Professional Documents
Culture Documents
EGE ÜNİVERSİTESİ
TIP FAKÜLTESİ
GÖĞÜS HASTALIKLARI ANABİLİM DALI
UZMANLIK TEZİ
TEZ DANIŞMANI
İZMİR
2022
ÖNSÖZ
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalında, başta
tez danışmanım Prof. Dr. Nesrin Moğulkoç Bishop olmak üzere uzmanlık eğitimim süresince
bilgi ve deneyimlerinden yararlandığım, her türlü konuda desteğini esirgemeyen, Göğüs
Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gürsel Çok ve kliniğimizin değerli öğretim
üyelerine,
Her daim yanımda olan, tezim süresince her türlü nazımı çeken ve desteğini
esirgemeyen anneme, babama ve kardeşlerime teşekkür ederim.
İZMİR 2022
ii
İÇİNDEKİLER
İÇİNDEKİLER........................................................................................................... İ
ABSTRACT ............................................................................................................. İX
2.1 Tanım..................................................................................................................... 2
4.BULGULAR .......................................................................................................... 17
5. TARTIŞMA .......................................................................................................... 42
6. SONUÇ .................................................................................................................. 48
KAYNAKLAR .......................................................................................................... 49
ii
TABLOLAR LİSTESİ
Tablo 6. Akciğer Kanseri Saptanan İPF Hastalarında Akciğer Kanseri Tanı Zamanı ............. 23
Tablo 8. Akciğer Kanseri Saptanan İPF Hastalarında Uygulanan Tedavi Yöntemleri ............ 30
Tablo 10. Çalışma Grubunda Akciğer Kanseri Gelişiminde Süreye Bağlı Yarışan Risk Analizi
.................................................................................................................................................. 39
iii
ŞEKİLLER LİSTESİ
Şekil 5. Gruplarda Eşlik Eden Bazı Klinik ve Laboratuvar Bulgularının Dağılımı ................. 20
Şekil 7. Akciğer Kanseri Gelişen ve Histopatolojik Tanısı Olanların Patolojik Alt Tip
Dağılımı .................................................................................................................................... 25
Şekil 9. Akciğer Kanseri Gelişen Hastaların Akciğer Kanseri Tanı Yöntemi ......................... 28
Şekil 13. Antifibrotik Kullanımına Göre Tüm Hastaların Kaplan Meier Sağkalım Eğrisi ...... 33
Şekil 14. Antifibrotik Tedavi Seçimine Göre Tüm Hastaların Kaplan Meier Sağkalım Eğrisi34
Şekil 15. Akciğer Kanseri Gelişen Hastalarda Antifibrotik Kullanımına Göre Kaplan Meier
Sağkalım eğrisi ......................................................................................................................... 35
Şekil 16. Akciğer Kanseri Gelişen Hastalarda Antifibrotik Türüne Göre Kaplan Meier
Sağkalım eğrisi ......................................................................................................................... 36
Şekil 17. Akciğer Kanseri Gelişen Hastalarda TNM Evresine Göre Kaplan Meier Sağkalım
eğrisi ......................................................................................................................................... 37
Şekil 18. Çalışma Grubunda Akciğer Kanseri Gelişiminde Süreye Bağlı Yarışan Risk Analizi
(Forest Plot Eğrisi) ................................................................................................................... 41
iv
KISALTMALAR LİSTESİ
CX 43: Konneksin 43
v
KPFA: Kombine Pulmoner Fibrozis Amfizem
PA: Posteroanterior
vi
ÖZET
Giriş ve Amaç: İdiyopatik pulmoner fibrozis (İPF) hastalarına akciğer kanseri eşlik etmesi
İPF’de kötü prognoz ve yüksek mortalite ile ilişkilidir. Bu nedenle İPF hastalarında akciğer
kanseri gelişmesini önlemek ya da erken tanısı koyarak tedavi edebilmek önemlidir. Bu
çalışmanın primer amacı hangi İPF hastalarının akciğer kanseri geliştirme riski altıda
olduğunu belirlemektir. Çalışmanın sekonder amaçları ise; İPF hastalarında akciğer kanseri
insidansı, sağkalım, tümörün patolojik tipi, evresi, anatomik lokalizasyonu ile tedavi
verilerinin karşılaştırılmasıdır.
Gereç ve Yöntem: Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı
İnterstisyel Akciğer Hastalığı ve Pulmoner Hipertansiyon Bölümünde Ocak 2008-Ağustos
2021 tarihleri arasında izlenen, disiplinler arası tartışma ile İPF tanısı alan 736 hastanın
verileri retrospektif olarak incelenmiştir.
Bulgular: İPF hastalarının 96’sında (%13) akciğer kanseri saptanmıştır. Sadece İPF tanılı
hastalar Grup 1, İPF ve akciğer kanseri olan hastalar Grup 2 olarak isimlendirilmiştir. Grup 2
hastalarda erkek oranının, Grup 1’e göre belirgin olarak daha yüksek olduğu (%94.8’e kıyasla
%73.4, p<0.001), sigara kullanım oranının Grup 1 hastalarda %68.2 iken, Grup 2 hastalarda
%94 olduğu saptanmıştır (p<0.001). Grup 2 hastaların %33.3’ü eş zamanlı İPF ve akciğer
kanseri tanısı almış olup; %41.6’sında önce İPF, sonra akciğer kanseri, %25’inde ise önce
akciğer kanseri, sonra İPF tanısı konulmuştur. Grup 2 hastalarda %28.1 adenokarsinom,
%27.1 skuamöz hücreli karsinom, %18.8 küçük hücreli akciğer karsinomu, %8.3 küçük
hücreli dışı akciğer karsinomu, %2.1 akciğer kanseri ve plevral karsinomatozis saptanmıştır.
Histopatolojik tanısı olmayan hastalar %15.6 oranındadır. Grup 2’de yer alan hastaların büyük
kısmını Evre IV akciğer kanseri olgularının oluşturduğu (%46.7); yaklaşık üçte ikisinin
periferik yerleşimli (%64.1), %46.6 üst lob, %38.9 oranında alt lob yerleşimli tümör olduğu
saptanmıştır. İPF hastalarında tüm grupta medyan sağkalım 47 ay (%95CI: 42.7-51.2) olarak
hesaplanmıştır. Beş yılda hastaların %60’ında ölümüm gerçekleştiği; Grup 1’de medyan
sağkalım 52 ay (%95CI: 47.1-56.8) iken, Grup 2’de medyan sağkalımın 18 ay (%95CI: 14.2-
21.7) olduğu saptanmıştır (p<0.001). İPF hastalarına eşlik eden akciğer kanserinin mortaliteyi
2.7 kat (%95CI: 2.16-3.52) arttırdığı görülmüştür. İPF tanısından önce akciğer kanseri tanısı
alan hastalar analizden çıkarıldığında; akciğer kanserinin antifibrotik alan grupta daha az
görüldüğü (%7.3’e kıyasla %16.9, p<0.001), pirfenidon alan grupta nintedanibe göre daha az
olduğu saptanmıştır (pirfenidon grubunda %6.2’ye kıyasla nintedanib grubunda %10.4,
p=0.001). Grup 2 hastalarda pirfenidon alanlarda (medyan sağkalım 28 ay [%95CI: 17.8-
38.1]), diğer hastalara göre (nintedanib alan, hiç antifibrotik almayan veya antifibrotik ilaç
vii
değişimi olan) daha az mortalite gerçekleşmiştir (p=0.002). Yarışan risk analizinde
“competing risk analysis” tekli istatistiklerde İPF’de akciğer kanseri gelişimi riskini sigara
içimi 9.82, erkek cinsiyet 7.8, kombine pulmoner fibrozis amfizem (KPFA) tanısının 6.48,
fizyolojik ve klinik bulgusu olmayan amfizem bulunmasının 2.19 kat arttırdığı saptanmıştır
(sırasıyla p=0.001, p=0.004, p<0.001 ve p=0.007). Çok değişkenli yarışan risk analizlerinde
yapılan modellemelerde istatistiksel anlamlı bir birliktelik saptanmamıştır.
Sonuç: İPF hasta kohortumuzda akciğer kanseri saptanan hasta sayısı 96’dır, adenokarsinom,
skuamöz hücreli karsinom oranından minimal sınırlarda daha yüksektir. Tümör sıklıkla
periferik ve üst lob yerleşimlidir. Sigara, erkek cinsiyet, KPFA tanısı ve subklinik amfizem
varlığının İPF’de akciğer kanseri gelişimi riskini arttırdığı saptanmıştır. Pirfenidon
kullanmamak akciğer kanseri gelişimi riskini arttırmıştır. İPF hastalarına eşlik eden akciğer
kanserinin mortaliteyi 2.7 kat arttırdığı görülmüştür. Mortalite, akciğer kanseri gelişen,
pirfenidon almakta olan hastalarda daha az gözlenmiştir.
viii
ABSTRACT
Background and Aims: Concomitant lung cancer in IPF patients is associated with a worse
prognosis and higher mortality. Therefore, it is important to prevent the development of lung
cancer in patients with IPF, or to diagnose and treat early. The primary aim of this study was
to determine which IPF patients are at risk of developing lung cancer. The secondary aims of
the study were; lung cancer incidence in IPF, comparison of survival, pathological type, stage,
anatomical localization of the tumor and treatment data in IPF patients.
Material and Methods: The data of 736 patients diagnosed with idiopathic pulmonary
fibrosis (IPF) through multidisciplinary discussion and followed up in Ege University Faculty
of Medicine, Department of Chest Diseases, Interstitial Lung Disease and Pulmonary
Hypertension Section, between January 2008 and August 2021, were analyzed retrospectively
Results: Lung cancer was identified in 96 (13%) of the patients with IPF. Patients with only
IPF were designated as group 1, and patients with IPF and lung cancer were designated as
group 2. The ratio of males was significantly higher in group 2 than in group 1 (94.8% versus
73.4%, p<0.001); the rate of smoking was 94% in group 2 versus 68.2% in group 1 (p<0.001).
33.3% of the group 2 patients were diagnosed simultaneously; 41.6% were diagnosed first
with IPF; 25% were diagnosed first with lung cancer. 28.1% had adenocarcinoma, 27.1%
squamous cell lung carcinoma, 18.8% small cell lung carcinoma, 8.3% non-small cell lung
carcinoma NOS and 2.1% lung cancer and pleural carcinomatosis. The rate of patients
without histopathological diagnosis is 15.6%. Stage IV was the most prevalent stage (46.7%);
64.1% of the cancers were located in the peripheral areas of lung, 46.6% in the upper lobe and
38.9% in the lower lobe. The median survival in the entire IPF group was 47 months (95%
CI: 42.7-51.2); death occurred in 60% of the patients in 5 years. The median survival was 52
months (95% CI: 47.1-56.8) in group 1 versus 18 months (95%CI: 14.2-21.7) in group 2
(p<0.001). Lung cancer accompanying IPF was found to increase mortality 2.7 times (95%CI:
2.16-3.52). When patients who had lung cancer before the diagnosis of IPF were excluded
from the analysis, lung cancer was found to be less common in the group receiving
antifibrotics (16.9% compared to 7.3%, p<0.001), especially in the group receiving
pirfenidone (10.4% in the nintedanib group compared to 6.2% in the pirfenidone group,
p=0.001). Group 2 patients who received pirfenidone (median survival 28 months [95%CI:
17.8-38.1]) had lower mortality than other patients (who received nintedanib, no antifibrotic,
or antifibrotic drug change) (p=0.002). In the competing risk analysis, it was determined that
the risk of lung cancer development in IPF was increased in smokers 9.82 times, male gender
7.8 times, combined pulmonary fibrosis and emphysema (CPFE) 6.48 times, and subclinical
ix
emphysema alone 2.19 times on univariate analysis (respectively p=0.001, p=0.004, p<0.001
and p=0.007). No statistically significant association was found in the models made in
multiple competing risk analyzes.
Conclusions: The number of patients with lung cancer in our IPF patient cohort was 96, with
a minimally higher rate of adenocarcinoma than squamous cell carcinoma. Tumors were
mostly located in the peripheral lung and upper lobe. It has been determined that smoking,
male gender, having CPFE or having subclinical emphysema increased the risk of developing
lung cancer in IPF. Not using pirfenidone increased the risk of developing lung cancer. Lung
cancer accompanying IPF was found to increase mortality 2.7 times. Mortality was lower in
patients who developed lung cancer and were receiving pirfenidone.
Key words: Idiopathic pulmonary fibrosis; lung cancer; survival; pirfenidone; nintedanib;
risk factors
x
1. GİRİŞ VE AMAÇ
Çalışmamızın primer amacı, hangi İPF hastalarının akciğer kanseri geliştirme riski
taşıdığını belirlemektir. Sekonder amaçları ise; İPF hastalarında akciğer kanseri insidansı,
sağkalım, tümörün patolojik tip, evre, anatomik lokalizasyonu ile tedavi verilerinin
karşılaştırılmasıdır.
1
2. GENEL BİLGİLER
2.1 Tanım
İPF hastalarında erkek hasta oranı kadınlardan belirgin olarak daha yüksektir (4).
İleri yaş hastalığı olan İPF’de ortalama tanı yaşı 66’dır (9). Toplam 938 İPF tanılı hastanın
incelendiği bir çalışmada ortalama yaş 65.6 saptanmış, hastaların %79.3’ünün erkek olduğu
belirtilmiştir (10). Kore’de yapılan ve yeni tanı alan 7277 İPF hastasının incelendiği başka bir
çalışmada, ortalama yaş 71.5 saptanmıştır. Hastaların %72.8’i erkektir (11). İleri yaşta
apopitoz ve rejenerasyon yeteneğinin azalması nedenler arasındadır (9).
Tanıyı izleyen sağkalımın 3-5 yıl olması nedeniyle İPF’de erken tanı çok önemlidir.
Ancak tanının çoğunlukla geç konulduğu, hastalığın hekimler tarafından sıklıkla astım, kronik
obstruktif akciğer hastalığı (KOAH) gibi yanlış tanılar ile yönetildiği gözlenmektedir (12).
İPF’de en belirgin yakınma kronik ve giderek kötüleşen efor dispnesi ve kuru
öksürüktür. Bu yakınmaları olan 60 yaş üstünde ve sigara içen erkeklerde İPF akla gelmelidir.
Öksürük tedaviye dirençlidir ve hastaların %80’e yakınında saptanır. Ayrıca gastroezofageal
reflü (GÖR) semptomları da yakınmalar arasındadır.
Fizik muayenede çoğu hastada inspiryum sırasında raller duyulur. İnce, velkro
benzeri raller hastalığın ilk bulgusu olabilir. İPF hastalarında %25-50 oranında çomak parmak
görülür (12).
2
2.3.1 Görüntüleme Yöntemleri
Posteroanterior (PA) akciğer filminde, akciğer volümlerinin azaldığı ve periferik
bölgelerde ve bazallerde retiküler interstisyel gölgelenmeler olduğu görülür. İPF’den
şüphelenilen her hastada ince kesitli (≤1 mm) HRCT çekilmelidir. Tomografideki tipik İPF
bulgularına, UIP paterni denir.
HRCT paternleri: UIP paterni, olası UIP paterni, UIP için belirsiz patern ve alternatif
tanı olarak sınıflanmıştır (4).
UIP paterni;
Şekil 1 A-E. HRCT’de UIP Paterni (subplevral ve bazal ağırlıklı bal peteği görünümü)
(kaynak 4’ten alınmıştır).
Kısaltmalar: HRCT = yüksek çözünürlü bilgisayarlı tomografi; UIP = olağan interstisyel pnömoni
3
Olası UIP paterni;
• HRCT’de fibrozis olan ancak UIP veya olası UIP kriterlerini karşılamayan
patern
• Subplevral ve bazal alanlarda yoğun
• İnce retikülasyonlar, hafif düzeyde buzlu cam opasiteleri içerebilir (erken
UIP paterni)
• Bilgisayarlı tomografi bulguları ve akciğer fibrozisinin parankimal dağılımı
herhangi bir spesifik etiyolojiyi düşündürmez
4
Konsey kararıyla tanısal amaçlı biyopsi yapılacak hastalarda öncelikle kriyobiyopsi
uygulanmalıdır. İPF’deki yamalı tutulum nedeniyle transbronşial akciğer biyopsisi tanıda
yeterli olmaz. Sınırlı sayıdaki hastada tanıya ulaşılamazsa torakoskopik veya torakotomi
eşliğinde doku biyopsisi yapılabilir (9).
Histopatolojik paternler: UIP paterni, olası UIP paterni, UIP için belirsiz patern ve
alternatif tanı olarak sınıflanmıştır (4).
5
Şekil 2. Histopatolojik UIP Paterni (ince ok ile subplevral interstisyel fibrozis, kalın ok ile
fibroblastik odak işaret edilmektedir) (12)
Kısaltmalar: UIP, olağan interstisyel pnömoni
İPF tanısında anamnez çok önemlidir. Detaylı bir anamnez ayırıcı tanılar için yol
göstericidir. Hastaların sigara, ilaç kullanım öyküsü, mesleki ve çevresel maruziyetleri detaylı
olarak sorgulanmalıdır. Bunun yanında detaylı bir fizik muayene ve sistem sorgulaması da
yapılmalıdır.
6
Tablo 1. İPF Tanısında HRCT ve Cerrahi Biyopsinin Yeri (4)
7
2.5 İdiyopatik Pulmoner Fibrozis ve Komorbiditeler
İleri yaş hastalığı olan İPF’de komorbiditeler sıktır ve hastalarda genellikle birden
fazla komorbidite vardır. Komorbiditeler ve akut alevlenmelerin, hastalığın seyrinde önemli
prognostik rolü vardır. Gastroözefageal reflü, pulmoner hipertansiyon, KOAH, amfizem,
obstruktif uyku apnesi en sık görülen komorbiditelerdir. İPF olgularında diabetes mellitus
prevelansı %21-49’dur (14). Kronik aspirasyonun pulmoner fibrozise yol açtığı net
olmamakla birlikte, İPF tanılı hastalarda gastroözefageal reflü prevelansının yüksek olduğu
gösterilmiştir (15). Yayınlarda İPF hasta popülasyonunda OSA insidansı %59-90 olarak
bildirilmektedir, VKİ fazla olan hastalarda OSAS’ın daha sık eşlik ettiği bildirilmiştir (5).
İPF hastaları akciğer kanseri gelişimi için risk altındadır (6). Normal popülasyona
kıyasla İPF’de akciğer kanseri 5-7 kat daha fazla görülür.
İleri yaş, erkek cinsiyet ve sigara içmek İPF’de akciğer kanseri riskini arttırır.
Vancheri ve ark.’nın çalışmasında İPF ve kanser gelişiminde ortak risk faktörleri sigara
kullanımı, mesleki maruziyet, viral enfeksiyonlar ile kronik doku hasarı olarak belirtilmiştir
(18). İnflamasyon ve fibrozisin akciğer kanseri gelişiminde rolü olduğu düşünülmektedir.
Çalışmalarda İPF’de akciğer kanseri prevelansı %2.7-48 olarak bildirilmiştir (6). Japonya’da
yapılan bir çalışmada, İPF tanısını izleyen her yıl akciğer kanseri insidansının %3.3 arttığı, 5
yıl sonra %15.4 olduğu, yaşayan hastalarda 10 yıl sonra ise akciğer kanseri insidansının
%54.7 olduğu gösterilmiştir (19). İPF’ye akciğer kanseri eklenmesi daha kötü prognoz ve
sağkalım ile ilişkilidir (18). Aubry ve ark.’nın çalışmasında, ortalama sağkalım İPF tanısı
sonrası 2.3 yıl iken, kanser tanısının eklenmesi ile 1.6 yıl bulunmuştur. Bu çalışmada, ileri yaş
8
ve erkek cinsiyet risk faktörüdür (20). Tomassetti ve ark.’nın çalışmasında ise, akciğer kanseri
eşlik eden İPF hastalarında medyan sağkalım 38.7 ay iken, eşlik etmeyen hastalarda 63.9 ay
bulunmuştur (21). Hastalarda İPF ve akciğer kanseri tanısı eş zamanlı konulabileceği gibi, İPF
hastalarında kanser izlem sırasında da gelişebilir. Yunanistan’da yapılan geniş çaplı, çok
merkezli retrospektif bir çalışmada; hastaların büyük çoğunluğunda (%57.6) İPF tanısının
akciğer kanseri tanısından önce konduğu, %36.5 oranında ise iki tanının eş zamanlı konduğu
saptanmıştır (22). Bu çalışmada İPF tanısından akciğer kanseri tanısına kadar geçen ortalama
latent süre 33.2 aydır. Toplam 7277 İPF hastasının incelendiği ve 464’ünün akciğer kanseri
tanısı aldığı başka bir çalışmada, hastaların %54.7 oranında İPF tanısından sonra akciğer
kanseri tanısı aldığı, %27.4 oranında eş zamanlı tanı aldıkları saptanmıştır (11). Bu çalışmada
İPF tanısından akciğer kanseri tanısına kadar geçen ortalama süre 16.3 ay olarak
hesaplanmıştır. Yoo ve ark.’nın çalışmasında İPF ve akciğer kanseri hastaları erkek, sigara
öyküsü olan, korunmuş FVC’ye karşın obstruksiyon bulgusu olan hastalardır (10). Bu
çalışmanın ileri analizlerinde, FVC’de hızlı azalmanın akciğer kanseri gelişiminde bağımsız
bir risk faktörü olduğu gösterilmiştir (10).
9
Bir anket çalışmasına göre, yıllık düşük doz HRCT, İPF’de akciğer kanseri
taramasında en sık kullanılan tarama yöntemidir (28). Tanıda ise, >20 mm santral nodüler
lezyonu olan hastalarda endobronşial ultrasonografi (EBUS) en sık kullanılan yöntemdir. Bu
çalışmada İPF tanısı ile akciğer kanseri tanısına kadar geçen ortalama süre >12 ay olarak
saptanmıştır (28).
Tümör protein 53’ün (p53) yanı sıra fragile histidine triad (FHIT) gibi akciğer
karsinogenezisinde rol oynayan diğer bir tümör supresör genin de İPF’de mutasyona uğradığı
gösterilmiştir. Özellikle periferik bal peteği alanlarında FHIT gen mutasyonu ve azalmış
FHIT proteini olduğu gösterilmiştir (30).
Özellikle ailevi İPF’de hastalığa neden olduğu düşünülen bazı sporadik mutasyonlar
tanımlanmıştır. Sürfaktan protein C (SPC) ve sürfaktan protein A (SPA), mucine promotor
bölgesi (MUC5B), telomeraz RNA bileşeni (TERC) ve telomeraz ters transkriptaz (TERT)
sporadik mutasyonları, bazı İPF hastalarında saptanmakta ve genetik yatkınlığı
düşündürmektedir (7). SPC, alveoler tip II hücrelerinden salınan major proteindir. Yaşlanma
ilişkili genler TERT ve TERC’in, ailesel pulmoner fibrozislerin yaklaşık %15’inden ve
nadiren de sporadik İPF olgularından sorumlu olduğu gösterilmiştir (13). Yakın dönemde
sporadik ve ailesel İPF’de tanımlanan telomer ilişkili bu mutasyonlar, karsinogenezis ile de
ilişkilidir (30).
Epigenetik değişikliklere neden olan bir diğer faktör oksidatif strestir. Reaktif oksijen
radikalleri ve oksidatif stres; DNA metilasyonu değişikliklerine, anormal gen ekspresyonu
gibi karsinogenezis gelişiminde yer alan spesifik histon modifikasyonlarına yol açar. İPF’de
de oksidan/antioksidan denge bozulmuştur. Oksidatif stres intraselüler sinyal yolaklarını
aktive ederek doku hasarı ve fibrozise yol açan profibrotik sitokinlerin sentezini arttırır (30).
10
Bir diğer mekanizma ise, hücreler arası haberleşmeyi sağlayan konneksinler
üzerindendir. Kanser hücrelerinde hücreler arası iletişim bozulmuştur ve bu bozulma hücrenin
kendini diğer normal hücrelerden izole edip proliferasyonuna yol açar (18). Birçok kanserde
(akciğer kanseri dâhil) azalmış konneksin 43 (CX43) seviyesi olduğu gösterilmiştir (18).
Benzer şekilde İPF’de de miyofibroblastlarda CX43 ekspresyonu azalmıştır (18). Mori ve
ark.’nın yaptıkları fibroblast yara iyileşmesini inceleyen invitro bir çalışmada, CX43
azalmasının TGF-β ekspresyonunu arttırdığı, kolajen üretimini ve miyofibroblast
farklılaşmasını uyardığı ve daha hızlı bir iyileşme sağladığı gösterilmiştir (31).
11
Tablo 2. İPF ve Akciğer Kanserinde Patogenetik Benzerlikler (30)
12
kararı ile belirlenmektedir. Yakın dönemde hekimlerle yapılan uluslararası bir anket
çalışmasında, ileri dönem İPF ve akciğer kanseri Evre IV hastalarda %69 oranında palyatif
tedaviler uygulandığı anlaşılmıştır. Yine aynı çalışmada hekimlerin %83.8’inin akciğer
kanseri tanısı alan İPF hastalarında antifibrotik tedaviye devam ettikleri görülmüştür. FVC >
%50, DLCO > %35 olan İPF hastalarında Evre I-II opere edilebilir KHDAK saptanırsa;
cerrahi, sterotaktik radyoterapi, antifibrotik tedavi devamı sıklıkla uygulanmakla birlikte;
FVC < %50, DLCO < %35 olan opere edilebilir Evre I-II akciğer kanseri hastalarında
tedavide en sık sterotaktik radyoterapi, antifibrotik tedavi devamı ve palyatif tedaviler tercih
edilmektedir (28).
13
Programlı ölüm ligandı-1 (PDL-1) inhibitörleri, epidermal büyüme faktörü reseptörü
(EGFR), KRAS ve EML4-ALK mutasyonlarını hedef alan tedaviler ise seçili hasta
gruplarında uygulanabilir (28).
14
3. GEREÇ ve YÖNTEM
Bu tez çalışması Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Araştırmalar Etik Kurulu’nun
20-9T/54 numaralı kararı ile 03 Eylül 2020 tarihinde alınan onayı ile retrospektif, tek
merkezli bir çalışma olarak yapılmıştır.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı İnterstisyel Akciğer
Hastalığı (İAH) ve Pulmoner Hipertansiyon (PAH) Bölümünde Ocak 2008-Ağustos 2021
tarihleri arasında multidisipliner tartışma (MDT) ile İPF tanısı alan ve izlenen 736 hastanın
verileri retrospektif olarak incelenmiştir. Olguların demografik verileri, kanser patolojisi alt
tipleri, altı dakika yürüme mesafeleri, tanıda ve izlemin birinci yılında solunum fonksiyon
testi parametreleri, komorbid hastalıkları, akciğer kanseri saptananlarda TNM evreleri,
akciğer kanseri lokalizasyonu, akciğer kanseri tanı yöntemi, İPF ve kanser birlikteliğindeki
tedavileri, prognozları, akciğer kanseri olan ve olmayan hastaların klinik ve prognostik açıdan
karşılaştırılması yapılmıştır.
• Onam vermek
• Hasta verilerine ulaşılabilmesi
• Tanı yılındaki ERS/ATS kriterlerine göre MDT ile İPF tanısı almış olmak
Hasta verileri Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Hastane Yönetim Bilgi
Sistemindeki poliklinik ve hasta yatış epikrizlerinden, laboratuvar kayıtlarından geriye
yönelik taranarak elde edilmiştir. Bu veriler yaş, cinsiyet, sigara öyküsü, akciğer ve akciğer
dışı kanser öyküsü, komorbid hastalıklar, 6 dakika yürüme mesafesi, solunum fonksiyon testi
parametreleri, boy ve ağırlık, histopatolojik verileri, BT görüntüleri, tümör boyutu, tümör
lokalizasyonu, kanser tanı yöntemi, antifibrotik tedavi kullanımı, İPF ile birlikte akciğer
kanseri tanısı olanlarda tedavide kemoterapi ve/veya radyoterapi ve/veya cerrahi ve/veya
palyatif tedavi seçenekleri, sağkalım durumu şeklinde sıralanan kriterleri içermektedir.
15
Hastaların sağkalım durumu Sağlık Bakanlığı Ölüm Bildirim Sistemi üzerinden 09 Eylül
2021 tarihinde güncellenmiştir.
İstatistiksel analizler IBM SPSS Statistics for Windows, Version 25.0. ( IBM Corp.
Released 2017, Armonk, NY) ve Stata Statistical Software: Release 13. (Stata Corp. 2013.
College Station, TX: Stata Corp LP.) paket programları ile gerçekleştirilmiştir. Çalışmada
elde edilen veriler ilk olarak Microsoft Excel programında girildikten sonra analiz için paket
programlara aktarılmıştır.
16
4.BULGULAR
İPF olup kanser saptanmayan hastalar “Grup 1”, İPF ve akciğer kanseri olan hastalar
“Grup 2” olarak isimlendirilmiştir.
Grup 2’de yer alan hastalarda erkek hasta oranı, Grup 1’deki hastalara kıyasla daha
yüksek saptanmıştır (%94.8’e karşılık %73.4, p<0.001) (Tablo 3).
Sigara öyküsü, Grup 1 hasta grubunda %68.2 oranındayken, Grup 2’de %94’tür
(p<0.001). Sigara öyküsü olan hastalarda ortalama sigara kullanım süresi, Grup 1 hastalarda
17
23.64 ± 27.9 paket yılı, Grup 2 hastalarda ise 41.09 ± 25.5 paket yılı olarak hesaplanmıştır
(p<0.001) (Tablo 3).
Hipoksik solunum yetmezliği ile evde oksijen konsantratörü olan hasta oranı Grup 1
hastalarda %31.9, Grup 2 hastalarda %17.4 saptanmıştır (p=0.005) (Şekil 5).
Amfizemi olan hastaların 44’ü destekleyen klinik ve solunum fonksiyon testleri ile
KPFA tanısı almıştır. 154 hastada ise amfizem klinik ve/veya SFT bulgusu olmadan, HRCT
bulgularına dayanarak saptanan subklinik amfizemdir. Amfizem varlığı Grup 1 hastalarda
%25.2 iken, Grup 2 hastalarda %38.5 saptanmıştır (p=0.006) (Şekil 4, Şekil 5).
İzlem süresi, Grup 1’de Grup 2’ye göre daha uzundur (sırasıyla 30.1 ± 31.8 ve 17.2 ±
25.2 ay, p<0.001) (Tablo 3).
18
Tablo 3. Grupların Demografik Özellikleri†
(n=640) (n=96)
Sigara öyküsü
19
Şekil 4. Gruplarda Eşlik Eden Hastalık Dağılımı†
†: Grup 1 yalnızca İPF olan hastaları, Grup 2 İPF ve akciğer kanseri olan hastaları içermektedir
Kısaltmalar: OSAS = obstruktif uyku apne sendromu
20
Lojistik regresyon analizlerinde; erkek cinsiyet (p=0.001, HR: 3.47 [%95CI: 1.1-
10.3]), sigara öyküsü (p:0.007, HR: 3.83 [%95CI: 1.4-10.1]) ve kombine pulmoner fibrozis
amfizem varlığı (p<0.001, HR: 5.67 [%95CI: 2.52-12.74]), İPF’de akciğer kanseri gelişimi
için risk faktörleri olarak saptanmıştır. Analizlerde cinsiyetin etkisi kaldırıldığında, sigaranın
akciğer kanseri için risk faktörü olarak etkisi devam etmektedir (p=0.003, HR: 4.45 [%95CI:
1.6-11.8]).
Solunum fonksiyon testlerinde; Grup 1 ve Grup 2’de sırasıyla birinci yıl sonunda
FVC (%62.1, %69), total akciğer kapasitesi (TLC) (%61, %68.4) ve DLCO (%67, %78.3)
hastaların yaklaşık üçte ikisinde azalma yönündedir (Tablo 4).
21
Tablo 5. Gruplarda 6 Dakika Yürüme Mesafeleri†
(n=552) (n=50)
*: Ortalama ± SD
†:Grup 1 yalnızca İPF olan hastaları, Grup 2 İPF ve akciğer kanseri olan hastaları içermektedir
22
Tablo 6. Akciğer Kanseri Saptanan İPF Hastalarında Akciğer Kanseri Tanı Zamanı†
İPF tanılı hastalarda izlemde akciğer kanseri gelişimi kümülatif insidansı Şekil 6’da
gösterilmiştir.
23
Şekil 6. Hasta Grubunda Akciğer Kanseri Gelişimi, Kümülatif İnsidans*
*: Sıfır noktası İPF tanı zamanını belirtmektedir
Grup 2’de histopatolojik tanısı olmayan hastalar %15.6 oranındadır. Doku tanısı olan
%84.4 hastanın histopatolojik alt tipleri Şekil 7’de özetlenmiştir. Adenokarsinom (%28.1) ve
skuamöz hücreli karsinom (%27.1) oranları olguların yaklaşık yarısında saptanmıştır.
Adenokarsinom, skuamöz hücreli karsinom oranından minimal sınırlarda daha yüksektir
(Şekil 7).
24
Şekil 7. Akciğer Kanseri Gelişen ve Histopatolojik Tanısı Olanların Patolojik Alt Tip
Dağılımı
25
Tablo 7. Akciğer Kanseri Saptanan İPF Hastalarında TNM Dağılımı†
n (%)
19 (21.1)
IA2 8 (8.9)
IA3 4 (4.4)
IB 2 (2.2)
Evre 2 IIA 0
4 (4.4)
IIB 4 (4.4)
25 (27.8)
IIIB 4 (4.4)
IIIC 5 (5.6)
42 (46.7)
IVB 11 (12.2)
26
Grup 2 hastalarda akciğer tümörü yaklaşık üçte iki olguda (%64.1) periferik
yerleşimlidir. Grup 2 hastalarda, tümör üst lobda %46.6, alt lobda %38.9 oranında yerleşim
göstermiştir. Sırasıyla en sık sağ üst lob (%24.4), sol üst lob (%22.2) ve sağ alt loba (%20)
yerleşmiştir (Şekil 8).
27
Şekil 9. Akciğer Kanseri Gelişen Hastaların Akciğer Kanseri Tanı Yöntemi†
†
: İki hasta başka yerde primeri bulunmayan plevral karsinomatozis ile tanı almıştır. Bu hastalarda immün
boyama ile mezotelyoma dışlanmıştır
Kısaltmalar: İPF = idiyopatik pulmoner fibrozis; EBUS = endobronşiyal ultrasonografi
4.3 Tedavi
28
2016 yılı öncesinde tanı alıp izlenen hastalardır. Pirfenidon almayan grupta akciğer kanseri
%11 oranında saptanırken, pirfenidon kullananlarda bu oran %7.2 bulunmuştur (p<0.001).
29
4.4.2 Akciğer Kanseri Gelişenlerde Onkolojik Tedavi Yöntemleri
Grup 2 hastaların kemoterapi rejimlerinde %60 oranında karboplatin tercih
edilmiştir, tedavide %25.6 oranında cerrahi, radyoterapi ise %18.7 oranında yer almıştır.
İmmünoterapi ve hedefe yönelik radyoterapi gören hastaların oranları düşüktür (sırasıyla
%1.1 ve %8.8) (Tablo 8).
Cerrahi 23 (25.6)
Radyoterapi 17 (18.7)
Paklitaksel 12 (13.3)
Etoposid 19 (21.1)
İmmünoterapi 1 (1.1)
†: Grup 1 yalnızca İPF olan hastaları, Grup 2 İPF ve akciğer kanseri olan hastaları
içermektedir
30
4.4 Mortalite
Tüm İPF hasta grubunda (n=736) medyan sağkalım 47 ay (%95CI: 42.7-51.2) olarak
hesaplanmıştır. Beş yılda hastaların %60’ı ölmüştür (Şekil 11).
31
Sadece İPF olan Grup 1 ile İPF ve akciğer kanseri olan Grup 2 hastaların
sağkalımları karşılaştırıldığında; Grup 1’de medyan sağkalım 52 ay (%95CI: 47.1-56.8) iken,
Grup 2’de medyan sağkalım 18 ay (%95CI: 14.2-21.7) bulunmuştur (p<0.001) (Şekil 12).
Komorbiditeler arasında akciğer kanseri varlığının İPF’de mortaliteyi 2.7 kat (%95CI: 2.16-
3.52) arttırdığı görülmüştür.
32
Tüm grupta (akciğer dışı maligniteli hastalar dâhil, n=770) antifibrotik kullanımına
göre kümülatif sağkalım eğrilerine bakıldığında, antifibrotik kullanmayan grupta medyan
sağkalım 34 ay (%95CI: 25.4-42.5), antifibrotik alan grupta medyan sağkalım 54 ay (%95CI:
47.4-60.5) bulunmuştur (p<0.001) (Şekil 13).
Şekil 13. Antifibrotik Kullanımına Göre Tüm Hastaların Kaplan Meier Sağkalım Eğrisi
Sarı ○ = antifibrotik kullanımı olan; lacivert ∆ = antifibrotik kullanımı olmayan
p< 0.001 değeri, antifibrotik tedavi verilmeyen grupta antifibrotik kullanımı olan gruba kıyasla sağkalımın
daha düşük olduğunu idafe etmektedir
33
Antifibrotik seçimine göre kategorize edildiğinde (hiç kullanmamış, pirfenidon alan,
nintedanib alan, gruplar arası ilaç değişimi olan), 770 hastada nintedanib alan grupta medyan
sağkalım 98 ay (%95CI: 49.3-146.6), pirfenidon alan grupta ise medyan sağkalım 47 ay
(%95CI: 40.9- 53) olarak hesaplanmıştır. Tüm hasta grubunda nintedanib alanlarda daha az
mortalite gerçekleşmiştir (p<0.001) (Şekil 14).
Şekil 14. Antifibrotik Tedavi Seçimine Göre Tüm Hastaların Kaplan Meier Sağkalım Eğrisi†
Siyah ◊ = hiç kullanmamış; sarı � = gruplar arası ilaç değişimi olan; kırmızı ∆ = pirfenidon; yeşil ○ =
nintedanib
†: p< 0.001 değeri nintedanib için anlamlıdır
34
Antifibrotik kullanımının Grup 2 hastaların mortalitesi üzerine etkisine bakıldığında;
antifibrotik kullananlarda medyan sağkalım 28 ay (%95CI: 14.2-41.7), antifibrotik
almayanlarda medyan sağkalım 13 ay (%95CI: 9.7-16.2) bulunmuştur (p=0.001) (Şekil 15).
Grup 2 hastalarda pirfenidon alanlarda (medyan sağkalım 28 ay [%95CI: 17.8-38.1]), diğer
hastalara göre (nintedanib alan, hiç antifibrotik almayan veya antifibrotik ilaç değişimi olan)
daha az mortalite gerçekleşmiştir (p=0.002) (Şekil 16).
Şekil 15. Akciğer Kanseri Gelişen Hastalarda Antifibrotik Kullanımına Göre Kaplan Meier
Sağkalım eğrisi
35
Şekil 16. Akciğer Kanseri Gelişen Hastalarda Antifibrotik Türüne Göre Kaplan Meier
Sağkalım eğrisi†
Siyah ◊ = hiç kullanmamış; sarı � = gruplar arası ilaç değişimi olan; kırmızı ∆ = pirfenidon; yeşil ○ =
nintedanib
†: p= 0.002 değeri pirfenidon için anlamlıdır
Akciğer dışı malignitesi olan 34 hasta dışlandığında kalan 736 hastada; antifibrotik
kullanımı olmayan grupta akciğer kanseri oranı %20.3, antifibrotik tedavi alan grupta ise
%8.3 saptanmıştır (p<0.001). Antifibrotik seçimine göre bakıldığında, akciğer kanseri oranı;
pirfenidon verilen grupta %7.1, alternatif antifibrotiğe göre diğer gruplara kıyasla daha düşük
orandadır (p<0.001).
Akciğer kanseri tanısını İPF tanısından önce alan hastalar analizden çıkarıldığında
(n=24), antifibrotik kullananlarda (kalanın %61.3’ü antifibrotik kullanmış) daha düşük oranda
akciğer kanseri gelişmiştir (%7.3’e kıyasla %16.9, p<0.001). Alt grup incelemesinde,
pirfenidon alanlarda alternatif antifibrotik ilaca göre daha az akciğer kanseri gelişmiştir
(pirfenidon grubunda %6.2’ye kıyasla nintedanib grubunda %10.4, p=0.001).
36
Grup 2 hastalarda, TNM evrelerine göre sağkalım eğrilerinde anlamlı fark
saptanmamıştır (p=0.069) (Şekil 17).
Şekil 17. Akciğer Kanseri Gelişen Hastalarda TNM Evresine Göre Kaplan Meier Sağkalım
eğrisi
Lacivert ∆ = Evre 1; sarı ◊ = Evre 2; kırmızı ○ = Evre 3; siyah � = Evre 4
p= 0.069 değeri TNM evrelerine göre sağkalım eğrilerinde anlamlı fark saptanmadığını ifade etmektedir
Kısatmalar: TNM = tümör, lenf nodu, metastaz
37
İPF tanısından önce akciğer kanseri tanısı alan hastalar analizden çıkarıldığında;
ölüm sayısı fazla oluşu nedeniyle hazard ratio hesaplaması yapılamamıştır (Tablo 9), bu
nedenle süreye bağlı yarışan risk analizi yapılmıştır (Tablo 10).
Grup 2 12 67 79
†: Grup 1 yalnızca İPF olan hastaları, Grup 2 İPF ve akciğer kanseri olan hastaları
içermektedir
38
Tablo 10. Çalışma Grubunda Akciğer Kanseri Gelişiminde Süreye Bağlı Yarışan Risk
Analizi
Parametre HR p %95CI
39
Yarışan risk analizinde tekli istatistiklerde; İPF hasta grubunda akciğer kanseri
gelişme riskini arttıran faktörler: Sigara öyküsünün bulunması (HR: 9.82; p=0.001), erkek
cinsiyet (HR: 7.8; p=0.004), KPFA varlığı (HR: 6.48; p<0.001), radyolojik amfizem varlığı
(HR: 2.19; p=0.007) olarak saptanmıştır. Çok değişkenli yarışan risk analizinde farklı
parametrelerle yapılan modellemelerde, istatistiksel anlamlı bir birliktelik saptanmamıştır
(Şekil 18).
40
Şekil 18. Çalışma Grubunda Akciğer Kanseri Gelişiminde Süreye Bağlı Yarışan Risk Analizi
(Forest Plot Eğrisi)
*:Beklenen değerin yüzdesi
Kısaltmalar: 6DYM = 6 dakika yürüme mesafesi; İPF = idiyopatik pulmoner fibrozis; DLCO = karbonmonoksit
difüzyon kapasitesi; FVC = zorlu vital kapasite; KPFA: = kombine pulmoner fibrozis amfizem; VKİ = vücut kitle
indeksi; CI = güven aralığı; HR = hazard ratio
41
5. TARTIŞMA
Çalışmamızda Grup 1 hastalarda tanı yaşı 65.9 ± 9.2 saptanmıştır. Diğer çalışmalara
benzer şekilde İPF tanılı hastaların %73.4’ü erkektir.
İPF ileri yaş hastalığıdır (9). 938 İPF tanılı hastanın incelendiği bir çalışmada
ortalama yaş 65.6 saptanmış, hastaların %79.3’ünün erkek olduğu belirtilmiştir (10). Kore’de
yeni tanı alan 7277 İPF hastası ile yapılan başka bir çalışmada ortalama yaş 71.5 saptanmış,
%72.8 oranında erkek oranı verilmiştir (11).
İleri yaş hastalığı olan İPF’de komorbiditeler sıktır ve hastalarda genellikle birden
fazla komorbidite vardır. Komorbiditeler ve akut alevlenmeler, hastalığın prognozunda
önemli rol oynar. Gastroözefageal reflü, pulmoner hipertansiyon, KOAH, amfizem ve
42
obstruktif uyku apnesi en sık bildirilen komorbiditelerdir. İPF hastalarında diabetes mellitus
prevelansı %21-49’dur (14). Kronik aspirasyonun pulmoner fibrozise yol açtığı net
olmamakla birlikte, İPF tanılı hastalarda gastroözefageal reflü prevelansının artmış olduğu
gösterilmiştir (15).
43
Behr ve ark.’nın gerçek yaşam verilerini içeren çalışmasında toplam 588 İPF tanılı
hastada antifibrotik alan ve almayan grupta, 1 yıllık sağkalım oranı %87’ye kıyasla %46, 2
yıllık sağkalım oranı %62’ye kıyasla %21 bulunmuştur. Bu çalışmada antifibrotik tedavinin
yaşam süresi üzerine olumlu etkisi belirtilmiş, ancak çalışmada mortalite için antifibrotikler
arasında istatistiksel anlamlı bir fark saptanmamıştır (47).
Çalışmamızda Grup 2 hastalarda akciğer kanseri tanısı anında ortalama yaş 68 ± 7.8
bulunmuştur. Bu grupta hastaların %94.8’i erkektir (p<0.001). Grup 1 hastalarda sigara
kullanım oranı %68.2 iken, Grup 2 hastalarda bu oran %94’tür (p<0.001). Grup 2 hastalarda
ortalama sigara tüketimi 41.09 ± 25.5 paket yılı iken, Grup 1 hastalarda ortalama sigara
tüketimi 23.64 ± 27.9 paket yılı olarak saptanmıştır.
Toplam 938 İPF tanılı hastanın retrospektif olarak incelendiği bir çalışmada İPF ve
akciğer kanseri tanılı hastaların %94.8 oranında erkek olduğu, akciğer kanseri tanı anında
ortalama yaşın 69 ± 7.2 olduğu, hastaların %99.2’sinde sigara öyküsü bulunduğu, %80’inin
akciğer kanseri tanısı ile sigarayı bıraktığı ve ortalama sigara tüketiminin 41.7 ± 13.7 paket
yılı olduğu saptanmıştır (10). Tzouvelekis ve ark.’nın yaptıkları başka bir çalışmada İPF ve
akciğer kanserli hastalarda ortalama yaş 71.8 ± 6.9 saptanmış olup, hastaların %96’sının erkek
olduğu belirtilmiştir (22).
44
[%95CI: 1.4-10.1]) ve KPFA varlığı (p<0.001, HR: 5.67 [%95CI: 2.52-12.74]), İPF’de
akciğer kanseri gelişimi için risk faktörleridir. Analizlerde cinsiyetin etkisi kaldırıldığında,
sigaranın akciğer kanseri için risk faktörü olarak etkisi devam etmektedir (p=0.003, HR: 4.45
[%95CI: 1.6-11.8]). Zamana bağlı yarışan risk analizinde ise tek değişkenli istatistiklerde
İPF’de akciğer kanseri gelişimi riskini; sigara öyküsünün (HR: 9.82; p=0.001), erkek cinsiyet
(HR: 7.8; p=0.004), KPFA varlığı (HR: 6.48; p<0.001), radyolojik amfizem varlığı (HR: 2.19;
p=0.007) arttırdığı saptanmıştır. Çok değişkenli yarışan risk analizlerinde yapılan
modellemelerde ise, istatistiksel anlamlı bir birliktelik gösterilmemiştir.
Aubry ve ark.’nın araştırmasında, ileri yaş ile erkek cinsiyet, akciğer kanseri gelişimi
için risk faktörü olarak saptanmış ve akciğer kanserinin sıklıkla periferik yerleşimli skuamöz
hücreli karsinom olduğu görülmüştür (20). Ozawa ve ark.’nın çalışmasında, yaş, sigara
öyküsü ve İPF’nin tedavisiz izlemi akciğer kanseri ile ilişkili saptanmıştır (sırasıyla HR:
1.099, p=0.004; HR: 1.011, p=0.005; HR: 3.025, p=0.047), cinsiyetin etkisi ortadan
kaldırıldığında yaşın akciğer kanseri gelişiminde bağımsız bir risk faktörü olduğu
belirtilmiştir (HR: 1.085, p=0.024) (19). Miura ve ark.’nın çalışmasında ise tekli analizlerde
sigara öyküsü, amfizem ve korunmuş akciğer volümleri (VC yüksekliği) İPF’de akciğer
kanseri için risk faktörü olarak tanımlanmış; çoklu analizlerde ise amfizemin İPF’de akciğer
kanseri gelişim riskini anlamlı olarak arttırdığı saptanmıştır (HR: 3.22, [%95CI: 1.35-7.70],
p=0.009) (24).
Yayınlarda İPF hastalarında tanı sonrası ortalama sağkalım 2-3 yıl olarak
bildirilmektedir (5). Tomassetti’nin çalışmasında İPF’ye akciğer kanseri eşlik edenlerde
medyan sağkalım 38.7 ay iken, eşlik etmeyen İPF hastalarında 63.9 ay bildirilmiştir (21).
Aubry ve ark.’nın araştırmasında ortalama sağkalım İPF tanısı sonrası 2.3 yıl, kanser tanısı
sonrası 1.6 yıl olarak saptanmıştır (20). Ozawa ve ark.’nın çalışmasında İPF tanılı hastalarda
5. yılda %73.9, 10. yılda % 47.5 sağkalım oranı göstermiştir (19). Yayınlara benzer şekilde,
çalışmamızda da İPF tanılı hastalarda eşlik eden akciğer kanseri tanısı, yaşam süresini belirgin
olarak kısaltmaktadır.
46
hastalar analizden çıkarıldığında (n=24), antifibrotik kullananlarda (kalan hastaların %61.3’ü
antifibrotik almıştır) daha düşük oranda akciğer kanseri gelişmiştir (%7.3’e kıyasla %16.9,
p<0.001). Alt grup incelemesinde, pirfenidon alanlarda alternatif antifibrotik ilaca göre daha
az akciğer kanseri gelişmiştir (pirfenidon grubunda %6.2’ye kıyasla nintedanib grubunda
%10.4, p=0.001).
47
6. SONUÇ
İPF kohortumuzda akciğer kanseri %13 saptanmıştır. İPF’ye eşlik eden akciğer
kanseri olan hastalar, diğer gruba kıyasla erkek cinsiyette ve sigara öyküsü olan hastalardır.
İPF tanısından sonra akciğer kanseri tanısı konulmasına kadar geçen medyan latent süre 16.5
ay (1-124) saptanmıştır. Adenokarsinom (%28.1) ve skuamöz hücreli karsinom (%27.1)
oranları olguların yaklaşık yarısında saptanmıştır. Akciğer kanseri tanılı hastaların yaklaşık
yarısı Evre IV kanserdir. Tümör yaklaşık üçte iki olguda (%64.1) periferik yerleşimlidir, üst
lobda %46.6, alt lobda %38.9 oranında yerleşim göstermiştir. İPF hastalarımızda medyan
sağkalım 47 ay bulunmuştur, beş yılda hastaların %60’ında ölüm gerçekleşmiştir. Sadece İPF
tanılı hastalarımızda medyan sağkalım 52 ay, İPF’ye eşlik eden akciğer kanseri tanısı olan
hastalarımızda 18 ay bulunmuştur (p<0.001). İPF hastalarına eşlik eden akciğer kanserinin
mortaliteyi 2.7 kat arttırdığı görülmüştür. Yayınlara benzer şekilde, çalışmamızda da İPF
tanılı hastalarda eşlik eden akciğer kanseri tanısı, yaşam süresini belirgin olarak
kısaltmaktadır.
Çalışmamız, sigara, erkek cinsiyet, KPFA tanısı veya radyolojik bulgularda saptanan
amfizem varlığının İPF hastalarında akciğer kanseri gelişme riskini arttırdığını göstermiştir.
48
KAYNAKLAR
1. Keating D, Levvey B, Kotsimbos T, Whitford H, Westall G, Williams T, et al. Lung
Transplantation in Pulmonary Fibrosis : Challenging Early Outcomes Counterbalanced
by Surprisingly Good Outcomes Beyond 15 Years. TPS. 2009;41(1):289–91.
2. Krist AH, Davidson KW, Mangione CM et al. Screening for Lung Cancer:US
Preventive Services Task Force Recommendation Statement. JAMA. 325(10):962–70.
3. Tzouvelekis A, Spagnolo P, Bonella F, Vancheri C, Tzilas V, Crestani B, et al. Patients
with IPF and lung cancer: diagnosis and management. Lancet Respir Med. 2018
Feb;6(2):86–8.
4. Raghu G, Remy-Jardin M, Myers JL, Richeldi L, Ryerson CJ, Lederer DJ, et al.
Diagnosis of idiopathic pulmonary fibrosis An Official ATS/ERS/JRS/ALAT Clinical
practice guideline. Am J Respir Crit Care Med. 2018;198(5):e44–68.
5. Raghu G, Amatto VC, Behr J, Stowasser S. Comorbidities in idiopathic pulmonary
fibrosis patients : a systematic literature review. Eur Respir J 2015; 46. :1113–30.
6. Karampitsakos T, Tzilas V, Tringidou R, Steiropoulos P, Aidinis V, Papiris SA, et al.
Lung cancer in patients with idiopathic pulmonary fibrosis. Pulm Pharmacol Ther.
2017;45:1–10.
7. Okumuş G, Bingöl Z. Türk Toraks Derneği.İdiyopatik Pulmoner Fibrozis (İPF) Tanı ve
Tedavi Uzlaşı Raporu. Türk Toraks Derneği. 2018;2.
8. Musellim B, Okumus G, Uzaslan E, Akgün M, Cetinkaya E, Turan O, et al.
Epidemiology and distribution of interstitial lung diseases in Turkey. Clin Respir J.
2014;8(1):55–62.
9. Raghu G, Collard HR, Egan JJ, Martinez FJ, Behr J, Brown KK, et al. An Official
ATS/ERS/JRS/ALAT Statement: Idiopathic pulmonary fibrosis: Evidence-based
guidelines for diagnosis and management. Am J Respir Crit Care Med.
2011;183(6):788–824.
10. Yoo H, Jeong B, Chung MJ, Lee KS, Kwon OJ, Chung MP. Risk factors and clinical
characteristics of lung cancer in idiopathic pulmonary fibrosis : a retrospective cohort
study. BMC Pulm Med. 2019;19(149):1–8.
11. Song MJ, Kim SY, Park MS, Kang MJ, Lee SH, Park SC. A nationwide population ‑
based study of incidence and mortality of lung cancer in idiopathic pulmonary fibrosis.
Sci Rep. 2021;11(2596):1–7.
12. Oldham JM, Noth I. Idiopathic pulmonary fibrosis: Early detection and referral. Respir
Med. 2014;108(6):819–29.
13. Wolters PJ, Collard HR, Jones KD. Pathogenesis of Idiopathic Pulmonary Fibrosis.
Annu Rev Pathol Mech Dis. 2014 Jan 24;9(1):157–79.
14. Tatsuji E, Jiro U, Arata A, Takashi N, Shoji K. Diabetes Mellitus May Increase Risk
for Idiopathic Pulmonary Fibrosis. Chest. 2007;123(6):2007–11.
15. Lee JS. The role of gastroesophageal reflux and microaspiration in idiopathic
pulmonary fibrosis. Clin Pulm Med. 2014;21(2):81–5.
16. Summary report of the EMPIRE registry. (November 2021).
49
17. Jovanovic Dragana M, Šterclová Martina MN. Comorbidity burden and survival in
patients with idiopathic pulmonary fibrosis: the EMPIRE registry study. Respir Res
Kabul almış ancak henüz yayımlanmamış veri.
18. Vancheri C. Idiopathic pulmonary fibrosis and cancer : do they really look similar ?
BMC Med. 2015;1–5.
19. OZAWA Y, SUDA T, NAITO T, ENOMOTO N, HASHIMOTO D, FUJISAWA T, et
al. Cumulative incidence of and predictive factors for lung cancer in IPF. Respirology.
2009 Jul;14(5):723–8.
20. Aubry M. Primary Pulmonary Carcinoma in Patients With Idiopathic Pulmonary
Fibrosis. Mayo Clin Proc. 2002;77(August):763–70.
21. Tomassetti S, Gurioli C, Ryu JH, Decker PA, Ravaglia C, Tantalocco P, et al. The
impact of lung cancer on survival of idiopathic pulmonary fibrosis. Chest.
2015;147(1):157–64.
22. Tzouvelekis A, Karampitsakos T, Gomatou G, Bouros E, Tzilas V, Manali E, et al.
Lung cancer in patients with Idiopathic Pulmonary Fibrosis. A retrospective
multicenter study in Greece. Pulm Pharmacol Ther. 2020;60(December 2019):101880.
23. Mediavilla-varela M, Boateng K, Noyes D, Antonia SJ. The anti-fibrotic agent
pirfenidone synergizes with cisplatin in killing tumor cells and cancer-associated
fibroblasts. BMC Cancer. 2016;16(176):1–9.
24. Miura Y, Saito T, Tanaka T, Takoi H. Reduced incidence of lung cancer in patients
with idiopathic pulmonary fibrosis treated with pirfenidone. Respir Investig.
2018;56(1):72–9.
25. Reck M, Kaiser R, Mellemgaard A, Douillard J, Orlov S, Krzakowski M, et al.
Docetaxel plus nintedanib versus docetaxel plus placebo in patients with previously
treated non-small-cell lung cancer ( LUME-Lung 1 ): a phase 3 , double-blind ,
randomised controlled trial. Lancet Oncol. 2014;15:143–55.
26. Dela Cruz CS, Tanoue LT, Matthay RA. Lung Cancer: Epidemiology, Etiology, and
Prevention. Clin Chest Med. 2011 Dec;32(4):605–44.
27. NAGAI A, CHIYOTANI A, NAKADATE T, KONNO K. Lung Cancer in Patients
with Idiopathic Pulmonary Fibrosis. Tohoku J Exp Med. 1992;167(3):231–7.
28. Tzouvelekis A, Antoniou K, Kreuter M, Evison M, Blum TG, Poletti V, et al. The
DIAMORFOSIS (DIAgnosis and Management Of lung canceR and FibrOSIS) survey :
international survey and call for consensus. ERJ Open Res 2021. 2021;(July 2020).
29. Kreuter M, Ehlers-Tenenbaum S, Schaaf M, Oltmanns U, Palmowski K, Hoffmann H,
et al. Treatment and outcome of lung cancer in idiopathic interstitial pneumonias.
Sarcoidosis Vasc Diffus Lung Dis. 2014;31(4):266–74.
30. Vancheri C, Failla M, Crimi N, Raghu G. Idiopathic pulmonary fibrosis: A disease
with similarities and links to cancer biology. Eur Respir J. 2010;35(3):496–504.
31. Mori R, Power KT, Wang CM, Martin P, Becker DL. Acute downregulation of
connexin43 at wound sites leads to a reduced inflammatory response , enhanced
keratinocyte proliferation and wound fibroblast migration. J Cell Sci. 2006;(119):5193–
203.
32. Kreuter M, Lee JS, Tzouvelekis A, Oldham JM, Molyneaux PL, Weycker D, et al.
Monocyte Count as a Prognostic Biomarker in Patients with Idiopathic Pulmonary
50
Fibrosis. Am J Respir Crit Care Med. 2021;204(1):74–81.
33. Kumagai S, Marumo S, Shoji T, Sakuramoto M, Huang C. Lung Cancer Prognostic
impact of preoperative monocyte counts in patients with resected lung adenocarcinoma.
Lung Cancer. 2014;85(3):457–64.
34. Karampitsakos T, Spagnolo P, Mogulkoc N, Wuyts WA. Lung cancer in patients with
Idiopathic Pulmonary Fibrosis. A retrospective multicenter study in Europe, kabul
almış ancak henüz yayımlanmamış veri. 2021.
35. Minegishi Y, Sudoh J, Kuribayasi H, Mizutani H, Seike M, Azuma A, et al. The safety
and efficacy of weekly paclitaxel in combination with carboplatin for advanced non-
small cell lung cancer with idiopathic interstitial pneumonias. Lung Cancer.
2011;71(1):70–4.
36. Kim HC, Lee S, Song JW. Impact of idiopathic pulmonary fibrosis on clinical
outcomes of lung cancer patients. Sci Rep. 2021;1–9.
37. Pneumonias I. The Feasibility Study of Carboplatin Plus Etoposide for Advanced
Small Cell Lung Cancer with Idiopathic. J Thorac Oncol. 2011;6(4):801–7.
38. Kato M, Shukuya T, Takahashi F, Mori K, Suina K, Asao T, et al. Pemetrexed for
advanced non-small cell lung cancer patients with interstitial lung disease. BMC
Cancer. 2014;14(1):1–8.
39. Bahig H, Filion E, Vu T, Roberge D, Lambert L, Bouchard M, et al. Excellent Cancer
Outcomes Following Patient-adapted Robotic Lung SBRT But a Case for Caution in
Idiopathic Pulmonary Fibrosis. Technol Cancer Res Treat. 2015;14(514):667–76.
40. Watanabe A, Miyajima M. Surgical treatment for primary lung cancer combined with
idiopathic pulmonary fibrosis. Gen Thorac Cardiovasc Surg. 2013;254–61.
41. Iwata T, Yoshida S, Fujiwara T, Wada H, Nakajima T, Suzuki H, et al. Effect of
Perioperative Pirfenidone Treatment in Lung Cancer Patients With Idiopathic
Pulmonary Fibrosis. Ann Thorac Surg. 2016;102(6):1905–10.
42. Han S, Lee YJ, Park JS, Cho Y, Yoon H Il, Lee J, et al. Prognosis of non-small-cell
lung cancer in patients with idiopathic pulmonary fibrosis. Sci Rep. 2019;9(12561):1–
10.
43. Ikeda S, Kato T, Kenmotsu H. A Phase 2 Study of Atezolizumab for Pretreated
NSCLC With Idiopathic Interstitial Pneumonitis. J Thorac Oncol. 2020;15(12):1935–
1942.
44. Fujimoto D, Yomota M, Sekine A, Morita M, Morimoto T. Lung Cancer Nivolumab
for advanced non-small cell lung cancer patients with mild idiopathic interstitial
pneumonia : A multicenter , open-label single-arm phase II trial. Lung Cancer.
2019;134(April):274–8.
45. Baumgartner KB, Samet JM, Stidley CA, Colby T V., Waldron JA. Cigarette smoking:
A risk factor for idiopathic pulmonary fibrosis. Pneumologie. 1997;51(8):868.
46. Jankowich M. Combined Pulmonary Fibrosis and Emphysema Syndrome. Recent Adv
Chest Med. 2012;222–31.
47. Behr J, Prasse A, Wirtz H, Koschel D, Pittrow D, Held M, et al. Survival and course of
lung function in the presence or absence of antifibrotic treatment in patients with
idiopathic pulmonary fibrosis: long-term results of the INSIGHTS-IPF registry. Eur
Respir J. 2020
51