Professional Documents
Culture Documents
Türkiye'de Örgün Eğitim Sisteminin Verimlilik Esasına Göre Dönüşümü Ve Muhasebe Eğitiminin Bu Dönüşüm Çerçevesinde Yeniden Yapılandırılması
Türkiye'de Örgün Eğitim Sisteminin Verimlilik Esasına Göre Dönüşümü Ve Muhasebe Eğitiminin Bu Dönüşüm Çerçevesinde Yeniden Yapılandırılması
______________________________________________
2015
© 2015 Ekin Yayınevi
Tüm hakları mahfuzdur. Bu kitabın tamamı ya da bir kısmı 5846 Sayılı Yasa’nın
hükümlerine göre, kitabı yayınlayan yayınevinin izni olmaksızın elektronik, mekanik,
fotokopi ya da herhangi bir kayıt sistemi ile çoğaltılamaz, özetlenemez, yayınlanamaz,
depolanamaz.
Sertifika No: 0607-16-008681
ISBN: 978-605-327-215-1
Baskı ve Cilt:
Star Ajans Ltd. Şti.
Alaaddinbey Mah. 634. Sk.
NİLTİM Ayaz Plaza No: 24
Tel. (0224) 249 33 20
Sertifika No: 15366
ii
İÇİNDEKİLER
ÖNSÖZ……………………………………………………………i
İÇİNDEKİLER………………………………………………….iii
TABLOLAR LİSTESİ………………………………………..…ix
GİRİŞ……………………………………………………………..1
BİRİNCİ BÖLÜM
1.1.2. İlköğretim………………………………………………..9
1.1.3. Ortaöğretim……………………………………………..10
1.1.4. Yükseköğretim………………………………………….13
iii
İKİNCİ BÖLÜM
Sorunlar…………………….……………….......22
Sorunlar…………………………………………33
Sorunlar……………............................................34
iv
2.2.5. SBS, LYS, ALES VE KPSS Sınavlarının Birlikte
Değerlendirilmesi………………………………………71
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Standardizasyonu………………………………..82
Standardizasyonu……………………...84
Standardizasyonu………………………85
Standardizasyonu……………………... 88
v
3.1.1.4.1. Yönetici Personelin Nitelik Olarak
Standardizasyonu………………………89
Standardizasyonu………………………92
Standardizasyonu………………………93
Yapılacak Dönüşümler…………………………94
Yapılacak Dönüşümler………………………….96
Yapılacak Dönüşümler………………………….96
vi
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Çalışmalar………………………………………………...99
Ülkede Uygulanması………………………………104
Verimlilikleri………………………………………111
Standardizasyonu……………………………..……112
Standardizasyonu……………………………..……113
vii
4.2. Türkiye'de Vade Açısından Eğitim Sisteminin Verimlilik
Dönüşümler…………………………………………...115
Dönüşümler…………………………………………...115
Dönüşümler……………………………………...……116
Dönüşümler…………………………………………...117
Dönüşümler………………………………………...…118
Dönüşümler…………………………………………...118
SONUÇ VE ÖNERİLER……………………………………….121
KAYNAKÇA…………………………………………………...129
viii
TABLOLAR LİSTESİ
ix
Tablo 21. 2013 Sonbahar-ALES Testleri Sayısal Bilgiler…………..…56
Tablo 31. Yıllar İtibariyle KPSS Lisans Testleri Başarı Oranları (%)...68
x
GİRİŞ
1
insana yatırımın ne denli önemli olduğunu belirtmiştir. İnsana
yatırım, eğitimle mümkündür. Bir ülkenin en değerli kaynağı olan
insanın, istenen düzeyde eğitimi, sistematik, planlı ve verimli bir
eğitim sistemiyle mümkün olur.
2
ancak ülkemizin kendine has şartları da göz önünde
bulundurulmalıdır.
3
almaktadır. Bu nedenle, muhasebe eğitiminde de yeni yaklaşımlar
ve standartlar vasıtasıyla yeni bir yapılanmaya gidilmelidir.
5
6
BİRİNCİ BÖLÜM
1. Örgün Eğitim
1.2. İlköğretim
1.4. Yükseköğretim
7
I – Kapsam:
II – Amaç ve görevler:
III – Kuruluş:
8
1.1.2. İlköğretim
I – Kapsam:
II – Amaç ve görevler:
1. Her Türk çocuğuna iyi bir vatandaş olmak için gerekli temel
bilgi, beceri, davranış ve alışkanlıkları kazandırmak; onu milli
ahlak anlayışına uygun olarak yetiştirmek;
III – Kuruluş:
a) İlköğretim kurumları:
9
Madde 24 – (Değişik: 30/3/2012 - 6287/8 md.) İlköğretim
kurumlarının ilkokul ve ortaokul olarak bağımsız okullar hâlinde
kurulması esastır. Ancak imkân ve şartlara göre ortaokullar,
ilkokullarla veya liselerle birlikte de kurulabilir.
b) Kuruluş şekilleri:
I – Kapsam:
10
Madde 26 – (Değişik: 30/3/2012 - 6287/10 md.) Ortaöğretim,
ilköğretime dayalı, dört yıllık zorunlu, örgün veya yaygın öğrenim
veren genel, mesleki ve teknik öğretim kurumlarının tümünü
kapsar. Bu okulları bitirenlere ortaöğretim diploması verilir.
IV – Kuruluş:
11
Madde 29 – Ortaöğretim, çeşitli programlar uygulayan liselerden
meydana gelir.
Belli bir programa ağırlık veren okullara lise, teknik lise ve tarım
meslek lisesi gibi eğitim dallarını belirleyen adlar verilir.
V – Ortaöğretimde yöneltme:
VI – Yükseköğretime geçiş:
12
VII – İmam-hatip liseleri:
1.1.4. Yükseköğretim
I – Kapsam:
II – Amaç ve görevler:
13
1. Öğrencileri ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde ve
doğrultusunda yurdumuzun bilim politikasına ve toplumun yüksek
seviyede ve çeşitli kademelerdeki insan gücü ihtiyaçlarına göre
yetiştirmek;
III – Kuruluş:
a) Yükseköğretim kurumları:
1. Üniversiteler,
2. Fakülteler,
14
3. Enstitüler,
4. Yüksekokullar,
5. Konservatuarlar,
6. Meslek yüksekokulları
b) Yükseköğretimin düzenlenmesi:
15
Öğrenim harç ve ücretlerinin tutarları ve bunların ödenme tarzları
ile burs ve kredilerin tutarları ve bunların veriliş esasları, Maliye
Bakanlığı ile birlikle hazırlanacak yönetmelikle tespit edilir. (1)
V – Yükseköğretim planlaması:
Yeri
17
beraber diğer programlar içerisinde de muhasebe dersleri
verilmektedir. Üniversitelerin Meslek Yüksekokulları bünyesinde
yer alan çeşitli programlar vasıtasıyla ön lisans düzeyinde
muhasebe eğitimi verilmektedir.
18
1.2.4. Yüksek Lisans (Master) Düzeyinde Muhasebe
Eğitimi
19
20
İKİNCİ BÖLÜM
23
öğretmenlerin ilk atamada yeterliliklerini ölçmesi nedeniyle
adaylarda belli standartların oluşmasına olanak sağlamaktadır.
24
yapılacak atamalarda aranacak dil puanında Yükseköğretim
Kurumlarında Yabancı Dil Eğitim-Öğretimi ve Yabancı Dille
Eğitim-Öğretim Yapılmasında Uyulacak Esaslara İlişkin
Yönetmelik hükümleri uygulanır.
(4) Yükseköğretim kurumları, bu Yönetmeliğe tabi öğretim
elemanı kadro ilanlarında lisans veya lisansüstü mezuniyet alanları
dışında adayı tanımlayan özel şartlar koyamazlar.
25
lisans mezunu olmak ve belgelendirmek kaydıyla alanları ile ilgili
iki yıl tecrübeli olmak.
Madde 23 –
27
arasındaki farklılıkları da göz önünde bulundurarak, objektif ve
denetlenebilir nitelikte ek koşullar belirleyebilirler.
Doçentlik sınavı:
Doçentliğe atama:
Madde 25 –
28
bildirirler. Rektör, bu mütalaalara dayanarak, üniversite yönetim
kurulunun görüşünü de aldıktan sonra atamayı yapar.
29
Kısaca, eğitimcilerin kamu kadrolarına girişte belli yeterlilikleri
kazandıkları görülmektedir. Ancak iş hayatına girdikten sonra,
akademik gelişim için yapılan çalışmalar dışında, eğitimcileri
güncel gelişmeler doğrultusunda geliştirecek ve onları gerek
öğrenme gerekse öğretme hususunda teşvik edecek bir yapı
bulunmamaktadır. Yani eğitimciler açısından iş hayatına girdikten
sonra verimliliklerini ölçen ve verimliliklerini artırmalarını
sağlayacak bir mekanizma bulunmamaktadır. Bir eğitim sisteminde
eğitimcilerin belirli yeterlilikler kazanarak sisteme girmeleri
gerektiği gibi, bu yeterliliklerini güncel gelişmeler doğrultusunda
yenilemeleri ve verimliliklerini artırmaları hususunda onları teşvik
edecek bir yapının da oluşturulması gerekir. Gerek işe girişte
gerekse çalışırken belli standartlar oluşturulmalı ve bunların
üzerinde performans gösteren eğitimciler primle
ödüllendirilmelidir.
30
gelişmeleri takip etmenin realitede onlara maddi ve manevi
anlamda bir getirisi söz konusu değildir.
31
başarılı öğretim elemanlarının primle ödüllendirilmesi, öğrencileri
ve öğretim elemanlarını rekabete ve yenilikleri takip etmeye teşvik
edecektir.
Öğretim elemanlarının güncel gelişmeleri anında takip
edebilecekleri ve onların yeni gelişmelerden anlık haberdar olacağı,
özellikle elektronik ortamda oluşturulacak sistemler muhasebe
eğitiminin kalitesini artıracaktır.
Yapılan bir çalışma sonucuna göre, öğrencilerin büyük
çoğunluğu, teşvik edici, yapıcı, olumlu ve konuları heyecanla
aktarabilen öğretim elemanlarını çok olumlu olarak
değerlemişlerdir. Bununla birlikte, öğretim elemanları dersleri, iş
dünyasının muhasebe bilgi gereksinimleri temelinde ve iş
dünyasından alınmış ve onların sorunlarını yansıtan gerçek örnek
olaylar kullanılarak vermelidir. Ancak, üniversitedeki öğretim
elemanlarının uygulama deneyimleri olmadığından veya eksik
olduğundan dolayı iş dünyasının bilgi ihtiyaçlarına cevap
veremediklerine yönelik eleştiriler bulunmaktadır. Bu eleştirilerin
odağı, öğretim elemanlarının dersleri daha çok teorik, iş dünyasının
sorunlarından ve bilgi ihtiyaçlarından uzak bir temelde
verdikleridir (Kalmış ve Yılmaz, 2004: 13). Bu eleştiriler dikkate
alındığında, eğitim programlarının iş dünyasının ihtiyaçlarına göre
belirlenmesi gerektiği, bunun sağlanması için iş dünyası ile eğitim
kurumlarının işbirliği içerisinde olması gerekliliği ortaya
çıkmaktadır.
32
2.1.1.3. Öğretim Yöntemlerine İlişkin Sorunlar
33
Eğitimin her aşamasında müfredat oluşturulurken; bilinenden
bilinmeyene, kolaydan zora, basitten karmaşığa doğru bir anlayış
içerisinde olunmalıdır. Gelişmiş ülkelerdeki müfredatlar
incelenerek eğitimde yapılan yanlışlar düzeltilmeli ve günün
ihtiyaçlarına göre yeniden düzenlenmelidir.
34
olduğunu söylemek mümkündür. Merkezi sınavlarda elde edilen
düşük başarı ortalamaları, eğitim sisteminin etkinliği hakkında fikir
vermektedir. Bir eğitim sisteminin başarı düzeyi, o sistem hakkında
eğitimin bütün taraflarına ve topluma mesaj vermektedir.
Ülkemizde merkezi sınavlarda elde edilen genel başarı
ortalamalarının düşüklüğü, eğitim sisteminin sorgulanmasına yol
açmakta ve eğitim sisteminin verimliliğe dayalı bir yapılanma
içerisine girmesinin gereğine işaret etmektedir. Özellikle devlet
okullarında, eğitim başarılarının yükseltilmesi için verimliliğe
dayalı bir yeniden yapılanmanın gerekliliği açıktır.
36
elde edilen başarı oranları, ilköğretim 6. Sınıflar açısından yetersiz
gözükmektedir. Standart sapmaların yüksek oluşu, başarılı ve
başarısız gruplar arasındaki farkın büyüklüğünü yani normal
dağılımın olmadığını gösterir. Bu durum eğitim sistemi açısından
da olumsuz bir sonuçtur. Çünkü 6. Sınıf düzeyinde sınava girenler
arasında büyük farklar olduğunu gösterir.
37
göre belirgin bir yükseliş söz konusudur. Matematik, Türkçe ve
Yabancı dil açısından da başarı oranlarında artış söz konusudur.
38
olmuştur. Önceki yıl sınava giren aynı öğrenciler bu sınava
girdiğinden, öğrencilerin Türkçe dersi dışında belirgin bir düşüş
gösterdiğini söylemek mümkündür. Başarı düşerken, standart
sapmalar yükselmiştir. Yani olumsuz gelişme göstermiştir.
39
Tablo-5. 2012-SBS Testleri Sayısal Bilgiler (8. Sınıflar)
41
ise birbirine paralel bir seyir söz konusudur. Yabancı Dil dersinde
genel bir düşüş söz konusudur.
42
Tablo 8. 2010-LYS Testleri Sayısal Bilgiler
43
Tablo 9. 2011-LYS Testleri Sayısal Bilgiler
44
Tablo 10. 2012-LYS Testleri Sayısal Bilgiler
45
Tablo 11. 2013-LYS Testleri Sayısal Bilgiler
46
Tablo 12. 2014-LYS Testleri Sayısal Bilgiler
47
Tablo 13. Yıllar İtibariyle LYS Testleri Başarı Oranları (%)
49
2.1.2.3. Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavları
50
Not: 2010 sonbahar dönemi ALES sayısal bilgiler ÖSYM
tarafından yayınlanmadığından ortalama ve standart sapmalar tablo
ile gösterilememiştir.
51
göstermektedir. Standart sapma ise soruların zorluk derecesi
yüksek olan ikinci bölümlerde daha yüksektir.
52
Tablo 18. 2012 İlkbahar-ALES Testleri Sayısal Bilgiler
53
Tablo 19. 2012 Sonbahar-ALES Testleri Sayısal Bilgiler
54
Tablo 20. 2013 İlkbahar-ALES Testleri Sayısal Bilgiler
55
Tablo 21. 2013 Sonbahar-ALES Testleri Sayısal Bilgiler
56
Tablo 22. 2014 İlkbahar-ALES Testleri Sayısal Bilgiler
57
Başarı oranı, sayısal-1'de artmış, diğer bölümlerde
düşmüştür. Standart sapmalar bir önceki döneme yakın değerler
içermektedir.
58
başarısız olduğunu gösterir. Düşük standart sapma, sınava giren
çoğunluğun ortalama değere yakın olduğunu gösterir. Bu durum
istenen bir durum olmasına rağmen tek başına yeterli değildir.
Başarı oranının yüksek olması ile standart sapmanın düşük olması,
birlikte tercih edilen bir durumdur. Düşük başarı ortalamalarında
standart sapmanın önemi azalmaktadır.
TEST 2011 (1) 2011 (2) 2012 (1) 2012 (2) 2013(1) 2013 (2)
59
sürekli bir düşüş söz konusudur. Sözel-1 testinde ise, 2012
sonbahar dönemi dışında sürekli bir düşüş görülmektedir. Sözel-2
testinde ise, 2012 ve 2013 sonbahar dönemleri dışında düşüş
görülmektedir.
TEST 2011 (1) 2011 (2) 2012 (1) 2012 (2) 2013(1) 2013 (2)
60
ALES sınavına akademik çalışmalar yapma arzusunda olan
belirli başarı düzeyinin üzerindeki adayların rağbet ettiği
düşünüldüğünde, özellikle Sayısal-2 ve Sözel-2 testlerinde elde
edilen düşük başarı oranları ve yüksek standart sapmalar,
akademisyen adaylarının seviyelerinin düşük olduğunu
göstermektedir. Bu düşük başarı oranları ileride yapılacak
akademik çalışmaların kalitesini de etkileyecektir. Bu nedenle, bu
tip sınavlara girecek olan adayların seviyelerinin yükseltilmesi için,
Lisans düzeyinde öğrenci kabulünde ve eğitiminde belirli
standartların getirilmesi büyük önem arz etmektedir. Lisans
eğitimine girişte ve eğitim esnasında standartların düşmesi ileride
daha büyük problemlerin yaşanmasına neden olacaktır.
61
Tablo 26. 2006-KPSS Lisans Testleri Sayısal Bilgiler
62
sapmalar da başarı ortalamalarına oranlandığında aynı şekilde
değerlendirilmesi mümkündür. Yani, başarı ortalamaları yüksek
derslerde standart sapma, başarıya oranla düşük, başarı ortalaması
düşük derslerde ise oransal olarak daha yüksektir. Bu durum, başarı
ortalaması yükseldikçe standart sapmanın düştüğünü
göstermektedir. Yüksek başarı ortalaması ile birlikte düşük standart
sapma istenen bir durumdur. Düşük başarı ortalaması ile birlikte,
standart sapmanın da düşük olması önemli değildir. Çünkü
çoğunluğun düşük başarı etrafında kümelendiğini gösterir ve
istenen bir durum değildir.
63
Tablo 27. 2008-KPSS Lisans Testleri Sayısal Bilgiler
64
sapmalar için de aynı şeyleri söylemek mümkündür. Yani aşırı bir
değişim söz konusu değildir. Başarı oranları genelde düşüktür.
65
Başarı oranlarında; Genel Yetenek, Genel Kültür, Eğitim
Bilimleri ve Kamu Yönetimi alanlarında bir artış söz konusudur.
Diğer alanlarda da genel olarak artışlar söz konusudur. Başarı
oranları yükseldikçe standart sapmalar düşmektedir.
66
Başarı oranlarında bir önceki sınava göre genel olarak bir
düşüş söz konusudur. Standart sapmalar önceki dönemle benzerdir.
67
Başarı oranlarında Genel Yetenek ve Genel Kültür'de bir
düşüş, Eğitim Bilimleri testinde yükseliş söz konusudur. Diğer
alanlarda düşük başarılar devam etmektedir.
Tablo 31. Yıllar İtibariyle KPSS Lisans Testl. Başarı Oranları (%)
69
Standart Sapmalar, Genel Yetenek, Genel Kültür ve Eğitim
Bilimleri testlerinde biraz yüksek, diğer testlerde fazla yüksek
değildir. Yüksek başarı ortalamalarında standart sapmanın da
yüksek oluşu olumsuz bir durumdur. Çünkü belirli bir grubun çık
yüksek ortalamaya, belirli bir grubun ise oldukça düşük bir
ortalamaya sahip olduğunu gösterir. Yani dağılım, normal dağılım
değildir. Başarı oranları arttıkça, standart sapmanın düşük olması
daha tercih edilen bir durumdur. Düşük başarı oranlarında, düşük
standart sapma ise, başarısızlığın normal dağılım gösterdiğini
gösterir. Bu durum da istenen bir durum değildir. Çünkü düşük
standart sapma, yüksek başarı oranları ile birlikte istenen bir
durumdur. Genel olarak düşük başarı oranları ve yüksek standart
sapmalar, eğitim sistemini sorgulanmasını beraberinde
getirmektedir.
70
2.1.2.5. SBS, LYS, ALES VE KPSS Sınavlarının Birlikte
Değerlendirilmesi
71
civarındadır. Sözel-2 testinde ise yaklaşık %20 başarı oranı söz
konusudur.
72
gelecek nesillerin daha güçlü bir Türkiye idealine kavuşmasında,
bugünden yapılacak bu dönüşümler büyük önem taşımaktadır.
73
74
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
75
Amerika’da geliştirilen kalite standartları dikkate alındığında
kalite standartlarının; altyapı, içerik, teknoloji, öğrenme kaynakları,
ölçme ve değerlendirme, ders geliştirme, öğrenci destek, öğretim
elemanı destek, öğretim tasarımı, öğrenci hizmetleri, öğrenen
etkileşimi, erişilebilirlik, öğrenme çıktılarının değerlendirilmesi,
diğer kurumlar ile işbirliği, kurumsal destek, finans yönetimi,
yönetim yükümlülükleri, program değerlendirme ve 21. yüzyıl
becerileri temel alanları altında incelendiği görülmektedir
(WICHE, 1995; IHEP, 2000; Frydenberg, 2002; Maryland Online,
2003; SREB, 2006).
76
kurumlarında işe alım için bu sınavlarda alınan puanlar
kullanılmalıdır. Öğretmen ve öğretim elemanları açısından ise işe
alımda, ücretlendirmede ve akademik yükselmelerde belirli
standartların oluşturulması ve bu standartların üzerinde başarı
sağlayanların maaşlarına yansıyacak ödemelerle ödüllendirilmesi
gerekir. Örneğin, öğretmeler ve öğretim elemanları bilgilerini
güncellemesi bakımından, her yıl yapılacak merkezi bilim sınavı ile
seviye ölçümüne tabi tutularak belli bir başarı puanının üzerindeki
her puan için sonraki yıl maaşlarına yansıyacak biçimde teşvik
verilebilir. Bu güncel bilgilerin öğrencilere yansımasını ve derslerin
daha verimli geçmesini sağlamak için, her ders için öğrencilerin
merkezi sınavlarda alacağı puanların ortalaması, belli bir başarı
puanının üzerine çıktığında, her bir puan artışının öğretmen ve
öğretim elemanlarının sonraki yıl maaşına yansıyacak biçimde
primle ödüllendirilebilir. Bu iki teşvik yöntemi ile öğretmen ve
öğretim elemanları, hem merkezi sınavla her yıl bilgilerini
güncelleyecek ve bunun parasal karşılığını görecek, hem de
öğrencilerin merkezi sınavlardaki başarılarından ayrıca parasal
teşvik aldıkları için derslerde daha yüksek performans gösterme
eğilimi göstereceklerdir. Kısaca, objektif başarılar ödüllendirildiği
için, hem öğrencilerin, hem de öğretmen ve öğretim elemanlarının
başarısı artacaktır. Ancak, böyle bir yapılanmanın oluşturulması
için, öncelikle ülke genelinde eğitimin bütün unsurlarının
standardize edilmesi gerekliliği unutulmamalıdır. Böylelikle tüm
ülkedeki öğrenci, öğretmen ve öğretim elemanları eşit şartlarda
rekabet imkânına sahip olacaktır. Ayrıca, öğretmen ve öğretim
elemanı temininde zorluk çekilen bölgeler için, üniversitelerde
77
uygulanan geliştirme ödeneğinin, öğretmenlere de uygulanarak
bölgelerarası gelişmişlik farkından doğan olumsuzluklar
giderilmelidir.
78
Eğitimde verimliliğe dayalı model önerisi, iki önemli ayak
üzerine oturtulmuştur. Birincisi, örgün eğitimin bütün
aşamalarında, tüm eğitim unsurlarının standardizasyonu ve bu
standartların yeni gelişmeler doğrultusunda her eğitim-öğretim yılı
başında güncellenmesi. İkincisi, eğitim-öğretim içerisinde yer alan
tüm personelin verimliliğinin artırılması için atılacak adımların
tespiti. Bu iki husus ülke genelinde başarılı biçimde
uygulandığında hem eğitimde fırsat eşitliği sağlanarak herkesin
eğitim hakkını aynı standartlarda kullanması sağlanacak hem de bu
yolla ülkede eğitimin toplam kalitesi yükseltilerek daha nitelikli bir
toplum olma hedefine daha hızlı biçimde yaklaşılacaktır.
79
amaçlarına yönelik standartlar, program çıktıları ve
değerlendirmeye yönelik standartlar, öğretim kadrosunun kalitesine
yönelik standartlar, altyapıya yönelik standartlar ve program
kriterleri olarak 6 ana başlık altında toplanmıştır (Turamanlar,
Sıvacı, 2007, s.28).
80
Ülkemizde son yıllarda sayısal (nicelik) standartlar açısından
çeşitli çalışmalar yapılmakla beraber, bunların eğitimin tüm
unsurları açısından sağlanabildiğini belirtmek zordur. Eğitim
sisteminde standardizasyonun sağlanması için öncelikle tüm
unsurlar açısından nicelik olarak standardizasyonun sağlanması,
sonrasında ise nitelik açısından standardizasyonun sağlanması
gerekir. Nicelik ve nitelik standartlar oluşturulup ülke genelinde
yaygınlaştırılmadan genel başarı oranlarının istenen oranlara
çıkması zordur. Bu iki standart tam anlamıyla oluşturulduktan
sonra en önemli husus, eğitim sistemindeki tüm çalışanlar ve
öğrencileri verimli kılacak yani insani verimliliği sağlayacak bir
yapılanmanın sağlanmasıdır. Çünkü eğitim sisteminin tüm
unsurları standardize edilse bile, eğitimde başarılı olmak için en
önemli unsur insandır. İnsan unsurunu verimli kılmayan hiçbir
sistemin, verimli ve başarılı olması mümkün değildir.
81
ortaöğretim yatırımlarına önem verilerek fiziksel standartların
iyileştirilmesi gerekir.
82
Her dersin içeriği oluşturulurken, hangi konuda hangi
donanım veya teknolojilerin kullanılacağı belirtilmeli, uygulamada
eğitimcilerde tereddüde yer bırakmaksızın hangi araç veya
araçların hangi derste ve hangi konu içeriğinde ne şekilde
kullanılacağı belirtilmelidir.
83
Bu yönüyle teknoloji, diğer disiplinlerde olduğu gibi eğitim
bilimlerinde de öğrenme ve öğretim yöntemlerinin değişmesine
neden olmuştur (Odabaşı, 1997).
84
sayılarının da okul, bölüm, sınıf, şube ve öğrenci sayılarına göre
standardize edilmesi uygun olacaktır. Bu standardizasyon, hem
hizmeti alan öğrenciler açısından sayısal olarak ülke genelinde
yaklaşık olarak aynı sayıda yöneticiden hizmet alınmasını
sağlayacak hem de hizmeti veren yöneticilerin belirlenen standart
sayılara göre iş yükü, ülke genelinde birbirlerine yakın olacaktır.
Bu doğrultuda, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı tüm okullarda
yönetici ve öğretmenler için norm kadrolar, bir yönetmelikle
belirlenmiştir (18 Haziran 2014 Tarihli Resmi Gazete). Bu norm
kadroların ülke genelinde uygulanabilirliği de büyük önem
taşımaktadır.
85
giderilerek eğitimde fırsat eşitliği ile toplam kalitenin sağlanması
yolunda olumlu bir adım atılmış olacaktır.
86
Yükseköğretim kurumlarında bir bölüme lisans programı
açılarak öğrenci alınabilmesi için söz konusu bölümün
Yükseköğretim Kurulu kararı ile kurulmuş ve YÖKSİS Veri
Tabanında da yer alıyor olması gerekmektedir (www.yok.gov.tr).
Çünkü lisans programı açılarak öğrenci alımı teklifinin
yapılabilmesi için o bölümde kadrolu, kurul tarafından belirlenen
asgari öğretim üyesinin kadroya atanmış olması ve bölümün
kadrosundaki öğretim üyesi bilgisinin YÖKSİS Veri Tabanında yer
alması gerekmektedir. 2015 yılı itibariyle Lisans Programına
öğrenci alınabilmesi için bir bölümün öğretim üyesi sayısının en az
3 olması gerekmektedir. Doktora programı, en az ikisi profesör
kadrosunda olmak üzere altı öğretim üyesi, birisinin profesör
olması halinde ise en az ikisi doçent olmak üzere üniversite
kadrosunda asgari toplam altı öğretim üyesi ile açılabilir. Bu
öğretim üyelerinden bir tanesi yabancı uyruklu olabilir. Yüksek
lisans programı ise en az ikisi profesör ve/veya doçent unvanına
sahip olmak üzere üniversite kadrosunda asgari üç öğretim üyesi ile
açılabilir (yok.gov.tr/duyurular). Ancak belirtilen ölçütler ile
sadece asgari öğretim elemanı belirlenmekte, öğrenci ve program
sayısına göre bir standardizasyon yapılmamaktadır. Bu nedenle
standardizasyon sağlanması için; öğrenci, program ve bölüm
sayısına göre ayrıca standart öğretim elemanı sayılarının
belirlenmesi gerekir.
87
3.1.1.3.3. Destek Personeli Sayısı Standardizasyonu
90
3.1.1.4.2. Öğretmen ve Öğretim Elemanlarının Nitelik
Olarak Standardizasyonu
91
sınavlarla ölçümü önemli bir veri oluşturabilir. Bu sınavda
öğrencilerin belirlenen standart ortalamanın üzerinde alacağı
puanlar, eğitimcinin sonraki yıl maaşına yansıyacak primle
ödüllendirilmesinde kullanılabilir. Bunun her yıl tekrarı,
eğitimcilerin ders verimliliklerini ve performanslarını artırıcı etki
yapacaktır. Ancak, bu sınavların objektif olarak yapılabilmesi için
gerekli önlemler alınmalıdır.
92
3.1.1.4.4. Diğer Personelin Nitelik Olarak
Standardizasyonu
95
3.1.2.3. Destek Personeli Açısından Verimlilik İçin
Yapılacak Dönüşümler
96
olacaktır. Örneğin, temizlik hizmet standartlarına göre temizlik
yapan personel prim ile teşvik edilebilir.
97
98
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
101
belirtilmiştir. Bu çerçevede, Uluslararası Standartlar ülkemizde de
uygulanmaktadır. Bu standartların tam anlamıyla uygulanabilmesi
için Muhasebe hesap planının geliştirilmesi ve muhasebe
uygulamalarının da standardize edilerek ülke genelinde
uygulanması gerekir. Bunun sağlanması için, tüm muhasebe
hesaplarını ve bu hesaplara ait muhasebe uygulamalarını ayrıntılı
olarak gösteren temel eserlerin oluşturulması ve bu eserler
temelinde muhasebe eğitiminin verilmesi gerekir. Uluslararası
Muhasebe Standartlarına uyum için yeni gelişmelerin takibi ve kısa
sürede uygulanabilmesi için esnek ve dinamik bir yapının
oluşturulması gerekir.
104
takım farklılıklar oraya çıkmıştır. Bu farklılıkların ortak bir
yaklaşımla giderilmesi gerekmektedir. Bu farklılıkların
giderilmesinde, yukarıda belirtilen kapsam içerisinde; dönemsellik,
özün önceliği, tam açıklama gibi “Muhasebenin Temel
Kavramları” (Sevilengül, 2011: 19, 21, 23) ile birlikte, yeni TFRS
ve TMS’lerin (kgk.gov.tr, TMS/TFRS Seti, 1) dikkate alınması
gerekmektedir.
Muhasebe kayıtlarının dönemsel olarak hangi muhasebe
hesaplarında gösterileceğini belirlemek için, "Cari Yıl" ve "Cari
Dönem" kavramlarına değinmek gerekir. Cari yıl içinde bulunulan
veya ele alınan muhasebe yılıdır (1 Ocak-31 Aralık arası). Cari
Dönem ise, Muhasebe Dönemi'nin; 12 ay, 6 ay, 3 ay veya 1 ay
olması durumlarına göre değişkenlik gösterir. Muhasebe Dönemi
kavramı TMS’de faaliyet döngüsü veya faaliyet dönemi şeklinde
ifade edilmiştir. TMS-1 de dönem kavramı aşağıdaki gibi ifade
edilmiştir (TMS-1, 68. Paragraf):
İşletmenin faaliyet döngüsü, işleme tabi tutulmak üzere
tedarik edilen varlıkların nakit veya nakit benzeri bir unsura
çevrilmesi arasında geçen süredir. Eğer işletmenin normal faaliyet
dönemi açıkça belirlenemiyorsa, süresi on iki ay olarak varsayılır.
Dönen varlıklar raporlama döneminden (bilanço tarihinden) sonraki
on iki ay içinde paraya dönüşmeleri beklenmiyor olsa bile, normal
faaliyet dönemi içinde satılan, tüketilen ve paraya çevrilen
varlıkları (örneğin, stoklar ve ticari alacaklar gibi ) içerir. Dönen
varlıklar ayrıca, esas itibariyle alım satım amaçlı elde tutulan
varlıkları (örneğin; TMS 39’da yer alan alım satım amaçlı elde
105
tutulan tanımını karşılayan bazı finansal varlıklar) ve uzun vadeli
finansal varlıkların kısa vadeli kısımlarını içerir.
Muhasebe kayıtlarında ortaya çıkan farklı uygulamalardan
bir diğeri, teknik olarak kaydı mümkün olmayan hesapların
kullanımıdır. Örneğin, demirbaşların senetli olarak satışında 121
veya 221 Alacak senetleri hesabının kullanımı. Bilindiği gibi 121
ve 221 no'lu hesaplar, 12 ve 22 no'lu Ticari Alacaklar hesap
grubu'nun hesaplarıdır. Bu hesaplara kayıt yapabilmek için
işletmenin esas faaliyeti yani ticari faaliyetiyle ilgili bir senetli
işlemin olması gerekir. Demirbaş alım satımı işletmenin esas
faaliyetiyle ilgili değildir. Bu nedenle yukarıda belirtilen hesapların
kullanımı yerine, 136 ve 236 diğer çeşitli alacaklar hesapları
kullanılmalıdır.
Muhasebede, nakit akış tablosu dışındaki finansal tablolar
muhasebenin tahakkuk esasına göre hazırlanırlar (TMS-1, 27.
Paragraf). Yani; gelirler ve giderler ile varlıklar, borçlar ve öz
kaynaklar ortaya çıktıklarında tahakkuk esasına göre ilgili
muhasebe kayıtlarında gösterilirler (TMS-1, 28. Paragraf). Bu
hesaplar, gelir veya giderin, borç veya alacağın ait oldukları
döneme göre değişkenlik gösterir. Muhasebede dönemsellik
ilkesinin gereği olarak her gelir, gider ve hasılat ait olduğu
dönemde ilgili dönem hesaplarında gösterilmelidir (Yükçü, 2009:
135). Gelir ve giderler, ait oldukları dönemde gelir tablosu
hesaplarında gösterilirken, döneminden önce ortaya çıkanlar, önce
bilanço hesaplarında gösterilir, dönemleri geldiğinde ise ilgili gelir
tablosu veya maliyet hesaplarına aktarılır. Borç ve alacaklar ise
106
vadelerine göre kısa veya uzun vadeli bilanço hesaplarında
gösterilir.
Muhasebeye ait kaynaklar incelendiğinde, aynı veya benzer
muhasebe örneklerinin muhasebe kayıtları yapılırken farklılıkların
ortaya çıktığı görülmektedir. Bu farklılıkların bir bölümü,
muhasebe mevzuatının tanıdığı esneklik nedeniyle doğal
karşılanabilir. Ancak, mevzuatın eksik veya yanlış
yorumlanmasından kaynaklanan bazı muhasebe uygulama
farklılıkları, muhasebenin temel yaklaşımlarına ve mevzuata aykırı
durumların ortaya çıkmasına yol açmaktadır. Gerek mevzuatın
esnekliği, gerekse yanlış uygulamalar sonucu ortaya çıkan bu
farklılıkların ortak bir yaklaşımla giderilerek muhasebe kayıtlarının
standardize edilmesi, muhasebe ile ilgili tüm kesimlerin kafa
karışıklıklarını giderecektir. Eğitici-öğreticileri de bu kapsamda
değerlendirirsek, onların da bu kapsamda kafa karışıklıkları
giderilecek ve öğrencilere muhasebe uygulamalarını standart olarak
yapmaları sağlanacaktır.
Eğitici-öğreticilerin temel olarak doğru muhasebe bilgileriyle
donanması ve bu bilgileri öğrenciye en uygun yöntemlerle
aktarabilmesi için öncelikle muhasebe kayıtlarının TMS-TFRS
kapsamında standart bir temele oturtulması gerekir.
Muhasebe standartlarına ilişkin verilen eğitim muhasebe
uygulamalarının iyileşmesini sağlayacaktır (Yükçü vd., 1997: 20).
Bunun sağlanması için muhasebe mevzuatı doğru yorumlanmalı ve
bu doğrultuda muhasebe kayıtları yapılmalıdır.
Muhasebe kayıtlarının, Muhasebe ve Finansal Raporlama
Standartları doğrultusunda standardize edilmesi gerekir. Farklı
107
muhasebe uygulamalarının standardize edilmesi, muhasebe
kayıtlarında yaşanan karmaşayı ortadan kaldıracaktır. Ülkemizde
genel olarak muhasebe kayıtlarında bir standardizasyon
bulunmakla beraber, bazı muhasebe kayıtlarının yapılmasında
farklı kaynaklarda farklı uygulamalar göze çarpmaktadır. Bu
farklılıklar muhasebe eğiticileri ve öğrencilerinin de kafasını
karıştırarak farklı tartışmalara yol açmaktadır. Bu nedenle, bu tür
tartışmaları ortadan kaldırmak için, muhasebe kayıtlarında farklı
uygulamaların standardize edilmesi yerinde olacaktır. Bu farklı
uygulamalar bazen muhasebe mevzuatına uygun olmakla beraber,
bazen de mevzuata uygun olmayan kayıtların yapıldığı
görülmektedir. Muhasebe eğitiminde verimliliğin artırılabilmesi
için farklı uygulamaların bir konsensüs sağlanarak azaltılması ve
muhasebe kayıtlarının da mevzuat çerçevesinde standardize
edilmesi gerekir. Standardize edilen bu uygulamaların, ülke
genelinde tüm eğitim aşamalarında uygulanması daha verimli bir
muhasebe eğitimini ve bu eğitim sonucu daha verimli bir
işgücünün ortaya çıkmasını sağlayacaktır.
108
zorluk derecesi yüksek olan düzeye doğru aşamalı olarak
verilmelidir. Muhasebe eğitimi verilirken oluşturulacak olan
sistematik içerisinde mantıksal sıralamanın en basitten zora doğru
ve tümdengelim yöntemi kullanılarak verilmesi gerekir. Özellikle
muhasebe sistemini yeni öğrenen öğrenciler için bu yöntemin
uygulanması, muhasebenin anlaşılmasını kolaylaştırmaktadır.
Muhasebeye ait tüm hesapların işleyiş mantığının kolayca
anlaşılabilecek şekilde, bilanço, gelir tablosu ve maliyet hesapları
açısından mantıksal olarak ayrı ayrı gösterilerek önce toplu
mantıksal işleyiş verilmeli, hesap sınıfı, grubu ve hesap bazında
işleyiş şekli daha sonra uygulamalı örneklerle verilmelidir.
110
4.1.4. Muhasebe Öğretmenleri ve Öğretim Elemanlarının
Verimlilikleri
111
edilen bir madde ile, akademisyenlerin 2015 yılından başlayarak,
her yıl yapacağı bilimsel çalışma ve yayınlar puanlanarak, 30-100
puan aralığındaki puanlara, sonraki bir yıl maaşına yansıyacak
şekilde, akademik teşvik ödeneği verilmesi kararlaştırılmıştır (14
Kasım 2014 tarih, 29175 sayılı resmi gazete). Bu kanun maddesi ile
öğretim elemanları bilimsel yayınlar konusunda teşvik
edilmektedir. Her yıl yapılan akademik çalışmaların sonraki yıl
teşvik ödeneği ile ödüllendirilmesi, akademik çalışmaların dinamik
bir yapıya kavuşması anlamında olumlu bir gelişme olarak
görülmektedir. Ancak bununla birlikte, öğretmen ve öğretim
elemanlarının yukarıda belirtilen sınavlardan elde edilen başarılara
göre ayrıca teşvik edilmesi, onların hem alan derslerinin içeriği
hakkındaki bilgilerini canlı tutacak hem de bu bilgilerin öğrenciye
sunumunda verimliliklerini artıracaktır.
113
4.1.7. Muhasebe Eğitim Tekniklerinin Standardizasyonu
114
4.2.1. Eğitim Sisteminde Kısa Vadede Yapılabilecek
Dönüşümler
116
4.3. Türkiye'de Vade Açısından Muhasebe Eğitimi'nin
Verimlilik Esasına Göre Dönüşümü
117
4.3.2. Muhasebe Eğitiminde Orta Vadede Yapılabilecek
Dönüşümler
118
içerisinde yer alanların önceki yıllara göre gelişimleri orta ve uzun
vadede gözlenerek eksik ve aksaklıkların giderilmesi uzun vadeli
dönüşümleri tamamlayıcı hususlardır.
119
120
SONUÇ VE ÖNERİLER
121
seviyesine sahip olurken, düşük verimliliğe sahip ülkeler yeni
gelişmeler karşısında yetersiz kalmakta ve düşük refah seviyesine
mahkûm olarak çeşitli az gelişmiş ülke sorunlarıyla karşı karşıya
kalmaktadırlar.
122
Çalışmamızda eğitim sistemi içerisinde yer alan insan
unsurunu verimli hale getirmek için iki temel öneri söz konusudur.
Birincisi, eğitimcilerin kendi alanları ile ilgili alan bilgisini ölçen
merkezi sınava her yıl girerek, belirlenen standardın üzerinde
alınan her puan için sonraki bir yıl boyunca maaşlarına yansıyacak
bir prim verilmesi, ikincisi ise bütün eğitim aşamalarında her
dönem sonunda öğrencilerin dönemin son yazılılarının merkezi
sınavla yapılarak, bu sınavda belli standardın üzerinde alınan
öğrenci puan ortalamalarının, standardı aşan her puanı için
öğretmen-öğretim elemanına sonraki bir yıl maaşına yansıyacak
şekilde prim verilmesi ve öğrencilerin bu puanlarla üst derecedeki
okullara yerleştirilmesinin sağlanması. Bu iki temel sınavın, eğitim
sistemine yerleştirilmesi ile hem öğretmen-öğretim elemanlarının
(eğitimciler) alan bilgilerini her yıl güncel gelişmeler
doğrultusunda yenilemeleri sağlanacak hem de eğitimcilerin
öğrenci başarılarından prim alması nedeniyle dersin sunumunda
kalite artırılacaktır. Bu sistemde her yıl elde edilen sonuçlar sadece
sonraki yıl dikkate alınacağından, eğitim sisteminin insani unsurları
bir sonraki yıl başarılı olmak için her yıl artan bir azimle çalışacak
ve eğitim sisteminin başarısı artarak daha dinamik bir yapıya
kavuşacaktır. Eğitim yöneticileri ve diğer personelin de yaptıkları
işin niteliğine göre, elde edilen eğitim başarılarından ve yaptıkları
işlerden belirlenen standardın üzerindeki performanslarından
primle ödüllendirilmeleri eğitimde verimliliği toplam kalite
açısından artıracaktır. İnsani verimlilik, ancak eğitim sistemi
içerisinde yer alan tüm insani unsurlar verimli hale getirilerek
sağlanır. Bu nedenle, en üst yönetim kademelerinden en alttaki
123
eğitim kurumuna kadar tüm insani unsurların standardize edilerek
performansa dayalı olarak ücretlendirilmesi gerekir. Bunun
sağlanması için, mevcut maaş ve ücret sistemine ilave bir prim
sisteminin getirilmesi gerekir.
124
giderilmesi için muhasebe kayıtlarının da standardize edilmesi ve
farklı uygulamaların bir konsensüs sağlanarak azaltılması gerekir.
127
128
KAYNAKÇA
Mart 2006).
130
Şengel, Salim (2011), Türkiye’de Muhasebe Meslek Elemanı
Talebi Üzerine Bir Araştırma, Muhasebe ve Finansman Dergisi
Nisan/2011.
131
Ünal, Orhan ve Doğanay, Murat (2009), Lisans Düzeyindeki
Muhasebe Eğitiminin Etkinliği: Sayıştay Özelinde Ampirik Bir
Çalışma, Sayıştay Dergisi, Sayı: 74-75.
http://dokuman.osym.gov.tr/pdfdokuman/2014/KPSS/2014
KPSSLiSANSKiLAVUZU02052014.pdf
http://www.egitim.aku.edu.tr/akreditasyon.ppt,
TURAMANLAR, Ozan, SIVACI, Yaşar
http://www.iasplus.com/en/news/2014/07/ifrs-as-global-
standards (Erişim Tarihi: 13.02.2015)
http://www.iasplus.com/en/news/2014/07/ifrs-as-global-
standards (Erişim Tarihi: 13.02.2015.
http://www.ipfw.edu/celt/grants/PDFs/qualitystandards
_rubric.pdf
http://www.meb.gov.tr/duyurular/duyurular2006/takvim/
egitim_ sistemi.html (Erişim Tarihi: 14.07.2015)
133
http://www.mpm.org.tr/default.asp (Erişim Tarihi:
15.07.2015)
http://www.muhasebedersleri.com/okullar/liseler.html
(Erişim Tarihi: 15.07.2015)
http://www.ogretmenx.com/atama-tayin/ilk-atama/2014-
eylul-ogretmen-atama-basvurularinda-hangi-puan-turu-
kullanilacak-h40173.html
http://osym.gov.tr/KPSS_Lisans_Sayisal_Bilgiler_Son.pdf.
(Erişim Tarihi: 14.02.2015).
http://www.tesk.org.tr/tr/mevzuat/mesleki.pdf
http://www.turkcebilgi.com/orgun-egitim-nedir
http://www.yok.gov.tr/web/guest/icerik/-/journal content/56
134