Professional Documents
Culture Documents
Abdullah
MÜŞRİKLERİ
DOST
EDİNMENİN
HÜKMÜ
BİRİNCİ DELİL
“De ki: Hidayet ancak Allah’ın hidayetidir. Sana gelen ilimden sonra
onların arzularına uyacak olursan andolsun ki Allah’tan sana ne bir dost
ne de bir yardımcı vardır.” (Bakara 120)
“Ey iman edenler! Eğer kafirlere uyarsanız, gerisin geriye sizi (eski
dininize) döndürürler de hüsrana uğrayanlardan olursunuz.” (Ali İmran
149)
Yazık o kullara ki Tevhidi biliyor hatta bir süre Tevhidi yaşıyor da sonra
Alemlerin Rabbinin velayetini bırakıp kafir ve müşrikleri kendine veli
ediniyorlar! Başkalarının velayetini yardımcıların en güzeli olan ve her şeyin
melekutunu elinde bulunduran Allah Subhanehu ve Tala’nın velayetine tercih
eden zalimlerin yaptığı bu iş ne kadar kötü, ne kadar iğrençtir!
BEŞİNCİ DELİL
Allah Subhanehu ve Teala kendi rızasını arayan ve ona tabi olanlarla öfke
ve gazabını celbedecek ameller işleyenlerin eşit olmadığını ve gazabına
uğrayanların ebedi cehennemi hak ettiklerini bildirmektedir. Kişinin yalnızca
Rahman’a ibadet etmesi, bunu (Tevhidi) destekleyip ehlinden olması Allah
Subhanehu ve Tala’nın razı olduğu amellerdendir. Ancak türbelere ve ölülere
ibadet etmek, bunu (Allah’tan başkasına ibadet etmeyi) desteklemek ve
ehlinden olmak ise Allah Subhanehu ve Teala’nın gazabını celbeden işlerdendir.
Hiç şüphesiz Tevhid ehli olup Tevhid davetine ihlaslı bir şekilde yardımcı olan
ve Müslümanlarla birlikte olan kimselerle müşriklerin içinde olup da şirke ve
ölülere ibadete davet edenler asla bir olmazlar. Onlar “Biz kafirlerden
korkuyoruz” derlerse onlara “Sizler yalan söylüyorsunuz. Allah Subhanehu ve
Tala gazabına uğrayanlara tabi olup rızasını kazandıran şeylerden uzak duran
kimseler için korkuyu mazeret olarak kabul etmemiştir ki! Batıl ehlinin çoğu
hakkı bilmelerine ve kabul etmelerine rağmen dünyalarını kaybetme
korkusundan dolayı onu terk etmişlerdir. Bundan dolayı onlar Müslüman
olamamışlardır” denir.
ALTINCI DELİL
“Allah’ın arzı geniş değilmiydi? Hicret etseydiniz ya! İşte onların barınağı
cehennemdir, orası ne kötü bir gidiş yeridir.”
“Umulur ki Allah bir fetih yahut katından bir emir getirecek de onlar,
içinde gizledikleri şeyden dolayı pişman olacaklardır.” (Maide 52)
DOKUZUNCU DELİL
İbn Abbas’tan naklen Ali b. Ebu Talha der ki: “Musa aleyhis selam ve
beraberindekiler, zorbaların bulunduğu yere indiğinde Belam’ın amcaoğulları
ve kavmi kendisine gelerek ‘Musa çok sert ve güçlü bir adamdır. Yanında
kalabalık ordular da var. Eğer o bize galip gelirse mahvoluruz. Allah’a dua et de
Musa ve yanındakileri bizden geri çevirsin’ dediler. Belam: Eğer ben Musa ve
yanındakileri geri çevirmesi için Allah’a dua edersem dünyam ve ahiretim
gider’ dedi. Onlar bu isteklerine devam edince Belam da Musa aleyhisselam ve
beraberindekilere beddua etti. Allah Subhanehu ve Teala da ona verdiklerini
çekip aldı. İşte “Onlara, kendisine ayetlerimizden verdiğimiz ve fakat onlardan
sıyrılıp çıkan ve şetanın takibine uğrayan ve sonunda azgınlardan olan kimsenin
haberini oku!” ayetinin anlamı budur.
“Kim iman ettikten sonra Allah’a küfrederse (kalbi iman ile dolu
olduğu halde zorlanan başka) fakat kim kalbini kafirliğe açarsa, işte
Allah’ın gazabı bunlaradır; onlar için büyük bir azap vardır. Bu (azap)
onların dünya hayatını ahirete tercih etmelerinden ve Allah’ın kafirler
topluluğunu hidayete erdirmemesinden ötürüdür.” (Nahl 106-107)
“Ama umulur ki Allah, bir zafer veya katından bir emir getirir ve
onlar içlerinde gizledikleri şeye (nifaka) pişman olurlar. (O zaman) iman
edenler derler ki: “Sizinle beraber olduklarına dair var güçleriyle Allah’a
yemin ederler şunlar mı?” Bunların çabaları boşa çıkmıştır. Böylece ziyan
edenler olmuşlardır.” (Maide 52-53)
“Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse, (bilin ki) Allah
onların yerine öyle bir topluluk getirir ki, Allah onları sever, onlar da
Allah’ı severler. Onlar Müminlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı
güçlü ve onurludurlar.” (Maide 54)
Risalenin sonu