You are on page 1of 98

Yüksek irtifa ve bozulmamış doğal yapıdan

kaynaklanan ayırt edici özelliklere sahip


tarımsal ürün miktarını artırmış; ürettiğini
işleyerek değerinde pazarlayan; kaliteli ve
çeşitli hizmet sunumu ile iç ve dış yakın
coğrafyası için çekim merkezi olmuş;
yaşanabilirliği yüksek bir bölge olmak.
TRA1 Düzey 2 Bölge Planı 2014 – 2023 Kalkınma Bakanlığının ……. tarih ve …..sayılı yazısı ile
kabul edilmiştir.
TRA1 Düzey 2 Bölgesi ülke, Doğu Anadolu ve Karadeniz
Bölgesi içerisinde bağlantı olma özelliği ve coğrafi avantajları
nedeniyle önemli bir yere sahiptir. Bu bölgenin
sosyoekonomik açıdan kalkınma hedeflerini gerçekleştirmesi
bahsi geçen bölgelere de katkı sağlayacaktır. Bu maksatla
bölgenin planlı ve sürdürülebilir biçimde kalkınmasına katkı
sağlayacağını düşündüğümüz TRA1 Düzey 2 Bölge Planı (2014

ÖNSÖZ – 2023) emek yoğun bir çabanın sonucu olarak ortaya


çıkmıştır. Başkanı olduğum KUDAKA Yönetim Kurulu olarak
hazırlanan bu planı önemsediğimizi, hazırlık aşamalarına katkı
verdiğimizi ve uygulama boyutunda da bölgeye yön
vereceğini düşünmekteyiz.

Plan hazırlığı aşamasında yoğun çaba gösteren başta Ajans


personeli olmak üzere bölge genelinde anketler, komisyonlar,
kurullar ve komitelerde katkı veren bütün kamu, STK ve özel
sektör temsilcilerine teşekkürlerimi sunarım.

Abdurrahman AKDEMİR
Erzincan Valisi
KUDAKA Yönetim Kurulu Başkanı

iv
Güncel veriler, dünyadaki genel gidişat, Türkiye’nin gelecek
on, kırk ve elli yıllık vizyonu, TRA1 Düzey 2 Bölgesi, bölgeden
dünyaya bakış, yakın dış ekonomik çevre, saha verileri, halkın
görüşü, bölgenin ulusal, yakın dış çevre ve küresel hedeflerle
uyumlu vizyonu ve bu vizyona giden yolda kullanılacak
araçlar, TRA1 Düzey 2 Bölge Planı (2014 – 2023) konusunda
akla gelen anahtar kelimeler ve cümle parçalarıdır. 2010 yılı
içerisinde yine Ajansımızın koordinasyonunda bölgede
hazırlanan ilk bölge planı olan TRA1 Düzey 2 Bölge Planı (2011
– 2013) sonrasında gerek hazırlık gerekse uygulama
konusunda edinilen tecrübeler bu plana fazlasıyla

SUNUŞ
aktarılmıştır. Planın hazırlık planı, yöntemi, kurgusu ve
nihayetinde bölgenin geleceğine dair ortaya koyduğu vizyon,
gelişme eksenleri ve öncelikleri son derece gerçekçi, saha
verilerini içeren, bilimsel analiz tabanı olan, katılımcı ve
kapsayıcı bir özellik göstermektedir. Son derece titizlikle,
zaman ve emek harcanarak hazırlanan bu planın hazırlık
sürecinde Ajansımız Araştırma ve Planlama Birimi
uzmanlarına ilçelerde yapılan çalışmalarda katkı sağlayan
başta kaymakamlıklarımız ve diğer kurum personeline,
anketlere katılarak bölge geleceğine yön verme inisiyatifini
alan değerli halkımıza, sektörel komisyonlarda görev alan
değerli akademisyenlere, kamu kurumları, STK’lar ve özel
sektör temsilcilerine, Ajansımızın Kalkınma Kuruluna ve
nihayetinde bize her aşamada yön veren, katkı sunan
önümüzü açan Yönetim Kurulumuza teşekkürü borç bilirim.

Talha Bekir ÖZMEN


KUDAKA Genel Sekreteri

v
YÖNETİCİ ÖZETİ
1 Hazırlık süreci 30 Mart 2011 tarihinde başlayıp 2013 yılı sonuna kadar devam eden TRA1 Düzey
2 Bölge Planı (2014 – 2023) mevcut durumunun analiz edilmesi, bu analizden elde edilen
sonuçlara dayalı olarak bir bölge vizyonunun tespit edilmesi ve nihayetinde bu vizyona
ulaştıracak temel amaçların, önceliklerin ve tedbirlerin ortaya çıkarılması şeklinde bir kurgu ile
ortaya çıkarılmıştır. Plan hazırlığı sürecinde literatür bilgisi bölgeye dışarından bakan ulusal ve
uluslararası literatür, plan, strateji, istatistik ve projelerden ve içeriden bakan Kuzeydoğu
Anadolu Kalkınma Ajansı tarafından hazırlanan raporlar, Ajansın proje bazlı desteklediği
araştırma raporları, stratejiler ve akademik tezler ve makalelerden yararlanarak
oluşturulmuştur. Saha verileri ilçeler özelinde yapılan çalıştaylar ve toplantılarda ve sanal
ortamda doldurulan anket formları ile alınırken bu süreçte bir tanesi planın uygulamasına
dönük olmak üzere 3 adet Kalkınma Kurulu Toplantısı gerçekleştirilmiştir. Plan hazırlığı
sürecine dahil edilen en geniş kapsamlı çalışma 2011 yılında dokuz aylık bir süreçte hazırlanan
Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi İnovasyona Dayalı Bölgesel Turizm Stratejisi ve Eylem Planı’dır. Bu
çalışma kapsamında 6 çalıştay, 12 alt sektörde il çalışma grupları, yaklaşık 2000 kişilik katılımcı,
iki büyük konferans, üç adet saha gezisi, 13 alt basamakta ulusal rekabet analizi, 1290 adet
turizm değer varlığı tespiti, çeşitli anketler yapılmış ve 2012 yılından itibaren uygulama
aşamasında kazanılan saha tecrübeleri de plana aktarılmıştır. Plan hazırlık sürecine ayrıca 2011
yılında Erzincan Ekonomisi 2023 Vizyonu adlı strateji ve eylem planı ile de destek sağlanmıştır.
Bu çalışma kapsamında da Erzincan merkez diğer ilçelerde çalıştaylar yapılmış ve 329
katılımcıya ulaşılmıştır. Yine bu süreçte bölge tarımı incelenirken et ve süt üretimi, organik
tarım, su ürünleri, yem bitkileri, tıbbi aromatik bitkiler, arıcılık ve tohumculuk sektörlerinde 8
adet komisyon oluşturulmuş, 6 adet çalıştay düzenlenmiş, 2 adet çıktısı ele alınmış, her alt
sektör için 2 adet bilgilendirme toplantısı, 4 adet köy ve 10 adet işletme ziyareti ve yaklaşık
100 kişinin katıldığı anket çalışmaları yapılmıştır. Hazırlık kapsamında bölgenin her ilçesinde
mevcut durum analizine ve vizyon belirlemeye yönelik toplantılar düzenlenmiştir. İlçe
toplantılarının organizasyonu sırasında katılımcılık konusunda daha yenilikçi bir yaklaşım
güdülerek, belediye başkanları, muhtarlar, kamu kurum ve kuruluşu temsilcilerinin yanı sıra;
özellikle köy veya mahallelerde görev yapan öğretmenlerin, okul müdürlerinin, tarım
danışmanlarının, din görevlileri ile sivil toplum kuruluşları (meslek odaları, dernek, birlik veya
kooperatif) temsilcilerinin, özel sektör temsilcilerinin, kanaat önderlerinin ve katkı
vi
sağlayabilecek vatandaşların katılımının sağlanmasına büyük özen gösterilmiştir. 1350’den
fazla katılımcıya ulaşılan ilçe toplantılarında ilçenin genel sosyo-ekonomik durumu, lokomotif
sektörleri, mevcut kalkınma potansiyelleri ile geleceğe dair beklentiler ve vizyonlar ele
alınmıştır. Planın tüm hazırlık süreci boyunca bölge için 4500’den fazla kişinin fikir yürütmesi,
görüş belirtmesi ve katkı vermesi sağlanmıştır. Planın taslak hali 15.07.2013 tarihinde hem
Kalkınma Bakanlığına görüş için gönderilmiş hem de www.kudaka.org.tr adresinden bölge
aktörlerinin görüşüne sunulmuştur. Plan üzerinde Kalkınma Bakanlığının görüşlerinin alınması
için 26.09.2013 tarihinde Bakanlıkta bir toplantı düzenlenmiştir. Buna ilave olarak Kalkınma
Bakanlığı aracılığı ile diğer bakanlıklardan gelen görüşler de alınarak planın ilk revizyonu
yapılarak 23.12.2013 tarihinde Kalkınma Bakanlığına onay için sunulmuştur.

2 TRA1 Düzey 2 Bölgesi 40.842 km²’lik yüzölçümü ile DAP Bölgesi’nin alansal olarak en geniş
bölgesi ve Türkiye yüzölçümünün %5,2’sidir. Bölge %63’ünü kaplayan dağlar nedeniyle
topografik olarak yüksek ve engebeli bir yapıdadır. Bölgede akarsuların oluşturduğu düşük
yükseltili alanlarda daha ılıman mikroklima zonları ortaya çıkmışsa da yükseltiye ve karasallığa
bağlı olarak sert karakterli bir iklim hüküm sürmektedir. Bölge zengin su kaynaklarının
başlangıç noktasındadır ve Türkiye’nin en önemli akarsularından Çoruh, Aras, Fırat ve
Yeşilırmak nehirlerinin havzaları üzerindedir. Yüksek çayır – mera alanlarına ve bitki örtüsü
çeşitliliğine sahiptir. Bölgenin önemli bir bölümü 1. derece deprem kuşağında kalmaktadır.
Doğal madensuyu ve jeotermal kaynaklar bakımından zengindir. Tarihi boyunca olduğu gibi
bugün de bölge dünya, Avrupa ve Türkiye’nin en önemli ulaşım akslarından birinin ve enerji
doğu – batı ana aksının üzerinde yer almaktadır. Kara ve demiryolu bağlantısının iyileşmesiyle
kuzey ve güney limanlara bağlantı konusunda avantajlı duruma geçen bölgenin, kuzeyden
Trabzon ve Rize limanları, güneyden ise İskenderun ve Mersin limanları ile dış dünyaya açılması
mümkündür. Karadeniz üzerinden Tuna nehri boyunca Avrupa’nın ortasına kadar suyolu ile
erişebilirliği olan bölgenin doğu aksında Orta Asya ve Kafkaslar ile coğrafi ve kültürel yakınlığı
vardır. İran, Azerbaycan, Gürcistan ve daha doğuda Orta Asya Türk Cumhuriyetlerine coğrafi
ve kültürel olarak oldukça yakındır. Türkiye’nin doğu sınırı girişinden başlayarak en büyük
nüfus, yerleşme, ticaret ve eğitim merkezi (Erzurum) de bölge içerisinde yer almaktadır.
Bölgede önemli bir oranda öğrencisi bulunan ve etnik ve kültürel anlamda bölgeye yakın
nüfusu barındıran İran nitelikli insan gücü ve sermaye birikimi bölge için bir fırsat
niteliğindedir.

vii
3 Bölgenin 2012 yılı sonu itibariyle nüfusu 1.072.848 kişi (Türkiye nüfusunun %1,4’ü) olup nüfus
yoğunluğu 26 kişi/km2 ile Düzey 2 Bölgeleri içerisinde son sıradadır. Bölgenin Türkiye toplam
nüfusu içerisindeki payının 2023’e kadar az da olsa azalma göstermesi beklenmektedir.
Nüfusun %63’ü kentsel alanlarda yaşamaktadır. Bölgede, çalışma çağı dışındaki nüfus oranında
artış yönlü bir seyir gözlenirken hem net göç hem de net göç hızı genelde artış eğilimindedir.
İstihdam oranları ülke genelinden daha yüksektir. Bölgede 2012 yılı rakamlarına göre
istihdamın %41,8’i tarım, %12,1’i sanayi ve %46,4’ü hizmetler sektörlerinde gerçekleşmiştir.
Tarım sektöründeki istihdam Türkiye ortalamasına göre oldukça yüksektir. Bölgede erkeklerin
çoğunluğu (%62,9) tarım dışı sektörlerde çalışırken kadınların çoğunluğu (%75,3) tarımda
çalışmaktadır. Nüfus en yüksek oranda lise ve dengi okul mezunu olup okuma – yazma bilen
ancak okul bitirmemiş olanların yüksek oranı ilköğretim çağındaki nüfusun yüksek oranını
göstermektedir. Bölgede her ilde bulunan bir adet devlet üniversitesine ilave olarak
Erzurum’da ikinci üniversite olarak teknik üniversitenin kurulmuş olması bölgenin geleceği
açısından son derece önemlidir. Bölge özellikle Erzurum’da oluşturulan fiziksel ve insan
kaynağı altyapısı ile kamu hastanelerine ilave olarak özel sektör hastanelerini de çekmeyi
başarması durumunda Sağlık Bakanlığının stratejik hedefleri doğrultusunda sağlık turizmine
yönelik önemli bir potansiyel oluşturmaktadır. Bölgenin yaşanabilirlik seviyesi düşüktür.

4 Bölgede başta hayvancılık olmak üzere tarım ve geçiş güzergahında olması nedeniyle ticarete
dayanan hizmetler sektörü yüzyıllardır devam eden ekonomik faaliyetlerdir. Son dönemde
gelişme gösteren turizm ise mevcut potansiyelden yararlanılarak sosyoekonomik kalkınmaya
katkı sağlayabilecek önemli bir sektör haline gelmiştir. Sanayi üretimi bölge içerisinde yapılan
özel sektör yatırımları ile nispeten daha yavaş bir gelişim seyri izlemektedir. Bölgede tarım
sektörü içerisinde, hayvancılık (kırmızı et ve süt ürünleri), organik tarım, su ürünleri, yem
bitkileri, tıbbi ve aromatik bitkiler, arıcılık ve arı ürünleri ile tohumculuk sektörleri faaliyet
yoğunluğu ve potansiyeli olan alt sektörlerdir. Geleneksel hayvancılık faaliyetleri ile uğraşan
çiftçilerin yaş ortalamasının 43 civarındadır. Bölgede yöresel ürün üretimi konusunda tulum
peyniri ve civil peynir gibi marka değeri taşıyan ürünler mevcuttur. Türkiye’nin zengin akarsu
havzalarının başlangıç noktasında bulunduğu için bölgenin tamamında su ürünleri üretimi
yapılabilecek alanlar mevcuttur. Bölgede arı ürünleri üretimi gelişmeye açık bir alandır.
Bununla beraber, arı ürünleri çeşitliliğinin azlığı ve bu ürünlerin ikincil ürünlere
dönüştürülememesi bölgeye ve sektöre olumsuz yansımaktadır. Bölgenin yüksek rakım ve

viii
düşük nem şartları gibi çevresel avantajları tohumculuk faaliyetlerini bölge ekonomisine katkı
veren bir sektör haline getirebilecek potansiyele sahiptir.

5 Bölgenin tarım, sanayi ve hizmetler sektörlerindeki paylarının ülke geneline oranı 2010 yılı
itibariyle sırasıyla %1,8; 0,7 ve 0,9 olup, GSKD sıralamasında bölge, 26 Düzey 2 Bölgesi
içerisinde 24’üncü sırada yer almaktadır. İmalat sanayi üretiminde bölge ülke geneline göre
geri kalmış durumdadır. Bölgede kış mevsiminin uzunluğu, demir ve tuğla gibi malzemelerin
bölge dışından temini, kalifiye iş gücünün inşaat sezonunun uzun ve talebinin yüksek olduğu
bölgelere göç etmesi inşaat sektörünün yeterince gelişmemesine neden olurken sektörün
temel girdi maddesi olan çimentonun bölgeden karşılanması önemli bir avantajdır. Bölge
endüstriyel hammadde potansiyeli bakımından oldukça zengin olmasına rağmen bölgenin
coğrafi şartları, iklim koşulları, inşaat ve madencilik sanayinde pazarlama imkânlarının kısıtlı
olması gibi nedenlerle endüstriyel hammaddelerin büyük çoğunluğu kullanılamamaktadır.
Bölgedeki özel sanayi kuruluşlarının büyük çoğunluğu teknik kapasite ve finansman sıkıntısı
çekmektedir.

6 Bölge içerisinde hizmetler sektörü özellikle Erzurum başta olmak üzere il merkezlerinde hizmet
sunum olanakları nedeniyle çok önemli bir sektör olma özelliği taşımaktadır. Bölgenin ürettiği
katma değer içinde tarım sektörünün payı %16,8 iken bölge GSKD’sinin %66,4’ünü hizmetler
sektörü oluşturmaktadır. Bölgede öne çıkan alt hizmet sektörleri ticaret, otel ve lokantacılık,
lojistik ve çağrı merkezleri olarak verilebilir. Üniversitelerin, kamu kurumlarının ve özel sektör
kuruluşlarının bölge idarelerinin neden olduğu öğrenci, memur ve asker yoğunluğu bölgede
Erzurum kent merkezini en önemli hizmet sunum merkezi haline getirmiştir. Bu açıdan
hizmetler sektörü mevcut nüfusun ihtiyaçlarının yerinde karşılanarak bölge dışından gelen
sermayenin bölge içinde birikimini sağlaması nedeniyle kilit bir sektördür. Bölgede çevre bölge
ve illere de hizmet veren sağlık, lojistik ve çağrı merkezlerinin kurulması ve gelişen turizm
faaliyetleri sektörün bölge için gelecekte önemini artıracağını göstermektedir.

7 Bölge derin tarihi geçmişi, özgün iklimi ve coğrafi yapısı, zengin su kaynaklarının başlangıç
noktasında bulunması ve termal kaynakları nedeniyle farklı turizm tipleri için çok yönlü ve
oldukça geniş bir yelpazede değer ve varlık potansiyeli sunmaktadır. Bölgede başta kış ve spor;
kongre, incentive ve fuar; tarih ve kültür; macera ve doğa sporları; eko-turizm ve sağlık
turizmine kaynak olabilecek toplam 1.290 adet turizm varlık ve değeri tespit edilmiştir. Bu

ix
değer ve varlıklar, bölgenin sahip olduğu yüksek potansiyele ve dört mevsim turizm için zengin
ürün çeşitliliğine işaret etmektedir. 2011 yılında Erzurum’da düzenlenen UNIVERSIADE
oyunlarının ardından bölgenin bu potansiyeli uluslararası platformda da tanınmaya
başlamıştır. Bölgede var olan turizm potansiyelinin harekete geçirilmesi için 2011 yılında
Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı koordinasyonunda İnovasyona Dayalı Bölgesel Turizm
Stratejisi ve Eylem Planı (2012 – 2023) hazırlanmış ve 2012 yılında yerel aktörlerin katkıları ile
uygulamaya konulmuştur. Bölgede turizm sektörünün değer zincirinde yer alan tüm
sektörlerle beraber mümkün olan en yüksek sosyoekonomik faydayı sağlaması için bu stratejik
eylem planının uygulanması son derece önem arz etmektedir.

8 Bölge geniş yüzölçümü ve engebeli arazi yapısıyla ulaşım imkânları bakımından dezavantajlı bir
konuma sahiptir. Ulaşım altyapısı yıllar itibari ile iyileşiyor olsa da pazara erişilebilirlikte
yaşanan zorluklar bölgenin sosyoekonomik gelişmişliğine etki eden önemli faktörlerdendir.
Bölgede kuzey – güney bağlantısı doğu – batı aksı kadar gelişmemiştir. Dolayısıyla bölgenin
kuzey ve güneyindeki yerleşimler arasındaki coğrafi erişilebilirlik sınırlıdır. Merkeze ve doğu -
batı ana aksına yakın ilçeler coğrafi erişilebilirlik açısından avantajlı konumdadır. Bölge
içerisinde nüfus ve erişilebilirlik birlikte ele alındığında bölge içerisinde hizmete erişimin kolay
olacağı ilçeler merkez ilçeler dışında ana aksa yakın ve diğer ilçelerin kolay ulaşabileceği
ilçelerdir. Bölge içerisinde ilçeler; “bölgesel kalkınma odağı ilçeler”, “bölgesel kalkınma odağı
olmaya uygun ilçeler”, “tarım ve hayvancılık ürünleri üretim merkezleri” ve “özel kalkınma
potansiyeli olan ilçeler” şeklinde ele alınmaktadır.

9 Bölgenin kırsal alanı tarımsal üretimde sürekliliğin ve katma değerin sağlanamadığı, turizmde
harekete geçirilememiş potansiyeli olan ve sosyal açıdan yaşanabilirliği düşük bir özelliktedir.
Bölgenin kırsalında bitkisel ve hayvansal üretim en önemli uğraştır. Üretilen bitkisel ve
hayvansal ürünlerin yüksek katma değerli hale getirilememesi bu konuda üreticilerin rekabet
güçlerini azaltmaktadır. Üretici devlet desteklerinden yararlanma ve ortak iş yapma kültür ve
becerisi konusunda yetersizdir. Genelde küçük ölçekli aile işletmesi olan üreticiler girdi
maliyetlerini azaltamamaktadır. İlçelerde öne çıkan bir diğer potansiyel ise bir iki ilçede
nispeten altyapısı tamamlanmış ama geriye kalan tüm ilçelerde potansiyel halinde duran
turizme hizmet edebilecek değer ve varlıklardır. Bu değer ve varlıklardan yetersiz sosyokültürel
ve fiziksel altyapı nedeniyle yerli halk fayda sağlayamamaktadır. Altyapısı nispeten
tamamlanmış olan ilçelerde ise tanıtım konusunda etkin faaliyetler gerçekleştirilememektedir.

x
İlçeler özelinde potansiyel olarak değerlendirilebilecek bir diğer özellik ise doğal kaynaklar ve
sanayi üretimidir. Genelde alternatif enerji kaynakları (biyogaz, rüzgar, güneş ve jeotermal su),
doğal taş, çeşitli madenler ve tuz rezervleri ve atıl bulunan sanayi tesisleri gibi yine sadece
potansiyeli olan ve araştırma ve fizibilitesi yapılmamış olan alanlar ilçelerde mevcuttur. İlçeler
özelinde sosyal yaşama ve yaşanabilirliğe dair altyapı eksiktir. Bu nedenle aktivite imkânı
bulamayan yerli ve yerleşik halk ilçelerde vakit geçirememekte ve ekonomiye katkı
vermemektedir.

10 Bölge sahip olduğu hizmet sunum odakları ile yakın çevresine ve coğrafyasına eğitim, sağlık,
kültür, turizm ve bilimsel çalışma gibi konularda merkez olabilecek potansiyeldedir. Bununla
beraber, bölgeyle bu açıdan benzer özellik gösteren dış merkezlerde mesleki ve sosyal amaçlı
sivil toplum birlikteliklerinin kurumsal ve profesyonel olarak yürütüldükleri; ortak karar alma
ve iş yapma kültür ve becerileri ile özel sektörün organize olma kabiliyetinin yüksek olduğu;
yerel yönetimler, özel sektör STK’ları ve merkezi idare arasında çok sıkı bir işbirliğinin varlığı ve
bunun sonucunda ise mal ve hizmetlerin katma değerli hale getirildiği görülmektedir.

11 TRA1 Düzey 2 Bölge Planı (2014 – 2023) ilkesel olarak ulusal stratejileri bölge ölçeğinde
tamamlayıcı, bölgesel ölçekte sosyal ve ekonomik kalkınmaya eşit önem veren,
sürdürülebilirliği temel alan, yerel katılımı, aktörler arası işbirliklerini güdüleyen ve yerindenliği
vurgulayan bir belgedir.

12 Plan bölge özelinde mal ve hizmet üretimi, bu üretimin kaliteli ve katma değerli hale
getirilmesi, yaşam şartlarının iyileştirilmesi ve toplum refahının yükseltilmesi konularının
odağına insan faktörünü ortak bileşen koymaktadır. Bu açıdan bölge için insan üretimde
kaynak, nitelikli ürünü oluşturacak sosyal sermaye ve kaliteli yaşamın merkezi olarak kabul
edilmektedir. Bölgede sosyoekonomik kalkınmaya katkı sağlayacak bir planlama yaklaşımında
insanları üretme konusunda daha fazla performans harcamaya, üretilen ürünlerin değerinde
pazarlanmasını sağlamaya ve bölgenin tamamında yerleşim yerlerinde yaşanabilirlik
göstergelerini iyileştirmeye yönelik kurguların olması gerektiği görülmektedir. Bu anlayışın
mekana yansıması merkez ilçeleri hizmet sunum merkezleri kabul ederek diğer ilçelere
sosyoekonomik göstergeleri ve erişilebilirliklerine göre fonksiyon yüklemek şeklindedir.

13 Planın bölge vizyonu; “yüksek irtifa ve bozulmamış doğal yapıdan kaynaklanan ayırt edici
özelliklere sahip tarımsal ürün miktarını artırmış; ürettiğini işleyerek değerinde pazarlayan;
xi
kaliteli ve çeşitli hizmet sunumu ile iç ve dış yakın coğrafyası için çekim merkezi olmuş;
yaşanabilirliği yüksek bir bölge olmak” şeklindedir. Bölgenin belirlenen vizyonu
yakalayabilmesi için benimsenen gelişme eksenleri;
 Başta nitelikli ve ayırt edici özellikteki ürünler olmak üzere tarımsal üretimin miktar ve
kalitesinin artırılması,
 Bölgede üretilen hammaddenin işlenerek katma değerli ürün haline getirilmesi
 Sunduğu kaliteli ve çeşitli hizmetler ile bölgenin yakın ve uzak coğrafyası için bir sunum
merkezi haline gelmesi
 Bölgenin yaşanabilirliğinin artırılması şeklindedir.

Bu gelişme eksenleri altında ele alınması gereken öncelikli konular ise;


 Kaliteli, yeterli ve sürekli tarımsal üretim için sosyal altyapının iyileştirilmesi
 Kaliteli, yeterli ve sürekli tarımsal üretim için teknik altyapının iyileştirilmesi
 Bölgeye işleme ve imalat sanayi yatırımlarının çekilmesi
 Bölgenin sermaye birikiminin bölge içerisinde yatırıma dönüştürülmesinin sağlanması
 Bölgenin Ar-Ge, yenilikçilik ve teknoloji kullanım seviyesinin yükseltilmesi
 Katma değeri yüksek ürünlerin değerinde pazarlanması
 Bölgede turizmin değer zincirindeki tüm alt sektörlerle beraber mümkün olan en
yüksek sosyoekonomik faydayı sağlaması
 Bölgede farklılaşmış hizmet tiplerinin geliştirilmesi
 Üniversitelerin bölgenin sosyoekonomik kalkınmasına katkılarının artırılması
 Bölgenin erişilebilirliğinin artırılması
 Bölgenin sosyal, kültürel, sanatsal ve rekreasyonel imkanlarının geliştirilmesi
şeklindedir.
Bu öncelikli konuların bölgede geliştirilmesine yönelik uygulanabilecek tedbir başlıkları ise;
 Üreticinin teknik kapasitesinin ve niteliğinin artırılması
 Örgütlenmenin ve işbirliği kültürünün geliştirilmesi
 Bölgede tarımsal girişimciliğin ve girişim sayısının artırılması
 Tarımsal hammaddenin üretilmesi, toplanması, taşınması ve işlenmesine yönelik alt
yapı ve organizasyon eksikliklerinin giderilmesi
 Tarımsal üretime yönelik araştırma, fizibilite, envanter ve strateji geliştirme
çalışmalarının yapılması
 Sözleşmeli tarımsal üretimin bölgede yaygınlaştırılması
 Ayırt edici tarımsal ürün üretiminin ve yenilikçi uygulamaların bölgede
yaygınlaştırılması
 Bölgeye yatırımı çekecek sanayi altyapısının geliştirilmesi
 Bölgeye yatırım yapacak işletmelere yol gösterecek bilgi altyapısının oluşturulması
 Bölgenin sanayi yatırımı imkânlarının ulusal ve uluslararası alanlarda tanıtılması
 Bölgenin girişimcilik kültürünün geliştirilmesi
 Ortak çalışma kültürü ve işbirliği ağlarının oluşturulması
 Bölgede araştırma merkezlerinin altyapılarının geliştirilmesi
 Üniversite sanayi işbirliğinin sağlanması
 Firmaların Ar-Ge ve yenilik konularında bilinçlendirilerek güncel trendleri ve sektörel
yenilikçi modelleri takip etmeleri sağlanarak teknoloji kullanım düzeylerinin artırılması
xii
 Bölgenin dış ticaret kapasitesinin geliştirilmesi
 Bölgede markalaşma kültürünün geliştirilmesi ve marka ürünler oluşturulması
 Bölge için alternatif pazar ağlarının ve pazarlama yöntemlerinin geliştirilmesi
 Öncelikli turizm alanlarında (Kış, kongre, tarih, doğa ve eko-agro) farklılaşan ve değer
yaratan turizm ürünlerinin geliştirilmesi, pazarlama ve sunuma hazır hale getirilmesi
 Turizm ürünlerinin yurt içi ve dışında etkin şekilde tanıtımı, pazarlanması ve
destinasyon markalaşmasının sağlanması
 Turizm değer zincirinde özel sektörün, girişimciliğin ve insan kaynağının geliştirilmesi
 Toplumun turizmi içselleştirmesinin sağlanması ve sektörün gelişimini hızlandıracak
sosyal ve kültürel ortamın güçlendirilmesi
 Çevre Düzey 2 Bölgeleri ile tematik turizm koridorlarının oluşturulması ve ortak tanıtım
yapılması
 Bölgede sağlık ve spor gibi altyapısı gelişen alanları destekleyen hizmetlerin sunulması
 Üniversitelerin bölgeye olan statik katkılarının artırılması
 Üniversitelerin bölgeye olan dinamik katkılarının artırılması
 Ulaşım altyapısının iyileştirilmesi
 Mevcut ulaşım imkanlarının iyileştirilmesi
 Yerleşim merkezlerinin kent estetiği ve belediye hizmetleri yönünden iyileştirilmesi ve
farklılaştırılması
 Bölgede kırsal alanın çekiciliği yüksek ve huzur veren mekanlar haline getirilmesi
 Bölgede erişilebilir sosyal, kültürel ve sanatsal donatıların yaygınlaştırılması
şeklindedir.

xiii
İÇİNDEKİLER

ÖNSÖZ ........................................................................................................................................ iv
SUNUŞ .......................................................................................................................................... v
YÖNETİCİ ÖZETİ ........................................................................................................................... vi
1. HAZIRLIK SÜRECİ ve KURGU ................................................................................................... 1
2. TRA1 DÜZEY 2 BÖLGESİ’NİN AYIRTEDİCİLİĞİ ........................................................................... 6
3. PLANIN BÖLGEYE YAKLAŞIMI ............................................................................................... 21
4. PLANIN BÖLGE VİZYONU ..................................................................................................... 23
5. BÖLGENİN GELİŞME EKSENLERİ ............................................................................................ 23
6. PLANIN MEKANSAL YANSIMALARI ....................................................................................... 51
7. FİNANSMAN İMKÂNLARI ..................................................................................................... 63
8. UYGULAMA, KOORDİNASYON, İZLEME VE DEĞERLENDİRME ................................................ 72
9. PERFORMANS GÖSTERGELERİ .............................................................................................. 77
10. PLANIN ÜSTÖLÇEK PLANLARLA UYUM VE İLİŞKİSİ ................................................................. 80

xiv
ŞEKİLLER DİZİNİ

Şekil 1.Planın temel hazırlık kurgusu ..................................................................................................... 2


Şekil 2.Planın bölgeye yaklaşımı .......................................................................................................... 22
Şekil 3. Planın bölge vizyonu ................................................................................................................ 24
Şekil 4. Mekansal gelişim şeması ......................................................................................................... 52
Şekil 5.Tarımsal Üretim Alanları........................................................................................................... 57
Şekil 6. Turizm değerleri ....................................................................................................................... 58
Şekil 7. Turizm rotaları.......................................................................................................................... 59
Şekil 8. İlçe kimlikleri ............................................................................................................................ 60
Şekil 9. İlçe kademeleri ......................................................................................................................... 61
Şekil 10. Bölgeler arası işbirlikleri ........................................................................................................ 62
Şekil 11. Bölge Planı uygulama yöntemi .............................................................................................. 73

TABLOLAR DİZİNİ

Tablo 1. Bölge ilçelerinin sosyoekonomik göstergelere (EDE) göre sınıflaması ............................... 14


Tablo 2. Potansiyel erişilebilirlik (cazibe) ve EDE değerlerine göre gruplama ................................. 14
Tablo 3. TRA1 Düzey 2 Bölgesi son üç yıllık kamu yatırım tahsisleri (bin TL) .................................. 63
Tablo 4. TRA1 Düzey 2 Bölgesi son üç yıllık KÖYDES proje ödenekleri ........................................... 66
Tablo 5. Bölgenin MFİB tarafından yürütülen IPA programlarından yararlanma durumu ............... 67
Tablo 6. Kalkınma Kurulu Komisyonları ....................................................................................... 74
Tablo 7.Üst ölçek plan ve stratejilerle uyum ................................................................................ 83

xv
1. HAZIRLIK SÜRECİ ve KURGU

TRA1 Düzey 2 Bölge Planı (2014 – 2023) hazırlık süreci 30 Mart 2011 yılında başlayan ve 2013
yılı sonuna kadar devam eden bir dönemi kapsamaktadır. Bu dönem içerisinde planın kendisi
ve plana içerik olarak dahil olmayan ancak referans belge olarak sonuçları ya da belirli kısımları
plan içerisinde geçen analizler yapılmış ve raporlar hazırlanmıştır. Planın temel hazırlık kurgusu
Şekil 1’de verilmiştir.

Planın en temel hazırlık kurgusu bölgenin mevcut durumunun analiz edilmesi, bu analizden
elde edilen sonuçlara dayalı olarak bir bölge vizyonunun tespit edilmesi ve nihayetinde bu
vizyona ulaştıracak temel amaçların, önceliklerin ve tedbirlerin ortaya çıkarılması şeklindedir.

Plan hazırlığı sürecinde gerek mevcut durum analizine gerekse plan vizyonunun
oluşturulmasına katkı sağlayan veri girdisinin elde edilmesi aşamasında literatür bilgisinin ve
saha verilerinin toplanması yoluna gidilmiştir. Bu amaçla, bölgeyi bölge dışından değerlendiren
bir bakış açısıyla ulusal ve uluslararası literatür, plan, istatistik ve projeler ele alınmıştır.
Bölgeye bölge içinden bir bakışı elde edebilmek için ise ilçeler özelinde çalıştaylar yapılmış,
toplantılarda ve sanal ortamda anket formları doldurulmuş ve 2 adet Kalkınma Kurulu
Toplantısı gerçekleştirilmiştir. Bunların yanında Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı
tarafından hazırlanan raporlar ile Ajansın proje bazlı desteklediği araştırma raporlarından ve
stratejilerden de yararlanılmış, bölge ile ilgili akademik tezler ve makaleler incelenmiş, bölgede
yer alan kurumların strateji ve raporları da değerlendirmeye alınmıştır.

Plan hazırlık sürecinde bölgenin öncü sektörleri özelinde strateji geliştirme ve raporlama
çalışmaları da yapılmış ve elde edilen veriler ve oluşturulan hedefler plana da dahil edilmiştir.
Bu konuda bölgede yapılan en geniş kapsamlı çalışma 30 Mart 2011 tarihinde hazırlığına
başlanan ve 31 Aralık 2011 tarihinde tamamlanan Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi İnovasyona
Dayalı Bölgesel Turizm Stratejisi ve Eylem Planı’dır (İDBTSEP). Bu çalışma kapsamında; ikisi
Erzincan ve Bayburt’ta olmak üzere toplam 6 çalıştay gerçekleştirilmiştir. Bu çalıştaylar ile
bölge içinden ve dışından kamu, özel sektör, STK ve üniversitelerden toplam 852 temsilciye
ulaşılmış, bu kişilerin bölgenin turizm potansiyelinden ve yürütülen faaliyetlerden haberdar
olması sağlanarak katkıları alınmıştır.

1
Şekil 1.Planın temel hazırlık kurgusu

2
Strateji hazırlık sürecinde turizme destek sağlayan 12 alt sektörde kamu, STK, özel sektör ve
üniversite temsilcilerinden oluşan aktörler arasında işbirliği, koordinasyon, bilgi alışverişi ve
ortak hareket etme anlayışını ortaya çıkarmak ve tabandan gelen görüş ve önerileri strateji
belgesine aktarmak amacıyla il çalışma grupları oluşturulmuş ve koordineli bir biçimde
çalışmaları sağlanmıştır. Bu çalışma gruplarına davet edilen ve aktif olarak çalışmalara katılan
temsilcilerin sayısı yaklaşık 500’dür. Bu sayıya çalıştay ve konferanslara katılan kişiler de ilave
edildiğinde tüm hazırlık süreci içerisinde yaklaşık 2000 kişilik bir katkı ve katılım sağlayan grup
elde edilmiştir. Bu katılımcı gruplarla sadece turizm sektörü değil turizmin değer zincirinde
bulunan bütün sektörler ele alındığı için Bölge Planı’na da önemli girdiler elde edilmiştir.
Stratejinin hazırlık sürecinde bölgeye ve bölge turizmine dışarıdan bakışı elde etmek için 23
Haziran 2011 tarihinde bölgede ilk defa Ulusal Turizmde İnovasyon Konferansı düzenlenmiş,
17 – 18 Temmuz 2011 tarihlerinde yabancı, 10 – 13 Ekim 2011 tarihlerinde ise yerli tur
operatörleri bölgeyi ziyaret ederek görüşlerini bildirmişlerdir. Yerelden bölgeye bakışı tespit
etmek için ise “Bölgede Turist Olmak” adlı bir çalışma ile bölge illerinden bir grup katılımcıya
kent merkezleri ve yakın çevresi gezdirilmiş ve izlenimleri anket formaları aracılığı ile elde
edilmiştir. Strateji hazırlıkları kapsamında bölge ile yurt içinden tespit edilen alanların toplam
13 alt basamakta kıyaslandığı ulusal rekabet analizi yapılmıştır. Bölgenin turizm açısından
potansiyellerinin bir arada ve toplam 14 başlıkta listelendiği ve toplam 1290 adet değer
varlığının tespit edildiği bir turizm değerleri envanteri oluşturulmuştur. Turizm sektöründe alt
sektörler arası ilişkilerin belirlenmesine ve turistik işletmelerin kendilerini geliştirmesine katkı
sağlayacak bir yol haritası oluşturmak amacıyla “Değer Zinciri, Sosyal Ağ Analizi; Sektörel
İnovasyon Arz ve Talebi ve İhtiyaç” anketleri, “Kamu ve Özel Sektör Konaklama Tesislerinin
Karşılaştırılması” anketi ve son olarak da “Ziyaretçi Memnuniyet Anketi” bölge içinde
uygulanmış ve sonuçları stratejiye aktarılmıştır. 2012 yılı içerisinde stratejinin uygulanması için
kurulan Turizmi Geliştirme Komitelerinin yaptığı çalışmalar da Bölge Planı için önemli bir veri
girdisi sağlamıştır. İDBTSEP uygulama komiteleri ve danışma kuruluna ait üye listeleri Ek 1’de
verilmiştir.

Planın hazırlığına 2011 yılında Erzincan Ekonomisi 2023 Vizyonu adlı strateji ve eylem planı ile
destek sağlanmıştır. İktisadi Araştırmalar Vakfı’nın (İAV) koordinatörlüğünde, Erzincan Valiliği
ve KUDAKA işbirliği ile hazırlanan çalışma kapsamında Erzincan merkez ilçede bir çalıştay

3
gerçekleştirilmiş ve kamu, üniversite STK ve özel sektörden 110 katılımcı görüş ve önerilerde
bulunmuştur. Erzincan’ın 8 ilçesinde yine aynı tarafların katıldığı çalıştaylar yapılmış ve toplam
157 kişiye ulaşılmıştır. Bu çalıştaylarda, anket ve SWOT analizi uygulamaları yapılmış ve 2023
vizyonuna yönelik görüş ve öneriler alınmıştır. İstanbul’da Erzincanlı Sanayici ve İşadamları
Derneği (ERSİAD) ile Erzincan Kültür ve Eğitim Vakfı (EKEV) üyelerinin katıldığı anket çalışmaları
gerçekleştirilmiştir. Ankete katılan 51 kişi görüşlerini bildirmişlerdir. Bunun dışında Erzincan
Valiliğinde yapılan son toplantıya da toplam 21 kişi katılım sağlamış ve çalışma son haline
getirilmiştir.

Plan hazırlıkları kapsamında TRA1 Düzey 2 Bölgesi tarım sektörü incelenirken bölgede et ve et
ürünleri, süt ve süt ürünleri, organik tarım, su ürünleri, yem bitkileri üretimi, tıbbi aromatik
bitkiler, arıcılık ve arı ürünleri ile tohumculuk sektörü ayrı ayrı ele alınarak üniversite, STK ve
kamu kurumlarının temsilcilerinin ve uzmanlarının katıldığı 8 adet sekörel komisyon
oluşturulmuş, bu komisyonların koordinasyonunda 6 adet çalıştay düzenlenmiş, 2 adet
Doğrudan Faaliyet Desteği Projesi çıktısı ele alınmıştır. Her alt sektör için 2 adet bilgilendirme
toplantısı, 4 adet köy ve 10 adet işletme ziyareti ve yaklaşık 100 kişinin katıldığı anket çalışması
yapılmıştır. Bu çalışmaların sonuçlarından yararlanılarak raporlamaya gidilmiş ve her alt sektör
için TRA1 Düzey 2 Bölgesi’ni özel olarak ele alan raporlar üretilmiştir. Bu raporlar plan için
referans belge olarak alınmış ve komisyon katılımcılarının listesi bu raporların ekinde
verilmiştir.

TRA1 Düzey 2 Bölge Planı (2014 – 2023) hazırlık çalışmaları kapsamında ilçelerde mevcut
durum analizine ve vizyon belirlemeye yönelik olarak ilçe toplantıları düzenlenmiştir.
İlçelerden saha verilerinin elde edilmesi için Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansının
09.01.2013 tarih ve 13 sayılı resmi yazısı ile ilçe kaymakamlıklarından ilçe toplantılarının
organizasyonu ve katılımcıların bir araya getirilmesi ile ilgili yardım talebinde bulunulmuştur.
İlçe kaymakamlıkları ile koordineli olarak merkez ilçeler dışındaki tüm TRA1 Düzey 2 Bölgesi
ilçelerinde belirli bir takvim çerçevesinde Ajansın Araştırma ve Planlama Birimi uzmanlarından
oluşan üç ekip tarafından toplantılar gerçekleştirilmiştir. Toplantı takvimi, sorumlu ekipler ve
katılımcı listeleri planın ilçelerle ilgili referans dokümanı olan TRA1 Düzey 2 Bölgesi İlçeler
Raporu’nda yer almaktadır. İlçe toplantılarının organizasyonu sırasında katılımcılık konusunda
daha yenilikçi bir yaklaşım güdülerek, belediye başkanları, muhtarlar, kamu kurum ve kuruluşu

4
temsilcilerinin yanı sıra; özellikle köy veya mahallelerde görev yapan öğretmenlerin, okul
müdürlerinin, tarım danışmanlarının, din görevlileri ile sivil toplum kuruluşları (meslek odaları,
dernek, birlik veya kooperatif) temsilcilerinin, özel sektör temsilcilerinin, kanaat önderlerinin
ve katkı sağlayabilecek vatandaşların katılımının sağlanmasına büyük özen gösterilmiştir. İlçe
toplantılarında ilçenin genel sosyo-ekonomik durumu, lokomotif sektörleri, mevcut kalkınma
potansiyelleri ile geleceğe dair beklentiler ve vizyonlar ele alınmıştır. Katılımcılara konunun
önemi ve toplantıdan beklentiler anlatıldıktan sonra yaşadıkları ilçe ve yerleşim yerleri
hakkında belirlenen başlıklarda söz alıp konuşmaları ve kurum adı, ilçenin sosyo-ekonomik
yönden kalkınması açısından potansiyelleri, zayıf yönleri, önerilen öncelikli yatırım alanları,
ilçede ihtiyaç duyulan kamu yatırımları ve katılımcı görüş ve önerilerini içeren bir form
doldurmaları istenmiştir. Doldurulan formlar ve kaydedilen konuşmalar daha sonra
çözümlenerek ilçe hakkındaki saha verileri elde edilmiştir. Bu veriler daha sonra ilçeler
hakkında yapılan mevcut durum değerlendirmelerine, analizlere, TRA1 Düzey 2 Bölgesi’nin
ortak kalkınma vizyonunun oluşturulmasına ve bu vizyonu destekleyen eksen, öncelik, tedbir
ve hatta projelerin geliştirilmesi için kullanılmıştır. Planın bölgedeki diğer sektörler olan sanayi
ve hizmetler sektörü ile ilgili olan kısmında önceki plan döneminden elde edilen bulgular
üzerine inşa edilen ve güncellenen bilgiler kullanılmış ve ilave saha verisi toplanmıştır.

Plan nihai taslak haline getirildikten sonra 15.07.2013 tarihinde hem Kalkınma Bakanlığına
görüş için gönderilmiş hem de www.kudaka.org.tr adresinden bölge aktörlerinin görüşüne
sunulmuştur. Plan üzerinde Kalkınma Bakanlığının görüşlerinin alınması için 26.09.2013
tarihinde Bakanlıkta bir toplantı düzenlenmiştir. Buna ilave olarak Kalkınma Bakanlığı aracılığı
ile diğer bakanlıklardan gelen görüşler de alınarak planın ilk revizyonu yapılarak 20.12.2013
tarihinde Kalkınma Bakanlığına onay için sunulmuştur.

5
2. TRA1 DÜZEY 2 BÖLGESİ’NİN AYIRTEDİCİLİĞİ

DOĞAL VE COĞRAFİ AYIRT EDİCİLİK

Bölge 40.842 km²’lik yüzölçümü ile DAP Bölgesi’nin alansal olarak en geniş bölgesi ve Türkiye
yüzölçümünün %5,2’sidir.

Bölge %63’ünü kaplayan dağlar nedeniyle topografik olarak yüksek ve engebeli bir yapıdadır.
Yerleşimler her ne kadar dağlar arasında yer alan ovalar üzerine kurulu bulunsa da bölge
içerisinde 800m ile 2500m arasında değişen yüksekliklerde yerleşim yerleri mevcuttur.
Türkiye’nin en yüksekte kurulu ilçesi (Karayazı; 2500m) Erzurum sınırları içerisindedir.

Bölgede akarsuların oluşturduğu düşük yükseltili alanlarda daha ılıman mikroklima zonları
ortaya çıkmışsa da yükseltiye ve karasallığa bağlı olarak sert karakterli bir iklim hüküm
sürmektedir. Rekor kabul edilebilecek düşük sıcaklıklar görülebilirken yıllık toplam yağış
ortalaması 409,5 mm düzeyindedir.

Yağışların kar şeklinde olması ve karın yerde kalma süresinin uzunluğu bölgenin zengin su
kaynaklarının başlangıç noktası olmasına neden olmaktadır. Bölge Türkiye’nin en önemli
akarsularından Çoruh, Aras, Fırat ve Yeşilırmak nehirlerinin havzaları üzerindedir.

Yüksek çayır – mera alanları ve yükselti farkları ile bölgede bitki örtüsü çeşitliliği Akdeniz
bölgesinden sonra ikinci sıradadır (Doğu Anadolu Bölgesi). Ormanlık alanların da önemli bir
varlık gösterdiği bölgede nehir vadileri boyunca endemik ve tıbbi aromatik özellikleri olan
bitkiler yayılış göstermektedir.

Bölge Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu fay hatlarının kesişim noktasında yer aldığı için
Erzincan, Çat, Hınıs ve Karaçoban 1. derece deprem kuşağında kalmaktadır. Bu özelliği
nedeniyle doğal madensuyu ve jeotermal kaynaklar bakımından zengindir.

Bölge coğrafi konumu nedeniyle bugün olduğu gibi tarih boyunca da ticaret için geçiş noktası
özelliği göstermiştir. Türkiye’nin batısını doğusu ile kuzeyini güneyi ile bağlayan bir kavşak olan
bölge eskiden Sibirya-Kafkaslar üzerinden gelen Kürk Yolu ile Çin-Türkistan-İran’dan gelen İpek
Yolu ve Hint-İran üzerinden gelen Baharat Yolu gibi tarihi ticaret kervan yollarının Anadolu’ya
giriş kapısı olmuştur.

6
Bölge dünya, Avrupa ve Türkiye’nin en önemli ulaşım akslarından birinin ve enerji doğu
– batı ana aksının üzerinde yer alarak ham petrol ve doğalgaz boru hatlarının da önemli
bir geçiş noktası haline gelmiştir. Bu konum ve önemi devam eden uluslararası büyük
projelerle de giderek artmaktadır.

Kara ve demiryolu bağlantısının iyileşmesiyle kuzey ve güney limanlara bağlantı konusunda


avantajlı duruma geçen bölgenin, kuzeyden Trabzon ve Rize limanları, güneyden ise
İskenderun ve Mersin limanları ile dış dünyaya açılması mümkündür. Karadeniz üzerinden
Tuna nehri boyunca Avrupa’nın ortasına kadar suyolu ile erişebilirliği olan bölgenin doğu
aksında Orta Asya ve Kafkaslar ile coğrafi ve kültürel yakınlığı vardır.

Bölge ülke sınırına sahip olmasa da İran, Azerbaycan, Gürcistan ve daha doğuda Orta Asya Türk
Cumhuriyetlerine coğrafi ve kültürel olarak oldukça yakındır. Türkiye’nin doğu sınırı girişinden
başlayarak en büyük nüfus, yerleşme, ticaret ve eğitim merkezi (Erzurum) de bölge içerisinde
yer almaktadır.

Bölge 1000 km çapındaki bir çember içerisinde önemli bir coğrafyaya hitap edecek
durumdadır. Bu çember içerisinde nüfus büyüklüğü olarak İran, Rusya ve Ukrayna önemli
ülkeler iken Azerbaycan ve Gürcistan etnik, kültürel ve sosyal açıdan bölge ile çok önemli bir
yakınlık ve benzerlik gösterir. Bunun yanında bölgede 1000’in üzerinde öğrencisi olan ve etnik
ve kültürel anlamda bölgeye yakın olan Azeri nüfusu barındıran İran nitelikli insan gücü ve
sermaye birikimi bölge için bir fırsat niteliğindedir.

SOSYOEKONOMİK YÖNDEN AYIRT EDİCİLİK

Bölgenin 2012 yılı sonu itibariyle nüfusu 1.072.848 kişi (Türkiye nüfusunun %1,4’ü) olup nüfus
yoğunluğu 26 kişi/km2 ile Düzey 2 Bölgeleri içerisinde son sıradadır. Bölgenin Türkiye toplam
nüfusu içerisindeki payının 2023’e kadar az da olsa azalma göstermesi beklenmektedir.
Nüfusun %63’ü kentsel alanlarda yaşamaktadır. Bölgede kırsal nüfus kentsel alanlara ve bölge
dışına kaybedilmektedir.

Bölgede, doğurganlık hızı yüksek olmasına rağmen 0 – 14 ve 15 – 64 yaş aralıklarındaki nüfus


azalma, 65+ yaş aralığı ise devamlı artış eğilimindedir. Çalışma çağı dışındaki nüfus oranında
artış yönlü bir seyir gözlenirken hem net göç hem de net göç hızı genelde artış eğilimindedir.

7
Ülke genelindeki artış seyrine rağmen bölgede çalışabilir nüfus (15+), işgücü ve istihdam
sayılarında ve oranlarında düşüş gözlenmektedir. İstihdam oranları ülke genelinden daha
yüksektir. Bölgede 2012 yılı rakamlarına göre istihdamın %41,8’i tarım, %12,1’i sanayi ve
%46,4’ü hizmetler sektörlerinde gerçekleşmiştir. Tarım sektöründeki istihdam Türkiye
ortalamasına göre oldukça yüksektir. Bölgede erkeklerin çoğunluğu (%62,9) tarım dışı
sektörlerde çalışırken kadınların çoğunluğu (%75,3) tarımda çalışmaktadır. Nüfusun eğitim
seviyesi yükseldikçe istihdam oranları da artmaktadır.

Bölgedeki çalışan nüfus profili genelde tarım ya da hizmetler sektöründe, lise altı eğitim
almış, 25 – 54 yaş aralıklarında erkek çalışan şeklindedir. Lise üstü eğitim almış kadınların
işgücüne tarım dışı sektörlerde katılımı bölge genelinde oldukça zayıftır.

Nüfus en yüksek oranda lise ve dengi okul mezunu olup okuma – yazma bilen ancak okul
bitirmemiş olanların yüksek oranı ilköğretim çağındaki nüfusun yüksek oranını göstermektedir.
Bölgede kadınlar en yüksek oranda ilkokul mezunu olup eğitim düzeyi bölge ve ülke
ortalamalarından daha düşüktür. Bölge üniversite altyapısı bakımından oldukça iyi
durumdadır. Bölgede her ilde bulunan bir adet devlet üniversitesine ilave olarak Erzurum’da
ikinci üniversite olarak teknik üniversitenin kurulmuş olması bölgenin geleceği açısından son
derece önemlidir.

Bölge kamuya ait sağlık kurumları ve sağlık personeli açısından ülke ortalamasına göre daha iyi
duruma gelmiş olmasına rağmen özel hastanelerin bölgede sayı ve kapasite bakımından yeterli
olmayışı önemli bir eksikliktir. Bununla beraber, bölge özellikle Erzurum’da oluşturulan fiziksel
ve insan kaynağı altyapısı ile kamu hastanelerine ilave olarak özel sektör hastanelerini de
çekmeyi başarması durumunda Sağlık Bakanlığının stratejik hedefleri doğrultusunda sağlık
turizmine yönelik önemli bir potansiyel oluşturmaktadır.

Bölge il ve ilçelerinin ülke geneline göre yaşanabilirlik seviyeleri düşüktür. Ekonomi, eğitim,
sağlık ve güvenlik gibi temel ihtiyaçların dışında kent hayatı ve kültür – sanat, spor tesisleri,
trafik problemi, yeşil alan miktarı, alışveriş merkezi, kütüphane ve müze gibi sosyal yaşamla
ilgili ihtiyaçlara cevap verme açısından bölge olumlu özellikler sergilememektedir.

8
Bölgede başta hayvancılık olmak üzere tarım ve geçiş güzergahında olması nedeniyle
ticarete dayanan hizmetler sektörü yüzyıllardır devam eden ekonomik faaliyetlerdir. Son
dönemde gelişme gösteren turizm ise mevcut potansiyelden yararlanılarak
sosyoekonomik kalkınmaya katkı sağlayabilecek önemli bir sektör haline gelmiştir.
Sanayi üretimi bölge içerisinde yapılan özel sektör yatırımları ile nispeten daha yavaş bir
gelişim seyri izlemektedir.

Bölgede tarım sektörü içerisinde, hayvancılık (kırmızı et ve süt ürünleri), organik tarım, su
ürünleri, yem bitkileri, tıbbi ve aromatik bitkiler, arıcılık ve arı ürünleri ile tohumculuk
sektörleri faaliyet yoğunluğu ve potansiyeli olan alt sektörlerdir.

Hayvancılıkta kültür ırkına geçişin daha yüksek düzeyde olduğu bölgede melez ırklar toplam
popülasyonun %72’sini oluşturmaktadır. Bölgede büyükbaş hayvancılıkta son yıllarda yaşanan
başarılı ırk dönüşümü üretim miktarlarına da yansımıştır. Küçükbaş hayvan sayısı ise azalma
eğilimindedir. Bölgede üretim açısından ayırt ediciliği olan hayvancılıkta başta et ve süt olmak
üzere kaliteli, yeterli ve sürekli hammaddenin işleme için sağlanamaması sosyal ve teknik
altyapıdaki eksiklerden kaynaklanan en önemli sorundur. Bölgede profesyonel ve entansif
hayvancılıktan ziyade çayır-meraya veya yaylacılığa dayalı geçimlik hayvancılık yapılmaktadır.
Geleneksel hayvancılık faaliyetleri ile uğraşan çiftçilerin yaş ortalamasının 43 civarında olması
ise bölgede hayvancılığın geleceği için önemli bir tehdit oluşturmaktadır. Bölgede yöresel ürün
üretimi konusunda tulum peyniri ve civil peynir gibi marka değeri taşıyan ürünler mevcuttur.

Bölge organik tarım için oldukça uygun toprak, su ve çevre şartlarına sahip olmasına rağmen
üreticide görülen eğitim, bilinç ve bilgi eksikliği ve buna bağlı örgütlenememe sorunu önemli
problemlerdir.

Türkiye’nin zengin akarsu havzalarının başlangıç noktasında bulunduğu için bölgenin


tamamında su ürünleri üretimi yapılabilecek alanlar mevcuttur. Mevcut su kaynakları
potansiyeli üretim açısından avantaj olduğu gibi yüksek rakıma bağlı olarak su sıcaklığında aşırı
yükselmelerin yaşanmaması üretimi kolaylaştırmakta ve özellikle yavru üretiminde ayrıca
avantajlar sağlamaktadır. Bölgede küçük aile işletmelerinde alabalık da dahil iç su balıkları
yetiştiriciliği yapılsa da bölgenin su ürünleri üretimi ve pazarlaması konusunda gerek ülke
içindeki payı gerekse mevcut potansiyelini kullanımı yeterli düzeyde değildir.

9
Bölgede mera alanları fazla olsa da bu potansiyelden yeterince faydalanılamaması hayvansal
üretimde ihtiyaç duyulan yemin kaba yemden karşılanması zorunluluğunu ortaya koymuştur.
Bölgede çayır-meradan ve yem bitkileri üretimden elde edilen üretim bölgenin ihtiyacının
ancak %84,5’ini karşılayabilmektedir. Dağlık ve engebeli bir coğrafyaya sahip bölgede tarım
yapılan alanlar 500 ile 2.000 m yükseklikler arasında değişmekte ve karlı tarımsal üretim alanı
daralmaktadır. Yem bitkileri üretimi bu dar tarla arazisinin %33,5’ini oluşturmaktadır. Bölgede
yem bitkileri ile ilgili olarak çayır ve mera alanlarının kullanımı ile yem bitkileri yetiştiriciliği ve
kullanımında bilinçsizlik önemli sorunlar olarak görülmektedir.

Bölge yükselti farkları ve buna bağlı değişik iklim özellikleri nedeniyle bitki tür çeşitliliği
açısından önemli bir potansiyeli barındırır. Tıbbi ve aromatik özellikli olup ülke çapında üretimi
ve doğadan toplaması yapılan bitki türlerinin hemen hemen tamamı bölge genelinde
görülmektedir. Bölgede bulunan akarsuların ve kollarının (Çoruh ve Karasu gibi) oluşturduğu
kendine özgü habitatı bulunan alanlarda endemik özelliği de bulunan bitkiler mevcuttur.
Bununla beraber, gerek yerel halkın bitkileri tanımaması gerekse bölgenin bu özelliğinden
üreticilerin yok denecek kadar az haberdar olması bu potansiyelden ilk etapta
yararlanılamamasına neden olmaktadır. Bunun yanında, bölgenin tıbbi aromatik bitki
potansiyelinin tespit edilmemiş ve ekonomik analizinin yapılmamış olması da konuyla bölge
içinden ve dışından bilinç ve ilgi oluşmamasına neden olmuştur.

Bölge arıcılıkta koloni sayısı bakımından Türkiye koloni varlığının %3,73’ünü, bal üretiminin
%3,98 ve bal mumu üretiminin %4,2’sini karşılamaktadır. İllerin arıcılık sektöründeki gelişmişlik
sıralamasına göre koloni varlığı bakımından Erzurum 10’uncu, Erzincan ve Bayburt sırasıyla 23
ve 60’ıncı sırada yer almaktadır. Bölgede arı ürünleri üretimi sektörü gelişmeye açık bir alandır.
Bununla beraber, arı ürünleri çeşitliliğinin azlığı ve bu ürünlerin ikincil ürünlere
dönüştürülememesi bölgeye ve sektöre olumsuz yansımaktadır.

Bölgede tohumculuk konusunda uygun çevre şartları ve özellikle kamu eksenli bir kurumsal
altyapı olmasına rağmen tohumculuk sektörü genelde alım satım yapan ticarethaneler
seviyesinde gelişme göstermiştir. Bölgede tohumculukla ilgisi olmayan işletmelerin tohum
satışı yapmaları sertifikalı tohumculuğun bölgede gelişmesini engellemektedir. Bölgenin
yüksek rakım ve düşük nem şartları gibi çevresel avantajları tohumculuk faaliyetlerini bölge

10
ekonomisine katkı veren bir sektör haline getirebilecek potansiyele sahiptir. Bölge özellikle
soğuğa dayanıklı tohum üretimi konusunda çok önemli bir yere sahiptir.

Bölgenin tarım, sanayi ve hizmetler sektörlerindeki paylarının ülke geneline oranı 2010 yılı
itibariyle sırasıyla %1,8; 0,7 ve 0,9 olup, GSKD sıralamasında bölge, 26 Düzey 2 Bölgesi
içerisinde 24’üncü sırada yer almaktadır. Bölgede sanayileşme 1950 yılından sonra devlet
yatırımlarıyla başlamıştır. Bölge içi gayri safi katma değerine sanayi sektörü ortalama %17
oranında katkıda bulunmaktadır. Bölge sanayisinin bölgenin toplam elektrik tüketimi
içerisindeki payı ortalama %22 olup sanayi elektrik tüketimi bölge genelinde düzenli bir artış
göstermektedir.

İmalat sanayi üretiminde bölge ülke geneline göre geri kalmış durumdadır. Bölge genelinde üç
il merkezinde olmak üzere 3 adet OSB, il ve ilçe merkezlerinde toplam 8 adet KSS faaliyet
göstermektedir. Erzurum Merkez 2. OSB, Erzurum Besi OSB ve Oltu OSB, bölgede kuruluş
aşamasında olan OSB’lerdir. Bununla beraber, Erzurum’un Hınıs ilçesinde, Erzincan Merkez ve
Üzümlü ilçesinde ise toplam 3 adet KSS kuruluş aşamasındadır. İnşaat sektörü bölge
istihdamının %11,07’sini karşılamaktadır. Bölgede kış mevsiminin uzunluğu, demir ve tuğla gibi
malzemelerin bölge dışından temini, kalifiye iş gücünün inşaat sezonunun uzun ve talebinin
yüksek olduğu bölgelere göç etmesi inşaat sektörünün yeterince gelişmemesine neden
olurken sektörün temel girdi maddesi olan çimentonun bölgeden karşılanması önemli bir
avantajdır.

Bölge endüstriyel hammadde potansiyeli bakımından oldukça zengin olmasına rağmen


bölgenin coğrafi şartları, iklim koşulları, inşaat ve madencilik sanayinde pazarlama
imkânlarının kısıtlı olması gibi nedenlerle endüstriyel hammaddelerin büyük çoğunluğu
kullanılamamaktadır. Bölgenin toplam ihracatının 2011 yılında %46,4’ü, 2012 yılında ise
%32,4’ü madencilik sektöründen yapılmıştır. Bununla beraber, çıkarılan madenlerin ve
hammaddelerin işlenmesi mümkün olmadığından katma değeri olmadan sadece hammadde
olarak ihraç edilmesi bölgenin bu önemli kaynağından değerinde yararlanamamasına neden
olmaktadır. Bölge 2009-2012 yılları arasında sabit yatırım tutarı olarak Türkiye çapında
düzenlenen teşvik belgesi tutarının ancak %1,13’ünü alabilmiştir. Bölge ihracatının büyük bir
bölümü Erzurum’dan yapılmakla beraber her üç ilin ülke ihracatına oranı 2012 yılı için sadece
%0,032 olup oldukça düşüktür. Bölge genelde dış ticaret açığı vermektedir.

11
Bölgedeki özel sanayi kuruluşlarının büyük çoğunluğu teknik kapasite ve finansman sıkıntısı
çekmektedir. Bölge genelinde zaman zaman sanayi sektörünü de aşan üretimle ilgili sorunlar
genel olarak sermaye yetersizliği, ortaklık bilincinin gelişmemiş olması, kümelenme modeli
eksikliği, yetersiz kurumsallaşma, nitelikli işgücüne ulaşamama, hammaddeye uzaklık ve
nakliye maliyetleri, dış ticaret ve Ar-Ge ve yenilikçilik kapasitesinin düşük olması ve girişimcilik
kültürünün gelişmemiş olması şeklinde sıralanabilir.

Bölge içerisinde hizmetler sektörü özellikle Erzurum başta olmak üzere il merkezlerinde
hizmet sunum olanakları nedeniyle çok önemli bir sektör olma özelliği taşımaktadır.

Bölgenin ürettiği katma değer içinde tarım sektörünün payı %16,8 iken bölge GSKD’sinin
%66,4’ünü hizmetler sektörü oluşturmaktadır. Bölgede öne çıkan alt hizmet sektörleri ticaret,
otel ve lokantacılık, lojistik ve çağrı merkezleri olarak verilebilir. Üniversitelerin, kamu
kurumlarının ve özel sektör kuruluşlarının bölge idarelerinin neden olduğu öğrenci, memur ve
asker yoğunluğu bölgede Erzurum kent merkezini en önemli hizmet sunum merkezi haline
getirmiştir. Bu açıdan hizmetler sektörü mevcut nüfusun ihtiyaçlarının yerinde karşılanarak
bölge dışından gelen sermayenin bölge içinde birikimini sağlaması nedeniyle kilit bir sektördür.
Bölgede çevre bölge ve illere de hizmet veren sağlık, lojistik ve çağrı merkezlerinin kurulması
ve gelişen turizm faaliyetleri sektörün bölge için gelecekte önemini artıracağını
göstermektedir. Bölgede hizmetler sektöründe kaliteli hizmet sunumunu sağlayabilecek
nitelikli insan gücünün az oluşu önemli bir sorundur.

Bölge başta 4000 yılı aşkın tarihi geçmişi, özgün iklimi ve coğrafi yapısı, zengin su kaynaklarının
başlangıç noktasında bulunması ve termal kaynakları nedeniyle farklı turizm tipleri için çok
yönlü ve oldukça geniş bir yelpazede değer ve varlık potansiyeli sunmaktadır. Bölgede başta
kış ve spor; kongre, incentive ve fuar; tarih ve kültür; macera ve doğa sporları; eko-turizm ve
sağlık turizmine kaynak olabilecek toplam 1.290 adet turizm varlık ve değeri tespit edilmiştir.
Bu değer ve varlıklar, bölgenin sahip olduğu yüksek potansiyele ve dört mevsim turizm için
zengin ürün çeşitliliğine işaret etmektedir. 2011 yılında Erzurum’da düzenlenen UNIVERSIADE
oyunlarının ardından bölgenin bu potansiyeli uluslararası platformda da tanınmaya
başlamıştır. Bölgede var olan turizm potansiyelinin harekete geçirilmesi için 2011 yılında
Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı koordinasyonunda İnovasyona Dayalı Bölgesel Turizm

12
Stratejisi ve Eylem Planı (2012 – 2023) hazırlanmış ve 2012 yılında yerel aktörlerin katkıları ile
uygulamaya konulmuştur.

Bölgede turizm sektörünün değer zincirinde yer alan tüm sektörlerle beraber mümkün
olan en yüksek sosyoekonomik faydayı sağlaması için bu stratejik eylem planının
uygulanması son derece önem arz etmektedir.

Tarihi geçmişi, özgün iklimi, coğrafi yapısı ve su kaynaklarıyla farklı turizm tipleri için önemli
değer ve varlık potansiyeline sahiptir. Kış sporları açısından Türkiye’nin tanınmış kayak
merkezlerinden Palandöken Kış Sporları Merkezi bölgede yer almaktadır. 2011 yılında
uluslararası bir organizasyon olan Üniversitelerarası Kış Oyunları UNIVERSIADE’ın Erzurum’da
yapılması ile bölge özellikle kış turizmi konusunda çok önemli bir altyapı ve tanıtım imkânına
kavuşmuştur.

Bunun yanında bölgenin sahip olduğu doğal, kültürel ve tarihi değerleriyle turizm çeşitliliğinin
artırılması ve turizmin yıl boyuna yayılması amacıyla alternatif ve tematik turizm tiplerinin
geliştirilmesine yönelik önemli bir potansiyeli bulunmaktadır. Hâlihazırda doğa ve macera
turizmi, tarih ve kültür turizmi ve eko-turizm alanlarında topluma dayalı turizm faaliyetleri
yürütülmektedir. Ancak turizmi destekleyen diğer hizmetler sektörünün yeterli düzeyde
gelişmemiş olması sonucunda yerel halkın turizmden elde ettiği gelir çok düşüktür. Mevcut
alternatif turizm faaliyetlerinde turistik aktivitelerin eksikliği de turist geceleme sayısını
düşüren önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır.

MEKANA BAĞLI AYIRT EDİCİLİK

Bölge geniş yüzölçümü ve engebeli arazi yapısıyla ulaşım imkânları bakımından dezavantajlı bir
konuma sahiptir. Ulaşım altyapısı yıllar itibari ile iyileşiyor olsa da pazara erişilebilirlikte
yaşanan zorluklar bölgenin sosyoekonomik gelişmişliğine etki eden önemli faktörlerdendir.
Bölgede kuzey – güney bağlantısı doğu – batı aksı kadar gelişmemiştir. Dolayısıyla bölgenin
kuzey ve güneyindeki yerleşimler arasındaki coğrafi erişilebilirlik sınırlıdır. Merkeze ve doğu -
batı ana aksına yakın ilçeler coğrafi erişilebilirlik açısından avantajlı konumdadır.

13
Bölge içerisinde nüfus ve erişilebilirlik birlikte ele alındığında bölge içerisinde hizmete erişimin
kolay olacağı ilçeler merkez ilçeler dışında ana aksa yakın ve diğer ilçelerin kolay ulaşabileceği
ilçelerdir.

Bölgede merkez ilçeler dışındaki ilçelerin sosyoekonomik durumlarının bölgeye özgü verilerle
değerlendirilmesi (Ekonomik, Demografik ve Eğitim; EDE endeksi) ile elde edilen sıralamada
bölgede merkez ilçe dışındaki 27 ilçe 6 kategoriye ayrılmıştır (Tablo 1).

Tablo 1. Bölge ilçelerinin sosyoekonomik göstergelere (EDE) göre sınıflaması


1 2 3 4 5 6
Oltu Horasan Aşkale, Hınıs, Tercan, Karaçoban, İliç, Şenkaya, Tekman, Uzundere,
Pasinler İspir Üzümlü, Çayırlı, Tortum, Kemah, Kemaliye, Köprüköy,
Refahiye, Karayazı, Demirözü, Aydıntepe, Olur,
Narman, Çat Otlukbeli, Pazaryolu

Sınıflamaya göre altı kategoriden ilk dördü (Oltu, Horasan, Pasinler, Aşkale, İspir ve Hınıs) nüfus
yoğunlukları, kentli nüfusun fazlalığı, hizmetlere erişim imkânının fazlalığı, kişi başı ortalama
kazanç miktarı gibi önemli parametrelerde iyi durumdadır. Beşinci kategori geçiş kategorisi
olarak değerlendirilmektedir. Bu kategori orta dereceli gelişmiş ilçe grubunu niteleyen on ilçeyi
içine almaktadır. Altıncı grupta yer alan düşük skorlu ilçelerde toplam nüfus yoğunluğu ile
kentli nüfus oranları nispeten düşüktür. Bu durum ise ekonomik aktivitelerin yetersizliğine
neden olarak ilçelerin kategorisini etkilemektedir.

Bölge ilçelerinin sosyoekonomik gelişmişlik seviyeleri ile bu ilçelerin hizmet sunum noktaları
olarak erişilebilirlikleri birlikte ele alındığında toplam 4 kategori ortaya çıkmıştır (Tablo 2).

Tablo 2. Potansiyel erişilebilirlik (cazibe) ve EDE değerlerine göre gruplama


1 2 3 4
Pasinler, Horasan İliç, Karayazı, Tekman, Pazaryolu, Otlukbeli,
Hınıs, Aşkale, İspir Tortum, Olur, Aydıntepe, Demirözü
Oltu, Tercan Şenkaya, Köprüköy Kemaliye, Kemah, Uzundere
Karaçoban, Çat, Refahiye, Çayırlı
Üzümlü,
Narman

14
Bölge 1. Bölgesel Kalkınma odağı ilçeler; tarımsal ürün üretimi, turizm potansiyeli ve sanayi
odakları olma özelliği gösteren ilçelerdir. İlçe merkezi ve kırsal arasında nüfus bakımından
makas aralığı açık değildir.

Bölge 2. Bölgesel Kalkınma odağı olmaya uygun ilçeler; İlçe genel nüfusu az, aktivite
çeşitliliği düşük, maden veya turizm ile gelişen veya gelişebilecek ilçelerdir. Tarım ve
hayvancılık faaliyetleri düşük yoğunluktadır.

Bölge 3. Tarım ve hayvancılık ürünleri üretim merkezleri; Kırsal nüfusu genelde ilçe merkez
nüfusundan fazla, tarımsal üretim konusunda bölgenin en yüksek oranlarına sahip olan ve
olabilecek durumda olan ilçelerdir.

Bölge 4. Özel kalkınma potansiyeli olan ilçeler; Kırsal ve kentsel nüfus oldukça düşük,
meyvecilik, hayvancılık, turizm odaklılık ve inovatif yaklaşımlarla nüfusun geri kazanılması
çabalarının harcanacağı ve az üretimle değeri yüksek ürün elde etme yoluna gidilecek
ilçelerdir.

Bölgenin kırsal alanının sosyoekonomik durumu; tarımsal üretimde sürekliliğin ve katma


değerin sağlanamadığı, turizmde harekete geçirilememiş potansiyeli olan ve sosyal açıdan
yaşanabilirliği düşük şeklinde özetlenebilir.

Bölgenin kırsalında bitkisel ve hayvansal üretim en önemli uğraştır. İlçelerin tamamının


ortak güçlü yanlarından biri bu özellikleridir. Üretilen bitkisel ve hayvansal ürünlerin
yüksek katma değerli hale getirilememesi bu konuda üreticilerin rekabet güçlerini yok
ettiği gibi sektörün ve bölgenin geleceği için tehdit oluşturmaktadır.

Tarımsal ürün üreticisi devlet desteklerinden yararlanma konusunda çok mesafe kat
edemediği ve ortak iş yapma kültür ve becerisi de yetersiz olduğu için girdi maliyetlerini
azaltamamaktadır. Bu nedenle genelde küçük ölçekli aile işletmesi olan üreticiler çareyi
tarımsal üretimden vazgeçmekte veya bölge dışına göç etmekte aramaktadır.

İlçelerde öne çıkan bir diğer potansiyel ise bir iki ilçede nispeten altyapısı tamamlanmış ama
geriye kalan tüm ilçelerde potansiyel halinde duran turizme hizmet edebilecek değer ve

15
varlıklardır. Bu değer ve varlıklardan yetersiz ve olmayan sosyokültürel ve fiziksel altyapı
nedeniyle yerli halk fayda sağlayamamaktadır. Altyapısı nispeten tamamlanmış olan ilçelerde
ise tanıtım konusunda etkin faaliyetler gerçekleştirilememektedir.

İlçeler özelinde potansiyel olarak değerlendirilebilecek bir diğer özellik ise doğal kaynaklar ve
sanayi üretimidir. Genelde alternatif enerji kaynakları (biyogaz, rüzgar, güneş ve jeotermal su),
doğal taş, çeşitli madenler ve tuz rezervleri ve atıl bulunan sanayi tesisleri gibi yine sadece
potansiyeli olan ve araştırma ve fizibilitesi yapılmamış olan alanlar ilçelerde mevcuttur. İlçeler
özelinde sosyal yaşama ve yaşanabilirliğe dair altyapı yok denecek kadar az ya da eksiktir. Bu
nedenle aktivite imkânı bulamayan yerli ve yerleşik halk ilçelerde vakit geçirememekte ve
ekonomiye katkı vermemektedir.

Bölgede ilçelere göre değişkenlik gösterse de tarım arazisi ve mera; su ürünleri üretiminin
gelişimine müsait alanlar; hayvancılıkla uğraşan nüfus; hayvan ve hayvansal ürün; büyükbaş
hayvancılıkta damızlık merkezi olabilecek alanlar; arıcılık faaliyetleri; marka olabilecek ve
tescili yapılabilecek bitkisel ve hayvansal ürünler; tıbbi - aromatik, endemik bitkiler ve yaban
hayatı; doğal ve kültürel meyve ve sebze yetiştiriciliği; organik tarıma uygun alanlar; turizme
kazandırılabilecek değer ve varlık potansiyeli (yayla, doğa ve macera, inanç ve mağara turizmi),
turizmde marka değeri taşıyan destinasyonlar; kış turizmi için uygun alanlar; jeotermal ve
maden suyu kaynakları, maden ve tuz rezervleri; taşa toprağa dayalı hammadde ve sanayi;
OSB ve KSS ile cazibe oluşturabilecek alanlar; alternatif enerji potansiyeli (biyogaz, güneş ve
rüzgar) olan alanlar; sulama açısından güçlü altyapı; genç nüfus; sermaye birikimi olan alanlar;
geliştirilen bağlantı yollarının avantajından yararlanabilecek alanlar önemli potansiyellerdir.

Yine ilçeler özelinde değişkenlik gösterse de sosyal aktivite ve yeterli hizmet sunum
imkanlarının sınırlı oluşu; tarımsal arazilerin kıt, çok parçalı ve küçük olması; sulama altyapısı
eksikliği; tarımsal ürünlerin değerlendirilememesi; bilinçsiz tarımsal üretim; tarımsal
desteklerden yararlanamama; bitkisel ve hayvansal üretimde sosyal (birlikte çalışma ve işbirliği
kültürü) ve teknik altyapının (işleme, depolama ve paketleme tesisleri) eksik oluşu; tarımsal
üretici birliklerinin sayıca ve nitelikçe yetersiz oluşu; tarıma dayalı sanayide özel sektör
yatırımlarının yetersiz oluşu; meraların verimsizleşmesi; hayvan ırklarının verimsiz oluşu;
tarımsal ürün çeşitliliğinin az oluşu; doğal ve kültürel meyvelerin ve meyve bahçelerinin atıl
kalmış olması; seracılık için uygun şartlar olmasına rağmen yeterince yararlanılamaması; canlı

16
hayvan pazarının olmayışı; orman varlığından kereste dışında yararlanılamaması; modern
tarım ve hayvancılık uygulamalarının (potansiyel olmasına rağmen modern organize
hayvancılık bölgelerinin) az oluşu; arı ürünlerinde paketleme, markalaşma ve katma değerli
ikincil ürün üretiminin olmayışı; maden ocaklarının kapanması veya işletilmemesi; kentsel
alanlardaki düzensizlik; eğitim hizmetleri konusundaki eksikler; yayla, köy ve mezra ile ilçe
merkezlerinin ulaşım altyapısının yetersizliği; HES inşaatlarının olumsuz etkileri; sağlık
hizmetlerine erişim problemi; katı atık toplama ve depolama sistemi ile kanalizasyon sistemi
eksikliği; turizm potansiyelinden altyapı ve tanıtım eksikliği nedeniyle yararlanılamaması
problemleri ilçeler özelinde görülmektedir.

Fırsat olarak görülebilecek başlıklar ise ilçe dışına göç eden STK yapısı ve sermayenin
kullanılabilir olması; büyük ölçekli kamu ve özel sektör yatırımlarının (yol güzergahları, barajlar
vs) avantajları; büyük ölçekli kamu yatırımlarının olumlu etkisi; beşeri sermayenin yetersizliği;
sosyal yardımların üretim üzerindeki olumsuz etkisi; HES’lerin olumsuz etkisi; istikrarsız tarım
politikaları; yerel sermayenin bölgede tutulamaması; kız öğrencilerin okula gönderilmemesi;
kırsal nüfusun göç etmesi ve yaşlanan nüfusun girişimci olmaması; mevcut nüfusun tarımla
uğraşmak istememesi; sosyal sermaye, güven ve ortak iş yapma becerisinin az oluşu; yem
fiyatlarının istikrarsız oluşu olarak verilebilir.

Bölge sahip olduğu hizmet sunum odakları ile ülke içerisindeki yakın çevresine ve yakın
coğrafyasına eğitim, sağlık, kültür ve bilimsel çalışma gibi konularda merkez olabilecek
potansiyeldedir.

Bu konuda Avrupa’nın önemli finans, eğitim ve bilimsel araştırma merkezi olan İskoçya’nın
başkenti Edinburgh bölgede Erzurum ile benzer özellikler göstermektedir. Nüfusu 2011 yılı
verilerine göre 476.600 kişi olan Edinburgh’un ekonomisi bankacılık, bilimsel araştırma ve
eğitim alanlarına odaklanmıştır. Kamu hizmetlerinin yoğunlaştığı kent ayrıca ülkenin önemli
üniversitelerinin yer aldığı eğitim merkezi konumundadır. 2011 yılı verilerine göre kentte
yaşayan üniversite öğrencisi sayısı 57.850’dir. Kentte işgücünün %88’i eğitim, sağlık, finans,
teknoloji geliştirme ve diğer hizmetler sektöründe istihdam edilmektedir. Ekonomik hayat
içinde diğer önemli bir sektör de turizmdir. Sert iklim şartlarına sahip kent, Orta Çağ’dan kalma
tarihi eserleri, doğal güzellikleri ve her yıl düzenlenen festival ve sanatsal aktivitelerle Britanya

17
Adası’nda Londra’dan sonra en çok turist çeken yerdir. Turizm istatistikleri incelendiğinde
2011 yılında kente gelen toplam 3,69 milyon turistin %63’lük bölümünü yerli turistler
oluşturmaktadır.

Bölge ile benzer özelliklere sahip olan bir diğer bölge Fransa ve İspanya arasında Pirene
Dağlarının batısında uzanan Andora Prensliği’dir. Ortalama 1.996 m olan ülke dağlık arazi
yapısına ve sert iklim özelliklerine sahiptir. Kişi başına düşen gayrisafi gelirin £31.000 gibi çok
yüksek bir değerde olduğu ülkenin ekonomisi turizm ve ticarete dayanmaktadır. Toplam turist
sayısının 2010 yılı verilerine göre 9 milyonu bulduğu ülkede temel turistik faaliyet kış turizmi
ve alışveriş turizmidir. Ülkede yer alan Grandvalira, Vallnord ve Naturlandia kış turizm
merkezleri, 300 km’yi bulan pist uzunluğu ve gelişmiş mekanik lift altyapısı ile Avrupa’nın
önemli kış turizm alanlarındandır. Toplam 2.000 kişinin istihdam edildiği kış turizm
sektöründen yıllık yaklaşık 340 milyon Euro gelir elde edilmektedir. Andora, kış turizminde
farklılık yaratan aktivitelere (atlı kızak, kar golfü vb.) sahip bir turizm bölgesidir. Bunun yanında
turizm faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi ve tüm yıla yayılması konusunda başarılı çalışmalara
sahiptir. Ülkede kış turizm merkezleri yaz aylarında golf, dağ bisikleti, kamp alanları gibi
alternatif turizm faaliyetleri için kullanılmakta, sağlık turizmine yönelik termal tesisler ve doğa
park alanları işletilmektedir. Konaklama tesislerinin kayak merkezleri dışında yer aldığı
Andora’da 2010 yılında toplam 250 konaklama tesisi bulunmakta olup, yatak kapasitesi
34.400’dür. Turistin yakın yerleşim alanlarında konaklamasıyla yerel halkın turizmden gelir
elde etmesi sağlanmıştır. Kayak merkezlerinin tamamen özel veya özel sektörün ağırlıkta
olduğu kamu-özel sektör ortaklığında işletildiği tesislerin yerel halk tarafından kullanılması için
özel programlar geliştirilmiş böylelikle halkın turizm faaliyetlerini içselleştirilmesi sağlanmıştır.

Pays Vasco, İspanya’nın farklı bir dile ve kültüre sahip özerk bir bölgesidir. Nüfusu 2011 yılında
2.179.815 kişi olan bölgenin ekonomisi demir – çelik ve gemicilik sanayisi üzerine kurulmuştur.
Ağır sanayinin terk edilmesiyle bölgede ekonomik çeşitliliği artırmak adına turizm altyapısının
ve kapasitesinin geliştirilmesine yönelik faaliyetler yürütülmektedir. Bu kapsamda bölgede yer
alan şehirlerin tarihi, kültürel, sanatsal ve gastronomik değerleri ile doğal güzellikleri turizmin
hizmetine sunulmuştur. Bölgede turizm sektörüne özel yükseköğretim ve özel teknik eğitim
kurumları kurulmuş, bölgesel yönetim ile bölgesel kalkınma ajansı tarafından sektörün

18
gelişimine yönelik politikalar uygulamaya başlanmıştır. Bölgeye 2012 yılında gelen toplam
turist sayısı 2.325.161 kişi olup bunun %65’ini yerli turistler oluşturmaktadır.

TRA1 Düzey 2 Bölgesi içinde Erzurum kamu ve özel sektör hizmetlerinin merkezinde,
işgücünün %46’sının hizmetler sektöründe istihdam edildiği ve mevcut güçlü
üniversiteleriyle yoğun öğrenci nüfusuna sahip ticaret ve öğrenci kentidir. İlde mevcut
kış turizm faaliyetlerinin yanında tarih ve doğa turizmi gibi alternatif turizm faaliyetleri
de gelişmektedir.

TRA1 Düzey 2 Bölgesi kış turizmi açısından önemli bir potansiyele sahiptir. Türkiye’nin önemli
kış turizm merkezlerinden Palandöken Kış Turizm Merkezi’nin yer aldığı Erzurum, 2011
UNIVERSIADE Kış Oyunlarının ardından güçlü bir kış turizm altyapısına kavuşmuştur. Bu arada
Erzincan’da 2012 yılında Ergan Dağı Kış Turizm Merkezi işletmeye girmiştir. Kış turizm
faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi, yerel halkın turizmden gelir elde etmesi ve turizmin tüm yıla
yayılmasına yönelik Andora’da yürütülen başarılı çalışmalar bölge için örnek olacak
niteliktedir.

Pays Vasco Bölgesi, İspanya’nın turizmde gelişmiş diğer bölgeleri arasında kendisine yer bulma
çabası ve bölge gelişiminde turizme ağırlık vermesi açısından TRA1 Düzey 2 Bölgesi ile
benzerlik göstermektedir. Ayrıca her iki bölgede sunulan turizm ürünlerinin ve turistik
aktivitelerin benzerliği söz konusudur. Ancak Pays Vasco Bölgesi, turizm alanında inovasyon ve
teknoloji altyapısının geliştirilmesi ve sektör ile ilgili bilgi birikiminin yaygınlaştırılmasına
yönelik üniversite, özel sektör ve kamu kurumu işbirliklerinin sağlanması konularında oldukça
gelişmiştir. Turizm hizmetlerinin standardizasyonunun sağlanması, teknoloji altyapısının
geliştirilmesi ve turizm kümelenmesinin oluşturulmasına yönelik kurulan sistemlerin TRA1
Düzey 2 Bölgesi turizmi için örnek nitelik taşıdığı düşünülmektedir.

TRA1 Düzey 2 Bölgesi için mevcut potansiyellerin kalkınma amaçlı kullanımı konusunda örnek
teşkil edecek uygulamalara sahip bölgeler incelendiğinde ekonomik çeşitliliğin geliştirilmesi
adına turizm sektörünün önemli bir yer tuttuğu görülmektedir. Bununla beraber, ele alınan
bölgelerde turizm geçmişte önemli bir süre devam eden farklı ekonomik sektörlerin
oluşturduğu belirli bir sermaye birikimi üzerine altyapının oluşturulmasıyla başarılı olmuş bir
sektör olarak görülmektedir. TRA1 Düzey 2 Bölgesi bu bakımdan ele alınan iki bölgeden

19
(Edinburg ve Pays Vasco) farklı olsa da Andora’ya bu açıdan daha çok benzemektedir. Andora
modelinde sermaye birikimi önceden sağlanmamış olsa da turizmle senkronize biçimde ticaret
son derece etkili biçimde geliştirilmiştir.

Bütün bunlar ele alındığında, TRA1 Düzey 2 Bölgesi için turizm sektörünün tek başına
geliştirilerek kalkınmaya motor görevi görebileceği mümkün görünmemektedir. Bu nedenle
turizm sektörünü eş zamanlı olarak destekleyebilecek, sermaye birikimi oluşturabilecek,
turizmin hizmetine sokabileceği ürünleri olabilecek bir sektörün daha bölgede geliştirilmesi
için çaba harcanmalıdır. Bu sektör ilk etapta zaten bölgede potansiyeli ve uğraşan nüfus
itibariyle hayvancılık sektörüdür. Bunun yanında bitkisel üretim de ürün sunumu yapabilecek
durumda olan bölgenin katma değeri yüksek, yerel, geleneksel ve marka ürünler oluşturarak
turizmin hizmetine sunabilmesi ön görülmektedir.

TRA1 Düzey 2 Bölgesi ile yine öncü bölgeler kıyaslandığında her üç bölgede de en önemli
unsurun insan faktörü olduğu görülmektedir. Her üç alanda da yerle halkın çok sıkı işbirlikleri
yürüttükleri bunu kurumsal ve profesyonel olarak yaptıkları gözlenmektedir. Mesleki ve sosyal
anlamda sivil toplum birliktelikleri, ortak karar alma ve iş yapma kültür ve becerileri, özel
sektörün organize olma kabiliyeti bu bölgelerde son derece üst düzeydedir. Bu birliktelik
sağlandığında kaliteli insan kaynağı için ortak eğitimler, ortak hareket ederek mal ve
hizmetlerin daha düşük maliyetle ancak yüksek karlılıkla sunumu mümkün olmuştur. Yerel
yönetimler, özel sektör STK’ları ve merkezi idarenin temsilcileri arasında oluşturulan çok sıkı
bir işbirliğinin varlığı göze çarpmaktadır. Bu işbirliği vasıtasıyla büyük ölçekli marka projeler
uygulanarak hem turizm hem de ağır sanayi dışındaki daha çok bilgiye dayalı sektörlerde
yatırım yapılmıştır. Bu açıdan bakıldığında TRA1 Düzey 2 Bölgesi de altyapı yatırımları açısından
merkezi bütçeden önemli derecede pay alabilmektedir. Bu konuda bölgede eksik olan kısım
yerel yönetimlerin ve bölge sivil inisiyatifinin girişimcilik örneği gösterememesidir.

Öncü bölgelerde önemli bir özellik de üretilen az miktardaki malın katma değerinin yüksek
oluşu ve daha çok bilgi ve danışmanlık hizmetlerinin oturtulmuş olmasıdır. Bu durumda ise
TRA1 Düzey 2 Bölgesi’nde bu yönde bir uygulama için altyapının da oluşturulması gerekecektir.

20
3. PLANIN BÖLGEYE YAKLAŞIMI

TRA1 Düzey 2 Bölgesi özelinde mal ve hizmet üretimi, bu üretimin kaliteli ve katma değerli
hale getirilmesiyle değerinde kazanç elde edilmesi ve yaşam şartlarının iyileştirilmesi ve
toplum refahının yükseltilmesi konularının odağında insan faktörü yer almaktadır ve insan
bütün bu konuların ortak bileşeni olarak değerlendirilmektedir. Bu açıdan bakıldığında,
bölgede insan üretim için kaynak, nitelikli kazanç için sosyal sermaye ve yaşam için de odak
olarak kabul edilmektedir. Bölgede mal ve hizmet üreten (üretken) sektörler olan tarım,
turizm, sanayi ve diğer hizmetler sektörlerinde kaliteli insan kaynağı olmadan nitelikli üretimin
olmayacağı, nitelikli üretimin kazanca dönüşebilmesi için düşük maliyetin ve yüksek karlılığın
sağlanması açısından sosyal sermayenin geliştirilmesi gerekliliği ve son olarak da bölgede
ekonomik ve sosyal canlılığı sağlamak ve sürdürmek için odağına insanı koyan ve iç ve dış
çevresine yönelik cazibesi olan yerleşim mekanlarına sahip bir bölgenin oluşturulması
gereklidir. Bu bakış açısı şematik olarak Şekil 2’de gösterilmiştir.

Bütün değerlendirmeler göz önüne alındığında, bölgede sosyoekonomik kalkınmaya


katkı sağlayacak bir planlama yaklaşımında insanları üretme konusunda daha fazla
performans harcamaya, üretilen ürünlerin değerinde pazarlanmasını sağlamaya ve
bölgenin tamamında yerleşim yerlerinde yaşanabilirlik göstergelerini iyileştirmeye
yönelik kurguların olması gerektiği görülmektedir.

Bu anlayışın mekana yansıması merkez ilçeleri hizmet sunum merkezleri kabul ederek diğer
ilçelere sosyoekonomik göstergeleri ve erişilebilirliklerine göre fonksiyon yüklemek
şeklindedir. Buna göre ilçeler kalkınma odağı ilçeler, kalkınma odağı olmaya uygun ilçeler,
başta hayvancılık olmak üzere tarımsal üretim merkezleri ve özel kalkınma potansiyeli olan
ilçeler şeklinde kademelenmiştir.

21
Şekil 2.Planın bölgeye yaklaşımı

22
4. PLANIN BÖLGE VİZYONU

Yüksek irtifa ve bozulmamış doğal yapıdan kaynaklanan ayırt edici özelliklere sahip tarımsal
ürün miktarını artırmış; ürettiğini işleyerek değerinde pazarlayan; kaliteli ve çeşitli hizmet
sunumu ile iç ve dış yakın coğrafyası için çekim merkezi olmuş; yaşanabilirliği yüksek bir bölge
olmak.

5. BÖLGENİN GELİŞME EKSENLERİ

Bölgenin belirlenen vizyonu yakalayabilmesi için benimsenen gelişme eksenleri;

Eksen 1. Başta nitelikli ve ayırt edici özellikteki ürünler olmak üzere tarımsal üretimin miktar
ve kalitesinin artırılması

Eksen 2. Bölgede üretilen hammaddenin işlenerek katma değerli ürün haline getirilmesi

Eksen 3. Sunduğu kaliteli ve çeşitli hizmetler ile bölgenin yakın ve uzak coğrafyası için bir
sunum merkezi haline gelmesi

Eksen 4. Bölgenin yaşanabilirliğinin artırılması

23
Şekil 3. Planın bölge vizyonu

24
EKSEN 1. BAŞTA NİTELİKLİ VE AYIRT EDİCİ ÖZELLİKTEKİ
ÜRÜNLER OLMAK ÜZERE TARIMSAL ÜRETİMİN MİKTAR VE
KALİTESİNİN ARTIRILMASI

TRA1 Düzey 2 Bölgesi tarımsal üretim açısından başta hayvansal ürün üretiminin
yoğunlaştığı bir bölge olarak ülke içerisinde ayırt edici bir özelliğe sahiptir. Bölge, üretim
miktarı az olmasına rağmen bozulmamış doğası ve yüksek irtifadan kaynaklanan tarımsal
ürün kalitesi ile de ön plana çıkmaktadır. Bununla beraber, üretilen ürünlerin işlenmeden
ve muhafaza işlemlerine tabi tutulmadan değerinde pazar bulamaması en önemli sorun
olarak görülmektedir. Bu sorunla baş etmek için özel sektör yatırımlarının bölgede üretilen
tarımsal hammaddeyi işleyerek ya da dayanıklı hale getirerek pazarlaması ve üreticinin de
bu faaliyetten payını alması gerekmektedir. Bu amaçla bölgede özel sektör işletmelerinin
tam kapasite ile çalışmalarının sağlanması için bölgede yeterli kalitede ve miktarda üretim
yapılması ve bir kapasite oluşturması gerekmektedir. Bölge üreticisi profesyonel
üretimden uzak tamamen geçimlik üretim yaptığı için rekabet avantajı
sağlayamamaktadır. Bu anlatılanlar ışığında, bölgede tarımsal üretimden yüksek kazanç
elde etmek için iki yaklaşım öngörülmektedir. Bunlardan birincisi bölgede üretimi az olan
kaliteli ürünlerin değerinde pazarlanması, ikinci yaklaşım ise üretim miktarının işleme ve
muhafaza tesislerini tam kapasiteyle çalıştıracak düzeye getirilmesidir. Bu yaklaşımlardan
yola çıkarak bölgede kaliteli, yeterli ve sürekli tarımsal üretim için sosyal ve teknik
altyapının iyileştirilmesine öncelik verilmedir.

25
Öncelik 1. Kaliteli, yeterli ve sürekli tarımsal üretim için sosyal altyapının iyileştirilmesi

Bölgede başta hayvancılık olmak üzere profesyonel anlamda tarımsal üretim yapılmamaktadır.
Yaygın olan üretim tipinde ise ekonomik getiri yetersiz, verimlilik az ve girdi maliyetleri
yüksektir. Bölgede üreticinin bilinç düzeyi düşük ve birlikte çalışma kültürü zayıftır. Var olan
üretici birlikleri ve kooperatifler etkin biçimde çalışmamaktadır. Bölgede kırsal kesimde tarımla
uğraşan nüfusun azalması tarım girişimcisini sayı ve nitelik olarak olumsuz etkilemektedir.
Gençlerin tarımsal üretime yönelmemesi tarımda istihdam edilen nüfusun yaş ortalamasını
artırmaktadır. Bu sorunların çözümü için başta sektörün insan kaynağının geliştirilmesi
amacıyla üreticinin teknik kapasitesinin ve niteliğinin artırılması; üreticiler arasında
örgütlenmenin ve işbirliği kültürünün geliştirilmesi ve bölgede tarımsal girişimciliğin ve girişim
sayısının artırılması gerekmektedir.

Tedbir 1.1. Üreticinin teknik kapasitesinin ve niteliğinin artırılması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Üreticilerin bilinçlendirme ve görgü artırımı için eğitilmesi ve modern tarım uygulama


örnekleri görmesi
 Tarım danışmanlığı sisteminin yaygınlaştırılması
 Üreticiler arasında sözleşmeli üretim ile ilgili bilinç ve farkındalık oluşturulması
 Çobanlık mesleğinin şartlarının iyileştirilmesi, nitelikli çoban yetiştirilmesi
 Teknik yetiştiricilik ve üretim, hastalıklar, hayvan besleme ve sağlık takipleri, tarımsal
destekler ve proje hazırlama konularında teknik destek ve danışmanlık hizmetleri
verilmesi,
 Tıbbi aromatik bitkiler konusunda yerli halkta bilinç oluşturulması
 Üreticilerin yem bitkileri yetiştiriciliği, mera kullanımı, hayvan besleme, kaba yem
kalitesi ve önemi, yem bitkileri tarımı ve teknikleri, yem konserve teknikleri
konularında bilinç artırma faaliyetlerine tabi tutulmaları
 Mevcut işletmelerin kurumsallaşma, markalaşma, tescil ve patent, pazarlama ve Ar-Ge
konularında geliştirilmesi

26
Tedbir 1.2. Örgütlenmenin ve işbirliği kültürünün geliştirilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Var olan üretici birlik ve kooperatiflerinin etkin biçimde çalışmasının sağlanması


 Bölgede ürün (örneğin organik et, organik kuru fasulye, organik çilek), havza ve köy
bazlı üretici birliklerinin oluşturulması suretiyle yeni örgütlenmelerin teşvik edilmesi
 Ortak tarımsal ürün toplama, depolama, işleme ve paketleme konusunda üreticiler
arasında işbirliklerinin geliştirilmesi
 Üreticiler arasında profesyonel ortaklıklar kurulması ve profesyonel işletmecilik fikrinin
yaygınlaştırılması

Tedbir 1.3. Bölgede tarımsal girişimciliğin ve girişim sayısının artırılması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölgede gençlerin tarımsal üretime ilgi göstermesi ve tarımla uğraşan nüfusun yaş
ortalamasının düşürülmesi amacıyla bütün tarımsal üretim kollarında genç üreticilere
ve girişimcilere özendirici programların düzenlenmesi
 Bölgedeki tarımsal işletmelerin yönetim becerilerinin ve kurumsal yetkinliklerinin
eğitim ve danışmanlık hizmetleri ile geliştirilmesi
 Tarımsal işletmelerin finansman kaynaklarına erişimlerinin artırılması
 Üreticilerin eğitim, bilinç ve görgü artırımı gezileri ve uygulamalı anlatımlarla modern
üretim tekniklerinden haberdar edilmesi

27
Öncelik 2. Kaliteli, yeterli ve sürekli tarımsal üretim için teknik altyapının iyileştirilmesi

Bölgede mevcut durumda özellikle hayvansal ürünlerin elde edilmesi, depolanması ve


işlenmesine yönelik fiziki altyapı yetersizliklerinin yanında bazı alanlarda var olan altyapının
koordine edilememesinden kaynaklı problemler mevcuttur. Buna ilaveten, organik tarım,
bölgenin avantajlı olduğu tohumculuk, arı ürünlerinin ikincil ürünlere dönüştürülmesi, su
ürünleri, tıbbi aromatik bitkiler ve yem bitkileri sektörlerinde yeni, katma değerli ve ayırt edici
özellikteki ürünlerin elde edilmesi için gerek altyapı eksiklikleri gerekse de Ar – Ge
faaliyetlerinin birkaç kamu kurumu dışında yok denecek kadar az olması da bölgede
gözlemlenen en önemli sorunlardır. Bu problemlerin çözümüne yönelik olarak bölgede
tarımsal hammaddenin üretilmesi, toplanması, taşınması ve işlenmesine yönelik alt yapı ve
organizasyon eksikliklerinin giderilmesi; tarımsal üretime yönelik araştırma, fizibilite, envanter
ve strateji geliştirme çalışmalarının yapılması; sözleşmeli tarımsal üretimin ve ayırt edici
tarımsal ürün üretiminin ve yenilikçi uygulamaların bölgede yaygınlaştırılması gerekmektedir.

Tedbir 2.1 Tarımsal hammaddenin üretilmesi, toplanması, taşınması ve işlenmesine yönelik


alt yapı ve organizasyon eksikliklerinin giderilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Süt toplama, nakil ve depolama ekipmanları, canlı hayvan kesimhaneleri gibi


hammaddenin bozulmadan standartlar dahilinde toplanacağı ve işleme merkezlerine
ulaştırılacağı altyapının sağlanması
 Mevcut hayvan barınaklarının modernizasyonu
 Canlı hayvan pazarlarının ihtiyaç duyulan alanlarda kurulması
 Mera ıslahı çalışmalarının yapılması
 Modern organize hayvancılık bölgelerinin oluşturulması
 Arı ürünleri, tıbbi aromatik bitkiler ve meyveler de dahil tarımsal ürünleri toplama,
depolama, işleme, paketleme ve katma değerli ürün haline getirme konusunda
altyapının oluşturulması ve var olan altyapının koordine edilmesi
 Seracılığa uygun alanlarda seracılık altyapısının oluşturulması
 Atıl durumda bulunan meyve bahçelerinin yenilenmesi ve üretime dahil edilmesi
 Organik tarım sertifikasyon ve tescilleme çalışmaları için kamu ve özel tam teşekküllü
laboratuvarların sayı ve kalitesinin artırılması

28
 Organik ürün havzalarına veya ekoköylere ait üretici birliklerinin ürün satış noktalarının
oluşturulması
 Doğal ve organik ürün pazarlarının belediyeler tarafından kurulması
 Bölgede su ürünlerinin yıl boyunca pazarlanabilmesi için işleme teknolojilerinin ve
soğuk hava depolarının oluşturulması
 Su ürünlerinde yavru üretimine ve işlenmiş ürünlere olanak sağlayacak altyapının
oluşturulması

Tedbir 2.2 Tarımsal üretime yönelik araştırma, fizibilite, envanter ve strateji geliştirme
çalışmalarının yapılması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Kaba yem ofisi ve borsası kurularak kaba yem planlamasının yaygınlaştırılması


 Bölgenin yabani meyveleri ve tıbbi aromatik bitki potansiyeli, bitki türleri ve sektöre
hizmet edecek öncü türlerin belirlenmesi ve üretim planlamasının yapılması
 Bölgede arı ürünleri araştırma geliştirme ve apiterapi uygulama merkezi ve
laboratuvarının kurulması
 Arı ürünlerinin işlenerek kozmetik, ilaç sanayi vb. alanlarda kullanılacak ikincil ürünlere
dönüştürülmesi ile ilgili araştırma ve fizibilite çalışmasının yapılması
 Bölgede belirlenecek bazı havzaların organik üretim havzası olarak markalaştırılması
 Model eko-köylerin eko-turizm vurgusu ile tasarlanması
 Özellikle Çoruh havzası başta olmak üzere örnek entegre organik tarım işletmelerinin
kurulmasına yönelik araştırma ve projelendirme çalışmalarının yapılması
 Bölgedeki su ürünleri yetiştiriciliği çeşitliliğinin artırılması ve Ar-Ge çalışmalarının
güçlendirilmesi

Tedbir 2.3. Sözleşmeli tarımsal üretimin bölgede yaygınlaştırılması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölgede sözleşmeli üretime uygun tarımsal aktivite ve alanların tespit edilmes


 Sözleşmeli üretim yaptıran firmalara bölge potansiyelinin tanıtılması
 Üretici ve firmalar arasında oluşturulabilecek işbirliklerinin desteklenmesi

29
Tedbir 2.4. Ayırt edici tarımsal ürün üretiminin ve yenilikçi uygulamaların bölgede
yaygınlaştırılması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Üretim yapılan alanın şartlarına uygun hayvan ırklarının yaygınlaştırılması


 Arı ürünlerinin botanik orijinli ürün tanımlaması ile üretilmesinin sağlanması
 Alternatif ürün arzı, kapalı yaylacılık, mandacılık gibi yenilikçi uygulamaların
yaygınlaştırılması
 Silaj ve silajlık bitkisel üretimin yaygınlaştırılması
 Bölgenin doğadan toplanan organik ürün potansiyelinin değerlendirilmesi
 Bölgede tohumluk üretiminin yaygınlaştırılması

30
EKSEN 2. BÖLGEDE ÜRETİLEN HAMMADDENİN İŞLENEREK
KATMA DEĞERLİ ÜRÜN HALİNE GETİRİLMESİ

TRA1 Düzey 2 Bölgesi son yıllarda ulaşım altyapısının iyileşmesi ile gerek limanlara gerekse
hedef pazarlara erişim açısından avantajlı bir konuma gelmiştir. Bölge ürettiği tarımsal ve
özellikle taşa toprağa dayalı hammaddesini işlemeden bölge dışına pazarlamaktadır.
Yatırım altyapısının eksikliği, teknoloji üretimi ve kullanımındaki yetersizlik, nitelikli işgücü
noksanlığı, mevcut işletmelerin gelenekçi yönetim ve organizasyon yapıları bölgeden elde
edilen hammaddenin katma değerli ürün haline getirilmeden pazara sunulmasına neden
olmaktadır. Ulaşım altyapısındaki iyileştirmelere rağmen bölgenin konum olarak uzaklığı
mevcut işletmelerin pazar alanını yakın çevreyle sınırlı tutmuş ve ulusal ve uluslararası
alanda rekabet edebilirliklerini azaltmaktadır. Pazarın dar olması üretilen ürün çeşitliliğini
sınırlandırmaktadır. Bölgenin rekabet edebilirliğinin artırılması için katma değerli ürün
üretilmesini mümkün kılacak sanayi altyapısının geliştirilmesi gerekmektedir. Bu
kapsamda bölgeye işleme ve imalat sanayi yatırımlarının çekilmesi, bölgenin sermaye
birikiminin bölge içerisinde yatırıma dönüştürülmesi, Ar-Ge, yenilikçilik ve teknoloji
kullanım seviyesinin yükseltilmesi ve katma değeri yüksek ürünlerin değerinde
pazarlanması öncelikli müdahale alanlarıdır.

31
Öncelik 3. Bölgeye işleme ve imalat sanayi yatırımlarının çekilmesi

Bölgede kurulu sanayi işletmelerinin büyük bir kısmı sınırlı sermayeye sahip ve daha çok öz
kaynağa dayalı yatırım yapma çabası içerisindedir. Sermaye yetersizliği işletmeler tarafından
yeni yatırımların yapılmasını ve yüksek teknoloji teminini engellemektedir. Düşük teknoloji
kullanımı ise ürün kalitesi ve maliyetini olumsuz etkileyerek bölgedeki firmaların pazarlama ve
rekabet gücünü zayıflamaktadır. Genellikle yerel ve bölgesel talebe yönelik üretim yapan
bölgedeki işletmeler, sermaye yetersizliği nedeniyle bölge dışından gelen rekabete karşı
koyamamakta ve ulusal ekonomideki dönemsel durgunluklardan son derece olumsuz
etkilenmektedirler. Bölgedeki işletmelerin daha etkin faaliyet sürdürmelerine ilave olarak
bölge dışından potansiyel yatırımcıların da bölgeye çekilmesi önemlidir. Bu amaçla, bölgenin
sanayi yatırımları açısından ortamının iyileştirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, mevcut
OSB’lerin altyapı eksikliklerinin giderilmesi, yeni yatırımcıya yatırım alanlarının tespit ve tahsis
edilmesi, yatırım yapılabilecek uygun sektörler, bu sektörlerdeki mevcut durum,
sağlanabilecek finansal destekler gibi konularda yatırımcılara yol gösterecek bilgi alt yapısının
oluşturulması önem arz etmektedir. Bu kapsamda, bölgede yatırımı çekecek sanayi
altyapısının geliştirilmesi, yatırım yapacak işletmelere yol gösterecek bilgi altyapısının
oluşturulması ve bölgenin sanayi yatırımı imkânlarının ulusal ve uluslararası alanlarda
tanıtılması öncelikle ele alınması gereken alanlardır.

Tedbir 3.1. Bölgeye yatırımı çekecek sanayi altyapısının geliştirilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Hem yerli hem de bölge dışı potansiyel sanayi yatırımcısına uygun yatırım yerleri
sunabilmek amacıyla bölgede yer alan organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi
sitelerinin geliştirilmesi ve altyapıların iyileştirilmesi
 Atıl bulunan sanayi tesislerinin, kamu binalarının ve eski yatırımların aktive edilmesi
 Başta Oltu ve Hınıs olmak üzere bölgesel büyüme ve sunum merkezi niteliği gösteren
ilçelerde KSS ve OSB altyapısının geliştirilmesi ve ilave yatırımlara gidilmesi
 Bölgede mevcut olan doğal taşlardan (Tercan, Bayburt, Narman taşı vd.) işlenmiş ürün
olarak yararlanılması açısından tesisleşmenin sağlanması

32
Tedbir 3.2. Bölgeye yatırım yapacak işletmelere yol gösterecek bilgi altyapısının
oluşturulması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölgenin mevcut imkânlarının ve potansiyellerinin değerlendirerek bölgeye çekilmek


istenen hedef sektörlerin ve uygun yatırım alanlarının belirlenmesi
 Bölgenin il ve ilçe düzeyinde yatırım yapılabilecek alanların envanterinin çıkarılması ve
OSB, KSS, diğer sanayi bölgelerindeki imkânlar tespit edilmesi
 Bölgenin potansiyeli olan ancak henüz yeterli yatırım yapılmamış alanlarının fizibilite
etütlerinin hazırlanarak proje bazında yatırımcıya tanıtılması yeni yatırımların çekilmesi
 Bölgede ilçeler özelinde varlığı bilinen başta madenler olmak üzere maden suyu, yer
altı su kaynakları, tuz rezervleri ve termal su gibi doğal kaynakların özel sektör
yatırımlarıyla değerlendirilebilmesi için bu kaynakların rezerv durumları,
kullanılabilirlikleri ile ilgili saha, fizibilite ve strateji geliştirme çalışmalarının yapılması
 Bölge genelinde alternatif enerji kaynakları (başta rüzgar, güneş ve biyogaz) ve üretim
imkanları ile ilgili araştırma, fizibilite ve strateji geliştirilme çalışmalarının hazırlanması

TEDBİR 3.3. Bölgenin sanayi yatırımı imkânlarının ulusal ve uluslararası alanlarda tanıtılması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölgedeki yatırım fırsatlarının kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları işbirliği ile
tanıtılması
 Bölgede yerli ve yabancı işadamlarına yönelik bölge yatırım potansiyellerini tanıtacak
ve işbirliği yapılmasına olanak sağlayacak ulusal ve uluslararası organizasyonlar
düzenlenmesi
 Bölgeyi ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtacak panel, konferans, sempozyum ve fuar
gibi organizasyonların düzenlenmesi

33
Öncelik 4. Bölgenin sermaye birikiminin bölge içerisinde yatırıma dönüştürülmesinin
sağlanması

Bölge sanayisinin gelişmesi ve rekabet gücünün arttırılması mevcut işletmelerin


desteklenmesinin yanında büyük ölçüde yeni girişimlerin oluşturulmasına bağlıdır. Bölgede
belirli bir sermaye birikimi oluşturan müteşebbisler bölgeye yatırım yapmaktan
kaçınmaktadırlar. Bölgede oluşturulan sermayenin yatırıma dönüştürülerek bölgede
tutulabilmesi bölgede potansiyel girişimcilerin nitelik, nicelik ve başarısına bağlıdır. Bunun
yanında düşük sermayeli işletmelerin yeni yatırımlara girişebilmesi ise ancak bir araya gelerek
ortak hizmet almaları, ortak yatırım yapmaları ve ortak pazarlama ağları kurmaları ile
mümkündür. Bununla beraber, bölgede ortak iş yapma kültürünün zayıflığı yatırım
sermayesinin birikmesi adına önemli bir tehdittir. Bölgenin girişimcilik kültürünün
geliştirilmesi ve ortak çalışma kültürü ve işbirliği ağlarının oluşturulması ile bölge içerisindeki
sermayenin yatırıma dönüştürülmesi mümkün olabilecektir.

Tedbir 4.1. Bölgenin girişimcilik kültürünün geliştirilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölgede gelişme gösteren sektörlerde yeni işletmelerin oluşmasının desteklenmesi ve


var olan işletmelerin güçlendirilmesi
 Bölgede girişimciliğin özendirilmesi için girişimci adaylarına eğitim, danışmanlık,
başlangıç sermayesi, kredi garantisi, yer temini ve bilgi kaynaklarına erişim alanlarında
destek sağlanması
 Bölgede mesleki eğitim veren okullar başta olmak üzere ilk, orta ve yükseköğretim ile
ustalık eğitiminde girişimcilik konusunda zorunlu veya seçmeli uygulamalı girişimcilik
eğitimi verilmesi
 Girişimcilerin kuracakları yeni işletmeler için iş yeri mekânı, ofis hizmetleri, eğitim ve
danışmanlık gibi hizmetler sunarak büyümelerinin sağlanması
 Bölgesel potansiyeli ve yerel işgücü piyasası özelliklerini dikkate alan ve yerel düzeyde
ekonomik dönüşümü destekleyen girişimcilik kuluçka merkezi modellerinin
(girişimpark-üretim içermeyen girişimlere yönelik, girişim ofis-kent merkezinde üretim
içermeyen girişimlere yönelik, girişim akademi-üniversiteler bünyesinde öğrenci ve
akademisyenlere yönelik) bölgede yaygınlaştırılması
 Bölgede yatırım yapmanın avantajları konusunda yerel sermaye sahiplerinin
bilinçlendirilmesi (teşvikler ve muafiyetler)

34
Tedbir 4.2. Ortak çalışma kültürü ve işbirliği ağlarının oluşturulması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölge firmalarının tedarik, pazarlama, düşük kapasite kullanımı, rekabet gücü zayıflığı,
finansman başta olmak üzere tek başlarına çözümünde zorlandıkları ortak sorunlara
ortak çözümler üretmek için işbirliği ağlarının ve kümelenmelerin oluşturulması
 Ortak kullanıma yönelik altyapıların tesis edilmesi ve komşu bölgelerle işbirliğine
gidilmesi
 Bölgedeki işletmelerin gelişmesini desteklemek ve rekabet güçlerini artırmak üzere
özel sektör, üniversite ve kamu kuruluşları ile yerel aktörleri kapsayan işbirliği ağlarının
oluşturulması

35
Öncelik 5. Bölgenin Ar-Ge, yenilikçilik ve teknoloji kullanım seviyesinin yükseltilmesi

Bölge sanayisinde teknoloji kullanım düzeyi düşüktür ve geleneksel sanayi olarak da


adlandırılan tarıma ve doğrudan hammaddeye dayalı düşük teknoloji gerektiren bir üretim
yaygındır. Bölge imalatçısının hitap ettiği pazarın darlığı ve ürün çeşitliliğine olan talebin azlığı
bölgede Ar – Ge ve yenilik kapasitesinin gelişmemesine neden olurken işletmelerde hüküm
süren gelenekçi yapının da etkisiyle Ar – Ge ve yenilikçilik bir ihtiyaç olarak görülememektedir.
Bunun yanında, kurulu bulunan işletmelerin ürün çeşitliliğini ve kalitesini artırarak değişen
dünya şartlarında rekabet etmeleri için Ar-Ge’ye ihtiyaçları olsa da bu ihtiyaçlarının
giderilmesine yönelik bilinç ve teknoloji kullanım düzeyinin yetersizliği, araştırma
merkezlerinin eksikliği ve üniversite-sanayi işbirliğinin düşük olması ciddi problemlerdir. Bu
problemlerin çözümü açısından bölgede araştırma merkezlerinin altyapılarının geliştirilmesi,
üniversite – sanayi işbirliğini sağlayacak modeller geliştirilmesi ve firmaların Ar-Ge ve yenilik
konularında bilinçlendirilerek güncel trendleri ve sektörel yenilikçi modelleri takip etmeleri
sağlanarak teknoloji kullanım düzeylerinin artırılması öncelikli olarak ele alınması gereken
konulardır.

Tedbir 5.1 Bölgede araştırma merkezlerinin altyapılarının geliştirilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölgenin yenilikçilik kapasitesini geliştirmek amacıyla bölgedeki araştırma


altyapılarının (üniversite, teknoloji geliştirme bölgesi, araştırma merkezleri) kurumlar
arası eşgüdüm içinde geliştirilmesi
 Üniversitelerde bölgenin sanayi ihtiyaçlarını ve yerel özelliklerini de dikkate alan
tematik olarak yapılanmış araştırma merkezlerinin yaygınlaştırılması

Tedbir 5.2. Üniversite sanayi işbirliğinin sağlanması

 Bölgede Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerini kendi bünyesinde gerçekleştiren KOBİ’lerin


üniversite ve araştırma kurumlarıyla ortak proje üretme kapasitesinin artırılması
 Bölgedeki işletmeler ve üniversiteler arasındaki işbirliğinin arttırılması için işletmeler
ve üniversitelerin bir araya gelmesini sağlayacak mekanizmaların geliştirilmesi
 Sanayicilerin ihtiyaçlarına cevap verecek temel ve uygulamalı araştırma projelerinin
teşvik edilmesi ve üniversite-sanayi arasında eğitim-staj faaliyetlerinin
yaygınlaştırılması

36
Tedbir 5.3 Firmaların Ar-Ge ve yenilik konularında bilinçlendirilerek güncel trendleri ve
sektörel yenilikçi modelleri takip etmeleri sağlanarak teknoloji kullanım düzeylerinin
artırılması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölgede yer alan işletmelerin Ar-Ge ve yenilik yapabilme yetkinliğinin geliştirilmesi


amacıyla KOBİ Ar-Ge ve yenilik destekleri ile fikri ve sınai mülkiyet hakları konusunda
bilgiye ulaşımlarının kolaylaştırılması, bilgilendirme faaliyetlerinin yaygınlaştırılması
 Bölge işletmelerinin ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlarca verilen Ar-Ge ve
inovasyon konusundaki desteklerden daha aktif şekilde faydalanması
 Bölgede yer alan işletmelerin kendi Ar-Ge birimlerini kurmaları yönünde teşvik
edilmesi
 İmalat sanayinde modernizasyon ve teknoloji transferinin desteklenmesi

37
Öncelik 6. Katma değeri yüksek ürünlerin değerinde pazarlanması

Bölgede üretilen ürünün değerinde pazarlanabilmesi için bölgenin hedef pazarının geniş,
ihracat kültürünün oturmuş ve ürün markalaşmasının sağlanmış olması gereklidir. Bölge
sanayisi çoğunlukla iç pazara yönelik üretim yapmaktadır. Bölgedeki firmaların büyük
çoğunluğunun dışa açılma derecesi düşüktür. Bölgede dış ticaret konusunda tecrübe ve bilgi
yetersizliği bulunmaktadır. Bölgede markalaşma düzeyi yeterli seviyede değildir. Bölgede
doğal yollarla üretilen ve kalite açısından da oldukça iyi olan ürünlerin pazarlarda yer
bulabilmesi ve kolay pazarlanması için insanların güvenini kazanmış ve belirli standartları
karşılayan markaların oluşturulması gerekmektedir. Bölgenin dış ticaret kapasitesinin,
markalaşma kültürünün ve alternatif pazar ağlarının ve pazarlama yöntemlerinin geliştirilmesi
bölgede ürün pazarlaması konusunda öncelikli alanlardır.

Tedbir 6.1. Bölgenin dış ticaret kapasitesinin geliştirilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 İşletmelerin ihracata başlama, hedef yurt dışı pazar sahasını genişletme ve bu


pazarlardaki rekabet gücünü artırma konularında desteklenmesi
 Bölgede ihracat yapan ve ihracat potansiyeli bulunan işletmelerin ihracat konusunda
eğitim, danışmanlık, yurt dışı fuarlara katılım, yurt dışı iş gezisi, tanıtım, eşleştirme
desteklerinden daha etkin bir şekilde faydalanması
 Bölgede ihracat potansiyeli taşıyan ürünlerin ve hedef pazarların tespitine yönelik
analizlerin, stratejilerin ve bilgilendirmelerin yapılmasının sağlanması,
 Bölge ihracatında ön sıralarda yer alan ülkelerle ortak organizasyonların düzenlenmesi
 Potansiyel pazarların olduğu ülkelerde Türk işletmelerini yönlendirecek ağ yapıların
kurulması

Tedbir 6.2.Bölgede markalaşma kültürünün geliştirilmesi ve marka ürünler oluşturulması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölgedeki işletmelerin marka, patent, faydalı model, coğrafi işaret vb. konularda
eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi
 Bölgede uluslararası normlara uygun ürün ve hizmet kalitesinin sağlanması (gıda
güvenliği, hijyen ve sanitasyon, HACCP vb.)

38
 İşletmelerde kurumsal kaynak planlaması kullanımının ve sertifika alımlarının teşvik
edilmesi (ISO 9001, Toplam Kalite Yönetimi, İş Güvenliği, vb.)
 Bölgeye özgü ürünlerin coğrafi işaretlerinin ve patentlerinin alınması ve
sertifikasyonlarının yapılması
 Bölgesel ürünlerin markalaşmasına dönük iletişim ve tanıtım faaliyetlerinin
yürütülmesi

Tedbir 6.3. Bölge için alternatif pazar ağlarının ve pazarlama yöntemlerinin geliştirilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölgede üretilen tarımsal ürünlerin ayrıt edici özelliklerinin ön plana çıkarılarak


pazarlanması
 Bölgede yapılması planlanan Palandöken Lojistik Merkezi Projesi’nin hayata geçirilmesi
 E-ticaret gibi güncel pazarlama teknikleri ve bölgeye uyarlanabilecek örnek
uygulamalar hakkında işletmelerin eğitilmesi ve teşvik edilmesi

39
EKSEN 3. SUNDUĞU KALİTELİ VE ÇEŞİTLİ HİZMETLER İLE
BÖLGENİN YAKIN VE UZAK COĞRAFYASI İÇİN BİR SUNUM
MERKEZİ HALİNE GELMESİ
Bölge Türkiye’nin en önemli ulaşım akslarından doğu-batı ulaşım aksında ve kuzey-güney
bağlantılarının kesişim noktasında yer alan konumu ile önemli bir transit alan özelliği
göstermektedir. Bölge planlanan ve devam eden ulaşım yatırımlarının hayata geçmesiyle
Karadeniz’den Güneydoğu Anadolu’ya, Kafkasya’dan ve İran’dan, ülkenin batısına sağlanacak
kesintisiz ulaşım ağının merkezi konumunda olacaktır. Bu özelliğiyle bölge çevre iller için önemli
bir ticaret merkezi özelliği göstermektedir. Üniversitelerin, kamu kurumlarının ve özel sektör
kuruluşlarının bölge idarelerinin ve askeri birliklerin yer aldığı bölge, özellikle turizm, sağlık
hizmetleri, lojistik merkez ve çağrı merkezleri alanlarında yapılan yatırımlar ile çevre bölgelere
hizmet sunacak merkez olma yönünde gelişmektedir. İran, Azerbaycan, Gürcistan ve daha
doğuda Orta Asya Türk Cumhuriyetlerine coğrafi ve kültürel olarak oldukça yakın olan bölgede
Türkiye’nin doğu sınırı girişinden başlayarak en büyük nüfus, yerleşme, ticaret ve eğitim merkezi
olan Erzurum yer almaktadır. Erzurum ülke ve bölge bazlı geliştirilen politikalarda (DAP, 9. Ve 10.
Kalkınma Planları, BGUS) yakın coğrafyasına hizmet sunumu yapabilen bir bölgesel cazibe
merkezi olarak kurgulanmaktadır. Geniş bir coğrafyaya erişebilirliği olan bölgenin ticari ve
ekonomik ilişkileri daha çok yakın coğrafyası olan Azerbaycan, Rusya, Gürcistan ve İran iledir. Bu
bağlamda İran bölgede 1.000’in üzerinde öğrencisi olan ve kültürel anlamda bölge ile yakın
ilişkilere sahip nüfusu barındırması nedeniyle önemli bir ülkedir. İran’ın sahip olduğu yetişmiş
nitelikli insan gücü ve sermaye birikimi bölge için bir fırsat niteliği taşımaktadır.

Bölgenin yakın coğrafyası için (Kafkaslar, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ve İran) eğitim, sağlık,
kültür – sanat ve turizmde önemli bir cazibe merkezi olması hedefinin gerçekleştirilmesi için
geliştirilmesi gereken en önemli sektör hizmetler sektörüdür. Bölge özelinde hizmetler
sektörünün odağında üç grup hedef kitle yer almaktadır. Bunlar yerel ve çalışmak için gelen
yerleşik halk, bölge ve ülke dışından gelen yüksek öğrenim öğrencileri ve turistler şeklindedir. Bu
hedef kitleler göz önüne alınarak bölgenin hizmet sunumunun geliştirilmesi için bölgede turizmin
değer zincirindeki tüm alt sektörlerle beraber mümkün olan en yüksek sosyoekonomik faydayı
sağlayacak şekilde geliştirilmesi, farklılaşmış hizmet tiplerinin oluşturulması ve üniversitelerin
bölgenin sosyoekonomik kalkınmasına katkılarının artırılması öncelikli alanladır.

40
Öncelik 7. Bölgede turizmin değer zincirindeki tüm alt sektörlerle beraber mümkün olan en
yüksek sosyoekonomik faydayı sağlaması

Bölge, zengin tarihi geçmişi ile kültür ve tarih turizmine, iklimi ve coğrafi yapısı ile kış turizmine,
Türkiye’nin zengin su kaynaklarının başlangıç noktasında bulunması nedeniyle doğa ve su
sporları turizmine, zengin termal su kaynakları ve gelişmiş sağlık altyapısı ile termal ve sağlık
turizmine, yüksek rakımı nedeniyle de sporcu kamplarına yönelik çok zengin bir potansiyele
sahiptir. UNIVERSIADE 2011 oyunlarının ardından bu potansiyeli uluslararası platformda da
tanınmaya başlanan bölgede, turizmin istihdam imkanı sunabilen ve diğer sektörleri de
destekleyen lokomotif bir sektör haline gelmesi gerekliliği ortaya çıkmıştır. Bu nedenle,
Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA) koordinasyonunda İnovasyona Dayalı Bölgesel
Turizm Stratejisi ve Eylem Planı hazırlanarak bölgede var olan turistik potansiyelin harekete
geçirilmesi için 2023 yılına kadar yapılması gerekenler eylem planına bağlanmıştır. 2012 yılında
yerel aktörlerin katılımı ile uygulanmaya başlanan stratejide yer alan hedefler bu öncelik
altında tedbirlerle verilmiştir.

Tedbir 7.1. Öncelikli turizm alanlarında (kış, kongre, tarih, doğa ve eko-agro) farklılaşan ve
değer yaratan turizm ürünlerinin geliştirilmesi, pazarlama ve sunuma hazır hale getirilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Palandöken ve Konaklı’daki tesislerin ve UNIVERSIADE altyapısının kış sezonunda çekim


merkezine dönüşecek biçimde geliştirilmesi
 Bölgedeki kış turizmi tesislerin kış turizmi operatörlerine tanıtılması ve işbirliklerinin
geliştirilmesi
 Asya Kış Oyunları ve Kış Olimpiyatlarına adaylık için gerekli çalışmaların yapılması
 Yurt dışındaki federasyonların ve şampiyonaların bölgeye çekilmesi
 UNIVERSIADE kış sporları tesislerinin Rusya ve bölge ülkeleri, Asya, Orta Doğu ve
Afrika’daki antrenörlere ve ulusal takım yönetimlerine yoğun ve etkili bir şekilde
tanıtılması
 Erzincan ve Bayburt’ta kış sporları turizminin farklılaştırılması ve güçlendirilmesi
 Palandöken ve Konaklı’daki tesislerin ve UNIVERSIADE altyapısının kış sezonu dışında
da doluluğunun ve kullanımının sağlanması
 Bölge altyapısının konferans, fuar ve incentive turizmi için kullanılması ve altyapı
eksikliklerinin giderilmesi

41
 Bölgedeki tarihi ve kültürel mirasın restorasyonu, korunması ve yorumlanarak turizme
hazır hale getirilmesi
 Erzurum, Erzincan ve Bayburt tarih ve kültür rotası ve turizm ürünlerinin geliştirilmesi
 Kuzeydoğu Anadolu macera ve doğa sporları turizm ürünlerinin geliştirilmesi ve
güçlendirilmesi
 Ekoturizm, agroturizm ve diğer alternatif turizm alanlarının güçlendirilmesi ve
geliştirilmesi
 Bölgenin Türkiye’nin medikal turizm pazarından pay almasının sağlanması
 Bölgenin sağlık turizmi altyapısının geliştirilmesi ve güçlendirilmesi
 Bölgenin medikal ve sağlık alanında marka değerinin yükseltilmesi

Tedbir 7.2. Turizm ürünlerinin yurt içi ve dışında etkin şekilde tanıtımı, pazarlanması ve
destinasyon markalaşmasının sağlanması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Pazarlama malzemelerinin tasarlanması ve yaygınlaştırılması


 Ulusal ve uluslararası tur operatörleriyle işbirliği ve turizm fuarlarına katılım
 Müşteri odaklı tanıtım ve pazarlama tekniklerinin geliştirilmesi
 Turizm bilgi ve danışma merkezlerinin kurulması
 Bölgede festival organizasyonlarının yapılması
 Turizm kalite işaretinin ve altyapısının oluşturulması ve uygulamaya konulması
 Yakın dış coğrafya içerisine giren ülkeler ile dış ticaretin ve turizm hareketliliğinin
geliştirilmesi (Azerbaycan, Gürcistan ve İran)

Tedbir 7.3. Turizm değer zincirinde özel sektörün, girişimciliğin ve insan kaynağının
geliştirilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölge üniversitelerinin özel sektör, kamu ve toplum bağlantılarının geliştirilmesi


 Turizm değer zincirinde girişimciliğin geliştirilmesi
 Kuzeydoğu Anadolu İnovasyona Dayalı Turizm Kümelenmesi’nin geliştirilmesi
 Turizm sektörü için insan kaynağının geliştirilmesi
 Sürdürülebilir (kariyer ve ücretlendirme sistemi oluşturmuş) biçimde kaliteli insan
gücünün istihdam edilmesinin sağlanması

42
 Bölgede yeni gelişmesi beklenen (lojistik, sağlık turizmi ve sporcu kampları gibi) hizmet
kollarında yetişmiş iş gücünün sağlanması
 Çağrı merkezlerinde oluşan hizmetler sektörü için niteliği artırılmış iş gücünün bölgede
tutularak hizmetler sektöründeki başka iş kolları için de bir kaynak havuzu
oluşturmasının sağlanması
 İş verenler de dahil olmak üzere hizmetler sektöründe uygulamalı, iş başı, istihdam
garantili ve uygulama örneği gösterilen eğitimlerin yaygınlaştırılması
 Sunum, satış vb. dallarda bölgede inovasyon kültürünün oturtulması ve gelişimin
desteklenmesi,
 Bölgede önemli bir potansiyeli bulunan üniversite öğrencilerinin nitelikli işgücü olarak
kullanılması

Tedbir 7.4. Toplumun turizmi içselleştirmesinin sağlanması ve sektörün gelişimini


hızlandıracak sosyal ve kültürel ortamın güçlendirilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Kurumlar arası mutabakat ve işbirliğinin sağlanması


 Halkın, turizm için gerekli ortamı yaratma sürecine dahil edilmesi
 Halkın, turizm ürünlerinin kullanıcısı haline getirilmesi
 Turizm gelirlerinin tabana yayılması
 Toplumda turist ve turizm farkındalığının yaratılması

Tedbir 7.5 Çevre Düzey 2 Bölgeleri ile tematik turizm koridorlarının oluşturulması ve ortak
tanıtım yapılması

 Doğa ve macera turizmi koridorunun altyapısının geliştirilmesi


 İnanç turizmi koridorunun altyapısının geliştirilmesi
 Kültür turizmi koridoru
 Tematik turizm koridorları üzerinde sosyal altyapının oluşturulması
 Doğu Anadolu Bölgesi turizm markasının oluşturulması
 Kış turizmi koridorunun altyapısının geliştirilmesi

43
Öncelik 8. Bölgede farklılaşmış hizmet tiplerinin geliştirilmesi

Bölgede yeni gelişen turizm alanları yeni hizmet kollarının gelişmesini ve hizmet çeşitliliğinin
artmasını sağlayacaktır. Bunlara ilave olarak bölgenin kendi özelliğinden kaynaklanan
alternatif alanlar da gelişme gösterecektir. Ayırt edici özelliği olan hizmet kollarının
geliştirilmesi ile bölgede hizmetler sektöründe yeni istihdam imkanı sağlanacak ve bölgenin
cazibesi artacaktır.

Tedbir 8.1. Bölgede sağlık ve spor gibi altyapısı gelişen alanları destekleyen hizmetlerin
sunulması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölgede medikal cihaz, alet ve ekipmanların imalatı, kalibrasyonu, bakımı ve


onarımının yapılabileceği organize bir üretim sitesinin oluşturulması
 Sporcu sağlığı ve test merkezlerinin kurulması var olanların aktive edilmesi
 Bölgenin spor turizmi açısından çekim merkezi olması nedeniyle başta kış sporları
olmak üzere tüm spor dallarında kullanılan malzemenin bölgeden temin edilmesi
 Karla mücadele tekniklerinin ve malzemelerinin bölgede geliştirilmesine yönelik
araştırma ve geliştirme çalışmalarının yapılması
 Bölgede özellikle Erzurum ve Erzincan’da oluşan çağrı merkezleri altyapısının
genişletilmesi yeni ve yurtdışı özellikli hizmetler verilmesi
 Yakın dış coğrafyadan nitelikli insan gücünün ve yeni ve yaratıcı fikirlerinin bölgeye
çekilmesi için mevzuat altyapısının ve teknik altyapının oluşturulması

44
Öncelik 9. Üniversitelerin bölgenin sosyoekonomik kalkınmasına katkılarının artırılması

Bölgede yer alan üniversiteler 100 binin üzerinde öğrenci ve 4 bine yakın akademisyen ile
bölgenin yetişmiş insan kaynağı sağlayan en önemli kurumsal yapılanmalarıdır. İleriki yıllarda
gerek kurumsallaşmasını sürdürerek yeni birimler oluşturmaya çalışan üniversitelerin gerekse
de yeni açılan ve açılması muhtemel olan vakıf ve özel üniversitelerin varlığı ile bölge nitelikli
insan kaynağını çekmeye devam edecektir. Bu beşeri sermayenin etkin kullanımı bölge içi ve
bölgeler arası kalkınmışlık farklarının azaltılmasında önem arz etmektedir. Üniversitelerin
öğrencisi, personeli ve kurumsal olarak kendisinin bölgeye doğrudan sağladığı insan
hareketliliği bölgenin sosyoekonomik gelişmesini tetiklemektedir. Diğer yandan, bölgenin
potansiyellerini tespit etme ve bunları harekete geçirme yöntemleri konusunda ortaya
koyduğu yenilikçi yaklaşımlarla bölgeye yön veren ve yeni yatırımların önünü açan kurumlar
olarak üniversitelere önemli görevler düşmektedir. Üniversitelerin sosyoekonomik kalkınmaya
dahil edilmesi statik ve dinamik katkılarının bir bütün içerisinde alınmasıyla mümkündür.

Tedbir 9.1. Üniversitelerin bölgeye olan statik katkılarının artırılması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Yerli ve yabancı üniversite öğrencilerinin bölgeden memnun ayrılarak ülkelerinde ve


şehirlerinde bölge için fahri tanıtım elçileri olmalarının sağlanması,
 Öğrencilerin ihtiyaç duyduğu mal ve hizmetleri bölgeden temin etmeleri için gerekli
hizmet çeşitliliğinin sağlanması,
 Öğrencilerin zorunlu ihtiyaçları ve faaliyetleri dışında iyi vakit geçirmeleri için gerekli
hizmet sektörü altyapısının oluşturulması ve var olanların iyileştirilmesi
 Üniversitelerin kurumsal olarak ihtiyaç duydukları mal ve hizmetlerin bölge içerisinden
karşılanmasının sağlanması
 Bölgenin yakın coğrafyasına dönük mal ve insan akışını artırıp hızlandıracak kurumsal
(üniversite değişim programları vb.) ve sektörel işbirliklerinin desteklenmesi
Tedbir 9.2. Üniversitelerin bölgeye olan dinamik katkılarının artırılması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Üniversitelerde yapılan bilimsel araştırmaların öncelikle bölgenin potansiyellerine


odaklanmasının sağlanması

45
 Bölgenin potansiyellerinin saha çalışmalarıyla ve uygulamaya dönük olarak
araştırılmasının sağlanması
 Bölgede kamu ve özel sektöre yön gösterebilecek ve yeni yatırımların önünü açabilecek
sektörel veya tematik fizibilite ve stratejilerin geliştirilmesi
 Bölgenin ulusal ve uluslararası düzeyde üstünlük, rekabet ve tanınırlığına katkı
sağlaması,
 Bölgenin sosyal, kültürel ve sanatsal yönden çekiciliğinin artırılmasına katkı sağlaması
 Bölgede beşeri kaynağın oluşturulmasına ve stratejik ve yenilikçi sektörlerle ilgili genel
bilgi ve bilinç düzeyinin artırılmasına katkı sağlaması
 Bölge ile ilgili marka projelerin geliştirilmesine katkı sağlaması
 Bölgede bilimsel ve teknolojik ilerlemelere yol açacak, patent, faydalı model ve
endüstriyel tasarım gibi fikri mülkiyet hakları başvurularına katkı sağlaması

46
EKSEN 4. BÖLGENİN YAŞANABİLİRLİĞİNİN ARTIRILMASI

Bölgede merkez ilçelerde eğitim, sağlık ve ulaşım gibi temel hizmetlere erişim düzeyi iyi
olmasına rağmen yaşam kalitesinin başta çarpık kentleşme, kentsel altyapı hizmetlerinin
yetersizliği, hava kirliliği, yetersiz yeşil alan miktarı, sosyal aktivite ve rekreasyon
imkanlarının kısıtlı oluşu gibi faktörler nedeniyle düşük olması bölge insanının refah
seviyesini olumsuz etkilemektedir. Bunun yanında, başta erişilebilirliği düşük olan ilçe
merkezlerinde ve kırsal alanda yaşam kalitesini etkileyen başlıca faktör ise temel
hizmetlerin karşılanmasındaki zorluklardır. Bölge genelinde kent hayatı, kültür – sanat,
spor tesisleri, sinema salonu, tiyatro, alışveriş merkezi, kütüphane ve müze gibi sosyal
yaşamla ilgili rekreatif, kültürel ve sanatsal faaliyetler açısından çok geniş imkanlar
sunulamamaktadır. Bu durum gerek yerli halkın gerekse dışarıdan gelen çalışan ve
öğrencilerin yaşam memnuniyetlerini azaltmaktadır. Kırsal alanda başta olmak üzere bölge
genelinde yaşanabilirliğin düşüklüğü özellikle gençlerin ve nitelikli işgücünün bölge dışına
göç etmelerinin sebepleri arasındadır. Bu durumun en belirgin göstergesi kırsal alanda
gençlerin tarımsal faaliyetlerle uğraşmak yerine büyükşehirlerde ucuz işgücü olarak
çalışmayı tercih etmeleridir. Bölgenin yaşanabilirliğinin artırılmasına yönelik olarak
erişilebilirliğinin ve kentsel altyapı hizmetlerinin iyileştirilmesi, sosyal, kültürel, sanatsal ve
rekreasyonel imkanların geliştirilmesi öncelikli olarak ele alınacak müdahale alanlarıdır.
Ayrıca, önceden kırsal alandan göç eden bölge insanının geri dönüşünün sağlanması için
de kırsal yerleşimlerin yaşam kalitesinin artırılması önemlidir.

47
Öncelik 10. Bölgenin erişilebilirliğinin artırılması

Bölgenin doğu – batı ana ulaşım aksı üzerinde bulunan ve bu aksa yakın olan yerleşimlerinin
erişilebilirliği yüksek olmasına rağmen kuzey – güney bağlantılarındaki zayıflıklar merkez
ilçelere uzak yerleşimlerin hizmetlere erişimini zorlaştırmaktadır. Bunun yanında kırsal alanda
ilçeler arası, ilçelerle köyler, mezralar ve yaylalar arasındaki bağlantıların zayıf olması temel
hizmetler de dahil her türlü imkana erişilebilirliği azaltmaktadır.

Tedbir 10.1. Ulaşım altyapısının iyileştirilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Yayla, köy ve mezra ile ilçe merkezlerinin bağlantılarının geliştirilmesi


 Bölge içerisinde ilçeler arası bağlantıların geliştirilmesi
 Bölgenin dış bağlantılarının alternatif kara ve demiryolu projeleri ile güçlendirilmesi
(Bayburt - Trabzon demiryolu, Erzurum – Artvin karayolu)

Tedbir 10.2.Mevcut ulaşım imkanlarının iyileştirilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Havayolu taşımacılığında ücret dezavantajının giderilmesi


 Bölgedeki insan hareketliliğine doğrudan katkı sağlayacak yakın gümrük kapılarındaki
sorunların giderilmesi

48
Öncelik 11. Bölgenin sosyal, kültürel, sanatsal ve rekreasyonel imkanlarının geliştirilmesi

Bölge sosyokültürel faaliyetlerin çeşitliliği açısından geniş imkanlara sahip değildir. Bölgenin
ağır ve uzun kış şartlarında insanları sosyal aktivitelere yönlendirecek uygun altyapının
geliştirilememiş olması halkın dış mekan sosyal aktivitelerine karşı ilgisizliğine neden olmuştur.
Bu nedenle halkta oturmuş bir rekreasyon kültürü oluşmamıştır. Bu sosyolojik durum bölge
genelinde insan hareketliliğini etkileyerek ekonomik hayata da etki etmekte ve toplumun
kapalılaşmasına neden olmaktadır. Sosyokültürel hareketliliğin sağlanması için bölgede
erişilebilir sosyal, kültürel ve sanatsal donatıların öncelikli olarak yaygınlaştırılması
gerekmektedir. Bunun yanında, yerleşim merkezlerinin kent estetiği ve belediye hizmetleri
yönünden iyileştirilmesi ve kırsal alanın çekiciliği yüksek ve huzur veren mekanlar haline
getirilmesi de bu hareketliliğe katkı sağlayacaktır.

Tedbir 11.1.Yerleşim merkezlerinin kent estetiği ve belediye hizmetleri yönünden


iyileştirilmesi ve farklılaştırılması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Bölge genelinde yerleşim yerlerinin restorasyon, renovasyon, sokak sağlıklaştırması ve


peyzaj uygulamaları ile estetiğinin artırılması,
 Belediye hizmetleri, temel hizmetler ve ulaşım ile ilgili bütün hizmetlerin eksiksiz yerine
getirilmesinin sağlanması
 Merkez ilçe ve diğer ilçe merkezlerinde rekreasyon amaçlı park ve işletmelerin sayı ve
hizmet kalitesinin artırılması

Tedbir 11.2. Bölgede kırsal alanın çekiciliği yüksek ve huzur veren mekanlar haline
getirilmesi

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 Özellikle bölgeden ayrılan 65 yaş üstü nüfusun emeklilik sonrası bölgeyi tercih etmesi
için günlük fizik hareketleri ile gerçekleştirilebilecek ve ekonomik olarak karlı hafif
tarımsal üretim yöntemlerinin kırsal alanda tasarlanması
 Tasarlanan hafif üretim yöntemlerinin uygulandığı geleneksel köy yaşamını organik köy
kavramı ile birleştiren daha çok emeklilere hitap eden model köylerin oluşturulması
 İlçe merkezlerinde hem ilçe merkezlerine hem de kırsal alana hitap edecek şekilde
temel hizmetlerin eksiksiz olarak yerine getirilmesinin sağlanması (sağlık, eğitim,
ulaşım, belediye ve barınma hizmetleri vs.)

49
 İlçelerin kırsal alanlarında temel altyapı ihtiyaçlarının giderilmesi (ağaçlandırma,
erozyonla mücadele, dere ıslahı, yayla, köy, mezra, ilçe ulaşım bağlantıları, içme suyu
altyapısı, yeni kısa ve ekonomik yol güzergahlarının) değerlendirilmeye alınması vs.)
 Köy yerleşim planlarının çıkarılması ve yapılaşmanın daha nitelikli hale getirilmesi

Tedbir 11.3. Bölgede erişilebilir sosyal, kültürel ve sanatsal donatıların yaygınlaştırılması

Bu tedbir başlığı altında bölgede uygulanabilecek program ve proje fikirleri şu şekildedir.

 İlçe merkezine dışarıdan görevli olarak gelen çalışanların veya öğrencilerin burada
temel ve sosyal ihtiyaçlarını karşılayacakları alanların oluşturulması (çocuk bakım
evleri, yurt vs.)
 İlçe merkezlerinde kırsalda üretilen ürünlerin satılabileceği halk pazarlarının belirli
günlerde açılması sağlanarak sosyal ve ekonomik aktivite imkanı sunulması
 Oluşturulacak halk pazarları, rekreasyon alanları, kültür merkezleri gibi alanlarla
uyumlu ve entegre biçimde sosyal faaliyetlere (sinema, tiyatro, konser vb.) imkân
sağlanması

50
6. PLANIN MEKANSAL YANSIMALARI

Bölgenin coğrafi konumu sosyoekonomik gelişmesini etkileyen en önemli faktörlerden biridir.


Bölgenin daha güçlü olan doğu – batı ana ulaşım aksı Türkiye’nin önemli üretim merkezlerini
yakın ve uzak coğrafyasına (İran ve Orta Asya’ya) bağlamaktadır. Planlanan ve devam eden
ulaşım yatırımlarıyla bölgenin mevcut ulaşım aksları daha da iyileştirilmektedir. Kuzey – güney
bağlantılarının güçlendirilmesine yönelik yapılan yeni yatırım planlamalarında bölge
bağlantıların kesişim noktalarında yer almaktadır. Bu durum bölgenin özellikle dış ticarette
önemli bir aktarım noktası olmasını sağlamaktadır. Ana ulaşım aksı üzerindeki en büyük
yerleşim merkezi olan Erzurum; bölge, yakın ve uzak coğrafya için bölgesel cazibe merkezi
rolündedir. Son yıllarda önemli ilerlemeler kat eden sağlık, eğitim, turizm, ulaştırma, lojistik ve
ihtisaslaşmış üretimi nedeniyle Erzurum tüm bölgeye hizmet verecek seviyeye gelmektedir.
Erzincan ve Bayburt bölge geneline olmasa da yakın çevresine hizmet etme potansiyeline
sahiptir. Bölgede Erzincan uygun iklimi, coğrafi şartları ve iyileşen yatırım ortamıyla önemli bir
tarım ve sanayi üretim merkezi olmaktadır. Bölge genelinde ana ulaşım aksı üzerindeki ve kent
merkezlerine yakın yerleşimler yüksek erişilebilirliğin sağladığı avantajla hizmet sunum ve
alımında çeşitliliğe sahiptirler. Kuzey – güney bağlantısının zayıflığı ekonomik, sosyal ve
kültürel yönden bölgenin farklılaşmasını sağlamaktadır. Bölgede bu nedenle ana aksa uzak
yerleşimlerin hizmet alabildikleri iki doğal hizmet sunum merkezi oluşmuştur (Oltu ve Hınıs).
Hizmet sunum potansiyeli yüksek merkez ilçelere erişimleri zor olan yerleşimlerin bu iki alt
hizmet sunum merkezinden yararlanarak bölge içi gelişmişlik ve yaşam kalitesi farklarının
azaltılması ön görülmektedir. Bölgede güçlü olan doğu – batı aksının hızlı tren ile
güçlendirilerek yakın coğrafya için cazibe merkezi olması, kuzey – güney bağlantılarının
iyileştirilerek limanlara bağlanması, diğer bölgelerle ortak geliştirilen turizm koridorlarının işler
hale getirilmesi, birincil ve ikincil hizmet sunum odaklarında üretim ve hizmet çeşitliliği
sağlanarak kırsal alanda refah ve yaşanabilirlik seviyesinin yükseltilmesi plan öngörülerinin
mekanla ilgili yansımalarıdır (Şekil 3).

51
Şekil 4. Mekansal gelişim şeması

52
Tarımsal Üretim Alanları

Bölge genelinde hayvancılık faaliyetleri mevcut durumda ağırlıklı olarak çayır ve meraya dayalı
olarak yapıldığı için bu faaliyetlerin bölge genelindeki mekansal olarak dağılımı da çayır ve
mera varlığı ile paralellik göstermektedir. Bununla beraber, yem bitkileri yetiştiriciliği yapılan
alanlarda da hayvancılık faaliyetlerinin yürütüldüğü görülmektedir. Bu açıdan bakıldığında
Erzurum’un güney ilçelerinden başlayıp (Çat, Tekman, Hınıs, Karaçoban ve Karayazı; büyük ve
küçükbaş hayvancılık olmak üzere), Horasan, Köprüköy ve Pasinler ilçelerini de kapsayarak
kuzeyde Oltu’ya ve Şenkaya’ya kadar uzanan, Bayburt’un tamamını içine alarak batıda
Erzincan’ın kuzey ilçelerini (Otlukbeli, Çayırlı ve Refahiye) ve Tercan ve Kemah’ı da içine alan
çok geniş bir alan bölgede hayvancılığın yapıldığı ve bu faaliyetlere uygunluğu nedeniyle
gelecekte de yapılabileceği bir alandır.

Bölgede meyvecilik faaliyetleri iki nehrin oluşturduğu yükseltisi az alanlar boyunca daha yoğun
gerçekleştirilmektedir. Her ne kadar profesyonel meyvecilik faaliyetleri yaygın olmasa da
halihazırda bu alanlar meyvecilik faaliyetleri için uygun çevre şartları sağlamaktadır.
Erzurum’un kuzeyini ve Bayburt’un tamamını içine alan Çoruh Vadisi ile Erzincan Ovası, Kemah
ve Kemaliye’yi kapsayan alanda meyvecilik faaliyetleri yapılmakta hatta Erzincan Cimin Üzümü
gibi marka ürünlerin ortaya çıkmasına da neden olmaktadır.

Bölgede yem bitkileri yetiştiriciliği hayvansal üretimin yapıldığı alanların tamamında


yapılmaktadır. Genelde kaba yeme yönelik olarak yapılan bu faaliyetler içerisinde modern
yöntemlerin gerektirdiği silaj gibi üretim teknikleri yaygın olmasa da mevcut alanlar yem
bitkileri yetiştiriciliği için oldukça ideal şartlar sunmaktadır.

Bölge içerisinde yükseltisi düşük ve sıcaklık ortalaması yüksek alanlarla beraber termal su
potansiyeli olan alanlar seracılık için uygun alanlar olarak değerlendirilebilir. Mevcut durumda
yoğun olarak Erzincan merkez ilçe ve yakın çevresinde gerçekleştirilen seracılık faaliyetleri,
Erzurum’un kuzey ilçelerinde (Uzundere, Tortum ve Oltu) de az da olsa yapılmaktadır. Bölgede
sıcak su kaynağı bulunan Pasinler, Köprüköy, Horasan, Çat ve Erzurum merkez ilçe ve yakın
çevresinde bu potansiyel seracılık amaçlı kullanılabilir.

53
Arıcılık faaliyetleri hemen hemen bölgenin tamamında yürütülmektedir. Yerli arıcıların yanı
sıra önemli miktarda bölge dışından gelen arıcıyı barındıran bölgenin çayır mera bakımından
zengin alanları arıcılık faaliyetlerinin yoğun yapıldığı alanları barındırır (Şekil 4).

Turizm Değerleri ve Rotaları

Bölge başta kış olmak üzere doğa sporları, tarih ve kültürel miras, eko – agro, termal ve sağlık
turizmi alanlarında mekana dayalı bir potansiyele sahiptir. Bölgede yer alan başta Palandöken,
Konaklı, Ergan, Kop ve Yıldırım Akbulut Kayak Tesisleri ve kış turizmi merkezleri kendi içerisinde
bir koridor olabilecek ve diğer bölgelere de bu koridoru bağlayabilecek potansiyele sahiptir.
Coğrafi yapı ve su potansiyeline dayalı doğa ve macera sporları ile eko – agro turizm için başta
Çoruh ve Karasu Vadisi oldukça uygun alanlar sağlamakta ve bu alanlar da yine bir ucu Doğu
Karadeniz Bölgesi ile bağlantılı olan bir koridor oluşturabilmektedir. Tarih ve kültürel miras
turizmi ile ilgili varlıklar bölgenin güney batısından başlayarak kuzeydoğusuna doğru uzanarak
Kars ve Van’ı sonrasında ise Nemrut’u içine alan oldukça uzun ve zengin bir koridorun
parçasıdır. Kemaliye, Kemah, Tercan, Bayburt, Erzurum merkez ilçe ve kuzey ilçeleri bölge
içerisinde bu turizm tipi için potansiyel gösteren alanlardır. Bölgenin Erzincan’dan başlayıp
Horasan’da sona eren ana ulaşım aksı boyunca termal kaynaklara rastlamak mümkündür. Bu
alanlarda altyapısı oluşan ve iyileşen bir termal turizm potansiyeli oluşmuş durumdadır.
Bölgenin özellikle Erzurum merkez ilçede yoğunlaşan ve Erzincan merkez ilçedeki potansiyel
ile de desteklenmesi öngörülen bir sağlık turizmi potansiyeli mevcuttur (Şekil 5,6).

İlçelerin Kimlikleri ve Kademeleri

Bölge genelinde merkez ilçeler birinci derecede hizmet sunum merkezleri iken kendi içinde alt
bölgeler oluşturan Hınıs ve Oltu ikincil bir sunum odağı olma özelliği göstermektedir. Bunun
yanında Erzurum’un kuzeyinde İspir ve Erzincan’da İliç ilçeleri bağlantıları ve sosyoekonomik
durumları nedeniyle nispeten ayrım gösteren ilçelerdir. Bölgenin tamamında kırsal alan
tarımsal üretime yakın bir kimlik gösterirken birkaç ilçede spesifik faaliyetlerin (Uzundere,
Kemaliye turizm; İliç madencilik gibi), yürütüldüğü görülmektedir. Bölgede ilçeler “tarım,
turizm ve sanayi odağı olan ve olma potansiyeli gösteren”, “tarım ve hayvancılık ürünleri
üretim merkezleri” ve “özel kalkınma potansiyeli olan” ilçeler şeklinde gruplandırılmaktadır
(Şekil 7, 8).

54
Düzey 2 Bölgeleri Arasında İşbirliği

TRA2 Bölgesi gelişiminde, benzer sosyo-ekonomik ve coğrafi özellikler barındıran doğu-batı


eksenindeki bölgelerarası etkileşimin eşgüdümlü olarak yönetilmesi ve bu işbirliğinden kazan-
kazan yaklaşımıyla istifade edilmesi önem arz etmektedir. Bölge Planı hazırlıkları sürecinde
DAP İdaresi, Serhat Kalkınma Ajansı (SERKA), Kuzey Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA),
Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA), Fırat Kalkınma Ajansı (FKA), Doğu Anadolu Kalkınma
Ajansı (DAKA), Planlama Birimlerinin katılımıyla 13-15 Haziran 2013 tarihlerinde Van ilinde ve
20-21 Kasım 2013 tarihlerinde Trabzon ilinde iki çalıştay gerçekleştirilmiştir. Çalıştaylarda
hazırlanmakta olan 2014-2023 dönem TRB1, TRB2, TR90, TRA1, TRA2 Bölgeleri Bölge Planları
Bölge Planları ile 2014-2018 dönemi DAP eylem Planı uyumluluğu üzerinde durulmuştur.

TRA2 için söz konusu etkileşim hinterlandı TR90, TRA1 ve TRB2 bölgelerinden oluşmaktadır ve
bu geniş alan bölgenin işbirliği olanakları açısından kuzeyde TR90, güneyde TRB2 ve doğuda
ise TRA1 bölgeleri olmak üzere üç alt alandan oluşmaktadır. Bu bağlamda, kuzeyde ulaşım, dış
ticaret ve turizm (özellikle ekoturizm), batıda tarım ve turizm (özellikle kış turizmi), güneyde
ise tarım, dış ticaret ve turizm (özellikle kültür ve inanç turizmi) alanında işbirliklerine dair
kaynak ve farkındalık zemini mevcuttur.

Bayburt, Erzurum ve Erzincan illerinden oluşan TRA1 Bölgesi, Artvin, Giresun, Gümüşhane,
Ordu, Rize ve Trabzon illerinden oluşan TR90 Bölgesi özellikle Gümüşhane ve Artvin illeri ve
Bitlis, Hakkâri, Muş ve Van illerinden oluşan TRB2 Bölgeleri coğrafi yakınlıkları, tarımın sektörel
baskınlığı, organik tarım ve hayvancılık için uygun doğal yapıları, zengin gen varlıkları ve sınır
ticareti olanaklarıyla genel itibariyle turizm, tarım ve dış ticarette işbirliği için uygunluk
taşımaktadır. Buna göre, TRA2 Bölgesinin komşu bölgelerle işbirliği yapabileceği alanlar
aşağıdaki gibidir:

 Doğu Anadolu Bölgesi markasının oluşturulması; TRB2 ve TRA1 bölgeleriyle işbirliği


halinde Doğu Anadolu tanıtım stratejisi ve eylem planı hazırlanması sonrasında ulusal
tanıtım kampanyası, uluslararası pazarlarda nokta tanıtım kampanyalı düzenlenebilir,
info turlar, tanıtım filmleri hazırlatılabilir. Ortak web sitesi, telefon aplikasyonları
geliştirilmesi gibi ortak çalışmaların yürütülmesi,
 Tıbbi ve Aromatik Bitkiler: Özellikle TRA1 ve TR90 bölgeleri ile önemli potansiyel teşkil
eden tıbbi ve aromatik bitkilerin katma değerli ürünlere dönüştürülmesi,

55
 Kış Turizmi Koridoru: BGUS’ta vurgulandığı şekilde özellikle TRA1 ve TR90 bölgeleri ile
birlikte ortak bir kış turizmi koridorunun oluşturulması ile ilgili altyapı, fiziki donanım
ve ortak pazarlama çalışmalarının yapılması
 Kültür Turizmi Koridoru; Özellikle TRA1 ve TRB2 bölgeleri ile birlikte ortak bir kültür
turizmi koridorunun oluşturulması ile ilgili altyapı, fiziki donanım ve ortak pazarlama
çalışmalarının yapılması
 İnanç Turizmi Altyapısının geliştirilmesi; Özellikle TRB2 bölgesi ile birlikte bölgedeki
inanç turizmi değerleri koridorunun oluşturulması ile ilgili altyapı, fiziki donanım ve
ortak pazarlama çalışmalarının yapılması
 Sınır Ticareti İçin Demiryolları: Sınır ticaretinin geliştirilmesi maksadıyla Kars, Bakü,
Tiflis demiryolunun Ardahan üzerinden Hopa’ya bağlanması ve Erzurum – Trabzon
demiryolu hattının sağlanması ile BTK demiryolu hattının Trabzon limanına bağlanması
 Doğa ve Macera Sporları: TR90 bölgesi ve komşu ülke Gürcistan’ın yakın bölgelerinin
de dâhil edilmesi ile ortak bir doğa ve macera sporları turizmi koridorunun
geliştirilmesi,
 Çoruh Havzası Gen Merkezi: TR90 ve TRA1 bölgeleriyle Çoruh Havzası’nın gen
haritasının çıkarılması, gen kaynaklarının korunmaya alınması, ortak bir gen merkezinin
oluşturulması
 Tarım ve Hayvancılık Entegrasyonu: Tarım ve hayvancılık sektörlerinin birbirlerine girdi
sağlayacak şekilde bölgelerarası etkileşimle bütünleştirilmesi
 Doğu Anadolu Bölgesi CBS siteminin kurulması; Doğu Anadolu Bölgesi Kalkınma
Ajansları arası CBS kurulumu ile aynı veri tabanı oluşturarak dış çevre analizinin
yapılabilirliğinin sağlanması ve bu konudaki öncü rolünü DAP İdaresinin üstlenmesi.
 Çevresel kalitenin korunması; TRA1 ve TRB2 bölgeleriyle ortak fizibilite çalışmaları
gerçekleştirerek ortak geri dönüşüm tesislerinin kurulması
 Batum’dan başlayıp Ardahan, Artvin’in güneyi, Erzurum’un kuzey ilçeleri ve Bayburt’u
içine alan Çoruh havzası içerisinde Çoruh havzasında göç nedeniyle artık kullanılmadan
atıl bekleyen meyve bahçelerinin ve toplanmayan yabani meyvelerin ekonomiye
kazandırılması
 TRA1, TRB2 VE TR90 bölgeleriyle yapılan işbirlikleri çerçevesinde hizmet kalitesinin
artırılması ve turizm ürünü geliştirilmesine yönelik eğitim faaliyetlerinin yürütülmesi

Bu çerçevede TRA2 2014 – 2023 Bölge Planı uygulama sürecinde komşu Düzey 2 bölgeleri
Kalkınma Ajansları ve DAP İdaresi ile yakın işbirliği sağlanacak ve Uygulama Eylem Planında
TRA2’nin etkileşim hinterlandı olan TR90, TRA1 ve TRB2 bölge planları ve DAP eylem planı ile
uyumlu olacak şekilde işbirliğine dayalı bütünleşmiş program ve projelere yer verilecektir. Bu
çerçevede, yukarıda açıklanan ortak çalışma alanları ve işbirliği yapılacak konular Kuzeydoğu
Anadolu Kalkınma Ajansı tarafından haritaya aktarılmış olup şematik olarak Şekil 10’da
gösterilmektedir.

56
Şekil 5.Tarımsal Üretim Alanları

57
Şekil 6. Turizm değerleri

58
Şekil 7. Turizm rotaları

59
Şekil 8. İlçe kimlikleri

60
Şekil 9. İlçe kademeleri

61
Şekil 10. Bölgeler arası işbirlikleri
62
7. FİNANSMAN İMKÂNLARI

Plan çalışmaları çerçevesinde öngörülen amaç, hedef ve önceliklerin hayata geçirilmesi için
belirli miktarlarda finansmana ihtiyaç duyulmaktadır. TRA1 Düzey 2 Bölgesi 2014-2023 yıllarını
kapsayan bölge planının uygulanması sürecinde gerekli olan finansman, genel olarak kurum
kuruluşların bütçeleri, hibe ve kredi desteklerinden oluşmaktadır.

Bölge planında belirtilen alanlarda bölgenin sosyo-ekonomik gelişimine katkıda bulunacağı


düşünülen finansman kaynakları aşağıdaki şekildedir.

KUZEYDOĞU ANADOLU KALKINMA AJANSI KAYNAĞI

KUDAKA’nın mali destek araçları bölge planında öngörülen strateji ve önceliklerin hayata
geçirilmesinde en önemli finansman kaynağıdır. Bu kapsamda ajans, mevzuatı gereği tüm
destek türlerini açacağı programlarla yararlanıcılara sağlayacaktır. 2014-2023 yılları arasında,
tahakkuk eden ajans gelirlerinin tahsilâtının tümünün gerçekleşmesi durumunda TRA1 Düzey
2 Bölgesi ekonomisine eş finansmanla birlikte toplamda 400 milyon TL’lik mali kaynak katkısı
öngörülmektedir.

KAMU YATIRIMLARI

Kamu yatırımları, bölgede sürdürülebilir kalkınmayı sağlayan altyapıyı oluşturma niteliği


taşımaktadır. 2002-2012 yılları arasında kamu yatırım programları göz önüne alındığında, TRA1
Bölgesine yaklaşık 2,80 milyar TL kamu yatırımı yapılmış olup, son yıllarda bölgeye yapılan
kamu yatırımlarında hızlı bir artış görülmektedir.

Tablo 3. TRA1 Düzey 2 Bölgesi son üç yıllık kamu yatırım tahsisleri (bin TL)
2011 2012 2013
Erzurum 184.219 248.984 360.246
Erzincan 132.389 175.727 177.671
Bayburt 24.484 33.790 46.929

Bu bağlamda 2014-2023 yılları arasında, bölgede yaklaşık 8 milyar TL’lik kamu yatırımı
gerçekleşmesi öngörülmekte olup, eğitim, sağlık, ulaştırma ve haberleşme alanlarındaki
eksikliklerin giderilebilmesi için bu yatırımların önemli oranda katkısı olacaktır.

63
DOĞU ANADOLU PROJESİ KAPSAMINDA YÜRÜTÜLEN PROJELER

Kalkınma Bakanlığı’nın sorumluluğunda Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel


Müdürlüğünün denetimi ve koordinasyonu altında bölgede yer alan Erzurum Atatürk, Elazığ
Fırat, Malatya İnönü, Kars Kafkas ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitelerinin oluşturduğu ortak girişim
tarafından 2000 yılında hazırlanan Doğu Anadolu Projesi (DAP) planının hayata geçirilmesi için
8 Haziran 2011 tarihli 642 sayılı KHK kapsamında kurulan ve merkezi Erzurum’da bulunan Doğu
Anadolu Projesi Bölge İdaresi Başkanlığı, bölge kalkınmasına önemli katkı sağlamaktadır.

2014-2023 arasındaki on yıllık süreçte Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresinin
bölgenin kalkınmasına yönelik yapacağı çalışmalara yaklaşık 500 milyon TL aktaracağı tahmin
edilmektedir.

CAZİBE MERKEZLERİNİ DESTEKLEME PROGRAMI

Görece az gelişmiş bölgelerde, büyüme ve çevrelerine hizmet verme potansiyeli yüksek kent
merkezlerinin, mevcut kamu yatırımlarına ilave olarak sağlanan stratejik proje ve faaliyet
destekleriyle ekonomik ve sosyal kalkınmasına ivme kazandırılmasını ve nihayetinde
kalkınmanın çevre merkezlere de yayılarak iç göçün kendi bölgesi içinde tutulmasını
amaçlayan Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı kapsamında Erzurum ili için üç yılda
sağlanacak kaynak 60 milyon TL’dir.

YATIRIM TEŞVİKLERİ

19/06/2012 tarih ve 28328 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yatırımlarda Devlet Yardımları
Hakkındaki Bakanlar Kurulu Kararı (yeni teşvik mevzuatı) kapsamında ise yatırımlarda
uygulanacak teşvikler açısından iller sosyoekonomik gelişmişlik seviyeleri dikkate alınarak 6
(altı) adet bölgeye ayrılmıştır. TRA1 Bölgesi’nde yer alan Erzurum ve Bayburt illeri 5.bölge;
Erzincan ise 4.bölgede yer almaktadır.

Yeni teşvik mevzuatı kapsamında genel, bölgesel, büyük ölçekli ve stratejik yatırımlar teşvik
edilmektedir. TRA1 Bölgesinde genel teşvikten faydalanacak yatırımcılara gümrük vergisi
muafiyeti ve KDV istisnası; bölgesel teşvikten yararlanacak yatırımcılara ise gümrük vergisi
muafiyeti, KDV istisnası, vergi indirimi, sigorta primi işveren hissesi desteği, yatırım yeri tahsisi
ve faiz desteği imkânları sunulmaktadır.

64
Bölgede yapılacak asgari 500 bin TL tutarındaki yatırımlar genel teşvikten; yatırımın sektörüne
göre asgari 500 bin veya 1 milyon TL sabit yatırım tutarına sahip yatırımlar ise bölgesel
teşviklerden yararlanabilmektedir. Organize sanayi bölgeleri içerisinde yapılacak yatırımlar bir
alt bölge desteklerinden faydalanabilmektedir.

TRA1 Bölgesi’nde 2009-2012 yılları arasında sabit yatırım tutarı olarak Türkiye çapında
düzenlenen teşvik belgesi tutarının % 1,13’ü (2.317 milyon TL) oranında yatırım teşvik
belgesine bağlanmıştır. 19/06/2012 tarihinde yürürlüğe giren yeni teşvik mevzuatı
kapsamında ise 2013’ün ilk çeyreğine kadar olan dönemde TRA1 bölgesinde toplam
798.282.916 TL’lik sabit yatırım tutarında 30 adet yatırım teşvik belgesine bağlanmıştır.

Bölgeye yeni yatırım çekilmesi ve bölge işletmelerinin finansman ihtiyacının karşılanabilmesi


için, Yeni Teşvik Mevzuatı kapsamında 4.ve 5. bölgede yer almanın sağladığı avantajdan
faydalanılarak Ekonomi Bakanlığı’nın sunduğu yatırım teşviklerinden etkin şekilde
yararlanılabilir.

İHRACAT DESTEKLERİ

Ekonomi Bakanlığınca dahilde işleme ve hariçte işleme rejimleri uyarınca ihracat yapan
firmalara çeşitli vergi istisnaları ve indirimleri sağlanmaktadır. Öte yandan uluslararası
nitelikteki yurt içi ihtisas fuarlarının dış tanıtımının yapılması, uluslararası düzeyde katılımın
artırılması amacıyla tekstil, konfeksiyon, halı, deri (ayakkabı dahil), taşıt araçları ve yan sanayi,
gıda ve gıda teknolojisi, elektrik/elektronik sanayi, madeni eşya sanayii, toprak sanayi, inşaat
malzemeleri, mobilya sektörlerinde fuar organize eden firmalara Ekonomi Bakanlığınca % 50
oranında karşılıksız destek sunulmaktadır. Ayrıca yurtdışında düzenlenecek fuar ve sergilere
katılımının artırılarak üretim ve ihracat artışının sağlanması amacıyla üretici firmalar,
pazarlamacı firmalar, organizatör firmalar, sektörel dış ticaret şirketlerine fuar katılım
destekleri sağlanmaktadır. Benzer şekilde sektörel nitelikli ticaret heyeti ve alım heyeti
programlarına ulaşım, konaklama, tanıtım ve organizasyon destekleri sağlanmaktadır.

KÖYDES

2005 yılında, köylerin ekonomik ve sosyal gelişmesinin sağlanması amacıyla içme suyu ve yolu
bulunmayan veya yetersiz olan köy bağlılarının yeterli içme suyuna kavuşturulması ve köy
yollarının standardının yükseltilerek hayat kalitesinin artırılması temel hedefleri

65
doğrultusunda başlatılan Köylerin Altyapısının Desteklenmesi (KÖYDES) Projesi kapsamında
TRA1 Bölgesi’nde 2005-2013 yılları arasında toplamda 378.147.714 TL ödenek aktarılmıştır.

Tablo 4. TRA1 Düzey 2 Bölgesi son üç yıllık KÖYDES proje ödenekleri


2011 2012 2013
Erzurum 13.514.698 13.515.000 14.573.000
Erzincan 6.637.944 7.348.000 7.088.000
Bayburt 3.600.546 3.601.000 3.685.000

Bölgenin kırsal alanının altyapı ihtiyaçlarının giderilmesinde önem arz eden KÖYDES projeleri
kapsamında 2014-2023 arasında TRA1 Bölgesi’ne yaklaşık 300 milyon TL’lik ödenek
aktarılacağı tahmin edilmektedir.

SODES PROGRAMI

İstihdam, sosyal içerme ve kültür, sanat ve spor alanlarında göç, yoksulluk ve işsizlik gibi
sorunların ve değişen sosyal yapının ortaya çıkardığı ihtiyaçların karşılanmasına, toplumun
dezavantajlı kesimlerinin ekonomik ve sosyal hayata daha aktif katılmalarını sağlamaya yönelik
projeleri destekleyen ve başlıca yararlanıcıları başta kadınlar, çocuklar, gençler ve yoksullar
olmak üzere tüm dezavantajlı kesimler olan Sosyal Destek Programı (SODES), 2010 yılından
itibaren Erzurum, Erzincan ve Bayburt’un da dahil olduğu DAP illerinde de uygulanmaya
başlanmıştır.

2010-2012 yılları arasındaki 3 yıllık dönemde SODES Programı’nda TRA1 Bölgesinde toplam
438 adet projeye yaklaşık 50 milyon TL tutarında destek sağlanmıştır.

2014-2013 yılları arasında SODES Programı kapsamında bölgeye yaklaşık 200 milyon TL
tutarında destek sağlanacağı tahmin edilmektedir.

KOSGEB DESTEKLERİ

KOSGEB tarafından KOBİ, Tematik Proje, İşbirliği Güçbirliği, Ar-Ge İnovasyon ve Endüstriyel
Tasarım, Girişimcilik, Gelişen İşletmeler Piyasası, Kredi Faiz ve Genel Destek Programı olmak
üzere KOBİ’lere farklı alanlarda karşılıksız destekler sunulmaktadır.

2012 yılında KOSGEB tarafından TRA1 Bölgesindeki toplam 221 adet KOBİ’ye 2.366.548 TL
tutarında destek sağlanmıştır.

66
KOBİ’lerin rekabet güçlerini ve girişimcilik kültürünü geliştirmeye yönelik farklı başlıklardaki
destek programları ile hibe ve kredi sağlayan KOSGEB destekleri, TRA1 Bölgesi KOBİ’lerinin
rekabet güçlerini ve düzeylerini yükseltmeleri ve etkinliklerini artırmaları için
değerlendirilebilecekleri önemli bir finansman kaynağıdır.

AB DESTEK PROGRAMLARI

IPA (Instrument for Pre-accession Assistance), Avrupa Birliği’nin aday ve potansiyel aday
ülkelere sağladığı katılım öncesi mali yardımların tamamının tek bir başlık altında toplandığı
program adıdır. IPA Katılım Öncesi Mali Yardım Aracının temel amacı aday ülkeleri üyelik
sonrası yapısal ve uyum fonlarının programlaması, yönetimi ve uygulamasına hazırlamaktır.

IPA kapsamında Merkezi Finans ve İhale Birimi tarafından yürütülen destek programları
incelendiğinde, TRA1 Bölgesi 150 adet projeyle 16,1 milyon Avro hibe desteği almış olup,
Türkiye ölçeğinde aldıkları pay ve proje hazırlayabilme kapasitesi açısından bölge illeri başarılı
durumdadır. MFİB tarafından yürütülen IPA programlarından TRA1 illerinin faydalanma
durumu aşağıda belirtilmiştir.

Tablo 5. Bölgenin MFİB tarafından yürütülen IPA programlarından yararlanma durumu


Türkiye Sırası Sözleşme Adedi Hibe Tutarı (Euro)
Erzurum 9 80 6.268.282,34
Erzincan 29 37 4.714.584,87
Bayburt 31 33 5.082.823,55

Avrupa Birliği’nin Ortak Tarım Politikası, Kırsal Kalkınma Politikası ve ilgili politikalarına aday
ülkelerin hazırlanması amaçlayan IPARD programının uygulanmakta iller arasında Erzurum ve
Erzincan yer almaktadır. IPARD Programı kapsamında 2011-2013 yılları arasında ilk 7 çağrı
döneminde TRA1 Bölgesi’nde toplam 7 adet projeye yaklaşık 7 milyon TL tutarında mali destek
sağlanmıştır.

GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI DESTEKLERİ

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, ulusal tarım stratejisi kapsamında kaynakların etkin
kullanımı ilkesi çerçevesinde rekabet gücü yüksek, sürdürülebilir bir tarım sektörünün
oluşturulması temel amacı çerçevesinde hayvancılık desteklemeleri, biyolojik ve biyoteknik
mücadele desteği, organik tarım ve iyi tarım desteği, mazot gübre ve toprak analiz desteği,
sertifikalı tohum fidan kullanım ve sertifikalı tohum üretim destekleri, tarımsal danışmanlık

67
sistemi katılım çiftlik muhasebe veri ağı sistemi kayıt araştırma geliştirme projeleri ve patates
siğili hastalığı alternatif destekleri, türkiye tarım havzaları üretim ve destekleme modeli fark
ödemesi destekleri sunmaktadır.

Güneydoğu ve Doğu Anadolu Projesi Kapsamındaki İllerde Kurulacak Damızlık Sığır İşletmesi
Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında TRA1 Bölgesinde büyükbaş hayvancılık
işletmelerinin kurulması, et ve süt üretiminde verimlilik ile kalitenin artırılması ve bölgesel
kalkınmayı sağlamaya yönelik olarak üreticilerin, etçi ve kombine ırklarla kuracakları damızlık
amaçlı sığır işletmesi yatırımları desteklenmektedir. Bu kapsamda bölgedeki üreticilerin
bireysel veya bir arada yapacakları öz sermayeye dayalı, en az 50 baş en fazla 300 baş
kapasiteye sahip projeli damızlık sığır işletme yatırımlarına hibe desteği sunulmaktadır.
Projelerde yer alan inşaat yatırımlarına % 30 oranında; makin ve hayvan alımlarına ise % 40
oranında karşılıksız destek sağlanmaktadır.

Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklemesi Programı kapsamında 2011-2015 yılları arasında


ekonomik yatırımlar destekleme programı, toplu basınçlı sulama sistemleri yatırımları ve
makine ekipman alımlarının desteklemesi programı uygulanmaktadır.

Ekonomik Yatırımlar Destekleme Programı çerçevesinde tarımsal ürünlerin işlenmesi,


depolanması ve paketlenmesine yönelik yeni yatırım tesislerinin yapımı, tarımsal ürünlerin
işlenmesi, depolanması ve paketlenmesine yönelik mevcut faal olan veya olmayan tesislerin
kapasite artırımı ve teknoloji yenilenmesine yönelik yatırımlar, tarımsal ürünlerin işlenmesi,
depolanması ve paketlenmesine yönelik kısmen yapılmış yatırımların tamamlanmasına yönelik
yatırımlar, alternatif enerji kaynakları kullanan yeni seraların yapımına yönelik yatırımlar ve
alternatif enerji kaynaklarından jeotermal, biyogaz, güneş ve rüzgâr enerjisi üretim tesisleri,
hibe desteği kapsamında değerlendirilmektedir. Söz konusu yatırımlara gerçek kişi
başvurularında 150.000 TL, tüzel kişi başvurularında 600.000 TL yi geçmemek üzere %50
oranında mali destek sağlanmaktadır.

Toplu basınçlı sulama sistemi yatırım konuları, kamu kurumlarınca yapılmış mevcut sulama
tesislerinin basınçlı sulama tesisine dönüştürüldüğü, toplu basınçlı sulama tesisi yatırımlarına
yönelik proje başvurularını kapsamaktadır. Hibeye esas proje tutarı 600.000 TL geçmemekte

68
ve Köylere hizmet götürme birlikleri ve sulama kooperatiflerince hazırlanan projelere hibeye
esas proje tutarının % 75’ine hibe yoluyla destek verilmektedir.

Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklemesi Programı kapsamında anıza direkt ekim


makinesi, arıcılık makine ve ekipmanı, balya makinesi, basınçlı sulama sistemi kurulması,canlı
balık nakil tankı, çayır biçme makinesi, çeltik fide dikim makinesi, el traktörü, file sistemi
kurulması, biçer bağlar, hububat harman makinesi, lazerli tesviye aleti, hasat tablası, mibzer,
motorlu tırpan, pamuk toplama makinesi, pancar söküm makinesi, patates söküm makinesi,
pülverizatör, rüzgar makinesi, sap parçalama makinesi, sap toplamalı saman makinesi, silaj
makinesi, soğuk hava tesisatlı taşıma aracı, süt sağım ünitesi ve soğutma tankı, gübre dağıtma
makinesi, taş toplama makinesi, diskli tırmık, yem hazırlama makinesi, zeytin hasat makinesi,
koyun kırkma makinesi, tambur filtre, su ürünlerinde buzlama makinesi, balıkçı gemilerinde
soğuk depo, su ürünleri için kuluçka dolabı gibi makine ekipmanlara gerecek kişiler için mal
başına 50.000 TL; tüzel kişiler için 100.000 TL’yi geçmemek üzere %50 oranında hibe desteği
sağlanmaktadır.

Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı Kapsamında Bireysel Sulama Makine ve


Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı uyarınca tarla içi damla sulama sistemi
kurulması, tarla içi yağmurlama sulama sistemi kurulması, tarla içi mikro yağmurlama sulama
sistemi kurulması, lineer sistem yağmurlama sulama makinesi alınması, center pivot sistem
yağmurlama makinesi alınması, tamburlu sistem yağmurlama sulama makinesi alınması,
güneş enerjili sulama sistemleri kurulması gibi tarımsal sulama sistemlerine %50 oranında
karşılıksız mali destek sunulmaktadır.

İŞKUR DESTEKLERİ

İŞKUR; istihdamın artırılması, işsizliğin azaltılması, işsizlerin mesleki niteliklerinin artırılması


amacıyla aktif istihdam politikaları çerçevesinde kurslar programları, girişimcilik ve iş başı
eğitimleri, toplum yararına çalışma programları ve çalışanlara mesleki eğitim programları
düzenlemektedir.

TÜBİTAK DESTEKLERİ

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Başkanlığı; yeni bilgiler üretilmesi, bilimsel yorumlar
yapılması, teknolojik problemlerin çözümlenmesi, teknolojinin toplumsal faydaya dönüşme

69
sürecinin hızlandırılması, özel sektör kuruluşlarının araştırma, teknoloji geliştirme ve yenilik
faaliyetlerinin artırılması amacıyla çeşitli destekler sunmaktadır.

Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı, Proje Pazarları Destekleme Programı, KOBİ Ar-
Ge Başlangıç Destek Programı, Teknoloji ve Yenilik Odaklı Girişimleri (TEKNOGİRİŞİM)
Destekleme Programı, Uluslararası Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı, Hızlı Destek
Programı, Kamu Ar-Ge Destekleme Programı, İŞBAP Programları gibi destek programları ile
kamu, üniversite ve özel sektörün araştırma ve geliştirme faaliyetlerine önemli miktarda
karşılıksız destekler sağlanmaktadır.

BİLİM SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI DESTEKLERİ

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca 5746 Sayılı Araştırma ve Geliştime Faaliyetlerinin


Desteklemesi Hakkında Kanun uyarınca firmaların, organizasyon yapıları içinde ayrı bir birim
şeklinde örgütlenmiş, araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunan ve en az elli adet tam
zamanlı Ar-Ge personeli istihdam eden “Ar-Ge Merkezi” kurmaları durumda Ar-Ge indirimi,
gelir vergisi stopaj indirimi, sigorta primi teşviki ve damga vergisi istisnası tanımaktadır.

Öte yandan San-Tez Programı kapsamında üniversite-sanayi-kamu işbirliğini geliştirmek,


akademik çalışmaların katma değer yaratacak ürün veya üretim yöntemi olarak
uygulanmasını, akademik bilginin ticarileşmesini, KOBİ’lerin teknolojik ürün üretimini artırmak
amacıyla KOBİ’lere %75’e kadar karşılıksız hibe desteği sağlanmaktadır.

TÜRKİYE TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VAKFI DESTEKLERİ

TTGV, kuruluşların sahip olduğu teknoloji geliştirme potansiylinden azami faydayı sağlamaların
olanak vererek geliştirdikleri teknolojiler ile küresel pazarlarda rekabet eden işletmler haline
gelmlerini sağlamak amacıyla kavram geliştirme, teknolojik/teknik ve ekonomik yapılabilirlik
etütü, geliştirilen kavramdan tasarıma geçiş sürecinde yer alan laboratuvar çalışmaları,
tasarım ve çizim çalışmaları, prototip üretimi, pilot tesisin kurulması, deneme üretimi, patent
ve lisans çalışmaları, satış sonrasında ürün tasarımından kaynaklanan sorunların çözümü
faaliyetlerinin yanı sıra araştırma ve geliştirmeye dayalı, teknolojik yenilik içeren, sanayide
uygulanabilir ekonomik değeri olan projelere en fazla 1 milyon dolar tutarında ve %50
oranında geri ödemeli destek sağlamaktadır.

70
Ayrıca TTGV tarafından çevre teknolojileri (temiz üretim/ sürdürülebilir üretim), enerji
verimliliği ve yenilenebilir enerji alanlarında sanayi kuruluşları tarafından gerçekleştirilen
projelere en fazla 1 milyon dolar tutarında ve %50 oranında geri ödemeli mali destekler
sunulmaktadır.

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI DESTEKLERİ

Kültür ve Turizm Bakanlığınca 2634 sayılı Turizm Teşvik Kanunu uyarınca Bakanlıktan Turizm
Yatırım Belgesi veya Turizm İşletmesi Belgesi alan işletmelere yatırım yeri tahsisi, elektrik,
havagazı ve su ücretlerinde indirim, haberleşme kolaylıkları, yabancı personel çalıştırabilme
imkanı gibi teşvikler sağlamaktadır.

Öte yandan Kültür ve Turizm Bakanlığınca desteklenen veya iştirak edilen turizm fuarlarına
bireysel veya ilgili sektör meslek birliğinin/derneğinin öncülüğünde katılım olması durumunda,
fuara katılım masraflarının bir kısmı karşılanmaktadır. Ayrıca; bölge tanıtımı yapacak
işletmelerin ve ilgili sektör STK’larının, yurt dışında gerçekleştirecekleri tanıtım ve pazarlama
faaliyetlerine ilişkin giderlerinin bir kısmı da karşılanmaktadır.

Ayrıca 5225 sayılı Kültür Yatırımları ve Girişimlerini Teşvik Kanunu ile kültür yatırımı veya kültür
girişimi belgelerine sahip merkezlerin yapımı, onarımı ve işletilmesi, kütüphane, arşiv, müze,
sanat galerisi, sanat atölyesi, film platosu, sanatsal tasarım ünitesi, sanat stüdyosu ile sinema,
tiyatro, opera, bale, konser ve benzeri kültürel ve sanatsal etkinliklerin ya da ürünlerin
yapıldığı, üretildiği veya sergilendiği mekânlar ile kültürel ve sanatsal alanlara yönelik özel
araştırma, eğitim veya uygulama merkezlerinin yapımı, onarımı veya işletilmesi esnasında
çeşitli indirimlerin yanı sıra yer tahsisi, sigorta primi indirimi, gibi destekler sunulmaktadır.

71
8. UYGULAMA, KOORDİNASYON, İZLEME VE DEĞERLENDİRME

TRA1 Düzey 2 Bölge Planı’nın (2014 – 2023) uygulamasına yönelik olarak bölgede 2012 yılı
başından beri KUDAKA koordinasyonunda uygulanan Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi İnovasyona
Dayalı Turizm Stratejisi ve Eylem Planı’nın uygulama modeline benzer bir yapılanmanın
oluşturulması önerilmektedir.

UYGULANACAK STRATEJİK YAKLAŞIM


(Ne, niçin, nerede, ne zaman, nasıl, kim tarafından yapılacak? Ne elde edilecek ?)

Planın bölge için öngördüğü vizyonun gerçekleşmesine katkı sağlamak için uygulanacak
stratejik yaklaşım, planda kurgulanan dört eksenin bölgenin öncü sektörleri dikkate alınarak
eşzamanlı olarak hayata geçirilmesini esas almaktadır. Böyle bir yaklaşımın uygulanmasına
yönelik yapılanma için üç temel alanda çalışma yapılması öngörülmektedir. Bu alanlar;
koordinasyon, komisyon çalışmaları ve izleme-değerlendirme şeklindedir. Bu sistemde;
koordinasyon, KUDAKA tarafından Ajans uzmanları arasından görevlendirilmiş komisyon
koordinatörleri marifetiyle sağlanacaktır. Komisyon çalışmaları Kalkınma Kurulu bünyesinde
kurulmuş olan sektörel komisyonlar tarafından yapılacaktır. İzleme ve değerlendirme ise
Ajansın Yönetim Kurulu tarafından gerçekleştirilecektir. Temel çalışma alanları ve bunlara ait
yapılanma Şekil 10’da özetlenmiştir.

72
BÖLGE PLANI UYGULAMA YÖNTEMİ

KOORDİNASYON KOMİSYON ÇALIŞMALARI İZLEME DEĞERLENDİRME

KUDAKA KALKINMA KURULU KUDAKA


(Sektörel Komisyonlar)
(Komisyonu
YÖNETİM KURULU
Koordinatörleri)
Tarım Komisyonu
Turizm Komisyonu

Sanayi Komisyonu

Girişimcilik ve İnsan
Kaynakları Komisyonu

Şekil 11. Bölge Planı uygulama yöntemi

73
KOORDİNASYON

Planın uygulanmasında koordinasyon Ajans Genel Sekreterliğince gerçekleştirilecektir. Ajansın


bu kapsamdaki rolünü gerektiği şekilde oynayabilmesi için uzmanlardan oluşmuş bir ekip
(Komisyonu Koordinatörleri) çalışma yapacaktır. Bu koordinatörler ilgili komisyonca
oluşturulacak proje ve faaliyetleri komisyon üyeleri ile birlikte çalışarak koordine edecektir.

KALKINMA KURULU KOMİSYONLARI

Kalkınma Kurulu Komisyonlarının temel görevleri arasında Bölge Planı’nda yer alan
faaliyetlerin benimsenmesini sağlamak, bu çerçevede oluşturulması gereken her türlü faaliyet
ve projeleri birlikte geliştirmek ve uygulamaya almak, gerekli finansman kaynaklarını harekete
geçirmek ve gerektiğinde bunlar için sponsorlar bulmak amacıyla lobi faaliyetlerine girişmek
yer almaktadır.

Kalkınma Kurulu İhtisas Komisyonları TRA1 Düzey 2 Bölgesi için birer adet olmak üzere toplam
dört adet planlanmıştır. Kalkınma Kurulu bünyesinde oluşturulan bu komisyonlar Tablo 6’da
verilmiştir.

Tablo 6. Kalkınma Kurulu Komisyonları


No Komisyonlar Sayısı Kapsamı
1 Tarım Komisyonu 1 Erzurum, Erzincan, Bayburt
2 Turizm Komisyonu 1 Erzurum, Erzincan, Bayburt
3 Sanayi Komisyonu 1 Erzurum, Erzincan, Bayburt
4 Girişimcilik ve İnsan Kaynakları 1 Erzurum, Erzincan, Bayburt
Komisyonu

Bu çalışma sisteminin uygulanması ile;

1. Her bir aktörün uygulamadaki rolünün mükerrerlik göstermesinin ve kaynak israfının


önüne geçilmesi,
2. Başta yerel ve ulusal düzeydeki karar verici ve uygulayıcılar olmak üzere tüm kesimlerin
bir araya gelmesi,
3. Planın sahiplenilmesi ve uygulanmasına destek verilmesi,
4. Tüm aktörlerin açık ve net bir örgütsel çerçeve dâhilinde işbirliğine gitmesi,
sağlanabilecektir.

74
KOMİSYONLARIN YAPILANMASINA VE ÇALIŞMASINA İLİŞKİN TEMEL PRENSİPLER

Komisyonlarda yer alan her kurumda, kurum faaliyetlerinin Bölge Planı’na uyumunu kontrol
edecek, Bölge Planı konusunda bilinçli bir uzman grubunun oluşturulması sağlanacaktır. Bu
uzmanlar kurum yetkilisinin katılamadığı toplantı ya da faaliyetlerde, kurum yetkilisi adına
yetkilendirmesiyle aktif görev alabileceklerdir.

Bu komisyonlar Kalkınma Kurulu üyelerinden seçilir. Kurulan komisyonlar ihtiyaç duymaları


durumunda faaliyet ya da proje amaçlı alt komisyonlar kurabilirler. İhtiyaç duyulması
durumunda Kalkınma Kurulu dışından da faaliyet ya da proje bazlı komisyonlara katılım
sağlanabilir. Komisyonlardaki paydaş sayısında herhangi bir sınır bulunmamakla birlikte tüm
üyelerin komisyon faaliyetlerine aktif katılımı şarttır.

Komisyonların toplantı sıklığı ve çalışma şekli Bölge Planı kapsamında üzerlerine düşen
görevlere ve eylem planına bağlı olarak, yılda en az iki kere olmak üzere komisyonlar
tarafından belirlenecektir.

Komisyonlar, kendi içlerinde başkanlarını seçeceklerdir. Komisyon başkanları, KUDAKA


Komisyon Koordinatörleriyle birlikte çalışacaklardır. Komisyonların gerekli sekretaryası
KUDAKA tarafından sağlanacaktır. Komisyonların etkin çalışması ve bu planda öngörülen
faaliyetlerin komisyon tarafından oluşturulacak bir eylem planına uygun olarak
gerçekleştirilmesi KUDAKA Komisyon Koordinatörlerinin sorumluluğundadır.

Gerçekleştirilecek projelere bağlı olarak iki veya daha fazla komisyon birlikte çalışabilir.
Komisyonlar arası işbirliklerini oluşturmak ve ortak çalışmaları gerçekleştirmek için gerekli
koordinasyon KUDAKA Komisyon Koordinatörleri tarafından sağlanacaktır.

Komisyonların faaliyet alanlarına giren konularda diğer bölgesel, ulusal ve uluslararası


kuruluşlarla işbirliği yapmaları gerekebilecektir. İşbirliği yapılacak kuruluşlar, ilgili komisyon,
KUDAKA Genel Sekreterliği, KUDAKA Komisyon Koordinatörleri ile birlikte belirlenip sürece
dahil edilecektir. Söz konusu işbirliklerinde ulusal ve uluslararası fonların (SODES, Avrupa
Birliği, Dünya Bankası, Kalkınma Bankaları vb. fon kaynakları) kullanımına yönelik alternatifler
değerlendirilecektir.

75
Komisyonlar bölgede beraber iş yapabilme kültürünü geliştirilmesine öncülük edeceklerdir.
Komisyonlar ile KUDAKA Yönetim Kurulu düzenli olarak bir araya gelecek ve gelişmeler
hakkında görüş alışverişinde bulunacaklardır. İlk toplantıda, KUDAKA Komisyon
Koordinatörleri ilgili komisyonun eylem planında üstleneceği rol ve üzerine düşen görev ve
sorumluluklar hakkında bilgi verecektir. Her bir komisyon, KUDAKA Komisyon Koordinatörleri
tarafından hazırlanmış yapılacak işler listesini değerlendirecek ve uygulamada grup üyeleri
arasında görev dağılımı yapabilecektir. Gerekli görüldüğü hallerde, listede verilen eylemleri
tamamlayıcı olması ve uygulanması koşuluyla listeye ilave yeni eylemler dâhil edilebilecektir.
Oluşturulan çalışma sistemi içerisinde gerçekleştirilen eylemler ve çalışmaların durumunu
takip etmek amacıyla toplantı gündemleri ve ilerleme raporları oluşturulacaktır.

İZLEME VE DEĞERLENDİRME

Bölge Planının izleme ve değerlendirmesi komisyonlarda her toplantı öncesinde hazırlanacak


ilerleme raporları ve oluşturulacak çizelgelerden elde edilen bilgilerle KUDAKA Komisyon
Koordinatörleri sekretaryasında Ajans Yönetim Kurulunca ifa edilecektir. KUDAKA Yönetim
Kurulu, Komisyonların ilerleme raporları ve komite eylem planlarında yer alan ve üst düzey
inisiyatif gerektiren konularda bilgilendirilecektir.

76
9. PERFORMANS GÖSTERGELERİ

Tedbir Performans Göstergesi


EKSEN 1. BAŞTA NİTELİKLİ VE AYIRT EDİCİ ÖZELLİKTEKİ ÜRÜNLER OLMAK ÜZERE TARIMSAL ÜRETİMİN MİKTAR VE KALİTESİNİN ARTIRILMASI
Öncelik 1. Kaliteli, yeterli ve sürekli tarımsal üretim için sosyal altyapının iyileştirilmesi
Tedbir 1.1. Üreticinin teknik kapasitesinin ve niteliğinin artırılması 2023 yılının sonunda üreticiler ürünlerini üretmek için var olan yenilikçi metotların sayısının ve bu
metotlarla ürettikleri ürünlerin miktarının günümüze göre miktarındaki artış
TEDBİR 1.2. Örgütlenmenin ve işbirliği kültürünün geliştirilmesi 2023 yılı sonunda işbirliği ve örgütlenme sayesinde oluşturulan dernek sayısı ve bu derneklerin
yaptığı proje ve işlerin sayılarının 2013 yılına göre en az %40 artması
TEDBİR 1.3. Bölgede tarımsal girişimciliğin ve girişim sayısının artırılması 2023 yılı sonunda girişimciliğin artmasıyla TRA1 Bölgesinde tarımla uğraşan çiftçi 46.516’dan
70.000’e çıkması ve girişim sayılarının en az %50 artması.
Öncelik 2. Kaliteli, yeterli ve sürekli tarımsal üretim için teknik altyapının iyileştirilmesi
TEDBİR 2.1 Tarımsal hammaddenin üretilmesi, toplanması, taşınması ve 2023 yılının sonunda üretilen tarımsal hammadde miktarı, bunları toplayan ve işleyen tesis
işlenmesine yönelik alt yapı ve organizasyon eksikliklerinin giderilmesi sayısında günümüze göre artış
TEDBİR 2.2 Tarımsal üretime yönelik araştırma, fizibilite, envanter ve Tarıma yönelik yapılan araştırmaların, fizibilitelerin, envanter ve strateji geliştirme çalışmalarının
strateji geliştirme çalışmalarının yapılması sayısının günümüze göre artış göstererek 2023 yılındaki sayıları.
TEDBİR 2.3. Sözleşmeli tarımsal üretimin bölgede yaygınlaştırılması Bölgede sözleşmeli tarımsal üretimin yaygınlaştırılarak 2023 yılı sonundaki Sözleşmeli tarım yapan
çiftçi sayısı ve bu yöntemle üretilen ürün miktarı
TEDBİR 2.4. Ayırt edici tarımsal ürün üretiminin ve yenilikçi uygulamaların Dünya’daki ayırt edici ve yenilikçi uygulamaların en az %20’sinin bölgede uygulanarak bu
bölgede yaygınlaştırılması uygulamaların 2023 yılı sonundaki sayısı.
EKSEN 2. BÖLGEDE ÜRETİLEN HAMMADDENİN İŞLENEREK KATMA DEĞERLİ ÜRÜN HALİNE GETİRİLMESİ
Öncelik 3. Bölgeye işleme ve imalat sanayi yatırımlarının çekilmesi
Tedbir 3.1. Bölgeye yatırımı çekecek sanayi altyapısının geliştirilmesi Bölgede bulunan 4 OSB sayısının 2023 yılı sonunda 8’e ulaşması ve diğer sanayi alt yapısını
oluşturan tesislerin 2023 yılında sayısı.
TEDBİR 3.2. Bölgeye yatırım yapacak işletmelere yol gösterecek bilgi Firmalara yol gösteren danışmanlık firmalarının sayılarının şu anki duruma göre en az iki kat
altyapısının oluşturulması artması, bunların 2023 yılı sonundaki sayıları ve işletmelere yol gösteren devlet kurumlarındaki
personelinin sayısı
TEDBİR 3.3. Bölgenin sanayi yatırımı imkânlarının ulusal ve uluslararası Bölgedeki sanayi yatırımlarını tanıtan kurumların, internet sitelerinin ve reklamların vb tanıtım
alanlarda tanıtılması araçlarının sayıca artarak 2023 yılı sonundaki bunların sayısı
Öncelik 4. Bölgenin sermaye birikiminin bölge içerisinde yatırıma dönüştürülmesinin sağlanması
TEDBİR 4.1. Bölgenin girişimcilik kültürünün geliştirilmesi Bölgedeki girişimci sayılarının 2023 yılı sonunda 2011 yılı iş kayıtlarına göre en az 3 katına çıkması
sonrası girişimci sayısı

77
TEDBİR 4.2. Ortak çalışma kültürü ve işbirliği ağlarının oluşturulması 2023 yılı sonundaki ortak çalışma kültürüyle oluşturulan proje ve işbirliği sayıları
Öncelik 5. Bölgenin Ar-Ge, yenilikçilik ve teknoloji kullanım seviyesinin yükseltilmesi
TEDBİR 5.1 Bölgede araştırma merkezlerinin altyapılarının geliştirilmesi Bölgedeki araştırma merkezleri tarafından yapılan araştırma sayıları, ulusal ve uluslar arası alınan
fonların miktarı ve yapılan analiz sayılarında 2023 yılı sonunda bugüne gören az %10 artış
göstermesi
TEDBİR 5.2. Üniversite sanayi işbirliğinin sağlanması 2023 yılı sonundaki üniversite-sanayi işbirliğiyle gerçekleşen proje ve araştırma sayılarının bugüne
göre en az %30 artması
TEDBİR 5.3 Firmaların Ar-Ge ve yenilik konularında bilinçlendirilerek
Firmaların yaptıkları Ar-Ge sayılarının ve teknolojiye yaptıkları yatırımın 2023 yılı sonunda
güncel trendleri ve sektörel yenilikçi modelleri takip etmeleri sağlanarak
günümüze göre en az %10 artması
teknoloji kullanım düzeylerinin artırılması
Öncelik 6. Katma değeri yüksek ürünlerin değerinde pazarlanması
Tedbir 6.1. Bölgenin dış ticaret kapasitesinin geliştirilmesi Bölgenin şu andaki dış ticaret hacmi istatistiklerinin 2023 yılı sonunda en az %20 artışı
TEDBİR 6.2.Bölgede markalaşma kültürünün geliştirilmesi ve marka
2023 yılında bölgedeki marka ürünlerin sayısının günümüze göre en az üç kat artması
ürünler oluşturulması
Tedbir 6.3. Bölge için alternatif pazar ağlarının ve pazarlama 2023 yılı sonunda etkin Pazar ağlarına ulaşılmış olup bu Pazar ağlarının etkin olarak kullanılması ve
yöntemlerinin geliştirilmesi kar sağlayabilecek pazarlama yöntemlerinin sayısının artırılması
EKSEN 3. SUNDUĞU KALİTELİ VE ÇEŞİTLİ HİZMETLER İLE BÖLGENİN YAKIN VE UZAK COĞRAFYASI İÇİN BİR SUNUM MERKEZİ HALİNE GELMESİ
Öncelik 7. Bölgede turizmin değer zincirindeki tüm alt sektörlerle beraber mümkün olan en yüksek sosyoekonomik faydayı sağlaması
Tedbir 7.1. Öncelikli turizm alanlarında (Kış, kongre, tarih, doğa ve eko-
2023 yılı sonunda Bölgede farklı ve değer yaratan turizm ürünlerinin sayısının şu anki duruma göre
agro) farklılaşan ve değer yaratan turizm ürünlerinin geliştirilmesi,
en az iki kat artması ve bu ürünlerin iç ve dış pazarlarda satılması.
pazarlama ve sunuma hazır hale getirilmesi
Tedbir 7.2. Turizm ürünlerinin yurt içi ve dışında etkin şekilde tanıtımı, 2023 yılı sonuna kadar yapılacak olan yurt içi ve dışı fuarlarında tanıtılan ürün çeşidinin şu ana göre
pazarlanması ve destinasyon markalaşmasının sağlanması en az 2 kat artırılması ve destinasyonların markalaşıp turizm paket programlarında yer alması
Tedbir 7.3. Turizm değer zincirinde özel sektörün, girişimciliğin ve insan Bölgede 2023 yılının sonuna kadar özel sektörün, girişimciliğin ve insan kaynaklarının
kaynağının geliştirilmesi geliştirilmesine yönelik yapılan eğitimlerin en az iki kat artırılarak sektöre kalifiye eleman
kazandırarak bu elemanların sayısının en az 2 kat artırılması
TEDBİR 7.4. Toplumun turizmi içselleştirmesinin sağlanması ve sektörün 2023 yılının sonuna kadar Bölgede turizmi geliştirmek ve turizmi içselleştirmek için yapılacak olan
gelişimini hızlandıracak sosyal ve kültürel ortamın güçlendirilmesi tanıtım çalışmaları sayısı ve bölgeden yaşayan halkı bilinçlendirme faaliyetleri sayıları
TEDBİR 7.5 Çevre Düzey 2 Bölgeleri ile tematik turizm koridorlarının 2023 yılı sonuna kadar çevre Düzey 2 Bölgeleri ilen yapılacak ortak tanıtım faaliyetlerin sayısı ve bu
oluşturulması ve ortak tanıtım yapılması turizm koridorlarını tercih eden firmaların sayıları
Öncelik 8. Bölgede farklılaşmış hizmet tiplerinin geliştirilmesi
TEDBİR 8.1. Bölgede sağlık ve spor gibi altyapısı gelişen alanları 2023 yılının sonunda Bölgedeki sağlık ve spor tesisleri sayısının ve niteliklerinin bugünkü koşullara
destekleyen hizmetlerin sunulması göre en az %20 artması

78
Öncelik 9. Üniversitelerin bölgenin sosyoekonomik kalkınmasına katkılarının artırılması
Tedbir 9.1. Üniversitelerin bölgeye olan statik katkılarının artırılması 2023 yılının sonuna kadar Bölgedeki öğrenci ve akademisyen sayısında en az %10 artış
Tedbir 9.2. Üniversitelerin bölgeye olan dinamik katkılarının artırılması 2023 yılının sonuna kadar yapılan Ar-Ge çalışmalarının bugüne göre en az %30 artması
EKSEN 4. BÖLGENİN YAŞANABİLİRLİĞİNİN ARTIRILMASI
Öncelik 10. Bölgenin erişilebilirliğinin artırılması
TEDBİR 10.1. Ulaşım altyapısının iyileştirilmesi 2023 yılı sonunda, Ankara-Kars hızlı tren hattının bitirilerek faaliyete geçmesi, mevcut duble yol
sayısının bugünkü duruma göre en az iki katına çıkması
TEDBİR 10.2.Mevcut ulaşım imkanlarının iyileştirilmesi 2023 yılı sonunda yurtiçi ve yurtdışı uçak seferlerinin şu anki duruma göre en az 3 kat artış
göstermesi, otobüs seferlerinin de rotalarının şu anki duruma göre en az %10 artarak yolcu
sayısında artış olması
Öncelik 11. Bölgenin sosyal, kültürel, sanatsal ve rekreasyonel imkanlarının geliştirilmesi
TEDBİR 11.1.Yerleşim merkezlerinin kent estetiği ve belediye hizmetleri 2023 yılı sonundaki Bölgedeki park-bahçe sayısı, belediyelerin kent-estetiği ve hizmetlere yönelik
yönünden iyileştirilmesi ve farklılaştırılması yaptıkları yapıların sayısının bugünkü duruma göre en az % 20 artması, turist ve halk memnuniyet
anketleri sonucundaki kent estetiği ve belediye hizmetleri başarı oranı
TEDBİR 11.2. Bölgede kırsal alanın çekiciliği yüksek ve huzur veren 2023 yılının sonuna kadar dış göç oranlarının en az %20 azalması, köylerde ve beldelerde kişi
mekanlar haline getirilmesi sayısının en az % 20 oranında artması
TEDBİR 11.3. Bölgede erişilebilir sosyal, kültürel ve sanatsal donatıların 2023 yılı sonunda bölgedeki sosyal ve kültürel tesislerin, aktivitelerin ve bunlardan yararlanan
yaygınlaştırılması insanların sayısında günümüze göre en az iki kat artış.

79
10. PLANIN ÜSTÖLÇEK PLANLARLA UYUM VE İLİŞKİSİ

TRA1 Düzey 2 Bölge Planı (2014 – 2023) Onuncu Kalkınma Planı (OKP) ve Bölgesel Gelişme
Ulusal Stratejisi (BGUS) ile bölge özelinde detaylandırıcı, bütünleyici ve bölgeyi bu iki belge
gözüyle büyüteç altına alarak yakın plana çıkarıcı biçimde uyumludur. OKP içerisinde geçen
dört ana başlık “Nitelikli İnsan, Güçlü Toplum”, “Yenilikçi Üretim, İstikrarlı Yüksek Büyüme”,
“Yaşanabilir Mekânlar, Sürdürülebilir Çevre” ve “Kalkınma İçin Uluslararası İşbirliği” başlıkları
ile TRA1 Düzey 2 Bölge Planı içerisinde yapılan bölgede sosyal altyapının iyileştirilmesi, katma
değerli ürün üretimi ve pazarlaması, bölgenin yakın coğrafyası için cazibe merkezi haline
gelmesi ve yaşanabilirliğin artırılmasına yönelik yapılan vurgular örtüşmektedir. OKP içerisinde
kurgusu yapılan İthalata Olan Bağımlılığın Azaltılması, Yurtiçi Tasarrufların Artırılması ve İsrafın
Önlenmesi, İş ve Yatırım Ortamının Geliştirilmesi, Yerli Kaynaklara Dayalı Enerji Üretimi, Enerji
Verimliliğinin Geliştirilmesi, Tarımda Su Kullanımının Etkinleştirilmesi, Sağlık Turizminin
Geliştirilmesi, Taşımacılıktan Lojistiğe Dönüşüm ve Nitelikli İnsan Gücü İçin Çekim Merkezi
Programları Bölge Planı içerisinde önerilen gelişme eksenleri ile uyumlu olarak bölgede
uygulanabilecek programlardır.

Temel amacı bölgesel gelişme ve rekabet edebilirlik açısından ulusal düzeyde koordinasyonu
sağlamak olan Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi (2013-2023)’nin bu amacına uygun olarak
Bölge Planı TRA1 Düzey 2 Bölgesi içerisinde mekâna dair öngörülerde de bulunmuş ve planın
eksenleri içerisine BGUS’un bölge için kurguladığı politikayı da yerleştirmiştir. Bölge Planı
içerisinde bölge BGUS’un “Mekânsal Amaçlar”ı içerisinde “Bölgesel Büyüme Odaklarıyla Düşük
Gelirli Yörelerde Kalkınmanın Tetiklenmesi” ile uyumlu olarak bir hizmet sunum merkezi
şeklinde kurgulanmış ve cazibesinin artırılması öngörülmüştür. Bölge BGUS içerisinde
“Bölgesel Çekim Merkezleri (Erzurum) ve Sanayi Nüvesi İller (Erzincan; Yapısal Dönüşüm Kent
ve Bölgeleri)” şeklinde tanımlanırken kırsal nüfus açısından da Grup III (Dinamik) ve Grup IV
(Durağan) gruplarına girmektedir. Ana karakteri “Bölgesel Çekim Merkezleri” kategorisine
giren bölge için Bölge Planı öngörüleri ile BGUS’un Bölgesel Çekim Merkezleri için kentsel
ekonomilerin geliştirilmesi; kentsel ve sınai altyapının geliştirilmesi; beşeri ve sosyal
sermayenin geliştirilmesi ve yurt içi ve çevre piyasalarla ticaretin ve ilişkilerin geliştirilmesi
öngörüleri örtüşmektedir. BGUS’un “bölgesel gelişmenin yönetişimi ve kurumsal kapasitenin
geliştirilmesi, kamu yatırım ve destek uygulamalarının bölgesel gelişme amaçlarıyla
uyumlaştırılması, bölgelerin yenilik kapasitesi ve rekabet gücünün geliştirilmesi, sınır ötesi ve

80
bölgeler arası işbirliklerinin geliştirilmesi, sürdürülebilir kalkınma ve yeşil büyüme ve ulaşım
ağının ve erişilebilirliğin geliştirilmesi” şeklindeki tüm “Yatay Amaçlar”ına Bölge Planı yerel
ölçekte katkı sağlayacaktır.

Doğu Anadolu Projesi (DAP) Ana Planı TRA1 Düzey 2 Bölgesi illerinin tamamını kapsaması ve
Erzurum’un hedeflenen öncelikler kapsamında Alt Bölge Merkezi olarak belirlenmiş olması
nedeniyle bölge planında hem mevcut durumun tespitine yön göstermesi hem de hedeflerin
belirlenmesine dair ipuçları vermesi bakımından yararlanılan ana dokümanlar arasında yer
almıştır. 2000 yılında Atatürk, Fırat, İnönü, Kafkas ve Yüzüncüyıl Üniversitelerince hazırlanan
plan başlangıçta ülkenin doğusunda yer alan ve 16 ili kapsamasına rağmen 2011 yılında
kurulan DAP Bölge Kalkınma İdaresinin sorumluluk alanına Bayburt ve Gümüşhane’nin
girmemesi nedeniyle bu iller DAP kapsamından çıkarılmıştır. Planda, bölgenin mevcut durumu
ile avantaj ve dezavantajları, gelecek 20 yıl içinde ülkedeki ve ülkenin ekonomik ilişkiler içinde
bulunduğu ülkelerdeki muhtemel gelişmeler çerçevesinde oluşturulan hedef ve stratejiler ile
gelişme senaryoları yer almaktadır. DAP Bölgesi’nin görece geri kalmışlığı; tarım ve diğer
sektörler arasında iş gücü verimliliği farklılıklarından, yeterli ölçüde sanayiye, özellikle imalat
sanayine sahip olmamasından, sanayide ve diğer sektörlerde, alt sektörler ve bölgeler arası
verimlilik farklılıklarından kaynaklanmaktadır. Planda sorunlara yönelik ekonomik, sosyal,
çevresel ve mekansal hedefler belirlenmiştir. İnsan kaynaklarının geliştirilmesi, örgütlenmenin
yaygınlaştırılması, alt yapı temini, mera ıslahı ve yönetimi, çevre kalitesinin iyileştirilmesi,
yoksullukla mücadele, finansman öncelikli müdahale alanı olarak belirlenmiştir. DAP
kapsamında ifade edilen sorunlar ve çözüme yönelik strateji ve projelerin TRA1 Düzey 2
Bölgesi için geçerliliğini devam ettirmektedir. Kısmi iyileştirmelerin ve uygulanan tedbirlerin
bölge gelişmesine katkı sağlamasıyla birlikte programın tüm araçlarıyla uygulanmaya devam
edilmesine ihtiyaç vardır. DAP Bölge Kalkınma İdaresi tarafından güncellenen DAP Eylem Planı
çalışmalarından elde edilen sonuçlar ve proje fikirleri de TRA1 Düzey 2 Bölge Planı kapsamına
alınarak değerlendirilmiştir.

Doğu Karadeniz Bölgesel Gelişme Planı (DOKAP) Artvin, Bayburt, Giresun, Gümüşhane, Ordu,
Rize ve Trabzon illerini kapsayan Doğu Karadeniz Bölgesi için hazırlanan planın amacı; bölgenin
ekonomik yapısını güçlendirerek ortalama gelir düzeyini yükseltmek ve bölge içi gelir dağılımını
iyileştirmek, bölgenin sosyal gelişmesini ve dayanışmayı sağlayarak bölge içi entegrasyonu
sağlamak ve bölgenin doğal kaynaklarını ve çevre kapasitesini koruyarak uzun dönemli

81
sürdürülebilir kalkınmayı sağlamaktır. Plan dört temel strateji olarak ana ulaşım altyapısının ve
çok amaçlı su kaynaklarının geliştirilmesini, toprak mülkiyeti ve kullanımının iyileştirilmesini ve
mahalli idarelerin güçlendirilmesini belirlemiştir. Plan, istenen başarıya ulaşılmasını bölgenin
insan kaynaklarının geliştirilmesine bağlamaktadır. TRA1 Düzey 2 Bölgesi illerinden Bayburt
DOKAP kapsamında yer almakta ve ölçek ekonomiye ulaştırılması ve büyümeye yeni bir ivme
kazandırılması öncelikli amaç olarak belirtilmektedir. 2011 yılında kurulan DOKAP Bölge
Kalkınma İdaresi tarafından güncellenen eylem planı içerisinde TRA1 Düzey 2 Bölgesi’nin
Bayburt özelindeki öncelikleri de dikkate alınmıştır. Plan hazırlığı kapsamında yararlanılan ve
plan öncelikleri ile uyumlulaştırılan strateji belgeleri Tablo 6’da verilmiştir.

82
Tablo 7.Üst ölçek plan ve stratejilerle uyum

10

11

12

13

14

15

16

17

18

19

20

21

22

23

24

25

26

27

28
29
Öncelikler

Kaliteli, yeterli ve sürekli tarımsal üretim için sosyal altyapının


iyileştirilmesi
Kaliteli, yeterli ve sürekli tarımsal üretim için teknik altyapının
iyileştirilmesi

Bölgeye işleme ve imalat sanayi yatırımlarının çekilmesi

Bölgenin sermaye birikiminin bölge içerisinde yatırıma


dönüştürülmesinin sağlanması
Bölgenin Ar-Ge, yenilikçilik ve teknoloji kullanım seviyesinin
yükseltilmesi
Katma değeri yüksek ürünlerin değerinde pazarlanması
Bölgede turizmin değer zincirindeki tüm alt sektörlerle beraber
mümkün olan en yüksek sosyoekonomik faydayı sağlaması
Bölgede farklılaşmış hizmet tiplerinin geliştirilmesi
Üniversitelerin bölgenin sosyoekonomik kalkınmasına
katkılarının artırılması
Bölgenin erişilebilirliğinin artırılması
Bölgenin sosyal, kültürel, sanatsal ve rekreasyonel
imkânlarının geliştirilmesi

1. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Stratejik Planı (2013-2015), 2. Bilim ve Teknoloji İnsan Kaynağı Stratejisi ve Eylem Planı 2011-2016, 3. Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi (BGUS), 4. Çevre Şehircilik Bakanlığı Stratejik Planı
(2013-2017), 5. Onuncu Kalkınma Planı (2014 – 2018), 6. Girdi Tedarik Stratejisi (GİTES) ve Eylem Planı 2013-2015, 7. Gümrük Müsteşarlığı Stratejik Planı (2010-2014), 8. İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı_2011-2023, 9. İş -Kur
Stratejik Plan (2011-2015), 10. Katılım Öncesi Ekonomik Program (2012-2014), 11. KENTGES 2023 100 Eylem, 12. KENTGES Bütünleşik Kentsel Gelişme Stratejisi ve Eylem Planı (2010-2023), 13. KOBİ Stratejisi ve Eylem Planı (2011
- 2013), 14. KOSGEB Stratejik Planı (2011-2015), 15. Sağlık Bakanlığı Stratejik Eylem Planı (2013-2017), 16. Savunma Sanayi Müsteşarlığı (2012 - 2016) Stratejik Planı, 17. T.C. Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğü Stratejik
Plan (2010 – 2014), 18. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Kırsal Kalkınma Planı (2010-2013), 19. Tarım ve Köy işleri Bakanlığı Stratejik Planı (2010-2014), 20. Turizm Kıyı Yapıları Master Plan Çalışması Sonuç Raporu, 21. Türkiye Demir‐
Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı (2012‐2016), 22. Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi ve EYLEM PLANI(2011 -2014), 23. Türkiye Turizm Stratejisi 2023, 24. Türkiye Ulaşım ve İletişim Stratejisi Hedef
2023, 25. Türkiye’de Yaşlıların Durumu ve Yaşlanma Ulusal Eylem Planı, 26. Ulaştırma Kıyı Yapıları Master Plan Çalışması Sonuç Raporu, 27. Ulusal Bilim ve Teknoloji Politikaları 2003-2023 Strateji Belgesi, 28. Ulusal Bilim, Teknoloji
ve Yenilik Stratejisi (2011-2016), 29. Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı (2012-2023)

83

You might also like