You are on page 1of 50

Dokuz Eylül Üniversitesi

İnşaat Mühendisliği Bölümü

İNŞ2023 YAPI MALZEMESİ I


ÇEVRE ve KULLANIM
KOŞULLARI
Dr. Öğr. Üyesi Çağlar YALÇINKAYA
www.caglaryalcinkaya.com
 Malzemenin mekanik özellikleri; 20 oC
civarında, yavaş uygulanan bir yük altında
(statik yükleme), temiz, kuru ve düzgün kesitli
malzeme örnekleri üzerinde saptanmaktadır.
Kullanım esnasında bu deney koşullarının
bulunamayacağı gayet açıktır. Bu nedenle
malzeme, beklenenden farklı davranış
gösterebilir. Örneğin, normal laboratuvar
koşullarında düktil varsayılan bir metal
kullanım sırasında kırılgan hale dönüşebilir.
SICAKLIK

 Malzemeler genellikle çok düşük ve çok yüksek


sıcaklık derecelerinde, normal sıcaklıklar altında
beklenenden çok farklı davranışlar gösterebilir.
Örneğin, düşük sıcaklıklarda hacim merkezli kübik
alaşımların düktilitesi ve enerji yutma kapasitesi
düşer. Önemli yapı malzemelerinden çelik bu
yapıda olup, 0 oC civarında kırılganlaşma gösterir
(Örneğin, yüksek kaliteli bir çeliğin (çekme
dayanımı 1050 MPa) +25 C’de Charpy darbe
dayanımı 55 m.N iken, -78 C’de bu değerin 28
m.N’ye düştüğü bulunmuştur.).
SICAKLIK

 Malzemeler genellikle çok düşük ve çok yüksek


sıcaklık derecelerinde, normal sıcaklıklar altında
beklenenden çok farklı davranışlar gösterebilir.
Örneğin, düşük sıcaklıklarda hacim merkezli kübik
alaşımların düktilitesi ve enerji yutma kapasitesi
düşer. Önemli yapı malzemelerinden çelik bu
yapıda olup, 0 oC civarında kırılganlaşma gösterir
(Örneğin, yüksek kaliteli bir çeliğin (çekme
dayanımı 1050 MPa) +25 C’de Charpy darbe
dayanımı 55 m.N iken, -78 C’de bu değerin 28
m.N’ye düştüğü bulunmuştur.).
SICAKLIK

 Tersine, sıcaklık arttıkça çeliğin akma sınırı düşer


ve 300 oC 'den sonra bu sınır ortadan kalkar.
Çeliğin çekme dayanımı da sıcaklık derecesi
arttıkça azalır (Çeliğin 500 oC'deki çekme
dayanımı 20 oC'deki dayanımının % 60'ı
kadardır). Ayrıca, yüksek sıcaklıklar (yaklaşık
300 oC), çelikte normal sıcaklıkta görülmeyen
sünme olayını başlatır. Yeterince yüksek
sıcaklıklarda, çok düşük şekil değişimlerinde bile
bazı metal ve alaşımlar kırılgan davranış
gösterebilir.
SICAKLIK

 Ayrıca, sıcaklığın artması ile atomların daha


hızlı titreşmelerinden dolayı malzemenin
boyutlarında bir artış (genleşme), tersi
durumda sıcaklığın azalması ile de
boyutlarda bir azalma (büzülme) olduğu
bilinen bir gerçektir. Malzeme yapıda
kullanımı esnasında bu tür yüksek sıcaklık
değişimlerine maruz kalacaksa sözü edilen
boy değişimlerinin izin verilebilen sınırları
aşmaması gerekmektedir.
YAPI KOŞULLARI

 Laboratuvar deneylerinde örnekler serbestçe


yüklenir, başka bir deyişle, yükleme sırasında
örneğin yapacağı deformasyonlar
engellenmemiştir. Ancak, yapı içinde aynı
malzemeden yapılmış elemanların davranışları
kısıtlıdır. Dolayısıyla malzeme iki veya üç eksenli
gerilme etkisi altındadır. Oluşan asal gerilmeler
nedeniyle malzemeler uygulamada deneylerden
farklı davranışlar gösterir. Örneğin, malzemenin
gerilme--birim şekil değiştirme davranışı, kırılma
gerilme
yükü değişebilir.
YÜKLEME HIZI

 Malzemelerin kalite kontrol deneyleri belirli bir


yükleme hızı veya deformasyon hızı esas alınarak
gerçekleştirilir. Düşük birim şekil değiştirme ya da
yükleme hızlarında bütün eleman esner ve
kopmadan önce daha çok enerji yutar. Yükleme
hızının belirli bir değeri aşması halinde esneme,
kırılma bölgesinde yoğunlaşır. Böylece elemanın
tümü enerji yutmaz, gevrek bir kırılma
gerçekleşeceğinden enerji yutma kapasitesi ve
toplam uzama azalır. Tersine yükleme süresinin
uzaması da malzemenin dayanımını büyük ölçüde
olumsuz olarak etkiler.
DALGALANAN GERİLMELER

 Gerilmelerin aralıklı olarak tekrarlı bir


şekilde uygulanması malzemenin
özelliklerini olumsuz yönde etkileyip,
malzemenin kırılganlaşmasına neden olur.
Bu konuya “Periyodik Yükleme ve Yorulma”
bölümünde ayrıntılı olarak değinilecektir.
KOROZYON

 Malzemelerin bulunduğu ortam (çevresel


koşullar) tarafından kimyasal saldırıya
uğrayarak bozulması korozyon olarak
tanımlanabilir. Korozyon kimyasal reaksiyon
sonucu oluştuğundan, korozyonun
meydana gelme hızı bir dereceye kadar
sıcaklığa ve tepkimeye girenler ile ürünlerin
konsantrasyonuna bağlı olacaktır.
KOROZYON

 Doğada yaygın olarak bulunan demir


oksitler, ancak ısı enerjisi verilerek daha
yüksek enerji durumundaki demir alaşımı
olan çeliğe dönüştürülür. Daha sonra
demir, çevre koşullarının etkisi ile
paslanarak daha düşük enerjili durumdaki
demir oksit haline diğer bir deyişle aslına
geri döner.
KOROZYON

 Metallerin korozyonu, yarattığı dolaylı


rahatsızlıkların yanı sıra, her zaman
malzeme israfına ve ekonomik kayıplara
neden olmaktadır. Yaklaşık olarak her yıl
üretilen demir miktarının % 25'i kadar
demirin korozyon nedeniyle kullanılamaz
hale geldiği sanılmaktadır
KOROZYON

 Metallerin korozyonu, yarattığı dolaylı


rahatsızlıkların yanı sıra, her zaman
malzeme israfına ve ekonomik kayıplara
neden olmaktadır. Yaklaşık olarak her yıl
üretilen demir miktarının % 25'i kadar
demirin korozyon nedeniyle kullanılamaz
hale geldiği sanılmaktadır
KOROZYON

 İki tip kimyasal etkilenme vardır:


 1) Doğrudan kimyasal etkilenme,
 2) Elektro-
Elektro-kimyasal etkilenme.
KOROZYON

 Doğrudan kimyasal etkilenmede bir elektron


akımı (cereyan) yoktur
yoktur.. Bu tip etkilenmede
metallerin yüzeyinde eş dağılımlı oksijen
reaksiyonu oluşur
oluşur.. Doğrudan korozyon
sonucu metal üzerinde oluşan yapışık
korozyon tabakasının kalınlığı, yaklaşık
olarak, oluşma zamanının kare kökü ile
orantılıdır..
orantılıdır
KOROZYON

 Bu tip etkilenmeye en iyi örnek, bakır çatı


kaplamalarında görülen korozyon olayıdır
olayıdır..
Özellikle endüstriyel bölgelerin
atmosferlerinde bulunan oksijen, nem, sülfür
oksitleri, çatı kaplaması üzerinde yeşil
renkli, erimeyen bakır sülfat örtüsü
oluşturur..
oluşturur
KOROZYON

 Elektrokimyasal etkilenmede ise belirgin


anot bölgelerinden katot bölgelerine önemli
bir elektron akımı vardır.
vardır. İyon hareketi ile bir
elektrik akımı doğar ve korozyon yerel
olarak oluşur
oluşur.. Pillerin oluşması ile metal
zamanla harap olurolur..
METALLERİN ELKTRO-KİMYASAL KOROZYONU

BİRİBİRİNİ TAMAMLAYAN ve EŞZAMANLI GELİŞEN İKİ ELEKTRO-


KİMYASAL REAKSİYON
OKSİDASYON (ANOT) REDÜKSİYON (KATOT)

ELEKTRON KAYBEDEN ELEKTRONLARIN BAŞKA BİR


ÇELİĞİN İYONA DÖNÜŞMESİ ORTAMDA HARCANMASI,
HİDROKSİT İYONLARININ
KÜTLE KAYBI OLUŞMASI
KORUNUR

ELEKTRONLARIN KATODA, HİDROKSİT(OH)- İYONLARININ ANOTA


TAŞINMASI ŞART

AYNI ÇELİK ÜZERİNDE;


ANOT ve KATOT BİRBİRİNE ÇOK YAKIN (MİKRO ELEMAN)
BİRBİRNDEN UZAKTA (MAKRO ELEMAN) OLABİLİR
METALLERİN ELKTRO-KİMYASAL KOROZYONU

BETON BOŞLUK SUYU: ELEKTRON ve İYON İLETEN ORTAM


ÇELİK ELEKTRON İLETEN ORTAM

ANOT ve KATOT BAĞLANTISI KURULUR

GALVANİ PİLİ OLUŞUMU

NEM,
O2 KONSANTRASYONU,
AYNI ÇELİĞİN FARKLI
TUZ KONSANTRASYONU,
BÖLGELERİ ANOT ve KATOT
PAS PAYI TABAKASI ve GEÇİRİMLİLİĞİ REAKSİYONU GÖSTEREBİLİR
BETON İÇİNDE BÖLGE BÖLGE
DEĞİŞKEN
Yükseltgenme Elektrot gerilimi E°, volt
Her metalin hidrojen
tepkimesi (25 °C’de standart elektrotuna göre ölçülen
hidrojen elektroduna bir elektrot potansiyeli
göre)
vardır. Bunlar sıralanacak
Au  Au3+ + 3e- +1,498 olursa Tablo da bazı metal
Pt  Pt2+ + 2e- +1,200 iyonları için görülen
Ag  Ag+ + e- +0,799 elektromotif kuvvet serisi
2Hg  Hg22+ + 2e- +0,788 elde edilir.
Fe+2  Fe3+ + e- +0,771
Daha katodik (korozyona
Cu  Cu2+ + 2e- +0,337
eğilim daha az)
Sn+2  Sn4+ + 2e- +0,150
H2  2H+ + 2e- 0,000
Pb  Pb2+ + 2e- -0,126
Sn  Sn2+ + 2e- -0,136
Ni  Ni2+ + 2e- -0,250
Co  Co2+ + 2e- -0,277 Daha anodik (korozyona
Cd  Cd2+ + 2e- -0,403 eğilim daha fazla)
Fe  Fe2+ + 2e- -0,440
Cr  Cr3+ + 3e- -0,744
Zn  Zn2+ + 2e- -0,763
Al  Al3+ + 3e- -1,662
Mg  Mg2+ + 2e- -2,363
Na  Na+ + e- -2,714
KOROZYON

 Voltaj sırası listesi iki temiz metal


yüzeyinden hangisinin anot olacağını
gösterir.
 Bu seride anot tarafındaki metal,
katot tarafındakine kıyasla anot
reaksiyonuna uğrar, katot tarafındaki
ise korunur. Kimyasal bileşik
şeklindeki korozyon ürünü kütleden
ayrılır ve yenisi oluşursa tahribat
sürekli olur. Demir'in korozyonu bu
türdür.
ÇELİK DONATININ KOROZYONU
ASLINA DÖNME OLAYI
- ATMOSFERİK KOROZYON
- ELEKTROLİTİK KOROZYON
- KLORÜR KOROZYONU
- TEMAS KOROZYONU
- HİDROJEN KIRILGANLAŞMASI
ATMOSFERİK KOROZYON
Fe + ½O2 +H2O Fe(OH)2
PAS
Fe (OH)2 FeO + H2O
KOROZYON HIZI (HAVA
NEMİNE BAĞLI)
Temiz atmosfer koşullarında 4-6 m/yıl
Zararlı Kirli Atmosferik Koşullarda 100-1000 m/yıl
PAS TABAKASI TEL FIRÇA PUL PUL DÖKÜLME; ÇAP
İLE SÖKÜLEMİYORSA ÖLÇÜMÜ, ÇEKME DENEYİ ve
ZARARSIZ TEMİZLEME ŞART
ÇELİK DONATININ KOROZYONU
Beton Paspayından oksijen
boşluk suyu O2 difüzyonu
(elektrolit)

H 2O ANOT REAKSİYONU
Fe Fe+2 + 2e-
2(OH) ½O2
-
Fe+2 KATOT REAKSİYONU
2e- Çelik
H2O +1/2O2 + 2e- 2(OH)-
Anodik işlem Katodik işlem

Fe+2 + 2(OH)- Fe(OH)2


Fe(OH)2 + H2O+ 1/2O2 Fe(OH)3
KOROZYON

 Korozyona neden olan galvani


pili türleri farklıdır
farklıdır.. Bileşim pilleri,
gerilme pilleri ve konsantrasyon
pilleri olmak üzere üç pil türü
vardır..
vardır Bunların oluşumunu
engelleyecek önlemler alınarak
korozyon olayı önlenebilir.
önlenebilir.
KOROZYON

 a) Bileşim pilleri : İki farklı


türde metal arasında bir galvani
elemanı oluşabilir
oluşabilir.. İki metalden
hangisinin katot hangisinin anot
olacağı voltaj sırası listesinden
bulunabilir..
bulunabilir
Zn (Anot) Sn (Katot)

Fe (Katot) Fe (Anot)

Zn
Sn

 Örneğin Şekil 'de görülen galvanizli saçtaki çinko


demire kıyasla anot tarafındadır. Galvaniz tabakası
çizilerek demir açığa çıksa bile çinko tarafından bir
süre korunur. Ancak çinko zamanla korozyona
uğrayarak demir saç paslanmaya başlar.
Zn (Anot) Sn (Katot)

Fe (Katot) Fe (Anot)

Zn
Sn

 Şekil 'de görülen kalaylı saçta kalay demiri


tamamen örttüğü sürece korozyondan korur.
Korozyona dayanıklı olan kalay tabakası çizildiği
takdirde, demir kalaya kıyasla anot tarafında
olduğundan kısa sürede paslanır.
KOROYON

 Elektrokimyasal korozyon olayına


yapı malzemelerinde sık sık
rastlanabilir. Örneğin, çatılarda
alüminyum ve bakır levhalar
birbirleriyle temas edecek şekilde
konursa, çukurlarda birikebilecek
suyun iletkenliği ile bir pil oluşur ve
daha az asal olan alüminyum
levhalar delinir. Bu olaya temas
korozyonu denir.
 B) Gerilme Pilleri : Gerilme
etkisindeki atomlar en düşük
enerjili denge konumundan
ayrıldıklarından gerilmesiz
bölgelere göre daha yüksek
enerjiye sahiptirler. Bu nedenle
gerilme etkisindeki atomların
elektrolit potansiyelleri daha
büyüktür ve anot reaksiyonu
gösterirler.
Anot
Katot

Anot

Katot

 Eğilmiş veya burulmuş metallerde plastik şekil


değişimi bölgeleri anot reaksiyonu gösterirler.
Şekil 5.2’de görülen çubuğun eğilme bölgesinde
korozyon daha şiddetli oluşur. Benzer şekilde
soğuk burulmuş donatı çelikleri, sıcak
haddelenmiş çelik çubuklara kıyasla daha hızlı
paslanır.
 C) Konsantrasyon Pilleri : Elektrolitin
konsantrasyonu elektrot potansiyelini etkiler.
Konsantrasyonun yüksek olduğu bölgeler katot,
düşük olduğu bölgeler anot reaksiyonu gösterir.
Kapalı yerlerde oksijen azdır. Bu bölgeler oksijeni
fazla olan açık bölgelere kıyasla daha şiddetli
paslanırlar.
Katot

Anot
Katot

Anot
Korozyondan Korunma Yöntemleri
Malzeme seçimi:
Metalik malzemeler
Metalik olmayan malzemeler
Kaplama:
Metalik kaplamalar
İnorganik kaplamalar
Organik kaplamalar
Tasarım:
KOROZYON DENETİMİ Aşırı gerilmelerden kaçınmak
VE ÖNLENMESİ Farklı metallerin temasından
kaçınmak
Girintilerden kaçınmak
Havayı uzaklaştırmak
Elektriksel koruma:
Katodik koruma
Anodik koruma
Ortam şartlarını düzeltme:
Sıcaklığı düşürmek
Ortamdaki sıvının hızını azaltmak
Oksijeni ortamdan uzaklaştırmak
Çözeltinin konsantrasyonunu
düşürmek
Korozyon önleyiciler kullanmak
Malzeme Seçimi

 Çevre koşullarına uygun malzeme


seçilirken, daha önceki deneyimler göz
önüne alınmalıdır. Korozyona karşı
dayanıklı bir malzeme, daha uzun süreli
olarak ve daha az bakım gerektirerek
kullanılacağından, satış fiyatı fazla
olmasına karşın, sonuçta ucuz bir
malzemeye kıyasla daha ekonomik bir
malzeme olabilir.
1. Metalik malzemeler

 Saf metaller yerine alaşımlarının


kullanılması bir çok halde korozyona karşı
dayanıklılığı arttırmaktadır. Benzer şekilde
bir alaşım olan çeliğe az miktarlarda krom,
nikel, bakır, fosfor gibi elementlerin
katılması korozyona karşı dayanıklılığı
büyük ölçüde yükseltmektedir.
Metalik olmayan malzemeler

 Polimer malzemelerin, metal ve


alaşımlara kıyasla daha düşük
dayanımda oldukları, korozyona
dayanıklılık nedeniyle tercih edildikleri
yerler sınırlıdır.
Kaplamalar

 Organik Kaplamalar
 En çok kullanılan korozyona karşı korunma
yöntemidir. En önemli organik kaplamalar;
boyalar, cilalar, zift, yağ ve plastik kökenli
malzemelerdir. Bazılarında (boya gibi)
inorganik maddeler bulunmasına karşın,
organik kökenli bileşenleri daha fazla
olduğundan organik kaplama olarak
sınıflandırılırlar. Organik kaplamalar yüksek
sıcaklıklarda eriyebilmeleri nedeniyle
dikkatle kullanılmalıdır.
İnorganik Kaplamalar

 Genellikle seramik, çinko (galvanize


etmek), kalay, emaye ve çimento gibi
maddeler ile kaplanan malzemelerin
korozyona dayanıklılıkları büyük
ölçüde artar. Isıya ve aşınmaya karşı
organik kaplamalardan çok daha
fazla dayanıklıdır. Ancak sert
olmalarına karşın darbeye dayanıklı
olmadıklarından kırılgandırlar.
BETONUN ÇELİĞİ
KOROZYONDAN KORUMASI
FİZİKSEL KORUMA
ZARARLI MADDELERİN, SUYUN KOLAYCA ÇELİĞE ULAŞMASININ
ENGELLENMESİ (BETONUN GEÇİRİMSİZLİĞİNE ve PAS PAYI
TABAKASI KALINLIĞINA BAĞLI)
KİMYASAL KORUMA
BETONUN ÇELİĞE YÜKSEK DERECEDEN ALKALİ BİR
ORTAM SUNMASI (pH  12.6 - 13.5) (PASSİVİZASYON)
Beton yüzeyi Donatı
Çubuğu

MİKROSKOBİK OKSİT TABAKASI


pH  12.5 (PASİF TABAKA)

DONATININ PASLANMASI MÜMKÜN


DEĞİL (PASİF TABAKANIN STABİL
KALMASI DURUMUNDA)
BETONUN ÇELİĞİ
KOROZYONDAN KORUMASI
ÇELİK DONATI

KARBONATLAŞMA KLORÜRLER ASİDİK


Beton yüzeyi SIVILAR
pH < 9.5 –11.5 Cl- > KRİTİK DEĞER

PASİF TABAKANIN ÇÖZÜLMESİ

KİMYASAL KORUMANIN SONU

DONATININ KOROZYONU MÜMKÜN


(oksijen ve nem varlığında)

GEÇİRİMLİ, YETERSİZ KALINLIKTA PAS PAYI TABAKASI

FİZİKSEL ve KİMYASAL KORUMA YETERSİZ


KOROZYONUN KISA SÜREDE GÖRÜLMESİ MUHTEMEL
DENİZ SUYU ETKİSİ

TUZLA
İSKELESİ
ÇELİK DONATININ
KOROZYONU
İzmir’de korozyon hasarına uğramış elektrik direkleri
ÇELİK DONATININ KOROZYONU
15 YILDA

16 DONATI

11-12

ÇEŞMEALTI’NDA
YAZLIK KONUT
DENİZE 15m
ÇELİK DONATININ KOROZYONU
Metalik Kaplamalar
 Bu tip kaplamalar, korozyona karşı dayanıklılığı arttırmak
için ve/veya güzel görünüm sağlamak amacıyla kullanılır.
Kaplamalar ısısal, mekanik ve elektrokimyasal yöntemlerle
korunması istenen yüzeyin üzerine uygulanır. Kaplama
malzemesi korunması istenen yüzeye kıyasla anodik
olmalıdır. Örneğin, demire kalay kaplama yapılmak
istenirse, kalay demire kıyasla daha asal olduğundan,
kaplama tabakasının gözeneksiz olması gerekir. Aksi
takdirde iğne deliği gibi bir gözenekten korozyon hızla
gelişebilir. Bu nedenle açılan konserve kutuları hava ile
temas edince hızla kararır ve paslanır. Ancak, demirden
daha az asal olan, 1 mm kalınlığında çinko ile kaplanan
çeliğin endüstri bölgesi olmayan yerlerde 250 yıl dayandığı
görülmüştür.
Metalik Kaplamalar

 Yapılarda en çok kullanılan metalik


kaplama türleri, çelik üzerinde çinko,
alüminyum, nikel ve krom
kaplamalardır. Metalik kaplama
genellikle sıcak daldırma veya
püskürtme yöntemleriyle yapılır.
Kaplama, yöntem ne olursa olsun,
yeterince kalın, üniform ve
gözeneksiz olmalıdır ve alt tabakaya
yeterince yapışmalıdır.
Elektriksel Koruma

 1. Katodik Koruma
 Normal olarak korozyona
uğrayacak metale ters akım
verilerek katodik hale
dönüştürülebilir. Örneğin yeraltı
çelik kablolarına bir bataryanın
eksi kutbu bağlanacak olursa
elektron kaybı önlenir, katoda
dönüşen çelik hat en alt düzeyde
paslanır.
1. Katodik Koruma

 Malzeme kendisinden daha az asal olan bir


metale bağlanarak da korunabilir. Örneğin,
yeraltı kablo boruları paralel çinko çubuk
veya tele bağlanarak korunabilir. Gemi
gövdelerine, su tankerlerine korozyondan
korumak için çinko veya magnezyum
çubukları bağlanır. Çubuklar daha az asal
olduğundan anot, gövde ise katot olur.
Böylece gövde yerine çubuklar korozyona
uğrarlar. Bu çubuklar belirli sürelerde
değiştirilerek korunması istenen yüzeyin
sağlam kalması temin edilir.
2. Anodik Koruma

 Nispeten yeni bir yöntem olup dıştan


verilen bir anodik akımın etkisiyle
metal veya alaşımın yüzeyinde
koruyucu bir film oluşturarak
korozyon ortamındaki reaksiyon
hızını düşürme esasına dayanır.
Ancak bu koruma için karmaşık bir
donanıma ve yüksek donanım
maliyetine ihtiyaç vardır.
Dokuz Eylül Üniversitesi
İnşaat Mühendisliği Bölümü

İNŞ2023 YAPI MALZEMESİ I


ÇEVRE ve KULLANIM
KOŞULLARI
Dr. Öğr. Üyesi Çağlar YALÇINKAYA
www.caglaryalcinkaya.com

You might also like