You are on page 1of 51

Makine Elemanları

ve
Mühendislikte Tasarım
AKSLAR VE MiLLER
Miller: Dişli çark, kayış kasnağı, zincir dişlisi, kavrama gövdesi veya göbeği, volan,
rotor vb. elemanları taşıyan genellikle dairesel kesitli olarak imal edilen ve
taşıdıkları elemanlarla birlikte dönerek moment ve hareket ileten makine
elemanlarıdır. Bu elemanlar, boyu çapına göre daha uzun olan kuvvet ve
momentlerin iletilmesine yarayan, genellikle iki yerinden yataklanmış silindirik
elemanlardır. Millerin üzerinde taşıdıkları makine parçalarının montaj ve
bağlanmalarını kolaylaştırmak için, delikler, çevresel kanallar, kama yuvaları,
konik geçme yüzeyleri, ani çap değişimleri, faturalar vb. bulunabilir.

Bütün miller taşıdıkları elemanlarla (kütlelerle) birlikte döndükleri için bu elemanlardan gelen yükler statik olsa bile dinamik
eğilme gerilmelerine maruzdur. Millerin güç veya moment iletirken maruz kalacakları burulma gerilmeleri genelde statik kabul
edilmekle birlikte kısmen değişken olabilir. Genellikle miller ana zorlanma olarak burulmaya ve taşıyıcı olduklarından eğilmeye
maruzdur. Buna ek olarak eksenel kuvvetler varsa çekme ve basmaya da maruz kalabilirler.
Akslar: Bu elemanlar genel olarak, görünüşleri ve geometrik yapıları bakımından millere benzemekte olup sadece yük taşıyan ve

bu nedenle sadece eğilmeye zorlanan makine elemanlarıdır. Akslar bazı dönen veya salınım hareketi yapan elemanları taşıyan

ancak enerji iletmeyen elemanlardır. Millerden en önemli farkları döndürme momenti veya enerji iletmemelerinden dolayı

burulmaya zorlanmamalarıdır. Bu nedenle aks, burulma momenti iletmeyen bir mildir şeklinde de tanımlanabilir. Akslar genel

olarak halat makaraları, taşıt tekerlekleri, konveyör destek makaraları ve tamburları, gergi amaçlı kasnaklar, zincir dişlileri ve dişli

çarkları taşırlar. Aksın taşıdığı eleman sabit veya döner olabileceği gibi kendisi de sabit veya döner olabilir.
Sınıflandırma

Akslar dönen ve dönmeyen (duran) akslar olarak ikiye ayrılırlar. Döner akslar şekil olarak millere benzer ve dönebilecek

şekilde sabit bir gövdeye yataklanmıştır. Tekerlek vb. elemanlar aksa kama veya sıkı geçme ile bağlanmışsa aks tekerlekle

birlikte dönmek zorunda kalacaktır. Dönen aksa gelen eğilme gerilmeleri dönmeden dolayı dinamik karakterdedir.

Sabit veya dönmeyen aksta, aksın kendisi bir gövdeye tespit edilmiş olup tekerlek vb. elemanlar aks etrafında rahatça

dönerler. Önden çekişli otomobillerde arka tekerlek aksları duran aksa örnek olarak verilebilir. Bu elemanlar burulmaya

zorlanmazlar. Buna karşılık yük altında eğilmeye zorlanırlar. Duran akstaki eğilme gerilmesi statiktir. Sabit akslarda çark,

tekerlek gibi elemanlar aks üzerine bir yatak yardımıyla monte edilir. Aksı zorlayan kuvvet statik olduğunda aks zorlaması

statik, dinamik veya değişken olduğunda zorlanma dinamik olacaktır. Şekilde tipik dönen ve duran akslara birer örnek

vermektedir. Akslar genel olarak eksen durumuna göre düz elemanlardır.


Miller görünüşlerine ve eksenlerine göre sınıflandırılırlar. Uygulamada kullanılan belli başlı miller;

• Düz miller

• İçi boş miller

• Faturalı miller

• Dirsekli miller (Krank milleri)

• Mafsallı miller

• Esnek miller

şeklinde olabilmektedir. Genel olarak bir milin yatak içinde kalan kısmına muylu denir. Eğer milin bütün muyluları aynı eksen
üzerinde ise düz mil, birden çok eksen üzerinde ise dirsekli mil veya krank mili söz konusudur. Sabit kesitili dolu mil, kademeli
(faturalı)mil, içi boş mil düz miller grubundadırlar. Krank millerinde ana muylular ile biyel muyluları aynı eksende değildir. Bu
miller motorlarda öteleme hareketini dönme hareketine dönüştürüp moment iletmeye yardımcı olurlar.
Kademeli Mil
Malzeme ve Şekillendirme Esasları

Mil ve aks üretiminde kullanılan malzemeler genellikle çeliklerdir. Düşük karbonlu ve düşük mukavemetli imalat çeliklerinden
yüksek karbonlu ve alaşımlı çeliklere kadar çeşitli çelikler mil yapımında kullanılır. Genel yapı çelikleri mil yapımında çok kullanılır.

Bunlar Fe44, Fe50, Fe60 ve Fe70 olup (St42, St50, St60 ve St70 çelikleri) karbon oranları (%C) ortalama 0.35 civarındadır. Bu mil
malzemelerine Mo, W, V gibi alaşım elemanları katılarak millere üstün özellikler kazandırılır.

Büyük yüklerde veya yüzey sertleşmesinin gerekli olduğu durumlarda ıslah çelikleri (C35, 40Mn4, 34Cr4 gibi) Sementasyon
çelikleri (C15, Ck15, 16MnCr5, 25MoCr4 gibi) Cr-Ni'li sementasyon çelikleri (42CrMo4, 18CrNi8), Cr-Ni'li ıslah çelikleri hem
sıcaklığa hem de korozyona karşı dayanıklı oldukları için en çok kullanılan mil malzemeleridir.

Bazı durumlarda paslanmaz çelikler (Gıda ve kimya endüstrisinde) de tercih edilebilmektedir. Mil ve aksların boyutlandırılması ve
şekillendirilmesinde prensipler aynıdır. Farklılık, üretim sonrası kullanımda beklenen fonksiyonlara göre ortaya çıkmaktadır. Miller
genellikle dairesel kesiti i yapılardır ve 150 mm çapa kadar yuvarlak çelikten tavlanarak, tornalama veya soğukta çekilerek
üretilirler. Büyük çaplı miller, faturalı miller ve krank milleri dövülerek üretilir. Muylu ve fatura uçları istenen hassasiyete göre
tesviye, hassas taşlama gibi işlemlere tabi tutulur.
İçi boş millerle malzemeden tasarruf edilerek daha hafif konstrüksiyon elde etmek mümkündür. Bu ekonomiklik,

milin hazır borulardan işlenerek üretilmesi halinde daha da anlamlı olabilecektir. Dolu bir milden talaş kaldırarak içi

boş mil imal etmek ekonomik olmayacaktır. Hatta uygun çap ve et kalınlığında borunun bulunmaması halinde

delerek boş mil elde etmek de pahalı bir yöntem olacaktır. İnce uzun millerin üretiminde kullanılan çubuklar talaşlı

imalat öncesinde eksen düzeltme veya doğrultma işlemine tabi tutulabilir. Farklı çaplarda birçok bölümler taşıyan ve

belirli bir sayının üzerinde imal edilecek millere sıcak dövme işlemi ile ön şekil verilerek malzeme ve talaşlı imalat

maliyeti düşürülebilir. Genellikle mil ve aks imalatında tornalama, frezeleme ve taşlama işlemleri ana işlemlerdir.

Bazı durumlarda özellikle küçük miller bütünüyle sertleştirme işlemine tabi tutulabilir. Diğer bazı millerde ise belirli

bölümlerde yüzey sertleştirme uygulanabilir.


AKS VE MİLLERİN HESABI

Aks ve millerin fonksiyonlarını beklenen şekilde yerine getirebilmeleri için öncelikle üzerlerine etki eden yükleri (kuvvet ve/veya
momentleri) emniyetle taşıması beklenir. Bu, sözü edilen elemanların yeterli mukavemette olması anlamına gelir. Yine mil ve
aksların yükler altında eğilme ve burulma hallerinde yeterli rijitliğe sahip olmaları başka bir ifadeyle oluşacak eğim ve çökmenin
(sehimin) belirlenen veya öngörülen sınırı aşmaması hedeflenir. Millerin eğilme titreşimlerinde uygun bir kritik açısal hız veya
dönme hızında çalışması ve rezonans tehlikesinin oluşmamasına dikkat edilir. Bu bölümde akslarda eğilme, millerde mukavemet
hesabı (burulma veya eğilme+burulma, şekil değiştirme, deformasyon) hesabı yapılacaktır.

Aksların Hesabı

Akslar genel olarak kesme kuvveti ve eğilme momenti ile zorlanırlar. Dönen ve sabit akslarda gerilmelerin değişme şekli farklı
olduğundan bu durum emniyet gerilmelerinin tayininde dikkate alınır. Mukavemet hesabında önce aksın yatak noktaları veya
destekleme yerleriyle kuvvetlerin uygulama noktalarını gösteren bir model oluşturulur ve gerekli tepki kuvvetleri ve maksimum
eğilme momenti hesaplanır. Aksın boyutlandırma hesabı buna göre yapılır. Ön boyutlandırmada emniyet katsayısı oldukça büyük
seçilir. Kontrol hesabıyla da gerçek emniyet katsayısı belirlenir.
Çapı d olan dolu bir aks için eğilme gerilmesi:

𝑀𝑒 32𝑀𝑒
𝜎𝑒 = = ≤ 𝜎𝑒𝑚
𝑊𝑒 𝜋𝑑 3

formülünden bulunur. Bu ifade esas olmak üzere boyutlandırma için gereken aks çapı

3 32𝑀𝑒
𝑑=
𝜋𝜎𝑒𝑚

şeklinde bulunur. İçi boş aks için, d dış çap, di de iç çap olmak üzere eğilme gerilmesi

𝑀𝑒 32𝑀𝑒 𝑑
𝜎𝑒 = = ≤ 𝜎𝑒𝑚
𝑊𝑒 𝜋 𝑑 4 −𝑑𝑖4
Emniyet gerilmeleri, statik zorlanma için

𝜎𝐴𝑘
𝜎𝑒𝑚 =
𝑆
tam değişken zorlanma için

𝐾𝑏 𝐾𝑦 𝜎𝐷
𝜎𝑒𝑚 =
𝛽𝑘 𝑆

ifadesiyle belirlenir. Malzeme gerilmeleri ilgili çizelgelerden seçilir.

Ön hesaplamalarda sabit aks için

𝜎𝑒𝑇
𝜎𝑒𝑚 =
𝑆
ve aks çapı

3 32𝑀𝑒 3 32𝑀𝑒
𝑑= = 𝜎𝑒𝑇
𝜋𝜎𝑒𝑚 𝜋 𝑆
bağıntısıyla da hesaplanır.

Burada 𝜎𝑒𝑇 titreşimli hal için eğilme mukavemet değeri, S emniyet katsayısıdır (3 ... 5).
Aksın dönmesi halinde de
𝜎𝑒𝑇𝐷
𝜎𝑒𝑚 =
𝑆

ve aks çapı

3 32𝑀𝑒 3 32𝑀𝑒
𝑑= = 𝜎𝑒𝑇𝐷
𝜋𝜎𝑒𝑚 𝜋 𝑆

şeklinde hesaplanır. Burada 𝜎𝑒𝑇𝐷 , tam değişken hal için eğilme mukavemet değeri, S emniyet katsayısıdır (4 ... 6).
Mil Mukavemet Hesabı
Miller burulmaya ve eğilmeye zorlanırlar. Mukavemet hesabı için akslarda olduğu gibi burada da basit bir model
oluşturulup tepkiler, eğilme momenti diyagramı çizilip maksimum eğilme momenti belirlenir. Mil hesabında sadece
burulma, sadece eğilme ve bileşik yükleme durumlarına göre mili zorlayan gerilmeler belirlenip boyutlandırma yoluna
gidilir.
Burulma Hali
Genellikle millerde burulma zorlanması yanında eğilme de bulunur. Bazı durumlarda üzerinde eleman bulunmayan miller
sadece burulmaya zorlanırlar. Burulma momenti (döndürme momenti) ileten bir milde kayma gerilmesi

𝑀𝑏
𝜏= ≤ 𝜏𝑒𝑚
𝑊𝑏
𝜋𝑑 3
şeklindedir. Burada burulma direnç momenti 𝑊𝑏 = ,
16
3 16𝑀𝑏
𝑑=
𝜋𝜏𝑒𝑚
şeklinde elde edilir.
Burada 𝜏𝑒𝑚 mil malzemesi için belirlenen burulma emniyet gerilmesi olup statik olduğu varsayılan zorlanma durumu için
𝜏𝐴𝑘
𝜏𝑒𝑚 =
𝑆
ve burulma momenti zamanla değişiyorsa
𝐾𝑏 𝐾𝑦 𝜏𝐷
𝜏𝐷𝑒𝑚 =
𝛽𝑘 𝑆
bağıntılarıyla hesaplanır.

Mili burulmaya zorlayan moment güç kaynağından veya motordan gelen moment olup döndürme momenti (Md) olarak
adlandırılır. İletilen güç N ise belli bir hızda bu güç

𝑁 = 𝑀𝑑 𝜔
temel eşitliği ile bulunabilir. 𝜔 = 𝜋𝑛 30
1
𝑠𝑛 açısal hız, N güç olup birimi (Watt=Nm/sn) şeklindedir.
Pratikte güç birimi olarak kW=1000W daha çok kullanıldığından (5.15) eşitliği yeniden düzenlenirse
𝑁
𝑀𝑑 = 9550
𝑛

𝑀𝑑 : 𝑁. 𝑚
𝑁: 𝑘𝑊
𝑛: 𝑑/𝑑𝑘
3 16.9550.𝑁
𝑑=
𝜋.𝜏𝑒𝑚 .𝑛
elde edilir.
Düşük karbonlu çeliklerin tümünü kapsayacak şekilde 𝜏𝑒𝑚 = 12 𝑁 alınırsa, mil çapı emniyetli bir yaklaşımla
𝑚𝑚2

3 𝑁
𝑑 = 160 Mukavemet kriteri esas alınarak yataklar arası uzaklık
𝑛

𝑑: 𝑚𝑚 𝐿 ≅ 310 𝑑
𝑁: 𝑘𝑊 olarak hesaplanabilir. Burada 𝑑: 𝑚𝑚

𝑛: 𝑑/𝑑𝑘
Güç birimi olan beygir gücü (BG) kullanılarak döndürme momenti
𝑁
𝑀𝑑 = 71620
𝑛
𝑀𝑑 : 𝑑𝑎𝑁. 𝑚
𝑁: 𝐵𝐺
𝑛: 𝑑/𝑑𝑘
Burulma ve Eğilme
Miller için genellikle bu tür zorlanmalar söz konusudur. Mil döndüğü için eğilme gerilmesi dinamiktir. Burulma gerilmesi ise
statik kabul edilir. Bu nedenle milin sürekli mukavemete göre kontrol edilmesi gereklidir.
Dinamik eğilme gerilmesi
𝑀𝑒 𝑀𝑒
𝜎𝑒 = = 𝜋𝑑3
𝑊𝑒
32
𝑀𝑏
ve statik burulma gerilmesi 𝜏 = ile
𝑊𝑏
ortalama ve üst gerilmeler sırasıyla

𝜎𝑚 = 𝜎𝑒ş ve 𝜎ü = 𝜎𝑒ş +𝜎𝑒ş


şeklinde belirlenir.
Sürekli mukavemet için küçültülmüş diyagram çizilerek

𝜎ü ≤ 𝜎ü∗
şartı incelenir. Eğer Me statik kabul edilirse maksimum şekil değiştirme enerjisi hipotezine göre eşdeğer moment

𝑀𝑒ş = 𝑀𝑒2 + 0.75𝑀𝑏2

elde edilir. Çap için de hesap yapılmak istenirse 𝜎𝑒ş = 𝜎𝑒𝑚 alınıp
3 32𝑀𝑒ş
𝑑≥
𝜋𝜎𝑒𝑚
kullanılır.
Mili zorlayan döndürme momenti ve eğilme momenti yaklaşık olarak biliniyorsa eşdeğer gerilme maksimum şekil değiştirme
enerjisi hipoteziyle

𝜎𝑒ş = 𝜎𝑒2 + 3 𝛼0 𝜏 2

yayılır. Burada 𝛼0 eğilme ve burulma momentlerinin farklı karakterde olduklarını ifade eden bir sayıdır. Eğilme gerilmeleri
tam değişken olup alınacak referans mukavemet değeri 𝜎𝑒𝑇𝐷 döndürme momenti dolayısıyla alınacak kayma gerilmesi ya
statik ya da titreşimlidir. Burada da mukavemet değeri olarak 𝜏 𝑇 (titreşimli) alınabilir.

Bu bilgilerle 𝛼0 sayısı
𝜎𝑒𝑇𝐷
𝛼0 =
3𝜏𝑇

olur. Çizelge 5.1 incelendiğinde 𝛼0 = 0.6 … 0.8 arasında değiştiği görülür ve 3𝛼02 = 2 alınarak tüm malzemeleri
kapsayan bir değerle eşdeğer gerilme

𝜎𝑒ş = 𝜎𝑒2 + 2𝜏 2
olarak değerlendirilebilir.
Bu eşdeğer gerilmeyle d çapı (5.22) eşitliği yardımıyla belirlenebilir.
Eğilme ve burulma moment diyagramları çizilerek en çok zorlanan kritik kesitler belirlenir. Mil farklı düzlemlerde etkiyen
kuvvetlerle zorlanıyorsa kuvvetlerin düşey ve yatay düzlemlerdeki bileşenleri belirlenir daha sonra her iki düzlemdeki mesnet
kuvvetleri bulunur. Bu kuvvetler esas olmak üzere iki düzlemdeki momentler (Mx, My gibi) ayrı ayrı hesaplanan bileşke eğilme
momenti

𝑀𝑒 = 𝑀𝑥2 + 𝑀𝑦2
ile hesaplanır. Boyutlandırma ve kontrol hesapları bu bileşke momente göre yapılır. Değişken (dinamik) zorlanma durumunda
emniyet gerilmesi

𝜎𝑒𝐷 𝐾𝑏 𝐾𝑦
𝜎𝑒𝑚 =
𝛽𝑘 𝑆

ifadesinden bulunarak eşdeğer gerilme 𝜎𝑒ş ≤ 𝜎𝑒𝑚 şartını sağlayacak şekilde boyutlandırma yapılır. Çentik faktörü 𝛽𝑘 '
farklı mil şekilleri için eğilme ve burulma halleri de Çizelge-5.2'de verilmiştir.
Eksenel yükün olmaması halinde, eğilme ve burulma momenti etkisinde şok ve yorulma faktörlerinin de değerlendirildiği güç
iletim mili boyutlandırma formülü

3 16 2 2
𝑑 = 𝑘𝑒 𝑀𝑒 + 𝑘𝑏 𝑀𝑏
𝜋𝜏𝑒𝑚

şeklinde verilmektedir (ASME code)[7]. Burada,

𝑘𝑒 : Eğilme momenti için şok ve yorulma faktörü

𝑘𝑏 : Burulma momenti için şok ve yorulma faktörü


Bu faktörler değişik yükleme durumlarında Çizelge-5.3'te verilmiştir.
Mil çapı ifadesinde yer alan kayma emniyet gerilmesi

𝜏𝑒𝑚 = 55 𝑀𝑁 𝑚2 kama yuvası yok veya açılmamış

𝜏𝑒𝑚 = 40 𝑀𝑁 𝑚2 kama yuvası açılmış


şeklinde alınmaktadır.
Şekil Değiştirme (Deformasyon) Hesabı
Miller eğilmeye ve burulmaya zorlandıklarından her iki halde de şekil değiştirmeler veya deformasyonlar söz konusudur. Bu şekil
değiştirmeler dolayısıyla mil ve üzerindeki elemanların görev yapması engellenebilir. Eğilme halinde ortaya çıkan sehim (çökme)
müsaade edilen sınır değeri aşınca yataklar başta olmak üzere hareket hassasiyeti önemli olan eş çalışan parçalarda istenmeyen
durumlar söz konusu olabilecektir. Bu nedenle eğilme ve burulma şekil değişimlerinin belirlenen sınır değerlerin üzerine
çıkmaları istenmez.

Eğilme Deformasyonu

Eğilmeye zorlanan bir milde y şekil değişimi (sehim veya çökme) ve 𝜑 eğim açısı oluşur.
Eğimden doğan şekil değiştirmeler

𝑑2 𝑦 1 𝑀𝑒
= =
𝑑𝑥 2 𝜌 𝐸𝐼
elastik eğri denkleminden bulunabilir. Bu denklemin çözümünden elde edilen değişik yükleme durumlarına göre sehim (çökme)
değerleri ayrı bir tabloda verilmiştir. Burada açılar küçük olduğundan
𝑑𝑦
𝜑 = 𝑡𝑔𝜑 =
𝑑𝑥

eğri teğetinin eğimi olarak elde edilir. Çökme ise iki defa integre edilerek bulunur. incelenen özel halde

maksimum çökme 𝑥 = 𝐿 2 𝑦𝑚𝑎𝑥 = 𝐹𝐿3 48𝐸𝐼


maksimum eğim açısı 𝑥 = 0 için 𝜑𝑚𝑎𝑥 = 𝐹𝐿2 16𝐸𝐼
bulunur.
𝑦𝑚𝑎𝑥 𝐿 oranının belli bir değerinin altında olması istenir. Her makinanın kendi sınırlayıcı değerleri olmakla birlikte genel
olarak mildeki en büyük çökme için L iki yatak arasındaki uzaklık olmak üzere 0.0005L değeri kullanılabilir. Kesin emniyet sınırı
olmamakla birlikte çökme ve açısal deformasyon için
𝑦𝑚𝑎𝑥 1 1
≤ ve 𝜑 ≅ 𝑡𝑔𝜑 = 𝑟𝑎𝑑
𝐿 3000 1000
değerleri alınabilir. Pratik bakımdan 𝛿 çökme sembolü olarak alınırsa

𝛿 ≤ 𝛿𝑒𝑚
𝜑 ≤ 𝜑𝑒𝑚
olmalıdır. Genel makina konstrüksiyonunda 𝛿𝑒𝑚 ≤ 0.0002𝐿 tavsiye edilmektedir. 𝜑𝑒𝑚
için de 𝜑𝑒𝑚 ≤ 0.001 radyan kullanılabilir.

𝑦𝑚𝑎𝑥 1
= değeri için yataklar arası uzaklık
𝐿 3000
3
𝐿≅ 50 𝑑2
eşitliği kullanılabilir. Burada [d]:cm olarak değerlendirilmektedir.
Milde eğilme rijitliği: Genel rijitlik tanımıyla eğilmeye zorlanan bir milde rijitlik
𝐹
𝑘=
𝛿
şeklinde ifade edilir. Çeşitli eğilme durumlarında mil eğilme deformasyonu ve rijitlikleri bulunabilir.
Burulma Deformasyonu
Döndürme momenti ileten bir milde açısal dönme veya burulma açısı mil uzunluğu L ve burulma momenti Mb ile doğru orantılı,
kesit kayma modülü ve polar atalet momentiyle ters orantılıdır. Buna göre şekilde gösterilen 𝜃 burulma açısı
𝑀𝑏 𝐿
𝜃= ≤ 𝜃𝑒𝑚
𝐺𝐼𝑝
şeklinde olmalıdır.
𝑑
Bu eşitlik 𝜏 kayma gerilmesi cinsinden 𝐼𝑝 = 𝑊𝑏 ve 𝜏 = 𝑀𝑏 𝑊𝑏 kullanılarak
2

2𝜏𝐿
𝜃= ≤ 𝜃𝑒𝑚
𝐺𝑑
makina konstrüksiyonunda genel olarak 1m boyda 𝜃𝑒𝑚 = 0. 25𝑜 alınmaktadır. Deformasyon kriteri dikkate alınarak ve
𝑁
L=1000 mm, G=80000 N/mm2, 𝐼𝑝 ≅ 0.1𝑑4 ve 𝑀𝑏 = 9550 ile mil çapı
𝑛

4 𝑁
𝑑 = 130 𝑛

olabilmektedir. Burada [d]:mm, [N]:kW, [n]: d/dak.

Deformasyon kriteri esas alınarak yataklar arası uzaklık

3
𝐿 = 11 𝑑 2
yazılabilir. Burada [d]:mm
Ancak bu eşitlikler çok kullanılmamaktadır. Genel mil çapı için 𝐼𝑝 = 𝜋𝑑4 /32 olmak üzere

4 32𝑀𝑏 𝐿
𝑑≥
𝜋𝐺𝜃𝑒𝑚
eşitliği kullanılır.
Değişken kesitli millerde (𝑙1 , 𝑙2 , 𝑙3 , … uzunluklarında ve 𝑑1 , 𝑑2 , 𝑑3 , … çaplarına sahip kademeli millerde) burulma açısı yaklaşık
olarak

𝑀𝑏 𝑙1 𝑙2
𝜃= + +⋯
𝐺 𝐼𝑝1 𝐼𝑝2

𝑀𝑏 𝑙1 𝑙2 𝑀𝑏 𝑙𝑖
Veya 𝜃 ≅ + +⋯ ≅
𝐺 𝑑14 𝑑24 𝐺 𝑑𝑖4
bağıntısıyla hesaplanabilir. Burada G kayma modülüdür.
Mil burulma rijitliği

𝑀𝑏 𝐺𝐼𝑝
𝑘𝜃 = =
𝜃 𝐿
şeklinde ifade edilir.
Titreşim Kontrolü

Miller taşıdıkları elemanlara göre nispeten esnek elemanlardır. Millerde, hem kendi ağırlıkları hem de taşıdıkları dişli çark,

kavrama gövdesi, kasnak vb. elemanların ağırlıkları veya kütleleri elastik deformasyona neden olabilmektedir. Çok hızlı dönen

millerde de dengeleme ve titreşim problemleri ortaya çıkmaktadır. Milin yay, taşınan diğer elemanların da kütle olarak

değerlendirilmesinde dönen sistem bir yay-kütle sistemi ortaya çıkartır ve belirli bir dönme hızında bu yay-kütle sistemi nispeten

büyük genlikli titreşimler doğurur. Mil sistemindeki küçük bir dengesizlik büyük merkezkaç kuvvetlerinin doğmasına yol açabilir ve

mil titreşimi kritik bir hal alabilir. Miller hem burulma hem de eğilme titreşimleri yapabilmektedir. Her mil burulma ve eğilme

rijitliğine göre burulma ve eğilme titreşimleri için belirli doğal frekanslara sahiptir ve uygun bir zorlanma frekansında bu

titreşimleri yapar.
Eğilme Titreşimleri
Hassas dengelenmiş bir sistemde bile imalat ve montaj hatalarından dolayı dengelenmemiş bir kütle bulunabilir. Tam olarak
merkezlenememiş bir disk, kasnak, dişli vb. dönen elemanların ağırlık merkezleri mil merkezi ile çakışmaz, aralarında bir
eksantrisite (e) bulunabilir. Şekildeki gibi simetrik bir disk iki noktadan yataklanmış bir mile e eksantrikliğiyle monte edilmiş olsun.
Problemi basitleştirmek için milin kütlesi ihmal edilip diskin kütlesinin merkezde toplandığı varsayılmaktadır. Milin bir k rijitliğine
sahip olduğu kabul edilerek m kütleli elemanın dönmesi sırasında dengelenmemiş merkezkaç kuvveti etkisinde milin eğildiği
görülecektir (b).
Mil 𝜔 açısal hızıyla dönerken ortaya çıkan merkezkaç kuvvet başlangıçta e'den dolayı

𝐹𝑧 = 𝑚𝜔2 𝑒
şeklinde olacaktır. Bu kuvvet mili eğilmeye zorlayacağından bir y sehim veya çökme daha doğacaktır. Bu çökme dengesizliği
büyüterek yeni durumda (y+e) eksen kaçıklığından dolayı

𝐹𝑧 = 𝑚𝜔2 (𝑒 + 𝑦)
merkezkaç kuvveti doğar ve sehimin artmasına neden olur. Bu merkezkaç kuvvetine milin rijitliğinden (katılığından) doğan karşı
kuvvet (elastik kuvvet)

𝐹𝑅 = 𝑘. 𝑦
direnç gösterecektir. Bu elastik kuvvet merkezkaç kuvveti dengeliyorsa (𝐹𝑧 = 𝐹𝑅 )

𝑚𝜔2 𝑒 + 𝑦 = 𝑘. 𝑦
olacaktır. Merkezkaç kuvvetiyle milin çökmesi

𝑚𝜔2
𝑦= 𝑒
𝑘−𝑚𝜔2
bulunur. Bu eşitlikten, 𝑘 − 𝑚𝜔2 = 0 için y sehiminin sonsuza (∞) gittiği görülecektir.
Bu şartı sağlayan 𝜔 açısal hızı sistemi rezonansa sokar ve sehim sonsuza gider. 𝜔 ' nın bu değerine kritik açısal hız (𝜔𝑘𝑟 )
denir ve

𝑘
𝜔 = 𝜔𝑘𝑟 =
𝑚
şeklinde elde edilir. Bu kritik hız özgül hız olarak da bilinir. Kritik devir sayısı ise

30 𝑘
𝑛𝑘𝑟 =
𝜋 𝑚
ifadesi ile elde edilir. Burada k milin rijitliği veya yay katsayısı olup verilen örnekte

𝑘 = 48𝐸𝐼/𝐿3
Bu analize göre 𝜔 = 𝜔𝑘𝑟 için y = ∞ olur ve mil kırılma tehlikesi ile karşı karşıyadır. Bu hal (𝜔 = 𝜔𝑘𝑟 ) rezonans hali
olarak tanımlanır.
Kuvvet dengesini veren ifade yeniden düzenlenirse

2 𝑘𝑦
𝜔 =
𝑚𝑒+𝑚𝑦
bulunur. 𝜔 = ∞ için y= -e değerini almakta olup bu olaya kendi kendini merkezleme denmektedir (c). Bu bölgede hız
arttıkça mil daha düzgün bir şekilde çalışmaktadır.
Eşitlik kritik açısal hıza göre yeniden düzenlenirse

𝑦 𝜔 𝜔𝑘𝑟 2
= 2
𝑒 𝜔
1− 𝜔𝑘𝑟

eşitliği elde edilir. Şekil a’ da sehim değerinin mutlak değerinin 𝜔 𝜔𝑘𝑟 oranına göre değişimini vermektedir. Ancak
pratikte Şekil b‘ de gösterilen eğri grubu kullanılmaktadır. Bu diyagramdan miller için iki çalışma bölgesi mevcut olup kritik altı
(𝜔 < 𝜔𝑘𝑟 ) ve kritik üstü (𝜔 > 𝜔𝑘𝑟 ) bölgeleri değerlendirilerek mil hızının seçilmesi zorunludur.
Kritik altı bölgede hız arttıkça sehim artmaktadır. Kritik bölgeye yaklaştıkça 𝜔 = 𝜔𝑘𝑟 ; değerine erişmekte ve teorik olarak y
= ∞ olmakta ve mil kırılma tehlikesi göstermektedir.

Kritik üstü bölgede 𝜔 > 𝜔𝑘𝑟 𝜔 'nin artması ile milin çökmesi azalır ve teorik olarak 𝜔 = ∞ için y= -e değerini alır. Bu
olaya kendi kendine merkezleme denmekte olup bu bölgede hız arttıkça mil daha düzgün bir şekilde çalışmaya başlamaktadır.
Başka bir ifadeyle y ve e birbirine ters konuma geçtiklerinden 𝜔 büyüdükçe y sehimi azalmaktadır. Yeniden düzgün veya kararlı
bir çalışmaya geçilmektedir.
Kritik altı ve kritik üstü bölgeleri genelde emniyetli çalışma bölgeleri olduğu halde, kritik hızın %10 altında ve üstünde
sınırlanmış bir tehlike bölgesi söz konusudur (şekilde taralı bölge). Bu nedenle pratik emniyetli çalışma bölgesi

𝜔 ≤ (0.7 … 0.8)𝜔𝑘𝑟 ve 𝜔 ≥ (1.2 … 1.3)𝜔𝑘𝑟


Ve

𝑛 ≤ (0.7 … 0.8)𝑛𝑘𝑟 ve 𝑛 ≥ (1.2 … 1.3)𝑛𝑘𝑟


şeklinde değerlendirilir. Eğer kritik bölgede çalışma zorunluluğu varsa sisteme dinamik söndürücüler ilave edilerek tehlike
bölgesi başka bir noktaya kaydırılabilir.

Milin üzerindeki parçanın 𝐺0 ağırlığı dikkate alınır ve 𝑘 = 𝐺0 𝛿0, 𝑚 = 𝐺0 𝑔 değerleriyle

𝑘 𝑔
𝜔𝑘𝑟 = =
𝑚 𝛿0
30 𝑔
𝑛𝑘𝑟 =
𝜋 𝛿0
elde edilir. Burada 𝛿0 ağırlık etkisiyle oluşan statik çökmedir. g=981 cm/sn2 ile
1 1
𝜔𝑘𝑟 = 31.3 𝑛𝑘𝑟 ≅ 300
𝛿0 𝛿0
elde edilir. Burada 𝛿0 cm olarak alınır.
İki tarafından yataklanmış sabit çaplı bir milde (sürekli yayılmış kütle) birçok kritik açısal hız vardır. Uzun ve ağır millerin kendi
kütlelerinden doğan kritik hızları ihmal edilmek istenmezse milin kendi ana kritik açısal hızı
𝜋2 𝐸𝐼
𝜔𝑘𝑟𝑚 =
𝐿2 𝜌𝐴
eşitliği ile bulunur. Burada kesit atalet momenti 𝐼 = 𝜋𝑑4 /64, kesit alanı 𝐴 = 𝜋𝑑2 /4, mil yoğunluğu 𝜌 = 𝛾/𝑔 ile
𝑑 𝐸𝑔
𝜔𝑘𝑟𝑚 = 2.47
𝐿2 𝛾
olarak bulunur.
𝑁
Burada 𝐸 = 2.1𝑥107 𝑁/𝑐𝑚2, g=981 cm/sn2 ve milin özgül ağırlığı 𝛾 = 78.5𝑥10−3 alınarak
𝑐𝑚3

4 𝑑
𝜔𝑘𝑟𝑚 = 124𝑥10 2
𝐿
elde edilir.
Mil üzerinde birden çok kütle varsa (n adet kütle-dişli, kasnak vb) elemanların ve milin kendi ağırlıkları etkisiyle tüm sistemin
kritik hızı 𝜔𝑘𝑟 , Dunkerley yaklaşımıyla,
1 1 1 1 1
2 = 2 + + + ⋯+
𝜔𝑘𝑟 𝜔𝑘𝑟𝑚 𝜔12 𝜔22 2
𝜔𝑛

şeklinde hesaplanabilir. Burada 𝜔𝑘𝑟𝑚 milin kendi ağırlığı etkisiyle oluşan özgül hız, 𝜔1 , 𝜔2 , … , 𝜔𝑛 ise

𝑚1 , 𝑚2 , … , 𝑚𝑛 kütleleri etkisinde oluşan özgül hızlardır. (5.52) eşitliğine göre (5.56) eşitliği
1
𝑛𝑘𝑟 ≅ 300 şeklini alır.
𝛿𝑚 +𝛿1 +𝛿2 +⋯
Burada 𝛿𝑚 milin kendi ağırlığıyla çökmesidir.
Milin kendi ağırlığı ihmal edilirse ve üzerinde n adet ağırlık (𝐺1 , 𝐺2 , … , 𝐺𝑛 ) varsa ağırlık cinsinden tüm sistemin kritik açısal
hızı

𝑔 𝑛
1 𝐺𝑖 𝛿𝑖
𝜔𝑘𝑟 = 𝑛 𝐺 𝛿2
1 𝑖 𝑖

yazılabilir. Burada 𝛿𝑖 , 𝐺𝑖 ağırlığının doğurduğu çökme, g ise yer çekimi ivmesidir. Bu eşitlik Rayleight-Ritz bağıntısı olarak
bilinir.
Burulma Titreşimleri
Mil ve taşıdığı elemanlarda ortaya çıkan bir diğer titreşim şekli burulma titreşimleridir. Mil üzerindeki döndürme momentinde
periyodik değişim oluyorsa mil burulma titreşimleriyle karşı karşıya kalır. Şekildeki sistem burulma titreşimleri için esas alınırsa,
döndürme momenti diski 𝜑 kadar döndürüldüğünde mil bir yay gibi direnç gösterecektir. Milin yay katsayısı 𝑘𝜃 ise burulma
momenti

𝑑2 𝜑
𝑀𝑏 = −𝐼𝑚 = 𝑘𝜃 𝜑
𝑑𝑡 2
şeklinde yazılabilir. Böyle bir sistemin burulma kritik açısal hızı

𝑘𝜃
𝜔𝑏𝑘𝑟 = elde edilir. Burada 𝐼𝑚 diskin kütlesel atalet (eylemsizlik) momentidir.
𝐼𝑚
ve kritik devir sayısı Milin L uzunluğu ve 𝐼𝑝 kutupsal (polar) atalet momenti cinsinden kritik hızlar sırasıyla

30 𝑘𝜃 𝐺𝐼𝑝
𝑛𝑏𝑘𝑟 = 𝜔𝑏𝑘𝑟 =
𝜋 𝐼𝑚 𝐼𝑚 𝐿
Ve

30 𝐺𝐼𝑝
𝑛𝑏𝑘𝑟 = 𝜋 𝐼𝑚 𝐿
şeklinde elde edilir. Burada 𝐼𝑝 = 𝜋𝑑 4 32, milin polar atalet momenti,𝐼𝑚 silindirik elemanın (diskin) kütlesel atalet momentidir.
Dolu bir disk için kütlesel atalet momenti

𝑅2
𝐼𝑚 = 𝑚 2
olup kütle m,
𝛾 2
𝑚= 𝑏𝜋𝑅
𝑔
şeklinde hesaplanabilmektedir. L boyundaki çubuklar için 𝐼𝑚 = 𝑚𝐿3 /3, içi boş diskler için
2
𝑅𝑑 −𝑅𝑖2
𝐼𝑚 = 𝑚
2
ve kütle
𝛾
𝑚= 𝑏𝜋(𝑅𝑑
2
− 𝑅𝑖2 )
𝑔
yazılabilir.
Bu ifadelerde R yarıçap, Rd, ve Ri sırasıyla dış ve iç yarıçaptır. Dolu bir disk için D=2R alındığında

𝐺𝐷2
𝐼𝑚 =
8𝑔
2
kütlesel atalet momenti savurma momenti olarak tanımlanan 𝐺𝐷 cinsinden de elde edilir.
Burada G diskin ağırlığıdır.
Bir mil üzerinde iki farklı kütle bulunduğunda, burulma titreşimi esnasında bu diskler karşılıklı ve birbirine ters yönlerde titreşim
yaparlar. Bu şekilde milin belirli bir kesiti sabit kalır. Bu kesite düğüm noktası adı verilir.
Bu şekildeki sistemde milin düğüm noktasında ankastre olduğu ve her birinin ucunda bir disk bulunan iki milden oluştuğu
düşünülebilir. Bu sistemde, oluşan yeni iki basit sistem doğal frekanslarının (burulma kritik açısal hızlarının) eşit olduğu kabul
edilir. Buna göre

𝑘𝜃1 𝑘𝜃2
𝜔𝑏𝑘𝑟 = =
𝐼𝑚1 𝐼𝑚2
Veya

𝐺𝐼𝑝 𝐺𝐼𝑝
𝜔𝑏𝑘𝑟 = =
𝐼𝑚1 𝐿1 𝐼𝑚2 𝐿2

𝐼𝑚1 𝐿1 = 𝐼𝑚2 𝐿2
Burada 𝐿 = 𝐿1 + 𝐿2 olduğuna göre,
𝐺𝐼𝑝 𝑘𝜃
𝜔𝑏𝑘𝑟 = = elde edilir.
𝐿𝐼𝑚𝑒 𝐼𝑚𝑒
Burada 𝐼𝑚𝑒 eşdeğer kütlesel atalet momenti olup

𝐼𝑚1 𝐼𝑚2
𝐼𝑚𝑒 =
𝐼𝑚1 +𝐼𝑚2

şeklinde ifade edilir Yukarıdaki hesap bazı basitleştirmelerden dolayı yaklaşıktır. Ancak oluşan hata %5'den daha az olmaktadır.

Mil üzerinde kütle sayısı arttıkça burulma titreşimleri için serbestlik derecesi birden fazla olur ve bu tip sistemlerde serbestlik

derecesi kadar doğal frekans vardır. Bu gibi sistemlerin doğal frekanslarının (kritik açısal hızlarının) hesabı hakkında ayrıntılı

bilgiler mekanik titreşimler konusuyla ilgili literatürden elde edilebilir.

You might also like