airplane mode: uçak modu search for information: bilgi aramak chat online: internette sohbet etmek search for interest: ilgi alanlarıyla ilgili araştırma check smartphone: akıllı telefonunu kontrol etmek yapmak connect to Wi-Fi: kablosuz internete bağlanmak search the Internet: internette aramak delete: silmek send a text message: mesaj göndermek download: internetten indirmek send an e-mail: eposta göndermek filter photos: fotoğrafları filtrelemek settings: ayarlar find school friends: okul arkadaşlarını bulmak share photos: fotoğraf paylaşmak follow the news: haberleri takip etmek social media account: sosyal medya hesabı icon: simge social media addiction: sosyal medya bağımlılığı Internet connection: internet bağlantısı stay online: çevrimiçi kalmak keep in touch: iletişimde bulunmak take a selfie: selfi çekmek loudspeaker: hoparlör talk face to face: yüz yüze konuşmak make voice and video call: ses yada videolu tap: hafifçe vurmak konuşma yapmak turn on/off: açmak /kapatmak
animation: animasyon reality show: insanların günlük yaşamlarını konu
cartoon: çizgi film alan TV programı chat / talk show: söyleşi, sohbet programı series: dizi comedy films: komedi filmi sitcom: durum komedisi cookery / cooking programme: yemek programı soap opera: pembe dizi documentary: belgesel sports programme: spor programı drama: dram talent show: yetenek programı game /quiz show: yarışma programı travel programme: seyehat programı movie: film cultural programmes: kültürel programlar music programme: müzik programı educative programmes: eğitici programlar news&weather: haberler ve hava durumu scientific programmes: bilimsel programlar
hit the sack: kafayı vurup yatmak
horror: korku a piece of cake: çok kolay humour: mizah agree: aynı fikirde olmak keen on: düşkün olmak animator: animatör lifestyle: yaşam tarzı anyway: her neyse make-up artist: makyöz boring: sıkıcı nonsense: saçmalık citizen: vatandaş open air theatre: açık hava tiyatrosu comfy: rahat reception: tören, resepsiyon complain: şikayet etmek remote control: uzaktan kumanda concert: konser rubbish: işe yaramaz, zırva costume designer: elbise tasarımcısı sample: örnek, numune dancer: dansçı singing competition: şarkı yarışması disagree: aynı fikirde olmamak spend time: zaman geçirmek exhausted: bitmiş, yorgun take a break: ara vermek find out: anlamak throw away: atmak get angry: sinirlenmek ticket: bilet get rid of: kurtulmak tiring: yorucu getting lost in books: kitaplar arasında vlogger: video üreticisi kaybolmak waste of time: zaman kaybı