miydi? Civa ile ilgili bir ~eyler bulabilmi~ miydi?

- Evlat, bu iilke sava~la kuruldu, sava~la biiyiidii. Siz yeniyetme


Washington yuppileri tiim di.inyay1 iphone'larla, tablet PC'lerle
degi~tirebileceginizi samyorsunuz. Arna o z1mb1rtilar Steve Jobs'u
zengin ediyor, Amerikahlan degil!
Hepsi medya patronunun att1g1 bu tiirden nutuklara ah~kmd1lar.
Adam soylediklerine onay anyor gibiydi. Pas1 yerini buldu.
- Dogru, <;:ok dogru ... Silikon Vadisi'nin parlak <;:ocuklan doyur-
muyor orta sm1flann karmm evlat, dedi Steven, evlat'm iizerine
basarak. Mark bu agdah giri~in ardmdan her zamanki gibi bir sava~
giizellemesi gelecegini sezmi~ti.
- Bak evlat, dedi silah tiiccan. Sadece ge<;:en y1lki ciromuz otuz
be~milyar dolara yakm. Bu ne demek biliyor musun? Orta sm1f
Amerikahlann yiiziindeki huzur demek! Ah bu Harvardhlar. iflah
olmaz romantikler. Kennedy de oyleydi!
Adam yine hamburgerine yumuldu. Jack iflah olmaz bir romantik
olup olmad1gm1 dii~iindii . Hayzr, beyler kesinlikle degilim.
- Sen ne dersin Jeff? Benden iyi bir romantik olur mu, diye sordu
gi.ilerek.
Jack bula~masa Sikorsky'nin patronu Jeffrey Pino'nun agzm1 a<ymaya
niyeti yoktu. Diinyanm dart bir yanma helikopter satarak devasa
bir servet yapan adam kafasm1 elindeki ipad'den kaldirmad1 bile.
- Jack, inan tamd1g1m en berbat romantiksin!
Zengin ve gii<;:liilere ozgii kendine giiven dolu kahkahalarla <;:mlad1
ortahk. Mark'1 bu se<;:kin gruba davet eden de Pino olmu~tu. Was-
hington'daki bir ev partisinde Jack' in arac1hg1yla tam~m1~lar, Mark
kisa zamanda bu gii<;:lii adamm dikkatini <;:ekmi~ti. Pino, "Bu <;:ocukta
i~ var Jack!" derdi s1k s1k.

Mark masadaki co~kudan kopmu~tu. Uzaklardaydi. Hayatmm bir


iki yil i<;:inde ne kadar degi~tigine bazen kendisi de ~a~1yordu. Smif
56 I Kmk Heykel

arkada~larzmm ~ogu o parlak derecelerine ragmen i~sizlikten kmlz-


yor... Bense ... Washington standartlarma gore heni.iz gen<;: say1hrdi.
Beyaz Saray'da <;:ah~1yordu. Ve her biri neredeyse Ba~kan'dan daha
gii<;:lii adamlarla ahbaphk ediyordu. Daha ne isterdi ki? Arna hay1r,
bunlarla yetinmeyecekti o. Oni.i a<;:1kti. Mutlulukla sohbete katildi.
- Beyler, Beyaz Saray'da <;:ah~m1yor olsam, ~u sava~ gi.izellemelerinizi
duyduktan sonra <;:ok s1ki bir komplo teorisyeni olurdum!
- Di.inyay1 bizim gibilerin yonettigini iddia eden aptallar gibi mi,
dedi Pino gi.ilerek. Sakin ha! Zaten yeterince kalabahklar.
D1~anda hafif bir yaz yagmuru ba~lam1~ti. I~1klandmlm1~ Was-
hington Amt1, yagmur bulutlarmm arasmdan kafasm1 <;:1karmaya
<;:ah~1yordu. Yagmuru severdi Jack. Maziye daldi. 0 gi.izel yi.izleri
hat1rladi. Sonra kendini toparlay1p birden aklma bir ~ey gelmi~ gibi
masadakilere dogru egildi:
- Roberto iran konusunda hakl1 beyler, ortahk fena kan~acak, dedi.
Hatta bana kalsa <;:oktan kan~ird1 ama . . .
Az once hamburgerlerine yumulup havadan sudan konu~ur gibi
yapan adamlar, laf arasmda agzmdan <;:1kacak birka<;: bilgi kinntls1
ile kendilerine borsada milyonlarca dolar kazand1rabilecek Jack'e
dondi.iler:
- Ortadogu'nun anahtan Ankara'nm cebinde. Ve i~in koti.isi.i, ak1l-
lanndan neler ge<;:iyor, ben bile bilmiyorum .. .
8

I Agustos
Ankara

- Hay ben boyle i~e!

Ofkeliydi Sibel. Giinlerdir dogru diiriist uyumam1~tl. Yiiziine biraz


renk vermek iyin hafifbir makyaj yapt1. Sert bir kahveyle ay1lmaya
yah~1yordu. S1kmt1yla iyini yekti. Sanki bir hayalet anyordu. Aradan
onca zaman geymi~, Civa hakkmda bilgisi olabilecek birkay ki~inin
agz1m aramasma ragmen bir arpa boyu yo! kat edememi~ti. Kimdi
bu adam? Neredeydi? Ve hepsinden onemlisi bu sefer ne yapacakt1?
Jack'le ili~kisini gizli tutmaya yah~irken bu kadar hassas bir meselede
ag1z arayarak sonuca gitmeye yah~mas1 riskliydi. Ortadogu Masas1
~efi Ozer'i ~iiphelendirmi~ miydi acaba? Arna hay1r, imkans1zd1.
Sonuyta kimi arad1gm1 soylemeden birini arad1gm1 ima etmi~ti.
Geryi Ozer de, kendisi gibi hiikiimetin iddiah d1~ politikasmm
ba~lanna yorap 6rebilecegini dii~iiniiyordu ama yine de dikkatli

olmahyd1. "MiT'te kimse kimsenin dostu degildir" demi~ti ar~ivin


demirba~1 Erciiment Kartal. Erciiment Baba ... Ya~h adam babasmm
en yakm dostuydu. Her ~eyden yok sevdigi babas1 oldiigiinde en
biiyiik destegi Erciiment Amcasmdan gormii~tii Sibel. Zamanla
diyaloglan bir baba kiz ili~kisine donmii~tii. Te~kilatta ondan ba~­
ka kimseye sonuna kadar giivenemezdi. Yetmi~lerin kulag1 kesik
58 I Kmk Heykel

efsane polis muhabiriydi Erciiment Kartal. K1vrak zekas1 ve hi<;:


bitmeyen enerjisiyle cinayetleri polislerden once <;:ozerek hakh bir
~ohrete kavu~mu~tu. Donemin fla~ gazetesi Giinaydm'm y1ld1Zlydi.
MiT onu biinyesine katmak i<;:in <;:ok ugra~m1~tl. Adam te~kilatm
teklifini ancak 80 darbesinden sonra kabul etmi~ti. "Devir degi~ti,
benim gibi ger<;:ek gazetecilere i~ yok artik" demi~ti. Eski enerjisi
kalmam1~ti ama zekas1ve i~ bitiriciligiyle halen goz kama~tmyordu.

Onlarca olay1 birlikte <;:ozmii~lerdi. i<;:i bir kez daha minnetle doldu.
Erciiment Baba onu hayal kmkl1gma ugratmayan tek erkekti. Baba
yansi. Yine de onu bu i~e kan~t1rmaya niyeti yoktu. Ona bile Jack'ten
bahsedemezdi. Herkesi korumas1 laz1mdi. Birilerinin miiste~ara bir
~eyler f1sildamas1 her ~eyi berbat edebilirdi. Mademki bir hayalet
anyordu, o da hayalet olacakti.
Jack ne yap1yordu acaba? \:ok ozlemi~ti onu. Adami zekas1yla et-
kilemek istiyordu. Civa'y1 bulacakti! Digerleri neler yapabildigini
gorememi~ti ama Jack gorecekti. Heyecanland1gm1 hissetti. \:alan
cep telefonuyla kendine geldi.
Bu da kim sabahm koriinde ~imdi?
- Evet?
- Tathm giinaydm.
- Jaaack! Ben de ~imdi seni dii~iiniiyordum. Giinaydm ya da belki,
iyi geceler de olabilir!
- Washington'day1m. Dinle ~imdi, yalmz m1sm?
- Evet, haz1rlamyorum. Acelem var da. Toplant1ya bekliyorlar.
- Telefon?
- Hat giivenli, sorun yok.
- Ne toplant1s1 bu? Ulusal <;:1karlanmza aykm degilse tabii!
- Ba~lama sabah sabah liitfen! Bizimkiler Rum Kesimi'nin <;:1kar-
may1 kafaya koydugu petrolle ilgili istihbarat <;:ah~malan yap1yor
da. Biliyorsun adamlar israil'le cilvele~meye ba~ladi. Boyle bir do-
nemde hem de.
- Ah, evet, sizin ~u bitmeyen Kibns meseleniz!
- Kizdirma beni! Ge<;: kalacagrm, <;:ikmam laz1m. Acil bir ~ey var m1?
- Bu gece Ankara'da olacag1m. Geli~meler var. bnemli.
- Acilmi~ ger<;:ekten, olur tabii ki, nerede?
Ali <;imen I 59
- Bizim giivenli evlerden birinde. Sen yine <;:ankaya taraflannda ol,
bulu~madan be~ dakika once bildiririm hangisi oldugunu.

- Tamaro camm! Gorii~iiriiz.

Makyajmr tamamladr. Ko~ar adrm evden <;:rktr. Babadan kalma


Mercedes 450 SLC'nin kontagm1 <;:evirecegi srrada durdu. Guvenli
ev? j[k kez guvenli evde bulu~acagiz, ger~ekten onemli olmalz.
CIA ba~ta olmak iizere onde gelen istihbarat servisi ajanlannm, dost
ve dii~man iilkelerde, olasr bir operasyon srrasmda saklanabilecek-
leri ya da operasyonu yiiriitebilecekleri yiizlerce giivenli ev vardr.
Sibel'in akl1 bu geceki bulu~madaydr. Jack yine damarlanndaki
kam h1zland1rm1~tr! K1zrlay trafigine kan~trgmda kalbi yerinden
<;:rkacak gibiydi. ..
Aymgiin
Ankara I 22.00

Bu adamzn her geli~inde Ankara'da yagmur yagiyor, diye soylendi


Sibel. Arabasm1 <;:ankaya'daki Hi.iseyin Rahmi Sokak'a park etti.
Yazm ortasmda patlak veren ~iddetli yagmura ald1rmadan yiiri.i-
di.i. Mahmut Yesari Sokak'a <;:1kt1gmda smlsiklam olmu~tu. MiT
mensuplan, basit gi.ivenlik protokolleri geregi ~emsiye ta~1mazdi.
Zira bo~taki iki el her zaman daha iyi bir savunma arac1yd1. Avrupa
Birligi Ara~tirma Merkezi'nin yakmlarmda bir apartmana girip
merdivenleri <;:1kt1. ikinci katm bo~lugunda kap1 agz1 ugurlamas1
yapan iki ailenin merakh baki~lanm, 1slak sa<;:lanm yiizi.ine indirerek
savu~turdu. it;:inden ki.iforler ederek nefes nefese son kata <;:ikt1. Daha
zili <;:almadan kap1 a<;:1ldi. Jack, yiizi.inde kocaman bir gi.ili.imseme
ile Sibel'e bakiyordu. i~aret parmagm1 dudaklanna goti.irerek sus
i~areti yap1p kadm1 i<;:eri ald1, ardmdan kap1y1 sessizce kapadi. ..
- Seni <;:ok 6zledim Jack! Bu arada Allah'm cezas1 hi.iki.imetinizde
para yok mu? CIA' in asansorsi.iz bir eve fit olacagm1 di.i~i.inmezdim!
Pis cimriler!
- Sen bir de Pakistan'dakileri gorsen! Buradakilerin en azmdan
merdiveni var, dedi Jack.
Ali <;imen I 61
- Aman ne komik! CIA iyi ki eleman ahrken mizah anlay1~1rnz1
test etmiyor!
Sevgilisini daha fazla konu~turmaya niyeti olmayan adam, kadma
tutkuyla sanldi.
- Ag1r ol bakahm koca adam! Yava~, dedi Sibel. Adamm giic;:hi
kollarmdan kurtuldu. Eline gec;:irdigi bir havluyla sac;:lanm kuru-
lamaya ba~ladi.
- Cumhurba~kammlZln burnunun dibinde bir giivenli eviniz ol-
dugunu bilmiyordum!
- Gok mu garip, dedi Jack hmzirca giilerek. 1973'e dek sizinkilerin
maa~lanm bile CIA odedi. Bilmiyor muydun?

- Evet, ama o eskidendi camm, dedi Sibel dagm1k sac;:lanm topla-


maya c;:ah~1rken. Kic;:mlZl bu ekonomik krizden kurtaramazsamz,
bu gidi~le biz sizin maa~lannlZl odeyecegiz!
- Parlayan ekonominiz iizerine nutuk atmaya niyetin yoktur uma-
nm! Hem unutma, Amerika batarsa herkes batar.
Kuruyunca kabaran sac;:lanm diizeltirken soze girdi Sibel:
- Jack, geldigine memnun olmad1g1mdan degil ama seni boylesine
acil bir ~ekilde buraya getiren ne?
- Tathm, dedi adam Sibel'in ellerini tutarak. Bu kez durum biraz
daha farkh . Daha oncekiler gibi ufak tefek beige i~leri, kiic;:iik ba-
hklar, uyanlar degil.
- Evet?
- Ve ... Riskli.
- Dinliyorum Jack! Don't beat around the bush!*
- Ooo, ingilizce konu~may1 ozledin demek, dedi adam giilerek.
Jack ili~kilerinin ilk iic;: aymda tek kelime Tiirkc;:e konu~mam1~,
ardmdan olmad1k bir zamanda biilbiil gibi ~akid1gmda Sibel dilini
yutacak gibi olmu~tu.
- Ozlemedim! Hem o konudaki kizgmhg1m halen gec;:medi, bilesin!
- Konuya donelim . .. Sana verdigim son dosyay1 hatirhyor musun?
- Hatirlamak ne demek, adamlan paketledik bile! Sevgilin bir tak-
dirname daha kazandi! Gurur duyabilirsin.
- Erken sevinme, dedi adam.

* "Laf1 agz1nda geveleme!"


62 I Kmk Heykel
Yiiziindeki endi~e Sibel'i germi~ti.
- Ne oldu?
Hie;: duymak istemeyecegi bir ~eyi duyacagma neredeyse emindi.
- Sibel... Korkanm iranhlar sizin goriinmez ku~a s1zm1~.
- Daha neler! Bu imkans1z! iranhlar? ANKA'ya* m1?

Midesinin buland1gm1 hissetti. Sanki biri karnma burgulu b1c;:ak


sokmu~, saga sola c;:eviriyordu. ANKA hava kuvvetlerinin en iddiah
projesiydi. insans1z hava arac;:lannda Tiirkiye'nin d1~anya, ozellikle
de israil'e bag1mhhgma son verecekti. Ya da ~imdiye kadar oyleydi.
Projenin varhgmdan haberdar olanlann say1s1 bir elin parmaklan
kadard1. Oysa ~imdi Jack, kar~1sma gec;:mi~, her ~eyin mahvoldugunu
soyliiyordu. Hem de bizzat kendisinin sorumlulugu altmdaki bir
konuda. Sibel soguk terler dokmeye ba~lam1~tI. Toparlanmaya c;:ah~tI.

- istihbaratm1z giivenilir mi Jack, emin misin?


- Saglam tathm. Mossad'daki kostebegimizden. iranhlara c;:ah~an
biri, bir ~ekilde sizin ku~la ilgili verileri Tahran'dakilere uc;:urmu~.
Adamm kod ad1 $ahap. Kim olduguna <lair net bir bilgi yok.
- Ba~ka, diye sordu Sibel c;:ekinerek.
- Ne yaz1k ki isfendiyar da dogrulad1.
isfendiyar, CIA'in iran Cumhurba~kanhg1 Saray1'ndaki adammm kod
ad1yd1. Jack, herkesten gizledikleri bu c;:ok gizli kaynagm varhgm1
nedense Sibel'den gizlememi~ti.
- Allah'1m, nerden c;:1kt1 ~imdi bu! Ankara'ya gelmenin sebebi bu
mu yoksa, diye sordu Sibel. Cevaptan emindi oysaki.
- Ne yaz1k ki oyle, dedi Jack, sizinkileri uyarmam laz1m.
-Allah kahretsin! Bui~ dogrudan beni yakar Jack, anhyor musun?
Kar~1 Casusluk Masas1'm devrald1gmdan bu yana hic;:bir ajana goz
ac;:tirmam1~h. Arna ~imdi sevdigi adam diinyanm sonunun geldi-
gini ilan eden bir kahin gibi hayatmm en biiyiik fiyaskosuna imza
attlgm1 soyliiyordu.

* Tl.irk Havaohk ve Uzay Sanayi A.~:nin (TUSA~) geli~tirdigi yerli yap1m insans1z
hava arac1. 2013'te Turk Silahl1 Kuvvetleri tarafindan kullanllmaya ba~lanacak.
Ali <;imen I 63
- Gori.ini.i~e bakihrsa biz Ruslarla ugra~1rken iranhlar i~i bitirmi~!
Ve ben bunu engelleyemedim!
- Kendini sw;:lama, dedi Jack yumu~ak bir sesle. Sibel'in elini sevgiyle
kavrad1 ve devam etti:
- Sibel, bu durumda benim intihar etmem laz1m. Baksana CIA bile
kostebek kayrnyor!
Sibel titreyen ellerini gizlemeye <;ah~arak, ~u ana kadar kokusu
pkmadigma gore bizimkiler de bilmiyor olmali, diye f1s1ldad1.
- Muhtemelen, dedi Jack. Arna soylemek zorunda oldugumu bi-
liyorsun. Ne MiT ne de CIA bu kadar bi.iyi.ik bir gi.ivenlik riskini
kald1rabilir. Hele boyle bir donemde.
- Hakhsm, diyebildi Sibel sadece. Adamm aklmdan gei;:en senar-
yoyu tahmin edebiliyordu. iran ANKA'y1 geli~tirir. Ti.irkiye'ye kar~1
kullamr. Arna as1l onemlisi israil'e kar~1 kullamr. Kriz <;1kar. israil,
Ti.irkiye'yi iran'la i~birligiyle sui;:lar, her ~ey kontrolden i;:1kar. Ve gi.im!
Di.i~i.indi.ik<;e her ~ey daha da i<;inden <;1k1lmaz hale geliyordu. Jack'i
durduramazd1. Ostelik ili~kilerinde her zaman profesyonelligi on
planda tutacaklanna <lair birbirlerine soz vermi~lerdi. ilk kez ye-
nilgiyi bi.iti.in hi.icrelerinde hissetti. c;:ml<;1plak kalm1~ gibiydi. Jack
geldigi i<;in kelebekler ui;:u~an midesinde ~imdi bombalar pathyordu.
j~imi kaybedemem, kaybetmemeliyim. Te~kilat, hayatim, ideallerim,
heyecamm, tutkulanm ... Bir hir;: olurum.
- Jack, soylersen ne degi~ecek ki sence, dedi Sibel.
- Bilmiyorum aslma bakarsan ama olmam1~ gibi davranamam. Ne
yap1lacagma ancak sizinkiler karar verebilir.
- Ne yani! Erdogan'm gidip Ahmedinecad'a, ui;:ag1m1zm planlanm
bir zahmet geri verin demesini mi bekliyorsun?
- Kulaga i;:ok aptalca geldigini biliyorum. Arna bi.iti.in geri tepme
ihtimaline kar~1 yine de sizinkileri uyarmak zorunday1z.
- Geri tepme, diye tekrarlad1 Sibel.
- Yes, it may blow back.* Sizinkilerin Tahran'la arasmdan su s1zm1-
yor. iran'dan boylesi ci.iretkar bir hamle beklemezler. ikincisi, Mavi
Marmara israil'le ili~kilerinizi mahvetti. Erdogan, oradan gelebilecek

* "Evet, geri t epebilir:'


64 I Kmk Heykel
her istihbarat1 gozii kapah reddeder. Delil isteyecektir. isfendiyar'dan
bahsedemeyiz. De~ifre olabilir. iran'daki operasyonlanm1z i;:oker.
- Neresinden bakarsan bak, bombok bir durum, diye tamamlad1
Sibel.
- Oyle goriiniiyor.
- Senden ba~ka kim biliyor bunu?
- Mossad'daki kostebegimiz, hen ve bir de isfendiyar. Rapor bende.
Heniiz Direktor'e iletmedim ... Galiba en iyisi bu pis i~i ona birakmak.
Bir an duraklad1 Jack. Gozleri buguland1. Derin bir nefes ald1:
- Kendi ellerimle seni ate~e atmak istemiyorum.
Bu adam beni seviyor.
- Peki ya hi<;:bir ~ey yapmasan?
- Anlamad1m, dedi Jack. Tereddiitlii gozlerle Sibel'e bak1yordu.
- Dedigin gibi, bizimkileri uyarsamz bile Erdogan bunu Tahran'la
aram1z1 bozmaya yonelik bir komplo olarak degerlendirecektir.
- Hi<;: ~iiphem yok, dedi Jack. Erdogan'1 ve reflekslerini gayet iyi
biliyoruz.
- 0 yiizden bu i~i daha sessiz bir ~ekilde halletmenin yolunu bul-
mahy1z!
- Delirmi~sin sen Sibel! Bana ne onerdiginin farkmda m1sm?
- Anla beni, i~imi kaybedebilirim. Ve bu beni oldiiriir! Biliyorsun!
Ba~ka bir yolu olmah!
- Hayat1m, bugune dek sana i;:ok yard1m ettim. Kendi kariyerimi
riske atma pahasma olsa bile. Benim i<;:in i;:ok degerlisin. Arna bu .. .
Bu ikimizi de ezip gei;:er.
- Biliyorum Jack, dedi Sibel adamm ellerini tutarak. Bunun i<;:in
sana minnettanm. Arna ba~ka bir yolu olmah.
- Nas1l?
- Bilmiyorum. Arna bana zam an ver. Bir yolunu bulacag1m.
- Well, done is done,* dedi Jack, raporu elimden geldigi kadar bek-
letecegim.
- Seni seviyorum Jack, dedi Sibel. Mide bulant1smm az da olsa ge<;:-
tigini hissetti. Pes etmeyecekti. Jack'e giiveniyordu. Bir i;:are bulup
tahribatJ ortadan kaldiracaklard1.

* Pekala, zaten i ~ i~ten ge~mi~.


Ali <;imen J 65

- Umanm ikimizi de mahvetmeden bu pislikten s1ynlabiliriz, dedi


Jack.
Gozlerinden yaresizlik akiyordu. Sibel daha once onu hiy boyle
gormedigini hat1rlad1.
- Pekala, dedi adam, ~imdi ba~1m1za bu belalan ayanlan gormek
ister mis in?
- Deli misin sen! Hem de nas1l!
Hizla yerinden kalkt1. Gozlerinde ofke kiv1lcimlan yakiyordu.
Jack, perdeleri kapad1. I~1g1 aytI. 0 ana dek karanhkta oturuyorlard1.
Halojen lambanm insam kucaklayan yumu~ak san 1~1g1 oday1 dol-
dururken yantasmdan bir zarf y1kard1. Sibel sabirs1zhkla zarfi aytl.
Teleobjektifle yekildigi anla~tlan fotograflarda iki adamm <;:ok da
net olmayan ve farkl1 aytlardan yekilmi~ pozlan vard1. Jack Sibel' in
fotograflara ofkeyle baktigm1 fark etti.
- Hayatim, sakin ol, dedi. intikam pe~inde degiliz, sogukkanh ol-
mazsak her ~ey berbat olabilir.
Sibel orah olmad1.
- Hangisi $ahap?
- Bu, dedi Jack, oldukya madan gori.inti.isi.i olan bir adam1 gostere-
rek. Fotograf bir iki ay oncesine ait. istanbul'daki muhbirlerimizden
biri yekmi~. Bizim <;:ocuklar yOk ugra~salar da bir ~ey yikaramadtlar
fotograftan.
Sibel yorum yapmad1. Fotografm iyine di.i~mi.i~ti.i.
Diiz bir duvar. Yiiksek<;e. Belirli aralzklarla dizili kaltn govdeli agai;:-
lar... Duvarda galiba bir reklam panosu ...
Buras1 her yer olabilir!
- Sizin <;:ocuklar hakl1ym1~, dedi dudaklanm 1sirarak. Gayet s1radan,
hiybir ~ey anlatm1yor.
Gozlerini ikinci fotografa dikti. Detaylar tamdik gelmi~ti.
- Ankara'da Atati.irk Orman <;:iftligi'nde <;:ekilmi~ bu fotograf, dedi
birkay saniye sonra bilgiy bir tav1rla. Peki, bu adam kim?
- Bizimkiler bunun Civa oldugunu di.i~i.ini.iyor, dedi Jack.
- Di.i~i.iniiyorlar m1, yoksa eminler mi?
- Kuvvetle muhtemel, diye di.izeltti Jack.
66 I Kmk Heykel

Sibel dikkatle adam1 inceledi. Siyah bere ve siyah bir pilot gozli.igi.i
takiyordu. En fazla ellilerindeydi. K1rla~m1~ sa<;:lan berenin kenar-
larmdan d1~an ta~m1~t1. Atletik bir duru~u vard1.
- Yi.izi.i bile dogru di.iri.ist belli degil, dedi. Yanmdakiler kim, bil-
giniz var m1?
- Ara~tmyoruz ama ne yaz1k ki elle tutulur bir ~ey yok heni.iz.
Madem Ankara'da <;:ekilmi~, belki senin yard1mm dokunur diye
di.i~i.indi.im.

- CIA'i fazla m1 gozi.imi.izde bi.iyi.iti.iyoruz yoksa? Hani o bilgisayarlar,


uydular falan? Sibel zoraki bir ~ekilde gi.ildi.i. Akh halen ANKA'dayd1.
- Galiba oyle, dedi Jack. <;:eyrek yi.izyildir $irket'teyim, bir kere bile
kafeteryada Tom Cruise'a rastlamad1m!
iki sevgili, bir anhgma her ~ey unutarak gi.ildi.i.
- Seni boyle gi.ilerken gormek <;:ok gi.izel, dedi Jack. $efkatle baki-
yordu.
- Arna i~imize donmemiz laz1m ... $imdi eglenceyi b1rak ve fo-
tograflara iyi bak. Tamd1k gel en bir ~ey var m1? Ufak bir <;:agn~1m?
- Hay1r, daha once hi<;: bu kadar kim oldugu belli olmayan birilerine
rastlamad1m, dedi Sibel alayc1 ama ciddi bir ses tonuyla. Bunlar
bende kalabilir mi?
- Her zamanki kurahm1za uyacaksan evet, dedi Jack. For your eyes
only*. Ve unutma, sadece gozlerini a<;:acaksm, agzm1 degil. Asla
kendini riske edecek bir ~eyyapma ... Sen gidersen, ben de giderim,
biliyorsun.
- bzellikle gozlerimi $ahap'tan ay1rmayacag1ma emin olabilirsin,
dedi Sibel soguk bir sesle.
- Neyse, en azmdan adamlann neye benzemedigini az da olsa bi-
liyoruz.
- Sahi Jack, muhbiriniz bu fotograflan nerede <;:ektigini soylemedi
mi size?
- bli.iler konu~amaz, dedi Jack kederle. Fotograflarm dijitallerini
evinde bulduk. Bize yollamaya f1rsat bulamadan adam1 temizle-
mi~ler. ..

* "Sadece sen gi:irebilirsin, c;:ok gizli" manas1nda. Aynca 12. James Bond filminin
ad1.
Ali <;imen I 67
- Anhyorum, diyebildi Sibel sadece.
Bu tiir hikayeler, i~lerinin aynlmaz bir pan;:as1yd1. Biliyordu. Fo-
tograflardan kafasm1 kald1rarak,
- Peki ~imdi ne yapacaksm, diye sordu.
- Tahran'i kurcalayacag1m biraz.
- Tahran'1? iran'a m1 gidiyorsun yani?
- Evet, Mollalar i:inemli bir toplantJ yapacakm1~. isfendiyar'1 gi:irmem
laz1m. Halen oralardaysa $ahap'la ilgili bir ~eyler de bulabilirim
belki, dedi Jack.
Kadmm yiizii as1ld1.
- Senden aynlmak fikri sinir bozucu ... CIA Ortadogu Masas1 $efi
Tahran'da! Romanlarda ya da filmlerde olur bi:iylesi!
- Filmleri neye dayanarak <;:ekiyorlar samyorsun tathm? Sadece bu
zavalli sevgilini degil de Daniel Craig'i oynat1yorlar i~te!
Zoraki de olsa giildii iki sevgili.
- iranhlar koskoca CIA'in Ortadogu Masas1 $efi'ni tamm1yorlar
m1 yani?
- Daha neler. Herkesi tamyor sakallilar. Arna tamd1klan beni gi:i-
remeyecekler tathm, endi~e etme.
Sibel'in sorulan bitecek gibi degildi.
- Senin gibi birinin daha <;:ok masa ba~mda olmas1 gerekmiyor mu
Jack? Oysa sen James Bond gibisin!
- Normal ko~ullarda olsak hakl1sm, dedi adam, ama olaganiistii bir
di:ineme girdik ve benim Washington'm biirokratik batakl1gmda
bogulmaya hi<;: mi hi<;: niyetim yok. Adamlanm dart bir yanda sa-
va~1r, hatta i:iliirken, masada oturup evrak imzalayarak ya~ayamam.

- Anhyorum, dedi Sibel, peki ne kadar kalacaksm iran'da? Acil bir


~eyoldugunda, ya da seni <;:ok <;:ok <;:ok i:izledigimde, nas1l ula~aca­
g1m sana?
- Telefonu unut. Zaten lanet iilkede siirekli kapsama d1~1 kahyor-
sun ... internet desen Pasdarancilann* s1ki denetiminde. K1sacas1
biraz birbirimizi i:izleyecegiz. Bana ~ans dile.
- Dikkatli ol. .. Liitfen, dedi Sibel, bugulu bir sesle.

* islami Devrim Muhaf1zlar1 Ordusu (Sepah-e Pasdaran-e Enghelab-e Eslami) iran


islam Cumhuriyeti'nin silahli kuvvetlerinin en buyuk kolu.
68 I Kmk Heykel

- Soz ... Seni bu kadar erken birakrnaya niyetim yok!


- Bir ~ey daha, dedi Sibel <j:ekinerek, liitfen ANKA i~inde bana
yard1m et, sana giiveniyorum.
Jack belli belirsiz ba~m1 sallamakla yetindi.
- Seni seviyorum, biliyorsun.
Jack kadma tutkuyla sanld1.
- Akhma gelmi~ken , ~ampuamm degi~tir. .. Sa<j:lann le~ gibi ko -
kuyor, dedi Sibel.
Yagmur yeniden camlan dovmeye ba~lad1. Jack, lambay1 sondiir-
dii. Gidip eski miizik setinin diigmesine bash. iki sevgili Dream'i
soyleyen Frank Sinatra'nm karanhg1 dolduran i<j:li sesi e~liginde
birbirine sanld1. ikisi de Sinatra'y1 <j:Ok severdi.
Hi<j: konu~madan ~arkiy1 dinlediler.
- ilk a~1k oldugun kadmm ad1 neydi Jack, dedi Sibel kedi gibi m1-
nldanarak.
- Buda nerden <j:Ikt1 ~imdi?
- Evet, ge<j:mi~i kurcalamayacaktik, anla~mamm biliyorum ama
ben de bir kadm1m .. . Bilirsin.
Jack sustu bir sure.
- Veronica, dedi kederli bir sesle. Daha fazla soru yok, uyuyahm
hadi, yann sabah erkenden El<j:ilik'te olmam laz1m.
- Umanm bir giin benim ad1m1 hatirlarken de boyle zorlanmazsm!
iki sevgili gecenin koynuna s1gmd1. Yakinlarda park etmi~ bir araba-
da sigarasm1 tiittiiren bir adam, Sibel' in evden <j:ikrnasm1 bekliyordu.
5 Agustos
Tahran I 13.00

- Niye yapmayacakm1~1z? Tabii ki yapacag1z! Kore'deki manyak


yap1yor da biz niye yapmayacakm1~1z? Hele ki israil agzma kadar
niikleer silah doluyken. Washington'dakilerin anlad1g1 tek dil bu.
Ne kadar yiiksekten rest ~ekersek o kadar iyi!
iran Cumhurba~kam Mahmud Ahmedinecad adeta burnundan
soluyordu. Saatlerdir siiren hararetli toplantiya ragmen salonun
en din~ ismiydi. Tahran'm kuzeyinde, ~ehrin liiks banliyolerinden
$emiranad'da bulunan Sadabad Sarayi devletin zirvesini ag1rhyordu.
Saray kompleksinde bulunan Ye~il Ev'in zemin katmda toplanan
Mollalar, bir zamanlar iran $ah1'nm ofis olarak kulland1g1 bubo-
liimii, hem zemin kat hem de penceresiz olmas1 nedeniyle tercih
etmi~ti. Civarda hi~ yiiksek bina yoktu. Uzaktan lazerle teknik or-
tam dinlemesi yapmak imkans1zd1. Dini lider Ali Hamaney her
zamanki sogukkanh tav1rlanyla toplantmm sm1rlanm ~iziyordu.
Hamaney'in kurmaylan, islam Devrimi'nden iki yil once son $ah
Muhammed Riza Pehlevi'yle Ba~kan Carter'm kadeh toku~turdugu
masamn etrafma s1ralanm1~tl. Bu kez kadehlerde ~arap degil ~erbet
vard1. Bazilan ~ay i~iyordu. Bri.iksel gezisinden heni.iz donmi.i~ olan
ni.ikleer ba~ miizakereci Ali Larjani bit hayli karamsard1.
70 I Kmk Heykel

- Ne yaparsak yapahm, adamlar niikleer bomba pe~inde oldu-


gumuza ikna olmu~lar. Kapah kap1lar ardmda beni a<;:1k<;:a tehdit
etmekten bile <;:ekinmediler!
- Onlar her zamanki gibi ba~kalannm sesiyle konu~uyor, kendi
fikirleri hi<;:bir zaman olmad1, dedi Cumhurba~kam Yard1mc1s1
Muhammed Riza Rahimi.
K1sa siireli bir sessizlik oldu. Antika klima homurdanarak <;:ah~1-
yordu. Kelimeleri dikkatli se<;:mesiyle tanman Hamaney tane tane
konu~tu:
- Burada onemli olan, Amerikahlar... Avrupahlar konusunda <;:ok
endi~e etmeye gerek yok. Onlar Washington'm agzma i<;:ine ba-
kiyor. Hi<;: inanmad1klan bir <lava ugruna Afganistan daglannda
<;:ocuklanm telef ediyorlar. Neden? <;:iinkii Bush ve Obama oyle
istedi . .. Hem Avrupa'da miihiir kimin elinde, o da belli degil. Arna
bunlar tali meseleler. Dinimiz niikleer silah haram, diyor. Saym
Cumhurba~kam'yla bu konuda farkl1 dii~iiniiyoruz.
- Saym Rehberimiz, iran'm dii~manlan hadiselere sizin perspek-
tifinizden bakm1yor ne yaz1k ki, dedi Ahmedinecad ol<;:iilii bir ses
tonuyla. islam e~ittir teror, diyorlar. islam'm niikleer silahlara baki~1
umurlarmda bile degil.
- Diyelim ki biz radikaliz. Ya laik Saddam? Tarafsiz raporlan bile
dikkate almadilar. Irak'1 i~gal ettiler. Adami once diinyaya rezil
ettiler, sonra da oldiirdiiler.
iran istihbaratmm patronu Haydar Muhlisi'nin bu tespitine hararetle
katild1 salondakiler.
- Niikleer silah bu cografyada ~art, diye tekrarlad1 Ahmedinecad.
Bakin Erdogan bir ytld1r israil'in niikleer silahlanm giindeme geti-
riyor. Adamm zinayla ilgili gorii~lerine bile yorum yapan Batihlar,
bu konuda tek laf etmiyor, duymazhktan geliyor!
Agir agir ba~m1 sallamakla yetindi Hamaney. Ardmdan herkesin
aklmdan ge<;:eni seslendirdi:
- Bati'nm ikircikli dili beni de rahats1z ediyor... Sanki diinyay1 uyar-
m1yorlar da bir ~eylere haz1rhyorlar.
Kimse konu~mad1. Odadakiler neredeyse bir Tebriz minyatiiriindeki
karakterler kadar hareketsizdi. Sessizligi bozan, hayati Ortadogu'ya
ozgii casusluk oyunlanyla ge<;:en Muhlisi oldu:
Ali <;imen I 71
- Ya bize sald1racaklar ya da birilerine, daha dogrusu bize sald1rmas1
i<;:in israil'e ye~il i~1k yakiyorlar. Saym Rehberimizin i~aret ettigi gibi,
kamuoyunu is1t1yorlar.
- israil mesele degil ... Amerika bize sald1rabilir mi, asil mesele bu,
dedi gozli.igi.ini.in i.izerinden masadakileri si.izen Hamaney.
- Eger iktidarda Bush olsa tereddi.itsi.iz evet derdim, dedi Muhlisi.
Zaten tekrar se<;:ilebilse sald1racakt1. Kaynag1m1z uyarm1~t1.
- Kaynak $ahap m1yd1, diye sordu Ahmedinecad.
Muhlisi ba~1yla
sessizce onaylad1. Hemen yanmda oturan
Cumhurba~kam'nm kulagma egilip,

- Adam buralarda, yine gori.i~ecegiz. Bize verecekleri varm1~, de-


dikten sonra devam etti:
- Obama renk vermiyor. Sopay1 gostermekle yetiniyor. Arna bizim
isfahan'da bir laf vard!f. Sopay1 gosterenden degil, gostermeyenden
kork, derler.
Ekonomi Bakam $emseddin Hi.iseyni, Rehber'in sorusunu havada
b1rakmaya niyetli degildi:
- Amerika, Irak ve Afganistan'da dort bu<;:uk trilyon dolar harcad1.
$u an bitik durumdalar. Obama bu listeye bir de iran'1 eklemek
istiyorsa, dokundugu her ~eyi altma <;:eviren bir asas1 olmah.
- Yani?
Araya giren Hamaney'di.
- Di.inyanm herhangi bir yerinde ne sebeple olursa olsun bir kara
harekatma giri~emezler, dedi Hi.iseyni. Hem kaynak hem de siyaset
a<;:1smdan bunu goze alamazlar... Se<;:imler yakla~1yor.
Hamaney di.i~i.inceli bir ~ekilde ba~1m salladi.
- Alsalar bile her iranlmm kanmm son damlasma kadar sava~acagm1
biliyorlar, dedi Devrim Muhafizlan'nm cephede pi~mi~ komutam
Caferi. Adam Amerika ve israil'in, iran'a blof yapt1gm1 savunanlann
ba~mda geliyordu.

Ali Larjani, salon diplomatlanna ozgi.i yumu~ak ses tonuyla,


- Bundan hi<;: kimsenin ~i.iphesi yok Saym Caferi, dedi. Beni endi-
~elendiren de bu zaten.
Baki~lar adama odaklandi.
- ikinci Di.inya Sava~1'mn sonlanna dogru Japonlar da aym ~eyi
soylemi~ti, oyle de yaptilar. Arna Amerika'nm kanlannm son dam-
72 · I Kmk Heykel

lasma dek sava~an Japonlan nasil yola getirdigini hepimiz gayet


iyi biliyoruz.
Larjani'nin imas1yla· yiizler ek~idi. <;aymdan bir yudum alan
Rehber'in sesi duyuldu:
- Peki ya Tiirkiye?
- Uranyum anla~mas1 iyi olmu~tu, dedi Ahmedinecad. Bize bayag1
zaman kazand1rabilirdi. Arna gordiik i~te. Adamlann dinlemeye ya
da anlamaya niyeti yok.
Cumhurba~kam, birka<;: ay once Tiirkiye ve Brezilya'nm arac1 olma-
s1yla imzalad1klan niikleer anla~may1 ima ediyordu. Batt, "iran'a
zaman kazandmyorsunuz!" diyerek Erdogan ve Da Silva'ya ate~
piiskiirmii~tii.
- iyi oldu iyi, Ankara'dakiler de bir ~ekilde gii<;:lerini gormii~ oldu,
dedi Muhlisi. Epeydir kiiresel bir oyuncu olduklanm vehmedi-
yorlardi.
- Her haliikarda bu mesele bizi Tiirklerle daha da yakmla~tird1, dedi
Hamaney. Batt bu bolgenin sorunlanna ~a~1 bakiyor. Bu kafayla
hiybir ~ey yapamazlar. Erdogan da bunun gayet iyi farkinda.
- Batt'ya kar~1 Tiirkiye'yi yamm1zda tutmak akilc1 olacak, dedi Lar-
jani. Bu aralar saflan s1k tutmam1zda fayda var. Bize daha yok baski
yapacaklar, belli.
- 0 yiizden atom silah1 elzem diyorum ya, diye tekrarlad1 Ahme-
dinecad. Irak'a yapttklanm bize de yapabilirler.
Son noktay1 istihbarat Bakam Muhlisi koydu:
- Ankara'dakilerin israil'le husumetleri ne kadar uzun siirerse bizim
i<;:in o kadar iyi. $ahap'm dedigine gore yakinda israil'i kizd1racak
bir ~eyler daha yapacaklarm1~ .
Rehber dua edip ayaga kalkti. Toplantt bitmi~ti. Oniindeki dosyalan
toplarken gevrek gevrek giilen Muhlisi dogru soylemi~ti. Ankara'da-
kiler israil'in camm s1kacak bir ad1m atmak iizereydi.
I Eyliil
is tan bu!

- Evet, bi.iyiik bulu~ma geldi <;:att1, diye mmldand1 adam makam


aracmdan inmeden once. Gi.ine~ gozli.iklerini takip pardosi.isi.ini.in
yakasm1 kaldird1. Boynuna dolad1g1 siyah atkiyla kimsenin onu
tammayacagmdan emindi. Zaten ilk baki~ta tanmacak kadar or-
talarda olan biri degildi. Olmamas1 da gerekiyordu. Bugi.iri. rutinin
d1~ma <;:1kacakt1. Tek ba~mayd1. Korumasiz gezmeyi idemi~tim, iyi
oldu bu, diye ge<;:irdi i<;:inden. Kararh ad1mlarla yolun kar~1sma ge<;:ip
$ehir Hatlan Vapur iskelesi'ne yoneldi. Bi.iyi.ikada'ya bir bilet ald1.
Gi.ini.in bu saatinde tek ti.ik yolcusu olan vapurun ki<;: kismma otur-
du. Tarihi yanmadanm siluetini gorebiliyordu. Yam ba~lannda bir
motor dalgalara bata <;:1ka ilerliyor, daha da ilerde $ehir Hatlan'nm
emektar vapurlanndan biri beyaz kopi.ikler sa<;:a sa<;:a Kad1koy'e
dogru si.iziili.iyordu. Ye~ilden maviye donen, ara ara beyaza <;:alan
dalgalara bakarak dii~iincelere dald1.
Hayah kisa zamanda ba~tan a~ag1 degi~mi~ti. On y1l oncesine ka-
dar i.ilkedeki on binlerce astsubaydan biriydi. istifa ettigi o gi.ini.i
hat1rlad1. Bir kez bile pi~man olmam1~t1. 0 zamanlar emir komuta
zincirinin bir par<;:as1yd1. Oysa ~imdi bolgesinde liderlige soyunan
bir i.ilkenin kilit adamlanndan biriydi. Arna bunu hak ettigini di.i-
~iiniiyordu. <;:ok <;:ah~m1~ ve kendini yeniden in~a etmi~ti. Bu goreve
74 I Kmk Heykel

getirili~i giindeme oturmu~tu, hatta israilliler ac;:1k ac;:1k tepkilerini


belirtmi~lerdi.Kimilerine gore Erdogan, boylelikle d1~ politikada
ne kadar iddiah oldugunu dosta dii~mana gostermi~ti. Arna ~imdi
gec;:mi~e dalmanm s1ras1 degildi. Birazdan yapacag1 gorii~me hayati
oneme sahipti.
Aklma yatmayan bir ~eyler vardi. Sorulann ic;:inde kaybolmu~tu.
Benden oncekilerle hi~ goril~memi~, hem de hi~ ... Peki neden ~imdi?
Ve neden benimle?
Kirk be~ dakika kadar sonra vapurun sertc;:e iskeleye c;:arpmas1yla
dii~iincelerinden s1ynldi. Seri ad1mlarla indi. Adanm ihk havas1
yiiziinii yaladi. iskeleden c;:1kti. Fazla dikkat c;:ekmemeye c;:ah~arak
Giilistan Caddesi'ni ad1mladi. Lonca ve $ehbal sokaklanndan ge-
c;:erken yolun her iki yanma serpi~tirilmi~ eski ama gosteri~li Rum
evlerine imrenerek bakt1. Birkac;: dakika sonra Ascot Otel'in ozenle
do~enmi~ lobisinde demli c;:aym1 yudumluyordu. Tam zamanmda
randevu yerine gelmi~, en sakin ko~eye yerle~mi~ti.
Birazdan yapacag1 g6rii~meden tek bir ki~inin haberi vard1 ve o ki~i
Ba~bakan Erdogan'dan ba~kas1 degildi. Son yudumu ald1g1 mada
bekledigi sesi duydu:
- Bir istihbarat te~kilatmm ba~kam ic;:in fazlas1yla yalmzsm1z dos-
tum!
MiT Miistqan Hakan Fidan arkasm1 dondii.
Civa kendisine giiliimsiiyordu.

***
Bak sen, demek me~hur Civa bu! CIA'y1 atlatabilecek birine benzemi-
yor oysa ... Ona guvenmeli miyim? Soyledigi ve verdigi her ~ey saglam
pkm1~ ... Falsosu yok ... jyi de neden ilk kez yuz yilze goril~mek istedi?
Civa ile kar~1 kaq1ya gelmek Fidan'1 beklemedigi ~ekilde ~a~1rtm1~,
bir anda aklma yiizlerce dii~iince ii~ii~mii~tii. Kendini h1zla topladi.
Ayaga kalkip olc;:iilii bir ~ekilde Civa'nm elini s1kti.
- Hani korumalanmz nerede, diye yineledi Civa giilerek. Bir istih-
baratc;:1 ic;:in fazla cesursunuz dogrusu.
Fidan belli belirsiz giiliimsedi.
- Kalabahga gerek duymad1m. Umanm buray1 begenmi~sinizdir.
Y1lm bu mevsiminde c;:ok giizel ve sakindir ada.
- Evet, c;:ok sakin, diye tekrarlad1 Civa. Bizim gibiler ic;:in bic;:ilmi~
kaftan.
Ali <;imen I 75
MiT'in patronu birbirlerini tartt1klannm farkmdayd1.
- Siz gelmeden once biraz faytonla dola~tim. Eger bir giin emekli
olabilecek kadar hayatta kahrsam, burada ya~amak isterim, dedi
Civa aksanh Tiirk<;:esiyle.
Her ikisi de bu ince ama yerinde tespite samimiyetle giildii.
- Bu meslekte emeklilik yoktur diye biliyordum, dedi Fidan. Giilen
sadece dudaklanyd1. Gozleri kar~1smdaki yabanc1y1 incelemeye
devam ediyordu. Ortami test etmi~, uyamk.
Lobide ikisinden ba~ka kimse yoktu. Civa duvarlan siisleyen siyah
beyaz fotograflara ~oyle bir goz attiktan sonra Fidan'a donerek,
- Olduk<;:a etkileyici bir ge<;:mi~iniz var, dedi. Astsubayhk, akade-
misyenlik, NATO, biiyiikel<;:iliklerde dam~manhk, Atom Enerjisi
Kurumu ve ~imdi de MIT Miiste~arhg1. Kim Philby ya da Marcus
Wolf gibi efsane casuslar ya~1yor olsa eminim kiskan<;:hklanndan
oliirlerdi!
Fidan, konugunun ovgiilerini nezaketle savu~turdu. Bu fash daha
fazla uzatmak niyetinde degildi.
- Bir tane almaz m1ydm1z, diyerek ceketinin cebinden <;:ikard1g1
Monte Cristo Edmundo kutusunu misafirine uzatt1. Civa, parlak
ve muntazam di~lerini gostererek yeniden giiliimsedi.
- Bravo, dersinizi iyi <;:ah~m1~s1mz! Buna bay1lmm i~te. Lezzetli,
i<;:imi hafif ve kokusu tathdir.
- Hakkimzda bildigimiz sm1rh ~eylerden biri, diye kestirip att1
Fidan. Te~kilatm hediye olarak Civa'ya s1k s1k en pahah purolar-
dan yollad1g1111 biliyordu. Alexandre Dumas'nm iinlii romanmm
kahramanmdan esinlenerek isimlendirilen bu ozel iiretim puroyu
parmaklannm arasmda bozuk para gibi gezdiren yabanc1y1 ifadesiz
gozlerle izliyordu. Kaq1hkl1 sustular.
- Aklm1zdan ge<;:enleri galiba biliyorum, dedi Civa.
Parmaklannm arasma s1ki~tird1g1 puroyu biiyiik bir keyifle koklad1.
- Sizi ~iiphelerinizden kurtaramam dostum, dedi Fidan'a. ilk kez
ilkelerimi <;:ignedim ve biitiin riskine ragmen sizinle bulu~mak
istedim.
- Bunun bu seferki ah~veri~imizle ilgili oldugunu dii~iiniiyorum ...
Oncekilerden <;:ok daha biiyiik ve onemli bir ~ey olmah. Ve bunun
i<;:in kiminle dans ettiginizi bizzat gormek istediniz.
- Hakkimzda soylenenler dogruymu~, dedi Civa. iyi analiz.
76 I Kmk Heykel

- Ben de sizin ~artlanmz1 kabul ettim, dedi Fidan. Kayit yak, koruma
yak. Burada oldugumuzu kimse bilmiyor.
- Bundan kesinlikle eminim, dedi Civa imah bir ~ekilde. Bu konuda
size giiveniyorum .. . Her ne kadar giiven kavram1 benim i<;:in bir
~ey ifade etmese de.

- Sadece i~imi yapanm diyorsunuz yani?


- Kesinlikle, dedi Civa buz gibi baki~larla. iranhlann dedigi gibi,
ben cenazeyi yikanm, cennete mi yoksa cehenneme mi gidecek,
beni ilgilendirmez.
- Pekala oyleyse, dedi Fidan, ne var elinizde?
Civa, Fidan'a dogru egildi. Gozlerini miiste~ann gozlerine dikti.
- c;ikolata Fabrikasi'na ne dersiniz?

***
Birka<;: saniyelik bir sessizlik ya~andi. istihbarat diinyasmdaki herkes
<;:ikolata Fabrikas1'nm ne oldugunu gayet iyi biliyordu.
- Siz delirmi~siniz! Beni bunun i<;:in mi buraya <;:ag1rdm1z?
- Kesinlikle.
- Bugiine kadar bunu tek bir ki~i yapabildi. Onun da akibetini
biliyorsunuz.
Civa ba~1yla onayladi. Neredeyse f1Sllt1yla sordu:
- Saym Erdogan madem ay1y1 diirtmeye kararh, elinde saglam bir
<;:ubuk olmasm1 isteriz, degil mi?
- Dediginiz gibi, siz cenazeyi y1kaym, gerisine kan~maym, dedi
Fidan.
- Bunu teklifimle ilgilendiginiz ~eklinde yorumluyorum.
- Teklifinizi degerlendirecegiz diyelim, diye diizeltti Fidan. Peki,
kar~1hgmda ne istiyorsunuz?
Civa, ceketinin cebinden bir zarf <;:ikardi.
- Her iki taraf1 ilgilendiren her detay burada Bay Fidan.
MiT Miiste~an zarf1 a<;:madan cebine koydu.
Giine~ batm1~tl. Ufuktaki kiz1lhk laciverte donii~iirken, istanbul
kiyilan lunaparki andmr bir i~ik ciimbii~iine biiriinmii~tii.
Fidan ani bir hareketle yerinden kalkti. Bir iki ad1m atm1~tl ki Civa
arkasmdan seslendi.
- Bay Fidan . .. Cenazeyi <;:ok bekletmeyelim, kokar.
Ali <;imen I 77
Hakan Fidan yiiziinde soguk bir tebessiimle geldigi gibi h1zla goz-
den kayboldu.
Civa, elindeki puroyu yakmadan cebine atti. Sipari~ ettigi bir fincan
kahveyi tad1m c;1kararak ic;ti. Yalmz oldugundan emin olunca cep
telefonunu c;1kanp kisa bir mesaj yazd1:

"Samnm sipari~i ald1m patron ... Bu adamlar ger~ekten


~tld1rm1~:'
10 Eyliil
Tahran I 07. 00

D1~andan gelen seslerle uyanm1~t1 $ahap. Yamk sesli bir adam h1<;:-
ktra h1<;:ktra aglayarak Hz. Hasan ve Hz. Hiiseyin i<;:in dua ediyordu.
Kederli sesin otelin yam ba~mdaki mescitten geldigini tahmin etti.
Yataktan kalkt1. Zemindeki kabank tiiylii halmm yumu~akhgm1
hissetti. Duvardaki klima bir al<;:ahp bir yiikselen temposuyla homur-
danarak <;:ah~1yordu . i~lemeli tuvalet masasmm aynasmdan yiizi.ine
bakt1. Fena gori.inmiiyordu. Odaya goz gezdirdi. Kahverengi-turun-
cu renklerin ag1r bast1g1 ah~ap mobilyas1, kenan kabartma al<;:1larla
siisli.i duvan, artik <;:ah~mayan radyolu komodin seti ve kocaman
tiiplii televizyonuyla gayet liiks bile sayilabilirdi. Taleqani Bulvan
i.izerindeki inktlap, Tahran'm en ~a~aah otellerindendi. $ah zama-
nmda zenginlerin ve Batil1 konuklann gozdesi olan otelin ~ imdilerde
demode kalm1~ klimas1 dudaklanm kurutmu~tu. Bir bardak suyu
hararetle i<;:ti. Cami a<;:1p i.izeri egzoz bulutuyla kaph on alti milyonluk
beton cehennemine umars1zca goz att1. Her geldiginde kald1g1 on
ikinci kattaki odadan ~ehrin biiyiik bir bbliimi.ini.i gorebiliyordu.
Otelin oniinden ge<;:en ana cadde heniiz bo~tu . 0 korkun<;: Cuma
trafigi daha yiiziinii gostermemi~ti . Tek ti.ik ge<;:en doki.inti.i taksilere,
ye~il renkli yorgun belediye otobi.islerine, <;:ocugunu okula goti.iren
Ali <;imen I 79
<;:ar~afh ev kadmlanna, renkli pardosiileriyle durakta bekleyen gen<;:
kizlara, turuncu tulumlanyla yol kenarlanm siipiiriir gibi yapan
belediye i~<;:ilerine ve otelin havuzuna bo~ gozlerle bakt1. Yansma
kadar kirli suyla dolu havuzun mavi mozaikleri solmu~tu. Yiizeyde
san yapraklar yiiziiyordu. Eski giinleri hatirladt. $imdi kaderine terk
edilmi~ bu havuzun ba~mda Amerikan Biiyiikel<;:iligi'nde <;:ah~an
kadmlar ve iran sosyetesinin efsane giizelleri, donemin yaki~1kl1
seslerinin ~arkilan e~liginde bronzla~1p dedikodu yapardt. Ah benim
camm Reyhanim! ilk kez ondan duymu~tu bu oteli. Gozlerini ka-
padt. Onu a~ag1da giine~lenirken hayal etti. Tahran'm sicak riizgan
sa<;:lanm ok~arken, o giizel gozlerini kapam1~, her zamanki gibi <;:ok
sevdigi Ebi'yi dinliyordu. Ne de giizel goriiniiyordu. Reyhani birden
gozlerini a<;:tt. Gozbebekleri yoktu! Yiizii kanlar i<;:indeydi. Uzaktan,
<;:ok uzaklardan kulagma fistldad1:
intikam1m1 al sevgilim, intikam1m1 al!
Gozlerini korkuyla a<;:tl $ahap. Kalbi yine kiit kiit at1yordu. Gozle-
rindeki ya~1 sildi. Hizh bir du~ ald1. Aynaya bakt1. Her ~ey olmas1
gerektigi gibi goriiniiyordu. Siyah sa<;:lanm son bir kez diizeltti.
Kahn camh gozliiklerini takip <;:ok sevdigi kasketini ba~ma ge<;:irdi.
Zirhm1 ku~anm1~t1. Lobiye indi. Dikkatle etraf1 siizdii. Gri takim
elbiseli biirokratlar, briyantinli sa<;:lan ve parlak ve ilia ki birka<;:1
altm di~leriyle Pakistanh i~adamlan, sempatik Japon turistler, ko~­
turan <;:ocuklanm kovalayan bir anne, ho~goriilen smmn otesine
kaymamas1 i<;:in dikkatli bir ~ekilde ba~ortiilerini sabit tutmaya
<;:ah~an gozii siirmeli gen<;: kizlar...

Guzel, yeterince kalabalzk.


Kahvalt1 salonuna ge<;:ti. iran'a ozgii zolbiye bemyenin* e~lik ettigi
ikinci fincan <;:aym ortasma gelmi~ti ki kar~1smdaki sandalyeye
aniden birisi oturdu. Adamm yiiziinde her zamanki gibi yiiksek
biirokratlara ozgii suni bir giiliimseme vardt.
- Agzmm tadm1 biliyorsun, dedi iran istihbaratmm patronu Haydar
Muhlisi, diizgiin beyaz di~lerini sergileyerek.
- Ne demi~ler? Roma'dayken Ramah gibi ya~ayacaksm, dedi $ahap
kink Fars<;:as1yla.

Ni~asta, un, yag ve gulsuyunun kan~1m1 ile yaplian bir tur tatl1. bzellikle Ramazan
ayinda c;ok tUketilir.
80 I Kmk Heykel

iranh kar~1smdaki adam1 dikkatlice inceliyordu. Her jestini, her


mimigini, fincan tutu~unu bile haf1zasma kaydediyor gibiydi. Fin-
candaki son yudumu kafasma <liken $ahap, masadaki kirmlZl pe-
c;:etelerden biriyle nazikc;:e agzm1 silip arkasma yasland1.
- CIA'dekiler pe~imde .

***

- Hie;: ~a~1rmad1m, dedi iranh. Yaptlgm bunca ~eyden sonra gee;:


bile kalm1~lard1.
- Bir iki ay once, istanbul'dayd1 sanmm, biri fotograf1m1 c;:ekti.
- Nas1l yani, gostere gostere mi?
- Tabii ki hayir, klasik numara i~te, bilirsin. Arkada~m1 c;:ekiyordu
guya, ama birden o tarafa dondugumu gorunce panikledi. .. Bir
ustayla clans ediyorsan, ayagma basmayacaksm.
- iki ay.. . Uzun zaman ... Halen ayakta olduguna gore vehim yap-
m1~sm diyelim, dedi iranh, goz ucuyla diger masalan suzup gulerek.
- Belki de ... insan surekli namlunun ucunda ya~aymca ... Arna
Ortadogu Masas1'ndakiler uyanabilir. Patron s1zmtidan c;:ekiniyor,
gec;:enlerde bir hayli s1ki~tird1. Bir sure ortadan kaybolabilirim.
- Kanallann bir sureligine kapanmas1, hepten kapanmasmdan iyidir.
$u an seni kaybetmeyi goze alamay1z, dedi Muhlisi.
<";aylar tazelendi. iki adam bir sure susup c;:aylanm yudumlad1lar.
- Peki, seni Turkler izliyor olamaz m1? CIA'in MiT'te uzant1s1 c;:ok-
tur bilirsin.
- Sanmam, dedi $ahap dudak bukerek. CIA bile benimle ba~ ede-
mezken onlann c;:1raklan? Du~uncesi bile komik.
- Turkleri hafife alma derim. bzellikle bu aralar. Ne yapacaklan
belli olmuyor.
- Tam olarak sizin gibi yani, dedi $ahap smtarak.
iranh keyifle guldu. $ahap adama dogru egildi. K1s1k bir sesle:
- Sadede gelelim. Turklerin uc;:an oyuncag1 uzerinde c;:ah~1yorum.
-ANKA?
- Evet. .. Adamlanm bir ~eyler elde etti.
- Adamlann? Yalmz c;:ah~tigm1 samyordum?
- Bu mevzuda degil. Hem Superman olsam tarifem bu kadar ucuz
olmazd1, emin ol.
Ali <;imen I 81

Muhlisi keyifle smtti.


- Si.ire verebiliyor musun?
- Hay1r, vakit alabilir. Amerikahlar da yakm takipte. bzellikle tek-
nolojinin sizin elinize ge<;:mesini istemiyorlar. <;:ok rahat hareket
edemiyorum.
- Biliyorsun, bu elimizi <;:ok gi.i<;:lendirir.
- Sizi hi<;: hayal kmkl1gma ugratt1m m1? Bu arada, bu kez de elim
bo~ gelmedim.
- Nihayet gi.izel bir haber. Ne var sepette?
- Suudi Arabistandaki gizli Amerikan fi.ize i.isleri. Sadece birka<;:1,
hepsi degil.
- Buna <la ~i.iki.ir, dedi iranh gi.ilerek. Biz konu~urken adamlanm
param odana b1rakiyor, umanm oday1 <;:ok dag1tmam1~smd1r.
- Bu haber daha gi.izelmi~. Ve merak etme, odada benimle ilgili bir
~ey bulamaz seninkiler. ..

- Hesabma yatirmak isterdik ama biliyorsun bankalanm1z ambargo


kapsammda, dedi Muhlisi gevrek gevrek gi.ilerek.
$ahap sadece siyah gozlerini kirp1~tirdi. Gozi.inden bir damla ya~
geldi.
- Bu kadar komik oldugumu bilmiyordum.
- Lensler, dedi $ahap. Artik rahats1z ediyor.
- Olsun olsun, boyle de iyisin, dedi Muhlisi kocaman bir smti~la.
Arna itiraf etmeliyim ki intikam pe~inde ko~an biri i<;:in tarifen bir
hayli yi.iksek.
- CIA, Mossad, MiT... Bunlan aym anda idare etmek kolay m1
samyorsun. Bir si.iri.i beslenecek <;:akal var. Hem unutma ki intikam
pe~inde ko~anlann da karm acikiyor.
Muhlisi gi.ilerek ge<;:i~tirdi.
- Akl1ma gelmi~ken, atomlarla dansm1z ne durumda?
- iyi ma~allah, bir yandan Batih ~arlatanlar, bir yandan onlarm
buralarda cirit atan i~birlik<;:i tetik<;:ileri . .. Arna iyi gidiyor Allah'm
izniyle.
- Gi.izel, peki Pakistanh'yla baglantiya ge<;:tiniz mi?
- Evet, yakinda bizzat gelip <;:ah~malara e~lik edecek in~allah.
- Beni gezdirdiginiz yerde mi?
82 I Kmk Heykel

- Evet, Bu~ehr'de.

- Adama ula~ana kadar islamabad'da para yedirmedigim kimse


kalmad1. Az kalsm postu deldiriyordum. K1ymetini bilin, dedi $ahap.
Muhlisi ~iikran dolu gozlerle kar~1smdaki bu gizemli adama bakiyor-
du. iki bin kilometre menzilli $ahap fiizelerini onun Amerikahlardan
s1zd1rd1g1 bilgiler sayesinde geli~tirebilmi~lerdi. Gizlilik gibi bir
kaygilan olmasa, adamm heykelini Azadi Meydam'na dikebilirlerdi.
- Sizinkiler bombadan vazge<;:meyecek degil mi?
- Vazge<;:mek? Hele ki boyle bir donemde? Delirmi~ gibi konu~ma.
Sonumuz Irak gibi mi olsun?
- Irak'1 i~gal etmeseler Amerika'yla ciddi bir sorununuz yoktu yani?
Kar~1smdakini s1ki~tlrmay1 seviyordu $ahap.
- Siyaset dostum, siyaset, dedi iranh. Bizde bir atasozi.i vard1r. Y1lan
derisini degi~tirebilir ama mizacm1 asla ... Amerika, Amerika'd1r...
Bizden iyi biliyorsun sen.
Bilmem mi? <;ok iyi bilirim. Sevdigim kadina bir mezan bile r;:ok
gordiiler.
- Atasozleriniz kadar bombamz olursa di.inyanm i~i zor!
$ahap'm bu tespitine keyifle gi.ildi.iler.
- Bir ~ey daha var, dedi $ahap birden gi.ilmeyi b1rakip ciddi bir yi.iz
ifadesi takinarak. israillilerin bir adam1 buralarda turluyor. Sizin
fizik<;:ilerin pe~inde. Adamlanmz1 iyi koruyun.
Muhlisi ba~m1 sallamakla yetindi. $ahap'm pe<;:eteyle ortti.igi.i fla~
diski ustaca bir hareketle cebine atlp lobide kendisini bekleyen
koruma kalabahgmm arasmda h1zla kayboldu.
$ahap a<;:ik bi.ifeden taze bir hurma att1 agzma. Keyifle gi.ili.imsedi.
Tahran'da daha yapacak <;:ok i~i vardi.
11 Eyliil
Ankara

- A<;:1ktan bulu~mam1z sakmcahyd1 hani, dedi yqil gozlerini ko-


caman a<;:an Sibel.
- Tathm, unutma. $u an seninle dam~man kimligimle konu~uyorum,
dedi Jack giiliimseyerek. Bir dam~man herkesle konu~ur. Hele ki
Ba~kan'm dam~mamysa!
- Bir MiT ajamyla da m1?
- bzellikle de senin kadar gi.izelse!
- Serseri! Ozledim seni.
- Ben de seni. Neyse, sorun yok degil mi?
- Hayir yok, dedi Sibel.
Sheraton'm lobisinde hi.iziinlii bir par<;:a tmgirdatan piyanisti dinle-
yen birka<;: yorgun i~adam1 vard1. Jack, i<;:kisinden bir yudum ald1.
- Gok dikkatli olmahy1z. Gerekirse bizim <;:ocuklardan birini pe~ine
takabilirim.
- Ankara'da bir Amerikah m1 koruyacak beni? MiT'in Kar~1 istih-
barat Masas1 $efi'ni? Komik olma!
- Hakhsm, konu sen olunca pek mant1kh dii~i.inemiyorum!
- Gok tathsm ... Bu arada Jack, berbat gori.iniiyorsun ve kusura
bakma ama, yine berbat kokuyorsun, ne oldu sana?
84 I Kmk Heykel
- Di.inyanm dort bir yanmda casus kovalayan biri ic;:in gayet iyi
gori.ini.iyorum ki.ic;:i.ikhamm! Si.iper kahramanlar da terler.
- 0 halde sana ald1g1m parfi.imi.i c;:ok seveceksin. Hadi yukan c;:1ka-
hm, Tahran'da neler oldu bilmek istiyorum.
- Oda? Biri beni ozlemi~ belli, dedi adam c;:apkmca gi.ilerek.
- Sac;:malama! Sadece burada konu~amayiz diye di.i~i.indi.im. - Piyano
c;:ald1g1 si.irece sorun yok. Dinleyemezler.
- Peki, anlat neler oluyor! Bulabildin mi bir ~eyler?
- Bulamad1m ama duydum. isfendiyar'la gori.i~ti.im.
- Eee?
- $ahap'm iranhlara bir teslimat yaptigm1 soyli.iyor.
- Neymi~? ANKA'yla ilgili olabilir mi?
- Bilmiyoruz, ogrenmeye c;:ah~acak. Bekleyecegiz.
- Peki, $ahap'1 g6rmemi~ mi? En azmdan bana gosterdigin fotog-
raftaki adamm o olup olmad1gm1 dogrulatabilirdik.
- Hayir, camm. Adami Hamaney'den bile daha iyi koruyorlar.
- Jack, kendimi c;:ok koti.i hissediyorum. 0 projenin bizim ic;:in ne
kadar onemli oldugunu biliyorsun.
- Sakin ol, hasar bi.iyi.imeden bir yolunu bulacag1z, di.i~i.ini.iyorum.
- Sana gi.iveniyorum hayatim ... Bu arada Mollalar topland1 m1?
- Evet, s1rad1~1 bir mekanda hem de. Adamlar kurnaz. Okyanusun
ortasmda bir ada di.i~i.in, oyle bir yerde. S1zamadik, dinleyemedik ...
Arna ne konu~tuklanm tahmin etmek zor degil.
- Koti.i olmu~, dedi Sibel.
Bir yandan da etraf1 kolluyordu. Kendisine c;:apkmca baki~lar atan
lobi zamparalan d1~mda kayda deger bir durum yoktu.
- Koti.i oldu, evet. Daha koti.isi.i var ama . ..
- Nedir?
- ingilizlerin istihbaratma gore bi.iyi.ik oyuna biri daha dahil olmu~ ...
israil'e c;:ahpn biri.
- Felaket tellah gibisin Jack!
- Felaket nesi? 0 ne demek?
- Doomsayer, dedi Sibel gi.ilerek. Hem buna hie;: ~a~irmad1m, nor-
mal degil mi?
- Ki.ic;:i.ik ta~eronlardan bahsetmiyorum. Adamm ses getirecek i~ler
pe~inde oldugunu di.i~i.ini.iyorlar. Ortahk biraz hareketlenecek.
Ali <;imen I 85

- Bu yeni oyuncunun bir ad1 var m1 peki, diye sordu Sibel.


- De~ifre edebildigimiz Mossad mesajlanna baluhrsa varm1~: Me-
nora ...
- Vay, <;:ok iddiahym1~. Bu adm haklum vermek i<;:in ne yaptigm1
<;:ok merak ettim dogrusu.
- Niikleer bir ~eyler olabilir. iranh fizik<;:iler mesela .. . Niikleer soz
konusu oldugunda israilliler kimseyi takm1yor biliyorsun. Kafalan
bozulursa Ba~kan'i bile harcamay1 gaze alabilirler. Aynca ...
-Aynca ne?
- Bilmiyorum ama bu i~in ucunun da bir ~ekilde bize dokundugunu
hissedebiliyorum.
- Yani?
- Bu adam da ... Yani Menora . . . Civa gibi CIA ile baglantih olabilir.
Ya da yine bize yalun bir yerlerden ... Bilmiyorum, belki o kahrolas1
~ahap bile bizim taraftan olabilir! Kendimi lunaparklardaki oyuncak
ordekler gibi hissediyorum Sibel. .. Sanki her an bu heriflerden biri
beni vurup biiyiik odiilii kapacakm1~ gibi. ..
- Endi~eleniyorum Jack. Bizimkiler de iist perdeden konu~uyorlar
siirekli. Tansiyonu dii~iirmeye niyetleri yok. Erdogan her sabah
neredeyse daha yiiziinii y1kamadan israil'e <;:atlyor ...
- Ba~kan'la acilen gorii~mem laz1m. Endi~elerimi bizzat aktaraca-
g1m. Bizim Direktor'iin tehlikeyi tum hatlanyla kavrayabildigini
sanm1yorum, onemsemiyor gibi... Elimiz kolumuz baglandi. Herkes
bir oyun pe~inde ... Damn it!*
- ~~~~~ sakin ol, dedi Sibel, adam1 usulca kolundan tutarak. Resmi
gorevi dam~manhk olan biri i<;:in ~u an <;:ok sinirli goriiniiyorsun,
dikkat <;:ekebilir.
Sonra adamm bir ~ey soylemesine f1rsat b1rakmadan,
- Hadi sen odana <;:ik, dedi. Ben arkandan gelirim. Detaylan bilmek
istiyorum.
- Ben ortahk kan~acak diyorum, kii<;:iikhamm eglence pe~inde,
dedi Jack keyifle giilerek.
Asansore dogru yiiriirken, Sibel adam1 arkasmdan siiziiyordu.
Giilerek kendi kendine mmldand1:
Jack, biliyor musun, bazen bu Menora ya da digerleri ... Senin ha-
yalinde yarattigm kotii. adamlar mi diye dii.~ii.nmeden edemiyorum.

* "Kahretsin!"
15 Eyliil
Tahran

Batihlar Tahran'1 Yeni Dogu Berlin olarak isimlendirmekte yerden


goge kadar hakhyd1. Rejimin her yeri kaplayan golgesine ragmen
~ehirde casuslar cirit atiyordu. ~ahap'm molla yonetimine yeni
teslimatJ yapt1g1 giinlerde Tahran sokaklanm ar~mlayan biri daha
vard1: Menora. Adam ko~turmaktan kan ter iyinde kalm1~tl . Bu,
kayirmas1 durumunda telafi edebilecegi tiirden bir bulu~ma degildi.
Ayagmdaki z1mbirt1 olmad1g1 iyin daha rahat hareket edebiliyordu.
En azmdan Tahran'd a topallamasma gerek yoktu. ~ehit Mohafet
istasyonu'nda bindigi metrodan imam Humeyni istasyonu'nda indi.
Duvarlan iran-Irak Sava~1'nda olen askerlerin fotogratlanyla kaph,
kasvetli ama bakimh istasyonun merdivenlerinden ko~ar ad1m y1kt1.
Sicak hava tokat gibi yiiziine yarpt1. insan seline kan~t1. Siiriiciilerin,
trafik polislerinin kay1ts1z baki~lan arasmda akla gelebilecek her
kurah yigneyerek direksiyon sallad1g1 imam Humeyni Meydam'm,
sivrisinek siiriisiinii andmr motosikletlere yem olmamaya dikkat
ederek boydan boya kat etti. Cin baki~h doviz simsarlannm ara -
smdan kivrak hareketlerle s1ynlarak Ferdusi Meydam'm kesen
inkilap Caddesi iizerindeki me~hur Ferdusi <;:ay Evi'ne girdi. Turk
mah tekstil iiriinlerinin sat1ld1g1 magazalar ve doviz biirolanyla
Ali <;imen I 87

dolu bir i~ hanmm bodrum katmdaki bu <;:ayhanede, iilkenin en iyi


<;:ay1 demleniyordu. i<;:eri girer girmez <;:ay, tiitiin ve y11lanm1~hgm
kokusu cigerlerini doldurdu. i<;:erdekileri siizdii. Her zamanki gibi
birka<;: i::igrenci nargile tiittiiriiyor, kalm camh gi::izliikleriyle kendi
halinde emekliler masalara birakilm1~ eski gazeteleri okuyarak
vakit i::ildiiri.iyordu. Genellikle yapt1g1 gibi mavi <;:inileri bakims1z-
hktan kararm1~ mekanm en kuytu ki::i~esine, hirlayarak <;:ah~an camh
buzdolabmm yanma oturdu. Sanki dogdugundan beri orada <;:ay
dag1tiyormu~ izlenimi veren <;:elimsiz ve ya~h Azeri garson, bakir
di~leriyle smtarak sipari~ini aldi. ince bir sis tabakas1 gibi mekam
dolduran nargile dumammn arasmdan, kar~1smdaki duvardan
kendisini siizen Hz. Ali'yi ve on iki imam1 fark etti. Poster sigara
dumanmdan sararm1~tI.

- Buyur beyim, dedi Azeri garson. Lekeli porselen demligi, kitlama,


toz ve saph ~ekerler e~liginde kararm1~ mermer masaya b1rakti.
Menora, kirmlZl beyaz demligin i.izerine resmedilmi~ Ka<;:ar Han-
lanndan Aga Muhammed Han'm kendisini si.izdi.igi.inii hissetti.
Tam o sirada kap1 a<;:ildi.

***

Asker i.iniformah adam selam verip masasma oturdugunda, Menora


halen demligin i.izerindeki resmi inceliyordu.
- Ne tuhaf degil mi? Emrinde koca bir i.ilke, binlerce insan, yiizlerce
cariyen varken i::ili.iyorsun ve gi.ini.in birinde demlik siisi.i olarak
tekrar ortaya <;:1kiyorsun, dedi Menora.
- 0 yiizden biz bu hayatm faniligine inamyoruz ya, dedi i.iniformah
giilerek.
- Zaten i~in ki::itiisi.i de o. Bu hayat fani, ama diger taraf diye bir
~eyyok.
- Seni imans1zhktan kurtarmak gibi bir niyetim yok garda~, benim
derdim i.ilkemi yakla~an bi.iyiik beladan kurtarmak. Arna umanm
i::ite tarafta da kar~1la~mz.
- Umanm. Arna ben yine de hesaplanm1 bu diinyada kapatmay1
tercih ederim, dedi Menora ve nargilesinden derin bir nefes <;:ekti.
- Fazla oyalanmayahm, dedi iranh. General'den bu yana bizimkiler
iyice paranoyak oldu.
88 I Kmk Heykel

iranh emekli General Ali Rtza Askeri 2007 ~ubat'mda, Suriye uze-
rinden Turkiye'ye girmi~, ardmdan istanbul'da sura kadem basm1~ti.
Batih istihbaratc;:ilara gore, Devrim Muhafizlan'nm bu eski komutam
iran'm nukleer s1rlan konusunda tam bir madendi.
- Rahat ol, dedi Menora. Bunca zamand1r i~ yap1yoruz, bir ~ey
oldu mu?
- Ben de ona ~a~1yorum ya. Hem de iran gibi bir Ulkede. Hayalet
misin, nesin?
ikisi de profesyonelce, kannlanm titretmeden giildu.
- Bir ~eyi bilmek istiyorum, diye f1Slldad1 Menora. Bizimkiler ilk
verdigin listeden epeyce adam indirdi. Merak ediyorum, hie;: vicdan
azab1 c;:ekmiyor musun?
iranh bir an daldi. Mossad tetikc;:ileri tarafmdan oldurulen nukleer
bilimci Arde~ir Huseyinpur ve kuantum fizigi uzmam Mesut Ali
Muhammedi'yi ic;:i ac1yarak hatirladi. Kendisini ba~ka c;:aresi olma-
d1gma inandirmak istiyordu. Menora'ya bakti.
- Bakiyorum bugun filozof ~apkam takm1~sm.
- Sadece merak diyelim.
- Soruna gelince, hayir, asla pi~man degilim ... <;:ok konu~tuk bunla-
n, biliyorsun ... 0 zamanlar, yani gene;: bir subay oldugum devrimin
o ilk gunlerinde umitliydik. Yeni bir dunya kuruyorduk ... Bak, hen
pek dindar say1lmam ama inanmm. Gerc;:i o zaman hepimiz; ko-
munisti, milliyetc;:isi, aklma kim gelirse ... Zalim ~ah'i devirdigimiz
ic;:in c;:ok mutluyduk, halk1m1zla gurur duyuyorduk. Arna sonradan
i~ler degi~ti.
- Yine de ticaretimizi tam olarak hakh c;:1karm1yor bu, dedi Menora.
Baki~lan buz gibiydi.

- Ahlaki durumumdan ziyade elimdekilerle ilgilendigini samyor-


dum, dedi iranh zoraki giilerek.
- i~ten ba~ka bir ~ey konu~mayan mekanik ajanlar filmlerde olur
albay, dedi Menora smtarak.
- Bir zalimin devrilmesi bir yenisinin gelmesini onlemiyormu~,
ogrendik, dedi iranh. Gozleri dalm1~ti. Neredeyse fis11t1yla konu~tu:
- Yukandakiler nukleeri saplanti haline getirmi~ler, goz gore gore
ulkeyi maceraya surukluyorlar, buna goz yumamay1z ... israilliler
deli, bizi gozlerini kirpmadan vururlar. Arna Mollalar blof yaptik-
lanm samyorlar.
Ali <;imen I 89
- Halk ayaklanmas1?
- Sac;:malama. Sokaklara dokiilen birkac;: baldm c;:1plak ogrencinin
youtube'a yiikledigi videolar kimseyi aldatmasm. Burada oyle orgiitlii
bir muhalefet falan yok.
- Ordu?
iranh neredeyse agzmdaki c;:ay1 piiskiirtecekti.
- Galiba zekam abartm1~1m, dedi giilerek. Bizim ordu, rejime bag-
hhkta Sovyet Kml Ordusu'nu bile golgede b1rakir. 0 yo! kapah.
- Neyse ... Rejimi konu~arak y1kamayacag1m1za gore onceliklerimize
odaklanahm, dedi Menora.
Nargileden ba~1 bir ho~ olmu~tu. Tath bir uyu~uklugun ayak par-
maklanndan sac;: tellerine kadar yayild1gm1 keyifle fark etti. Sigara
dumamyla rengi atm1~, kenarlan sararm1~ ve nice mevsimi o as1l-
d1klan yerde geride b1rakm1~ poster ve ayetlerle kaph kohne du-
varlann kendisini sanp sarmalad1gm1 hissetti. Bakir di~li garsonun,
yam ba~mda homurdanan kiiliistiir buzdolabmm, kalm gozliikli.i
ihtiyarlarm ve kis1k sesle utangac;: sohbetler eden genc;:lerin arasmda
sonsuza dek kalabilirdi.
Ne guzel olurdu... Yalanlardan ve actdan bu kadar uzak.
iranh'nm sesiyle kendine geldi.
- Liste gazetenin arasmda ... Gerisi senin i~in.
- Pekala, anla~t1g1m1z gibi senin ve ailenin kac;:mas1 ic;:in gereken
di.izenlemeleri yapacag1z. Param her zamanki yerden alacaksm.
Benden haber bekle.
- Sagol garda~, dedi iranh. Bir sure sustu.
Sonra:
- Akl1ma gelmi~ken, General Askeri ne durumda?
Menora gevrek gevrek giildii.
- Merak etme, altm madenine iyi bakiyoruz, keyfi yerinde.

iranh'dan yanm saat sonra c;:ay evinden c;:1kan Menora, Ferdusi


Caddesi'ni boydan boya kat edip Tahran'm gizli bahc;:elerinden
~ehir Parki'na girdi. Giri~teki biifeden ald1g1 c;:ay1 yudumlayarak
uzaktan gelen korna seslerinin belli belirsiz duyuldugu parke ta~h
yolu ad1mlarken, cebindeki listeden hangi isimleri silecegini dii-
~iiniiyordu. Keyifle mmldand1:
- Herkesin olmesine gerek yok degil mi?
29 Kas1m
Ankara I MiT Miiste~arhg1

- KlZlm, vatan kurtarmaktan yorulmadm m1 sen?


Erci.iment Kartal'm otoriter ama sevecen sesini hemen tamd1 Sibel.
Adam, her zamanki gibi koca gobegini saklayan beyaz onli.igi.ini.i
giymi~, iki bardak <;:ayla kap1da dikiliyordu. Yanmdan ay1rmad1g1
bulmacasm1 katlam1~ , onliigi.ini.in cebine tiki~tirm1~t1. Yetmi~ine
merdiven dayam1~ biri i<;:in olduk<;:a din<;: sayihrd1. Sibel, ko~ar ad1m
adamm yanma gitti. Elindeki bardaklan masaya koyup <;:ocuk<;:a
yanaklanm s1ktig1 adam1 sevgiyle kucaklad1.
- Hay!fs1z, kapma gelmesek, Erci.iment Amcan aklma gelmeyecek!
\:i.iri.idi.ik yahu ar~ivde!
- K1zm seni hi<;: unutur mu? Vallahi i~ gi.i<;:, anla i~te , dedi Sibel
mahcup bir sevecenlikle.
-Ah be klZlm, bilmez miyiz biz de ge<;:tik bu yollardan, dedi Erci.i-
ment Baba. Kahn camh gozli.iklerinin i.izerinden sevgi dolu baki~larla
Sibel'i si.izi.iyordu.
- Eee nedir durumlar, ne zaman elimi opecek mi.istakbel damad1m1z,
diye sordu keyifle <;:aym1 yudumlarken.
- Baba yok oyle biri!
K1zarm1~tJ Sibel.
Ali <;imen I 91
]ack'ten bahsetsem mi? Off, deli olma be k1z1m!
- Biri olursa ilk senin elini opecek, soz, dedi konuyu bir an once
kapamak ic;:in.
- Malum, bu aralar ortahk kan~1k baba. Birak damat adaym1, erkek
sinek bile gorecek halim yok.
- Bak klZlm, biz de zamanmda vatan kurtanyorduk ama hayat1 da
hic;:bir zaman iskalamadik.
- Sizin ku~ak bir ba~kaym1~ camm, dedi Sibel. Babam c;:ok anlatird1
maceralanmzi.
D1~arda riizgar c;:1km1~, giderek ~iddetini artirm1~ti. Ankara sogugu
kendisini hissettiriyordu art1k. ince belli bardakta s1cak c;:ay, ninniyi
andiran riizgarm sesi, insam mayi~t1ran kalorifer s1cag1 ve Erciiment
Baba. Uzun zamandir kendisini bu kadar huzurlu hissetmedigini
iiziilerek fark etti Sibel.
- Yetmi~lerdeyiz. Senesini c;:1karamad1m ~imdi, dedi Erciiment Baba.
Yine maziye dalm1~ti. Ellerini ensesinde birle~tirdi.
- Rahmetli Ecevit Ba~bakan. 0 aralar c;:ok h1zh bir savc1 var. Marlon
Kemal... Boyle c;:ifte tabancayla gezen, gece hayatm1 seven delifi~ek
bir adam. Yaki~1kh da namussuz. Mafyaya falan goz ac;:t1rm1yor.
Ye~ilc;:am'm efsane kadmlan adama eriyip bitiyor, oyle biri.

Ah be baba, ne r;:ok ozlemi~im seni dinlemeyi.


- Neyse, bir giin bu adam1 vurdular. Arna i~ o kadar biiyiik ki, kimse
c;:ozemiyor. Karaoglan, ucu nereye uzamrsa uzansm bulun, demi~
ama i~ gayya kuyusu. Kimse cesaret edemiyor. Ben de o zamanlar
z1pkin gibiyim tabii. inat ettim bu cinayeti de c;:ozecegim! Uyku
haram, siirekli ko~turuyorum. Neyse efendime soyleyim, o zaman-
lar istanbul Emniyeti'nde bir kadm komiser var, Neda. Elizabeth
Taylor'1 c;:1kar onu koy, o derece. Bu bana nas1l a~1k gorsen!
Sibel'in telefonu titredi. Tam da siras1yd1! Mesaj gelmi~ti. Jack'ti:

CNN'i a(j'., optiim.

- Babac1m lafm1 balla kestim, biraz miisaade, dedi Sibel.


TV'yi ac;:ti. Tahran bombalarla sarstlm1~ti. ~ehit Behe~ti Oniversitesi
Niikleer Miihendisligi bgretim Gorevlisi Mecid ~ehriyari suikasta
kurban gitmi~, e~ zamanh diger saldmdan, niikleer fizikc;:i Feridun
Abbasi yarah olarak kurtulmu~tu.
92 I Kmk Heykel
- Vay anasm1! Adam yine hakh c;:1kti iyi mi, dedi Sibel, ekrandan
gozlerini ayirmadan.
- Hangi adam klZlm?
Sibel cevap vermedi. Goriintiilerde kaybolmu~tu. Bildigi kadanyla
Abbasi, niikleer izotoplann ayn~tmlmas1 konusunda sayih uzman-
lardan biriydi. CNNTurk'e z1pladi. iki kanal ortak yayma gec;:mi~ti.
Habere gore iki niikleer fizikc;:inin Tahran'm niikleer program1yla
dogrudan baglanttl1 olup olmad1g1 bilinmiyordu. Tahran hiikiime-
tinin sozciisii ekrandaydi. Sibel TV'nin sesini daha da ac;:ti. Sozcii
"Saldmlar, niikleer program1m1Zl sekteye ugratmak isteyen Bati'nm
yiiriittiigii gizli bir giri~imin parc;:asi. $u ana dek kaybettigimiz bi-
lim adamlan, iddialann aksine kilit oneme sahip projelerde gorev
alm1yordu" dedi.
- ilginc;:, dedi Sibel.
- Acemler palavray1 sever, dedi Erciiment Baba.

***
- Kilit oneme sahip degilmi~. Bak sen ~u palavrac1lara, dedi aym
~ekilde israil Ba~bakam Netanyahu. Bin kilometre uzakta, Eski
Kudiis'iin Yahudi Mahallesi'ndeki The Quarter Cafe'nin terasm-
da, Kubbetii's-Sahra'mn altm kubbesine bakan bir masada hem
Tahran'dan gelen goriintiileri izliyor hem de yemek yiyordu.
- Harika bir i~ c;:1kardm dostum, dedi.
Hemen kar~1smda oturan Menora birasmdan keyifle bir yudum
ald1. Yiiziinde garip bir tebessiim vard1.

***
Erciiment Baba ar~ive inmi~ti. Sibel, bo~ gozlerle ekrandaki hurda
olmu~ otomobillere, sakalh polislere ve ofkeyle meydan okuyan
iranhlara bakiyordu. Televizyonun sesini kisti. Jack ne yap1yordu
acaba? Nerdeyse iki aydir gorii~memi~lerdi. Adam yerinde durmu-
yordu ki! Onlannki nerdeyse telefonda ya~anan bir ili~kiydi. Offf
be jack, ozledim seni! Yine telefona sanldi. Oc;:iinci.i c;:almada kalbini
kiit kiit attiran sesi duydu.
- Hakl1 c;:1ktm yine, dedi hemen.
- Bak sen, demek anlattiklanmdan ~iiphe ediyordun, bunu bilmi-
yordum, dedi Jack yan ~aka yan ciddi.
Ali <;imen I 93
- Birak dalgay1, <;:ok ozledim seni.
- Ben de seni camm, dedi adam gergin bir ses tonuyla.
- Jack, neredesin?
- Kudi.is'teyim. Tahran'daki patlamalardan sonra Bagdat'tan buraya
ge<;:tim. Direkt6r\in emri. Beyaz Saray burnundan soluyor. iranltlan
daha da ki~kirtiyor bu aptallar!
- Ne oldu peki?
- Bibi* ile konu~tum. Resmi tepkimizi ilettim. Aym sa<;:mahklar
i~te. Yeni bir ~ey yok. Adam neredeyse beni kap1 d1~an edecekti!
Perez randevu bile vermedi.
- Bagdat'ta ne yap1yordun ki?
- Iraklilar bizim adamlardan baz1lanm gozaltma alm1~. Serbest
b1rakilmalan i<;:in Talabani'nin ki<;:m1 yalad1m, anlarsm i~te ...
- Tekrar Bagdat'a donecek misin?
- Sanmam, buradaki delileri kontrol altma almak ~u an daha on-
celikli bizim i<;:in. Arna daha bu ba~lang1<;:. i~ler daha da kan~acak.
Akl1ma gelmi~ken Civa ile ilgili bir ~eyler bulabildin mi?
- Jack bir dakika, dedi Sibel. Odasmm kap1sm1 kapamak i<;:in ayak-
land1, koridordan ge<;:en birka<;: gen<;: memurun selamm1 ald1. Kap1y1
kapad1.
- Hay1r, en ufak bir ~ey yok. Te~kilatta bilgisi olabilecek herkesin
agzm1 arad1m, ama kimse boyle birinin varhgmdan haberdar degil
gibi. Fazla da dikkat <;:ekmek istemiyorum.
- Bravo, dedi ofkeyle Jack. Sizin patronun agz1 sikiym1~. i~ini biliyor!
- Sence Civa ile gori.i~ti.iler mi?
- i<;:imden bir ses evet diyor. Dilerim sizinkiler aptalca bir ~ey yap-
mazlar. Kudi.is'tekiler patlamaya haz1r bomba. Olay <;:tkarmak i<;:in
bahane anyorlar.
- Gozi.imi.i dort a<;:tlm, emin ol.
- Kulaklanm da a<;:tk tut. Bizim <;:ocuklar da bir yandan ipucu ara-
maya devam ediyor.
- Soru~turuyorum, ama i~imize yarayacak bir ~ey yok, i.izgi.ini.im.
- Sibel, <;:ok ama <;:ok dikkatli ol. Neyin pe~inde oldugunu kimse
bilmemeli.

israil Ba~bakani Benyamin Netanyahu'nun lakab1.


94 I Kmk Heykel

- Tamam, sen beni merak etme, ba~1mm <;:aresine bakabilirim. Ne


zaman gorii~ecegiz? <;:ok ozledim seni!
- Haftaya orday1m. Washington'a doniiyorum birazdan. Birka<;: gun
$irket'te olacag1m. Kudiis'te pis kokular ald1m. Adamlar neye nas1l
tepki verecegimizi <;:ok iyi biliyorlar.
- Yani?
- Korkanm bizdeki SIZlntl sand1g1mdan daha biiyiik.
- Ke~ke daha <;:ok yard1m1m dokunabilse Jack.
- Dikkatli ol yeter camm. Sen daha onemlisin.
- Seni seviyorum koca adam!
Jack bir ~ey demeden kapad1. Ben Gurion Uluslararas1 Havalimam'nda
kendisini ba~kente gotiirecek bir Gulfstream G550 bekliyordu.
Sibel elektronik posta kutusuna tiklad1. Tahran'daki MiT ajam <;:ok-
tan patlamalarla ilgili raporunu ge<;:mi~ti. Dogrudan raporun son
kismma goz att1:

Suikastlarm iranhlan durdurmas1 zor. Oldiiriilenler


ba~roldeki uzmanlar degil.

Cam stlulm1~t1. Kostebekler kol geziyordu. ANKA'ya s1zmalanm


engelleyememi~ti. Bu Civa denen herifkim? Fotograflardaki adamlar?
Ne i~ler doniiyor? Birileri Tiirkiye'yi bataklzga mi siiriikliiyor yoksa?
Hayir, buna izin vermeyecekti. i<;:inden bir ses Jack' in endi~elerinde
fena halde hakl1 oldugunu soyliiyordu.
- Sadece goziinii dort a<;:arak ya da ag1z arayarak olmaz kiz1m bu
i~ler, diye kendi kendine soylendi.

Bir tek ki~i ona yard1m edebilirdi. Ar~ivin numarasm1 <;:evirdi.

- Hay1rdir, Marlon Kemal'i mi merak ettin, dedi Erciiment Baba


giilerek.
- Akl1mda, tamamm1 dinleyecegim soz, dedi Sibel. Arna ~imdi
yard1mma ihtiyac1m var baba.
- Hayird1r kiz1m?
- Var olup olmad1gmdan bile emin olmad1g1m birini bulmam1z
laz1m.
- Varsa da buluruz yoksa da evelallah, benim ad1m Erciiment Kartal,
dedi adam kahkahayla.
Ali <;imen I 95

- Harikasm! Elimde birkac;: i~ var, yann anlatmm detaylan.


Erciiment Baba'nm bir ~ey demesine firsat vermeden telefonu ka-
padi. Zihninde isimler, olas1hklar, teoriler uc;:u~uyordu. Oldum olas1
c;:ok bilinmeyenli denklemlere bay1hrdi.
Birden durgunla~tl. Nedense huzursuzlugu artm1~t1. ic;:ini kemi-
rip duran meraki bir tiirlii yenemiyordu. Tekrar telefona sanldi.
Washington'dan bir numara c;:evirdi.
- Alev?
- Ooo f1st1k, hangi dagda kurt oldii! Aramazdm sen, dedi telefonun
diger ucundaki ne~eli ses.
- i~im dii~tii itiraf ediyorum, dedi Sibel.
- Merkezde stluldm, sana Amerikah bir koca bulmam1 istiyorsun?
Dogru mu?
- Hayir camm, kapad1m ben o defterleri biliyorsun.
- Eee yok mu merkezde yaki~1kl1 birileri?
- Alev, dedikoduyu sonra yapahm ~ekerim. Yard1mma ihtiyacim var.
- Evet?
- Bir dosya iizerinde c;:ah~1yorum. Bir kizla ilgili bilgi laz1m, kur-
calasana biraz.
- Tabii ~efim, ne demek, once adm1 ver.
- K1zm ad1. .. Talin.
30 Kas1m
Ankara I MiT Miiste~arhg1

- Kimin pe~indeyiz bu kez klZlm?


Beyaz onli.igi.iyle ar~ivciden ziyade doktoru and1ran Erci.iment Baba,
gozli.iklerinin i.izerinden y1llanm1~ komiir karas1 gozleriyle Sibel'e
bakti. Sibel'in gozleri adamm arkasmdaki duvara takilm1~tl. Er-
ci.iment Kartal'm ~anh ge<;:mi~i kendisini selamladi. Bakanlarla ve
donemin i.inli.i polis ~efleriyle i;:ekilen siyah beyaz fotograflar, i.ilkeyi
sarsan cinayetlerin i;:ozi.ildi.igiini.i duyuran ama ~imdi renkleri i;:oktan
solup gitmi~ man~et haberler ve irili ufakl1 kupi.irler, 70'lerin siyah
beyaz Ye~il<;:am giizelleriyle verilen samimi pozlar, adamm aqivde
in~a ettigi ki~isel mi.izesinin en nadide pari;:alan olarak yerini alm1~tl.
- isim yok baba, dedi Sibel. Dstelik bir degil, iki ki~i anyoruz.
- Resmi mi gayriresmi mi, diye sordu adam i;:aymdan sesli bir yu-
dum alarak.
- Gayriresmi, dedi Sibel.
Adam bunun ne manaya geldigini gayet iyi biliyordu. Bir kez daha
rutin d1~ma i;:ikacaklardi. Bunu her zaman oldugu gibi sadece Sibel
i<;:in yapacakti. Yorum yapmadan bilgisayarda fal ai;:maya devam
Ali Gimen I 97
etti. Eski usullerin adam1 olan Erciiment Baba bilgisayan sadece
bunun i<;:in kullamrd1.
- Yukandakilerin bilgisi d1~mda , ama sonu<;:lan hepimiz i<;:in faz-
las1yla can s1kic1 olabilecek bir operasyonun uzantlSl, dedi Sibel
f1s1ldayarak.
~u an i<;:in Erciiment Baba'ya bile daha fazlasm1 anlatamayacagm1
biliyordu. Adam ekrandan gozlerini ayirmadan ba~m1 sallamakla
yetindi. K1zm ses tonundan detaylan sormamas1 gerektigini sezmi~ti.
Bu diinyanm raconu da buydu. Sibel'e giiveni tamd1. Daha once de
resmi ya da gayriresmi yollardan onlarca davay1 <;:ozmii~lerdi. Sibel
kimi bulmasm1 istediyse bulmu~tu. Bir ki~i hari<;:. iranh General
Askeri. Adam buharla~m1~tI sanki.
Ar~ivcilik,Erciiment Baba'nm kag1t iizerindeki i~iydi. Te~kilat
adamm son kirk y1lda kurdugu baglantilardan ve kendine has i~
bitirme usullerinden yararlamyordu. Modern tekniklerle sonuca
gidilemediginde sahneye Erciiment Kartal <;:1kard1. Halen i~e ya-
rad1gm1 bilmek ve bunu her firsatta sergilemek adam1 ilerlemi~
ya~ma ragmen, hayata baghyordu. Kendi tabiriyle artik Te~kilatm
Demirba~z olmu~tu.
- Mallan gorelim, dedi kendine ozgii iislubuyla.
Sibel, Jack'in verdigi fotograf1 <;:1kard1. Erciiment Baba gozlerini
~ahap'a dikti. Oylece bakiyordu.
- Eeee, dedi Sibel.
- Ne eeesi kiz1m, miineccim boku yemedim ya, dedi Erciiment Baba
giilerek. Biraz tiiyo ver ki bizim emektar kafa <;:ah~sm!
Sibel giildii. Adam hakl1yd1. Sibel fotografi gosterir, gene! <;:er<;:eveyi
<;:izer, adam oradan hareketle senaryolar geli~tirirdi. Gizlilik i~ini
abartt1gm1 dii~iindii.
- Baba, ~u an i<;:in sana tek soyleyebilecegim bu adamm iran adma
<;:ah~t1g1 ve ... Benim camm1 fazlas1yla s1ktig1, dedi.

Baki~lanyla anlay1~ bekledigini hissettiriyordu.


- iran, diye tekrarlad1 adam gozliiklerinin iizerinden Sibel'i siizerek.
Peki ya memleketi?
Gozlerini yine fotografa devirmi~ti.
- Bilmiyoruz.
98 I Kmk Heykel
- Bir bakahm, diiz bir duvar ... Yiiksekc;:e ... Belirli arahklarla dizili
kalm govdeli agac;:lar. Arkada bir reklam panosu, yok yok, siyah
beyaz bir fotograf panosu goriiyorum ... Panodaki adamm yans1
goriiniiyor... Yiizii kadraja girmemi~ ... Frak gibi bir ~ey giymi~ ...
- Ankara'da boyle bir yer var m1, dedi Sibel, adamm termosundan
kendine bir c;:ay koyarken.
- Ni ye Ankara kmm?
Sibel cevap vermedi. ANKA meselesinden bahsedemezdi. Ya~h
kurdun cevaba ihtiyac1 yoktu zaten.
- Bu fotograf Ankara'da c;:ekilmemi~ kmm. istanbul'da, <;:iragan
Caddesi'nde c;:ekilmi~ ... Be~ikta~'tan Ortakoy'e giden yolda.
Dogru ya! Hatirlam1~ti. Her iki yam asirhk agac;:larla c;:evrili o uzun
bulvar. Bulvar boyunca, Swiss Otel oniinden Y1ld1z Korusu'na dek
uzanan devasa istinat duvanna belirli arahklarla yerle~tirilmi~ Ata-
ti.irk temah panolar geldi goziiniin oniine.
- Formdasm yine baba, dedi Sibel giilen gozlerle ve ekledi:
- Yani Ba~bakan'm c;:ah~ma ofisinin oldugu yerde.
Erciiment Baba'nm ahretlik c;:evirmeli telefonu c;:almaya ba~ladi.
- Cam s1kilm1~ eski dostlardan biridir, diyen Erciiment Baba c;:alan
telefona cevap vermedi. <;:aymdan bir yudum daha ald1. Hipnotize
olmu~ gibi fotograftaki $ahap'a bakiyordu.
- Ktsa boy, esmer ten, siyah diiz sac;:lar, kirklannda, gayet siradan
biri gibi goriini.iyor. Uzun, eski gri bir pardosii . . . Ba~ka? Hah, dan-
dik kunduralar.
- Seksenlerden f1rlam1~ gibi, dedi Sibel, bic;:imli c;:enesini ka~1yarak.
- iranh olabilir, dedi Erciiment Baba. Bizde bu tarz giyinen kimse
kalmad1. Ya da Ti.irkc;:e konu~an iran Azerilerinden. Yani ben olsam
boyle birini gorevlendirirdim Tiirkiye'de ... Dikkat c;:ekmeyecek kadar
s1radan, dil sorunu olmayan ... Tabii bu sadece bir varsay1m.
- En azmdan nerede arayacag1mm biliyoruz, dedi Sibel.
Erciiment Baba tazeledigi c;:ayma limon s1karken,
- Peki arad1g1m1z diger adam kim kiz1m , diye sordu.
Sibel, s1kint1h bir yiiz ifadesiyle adama dogru egilerek f1s1ldad1:
- Hakan Fidan.

***
Ali <;imen [ 99

Daha once Erciiment Baba'nm hie;: bu kadar ~a~ird1gm1 gormemi~ti.


- Hangi Hakan Fidan, dedi adam etrafi kolac;:an ederek.
- Kac;: Hakan Fidan tamyorsun ki baba, dedi Sibel.
Agzmdan c;:1kanlara kendisi de inanam1yordu ama aklma daha iyi
bir yontem gelmemi~ti. Jack'in soyledikleri bir bir c;:1kiyordu. Bir
~eyler yapmahyd1.
- Baba, bana giiveniyorsun degil mi, diye sordu.
- Yirmi saniye oncesine dek gozlerim kapah giiveniyordum. $imdi
gozlerim ac;:ik giiveniyorum, dedi. Zoraki giiliimsedi.
- Aslmda, arad1g1m tam olarak Hakan Fidan degil, dedi Sibel gi-
zemli bir ~ekilde.
- Hem o, hem degil. <:;:1kar agzmdan baklay1 kiz1m.
- Miiste~ann gorii~tiigiinii sand1g1m biri var. Adami gizliyorlar.
Benim bu adam1 bulmam laz1m baba .. . <:;:ok gee;: olmadan.
La havle c;:ekti Erciiment Baba:
- Genelde sana soru sormam biliyorsun. Arna dediklerin kulag1ma
riskli geliyor. Oncekilere benzemiyor. Can s1kio. Patron'dan bahse-
diyoruz. Aynca kim bu arad1gm adam ve niye anyorsun?
- Adamm kim oldugunu ben de bilmiyorum.
- Haydaaa! iyi misin sen kiz1m? Dalga gec;:me kiranm kalbini, dedi
Erciiment Kartal ve kizm ~aka yapmad1g1m gozlerinden anlayabilse
de sormadan duramad1:
- Ne i~in var Miiste~ar'm kuyrugunda, sen aklm1 nu kac;:1rdm kiz1m?
- Baba, nas1hm sorma.
- Peki kaynagm kim? Nerden c;:1kardm bu gorii~me masahm?
- Tahmin edemeyecegin kadar yiiksekte bir kaynag1m var diyelim.
- iyi de kiz1m sen iilkeyi MiT'in patronundan daha m1 c;:ok dii~ii-
niiyorsun?
- Babaom, hakl1sm, tamam ama giiven bana ... $u an anlatamaya-
cagun ~eyler var.
- Ve?
- Ve bulmam gereken adam hepimizin camm yakacak bir ~eyler

yapabilir.
100 I Kmk Heykel

Erci.iment Baba bir ~ey soylemedi. Koltuguna daha da gomi.ilerek bir


Si.ire gozlerini kapadi. Onemli bir ~ey soylemeden once hep boyle
yapardi. Sibel adamm ~ifrelerini <;:ozmi.i~ti.i.

- iyi, gi.izel, sen bizi kovdurmaya niyetlisin anlad1k. Amenna. Ne


yapmam1z gerekiyor onu soyle.
Sibel'in gozleri parladi.
- $imdi, bi.iyi.ik ihtimalle Patron bu aralar biriyle ba~ ba~a gori.i~ti.i.
Adamm her gori.i~mesi gizli zaten ama bunun hem gizli hem de
kay1t d1~1 oldugunu di.i~i.ini.iyorum.
- bylece yani? Korumas1z falan?
- Evet, tamk yok ... Biliyorum, samanhkta igne aramak gibi.
- byle bir durumda en azmdan arad1gmm igne oldugunu biliyorsun,
dedi adam kel kafasm1 ka~1yarak.
- iyi de sen dememi~ miydin var olsa da bulurum olmasa da bu -
lurum diye!
- Demez olayd1m yahu! Bundan sonra sana latife yaparken iki kez
di.i~i.inecegim,
dedi Erci.iment Baba.
Endi~eli gori.ini.iyordu ama i<;:ten i<;:e de heyecanlanm1~ti. Severdi
boyle alengirli i~leri. Tekrar koltuguna gomi.ildi.i.
- Bak klZlm, dedi. Sene 1975. Aylarda.n $ubat. Pis bir kar yag1yor.
Polis telsizi dinliyorum ... Zeytinburnu'nda bir gecekonduda bir
kadmm cesedi bulunmu~ dediler. Hurraaa ko~tuk tabii. Garibimi
iki <;:ocuguyla birlikte kesmi~ler. DNA, kil testi, ti.iy testi falan ner-
dee? El yordam1yla gidiyor her ~ey. Neyse cinayet<;:iler di~e dokunur
bir ~ey bulamad1lar. Morga gittim. 0 ana dek polis si.irekli anneye
odaklanm1~. $artlanm1~lar bir kez. Ben <;:ocuklardan birinin tirnag1-
nm arasmda kii<;:iik bir leke fark ettim. Kan p1ht1s1 zannettim once.
Baktim yumu~ak bir ~ey. \:akt1rmadan ald1m. Dogru laboratuvara.
Minik bir deri par<;:asi. Demir tozuna bulanm1~. Civardaki demirci-
leri soru~turdum. Elimde uyduruk bir telsiz, polis ayag1 <;:ekiyorum
heriflere. i<;:lerinden birinden huyland1m. Neyse kiz1m, bir ay geceli
gi.indi.izli.i herifi izledim. Neyer ne i<;:er. Bir punduna getirip adam1
enselettim. Uzatmay1m, ertesi gi.in de hemen haberi patlatt1m.
Sibel'in gozleri parladi.
- Yani bulurum diyorsun?
- Allah omi.ir verirse, in~allah kiz1m.
Ali Gimen I 101

Der giin sonra

Sibel'in ev telefonu ac1 ac1 c;:aldi. Arayan Ercilment Baba'ydi. He-


yecanla ac;:ti.
- Baba, ne olur gilzel bir ~eyler soyle.
- insan once bir hal hatir sorar, hayirs1z! Neyse ufak da olsa bir ~ey
buldum. Patronun ~oforiiyle demlendik gec;:en gece.
- Eee?
- Herifi tath tath hipnotize ettim masada, farkmda olmadan laf
arasmda bir ~eyler yumurtladi. Arna telefonda konu~ulmaz bunlar
kmm. Ne olur ne olmaz.
- Tamam baba, geliyorum!
Telefonu kapadi. Hava kararmak ilzereydi. Hizh bir du~ aldi. Kotu-
nu ayagma c;:ekti. Yanm saat sonra Ercilment Baba'nm Klztlay'daki
evindeydi. Miizeyi andiran ev, ya~h kurdun ofisinden c;:ok da farkh
degildi. Sibel duvarlan eski gazete man~etleriyle kaph salondaki
y1llanm1~ koltuga yay1ld1gmda yilziinde c;:ocuksu bir sevinc;: vardi.

- Nedir durum baba?


- ~imdi kmm, bizimki 1 Eyliil'de istanbul'daym1~. ~ofor bunu ko-
nukevinden ahp Sirkeci'de b1rakm1~.
- Nas1l yani? bylesine? Bir ba~ma m1ym1~?
- Aynen, c;:ok da kurcalayamad1m tabii adam i~killenmesin diye,
ama zaten kendisi soyledi. Koruma falan yokmu~. Bir o bir de Fidan.
Nas1l? Garip degil mi? bgleden sonra b1rakm1~. iki ilc;: saat sonra
da aym yerden alm1~ .
- <;:ok tuhaf, dedi Sibel, gilvenlik protokollerine aykm. Kesinlikle
bir ba~ma gezmez milstqar dedigin.
Uzaklarda bir ~eye bakiyormu~c;:asma gozlerini kism1~tl.

- Ne i~i var ki Fidan'm Sirkeci'de?


- Bahk ekmek yemeye gitmi~tir belki, dedi Ercilment Baba gevrek
gevrek giilerek.
- iki, ilc;: saat kadar oyalanm1~ anla~1lan ... Gizli bir goril~me yapmak
ic;:in yeterli, dedi Sibel.
Erciiment Baba iki bardak c;:ay doldurdu. Kadmm yilzilne bakma-
dan konu~tu.
102 I Kmk Heykel

- Valla kmm, bir insanm Sirkeci'de gizli gori.i~me yapmas1 i<;in


akhm i.i~i.itmi.i~ olmas1 laz1m. Oras1 gi.indi.iz vakti Ti.irkiye'nin en
kalabahk yeri yahu!
- Hakhsm baba ama ne yapahm, elimizde ba~ka bir ~ey yok. Sen
ne diyorsun bu i~e?
- Bilemem klZlm, her ~ey olabilir. Bizim gazetecilikte bir kural
vard1r. Masa ba~mda yazilan haberi okuyucu anlar. Yags1z tuzsuz
salata gibidir. Hayatimda bir kez masa ba~mda haber yazd1m, o da
ba~1ma patlad1, yalanland1! <;:aylak oldugum zamanlard1. . . Gen<;lik
heyecam i~te.
ikisi de gi.ildi.i.
- E sonra ne oldu peki?
- Ne olacak, ki<;1ma tekmeyi yedim. Kovuldum, dedi adam kahkaha
atarak. Arna i~te Gunaydm maceras1 ondan sonrad1r. Dersimi alm1~­
tim. Sonrasmda masadan hep uzak durdum. Hep sahada oldum ...
Demem o ki kiz1m, pa<;an <;amur gormeli ...
- Anlad1m, uzaktan ahkam kesme diyorsun yani, dedi Sibel gi.ilerek.
- Agzm bal yesin, dedi Erci.iment Baba.
Ellerini kavu~turup Sibel'e dogru egildi.
- Git kiz1m, gitmeden bilemezsin.
6 Aralik
Bender Abbas I iran

Basra Korfezi'ne ozgii o yap1~kan nem tabakas1, ~ehri bir ortii gibi
kaplam1~ti. Bir zamanlar ingiliz ve Portekiz somiirge imparatorluk-
lannm almak i<;:in <;:ok kan doktiigii Bender Abbas, neredeyse bir
asir Portekizlilere ev sahipligi yapm1~, iran -Irak Sava~1 masmda
stratejik onemi nedeniyle en onemli miicadele merkezlerinden biri
olmu~tu. Arna buray1 asil onemli kilan Bender Abbas Limam'ndaki
imam Humeyni Uranyum Zenginle~tirme Tesisleri'ydi.
$ehir ahalisi 1hk bir ki~ gecesi uykusuna teslim olmu~ken, limanm
deniz altmda kalan kismma in~a edilmi~ niikleer tesiste hummah bir
faaliyet goze <;:arp1yordu. bzel degirmenlerde uranyum ogiitiiliiyor,
uranyumu zenginle~tiren gaz santrifujleri tam kapasite <;:ah~1yor,

teknisyenler niikleer bombanm en onemli ayag1 olan sari pastay1


iiretmeye <;:ah~1yorlardi. Her ~ey yolunda giderse sabaha dogru yiiz-
ler giilecekti. San pasta atom silahlannm ham maddesi U-235 i<;:in
elzemdi. Bir atom bombas1 i<;:in 60 kilo U-235 gerekiyordu. Bat1h
istihbarat servisleri ag1z birligi etmi~<;:esine "iran'm atom bombas1
iiretmek i<;:in be~ on y1la daha ihtiyac1var" diyordu.
104 I Kmk Heykel

Birka<;: saat sonra iran Atom Enerjisi Kurumu Ba~kam Ali Ekber
Salihi, Tahran'da kameralann kar~1sma ge<;:ti. Birilerinin uykusunu
ka<;:1racag1 i<;:in olduk<;:a keyifliydi. Gururla konu~tu:
- San pastay1 i.ireterek kendi kendimize yeter seviyeye geldik. Ni.ik-
leer fizik<;:ilerimizi oldi.irerek bizi durduramazsm1z!
Adamm a<;:1klamas1 Dogu'da ihtiyatla kar~1land1. Bati'daysa firt1-
na kopmu~tu. Ekranlara hi.icum eden uzmanlara kahrsa, Tahran
her zamanki gibi blOf yap1yordu. Ancak Acem'de oyun bitmezdi.
Ortadogu'nun kadim siyaset okulundan mezun olan Salihi ger<;:egin
sadece bir kismm1 a<;:1klam1~tJ. Eger Batih ba~kentler, iran'm 50 kilo
U-235 i.irettigini bilseler, endi~eleri deh~ete doni.i~i.irdi.i.
Atom bombasma <;:eyrek vardi.
2 Arahk
Eminonii I istanbul

Yeni Cami oniindeki ugultulu kalabahgm arasma kan~1p bir siire


yi.iriidii Sibel. M1s1r <;:aq1s1'nm Keteciler Kap1s1'ndan i<;:eri daldi.
Binbir <;:e~it baharatm kokusunu i<;:ine <;:ekti. Turistler, ya~h pinpon
teyzeler, okulu kirm1~ ogrenciler. Mutlu yi.izler, heyecanh yi.izler,
kederli yi.izler. Kahkaha atanlar, pazarhk yapanlar, mahm begendir-
meye <;:ah~anlar. Bu ciimbii~iin i<;:inde bir saattir turluyordu. ipucu
olabilir dii~iincesiyle civardaki her yeri gozden ge<;:irmi~ti. Esnaf
lokantalan, hamburgeciler, i~hanlan, turistik cafeler, a teller. 0 kadar
<;:ok yer vard1 ki. Yorulmu~tu. Omitsizlige kap1ldi. Erciiment Baba
hakhydi. Samanhkta bir ~ey anyordu ama arad1g1 ~eyin igne olup
olmad1gmdan bile emin degildi. Fidan gizli gorii~me yapmak i<;:in
neden Sirkeci'ye gelsindi ki? Sirkeci'de ne vard1? istanbul Valiligi?
Sa<;:ma, kamu binasi. Orada mutlaka Fidan'i tamyan birileri <;:1kardi.
Sepet<;:iler Kasn? <;:ok dikkat <;:ekici. Topkap1 Saray1? Bunu dii~iine­
bildigine kendisi de giildii. Ya ~imdi oturdugu MlSlr <;:ar~1s1? Olamaz
m1yd1? Fidan da kendisi gibi MiT'<;:i degil miydi? Arna hayir, <;:ok
ayakalt1ydi. Kalabahk ve riskli. Hem burada biriyle bulu~mu~ olsa
ne degi~irdi ki? Tek tek baharat<;:1lara, kuruyemi~<;:ilere, turistik ewa
106 I Kmk Heykel

satan di.ikkanlara m1 soracakti. Bu beyin f1rtmas1 i~ini abart1yorsun


sen k1z1m, diye mmldandi. Ac1km1~tl. Erci.iment Baba'nm yaptig1
espri geldi aklma. Madem buraya kadar gelmi~ti, en azmdan bir
bahk ekmek yiyebilirdi. H1zh ad1mlarla <;:ar~1dan <;:ikti. Alt ge<;:itten
kar~1ya ge<;:ti. Galata Kopri.isi.i'ni.in yanmda s1ralanm1~ bahk<;:1 ka-
y1klannm oni.inde bekleyen i~tahh kalabahgm arasma kan~tl. Bahk
ekmegini di~lerken bir yandan da Jack'in anlattiklanm di.i~i.ini.i­
yordu. Ger<;:ekten bi.iyiik bir sava~a m1 si.iri.ikleniyordu Ortadogu?
Birileri Ti.irkiye'nin camm m1 yakmak istiyordu? Oysa Ankara'dan
gordi.ikleri manzara tamamen farkhydi. Hi.iki.imet kendinden <;:ok
emindi. iranhlar ANKA i.izerinde <;:ah~maya ba~lam1~ m1yd1 acaba?
Fidan'la bunu konu~sa m1yd1? Hay1r, bu intihar olurdu. Senin i~in
politikalan ele~tirmek degil onlan uygulamak, deyip anmda emekli
ederlerdi onu. Emindi buna. Cam sooldi. Gams1z bir turist gibi
sadece yiiri.imek istedi.
Kirk be~ dakika sonra Galata Kulesi'nin tepesindeydi. Nefes kesici
manzaray1 izliyordu. istanbul'u ozlemi~ti. Denizden esen ri.izgan
yiizi.inde hissetti. Sa<;:lan u<;:u~uyordu. Buradan her ~ey ne kadar
da gi.izel ve huzur verici gori.ini.iyordu. Doyumsuz manzaranm
her zerresini hafizasma kaz1mak ister gibi dikkatle etraf1 si.izmeye
ba~ladi. Kopruler, camiler, butiin ihti~am1yla Topkapt Saray1, san-
dallar, nazlz nazlz suziilen $ehir Hatlan vapurlan, uzakta bir ba~ma
adalar... Adalar... Adalar?
Bir ba~ma Adalar!
Kalbi ki.it ki.it atmaya ba~ladi.

3 Arahk
MiT Miiste~arhg1 I Ankara

- Adalar'a m1 gitti diyorsun yani?


Erci.iment Baba ~a~kmhkla Sibel'e bakiyordu. K1zm heyecanla an-
latt1g1 ~eyleri kafasmda ol<;:i.ip bi<;:meye <;:ah~ti.

- Evet, Sirkeci gori.i~me yeri degil, gori.i~me mekanma gittigi yerdi.


Ve en iyi ihtimal Adalar. Akl1ma daha iyi bir alternatif gelmiyor.

- - - - - -- - - - -- -
Ali <;imen I 107

- Olabilir, diye mmldand1 adam, mantikh. Arna hangisi? Kmah,


Heybeli, Biiyiik, Burgaz? Tam bir muamma.
- Bir yerden ba~layahm baba, zaman darahyor.
- Eger hakhysan bir de Adalar'a neyle gittigi sorusu var tabii.
- Tekneyle gitmez, dikkat c;:eker, dedi Sibel bilgic;: bilgic;:. Sirkeci'den
Adalar'a motor gitmiyor, tek sec;:enek vapur. Kalabahk ve olagan.
- Onlarca vapur, binlerce yolcu, dedi Erciiment Baba s1kmtiyla ic;:
c;:ekerek.
- Bir yolu var, baba. Uzun siirebilir ama i~e yarayabilir.
- Neymi~?

- Mobese kameralan!
- Haaa, ~u elektronik z1mbirtilar. ..
Erciiment Baba'mn teknolojiyle pek aras1 yoktu. Kendini her ~eyin
alayhs1 olarak gordiigii ic;:in teknolojiye burun kivmrd1.
- Uzun siirebilir ama ba~ka c;:aremiz yok.
- Ne yapacag1z?
- $oforiin Fidan'1 Sirkeci'ye b1raktig1 giine gore Adalar'daki biitiin
Mobese kay1tlanm tarayacag1z. Yolcular arasmdaysa teorimiz dogru
demektir, dedi Sibel.
- Hangisinden ba~layacag1z?
- Biiyiigiin ~anmdandir, dedi Sibel giilerek, Biiyiikada'dan ba~la-
yahm!
Arna birden yiiz astld1.
- Hadi Fidan'1 bulduk diyelim, bir de kiminle bulu~tugunu tespit
etmemiz gerekecek, ay1kla pirincin ta~1m!
- Neye benzedigini bilmedigimiz birini iistelik, diye tamamlad1
adam. Bir yandan da bo~ zamanlannda s1klikla yaptig1 gibi bulmaca
c;:oziiyordu.
- Sence sac;:mahyor mu yum baba?
- Miimkiindiir, dedi Erciiment Baba giilerek. Arna muhtemelen
Kristof Kolomb da Amerika'y1 ke~fe c;:1kmadan once sac;:malad1g1m
dii~iinmii~tiir.

- Alemsin baba!
Erciiment Baba gozliiklerinin iizerinden ona bakiyordu.
Sibel tath bir tela~la parmaklanm ~1klatt1.
- Hadi ~u kay1tlara bir goz atahm!
108 I Kmk Heykel

4Arahk
istanbul

- <;:ok ozlemi~im seni Jack! istanbul'u da.


- Ben de seni tathm. Ve istanbul'u. Arna biliyorsun, si.irekli w;:ak-
larday1m. Sanki s1rtlmda saatli bomba ta~1yorum. Salihi'nin ac;:1k-
lamalanm duydun. Adamlar sanki inadma yap1yor. $irket'tekiler
c;:ok endi~eli.
Swiss Otel'in Bogaz'a bakan s1cak ve konforlu odalarmdan birin-
deydi iki sevgili. Jack, Bagdat'tan heni.iz gelmi~ti. Kar yi.ikli.i bulut-
lar Bogaz'm i.izerinde birbirini kovahyor, akmt1ya direnen yolcu
motorlan yan yan giderek Bogaz'1 a~maya c;:ah~1yordu. Bir si.ire
konu~madan denizi izlediler. Kar bastlrm1~ti. iri tanecikler cama
c;:arpar c;:arpmaz eriyordu. Sibel yine dahp gitmi~ti. Adamm de-
rin yi.iz hatlanm, c;:ok ~ey anlatan ama hic;:bir ~ey soylemeyen ye~il
gozlerini, klZlla c;:alan sakallanm inceliyor, parmaklanyla sac;:lanm
tanyordu. Son birkac;: aydir insani.isti.i bir tempoyla ko~turan adam,
oldugundan daha ya~h gosteriyordu.
- Sac;:lanna kirlar di.i~mi.i~, boyatsak ya, dedi cilveli bir ses tonuyla.
- Sac;:malama tathm! Komplekslerim yok, boyle de iyiyim ben, dedi
Jack gi.ilerek.
- Sakin ol Jack! Sadece daha yaki~ikl1 olmam istedim.
Adamm yanagma masum bir opi.ici.ik kondurdu. Jack orah degildi.
- Obama, Erdogan'dan c;:ok rahats1z, dedi birdenbire.
Sibel ~a~irm1~tl.
- Buda nereden c;:1kt1 ~imdi?
- Dinle . .. israil, Tahran'1her an vurabilir. Zor zapt ediyoruz! Arna
daha ne kadar dinlerler bizi emin degiliz.
- Onu biliyoruz. Erdogan?
- Sizinkiler iran'la c;:ok siki f1ki. israilliler ortak cephe kurdugunuzu
di.i~i.ini.iyor. . . Baz1lan bunun israil'i cayd1rabilecegini di.i~i.ini.iyor
olabilir ama ...
- Ben de o gruptay1m, dedi Sibel ciddile~erek.
- Saflar grubunda yani . . . Deli olmaym, kenara siki~an kedi saldmr.
Erdogan'm iyi niyetli oldugunu biliyoruz. Kendince adalet anyor.
Ali <;imen I 109
Hakh da. Arna Ortadogu'da adalet geyerli bir deger olsa, ~imdi bu
k.adar rezaletle bogu~uyor olmazd1k.
- Ne yazik ki hak.hsm. Eee, ne olacak peki, ne yapacaksm1z?
Jack, birk.ay saniyelik suskunluktan sonra, gozlerini Sibel'in ye~il
gozlerine k.ilitledi:
- Ba~kan, Erdogan'la bizzat konu~mam1 istedi... 0 yiizden geldim!
- Bizzat m1? Ne diyeceksin ki?
- Bir ~ey demeyecegim ... Tehdit edecegim.
Sibel hiybir ~ey soyleyemedi. Donup kalm1~tI .
6 Arahk
Ankara

- Artik bu adamlarm hepsi bana aym goriinmeye ba~lad1 kiz1m,


dedi Erciiment Baba.
- Hakkm1 helal et, yOk i~ aytim ba~ma baba, biliyorum.
- Canm sagolsun, Allah'tan goriintiiler yok. net ... Ben gormeyeli
bu i~ler bayag1 ilerlemi~ yahu.
Kahn camh g0zliikleriyle Sibel'in bilgisayanna yap1~m1~tI adam.
- $u mu baba?
- Yok, tipi andmyor ama Patron oyle yiiriimez.
Ak~am ezam okunmaya ba~lad1. Sibel'in gozleri kan yanag1 olmu~tu.
Giinlerdir goriintiileri tanyorlard1.
- Ben bir yay demleyeyim, dedi Sibel.
Kamera k.ay1tlanm Emniyet Genel Miidiirliigii'nden ellerindeki
~upheli yabancz dosyalanndan birini bahane ederek alm1~tI . Dikkat
yek.rnemek iyin gerekli tum formaliteleri tamamlarn1~ , belgeleri
eksiksiz doldurmu~ ve inandmc1 bir senaryo uydurmu~tu. Yap-
ttl<lannm Miiste~ar'm kulagma gitmesi her ~eyi mahvedebilirdi.
Bunun elindeki rutin i~lerden biri olarak goriinmesi iyin her ~eyi
dii~iinmii~tii. $u ana dek her ~ey yolundayd1. Tek eksik Fidan'd1.
Adami bir tiirlii goremiyorlard1.
- Baba, sence kihk degi~tirmi~ olabilir mi, diye seslendi mutfaktan.
- Kmm, film artisti degil k.i bu adam herkes tamsm, yok yOk gozliik
takrn1~tir,
dedi Erciiment Baba giilerek.
- Yorulduysan b1rak, sonra devam ederiz.
110 I Kmk Heykel

- Yok yok, iyiyim ben boyle, dedi Erciiment Baba. Ag1r hareketlerle
tu~a bas1yor, gori.intiiyii kare kare durduruyor, simalan dikkatle
siiziiyordu. Sibel, elinde tepsiyle salona girdi:
- Bak senin sevdigin biskiivilerden, <;:aya bat1rmahk.
Konu~madan bir on dakika daha goriinti.ileri taradilar. Erciiment
Baba derin bir of <;:ekti. Sibel bunun arkasmdan ne gelecegini bili-
yordu. Gi.iliimsedi.
- Hi<;: unutmuyorum, 77 yilmm Aralik ay1, dedi ihtiyar. Gazete bir
milyona demir atm1~. Demirel hiiki.imetine <;:akiyoruz sagh sollu ...
0 bi<;:im havah oldugum giinler . . . Neyse, Giinaydm'm patronu
Haldun Simavi beni yemege <;:ag1rdi. Nasil heyecanland1m, aklm
durur. Bir takim elbise giymi~im, jilet gibi. B1rak kendi ba~ma yolda
yiiriisiin yani, o derece.
- Eeee?
Sibel'in keyfi yerine gelmi~ti. <;:ay demlenmi~tir, diyerek mutfaga
gitti. Erciiment Baba maziye bir dald1 m1, tath sohbetiyle elinden
tutup kendisini eski istanbul sokaklannda dola~tmyormu~ gibi
hissederdi.
- Eeee soma baba?

Baba?

Erciiment Baba cevap vermedi. Yoksa? Sibel tela~lanm1~h. Elinde-


kileri b1rakip salona ko~tu.
Adam yiiziinde kocaman bir gi.iliimsemeyle ona bakiyordu.
- KlZlm, bir bardak daha getir, misafirimiz var.
Hakan Fidan ekrandaydi.

***
- Demi~tim sana kiz1m, gitmeden bilemezsin. Arna inan ben de hi<;:
beklemiyordum bunu, dedi Erci.iment Baba keyifle gi.ilerek.
- Nedense sevinemiyorum ben, dedi Sibel. Asil i~ kimle bulu~tu­
gunu bulmak.
Sibel Erci.iment Baba'y1 evine getirmi~ti. Adam salondaki zambaklan
suluyordu. Kafasm1 <;:i<;:eklerden kald1rmadan,
Ali <;imen I 111

- <;:ok basit, dedi, bir kez i~e yarad1ysa bir kez daha yarayabilir.
Tabii ki bana soylersen.
- Neyi, diye sordu Sibel.
- Fidan'm gori.i~tiigi.i adamm ecnebi olup olmad1gmi.
Dogru, bu kadarm1 soylemekten zarar <;:1kmazdi.
- Evet adam yabanc1, dedi usulca.
- 0 halde tek yapacag1m1z, kay1tlan bir daha taray1p ecnebileri ya
da ecnebiye benzeyenleri bulup <;:1karmak. Muhtemelen gori.i~ti.igi.i
ki~i de aym gi.in gelip hemen donmi.i~ti.ir.
- Baba farkmda m1sm, resmen imkans1zm pe~indeyiz, dedi Sibel.
- Ne yapahm kmm, kutuyu sen a<;:tm. iyice kan~tirmadan b1rak-
mayacaksm o halde.
- Hakhsm baba, dedi heyecanla.
Her zaman boyle olurdu. Bir ~ey ne kadar zorsa, onu o kadar sap-
lantI haline getiriyordu. i<;:ini bir heyecan dalgas1 kapladi. Tedirgin
edici bir heyecand1 bu. Ne kadar goz ard1 etmeye <;:ah~sa da bunu
hissedebiliyordu.
- Evet, yabanc1 ve erkek. Bulahm onu baba!
- Harekat planm nedir kiz1m, soyle bakahm.
- Yine gori.inti.ileri tarayacag1z. Senin tabirinle ecnebi oldugunu
di.i~i.indi.iklerimizi <;:1karacag1z. Gori.inti.iler net. Ben tespit ettigimiz
adamlann fotograflanm benim elemanlardan birine verip havali-
mam kay1tlanndan taratacag1m. Kafamda baz1 kriterler var.
- Olme e~~egim olme yani, dedi Erci.iment Baba.
- Oyle, bayag1 uzun si.irecek, ama bir ~ey kaybetmeyiz. Denemek
bedava.
- Babasmm km, dedi adam gi.ilerek.
- Civa .. . ya da her ne haltsan. Umanm yapacagm her neyse onu
yapmadan once seni bulabilirim, diye mmldand1 Sibel.
- Efendim kmm?
- Yok bir ~ey baba. Soyleniyor deli kizm her zamanki gibi i~te.

Sibel'in akl1 halen istanbul'da Jack'le yaptig1 konu~madaydi.


Erdogan'1 tehdit edecegim derken neyi kastetmi~ti?
7 Arahk
Ankara I 18.00

- Saym Rice, dedi Ba~bakan Erdogan, sizin i<;:in Pakistan Ba~bakarn


Saym Gilani'yle olan toplantlm1 kisa kestim. Arna fazla vaktimiz
yak, birazdan resmi yemegimiz var. Bu kadar acil olan nedir?
Amerikan Biiyiikel<;:iligi, oglen saatlerinde Ba~bakanhk'a acil koduyla
bir mesaj yollam1~t1. Mesaja gore, Ba~kan Obama'nm darn~manla­
nndan Jack Rice, Erdogan'm Ermeni meselesinde destek istemek
i<;:in Ba~kan'a yazd1g1 mektubu bizzat alacaktI. Bu pek ah~1ld1k bir
durum olmasa da istenen randevu verilmi~ti.
Vekaletler Caddesi'ndeki Ba~bakanhk binasma on dakika once ge-
len Jack, ~imdi biiyiik bir dikkatle Erdogan'i siiziiyordu. Daha once
defalarca onunla ayrn ortamda bulunmu~tu ama ilk kez ba~ ba~a
gorii~iiyorlardL El<;:iligin ozel taleplerinden biri de buydu. Jack'in
<;:ok iyi derecede Tiirk<;:e bildigi vurgulanm1~ ve gorii~menin ba~
ba~a olmas1 rica edilmi~ti.
- Saym Ba~bakan,Ermeni tasans1 konusunda i<;:iniz rahat olsun.
Ba~kan Obama yanm1zda. Bunu bizzat soylememi istedi.
- Te~ekkiir ederiz, dedi Erdogan. Hakh davam1zda Saym Obama'nm
destegini gormek takdir edersiniz ki bizi memnun ediyor... Ancak
bu kadar yolu bunu soylemek i<;:in geldiginizi sanm1yorum.
Ali <;imen I 113

Zeki adam .. . Pekala, madem dobralzgz seviyorsun, oyle olsun.


- Saym Ba~bakan . . . Samimiyetinize gi.ivenerek, tam da sizin sev-
diginiz gibi, ac;:1k konu~acag1m.
- Her zaman bunu tercih ederiz Saym Rice, dedi Erdogan.
- Ba~kan Obama, israil konusunda hakh oldugunuzu biliyor ama
bu konuda sogukkanh davranmamz1 ve iran konusunda ag1rdan
almanm istiyor. .. Bu hepimiz ic;:in daha iyi bir sec;:enek.
- Sizin ic;:in ya da israil ic;:in iyi olabilir, o malum da ... Bizim ic;:in
neden oluyor, bir ac;:1klarsamz?
- ~oyle anlatay1m: israil'dekiler, bi.iyiik ve temizleyici bir sava~a
haz1rlamyor. Mavi Marmara'da ne kadar smir tammaz olduklanm
gosterdiler, biliyorsunuz.
- Her halleriyle bunu belli ediyorlar, biliyoruz, dedi Erdogan buz
gibi bir sesle.
Jack, Erdogan'm mimiklerini okumaya c;:ah~1yordu.
Tam tahmin ettigim gibi, sinirlenmeye ba~lzyor.

- iran ni.ikleer isranm si.irdi.iri.irse ve bir ~ekilde bomba yaptiklan


ispatlamrsa .. . Ve b6lgedeki stati.ikoyu sarsan geli~meler olursa ...
- Evet?
- iran'1 vuracaklar... Boyle bir ~ey olursa, Ti.irkiye'nin de ate~ altmda
olabilecegi ihtimalini goz ard1 etmiyorsunuz, degil mi?
- Bakm Saym Rice, Saym Obama'y1 severiz .. . Arna ~unu da bilmesini
isteriz. Ti.irkiye, kendini herkese ... Bakm ac;:1k soyli.iyorum, herkese
ve her ~eye kar~1 koruyacak gi.ic;:tedir, kimsenin ~i.iphesi olmasm.
Saym Obama da mi.isterih olsun. Kald1 ki iran konusunda diploma-
sinin ti.im kanallanm kullamyoruz, kom~umuzu masada tutmaya
c;:ah~1yoruz . As1l biz bu konuda Saym Obama'dan destek bekliyoruz.

- Saym Ba~bakan . .. Dikkat ederseniz az once her ~eyi s1f1rlayacak


bir sava~ ihtimalinden bahsettim.
- Yani, diye sordu Erdogan sert bir ifadeyle.
- Sava~ olursa, bu sadece iran'm gi.ici.ini.i kirmak i.izere olma-
yacak. Kudi.is'tekiler, sava~ olacaksa son kez olsun ve gerekirse
Ortadogu'nun ti.im haritas1 degi~sin , ama biz gi.ivende olahm ve
bu Filistin meselesi tamamen ortadan kalksm, diyor. Buna emin
olabilirsiniz ... Bunlan bizzat Ba~kan'm emriyle ve diplomatik tea-
mi.illeri de goz ard1 ederek iletiyorum size.
114 I Kmk Heykel

- Nas1l yapacaklarm1~ bunu? Yani, nasil <;:6zeceklermi~ Filistin me-


selesini?
Jack sanki <;:ok dogal bir ~ey soyli.iyormu~ gibi konu~tu:
- iran'i. .. Yadao an i<;:in tehdit olarak gordi.ikleri kim varsa ... Vu-
racaklar. Drdi.in'i.i tamamen i~gal edip israil'deki ti.im Filistinlileri
de oraya si.irecekler. Biliyorum, size <;:ok <;:1lgmca gelebilir. Arna
analizlerimiz ve geli~meler bu yonde.
- Siz bayag1 ~akac1 birine benziyorsunuz, dedi Erdogan sinirli bir
~ekilde gi.ilerek. Arna gi.ilmesi, soyleyeceklerinin ~iddetini azalt-
m1yordu:
- Bakm Saym Rice ... Gori.iyorum ki Ti.irk<;:eniz <;:ok iyi. Bizde bir
atasozi.i vard1r. Kopeksiz koy bulmu~ da degneksiz geziyor, deriz.
- Duymad1m ama ne demek istediginizi anhyorum samnm, dedi
Jack mekanik bir sesle. Size komik, bize korkun<;: gelen bu kiyamet
senaryosunu engellemek i<;:in elimizden geleni yap1yoruz. Ve Ba~kan
sizin yak.in i~birliginize <;:ok gi.iveniyor.
Erdogan koltugundan kalkti:
- Bak.in, Ti.irkiye Cumhuriyeti olarak bizim duru~umuz belli, dedi.
Ozellikle israil konusunda kimse ~u anda bize ~unu yapmaym bunu
yapmaym deme durumunda degil. Saym Obama da hakl1hg1m1Zl
biliyor. Daha da onemlisi, hepimiz biliyoruz ki siz destek verme-
diginiz si.irece israil bu dediklerinize kalki~amaz.
- Anhyorum ... Biz de oyle di.i~i.ini.iyoruz zaten, dedi Jack. Ba~bakan'm
ayaga kalkmas1, gori.i~menin bittiginin bir i~aretiydi.
- Saym Obama'ya en kalbi selamlanm1 iletin. Biz ba~mdan b eri
onun farkl1 bir vizyonu olduguna ti.im kalbimizle inand1k, inanma-
ya da devam ediyoruz, dedi Erdogan. Arna dedigim gibi, her ~eye
haz1rhkl1y1z ... Bu da bilinsin.
On dakika sonra Amerikan El<;:iligi'ne ait ye~il plakah bir ara<;:la
c;:ankaya'ya dogru giden Jack, Sibel'e mesaj <;:ekti:
10 Arahk
Washington DC

- Sizin kanalda iranh bilim adamlannm yeni bir patlayic1 tiirii


iizerinde <;:ah~tigma <lair bir haber vard1 bir iki gun once. Tuhaf
bir ad1 vardi. . .
- Ha, Octanitrocubane!
- Evet, oyle bir ~eydi sanmm . .. Her neyse, Ba~kan kaynagmlZl <;:ok
merak ediyor.
Gen<;: Beyaz Saray dam~mam Mark Raymon, a<;:iklama bekler gibi
gozlerini FOX'un patronu Bary Miller'a dikmi~ti.
- Bak sen, Ba~kan'm bizi izledigini bilmiyordum, gururum ok~and1,
dedi adam gevrek bir giili.i~le . Oni.indeki dana rostoyu yemek i<;:in
sabirs1zlamyordu. Sonra:
- Neyini merak ediyormu~, diyerek, daha fazla beklemeden pahah
kirmlZl ~arabmdan bir yudum ahp eti i~tahla kesmeye koyuldu.
- Bize boyle bir istihbarat gelmedi, dedi Mark. Tuhaf.
- Evlat, bilirsin bizim i~imizde haber kaynag1 kutsald1r ama madem
merak ediyorsun soyleyeyim. Kaynag1m1z Debka.
Speki.ilatif askeri-siyasi haberleriyle tanman haber sitesi DEBKAfile'm
israil hiikiimetine yakinhgm1 bilmeyen yoktu.
- <;:ok rahatlad1m, olduk<;:a saglam bir kaynakm1~ dogrusu!
116 I Kmk Heykel

- Adamlarm her yazd1g1 c;:1kiyor, bizim ic;:in yeterli, dedi Miller.


- Saddam'm kitle imha silah1 oldugu palavrasm1 da ilk onlar sik-
mam1~ m1yd1?
S1ki bir gol atm1~t1 Mark. Keyifle ~arap kadehine uzandi. Medya
patronununsa tartt~may1 uzatmaya niyeti yoktu.
- Oras1 Ortadogu evlat, bugi.in yalan dedigimiz yann dogru olur,
tecri.ibeyle sabit.
- Jack ortalarda gori.inmi.iyor? Ortadogu'yu mu kurtanyor yine,
diye sordu silah ti.iccan Roberto Steven. Her zamanki gibi ne~esi
yerindeydi.
- Ortadogu'yu kurtanrsam hepiniz i~siz kahrsm1z, dedi Jack.
Bir anda yam ba~lannda bitmi~ti. Ba~kentin en prestijli
mekanlanndan Rivers'taki rutin bulu~malarma sadece birkac;: da-
kika gecikmi~ti. Potamac Nehri'ne bakan i.inli.i Watergate Oteli'nin
uzantilanndan Rivers, para ya da makam sahibi ba~kent sakinlerinin
s1khkla tercih ettikleri bir restorandi. Jack, oturmadan once etrafa
~oyle bir bakt1. Dc;:i.inci.i di.inya i.ilkelerinden gelen bi.irokratlar, su-
baylar, enerjik gene;: memurlar, fiyakah i.iniformalanyla havayolu
ekipleri ve emekliligin tadm1 c;:1karan platin sac;:h ya~h Amerikah
turistlerle ortahk c1V1l c1V1ldi. Jack, yalmz gelmemi~ti. Yanmda ki-
z1l sac;:h bir afet vard1. Masadakilerin gozi.i c;:oktan sac;:lan alev gibi
parlayan kadma kaym1~tJ . Adamlar bi.iyi.ilenmi~ gibiydi.
- Tam~t1ray1m, yegenim Jessica. New York'tan.
Ba~ta Mark olmak i.izere masadaki erkeklerin ba~1m dondi.iren gene;:
kiz, takdime ~a~ird1gm1 gizlemedi. Neden boyle bir ~ey soylemi~ti ki?
Parfi.im kokan sac;:lanm savurarak yerini ald1.
- bnemli bir ~ey kac;:1rdlill m1, dedi Jack gi.ilerek. Mark haricindekiler
duymad1 bile. <;:oktan kiza kur yapmaya ba~lam1~lard1.
- Olagan durumlar, dedi gene;: dam~man keyifle arkasma yaslanarak.
Bizim ihtiyarlar ortahg1 kiz1~tmp para kazanma derdinde.
Hicivle ambalajlanm1~bu yerinde tespite hepsi gi.ildi.i. Kadehler
ne~eyle toku~turuldu. Kml dilber iltifatlan savu~turmaya c;:ah~irken,
Mark, Jack'in kulagma f1Slldad1:
- Kim bu frst1k Jack? Yegen hikayesini yemedim haberin olsun!
- Eski bir dostumun kizi. Birtakim karanhk tiplerle takil1yordu.
Babas1 yard1m istedi. Buralarda bir stajyerlik ayarlamaya c;:ah~acag1m .
- CIA ~efleri dad1hk da m1 yap1yor art1k?
Ali <;imen I 117

- Birak dalgayi. istersen dad1hk i~ini sana havale edebilirim dostum!


Ba~1mda zaten yeterince dert var. Aylard1r evimde uyumuyorum.
- Memnuniyetle ilgilenirim, dedi Mark. Gozleri parlam1~tl. Sahi
Erdogan meselesi ne oldu, diye devam etti. Patron'un mesajm1
gotiirecektin?
- Gotiirdiim. Tek diyecegim ~u. ~imdiden haz1rlan, uykusuz giinler
bizi bekliyor.
- Yani?
- Adam deli. Manttks1z bir ozgiiveni var. Tuzaga <;:ekildiginin far-
kmda bile degil.
- Tuzak? Somut bir ~ey mi ogrendin yoksa?
- Hayir, sadece i<;:giidii, analiz ve bir par<;:a manttk ... Dinle, Beyaz
Saray'da strad1~1 bir durum ya da ne bileyim dikkatini <;:eken bir ~ey
ya da biri oldu mu son zamanlarda? Ya da sizin ekipte?
- Bu nastl soru boyle, dedi Mark. Yiiziine tuhaf bir ifade oturmu~tu.
- Birileri bizden bilgi s1zdmyor buddy,* uyantk ol.
Mark yorum yapmadi. ifadesiz gozlerle Jack'e baktyordu.
- Hey, siz ikiniz ne f1s1lda~1yorsunuz orda?
Jessica tiim tathhg1yla ikisine baktyordu. iki ihtiyann ilgisinden
bunald1g1 belliydi.
- Her zamanki gibi Ortadogu'yu kurtanyorlar kii<;:iikhamm, dedi
Miller.
- Hayat ktsa, tadm1 <;:tkann, bo~verin ~imdi Ortadogu'yu, dedi Steven
nqeyle. Oradaki diizen bir elli y1l daha boyle gider!
Fena halde yamhyordu . ..

17 Arahk
Sidi Bouzid I Tunus

Gen<;: Muhammed gozlerinden uyku akarak yatagmdan dogruldu.


Takvime bakti. Ay sonuna daha on ii<;: giin vard1. Ev kirasm1 denkle~­
tirebilmek i<;:in en az iki yiiz elli dinar daha kazanmas1 gerekiyordu.
Sabah uykusunun tath rehavetini hi<;:bir ~eye degi~mezdi ama ba~ka
<;:aresi yoktu. Erken kalkmak zorundayd1. Yine pazarda nzktnm
pe~inde ko~acakt1.

* "Ahbap"
118 I Kmk Heykel

Yirmi alti ya~mdayd1. Akranlannm c;:ogu unutulmaya terk edilmi~


kasabanm sinek, sigara dumam ve bolca c;:aresizlik dolu kiraatha-
nelerinde dirsek c;:uriitiiyordu. Omitsizdiler. Muhammed'se nasil
olursa olsun c;:ah~mak istiyordu. Genc;:ti, hayalleri, ozlemleri vard1.
Okuyacak, bilgisayar miihendisi olacakt1. Arna Kuzey Afrika ul-
kelerinin iizerine kabus gibi c;:oken o i~sizlik ve yolsuzluk kimseye
ac1m1yordu. Hayallerini gerc;:eklqtirmek onun ic;:in yirmi lie;: yild1r
Zeynel Abidin Bin Ali'nin demir yumrukla yonettigi illkesinin bir
anda 1svec;:'e donu~mesi kadar uzak bir ihtimaldi. Bu dii~iincelerle
hale gidip arabasm1 yiikledi. Ta~ra s1kintis1yla kavrulan kasabanm
en i~lek caddelerinden birine tezgahm1 ac;:t1. Giine~ soluk ahp veren
her ~eyi kurutuyordu. Daha ~imdiden kan ter ic;:inde kalm1~t1. Cad-
denin kar~1smda, ilan panosundaki Avrupah san~m yine kendisine
goz k1rp1yordu. Artik rengi solmu~ tatil koyii posteri kimbilir kac;:
mevsimi geride b1rakm1~t1. Sahi kimdi bu kiz? Acaba ~imdi nerede,
ne yap1yordu? Acaba o da bir gun boyle bir kizla tam~abilecek miydi?
Ya~h bir kadm geldi. Ilk mii~teri. Muhammed' in yiizii giildii. Do-
matesleri sec;:erken dii~manca gozlerin kendisini izledigini hissetti.
Arkasma dondii. En son gormek istedigi yiizler kar~1smdayd1. Za-
b1talar ve polisler. Merhamet banndirmayan baki~lar. Miidahale
etmelerini beklemeden yakarmaya ba~lad1. Biliyordu, yasakt1, ama
ne yapsmd1? Ekmek paras1yd1.
Sebze ve meyveler havada uc;:u~tu. Muhammed tezgahma men-
gene gibi yap1~ti. Direndi. Uzun surmedi. Soktiiler gene;: adam1
tezgahmdan. Direnmeye devam etti. Kadm polislerden biri yiiziine
bir tokat patlattl. Kolu kanad1 kinld1 Muhammed'in.
Gitmi~lerdi. Muhammed, s1cak bir fmm andiran asfalta, dort bir
yana dag1lm1~ ezik domateslerin arasma oturdu. Aghyordu. Gururu
incinmi~, olmayan gelecegi daha da kararm1~tl. Diinyanm sonuna
dek orada oylece oturup aglayabilirdi. 0 aglarken san~m Avrupah,
c;:apkm baki~lanyla onu siiziiyordu.
Boyle ya~amaktansa varsm oleyim!
Muhammed Bouazizi belediye binasmm oniine gitti. Yol iistundeki
kohne istasyondan ald1g1 benzini iizerine dokiip <;:akmag1 <;:akti.
Fazla ya~amad1.
Olumuyle, ofkeli kalabahklar sokaklara dokuldii.
Asirlar sonra yine bir Muhammed, Ortadogu'yu sal11yordu.
Arap Bahan ba~lam1~t1.
29Arahk
MiT Miiste~arhg1 I Ankara

Sibel yorgunluktan oliiyordu. Tam bir hafta boyunca gori.intiileri


tekrar tekrar izlemi~, Fidan'la aym giin Biiyiikada iskelesi'nde boy
gosteren ~i.ipheli ki~ilerin fotograflanm c;:1karm1~tl. Allah'tan eyli.il
ay1yd1. Adaya gelen yabanc1lann nispeten az oldugu bir mevsim.
Bu durum i~ini bir nebze kolayla~tlrm1~tl. ~imdi elinde Civa oldu-
gundan ~i.iphelendigi dart ki~inin fotograf1 vardi. Civa bunlardan
biri miydi? Hangisiydi? Bu fotograflar onunla konu~acak m1yd1?
Sadece d1~ g6ri.ini.i~lerine bakarak adamlann yabanc1 olduguna
kanaat getirmi~ti. Bunun ne kadar aptalca oldugunun farkmdayd1
ama farkmda oldugu bir ~ey daha vard1: Hayatta her ~ey mi.ikemmel
bir mantik c;:erc;:evesi ic;:erisinde cereyan etmiyordu. Deneyecekti.
Fotograflardakilerin kim oldugunu tespit i~ini Zeynep'e vermi~ti.
Elemanlanndan en i~ bileni ve en genci oydu. Yi.ikselmek isteyen
bir idealist. Bu i~ ic;:in en uygun isim. K1za, "Ti.irkiye'ye s1zm1~ bir
tetikc;:i anyoruz, c;:ok gizli bir gorev, ona gore" demi~ti . Hie;: kimse bir
~ey bilmemeliydi. Amirinin boylesi onemli bir gorevde kendisine
gi.ivenmesi Zeynep'i heyecanlandirm1~t1. Ne pahasma olursa olsun
bir ~eyler bulacak ve agzm1 soo tutacakti. Ona gi.ivenebilirdi. Boyle
demi~ti kiz. Havalimam giri~ c;:oo~ kay1tlanm tarayacak, adamlann
kimliklerini tespit etmeye c;:ah~acakti. Rutin ama yorucu bir masa
120 J Kmk Heykel

ba~1 i~i. Bunun sabir ve haddinden fazla ~ans gerektirdiginin far-


kmdayd1 Sibel ama ba~ka da c;:aresi yoktu. $ahap'1 bulma i~ini ise
Erci.iment Baba iistlenmi~ti. Adam istanbul'da hangi ta~m altmda
ne var biliyordu. Birak kmm, kendi yontemlerimle bulay1m ~u
hergeleyi, ya~landik ama daha olmedik, demi~ti.
Ofisten Ankara'nm puslu ufkunu izlerken, ic;:i ic;:ini yiyordu Sibel'in.
Farkmdaydi. Yapt1g1 c;:ok sac;:maydi. Dstelik $ahap'1 bir kenara bira-
kirsa, suc;:tu da. Devletin imkanlanm kullanarak kendi patronunun
izini siiri.iyordu. Dstelik elinde ~iipheleri, korkulan ve CIA ajam
sevgilisinin teorilerinden ba~ka bir ~ey yoktu. Arna tiim ya~ananlar
korkulanm hakh c;:1kanr nitelikteydi. Aynca bir ~eyi kafaya takinca
pe~ini birakamazd1. Yoksa ti.im bunlan Jack'e kendini ispat etmek
ic;:in mi yap1yordu? Bundan onceki ili~kilerinde yapamad1gm1 yap ma
istegi miydi bu? Ne kadar akilh, ne kadar becerikli oldugunu gos-
terme diirtiisii? Emin bile degildi. Bilinc;:altmda c;:ikt1g1 bu gezintinin
kendisini korkuttugunu hissetti. $u an ic;:in tek emin oldugu $ahap
ve Civa'y1 bulmaya can attig1ydi. bzellikle de ANKA'nm planlanm
ele gec;:irerek kendisine biiyiik bir kaz1k atan $ahap'1. bfkeyle yum-
ruklanm s1kt1.
- Gerc;:ekten var m1sm1z yok musunuz emin degilim ama varsamz
sizi kesinlikle bulacag1m!

30 Aralik
MiT Muste~arhg1 I Ankara

- Allah'1m ne olur, ~u i~ elimde patlamasm!


- Ne oldu Sibel, hay1rdir, diye sordu Erciiment Baba. Bu tiir durum-
larda yaptig1 gibi gozliigiiniin iizerinden ona bakiyordu.
- bnemli degil baba, dedi. Her zamanki rutin i~lerden biri. Mesafe
alamamak camm1 s1kti.
- Oliimden ba~ka her ~eyin c;:aresi var, takma o kadar, dedi adam.
<;:aymdan bir yudum ahp Sibel'in odasma gelirken yanmda getirdigi
bulmacada birkac;: kareyi daha doldurdu.
Sibel Erciiment Baba'ya ANKA fiyaskosundan bahsedemezdi. On-
dan bir ~eyler saklamak camm s1kiyordu ama bu i~in kurallanm
ho~lanna gitmese de hepsi bir ~ekilde kabullenmi~ti. Her ~ey herkese
soylenmezdi. bncelikle kendisini sonra da digerlerini korumak
adma. $imdi buna kafa yormanm s1ras1 degildi. ANKA konusunda
Ali <;imen I 121
bir an evvel bir ~eyyapmazlarsa yand1gmm resmiydi. Jack'ten de ses
seda c;:ikmam1~tl. En son birkac;: gi.in once adamm Noel'ini kutlamak
ic;:in arad1gmda konu~mu~lardi.
Bana bir ~eyler yazm1~ olabilir mi?
Omitle maili ac;:ti hay1r, yazmam1~tl. Kendi aralannda El Kaide'nin
haberlqme yontemini kullamyorlardi. Teknik takibi atlatmak is-
teyen orgi.it militanlannm geli~tirdigi bir yontemdi bu. Ortak bir
e-mail adresi ac;:1hyor, yazilmak istenen mesaj gonderilmeden taslak
olarak kaydediliyordu. Mesajm muhatab1 da aym adrese girerek
taslak mesaj1 okuyordu. Mesaj gonderimi olmad1g1 ic;:in yakalanma
ihtimali de yoktu.
Romeoofmiddleeast* nickli gmail adresini ic;: c;:ekerek kapad1 Sibel.
Jack ne yap1yordu acaba ~imdi? Uzun zamand1r yi.iz yi.ize gori.i~e­
memi~lerdi. Telefonu c;:aldi. Arayan Jack'ti!

Erci.iment Baba c;:oktan ar~ive inmi~ti.


- Ben de seni di.i~i.ini.iyordum, dedi heyecanla, nerdesin?
- Dinle tathm, ortak sorunumuz ic;:in bir yo! buldum samnm, dedi
Jack. bnemli bir ~ey oldugunda dogrudan lafa girerdi.
- ANKA? Ciddi olamazsm!
- Evet, ama ne derece i~e yarar emin degilim, yine de ba~ka c;:aremiz
yok, daha ne kadar bunu saklayabiliriz bilmiyorum.
- Evet, dinliyorum, dedi Sibel dudaklanm kemirerek.
Jack derin bir nefes ald1 ve:
- Paris Tuzagt, dedi.

***
- Paris Tuzag1?
- Evet, akl1ma gelen tek c;:ozi.im bu. Hem zaman kazamr hem de bir
ta~la iki ku~ vurabiliriz. Di.i~i.in biraz. Sana c;:ok i~ di.i~ecek.
Jack telefonu kapad1gmda Sibel c;:oktan di.i~i.inmeye ba~lam1~tl bile.
Neden daha once akil edememi~ti ki? istihbarat di.inyasmm en ses
getiren operasyonlanndan biriydi Paris Tuzagi. Neredeyse bi.iti.in
detaylanm biliyordu. Daha once aktl edemedigi ic;:in kendine tek-
rar kizdi. Soguk Sava~ y1llannda Sovyet ajanlannm sesten hizh
Concorde uc;:ag1 projesine dadand1gm1 fark eden ingiliz ve Frans1z
gizli servisleri, uc;:agm orijinal planlanm, ustaca gizlenmi~ teknik

* "Ortadogulu Romeo"
122 I Kmk Heykel

kusurlan olan bir benzeriyle degi~tirmi~ti. Her ne kadar Sovyetler


Concorde'dan kopyalad1klan Tupolev Tu-144\i Concorde'dan iki ay
once w;:urmayi ba~arsalar da, w;:ak bir tiirlii ba~m1 teknik anzalardan
kurtaramam1~tl. 1973 Haziram'nda Paris'teki havac1hk fuannda
gosteri m;:u~u s1rasmda dii~tiigiinde c;:ok az ki~i bunun arkasmda
Paris Tuzag1'nm oldugunu biliyordu.
Oneri kag1t iizerinde miikemmel goriiniiyordu. Arna iki ku~la neyi
kastetmi~ti Jack? Hemen SMS yollad1 adama:

"iki ku~ nedir Romeo?"

Jack' in cevabm1 beklerken kantine indi. Ayakiistii birkac;: arkada~1yla


sohbet etti. Siitsiiz bir kahve aldi. Tekrar ofise dondii. Masasmda
elemanlanndan baz1lannm biraktig1 izin dilekc;:eleri vardi. Onlan
imzaladi. Cep telefonu titrqti. Mesaj gelmi~ti:

"Maile bak?'

Heyecanla ortak mail hesabm1 ac;:ti:

Birinci ku~ iran. <;:aldtl<larmm yerine sahtesini koyabilir-


sek, iranhlar onun iizerinde 'rab~ana dek bir hayli vakit
ge'recek. Bu siire zarfmda yeni bir giri~imde bulunmaya-
caklardir. Kusurlu u'rak ilk denemede dii~ecektir. Moral-
leri bozulacak ve mali darbe yemi~ olacaklar... ikinci ku~
israil. Muhtemelen iran istihbaratmda adamlan vardir.
Bir kopyas1 onlara da gider. Onlar planm kusurlanm
tespit edebilir. Arna bundan bilakis memnun olurlar.
Sizin bu i~i beceremeyeceginizi dii~iiniip iranblar gibi
ANK.A'ya s1zmaya niyetleri varsa bile bundan vazge're-
ceklerdir. Degi~tirecegimize neden ellerindekini imha
etmiyoruz, diye sorabilirsin. Yuz yiize a'r1klanm. Optiim.

Hayir sormayacakti. Adamm aklmdan gec;:enleri okuyabiliyordu.


Jack, TUSA$'ta iran'a c;:ah~an birisi olabileceginden korkuyordu.
Ellerindekini imha etseler, adamlar bir ~ekilde tekrar c;:almay1 de -
neyecekti. Aynca iran'da plam degi~tirecek olan isfendiyar'di. imha
edip yerine bir ~ey koymamalan durumunda Jack, isfendiyar'm
de~ifre olmasmdan c;:ekiniyordu. Tuzag1 kurabilirlerse, hem tahribat
ortadan kalkacak hem de kaq1 darbe vurmu~ olacaklardi. Ustelik,
iki iilkeye birden.
ic;:i sevinc;:le doldu. Daha okurken heyecandan terlemi~ti .
Jack, sen bir dahisin sevgilim!
2011
K1r1k Heykel

"Eger iran niikleer silah edinirse . .. Diinyanm


en kmlgan bolgesi, patlamaya hazlf bir niikleer
yakmak ta~ma donii~ebilir:'

Benyamin Netanyahu - israil Ba~bakaru


Mart 2011/Washington
10 ~ubat
Kudiis/Washington DC

Koyunlan mi saysam acaba?


Bu fikre kendisi de giildii. Yatagmda saga sola doniip duruyordu.
Her ~ey nas1l da bu kadar kisa siirede altiist olmu~tu . Once Tun us,
~imdi M1sir! Goriinmez bir el altlanndaki hahy1 <;:ekmi~ti sanki.
- Bu iilke neleri atlatt1, elbet bunu da atlatacag1z, diye soylendi.
Kafasm1 yastlga gomdii. Uyumahyd1 ama deliksiz bir uyku bu cog-
rafyanm liikslerinden biriydi. Ba~ucundaki cep telefonu sinir bozucu
bir ~ekilde <;:aldi.
- Efendim, Hiisnii Miibarek istifa ediyor.
- Kaynak?
- Menora. Kahire'deki kaynaklanm1z da dogruladi. Yann gece res-
men a<;:1klayacak.
Yatagm i<;:inde dogruldu, bir sure hareketsiz oturdu. Korkulan ger-
<;:ek olmu~tu. Adamm bugiine dek her dedigi <;:1kt1, diye mmldandi.
Ozel kalemini tu~ladi.
- Kabineyi acil toplantiya <;:agmn. Toplant1 kodu: Kmk Heykel.
<;:evik bir hareketle yataktan fulad1 Netanyahu. Sayeret Matkal* giin-
lerindeki kadar olmasa da ya~ma gore halen olduk<;:a din<;: say1hrdi.

* israil'de askeri istihbarat AMAN'a bag II olan i:izel harekat birimi.


126 I Kmk Heykel

On be~ dakika sonra Ba~bakanhk yolunda w;:arcasma ilerleyen ma-


kam arabasmm cammdan gecenin nemine teslim olmu~ Kudi.is so-
kaklanna bakiyordu. Bo~ gozlerle oni.inden geyen siluetleri izlerken,
daha uzunca bir si.ire deliksiz bir uykuya hasret kalacagma emindi.

***
Acil koduyla gelen haberin ardmdan Oval Ofis'e ilk giren Obama
oldu. 0 kahvesini ahrken, tela~h bir yi.iz ifadesiyle D1~i~leri Bakam
Bayan Clinton belirdi:
- Bir tane de bana li.itfen, si.itsi.iz ve sert. Olabildigince sert. Sanmm
buna hepimizin ihtiyac1 var.
Ba~kan , en bi.iyi.ik siyasi rakibiyken bir anda sol kolu olan bu kadmm
rahathgma ve bu rahatl1gm ardmdaki kendine gi.ivene hayranhk
duyuyordu. Birkay dakika iyinde dam~manlar ve bakanlar ordusu
oday1 doldurdu.
- Beyler, konuya vakif olanlar neden topland1g1mm tahmin ediyor-
dur, netle~tireyim, dedi Ba~kan. Jack'in istihbaratma gore israilliler
Kmk Heykel ilan etti. Ve ~u dakikalarda toplant1 halindeler.
- Seyeneklerimiz nedir, diye sordu Bayan Clinton.
- Seyeneklerden once, Kmk Heykel'e ay1kl1k getirsek fena olmaz.
Aram1zda bunu bilmeyenler var. Bu a~amada herkesin detaylan
bilmesinde fayda var.
Yerinde duramayan Jack, Ba~kan'm soylediklerinden CIA Ortadogu
Masas1 ~efi olarak bilgilendirme i~inin kendisine kalacagm1 anla-
m1~t1. Sakallanm ka~1yarak, Ortadogu'nun bu bilinmeyen sayfasm1
aralad1:
- Hat1rlayacagm1z i.izere, 1953'te, ingilizlerle birlikte iran'da Ba~ba­
kan Muhammed Musadd1k'1 devirip Pehlevi ailesini tekrar iktidara
getirmi~tik. Boylelikle Korfez'deki petrol aki~mm gi.ivenligi, en
azmdan Humeyni gelene kadar, istedigimiz ~ekilde devam etti .. .
Bunu hepiniz biliyorsunuz. Arna bilmediginiz ba~ka ~eyler de var.
Odadakiler i<;:in rutin bir bilgiydi bu. Ba~lar hafif<;:e salland1. Kah-
velerden bir iki yudum ahndi. iran'daki petrol yatmmlan tehlikeye
di.i~en ingiltere'nin on ayak olmas1yla CIA ve SIS'in* birlikte ko-

SIS (Special Intelligence Service/ Ozel istihbarat Servisi) ingiliz Gizli Servisi Ml6'ya
ikinci Dunya Sava~1 y1llannda verilen ad.
Ali <;imen I 127
tard1g1 Ajax Operasyonu'yla, Amerikan destekli General Fazlullah
Zahedi, 19 Agustos 1953'te Bat1 kar~1tl Musadd1k'1 devirmi~ti.
Bacak bacak ustune atlp arkasma yasland1 Jack:
- Musadd1k'm devrilmesinin ardmdan Eisenhower ve Churchill,
gizlice isvic;:re'de bulu~tu. Bir gun sonra israil Ba~bakam David Ben
Gurion da onlara katildi. Oc;: lider, bu gizli zirvede onemli bir karar
ald1 ve bunu kayda gec;:irdiler. Buna gore Ortadogu'daki diktat6r-
lukler di.izeni bu haliyle ... Evet, bu haliyle devam edecekti. Bat1'nm
ve israil'in c;:1karlan ic;:in bu hayati onem ta~1yordu.
Anlatt1klanndan gizli bir zevk ahyormu~ gibi gozleri parlayan Jack'in
bu son cumlesi, bir turnusol kag1d1 gibi konunun ic;: yiizi.inu bilme-
yenlere ac;:1k etmi~ti. Jack, bazilarmm yiizundeki ~a~kmhg1 zevkle
okuyordu. En tepkisiz dinleyen Obama'ydi. Ba~kanhgmm daha ilk
gununde CIA' in verdigi ozel brifingde, di.inyay1 ba~tan sona degi~­
tirecek birc;:ok sirla birlikte yine bizzat Jack' in agzmdan ogrenmi~ti
bunlan. Jack s1rad1~1 bilgilere sahip insanlann ya~ad1g1 o kendini c;:ok
onemli hissetme duygusunu damarlannda hissederek devam etti:
- Ve bu anla~ma, donem donem yeni bilgi ve geli~melerin i~1gmda
guncellendi. Menzili Orta Asya'dan Fas'a kadar uzatildi.
- Bizi ve Londra'dakileri anhyorum da, surekli etrafmdaki Arap
diktatorlerden yakman israil'in bu i~ten c;:1kan ne ki?
Odadakilerden birinin bu sorusu c;:ogunun aklmdan gec;:enlere ter-
ci.iman olmu~tu. Konumu geregi tum bu protokollerden haberdar
olan Mark Raymon, c;:ok ~ey bilenlerin ozguveniyle araya girdi:
- Jack size daha en can ahc1 yerini anlatmadi. Degil mi Jack?

***
Gene;: Ulusal Guvenlik Dam~mam hakl1yd1, Jack yeni yeni 1sm1yordu:
- Dogru, ilk baki~ta mantiks1z bir denklem gibi goruni.iyor. Oysa
basit bir kabule dayamyor. i~ yapmak ic;:in her biri farkl1 goru~te
olan bir grupla m1 muhatap olmak istersiniz, yoksa daha kolay
ikna edip yonlendirebileceginiz, kendi fikirlerine herkesten c;:ok
iman etmi~ biriyle mi?
Bunun bir soru olmad1g1 gayet ac;:1kti.
- Evet, hammlar beyler, birincisine demokrasi, ikincisineyse dik-
tatorluk diyoruz. Biz de ac;:ikc;:as1 bugune dek hep ikinci ata oyna-
128 I Kmk Heykel

d1k. Petrol kaynaklannm guvenligi, kaq1m1zda bol silah alacak bir


muhatabm olmas1 ve bu muhataplann aym zamanda BatI kar~1t1
islamc1 muhalefeti bastJrmas1 bizim i<;:in yeterliydi.
Jack odadakilerin sessiz baki~larla kendisini onaylad1klanm gore-
biliyordu.
- Bu denklem israillilerin de i~ine yarad1. Bo~ tehditler savuran dik-
tat6rlerin aslmda hi<;:bir ~ey yapamayacagm1 biliyorlard1. Saddam'm
ilk Korfez Sava~1'nda israil kar~1smdaki <;:aresizligini hat1rlaym ... Bir
iki i~e yaramaz foze gondermekten ba~ka bir ~ey yapamad1. N eden?
c;=unku bu tiir adamlar saldirmak i<;:in degil, kendi koltuklanm
korumak i<;:in silahlamrlar. Ozetle .. . Onlar memnundu, koltuklan
guvendeydi. Biz memnunduk, silah satiyorduk. israillilerin de i~ine
geldi, <;:iinku kurus1ki tehditlere ragmen guvende olduklanm biliyor-
lard1. Enerji aki~mda da sorun yoktu. Kabaca soylersem demokrasi,
samlanm aksine bu bolgedeki hedefimiz degil, du~mamm1zd1.
- Bolgedeki Arap devletlerinin demokrasiye ge<;:mesi durumunda
neler olabilecegini tahayyiil edebiliyor musunuz, diye ekledi CIA
Direktoru Leon Panetta.
- Sanmm hepsi hirer Erdogan bulup kendi <;:aplannda hirer
Turkiye'ye donu~urler, dedi Bayan Clinton.
- Kesinlikle oyle efendim, diye tamamlad1 Jack.
Bundan iyi bir ornek verilemezdi!
- AKP ile birlikte Turkiye'de israil ve Amerikan kaq1thg1 roket gibi
f1rlad1. Yuzde yirmilerden seksenlere <;:1kt1. Buda sevgili muttefiki-
miz Turkiye'yi en Amerikan kar~1tI Ulkelerden biri haline getiriyor.
Turklerin israil'le ilgili du~uncelerini anlatmama gerek yok sanmm.
D1~i~leri'nin Turkiye Masas1 $efi Alex Schrank'm tespiti hararetle
onaybuldu.
- Beyler, sanmm ta~lar yerine oturuyor, dedi Obama.
Sessiz baki~lar Ba~kan'1 onayladi.
- 0 halde gerisini Leon'dan dinleyelim.
CIA Direktoru onundeki dizustu bilgisayann tu~larma bash. Her-
kesin gorebilecegi bir yere yerle~tirilmi~ portatif dijital ekrandan
siyah beyaz goruntuler akmaya ba~lad1. Churchill ve Eisenhower,
aralanna Ben Gurion'u da alm1~, hararetli bir ~ekilde tartl~1yorlard1.
- Buras1 ii<;:liinun soz konusu gizli zirveyi ger<;:eklqtirdigi otel oda-
s1. . . Ve ~imdi imzalad1klan ~eyse bu zirvenin gizli protokolii. O<;:
Ali <;imen [ 129

lider, dikta rejimiyle yonetilen tiim bu ku~ag1, ba~lanndaki diktator-


lerden ilham alarak, 'heykel' olarak isimlendirdi. Jack' in de dedigi
gibi bu heykelin bir biitiin olarak kalmas1, tiim taraflann c;:1kanna
olacakti. M1S1r'1 kilit iilke olarak kabul ettiler. M1s1r, tek adam yo-
netiminden c;:1kip parlamenter demokrasiye gec;:ince ya da o yola
girince heykel kinlacak; bu durum diger bolge iilkelerine yaytlmca
sallanmaya ba~layacak ve ... En sonunda demokrasi dalgas1 Suudi
Arabistan'a ula~mca da ... Giimm! Heykel devrilecekti.

- Oc;: lider bu felaket senaryosuna Kmk Heykel kod adm1 verdiler.


Gerisini anlatmama gerek yok sanmm ...

Oval Ofis'teki kalabahk ~oyle bir dalgaland1. Boylesi bir denklemin


sonucunun ne olabilecegini az c;:ok tahmin edebiliyorlardi.
- Dogrusu, Usame bin Ladin'in devlet ba~kam sec;:ildigi bir Suudi
Arabistan fikri kulaga hie;: de ho~ gelmiyor!
Clinton'm tespitini hayranhkla onaylad1 Jack.
- Peki ya iran ve Tiirkiye'yi bu heykelin neresine koyuyoruz, dedi
Ba~kan Yard1mc1s1 Joe Biden.

ilk kez sesi c;:1km1~h adamm. Cevap Obama'dan geldi:


- Hic;:bir yere ... Sanmm o giinlerde tamamen yartlannda olduguna
inand1klan iran ve Tiirkiye'yi denklem d1~1 buakm1~lar. Aynca ikisi
de Arap iilkesi degil. Araplarm onlan lider olarak kabullenmesi
neredeyse imkans1z.
- Ve hepsinden onemlisi, dedi CIA Direktorii. Bu gizli protokole
gore Kmk Heykel siireci ba~lad1gmda, bu iic;: iilkeden herhangi biri,
c;:1karlanna ya da bizzat kendilerine tehdit olabilecegine inand1k-
lan bir iilkeye onleyici saldm yapabilecekti ... Ostelik digerlerinin
onaym1 almaks1zm!
Elindeki kalemi masanm iizerine at1p arkasma yasland1 CIA'in pat-
ronu. Bu finalle birlikte oda derin bir sessizlige gomiildii. <;:ogunun
yiiziindeki ifade ~a~kinhkla tedirginlik arasmda gidip geliyordu.
Son noktay1 Obama koydu:
- Ve hammlar beyler, bu iilkelerden biri ilk kez bugiin Kmk Heykel
koduyla toplandi. .. Ve biz o lanet olas1 akillarmdan neler gec;:tigine
<lair en ufak bir fikre sahip degiliz!
Aym dakikalar
Tel Aviv

- Evet beyler, durum oyle gosteriyor ki .. . Gelmesini hi<;: istemedi-


gimiz o an yakla~1yor. Miibarek'in defteri diiriilmek iizere.
Tel Aviv'deki Savunma Bakanhg1'nm ii<;:iincii katmdaki kozmik
toplantl odasmdakiler Cumhurba~kam Perez'i endi~eli gozlerle
onaylad1.
- Biliyordum, Tunus'tan soma i~lerin buraya gelecegi belliydi, dedi
Netanyahu. Bizim ai;:1m1zdan en iyi sei;:enek, yonetimin bir sure
askerlerin eline gei;:mesi. M1s1r ordusu bizden i;:ekinir. islamcilann
dizginleri ele almas1 ~u a~amada felaket olur.
Odanm kap1s1 ai;:1ld1. Gorevliler odadakilere i<;:ecek servisi yaptilar.
Hizmetliler odadan <;:1kt1ktan sonra,
- Zaten oyle bir ~ey olursa o i~ Riyad'a kadar gider. Bildigim kada-
nyla Washington da bunu 6nlemeye i;:ah~1yor, dedi. istihbarattan
Sorumlu Bakan Moridor. Geli~meler anbean kisa mesaj olarak
elindeki telefona dii~iiyordu.
- Obama ile konu~tum, dedi Perez. El altmdan M1sir ordusuyla
temastalar. Bir miiddet askerler dizginleri ele alabilir.
- Umahm da 6yle olsun, dedi Netanyahu. Bu i~in M1s1r'da durma-
yacag1 kesin. Devam edecek. Arna nas11? Mesele bu. iran'da oldugu
Ali <;imen I 131

gibi ani gec;:i~ler mi olacak, yoksa a~mhklann dizginlenebilecegi


ti.irden bir si.irec;: mi?
- Evet, mesele bu, diye mmldand1 Perez.
- Ke~ke iran gibi olsalar, dedi Lieberman alayc1 bir tav1rla. Adamlar
kuru tehdit! El Kaide kafasmda birileri gelirse, i~te o zaman i~ler
degi~ir.
- bni.imi.izde duran soru gayet net, dedi Netanyahu ve o can ahc1
soruyu pimi c;:ekilmi~ bomba gibi f1rlatt1:
- Heykel kmldi. Diger i.ilkelerdeki belirtilere bakihrsa sallanmaya
da ba~layacak ... Peki, devrilirse ne yapacag1z?
- iran'1 vurahm. Daha once de demi~tim, tepelerine binelim, diye
bagird1 Barak.
- Siz ne diyorsunuz, diye sordu Perez, Genelkurmay Ba~kam Yoav
Galant'a.
- Daha once de planlanm1z1 arz etmi~tim size dedi adam, kisa ve
oli.imci.il olacak. Amerikahlann 2003'te Bagdat'ta yaptiklan gibi.
$ok ve korku! Ne olup bittigini anlamalarma firsat vermeyecegiz.
Perez'in ka~lan kalkti.
- Bunun i~e
yarayacagmdan emin miyiz? Ki.ic;:i.ik c;:aph bir di.inya
sava~mdan bahsettigimizin farkmday1z samnm. Ya da di.inya sa-
va~mm ta kendisinden.

$ahinligiyle nam salm1~ Liberman atild1 yine:


- Mesele, bu ihtimali goze ahp alamayacag1m1z. Biz ahnz. Peki ya
di.i~manlanm1z, onlar alabilirler mi? Ya da hangisi alabilir?
- Hic;:biri, dedi Barak. Suriye'yi bir kalemde gec;:in. Be~ar, bu cograf-
yada ayakta kalabilmek ic;:in gozi.ini.i Bati'ya dikmi~, sokagm sesine
kulak verilmeyecegini bilecek kadar zeki. iktidann tadma da vardi.
Riske etmek istemeyecektir. Kald1 ki cesaret etse de gi.ici.i yok ... Be~
dakikada silindir gibi i.izerinden gec;:ebilecegimizi biliyor. Nihaye-
tinde tarafs1z kalmay1 yegleyecektir.
Gorevliler bir kez daha ic;:eri girdi. Servisi tazelediler. Bu kez avo-
kadolu ekmekler de masadaki yerini aldi. Odadakiler servisin ta-
mamlanmasm1 ve gorevlilerin c;:ikmasm1 beklediler.
- Dahas1 da var efendim, diye devam etti Bakan Meridor. ~am'daki
adamlanrmz c;:ok yakmda Suriye'nin de 1smacagm1 soyli.iyor. Esad'm
ba~1 yeteri kadar dertte olacak.
132 I Kmk Heykel
- Ya da o gi.in geldiginde c;:oktan gitmi~ olur kimbilir, dedi Barak
b1y1k altmdan gi.ilerek.
- Peki ya digerleri, diye sordu israil Cumhurba~kam.
- Irak'1 listeden di.i~ebiliriz. Dert degil. Amerikahlann borusu oti.i-
yor orda. Sorun olmazlar. Halen kendi pac;:alanndaki c;:amurlan
temizlemeye c;:ah~1yorlar, dedi Barak. Hem hangi Irak'tan bahse-
diyoruz? Amerikahlann, Ki.irtlerin ya da $iilerin Irak'mdan m1?
Yoksa Saddam'la birlikte mezan boylayan Si.innilerinkinden mi? Bir
ihtimal $iiler sorun c;:1karabilir. Sonuc;:ta iran konusunda hassaslar.
- Oras1 hie;: belli olmaz, dedi Stratejik ili~kilerden Sorurnlu Ba~bakan
Yard1mc1Sl Mo~e Yalon. Saddam durduk yere sald1rd1gmda bile
Irakh $iilerin nasil da canla ba~la iran'a kar~1 sava~tigm1 biliyoruz.
- <;:ok dogru, c;:ok dogru, dedi Perez, yerinde yapilm1~ bu tespitin
hakkim heyecanla vererek.
Bogazm1 temizleyip devam etti:
- Neredeyse ti.im hayatim1 Ortadogu ic;:in harcad1m beyler. .. 01-
di.irdi.im, oli.imden dondi.im. Beni bogmak isteyen di.i~manlanmla
el s1ki~tig1m gi.inler oldu ama bunca zaman sonra emin oldugum
tek ~ey ~u: Ortadogu'da hic;:bir ~eyden emin olamazsm1z. Neredeyse
sfenkslerle ya~1t Mi.ibarek'in gittigine kim inamr?
Odadakiler cumhurba~kamm s1kintiyla onaylad1lar.
- Washington'dakiler ~u an Kmk Heykel ic;:in topland1g1m1Zl bili-
yorlar. Menora haber verdi, dedi Netanyahu. iran meselesinde bize
baski yapmaya haz1rlamyorlar muhtemelen.
- Ona ah~tik
zaten, dedi Perez umursamaz bir tav1rla, beni as1l
endi~elendiren Ti.irkiye ... Daha dogrusu Erdogan.

***
israil Cumhurba~kam si.irekli olarak israil'in ni.ikleer silahlanm
gi.indeme getiren Erdogan'dan duydugu rahats1zhg1 Davos'taki at1~­
malarmdan beri gizlemeye gerek duymuyordu.
- Amerikahlar i.isti.i kapah uyard1 ama Erdogan bildiginden ~a~­
m1yor, dedi.
- Oysa biz c;:ozi.imi.in bir parc;:as1 olmalanm istedik hep. Onlar ne
yaptilar? Onlarca yilhk mi.ittefiklik ili~kisini gormezden gelip uluorta
bizi suc;:lamaya ba~ladilar. Hamas'a kol kanat gerdiler. Ardmdan o
Ali Gimen I 133
Mavi Marmara sa<;:mahg1 geldi, dedi Netanyahu. Bir ~ekilde ag1z-
lannm pay1m verdik ama yok, adam deli. Sultan Siileymanc1hk
oynamay1 seviyor.
- Birakahm oynasm, Siileyman kadar gii<;:lii bir ordusu olmad1g1
siirece mesele yok, dedi Liberman.
Bobiirlenerek devam etti:
- Menora gosterdi i~te. Halen ilkel oyuncaklarla oyalamyorlar.
Akil hocalan Erbakan da severdi boylesi oyunlan. Tanklar falan ...
Akibetini biliyoruz.
- Erdogan farkl1, dedi Barak elini masaya vurarak. Hepsinden
farkh ... Kendinden oncekilere benzemiyor. Araplar adam1 kendi
liderlerinden daha <;:ok seviyor. Aynca ordunun iplerini de tama-
men eline aldi.
- Ve bu, onu daha da zorlu bir rakip haline getiriyor, diye tamamlad1
Perez. S1kmtiyla i<;: <;:ekmi~ti.
- Efendim, meselenin bir ba~ka boyutu daha var, dedi Genelkurmay
Ba~kam Galant, Tiirk ordusu laik olmasma laik ama Osmanh'nm
emperyal vizyonundan hi<;: vazge<;:medi... Sadece ordu da degil,
Tiirklerin neredeyse tamam1 bu vizyonu payla~1yor. Elimizdeki
saha <;:ah~malan bunu dogruluyor.
- 0 yiizden Kibns'1 birakm1yorlar ya, dedi Netanyahu neredeyse
bag1rarak. Osmanhc1hk oynamaya pek hevesliler!
Perez masaya dogru egildi:
- Peki iran'1 vurdugumuzda Tiirklerin tepkisi ne olur?
- Erdogan kestirilebilir biri degil, dedi Netanyahu, Ahmedinecad
gibi bagnaz da degil, pragmatist. Fazlas1yla pragmatist. iki y1l on-
cesine dek iran'a yonelik yaptmmlara kar~1 <;:ikarken ~imdilerde
yine iran'a kar~1 NATO fiize kalkam i<;:in ev sahipligi yapmaya can
atlyor. Burnu da iyi koku ahyor. Daha oncekiler olsa, tepkilerini
goziimiiz kapah tahmin edebilirdik. Bizi sevmeseler de, biz bu yan-
gmm d1~mda kalahm, diyeceklerdi ... Erdogan-Giil ikilisi. .. Ne tepki
vereceklerini ger<;:ekten bilmiyorum. Arna bir kenarda oturup izle-
yeceklerini sanm1yorum. Bu konuda Mossad ne dii~iiniiyor acaba?
Gozler Bay T olarak bilinen Mossad Ba~kam Tamir Pardo'ya dondii.
- Dogru, Erdogan digerleri gibi klasik Siinni reflekslere sahip bir
siyaset<;:i degil.
134 I Kmk Heykel

Barak, Pardo'nun sozunu soru ile tamamlad1:


- Klasik Sunni?
Casus ustas1 cevap vermedi. Elindeki kumandanm tu~una bash.
Duvardaki ekranda gazete ve televizyon haberleri gibi ac;:1k istih-
barat kanallanndan toplanan Erdogan'la ilgili goruntuler pq pe~e
akmaya ba~lad1. Pardo bir yandan da goruntiileri yorumluyordu:
- Liibnan ziyaretinde yine bize c;:attI. Irak'a gec;:ti, $ii din adamlanyla
goru~tii. Bir nevi $ii ac;:1hm1 yapt1. Ayetullah Ali Sistani tarafmdan
iist duzeyde kabul gordu. $ii turbelerini ziyaret etti. Dikkatinizi
c;:ekerim, bu tur bir ~eyi daha once hic;:bir Sunni lider yapmam1~t1.
Adam oyununu zekice oynuyor. $ii-Sunni aynmmm iizerine c;:1ka-
rak, karde~lik vurgusu yap1yor, kendince ortak islam degerlerinin
siyasi temsilcisi olmaya soyunuyor. iran'la Suudi Arabistan'm ba~m1
c;:ektigi ve ac;:1kc;:as1 oldukc;:a da i~imize yarayan $ii-Sunni kar~1thgm1
bozmaya kararh. Diger bir deyi~le en buyiik silah1m1z1 etkisiz hale
getirmeye c;:ah~1yor.
- Ve bu siyaseti de ... Gordugumuz uzere, Arap sokaklannda faz -
las1yla ahc1 buluyor, diye tamamlad1 Netanyahu.
Ardmdan Perez'e donerek,
- Efendim plamm1z, diye hatirlatt1.
Odadaki herkes Ba~bakan'm Davud'un Han~eri'ni kastettigini bili-
yordu. Perez, soguk bir sesle adeta f1s1ldad1:
- Sabir. .. Once Erdogan ve Obama sec;:imleri bir atlatsm, gorelim.
De;: bin ytl sonra ilk kez bizim diyecegimiz bir iilkemiz oldu ve ben
ne pahasma olursa olsun onu muhafaza etmeye kararhy1m.
Ardmdan Netanyahu'ya dondu:
- Ankara'y1bir kez de biz uyarahm ve daha da onemlisi Obama'ya
sec;:im hediyesini verelim ... Adamm destegine ihtiyac1m1z var.
11 ~ubat

Ankara I Gece yans1

<;:alan telefon Sibel'i uyand1rdi.


Haytrdzr in~allah?
- Evet?
- Amirim, benim Zeynep, bir ~eyler bulursan ara demi~tiniz hani.
- Sadede gel Zeynepc;:im, dedi Sibel uykulu bir sesle.
- Adamlann bazilannm kim oldugunu tespit ettim.
- Harika! Kap bilgisayanm, hemen bana gel!
Sibel bir anda cin gibi olmu~tu.
Yanm saat sonra salonundaydilar.
Sibel mutfaktan iki fincan kahve ile geldi.
- iyi i~ c;:Ikardm kiz, aferin!
Zeynep'in gozleri parladi. Gururu ok~anm1~tI. Hemen bilgisayanm
ac;:ti.
- Bu ilki. Alman bir turist. 35 ya~mda. istanbul'da alt1 gun kalm1~.
Sultanahmet'te bir otelde konaklam1~. Son giinii Ada'ya gelmi~ .
Otomobil yedek pan;:as1 satan bir ~irkette muhasebeci.
Alman? Muhasebeci?
- Bu beklesin, devam et.
- Bu, Avustralyah bir miihendis. 45 ya~mda. Tiirkiye'ye ilk kez
gelmi~. Ailesi ile beraber. Sizin goriintiilerde var m1 bilmiyorum
ama adam her yere kans1 ve c;:ocuguyla gidiyor. Bir hafta kalm1~lar
istanbul'da.
136 I Kmk Heykel

Aile? Gozumuzden karm1~ demek ki.


- Evet, digeri?
- ingiliz. SO ya~mda. Ti.irkiye'de yerle~ik. On yildir istanbul'da. bzel
bir kolejde dil ogretmeni. Bekar. Yalmz ya~1yor.
jngiliz ... MI6? Neden olmasm ?
- Sonuncusu?
- Onu heni.iz bulamad1m amirim, dedi kiz mahcup bir ~ekilde.
- Zor i~ biliyorum camm, ign eyle kuyu kaz1yorsun ama sana gi.i-
veniyorum, rahat ol.
- Ve son olarak Ti.irkiye'de yerle~ik olan ingiliz'in en ufak bir sab1ka
kayd1 yok, temiz, dedi Zeynep.
Bak sen .. . Adam rok dikkatli demek. Ak1ll1ca.
- Tamaro hayatrm, <;:ok yoruldun, sana bir iki gi.in kafa izni. Biraz
dinlen.
- Amirim, utandmyorsunuz beni, gorevimi yaptim sadece, dedi
kiz mahcup bir ifadeyle.
- Birak Zeynep<;:im bu ag1zlan, dedi Sibel gi.ilerek. Fikrimi degi~tir­
meden hemen kaybol, kafam toparlad1ktan sonra da o sonuncuyu
bul!
K1z ne~eyle e~yalanm toplay1p <;:1kti.
Sibel bir kahve yap1p <;:ekyata uzandi. Ayaklanm sehpaya uzatti. Fo-
tograflan kucagma aldi. Alman ve Avustralyalmmkini buru~turup
bir kenara att1. Bir ipucu arar gibi ingiliz'in ifadesiz siyah beyaz yi.iz
hatlanm inceliyordu. Gozlerini kis1p fotograflardaki donuk ifadeye
bir kez daha bakt1.
- Bakahm bu resmin arkasmdan kim <;:1kacak; diye mmldand1.

12 ~ubat
Ankara
- K1zma bebegim, dedi Jack.
Sibel yanm saattir telefonda sitem ediyordu.
- Neler oldugunu gori.iyorsun, Ortadogu yamyor. Beyaz Saray bize
nefes ald1rm1yor, yoksa tabii ki ben de seni ozledim!
- Senin tabirinle Ba~bakamm1z1 tehdit ettigin geceden beri gori.i-
~emedik! Anhyorum, di.inyay1 kurtanyorsun ama ilgiye ihtiyac1m
var koca adam!
- Emin ol benim daha <;:ok, milletin pisligini temizlemekten b1ktim,
dedi Jack bir kahkaha patlatarak.
Ali <;imen I 137
- Sahi, Ba~bakan'la ne konu~tunuz o ak~am? Hi<;:bir ~ey anlatmadm.
Adam daha da sinirli o gunden beri . ..
- Sadece buyiik resmi gormesini istedik.
- E gordu mu bari?
- Sanmam ... Onun kafasmda daha buyiik bir resim var galiba!
iki sevgili giildu.
- Anla~1ld1, sen anlatmayacaksm, o halde ben de Fidan'a soranm!
- Bo~una ugra~ma... 0 konu~ma Erdogan'la ikimizin arasmda kaldi.
Bu arada Patron'la aramzm o kadar iyi oldugunu bilmiyordum.
- Degil, o kimseyle samimi degildir. Arna bu aralar sik goru~uyor
benimle.
- Sebep?
- Tuhaf ~eyler oluyor. Prag'a gitmemi istedi. israilliler kayit d1~1 bir
goru~me talep etmi~. 0 da beni yolluyor.
- Adami bo~una MiT'in patronu yapmam1~lar. Kimle <;:ah~mas1
gerektigini iyi biliyor.
- iltifatlanm telefonda degil, yiiz yiizeyken duymak istiyorum,
dedi Sibel gulerek.
- Tathm, sesini duymak guzel ama ~imdi kapatmam laz1m. Bayan
Clinton'a rapor verecegim. Bekletilmeyi sevmez!
-Tamam, son bir ~ey, o geceden sonra doktora gittin mi? Uykunda
deliriyor gibiydin camm.
- Doktora ay1racak vaktim yok! Gitmem laz1m, optum bebek!
Allah'1m, oldii.recek bu deli adam beni.
Sibel Jack'in ardmdan orta ~ekerli bir kahve soyledi. <;:ekmecesinden
bir dosya <;:1kard1: Bir sure inceledi. Dosyadaki belgelerden birine
goz gezdirirken birden durakladi. MiT'in Washington'daki elemam
Alev'i aradi.
- Tathm. 0 verdigim isimden bir ~ey <;:1kt1 m1? Talin'den? Epey
oldu da.
- Ah, evet, ben de seni arayacaktim, dedi Alev. <;:1kmad1 be camm.
- Bir tane daha var... Biliyorum, klZlyorsun ama bu son.
- Tamam tamam, soyle hadi, bizim de i~imiz du~er elbet! Bunun
ad1 ne?
- Reyhani.
15 ~ubat
Prag I 17.00

Karlarla ortiilii Prag'a gelen bir <;:iftin birbirine tekrar a~tk olmamast
imkans1zd1r.
Sibel, elindeki rehber kitap<;:1kta yazan bu ciimleyi giiliimseyerek
tekrarlad1. Prag Kalesi i<;:inde yer alan Aziz Vitus Katedrali'nin kule-
sinden, ~ehirle ozde~le~mi~ gorkemli Charles Kopriisii'nii izliyordu.
Kim dediyse dogru demi~, diye mmldand1. Ne harika bir manzara!
Ke~ke Jack de burada olsaydi.
Kar bulutlanm siiriikleyen sert riizgar kafasmdaki Rus i~i kalpaga
ragmen kulaklanm dondurmu~tu. Ufuk klZlla doniiyordu. ~ehrin
birer hirer yanmaya ba~layan san ve kasvetli 1~1klan, lacivert bir ~al
gibi uzamp ~ehri bolen nehrin sularmda titreyerek biiyiileyici bir
manzaraya imza at1yordu.
ilgin<;: bir randevu noktas1 dogrusu, diye ge<;:irdi i<;:inden.
- Umanm sizi <;:ok bekletmedim, dedi arkasmdan bir ses. Bizim
gibi gozlerden uzak iki biirokrati buralarda kimsenin tamyacagm1
sanm1yorum. Hele de bu saatte ve bu havada!
israil eski <;:ah~ma Bakam Binyamin Ben Eliezer hakl1yd1. Kalenin
kapanmasma bir saat vard1. Soguk, b1<;:ak gibi kesiyordu. Turistler
<;:oktan ~ehrin s1cak barlanna ve restoranlarma s1gmm1~t1.
Ali <;imen I 139
- Bu harika manzaray1, tam ~u an durdugumuz yerden, soykmmm
mimarlanndan Reinhard Heydrich de izlemi~ti. Hem de defalarca ...
Biliyor muydunuz bunu, diye sordu israilli.
- Evet .. . Hitler'in istihbarat ~efi .. . i~gal s1rasmda Bohemya ve Mo-
rovya Valiligi yapm1~tl, dedi Sibel. Oldu olas1 tarihi sevmi~ti.
- iyilerle kotiilerin olene dek aym giizelliklerden e~it ~ekilde istifade
etmeleri ne biiyiik haks1zhk, dedi israilli. Gozlerini krsm1~, nehrin
kenannda kalan Yahudi Mahallesi'ni gormeye c;:ah~1yordu.
- Sizi dinliyorum, dedi Sibel sab1rs1zhkla. Randevunun sebebini
bir an evvel duymak istiyordu.
- Erdogan'm azmini takdir ediyoruz. Arna c;:ok tehlikeli i~ler pe~inde.
Adamm az onceki sevecen ses tonundan eser kalmam1~tL Sibel
yorum yapmadI.
- Bana israil'de neden Turk dostu diyorlar, biliyor musunuz?
- Neden?
- Giinkii iilkelerimiz arasmda bir husumet olmasm1 istemiyorum.
Tek nedeni bu! Ne garip degil mi? Ban~ istemek bile neredeyse
hainlikle e~deger goriiliiyor . ..
- Mavi Marmara her ~eyi berbat etti, dedi Sibel. Dstelik bu meselede
her ac;:1dan hakl1y1z. Buna ragmen sizinkiler gerginligin dinmesini
istemiyor gibiler.
- Tam olarak bizimkiler demeyelim. israil'de benim gibi di.i~i.inenler
bir hayli fazla .. . Biz belki c;:ok giic;:liiyiiz ama yorgun bir milletiz
kiic;:iikhamm. Sava~tan, siirekli tehdit altmda ya~amaktan, aym
topraklarda binlerce y1ld1r ya~ad1g1m1z adamlarla bogu~up dur-
maktan ... Gerc;:ekten yorulduk.
- Biz sizi ~ahin olarak biliyorduk oysa, dedi Sibel.
Uc;:akta adamla ilgili dosyay1 dikkatle okumu~tu.
- iyi ya, bakin, baz1 ~ahinler bile b1krm~ art1k, dedi israilli belli
belirsiz gi.ilerek ve hemen ekledi:
- Dii~manlanm1zla sonsuza dek sava~mz, mesele degil. Sava~larla
biiyiidiik biz. Arna bu, gerc;:ekleri gorme yetenegimizi koreltmi~
degil. Ban~ isteyen kitle de oldukc;:a biiyiik.
- Peki, neden hep ~ahinlerin sesi c;:Iktyor, diye sordu Sibel
- Sizde farkl1 m1 sanki? Emin olun, Erdogan'm her meselede giin-
den giine ~ahinle~tigini d1~andan bakanlar c;:ok daha net goriiyor.
140 I Kmk Heykel

Sizde de en az ~ahinler kadar guvercinler var. Kurt meselesi neden


ytllardir c;:oziilmuyor samyorsunuz?
- Belki de c;:ozmemiz istenmiyordur. Olamaz m1?

Araplarla yapilan sava~lann c;:ogunda komuta kademesinde bu-


lunmu~ deneyimli siyasetc;:i, kadmm sorusundaki imay1 anlam1~tl.
Ellerini iki yana ac;:arak,
- Yapmaym lutfen, dedi, d1~ guc;:ler teorisi Ortadogu'nun zehridir!

***
Sibel yorum yapmad1.
Sadede gelsen artzk?
Kaqtl1kh olarak bir sure sustular.
- Evet, ne diyordum? Kanayan bir yaramz varsa her zaman uzerine
konan sinekler de olacakt1r, dedi israilli.
- 0 dogru. Arna ba~ka bir gerc;:ek daha var. Erdogan'm Arap Bahan'm
desteklemesiyle birlikte PKK'ya destek vermeye ba~lad1gm1Zl bili-
yoruz. Sanki Ortadogu'ya demokrasi gelmesini istemiyor gibisiniz.
Adam smtt1.
- Bizim cografyam1zda i~ler boyle yiirur, bilirsiniz. Turkler, Kurt-
ler, Araplar, Farslar ve Yahudiler .. . Bitmek bilmez bir i~tahla ko~e
kapmaca oynar dururuz.
- Sizinle aram1zda sorun olmamas1 ic;:in elimizden geleni yaptlk,
unutmaym, dedi Sibel. Ne sizinle ne de diger kom~ulanm1zla me-
sele istiyoruz.
Agzmdan c;:Ikan bu kocaman laflara ic;:inden giildu. Kendini bir an
diplomat gibi hissetmi~ti.
- Evet, dogru ya, sihirbaz Davutoglu ve onun me~hur s1fir sorun
politikas1.
Sibel, adamm sesindeki alayc1 tonu fark etmi~ti. Cevap vermedi.
Ruzgar, ag1zlanndan c;:1kan s1cak buhan Prag'm y1ld1zlarla dolu
lacivert gecesine savurdu.
- Bizden birisiyle neden bulu~mak istediniz Saym Bakan?
israilli uzaklarda bir noktaya dikmi~ti gozlerini.
- Biz Yahudiler, bizi sevin ya da sevmeyin ama kabul edersiniz ki,
tarihin gordugii en korkunc;: kiyima maruz kald1k. Ve oyle ya da
Ali <;imen [ 141

boyle, bu ac1, tum Yahudileri, omur boyu surecek bir travmayla


ba~ ba~a b1rakti... israil'in temelinde bu ac1 var.
- Evet, acmlZl anhyoruz, dedi Sibel, ama unutmaym, sizi ilk tamyan
Musluman ulke de biz olmu~tuk.
- 0 yi.izden Turkiye bizim iyin yok onemli! Ya da en azmdan benim
gibi du~unenler i<;:in onemli diyeyim. Devam edebilir miyim?
- Dinliyorum, dedi Sibel dudaklanm soguktan buzerek.
- Evet, ne diyordum, soykmm ... Guy bela kurulan bir devlet... Arap-
larla giri~tigimiz sava~lar. .. Saym Erdogan gibiler kabullenmekte
zorlansa da tum bunlar bizde sars1lmaz bir savunma mekanizmas1
geli~tirdi.
- Yani?
- Daha da ay1k olmam gerekirse, bir daha ne olursa olsun, ne pa-
hasma olursa olsun, ba~un1za gelenlerin tekrar etmesine izin ver-
meyecegiz.
Adamm ortulu tehdidini soguktan donmak uzere olan kulaklanna
ragmen fark etmi~ti Sibel.
- Nasil yorumlamahy1z bunu?
- Kim kmarsa kmasm bu politikam1zdan vazgeymeyecegiz. Bat1'dan
yekinmiyoruz, hiy yekinmedik. Hatta samlanm aksine Amerika'dan
da ...
- Amerika'dan?
- Evet, yunku bize yok baski yapmalan durumunda ... Ya da ~oyle
diyeyim .. . Ko~eye s1ki~tig1m1z1 hissettigimiz anda Ortadogu'yu
cehenneme yevirecegimizi bilirler. Ve hammefendi inanm, bu ih-
timal yok ama yok yi.iksek. Ozellikle dunyamn keyileri kayird1g1
boylesi bir donemde.
- Nukleer silahlanmzla m1, diye sordu Sibel kendinden emin bir
sesle.
- Bizim niikleer silah1m1z yok, dedi israilli. Klasik resmi devlet
soylemini tekrarlam1~tl.
- Daha somut konu~ahm, dedi Sibel adamm gozlerinin iyine ba-
karak. Ankara'ya goturmemi istediginiz mesaj tam olarak nedir?
- Pekala ... Bize kar~1 izlediginiz gergirilik politikasmdan vazgeyin.
Beklediginiz ozur gelmeyecek. Dort bir taraf1m1z du~manlarla yev-
riliyken bunu yapmayacag1z, bana inanm.
142 J Kmk Heykel

- 0 halde gerginlik si.irecek demektir.


- Si.irmemeli... Bunun hi<;: kimseye faydas1 yok. Erdogan diplomatik
dili goz ard1 edip si.irekli bizi ele~tirerek Araplarm ytld1z1 olsa da bu
<;:1ki~lan bizi etkilemiyor, emin olun.

- Etkilemiyorsa neden buradasm1z, diye sordu Sibel. Sesi bu sefer


buz gibiydi.
- Buraday1m, <;:i.inki.i i~lerin daha da fazla kontrolden <;:1kmasm1
istemiyoruz ... Ti.irkiye bizim i<;:in onemli. Her yeri sallanan bu
cografyadaki tek saglam dayanak. Bizim de, tum gi.ici.imi.ize kar~m,
tutunmak istedigimiz bir kaya ... Arna aym zamanda ~artlar olu~­
tugunda kolayca par<;:alanabilecek bir kaya.

Sibel, son ci.imledeki ortiili.i tehdidi zihninin bir ko~esine kaydetti.


- Biliyorum, Mavi Marmara'dan sonra zor ama bir an once ara-
bulucu pozisyonuna donmenizi ve iran'la yan yana durmaktan
vazge<;:menizi istiyoruz.
- 0 halde siz ad1m atm ... Taleplerimiz belli.
- Sanmm bir noktay1 atlad1m, dedi israilli, gozlerini kis1p Sibel'e
dikerek. Dogru, benim gibi Ti.irkiye'yi seven, tarihte bizim i<;:in
yaptiklanndan dolay1 Ti.irklere sempati duyan bir<;:ok Yahudi var ...
Arna unutmaym, di.i~manhk besleyen de <;:ok. Ve bunlar gi.i<;:li.i adam-
lar... Ulusumuzun <;:ektigi ac1lann sebeplerinden biri olarak Sultan
Abdi.ilhamid'i gori.iyorlar.
- Bunu i.isti.i kapah bir uyan olarak m1 almahy1m, diye sordu Sibel.
Eger oyleyse ~una emin olun, Ti.irkiye 28 ~ubat doneminden hatir-
lad1gm1z Ti.irkiye degil.
- Siz Ti.irkler! Osmanh gururunuz canland1, farkinday1z, evet. Yi.ik-
selen grafiginiz Ortadogu'da hayranhkla izleniyor. Ve tabii di.i~manca
duygularla da.
- Siz nasil izliyorsunuz peki, diye sordu Sibel tek ka~m1 kald1rarak.
israilli soruyu cevaplamak yerine gulmekle yetindi.
- Gi.ici.i iyi tanmz hammefendi. Eakin, onca gi.ici.imi.ize ragmen
di.i~manlanmlZ! bunca zamand1r pes ettiremedik .. . Her seferinde
yeniyoruz, yine de pes etmiyorlar, etmeyecekler de, biliyoruz.
- 0 halde?
Ali <;imen I 143

- Tiirkiye giiciinii dii~manlanm1zm arasma katilmak i<;in degil,


ban~ i<;in kullansm. Sizden ba~ka bunu yapabilecek kimse yok bu
cografyada. Endi~eliyim . Hepimizi oniine kahp siiriikleyecek bir
firtma patlak verebilir... intikam hissi, bir yanh~ anlama, korku,
panik, ol<;iisiiz bir tepki ya da ne derseniz artik .. . Tek bir yanh~
ad1m, hepimizi bogabilir.
Adamm diplomatik sosa batmlm1~ bu tehdidi Sibel'e Jack' in soyle-
diklerini hatirlatm1~h. Sanki kar~1smda konu~an oydu. israilli'nin
ifadesiz yiiziine bakarken, durum sand1g1mdan da ciddiymi~, diye
ge<;irdi i<;inden.
Nazik<;e tokala~tilar. E~siz manzaraya son bir kez daha baktl Sibel.
\:evik ad1mlarla <;1ki~a yoneldiginde adam arkasmdan seslendi:
- Kavarna Slavia'da gula~ yemeyi unutmaym gen<; bayan. Kafka
oray1 <;ok severdi!
- Naz1m Hikmet de <;ok severdi, dedi Sibel ol<;iilii bir tebessiimle.
Kaleden <;1kt1gmda kar atl~tlnyordu. ~ehrin sokaklan, san lam -
balann i~1g1 altmda masals1 bir atmosfere biiriinmii~tii. Karlarla
kaph Arnavut kaldmmlanndaki ayak seslerini dinleyerek oteline
yiiriirken , bir yandan da adamm Abdiilhamid'le ilgili sozlerini
dii~iindii. Zihninde hep aym soru <;mlay1p duruyordu:

Acaba o giin tarih farkl1 geli~ebilir miydi?


1896
Er ya da Gee;

"Tiirkiye, bize metresiymi~iz gibi davramyor.


Halbuki evlendik, evliligimizi bir tiirlii
ac;1klam1yor:'

David Ben Gurion - israil'in ilk Ba~bakam


19Temmuz
Konstantinapol

Ahmak TUrkler! ~uranm kiymetini bilemediniz ya!


Kant Nevlinski, At Meydam'nda aceleci ad1mlarla yliriirken, bir
yandan goz ucuyla oniinde ylikselen gorkemli Ayasofya'y1 siiziiyor-
du. Boyalan solmu~ ve dokiilmii~, camlan kararm1~, d1~ bah<;:esini
<;:evreleyen duvarlannm kimbilir ka<;: ki~ atlatm1~ demir parmakhk-
lan bakims1zhktan iyice paslanm1~tl. Kant durdu. Bir siire gorkemli
ama yorgun kilisenin oniinde, etraflanndaki at pisliklerine ald1r-
madan oynayan <;:ocuklan, aga<;: diplerine sinmi~ halde birbirleriyle
uyu~uk uyu~uk sohbet eden ~erbet<;:i ve simit<;:ileri, tiiti.in i<;:ip hayal
kuran faytonculan, acele ad1mlarla Bab1ali istikametine yliriiyen
memurlan, Giilhane yoku~undan tirmanan hamallan izledi. Yaz
yagmurundan korunmak i<;:in ince pardosi.isi.iniin yakalanm kaldir-
di. Islanm1~t1. UmursamadI. bgleden sonraki i~i kotanrsa alacag1
payelerin ve cebini dolduracak paranm s1cakl1g1m hayal etti. Az
once Babi3.li'den <;:1km1~t1. Bu onemli randevuyu ayarlamak i<;:in
kap1c1smdan kalem mi.idiiriine varmcaya dek onlarca memurun
nazm1 s:ekmesi, goniillerini ho~ etmesi gerekmi~ti ama ziyam yoktu.
Ti.irklerin dedigi gibi, kaz gelecek yerden tavuk esirgenmezdi.
- Ne zaman orada olmam1z gerekiyor?
148 I Kmk Heykel

i~lemeli i.iniformas1yla bir zabit, soguk gozlerle kendisini si.izdi.i.


Bekle manasma gelen bir i~aret yapt1. Kibirlerinden dolay1 sorulara
cevap vermekten ho~lanmad1klanm bilecek kadar iyi tamyordu
Osmanhlan.
Kendilerine hasta adam denildiginden haberleri yak, besbelli. Neyse.
Bekleyelim bakalzm.
Payitahta ayak bastig1 andan itibaren Saray'm gozlerini i.izerinde
hissetmi~ti .
Bab1ali'den <;:1kt1gmdan beri de uzaktan uzaga hissettigi
bu gozler ete kemige bi.iri.inmi.i~, ~imdi her ad1mma e~lik ediyorlar-
d1. Yamlmam1~t1. Sultan, tam da dedikleri gibi. Elinden gelse Ufan
ku~larzn bile ba~zna hafiye dikecek!
Muhaf1zlar, qlik ettikleri yabancmm Sultan'la 'Filistin'de bir Yahudi
devleti' i<;:in pazarhk yapmaya haz1rland1gm1 tabii ki bilmiyorlard1.
Kendisini ta~iyan ath araba Galata Kopri.isi.i'ni.in ah~ap zeminini
tikirdatarak ag1r agir kar~1ya ge<;:erken, yam ba~mdan akip giden
yorgun yi.izleri belli belirsiz izleyen Kant derin di.i~i.incelere dalm1~tI .
Kendisini Abdi.ilhamid'le pazarhga yollayan Theodor Herzl'le tam~­
malanm, adamm Yahudilere bir yurt edinebilmek i<;:in kendisini na-
sil paralad1gm1, onlarca kez saraym kap1sm1 a~mdirmasma ragmen
bir ti.irli.i Sultan'la konu~amamasm1, sonra Sultan'm onu defalarca
saraym kap1smda bekletmesine ragmen Herzl' in tabiriyle 'burnunu
si.irtmek i<;:in' huzuruna kabul etmemesini, ti.im bunlan anlatirken
kararh Yahudi'nin yi.izi.ini.in ofkeden nas1l da morard1gm1 hatirlad1.
Bir diplomat olarak y1llardir Avrupa'ya ve Ortadogu'ya dagilm1~
halde ya~ayan Yahudilerin yurt edinme mi.icadelesini izliyordu.
Osmanh'dan, i.izerinde bir i.ilke kurabilecekleri bir avu<;: toprak al-
mak i<;:in her firsatta giri~imde bulunduklannm da farkindayd1. Ve
~imdi i~ ba~a di.i~mi.i~ti.i. Tophane'den ge<;:erken at arabasmm si.irgi.ili.i
camm1 yukan kald1rd1. Yaz gi.ini.ini.in tath sicakl1gm1, denizden esen
yosun kokusuna kan~an i<;: gic1klay1C1 ti.iti.in kokusunu i<;:ine <;:ekti.
Heyecanhyd1. Herzl'le aldiklan notlan bir kez daha gozden ge<;:irdi.
Bugi.in Sultan'i ikna edebilirse tarihe ge<;:eceginden emindi.
Arabac1 kam<;:1sm1 ~aklatt1. Konvoya yol a<;:an kalabahk, dortnala
Yild1z'a giden bu arabada kimin oldugunu merak etti. Kant yaz
gi.ine~ini yi.izi.inde hissetti. Ve yagmurla 1slanm1~ topragm kokusunu
i<;:ine <;:ekti.
Seviyorum bu ~ehri!
Ali <;:imen I 149

***
Y1ld1z Sarayi'nm kabul odasmdaydi. Tavanm ortasma ozenle i~lenmi~
giilleri hayranhkla siizerken, alnmda biriken terleri sildi. Az once
hizmetliler, salonun ortasmdaki altm varakl1 yekpare beyaz mer-
mer masanm iizerine soguk ~erbetler b1rakm1~lardi. Heyecandan
dudaklan kurumasma ragmen, ucuna ili~tigi ktrm1z1 kadife kol-
tuktan kalktp ikramlann tadma bakamadi. Herkesin kendisinden
c;:ekindigi Abdiilhamid'le arasmda sadece ince bir duvar oldugunu
bilmek sinirlerini bozuyordu.
Demek Herzl' in bahsettigi yer burasz. .. Defalarca geldigi ve her sefe-
rinde Sultan'z goremeden eli bo~ fevrildigi oda. Umanm akzbetimiz
aym olmaz.
~akaklanndan boynuna dogru akan ter damlasm1 sildi. Kap1 ara-
landi. Omuzlan dolu iki yaver belirdi.
- Sultan'm huzuruna c;:1kabilirsiniz, buyurun.

***
Kont, parke zemin iizerine yay1lm1~ iran i~i ipek hahy1 ag1r ag1r
ad1mlad1 ve kabul odasma girdi. Hakktnda bugiine kadar c;:ok ~ey
i~ittigi Abdiilhamid'le nihayet goz gaze gelmi~lerdi. Egilip selam
verdiginde bile Sultan'm soguk ve derin bakt~lanm iizerinde his-
sedebiliyordu. Selamdan sonra dogruldu. Kar~1smdaki miitevaz1
tahtta oturan Abdiilhamid, beyaz teni, yuvarlak ama baygm bakan
gozleri, iri burnunun altm1 dolduran diizgiin taranm1~ b1y1klan ve
ha~metli sakabyla adeta bir heykel gibi durmu~, kendisini siiziiyordu.

Seni gidi kurt! Aklzmdan gefenleri, neden burada bulundugumu


biliyorsun, degil mi? Tabii ki biliyorsun. 0 duygusuz ifaden ve umur-
samaz tavrmla beni sindirebilecegini mi samyorsun?
Sultan'm konu~ manasma gelen bilek hareketiyle, ic;: sesiyle konu~­
may1 bir kenara b1rakan Kont dile geldi. Ag1r ve tane tane, her
kelimenin iizerine basarak,
- Padi~ah hazretleri, dedi, huzurunuzda olu~umun nedenini zat-1
alinizin fazlas1yla bildigine eminim. Bununla birlikte, ricamlZI kabul
edip bize bu ~erefi vt;rdiginiz ic;:in ne kadar minnettar oldugumuzu
dile getirmeme izin veriniz.
150 I Kmk Heykel

Bir yabanc1 olarak bu agdah ci.imleleri teklemeden kurmak ic,:in


gosterdigi titiz gayrete ragmen Sultan'm yi.izi.inde en ufak bir mi-
mik yoktu.
- Sultamm . .. Malumunuz, Saym Herlz'in talebi i.izerine huzuru-
nuzday1m. Kiymetli vaktinizi bir dakika bile fazladan i~gal etmek
arzusunda degilim. Bir arac1 olarak iletmek istedigim husus ~u­
dur: Saym Herlz, Filistin'd e Yahudilere verilecek bir miktar arazi
kar~1hgmda Devlet-i Aliye'nin borc,:lannm odenmesini, Avrupa
basmmda yi.ice devletinizin ve sizin aleyhinizde c,:1kan nqriyatm
durdurulmasm1 ve Ermenilerin teskin edilmesini garanti eden bir
teklif sunmam1 istediler. Aynca Avrupah Yahudi dostlanmz da
alicenaphgm1z kar~1hgmda yirmi milyon altm1 hazinenize aktar-
maktan ~eref duyacaklardir efendim.
Abdi.ilhamid kipirdamad1 bile. Gozlerini ara sira kirpmasa, Kant,
adamm nefes ald1gmdan bile ~i.iphe edilebilirdi. Oysa Sultan'm
ic,:inde fotmalar kopuyordu.
Kont'a as1rlar kadar uzun gelen bir suskunluktan sonra Sultan ko-
nu~tu:

- Ona soyle, bu meselede ikinci bir ad1m atmasm. Ben bir kan~
dahi olsa toprak satamam, zira bu vatan bana degil, milletime aittir.
Milletim bu imparatorlugu kanlanm dokerek kazanm1~ ve yine
kanlanyla mahsuldar kilm1~tlr.
Sustu Sultan. Sozlerinin muhatabmdaki etkisini olc,:mek istercesine
Kont'un gozlerine bakti. Adam adeta nefes almadan oylece duru-
yordu. Devam etti:
- 0 bizden aynhp uzakla~madan tekrar kanlanm1zla orteriz. Be-
nim Suriye ve Filistin alaylanmm efrad1 Plevne'de hirer birer ~ehit
di.i~mi.i~ti.ir. Bir tanesi dahi geri donmemek i.izere hepsi muharebe
meydanmda kalm1~tlr.

- Bu imparatorluk bana ait degildir, milletimindir. Ben onun hic;:bir


parc,:asm1 veremem. B1rakahm Yahudiler milyarlanm saklasmlar.
imparatorlugumuz bir gi.in parc,:alamrsa o zaman Filistin'i hie,: kar-
~1hks1z ele gec,:irebilirler. Fakat yalmz bizim cesetlerimiz taksim
edilebilir. Canh bir beden i.izerinde ameliyat yapilmasma mi.isaade
edemem ben.
Ali <;imen I 151

Kont sayg1yla egildi. Ufak ad1mlarla geri c;:ekildi. Hii; ~awtmadm


beni Kizrl Sultan! Kibir ve hamaset goziiniizii kor etmir Yazik! Ne
yapaltm, ben bana dii~eni yaptim. Tarih elbet gerekeni yapar.
Nevlinski odadan c;:1kmadan once Sultan'a kac;:amak bir baki~ daha
attI. Soguk ela gozlerin tenini b1c;:ak gibi kestigini dii~iiniip iirperdi.
Heyecanla geldigi saraydan biiyiik bir hayal kinkhg1yla aynlnu~tI.
Kendisini Herzl'le bulu~acaklan Pera'ya gotiiren fayton, ta~h yolda
sarsilarak ilerlerken, Sultan'm cevabm1 zorlanarak da olsa kelimesi
kelimesine not ediyordu.
Yol, c;:ocuklanyla gezen aileler, c;:ic;:ekc;:iler, bahkc;:Ilar, macun ve ~erbet
saticilanyla doluydu. Uzaktan gordiigii bahkc;:1 sandallan denizin
iizerine bir karmca si.iri.isii gibi yayilm1~, tath tath suya bat1p c;:1kiyor-
du. byle ki sandaldan sandala z1playarak c;:engelkoy'e gec;:mek i~ten
bile degildi. Kont bir si.ire insanm ic;:ini 1s1tan bu manzaray1 izledi.
Herlz Pera'da, Rus sefaretinin kar~1smdaki ki.ic;:i.ik Frans1z cafesinin
karanhk bir ko~esinde, saatlerdir Saray'dan gelecek miijdeli haberi
bekliyordu. Nevlinski'nin uzatt1g1 nota uzun uzun bakti. i~te Abdiil-
hamid yine yapacagm1 yapm1~tI! bfkeyle kag1d1 buru~turup f1rlatt1:
- Allah'm cezalan, tek istedigimiz bir avuc;: toprak, bir avuc;:!
Kont hic;:bir ~ey soylemedi. c;:aresizlikten gozleri dolan adama ba-
karken tam olarak ne hissetmesi gerektigini bile bilmiyordu. Herlz,
ofkeyle yerinden kalkti.
- Bu oyun daha yeni ba~hyor Nevlinski! Tiirklere pes etmedigimizi
gosterecegiz. Bir gi.in gelecek, c;:ok pi~man olacaklar, c;:ok! Er ya da
gee;: istedigimiz olacak!
2011
Gitmeden Bilemezsin

"Bugiin kiiresel olc;:ekte mazlumlann magdurlann


umudu kazanmt~tlr. .. izmir kadar Beyrut kazanm1~t1r,
Ankara kadar $am kazanm1~tlr, Diyarbakir kadar
Bati-$eria, Kudiis, Gazze kazanm1~ t1 r. . ."

B a~b akan Erdogan


12 Haziran 2011 sec;:im zaferi
sonras1 konu~mas1
I Mart
Emirgan I istanbul

Alqam olmak iizereydi. Sibel son yanm saattir deniz manzarah


Fincan Kahve'de etraf1 seyrediyordu. Oc;: giindiir izledigi ingiliz az
otede tek ba~ma oturuyordu. Gazetelere gomiilmii~tii. Jack' in aylar
once Ankara'daki giivenli evde kendisine verdigi fotograf Sibel'in
elindeydi. Siyah berenin yanmdan pkan k1rla~m1~ sar;:lar. Defalarca
yapt1g1 gibi bir fotografa bir adama bakt1. Fiziki olarak benziyorlardi.
Evet, kar~1smdaki adamm sac;:lan da kirla~m1~tl ama fotograftaki
giine~ gozliigii i~i berbat ediyordu. Yiiz hatlan net degildi. Ac;:1k-
ta olan burun da pek bir ~ey soylemiyordu. Tekrar ingiliz'e dikti
gozlerini. Adam ~u ana dek dikkatini c;:ekecek s1rad1~1 hic;:bir ~ey
yapmam1~t1. Evden okula, okuldan eve. Her ~ey c;:ok olagan ve diiz-
giin goruniiyordu. Arna istihbarat diinyasmda her ~eyin fazlas1yla
diizgun olmas1 da yeteri kadar ~iiphe uyand1ran bir ~ey degil miydi?
Kafasm1 gazetelerden kaldiran adam bir Turk kahvesi soyledi. Tam
o sirada Sibel'le goz goze geldiler.
Kahretsin beni fark etti!
ingiliz, yumu~ak bir tebessiimle Sibel'i belli belirsiz selamladi. Sibel
orah olmad1.
156 I Kmk Heykel

Hay Allah! Acaba ne zamandir farkmda? Acele etmem laz1m. Bir


kahve irimi zamamm var.
i<;:tigi <;:aym paras1m masaya birakip h1zla mekandan <;:ikti. Bogaz'dan
esen tath bir ri.izgar yiizi.ine <;:arpti. Ko~ar ad1m Sabanci Mi.izesi'ni
ge<;:ti. Etraf1 kola<;:an ederek mi.izenin arkasmdaki Emirgan <;:e~mesi
Sokak i.izerinde bulunan apartmana girdi. $i.iphelerinden kurtulma
zamam gelmi~ti. Kararh adunlarla ikinci kata <;:1kti. Zorlanmadan
kilidi a<;:tI. Daireye girdi. Perdeler tamamen <;:ekilmi~ti . i<;:eriye i~ik
s1zm1yordu. I~1g1 a<;:madi. Minik fenerini yakt1.
Salondaydi.
Neredeyse bi.iti.in duvan kaplayan bir ki.iti.iphane ona bakiyordu.
$i.iphelerini dogrulayacak bir ~eyler bulmas1 laz1md1 ama ne ara-
d1gma <lair en ufak bir fikri bile yoktu.
Radar gibi etrafi taramaya ba~ladi.
Kitaplar. jngilizce gramer. Dilbilgisi. Tarih. Yine tarih. Bu ne? Bir
Almanak. Evet, bu neymi~? Britannica? Bu devirde halen ansiklopedi
saklayan mi var? Off Allah'1m, ne bulacag1m ki ben burada? Evet hah,
bu ne? Bir dosya. Aral1m. Hmmm oturum kag1tlan, resmi evraklar,
i~ sozle~mesi. Hadi! <;zkm ortaya .. .
Bir gi.iri.ilti.i duyar gibi oldu. El fenerini kapadi. S1rtm1 duvara verdi.
Kulak kabartti. Sesler apartman bo~lugundan geliyordu. $amatac1
apartman sakinleri fazla uzatmadan evlerine <;:ekildi. Tekrar fene-
rini yakt1.
Bu adamm bilgisayan yok mu?
Diger odalardan birinde olmahydi. Arkasm1 dondi.i. Doner donmez
kesik bir kafayla goz goze geldi! Refleksle kendini geri att1. S1rtm1
sert bir ~ekilde duvara <;:arpmca ki<;: i.isti.i yere oturdu. Oyulmu~ gozler
ve ag1zdan sarkan kanh bir dille burun buruna gelmi~ti!
Kalbi yerinden <;:1kacak gibiydi. Gogi.is kafesinde bir silu~ma his-
setti. Gi.i<;:li.ikle nefes ahyordu. Fener elinden di.i~mi.i~, yere <;:arpmca
sonmi.i~ti.i. Zifiri karanhkta bir ~eyler gormeye <;:ah~ti.
0 kanh kafa kimindi?
Cesedin geri kalam nerdeydi?
Her an soguk ve islak bir et par<;:asma degebilirdi. Tiksindi. Korkusu
tekrar baskin <;:1kt1. Derin bir nefes aldi. Kafay1 kesen katil odada
m1yd1? Yoksa ~imdi elinde bir palayla i.izerine mi yiiri.iyordu? Yere
Ali <;imen I 157

sinmi~ c;:aresizce bekledigini goriiyor muydu? Her an bir yerden


gelecek keskin bir darbeyi korkuyla beklerken Glock'un soguk
kabzasm1 sertc;:e kavradi. Nefesini tuttu. Evet, odada biri vardi.
Hissediyordu!
Adamm hmltiy1 andmr nefesini duyabiliyordu.
Hem de yam ba~mda!

***
Tam o sirada odanm lambas1 yandi. Elinde silahla Sibel'i goren ingi-
liz korkuyla s1c;:radi. Baki~lanndan Sibel'i hatirlad1gm1 belli ediyordu.
Bir ~eyler soylemeye c;:ah~sa da sadece belli belirsiz kekeleyebildi:
- Kimsi ... ne .. ne isti. ..
- Sakin kip1rdamaym, diye bagird1 Sibel oturdugu yerden kalkma-
dan. En az adam kadar ~a~kin ve korkmu~tu.
ingiliz'in parmag1 halen elektrik diigmesinde, diger eli havadaydi.
Silah1 goriince gayriihtiyari elini havaya kaldirm1~ti.
Sibel, siiratle kendini topladi. Sonuc;:ta elinde silah olan oydu.
Kesik ba~?
Az once yiiregini agzma getiren yere bakti. 0 da ne!
Ne yani? Sadece Allah'm cezas1 bir cadzlar bayramz maskesi miymi~!?
Halen h1zla soluyordu. Hie;: tammad1g1 bir adamm evine zorla girmi~,
bir maskeden korkmu~, ~imdi de elinde bir silahla, sac;:ma sapan bir
~ekilde ev sahibinin ayaklannm dibinde tam bir aptal durumuna
dii~mii~tii. ic;:inde bulundugu duruma gillmemek ic;:in kendini zor
tuttu. ingiliz de az da olsa korkusunu yenmi~ti.
- Size nasil yardrmc1 olabilirim gene;: bayan, diye c;:ekinerek fisildadi.
Yard1m etmek ister gibi, tereddiitlii bir ~ekilde elini uzatti. Sibel
bo~taki eliyle adamm elinden kavray1p ayaga kalkti. Silah1 halen
adama dogru tutuyordu.
- Euna gerek yak kiic;:iikhamm, dedi adam aksanh komik Tiirk-
c;:esiyle.
- Tuhaf bir durum, farkinday1m, dedi Sibel utanarak. Hayatmda
ilk kez suc;:iistii yakalanm1~tl. Arna daha heniiz neyin ne oldugunu
bilmiyordu. Adamm giiven telkin eden hareketlerine kar~m silahm1
indirmedi.
- Bakiyorum c;:abuk toparlandm1z, dedi Sibel, bir ka~m1 kald1rarak.
158 I Kmk Heykel

- Ziyaretlerinize ah~1g1m, dedi adam giilerek. Arna ne yalan soyleyim


bunu beklemiyordum!
- Ziyaretlerimiz?
- Buyurun salona gec;:elim, ama liitfen o silah1 benden uzak tutun,
dedi ingiliz nazikc;:e.
- Pekala, oziir dilerim, dedi Sibel, sizi dinliyorum.
Devasa kiitiiphanenin kaplad1g1 salondayd1lar. Adam evin perdele-
rini ac;:t1. ic;:eriye gune~ doldu. Sibel her yeri kitaplarla dolu geni~c;:e
bir oturma odasmda olduklanm fark etti.
- Yabanc1lar polisi ya da istihbarat, s1k sik beni ya da benim gibileri
soru~turuyor. Artik ah~tik, dedi adam gayet normal bir ~eyden
bahsediyormu~c;:asma.

Sibel yorum yapmad1. Adamm neyi kastettigini c;:ok iyi anlam1~t1.


- Siz hangisindensiniz bilmiyorum ama nedense siz Tiirkleri sadece
iilkenizi seven ve i~ini yapmaya c;:ah~an mutlu bir ingiliz olduguma
ikna edemiyorum, dedi. Ayaga kalkti.
- Bir kahve ic;:er misiniz kuc;:ukhamm?
- Hayir, te~ekkiir ederim, dedi Sibel, nazikc;:e.
Allah'1m, adam beni utand1rarak oldurecek, anla~ild1.

ingiliz birkac;: dakika sonra elinde kahve kupas1yla geri dondii.


Koltuguna oturdu.
- Olkenizdeki her yabanoya potansiyel bir ajan goziiyle baktig1-
n1Z1 biliyorum. Sizi yarg1lam1yorum da. Bizimkiler de Londra'd a
benzer sac;:mahklar yap1yor olabilir, anlayabiliyorum. Tuhaf bir
diinya sizinkisi.
Sibel, sustu. Adam hak11yd1. Ne dese yersiz olacakt1.
- Madem onceki merakl1 arkada~lanmzm yapmad1gm1 yap1p evime
kadar girdiniz, buyurun her ~eyi didik didik edin. Bu arada yap-
tlgm1zm sue;: oldugunu siz de biliyorsunuz ama umurumda degil
ac;:1kc;:as1. Bir ~ey bulamayacaksm1z ne de olsa. Arna kar~1hgmda
bir ricam var.
- Neymi~, dedi Sibel s1kmtiyla.
- Lutfen, dosyama, ki sakm yok demeyin c;:unku hakkimda bir
dosya kesinlikle vard1r, temiz oldugumu yazm. Gerc;:ekten s1kild1m.
istanbul'da huzur ic;:inde ya~amak istiyorum. Liitfen ...
Ali <;imen I 159
Sibel bir ~ey demedi. Adamm elini s1kip te~ekkiir etti. Ko~ar ad1m
apartmam terk etti. Ankara'ya cloner donmez ilk i~i adamm istegini
yerine getirmek olacakti. Sahil yoluna c;:1kti. Riizgar ~iddetlenmi~ti.
Yosun kokusu cigerlerine doldu. Oniinden bir bahkc;:1 teknesi bata
c;:1ka gec;:ti. Geceyi gec;:irecegi Kalender Orduevi'ne dogru yiiriiyordu.
Kabul etmek istemese de fena c;:uvallad1gmm farkmdaydi. Kendini
bir an c;:ok c;:aresiz hissetti.
Civa .. .
$ahap .. .
Menora .. .
Takilm1~ plak gibi siirekli bu isimleri tekrarlad1gm1 fark ettiginde
tedirgin oldu. Tuhaf isimler, hie;: bilmedigi yiizler, derin hesaplar. Kim
bu adamlar? Dertleri neydi? Diinyanm en kudretli gizli servisleriyle
nas1l olup da kedinin fareyle oynad1g1 gibi oynuyorlard1? Pe~inden
ko~abilecegi bir ipucu daha ic;:in neler vermezdi. Spor yapan ne~eli
gene;: bir c;:ift ko~arak yanmdan gec;:erken telefonu c;:aldi.
Gizli numara?
- Efendim?
- Benim, Washington'dan Alev, ne haber?
- iyiyim camm! Ya sen, dedi heyecanla. in~allah giizel haberlerin
vardu. 0 kadar c;:ok ihtiyacim var ki ~u an!
- Boston'dan heniiz dondiim. Yorgunluktan oliiyorum valla. Neyse,
bana verdigin isim, Reyhani. .. Belirttigin tarihlere denk dii~en iki
kiz tespit ettim.
- Harika!
- Bundan sonras1 sana kahyor ama ... Gutlag1ma kadar kag1t kiirek
i~ine boguldum, angaryalar bitmiyor.
- Ne sandm ~ekerim, dedi Sibel giilerek. Te~kilata girerken Bond
kiz1 olmay1 m1 hayal ediyordun!
- Deli kiz! Sen varken bize mi kalm1~!
Ne~eyle telefonu kapadi. Ad1mlanm h1zlandudi. En azmdan ceva-
bm1 merak ettigi ba~ka sorulann pe~ine dii~ebilecekti. Peki neden
ic;:inde garip bir his vard1?
5Mart
Boston I ABD

Alev'e minnettardi. Biraz uzun si.irmi.i~ti.i ama olsun, bir ~eyler


bulmu~tu, onemli olan buydu. Bu kadar yorgunluga degmesini
diledi. Peri~an haldeydi. Gozlerini kapadi. Kafasmm ic;:inde bir
lokomotif c;:ah~1yordu. istanbul'dan New York'a uc;:tugu yetmezmi~
gibi, bir de i.isti.ine iki saatlik tren yolculugu yapm1~tJ. Taksinin ca-
mmdan otoban boyunca akip giden c;:am ormanlanm izledi. Uzun
zaman olmu~tu Amerika'ya gelmeyeli. En son 2007 Kas1m'1yd1, evet,
Erdogan'm heyetindeydi. PKK'ya kar~1 anhk istihbarat payla~1m1 ic;:in
Bush'un kap1sm1 c;:alm1~lard1. Adamm Irak'tan evindeki koltuktan
bahsedermi~ gibi konu~masma nasil da ofkelenmi~ti. Acaba Jack
de o zaman Beyaz Saray'da m1yd1? Farkinda olmadan birbirlerini
gormi.i~ olabilirler miydi? Ti.im yorgunluguna ragmen onu di.i~i.in­
menin bile kendisini heyecanlandird1gm1 utanarak fark etti.
Oniversite'ye yakm The Charles Hotel'e yerle~ti. Ihk bir du~ ald1.
Bavulunu ac;:t1. iki jean, birkac;: ti~ort. Ozlemi~ti boyle rahat giyin-
meyi. Ogrencilik y11lanndaki gibi. Sarho~ gibiydi ama uyumamas1
laz1md1. Vi.icut saatini ayarlamak ic;:in ak~ama dek odada televizyon
izleyip oyaland1. Ardmdan bi.iti.in gece deliksiz uyudu.
Ali <;imen I 161

Ertesi sabah

Renk.Ii ogrenci kalabahgmm arasma kan~1p Harvard'm ye~ili zen-


gin on bahc;:esini h1zh ad1mlarla kat etti. Biitiin ~irinligini takm1p
ogrenci i~lerine c;:1kti. Masum goriiniimiinii peki~tirmek ic;:in makyaj
yapmam1~, sac;:lanm atkuyrugu toplam1~h. Daha onceden maille~ip
telefonda konu~tugu adam1 buldu. Erciiment Baba'y1 andiran tonton
bir siyahi Amerikahydi. ic;:inden dua edip roliinii oynamaya ba~lad1:
c;:ok sevdigi bir arkada~m1 anyordu. Y1llarca mektup arkada~hg1
yapm1~lard1, sonra birden izini kaybetmi~ti. Onu bulmahydi. Sadece
adm1 hatirhyordu. Bir ~ekilde Harvard'da okudugunu ogrenmi~ti.
Gerisi karanhktL Sirf bunun ic;:in diinyanm oteki ucundan kalkip
gelmi~ti. Yard1mo olabilirler miydi? Lutfen?

On be~ dakika sonra c;:1kt1gmda elinde iki adres vardi. Telefonu


c;:ald1. Arayan Alev'di.
- Tathm, ben de seni arayacakt1m ~imdi. Umdugumdan kolay oldu.
Seviyorum bu Amerikahlan!
- Hadi camm? Nasil aldm?
- Bilirsin bu adamlan, insani bir hikayen olsun, biraz da kibar ol.
Eh biraz da ~irinlik yaparsan, ac;:ilmayacak kap1 yok.
- Kmm, senden korkulur, bo~una ~ef yapmam1~lar seni! Neyse,
adresler?
- i~te oras1 biraz s1kmtih be tathm. Biri California'da digeri New
Jersey'de.
- Yuh! Ne yapacaksm peki?
- Gidecegim, beni bilirsin, bir ~eye yap1~tlm m1 birakmam!

Otele dondii. Maillerini kontrol etti. Fidan'dan gelen birkac;: rutin


mesaj, personel ~ubesinden biriken izinlerle ilgili bir uyan ve birkac;:
ufak iv1r z1vir. bnemli bir ~ey yoktu. Banka hesabm1 kontrol etti.
Yiizii as1ld1. Memur maa~1yla bayag1 pahah bir i~e soyunmu~tu.
Daha ~imdiden bir maa~1 uc;:up gitmi~ti. Arna sorun degildi. Ba~1
s1ki~tigmda her zaman yapt1g1 gibi annesine kopbilecegini bilmenin
rahathg1yla New Jersey'e bir bilet ald1. Bavulunu toplarken ogrenci
i~lerindeki Amerikalmm ar~ivde gosterdigi sm1f dosyas1m dii~iinii­
yordu. Reyhani'lerden biriyle aym sm1fta bulunan bir ogrencinin
162 I Kmk Heykel

fotografi neden <;:1kanlrn1~ ve isrni silinrni~ti? Daha da tuhaf1 bunun


sebebini sordugunda adarnm cevab1 neden bo~ baki ~ lardan ibaret
olrnu~tu? Yine kendisini ilgilendirrneyen bir detaya takihp kald1g1
i<;:in sinirlendi. Arna zihnindeki sorular ars1zca ko~e kaprnaca oy-
nuyordu. Sahi ti.irn bunlan neden yap1yordu? Erci.irnent Baba ne
de gi.izel derni~ti: Gitmeden bilemezsin kzzzm! Gidecekti. Birka<;: saat
uyusa fena olrnazdi. Derin bir uykuya daldi.

***
Anderson Rood Jackson Bulvan i.izerindeki JavaMoon Cafe'ye gir-
diginde yorgunluktan olrnek i.izereydi. $irndi bir Ti.irk kahvesi ne
de gi.izel olurdu! Filtre kahve ve elrnah tart soyledi. Bir kez daha
rnaillerini kontrol etti. Sahadaki adarnlanndan gelen birka<;: kisa
bilgilendirrne rnesajma h1zla goz gezdirdi. Ne vard1? istanbul'daki
<;:e<;:en rnafyas1yla ilgili bir uyan. Sildi, onu ilgilendirrniyordu. Bir
si.iredir izledikleri iki Yunan vatanda~1 terniz <;:ilarn~ti. Ba~ka da
onemli bir ~ey yoktu. Baz1lan111 ktsaca cevapladi. Laptopunu kapadi.
Ayna kaph duvara bakti. Yi.izi.indeki <;: iller olmasa, kendisini tam-
yarnayacakti. Resrnen iki gi.inde <;:6krni.i~ti.i. Gozlerinin feri gitmi~,
di.izensiz uykudan gozaltlan rnorarrn1~, cildi yaglanrn1~tl. Allah'tan
Jack'e Amerika'da oldugunu soylemerni~ti. Bu haliyle adarn1 korku-
dan oldi.irebilirdi. $ehrin farkh bolgelerindeki ii<;: adresi dola~m1~, elle
tutulur bir ~ey bularnarn1~tl. Reyhani'lerden ilkini bulrna i.irnidiyle
gittigi ilk adreste "Onlar buradan ta~mdi" cevabm1 ald1gmda zaten
hi<;: de iyi bir gi.in ge<;:irmeyecegini hissetmi~ti. Ald1g1 her adres bir
sonrakine kap1 a<;:mt~ti. Kahvesinden bir yudurn ald1. Birden i<;:ini
bir kararnsarhk kapladi.
Ne yapzyorsun burada klZlm? Onca onemli i~ beklerken? Ne zaman
bitecek bu takmtzlann?
- Kahretsin!
istemese de ne i<;: sesi ne de bitmek bilmeyen sorular pe~ini b1ra-
kiyordu. Zeynep gori.inti.ilerden ellerindeki son adarnm kirn oldu-
gunu tespit edebilmi~ miydi? Ya Erci.iment Baba? Halen $ahap'm
pe~indeydi. Bir ~ey bulabilrni~ rniydi acaba? Arna bunlara sonra
kafa yoracakti. $imdi Reyhanl'ye dair elinde son bir adres daha
vardi. Kahvesini bitirdi. Kiralad1g1 arabaya bindi. Navigasyon aletine
adresi girdi. Kontag1 <;:evirrneden once durakladi. Yine sm1f dosyas1
Ali <;:imen I 163

aklma gelmi~ti. Siyah beyaz fotograflardan kendisine giilen o giizel


gozler. Acaba arad1g1 Reyhanl hangisiydi? New Jersey'deki mi yoksa
California'daki mi? Yoksa sadece kendi takmtilanm m1 anyordu? i~te
yine aym soru zihnini kemirmeye ba~lam1~t1. Sahi neden bir okul,
elindeki tek dosyadan bir ogrencinin resmini kaldmrd1 ki? blmii~
olabilir miydi? Bu dii~iincesini sa<;:ma buldu. byle olsa, hi<;:bir okulda
ar~iv kalmazd1. Herkes sonu<;:ta bir giin oliiyordu. Ka<;:m1lmaz son!

Birden Jack'i ozledigini fark etti. 195 no'lu karayolundan


Middletown'a dogru h1zland1.

***
Allah'zm, beni smzyorsun galiba, diye mmldand1. Dakikalardir yii-
ziine sert bir ~ekilde kapanm1~ olan kap1ya bak1yordu. D<;: giin-
diir New York-Boston-New Jersey hattmda deliler gibi turlam1~,
onlarca ki~iyle konu~mu~, ki~isel yalan soyleme rekorunu kirm1~
ama resmen <;:uvallam1~tI. Binbir nazla kendisini kabul eden kadm,
anlatt1klanm ilgisiz baki~larla dinlemi~, gosterdigi fotograflar kar-
~1smda yiiz kaslanm bir an bile kip1rdatmam1~tI. Arna en azmdan
Reyhani'lerden ilkini bulmu~tu. Kadm dii~iiniir gibi yap1p bir siire
ba~m1 ka~1m1~, "Dogru, o y1llarda orada okudum, dediginiz ki~iler
hakkmdaysa en ufak bir fikrim yok, fotograftakileri de kesinlikle
tamm1yorum" deyip kestirip atm1~t1. iz siirmeye devam etmek
istiyorsa California'ya gitmekten ba~ka <;:aresi kalmam1~t1. Gide-
cek miydi? Emin degildi. Utanmasa kaldmma oturup aglayacakt1.
Ankara'nm dinginligini ozledigini fark etti. Arabaya bindi. Dikiz
aynasmdan yiiz hatlanm inceledi.
K1z1m Sibel, pes etmek yak, sadece yorgunsun, hepsi bu!
Kendi kendini telkin <;:abasm1 komik bularak giildii. Jack'i arad1.
Sesini duymak iyi gelebilirdi. Telefonu kapahyd1. Acaba neredeydi
~imdi? Washington, Tahran, Kudiis? Yoksa istanbul? Hayalet gibiy-
di adam. Sa<;:ma sapan bir ili~kiydi bu, farkmdayd1. Dogru diiri.ist
gorii~emiyorlard1 bile. Arna onunlayken bamba~ka bir diinyadayd1,
iliklerine kadar hissedebiliyordu bunu. Akima geldik<;:e kendinden
utamyordu, evet. Acaba, beni kullanmak m1 istiyor, diye <;:ok dii~iin­
mi.i~tii. Arna hayir, eger kullanmak dogru kelimeyse, kendisi Jack'i
kullamyordu. Adamm Tiirkiye'yi kendisinden daha fazla dii~iinme­
sini ba~lang1<;:ta yadirgam1~t1, dogru. Arna bi.iyiik resme baktigmda
164 Kmk Heykel
J

hep hakh oldugunu ~a~1rarak gormu~tii. Dstelik Jack hep durust


olmu~tu. Daha once hayatma giren hi<;:bir erkegin olmad1g1 kadar
diirust. ~u an bulundugu konuma gelmesinde kimseler bilmese
de buyiik pay1 vardt. Arna yine de adamm etrafmda, a~amad1g1
gorunmez bir duvar oldugunu hissediyordu. Onu anhyordu. ip
uzerinde yiirudukleri bir i~ yap1yorlard1. insan severken bile hep
tetikte olmahyd1. Derinden derine onun da yarah oldugunu hissede-
biliyordu. Belli ki <;:ok ac1 <;:ekmi~ti. 0 ye~il gozlerine her bakt1gmda
derinlerde bir yerde keder goruyordu. En <;:ok da adam kendisine
sanld1gmda hissediyordu bunu. Sm1rs1z, s1cacik bir ~efkat hissi. Bir
babanm kmm kucaklamas1 gibi.
Morali diizelmi~ti birden. Guliimsedi. Evet, elindeki i~e odaklanma-
hyd1. Hem vaziyet o kadar da kotu say1lmazd1. En azmdan elinde
bir isim ve adres daha vard1.
iki yil once bundan daha umitsiz bir vakay1 nas1l <;:ozdugiinu hat1r-
lad1. Dskudar kiy1smda denizden <;:1kan kimliksiz bir ceset. Cesedin
cebinden <;:1kan tek bir isim. 0 ismin izini surerek istanbul'da sur-
gunde ya~ayan <;:e<;:enistan eski ~eyhulislam1 ~emseddin Batukaev'i
oldurmek i<;:in gelen bir Rus infaz timi. Bu detay1 kullanarak timi
yakalamas1. Hepsi dun gibi aklmdayd1. Evet, Jack'in o vakada da
yard1m1 olmu~tu. Nas1l unuturdu? Ashnda ~imdi de ona en iyi yar-
d1mo olabilecek ki~i yine Jack'ti. Dstelik bu kadar zahmete girmesine
de gerek kalmazd1. Arna hay1r, bu kez diigumu kendisi <;:ozecekti.
Arabay1 <;:ah~t1rd1. Otele gidecek, bir gun dinlenecekti. Peri~an hal-
deydi. K1sa bir molanm ardmdan California'da sorulannm cevabm1
bulmay1 umuyordu.
3

7Mart
California

Los Angeles Havalimam'm Santa Monica ile Beverly Hills arasmda


kalan Westwood Bulvan'na baglayan 405 no'lu karayoluna sapt1. Ter
i<;:inde kalm1~tl. Klima bir i~e yaram1yordu. Devasa arabalann akip
gittigi otoban trafigini izlerken <;:aresizlik duygusunun kendisini
daha da ko~eye s1ki~tird1gm1 hissetti. Kendi kendine klZlyordu.
Resmen dunyanm oteki ucuna gelmi~ti ve ne arad1gma dair en
ufak bir fikri bile yoktu. Cami aralad1. i<;:eri dolan ruzgar, okyanus
kokuyordu. Los Angeles'a inmeden u<;:aktan gormu~tli devasa Pasi-
fik Okyanusu'nu. Turkuaza <;:alan rengiyle <;:ok guzel gorunuyordu.
En az aklm1 kemiren sorular ve korkulan kadar u<;:suz bucaks1zd1.
Her sorunun cevabm1 bilmek zorunda m1yd1 ki? Babasm1 hatirla-
dt. 0 mu~fik baki~lan. Her durumda bir ad1m otesini gorebilen o
bilgeligi. Bir keresinde, "Bazen bulacaklanm1zm bizi uzebilecegini
biliriz kiz1m, ama inan, ger<;:ek bir cehennem her zaman sahte bir
cennetten daha iyidir" demi~ti. Evet, o gune dek ya~ad1klan hep
babasm1 hakl1 <;:1karm1~tl. Bu kez de hakl1 m1yd1 acaba? Adamm
otoriter ama bir o kadar da sevecen simas1 zihninden usul usul
kaybolurken altmdaki kirahk Toyota'nm gaz pedalma asild1. His-
sediyordu, babas1 yine hakl1ydt.
166 I Kmk Heykel

***
Amerikahlann Tehrangeles olarak adland1rd1klan bu bolge Los
Angeles'm bat1smda kahyordu. iran'dan sonraki en kalabahk iranh
niifusun ya~ad1g1 bu bolge Westwood Bulvan'yla Pico Bulvan ara-
smda kalan geni~ bir alana yay1hyordu. Neredeyse 800 bin iranh
goc;:menin ya~ad1g1 bu civar Little Persia olarak da biliniyordu. Sibel
navigasyonu takip ederken ~a~kmhkla etrafma bakti. Kat ettigi o
kadar yolu bilmese, kendisini gerc;:ekten de Tahran'da sanabilirdi.
Diikkanlar, irili ufakh lokantalar, devasa magazalar, kiic;:iik hahc1-
lar, parfiimeri diikkanlan, iranhlann damak tadma uygun binbir
<;:e~it g1danm sat1ld1g1 marketler, vitrinlerinde abart1h makyajla-
nyla kendisine giiliimseyen iranh luzlann posterlerinin oldugu
~atafath kuafor diikkanlan. Amerika'da olduguna inanam1yordu.
Bu insanlann biiyiik c;:ogu 1979'daki islam Devrimi'nin ardmdan
buraya kac;:m1~ olan $ah yanhlanydi. Burada kurduklan o kii<;:iik
ama konforlu diinyalannda, eski giizel giinlerin ozlemiyle ya~1yor,
ba~lanna gelen biiyiik felaketin sorumlusu olarak gordiikleri molla
rejiminin y11ulacag1 giinii bekliyorlardi.
Sibel, navigasyonun uyans1yla iran tarihini bir kenara birakti. Ara-
d1g1 adresi bulmu~tu. Altmda kiic;:iik bir Pers lokantas1 olan iki kath
bir binaydi. Arabay1 bir blok oteye park etti. Niye heyecanlanm1~t1
ki ~imdi? Yoksa yiizle~mekten korkuyor muydu? Bir polis arabas1
sirenlerini ottiirerek son siirat yanmdan gec;:ti. Kalabahk bir ogrenci
grubu ~amatayla arabasmm oniinden ve arkasmdan gec;:erek ne~eyle
caddenin kar~1sma ko~tu. Aynadan nas1l goriindiigiine bakti. Sac;:-
lanm yine atkuyrugu yapti.
Hadi kzzzm Sibel!
Arabadan indi. Kararh ad1mlarla lokantaya yiiriimeye ba~ladi.

***
- Dzgiiniim kiic;:iikhamm, neden bahsettiginize dair en ufak bir
fikrim bile yok.
$akaklan zonklamaya ba~layan Sibel kirec;: gibi bir suratla, kasanm
arkasmda duran patates burunlu ihtiyara baluyordu. Adam, kiic;:iik
bir ipek hahyla siislii sandalyesinde oturuyordu. Arkasmda son $ah
R1za Pehlevi'yi kans1 Fara Diba ile birlikte gosteren ~atafath bir
tabla as1hydi. Sibel'in sorgulayan gozlerle halen kendisine bakt1gm1
Ali <;imen I 167

goriince iran aksamyla ezdigi ingilizcesiyle az onceki ciimlesini


kelimesi kelimesine tekrarladi.
- Dzgiiniim kii<;:iikhamm, neden bahsettiginize dair en ufak bir
fikrim bile yok. Muhtemelen size yanh~ adres vermi~ler.

Diinya ba~ma y1kilm1~tl. Ne diyordu bu adam boyle! Arna adres


dogruydu. Dudaklarmm kurudugunu hissetti. Kasaya yakm masa-
lardan birine oturdu. Kendini kotii hissediyordu. Ne yani, ~imdi o
kadar yolu bo~a m1 tepmi~ti? Garsonlardan biriyle konu~an adam1
siizdii. Evet, i~te ~imdi de o iri kalm parmaklanyla para saymaya
ba~lam1~ti. Bir an adam1 goz ucuyla kendisine bakarken yakaladi.
Evet, yalan soyliiyordu! Beden dili asla yalan soylemezdi. Dstelik
genellikle yalanolar ezberlenmi~ repliklerle konu~urdu! Adami
kizdirma pahasma sorusunu yineledi.
Rey haneh Mazahari burada m1 oturuyordu? Onu tamyor muydu?
Adam kafasm1 elindeki paralardan kald1rmadan konu~tu.
- iran mutfagma dair tatmak istediginiz bir ~ey varsa, sipari~inizi
almaktan mutluluk duyanz. Yoksa polis <;:agirmak zorunda kalabi-
lirim kii<;:iikhamm.
Polis? Dii~iincesi bile kotiiydii. Bir MiT gorevlisinin miittefik bir iilke
topraklannda karakolluk olmasmm altmdan kalkamazdi. Omuzla-
rmda tonlarca ag1rhk varm1~ gibi agir agir yerinden kalkti. Adama
nazik bir ~ekilde te~ekkiir edip d1~an <;:ikti. Ak~am olmak iizereydi.
Bulvar i~1l 1~1ldi. Bo~ gozlerle etrafma bakti. Gozleri dolar gibi oldu.
Allah kahretsin, aptalsm sen kzzzm, koca bir aptal!
Tam o s1rada omzuna bir el dokundu.

***
Arkasma dondii Sibel. Az onceki adam m1yd1 bu? Daha neler! Arna
ne kadar da <;:ok benziyordu .. . Bu kadar kisa zamanda iistiinii de-
gi~tirmi~ olamazd1! Digerinin aksine bunun gozlerinde ~a~1rt1c1
bir ~efkat vardi.
- Biraz konu~abilir miyiz liitfen, dedi adam diizgiin bir Tiirk<;:eyle.
~a~kmhg1 daha da artm1~t1. Tiirk<;:e? Buda kimdi?

- Tabii buyurun dedi, kekeleyerek.


- Kardqimin kabahgm1 bag1~laym. Kendince hakh sebepleri var.
168 I Kmk Heykel

- Karde~iniz? ... Anhyorum.


- Konu~mamza istemeden kulak misafiri oldum. Aksanm1zdan
Turk oldugunuzu anlaymca kay1ts1z kalamad1m, dedi adam dostc;:a
koluna girerek.
- Biraz yiiriiyelim mi?
Sibel diinden raz1yd1.
- Olkenizde okudum ben, istanbul'da, dedi adam, $ah doneminde.
Tiirkleri severim ... Hepimiz severiz.
Sibel'in ic;:i ic;:ini yiyordu. Adamm bir an evvel sadede gelmesini di-
lerken, bu jeste aym ~ekilde kar~1hk verdi. Okyanustan esen riizgar
yiizlerini yalad1. Teklifsizce koluna girmi~ halde yiiriiyen iranh,
yiiziine bakrnadan konu~tu.
- bncelikle ~unu soylememe izin verin. Yegenim hakkmda anlat-
tigm1z hikaye hie;: de inandmc1 degildi.
- Yegeniniz? Reyhani sizin yegeniniz mi?! 0 halde az once konu~­
tugum ... Babas1 m1yd1?
Adam ba~1yla onaylad1. Bir yandan da yolda gordiigii tamdiklannm
selamm1 ahyordu. Sibel, heyecanla iirperdigini hissetti. Kalbi yine
delice c;:arpmaya ba~lad1. ipuc;:lanm yakalad1gmda hep boyle olurdu.
- Arnao halde neden bir ~ey soylemedi?
- Kiz1m, dedi adam kararh bir sesle. Yegenimi gerc;:ekten neden
arad1gm1 soylersen, sana yard1mc1 olabilirim.
Sibel ikiletmedi bile. Gerc;:ek, her zaman olmasa da c;:ogunlukla kilidi
ac;:ard1. Hikayesini h1zh ciimlelerle anlatt1.
Adam babacan bir ~ekilde tebessiim etti.
- Gerc;:ekten bunun ic;:in mi anyorsun?
Sibel utanarak onaylad1.
- Pekala o halde kmm, dedi. Birden ciddile~mi~ti. Durdu. Kederli
bir ~ekilde gozlerinin ic;:ine bakt1.
- Reyhani oldii ...

***
Sibel midesine bir yumruk yemi~ gibi oldu. Adamm ciimlesi kafa-
smda c;:mhyordu. Oldii mii?
- <;:ok iizgiiniim, ba~m1z sagolsun, diyebildi sadece.
- Evet, dedi adam bir kez daha. Reyhani oldii.
Ali <;imen I 169

- Nas1l diye sorsam kabahk etmi~ olur muyum?


iranh bir si.ire duraklad1. S1kmtiyla etrafma bakmd1.
- iran Air 655'te oldi.i.

iran Air 655? Haf1zas1m yoklad1. .. Evet, hatirhyordu. Ortaokuldayd1.


l 988'in Temmuz'uydu. iran - Irak Sava~1 gi.inlerinde iran hi.icumbot-
lan Amerikan helikopteriyle dala~m1~, ertesi gi.in iran Havayollan'na
ait 655 sefer say1h yolcu w;:ag1, Hi.irmi.iz Korfezi'ndeki bir Amerikan
sava~ gemisinden atilan fi.izeyle vurulmu~tu. Amerikan hi.iki.imeti
hep bunun bir kaza oldugunu savunmu~ ve oziir dilememi~ti.
- Gen;:ekten c;:ok i.iziildi.im, yaramz1 de~mek istemezdim, dedi Sibel.
Demek bunca zamand1r arad1g1 Reyhani, 655'in iki yi.iz doksan
kurbanmdan biriydi.
- Bu hadise biz Amerikah iranhlar ic;:in bir tabudur. Sebebini tahmin
edebilirsiniz sanmm. Hakkmda konu~may1 pek sevmeyiz. Umanm
~imdi karde~imin tepkisine hak vermi~sinizdir, dedi adam.
- Sizi anhyorum, c;:ok c;:ok ozi.ir dilerim ... Gerc;:ekten.
Yine de birkac;: soru sorabilirdi. Adam baztlarma cevap verdi. Sibel
ki.ic;:i.ik notlar ald1.
- Ba~ka bir sorunuz yoksa izninizi istiyorum, dedi iranh.
Sibel son olarak c;:antasmdaki fotograflan gosterdi. Hay1r, hic;:biri
adama bir mana ifade etmiyordu
- Biz Reyhani'yi unuttuk, dedi adam gozlerini kac;:1rarak. Ona ait
hic;:bir ~ey kalmad1 burada. Gozleri 1slanm1~tl.
Sibel daha fazla zorlamanm anlam1 olmad1gm1 di.i~i.indi.i. Gozya~la­
nm silen adama te~ekki.ir etti. Arabaya dogru yi.iri.irken kafas1 allak
bullakt1. iranh arkasmdan seslendi:
- in~allah sorulanmzm cevabm1 iran'da bulabilirsiniz!
4

1 Nisan
Ku di.is

Umanm bu kadar kana, gozya~ma degmi~tir ihtiyar.


Menora, Theodor Herzl'in ~ehrin bat1smdaki Herzl Tepesi'nde bu-
lunan amt mezarmm onunde dakikalardir oylece duruyordu. Yakic1
oglen gune~inin i~mlan neredeyse ba~mdaki kippay1 delecekti.
Alnmda biriken terin ~akaklanndan sakalma dogru suzuldugunu
hissetti. Ancak akl1 s1cakta degil, sabah Netanyahu'dan ald1g1 ha-
berdeydi. israil'in manevi babas1 Herzl'in siyah mermerden mute-
vaz1 mezanna bir kez daha bakt1. Her ~ey hesaplad1g1 gibi giderse,
kiyametin kopmasma az kalm1~t1.
Keyifle giilumsedi.

***
Aym dakikalarda Sibel, Kudus'un en sembolik ve ~imdilerde olduk<;:a
luks oteli King David'in Eski Kudus'u goren terasmda Jack'i bekli-
yordu. Adamdan gelen "Kudus'te bulu~ahm" teklifini ikiletmemi~ti
bile. Otel, israil'in kurulu~undan once, ingiliz manda yonetiminin
Kudus'teki karargah1 olarak kulla111lm 1 ~t1.
Sibel'in gozleri Ortadogu'nun bu kadim ~ehrinin nefes kesen si-
luetinde, akl1ysa Amerika'dayd1. Dosyadaki kopartilm1~ fotograf1
Ali <;imen I 171

ve Reyhani'yi di.i$i.ini.iyordu. Pe$ pe$e iki kahve i<;ti. c;:antasmdan


<;1kard1g1 Masumiyet Miizesi'ni okumaya <;ah$h ama kendini vere-
miyordu. Nirin'ler zihninde at ko$tururken boynuna kondurulan
bir opi.ici.ikle di.i$i.incelerinden s1ynldi. Jack'ti.
- Tathm, ozi.ir dilerim. Netanyahu'nun gevezeligi tuttu. Ne gi.indi.i be!
- Olsun, ge<; de olsa seni gormek gi.izel, dedi Sibel ne$eyle.
Yine kocaman gi.ine$ gozli.ikleriyle kendilerini gizliyorlardi.
- Nas1ld1 yolculuk, diye sordu Jack, garsona bir kahve soylerken.
- Havalimanmdaki ahret sorgusu hari<; gayet normaldi.
- iyi, dua et ki ne i$ yaptigm1 bilmiyorlar.
- Evet ya ... bgretim gorevlisi kimligimle bile bu kadar didikledikle-
rine gore, digerini akl1ma bile getirmek istemiyorum. c;:ok kibirliler.
- Kibirden ziyade ... Korku, dedi adam.
Sibel, buzlu <;aymm son yudumunu kafasma dikti. Dev bir $emsiye-
nin altmda, onlerinde bi.iyi.ileyici gi.izelligiyle uzanan Eski Kudi.is'i.i
izliyorlardi. Amerikah ya$h turistler, farkl1 i.ilkelerden gelen kippah
Yahudi ogrenciler, birka<; Arap ve <;ok say1da i$adam1 gori.ini.imli.i
Ortadogulu vard1 terasta. Ku$ sesleri, diger masalardan gelen <;atal
b1<;ak $akirtilan ve belli belirsiz yap1lan sohbetlerin tath gi.iri.ilti.isi.i,
ahenkli bir mi.izik gibi yay1hrken Jack Kubbeti.i's-Sahra'nm 1$ll 1$il
parlayan kubbesini i$aret etti.
- Her $ey bu kubbe i<;in, ne tuhaf!
- Anlamad1m?
- Siz Mi.isli.imanlar bu altm kubbeden vazge<;miyorsunuz, Yahudi-
lerse hemen altmdaki Aglama Duvan'ndan! Onlarca y1ldir bogu-
$uyorsunuz ... Ne sa<;mahk.
- Siz Hiristiyanlar peki?
- Sizin kavgamz o kadar $iddetli ki bize sadece izlemek di.i$i.iyor,
dedi Jack gi.ili.imseyerek.
- Bu kadar basit mi sence?
- Bazen bu kadar basit, evet ... ikisi de ibadethane ama her iki ta-
rafta dua edenler diger tarafm yok olmas1 i<;in yakanyor. .. Ve biz
de y1llardir bu <;:6zi.imsi.iz mesele i<;:in didinip duruyoruz. Aptalhk
degil mi?
172 I Kmk Heykel
Sevgilisinin kat1hg1 Sibel'i rahats1z etmi~ti.

- Belki bu meselenin ej:6zi.ilmemesinde sizin de paym1z vard1r, ne


dersin?
- Amerika'nm m1? Gi.ildi.irme beni. Tabii ki var! Beyaz Saray'1 sa-
vunacag1m1 samyorsan ej:Ok beklersin. Biz de aym gemideyiz. <;1-
karlanm1Z1 adaletin oni.inde tutuyor, yeri geldiginde sivillere bile
ac1m1yoruz. Pis ve adaletsiz bir di.inyada ya~1yoruz tathm ... Ke~ke
rum medeniyeti s1firlay1p yeniden kurma irnkamm olsayd1!
Sibel, Jack' in siyah camlann arkasma gizlenmi~ gozlerini gormeye
ej:ah~tI. Adamm aklmdan geej:enleri okumak ister gibiydi.
- Bu degerli fikirlerini Ba~kan'la da payla~1yorsundur umanm,
dedi alayo bir tonla.
- 0 da farkl1 di.i~i.inmi.iyor. .. Ya da di.i~i.inmi.iyordu diyelim. <;ok
saf oldugunu Beyaz Saray'daki ilk haftasmda anlad1. Emin ol, artik
Filistin'le ilgili tek kelime dahi duymak istemiyor.
- Belki sorun, dinlerde degil de ej:tkarlarda ya da siyasettedir. Dinle-
rin bu resimdeki gori.inti.isi.i de onlan yanh~ yorumlayan insanlann
ej:Ikard1g1 bu sava~m zayiat1 olamaz m1?
- Belki de . .. <;ok dindar biri say1lmam. Arna ~unu biliyorum. Y1l-
lard1r din adma birbirlerini bogazlayanlann yarattig1 sorunlan gor-
mekten ve ej:6zmeye yah~maktan b1kt1m. Tiksiniyorum her ~eyden,
herkesten! Yoruldum Sibel.
Kadm bu iej: karartic1 konu~may1 daha fazla uzatmak niyetinde
degildi.
- Soylesene Jack, ne yap1yorsun Kudi.is'te?
Adam cevap vermeden yantasmdan bir zarf ej:Ikard1.
- Bunu goren ej:ok az say1da insandan biri olacaksm. Payla~abile­
cegim tek sen varsm.
- Ooo onurland1rdm1z beni beyefendi! Nedir bu?
- israilli dostlanm1zm hediyesi. Obama'ya seej:im dopingi. .. Gor
ve unut.
- Sibel zarf1 aej:1p iej:indeki birkaej: fotografa ve ej:Ok gizli ibareli bel-
gelere goz att1.
Bir anda gozbebekleri bi.iyi.idi.i. Agz1 resmen ay1k kalm1~t1.
- Aman Allah'1m, Jack! Ciddi olamazsm!
Ali <;imen I 173
3 Nisan
Pakistan I 10.00

K1rkma merdiven dayam1~ Ahmed bin Mesud'un yiizi.indeki izler


c;:ogu ki~iyi korkutabilirdi. Sigarasmdan kucagma dii~en ki.illere
ald1rmadan, islamabat'1 bir b1c;:ak gibi yaran Kqmir otoyolundan
Faysal Bulvan'na saptL Altmdaki 86 model beyaz Suzuki, zorlul<la
nefes alan yarah bir hayvan gibi tel<leyerek ilerliyordu. Etrafa ba-
ktld1gmda arabas1 liiks bile say1labilirdi. Kulal<lan sagir eden korna
sesleri, c;:ileke~ kamyonlardan c;:1kan egzoz dumanlan, ba~kentin
dumanla kaph belli belirsiz silueti, bu cografyaya c;:orel<lenmi~ fa-
kirligin dogal dekoru olmu~tu. Aynasma siirterek gec;:en motosil<letli
kuryeye ag1z dolusu kiifiir savurdu. Veziristan'd an karpuz getiren
hurda kamyonlan solladl. Bulvann bitimindeki Karakurum yoluna
saptigmda bir siiredir kendisini izleyen gozlerin farkmda degildi.
CIA ic;:in c;:ah~an motosikletli iki Pqtun, bir si.iredir market kur-
yesi kihgmda Mesut'u takip ediyordu. Mah~eri trafikte doni.i~iim­
lii olarak Suzuki'yi gozden kac;:Irmamaya c;:ah~1yorlard1. Gozciiler,
Pakistan Halk Partisi lideri, eski Ba~bakan Benazir Butto'nun 27
Arahk 2007'de Ravalpindi'deki sec;:im mitinginde bombah suikast
sonucu oldiiriilmesinin ardmdan CIA tarafmdan kiralanan mahalli
ta~eronlar ordusundandL Washington'dakiler o giinden beri bu iil-
kede attlan her ad1mdan, uc;:an her ku~tan ve kotanlan her plandan
haberdar olmak istiyordu.
Terden smls1l<lam haldeki Mesut, Karakurum yolundan Abbottabad'a
saptigmda kuryeler takibi biraktL Trafik yogunlugu b1c;:al<la kesilir
gibi azalm1~tI. Ku~ iirkebilirdi. Gi.ine~ten kararm1~ iki Pqtun'un duy-
gusuz gozleri, takip i~ini, bir kilometre kadar yiiksekte bir yerlerde
turlayan Kartal Gozii'ne birakm1~tl. Amerikan sahil giivenlik birimi
ic;:in geli~tirilen ve dikine havalanabilen bu insans1z casus uc;:ak, bir
siiredir ah~1k oldugu cografyadan c;:ok uzaklarda, Afganistan- Pa-
kistan hattmda uc;:uyor, elektronik gozleriyle istihbarat topluyordu.
Pakistan'm Belucistan eyaletindeki Pensi Hava Ossi.i'ne kurulan
portatif komuta merkezindeki pilot, uzaktan kumanda ettigi aletle
Mesut'u gozden kac;:Irmamaya c;:ah~1yordu. Amerikan kaq1thgmm
kamga ~iddetine ula~tig1 bu topral<larda Amerikaltlar, bir si.iredir
iilkenin altyap1sm1 ve hava sahasm1 kullanarak Pakistan vatan-
174 I Kmk Heykel
da~lan i.izerinde operasyonlar yap1yorlard1. Eski Cumhurba~kam
Pervez Mi.i~erref, Washington'dan gelen baskilara dayanamay1p
Amerikahlann i.issi.i kullanmalarma evet demek zorunda kalm1~tl.
$imdiki Cumhurba~kam Asif Ali Zerdari'nin bundan haberi bile
yoktu. Washington yonetimi, i.ilke ic;:indeki kurtanlm1~ adac1klarda
kafasma gore at oynatiyordu.
Suzuki Abbottabad'daki Kerbela Mezarhg1 yakmlannda durdu. Ren-
gi art1k kahverengiye c;:ahyordu. Terli yi.iziindeki tozu toprag1 silen
Mesut arabadan indi. Etraf1 kola<;:an etti. Top oynayan gi.iri.ilti.ici.i
ve si.imi.ikli.i <;:ocuklar, mezar ziyareti yapan birka<;: burkah ihtiyar
kadm, az otede tezgah a<;:m1~ hurma satic1lan, askeri akademinin,
ogle tatilini kol kola girip aylak aylak ~ehri turlayarak gec;:iren me-
murlan. Her ~ey her zamanki gibiydi.
Pensi'deki kumanda masasmm ba~mda oturan operator pilot, ara-
basm1 terk eden Mesut'u i~aretledi. $ehrin o sokagmda o an olan
bitenler, Kartal Gozi.i'ni.in yi.iksek c;:ozi.iniirli.ikli.i kameralanndan
gec;:erek odaya yans1yordu. Farkl1 riitbelerden birka<;: subay, onlerin-
deki dijital ekranda yamp sonen kirm1z1 bir c;:erc;:evenin ortasmda
hareket eden adamdan gozlerini ay1rm1yordu. Mesut, mezarhk
boyunca uzanan Abbasi Caddesi'ni temkinli ad1mlarla ge<;:ip toz
i<;:indeki dar bir yola sapti. Yolun bitiminde, <;:ogu yeni yapilm1~
konutlann bulundugu bir mahallenin kivnlan sokaklanndan birine
dald1. Etraf1 yi.iksekc;:e duvarlarla <;:evrili birkac;: kath bir evin oniinde
durup tedirgin bir ~ekilde kap1y1 t1klatt1. Kapmm iizerindeki ki.ic;:i.ik
si.irgi.ili.i gozenek, metalin metale degmesiyle <;:1kan i<;: g1c1klayic1
bir sesle ac;:1ld1. Kapmm ardmda beliren komi.ir karas1 bir c;:ift goz,
Mesut'unkilerle bulu~tu. Birka<;: saniye sonra devasa kap1, bir tek
ki~inin ge<;:ebilecegi kadar araland1. Pakistanh, hayalet gibi i<;:eri
si.izi.ildi.i. Pilot, yamp sonen kirmlZl c;:erc;:eveyi Mesut'un girdigi evin
iizerine getirip elinin altmdaki tu~lardan birini t1klad1. Koordinat
bilgileri ekrana yans1d1.

34° 9' 21' N, 73° 13' 10' E


34.155833, 73.219444

Tutulan nefesler b1rakild1. On yild1r bu am bekliyorlard1. Odadaki


tek sivil olan Beyaz Saray irtibat g6revlisi Ba~kan'm cebine kodlanm1~
Ali <;imen I 175
portatif uydu telefonuna sanldi. Birka<;: saniye si.iren beklemenin
ardmdan, sesindeki heyecam gizlemeye <;:ah~arak haberi verdi:
- Hac1y1 bulduk efendim.

***
Mesut, Amerikahlann 'Had lakab1111 takt1g1 El Kaide lideri Usame
bin Ladin'in en gi.ivendigi adamdi. Ki~inin golgesi tarafmdan bile
sat1labilecegi bu cografyada sonsuza kadar saklanmak kimsenin
harc1 degildi. Hayat1111 ~eyhine ve onun 'kafir di.i~manlarma' kar-
~1 yi.iri.itti.igi.i mi.icadeleye adayan Mesut, bir si.ire once amcaoglu
tarafmdan 'satilm1~t1'. Uzunca bir si.iredir kuzeninin bi.iyi.ik bir sir
saklad1gmdan ve bu s1rnn bin Ladin oldugundan ~i.iphdenen adam,
para edebilecegine inand1g1 bu bilgiyi pazarlamaya <;:ah~irken, ken-
disine yakla~an Mossad ta~eronlan, ara~tlrmaya deger olabilecegini
di.i~i.indi.ikleri bu bilgiyi israillilere u<;:urmakta gecikmemi~lerdi.
Bin Ladin mi.itevaz1 odasmm bir kenanna serilmi~ ve i.izeri lekelerle
kaph, do~emesi lime lime olmu~ sedirine yayilm1~tl. Mesut'un dol-
durdugu <;:ay1 keyifle yudumladi. Mesut <;:ekinerek sordu:
- Hocam, hi<;: oldi.iri.ilmekten korkmuyor musunuz?
Bin Ladin'in gozleri parladi.
- Korkuyorum ... Korkuyorum ama biliyorum ki bana bir ~ey olur-
sa, Allah'm izniyle siz bunu kafirlerin ve i~birlik<;:ilerinin yanma
b1rakmazs1111z.

Aym dakikalar
Ankara

Yi.iregi agzmda saatlerdir ko~uyordu Sibel. Ald1g1 her nefes bogaz1111


yak1yordu. Her ad1mmda kalbine b1<;:ak saplamyordu. Gi.i<;:li.ikle
arkasma bakti. Adamlar aray1 kapat1yordu. Nefeslerini ensesinde
hissedebiliyordu. 0 pis kokan nefeslerini. Canavan andmr hmlt1h
soluklanmalanm. Bir kez daha arkasma bakti. Adamlann yi.izi.i
yoktu! Ag1zlarmm burunlarmm olmas1 gerektigi yerde kocaman
birer siyah bo~luk ta~1yorlardi. H1zla yanmdan ge<;:ip hemen oni.inde
tek vi.icut oldular. 0 vi.icut h1zla eriyip siyah bir <;:amura doni.i~ti.i.
Fokurdayarak kaynayan <;:amur tuhaf bir ~ekil almaya ba~lad1. Sibel' in
gozbebekleri korkuyla bi.iyi.idi.i. Bogazma bir yumru oturdu. \:amur,
176 I Kmk Heykel

dort ba~h bir ejderhaya donii~mii~tii. Ejderha agzm1 ac;:t1 ve kulaklan


sag1r eden bir c;:1ghkla agzmdaki alev topunu Sibel'e firlath.
- Hayuurr!
Att1g1 c;:1ghkla uyand1. Gogsii koriik gibi inip kalluyordu. Yatag1 su
ic;:indeydi. Kan ter ic;:inde kalm1~h. Sakinle~meye c;:ah~1rken ba~u­
cundaki telefon c;:ald1.
- Evet?
- Efendim ben Zeynep, giinaydm! iyi misiniz? Sesiniz ...
- Yok bir ~ey, kabus sadece. Saat kac;:?
- Yedi buc;:uk. Biraz erken biliyorum ama ...
- Soyle Zeynep, soyle.
- Efendim listedeki son adam1 buldum!
- Harika! Kimmi~?

- Amerikah. 47 ya~mda. Bekar. Tiirkiye'de ya~1yor. Yedi yild1r


istanbul'da. Aynca i.ic;: yild1r Ankara'da adma kirahk bir ev var.. .
Belirli arahklarla Amerika'ya gidip geliyor. Gori.ini.irde bir i~i yok.
Ve sab1kas1 yok, temiz.
Sibel bir ~ey demeden telefonu kapad1. Kabusu c;:oktan unutmu~tu.
Kalbi halen deli gibi at1yordu. Arna bu kez korkudan degil.
- Bakahm ~imdi nereye kac;:acaksm Bay Civa!
10 Nisan
MiT Miiste~arhg1 I Ankara

- Bittik baba bittik, fm;:a manyag1 yaptI adam bizi!


Soluk soluga yerine oturdu Sibel. Fidan'la yapt1klan toplant1dan
c;:1km1~t1. Adam her arad1gmda ANKA meselesi ortaya c;:1kt1 diye
yiiregi agzma geliyordu. Masanm iizerinde birikmi~ evrak dagm1
gordii. Cam s1kild1. Okunacak raporlar, imzalanmas1 gereken di-
lekc;:eler, yabanc1 dergiler, kupiirler.
- Allah'1m, nedir bu evrak terorii!
- KIZlm istersen diinyanm en biiyiik ajam ol, bizim memleketin
biirokrasisine viz gelir, dedi Erciiment Baba gevrek gevrek giilerek.
S1k s1k yaptig1 gibi ar~ivde s1kild1g1 ic;:in Sibel'in odasmda vakit
gec;:iriyordu. Bulmaca kitab1 yine beyaz onliigiiniin cebindeydi. 0
sirada telefon c;:ald1. Washington'dan Alev anyordu.
- ~efim selam, senin Amerikah ak~am saatlerinde Ankara'da olacak,
adam1 dun istanbul uc;:agma binene dek izledim, haberin olsun.
- Kac;: gibi olur?
- Ak~am dokuz gibi sanmm. THY ile uc;:uyor. Yolcu listesine baktim.
istanbul aktarmah.
178 I Kmk Heykel
Sibel telefonu kapad1. Arkasma yasland1. Nihayet ku~ yuvasma
doniiyordu. Adamm yoklugunda hem istanbul'daki hem de Anka-
ra'daki evine girmeye <;:ah~m1~lard1. Arna ilginc;: bir ~ekilde evde hep
birileri oluyordu. Aylardtr ugra~1yorlard1 ama ortada di~e dokunur
bir iz yoktu. S1kmt1yla inledi.
- Haytrd1r k!Zlm, dedi Erciiment Baba.
- Malum mesele baba. $u bizim takip i~leri. Benim ~iiphelerimden
ba~ka bir ~ey yok ortada. Belki de takmt1lanm ...

- Ooo Sabri'nin k!Zl tornistan etti, dedi adam birden ciddilqerek.


Sibel babasmm ad1111 duyunca duyguland1. Onu ne kadar ozledigini
fark etti. Erciiment Baba'ya bakt1. Bu ya~ma ragmen adamm gozle-
rindeki enerjiye, din<;:ligine bir kez daha hayran oldu.
- K1z1m, o takmt1lann kac;: kez i~e yarad1, ne c;:abuk unuttun?
Hak11yd1. Birkac;: kez c;:uvallasa da ald1g1 takdirnamelerin c;:ogunu
normalde hastahk olarak damgalanabilecek takmtilanna borc;:luydu.
Turk subaylanna tuzak kuran Rus kadm ajan c;:etesi, Golciik'teki
donanmaya s1zmaya c;:ah~an Yunan timi, niikleer madde ka<;:akc;:ihg1
ic;:in araohk yapan Nijeryahlar. .. Hepsini bu takmt1lan ve 1sramhg1
sayesinde yakalam1~t1. Sahi Trabzon'da bolgedeki milliyet<;:i egilimleri
ara~ttran Rus timini unutuyordu. Ne macerayd1! Az kalsm postu
deldiriyordu. Kolundaki mermi s1yngma taktld1 gozleri. Rusya'd an
her zaman ta~1yacag1 kotii bir hattra. Kendini zay1f hissetti bir an.
Birine sanlma ihtiyac1 duydu. Sahi Jack neden hie;: aramam1~t1? Bu
ak~am Ankara'd a olacakt1. Onu <;:ok ozledigini fark etti. Saatine
bakt1. Nerdeyse yediydi. Ani bir hareketle kalkt1.
- Hayirdtr Sibel?
- Baba, ben ~u Amerikah'nm evine gidiyorum. Yine geceleyecegim.
- K!Zlm, bu kac;:mc1 gece, arabanm ic;:inde donup kalacaksm.
- Bu ak~am son baba, bir ~ey c;:1kmazsa b1raktyorum i~in pe~ini.

- Emanetini aldm m1?


- Yok, ingiliz'i az daha vuracaktlm zaten, kalsm.
Erciiment Baba Sibel'in kolunu tuttu.
- Sen al ktz1m, beni dinle. Namlunun ucunda ya~1yorsun zaten.
Sibel ikiletmedi. Glock'u ktvrak bir hareketle beline yerle~tirdi.
Sac;:lanm toplad1. Erciiment Baba'y1 kelinden opiip otoparka indi.
Ali <;imen I 179

Mercedes 450 SLC'nin geni~ koltuguna yayt!d1. Araba homurdanarak


f1rlad1. ilk i~1klara i.i<;: yiiz metre kala yava~ladi. Ye~il yamyordu. Sibel,
lmmm yanana kadar rolantide gitti ve durdu. Kendisini rahat<;:a
ge<;:ebilecek bir arabanm da yava~l ad1gm1 fark etmi~ti.
Pqinde biri mi vard1?

***
Eski~ehir yoluna <;:1kt1gmda aynadan bir kez daha arkasm1 kontrol
etti. Sirad1~1 bir ~ey gozi.ine <;:arpmad1. Evham yaphm galiba, diye
mmldand1. Radyoyu a<;:ti. Klasik mi.izik kanahm tu~lad1. Konya
yoluna sap1p Golba~1'na dogru si.iratlendi. Sekize on vardi. ·
Gal kenanndaki Ankara Vilayetler Evi'ne biti~ik villalardan birinde
kahyordu esrarengiz Amerikah. Sibel her zamanki yerine, caddenin
kar~1smdaki iki <;:op konteynerinin arasma park etti. Buradan iki
kath villay1 ti.im <;:1plakl1g1yla gorebiliyordu. Kontag1 kapad1. Adami
beklemeye ba~ladi. Hava kararm1~ti. Ortalikta in cin top oynuyordu.
Uzakta birka<;: kopek havlad1. Golba~1 Belediyesi'ne ait bir kamyon
gi.iri.ilti.iyle yanmdan ge<;:ti. Koltugunu arkaya yaslad1. Eve bakt1. 0
da ne? I~1klar yanm1yordu!
0 kadar kamksa1m~t1 ki evde birilerinin olmasm1, fark etmemi~ti
bile. Bu firsatl ka<;:1ramazd1. Arabadan indi. Villanm arkasmdan do-
landi. Al<;:ak <;:itlerin i.izerinden atlay1p arka kap1ya dayandi. MiT'in
~arjh demirba~ maymuncuguyla kap1y1 zorlanmadan a<;:t1. Minik
feneri yine i~ ba~mdayd1. Mutfag1 ge<;:ti. Giri~teki bi.iyiik salonday-
d1. Fenerle h1zhca etraf1 kola<;:an etti. Duvarlarda ya da masada hi<;:
fotograf yoktu. Aile evi degil demek kif Devam k1z1m Sibel! Ah~ap
merdivenlerden i.ist kata <;:1kt1. Kaq1sma <;:1kan ilk odaya girdi. lvir
zlVlrla doluydu. Oradan <;:tktp hemen yanmdakine daldi. Acele etme-
liydi. Amerikah her an gelebilirdi. Bu odada sadece ki.i<;:i.ik bir yatak
ve birka<;: par<;:a bavul vardi. Odadan <;:1k1p i.ist salona geldi. Fenerle
ortahg1 ~oyle bir taradi. Ortada bi.iyiik<;:e bir sehpa gordi.i. Kadeh-
ler, i<;:ki ~i~eleri, birka<;: par<;:a <;:ikolata ... Bir kutu ... Kutunun i<;:inde
pasaportlar.. . Bir dizi.isti.i bilgisayar... Bir kasatura ... Pasaportlar?
Feneri tekrar kutuya tuttu. Pasaportlan aldi. Fenerin i~1gmda tek
tek gozden ge<;:irdi. iki Amerikan, bir ingiliz, bir iran ve bir de Rus
pasaportu. Hepsinde aym fotograf, farkl1 isimler. Fotograflardaki
adam1 tamdi. Esrarengiz Amerikah sand1gmdan da fazlas1yd1!
Kalbi ki.it ki.it atmaya ba~ladi.
180 I Kmk Heykel

Adam her an gelebilirdi.


Arkasma dondii.
Fenerin zay1f i~1gmda son gordiigii ~ey, yiiziine dogru gelen bir
yumruk oldu.

***
Yumrugun ~iddetiyle yere savruldu. Yiizii yaniyordu.
Bu adam ne zaman geldi?
Daha ne oldugunu anlamadan midesine yedigi tekmeyle iki biikliim
oldu. Nefesi kesildi. Midesindeki s1z1 dizlerine kadar indi. El yorda-
m1yla silahm1 arad1. Adamm hmlt1y1 andmr nefesini duyabiliyordu.
Silah! Silah? Nerdesin hadi! Parmaklan karanhg1 bo~ yere tarad1.
Gii<;:lii bir el atkuyrugundan tutup sert<;:e <;:ekti. Adamm parmaklan
mengene gibi bogazma yap1~t1. Ba~1 donmeye ba~ladi. Allah'im!
Buraya kadar mi yoksa? Yalvannm boyle bitmesin! \:irpmirken eli
sehpanm ucuna <;:arptl.
Sehpa? Kasatura?
Adam diziyle s1rtma bastirmasma ragmen bir hamleyle elini uzatt1.
(:ikolatalar... Ku tu ...
Sehpanm iizerinde siiriiklenen parmaklan kadehleri devirdi.
Ve kasatura!
Oliim oncesinin yorgunlugu titreyen bedenine yay1hrken, son gii-
ciiyle kasaturay1 s1rtmdaki dize saplad1. Bogazmdaki parmaklar
bir an gev~edi. Adam inleyerek bir kiifiir savurdu. Sibel sa<;:lanm
adamdan kurtanp kendini one att1. inleyerek oksijeni i<;:ine <;:ekti.
Yarah bir hayvan gibi soluyordu. Gozii karanhga ah~m1~t1. Arna
oksijensizlikten gozleri karanyordu. Her ~ey bula111kt1. Sisli, belli
belirsiz. Bogazmda ~iddetli bir yanma. Ba~mda korkun<;: bir zonk-
lama. Ayaga kalkmaya <;:ah~t1, dizleri ta~1mad1. Tekrar <;:Ciktii.
Silah?
Nerdeydi bu Allah'm cezas1 Glock? Kar~1smdaki karaltmm <;:irpmd1-
g1111 sezdi. Kasaturanm bacaktan aynlmas1yla <;:1kan o mide bulan-
dmo sesi duydu. Civa yeni bir saldmya haz1rla111yordu. Karanhkta
hayal meyal adamm iizerine hamle ettigini gordii.
0 anda 1~1k yandi.
Keskin bir vlZllti!
Ali <;imen I 181
Koca govde agac;: gibi i.izerine devrildi. Adamm yi.izi.i, yi.izi.ine yap1~tl.
S1cak bir islakhgm yi.izi.ine yayild1gm1 hissetti. Gi.ic; bela i.izerindeki
govdeyi kenara itti.
Bay1lmadan once son gordi.igi.i Jack'ti.
Elinde silahla salonun e~iginde oylece dikiliyordu.

***
Gozlerini ac;:tigmda Jack' in kendisine ~efkatle bakt1gm1 gordi.i. Adam
gi.ic;:hi elleriyle yanaklanm avuc;:lam1~ti. Jack? Burada? Arna naszl?
Hayal miydi bunlar? Ac1s1 ~a~kmhgm1 bastirdi. Bogaz1 halen ya-
myordu. Elini bogazma goti.irdi.igi.inde derisinin tahri~ oldugunu
fark etti. Yi.izi.inde pis kokulu bir 1slakl1k vardi. Kan! Ba~m1 c;:evirdi.
Civa, hemen yanmda yi.iz i.isti.i yatiyordu. Adamm kafasmdan sizan
kanlar yam ba~mda ki.ic;:i.ik bir gol olu~turrp.u~tu. Kekeleyerek,
- Jack, dedi ...
Adam sevgiyle parmaklanm kavradi.
- Ne kadard1r baygm1m Jack?
- Be~ dakika kadar oldu, dedi adam. Kad101 alnmdan opti.i.
- Neler oluyor, senin burada ne i~in var Jack?
- Gee;: ti gec;:ti ... Merak etme, dedi adam sac;:lanm ok~ayarak.
Eliyle dudagmm kenanndaki kam silmeye c;:ah~ti. Elinden tutup
ayaga kald1rdi. Sibel, tutkuyla adama sanldi. ~a~kmhkla etrafa bakti.
Bogu~madan dolay1 ortahk alti.ist olmu~tu. Bir kenara savrulmu~
silah101 ahp beline takti. Zihnini kemiren o soruyu bir ti.irli.i kafa-
smdan atam1yordu. Jack'in burada ne i~i vard1? Titredigini hissetti.
Ortahga sac;:ilm1~ pasaportlan toplayan Jack,
- Aklmdan gec;:eni biliyorum, ~uradan bir an evvel c;:1kahm, ac;:1k-
layacag1m, dedi.
Sehpamn i.izerindeki ac;:1lmam1~ sulardan birini Sibel'e uzatt1. Kadm
suyu hararetle ic;:ti. Bir kism1yla yi.izi.indeki kam y1kadi. Jack kadm1
kollanndan ~efkatle tuttu. Euna ragmen gozlerinde ofke vardi.
- Arna once sen bana cevap ver. Kim bu adam? Burada ne yap1yor-
sun? Az once neler oldugunun farkinda m1sm?!
- Evet, sanmm hayat1m1 kurtardm.
- Hay1r, sersem, onu kastetmiyorum, dedi Jack. Kadm1 gogsi.ine
bastirdi.
- Jack, dedi Sibel uysal bir ses tonuyla. Galiba Civa'y1 buldum.
182 I Kmk Heykel

Adam ~a~1rm1~tl. Bir an donup kald1.


- Ne Civa's1 Sibel? Ne sa<;:mahyorsun sen?
- Sonra anlatmm, once etrafa bir bakahm!
Jack ikiletmedi. Civa'y1 duyunca heyecanlanm1~t1. Geni~ salonda
ne varsa didik didik etmeye koyuldular. <:;ekmecelere, raflara, kii-
tiiphanedeki kitaplann i<;:ine h1zla goz gezdirdiler. Sibel, sehpanm
iizerindeki diziistii bilgisayan <;:ah~tird1.
- Ben diger odalara bakiyorum, diyen Jack gozden kayboldu.
Bilgisayar a<;:ild1. Sibel heyecanla ba~ma ge<;:ti.
- Kahretsin ~ifreli bu!
S1kintiyla i<;: <;:ekti. Yeni yeni kendine geliyordu. Olan biteni kafa-
smda ~oyle bir tartt1. Ankara'nm d1~mda bir villadayd1. Yerde bir
ceset vard1. Ve Jack hi<;: beklemedigi bir anda ortaya <;:1kip hayatm1
kurtarm1~ti. Neler oluyordu sahi? Gozii yerdeki cesede taluldi.
Yanma gitti. Jack' in hareket halindeki bir hedefi kafasmdan vurma
becerisine ~apka <;:ikard1.
- Gormeni istedigim bir ~ey var, diye seslendi Jack i<;:eriden.
Sibel, ayag1yla yerdeki cesedi <;:evirdi.
Arna bu yuz?
- iyi de bu Civa degil ki!
- $una baksana, i<;:eride daha <;:ok var, dedi Jack.
Elinde bir paketle salonun giri~inde dikiliyordu.
Sibel, kafasm1 kald1rd1.
Gozlerine korku oturdu.
Gozbebekleri biiyiidii.
Belindeki silah1 <;:ekip Jack'e ate~ etti.
Kur~un adamm kolunu s1ymp arkasmdaki Civa'mn gogsiine sap-
land1. Adam elindeki demir ~amine ma~as1yla gerisin geri merdi-
venlerden a~ag1 yuvarland1.
- Civa'y1 vurdum!
Jack yarah kolunu tutup ko~arak merdivenlerden a~ag1 indi. Sibel bir
anda ortaya <;:1kan ikinci adam1 gogiis kafesinden vurmu~tu. Adam
<;:ok kan kaybediyordu. Jack adamm yam ba~mdaki demir ma~ay1
goriince durumu kavrad1. Sibel, demir ma~ay1 kafasma indirmek
iizere olan adam1 haklam1~t1. Tam zamanmda!
Sibel ko~arak yanlanna geldi.
- Hayat1m, <;:ok oziir dilerim! Ger<;:ekten! Onemli bir ~eyin yok ya?
Ali <;imen I 183

- Hay1r, sadece s1y1rd1, yok bir $ey, dedi Jack. Ceketinin kolu kan
olrnu$tU.
- Kusura bakma, senin kadar keskin ni$anc1 degilim, dedi nefes
nefese.
Jack zoraki gi.ili.imsedi.
- Benim ac;:1mdan biraz kanh bir ode$me oldu, dedi.
- bnemli olan ya$1yor olman!
- Bu adamlar her kimseler Civa ile ilgileri yok, dedi Jack yi.izi.ini.i
buru$turarak.
- Biliyorum, dedi Sibel. Ate$ etmeden once Jack' in kendisine goster-
digi pakette eroin oldugunu fark etmi$ti. Kur~un Jack'i s1yird1gmda
adamm elindeki delik paket yere di.i~mi.i~, beyaz bir toz bulutu
salonu kaplam1~tl.
- Silah sesini duymu~lardir Jack, senin burada gori.inmemen laz1m!
- Hakhsm, dedi adam.
Ko~arak tekrar i.ist salona c;:1kti. Kendi silahma ait mermi kova111111
ve Sibel'i bogmaya c;:ah~an adamm kafatasm1 delip gec;:en ve duvara
c;:arp1p yere di.i~en mermi c;:ekirdegini cebine atti.
- Kolun nas1l, diye sordu Sibel mahcup bir edayla.
- Senden gi.izel bir hat1ra, dedi Jack goz kirparak.
- Bag1~la beni, ba~ka c;:arem yoktu.
- Unut art1k! Ben ba$1mm c;:aresine bakanm, merak etme, dedi Jack.
Ko~arak arka kap1dan c;:1k1p gozden kayboldu.
- Bana bir ac;:1klama borc;:lusun, diye bag1rd1 Sibel, adamm arka-
smdan. Birkac;: saniye soma bir arabanm h1zla uzakla~tig1111 i~itti.
Civa sand1g1 adam artlk nefes alm1yordu. $imdi iki cesetle bir ba~ma
kalm1~tl. Yakla~an bir polis arabasmm sireni duyuluyordu.
- i~e bak, dedi kendi kendine, Civa'y1 ararken uluslararas1 bir uyu$-
turucu c;:etesi buldum!
Halen ~a$kmdi. Yanm saat ic;:inde once oli.imden donmi.i~, soma
hayatm1 kurtaran sevgilisini hem vurmu~ hem de hayatm1 kurtanp
aym anda bir zehir tacirini de oldi.irmi.i~ti.i.
Szcaczk bir du~a ihtiyaczm var, diye gec;:irdi aklmdan.
Bir yandan da aym soru zihninde c;:mlay1p duruyordu:
Jack onu nas1l bulmu~tu?
2 May1s
Abbotabad - Pakistan I 00.58

- Neler oluyor bbyle!?


Pakistanh bili~im teknolojileri dall!~mall! Sohaib Athar, her ak~am
yaptig1 gibi yemek sonrasmda solugu bilgisayannm ba~mda alm1~t1.
Sosyal payla~1m siteleri iizerinden diinyanm dort bir yanmdaki ar-
kada~lanyla gevezelik ediyordu. On saniye once masanm iizerindeki
limonlu c;ay bardagmm hafiften titredigini, birkac; saniye sonra da
pervazmda egreti duran oturma odas1 cammm buna e~lik ettigini
korkuyla fark etti. Sesin kaynagm1 c;1karmakta zorlanmadi. HayatI-
nm her all!ll! sosyal ortama dokmeye ah~m1~larm el c;abukluguyla
twitter'a ~unu yazd1:
"Gece saat 01.00 ve Abbottabad iizerinde helikopterler uc;uyor.
Buna pek rastlanmaz:'
Athar o an farkmda degildi ama yann sabah tiim diinyanm konu-
~acag1 bir olaym ayak seslerini duyan ilk ki~i oluyordu.

Kara $ahinler, bir anda, Mesut'un yakla~1k bir ay once kap1smdan


ic;eri siiziildiigii evin iizerine c;ullandi. iki helikopter, evin yiiz metre
kadar ac;1gmda kalan arsanm iizerinde alc;aldi. iplerden sarkarak
kendilerini a~ag1 b1rakan ozel timler, goz ac;1p kapaymcaya kadar
evin kap1sma dayandilar. Pakistanh, ~a~kmhktan kocaman ac;1lm1~
Ali (:imen I 185

gozleriyle karanhkta olan biteni sec;:meye c;:ah~1yordu . Gorebildigi


kadanyla kom~usunun mlitevaz1 bahc;:esinde olaganlistli bir hare-
ketlilik ya~amyordu! Helikopterlerden birinin tekerleri bahc;:enin
yeni slirlilmli~ topragma degdigi anda, gecenin karanhgm1 doven
motor glirliltlilerine makineli tlifek sesleri e~lik etmeye ba~ladi.
<;:ati~ma c;:1km1~ti.
Gece gorli~ sistemleriyle donanm1~ ozel timler, bir yandan arahks1z
~ekilde eve ate~ yagdmyor, diger yandan da tek s1ra halinde eve
dogru ilerliyorlardi. Athar c;:ok korkmu~tu ama sindigi pencere-
nin kenannda olanlan izlemekten kendini alam1yordu. Birbirine
dogru ko~an izli mermilere bakihrsa, evden de hem askerlere hem
de helikopterlere ate~ ac;:ilm1~tl . Timdekilerden birinin firlatt1g1
el bombasmm patlamas1yla olu~an kisa slireli aydmhk Athar'm
~liphelerini dogruladi. Son on yild1r haberleri izleyen her ortalama
vatanda~, Amerikan ordusunun standart donammm1 tamyabilirdi.
iyi de Allah a~kma bu adamlar burada ne yapiyordu? Helikopter-
lerden dordlinclisli, lie;: kath evin etrafmda daireler c;:iziyor, her iki
kap1 yanma monte edilmi~ M60 agir makinelileri ip gibi mermi
yagdmyordu.
Olan biteni goren, oldugu yerde donakalm1~ Athar degildi sadece.
On bin kilometre uzaktaki Beyaz Saray'da Ba~kan Obama ve kur-
maylan da operasyonu izliyorlardi. Athar'm c;:1plak gozle gordliglinli,
onlar plazma ekranlardan takip ediyorlardi. Ba~kan, Haci'y1 nas1l
yakalad1klanm anbean gormek istemi~ti. Donanma Foklan (Navy
Seals) olarak bilinen ozel tim, h1zh ad1mlarla list katlara tirmandi.
Silah sesleri b1c;:ak gibi kesilmi~ti. Kulaga tek c;:arpan, evin kohne
duvarlanndaki boyalan doken helikopterlerin homurtulanydi.
Birkac;: dakika sonra tim komutanmm sesi duyuldu:
- Geronimo 1... Operasyon ba~anyla sona erdi. HaCl ele gec;:irildi.
Osse donliyoruz!
Ba~kan Obama odadakilerle tokala~1p konu~ma metnini haz1rlamak
ic;:in seri bir ~ekilde Oval Ofis'e yoneldi. Birkac;: saat sonra dlinyaya
Usame bin Ladin'in oldlirlildliglinli ac;:1klayacakti. Bir kez daha
sec;:ilmeyi garantiledigini hissedebiliyordu. Washington s1radan bir
bahar gecesine haz1rlamrken Ba~kan karma~1k duygular ic;:indeydi.
Beyaz Saray bahc;:esindeki glilleri izlerken kendi kendine mmldand1:
- Ne tuhaf, adam halen ya~1yor ve bunu tek bilen bizleriz.
186 I Kmk Heykel

6 May1s
is tan bu!

- Ne Allah'm cezas1 bir ayd1 be, dedi Jack.


- Kudi.is'te bana o dosyay1 gosterdiginden beri ha bugi.in ha yann
diye bekliyordum. itiraf edeyim, hayatta tutmakta en c;:ok zorlan-
d1g1m sir bu oldu, dedi Sibel gozlerini kocaman ac;:arak.
Sultanahmet'te, Ayasofya'ya cepheden bakan And Hotel'in nefes
kesen teras manzarasmda ogle yemegindeydiler. Jack di.in sabah
islamabad'dan donmi.i~ti.i. iki sevgili birlikteliklerinin tad1m c;:1ka-
nyorlard1. Yi.izlerindeki kocaman gozli.ikler her zamanki gibi onlan
merakl1 gozlerden koruyordu.
- Ozli.iyorum seni, dedi Sibel. Bir gori.ini.iyorsun, sonra haftalarca
ortada yoksun.
Jack bir ~ey soylemedi. Uzaklardaki Galata Kulesi'ne bakiyordu.
Sibel'in adama duydugu sevgi Ankara'da ya~ad1klan maceradan
bu yana daha da artm1~tl . Jack'in en ba~mdan itibaren kendisini
Ankara'daki adamlanndan birine izletmi~ olmas1 sayesinde son
anda hayat1 kurtulmu~tu. Pe~ine birini taktig1 ic;:in uzunca bir si.ire
adama goni.il koysa da, ic;:ten ic;:e kendisini bu kadar sakinmas1 c;:ok
ho~una gitmi~ti. Bir hafta once telefonda kavga etmi~ler, Jack so-
nunda agzmdaki baklay1 c;:ikarm1~tl. ilk a~ki Veronica da bir CIA
ajamyd1. Bir operasyon s1rasmda olmi.i~ti.i. Adam neredeyse agla-
yarak bunu anlatt1ktan sonra, "Seni korumak ic;:in her ~eyi yapanm
deyip" telefonu yi.izi.ine kapam1~tl.
- Sana dedim koca adam, si.irekli kay1psm?
- Ba~1m1zdaki belalan goz oni.inde bulundurursak normal degil mi?
Neredeyse iki gi.in i.ist i.iste aym yerde uyumuyorum!
- Hakl1sm . . . 0 yi.izden de uykulannda bile huzursuzsun, saghgma
da dikkat etmiyorsun, i.izi.ili.iyorum.
- Bu i~i yap1p da rahat uyuyabilen varsa aklma ~a~anm, dedi Jack.
Sibel kendi g6rdi.igi.i kabuslan hatirlad1. Jack hakl1yd1!
Bir si.ire Eminoni.i'ndeki vapur trafigini izlediler. Dzerlerinden bir
martl gec;:ti. Uzaklardan bir ~ilebin di.idi.igi.i i~itildi.
Ali <;imen I 187

- Masumlar olmesin diye ko~turuyoruz. Bunun bir bedeli varsa


odiiyorum, sorun yok.
- Bo~ver camm, sen bana bakma, dedi Sibel.
- Sana vermek istedigim onemli bir ~ey var deyip c;:antasma uzand1.
ic;:inden c;:1kard1g1 kiic;:iik bir fla~ diski adamm oniine birakt1.
- Ne bu Sibel?
- ANKA dedi, kadm f1s1lt1yla, umanm gee;: kalmam1~1zdir.
Jack ~a~irm1~tI.
- Nas1l becerdin?
- Korumakla yiikiimlii oldugum s1rlan benden gizleyecek degiller
ya, Jack. Nastlm1 bir ara anlatmm.
- Pekala, dedi Jack diski cebine atarak. $u an onemli olan gerekli
degi~iklikleri bizimkilere yaptmp bunu bir an evvel isfendiyar'a
ula~tirmam .

- Sence c;:ok mu gee;: kald1k?


- Dua edelim de oyle olmasm. Yoksa yand1g1m1zm resmidir.
- Sana minnettanm beni ac;:Ik etmedigin ic;:in. Dikkatli ol liitfen.
- BoFer onu ~imdi. Civa ile ilgili bir ~eyler bulabildin mi?
- Hay1r, tqkilatta bu konuda kimsenin agzm1 b1c;:ak ac;:m1yor.
- Namussuzlar oyunu s1k1 oynuyorlar. Yine de sen tetikte ol, zaman
aleyhimize i~liyor. .. Aynca liitfen bir daha kendini oldiirtmeye
c;:ah~ma!
Sibel Ankara'da olanlan bir kez daha hat1rlayarak mahcup bir ~ekilde
giildii. Adamm elini tuttu.
- Kolun nasil?
- Gec;:ti say1hr, dedi Jack smtarak.
- Seni vurarak hayatm1 kurtard1m ne garip!
Kar~1hkl1 giildiiler.
- Peki $ahap? Onla ilgili bir ~eyler var m1?
- Hay1r. . . Kizacagm1 biliyorum ama . . . El altmdan onu da soru~-
turuyorum, dedi f1s1lt1yla.
Jack ~a~1rm1~t1.
- Anlamad1m, ne yap1yorsun?
- Bana gosterdigin fotograf vard1 ya . ..
- Evet?
188 [ Kmk Heykel

- Adami ara~tmyorum ... Tabii i~in i<;:eriginden bahsetmedim kim-


seye ... S1radan bir soru~turma gibi.
- Deli misin sen tathm! 0 resimleri adamlann bizzat pe~ine du~
diye degil, gozlerini ve kulaklanm a<;: ve i~imize yarayacak bir ~ey­
ler bul diye gosterdim. $ahap'm sizinkiler arasmda baglantilan
olabilir! Ya sana bir ~ey olursa! Ya ili~kimiz de~ifre olursa! Sana bir
~ey yaparlarsa!

- Tamam Jack, sakin ol! Giivendeyim ben. Sadece senin gibi i~imi
yapmaya <;:ah~1yorum, dedi Sibel, narin parmaklanyla adamm elini
kavrayarak. Jack' in kendisini bu kadar onemsemesine bay1hyordu.
- Bir kez daha soyliiyorum, sakm tek ba~ma bir ~eye kalki~ma. Bu
i~tebirlikteyiz.
- Soz hayat1m, dedi Sibel.
- Koca iilkeleri parmaklannda oynatiyor bu adamlar tatl1m. Sahadan
uzak dur, o miithi~ zekanla bana masada laz1msm sen!
Ard1 ardma ezanlar okunmaya ba~ladi. Gozlerini kapay1p arkasma
yaslanarak dinledi Jack.
- Sahi, islamabad'd a ne yaptig1m ne zaman anlatacaksm?
- iranhlar Pakistanh bir niikleer fizik<;:inin pqinde tathm, dedi
adam buz gibi bir sesle.
- Yani? Malzemeleri hazir ve a~<;:1 anyorlar m1 diyorsun?
- Aynen oyle. Onca fizik<;:ileri oldiiriildii ama adamlar pes etmiyor.
Ger<;:i bizim <;:ocuklara bakihrsa Mossad ~u ana dek sadece golgelere
atq etmi~.
- 0 ne demek?
- Yani ula~abildikleri ki~iler bomba yap1mmda ikinci dereceden
isimler. Kilit roldekileri oldi.iremedikleri i<;:in Tahran'dakiler yola
devam ediyor.
- Evet, bizimkiler de aym ~eyi soyli.iyor, dedi Sibel. Gelen raporlan
hatirlam1~t1.
- Ve ~imdi de son noktay1 koymak i<;:in ger<;:ek bir uzmanm pe~in­
deler, oyle mi?
- Kesinlikle, dedi Jack. Pakistan'm ni.ikleer fi.ize programmda aktif
gorev alm1~ birka<;: aday var ama hangisinin pe~inde olduklanm
tespit edemedik heni.iz. islamabad'dakilerin kulagm1 <;:ektik. Bu
adamlar hi<;:bir ~ekilde i.ilkeden d1~anya burunlanm <;:1karmayacak,
Ali Gimen I 189

diye. Biliyorsun, bizim zorumuzla adamlan goz hapsinde tutuyorlar


y1llardir.
- Sizi dinleyecekleri ne malum? Bin Ladin'i yakalayacag1z diye
resmen adamlann iilkesini bas1p ortahg1 birbirine kattm1z.
- Dinlemek zorundalar. Dinlemeleri gerektigini biliyorlar ve din-
leyecekler ... Ba~kan israil'i zor zapt ediyor. Dstelik Erdogan 12
Haziran'daki se<;:imleri kazanmca, ki bu kesin, Kudi.is'tekiler daha
da hir<;:mla~acak, bunu sen de gayet iyi biliyorsun. Bu ate~e benzin
dokmek Pakistan'm i~ine gelmez.
Sibel, adamm gozlerindeki soguk kararhhktan etkilenmi~ti. Yoksa
i<;:ten i<;:e ona hayranhk m1 duyuyordu? Bitmek ti.ikenmez enerjisine,
sars1lmaz mantik orgi.isi.ine, ozellikle de cesaretine. Bazen ger<;:ek
olamayacak kadar ideal gori.iniiyordu. Yoksa o da kendisini birakip
gider miydi? i~te yine ba~lam1~t1 kuruntu yapmaya.
Jack' in <;:alan telefonuyla kendine geldi. 0 s1rada arkalanndaki ma-
saya birileri oturdu. Jack izin isteyip masadan kalkti. Sibel ~imdi
hayranhk dolu bak1~larla terasm diger ucunda hararetle konu~an
sevgilisini si.izi.iyordu. bfkeli ve huzursuz kahramam yine i~ ba~m­
dayd1 i~te. Gozi.i Jack' in yanmda getirdigi Wall Street Journal'a takildi.
Bakalzm neler oluyor diinyada ...
Erdogan'm diktatorle~tigini ima eden bir makale, ge~elim. Ba~ka ...
jranlz bilim adamlarz gizli bir patlay1c1 tii.rii iizerinde ~alz~zyormu~.
Kaynak kim? Hzmmm jngilizlermi~ ... Palavracilar. Altm yiikseliyor-
mu~ ... Bana ne, sanki tonla altzmm var...

- Merak ettigin varsa bana sor, dedi masaya donen Jack giilerek,
gazeteciler de bize sorup yaz1yor zaten!
Sibel gi.ildii. Bu <;:ark.in nas1l i~ledigini gayet iyi biliyordu.
- Nedir planm Jack?
- En kisa zamanda iran'a gidip isfendiyar'1 gorecegim. Ba~1mda
bir de Menora belas1 var biliyorsun. iran'da dolamp durdugunu
soyli.iyor ingilizler.
- Jack, ti.im bu pislik temizlenince uzuuuuun bir tatil yapahm m1?
- Asla hay1r demem, dedi adam giilerek. Bu arada senin plamn
nedir?
- Almanya'ya gidebilirim bir iki gi.inli.igi.ine. Ben de kendi c;ap1mda
<;:ah~1yorum. El Kaide'nin dev~irdigi Ti.irklerle ilgili bir ~eyler ara-
190 I Kmk Heykel

yacag1m. Belki senin i~ine yarayacak bir ~eyler de bulurum, fena


m1 olur?
jnsanzn sevgilisine y alan soylemesi ne pis bir duygu, diye ge<;:irdi
ic;:inden. Arna bunu onun i<;:in yap1yordu ve adamm ~u a~amada
her ~eyi bilmesine gerek yoktu.
- El Kaide dedin de, diye lafa girdi Jack, islamabad'd a <;:ok ilgin<;:
bir gorii~me yapt1m ... El Kaide'yle baglant1s1 oldugunu bildigimiz
gii<;:lii bir adamla. Oradaki biiyiik a~iretlerden birinin lideriyle i~te.
- Eee?
- Dstii kapah tehdit ettiler bizi ... Diinyay1 kand1rabilirsiniz ama
bizi degil. Hao'y1 sag salim bize teslim etmezseniz diinyay1 ba~m1za
y1kanz, dediler.
Jack bunu anlatirken c;:ok madan bir ~eyden bahsediyormu~c;:asma
rahatt1. Sibel ~a~1rm1~t1.
- Sag salim mi? 0 <la ne demek? Yoksa?
- Sac;:malama tathm ... Aptalca komplolar i~te!
- Olmayabilir de, dedi Sibel ka~m1 kald1rarak. Apar topar denize
attm1z adam1. Ortada resim falan <la yok.
- Ba~kan adamlan daha <la sinirlendirmek istemiyor, biliyorsun.
- Palavra . .. Saddam'm ogullanm vurduktan soma makyajlay1p
sergilemi~tiniz, saf degiliz herhalde.
Sibel penc;:elerini c;:1karm1~t1 yine. Jack duymam1~ gibi davrand1.
- Peki sen ne dedin, diye iisteledi kadm.
- Ne diyecegim, giildiim ge<;:tim tabii. Arna yine de adamlann teh-
didini Ba~kan'a rapor edecegim.
Bir sure sadece baki~t1lar.
- Jack, sence Paris Tuzag1 i~e yarayacak m1, diye sordu Sibel. Dze-
rindeki yiikten bir an evvel kurtulmak istiyordu.
- Soz veriyorum, elimden geleni yapacag1m.
iki sevgili birkac;: ya~h Avrupah turistin, martJlarm ve minarelerin
e~lik ettigi yemekle ak~am1 buldu. Jack ile Sibel'in romantizmin
doruklannda gezindigi dakikalarda Menora, israil'dekilere onemli
bir mesaj gec;:mi~ti:

"Pakistanh daha once belirttigim tarihte kafeste olacak:'

Cevap gecikmedi:

"ispat edebilir misin?"


7

10 Mayis
Tahran I 07.00

- Bu~ehr'e bir bilet, dedi Menora kusursuz Fars<;:as1yla.


Royal Safar iranian otobi.is ~itketinin gi~e memuru yava~ hareketlerle
bileti keserken duygusuz gozlerle etrafm1 si.izdi.i. Duvarlan Humeyni
ve Hamaney'in portreleriyle si.isli.i balumh Tahran Otogan, yorgun
balu~li gen<;: askerleri, dilencileri, gozlerine uyku <;:bkmi.i~ ~oforleri,
$iraz yolculannm akhm isfahan i<;:in <;:elmeye <;:ah~an degnek<;:ileri,
ka<;:ak <;:ay dolu tepsileri bagira <;:ag1ra sallayarak otobi.islerin arasmda
segirten yi.izi.i yamk <;:ayc1 <;:1raklan ve binbir niyetle yollara doki.ilmi.i~
yolculanyla kendi alemindeydi. Bir an gi~enin cammdaki siluetine
taklld1 gozi.i. 0 bile kendisini tamyamam1~t1. Mossad'zn makyajczlan!
Bir gi.in oncesinde sahte Frans1z pasaportuyla iran'a girmi~, geceyi
Tahran'da Frans1z gizli servisine ait bir gi.ivenli evde ge<;:irdikten
sonra sabah evden jran Yahudilerinden ~ift~i Aaron olarak <;:1km1~tI.
Bu~ehr'deki akrabalanm ziyaret edecekti. iran'da, bu i.ilkeye kalben
bagh yirmi be~ bin kadar Yahudi'nin ya~amas1, Menora i<;:in e~siz
bir paravan olmu~tu. Ba~m1 ti.imseklerden dolay1 titreyen otobi.isi.in
camma dayad1. Kahverengi cografyay1bir b1<;:ak gibi kesen otobam
seyre dald1gmda zihniyle ba~ ba~a kalm1~tI. Yine aklma o gelmi~ti.
192 I Kmk Heykel

Arna hay1r, hay1r gelmemeliydi, ~imdi degil, bu haldeyken degil.


Ba~1 <;:atlayacak gibi agnyordu. Kusursuz plana kusursuz zihin ge-
rekirdi. Hi<;:bir ~ey bir digerine kan~mamahyd1. Arna zihnine soz
ge<;:iremiyordu i~te . Halbuki kafasmda ne giizel par<;:alara ay1rm1~t1
her ~eyi. Birbirinden bag1ms1z; zamans1z hayallere, ozlemlere ve
dii~iincelere kapah kompartlmanlar.

- i<;:indeki insanlan sev Menora, dikkatlice sev onlan, birbirlerine


kan~tlrma, diye mmldand1

- <;:ay ahr m1sm1z beyim?


Gen<;: muavinin sesiyle dii~iincelerinden s1ynld1. Plastik bardaktaki
<;:ay1 ahp servis tablas1 iizerindeki limon dilimlerinden birini i<;:ine
att1. Muavin bin tiimenlik bah~i~e giilerek te~ekkiir etti.
<;:aym1 yudumlarken oniindeki zorlu gorevi dii~iiniiyordu. Bunun
i<;:in aylardir iran'da konu~ulan ibranice aksam iizerine dersler alm1~,
Tahran seyahatlerinde <;:ar~1 pazara kan~arak aksanm1 test etmi~­
ti. Hay1r, yabano oldugunu kimse fark etmemi~ti. Yam ba~mdan
ge<;:ip giden uyduruk taksileri, karpuz yiiklii kiiliistiir kamyonlan
ve birbirinden renkli yolcu otobiislerini izlerken, oniindeki ih-
timalleri masaya yat1rd1. Ya tarihe ge<;:ecek ya da macerayla dolu
hayatJ iran'daki bir kimsesizler mezarhgmda son bulacakt1. iki
giin once iran, niikleer santrallerinde ilk kez elektrik iirettiginden
beri israil'dekiler hop oturup hop kalkiyordu. Netanyahu'nun, bu-
giin elektrik iireten yann bomba iiretir, diye bas bas bagiran halini
hat1rlad1. Belli belirsiz smtt1. Adamm panige kap1lm1~ halini gor-
mekten <;:ok zevk ald1gm1 fark etti. Ve ~imdi birka<;: giin once verdigi
istihbaratm dogru oldugunu bizzat kendisi gosterecekti onlara.
iran sokaklannda niikleer fizik<;:i avlama taktiginin bo~ oldugunu
defalarca soylemi~ti. inanmam1~lard1. Her ~ey istedigi gibi giderse
<;:ok ama <;:ok ofkeleneceklerdi. Yetmi~lerde $ah'i niikleer santral i<;:in
destekleyen Bat1hlar, Mollalar iktidara gelince bu i~e bir dur demi~,
<;:ah~malan sekteye ugratmak i<;:in ellerinden geleni yapm1~lard1.
Arna i~te buraya kadard1.
- iran'm fendi sizi yendi beyler, diye mmldand1 on koltuktaki ka-
dmm bebegi aglamaya ba~lad1gmda. Ceketini kivmp yastik yapt1.
Kafasm1 cama yaslad1. Uykuya dald1gmda zihninde boliik por<;:iik
goriintiiler u<;:u~uyordu. Esmer uzun sa<;:lar, su iistiinde yiizen u<;:ak
Ali <;imen I 193
pan;:alan, bir kirm1z1 pabw;:, ye~il gozler, Sultanahmet'in minare-
leri . . .

Aymgiin
Tahran I 08.00

- isfahan'a bir bilet li.itfen, dedi Sibel gelmeden biraz <;:ah~tig1 Fars<;:a-
s1yla. Gi~e memuru kimligini istedi. Sibel pasaportunu uzatti. Ti.irk
oldugunu goren adam di~lerini gostererek i<;:tenlikle gi.ili.imsedi.
Gi.ine~in ilk 1~iklan Tahran Otogan'na daha yeni di.i~i.iyordu ama
burada hayat <;:oktan ba~lam1~t1. Gi~enin cammdaki yans1masma
bakarak ba~orti.isi.ini.i di.izeltti. Gece u<;:ag1yla Ankara'dan Tahran'a
gelmi~, ~ehirde oyalanmadan kendini otogara atm1~tl. Yorgunluktan
oli.iyordu. Otobi.isi.in kalkmasma daha ii<;: saat vard1. Yerleri paspas-
layan temizlik<;:ilerin ve kucaklannda aglayan <;:ocuklanyla bir grup
kadmm arasmdan ge<;:erek, kii<;:iik ama bakimh <;:ayhanelerden birine
girdi. Zencefilli yumurtah iran poga<;:alan ve bi.iyiik bir bardak <;:ayla
kahvalt1 yapti. <;:ayhanenin aynah duvannda kendine bakt1. Siyah
ba~orti.isi.iyle hi<;: de fena durmuyordu. Gozlerinin gi.izelligi ortaya
<;:1km1~t1. Jack'in kendisini bu halde gorse ne tepki verecegini di.i~i.i­
nerek eglendi. Neredeydi acaba? Adamm ~efkatli kollanm hissetti
bir an. Ne~eyle doldu.
Yanm saat sonra otobi.isi.i Tahran'1 isfahan'a baglayan 7 no'lu yolda
si.izi.ili.irken, Sibel <;:oktan uykuya dalm1~tl bile.

Aymgiin
isfahan

$ehrin merkezinde say1labilecek Ali Kapu Otel'e yerle~tiginde ak~am


olmak iizereydi. iran'daki digerleri gibi seksenlerde donup kal-
m1~, bakims1z ama temiz bir oteldi bu da. Sibel' in bu ~artlarda li.iks
arayacak hali yoktu. Kendisini gayet din<;: hissediyordu. Otobi.iste
uykusunu alm1~tI. Hizh bir du~ ahp kendini sokaga atti. Yakindaki
bir lokantada iran usuli.i kizartma tavukla karmm doyurdu. Ak~am
olmu~tu. Chahar Bagh Abbasi Bulvan boyunca yiiri.iyiip ~ehrin en
hareketli noktas1 olan inkilap Meydam'na geldi. Oni.inde tum gi.i-
194 I Kmk Heykel

zelligiyle Zayende Nehri uzamyordu. $ehrin iki yakasm1 baglayan


i~1klandmlm1~ Siesepol Kopriisii'nii yiiriiyerek ge<;:ti. Hayranhkla
etrafi izledi.
- iranhlar bo~una jsfahan cihamn yanszdzr dememi~ler, diye m1-
nldandi.
Ortahk clVll civ1ldi. K1zh erkekli gruplar kopriiniin altmdaki <;:ay-
haneleri hmca hm<;: doldurmu~ nargile i<;:iyor, ne~eyle sohbet edi-
yorlardi. <;:aglayarak akan nehrin insanm i<;:ini huzurla dolduran
~mlt1sm1 dinledi. Nehir boyunca yiiriiyen <;:ocuklu aileleri izledi
bir siire. Bu iilkeye ikinci geli~iydi ama yine de halen ne kadar
basmakahp fikirleri oldugunu fark edince utand1. Her ~ey ne kadar
da Tiirkiye'ye benziyordu. Hayat olagan ritminde akiyor, herkes
kendi kii<;:iik diinyasmda mutlu goriiniiyordu. Sava~ i<;:in didinenleri
dii~iiniince cam s1kild1. Bu ~irin iilkenin bir yerlerinde birilerinin
ANKA'mn planlan iizerinde <;:ah~maya haz1rland1gm1 hatJrlaymca
can s1kint1s1 ofkeye donii~tii. $ahap geldi aklma. Yumruklanm sikt1.
Erciiment Baba'nm onu bir an evvel bulmas1m diledi. Arna her ~ey
siraylayd1. Once Reyhani'nin izini siirecekti. Oteline dondii. Yann
zor bir giin onu bekliyordu. Kiiliistiir klimanm ninni gibi gelen
sesini dinlerken gozleri kapand1.
Ertesi giin
Bu~ehr I 13.00

- Allah'im, giindiiz olmak zorunda m1yd1 bu i~!

$ehri saran daglar s1caktan neredeyse buharla~acakt1. Astronotla-


nnkini andiran 1s1 kontrollii tulumu sayesinde s1caktan fazla etki-
lenmese de araziye uymak iizere yiizi.ine siirdi.igii toprak rengi boya,
adeta c;:elik bir maskeye donii~mi.i~tii.

- Allah kahretsin, dedi Menora. Ellerinden her i~ geliyor da neden


ay 1~1gmdan enerji iiretemiyorlar ki!
Yerden otuz santim kadar yiiksekte, topraga dikilmi~ dort kaz1k
iizerine gerilmi~ kamuflaj c;:admm ac;:1p siiriinerek altma girdi. Elli
metre kadar uzaga belirli arahklarla dizdigi ki.ic;:iik c;:akil ta~1 gorii-
niimlii sensorler c;:ah~1r vaziyetteydi. Etrafta herhangi bir hareket
algtlad1klannda kolundaki saate sinyal gondereceklerdi. Bu~ehr'deki
Mossad ta~eronlanmn birkac;: gun once gelip ~u an bulundugu yere
gomdiikleri ekipman c;:antasm1 ac;:t1. ic;:inden c;:ikard1g1 uzun menzilli
panoramik diirbiinii dikkatle yiizi.ine yerle~tirdi. Derin bir nefes
ahp di.irbi.inii aktif hale getirdi. Gozlerinin oniinde kirmm c;:erc;:e-
veli dijital bir ekran belirdi. <:;:ok gec;:meden, s1cak havanm gozde
yarattlg1 yantlsamadan dolay1, s1cak su dolu bir kazanm i<;:inde kay-
196 I Kmk Heykel

myormu~c;:asma iizerinden buharlar tiiten Bu~ehr Niikleer Santrali


goriintiideki yerini aldi.
Ev et, dos tum tekrar merhaba ...
Goriintiiyii yakmla~tmp ekramn ortasmda beliren kiic;:iik kirm1z1
iic;:geni sinegin girebilecegi olas1 giri~ler iizerine mas1yla yerle~tirdi.
Her giri~ ic;:in bir kez parmaklanmn altmdaki diigmeye bast!. Her
bas1~mda diirbiine bagh noktalay1c1dan siiziilen ince bir lazer huz-
mesi hedefleri i~aretledi. Diirbiinii bir kenara b1rakt1. Tahran'dan
getirdigi kiic;:iik bavulu dikkatle ac;:t1. ic;:indeki bir c;:ift kunduranm
tekini ahp dikkatli bir ~ekilde topugunu soktii. Topugun tabana
yap1~1k yiiziindeki kiic;:iik bolmeyi ozenle ac;:ti.

- Evet ufak11k, gel bakahm!

***
Amerikan ordusunun gizli proje merkezlerinden olan Ohio Wright
Patterson Hava Kuvvetleri Dssii'ndeki ara~hrma laboratuvannda
iiretilen sinek goriiniimlii bu mikro casus robot, ii<;: ay oncesine
kadar tasanm a~amasmdaki benzerlerinin en geli~mi~iydi. Daghk
bolgelerde gorev yapan Amerikan ozel timlerine yard1mc1 olmak
ic;:in tasarlanm1~ti. Menora'nm yonlendirdigi Mossad ajanlannm
prototiplerden birini c;:almas1 zor olmam1~tI. israilli nano teknoloji
uzmanlannm daha da geli~tirdigi sinek ~imdi kanatlanmay1 bek-
liyordu. Miikemmel goriintiisiine kar~m bir kusuru vard1. Aym
zamanda giine~ pili de olan kanatc;:1klanndan elde ettigi enerjiyi
depolayacak fazla yeri yoktu. Havada en fazla yanm saat kalabiliyor
ve uzaktan kumanda edilmesi gerekiyordu. i~te Menora'nm onca
i~inin arasma s1gd1rd1g1 egitimlerin , Tahran'dan Bu~ehr'e uzanan
bin kilometrelik o c;:ileke~ otobiis yolculugunun ve ~imdi giine~ten
kavrulan Acem daglarmda soguk terler dokmesinin sebebi buydu.
Sinek, uydulann goremedigini gosterecekti onlara. Sinegi havalan-
d1rmadan once bavulundaki 57 paketlerinden birini c;:1kardi. 57,
iran'm en sevilen sigara markalanndan biriydi. Adm1 ~emsi takvime
gore 1357'de gerc;:eklqen iran islam Devrimi'nden alm1~t1. Ne ironi
ama, diye gec;:irdi aklmdan. Paketin ic;:inden c;:1kard1g1 kibrit kutusu
biiyiikliigiindeki sinyal bozucuyu c;:ah~tird1. Kutunun iizerindeki
k1rmm 1~1k ye~ile <loner donmez, yanmdaki dijital ekranda beli-
Ali <;imen I 197

ren saat, otuz dakikadan geri saymaya ba~lad1. ~u andan itibaren


elektronik bir hayaletti!

Sinegi, paha bi<;:ilmez bir elmas par<;:asm1 tutuyormu~<;:asma, <;:admn


hemen oniindeki, giine~ten kora donmii~ ta~m iizerine yerle~tirdi.
Sinek, tiz bir v1zlama sesiyle oldugu yerde hareketlendi. Acem gii-
nqiyle bulu~an kanatlar panlday1p havaya dikildi. Birka<;: dakika
i<;:inde yakit deposu dolmu~tu. Menora sanal ger<;:eklik kaskim takip
aktif hale getirdi. Artik diinyay1 sinegin gozlerinden goriiyordu.
Sinek havaland1. Kendi etrafmda birka<;: kii<;:iik tur att1. Az once
lazerle i~aretlenen noktalardan ilkine dogru siiziilmeye ba~lad1.
Adam daha once Necef'te defalarca bu amn provasm1 yapm1~ olsa
da nabzmm yiikselmesine engel olam1yordu.
Sen yzllarca Araplarz sinek gibi ez, sonra gel bir sinekten medet um!
Dii~iincelerini toplay1p goriintiiye odakland1. Sinegin dijital gozle-
rinden gelen goriintiiler kaskinm i<;:inde ii<;: boyutlu olarak ete kemige
biiriiniiyordu. Sogutuculu tuluma ragmen ~1pir ~1p1r terledigini
hissetti. Artik o yoktu. Sinek vard1.
Menora, bir sinege donii~mii~tii.
Birka<;: dakika i<;:inde hafizaya ald1g1 ilk giri~ noktasma ula~tI.
Bu da ne boyle? Hzmm daha ~ok plastik bir bacayz andmyor. Ucun-
dan ~zkan dumanlara bakzlirsa yolun sonu pek de iyi goriinmiiyor.
Bir sonraki hedefe yoneldi.
Daha ~imdiden bq dakika ge<;:mi~ti. Hata yapmak gibi bir liiksii
yoktu. Neredeyse kendi terinde bogulacakt1. ~imdi agz1 oriilii bir
mazgalm oniindeydi. Bunu Rus santrallerinin fotograflanndan
hatirhyordu. Havalandirma giri~iydi, evet. Dikkatle iyeri siiziildii.
Tiinelin geni~ ve 1~1klandmlm1~ ~ekilde in~a edilmi~ olmasma ~iik­
retti. Dir dakikahk uiru~un ve labirenti and1ran koridorlann ardmdan
geni~ bir hangara ir1kt1. Aym anda dort bir yandan gelen goriintiileri
tarad1g1 i<rin zihni normalden daha h1zh <;:ah~1yor, gozbebekleri bir
kareden digerine z1phyordu. Enerji i<;:ecegi i~e yaram1~t1. Refleksleri
en az bir sinek kadar h1zlanm1~t1. Diinya iizerindeki en aktlh sinekti!
Duvarlardaki Rusira- Farsira panelleri izleyerek kontrol odasma
yoneldi. Bu arada kaydettigi goriintiiler, e~zamanh olarak casus
uydu TecSar'a gidiyordu. 2008'de Hindistan'dan yollanan ve bir
198 I Kmk Heykel

hafta oncesine dek Pakistan'1 gozetleyen TecSar'm yoriingesi bu


operasyon ic;:in degi~tirilmi~ti. Uydu, ald1g1 goriintiileri Tel Aviv'deki
Savunma Bakanhg1 merkezine gonderiyor, Savunma Bakanhg1 Si-
yasi-Askeri ili~kiler Direktorii Amos Gilad liderligindeki bir ekip,
goriintiilerdeki yiizlerin kime ait oldugunu tespit etmeye c;:ah~1yordu.
Menora minik kumanda koluna neredeyse yap1~m1~ti. Parmaklanm
milimetrik bir hassasiyetle oynatarak santralin kalbi saytlan ana
kontrol odasma girdi. $imdi ana giri~in hemen iizerinde bir yere
konmu~tu. Son on dakika!

Arnao da ne?
Kolundaki saat titriyordu!

Aym dakikalar
isfahan

Oglene kadar uyumu~, portakal suyu, c;:orek ve bol c;:ayla miikemmel


bir kahvalt1 yapm1~ti. Kaldmrrtlan dolduran kalabahgm arasma
kan~ti. imam Hiiseyin Meydam'na kadar yiiriidii. Ke~meke~e don-
mii~ trafikten daha c;:ok elindeki telefonla ilgilenen yorgun yiizlii
bir trafik polisine gitmek istedigi adresi gosterdi. Adam, bir ~ey
soylemeden eliyle Sepah Bulvan boyunca yiiriimesini i~aret etti.
Sibel meydandaki taksilerin arasmdan seke seke kar~1ya gec;:ti. Bulvar
boyunca yiiriiyerek isfahan'm kalbi olarak kabul edilen Nak~-1 Cihan
Meydam'na geldi. Arad1g1 adres meydam c;:evreleyen Kapah <;ar-
~1'daki diikkanlardan biri olmahydi. Bulmas1 zor olmadi. Kalabahg1
yararak satranc;: takim1, c;:ini vazo, envai c;:e~it cam siisleme ve Hz. Ali
tablolanyla dolu diikkana girdi. Birkac;: ne~eli turistin ah~veri~inin
bitmesini bekledi. Arad1g1 adamm ingilizce konu~abildigini fark
edince biraz olsun rahatladi. Kasaya dogru ilerledi. Evet, arad1g1
adam, Reyhani'nin diger amcas1, kar~1smdaydi. Aym yiiz hatlan,
neredeyse aym mimikler. Adam tipki California'daki karde~lerine
benziyordu. Yanmda oturan biriyle sohbete dalm1~tl. <;ekinerek
yakla~tl Sibel. Nazikc;:e selam verdi. K1saca California'da ya~ad1klanm
anlatti. Adam, Sibel'i ifadesiz bir yiizle dinledi ve Reyhani'nin adm1
amlmas1yla birlikte yiizii astldi. Diikkandaki misafir birden selam
verip c;:1kinca Sibel Reyhani'nin amcas1yla ba~ ba~a kalm1~h. iranh,
Sibel'e yanmdaki koltuga oturmasm1 i~aret etti.
Ali <;imen I 199
- Neden anyorsunuz yegenimi, diye sordu duygusuz bir sesle.
Sibel kisa ciimlelerle gerekc;:esini anlattl. Adam umars1zca ba~1rn
salladi. Canmm sikild1g1 belliydi.
- Babas1yla amcas1 nasil? Y1llar oldu yiiz yiize gorii~miiyoruz kar-
de~lerimle, dedi.

Hadi be adam bir ~eyler soyle, diye gec;:irdi ic;:inden Sibel ve biitiin
sempatikligini takmarak konu~tu:
- <;:ok iyi goriiniiyorlardi. Bana yard1mc1 olacagmm c;:iinkii
Reyhani'yle ilgili ne varsa sizin saklad1gmlZl soylediler.
Bu kadarc1k yalandan bir ~ey c;:1kmazdi. Adamm camm daha da
s1kmamak ic;:in neredeyse her kelimesini tartiyordu.
- Ben degil, kiz1m sak11yor, dedi adam bir kenarda fokurdayan
nargilesinden bir nefes c;:ekerek. Amcasmm kizm1 c;:ok severdi.
Gozlerini Sibel'in gozlerine dikmi~ti. Baki~lannda ~iiphe ve tedir-
ginlik vardi. Kadmm aklmdan gec;:enleri okumaya c;:ah~1yor gibiydi.
- Tam olarak ne anyorsunuz, diye sordu.
- Gec;:mi~inden bir iz, hatira, bilmiyorum, i~ime yarayabilecek her-
hangi bir ~ey.
- $eytan Amerikahlar onu bizden ald1gmdan beri biz de onu zih-
nimize gomdiik, dedi adam.
- AcmlZl anhyorum, iizgiiniim, dedi Sibel ba~m1 one egerek.
- Ve bundan dolay1 size yard1m edebilecegimizi sanm1yorum, dedi
iranh gozlerini kac;:1rarak.
Ayaga kalkti. Firc;:ayla biblolann tozunu almaya ba~ladi.
Sibel oturdugu yerden kalkmak istedi ama kalkamadi. <;aresizlik
duygusunun yine zehirli bir viriis gibi damarlarmda yayild1gm1
hissediyordu. Midesi kasildi. Onca yol, onca masraf bunun ic;:in
miydi? Ne inatc;:1 bir siilaleydi bu!
- Sizin ic;:in bir sakincas1 yoksa i~ime devam etmek istiyorum, dedi
adam.
Sibel nazikc;:e kap1 d1~an edildigini anlay1p diikkandan c;:1kti. $eyh
Li.itfullah Cami ile Ali Kapu Saray1'nm arasmda, meydanm ortasma
denk dii~en devasa havuzun yanmdaki banklardan birine oturdu.
S1rt c;:antasmdan c;:1kard1g1 elmay1 isteksizce di~ledi. Giine~ etki-
sini kaybetmeye, golgeler uzamaya ba~lam1~ti. Giinq i~mlannm
camilerin c;:inilerle bezenmi~ kubbelerindeki yans1masm1 seyret-
200 I Kmk Heykel

meye gelenler, havuzun etrafm1 doldurmu~tu. Bir si.ire bu ne~eli


ve huzurlu kalabahg1 izledi. Di.inyanm en gi.izel meydanlanndan
birinin ortasmda di.inyanm en mutsuz insanlanndan biri oldugunu
kederle hissetti.
Allah'1m, ben ne yapzyorum burada. Ne olur yard1m et!
Tatl1 bir ri.izgar yi.izi.ini.i yaladi. i<;:ini nedenini bilemedigi bir sevin<;:
dalgas1 kaplad1. Bu kez i~tahla bir ismk ald1 elmasmdan.
Pes etmek yoktu.
Adami izleyecekti!

Aym dakikalar
Bu~ehr

- Allah kahretsin, diye mmldand1 Menora, bu da nerden <;:ikt1 ~imdi!


Mossad'dakiler bir aksilik <;:1karsa kendisini riske atmasm1 isteme-
mi~lerdi. Arna hayir, oni.inde e~siz bir firsat penceresi a<;:tlm1~h ve
zaten birka<;: dakika sonra kapanacak bu pencereyi ~imdiden ka-
patmaya hi<;: niyeti yoktu. Titreyen saatine ald1rmadan sinegi tekrar
havaland1rdi. Hemen a~ag1da hummah bir faaliyet gi.:ize <;:arp1yordu.
Beyaz onli.ikli.i teknisyenler saga sola ko~tururken Tel Aviv'dekiler
ekrana yap1~m1~h . Saatteki titre~im, Menora'nm sinegi bi.iyi.ik bir
hassasiyetle idare eden elini zorluyordu. Hareket eden her ne ya da
kimse bir hayli yakmmda olmahydi. $imdi kalkip ka<;:maya ba~lasa
belki canm1 kurtarabilirdi, ama sinegin olmesine daha be~ dakika
vardi.
Oliimle ya?am arasmdaki son be? dakika!
Artik umursam1yordu. Az ileride kalabahgm ba~ma topland1g1
masay1 gi.:izi.ine kestirdi. Her ne anyorsa orada olmahydi. Saat tit-
riyor, sinek hedefe u<;:uyor, Menora korkuyordu. Oli.im soguk nefe-
sini ensesine i.ifli.iyordu. Talin ona gi.ili.imsi.iyordu. Kollanm a<;:m1~
yakla~1yordu.
Hayzr hayzr, ?imdi szrasz degil!
Baski altmdaki zihni kendisine oyun oynuyordu, farkindaydi. Par-
mag1yla bir hamle daha yapt1rd1 sinege.
- Hadi be adam, hadi, u<;:ur ~u Janet hayvam!
Ali <;imen I 201

Tel Aviv'de Gilad neredeyse ekram tokatlayacakti. Bir anda ekranda


parazitler belirmeye ba~ladi. Kiiyiik dostlan can yeki~iyordu! Uy
dakikas1 kalm1~t1. Hep bir ag1zdan kiifre ba~lad1lar. 0 masanm
etrafmdakileri muhakkak gormeliydiler. Bu kadar yakla~m1~ken!
Menora, artik yakmlardan gelen kahkaha seslerini duyabiliyordu.
Santral korumasmda gorevli devriyelerdi bunlar. Diinyanm her
yerinde oldugu gibi gevezelik eden askerlere has, belden a~ag1 ko-
nu~malar yap1yorlardi. Hem de neredeyse yam ba~mda! Kamuflaj
yadmnm altmda ta~ kesilmi~ti. S1ki s1kiya kavrad1g1 kumanda ci-
hazm1 tutan sag elini gev~etti. Bir an ba~ucundaki yantada bulunan
mini MP2 Uzi'ye uzanmak geyti aklmdan ama vazgeyti. iki dakikas1
kalm1~tl. \:ati~mayla vakit kaybedemezdi. Hiybir ~ey yapmadan
oylece duruyordu.
- Neyi bekliyor bu Allah'm belas1 herif, hadisene be adam, diye
bagird1 binlerce kilometre oteden Gilad.
Sinegin havada oylece as1h durdugunu gorebiliyorlardi. Otuz metre
kadar otede hararetle tartl~an yi.izleri daha yakindan gormeleri
laz1md1!
- Hadi! Hadi!
Sinegin enerji gostergesi yamp sonmeye ba~lam1~h! Ars1z kahkahalar
yakla~irken Menora son bir hamle yapti. $imdi masanm iiy metre
uzagmda iki insan boyu yiikseklikteydi. Bir dakikahk omrii kalm1~ti.
- $u ilerdeki yoonti da ne oyle?
- Hangisi?
Kahretsin i;adzn fark ettiler!
Aldirmadi. Belli belirsiz duydugu ayak seslerine bakihrsa askerler
tedirgin ama bir o kadar da kararh bir ~ekilde yakla~1yordu. 0 gayet
iyi tamd1g1; piyade tiifegi Khaybar KH2002'lerin emniyet manda-
lmm ayilmas1yla yikan sesi duydu: Klik!
Olmeden once boyle mi hissediyor insan kendini?
Hayir hayir, bu kadar yakla~m1~ken olmazdi. Onca emegin, yillarm
bo~a gitmesine, ustahkla ordiigii yalan kulelerinin y6kmesine izin
veremezdi! Kulaklanndaki basmca ve korkudan kasiklanna hiicum
eden idrara ragmen, once masaya ardmdan da masanm etrafmdaki
yiizlere odaklad1 minik dostunun gozlerini. Giderek artan parazitlere
ragmen goriintiiler Tel Aviv'e akmaya devam ediyordu.
202 I Kmk Heykel

- Beyler, bingo, diye bagird1 yerinden f1rlayan Gilad, adamumz


orada! i~te!
Sinek, saga sola yalpalay1p yere <;:aktld1.
Aceleyle ko~turan teknisyenlerden biri ayagmm altmdan gelen <;:1t
sesine doniip bakmad1 bile.
Goriintiiniin kesilmesiyle Menora'nm iizerindeki <;:admn savrul-
mas1 bir oldu.
iki iranh duygusuz gozlerle ona bakiyordu.
Namlulanm yiiziine dogrultmu~lard1.
Gozlerini kapad1.
iki 1shk sesi havay1 yard1.
isfahan

Birka<;: saat sonra adam diikkamm kapad1. Cami cemaati haricindeki


kalabahk ortadan <;:ekilmi~, Nak~-1 Cihan Meydam 1ss1zla~m1~t1.
Sibel, giivenli bir mesafeden adam1 izlemeye ba~lad1. Ba~ortiisii
mecburiyeti i~ine yaram1~ti. Dikkat <;:ekmiyordu. Adam, meydam
terk etmeden once birka<;: esnaf arkada~1yla ayakiistii sohbet etti.
imam Camii'nin nefes kesici <;:inilerle siislii duvarlannm dibinden
ge<;:erek alandan aynld1. Ag1r ad1mlarla yiiriidiigii i<;:in rahathkla
takip edebiliyordu Sibel. jn~allah yakznlarda oturuyordur, diye m1-
nldand1. Arabaya binerse, yand1gmm resmiydi. Hay1r, adam ara
sokaklardan birine dalm1~tl, neyse ki. ~anshyd1. lss1z dar sokak-
lardan, <;:ayhaneler ve lokantalarla dolu bulvarlardan ge<;:en iranh
miistakil bir evin kaplSlm a<;:1p i<;:eri girdi.
Hava kararm1~tl. Fazla uzakla~mam1~lard1. Sindigi duvar dibin-
den imam Camii'nin olaganiistii giizellikteki ye~il 1~1kl1 kubbesini
gorebiliyordu. Yanmdan el arabas1yla bir muz satic1s1 ge<;:ti. Sibel
sokakta bir ileri bir geri ama<;:s1zca yiiriiyerek on dakika kadar oya-
land1. Cesaretini toplay1p kapmm oniine kadar yiiriidii. Zili <;:ald1.
Ne soyleyecegine <lair en ufak bir fikri yoktu. Oysa filmlerde boyle
miydi, her ~ey ne giizel takir takzr ~oziiliiyordu. Akima gelene belli
belirsiz giiliimsedi.
Kap1y1 a<;:an olmad1. i<;:eriye kulak kabartt1. Ses de gelmiyordu. Yoksa
o turlarken adam tekrar <;:ikm1~ m1yd1? <;:ekine <;:ekine zili bir kez
daha <;:ald1. Yine dinledi. i<;:eriden bir i~1k yand1. Nihayet! Kap1 a<;:1ld1.
Ali <";imen I 203
Siirme <yekilmi~ iri gozleriyle giizel bir kadm kap1yi a<yti. Otuzlannda
gosteriyordu. Sibel bir ~ey soylemedi. Oylece dikiliyordu kap1da.
Kadm birka<;: saniye onu siiziip i<yeri dogru seslendi:
- Ata, kap1da biri var!
Sibel, ingilizceye, en kotii ihtimalle kulaktan dolma Fars<yasma
haz1rlam1~h kendisini ama duydugu Azeri Tiirk<yesiydi. Gozleri
i~1ldadi.
Birka<;: saniye ge<ymeden adam kap1da belirdi. Sibel nere-
deyse merhamet dilenen gozlerle bakt1 adama. Bu baki~m bir kez
daha i~e yaramasm1 diledi.
Be~ dakika sonra miitevaz1 bir ~ekilde do~enmi~ evin hah kaph
geni~ salonundaki sedirlerden birindeydi. ikram edilen <yay1 i~tahla
yudumladi. Adam kap1sma dek geldigini goriince once biraz kizsa da
insafa gelmi~, belli belirsiz giiliimseyerek i<yeri davet etmi~ti Sibel'i.
- Tiirk<ye bildiginizi neden bu sabah soylemediniz, diye sordu Sibel.
Adam dikkatle onu siiziiyordu. Reyhani'yi <yok seven kiz1 hemen
yam ba~mdaydi.
- Goriiniir garda~lanm size cenubi Azerbaycan'd an oldugumuzu
soylemedi, * dedi adam giilerek.
Sibel adamm iran'm kuzeyindeki topraklarda ya~ayan Azeri ko-
kenlilerin bulundugu topraklan kastettigini anladi. Buraya iran
Azerbaycan'1 dendigini biliyordu. Adam <yaym1 bitirip kalkti.
- Men mescide gedirem, siz g1Z1mla dam~ars1z.

Sibel, i<ytenlikle te~ekkiir edip adamm elini optii. K1zla yalmz kal-
m1~lardi.

- Amcamm kiz1 hakkmda ne bilmek istiyorsunuz, dedi kadm diiz-


giin bir istanbul Tiirk<yesiyle. Sibel'in ~a~ird1gm1 goriince giilerek
ekledi.
- Siirekli sizin dizileri izliyoruz da!
iki kadm hararetli bir sohbete daldL Reyhani o korkun<;: kaza-
da (kadzn cinayet diyordu) oldiigiinde kendisi on ya~lanndaydL
Reyhani'yle abla karde~ gibiydiler. Aralarmda on ya~ vardi. Dev-
rim onlan ay1rm1~, aile par<yalanm1~ti. 0 da bir gun Reyhani gibi
Amerika'ya gidecek, biiyiik okullarda okuyacakti. 0 zamanlar hep

* "Anla~1lan karde~lerim size Guney Azerbaycan'dan oldugumuzu soylememi~:'


204 I Kmk Heykel
bunu hayal ediyordu. S1k sik mektupla~1yorlardi. Ondan gelen her
~eyi saklam1~ti. En azmdan avunacag1 bir ~eyler kalm1~t1 .
- SakladiklannlZI gormem miimkiin mii, diye sordu Sibel.
Kadm goziinde biriken ya~lan silerek ic;:eri gitti. Biiyiikc;:e bir kutuyla
geri dondii. Sibel heyecanla kutuyu ac;:ti. Farsc;:a yaz1lm1~ mektuplar,
Amerika'dan atilm1~ kartpostallar, birkac;: kiic;:iik toka, minik bir
parfiim ~i~esi ve c;:ok say1da siyah beyaz fotograf. Hepsini dikkatle
inceledi. Tamd1k bir ~eyler anyordu ama hay1r, fotograflar dilsizdi.
Bilmedigi yiizler, bilmedigi hayatlar, bilmedigi hayatlara <lair sarar-
m1~ amlar. Mektuplan zaten anlam1yordu.
- Size hie;: sevdigi bir erkekten falan bahsetti mi, diye sordu Sibel
c;:ekinerek.
Kadm belli belirsiz giiliimsedi.
- Amerika'ya gitmeden evvel biri vard1. .. Behruz. Babamm
diikkanmda c;:ah~lfdi.

- Hay1r, Amerika'ya gittikten sonra, diye iisteledi.


Kadm, Reyhani'den kalan tokalarla oynayarak bir sure dii~iindii.

Hay1r, yoktu. Evet, olmad1gma emindi. Olsa muhakkak bilirdi.


- Buraya kadarm1~, diye mmldand1 Sibel.
Ev sahipleri kalplerini ve acilanm tum c;:1plakhg1yla ac;:m1~lardi.
Gizli sakl1 yoktu. Didikleyebilecegi bir ac;:1k da. Daha fazla zorla-
manm manas1 yoktu. Aylard1r siiren ko~turmacanm sonunda gelip
isfahan'da duvara toslam1~t1 i~te. Divana yaslandi. Sanki ruhunu
c;:ekip alm1~lar, ic;:i bo~ bir kabuk gibi viicudu o oturma odasmda
kalm1~ti. Bu ani duygu dalgalanmalanyla daha ne kadar ba~ ede-
bilecegini dii~iindii. Dii~iiyor, inatla kalkiyor ama iki ad1m sonra
yine yere kapaklamyordu. Kiic;:iikken sokakta oynay1p dii~tiigiinde
babasma ko~ar, o da uf olan dizlerine iiflerdi. Arnao c;:oktan gitmi~ti.
Erciiment Baba uzaktaydi. Jack' in nerede olduguna <lair en ufak bir
fikri bile yoktu. ~u an oylesine ~efkate ihtiyac1 vard1 ki.

S1kmtiyla kalkti. Kadma ic;:tenlikle sanldi. Onca ytl sonra ona tekrar
bu ac1lan ya~att1g1 ic;:in oziir diledi. Kendisini karanhk sokaga atti.
Kap1, ardmdan usulca kapandi. Bo~ sokagm ba~ma kadar neredeyse
Ali <;imen I 205

si.iri.iklenir gibi yi.iri.idi.i. Artik ba~1 zonkluyordu. Kapmm tekrar


gic1rdad1gm1 fark etmedi bile.
- Hanmm? Sibel Hamm!
... ?
Arkasma bakti. Kadm kendisine el salhyordu. Elinde bir ~ey vardi.
Neydi o?

Aym saatlerde Kudiis

Rehavi Mahallesi'ndeki Balfour Caddesi'ne biti~ik konutunda Resimli


israil Tarihi'ni inceleyen Netanyahu telefonun ikinci kez <;:almasma
izin vermedi. Kar~1daki metalik ses konu~tu:
- Efendim, Menora gorevi tamamladi. istihbarat dogru. Adam1m1z
iranhlarla.
Hic;bir ~ey soylemeden telefonu kapatt1 Netanyahu. Kitab1 bir ke-
nara b1rakip masaya istif edilmi~ dosyalardan birini aldi. Ozerinde
isfak Ahmed yaz1yordu. Yakin gozli.iklerini takip dosyanm sayfalan
arasmda kayboldu. D1~andan, artan hayat pahahhgm1 protesto ic;in
birka<;: gi.indi.ir gosteri yapan ofkeli kalabahgm sesi geliyordu.
Menora bir kez daha onlerini aydmlatm1~tl.
isfak Ahmed, Pakistan'm yeti~tirdigi bir numarah ni.ikleer bilimci
olan Abdi.ilkadir Han'm yakin c;ah~ma arkada~lanndandi. Pakistan'm
ni.ikleer silahlanm geli~tiren ekiptendi. Moss ad, gori.inti.ilere yans1 -
yan belgeleri kare kare incelemi~ti. c;=ogu ni.ikleer sava~ ba~hklannm
teknik aksam1yla ilgiliydi.
- Evet, durum gayet net, diye soylendi Netanyahu. Biz oldi.irdi.ikc;e
adamlar daha da bileniyor!
Masadaki kitabm a<;:1k sayfasmdaki fotografa gozi.i takildi. Theodor
Herzl ve Kont Nevlinski onu si.izi.iyorlard1 sanki.
Bu fotograf istanbul'da fekilmemi~ miydi?
Derin bir nefes ahp gi.ivenli hattan Cumhurba~kam Perez'i aradi.
Telefon ii<;: kere <;:aldi.
- Dogru mu?
- Evet, dogru, dedi israil Ba~bakani tedirgin bir ses tonuyla. Acemler
kesinlikle bomba yap1yor.
206 I Kmk Heykel
isfahan

Kendisini de ~a~Irtan bir h1zla ko~tu Sibel. Kadm mahcup bir ifa-
deyle,
- Siirekli goziimiin oniinde olsun diye odamdaki aynanm kenanna
siki~tirm1~tim bunu, unutmu~um, dedi giilerek.

Renkli bir fotograf uzatt1. San sokak lambasmm 1~1gmda fotografa


baktJ Sibel. i~te nihayet Reyhani, soluk kesici giizelligiyle y1llar on-
cesinden ona bakiyordu! Bir grup arkada~1yla birlikteydi. Fotografm
tam ortasma kurulmu~tu. Uzun sayh yaki~1kl1 bir adam elini omzu-
na atm1~t1. Sibel giiliimseyerek fotografa bakt1. Fotograftaki diger
yiizlere goz gezdirdi. Fotografm arkasm1 yevirdi. Yaz1lam okudu.
Naszl yani?
Midesine bir yumruk yemi~ gibi oldu. Reyhani el yaz1s1yla ingilizce
olarak Mervan Safadi ile birlikte, Boston, Eyliil 87 notunu dii~mii~tii.
Bu da ne demek oluyordu ~imdi?
Tekrar eve girdiler. Giri~teki aynada kendini g6rdii. Yiizii allak bul-
lak olmu~tu. Fotograf kendisinde kalabilir miydi? Hayir m1? Evet,
anhyordu. Dstelemedi. iphone'unu y1kard1. Parlak 1~1gm altmda
fotografm oniinii ve arkas1m olabilecek en net ~ekilde fotograf-
lad1. Bunlar da i~ini g6riirdii. Kadma bu kez daha da s1ki sanhp
vedala~tJ. iyindeki iimit 1~1g1 tam sonecekken yeti~mi~ti. $a~kind1,
kafas1 kan~m1~t1 ama az onceki bitik halinden eser yoktu. Kararh
ad1mlarla ko~e ba~ma kadar gitti. Iss1z caddede taksi arad1 ama
goremedi. Otelin yakin oldugunu tahmin ediyordu. Evlerin s1ki
s1kiya kapah perdelerinden d1~an yok az 1~ik smyordu. Titreyerek
yanan sokak lambalarmm i~1gmda kendi ayak seslerini duyarak
yiiriimeye ba~lad1. Tedirgin olmu~tu. Arkasmdan belli belirsiz gelen
bir motor sesiyle tedirginligi daha da artt1. Fazla belli etmemeye
yah~arak arkasma bakt1. Bir motosiklet hmldayarak ag1r ag1r ona
dogru yakla~1yordu. Ad1mlanm h1zland1rd1.
Kahretsin, bunlar da kim ~imdi? Beni mi izliyorlar?
Tehlike anlarmda hep oldugu gibi dii~iinceleri h1zlanm1~t1. Nokta-
lan birle~tirmeye yah~ti . Sabah diikkanda onlar konu~urken birden
kalkip giden adam1 hat1rlad1. Motor sesi giderek yakla~1yordu . Kalp
atJ~lan h1zland1. Daha biiyiik ad1mlar atmaya ba~lad1.
Ali <;imen I 207

Allah kahretsin, neden kimsecikler yak bu sakakta!


0 mada motor yanmdan geyip tam oni.inde durdu. iki ki~iydiler.
Arkadakinin elinde uzun bir so pa vardi. Sibel duruma hem en uyan -
di. Evet ya, iran'm mqhur toplum polisleri!
Allah kahretsin, diye mmldandi. Siz de nereden pktmiz ~imdi?
Anla~1lan onu izlemi~lerdi. Sabahki adam yiizi.indendi. Evet, hiy
~i.iphesi yoktu. Reyhani'yle ilgili sorular sordugunu biryerlere Uyur-
mu~tu .

Amerikalilarm oldiirdiigii bir iranli hakkmda sarular saran bu kadm


da kimdi?
Evet, emindi, aynen boyle demi~ ve pe~ine di.i~mu~lerdi. Bir an
ulkeye sahte pasaportla girdigini hatirladi. Terlemeye ba~ladi. iki
polis ifadesiz gozlerle ona bakiyordu.
- Men Turke hesten,* dedi yekine yekine.
Arkadaki polis elindeki sopayla i~aret ederek,
- Hanmm ba~m gapa, dedi kaba bir Turkyeyle.
Ba~ka bir ~ey demeden bas1p gittiler.
Sibel, kaldmma y1gild1 kald1. Derin bir nefes aldi. Soguk terleri bu -
nun iyin mi dokmu~tu yani? Sinirden gulmeye ba~ladi. Omuzlanna
du~en ba~ortusunu s1kica baglad1. Hizla oradan uzakla~ti. Hasht
Behesht** Parki'm boydan boya ko~ar ad1m geyip oteline dondu.
Sabah erkenden yakalamas1 gereken bir Uyak, cevabm1 bulmas1
gereken bir soru vard1:
Kimdi bu Mervan Safadi?

* "Ben Tl.irkUm:'
** Sekiz Cennet
9 Arahk
MiT Miistqarhg1 I Ankara

Bu gordii.gii.m ben miyim?


S1kmtidan yi.izi.inde sivilceler c;:1krm~tI. Son yanm saattir mml-
danarak ofisteki aynayla konu~uyordu . Oflayarak yerine oturdu.
Elindeki fotograflan Alev'e yollam1~tI ve aylard1r Mervan Safadi
ile ilgili bir ~eyler bulmasm1 i.imit ediyordu. Ne zaman telefon ac;:sa
"Si.irekli soru~turuyorum ama heni.iz bir ~ey yok" diyordu kadm.
Her seferinde aym cevab1 duymaktan usanm1~tI. Tekrar kalkt1. Si-
nirli ad1mlarla ofisi turlamaya ba~lad1. Mantig1 artik bu i~in ucunu
b1rakrnas1 gerektigini soylerken, kalbi tam tersini telkin ediyordu.
Daha once hie;: bu kadar karars1z kald1gm1 hat1rlam1yordu. Arna
takmtilar da bir yere kadard1. Te~kilatm kaynaklanm ne oldugu
belirsiz izleri si.irmek ic;:in daha fazla kullanamazd1.
Ortadogu kaymyordu. Suriye'deki c;:at1~malar ~iddetlenmi~ti. Hi.i-
ki.imet Arap Bahan'nm kontroli.ini.i ele gec;:irmek ic;:in te~kilat1 tam
kapasite sahaya si.irmi.i~ti.i. israil'le aralarmdaki gerilim t1rmamyor-
du. Dstelik adamlar orti.ili.i tehditlerini bizzat kendisi aracil1g1yla
Ankara'ya iletmi~lerdi ama Erdogan bu tehlikeli pokerde el yi.ik-
seltmeye devam ediyordu.
Ali <;imen I 209

Sorumlulugu biiyi.iktii. Evet, emrinde onca insan yah~irken bu kadar


macerac1 olmaya hakki yoktu. Biitiin izinler kaldmlm1~, herkes hanl
hanl yah~1rken kendi kafasma gore fink atamazd1. Birden oldugu
yerde durdu. Hayir hayir, bo~una ugra~1yordu . Kendi kendini bo-
~una ikna etmeye yah~tigm1 iiziilerek fark etti. Derin bir iy yekip
tekrar oturdu. Biitiin ta~lann altma bakmak, saf geryege ula~mak
istiyordu. 0 zaman huzur bulacakti.
Allah'1m, deliriyorum galiba. Jack'i ozledigini fark etti. Aylardir hepi
topu iiy kez gorii~ebilmi~lerdi. Bu i~ten nefret ediyordu. Her ~ey
bittiginde kendilerine yeni bir hayat kurmahyd1lar, evet! Bu kadar
s1kmtiya onun iyin girdigini fark ederek adama k1zd1. Hay1r, ona
haks1zhk ediyordu. K1zmas1 gerekenler ba~ka yerdeydi. Civa denen
Allah'm belasm1 bulamam1~lard1. Koltuguna yay1hp gozlerini kapad1.
Kendi kendisiyle s1k1 bir kavgaya tutu~tu .
fack'i anlzyorum ama niye benim bulmam gerekiy or ki Civa'yz? Ya
y amliyorsa ya adam biz i tuzaga dii~iirm ek istemiyorsa? Sonurta beni
sevse de Jack bir CIA ajam? Ya hadiseleri sadece kendi rerrevesinden
yorumluy orsa? Aptal gibi bir hay aleti kovalzyor olamaz m1y 1m? Ya
$ahap? Onu da bulamadzk. Erciiment Baba'dan halen ses y ak. Ya
ANKA? jranlzlar zokayz y uttu mu acaba? jack'in kaynaklan yamlzyor
olamaz mi? Belki de biz im planlan ralmami~lardir. Hem ralsalar ~u
ana dek kokusu pkard1? Ya da biz im tuzak i~e yaradz. Kim bu jsjen -
diyar? Ya y oksa boyle biri? Ojff Allah'zm, neler dii~iiniiyorum ben!
<;alan telefonla dii~iincelerinden s1ynld1. Jack anyordu!
- Jack, tam zamanmda aradm. Oylesine bunald1m ki!
- Gordiin mii, diye sordu adam soguk bir sesle.
- Neyi gordiim mii Jack?
- Tathm, sen nasil ajansm! CNNi ay. Arna moralin bozulabilir.
Sibel telefonu kulagmdan yekmeden televizyonun kumandasma
bast!.
Gozleri ekrana kilitlendi kald1.
S1ki bir kiifiir savurdu.

***
CNN sunucusu biiyi.ik bir i~tahla son dakika haberini okuyordu.
iran, Basra Korfezi'nde hava sahasm1 ihlal eden insans1z ve silahs1z
210 I Kmk Heykel
bir Amerikan rn;:agm1 ele gec;:irmi~ti. Habere gore iranhlar, uc;:ag1
elektronik sistemlerini c;:ozerek indirdiklerini ve uc;:agm sapasaglam
oldugunu iddia ediyordu.
- iddia ediyorlarm1~ ama sadece, dedi Sibel.
- Biz oyle yaymlanmasm1 istedik, dedi Jack. Bal gibi de indirdiler.
Pentagon'dakiler kuduruyor!
- Ne demek oluyor bu Jack, diye sordu Sibel c;:ekinerek.
- Bizim tuzag1 yememi~ ve ANKA sayesinde bu ku~lann mantlgm1
c;:ozmii~ olabilirler.
- Nasil yani, diye sordu Sibel. Bizim teknolojiyle sizin uc;:ag1 m1
indirdiler? Bu miimkiin mu?
- Mercedes de otomobil Lada da, dedi Jack. Kalite farki var ama
mant1k aym.
- Allah kahretsin! Ne yapacag1z peki? Sen isfendiyar'm planlan
degi~tirdigine emin misin?
- Sibel, dedi adam soguk bir sesle. Senin kic;:m1 kurtarmak ic;:in
Tahran'daki en onemli kaynag1mm riske ettim. Bildigin ba~ka bir
yontem varsa zevkle dinlerim.
Sibel, sar;malama kizim!
- Jack, oziir dilerim, onu demek istemedim. Ania beni liitfen.
- Anhyorum tathm, onemli degil. Hem ...
- Hem ne, dedi Sibel heyecanla.
- iranhlar kendileri bir uc;:ak yapmad1g1 siirece tuzagm i~e yarad1gm1
dii~iinebiliriz. Bizim uc;:ag1 ba~ka bir ~ekilde de indirmi~ olabilirler,
halen ara~tmyoruz.

- Ya yanil1yorsak Jack?
- 0 zaman o ~ahap denen herifi bizzat ben oldiirecegim!
Telefonu kapad1gmda ic;:inde tarifsiz bir s1kint1 vard1. Ofis telefonu
c;:ald1. Dahili numaray1 hemen tamd1.
Hakan Fidan?
<;:ekinerek ac;:t1. Kisa bir konu~ma oldu.
Acil toplant1ya c;:agmyordu. i~te yolun sonuna gelmi~ti .
Yandm kizim sen Sibel, bizimkiler ANKA'yi r;aldirdigimiza uyandilar!
Ali <;imen I 211

10 Arahk
Ankara

- Hayirdir kmm, neymi~ diinkii acil toplant1 meselesi? Te~kilat


kaymyordu.
Erciiment Baba'nm miizeyi and1ran evindeydiler. Adam ak~am
yemegini birlikte yiyelim deyince, Sibel kirmam1~ti.
Hie;: evlenmemi~ti Erciiment Baba. Dogru diiriist bir ailesi yoktu.
Sibel onun ~u hayatta en c;:ok sevdigi ki~iydi. Adama bugiine dek bir
kere bile hayir dememi~ti. $imdi irili ufakh c;:amlarla siislii kiic;:iik
bir bahc;:eye bakan c;:ah~ma odasmda kahvelerini yudumluyorlardi.
Erciiment Baba bir yandan da efsane savc1 Marlon Kemal'in ken-
disine hediye ettigi emektar 357 Magnum'u yaghyordu. SavCI, bu
silah1 ozel olarak Amerika'dan getirtmi~ti.
- iran'la ilgiliydi baba, dedi Sibel s1kmt1yla ic;: c;:ekerek.
Diinii hat1rlad1. Fidan, "Sizi buraya ANKA ic;:in c;:ag1rd1m" dediginde
az daha dii~iip bay1lacakt1. Yiiregi agzma gelmi~ti. Arna Allah'tan
korktugu olmam1~ti. iran'daki geli~meyi masaya yatirm1~lar, Fidan,
herkesten daha uyamk olmasm1 ve s1Zmalara kar~1 TUSA$'la ilgili
giivenlik onlemlerinin arttmlmasm1 istemi~ti. $u an kimse SIZlntI-
dan ~iiphelenmiyordu. Tuzagm i~e yaramas1m limit etmekten ba~ka
c;:aresi yoktu. Jack, dosyay1 soz verdigi gibi bekletiyordu.
- K1z1m, benden saklad1gm bir ~ey mi var?
- Yok baba, nerden c;:1kardm?
- Elimde biiyiidiin kerata, beni mi yiyorsun?
Ah baba, sana anlatmak istedigim o kadar fOk ~ey var ki aslmda.
Jack, Civa, ANKA, neler neler...
- Yok baba, iyiyim, c;:ok c;:ah~1yoruz, durumlan biliyorsun i~te, ge-
rildim biraz.
- Peki kiz1m.
- Bizim adam ne durumda baba, galiba senin eski yontemler artik
i~e yaram1yor, ne dersin?

- Bak ~imdi serseriye, dedi adam gevrek gevrek giilerek.


- Nedir sahi durumlar, merak ediyorum, c;:ok uzun zaman oldu.
Bugiine dek birinin pe~inden bu kadar uzun sure ko~tugunu ha-
t1rlam1yorum da!
212 I Kmk Heykel

- KlZlm, igneyle kuyu kaz1yoruz, boyac1 kiipi.i degil ki bu i~? Yirmi


milyonluk istanbul. ..
- Baba sahi bu i~in smm ne? Sonw;:ta polis de bakiyor her yere.
- Helalara da bakiyor mu kiz1m?
- Anlamad1m, dedi Sibel. Ne helas1?
- Umumi tuvaletler be kiz1m! Gizlilige onem verenler dikkat c;:ek-
memek ic;:in bakkal c;:akkal, kahvehane gibi yerlere girmezler ama
herkesin c;:i~i gelir!
- Omiirsi.in sen baba, dedi Sibel.
Bu adam1 bo~una sevmiyordu.
Erciiment Baba, bakimm1 tamamlad1g1 silah1 deri ktl1fma sokup
her zamanki yerine; kitaphgm orta rafmdaki yan yana dizili, ciltleri
y1pranm1~ kitaplann arkasma saklad1.

- Baba, sen bu silah1 hie;: kullandm m1 sahi?


Sibel adeta bir sorgu hakimi edas1yla sormu~tu bunu.
- Yok be kiz1m, Allah kullanmay1 da nasip etmesin in~allah, dedi
adam giilerek.
Tam o s1rada salondaki emektar telefon kulaklan sag1r edercesine
z1rlad1. Erci.iment Baba ag1r ad1mlarla telefona gitti.
Sibel adamm mml mml konu~tugunu duyabiliyordu.
Ya~h adam yiiziinde kocaman bir giiliimsemeyle dondii.
- Bak demi~tim, seninkinin c;:i~i sonunda gelmi~ i~te!
2012
Asla Asla Deme

"Neo-Osmanli senaryosu gen;:ek olacak.


Tiirkiye Osmanh'nm sahip oldugu topraklara
yeniden hiikmedecek:'

George Friedman
Gelecek 100 Yzl adh kitabmdan
1 Ocak
istanbul

- Yakm mesafeden, muhtemelen bir iki ad1m geriden, kafasmm


arkasmdan tek ati~. Vurulur vurulmaz da denize atilm1~ ... Bir ~ey
goren, i~iten yok amirim.
- Cebinden <;:1kanlar, diye sordu Sibel, komiserin yiiziine bakmadan.
Be~ikta~-Oskiidar iskelesi'nin etrafma <;:ekilmi~ polis kordonunun
i<;:inde, yagan yagmura ald1rmadan oylece duruyordu. Olay yeri
inceleme ekipleri birka<;: saat once denizden <;:1kard1klan cesedin
etrafma beyaz bez germi~ler, maktuliin iizerinde inceleme yap1yor-
lardi. Kesinlikle o olduguna emindi. Fotografik haf1zasma fazlas1yla
giivenirdi. Hatta Erciiment Baba'mn tabiriyle dandik ayakkabilan
bile halen ayagmdaydi. Olay1 duyar duymaz MiT'e ait ozel u<;:akla
solugu istanbul'da alm1~tl Sibel. Islak sa<;:lanm tepesinde toplay1p
cesedin ba~ma egildi. Adamm beyaz yiiziinii, morarm1~ dudaklanm
ve bir par<;:a yosunla kapanm1~ alnmdaki deligi gordii. Polisler, kor-
donun etrafmdan cep telefonuyla goriintii almaya <;:ah~an merakhlan
uzakla~tirmak i<;:in dil dokiiyordu. Yam ba~lanndan ge<;:en devasa
petrol tankerine duygusuz gozlerle bakti Sibel. Onlarca ihtimal
zihninde meydan sava~1 yap1yordu. Bir ba~ka vapur, tiz diidiigiiyle
yagmurun sesini bastirdi. iki ii<;: kii<;:iik yolcu motoru ona nazire
216 I Kmk Heykel

yapt1. Islak martilar adamm az once <;:1kanld1g1 yerde yiizen bir


simit par<;:as1 i<;:in dovii~iiyordu.
- Birka<;: beige, dedi komiser. Arna hepsi islanm1~. Malatya Kiire-
cik'teki radar iissiiyle ilgili. Yollar, ~ehir plam ... Etraftaki askeri
birlikler ve tesisler. .. 0 yiizden size haber verdik.
Sibel, bir ba~ka polis in ~effaf bir torba i<;:ine doldurdugu 1slak belgeler
demetine goz ucuyla bakt1.
- Ba~ka bir ~ey?
- Heniiz yok efendim, dedi komiser tedirgin bir nezaketle. Deniz
polisi civan anyor.
Gen<;: komiserin baki~lanndan bu kadar giizel bir kadmm MiT
gorevlisi olduguna inanmakta zorland1g1 belli oluyordu. Tam o
s1rada Sibel'in telefonu <;:ald1. Jack'ti.
- Giinaydm camm.
- Burada vakit ogleyi ge<;:ti, dedi Sibel soguk bir tav1rla.
- Endi~elendiriyorsun beni, dedi Jack.
- Endi~elensek mi, yoksa sevinsek mi emin degilim. Yeni yila daha
iyi ba~lamam saglayacak bir haber vermek isterdim ama ... ~ahap
burada. Oniimde. Kafasmda kocaman bir delikle yatlyor.
- Allah kahretsin, diye bagird1 Jack. Birileri seni izliyor olmah!
- Evet. .. Ya izliyor ya <la telefonlanm1 dinliyorlar. Sana takibe al-
d1g1m1Z1 soyledikten iki gun sonra adam1 ortadan kald1rdilar. . .
Kendimi <;:ok i~e yaramaz hissediyorum.
- Benim hatam, dedi Jack. Oradan birileriyle sana destek verme-
liydim.
- bziir dilerim, galiba adamm pe~inde oldugumuzu <;:ok a<;:ik ettim ...
Ger<;:ekten iizgiiniim. Boyle olmasm1 istemezdim.
- Sen dikkatli ol yeter... Ozerinden bir ~ey <;:1kt1 m1 adam_m?
- Evet. Kiirecik'teki NATO iissiiyle ilgili bir ~eyler. inceliyoruz.
- Ah evet, Malatya'daki dedi Jack. iranhlara yeni teslimatI yapa-
madan birileri adam1 haklam1~ olmah. Biliyorsun, elli y1l once de
orada bir iissiimiiz vard1. Ruslan dinlemek i<;:in.
- Bilmez miyim, dedi Sibel.
1971 'de s1kiyonetim giinlerinde devrimci ogrenci liderleri Deniz
Gezmi~ ve arkada~lan gozaltma almm1~tI. Tiirk Halk Kurtulu~ Or-
dusu militanlan onlann serbest b1rakilmas1 i<;:in Kiirecik'te bulunan
Ali <;imen I 217

NATO Radar Ossi.i'ni.i basmaya haz1rlamrken oldi.iri.ilmi.i~ti.i. Bin;:ok-


lan gibi sola sempatiyle bakan Sibel de bu olay1 kederle hatirlard1. Ne
tuhaf, ~imdi sevdigim adam bir CIA ajam, diye di.i~i.indi.i dalgalann
arasmda bata c;:1ka ilerleyen bir sandah izlerken.
- Orda m1sm Sibel?
- Evet camm, dalm1~1m.

- $ahap'1 Ruslar haklam1~ olabilir, dedi Jack ofkeyle. Ya da emin


degilim artJk. Herkes, her ~ey olabilir! Bizimle oynuyorlar sanki.
Belki ... $ahap $ahap bile olmayabilir!
- Yakmda c;:1kar kokusu, dedi Sibel.
- Sizin polisleri s1ki~t1r, soru~turmay1 savsaklamasmlar. En azmdan
Ti.irkiye'deki baglantJlanm bulmaya c;:ah~m, i~imize yarayacak bir
~eyler c;:1kabilir... isfendiyar'm intikamm1 alabilecegimiz bir ~eyler.
Ah jsjendiyar, dedi ic;:inden Sibel. iran'm 17 Arahk'ta bir CIA ajamm
yakalay1p idam ettigini hat1rlam1~tJ. Onun isfendiyar oldugunu bilen
az say1daki ki~iden biriydi.
- Elimden geleni yapacag1m. Sen nasilsm bu arada Jack?
- Pek iyi degilim, Menora denen adam yine sahneye c;:1kacakm1~.
istihbarat ingilizlerden. Di~e dokunur bir ~eyler bulmaya c;:ah~1yoruz.
- Kendine dikkat et, li.itfen . ..
Telefonu kapay1p cebine att1 Sibel. Egilip cesedin yi.iziine bir kez
daha bakt1. Yanmda neredeyse haz1r ol'da duran komisere doni.ip
cebinden c;:1kard1g1 kart! verdi.
- Bu adamm kim oldugunu ogrenin, ogrenir ogrenmez de bu nu-
maradan hemen beni araym!
Midesi bulamyordu. Jack yine hakl1 olabilirdi. ic;:inden bir ses
$ahap'm $ahap olamayabilecegini f1s1ld1yordu.
80cak
Beyaz Saray - Washington DC I 07.00

- Sizleri Ortadogu'yu konu~mak ic;:in c;:agird1m beyler. Geldiginizden


kimsenin haberi yok. .. Kabinem de dahil buna.
Gazete dag1t1m kamyonlannm yorgun si.iri.ici.ileri, devriye araba-
lannm ic;:inde uyuklayan polisler ve turuncu tulumlanyla miskin
miskin sag1 solu temizleyen siyahi temizlik i~c;:ileri saylimazsa, ba~­
kent sokaklannda in cin top oynuyordu. Beyaz Saray'm birinci
katmdaki Ye~il Oda'da i.ic;: adam kahvalti ediyordu.
- ~ekersiz ve si.itsi.iz li.itfen, dedi Zbigniew Brzezinski.
1977-81 y11lan arasmda Ba~kan Carter'a Ulusal Gi.ivenlik Dam~­
manhg1 yapan adam Amerika'nm ya~ayan en onemli iki strateji uz-
manmdan biriydi. Kahve fincanlanm dolduran Obama'y1 si.izerken,
odadaki i.ic;:i.inci.i adam olan Henry Kissinger, kendisiyle ozde~mi~
kemik saph ve kahn camh gozli.iklerini silmekle me~guldi.i. Ame-
rikan d1~ politikasmm beyni olarak biliniyordu. Richard Nixon ve
Gerald Ford kabinelerinde Ulusal Gi.ivelik Dam~manhg1 ve D1~i~leri
Bakanhg1 gorevlerini yi.iri.itmi.i~ti.i.
- CIA iranlliann sona yakla~tigm1 di.i~i.ini.iyor, dedi Obama. Raporlar
endi~e verici. israillilere kalsa bombay1 patlatmalan an meselesi.
- Onlara kalsa Papua Yeni Gine bile ni.ikleer fi.ize pe~inde, dedi
Brzezinski.
Ali <;imen I 219

- Fiize yapm1yor olsalar bile artik c;ok gee;. Bu kadar tantanadan


sonra diinyay1 niikleer pe~inde ko~madiklanna inand1rmalan c;ok
zor, diye tamamlad1 Kissinger.
- 11 Eyliil'e verdigimiz tepkiyi goriince, niikleer silah iiretmek is-
temelerinde ~a~Liacak bir ~ey yok, dedi Brzezinski.
- ilginc;tir, Bibi de oyle dii~iiniiyor, diye ekledi Obama. Parmaklanyla
masada sinirli sinirli ritim tutuyordu.
- Barak, dii~iincesinden ziyade arzulanm dile getirmi~ ... Bahane
anyorlar, dedi Brzezinski.
- Bahane? Ne ic;in?
- iran'1 vurmak, vuracaklan ilk darbeyi de hakl1 c;1karmak ic;in
tabii ki.
- Hakl1 goriilmeyi pek taktiklanm sanm1yorum, diyen Kissinger
araya girdi. Uluslararas1 camiay1 ne zaman taktilar ki?
- Takmazlar, dogru, dedi Brzezinski. Eger oldukc;a biiyiik bir ~ey
planlam1yorlarsa.
- Ne gibi?
Riizgar, Ye~il Oda'nm camlanm hafiften titretti. Hem Ba~kan hem de
Kissinger, Ortadogu'yu en iyi tamyan isimlerden biri olan adamm
agzmdan c;1kacaklan merakla bekliyordu.
- Biiyiik. .. Oldukc;a biiyiik, harita degi~tirecek kadar biiyiik bir sava~.
- Biz de oyle dii~iiniiyoruz. Sen ne dersin Henry, diye sordu Obama.
- Elli yild1r bunlan duymaktan ve soylemekten b1ktim, derim Sa-
ym Ba~kan. Arna bu ihtimali zay1f gordiigiimii soyleyemem. Evet,
olabilir. Her ~ey olabilir. bzellikle Tahran'dakiler niikleer oyuncak-
lanna kavu~ursa.
- Arna bu bile tek ba~ma yeterli olmayabilir di.igmeye basmalan
ic;in,, diye soze girdi Brzezinski. ihtimaJe dayaJ1 bu tehlikeyi somut
bir tehdide donii~tiirecek bir ~ey laz1m onlara.
- Beyler, her ne kadar korkuyorlarsa da bu korkuyu kazanca do-
nii~tiirecek kadar zeki bu adamlar, biliyorsunuz, dedi Obama. Son
bir iki yildir barda kavga c;1karmak ic;in bahane arayan sarho~lar
gibiler. bzellikle Bibi. Tepemi attmyor... Yalanlan, ki.istah tav1rlan...
- Mavi Marmara'ya yaptlklanndan belliydi bir ~eylerin pe~inde
olduklan, dedi Brzezinski.
- Sersemler o gece sava~ c;1karmaya haz1rland1klanm bilmedigimizi
samyor. Oysa attiklan her ad1mdan haberdanz, dedi Obama.
220 J Kmk Heykel

- Anmda geri ad1m att1klanna gi::ire Tiirkler de bu haz1rhklann


farkmdayd1.
- Aslma bakarsamz degillerdi. Biz uyard1k. 0 gece Erdogan'1 bizzat
arad1m. Resmen cehennemin kap1smdan di::indiik.
- Erdogan bli::if yapm1yordu diyorsunuz yani?
Soran Brzezinski'ydi.
- Hay1r, dedi Obama. Kesinlikle yapm1yordu. Eylemlerinin sonu-
cunu iyi dii~iinmesi gerektigini uygun bir dille anlatt1m ona.
- i~e yaram1~ besbelli... Ben Erdogan'la birka<;: kez bizzat gi::irii~tiim.
Her seferinde bir i::incekinden daha ihtirash gi::iriindii adam bana,
dedi Kissinger dii~iinceli bir ~ekilde giilerek.
- Adam sat1r aralanm okumay1 biliyor. c;:ok donammh olmasa da
zeki ... Ortadogu'daki bo~lugu iyi gi::iriiyor.
- Arna bir kusuru var. Tarih bilmiyor. Ost perdeden konu~arak
israil'i sindirecegini samyor.
- Muhtemelen digerleri gibi o da i<;: politikaya oynuyor, dedi Obama.
Tiirkler adamm tarzm1 destekliyor. Ne yaptigmm farkmda.
- Kontrollii gerginlik pe~inde diyorsunuz yani?
Kissinger'd1 bu.
- Evet, i::iyle gi::iriiniiyor. israil'e her <;:at1~mda Arap sokaklanndaki
popiilaritesi daha da art1yor.
- Ve bi::iylelikle Avrupa krizden aglarken giivenli liman arayan Arap
sermayesini ve turistlerini Tiirkiye'ye <;:ekiyor. Zekice ama tehlikeli
bir oyun, dedi Kissinger.
- Kurnazhkla desteklenen i::izgiiven iyidir, dedi Brzezinski. Arna
muhatabm1zm da en az sizin kadar kurnaz oldugunu aklm1zdan
<;:1karmazsamz.
- Yani, diye sordu Obama.
- Yanisi ~u, Saym Ba~kan. Kendimi oldugumdan zay1f gi::istererek,
i::izgiiveninizin i~e yarad1gm1 dii~iinmenizi saglayacak i~ler yaparak
sizi kendi istedigim noktaya siiriikleyebilirim.
- israilliler Tiirkiye'yle aralanndaki gerginligi bilin<;:li olarak m1
arttmyor yani?
Kissinger ~a~irm1~t1.
Obama cevab1 duymay1 beklemedi.
- Aym fikirdeyim. Kudiis'tekiler Erdogan'm e~siz bir bahane oldu-
gunu dii~iiniiyor. Davos'u hatJrhyorsunuz.
Ali <;imen I 221
- israil'in Turkiye'yi ozellikle ki~kirtt1gm1 soylemeye yah~1yorsunuz
sanmm, dedi Kissinger.
- Belki de, dedi Brzezinski. Turkler yok fazla list perdeden konu-
~uyor,Osmanh hiy y1kilmam1~ gibi davramyorlar. Ortahk bu kadar
kan~ikken bu soylem geri tepebilir.

- Dogru, dedi Kissinger. Cumhurba~kam Gul, "israil'in tapusu


bizde"* dediginde Kudus'teydim. Gorecektiniz ... ~aron'un kulak-
lanndan dumanlar y1k1yordu.
- Tum bunlara ragmen Erdogan'la iyi anla~1yorsunuz, dedi Brze-
zinski.
- Mecburum. Ortadogu'da Erdogan'dan ba~ka dik durabilen lider
gormuyorum. Ayaktakilerin de daha ne kadar ayakta kalabilecegini
hiybirimiz bilmiyoruz. Yanm yamalak da olsa bolgede guven veren
tek demokrasinin serseri maym gibi davranmasma izin veremem.
Veremeyiz. Aynca ...
iki adam cumlenin sonunu merak ediyordu.
- CIA Ortadogu Masas1'ndan birini Erdogan'a yollam1~tim. Frene
basmas1 iyin. Umanm mesaj1 alm1~tir.
- Frene basmazsa?
- israil'dekiler Arap Bahan'm bir mezhep sava~ma yevirmeye yah-
~1yorlar. Erdogan'm list perdeden konu~malan da adamlann i~ine
yanyor. Sanmm yeteri kadar ay1k, dedi Obama.
- Olas1 bir Turkiye-israil sava~ma ne diyorsunuz, diye sordu Brze-
zinski.
- CIA habire olas1 senaryolarla ilgili raporlar yolluyor. Her seferinde
bu ihtimali okumaktan s1kild1m, dedi Obama.
- Kudus'tekileri bilmem, ama Ankara'dakilerin bu kadar akils1z ola-
bileceklerine ihtimal vermiyorum, dedi Kissinger. Tabii ki lambadaki
cin ortaya y1kar ve herkes birbiriyle hesabm1 kapatmaya kalki~1rsa,
neler olacagm1 sadece Tann bilir.
- Ben de ondan endi~e ediyorum ya, dedi Obama, israil'in iran'a
sald1rmas1 durumunda Turkiye'nin kay1ts1z kalacagm1 sammyorum.
Erdogan'm ihtiraslan yurt d1~ma ta~1yor. Sayma sapan bir i~ yapabilir.

D1 ~i~l e ri Bakan1 Gul'den Hamas ziyareti savunmas1: "Ben Filistin'le ilgilenmeye-


cegim de kim ilgilenecek? Filistin'in, israil'in, Kudus'un tapulan benim elimde:'
20 ~ ubat 2006
222 f Kmk Heykel

- Ve as1l kafa yormam1z gereken mesele, israil'in ne zaman ve hangi


~artlarda sald1racag1, diye tamamlad1 Brzezinski.

Birka<;: saniyelik sessizlik ya~andi. Sessizligi bozan, yeni bir puro


yakmak i<;:in hareketlenen Kissinger oldu:
- Sanmm ~imdi as1l meseleyi konu~manm zamam geldi.

Aym dakikalar
Casablanka I Fas

- Lanet herifler, diye soylendi Menora. Kura! nizam tamm1yorsunuz


ama lafa geldigi zaman her ~eyi somiirgecilige yikrnay1 biliyorsunuz!
Kirmmda durmayan siiriiciilere ofkelenmi~ti . Seri ad1mlarla Hyat
Oteli'nin bulundugu bulvan ad1mladi. Casablanca'ya ozgii kii<;:iik
kirm1z1 taksiler her zamanki gibi teror estiriyordu. Eski Medine
olarak bilinen <;:ar~1ya girdiginde ter i<;:indeydi. Parmaklanyla patates
ha~lamasma dahp ogle yemegi sefas1yapan esnaf kalabahgmm ara-
smdan yilan gibi siiziildii. Elinde tuttugu vesikahk fotograf terden
smls1klamdi. Atlas Okyanusu'ndan esen kumlu riizgar, tozu dumana
katmadan az once, arad1g1adamm Marake~ Meydam'na a<;:1lan ara
sokaklardan birine s1ki ~ m1~ kii<;:iik hamamlardan birinden <;:ikt1gm1
goriir gibi oldu. Goziindeki kumlan temizlerken bir yandan da
par<;:a tavuk eti, kalitesiz bakir <;:aydanhk ve Orta Afrika'd an gelen
muzlan aym tezgahta satmaya <;:ah~an ya~h saticmm hemen arka-
smda dikilen adamm yiiziinii <;:ikarmaya <;:ah~1yordu . Riizgar bir kez
daha esti. Agir bir <;:op ve taze meyve kokusu yiiziinii yalay1p ge<;:ti.
Bir anda goz goze geldiler.
Oydu.
Gozlerinin etrafmdaki km~1kliklara ve Fas giine~i altmda bronzla~an
yiiziine ragmen, katil i<;:giidiisiiyle adam1 tammas1 bir saniye bile
siirmemi~ti . Kendisine bu kadar dikkatli bakilmasmm bir tek sebebi
olabilecegini bilen adamm gozlerindeki ~a~kinlik ifadesinin korkuya
donii~mesine izin vermedi. Susturuculu silahm namlusundan <;:1kan
v1z1ltI, c;:ar~mm dev bir buhar makinesini and1ran giiriiltiisiinde
kayboldu. iran'm en onde gelen niikleer fizik<;:ilerinden ~ahram
Amiri'nin almndaki delikten akan kanlar, tezgahta oglen giine~i
altmda iyice kokmaya ba~layan tavuk etlerinden s1zan kana kan~ti.
Kavruk yiizlii sat1cmm <;:1gliklanm duyanlar, pazarm olagan aki~ma
ters giden bir ~eyler oldugunu anlamakta gecikmemi~ti. Dilenciler,
Ali <;imen I 223

pazarc1lar, biti~ik merdiven alt1 kiraathanesinde El Cezire izleyip


naneli <;:ay hopi.irdeten bezgin simah ihtiyarlar merakla tezgahm
etrafm1 sard1gmda, Menora <;:oktan Chakib Arsalan Sokag1'na dahp
<;:ar~mm okyanusa yakin i.icra ko~elerinden birinde Mossad tara-
fmdan i~letilen paravan di.ikkana ula~m1~ti.

***
Amiri'nin cesedi ba~mda biriken kalabahk on bq dakika soma
daha da artm1~ti . iri yan Fash polislerin e~liginde kan ter i<;:inde
kalabahg1 yararak ilerleyen Jack, cesedin ba~ma ula~tigmda s1ki
bir ki.ifi.ir savurdu. Arad1g1 adam kanlar i<;:inde tezgahm ortasma
serilmi~ yatiyordu. Oldi.igi.inden emin olunca bir kez daha ki.ifri.i
bash. Yorgunluktan ayaklan s1zhyordu. Meyve ve bahk kasalannm
arasmdan ge<;:erek ki.i<;:i.ik bir esnaf kahvesine girdi.
- Selami.in aleyki.im!
Sigaradan sararm1~, fakirlikten doki.ilmi.i~ di~ler kalabahg1, yabanc1
oldugu her halinden belli adamm selamm1 i<;:tenlikle aldi. Birka<;:
saniye Jack'i si.izi.ip kendi ki.i<;:i.ik di.inyalarma dondi.iler. Onli.igi.i
kirden sararm1~ ocak<;:1 koz ate~teki cezveyi oni.ine biraktig1 anda
Jack'in telefonu <;:aldi.
- Neredesin Jack?
Sibel'in bugulu sesiydi bu.
- Fas'tay1m ve tam anlam1yla <;:uvallam1~ durumday1m tathm.
- Ne yap1yorsun orda? Ne oldu?
- israilliler. . . iranh fizik<;:ilerden Amiri'yi haklad1lar ve beceriksiz
ben, adam1 kil payi ka<;:1rd1m.
- Onu vuracaklanm nereden biliyordunuz ki?
- Adamlann zaten <;:ok say1da ni.ikleer bilimcisi yok. Toplasan on
ki~i <;: 1kmaz. israilliler belli bir siraya gore gidiyor.
- Ve?
- Ve ondan once Amiri'ye ula~1rsam Menora'y1 yakalayabilirim
diye di.i~i.inmi.i~ti.im. Onun CIA'deki Mossad kostebegi olduguna
neredeyse eminim.
- Onunla ne ilgisi var ki?
- Bu cinayetlerde roli.i oldugunu di.i~i.ini.iyorum . israillilere kendini
ispat etmek i<;:in bu cinayetleri bizzat i~liyor bile olabilir.
- Emin misin Jack? Yanh~ iz pqinde olmayasm?
224 I Kmk Heykel

- Hi<;:bir ~eyden emin degilim ... Sadece i<;:gudulerim Sibel, ama


artik onlar da tukendi.
- Sen iyi misin, zorla nefes ahyor gibisin?
- Bu cehennemi andmr yerde kovalamaca oynayan elli ya~mdaki
bir adam i<;:in gayet iyi bile say1lmm, dedi Jack bitik bir sesle.
- Civa, Menora ... Ne oluyor Jack, koca CIA burnunun dibindeki
kostebekleri nasil yakalayam1yor?
- Tathm! Aldrich Ames'i* hatirlam1yorsun galiba! Kusursuz i~ler
filmlerde ya da romanlarda oluyor ne yazik ki. ~irket'teki adam-
lann <;:ogunu bu i~e ko~tum ama elle tutulur bir ~ey yok, Direktor
hepimizi <;:arm1ha gerecek bu gidi~le.
- Peki ne yapacaksm ~imdi, planm nedir?
- Once kahvemi bitirecegim. Ardmdan da Fas polisini s1ki~tiraca-
g1m. Cinayetle ilgili bir ipucu var m1 diye. Oiduren Menora degil de
tetik<;:i bile olsa belki i~e yarar bir ~eyler bulabilirim. Fashlar adam
konu~turma konusunda uzmandir. Ve ... Sana bir hediye alacag1m.
- Hediye?
- Evet, buraya ozgu bir ~ey. i<;:inde bulundugum duruma bakip
sa<;:malad1g1m1 du~unebilirsin ama kafam1 dag1tmam laz1m, deli-
recek gibiyim.
- c;:ok tathsm. Arna ben seni gormek istiyorum. istanbul'da ge<;:irdi-
gimiz o gunden beri hep yanm yamalak, hep ayakustu goru~uyoruz.
- Birka<;: gun daha sabret.
- Lutfen dikkatli ol Jack, arad1gm adamlar yakinlannda olabilir.
Seni seviyorum.
Jack telefonu kapay1p arkasma yaslandi. Gozlerini kapadi. Pazann
ugultusu geliyordu. Bir an evvel bu lanet yerden gitmek istiyorum.
Sibel hakl1ydi. Menora, Jack'e Sibel'in sand1gmdan daha yakindi.
Adam fincanm dibinde kalan kahveyi yudumlay1p aym ugultuya
kulak kabartti.
Hadi bakalim Bay Amiri, ar bana ~u <;ikolata Fabrikasz'mn kapzlanm.
Okyanustan gelen yosun kokusu, <;:ar~mm fakirlik ama bir o kadar
ya~ama sevinci kokan sokaklanm doldurdu. Cesedin ba~mdakiler
halen bagmp <;:agmyor, ~ehrin kuzeyinde, Afrika'mn en bat1 ucunda
tum ha~metiyle yiikselen Kral IL Hasan Camii'nin neredeyse tum

* CIA'in Sovyet Kar~1 istihbarat Masas1 ~efi idi. Sovyetlerin ABD'deki en buyuk
ki:istebegi oldugu anla~1ld1. 1994'te de~ifre oldu ve tutukland1 . Afs1z i:imur boyu
hapse mahkum edildi.
Ali Gimen I 225

Afrika'ya tepeden bakan minaresinden yayilan ezan, miiminleri


namaza <;:agmyordu.

Aym dakikalar
Beyaz Saray

- Suudi Arabistan'daki Biiyiikel<;:imiz James Smith'i tamyorsunuz.


Bize katilmasmm faydah olacagm1 dii~iindiim, dedi Obama. James
Kmk Heykel Protokoli/nii bilen say1h ki~ilerden.
Biiyiikel<;:i odadakileri selamladi.
- Pekala James, dedi Obama. Seni neden <;:ag1rd1g1m1 biliyorsun.
Hem CIA hem de Pentagon Kmk Heykel'in ger<;:ekle~mesi duru -
munda israil'in panige kapilarak iran'i vurabilecegini rapor ediyor.
- Ve bizler de bu Janet senaryoyla ilgili dii~iincelerini merak ediyo-
ruz, dedi Kissinger. Sence A rap Bahan Suudiler'e ula~ir m1?
- Anlamad1g1m bir ~ey var efendim, dedi Biiyiikel<;:i. israil'i bunu
~u anda yapmaktan ahkoyan ne?
- Biz, dedi Obama kararh bir ses tonuyla. Kudiis'tekilerin aptalca
bir ~ey yapmamalan i<;:in ki<;:1mdan nasil ter aktlgm1 bilmiyorsun
herhalde?
Kissinger kis1k bir sesle ekledi:
- Biz ve tabii ki yaramaz <;:ocuk Erdogan. Netanyahu ve Perez, el-
lerinde <;:ok saglam bir gerek<;:e ve uygun bir konjonktiir olmadan
iran'a saldirmalan durumunda, gi.ina~m kendilerini azarlamak i<;:in
firsat kollayan Erdogan'm orduyu harekete ge<;:irmesinden <;:ekiniyor.
- iki cephede birden sava~mak istemiyorlar yani, dedi Bi.iyiikel<;:i.
- Ve bana gelen raporlardan <;:ikard1g1m tek sonu<;:, biz olmadan asla
boylesi bir i~e kalki~acak durumda olmadiklan, dedi Obama. Seni
buraya <;:agirma nedenime gelirsek James ... Gelen istihbarata gore
Riyad'da ~u an i<;:in endi~elenmemizi gerektirecek bir ~ey yok. Arna
ben senin ki~isel gozlemlerini dinlemek istiyorum.
- Yerinizde olsam CIA raporlarma fazla bel baglamazd1m Saym
Ba~kan, dedi Brzezinski. Bize de Humeyni'nin Tahran sokaklannda
zafer turu atmasmdan bir hafta once, $ah'm yikilmasmm imkans1z
oldugunu soylemi~lerdi!
Hepsi ac1yla gi.ildi.i.
- Evet, James seni dinliyoruz, dedi Obama.
226 I Kmk Heykel
Bi.iyiikelc;:i c;:antasmdan c;:ikard1g1 notlara bakarak tane tane konu~­
maya ba~lad1:
- Efendim, Kuzey Afrika'dakilere benzer bir halk ayaklanmas1 ihti-
mali c;:ok zay1f. Kral Abdullah'm elinin altmda sokaklara doki.ilmeyi
planlayan sinirli bi.inyeleri yatl~tlrmaya yetecek kadar c;:ok para var.
Hatirlarsamz gec;:en ytl Fas'taki tedavisinden dondi.ikten sonra fa-
cebook i.izerinden gosteri organize etmeye c;:ah~an birkac;: bin genci
yat1~t1rmak ic;:in bir c;:1rp1da otuz be~ milyar dolar sac;:m1~t1 .
- Para konu~ur diyorsunuz yani, dedi Kissinger.
- Suudiler soz konusu oldugunda evet, dedi Bi.iyiikelc;:i. Daha da
onemlisi, i.ilkede demokratik talepleri seslendirecek gi.ic;:li.i bir figi.ir
yok. Biliyorsunuz, Kraliyet'in sirad1~1 i.iyelerinden Talal bin Abdul
Aziz El Suud haricinde bugi.ine dek liberal degerleri savunan ve
me~ruti monar~iyi destekleyen kimse c;:1kmad1.
- <;:1kamad1 desek daha dogru olur, dedi Brzezinski.
- Dogru, c;:1kamad1. Ostelik Prens de epeydir ailenin di.imen suyunda.
Kulagmm c;:ekildigini biliyoruz. Sesi eskisi kadar gi.ic;:li.i c;:1km1yor.
- Bizim destegimiz hakkmdaki fikirleri nedir, diye sordu Obama.
- Kral ve etrafmdaki c;:ekirdek kadronun gi.iveni tam. $iiler soz
konusu oldugunda arkalannda duracag1m1za gi.iveniyorlar. Arna
a~ag1 kademelere indikc;:e, sokaga yakm olan kadrolarda bize doni.ik
~i.iphenin artt1gm1 hissedebiliyorsunuz.
- Adamlar hakl1, dedi Kissinger. Hem Mi.ibarek'i devirenlerin hem
de Bahreyn'de ayaklananlan s1ra dayagmdan gec;:irenlerin s1rtm1
s1vazhyoruz, i.istelik aym anda. Bizim ipimizle kuyuya inmemeleri
gerektigini goremeyecek kadar kum kac;:mam1~ gozlerine demek ki.

Ba~kan strateji uzmam ya~h kurdun bu dobra tespitine yorum yap-


mad1. Derin di.i~i.incelere dalm1~t1. Bahreyn'd e ayaklanan $iilerin
bastmlmas1 ic;:in Suudilerin asker gondermesine ses c;:1karmamakla
nas1l bi.iyiik bir hata yaptigmm farkmdayd1. Arna $iileri bir z1plama
ta~1 gibi kullanmaya i~tahh bir iran varken bunu zaten yapamazlard1.
Bolgedeki herkesin aym anda ayaklanmasm1 kaldiramazlard1. Hayir,
buna mi.isaade edemezlerdi. Hele ki Suudi petrol yataklan, c;:ogun-
lukla $ii azmhgm ya~ad1g1 topraklardayken boylesi bir demokrasi
havariligine soyunamazlard1.
- Bizim destegimiz olmasa da Suudilerin durumu saglam gori.ini.iyor
efendim, dedi Bi.iyiikelc;:i. Bildiginiz gibi, Soguk Sava~'m bitiminden
Ali <;imen I 227

bu yana adamlann oncelikli politikas1, Afganistan, Irak, Liibnan,


Filistin ve Yemen gibi iilkelerde ~iilerin, diger bir deyi~le iran'm et-
kisini smirlamak oldu. Bu konuda hem bizim hem de Avrupahlann
smirs1z destegini aldiklarma ve alacaklanna eminler.
- iran ya~ad1k<;:a bize oliim yok diyorlar yani, dedi Kissinger.
- Evet, pek diplomatik bir tammlama olmasa da kesinlikle oyle.
Arna dedigim gibi hanedanhgm arkasmdaki destegimizi <;:eksek
bile Arap Bahan'nm Suudi <;:ollerinde <;:i<;:ek a<;:tlrmas1 zor.
- Pekala pekala, retorik kismm1 ge<;:elim. K1saca ozetle James, dedi
Ba~kan.
- bncelikli olarak fakirlik, Suudileri ayaklandirmaz. Petrol fiyat-
lan siirekli yiikseliyor. i~sizlik ciddi bir sorun ama heniiz rejim
meselesi olmaktan uzak. Ve hepsinden onemlisi, diger iilkelerin
aksine Suudiler iilkedeki muhalefeti tamamen kontrol altma alm1~
durumda. bzellikle son on y1ldaki operasyonlarla El Kaide hiicre-
lerinin canma okudular.
- Ya muhalif din adamlan, diye sordu Brzezinski.
- Onlar da bir ~ekilde rejimle daha ban~1k hale getirildi. Suudile-
rin kendilerine has ikna yontemleri vardir, malum. Asker ve polis
i<;:indeki a~mlan temizlediler. Liberaller de iilkedeki rejimin kendi
gelecekleri a<;:1smdan en iyisi olduguna inanm1~ durumda.
- CIA ordunun tamamen saraym denetimi altmda oldugunu soy-
liiyor, dedi Obama.
- Kesinlikle efendim. Ordu bag1ms1z aktor degil. Kraliyet ailesinin
iist diizey iiyeleri ve onlann <;:ocuklan, iilkedeki gi.ivenlik gii<;:leri-
nin neredeyse tamamma hakim. M1s1r'daki gibi halkin ordunun
hakemligine gi.ivenmesi soz konusu degil. Olagani.isti.i bir durum
olmad1k<;:a Kralhk'ta bir ayaklanma olmas1 miimkiin gori.inmi.iyor.
- K1sacas1 Suudi dostlanm1zm ki<;:1 ~imdilik gi.ivende, diye ozetledi
Kissinger purosunun dumamm savurduktan sonra.
- Beyler, dedi rahatlam1~ gori.inen Obama. Dedigim gibi, biz olma-
dan asla kimse bu bolgede bir ~eye kalki~amaz. Asla!
On dakika sonra kendisini ta~1yan limuzinin arka koltugunda, ogle
gi.ine~iyle ismmaya ba~layan ba~kent caddelerini seyreden Kissinger,
lanetli bir nakarat gibi aym ~eyi tekrarlay1p duruyordu:
- Oras1 Ortadogu evlat. .. Asla, asla dememeli.
15 ~ubat
istanbul

- Bu harn;:ere bay1ld1m! Ozellikle de kabzasmdaki ta~lara! Bir servet


odemi~ olmahsm, diyerek adamm boynuna sanld1 Sibel.
- Para harcamaya firsatlm olmuyor ki, bir hayli birikmi~ti zaten,
dedi Jack sevgiyle bakarak.
Uzunca bir aradan soma ilk kez bulu~mu~lard1. Camlan poga<;:a
sICagmdan buharlanm1~ Sultanahmet'teki <:;:igdem Pastanesi, reh-
ber kitaplan kan~tmp gevezelik eden birka<;: turistin haricinde pek
kalabahk say1lmazd1.
- Fas'ta <;:ok me~hurmu~ bunlar. En giizelini se<;:meye <;:ah~t!m . Bu
arada iki ajanm bulu~mas1 i<;:in ilgin<;: bir yer se<;:mi~sin, diye f1s1ldad1
kadmm kulagma.
- <:;:ok severim buray1. Bizi kimse tammaz. Kii<;:iik ve ~irin bir yer.
Pastalan harikadir!
- Evet, Frans1z pastanelerini andmyor. Sevdim ... Bu arada ~ahap

soru~turmas1 ne durumda? Bir ~eyler var m1?


- Yok, hi<;:bir iz yok, temiz <;:ah~m1~lar, dedi Sibel, sevgilisine dogru
egilerek. Siz ne durumdasm1z? Civa ya da Menora ya da her kimse
art1k.
Ali <;imen I 229

- Yeni bir ~ey yok. En iyi iki adam1m1 Kudi.is'e yollad1m. Belki benim
goremedigim bir a<;:1 yakalayabilirler. Aynca Ortadogu Masas1'nda-
kileri yalan makinesine baglamak istiyorum ama yeni Direktor
bunun pek iyi bir fikir oldugu kanaatinde degil.
- Petraeus mu?
- Evet, ~u sizin askerlerin ba~ma <;:uval ge<;:iren hergele, s1zmtmm
<;:ok dillenmesini istemiyor.
- Sizden olduguna emin misin s1zmtmm?
- Bizde ya da Beyaz Saray'da. Bir tahminim var ama . .. inanmak
istemiyorum, dedi Jack s1kmtiyla.
- Kim? Hadi soyle, liitfen! Benden bir ~ey saklamadm hi<;:.
- Kim oldugu onemsiz ~u an. Emin degilken isim telaffuz etmem.
Arna Beyaz Saray dam~manlanndan. Gen<;:, ihtirash biri. Civa ola-
maz. Elimizdeki fotograflara uymuyor. Menora olabilmek i<;:inse
<;:ok saf goriini.iyor. Arna yine de belli olmaz. izletiyorum.
- Jack.
- Evet?
- Yok bir ~ey camm ... Sadece dikkatli ol demek istedim.
- Merak etme ... Dikkatliyim. Yalmzca mesafe alamamak camm1
s1kiyor. Benim ~iiphelerim haricinde sornut bir ~ey bularnad1k.
Petraeus beni her an Afganistan'a siirebilir.
- $irndi ne olacak peki?
- Bayan Clinton'la Kudiis'e gidecegiz. Casablanka'da olanlar kad1-
m delirtti. Bir de yazd1g1rn raporu okuyunca iyice ki.iplere bindi.
Gorrneliydin.
- Ne raporu Jack?
- israil'le ilgili bir senaryo yazd1rn ona. Farkindaysan adarnlann
Arap Bahan'ndan beri sesleri <;:tkrmyor. Ayaklanrnalann Ortado-
gu'daki stati.ikoyu bozmasmdan endi~e ediyorlar. Gosterilerin bir
~ekilde Arabistan'a s1<;:rarnas1 onlar i<;:in de felaket olacak. Arna bir
yandan da olaylan bir ~ekilde Suriye iizerinden iran'a yonlendirmek
istiyorlar. Bir ta~la iki ku~ .
- Zekice ama sonu<;: alacaklanm sanrn1yorurn, dedi Sibel. iran ka-
n~rnaz.

- Onlar da farkmdalar. Arna deniyorlar. Eger o da olmazsa, ayak-


lanrnalan bir rnezhep sava~ma <;:evirrnek derdindeler. Bununla hem
230 I Kmk Heykel

iran'1 hem de sizi vuracaklar. ~imdi neden Erdogan'1 zapt etmeye


c;:ah~t1g1mm anhyor musun?
- Kesinlikle, dedi Sibel. Peki ~imdiki planm ne?
- Aym, gozlerimi daha da dikkatli ac;:mak. Civa ~i.iphelendigim gibi
bizden ya da Beyaz Saray'dan biriyse, heyette olacakt1r. Ya da Menora.
- Sana gi.iveniyorum, dedi Sibel adamm elini avuc;:layarak.
Jack, kadm1 bileginden tutup kendine c;:ekti.
- Endi~eliyim Sibel. <;:ok koti.i ~eyler olacak ve bunu onleyeme-
mekten korkuyorum.
I Mart
Tel Aviv

Uyak pike yaparak siizii.ldii ve bir atmaca gibi siiratle dali?a gefti.
Gii.ne? govdesini alev alev yanan bir oka yevirmi?ti. Kan ter ifinde
bu manzaray1 izliyordu. Ellerini oynatmay1 denedi, oynatamad1.
Agz1m ay1p bagirmak istedi, yenesi kilitlenmi?ti. Biitiin viicudunu
ter basm1?t1. Alevden atmaca halen oradaydz. i?te yine yiikseliyor-
du. Kalabalik bir insan grubunun iizerinde turluyor, avm1 seymeye
yali?an y1rt1c1 bir hayvanm kararsizlig1yla saga sola savruluyordu.
Birini goziine kestirip dal1$a gefti. Ofkeden kasilm1$ parmaklanm
uzatt1, sanki onu durdurabilecekmi? gibi. Parmaklarmm arasmdan
s1zan giine? l$1g1 gozlerini kama?tirsa da atmacanm agzmdan flkan
alev topunu gordii. Alev topu yere yakla?tlkfa fiizeye donii?tii. Deli
gibi ko?maya ba?lad1. Yiiregi agzmdan y1kacakm1$yasma ko?uyordu.
Dizlerini biyak gibi kesen s1Z1ya, nefessiz kalmanm yaratt1g1 kasilmaya
ragmen ko?tu, ko?tu ve fiizenin kulaklan sagir eden patlamas1yla
savrulup yere yap1?t1. Kulak/an pnliyordu. Agz1 toz toprak dolmu?tu.
Yatt1g1 yerden demirden ku?un zafer naralan atarak uzakla?t1gm1
gorebiliyordu. Burnuna yine o bildik koku geldi. Yanml? et kokusu.
Sendeleyerek ayaga kalkt1. Once uzun topuklu k1rm1z1 bir ayakkab1
gordii. Zarif, fOk zarif bir ayakkab1. Ve ayakkab1y1 dolduran aym
zariflikte bir bilek. Bu bilegi hat1rliyordu. Defalarca opmii?tii onu.
Arna o da ne? Kan ve toza bulanm1? bilegin gerisi yoktu! Siiriinerek
232 J Kmk Heykel

ilerledi. Kokuyu takip ediyordu. Feryatlarzn, siren seslerinin arasznda


onu gordii. Zarif bilegin narin sahibini. Biricik a?kzm. Talin'i. Diz-
lerinin iizerine fOktii kaldz. Biriciginden szzan kanlann olu?turdugu
kiifiik goliin ortasznda direkleri kmlmz? bir yelkenli gibi hissediyordu
kendini. Giine?i sdnmii?tii. Elini tutmak istedi. Bir kez daha onu
hissetmek. Kadznm kanlar iyindeki elini tuttu. Bir yumru oturdu
bogazzna. Ofkeden damarlan gerildi. Birden gozya?lan bo?almaya
ba?ladz. Haykzra haykzra aglzyordu.
- Uyan uyan, diye di.irtti.i kadm uykusunda h1<;:kirarak aglayan
adam1.
S1<;:rayan Menora ba~ucundaki i~1g1 a<;:1p dogruldu. $imdi ikisi de
yatagm i<;:inde oturuyordu. Menora yanaklarmdan si.izi.ilen ya~lan
yorganm kenarma silip yanmdaki kadmm sa<;:lanm ok~ad1. Gozi.i
ya~h erkeklerin kadmlar i.izerinde olu~turdugu smirs1z ~efkat kre-
disinden bir par<;:a daha <;:ekti.
- Ozi.ir dilerim tathm, ger<;:ekten ozi.ir dilerim. Yine seni uyandird1m.
- Onemi yok hayat1m, ama senin i<;:in endi~eleniyorum. Onun adm1
say1khyordun. Beni dinle, doktora git... Li.itfen!
Menora gece lambasmm solgun 1~1gmda ~efkatle kendisini izleyen
gozlere bakt1. Kadmm yanagm1 ok~ad1. Sabah olmak i.izereydi.
- Kalkmam1z laz1m, bugi.in onemli bir gi.in biliyorsun. Sizinkiler
beni nihayet huzura kabul edecek!
Banyoya girerken kadmm halen arkasmdan doktora gitmesi gerek-
tigiyle ilgili bir ~eyler mmldand1gm1 i~itebiliyordu. Yi.izi.ini.i y1kad1.
Buharlanm1~ aynadan yans1yan suretini inceledi. Gayet iyi gori.i-
ni.iyordu. Atletik ve kash vi.icudu, bugday rengi teni, platin beyaz1
sa<;:lan ve bi<;:imli yi.iz hatlanyla her ya~tan kadmm her zaman ilgisini
<;:ekmeyi becermi~ti. Gi.ine~ten kavrulmu~ yi.izi.ini.in sert hatlanna,
o ugursuz gi.ini.in izi olarak sag omzunda kalan ~arapnel izine do-
kundu. Vi.icudundaki yara izlerine ah~m1~tl. Bunlar zafer madal -
yalanyd1, biliyordu. Elleriyle lavabonun kenanna yaslamp beyaz
sa<;:lanyla tezat yaratan ye~il gozlerine bakt1. Doktora goriineyim?
Hangi doktora? Doktor fare olabilir mi ifimdeki bu ofkeye? Doktor,
tiim diinyayz ate~e vermek istiyorum, buna bir refete yazabilir misiniz
acaba? Hah hah ha! Evet ya, bir reyete. intikam ate?ini sonsuza dek
sdndiirebilecek sihirli bir reyete...
Giyinirken gen<;: sevgilisi Danya banyoya girdi. Birlikte ge<;:irdikleri
keyifli gecenin adamm olagan kabuslanndan biriyle sonlanmas1
pek ne~esini ka<;:1rmam1~t1. Menora beyaz gomleginin di.igmelerini
Ali <;imen I 233
iliklerken sevgilisinin du~ta soyledigi ~arkiya e~lik etti. Bugi.in gayet
~1k olmaliydt. Aralanndaki ya~ farkindan dolay1 uzunca bir si.iredir
ili~kilerine onay vermeyen kizm ailesi, nihayet pes etmi~ti.
- Onlara soyleyecek miyiz, diye sordu kadm.
- Neyi camm, CIA'i si.izgece c;:evirdigimi, Tahran'd a Mollalarla ko~e
kapmaca oynad1g1m1 falan m1? Komik alma. Varsm beni elektrik
mi.ihendisi olarak tammaya devam etsinler.
- Arna hen seninle gurur duyuyorum. Hem fena m1, Fas'ta ya da
Bu~ehr'de yaptiklanm bilseler sana kar~1 bu kadar kat1 olmazlard1
eminim!
- Benden ziyade sizin keskin ni~anc1larla gurur duy. Onlar o iki
iranh salag1 tam zamanmda vurmasa c;:oktan nallan dikmi~tim.
- Seni o kadar onemli bir goreve korumas1z yollayacaklanm m1
sanm1~tm, dedi kiz gi.ilerek. Onemli olan hayatta olman camm.
Hem hen bizimkilere soyleyecegim, korkma ag1zlan s1kid1r!
- Deli misin sen, dedi Menora gi.ilerek. Bir aileye bir tane casus
yeter. Aynca CIA'deki ~aNallar deli gibi beni ararken boyle bir ~ey
yapmak, hepimizi atqe atmak olur.
- Bir gi.in elbet ogrenecekler ama biliyorsun. Sahi, di.in harikaydm.
Ni.ikleer konularda bu kadar bilgili oldugunu bilmiyordum!
- Sayende, dedi Menora sicak bir gi.ili.imseyi~le. Dstelik bo~ durmu-
yorum, hen de ara~tmyorum. Ne ic;:in hayatim1 tehlikeye at1g1m1
bilmem laz1m, degil mi?
Ni.ikleer fizikc;:i Danya, Mossad'm teknoloji masas1 Lakam'da c;:ah-
~1yordu. Amirleri Menora'y1 iran'daki operasyonlara haz1rlamasm1
istemi~, ancak gene;: kizm adamm cazibesine kap1lmas1 uzun si.ir-
memi~ti. Haks1z da sayilmazdt. Menora di.in israil'in ni.ikleer kalbi
olan Dimona Ni.ikleer Santrali'ndeydi. Bu~ehr'den aktard1g1 gori.in-
ti.ilerin incelenmesi s1rasmda bu konulardaki bilgisiyle birc;:oklanm
kendisine hayran birakm1~tl.
Kizm hazirlanmasm1 beklerken kahvesinden bir yudum aldt. Tele-
fonunu c;:1kardt. Mossad direktori.inden bir mesaj gelmi~ti:

Acilen uydulardan anlayan bir uzman bul bize. Detaylan


konu~acag1z.

Adama kisa bir cevap yazdt. Kizm halen banyoda olup olmad1gm1
kontrol edip bu kez kendisi Ankara'dan Bir Numara'ya mesaj yollad1:

Hediyeniz yakmda elinizde olacak. Peki param haz1r m1?


I Haziran
MiT Mi.iste~arhg1 Ankara

Neredeyse bir aydir Jack'ten haber alam1yordu Sibel. Ne bir telefon


ne de bir mesaj. Onun ic;:in endi~elenmeye ba~lam1~t1. Yoksa ba~ka
bir kadm m1 vard1? Arna hay1r, adam ba~1m ka~1maya bile firsat
bulam1yordu. Boyle bir ~ey dii~iinebildigine kizd1. Tek bildigi Jack'in
siirekli iran, israil ve Suudi Arabistan iic;:geninde turlad1g1yd1. En
iyisi beklemek, yapacak ba~ka bir ~ey yok, diye mmldand1.
Son bir ay boyunca elindeki diger i~lere odaklanm1~, annesiyle vakit
gec;:irmi~, s1k sik Erciiment Baba'y1 gezdirmi~ ve can s1kint1smdan
evde bol bol yemek yapm1~tl . Aynadan kendine bakt1.
Kilo mu aldzm ne? Evet, galiba.
Yiizii asild1. Kotii goriiniiyordu. Hamlam1~tl. Aylardir sadece masa
ba~1 memurlugu yap1yordu. Birden ic;:i s1kild1. Neredeyse iki y1ldir
ugra~1yorlard1 ve ellerinde $ahap'm oliisiinden ba~ka bir ~ey yoktu.
ilk etapta adamm gerc;:ek $ahap olmayabileceginden ~iiphelense de,
onca zaman sonra ~iipheleri uc;:up gitmi~ti. Yine de istanbul'daki
komiseri siirekli anyordu. Adam papagan gibi her seferinde, "Ami-
rim, halen ara~tmyoruz ama inanm bir ~ey bulamad1k" demekten
b1km1~tl. Biraz daha telefonda s1ki~t1rmaya devam ederse adam
ona a~ik oldugunu dii~iinebilirdi. Bu ihtimale kendisi de giildii.
Ali Gimen I 235
Civa'y1 ise nerdeyse aklmdan tamamen y1karm1~ti . Bir an nedense
Jack' in bu konuyu abartt1gm1 di.i~i.indi.i. Adam bir ~ey yapacak olsa
~imdiye kadar yapardi. Arna Jack'in ongori.ilerine inanci tamdi.
Amerikah bugi.ine kadar bir kez bile iskalamam1~ti. Gev~ememe­
liydi. 0 elinden geleni yap1yordu. Kendisi de bir ~eyler yapmahyd1
ama ne? Her yol yikmaz sokaga donmi.i~ti.i . $u an ona laz1m olan
tek ~ey bir mucizeydi. Hiybir y1k1~ yolu goremiyordu. Daha fazla
bunlan di.i~i.inmek istemiyordu. Bir Ti.irk kahvesi soyledi. Masasmda
biriken evraklardan bazilanm imzaladi. iran'm i.izerinde yah~tig1
yeni bir patlay1ci ti.iri.iyle ilgili olarak Bat1 medyasmdan derlenen bir
rapora goz atmaya ba~ladi. ikinci sayfadayken ofis telefonu yaldi.
Washington numaras1? Alev? Aylar sonra? Yoksa?
Heyecanla aytl.
- Ne olur bir ~ey buldum de Alev!
- Buldum ~efim, buldum!Bayag1 bekledin biliyorum ama buldum.
Sibel hemen bir kag1t kalem aldi.
- Dinliyorum!
- Bakt1m tek ba~1ma i~in i<;:inden ytkam1yorum, yollad1gm fotograf-
lan yogalt1p bizim buradaki diger arkada~lara dag1tt1m. Boston'da
ogrencilerin gidebilecegi cafe, lokanta ya da ba~ka neresi varsa
hepsini didik didik ettik. Nihayet fotografm nerede yekildigini
di.in tespit edebildik. Border Cafe admda, bayag1 eski bir mekan.
Sibel isfahan'd a kadmm kendisine gosterdigi fotografm kopyasm1
<;:antasmdan yikardi. bgrenci grubunun arkasmda ah~ap i~lemeli
zarif ve bi.iyi.ik bir pencere vardi. Onu e~le~tirmi~ olmahyd1lar.
- Evet?
- Cafenin sahibi gen<;: bir <;:ocuk, yeni devralm1~ . Eski sahibi kendini
emekliye aymp Miami'ye yerle~mi~ .
- Deme?
- Aynen. Bilet parasm1 sana yazd1m ona gore, dedi kadm gi.ilerek.
- Alev, anlat!
- Neyse, adam1 Miami'de buldum. Biraz huysuzland1 ama konu~may1
kabul etti. Yollad1gm fotograf1 gosterdim. Zor da olsa senin Mervan'1
hatirlad1. <;:ok sosyal ve enerjik bir ogrenciymi~ o zamanlar. S1k s1k
oraya tak1hrlarm1~ . Hatta hayal meyal hat1rlad1g1 bir de iranh m1
Fash m1 ne, bir kiz arkada~1 varm1~.
236 I Kmk Heykel

- Harika, dedi Sibel, ba~ka?

- Ve son olarak bu senin Mervan ... Li.ibnanhym1~.


- Li.ibnan? Em in misin Alev?
- Adam oyle diyor. S1k s1k Beyrut'tan bahsedermi~. Adam biraz
bunam1~ ama. Anlatt1klan ne derece gi.ivenilir bilmem, benden
soylemesi.
- Harikasm tathm, masraflanm yolla bana hepsini halledecegim.
- Tamam ~efim, opti.im. Allah'a emanet!
Telefonu kapad1gmda kendisini hie;: olmad1g1 kadar enerjik hissedi-
yordu. Once elindeki i~leri bitirecek, sahadaki adamlannm yazd1g1
raporlan okuyacak ve en kisa zamanda Li.ibnan'a gidecekti.
Soguyan kahvesini keyifle ic;:ti. Nerdeyse varhgm1 unuttugu fotografa
bir kez daha bakt1.
- Evet Mervan Efendi, tekrar merhaba!
2 Temmuz
Beyrut I Liibnan

THY w;:agmm Refik Harari Havalimam'nm pistine teker koydugunu


fark etmedi bile. Alev'le konu~masmm iizerinden neredeyse bir ay
ge<;:mi~, i~lerini toparlay1p ancak yola <;:1kabilmi~ti. Kendine itiraf
edemese de toparlamak zorunda kald1g1 ~eyin cesareti oldugunu
i<;:ten i<;:e hissedebiliyordu. Yolculuk boyunca zihninde oliimciil bir ur
gibi biiyiiyen soru i~aretlerini bogazm1 s1kan bir ele benzetti. <;:1ki~1
olmayan bir labirentte gibiydi. Oysa sadece sevdigi adama yard1m
etmek istemi~ti. ~imdi tek bildigi, sele kap1lm1~ bir tahta par<;:as1
gibi son siirat bir yerlere dogru siiriiklendigiydi. Ne arad1gm1 tam
olarak bilmiyordu. Ni<;:in arad1gm1 da . ..
Bunca olumsuzlugun arasmda tek giizel ~ey, Jack'le istanbul'da tek-
rar bulu~mu~ olmalanyd1. Her zamanki gibi gizli, gozlerden uzak
ve tutkulu ... 0 kadar uzun bir aynhktan sonra adamm hislerinde
en ufak bir degi~iklik olmad1gm1 fark etmesiyle uzunca bir aradan
sonra tekrar kendini on yedi ya~mdaki gibi hissetmeye ba~lam1~t1.
Genr; Sibel ... Deli dolu, enerjik, ~tmarzk ve ~ok guzel!
Bunlan dii~iiniirken kahvalt1 yapmay1 bile unuttugunu hatirlad1.
U<;:akta da bir ~ey yememi~ti. Karm zil <;:ahyordu. Koriige yana~­
maya <;:ah~an u<;:agm penceresinden, pistin Akdeniz giine~i altmda
kavruldugunu fark etti. Diinyanm dart bir yanmdan gelen karanhk
niyetli casuslann cirit att1g1 bu ~ehirde, kendisini fazlas1yla s1cak
giinlerin bekledigini biliyordu.
238 [ Kmk Heykel

Pasaport kontroli.inden sonra girdigi tuvalette yamnda getirdigi ti-


~ortlerden birini giydi. Sa~lanm toplad1. Makyaj yapmam1~tJ. Yi.izi.ine
ve kollanna gi.ine~ kremi si.irdi.i. Oyalanmadan kendini d1~anya att1.
Birden s1cak ve nemli bir yataga girmi~ gibi oldu. Daha ~imdiden
alnmm terledigini hissedebiliyordu. Ceketini y1kanp mt yantasma
tiki~tJrd1. Etrafma bakind1. Ortadogu'ya ozgi.i tacizkar taksicilerin,
bavul ta~1yan hamallann, kucaklan yocuklu bol bavullu ailelerin ve
binbir ti.irli.i yolcunun yarattig1 kakofoninin ortasmda gozleri bir
tamd1k arad1. 0 an omzuna dokunan bir el hissetti.
S1yrayarak dondi.i.
- Dur yahu, benim, ho~ geldin!
Aysel'di bu. Kadm eski Demokratik Alman kadm sporculan and1ran
fizigiyle Sibel'in yanmda oldukya heybetli duruyordu. Co~kuyla
kucakla~t1lar.
- Ne olur ~u hengameden bir an evvel y1kahm, dedi Sibel gi.ilerek.
Agzma kadar yolcu dolu iki otobi.is yanlanndan homurdanarak
geyti. Ofkeli bir trafik polisi Aysel'e arabasm1 bir an once kaldJr-
masm1 soyledi. Kadm, akic1 Arapyas1yla memura ceza yazmad1g1
iyin ~i.ikranlanm iletti. iki kadm Aysel'in Toyota Corolla'sma atlay1p
~ehir merkezini gosteren levhalan takibe koyuldu.
- Eee, nasil gidiyor zoraki ev hammhg1, dedi Sibel gi.ilerek.
- Valla ne olsun gi.indi.iz anne, gece vatan kurtaran ~aban. Oyalamp
gidiyoruz i~te, dedi Aysel gi.iri.ilti.ili.i bir kahkaha atarak.
- Eni~teyi idare edebiliyor musun bari?
- ~imdilik iyi gidiyor ama daha ne kadar oynayabilirim bilmiyo-
rum, dedi Aysel.
iki kadm ne~eyle gi.ildi.i. Uzunca bir si.iredir Li.ibnan'm onde gelen
i~adamlanndan biriyle evli olan Aysel, y1ldmm a~kiyla tutuldugu
kocasmm pe~inden bu i.ilkeye gelmi~ti. Kurallar geregi te~kilattan
y1kartilmas1 gerekiyordu ama Aysel, MiT'in en deneyimli memur-
lanndan biriydi. Ortadogu Masas1'nm gozbebegiydi. AKP hi.iki.i-
metiyle birlikte Ti.irkiye'nin Ortadogu'daki politikalan radikal bir
~ekilde degi~ince, te~kilat elindeki bu degerli elemam kaybetmek
istememi~ti. Ostelik Aysel, MiT'in Li.ibnan'daki tek elemam degildi.
- Digerleriyle gori.i~ebiliyor musun, diye sordu Sibel.
- HayJr, nerede olduklanm bile bilmiyorum. Bilirsin, hepimiz ba-
g1ms1z yah~1yoruz, dedi kadm. Hizla sollad1g1 su tankerine bir ki.ifi.ir
savurdu.
Ali Gimen I 239
- Gizlilik ... En biiyiik a~kim1z ... Degil mi?
Aysel giilerek onayladi.
- Eee sende yok mu bir ~eyler?
- Yok hayatim, biliyorsun c;:ok zaman once kapad1m ben o defterleri,
dedi Sibel. Onlerinde akip giden otobana bakiyordu. Dostlanna
yalan soylemekten nefret ediyordu ama ba~ka c;:aresi yoktu.
- insan havalimanmda ffil soyler geldigini, neden daha once haber
vermedin?
- Son dakika geli~mesi diyelim, diye kestirip attI Sibel. Bir an evvel
i~ekoyulmak istiyordu.
- Hangi riizgar att1 buraya seni ~efim?
- Refik Hariri suikastmda* ad1 gec;:en bir Turk vard1 hatirlarsm?
- Evet, ama bir ~ey c;:1karamad1k o i~ten ... Hem sizin masay1 neden
ilgilendiriyor ki o?
- Adamm Tiirkiye'deki bazi yabancilarla ili~kili oldugundan ~iip ­
heleniyorum. Farkh bir ac;:1dan bakay1m dedim.
Yine yalan soyledigi ic;:in kendine kizdi. Arna mecburdu. Deger ver-
digi insanlan korumak zorundaydi. Kapat1lmam1~ eski bir dusyadan
daha iyi bir paravan olamazdi.
- Ha bir de ba~ka biri daha var ara~tlrmak istedigim, o konuda
yard1m1m isteyecegim, dedi Sibel.
- Emrin olur, dedi kadm. Arna once torpidoyu bir ac;:.
Ac;:ti. Beze sanh bir Beretta 92 kendisine bakiyordu.
Aysel goziinii yoldan ayirmadan,
- Buras1 Beyrut, golgene bile silah c;:ekmek zorunda kalabilirsin, dedi.

Ertesi sabah

Frank Sinatra'nm yumu~ak sesiyle uyandi. Adam kulagma egilmi~,


o biiyiileyici sesiyle Strangers in the Night'z soyliiyordu. Yorganm
altmda keyifle giiliimseyerek gerindi. Yoksa halen uyanmam1~tl da
riiya m1 goriiyordu? Frank Sinatra? Jack ic;:in sec;:tigi ozel zil sesi!
Jack ariyor. Telefona uzand1.
- Giinaydm prenses, kalk bakahm!

* Li.ibnan Ba~bakan1 Refik Hariri, 14 ~ubat 2005'te konvoyuna di.izenlenen sald1n


sonucunda 21 ki~iyle birlikte hayat1n1 kaybetmi~ti.
240 I Kmk Heykel

- Jack, giinaydm. Boyle yapma ama ah~mm sonra bak, dedi yine
ne~eyle gerinerek.
- Burada gece olmak iizere. $irket'teyim.
- Hay1rd1r?
- Allah'm cezas1 Ortadogu ... israilliler. .. Esad'm elindeki kimyasal
silahlann yanh~ ellere ge<;:mesinden korkuyorlar. Biliyorsun adam
her an gidebilir.
- Eee?
- Kimyasallan kontrol altma almak i<;:in bizi ortak bir operasyona
ikna etmeye <;:ah~1yorlar. DirektOr israil'e gitmemi istiyor, bilmiyo-
rum bakahm.
- Desene bana yakm olacaksm ... Liibnan'day1m.
- Liibnan? Ne i~in var orada?
- Te~kilat yolladi. Refik Hariri suikastma ad1 kan~an bir Tiirk'le
ilgili. Sonra anlatmm detaylan.
- Bak bunu bilmiyordum! Beyrut biirosundan birini ayarlamam1
ister misin? Tehlikeli yerler oralar.
- Hay1r camm, yeteri kadar giivendeyim ... Seni seviyorum.
- Liitfen dikkatli ol Sibel. . . Akhma gelmi~ken ...
- <;abuk Jack, du~ alacag1m daha.
- Sizin Patron'un telefonlanm dinlesek nas1l olur? Belki Civa'yla
konu~ursa ... Bilemiyorum.
- Sa<;:malama Jack! imkans1z bu.
- Hakhsm aptalca bir fikirdi ... Telefonla konu~acak kadar amatOr
olduklanm sanm1yorum. Neyse, optiim. Be safe!*
Diin dogrudan oteline gelen Sibel, bir ~eyler yiyip Jack'in telefo-
nuna dek deliksiz bir uyku <;:ekmi~ti. Onun sesiyle uyanmanm ne
kadar giizel bir duygu oldugunu hissettiginde yanaklan kizardi.
Once bir du~ ald1, ardmdan s1ki bir kahvalt1 yapt1. $imdi kendisini
arenaya <;:1kmaya haz1r bir gladyator gibi hissediyordu: Gii<;:lii ve
heyecanh. S1rt <;:antasm1 omzuna att1. Sa<;:lanm her zamanki gibi
atkuyrugu yapm1~t1. Aysel tam sozle~tikleri gibi saat tam dokuzda
Hamra Caddesi'ndeki Crown Plaza Otel'in oniindeydi. Toyota'ya
atlad1. Tabancasm1 tekrar torpidoya buakti. Gidecekleri yere silahla
giremezdi.

" "Esen kal"


Ali Gimen I 241

Aysel seri bir manevrayla kalabahk trafigin arasma daldi. Kocas1


diin ak~am ic;:i~leri Bakam'ndan ricac1 olmu~tu. Tiirkiye'den gelen bir
dostlan eski bir arkada~mi anyordu. Yard1mc1 olabilir miydi? Adam,
ikiletmemi~ti bile. Ne demekti, ellerinden geleni yaparlardi tabii ki.

On bq dakika sonra ~ehrin kuzeyinde, Spears Bulvan iizerindeki


ic;:i~leri Bakanhg1'nm serinletilmi~ lobisinde kendilerine qlik ede-
cek memuru bekliyorlardi. Ac;:ilan kapilardan birinden c;:1kan orta
ya~h adam kocaman bir giiliimsemeyle iki kadma yakla~tI. Miihim
misafirlerin gelecegi belli ki kulagma fisildanm1~tI. Adam onde
kadmlar arkada merdivenlerden inip zemin kattaki ar~ive girdiler.
Beyazm hakim oldugu geni~c;:e bir salon, yerden tavana raflarla bo-
liinmii~tii. Benzerlerinin aksine toz ya da yillanm1~lik kokmuyordu.
Her ~ey goz alabildigine yeni ve diizenliydi. Mihmandarhk yapan
adam onlan ar~ivin ~efiyle tam~tirdi. Durumu izah etti. Misafirle-
rine ellerinden gelen yard1m1 yapacaklard1, emir boyleydi. Saygiyla
ellerini sik1p c;:1kti.
iki kadm ~imdi ~efin ozenle do~enmi~ odasmdayd1lar.
- Birini anyoruz, dedi Aysel akic1 Arapc;:as1yla. Adi Mervan Safadi.
- Adi ve soyadmm haricinde ba~ka bir ~ey var mi elinizde, diye
sordu kadm kafasm1 oniindeki bilgisayar ekranmdan kaldirmadan.
Aysel terciime etti. Sibel hayir manasmda ba~m1 salladi.
Kadm, ismi girip tu~a bash.
- Sistemde kay1th bin iki yiiz kiisur Mervan Safadi var, dedi dudak
biikerek. 0 da bizim dijital ar~ive gec;:irebildiklerimiz.
- Peki sadece Beyrut'ta olanlar, diye sordu Aysel.
Kadmm parmaklan tu~lan yine tikirdatti.
- 355, dedi kay1tsiz bir sesle.
- 1955-1960 arasmda doganlar?
Sibel'in aklma gelen tek kistas bu olmu~tu.
Kadm bir kez daha tu~lan yokladi.
- 127 ki~i. Bana verebileceginiz ba~ka bir bilgi yoksa korkanm
bunlarm hepsini tek tek kontrol edeceksiniz.
Olur, manasmda ba~mi salladi Sibel.
- Arna sadece fotograflanm gorebilirsiniz. Arad1gm1z ki~iyi bulur-
samz, diger bilgileri gorebilmeniz ic;:in sistemi ac;:acag1m. Malum,
vatanda~hk haklan ...
242 I Kmk Heykel

Aysel h1zhca terci.ime etti. Sibel itiraz etmedi. Buna bile izin ver-
diklerine ~i.ikrediyordu. Aysel'in kocasma minnettard1. Hatmn
halen Ortadogu'daki en i~levsel silahlardan biri olmasma bir kez
daha ~i.ikretti. ~ef, yerini Sibel'e terk etti. Birkac; dakika sonra naneli
c;ayla dolu bardaklann oldugu tepsiyle geri dondi.i. <;:aylan birakip
ikisini odasmda yalmz b1rakt1. Aysel, c;antasmdan c;ikard1g1 bir ki-
taba dald1. Sibel iphone'unu c;1kard1. isfahan'da c;ektigi fotograf1 ac;1p
oni.ine koydu. <;:aydan bir yudum ahp koltuga yerle~ti. Bilgisayann
tu~una heyecanla bastJ.

- Gaster bakahm yiizi.ini.i Mervan!

***
Ak~am olmak i.izereydi. Ar~ivin ~efi s1kint1h bir ifadeyle kapmm
arasmdan kafasm1 uzatt1.
- bzi.ir dilerim ama artJk c;1kmamz gerekiyor, isterseniz yann yine
gelip devam edebilirsiniz.
- Vay be, saati alt1 etmi~iz, iyi mi, dedi Sibel.
Gozleri kan c;anagma donmi.i~ti.i. Gordi.igi.i fotograflan, aradan gec;en
yillan da hesap ederek en ufak aynntlsma kadar inceliyordu. <;:irk.in
ilkokul arkada~lannm zaman ic;inde di.inya gi.izeline doni.i~ti.iklerini
gayet iyi biliyordu. Gerinerek oturdugu yerde saga sola dondi.i. Her
yeri tutulmu~tu. Aysel neredeyse uyukluyordu. Sibel, ekrana bakt1.
Kontrol etmesi gereken be~ ki~i daha vard1.
- Be~ dakika daha, dedi Aysel, ti.im ~irinligiyle.
Kadm i~inize bakin der gibi bir hareketle tekrar gozden kayboldu.
Bakan referans1yla gelenleri kizdirmaya gelmezdi. Ekrandaki koca
burunlu Mervan'la fazla oyalanmayan Sibel, bir sonrakini de h1zla
gec;ti. Patlak gozli.i adam kesinlikle arad1g1 ki~i degildi.
Bu da degil, bu da ... ve bu?
Sonuncusunda ekran birkac; saniyeligine karard1.
- Allah Allah, bilgisayar m1 kapand1?
Aysel merakla ekrana uzatt1 kafas1m. Kesik kesik oten bir uya-
n sinyaliyle birlikte ekranda Arapc;a ve ingilizce bir mesaj yamp
sonmeye ba~lad1:

"Kay1t Silinmi~tir. Protokol 12:'

Sinyal sesini duyan ~ef, tela~la odaya girdi. Sibel ~a~1rm1~t1. Bo~
gozlerle Aysel'le birbirlerine baktJlar. Neler oluyordu? Buda neydi?
Ali <;imen I 243
Kadm nazik ama tela~h bir ~ekilde hemen c;:1kmalanm istedi. Aysel
1srarla kadma mesajm anlamm1 soruyordu. Kadm orah olmad1 bile.
Tela~la bilgisayan kapadi. Zoraki giilerek bir kez daha hemen gitme-
lerini istedi. Kavga edecek halleri yoktu. Toparlamp odadan c;:1ktilar.
Sibel, merdivenlerden yukan c;:1kmadan once arkasma baktigmda
kadmm endi~eli gozlerle onlan siizdiigiinii fark etti. Kendilerini
binadan d1~an attilar.
Ak~am olmasma ragmen s1cak tokat gibi yiizlerinde patladi. Sibel'in
meraktan ic;:i ic;:ini yiyordu. Bu Allah'm cezas1 Protokol 12 de neyin
nesiydi? Heyecanlanm1~tl. Gozleri parladi. ic;:indeki merak canava-
nnm naralar attigm1 i~itebiliyordu. Aysel'e bakti. Arkada~1 aklmdan
gec;:enleri okumakta zorlanmam1~ti.
- Merak etme, dedi, bizim meslekte c;:ogu ~ey s1rdir ama her ~ey
degil, bilirsin . . . Sanmm bize yard1mc1 olabilecek birini tamyorum.

Ertesi sabah

Beyrut'un Akdeniz'e uzanan batidaki en uc;: noktasmda Riviera


Otel'in ~1k do~enmi~ terasmda kahvalt1 yap1yorlard1. Sibel, giinqin
c;:illi burnunu kizartt1gm1 ne~eyle fark etti. Deniz havas1 ve giine~
bunca ko~u~turmacadan sonra iyi gelmi~ti. Otelin havuzunda gii-
ne~lenenlere imrenerek bakti.
Masalanm payla~an adam yetmi~lerinde gostermesine ragmen
oldukc;:a dinc;:ti. Sert yi.iz hatlan ve ifadesiz baki~lan, nadiren de
olsa giildiigiinde yiiziinde c;:1kan gamzelerle tezat te~kil ediyordu.
- Bahsetmi~tim, Tahir, Liibnan istihbaratmdan, dedi Aysel.
Hemen ardmdan, Kaq1 istihbarat Masas1 ~efi, diye tamamlad1.
Yani benim Liibnanlt versiyonum, diye gec;:irdi ic;:inden Sibel.
Ekmegine yag siirmekle me~gul olan adam plastik bir giiliimsemeyle
parlak beyaz di~lerini sergiledi.
- Bu iilkede gerc;:ek kimligimi bilen tek ki~i, diye ekledi kadm.
- Ooo baktyorum de~ifre etmi~sin kendini, dedi Sibel, ~akayla ka-
n~1k bir tonda.
- Endi~eye mahal yok kiic;:iikhamm, dedi adam Ortadogululara
has peltek ingilizcesiyle. Aysel'e can borcum var. Takdir edersiniz
ki kolay odenebilecek bir bore;: degildir.
- Hizbullah'a s1zan iki CIA ajamm yakalamalanna yard1m ettim.
Yoksa Tahir' in i~i bitikti, dedi Aysel f1siltiyla.
244 I Kmk Heykel

Adam minnettar baki~larla kadm1 dogruladi. Sibel 2011 Haziran'mda


Liibnan'1 <;:alkalayan skandah gayet net hatirhyordu. Aysel'in i~in
i<;:inde oldugunuysa ~imdi ogrenmi~ti. Anla~zlan bu i~te ~awmada
sinzr yok, diye ge<;:irdi i<;:inden. Sonra sevgilisinin CIA Ortadogu
Masas1 ~efi oldugunu hat1rlayarak belli belirsiz giildii. Kar~1smdaki
adamm bunu duysa verecegi tepkiyi tahmin etmeye <;:ah~arak bir
sure eglendi.
- Protokol 12 hammlar, dedi Liibnanh <;:aymdan biiyiik bir yudum
alarak, arad1gm1z adamm pek tekin biri olmad1gm1 gosterir.
- Yani, dedi Aysel.
- iki ihtimal var. Ya devlet tarafmdan koruma altma almm1~tir,
bilirsiniz i~te, gizli tamk gibi bir ~ey.
- Ya da, dedi Sibel.
- Ya da bizzat gizli bir ajandir. Ya da korunmas1 gereken bir devlet
gorevlisi.
- Ya da bir ~ekilde kimligi gizli kalmas1 gereken biri, diye onermede
bulundu Sibel.
- Nas1l tammlarsamz artik, dedi Liibnanh parlak di~lerini bir kez
daha gostererek.
Sibel i<;: <;:ekerek arkasma yaslandi. i<;:inden bir ses Protokol 12'nin
arkasma gizlenen ki~inin kendi arad1g1 Mervan oldugunu f1s1ld1-
yordu. Dstelik onun hangi sm1fa girdigini bildigine de emindi. Arna
once o gizlenen yiizii gormeliydi. Ancak o zaman sorulanndan
baz1lan cevap bulacakti.
- Bu adam hakkmdaki bilgilere nastl ula~abiliriz, diye sordu Sibel.
- Protokol 12 de kendi i<;:inde sm1flara aynhr, dedi adam, garsona
<;:ay getirmesini i~aret ederek.
- Bazen hi<;:bir ~ey... Bazen de ufak tefek ~eyler. Anne babas1, ya~ad1-
g1 yer gibi kinnt1lar. .. Arna bunlara ula~mak neredeyse imkans1zdir.
- Sizin i<;:in de mi, dedi Sibel <;:ekinerek.
- Senin i<;:in de mi diye, aym soruyu Arap<;:a olarak tekrarlad1 Aysel.
Liibnanh smtti. Birden kahvaltmm ba~mdan itibaren hi<;: olmad1g1
kadar ciddile~erek Aysel'e dondii.
- Ne yapabilirim bir bakacag1m, dedi ve ekledi:
- Arna bir ~ey bulamasam dahi sana olan borcumu odenmi~ kabul
edecegiz, tamam m1?
7Temmuz
Beyrut

- Neden aram1yor bu adam, dedi Sibel tedirgin bir ~ekilde . D<;:


gi.indi.ir Tahir'den haber bekliyorlardL Aysel'in Beyrut'un en li.iks
muhitlerinden biri olan E~refiye'deki dairesinin balkonundayd1lar.
Gi.imi.i~ bir tepsi gibi parlayan Akdeniz'e baktI uzun uzun. <;:1plak
ayaklanm balkon korkuluklannm i.izerine uzatm1~ gi.inqleniyor-
du. S1kmtiyla dogruldu. Arkasmdaki aynada kendini gordi.i. iyice
bronzla~m1~tL Ye~il gozleri daha da belirginle~mi~, <;:illeri daha go-
ri.ini.ir olmu~tu. Jack, diye ge<;:irdi i<;:inden, beni bu kadar ozledigini
bilmek rok gii.zel.
Jack, Sibel'i Beyrut'a geldiginden beri gi.inde en az iki kez anyordu.
Sibel de adam1 <;:ok ozledigini fark etti. Arna ~u an meraki, a~kindan
daha agir bas1yordu.
<;:alan telefonla dogruldu. Aysel'in cebiydi. Sibel karnmm heyecanla
kasild1gm1 hissetti. Kadm telefonunu a<;:tI. Sadece ba~m1 sallayarak
birtakim notlar ald1. Bol ~ii.kran'Ia kapad1.
- Tahir, dedi. Senin Mervan'm ya~ad1g1 yeri bulmu~!
- Bu kadar m1, dedi Sibel.
Aysel ba~m1 sallamakla yetindi.
- Ne yani adam koca Kar~1 istihbarat Servisi'ni yonetiyor ve bula
bula ki<;:1 kink bir adres mi buluyor?
246 I Kmk Heykel

Yine ofkeden dudaklanm 1mmaya ba~lam1~t1.


- Sakin ol f1st1k, dedi Aysel. A<;:1k adresi bile degil hem, sadece
mahallesi!
- Yuh, dedi Sibel. ~imdi neden habire israil'den dayak yedikleri
anla~il1yor.
- Sahi kuzum, kim bu adam boyle, dedi Aysel gozlerini kocaman
a<;:arak. Tahir bile di~e dokunur bir ~ey bulamad1gma gore?
- Gidelim, dedi Sibel. Yine samanhkta igne arayacag1z anla~ilan.
- Tahir'in bir adam1 da bizimle gelecek. 0 yamm1zdayken kap1lar
daha kolay a<;:1hrm1~, oyle soyledi.
- Sen adam1 tamyor musun?
- Yok, ama dedigine gore bayag1 bir Mossad ajanmm canma okumu~.
Tuttugunu koparan, ikna kabiliyeti yiiksek, saglam bir herifmi~.
ikisi de bu cografyada ikna kabiliyetinin ne anlama geldigini gayet
iyi biliyordu.
- Nereye gidiyoruz peki?
- Wadi Abu Jamil... Eski Yahudi Mahallesi. Ermeniler de ya~arm1~
bir zamanlar. Uzak say1lmaz, en fazla yanm saate orday1z.
Sibel, s1rt <;:antasm1 ald1. Beretta 92'yi i<;:ine s1ki~t1rd1. iki kadm ace-
leyle otoparka indi.
Sibel'in i<;:inde yine o tarifi zor tedirginlik vard1.

***
Tahir' in adam1, kararla~tird1klan gibi, Maghen Abraham
Sinagogu'nun arkasmda onlan bekliyordu. Beyrut'un en eski sina-
goglanndan olan kadim bina, Wadi Abu Jamil'in Yahudi kimligini
hat1rlatmak istercesine tiim gorkemiyle kadmlan selamlad1. Aysel
arabay1 yakmlarda bir yere park etti. iri ciissesi, kisa kesilmi~ sa<;:la-
n, kash viicudu ve yamk teniyle insana giiven veren adama dogru
yiiriidiiler. Siyah giine~ gozliikleri neredeyse yiiziiniin yansm1 kaph-
yordu. Sibel, adamm kim oldugunu bilmese bile s1rf goriinii~iinden
ve duru~undan istihbarat<;:1 oldugunu <;:1karabilecegini dii~iindii.
Arkasmdaki cipin kaputuna yaslanm1~ olan Liibnanh, nezaketten
uzak bir ses tonuyla dogrudan fotograflan istedi. Sibel, telefonun-
dan <;:1kt1sm1 ald1g1 fotograflan adamm eline tutu~turdu. Liibnanh
fotograflan incelerken Sibel, adamm koltuk altmda uzun zamand1r
hayalini kurdugu Magnum Anaconda'y1 fark etti. Bo~una bu havada
ceket giymiyormu~, diye mmldand1.
Ali <;imen I 247

- Bana biraz izin verin, dedi Liibnanh. Bu civan iyi bilen birilerini
gormem laz1m.
Adam elindeki kag1da bir ~eyler karalay1p gozden kayboldu. iki
kadm yakmlardaki bir cafeye gec;:ti. ipler ~imdilik Liibnanh'nm
elindeydi. Beklemekten ba~ka yapacak bir ~eyleri yoktu. Kahve
soyleyip s1ki bir dedikoduya daldilar.
Liibnanh bir saat sonra dondii. Su ic;:inde kalm1~tI.
- Sizin bu adam her kimse, onu tamma ihtimali olan birilerini bul-
dum. Elimizde be~ ayn adres var, dedi buz gibi bir sesle. Bu angarya
i~ten memnun olmad1gm1 her haliyle belli ediyordu.
- 0 halde onden buyurun, dedi Aysel.
Hep birlikte adamm cipine atladilar.
Oc;: saat sonra bezgin bir halde Liibnanh'nm cipinde durum deger-
lendirmesi yap1yorlard1. Bolge neredeyse ba~tan a~ag1 degi~tigi ic;:in
haf1zalar da altiist olmu~tu. Mahallenin gec;:mi~ini hat1rlayabilecek
ki~ilerin c;:ogu ta~mm1~h. bzellikle iilkeyi altiist eden ic;: sava~ yillannda
herkes bir yerlere savrulmu~tu. Hayir, Mervan Safadi ad1, ilk ii<;: adreste
oturanlara hic;:bir ~ey c;:agn~hrmam1~h. Biri zaten emekli bir memur-
du. \:ocuklanmn soyledigine gore alzheimer'dan mustaripti. Adam
kendi adm1 bile zor hat1rl1yordu. ikincisi tek ba~ma ya~ayan seksenlik
bir nineydi. Tutars1z konu~malanyla dogru adreste olmad1klanm
belli etmesi uzun siirmemi~ti. Ya~h kadm Enver Sedat suikastmdan
diin olmu~ gibi bahsedince apar topar evinden c;:1krm~lard1. Oc;:iincii
ihtiyarm zihniyse neredeyse hepsinden berrakti, ama hay1r, isim
ona da bir ~ey hatirlatmam1~h. Dordiinciiyse bir hafta once cllmii~tii.
- Devam etmek istiyor musunuz, diye sordu Liibnanh.
Sibel adamm soru sormad1gm1 fark etse de orah olmad1. i~ini yanm
b1rakmaktan nefret ederdi.
- Sonuncuya gidelim, dedi.
Liibnanh homurdanarak arabay1 c;:ah~t1rd1.
Sibel bir kez daha elindeki fotograflara bakt1.
Neden kalbi yine h1zla c;:arpmaya ba~lam1~tl ki?

Aym dakikalar
Necef \:6lti I israil

Civa, topallayarak yiiriimesine ragmen israillilere ayak uydurmak-


ta giic;:liik c;:ekmiyordu. Boyle yiiriimeye ah~m1~t1. Gorev gorevdir.
248 I Kmk Heykel

Y11lard1r ne kihklara girdigini hatirlaymca, ~u an oldukc;:a konforlu


bir durumda olduguna ~iikredebilirdi. Yeralti otoparkiyla kontrol
noktas1 arasmdaki mesafe hepi topu yiiz metreydi. Dert degildi.
Yanmdaki gene;: ve giizel kadmm elini s1kica tuttu. Kadm sevgiyle
giili.imsedi. Kap1daki eli silahh, kizh erkekli israilli askerler, herkesin
kimligini dikkatle incelemeye ba~lad1. Once kimlik fotograflanna
sonra insam geren baki~larla kimligin sahibine bakiyorlard1. Kontro-
lii yapan asker, en fazla on dokuz ya~mda olabilecek giizel bir kizd1.
Civa, bu kadar gi.izel bir k1zm nas1l olup da kar~1smdaki insanlara
bu kadar sert davranabildigine ~a~irsa da bu uzun siirmedi. israil'in
kendine has bir atmosfere sahip bir gezegen oldugunu defalarca
aoyla tecriibe etmi~ti. K1zm arkasmdaki bir grup, elleri tetikte delici
baki~larla kuyruktakileri inceliyordu. Oniindeki Mossad g6revlileri
tavizsiz kontroli.i atlatip ic;:eri girdi. S1ras1 gelen Civa cebinden c;:1-
kard1g1 kart1 uzatti. Be~inci kez bunu yap1yor olsa da her seferinde
istemd1~1 geriliyordu. Atlatt1g1 onca ~eyden sonra klZI ya~mdaki
bir askerin kar~1smda gerilmi~ olmasma belli belirsiz giildii. Arna
kar~1smdaki kizm yiiziinde hic;:bir giiliimseme emaresi yoktu.

Birden bag1rmaya ba~lad1.


Civa etrafm1 saran namlulan deh~etle fark etti.

Aym dakikalar
Beyrut

$imdi ~ehrin daha bat1smda kalan Hamra'daydilar. Kiic;:iik mahalle


bakkallan, sokak aras1 publan, ucuz lokantalan ve sala~ internet
cafeleriyle buras1 ozellikle iiniversite genc;:liginin gozdesiydi. Ellerin-
deki son adres bolgenin ana caddelerinden Rue Hamra iizerindeki
kiic;:iik bir lokantaya aitti. Mavi beyaz renklerin hakim oldugu yil-
lanm1~ mekanm oniine at1lm1~ tahta masalann arasmdan gec;:erek
lo~ salona girdiler. Arad1klan ki~i, kasanm arkasmda kalm camh
gozliikleriyle gazete okuyan ihtiyar olmahyd1. Sibel adamm sekseni-
ne merdiven dayam1~ oldugunu tahmin etti. Liibnanh, adama dogru
egilip once kimligini gosterdi, ardmdan bir ~eyler fisildad1. Adam bir
~ey soylemeden yerinden kalk1p ag1r ad1mlarla d1~an c;:1kt1. Kapmm
oniindeki masalardan birine oturdu. Eliyle onlan c;:agird1. Liibnanh
istihbaratc;:1, ihtiyann hemen yanma oturdu. Kocaman gozliiklerini
c;:ikanp masaya b1rakt1. Sibel adamm gozlerindeki ifadeyi ilk kez o
Ali <;imen I 249
zaman fark etti. <;:ok kan dokrnu~ olmahyd1. H1zla gozlerini kay1rd1.
$imdi onemli olan ihtiyard1.
Gunq yoktan yekilmi~ti. Yan masadaki ogrenci grubu hesab1 ode-
yip kalkti. $imdi etraflannda kimse yoktu. Mekanm geny garsonu
sormadan, hemen yay dolu bir demlik ve bo~ bardaklarla dolu bir
tepsi getirip masaya b1rakti. ihtiyar, gozluklerinin arkasmdan parlak
birer siyah bilye gibi gorunen gozlerini Sibel'e dikti.
- Sana nasil yardimci olabilirim kizim?
Yine Tiirkre! Sibel' in ~a~kinhg1 uzun surmedi. Adamm aksanmdan
yillar once Turkiye'den gay eden Yahudilerden oldugunu yikarm1~tl.
<;:antasmdan ald1g1 fotograflan adama gosterdi.
- Bu fotograflar size bir ~ey yagn~tmyor mu acaba?
i~te yine ohuzursuz kelebekler midesindeydi. Sevimsiz kasilmalar
ba~lam1~h. Omitle yaresizlik zihninde kiyas1ya yarp1~1yordu. Aylard!f
suren takibinin akibeti, ~imdi kar~1smdaki adamm iki dudagmm
arasmdaydi. ihtiyar, fotograflardan birini yiizune yakla~t1rdi. Uzun
uzun bakti. Bir ~ey soyleyecekmi~ gibi oldu, ama dudaklan kip1r-
damadi. En sonunda,
- Hay1r, tamm1yorum kiz1m, bag1~laym , dedi.
Sanki dejavu ya~1yordu. Bu ciimleyi duymaktan b1km1~t1. Yine ya-
mura saplanm1~tl. Merakl1 gozlerle onlan dinleyen Aysel, kadmm
renginin att1gm1 fark etti.
- Emin misiniz, diye sordu Sibel bir kez daha. Adamm elini sevgiyle
kavrad1. Nasil yapacag1m1 bilmiyorum ama geymi~in yaralanm
sarmak istiyorum, dedi.
Boyle bir ~eyi neden soyledigini kendisi de bilmiyordu ama soy-
ledigi ~eye kalpten inand1gm1 hissedebiliyordu. ihtiyar Yahudi bir
kez daha fotografa odakland1. Sibel'e hiy bitmeyecekrni~ gibi gelen
birkay saniyenin ardmdan baki~larma bir canhhk geldi. Dudaklan
tekrar kipirdad1.

***
- Ate~ gibi yocuktu kerata, dedi.
Sibel'in gozleri parlad1.
Adam gozlerini kis1p bir kez daha fotografa bakt1.
- Mervan, dedi fisildayarak.
250 I Kmk Heykel

- Safadi, diye tamamlad1 Sibel, heyecanla.


ihtiyar, ag1r hareketlerle kendine bir i;:ay doldurdu. Li.ibnanh da
bardagm1 uzattl.
- Bizim cemaatin en sevilen i;:ocuklanndan biriydi, dedi ihtiyar.
- Anlamad1m, dedi Sibel.
- Mervan bizdendi, Yahudi'ydi ... Zavalh anne ve babas1 da bizler
gibi Tiirkiye'd en goi;:mi.i~ti.i, dedi ihtiyar. S1kmt1yla i<;: i;:ekip ekledi:
- $u can sooCI Varlik Vergisi yulan i~te . ..

Adamm neyi kastettigini gayet iyi anlam1~tl Sibel. 1942'd e gayri-


mi.islimlere getirilen olagani.isti.i servet vergisinin ai;:t1g1 yaralan
biliyordu. Yahudi ve Ermeni binlerce Turk vatanda~1 i;:areyi iilkeden
kai;:makta bulmu~tu .
- Emin misiniz, diye i.isteledi Sibel. Mervan pek Yahudi ismine
benzemiyor?
- Degil de zaten dedi, ihtiyar. Tane tane konu~maya devam etti.
-Ailesi kendi i;:ektikleri ac1lan Mervan da i;:ekmesin, tamamen bu-
raya ait olsun diye ona Arap ismi vermi~ti. .. Bizim pek ho~umuza
gitmese de elbet hakl1 sebepleri vard1. .. Hepimiz i<;:in zor y1llard1.
M ervan? Bir Yahudi?
$a~ 1rm1~t1
Sibel. Bir yudum su i<;:ti. Kafasm1 toplamaya <;:ah~1yordu.
Ne demek oluyordu ~imdi ti.im bunlar?
- Sonra o talihsiz olay oldu, dedi adam kederle.
- Hangi olay?
- Bombard1man . .. 0 bitmek bilmeyen, oliim dolu, herkesin herkesin
bogazlad1g1 cinnet giinleri.
- Liitfen devam edin, diye neredeyse yalvard1 Sibel.
ihtiyann Liibnan'd aki mezheplerin, Suriye ve israil'in de kan~tig1
bir i<;: sava~la birbirini bogazlad1g1 y11lan kastettigini biliyordu.
- Seksenler. .. Ne zaman olecegiz diye bekledigimiz o ugursuz giinler.
Bir giin Mervan ve ailesi .. . Yani anne ve babas1; karde~i yoktu zaten.
- Evet?
- Ne diyordum? Hah, hava saldmsma yakalanduar. Mervan yarah
kurtuldu. Zavalh anne ve babas1 pari;:aland1. OraCikta olmii~lerdi.
Sibel'in kafas1 zonklamaya ba~lad1. Aglamamak i<;:in kendisini zor
tutuyordu.
Ali (:imen I 251

- Ne kader be, dedi adam elini masaya vurarak. Sen Yahudi oldu-
gun ic;:in Ti.irkiye'den kac;:, Li.ibnan'a gel, israil bombard1manmda 61!
jsrail bombard1manz?
Sibel allak bullak olmu~tu. Daha birini sindiremeden diger ~ok
geliyordu i.izerine.
- Kiza da yazik olmu~tu, dedi ihtiyar. 0 da senin gibiydi, c;:ok gi.izeldi.
- Kiz? Hangi kiz?
- Sevdigi kiz ... Ne a~kti! Hey gidi... Evleneceklerdi. Ba~lang1c;:ta c;:ok
yadirgam1~tik ama . ..
Sibel nabzmm yi.ikseldigini hissediyordu.
- Neden yadirgadm1z? K1zm ad1 neydi?
- c;:unki.i, dedi ihtiyar... Arna ci.imlesini tamamlayamadi.
Sibel ki.ic;:i.ik kirmlZl bir noktanm ta~ gibi hareketsiz oturan
Li.ibnanh'nm yi.izi.iyle ihtiyann gogsi.i arasmda gidip geldigini kor-
kuyla fark etti.
Biri ate~ etmek i.izereydi!

Aym dakikalar
Necef

Civa, askerlerden birinin dipc;:ikle kendisini ittirmesiyle birkac;: ad1m


sendeledi. Tam di.i~ecekken yanmdaki kadm onu kolundan kavradi.
Ardmdan askerlerle s1ki bir ag1z dala~ma girdi. Askerler Civa'nm
etrafm1 sarm1~tl. Kavgay1 duyan Mossad gorevlileri geri dondi.i.
Askerlerle aralannda gerilimli bir tartl~ma ba~ladi. iti~ kak1~ ya~a­
myordu. Elleri tetikte giderek sinirlenen gene;: askerleri bir yanh~hk
olduguna ikna etmeye c;:ah~1yorlard1. Civa askerlerin arasmdan s1yn-
hp kimlikleri kontrol eden gene;: kiza yakla~arak aksanh ibranicesiyle,
- Benim hatam, yanh~ kart1 gostermi~im, dedi.
Cebinden c;:1kard1g1 ba~ka bir kartl kiza uzattl. Ortahk yatl~ir gibi
oldu. K1z bir karta bir Civa'nm yi.iziine bakt1. Kart1 bir makineye
okuttu. c;:elik c;:ubuklar tislayarak ac;:1ld1. Civa, bir kez daha israil'in
kalbine ad1m atti. Kendisine e~lik eden Mossad elemanlanndan
birinin boynuna as1h c;:antanm i.izerine, ka~la goz arasmda minicik
bir kamera yap1~tird1gm1 kimse fark etmemi~ti bile. Bir Mossad
ajam, camm emanet ettigi silah1 gizleyen boyun c;:antasm1 hic;:bir
zaman yanmdan ayirmazd1. . .
252 I Kmk Heykel
Aym dakikalar
Beyrut

Liibnanh son anda lazer noktalayic1y1 fark edip kendini yere att1.
Tiz bir v1Zllt1 i~itildi. Sibel ihtiyann gogsiine kirmlZl bir lekenin
yaytld1gm1 deh~etle gordii. Adam agir ag1r masanm iizerine yig1ld1.
Sibel kiifrederek kendini yere att1. Aysel yOktan silahma sanlm1~t1.
Liibnanh, masanm altmda elinde dev magnumuyla pozisyon alm1~,
merminin geldigi yeri gormeye yah~1yordu.
- Tahir'in adamm1 haklamaya yah~1yorlar, diye bagird1 Aysel.
Her an ikinci bir mermi gelebilirdi. Civardan birkay ki~i merakla
onlara yakla~t1. Bu ufak yaph karga~anm sebebini anlamaya yah~1-
yorlard1. Susturuculu silahm patlad1gm1 kimse fark etmemi~ti. Bir
kadm, ihtiyarm masaya kanlar iyinde devrilmi~ oldugunu goriince
y1ghg1 bast!. Bir y6p kamyonunun olanlardan habersiz ~oforii, lo-
kantanm bakt1g1 caddenin ortasmda aracm1 durdurdu. <;:opyiiler
arkadan atlay1p y6p varillerine hamle ettiler. $imdi onleri tamamen
kapanm1~tI.
- Adami gordiim! ilerideki minibiisiin iyinde, diye bag1rd1 Liibnanh.
Masanm altmdan kalkip oniindeki sandalyeleri devire devire ko~ma­
ya ba~lad1. Devasa bir adamm elinde kocaman bir silahla ko~tugunu
gorenler korkuyla olduklan yere sindiler. Aysel de Liibnanh'nm
pe~i ma firlad1. Sibel, yerden kalkip korkuyla ihtiyan kolayan etti.
Adam yoktan olmii~tii! Ag1z dolusu bir kiifiirle kan~1k y1ghk att1.
Aceleyle etrafma bakind1. Liibnanh ve Aysel daracik caddede etraf-
taki araylara vura vura uzakla~maya yah~an bir minibiisiin pe~inden
ko~uyorlard1. Bela okudu. Kendisi yiiziinden masum bir ihtiyar kim
vurduya gitmi~ti! Burnundan soluyordu. <;:antasma uzamp silahm1
y1kard1. Biriken merak11 kalabahg1 itekleyerek digerlerini takip
etmeye ba~lad1. Dziintii, ~a~kinhk, korku ve merak iy iye girmi~,
benligini esir alm1~t1. Damarlanna adrenalin pompalamyordu.
Silah elinde, i~lek caddede kendini kaybetmi~ bir ~ekilde ko~arken,
bir an aslmda ihtiyan vuram degil, beyninde ymlayan sorulan
kovalad1g1m hissetti.
Adamm soyleyecegi isim neydi?
Kimdi o k1z?
Ali <;imen I 253
Liibnanh'y1 oldiirmek isteyen <;:ok olabilirdi, bunu anlayabiliyordu
ama ~imdi siras1 m1yd1! Her ~eyi mahvetmi~lerdi! Her kimseler
bunu onlara odetecekti.
Tok bir patlama sesiyle dii~iincelerinden s1ynldi. Liibnanh az ileride
ayaklanm a<;:m1~, pozisyon alm1~tl. Adamm silahmm tekrar alev
kustugunu gordii. Bir araba cam1 giiriiltiiyle patladi. Birileri <;:1ghk
atarak saga sola ka<;:1~tl. Liibnanh, kaldmma park etmi~ ara<;:lann
arasmdan ka<;:maya <;:ah~an birine ate~ ediyordu. Birka<;: araba cam1
daha patladi. Aysel nefes nefese bir minibiisiin ardmda siper alm1~tl.
Sibel de onun yanma <;:oktii. Liibnanh'nm bag1rd1gm1 duydular.
- Adami indirmi~, dedi Aysel heyecanla.
Koriik gibi soluyan Liibnanh'nm yanma ko~tular. Adam iki kadm1
ellerinde silahlarla kar~mda goriince bir an ofkesini unuttu. Sorgu-
layan gozlerle ikisine bakt1. Silahlan bellerine sokup gomlekleriyle
gizlediler. Bir yandan sinirli bir ~ekilde telefonda konu~an Liibnanh,
silahmm kocaman namlusuyla bir noktay1 i~aret etti. iki kadm oraya
segirtti. Sakalh, iri yan biri kan goliiniin ortasmda yat1yordu. Lazerli
M4Al halen elindeydi. Kii<;:iik ad1mlarla adama yakla~an Aysel
her ihtimale kar~1 tekrar silahma sanldi. Sibel, h1rlar gibi soluyan
adamm gogsiindeki kocaman delige nefretle bakti.
- Adam magnumun hakkim vermi~, dedi.
Liibnanh, kadmlan iterek adamm iizerine egildi. Yakasmdan tutup
bag1ra <;:ag1ra bir ~eyler soyledi. Sibel soylediklerini anlamasa da
olmek iizere olan adamdan bir ~eyler ogrenmeye <;:ah~t1gm1 gore-
biliyordu. Arna bo~unaydi. Adam agzmdan kanh kopiikler sa<;:arak
son nefesini verdi. Liibnanh soylendi.
- Adami tamyormu~, diye <;:evirdi Aysel. Mossad'a, CIA'ya falan
<;:ah~an bir tetik<;:iymi~.
Liibnanh Aysel'e doniip bir ~eyler soyledi.
- Bu bizim meselemiz, siz bir an evvel toz olun, diyor. Polisin gel-
mesi an meselesiymi~.
iki kadm h1zh ad1mlarla etraflanm saran kalabahgm arasmdan s1yn-
hp uzakla~1rken, polis arabalarmm siren sesleri giderek yakla~1yordu.
Aysel sirt <;:antasmdan bir kart ve bir de anahtar <;:1kard1:
- Bu Beyrut'taki giivenli evimiz. Aynlsak iyi olur. Ben seni soma
arayacag1m.
254 I Kmk Heykel

Sibel, tenha sokaklardan birinde <;:oktan uzakla~maya ba~lam1~


kadmm arkasmdan bag1rd1:
- 0 kmn adm1 mutlaka ogren Aysel! Mutlaka!

Aym dakikalar
Necef

Civa, hayran hayran kendisine bakarak bir ~eyler anlatan kadm1


dinliyormu~ gibi yapmakta zorland1gm1 fark etti. Donuk baki~h
Mossad'<;:mm <;:antasma ili~tirdigi mini kameradan yiiziinu saklama-
ya <;:ah~1rken , rol yapmakta zorlamyordu. Alm belli belirsiz terlemi~ti.
Bu kadar adamm i<;:inde sadece onun terlemesi fazlas1yla ~uphe
uyand1rabilirdi. Ustaca bir hareketle damlac1klan sildi. Kendisini son
yiiz metreye girmi~ on bin metre maratonculan gibi hissediyordu.
Gergin, yorgun, bitik ve de heyecanh. Fini~i gormu~tii. Ayagmm
tokezlemesine izin veremezdi. Dikkatini toplad1. K1za kulak kabartt1.
Evet, ~u gordugu reakt6run kalbiydi. Burada elde edilen 1S1yla enerji
elde ediyorlar, o enerji suyu buharla~tmyor, buhar gucuyle tribun
donuyor, elektrik uretiliyordu. Tamam, bunlan art1k ezberlemi~ti ,
ge<;:selerdi ya artik. Onu daha <;:ok ilgilendiren diger unitelerdi.
Birazdan tekrar oraya ge<;:ecek ve niikleer silah ba~hklanyla ilgili
sunumu dinleyeceklerdi. Arna once her zamanki gibi atlatmalan
gereken bir giivenlik kontrolu daha vard1. Yakalanmas1 durumunda
olabilecekleri du~undiigiinde bir an cesareti kinhr gibi oldu ama
bu durum uzun siirmedi. Ona ula~abilecekleri bir iz b1rakmamaya
gayret ediyordu.
iki kez szrtz donuk ~ekilde topallayarak kameranm oniinden ge<;:ip
goruntiiye ozellikle girmeyi ihmal etmemi~ti . Bu daha sonras1 i<;:in
ald1g1 zekice bir onlemdi. Dikkatliydi, riskleri biliyordu. Arna bir
yandan da hi<;:bir ~ey umurunda degildi. K1yameti kopartmaya
kararhyd1.
Kolundaki dijital saatin ekranma bakt1. Bir ko~esinde kii<;:iik bir
ii<;:gen yamp sonuyordu.
Guzel, mini kameramzz sorunsuz ~alz~zyor!
Birden Hakan Fidan'1 hat1rlad1.
Acaba sozune sad1k kahp agzm1 s1ki tutmu~ muydu?
16 Kas1m
Tel Aviv

- Ba~kan saldmy1 hemen durdurmamz1 istiyor, dedi Jack.


Netanyahu, bo~ gozlerle ona bakti.
israil Savunma Bakanhg1 an kovam gibiydi. israil'in dun Gazze'ye
ba~latt1g1 operasyon h1z kesmeden siiriiyordu.

- Bu kadar yolu gen;:ekten bunu soylemek iyin mi geldin Jack?


israil Ba~bakam'nm yiiziinde tuhaf bir giiliimseme vardi.
- Bunu telefonda kendisi de soyleyebilirdi, dedi.
- Beyaz Saray'dakileri biliyorsun Bibi, ozel temsilci gonderdikleri
zaman bunun daha etkili bir yol olduklanm samyorlar.
Netanyahu manidar bir ~ekilde smtti. Jack de aym diplomatik gii-
lii~le kar~1hk
verdi.
- Samnm seni Erdogan'a da yollam1~tl benzer bir mesajla. Pek i~e
yaramam1~ goriiniiyor. Yine bizi tehdit edip duruyor p~km!
- Birbirinize yOk benziyorsunuz, dedi Jack, 0 da senin gibi sabit
fikirli.
Netanyahu co~kulu bir kahkaha atti.
- Aslma bakarsan Bibi, dedi Jack. Siirekli sava~ y1karmamz1 engel-
lemeye yali~maktan biktim. Neredeyse biitiin kariyerim bu sayma-
hklarla ugra~arak geyti.
256 I Kmk Heykel

- CIA ajam Jack konu~uyor ~imdi galiba, dedi israilli kahkaha atarak.
Kap1 ac;:1ldi. Ellerinde dosyalarla Jack'in iki elemam ve aralarmda
Mark'm da bulundugu Beyaz Saray dam~manlan ic;:eri girdi. Art1k
yalmz degildiler.
- Ne kadar zamandir tam~1yoruz senle Jack, diye sordu israil Ba~­
bakam.
- Neredeyse on y1ld1r.
- Sen benim hie;: Beyaz Saray'1 dikkate ald1g1m1 gordun mu?
- Ac;:1kc;:as1 hay1r, dedi Jack. Fakat Ba~kan aklm1zdan gec;:enlerin
farkmda ve bundan fena halde rahats1z.
Rahatszz olsa ne degi~ecek ki, diye gec;:irdi ic;:inden Menora. Soguk
bakt~larla odadakileri suzuyordu.
- Dstelik adam1 daha da ofkelendirmek ic;:in elinizden geleni yap1-
yorsunuz, diye ekledi Mark.
Netanyahu onu duymad1 bile.
- Neymi~ akl1m1zdan gec;:en?
- Biliyorsun i~te, dedi Jack. Buylik bir sava~ ve haritalann yeniden
c;:izilmesi falan filan.
- Bu konuda sen ne du~unuyorsun peki?
- Ortadogu Masas1 $efi olarak du~uncemi biliyorsun, dedi Jack.
Boyle bir ~eye kalkt~mamz intihar olur. Buna izin veremeyiz.
$ahap, bak sen ~u Jack'teki ozgiivene, diye gec;:irdi ic;:inden.
Menora'ysa guldu. Sersem, CIA'in ne dii~iindiigii kimin umurunda
ki, diye belli belirsiz mmldandi.
Digerleri yan odalardan gelen gurultuden dolay1 adamm mmldan-
masm1 duymad1 bile. Kap1 sertc;:e ac;:1ldi.
- Efendim, acilen s1gmaklara!
Herkes birbirine bakti.
Szgmaklar?
Tel Aviv'e en son 1. Korfez Sava~1 s1rasmda foze saldms1 yap1lm1~ti.
Neredeyse yirmi y1l once.
- Evet efendim, Gazze'den roket at1yorlar, biri denize du~tii, men-
zildeyiz, dedi gene;: memur.
Odadakiler ayakland1.
Ali <;imen I 257

- Bir giinii bombalardan ka<;madan ge<;irsem ~a~ard1m, dedi Jack.


<:;:1ki~a hamle etti.
j~te bekledigim altm firsat, diye fisildad1 Menora.
- Filistinlileri <;ok kii<;iimsemi~siniz anla~ilan, diye bagird1 ~ahap.
Arna kimse kimseyi duyacak durumda degildi. Beton bina her an
hepsine mezar olabilirdi. Koruma kalabahgmm arasmda gozden
kaybolan Netanyahu'nun ardmdan herkes odadan c;:1kip zemin
kattaki s1gmaga dogru ko~maya ba~lad1 . Alarm zilleri c;:ahyordu.
ilk kez boyle bir ~eyle kar~1la~an bakanhk memurlan panige ka-
p1lm1~t1. Ellerinde dosyalarla saga sola ko~turanlann arasmdan
s1ynlan Menora, kimseye hissettirmeden gruptan koptu. Amerikan
heyetinin yoklugunu fark etmemesini umarak a~ag1 dogru ko~turan
memurlann ~a~kin baki~lan arasmda seri ad1mlarla bir iist kata
c;:1kt1. Tek atimhk barutu vard1. Boyle bir durumu ongoremedigi ve
hazirhks1z yakaland1g1 ic;:in kendine kizd1.
Yin e de denemeliyim.
En fazla on dakikas1 vard1.
Filistinlilerin att1g1 ilkel fozelerin uzun siireli bir alarm durumu
yaratmayacagm1 gayet iyi biliyordu. Kravatm1 gev~etti. Yanh~ hatir-
lam1yorsa ar~iv en iist katta olmahyd1. israilliler ayakalt1 olmamas1
ic;:in ah~ilm1~m aksine ar~ivi en iist kata yapm1~lard1. Nefes nefese
merdivenleri hrmand1. Savunma Bakanhg1'nm kidemli memurla-
rmdan biriyle goz gaze geldiler. Adam ~a~1rd1. Sayg1h ama kararh
bir ses tonuyla hemen binadan c;:1kmas1 gerektigini soyleyerek ko~ar
ad1m merdivenlere hamle etti. Menora adamm pe~inden birkac;:
ad1m ahp birden duraklad1. Can havliyle ko~an adam Menora'nm
durdugunu fark etmemi~ti bile. Geri dondii. Gozlerini kapad1. Daha
onceki ziyaretlerini canlandird1 zihninde. Elektrik panelinin nerede
oldugunu dii~iindii. Hatirla! Ana hole ac;:1lan koridorlardan birinde,
duvara sabitlenmi~ti. Oraya yoneldi. Panelin kapagm1 sertc;:e ac;:t1.
Biitiin ~alterleri indirdi. -Ost kat tamamen karanhga gomi.ildi.i. Kir-
mlZI alarm lambalan bag1ms1z gi.ic;: kaynagma sahip oldugu ic;:in sinir
bozucu bir 1~1k yayarak donmeye devam ediyordu. Biiti.in kat lo~
bir kirm1Z1ya teslim olmu~tu. Menora kalp ati~lanm yava~latmay1
deneyerek ar~iv giri~ini hatirlamaya c;:ah~tJ. Dudaklan kurumu~tu.
Gozleri bulamr gibi oldu. Hay1r, bay1lmamahydi! Her ~ey mahvo-
lurdu. i~te, ar~ivin ana giri~i oradayd1! Kap1ya hamle etti. ic;:eride
258 I Kmk Heykel

kimse olmamasm1 diledi. Hayalet gibi ii;:eri si.izi.ildi.i. Ar~ivin as1l


giri~i birka<;: metre uzagmdaydi. Ceketini i;:1kanp kafasma gei;:irdi.
Hemen yukanda i;:aprazlama yerle~tirilmi~ kameralann kendisini
i;:ektigini biliyordu ama sorun degildi. Aletlerin ~u an tek gordi.igi.i
~ey kirmlZl bir hayaletti. Kapmm yanmdaki dijital panoya ~ifreyi
girdi. Panonun i.izerindeki kirm1z1 lamba ye~ile dondi.i. C::elik kap1
yumu~ak bir tislamayla aralandi. ii;:eri si.izi.ildi.i. Devasa raflann
arasmdan ko~arak gizli anla~malann sakland1g1 boli.ime gitti. i~te
arad1g1 buradaydi. Bingo! Titreyen parmaklarla, duvara gomi.ilmi.i~
devasa kasanm yanmdaki panele ~ifreyi tu~ladi.

$ifre reddedildi!
Bir kez daha denedi.
Hayir, kasa ge<;:it vermiyordu!
Yanh~ m1 hatirhyordu? Hay1r hay1r emindi, bu ti.ir durumlarda
asla hata yapmazdi. Kalbinin i;:arpmtlsma kulak tikayarak yeniden
~ifreyi tu~ladi. Kulaklan sagir eden bir uyan sinyali i;:almaya ba~lad1!
Bi.iti.in sesleri bastirdi.
- Kahretsin, Allah kahretsin!
Ui;:i.inci.i hatah giri~te sistem kendini kilitlemi~ti!
Tam o s1rada genel alarm sona erdi. I~1klar yandi. Tehlike gei;:mi~ti.
Kasa halen oti.iyordu. Bakanhk personeli yerlerine donmeye hazir-
lamyor olmahydi. Menora ki.ifrede ki.ifrede uzakla~tt.

***
On dakika sonra Amerikan heyetiyle birlikteydi. 0 hengamede
kimsenin yoklugunu fark etmedigini anlaymca rahatladi. Bakanhgm
zemin katmdaki kantindeydiler. Sokakta hayat normale donmi.i~ti.i .
ilk gelen bilgilere gore islami Cihat'm silahh kanad1 Kudi.is Tu-
gaylannm firlatt1g1 tahrip gi.ici.i di.i~i.ik birka<;: fi.ize ~ehrin muhtelif
yerlerine di.i~mi.i~ti.i. Can kayb1 yoktu.
- Ahmet Caberi'nin oliimii adamlan i;:ok kizd1rm1~ belli, dedi Jack,
birlikte televizyondaki roket gori.intiilerini izledikleri Mark'a.
Hamas'm askeri kanad1 izzettin Kassam Tugaylannm komutam olan
Caberi, bir gun once israil operasyonuyla oldi.iriilmii~tii.
- Ne olacak sence? Bizi dinleyecekler mi dersin, diye sordu Mark.
Ali <;:imen I 259

Tam o s1rada Netanyahu i.ist kattan canh yayma baglandi. Dikkatle


adamm a<;1klamasm1 dinlediler:

Hamas ve diger teror orgiitlerine apk bir mesaj yolladik.


Aynca gerekirse israil Ordusu operasyonu geni~letmeye
haz1r.

- Adamm dediklerini duydun, dedi Jack gen<;: dam~mana donerek.


Sence dinleyecekler mi?
Mark ba~1m iki yana salladi.
- Bu adamlar ba~1m1za bi.iyi.ik bela a<;acak, buna ad1m gibi eminim,
dedi Jack. Nefretle ekrandaki Netanyahu'ya bakiyordu.

On dakika sonra Menora israil Ba~bakam'yla bulu~may1 bekleyen


heyetten aynhp sokaga <;1km1~tI. Kar~1sma <;:1kan ilk bi.ifeden tek
kullammhk bir telefon ald1. Cebinden <;1kard1g1 sim kartlardan birini
telefona takti. Afganistan'dan bir numaraya kisa bir mesaj yazd1:

Beklenmedik bir fusat ~1ktI ama istediginizi alamad1m.

Bir dakika sonra cevap geldi:

Rahat ol, biz diger taraftan ald1k dostum ... Asla tek ata
oynamay1z.

Menora s1ki bir ki.ifor savurdu. Sim kartI <;1kanp kirdi. Telefonla
birlikte <;ope atti. H1zh ad1mlarla bakanhga dondi.i.
18 Kas1m
Taksim I istanbul

Tunel'den c;:1kip istiklal Caddesi'ndeki renkli kalabahgm arasma


kan~tigmda dii~iincelerinin girdabma kap1lm1~ gibiydi Sibel. Birkac;:
gunlugune istanbul'a kac;:arak kafa dinlemek istemi~ti. Arna dun-
ya durmuyordu. Ba~bakan Erdogan M1m'daydt. Hamas'm Siyasi
Buro $efi Halid Me~al'le bir araya gelip yine israil'e c;:atm1~lardt.
Muste~ar Fidan'm da bu toplant1ya katild1gm1 biliyordu. Jack'le az
once konu~mu~lardt. Adam durmadan "Erdogan yanh~ yap1yor"
deyip durmu~tu. Soyledigine gore, israil'dekiler yine burunlarm-
dan soluyordu. ic;:ten ic;:e Jack'in endi~elerine hak veriyordu Sibel.
Kendisi de oyle dii~iinuyordu ama bir yandan da hiikiimetin bu
cesur ve mazlumdan yana tav1r alan politikasm1 desteklemeden
edemiyordu. Yoksa Jack'in dedigi gibi hak.11 olmakla guc;:lu olmay1
birbirine mi kan~tmyorlard1? Bunlara daha fazla kafa yormak iste-
medi. Amac;:s1zca Taksim Meydam'na yiiriirken renkli kalabahgm
arasmda kulagma c;:alman konu~malara dikkat kesildi. Hayatzm ,
indirimden bir ranta aldzm aklm durur...
Kar~z departmandaki yakz~zklz rocuk i~te ya ...
Kar giindiir anyorum bebegim, donmedin bir tiirlii ...
Facebook'tan siirekli diirtiiyordu, ben de engelledim ...
Aykut Hoca'yla yiiriimez bu i~ hacz abi ...
Ali <;imen I 261
Her sohbetten aklmda kalan bu ci.imleleri tekrarlayarak kafasm1
bo~altmaya c;:ah~ti . Hafif bir yagmur c;:iselemeye ba~lam1~tl. Bugu-
lanm1~ i~1kl1 vitrinlere, birbirinden ~1k pastanelere, sokak c;:alg1c1-
lanna; bohem, entel, aylak, derbeder, ~1k, bezgin, yaki~1kl1, c;:irkin,
havah cadde sakinlerine baka baka meydana kadar geldi. Mutlu,
gi.iri.ilti.ici.i ve enerjik insan selinin bir parc;:as1yken bir an di.inyay1
kurtarmaktan hayatm1 ya~amaya firsat bulamad1gm1 fark etti. Varla
yok aras1 bir ili~kisi vardi. Di.inyanm dort bir ko~esinde ipuc;:lan
kovahyor, c;:ati~malarm ortasmda kahyordu. Ne ic;:in ya~ad1gm1 bile
bazen unutuyordu. Ti.irkiye sand1g1 gibi bir tehlikede degildi de
sadece sevdigi adamm etkisinde kalarak onun gibi di.i~i.inmeye
mi ba~lam1~tl? Hayatmm aki~m1 kuruntulann ve sanal tehditlerin
insafma m1 b1rakm1~tl? Bir an omri.ini.i aptalca kuruntularla heba
ettigi ihtimalini di.i~i.ini.ip i.irperdi. Hata m1 yap1yordu yoksa? Dog-
ru olan, ~u an bir parc;:as1 olmaktan tarifsiz mutluluk duydugu bu
devasa kalabahgm yapt1g1 gibi sade, di.izenli ve s1radan bir hayat
m1 ya~amakti? Sabahtan ak~ama dek c;:ah~mak, fatura kuyruklanna
girmek, ak~amlan belli bir saatte eve donerken fmndan s1cak bir
ekmek almak m1yd1 yap1lmas1 gereken?
Atk1sm1 gev~etti. Bu sorular onu terletmi~ti. Burnuna di.i~en bir
yagmur damlas1yla mutlu oldu. Taksim Meydam i~1l 1~ildi. Kalaba-
hgm ortasmda durup istiklal Caddesi'ne bir kez daha bakti. Uzun
bulvan dolduran binlerce insamn agzmdan c;:ikan sicak nefes buhan
vitrinlerin i~1g1yla aydmlamyor, sihirli bir sis bulutu gibi herkesi ve
her ~eyi sanp sarmahyordu. Saatlerdir amac;:s1zca yiiri.imi.i~ ve sadece
di.i~i.inmi.i~ti.i. ~imdi kendisini daha iyi hissediyordu.
Milli piyango satan i.i~i.imi.i~ adamdan bir bilet aldi. Biletc;:i, Li.ib-
nan'daki ihtiyara ne kadar da benziyordu. Zavalh, resmen kim vur-
duya gitmi~ti. ic;:i ac1di. Sahi kimdi o adm1 soyleyecegi kiz? i~te yine
ba~lam1~tl. Ah Sibel, sen hir durmayacak mzsm kzz zm, diye soylendi.
Arna o da buydu i~te. Bu saatten sonra degi~emezdi. Herkesin bu
di.inyaya bir geli~ amac1 vardi. 0 da sorulara cevap bulmak ic;:in
gelmi~ti herhalde.

Bir magazanm vitrinindeki aynadan kendini si.izdi.i. Gayet gi.izel


gori.ini.iyordu. Jack' in hediye ettigi ki.irk ~apka da c;:ok yaki~m1~ti. Bir
an kendini James Bond filmlerindeki gi.izel Rus ajanlanna benzetti.
Gi.ili.imseyerek tekrar kalabahgm arasma kan~tl. H1zla Harbiye'ye
yiiri.irken dudaklarmda hep aym nakarat vard1:
- Merak etme ihtiyar, bo~una olmi.i~ olmayacaksm .. .
19 Kas1m
Kraliyet Saray1 - Riyad I Suudi Arabistan

- Ne ikiyiizlii bir diinya bu bi::iyle!


- Hayirdir Jack, dedi Mark, kravatm1 gev~eterek.

Devasa klimalara ragmen su i<;:inde kalm1~lard1. Saraym kirmlZI


kadife hahlarla kaph gi::irkemli salonunda Kral Abdullah tarafmdan
kabul edilmeyi bekliyorlardi.
- 11 Eyliil'ii diizenleyenler arasmda bir tane Irakl1 yoktu, olaym
Irak'la ya da Saddam'la da ilgisi yoktu ama Irak'1 i~gal ettik, dedi
Jack kirm1z1 kadife kaph koltuga daha da yay1larak.
- Bush di::ineminde de $irket'teydin, ona da si::iyledin mi bu fikirle-
rini, dedi Mark giilerek.
Jack duymad1 bile. Si::iylenmeye devam etti.
- Sald1ranlar Suudi, sald1rtan Suudi, finanse edenler de Suudi ama
biz ~imdi adamlann krahm ziyarete geliyoruz, hem de neredeyse
tam kadro! Midemi bulandirmaya ba~lad1 bu i~ .

Biraz ileride CIA Direkti::irii, FBI Direkti::irii ve d1~i~leri kurmaylanyla


hararetli bir sohbete dalm1~t1.

- Aram1zdaki romantigin ben oldugunu samyordum, dedi Mark.


Ali Gimen I 263

- Bu kadar samimiyetsizlik benim gerc;:ekc;:iligim ic;:in bile fazla, dedi


Jack. Yoruldum, c;:ok yoruldum dostum.
- Bir CIA ajam ic;:in fazla didaktiksin bugiin, diye takild1 gene;: da-
m~man. Sihirli rec;:eten var m1 bari?

- Samimiyet ve adalet... Herkesin bildigi biiyiik sir, dedi Jack ve


s1kintiyla saatine bakti.
- Daha ne kadar bekleyecegiz majestelerinin keyfini acaba?

***
Adaletmi~, poh, dedi ic;:inden $ahap. Nefret dolu baki~larla salon-
dakileri siiziiyordu. Kendini zeki sanan bir avu~ zuppe! Bir an FBI
Direktorii'yle goz gaze geldiler. Ne kadar c;:ok konu~uyordu bu adam
boyle?
ic;:i tuhaf bir sevinc;:le doldu. Heps in den daha zekiydi, hem de c;:ok
daha zeki. Onlarla kedinin fareyle oynad1g1 gibi oynad1g1m bil-
mekten tarifsiz bir zevk ahyordu. Her an tetikte ama her an giic;:lii.
Siirekli goz oniinde ama asla ula~ilamaz . ~u ba~ agnst da olmasa!
Ne zaman gec;:ecekti? intikam kalbine huzur verecek miydi? 0 ne
yapiyordu acaba ~imdi? Sonra Reyhani'sini dii~iindii. Onun o bu-
gulu baki~lanm.
Sabirs1zlamyordu. Saatine bakti. Nerede kalm1~h bu adamlar?
ikinci kez saatine bakamadan zemin sarsild1, camlar titredi.
Tam zamanmda!
Yakinlarda bir yerde gerc;:ekle~en patlamayla c;:1kagelen panik dalgas1
saraym koridorlanna yayildi. Suudi korumalar bagmp c;:ag1rmaya
ba~ladi. Siiratle kapakland1g1 yerden ayaga kalkti, ~ov zamam gel-
mi~ti.

***
- Kahretsin, bu da ne diye bagird1, Jack!
Hemen arkasmdaki devasa cam tuzla buz olmu~tu . Digerleri gibi,
patlamanm etkisinden korunmak ic;:in refleksle zemine kapaklan-
m1~ti. Uzun soluklu Ortadogu kariyerinde kac;: kez benzer sahne-
leri ya~ad1g1m hatirlam1yordu bile. Alarm zilleri c;:alarken, Suudi
korumalar Amerikan heyetini uzakla~tirmaya c;:ah~1yordu. Sinirler
gerilmi~ti. Kaq1hkl1 iti~ kaki~ ya~amrken ikinci patlamayla bir kez
daha herkes yere egildi. Patlamanm ~iddetinden duvardaki boyalar
264 I Kmk Heykel

dokiildii, tablolar etrafa sa<;:tldi. Kmlan camlardan i<;:eri giren toz


bulutu salonu doldurdu. Gozii yakan toz dumana ragmen Suudi
korumalann arasmdaki heyetin apar topar kapilara hiicum etti-
gini gordii. Alarm zilleri kulaklan tlrmahyordu. Mark'm yanmda
olmad1gm1 fark etti.
Nerdesin be adam?

***
Adamlar dakik, diye mmldand1 $ahap.
Sa<;:lannm arasmdaki cam par<;:alanm temizledi. Ikinci patlama
biraz daha gecikse, heyetle birlikte d1~an <;:1kmak zorunda kalacakti.
Ortahkla kopan firtmaya ve d1~andan gelen seslere bakihrsa tahrip
giicii olduk<;:a yiiksek bir bomba kullanm1~ olmahydilar. Suudilerin
bagm~ <;:agm~larmdan saray1 tahliye etmeye <;:ah~tiklanm fark etti.
Adamlar 27 Agustos'ta <;:6kertilen El Kaide ~ebekesinin ardmdan
i~i s1k1 tutuyordu. 0 giinden beri en ufak bir tehdit durumunda
Kral ba~ta olmak iizere tum hanedan mensuplanm ~ehir d1~ma
<;:1kanyorlardi. D1~andan gelen helikopter motorlannm giiriiltiisiine
bakihrsa hakl1ydi. Tuzla buz olmu~ pencerelerden birinden i<;:eri
siyah bir duman kiitlesi akin etti. Bah<;:ede yangm <;:ikm1~tl. ileride
<;:1ki~1 gosteren kirmlZl i~1gm yamp sondiigiinii fark etti ve hemen
h1zlandi. Arna <;:1ki~a degil, bir iist kata dogru.
En fazla be~ dakikas1 vardi.

***
- Kahretsin, bir bu eksikti, diye inledi Jack. Yangm1 fark etmi~ti.
Nerde bu r;:ocuk! Etrafma bakti, koca salonda bir kendisi kalm1~ti.
Mark heyetle birlikte c;:1km1~ olamazdi. <;:1ki~a en uzak noktada ikisi
oturuyordu. Patlamadan hemen once tam kaqilanndaki koltuk-
larda Beyaz Saray personelinden iki ki~i daha vardi. $imdi hepsi
toz olmu~tu. Alevler salonun d1~ duvarlanna tirmamyordu. Mark'1
bulmadan <;:1kmayacakti. Dumanlarm arasma daldi.

***
Siiratle ikinci katm merdivenlerini tlrmand1 $ahap. SaylSlz gizli
toplant1ya katild1g1 bu saray1 avucunun i<;:i gibi biliyordu. Ba~ agns1
b1<;:ak gibi kesilmi~ti. Hep boyle olurdu. Adrenalin patlamas1, zehir
Ali <;imen I 265
gibi i~leyen bir kafa ve doni.i~i.im . 0 da ne? Birileri geliyordu. CIA
zi.ippeleri gruptan aynld1gm1 fark etmi~ler miydi yoksa?

***
Merdivenlerin ba~ma ula~tigmda kar~1da birini gori.ir gibi oldu Jack.
Kimdi? Mark olabilir miydi? Hay1r hayir, salonun diger ucundaki
aynadan kendi siluetini gormi.i~ti.i. Hizla yayilan duman gori.i~i.ini.i
iyice zorla~tmyordu. Nerede bu herif! Bir anda dumanlann arasmdan
c;:1kan eli telsizli birkac;: iri yan koruma sert bir dille geri donmesini
soyledi. Jack meramm1 anlatmaya c;:ah~sa da adarnlar dinlemek ic;:in
durmad1 bile. Ki.ifrederek dumanlarm arasmda kayboldular. Jack
burun deliklerinin s1zlamaya ba~lad1gm1 endi~eyle fark etti.

***
$ahap adamlar gozden kaybolana dek arkalanndan baktl. Kimse
yoktu. $imdi yalmzdI. Orada biri mi vard1? Hayir hay1r, kahrola-
s1 aynalardan biri olmahyd1 yine. Kral'm c;:ah~ma ofisi koridorun
sonundaydL H1zla koridoru ad1mladI. Alarmlar kulaklannda c;:m-
hyordu. Ofisin kap1sma geldi. Cebinden c;:1kard1g1 maymuncukla
kilidi ac;:mas1 zor olmadl. ic;:eri si.izi.ildi.igi.inde bir grup Suudi'nin
gi.iri.ilti.iyle kapmm oni.inden ko~tugunu i~itti.

***
Jack dumanlann bogazmdan ic;:eri si.izi.ildi.igi.ini.i hissetti. Oksi.irmeye
ba~ladl. Ko~turarak gec;:en adamlar da kimdi? Onu garmi.i~ler miydi?
Ya Mark hangi cehennemdeydi? Onu gormi.i~ olabilir miydi? Etrafma
bakmdl. Fazla zamam yoktu. Gee;: olmadan bulmahydL

***
$ahap dikkatle oday1 si.izdi.i. Buraya en son Ba~kan Obama'yla 2009
Haziran'mdaki ziyaretleri s1rasmda girmi~ti. 0 gi.inden bugi.ine pek
bir degi~iklik olmad1gm1 memnuniyetle fark etti. Kral'm ~atafath ma-
sasmm arkasmdaki devasa ibni Suud tablosunu dikkatli bir ~ekilde
yerinden c;:1kardL Soylendigi gibi kasa tablonun arkasmdaydL Ce-
binden c;:1kard1g1 misket bi.iyi.ikli.igi.indeki semtexi kasanm kilidinin
i.izerine gelecek ~ekilde yap1~tirdL Diger cebinden c;:1kard1g1 kibrit
kutusunun ic;:indeki di.izenegi plastik patlay1cmm i.izerine sapladl.
Bir iki ad1m c;:ekildi. Patlayic1 boguk bir sesle pofladl.
266 I Kmk Heykel

***
Sibel ne yap1yor acaba ~imdi? Deliriyorum galiba diye mmldand1.
En olmayacak zamanlarda aklma geliyordu. Tek istegi bir an once
bu cehennemden y1kmak, uzaklara gitmekti. Ayak sesleri? Mark?
Ka~la goz arasmda nereye kaybolmu~tu bu c;:ocuk? Ba~ma i~ ac;:acakti!
Dizlerinin titredigini hissetti. Bu gerilime daha ne kadar dayanabi-
lirdi, emin degildi. S1ki bir kiifur savurdu. <;:abuk olmahyd1.

***
Kilit minik patlamayla yerinden c;:1kt1. Kasanm kalm kap1sm1 aralad1.
Belgeler, yine belgeler. Altm kaplama bir silah ... Nerdesin Allah'm ceza-
si! Evet... i~te ... Kraliyet damgah zarfm ic;:indeki kaset ona bakiyordu.
Zarf1 ceketinin iy cebine att1. Kasanm kap1sm1 kapad1. Tabloyu aym
~ekilde yerine yerle~tirdi. Her ~ey planland1g1 gibi giderse Suudiler
kasetin kay1p oldugunu anlayana kadar i~ i~ten geymi~ olacakti.
Kasetin varhgm1 Kral'm haricinde bilenler oldugu bile ~iipheliydi.
Kap1ya yakla~tigmda ko~arak yakla~an birinin ayak seslerini duydu.

***
Daha fa zla burada kalamazsm oglum Jack! Durum ciddiydi. Evet,
ic;:i rahatt1, elinden geleni yapm1~ti. A~ag1 kat tamamen dumanlara
teslim olmadan inmeliydi. <;:ift taraf1 aynalarla kaph koridorda
ko~maya ba~lad1. Yolun bitimindeki merdivenleri uc;:arcasma indi.

***
~ahap kap1y1 araladi. Koridorda kimsecikler yoktu. Siiratle koridor
sonundaki merdivenlere ko~tu. Tam o s1rada dumanlann arasmda
ko~an birini daha gordii. Kahretsin! Yoksa aynalardaki yans1mas1
m1yd1? Uyanlm1~ zihni ona oyun mu oynuyordu? Cebindekinden
bir an evvel kurtulmahydi. Dumandan dolay1 gozlerinden ya~ geldi.
Reyhanf i~in dayanmalzyim! Koridorun sonunda a~ag1 uzanan yifte
merdivenlerden birine hamle etti. Hadi! Hadi! Arkasmdan biri daha
m1 ko~uyordu yoksa?

***
Merdivenlerden iner inmez yerde buldu kendini Jack! Birine yarp-
m1~ti. Nerden c;:iktigm1 gormemi~ti bile! <;:arptig1 adamla aym anda
Ali <;imen I 267

yerden dogruldular! Kahrolas1 Mark'ti bu! Tam o mada yi.iziinii


goremedikleri biri siiratle yanlarmdan gec;:ip c;:1ki~a dogru ko~arak
dumanlann arasmda kayboldu. Mark'a baktL Yiiziinde tuhaf bir
ifade vardL
- ikimiz de olmeden c;:1kahm ~u cehennemden, dedi Jack.
- Patlama olunca panige kap1lm1~1m, kendimi sac;:ma sapan yerlerde
buldum, dedi Mark zoraki. Siirekli oksiiriiyordu.

***
Amerikan heyetini ta~1yan Gulfstream G650 patlamadan bir saat
soma Riyad Havalimam'ndan apar topar havalandL Suudiler, or-
tahk kan~1kken kimsenin CIA ve Amerikan d1~i~lerinden birtakim
adamlarm Kralhk'ta dola~hgm1 bilmesini istememi~lerdi. Tek istisna
Jack ve Mark'tL Patlamalarla ilgili soru~turmalar ic;:in bir siire daha
kalacaklardL Kralhk'm giivenligi CIA'in bir numarah onceligiydi.
$imdi yi.izleri gozleri is ve duman ic;:indeki iki adam Riyad Askeri
Havalimam'nm diplomatik gec;:i~ salonunda oturuyorlardL
- i~te tam olarak bunu kastediyordum, dedi Jack peri~an halini
gostererek. Miithi~ politikalanm1zm olaganiistii sonuc;:lan dostum!
- Gerc;:ekten Ortadogu Masas1 $efi olduguna emin misin sen Jack,
diye sordu gene;: Beyaz Saray dam~mam.
iki adam sinirli hirer kahkaha att1. Salondaki TV'de CNN sunucusu
Riyad'da meydana gelen patlamalarda en az 22 ki~inin oldiigiinii
anlatiyordu. Habere bakihrsa Suudi yetkililer, patlamanm, kopriiye
c;:arpan bir yakit tankerinin infilak etmesi sonucu meydana geldigini
ac;:iklam1~tl.
- Bu adamlar yalan soyleme i~inde bizi de gec;:mi~ler, dedi Jack.
Mark yorum yapmadan giildii.
Aym haberi izleyen $ahap da giiliiyordu.
Yakit tankeriymi~, yalanct iblisler sizi, diye gec;:irdi ic;:inden.
Kaset c;:oktan yola c;:1km1~tl.
15 Arahk
Ku di.is

- Adama Bin Ladin'i verdik, sayemizde tarihe gec;:ti, sec;:imleri ka-


zand1 ama halen ne Suriye'ye miidahale ediyor ne de iran'a! Dstelik
uzun zamandir Tahran'dakilerin bomba yapt1gm1 da biliyor, dedi
Netanyahu h1~1mla.
israil Parlamentosu'nun Curnhurba~kam'na aynlan kiic;:i.ik ve bir o
kadar da mi.itevaz1 do~enmi~ odasmda iic;: ki~iydiler.
Mossad Ba~kam Pardo ba~1yla onaylad1:
- Menora, Bin Ladin'in halen canh oldugunu soyliiyor. Herifi ko-
nu~turup El Kaidecileri tek tek topluyorlar. Arna yine de iran ko-
nusunda soguk.
- Bush'un akibeti Obama'nm akhndan c;:1km1yor. Arkasmdan kiif-
redilmesini istemiyor, dedi Cumhurba~kam Perez. Daha once de
soylemi~tim, aym anda iki ku~u kovalamak zorunda olan bir avc1
olmak istemiyorum ... Bugiine dek iki ku~u aym anda vuranma
rastlamad1m.
Theodor Herzl'in duvarda as1h tablosu bu konu~manm tek ~ahi­
diydi. Odanm ortasmdaki sehpanm iizerinde yerle~tirilen kahve ve
kurabiyelere hic;:biri dokunmam1~tl . Konu~malann arasma tavana
gomiilii klimanm belli belirsiz ugultusu slZlyordu.
Ali <;imen I 269

- Washington'dakileri iyine dii~tiikleri bok yukurundan ancak bir


sava~ ekonomisi yikarabilir, adamlar ekonomik kiyamete dogru
siiriikleniyor, dedi Pardo.
- Ostelik super giiy konumlan da sallant1da, diye tamamlad1 Netan-
yahu. Onlara gereken daha biiyiik bir sava~. Afgan daglannda yapul-
culan kovalamanm hiybir i~e yaramad1gmm gayet iyi farkindalar.
- Dogru, dedi Perez. <;:in bir yandan Rusya diger yandan bastm -
yor. Bu diizen bu kadar oyuncuyu ta~1maz . Washington'dakiler de
bunu biliyor.
- <;:in, enerjiyle beslenen dev bir canavar gibi. Obama, bu adamlann
gelip enerjinin ba~ma oturmasmm kendi sonlan olacagm1 bilecek
kadar zeki bir adam, dedi Pardo.
- Zeki ama korkak. Romney kazanmahyd1, dedi Netanyahu. Degil
Amerikan Ba~kam, hiy kimse yeni bir diinya kuruluyorken kay1ts1z
kalamaz.
- iki cephede sava~mak istemiyorsak kalmamah da zaten, dedi Perez.
- Daha once de sava~t1k iki cephede. Hatta ikiden de fazla, dedi
Pardo.
- Araplarla sava~tik ... Tiirkler ve iranhlarla degil, dedi Perez.
- Tiirkler iran'a sava~ teknolojisi verdiklerine gore bizimle didi~meyi
goze ahyorlar, diye iisteledi Pardo.
is rail, kisa bir sure once kendi topraklan iizerinde ilk kez bir in -
sans1z sava~ uyag1 di.i~i.irmi.i~, uyagm iran'm destegiyle Li.ibnan'daki
Hizbullah tarafmdan yolland1g1 ortaya y1km1~tl. Mossad'a gore
iran'dakilere insans1z Uyak teknolojisini, ANKA'y1 geli~tiren Tiirkler
vermi~ti. Bu istihbaratm kaynag1 da Menora'ydi.

- Plan ne durumda, diye sordu Netanyahu. Zaman aleyhimize


i~liyor. Kahrolas1 Esad halen devrilmedi. Onun ayakta kald1g1 her
giin iran'dakilerin i~ine yanyor.
- Suudili ve Suudisiz iki alternatifimiz var. Menora'nm Washington
ve Ankara'dan geytigi bilgilere gore siirekli plam giincelliyoruz, dedi
Mossad Direktorii.
- Gi.izel, dedi Perez. Pandoranm kutusu ayild1gmda her ~ey iyin yok
gey olabilir... Ve hislerim bunun yOk uzun siirmeyecegini soyliiyor.
270 I Kmk Heykel

Aym giin
Kugulu Park I Ankara

- Kafam1 kan~tmyorsun Jack! Ne demek israil numara yap1yor?


Adamlar siirekli mesaj yolluyor, ban~ahm diye. Bizimkiler agirdan
ahyor.
Sibel adamm anlattiklanm bir mant1k <;:en;:evesine oturtmaya <;:a-
h~1yordu.
Jack yine Ankara'dayd1. Artik daha s1k geliyordu. Civa'y1 halen ortaya
<;:1karamam1~lard1. ~ahap olmii~, ama gorevini yerine getirmi~ti.
Geli~meler iranhlann bir ~ekilde ANKA teknolojisini kullanmay1
ba~ard1gm1 gosteriyordu.

Paris Tuzagz'na dii~memi~lerdi.


Tum bunlara kar~m iki sevgili bir arada olmaktan mutluydu. Yine
gozlerinde kocaman gozliikler ve neredeyse tum yiizlerini orten
ka~kollerle bir bankta oturmu~, birbirlerinin yiiziine bakmadan
konu~uyorlard1. Sibel aynca Frans1z i~i biiyiik<;:e bir kep takm1~t1.
Jack, elindeki simitten bir par<;:a kopanp havuza f1rlatt1.
- Bana inanmayabilirsin ama biz bunun bir taktik oldugunu dii-
~iiniiyoruz.

- Ni<;:in boyle bir ~ey yapsmlar ki? Goriiyorsun Mavi Marmara'dan


bu yana siirekli yalpahyorlar. Tiirkiye'nin dostlugunun ne kadar
onemli oldugunu gordiiler.
- Komik olma, dedi Jack. 0 gemidekileri oldiiriirken bunu bil-
miyorlar m1yd1? Yeni mi ogrendiler? 0 gece ama<;:lan Tiirkiye'yi
sava~a zorlamakt1.

- Hakl1 olabilirsin belki de, bilemiyorum. Anlatm1~tim Prag'da


yaptig1m gorii~meyi. Bizim dii~manhg1m1zdan <;:ekiniyorlar. Yan-
lannda gormek istiyorlar bizi. Arna ~artlanm1z belli, biliyorsun . ..
- Palavra, dedi Jack. Adamlar iran'1 vuracak, sizi p1~p1~hyorlar.
Maksat gardmlZI dii~iik tutmak. Dii~man saftan bir ki~i eksiltmek.
0 <;:ok istediginiz oziir gelse bile sadece taktik icab1 gelecek . ..
- 0 ne demek oluyor?
- iran'm bomba yaptigm1 bir ~ekilde tespit etmi~ler. Bize de gos-
terdiler.
- Ger<;:ekten yap1yorlar m1?
Ali <;imen I 271

- Evet, bizzat izledim goriintiileri. . . 0 bahsettigim Pakistanh bilim


adamlanndan biri onlarla. Mossad onlan i~ iizerinde goriintiilemi~.
- Yani?
- Yanisi ~u. Kudiis'tekiler her an bir sac;:mahk yapabilirler ve bunu
en uygun zamanda yapacaklar. Ve bu kez c;:ok biiyiik bir ~ey plan-
ladiklanm dii~iiniiyorum. Erdogan'a da soylemi~tim.
- Sizinkiler de aym fikirde mi?
- Ba~kan tek ba~lanna bir ~ey yapamayacaklanm dii~iiniiyor. Arna
yamhyor. Bizi bile harcayabilirler. Adamlann gozii donmii~ ...
- Evet, Gazze'de yine gordiik, dedi Sibel. Peki bunlan bana anlat-
manm ozel bir sebebi var m1?
- Var. Erdogan c;:ok fazla tek adam goriintiisii vermeye ba~lad1.
Ba~kan, bundan c;:ok rahats1z. Bu agresif Ortadogu soyleminin is-
rail'dekileri daha da fazla tahrik edecegini dii~iiniiyor.
- Ve?
- Ve ben bir kez daha Erdogan'1 uyarmaya geldim. Umanm kutudan
gelen tik tak'lan duyuyordur.
17 Arahk
New York

- Bu da nereden <;:ikt1 ~imdi!


Yagmur efsane gazeteci Seymour Hersh'i beklemedigi bir anda ya-
kalam1~tl. 42. Cadde iizerinde, 1100 Avenue of Americas'ta bulunan
Starbucks'a s1gmdi. <;:ogu iiniversite ogrencisi kalabahgm arasmda
klasik giyimi, sag eliyle s1ki s1kiya kavrad1g1 eski ama pahah evrak
<;:antas1, her zamanki kirmlZl kravat1 ve camlan bugulanm1~ gozhik-
leriyle tam bir tezat abidesiydi. Elindeki iphone da olmasa, rahathkla
ellili yillardan 1~mland1g1 soylenebilirdi. Siitsiiz kahvesini ahp cam
kenannda bulabildigi masalardan birine oturur oturmaz telefonu
<;:aldi. Gizli numara? Hi<;: sevmezdi. Arna altm kurah da biliyordu.
Beklenmedik anda gelen bir telefon di.inyay1 sarsabilirdi. i<;:erideki
ugultuyu bastlrmak adma i<;:gi.idiisel bir ~ekilde eliyle bir kulagm1
kapadi. <;:agny1 kabul etti. bylece, hi<;:bir ~ey soylemeden bekledi.
Gizli numaralara kaq1 kendince ald1g1 bir onlemdi.
Once bir dokulsun bakalzm!

- Seymour Hersh?
- Evet, arayan kimdi?
Ali <;imen I 273
- Ad1mm bir onemi yok, onemli olan size My Lai'den daha bi.iyiik
bir bombay1 verecek ki~i olmam.
Hersh'i bilen herkes My Lai'yi de bilirdi. Adam Vietnam Sava~1'nm
kara sayfalanndan olan My Lai katliamm1 de~ifre etmi~ti. Amerikah
askerlerin onlarca masumu yok yere katlettigini ortaya c;:1kannca,
Amerika uzunca bir si.ire sava~ kar~1tl gosterilerle c;:alkalanm1~t1. Tam
~ohreti sonecekken 2004'te bir kez daha sahneye c;:ikm1~tl Hersh.
Bu kez Bagdat'taki Ebu Garip Hapishanesi'ndeki i~kenceleri de~ifre
ederek ortahg1 sallam1~t1.
Arayan her kimse, dogru adreste oldugu su goti.irmezdi.
- Bombanm kendisi kadar sahibini de merak ederim ben.
- Hay hay, sorun degil. Hemen ~imdi merakm1z1 gidermek isterim.
Di.i~i.inmek ic;:in otuz saniyeniz var, dedi telefonun diger ucundaki
ses.
Hersh bir an duraklad1.
Bak sen. S1k1 oyuncu.
Muhatab1 her kimse belli ki tok satlc1y1 oynayamaya c;:ah~1yordu.
Fazla naza gerek yoktu. Ebu Garip bombasm1 da Pentagon'dan gelen
gizemli bir telefonun ardmdan patlatt1gm1 hat1rlad1.
- Pekala, hemen ~imdi gelin o halde. Bekliyorum.

***
Hersh, ikinci fincam yanlam1~t1 ki, her haliyle Ortadogu kokenli
oldugu belli ellili ya~larda ~1k bir adam kar~1smdaki koltukta be-
lirdi. Adam bir si.ire etrafi si.izdi.i. Islak sac;:lanm erkek arkada~mm
yiizi.ine si.iri.ip ~irinlik yapan bir kiz, hararetle tart1~an bir ba~ka
grup ~amatac1, facebook'ta sevgilisinin fotograflanm belli belirsiz
bir gururla arkada~ma gosteren sivilceli bir ergen, hemen e~ikte
yagmurun dinmesini beklerken sohbet edip bugulu camdan sokag1
seyreden birkac;: ki~i ... S1rad1~1 bir ~ey yoktu. Hic;:bir ~ey soylemeden
c;:antasmdan c;:1kard1g1 bi.iyiikc;:e bir zarf1 masanm i.izerine koydu.
Hersh zarfa, adams~ kocaman gozleriyle ona bakiyordu. Arka plan-
da Hugh Laurie, insana hi.iznii c;:agn~t1ran sesiyle Let Them Talk*u
soylese de ikili kaqtl1kl1 susmay1 tercih etti. Orta ya~ 1 gec;:mi~ iki
adam heykel gibi otururken ~amatao gene;: kalabahkla tam bir tezat

* "Birak konu~sunlar "


274 Kmk Heykel
J

te~kil ediyordu. Ortamm bu esrarengiz bulu~ma a<;:1smdan daha


giivenli olacagm1 dii~iinen Hersh, ilk ad1mm kar~1dan gelmesini
beklemekte kararhydi. Sessizligi gizemli yabanc1 bozdu.
- Zarfm i<;:inde ne oldugunu sormayacak m1sm1z?
- Hay1r. <;unkii zarfa koydugunuza gore, boylesi kamuya a<;:ik bir
yerde anlatmak istemeyeceginiz kadar onemli olmah. Haks1z m1y1m?
- Tam isabet.
- Bomba olmad1gma da eminim. Daha once bu kadar ~ik bir intihar
bombac1s1 gormemi~tim.
Adamm yiiziine zoraki bir giiliimseme yayildi.
- Siz yine de masadan alm. Bu haylazlardan birinin kazayla iizerine
kahve dokmesini istemeyiz, degil mi?
Hersh adam1 ikiletmedi. Vergi dairesinden gelen bir zarfi a<;:1yor-
mu~<;:asma tedirgindi. Yakm gozliiklerini takip i<;:inden <;:1kan belge-
lerin ba~hklanna, altmdaki imzalara ve belgelere ili~tirilmi~ siyah
beyaz fotograflara goz gezdirmeye ba~ladi. Mimikleri yabancmm
tahmininden de h1zh degi~ti. Rengi atm1~ti.

- Ciddi olamazsm1z!

***
Kafasm1 kaldmp adama bakti. Yiiziinde zerre mimik yoktu. So-
gumu~ kahvesinden bir yudum aldi. Kafein, kafasm1 toplamasma
yard1mc1 olabilirdi.
Deli mi bu adam? Neyin pe~inde?
- Neden bunlan bana getirdiniz, Bay... ?
- ismim onemli degil demi~tim. Siz isterseniz George Washington
da diyebilirsiniz.
Bak sen, ~akact da ii.stelik.
- Pekala, Bay Washington, neden bunlan bana getirdiniz?
- Yapmaym Bay Hersh. Koltuklanm1z1 degi~tirsek eminim siz de
aymsm1 yapardm1z. $imdiden haberin kokusunu ald1gm1Z1 gore-
biliyorum.
- Evet, sanmm hen de bana getirirdim ve bunun i<;:in kendimce iyi
de bir gerek<;:em olurdu. Ben sizinkini merak ettim.
Ali <;imen I 275
Adam hakhydi. Hersh'in ~u an yapmak istedigi ~ey elindekilere
bahklama atlay1p ayaklanm kH;:ma vura vura, diinyay1 sarsan bin;:ok
haberine yatakl1k etmi~ New Yorker'a ko~mak ve haberi basmakti.
- Bag1~laym. Ben sizin en az eskisi kadar cesur, gazetecilik refleks-
lerinizin de eskisi kadar keskin oldugunu dii~iiniiyordum. Kelime
oyunlan beni her zaman yormu~tur. izninizle.
Avucunu a<;:1p gozleriyle belgeleri i~aret etti.
- Pekala, pekala, dedi Hersh. Seni gidi o ... <;:ocugu, sen kazandm!
- Evet mi hayir m1, dedi adam. Avucu halen a<;:1kt1.
- Sadece yirmi dart saat izin verin bana, dedi Hersh.
- On iki saatiniz var bay1m, dedi adam. Avucu halen a<;:1kt1.
- Pekala pekala, dedi bir kez daha gazeteci. Teslim bayragm1 <;:ek-
mi~ti .

- Bir ~ey daha var, dedi adam.


- Evet?
- Bizim belirledigimiz tarihten once yaymlamayacaksm1z. Siz ga-
zetecilerin tabiriyle, haber ben size soyleyene dek ambargolu.
- Sebep?
- Ebu Garip'tekileri size ula~tlran kaynagmlZl da boyle sorgulam1~
m1ydm1z?
- 0 ba~kayd1, dedi Hersh, belgeleri <;:antasma yerlqtirirken. Orada
kamu <;:1kan vardi.
Avucunu kapayan adam, "Burada da var... hatta daha da fazlasi.
Diinya ger<;:ekleri bilmeli, maskeler dii~meli" dedi ve geldigi gibi
gozden kayboldu.
Hersh'in i<;:inde f1rtmalar kopuyordu. Elinde ger<;:ek anlamda bir
bomba tuttugunu iliklerine kadar hissedebiliyordu.
ilk kez ellerinin titredigini fark etti.
18Arahk
Washington I 01.00

Elindeki biray1 bir diki~te bitirdi. Ba~1 zonkluyordu. Yorulmu~tu.


Hem de c;:ok. Seyahatler, ac;:1k ve gizli toplantilar, bitmeyen planlar.
Gerilim dolu kovalamacalar. Aylardan sonra belki de ilk kez evinde
uyuyacakt1. Aynaya bakt1. Sac;:1 sakah birbirine kan~m1~tl. Berbat
gori.ini.iyordu. Ev de en az kendisi kadar berbattl.
Ne tuhaf, diye di.i~i.indi.i, onca zamandzr birlikteyiz, Sibel buraya
hir; gelmedi.
Belki de boylesi daha iyiydi. Duvardaki resimlere bakti hi.izi.inle.
Annesine, babasma, her baki~ta ic;:ini kanatan diger sevdiklerine.
Ak~am olmu~tu. Ufku saran k1z1lhk Washington semalannda do-
yumsuz bir manzaraya imza atlyordu. Telefonu c;:ald1.
- Jack?
- Ooo Seymour, bak sen! Ya~1yorsun demek ihtiyar.
- Evet, oli.iler konu~amayacagma gore.
- Ke~ke espri anlay1~m da gazeteciligin gibi olsayd1.
- Kes dalgayi. Gori.i~memiz laz1m, nerdesin ve ne yap1yorsun?
- Evde. Ayaklanm1 uzatm1~ FOXta bir haber izliyorum. iranhlar
yeni bir patlay10 i.izerinde mi c;:ah~1yorlarm1~ ne.
- Bo~ver o palavrac1 FOXu. Bana gel, acil. .. Fazla vaktim yok.
Ali <;imen I 277
- Ne oluyor ihtiyar, dedi Jack gi.ilerek. Kafana silah m1 dayadilar?
- Sayihr. Sana ihtiyac1m var, <;:abuk gel. Gormeni istedigim ~eyler var.

***
Hersh'in Washington'm biraz d1~mdaki evine ula~mas1 uzun si.ir-
memi~ti.

- Keyfimi bozmama neden olan ~ey neymi~ anlat bakahm.


- Anlatmayacag1m ama gosterecegim. Belki sen bana bir ~eyler
anlatirsm. Seni bilirki~i olarak <;:ag1rd1m, her zamanki gibi basket-
bol gevezeligi yapmak i<;:in degil. .. Al ~u kahveyi, ihtiyacm olacak.
- Beni bilirki~i olarak kullanabilecegin konu her neyse ~imdiden
beni korkuttu ihtiyar, haberin olsun.
- Uzatma da ~unlara bir bak.
ilk belgeyi goren Jack az daha boguluyordu. Kahve genzine ka<;:m1~ti.
Gordi.iklerinden emin olmak istercesine elindekilere bir kez daha
goz atti. Hersh adamm ~a~kmhgma ald1rmadi.
- Bu konu hakkmda bilgin var m1?
- Hey, sakin ol eski kurt. Daha bunlann ger<;:ek olup olmad1gm1
bile bilmiyoruz.
- Oynama benirnle Jack. Ger<;:ek oldugunu hissetmesen kahveyle
odam1 y1kamazdm. Bunun ger<;:ek olup olmad1gm1 en iyi bilecek ki~i
sensin. Senden daha iyi bilen tek ki~i Beyaz Saray'da. Ona sorsam
da cevap verecegini sanm1yorum, dedi gi.ilerek.
- Bakiyorum gazetecilik z1rhm1 ku~anm1~sm ihtiyar. Dikkat et goz-
lerindeki k1Vllc1mlar belgeleri tutu~turmasm!
- Laf ebeligi yapma. Sorum net, bunlar ger<;:ek mi degil mi?
- Bilmiyorum desem, dedi Jack, kafasm1 belgelerden kaldmp dos-
tunun gozlerinin i<;:ine bakarak.
Adamm gozlerinde yalan soyledigine dair en ufak bir belirti bile
goremedi Hersh. Arna bu numaralan yemeyecek kadar iyi tamyor-
du Washington'dakileri. Yalan makinelerini bile kand1rabilen CIA
<;:ah~anlannm oldugu bir sir degildi.

- Senin bunu bilmiyor olmanla Papa'nm istavroz <;:1karmay1 bilmiyor


olmas1 aym ~ey, dedi kurt gazeteci.
Mimiklerinden bir ~ey yakalayabilme umuduyla Jack' in her hare-
ketini dikkatle si.iziiyordu.
- Kim den aldm bunlan?
278 I Kmk Heykel

- Ben de bunu bilmiyorum desem?


- Nasil yani? bylece gelip avucuna m1 b1raktilar?
- Evet, tam olarak oyle oldu denebilir.
- Bunun normal olmad1gm1 biliyorsun, degil mi?
- Normal ya da degil, ~imdi konumuz farkh. Bunlar gerc,:ek olabilir
mi? ~u an belirleyici olan o benim ic,:in.
- Ne ac,:1dan belirleyici, diye sordu Jack tek ka~m1 kald1rarak.
- Yazmam ic,:in tabii ki!
- Yapma dostum, bunlann gerc,:ek oldugunu dii~iiniiyor olamazsm!
- Aksine daha ~imdiden emin oldum bile. Noktalan birle~tirebilen
herkes bunlann dogru oldugunu anlar. Hatta bunlar ortaya c,:1ktig1
ic,:in ~u an ic,:inden Janet okuduguna eminim.
- Gerc,:ek olsa bile, benim dahi goremeyecegim bir gizlilik derece-
sine sahip olmahlar.
- Yapma Jack, profesyonel bir yalanc1sm sen dostum ... Biraz daha
kahve?
- Aslmda iyi bir viski ~u an daha uygun olurdu.
Hersh mini hara yoneldi.
- Seymour, dedi Jack sevecen ama dii~iinceli bir ses tonuyla. Dostun
olarak fikrimi duymak ister misin?
- Bun/an sakm yazma'nm haricinde her ~eyi duymaya hazmm.
- Bunlan sakm yazma.
- Yazarsam?
- Hepimizi ezer gec,:er bu. Dogru oldugunu varsayarsak ki halen
~iiphem var, bunlar diger bombalarma benzemiyor ... Biliyorsun.
- Onu siz dii~iiniin. Bu, biitiin kariyerimin en biiyiik i~i olabilir.
- ~ohrete doydugunu samyordum ihtiyar!
- Sac,:malama. Seksenime geldim ben. American Idol'da yan~m1-
yorum.
- 0 halde?
- Hayatta seksten daha fazla zevk veren ~ey nedir bilir misin evlat?
- Bira ic,:ip NBA izlemek? Ya da ne bileyim intikam almak?
- Senin gibiler ic,:in belki .. . Arna benim gibiler ic,:in tarihi yeniden
yazmak.
- Kutsal gerc,:ek tanrilan kurban istiyor diyorsun yani?
- Nasil dersen.
Ali Gimen I 279

- Birilerinin seni kullanma ihtimalini goz ard1 etmiyorsun, degil


mi, diye sordu Jack.
Huzursuz olmu~tu.
- Elimdekiler gen;:ek oldugu siirece arkasmdaki hesaplar beni ilgi-
lendirmez, dedi Hersh.
Odanm bir ko~esinde duran ye~im agacma su veriyordu.
- $airane, dedi Jack umursamaz bir tav1rla.
- Bak, dedi gazeteci eliyle agacm daha zayif kalm1~ ve uzun dal-
lanm tutarak. Bunlar, yeterince giine~ gormedigi ve sulanmad1g1
i<;:in zayiflam1~ . Miidahale etmezsem, yava~ yava~ tum dallar olecek.
Arna bu <;:ic;:ek ufak tefek ve yerinde miidahalelerle nesilden nesile
saglam kalabilir.
- Botanik bilgin de gazeteciligini aratm1yor dostum.
- Toplumlar da boyledir i~te. Yalanlan yayan ve ya~atanlar ya da bir-
takim ince hesaplarla buna goz yumanlar, toplumun giine~ini keser,
suyunu kurutur. <;:uriimemesi ic;:in toplumlar da gerc;:egin giine~iyle
aydmlattlmah. Ne kadar ac1 da olsa, c;:iiriik yapraklar kopanlmah ...
ki nesilleri saghkl1 bir ~ekilde devam edebilsin.
- Dur tahmin edeyim. Nobel'e adaysm, bu da te~ekkiir konu~man.
Hersh i<;: c;:ekti. Gozleri parhyordu.
- Can s1kacak kadar didaktik oldugumun farkinday1m. Arna ...
Hayat boyle. Baz1 ~eyler gayet nettir.
- Yazacaksm yani, dedi Jack dudak biikerek.
- $imdi kic;:m1 kaldmp, $irket'e gidip ii<;: saat ic;:inde bana bunlann
dogru olmad1gm1 soylemene yarayacak bir ~eyler bulamazsan, evet,
yazacag1m.
- ihtiyar, dedi Jack. <;:ok masumun cam yanabilir.
- $u an yananlardan daha fazla olacagm1 sanm1yorum.
D1~ kap1ya c;:1kan Jack, adamm arkasmdan seslendigini duydu.
- Bir CIA ajam olarak bu kadar insanc1l olman i<;imi par<;alad1
dogrusu!
Birkac;: dakika sonra 270 no'lu otobandan CIA'in Virginia Lang-
ley'deki merkezine dogru direksiyon sallayan Jack, derin dii~iincelere
dalm1~tt. Oniinden akip giden otobam aydmlatan dolunaya ac1 bir
tebessiimle bakti.
- Ortahg1 c;:ok fena kan~ttracaksm ihtiyar, c;:ok!
19 Arahk
Afganistan

- ~eyhimizin soyledikleri bir bir c;:1kiyor. Bu Arap Siyonistleri s1-


rayla devriliyor. Birc;:ok karde~imizi CIA'in talimatJyla sorgulay1p
~ehit eden Kaddafi soytansmm gittigi gi.in de demi~tim ... Hepsi
gi.inahlannda bogulacak, in~allah!
- in~allah, diye bagud1 kalabahk.
Afganistan'm Tacikistan ic;:lerine uzanan dogu ucundaki Gaz Han
koyi.i, Orta Asya steplerinden gelen amans1z yagmura teslim olmu~­
tu. De;: gi.indi.ir devam eden yag1~ bu fakir koyi.in toprak yollanm
batakl1ga c;:evirmi~ti . Tek gec;:im kaynag1 odunculuk olan koy halki
derme c;:atma evlerinden c;:1km1yordu. Bacalardan ti.iten ince ve ke-
derli dumanlar, evlerin salonlanna kurulu devasa odun sobalarmm
i~aretc;:isiydi. Pamir daglanndan esen sert ri.izgar, evlerin virane
kap1lanm yumrukluyor, ri.izgann sesi soba ba~larmda miskince c;:ay
keyfi yapan erkekleri adeta afyon gibi uyu~turuyordu.

Miskinlige teslim olmayanlar da vard1. Koyi.in en d1~mdaki iki kath


tezek evlerden birinin geni~ salonunda bir grup adam bi.iyi.ik bar-
daklara doldurulmu~ limonlu c;:aylanm ic;:erken bir yandan da pi.ir
dikkat ba~ko~eye oturmu~ ihtiyan dinliyorlard1.
Ali Gimen I 281
Beyaz sank.Ii adam ince kemikli yiiziiniin yansm1 kaplayan gi.ir
gri sakallanm di.izeltti. Can kulag1yla kendisini dinleyen takkeli
sakalh kalabahg1 yuvarlak camh gozli.iklerinin arkasmdan dikkatle
siizdii. Ellerini sobaya yakla~tmp is1tt1ktan sonra yaymdan ki.iyi.ik
bir yudum aldi.
- Zalim, Allah'm kihodir. Once onunla intikam ahr; sonra da <loner,
ondan intikam ahr!
Gruptakiler usulca ba~lanm salladi. Adamm pe~ pe~e devrilen Arap
liderleri kastettigini biliyorlardi. Bi.iyiilenmi~ gibiydiler. ihtiyann
yanmdakilerden biri kap1ya yak.in oturan bir gence bir goz i~areti
yapti. <;:ocuk hareketlendi. Kap1y1 ay1p toprak zeminli koridoru
ad1mlayarak bahyeye y1kt1. Yagmur h1zlanm1~h. Kirli takkesini y1k.ar-
d1, yiizi.ini.i gokyiizi.ine yevirdi. Serinligi yiizi.inde hissetti. Gozlerini
yagmura ragmen aymaya yali~arak bir sure kip1rdamadan gokyiizi.ine
bakt1. Sag eliyle kabzasmdan s1ki s1kiya kavrad1g1 kala~nikofunun
ucundan yagmur sulan damhyordu. Aym h1zla koridoru geyip
salona dondi.i. Kendisini d1~an yollayanla goz goze geldi. Usulca
ba~m1 salladL Endi~elenecek bir ~ey yoktu. Bu havada degil insans1z
sava~ Uyak.lan, ku~ bile uyamazd1.

ihtiyar inceden oksi.iri.ip bogazm1 temizleyerek odadakilerin dag1lan


dikkatini tekrar i.izerine toplad1. Kans1 ve alt1 yocugundan i.iyi.i, 11
Eyli.il saldmlarmm hemen ardmdan insans1z uyak.lardan f1rlat1lan
roketlerle di.izenlenen bir hava saldmsmda olmii~tii . 0 gi.inden
beri sadece yagmurlu gi.inlerde ortaya y1k.iyordu. Dibinde kalan
son yayi da yudumlad1ktan sonra bardag1 usulca havaya kald1rdi.
Onlarca yift goz bardag1 takip etti. Sobada yanan odunlann y1t1rhs1,
demligin ishg1 ve evi ku~atan ri.izgann ugultusu salondakileri ku-
~atm1~tl. ihtiyar ya~m1 ba~m1 alm1~ mollalarda gori.ilen ah~kanhkla
konu~madan once neredeyse salondaki herkesle goz temas1 kurarak
kendisini dinlediklerinden emin oldu. Ve yay bardagm1 bir anda
elinden b1rakt1. H1zla zemine yarpan bardak tuzla buz oldu. ihtiyar,
ayagmm dibine yayilan camlan toplamak iyin sayg1yla hamle eden
birkay ki~iyi elini sakince havaya kald1rarak durdurdu.
- i~te, bu bardagm havada durmas1 nas1l e~yanm tabiatma aykinysa,
bu zalim liderlerin, Siyonist i~birlikyisi bu zelillerin iktidarda kalmas1
da Allah'm kanunlanna aykindir. Allah'm izniyle hepsi bu bardak
gibi tuzla buz oldular ve olacaklar in~allah!
282 I Kmk Heykel

in~allah derken ilk kez sesini yiikseltmi~ti. Master dereceli iyi bir
cerrah oldugu i<;:in konu~malanna bilimsel bir hava katmay1 sevi-
yordu. 1986'ya kadar ne~teriyle ~ifa dag1tm1~tl. 0 ytl tam~t1g1 <lava
arkada~1 ve lideri hayatm1 degi~tirmi~, o giinden sonra kendisini
'kafirle' sava~a adam1~ti. Ne~terin yerini kala~nikof alm1~tl. ikinci-
sinde de en az birincisinde oldugu kadar hiinerliydi.
- Lakin Allah, iradesini tecelli ettirirken kullannm da bo~ durmasm1
beklemez, dedi tok bir sesle.
- Beklemez, diye tekrarlad1 heyecanh kalabahk.
- Miibarek, Bin Ali, Kaddafi gitti. .. Yilanm oglu Be~~ar'm gitmesi
yakmdir. Onlarca karde~imizi ~ehit eden Yemen'deki a~agil1k Ali
Salih lay1gm1 buldu . .. Bahreyn'deki kukla El-Halife de gidecek!
ihtiyar bu kez iist perdeden bagmyordu. Salondaki elektriklenme
neredeyse elle tutulur hale gelmi~ti. 'in~allah'lar 'Allahu ekber'ler
kerpi<;: duvarlan titretiyordu. ihtiyann kurmaylanndan biri oldu-
gunu belli eden molla goriiniimlii biri, bir anhk sessizlikten yarar-
lanarak sordu:
- $eyhim, peki ya Kral Abdullah denen o iblis?
Herkes pi.ir dikkat, ince dudaklanndan dokiilecek cevab1 beklerken
adam buz gibi bir sesle adeta y1lan gibi tislad1:
- 0 gitmeyecek ... Onu biz gotiirecegiz.
Ci.ibbesinin i<;: cebinden, $ahap'm kendisine yollad1g1 kasetten ak-
tanlan CD'yi <;:ikanp hemen yam ba~mda oturan birine verdi.
- Vakti geldiginde, dedi sadece.
Besmele <;:ekip ayaga kalkti.
- Ya eyyuhellezine amenu katilullezine yelunekum minel kuffari vel
yecidu fikum gilzah, va'lemu ennallahe meal muttekin:'*
Okudugu bu ayetin ardmdan ya~mdan beklenmeyecek <;:evik ad1m -
larla salonu terk etti El Kaide'nin yeni lideri Eymen El Zevahiri.

Ey iman edenler, once yaktn i;evrenizdeki kafirlerle sava~1n ki, sizde bir gui; ve
kuvvet oldugunu gorsunler. Ve iyi bilin ki, Allah muttakilerle beraberdir. Tev-
be/ 123
2013
SONRASI
Davud'un Han<;eri

"israi l'in giivenligiyle as la kumar oynamam:·

Benyamin Netanyahu - israil Ba~bakam


7 Ma rt 20 12, Am erika is ra il Halkla ili ~kil e r
Ko mitesi Ko nfe rans1
I.GUN
Ankara

- Sizinki yine ne planhyor acaba, dedi Jack, kollannm arasmda


uyuklamakta olan Sibel'e.
Geceyans1 Washington'dan gelmi~, solugu kadmm Ankara'nm en
gi.izel ko~elerinden biri olan Papazm Bag1'na bakan ki.ic;:i.ik sevimli
dairesinde alm1~ti.

- Kim? Ba~bakan m1?


- Evet ya, sizin kanallar sabahtan bu yana bas bas bagmyor. Her
kanalda Erdogan var. Eski Sovyet kanallan gibi.
Sibel yan uykulu gi.ildi.i Jack' in ignelemesine.
- Bir tahminin var m1, ne olabilir, diye sordu Jack.
- Tathm, once bir kahvalti yapsak da sonra di.inyay1 kurtarsak olmaz
m1, ha? Zaten buraya gelerek ikimizi de riske attm. Ya goren olursa?
- Merak etme. Garen olsa da tammaz, icap ederse senin i<;:in kihk
bile degi~tiririm, dedi Jack muzip<;:e gi.ilerek.
- Bir o eksikti!
- Bilmiyorum, neden olmasm? Filmlerde falan i~e yanyor.
- Neyse, bak ~imdi beni de meraklandirdm!
286 I Kmk Heykel

- Ak~am saatlerinde ac;:1klayacagma gore i~in di.inyaya bakan bir


yoni.i olmah.
- Hayirdir, Ba~bakamm1zm basm toplantis1 seni ne kadar ilgilen-
diriyor boyle?
- Hakl1sm. CIA Ortadogu Masas1 $efi olarak her soyledigiyle
Ortadogu'yu c;:alkalayan bir adamm soyleyeceklerini merak etmem
ne kadar da aptalca!
- Seni ozlemi~im, dedi Sibel gi.ilerek.
- Ac;:1klamanm saatini Bati'ya gore sec;:tigi belli.
- iran ya da israil'le ilgili olabilir mi, dedi Sibel. Ya da Suriye'yle?
- Ne olabilir ki? Sizinkiler artlk ne yapsa iran konusunda di.inyay1
~a~1rtamaz, ne varsa yapt1lar zaten, dedi Jack.

Yatakta dogrulan Sibel, Jack'e avm1 parc;:alamaya hazirlanan bir


panter gibi c;:atik ka~lanyla bakiyordu.
- Ba~lama yine. Tamam, ben de Ayetullahlardan pek ho~lanm1yo­
rum, kabul ama en azmdan ...
- En azmdan ne?
Adamm bir ~ey demesine f1rsat vermeden yataktan f1rlayip cam1
ac;:ti. insam i.irperten soguk bir ri.izgar, parfiim ve uyku kokan oday1
doldurdu.
- Tamam, pozisyonun icab1 iran'a kar~1 pek sempatik degilsin. Bunu
anlayabiliyorum. ANKA meselesinde bizi faka bastirdilar, dogru.
Arna sanki daha derinlerde ba~ka bir ~ey var gibi? <:;:1kar bakahm
agzmdaki baklayi!
- Baklay1 c;:1kar? Tathm, Ti.irkc;:emin sm1rlanm zorlama, dedi Jack.
Yine Sibel' in c;:ok sevdigi o mazlum haline bi.iri.inmi.i~ti.i.
- I mean, get it off your chest!*
- iran mezhep politikasma oynuyor ve bolgesel kutupla~may1 art-
tmyor. Erdogan da Si.innilerin hamisi bir Osmanh Sultani gibi
konu~arak adamlarm ekmegine yag si.iri.iyor. israil'dekiler de zevkle
bu manzaray1 izliyor.
- Onu da nerden c;:1kanyorsun Jack?
- Tathm, dedi Jack, babacan bir ogretmen edas1yla. Baz1 demec;:ler
vardir. Halk unutur. Halklan yonetenler unutmaz. Si.irekli bir yere

"<;:1kar agz1ndaki baklay1 demek istiyorum:'


Ali <;imen I 287

not eder. Erdogan'm ge<;:tigimiz aylarda ettigi lafi hatirhyorsun. Ne


demi~ti? ''Atalanm1zm atla gittigi her yere biz de gideriz!"

- Evet, Gazze ziyareti i<;:in soylemi~ti, hat1rlad1m.


- 0 s1rada Kudiis'teydim, adamlarm halini gorecektin.
- Sa<;:malama! Erdogan'a a~ik degilim. Arna sizin bildiginiz politika-
c1lara da benzemez. Sen de bizzat iki kez konu~tun. Senin tabirinle
tehdit ettin diyelim! Erdogan kendince adalet pe~inde ko~uyor ve
haks1z da degil.
- Onu biz de biliyoruz camm. Arna diinyada i~ler boyle yiiriimiiyor.
Cemal Abdiilnasir da adalet istiyordu, sonunu biliyorsun ... Yontemi
yanh~. Hatta tehlikeli.
- Obama pek bir tutuyor ama Erdogan'i, ona ne diyeceksin?
- Putin, Berlusconi, Ahmedinecad .. . Belki arkada~larmm arasmda
diizgiin biri olmasm1 istemi~tir, dedi Jack pi~kin pi~kin giilerek.
- Aman, ne komiksin!
- Beyzbol sop ah fotograf1 hat1rhyor musun? i~te o ciddi bir mesajdi.
Beyaz Saray tarihinde bir benzeri yok. Ba~kan, Erdogan'1 Bati'ya
faydah olabilecegi sm1rda tutmaya <;:ah~1yor. Bolge patlamaya hazir
barut f1<;:1s1 gibi. Erdogan'sa diktat6rciiliik oynuyor. Tehlikeli, <;:ok
tehlikeli! iran zaten yeterince biiyiik belayken ...
- Madem bu kadar ~ikayet<;:isiniz Mollalardan, gidin devirin adam-
lan, dedi Sibel ka~mm tekini kaldirarak. Bu tiir ~eyleri iyi bilirsiniz!
- Fena fikir degil aslma bakarsan ... Artik devrilmeyi hak ediyorlar.
- Artik? Mollalarla dii~manhgm1z daha eskilere uzamyor samyor-
dum Mister CIA?
- Hah ha! Sen de iyi biliyorsun ki o bir illiizyon camm, dedi Jack.
- Nas1l yani?
- Mollalar geldiginden beri iran'm Amerika'ya ya da Ortadogu'daki
Amerikan politikalarmm iran'a zarar verdigini hatirhyor musun?
- Bir tiir dam~1kh dovii~ mii yani?
- Kesinlikle, dedi Jack. iran, giiya Amerika ve israil kar~ 1thg1yla
Miisliimanlann goziinde prestij kazamrken, bizimkiler de iran'la
korfezdekileri korkutarak bol bol silah satt1. Herkes kazandi.
- Peki, ~imdi ne degi~ti, diye sordu Sibel.
288 I Kmk Heykel

- Niikleer bomba camm ... Bomba tiim senaryoyu degi~tirdi. Sa-


nal dii~manhklar gerc;:ek oldu. Biz enerji i<;:in bu bolgeye gobekten
baghy1z. israil <liken iistiinde.
- Neyse, s1kild1m Jack ... Baksana ... Ke~ke gazeteci olsaym1~1m.
- 0 neden?
- Dii~iinebiliyor musun, az once CIA Ortadogu Masas1 ~efi, Ame-
rika ile iran'm gizli miittefik oldugunu soyledi! Bomba haber! En
az on maa~ prim ahrd1m bu man~etle!
Jack giiliimsemekle yetindi. c;=antasmdan bir zarf <;:1kanp Sibel'e
uzatti.
- Nedir bu?
- Kii<;:iik bir hediye daha. Belki alacagm primle giizel bir yemek
ismarlarsm.
Zarfi a<;:an Sibel, ikisi Slav biri de Ortadogu kokenli oldugunu dii-
~iindiigii ii<;: adamm teleobjektifle <;:ekilmi~ resimlerini ve bunlara
ili~tirilmi~ birtakim belgeler gordii.
- Bunlar... ?
- FSB'nin* istanbul'daki alt diizey iki ajam. Biri \:e<;:enlerle ilgile-
niyor, diger kel kafah, ~u yaki~1k11 olam yani, Ankara'da baz1 kri-
tik gorevdeki kadmlan tavlay1p bir ~eyler s1zd1rmaya <;:ah~an bir
Romeo . .. Digeriyse Mossad'm Ankara'daki muhbirlerinden biri.
Sanmm Erdogan ve Giil'le ilgili bir ~eyler anyor... Sizin tabirinizle,
giile giile kullan!
- Bir ajanm hediyesi de ancak bu kadar olur! Tek ta~ yiiziik verecek
degil ya!
Erdogan'm basm toplant1sm1 merakla bekleyen sadece Jack degildi.
Amerika!tya renk vermese de Sibel de bu toplantmm hayati derecede
bnemli sonu<;:lar dogurabilecegini hissedebiliyordu.

* Rus Gizli Servisi. KGB'nin halefi.


AYNIGUN
Ankara I 21.00

Meclis'in onii gazeteci ve canh yaym arac1 kaymyordu. Ankara


muhabirleri biiyiik bir oyuncu edas1yla, abartih jest ve mimiklerle
rol kesiyor, ciddiyet akan ses tonlanyla canh yaymda olaylan yo-
rumluyor, kendilerine aynlan dakikalan hiybir ~ey bilmedikleri bir
konu hakkmda konu~arak doldurmaya yah~1yorlardi. Ba~bakanhk,
Erdogan'm ak~am saatlerinde canh yaymda yok onemli ay1klamalar
yapacagm1 ilan etmi~ ama en ufak bir detay bile vermemi~ti.
Erdogan alki~larla Meclis'teki grup toplant1 salonunda kiirsiiye
y1ktigmda heyecan had safhadaydi. Tiirkiyeoe temsilcisi olan tiim ya-
banc1 medya mensubu gazeteciler kokuyu alm1~, saatler oncesinden
salona mevzilenmi~ti. Erdogan once Suriyeoeki kaosa i~aret eden
uzun bir giri~ yaptl. Ardmdan sozii iran'a niikleer yah~malanndan
dolay1 yap1lan baskiya getirdi.
- Bunlan zaten biliyoruz, diye mmldand1 ofisinde ekrana yap1~m1~
halde toplant1y1 izleyen Sibel.
- Acele etme kiz1m, dedi Erciiment Baba. Assolistler en son yikar,
dur bakahm hele.
Erciiment Baba hakl1ydi. Erdogan ~ovuna daha yeni ba~hyordu:
290 I Kmk Heykel

Baz1 i.ilkeler yapt1gmda SUI( te~kil eden eylem ve giri~im­


ler, israil yapt1gmda nedense g6rmezden gelindi, geliniyor,
hala da aym ~ekilde gormezden gelinmeye devam ediyor. ..
(Alki~lar) Baz1 i.ilkeler kimyasal ya da ni.ikleer silah i.iretme
giri~iminde bulundugunda uluslararas1 kurum ve kurulu~lar
hemen harekete ge<;:iyor, hatta o i.ilkelere hava ve kara ope-
rasyonlan bile di.izenlenebiliyor. Arna y1llar yih bu silahlan
i.iretip elinde bulundurdugu halde israil'e ses <;:1karm1yor ve
buna da boyle devam ediyorlar. .. (Daha giii;lii alki~lar) i~te
BM Gi.ivenlik Konseyi'nden seksen dokuz yaptmm <;:1kt1g1
halde seksen dokuz yaptmm karanna israil uymam1~t1r. ..
BM Gene! Kurulu'nda iki yiiz kirk yedi karar israil hak-
kmda <;:1km1~tlr, uymam1~tlr. .. Kimse kusura bakmasm,
soz konusu israil'in ni.ikleer silahlan olunca, herkesin ii<;:
maymunu oynamasma artik karmm1z tok. Yok, yok diyor-
dunuz, buyurun gori.in!

israil'in <;:ok gizli nukleer silah merkezi Dimona Nukleer Tesisi'ne;


istihbarat dunyasmda bilinen ad1yla <;ikolata Fabrikas1'na ait gorun-
tiiler, Erdogan'm arkasmda sirf bu a<;:1klama i<;:in kurulmu~ devasa
ekrandan akmaya ba~lad1!
Ekranlan ba~mdaki milyonlar ~imdi, ilk kez yaymlanan ve farkl1
dillerdeki alt yaz1larla desteklenen bu goruntulerle, israil'in varhgm1
surekli inkar ettigi nukleer silah programmm merkezine yolcu-
luk yap1yordu. Devasa bir hangan and1ran merkezde teknisyenler,
taslaklar uzerinde hararetli bir ~ekilde tart1~1yor, onlarca uzman
bir kism1 monte edilmi~, bazilan par<;:alar halindeki nukleer sava~
ba~hklannm etrafmda dolamyordu. Montaj1 bitmi~ nukleer fozeler,
hassas vin<;:lerle ozel romorklara yiikleniyor, Ba~bakan Netanyahu
ve Savunma Bakam Ehud Barak, ara sira yanlanndakilerle birlikte
uzmanlarla konu~urken goruntuye giriyordu.
- Vay be, dedi Sibel, agz1 a<;:1k goruntiileri izliyordu.
- Vay anasm1 saym seyirciler, diye ekledi Ercument Baba.
Aym dakikalarda ~ehrin gozde mekanlanndan Cafe de Paris'te
~arabm1 yudumlayan Civa, gururla ekrandaki eserini izliyordu. Bir
an kendisini gordu ekranda. Sirt1 donuktu ve topalhyordu. Yasaga
aldm~ etmeden bir sigara yakt1. Derin bir nefes <;:ekti.
- Bravo Bay Erdogan, i~te ~imdi adamlarm nasmna basmayi ba-
~ardm!
3

2.GON
Ankara

- Ula~amad1m sana nerelerdeydin, dedi Sibel. bfkeliydi. Bi.iti.in


gece uyumam1~ti. Te~kilatta sabaha kadar toplantJ i.izerine toplant1
yapm1~lardi.

- Tatl1m, Erdogan'm ~ovundan sonra bi.iti.in gece toplant1 halindey-


dik Elc;:ilik'te. Koti.i oldu ... Allah'm belas1 Civa, korktugumu yapt1,
dedi Jack s1kmt1yla.
- Evet, kimse bunu beklemiyordu samnm. Sizinkiler ne diyor bu i~e?
- Ofkeliler. Ankara'dakilerin iyice kontrolden c;:1kt1gm1 di.i~i.ini.iyorlar.
Hakl1lar da. Ortadogu yanarken Erdogan Israil'in ni.ikleer silahlanm
arkasma ahp multivizyon ~ovu yap1yor. Aki! ahr gibi degil, dedi
Jack. Burnundan soluyordu.
- Hey ag1r ol, dedi Sibel. Ba~kanm1z ~effafhk politikas1yla i~leri
c;:ozmek istemiyor muydu? Alm size ~effafhk!
- Hayatim, sizin dilinizde her dogru her yerde soylenmez diye bir
laf yok muydu?
- Bak sen, dilimize hakimiyetin beni ~a~irt1yor dogrusu!
- Neyse, telefonda konu~mayahm . Her zamanki yerimize gel. Du-
rumlar ciddi, dedi Jack ve cevab1 beklemeden telefonu kapadi.
292 I Kmk Heykel
Yanm saat sonra, Sheraton'da, Jack'in odasmdayd1lar.
- Sen ne hakla yiizi.ime telefonu kap1yorsun, diye i<;:eri girdi Sibel.
Jack'in i.izerine yiiri.iyordu.
- Sakin ol bebegim, ozi.ir dilerim ama ger<;:ekten yeri degil, zamam
hi<;: degil.
Sibel bag1rmaya devam etti.
- Euna sen karar veremezsin!
- Erdogan an kovanm1 tekmeledi. Bu kez arabaya kilitlemeyle
yetinmeyecekler, dedi Jack buz gibi bir sesle.
- 0 da ne demek ~imdi?
- Ne yani, MiT'tesin ve Ba~bakanm1zm pa<;:ay1 kurtard1g1 o suikast
giri~iminden haberin yok, oyle mi?

Sibel'in 17 Ekim 2006'daki o tuhaf olay1 unutmas1 mi.imki.in degil-


di. Ba~bakan Erdogan rahats1zland1g1 i<;:in hastaneye goti.irlilmi.i~
ancak z1rhh aracmda kilitli kald1g1 i<;:in bir sure kendisine kimse
mi.idahale edememi~ti. Son anda balyozla arabanm cam1 kmlmasa
olmesi i~ten bile degildi.
- Aman Allah'1m, dedi Sibel sessizce.
- Ostelik o sadece biri ... Bizim son anda engelledigimiz digerle-
rinden haberiniz bile yok!
- Anhyorum Jack ama birilerinin bunu yapmas1 laz1md1! Herkes
iran'a yi.ikleniyor. israil ni.ikleer silahlanndan vazge<;:medik<;:e, iran
da istemekten vazge<;:meyecek.
- Ve vazge<;:mesi i<;:in de israil'e bask1 yapacak i.ilkelerin once bu
silahlann varhgma inanmas1 laz1m. Ba~bakanm1z da bunun yolunu
a<;:t1. Boyle mi di.i~i.ini.iyorsunuz, diye a<;:1k a<;:1k sordu Jack.
- Evet! Demi~tim, Erdogan oyunu a<;:1k oynamay1 sever.
- Siz bunu kimsenin bilmedigini mi samyorsunuz tathm? 0 adam-
lar bu teknolojiyi kimin yard1m1yla geli~tiriyor samyorsunuz? iki
baldm <;:1plak Arap, Erdogan'1 alki~lad1 diye bu di.izen degi~ir mi
samyorsunuz!
- Bag1rma bana!
- Biz burada hepimizi ezip ge<;:ecek bir sava~1 engellemeye <;:ah -
~1yoruz ve ~u an i<;:in di.iri.istli.ik en bi.iyiik di.i~mamm1z! Aptalhk,
kocaman bir aptalhk!
- Sozlerine dikkat et!
Ali <;imen I 293
- Anlam1yor musun halen! Ne sana ne de bu bolgedeki hie;: kimseye
bir ~ey olmamas1 ic;:in ugra~1yoruz!
- Diyene bak! Amerikan emperyalizminin temsilcisi sevgilim!
- Kli~elerin zamam degil ~imdi. Dua edin ki Obama var iktidarda.
- Olmasa ne olacak?
- ~imdi patlak vermi~ iran sava~mdan nasil kic;:mlZI kurtaracagmlZI
hesaphyor olacaktm1z tathm!
- Kusura bakma Jack, ama Obama'nm tek farki. ..
- Evet?
- Rengi.
- Gerc;:ekten sac;:mahyorsun. israil'i zapt etmek, iranhlarm aptalca
hamlelerinin oniine gec;:mek ic;:in kic;:1m1zdan ne terler akiyor bili-
yorsun! Onca ~ey atlatt1k birlikte .. .

Sibel Jack'e tutkuyla sanld1. Ac;:1klama isteyen gozlerle sevdigi ada-


ma bakiyordu. Adamm sahip oldugu giic;:le biitiin sorularma cevap
verebilecegine inanmak istiyordu.
- Hepimizi a~an i~ler doniiyor tathm, dedi Jack. Silah tiiccarlan,
Bush donemi kalmt1lan, sava~ koklayan medya baronlan, kendi
cumhurba~kanlanm bile gozlerini kirpmadan oldiiren israilli a~1-
nlar. .. Hepsi tetikte. Hepsi yanan ate~e odun at1yor. Bu ugurda yeni
bir 11 Eyliil'ii bile goze ahr bu adamlar!
- 0 ne demek ~imdi,
dedi Sibel ~a~kinhkla. Sakm bana o aptalca
komplo teorilerine inand1gm1 soyleme Jack, sakm!
- Ne komplosu, dedi Jack. Kadmm imasm1 duymazdan gelmi~ti.

- Sen de Irak ve Afganistan'1 i~gal etmek ic;:in ikiz Kuleler'i patlat-


tigm1za inanm1yorsun herhalde?!
- inanm1yorum, hay1r. .. Hava korsam diye damgalay1p oteki ta-
rafa postalad1g1m1z o gariban c;:ocuklann o uc;:aklarda olduguna da
eminim.
- Postalad1g1m1z? 0 da ne demek?
- Gel, dedi Jack, Sibel'i kolundan tutup masaya siiriikleyerek diziistii
bilgisayanm ac;:t1. Bilgisayann ajandasmdan bir sayfa ac;:1p laptopu
kizm 6niine koydu. Sayfada bir internet adresi* not edilmi~ti.

* http://www.dfrc.nasa.gov/ gallery/ movie/ CID/ HTML/ EM-0004-01 .html


294 I Kmk Heykel

- $imdi ~unu a<;: ve gar.


Sibel'in merakh parmaklan linkli t1klad1. A<;:1lan sayfanm ba~hgm1
okur okumaz gozleri yerinden <;:1kacakm1~ gibi oldu.
- Daha neler!
***
Kaq1smda Amerikan Uzay ve Havac1hk Dairesi (NASA) tarafmdan
1984 y1hnda yapilan bir deneyle ilgili gori.inti.iler vardt. Uzaktan
kumandayla havalandmlan devasa bir yolcu u<;:ag1, yine aym ~ekilde
yere <;:akihyordu.
- Aki! ahr gibi degil, dedi Sibel!
- 11 Eyli.il'den 17 y1l once bile yolcu u<;:aklanm uzaktan kumanday-
la u<;:urabiliyormu~uz! Bunun ne anlama geldigini di.i~i.inebiliyor
musun?
- Vay anasm1! Hem de NASA!
- Evet, NASA! $imdi olan bitenleri bir daha di.i~i.in istersen.
- i~in bu yoni.i hi<;: gi.indeme bile gelmedi, dedi Sibel hayretle. Bak-
sana saklama geregi bile duymuyorlar. Resmi sitede oylece duruyor
gori.inti.iler.
- Evet. c;:unki.i medya gi.ici.i her ~eyi ortmeye yetiyor. Komplo teo-
rilerinden de teorisyenlerinden de nefret ederim. Arna bu durum
midemi bulandmyor.
- Yani Bush ve ekibi mi planlad1 ti.im bu i~leri diyorsun?
- Bilmiyorum, ger<;:ekten bilmiyorum ...
- Film gibi, dedi Sibel, deneyle ilgili gori.inti.ileri tekrar tekrar oy-
natirken.
- Erdogan'a gelince ... Ad1m gibi eminim Dimona gori.inti.ilerini
onlara bu Allah'm belas1 Civa vermi~ olmah. $imdi ta~lar kafamda
yerine oturuyor, dedi Jack.
- 0 kadar <;:abam1z bo~a gitti, adam teslimatt yapm1~ bile, dedi Sibel
i.izi.inti.iyle. Adami bulmak i<;:in ne kadar ugra~t1klanm hat1rlad1.
Cam s1kilm1~t1.
- $imdi bundan daha bi.iyi.ik bir sorunumuz var tatlun.
- Artik sorun duymak istemiyorum Jack. Yine ne oldu?
- Daha sorunlanm1z yeni ba~lad1. israil'dekiler bunu Erdogan'm
yanma.birakmayacaktir, emin ol.
- Ne yapacaklar, gelip Ankara'y1 basacak halleri yok ya?
Ali Gimen I 295

- 0 kadar emin olma derim ... Dinle ~imdi. Sana c;:ok sac;:ma gelebilir
ama Erdogan ve Giil'ii korumaya alacag1z. Kendi yontemlerimizle.
Ba~kan'm emri. Bizzat bu sabah konu~tum.
- iyi de zaten c;:ok s1k1 korunuyorlar. Hem boyle bir ~eyi kabul ede-
ceklerini mi samyorsun?
- Etmediler de. Bizim Biiyiikelc;:i Ricciardone bu sabah telefon ac;:1p
ima etmi~. Adam hayatimda ilk kez Tiirkc;:e bildigime pi~man old um
diyor, anla art1k.
- Bizimkiler Libya'daki biiyiikelc;:inizi nas1l korudugunuzu hat1rlam1~
olabilirler, dedi Sibel kinayeyle.
2012 Eyliilii'nde Libya'daki Amerikan Biiyiikelc;:iligi'ni basan tero-
ristlerin biiyiikelc;:iyi oldiirmesi, Washington'dakiler ic;:in tam bir
~ok etkisi yaratm1~tI.
- 0 i~ Afrika Masas1 ~efi'nin ba~m1 yedi zaten, dogru. Arna dersi-
rnizi ald1k. Ostelik bunu soylernem pek ho~ degil ama ~u a~amada
sizinkilerin cam bizirn biiyiikelc;:ilerden daha onemli, dedi Jack.
- Ve?
- Ve'si ~u. Yard1mma ihtiyac1m1z var. Sizinkilerin detayh program-
lan laz1m. Her an her giin, kirnle konu~uyorlar, nerede olacaklar
bilmemiz laz1m. Bir ~ekilde ekstra giivenlik saglayacag1z.
- Arna bu sac;:ma Jack! Diplomatik teamiiller?
- Cam cehenneme diplomatik prosediirlerin Sibel! Ba~kan'm emri
boyle. Kulaga diplornatik gelmese de mant1kl1. Sizinkilerin bu ce-
hennernde ayakta kalmas1 hepimizin c;:1kanna.
- Peki tathm, elimden geleni yapacag1m, dedi Sibel c;:aresizlikle.
- Hem belki boylelikle Civa'yla ilgili bir ~eyler de bulabilirirn. Ne
bileyim, belki Erdogan adama bizzat te~ekkiir etmek isteyebilir.
Yiiz yiize ... i~te o zaman ensesine binebilirim! Civa her kimse daha
tehlikeli i~lere soyunabilir. Devam1 gelecektir.
- Merak etme tatl1m, sana onu kendi ellerimle paketleyecegim, diye
belli belirsiz mmldand1 Sibel. Ofkelenrni~ti. Civa'nm ba~lanna biiyiik
bir bela ac;:tigm1 hissedebiliyordu. Jack yine hakl1 c;:1km1~t1.
- Efendim camm?
- Yok bir ~ey Jack, seni seviyorurn. Dikkatli ol, liitfen.
Sibel gittikten sonra Jack koltuga yay1hp bir puro yakt1. Derin bir
nefes c;:ekip arkasma yasland1.
- Umanm uyanlanrnlZl ciddiye almad1gm ic;:in pi~man olmazsm
Bay Erdogan.
2.GUN
Akdeniz I Uluslararas1 Hava Sahas1

israil Havayollan El Al'm Tel Aviv-Amsterdam seferini (El-Al 632)


yapan devasa jumbo jeti, bulutlann arasmdan siizi.ilerek Turk hava
sahasma girdi. Cohen, bir yandan w;:agm devasa kanadmm bulut-
lann arasmda bir kaybolup bir cr1kan ucunu izliyor, bir yandan da
konyagm1 yudumluyordu. Viicudu 1smmahyd1. Hem de bir an evvel.
Yiiziindeki derin crizgileri ve sert hatlan gorenler, onun Amsterdam
cricrek pazanndaki acrtk artt1rmaya haz1rlanan bir i~ adam1 olduguna
inanmakta zorluk crekebilirlerdi. Arna oyleydi. Hem Tel Aviv'de hem
de Amsterdam'da cricrek toptanc1hg1 yapan birkacr firmas1 vard1. Bir
de ufak bir s1rn. Kocasmm bizzat yeti~tirdigi mavi giilleri crok seven
yirmi ytlhk kansmm bile bilmedigi \'.Ok kiicriik bir Sir.
Titreyerek bulutlan yalayip gecren ucr yiiz elli ki~ilik ucrakta sadece yiiz
yirmi be~ yolcu vard1. Her zaman t1ka basa dolu olan bu sefer icrin
oldukcra mad1~1 bir durumdu. <;ogu iicrlii koltuga yaytlm1~ yolculann
durumdan ~ikayetcri oldugu pek soylenemezdi. Cohen konyagmdan
bir yudum daha ahp etrafm1 kolacran etti. Ucrak yemegine bir idam
mahkumunun yedigi son yemek muamelesi yapanlar, bulmaca cro-
zenler, ba~1 kippah eli Talmud'lu muhafazakarlar, aglayan crocugunu
koridorda gezdirip sakinle~tirmeye <;:ah~an s1kmtih bir anne, batan
Ali <;imen I 297
giinqin kmlla~tird1g1 bulutlan izlerken hiilyalara dalm1~ roman-
tikler. Kaptan pilotun geleneksel bilgilendirme anonsu duyuldu.
Kaptanm anonsun sonunda kulland1g1 ah~1lmam1~ bir ifade, sadece
bunu duymay1 bekleyenlerde belli belirsiz bir hareketlenmeye yol
a<;:tJ. 'Huzur verici bir u<;:u~' temennisini duyan Cohen yerinden
kalkt1. Orta galerideki tuvaletlerden birine yoneldi. Koridorda goz
goze geldigi esmer tenli hostese <;:apkmca goz kirptI. Harareti art1-
yordu. Konyak her zamanki gibi i~e yaram1~t1.
Aym anda business class'ta u<;:an otuzlu ya~larda, atletik viicutlu,
yaz1hm firmas1 sahibi, zengin bir i~ adam1 olan Gilad da hareket-
lendi. U<;:agm en arkasmda oturan gen<;: ve olduk<;:a giizel bir anne
olan Kaila da yerinden kalkt1. U<;:u~un ba~mdan bu yana kucagma
bastird1g1 bebeginin altm1 degi~tirmek iizere arkadaki tuvaletlerden
birine girdi. Orta kabindeki tuvalete giren Cohen'in zemindeki
kapag1 sokmesi iki dakika bile siirmedi. Dzerindeki pahah takim
elbisenin kirlenmesine ald1rmadan klozetin altmdan uzamp giden
bo~luga girdi. Kapag1 alttan yeniden vidalad1 ve u<;:agm karmnda
gozden kayboldu.
Kucagmdaki <;:ocugu tuvalet sehpasmm iizerine birakan Kaila, ojeli
narin parmaklarmdan beklenmeyecek sert bir hamleyle bebegin
karnma parmaklanm soktu. Silikondan yapilma bebek foslayarak
indi. Kadm, bebegin karnm1 biraz kan~tJrd1ktan sonra arad1gm1
buldu. Parmak kalmhgmda siyah bir silindirdi bu. Aleti maharetle
kullanan Kaila da Cohen'i takip etti. Vidalan soktii, kapag1 kald1rd1,
bebekten arta kalanlan siyah bir po~ete doldurdu. Saniyeler i<;:inde
o da buharla~tJ. T1pk1 business class tuvaletindeki Gilad gibi ...
U<;:aktaki diger yolcular, aralanndan ii<;: ki~inin eksildigini hi<;:bir
zaman ogrenemeyeceklerdi. Eksilenlerin dikkat <;:ekmemesi ve yol-
culann yer degi~tirerek dagm1k oturabilmesi i<;:in geri kalan iki yiiz
yirmi bq biletin tamam1, <;:ok uluslu bir ~irket tarafmdan satm alm-
m1~ti. ~irket, israil'deki ba~anh yah~anlanm Amsterdam'da bir hafta
sonu turuyla odiillendirmek istemi~, ama biletleri yakmak pahasma
son dakikada u<;:u~ tarihini degi~tirmi~ti. Sadece kag1t iizerinde ve
sanal alemde birtakim isimlerden ve rakamlardan ibaret paravan
~irket i<;:in bu <;:ok da onemli degildi.

Kulaklanna tJka<;: takan Gilad ve Kaila, jumbo jetin devasa motor-


lannm kulaklan sagir eden giiriiltiisiine ald1rmadan ezberledikleri
298 I Kmk Heykel

krokiye gore ilerlemeye ba~lad1lar. Etraflannda yamp sonen ye~il


ve kirmlZI 1~1klann yaratt1g1 gizemli atmosferde, kablo, metal ve
hidrolik yag1 kokusunu soluyarak emekliyorlard1. ikisi de aym
anda, yahtilm1~ born ve kablo ormanmm ortasmda agzma s1ki~­
tird1g1 minik fenerle bir maniieli inceleyen tim ~efi Cohen'i fark
etti. iki gen<;:, i<;:inde bulunduklan s1rad1~1 ortam1 merakla gozlerle
inceledi. Binlerce kablo, vida ve hortum, <;:elik aksamla sarma~ dola~
olmu~, iki tarafa dogru karanhk bir dehliz gibi uzay1p gidiyordu.
<;:i<;:ek tuccan yerdeki surgulu kapaklardan birini kenara <;:ekti. Bir
ki~inin s1gabilecegi bir delik a<;:Ild1. Once Gilad, ardmdan Kaila,
son olarak da Cohen delikten a~ag1 biraktI kendini. Artik bagaj
boliimiindeydiler. Yerden binlerce metre yiiksekte, jumbo jetin
karnmda, bavullarm arasmda. Ortam buz kesiyordu. Ke~ke biraz
daha konyak ifseymi~im, diye aklmdan ge<;:irdi Cohen. i~aretiyle
birlikte herkes kendi bavuluna aramaya koyuldu. Acele etmeliydi-
ler. Dondurucu soguk bedenlerini tumuyle ele ge<;:irmeden termal
elbiselere ula~malan gerekiyordu. Yuzlerinde en ufak bir duygu
ifadesi yoktu. On dakika ge<;:meden herkes termal elbisesini giy-
mi~ti. Bir anda viicutlanna yayilan s1cakl1k, takirdamaya ba~layan
di~lerini sakinle~tirdi . Termallerin uzerine tekrar kendi elbiselerini
ge<;:irdiler. ilk safha tamamlanm1~t1. S1rada ekipman kontrolu vard1.
Cohen <;:antasm1 a<;:t1. Fotograf makinesi, teleobjektif, haritalar, cep
telefonlan, gerektiginde kullamlmak iizere siyaniir kapsiilleri ... Her
~ey olmasz gerektigi gibi yerli yerinde, giizel.

Donammlannm son par<;:as1m giymek i<;:in birbirlerine yard1mo


oldular. Cohen, provalarda yapt1g1 gibi, kargo bolumunun zemi-
nindeki bir levyeye tum gucuyle asild1. Yine tek ki~inin s1gacag1 bir
bo~luk a<;:1ld1. Ag1r bir lastik kokusu burunlanm sizlatti. Jumbo jet' in
devasa lastikleri, ini~ takim1 yuvasm1 aydmlatan ampullerin yayd1g1
lo~ 1~1kta belli belirsiz fark ediliyordu. U<;:lli, sirtlannda para~utleri,
ellerinde <;:antalanyla s1rayla yuvaya girdi. Dzerlerindeki termal
elbise ve ba~lanm tamamen kapayan termal maskeler olmasa, o
yukseklikte -50 derecelik sogukta bir anda buz kahbma donmeleri
i~ten bile degildi.

El-Al 632, Esenboga kuleden acil ini~ izni istedi. Yolculardan biri
fenala~m1~t1. Timin dorduncii uyesi planland1g1 gibi birden kriz
Ali <;imen I 299
geyirmi~ti. Kaptan kendisine verilen talimata gore Ankara'dan acil
ini~ izni istedi. Esenboga'daki saghk personeli ozenli bir aceleyle
yerini aldi. Hastay1 bekliyorlardi. 632'nin kaptam uyaga irtifa kay-
bettirmeye ba~ladi. Uzakta ufuk yizgisine yakm bir yerde Ankara' nm
i~1klan kendini belli ediyordu. Altimetre on bin feeti (ii~ bin metre)
gosterirken kaptan si.irati azaltip ini~ tak1mlan yuvasmm kapakla-
nm ayti.
Yard1mc1 pilot ~a~km gozlerle amirine bakt1:
- Efendim ... ?
Bu yilkseklikte ini~ takimlannm ac;:1lmasma pek ab~Ik degildi. Kaptan
ne yapt1g1m1 biliyorum gibisinden bir i~aret c;:akti. Devasa kapaklann
ay1lmas1yla birlikte teker yuvasmdaki i.iyli.i beklemeksizin pe~ pe~e
kendilerini bo~luga birak1p karanhkta gozden kayboldu.
Kaptan on saniye sonra ini~ takim1 yuvasmm kapakyiklanm iyeri
ahp si.irati arttirdi. Hasta birden di.izelmi~ti . Acil ini~ taleplerinden
vazgeytiklerini iletti kuleye. Uc;:ak eski rotasma ve yi.iksekligine don-
di.i. Esenboga'dakiler rahatlannm bozulmayacagm1, uyaktakilerse
vakit kaybetmeyeceklerini bilmenin keyfiyle koltuklanna yayildi.
Her ~ey normal seyrine donmi.i~ti.i. Halinden memnun olmayan
tek ki~i 632'nin deneyimli kaptamydi. Otuz y1h a~an kariyerinde
say1s1z olayla kaq1 kar~1ya kalm1~t1 ama ilk kez kendisinden boylesi
sac;:ma bir ~ey yapmas1 istenmi~ti. Sahi neden yapm1~tI ti.im bunlan?
Kaptan ne bu sorunun cevabm1 ne de o gi.in yolculan arasmda i.iy
Gidon* suikastyISl oldugunu ogrenebilecekti.

Mossad'1n yabanc1 topraklarda suikast ve sabotaj eylemleri gen;ekle~tirmekten


sorumlu ozel birimi Metsada'nin bir kolu. Gidon terimi, Yahudi mitlerinden
biri olan; Yahudileri kendisinden say1ca daha ustun ve gu~lu du~manlanndan
zekas1n1 kullanarak kurtaran Gideon isimli kahramandan tliretilmi~tir. Metsada
dogrudan Mossad ba~kanina bagli ve sorumludur.
5

3.GUN
Washington DC

Bir grup adam ba~kentin en pahah restoranlarmdan The Inn at


Little Washington'da yemek yiyordu.
- Erdogan umdugumuzdan di~li <;:1kti! Ortahk ism1yor.
Sikorsky'nin patronu Pino'nun tespitine keyifle gi.ildi.i masadakiler.
- Ah Ti.irkler, dedi Lockheed'in yoneticisi Roberto Steven. Ne gos-
teriydi ama! israil'in fiizeleri canh yaymda evlerinizde!
- Bir televizyoncu olarak adamlann harika bir i~ <;:1kard1klanm
soyleyebilirim, diye tamamlad1 FOX'<;:u Bary Miller.
- Ne dersin Mark, Ba~kan elini ate~e sokacak m1? Tekrar se<;:ildi.
Artik rahatlam1~tlr.
Sorusunun cevabm1 bile beklemeden agzm1 salatayla doldurdu
Steven.
- Beyler, dedi Ulusal Gi.ivenlik Dam~mam Mark Raymon. i~tahm!Zl
ka<;:irmak istemem ama Ba~kan'm Ortadogu'ya bula~maya niyeti yok!
Soylediginden keyif ald1g1 belliydi. Eskisine nazaran daha rahat
tav1rlan vard1. Obama'nm se<;:imleri ikinci kez kazanmasmm ardm-
dan Beyaz Saray'daki koltugunu korumu~ olmas1 kendine gi.ivenini
arttirm1~tl.
Ali <;imen I 301
- Mark hakh beyler, dedi Pino. Heniiz Beyaz Saray'd an ~oyle yagh
bir sipari~ gelmedi!
- Al benden de o kadar, diye ekledi Steven gevrek gevrek giilerek.

Ah~ap duvarlann ic;:ine ozenle yerle~tirilmi~ devasa LCD ekranlarda


CNN sunucusu, isman Korfez'den son dakika haberlerini gec;:iyordu.
Esad devrilmi~ ama Suriye daha da kan~m1~t1. Televizyonlann sesi
k1Slkti. Derinden c;:alan bir keman, i~tahla yemek yiyen gruplann
~amatasma qlik ediyordu. Masadaki co~kulu uyu~ukluga teslim
olmayan sadece Mark'ti. Beyaz Saray'da duygusalhk kaldirmayan
bir koltuk i~gal ettigini bilmesine ragmen bu adamlann sava~tan
bu kadar rahat bahsedebilmelerini garip buluyordu.
- Sizi tammasam sabah ak~am sava~ c;:1kmas1 ic;:in dua ettiginizi
dii~iinecegim, dedi.

- Aman Tannm, bu c;:ocuk beni oldiirecek, diye patlad1 Steven.


Umanm Ba~kan da senin gibi dii~iinmiiyordur. Ac;:1kc;:as1 El Ka-
idecilerin Beyaz Saray'1 bir avuc;: c;:ic;:ek c;:ocugunun i~gal ettigini
bilmesini istemem!
Bir kahkaha tufam koptu. Mark bozuldugunu saklamad1. Onun bu
halini goren digerleri daha sesli giiler olmu~tu. Aferin bana, naszl
oluyor da bu kadar aptalca ve romantik konu~malar yapabiliyorum
acaba? Sersem bir idealist oldugumu dii~iindiiklerine eminim.
- Sen de bu ban~severlerden misin Jack, diye sordu Steven.
Jack konu~ulanlan dinlemiyordu bile. Akl1 Sibel'deydi. Onu ozledigi-
ni fark etti. Gorevini tamamlaymca onu ahp uzaklara gidecekti. Her
~eye yeniden ba~layacakti. Sohbete dahil olmas1 gerektigini hissetti.

- Anla~ilan
Washington'm gerc;:ekleri halen Mark'm idealizmini
oldiirememi~, dedi anlay1~h bir ses tonuyla. Elbet bir gun tarihe
ban~1 koruyanlann degil sava~ ilan edenlerin gec;:tigini ogrenecek!
- Yapma Jack, dedi Mark. Dii~ iincelerini bilmesem sava~1 en c;:ok
sen istiyorsun derdim!
- Sadece gerc;:ekc;:iyim dostum, gerc;:ekc;:i, dedi Jack kederli bir ses
tonuyla.
- 2011 'in Agustos'unda Amerika'da ne oldugunu hatirhyor musun?
Sorn Pino'd an gelmi~ti . Adam baki~lanyla Mark'tan bir cevap bek-
ledigini gosteriyordu.
302 I Kmk Heykel

- Bildigim kadanyla olaganiistii bir ~ey olmad1, dedi Beyaz Saray


dam~mam.
- Yamhyorsun geny adam. Oldu, hem de olaganiistii bir ~ey oldu.
Dike tarihinde ilk kez istihdam s1ftr yekti, dedi Pino. Parmaklanyla
yapt1g1 s1fm digerlerinin goz hizasmda gezdiriyordu.
- Eger Eyliil aymda bir kez daha s1ftr yekseydik, ne Beyaz Saray ka-
hrd1 ortada ne Ba~kan ne de senin Beyaz Saray'daki s1caok koltugun!
Ciimlesini tamamlarken i~aret parmag1yla yaptig1 bogaz kesme
hareketiyle, mesajmm adresi bulduguna emin olmak istemi~ti adam.
Arkasma yasland1 ve topu Steven'a att1:
- Ba~kan'm kty1111 neyin kurtard1g1111 da sen soyle istersen.
- Eyliil'de Tayvan'dan ald1g1m1z on milyar dolarhk F-16 sipari~i.
Yani kisacas1 be~ bin ki~iye dogrudan ya da dolayh i~ imkam, dedi
Steven agz1111 ~apirdatarak.
- Evet evlat, dedi Pino. Geryekleri yogu zaman sahte bir insanc1lh-
ga kurban etsek de, hepimiz iyten iye biliyoruz ki sava~ faydahdir.
Bizi geli~meye zorlar. Her sava~ yeni bir diinyaya atilm1~ devasa
bir ad1mdir.
Mark Raymon ses y1karmad1. Gozlerindeki ifadede bir teslimiyet
seziliyordu. Jack'inse bu sava~ giizellemeleri hiy umurunda degildi.
Onun dikkatini yeken Mark'm bilegindeki Patek Philippe'ydi.
Bu kol saati en az 300.000 dolar eder, diye dii~iindii.
Jack'in dikkatle kendisini si.izdiigiinii fark eden Mark ona dogru
egildi.
- Sahi Jack, ne oldu bana bahsettigin ~u s1zmtilar? Bir ~eyler bu-
labildin mi?
- Hayir, ama hissediyorum, yok yakmlanmda. Belki de sand1g1mdan
da yakmdadir Mark, ne dersin?
Da111~man duymazdan geldi. ifadesiz gozlerle Jack'e bakiyordu.
- Akl1ma gelmi~ken, dedi bir kez daha Jack. Jessica ile ili~kiniz
nastl gidiyor?
- Te~ekki.irler dostum, dedi Mark f1s11t1yla. Art1k gecelerim de giin-
diizlerim kadar heyecanh!
6

4.GDN

Sabah ko~usunu yapan Obama;


bglen yemegini heni.iz yemi~ Netanyahu;
Ve maiyetiyle birlikte ak~am namazma haz1rlanan Kral Abdullah,
aralanndaki binlerce kilometreye ragmen aym anda ald1klan habere
aym tepkiyi verdiler:
- Nas1l yani? Anlamad1m?
Hay1r, cevap degi~memi~ti. ilk seferinde ne duydularsa oydu. Oc;: ada-
mm da aym dakikalarda kalp at1~lan h1zlanmaya, ag1zlan kurumaya
ba~lad1. Beyinlerine hi.icum eden kan, zihinlerini dumanlandmyor,
kann bo~luklanna b1c;:aklar saplamyordu. Bu panik dalgas1 kisa
si.irede kurmaylanm da yuttu. Telefonlar c;:ahyor, suratlar terliyor,
almlar c;:at1hyor, damarlar ofkeden geriliyordu. On dakika gec;:meden,
~ok dalgalan lanetli bir viri.is misali diger cografyalara da yayild1.
Diinya liderleii, ilk i~ gi.iniindeki bir santral memurunun heyecamyla
telefonlannm ba~ma gec;:mi~, birbirlerine ula~maya c;:ah~1yorlard1.
Bi.iyi.ik ba~kentlerde tam bir tedirginlik firtmas1 esiyordu. Farkl1
dillerde de olsa soru hep aymyd1.
- Buda nerden c;:1ktt ~imdi?

MiT'teki ofisinde geli~meleri takip eden Sibel, yan ~a~kin yan tedir-
gin halde Jack'e ula~maya c;:ah~1yordu. Gordi.iklerine inanam1yordu.
304 I Kmk Heykel

- Hay Allah'm cezas1, dedi telefonunun ekranma ofkeyle bakarak.


Tam laz1m olacag1 zaman <;:ekmez!
Nihayet telefon <;:almaya ba~lad1. Hemen a<;:ild1.
- Biliyorum, gordiim, diye bag1rd1 Jack, Sibel'in bir ~ey soylemesine
firsat vermeden.
- Adam yine sallad1 giindemi. Hem de bu sefer ger<;:ekten sallad1.
$imdi ne olacak Jack?
- Pek iyi ~eyler olacag1m sanm1yorum. Ba~kan deliye dondii. Adam-
lar bizden bile gizlemi~ler iyi mi? Aki! ahr gibi degil.
- Yapma liitfen! Buna inanmam1 beklemiyorsun, degil mi? Hele ki
soz konusu israil'se, diye iisteledi Sibel.
- Tam olarak bu yiizden ~a~1rmad1m i~te!

- Bir dakika Jack, kap1y1 kapayacag1m, buras1 ana bana giinii oldu,
<;:ok ses geliyor.

***
- Evet Jack, soylesene neler oluyor sizin orda?
- Bizimkiler Korfez'deki birlikleri takviye etmeye haz1rlamyor.
- 0 kadar ciddi demek.
- Ankara'd a durum nedir?
- Bilmiyorum, kimse renk vermiyor. Arna galiba Erdogan bir a<;:1k-
lama yapmaya haz1rlamyormu~.
- Hi<;: ka<;:irm1yor firsatlan. Tahmin ediyordum.
- Eline biiyiik bir koz ge<;:ti, akill1 adam, dedi Sibel, gozlerini oniin-
deki ekrana dii~meye ba~layan protesto gosterilerinden ayirmadan.
- Bu kotii oldu . . . <;:ok kotii. Yazmamas1 i<;:in bayag1 ugra~m1~ken
iistelik.
- Anlamad1m, dedi Sibel. Ne demek uyarm1~t1m!? Biliyor muydun
yani?
$a~kinhktan dilini yutacakt1.
- Evet, Hersh'le aram1z iyidir, birka<;: kez bahsetmi~tim , hat1rlarsm.
Bunlann sahte oldugu konusunda onu uyarm1~t1m .
- Ben de o yiizden arad1m ya seni. Sahte mi peki?
- Sence? Neyse tathm, gitmem gerek. Beyaz Saray <;:agmyor. Di-
rektorii gormeliydin, adamm rengi att1. Buras1 karmakan~1k, sonra
Ali <;imen \ 305

arayacag1m seni, dedi Jack ve Sibel'in bir ~ey demesine fmat ver-
meden telefonu kapad1.
Bir saat sonra islam di.inyasmm belli ba~h meydanlan, ak~am ka-
ranhgma ragmen ofkeli kalabahklarla dolup ta~m1~t1. Sibel, haber
kanallan arasmda gezintisini si.irdi.iri.irken bir kez daha NewYorker'm
sitesindeki man~eti okudu. ~a~kmd1. Hem de <;:ok. Kafas1 allak bul-
lak olmu~tu.
Vay anasznz, ne cografya be! Kim kiminle ne yapzyor belli degil!
\:alan telefonla kendine geldi. Acil toplanmalan gerekiyordu, ner-
deydi? Sogumaya yi.iz tutmu~ <;:aymdan alelacele bir yudum daha
ald1. Toplant1 odasma ko~tururken ti.im kanallar ilk uluslararas1
tepkiyi veren Ba~bakan Erdogan'm a<;:1klamalanm canh yaymlamaya
ba~lam1~tl bile:

"Bak.in ... Biz Tiirkiye olarak .. . Dost ac1 soyler dedik ve


defeatle bu konudaki endi~elerimizi dile getirdik .. . i~te
goriiyoruz! Ge~ olmamasm1 temenni ediyor ve inamyorum
ki, bu cografyada Tiirkiye'nin dostluguna sahip olmamn
onemini birileri ~ imdi bir kez daha anlar. .. (A lkt?lar) Filis-
tinli karde~lerimiz de miisterih olsunlar, diin yanlannday-
d1k, bugiin de yanlannday1z, yann da olacag1z! (Alkt?lar) . ..
Umuyorum ki artik herkes ~apkas1m oniine koyar ve . .."

***
Bol si.itli.i sabah kahvesinden bir yudum alan Hersh, mutfak bal-
konuna <;:1kt1. Gi.ine~in sicakhgm1 yi.izi.inde hissetti. Balkondaki
<;:i<;:eklere su verdi. Agir ad1mlarla salonu ge<;:ti. Sabah, kap1sma
birakilan dergiyi ald1. Gururla kapaktaki man~et anonsuna goz
gezdirdi. Yi.izi.ini.i bir tebessi.im kaplad1. i~te, bir kez daha yapm1~tl:

SUUDi ARABiSTAN VE iSRAiL ARASINDA <;:OK


GiZLi TARi Hi ANTLA~MA!
Ortadogu tari hin in ba$tan yaz1lmas1na neden olabi-
lecek gizli bir antla$ma y1llar sonra gun yuzune c1kt 1.
israil ile Suudi Arabistan arasinda 1977'de , donemin
fi ili israil Ba$bakan1 $imon Perez ve Suudi Kral1 Ha lid
Bin AbdUlaziz'in mutabakat1yla imzalanan giz l i antla$-
306 I Kmk Heykel

maya gore israil, Filistin meselesinde israil ile tam bir


e$gudum halinde hareket etmesi , a$1ri ak1mlari en-
gellemesi ve Bat1'ya yonelik petrol ihrac1n1 kesmemesi
kar$1l1g1nda Suudi rejimini ic ve d1$ tehditlere kar$1
askeri ve siyasi yollarla korumay1 taahhut etmi$. Yine
gizli belgelere gore soz konusu antla$manin, israil'in,
cevresindeki tum Musluman ulkeler tarafindan tan1-
n1ncaya kadaryururlukte kalmas1 kabul edilmi$. Ant-
la$ma cercevesinde Suudi Arabistan'1n ayrica, israil'i
hedef alan hicbir sava$a kat1lmamas1nin/sava$anla-
ra destek olmamas1nin ve israil 'e kriz donemlerinde
bedelsiz petrol vermesinin de karara bagland1g1 bel-
ge lerle kan1tland1. Ek protokollerden biriyse israil'in
Suudi Arabistan·a bedelsiz askeri teknoloji transferini
ongoruyor.

SEYMOUR HERSH
Ayrint1lar, belgeler ve fotograflar
3. sayfadan itibaren.
7

5.GUN
Kudiis / 17.00

M1sir'da Tahrir, istanbul'da Taksim ve Bagdat'ta Firdevs meydanlan;


Pakistan'd a islamabad, Kara<;:i, Labor, Ravalpindi, Haydarabad gibi
~ehirlerin sokaklan; Jakarta'nm, Kuala Lumpur'un, Trablus'un,
Gazze $eridi ve Bat1 $eria'nm geni~ bulvarlan alev alevdi. Kitlesel
gosterilere sahne olan cografyalann say1s1 her ge<;:en dakika art1-
yordu. Ofkenin odagmda Amerika, israil ve Suudi rejimi vard1.
M1sir'da y1llard1r ilk kez bu kadar bi.iyi.ik kapsamh israil kar~1t1 bir
gosteri yap1hyordu. Di.inyanm belli ba~h ba~kentlerindeki israil ve
Amerikan bi.iyi.ikel<;:ilikleri tahliye edilmi~ti.
Suudi Arabistan'd a s1k1y6netim ilan edilirken, bu i.ilkeden yaym
yapan Batih medya kurulu~lanna k1s1tlama getirilmi~ti. Sansi.irden
dolay1 di.inya kamuoyu bilmese de, bilmesi gerekenler Kralhk'm
sokaklannda ofkenin kol gezdigini biliyordu. Bunlardan biri de
israil Cumhurba~kam Perez'di. Olaylan Ba~bakan Netanyahu'nun
odasmda kurmaylanyla takip ediyordu.
- Bakm beyler dedi, ba~1yla. Tahrir'd e meydam ku~atan askerlerin
ilgisiz baki~l an altmda israil ve Amerikan bayraklanm yakan M1s1rh
gen<;:leri i ~ aret ederek. i ~te Arap Bahan dedikleri bu.
308 I Kmk Heykel

- Daha Tunus'u kaybettigimiz gi.in i~lerin bu noktaya gelecegini


soylemi~tim size, dedi Netanyahu.

~imdi ba~m1 ellerinin arasma alm1~, Pakistan'daki ofkeli kalabahk-


lan izliyordu. Gozlerini ekrandan ayirmadan son yirmi dort saattir
si.irekli tekrarlad1g1 soruyu sordu:
- S1zmti kimden? Bizden mi onlardan m1?
- Bizden olamaz. Kimse bizden bir ~ey s1zdiramaz. imkam yok,
dedi Mossad Direktori.i kelimelerin i.izerine basa basa.
- Eminim Suudiler de aym ~ark1y1 soyli.iyordur ~imdi, dedi Perez.
Adami ciddiye almad1g1 belliydi.
- Ben eminim efendim. isterseniz hemen ~imdi istifam1 verebilirim.
- ~imdi demokrasi oyunu oynama zamam degil. Ba~1m1z1 bu be-
ladan kurtarahm, o zaman konu~uruz istifa mevzulanm, diyerek
kestirip atti Perez.
- Mossad'la aym fikirdeyim, dedi Netanyahu. S1zmtl kesinlikle
Suudilerden.
- Dogru, dedi Savunma Bakam, ba~m1 bilmi~<;:e sallayarak, kimin
El Kaideci oldugu bile belli degil. Kraliyet'e s1zmad1klan ne malum?
- Kimin s1zdird1gm1 elbet anlanz. As1l mesele, ~imdi ne olacak,
diye sordu Perez.
- Suudiler i~i s1ki tutuyor efendim. Birka<;: olaya ragmen sokaklar
kontrol altmda, dedi Mossad Direktori.i. Anhk istihbarat payla~1m1
yap1yoruz.
- ilginc;:, dedi Perez, kurmaylanm tek tek si.izerek. Ben Kralhk'm
daha <;:ok kan~masm1 bekliyordum. Tuhaf, <;:ok tuhaf...
- Efendim Bin Ladin'den sonra Amerikahlar bunlann canlanna
okudu. Hanedan da i<;:eride bi.iyi.ik darbe vurdu El Kaidecilere.
Birbirlerinden kopuk birka<;: hi.icrenin haricinde elle tutulur bir
gi.i<;:leri kalmad1, dedi Direktor. Elindeki telefon hi<;: susmuyordu.
- ileti~im kanallan kesik. Zevahiri bunlara ula~am1yor olmah, dedi
Savunma Bakam.
Perez huzursuz ad1mlarla oday1 turluyordu.
- Ben sizin kadar rahat olam1yorum nedense, dedi son istegini
dillendiren bir idam mahkumunun ses tonuyla. Farkindas1mz degil
mi? Birileri son kaleyi de di.i~i.irmeye <;:ah~1yor.
- Buna ne pahasma olursa olsun izin vermeyecegiz, dedi Netanyahu.
Ali <;imen I 309

- Hesab1 gormeye can atanlardan biri de Erdogan galiba, dedi is-


rail D1~i~leri Bakam. Parsay1 toplamak i<;:in eminim ki haberi bile
okumadan televizyona <;:1kti!
- Bakahm nerede duracak, dedi Netanyahu.
- Duracagm1 sanm1yorum, dedi Perez. 0 giin Davos'taki ~ovunda
hissetmi~tim bunu. Adam bugiinler i<;:in haz1rlam1~ kendini.
- Haber konusunda bir ~ey yapacak m1sm1z, diye sordu Ba~bakan.
Elindeki New Yorker'i buru~turmu~, cop gibi avucuna vuruyordu.
- Yapacag1m, dedi Perez, Suudilerle ortak basm toplant1s1 yap1p
yalanlayacag1z. imzay1 atan benim. Ben yalanlayacag1m.
- Komplo ve fotomontaj diyecegiz yani .. . i~e yarayacak m1 sizce,
diye sordu Savunma Bakam.
Hepsinin aklmdan ge<;:en soruyu sormu~tu.
Perez cevap vermedi.
- ~u an ba~ka s:aremiz var m1? Ortada belli bir hedef bile yok, dedi
araya giren Netanyahu.
Cumhurba~kam yine cevap vermedi.
Bo~ gozlerle odadakileri siizdii.
- Plan, diye sordu bir kez daha.
- Hazir efendim, dedi Mossad DirektOrii. Hedeflerin programlanna
gore, aym anda uygun olabilecekleri tiim giinlere gore kendimizi
haz1rlad1k.
- Unutmaym, dedi Perez. Sadece tek bir vuru~ ~ans1m1z olacak. iki
degil, tek bir vuru~.
Direktor siirekli yanmda ta~1d1g1 dosyanm kapagma bakt1.
Davud'un Ham;:eri ... Ne plan ama! Bu ismi bulam terfi ettirsem
yeridir!
Aym dakikalarda sevincini gizlemeye gerek gormeyen Ahmedine-
cad, CNN'den diinyaya sesleniyordu:

"23 Eyliil 201 l'de Birle~mi~ Milletler Genel Kurulu'nda


yaptig1m konu~mada bir soru sormu~tum. Kim Filistin
balk.mm ve bolge halklanmn ba~ma hileyle ve ikiyiizliiliikle
Siyonizm'i getirip altm1~ y1ldan fazla siiren sava~ta evsizlige,
terore ve kitle oliimlerine sebep olmu~tur ve Siyonistleri
halen himaye etmektedir, diye sormu~tum. $imdi Allah'm
izniyle gen;:ekler ortaya <;:ilayor i~te .. ."
310 I Kmk Heykel

Aym dakikalar
Afganistan

Obama ~a~km, Perez gergin, Erdogan heyecanh, Kral Abdullah


tedirgin, Ahmedinecad'sa mutluydu. Arna en mutlusu, olan biteni
Gaz Han'daki virane evden takip eden Eymen El Zevahiri'ydi.
Hava kararm1~tl. D1~ anda birkac;: kopek gi.iri.ilti.iyle havladi. Etli
pilavmdan bir ka~1k alan El Kaide lideri, yer sofrasm1 payla~tlg1
adamlanna dondi.i. Agir agir c;:ignedigi lokmasm1 yuttu.
- Yalanlayacaklar. .. Ad1m gibi eminim.
- Yalanlayacaklar m1, diye tekrarlad1 masadakilerden biri.
- Evet, dedi Zevahiri, ve in~allah asil k1yamet o zaman kopacak.

Aym giin
MiT Miiste~arhg1 - Ankara I 22.00

- Di.inya c;:tldird1 kmm, dedi Erci.iment Baba, ekrandaki ayaklanma


gori.inti.ilerini izlerken. Bir yandan da bulmaca c;:ozi.iyordu.
- ic;:imden bir ses, daha bu ba~lang1c;: diyor, dedi Sibel.
Te~kilattahie;: kimse eve gitmemi~, izindekiler bile c;:agnlm1~ti. Bina
an kovani gibi kayniyordu. Fidan, sabah yapilan olagani.isti.i top-
lantida "her an her ~ey olabilir" diyerek, bi.iti.in birim amirlerini
uyarm1~ti. Sibel endi~eliydi. Koltuguna gomi.ilmi.i~ son i.ic;: y1lda
ya~ad1klanm di.i~i.ini.iyordu . ic;: sesi yine onunla konu~uyordu.
$ahap tam yakalanacakken oliip gidiyor! Civa hem var gibi hem
yak gibi. Ortal1g1 kan?tzrdz peze.. .. Sanki siirekli arkamzzda, ama
biz arkam1z1 doniince o da bizimle birlikte doniiyor. Jack yine haklt
olabilir mi? A dam dah a da tehlikeli ?eyler yapabilir mi?
ic;:i s1kilm1~ti. Bir ~eyler yapmahydi. Birden aklma geldi. Li.ibnan'dan
Aysel'i aradi. Hay1r, ne yazik ki o kizm adm1 ve kim oldugunu halen
ogrenememi~ti ama ara~tirmaya devam ediyordu, bugi.inlerde ne
kadar olabilirse. Haya! kinkl1g1yla telefonu kapadi. Hemen ardmdan
istanbul'daki cinayet masas1 komiserini aradi. ~ahap soru~turmasm1
istanbul MiT ve cinayet bi.irosu birlikte yi.iri.iti.iyordu. Evet, yine
bekledigi cevab1 alm1~tl . Adamm ac;:1k kimligine <lair en ufak bir
Ali <;imen I 311

iz bile yoktu. Bir kez daha bir ~ey bulmalan durumunda hemen
kendisini aramas1m tembihleyerek telefonu kapadi. Birden patladi.
- Bir yerde hata yap1yorum baba, ama nerde!
- Sakin ol kmm, dedi Erci.iment Baba. Yedin bitirdin kendini.
- Hep bir ~eyleri ucu ucuna ka<;:myormu~um gibi geliyor.
- Ne gibi?
- Bilmiyorum, tuhaf bir his.
- Anhyorum kmm, anhyorum ama sen de biraz kendine ao. Peri~an
oldun. Si.irekli bir yerlere ko~turuyorsun. Hem en azmdan iranh
adam1 bulduk ya, dedi Erci.iment Baba.
- Arna digerini bulamad1k! Bir ~eyler yapmahy1z baba.
Bir an ona Civa'nm marifetlerini anlatmak geldi i<;:inden ama bu
di.i~i.incesinden hemen vazge<;:ti. Prensiplerini <;:igneyemezdi.

- Allah bi.iyi.ik be kmm, dedi Erci.iment Baba.


Kaq1hkl1 sustular.
- Bak ne geldi akl1ma, dedi Erci.iment Baba.
Yine ellerini ensesinde birle~tirip arkasma yaslanm1~tl.
- Bayag1 zaman once, ne zamand1 ~imdi <;:1karam1yorum ...
Zeytinburnu'nda bir cinayet i~lenmi~ti. Bir kadmla zavalh iki <;:o-
cugunu hacamat etmi~ler. ipucu yok.
- Aaa, baba bunu anlattm ya, dedi Sibel, adamm kendisini eglen-
dirmeye <;:ah~t1gm1 fark edip tebessi.im ederek.
- Hadi ya, ne zaman anlatt1m?
- Oluyor epey.
- Hani anneye degil de <;:ocuga bakarak katili bulmu~tum?

- Evet, aynen. Katil demirciydi, anlatm1~tm, dedi Sibel ve birden


durdu. Gozlerinde tuhaf bir panlt1 vardi.
Erci.iment Baba ~a~ird1:
- Kiz1m iyi misin, hay1rd1r?
- Baba ne dedin sen en son?
- Hii<;:<;:<;:, ne dedim ki?
- En son dedigini bir daha soyle li.itfen, dedi Sibel heyecanla.
- Ya kmm, korkutma beni, ne dedim? Kadma degil de ogluna bak-
tlm i~te.
- Hah, i~te bu, dedi Sibel parmag1m ~1klatarak. Ne kadar da aptahm!
312 I Kmk Heykel

Adamm kar~1sma oturdu.


- Baba, bir tek kelime soyleyecegim, sana erkegi mi kadm1 m1 <;:ag-
n~t1rd1gm1 soyle banal

- Tamaro kiz1m.
- Civa?
- Erkek, dedi Erciiment baba tereddiitsiiz.
- Evet, i~te ben de aym hatay1 yaptim! ~ablonun d1~ma <;:1kmadan
ilk akhma gelene odakland1m. Aptahm aptal!
Sonra Jack' in Civa hakkinda soyledikleri aklma geldi. Fotografm1 ilk
gosterdigi zamam hat1rlad1. Dogru ya, adam kesin konu~mamaya
ozen gostermi~ti. Buyuk ihtimalle, demi~ti. c;:ok net hat1rhyordu
aralannda ge<;:en o konu~may1. Bir kez daha kendine kizd1.
- Baba yiirii gidiyoruz, dedi <;:antasm1 toplarken.
Erciiment Baba bulmacay1 tela~la onliigiiniin cebine soku~turdu.
- La havle! Yine ne oldu?
- Kalk baba, kalk, ~u kay1tlan bir daha izleyelim!
6.GUN
Ankara I 21.00

- Ne gi.indi.i be, dedi yi.iksek topuklu ayakkab1lanm <;:1kanp <;:1plak


ayaklanm <;:imlerin yumu~akl1gma teslim eden Sibel.
iki sevgili, onlarca kokteyl masasmdan birine <;:oreklenmi~ti.
- byle, inamlmazd1, dedi Jack k1zm ayaklanna bakarak. Sen bu
havada bu ~ekilde i.i~i.imi.iyor musun tathm?
- Biz buna gen<;:lik diyoruz ihtiyar!
- ihtiyar ha? Bunu soyledigine pi~man olacaksm, dedi Jack ars1zca
gi.ilerek.
Yanlanndaki kalabahk dag1lm1~tl. Tesadi.ifen ha~ ba~a kalm1~, aya-
ki.isti.i laflayan iki yabanc1y1 oynuyorlardi.
- Kalabahklar i<;:inde rol yapmaktan s1kild1m Jack, dedi kadm du-
daklanm bi.izerek.
- Mecburuz. En azmdan buraday1z, birlikteyiz. Herkesin herkesle
gori.i~mesinin dogal oldugu en uygun yer. Hem de boyle bir gi.inde.
- Hayret, dedi Sibel. Ortahk kaymyor, sizinkiler buna ragmen re-
sepsiyonu iptal etmedi!
- Her ~ey normalmi~ gibi davramyorlar, bu da bir politika camm.
314 f Kmk Heykel

Atatiirk Bulvan'ndaki Amerikan Biiyiikel<;:iligi'nin bah<;:esi bir hayli


hareketliydi. Resepsiyon her zamanki gibi ~ehrin kaymak tabakasm1
bir araya getirmi~ti. Etraflarmda fir doniilen etkin biiyiikel<;:iler, hi<;:
kimsenin dikkate almad1g1 ama ~atafath iiniformalanyla dekoru
zenginle~tiren Afrikah diplomatlar, atletik viicutlu askeri ata~eler,
kariyer ve <;:evre yapma h1rs1yla yamp tutu~an gen<;: memurlar, ola-
gan bir diplomatik Ankara gecesinin ritiiellerini yerine getiriyordu.
Ba~ka zaman olsa ~en kahkahalarla sohbet edecek olan gruplann
tek konusu, oglen saatlerinde ger<;:eklqen Perez-Abdullah ortak
basm toplant1s1yd1.
iki sevgili i<;:kilerin yudumlarken, bulutlann arasmdan kendisini
gosteren ay, el<;:iligin yemye~il bah<;:esini giimii~ten bir fener gibi
aydmlatiyordu.
- Arkada~m Hersh bu kez fena tufaya geldi galiba, dedi Sibel.
- Onu da nerden <;:1kardm?
- Yalan m1? bzellikle Perez, Suudi Arabistan bizi tanimtyor bile,
nasil boyle bir anla~ma olabilir dediginde, Hersh' in yiiziinii gormek
isterdim.
- Mantik11 bir argiiman, evet. Arna en inandmc1 yalanlar, kulaga
en mantik11 gelenlerdir, biliyorsun.
- Sen halen ger<;:ek olabilecegini dii~iiniiyorsun yani?
- Sanm1yorum ama olabilir de. Hersh'e haberini dogrulayacak bir ~ey
bulamad1g1m1 soylemi~tim ama dinlemedi bile. Risk almay1 sever.
- iyi de adam ISrarla "Dst diizey kaynag1m dogruladi" diyor. Euna
ne diyorsun?
- Ben de onu dii~iiniiyordum ... Demek ki yukanlardaki tek dostu
ben degilmi~im.
- Bir fikrin var m1? Kim olabilir?
- Ba~kan'm ulusal giivenlik dam~mam . .. Bir iki kez gorii~tiiklerini
biliyorum. Arna zor, o olamaz.
- Bence o fotograflar da sahte. Bugiinkii teknolojiyle <;:ocuk oyuncag1.
- Umanm meydanlarda Amerikan bayrag1 yakip Suudilere kiifreden
kalabahklar da senin gibi ikna olmu~tur, yoksa i~imiz var.
- Bence mant1ks1z, dedi Sibel ~iiphe kokan bir tonla. Siz zaten y1llar-
dir Kralhk'tasm1z. Suudiler sizden izinsiz tuvalete gitmiyor. Neden
israil'e ihtiya<;: duysunlar ki?
Ali <;imen I 315

- Duymazlard1 evet, duymak zoruna b1rakilmam1~ olsalard1, dedi


Jack imah bir ~ekilde.
- 0 ne demek ~imdi?
- Sadece ~eytanm avukatm1 oynuyorum. Beyaz Saray'm sag1 solu
belli olmaz. Tarih yiizi.isti.i b1raktig1m1z liderlerle dolu.
- <:;:ok dogru, dedi Sibel. Washington, her ne kadar Suudileri d1~
tehditlere kar~1 korumaya hazir oldugunu gosterse de oldum olas1
Suudilerin i<;:i~lerine kan~maya yana~mad1!
- Kesinlikle, diye onaylad1 Jack.
Sibel denklemi c;:ozmenin heyecamyla devam etti:
- Onlar da israil'e yana~tilar ve bu anla~may1 sizden bile gizlediler.
- Aynen oyle, dedi adam bir kez daha.
- Di.i~i.insene, norrnalde birbirlerini tamm1yormu~ gibi yapan arna
gizli gizli bulu~an a~1klar gibi!
Sibel'in benzetmesi her ikisini de gi.ildi.irdi.i.
- Ostelik Suudilerin Ortadogu sicilinde Hersh'i dogrulayan biri;:ok
iz de var, diye devam etti kadm.
- iyi de neden israil, Sibel? Neden Alrnanya degil, ingiltere degil?
Neden Mi.isli.imanlann bi.iyiik bir boli.imi.ini.in di.i~rnan belledigi bir
i.ilke? Bun a ne dersin?
- Hangi Avrupa i.ilkesinin Ortadogu batakl1gma girebilecek kadar
gozi.i kara oldugunu di.i~i.ini.iyorsun c;:ok rnerak ediyorum.
- Dogru, hic;:biri, dedi Jack.
- Arna zaten o batakhgm ic;:indeysen ve i.isti.in askeri gi.ici.in ve tek-
nolojin varsa ... Ve konurnun da rni.ikernrnel bir sue;: ortag1 olrnak
ii;:in idealse .. . Kirnse senden ~i.iphelenrnez bile!
Sibel'in rnantik orgi.isi.i Jack'i etkilerni~ti.

- Tarnam, pes, dedi adarn. CIA'in Ortadogu Masas1'nm ~efini bile


alt ettin! Bay1hyorurn bu zekana!
- ~1rnartrna beni, dedi Sibel gi.ilerek.
Bir si.ire sustular. Sessizligi bozan yine Sibel oldu.
- Arna yine de ri.iyamda gorsem inanmazd1rn. Perez ile Abdullah
aym rnasada . .. Bugi.inki.i basm toplantismda "Bu bir kornplo. Bi-
rileri var olan di.i~rnanhklan daha da kori.iklernek istiyor" derken,
neredeyse aglayacaklard1!
316 I K.mk Heykel

Soguk bir riizgar esti. Bah<;:e bo~alm1~, ay bulutlann arasmda izini


kaybettirmi~ti. Sibel'in gozleri parhyordu. Etrafm1 kola<;:an edip
seni seviyorum, diye f1Slldadi. Jack s1cac1k giiliimsedi. Sibel o an
kendini <;:ok giivende hissetti. Olan biteni kendi kafalannda bir
mantik <;:er<;:evesine oturtmu~ olsalar da, yine de bunun bir komplo
olduguna emindi. Bulutlu gokyiiziinii izlerken son bir iki giinde ya-
~ad1klanm dii~iiniiyordu. Erciiment Baba'yla Biiyiikada'daki kay1tlan
tekrar taram1~ ve Civa olabilecegini dii~iindiikleri iki kadm tespit
etmi~lerdi. $imdi s1rada Zeynep'in onlann kim oldugunu ortaya
<;:1karmas1 vardi. Eger teorisi dogruysa Civa'y1 paket edip Jack'in
oniine atacakti. Bir de sorulannm cevabm1 bulabilirse ...
K.eyifle giiliimsedi.
. 9

7.GON
Washington DC I 07.00

- Efendim, acilen gormeniz gereken bir ~ey var, hemen!


Ajanslar birbiri ardma Endonezya, Yemen, Malezya, M1s1r, Tiirkiye
ve diger Miisliiman iilkelerden protesto ve c;:at1~ma haberleri gec;:iyor-
du. bfkeli kalabahklar Suudi Arabistan ve israil biiyiikelc;:iliklerini
ate~e vermi~ti. Pakistan'da medrese ogrencileri giivenlik giic;:leriyle
c;:ati~1yordu. Birc;:ok i.ilkede bariyerlerini a~an gostericiler, israil ve
Suudi Arabistan elc;:iliklerini ate~e vermi~, ac;:1lan atq sonucu onlarca
ki~i olmii~tii. Suudi Arabistan'm degi~ik ~ehirlerinde patlamalar
olduguna dair haberler geliyordu. Washington'd a Beyaz Saray no-
betc;:i subay1 ozel hattan arayarak Ba~kan Obama'y1 bu bilgilerle
uyandirm1~t1.
Yanm saat ic;:inde tam kadro halinde Oval Ofiste'ydiler. CIA Direk-
torii olan biteni anlatmaya c;:ah~1yordu ama Ba~kan adam1 duyacak
halde degildi. ~a~kmhktan kocaman olmu~ gozlerle El-Cezire'nin
c;:evirip c;:evirip yaymlad1g1 goriintiileri izliyordu.
- Birisi bana bunun dogru olmad1gm1 soylesin, diye mmldand1.
Savunma Bakam'nm ~a~km!tg1 daha da biiyiiktii.
- Central Park'a uzay gemisi inmi~ deseler inanmm ama buna asla!
Oval Ofis'te h1zh bir telefon trafigi ya~amyor, her gelen haberle
yiizler daha da geriliyordu. ~imdi El Cezire ve El Arabiya gibi ha-
318 I Kmk Heykel

ber kanallanna Bat1h kanallar da kattlm1~t1. Ekranlan kaplayan


gi::iruntulerin kay1t tarihi 4 Arahk 1979'du. Kay1tlara gore Frans1z
uniformah askerler, Mescid-i Haram'da ~iddetli bir yatI~manm or-
tasmdayd1. Goruntii kalitesine bakihrsa bir asker tarafmdan, kopan
kiyametin tam ortasmda yekilmi~ti. Bombalar pathyor, makineli
tiifekler takird1yor, yarp1~ma tum mide bulandmo detaylanyla
kameraya yans1yordu. Arna goruntulerin en yarp1C1 kism1, Kabe'nin
etrafmda sakalh birtakim adamlarla yarp1~an askerlerin ibranice
konu~uyor olmas1yd1!
- Goruntuler geryek mi, diye sordu Obama.
- Buyiik ihtimalle efendim, dedi CIA Direktoru. El Kaide tarafmdan
tum ajanslara dag1ttlm1~ .
- Olay geryek, onu biliyoruz. Arna Suudiler bize baskim Frans1z
timlerinin bertaraf ettigini si::iylemi~lerdi. Hepimizi uyutmu~lar
belli ki! Aralanndaki gizli anla~ma ~imdi daha iyi anla~1hyor, dedi
Savunma Bakam.
- Gbrunu~e bakihrsa bu dakikadan sonra goruntulerin geryek olup
olmamas1 kimsenin umurunda degil, dedi Obama. Burnundan
soluyordu. Ofkeyle patlad1:
- DEFCON 2* ilan ediyorum! Be~inci Filo'yu Cidde ay1klanna
yollaym ve bana hemen Suudi Buyiikelyisi'ni bulun!
H1zla Oval Ofis'ten y1kt1.
D1~i~leri Bakam'nm rengi atm1~ti. Ekranlara du~en kanh isyan go-
runtulerinden gi::izlerini alam1yordu.
- Zekice, Allah kahretsin ki yok zekice, dedi.
- Once gizli anla~may1 de~ifre ederek dinamitleri do~e .. . Ardmdan
da goruntuleri ortaya dokerek fitili ate~le .. . Zevahiri ba~ma konan
yirmi be~ milyon dolan hak etmi~ dogrusu. ~eytanm aklma bile
gelmez bu!

***
Suudi Arabistan'm Washington Buyiikelyisi, yoktan Beyaz Saray'm
yolunu tutmu~tu . Riyad'dan ald1g1 haberler fazlas1yla moral bozu-

* Amerikan ordusunun savunma durumunu belirten k1saltma (Defence Condition/


Savunma Durumu). En du~uk tehlikeyi yans1tan DEFCON S'ten en tehlikeli durum
olan DEFCON 1'e (yuksek nukleer sava~ ihtimali) dek c;1kar. 1 ve 2'yi sadece ABD
Ba~kan1 ilan edebilir. DEFCON 3 son olarak 11 Eylul saldmlarindan sonra ilan
edilmi~ti. DEFCON 2, ni.ikleer sava~m bir iinceki safhasma kar~il1k di.i~er.
Ali <;imen I 319

cuydu. Ba~kentin baz1 noktalannda patlamalar meydana gelmi~,


onlarca ki~i hayat1m kaybetmi~ti. Her dakika iilkenin bir ba~ka
yerinden giivenlik gii<;:lerini, ozellikle de ulusal muhaf1zlan hedef
alan saldm haberleri geliyordu. Suudi istihbaratma gore uzun -
ca bir siiredir uykuda olan El Kaide hiicreleri harekete ge<;:mi~ti .
Gostericilere miidahale etmeye yana~mayan ordu mensuplanyla
emirlere riayet edenler birbirlerine kur~un sikiyordu. Biiyiikel<;:inin
cep telefonuna bir mesaj daha dii~tii. Riyad'dan geliyordu. Adam
korkarak mesaj1 okudu:

Katif vilayetinde ~iiler giivenlik giic;:leriyle c;:ah~maya gir-


di. <;:ok say1da olii var.

Terden s1nls1klam olmu~tu. H1rsla elini arabanm z1rhh camma


vurdu.
- Allah'm belalan, bunu nas1l yaparlar, nas11!

***
Washington'dan binlerce kilometre uzakta geli~meleri keyifle izle-
yen biri vard1. Doktor lakaph El Zevahiri, parmaklanyla sakallanm
tararken keyifle mmldand1:
- Yilam boynundan tuttuk, ~imdi s1kiysa kurtulsunlar bakahm.
B1y1klan heniiz terlemi~ bir <;:ocuk sobaya odun atarken, arkasma
iizerinde ayaklanmalann patlak verdigi bolgelerin gosterildigi bir
Suudi Arabistan haritas1 alan CNN spikeri, sesindeki heyecam giz-
lemeye gerek gormeden bir son dakika bilgisi verdi:

"Henilz dogrulanamayan bir habere gore Suudi Arabis-


tan Krah Abdullah, kendisi ve ailesi ic;:in Washington
yonetiminden s1gmma hakk1 talep etti. Ote yandan ..."

***
Aym anda israil Cumhurba~kam Perez'in telefonu <;:ald1.
Konu~ma kisa siirdii.
Telefonu kapad1.
Duydugu dogruydu.
Kralhk <;:okiiyordu.
Yanmdaki Mossad Direkt6rii'ne dondii:
- Kmk Heykel devriliyor. . . Davud'un Han<;:eri'ni saplaym ...
8.GON
Washington DC I 09.00

- Baba, George Washington neden yapm1~ burayi, diye sordu ki.i-


yi.ik kiz.
Yi.izi.inde muzip bir ifade vard1. Burnunun i.izerindeki yiller, onu
daha da sevimli kihyordu.
Gi.izel havanm tadm1 yikarmak isteyen ba~kent sakinleri Constitu-
tion Avenue ile Washington Amtl arasmda kalan Alman-Ameri-
kan Dostluk Bahyesi'ni sabah olmasma ragmen devasa bir piknik
alanma yevirmi~ti. Amtm oni.i her zamanki gibi yerli ve yabanc1
turist kaymyordu.
- Hay1r, o yapt1rmad1. Ona ~i.ikranlanm sunmak isteyen Ameri-
kahlar, onun adma buray1 yaptird1 ki.iyi.ikhamm. Onu ne kadar
sevdiklerini gostermek iyin, dedi kizm babas1.
Yi.iz altm1~ dokuz metreyle ba~kentin en yi.iksek yap1s1 olan amtm
oni.inde uzun bir kuyruk vard1. K1z yoktan kuyrugun maskotu ol-
mu~tu bile. Annesi s1rada bekleyen diger annelerle derin bir sohbete
dalm1~t1. Kendilerince Ortadogu'da olan bitenleri anlamland1rmaya
yah~iyorlard1. Acaba stok yapmalan gerekir miydi? Benzin fiyatlan
yi.ikselir miydi? Ne zaman bitecekti bu Araplann meselesi sahi?
- Yani kendisi yapmad1 oyle mi, diye sordu kiz kikirdayarak.
Ali <;imen I 321

- Hayir tathm, kendisi yapmadi. T1pki buradan sonra ziyaret ede-


cegimiz Lincoln Amti'm Ba~kan Abraham Lincoln'iin yapmad1g1
gibi, dedi baba.
- Ah bu <;:ocuklar! Ne de bilmi~ler, dedi kizm hemen yam ba~mda
dikilen otuzlannda bir kadm. KlVlrcik sa<;:lan, esmer teni ve di.izgi.in
hatlanyla kuyrukta hemen fark ediliyordu. K1zmm sorulanndan
bunalm1~ baba atilan can simidini havada yakaladi.

- Evet! Bazen bu sorulan bizi <;:1ldirtmak i<;:in ozellikle sorup sor-


mad1klanm merak ediyorum, dedi sesine bir sevecenlik katarak.
Google nesli i~te!
Kadm bu yavan tespiti aym yapmac1khkla gi.ilerek kar~1ladi. Bir
eliyle gozlerinin oni.ine di.i~en sa<;:lanm geriye atarken, gozlerini
ki.i<;:i.ik kizm babasmm gozlerinden ayirmadan,
- <;ocuklarla ugra~mak ger<;:ekten <;:ok zor! Bazen insam bunalt1-
yorlar, dedi.
Bunu derken V yaka ti~orti.ini.in yakas1111 bilin<;:li bir ~ekilde a~ag1
<;:ekmi~ti. Babanm gozleri bir an kaydi. Kuyruktaki diger Gidon
ajam, elindeki not defteri gori.ini.imli.i minik paketi ki.i<;:i.ik kizm
sirt <;:antasma yerle~tirdi. Aym numaray1 bu kuyrukta i.i<;:i.inci.i ya-
p1~lanydi. Benzer sahneler, ba~kentin diger sembolleri Lincoln ve
Jefferson amtlannm yam sira, Amerikan Bag1ms1zhk Bildirgesi'nin
sakland1g1 Ulusal Ar~iv binasmda ve Amerikan siyasetinin kalbi
Capitol Hill'in ziyaret<;:i merkezinde de ya~amyordu. Gidonlan en
<;:ok zorlayansa, o sabah Beyaz Saray Ziyaret<;:i Merkezi'ni gezecek
turistlerden birka<;:mm kald1klan otelleri tespit etmek ve bu ki~ilerin
cep telefonlarma gereken di.izenegi yerle~tirmek olmu~tu. Ajanlardan
biri Best Western Washington'da kalan isve<;:li bir turistin odasmdan
<;:1karken, az kalsm uykulu kat gorevlilerinden birine yakalamyordu
ama serinkanhhg1yla tehlikeyi savu~turmay1 bilmi~ti. Gizli Servis,
randevuyla ve s1k1 bir incelemeden ge<;:irdikten sonra meraklilann
Beyaz Saray'1 gezmesine izin veriyordu. Ziyaret<;:iler kendileriyle
ilgili her ti.irli.i seyahat ve konaklama bilgisini ziyaretlerinden en
az yirmi bir gi.in once Washington'daki el<;:iliklerine bildirmek zo-
rundayd1. Mossad'm bu el<;:iliklerin her birinde adam1 oldugu i<;:in
ziyaret<;:i kay1tlanna ula~mas1 zor olmam1~t1. Ziyaret<;:iler Beyaz
Saray'a girerken sadece cep telefonlanm yanlanna alabiliyorlardi.
Bu, operasyon i<;:in yeterliydi.
322 I Kmk Heykel

***
- Bomba gibisin kmm, bomba! Patlatacaksm bugi.in ba~kenti, dedi
Jessica c;:ocuksu bir ne~eyle.
Aynadan yi.izi.ini.i inceliyordu. Steak basmc;:h su iyi gelmi~ti . Omuzla-
rma doki.ilen 1slak, kml, dalgah sac;:lanm havaland1rd1. Bugulanm1~
aynay1 eliyle silip gozlerinin kenarmda km~tkl1k olup olmad1gm1
inceledi. ic;:ini tarifsiz bir sevinc;: dalgas1 kaplad1. Beyaz omuzlanna,
c;:1ktk elmaok kemiklerine, ince dudaklanna, merkezden d1~a dogru
siyahtan ye~ile doni.i~en gozlerine bakt1.
c;ok giizelim, ~oook!
K1sa zamanda hayatt nas1l da degi~mi~ti! Bu gozler onlarca Washing-
ton bi.irokratmm camm yakm1~, yuvarlak bir su damlas1111 and1ran
omuz ba~lanm goren yabanc1 diplomatlann dilinin bag1 kolayca
c;:ozi.ilmi.i~ti.i . Nas1l olmu~, nas1l baglantiya gec;:mi~lerdi kendisiyle
arttk umurunda degildi. Gi.ic;:li.i adamlan seviyordu. Sahi o yak1~1kl1
Beyaz Saray dam~mam ne yap1yordu? Pahah hediyeler ahyor ama
kendisi hakkmda c;:ok fazla bir ~ey anlatm1yordu. Tuhaf adam! Ya
Jack? Acaba bu yapttklanm ogrense ne derdi? Mark'la olan ili~ki­
sini biliyor muydu? Arna ~imdi bunlan di.i~i.inmenin Slfas1 degildi.
Mutluydu. <;:ok kazamyordu. Biraz cilve, biraz gosteri ...
Gozlerinin c;:arp1c1hgm1 daha da belirgin hale getirmek ic;:in goz
kapaklanna hafif bir far c;:ekerken, her seferinde oldugu gibi onceki
gece gizli numarayla yapt1g1 telefon gi::iri.i~mesini hat1rlad1.
- Jessica?
- Evet, kimsiniz?
- Her zamanki gibi admt bilmene gerek duymayacagm ama sana
~ok para kazandzracak biri.

- Aman ne giizel! Bu kez ne yapmamt istiyorsunuz? Kimi kandmyo-


rum? Soruya e~lik eden cilveli kahkahasma ahizenin diger ucundan
hi~bir tepki gelm e mi~ti. Esrarengiz ses devam etti.
- Bu seferki ~ok ama ~ok biiyiik bir balik. Ve... Dahasz da var.
- Evet?
- Bu i~i de kotardtgmda seninle i~imiz bitecek. Ve hesabzna seni uzunca
siire idare edecek kadar biiyiik bir meblag yatacak.
- Her kimseniz sizi ~ok sevdim!
Ali Gimen I 323

- Adam seni saat tam 10.15 'te, Constitution Avenue ile 16. Cadde'nin
kesi?tigi noktadaki kii.r;ii.k sii.s havuzunun oradan alacak.
- Gii.zel ... Ba?ka?
- Bir de istegi var. Yann sabah saat sekizde ozel bir kuryeyle sana
yollanacak elbiseyi giymeni ve yine kuryenin getirecegi paketten pkan
telefonu kullanmam istiyor. Gizlilige onem veren biri ... Anlarsm.
- Ooo tabii, anlamaz m1y1m? Severim boyle esrarengiz ve paral1
adamlan. Yalmz ...
- Yalmz ne?
- Elbise ktsmm1 anlamadim?
- Bir tii.r feti? diyelim ... Unutma saat 10.lS'te o ko?ede. Eger geri
kalan hayatim zengin birisi olarakger;irmek istiyorsan, ne bir dakika
erken ne de ger;.
- iyi de hangi saate gore bu? Ya saatlerimiz uyu?muyorsa?
- Paketten pkacak saate gore. Adam1m1z seni oraya gelmeden bir
dakika once arayacak ve ne tii.r bir arabayla geldigini soyleyecek.
- Oooo... Daha da sevdim bu i?i. Filmlerdeki gibi.

Adamm dedigi gibi saat sekizde kurye paketi getirmi~ti. Hemen


haz1rlanmas1 gerekiyordu. Paketi y1rtarcasma a<;:tl. Bakaltm beyefen-
dimizin zevki nasilmz?? Hmm mm ... Ooo ... Oscar de la Rental Zevkli
adammz?! Kimden hatzrlzyorum ben bu markay1? Hah tamam, 2010
Oscar torenlerinde Cameron Diaz'dan! Aman Tanrzm, o ne mii.thi?
bir elbiseydi oyle!
Jessica bu ozel dikim, belden oturtmah, tek par<;:a, omuzlan dii~iik,
kay1k yaka saten elbiseyi bir hamlede iizerine ge<;:irdi.
Wauvvv. Derslerine iyi r;alz?mt?lar, cuk oturdu.
Kirm!Zl, ye~il ve siyah renkte, i<;: i<;:e ge<;:en kahn par<;:ah <;:izgilerden
olu~an ve iizerine yap1~an elbiseyle goreni bay1ltacagma emindi.
Bakalim telefon neymi??
Aceleyle kii<;:iik paketi a<;:tt. Ve bir anda gozleri kama~t1.
- Aman Tannm ... Vertu Signature Cobra!
Onlii Frans1z kuyumcusu Boucheron taraf111dan tasarlanan telefonu
ilk g6rii~te tanurn~t1. Telefonun iizerinde gozleri ye~il ziimriitten,
aletin on yiizunii <;:er<;:eveleyen, yakuttan bir yilan i~lemesi vard1.
Tannm, samnm delirecegim! Bu telefon bile ba?lt ba?ma bir ser-
vet ...
324 I Kmk Heykel

Washington DC /10.13

Ne bakzyorsunuz! Yiiriisenize i~inize! .. Bak sen! jhtiyar mihtiyar ama


kur yapacak kadar da genr goniillii! Hah ha!
Ah siz erkekler! Nerede kaldz bu adam sahi! Arasana!
0 gi.in Jessica'y1 gorenler Greta Garbo'yu gordi.iklerine yemin ede-
bilirlerdi. Zaten sabahm bu saatinde bu kadar iddiah bir halde
ba~kent sokaklannda dola~an bir hemcinsinin daha olabilecegine
ihtimal vermiyordu. Yoldan geyen si.iri.ici.iierin hayranhkla kendi-
sine bakmasma bay1hyordu. Kadmlarsa kiskanyhk dolu bak1~larla
geyip gidiyordu. Lou Boutin'in Mad Moi Top modeli topuklulan
i.izerinde heykel gibi dikilen geny kiz, biraz daha orada durmaya
devam ederse, ba~kent trafigini kilitleyeceginden korkuyordu. Tam
o anda bekledigi telefon geldi. Elbisesini tamamlayan ve mi.icevher
kutusunu and1ran telefonun degerli ta~larla si.isli.i ekranma heye-
canla bakt1.
Gizli numara. Hadi bakalzm Jessica! $imdi yeni bir hayata ba~lzyorsun!
K1rmm ojeli narin bawarmag1 "Yes"e bast1.

I. Saniye

Octanitrocubane'nin kalbi atmaya ba~lad1. Karban, oksijen ve nitro-


jenlerin derin uykusu boliindii. Elementler adeta oliimciil bir dansa
tutu~tu. Amtm on yedinci katmda bulunan kii<;:iik kiz ve yanmdakiler
saniyenin yi.izde biri kadar k1sa bir siirede buharla~t1. Ortaya <;:1kan
alev topu bulunduklan kata denk dii~en merdiven bo ~luklanndan
a~ag1 ve yukan dogru yi.iz y1lhk uykusundan uyanan ofkeli bir ej-
derha gibi dortnala ko~uyordu. Amtm iist katlanna tirmanmaya
<;:ah~an yi.izlerce ~a~krn turist korkmaya bile firsat bulamadan kav-
ruldu. Amtm sekiz yi.iz doksan sekiz basamak11 merdiven bo~lugu
goz aylp kapaymcaya kadar OBiine yikan her ~eyi yutan aJevden bir
tiinele donii~tii.

5. Saniye

Patlamayla ortaya <;:ikan korkun<;: basm<;:, yi.iz bin tonluk devasa


kaideyi be~ik gibi salladi. Once hafif<;:e saga sonra da sola yatan
Ali <;imen I 325

afllt, on yedinci kat hizasmdan b1<;:ak darbesiyle bag1rsaklan d1~an


dokiilen bir bahg1 andmr ~ekilde d1~an dogru patladi. Memorial
Parks ve civanndaki binlerce ki~i ~a~kinhk ve panikle bu akil almaz
manzaray1 izliyordu.
Korku dalga dalga yayildi.
Ya~ananlar giderek surrealist bir tabloyu andirmaya ba~ladi. Karrn
yanlan arntm list kism1, oldugu yerde ag1r agir salland1ktan sonra,
deh~etten donup kalm1~ binlerce insamn iizerine dogru y1kilma-
ya ba~ladi. Havay1 yararak siiratle devrilen devasa moloz kiitlesi,
<;:1ghk <;:1ghga saga sola ko~an ihtiyar turistlerin, gen<;: sevgililerin,
<;:ocuklanrn gogiislerine bastJrm1~ annelerin, yan bilin<;:li bir halde
kalabahg1 giivenli alanlara yonlendirmeye <;:ah~an ~a~kin polislerin
iizerine devrilirken, aflltm ucundaki, iizerinde Latince Lous Dea*
yaz1h pirin<;: levha giine~te son kez parladi. Jessica, ~a~kin tavuklar
gibi saga sola ko~turan yiizlerce ki~inin ezildigini fark edince kus-
maya ba~ladi.
- Aman Tannm, neler oluyor!
Birka<;: saniye oncesine dek arzu paratoneri olan bedeni iki biikliim
olmu~, yaprak gibi titriyordu.
Parmag1 halen tu~taydi.

15. Saniye

Genzini yakan bir toz bulutu ortahga yay1ld1. \:ighklar, araba kor-
nalan ve aglayarak dart bir yanmdan ko~u~turanlann olu~turdugu
deh~et senfonisi kulaklanm zorluyordu. ikinci patlamay1 tam o anda
duydu. Sirtmdan esen sert bir riizgar kiz1l sa<;:lanm ~iddetle savurdu.
Takip eden bir toz bulutu bedenini yalay1p ge<;:ti. Arkasma bakmaya
cesareti yoktu. Sus havuzunun mermer govdesinden gii<;: ahp ayaga
kalktigmda, bq yiiz metre otesindeki Beyaz Saray'dan dumanlar
yiikseldigini gordii. Tam o s1rada ayaklannm dibine ihtiyar bir
kadm kapaklandi. Yiizii gozii toz ve kan i<;:inde kalan kadm yard1m
isteyen gozlerle bakiyordu. Jessica birden h1<;:kmklara boguldu. Sol
eliyle kadmm elini kavradi. Kadm elinin altmda can <;:eki~iyordu.
- Tannm, sen bizi bag1~la! K1yamet kopuyor!

* Hamd Allah'a mahsustur.


326 j Kmk Heykel

25. Saniye

- Tann a~kma yard1m et!


Bunlar ihtiyann son sozleri oldu. Jessica'nm kadmm cans1z elini
b1rakmaya niyeti yoktu. B1ralursa bu karga~ada yitip gitmekten
korkuyordu. Keskin siren sesleri bir an dikkatini toplamasm1 sag-
lad1. Etrafma bakt1. Kii<;:iik bir luyamet kopuyordu! Zorlukla nefes
almaya ba~lad1. Ba~1 zonkluyordu. Yansmdan yukans1 olmayan
Washington Amti'ndan siyah dumanlar yiikseliyordu.
0 ses de ne? Helikopterler?
Ba~m1 <;:evirdi. Beyaz Saray helikopterleri New York Avenue iize-
rinden doguya dogru siiziiliiyordu.
Ba~kan'1 kai;:myorlar!

35. Saniye

O<;:iincii patlama!
Tannm, akl1ma mukayyet ol!
Nereye bakacagm1 ~a~ 1rm1~t1. Capitol Hill'den bir ba~ka duman
bulutunun yiikseldigini fark etti. Art1k korkmuyordu. Ruhu be-
denini terk etmi~ de bu alul almaz sahneyi izlesin diye onu geride
b1rakm1~t1 sanki. Duygusuz gozlerle etrafma bakt1. Giivenli bir yer
bulabilme iimidiyle birbirlerini <;:igneyerek ko~anlar, aym giidiiyle
hareket ederek birbirine <;:arpan siiriiciiler, gozii ya~h, ~a~lun, kork-
mu~, kendisi gibi <;:aresizce bir ko~eye y1gtlarak alubetini beklemeye
ba~lam1~ ya~hlar, gen<;:ler, <;:ocuklar...
ihtiyann elini b1rakt1. Elini siis havuzuna soktu.
Ne giizel suyu hissetmek.
Art1k hi<;:bir ~ey duymuyordu. Pe~ pe~e gelen diger ii<;: patlamay1
fark etmedi bile.
Neden ama? Neden? Ne oluyor? Bu kadzn niye Oldii? Ko~uyorlar...
Arabalar... Kahretsin, elbisem de mahvoldu ... Ne giizeldi oysa. Kim
bunlar? Ne istiyorlar bizden ... ? Hem niye bu insanlar art1k bana
bakm1yorlar? Giizel bulmuyorlar mi beni? Bu araba neden iizerime
geliyor!
Durmuyor!
Ali Gimen I 327

Neden?
Gormiiyor musun beni?
Dur! Dur!
Camlan filmli, plakas1z siyah Grand Cherokee son anda fren yapsa
da duramadi. Jessica'ya <;:arpti. Frenin etkisiyle elli metre kadar sii-
riiklendi ve hemen h1zlanarak uzakla~tJ. Beyaz Saray'a uzanan geni~
ye~il alanda yiiz metre kadar ilerledikten sonra 15. Cadde'ye girerek
gozden kayboldu. Sabah ko~usu yaparken bu kasirgaya yakaland1g1
her halinden belli olan gen<;: bir adam yerde yatan Jessica'ya dogru
ko~maya ba~ladi. Kazay1 gormii~tii. Ya~anan biiyiikkiyametten ka-
<;:arken iizerine dogru gelen orta ya~h bir adam1, ardmdan da toza
bulanm1~ gen<;: bir klZl sert hareketlerle iterek ko~maya devam etti.
Sirenler, toz bulutu, <;:1ghklar. Kitlesel bir delirme hali ya~amyordu.
Adam usulca egilerek gen<;: kizm kalbini ve nabzm1 kontrol etti. Olii
bedene son bir gayretle kalp masaj1 yapmay1 denedi.
- 1.2.3 ... 1.2.3 ... 1.2.3 ... Hadi! Cevap ver! Hadi!
Ancak adam Jessica'ya degil, bir ~ey ararm1~<;:asma etrafma baki-
myordu. Hah, i~te orada! Binalardan uzak durulmas1 <;:agns1 ya -
pan birka<;: polis arabas1 son siirat yanlanndan ge<;:ti. Adam kizm
oldiigiine ikna olunca durdu. Ko~arak camm kurtarmaya <;:ah~an
kalabahga kan~ti. Uzakla~madan once gen<;: kizm elinden savrulup
giden telefonu bulundugu yerden ustaca bir hareketle almay1 ihmal
etmemi~ti. Cesetle arasmdaki mesafeyi a<;:arken, tiim hareketlerinin,
bolgeyi tarayan ve birka<;: giin i<;:inde kay1tlan didik didik edilecek
giivenlik kameralanna tam da planland1g1 ~ekilde yans1d1gmdan
emindi.
Ba~kent akil almaz bir teror saldmsma maruz kalm1~, panik alm1~
yiiriimii~,
herkes korkuyla camm kurtarmaya <;:ah~irken, bir araba
kontrolden <;:1karak kaldmmdaki gen<;: bir k1za c;:arpm1~ , cesur bir
Amerikah gen<;: kiz1 kurtarmay1 denemi~ ama <;:aresiz kalmca, o da
canmm derdine dii~iip pe~ pe~e patlayan bombalardan ka<;:m1~t1.
Kay1tlan inceleyen gorevliler ya~anan deh~etin yanmda bu gayet
olagan kazanm iizerinde bile durmayacaklardi. Duygulanarak izleye-
cekleri yard1msever Amerikahmn, o kiyamet giiniiniin bir numarah
deliliyle birlikte uzakla~t1gm1 asla bilemeyeceklerdi.
AYNIGUN
Aym dakikalar I Ankara

- Leylek 1 aktif, diye f1s1ldad1 Cohen.


Sirtmdaki devasa turist <;:antast, <;:ok cepli arazi ~ortu, sa<;:lanm kapa-
tan bandanas1 ve bir kenarda bekleyen bisikletiyle tipik bir macerac1
orta ya~h turist olmu~tu. <;:antasmm i.izerindeki minik Tiirk bayrag1
ve istanbul baskih ti~orti.iyle fazlas1yla sempatikti. Boynunda devasa
bir fotograf makinesi as1hydi.
Cohen ve ekibinin Ankara'ya geli~ ~ekli, Mossad'm taktik degi-
~ikliginin bir sonucuydu. Ocak 20 lO'da Hamas komutanlanndan
Mahmut el Mabuh'u Dubai'de oldi.iren on bir ki~ilik Mossad suikast
timinin gi.ivenlik kameralanna yakalanmas1 ve sahte pasaportlarla
i.ilkeye giri~ yapt1klanmn anla~ilmas1yla patlak veren skandah kimse
unutmam1~ti.

Bir si.ire once Ba~bakan Erdogan'm korumalan ve resmi heyetinden


olu~an konvoy, ~ehir i<;:i ve d1~mda yi.iksek h1zda gi.ivenlik sorunu
ya~ad1g1 i<;:in ki.i<;:i.ilti.ilmi.i~, basm mensuplannm ara<;:lanyla Ba~ba­
kanhk dam~manlannm ara<;:lan da konvoydan <;:1kanlm1~tl. Kon-
voyun hareket kabiliyetini ve gi.ivenligini artt1rmay1 hedefleyen bu
onlem, Cohen'in i~ini kolayla~tmyordu. Olas1 hedeflerin say1s1 ne
Ali <;imen I 329
kadar azsa, buyiik bahgm tespiti de o kadar kolay olacakti. Emirler
kesindi. Gorsel temas olmad1kc;:a dugmeye basmayacakt1.
Ba~bakanhk binasmm c;:atismdaki keskin ni~ancilar ve yakm koru -
malar olaganustu dikkatliydi. Arna bu dikkatleri neredeyse bq yiiz
metre kadar uzakta, Guven Park'm karanfilcilere yakm tarafmda,
agac;:lardan birinin altmda c;:ic;:ek bocek fotograflan c;:eken Cohen'i
fark etmelerine yetmiyordu. Deneyimli ajan, doga a~1g1 turisti oyna-
d1g1 son yanm saat ic;:inde devasa objektifini bir kez bile Vekaletler
Caddesi'yle, uzerinde karanfilcilerle Balgat dolmu~larmm bulun-
dugu sokagm arasmda kalan Ba~bakanhk binasma c;:evirmemi~ti.

Buna gerek de yoktu zaten. Agac;:lara bakt1g1 zaman tek gordugu,


binanm c;:1ki~ kap1s1ydi. Mossad'm teknoloji masas1 tarafmdan ge-
li~tirilen ~a~1 objektifle gormesi gereken yere dogrudan bakmasma
liizum kalm1yordu. Yam ba~mdaki simitc;:i, israilliyi yiizundeki y1h~1k
ifadeyle suzerken, Cohen daldaki ku~u c;:eken bir turist ic;:in fazla
dikkatli bir ~ekilde kap1y1 izliyordu.
Ba~bakan Erdogan ve etrafmdaki devasa kalabahk tam da Menora'nm
bildirdigi zamanda ko~ar ad1m Ba~bakanhk binasmdan c;:1karak
arabalara dogru hareketlendi. Ba~bakan'm kap1dan c;:1kip arabas1-
na binmesi en fazla be~ saniye suruyordu. Sadece be~ saniye, diye
mmldand1 Cohen. Alm terlemi~ti.
j~te! Gel bakalim Bay Erdogan!
Uzun boylu Ba~bakan'1 tam zamanmda fark etti. Objektifteki 'yiiz
tamma' yazil1mmm kendisini uyarmasma gerek bile kalmam1~ti.
Objektifin dijital ekranmdaki kuc;:uk kirmm kare hedefin yiizune
oturdugunda ye~ile donu~tu. Mekanizmadaki ni~anlay1c1 aktif hale
geldi. Erdogan'm bindigi z1rhh arac;: ye~il karenin ic;:ine girer girmez,
Cohen deklan~ore bast!. Objektiften c;:ikan lazer 1~m1 arac1 i~aretledi.
- Leylek 1... Av kafese girdi.
Kulakl1gm1 belli belirsiz bir hareketle c;:1kanp derin bir nefes verdi.
Bundan sonras1 teknolojiye ve zamanlamaya kalm1~ti. Halen ken-
disine manas1zca smtmaya devam eden simitc;:iden bir simit aldi.
Lokmasm1 c;:ignerken gozleriyle bulutsuz gokyiizunu tanyordu.
Avcz her an gelebilirdi.
330 I Kmk Heykel

Akdeniz I 30 dakika oncesi


israil hava kuvvetlerine ait Avct, 12 bin metre yiiksekte son siirat
siiziilerek Antalya iizerinden Tiirk hava sahasma girdi. Necef <;:o-
lii'ndeki listen 45 dakika once havalanm1~h. Predator C olarak da
bilinen bu insans1z hava arac1, gii<;:lendirilmi~ jet motorlanyla saatte
1000 km h1zla seyrediyordu. israilliler onu benzerlerinden iki kat
daha h1zh hale getirmeyi ba~arm1~h . Kilometrelerce yiiksekteki
Tecsar askeri uydusu Avci'y1 tespit edip rotasm1 Ankara'ya dogrulttu.
Avm1 tespit edene kadar onu Tecsar yonlendirecekti. Maviye c;:alan
gri govdesiyle bu yiikseklikte kimsenin onu c;:1plak gozle gormesi
miimkiin degildi. Radarlar tarafmdan tespit edilemeyen Predator
C, kendisini hayalet w;:ak sm1fma sokan tasanm1yla miikemmel
bir cinayet aletiydi.
Goriinmez, ac1mas1z ve h1zh bir cinayet aleti.

Ankara / 17.13
(Washington DC I 10.13)

Atatiirk Bulvan'rn hmca hmc;: dolduranlar, belli belirsiz bir 1shk


sesi duydular. Gokyiizi.ine baksalar da bir ~ey goremediler. Belli
belirsiz bir hava dalgas1 yiizlerini yalay1p gec;:ti. Ardmdan y1rtilmay1
andmr tiz bir patlama sesi geldi. Avdnm motorlannm sesi daha
yeni geliyordu. Ankarahlar, titreyen camlara ve vitrinlere ~a~kin­
hkla bakarken, titanyum govdeli ku~ bir anda Giiven Park'a dald1.
Konvoya yoneldi. Elektronik gozleri Cohen'in i~aretledigi zirhh
arac1 Vekaletler Caddesi'ne c;:ikmasma on metre kala yakalad1. Aym
anda Necef'teki i.iste bulunan pilot da oni.indeki ekranda konvoyu
gordi.i. Avdnm gorse! temasa ihtiyac1 yoktu ama hic;:bir ~ey ~ansa
b1rakilmam1~t1.

A~il'i topugundan vuracaklardz.


Pilot hic;:bir tereddiit duymadan diigmeye bash. Avdnm kanatla-
nndan f1rlayan her biri elli~er kiloluk iki AGM-114 Hellfire* fi.izesi,
zirhh araca dogru siiziilmeye ba~lad1. Metal metalle bulu~tu. Kulak-
lan sag1r eden bir patlamayla ortahk cehenneme dondii.
Necef'teki pilot metalik sesiyle konu~tu:

* Cehennem Ate~i
Ali <;imen [ 331

- A~il'in topugu vuruldu. Avc1, Bir Numara'nm pe~inde.

***
insans1z hava arac1, ismet inonii Bulvan ve Meclis'i gec;:ip geni~ bir
ac;:1 c;izerek sola yatt1. Biiyiik bir i~tahla yeni avma ko~uyordu . Kaila,
yiiz yirmi bq metrelik Atakule'nin tepesindeki seyir platformunda
sahneye c;1kacag1 am bekliyordu. Hedefi oldugu yerden apac;ik go-
rebiliyordu. $ehrin ortasmdaki patlamay1 duyar duymaz harekete
gec;ti. Platformdaki ziyaretc;:iler ~a~lan bala~larla patlama noktasma
odaklanm1~tJ. Kaila avucundaki minik kumandanm diigmesine
bast1. Kuleye c;:1kmadan once ana elektrik paneline yerle~tirdigi
minik plastik patlaylCI, c;:ok fazla ses c;:1karmadan 'pof'lad1. Elekt-
rik sisteminin devre d1~1 kalmas1yla birlikte kendi etrafmda ag1r
ag1r donen seyir platformu durdu. Tam o anda Kaila, iizerlerinden
gec;en Avci'nm ugultusunu fark etti. Platformdaki ~a~kin kalabahk
endi~eyle c;1ki~a ko~tu. Oldugu yerde k1p1rdamadan duran kadmm
mt c;antasmdan devasa objektifli bir fotograf makinesi c;:1kard1gm1
kimse gormemi~ti bile. Riizgardan savrulan lav1rc1k siyah sac;lanm
seri bir hareketle tepesinde toplay1p son bir kez daha etrafm1 kolac;an
etti. Koca platformda tek ba~mayd1. Gozlerini kapay1p patlamalann
ardmdan oliim sessizligine biiriinen ~ehri dinledi. Sirenler, sadece
sirenler.
Kritik iki dakikaya girmi~ti. 0, bir ~ekilde yiiziinii gosterecekti, bi-
liyordu. Kendisini Necef'e baglayan minik kulak11gm1 bir kez daha
kontrol etti. Kamerasm1 kavrayip platformun kenarma tiifek gibi
yerle~tirdi. $imdi vizorden hedefi tum c;1plak11g1yla gorebiliyordu.
Nefesini tuttu. Kendi kalp atI~lanm duyuyordu.
Nerdesin be adam!
Hadi! Gaster yuzunU!
Giri~ ...

Birinci kat ...


Burasz kabul katz olmalz. ..
Hay1r, o da degil!
Kaila hedefini ararken, ekrandaki kiic;:iik larmlZI kare, vizore gi-
renlerin yiiziini.i ic;:ine alarak tek tek tanyor ama bir tiirlii ye~ile
donmi.iyordu.
- Leylek 2 aktif. Avlag1 goriiyorum ama Av goriinmiiyor, olumsuz!
332 I Kmk Heykel

- Avc1 bir kez daha turlayacak. Odaklanm, dedi Necef'teki pilot.


Gozi.ini.i vizorden ayirmayan Kaila sert esen ri.izgann yi.izi.inde tokat
gibi patlad1gm1 hissetti. Kahretsin, bu hesapta yoktu i?te!
- Leylek 2 ... Ri.izgar <;:1kt1 burada.
- Fark ettik. Avc1 u<;:uyor, sorun yok. Hedefi gormeye <;:ah~m.

Kadm, objektifi kavrayan parmaklannm i.i~i.idi.igi.ini.i endi~eyle fark


etti. Ti.irklerin eli kulagmda olmahyd1.
Hadi ... Hadi ... <;zk ortaya!
Ri.izgara ragmen yukanda turlayan Avci'mn ugultusunu net olarak
duyabiliyordu. Arna tek duydugu o degildi. Adeta havay1 tokatla-
yarak yakla~makta olan sesin Super Cobra saldm helikopterine ait
oldugunu anlamas1 uzun si.irmedi.
Bak sen! Tiirkler erken uyandz ...
Ba~bakanhk korumalannm "Havadan bir ~ey geldi" demesiyle hava
kuvvetleri harekete ge<;:mi~ti. Birka<;: dakika i<;:inde Etimesgut'taki
Gi.ivercinlik Ossi.i'nden havalanan Super Cobra, ~imdi ne oldugunu
bilmedigi gibi, radarda da goremedigi di.i~manm1 anyordu.
- Leylek 2 ... Saldm helikopteri civarda.
- Hedefe odaklanm. Bir atl~ ~ans1m1z daha olabilir mi, emin degilim .
- Leylek 3 aktif... Av1 goremiyorum. Olumsuz!
Kap1daki giivenligin dikkatini <;:ekmeden i<;:eri si.izi.ilmek i<;:in bir
hayli ugra~an Gilad'm sesiydi bu. Nefes nefese kald1g1 telsizden bile
belli oluyordu. Ziai.ir Rahman Caddesi'ne biti~ik ve hedefi olabildi-
gince net goren askeri lojmanlardan birinin <;:atlsma mevzilenmeyi
ba~arm1~t1. $imdi hedefin batlsmda kalan Atakule'nin tepesindeki
Kaila ile dogusundaki Gilad, t1pki planlad1klan gibi, Bir Numara'y1
kiskaca alm1~lard1.
- Leylek 3. Helikopter pisti tam oni.imde, hareket yok.
Ba?bakanlarma saldzrdzk ama adamlar halen onu burada tutuyor!
Bindirsenize ?U adamz helikoptere!
Gilad'm i<;: sesini gokyi.izi.ini.i yirtan bir takirtl susturdu. Her iki
Gidon ajam da sesin ne anlama geldigini biliyordu. K1llanm kipir-
datmadilar. Vizorleriyle yekviicut olmu~lard1. Cobra, g0rsel temas
saglad1g1 Avci'yi 20 mm'lik ii<;: namlulu otomatik topuyla vurmaya
<;:ah~1yor, daha h1zh olan Avc1, helikopterin kendisine kilitlenmesine
firsat vermiyordu.
Ali <;imen I 333
Sava~ helikopterinin otomatik topu, gokyi.izi.ini.in sessizligini o i.ir-
ki.iti.ici.i inlemesiyle bir kez daha yirtti.
Tarrrrrrrrrt ... Tarrrrrrrrrt ...

***
Y1ld1zevler Mahallesi sakinleri, evlerinin camlanm inleten motor
seslerine ve gokyi.izi.inden yagan mermi kovanlarma ancak birkacr
saat sonra bir anlam verebilecekti. Gokyi.izi.indeki kovalamacay1 film
gibi izliyorlardi. Helikopterle Gi.ivercinlik Ossi.i arasmda yogun bir
telsiz trafigi ya~amyordu.
- Hocam, pe~indeyiz ama crok zor. .. Olumsuz ... insans1z hava
arac1 oldugu kesin ... Bildigimiz modellerden farkh. <;:ok daha h1zh!
- Sizi gori.iyoruz ama o radarda gori.inmi.iyor.
- Dogrudur... Dogrudur. . . Bizim radarda da yok.
- Mevki bildirin.
- Dikmen Vadisi i.izerinden geni~ bir yay criziyoruz. Goz temas1
devam ediyor.
- Size ate~ acrti m1?
- Hayir hocam, hayir! Temas yok. Bir ~ey arar gibi daireler criziyor.
- Ba~bakanhk'a sald1rm1~.

- Anla~1lmad1 hocam.
- Ba~bakanhk'a saldirm1~.

Kokpitteki bir anhk sessizligin ardmdan bir si.iredir Avci'y1 indirmek


icrin ter doken ni~ancmm sesi duyuldu:
- Hocam, bu Ko~k'e saldiracak!
- Yakalad1m, diye bagird1 Kaila aym anda.
Ko~k'i.in birinci katmda ko~turan korumalar arasmdan Cumhurba~­
kam Gi.il'i.in yi.izi.ini.i icrine alan kirmlZl kare, bir anda ye~ile dondi.i.
Kadm deklan~ore bash. Simon Bolivar Bulvan i.izerinden dah~a
gecrip burnunu Ko~k'e veren Avc1, bir kez daha ate~ kustu. Her biri
yi.iz yirmi dokuz kiloluk s1gmak delici iki GBU-39, birkacr saniye
icrinde Ko~k'i.in duvarlanndan icreri girdi. Avc1 tirmamrken he-
likopterdekiler, <;:ankaya Ko~ki.i'ni.in idari binasmm alev topuna
doni.i~ti.igi.ini.i deh~etle fark ettiler.
- Ko~k vuruldu . . . Tekrar ediyorum, Ko~k vuruldu.
334 I Kmk Heykel

- Anla~1ld1... Anla~ild1.
- Akmddan F-16 gelsin hocam. Destek laz1m!
- Anla~1ld1 , F-16'lar havada! Havada!
Tam o s1rada ni~anc1 heyecanla baglfd1:
- Kilitlendik!
Her ikisi de dikine t1rmam~a ge<;:tigi i<;:in siiratten dii~iince helikop-
terin Avdya kilitlenmesi bir anhgma miimkiin olmu~tu. Ni~anc1,
Bismillah nidas1yla fozeleri yollad1. Aym anda firlayan iki AIM Si-
dewinder 9, hayalet u<;:agm pe~ine dii~tii. Aletin motorundan <;:tkan
s1cakhg1 takip eden fozeler, arkalannda b1rakt1k1an izle Ankara
semalannda ~ekiller <;:iziyordu. Gozi.inii vizorden ay1rmayan Kaila,
bir kism1 alevler i<;:indeki Ko~k'ii izlese de, gorii~ a<;:1s1 d1~mda kalan
fozelerin 1shg1 andmr sesini duyabiliyordu.
- Leylek 1. Avc1 ate~ altmda.
-Tamam ... Siz pozisyonunuzu koruyun . Bir Numara'y1 gorebiliyor
musunuz?
- Leylek 1. Padamadan kurtuldugunu sanm1yorum. Alevler gorii-
~iimii kis1tlad1.
- Leylek 2. Hareket yok. Olumsuz.
- Zaman azahyor. Hava destegi gelebilir. Bir dab~ daha yapacag1z,
ni~anhya da ni~ans1z.
Av kopegi gibi hayalet u<;:agm 1s1sm1 takip eden fozeler aradaki
mesafeyi kapat1rken, Avc1, t1rmanma iist limitine ula~madan ani bir
manevrayla sola yatt1. Yunanistan Biiyi.ikel<;:iligi'ne dogru biiyi.ik bir
siiratle dah~a ge<;:ti. insans1z u<;:agm bu manevras1111 tahmin ederek
oniinii kesmeyi hesaplayan Super Cobra, fozelerini ate~ledikten
sonra Mahatma Gandi Caddesi'ni i<;:ine alan bir yay <;:izmeye ba~­
lam1~t1. Pilot birka<;: saniye i<;:inde u<;:agm tam onlerine dii~ecegini
hesaphyordu.
Tam da oyle oldu. Otomatik top tekrar alev kustu:
Tarrrrrrrrrt! Tarrrrrrrrrt!

Avc1, yere <;:ok az bir mesafe kala aniden saga yattI. Mermiler 1skala-
d1. Avc1 Segmenler Parki'na yoneldi. insans1z hava aracmm bu ani
manevrasma ayak uyduramayan fozeler burunlanm dogrultmaya
firSat bulamadan el<;:iligin oniindeki a<;:1k araziye yap1~t1.
Ali <;imen I 335

Gokyi.izi.i bir kez daha kmla boyandi.


Helikopter pilotu inledi:
- Hocam, olumsuz. isabet yok. Alet h1zh! <:;:ok h1zh!
- F-16' lar.gelsin, F-16'lar!
Aym anda Kaila'nm sesi Necef'te yankiland1:
- Leylek 2 ... Hedef i~aretlendi!
Ka~ canl1 bu adam be!
Helikopter pilotu c;:ildirm1~ gibiydi.
- Hocam insansiz tekrar dah~a gec;:ecek.
- Konumunu bildirin.
- Seymenler'de! Seymenler'de! Tekrar vuracaksa ya Ugur Mumcu'dan
ya da <:;:etin Emec;:'ten doner!
Tam o mada once keskin bir ishk sesi, ardmdan da gokyi.izi.ini.in
y1rt1lmasm1 andmr biiyi.ik bir gi.iri.ilti.i duyuldu.
- Leylek 2 ... Hava destegi geldi. iki F-16 sanmm. Tekrar ediyorum,
hedef i~aretlendi, dedi Kaila.
- Leylek 3, dedi c;:at1daki Gilad. Ben de i~aretledim!

- Anla~1ld1. Siz pozisyonda kalm. Ate~lemeye 20 saniye!

F-16'lann Avo'nm pe~ine dii~mesiyle Super Cobra bo~a c;:1km1~t1.


Cinnah Caddesi'ni enine keserek Dikmen istikametinde ilerlerken
pilot ve ni~ann , parc;:alan birle~tirmeye c;:ah~1yordu.
- Abi, alet kor atl~ yapm1yor. Ayakh ni~anc1lan olmah.
- Dogrudur, dogrudur. Nokta at1~1 yap1yor! Bize de ate~ ac;:madi!
- Lazerli bir ~eyler kullanan.
- Evet, evet. .. Ko~k'i.i net gorebilen ...
- Yiiksek. ..

- Atakule abi!
Helikopter, Portakal \:ic;:egi Caddesi i.izerindeki evlerin camlanm
zang1rdatacak kadar alc;:aktan doni.ip burnunu Atakule'ye verdi. <:;:a-
t1daki Gilad, vizori.inden Abdullah Gi.il'i.in yi.izi.ini.i gordi.igi.i s1rada,
sogukkanh ama h1zh korumalar, Cumhurba~kam'm, konutun elli
metre arkasmdaki atom s1gmagma goti.irmeye c;:ah~1yordu.
336 I Kmk Heykel

Necef'teki pilotla, Avdya kilitlenmeyi ba~aran F-16 pilotu, aym


anda diigmeye bast!. Once Avdnm f1rlatt1g1 lazer giidiimlii iki
GBU-12 Paveway II, Ko~k'iin arka k1smma, F-16'nm firlatt1g1 iki
akilh fi.ize AIM-120 AMRAAM'sa bir saniye arayla Avdya yap1~t1.
insans1z hava arac1 infilak edip alev topuna donii~tli. Pan;:alan Rqit
Galip Caddesi'ndeki arabalann iizerine yagarken, Ko~k ikinci kez
patlamalarla sars1ld1.
Kaila olan biteni vizoriinden izliyordu. Arkasmda siyah bir duman
birakarak yere c;:akilan Avdy1 g6rdii.
- Leylek 2, Avo oldii, av bitti!
Objektifi tutan parmaklan gev~edi. Kulak11gm1 c;:ikard1. Alevler ic;:in-
deki Ko~k'e son bir kez daha bakmak ic;:in goziinii vizore yap1~tird1.
Gozbebekleri bir anda kocaman oldu.
Tan nm!
Gordiigii son ~ey, Super Cobra'nm alev kusan topu oldu.
L2

10 dakika oncesi
MiT Miiste~arhg1 I l 7.00

- Siirekli hakl1 c;:ikmak zorunda m1sm sanki Jack, diye soylendi Sibel.
Neredeyse iki saattir aym ciimleyi tekrarlay1p duruyordu. Simidin-
den bir ismk, c;:aymdan bir yudum ald1. Ald1g1 haberi hazmetmeye
c;:ah~1yordu . istanbul'daki komiser sabahm koriinde de olsa -nihayet-
aram1~ ve $ahap'la ilgili geli~meyi bildirmi~ti. Dedigine gore adam
i~siz giic;:siiz bir berdu~un tekiydi! Casus oldugunu destekleyecek
en ufak bir bulgu dahi yoktu. Komiser, Sibel'in 1srarh sorulanna
ragmen ula~ttl<lan bilgilerin saglamhgmdan emin oldugunu soyle-
mi~ti. Arna yine de soru~turmay1 siirdiireceklerdi. Sibel, komisere
berdu~lugun, adamm gizli faaliyetlerini perdelemede kulland1g1 bir
goriintii olabilecegini soylese de, ic;:ten ic;:e Jack'in hakl1 oldugunu
biliyordu. Adam $ahap degildi.
Birileri onlarla oynuyordu, kesindi. bfkelendi. Simitten biiyiikc;:e
bir 1smk daha ald1. Kumanday1 ahp amac;:s1zca kanallan turlamaya
ba~lad1. Evlilik programlanndaki sac;:mahklarla kafasm1 dag1tabile-
cegini dii~iindii. Tam o s1rada ofis telefonu c;:aldi.
Allah'zm, bir katu haber daha olmasm lutfen!
Zaplamaya ara vermeden telefona cevap verdi.
338 I Kmk Heykel

Beyrut'tan Aysel'in sesini duyduguna inanam1yordu.


Hepsi bugiinii mii buldu!
Kadm siirekli aym ~eyi tekrarhyordu.
- Evet ~efim, eminim. K1zm ad1 Talin ... Ermeni'ymi~. 1915'te
Beyrut'a kac;:an ailelerden birinin kmym1~!

Sibel, Aysel'in soylediklerine p~irmaya vakit dahi bulamad1. Telefon


elinde oylece kalm1~t1.
Art1k Aysel'i duymuyordu.
Telefonu elinden dii~iiriir gibi birakt1.
Bo~ gozlerle oniindeki televizyondan akan alt yaz1lan okuyor, ama
bir anlam veremiyordu:

Amerika saldmya ugrad1 ... Washington'da patlamalar...

Buda ne demek oluyordu ~ imdi?

Washington'da bombalar m1 patlam1~t1?

Kanai degi~tirdi .

Hepsinde aym ~ey vard1!


- Aman Allah'1m, diye gi.ic;:li.ikle kekeledi.
Aym anda ofis telefonu c;:ald1.
Diger odalardaki telefonlar da hep birden c;:almaya ba~lam1~t1.
Ne oluyordu?
Telefonu ac;:t1.
Ne? Ba~bakanhk saldmya m1 ugram1~tJ?

Allah'zm, neler oluyor boyle! Ba~bakanlzk ... Amerika'da bombalar...


Suudi Arabistan ...
Koridorlarda hummah bir ko~u~turma ba~lam1~tJ. Diger odalardan
yiikselen p~kmhk nidalanm duyabiliyordu. Gogsii koriik gibi inip
c;:1kmaya ba~lad1. Dudaklan kurudu. Jack'in korktugu olmu~tu!
0 da ne? Helikopter sesi?
Ayaga kalk1p camdan d1~an bakt1. Bir ~eyler g6rmeye c;:ah~t1. Arna
hayir, sadece helikopterin sesini duyuyordu. Tekrar televizyona
dondi.i. Washington Amt1'ndan dumanlar c;:1ktig1111 gordii.
Nereye bakacag1111 ~a~Irm1~tJ.
Elleri mi titriyordu?
Ali <;imen I 339

Galiba biitiin diinya saldm altmdayd1. Bir ~eyler yapmas1 gerekiyor-


du ama ne? Telefonlar yine hararetle c;:mlamaya ba~lad1. Korkarak
ac;:ti.
Ne? Ko~k de mi vurulmu~tu!
- Allah'1m, neler oluyor! diye inledi.
Diger biirolar da kan~m1~tl. Evet, orada durmamahyd1. D1~an c;:1kip
bir ~eyler yapmahyd1. Birden camlar zang1rdadi. F-16'lar?
Allah'zm, aklzmz kapracagzm! Sava~ mi pkzyor yoksa!
<;:ekmeceden silahm1 ahp beline takt1. Neden yapt1gm1 bilmiyordu
ama ~imdi kendini daha iyi hissetmi~ti.

Giivende. Giic;:lii.
Ko~arak lavaboya gitti. Yiiziinii y1kadi. Derin derin nefes aldi. Cep
telefonu c;:ahyordu. Ko~arak odasma dondii. Bir felaket haberi daha
kald1ramazdi. Korkarak ac;:ti. Zeynep'ti bu.
- Amirim, galiba kotii bir ~eyler oluyor, bilmiyorum ama o iki
kadmm kim oldugunu nihayet tespit ettim!
Civa?
- Hemen soyle!
- Biri Frans1z, elli ya~ ...

- Gee;: onu, digeri?


- Amerikah. Adresi Ankara. Kirk ya~mda. Tiirkiye'de sab1kas1 yak.
Ve s1k s1k Ankara-Adana aras1 uc;:uyor.
Zeynep'in soyledigi adresi aceleyle not etti. Gozii halen televizyon-
daydi. Amerika'dan gelen goriintiiler giderek daha akil almaz bir hale
biiri.iniiyordu. Arna Sibel ~oku atlatm1~ti. Elleri art1k titremiyordu.
Telefon bir kez daha c;:aldi.
- Evet?

- insans1z uc;:ak m1?

- Her ikisine de?


Telefonu kapad1. Zihninde binbir teori uc;:u~uyordu. insans1z uc;:akla
kim Ankara'ya sald1rabilirdi?
iran?
Yoksa ANKA'yz. .. ?
340 I Kmk Heykel

Ya da Jack'in korktugu gibi israil?


Peki Amerika'ya kim saldirm1~ti?

Sanki goriinmez bir el bogazm1 s1kiyordu. Dii~iincelerini bir tiirlii


mantikh bir siraya sokam1yordu. Sanki beyni erimi~, kafatasmm
ic;:inde bulamac;: gibi saga sola gidip geliyordu. Jack'le konu~mahyd1
hemen! Sesini duymahydi. 0 zaman kendini daha da giivende his-
sedecekti. Teorilerinden ~iiphelendigi ic;:in ona bir oziir borc;:luydu.
Odasmdan siiratle c;:ikti. Koridorda Erciiment Baba'yla burun buruna
geldiler. Tela~ ic;:indeki adamm bir ~ey soylemesine izin vermeden,
- Baba, kapatilacak bir hesab1m var, deyip ko~arak garaja indi.
Jack' in telefonu cevap vermiyordu.
Dunya ba~1mzza yzkzlzyor, kimbilir neyle bogu~uyordur?
Kotiiler harekete gec;:mi~ti. Durmanm zamam degildi.
En azmdan birini nerede bulabilecegini biliyordu.
AYNI GUN
Dongola - Sudan I 17.45
(Washington DC I 09.45)
(Ankara 116.45)

Kiiliistiir klimalar ~ehir merkezindeki Lord Hotel'in kasvetli lobisini


homurdanarak serinletiyordu. Gene;: resepsiyonist Abdullah'm ic;:i
gec;:mek iizereydi. Kap1ya bagh c;:mg1ragm c;:mlamas1yla kocaman
siyah gozlerini lurp1~tirdL Ac;:ilan kap1dan ic;:eri s1cak toprak ve
araba lastigi kokusu hiicum etti ..Abdullah elinde kocaman bir muz
hevengiyle ic;:eri giren adama artik otomatikle~mi~ bir smti~la inci
di~lerini sergiledi. Arkada~lan adama San~m diyordu. De;: arkada -
~1yla birlikte bir hafta once otelin en iist katmdaki dort oday1 da
tutmu~lardL Adamlann birbirlerine lakaplanyla seslenmelerini
tuhaf bulsa da iizerinde durmam1~t1 Abdullah. Bah~i~ konusundaki
comertlikleri bi.ihi.n ~i.iphelerini oldi.irmi.i~tii. Bu yi.izden otele pa-
saportsuz kay1t yapt1rmalanm pek de sorun etmemi~ti. Kimsenin
mecbur kalmadikc;:a hatirlamad1g1 bu ~ehrin kimsenin mecbur kal-
mad1kc;:a konaklamad1g1 bu oteline, yabancilar zaten pek ugramazdi.
Otel daha c;:ok Nil iizerinde ta~1mac1hk yapan kiic;:iik biitc;:eli Arap
tiiccarlann, ~ehre mallanm satmaya inen ama koylerine kalkan
son otobiisii kac;:1ran gariban c;:iftc;:ilerin ve Afrika'da bolca rastlanan
342 I Kmk Heykel

karanhk yiizlii parah askerlerin ugrak yeriydi. San~m ve arkada~lan,


soylediklerine gore, dii~iik biitc;:eli belgeseller yaymlayan bir Avru-
pa kanah ic;:in Afrika konulu bir c;:ekim yap1yorlard1. Abdullah bir
belgesel ic;:in devasa bir c;:anak anteni her daim giine~ten cay1r cay1r
yanan c;:atJya yerle~tirmelerine ~a~lfsa da yagh mii~terileri sorularla
bunaltmanm aptalca oldugunu bilecek kadar zekiydi.
- ic;:imiz d1~1m1z muz oldu bu Allah'm belas1 yerde!
Muz hevengini yatag1 iizerine atan San~m'm soylenmesi kar~1hk
bulmad1.
Tavandan sarkan yorgun bir pervanenin altmda c;:ahpn digerleri,
onlerine ald1klan envai c;:e~it aletle me~guldii. San~m bir kez daha
oday1 kolac;:an etti. Birkac;: diziistii bilgisayar, disk okuma cihazlan,
biri oldukc;:a biiyiik olmak iizere iki monitor, belli belirsiz inleyerek
c;:ah~an oldukc;:a geli~mi~ iki jeneratOr, ~arj olmaya blfaktlm1~ uydu
telefonlan, odanm ac;:1k penceresinden c;:atJya uzanan birkac;: kab-
lo, biri biiyiik digeri kiic;:iik olmak iizere ag1zlan ac;:1k pencereden
gokyiiziine c;:evrilmi~ iki portatif c;:anak anten.
Duvara devasa bir harita yap1~tmlm1~tJ . Harita, diinyanm etrafmda
turlayan yiizlerce ticari uyduyu yoriingeleriyle birlikte gosteriyordu.
Biiyiik oyun ic;:in her ~eyleri hamd1.
-Zavalh Afrika ... Heba olan hayatlar, dedi San~m ic;: c;:ekerek. Pen-
cerenin oniinde dikilmi~ duygusuz bak1~larla daha once hie;: gor-
medigi meyveleri iic;: kuru~a satabilmek ic;:in birbirlerini c;:igneyen
yorgun, balums1z ve s!ftlan c;:ocuklu kara tenli kadmlan, onlann
s1lu pazarhkc;:1 mii~terilerini, baldm c;:1plak c;:ekc;:ekc;:ileri, pazann
iizerinde uc;:u~an karasinek bulutunu, miitevaz1 tezgahlann altlannda
amac;:s1zca dola~an ac;: kedileri izliyordu.
- Umurumda bile degil. Bir saat sonra macera bitiyor. Ver elini
Jamaika, dedi $i~ko. Sonrasmda izimizi bile bulamayacaklar!
- Son on dakika, dedi San~m.
Odadaki monitorlerden birinin ekranmda beliren dijital saat, on
dakikadan geri saymaya ba~lad1.
- Beyler dikkatli, c;:ok dikkatli. Odaklanm. T1pk1 provalardaki gibi.
Hata yok!
- Hata yok, diye tekrarlad1 digerleri.
Cihazlar aktif hale geldi.
- 7 dakika!
Ali <;imen I 343

- 1 numarab anten aktif!


- Yedek antenler aktif!
- Sinyal kesici aktif!
Dongola sakinleri, o gi.in kirk dakika boyunca radyo, televizyon ve
telefonlannm neden <;:ah~mad1gm1 asla ogrenemeyecekti.
- Yedek sinyal kesici beklemede!
- Sogutucular aktif!
- Yedek jenerator aktif!
- Beyler, ~u an resmen d1~ di.inyayla irtibatim1z kesildi, dedi Ci.ice.
San~m, si.irgi.ili.i pencereyi kapadi. Perdeleri <;:ekti. On gi.in once
Menora'nm Stockholm'de kendisine verdigi ki.i<;:i.ik metalik kutuyu
a<;:tl. i<;:inden <;:1kard1g1 gi.imi.i~ renkli fla~ diske, elinde degerli bir
elmas tutuyormu~<;:asma hayranhkla bakti.
- i~te ki.i<;:i.ik arkada~1m1z burada.
Hepsi kendi alanmda uzman olan digerleri bir an bu baki~a ortak
oldu.
- Bu mu, diye sordu $i~ko.
Hayatmda ilk kez fla~ disk gori.iyor gibiydi.
- Bu, dedi San~m , hayat1m1z1 degi~tirecek namussuz bu!
- Be~ dakika!
San~m, diski, ekram en bi.iyi.ik olan bilgisayann USB giri~ine bomba
imha ekiplerinde gori.ilen bir hassasiyetle soktu. Yumu~ak bir klik
sesi duyuldu. Diskin i.izerindeki 1~1klar yamp sonmeye ba~ladi. Ek-
randan gozleriyle takip edemeyecekleri bir h1zda, birtak1m rakamlar
akmaya ba~ladt. Diskten bilgisayara akan veriler, fiber kablolardan
bir numarah antene, oradan da <;:ar~af gibi mavi gokyi.izi.ine sinyal
olarak yay1ld1. Sinyaller, toprak sokaklan, kurak bah<;:eleri, kahve-
rengi damh evleri ve yam ba~mdan sicim gibi uzanan Nil nehriyle
Dongola'y1 be~ yi.iz seksen kilometre yukandan izleyen Hint askeri
uydusu Cartosat 2'ye ula~tl. Uydunun Bangalore'deki izleme istas-
yonuyla baglantls1 bir anda kesildi. Hintlilerin tek ~anss1zhg1, o an
i<;:in sadece Cartosat 2'nin, San~m ve adamlarmm istedigi zamanda
istedigi noktadan ge<;:iyor olmas1yd1.
- Ku~ kafese girdi, diye bagird1 San~m.
Elektronik aletlerin vmlamas1 ve sogutuculann ugultusu haricin -
de <;:lt <;:ikm1yordu. $i~ko'nun oni.indeki ekranda bir harita belirdi.
344 [ Kmk Heykel

Dzerindeki boylam c;:izgilerinin kirm1z1, enlemlerinse mavi renkte


gi::iri.indi.igi.i i.ic;: boyutlu bir di.inya haritas1yd1 bu. Ag1r ag1r di::inen
ki.irecigin etrafmda milimetrik olarak hareket eden yi.izlerce ki.ic;:i.ik
noktac1k, ye~il renkte yamp si::inerek ekrandan gi::iz kirp1yordu.
- Beyler... i~te kaqm1zda zavalh di.inyam1z ve onun bogazma ya-
p1~m1~ uydular ordusu!
- De;: dakika!
- Top sende $i~ko, diye bagird1 San~m.
$i~ko,gi::izlerini kis1p elleri klavyede ekrana odakland1. Uydu ~imdi
digerlerinin aksine turuncu gi::iri.ini.iyordu. Hayatlanm degi~tirecek
o minik noktaya bakt1.
i?te buradasm. Gel bakalim babaya ... Hadi oglum, ha gayret ... Guzel
kizlar, rom ve Jamaika sahilleri a?kma!
Ekranda ac;:1lan bir kutucuga neredeyse nefes almadan girdigi ra-
kamlar, sonsuz kombinasyonlar ~eklinde kendi kendini iiretmeye
ba~lad1. Say1lar o kadar h1zh degi~iyorlard1 ki neredeyse di.iz bir
c;:izgi halini alm1~lard1.
Ekran bir anda dondu.
Ve bir mesaj yamp si::inmeye ba~lad1:

GiRi$ KODU DOGRULANDI

$i~ko tuttugu nefesini birakip sevinc;:le kiifri.i bast!!


Uydunun kumandasm1 ele gec;:irmi~lerdi. Ekranda dijital bir kontrol
paneli belirdi.
- Bir dakika!
Kontroli.i San~m ald1. Yak.in gi::izli.iklerini takt1. ifadesiz bir yi.izle
ekrandaki paneli ve iizerindeki verileri si.iziiyordu. NASA'dan kovu-
lana kadar gec;:irdigi on be~ yilda bunun gibi binlercesini gi::irmi.i~tii.
Bir an ortamdan koptu. Onca deneyimine, gece gi.indiiz ki::ipek gibi
c;:ah~masma ragmen kendisini terfi ettirmedikleri gibi bir de itiraz1
i.izerine kovmu~lard1. Beyaz Saray dam~mam olan kardqi Mark
bile kurtaramam1~tJ onu. Arna i~te ~imdi ne zamandir bekledigi o
an gelmi~ti.
Evet beyler, bakalim kim daha iyiymi~? 0 torpilli o.. . i;:ocugu mu
yoksa ben mi? Gorecegiz!
Mekanikle~mi~ hareketlerle ekrandaki panelin i.izerinde baz1 ra -
kamlan degi~tirdi. Solugunu tutup Enter'a bast!.
Ali <;imen I 345

Kilometrelerce yukandaki elektronik ku~un jet motoru harekete


gee;: ti.
- On saniye!
- Hadi yavrum, hadi!
Uydunun motoru iki kez alev kustu.
Sayac;: s1f1rlandi.
Adamlarm neredeyse ic;:ine di.i~ti.igi.i ekranda yamp sonen bir uyan
daha belirdi:

MANEVRA KABUL EDiLDi


UYDU YORONGESi BA!;)ARIYLA DEGi!;)TiRiLDi

Bingo! Uydu tam zamanmda Hint Okyanusu Bolgesi'nden Atlantik


Okyanusu Bolgesi Bati'ya gec;:mi~ti. Oc;: boyutlu harita i.izerindeki
turuncu nokta ~imdi farkh bir c;:izgi i.izerinde ilerliyordu.
$i~ko tekrar sahnedeydi.
- $imdi CIA'deki o budalalara kimin patron oldugunu gosterelim!
Kahn etli parmaklar bir kez daha tikirdad1. Ekranda bu kez uydunun
i.ic;: boyutlu gori.inti.isi.i belirdi. $i~ko klavyeyi dovdi.ikc;:e, uydunun
anteni doni.iyordu. Antenin kapsama alanma giren Kuzey Ameri-
ka'daki uydu takip merkezleri ekranda liste halinde akrnaya ba~lad1.

Nova Scotia ... Cavalier ... Thule ... Eglin ...


Sororro ... Cape Cod ... Millstone .. .

- Millstone'u sec;:, dedi San~m.


$i~ko denileni yapt1. Millstone'un yamnda ac;:1lan minik kutucuktan
diger i.ic;:i.ini.in anlam veremedigi onlarca isim akarken bu kez San~m,
aralanndan OEOE'yu sec;:ip t1kladi.
- OEOE'ye* sinyal akr~1 ba~lad1 beyler!
Aym saniyelerde Washington'm patlamalarla alti.ist oldugundan
hic;:birinin haberi yoktu.
- Bu OEOE de neyin nesi, diye sordu biri.
- Ne olacak, CIA' in c;:ocukc;:a kod isim merakr. Gozlerimiz Dii?manla-
nmzzm Uzerinde manasma geliyor, dedi San~m nefret dolu bir tonla.
Birkac;: saniyelik sessizligin ardmdan ekranda yeni bir 1~1kl1 c;:erc;:eve
ac;:ild1:

* Our Eyes on Our Enemies


346 Kmk Heykel
J

CIA
CASUS UYDULAR DiREKTORL0G0

- Bingo, diye bag1rd1 San~m bir kez daha. Ekrandaki giri~ ~ifresi
isteyen kutucugu gostererek $i~ko'ya dondi.i.
- Bizi ic;:eri sokrnan ic;:in altm1~ saniyen var evlat! Bir saniye fazla
degil, altm1~! Aksi takdirde oldi.igi.imi.izi.in resmidir!
$i~ko, alnmda biriken teri sildi. Dizi.isti.i bilgisayanndan c;:ikan USB
kablosunun diger ucunu ana bilgisayara takti. Dizi.isti.ini.in ekram
bir anda kirm1Z1ya dondi.i. Bi.iyi.ik monitordeki renkli c;:erc;:evenin
i.izerindeki saniyeler geriye dogru akrnaya ba~ladi. $i~ko bir tu~a
bastJ. Binlerce rakam ve harf ekram doldurdu.
Odada tam anlam1yla elektronik bir ci.imbi.i~ yapmyordu!
- Ne halt oluyor ~imdi?
Anten'di bu. ilk kez sesi c;:1krn1~tJ.
- Casus Uydu Kontrol Merkezi'nin ana kumanda bilgisayanna
s1zmaya c;:ah~1yorum, dedi $i~ko.
Tedirgindi.
- Son otuz saniye!
- Sak.in beyler! Bu canavann ad1 rilingir. On y1hm1 verdim hen ona.
$ifreyi kiracak! Gi.ivenin bana.
Sesindeki titremeyi gizlemeye c;:ah~t1gm1 fark etmi~lerdi.

00.09

- Hadi yavrum .. . Gaster yi.izi.ini.i babana!

00.04

San~m sol eliyle sinirli bir ~ekilde ritim tutuyordu. Sag eliyle usulca
beline uzand1gm1 hic;:biri fark etmedi.

00.02

San~m'm gozi.i ekranda, sag eli ritimde, sol eli belindeydi.

00.00

S1ki bir ki.ifor savurdu $i~ko.


Hic;:bir ~ey olmam1~t1 . ..
14

Ankara I 17.30

Jack, neredesin Jack?


i~te yolun sonuna gelmi~ti. Ba~larma bu biiyiik belay1 ac,:an Civa'y _
enselemeye gidiyordu. Evet, emindi! Arad1g1 o kadmdan ba~kas1
olamazdi. Zihnindeki bo~luklar siiratle doluyordu. Adana'da ne
vard1? incirlik Ossii! Bu kadm CIA ile baglantih olabilirdi. MiT'in
koridorlannda hummah bir ko~u~turma ya~amyordu. Emektar
Mercedes'ine atladi. Araba homurdanarak MiT'in otoparkmdan
c,:ikt1. Kuzey c,:evreyoluna saparak son gaz <;:ankaya'ya yoneldi. Gok-
yiiziinde halen jetlerin turlad1gm1 duyabiliyordu.
Erdogan ve Giil ne durumda acaba?
Amerikah hakl1 c,:1km1~t1.

Bunca zamandir soyledikleri bo~una degilmi~!

Ona inanmakta zorland1g1 ic,:in kendine ktzd1. Gaza daha c,:ok yiik-
lendi. Bir yandan da Jack'i anyordu. Arna hayir, telefon kapahyd1.
Ortahk y1kihyorken telefonla ugra~amazd1 ya! Amerika'da neler
oluyordu acaba? Bunlarm hepsi birbiriyle baglantih m1yd1?
Cinnah Caddesi'ndeki adrese ula~mas1 neredeyse yanm saat siirdii.
Yolda gelirken polis telsizini dinlemi~ ama bir ~ey ogrenememi~ti.
Zihni allak bullakt1. Tek bildigi bir an evvel bu kadm1 bulmak ic,:in
348 I Kmk Heykel

can att1g1yd1. intikam m1 almak istiyordu, emin degildi. A<;:1k<;:as1


umurunda da degildi. Arabay1 apartmanm bir sokak ilerisine park
etti. ~arjoriinii kontrol etti. Silah1 tekrar beline takt1. Etraf1 kola<;:an
ederek apartmandan i<;:eri siiziildii. Al<;:aktan u<;:an iki helikopterin
sesi geldi. Binanm camlanm titreterek uzakla~t1lar. Acaba evde
biri var m1yd1?
Otomatik sondii. Yakmad1. El fenerinin ohz 1~1gmda sessiz ad1m-
larla binanm son katma <;:tkt1. Bu katta tek daire vard1. Kap1y1 din-
ledi. Sadece kendi nefesini ve kalp at1~lanm duyabiliyordu. i<;:eride
kimse olmamasm1 umarak maymuncuguyla kilidi zorlanmadan
a<;:t1. Silahm1 <;:ekti. Kap1y1 aralay1p i<;:eri siiziildii. Zifiri karanhkt1.
Apartmana girmeden biitiin panjurlann kapah oldugunu fark et-
mi~ti. Bir sure e~ikte hareketsiz bekledi. i<;:eride en ufak bir hayat
belirtisi bile yoktu. I~1klan a<;:tt. Her ~ey alelade goriiniiyordu. Seri
bir ~ekilde evin odalanm kola<;:an etti. Ozeri m1knattsh biblolarla
kaph bir buzdolab1yla tam te~ekkiillii bir mutfak, dantel i~lemeli
ortiilerle siislenmi~, yeni koltuklarla dolu a~m diizenli bir oturma
odas1, derli toplu bir yatak odas1 ve olduk<;:a abart1h do~enmi~ bir
<;:ocuk odasi...
Duvarlarda tablolar, saatli maarif takvimi, ne~eli bir aile hayatmdan
kesitler yans1tan mutlu fotograflar.
Fotografl.ar?
Tek tek fotograflara bakt1.
Gobekli baba, saf baki~h giizel bir anne, annenin kucagmda be-
bek. Bebegin yakin plan portreleri biiyiiti.iliip evin farkl1 ko~elerine
as1lm1~t1.

Tipik bir ~ekirdek Turk ailesi?


Kimdi bu insanlar? Ya da bu insanlarm evinde ne i~i vard1? Yoksa
yine mi <;:uvallam1~t1? Civa'ya <lair en ufak bir iz bile yoktu bu evde!
- Allah'1m nerdeyim ben, neler oluyor boyle, diye mmldand1.
Bir kez daha dii~iindi.i, hayu, kesinlikle emindi. Adreste bir hata
yoktu.
<;=aresizce koltuklardan birine <;:6ktii. Silah1 beline yerle~tirdi . Ka-
fasm1 toplamaya <;:ah~tt. Evet, kesinlikle aptalhk etmi~ti. Ofkeden
dudaklanm 1sird1. Nasil olur da Civa gibi birinin ger<;:ek ikametinin
kay1tlara ge<;:mesine izin verecegini dii~iiniirdii?
Ali Gimen I 349

Kan~1k duygularla kalkti. Son bir kez etraf1 kolai;:an etti. Buzdolabm1
ai;:ti. Yumurta, siit, yanm margarin, cam kaplarda yemekler, bebek
mamalan ... Her ~ey olmas1 gerektigi gibiydi. Ev sahipleri gelmeden
i;:1ksa iyi olurdu. Merdivenlerden a~ag1 h1zla inerken birden durdu.
Orta katta oturan i;:ift kavga ediyordu. Adam avaz avaz bagmyor,
kans1 altta kalm1yordu. Kmlan tabak i;:anak seslerini duydu. Bir
bebek aglamaya ba~ladi. Kavga eden i;:ift birden sustu. Korkan bebegi
sakinle~tirmeye i;:ah~tiklanm duyabiliyordu. Tekrar a~ag1ya hamle
edecekken durdu.
Bu evde kaos vardi. insan vardi. Hayatm kokusu vard1!
Heyecanla tekrar yukan i;:1kti. Kap1y1 ai;:1p ii;:eri girdi. Az once kola-
i;:an ettigi evi ilk kez goriiyormu~i;:asma bir kez daha turladi. Evet,
hakl1yd1. Bu evde her ~ey biraz fazla olmas1 gerektigi gibiydi.
Bu ev bebek kokmuyordu!

***
Muhakkak bir yerlerde bir ipucu olmahydi. Gizli bolme, raf ya da
~iiphelerini dogrulayacak herhangi bir ~ey. Yapayhk kokan evin
odalanm teker teker kontrol etti. Koltuklan, vitrini, kiitiiphaneyi
i;:ekti arkalarma bakti. Hahlan kaldirdi. <;:ekmeceleri kan~tlrd1. Kan
ter ii;:inde kalm1~ti. Kiitiiphanedeki kitaplan yere devirdi. Rastgele
baz1lanm sei;:ip h1zla ii;:lerine goz gezdirdi, hay1r, hii;:bir ~ey yoktu!
Yatak odasma gitti, yatagm altma bakt1, i;:ama~1r dolaplanm talan
etti. <;:ocuk odasma yoneldi. bfkesi son bir saatte ya~ad1g1 korku ve
~a~kmhga baskm gelmeye ba~lam1~ti. inleyerek salondaki devasa
porselen vazoyu tekmeledi. Vazo ~ang1rdayarak pari;:aland1. <;:1kan
sese daha da ofkelendi. Koca vitrini i;:ekip yere indirdi. bfkesini
kontrol edemiyordu. <;:1ghklar atarak i;:ocuk odasmdaki her ~eyi
devirmeye ba~lad1. bniine i;:1kan oyuncaklan tekmeliyor, duvar-
lardaki i;:izgi film kahramanlannm posterlerini sokiiyor, tavandan
sarkan oyuncaklan h1~ 1mla i;:ekip yere at1yordu. Hi<;:bir ~ey umu-
runda degildi. Gozii karanr gibi oldu. Dizleri titriyordu. Oldugu
yere diz iistii i;:oktii.
Ruslar, ANKA, $ahap, Civa, Reyhanf, isfahan, eli sopalz polis, Teh-
rangeles, oky anusun kokusu, ye~il kubbeli cami, Ercument Baba,
Ankara'nm gobeginde patlay an bombalar, cesetler.. .
Simalar, mekanlar, korkular pe~ine dii~mii~tii.
350 I Kmk Heykel

Karanhk bir odadayd1. Kapkaranhk.


Bir ~eyler dokunuyordu <;:1plak tenine.
Soguk ve islak.
Midesi buland1. Korktu. Aglamak istiyor, ama sesi <;:1km1yordu. El-
lerinin titredigini korkuyla fark etti. Su, evet su i<;:meliydi. Mutfaga
ko~up agzm1 musluga dayad1. Tekrar salona geldi.

- Allah'1m, bana bir ~eyler goster, diye neredeyse inledi.


Devasa boy aynasmda kendini gordii. Kendi baki~lanndan korktu.
Sa<;:1 ba~1 darmadagm olmu~, makyaj1 akm1~, yiizii kizarm1~, terle-
mi~ti. Gogsii koriik gibi inip kalkiyordu. Bir yabanc1ya bakiyormu~
gibi kendini inceledi. Aynaya yakla~tI.
Bak Sibel, yine ~uvalladm! Civa'y1 bulamadm, Jack'e yardim edemedin,
insanlar oliiyor, sen hi~bir ~eye yaramiyorsun! 0 da sana i~e yaramaz
diyecek! Tzpkz digerleri gibi!
inleyerek bir <;:1ghk att1. Yumrugunu yap1~tird1g1 ayna <;:at1rdayarak
yere doki.ildii.
Eli kamyordu ama umurunda degildi.
<;:unkii aynanm arkasmda beliren kap1ya bakiyordu.
15

Dongola I 18.05
(Washington DC I 10.05)
(Ankara / 17.05)

Derin bir sessizlik kaplad1 oday1. $i~ko'nun alnmdaki ter damlac1k-


lan burnundan siiziiliip klavyenin iizerine dii~tii. Ekranda hic;:bir
hareket yoktu.
Hic;:bir ~ey olmuyordu!
Gi::izlerini ekrandan ay1rmayan San~m, belindeki Rhino'nun kab-
zasmt digerlerine fark ettirmeden usulca kavrad1. $i~ko, adamm
i::ifkeden morarmaya ba~layan yiiziine bakmaya cesaret edemiyor-
du. Yalvanrcasma, "inan bana, bi::iyle olmamas1 gerekiyordu" dedi.
bfkeden gi::izleri kocaman olmu~tu . Masaya tum giiciiyle yumruk
at1p okkah bir kiifor daha savurdu. San~m silah1 usulca belinden
s1ymyordu ki ekran canland1.

BAGLANTI BA$ARIYLA KURULDU

- Allah'm belas1 seni, diye sevinc;:le inledi $i~ko.

Histerik bir ~ekilde giiliiyordu.


Ciice ve Anten, co~kuyla birbirlerine sanld1. San~m'm tetikteki
parmag1 gev~edi. Bir an ic;:in akhnm bir ki::i~esinden ~ilingir'in bir
352 I Kmk Heykel

saniye daha gecikmesi durumunda ~u an yapmak zorunda olacag1


~ey gec;:ti. Kania aras1 hic;:bir zaman iyi olmam1~ti.
- Kendinize gelin, daha i~imiz bitmedi, dedi.
Ciice'ye dondii.
- Emaneti postac1ya teslim et!
Ciice, yirmi be~ yil boyunca ingiliz istihbarat1 ic;:in <;:in ve Rus as-
keri tesislerine ait uydu fotograflanm analiz etmi~ deneyimli bir
uzmand1. Alkol bag1mhhg1 sonunu getirmi~, te~kilattan atilm1~tl.
Londra'daki bir birahanede San~m'la tam~ana dek hayattan iimi-
dini kesmi~ bir kaybedendi. Ender bulunan birikimini kullanmak
ister miydi? Neden olmasmd1? Adamm uzatt1g1 eli nazlanmadan
tutmu~tu. 0 giinden beri emanet iizerinde c;:ah~1yordu. Sahne s1ras1
ondayd1.
Gomleginin cebinden c;:1kard1g1 siyah fla~ disk'i bir sure elinde tuttu.
Hint uydusunun menzilden c;:1kmasma on be~ saniye vard1. Diski
yuvasma soktu. Dzerindeki minik ye~il i~ik yand1.

00. 13

Neredeyse nefes almaks1zm Ciice'nin ustahk eserim dedigi dos-


yalann, once Cartosat 2'ye, oradan da CIA istasyonundaki ana
bilgisayara kopyalam~m1 izlediler. Saniyeler su gibi ak1yordu.

00. 01 VERi AKH;il TAMAMLANDI


00. 00 BAGLANTI KESiLDi

Uydu menzilden c;:1kti.


Kil pay1 s1yirm1~lard1! Arna art1k onemi yoktu. i~in kalamm, bag-
lant1y1 siirdiiren portatif antenler gorecekti. Hintliler becerebilirse
uyduyu tekrar yoriingesine oturtabilecek, aksi takdirde milyon do-
larhk oyuncaklan sonsuza dek yeni yoriingesinde turlay1p duracakti.
Terli yiizlerdeki rahathk ifadesini s1kmt1yla fark eden San~m'm sesi
bir kez daha oday1 inletti:
- Pekala beyler, soon di~inizi. Son bir ad1m kaldi!
Top yine ondaydi. Son darbe ic;:in bir kez daha masanm ba~ma gec;:ti.
Kendini hie;: bu kadar iyi h i ssetmem i ~ti ! Kumanda kolunu hafifc;:e
kavradi. Derin bir nefes ahp bir siireligine parmaklarmm ucundaki
giicii hayal etmeye c;:ah~ti. CIA'in casus uydulanm kontrol eden
Ali <;imen I 353
beyin, nam-1 diger postacz, elinin altmdaydi! Bir cerrah hassasiye-
tiyle beynin i<;:inde gezinmeye ba~lad1. Kumanda kolunu NROL-38
yazan kutucugun iizerine getirerek tiklad1. Ekranda yuklUyor yaz1-
smm e~lik ettigi minik semboller u<;:u~maya ba~lad1. Dosyalann bin
kilometre yukanda turlayan Amerikan casus uydusu NROL-38'e
yiikleni~ini izlediler.
- Bitti ... Allah'm belas1, nihayet bitti, dedi San~m.

Baglanhy1 kesti. Ekran karard1.


NROL-38, Sudan'dan uzanan kol kendisine ula~madan on dakika
once her zamanki hedefinin iizerinden ge<;:mi~ ve rutin gorevini
yerine getirmi~ti. ~imdi Cezayir <;:6lleri iizerinden biiyiik bir h1zla
Atlas Okyanusu'na dogru ilerlerken haf1zasmda kendi <;:ektigi fo-
tograflar degil Ciice'nin ustahk eseri vard1. On dakika sonra bunlan
CIA merkezine yollayacakt1.

***
San~m keyifle purosundan bir nefes <;:ekti. Son birka<;: ayda ya~adik­
lanm dii~iindii. Kendisine Menora diyen biri arac1hg1yla yakla~an
adamlann teklifi olduk<;:a cazip gelmi~ti. Sahte uydu fotograflanyla
hiikiimetten birilerini kandmp yiiklii silah sipari~i verilmesini sag-
layacaklard1. Temiz i~ti. Bol s1f1rh bir <;:eki ve orselenen gururu tamir
firsatm1 kim geri <;:evirirdi ki? K1sa zamanda ekibini kurmu~tu. Her
~eyi, arkalannda en ufak bir iz birakmayacak ~ekilde planlam1~lard1.
Dongola'ya uyguladiklan elektronik karartmanm kalkmasma ii<;:
dakika vard1. Odadaki ekipmam neredeyse toparlam1~lard1.

- Hadi beyler, kaldmn artik ~u koca ki<;:lanmz1, dedi San~m nqeyle.


- Ah ! Seni sakin burada unutmayahm kii<;:iik sevgilim, dedi Ciice.
Minik siyah diski yuvasmdan <;:1kard1.
Diskin iizerindeki ye~il l~Ik sondii.
Kirk dakika dolmu~tu. San~m bir kenarda duran kohnemi~ tiiplii
televizyonun kumanda diigmesine bash.
- Bakahm zavalh diinyam1zda biz yokken neler olmu~?

Bir iki parazitli kanah atlad1. Arap<;:a bir kanala rast geldi. ..
Ve oylece kald1.
Gozbebekleri biiyiidii.
354 I Kmk Heykel

$imdi digerleri de bi.iyi.ilenmi$ gibi ekrandan akan gori.inti.ilere


baktyorlard1. San$m dua eder gibi gozlerini kapad1. Kalbi deli gibi
atiyordu. Bu kez heyecandan degil, korkudand1.
Tanrzm ... Bunlar... Bu goruntiller... Allah'm belalarz bizi kullandzlar!
Kullandzlar! Hani sadece biraz pat1rt1 yaratacaklard1? Ya~atmazlar
bizi, ya~atmayacaklar!
Hmlt1y1 andmr bir ses tonuyla konu~maya yah~ti:
- Beyler, buray1 hemen terk e.. .
Ci.imlesi yanm kald1. Pencereden giren iki yi.iz elli kiloluk lazer
gi.idi.imli.i GBU-12, ortahg1 cehenneme yevirdi.
Hemen bir saniye sonra bir ikincisi daha!
ilk pikesini yapan Azrail, korkudan yil yavrusu gibi kay1~an pazar
yeri kalabahgmm i.izerinde keskin bir daire yizdi. Burnunu tekrar
otele dogrulttu. Kanatlanndaki dart Hellfire fi.izesini ilk darbeden
dolay1 ag1r agir y6kmekte olan binanm i.izerine boca etti. Kuy-
ruklanndan alev sayarak hedefe yap1$an fi.izeler adlannm hakkm1
verircesine ortahg1 ate~e bogdu.
Yakla~ik i.iy saat once Uganda'dan havalanan milliyetsiz bir C-130
kargo uyagmm yi.ik kap1s1, Dongola'ya yakla~irken Ci.ice'nin siyah
fla$ diski aktif hale getirmesiyle ayilm1$, uyagm kargo boli.imi.inden
bo$luga birakilan Azrail kod adh insans1z saldm uyag1 MQ-9, saatte
iki yi.iz kilometre h1zla Lord Hotel'e dogru uymaya ba~lam1~t1. Ci.ice,
diski yerinden y1kard1g1 an farkmda olmadan Azrail'e bir davetiye
gondermi~ti:
Gorev tamamlandi. Artik camm1z1 alabilirsin.
$i~ko'nun yanm saat once dedigi yikm1~ti. Bir daha kimse izlerini
bulamayacakt1. Azrail, avmm i.izerinde bir tur daha at1p kendisini
yutmak iyin bekleyen C- l 30'a dogru si.izi.ili.irken, Abdullah'm inci
di~leri sanki bir an alevler arasmda gori.ini.ir gibi oldu.
. 16

AYNIGUN
Saldmlardan once Washington DC
Beyaz Saray I Saat 10.15

Ayagmm altmdaki zemin titredi.


<
Donup kald1 Obama. Elinde tuttugu telefonun diger ucundaki
Almanya Ba~bakam Merkel bo~luga konu~uyordu. Kurmaylan
~a~kmhkla birbirlerine bakiyordu. ikinci bir sarsmtl Oval Ofis'in
camlanm titretti.
Aman Tannm! Yoksa?
Birden Gizli Servis elemanlan ic;:eri daldi. ic;:lerinden biri Ba~kan'a
hamle etti.
- Efendim, acilen sizi. ..
~iddetli bir patlama ciimlesini boldii. Camlar tuzla buz oldu. Duvar-
daki tablolar etrafa savruldu. Son patlama c;:ok yak.Inda olmahydi.
Alarm zilleri c;:ahyordu. D1~andan c;:1ghk ve aglama sesleri gelmeye
ba~ladi. Kmk camlar ve dagilm1~ e~yalann arasmda yere kapaklan-
m1~ olan Mark Raymon kafasm1 kaldirdi.
Patron'u gotiiriiyorlar!
356 I Kmk Heykel

Korumalar Ba~kan'1 apar topar bah<;:eye <;:1kard1. Gizli Servis ajan-


lannm Ba~kan'dan daha fazla soz ve yetki sahibi oldugu korkulan
an gelmi~ti. Adamlar, Oval Ofis'tekileri neredeyse siiriikleyerek
s1gmaklara yonlendiriyorlard1. Koruma seli ortasmdaki Obama
bah<;:eye ad1mm1 atar atmaz Sikorsky SH-3 Sea King'in motorlan
homurdanarak <;:ah~t1. Korumalar helikopterlerin etrafm1 ku~atm1~,
sinirli hareketlerle ~iipheli bir hedef anyorlard1. Tam o anda ~eh­
rin farkl1 ko~elerinden pe~ pe~e dort patlama sesi daha duyuldu.
Korumalar e~liginde ikiz ba~kanhk helikopterine ko~turan Mark,
hepsinin aklmdan ge<;:en korkun<;: ihtimali haylmd1:
- Yine vuruyorlar!
Etraftan gelen <;:1ghklar ve <;:mlayan alarmlann sesi motor giiriiltii-
siine kan~1yordu . Ba~kan koruma dagmm arasmdan Beyaz Saray'm
d1~mda bir can pazan ya~and1gm1 korkuyla fark etti. <;:at1daki keskin
ni~anc1lar devasa tiifekleriyle radar gibi etraf1 tanyordu. i<;:lerinden
biri, siiratle Beyaz Saray'm d1~ parmakhklanna dogru hareketlenen
bir cipin ~ofor mahallini hedef ald1. Tereddiitsiiz tetige asild1. On
cam1 dagilan araba h1zla parmakhklara <;:arp1p bah<;:eye dald1. Ko-
rumalann makineli tiifekleri hep bir ag1zdan oliim kustu. Ancak
birka<;: metre ilerleyebilen araba, kalbura donmii~ kaportasm1 ta~1-
yan lastiklerin patlamas1yla tislayarak durdu. <;:ocuklanm tehlike
bolgesinden uzakla~tlrmaya <;:ah~irken direksiyon hakimiyetini
kaybeden bir anne delik de~ik olmu~tu. Marine One'm * pilotuyla
keskin ni~anc1lann tim komutam arasmda h1zh bir telsiz trafigi
ya~amyordu.

- Marine One kalki~ i<;:in onay istiyor. Tamam!


- Kuzey, dogu ve batida goriiniir bir tehdit yok! Giineyde Was-
hington Amt1'nm bir kism1 <;:6ktii. Tekrar ediyorum, amt <;:6ktii.
Lincoln Amt! ve Capitol Hill'd en dumanlar yiikseliyor. Dogrudan
tehdit yok! Tamam!
Helikopterler agir agir <;:im kaph zeminden havaland1. Damarlan ad-
renalinden gerilmi~ keskin ni~anc1lar, parmaklan tetikte, helikoptere
tehdit olu~turabilecek bir ~eyler ararken 7 mm'lik Rem Mag'lannm

* ABD Ba~kanlan guvenlik geregi gidecekleri yere birbirinin ikizi iki helikopterle
gider. Ba~kanin hangi helikopterde oldugunu, bilmesi gerekenlerin d1~1ndakiler
bilmez. Ba~kan hangi helikoptere binerse o helikopter Marine One (Denizci Bir)
koduyla anil1r.
Ali <;imen I 357

hassas diirbiiniinden ba~kentin gobeginde kopan kiyamete ~ahit


oluyorlardi. Amac;:s1zca saga sola ko~turanlar, c;:arp1~an arabalan
andiran korkunc;: bir trafik, yerlerde hareketsiz cesetler, sac;:lanm
c;:eki~tirerek
aglayanlar, bir ko~eye sinmi~ kipirdamadan duranlar,
yerde yatan klZll sa<;:li birine tela?la kalp masajz yapan bir ko?ucu,
c;:ocuklannm iizerine kapanm1~ yard1m isteyen gene;: anneler...
Marine One havaland1ktan sonra burnunu Washington'm dogu-
sundaki Maryland'daki Andrews Hava Ossii'ne c;:evirdi. Obama
iizerinden dumanlar yiikselen ~ehre kederle bakti. En az dort yerden
yiikselen duman siitunlanm gorebiliyordu. Washington Amti'nm
y1kild1gm1 fark edince okkah bir kiifor savurdu. Kulagmdaki kulak-
hktan kendisine bilgi yag1yordu ama buna gerek yoktu. Yukandan
gordiigii manzaradan c;:1kard1g1 sonuc;: netti:
Birileri Amerika'ya sava~ ac;:m1~tI.

***
Allah kahretsin, bu da ne ?imdi! Once Suudi Arabistan, ?imdi bu ...
Kim bunlar? El Kaide? Olabilir mi? Onca darbeden sonra? jntikam
mz alzyorlar? Yoksa ... jran?
Hayzr hayzr, buna cesaret edemezler.
Oturdugu yerde terledigini hissedebiliyordu. ~imdiden alacag1 ka-
rarlann ag1rhg1 omuzlanna c;:okmii~tii. Bir an goziiniin oniine 11
Eyliil sabah1 Florida'daki okul ogrencileri arasmda otururken ald1g1
haberle serseme donen Bush'un yiiz ifadesi geldi.
Yoksa ?U an ben de oyle aptal gibi mi goriiniiyorum? Kahretsin, neler
geliyor aklzma boyle ... Ka<; ki?i oldii acaba?
jran mz? Ya Kuzey Kore? Daha neler! Kotii, <;:ok kotii .. .
Michelle ve <;:ocuklar ne durumda acaba? Kimbilir naszl korkmu?lar-
dzr... Szgmakta giivende olmalzlar.
Hemen yam ba~mda oturan iki iri k1y1m Gizli Servis ajam, elleri
MPS'lerinin tetiginde uzaklarda bir noktaya bakiyor gibiydi. Ozel
kalem miidiirii, hararetli bir ~ekilde telefon konu~mas1 yap1yordu
ki bir an duraklad1.
- Efendim, sanmm bunu bilmeniz gerekiyor... Be~ dakika once
Ankara'da da patlamalar meydana gelmi~! Heniiz detay yok.
358 I Kmk Heykel

Obama hi<;:bir ~ey soylemedi. Sinirli bir ~ekilde parmaklanyla dizine


vuruyordu.
Ankara mi? Aman Tannm, neler oluyor?
Helikopterler sert bir manevrayla saga yattp 695 no'lu otoyolu iz-
lemeye ba~ladi. Anacostia Nehri'nin i.izerindeyken yam ba~lannda
iki F-15 belirdi. Kuzey Amerika Hava Savunma Komuta Merkezi
(NORAD), Ba~kan'a e~lik etmeleri i<;:in sava~ u<;:aklanm yollam1~t1.
Obama, a~ag1da geli~melerden heni.iz haberi olmayan Amerikaltlann
gi.inli.ik rutinini izlerken kulakl1gmda pilotun metalik sesi <;:mlad1:
- Efendim, NORAD ve FAA* ~u ana dek hava trafiginde olagand1~1
bir geli~me rapor etmedi. Hava sahas1 u<;:u~a kapat1ld1. Havadaki
bi.iti.in u<;:aklara inmeleri emredildi.
- Yerde durum nedir?
- Ba~kentte alt1 patlama oldugu dogruland1. Kay1plarla ilgili heni.iz
net bir rakam yok.
- New York ba~ta olmak i.izere bi.iyi.ik ~ehirlerdeki metro trafigi
durduruldu, dedi kalem mi.idi.iri.i.
Helikopterin etrafmda daireler <;:izen F- l 5'ler yerden firlatilabilecek
1s1ya duyarh fi.ize ihtimaline kar~1 sahte 1s1 fi~egi atarken Marine
One'm pilotunun metalik sesi tekrar i~itildi.
- Efendim, Washington Arntt, Beyaz Saray ziyaret<;:i boli.imi.i, Lincoln
Amt1, Jefferson Arntt, Ulusal Ar~iv ve Capitol Hill'deki patlamalar
dogruland1.
Washington Amti'm yzktzlar! Kongre'yi ... Benim evimi bile vurdular!
Hem de hen i<;:indeyken! Yine semboller... Fuck! Cammza okuyaca-
gzm! Her kimseniz!
- Kay1planm1z?
- Yi.izlerce diyorlar efendim, dedi ozel kalem mi.idi.iri.i. Ozellikle de
Washington Amt1 ve civannda durum bir hayli agirm1~.

- Ankara'dan haber var m1?


- <;:eli~kili bilgiler geliyor. Hi.iki.imet binalan hedef altnm1~, diyorlar.
- Suudiler?

* Amerika Birle~ik Devletleri Federal Havacihk idaresi veya k1saca FAA (Federal
Aviation Administration), ABD Ula~t1rma Bakanhg1'na bagl1, havac1hk ile ilgili
duzenlemeleri yapan devlet kurumudur.
Ali <;imen I 359

- Degi~iklik yok efendim. isyanc1lar bin;:ok yerde denetimi ele ge-


c;:irdi. Cidde ve Riyad halen Kraliyet'in denetiminde ama bu durum
uzun siirmez. Hanedanhk s1gmma talebine acil cevap bekliyor.

Helikopter Andrews Hava Ossu'nde bekleyen devasa 747'ye dogru


alc;:almaya ba~lad1. Zihninde f1rtmalar kopan Obama, rn;:agm etra-
fmdaki hummah ko~u~turmacay1 ifadesiz gozlerle izlerken, ozel
kalemi elindeki ipad'den saldmnm ardmdan sanal aleme du~meye
ba~layan fotograflan siirekli degi~en bir yiiz ifadesiyle takip ediyordu.
- Efendim, bir dakika ic;:inde inmi~ olacag1z. Ekibiniz havalanmak
ic;:in sizi bekliyor.
Helikopterin kap1s1 ac;:ild1. Asfalt kokusuyla birlikte Jumbo jetin
motorlanndan gelen gurultu ic;:eriye hiicum etti. 747'nin iizerinde
iki kiic;:uk saldm helikopteri daireler c;:iziyordu.
Obama bin er binmez Air Force One (Hava Kuvvetleri Bir) ag1r agir
hareketlendi. Uc;:agm koridorlannda gozle gorulur bir ko~u~turma
ya~amyordu. Elleri tetikte, terli ve sert baki~h Gizli Servis gorevlileri,
heyecanh ama bir o kadar da ozenli murettebat, siirekli telefonlarla
konu~an Beyaz Saray personeli ve dart bir yandan gelen telsiz ses-
leriyle uc;:agm ic;:inde kontrollii bir kriz ya~amyordu.
Obama hemen uc;:agm burnundaki suite girdi. Ba~1 zonkluyordu.
Olan biteni bir kere daha kafasmda canlandirmaya c;:ah~tI ama dii-
~unceleri bir tiirlii hizaya girip anlamh bir ~eyler soylemiyordu.
- Bana hemen bir sigara bulun!
Ankara
17.31

Siirgiihi kap1y1 kanh parmaklanyla <;:ekti Sibel. Kar~1sma en fazla ii<;:


metrelik lo~ bir koridor <;:ikt1. Silahma sanld1. Duvardaki elektrik
diigmesini yukan kaldtrdt. Koridor floresan lambanm beyaz 1~1g1yla
aydmland1. Koridorun bitiminde <;:elik bir kap1 daha vard1.
Bitmiyor bu Allah'm belas1 gizemler!
S1ki bir kiifor savurdu. Ofkesi ve parmaklanndaki ac1, yerini he-
yecana b1rakm1~tl. Nemli ta~ duvara dokuna dokuna dar koridoru
ad1mlad1. Evet, tahmin ettigi gibi kap1 kilitliydi.
Giizel, demek ireride korunmaya deger ~eyler var!
Etrafma bakt1. Ko~ede bir yangm tiipii vard1. Silah1 beline soktu.
Tiipii ahp biitiin giiciiyle kilide vurdu. Bir daha, bir daha! O<;:iinciide
kilit yerinden att1. Kap1y1 bir tekmeyle a<;:t1. Kar~1sma olduk<;:a geni~
bir oda <;:ikt1. Odamn duvarlan harita ve fotograflarla kaphyd1. Kopiik
panolann iizerine notlar ve gazete kupiirleri ili~tirilmi~ti. Duvara
biti~ik masanm iizerinde biiyiik bir monitor ve bir diziistii bilgisayar
gordii. <;:ekinerek masaya dogru birka<;: ad1m att1. Bilgisayar uyku
modundayd1. Tu~lardan birine bast1. Bilgisayar vlZlldayarak uyan-
d1. CIA kartah ekram kaplad1. Birka<;: saniye sonra ekranda i<;:inde
bawarmak sembohi olan kii<;:iik bir kutucuk <;:1ktt:
Ali <;imen I 361

Merkeze baglanmak ii;in parmak izinizi taraym.

Ag1z dolusu bir ki.ifi.ir savurdu Sibel. Jack endi~elerinde yine hakh
<;:1km1~tI.
Adamm korktugu gibi Civa tam da burnunun dibindeydi!
CIA'dendi! Bu bilgisayardan bir sonu<;: alamayacaktL Beklemeksizin
diziistiinii <;:ah~tirdI. Laptop a<;:1hrken aceleyle duvarlara goz gez-
dirmeye ba~ladL Onlarca fotograf, kiminin iizeri <;:arp1h, kiminin
iizerine notlar ahnm1~, birbirleri arasmdaki baglantilara <lair renkli
kalemlerle <;:izilmi~ <;:izgiler, notlar ve yine notlar. Neredeyse duvar-
lan tamamen kaplayan irili ufakl1 onlarca fotograf arasmda i~ine
yarayacak bir ~eyler anyordu. Tiirkiye'den ve Irak'tan siyasi liderler,
baz1lan olduk<;:a tamd1k gelen tesisler, tammad1g1 birtakim adamlar,
iran'da <;:ekildigini dii~iindiigii baz1 kareler, Civa'y1 Afganistan ve
Irak'ta kamuflaj elbiseleri i<;:inde gosteren pozlar... Ya bu?
Hakan Fidan?
Evet, oydu!
Uzaktan <;:ekilen karelerde iskeleden <;:1karken goriiniiyordu. Civa'yla
bulu~tuklan gun olmahydL Heyecanla kar~1 duvara ge<;:ti. Teleobjek-
tifle <;:ekildigi belli olan fotograflara bakinca gozbebekleri biiyiidii.
Yutkundu.
Jack??
Evet, iistelik yanmda gayet giizel ve fotograflara bakihrsa olduk<;:a
ne~eli bir de kadm vardi.
Sibel kocaman olmu~ gozlerle ~imdi kendi fotografma bakiyordu!
Bizi de izlemi~ler! Hem de her yerde!
Tam olarak ne hissedecegini bilemeden oylece fotograflara goz
gezdirdi. Kafas1 kan~m1~ti. Tehlikenin kokusunu ahyordu. Belin-
deki Glock'u hat1rlaymca rahatladI. Bilgisayar a<;:ilm1~tl. Hemen
ba~ma ge<;:ti.
- Nihayet!
$ifre yoktu. Posta kutusunu a<;:tl. Gonderilmi~ postalar klasoriine
girdi. ilk birka<;: tanesinde di~e dokunur bir ~ey yoktu. Mailleri
konu ba~hklanna g0re h1zla taramaya ba~ladI. Degerlendirme GUL,
degerlendirme RTE, rapor, siyasi analiz, selam patron, sevgili An-
kara ... Patron? Bu ilgin<;: olabilirdi. 2 Eyliil 2010 tarihliydi. Maile
heyecanla tiklad1:
362 I Kmk Heykel

Selam patron,
Mesajdan anlam1~smdrr. Fidan'la gorii~tiim.
Soziinii tuttu, yalmz geldi. <;:ikolata Fabrikas1'na
bahklama atladtlar. Detaylan konu~uruz.
bptiim.
Buda ne demek oluyordu ~imdi? Selam patron? Kafas1 iyice allak
bullak olmu~tu. Belli ki Civa yalmz i;:ah~m1yordu. Derin bir ne-
fes ald1. Bir CIA ajam kime patron diyebilirdi ki? Tabii ki ... CIA
Direktorii'ne!
Ag1z dolusu bir kiifor daha savurdu. Bu nas1l bir tezgahti boyle!
Belli belirsiz bir helikopter sesi duydu. Yukandaki ~amata daha
dinmemi~ti. Maili tekrar okudu. inanam1yordu? Direktor? Tabii
ya Dimona'ya ondan ba~ka kim girebilirdi ki?
Zavall1 sevgilim, "Siizgece dondiik" derken bu kadartnt dii~iinmii­
yordun muhtemelen, diye mmldand1.
Onu uyarmahydt! Bu i~i i;:ok kurcalad1gm1 ogrendikleri belliydi.
Tehlikede olabilirdi.
Telefona sanld1. Hay aksi, hat i;:ekmiyordu! Ko~arak salona i;:1kt1.
Sinyal yoktu! Tekrar gizli odaya dondii. Diger maillere de bakma-
hyd1! Ba~lanna ormeye i;:ah~tiklan diger i;:oraplarla ilgili ipui;:lan
bulabilirdi. Benzer ii;:erige sahip birkai;: mail daha okudu. Kahro-
las1 direkt6rden gelen hii;:bir ~ey yoktu. Tek tarafh bir ileti~imleri
olmahyd1. Adam saglamoyd1 belli ki. Eski tarihli bir mail daha?
- Bu son, dedi Sibel. Bunu da okuyup i;:1kacakt1 bu lanet yerden.
T1klad1. H1zla okudu:
Tiirkler israil'in Akdeniz filosuyla ilgili detayh bilgi
istiyor. Bu konuda bir ~eyler yapabilir misin? Odeme
yiiklii olacak. Acil cevap.
Gizliligi bu kadar yiiksek bilgilere ancak CIA Direktorii ula~abilirdi.
Neredeyse kiii;:iik dilini yutacakt1. D1~anda kopan kiyameti bile
unutmu~tu. Bir dakika, bir dakika?

Ne yazm1~t1 mesajm en sonunda oyle!


Bir daha okudu.
Not: Mervan, seni irok ozledim. Ne zaman geliyorsun?
isim aklmda i;:mlarken donup kald1 Sibel.
Biitiin benligini bir korku kaplad1.
Korkunun kaynag1 notta gordiigii isim miydi yoksa ensesine dayanan
i;:elik namlunun soguklugu muydu, hii;:bir zaman bilemeyecekti ...
Air Force One
10.35

Obama korumalardan birinden ald1g1 sigaray1 yakarken pilotun


kalki~ anonsu duyuldu. Mavi ku~ ko~ar ad1m pisti bitirdi ve burnunu
yukan dikti. U<;:aga pist boyunca e~lik eden sava~ helikopterleri,
Air Force One'm havalanmas1yla birlikte eskort gorevlerini havada
turlamakta olan dart F-15 jetine devretti.
Air Force One ve korumalan, bulutlann arasmda bilinmeyen bir isti-
kamete dogru yi.ikselirken u<;:agm karnmdaki toplantl ba~lam1~tl bile.
- Efendim, Ba~kan Yard1mc1s1 Biden, Air Force Two ile bizden on
dakika once Miami'den havalandi. Birazdan gori.inti.ili.i konferans
i<;:in hazir olacag1z.
Kriz durumlannda ABD Ba~kanlan ve yard1molan gi.ivenlik a<;:1sm-
dan en iyi se<;:enek olduguna inamlan gokyi.izi.inde olurlardi. Ba~kan
Bush da 11 Eyliil saldmlarmm hemen ardmdan gokyiiziinde sekiz
saat kadar turlam1~tl.
Obama ve kurmaylan u<;:agm Situation Room (Kriz Odas1) olarak
isimlendirilen boli.imi.indeki toplant1 masasmm etrafma siralandi.
Mark'm da aralannda oldugu dam~manlar Ba~kan'm agzmdan <;:1-
kacaklan merakla bekliyorlardi. Duvara gomi.ili.i ekranda siras1yla
Ba~kan Yard1mclSl Joe Biden ve CIA Direktori.i belirdi.
364 I Kmk Heykel

- Evet, dedi Obama. Neler oluyor?


- Washington'da alt1 patlama. Washington Amt1'nm yansmdan
fazlas1 y1luldi. Dort yiiz kadar olii. Capitoll Hill ziyaret<;:i boliimii
tamamen bitik, dedi ic;: Giivenlik Bakam.
Kahretsin, dedi Obama ic;:inden. Tam da korktugum gibi.
- Ankara?
- Hi.iki.imet binalan hedef almm1~. Net bilgi yok efendim. Elc;:ilik
personeli her ihtimale kar~1 s1gmaktaym1~, dedi Mark.
Bu am ya~ad1gma halen inanam1yordu. Saldmya ugram1~lard1 ve
gozlerinin oni.inde bir tarih yaz1hyordu! Kendisinin de bir parc;:as1
oldugu tarihi bir an.
Bulut tabakasma dalan uc;:ak hafifc;:e sallandi.
- Beyaz Saray Ziyaretc;:i Boli.imi.i'nde elli civannda oli.i tespit edilmi~.
c;:ogu <;:ocuk.
Ba~kan okkah bir ki.ifiir savurdu. Yiizii sinirden morarm1~ti.
- Efendim, hatta Cameron ve Putin var.
- ~imdi degil, ~imdi degil!
- Terorist saldms1 oldugu belli, dedi Biden, 11 Eyli.il'deki gibi. He-
defler sembolik! Birileri bize sava~ ac;:tJ!
- Saldm oldugu kesin, dedi CIA Direktori.i. Washington Amti'nda
bu kadar ~iddetli bir patlamaya neden olabilecek bir kaynak yok.
- Ne ti.ir bir ~ey oldugunu biliyor muyuz peki? intihar saldms1
olabilir mi, diye sordu Obama.
Kahretsin, bu dedigime hen bile inanamzyorum. Washington'zn go-
beginde intihar saldmsz?
- Her ihtimal masada, dedi Direkt6r. Arna bu bir ti.ir patlay1c1ysa
daha once bilmedigimiz bir ~ey olmah. Beyaz Saray'a dek sokabil-
diklerine gore.
- Bombanm ti.iriinden ziyade arkasmda kim var, ~u an en <;:ok bilmek
istedigim bu, diye bagird1 Biden.
Ve Obama ci.imleyi tamamlad1:
- Somut bir ~eyler duymak istiyorum, hemen!
- Efendim, sanmm bir ~eyler ogrenmeye ba~ladik, dedi CIA Direk-
tori.i. Patlamalar bomba kaynakh. Ti.iriinii tespit etmeye c;:ah~1yoruz.
intihar saldms1 olup olmad1gm1 da.
- El Kai de olabilir mi?
Ali <;imen I 365

D1~i~leri Bakam kabindekilere terciiman olmu~tu.


- Bin Ladin'i yakalad1g1m1zdan beri nefes ald1rm1yoruz. Lider kadro -
lannm neredeyse tamamm1 temizledik. Degil Washington'da eylem
planlamak, Afgan daglannda <;:ic;ek toplayacak durumda bile degiller!
- Arabistan'dakileri nas1l ac;ikl1yorsunuz o halde beyler, diye patlad1
Obama.
Kafasmdaki ses hep aym ~eyi tekrarhyordu.
Adamlar bizi tehdit ettiklerinde bunu mu kastetmi~lerdi acaba?
- Efendim, Arabistan'da olanlar tamamen ic; dengelerle ilgili. Lanet
bir gazete haberi ve kahrolas1 bir kasetle nokta at1~1 yapm1~ olma-
lan bir mana ifade etmiyor. Boyle bir saldmy1 kotaracak durumda
degiller, diye israr etti CIA DirektOrii.
Uc;ak tekrar bir bulut kiimesinin ic;ine girdi.
- ic;eriden boyle bir saldm olmas1 ihtimali neredeyse s1fir, dedi
ic; Giivenlik Bakam. Bir siirii uc;uk kac;1k marjinal grup var ama
hepsinde de adamlanm1z var. Daha c;ok kendine zaran dokunan
~a~klnlar. .. Boyle bir ~eye kalk1~may1 hayal bile edemezler.

- 0 halde, dedi Biden. En giic;lii sec;enek beyler, iran!


- Adil el-Cubeyr olaymdan soma boylesi bir ~eye kalkl~m1~ olabi-
lirler mi? Daha dogrusu cesaret edebilirler mi ki, dedi biri.
Hepsi 2011 Ekirn' indeki olay1 gayet net olarak hatirhyordu. FBI, iran
asilh Amerikan vatanda~lan Mansur Arbabsiar ve Golam $akuri'yi
Suudi Arabistan'm Washington Biiyi.ikelc;isi Adil el-Cubeyr'e suikast
ve Suudi Arabistan ile israil biiyi.ikelc;iliklerini bombalama plam
yapma iddias1yla tutuklam1~tL
- Bir dakika, bir dakika, dedi Obama ayaga kalkarak. Giic;lii deliller
olmadan hic;bir iilkeye ya da gruba odaklanmayahm. Bunu sadece
Ba~kan olarak degil, ba~komutan olarak da istiyorum. Kimi vura-
cag1m1za emin olmadan bir kuqun bile s1kllmasm1 istemiyorum!
- Bu i~in arkasmdan da Mollalann c;1krnas1 beni ~a~utmaz, dedi
Bi den.
- Efendim, Akdeniz'deki 6. Filo ve Bahreyn'deki 5. Filo alarm du-
rumunda. Aynca Bahreyn'd en patlama haberleri geliyor.
- Kahrolas1 $iiler olmah, diye atild1 yine Biden.
- Efendim, Ankara'daki patlamalarla ilgili yeni detaylar var, dedi
Mark Raymon. Ba~bakanhk ve devlet ba~kanhg1 konutu vurulmu~.
366 I Kmk Heykel

- Kahretsin, diye inledi Obama. Bana Erdogan'i ya da Gi.il'i.i bulun,


hem en!
Tanrzm, neler oluyor boyle! Ankara? Ba~ka nereleri vurdular acaba?
Ya da kimler? Kim bunlar?
Saatine bakti. Saldmlann i.izerinden neredeyse bir saat gec;:mi~­
ti. Bi.iti.in di.inya bir ac;:1klama bekliyordu. Kabini c;:mlatan telefon
sesleri, hararetli konu~malar ve jumbo jetin motorlanndan gelen
belli belirsiz ugultunun arasmda, 11 Eyli.il ak~am1 Beyaz Saray'dan
ulusa seslenen Bush'un, "Teroristlerle onlara ev sahipligi yapanlar
arasmda bir aynm yapmayacag1z" dedigi an gozlerinin oni.ine geldi.
- Efendim, FBI Direktori.i hatta.
Kabindeki ekranda adamm yi.izi.i belirdi.
- Efendim, Soykmm Mi.izesi yakmlannda park halinde bir arac;:
bulduk. ic;:inden Farsc;:a birtakim teknik mani.ieller c;:1kti. Araba iki
iranh tarafmdan kiralanm1~. Ve aynca ... Arabada birtakim kim-
yasallar tespit ettik ... inceliyoruz.
- Saym Perez hatta.
- Kahverengi hatta baglaym, dedi Obama. Aynca o Janet kimyasallar
her neyse bilmek istiyorum, hemen!
Telefona uzandi.
- Umanm bana bir felaket haberi de sen vermezsin $imon, yeterince
boka battik zaten.
- Oncelikle ulusum adma acm1z1 payla~t1g1m1 bilmeni isterim, dedi
Perez. Buralarda da can s1k1c1 ~eyler oluyor. iran'm Irak smmnda
yogun hareketlilik tespit ettik.
- Ankara'da olanlar hakkmda bir ~ey biliyor musunuz?
- Sanmm hi.iki.imet binalannda patlamalar olmu~, dedi Perez. ic;:in-
den, Hadi be adam! han'la ilgili bir ~eyler soyle, diye c;:1ghk at1yordu
resmen.
- Pekala, irtibatta kalahm, diyen Obama telefonu kapadi.
- iranhlar hareketlenmi~. Irak smmnda.
- Demi~tim ... Adamlar bir haltlar c;:eviriyor i~te, dedi Eiden metalik
sesiyle.
- <;:ok sac;:ma, dedi Obama. Saldmya ugrayan biziz? Onlar neden
hareketlensin ki?
Ali <;imen I 367

- Bu i~in arkasmda onlar oldugunu ogrenir ogrenmez tepelerine


binecegimizi biliyorlar da ondan, dedi D1~i~leri Bakam soguk ve
kararh bir sesle.
- Tiirk ordusunda bir hareketlilik var m1?
Soru Savunma Bakam'ndan gelmi~ti.
- iran ve Tiirkiye ile ilgili uydu verileri birazdan elimizde olacak,
dedi CIA Direktori.i ekrandan.
- Efendim, di.inya sizden ac;:1klama bekliyor. Zaman aleyhimize
i~liyor.
Sesine olabildigince anlay1~h bir ton veren Mark'ti bu.
Eiden:
- Hadi Barack! c;:1k ekrana bir ~eyler soyle. Tam olarak ne soylemen
gerektigini bilmiyorum ama ~u anda diinyanm seni ekranda gormek
istedigini biliyorum, dedi otoriter bir tonlamayla.
- Pekala, on dakika ic;:inde yayma alm beni.
Dam~manlar Obama ic;:in konu~ma metni yazarken, bu kez CIA
Direktorii'niin tedirgin sesi i~itildi:
- Efendim, galiba israilliler hakh.
Gozler Direktor'iin oldugu ekrana kilitlendi.
- Saym Ba~kan, casus uydu NROL-38'den ~imdi ald1g1m1z fotograflar
iran'da biiyiik bir hareketlenme oldugunu teyit ediyor... Hem de
s1radan olamayacak kadar biiyi.ik bir hareketlenme.
- Tam olarak nedir, diye sordu Obama ekrana yakla~arak.
- Omidiye ... ~iraz ... Bu~ehr. .. Bendar Abbas .. . Chah Bahar hava
i.islerindeki uc;:aklar motor c;:ah~tirm1~.
- Hepsi de Basra Korfezi'ne yakm i.isler, dedi Savunma Bakam.
- Ve Suudi Arabistan'a, diye ekledi Mark.
- Dahas1 da var, dedi CIA Direktori.i. Irak smmnda y1gilmalar var.
Diger i.islerden de s1111ra intikaller goze c;:arp1yor.
Obama okkah bir kiifi.ir daha savurdu.
- Dedim size, diye bagird1 sag elini yumruk yap1p yukandan a~ag1
havaya bir aparkat savuran Eiden. Zaman kazanmaya c;:ah~1yorlar!
Bizi bombalarla oyalay1p ~a~1rtacaklar. Firsattan istifade Irak ve
Suudi Arabistan'a girip oldubitti yapacaklar! Kurnaz o ... c;:ocuklan!
- Mantikl1, dedi Savunma Bakam. Ben olsam ben de oyle yapard1m.
- Efendim, yeni bir geli~me var!
368 I Kmk Heykel

Kabindeki gerilimi daha da yiikselten FBI Direktori.i'ydi.i.


Tann a~kma, yeni bir felaket duymak istemiyorum, diye mmldand1
Obama.
- Arabada buldugumuz kimyasallar, Beyaz Saray'la Lincoln Am-
ti'ndaki patlama bolgesinden ald1g1m1z ilk numunelerle uyu~uyor.
- Yani?
- Dahas1 da var, dedi adam. Numuneler, 13 $ubat 2012'de Hindistan
ve Gi.ircistan'da israilli diplomatlan hedef alan saldmlarda kullam-
lan bombalann kimyasallanyla birebir uyu~uyor. Bizim <;:ocuklara
gore bir <;:e~it Octanitrocubane. Detektorlere yakalanmayan yeni
nesil bir patlayIC1.
FBI Ba~kam'nm a<;:1klamasma kabinde bir ki.ifi.ir seli e~lik etti. Herkes,
o iki saldmnm da iran'm i.izerine kald1gm1 biliyordu.
- Octanitrocubane, diye tekrarlad1 Mark.
Kaynag1 ingiliz ve israil istihbaratI olan say1s1z rapor okumu~tu bu
patlay1c1yla ilgili.
- Ben demi~tim, diye bagird1 Biden.
Obama, <;:aresiz bir yiiz ifadesiyle koltuguna gomi.ildi.i. Kulaklan
ugulduyordu.
iran ... Ben kai;:t1ki;:a uzerime uzerime geliyor sanki .. . Ya $imon hak-
lzysa?
Hay zr hay1r, i;:ok basit. Her ~ey fazlasiyla apk. Bizi yonlendirmeye
i;:ali~iyorlar sanki ... Tuzak?
Ya Ankara'da olanlar?
Tannm ... Kahrolasi sorular.. .
Mutlaka em in olmam lazim .. .
- Bana Ankara'dan birini bulun! Ne oldu bu adamlara!
- Efendim, bizim <;:ocuklar Erdogan ve Gi.il'i.in hedef almd1gm1
soyli.iyor, dedi CIA Direktori.i ekrandan.
Kabini ugursuz bir sessizlik kaplad1. Havalandirmanm belli belirsiz
gi.iri.ilti.isi.i bile duyulabiliyordu.
Gozler Obama'dayd1.
- Allahm cezas1 o ... <;:ocuklan!
Biiti.in kafalar bir anda bu okkah ki.ifri.i eden Savunma Bakam'na
dondi.i.
Adam cep telefonu kulagmda oylece kalakalm1~t1.
Kudiis
10 dakika oncesi

- Niye konu~muyor bu adam, dedi Cumhurba~kam Perez sesindeki


ofkeyi gizlemeden.
Cumhurba~kanhg1 konutunda sinirler gergindi. Genelkurmay
Ba~kanhg1'yla canh baglanh kurulmu~tu. Endi~eli yiizi.iyle ekram
kaplayan Genelkurmay Ba~kam si.irekli birilerine emirler yagdm-
yordu.
- Efendim, hazmz.
Perez ba~1yla onayladi.
- Ankara'dakiler ~okta ... Ve bir si.ire daha oyle kalacaklar. Karar
alma mekanizmalan fel<;: olmu~ durumda, dedi Netanyahu.
Odanm ortasmda sinirli bir ~ekilde volta at1yordu.
- Bu bize istedigimiz zamam verecek, eminim, dedi Savunma Ba-
kam.
- Beyaz Saray'dakiler ki<;:m1 kaldirabilirse tabii, dedi Mossad Direk-
torii. Federaller bulmalan gerekeni buldu. Menora uydu resimlerinin
adrese ula~tigm1 teyit etti. ~imdi her ~eyi biliyorlar i~te!
- 0 halde neyi bekliyor bu adam, diye parlad1 Netanyahu. Hepsinin
zihnini kemiren o lanetli soruyu sordu.
370 I Kmk Heykel

- Ya zokay1 yutmazsa?
Odada bir hayal kmkhg1 riizgan esti. Yiizler asildi. Bir ki~ininki
haric;:.
- Emin olmak istiyor... Parc;:alan birle~tirmeye c;:ah~1yor ... Arna yu-
tacak ... A~agilanan silah~or, ancak tetige asildiktan sonra mant1kh
dii~iinmeye ba~lar.

Perez, bunlan soylerken yiiziinde en ufak bir tereddiit i~areti yoktu.


- Efendim, dedi Perez'in gozlerinin ic;:ine bakan Netanyahu. Zama-
mm1z azahyor, biiyiik parc;:ay1 yerine yerle~tirmesine yard1m etsek ...
Tahran ve Ankara tepki vermeden?
Perez, odadakileri siizdii. Krizin ba~mdan bu yana gomiildiigii
koltugundan ag1r hareketlerle kalkti.
- Tarihe "Sava~ta biitiin gecikmeler tehlikelidir" diyen Dryden\
hakh c;:1karm1~ biri olarak gec;:mek istemem, dedi.
Netanyahu mesaj1 alm1~t1.

Hanc;:eri biraz daha bat1racaklard1.


Ekrandaki Galant'a dondii.
- Ku~lan salm.

***
Netanyahu'nun emrinden iki saat kadar once, Hayfa yakmlanndaki
Ramat David hava iissiinde olaganiistii bir hareketlilik vardi. Sekiz
F-16 c;:ok gizli gorevleri ic;:in haz1rlamyordu. Yakit depolan doldu-
ruluyor, vidalar s1kihyor, alum kusmaya haz1r fiizeler yuvalanna
mekanikle~mi~ hareketlerle monte ediliyordu. Slaytlar, haritalar ve
rotalar bir kez daha gozden gec;:irildi.
Uc;:aklann govde ve kuyruklan ustaca makyajlanm1~, bayraklan
degi~tirilmi~ti. Hie;: kimsenin onlarm Amerikan Hava Kuvvetleri'ne
ait olmad1gm1 anlamasma imkan yoktu.
On dakika sonra pist ba~1 yapan jetler, c;:oliin sessizligini yirtarak
havaland1. Ordiin'ii kat edip Suudi Arabistan'm kuzeyinden siizii-
lerek Irak semalanna girdiler. Bu lie;: iilkedeki erken uyan sistemi
tam zamanmda korle~tirilmi~ti . Uc;:aklar, Irak hava sahasm1 terk
edip Basra Korfezi'ne girdi. Kuveyt semalannda kendilerini bek-
leyen tanker uc;:akla bulu~tuklannda, Ankara ve Washington'daki
saldmlarm iizerinden bir saat gec;:mi~ti.
Ali <;imen I 371
Ui;:aklar, Kudiis'ten gelen emirle korfezle birle~tigi noktadan iran'a
girdi. Abadan iizerinden gei;:ip as1l hedeflerine yoneldiler. Filo ko-
muta111 dijital kaskmm sag iist ko~es indeki sinyali izliyordu.
Bu~ehr: 450 mil.

***
Filo komuta111, avmm i.izerine atlayan panter i;:evikligiyle hareket
eden ui;:ag1 , ani bir hareketle pike yaptmp hedefe dogru dah~a gei;:ti.
Hemen altmdaki ovada koyunlan111 otlatan bir i;:oban, gokyiizi.ini.in
y1rtild1gm1 duydu. Yukan bakti. Havay1 yararak gelen ate~ toplan,
hemen oniindeki dikenli tellerin ardmda uzanan kum rengindeki
yapilara dogru si.izi.ili.iyordu. ii;:gi.idi.iyle ko~maya ba~ladi. Hizla at-
maya ba~layan kalbi, oli.imi.in i;:ok yakmlarda oldugunu fis1ld1yordu.
S1gmak delici lazer gi.idi.imli.i GBU 28'ler, Bu~ehr Niikleer Santrali'nin
yeraltmdaki uzantilanna girip birbiri ardma patlad1. Dili d1~anda
ko~an i;:obanm son hat1rlad1g1, altmdaki zeminin yanld1g1yd1.
Son kez baktI parlak gokyiiziine.

***
Akilh bombalann Bu~ehr'i dovmeye ba~lad1g1 dakikalarda, Basra
K6rfezi'nin 1lik sulannda farkh bir hareketlilik ya~amyordu . 2010'dan
bu yana korfezde turlayan israil donanmasma ait 7. DenizaltI filosun -
dan niikleer denizalt1 Tekuma, Suudi rejimi <;:at1rdamaya ba~lad1g1
andan itibaren acil bir emirle Amerikan destroyeri USS Momsen'i
takibe alm1~tI. Bu s1rad1~1 sefer emrini yad1rgayan denizalt1 kapta-
111nm tereddi.itleri, Davud'un Hani;:eri'ni ogrenince ui;:up gitmi~ti.
0 yiizden Genelkurmay'd an gelen emri ikiletmedi bile:
- Momsen'i vurun!
Air Force One
l 0 dakika sonras1

- Allah'm cezas1 o ... i;:ocuklan! Vurmu~lar, dedi Savunma Bakan1.


Korfez'd e USS Momsen'i vurmu~lar!
Bir saniye once Bakan'a donmi.i~ ti.im yiizler dondu kald1. Ba~kan
dahil herkes ne oldugunu anlamaya i;:ah~1yordu.
- <:;:ok say1da denizciyi kaybetmi~iz, di ye devam etti Savunma Bakam
bumbuz baki~larla .
372 I Kmk Heykel

- Vuran kim, biliyor muyuz, diye sordu Obama.


Kurmaylan <;:oktan adm1 koyduklan di.i~mana kiifiirler ediyordu.
- Heni.iz bilmiyoruz efendim, dedi Bakan.
- Tann a~kma Barack, daha neyi bekliyoruz! Washington'a atom
bombas1 atmalanm m1?
Biden'd1 bu. Ofkeden yi.izi.i kizarm1~, damarlan <;:1krrn~t1.
- Beyler Ba~komutan olarak bu i.ilkeye ve di.inyaya kar~1 sorum-
lulugum var! Kahrolas1 di.inya <;:atirdarken, i~leri daha da i<;:inden
<;:1kilmaz hale getirmek istemiyorum!
- Kralhk <;:oki.iyor. Eger ger<;:ekten ni.ikleeri yapm1~larsa, bu <;:ilgmca
ortamda bunu kullanmalan an meselesi. Sen de biliyorsun, dedi
D1~i~leri Bakam.
Obama, iranh liderlerin "israil yeryi.izi.inden silinmelidir" ~eklindeki
deme<;:lerini hat1rlad1. Zorlanarak yutkundu. FBI Direktori.i Beyaz
Saray'dan iki blok otede i<;:inde Fars<;:a yaz1lm1~ bir vasiyet bulunan
terk edilmi~ bir ara<;: daha bulduklanm anlat1yordu. Obama art1k
hi<;:bir ~ey duymuyordu. Kabindeki pencerelerden birinin oni.ine
gitti. Hi<;:bir ~ey soylemeden okyanusu izlemeye ba~lad1. Air Force
One'a e~lik eden jetlerden birinin pilotu, d1~an bakan yi.izi.i, bir an
i<;:in hi.icresinin penceresinden d1~an bakan bir mahkumun yi.izi.ine
benzetse de hafif bir manevrayla uzakla~mas1 uzun si.irmedi. Ka-
bindekiler sinirli jestler, ofkeli ki.ifiirler, telefonla saga sola verilen
talimatlar arasmda olas1 se<;:enekleri tarti~1rken, Mark Raymon
kalabahktan s1yrild1. Kravatm1 gev~etti. i<;:inde bulunduklan olaga -
ni.isti.i duruma, kopan firtmaya, son bir haftad1r ya~anan ve son iki
saatte iyice <;:1gmndan geli~melere kar~m, anlam veremedigi co~kulu
bir ruh hali i<;:indeydi. Bir an gozlerini kapad1. Giderek bir potada
eriyerek adeta tath bir melodiye doni.i~en motorlann ugultusunu,
ekranda bagirmaya devam eden Biden'm tehditlerini, i<;: karart1c1
haberler vermeye devam eden CIA ve FBI direktorlerini, kabin i<;:in-
deki TV kanallannda geli~meleri aktaran muhabirlerin duygu yi.ikli.i
konu~malanm ve i<;: sesini dinledi. Obama'nm kulagma f1s1ldad1:
- Yes Sir, you can.*"

* "Evet efendim, yapabilirsiniz .. ."


Ankara
17.40

- Bravo, dedi boguk bir kadm sesi. Sand1g1m1zdan daha zekiymi~sin.


Namluyla di.irterek kalkmasm1 i~aret etti. Sibel agir agir ayaga kalkti.
Ensesindeki metalin soguklugu, zihninde kopan firtmay1 bir si.ire-
ligine dondurmu~tu. Katilin maktuli.i oldi.irmeden once uzun bir
soylev ~ekmesinin filmlere mahsus bir ayncahk oldugunu bilecek
kadar zekiydi. Arkasmda dikilen CIA ajam, kurduklan tezgahm
~ozi.ildi.igi.ini.i fark etmi~ti. Onu ya~atmazlardi. Hele ki di.inya boy-
lesine alti.ist olmu~ken.
Sibel, Civa ile odanm gri duvan arasmda s1ki~m1~ti. Kadmm tetigi
~ekmesi an meselesiydi. Muhtemelen gizli oda kan olmasm, etraf
batmasm diye onu aradaki dar koridorda oldi.irecekti. Hepi topu
bq ad1m ... Soguk terlerin s1rtmdan kuyruk sokumuna si.izi.ildi.i-
gi.ini.i hissedebiliyordu. Kas1klan s1zlamaya ba~lam1~ti. Kalbi hi~
olmad1g1 kadar h1zh atlyordu. Korkudan altma yapmak dedikleri
bu olsa gerek, diye di.i~i.indi.i bir an. Kadm kafasm1 koridora dogru
sert~e bir kez daha di.irtti.i. Sibel tereddi.itli.i bir ad1m atti. Her ~ey o
kadar i.ist i.iste gelmi~ti ki ensesindeki silah olmasa bile i~inde kopan
firtma onu zaten oldi.irebilirdi. Ellerini iki yandan kafasmm hizasma
kald1rm1~tl. Gozlerini kapadi. Kendisini oylesine zavalh, aptal ve
374 I Kmk Heykel

c;:aresiz hissediyordu ki. .. Art1k ya~ay1p ya~amamak umurunda bile


degildi. Neredeyse ya~ayan bir oli.iydi.i. Her hali.ikarda kaybedecek
bir ~eyi yoktu.
Di.i~i.inecek zaman yoktu.
Harekete gec;:mesi gerekiyordu.
Ya ~imdi ya da hie;: ...
Belinden ve sol bacagmdan gi.ic;: alarak sag tarafmdan si.iratle geriye
dondi.i.
Colt M 1911 tok bir sesle patlad1.
Mermi sag kulagm1 s1ymp gec;:ti. Kulagmda dayamlmaz bir yanma
hissetti. Donerek arkaya att1g1 sag koluyla kadmm ensesine yap1~t1.
Bi.iti.in gi.ici.iyle one dogru c;:ekti. Sol eliyle kadmm silah tutan sag
elini yakalamaya c;:ah~t1. Tam bilegi kavrad1gmda kadm ikinci kez
tetigi c;:ekti.
Sag omzunda korkunc;: bir ac1 hissetti Sibel.
Kur~un bu kez s1yirmam1~, delip gec;:mi~ti!

Kafas1 h1zla duvara c;:arpan Amerikah sersemledi. Sibel kadmm silah


tutan elini ti.im gi.ici.iyle duvara vurdu. Silah di.i~ti.i. Kadmm yatt1g1
yerden savurdugu tekrne Sibel'in sirtmda patlad1. Sendeleyerek
koridora kapakland1 Sibel. Dudaklan kan ic;:inde kalm1~t1. Kadmm
ki.ifrederek ayaga kalktigm1 hissetti. Elinden f1rlayan silaha uzam-
yordu. Her an tetigi c;:ekebilirdi. Az onceki yangm sondi.irme ti.ipi.ini.i
fark etti. Ti.ipi.i can havliyle sapmdan tutup tek eliyle kadma f1rlatt1.
Tam silahm patlayacag1 anda ti.ip Amerikalmm omzuna isabet etti.
Kadmm dengesi bozuldu. Buna ragmen tetigi c;:ekrni~ti.

Patlayan kur~un bu kez Sibel' in yanagm1 s1ymp arkasmdaki duvara


sapland1.
CIA ajam mt i.isti.i devrildigi yerden h1zla dogruldu.
inatr,:1 or... pu!
Duvardaki kamuflajh fotograflan ~imdi daha iyi anhyordu Sibel.
Amerikah tekrar ni~an ald1.
Kadmm gozbebekleri bir anda bi.iyi.idi.i.
Silah patlad1.
Merminin gogi.is kafesine girerken c;:1kard1g1 ses duyuldu.
Ali <;imen I 375

Amerikah agir ag1r yere y1g1ldi.


Sibel donup kalrm~ti!
- Kullanmak bugiine k1smetmi~!

Buses?
Sibel yatt1g1 yerden kafasm1 c;:evirdi.
Erciiment Baba, gizli koridorun giri~inde, elinde Magnum 357'yle
oylece dikiliyordu.
Silahm namlusundan dumanlar tiitiiyordu.
Sibel, sendeleyerek ayaga kalkti. Halen ~a~kmhgm1 iizerinden ata-
mam1~ adama sanldi.
- KlZlm, seni oylece goriince dayanamad1m takip ettim, dedi Ercii-
ment Baba elindeki silah1 i~aret ederek. Bu emektan da temizletmek
ic;:in bugiin yammda getirmi~tim.
- Allah gonderdi seni baba, dedi Sibel.
- KlZlm, her yerin kan ic;:inde yahu, di ye inledi Erciiment Baba.
- Sen beni dii~iinme baba, iyiyim ben!
Boyle soylemesine ragmen elleri titriyordu. Parmaklan kesilmi~,
bir mermi kulagm1 s1y1rm1~, digeriyse omzunu delmi~ti. Peri~an
haldeydi. Agzmda biriken kam tiikiirdii. Omzuna bakti. Kamyordu
ama dayanabilirdi. Evin banyosuna ko~tu. Kiic;:iik havlulardan birini
ahp kanayan omzuna tampon yapti.
Erciiment Baba mutfakta buldugu bir bezle, tela~la klZln kan ic;:indeki
parmaklanm sararken,
- Hadi klZlm, bir an evvel c;:1kahm ~urdan, dedi.
- Heniiz degil baba, dedi Sibel.
Diziistii bilgisayann ba~ma oturup aceleyle baz1 mailleri kopyaladi.
- Allah'1m, in~allah gee;: kalmam1~1mdir diye tela~la bagmp kopya-
lad1g1 mailleri bir ba~ka adrese yolladi.
Art1k hic;:bir ~ey dii~iinmiiyordu. Tek istedigi bir an evvel evine
gitmekti. Birden kendini c;:ok hafiflemi~ ve rahatlam1~ hissetti. Jack'i
gormek istiyordu. Ona ula~mahydi. Adami aradi. Telefonu bu kez
c;:aldi.
- Jack, diye f1s1ldad1 telefon ac;:1hr ac;:ilmaz.
Aglamaya ba~lam1~ti.
376 I Kmk Heykel

- Yine saldird1lar! Korktugum ba~1ma geldi i~te! Sizi de vurdular,


diye bagird1 Jack.
- Erdogan ya da Gul'den haberin var m1? Biz ula~am1yoruz, dedi
merakla.
- Hie;: kimseye ula~am1yorum Jack! Helikopterleri, jetleri duydum,
c;:1ld1racag1m! Kim yapt1 bunu!
- Bizi vuran iran ... Sizi emin degilim. iran da olabilir israil de!
Bundan korkuyordum. Her ~ey c;:okuyor Sibel! Nerdesin sen?
- D1~anday1m ve yarahy1m! Seni gormek istiyorum Jack! Bana gel!
- Ne yaralanmas1, ne oldu! Kahretsin! Hemen geliyorum, sakin ol!
Jack telefonu kapad1gmda Elc;:ilik'te kiyamet kopuyordu. ic;:lerinde
belki de en sogukkanhs1 ~u an sorumlu oldugu cografya her an
patlayabilecek bir saatli bombaya donu~mu~ olan Jack'ti. Gide-
rek etrafmda buyiimekte olan panik dalgasma bakt1. c;:ah~anlar
Washington'dan gelen goruntuleri deh~et nidalan ic;:inde izlerken
bir yandan da Ankara'da olan bitenleri anlamaya c;:ah~1yorlard1.
Buyiikelc;:i her kimle konu~uyorsa, adamm kafas1 "Emredersiniz"
demekten kopacak gibiydi. Yuzu bembeyazd1. Telefonlar c;:ahyor,
sekreterler ve ata~eler ko~u~turuyor, gizlilik derecesi yiiksek belgeler
olas1 bir tahliye ic;:in kasalara yerle~tirilirken gereksiz gorulenler
portatif fmnda yakihyordu. Neredeyse guzel bir tabloyu izlemekten
keyif alan bir muzesever gibi etrafmdaki curcunay1 izleyen Jack,
israrla c;:alan telefona bakt1. CIA Direktoru'ydu.
-Neredesin be Allah'm cezasI! Neler oluyor orda! Erdogan ve Gul'e
ula~am1yoruz! Ba~kan ve ekibi havada ... Ne biliyorsun?

- Efendim, soylemesi garip ama galiba ikisi de havadan saldmya


ugrad1. Tahminim insans1z uc;:aklarla ... iran olabilir ...
- insans1z uc;:ak? iran? Neyse, detaylann cam cehenneme! Acilen
somut bir ~eyler ogren! Patron karar a~amasmda.
Adam kufrederek telefonu kapam1~tJ ki telefon bir kez daha c;:ald1.
Arayan Mark't1.
Hah bir sen eksiktin!
- Jack, neler oluyor orda, biriniz soyleyebilir mi? Buras1 tutu~tu ...
Habire iran'la ilgili bir ~eyler geliyor. Acilen Ankara'dan birilerini
bulun. Canh ve konu~abilecek durumda olsun ve hemen! Yoksa . . .
- Yoksa ne Mark? Elimizden geleni yap1yoruz!
Ali <;imen I 377

- Yoksa Patron hepinizi <;:arm1ha gerekecek haberin olsun!


- Bizzat ilgileniyorum ... Arna ~unu bil dostum. Aylardir buralar-
day1m ve i<;:imden bir ses Mollalan i~aret ediyor.
Daha fazla oyalanmadan kendini iyice hareketlenen Ankara so-
kaklanna atti.
Ayni dakikalarda Erciiment Baba tekrar te~kilata donerken Sibel,
kendi arabasma bindi.
Zihninde onlarca dii~iince ars1zca ko~e kapmaca oynuyordu.
$ahap kimsesizin teki miymi~? Kimsesiz ve ayya~ ha?
Talin ... Mervan ... Mervan seni ~ok ozledim ...
Aklmm kalbine dayattig1 sonucu kabullenmemek i<;:in delice bir
sava~ veriyordu.

Kanayan yaralanm bile unutmu~tu.


Ta~lar ~imdi eksiksiz yerine oturmu~tu.
Kafasmdaki soru i~aretleri biiyiik bir h1zla cevaplanna ko~uyordu.
Jack'e bir an evvel Civa'y1 enseledigini soylemek i<;:in can at1yordu.
21

Jack soluk soluga eve girdiginde Sibel son be~ dakikad1r Washing-
ton'd aki Alev'le konu~uyordu.
- Ne pahasma olursa olsun birilerine ula~ ve sana yollad1klanm1 gi:is-
ter Alev! Ne pahasma olursa olsun, diye baguarak telefonu kapad1.
Merakl1 gi:izlerle kendisine bakan adam1 gi:irmi.iyordu bile.
Yi.izi.i bembeyazd1.
Giic;:li.ikle nefes ahyordu.
Sag omzundaki ao dayamlmaz hale gelmi~ti. Duvara yaslamp kald1.
Bomba~ gi:izlerle Jack'e bakiyordu. Adam ko~arak kadma sanld1,
sac;:lanm koklad1.
- Gec;:ecek tathm, ~oktasm, diye f1stldad1.
Kadmm ellerindeki kam ve omzundaki k1rmm lekeyi fark etti.
- Ne oldu sana bi:iyle Sibel? Neler oluyor?
- Anlatacag1m, iyiyim ben, dedi Sibel f1s11t1yla.
Adam siirekli c;:alan telefonunu kapat1p umars1z bir hareketle bir
ki:i~eye f1rlatt1. Sibel'in elleri titriyordu. D1~anda alc;:aktan uc;:an
jetlerin sesini duydular. Camlar salland1. Televizyon ekramndan
deh~et goriintiileri akmaya devam ediyordu.
- Nas1l bu kadar sogukkanh kalmay1 ba~arabiliyorsun Jack, nas1l?
Sesi titreyen Sibel devam etti.
-Neden kapadm telefonunu? Di.inya sava~1 c;:1kti Jack, farkmda
m1sm?
Ali <;imen I 379

- Umurumda degil, dedi adam.


- Nas1l yani? CIA Ortadogu Masas1 $efi'sin ve tum olan bitenler
kar~1smda tek diyecegin bu mu? Cevap ver. Neden?
Jack hiybir ~eysoylemedi. Sibel sanki ilk kez duydugu bir lisam
konu~uyordu. Kadmm ellerini avuylarmm iyine ald1. Buz gibiydi
Sibel'in kanh elleri.
Kadm ellerini h1zla Jack' in avuylarmdan kurtard1.
- Gidelim buradan, her ~eyi b1raktp ... Ben ... c;=ok yoruldum ...
inan. Hiybir ~eyi engelleyemedim, hiybir ~eyi. Yenildim, dedi Jack.
- Hakhsm Jack, yenildik, dedi Sibel.
Sessizce aghyordu.
- Yenildik sevgilim ... Mervan Safadi kazand1.
Jack'in gozbebekleri bir anda buylidu.
Az once Sibel' in kanh ellerini is1tmaya yah~an guylli parmaklanyla
kadmm bogazma yap1~tI!
Adarnm uzerine abanmas1yla Sibel' in kafasm1 duvara yarpt1. Goz-
leri karard1. Burnundan kan geliyordu. Gozlerinden nefret akan
adamm parmaklan mengene gibi bogazm1 s1ktyordu. Bo~ yere ylf-
pmd1 Sibel. Jack onu adeta duvara yap1~t1rm1~t1. Nefes alam1yordu!
Kafas1 zonklamaya, karnma ve kafasmm iyine tath bir uyu~ukluk
yaytlmaya ba~lad1.
blum boyle bir ~ey miydi?
Yamlmamz~zm ... Neden jack! Neden? Neden? Lutjen dur... Yalva-
nrzm ...
Kendisini oliime yollayan bu adam1 m1 sevmi~ti? Burnundan akan
kanlarm boynundan a~ag1 suzuldugunu hissetti.
Kalan son gucunu toplay1p dizini, kuforler savuran adamm bacak
arasma geyirdi.
Bogazmdaki parmaklar bir an gev~edi .
Can havliyle duvarda as1h olan hanyere uzand1. Jack dogrulup tekrar
uzerine atlaymca, hanyeri olanca gucuyle adamm gogsune soktu.
Sendeleyen Jack, bir iki ad1m geri att1. Ayakta durmaya yah~1rken
Fas'tan Sibel'e hediye olarak getirdigi hanyerin kabzasm1 kavrad1.
Agzmdan s1zmaya ba~layan kan kirli sakalmdan suzulurken, gliy-
lukle "Nas1l anladm?" diye kekeledi.
Gozlerindeki ifade Sibel'i urkutmu~tu.
Kadm bogazm1 tuttu.
38o I Kmk Heykel

Gii<;: bela nefes ahyordu.


Burnundan akan kam sildi.
- Hep <;:ok iyiydin Jack, hep <;:ok iyi ve <;:ok zeki.
H1rlarnaya devarn eden adarn, gogsiindeki han<;:eri kavrarn1~ halde
arkasmdaki koltuga devrildi.
- Hep <;:ok kontrolliiydiin Jack ... Arna insanm kabuslanm kontrol
edernedigi ger<;:egini 1skaladm!

- Talin!

- Reyhani!

- Bazi kadmlann isirnlerini say1khyordun hep ... Bunlar sevdigin


kadmlann haricinde kirn olabilirdi ki? Ernin olarnasarn da akhrnm
bir ko~esine kaydetmi~tim isimlerini... Sana ilk a~ik oldugun kadmm
adm1 sordugurnda bir sure dii~iiniip farkh bir isirn soylerni~tin.
0 isrni o an uydurdugunu fark etmi~tim ... ilk o zarnan rahats1z
olrnu~tum bir ~eylerden Jack. .. Giderek bende saplant1ya donii~en,
isirnlendiremedigirn o s1kmtiy1 ilk kez o zarnan o kadar gii<;:lii bir
~ekilde hissetrni~tirn . \:iinkii hi<;:bir erkek ilk a~1k oldugu kadmm
adm1 unutrnaz.
- Bravo, dedi adarn h1rlar gibi.
Sibel oldugu yere <;:oktii.
- K1skand1rn Jack . .. Belli ki yarahydm. Bana yalan soyleme ihtirna-
lini buna baglad1rn ... Ge<;:rni~ini, acilanm, bu kadmlann hikayesini
ogrenmek istedim ... i<;:irndeki s1kmtidan, ben farkmda olmasarn
da zihnimi kerniren o ~iipheden ancak boyle kurtulabilirdim. Bana
onca zaman kendinle ilgili dogru diiriist bir ~ey anlatmam1~tm . Bunu
pozisyonuna ve beni korurna istegine baglad1rn hep, aptal gibi ...
- Arna degilmi~sin bak, dedi Jack gii<;:liikle.
- Elimdeki tek ipucu Harvard'd1 .. . Tek hatan Harvard'da okudugunu
soylemendi .. . ipin ucunu <;:ektirn. Sonra ag1r ag1r etrafma ordiigiin
duvar yikilrnaya ba~lad1. Once Reyhani'yi buldurn .. . iranh a~kim .
Hayatmdaki ikinci kadm1. .. Molla rejirninden ka<;:1p Amerika'ya
gitmi~ , Amerikahlann dii~iirdiigii u<;:akta cHmii~tii. Sonra o fotograf1
buldum ... Arna fotograftaki sen, benirn tamd1g1rn sen degildin Jack!
- Mervan diyebilirsin art1k, dedi adarn belli belirsiz giilerek.
Ali <;imen I 381

- Ba~lang1<;:ta CIA'de <;:ah~t1gm i<;:in farkh bir isim kullanmam, hatta


bana ger<;:ek adm1 soylememeni bile kabullendirn. Okul ar~ivinden
bile silinrni~tin. Arna derinlerde siirekli olarak beni huzursuz eden,
adm1 koyarnad1g1rn bir ~eyler vard1... Bana kar~1 <;:ok a<;:1k olrnan,
yiikselrnern i<;:in kendini bile tehlikeye atrnan, sm1rs1z bir anlay1~
ve ~efkat gosterrnen. B1krnadan usanrnadan bay rniikemmeli oy-
narnan . ..
- <;iinkii senden ho~land1m ...

- Sadece ho~landm Jack, sadece ho~landm ... T1pk1 diger kirnlik-


lerinle avucuna ald1gm diger kadmlardan ho~land1gm gibi... Arna
roliinii iyi oynamak i<;:in hi<;:bir kadma baglanmarnan gerekiyordu ...
$imdi anhyorurn neden bana bir kez bile "seni seviyorurn" demedi-
gini ... Tabii, senin gibi super bir casus i<;:in benirn ~efkate ve sevdigi
insan tarafmdan takdir edilmeye a<;: bir kadm oldugumu ke~fetrnek
<;:ocuk oyuncag1ydi. ..

- Sonra Talin'i ogrendim. Aslmda ilk onun adm1 say1klam1~tm ama


onunla ilgili ara~tirmarn bir noktada tikamp kalrn1~tl. Birka<;: saat
oncesine dek onu unutrnu~turn bile ...
- Ger<;:ekten takdire ~ayan bir perforrnans, dedi adarn sogukkanh
bir giilii~le.
- Kabul etmeliyirn ki giivenirni kazanrnak i<;:in aktl alrnaz bir oyun
oynadm. Benirnle CIA'in biitiin s1rlanm payla~tm, hatta bin Ladin'i
bile! Tam~t1g1rn1z andan itibaren bana i~irne yarayacak bilgiler s1z-
d1rarak yiikselrnemi sagladm. Ben yiikseldik<;:e benirn iizerirnden
ula~abilecegin alan da geni~liyordu dogal olarak ... Sevdigi kadmdan
gizlisi sakl1s1 olrnayan a~1g1 oynadm ... Hepsi gard1rn1 dii~iiriip beni
avu<;:lannm i<;:ine alrnak i<;:indi!
- Bravo, dedi Mervan yine inleyerek.
- Biitiin o Civa sa<;:rnahklan, gosterdigin sahte fotograflar ... Beni
biiyiik oyununa dahil etrnek i<;:indi. 0 rne~hur Civa, sendin. Benirn
iizerirnden MiT 'le olan son ah~veri~inin giivenligini kontrol etmek
i<;:in Civa'y1 bile anlattm banal
Mervan oturdugu yerde c1hz bir alki~ tutturdu. Kafas1 one dii~mii~tii.
- iranhlar hi<;:bir zarnan ANKA'ya s1zarnarn1~tl. Beni ustaca ko~eye
s1ki~tirdm. i~irni korurnak i<;:in bir<;:ok ~eyi gaze alabilecegimi bili-
yordun! Paris Tuzag1'yla oliimii gosterip s1tmaya raz1 ettin beni! Ben
de aptal gibi ko~arak ANKA'y1 sana giimii~ tepsi i<;:inde sundurn!
382 I Kmk Heykel

Onu iranhlara veren sendin! isfendiyar da senin hayal giiciinden


ba~ka bir ~ey degildi!
Adam sessizce giildii.
- Ve iran'a tek verdigin AN.KA degildi. .. En ba~mdan beri dort
iilkeyi birden idare ediyordun! c;:unkii hepsinden nefret ediyordun
Jack. .. Ya da Menora .. . Ya da $ahap ...
- Halen.de ediyorum, dedi adam alayo bir giiliimsemeyle.
- ilk a~lun Talin'in ya~ad1g1 ac1lann faturasm1 Tiirkiye'ye kesmi~tin ...
Reyhani ii;:in iran ve Amerika'mn ipini i;:ektin.

- Ve yine Talin ugruna israil'i, zaten bula~mak istedigi belanm


ortasma siiriikledin.
- Deh~et bir zeka, dedi Mervan. Geri;:ekten iyi bir i;:ift olabilirdik.
- Gei;:mi~inle CIA i<;:in paha bii;:ilmez bir eleman oldun. Senin gibi
istikbal vaat eden i;:ok yonlii bir adam1 gozlerden salunmak ii;:in
seninle ilgili biitiin izleri sildiler.
- c;:ok siiriikleyici, devam et, dedi Mervan agzmdan s1zan kam
silerek. Sibel halen nefes nefeseydi. Gozya~lanm silerek devam etti.
- Sahte $ahap'm ya da Civa'nm pe~ine dii~ebilecegimi hi<;: ummu-
yordun. Ankara'daki o kai;:aki;:1y1 buldugum zaman ba~ma i~ ai;:abi-
lecegimi fark ettin. Zaten ba~mdan beri beni izletmen de korumak
ii;:in degil, bana i;:izdigin sm1rlar ii;:inde kald1g1mdan emin olmak
ii;:indi! Siirekli hedef ~a~1rt1yordun. $ahap diye oniime yem olarak
att1gm 0 kimsesiz garibam da buldugumu ogrenir ogrenmez, uygun
bir mizansenle adam1 ortadan kaldirttm. Bunu ne yaz1k ki ancak bu
sabah ogrenebildim! Liibnan'a gittigimi de sadece sen biliyordun.
Gei;:mi~ini ara~t1rd1g1m1 bilmeni istemedigim i<;:in sana o masum
gorev yalamm uydurmu~tum. Liibnan'daki ihtiyan da sen oldiirttiin!
Aptal ben, orada bile uyanamad1m ...
- Aptal? Kendine haks1zhk etme sevgilim ...
- $ahap da sendin, Menora da. CIA'deki en kritik adamlardan biri.
Siiper ajan Jack Rice! iran ve israil, seni gizlemek i<;:in ellerinden
geleni yapti. Her iki taraf da digerinden nefret ettigine ve bunun
i<;:in gei;:erli nedenlerin olduguna emindi. Ostelik bu dogruydu da!
Onlara her bildigini anlatmadm ama her anlattigm geri;:ekti. Onlara
da aym e~siz giiven telkin etme oyununu ustahkla oynadm! Sahte
Civa'y1, yani senin emrinde i;:ah~an o CIA ajam sevgilini kullanarak
Ali <;imen I 383
kendini bizimkilerden de gizledin. <;:unkii CIA'.in Tiirkiye'de giic;:lii
oldugunu ve bir ~ekilde de~ifre olabilecegini biliyordun. Arna hic;:bir
taraf resmin tamamm1 goremedi! Mossad'1 bile kand1rdm! <;:ikolata
Fabrikas1'na s1zmay1 ba~ardm. Son anda o mailin sonunda ismini
gormesem, Civa'nm sizin direktor olduguna inanmaya haz1rd1m. CIA
ajam sevgilin tek bir hata yapt1, o da bana yetti Mervan! Bogaz1ma
sanld1gm ana kadar yamhyor olmak ic;:in o kadar c;:ok dua ettim ki!

Jack giic;:liikle oksiirerek yana devrildi.


Halen bir eli hanc;:erin kabzasmdayd1.
Sibel emekleyerek yanma gitti. Sac;:lanndan tutup adamm kafasm1
kald1rd1.
- Hay1r Mervan! Heniiz bitmedi, dinle beni!

- Diinya sava~1 c;:1karacak kudretin yoktu. Arna bunun olmasm1


h1zland1rmak ic;:in miikemmel bir konumun vard1. Mevcut di.i~­
manhklan daha da arttirmak ic;:in elinden geleni yaptm, hem de
c;:ok zekice. Tiirli.i k1hga girerek herkesin s1rnm birbirine sattm!
Herkesi kullandm! Tahrik ettin! Aki! almaz ama korkunc;: bir zekan
vard1 Jack. ..
- itiraf et, iyi i~ c;:1kard1m degil mi cicim?
- Ve o koku ... Sac;:lanm siirekli boyuyordun kihktan kihga girmek
ic;:in. Arna onda bile bana yalan soyledin . ..
Soylediklerine kendisi bile inanmakta giic;:luk c;:ekiyordu.
- itiraf edeyim ki tezgahm miikemmeldi. Herkese sad1k kahp aym
zamanda herkese ihanet ettin!
Mervan, belli belirsiz ellerini c;:1rpt1.
- Alk1~lar bana o halde, dedi.
- Gi.iya k1yameti onlemeye c;:ah~1yordun ama aslmda yalanc1 bir
peygamberdin !
- Ne yaz1k ki tathm, dedi adam kanh kanh oksiirerek. Hikayemin
tamamm1 asla hie;: kimse ogrenemeyecek. 0 e~siz zekana ragmen ...
Sen bile.
Sibel adamm yam ba~mda dizlerinin iizerine c;:okiip aglamaya ba~­
lad1. Tam o s1rada ac;:1k olan televizyonda Ba~kan Obama belirdi.
Ofkeli bir yiiz ifadesiyle Air Force One'daki koltuguna kurulmu~tu.
Bir teknisyen son kez oni.indeki mikrofonu duzeltti. Ba~kan oksi.i-
rerek bogazm1 temizledi.
384 I Kmk Heykel

Devrildigi yerden gi.ic;:hikle ekrana bakan Mervan, belli belirsiz


gi.ildi.i.
Dudaklan son kez kipirdad1:
- Gori.iyorsun i~te tathm. Ben kazand1m ... K1yamet ba~hyor. ..
Obama tam agzm1 ac;:tig1 sirada gori.inti.iye tela~h oldugunu saklama-
ya gerek duymayan Mark girdi. Elindeki belgeleri Ba~kan'm oni.ine
b1rakti ve adamm kulagma bir ~eyler fisildad1. Obama belgeleri
incelerken Mark, hararetle adamm kulagmm dibinde bir ~eyler
anlat1yordu. Obama'nm yliz ifadesi bariz bir ~ekilde degi~ti. Mark
gori.inti.iden c;:1kt1. Obama oni.indeki mikrofona egildi:

"Baylar bayanlar .. . Hepinizin bildigi gibi giine, ulusumuzu


oldugu kadar sizi de derinden sarst1gm1 bildigim ac1 geli~­
melerle ba~ladik .. . Ne yaz1k ki bugiin ba~kent Washington
saldmya ugrad1... Evet. .. Ac1hy1z, yarahy1z ve ofkeliyiz ...
Arna her ~eye ragmen gizli ve a<;:1k dii~manlanm1za ~unu
soylemek istiyorum. Tiim ki~kirtmalanmza ragmen tu-
zagm1za di.i~meyecek kadar da akilhy1z ... Evet, ak1lhy1z!
Parmag1mzla i~aret ettiginiz yere bakmay1 reddediyorum ...
Birle~ik Devletler Ba~kam olarak ti.im diinyanm ~u a~ama­
da sadece ~unu bilmesini istiyorum: Tiim diinya, biiyi.ik
bir komployla kar~1 kar~1ya kalm1~t1r. Ve ben bu a~amada,
sadece bu komplonun ba~ans1z oldugunu soylemekle ye-
tinecegim ... Son olarak, bu ~eytani plam engellemek adma
hayatma riske eden tiim isimsiz kahramanlan ulusum ve
diinya ad ma selamhyorum ...
Miittefikimiz Tiirkiyeoe ya~ananlan da biliyorsunuz ... Ya-
~ad1g1m1z ac1ya ragmen Tiirk halkinm yanmda oldugumuzu
soylememe liitfen izin verin ...
Diger geli~meleri birazdan ilgili arkada~lanm aktaracak ...
Tann hepinizi korusun ..."

- Tam zamamnda! Harikasm Alev, diye sevinc;:le haykird1 Sibel.


Gozleri alev sac;:1yordu. Bi.iti.in acism1 unutmu~tu. Mervan'a dogru
egildi. Parmaklanyla kavrad1g1 hanc;:eri bir kez daha bi.iti.in gi.ici.iyle
bastmp c;:evirdi.
Son nefesini vermekte olan adamm kulagma f1sildad1:
- Sana deli gibi a~1k olsa da ... Bir kadmm zekasm1 asla ki.ic;:i.imse-
me ... Kaybettin i~te ...

SON

You might also like