You are on page 1of 5

T.C.

MERSİN ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM FAKÜLTESİ

TÜRKÇE EĞİTİMİ BÖLÜMÜ

TÜRKÇE ÖĞRETMENLİĞİ ANA BİLİM DALI

DERS

TÜRK EĞİTİM TARİHİ

HAZIRLAYAN

Murat AKCAN

17-273-038

DANIŞMAN

Dr. Öğr. Üye. Orhan ÖZDEMİR

MERSİN

2019
RÖPORTAJ

Giriş

Türk eğitim tarihi dersi geçmiş ile bugünkü eğitim arasında bir bağ kurma yaşanan değişimleri
anlama açısından büyük önem arz etmekte bugün okullarda verilen eğitimin hangi
aşamalardan, zorluklardan geçerek bu günlere geldiği eğitimim sistemimizin şu an içinde
bulunduğu durum geçmişte verilen eğitimin günümüzde verilen eğitime yansılamalarını
görmek için iyi bir fırsat bu çalışmada uzun yıllardır öğretmenlik mesleğini icra eden BİLAL
NADİR SOLAK hocamla eğitim sistemimizde dünden bugüne değişimler yaşanan zorluklar ve
nasıl daha iyi bir eğitim sistemine sahip olabilir bu konulara dair kendi görüşlerini alacağız
şimdiden kendisine bizim bu röportajı yapmamıza yardımcı olduğu için teşekkür ederiz.

1)Merhaba hocam, sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

BİLAL NADİR SOLAK hocam 01.04.1973 Gaziantep Şehitkamil ilçesinde doğdum. İlk, ortaokul
ve lise öğrenimimi Şehitkamil’de tamamladım lise öğrenimimi tamamladıktan sonra 1990
yılında Gaziantep Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü kazandım 4 yıllık lisans eğitimim sonrası
mezun olduğum yıl 12 aralık 1994 da Şanlıurfa’da göreve başladım. Öğretmen olarak il görev
aldığım okul Suruç Bölge Yatılı Lisesi oldu 7 yıl bu lisede çalıştım daha sonra 3 yıl Birecik
Meslek Lisesi’nde görev yaptım. 204 yılında Mersin’e tayinim çıktı burada ilk olarak Buluklu
İlk Okulu’nda 2 yıl çalıştım daha sonra Gaziantep Necip Fazıl Kısakürek Anadolu Lisesi’ne
tayinim çıktı. ve halen bu okulda görev yapmaktayım.

2)Öğrenim gördüğünüz yıllarda öğretmen olmak gibi bir hedefiniz var mıydı?

Öğretmen olmak gibi kesin bir hedefim yoktu lise öğrenimimi tamamladıktan sonra lisede
sevdiğim ders olarak edebiyat öğretmenliği seçtim. Okurken olsun ve atandıktan sonra olsun
hiçbir zaman öğretmen olduğuma pişman olmadım. Çocukları çok sevdim onlara bir şey
öğretmek gözlerinde sevinç ışığına görmek paha biçilemez şeyler şimdilerde ise kendime iyi
ki de öğretmen olmuşum diyorum.
3)Ailenizin eğitim durumundan bahseder misiniz?

Ailemde tahsil görmüş kişi sayısı çok az genelde ilkokul düzeyinde okumuşlar daha sonrası
olmamış bir dayım var ondan başka da üniversite eğitimi alıp da meslek sahibi olmuş kimse
yok.

4)Ders kitaplarının öğrenciye uygunluğunu nasıl değerlendiririniz?

Ders kitapları içerik olarak çok sıkıntılı özellikle metinler bazı metinler olması gerekenden çok
uzun bazıları ise kısa ama içerik olarak, anlaşılabilirlik olarak çok zayıf. Özel kitaplardaki
metinler iyi oluyor bazen onlardan da kullanıyoruz ama ders kitaplarındaki metinlerin
iyileştirilmesi gerekiyor gerçekten.

5)Geçmiş ile günümüzü kıyasladığınızda öğrencilerde öğrenme isteği ne düzeyde?

Geçmişte çocuklar öğrenmek için daha çok çaba sarf ediyorlardı daha çok öğrenme isteği
içerisindeydiler şimdilerde ise biz onlara bir şeyleri sevdirmek bilmelerini sağlamak için yoğun
bir çaba sarf ediyoruz özellikle teknolojinin gelişmesiyle artan sosyal medya uygulamaları ve
bilgisayar oyunları olsun onların ilgilerini o yöne çekti. Bilgiye bu kadar kolay ulaşmanın
mümkün olduğu dönemde öğrencilerin bilgiye bu kadar uzak kalmak istemesi gerçekten
üzücü bir durum elimizden geldiğince onlara telkin de bulunmaya ve dikkatlerini başka yöne
çeken şeylerden uzaklaştırmaya çalışıyoruz ama bunu sadece öğretmenler değil ailede
çevresindeki kişilerinde uygulaması gerekiyor ancak o şekilde bir şeylerin üstesinden
gelebiliriz.

6)Okullarda verilen Türkçe eğitimi sizce yeterli düzeyde mi?

Okullarda verilen Türkçe eğitimin yeterli düzeyde olduğunu düşünüyorum haftalık ders saati
iyi fakat öğrenci de öğrenme isteği olmalı sadece öğrenmenin niteliğiyle ilgili bir durum değil
öğrencide derste bir şeyler öğrenme eğiliminde olmalı. Bir de Türkçe çok geniş bir diğer
derslerde de Türkçe önemli bir yer tutuyor diğer branş ders öğretmenleri de Türkçeyi doğru
kullanmalı mesela bir fen ve teknoloji dersi öğretmeninde öğrencilerden yazım ve
noktalamaya dikkat etmelerini isteyebilir.
7)Öğrenim gördüğünüz yıllarda verilen Türkçe eğitimiyle günümüz de verilen Türkçe
eğitimi arasında gördüğünüz farklar nelerdir?

Önceden dilbilgisi ağırlıklı gidiyorduk şimdilerde ise daha anlama ve yorumlama üzerinde
yoğunlaştık yazma konularına daha fazla ağırlık verir olduk. Öğrenciler tahtaya çıkıp da
sunum yapmıyordu şimdi öğrenciden sunum yapmasını bir konuya hakim olmasını istiyoruz.

8)Öğrenim gördüğünüz yıllarda öğretmenlere duyulan saygı ile günümüzde öğretmene


duyulan saygı arasında nasıl bir fark var sizce?

Eskiden daha disiplinliydi biz çok disiplinli öğretmenlerle büyüdük öğrenciyle öğretmen
arasında bir seviye vardı her şeyi kolayca dile getiremezdik. Günümüzde öğretmen öğrenci
seviyesi gerçekten çok kötü bir düzeyde öğrenci öğretmene hakaret derecesine varacak
düzeyde davranışlar sergiliyor. Öğretmen çok katı biçimde disiplinli olmamalı ancak öğrenci
de yapacağı davranışın sorumluluğunda olmalı toplum olarak öğretmen öğrenci ilişkisine
dikkat etmemiz gerekiyor ve bunun toplum olarak bilince olmalıyız ve çocuklarımıza bunu
öğretmeliyiz.

9)Köy enstitüleri hakkında görüşleriniz nelerdir?

Ben köy enstitülerinde öğrenim görmedim ancak öğretmenlerimden o okullarda öğrenim


görmüş insanlar vardı. Fikir olarak uygulayış olarak ülkemiz için çok iyi bir fikirdi idealist
bireyler yetiştirme felsefesi olan okullardı sadece ders kitaplarından bağımsız öğrenci o
okullarda yaşayarak öğreniyordu bir zanaat dalında bilgi sahibi oluyordu ve o işi de layığınca
yapma eğilimde olan bireyler yetiştiriyorlardı. Ülkemiz açısından faydaları yadsınamayacak
düzeydeydi gerçekten, umarım yine o düzeyde eğitim kurumlarına kavuşuruz.

10)Son olarak eğitim ve öğretimden beklentileriniz neler, geleceğin öğretmenlerine neler


söylemek istersiniz?

Kitap okumanın önemini sürekli vurguluyorum öğrencilerime burada da belirtim çok fazla
okuyun ancak okuyarak bilerek anlayarak daha güzel günlere kavuşacağız. Bunu ancak
okuyarak başarabiliriz. Kendimizi de sadece bir alanda yetiştirmeyelim öğretmenlerin
öğrencilere çok yönlü bir bakış açışı kazandırması gerekiyor onlara uğraş alanları sunmalı
sanatı sevdirmeliler öğrencilere sanatı müziği resmi bunlar çok önemli şeyler elinde farklı bir
bilgi alanı olmalı mesela bir müzik aleti çalabilmek çok önemli ben de öyle bir yetenek yok
bazen türkü metinleri çıkıyor ders kitaplarında karşımıza benim bilip de bir saz çalmam o
türküyü söylemem çok güzel olurdu öğrencinin örnek alacağı kişi benim sonuçta benden
görüp o da böyle bir öğrenme isteğinde olabilirdi. Bunlardan başka tabi ki en önemlisi güzel
ahlaklı nesiller yetiştirmemiz gerekiyor doğruyu yanlıştan fark edebilen nesiller bunun içinde
ilk olarak ailenin öğretmenin bu bilinçte olması ve bu sorumluluğu taşıması gerekiyor. Bunları
birlikte başaracağız daha güzel günlere hep birlikte inanalım.

Sonuç

Bu röportaj çalışmasında uzun yıllardır öğretmenlik mesleğinin içinde bulunan BİLAL NADİR
SOLAK öğretmenimizle eğitim sistemiz hakkında konuştuk öğretmenimizin eğitim gördüğü
yıllarda gördüğü eksiklik ile bugün öğretmen olarak eğitim sistemimizin içinde birisi olarak
gördüğü eksiklikler ve yıllar içinde eğitim sistemimizde yaşanan değişimler hakkında
görüşlerini öğretmenlik mesleğinin itibarının zedelenmesinden çok üzgün olduğunu ve bunun
eğitimim sistemimize büyük zarar verdiğinden bahsetti bu öğretmenlere duyulan saygının da
sadece öğrenciyle kalmaması gerektiğini saygının öğrenci velilerinde başlaması gerektiğini ilk
önce öğrencinin annesinin babasının saygıyı çocuklarına öğretmesi gerektiğini belirtti.
Röportaj sonrası ulaştığımız noktada geçmişte yaşanan eksikler bugün de devam etmekte ve
bunu da ancak hep birlikte düzeltebileceğimiz toplum olarak herkesin çocuklarımızın geleceği
için onları güzel olana doğru olana yönlendirmesi gerektiği sonucuna vardık.

BİLAL NADİR SOLAK

05433972010

You might also like