You are on page 1of 6

1.

Süreklilik

1.1 Tanım ve Tanımın Tartışması


Bu kitapta ele alacağımız süreklilik kavramı sadece matematiksel analizin
değil, matematiğin de en önemli ve en temel kavramlarından biridir. Konuya
önce sezgisel bir giriş yapalım. Matematiksel tanımı daha sonra vereceğiz.
Bazı fonksiyonların grafiğinde kopukluk yoktur, bazılarında ise tam tersine
kopukluk vardır.

Birinci örnekte kopukluk yokken ikinci örnekte a noktasında bir kopukluk, ani
bir sıçrama var.
Matematiksel tanımı birazdan vereceğiz, ama şimdilik sezgi kazandırmak
amacıyla söyleyelim: Birinci örnekteki gibi fonksiyonlara sürekli denir. İkinci
örnekteki fonksiyon ise a noktasında süreksizdir , orada bir kopukluk, bir
sıçrama, bir sıradışılık vardır.
6 1. Süreklilik

İnsanlar süreklilikten daha çok hoşlanırlar. Süreklilik olağan durumdur,


anlaşılması, başa çıkması daha kolaydır. Deprem gibi, uçurumdan yuvarlan-
mak gibi, basınç düşmesi gibi, olağan koşulların sürekliliğinin bozulduğu du-
rumlar ölümcül olabilir.
Atomun varlığı kanıtlandığından beri maddenin sürekli olmadığını, aslında
varlıktan çok yokluk olduğunu biliyoruz. Öte yandan makroskopik düzeyde
maddenin sürekli olduğunu varsaymak -bu varsayım yanlış da olsa- maddeyi
(ve hareketini) algılamamızda kolaylık sağlar.
Her ne kadar saniye, dakika, gün ve hafta gibi parçalara ayırsak da, za-
manın da sürekli olduğunu varsayarız. Örneğin, insan duyularıyla algılana-
mayacak bir süre için bir elmanın kaybolup tekrar var olabileceği, hatta tüm
evrenin donup tekrar harekete geçtiği düşüncesi bize pek inandırıcı gelmez.
Ama neden olmasın!
Velhasılı kelam, evren sürekli de süreksiz de olsa, sürekliyi anlamak daha
kolaydır, o kadar ki, gerekirse yalan söyleyerek süreksizi sürekliymiş gibi ad-
detmek bizi gerçeğe daha çok ve daha çabuk yaklaştırır.
Sezgisel olarak kolayca algılanabilen süreklilik/süreksizlik kavramını ma-
tematikselleştirmek pek o kadar kolay olmamıştır. Sürekliliğin doğru düzgün
matematiksel bir tanımını vermek 19’uncu yüzyılda Cauchy’ye nasip olmuştur.
Tam matematiksel tanımı sunmadan önce sezgilerimize biraz daha mate-
matiksel bir biçim vermeye çalışalım.
“Süreksiz” diye nitelendirdiğimiz ikinci fonksiyona dikkatlice bakalım. Belli
ki sorun a noktasında. Bu noktada fonksiyon b değerini alıyor. Peki a çok az
değiştiğinde fonksiyonun aldığı değer ne oluyor?
Eğer x, a’nın sağında (yani a’dan daha büyük) ama a’ya çok yakınsa,
f (x), f (a)’nın yani b’nin çok yakınındadır. Hatta x’i a’nın sağında ve x’e çok
çok yakın alarak, f (x) değerini f (a)’ya dilediğimiz kadar yaklaştırabiliriz. x,
a’ya sağdan ne kadar yakın olursa, şekilden de anlaşılacağı üzere, f (x) değeri
f (a)’ya o kadar yakın olur.

Öte yandan a’ya sol taraftan yaklaştığımızda, fonksiyonun değerleri f (a)’ya,


yani b’ye değil, b’den uzakta olan c’ye çok yaklaşır; a’ya soldan istediğimiz
kadar sokulalım, fonksiyonun aldığı değerler b’ye çok çok yaklaşamaz.
1.1. Tanım ve Tanımın Tartışması 7

İlk fonksiyonda böyle bir sorun olmaz. x yavaş yavaş değiştiğinde, f (x)
de yavaş yavaş değişir. İkinci fonksiyonda ise x, a’nın solundan sağına ya da
sağından soluna geçerken bir sıçrama yaşanır.
Sürekliliğin matematiksel tanımını vermenin zamanı geldi.
A, R’nin bir altkümesi, f : A −→ R bir fonksiyon ve a ∈ A olsun. f ’nin a
noktasında sürekli olmasının matematiksel tanımını vereceğiz. b = f (a) olsun.
Aşağıdaki şekillerden takip edelim.

Herhangi bir  > 0 alalım. ’u çok çok küçük (ama pozitif) bir gerçel sayı olarak
algılayalım. Ve y ekseninde (b − , b + ) aralığına ve o aralığın belirlediği yatay
şeride bakalım:

Bu yatay şerit fonksiyonun grafiğini çeşitli yerlerden keser ve bu kesişimler


a’nın civarında bir bölge belirler:

a civarında grafiğe daha yakından bakalım:


8 1. Süreklilik

Şekilden de görüleceği üzere, öyle bir δ > 0 sayısı var ki, (a−δ, a+δ) aralığının
f fonksiyonu altında imgesi (b − , b + ) aralığının içine düşer. Sadeleştirilmiş
şekil aşağıda:

İşte “a’da sürekliliğin” tanımı aynen bunu ifade edecek, tek bir farkla ki

(a − δ, a + δ) aralığının f -imgesi (b − , b + ) aralığının içine düşer

yerine

(a − δ, a + δ) ∩ A kümesinin f -imgesi (b − , b + ) aralığının içine düşer

demeliyiz, çünkü f fonksiyonu (a−δ, a+δ) aralığının tüm noktalarında tanımlı


olmayabilir. Matematiksel tanımı artık verelim:
Tanım. a ∈ A ⊆ R ve f : A −→ R bir fonksiyon olsun. Eğer her  > 0 için,

f ((a − δ, a + δ) ∩ A) ⊆ (f (a) − , f (a) + )

içindeliğini sağlayan bir δ > 0 varsa, f fonksiyonuna a’da sürekli denir.


1.1. Tanım ve Tanımın Tartışması 9

Aynı tanımı kümeler yerine elemanlarla ifade edebiliriz:


Tanım. a ∈ A ⊆ R ve f : A −→ R bir fonksiyon olsun. Eğer her  > 0 için,

Her x ∈ A için, eğer |x − a| < δ ise |f (x) − f (a)| <  olur

önermesinin doğru olduğu bir δ > 0 sayısı varsa, o zaman f fonksiyonuna


a’da sürekli denir.
İki tanım arasında bir ayrım olmadığı belli, çünkü |x − a| < δ koşuluyla
x ∈ (a − δ, a + δ) koşulu arasında bir ayrım yoktur.
Tanımı şöyle de yazabiliriz:
Tanım. Bir f : A −→ R fonksiyonunun bir a ∈ A noktasında sürekli olması
için, her  > 0 için öyle bir δ > 0 olmalı ki, her x ∈ A için,

() |x − a| < δ ⇒ |f (x) − f (a)| < 

önermesi doğru olsun. Tanımı daha simgesel olarak yazmak yararlı olabilir:

∀ > 0 ∃δ > 0 ∀x ∈ A (|x − a| < δ −→ |f (x) − f (a)| < ) .

Tanımın Tartışması. Fonksiyonun a’da sürekli olduğunu kanıtlamak için,


verilen her  > 0 sayısı için () koşulunu sağlayan bir δ > 0 sayısı bulmalıyız.
Bu δ sayısı ’a ve a’ya göre değişebilir ama x’ten bağımsızdır. Tekrar edelim:
f fonksiyonu, a ∈ X noktası ve  > 0 sayısı veriliyor ve () koşulunun her
x ∈ A için sağlandığı x’ten bağımsız bir δ > 0 aranıyor. Bu nokta kesinlikle
gözden kaçmamalı.

Tanımı tartışmaya devam edelim. Eğer verilmiş bir  > 0 için, bir δ > 0
sayısı () koşulunu sağlıyorsa, δ’dan küçük pozitif δ1 sayıları da () koşulunu
aynı  için sağlar. Yani verilmiş bir  için () koşulunu sağlayan tek bir δ yoktur
ve eğer () koşulunu sağlayan bir δ varsa, istersek ve içimizden öyle geçiyorsa
ya da gerekliyse, δ’yı 1’den, 1/2’den, 1/100’den ve istediğimiz herhangi pozitif
bir sayıdan küçük seçebiliriz.
Gene de bulunacak δ’nın verilen ’a göre değiştiğini belirtelim: Genelde, 
küçüldükçe, δ da küçülmek zorundadır. Nitekim eğer (, δ) çifti () koşulunu
10 1. Süreklilik

sağlıyorsa ve eğer 1 <  ise, o zaman (1 , δ) çifti () koşulunu artık sağ-
lamayabilir, çünkü bunun için δ yeterince küçük olmayabilir, δ’yı daha da
küçük seçmek zorunda kalabiliriz. Bu yüzden bazen δ yerine δ yazmak yerinde
olabilir. Hatta δ, a’ya göre de değişebileceğinden, δ yerine δa, da yazılabilir.
Bir f : A −→ R fonksiyonunun bir a ∈ A noktasında sürekli olduğunu
kanıtlamak için, önce herhangi bir pozitif  sayısı seçilir. Sonra, x ∈ A için,

|f (x) − f (a)| < 

eşitsizliğinin sağlanması için x’in a’ya ne kadar yakın olması gerektiği araştı-
rılır. Bunun için genellikle,
|f (x) − f (a)|
ifadesiyle oynanır. Amaç, bu ifadeyle oynayarak, ifadeyi, bir biçimde, içinde
|x − a| bulunan bir ifadeden daha küçük olarak ifade etmektir.
Tanım kümesinin her noktasında sürekli olan bir fonksiyona sürekli fonk-
siyon denir.
Sürekli fonksiyonların ne derece güçlü özellikleri olduklarını göstermek için
hemen çok önemli bir teorem kanıtlayalım. (Bu basit kanıtı Ayşe Uyar’dan
öğrendim.)

Teorem 1.1. f : [a, b] −→ R sürekli bir fonksiyon olsun. O zaman f , [a, b]


aralığında sınırlıdır1 .

Kanıt: a ≥ b ise kanıtlayacak bir şey yok. Bundan böyle a < b varsayımını
yapalım.
S = {c ∈ [a, b] : f fonksiyonu [a, c] üzerine sınırlı}
tanımını yapalım. a ∈ S olduğundan S
= ∅. Demek ki c = sup S var. Şimdi
amacımız c’nin b’ye eşit olduğunu kanıtlamak. Diyelim c < b. Fonksiyon c’de
sürekli olduğundan, öyle bir 0 < δ vardır ki, her x ∈ (c − δ, c + δ) ∩ [a, b] için

|f (x) − f (c)| < 1,

yani

(1) −1 + f (c) < f (x) < 1 + f (c)

olur (sürekliliğin tanımında  = 1 aldık). Elbette δ’yı b−c’den küçük seçebiliriz;


öyle yapalım. O zaman her x ∈ [c, c + δ] için

−1 + f (c) < f (x) < 1 + f (c)


1
Yani f ([a, b]) kümesi R’nin sınırlı bir altkümesidir, yani f ([a, b]) ⊆ [A, B] içindeliğinin
doğru olduğu A ve B sayıları vardır.

You might also like