Professional Documents
Culture Documents
Denetimi
Bu kitabın, basım, yayım ve sa ş hakları Atatürk Üniversitesi’ne ai r. Bireysel öğrenme
yaklaşımıyla hazırlanan bu kitabın bütün hakları saklıdır. Atatürk Üniversitesi’nin izni
alınmaksızın kitabın tamamı veya bir kısmı mekanik, elektronik, fotokopi, manye k kayıt veya
başka şekillerde çoğal lamaz, basılamaz ve dağı lamaz.
Copyright ©2019
The copyrights, publica ons and sales rights of this book belong to Atatürk University. All rights
reserved of this book prepared with an individual learning approach. No part of this book may
be reproduced, printed, or distributed in any form or by any means, techanical, electronic,
photocopying, magne c recording, or otherwise, without the permission of Atatürk University.
ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ
AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ
Muhasebe Denetimi
ISBN: 978-605-7894-87-8
ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ YAYINI
ERZURUM
1. Denetime Genel Bakış 4
Prof. Dr. ABDULKERİM DAŞTAN
2. Denetim Standartları 25
Prof. Dr. BİLAL GEREKAN
3. Denetimde Meslek Etiği 45
Prof. Dr. ABDULKERİM DAŞTAN
4. Denetim Süreci 68
Prof. Dr. BİLAL GEREKAN
5. İç Kontrol Sistemi ve İncelenmesi 89
Prof. Dr. ENGİN DİNÇ
6. Denetimde Risk Planlaması ve Önemlilik 110
Prof. Dr. ENGİN DİNÇ
7. Denetim Kanıtları ve Kanıt Toplama Teknikleri 134
Prof. Dr. ABDULKADİR BİLEN
8. Çalışma Kağıtları 153
Prof. Dr. ENGİN DİNÇ
9. Denetimde Örnekleme Yöntemleri 169
Doç. Dr. ŞAKİR DIZMAN
Editör
• Denetimin Tanımı
İÇİNDEKİLER
1
• Denetimin finansal tablolara
katkısını ortaya koyabileceksiniz.
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Denetime Genel Bakış
Konusu ve Amaçları
Bakımından Denetim Türleri
DENETİME GENEL BAKIŞ
Denetim Türleri
Denetçi Statüsü Bakımından
Denetim Türleri
Bağımsız Denetçiler
Kamu Denetçileri
5
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Denetime Genel Bakış
GİRİŞ
Finansal bilgiye dayalı, hatalı ve hileli uygulamalardan kaynaklanan skandal
ve krizlerin işletmelerde yaşanması, denetim kavramının önemini artırmakta,
kavramın daha zengin bir içerik ve derinlikte ele alınması ihtiyacını doğurmaktadır.
Denetim, her ne kadar ilk duyulduğunda baskı, otorite ve güven sorunu gibi
birtakım hisleri kavramsal düzeyde çağrıştırıyor olsa da hayatın her aşamasında
toplumsal ve bireysel düzlemde değişik şekillerde karşımıza çıkmaktadır. Bu
çerçevede denetim denildiğinde sadece vergi ile ilgili konular değil, işletme
faaliyetleri ve muhasebe işlemleri de akla gelmelidir.
Denetim kavramının kontrol, murakabe, revizyon ve teftiş kavramlarının
yerine kullanıldığı görülmektedir. Ancak bu kavramların anlamları birbirinden
oldukça farklıdır. Denetim; kontrol, murakabe, revizyon ve teftiş gibi kavramları da
Denetim, kontrol kapsayan bir üst kavram niteliğindedir.
murakabe, revizyon Kontrol, bir kuruluşun, birimin, işlemin veya davranışın amacına ulaşabilme
ve teftiş gibi
gücü, diğer bir ifadeyle ulaşılmak istenen amaçlarla uygulama sonuçlarının
kavramları kapsayan
karşılaştırılması olarak ifade edilebilir. Murakabe, olması gerekenle fiilî durumun
bir üst kavram
niteliğindedir. karşılaştırılması; revizyon, defterlerin ve kayıtların gözden geçirilmesi; teftiş ise
işlemlerin yasalara, emir ve yönergelere göre yürütülüp yürütülmediğinin tespit
edilmesidir.
Bu ünite, denetimde giriş mahiyetindeki genel konularla ilgilidir. Ünitede
denetim konusu, denetimin tanımı, tarihi gelişimi, denetim ihtiyacını ortaya
çıkaran nedenler, denetim ve denetçi türleri, bağımsız denetimin yararları ve
muhasebe ile denetim ilişkisi alt başlıkları eşliğinde incelenmektedir.
Günümüzde belirli büyüklüğe sahip işletme hisselerinin ulusal ve uluslararası
çeşitli borsalarda işlem görmesi, finansal nitelikli bilgilerin karşılaştırılabilirliği ve
güvenilirliğini zorunlu kılmaktadır. Bu durum, başta yatırımcılar olmak üzere
işletme hakkında karar alacak tüm çıkar gruplarının, finansal bilgilerin
ölçülmesinde bağımsız güvence bir diğer ifadeyle bağımsız denetim ihtiyacını
beraberinde getirmektedir.
DENETİMİN TANIMI
Denetimin çeşitli tanımları yapılabilir. Tüm fonksiyonları içeren bir denetim
tanımı yapmak oldukça zordur.
Latince kökenli bir kelime olan denetim, işitmek, dikkatlice dinlemek
anlamına gelmektedir. “Audire” fiilinden türetilmiş “auditing” kavramının karşılığı
olarak dilimizde kullanılan denetimin genel kabul görmüş tanımı şu şekildedir
(Türedi, 2007):
Denetim, belli bir ekonomik birim veya döneme ait iktisadi faaliyet ve
olaylarla ilgili iddiaların, önceden tespit edilmiş ölçütlere uygunluk derecesini
araştırmak ve sonuçları ilgi duyanlara bildirmek amacıyla tarafsızca kanıt toplayan
ve bu kanıtları değerleyen sistematik bir süreçtir.
6
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Denetime Genel Bakış
7
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Denetime Genel Bakış
İlgi duyanlar
Denetim tanımında “ilgi duyanlar” ortaklar, yöneticiler, kredi verenler,
devlet kurumları ve kamuoyu olmak üzere işletme ile ilgili tüm çıkar sahipleri ve
denetçinin bulgularını ve yargılarını kullanan her bireyi ifade etmektedir.
Denetçi, denetim
raporunda mutlaka Sonuçları bildirme
bir görüş Denetim sürecinin son aşaması sonuç bildirme veya raporlamadır. İnceleme
belirtmelidir.
ve araştırma sonuçlarına dayanarak hazırlanan sonuç bildirme raporunda denetçi,
mutlaka bir görüş bildirmelidir. Onaylama anlamını da ifade eden bu görüş, yazılı
bir rapor şeklinde açıklanmaktadır. Bu raporda denetçi, kendisine sunulan iddiaları
özenle ve dikkatlice araştırdıktan sonra iddiaların doğruluğunu ve güvenilirliğini ya
onaylar ya da reddeder. Daha açık bir ifadeyle, denetçi denetim raporunda
denetlenen işletmenin finansal tablolarının, işletmenin finansal durumunu ve
faaliyet sonuçlarını genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri ve düzenlilik açısından
doğru ve dürüst bir şekilde açık ve oldukça güvenilir bir biçimde yansıtıp
yansıtmadığı hususundaki görüşünü açıklar.
Denetçi, raporunda hiçbir zaman finansal tabloların yüzde yüzlük bir
doğruluğunu onaylamaz ve bu konuda açıkça bir güvence vermez.
Yayımlanan denetim raporları farklı türde olabilir. Denetim raporunun türü
ve içeriği, tamamlanan denetimin niteliğine, amacına, inceleme sonuçlarına,
denetçi bulgularına ve raporu kullanacakların ihtiyaçlarına göre farklılık gösterir.
Yürütülen denetimin sonucunda denetçi; denetim raporunda “olumlu
görüş”, “olumsuz görüş”, “şartlı olumlu görüş” veya “görüş bildirmekten kaçınma”
şeklinde bir görüş verebilir. Bu görüşler daha sonraki bölümlerde detaylı bir şekilde
ele alınacaktır.
8
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Denetime Genel Bakış
anlaşılmaktadır.
Denetçi deyiminin ilk olarak 1289 yılında kullanılmaya başlandığı
görülmektedir. Örgütlenme açısından bakıldığında ise muhasebe denetçilerinin ilk
olarak 1584 yılında Venedik’te örgütsel yapıya kavuştukları belirtilebilir. Özellikle
19. yüzyıl başlarından itibaren İngiltere’de büyük bir önem kazanan muhasebe
denetimi ile ilgili yasal düzenlemelerin 1845 yılında çıkartıldığı görülmektedir. Söz
konusu yasalarla demir yolu şirketlerinin finansal tablolarının denetlenmesi
yanında İngiliz Şirketler Kanunu ile ayrıca şirketlere denetim zorunluluğu
getirilmiştir. Modern muhasebe denetiminin yazılı hâle getirilmesi ise 1850 yılında
“İskoçya Fermanlı Muhasebeciler Enstitüsü” tarafından gerçekleştirilmiştir.
Türkiye’de denetim
İngiltere’de denetim mesleğinin tanınmasını takiben, bu ülkeden Kanada ve
mesleği 3568 sayılı
“Serbest ABD’ye göç eden muhasebeciler 1880 yılında “Quebec Sertifikalı Muhasebeciler
Muhasebecilik, Enstitüsü”nü ve 1886 yılında New York’ta “Amerikan Kamu Muhasebecileri
Serbest Muhasebeci Birliği”ni kurmuşlardır. Aynı yıl New York’ta ilk “Yeminli Muhasebe Uzmanları
Mali Müşavirlik ve Kanunu” kabul edilmiştir. ABD’de sertifikalı kamu muhasebecileri (Certified Public
Yeminli Mali Accountants - CPA) tarafından denetlenmiş ilk finansal tablonun 1901 yılında
Müşavirlik Kanunu” yayınlandığı; bugünkü manada muhasebe denetim uygulamalarının ise 1930’lu
ile yasal düzene
yıllarda başladığı ifade edilebilir.
kavuşmuştur.
Osmanlı imparatorluğu Dönemi’nde muhasebe ve denetim faaliyetleri
devletin mali yönetiminin bir aracı olarak gelişmiştir. Bu bağlamda muhasebe
denetimi mali denetim niteliğinde oluşmuş ve devlet gelir ve giderlerinin izlenmesi
ve denetlenmesi çerçevesinde gerçekleştirilmiştir. Bu amaçla faaliyet gösteren
Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulu 1879 yılında kurulmuştur.
Muhasebe Denetiminin Türkiye’deki gelişimi sosyoekonomik yapıda
meydana gelen gelişmelere paralel olarak, gelişmiş ülkelerdeki gibi bağımsız
muhasebe kuruluşlarının katkısıyla değil, yürürlükteki mevzuatın etkisiyle mümkün
olmuştur. Türkiye’de muhasebe denetimi ile ilgili ilk uygulama örnekleri,
mahkemelerde uzmanlık konusu ile ilgili bilirkişilik ve vergi kanunları ile tanınan
vergi denetimi yetkisi bağlamında gerçekleşmiştir. Muhasebe ve denetim
uygulamaları üzerinde etkili olan ilk uygulamanın Türk Ticaret Kanunu’nda yer alan
anonim şirketlerde denetçilerin sorumlulukları ile ilgili hükümler olduğu
belirtilebilir. Daha sonra meslek mensupları kendi aralarında örgütlenme yoluna
giderek yasal ve eğitimsel altyapının oluşturulması yönünde gayretler ortaya
koymuşlardır. Meslekle ilgili yasal düzenlemeler birçok ülkede olduğu gibi 1929’da
başlayan büyük iktisadi buhran yıllarında ve genç Türkiye Cumhuriyeti’nin iktisadi
kalkınma çabalarını sürdürdüğü dönemde başlamış ve uzun yıllar devam etmiştir.
1932 yılından 1984 yılına kadar yaklaşık 10’a yakın kanun teklifi hazırlanarak
TBMM’ye sunulmuş fakat çeşitli nedenlerden ötürü yasalaşamamıştır.
Türkiye’de Batılı anlamda ve ülke ihtiyaçlarına cevap verebilecek nitelikte bir
mesleki örgütlenme 01.06.1989 tarihinde kabul edilen ve 13.06.1989 tarih ve
20194 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanan 3568 sayılı “Serbest Muhasebecilik,
Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu” ile
gerçekleşmiştir.
9
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Denetime Genel Bakış
İlgili Taraflar
Zaman Dilimi Denetim Yaklaşımı Denetimin Amacı
(Çıkar Grupları)
Sanayi Devrimi % 100’lük Bir Yanıltmaların
İşletme Sahipleri
Öncesi İnceleme Bulunması
Sanayi Devrimi Ortaklar ve
% 100’lük Bir Yanıltmaların İşletmeye Borç
1900’lü Yıllar
İnceleme Bulunması Verenler
Arası
% 100’lük Bir Bilançonun ve Gelir Ortaklar,
1900 - 1930 İnceleme ve Tablosunun İşletmeye Borç
Yılları Arası Örneklemeye Doğruluğunu Verenler ve
Başvurma Onaylama Devlet
Ortaklar,
İşletmeye Borç
Finansal Tabloların Verenler,
Finansal Verilerin İç Devlet,
Doğruluk ve
1930’dan Kontrol Sisteminin Sendikalar,
Dürüstlüğü
Bugüne Örnekleme Yoluyla Tüketiciler,
Hakkında Bir Görüş
İncelenmesi Potansiyel
Oluşturma
Yatırımcılar,
Diğer Gruplar
10
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Denetime Genel Bakış
11
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Denetime Genel Bakış
12
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Denetime Genel Bakış
13
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Denetime Genel Bakış
DENETİM TÜRLERİ
Denetimi farklı şekillerde sınıflandırmak mümkündür. Ancak literatürde
genel kabul gören sınıflandırma “konusu ve amaçları bakımından denetim türleri”
ve “denetçilerin statüsü bakımından denetim türleri” şeklindedir.
Faaliyet denetimi
Faaliyet denetimi, bir işletmenin tamamının veya herhangi bir biriminin
etkin ve verimli çalışıp çalışmadığıyla ilgilenen bir denetim türüdür.
Tanımdan da anlaşılacağı gibi faaliyet denetiminin amacı, işletmelerin
faaliyetlerinin verimliliğini ve etkinliğini değerlendirmektir. Etkinlik önceden
belirlenmiş ölçütler ile elde edilen sonuçlar arasındaki uyumu; verimlilik ise
belirlenen sonuca ulaşabilmek için katlanılan maliyet ile elde edilen sonuç
arasındaki ilişkiyi nitelemektedir.
Faaliyet denetiminde organizasyonların belirlenmiş hedef ve amaçlarına
ulaşıp ulaşmadıkları ölçülmeye çalışılmaktadır. Bu bakımdan faaliyet denetiminde
işletmenin organizasyon yapısını, iç kontrol sistemini, iş akışlarını, işletme
Faaliyet politikalarını ve yönetimin başarısını belirlemeye yönelik çalışmalar
denetiminin yürütülmektedir.
amacı,
işletmelerin Faaliyet denetimi her türde denetçi tarafından yapılabilir. Ancak,
faaliyetlerinin uygulamada faaliyet denetimlerinin genellikle iç denetçiler veya kamu denetçileri
verimliliğini ve tarafından yapıldığı görülmektedir.
etkinliğini
değerlendirmektir. Faaliyet denetimin gerçekleştirilmesinde önceden belirlenmiş ölçütleri,
işletmenin veya ilgili bölümün amaçları ve bütçeleri oluşturmaktadır.
Faaliyetlerin etkinliği ve verimliliği nesnel olarak belirlenmeye çalışıldığından
faaliyet denetimi, finansal tabloların denetiminden ve uygunluk denetiminden
daha zor olmaktadır.
İşletmeden işletmeye hatta aynı işletme içerisinde bölümden bölüme
farklılık gösteren faaliyet denetiminin sonuçları işletme yönetimine veya ilgili
kamu kurumuna sunulmaktadır.
Uygunluk denetimi
Uygunluk denetimi, kişilerin yapmış olduğu işlem ve faaliyetlerin üst
yönetim veya yetkili bir otorite tarafından belirlenmiş kural veya düzenlemelere
uyumunun olup olmadığının belirlenmesine yöneliktir. Daha öz anlatımla uygunluk
denetiminde bir otoritenin belirlediği kurallara uyulup uyulmadığı denetlenir. Söz
konusu otorite, kamu kurumları olabileceği gibi, işletme üst yönetimi de olabilir.
Uygunluk denetiminde denetimin konusunu işletmede çalışanların işlem ve
eylemleri oluştururken, önceden belirlenmiş ölçütleri ise devletin koyduğu yasalar,
14
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Denetime Genel Bakış
İç denetim
İç denetim, bir işletmenin faaliyetlerini incelemek, geliştirmek ve onlara
değer katmak amacıyla işletme bünyesinde kurulmuş bağımsız ve objektif bir
15
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Denetime Genel Bakış
Kamu denetimi
Kamu denetimi, yasal mevzuat doğrultusunda kamu haklarının korunması,
kamu otoritesinin sağlanması, kamu kaynaklarının etkili ve verimli kullanılıp
kullanılmadığının tespiti için kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılan veya
yaptırılan denetim türüdür.
Bağımsız dış denetimden farklı olarak kamu denetiminin amacı, denetimi
yapılan kurumların vergi ziyaına neden olup olmadıkların veya tabi oldukları
mevzuata aykırı uygulamalarının ve suistimallerinin olup olmadığının araştırılması
ve bunlara karşı işlem yapılmasıdır.
Kamu denetimleri, çeşitli kamu kurumlarının denetim biriminde görev
yapan, bu görevi devlet adına yürüten ve denetim sonucunu denetim raporu ile
bağlı olduğu kamu birimine/amirine sunan kamu denetçileri tarafından
yapılmaktadır.
Bağımsız denetim
Bağımsız denetim, bağımsız denetçiler tarafından işletmelerin mali
tablolarının genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine uygunluk derecesini
belirlemek amacıyla yapılan denetim türüdür.
Bağımsız denetim, müşterilerine profesyonel denetim hizmeti sunan,
serbest meslek sahibi olarak kendi adına çalışan ya da bir denetim kurumuna bağlı
olarak faaliyet gösteren denetçi ya da denetçiler tarafından, işletmenin isteğiyle ve
bir denetim sözleşmesi çerçevesinde yapılmaktadır.
16
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Denetime Genel Bakış
DENETÇİ TÜRLERİ
Denetim faaliyetlerini yürüten kişilere denetçi denir. Denetçi, mesleki bilgi,
birikim ve deneyime sahip, yüksek ahlaki özelliklerle bağımsız davranabilen bir
kişiliğe sahip olmalıdır.
Denetçiler, bağımsız denetçi, iç denetçi ve kamu denetçileri olmak üzere üç
gruba ayrılmaktadır.
Bağımsız Denetçiler
Bağımsız denetçiler, müşterilerine profesyonel denetim hizmeti sunan ve
tek başına çalışan uzman kişiler ile bir denetim işletmesinde görevli kişilerdir.
Bağımsız denetçiler mesleki eğitim ve deneyime sahip, bağımsız davranabilen,
Bağımsız denetçiler, çalışmalarında mesleki özen ve titizliği gösteren uzman kişilerdir.
finansal tabloların
Bağımsız denetçiler serbest meslek mensubu olarak faaliyette bulunurlar.
denetimi, uygunluk
denetimi ve faaliyet Dolayısıyla bağımsız denetçilerin denetimini yaptıkları işletmeler ile işçi-işveren
denetimleri ilişkileri yoktur. Serbest meslek mensubu ifadesiyle bağımsız denetçinin
yapmaktadır. denetlenen işletmeden tamamen bağımsız olduğu vurgulanmaktadır.
Bağımsız denetçiler sundukları hizmetlerin bedelini bir anlaşma
çerçevesinde alırlar. Bağımsız denetçilerin müşteri arasında kâr amaçlı
işletmeler, kâr amaçsız işletmeler, resmî kuruluşlar ve gerçek kişiler
bulunmaktadır.
Bağımsız denetçiler, finansal tabloların denetimi, uygunluk denetimi ve
faaliyet denetimleri yapmaktadır.
Bağımsız denetçiler farklı ülkelerde farklı unvanlara sahiptirler. ‘’dış
denetçi’’, ‘’diplomalı kamu muhasibi’’, ‘’fermanlı muhasip’’, Türkiye’de ‘’yeminli
mali müşavir’’ ve ‘’bağımsız dış denetçi” bu unvanlardan bazılarıdır.
İç Denetçiler
İç denetçiler bağlı bulundukları işletmede finansal ve finansal olmayan
nitelikteki faaliyetlerin denetimini yapan denetçilerdir. İç denetçiler, işletme
varlıklarının her türlü zarara karşı korunup korunmadığını, işletme faaliyetlerinin
önceden belirlenmiş kurallara uygun yürütülüp yürütülmediğini, muhasebe bilgi ve
17
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Denetime Genel Bakış
Kamu Denetçileri
Kamu denetçileri, kamusal kurumlara bağlı olarak çalışan denetçilerdir.
Denetimleri devlet adına yaparlar. Bu denetçiler, kamu ve özel işletmelerin
yasalara, yönetmeliklere, devletin ekonomik politikalarına uygunluk düzeylerini ve
kamu yararına bağlılık derecelerini denetlerler.
18
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Denetime Genel Bakış
19
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Denetime Genel Bakış
20
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Denetime Genel Bakış
•Denetim
•Günlük hayatta sık kullanılan denetim kavramı kontrol, murakabe, teftiş, revizyon
gibi kavramları kapsayan bir üst kavramdır. Denetim, belli bir ekonomik birim veya
döneme ait iktisadi faaliyet ve olaylarla ilgili iddiaların, önceden tespit edilmiş
ölçütlere uygunluk derecesini araştırmak ve sonuçları ilgi duyanlara bildirmek
amacıyla tarafsızca kanıt toplayan ve bu kanıtları değerleyen sistematik bir
süreçtir.
Özet
•Denetim tanımının özellikleri olarak öne çıkan hususlar şunlardır: Denetimin bir
süreç olduğu, denetimin iktisadi faaliyet ve olaylarla ilgili olduğu, denetimin
önceden belirlenmiş ölçütlere uygunluk açısından yapıldığı, denetimin tarafsız
kanıt toplama ve kanıtları değerlendirme süreci olduğu, denetim sonucunun ilgi
duyan kesimlere bir raporla bildirildiği şeklindedir.
•Denetimin Tarihi Gelişimi
•Kesin delillere rastlanmamış olmasına rağmen muhasebe denetiminin tarihi
köklerinin ticari faaliyetlerin ve kamu maliyesinin başlangıcına kadar uzandığı
yönünde yaygın kanaat bulunmaktadır. Denetçi kavramının ilk olarak 1289 yılında
kullanılmaya başlandığı, ilk meslek örgütlenmesinin 1584 yılında Venedik’te
gerçekleştirildiği, 19. yüzyıl başlarından itibaren İngiltere’de büyük bir önem
kazanan muhasebe denetimi ile ilgili yasal düzenlemelerin 1845 yılında çıkartıldığı,
modern muhasebe denetiminin yazılı hâle getirilmesinin ise 1850 yılında “İskoçya
Fermanlı Muhasebeciler Enstitüsü” tarafından gerçekleştirildiği belirtilebilir.
•Muhasebe denetiminin Türkiye’deki gelişimi sosyoekonomik yapıda meydana
gelen gelişmelere paralel olarak yürürlükteki mevzuatın etkisiyle mümkün
olmuştur. Mesleki örgütlenme 01.06.1989 tarihinde kabul edilen 3568 sayılı
“Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali
Müşavirlik Kanunu” ile yasal düzene kavuşmuştur.
•Denetim İhtiyacını Ortaya Çıkaran Nedenler
•Denetim ihtiyacını ortaya çıkaran nedenler güvenilir bilgi ihtiyacı ile finansal
tabloların bağımsız denetçi tarafından denetlenmesi gereği şeklinde iki başlık
altında sınıflandırılabilir.
•Ekonomik kararlarda etkinliğin sağlanması, karar işleminde yararlanılan bilgilerin
geçerli ve güvenilir olmasıyla mümkündür. Güvenilir olmayan bilgi başta karar
veren olmak üzere tüm taraflara zarar verebilmektedir.
•Denetim Türleri
•Denetim, konusu ve amaçları bakımından faaliyet, uygunluk ve finansal tablolar
denetimi, denetçi statüsü bakımından iç, kamu ve bağımsız denetim şeklinde
türlere ayrılmaktadır.
•Bağımsız Denetim
•Günümüzde uluslararası düzeyde finansal nitelikli bilgilerin karşılaştırılabilirliği ve
güvenilirliği işletmelerin birçoğunun çeşitli borsalarda işlem görmesi nedeniyle
zorunluluk hâlini almıştır. Bu durum, gerek yatırımcıların gerekse karar alıcıların,
finansal bilgilerin ölçülmesinde bağımsız güvence aramaları sonucunu beraberinde
getirmektedir. Bu çerçevede geçerli, kaliteli ve yeterli sayıda denetim kanıtı, bu
güvenceyi sağlayabilir ve bağımsız denetim güvenilirliğin kanıtı olarak kabul
edilebilir.
•Finansal tablolar denetimi ya da mali tablolar denetimi, finansal tablolarının
işletmenin gerçek durumunu önceden belirlenmiş ölçütlere göre doğru ve dürüst
bir biçimde yansıtıp yansıtmadığının bağımsız denetçiler tarafından belirlenmeye
çalışıldığı denetim türüdür.
•Finansal tablolar; düzenlendiği tarihte işletmelerin varlıklarını, yabancı kaynaklarını
ve öz kaynaklarını, faaliyet dönemi itibarıyla gelirlerini ve giderlerini ve sonuçta kâr
veya zararla ilgili bilgilerini ortaya koyan tablolardır.
•Finansal tabloların denetiminde amaç, finansal tabloların bir bütün olarak önceden
belirlenmiş ölçütlere uyum içinde bulunup bulunmadıklarını araştırmaktır.
21
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Denetime Genel Bakış
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi denetim konusu içinde yer alır?
a) Defterlere kaydedilmek üzere finansal nitelikli bilgilerin toplanması
b) Finansal nitelikli bilgilerin defterlere kaydedilmesi
c) Finansal nitelikli bilgilerin doğruluğu ve güvenilirliği konusunda görüş
bildirilmesi
d) Finansal nitelikli bilgilerin büyük defter üzerinde sınıflandırılması
e) Finansal nitelikli bilgilerin bilanço ve gelir tablosu şeklinde
raporlanması
22
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Denetime Genel Bakış
10. “Diplomalı Kamu Muhasibi”, “Yeminli Mali Müşavir” ve “Dış Denetçi” gibi
unvanlar hangi denetçiler için kullanılmaktadır?
a) Bağımsız denetçiler
b) Faaliyet denetçileri
c) İç denetçiler
d) Uygunluk denetçileri
e) Kamu denetçileri
Cevap Anahtarı
1.c, 2.e, 3.b, 4.e, 5.b, 6.a, 7.e, 8.c, 9.e, 10.a
23
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Denetime Genel Bakış
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Bozkurt, N. (1998). Muhasebe denetimi. Alfa Yayınları. İstanbul.
Coşkun, A, Güner, M. Fatih & Okudan, F. (2013). Denetim, kamu gözetimi
muhasebe ve denetim standartları kurumu, geçiş dönemi eğitimi notları.
http://www.kgk.gov.tr(14.06.2019).
Çalgan, E. ve diğ. (2008). Muhasebe denetimi. İSMMMO Yayın No 113. İstanbul.
Daştan, A. (2008). Bilgi ve eğitim teknolojilerinde yaşanan gelişmelerin muhasebe
eğitimine etkisi: Türkiye değerlendirmesi. SPK Yayını. Nr: 209. Ankara.
Duman, Ö. (2008). Muhasebe denetimi ve raporlama. TESMER Yayını. Nr. 78.
Ankara.
Güredin, E. (1999). Denetim. 9. Bası. Beta Yayınevi. Nr:369. İstanbul.
Haftacı, V. (2007). Muhasebe denetimi. Avcı Ofset. İstanbul.
Kavut, L., Taş, O. & Şavi, T. (2009). Uluslararası denetim standartları kapsamında
bağımsız denetim. İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası
Yayınları. İstanbul.
Kaval, H. (2005). Muhasebe denetimi. Gazi Kitabevi Yayınları. 2. Baskı. Ankara.
Kepekçi, C. (2004). Bağımsız denetim. Avcıol Basım Yayın. Genişletilmiş 5.
Baskı. İstanbul.
Maliye Hesap Uzmanları Derneği (1996). Vergi mevzuatı açısından denetim ilke ve
esasları. I. Cilt. Maliye Hesap Uzmanları Derneği Yayını. İstanbul.
Mesleki Uyum Eğitimi (2009). Denetim. Cilt:1. TESMER Yayını. Nr: 85. Ankara.
Selimoğlu, S. K. ve Uzay, Ş. (2011). Muhasebe denetimi. 3. Baskı. Gazi Kitabevi.
Ankara.
Sürmen, Y. (2013). Muhasebe-I. Akademi Limited Şirketi Yayınları Nr: 15. Trabzon.
Türedi, H. (2007). Denetim. Celepler Matbaacılık. Trabzon.
Yalkın, Y. K. (1995). Genel muhasebe ilkeleri, uygulanması ve tekdüzen muhasebe
sistemi uygulamaları. Turhan Kitabevi. Genişletilmiş 9. Baskı. Ankara.
Yazıcı, M. (2003). Kurumsal muhasebe denetimi. İstanbul Yeminli Mali Müşavirler
Odası Yayını. Birinci Baskı. İstanbul.
Yılancı, M., Yıldız, B. & Kiracı, M. (2012). Muhasebe denetimi. T.C. Anadolu
Üniversitesi Yayını Nr: 2473. Eskişehir.
http://www.kgk.gov.tr (15.06.2019). Finansal raporlamaya ilişkin kavramsal
çerçeve
http://www.kgk.gov.tr(16.06.2019). TMS 1 Finansal tabloların sunuluşu
24
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
DENETİM STANDARTLARI
2
standartları hakkında bilgi sahibi
olabileceksiniz.
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Denetim Standartları
Genel Standartlar
Raporlama Standartları
Bağımsız Denetim
Standartları
Güvence Standartları
26
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Denetim Standartları
GİRİŞ
Önceden belirlenmiş ölçütler şeklinde tanımlanabilen standart, esas olarak
insan hayatını kolaylaştıran en önemli unsurlardan biridir. Giydiğimiz elbiseler ve
ayakkabılar, kullandığımız eşyalara ait yedek parçalar, fırından aldığımız ekmek,
marketten aldığımız içecek gibi günlük hayatta kullandığımız birçok şey önceden
belirlenmiş bazı ölçütlere göre tasarlanıp bizlere sunulmaktadır. Örneğin;
elbiselerin beden ölçüsüyle satılması, ayakkabıların ölçü birimine göre üretilmesi,
üretim sürecindeki birçok girdinin (vida, çivi, iplik gibi) belirli ölçülere göre
kullanılması, aldığımız ürünlerin ağırlık, ebat ve kalite gibi önceden belirlenen
ölçütlerle sunulması hayatımızı oldukça kolaylaştırır. Hem ilgili ürünlerin önceden
belirlenen ölçütlerde satılması sadece kullananlar için değil üreticiler için de
önemli kolaylıklar sağlar. Satışa sunacağı üründe hangi ölçütlere uyması gerektiğini
önceden bilen üretici, ürünlerini ona göre tasarlar ve üretir. Dolayısıyla önceden
belirlenen ölçütlere göre yapılan işler hem işi yapan hem de işten yararlanan için
önemli bir düzen sağlar.
Birbirinden farklı çalışmaların iç içe yürütüldüğü denetim faaliyetleri için de
aynı şeyleri söylemek mümkündür. Önceden belirlenmiş prensipler ve uyulması
gereken asgari kurallar, denetim çalışmalarının yürütülmesinde de bir düzen
sağlar. Düzenli yürütülen işlerden daha fazla başarı sağlanacağı beklenir. Kaldı ki
denetim gibi titizlikle yürütülmesi gereken işlerde önceden belirlenmiş temel
prensiplere, diğer bir ifadeyle denetçiye ışık tutacak veya yol gösterecek kriterlere
daha fazla ihtiyaç duyulur.
Denetçiye yol göstermesi amacıyla denetim faaliyetleriyle ilgili kabul gören
standartların en başında Amerikan Sertifikalı Kamu Muhasebecileri Enstitüsü
(American Institute of Certified Public Accountants - AICPA) tarafından geliştirilen
“Genel Kabul Görmüş Denetim Standartları” ve Uluslararası Muhasebeciler
Federasyonu (International Federation of Accountants - IFAC) tarafından
hazırlanan “Uluslararası Denetim Standartları” gelir. AICPA’nın geliştirdiği “Genel
Kabul Görmüş Denetim Standartları”, denetim faaliyetlerini yürüten denetçiye ışık
tutması bakımından bir denetimde olması gereken asgari özelliklerin neler
olduğunu açıklamaya çalışan temel prensiplerden oluşur. Bu temel prensipler;
genel, çalışma alanı ve raporlama olmak üzere üç ana başlıktan meydana gelir.
Genel standartlarla ilgili üç, çalışma alanı standartlarıyla ilgili üç ve raporlama
standartlarıyla ilgili de dört adet olmak üzere toplam on adet Genel Kabul Görmüş
Denetim Standardı vardır. IFAC tarafından geliştirilen “Uluslararası Denetim
Standartları” da denetim çalışmalarında denetçilere ışık tutmayı amaçlayan
prensiplerden oluşur. Bu standartlar, denetim sürecinin her aşaması için ayrı ayrı
geliştirilen birbirinden farklı prensipleri içerir.
Bu ünitede, denetim çalışmalarında denetçilere yol gösteren Genel Kabul
Görmüş Denetim Standartları (GKGDS) ve Uluslararası Denetim Standartları (UDS)
genel hatlarıyla açıklanmaya çalışılmıştır. Genel Kabul Görmüş Denetim
Standartları (GKGDS); genel, çalışma alanı ve raporlama olmak üzere üç başlık
altında ele alınmış, Uluslararası Denetim Standartları (UDS) ise uluslararası kalite
27
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Denetim Standartları
28
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Denetim Standartları
Genel Standartlar
Genel kabul görmüş denetim standartlarının ilki olan genel standartların iki
temel amacı vardır. Birincisi, denetim faaliyetlerini yürütecek olan denetçilerin
sahip olması gereken asgari özellikleri belirlemesi, ikincisi ise bu denetçilerin
kaliteli bir denetim çalışması yürütebilmesi için hangi davranış esaslarına uyması
gerektiğini belirtmesidir.
Bağımsızlık standardı
Amacı, taraflar arasındaki güven ihtiyacını karşılamak olan denetim
mesleğinin en önemli şartı bağımsızlıktır. Bağımsızlık; denetçinin, denetim hizmeti
verdiği şirkete iş-çıkar ilişkisiyle bağlı olmaması ve denetim faaliyetlerini tarafsız,
dürüst bir şekilde yürütmesi olarak açıklanır. Bu standart, denetim faaliyetlerinin
belki de var olma sebebidir. Zira bağımsız bir şekilde yapılmayan dolayısıyla
gerçeği ortaya koymayı amaçlamayan denetim faaliyetinin kimseye faydası olmaz.
Denetçinin denetim hizmeti verdiği şirketin elemanı olarak değil de bağımsız
meslek mensubu olarak faaliyetlerini yürütmesi, vereceği görüşte kimsenin çıkarını
gözetmeden tarafsız ve dürüst olmasını sağlar.
29
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Denetim Standartları
30
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Denetim Standartları
31
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Denetim Standartları
Raporlama Standartlar
Denetim faaliyetleri sonucunda denetçinin ulaşmış olduğu görüşü
belirtmesine yönelik ilkeleri içeren raporlama standartları genel kabul görmüş
denetim standartlarının üçüncü bölümünü oluşturur. Bu standartlar ulaştığı
Raporlama standartları, görüşü raporlamasında denetçiye yol gösterir.
denetim raporunun
hazırlanması ile ilgili Genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine uygunluk standardı
standartlardır.
Raporlama standartlarının ilki genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine
uygunluktur. Buna göre; denetçinin denetim raporunda vereceği görüşe esas teşkil
etmesi bakımından üzerinde duracağı ilk konu finansal tabloların genel kabul
görmüş muhasebe ilkelerine uygun hazırlanıp hazırlanmadığıdır. Dolayısıyla bu
standart gereği denetçi, hazırladığı denetim raporunda finansal tabloların genel
kabul görmüş muhasebe ilkelerine uygun olarak hazırlanıp hazırlanmadığı
hususunda görüş bildirmelidir.
Tutarlılık standardı
Denetim raporu, raporun hazırlandığı dönemde kullanılmış olan muhasebe
ilke ve yöntemlerinin önceki dönemle tutarlı olup olmadığını açıklamalıdır. Bilindiği
gibi muhasebe ortamındaki bilgiler dönemsellik kavramı gereği dönemler itibarıyla
çıkar gruplarının bilgisine sunulur. Bu kavram, dönemsel olarak elde edilen
bilgilerin karşılaştırılması amacına hizmet eder. Çıkar grupları dönemler arasında
Denetçi, denetim
raporunda önceki dönem karşılaştırma yaparak ihtiyaç duydukları bilgiyi elde etme imkânına kavuşurlar.
finansal tablolarının Ancak karşılaştırma, muhasebe ortamında benimsenen ilke ve yöntemlerin
hazırlanmasında dönemler itibarıyla tutarlı bir şekilde uygulanmasıyla sağlıklı sonuç verir. Buna
kullanılan ilke ve karşılık farklı ilke veya yöntemler kullanılmış ise bu durumla ilgili açıklama
yöntemlerin bu dönemde yapılması gerekir. Dolayısıyla denetçi, hazırlayacağı denetim raporunda önceki
farklılaşıp dönem finansal tablolarının hazırlanmasında kullanılan ilke ve yöntemlerin bu
farklılaşmadığını
dönemde farklılaşıp farklılaşmadığını açıklamalıdır. Farklı ilke ve yöntemin
açıklamalıdır.
kullanılmış olması durumunda ise değişiklikle ilgili gerekli açıklamaları yapmalıdır.
Yapılacak açıklamalar sonucunda çıkar grupları finansal tablolardaki değişikliğin ne
kadarının yöntem değişikliğinden kaynaklandığını anlayabilmelidir.
32
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Denetim Standartları
33
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Denetim Standartları
34
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Denetim Standartları
35
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Denetim Standartları
36
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Denetim Standartları
Özel Alanlar
BDS 800 “Özel Hususlar Özel Amaçlı Çerçevelere Göre Hazırlanan Finansal Tabloların
Bağımsız Denetimi”
BDS 805 “Özel Hususlar Tek Bir Finansal Tablonun Bağımsız Denetimi İle Finansal
Tablolardaki Belirli Unsurların, Hesapların veya Kalemlerin Bağımsız Denetimi”
BDS 810 “Özet Finansal Tablolara İlişkin Rapor Vermek Üzere Yapılan Denetimler”
Altı ana başlık altında toplam 37 adet olarak geliştirilen Bağımsız Denetim
Standartları, denetim sürecinin her aşamasında denetçilere yol gösteren
prensipleri içerecek şekilde hazırlanmıştır.
SBDS 2410 “Ara Dönem Finansal Bilgilerin, İşletmenin Yıllık Finansal Tablolarının
Bağımsız Denetimini Yürüten Denetçi Tarafından Sınırlı Bağımsız Denetimi”
37
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Denetim Standartları
38
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Denetim Standartları
39
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Denetim Standartları
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi çalışma alanı standartlarındandır?
a) Mesleki eğitim ve yeterlik
b) Mesleki özen ve dikkat
c) Planlama ve gözetim
d) Tutarlılık
e) Bağımsızlık
40
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Denetim Standartları
I. Bağımsızlık Standardı
II. İç Kontrol Yapısının İncelenmesi Standardı
III. Kanıt Toplama Standardı
IV. Tutarlılık Standardı
V. Görüş Açıklama Standardı
7. Yukarıda verilen genel kabul görmüş denetim standartlarından hangisi ya
da hangileri çalışma alanı standartları başlığında açıklanmıştır?
a) Yalnız I
b) Yalnız IV
c) I ve II
d) II ve III
e) IV ve V
41
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Denetim Standartları
Cevap Anahtarı
1.c, 2.a, 3.a, 4.b, 5.c, 6.c, 7.d, 8.b, 9.c, 10.d
42
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Denetim Standartları
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Bozkurt, N. (1998). Muhasebe Denetimi. İstanbul: Alfa Basım Yayım Dağıtım.
Duman, Ö. (2008) Muhasebe Denetimi ve Raporlama – Serbest Muhasebecilik,
Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Sınavları İçin
(2. Baskı). Tesmer Yayın No: 78, Ankara: Siyasal Kitabevi.
Güredin, E. (2010). Denetim ve Güvence Hizmetleri – SMMM veYMM’lere Yönelik
İlkeler ve Teknikler (13. Baskı). İstanbul: Türkmen Kitabevi.
IFAC, International Federation of Accountants - Uluslararası Muhasebeciler
Federasyonu (2019). 21 Haziran 2019 tarihinde http://www.ifac.org/about-
ifac/membership adresinden erişildi.
Kaval, H. (2008). Muhasebe Denetimi – Uluslararası Finansal Raporlama
Standartları Uygulama Örnekleri İle (4. Baskı). Ankara: Gazi Kitabevi.
Kepekçi, C. (2000). Bağımsız Denetim (4. Baskı). Ankara: Siyasal Kitabevi.
KGK, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (2019a). 21
Haziran 2019 tarihinde
http://www.kgk.gov.tr/Portalv2Uploads/files/Duyurular/v2/TDS/Bilgi_Notu
_09_05_2019.pdf adresinden erişildi.
KGK, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (2019b). 21
Haziran 2019 tarihinde
http://www.kgk.gov.tr/DynamicContentDetail/8180/TDS-2019-Seti
adresinden erişildi.
KKS-1, “Finansal Tabloların Bağımsız Denetim ve Sınırlı Bağımsız Denetimleri İle
Diğer Güvence Denetimleri ve İlgili Hizmetleri Yürüten Bağımsız Denetim
Kuruluşları ve Bağımsız Denetçiler İçin Kalite Kontrol”, 21 Haziran 2019
tarihinde
http://www.kgk.gov.tr/Portalv2Uploads/files/PDF%20linkleri/standartlar%2
0ve%20ilke%20kararlar%C4%B1/KAL%C4%B0TE%20KONTROL%20STANDAR
TLARI/kks1.pdf adresinden erişildi.
Özer, M. (1997). Tekdüzen Muhasebe Sistemi , Sermaye Piyasası Mevzuatı, Vergi
Mevzuatı ve 3568 Sayılı Kanun Kapsamında Denetim – I (1. Baskı). Ankara:
Özkan Matbaacılık, Gazetecilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi.
Selimoğlu S. K. ve diğerleri (2011). Muhasebe Denetimi (3. Baskı). Ankara: Gazi
Kitabevi.
Sermaye Piyasası Kurulu, “Sermaye Piyasasında Bağımsız Denetim Standartları
Hakkında Tebliğ”, Seri: X, No: 22, 21 Haziran 2019 tarihinde
http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2006/06/20060612M1-1.htm
adresinden erişildi.
Türedi, H. (2007). Denetim. Trabzon: Celepler Matbaacılık.
43
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Denetim Standartları
44
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
DENETİMDE MESLEK ETİĞİ
olabilecek,
• Muhasebe ve denetim mesleğinde
etik davranmanın önemini
kavrayabilecek,
• Muhasebe ve denetim mesleği ile
ilgili ulusal ve uluslararası
ÜNİTE
3
kuruluşlarca yapılan etik
düzenlemeler hakkında bilgi sahibi
olabileceksiniz.
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Denetimde Meslek Etiği
Denetim Mesleğinde
Meslek Etiği
Etik
• Akademik etik
• Medya etiği Düzenlemeler Etik Kurallar
• İş etiği
• Muhasebe mesleği etiği
• Denetim mesleği Etiği • Doğruluk
• Türkiye
• TÜRMOB • Dürüstlük
• Uluslararası • Tarafsızlık
Kuruluşlar • Mesleki yeterlilik ve
• AICPA gerekli özen
• IFAC • Gizlilik
• Mesleki davranış
• Bağımsızlık
• Düşüncede
bağımsızlık
• Görünürde
bağımsızlık
46
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Denetimde Meslek Etiği
GİRİŞ
“Bir ülkenin geleceği ve ilerlemesi, sağlam kalelere, güzel binalara ve milli
gelire değil, o ülke insanlarının ahlaki değerlerine bağlıdır.” Martin Luther KING
(Alman Teolog; 1483-1546)’e ait bu veciz ifade, toplumların geleceğinin teminatı
açısından o toplumdaki bireylerin ahlaki değerlerinin belirleyici olduğunu açık bir
Denetçilerin, kişisel dille izah etmektedir.
çıkarlarla değil, başta
Bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmelerin katkısıyla finansal
toplum olmak üzere tüm
çıkar gruplarına karşı bilgilerin doğru ve güvenilir bir biçimde ilgili çıkar gruplarına istenilen zamanda
sorumluluk bilinci ile sunulması olanaklı hâle gelmiştir. Bununla birlikte finansal bilgi kullanıcıları ile
hareket etmeleri gerekir. işletmeler arasındaki çıkar çatışmaları zaman zaman sunulan finansal nitelikli
bilgilerin doğruluğu, güvenilirliği ve tarafsızlığı gibi hususlarda şüphelerin
oluşmasını kaçınılmaz kılmaktadır.
Son zamanlarda yaşanan finansal bilgi manipülasyonları ve muhasebe
skandalları, muhasebe ve denetim mesleğinin etik değerler çerçevesinde
yürütülmesinin ne denli önemli olduğunu en iyi şekilde açıklamaktadır. Şüphesiz
finansal tablolarla ilgili denetim raporunu takip edenler o raporu düzenleyen
denetçiler hakkında tam bir bilgi sahibi olamayabilirler. Ancak denetim raporunun
bağımsız davranabilen, tarafsız ve dürüst denetçiler tarafından yürütülen denetim
sonucunda hazırlandığına inanırlar. Denetim mesleğinde sunulan hizmetin
kalitesinin arttırılması ve mesleğin icrasında tarafsızlık, gizlilik, dürüstlük ve
güvenilirlik gibi ilkelerin benimsenmesi açısından da bu durum çok gereklidir.
Dolayısıyla denetim mesleğini icra eden denetçilerin, kişisel çıkarlarla değil, başta
toplum olmak üzere tüm çıkar gruplarına karşı sorumluluk bilinci ile hareket
etmeleri gerekir.
Bu ünite, denetimde meslek etiği konusu ile ilgilidir. Ünitede konu, meslek
etiği ile ilgili temel kavramlar, etik ikilemler ve karar verme, meslek etiği türleri,
muhasebe ve denetim mesleğinde etik ile muhasebe ve denetim mesleğinde
etikle ilgili yapılan düzenlemeler çerçevesinde incelenmektedir.
Denetim raporlarına güvenin arttırılması, denetçilerin meslek etiğine uygun
davranmalarıyla mümkündür. Meslek etiğinin yasaların belirlediği düzenlemelerin
ötesinde vicdani bir sorumluluğu ifade ettiği de rahatlıkla söylenebilir. Meslek etiği
kuralları, kuralları benimseyen ve kurallara uygun davranan denetçileri yücelttiği
Ahlak, din, tabiat, gibi alçaltıcı tutum ve davranışlara karşı da korur.
seciye ve karakter
anlamlarını da MESLEK ETİĞİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR
kapsamaktadır.
Ahlak kelimesine ilişkin literatürde çeşitli tanımlara rastlamak mümkündür.
Etik, ahlakı konu alan
disiplini belirtmesi Türkçe sözlüklerde ahlak, kişinin doğuştan veya sonradan sahip olduğu, birtakım
bağlamında ahlak davranış şekilleri, huyları, tavırları ve manevi seviyesini belirten tutum ve
felsefesi ile eş davranışları şeklinde tanımlanmıştır.
anlamlıdır.
Kavramsal açıdan ahlak; “insanın iyi veya kötü olarak vasıflandırılmasına yol
açan manevi niteliklerine verilen ad” veya “bireylerin insanlar arası ilişkilerde ‘iyi’
veya ‘doğru’ veyahut ‘kötü’ veya ‘yanlış’ olarak nitelendirilmesini sağlayan
47
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Denetimde Meslek Etiği
48
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Denetimde Meslek Etiği
• Doğruluk
• Dürüstlük
• İyi niyetli olma
• Güvenilirlik
• Sorumluluk
• Sözünde durma
• Cesur olma
• Sadakat (bağlılık)
• Başkalarına saygı duyma
• Başkaları için kaygılanma
• Yurttaşlık görevini bilme
• Mükemmelliğe ulaşmak için çalışma
Yukarıda yer alan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere etik ve ahlak farklı
kavramlar olup farklı hususları izah etmektedir. Bununla birlikte, ahlaki vasfa ilişkin
bireysel tutum ve bu tutumun hem mesleki hem de toplumsal yaşama yansıması
bağlamında felsefi derinliğe dalmadan ve farklılıklarda kaybolmadan konunun ele
alınması daha yararlı olacaktır. Bu nedenle çalışmada konu bu kavramsal düzeyi ile
ele alınmıştır.
Literatürde yer alan çalışmalarda her iki kavramın yer yer birlikte, yer yer
ayrı kullanıldığı görülmektedir. Yapılan bu açıklamalardan hareketle bu çalışmanın
ilerleyen kısımlarında genel olarak “etik”, özellikli durumlarda ise “ahlak”
kavramının kullanımı tercih edilmiştir.
49
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Denetimde Meslek Etiği
50
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Denetimde Meslek Etiği
Bireysel Etkinlik
faaliyet/davranış var mıdır?
• Günlük yaşamınızda etik ikilemlerle karşılaşmanız hâlinde
çözümü noktasında nasıl bir yol izlersiniz? Değerlendiriniz.
• Günlük yaşamınızda yakın arkadaşlarınızın karşılaştığı etik
ikilemlerin çözümü noktasında kendilerine yardımcı
olmanız gerektiğinde nasıl bir yol izlemesini öneririsiniz?
Değerlendiriniz.
51
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Denetimde Meslek Etiği
durulacaktır.
Türkçe sözlüklerde meslek, “tutulan yol”, “bir kimsenin geçimini sağlamak
için yaptığı sürekli iş” veya “uğraş” şeklinde tanımlanmaktadır.
Bir kişinin geçimini sağlamak amacıyla sürekli çalıştığı, faaliyet gösterdiği
uğraş alanı o kişinin mesleğini oluşturmaktadır. Avukatlık, muhasebecilik, bağımsız
denetçilik, öğretmenlik vs. meslek grubuna örnek verilebilir.
Meslek etiği, yukarıda örnekleri verilen meslekler itibariyle, belirli bir meslek
grubuna ilişkin ortaya konmuş ve o mesleği yerine getirenlerin uyguladığı veya
uygulamaya zorlandığı ilkelerin bütününe denir (Dalay, 2000, s.40).
Meslek etiği, mesleki faaliyetlerle ilgili neyin doğru, neyin yanlış olduğu
hususlarında değerlere dayalı kuralları ortaya koyar.
Herhangi bir meslek dalına özgü olarak belirlenen ve meslek mensuplarının
genel davranış biçimlerini tanımlayan etik düzenlemelerin üç temel işlevinden söz
edilebilir. Bunlar:
• Meslek mensupları içinde yetersiz ve ilkesiz çalışanları ayrıştırmak,
• Meslek içi rekabeti belli kurallara bağlamak,
• Meslekte ideal hizmetlerin sunulmasını sağlamaktır.
Herhangi bir meslek dalında uygulanan etik ilke ve kurallar, genel olarak
tüm toplum, özelde ilgili meslek dalı için aşağıdaki faydaları sağlayabilmektedir:
• Meslek kuruluşlarının toplumsal sorumluluklarını tanımlaması,
• Mesleğin çıkarlarına hizmet etmesi,
• Meslekteki bireyleri etik davranış göstermeye zorlaması,
Mesleki faaliyetle ilgili • Bireyler için, kişisel özellikler dışında doğru ya da yanlış davranışlar
neyin doğru, neyin
konusunda daha tutarlı ve kararlı bir rehberlik sağlaması,
yanlış olduğu
hususlarında değerlere • Etik ikilem benzeri durumlarda meslek mensuplarına nasıl davranılacağı
dayalı kurallar meslek konusunda rehberlik etmesi,
etiği tarafından ortaya • Yönetici veya işverenlerin baskıcı gücünü kontrol etmesidir.
konmaktadır.
Bugün, yeryüzünde çok sayıda meslek grubunun/türünün varlığından söz
edilebilir. Çok sayıdaki meslek türleri için ortak etik ilkeleri belirlemek oldukça
güçtür. Her mesleğin kendine özgü koşulları mesleki etik ilke ve kuralların
belirlenmesinde rol oynar. Sosyal çevre, etik ilke ve kurallara bireysel uyum düzeyi
ve örgüt kültürü meslek etiğinin tamamlayıcısı durumundadır. Bununla birlikte en
eski mesleklerden biri olarak kabul edilen ticaret mesleğine ilişkin ticaret etiği
olarak ifade edilen doğruluk, dürüstlük, sözünde durma ve hile yapmama gibi
tutum ve davranışlar genel anlamda meslek etiğinin temelini oluşturmaktadır.
Şekil 3.1’de meslek etiği türlerine yer verilmiştir. Şekilden de görüleceği
üzere çeşitli meslekler bağlamında meslek etiğinin birden fazla boyutu
bulunmaktadır. Etik açıdan ana ve alt meslek dalları itibarıyla uyulması gereken
ilke ve kurallar mevcut olup bunlar her bir meslek dalı açısından meslek etiğini
oluşturmaktadır.
52
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Denetimde Meslek Etiği
53
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Denetimde Meslek Etiği
54
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Denetimde Meslek Etiği
ayrılmaktadır.
Muhasebe ve denetim mesleğinde meslek mensuplarının faaliyetlerindeki
tutum ve davranışlarında etik değerleri etkileyen diğer bir husus toplumun genel
yapısıdır. Toplum yapısının meslek mensubunun kararlarını ve davranışlarını etik
açıdan etkileyen unsur, toplumun etik değerlere duyarlı olup olmaması ile ilgilidir.
55
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Denetimde Meslek Etiği
56
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Denetimde Meslek Etiği
edilmektedir. Denetim mesleğinde etik konusu ile ilgili Kurum tarafından hazırlanan
“Bağımsız Denetçinin Genel Amaçları ve Bağımsız Denetimin Bağımsız Denetim
Standartlarına Uygun Olarak Yürütülmesi (BDS 200) Hakkında Tebliğ”de finansal
tabloların denetimine ilişkin etik hükümler şu şekilde yer almaktadır: Denetçi
finansal tabloların denetiminde, bağımsızlıkla ilgili olanlar da dâhil etik hükümlere
uyar. İlgili etik hükümler genellikle, bağımsız denetçiler için etik kuralların (IFAC -
Profesyonel Muhasebeciler İçin Etik Kurallar) A ve B Bölümleri ile ilgili mevzuatta
Etik kurallar bir
denetçinin dürüstlük, yer alan daha kısıtlayıcı diğer hükümlerden oluşur. Etik kuralların A bölümü, finansal
tarafsızlık, mesleki tabloların denetimi sırasında denetçinin uyacağı temel mesleki etik ilkeleri belirler
yeterlik ve özen, sır ve bu ilkelerin uygulanması açısından kavramsal bir çerçeve sunar. Etik kurallar bir
saklama gibi temel etik denetçinin dürüstlük, tarafsızlık, mesleki yeterlik ve özen, sır saklama, mesleğe
ilkelere uymasını uygun davranış temel etik ilkelerine uymasını zorunlu kılmaktadır.
zorunlu kılmaktadır.
Etik kuralların B bölümü, özel durumlarda kavramsal çerçevenin nasıl
uygulanacağını gösterir. Bir denetim kamu yararını ilgilendirdiği için etik kurallar
denetçinin denetlenen işletmeden bağımsız olmasını gerektirir. Etik kurallar
bağımsızlığı, hem esasta hem de şekilde bağımsızlığı kapsayacak biçimde tanımlar.
Bağımsızlık, denetçinin dürüst davranabilmesini, tarafsız olmasını ve mesleki
şüpheciliğini devam ettirmesini sağlar.
Tebliğde ayrıca “KKS 1 denetim şirketinin, kendisinin ve personelinin
bağımsızlıkla ilgili olanlar dâhil ilgili etik hükümlere uyduklarına dair makul güvence
sağlamayı amaçlayan politika ve prosedürler oluşturma sorumluluğunu düzenler.”
ifadesiyle kalite kontrol sistemleri ile etik ilişkisi ortaya konulmaktadır.
57
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Denetimde Meslek Etiği
58
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Denetimde Meslek Etiği
Kural 505– Mesleğin İcra Biçimi ve İsim: Meslek mensubu, kanunlar ve ilgili
düzenlemelerin kendisine tanımış olduğu hakkın dışında bir işletme kurarak
mesleği icra edemez.
AICPA mesleki davranış kurallarının bağlayıcılığı kamusal alanda muhasebe
mesleğini icra edenleri kapsamaktadır. Diğer bir ifadeyle muhasebe mesleğini
bağımsız bir şekilde kendi büro ve firmalarında yürüten meslek mensupları mesleki
davranış kurallarına uygun davranışta bulunmak zorundadırlar. Mesleği bağımlı bir
şekilde yürüten meslek mensupları ise söz konusu kurallardan dürüstlük ve
tarafsızlık ilkeleri doğrultusunda hareket etmek ve mesleğin onur ve haysiyetini
incitici tutum ve davranışlardan kaçınarak mesleğin vakarına yakışacak şekilde
hareket etmekle mükelleftirler.
59
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Denetimde Meslek Etiği
60
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Denetimde Meslek Etiği
mesleki hizmet almasını güvence altına almak için gerekli seviyede mesleki bilgi ve
beceriyi korumak ve uygun teknik ve mesleki standartlarla uyum içinde dikkatli
hareket etmelidir.
Gizlilik: Meslek mensubu meslek ve iş ilişkilerinin bir sonucu olarak elde
edilen bilgilerin gizliliğine saygı göstererek açığa vurmak için yasal, mesleki bir hak
veya sorumluluk olmadıkça, tam ve özel yetkisiz olarak üçüncü kişilere bu bilgileri
aktarmamalı, kendi çıkarı veya üçüncü kişilerin çıkarına kullanmamalıdır.
Mesleki Davranış: Meslek mensubu, konu ile ilgili yasalara ve düzenlemelere
uygun hareket ederek, mesleği gözden düşürecek herhangi bir hareketten
kaçınmalıdır.
Bölüm B’de Serbest Çalışan Profesyonel Muhasebeciler İçin Kurallar
Mesleki davranış kuralı, içerisinde yer alan 290 ve 291 kodlu düzenlemeler bağımsız denetçiye yöneliktir.
meslek mensubunun, Bu düzenlemelere aşağıda kısaca değinilecektir.
ilgili yasalara,
290 kodlu etik kurallar, bağımsız çalışan bir meslek mensubunun finansal
düzenlemelere etik
kurallara uygun hareket tablolara yönelik bir görüş beyan ettiği güvence sözleşmeleri olan “Denetim ve
ederek mesleği gözden İnceleme Sözleşmeleri” için uygulanacak bağımsızlık şartlarını ele almaktadır. Bu
düşürecek hareketten sözleşmeler, finansal tabloların tam seti veya tek bir finansal tablo hakkında rapor
kaçınmasını sunan denetim ve inceleme sözleşmelerini kapsamaktadır.
öngörmektedir.
IFAC, Profesyonel Muhasebeciler için Etik Kuralları El Kitabı’nın 290 No.lu
“Bağımsızlık - Denetim ve İnceleme Sözleşmeleri” ile ilgili kısmında özetle aşağıdaki
hususular ele alınmaktadır:
Meslek mensubunun bağımsızlığı “düşüncede bağımsızlık” ve “görünürde
bağımsızlık” olmak üzere iki şekilde düzenlenmiştir. Buna göre:
Düşüncede bağımsızlık, profesyonel yargıyı tehlikeye düşürecek etkilerden
etkilenmeden bir sonuç açıklamaya imkân veren zihin durumudur ki böylece
kişinin dürüstlükle hareket etmesine, tarafsızlık ve profesyonel şüphecilik
kullanmasına imkân verir.
Görünürde bağımsızlık ise ilgili her türlü bilgiye sahip olan ve makul bir
üçüncü kişinin; bir firmanın veya güvence ekibi üyesinin dürüstlüğüne,
tarafsızlığına ve profesyonel şüpheciliğe gölge düştüğü sonucuna haklı olarak
ulaşmasına yol açacak kadar aşikâr olan olgu ve koşullardan kaçınmayı
nitelemektedir.
61
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Denetimde Meslek Etiği
•Etik/Ahlak
•Ahlak, kişinin doğuştan veya sonradan sahip olduğu birtakım davranış
şekilleri, huyları, tavırları ve manevi seviyesini belirten tutum ve
davranışlarıdır. Etik ise insanlar arasındaki ilişkilerin temelinde yer alan
değerler ya da ahlak üzerine düşünebilme etkinliği yani ahlak bilimi olarak
tanımlanmaktadır.
•Bir toplumda geçerli ahlaki değerlerin temelini oluşturan prensip ve
Özet
değerleri insan vicdanı, dinsel kavramlar, örf, âdet ve geleneksel yaptırımlar
ile yasal ve kültürel değerler oluşturmakta ve toplumdan topluma hatta aynı
toplum içindeki bireylerden bireylere değişiklik gösterebilmektedir.
•Tüm toplumlarda geçerli evrensel etik değerlerin oluşturulmasının güç
olduğu bir gerçektir. Ancak doğruluk, dürüstlük, sözünde durma, emanete
hıyanet etmeme, cesur olma, başkalarına saygı duyma, iyi niyetli olma gibi
tutum ve davranışlar genel ahlaka uygun davranışlar olarak kabul edilir.
•Etik İkilem ve Etik Karar Verme
•Etik ikilem, bir konunun birbiriyle çatışan iki tarafının bulunması ve bu iki
tarafın doğruluğunun tartışılabilir yanlarının olması durumudur.
•Bireyler etik olmayan davranışı sergilerken herkes bunu yapıyor, yasal ise
ahlakidir ve ortaya çıkarılabilme ve cezalandırılma olasılığının düşük olması
gibi gerekçelere sığınmaktadır.
•Muhasebe ve Denetim Meslek Etiği
•Meslek mensuplarınca faaliyetlerin yürütülmesi sırasında, kanunlara uygun
işlemlerin yapılması yanında toplumun değer yargılarına da önem verilerek
güvenilir bilgilerin topluma sunulması, müşteriler, toplum, meslektaşlar ve
ilgili meslek kuruluşları ile olan ilişkilerde uyulması gereken kurallar bütünü
muhasebe ve denetim meslek etiğini oluşturmaktadır.
•Son zamanlarda yaşanan finansal bilgi manipülasyonları ve muhasebe
skandalları, muhasebe ve denetim mesleğinin etik değerler çerçevesinde
yürütülmesinin ne denli önemli olduğunu en iyi şekilde açıklamaktadır.
•Toplumsal güvenin sağlanması ve sürdürülmesi için mesleki faaliyetin etik
değerlere uygun biçimde yürütülmesi son derece önemlidir. Dünyada genel
olarak kabul gören etik değerleri; sorumluluklar, kamu yararı, dürüstlük,
tarafsızlık, bağımsızlık ve mesleki özen gösterme şeklinde sıralamak
mümkündür.
•Denetim mesleğinde sunulan hizmetin kalitesinin arttırılması ve mesleğin
icrasında tarafsızlık, gizlilik, dürüstlük ve güvenilirlik gibi ilkelerin
benimsenmesi açısından meslek etiği çok önemli ve gereklidir.
•Muhasebe ve Denetim Mesleğinde Etikle İlgili Yapılan Düzenlemeler
•Türkiye’de muhasebe ve denetim mesleğinde etik düzenlemeler son
zamanlara kadar ağırlıklı olarak yasal ve mevzuata dayalı gerçekleştirilmiştir.
Son yıllarda ise TÜRMOB, gelişmiş ülkelerdeki eş değeri bulunan kuruluşların
çalışmalarını da dikkate alarak meslek etiği ile ilgili düzenlemelerde
bulunmaktadır. Ayrıca Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları
Kurumu tarafından denetimde etik düzenlemelere yer verilmektedir.
•AICPA ve IFAC muhasebe ve denetim meslek etiği ile ilgili düzenlemeler
yapan kuruluşlardandır. AICPA “Mesleki Davranış Kuralları” adı altında
toplanan etik düzenlemeler 6 adet ilke ile 11 adet kuraldan oluşmaktadır.
•IFAC, IESBA aracılığıyla gerçekleştirilen ve Profesyonel Muhasebeciler İçin
Etik Kurallar El Kitabı'nda yer verilen düzenlemeler; Bölüm-A - IESBA
kuralının genel uygulanışı, Bölüm B - serbest çalışan profesyonel
muhasebeciler için kurallar ve Bölüm C- bağımlı çalışan profesyonel
muhasebeciler için kurallar olmak üzere üç ana başlık altında toplanmıştır.
62
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Denetimde Meslek Etiği
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. “Bir konunun birbiriyle çatışan iki tarafının bulunması ve bu iki tarafın
doğruluğu tartışılabilir yanlarının olması durumu” aşağıdaki kavramlardan
hangisi ile açıklanmaktadır?
a) Etik karar
b) Etik
c) Etik ikilem
d) Etik sapma
e) Ahlak
I. Vicdan
II. Dinî değerler
III. Örf, âdet ve geleneksel yaptırımlar
IV. Yasal ve kültürel değerler
3. Aşağıda sıralananlardan hangisi veya hangileri bir toplumda geçerli ahlaki
değerlerin temelini oluşturan prensip ve değerlerdendir?
a) Yalnız I
b) Yalnız II
c) I ve II
d) I, II ve III
e) I, II, III ve IV
63
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Denetimde Meslek Etiği
64
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Denetimde Meslek Etiği
Cevap Anahtarı
1.c, 2.b, 3.e, 4.a, 5.b, 6.c, 7.d, 8.e, 9.c, 10.e
65
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Denetimde Meslek Etiği
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Akbulut, Y. (1999). “Meslek ahlâk kriterleri ve muhasebe mesleği üzerine bir
araştırma”. Muhasebe Bilim Dünyası Dergisi. Sayı: 1. ss. 125-143.
Aktan, C.C. (1999). Ahlâki Yeniden Yapılanma ve Toplam Ahlâka Doğru: 2 Meslek
Ahlâkı ve Sosyal Sorumluluk. Arı Düşünce ve Toplumsal Gelişim Derneği
Yayınları. İstanbul.
Arens, A. A., Loebbecke, J. K. (1997). Auditing an integrated approach. Seventh
Edition. NewJersey.
Aysan, M. (1998). “Türkiye’de muhasebe meslek ahlakı ile ilgili gelişmeler ve
gereksinimler”. Muhasebe Bilim Dünyası Dergisi. 11, 27-35.
Bilgen, M. (2006). Yüksek islam ahlakı. İstanbul.
Dalay, İ. (200). “Yöneticilerin sosyal sorumlulukları”. Maliye-İktisat-Hukuk Yazıları
Dergisi, 66, 38- 46.
Daştan, A. (2001). Meslek ahlakı kuralları ve muhasebe mesleğindeki yeri.
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi. Karadeniz Teknik Üniversitesi. Sosyal
Bilimler Enstitüsü. Trabzon.
Daştan, A. (2009). “Etik eğitiminin muhasebe eğitimindeki yeri ve önemi: Türkiye
değerlendirmesi”. Marmara Üniversitesi - İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
Dergisi. Cilt: XXVI. 1, 281-311.
Fatt, J. P. T. (1995). “Ethics and the accountant”. Journal of Business Ethics. 14,
997-1004.
Güneş, İ. H. (1997). “Muhasebede meslek ahlakı”. Yaklaşım Dergisi. 59, 54-61.
Kotar, E. (1998) “Muhasebe denetim mesleğinde ahlakın yeri ve önemi”. III.
Türkiye Muhasebe Denetimi Sempozyumu. Muhasebe Denetim Mesleğinde
Yetkiler Sorumluluklar ve Meslek Ahlakı İSMMMO Yayını. 20, 65- 89.
Leung, P., C, B.J. (1994). “Ethics in accountancy: a classroom experience”.
Accounting Education. Vol. 3 (1), 19-33.
Marşap, B. (1996). “Muhasebe mesleği, fonksiyonları ve meslek mensuplarının
nitelikleri”. Yaklaşım Dergisi. 37, 119-123.
Mintz, S. M. (1992). Cases in accounting ethics and professionalism. Second
Edition. McGraw-Hill. Inc.. New York.
Pekdemir, R. (1999). “Türkiye’de muhasebe mesleği ve meslek ahlakı”. Muhasebe
Finansman Dergisi. 4, 18-26.
66
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
Denetimde Meslek Etiği
67
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
DENETİM SÜRECİ
• Denetim Süreci
İÇİNDEKİLER
öğrenebilecek,
• Denetim öncesi faaliyetlerin neler
olduğunu anlayabilecek,
• Denetim planının hazırlanmasında
izlenmesi gereken aşamaları
kavrayabilecek,
• Denetim kanıtı toplamak amacıyla
kullanılan denetim prosedürlerinin
neler olduğunu öğrenebilecek,
• Denetimin tamamlanması
aşamasında hangi ilave çalışmalara
ihtiyaç duyulduğunu anlayabilecek,
• Denetim sonrası faaliyetlerin
nelerden oluştuğunu ÜNİTE
öğrenebileceksiniz.
4
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Denetim Süreci
Teklif Alma
Denetim Sözleşmesi
İç Kontrol Yapısının
İncelenmesi
DENETİM SÜRECİ
Denetim Planının
Hazırlanması
Denetim Faaliyetleri
Denetim Kanıtlarının
Toplanması
Denetimin Tamamlanması
Denetim Raporunun
Hazırlanması
GİRİŞ
Finansal tablolardaki bilgilerin güvenilirliğini artırmak amacıyla yürütülen
denetim faaliyetleri, yerine getirilmesi gereken bir dizi aşamadan meydana gelir.
Bu aşamaların her biri, bir önceki ve bir sonraki aşamalarla ilişkilendirildiği nispette
anlamlıdır.
Denetim süreci: Denetim faaliyetlerinin yerine getirilmesinde izlenmesi
gereken aşamaları ifade eder. Bu aşamalar, sözleşme öncesi faaliyetlerle başlayıp
denetim raporunun hazırlanması ve sonrasını da kapsayan birçok alt aşamadan
oluşur. Denetim sürecindeki aşamaların bilinmesi, faaliyetlerin nasıl ve ne yönde
işlemesi gerektiğinin belirlenmesine yardımcı olur.
Denetim süreci konusu esasında denetim faaliyetlerinin yürütülmesiyle ilgili
bütün faaliyetleri kapsayan ve kitabın sonraki bölümlerinde de değinilecek olan
geniş bir konudur. Bu ünitede, denetim süreciyle ilgili genel bir bakış açısı
sunulmuş, denetim faaliyetlerinin nasıl ve ne yönde işlediği konusunda kısaca bilgi
verilmiştir. Bu doğrultuda; sözleşme öncesi faaliyetler, denetim sözleşmesi,
sözleşme sonrasında yürütülecek olan kanıt toplama faaliyetleri, denetim
faaliyetlerinin tamamlanmasına ilişkin ilave çalışmalar, sonuçların raporlanması ve
raporların yayımlanması gibi aşamalar açıklanmaya çalışılmıştır.
Ülkemizde denetim denildiğinde daha çok vergi denetimi anlaşılmaktadır.
Oysa muhasebe alanında bağımsız denetimin üstlendiği rol vergi denetiminden
daha kapsamlıdır. Zira vergi denetimi, yapılan işlemlerin vergi mevzuatına
uygunluğu konusuna odaklanırken, bağımsız denetim çıkar gruplarının bilgi
ihtiyacına odaklanır. Yapılan işlemlerde sadece vergi mevzuatına uygunluk değil
Muhasebe alanında gerçeğe ve muhasebe ilkelerine olan uyum gözetilir. Bu sebeple bağımsız denetim
bağımsız denetimin
sadece vergiye konu olan finansal işlemlerin incelenmesinden ziyade tüm
üstlendiği rol vergi
denetiminden daha işlemlerin incelenmesine yöneliktir.
kapsamlıdır. Faaliyette bulunan bir şirketin hazırlamış olduğu finansal tablolarının
(finansal durum tablosu, gelir tablosu vb.) gerçeğe uygun olup olmadığı veya
muhasebe ilkelerine göre hazırlanıp hazırlanmadığı ancak ilgili şirketten bağımsız
olan bir kimsenin görüşüyle ikna edici olur. Ayrıca görüş bildirecek olan bu kişinin
finansal tablolara ilişkin görüş verme hususunda da yetkin olması gerekir. Bu
kapsamda; çıkar gruplarını, finansal tablolarda yer alan bilgilerin doğruluğuna ve
bu bilgilerin muhasebe ilkelerine göre hazırlandığına ilişkin inandırma faaliyetine
bağımsız denetim, bu faaliyeti yürüten kişilere de bağımsız denetçi denir.
Bağımsız denetim; denetim yaptırmak isteyen şirketlerin, denetim
faaliyetlerini uzman bir şekilde yerine getiren bir denetim firmasından veya
bağımsız denetçiden sağlaması şeklinde yürütülür. Bağımsız denetim faaliyetleri;
mali müşavirlik, avukatlık ve hekimlik gibi bir serbest meslek faaliyetidir.
Bağımsız denetçilik ise mali müşavirler, avukatlar ve hekimler gibi yetki
belgesine sahip olunarak yürütülen bir meslektir. Kısacası bağımsız denetçiler,
denetledikleri işletmelerin personeli olmadan, sadece denetim faaliyetlerini
yürütmek amacıyla işletmelere hizmet veren uzman kişilerdir.
DENETİM SÜRECİ
Denetim süreci üç temel başlık altında birbirini izleyen çeşitli aşamalardan
meydana gelir. Temel başlıklar zaman kriteri esas alınarak; denetim öncesi,
Denetim süreci;
denetim öncesi, denetim ve denetim sonrası faaliyetlerden oluşmaktadır. Denetim öncesi
denetim ve denetim faaliyetler; denetim teklifi, denetlenecek şirketin değerlendirilmesi, önceki
sonrası faaliyetlerden denetçilerle ve şirket içinde gerekli görülen kimselerle görüşülmesi ve eğer
oluşmaktadır. anlaşılacaksa denetim sözleşmesinin yapılması gibi aşamalardan oluşur. Denetim
faaliyetleri; iç kontrol yapısının incelenmesi, denetim planının hazırlanması,
denetim kanıtlarının toplanması, çeşitli denetim teknikleri kullanılarak denetim
faaliyetlerinin yürütülmesi gibi aşamalardan oluşur. Denetim sonrası faaliyetler ise
elde edilen bilgiler ışığında denetim raporunun hazırlanması ve yönetime
sunulması, denetim raporuyla ilgili şirket genel kuruluna katılma ve raporun nihai
hâlinin Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumuna (KGK)
bildirimi aşamalarından oluşur. Konunun daha iyi anlaşılabilmesi amacıyla denetim
sürecindeki aşamalar sistematik bir şekilde aşağıda Tablo 4.1.’de gösterilmiştir.
Tablo 4.1. Denetim Süreci
Denetim Faaliyetleri
Denetim firmasıyla veya denetçiyle şirket arasında anlaşma yapıldıktan
sonra denetim faaliyetleri fiilen başlar. Önceki aşamada şirketle ilgili toplanan
genel bilgiler bu aşamada izlenecek yolun belirlenmesinde yardımcı olsa da yeterli
Denetim firmasıyla veya
değildir. Bu aşamada şirketle ilgili genel bilgilerin yanında ayrıntılı bilgilere de
denetçiyle denetimi
yapılacak şirket ihtiyaç duyulur. Dolayısıyla denetim çalışmalarının kapsamının belirlenebilmesi için
arasında anlaşma öncelikle şirketle ilgili ayrıntılı bilgilerin toplanması ve iç kontrol yapısının
yapıldıktan sonra değerlendirilmesi gerekir.
denetim faaliyetleri
fiilen başlar. Şirketle ilgili ayrıntılı bilgilerin toplanması ve iç kontrol yapısının
değerlendirilmesi
Denetim faaliyetlerinin yürütüleceği şirketin; sektör, organizasyon, faaliyet
özellikleri, muhasebe düzeni ve iç kontrol yapısı hakkında genel bilgiler önceki
aşamada toplanmasına karşılık bu aşamada bu konulara ilişkin ayrıntılı bilgilere
ihtiyaç duyulur. Şirketin, sektör yapısı hakkında toplanacak ayrıntılı bilgiler sektör
ortalamalarıyla karşılaştırmalar yapabilmek için önemlidir. Bunun dışında
organizasyon yapısıyla ilgili genel bilgiler biliniyorsa da ayrıntılı olarak işlerin ne
şekilde yürütüldüğü, hangi faaliyetlerin fiilen kimler tarafından yerine getirildiği,
emir komuta zincirinin ne şekilde işlediği gibi konularda da bilgi edinilir. Toplanan
ayrıntılı bilgiler arasında belki de en önemlisi şirketin faaliyet özellikleridir. Zira
şirket, mobilya üretimi yapan bir şirket ise mobilya üretimiyle, otomobil üreten bir
şirket ise otomobil üretimiyle, hizmet sunan bir şirket ise hizmet sunum süreciyle
ilgili ayrıntılı bilgilere ulaşılması gerekir. Üretilen ürünün veya verilen hizmetin
ayrıntılı bilgilerine ulaşılmadan, ne doğru bir muhasebe sistemi kurulabilir ne de
bu sistemin denetlenmesi mümkün olabilir.
Bu nedenle, üretilen ürün veya sunulan hizmete ilişkin bilgilerin ayrıntılı bir
şekilde öğrenilmesi yürütülecek olan denetim faaliyetlerinin istenen nitelikte
olması bakımından önemlidir.
200, prg. 6). Bu konuyla ilgili şu husus gözden kaçırılmamalıdır ki; denetçi, finansal
tablolardaki önemli sayılmayan yanlışlıkların tespit edilmesinden sorumlu değildir
(BDS 200, prg. 6).
Risk planlamasının yapılması: Denetim faaliyetleriyle ilgili riskin tespit
edilmesi, planlama sürecinde önemli bir aşamadır. Denetim riski, finansal
tabloların önemli düzeyde yanlışlık içermesine rağmen denetçinin finansal
tablolarla ilgili olumlu görüş verme ihtimalidir (Selimoğlu ve diğerleri, 2011: 85).
Denetçi, denetim planlaması aşamasında riskleri değerlendirerek çalışmasına
ilişkin belirsizlikleri gidermeye çalışır.
Denetim programının hazırlanması: Denetim sürecinin bu aşamasında,
yapılacak olan denetim faaliyetlerinin; nasıl, ne zaman ve kim tarafından
yürütüleceğinin taslağı hazırlanır. Denetim faaliyetlerinin yürütülmesine ilişkin
Denetim riski, finansal program hazırlamanın birçok yararı vardır. Bu yararlar göz önünde bulundurulursa
tabloların önemli denetim programı;
düzeyde yanlışlık
• Denetim işlemleriyle ilgili sorumlulukların nelerden oluştuğunu belirler,
içermesine rağmen
denetçinin finansal • Görev dağılımının etkin bir şekilde yapılmasına yardımcı olur ve emek
tablolarla ilgili olumlu tasarrufu sağlar,
görüş verme ihtimalidir. • Denetim faaliyetlerinin düzenli bir şekilde yürütülmesine zemin
hazırladığından zaman tasarrufu sağlar,
• Her denetim alanı için temel denetim işlemlerinin neler olduğunun
belirlenmesine yardımcı olur,
• Yürütülen denetim faaliyetleri için bir kanıt oluşturur.
Zaman planının yapılması: Denetim programının devamı olarak sayılabilecek
bu aşamada, denetim sürecinde yürütülecek faaliyetlerin ne kadar zaman alacağı
belirlenir. Yani her bir denetim alanında yürütülecek olan denetim faaliyetine
ilişkin tahmini süreler tespit edilir. Bu hususta zaman planı ile denetim takviminin
birbiriyle karıştırılmaması önemlidir. Zaman planı, hangi denetim faaliyetinin ne
kadar zaman alacağını belirlerken, denetim takvimi ise denetim faaliyetlerinin
hangi tarihte yapılacağını belirler. Örneğin: Satış işlemlerinin denetimi için iki aylık
süre tahmini yapılması zaman planının; buna karşılık, satış işlemleri denetiminin
15 Kasım’da başlayacağının belirlenmesi denetim takviminin konusudur.
Görev planının yapılması: Zamanlaması belirlenen denetim faaliyetlerinin
kimler tarafından yürütüleceği diğer bir ifadeyle denetim ekibinin kimlerden
oluşacağı bu aşamada belirlenir (Güredin, 2010: 196). Denetim ekibinin
belirlenmesinde; çalışmaların mesleki standartlara ve mevzuata uygun
yürütülmesi bakımından denetçiler gerekli düzeyde yeterli ve becerili olmalıdır
(BDS 220, prg. 14). Dolayısıyla planlaması yapılan çalışmaların yürütülmesinden
sorumlu olan denetim ekibinin, denetim görevini mesleki standartlara ve
mevzuata uygun bir şekilde yerine getirebilecek kimselerden seçilmesine dikkat
edilmelidir.
Denetimin tamamlanması
Denetçi, kanıtların toplanmasından sonra denetim raporunda vereceği
görüşünü şekillendirmek amacıyla denetimin tamamlanmasına yönelik ilave bazı
çalışmalara daha ihtiyaç duyar. Bu ilave çalışmalar denetçi görüşünün netleşmesi
açısından oldukça önemlidir. Denetimin tamamlanması amacıyla yapılacak olan
ilave çalışmaların neler olduğu aşağıda kısaca açıklanmıştır:
Koşullu Borçlar ve Zararların İncelenmesi: Gelecekte gerçekleşeceği kesin
olmayan borç ve zararlar, koşullu borç ve zarar olarak ifade edilir. Buna en güzel
örnek, şirket aleyhine açılmış tazminat davalarıdır. Mahkeme sürecinin nasıl
sonuçlanacağı bilinmediğinden karar öncesi, koşullu bir borcun varlığından söz
edilir. Denetçi, şirkete ait koşullu borç ve zararların olduğu kanısına varırsa
bunların ne düzeyde önemli olduğunu değerlendirir. Önem düzeyine göre
açıklama yapılması gerekip gerekmediğine karar verir.
Bilanço Tarihinden Sonraki Olayların İncelenmesi: Finansal tabloların ait
olduğu dönemin son gününü ifade eden finansal tablo tarihi ile denetçi raporu
tarihi arasında finansal tablolarda düzeltme veya açıklama yapılmasını gerektiren
olaylar meydana gelebilmektedir. Denetçi, bu olayların uygun bir şekilde finansal
İşletmenin sürekliliğiyle
tablolara yansıtılıp yansıtılmadığıyla ilgili inceleme yapmalıdır (BDS 560, prg. 4).
ilgili belirsizliğin olması
denetim raporunda Önemli olarak tespit ettiği olayların finansal tabloları etkileyip etkilemediğini ve
verilecek görüşü etkiler. finansal tablolarda düzeltme gerektirip gerektirmediğini değerlendirmelidir.
Değerlendirme yaparken, ortaya çıkan olayın herhangi bir hesabın bakiyesini
etkileyip etkilemediğine dikkat etmelidir. Zira bilanço tarihinden sonra ortaya
çıkan olay; herhangi bir hesabın bakiyesini etkiliyorsa finansal tablolarda düzeltme
yapılmasını, etkilemiyorsa dipnotlarda açıklanmasını gerektir.
Müşteri Şirket Yönetiminden Teyit Mektubunun Alınması: Denetçi, finansal
tabloların finansal raporlama standartlarına uygun hazırlanmasına ilişkin
sorumluluğun şirket yönetimine ait olduğuna ve finansal tablolarda yer alan
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdaki denetim faaliyetlerinden hangisi denetim öncesi faaliyetler
aşamasında yürütülür?
a) İşletmenin sürekliliğinin değerlendirilmesi
b) Koşullu borçların incelenmesi
c) Önceki denetim firmasıyla görüşme
d) Denetim raporunun müşteri şirket yönetimine sunulması
e) Görev planının yapılması
10. “İşletme içinde veya dışında bulunan bilgi sahibi kimselerden finansal veya
finansal olmayan konularla ilgili bilgi alınmasıdır” şeklinde ifade edilen
denetim prosedürü aşağıdakilerden hangisidir?
a) Yeniden hesaplama
b) Yeniden uygulama
c) Yeniden raporlama
d) Sorgulama
e) Tetkik
Cevap Anahtarı
1.c, 2.a, 3.b, 4.e, 5.d, 6.a, 7.c, 8.d, 9.b, 10.d
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Bağımsız Denetim Yönetmeliği (2012), 21 Haziran 2019 tarihinde
http://www.kgk.gov.tr/Portalv2Uploads/files/Duyurular/v2/Mevzuat/BDY/Guncel
%20BDY.pdf adresinden erişildi.
BDS 200, “Bağımsız Denetçinin Genel Amaçları ve Bağımsız Denetimin Bağımsız
Denetim Standartlarına Uygun Olarak Yürütülmesi”, 21 Haziran 2019
tarihinde
http://www.kgk.gov.tr/Portalv2Uploads/files/Duyurular/v2/BDS/bdsyeni25.
12.2017/BDS%20200-Site.pdf adresinden erişildi.
BDS 210, “Bağımsız Denetim Sözleşmesinin Şartları Üzerinde Anlaşmaya
Varılması”, 21 Haziran 2019 tarihinde
http://www.kgk.gov.tr/Portalv2Uploads/files/Duyurular/v2/BDS/bdsyeni25.
12.2017/BDS%20210-Site.pdf adresinden erişildi
BDS 220, “Finansal Tabloların Bağımsız Denetiminde Kalite Kontrol”, 21 Haziran
2019 tarihinde
http://www.kgk.gov.tr/Portalv2Uploads/files/Duyurular/v2/BDS/bdsyeni25.
12.2017/BDS%20220-Site.pdf adresinden erişildi
BDS 300, “Finansal Tabloların Bağımsız Denetiminin Planlanması”, 21 Haziran 2019
tarihinde
http://www.kgk.gov.tr/Portalv2Uploads/files/Duyurular/v2/BDS/bdsyeni25.
12.2017/BDS%20300-Site.pdf adresinden erişildi
BDS 500, “Bağımsız Denetim Kanıtları”, 21 Haziran 2019 tarihinde
http://www.kgk.gov.tr/Portalv2Uploads/files/Duyurular/v2/BDS/bdsyeni25.
12.2017/BDS%20500-Site.pdf adresinden erişildi
BDS 560, “Bilanço Tarihinden Sonraki Olaylar”, 21 Haziran 2019 tarihinde
http://www.kgk.gov.tr/Portalv2Uploads/files/Duyurular/v2/BDS/bdsyeni25.
12.2017/BDS%20560-Site.pdf adresinden erişildi
BDS 570, “İşletmenin Sürekliliği”, 21 Haziran 2019 tarihinde
http://www.kgk.gov.tr/Portalv2Uploads/files/Duyurular/v2/BDS/bdsyeni25.
12.2017/BDS%20570-Site.pdf adresinden erişildi
Bozkurt, N. (1998). Muhasebe Denetimi. İstanbul: Alfa Basım Yayım Dağıtım.
Duman, Ö. (2008). Muhasebe Denetimi ve Raporlama – Serbest Muhasebecilik,
Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Sınavları İçin
(2. Baskı). Tesmer Yayın No: 78. Ankara: Siyasal Kitabevi.
Güredin, E. (2010). Denetim ve Güvence Hizmetleri – SMMM veYMM’lere Yönelik
İlkeler ve Teknikler (13. Baskı). İstanbul: Türkmen Kitabevi.
Kaval, H. (2008). Muhasebe Denetimi – Uluslararası Finansal Raporlama
Standartları Uygulama Örnekleri İle (4. Baskı). Ankara: Gazi Kitabevi.
Kepekçi, C. (2000). Bağımsız Denetim (4. Baskı). Ankara: Siyasal Kitabevi.
ve Amaçları
• İç Kotrol Sisteminin Unsurları Prof. Dr.
• İç Kontrol Sisteminin Engin DİNÇ
İncelenmesi
ÜNİTE
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
5
dağıtımı yapılamaz.
İç Kontrol Sistemi ve İncelenmesi
Kontrol Ortamı
Risk Değerlemesi
İÇ KONTROL SİSTEMİ VE İNCELENMESİ
İç Kontrol Sisteminin
Unsurları Kontrol Faaliyetleri
Bilgi ve İletişim
İzleme
GİRİŞ
İç kontrol sistemi, işletmelerdeki hata ve hileleri önleyebilmek,
önlenemiyorsa nasıl yapıldığını bulabilmek amacıyla tasarlanan tedbirler
bütünüdür. İç kontrol, sadece finansal işlemler ve raporlama ile ilgili değildir.
İşletmenin yönetim politikalarını, idari süreçlerini, stratejilerini ve diğer
faaliyetlerini kapsayan, personel ve birimler arası uyumu sağlayan, yönetim,
personel ve kurum performansını üst düzeye çıkarması için uygulanan tüm
kontrolleri ifade eder.
Küçük büyük tüm işletmelerde iç kontrol sistemi mevcuttur. Ancak,
yapıları ve etkinlikleri birbirlerinden farklı olabilir. Küçük işletmelerde hata ve
hileleri önlemek için alınan tedbirlerin yapısı daha basit iken, büyük
işletmelerde bu yapı daha karmaşıktır. Yine, hata ve hileleri önlemek için
oluşturulan kontrol sistemlerinin etkinliği de işletmeden işletmeye değişebilir.
İç kontrol sisteminin kurulup işletilmesinden, sistemin uygunluğunun,
işleyişinin ve etkinliğinin sağlanmasından işletme yönetimleri sorumludur. Etkin
bir kontrol sistemi, işletme yönetimlerine sürekli değişen müşteri talepleri ve
çevre koşulları ile gelecekte ortaya çıkması muhtemel tehditler ve fırsatları
önceden görebilme yeteneği kazandırarak yönetimin elini güçlendirir. İç
Etkin bir iç kontrol
sistemi, üretilen finansal kontrol sisteminin sürekli olarak geliştirilmesi ve etkinliğinin sağlanması
bilgilerin güvenilirliğinin durumunda, işletme yönetimleri yönetim gücünü yitirmezler. İç kontrol sistemi
bir göstergesidir. aracılığıyla, işletme yönetimleri kendilerine sürekli ve güvenilir bilgi akışını
sağlayarak işletmelerin sürekliliğinin sağlanmasında öncülük ederler.
Kontrol sisteminin etkinliği ile hata ve hile ihtimali arasında ters yönlü bir
ilişki bulunur. Yani, kontrol sistemi ne kadar etkin ise, hata ve hile ihtimali o
kadar azalır. Bu nedenle, tüm işletmeler, iç kontrol sistemine özel önem
verirler. Önem vermeyen işletmeler ise, kısa sürede iflas edip piyasadan
çekilmek zorunda kalır.
Denetim açısından da iç kontrol siteminin önemi büyüktür. Etkin bir iç
kontrol sistemi, bilgi sistemleri tarafından üretilen bilgilerin güvenilirliğinin bir
göstergesi olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle, denetimde toplanacak
kanıtların sayısı ile iç kontrol sisteminin etkinliği arasında ters yönlü bir ilişki
ortaya çıkar. Bir başka ifadeyle, iç kontrol sistemi ne kadar etkin ise, o
işletmede hata ve hile olma ihtimali o kadar az anlamına gelir, dolayısı ile
denetçiler daha az sayıda kanıt toplayarak ve daha az zaman harcayarak
denetimi tamamlayabilirler. Bu nedenle, denetçiler denetim kanıtı toplamadan
önce işletmenin iç kontrol sistemini inceleyerek işletmedeki hata ve hile olma
ihtimalini değerlendirirler. Bu değerlendirmeye göre de, denetimi planlarlar.
Özetle iç kontrol sistemi hem işletme yönetimleri ve denetçiler açısından
özel öneme sahiptir.
Örnek
•İşletmedeki tüm işlemlerin yapay ve doğal belgelerle
belgelendirilmesi,
•Tüm belgelerde en az iki imzanın zorunlu kılınması,
•Hangi belgelerin kimler tarafından düzenleneceği ve
imzalanacağının önceden belirlenmesi,
•Araçlara, takip sistemi konulması,
•Bilgisayarlara şifreler konulması ve bu şifrelerin belli aralıklarla
değiştirilmesi,
•İşletmede önemli noktalara kamera sistemleri yerleştirilmesi,
•İşletmede, yetki ve sorumlulukların yazılı olarak belirlenmesi,
•İşletmede, insan kaynakları politikasının belirlenmesi,
•İşletmelerde, giriş ve çıkışlarda parmak izi, göz bebeği tarama
gibi sistemlerin kullanılması,
•İşletmede, yönetim, finans, satış, üretim politikalarının önceden
belirlenmesi,
•İşletmede, etik kuralların belirlenmesi, ve benzeri kural ve
prosedürlerin tamamına birden iç kontrol sistemi adı
verilmektedir.
Kontrol Ortamı
Risk Değerleme
Kontrol Faaliyetleri
Bilgi İletişim
İzleme
Kontrol Ortamı
İç kontrol sisteminin temelinde kontrol ortamı yer alır. İşletmelerin
kurdukları iç kontrol sistemlerinin etkinliği kontrol ortamının güçlü olmasına
bağlıdır. Zayıf bir temel üzerine inşa edilecek iç kontrol sisteminin amaçlarına
ulaşması mümkün değildir. Bu nedenle iç kontrol sisteminin oturacağı temelin
İç kontrol sisteminin inşasında;
etkinliği, kontrol Yönetim felsefesi,
ortamının güçlü olmasıyla
Organizasyon yapısı,
doğru orantılıdır.
Etik ilkeler
İnsan kaynakları politikası gibi konular doğrudan etkilidir.
Bireysel
Etkinlik
• Kotrol ortamına yönelik alınabilecek kararlara,
konulabilecek kurallara örnekler veriniz.
Risk Değerlemesi
İşletme yönetimi, işletme amaçlarını tehlikeye sokabilecek durumları
erkenden tespit etmek ve bunlarla ilgili tedbirler geliştirmek zorundadır. Risk
değerleme, işletmenin önündeki riskleri tespit etme ve bu risklerin nasıl
yönetileceğine karar verme sürecidir. Buradaki riskten kasıt, işletmenin
İç kontrol sistemi,
varlıklarının yok olması, işletmenin sürekliliğinin tehlikeye girmesi, işletmenin
muhtemel riskleri
önceden tespit eden zarar etmesi anlamındadır.
erken uyarı sistemi İşletmelerin karşılaşabilecekleri iki türlü risk bulunmaktadır. Bu
görevi görür. risklerden ilki, işletme dışında oluşan risklerdir. Bu riskler, ekonomik, hukuki ve
siyasi gelişmelerden kaynaklanabilir. Bu tür gelişmeler, işletmenin kârlılık,
büyüme, süreklilik gibi hedeflerini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, işletme
yönetiminin bu gibi tehditleri önceden görebilmesi ve alınabilecek önlemleri
tartışması gerekir. İkinci risk türü ise işletme içinden kaynaklananlardır. Bu
riskler ise işletme yönetim ve personelinin bilerek ya da bilmeyerek yaptığı
yanlışlıklardan kaynaklanır. Yönetim ve personelin görevini suistimal etmesi,
gerekli dikkat ve özenin gösterilmemesi, işletme varlıklarını korumaması, etkin
ve verimli çalışmaması, finansal tablolar hatalı ya da eksik hazırlanması işletme
içinde oluşan tehlikeler ya da risklerdendir.
İşletme yönetiminin bu tür riskleri önceden tespit edecek bir erken uyarı
sistemi kurması gerekir. Bunun için, işletme yönetiminin belli aralıklarla
toplanması, beyin fırtınası toplantıları düzenlemeleri, bu toplantılarda alt
birimler tarafından hazırlanan faaliyet raporlarının analiz edilmesi ve
yorumlanması, öngörülen risklere karşı alınabilecek tedbirlerin tartışılması
sağlanır. Bu tür toplantılara alt birimlerden personelin de davet edilmesi,
onların da görüşlerinin alınması personelde aidiyet duygusunun gelişmesi
açısından yararlı olur. Yapılan bu tür risk değerlendirme toplantıları iç kontrol
sisteminin etkinliğini ve gücünü artırır.
Etkinlik
Bireysel
Kontrol Faaliyetleri
İşletme yönetimleri, işletme hedeflerine ulaşmak amacıyla kurdukları
sistemde hata ve hileleri en aza indirmek amacıyla çeşitli kontrol
Kontrol faaliyetleri, mekanizmaları kurarlar. Bu kontrol mekanizmalarının bazıları önleyici, bazıları
işletmelerin varlıklarını ortaya çıkartıcı ve bazıları da yönlendirici özelliğe sahiptir.
korumak, sürekliliklerini
sağlayabilmek için Önleyici kontrollerin amacı, hata ya da hileyi daha olmadan
kurdukları sistemde hata önleyebilmektir.
ve hileleri en aza
indirmek için geliştirilmiş
kurallar bütünüdür.
Bilgi ve İletişim
İç kontrol sisteminin önemli unsurlarından biri de bilgi ve iletişim
mekanizmasıdır. Bilgi ve iletişim mekanizması, işletme içinde yapay (sevk
fişleri, tahilat makbuzları gibi) ve doğal (fatura, müstahsil makbuzu, gider
makbuzu, ücret bordrosu gibi) belgeler aracılığıyla bilgilerin toparlanması,
defterler (yevmiye, defteri kebir gibi) aracılığıyla bu verilerin işlenmesi, raporlar
Bilgi ve iletişim, karar aracılığı ile bu bilgilerin özetlenmesi biçimleride bilgi üreten ve üretilen
alma mekanizmalarının bilgilerin dikey ve yatay yönde (çalışanlar arasında, yöneticiler arasında,
etkinliği için gerekli çalışanlarla yöneticiler arasında, yöneticiler ile dış çevre arasında) aktarımını ve
bilginin üretimi ve iletişimini sağlayan bir sistemdir. Günümüzde bu bilgi akışı ve iletişimi,
iletilmesi ile ilgili
bilgisayar teknolojileriyle sağlanmaktadır. Bilgi için, işletmedeki faaliyetlerin
kurallardan oluşur.
zamanında doğru bir şekilde kaydedilmesi, sınıflandırılması ve faaliyet
sonuçlarının özetlenmesi gerekir. Bu şekilde özetlenen bilgiler, dikey yönde
işletme yönetimine iletilir. İşletme yönetimi ise bu bilgileri kullanarak aldığı
kararları alt birimlere ulaştırır. İşletmede üretilen bazı bilgiler ise yatay yönde
diğer birimlere ulaştırılır.
Örnek
maliyet raporları, araştırma raporları, satın alma raporları, faaliyet
raporları gibi bilgilerin işletmenin üst yönetimine ulaştırılması
dikey bilgi akışına örnektir.
•Muhasebe biriminde, stoklarla ilgili bilgilerin satın alma birimi ile
paylaşılması yatay bilgi akışına örnektir.
İzleme
İşletme yönetimleri, kurdukları iç kontrol sisteminin amaçlarına hizmet
edip etmediğini, sistemin aksak ve eksik yönlerinin olup olmadığını, sistemin
zamanın değişen koşullarına adapte olma yeteneğine sahip olup olmadığını
İzleme, iç kontrol
sisteminin sürekli etkin sürekli ya da belirli aralıklarla izlemeleri ve gerekiyorsa gerekli müdahaleleri
kalmasını sağlar. yapmaları gerekir. Böylelikle iç kontrol sisteminin sürekli etkin kalması sağlanır.
İzleme fonksiyonu olmayan ya da zayıf olan bir iç kontrol sistemi, zaman içinde
hızlı bir şekilde etkinliğini kaybeder.
Anket yöntemi
Anket yöntemi, iç kontrol sistemini tanımak için denetçilerin en fazla
tercih ettiği yöntemdir. Denetçi, iç kontrol sistemini incelemeye başlamadan
önce işletmenin bulunduğu sektörü, işletmenin sektör içindeki yerini öğrenir.
İşletme içinde yönetim ve personel ile görüşerek notlar alır. Bu notlardan
yararlanarak işletmenin iç kontrol sisteminin nasıl olması gerektiğine dair bir
İç kontrol sisteminin
şablon oluşturur. Daha sonra, işletmenin her bir faaliyetinin belirlenen şablona
incelenmesinde, en
fazla kullanılan yöntem uyup uymadığını öğrenmek için çeşitli sorular hazırlar.
anket yöntemidir. Sorular, cevapları evet ya da hayır olacak şeklinde hazırlanır. Anket
soruları, kontrol ortamı, risk değerlendirme, kontrol faaliyetleri (prosedürleri),
bilgi ve iletişim sistemi ve izleme fonksiyonu hakkında bilgi alacak şekilde
hazırlanır. Anket formları, işletmedeki her bir döngü faaliyeti için ayrı ayrı da
hazırlanabilir. Bu şekilde işletmedeki her bir döngünün iç kontrol sisteminin
etkinliği öğrenilebilir. Çünkü işletmedeki her döngünün barındırdığı riskler aynı
derecede olmayabilir. Bu nedenle, her bir döngü faaliyetinin ayrı ayrı tanınması
ve değerlendirilmesi denetim planlamasında denetçinin işini kolaylaştırır.
Örnek
10 sorudan 8 soruya evet, 2 soruya hayır cevabı verilmiş ise
bu durum kontrol ortamının iyi olduğu şeklinde
değerlendirilir.
•İzleme fonksiyonuna yönelik hazırlanmış anket formlarında,
mevcut 10 sorudan 8'ine hayır, 2'sine evet cevabı verilmiş ise,
izleme fonksiyonunun etkin olmadığı şeklinde değerlendirilir.
Kontrol testleri
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi iç kontrol sisteminin amaçlarından biri
değildir?
a) İşletmenin sürekliliğini sağlamak
b) İşletmenin varlıklarını korumak
c) Hata ve hileleri önlemek
d) Finansal bilgilerin zamanında hazır olmasını sağlamak
e) Denetim faaliyetlerinin etkinliğini sağlamak
Cevap Anahtarı
1.e, 2.d, 3.c, 4.b, 5.a, 6.a, 7.b, 8.c, 9.d, 10.e
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Bozkurt, N. (2010). Muhasebe Denetimi, Alfa Basım Yayın, İstanbul.
Duman, Ö. (2008). Muhasebe Denetimi ve Raporlama, 2.Baskı, Tesmer Yayın
No:78, Ankara.
Güredin, E. (2011). Denetim ve Güvence Hizmetleri, Türkmen Yayınları,
İstanbul. Kaval, H. (2008). UFRS Uygulama Örnekli Muhasebe Denetimi,
3.Baskı, Gazi Kitabevi, Ankara.
KGK (2013). “İşletme ve Çevresini Tanımak Suretiyle Önemli Yanlışlık Risklerinin
Belirlenmesi ve Değerlendirilmesi(BDS315) Hakkında Tebliğ”, Resmi
Gazete Tarihi:30.12.2013, No:288867, Ankara.
KGK (2013).“Bağımsız Denetimin Planlanması ve Yürütülmesinde Önemlilik
(BDS 320) Hakkında Tebliğ”, Resmi Gazete Tarihi:24.12.2013, No:28861,
Ankara.
Selimoğlu, S.K. ve diğerleri (2011). Muhasebe Denetimi, Editörler: Seval Kardeş
Selimoğlu ve Şaban Uzay, 3.Baskı, Gazi Kitabevi, Ankara.
TURMOB (2009). Denetim, Cilt I, Tesmer Yayın NO:85, Ankara.
TURMOB, (2008). Uluslararası Denetim ve Güvene Standartları, TUDKS Türkiye
Denetim Standartları Kurulu, TURMOB Yayın No:339, Ankara.
Usul, H. (2013). TFRS Uygulamalı Bağımsız Denetim, Detay Yayıncılık, Ankara.
• Denetim Riski
İÇİNDEKİLER
Prof. Dr.
Engin DİNÇ
• Bu üniteyi çalıştıktan sonra;
• Denetim risk türlerini
HEDEFLER
tanıyabilecek,
• Denetim risk planlaması
yapabilecek,
• Denetimde önemlilik planlaması
yapabilecek,
• Risk ve önemliliğin denetim
çalışmalarındaki önemini
kavrayabileceksiniz.
ÜNİTE
6
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Denetimde Risk Planlaması ve Önemlilik
Denetim Riskinin
Kontrol Riski
Unsurları
Bulgu Riski
Başlangıç Önemlilik
Düzeyi
Denetim Planlaması
Hesap Düzeyinde Önemlilik
Aşamasında Önemlilik (Özel Önemlilik)
Düzeyinin Belirlenmesi
Performans Önemliliği
ÜNİTE
6
111
Denetimde Risk Planlaması ve Önemlilik
GİRİŞ
Denetim süreci, teklif ile başlar, teklifin kabulüyle sözleşme imzalanır. Daha
sonraki süreçte önce planlama yapılır, daha sonra kanıt toplama aşaması başlar ve
sonunda denetimin tamamlanması ve raporlama ile süreç tamamlanır. Denetim
planlaması sürecin en önemli aşamasıdır. Bu aşamada, denetlenecek işletme
tanınmaya, riskleri öğrenilmeye çalışılır. Belirlenen bu işletme risklerine göre ne
kadar kanıt toplanması gerektiğine ne kadar örnek incelenmesi gerektiğine karar
verir. Ne kadar kanıt toplanacağı kararı ise denetçinin denetim riskini etkiler.
İşletme risk düzeyinin ve denetim risk düzeyinin belirlenmesi çalışmalarına risk
planlaması adı verilir. Denetçi, denetim riskini kabul edilebilir sınıra çekebilmek
için, önemlilik düzeyinden faydalanır. Önemlilik düzeyi, düzeltilememiş hata ve
hilelerin önemli olup olmadığı konusunda karar verebilmek için denetçi tarafından
belirlenen tutarsal sınırdır. Bu tutarsal sınırın belirlenmesi çalışmasına önemlilik
planlaması adı verilmektedir.
Muhasebe denetiminin amacı, finansal tabloların tüm önemli yönleriyle
finansal durumu, faaliyet sonuçlarını, nakit akımlarını genel kabul görmüş
muhasebe ilkelerine uygun olarak doğru ve dürüst bir biçimde yansıtıp
yansıtmadığı hususunda bir görüşe ulaşmaktır.
Denetçiler, finansal tabloların önemli hata ve yanlışlar içermedikleri
hususunda bir görüşe ulaşabilmek için denetim çalışmasını mesleki şüphecilik
yaklaşımıyla planlayarak yürütmelidir. Bu durumu da denetim raporunun kapsam
bölümünde makul ölçüde ya da yeterince güvenilir ifadelerine yer vererek belirtir.
Denetim raporunun kapsam bölümünde makul ölçüde ya da yeterince güvenilir
ifadelerine yer verilmesinin amacı, finansal tablo kullanıcılarının finansal tabloların
hatalı olabileceği konusunda uyarılmalarıdır.
Finansal tablolarda bulunan hata ve yanlışlıkların tamamı denetim
çalışmasıyla ortaya çıkartılamaz. Zaten tüm hataların ortaya çıkartılması ve
Denetim riskini azaltan düzeltirilmesi de denetçiden beklenmez. Çünkü, finansal tabloların geri planındaki
en önemli unsur tüm işlem ve belgelerin tamamı zaman ve maliyet kısıtı nedeniyle denetlenemez.
denetimin Bunun yerine tesadüfi olarak seçilen örnekler incelenir ve örnekte bulunan hata ve
güvenilirliğidir. hilelere göre ana kütle hakkında yargıya varılmaya çalışılır. Dolayısıyla her denetim
çalışmasında, hata ve hileleri bulamama ihtimali vardır. Denetçi, bulamadığı ya da
düzelttiremediği hata ve hilelerin, belli bir tutarsal snırın altında çıkması
durumunda olumlu görüş belirtir. Aksi takdirde denetçi, olumlu görüşten sapabilir.
Yukarıdaki açıklamalardan denetim çalışmasında riskin tamamen yok
edilemediği, denetçilerin önemli hataları bulmaya çalıştıkları, önemsiz hataları ise
göz ardı ettikleri anlaşılmaktadır. Yine, incelenecek örnek sayısının, risk durumuna
ve önemlilik düzeyine göre değişmektedir. Göz ardı edilebilecek hatalar ise
önceden belirlenen önemlilik düzeylerine göre belirlenmektedirler. Dolayısıyla,
denetim çalışmalarında, risk ve önemlilik planlaması yapmanın ne kadar önemli
olduğu hususu, unutulmamalıdır.
DENETİM RİSKİ
Risk kavramı çeşitli açılardan farklı anlamlarda kullanılabilmektedir. İşletme
açısından risk, işletme içinden ya da işletme dışından kaynaklanabilen hatalar ve
hilelerin ortaya çıkma ihtimali olarak nitelenebilir. Denetim açısından risk ise
işletmede ortaya çıkması muhtemel yanlışlıkların tespit edilememesi sebebiyle,
denetim çalışmalarının sonunda hatalı sonuca varma ihtimali olarak
tanımlanabilir. Diğer bir ifadeyle denetim riski, mali tablolarda önemli yanlışlıklar
olduğu hâlde, denetçinin mali tabloların doğru olduğu sonucuna varması ve mali
tablolar hakkında olumlu görüş bildirmesi ihtimali ya da tersidir.
Denetçi yapacağı denetimde çeşitli risklerle karşı karşıyadır. Bu risklerin
tamamen ortadan kaldırılması mümkün olmayacağından denetçilerden “denetim
riskini” en aza indirmeleri beklenir.
Denetim riskini azaltan en önemli unsur denetimin güvenilirliğidir. Diğer bir
ifadeyle denetim riski ile denetimin güvenilirliği arasında ters orantılı bir ilişki
vardır. Buna göre, denetimin güvenilirliği arttıkça denetim riski düşmekte;
denetimin güvenilirliği azaldıkça denetim riski artmaktadır. Örneğin %98 denetim
güvenilirliği planlanıyorsa, denetçinin katlanacağı risk derecesi %2’ dir. Arzu edilen
denetim güvenilirliği %95 ise, denetim riski %5 olacaktır (Bozkurt, 2012, s.105).
Bağımsız denetim talep eden işletmelerin temel amacı, hazırlanan mali
tabloların doğruyu gösterdiğine dair rapor alabilmektir. Denetçinin amacı ise,
işletmeden gelen teklif üzerine yapılacak denetim çalışmaları sonucunda,
Denetçiler için en büyük işletmenin mali tablolarının doğruyu gösterdiğine dair makul bir güvence
risk, hatalı ya da yanlış vermektir. Bunun için, denetim süreci boyunca denetim standartlarına uygun bir
rapor yazmaktır. denetim çalışması yapılarak toplanan kanıtlardan faydalanarak mali tabloların
doğruluğu ile ilgili görüş oluşturulmaya çalışılır. Ancak, denetim süreci sonunda
hazırlanan denetim raporunun hatalı görüş taşıması ihtimali her zaman mevcuttur.
Çünkü denetim süreci boyunca, denetçi, işletmenin tüm belge ve kayıtlarını tek
tek inceleyememektedir. Bunun yerine örnekleme yöntemlerine başvurarak
işletmenin belge ve kayıtlarından bir kısmını incelemektedir. Bu sebeple, incelenen
örneklerde mevcut hata ve hilelere rastlamama ihtimali her zaman vardır. Bu
durumda, denetim riskini, denetçilerin hatalı rapor yazma ihtimali ya da yanlış
görüş belirtme ihtimali olarak tanımlamak yanlış olmayacaktır.
riski düşük tutulur. Bu tür işletmelerde, hata ve hile ihtimali yüksek olacağından
daha fazla örnek seçilip incelenecektir. Bu da, denetim maliyetinin ve zamanının
yükselmesine neden olacaktır. Eğer, denetçi maliyet ve zamandan ödün vermez,
incelenen örnek sayısını belirli bir sınırda tutarsa denetim riskinin artmasına neden
olur. Bu nedenle, risk planlamasının çok iyi yapılması gerekir.
Risk planlaması yapılmasının denetçilere sağladığı çeşitli avantajlar
bulunmaktadır. Bu avantajları şöyle sıralamak mümkündür:
Etkinlik
Bireysel • Herhangi bir işletmede kontrol riski belirleme çalışması
yapınız.
Genel olarak doğal risklerin her zaman yüksek olduğu düşünülür. Ancak,
tüm işletmelerin doğal riski aynı düzeyde olmayabilir.
Bulgu riski
Tespit riski ya da ortaya çıkarma riski adı da verilen bu risk türü, denetçinin
kontrolü altındadır. Denetçi, incelediği örnek (kanıt) sayısı üzerinde oynayarak
bulgu riskini azaltabilir ya da artırabilir. Bulgu riski, işletmelerin mali tablolarına
yansımış önemli hata ve hilelerin denetçiler tarafından tespit edilememesi ihtimali
olarak tanımlanabilir.
Denetimde bulgu riskinin ortaya çıkmasına örneklem riski ile kalite kontrol
riski neden olur.
Örnekleme riski, ana kütleden seçilmiş örneklerin incelenmesi sonucunda,
ana kütlede önemli yanlışlık olmasına rağmen yanlış olmadığı sonucuna varılması
ya da önemli yanlışlık olmamasına rağmen yanlışlık olduğu sonucuna varılmasıdır.
Örnekleme yöntemlerini kullanan bir denetçinin örneklem riskinden kaçınması
mümkün değildir. Örnekleme riski ancak, incelenen örnek sayısı artırılarak
azaltılabilir.
Denetimde, örnekleme yöntemlerinin çok sıkça kullanılıyor olması
sebebiyle, incelenen örneklerde önemli yanlışlıkların görülmeme ihtimali her
zaman mevcuttur. Bu ihtimali sıfırlamanın yolu, tüm belge ve kayıtların tek tek
Bulgu riskini belirleyen bir başka risk ise kalite kontrol riskidir. Kalite kontrol
riski ise denetçinin yeterli sayıda kanıt toplayamaması, yeterli çalışma yapamaması
durumunda ortaya çıkar. Denetçiler, bulgu riskinin yüksek çıkmasını
kabullenemezler. Bu yüzden, denetim planlaması esnasında bulgu riskini
düşürmek amacıyla incelenecek örnek sayısını artırırlar. Ancak, örnek sayısının
artırılması durumunda maliyetler de yükseleceğinden bunun dengesini iyi
ayarlamak gerekir. Bulgu riskini, sayısal olarak hesaplamak mümkündür. Bu
durumda, aşağıdaki formül kullanılabilir.
Bulgu riski= Denetim Riski / Önemli Yanlışlık Riski
Örnek
ihtimali aynı değildir. Yine, finansal tabloda, yatırım amaçlı
gayrimenkul olarak gözükmesi gerekirken, maddi duran
varlık olarak gözüken bir bina, kısa vadeli yabancı kaynak
olarak gözükmesi gerekirken, uzun vadeli yabancı kaynak
olarak gözüken borçların durumu nitel önemliliğe örnek
olarak verilebilir.
• Aktif toplamı
• Öz sermaye
• Net kâr
• Vergi öncesi kâr
• Net satışlar şeklinde sıralanabilir.
Uygulamada, başlangıç önemlilik düzeyinin hesaplanmasında kullanılan
yüzdeler ise aşağıdaki gibidir. (Bozkurt, 2010).
Örnek
alacaklar hesap grubu için 600.000 TL, ticari borçlar hesap
grubu için 400.000 TL, nakit ve nakit benzerleri hesap grubu
için 100.000 TL, maddi duran varlıklar hesap grubu için
300.000 TL, ödenecek vergiler hesap grubu için 200.000 TL,
ödenmiş sermaye hesap grubu için 100.000 TL, kâr yedekleri
için 200.000 TL olarak belirlenebilir. Hesaplar için belirlenen
önemlilik düzeyleri toplamı 2.400.000 TL’yi bulmaktadır. Özel
önemlilik düzeylerinin toplamının, başlangıç önemlilik
düzeyinden yüksek çıkmasının nedeni, hataların bileşik etkisi
nedeniyledir. Örneğin, stoklarda 500.000 TL’lik fazlalık, ticari
alacaklardaki 400.000 TL’lik eksiklik, finansal tabloya 100.000
TL’lik net etki olarak yansıyacaktır. Bu nedenle, özel önemlilik
düzeylerinin toplamının yüksek olması beklenen durumdur.
Performans önemliliği
Performans önemliliği, başlangıç ve özel önemlilik düzeylerinin daha altında
belirlenen ikinci bir eşik değer şeklindeder. Bu ikinci eşik değerin amacı, denetim
süreci sonunda örneklem riski sebebiyle tespit edilememiş yanlışlıkların
oluşturacağı denetim riskini biraz tolere edebilmektir. Performans önemliliği,
genelde başlangıç ve özel önemlilik düzeyinin belli bir yüzdesi olarak hesaplanır. Bu
yüzde ise, deneçinin mesleki yargısına bağlı olarak %60 ile %80 arasında
değişebilir.
Örnek
önemlilik düzeyi 2.000.000 TL, stoklar için belirlenmiş özel
önemlilik düzeyi 500.000 TL'dir.
•Performans önemliliği için denetçi %60 oranını
kullanmaktadır.
•Buna göre:
•Başlangıç performas önemliliği:
• 2.000.000 TL x %60 = 1.200.000 TL.
•Özel performans önemliliği :
• 500.000.- x %60 = 300.000 TL hesaplanır.
edilen net yanlışlık tutarı, performans önemlilik düzeyinin altında kalmışsa bu,
finansal tablolarda önemli bir yanlışlık olmadığı şeklinde yorumlanacaktır. Tespit
edilen net yanlışlık tutarı, başlangıç önemliliğinin üzerinde çıkarsa bu, finansal
tablolarda önemli yanlışlıklar olduğu şeklinde yorumlanacaktır. Yanlışlıkların,
performans önemliliği ile başlangıç önemliliği arasında çıkması durumunda ise
denetçinin çok dikkatli olması, gerekirse ek kanıt toplayarak kanaatini
güçlendirmesi gerekir.
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi risk değerleme esnasında gerekli bilgilerin
toplanmasını sağlayan yöntemlerdendir?
a) Analitik inceleme
b) Fiziki sayım
c) Doğrulama
d) Yeniden hesaplama
e) Yeniden uygulama
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Bozkurt, N. (2010). Muhasebe Denetimi, Alfa Basım Yayın, İstanbul.
Duman, Ö. (2008). Muhasebe Denetimi ve Raporlama, 2. Baskı, Tesmer Yayın
No:78, Ankara.
Güredin, E. (2011). Denetim ve Güvence Hizmetleri, Türkmen Yayınları, İstanbul.
Kaval, H. (2008). UFRS Uygulama Örnekli Muhasebe Denetimi, 3. Baskı, Gazi
Kitabevi, Ankara.
KGK (2013). “İşletme ve Çevresini Tanımak Suretiyle Önemli Yanlışlık Risklerinin
Belirlenmesi ve Değerlendirilmesi(BDS315) Hakkında Tebliğ”, Resmî Gazete
Tarihi: 30.12.2013, No: 288867, Ankara.
KGK (2013).“Bağımsız Denetimin Planlanması ve Yürütülmesinde Önemlilik (BDS
320) Hakkında Tebliğ”, Resmî Gazete Tarihi: 24.12.2013, No: 28861, Ankara.
Selimoğlu, S.K. ve diğerleri (2011). Muhasebe Denetimi, Editörler: Seval
Kardeş
Selimoğlu ve Şaban Uzay, 3. Baskı, Gazi Kitabevi, Ankara. TURMOB (2009).
Denetim, Cilt I, Tesmer Yayın NO: 85, Ankara.
TURMOB, (2008). Uluslararası Denetim ve Güvene Standartları, TUDKS Türkiye
Denetim Standartları Kurulu, TURMOB Yayın No:339, Ankara.
Usul, H. (2013). TFRS Uygulamalı Bağımsız Denetim, Detay Yayıncılık, Ankara.
• Denetim Kanıtlarının
MUHASEBE DENETİMİ
Özellikleri
• Denetim Kanıtlarının
Prof. Dr.
Güvenirliliği ve Yeterliliği Abdulkadir BİLEN
• Denetim Kanıtlarının
Türleri
• Kanıt Toplama Teknikleri
ÜNİTE
7
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Denetim Kanıtları ve Kanıt Toplama Teknikleri
Doğrulanabilir olmalıdır.
Fiziksel Kanıtlar
KANIT TOPLAMA TEKNİKLERİ
Doğrulama Kanıtları
DENETİM KANITLARI VE
Analitik Kanıtlar
Doğrulama Tekniği
Soruşturma Tekniği
GİRİŞ
Denetim kanıtı, denetçinin görüşüne dayanak oluşturan sonuçlara ulaşırken
kullandığı bilgilerdir. Denetim kanıtları, finansal tablolara dayanak (temel)
oluşturan muhasebe kayıtlarındaki bilgiler ile diğer kaynaklardan elde edilen
bilgileri içerir.
Genel kabul görmüş denetim standartlarından çalışma alanı standartlarının
üçüncüsü, finansal tablolar hakkında vereceği denetim görüşüne mantıklı bir
temel oluşturabilmesi için denetçinin yeterli miktarda ve uygun denetim kanıtı
toplaması gerektiğini belirtmektedir.
Denetim kanıtının yeterliliği ve uygunluğu birbiriyle ilişkilidir. Yeterlilik,
denetim kanıtının miktarının ölçütüdür. Uygunluk ise, denetim kanıtının kalitesinin
ölçütüdür. Diğer bir ifadeyle uygunluk, denetçi görüşünün dayanağını oluşturan
sonuçların desteklenmesi bakımından denetim kanıtının ihtiyaca uygunluğu ve
güvenilirliğidir. Denetim kanıtının güvenilirliği, kanıtın kaynağı ile niteliğinden
etkilenir ve kanıtın elde edildiği şartlara bağlıdır.
Denetim planı yapıldıktan, denetim konusu alanlara ayrılıp her alana ilişkin
uygulanacak denetim işlemleri (prosedürleri, teknikleri) belirlendikten sonra,
kanıtlar toplanmaya başlanır. Denetçiler elde edilen kanıtların değerlendirilmesi
yoluyla denetimi yapılan işletmenin finansal tablolarının doğruluğu ve dürüstlüğü
Denetim kanıtı,
konusunda bir kanaate ulaşmaya çalışır.
denetim sırasında
denetlenen bilgilerin Denetim sürecinde denetçi denetime başlarken denetlediği işletmenin
önceden belirlenmiş finansal tabloları ve faaliyetleri ile ilgili raporları kendisine sunulmaktadır. Bu
ölçütlere uygunluk raporlar yönetimin işletme faaliyetleri hakkındaki iddialarını oluşturmaktadır.
derecesini belirlemek
Diğer bir ifadeyle işletme yönetimi bu raporlarda yer alan bilgilerin doğru ve
amacıyla denetçi
tarafından kullanılan güvenilir olduğunu iddia etmektedir. Denetçiler ise bu iddialarının önceden
her türlü bilgi, belge ve belirlenmiş ölçütlere göre doğru ve güvenilir olup olmadığını araştırmaktadır.
kayıtlardır. Yukarıdaki süreç detaylı incelendiğinde denetimde kanıt toplama ve bu
kanıtları değerlendirmede amacın, işletme yönetiminin iddialarının doğruluğunu
ve güvenirliliğini araştırmak için her türlü bilgi, belge ve kayıtları kullanmak olduğu
anlaşılacaktır.
ile olan ilişki derecesi, onun güvenirliliğini doğrudan etkilemektedir. Kanıtın ilgili
olma derecesi arttıkça güvenirliliği de artmaktadır.
Örnek
hesapların incelenmesi genellikle dönem kapandıktan sonra
yapılmaktadır. Diğer yandan, denetim yapılan işletmenin
etkin bir iç kontrol yapısına sahip olması da denetçiyi dönem
içinde kanıt toplama çalışmalarına yöneltebilir.
Kanıtın Objektifliği
Objektif kanıtlar, subjektif kanıtlara göre daha güvenilirdir. Kanıtta
objektiflik, elde edilen bir kanıtın incelenmesi sonucunda farklı denetçilerin aynı
sonuca ulaşıyor olmalarıdır. Subjektif kanıtta ise farklı denetçilerin farklı sonuçlara
varma ihtimalleri artmaktadır.
Önemlilik
Toplanacak kanıtın sayısını etkileyen unsurlardan biri incelenen işletme
iddiasının önemlilik düzeyidir. Önemlilik kavramı, bir hesap kalemi veya finansal
bir olgunun nispi ağırlık ve değerinin, finansal tablolara dayanılarak yapılacak
değerlemeleri veya alınacak kararları etkileyebilecek düzeyde olmasını ifade eder.
Genel olarak mali tablolarda yer alan önemli bir hesap hakkında, önemli
olmayan bir hesaba göre daha fazla kanıt toplamak gerekmektedir. Dolayısıyla bir
iddianın önemlilik düzeyi ile toplanacak kanıt sayısı arasında doğru orantı vardır.
Risk
Genel anlamda risk, bir amaca ulaşmak için yapılan planın gerçekleşmeme
ihtimali olarak tanımlanabilir. Denetim riski ise, finansal tablolara yansımış olan
maddi hataların denetçi tarafından belirlenememesi, buna bağlı olarak finansal
tablolar hakkında yanlış görüş verilmesidir.
Denetçinin bir işletmede karşılaşacağı risk unsuru ile kanıt sayısı arasında
yakın bir ilişki vardır. Denetçinin incelediği işletme iddiası ile ilgili risk düzeyi
Toplanacak kanıt sayısı arttıkça, toplanacak kanıt sayısı da artmaktadır. İşletmenin genel yapısında ve bir
ile denetim maliyeti ve iddia ile ilgili olarak hata veya düzensizlik ihtimali arttıkça, denetçinin
zamanı arasında yakın çalışmalarında karşılaşacağı risk düzeyi de o oranda artmaktadır. Bu nedenle
bir ilişki vardır.
denetçiler denetimin planlanması aşamasında işletmede karşılaşabilecekleri
riskleri ve bunlara ait risk düzeylerini belirlemeye çalışırlar. Amaç, mali tablolar
hakkında karar verilirken ortaya çıkartılamayan önemli hata bulunma ihtimalini en
aza indirmektir.
Nitelik
Denetim çalışmaları sırasında, denetçinin toplayacağı kanıtların niteliği yani
kalitesi ile kanıt sayısı arasında çok yakın bir bağlantı vardır. Denetçinin topladığı
kanıtların güvenilirliğinin artması, toplanacak olan kanıt sayısını azaltır. Kanıtın
nitelikli, yani kaliteli olması ile güvenilir olması arasında da yakın bir ilişki vardır.
Kanıtların güvenirliliği arttığı oranda daha az sayıda denetim kanıtı ile denetim
görüşü oluşturulabilir.
Ekonomik etkenler
Denetçi tarafından toplanacak olan kanıt sayısını etkileyen diğer bir unsur,
denetim maliyeti ve denetim zamanıdır. Genel bir kural olarak denetçiler, denetim
çalışmaları sırasında hem denetim maliyetini hem de denetim zamanını dikkate
almak zorundadırlar.
Toplanacak kanıt sayısı ile denetim maliyeti ve zamanı arasında yakın bir
ilişki vardır. Denetim çalışmaları mantıklı bir maliyet ve zamanda yapılmalıdır.
Kanıt sayısı ile zaman ve maliyet arasında tersine bir ilişki vardır. Denetçinin
topladığı kanıt sayısının artması, hem bu kanıtları elde etmek için gerekli zamanı
hem de denetim maliyetini artırır. Denetçiler, gerekli kanıtları en kısa zaman
diliminde ve en düşük maliyetli denetim teknikleri ile toplamaya öncelik
vermelidir.
Fiziksel Kanıtlar
İşletmede fiziki varlık olarak bulunan aktif unsurların incelenmesi veya
sayılması yoluyla elde edilen kanıtlar fiziksel kanıt olarak kabul edilmektedir. Fiziksel
işlem olmayacağı mantığı ile işletme muhasebesinde yer alan her işlem en azından
bir belgeye dayanmaktadır. Denetim çalışmalarında belgelerden elde edilen
kanıtlar önemli bir yer tuttuğundan bunların güvenirlilik derecelerine dikkat
edilmektedir.
Genel olarak işletmelerde bulunan belgeler dış belgeler ve iç belgeler olmak
üzere iki gruba ayrılmaktadır. Dış belgeler, işletme dışında düzenlenip işletmeye
gelen belgelerdir. Aşağıdaki belgeler bu belgelere örnek verilebilir:
•Alış fuarları,
•Vergilerle ilgili belgeler,
•Bankalardan gelen belgeler,
•Sigorta poliçeleri,
Genel kural olarak bir belgenin üzerinde işletme yönetiminin etkisi azaldıkça,
o belgenin güvenirliliği artmaktadır. İşletme içinde düzenlenmiş kanıtların
güvenirliliği, belgelerin işletme içinde dağıtımına ve iç kontrol sisteminin kalitesine
Denetçinin işletme
faaliyetlerini gözlemesi bağlıdır.
sonucu elde edilen
Gözlem Sonucu Elde Edilen Kanıtlar
kanıtlar, gözlem
sonucu elde edilen Denetçinin işletme faaliyetlerini gözlemesi sonucu elde edilen kanıtlar,
kanıtlardır. gözlem sonucu elde edilen kanıtlardır.
Analitik Kanıtlar
Çeşitli analitik inceleme prosedürlerin uygulanması sonucunda elde edilen
kanıtlardır. Denetçi bu amaçla işletmenin mali tablolarında yer alan bilgileri, geçmiş
yıl verileri, bütçe rakamları ve sektör ortalamaları ile karşılaştırır. Hesapları çeşitli
oran analizleri ile değerlendirir. Amaç, denetçinin beklentileri ile işletmenin
iddialarını karşılaştırarak kanıt toplamaktır. Analitik kanıtların en önemli yararı,
denetçinin hangi aşamada ayrıntılı inceleme yaparak daha fazla kanıt toplamaya
karar vermesine yardımcı olmasıdır.
Analitik kanıtların güvenirliliği, önemli derecede karşılaştırılabilir verilerin
güvenirliliğine bağlıdır.
Doğrulama Tekniği
Doğrulama tekniği, işletme dışındaki üçüncü kimselerden yazılı olarak
işletme hakkında bizzat denetçi tarafından bilgi edinilmesi amacını taşıyan denetim
tekniğidir. Bu teknik, hesap kalanlarının ve yapılan işlemlerin doğruluğunun
Doğrulama tekniği, araştırılması için kullanılır. Teyit etme olarak da isimlendirilen bu teknikten sağlanan
işletme dışındaki bilgiler üçüncü kimseler tarafından doğrudan doğruya denetçiye ulaştırıldığı için
üçüncü kimselerden güvenilir kanıt olarak kabul edilir. Birçok alanda kullanılmasına rağmen maliyetinin
yazılı olarak işletme yüksekliği nedeniyle denetçi, her denetim kanıtı için bu tekniği kullanmaz. Bu teknik
hakkında bizzat denetçi daha çok senetsiz alacak ve borçlar, bankadaki mevduatlar, alınan ve verilen
tarafından bilgi avanslar ile alınan ve verilen depozito ve teminatlar için kullanılmaktadır.
edinilmesi amacını
taşıyan denetim Doğrulama tekniğinin uygulanmasında, denetçi, işletme yönetimi ve bilgi
tekniğidir. edinilecek kaynak olmak üzere üç taraf yer almaktadır. İşlemler aşağıdaki
sıralamaya göre sağlanır:
• Denetçi, denetlemiş olduğu işletme hakkında istediği bilgileri içeren
doğrulama mektubunu hazırlar.
• Bilgi alınacak kimselerin işletme adına denetim yapıldığını anlamaları için
mektup işletmede yetkili biri tarafından imzalanır.
• İşletmenin yetkilisi tarafından imza edilmiş mektuplar denetçi tarafından
işletme hakkında bilgisine başvurulan üçüncü kimselere postalanır.
• Üçüncü kimseler doğrulama mektubunda istenen bilgileri yazarak
denetçiye posta yolu ile gönderir.
• Denetçiye ulaşan doğrulama mektubu bilgileri işletmenin muhasebe
kayıtları ile karşılaştırılır.
Bilgi isteme biçimine bağlı olarak doğrulama tekniği; olumlu, olumsuz ve boş
kalanlı olmak üzere üç şekilde yapılabilir:
Üçüncü kimselerden her soruya her durumda cevap vermesi istenilen
doğrulama tekniğine olumlu doğrulama ya da pozitif doğrulama adı verilir. Bilgisine
başvurulan kimse, kendisine bildirilen hesap durumunu veya bilgileri doğru veya
yanlış olduğunu kabul etse de kendisinden cevap istenir.
Üçüncü kimselerden sadece kendisine gönderilen bilgiye itiraz edecekse
Gözlem Tekniği
Gözlem tekniği, denetçinin işletmede gerçekleştirilen işlemlerin yapılışı
sırasında hazır bulunarak işlemin yetkiye dayalı, önceden belirlenmiş esas ve
kurallara göre doğru olarak yapılıp yapılmadığının izlendiği tekniktir. Denetçi bu
Gözlem tekniği, teknik sayesinde işletme faaliyetlerinin kimin tarafından, nasıl ve ne zaman
denetçinin işletmede
yapıldığını anlamaya çalışır. Fiziki inceleme tekniğinden farklı olarak bu teknikte
gerçekleştirilen
işlemlerin yapılışı denetçi, olaylara fiilen karışmaz, sadece iş ve işlemleri gözlemci olarak takip eder.
sırasında hazır bulunarak Envanter sayımlarında genelde bu teknik kullanılır. Bu şekilde hem stok sayımının
işlemin yetkiye dayalı, kurallara uygun bir şekilde olup olmadığı kontrol edilir hem de fiilen sayım
önceden belirlenmiş yapılmadan sayım sonucu sağlıklı bir biçimde elde edilir.
esas ve kurallara göre
doğru olarak yapılıp Ayrıntılı İnceleme Tekniği
yapılmadığının izlendiği
tekniktir. Ayrıntılı inceleme tekniği, işletmenin muhasebe sistemindeki bir kaydın,
muhasebe kayıtlarındaki bir hesabın veya muhasebe kayıtlarına dayanarak
oluşturulan finansal tabloların ayrıntılı olarak araştırılmasını amaçlayan tekniktir.
Ayrıntılı inceleme tekniği, içeriği net olmayan ancak önemli sonuçlar
sağlanabilen bir denetim tekniğidir. Muhasebe kayıtlarında ayrıntılı incelemesi
yapılabilecek örneklerden bazıları aşağıda sıralanmıştır:
Örnek
•Ortaklar cari hesabının olağandan yüksek tutarda olması,
•İşletmenin büyüklüğüne göre herhangi bir gider hesabının fazla
tutarda olması,
•Satışlara göre alacak ve borç hesaplarının çok fazla artış
göstermesi,
•Önemli pasif hesapların borç bakiye vermesi
Soruşturma tekniği, •Avans hesaplarınınn sürekli olarak yüksek tutarlarda
denetçi tarafından seyretmesi,
denetimi yapılan •Önemsiz yardımcı hesaplarda yüksek tutarların gösterilmesi
işletmenin çalışanlarına
yönelik olarak herhangi
bir konu hakkında soru Soruşturma Tekniği
sorulması tekniğidir.
Soruşturma tekniği, denetçi tarafından denetimi yapılan işletmenin
çalışanlarına yönelik olarak herhangi bir konu hakkında soru sorulması tekniğidir.
Güvenirlilik açısından yazılı cevap alma yöntemi seçilmiş olsa dahi sözlü olarak da
uygulanabilir.
Sorulacak soruların içeriği ve kimlere sorulacağı dikkatle seçilmelidir.
Gereksiz şekilde ve yanlış kimselere sorulan sorular denetçinin saygınlığının ve
otoritesinin azalmasına neden olabilir. Ayrıca denetçi soruları sorarken nazik olmalı,
bilgisine başvurulan kimseleri incitici veya suçlayıcı bir tavır içinde bulunmamalıdır.
Soruşturma tekniği sonucunda elde edilen bilgiler tek başlarına denetim
görüşünü oluşturmaya yeterli olmadığı için diğer denetim tekniklerinden elde
edilen sonuçlar ile desteklenmesi gerekir. Aksi takdirde denetçinin yanlış karar
vermesine neden olunabilir.
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Denetim faaliyetleri sırasında denetimi yapılan bilgilerin önceden
belirlenmiş ölçütlere uygunluk derecesini belirlemek amacıyla denetçi
tarafından kullanılan her türlü bilgi, belge ve kayıtlara ne ad verilir?
a) Denetim tekniği
b) Denetim kanıtı
c) Belge inceleme
d) Denetim prosedürü
e) Denetim programı
Cevap Anahtarı
1.b, 2.c, 3.b, 4.d, 5.e, 6.c, 7.a, 8.c, 9.c, 10.e
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Bakır, M. (2007). Denetim, 5.Baskı, Akademisyen Yayınevi. Bozkurt, N. (1998).
Muhasebe Denetimi, Alfa Yayınları.
Durmuş, C. N. ve Taş, O. (2008). Denetim SPK Düzenlemeleri ve 3568 Sayılı
Mevzuat Kapsamında, Alfa Yayınları.
Güredin E. (2010). Denetim ve Güvence Hizmetleri, Türkmen Kitabevi Yayınları
Güçlü, F. (2005). Muhasebe Denetimi, Detay Yayıncılık.
Gürbüz, H. (1995). Muhasebe Denetimi, 4. Baskı, Bilim Teknik Yayınevi Haftacı, V.
(2007). Muhasebe Denetimi. Avcı Ofset.
Kamu Gözetimi Kurumu, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu, Türkiye
Denetim Standartları, Bağımsız Denetim Standartları,
Kaval, H. (2008). Uluslararası Finansal Raporlama Standartları Uygulama Örnekleri
İle Muhasebe Denetimi, 3. Baskı, Gazi Kitabevi.
Kavut, L., Taş, O. ve Şavlı, T. (2009). Uluslararası Denetim Standartları Kapsamında
Bağımsız Denetim, İSMMMO Yayınları, 130)
Kepekçi, C. (1998). Bağımsız Denetim, 3. Baskı, Siyasal Kitabevi.
Pekiner, K. (1998). İşletme Denetimi, 5. Baskı, İ.Ü. İşletme Fakültesi Muhasebe
Enstitüsü Yayınları, 55.
TESMER (2010). Mesleki Uyum Eğitimi Denetim Teori Cilt I, Tesmer Yayınları, 85.
http://www.kgk.gov.tr/Portalv2Uploads/files/Duyurular/v2/BDS/bdsyeni25.
12.2017/BDS%20500-Site.pdf
ÜNİTE
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
AtatürkyaÜniversitesi Açıköğretim
8
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik da fotokopi yoluyla basımı, yayımı,Fakültesi
çoğaltımı ve 1
dağıtımı yapılamaz.
Çalışma Kâğıtları
Cari Dosya
Çalışma Kâğıtlarının
ÇALIŞMA KÂĞITLARI
Dosyalanması
Sürekli Dosya
Denetim planlamasının
yapılmasına yardımcı olmak
Denetim raporunun
hazırlanmasına esas teşkil
etmektir.
GİRİŞ
Meslek dallarının tümünde çalışma kâğıdı üretimi gerçekleşir. Yöneticiler
aldıkları ya da alacakları kararlar için çeşitli bilgiler toplarlar, bu bilgileri bir yerlere
not ederler. Avukatlar, dava delili toplarlar, bu delilleri bir dosyada saklarlar.
Hekimler, hastaları ile ilgili bilgiler toplar bir yerlerde bunları saklarlar. Mali
müşavirler, bilgi üretmek için belgeler toplarlar ve bu belgeleri düzenli şekilde
kaydederken aynı zamanda da bu belgeleri dosyalarda saklarlar. Görüldüğü üzere,
tüm meslek dallarında belge ve bilgi toplama ve bunları saklama eğilimi
mevcuttur. Denetim mesleğinde de, aynı durum göze batar. Denetçilerde,
amaçları doğrultusunda belge ve bilgi toplarlar ve bu belge ve bilgileri bir yerlere
not eder ve saklarlar. Bir yerlere not edilmiş ve saklanmış bu bilgi ve belgelere
denetim mesleğinde çalışma kâğıdı adı verilmiştir. Denetim mesleğinin diğer
mesleklerden farkı, bu çalışma kâğıtlarının üretimi ve saklanması ile ilgili meslek
örgütleri tarafından standartlar geliştirilmiş olmasıdır.
Denetim mesleğinde, kaliteli bir denetim çalışması için yeterli miktarda ve
nitelikte denetim kanıtı toplanması ve değerlendirilmesi zorunludur. Kanıt
toplama süreci, denetim teklifinin alındığı andan, denetim sonlandırıldığı ana
kadar devam eder. Denetim teklifinin alındığı anda, teklifin kabul edilip
edilmemesi hususunda karar verebilmek için, çeşitli kanıtlar toplanmaya
çalışılırken, denetim sözleşmesi imzalandıktan sonra planlama yapabilmek için
kanıtlar toplanır. Planlama sonrasında ise risklere karşılık verebilmek için
muhtemel hata ve hilelere yönelik kanıt toplama süreci başlar. Denetimin
tamamlanması aşamasında ise toplanan kanıtların nasıl değerlendirildiği ve ne
sonuçlara varıldığı bir yerlere not edilir. Bu notlardan yararlanarak denetim raporu
hazırlanır. Denetim teklifinin alındığı andan başlayarak denetim raporunun
hazırlandığı ve teslim edildiği ana kadar gerçekleştirilen tüm işlemlerin yer aldığı
notlar ve toplanan kanıtların tamamına birden çalışma kâğıdı adı verilmektedir.
Denetim süreci esnasında oluşturulan ve toplanan tüm bilgi ve belgelere
çalışma kâğıdı, belgelendirme sürecine ise denetimin belgelendirilmesi adı verilir.
Denetim süreci
esnasında oluşturulan Çalışma kâğıtları, denetimin belgelendirilmesi amacıyla hazırlanır. Çalışma
ve toplanan tüm bilgi kâğıtları, denetim süreci sonunda hazırlanan ve teslim edilen denetim raporunda
ve belgelere çalışma belirtilen denetçi görüşünün altyapısını oluşturur. Kaliteli bir denetim çalışmasının
kâğıdı, belgelendirme yürütülüp tamamlanabilmesi, denetimin sonunda güvenilir bir denetim görüşünün
sürecine ise denetimin verilebilmesi için denetçi gerekli gördüğü her türlü bilgi ve belgeyi çalışma kâğıtları
belgelendirilmesi adı
kapsamına almalıdır.
verilir.
Çalışma kâğıtlarının türü, miktarı ve kapsamı hakkında kesin kurallar yoktur.
Çalışma kâğıtlarının türü, kapsamı ve içeriği denetçiden denetçiye farklılık
gösterebilir. Denetçiler, çalışma kâğıtlarını dosyalayıp saklamak zorundadırlar.
•Akış şemaları
Örnek
Örnek
•Soruşturma notları, •Analitik incelemeler
•Denetim mizanları, •Düzeltme kayıtları
•Mutabakat mektupları,
•Fiziki sayım tutanakları
••Gözlem tutanakları, •Değerlendirme notları
•Denetim raporu
Etkinlik
Bireysel • Siz de çalışma kâğıtlarının düzenlenme amaçlarını
bağımsız bir denetçi ile tartışınız.
Sürekli Dosya
Sürekli dosya, gelecek dönemlerde de yararlanılabilecek çalışma kâğıtlarının
yer aldığı dosyalardır. Bu dosyalarda yer alan çalışma kâğıtlarında, işletmeye ait
genel bilgiler, denetim esnasında toplanan belgeler, denetim esnasında
denetçilerin aldığı notlar, yaptıkları hesaplamalar, değerlendirmeler,
Sürekli dosya gelecekte düzeltmelerden oluşur.
de yararlanılabilecek Sürekli dosyada yer alacak çalışma kâğıtlarına aşağıdaki örnekler verilebilir:
çalışma kâğıtlarının yer
aldığı dosyalardır.
Cari Dosya
Cari dosya, sadece cari dönemi ilgilendiren ancak gelecek dönemlerde
kullanılmayacak bilgilerden oluşan çalışma kâğıtlarının yer alacağı dosyalardır. Bu
dosyalar, hazırlanarak arşive kaldırılır. Bir daha da kullanılmaz. Ta ki, dış gözetim
görevi ile gelen kamu görevlileri isteyene kadar. Bu dosyada yer alacak çalışma
kâğıtlarına aşağıdaki gibi örnekler vermek mümkündür.
•Denetim sözleşmesi
•Denetim programı
Örnek
•ÇALIŞMA KÂĞITLARI
•Çalışma Kâğıdı: Denetim görüşüne temel oluşturmak maksadıyla, denetim
sürecinde, yapılan plan ve değerlendirmelerin, toplanan kanıtların ve elde
edilen sonuçların yazılı olarak saklandığı belgelerdir.
•Çalışma kâğıtları, denetimin belgelendirilmesi amacıyla hazırlanır. Çalışma
kâğıtları, denetim süreci sonunda hazırlanan ve teslim edilen denetim
raporunda belirtilen denetçi görüşünün altyapısını oluşturur. Kaliteli bir denetim
Özet
çalışmasının yürütülüp tamamlanabilmesi, denetimin sonunda güvenilir bir
denetim görüşünün verilebilmesi için denetçi gerekli gördüğü her türlü bilgi ve
belgeyi çalışma kâğıtları kapsamına almalıdır.
•Çalışma kâğıtlarının yazılı olması zorunludur. Çalışma kâğıtlarının bir kısmını
bizzat denetçiler hazırlar. Denetçiler tarafından hazırlanan çalışma kâğıtlarında,
kim tarafından hazırlandığı, ne zaman hazırlandığı, niçin hazırlandığı, kimlerin
kontrolünden geçtiği, toplanan verilerin ne olduğu, hangi yargıların kullanıldığı
ve değerlendirme sonucunun ne olduğu gibi bilgiler yer almak zorundadır.
•Denetçiler tarafından hazırlanan çalışma kâğıtlarının yanında işletme içinden ve
dışından elde edilen hazır belgeler de çalışma kâğıdı olarak saklanmak
zorundadır Denetim esnasında incelenen işletme ile ilgili belgelerin bir nüshasını
almak yerine incelenen belgeler ile ilgili bilgiler çalışma kâğıtlarına not edilir.
•Çalışma kâğıtlarının amacı: Çalışma kâğıtlarının esas amaçları şunlardır:
•Denetim çalışmalarının mevzuata uygun şekilde yapıldığını kanıtlamak,
•Denetim planlamasının yapılmasına yardımcı olmak,
•Denetim çalışmalarının yürütülmesine yardımcı olmak,
•Denetim raporunun hazırlanmasına esas teşkil etmektir.
•Bu amaçların dışında çalışma kâğıtlarının; denetim çalışmalarının
yönlendirilmesinde sorumlu denetçilere yardımcı olmak, denetim ekibinin kendi
çalışmalarından sorumlu olmasını sağlamak, gelecek dönemlerde de önem
arzedecek hususların kaydını sağlamak, iç gözetimden sorumlu ortak baş
denetçiye görevinin ifasında yardımcı olmak, dış gözetimden sorumlu teftiş
elemanlarına yardımcı olmak, denetim ekibine yeni dâhil olan denetçinin
uyumuna yardımcı olmak gvb. amaçlara da katkı sağladığını söylemek
mümkündür.
•Çalışma Kâğıdının Faydaları: Çalışma kâğıdı, denetim çalışmalarını koordine
eder, savunma aracı olarak kullanılır, gözetimi kolaylaştırır, denetim kalitesinin
artırılmasında fayda sağlar.
•Çalışma Kâğıtlarının Biçim, İçerik ve Kapsamı: Çalışma kâğıtlarının belli bir
formatı yoktur. Çalışma kâğıtları hazırlanırken, başlık, müşteri unvanı,
denetçinin adı soyadı, denetim tarihi, dönem, denetimin amacı, kontrol eden,
mesleki yargılar gibi bilgilerin olması gerekir.
•Çalışma Kâğıtlarının Hazırlanması: Çalışma kâğıtları hazıranırken, işletmenin
büyüklüğü, tespit edilen önemli yanlışlık riskinin düzeyi, denetim kanıtının
önemi, kullanılan denetim yöntemleri gibi faktörler dikkate alınmalıdır.
•Çalışma Kâğıtlarının Dosyalanması: Çalışma kâğıtlarının, denetim rapor
tarihinden itibaren 60 gün içinde dosyanıp arşive kaldırılması gerekir. Çalışma
kâğıtlarının saklandığı dosyalar, sürekli ve cari dosya şeklinede ikiye ayrılır.
Sürekli dosyada , gelecek denetimlerde de kullanılabilecek çalışma kâğıtları
saklanırken, gelecek denetimlerde kullanılmayacak olanlar cari dosyada
saklanırlar.
•Çalışma Kâğıtlarının Saklanması: Çalışma kâğıtlarının mülkiyeti denetim
firmasına aittir. Çalışma kâğıtları, denetim firması ve denetçiler için sır
niteliğindedir. Denetim firması ya da denetçiler, çalışma kâğıtlarındaki işletmeye
ait bilgileri kendi menfaatine ya da başkaları menfaatine olacak şekilde
kullanamaz ya da kullandıramaz. Denetim standartlarına göre çalışma
kâğıtlarının en az 5 yıl süreyle saklanması zorunludur. Türkiye'deki mevzuatlara
göre bu süre en 10 yıldır.
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi çalışma kâğıdı olarak kabul edilmez?
a) Denetim programları
b) Analitik incelemeler
c) Denetim mizanları
d) Denetim raporu
e) Yevmiye defteri aslı
Cevap Anahtarı
1.e, 2.d, 3.e, 4.c, 5.a, 6.b, 7.e, 8.b, 9.d, 10.a
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Bozkurt, N. (2010). Muhasebe Denetimi, Alfa Basım Yayın, İstanbul.
Duman, Ö. (2008). Muhasebe Denetimi ve Raporlama, 2.Baskı, Tesmer Yayın
No:78, Ankara.
Güredin, E. (2011). Denetim ve Güvence Hizmetleri, Türkmen Yayınları, İstanbul.
Kaval, H. (2008). UFRS Uygulama Örnekli Muhasebe Denetimi, 3.Baskı, Gazi
Kitabevi, Ankara.
Kamu Gözetim Kurumu (2013). “Bağımsız Denetimin Belgelendirilmesi (BDS
230) Hakkında Tebliğ”, Resmi Gazete Tarih:14.11.2013, No:28821, Ankara.
Sağlam, Necdet ve M.Yolcu (2014). “Türkiye Denetim Standartlarına Göre Finansal
Tabloların Bağımsız Denetimi ve Raporlaması, Yaklaşım Yayıncılık.
Selimoğlu, S.K. ve diğerleri (2011). Muhasebe Denetimi, Editörler: Seval Kardeş
Selimoğlu ve Şaban Uzay, 3.Baskı, Gazi Kitabevi, Ankara.
TURMOB (2009). Denetim, Cilt I, Tesmer Yayın NO:85, Ankara.
TURMOB, (2008). Uluslararası Denetim ve Güvene Standartları, TUDKS Türkiye
Denetim Standartları Kurulu, TURMOB Yayın No:339, Ankara.
Usul, H. (2013). TFRS Uygulamalı Bağımsız Denetim, Detay Yayıncılık, Ankara.
• Denetimde Örnekleme ve
İÇİNDEKİLER
•Denetimde örnekleme ve
örnekleme ile ilgili kavramları
öğrenebilecek,
•Türkiye Denetim Standartlarında
örneklemenin yerini bilebilecek,
•Örneklem tasarımı ve örneklem
büyüklüğü ile test edilecek
kalemlerin nasıl
belirlenebileceğini
kavrayabilecek,
•Örneklem üzerinde denetim
prosedürlerini uygulayabilecek,
ÜNİTE
•Denetim sonuçlarını
©
değerlendirebileceksiniz.
Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
9
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
Temel Kavramlar
DENETİMDE ÖRNEKLEME YÖNTEMİ
170
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
GİRİŞ
Denetim faaliyeti, küçük işletmeler açısından, klasik denetleme denilen ve
işletmelere ait tüm belge ve kayıtları içeren veriler incelenerek yapılmaktadır. Bu
yöntemle hatalar en aza indirilerek sonuçların dayanağının sağlam olması
sağlanmaktadır. Ancak günümüzde küçük işletmelerin yerini büyük ve orta boy
işletmeler almıştır. Bu durum, işletmelere ait denetim yapılacak verilerin sayısını
arttırarak denetim faaliyetini zorlaştırmıştır. Bunun sonucunda, işletmeye ait her
bir birimde meydana gelen bütün faaliyet verilerinin denetimi için, uzun zaman ve
yüksek maliyet gerekliliği ortaya çıkmıştır. Bu ve benzeri problemleri en aza
indirerek geçerliliği yüksek denetim yapabilmek için, tüm birimlerdeki faaliyet
verilerinin tamamının (evren=ana kitle) denetlenmesi yerine, bu verileri temsil
edecek örnek birimlerin (örneklem) seçilmesi yöntemi benimsenmiştir. Bu yöntem
için, örneklemin ana kitleyi en iyi temsil edecek şekilde seçimi büyük önem taşır.
Muhasebe denetiminde örnekleme, denetçinin geniş veri alanlarını daha
etkin daha hızlı ve daha az maliyetle denetleyebilmesi için kullanılır.
Muhasebede; satış faturaları, stoklar, ücretler vb. gibi birçok veri kümesi
birer ana kitle oluşturur ve bunların her biri üzerinde örnekleme yöntemi
Denetimde örnekleme uygulaması yapılabilir.
yöntemi; denetimi
yapılan tüm verileri Denetimde bütünün tamamının incelenmesi yerine örneklem yöntemine
(ana kitle) incelemek geçilmesi, kaynak ve maliyet ilişkisi bakımından önemlidir. Aynı şekilde, istatistiki
yerine, bu verileri örneklemeden istatistiki olmayan örneklemeye geçiş, denetimde önemli bir
temsil eden örnek aşamadır.
birimlerin (örneklem)
incelenmesini esas alır. Ana kitleden rastgele seçilen az sayıda birimlerden oluşan örneklemin
incelenmesi zaman açısından ve ekonomik açıdan daha avantajlı bir seçenektir.
Örnekleme yöntemini denetimde kullanmak, sonuç olarak oldukça etkili ve yararlı
olabilmektedir.
Örnekleme yöntemlerini kullanmanın bir sonucu olarak; objektif ve
geçerliliği yüksek sonuçların sağlanması, örneklem büyüklüğünün önceden
ekonomik ve etkin biçimde tespitinin yapılabilmesi, örnekleme hatasının kolay
tahmini, istenen hata payı ve güvenilirlik düzeyinin tespiti, büyük kitlelerin
incelenip denetiminde sürekli denetim yöntemlerine göre daha iyi sonuçlar
vermesi, zaman ve maliyet açısından tasarruflu olması, farklı denetçilerce
yapılması durumunda dahi sonuçların birleştirilip objektif olarak
değerlendirilebilmesi gibi sebeplerle, denetimde bu yöntemlerin kullanımı
yaygınlaşarak kabul görmektedir.
Örnekleme yöntemlerinin denetimde kullanımının, toplam maliyette
sağlayacağı azalma ile kaliteli elemanlar çalıştırıp denetlenecek işletme sayısı
arttırılabilir ve denetim sonuçlarının daha kısa sürede karar vericilerin kullanımına
sunulması mümkün olabilir.
Denetimde kullanılan örneklemenin maliyetini düşürmek ve tahmini
etkinliğini arttırabilmek için, belirlenen şartlara göre örnekleme yöntemleri, özel
olarak geliştirilmiştir.
171
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
172
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
173
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
174
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
175
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
176
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
ÖRNEKLEM
SIRA FAKTÖR BÜYÜKLÜĞÜ ÖRNEKLEM BÜYÜKLÜĞÜ ÜZERİNDEKİ
NO. ÜZERİNDEKİ ETKİNİN SEBEBİ
ETKİSİ
1 Kontrollerin işleyiş etkinliğinden, denetçi
tarafından elde edilmek istenen güvence
arttıkça denetçinin yapmış olduğu risk
değerlendirmesi sonucu belirlediği
“önemli yanlışlık” riski seviyesi düşecek ve
örneklem büyüklüğünün daha geniş
alınması gerekecektir. Denetçinin,
Denetçinin, risk
yönetim tarafından beyan edilen
değerlendirmesinde
düzeydeki “önemli yanlışlık” riskine ait
dikkate aldığı
Artış yaptığı değerlendirmenin, kontrollerin
denetimle ilgili
işleyiş etkinliğinde bir beklentiye yol
kontroller
açması durumunda, kontrol testlerinin
kapsamındaki artış
uygulanması gerekir. Diğer unsurların
sabit kalması şartıyla, risk
değerlendirmesinde denetçinin
kontrollere ait işleyiş etkinliğine olan
güveni arttıkça kontrol testlerine ait
kapsam da artar (bu nedenle örneklem
büyüklüğü de arttırılır).
2 Sapma oranında Sapma oranı kabul edilebilir düzeyde
meydana gelen Azalış azaldıkça örneklem büyüklüğünün daha
kabul edilebilir artış geniş alınması gerekir.
3 Sapma oranında artış beklentisi
durumunda, denetçi tarafından gerçek
sapma oranının daha makul şekilde
tahmini için örneklem büyüklüğünün daha
geniş alınması gerekir. Denetçinin, sapma
Test edilecek olan
oranı beklentisine ait dikkate alması
ana kitledeki sapma
Artış gereken ilgili faktörler; denetçinin
oranında beklenen
işletmeye ilişkin edindiği bilgiyi (özellikle iç
artış
kontrolün anlaşılmasında kullanılan risk
değerlendirme prosedürlerini), personel
değişimlerini ya da iç kontrolde ortaya
çıkan değişimleri, önceki dönemlerde
kullanılan denetim prosedürleriyle diğer
177
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
ÖRNEKLEM
SIRA FAKTÖR BÜYÜKLÜĞÜ ÖRNEKLEM BÜYÜKLÜĞÜ ÜZERİNDEKİ ETKİNİN
NO. ÜZERİNDEKİ SEBEBİ
ETKİSİ
Risk değerlendirmesi neticesinde, denetçinin
belirlemiş olduğu “önemli yanlışlık” risk
Risk
seviyesi arttıkça, örneklem büyüklüğünün daha
değerlendirmesi
geniş alınması gerekir. Denetçinin yaptığı,
neticesinde
“önemli yanlışlık” riski değerlendirmesi, kontrol
denetçinin
1 Artış riski ve yapısal riskten etkilenir. Örneğin,
belirlemiş olduğu
denetçi tarafından kontrol testlerinin
“önemli yanlışlık”
uygulanmaması durumunda, denetçinin
riski seviyesindeki
yapmış olduğu risk değerlendirmesi
artış
neticesinde belirlenen “önemli yanlışlık” risk
seviyesi, yönetimin beyan ettiği iç kontrollerin
178
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
179
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
180
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
181
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
Uygun alternatif prosedür için örnek olarak olumlu bir teyit isteğine cevap
alınamaması durumunda sonradan yapılan tahsilatları ve bu tahsilatlarla
kapatılmak istenen kalemleri incelemek gösterilebilir.
Yanlışlıkların Öngörülmesi
Detay testleri açısından denetçi, örneklemde bulunan yanlışlıkları kullanıp
ana kitlenin geneli hakkında bir öngörüye ulaşır.
Denetçi, yanlışlığın büyüklüğü hakkında genel bir fikre ulaşmak için ana
kitledeki yanlışlıklarla ilgili öngörüde bulunmalıdır. Ancak bu durum, kaydedilecek
Denetçi, detay testleri tutarı belirlemek için yetersiz olabilir.
açısından, örneklemde
bulunan yanlışlıkları Bir yanlışlık anomali oluşturursa ana kitleye ait yanlışlıkların
kullanarak ana kitlenin öngörülmesinde, bu aykırı durum dikkate alınmayabilir. Ancak düzeltilmemesi
geneli hakkında bir hâlinde bu yanlışlığın etkisi, öngörülen anomali olmayan yanlışlıklara ilave olarak
görüşe ulaşır. dikkate alınmalıdır.
Kontrol testlerinde, örnekleme ait sapma oranı aynı zamanda tüm ana
kitleye yönelik öngörülen sapma oranı olduğundan açıkça bir sapma öngörüsüne
gerek yoktur.
Bireysel Etkinlik
182
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
183
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
184
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. İçerisinden bir örneklem seçilen ve denetçinin hakkında sonuçlar elde etmek
istediği veri topluluğunun tamamı aşağıdakilerden hangisidir?
a) Denetim örneklemesi
b) İstatistiki örnekleme
c) Ana kitle (evren)
d) Anomali (aykırılık)
e) Örnekleme birimi
2. Denetçi tarafından bir örneklem temel alınarak varılan sonucun, aynı denetim
prosedürü ana kitlenin tamamına uygulandığında elde edilecek sonuçtan farklı
olması riski aşağıdakilerden hangisidir?
a) Örnekleme dışı risk
b) Kabul edilebilir yanlışlık
c) Ana kitle riski
d) Kabul edilebilir sapma oranı
e) Örnekleme riski
4. Ana kitleyi belirli özelliklere sahip alt gruplara ayırarak yapılan örneklem seçme
yöntemi aşağıdakilerden hangisidir?
a) Gruplandırma yöntemi
b) Değer ağırlıklı seçim yöntemi
c) İstatistiki (tesadüfi olmayan) örnekleme
d) İstatistiki olmayan (iradi) örnekleme
e) Rastgele örnekleme yöntemi
5. Bir hesap sınıfı, hesap grubu veya hesap kalanlarına ait parasal tutar hatalarının
tahmininin yapılmasında kullanılan yöntem aşağıdakilerden hangisidir?
a) İstatistiki olmayan örnekleme
b) Fiziki örnekleme
c) Nitelik örneklemesi
d) Parasal birim örneklemesi
e) Nicelik örneklemesi
185
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
9. Bir ana kitledeki sapma ya da yanlışlıkları veya sapmaları açık bir şekilde temsil
etmeyen bir sapma ve yanlışlık aşağıdakilerden hangisidir?
a) Anomali (aykırılık)
b) İstatistiki örnekleme
c) Standart Sapma
d) Kabul edilebilir sapma
e) Kabul edilebilir yanlışlık
10. Bir ana kitleyi oluşturan bağımsız kalemlerin her biri aşağıdakilerden hangisiyle
isimlendirilir?
a) Anomali (aykırılık)
b) Ana kitle (evren)
c) Denetim örneklemesi (örnekleme)
d) İstatistiki örnekleme
e) Örnekleme birimi
Cevap Anahtarı
1.c, 2.e, 3.b, 4.a, 5.d, 6.e, 7.b, 8.c, 9.a, 10.e
186
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Denetimde Örnekleme Yöntemleri
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Çil, S. (2003). “Denetimde Kanıt Seçmede Örnekleme ve Diğer Yöntemlerin
Kullanımı ve ISA No: 530”, Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim
Fakültesi Dergisi.
Kishalı, Y. ve Pehlivanlı, D. (2007). “Denetimde İstatistikî Olmayan Örnekleme”.
Muhasebe ve Finansman Dergisi, 33, 121-130.
Resmi Gazete (2014). Bağımsız Denetimde Örnekleme(BDS530) Hakkında Tebliğ,
22 Ocak 2014, Sayı: 28890.
Sağlam vd. (2011). “Örnekleme Yöntemleri Yaklaşımı ile Muhasebe Denetim
Uygulamaları”, Journal of New World Sciences Academy, Volume: 6,
Number: 1.
Türk Ticaret Kanunu (2011). Resmi Gazete, 14 Şubat 2011, Sayı: 27846, Kanun No:
6102.
Ünal, A. G. (2015). Bağımsız Denetim Firmalarının Kanıt Toplamada İstatistiki
Örnekleme Yöntemini Kullanması, Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler
Fakültesi İşletme Ana Bilim Dalı Muhasebe ve Finansman Yüksek Lisans
Programı, Yüksek Lisans Tezi
Yıldırım, H. ve İnel, M. N. (2012). “Muhasebe Denetiminde Örnekleme
Tekniklerinin Değerlendirilmesi Üzerine Bir İnceleme”, Marmara
Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt: XXXII, Sayı: I.
187
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
DENETİMDE MUHASEBE
HATA VE HİLELERİ
DENETİMDE MUHASEBE
HATA VE HİLELERİ
İçerik
•Nitel muhasebe hataları
Bakımından
•Nicel muhasebe hataları
Hatalar
•Önemli muhasebe
Sonuçları hataları
Bakımından MUHASEBE
•Önemsiz muhasebe
Hatalar hataları HATALARI
•İşletme Yöneticileri
İşletmelerde Tarafından Yapılan Hileler
Yapılan Hileler •İşletme Çalışanları
Tarafından Yapılan Hileler
•Hilenin engellenebilmesi
Hilenin •İşletme kültürü
Önlenmesi •İş disiplini vs.
189
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
GİRİŞ
Son yıllarda karşılaşılan muhasebe skandalları muhasebe hilesinin ne kadar
önemli bir konu olduğunu ortaya çıkarmıştır. Skandalların nedeni olan hileli
finansal tablolar, kullananların yanlış kararlar almasına yol açmıştır. Aynı zamanda
hilenin artmasıyla birlikte işletmeler de büyük zararlara uğramıştır. Bundan dolayı
muhasebe denetiminin önemi artmıştır.
Hata ve hile, genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine uymayan
davranışlardır. Ancak muhasebedeki hata ve hileyi birbirinden ayırmak gerekir.
Hata ve hile arasındaki fark, yapılış amacında kasıt olup olmamasıyla tespit edilir.
Muhasebe hilesi, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359. maddesinde yer
almaktadır. 359. maddeye göre, defter ve kayıtlarda muhasebe hilesi yapanlara,
aynı maddenin (a) bendinde yer alan cezanın verileceği hükmolunmuştur. 213
Muhasebede görülen sayılı VUK’un 344. maddesinin ikinci bendinde ise vergi zıyaına sebebiyet verilmesi
yanlış ve hatalarda
hâlinde, ceza olarak vergi zıyaının üç katı kesileceği hükmü bulunmaktadır.
kasıt yoktur, bilgisizlik
ve ihmal vardır. Muhasebe işlemleriyle ilgili kontrollerin ana hedefi ve konusunu; muhasebe
çalışma sistemini incelemek, düzensizlik ve yolsuzlukları tespit etmek olarak ifade
edebiliriz. Muhasebe denetiminin başlıca amaçlarından biri, var olması ihtimaline
karşı hataların aranmasıdır. Muhasebede karşılaşılan hata, genel kabul görmüş
muhasebe ilkelerine uymayan davranışlar olarak ifade edilebilir. Muhasebede
görülen yanlış ve hatalarda kasıt yoktur, bilgisizlik ve ihmal vardır.
Muhasebe hataları genel olarak kanunlara, yönetmelik ve yönerge gibi yasal
mevzuata, genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri ile işletme politikalarına ve
doğruluğu kabul edilen diğer ilke ve prensiplere aykırı ancak kasıt unsuru
içermeyen fiil ve davranışlar olarak da ifade edilebilir.
Çift taraflı kayıt sisteminde var olan otomatik kontrol sistemi hata olasılığını
engeller. Kontrol sistemine rağmen kayıtlarda hata yapma olasılığı vardır.
Otomatik kontrol sistemi tüm hataları tespit etmede yetersiz kalabilir. Örneğin
kayıtlara geçmeyen mali hareketleri muhasebe sistemi tespit edemez.
Yukarıdaki açıklamalar incelendiğinde işletmelerde yapılan hataların ve
hilelerin önlenebilmesi için bu hataların ve hilelerin neler olduğu, kimler tarafından
ve nasıl yapıldığının bilinmesi gerekir. BU bölümde bu konular üzerinde
durulmaktadır.
190
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
191
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
İhmal ve Dikkatsizlik
Muhasebe elemanının, en önemli özelliklerinden biri dikkatli ve özenli
olmasıdır. İhmal ve dikkatsizlikten doğan hatalar, irade dışı yapılmak üzere,
muhasebe ile ilgili olayların kayıtlara eksik geçirilmesi ya da hiç
kaydedilmemesinden ileri gelir.
İhmal nedeniyle olan hataların bazıları da bu gibi hatalardan zarar gören
üçüncü şahısların hatırlatmaları ile ortaya çıkar. Kredili alış ve satışlar nedeniyle,
ilgili müşterilerin ya da satıcıların gerçek alacak miktarını azaltma veya gerçek borç
miktarını artırma şeklinde sonuçlar meydana getiren hatalarda durum böyledir.
İhmalden doğan hataların, mizan sonuçlarında farklılıklara neden olması
durumunda çift taraflı kayıt yönteminin otomatik kontrol sistemiyle hemen ortaya
çıkarılması mümkündür. Aylık mizanları düzenli bir şekilde çıkartan işletmeler ile
kayıtları devamlı şekilde puantaja tabi tutan işletmelerde ihmal ve dikkatsizlik
sonucu olan hataları tespit etmek mümkün olmaktadır.
1
Nitel; Bir şeyin nasıl olduğunu belirten, onu başka şeylerden ayıran özellik, vasıf, keyfiyet.
2
Nicel; Kavramların sayılabilen, ölçülebilen, azalıp çoğalabilen özelliklerini gösteren
sözcüklere denir.
192
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
193
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
Örnek
•Faiz geliri hesabına alacak yazılması gereken bir tutarın
yanlışlıkla satışlar hesabına alacak yazılması bir muhasebe
hatasıdır. Bu durum gelir tablosunun yanlış olmasına neden olur.
Bu hatanın düzeltilmesi için satışlar hesabından faiz gelirleri
hesabına aktarma yapılması gerekir.
Tespit edilen hata düzeltilmez ise, ilgili dönemin gelir tablosu hatalı
olacaktır. Ancak, gelecek dönemlere ait finansal tablolar bu muhasebe hatasından
etkilenmeyecektir. Bunun nedeni, hatanın yalnızca geçici hesapları etkilemesi ve
geçici hesapların dönem sonunda kapatılmakta olmalarıdır.
194
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
195
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
196
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
197
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
198
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
199
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
200
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
201
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
202
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
203
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
204
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
205
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
için bir belirti olabilmektedir. Bu durum ise hata ile hilenin ayrımındaki en önemli
noktadır ve olay bazında değerlendirme farklı olabilmektedir.
Hile yapan kişi ya da kişilerin amacı, kendileri ya da başkalarının hakkı
olmadığı hâlde bir menfaat elde etmektir. Başka bir deyimle hata yapanlar
birilerine zarar verirler ama kendi menfaatleri yoktur; ancak hile yapanlar
başkalarına zarar verirken kendileri menfaat elde etme amacındadırlar.
Hileden sağlanacak yarar, onun için katlanılacak maliyetten fazla olduğu
sürece hile eylemi gerçekleşmektedir. Bu nedenle hile yapmaya aday olan çalışan,
katlanacağı maliyetin elde edeceği yarardan daha fazla olacağı inandırılırsa, hile
riski en aza indirilebilir. Ancak bazı işletmeler, hileyi bir risk unsuru olarak
görmezler ve bir iç kontrol sistemi oluşturmadan karşılıklı güven ilişkisi
çerçevesinde çalışırlar. Özellikle küçük işletmeler güven unsuruna dayanarak
çalıştığı için bunlarda hileli işlemlerin görülme riski daha fazladır.
206
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
207
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
208
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi muhasebe hatalarından biri değildir?
a) Kayıtların unutulması
b) Satış tutarının bilinçli olarak yüksek gösterilmesi
c) Muhasebe kayıtlarında dikkatsizlik
d) İhmal sonucu yanlışlıkların yapılması
e) Bilgisizlik nedeniyle yanlışlıkların yapılması
209
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
6. Faiz geliri hesabına alacak yazılması gereken bir tutarın yanlışlıkla satışlar
hesabına alacak yazılması şeklinde yapılan bir muhasebe hatası aşağıdaki
finansal tablolardan hangisini etkiler?
a) Bilanço
b) Nakit akım tablosu
c) Gelir tablosu
d) Maliyet tablosu
e) Bilanço ve gelir tablosu
I. Baskı
II. Haklı gösterme
III. Fırsat
7. Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri hile potansiyelinin oluşabilmesi
için birlikte veya ayrı ayrı olarak var olması yeterli görülen
durumlardandır?
a) Yalnız I
b) Yalnız II
c) I ve II
d) II ve III
e) I, II ve III
210
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
Cevap Anahtarı
1.b, 2.a, 3.c, 4.d, 5.b, 6.c, 7.e, 8.e, 9.e, 10.a
211
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Aksoy, T. (2006). Tüm Yönleriyle Denetim (Cilt I). Ankara: Yetkin Yayınları.
Alpaslan, M. Muhasebede Hata Ve Hileler Ve Bunların Sonucunda Ortaya
Çıkabilecek Vergi Ziyaı Cezaları Ve Muhasebe Meslek Mensuplarının
Sorumlulukları.
http://www.muhasebetr.com/yazarlarimiz/mustafaalpaslan/015/
Alptürk, E. Bilanço Oyunları ve Muhasebe Hileleri. http://www.xing.com/net/cem_
malimuesavirler/vergi-icin-degil-bilgi- icin-muhasebe-205642/bilanco-
oyunlari-ve-muhasebe-hileleri- 21411045/24084316/Erişim
tarihi:04.07.2010.
Altındağ, M. (2001). Vergi ve Revizyon Rehberi. İstanbul: Yaklaşım Yayınları.
Arzova, S. B. (2003). İşletmelerde Çalışanlar Tarafından Yapılan Hilelerin Kırmızı
Bayraklar Yoluyla İzlenmesi. MUFAD Dergisi, Sayı: 20.
Bayraklı, H., Erkan, M. & Elitaş, C. (2012). Muhasebe ve Vergi Denetiminde
Muhasebe Hata ve Hileleri. Bursa Ekin Basım Yayın Dağıtım.
Bozkurt, N. (2000). Mali Tablolarda İşletme Yönetimleri Tarafından Yapılan
Muhasebe Hileleri. Muhasebe Finansman Dergisi.
Bozkurt, N, (2009). İşletmelerin Kara Deliği Hile-Çalışan Hileleri, İstanbul: Alfa Yayın.
Bozkurt, N. (2010). İşletmede Hile Yapan Çalışanların Karakteristik Özellikleri.
25.06.2010 tarihinde
http://www.yaklasim.com/mevzuat/dergi/makaleler/2000092230.htm,
Çalıyurt, K. (2007). Muhasebede Hile Eğitiminde Uluslar arası Gelişmeler Ve Türkiye
Açısından Değerlendirme. XXVI. Türkiye Muhasebe Eğitimi Sempozyumu.
Çalıyurt, K. & Tezgel, D. T. (2015). Sigorta Şirketlerinde Finansal Tablo Suistimalleri.
Muhasebe ve Denetime Bakış Dergisi, 1(46), 33-51.
Duman, Ö. (2008). Muhasebe Denetimi ve Raporlama. Ankara: Tesmer Yayını,
No:78.
Erdağ, N. (2007). İşletmelerde Muhasebe Ve Vergisel Hata Ve Hileler. 20-10-2007
Tarihinde
http://www.bilgiportal.com/v1/idx/95/2774/Ekonomi/makale/iletmelerde-
muhasebesel-ve- vergisel--hatalar.html.
Eren, F. (1999). Borçlar Hukuku: Genel Hükümler. İstanbul: Beta Yayınları.
Erkan, M. & Arıcı, N. D. (2011). Hata ve Hile Denetimi: Sermaye Piyasası Kurulu’na
Kayıtlı Halka Acık Şirketlere İlişkin Düzenlemeler. Muhasebe ve Denetime
Bakış, (10), 33.
Gürbüz, H. (1990). Muhasebe Denetimi (3. Baskı). İstanbul: Bilim Teknik Yayınevi.
Hiçşaşmaz, M. (1977). İşletme Hesaplarının İncelenmesi (4.Baskı) (Revizyon ve
Kontrol). Ankara: İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi Yayını.
212
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 25
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
http://mevzuatlar.blogcu.com/isletme-yontemleri-tarafindan-yapilan-
hileler/2865615 Erişim Tarihi:16.06.2010.
http://www.huseyinust.com/Thread-MUHASEBE-HILESI, Erişim Tarihi, 29.04.2010.
http://www.muhasebetr.com/yazarlarimiz/suleyman/009/ Eriş. Tarihi:
30.06.2010.
HUD Hesap Uzmanları Derneği, Denetim İlke ve Esasları, (2004) 3.Baskı. İstanbul
Kamu Gözetimi Kurumu, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu, Türkiye
Denetim Standartları, Bağımsız Denetim Standartları,
Kara, M. “Yaygın Muhasebe Hata Ve Hileleri Nelerdir? ”,
http://www.stratejikboyut. com/ haber/yaygin-muhasebe-hata-ve- hileleri-
nelerdir--28342.html.
Kaval, H. (2005). Muhasebe Denetimi. Ankara: Gazi Kitabevi.
Kaya, H. Pınar ve Uzay, Ş. (2018). Hileli Finansal Raporlama Ve Bağimsiz Denetçinin
Sorumluluğu. Muhasebe Bilim Dünyası Dergisi. Özel Sayı, 20, ss.721-740
Kızılot, Ş. (2007). Vergi Usul Kanunu ve Uygulaması, Cilt:10, Yaklaşım Yayınları.
Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü, (1973) Revizyon ve İşletmelerde Vergi
İncelemesi. Ankara: Güneş Matbaası.
MHUD (2004). Denetim İlke ve Esasları. Maliye Hesap Uzmanları Derneği Yayını,
İstanbul: Acar Matbaası.
Mıtchell, S. H., (1997). Management Fraud Trends. The Secured Lender, New York,
November/ December, Vol. 53. Iss. 6.
Mikail, E. (2008). İşletmelerde Yaşanan Yolsuzluklara (Hata ve Hileler) Karşı
Denetimden Beklentiler. Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi ve İdari
Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt 13, Sayı 1.
Mümtaz, D. Muhasebe Hilesi, http://www.mumtazdilek.com/cesitli-yazilar/ 104-
muhasebe-hilesi.pdf. Erişim Tarihi: 12.02.2011.
Öğredik, G. Muhasebe Hatası. http://www.muhasebetr.com/ yazarlarimiz/ guray/
012/
Öztürk, C. Uluslar arası Standartlar Çerçevesinde Denetim ve Benzeri Hizmetler.
swww.tmsk.org.tr/makaleler/.../CANOZTURK-TURMOB - MAKALE.doc . Erişim
Tarihi: 08.10.2010.
SAS; Statement of Auditing Standards.
Sımmons, M. R., (1996) Profiling an intemal Fraudester.
Denetimde Muhasebe Hataları ve Hileleri
Sipahi, B. SAS 82 Çerçevesinde Muhasebe Denetiminde Hile Riskini Ortaya Çıkaran
Faktörler” http://archive.ismmmo.org.tr/docs/malicozum/ 67 Mali
Cozum/14%20bar%C4% B1s%20sipahi.pdf.
213
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 26
Denetimde Muhasebe Hata ve Hileleri
214
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 27
BİLANÇO HESAPLARININ
DENETİMİ
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
11
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Bilanço Hesaplarının Denetimi
1. DÖNEN VARLIKLAR
AKTİF HESAPLAR
2. DURAN VARLIKLAR
5. ÖZ KAYNAKLAR
GİRİŞ
Finansal tablolar muhasebe bilgi sisteminde kaydedilen ve toplanan
bilgilerin, belirli zaman aralıkları ile bu bilgileri kullanacak olanlara iletilmesini
sağlayan araçlardır. Dolayısıyla finansal tablolar, işletmenin mali durumunu ve
faaliyet sonuçlarını doğru ve dürüst, genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine ve
yasal düzenlemelere uygun olarak yansıtmalıdır.
Finansal tablolar temel ve ek tablolardan oluşur. Bilanço ve gelir tablosu
temel finansal tablo olarak kabul edilmektedir. Satışların maliyeti tablosu, kâr
dağıtım tablosu, öz kaynaklar değişim tablosu, fon akım tablosu ve nakit akım
tablosu ise ek finansal tablolardır.
“Bilanço, bir işletmenin belli bir tarihte sahip olduğu varlıklar ile bu
varlıkların sağlandığı kaynakları gösteren bir finansal tablodur” şeklinde
tanımlanabilir.
Varlık, geçmişte olan işlemlerin sonucunda ortaya çıkan ve hâlihazırda
işletmenin kontrolünde olan ve gelecekte işletmeye ekonomik fayda sağlaması
beklenen değerlerdir.
Borç, geçmiş olaylardan kaynaklanan ve ödenmesi işletmenin ekonomik
fayda sağlayabilecek değerlerinde bir çıkışa neden olacak mevcut
yükümlülüklerdir.
Öz kaynaklar, işletmenin varlıklar toplamından yabancı kaynakların
indirilmesi suretiyle kalan kısımdır.
İşletmelerin kaynaklarından daha fazla varlığa sahip olmaları mümkün
değildir. Dolayısıyla bir işletmenin varlıkları ile bu varlıkların sağlandığı kaynaklar
arasında daima eşitlik söz konusudur.
İşletmenin sahip olduğu varlıklarda ve borçlarda meydana gelen mali
hareketler ile işletmenin faaliyet sonuçlarının, muhasebe kayıtlarında tam ve
doğru olarak gösterilip gösterilmediğinin araştırılması muhasebe denetiminin
konusudur. Dolayısıyla denetim çalışmasıyla işletmenin defter, kayıt ve
belgelerinde, muhasebe hata ve hilelerinin tespit edilerek giderilmesi ve işletme
ile ilgili çıkar gruplarına sunulan bilgilerin doğruluğu ve güvenilirliği sağlanmalıdır.
Kasa hesabında hata Kasa hesabı denetiminin amacı, nakit tutarının genel kabul görmüş
olması çok sayıda muhasebe ilklerine uygun olarak gösterilip gösterilmediğini ve naktin işletmenin
hesapta hata olması kontrolü altında olup olmadığını belirlemektir.
demektir.
Kasa hesabı çok hareket gören bir hesaptır. Aynı zamanda kasa hesabı çok
sayıda hesapla da ilişkilidir. Kasa hesabında hata varsa çok sayıda hesapta da hata
var demektir. Dolayısıyla denetçiler açısından kasa hesabının denetimi riski oldukça
yüksek bir denetim alanıdır. Bu nedenle nakit hareketlerinin kapsamına
alınabilecek banka, alınan/verilen çekler hesaplarıyla birleştirilmeden ayrı bir
denetim alanı olarak ele alınmalıdır. Ayrıca kasa hesaplarının doğruluğunun
incelenmesi aynı zamanda, satış ve tahsilat işlemleri ile satın alma işlemlerini de
ilgilendirdiğinden gerçekleştirilen bu işlemlerin güvenirliliği hususunda da bilgi
sağlamış olacaktır.
Kasa hesabının denetiminde denetçi aşağıdaki denetim hedeflerine
ulaşmaya çalışır:
Kasa hesabında görülen nakit gerçekten var mıdır? (Gerçeklik)
hesabının, varsa teminat olarak verilen senetlerin ve çeklerin son durumu hakkında
bilgi alınır.
Alacakların denetimi
Alacak deyimi; işletmenin başkalarından isteyebileceği nakit, mal ve hizmet
şeklindeki haklarını ifade eder. Alacaklar, satışlar neticesinde doğduğu gibi, ödünç
verme, ilişkili şirketlere, personele, şirket ortaklarına borç verme veya yardım
etme gibi nedenlerle de ortaya çıkabilir.
İşletmelerin üçüncü kimselerden istenebilen parasal hakları, bu hakları
doğuran olay ve işlemin özelliğine göre; işletmenin ana faaliyetinden kaynaklanan
alacaklar, işletmenin ana faaliyeti dışındaki faaliyetlerinden doğan alacaklar
şeklinde iki gruba ayrılmaktadır. Bunlardan birincisi ticari alacaklar, ikincisi ise
diğer alacaklar şeklinde sınıflandırılmaktadır. Ayrıca vadelerine göre; kısa vadeli
alacaklar ile uzun vadeli alacaklar bilançonun ayrı bölümlerinde yer almaktadır.
Alacakların başka bir ayırımı ise senetli ve senetsiz olmalarına göre yapılan
ayrımdır.
Ticari alacaklar;
işletmenin asıl faaliyet Kısa vadeli ticari alacaklar; işletmenin asıl faaliyet konusunu oluşturan mal
konusunu oluşturan ve hizmet satışından kaynaklanan bir yılda ya da normal faaliyet döneminde tahsil
mal ve hizmet edilecek senetli ve senetsiz alacaklardan oluşmaktadır.
satışından kaynaklanan
alacaklardır. Bu alacaklar, Tekdüzen Hesap Planı’nda “12 TİCARİ ALACAKLAR” grubunda
yer alan hesaplarda izlenmekte ve bilançoda dönen varlıklar içerisinde
gösterilmektedir.
Uzun vadeli ticari alacaklar, işletmenin asıl faaliyet konusunu oluşturan mal
ve hizmet satışından kaynaklanan bir yıldan ya da normal faaliyet döneminden
daha uzun süre sonra tahsil edilecek senetli ve senetsiz alacaklardan oluşmaktadır.
Bu alacaklar, Tekdüzen Hesap Planı’nda “22 TİCARİ ALACAKLAR” grubunda
yer alan hesaplarda izlenmekte ve bilançoda duran varlıklar içerisinde
raporlanmaktadır.
Diğer alacaklar ise; herhangi bir ticari ilişkiye dayanmadan meydana gelen
senetli ve senetsiz alacaklardan oluşmaktadır. Bu alacaklardan kısa vadeli olanlar
Tekdüzen Hesap Planı’nda “13 DİĞER ALACAKLAR” grubunda yer alan hesaplarda
izlenmekte ve bilançoda dönen varlıklar içerisinde gösterilmektedir. Uzun vadeli
diğer alacaklar ise Tekdüzen Hesap Planı’nda “23 DİĞER ALACAKLAR” grubunda
yer alan hesaplarda izlenmekte ve bilançoda duran varlıklar içerisinde
raporlanmaktadır.
Yukarıda sıralanan tüm alacak hesaplarının denetiminde denetçi aşağıdaki
denetim hedeflerine ulaşmaya çalışır:
Alacakların işletme faaliyetlerin bir sonucu olarak ortaya çıktığının ve hak
sahipliğinin işletmeye ait olduğunun saptanması (Gerçeklik/Mülkiyet)
Bilançoda gösterilen alacaklar tutarının tüm alacakları kapsaması, eksik
Eğer fatura sonrasında lehte iskonto alınıyor ise, bunların yine stok
hesaplarının alacağına (153 Ticari Mallar - Alış İskontoları hesabı)
kaydedilmesinin sağlanması, çoğu uygulamada görüldüğü gibi "659
Faaliyetlerle ilgili Diğer Olağan Gelir ve Kârlar" hesabına kaydedilmemesi.
Alışlarla doğrudan ilgisi kurulamayan finansman giderlerinin (faiz, kur
farkı) bu hesaplara alınmaması gibi.
Stokların denetiminde en önemli konu dönem sonu stoklarının doğru
sayılması ve değerlemenin sağlanmasıdır. Genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine
göre stoklar en az yılda bir kez sayılmak zorundadır. Denetçinin görevi de stok
sayımlarında hazır bulunmak ve sayımın kalitesini kontrol etmektir. Genellikle
büyük işletmelerde yıl sonundan önceki hafta sayım ekipleri kurularak sayım
yaptırılır. Bu ekiplerde görev alanların malzemeyi tanıyor olmalarının yanı sıra
dikkatli ve titiz davranmaları da gerekir. Sayımlar daha sonra tutanak altına alınır
ve imzalanır.
Sayımlar sırasında ayrıca tespit edilecek bir husus, sayılan malzemelerin
sağlam veya kullanmaya müsait olduklarıdır. Çürük, deşeli, kullanılamaz veya
değerlendirilemeyecek durumda olanlar sağlam olanlardan ayrılır.
Ayrıca burada tespit edilmesi gereken başka bir husus da sayılan malların
tamamının işletmenin malı olduğu, konsinye mal bulunup bulunmadığıdır.
Denetçi ayrıca örnekleme yöntemi ile stok değerlemelerinin doğru yapılıp
yapılmadığını inceler. Başka araştırılacak bir konu ise, şirketin konsiyatörler de
malı olup olmadığıdır. Çünkü bunlar da envantere alınacak mallar grubundadırlar.
Şayet sayım sırasında bozuk, yatık, çürük mallar bulunmuş ise bunlar için
stok değer düşüklüğü karşılığı ayrılır. Denetçi ayrıca stoklarla ilgili analitik
incelemeler de yapabilir.
Stoklar hesap grubunda yer alan verilen sipariş avansları hesabının ayrıntılı
denetiminde ise önem arz eden hususlar şunlardır:
Siparişler ilişkin kayıtların, kasa/banka hesabıyla karşılıklı olarak doğru
yapılıp yapılmadığı,
Verilen avansların takip edildiği hesabın Ticari Alacaklar grubunda yer
almaması gerektiği,
Yabancı para cinsi ile verilen avansların bilanço gününde değerlemesinin
yapılıp yapılmadığı,
Malın teslim alındığı veya hizmetin ifa edildiği dönemde Verilen Sipariş
Avansları hesabının alacağı karşılığı gider/emtia hesaplarının
borçlandırılması gerektiği,
Malın teslim alınması ya da hizmetin ifası sonrasında eğer varsa avans
fazlası tutarın alacak hesaplarına intikal ettirilip ettirilmediğidir.
Bilançoda gösterilen Mali borçların ve finansman giderlerinin denetimi ile ilgili olarak özellikle yıl
mali borçların tamamen içinde yapılması gereken işlem testleri veya iç kontrol sistemi incelemeleri sırasında
işletmenin şu soruların yanıtları aranır:
faaliyetlerinden
kaynaklandığı ve Bankalardan kredi kullanımında daha fazla banka ile görüşme yapılıp daha
işletmeye ait olduğu ucuz maliyetli kaynak bulunması yolunda yoğun çaba sarf edilmelidir.
tespit edilmelidir. Vadesi gelmek üzere olan kredi anapara ve faizlerinin zamanında
ödenebilmesi için henüz vadesi gelmeden hazırlıklar yapılmalı, bunun
takibi alt birimlerden ziyade üst sorumluluk düzeylerine yüklenilmelidir.
Şirketin bilgi yönetim sistemi içinde alttan üste doğru akan bilgiler
kapsamında üst yönetim devamlı bilgilendirilmelidir.
Özellikle büyük ölçekli krediler ile tahvil, finansman bonosu gibi menkul
kıymet ihraçlarında genel kurul çok geniş bir şekilde bilgilendirilmeli,
alternatifleri, avantaj ve dezavantajları genel kurulda ayrıntılı bir şekilde
görüşülmelidir.
Bankalarla yapılan görüşmelerde sadece faiz oranı değil, komisyon,
ekspertiz ücreti gibi konularda da mutabakat sağlanmalıdır. Maliyet
analizlerinde bunlarda dikkate alınmalıdır. Muhasebede her bir kredi için
kredinin niteliğine uygun bir yardımcı hesap açılmalı ve dikkatli bir şekilde
takip edilmelidir.
Özellikle bankalardan gelen faiz hesaplarının sözleşme koşullarına uyup
uymadığı, valör, faize esas gün sayısı, uygulanan faiz oranı gibi faiz gider
bileşenlerinde kontrol yapılmadan ödeme yapılmamalıdır.
Mali borçların ve finansman giderlerinin denetim ile ilgili maddi doğruluk
testleri ve değerleme kapsamında dikkat edilmesi gereken hususlar ise şunlardır:
Eğer tahvil, varlığa dayalı menkul kıymet, finansman bonosu gibi sermaye
Ticari borçlar, Tekdüzen Hesap Planında kısa vadeli ticari borçlar “32 TİCARİ BORÇLAR”
işletmenin asıl faaliyet grubunda; uzun vadeli ticari borçlar ise “42 TİCARİ BORÇLAR” grubunda açılan
konusunu oluşturan mal hesaplarda izlenmektedir.
ve hizmetlerin satın
alınmasından İşletmelerin genellikle kendilerini olduğundan daha iyi gösterme eğiliminde
kaynaklanmalıdır. oldukları kabul edilmektedir. Bu nedenle varlıkları ya miktar olarak ya da değer
olarak fazla gösterme eğilimdedirler. Ancak bazı işletmelerin aynı sonucu
doğuracak şekilde borçlarının bazılarını hesaplara ve bilançolara almamak eğilimi
göstermeleri de beklenir. Bu nedenle denetçiler borçların abartılı olmasından çok,
kayda geçmeyen borçların olabileceği varsayımdan hareket ederler ve
denetimlerini buna göre planlarlar. Hatta bazı işletmelerde borç o kadar çok
olabilir ki, öz sermayeyi eksi hâle getirebilir.
Ayrıca bu hesaplar temelde satın alma faaliyetleri kapsamında doğduğundan
bunların iç kontrol sistemleri de mal ve hizmet alımları ve ödemeler kapsamında
tasarlanırlar veya kurulurlar. Denetçilerde alımlar incelenirken bu hesapların
sistem incelemeleri ve fonksiyon testleri gerçekleştirilmiş olur.
Bu hesapların ayrıntılı (detay) denetiminde, vadeli/vadesiz, kısa/ uzun vadeli
ayırımı yapılmaksızın;
uygulanmalıdır.
Borçların ödenmesinde sorumluluklar daha belirgin olmalıdır.
Sorumluluk (vadesi gelen borçlardan hangilerine öncelik verileceği,
erteleneceği veya daha önce ödeneceği gibi) şirketin daha üst birimlerine
taşınmalıdır. Alt birimlere istismar olanağı tanınmamalıdır.
Üst yönetime daima izleyen haftada ve ayda, hangi ödemelerin olduğu
raporlanmalıdır. Bunun için bir raporlama sistemi kurulmalıdır.
Ödemeler yapılmadan önce borcun doğuşu ile ilgili belgeler tekrar gözden
geçirilmeli, mümkün olduğu kadar kasadan ödeme yerine çek verilmesi veya
satıcının hesabına bankadan havale gibi yöntemler tercih edilmelidir.
Bir faturanın veya borcun ikinci defa ödenmesini engellemek için belgelere
ödendiğine dair damgalar basılmalı, ödeme günü ile kayıt günü arasında mümkün
olduğunca az zaman kalmalı, mümkünse hemen kayda alınması sağlanmalıdır.
Eğer senetsiz borçlara kaydedilmekle birlikte, belirli bir vadeden sonra faize
tabi veya belirli bir sürede ödenmediğinde ceza ödenecek durumlar varsa işletme
yönetiminden bu hususlar öğrenilmeye çalışılır. Eğer uzun süreli veya devamlı alım
sözleşmeleri yapılmış ise bunların sözleşmeleri okunarak işletme için risk
oluşturacak hususların varlığı araştırılır.
Yıl sonunda yapılacak maddi doğruluk testlerinin hedefi kayıtlarda
gösterilen borçların doğru ve tamamını kapsayıp kapsamadığıdır. Bunun en iyi
tespit yöntemi ise satıcılara mutabakat veya teyit mektubu gönderilmesidir. Teyit
aynı senetsiz alacaklar için uygulanan prosedüre uygun şekilde yerine getirilir.
Senetli borçlar ile vadesi 3 ayı geçen borçlar için reeskont yapılması
unutulmamalıdır.
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Yolsuzluklara ve hilelere maruz kalma olasılığı diğerlerine göre daha
yüksek olan bilanço hesabı aşağıdakilerden hangisidir?
a) Sermaye
b) Arsalar
c) Tesis Makin ve Cihazlar
d) Kasa
e) Binalar
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Bakır, M. (2007). Denetim, 5. Baskı, Akademisyen Yayınevi. Bozkurt, N. (1998).
Muhasebe Denetimi, Alfa Yayınları.
Durmuş, C.N. ve Taş, O. (2008). Denetim SPK Düzenlemeleri ve 3568 Sayılı
Mevzuat Kapsamında, Alfa Yayınları.
Güredin E.(2010) Denetim ve Güvence Hizmetleri, Türkmen Kitabevi Yayınları.
Güçlü, F. (2005). Muhasebe Denetimi, Detay Yayıncılık.
Gürbüz, H. (1995). Muhasebe Denetimi, 4.Baskı, Bilim Teknik Yayınevi. Haftacı, V.
(2007). Muhasebe Denetimi. Avcı Ofset.
Kamu Gözetimi Kurumu, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu, Türkiye
Denetim Standartları, Bağımsız Denetim Standartları,
Kaval, H. (2008). Uluslar arası Finansal Raporlama Standartları Uygulama Örnekleri
İle Muhasebe Denetimi, 3. Baskı, Gazi Kitabevi.
Kavut, L., Taş, O. ve Şavlı, T. (2009). Uluslararası Denetim Standartları Kapsamında
Bağımsız Denetim, İSMMMO Yayınları, 130)
Kepekçi, C. (1998). Bağımsız Denetim, 3. Baskı, Siyasal Kitabevi.
Pekiner, K. (1998). İşletme Denetimi, 5. Baskı, İÜ İşletme Fakültesi Muhasebe
Enstitüsü Yayınları, 55.
TESMER (2010). Mesleki Uyum Eğitimi Denetim Teori Cilt I, Tesmer Yayınları, 85.
https://www.aktifonline.net/smmm_sinavi_denetim_ders_notlari_staja_giris.pdf
https://www.mizandenetim.com/mizandenetim.php?sayfa_id=160&kategori_id=
160&id=97&lng=1
12
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Gelir Tablosu Hesaplarının Denetimi
Brüt Satışlar
GİRİŞ
Finansal tablolar, finansal tablo kullanıcılarına işletme hakkında bilgi sunan
araçlardır. Dolayısıyla finansal tablolar, işletmenin mali durumunu ve faaliyet
sonuçlarını doğru ve dürüst, genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine ve yasal
düzenlemelere uygun olarak yansıtmalıdır.
Gelir tablosu, işletmenin belli bir dönemde elde ettiği bütün gelirlerle, bu
gelirleri elde etmek amacıyla aynı dönem içinde katlandığı bütün maliyet ve
giderleri ve bunların sonucunda oluşan dönem net kârını veya zararını belli bir
düzen içinde gösteren finansal tablodur.
Gelir tablosunda dönem içerisinde gerçekleşen gelir ve giderler ayrıntılı
olarak gösterilir. Gelir ve giderler arasındaki fark ise kâr veya zarardır. Bu kâr veya
zarar bilançoda tek kalem olarak öz kaynaklar grubunda yer alır.
Gelir tablosu hesaplarının denetimi; işletmenin faaliyet dönemine ilişkin
brüt satışları, satış indirimleri, satışların maliyeti, faaliyet giderleri, diğer
faaliyetlerden gelir ve kârlar, diğer faaliyetlerden gider ve zararlar, finansman
giderleri, olağan dışı gelir ve kârlar ve olağan dışı gider ve zararlardan oluşur.
Gelir tablosu hesaplarının denetimi konusunda denetçinin dikkatle üzerinde
durması gereken iki özel denetim amacı vardır. Bunlar:
Bu grupta yer alan gelirlerin işletmenin esas faaliyet konusu ile ilgili olup
olmadığının belirlenmesi,
Örnek
borçlanma giderlerinden, kısa vadeli borçlara ait olanları
dönem sonunda 660 Kısa Vadeli Borçlanma Giderleri
hesabının borcuna; uzun vadeli borçlara ait olanları ise 661
Uzun Vadeli Borçlanma Giderleri hesabının borcuna
aktarılmaktadır.
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi brüt satışlar hesap grubunun denetiminin
amaçlarından biri değildir?
a) Hasılatların, işletmenin esas faaliyet konusu ile ilgili ve süreklilik arz
eden hasılatlara ilişkin olup olmadığını kontrol
b) İhraç kayıtlı satışların yurt içi satışlarda izlenip izlenmediğini kontrol
c) Bu hesapların borcuna sadece satış hasılatı iptallerinin kaydedilip
kaydedilmediğini kontrol
d) Değer düşüklükleri ile ilgili karşılık ayrılıp ayrılmadığını kontrol
e) Yurt dışı satışlar hesabına sadece doğrudan ihracattan kaynaklanan
satışların kaydedilip kaydedilmediğini control
Cevap Anahtarı
1.d, 2.e, 3.b, 4.e, 5.a, 6.c, 7.b, 8.e, 9.e, 10.b.
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Bakır, M. (2007). Denetim, 5. Baskı, Akademisyen Yayınevi. Bozkurt, N. (1998).
Muhasebe Denetimi, Alfa Yayınları.
Durmuş, C. N. ve Taş, O. (2008). Denetim SPK Düzenlemeleri ve 3568 Sayılı
Mevzuat Kapsamında, Alfa Yayınları.
Güçlü, F. (2005). Muhasebe Denetimi, Detay Yayıncılık.
Gürbüz, H. (1995). Muhasebe Denetimi, 4. Baskı, Bilim Teknik Yayınevi Güredin E.
(2010). Denetim ve Güvence Hizmetleri, Türkmen Kitabevi Yayınları Haftacı,
V. (2007). Muhasebe Denetimi. Avcı Ofset.
Kamu Gözetimi Kurumu, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu, Türkiye
Denetim Standartları, Bağımsız Denetim Standartları,
Kaval, H. (2008). Uluslar arası Finansal Raporlama Standartları Uygulama Örnekleri
İle Muhasebe Denetimi, 3. Baskı, Gazi Kitabevi.
Kavut, L., Taş, O. ve Şavlı, T. (2009). Uluslararası Denetim Standartları Kapsamında
Bağımsız Denetim, İSMMMO Yayınları, 130).
Kepekçi, C. (1998). Bağımsız Denetim, 3. Baskı, Siyasal Kitabevi.
Pekiner, K. (1998). İşletme Denetimi, 5. Baskı, İÜ İşletme Fakültesi Muhasebe
Enstitüsü Yayınları, 55.
TESMER (2010). Mesleki Uyum Eğitimi Denetim Teori Cilt I, Tesmer Yayınları, 85.
Selimoğlu, S. ve Uzay, Ş. 2014. Muhasebe Denetimi. Ankara: Gazi Kitapevi
Özer, M. Denetim 2. Ankara: Özkan Matbaacılık
https://www.academia.edu/12305880/Gelir_Tablosu_Denetimi
• Denetimi Tamamlama
Çalışmaları MUHASEBE DENETİMİ
İÇİNDEKİLER
• Denetim Sonuçlarını
Değerlendirme Çalışmaları Prof. Dr.
Abdulkadir BİLEN
edebilecek,
• Bilanço tarihinden sonra ortaya
çıkan önemli olayların neler
olduğunu bilebilecek,
• İşletme yönetiminden alınan teyit
mektubu içeriğini kavrayabilecek,
• Kanıt değerlemesinin nasıl
yapıldığını öğrenebileceksiniz.
ÜNİTE
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
13
Denetimin Tamamlanması
Denetim Programının
Gözden Geçirilmesi
Gelecekteki Belirsizliklerin
İncelenmesi
Toplanan Kanıtların
Yeterliliğinin Değerlenmesi
Önemlilik Düzeyinin ve
Denetim Riskinin Gözden
Geçirilmesi
Müşterinin Bilgilendirilmesi
GİRİŞ
Denetim bir süreçtir. Bu süreç, ihtiyaç duyulan tüm kanıt ve bilgilerin
toplanması, toplanan bu bilgi ve belgelerin işlenmesi ve değerlendirilmesi,
değerlendirme sonucuna göre bir denetim görüşüne ulaşılması ve bu görüşün
denetim raporu ile ilgi duyanlara iletilmesi aşamalarından oluşmaktadır.
Denetim faaliyetleri sürdürülürken denetçiler yönetimin iddialarına karşı
toplamış oldukları kanıtları önceden belirlenmiş olan denetim teknikleri
çerçevesinde test ettikten sonra denetim çalışmalarının son aşamasına geçilmiş
olur. Müşteri işletmede yapılan bütün denetim faaliyetlerinin son aşaması
denetimin tamamlanması ve nihayetinde denetim raporunun düzenlenmesidir.
Denetçinin, denetimin tamamlanması aşamasında yapacağı çalışmalar iki
aşamalı olarak gerçekleştirilir. Bu aşamalardan birincisi denetimi tamamlama
çalışmaları, ikincisi ise denetim sonuçlarını değerleme çalışmalarıdır.
Denetçi, birinci aşama olan denetimi tamamlama çalışmalarında ek maddi
doğruluk testlerini uygular. Denetçi bu aşamada aşağıda yer alan işlemleri yapar:
260
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Denetimin Tamamlanması
denetim faaliyetleri sırasında unutulan ve eksik kalan işler varsa, denetçi bu işleri
tamamlar.
262
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Denetimin Tamamlanması
264
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Denetimin Tamamlanması
konusu riskle ilgili belirlenen kontrollerin etkilerini dikkate almaz. Denetçi, hangi
risklerin ciddi risk olduğu konusunda yargıda bulunurken, asgari olarak aşağıdaki
hususları mütalaa eder:
266
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Denetimin Tamamlanması
Denetim sonuçlarını Denetçi, işletmede ortaya çıkan mali nitelikli işlemlerin gerçek olup
raporlama, denetim olmadıklarını araştırarak faaliyet sonuçlarının muhasebe ilke ve kurallarına göre
sürecinin son kayda alınıp alınmadıklarını kontrol edecektir. Diğer bir ifadeyle, denetimi yapılan
aşamasıdır. işletmenin mali tablolarının güvenirliliği ve dürüstlüğü hakkında bir dizi denetim
faaliyetlerinde bulunacaktır.
Denetimi yapılan işletmenin mali durumunun veya faaliyetlerine ilişkin
sonuçların iyi veya kötü olması denetçinin ilgi alanına girmez.
Denetçi finansal tabloların, tüm önemli yönleriyle geçerli finansal raporlama
çerçevesine uygun olarak hazırlanıp hazırlanmadığına ilişkin bir görüş oluşturur.
Söz konusu görüşü oluşturmak için denetçi, bir bütün olarak finansal tabloların
hata veya hile kaynaklı önemli yanlışlık içerip içermediğine ilişkin makul güvence
elde etmiş olup olmadığı konusunda bir sonuca varır. Denetçi tarafından
gerçekleştirilen denetim faaliyetlerinin sonucunda denetim çalışmalarının kapsamı
ve denetimi yapılan işletmeye ait mali tablolar hakkında elde edilen görüşün
açıklandığı belgeye denetim raporu denir. Denetim raporu, denetçinin işletme
hakkında bilgi edinmek isteyenlerin (ortaklar, yöneticiler, kredi verecekler, resmi
kurumlar vb.) verecekleri kararlarda en önemli ve etkili bir araçtır.
Bundan dolayı bir işletme için hazırlanan denetim raporunda hassas
Olumlu Görüş
Denetimi yapılan işletmeye ait mali tablolardaki bilgilere yönelik olarak
yeterli kanıtların toplandığını ve toplanan bu kanıtların değerlendirilmesi
sonucunda mali tabloların önemli hatalardan uzak olduğu yönünde görüş
bildirilmesidir. Olumlu görüş, denetimi yapılan işletmenin mali durumu ile faaliyet
sonuçlarının genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri ile mevzuata uygun olduğu
yönünde beyanda bulunmaktır. Bu durum, işletmenin mali tablolarının doğru ve
güvenilir olduğunun tespit edildiği anlamını taşır.
268
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Denetimin Tamamlanması
Olumsuz Görüş
Denetimi yapılan işletmeye ait mali tablolardaki bilgilerin dönemin mali
durumu ve faaliyet sonuçlarını tam ve doğru olarak yansıtmadığına inanılıyorsa
denetçi olumsuz görüş açıklar. Finansal tabloların bütünüyle finansal raporlama
standartlarına uymaması sonucunda verilecek görüş türüdür. Olumsuz görüşe
neden olan finansal tablolardaki önemli yanlışlıkların denetçi raporunda “olumsuz
görüşün dayanağı” olarak açıklanması gerekir. Tespit edilebilmesi mümkün olan
yanlışlıklar rakamsal olarak da ifade edilmelidir.
oluşturunuz.
•DENETİMİN TAMAMLANMASI
•Müşteri işletmede yapılan bütün denetim faaliyetlerinin son aşaması
denetimin tamamlanması ve nihayetinde denetim raporunun
düzenlenmesidir. Denetçinin, denetimin tamamlanması aşamasında
yapacağı çalışmalar iki aşamalı olarak gerçekleştirilir. Bu aşamalardan
birincisi denetimi tamamlama çalışmaları, ikincisi ise denetim sonuçlarını
değerleme çalışmalarıdır.
Özet
•Denetçi, birinci aşama olan denetimi tamamlama çalışmalarında ek maddi
doğruluk testlerini uygular. Denetçi bu aşamada aşağıda yer alan işlemleri
yapar:
•Denetim programının gözden geçirilmesi
•Gelecekteki belirsizliklerin incelenmesi
•Bilanço tarihinden sonraki önemli olayların incelenmesi
•Müşteri ile ilişkili taraflarla yapılan işlemlerin incelenmesi
•İşletme yönetiminden teyit mektubu istenmesi
•Genel analitik testlerin yapılması
•Denetim programının gözden geçirilmesi, gerçekleştirilen bütün denetim
faaliyetlerinin başlangıcından itibaren gözden geçirilmesidir.•Gelecekteki
belirsizlikler, doğrudan doğruya denetimi yapılan müşteri işletme ile üçüncü
kimseler arasında olan ve denetim faaliyetleri sonucunda denetim
raporunun yazılması aşamasına kadar sonuçları net olarak ortaya çıkmayan
birtakım belirsizliklerdir.
•Bilanço tarihinden sonraki olaylar, bilanço tarihinden denetim faaliyetlerinin
sona erdiği tarihe kadar gerçekleşen olaylardır.
•ile ilişkili taraflarla yapılan işlemlerin incelenmesi, denetimi yapılacak
müşteri işletmenin ilişki içerisinde bulunduğu kimselerle yapılan ticari
ilişkilerin denetlenmesi amacını taşır.
•İşletme yönetiminden teyit mektubu istenmesi, denetçinin denetim
faaliyetlerini sürdürürken aldığı sözlü cevapları yazılı hâle getirmek için
denetim tamamlandıktan sonra uyguladığı yöntemdir.
•Genel analitik testlerinin yapılması, denetimin tamamlanması aşamasında
denetimi yapılan işletmeyle ilgili olarak nihai sonucun tespit edilmesine
yönelik yapılmaktadır.
•Denetçi, denetimin tamamlanması aşamalarından ikincisi olan denetim
sonuçlarını değerleme çalışmalarında öncelikle denetim süresince elde
edilen kanıtların yeterliliğini değerlendirecektir.
•Finansal tablo kullanıcılarının alacakları kararları etkileyecek kadar önemli
kabul edilen unsurların düzeyi belirlendikten sonra tespiti yapılan hataların
düzeltilmesi ya da ek kanıt toplama yoluna gidilmesi yönündeki kararlar bu
aşama verilmektedir.
•Denetçi bu aşamada aşağıda yer alan işlemleri yapar:
•Toplanan kanıtların yeterliliğinin değerlenmesi
•Önemlilik düzeyinin ve denetim riskinin gözden geçirilmesi
•Hataların düzeltilmesinin istenilmesi
•Çalışma kâğıtlarının gözden geçirilmesi
•Müşterinin bilgilendirilmesi
•Denetçi, denetimi faaliyetlerini tamamlamadan önce, denetim sürecinde
uygulamış olduğu denetim tekniklerine ve elde ettiği denetim kanıtlarına
dayanarak yönetim beyanı düzeyinde “önemli yanlışlık” risklerine ilişkin
değerlendirmelerinin uygunluğunun devam edip etmediğini değerlendirir.
Bu değerlendirme sonucunda denetçi, yeterli ve uygun denetim kanıtı elde
edip etmediğine karar verir.
270
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Denetimin Tamamlanması
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi denetim sürecinin en son aşamasıdır?
a) Müşteri işletme hakkında bilgi sağlamak
b) Denetim programını uygulamak
c) Müşteri işletmeden beyan mektubu istemek
d) Denetim raporunu yazmak
e) Denetim planını hazırlamak
272
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Denetimin Tamamlanması
Cevap Anahtarı
1. d, 2.c, 3.a, 4.e, 5.a, 6.c, 7.d, 8.c, 9.b, 10.d
274
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Denetimin Tamamlanması
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Bakır, M. (2007). Denetim, 5. Baskı, Akademisyen Yayınevi. Bozkurt, N. (1998).
Muhasebe Denetimi, Alfa Yayınları.
Durmuş, C. N. ve Taş, O. (2008). Denetim SPK Düzenlemeleri ve 3568 Sayılı
Mevzuat Kapsamında, Alfa Yayınları.
Güredin E. (2010) Denetim ve Güvence Hizmetleri, Türkmen Kitabevi Yayınları
Güçlü, F. (2005). Muhasebe Denetimi, Detay Yayıncılık.
Gürbüz, H. (1995). Muhasebe Denetimi, 4. Baskı, Bilim Teknik Yayınevi Haftacı, V.
(2007). Muhasebe Denetimi. Avcı Ofset.
Kaval, H. (2008). Uluslar arası Finansal Raporlama Standartları Uygulama Örnekleri
İle Muhasebe Denetimi, 3. Baskı, Gazi Kitabevi.
Kavut, L., Taş, O. ve Şavlı, T. (2009). Uluslararası Denetim Standartları Kapsamında
Bağımsız Denetim, İSMMMO Yayınları, 130)
Kepekçi, C. (1998). Bağımsız Denetim, 3. Baskı, Siyasal Kitabevi.
Pekiner, K. (1998). İşletme Denetimi, 5. Baskı, İÜ İşletme Fakültesi Muhasebe
Enstitüsü Yayınları, 55.
TESMER (2010). Mesleki Uyum Eğitimi Denetim Teori Cilt I, Tesmer Yayınları, 85.
• Raporlama Standartları
MUHASEBE DENETİMİ
İÇİNDEKİLER
• Denetim Görüşleri
• Denetim Rapolarınının Prof. Dr.
Oluşturulması
• Denetim Raporunun İşletme Adem DURSUN
Yönetimine İletilmesi
• Denetim Raporu Örnekleri
Yazar Adı
• Denetimde raporlama
standartlarını anlayabilecek,
• Denetim görüşlerini
kavrayabilecek,
• Denetim görüşlerine göre
düzenlenecek denetim raporlarını
öğrenebileceksiniz.
ÜNİTE
14
© Bu ünitenin tüm yayın hakları Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne aittir. Yazılı izin alınmadan
ünitenin tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, yayımı, çoğaltımı ve
dağıtımı yapılamaz.
Denetim Raporu
Tutarlılık İlkesine
Raporlama Uygunluk
Standartları
Tam Açıklama
İlkesine Uygunluk
Görüş Bildirme
Olumlu Görüş
Denetim Görüşleri
Olumsuz Görüş
Görüş Bildirmekten
Kaçınma
Başlık
Muhatap
Giriş Bölümü
Yönetimin
Sorumluluğu
Bağımsız Denetçinin
Denetim Sorumluluğu
Raporunun
Oluşturulması Denetçi Görüşü
Diğer Yükümlülükler
Denetçi İmzası
Rapor Tarihi
Denetçi Adresi
277
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2
Denetim Raporu
GİRİŞ
Bağımsız denetimin amacı, finansal tablo kullanıcılarının finansal tablolara
duyduğu güveni arttırmaktır. Bu amaca, finansal tabloların tüm önemli yönleriyle
geçerli finansal raporlama standartlarına uygun olarak hazırlanıp hazırlanmadığına
ilişkin denetçi tarafından verilen görüşle ulaşılır. Bu görüş, geçerli finansal
raporlama standartlarına uygun olarak finansal tabloların tüm önemli yönleriyle
gerçeğe uygun bir biçimde sunulup sunulmadığı veya doğru ve gerçeğe uygun bir
görünüm sağlayıp sağlamadığı hakkındadır.
Denetime tabi olan finansal tablolar, üst yönetimden sorumlu olanların
Bağımsız denetimin gözetiminde işletme yönetimi tarafından hazırlanan tablolardır. Denetçi finansal
amacı, finansal tablo tabloların, tüm önemli yönleriyle geçerli finansal raporlama standartlarına uygun
kullanıcılarının finansal olarak hazırlanıp hazırlanmadığına ilişkin bir görüş oluşturur. Finansal tabloların
tablolara duyduğu
denetlenmiş olması, yönetimin veya üst yönetimden sorumlu olanların
güveni arttırmaktır.
sorumluluklarını ortadan kaldırmaz.
Denetim sonuçlarını raporlama, denetim sürecinin son aşamasıdır. Denetim
raporunda, denetçinin denetim süreci sonunda ulaştığı sonuç açıklanır. Diğer bir
ifadeyle, denetçi denetimini yaptığı finansal tablolar hakkında ulaştığı görüşünü
denetim raporunda açıklar. Finansal tablo kullanıcıları denetçileri tanımazlar.
Onlar için önemli olan, denetim raporunda açıklanan görüşün güvenilir bir görüş
olmasıdır. Bu bakımdan, denetim sürecinde yapılan çalışmaların; mesleki bilgi ve
deneyime sahip, bağımsız davranabilen, çalışmalarında özen ve titizliğe önem
veren uzman denetçiler tarafından yürütülmesi, denetim süreci sonunda da
denetim raporunun mesleki bir görüşle hazırlanması gerekir.
RAPORLAMA STANDARTLARI
Raporlama standartları denetim raporunun hazırlanışı ve raporun içeriği ile
ilgili genel ilkeleri kapsar. Denetçinin denetim raporunu yazarken uyması gereken
genel ilke ve kurallar raporlama standartları ile tanımlanmıştır. Bu standartlar
şunlardır:
278
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3
Denetim Raporu
DENETİM GÖRÜŞLERİ
Denetçi, denetim sürecinde elde edilen denetim kanıtlarının
değerlendirilmesine dayanarak denetlenen finansal tablolara ilişkin bir görüş
oluşturmalı, denetim raporunda açık ve net bir biçimde bu görüşünü ifade
etmelidir.
279
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4
Denetim Raporu
Olumlu görüş
Sınırlı olumlu görüş (şartlı görüş),
Olumsuz görüş ve
Görüş vermekten kaçınma
Olumlu Görüş
Denetçi denetim süreci sonucunda, işletmenin finansal tablolarının,
işletmenin mali durumunu, faaliyet sonuçlarını ve nakit akımını, Genel Kabul
Görmüş Muhasebe İlkelerine ve yasalara uygun olarak doğru ve dürüst yansıttığı
kanaatine ulaştığı durumlarda, olumlu görüş bildirir.
Olumlu görüş verilebilmesi için gerekli olan şartlar şunlardır:
Denetim raporunda Denetimin Genel Kabul Görmüş Denetim Standartlarına uygun olarak
denetçi görüşünü açık yürütülüp tamamlanmış olması,
ve net bir biçimde Finansal tabloların Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkelerine uygun
açıklamalıdır. hazırlanmış olması,
Muhasebe politikalarının uygulanmasında ve finansal tabloların
hazırlanmasında tutarlılık ilkesine uyulması,
Finansal tabloların hazırlanmasında tam açıklama ilkesine uyulması,
Finansal tablolarda yer alan bilgilerin işletmenin gerçek durumunu doğru
ve dürüst bir şekilde yansıtması,
Denetim kapsamında önemli sınırlamaların olmaması,
Gelecekte meydan gelme olasılığı olan belirsiz durumlar varsa bu
belirsizliklerin finansal tabloların bütünlüğünün doğruluğunu sarsmayacak
derecede önemsiz olması
280
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5
Denetim Raporu
Tablo 14.1 denetçinin olumlu görüş dışında bir görüş vermesine neden olan
hususlara ilişkin yaptığı muhakemenin ve söz konusu hususların finansal tablolar
üzerindeki etkilerinin veya muhtemel etkilerinin yaygınlığının, verilecek görüş
türünü nasıl etkilediğini göstermektedir.
Olumsuz Görüş
Yeterli ve uygun denetim kanıtı elde etmiş olan denetçi, yanlışlıkların tek
başına veya toplu olarak finansal tablolar için önemli ve etkisinin yaygın olduğu
Olumsuz görüş, görüş sonucuna varırsa olumsuz görüş verir.
bildirmekten kaçınma
görüşünden farklı bir Görüş Bildirmekten Kaçınma
görüştür. Denetçi, görüşüne dayanak teşkil edecek yeterli ve uygun denetim kanıtı
elde edemezse ve -varsa- tespit edilmemiş yanlışlıkların finansal tablolar
üzerindeki muhtemel etkilerinin önemli ve yaygın olabileceği sonucuna
varırsa,
Denetçi, birden fazla belirsizlik içeren istisnai durumlarda, belirsizliklerin
her birine ilişkin yeterli ve uygun denetim kanıtı elde edilmiş olmasına
281
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6
Denetim Raporu
282
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7
Denetim Raporu
283
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8
Denetim Raporu
284
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9
Denetim Raporu
285
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10
Denetim Raporu
kanıtlarının, olumlu görüş dışındaki denetim görüşüne dayanak teşkil etmek için
yeterli ve uygun olduğuna inandığını ifade edecek şekilde değiştirir.
Yeterli ve uygun denetim kanıtı elde edemediği için görüş vermekten
kaçınması durumunda ise denetçi, denetçi raporunun giriş paragrafını, finansal
tabloları denetlemek üzere görevlendirilmiş olduğunu ifade edecek şekilde
değiştirir. Ayrıca denetçi, denetçinin sorumluluğuna ve denetimin kapsamına
ilişkin açıklamayı, yalnızca aşağıdaki hususu ifade edecek şekilde değiştirir:
“Sorumluluğumuz, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu
tarafından yayımlanan Türkiye Denetim Standartlarının bir parçası olan Bağımsız
Denetim Standartlarına uygun olarak yürüttüğümüz bağımsız denetime dayanarak
bu finansal tablolar hakkında görüş vermektir. Bununla birlikte, Görüş Vermekten
Denetim raporu, Kaçınmanın Dayanağı paragrafında belirtilen husustan (hususlardan) dolayı
işletme tarafından yıllık
tarafımızca, denetim görüşüne dayanak oluşturacak yeterli ve uygun denetim
faaliyet raporları ile
birlikte kamuya kanıtı elde edilememiştir.”
açıklanır.
DENETİM RAPORUNUN İŞLETME YÖNETİMİNE İLETİLMESİ
Bağımsız denetçi tarafından hazırlanan denetim raporu, denetim
sözleşmesinde belirlenen tarafa (işletmenin yönetim kurulu, genel kurul) sunulur.
Denetim raporu, işletme tarafından yıllık faaliyet raporları ile birlikte kamuya
açıklanır.
286
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11
Denetim Raporu
Görüş
Görüşümüze göre finansal tablolar, ABC Şirketinin 31 Aralık 20X1 tarihi
itibarıyla finansal durumunu ve aynı tarihte sona eren hesap dönemine ait finansal
performansını ve nakit akışlarını, Türkiye Muhasebe Standartlarına uygun olarak
tüm önemli yönleriyle gerçeğe uygun bir biçimde sunmaktadır (veya …..doğru ve
gerçeğe uygun bir görünüm sağlamaktadır).
287
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12
Denetim Raporu
Örnek
yürütülmesi sonucunda, stoklarda yanlışlık bulunduğu tepit
edilmiştir. Bulunan yalışlık önemli olmakla birlikte, finansal
tablolar üzerinde yaygın bir etkisinin bulunmadığı
düşünülmektedir.
288
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13
Denetim Raporu
289
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14
Denetim Raporu
Denetçinin Sorumluluğu
Sorumluluğumuz, yaptığımız bağımsız denetime dayanarak bu konsolide
finansal tablolar hakkında görüş vermektir. Yaptığımız bağımsız denetim, Kamu
Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu tarafından yayımlanan
Türkiye Denetim Standartlarının bir parçası olan Bağımsız Denetim Standartlarına
uygun olarak yürütülmüştür. Bu standartlar, etik hükümlere uygunluk
sağlanmasını ve bağımsız denetimin, konsolide finansal tabloların önemli yanlışlık
içerip içermediğine dair makul güvence elde etmek üzere planlanarak
yürütülmesini gerektirmektedir. Bağımsız denetim, konsolide finansal tablolardaki
tutar ve açıklamalar hakkında denetim kanıtı elde etmek amacıyla denetim
prosedürlerinin uygulanmasını içerir. Bu prosedürlerin seçimi, konsolide finansal
tablolardaki hata veya hile kaynaklı “önemli yanlışlık” risklerinin değerlendirilmesi
de dâhil, bağımsız denetçinin mesleki muhakemesine dayanır. Bağımsız denetçi
risk değerlendirmelerini yaparken, şartlara uygun denetim prosedürlerini
tasarlamak amacıyla, işletmenin konsolide finansal tablolarının hazırlanması ve
gerçeğe uygun sunumuyla ilgili iç kontrolü değerlendirir, ancak bu değerlendirme,
işletmenin iç kontrolünün etkinliğine ilişkin bir görüş verme amacı taşımaz.
Bağımsız denetim, bir bütün olarak konsolide finansal tabloların sunumunun
değerlendirilmesinin yanı sıra, işletme yönetimi tarafından kullanılan muhasebe
politikalarının uygunluğunun ve yapılan muhasebe tahminlerinin makul olup
olmadığının değerlendirilmesini de içerir. Bağımsız denetim sırasında elde
ettiğimiz bağımsız denetim kanıtlarının, olumsuz görüşümüzün oluşturulması için
yeterli ve uygun bir dayanak oluşturduğuna inanıyoruz.
290
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15
Denetim Raporu
Olumsuz Görüş
Görüşümüze göre, Olumsuz Görüşün Dayanağı paragrafında belirtilen hususun
öneminden dolayı konsolide finansal tablolar, ABC Şirketi ve bağlı ortaklıklarının
31 Aralık 20X1 tarihi itibarıyla finansal durumunu, aynı tarihte sona eren hesap
dönemine ait finansal performansını ve nakit akışlarını, Türkiye Muhasebe
Standartlarına uygun olarak gerçeğe uygun bir biçimde sunmamaktadır (veya
….doğru ve gerçeğe uygun bir görünüm sağlamamaktadır).
291
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16
Denetim Raporu
292
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17
Denetim Raporu
Bireysel
Etkinlik
sonunda yayımlanan finansal tablorını ve bu tablolara
ilişkin denetim raporunu inceleyiniz.
293
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18
Denetim Raporu
294
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19
Denetim Raporu
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Aşağıdakilerden hangisi denetçinin denetimini yaptığı finansal tablolar
hakkında ulaştığı görüşünü açıkladığı belgelerdendir?
a) Denetim mektubu
b) Denetim değerleme tablosu
c) Denetim raporu
d) Çalışma kâğıtları
e) Denetim sözleşmesi
295
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20
Denetim Raporu
7. Yeterli ve uygun denetim kanıtı elde etmiş olan denetçi, yanlışlıkların tek
başına veya toplu olarak önemli olduğu kanaatine vardığı durumlarda
aşağıdaki görüşlerden hangisini vermelidir?
a) Olumlu görüş
b) Sınırlı olumlu görüş (şartlı görüş)
c) Görüş bildirmekten kaçınma
d) Olumsuz görüş
e) Şartlı olumsuz görüş
296
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21
Denetim Raporu
YARARLANILAN KAYNAKLAR
Akbıyık, S., (2005). Vergi Yönleriyle Denetim ve Raporlama, Ekin Kitabevi.
Bozkurt, Nejat., (1998). Muhasebe Denetimi, İstanbul, (5. Baskı), ALFA Yayınları
Çaldağ, Y., (2007). Ankara, Denetim ve Raporlama, Gazi Kitabevi.
Çalgan, Erkan., Menteşe Erkan., Işıloğlu, Fatma., ve diğerleri., (2008). Muhasebe
Denetimi, İSMMO Yayın No 113.
Çömlekçi, F., Yılancı, M., Erdoğan, N., Önce, S., Selimoğlu, S., Kaya, E., (2004).
Muhasebe Denetimi ve Mali Analiz, (1. Baskı), Eskişehir, Anadolu
Üniversitesi Yayınları
Duman, Ö., (2008). Muhasebe Denetimi ve Raporlama, Tesmer Yayınları.
Elitaş, C., (2011). Muhasebe Denetiminde Çalışma Kağıtları, Ankara Gazi Kitabevi.
Erdoğan, M., (2006). Denetim, Kavramsal ve Teknolojik Yapı, (3. Baskı), Maliye ve
Hukuk Yayınları.
Erdoğan M. (2006). Denetim, (Güncelleştirilmiş 3.Baskı), Ankara, Maliye ve Hukuk
Yayınları.
Güredin, E., (2010). Denetim ve Güvence Hizmetleri, (13. Baskı), İstanbul, Türkmen
Kitabevi.
Güredin, E., (2010). Denetim, (10. Baskı), İstanbul, Beta Basım Yayın Dağıtım.
Kamu Gözetimi Kurumu, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu, Türkiye
Denetim Standartları, Bağımsız Denetim Standartları,
Kavut, L., Taş O., Şavlı, T., (2009). Uluslararası Denetim Standartları Kapsamında
Bağımsız Denetim, İstanbul, Yayın No:130.
Sağlam, Necdet., (2014). Türkiye Denetim Standartlarına Göre Finansal Tabloların
Bağımsız Denetimi ve Raporlanması, Ankara, Yaklaşım Yayıncılık
Selimoğlu, S. K., Uzay, Ş. (2011). Muhasebe Denetimi, Ankara, Gazi Kitabevi.
297
Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22