Professional Documents
Culture Documents
HAZIRLAYAN
ERSEL ERCOŞKUN
140239026
DANIŞMAN
Yrd. Doç. Dr. RAMAZAN UYKUR
MANİSA-2018
İÇİNDEKİLER
Sayfa
İÇİNDEKİLER...................................................................................................I
ÖZET...................................................................................................................II
ÖNSÖZ...............................................................................................................III
BİRİNCİ BÖLÜM
BİR ANADOLU KENTİ: BİRGİ
1.1. BİRGİ’NİN ADI VE TARİHÇESİ..............................................................IV
İKİNCİ BÖLÜM
BİRGİ ULU CAMİİ VE AYDINOĞLU MEHMED BEY
2.1. BİRGİ ULU CAMİİ ....................................................................................V
2.2. AYDINOĞLU MEHMED BEY..................................................................VI
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
BİRGİ ULU CAMİİ ÇEVRESİ
3.1. CAMİİ ÇEVRESİNDE YER ALAN ESERLER ……...…………………VII
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
YAPININ MİMARİSİ VE PLANI
4.1. BİRGİ ULU CAMİİ MİMARİSİ ……...…………………....................... X
4.2. BİRGİ ULU CAMİİ PLANI ……...…………………...............................XI
BEŞİNCİ BÖLÜM
BİRGİ ULU CAMİİ CEPHELERİ
5.1. DOĞU CEPHESİ .......................................................................................XVII
5.2. KUZEY CEPHESİ .....................................................................................XIX
5.3. GÜNEY CEPHESİ .....................................................................................XXII
5.4. BATI CEPHESİ ..........................................................................................XXIII
ALTINCI BÖLÜM
BİRGİ ULU CAMİİ İÇ MİMARİSİ
6.1. İÇ MİMARİSİ........................................................................................... .XXIV
6.1.1. MİHRAP ÖNÜ KUBBESİ ..............................................................XXVII
6.1.2. BİRGİ ULU CAMİİ MİHRABI ......................................................XXVIII
6.1.3. BİRGİ ULU CAMİİ MİNBERİ ......................................................XXX
6.1.4. BİRGİ ULU CAMİİ ÇATISI (İÇ GÖRÜNÜMÜ) ..........................XXXIII
YEDİNCİ BÖLÜM
AYDINOĞLU MEHMED BEY TÜRBESİ
7.1. AYDINOĞLU MEHMED BEY TÜRBESİ.............................................XXXIV
7.2. AYDINOĞLU MEHMED BEY CAMİİ HAZİRE .................................XXXVIII
8. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME..............................................................XXXIX
KAYNAKÇA...................................................................................................XL
1
ÖZET
AYDINOĞLU MEHMET BEY CAMİİ
VE TÜRBESİ
Bir külliye özelliği gösteren yapı topluluğu; medrese, türbe, hamam ve camiden
ibarettir.
Kuzey-güney ve doğu-batı yönlerinde eğimli bir arazi üzerine inşa edilen yapıda
kullanılan devşirme malzemeler ve zeminde görülen izler, eski bir yapı üzerine
inşa edildiğini ve bu kalıntılardan geniş ölçüde yararlanıldığını göstermektedir.
Yapının inşasında moloz taş, mermer, tuğla kullanılmıştır.
Kaynaklarda kuzey cephesinin 1930’lu yıllarda bir son cemaat yerine sahip
olduğu, 1944 yılındaki depremde yıkıldığına değinilmektedir.
2
ÖNSÖZ
Araştırmam sırasında fikir alışverişi yapmamı sağlayan, her zaman yanımda olan
ve proje aşamasında çalışmalarımı ortaya çıkarmam da büyük destek sağlayan
Onur KILIÇKAYA dostuma en içten dileklerimle teşekkür ederim.
Ersel ERCOŞKUN
Manisa - 2018
3
BİRİNCİ BÖLÜM: BİR ANADOLU KENTİ: BİRGİ
Lidya, İran, Roma, Yunanlılarda Selçuk ve Türklere intikal eden bir tarihi olduğu
bilinen Birgi’yi, milattan 1100 senesi başlarına doğru Lidyalılar almıştır. Lidya
krallığının ülkesi arasında bulunan Birgi’nin İran hükümdarı, Keyhüsrev tarafından
Lidya orduları mağlup edilince İranlılara geçtiği hatta Birgi adının bu zamandan
kaldığı rivayet edilmektedir.
Tarihi eserler açısından dünyanın sayılı zenginleri arasında yer alan Batı Anadolu
toprakları, pek çok mitolojik hikâyeye de kaynaklık eder. Birgi’nin üzerinde
kurulduğu yerde inşa edilmiş en eski kentin tarihi ise henüz bilinmemektedir. Eski
çağlarda Birgi’nin 9 km Batısında, Ödemiş’in 4 km Kuzeybatısında, Tmolos Dağının
Aipos Tepesi eteğinde kurulmuş, Hypaipa adında önemli bir kent vardı. Aipos adının
Tapaiye dönüşmüş şekli, Günlüce Köyü’nün eski adı olan Dad Bey kelimesinde
günümüze kadar yaşamaya devam etmiştir. Hypaipa ve Pios Hieron’u çevreleyen
topraklar sırasıyla Frigyalılar, Lidyalıların ve Pers Ahamenislerin siyasi yönetimine
girmiştir. 2
Birgi’nin Bizans dönemindeki nüfus hakkında fikir verebilecek tek sayı kent
surlarının içinde kalan alanın büyüklüğüdür. Bu alanın sınırları kesin olarak
bilinmemekle birlikte, şehir planında, kuzey-güney yönünde uzanan sel yataklarının
alanı sınırladığı görülmektedir. Kentin en gelişmiş dönemi olan 1573-74 yılında, kale
içindeki mahallelerde 118 hane bulunduğu sayısı, bu rakamdan azdır.
1
Halil Dural Ödemiş Tarihi, (Yayına Hazırlayan Sabri Yetkin), İzmir 2004, s.20
2
Ünal H.R; Birgi: Tarihi, Tarihi Coğrafyası ve Türk Dönemi Anıtları, Ankara,
2001.
4
İKİNCİ BÖLÜM: BİRGİ ULU CAMİİ VE
AYDINOĞLU MEHMED BEY
3
Ünal H.R; Birgi : Tarihi, Tarihi Coğrafyası ve Türk Dönemi Anıtları, Ankara,
2001, s.63.
5
Aydınoğulları Beyliği’nin kurucusudur. Aydınoğulları Devleti’ni kuran ve
(Aydınoğlu Mehmed Bey) diye anılan “Aydın”, adının Mehmed Bey’in ya babası
veya ecdadından gelme bir hanedan ismi olduğu kabul edilmektedir. 4
Aydınoğlu Mehmed Bey ilk zamanlarında Germiyan ordusu subaşısı, yani ordu
komutanı idi. Bizans İmparatorluğu’nun taht ve taç kavgaları sebebi ile
çöküntüsünden istifade ederek Germiyan Hükümdarı I. Yakup Bey’in emriyle Ege
Denizi’ne inerek elde ettiği yerlerde babası adına bir beylik kurmuştur.
Mehmed Bey, öncelikle 1310 yılında Müslüman İzmir diye anlan İzmir’in iç
kesimlerini, daha sonra da Ayasuluğ (Selçuk), Sultan Hisarı, Ödemiş ile Tire’yi ve
1326 yılında da “Gavur İzmir” denilen İzmir’in sahil kısımlarını ele geçirmiştir.
Mehmed Bey zamanında Birgi dolayısıyla beylik bölgesi oldukça refah yüzü
görmüş iktisaden kalkınmış ilim, irfan merkezi bir şehir olup birçok mimari kıymeti
bulunan şatolar, kervansaraylar, darül şifalar, aşevleri, çeşmeler, köprüler gibi hayır
eserleri yaptırmıştır.
4
Halil Dural, Ödemiş Tarihi, s. 20
6
3.1. CAMİİ ÇEVRESİNDE YER ALAN ESERLER
5
GENÇOĞLU, Zehra, XVII. ve XVIII. Yüzyıllarda Birgi Kazası, Aydın 2009.
7
Resim 2: Şah Sultan Türbesi
8
Resim 4: Çarşı Hamamı
9
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: YAPININ MİMARİSİ VE
PLANI
Eğimli bir arazide inşa edilen bu yapı, kullandığı devşirme malzemeler ile eski bir
yapının üzerine inşa edildiğini göstermektedir.
Yapımında moloz taş, mermer ve tuğla kullanılmış olup, zaman içerisinde yapılan
onarım ve takviyelerle günümüzde ki şeklini almıştır. 6
Yapılan çalışmalarda, yapının kuzey cephesinin bir son cemaat yerine sahip olduğu
1930’lu yıllarda ki kaynaklardan anlaşılmaktadır. 1944 yılındaki deprem neticesinde,
bu son cemaat yerine ulaşılamamaktadır.7
6
Aslanapa, O; Türk Sanatı, İstanbul 1993.
7
KALFAZADE, Selda, Anadolu’da Aydınoğulları Dönemi Mimarisi, İÜ,
Yayınlanmamış doktora tezi, İstanbul 1995
10
4.2.BİRGİ ULU CAMİİ PLANI
Birgi Ulu Cami dikdörtgen planlı, mihrap önü kubbeli, mihraba dikey beş sahınlı bir
düzenlemeye sahiptir. Yapının örtü sistemi mihrap önünde kubbe ile sahınlar ise
kırma düz çatı ile örtülmüştür. Minare, yapının güneybatı köşesinde yer alır. Yapıya
giriş doğu ve kuzey yönde bulunan taç kapılardan sağlanır. Yapının dört cephesinde
pencere açıklıkları bulunur.8 (Resim 5)
8
KALFAZADE, Selda, Anadolu’da Aydınoğulları Dönemi Mimarisi, İÜ,
Yayınlanmamış doktora tezi, İstanbul 1995
11
Doğu cephenin merkezinde yer alan taç kapıya dört baklı merdivenle çıkılır. Taç kapı
mermer malzemeden inşa edilip sadeliğiyle dikkat çeker. Düz silmelerle
hareketlendirilen taç kapının iki köşesinde birer kabara ve kabara üzerinde
dikdörtgen çerçeve içerisine alınmış kitabelik kısmı bulunur. Cephe boyunca saçak
seviyesine kadar dört dikdörtgen pencere yerleştirilmiştir. Taç kapının iki yanında
da birer pencere açıklığı yer alır. (Resim 6-7)
Güney cephe sade bir görünüşe sahiptir. Cephede alt seviyede yer alan pencereler
dikdörtgen şekillidir ve üzerlerinde yuvarlak kemerli, alınlık görevini de üstlenen
pencereler vardır. Tepe pencereleri düz, dikdörtgen biçimlidir. (Resim 9)
9
ÜNAL, R. Hüseyin, Osmanlı Öncesi Anadolu-Türk Mimarisinde Taç kapılar,
Ege Üniv. Basımevi, İzmir 1982.
13
Resim 9: Birgi Ulu Camii Güney Cephesi
Kare kaide üzerinde yükselen tuğladan silindirik gövdeli minare, yapının güneybatı
köşesinde yer alır. Minarenin girişi içten verilmiştir. (Resim 10-11)
14
Resim 11: Birgi Ulu Camii, Minare Görüntüsü
Kareye yakın dikdörtgen planlı harim, mihraba dik beş sahından oluşur. Sahınlar
birbirinden devşirme sütunlar üzerine oturan sivri kemerlerle ayrılmıştır. Orta sahın,
yan sahınlardan daha geniş ve yüksektir.10 (Resim 12)
10
Yetkin, Ş; Anadolu’da Türk Çini Sanatının Gelişmesi, İstanbul 1986
15
Batı cephesinde alt seviyede iki dikdörtgen pencere, üst seviyede ise sekiz pencere
bulunmaktadır. Batı cephenin alt kısmının kalın bir harç tabakası ile sıvanmış olması
duvar yüzeyinde onarım olduğunu gösterir. (Resim 13)
16
BEŞİNCİ BÖLÜM: BİRGİ ULU CAMİİ CEPHELERİ
Doğu cephesinde, ortada bir giriş ve alt seviyede iki, üstte dört adet tepe penceresi
mevcuttur. Girişi kuzey cephesindeki gibi düzenlenmiştir: Kenar bordürleri sade
tutulmuş, giriş aralığının üzeri basık kemerle örtülmüştür. Kilit taşına kenger
yaprağına benzer bir motif işlenmiştir.
Kemerin üstünde ve köşelerinde bitkisel motifler dikkati çeker. Ayrıca dinsel içerikli
yazılar vardır. Ayrıca Doğu cephesi üzerinde yıldız motifi görülmektedir. (Resim 14-
15)
17
Resim 15: Birgi Ulu Camii, Doğu Cephesindeki Yıldız Motifi
11
Rahmi Hüseyin Ünal, “Ulu Cami”, Birgi, Tarihî Coğrafyası ve Türk Dönemi
Anıtları, (Yay.Haz. Rahmi Hüseyin Ünal), T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara,
2001, s. 61.
12
MÜLAYİM, Selçukuk, Anadolu Türk Mimarisinde Geometrik
Süslemeler, Ankara 1992.
19
Resim 17: Birgi Ulu Camii, Kuzey Cephesi
20
Güney cephesinde mihrap dışa taşıntı yapmamıştır. Kuzey ve doğu cephelerindeki
gibi alt sırada iki, üstte dört adet pencereye yer verilmiştir. Güneybatı köşesindeki
minarenin kaidesi kare kesitlidir, pabuç kısmı yoktur, silindirik gövde doğrudan
kaideye oturmaktadır. Gövdesi sırlı tuğlalar ve çini mozaiklerle süslenmiştir.
Cephenin güneybatı köşesindeki aslan figürü devşirme malzemedir (Resim 18-19-20-21)
21
Resim 20: Birgi Ulu Camii, Güneydoğu Köşesindeki Devşirme Malzeme
22
Batı cephesinin alt seviyesinde dikdörtgen şekilli iki adet pencere, üstte sekiz
adet tepe penceresi, diğer cephelerdeki gibi düzenlenmiştir. Burada tepe
pencerelerinin sayısının arttırılması, camiin içine daha fazla ışık alınmasını sağlamak
için olmalıdır. (Resim 22-23)
24
Resim 25: Birgi Ulu Camii, Harimin Genel Görünüşü
25
Resim 27: Birgi Ulu Camii, Harimin Genel Görünüşü
26
6.1.1. MİHRAP ÖNÜ KUBBESİ
14
Bakırer, Ö; 13. Yüzyıllarda Anadolu’da Mihraplar, Ankara 2000.
28
Resim 33: Birgi Ulu Camii Mhrabı
29
6.1.3. BİRGİ ULU CAMİİ MİNBERİ
15
ORAL, M. Zeki, Anadolu’da Sanat Değeri Olan Ahşap Minberler, Kitabeleri ve
Tarihçeleri, Vakıflar Dergisi, S.5, Ankara 1962.
30
Resim 36: Birgi Ulu Camii Minberi
31
Resim 38: Birgi Ulu Camii Minberi
32
6.1.4. BİRGİ ULU CAMİİ ÇATISI (İÇ GÖRÜNÜMÜ)
Yapının örtü sistemi dönemin geleneğine göre yapılsa da, geçirdiği deprem ve
tahribatlar neticesinde onarılarak değişime uğramıştır. Tamamen kesme ve moloz
taştan inşa edilen yapının örtü sisteminin (içten) ahşap olması orijinalini
yansıtmadığını bize göstermektedir. Aslına uygun ve benzer olarak yapılsa da söz
konusu dönemi göz önüne aldığımızda bu örtü sisteminin sonradan değişime
uğradığını kolaylıkla anlayabiliyoruz.(Resim 40-41)
33
YEDİNCİ BÖLÜM: AYDINOĞLU MEHMED BEY
TÜRBESİ
34
Resim 43: Aydınoğlu Mehmed Bey Türbesi Giriş Kapısı
35
Resim 45: Aydınoğlu Mehmed Bey Türbesi Mezar Taşı
36
Resim 47: Aydınoğlu Mehmed Bey Türbesi Dış Kısım
37
SEKİZİNCİ BÖLÜM: AYDINOĞLU MEHMED BEY
CAMİİ HAZİRE KISMI
Bir külliye özelliği taşıyan bu yapı, camii etrafında şekillenmiş hamam, türbe,
medrese ve hazire ile çevrelenmiştir. Nitekim günümüzde ayakta duran camii ve
türbe kısmının kuzey ve kuzeybatı cephesinde yer alan hazire kısmı, yaşanılan tahrip
ve depremler neticesinde korunamamış, işlevselliğini kaybetmiştir. Yapılan
çalışmalarda, önceleri türbenin önünde ve camiinin güney cephesinde Anadolu
Selçuklu ve Beylikler dönemi sanatsal üslubunu taşıyan mezar taşları, yapıya anıtsal
bir özellik kazandırmıştır. Nitekim bu mezar taşları gereken önemi ve bakımı
görmediği için, günümüzde olması gereken yerde değildir. (Resim 50-51)
38
SONUÇ VE DEĞERLENDİRME
Eğimli bir araziye antik bir yapı üzerine inşa edildiği, yapımında kullanılan devşirme
malzemelerden anlaşılmaktadır. Kuzey-Güney eksenli kare bir plana sahip olan yapı,
kesme ve moloz taşla örülmüş, yer yer tuğla kullanımı görülmektedir. Sırlı tuğlayla
kaplanmış mimarisi, yapıya abidevi bir görünüm sağlamıştır.
Bulunduğu konum ve tarihçesi göz önüne alındığında anıtsal görünümü ile bölge için
hem sosyal-kültürel hem de ekonomik bir kompleks özelliği taşıması, eseri yapıldığı
dönemde farklı bir konuma getirmiştir.
1930’lu yıllarda ki çalışmalara bakıldığında kuzey cephesinde bir son cemaat yeri
olduğu, ancak 1944 yılında ki depremde yıkılıp kaldırıldığı anlaşılmaktadır.
Geçirdiği restorasyon çalışmalarıyla birlikte örgü ve çatı sistemi onarılıp
sağlamlaştırılmış, çok fazla değişikliğe uğramadan bize orijinal görüntüsü hakkında
fikir sahibi olmamızı sağlamıştır.
39
KAYNAKLAR
Ünal H.R; Birgi: Tarihi, Tarihi Coğrafyası ve Türk Dönemi Anıtları, Ankara,
2001.
40