You are on page 1of 17

MİLLER VE AKSLAR

Tanımlar
Çeşitli fonksiyonları yerine getiren makinelerde dönme hareketi yapan, güç ileten parça veya elemanlar
mevcuttur. Bu elemanların dönmelerine yardımcı olan, minimum güç kaybıyla moment veya enerji
iletmelerini sağlayan yataklar da bulunur. Dönen parça veya elemanları taşıyan ve çeşitli elemanlar
arasında enerji akışına da yardımcı olan ayrı bir eleman kullanılmalıdır. Bu elemana genel olarak mil ya
da aks adı verilir.
Miller: Dişli çark, kayış kasnağı, zincir dişlisi, kavrama gövdesi veya göbeği, volan, rotor vb. elemanları
taşıyan genellikle dairesel kesitli olarak imal edilen ve taşıdıkları elemanlarla birlikte dönerek moment
ve güç ileten makine elemanları mil olarak tanımlanır. Bu elemanlar, boyu çapına göre daha uzun olan
kuvvet ve momentlerin iletilmesine yarayan genellikle iki yerinden yataklanmış silindirik elemanlardır.
Bütün miller taşıdıkları elemanlarla (kütlelerle) birlikte döndükleri için bu elemanlardan gelen yükler
statik olsa bile dinamik eğilme gerilmelerine maruzdurlar. Millerin güç veya moment iletirken maruz
kalacakları burulma gerilmeleri genelde statik kabul edilmekle birlikte kısmen değişken olabilir.
Genellikle miller ana zorlanma olarak burulmaya ve taşıyıcı olduklarından eğilmeye zorlanırlar. Buna
ek olarak eksenel kuvvetler varsa çekme ve basmaya da maruz kalabilirler. Miller taşıdıkları elemanlarla
birlikte dönen, titreşen, kayan veya genel bir ifadeyle hareket eden elemanlar olduğu için makine
gövdesine yataklanmaları gerekir. Çeşitli tiplerde olabilir. Faturalı mil, dolu mil, içi boş mil ve krank
mili tiplerinde olabilir. Milin yatak içinde kalan kısmına “Muylu” denir. Yükün mile geliş durumuna
göre eksenel ya da radyal olarak yataklanır.

Şekil 35. Mil örnekleri


Akslar: Bu elemanlar genel olarak, görünüşleri ve geometrik yapıları bakımından millere benzemekte
olup sadece yük taşıyan ve bu nedenle sadece eğilmeye zorlanan makine elemanlarıdır. Akslar, dönen
veya salınım hareketi yapan bazı elemanları taşıyan, ancak güç iletmeyen elemanlardır. Millerden en
önemli farkları döndürme momenti veya güç iletmemelerinden dolayı burulmaya zorlanmamalarıdır. Bu
nedenle aks, burulma momenti iletmeyen bir mildir şeklinde de tanımlanabilir. Akslar genel olarak halat
makaraları, taşıt tekerlekleri, konveyör destek makaraları ve tamburları, gergi amaçlı kasnaklar, zincir
dişlileri ve dişli çarkları taşırlar. Aksın taşıdığı eleman sabit veya döner olabileceği gibi kendisi de sabit
veya döner olabilir. Mil ya da aks üzerinde yük taşıyarak eğilmeye maruz kalıyorsa ve aynı zamanda
dönüyorsa titreşimli eğilme zorlanmasına maruz kalıyor demektir. Bu zorlanma tam değişken
şeklindedir. Sabit akslar daire dışında kare, dikdörtgen, kutu, L, I profil şekillerinde olabilir ve doğrudan
şaseye kaynatılabilir.

43
Şekil 36. Aks örnekleri
Mil Malzemeleri ve İmalatı
Miller yapım kolaylığı nedeniyle genellikle dairesel yapılırlar. 150 mm kadar olan miller direk torna
edilerek, ya da soğuk çekilerek yapılabilir. Daha büyük çapta miller dövülerek, preslenerek ya da
dökülerek yapılabilir. Dövme işleminden sonra salgıyı düzenlemek için torna edilir ve taşlanır. Piyasada
belli bir düzeye kadar yüzey ve boyut toleranslarına sahip haddelenmiş hazır miller bulmak da
mümkündür.
Millerin yatak içindeki muylu ve fatura kısımları yüzey sertleştirmeye tabi tutularak aşınmalara
dayanıklı hale getirilir. Ardından bu kısımlar istenen hassasiyete göre tesviye, hassas taşlama, lepleme
gibi işlemlerden geçirilir. Böylece sert bir kabuk ve sünek bir içyapının avantajlarından birlikte
yararlanılır.
Boru miller özellikle yataklar arası uzaklığın uzun olduğu yerlerde tercih edilir. Ortalama olarak
mukavemetten %6 altılık bir kayba karşılık, malzeme ve hafiflikten % 25 lik bir kazanç sağlanır.
Mil yapımında kullanılan bazı malzemeler Tablo 6’da gösterilmiştir.
Tablo 6. Mil yapımında kullanılan genel malzemeler

Millerin Konstrüksiyonunda Göz Önüne Alınacak Hususlar


1. Yatak Açıklığı: Milleri yataklarken mümkün olduğunca yatak açıklığını kısa tutmak gerekir.
Böylelikle eğilme momenti daha küçük olacak ve buna göre mil çapları da daha küçük ortaya çıkacaktır.
2. Değişken Mil Çapı Kullanımı: Ortasından bir kuvvete maruz kalan milde en büyük eğilme momenti
milin ortasında oluşur. Uçlarda ise eğilme momenti sıfıra yaklaşır. Bu durumda ortada oluşan en büyük
eğilme gerilmesini taşıyacak milin daha kalın uçlarda ise daha ince olması gerekir. Böylece daha hafif

44
bir mil tasarlanmış olur. Eğer milin tamamı aynı çapta yapılırsa yük taşımayan ölü malzeme
bulundurulmuş demektir. Bu nedenle eğilmenin önemli olduğu millerde yapının daha hafif olması için
değişken mil çapı kullanılmalıdır (Şekil 37).

Şekil 37. Millerde değişken çap kullanımı


3. Çentik Etkisi ve Konstrüktif Önlemler: Mil yüzeylerinde bulunan kama yuvaları, fatura ve delikler
gerilme yığılmalarına yol açar. Bu noktalarda kuvvet çizgileri keskin bir şekilde yön değiştirir. Bu yön
değiştirme ne kadar ani olursa, oluşan Kt (teorik gerilme yığılma faktörü) o kadar büyük olur.
Dinamik zorlanmalarda ve özellikle gevrek malzemelerde Kt büyüdükçe tehlike artar. Bu nedenle kural
olarak keskin köşeler yuvarlatılır ve kuvvet çizgilerinin ani yön değiştirmesi engellenir (Şekil 38).

Şekil 38. Çentik etkisini azaltma yöntemleri


4. Serbest Kavşaklarda Konstrüktif Önlemler: Millerde büyük çaptan (D) küçük çapa (d) geçerken,
kavşak köşeleri yuvarlatılmalıdır. Bu geçişler konik, tek radyüs, ikili radyüs ve elips şeklinde yapılabilir.
Mil faturalarında (çap geçişlerinde) d/D≈10/14 oranını aşmamalıdır. Köşe radyüsleri r ≈ d/10 - d/20
arasında olmalıdır (Şekil 39).

Şekil 39. Millerde çap değişimi sırasında alınması gereken önlemler


5. Dayanma Kavşaklarında Alınacak Konstrüktif Önlemler: Mile monte edilecek kasnakların,
dişlilerin göbekleri kavşağa (omuza) dayanacaksa, kavşaklar göbeklere değmeyecek şekilde

45
tasarlanmalıdır (Şekil 40). Eğer kasnağın köşesi radyüslü ya da 45° eğimli imal edilirse a,b,c,d den birisi
uygun olur. Kasnağın köşesi keskin olursa e,f den birisi uygun olur. Rulman gibi daha küçük elemanları
dayamak için destek halkası kullanılabilir.

Şekil 40. Dayanma kavşaklarında alınacak önlemler


6. Sıkı Geçmelerde Alınacak Konstrüktif Önlemler: Keskin köşeli ve et kalınlığı fazla olan
esnemeyen göbekler mil üzerine sıkıca oturursa, parçadan mile akan kuvvet çizgileri köşede yığılarak
çentik etkisine yol açarlar. Buralardan malzeme yorularak çatlar. Çentik etkisini azaltmak için elastik
bağlantılar sağlanmalıdır.
Elastik göbek bağlantıları, göbeğin mil eğilmelerine belli ölçüde uyum göstererek, kuvvet hatlarının
yumuşamasını, oturma noktasında gerilme yığılmasını önleyerek bu noktanın rahatlamasını ve
kırılmanın gecikmesini sağlar (Şekil 41).

Şekil 41. Sıkı geçmelerde çatlak oluşumu ve alınması gereken önlemler


7. Mil Üzerine Açılan Vidalarda Konstrüktif Önlemler: Mil üzerine vida açıldığında vida sonundaki
dişin çentik etkisi oluşturması daha yüksektir (Şekil 42-a). Buradaki çentik etkisini azaltmak için

46
vidadan sonra bir miktar kenarlı radyüslü boşluk bırakılır (Şekil 42-b). Böylece kuvvet çizgileri direk
olarak vidanın ilk dişi ile karşılaşmaz. Bundan başka vidanın işlendiği çap milden daha büyük olursa
çentik etkisi oluşmayacaktır (Şekil 42-c).

Şekil 42. Vidalarda alınması gereken önlemler


8. Mil Üzerinde Açılan Deliklerde Konstrüktif Önlemler: Mil üzerinde tek başına duran deliklerin
çentik etkisi yüksek olur. Bu deliklerin etrafındaki bölge üzerinde işlemler yaparak bir miktar
malzemenin esnemesi sağlanır ve çentik etkisi azaltılır. Bu amaçla yanına daha küçük çapta delikler
açılabilir ya da fazladan kanallar açılabilir (Şekil 43).

Şekil 43. Mil üzerine açılan deliklerde alınması gereken önlemler


9. Taşlanan Yüzeylerin Kenarlarında Konstrüktif Önlemler: Muyluların (milin yatak içindeki
kısmı) taşlanan yüzeylerinin kenar kısımlarında serbest boşluklar bırakılır. Böylece milin taşlanması
sırasında, dönen taş diğer yüzeye değmemiş olur ve aynı zamanda köşelerin diplerinin taşlanması
imkânsız olacağından buralar düzgün çıkmış olur (Şekil 44). Köşelerin ve diplerin radyüslü olarak
işlenmesinin çentik etkisine de faydası olacaktır.

Şekil 44. Taşlama yüzeylerinde alınması gereken önlemler


10. Kama ve Segman Yuvalarında Konstrüktif Önlemler: Çentik etkisi oluşturan çap geçişlerine
(faturalara) kadar kama boyları uzatılmamalıdır. Bu bölgede fatura zaten çentik etkisi oluştururken bir

47
de kama yuvası eklenecektir. Ayrıca kama yuvası, üzerindeki kasnak ya da dişlinin göbek genişliğinden
daha kısa olmalıdır. Çünkü göbek sınırının geçtiği mil üzerindeki kesitlerde çentik etkisi artmaktadır.
Kama yuvası da bu sınıra kadar uzatılırsa iki çentik etkisi üst üste binmiş olur.
Segmanların içinde bulunduğu kanaların köşeleri keskin olduğundan çentik etkisi yüksek olmaktadır.
Bu nedenle segmanlar mil sonlarında kullanılmalıdır. Mil ortasında sabitlenmesi gereken dişli ya da
kasnaklar, bileziklerle sabitlenmelidir. Buralarda segman kullanılmamalıdır (Şekil 45).

Şekil 45. Kama ve segman kanallarında alınacak önlemler


11. Sabit Yatak, Serbest Yatak tercihi: Millerin yataklanmasında, ısıl etkilerden ortaya çıkabilecek
boy değişimlerinin de hesaba katılması gerekir. Bunun için mil sonlarında yeterli bir boşluk
öngörülmelidir. Yataklardan biri konum belirleyici olarak Sabit Yatak şeklinde, diğeri ya da diğerleri
Serbest Yatak olarak düzenlenmelidir (Şekil 46).

Şekil 46. Yataklarda alınacak önlemler


12. Sabit aks, dönen aks tercihi: Sabit akslar dinamik etkilere daha arz maruz kalmaları nedeniyle,
dönen akslara tercih edilmelidir (Şekil 47).

Şekil 47. Dönen/sabit aks


13. Boru mil tercihi: İç ve dış çapı arasındaki oran d=0,5.D olan içi boşaltılmış bir boru milde ağırlıktan
% 25 kazanç olmasına karşın % 6 lık bir mukavemet kaybı oluşmaktadır (Şekil 48). Hafifliğin arandığı
ve maliyetinin karşılandığı yerlerde boru miller tercih edilmelidir.

48
Şekil 48. Boru mil
14. Kama kanalı: Miller üzerine açılan kama kanallarından parmak freze ile açılanların çentik faktörü
çok daha yüksektir. Freze çakısı ile açılan kanalların uçlarında radyüs bulunmaktadır fakat parmak freze
ile açılanlarda kanalın uçları keskin bitmektedir (Şekil 49). Tabii burada kanalın tipini çentik etkisinden
daha çok tasarım gerekleri belirler.

Şekil 49. Kama kanalı açılmasında freze çakısının etkisi


15. Milin Yataklanması: Miller yataklanırken Kaymalı (sürtünmeyi azaltmak için yağ kullanılır) ya da
Rulmanlı yataklar kullanılabilir. Yatak kontrüksiyonlarını çizerken yatak içerisinde yağ varsa yağın
dışarı sızmaması, milin sağa ve sola oynamaması, iki ucundan yataklandığında bir ucunun sabit yatak
diğer ucunun serbest yatak olması, yatak bölgesine dışarıdan toz vs. girmemesi, çentik etkilerini göz
önüne alarak segmanların uçlarda bulunması ve dayanma kavşaklarına dikkat edilmesi, üzerindeki dişli
ve kasnakların sabitlenmesi, montajının kolay sökülebilir ve takılabilir olması gibi birçok hususun göz
önünde bulundurulması gerekir.
Mil Hesaplamaları
Millerin hesaplamaları üç grupta toplanabilir. Bunlar;
A. Mukavemet hesapları (Kırılmaması için gerekli çap belirlenir)
a) Sadece eğilme varsa
b) Sadece burulma varsa
c) Burulma+Eğilme varsa
B. Deformasyon hesapları (Şekli bozulmaması için gerekli çap ve açıklık belirlenir)
a) Burulma nedeniyle milin şekil değiştirmesi
b) Eğilme nedeniyle milin şekil değiştirmesi
C. Titreşim hesapları (Rezonansa sokan kritik çalışma devri belirlenir)
a) Eğilme titreşimleri
b) Burulma titreşimleri

49
A) Mukavemet Hesapları
Sadece Eğilme Durumu
Eğer mil üzerinde sadece eğilme momenti varsa, bu durumda aşağıdaki formülü kullanabiliriz. Sadece
eğilme durumu akslarda geçerlidir. Eğer burulma da olursa bu durumda ismi mil olacaktır. Dolayısıyla
akslar motordan gelen döndürme momentini iletmezler. Sadece bir kiriş gibi üzerindeki yükleri taşırlar.
Aks dönüyorsa ya da üzerinde titreşimli bir yük varsa, millerde olduğu gibi sürekli mukavemete göre
hesaplanmaları gerekir. Bu nedenle kullanılacak emniyet gerilmeleri de sürekli mukavemete göre
alınmış emniyet gerilmeleri olmalıdır.
a) Tek Kuvvet Hali
𝑀
𝜎 = ≤𝜎
𝑊
∙ ∙
𝑊 = ,𝑀 =

𝜎 : eğilme momenti (N/mm2)


𝜎 : emniyetli eğilme gerilmesi (N/mm2)
𝑀 : eğilme momenti (N.mm)
𝑊 : eğilme mukavemet momenti (mm3)
Ød : mil çapı (mm)
Şekil 50. Tek kuvvet altındaki mil
Me’nin hesabı
𝐿
𝐹 + 𝐹 = 𝐹 𝑣𝑒𝑀 = 0 ⇒ (𝐹 ∙ 𝐿) − (𝐹 ∙ ) = 0
2
𝐿 𝐹 𝐹
(𝐹 ∙ 𝐿) = 𝐹 ∙ ⇒ 𝐹 = ; 𝐹 = 𝐹 = 𝑜𝑙𝑢𝑟.
2 2 2
𝐿 𝐿 𝐹
𝑀 = 0 ⇒ − 𝐹 ∙ + 𝑀 = 0 ⇒ 𝑀 = 𝐹 ∙ 𝑣𝑒 𝐹 = 𝑜𝑙𝑑𝑢ğ𝑢𝑛𝑑𝑎𝑛
2 2 2
𝐿
𝑀 =𝑀 =𝑀 = 𝐹 ∙ 𝑜𝑙𝑢𝑟.
4
𝑀 𝑀 𝑀 32 ∙ 𝑀
𝜎 = ≤𝜎 ⇒ = = ≤𝜎
𝑊 𝐼 𝜋𝑑 𝜋𝑑
𝑟 64
𝑑
2

32𝑀
𝑑≥ 𝑜𝑙𝑢𝑟.
𝜋∙𝜎

50
b) Birden Fazla Kuvvet Hali

𝐹 +𝐹 =𝐹 +𝐹 +⋯

𝑀 =0 ⇒

(−𝐹 ∙ 𝑎) − (𝐹 ∙ (𝑎 + 𝑏)) + 𝐹 ∙ 𝐿 = 0
𝐹 ∙ 𝑎 + 𝐹 ∙ (𝑎 + 𝑏)
𝐹 =
𝐿
𝐹 =𝐹 +𝐹 −𝐹
𝐹 ∙ 𝑎 + 𝐹 ∙ (𝑎 + 𝑏)
𝐹 =𝐹 +𝐹 −
𝐿
𝑀 = 0 ⇒ 𝑀 =𝐹 ∙𝑎

𝑀 = 0 ⇒ 𝑀 = 𝐹 ∙ (𝑎 + 𝑏) − 𝐹 ∙ 𝑏
Şekil 51. Birden fazla kuvvet altındaki mil

MC veya MD'den hangisinin değeri büyükse max değer olarak kabul edilir. Daima formülde bu
maksimum değer kullanılır. Yani, MD>MC⇒Me=MD dir.

𝑀 =𝑀 𝑀𝑒𝑚𝑎𝑥 𝑀𝑒𝑚𝑎𝑥
𝜎 = ≤𝜎 ⇒
𝐼
= ≤𝜎
𝑊 𝜋𝑑4
𝑟 64
𝑑
2

51
c) Yayılı kuvvet hali:

𝐹 +𝐹 =𝐹 =𝑞∙𝐿
𝐿
𝑀 = 0 ⇒𝐹 ∙𝐿 −𝐹 ∙ =0
2
𝐹 ∙ 𝐿 − (𝑞 ∙ 𝐿) ∙ = 0 𝑣𝑒 𝐹 = 𝑞 ∙ olur.

𝐿 𝐿 𝐿
𝑀 = 0 ⇒𝑀 −𝐹 ∙ +𝑞 ∙ ∙ = 0
2 2 4

𝐿 𝐿 𝐿 𝐿 𝐿
𝑀 =𝐹 ∙ −𝑞∙ =𝑞∙ ∙ −𝑞∙ ⇒
2 8 2 2 8

𝑀 =𝑀 = 𝑞∙ olarak bulunur.

Şekil 52. Yayılı kuvvet altındaki mil

Sadece Burulma Varsa


Mil üzerinde sadece burulma varsa belirlenen çapa bağlı olarak mil içinde oluşan Kayma Burulma
gerilmesi, Kayma Emniyet gerilmesinden küçük olmalıdır. Buna göre çapı veren formülü aşağıda
anlatıldığı şekilde bulabiliriz. Burada alınan emniyet gerilmelerini dinamik yükler için
kullanabileceğimiz Sürekli mukavemete göre hesaplanmış emniyet gerilmeleri olmalıdır.
𝜏 = ≤𝜏
𝜏 : Burulma gerilmesi (N/mm2)
𝑀 : Burulma momenti veya döndürme momenti
(Nmm)
𝑊 : Milin eksenine göre polar mukavemet momenti
(mm3)
Şekil 53. Burulma etkisi altındaki mil

𝑀 𝑀 𝑀 16 ∙ 𝑀
𝜏 = = ≤𝜏 ⇒𝜏 = ≤𝜏 ⇒𝜏 = ≤𝜏
𝑊 𝐼 𝜋∙𝑑 𝜋∙𝑑
𝑟 32
𝑑
2
16𝑀
𝑑≥ 𝑜𝑙𝑢𝑟.
𝜋∙𝜏

Mb’nin hesabı;

52
𝑚 𝑚
𝑁 ⟶ 𝐺üç (𝑊 = 𝑘𝑔. ) 2𝜋 ∙ 𝑛 𝑁(𝑘𝑔. )
𝑀 = 𝑠 𝑣𝑒 𝜔 = ⇒𝑀 = 𝑠
1 60 2∙𝜋∙𝑛 1
𝜔 ⟶ 𝑎ç𝚤𝑠𝑎𝑙 ℎ𝚤𝑧 ( ) ( )
𝑠 60 𝑠
30 ∙ 𝑁 𝑁(𝑊𝑎𝑡𝑡)
= (𝑘𝑔𝑚) = 9,549
𝜋∙𝑛 𝑑
𝑛( )
𝑑
1 kW 1000 kW olduğundan
𝑀 = 9550 ⋯ (𝑁𝑚) olarak hesaplanır.
𝑁
16 ∙ 𝑀 16 ∙ 9550
𝜏 = ≤𝜏 ⇒𝜏 = 𝑛 ≤𝜏
𝜋∙𝑑 𝜋∙𝑑

𝑑≥ olur.

Eğilme + Burulma Varsa

𝜎 = (𝜎 ) + 3 ∙ (𝛼 ∙ 𝜏 ) ≤ 𝜎
𝑀 32 ∙ 𝑀
𝜎 = =
𝑊 𝜋𝑑
𝑀 16 ∙ 𝑀
𝜏 = =
𝑊 𝜋∙𝑑

Şekil 54. Eğilme + Burulma etkisi altındaki mil

32 ∙ 𝑀 16 ∙ 𝑀
𝜎 = +3∙ 𝛼 ∙ ≤𝜎
𝜋𝑑 𝜋∙𝑑

5
𝜎 = ∙ 4∙𝑀 +3∙𝛼 ∙𝑀 ≤𝜎
𝑑

𝑑≥ ∙ 4∙𝑀 +3∙𝛼 ∙𝑀 olarak bulunur. Veya

16 ∙ 𝑀 ş
𝑑≥
𝜋∙𝜏

𝑀ş= 𝑀 + 0,75 ∙ 𝑀 şeklinde hesaplanabilir.

53
𝜶𝟎 : Zorlanma Katsayısı
Zorlanma katsayısı eğilme ve burulma momentlerinin farklı karakterlerde olduklarını ifade eden bir
sayıdır.
𝛼 =𝜎 /(√3𝜏 ) olup 𝛼 değeri 0,6…0,8 aralığında değişmektedir. Bu durumda 𝜎 =
(𝜎 ) + 3 ∙ (𝛼 ∙ 𝜏 ) formülü 𝜎 = (𝜎 ) + 2(𝜏 ) şeklini alacaktır.
B) Deformasyon (Şekil Değiştirme) Hesapları
Miller eğilmeye ve burulmaya zorlandıklarından her iki halde de şekil değiştirmeler veya
deformasyonlar söz konusudur. Bu şekil değiştirmeler dolayısıyla mil ve üzerindeki elemanların görev
yapması engellenebilir. Eğilme halinde ortaya çıkan sehim (çökme) müsaade edilen sınırı aşınca
yataklar başta olmak üzere hareket hassasiyeti önemli olan eş çalışan parçalarda istenmeyen durumlar
söz konusu olabilecektir.

Eğilme Deformasyonu

𝐹∙𝐿 𝜋∙𝑑
𝑦= , 𝐼→𝐽=𝐼 =
48 ∙ 𝐸 ∙ 𝐼 64

Reaksiyon kuvvetleri;
𝐹∙𝑏 𝐹∙𝑎
𝐹 = ,𝐹 =
𝐿 𝐿
Eğilme Momenti:
𝐹∙𝑏∙𝑥 𝐹∙𝑎
𝑀 = , 𝑀 = ∙ (𝐿 − 𝑥)
𝐿 𝐿
Sehim;
𝐹∙𝑎 ∙𝑏
𝑦 =
3∙𝐸∙𝐼∙𝐿

Reaksiyon kuvvetleri;

𝐹 ∙ (𝐿 + 𝑎) 𝐹 ∙ (𝐿 + 𝑎)
𝐹 =𝐹− ,𝐹 =
𝐿 𝐿
Eğilme Momenti:
𝐹∙𝑏∙𝑥 𝐹∙𝑎
𝑀 = , 𝑀 = ∙ (𝐿 − 𝑥)
𝐿 𝐿
Sehim;
∙ ∙( )
Şekil 54. Eğilme etkisindeki mil
∙ ∙

Millerde yatak aralığının hesabı

1) Takım tezgâhı milleri (torna, freze, matkap, taşlama vs.) ; ≤

2) Genel makine milleri (dizel, benzinli motorlar vs) ≤

54
3) Emniyetli eğim açısı ; 𝛼 ≤ olarak alınır.

Burulma Deformasyonu
Mb burulma momenti etkisinde bir elemanın L boyundaki toplam açısal deformasyon radyan
cinsinden çevre ve merkez açılarını gören yayların uzunluklarının eşitliğinden. Yani;

𝐴𝐵 𝐴𝐵
𝜃= , 𝛾= ⇒ 𝜃∙𝑟 =𝛾∙𝐿
𝑟 𝐿

𝜏 16 ∙ 𝑀
𝛾= , 𝜏=
𝐺 𝜋∙𝑑

𝑑 16 ∙ 𝑀
𝜃∙𝑟 =𝛾∙𝐿⇒𝜃∙ = ∙𝐿 ⇒
2 𝜋∙𝑑 ∙𝐺

32 ∙ 𝑀 ∙ 𝐿
𝜃= ⋯ (𝑟𝑎𝑑𝑦𝑎𝑛)
𝜋∙𝑑 ∙𝐺
Şekil 55. Burulma etkisindeki mil

𝜋∙𝑑 𝑀 ∙𝐿
𝐼 = 𝑜𝑙𝑑𝑢ğ𝑢𝑛𝑑𝑎𝑛 𝜃 = 𝑜𝑙𝑢𝑟.
32 𝐼 ∙𝐺
Burada, 𝜃 Burulma açısı ve 𝛾 Şekil değiştirme açısıdır.
Burulma açısını derece (°) cinsinden yazacak olursak;
𝜃 ∙ 180 32 ∙ 𝑀 ∙ 𝐿 180
𝜑= ⋯ ⋯ ⋯ (°) ⇒ 𝜑 = ∙ ⋯ ⋯ (°)𝑜𝑙𝑢𝑟.
𝜋 𝜋∙𝑑 ∙𝐺 𝜋
32 ∙ 𝑀 ∙ 𝐿 180
𝜑= ∙ ≤ 𝜑 , 𝜑 = (0,25 … … … … 0,5) ⋯ ⋯ (°/𝑚) 𝑎𝑙𝚤𝑛𝚤𝑟.
𝜋∙𝑑 ∙𝐺 𝜋
Kayma modülü ortalama G=80000 N/mm2 alırsak d çapı mm cinsinden çıkacaktır. Burulma
momentinin yerine Mb(Nm)=9550 P(kW)/n(d/d) formülü kullanırsak formül çelikler için daha basit
kullanıma sahip bir formüle dönüşecektir. 𝜑 = 0,25 alınırsa;

𝑁
32 ∙ (9550 ∙ ∙ 1000) ∙ 1000 ∙ 180 𝑁
𝑑= 𝑛 ⇒ 𝑑 = 130 𝑜𝑙𝑢𝑟.
𝜋 ∙ 80000 ∙ 𝜑 𝑛
b) Kademeli (faturalı) millerin burulma deformasyonu
Millerin kademeli (faturalı) olması durumunda burulma açısı;

55
Şekil 56. Kademeli millerde burulma durumu
32 ∙ 𝑀 ∙ 𝐿
𝜃= ⇒
𝜋∙𝑑 ∙𝐺
32 ∙ 𝑀 𝐿 𝐿 𝐿 𝐿
𝜃= ∙ + + + ⋯⋯⋯+ ⋯ 𝑟𝑎𝑑𝑦𝑎𝑛 𝑏𝑢𝑙𝑢𝑛𝑢𝑟.
𝜋∙𝑑 𝑑 𝑑 𝑑 𝑑
C) Titreşim Hesapları
Miller taşıdıkları elemanlara göre nispeten esnek elemanlardır. Millerde hem kendi ağırlıkları hem de
taşıdıkları dişli çark gövdesi, kasnak vb. elemanların ağırlıkları elastik deformasyona neden
olabilmektedir. Çok hızlı dönene millerde titreşim ve dengelenme problemleri ortaya çıkmaktadır. Mil
sistemindeki küçük bir dengesizlik büyük merkezkaç kuvvetlerine yol açarak mil titreşimi kritik bir hal
alabilir. Her mil burulma ve eğilme rijitliğine göre burulma ve eğilme titreşimleri için belirli doğal
frekanslara sahiptir ve uygun bir zorlanma frekansında bu titreşimleri yapar.
Eğilme Titreşimleri
Hassas dengelenmiş bir sistemde dahi imalat ve
montaj hatalarından dolayı bir milin ağırlık
merkezi tam olarak nötr eksen üzerinde
bulunamaz. Kendi ağırlığı ile ya da hatalı üretim
nedeniyle ağırlık merkezi küçük de olsa
eksenden kaçacaktır (e mesafesi). Mil dönmeye
başladıktan sonra da merkez kaç kuvvetinin
etkisi ile bu mesafe üzerine y sehimi
eklenecektir. Böylece mil döndükçe ağırlık
merkezinin eksene olan uzaklığı artmaya devam
edecektir. Fakat belli bir yerde yay direnci ile
karşılaşarak bu sehim durur. Eğer devir rezonans
bölgesi denilen kritik hızda dönecek olursa,
Şekil 57. Millerde eğilme titreşimi
milin yay direnci bu sehimi durduramayacaktır. Bu devirde dönme devam ederse mil fazla dayanamayıp
kırılacaktır. Taşıyıcı elemanın rezonans halindeki devir sayısına kritik devir sayısı(nkr) denir. Şekil 57’de
milin ağırlık merkezi M, üzerinde dönen kütlelerin ağırlık merkezi S olsun. Tam olarak merkezlenmemiş
ağırlık, disk, kasnak veya dişli gibi dönen elemanların ağırlık merkezleri ile milin ağırlık merkezi
arasındaki eksantriklik (e), taşıma elemanlarının yaylanma karakteristiği, yani rijitliği (c) ve kütlesi m
olan mil n(d/d) ile dönen disk, kasnak veya dişli gibi elemanlar altında eğilmektedir. Ancak elastik
bölgede kalmak şartıyla milin yaylanma karakteristiği R, merkezkaç kuvvetini dengeleyerek sistemin
dengesini sağlamaktadır. Milin üzerine takılı diskin kütlesi (m) ile mil ekseni arasında imalat veya
montaj hatasından dolayı “e” kadar bir eksantriklik olduğunu kabul edelim. Ancak hesaplarda milin
kütlesi ihmal edilir ve milin “c” rijitliği dikkate alınır. Yani kütle olarak özellikle milin üzerindeki disk
vb. elemanların kütleleri hesaba katılır. Buna göre;

56
𝐹 = 𝑚 ∙ 𝜔 ∙ 𝑟 dir. 𝑟=𝑒+𝑦

Dengeleyici kuvvet;

𝑅 = 𝑐 ∙ 𝑦 dir. ( c: milin esneme katsayısı (N/mm))


Milin fazla eğilmemesi, yani sistemin dengede sürekli çalışması için; F=R olmak zorundadır.

𝐹 = 𝑅 ⇒ 𝑚 ∙ 𝜔 ∙ (𝑒 + 𝑦) = 𝑐 ∙ 𝑦
𝑚∙𝜔 ∙𝑒+𝑚∙𝜔 ∙𝑦 =𝑐∙𝑦 ⇒𝑚∙𝜔 ∙𝑒 =𝑐∙𝑦− 𝑚∙𝜔 ∙𝑦 ⇒
𝑚∙𝜔 ∙𝑒
𝑚 ∙ 𝜔 ∙ 𝑒 = 𝑦 ∙ (𝑐 − 𝑚 ∙ 𝜔 ) ⇒ 𝑐 − 𝑚 ∙ 𝜔 = ⇒
𝑦
∙ ∙
𝑦 →∞⇒ 𝑐−𝑚∙𝜔 = = 0 𝑣𝑒 𝑐 − 𝑚 ∙ 𝜔 = 0 bu durumdaki hız kritik açısal
hızdır.

𝑐−𝑚∙𝜔 =0⇒𝑐 =𝑚∙𝜔 ⇒𝜔 = olur.

Eğilme durumundaki kritik hız ifadesi;

∙ ∙
𝜔= ⇒𝜔 = = ⇒𝑛 = ∙ olur.

Bu analize göre ω=ωkr için y=∞ olur ve mil kırılma tehlikesi ile karşı karşıya kalır. Bu durum (ω=ωkr)
rezonans hali olarak tanımlanır. Bunun için millerin çalışmalarında kritik üstü (ω>ωkr) ve kritik altı
(ω<ωkr) olmak üzere çalışma hızları için iki çalışma bölgesi mevcuttur.
Kritik altı bölgede hız artıkça sehim artmaktadır. Kritik bölgeye yaklaştıkça ω=ωkr değerine erişmekte
ve teorik olarak y=∞ olmakta ve mil kırılma tehlikesi göstermektedir. Kritik üstü bölgede hız artıkça
milin çökmesi azalır ve teorik olarak ω=∞ için y=-e olur. Bu duruma kendi kendine merkezleme denir
ve bu bölgede hız artıkça mil daha düzgün bir şekilde çalışmaya başlamaktadır. Yani ω hızı artıkça y
sehimi azalmaktadır. Bu yüzden uygulamada emniyetli çalışma bölgesi;
ω≤(0,7........0,8) ωkr ve ω≥(1,2........1,3) ωkr
n ≤ (0,7........0,8) nkr ve n ≥ (1,2........1,3) nkr olarak alınır.
Farklı yükleme durumlarında mil rijitlikleri Şekil 58’de verilmiştir.

57
Şekil 58. Farklı yükleme durumlarında mil rijitlik katsayıları
Burulma Titreşimleri
Mil ve taşıdığı elemanlarda ortaya çıkan bir diğer titreşim türü
burulma titreşimleridir. Mil üzerindeki döndürme momentinde
periyodik değişiklik oluyorsa mil burulma titreşimiyle karşı
karşıya demektir. Mile uygulanan döndürme momenti (Md) mili
φ açısı kadar döndürürse mil bu momente yay gibi karşı koyar ve
milde burulma momenti oluşur (Mb).

Şekil 59. Burulma altındaki mil

𝑀 = −𝐼 ∙ 𝜑̈ = 𝐶 ∙ 𝜑 dir. Böyle bir sistemin burulma kritik açısal hızı

𝜔 = ⇒𝑛 = ∙ dir. Burada 𝐼 diskin kütlesel atalet momentidir. Milin L

uzunluğu ve 𝐼 polar atalet momenti cinsinde kritik hızlar ise

∙ ∙
𝜔 = ⇒𝑛 = ∙ şeklinde elde edilir. Burada 𝐼 milin polar atalet momenti,
∙ ∙
𝐼 , mile bağlı kütlelerein kütlesel atalet momentidir.


= ⇒𝐶 = ∙𝐼 bulunur.

Bazı cisimlerin kütlesel atalet momenti aşağıda verilmiştir.

58
Şekil 59. Bazı cisimlere ait kütlesel atalet momentleri

59

You might also like