Professional Documents
Culture Documents
Friedrich Nietzsche Ahlakin Soy Kutugu
Friedrich Nietzsche Ahlakin Soy Kutugu
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
BiR POLEMiK
KABALCI YA 362
Felsefe Dizisi: 40
Friedrich Nietzsche
Zur Genealogie der Moral - Eine Streitschrift
- Bir Polemik
© Istanbul 2004
KABALCI YAYINEVl
Gülbahar Cemal Sahir Sok. Çelik Merkezi
D Blok No. 16 Mecidiyeköy -
Tel.: (0212) 347 54451 Faks: (0212) 347 5464
yayinevi@kabalci.com.tr www.kabalci.com.tr
internetten www.kabalci.com.tr
Çeviren
Zeynep Alangoya
5
1
7
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
- Ahlaksal k ö k e n i üzerine - ki bu
konusunu bunlar - ilk, tek tük ve
ifadelerini, bir gezginin mola vermesi gibi durup, zihnimin o ana kadar
kat ve tehlikeli topraklara bakma
bir vakti, Sorrento'da olan Insanca, Pek Insanca.
Ôzgür Tinler lçin Bir Kitap aforizma koleksiyonunda buldu. 1876-
77 kendileri ise daha eskiye Buradaki
incelemelerde yeniden ele temelde o
- ki, aradan geçen uzun zaman onlara olsun,
daha olsunlar! Ne
var ki, bugün bile onlara olmam, geçen zaman içinde
birbirlerine gitgide daha bir biçimde hatta birbirleri-
ne ve iç içe beri içimde ay-
ve tek tük de ortak bir kökten, derinlerde hüküm
süren, gittikçe daha kesin ve daha kesin isteyen bilgi-
nin teme 1 istencinden
mutlu güveni güçlendiriyor. Bir filozofa da böylesi za-
ten. Herhangi bir konuda tek olma yoktur bizim:
ne tek ne de tek hakikati bulabiliriz.
Daha çok, bir meyve vermesine benzer bir zorunlulukla geli-
içimizde evet'lerimiz ve
ve - hepsi de birbirleriyle akraba, birbirleriy-
le ilintilidir ve bir istencin, bir bir bir ürün-
leridir. - Siz 1erin gider mi acaba bizim bu meyvelerimizin
- Ama ne bundan! Bize, biz filozoflara ne! ..
8
3
9
AHLAKIN SOYKÜTÜL\Ü
10
henüz yoksun, geri ve yalpalamalarla. için
lnsanca, Pek lnsanca, s. 51 'de iyi ve kötü nün çifte üzerine söy-
lediklerimle (bir kez asiller, bir kez de köleler cephesinden
olmak üzere); s. 119'da çileci ve kökeni
üzerine söylediklerimle; s. 78. 82. Il, 35'te o çok daha eski
ve çok daha ilksel türden bir ahlak olan ve toto c o el o (bütünüyle)
özgeci kalan (Dr. Ree bunda, tüm
liz ahlak soykütükçüleri gibi, kendinde ahlaksal
görüyor) "görenek üzerine söylediklerimle; s. 74,
Gezgin, s. 29, Tan s. 99, birbirlerine güçlerin
olarak (tüm da tüm hukukun
lu olarak denge) adaletin kökeni üzerine söylediklerimle;
Gezgin, s. 25 ve 34'te kökeni üzerine söylediklerimle
Dr. Ree'nin aksine, ne ce-
özünde ne de kökeninde - bu cezaya belirli
sonradan ve her da yeri bir
eklenti olarak).
11
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
12
türlü güvensizlik, kuruntu, korku ahlaka, tüm ahlaka
inanç - ve sonunda yeni bir talep duyurur kendini. bu
yeni ta 1e p söyleyelim haydi: ahlaksal bir e 1 isi -
ne var, b u d e e r 1e r i n d e e r i s o r g u 1a n m a l
her önce - ve bunu yapmak için de bu
ve anlam durum ve
da bir bilgi (sonuç, belirti, maske, ikiyüzlülük, anlama
olarak ahlak; bir de neden, deva, zehir olarak ahlak),
dek var hatta türden bir bilgi gerek-
li. Bu tüm
gibi "iyi"nin "kötü "den, ilerlemesi, ya-
de dahil olmak üzere) daha
üstün en ufak bir ve duraksama-
kabul edildi dek. Ama ya tersi Ya "iyi" bir geri-
leme belirtisi de içeriyorsa, bir tehlike, bir
bir zehir, g e 1e c e i n s r t n d a n bugünü bir
da içeriyorsa? Belki daha rahat, daha tehlikesiz ama
zamanda daha küçük daha seviyesiz bir .. Öyle ki, ya insan
türü için o 1a n en y ü k s ek k u d r e t e v e g ö r -
keme hiç ve bunun suçlusu da ahlak olacak ise? Öyle ki,
ya ahlak tehlikelerin en tehlikelisi ise? ..
13
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
bu demek mi? .. Bu
geçen Dr. Ree'yi de nedeni,
onu daha bir yön-
teme iteceklerinden hiç Kendimi mi
bu konuda? gerçek ki böylesine keskin ve bir
gözü daha iyi bir yöne, ah 1 gerçek tarihine çevirmek ve onu
b i 1in m eye n e (in s B 1a u e ) 1 olan lngiliz
Bir ahlak soykütükçüsü için hangi rengin,
renklerden bin kat daha önemli ortada: gri, di-
olan, gerçekten saptanabilir, gerçekten var
olan, yani tüm o uzun ve çözülmesi
zor hiyeroglifi! - Dr. Ree b u g e ç mi i ama Darwin'i
- bu yüzdendir ki hipotezlerinde, Darwin'in ile za-
alçakgönüllü, yüzün-
de sanki bütün - bu ahlak - ciddiye almaya
gibi hafif bir ve bezginlik
kibar bir ifadesiyle en denebilecek
bir biçimde, uslu Bana ise bu sorunlardan daha fazla
ciddiye d e e r hiçbir gibi geliyor; belki
de günün birinde, bu ciddiye ödülü olarak, onlara
ne e y 1e elde ederiz. Zira ya da benim dilimde
söylersek b i 1im - bir ödüldür: elbette herkesin olmayan,
uzun süreli, cesur, derinleri bir ciddiyetin ödülü.
Ama yürekten gelerek, "lleri! köhne da komedi 1i km
diye gün, "ruhun Dionysosçu için yeni
bir entrika ve yeni bir olanak ve o,
büyük, eski ve ölümsüz komedi bundan bilecek,
buna bahse girilir!..
1
"Blau" Almancada mavi rengi belirtmekten uzak bilinmeyeni
de belirtir - yn.
14
8
Sils-Maria, Engadin,
Temmuz 1887
15
Birinci inceleme
ve Kötü", ve Fena"
16
VE KÖTÜ'', VE FENA"
17
AHLAKIN SOYKÜTÜÔÜ
18
VE KÖTÜ'', VE FENA"
19
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
tam da u n u t u 1m a m ve u n u t u 1a m a z deneyimlerini
ve oluyor. Bu kurama göre "iyi", öteden beri
böylelikle de "son derece olan "kendi
olarak geçerlik kazanabiliyor. Bu yöntemi de
gibi, ama hiç kendi içinde ve psikolojik
savunulabilir bir
20
"iYi VE KÖTÜ", "iYi VE FENA"
21
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
22
VE KÖTÜ", VE FENA"
23
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
24
VE KÖTÜ'', VE FENA"
- Ruhban aristokrasisinin
lendirme ne kadar kolay yönde
tahmin edilebilir; özellikle de, ruhban
gelip, fiyat bir türlü her durum
buna yol açabilir. aristokrasisinin muazzam bir
dört mamur, zengin, hatta bir
ve serüveni,
ve güçlü, özgür, sevinçli bir eylemlilik içeren her temel
Ruhban aristokrasisinin biçiminin ise - gördük ki
- daha içinde yeteri kadar
vahim onlar için! Rahipler en kötü 1
gibi - niye peki? Çünkü onlar en aciz Onlarda kin, aczden
en muazzam ve en tüyler ürpertici, en tinsel ve en zehirli biçime
25
AHLAKIN SOYKÜTÜÖÜ
3
Almancadaki Geist tin ve tinsel gelmektedir - yn.
26
VE KÖTÜ", VE FENA"
27
AHLAKIN SOYKüTüCü
28
VE KÖTÜ", VE FENA"
10
29
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
30
iNCELEME: VE KÖTÜ", VE FENA"
31
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
paye de verir, birinci derecede bir var olma olarak görür onu,
oysa asil insanlar için lükse ve kaçan bir
tat - burada, b i 1incin e düzenleyici
içgüdülerin sekmez bir tür bile denebile-
cek, tehlikenin ya da üzerine o veya
asil her zaman birbirlerinin olan
öfkenin, sevginin, hürmetin, minnetin ve öcün o birdenbireli-
hiç de bir yer Zira asil
ortaya ani bir tepkide gösterir ve tüketir kendini, bu
yüzden de zehir 1eme z: ki, tüm ve acizlerin
durumda, asil insan
hiç. talihsizliklerini, kabahat 1erini uzun süreli
ciddiye alamamak - güçlü ve dolgun içlerinde esnek, yeniden
kurucu, ve unutmaya da elveren bir güç
göstergesidir bu (modern dünyadan buna iyi bir örnek Mi-
rabeau'dur; kendisine hakaretler ve yer
etmiyordu onun ve yegane nedeni de -
içine bir kendi
üzerinden böyle bir insan; ve burada mümkündür, yeryüzün-
de böyle bir mümkünse gerçekten sevmek".
Asil bir ne de çok hürmeti - böylesi
bir hürmet de sevgiye bir köprüdür zaten ... kendine
ait ister o, kendi olarak; hiçbir yam ol-
mayan, ama duyulacak ç o k fa z 1a olan bir
katlanamaz! Buna
bir de - tam da onun edimi, "kötü
o, bir temel kavram olarak "kötü o 1an
ve sonra, bu temel kavramdan yola onun olarak, bir
de "iyi o 1an - kendisini! ..
32
"IYt VE KÖTÜ", "IYt VE FENA"
11
33
AHLAKIN SOYKÜTüôü
34
VE KÖTÜ'', VE FENA"
dikkat Homeros'un o
ama zamanda da ürkünç ve zorba
bir iki yapmak ve art arda bir yolla ba-
- ilkin, asil yer haliyle
kendi olan ve Thebaili kahramanlar ve
sonra da bronz
hali: bronz
bir olarak, gibi, zalim, duygusuz ve
her ezen ve kana bulayan. Bugün "hakikat"
yin varsayarsak, yani k ü 1türün "insan"
denen hayvandan evcil ve uygar bir hayvan, bir e v h ayvan
yaratmak ise, o zaman sayelerinde asil ve ideallerin rezil edilip
yenilgiye tüm o tepki ve içgüdülerini de k ü 1t ü r
a r a ç 1a r olarak görmek gerekir ne var ki, bu içgüdülerin
ta y c 1a r n n zamanda kültürü de temsil ettikleri
gelmiyor bu. Bunun tam tersi daha ziyade -
bugün bu ortada . Ezme ve intikam içgüdülerinin
bu ve olmayan tüm kölelerin, özellikle de
Ari öncesi bu - g e r i 1e y i ini tem-
sil ediyor onlar! Bu "kültür bir "kültür"e
duyulan bir "kültür"e bir daha çok! Tümüyle
belki, bütün asil temelindeki bu canavardan
korkmakta ve tetikte durmakta: ama kim, zamanda da
duyabilecekse yüz kere ki k o r km a m ay a
ama buna zehir-
o görüntülerinden de kurtulamamaya? Bizim kara
mi bu da? Bizim "insan"a tiksinmemize yol açan
ne bugün? - insan bize veriyor çünkü, buna yok. Korku
35
AHLAKIN SOYKÜTÜÖÜ
12
36
VE KÖTÜ", VE FENA"
13
37
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
38
VE KÖTÜ", VE FENA"
14
39
AHLAKIN SOYKÜTÜÖÜ
40
"iYi VE KÖTÜ", "iYi VE FENA"
- Devam!
- 'Tükürüklerini yalamak zorunda (korkudan i 1,
kesinlikle korkudan her tür iktidara hürmet edil-
mesini için) kudretlilerden, bu yeryüzü efendilerinden da-
ha iyi bir yana, onlardan "daha iyi durumda"
ya da anda bile en gelecekte onlardan daha iyi bir
durumda ima ediyorlar de. Ama yeter! Yeter! Daha
fazla Pis hava! Pis hava! 1dea11 erin üret i 1d i -
i bu atölyeler - gibi yalan kokuyor bana
- Bir dakika daha! Her aka, süte, masumiyete
türen bu büyücülerin söz etmediniz henüz: - incelikleri-
nin doruk ne fark etmediniz mi; en cesur,
en ustaca, en zekice, en bol usta dalaverelerini? Dikkatinizi ve-
rin! Bu öç ve kin dolu bodrum - ne o öç ve kin
yüzünden? Bu sözcükleri duydunuz mu hiç? Bir
sürü gelir miydi
sözlerine ..
- tekrardan (pöf! pöf! pöf! ve k a -
paya y m burnumu). Ancak duyuyorum ana dek söy-
"Biz iyi'ler - b i z a d i 1 o 1an1 a r z " - talep
ettiklerine öç "a d a 1e t i n zaferi" diyorlar; nefret ettikleri
"tan, nefret ediyor-
lar; ve öç almak o öcün
de ("baldan daha Homeros öç için) adi 1
zaferi; yeryüzü üzerinde sevdikleri ise
öç kendi "sevgi
ri", yeryüzünün tüm iyi ve adil
- tüm ne ad veriyorlar pe-
41
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
- Yeter! Yeter!
15
42
VE KÖTÜ'', VE FENA"
43
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
44
"iYi VE KÖTÜ", "iYi VE FENA"
45
AHLAKIN SOYKÜTÜCÜ
16
46
VE KÖTÜ", VE FENA"
47
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
17
48
iNCELEME: "iYi VE KÖTÜ", "iYi VE FENA"
49
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
50
ikinci inceleme
"Suç", "Vicdan
ve Benzeri
51
AHLAKIN SOYKÜTÜ<iÜ
52
"SUÇ", RAHATSIZLI<il" VE
53
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
54
"SUÇ", RAHATSIZLIGI" VE
bir bellek Bu
uçucu zihne, bu ete bir
meli ki onda yer etsin?" ... Bu kadim sorun, üzere hiç
de ve yollarla çözülmedi; ki tüm tarih
öncesi döneminde, onun "b e 11 e k g e l i t i r m e t e k n i i "nden
daha korkunç ve daha tekinsiz bir yoktur belki de. "Bir
bellekte yer etmesi için o dinme-
yen bellekte yer eder." - bu, yeryüzündeki en eski (ne ki en
uzun süreli de) psikolojinin temel bir ilkesidir. Hatta denebilir ki, bu-
gün yeryüzünde insan ve halk törensellik, ciddiyet, gizem,
kasvetli renkler her yerde, bir zamanlar yeryüzünün dört bir
sözler verilirken, antlar içilirken, övgüler düzülürken süregel-
o e t kileri en uzun, en de-
rin, en duyurur ve yükseliverir içimizde "ciddi"
kendine bir bellek gerekli
hiçbir seferde kan, kurban eksik en tüyler
ürpertici kurbanlar ve kefaletler (ilk kurban edilmesi
de buraya girer), en sakatlamalar etme), tüm di-
ni kültlerin en zalimce törenleri ki tüm dinler en temelde birer
zalimlik dizgesidirler) - bütün bunlar, bellek en etkin yo-
lunun olan o içgüdüden Tüm
çilecilik de bir anlamda buraya dahildir: birkaç fikrin silinme-
mek, her daim kalmak, unutulmamak üzere ve
bu "sabit fikirler" yoluyla tüm sinirsel ve zihinsel sistemin hipnotize
edilmesi gerekmektedir - çileci yöntemler ve biçimleri de bu fi-
kirleri tüm fikirlerle rekabetten uzak tutan, "unutulmaz"
yarayan ne denli
örf ve adetlerinde de o denli korkunç bir yan özellikle de
55
AHLAKIN SOYKÜTüôü
56
"SUÇ", "vlCDAN RAHATSIZLIÔI" VE
57
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
Bu bu
ya da uygun görüp olan eski kar-
kadar üzere epeyce bir
ve direnç içimizde. Tam da burada vaatte bu 1u -
n u 1m a k t a d r ; tam da burada vaatte bulunana bir bellek o 1u -
tur m ak söz konusudur; tam da -diye
olarak- gaddar, can yakan bolca yer olsa ge-
rektir. Borçlu, geri dair sözün güven
sözün ciddiyetine ve güvence ver-
mek, kendi da geri ödemeyi bir ödev, bir yükümlülük olarak
belletmek için, gücü yoluyla, borcunu ödememe
durumu için, "sahibi hala tahakkümü bulunan
bir bedenini, ya da ya da hatta ya-
(veya belirli dinsel geçerli durumlarda, kendi
ebedi ruh selametini, hatta mezardaki huzurunu bile: ör-
58
"SUÇ", RAHATSIZLIGI" VE
59
AHLAKIN SOYKÜTüÖÜ
60
"SUÇ", RAHATSIZLIÖI" VE BENZERi
61
AHLAKIN SOYKÜTÜCÜ
- Bu kötümserlerimizin ahenksiz ve
kesinlikle su niyetinde ol-
da belirteyim; aksine, henüz utanç
o zamanlarda yeryüzünde
günümüze oranla daha bu
üzerindeki gökyüzünün in -
san d an olarak hep. Yorgun ve
karamsar bilmecesine duyulan güvensizlik, tiksin-
tisinin buzdan - insan neslinin e n k ö t ü gösterge-
leri bunlar: bunlar, bu bitkileri, ait
sonra gün ancak, - "insan" en ni-
hayetinde tüm içgüdülerinden o
madan ve söz ediyorum. "melek" (daha sert
bir sözcükten için bu olma yolunda
ilerlerken, sadece hayvansal sevinci ve masumiyeti gözünde tik-
sinilecek bir kendisini de insan için
olan o bozuk mideyi ve dili edindi kendine: - öyle
ki kimi zaman, kendi burnunu kapayarak durdu ve Papa Ill.
beraber rezilliklerinin listesini ("saf-
kan olmama, ana rahminde kötü beslenme, hammaddesinin
gibi kokma, tükürük, idrar, çekme-
nin, a 1e y h i ne ileri sürülen savlar içinde,
en vahim soru olarak hep en çekmek zorunda bugün,
bir de bunun tersi bir olan vermek -
t e n yoksun onda birinci bir sihir, y a a -
maya ayartan gerçek bir yem iyi
olur. Belki de o zamanlar - avuntu olsun diye
62
"SUÇ", RAHATSIZLIGI" VE
63
AHLAKIN SOYKÜTÜCÜ
64
"SUÇ'', RAHATSIZLIGI" VE
65
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
66
"SUÇ", RAHATSIZLIGI" VE
durumda ne Topluluk, bu
elinden bundan emin
olabilirsiniz. Burada en az söz konusu olan, zarar verenin
yol zarar bir yana, suçlu
her önce bir o güne dek kendisinin de pay
topluluk yararlar ve
ve sözü bütün a 1ey hine Suçlu, ona
yarar ve geri gibi, da sal-
bir borçludur: bu yüzden de o andan itibaren, olarak, tüm
bu yarar ve yoksun kalmaz, - daha
ziyade b u n 1ar n ne k a d a r ö ne m 1i o 1d u u d a
ona. Zarara yani öfkesi, onu
dek o ve konuma yeniden geri gön-
derir: onu - her tür maruz Uy-
bu "ceza'', nefret edilen, alt
her tür haktan ve korunmadan gibi her tür
dan da yoksun bir sureti, bir
tak 1idi d i r; tüm ve va e v i c ti s 'in
lar olsun kaybedenlere !) kanunu ve zafer yani: - bundan
da ki, kendisi kurban-kültü de dahil olmak
üzere), tarihteki tüm ceza b i ç i m 1e r i n e
10
67
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
68
"SUÇ'', RAHATSIZLIÔI" VE
11
69
AHLAKIN SOYKüTüCü
70
"SUÇ", RAHATSIZLIC!" VE
71
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
12
72
"SUÇ", RAHATSIZL!GI" VE
73
AHLAKIN SOYKÜTÜÔÜ
74
"SUÇ", VE
13
75
AHLAKIN SOYKÜTÜCÜ
76
"SUÇ", RAHATSJZLIÖI" VE
14
77
AHLAKIN SOYKüTü(;ü
78
"SUÇ", RAHATSIZLIGI" VE
15
79
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
16
80
"SUÇ", RAHATSIZLIGI" VE
81
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
82
"SUÇ", RAHATSIZLIGI" VE
17
"Vicdan bu hipotezin
ilki, sözü edilen ve istemli bir
yeni organik bir uyum
bir kesinti, bir bir zorlama, hatta bile
bir bela kendini ol-
lkinci o ana ve
bir belirli bir sokma sürecinin, bir
yine yoluyla bir sona
- en eski "devlet"in korkunç bir despotluk, ezici ve
bir olarak ortaya ve halk ve hayvan bu ham-
maddeyi itaatkar dek onu b i ç i m 1e n -
direne dek "Devlet"
bununla kimi - herhangi bir hayvan sü-
rüsünü, için olan ve örgütleme becerisiyle de, belki
çok daha üstün, ama daha hala göçebe bir halk kitlesinin
üzerine o korkunç pençelerini gözünü koyan bir fatihler ve
83
AHLAKIN SOYKÜ'fÜGÜ
84
"SUÇ", RAHATSIZLIGI" VE
18
85
AHLAKIN SOYKÜTüGÜ
19
86
"SUÇ", RAHATSIZLIGI" VE
87
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
20
88
"SUÇ", RAHATSIZLIGI" VE
olarak ortaya
bu yüzden yeryüzünde son kerte bir borçluluk duygusunun da belir-
mesine yol bunun t e r si bir devinim içine
varsayarsak, olan durdurulamaz ge-
yola hiç de bir
borçluluk bilincinde de bir gerileme
ki, ateizmin mükemmel ve nihai zaferinin, in-
c a usa prim a (ilk neden) borcu
duygusundan azat da göz edemeyiz. Ateizm
ve bir tür i kin c i m a su m i y e t birbirlerine aittir. -
21
89
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
22
90
"SUÇ", RAHATSIZLIGI" VE
91
AHLAKIN SOYKÜTÜGO
23
92
"SUÇ'', RAHATSIZLICI" VE
93
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
24
94
"SUÇ", RAHATSIZLIÖI" VE
95
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
25
96
Üçüncü inceleme
Çileci ideallerin Nedir?
97
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
98
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
d u y u s a 11 n kabullenme
(o zamanlar pek bir kibar bir "Evanjelik özgürlük"
diye Hem iffet ile o
gerçekten var durumlarda bile hiç de trajik bir
gerekmez bunun neyse ki. "Hayvan ile melek" hassas den-
gelerini, var olmaya bir neden olarak görmekten çok uzak olan
nasipli ve sevinçli tüm ölümlüler için geçerli bu en - en mü-
kemmel ve en olanlar, Goethe gibiler, gibiler, bunda bir
cazibesi daha gördüler hatta. Tam da böyle
var olmaya ... Öte yandan iffete bir
kez - ki böyle domuzlar! - iffette
kendi domuzun görüp ona
da - ah! hem ne trajik bir homurtu ve heyecanla tahmin
edersiniz! - Richard Wagner'in son döneminde gö-
türmez bir hala ve sahneye koymak o
ve lüzumsuz Ne için ama? diye soruyoruz olarak.
Wagner'e neydi ki domuzlardan, bize ne ki onlardan? -
5
bir -çn.
99
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
100
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
101
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
102
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
103
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
104
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
105
AHLAKIN SOYKÜTÜCÜ
106
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
107
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
108
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
109
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
110
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
111
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
112
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
113
AHLAKIN SOYKÜTÜ<iü
114
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
115
AHLAKIN SOYKÜTü()ü
116
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
117
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
10
118
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
119
AHLAKIN SOYKÜTÜÔÜ
11
120
ÜÇÜNCÜ ANLAMI NEDiR?
121
AHLAKIN SOYKÜTüGÜ
özellikle de onun
ve bir yandan da nasipsizlikten, körelmeden, talihsizlikten,
çirkin olandan, kendi kendini zarara
kendini kendini feda etmekten zevk ve bunlarda
zevk a r a n r . Tüm bunlar son derece paradoksal: ikilikli olmak is -
t eye n , bu zevk a 1an ve hatta kendi olan fiz-
yolojik yetisi z f 1a d ölçüde daha da kendinden emin ve
utkulu olagelen bir ikilikle burada. "Son kerte azaptaki
utku": bu simge çileci ideal öteden beri;
bu bilmecede, bu büyüleyici eziyet imgesinde
tür en selametini, en nihayetindeki zaferini. C r u x ,
n u x , 1u x - üçü birdir onda. -
12
122
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
123
AHLAKIN SOYKÜTüGÜ
13
124
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
125
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
14
lnsanda ne derece - ki bu
-, ruhsal-bedensel nadir örneklerine,
mutlu rast 1ant la r na o derece hürmet etmek, nasipli
bu en pis havadan, o derece korumak gerekir.
mu bu? .. için en büyük tehlike felaket
kuvvetlilere en kuvvetlilerden d e i 1 en gelir. Biliniyor mu
bu? .. Genel olarak dilenecek olan insana kar-
duyulan korku çünkü bu korku kuvvetlileri kuvvetli, kimi
zaman da korkunç olmaya zorlar - nasipli insan tipini ayakta tutar.
gereken ve hiçbir felaketin kadar feci
olan insana duyulan büyük korku ona duyulan
büyük tiksinti , keza büyük m er ham ettir . Bu ikisi günün bi-
rinde olarak en ürkütücüsünden bir geliverirdi
dünyaya hemen, "son istenci", onun hiçlik istenci, nihilizm. Ve
nitekim çok da var bunun için. Kim burnuyla
gözleri ve da koklarsa, bugün neredeyse her
yerde bir tür hastane sezinler, - kül-
tür bölgelerinden söz ediyorum elbette, yeryüzünde var
olan her tür "Avrupa" dan. insan için en büyük
126
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
127
AHLAKIN SOYKÜTüôü
128
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
129
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
ven c e l e r i , onlar y ü k ü m l ü d ü r
yapabileceklerini, yapmak zorunda
hastalar asla ve yapmak zorunda ama
ca kendilerinin gerekeni yapabilecek duruma gelecek-
lerse hala mümkün müdür ki doktoru, "kurta-
.. bu yüzden temiz hava! temiz hava! Ve ne olursa
olsun uzak durmak tüm kültür ve hastanelerinin civa-
bu yüzden nezih çevre, bizim çevremiz! Ya da
ille de gerekiyorsa! Ama ne olursa olsun içe dönük çürümenin
ve içten içe gibi uzak durmak! ..
Ki, özellikle de bizler için benzeyen en beterinden
iki en bir süre daha kendimizi, - in -
sana duyulan büyük tiksintiye insana duyu -
lan büyük merhamete ..
15
Hastalara kesinlikle
görevi tüm - ki özellikle
burada d e r in e i n il m e sini , bu konunun derinlemesine kavran-
istiyorum - bununla beraber bir zorunluluk daha kav-
demektir, - kendileri de hasta olan ve
ve çileci rahibin iki eli-
mizle ve bulunuyoruz. Çileci rahibi, hasta sürünün
önceden ve savunucusu olarak görme-
miz gerekiyor: ancak bu yolla onun o muazzam tarihi misyo-
nunu. A c ç e k e n le r ü z e r in d e h ü k ü m d a r k t r onun
etki buna yöneltir içgüdüsü onu, bunda gösterir en kendine özgü
130
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
131
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
132
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
133
AHLAKIN SOYKÜTÜM
16
134
ÜÇÜNCÜ iNCELEME: ÇiLECi ANLAMI
17
135
AHLAKIN SOYKÜTÜCÜ
136
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
6
Nietzsche'nin Shakespeare çevirisinde (Schlegel!rieck), çok fazla et
için zarar Sir Andrew Aguecheek (Onikinci
Gece), ''.Junker Christoph von Bleichwang" olarak -yn.
137
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
7
On dördüncü Athos ortaya bir
-çn.
138
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
139
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
140
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
18
141
AHLAKIN SOYKÜTÜÖÜ
142
ÜÇÜNCÜ ANLAM!
19
143
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
144
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
145
AHLAKIN SOYKÜTÜÖÜ
20
146
ÜÇÜNCÜ ANlAMI
147
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
148
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
149
AHLAKIN SOYKÜTÜÖÜ
21
150
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
151
AHLAKIN SOYKÜTÜ<'.iÜ
22
9
Luther'in Worms'taki Reichstag önünde sözden "Bu-
rada duruyorum türlüsü gelmiyor elimden. ol-
sun. Amin" -çn.
152
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
153
AHLAKIN SOYKÜTÜCÜ
23
154
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
155
AHLAKIN SOYKÜTÜÖÜ
156
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
24
157
AHLAKIN SOYKÜTÜÖÜ
10
seferleri ortaya bir gizli müslüman
-çn.
158
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
11
Yunan mitolojisinde insan, bir -çn.
12
Burada bir kelime oyunu olabilir: "fatalisme", "faitalisme" -yn.
159
AHLAKIN SOYKÜTÜM
13
Almancada felsefe ve hakikat sözcükleri için ola-
rak -çn.
160
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
25
161
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
162
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
163
AHLAKIN SOYKüTüCü
mi gerçekten? .. o hezimet-
ten bu yana, görünür düzeni içinde daha rast gele, daha
kenarda daha fuzuli bir konum bilme-
cesinin bir çözümünü daha az gereksinir ol-
du insan böylece? Özellikle de kendini küçültmesi, kendini kü-
çültme i s t e n c i Kopernik'ten bu yana durdurulamaz bir ilerleme
içinde mi ki? Ah, onun biri-
yeri olan inanç yok oldu gitti, - hayvan
oldu o; tastamam hayvan, eksiksiz ve o ki daha evvelki
da neredeyse ... Görünen o
ki insan, Copernicus'tan bu yana gidiyor, - merkez nokta-
dan gittikçe daha yuvarlanarak - nereye?
mi? "kendi hiçinin y ü r e k d e 1i c i duygusu "na .. Haydi öyleyse!
tam da bu yol - eski ideale götürmez mi? .. Bütün bilim
(ve asla astronomi onun küçültücü ve etkisine
kin olarak Kant dikkate bir itirafta "o benim öne-
mimi hiçe indiriyor" .. .); bütün bilim, gibi 1 o 1m a -
da - bilginin böyle ben -,
kadar kendisine vazgeçirmek
de bugün, sanki o tuhaf bir kibirlilikten bir
gibi; hatta denebilir ki bilimin kendi övüncü, stoik
bilime özgü biçimi, onun, bu güçlükle elde k en -
d in i a a 1a m , kendine
en son ve en ciddi talebi olarak ayakta yatar ki
da olarak: çünkü ne olursa olsun, göstermeyi unut-
biridir gene de ... ). Bununla çileci ideale koyu 1-
m ak t a d r teolojik kavram
"ruh", "özgürlük", "ölümsüzlük") zaferinin , o ideale
164
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
26
165
AHLAKIN SOYKÜTÜGÜ
14
Roma mitolojisindeki üç -çn.
166
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
15
Iö 582-485 olan lirik -çn.
167
AHLAKIN SOYKÜTÜCÜ
27
168
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
169
AHLAKIN SOYKÜTüGü
170
ÜÇÜNCÜ ANLAMI
28
171
AHLAKIN SOYKÜTÜM
172