You are on page 1of 3

T.C.

Yargıtay
13. Hukuk Dairesi

Esas No:2015/29827
Karar No:2015/30307
K. Tarihi:19.10.2015

MAHKEMESİ: Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda


ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak
verilen hükmün süresi içinde davalı-... A.ş. avukatınca temyiz edilmesi
üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, ... projesinden 245/13449 arsa paylı B.. blok ... nolu bağımsız
bölümü satın aldığını, davalı şirketin sitenin tamamlanması ile ilgili bir
gecikmenin mümkün olmadığını beyan ve tahaahüt ettiğini, davalının
süresi içerisinde daireyi müvekkiline teslim edemediğini, yaptırılan
tespit dosyasında yer alan bilirkişi raporunda da inşaatın
tamamlanmamış olduğunu ve eksikliklerin bulunduğunun tespit
edildiğini, müvekkilin dava konusu evi satın alırken davalı .. Etiler

1
Şubesi'nden 400.000 TL konut kredisi kullandığını, davalı bankanında
kredi tutarı kadar müteselsilen sorumlu olduğunu beyanla; eksik işler
için şimdilik 10.000 TL'nin davalılardan tahsiline, geç teslim nedeniyle
hesapanacak kira bedeli için 4.700 TL; 1000 USD gecikme cezası ve
10.000 TL manevi tazminatın davalılardan davalılardan tahsiline karar
verilmesini istemiştir.
Davalı banka, kredinin bağlı kredi olmadığını savunarak davanın
reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ...
tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalılardan müteahhit şirket .... İnşaat Ltd Şti den aldığı
bağımsız bölümün tamamlanmaması nedeniyle gereken imalat bedeli,
manevi tazminat,gecikme cezası ve sözleşmesel tazminatın tahsilini
istemiş, davalı banka ise kredinin bağlı kredi olmadığı ve
sorumluluğunun olmadığını savunmuştur. Mahkemece kredinin bağlı
kredi olduğundan bahisle davanın her iki davalı yönünden kabulüne
karar verilmiştir. 4077 Sayılı Yasanın 10/5 maddesi uyarınca, kredi
veren kuruluşun verdiği kredinin bağlı kredi sayılabilmesi için, kredi
verenin tüketici kredisini belirli marka, bir mal veya hizmet satın alması
ya da belirli bir satıcı veya sağlayıcı ile yapılacak satış sözleşmesi şartı
ile vermesi gerekir. Bu koşulları taşımayan tüketici kredisinin bağlı
kredi olarak kabulü olanaksızdır. Davacının konut satın almada
kullanmak üzere davalı bankadan kredi kullandığı sabittir. Davacı ile
davalı arasında yapılan kredi sözleşmesinde satın alınacak malın
herhangi bir özelliği belirtilmediği gibi, satıcı ismi de belirtilmemiştir.

2
Davalılar arasında bir sözleşme olmadığı gibi, broşürlerde de davalı
bankanın adı hiç geçmemiştir. Öyle olunca bankanın davacıya
kullandırdığı kredinin bağlı kredi niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, değinilen bu yönler gözetilerek davalı banka hakkındaki
davanın husumet yönünden reddi gerekirken aksine düşünce ile yazılı
şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı
gerektirir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı ...


yararına BOZULMASINA, peşin alınan 1.986,00 TL harcın davalı-
Akbank'a iadesine, 19/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

You might also like