You are on page 1of 60

LGS – 1.

ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM Mevsimlerin Oluşumu

8.SINIF 1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM

MEVSİMLERİN OLUŞUMU • Güneş ışınları eğik olarak geliyorsa birim


yüzeye düşen ışık enerjisi miktarı azalır.
Konu / Kavramlar: Dünya’nın dönme ekseni,
dolanma düzlemi, ısı enerjisi, mevsimler
• Güneş ışınlarını dik olarak alan bölgelerde
• Mevsimlerin oluşumuna yönelik tahminlerde Sıçaklık artışı,eğik olarak alınan bölgelerden
bulunur. daha fazla olur.

• Hangi yarım küre güneşe dönük durumda ise o


yarım küre güneş ışınlarını daha dik açı ile alır.

Mevsimlerin oluşumunda etkili olan olaylar:

1. Dünyanın dönme ekseninin 23027’ eğik


olması
2. Dünyanın güneş etrafında dolanma hareketi
Ömer FİDAN / @fenomerf

yapması

Not: Dünyanın güneş etrafındaki hareketi


sırasında güneşe yakın yada uzak olmasının
mevsimlerin oluşumu ile bir ilgisi yoktur.
Eksen eğikliği olmasaydı ne olurdu ?
Eksen eğikliği:
• Işınlar yıl boyunca ekvatora dik gelirdi
• Dünyanın ekseninin eğik olması güneşten gelen • Gece ve gündüz süreleri eşit olurdu
ışınların açılarını değiştirir • Dünya üzerindeki bir nokta ışığı yıl boyunca
aynı açı ile alacağı için mevsimler oluşmazdı.
Bir bölgede hep aynı mevsim yaşanırdı.

Dünya kendi ekseni etrafında 24 saatte döner ve


bunun sonucunda gece-gündüz oluşur. Buna bağlı
olarak günlük sıcaklık farkları ortaya çıkar.

Dünya güneş etrafındaki bir tam turunu 365 günde


tamamlar,bu hareket esnasında ekvator ile dolanma
düzlemi çakışmaz( arada 230 27’ lık bir fark vardır)

Dünya güneş etrafında eliptik bir yörüngede dolanır .(


tam çember değil) Dünya’nın Güneş etrafındaki
dolanım süresi ise 365 gün 6 saattir ve bunun
sonucunda da mevsimler oluşur.
• Güneş ışınları dik olarak geliyorsa birim yüzeye
düşen ışık enerjisi miktarı fazladır.

1
LGS – 1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM Mevsimlerin Oluşumu

Mevsimlerin başlangıç tarihleri 21 Aralık (KIŞ SOSTİSİ)


21 Mart

21 Haziran

21Aralık

23Eylül

21 HAZİRAN (YAZ SOLSTİSİ)


• 21 Aralıkta güneş ışınları güney yarım kürede
oğlak dönencesine dik olarak gelir.
• Güney yarım kürede en uzun gündüz,en kısa
/ @fenomerfakademi

gece yaşanırken kuzey yarım kürede en uzun


/ @fenomerf

gece ,en kısa gündüz yaşanır.


• Bu tarihten sonra güney yarım kürede
gündüzler kısalmaya geceler uzamaya başlar
• Kuzey yarım kürede ise geceler kısalmaya
FİDAN

gündüzler uzamaya başlar.


Bu tarihten itibaren güney yarım kürede yaz,
FİDAN


kuzey yarım kürede kış mevsimi yaşanmaya
Ömer

başlar.
Ömer

221 MART – 23 EYLÜL


• Güneş ışınları öğle vakti kuzey yarım kürede
yengeç dönencesine dik olarak gelir
• Bu tarihten itibaren kuzey yarım kürede
yaz,güney yarım kürede kış mevsimi yaşanmaya
başlar
• Kuzey yarım kürede gündüzler kısalmaya,
geceler ise uzamaya başlar.
• Güney yarım kürede ise geceler
kısalmaya,gündüzler uzamaya başlar.
• Ekvatordan kuzeye doğru gidildikçe gündüzler
uzar ,geceler kısalır.
• Bu tarih kuzey yarım kürede yaz , güney yarım
kürede kış mevsimi başlangıcıdır.

2
LGS – 1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM Mevsimlerin Oluşumu

21 MART ( İLKBAHAR EKİNOKSU) BİLMEKTE FAYDA VAR !

• Güneş ışınları öğle vakti ekvatora 900 lik açı ile • Birim yüzeye daha dik açıile gelen ışık
dik olarak düşer. enerjisi,birim yüzeye daha eğik açı ile gelenden
• Bütün dünyada gece ve gündüz eşitliği daha çok sıcaklık artışı sağlar.
yaşanır.(ekinoks)
• Güneşten gelen ışınlar kutuplara yakın
• Kuzey yarım kürede ilkbahar ; güney yarım
bölgelerde daha geniş bir alanı etkilediği için
kürede sonbahar başlangıcıdır.
daha az ısınırken, ekvatora yakın bölgelerde
• Kuzey yarım kürede gündüzler
ise daha dar bir alana etki ettiği için daha çok
gecelerden;güney yarım küredede geceler
ısınmaya sebep olur.
gündüzlerden daha uzun olmaya başlar.
• Gölge boyu ekvator üzerinde ‘’0’’ olur.

23 EYLÜL (SONBAHAR EKİNOKSU) • Güneş ışınlarının geliş açısı ve aydınlanan


bölgelere göre aynı anda farklı yarım
• 0
Güneş ışınları öğle vakti ekvatora 90 lik açı ile kürelerde farklı mevsim yaşanır.
dik olarak düşer.
• Bütün dünyada gece ve gündüz eşitliği • Güneşten gelen ışık ve ısı enerjisinin mevsime
Ömer FİDAN / @fenomerf

yaşanır(ekinoks). olan etkisini belirleyen yardımcı faktör;


• Kuzey yarım kürede sonbahar; güney yarım yeryüzünün ışığı yansıtma ve soğurma oranıdır.
kürede ilkbahar başlangıcıdır. Örneğin kutuplar ışığı çöllere göre daha fazla
• Kuzey yarım kürede geceler yansıtırlar.
gündüzlerden;güney yarım kürede ise
gündüzler gecelerden daha uzun olmaya başlar.
• Bu tarihte gölge boyu ekvator üzerinde ‘’0’’ dır. • Ülkemizde mevsimlerdeki çeşitlilik ve farklı
iklim özellikleri:
✓ Bitki örtüsünün zengin olmasını
✓ Tarım
✓ Turizm
✓ Ticaret yönünden avantajlı olmamızı
sağlar.

Fen Bilimleri öğretmeni

Ömer FİDAN

3
LGS – 1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM Mevsimlerin Oluşumu

Mevsimlerin Oluşumu Önceki Yıllara Ait Örnek ve Çıkmış Sorular

1)

2)

4
LGS – 1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM Mevsimlerin Oluşumu

3)

4)

5
LGS – 1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM Mevsimlerin Oluşumu

5)

6)

6
LGS – 1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM Mevsimlerin Oluşumu

7)

8)

7
LGS – 1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM Mevsimlerin Oluşumu

9)

10)

8
LGS – 1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM Mevsimlerin Oluşumu

11)

9
LGS – 1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM Mevsimlerin Oluşumu

12)

CEVAP ANAHTARI :

1-B 7-A

2-A 8-B

3-C 9-C

4-A 10-C

5-D 11-D

6-C 12-C
10
LGS
1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM İklim ve Hava Olayları

8.SINIF 1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM

İKLİM VE HAVA OLAYLARI HAVA OLAYLARI:

• İklim ve hava olayları arasındaki farkı Hava olaylarının günden güne yada bölgeden bölgeye
açıklar. farklılık gösterme nedenleri
• İklim biliminin (klimatoloji)bir bilim dalı
➢ Sıcaklık
olduğunu ve bu alanda çalışan uzmanlara iklim
➢ Nem
bilimci ( klimatolog) dendiğini bilir.
➢ Hava basıncının farklı olmasıdır.

Sıcaklığın yükselmesi ile hava moleküllerinin Rüzgar :


hareketi artar. Artan hareketle moleküller ➢ Rüzgâr, yüksek basınç alanından alçak
birbirinden uzaklaşır. Bu nedenle havadaki basınç alanına doğru yatay yönde
moleküllerin birbirine teması sonucu oluşan etki hareket eden hava akımının genel
yani hava basıncı azalır. adıdır.

ALÇAK BASINÇ ALANLARI


Ömer FİDAN / @fenomerf

➢ Rüzgârın oluşum nedeni havadaki basınç


farkıdır.
Farklı şiddette esen rüzgârlar fırtına, kasırga, tayfun ve
hortum gibi yeni adlar alır.
• Çevresine göre basınç değerlerinin düşük
Sis:
olduğu merkezlerdir. Havanın hareketi
➢ Atmosferin yeryüzüne çok yakın
çevreden merkeze doğrudur. kısımlarındaki su buharının yoğunlaşmasıyla
• Alçak basınç alanlarında yükselici hava oluşan buluta sis adı verilir.
hareketleri etkilidir. Yükselen hava giderek ➢ Yükseklerdeki bulutlar havanın
soğur ve yoğuşur. Bu nedenle gökyüzünde soğumasıyla oluşurken sis soğuk olan
bulut, yağmur gibi birçok yoğuşma ürünü yeryüzünün hemen üzerindeki havada
bulunan su buharının
görülür.
yoğuşmasıyla meydana gelir.
• Alçak basınçlar sıcaklığa ya da Günlük
Dolu:
harekete bağlı oluşabilmektedir. ➢ Havanın içindeki soğumuş su damlacıkları
soğuk hava ile karşılaşınca aniden
YÜKSEK BASINÇ ALANLARI donabilir. Bunun sonucunda buz parçaları
• Çevresine göre basınç değerlerinin yüksek hâlinde yeryüzüne inen su damlacıklarına
olduğu merkezlerdir. Havanın hareketi dolu adı verilir.

merkezden çevreye doğrudur.


• Yüksek basınç alanlarında hava açık, güneşli ve
bulutsuzdur.
• Alçalıcı hava hareketleri görülür
LGS
1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM İklim ve Hava Olayları

Yağmur: İklimi inceleyen bilim dalına iklim bilimi( klimatoloji)


➢ Sıcak havanın etkisiyle adı verilir.bu alanda çalışan uzmanlara iklim bilimci
yeryüzünde buharlaşan su, (klimatolog) adı verilir.
yükseklere doğru çıktıkça soğuk
hava ile karşılaşarak yoğuşur ve Ülkemizde görülen iklim tipleri:
küçük su damlacıkları hâline
gelir. Gökyüzünde birleşip büyüyen bu su ✓ Akdeniz iklimi
damlacıkları ağırlaşarak yeryüzüne iner. ✓ Karadeniz iklimi
Böylece yağmur oluşur. ✓ Karasal iklim

Kar: İklim ve hava olayları arasındaki farklılıklar


➢ Bulutlardaki su damlacıkları,
soğuk havanın etkisiyle minik Hava olayları iklim
buz taneciklerine dönüşür.
Bu konuda incelemeler yapan Bu konuda incelemeler yapan
Bunlar birleşerek yeterli büyüklüğe
bilim dalı meteorolojidir. bilim dalı klimatolojidir.
ulaştığında kar taneleri şeklinde yeryüzüne
Değişkenlik fazladır. Değişkenlik azdır.
iner.
Günlük, değişken atmosfer Uzun süreli atmosfer
Kırağı: olaylarını inceler. olaylarının ortalamasını
➢ Soğuk ilkbahar ve sonbahar inceler.
gecelerinde havadaki su buharı Hava durumundan İklimden bahsedilirken
Ömer FİDAN / @fenomerf

yeryüzündeki toprak ve bitkiler bahsedilirken kurak, yağışlı, soğuk,


üzerinde kristaller oluşturur. Buna güneşli, rüzgârlı, yağmurlu sıcak
kırağı denir. gibi ifadeler kullanılır. gibi ifadeler kullanılır.
Dar bir alanda, kısa süre Geniş bir bölgede, uzun yıllar
içinde görülen atmosfer devam eden atmosfer
METEOROLOJİ: olaylarıdır. olaylarının ortalamasıdır.

Atmosferde meydana gelen hava olaylarının


İklim değişikliğinin sebepleri:
➢ Oluşumunu,
➢ Gelişimini, Fosil yakıtların kullanımının artması,
➢ Değişimini nedenleri ile inceleyen Hava
Atmosferdeki sera gazlarının(karbondioksit,metan ,su
olaylarının canlılar ve dünya açısından
buharı,azot oksit,ozon) artması,
doğuracağı sonuçları araştıran bir bilim
dalıdır. Ormanların azalması…
Bu alanda çalışan uzmanlara meteorolog adı verilir.
İklim değişikliklerinin sonuçları:

İKLİM İklim değişikliğinin etkisi sıcaklıklardaki artıştan


ibaret değil.
Bir yerde uzun bir süre gözlemlenen sıcaklık, nem,
hava basıncı, rüzgâr, yağış, yağış şekli gibi olayların • Kuraklık
ortalamasına iklim adı verilir. • Seller
• Şiddetli kasırgalar gibi aşırı hava
İklim nelere bağlıdır?
olaylarının sıklığı ve etkisinde artış

✓ Enlem ( ekvatora olan uzaklık) • Okyanus ve deniz suyu seviyelerinde yükselme

✓ Yükselti • Okyanusların asit oranlarında artış

✓ Denizlere olan uzaklık • Buzulların erimesi gibi etkenler

✓ Yer şekilleri sonucunda bitkiler, hayvanlar ve

✓ Kalıcı kar sınırı ekosistemlerin yanı sıra insan


toplulukları da ciddi risk altındadır.
LGS
1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM İklim ve Hava Olayları

İklim ve Hava Olayları Yayınlanmış Örnek ve Çıkmış Sorular

1)

2)
LGS
1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM İklim ve Hava Olayları

3)

4)
LGS
1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM İklim ve Hava Olayları

5)

6)
LGS
1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM İklim ve Hava Olayları

7)

8)

9)
LGS
1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM İklim ve Hava Olayları

10)

11)
LGS
1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM İklim ve Hava Olayları

12)

13)
LGS
1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM İklim ve Hava Olayları

14)
LGS
1.ÜNİTE MEVSİMLER VE İKLİM İklim ve Hava Olayları

15)

16)

Cevap Anahtarı Ömer FİDAN


Fen Bilimleri Öğretmeni
1-B 5-A 9-A 13-B
2-B 6-C 10-C 14-C
3-C 7-C 11-B 15-B
4-C 8-D 12-D 16-A
LGS – 2.ÜNİTE DNA VE GENETİK KOD DNA ve Genetik Kod

DNA ve GENETİK KOD

Bu konu başlığındaki kazanımlarımız:

Nükleotid, gen, DNA ve kromozom


kavramlarını açıklayarak bu kavramlar
arasında ilişki kurar.
DNA’nın yapısını model üzerinde gösterir.
DNA’nın kendini nasıl eşlediğini ifade eder.

Dünya üzerinde yaşayan milyarlarca insanın ve bir çok • Kromozom sayısının vücut büyüklüğü ile bir
canlının birbirinin tamamen aynısı olmamasının nedeni ilgisi yoktur.
• Kromozom sayısı canlılar için ayırt edici bir
hücrelerimizde bulunan kalıtım maddeleridir. Bu
özellik değildir.Farklı iki canlının kromozom
kalıtım maddeleri Kromozom,Dna,Gen ve
sayıları aynı olabilir.
Nükleotidler ile ifade edilir. • Kromozom sayısı canlıların gelişmişlik
düzeyleri ile ilişkili değildir.
Kromozomlar • Aynı türe ait sağlıklı bireylerde kromozom
sayısı aynı olur.
• Çok hücreli canlıların vücut hücrelerindeki
kromozomların çift olarak bulunmasının
Ömer FİDAN @fenomerf

sebebi; n sayıda kromozomun


anneden, n sayıda kromozomun babadan
gelerek 2n sayıda çift kromozom
oluşturmasıdır.

DNA (DEOKSİRİBO NÜKLEİK ASİT )


• Kromozomları oluşturan yönetici moleküldür.
• Dna hücrenin tüm yaşamsal faaliyetlerini
yönetir ( beslenme solunum dolaşım boşaltım
üreme..)
• Çift zincirli ve sarmal bir yapıya sahiptir.
• Hücredeki yaşamsal faaliyetleri yöneten,
kontrol eden ve hücreye ait kalıtsal bilgileri
• Dna nın yapı birimi nükleotidlerdir.
• Dna nın görev birimi genlerdir.
bulunduran yönetim merkezi çekirdektir.

• Hücredeki kalıtsal bilgilerin tamamı Not:


çekirdekteki kromatin ipliklerde bulunur.

• Kromatin iplikler aslında birer DNA ➢ Dna, gelişmiş canlılarda


molekülüdür . çekirdekte bulunur.
➢ İlkel canlılarda ise
• Kromatin iplikler hücre bölünmesinden önce stoplazma içerisisnde
kısalıp kalınlaşarak kromozomları oluştururlar. dağınık halde bulunur.

• Kromozomların etrafı özel bir protein kılıf ile


sarılmıştır. • Dna yı keşfeden bilim insanları;
James Watson ve Francis Crick dir.

1
Gen : Kalıtsal yapıları karmaşık yapıda olandan ,basit yapıda
olana doğru şu şekilde ifade edebiliriz.
• Dna üzerinde belirli görevleri
içeren,nükleotidlerin belirli bir sayı ve sırada
Kromozom DNA Gen Nükleotid
dizilerek oluşturduğu yapılara gen denir.
Basit bir kodlama ile bu sıralamayı daha kolay
• Dna nın görev birimidir.
hatırlayabiliriz.
• Kalıtsal bilgileri taşır.
• Kan grubu, saç şekli,göz rengi , ten rengi gibi K e D i G e N i
kalıtsal özelliklere ait genetik şifreleri içerir. r N e ü
• Kromozomlar üzerindeki gen sayı ve uzunluğu
o A n k
farklı olabilir.
m l

Nükleotid: o e
z o
• Nükleotidler DNA yı oluşturan küçük yapı o t
birimleridir. m i
• Her nükleotid şeker (deoksiriboz şekeri)-
DNA nın Yapısı d
organik baz ve fosfattan oluşur.
• DNA da 4 çeşit azotlu organik baz bulunur • Dna sarmal yapılıdır.
Ömer FİDAN @fenomerf

bunlar; • Dna iki zincirden oluşur. Karşılıklı zincirlerin


➢ Adenin üzerinde nükleotidler bulunur.
➢ Guanin • Sağlıklı bir Dna diziliminde adenin nükleotidi
➢ Sitozin her zaman timin nükleotidi ile eşleşirken,
➢ Timin dir. guanin nükleotidi de her zaman sitozin
nükleotidi ile eşleşir.
• DNA’nın büyüklüğü ve taşıdığı özellikler
canlıdan canlıya değişiklik gösterebilir.
Ancak yapısındaki temel kısımlar her DNA
molekülünde aynıdır. Farklı DNA’lar
arasında değişkenlik gösteren; nükleotidlerin
sayısı, sırası ve dizilişleridir.
• Dna yı oluşturan nükleotidler dizilirken
herhangi bir kural yoktur.

➢ Dna molekülünde adenin nükleotidi sayısı timin


nükleotidi sayısına eşittir.

A=T
➢ Guanin nükleotidi sayısı sitozin nükleotidi
sayısına eşittir.

G=C
➢ Dna molekülündeki fosfat sayısı şeker sayısına
eşittir.
• Nükleotidler içerdikleri azotlu organik ➢ Toplam nükleotid sayısı toplam şeker sayısına
bazların isimlerine göre adlandırılırlar. eşittir.
➢ Toplam nükleotid sayısı toplam fosfat sayısına
• Nükleotidlerin sayı sıra ve dizilişindeki
eşittir.
farklılıklar biyolojik çeşitliliğin oluşmasını
sağlar.

2
DNA nın Eşlenmesi

Dna zincirleri fermuar gibi ayrılır

➢ Dna , hücre çekirdeğindeki kalıtsal bilginin


Nükleotidler eski zincirlerin karşısına yerleşir
yeni oluşacak hücrelere aktarılması amacı ile
kendini eşler.
➢ Dna nın kendisini eşlemesi hücre
bölünmesinden önce gerçekleşir.
Dna nın miktarının 2 katına çıkması(kendini
Ömer FİDAN @fenomerf


eşlemesi) hücre bölünmesine hazırlıktır.

Dna nın eşlenmesi sırasında gerçekleşen olaylar:

DNA kendini eşleyeceği zaman karşılıklı


iplikte bulunan nükleotidler birbirinden ayrılır.
DNA âdeta bir fermuar gibi açılarak iki iplik
hâline gelir.
Her bir ipliğin karşısına serbest hâldeki uygun
nükleotidler sırayla yerleşir. Adenin
nükleotidinin karşısına timin, sitozin
nükleotidinin karşısına guanin nükleotidi
yerleşir. Karşılıklı nükleotidler tekrar birleşir.
Böylece yeni iplik oluşur.
DNA’nın bir ucundan başlayan çözülme diğer
ucuna kadar devam eder. Bu sırada çözülen
kısımların karşısında hemen yeni iplik oluştuğu
için bu işlem sonunda iki yeni DNA oluşur.
Buna DNA’nın kendini eşlemesi denir.

3
Dna eşlenmesi sırasında bazı hatalar gerçekleşebilir
bunlardan bazıları onarılabilirken bazıları
onarılamaz.
1.Aşağıda verilen örnekte citozin nükleotidi ile
guanin nükleotidinin eşleşmesi gerekirken adenin
eşlenmiş.Bu hata Dna tarafından onarılabilir.

2.ilk zincirde timin nükleotidi vardır ve


Ömer FİDAN @fenomerf

karşısında adenin nükleotidi olması


gerekmektedir ancak herhangi bir nükleotid
yerleşmeiştir. Bu hatada Dna tarafından
onarılabilir.

Ömer FİDAN

Fen Bilimleri Öğretmeni

3. Burada ise iki iplikte karşılıklı nükleotidler eksik


kalmıştır. Bu hata Dna tarafından onarılamaz.

4
Örnek Sorular –Lgs Çıkmış Sorular

1)

2)

5
3)

4)

6
5)

6)

7
7)

8
8) 9)

9
2.ÜNİTE DNA VE GENETİK KOD KALITIM

KALITIM(SOYA ÇEKİM-GENETİK) çalışmaları değişik karakterler üzerinde defalarca


yaptığında aynı sonuçları elde etti.

Bu konu başlığında öncelikle nelere dikkat


etmeliyim?
• Gen, fenotip, genotip, saf döl ve melez döl
kavramları
• Baskın ve çekinik gen kavramları
• Çaprazlamalarda sadece bezelye karakterleri
kullanacağız
• Diğer canlılarda da karakterlerin aktarımının
benzer olduğuna dikkat etmeliyiz.
• İnsanda çocuğun cinsiyetinin babadan gelen eşey
kromozomu ile belirlendiğine dikkat etmeliyim.

Canlılar, sahip oldukları özelliklere ait bilgileri DNA


üzerindeki genlerinde taşır. Derinizin rengi, kirpiklerinizin
uzunluğu, parmaklarınızın şekli,göz rengi gibi özelliklerin her
biri genler tarafından belirlenir. Hücrelerinizde
binlerce gen bulunur.
Ömer FİDAN @fenomerf

Genleri araştıran bilim dalına kalıtım (genetik-soyaçekim)


adı verilir.

Gregor MENDEL bezelyeler ile yaptığı çalışmalarla kalıtımın


temellerini atmıştır.

Çaprazlama deneylerinde Mendel’in elde ettiği sonuçlar


Mendelin çalışmalarında bezelyeleri seçmesinin sebepleri:

1. Yetiştirilmesinin kolay olması • Karakterlerin nesillere geçmesini sağlayan belirli birim


faktörler (genler) vardır.
2. Maliyetin düşük olması
• Kalıtım birimi olan genler bireylerde çift olarak bulunur
(alel gen). Bu aleller farklı olduğu zaman, biri fenotipte
3. Bir yılda, birden fazla sayıda döl verebilmesi
ortaya çıkarken diğeri gizli kalır.

4. Bir organ ya da yapı ile ilgili, birden fazla karakter • Bir karakter bakımından farklı iki arı döl (homozigot) birey
taşıması çaprazlandığında, oluşan F1 dölünün hepsi melez ve birbirine
5. kendi kendine tozlaşma yapması benzer olur.

6. mendelin seçtiği karakterlerin ayrı kromozomlar üzerinde KALITIMLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR:
olması.
Gen: Kalıtım birimidir. Bunlar genellikle harflerle gösterilir.
Mendel, arı döl mor çiçekli ve beyaz çiçekli bezelyeleri Alel Gen: Bir karakter üzerinde aynı ya da farklı yönde
çaprazladığında, F1 dölünün hepsinin mor çiçekli olduğunu etkili olan iki veya daha fazla genden her biridir. Alel
gördü. F1’de kendini gösteren karaktere (mor çiçek) genlerin biri anneden, diğeri babadan gelir.Aynı karakteri
dominant, gizli kalana(beyaz çiçek) resesif adını verdi. taşıyan gen çiftidir.
Baskın(dominant) Gen: baskın özellikteki gendir ve büyük
Mendel daha sonra F1 dölünü kendi aralarında çaprazlayarak harfle gösterilir. Canlının dış görünüşünde etkisini sürekli
(kendileştirme) F2 dölünü elde etti. F2 dölünde oluşan gösterebilen gendir.(A,K,M,U…)
tohumların yaklaşık ¾’ü mor çiçekli, ¼’ü beyaz çiçekli idi. Herhangi bir harf seçilebilir önemli olan büyük harf ile
Böylece F2 dölünde fenotip bakımından baskın özelliğin ifade edilmesidir.
çekinik özelliğe oranının 3 : 1 olduğunu belirledi. Genotip
oranı 1 : 2 : 1 şeklinde ortaya çıkmaktaydı. Mendel, aynı

1
2.ÜNİTE DNA VE GENETİK KOD KALITIM

Çekinik (Resesif) Gen: Çekinik özellikteki gendir ve küçük Bir karektere ait genotiplerin yazılması:
harfle gösterilir. Baskın gen ile birlikteyken etkisini canlının
dış görünüşünde gösteremez.(b,d,a,u….) Örneğin düz ve buruşuk tohum şekilleri için:
Homozigot (arı-saf döl): Bir karakter için aynı yönde etkili
alel genleri taşıyan bireylere denir.birbirinin aynı iki genden Baskın özellik düz tohumlu olmasıdır ve bunu büyük harf ile
oluşur.(AA,aa,UU,EE,ee gibi.. ) ifade ederiz. ‘’ A’’ (İstediğimiz herhangi bir harfi
Heterozigot (melez): Bir karakter için farklı yönde etkili seçebiliriz )
alel genleri taşıyan bireylere denir.Dişi ve erkek canlılardan
gelen genlerin farklı özellikte olmasıdır.(Aa,Bb,Uu,Tt…gibi..) Çekinik özellik buruşuk tohumlu olmasıdır. Bunu da aynı
Genotip: Bir canlının sahip olduğu genlerin toplamına harfin küçüğü ile ifade ederiz ‘’a’’
denir.canlının dış görünüşünü yani fenotipini meydana
getirir.(Tt,Uu,UU,bb…gibi) Heterozigot (Melez döl) düz tohumlu bezelye : Aa
Fenotip: Genotip ve çevre koşullarının etkisiyle ortaya çıkan
dış görünüştür.kıvırcık saçlı olma,mavi gözlü olma,düz saçlı Homozigot ( saf döl) düz tohumlu bezelye : AA
olma gibi..
Çaprazlama :Dişi ve erkek bireylerin sahip olduğu Homozigot (saf döl )buruşuk tohumlu bezelye : aa
genotiplerden oluşacak karakterlerin olasılığının
hesaplanmasıdır. (Örneğin: Uu×uu) Şeklinde ifade edilir.Melez döl genotip yazılırken baskın
olan özellik her zaman ilk sırada yazılır.
Çaprazlama sonucu oluşan ilk kuşağa F1 dölü;F1 dölünün
kendisi ile çaprazlanması sonucu oluşan kuşağa ise F2
Tek karakterli çaprazlamlar
dölü adı verilir.

Örnek: Homozigot sarı renkli bir bezelye ile yeşil renkli bir
bezelye çaprazlanıyor. Oluşacak olan bireylerin
Bezelyelerde bulunan farklı karakterler
Ömer FİDAN @fenomerf

fenotip ve genotip oranları ve olur?


( Sarı renk: baskın (A), yeşil renk: çekinik (a) )

Homozigot sarı renkli: AA

Yeşil renkli: aa

Fenotip oranı: % 100 sarı renkli bezelye

Genotip oranı: %100 Aa

2
2.ÜNİTE DNA VE GENETİK KOD KALITIM

Fenotip oranı: % 75 sarı renkli bezelye, %25 yeşil renkli


bezelye

Örnek: Heterozigot sarı renkli bir bezelye ile yeşil renkli Genotip oranı: %25 AA, %50 Aa, %25 aa
bir bezelye çaprazlanıyor. Oluşacak olan bireylerin
fenotip ve genotip oranları ne olur?(sarı renk yeşil renge • Çaprazlanan bireylerden bir tanesi
baskındır)
homozigot baskın ise oluşacak
fenotiplerde sadece baskın özellik
Heterozigot sarı renkli: Aa görülür.
• Heterozigot bir karakter ile homozigot
Yeşil renkli: aa
çekinik bir karakter çaprazlanırsa
fenotipte her iki özellikte % 50 oranında
görülür.

Punnet karesi ile çaprazlama


Ömer FİDAN @fenomerf

Erkek birey

Fenotip oranı: % 50 sarı renkli bezelye, %50 yeşil renkli


bezelye

Genotip oranı: %50 Aa, %50 aa


Dişi birey

Örnek: Heterozigot sarı renkli iki bezelye çaprazlanıyor.


Oluşacak olan bireylerin fenotip ve genotip oranları ne olur?

Genotip çeşidi: AA,Aa,aa

Genotip oranı: 1/4 AA %25 saf döl mor çiçekli

2/4 Aa %50 melez döl mor çiçrkli

1/4 aa %25 saf döl beyaz çiçekli

Fenotip çeşidi: mor çiçek ve beyazçiçek

Fenotip oranı: 3/4 mor çiçek yani %75 mor çiçek

1/4 beyaz çiçek yani %25 beyaz çiçek

3
2.ÜNİTE DNA VE GENETİK KOD KALITIM

İnsanda cinsiyetin belirlenmesi 2. Derece kuzen evliliği kardeş torunları arasındaki


evliliklerdir.
Dişi birey Erkek birey
Baskın genlerle taşınan kalıtsal hastalıklara
(gece körlüğü, yapışık veya kısa parmaklılık, cücelik, kalıtsal
miyopluk ve hipermetropluk, katarakt)
sahip olan kişilerin çocuklarında bu hastalıklar büyük
ihtimalle ortaya çıkar.

Kalıtsal hastalıkların çoğu çekinik genlerle taşınır.


(Zekâ geriliği, sağırlık, dilsizlik, albinoluk, anemi, şeker
hastalığı, altıparmaklılık, kısa parmaklılık, renk körlüğü,
hemofili).

Çekinik genlerle taşınan bu hastalıkların ortaya çıkması


için iki hastalık geninin yan yana gelmesi yani homozigot
durumda olması gerekir. İki hastalık geninin yan yana
İnsan vücut hücrelerinde de normalde 46 kromozom, üreme
gelmesi içinde anne ve babada bu hastalık genlerinin
hücrelerinde de 23 kromozom bulunur.Vücut ve üreme
bulunması gerekir.
hücrelerinde farklı iki çeşit kromozom takımı
bulunmaktadır.insandaki 46 kromozomun 2 tanesi cinsiyet
Akraba Evliliğinin Sakıncaları Neler Olabilir ?
kromozomudur.

vücut hücreleri→ 46 = 44 + 2 – Genler arası uyuşmazlık yaşanacağından sakat çocuk


doğurma olasılığı bir hayli yüksektir.
Cinsiyet kromozomları 2 çeşit olup X ve Y dir. Y kromozomu
Ömer FİDAN @fenomerf

X e karşı baskın olup bulunduğu yavrunun erkek cinsiiyetinde – Annenin hamilelik süresi boyunca kanamalar geçirmesi
olmasını sağlar. sıkça görülmektedir.

2N=46=44+XY ⇒ Erkek birey


– Akra evliliklerinde annenin düşük yapma olasılığı yüksektir.
2N=46=44+XX ⇒ Dişi birey
– Anne ve babada bulunan çekinik genler çocuğa da
• Doğacak bir çocuğun kız olma ihtimali %50 dir geçeceğinden çocuğun ileride evlenmesi durumunda
çocuğunda çocuklarında bu hastalıklar
• Doğacak bir çocuğun erkek olma ihtimalide %50
görülebilecektir.(taşıyıcı olma durumu)
dir

• Bir önceki çocuğun cinsiyeti sonraki çocukların


kız yada erkek olmasının % 50 olma ihtimalini
Akraba evlilikleri nedeniyle Türkiyede en sık rastlanılan
etkilemez.
rahatsızlıklar:
Akraba evlilikleri • Orak Hücre Anemisi
Anne ya da baba tarafının soyları fark etmeksizin, • SMA
aralarında kan bağı olan kişilerin evlenmesi durumuna,
‘’akraba evliliği’’ adı verilir. • Kistik fibroz

Akraba evliliği, zararlı baskın gen ve çekinik gen üst üste • Fenilketonüri
gelerek çakışması olasılığını artırdığından genetik
hastalıkların görülmesine yol açabilir. Bunların çocukta Ömer FİDAN
görülmesi için anne ve babanın her ikisinin de en azından bir
zararlı çekinik gene sahip olması gerekir. Dolayısıyla akraba Fen Bilimleri Öğretmeni
evlilikleri; aynı gen yapısına sahip olan ailede, çekinik
genlerin birbirleriyle karşılaşma olasılığını artıracaktır.

Akraba evlilikleri yakınlık derecesine göre iki ayrı


kademede değerlendirilmektedir;

1. Derece kuzen evliliği dediğimiz, teyze, dayı, amca ve hala


çocukları arasında yapılan evliliklerdir.

4
2.ÜNİTE DNA VE GENETİK KOD Adaptasyon

Adaptasyon

Canlıların belirli çevre koşullarında yaşama ve


çoğalma şansını artıran kalıtsal özellikler
kazanmasına adaptasyon denir.

 Aynı ortamda yaşayan farklı


Kutuplarda yaşayan canlılar ısı kaybını
canlılar birbirlerine benzer
azaltmak için daha kısa kulak ve buruna
adaptasyonlar geliştirir.
sahiptirler.
 Canlılardaki adaptasyonlar
kalıtsaldır ve nesilden nesile
aktarılır.
 Herhangi bir adaptasyona sahip
olan canlı yaşadığı ortamdan farklı
bir ortama taşınsada sahip olduğu
adaptasyonda değişiklik olmaz.
 Bir canlı yaşadığı ortama uyum
Ömer FİDAN @fenomerf

sağlamak için birden fazla


Kurak bölgelerde yaşayan bitkilerin
adaptasyon geliştirebilir.
yaprakları su kaybını azaltmak için dikensi
şekilde olurlar.

Adaptasyon örnekleri

Kutuplarda yaşayan canlıların kalın yağ


tabakasına sahip olmaları vücut
sıcaklıklarını korumalarına yardımcı olur.

Kutuplarda yaşayan canlılarının postlarının


açık renkli olması hem av hem de avcı
olarak avantajlı konuma gelmesini sağlar.

Sıcak bölgelerde yaşayan tilki ve farelerin


vücut yüzeylerinin geniş, kulak ve
kuyruklarının uzun olması ısı kaybını
Ördeklerin ayak parmakları
artırarak vücut sıcaklığını korumalarını
arasındaki perdeler suda
sağlar. rahat hareket edebilmelerini
sağlar.

1
2.ÜNİTE DNA VE GENETİK KOD Adaptasyon

Develerin uzun kirpik ve kulak kılları


Not:
canlıyı çöldeki tozlardan korurken,ayak
tabanlarının geniş olmasıda kuma Canlıların adaptasyonları yaşama ve üreme
batmalarını önler.Ayrıca hörgüçlerinde şansını artırdığı için biyolojik çeşitlilikte artar
depoladıkları yağ sayesinde uzun süre yani biyolojik çeşitliliğin artmasında
susuzluğa dayanabilmektedirler. adaptasyonlar etkilidir.

Varyasyon

Her canlı kendi türüne göre farklı kalıtsal


özelliklere sahiptir.tür içindeki gen çeşitliliğine
varyasyon denir.

 Varyasyonların canlıların adaptasyon


Nilüfer bitkisinin yapraklarının geniş özelliklerine katkıları vardır.
olması terlemeyi artırmasını sağlar.
Ömer FİDAN @fenomerf

Ömer FİDAN

Fen Bilimleri Öğretmeni


Doğal seçilim

Canlıların doğadaki yaşam şartlarına adaptasyon


gösterebilenlerin hayatta kalıp
gösteremeyenlerin ise yok olmasına doğal seçilim
denir.

Doğal seçilim adaptasyon sonucunda gerçekleşir. fenomerf

Doğal seçilimin nedenleri

 Canlılar arası rekabet


 Hastalıklar
 Beslenme
 İklim şartları

2
Mutasyon ve Modifikasyon
2.ÜNİTE DNA ve GENETİK KOD
Bu konu ile ilgili olarak; Mutasyonlar hangi şekilde gerçekleşebilir?

• Örneklerden yola çıkarak mutasyon ve


• Hücre bölünmesi sırasında kromozomların
modifikasyonu açıklayabilmeli ve mutasyon
birbirinden ayrılmaması
ile modifikasyon arasındaki farklarla ilgili
• Eşlenme sırasında yanlış organik baz ile
çıkarımlar yapabilmeliyiz.
eşlenme.
• Kromozomlardaki genlerin koparak eksilmesi
MUTASYON
• Kromozomdan kopan parçanın ters dönerek

Bireyde canlı hücresinin çekirdeğinde bulunan ve aynı kromozoma bağlanması gibi şekillerde

kalıtsal özelliklerin ortaya çıkmasını sağlayan DNA gerçekleşebilir.

molekülünde meydana gelen değişimlere mutasyon


denir.DNA da gerçekleşen bu değişiklik canlıda farklı
özellikler oluşmasına neden olur. Mutasyonlar olumlu ve olumsuz şekilde

Mutasyona uğramış gen e mutant gen adı verilir. gerçekleşebilir

Mutasyona neler sebep olur ? 1 ) Zararlı mutasyonlar

• Siyam ikizleri
• Radyasyon
Ömer FİDAN @fenomerf

• Tavşan dudaklılık
• X ışınları
• Altı parmaklılık
• Ultraviole ışınlar • Albinoluk
• Yüksek sıcaklık • Down sendromu
• Bazı kimyasal maddeler • Hemofili
• Orak hücreli anemi
• Sigara katranı
• Kanser
• 4 boynuzlu keçi

Not:

• Üreme hücrelerinde görülen


mutasyonlar nesilden nesile
aktarılır yani kalıtsaldırlar
fakat vücut hücrelerinde
görülen mutasyonlar sadece o
bireyi etkiler.Kalıtsal
değildirler
• Eşeysiz üreyen canlılarda ise
vücut hücresindeki
mutasyonlar nesilden nesile
aktarılır.
Zararlı mutasyonlar canlı üzerinde olumsuz etkilere
sahiptir.

1
Mutasyon ve Modifikasyon
2.ÜNİTE DNA ve GENETİK KOD
2 ) Yararlı mutasyonlar Modifikasyon örnekleri:

• Çekirdeksiz üzüm Spor yapan insanların kaslarının gelişmesi


Güneş etkisi ile tenin bronzlaşması
Çuha çiçeğinin 25-35 0C de beyaz çiçek
açarken; 15-25 0C de kırmızı çiçek açması
0
Sirke sineklerinin 16 C de düz; 25 0C de
kıvrık kanatlıolması.
• Bitkilerin daha büyük meyvelerinin oluşması
Ortanca bitkisinin çiçeklerinin pHı yüksek
• Daha çok sayıda tohum oluşturan bitkiler
ortamda pembe ;pH ı düşük ortamda mavi
• Van kedisi
renkli olması.
Tek yumurta ikizlerinin farklı miktar yada
şekilde beslenmesi sonucu farklı ağırlıkta
olmalar

• Ankara kedisi Ömer FİDAN @fenomerf

Yararlı mutasyonlar yeni canlı türlerinin oluşmasını


sağlayarak biyolojik (genetik) çeşitliliğe katkı
sağlarlar. Ürünlerin verimliliğini artırırlar.

Not: Bazı mutasyonlar dış görünüşe yansımayabilir.

Modifikasyon
Çevre etkisi ile gerçekleşen genlerin işleyişindeki
değişikliğe modifikasyon denir.

Modifikasyona neler sebep olur ?

• Nem
• Sıcaklık
• Beslenme şekli
• Işık miktarı
• Toprağın pH ı

❖ Modifikasyonlar canlının dış görünüşünü


etkiler.
❖ Modifiksyonlar kalıtsal değildir.
❖ Ortam şartları değişince canlı eski haline
dönebilir.

2
Mutasyon ve Modifikasyon
2.ÜNİTE DNA ve GENETİK KOD

Mutasyon ve Modifikasyon arasındaki farklar

Mutasyonlar Modifikasyonlar

Genlerin yapısı değişir Genlerin işleyişi değişir.

Mutasyon sebebi olan etken ortadan kalkarsa Modifikasyona neden olan etken ortadan kalkınca
canlı eski haline dönmez canlı eski haline dönebilir.
Üreme hücrelerinde meydana gelen Hiçbir modifikasyon kalıtsal değildir.
mutasyonlar kalıtsaldır.
Bazı mutasyonların etkisi dış görünüşe Modifikasyonların etkisi dış görünüşe yansır.
yansırken bazı mutasyonlarınki yansımaz.
Sebepleri: UV – yüksek sıcaklık –sigara Sebepleri :Sıcaklık- beslenme şekilleri- ışık
katranı- radyasyon- çeşitli kimyasallar miktarı- ortamın pH ı –nem
Ömer FİDAN @fenomerf

Ömer FİDAN

Fen Bilimleri Öğretmeni

3
2.ÜNİTE DNA VE GENETİK KOD BİYOTEKNOLOJİ

BİYOTEKNOLOJİ Geleneksel ıslah: İstenilen özelliklere sahip olan


canlıların seçilip eşleştirilmesi ile istenilen
Günlük hayatta çoğunlukla birbirinin yerine özellikleri taşıyan yeni bireylerin elde edilmesine
kullanılan genetik mühendisliği ve biyoteknoloji Geleneksel ıslah adı verilir.
aslında birbirlerinden farklı kavramlardır.
Not: Bu çalışmalarda istenilen genlerin yanında
istenmeyen genlerinde aktarılması istenmeyen
Genetik mühendisliği: DNA üzerinde
özellikte canlıların meydana gelmesine sebep olabilir
yapılan değişiklikler ile ilgilidir. Bu ve diğer bir dezavantajda geleneksel ıslah
değişiklikler çalışmalarının zaman alıcı olmasıdır.
 genlerin seçilmesi
 genlerin çoğaltılması Örnek olarak daha hızlı koşan atlar elde etmek
için nesiller boyunca uzun bacaklı olan atların
 farklı canlılara ait genlerin
çaprazlanması verileblir.
birleştirilmesi
 bir genin başka bir canlıya 2. Modern biyoteknoloji
aktarılması gibi işlemlerdir.  Kan proteinleri

Biyoteknoloji: Genetik mühendisliği  İnsan kanı serumu


 Suçluların belirlenmesi
çalışmalarından endüstri yolu ile farklı ürün elde
 Hastalıkların teşhis ve tedavisi
Ömer FİDAN @fenomerf

edilmesidir. Yani biyolojik sistemlerin mal ve


 Suların arıtılması
hizmet üretilmesinde kullanılmasıdır.
 İnsan hormonları
Örneğin : insandaki insülin üretimini sağlayan  İnsülin
genin bakteriye aktarılması genetik  Biyoteknolojik aşılar gibi faydalı
mühendisliğinin çalışması iken genleri ürünlerin üretilmesine imkan veren
değiştirilmiş bakteriden insülin üretmek alandır.
biyoteknolojinin çalışma alanıdır.
Modern biyoteknolojik yöntemler bilim ve
Her genetik mühendisliği çalışması bir mühendislik ilkelerini kullanarak kısa sürede
biyoteknoloji uygulaması olabilir; ancak her istenilen özellikte ticari ürünler elde etmeyi
biyoteknolojik çalışma genetik mühendisliği ile amaçlar.
ilgili bir uygulama değildir.
Yapay seçilim
Tarihsel gelişimi göz önüne alındığında İnsanlar tarafından canlılar arasındaki üstün
biyoteknoloji iki bölüme ayrılır. organizmaların seçilerek üretilmesine ve bunların
kontrollü olarak geliştirilmesine yapay seçilim
1. Geleneksel biyoteknoloji: denir. Yapay seçilim;
 Ekmek  Bitki ve hayvanlarda çeşitlilik oluşumuna
katkı sağlar.
 Peynir
 Evcilleştirilmiş hayvanlar yapay seçilim
 Alkol
ürünleridir.
 Sirke  Ekonomik anlamda katkı sağlar
 Yoğurt  Daha verimli ürünler elde edilmesini
 Turşu sağlar.

Gibi maddelerin üretilmesinde kullanılır.

1
Biyoteknoloji hangi alanlardan yararlanır? Klonlama

-Biyoloji -Moleküler biyoloji Seçilen bir canlıdaki dna nın bir bölümünün yada
-Genetik mühendisliği - Mikrobiyoloji bir genin kopyasının üretilmesine klonlama adı
-Biyokimya -Genetik verilir.
-kimya
- Fizyoloji
-Hücre ve doku biyolojisi kültürü
-Mühendislik
-Bilgisayar teknolojileri

Genetik mühendisliği uygulamaları

Gen aktarımı
Gen tedavisi
Klonlama
Dna parmak izi
GDO
Ömer FİDAN @fenomerf

Gen Aktarımı

Dna nın bir bölümündeki genin başka bir canlıya


aktarılmasıdır. Örnekler ;
Ateş böceğinin ışık saçmasını sağlayan Dna Parmak İzi
genin tütün bitkisine aktarılması ile aynı
özellik tütün bitkisindede görülür.
Canlılarda genetik bir bozukluğun olup olmadığı
Soğuk sularda yaşayan bir tür balıktan
ve türler arasındaki farklılıklar DNA parmak izi
alınan genin domates bitkisine aktarılması
yöntemiyle belirlenebilmektedir. DNA parmak izi
ile domatesin soğuğa daha dayanıklı olması
yöntemi, bir insanın DNA'sını oluşturan baz
sağlanır.
sırasının diğer insanların DNA baz sıralarından
farklı olmasına dayanır. DNA parmak izi
Gen tedavisi suçluların tespitinde ve babalık testlerinde
kullanılan bir yöntemdir.
Zararlı genleri etkisiz hâle getirmek ve tedavi
etmek amacı ile tedavi edici genlerin hastalara GDO ( Genetiği değiştirilmiş organizmalar)
aktarılmasına gen tedavisi denir.
Bu yöntem ile kanser, sonradan kazanılan yada Bir canlıdaki seçilmiş genetik özelliklerin
kalıtsal olarak aktarılan hastalıkların olumsuz kopyalanarak bu özellikleri taşımayan
etkileri ortadan kaldırılabilir. başka bir canlıya aktarılması sonucu üretilen
Gen tedavisi uygulanırken çeşitli canlılara, genetiği değiştirilmiş organizmalar
mikroorganizmalar kullanılabilir. (GDO) adı verilir.

2
BİYOTEKNOLOJİNİN UYGULAMA Biyoteknolojinin olumlu etkileri
ALANLARI
 Biyoteknoloji ile üretilen bitki ve
Tıp – Eczacılık – Sağlık uygulamaları hayvanlar zararlılara ve çevre şartlarına
daha dayanıklı olur.Bu sayede gübre ve
 Antibiyotik üretimi ilaç kullanımını azaltabilir. Bu şekilde
 İlaç üretimi çevre kirliliği azaltılabilir.
 Hormon ve vitamin üretimi  Temizlik malzemelerinde kullanılan
 Hastalık tanılarının geliştirilmesi bitkiler daha az maliyetle elde edilir.
 Aşıların geliştirilmesi  Nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya
 İnsan genomunun anlaşılması olan canlılar klonlanarak korunabilir.
 Biyoteknolojik yollarla tıp alanında
Gıda üretimi uygulamaları birçok aşı, ve ilaçlar geliştirilmiştir.
 İnsanlarda genetik hastalıkların tespit
 Gıdaların raf ömrünün uzatılması ve tedavisi yapılmaktadır.
 Meyveli yoğurt üretimi  Kök hücrelerin kullanılması
 Gıdaların besin değerinin artırılması  Bakteriler sayesinde hormon üretilmesi
 Vitamin tabletlerinin üretilmesi (insülin gibi)
 Bulaşıcı hastalıklara karşı koyacak
Çevre uygulamaları
Ömer FİDAN @fenomerf

protein üretilmesi
 Organ nakinde sıra bekleyen insanlar
 Kirliliğin kontrolü için yapay doku ve organlar yapılması
 Atık toksinlerin uzaklaştırılması  Kanser hastalığının tedavisinde gen
 Madencilik endüstrisi atıklarından tedavisi yapılmas
metallerin geri kazanılması  Daha çok ürün veren bitkiler
 Arıtma tesislerinde suların temizliğinin üretilmiştir.
sağlanması  Canlıların olgunlaşma süreleri
kısalmıştır.
Bitkilerdeki uygulamalar  Soğuğa ve kuraklığa dayanıklı bitkilerin
üretilmesi
 Sıcak yada soğuğa dayanıklı bitki  Türler ıslah edilmiştir.
türlerinin üretilmesi  Tarımsal alanlarda daha fazla ürün elde
 Ürün veriminin artırılması edilmesi sonucu, doğal alanlar
 Dirençli bitkiler üretilmesi korunacaktır.
 Bitkisel ve hayvansal hastalıkların
Hayvancılıktaki uygulamalar teşhisi
 Meyveli yoğurt üretilmesi
 Yapay ipek ve yün üretimi  Vitamin tabletleri üretilmesi
 Daha sağlıklı ve verimli hayvanların  Yüksek proteinli besinlerin üretimi
üretilmesi (Proteini artırılmış soya)
 Kaliteli et ve süt üretimi  Vitamini artırılmış besinler (A vitamini
artırılmış çeltik)
 Gıda içerisinde zararlı maddelerin
tespit edilecek yöntemler
geliştirilmektedir

3
Biyoteknolojinin olumsuz etkileri

 Ekolojik denge bozulmaktadır.


 GDO'lu ürün yetiştiren işletmeler,
organik tarım yapan işletmelerin DNA
kirliliğine neden olması. DNA kirliliği
polenlerin rüzgar, su, böcekler
tarafından taşınması ile
gerçekleşmektedir.
 Tohumların kısırlaşması, artık sadece
GDO'lu tohumların kullanılabilir olması
 Biyo-çeşitlilik azalmaktadır.
 Genetiği değiştirilmiş organizmalar
(GDO) insan sağlığı açısından en büyük
tehdittir.
 Biyoteknoloji ürünleri alerjik ve toksik
(zehir) reaksiyonlara neden olabilir.
 Bir canlıya ait olan bir özelliğin diğer bir
canlıya aktarılması sırasında
Ömer FİDAN @fenomerf

bilmediğimiz özelliklerinde aktarılması


mümkündür.
 Biyolojik silah üretilebilmektedir.
 Tarımsal ilaçlara dirençli hale gelen
böceklere karşı daha fazla ilaçlama
yapılacaktır.
 Canlıların mutasyona uğraması
 Biyoteknoloji çalışmaları sayesinde
şirketler veya ülkeler, dünyadaki gıda
tüketiminde daha fazla söz sahibi
olacaktır.
 Tarımda kullanılacak tohum ve ilaçlar
biyoteknoloji gücüne elinde tutan
şirketlerde olacaktır.
 Dünya üzerinde gelir dengesizliğine
neden olacaktır. Yüksek verimli
tohumlar çok pahalıya satılmaktadır.
 İnsanlarında klonlanabileceği düşüncesi
dünya üzerinde ikinci sınıf insan yada
kölelik benzeri bir durum
fenomerf
oluşturabileceği düşüncesi ile tepkilerle
neden olabilir,ahlaki yada etik
Ömer FİDAN
tartışmalara yol açabilir.
Fen Bilimleri Öğretmeni

4
3.ÜNİTE BASINÇ Katı Basıncı
3.ÜNİTE BASINÇ Katı basıncı

KATI BASINCI
Katı basıncı - temas yüzey alanı ilişkisi
Katı ,sıvı ve gaz haldeki maddeler ağırlıklarından
Ağırlıkları aynı olan iki cisimden temas
dolayı temas ettikleri bütün yüzeylere kuvvet
yüzey alanı küçük olan cisim zemine daha
uygularlar.
çok basınç uygular.
Birim yüzeye dik olarak etki eden kuvvete
basınç denilir. Ağırlıkları aynı olan iki cisimden temas
Basınç ‘P’ harfi ile gösterilir. yüzey alanı daha fazla olan cisim zemine
Birimi pascal dır.(Pa) daha az basınç uygular.
Kuvvet (F) Yüzey Basınç (P) Buradan çıkaracağımız sonuç temas yüzey alanı
alanı(S) ile basınç ters orantılıdır.

Birimi Newton m2 N/ m2
Şekil 1 Şekil 2
(N) (pa)

20N
Katıların basıncı iki özelliğe bağlıdır bunlar; 20N
1. Uygulanan kuvvetin büyüklüğü
fenomerf

2. Temas yüzey alanı


S 2S

Katı basıncı – uygulanan kuvvet ilişkisi


Yukarıda verilen görselde aynı ağırlığa sahip iki
Temas yüzeyi sabit olan bir katının
mer FİDAN

cisim görülmektedir. Ağırlıkları aynı olmasına


uyguladığı dik kuvvet artarsa basınç artar.
rağmen 1.şekildeki cisim daha küçük bir temas
yüzey alanına sahip olduğu için zemine uyguladığı
Temas yüzeyi sabitken bir katının
basınç 2.şekildeki cisimden fazla olacaktır.
uyguladığı dik kuvvet azalırsa basınç
azalır.
Sonuç olarak katıların basıncı uyguladıkları
kuvvet miktarı ile doğru orantılıdır.

Homojen özellik gösteren düzgün katı


10N cisimler yukarıdan aşağı doğru dik bir
şekilde bölünürse , temas yüzeyi ile ağırlık
10N 10N aynı oranda değişeceği için cisimlerin ayrı
ayrı olarak yere uygulayacakları basınç
S S değişmez ilk durumdaki ile aynı olur.

Şekil 1 Şekil 2

Yukarıda verilen iki şekil incelendiğinde, şekil 2


de temas yüzeyi 1. Şekil ile aynı olmasına rağmen
uygulanan kuvvet artmıştır bu nedenle zemine
uygulanan basınçta artar.

1
3.ÜNİTE BASINÇ Katı Basıncı
3.ÜNİTE BASINÇ Katı basıncı

P1
F P2 F

S1 S2

Homojen özellik gösteren düzgün katı bir


cismin üst bölümünden bir parça kesilerek
alınırsa , temas yüzeyi değişmemesine
rağmen ağırlık azalacağı için ikinci Katılar üzerlerine uygulanan kuvveti
durumda basınç azalır. aynen iletir ancak basıncı aynen
iletmezler.
şekilde S1 yüzeyine uygulanan F kuvveti
zemine aynı şekilde F kuvveti olarak
iletilmiştir. Basınç için aynı şeyi
söyleyemeyiz çünkü S2 ile S1 in temas
yüzeyleri birbirinden farklıdır. Her iki
yüzeye de aynı kuvvet etki etmesine
rağmen S2 yüzeyi daha küçük olduğu için
basınç artarak iletilmiş olur. Böylece P2
fenomerf

basıncı P1 den daha büyük olur.

Günlük hayatta katı basıncını artırmaya yönelik


uygulamalar
mer FİDAN

Günlük hayatta katı basıncının artmasını


Homojen özellik gösteren düzgün bir katı
istediğimiz durumlarda, ağırlık sabitken
cisim yukardan aşağıya doğru eğik
temas yüzeyi küçültülmeli yada temas
biçimde kesilirse ağırlık ve temaz yüzeyi yüzeyi sabit ise ağırlık artırılmalıdır.
farklı oranlarda değişeceği için zemine
uygulayacakları basınç değeride değişir.
Topuklu ayakkabıların temas
Eğer ağırlıkları aynı olacak biçimde yüzeyi küçük olduğu için
kesilmişlerse temas yüzeyi küçük olan basıncı artırır.
parçanın basıncı daha büyük olacaktır.

Raptiye ,iğne ve çivi benzeri


cisimlerin temas yüzeyleri çok
küçük olduğu için yüzeylerde
oluşturacakları basınç fazladır.
Kolaylıkla saplanmalarını sağlar.

2
3.ÜNİTE BASINÇ Katı Basıncı
3.ÜNİTE BASINÇ Katı basıncı

Futbolcuların giydiği İş makinelerinin paletleri


kramponların altındaki dişler temas yüzeyini artırır ve
temas yüzeyini azaltıp basıncı basıncı azaltır.
artırdığı için futbolcuların çim
üzerinde kaymalarını önler.

Ceviz kıracağının içerisinde


Traktörlerin tekerlerinin
bulunan sivri dişler temas
geniş yüzeyli olması basıncı
yüzeyini rtırarak ceviz üzerine
azaltır.
etki eden basıncın artmasını
sağlar.

Bıçak ve balta gibi kesici


aletlerin keskin kısımlarının Trenlerin ,kamyonların çok
temas yüzeyleri küçük olduğu sayıda tekerleğinin olması
için basıncı artırır ve kesme temas yüzeyini artırır ve
işlemini kolaylaştırır. basıncın azalmasını sağlar.
fenomerf

karlı havalarda araçlara zincir


takılması temas yüzeyini
küçülterek basıncı artırır karlı
Ömer FİDAN
zeminde hareketini
kolaylaştırır. Fen Bilimleri Öğretmeni
mer FİDAN

Günlük hayatta katı basıncını azaltmaya


yönelik uygulamalar

Katı basıncının azaltılması için temas


yüzeyi sabitken cismin ağırlığı azaltılmalı
yada ağırlık sabit iken temas yüzeyi
artırılmalıdır.

Fil ,deve,gergedan gibi


hayvanların ayak tabanlarının
geniş olması temas yüzeyini
artırarak bu canlıların daha
rahat yürüyebilmelerini
sağlar.

Kar ayakkabılarında temas


yüzeyi geniş olduğu için
basıncı azaltır ve karda
batmayı önler.

3
3.ÜNİTE BASINÇ Sıvı Basıncı

Sıvı Basıncı Şekil incelendiğinde sıvı yüzeyine en uzak olan


nokta C noktasıdır bu nedenle 3 farklı nokta
Konu ile ilgili kazanım : arasında sıvı basıncının en fazla olduğu yer C
noktasıdır.
 Sıvı basıncını etkileyen değişkenleri
tahmin eder ve tahminlerini test eder. B noktası ise C noktasına göre sıvı yüzeyine daha
yakın olduğu için B noktasındaki sıvı basıncı C
Sıvıların basıncı nelere bağlıdır ?
noktasındaki sıvı basıncından daha küçüktür.
Sıvıların basıncı ; sıvının derinliğine ve sıvının
A noktası sıvı yüzeyine en yakın olan noktadır
yoğunluğuna bağlıdır.
yani bu 3 nokta arasında derinliği en az olan
1. Derinlik noktadır bu nedenle sıvı basıncı A noktasında B
Sıvıların basıncı , basıncı ölçülecek olan ve C noktalarındaki basınçtan daha küçük
noktanın derinliği ile orantılıdır. olacaktır.
Kabın herhangi bir noktasındaki sıvı
Bu üç noktadaki sıvı basınçlarının büyükten
basıncı , o noktanın derinliği ile
küçüğe sıralanması C >B>A Şeklinde olacaktır.
Ömer FİDAN / @fenomerf

doğru orantılıdır.
Yani ;
Derinlik arttıkça o noktadaki sıvı
basıncıda artar yada basıncı
ölçülmek istenilen noktanın
derinliği azaldıkça o noktaya etki
edecek olan sıvı basıncıda azalır.
5cm 10cm
Not : Derinlik , basıncı ölçülecek olan noktanın 2.Sıvının Yoğunluğu
sıvının yüzeyine olan dik uzaklığıdır.Yükseklik
kavramı ile karıştırılmamalıdır. Yukarıdaki şekilde derinlikleri aynı ; yoğunlukları
farklı sıvılardan oluşan bir düzenek verilmiştir.

Şekil incelendiğinde 2d yoğunluklu kaptanfışkıran


A sıvının , d yoğunluklu kaptan fışkıran sıvıya göre
daha uzağa ulaştığı görülmektedir.

B Bunun sebebi sıvının yoğunluğunun


C arttıkça sıvının basıncınında
artmasıdır. Sıvının yoğunluğu
azaldıkçada sıvı basıncı azalır.

2d yoğunluklu sıvının bulunduğu kaptaki sıvı


basıncı , d yoğunluklu kaptaki sıvı basıncından
daha fazladır.

1
3.ÜNİTE BASINÇ Sıvı Basıncı

Not : Sıvılar içinde bulundukları Pascal prensibi:


kabın temas ettikleri bütün
Kapalı bir kaptaki sıvıya uygulanan basınç kabın iç
yüzeylerine basınç uygular.
yüzeyinin her noktasına aynen iletilir. Bunu
sağlayan özellik ise sıvıların akışkan olması ve
sıkıştırılamamasıdır.

SIVILARIN BASINCI HANGİ Aşağıdaki şekilde gördüğünüz su cenderesi de


ÖZELLİKLERE BAĞLI DEĞİLDİR ? pascal prensibine göre çalışır.

Kabın şekline
Aynı derinlikteki sıvı miktarına
Kabın duruş şekline
Kabın taban alanının genişliğine

Bağlı değildir.
Ömer FİDAN / @fenomerf

Sıvıların basıncı iletmesi ilkesinin günlük


hayattaki uygulama
örnekleri

Berber yada dişçi


koltukları
Yukarıdaki şekilde verilen bileşik kabın her bir
bölmesinin kap tabanındaki sıvı basıncı birbirine
eşittir. Yani kap tabanındaki sıvı basınçları
P1=P2=P3=P4 şeklinde gerçekleşir.

Araçların fren
sistemleri

2
3.ÜNİTE BASINÇ Sıvı Basıncı

Damperli kamyonlar Ömer FİDAN

Fen Bilimleri öğretmeni

İtfaiye merdiveni

Hidrolik krikolar

Ömer FİDAN / @fenomerf

Hidrolik araç
kaldırma liftleri

Gibi örnekler sıvıların basıncı aynen iletmesi


özelliğinden faydalanılarak yapılmıştır.

3
3.ÜNİTE BASINÇ Açık Hava Basıncı

Torricelli, deneyinde cam borudaki


AÇIK HAVA BASINCI
cıvanın tamamen boşalmamasının nedenini
Hava , hem yeryüzüne hemde içerisinde bulunan açık hava basıncının, cıva çanağına
tüm yüzeylere ağırlığı nedeniyle bir kuvvet uyguladığı basınç olduğunu keşfetmiştir.
uygular. Havanın ağırlığı nedeni ile birim yüzeye Bu yüzden deniz seviyesinde 0˚C’taki açık
uyguladığı kuvvete açık hava basıncı yada hava basıncının 76 cm yüksekliğindeki
atmosfer basıncı denir. cıvanın uyguladığı basınca eşit olduğu
Atmosfer içerisinde yer yüzüne yakın olan kabul edilir.
gazların yoğunlukları daha fazladır , bu
nedenle açık hava basıncının değeri Torricelli bu basıncı,atmosfer basıncı
yeryüzüne yakın yerlerde daha büyüktür. olarak nitelendirmiştir. Açık hava
Yeryüzünden yükseklere doğru çıkılırken basıncını ölçen aletlere ise barometre
atmosferdeki gazların yoğunluğu azaldığı denilmektedir.
için açık hava basıncıda azalır.
Kapalı kaplardaki gaz basıncı

 Kapalı kaplar içerisindeki gaz basıncı


gazların ağırlığından çok gaz
moleküllerinin hareketinden kaynaklanır.
Ömer FİDAN / @FENOMERF

 Gazlar içine konuldukları kabın her yanını


doldurur ve onun şeklini alırlar.
 Gazlar sıkıştırılabilme özelliği nedeni ile
çok küçük hacimlere sığdırılabilir, hatta
yüksek basınç altında sıvı hale
Toriçelli deneyi
geçebilirler.
Açık hava basıncı üzerine yaptığı deneyleriyle  Gazlar serbest hareket edebildikleri için
bilinen İtalyan fizik ve matematik kabın iç yüzeylerine ve birbirlerine sürekli
bilgini Evangelista Torricelli (İvancelista çarparak kap içerisinde bir basınç
Toriçelli), deniz seviyesinde 0 °C’ta 1 m oluştururlar bu basınç kabın içindeki her
uzunluğundaki bir cam boruyu ağzına kadar cıva noktada eşittir. Örneğin şişirilen bir
ile doldurur.Borunun ağzını kapatarak cıva dolu balonun içerisindeki her noktada gaz
çanağın içerisine ters çevirip bıraktıktan sonra basıncı birbirine eşittir.
cam borunun ağzını açar. Borudaki cıvanın bir
kısmının çanağa boşaldığını, bir kısmının ise
boruda kaldığını görür. Cam boruda denge
sağlandığında, Torricelli cıva yüksekliğini 76 cm
olarak ölçmüştür.

1
3.ÜNİTE BASINÇ Açık Hava Basıncı

Yukarıdaki örnekte metal bir teneke kutu ağzı


açık şekilde bir süre ısıtılıyor ve bir süre sonra
ağzı sıkıca kapatılarak üzerine su dökülüp
 Sıvılar ve gazlar kendilerine uygulanan beklendiğinde kutunun zamanla içe doğru
basıncı her yönde ve aynı büyüklükte büküldüğü gözlemleniyor. Bu durum son durumda
iletir. atmosfer basıncının kutu içerisindeki gaz
Yukarıda görülen pascal topunda piston ile basıncından daha fazla olmasından kaynaklanıyor.
sıvıya uygulanan basınç kabın her yerine eşit Metal içecek kutuları ile yapılan deneylerde de
büyüklükte iletilir. aynı durum söz konusudur.

AÇIK HAVA BASINCI İLE İLGİLİ


Ömer FİDAN / @FENOMERF

BAZI ÖRNEKLER

 Su normal şartlarda deniz seviyesinde


yaklaşık olarak 100 0C de kaynar. Ancak
suyun üzerine etki eden atmosfer basıncı
azalırsa su 100 0C den daha düşük
İçi su ile dolu bir bardağın ağız kısmına sıcaklıklarda kaynayabilir.
hava sızdırmayacak şekilde bir kağıt
parçası yerleştirilip ters çevrildiğinde Yanda verilen
bardaktaki suyun boşalmadığını görürüz deneyde kavanoz
bunun sebebi bardaktaki suyun ağırlığı içerisinde yaklaşık
nedeni ile kağıda uyguladığı basıncın açık 70 0C sıcaklığa
hava basıncından daha küçük değerde sahip suyun
olmasıdır. kaynama nedeni
vakum aleti ile
içerisindeki havanın
boşaltılması ve su
yüzeyine etki eden
basıncın
azalmasıdır. Aynı şekilde bir miktar su deniz
seviyesinden yükseklere çıkıldığında örneğin
yüksek bir dağa çıkıldığında su üzerine etki eden
atmosfer basıncı azalacağı için 1000Cdan daha
düşük sıcaklıklarda kaynayabilecektir.

2
3.ÜNİTE BASINÇ Açık Hava Basıncı

 şekildeki düzenekte şişenin kapağı kapalı  Damacana ile yapılan deneylerde öncelikle
iken pipet ucundan sıvı akışı gerçekleşmez damacana içerisindeki gaz moleküllerinin
fakat kapak açıldığında sıvı akışı başlar bu ısınıp genleşerek damacana dışına çıkması
da atmosfer basıncının etkilerindendir. sağlanır. Ardından ağız kısmı kapatılır ve
 damacananın içe büküldüğü gözlemlenir.
Son durumda damacana içerisindeki gaz
basıncı azalır ve açık hava basıncından
daha küçük hale geldiği için bu durum
gerçekleşir.
Ömer FİDAN / @FENOMERF

 Buradaki içi su dolu bir erlenmayer bir


süre ısıtıldıktan sonra içerisindeki sıcak
su boşaltılıyor ve delikli bir tıpa içerisine
cam boru geçirilerek erlenmayerin ağzı  Magdeburg deneyinde metal bir kürenin
kapatıldıktan sonra ters çevrilerek cam içerisindeki hava boşaltılır ve atlara
boru balon joje içerisine daldırılıyor. bağlanır, küreler çok büyük kuvvetle zıt
Erlenmayer içerisindeki iç basıncın yönlere çekilmesine rağmen birbirinden
düşmesi ile birlikte açık hava basıncının ayrılmaz bunun sebebi kürenin yüzeylerine
etkisi ile balon jojedeki sıvı erlenmayer etki eden atmosfer basıncının metal
içerisine doluyor. kürelerin içerisindeki basınçtan çok daha
büyük olmasıdır.

Ömer FİDAN
Fen Bilimleri Öğretmeni

3
8.SINIF Madde ve endüstri c)kimyasal tepkimeler

KİMYASAL TEPKİMELER maddeler özelliklerini kaybeder.


Tepkime sonucu oluşan yeni maddenin
Konuya ait kavram ve kazanımlar: fiziksel ve kimyasal özellikleri farklıdır.
Örneğin yanıcı bir madde olan hidrojen
Konu / Kavramlar: Kimyasal tepkimelerin (H2) ile yakıcı madde oksijen (O2)
oluşumu, kütlenin korunumu arasındaki kimyasal tepkime sonucu,
özellikleri bu iki maddeye de benzemeyen
F.8.4.3.1. Bileşiklerin kimyasal tepkime sonucunda su (H2O) oluşur.
oluştuğunu bilir.
yanıcı yakıcı

Maddelerin molekül yapılarının değişerek yani


kimliğinin , iç yapısının değişerek yeni maddeler
oluşmasına Kimyasal Tepkime adı verilir.
Yukarıdaki modellemede girenler kısmındaki
Daha önce kimyasal değişimler başlığı altında
hidrojen ve oksijen atomlarının kendi
verdiğimiz bütün örnekler birer kimyasal
arasındaki bağlar kırılmış ; ürünler kısmında
tepkimedir.
ise hidrojen atomları oksijen atomlarına
Örneğin : Demirin paslanması, ekmeğin bağlanarak , yeni bağlar oluşturarak yeni bir
madde olan suyu oluşturmuştur.
Ömer FİDAN @fenomerf

mayalanması , solunum , sindirim , fotosentez,


mumun yanması, gümüşün kararması, patatesin
kızartılması gibi olaylar birer kimyasal
NOT : Kimyasal tepkimeler
tepkimedir.
gerçekleşirken
 Kimyasal değişimler , kimyasal tepkime
Renk değişimi
denklemleri ile ifade edilirler.
Isı yada ışık açığa çıkması
Ürün(ler)
Girenler Koku değişimi
Gaz çıkışı

Gibi olaylar gözlemlenir.

 Kimyasal tepkimeler ‘’ ‘’ tepkime


oku ile gösterilir.

 İşaretinin sol tarafına tepkimeye


giren maddeler , sağ tarafına ise tepkime
sonucunda oluşan ürün yada ürünler
yazılır.

Kimyasal tepkime sonucu yeni bir madde


oluşur. Bu sırada tepkimeye giren

1
8.SINIF Madde ve endüstri c)kimyasal tepkimeler

Kimyasal tepkimeler ile ilgili bilinmesi vardır ve bu tepkimede molekül


gereken bazı özellikler sayısı korunmamıştır.
B ile gösterilen tepkimede 3 tane molekül
Kimyasal tepkimelerde atom sayısı tepkimeye girmiş ama 2 molekül
korunur. oluşmuştur. Buradada molekül sayısı
korunmamıştır.
C ile gösterilen tepkimede ise girenler
kısmında da ürünler kısmında da 2 şer
molekül bulunmaktadır. Bu tepkimede
molekül sayısı korunmuştur.
Verilen kimyasal tepkime modellemesinde
KİMYASAL TEPKİMELERDE KÜTLENİN
girenler kısmında 4 ü mavi, ikisi pembe olmak
KORUNUMU
üzere toplam 6 atom görülmektedir. Ürünler
kısmında ise yine 4 mavi, ikide pembe olmak Tepkimeye girenlerin atom sayıları ve atom
üzere toplam 6 atom vardır. cinsleri, ürünlerin atom sayılarına ve atom
cinslerine her zaman eşit olduğundan, toplam
Kimyasal tepkimelerde atom sayısı gibi elektron sayısı değişmediği için kimyasal
atomun çeşidi de korunur. Yine yukarıdaki tepkimelerde kütle her zaman korunur.
şekil üzerinden açıklayacak olursak
Ömer FİDAN @fenomerf

girenler kısmında hidrojen ve oksijen


olmak üzere 2 çeşit atom bulunur. Ürünler
kısmındaki oluşan suya baktığımızda yine
hidrojen ve oksijenin bir araya gelmesiyle
iki çeşit atomdan oluşmuş bir molekül
görürüz. Hidrojen ve oksijen dışında
farklı bir atom oluşmaz.

B 20 gr 12gr 16gr 16gr

32 gr 32 gr

Kimyasal tepkimelerde molekül sayısı her zaman Ömer FİDAN


korunmayabilir. Yukarıdaki örneklerimizi tek tek Fen Bilimleri Öğretmeni
inceleyecek olursak :

A ile gösterilen tepkimede girenler


kısmında toplam 2 molekül bulunmasına
rağmen ürünler kısmında toplam 3 molekül

2
8.SINIF Madde ve endüstri a) Periyodik sistem

PERİYODİK SİSTEM (Henri Mozeli), elementlerin


doğru atom numaralarını tespit etmiş ve
Konuya ait kavram ve kazanımlar : elementleri artan atom numaralarına göre
sınıflandırarak günümüzde kullandığımız
Konu / Kavramlar: Grup, periyot, periyodik periyodik tablonun oluşmasını sağlamıştır.
sistemin sınıflandırılması  Periyodik sistemin altında yer alan iki sıra
hâlindeki elementleri, Glenn Seaborg
F.8.4.1.1. Periyodik sistemde, grup ve periyotların (Gilen Siborg) düzenlemiş ve günümüzde
nasıl oluşturulduğunu açıklar. kullandığımız periyodik sisteme son şeklini
vermiştir.
F.8.4.1.2. Elementleri periyodik tablo üzerinde  Periyodik tablo, artan atom numaralarına
metal, yarımetal ve ametal olarak sınıflandırır. göre sıralandığında benzer fiziksel ve
kimyasal özellikler periyodik olarak
Elementlerin hepsinin özelliği aynı mıdır? tekrarlanmıştır. Periyodik tablodaki yatay
Elementlerin sınıflandırılmasına niçin ihtiyaç sıralara periyot, düşey sütunlara ise grup
duyulmuştur? adı verilir.

 Element keşiflerinin artmasıyla birlikte Periyodik cetvelin genel özellikleri:


elementlerin sınıflandırılmasına ihtiyaç
duyulmuştur.  Modern periyodik cetvelde elementler
artan atom numaralarına göre
 Elementleri sınıflandırmak hem bilimsel
Ömer FİDAN @fenomerf

sıralanmıştır.
çalışmalara kolaylık hem de zamandan  Gruplar A ve B olmak üzere 2 türdür.
tasarruf sağlamaktadır. 8 tane A ve 10 tane B grubu
bulunmaktadır.7 tane periyot bulunur.
 Elementlerin tümü tamamen aynı özellikte  Aynı gruptaki atomların kimyasal
olmayıp benzer ve farklı özellikleri de özellikleri benzerdir.
vardır. Grupların bazılarının özel adları vardır. Bu
 Elementlerin her birinin özelliklerini ayrı adlar,
ayrı incelemek zor ve zahmetli bir iştir. 1A grubu alkali metaller,
Bu yüzden elementler fiziksel hâl, sertlik, 2A toprak alkali metaller,
yumuşaklık, iletkenlik vb. özelliklerine 3A grubu toprak metali,
göre sınıflandırılmıştır. 7A grubu halojenler,
8A grubu soygazlar ve
Elementlerin sınıflandırılması ile ilgili B grupları geçiş metalleri şeklindedir.
çalışmalar:
 Bir periyotta soldan sağa doğru
 Elementlerin sınıflandırılması ile ilgili gidildikçe,
çalışmaların ilki 1829 yılında Johann Proton, nötron sayıları ve kütle
Dobereiner (Cohen Dabrinır) tarafından numarası artar.
yapılmıştır. Dobereiner çalışmasında, Atom numarası artar.
elementleri benzer kimyasal ve fiziksel Değerlik elektron sayısı artar.
özelliklerine göre üçlü gruplara ayırmıştır. Elektron alma isteği (ametalik
 Dimitri İvanovic Mendeleyev (Dimitri özellik) artar.
İvanoviç Mendelyef) elementleri artan Yörünge sayısı değişmez.
atom kütlelerine göre sıralamıştır. Atom hacmi ve çapı azalır.
 1913 yılında ise Henry Moseley Metalik özellik azalır

1
8.SINIF Madde ve endüstri a) Periyodik sistem

 Bir grupta yukarıdan aşağıya inildikçe


Proton, nötron sayıları ve kütle numarası artar.
Atom numarası artar.
Değerlik elektron sayısı değişmez (Bu nedenle aynı gruptaki elementlerin kimyasal
özellikleri benzerdir).
Elektron verme isteği (metalik karakter) artar.
Yörünge sayısı artar.
Atom hacmi ve çapı artar.

 Nötr hâldeki atomların son yörüngesindeki (katman) elektron dizilimine bakılarak A grubundaki
element atomların periyodik sistemdeki yeri belirlenebilir. Buna göre nötr hâldeki bir element
atomunun elektron dağılımındaki katman sayısı, o elementin periyot numarasını, son katmanındaki
elektron sayısı (değerlik elektron sayısı) ise (helyum elementi hariç) o elementin grup numarasını
verir.

2
8.SINIF Madde ve endüstri a) Periyodik sistem

Elementler özelliklerine göre üç farklı grup altında incelenebilir. Bu gruplar metal, yarımetal
ve ametallerdir.

Metaller ve özellikleri

 Cıva ( Hg) hariç katıdırlar.


 Yüzeyleri parlaktır
 Isıyı ve elektriği iyi iletirler.
 Atomik yapılıdırlar
 Üzerlerine vurulunca çınlama
sesi duyulur.
 Tel ve levha haline
getirilebilirler.
 Metaller kendi aralarında
bileşik yapmaz ; alaşım yaparlar.
 Sadece ametaller ile bileşik yapabilirler.
 Elektron verererek katyon ( + ) olma eğilimindedirler.
 Erime –kaynama noktaları yüksektir.
 Canlıların yapısında az bulunurlar
 Periyodik tablonun sol ve orta tarafında yer alırlar.

Yarı metaller ve özellikleri

 Metaller ile ametallerin birleştiği yerde bulunurlar.


 Oda koşullarında katı halde bulunurlar.
 Parlak veya mat olabilirler
 Elektrik ve ısıyı ametallerden daha iyi Metallerden daha kötü iletirler.
 İşlenebilirler (tel ve levha haline getirilebilirler ) kırılgan değildirler.
 Sıcaklık yükseldiğinde elektrik iletkenlikleri artar.
 Hem metal hemde ametaller ile bileşik yapabilirler.

3
8.SINIF Madde ve endüstri a) Periyodik sistem

Ametaller ve özellikleri

 Katı, sıvı, gaz halindedirler


 Yüzeyleri mattır
 Isı ve elektriği iyi iletmezler
 Erime-kaynama noktaları düşüktür
 Elektron alma özelliğindedirler (Anyon ) (-)
 Tel ve levha haline gelemezler , kırılgandırlar.
 İki ve daha fazla atomludurlar(molekül yapılıdırlar)
 Ametaller hem metallerle hemde ametaller ile (kendi aralarında) bileşik yaparlar.( soygazlar ile
normal şartlarda bileşik yapamazlar.)
 Canlıların yapısında bolca bulunurlar
 4A (C atomu),5A,6A,7A grubunda bulunur
 Hidrojen hariç Periyodik tablonun sağ tarafında bulunurlar.

Soygazlar ve özellikleri

 Ametallerin özel bir grubudur.


 Oda sıcaklığında tek atomlu gaz
hâlde bulunurlar.
 Değerlik elektron sayıları 2
veya 8’dir.
 Kararlı yapıdadırlar.
Normal şartlarda elektron alışverişi
yapmazlar.Bu nedenle bileşikte
oluşturamazlar
 Erime kaynama noktaları düşüktür
 Periyodik tabloda 8A grubunda yer alırlar Ömer FİDAN
 Isı ve elektriği iyi iletmezler
Fen Bilimleri Öğretmeni

4
8.SINIF Madde ve endüstri B)Fiziksel ve kimyasal değişim

Konuya ait kavram ve kazanımlar

Konu / Kavramlar: Fiziksel değişim, kimyasal


değişim

F.8.4.2.1. Fiziksel ve kimyasal değişim arasındaki


Odunun kesilmesi
farkları, çeşitli olayları gözlemleyerek açıklar.

FİZİKSEL VE KİMYASAL DEĞİŞİM

1.FİZİKSEL DEĞİŞİM
yumurtanın dilimlenmesi
Maddenin sadece ;

 Şekil
 Görünüm
 Fiziksel Hali ekmeğin dilimlenmesi
 Büyüklük

Gibi dış görüntüsünü değiştiren olaylara fiziksel


Ömer FİDAN @fenomerf

değişim adı verilir.

Fiziksel değişimde buzun erimesi


maddenin kimliği
kesinlikle değişmez

Peki hangi olaylar fiziksel değişim olarak kabul mumun erimesi fiziksel değişimdir ancak mumun
edilir ? yanmasından bahsediliyorsa
bu kimyasal bir değişimdir
Kesme !!
Koparma
Yırtma
Ezme
Kırma
Çözünme ve
Hal değişimi gibi olaylar fiziksel
değişimlere neden olur.

Fiziksel değişime ait örnekler:

yumurtanın kırılması

Bardağın kırılması

1
8.SINIF Madde ve endüstri B)Fiziksel ve kimyasal değişim

Dikkat ! ! 2. Kimyasal Değişim

Maddenin fiziksel yapısının yanı sıra iç yapısını


yani kimliğini de değiştiren olaylara kimyasal
değişim adı verilir. Kimyasal değişimler ile ;

Yeni maddeler oluşur


Atomlar arası bağlar kırılır ve yerine yeni
bağlar oluşur

Peki hangi olaylar kimyasal değişimlere neden


olur ?

Erime –donma buharlaşma-yoğuşma-süblimleşme Yanma


Kırağılaşma gibi hal değişimleri sırasında Çürüme
maddenin tanecikleri arasındaki mesafe ve Pişme
düzensizlik değişir ,maddenin tanecik yapısında Küflenme
herhangi bir değişiklik olmaz bu nedenle bütün Fotosentez
hal değişim olayları fiziksel değişimdir. Solunum
Sindirim
Molekül modeli ile modelleyecek olursak:
Ömer FİDAN @fenomerf

Mayalanma
Paslanma

Gibi olaylara kimyasal değişimlere neden olurlar.

 Kimyasal değişim ile maddelerin renk, tat


ve koku gibi özellikleri ile beraber dış

Şekilde görüldüğü gibi fiziksel değişimde sadece görünümü de değişir.

tanecikler arasındaki mesafe ve düzensizlik  Kimyasal değişim esnasında ısı-ışık ve gaz

değişmiştir. çıkışı gözlemlenebilir.


 Kimyasal değişim ile oluşmuş bir madde
tekrar eski haline dönüştürülemez.

Kimyasal değişim molekül modeli ile gösterimine


bir örnek:

Karbon ve oksijen atomlarından karbondioksit


molekülünün oluşması.

2
8.SINIF Madde ve endüstri B)Fiziksel ve kimyasal değişim

Kimyasal değişim örnekleri : gümüşün


oksitlenmesi(kararması)
kızartma

paslanma
Ömer FİDAN

Fen Bilimleri Öğretmeni

küflenme
Ömer FİDAN @fenomerf

çürüme

mayalanma

yanma

You might also like