You are on page 1of 20

IV Ak›l ve Din

KÜRE YAYINLARI / 39. Kitap


‹slam Felsefesi 1

‹slam Felsefesine Girifl

Editörler
Peter Adamson, Richard C. Taylor,

tercüme
M. Cüneyt Kaya
Orijinal ismi
The Cambridge Companion to Arabic Philosophy
Cambridge University Press, 2005

© Cambridge University Press, 2005


Eserin Türkçe yay›n haklar›
Küre Yay›nlar›na aittir.

ISBN 978-975-6614-46-4

Birinci Bas›m Mart 2007

Yay›n Haz›rl›k N. Bilge Özel

Tasar›m/Kapak Salih Pulcu


Bask›/Cilt Elma Bas›m

KÜRE YAYINLARI
Vefa Cad. No: 56 Kat: 3
Vefa / ‹stanbul
Tel 0212. 520 66 41
Faks 0212. 520 74 00
www.kureyayinlari.com
kure@kureyayinlari.com
Xxxxx XI

‹Ç‹NDEK‹LER

Katk›da Bulunanlar XV
K›saltmalar XVIII
Arapça Felsefe Gelene¤ine Mensup Bafll›ca Filozoflar›n Kronolojisi XIX

1. Girifl Peter Adamson, Richard C. Taylor 1


Yunanca Miras 3
Klasik Dönem 4
‹bn Sînâ Sonras› Gelenek 6

2. Yunancadan Arapçaya ‹ntikal Eden Miras:


Tercüme Edilen Yeni-Eflatunculuk Cristina D’ancona 11
Geç Antik Felsefenin Öne Ç›kan Özellikleri 11
Yeni-Eflatuncu Felsefenin Arapça Konuflan Dünyaya ‹ntikali 20
Arapça Yeni-Eflatunculuk: Felsefeyi Anlamak ‹çin Bir Anahtar 24

3. K indî ve Yunanca Felsefe Gelene¤inin K abulü Peter Adamson 35


Teoloji Olarak Metafizik 37
Psikoloji 44
Tabiat Bilimi 47
Kindî ve ‹slam 51

4. Fârâbî ve Felsefe Müfredat› David C. Reisman 59


Hayat› ve Eserleri 59
Metafizik ve Kozmoloji 64
Psikoloji ve Nefs 68
Mant›k ve Filozofun E¤itimi 73
XII Ak›l ve Din

5. ‹smailîler Paul E. Walker 81


Tarihî Ba¤lam 82
Temel Simalar›n Felsefî Ö¤retileri 88

6. ‹bn Sînâ ve ‹bn Sînâc› Gelenek Robert Wisnovsky 103


Yetiflti¤i Ortam ve E¤itimi 105
Nefs Nedir ve Bedenin Varl›¤›na Nas›l Sebep Olur? 108
Mahiyet ve Varl›k 118
Bizatihi Zorunlu Varl›k 126

7. Gazâlî Michael E. Marmura 151


Hayat› ve Kariyeri 152
Gazâlî ve Efl‘arîler 155
Tutars›zl›k 158
Sebeplik 160
‹hyâ’daki Vesilecilik 165

8. Endülüs’te Felsefe: ‹bn Bâcce ve ‹bn Tufeyl Josef Puig Montada 171
‹bn Bâcce (Avempace) 172
‹bn Tufeyl 182

9. ‹bn Rüfld:
Dinî Diyalektik ve Aristotelesçi Felsefî Düflünce Richard C. Taylor 199
Dinî Diyalektik ve Felsefe 201
Aristotelesçi Felsefî Düflünce 209

10. Sühreverdî ve ‹flrakîlik John Walbridge 221


Sühreverdî ve Kariyeri 221
Sühreverdî’nin Eserleri ve Meflflâî Felsefeden ‹flrakî Felsefeye Geçifl 223
‹simci Sezgi ve ‹bn Sînâ Elefltirisi 228
‹flrakî Yeni-Eflatunculu¤un Metafizi¤i 232
‹flrakîli¤in Siyaseti 238
‹flrakî Okul 240
Xxxxx XIII

11. Mistisizm ve Felsefe: ‹bn Arabî ve Molla Sadrâ Sajjad H. Rizvi 247
‹bn Arabî ve Molla Sadrâ 249
Mistisizm ve/veya Felsefe 252
Ontoloji: Tek Bir Gerçekli¤in Dereceleri 257
Epistemoloji: Olumsuzlama Yoluyla ve Gerçekçi fiüphecilik 264
Kurtulufl Teorisi: Bir Kurtulufl Psikolojisi 266

12. Mant›k Tony Street 273


Bafllang›ç Mülahazalar› 274
Mant›k Gelene¤i ve Medrese 276
fiemsiyye’nin Muhtevas› 281
Kipli K›yas 283
Sonraki Dönem Arapça Mant›¤›n Tabiat› 289

13. Ahlak ve Siyaset Felsefesi Charles E. Butterworth 293


Fârâbî’nin Selefleri 294
Fârâbî’nin Ahlakî ve Siyasî Ö¤retisi 304
Fârâbî’nin Halefleri 310

14. Tabiat Felsefesi Marwan Rashed 317


‹lkler: Ebu’l-Hüzeyl ve en-Nazzâm Aras›ndaki Tart›flma 318
Ebu’l-Hüzeyl’in Takipçileri 320
Nazzâm ve Sâbit b. Kurre 324
‹bn Sînâ’n›n Dinami¤i 326
‹bn Sînâc›l›k Sonras› Kelam: Genel Bir Bak›fl 333

15. Psikoloji: Nefs ve Ak›l Deborah L. Black 339


Nefsin Tabiat› ve Bedenle ‹liflkisi 339
Biliflin ‹lkesi Olarak Nefs 342
Ak›l 348
Hareketin ‹lkesi Olarak Nefs: Arzu ve Pratik Ak›l 354
XIV Ak›l ve Din

16. Met afizik Thérése-Anne Druart 359


Kindî 361
Râzî 364
Fârâbî 365
‹bn Sînâ 370
Gazâlî 375
Endülüs’te Felsefe 379

17. ‹slam Felsefesi ve Yahudi Felsefesi Steven Harvey 383


Ortaça¤ Yahudi Felsefesinin Bafllang›çlar› 383
Ortaça¤ ‹slam ve Yahudi Felsefesinin Farkl› Yollar› 384
Felâsife ‹branice Felsefe Gelene¤ini Etkilemeye Nas›l Bafllad›? 389
Felâsifenin Siyasî Ö¤retilerinin Etkisi 390
Felâsife ve Yahudi Takipçilerinin Telif Sanat› 391
Hafliye Tarz›: Gersonides ve Okulu 396
Felâsifenin Yahudi Düflüncesi Üzerindeki Tesirinin Azalmas› 398

18. Arapçadan Latinceye:


Arapça Felsefe Gelene¤inin Bat› Avrupa’da Kabulü Charles Burnett 405
Aristotelesçi Felsefenin Köprüsü Olarak Arapça Felsefe Gelene¤i 407
Aristotelesçi Külliyattan Ba¤›ms›z Arapça Gelenekler 412
On Üçüncü Yüzy›l 417
Felsefî Olmayan Eserler 419
Arapça Felsefî Eserlerin Geç Ortaça¤ ve Rönesans Dönemindeki Tercümeleri 421

19. K lasik Dönem Sonras› Arapça ve


Farsça Felsefe Geleneklerindeki E¤ilimler Hossein Ziai 439
Sistematik Felsefe 441
Sâinüddîn ve Din ile Felsefenin Uyumu 448
Klasik Dönem Sonras› Kaleme Al›nm›fl Arapça ve Farsça Metinlerdeki Felsefî Meseleler 450

Kaynakça 461
Dizin 477
Xxxxx XV

K ATKI D A B U L U N A N L A R

P E T E R A D A M S O N King’s College’da (Londra) felsefe okutman›-


d›r. Kindî çevresiyle alakal› çok say›da makale yay›nlam›fl olup The
Arabic Plotinus: A Philosophical Study of the “Theology of Aristotle”
(2002) isimli eserin yazar›d›r.

D E B O R A H L . B L A C K Toronto Üniversitesi’nde felsefe ve ortaça¤


araflt›rmalar› profesörüdür. Logic and Aristotle’s “Rhetoric” and
“Poetics” in Medieval Arabic Philosophy (1990) adl› çal›flman›n ya-
zar› ve epistemoloji, biliflsel psikoloji ve metafizik konular›na yo-
¤unlaflmak üzere ortaça¤ Arapça ve Latince felsefe gelenekleri üze-
rine çok say›da makalenin sahibidir.

C H A R L E S B U R N E T T Londra Üniversitesi, Warburg Enstitü-


sü’nde Avrupa’da Arap/‹slam etkisinin tarihi alan›nda profesördür.
Arapça bilimin Bat›ya intikaline dair kapsaml› çal›flmalara imza
atm›fl ve Arapça metinlerin çok say›da Latince tercümesini neflret-
mifltir.

C H A R L E S E . B U T T E RW O R T H Maryland Üniversitesi, College


Park’ta yönetim ve siyaset profesörüdür. Yay›nlar›, ‹bn Rüfld taraf›n-
dan Aristoteles’in mant›¤› üzerine kaleme al›nan Orta fierhlerin ço-
¤unun tenkitli neflrini, ‹bn Rüfld, Fârâbî, Râzî ve Maimonides’in ki-
tap ve risalelerinin tercümelerini ve antik, ortaça¤ ve modern felsefe
gelene¤indeki bu ve di¤er isimlerin siyaset ö¤retilerinin farkl› yönle-
rine dair çal›flmalar› ihtiva etmektedir. Buna ilaveten Frantz Fanon
ve Jean-Jacques Rousseau’nun siyaset düflüncelerinin tahliline dair
müstakil eserler kaleme alm›fl, ça¤dafl ‹slam siyaset düflüncesiyle
alakal› flümullü çal›flmalar ortaya koymufltur. Butterworth, çok say›-
da akademik örgütün üyesidir.

C R I S T I N A D ’ A N C O N A Università delgi Studi di Pisa’da felsefe


bölümünde araflt›rma görevlisidir. Araflt›rma sahas› Yunanca ve
Arapça Yeni-Eflatunculuktur. Recherches sur le “Liber de Causis”
(1995) ile Yunan düflüncesinin Arapçaya intikaline dair çok say›da
makalenin yazar›d›r. fiu s›ralarda Yunanca-Arapça Plotinus’un flerh
ve tercümesi üzerinde çal›flmaktad›r.
XVI Ak›l ve Din

T H É R È S E - A N N E D R U A R T Amerikan Katolik Üniversitesi’nde


felsefe profesörü ve Ortaça¤ ve Bizans Araflt›rmalar› Merkezi’nin
müdürüdür. En son çal›flmas›, The Cambridge Companion to Medi-
eval Philosophy içinde yer alan “Philosophy in Islam”d›r. ‹slam fel-
sefesi ve kelam›yla ilgili düzenli bibliyografyalar yay›nlamakta olup
Fârâbî’nin metafizi¤i hakk›nda bir kitap haz›rlamaktad›r.

S T E V E N H A RV EY Bar-Ilan Üniversitesi’nde (‹srail) felsefe profe-


sörüdür. Falaquera’s Epistle of the Debate: An Introduction to Je-
wish Philosophy (1987) isimli eserin yazar› ve The Medieval Hebrew
Encyclopedias of Science and Philosophy’nin (2000) editörüdür. Or-
taça¤ Yahudi ve ‹slam filozoflar› üzerine, özellikle de ‹bn Rüfld’ün
Aristoteles flerhleri ve ‹slam filozoflar›n›n Yahudi düflüncesi üzerin-
deki etkileri hakk›nda çok say›da makale kaleme alm›flt›r.

M I C H A E L E . M A R M U R A Toronto Üniversitesi’nden emekli profe-


sör ve Kanada Royal Society’nin üyesidir. Araflt›rma sahas›, ‹slam
düflüncesidir ve bu alandaki yay›nlar› ‹bn Sînâ ve Gazâlî’ye dair çok
say›da makaleyi içermektedir. Yapt›¤› neflir ve tercümeler aras›nda
Gazâlî’nin Filozoflar›n Tutars›zl›¤› (1997) ve ‹bn Sînâ’n›n efl-fiifâ’s›-
n›n Metafizik k›sm› (yak›nda yay›nlanacak) da bulunmaktad›r.

J O S E F P U I G M O N TA D A Madrid Complutense Üniversitesi’nde


Arapça ve ‹slam Araflt›rmalar› profesörüdür. ‹bn Bâcce ve ‹bn
Rüfld’ün eserlerini neflir ve tercüme etmifltir. Ayr›ca ‹bn Rüfld hak-
k›nda Averroes: juez, médico y filósofo andalusí (1998) isimli bir eser
kaleme alm›flt›r. Çok say›da Arap düflünürü ve ‹slam felsefesi ve ke-
lam›n›n muhtelif konular› hakk›nda makaleler yay›nlam›flt›r.

M A RWA N R A S H E D Paris’teki CNRS’te araflt›rmac›d›r. Araflt›rma


sahas› antik felsefe ve ortaça¤ felsefesidir. Die Überlieferungsgesc-
hichte der aristotelischen Schrift “De Generatione et Corruptione”
(2001) adl› çal›flmay› yay›nlam›flt›r. Haz›rlad›¤› De Generatione et
Corruptione neflri Budé serisi içinde 2004’te yay›nlanacakt›r. fiu an-
da ‹skender Afrodisî’nin Aristoteles’in Fizik’i üzerine yazd›¤› flerhin
günümüze kalan parçalar›n›n neflri üzerinde çal›flmaktad›r.

D AV ID C . RE I S M A N Illinois Üniversitesi’nde (Chicago) Arapça-


‹slam düflüncesi alan›nda yard›mc› doçenttir. The Making of the
Avicennian Tradition’›n (2002) yazar› ve Before and After Avicen-
na’n›n (2003) editörüdür.

S A J J A D H . R I Z V I Bristol Üniversitesi’nde ‹slam felsefesi alan›n-


da araflt›rma görevlisidir. Geç dönem ‹slam felsefesi ve hermenötik
Xxxxx XVII

alan›nda uzman olan Rizvi, yak›nda ç›kacak olan Understanding


the Word of God ve Mulla Sadra: A Philosopher for Mystics? eserle-
rinin yazar›d›r.

T O N Y S T R E E T Cambridge Üniversitesi ‹lahiyat Fakültesi’nde ‹s-


lam araflt›rmalar› alan›nda Hartwell araflt›rma yöneticisi yard›mc›-
s›d›r. Arapça mant›k konusunda çok say›da makale yay›nlam›flt›r.

R I C H A R D C . TAY L O R Marquette Üniversitesi felsefe bölümünde


bulunan Taylor, Arapça felsefe gelene¤i ve onun Yunanca kaynakla-
r› ile Latincedeki etkileri hakk›nda çal›flmaktad›r. Liber de Causis,
‹bn Rüfld ve ilgili di¤er konularda çal›flmalar› vard›r. ‹bn Rüfld’ün
Aristoteles’in “De Anima”s› Üzerine Uzun fierh’inin ‹ngilizceye çevi-
risini henüz tamamlam›flt›r ve yak›nda yay›nlanacakt›r.

J O H N WA L B R I D G E Indiana Üniversitesi’nde (Bloomington) ya-


k›n do¤u dilleri profesörlü¤ü yan›nda felsefe ile bilim tarihi ve fel-
sefesi alan›nda da profesördür. Sühreverdî ve okulu hakk›nda dört
kitab›n yazar› veya ortak yazar›d›r. fiu anda ak›lc›l›¤›n ‹slam mede-
niyetindeki rolü hakk›nda iki kitap üzerinde çal›flmaktad›r.

PA U L E. WA L K E R Chicago Üniversitesi’nde yak›n do¤u dilleri


alan›nda araflt›rma görevlisidir. Early Philosophical Shiism (1993),
Hâmîd al-Dîn al-Kirmânî (1999) ve Exploring an Islamic Empire:
Fatimid History and Its Sources (2002) kitaplar›n›n yazar›d›r. Cü-
veynî’nin A Guide to Conclusive Proofs for the Principles of Belief:
Kitâb al-irshâd ilâ qawâti‘ al-adilla fî usûl al-i‘tiqâd (2000) baflta
olmak üzere önemli ‹slamî metinlerin neflir ve tercümesini gerçek-
lefltirmifl, ‹smailî tarih ve düflüncenin vecheleri hakk›nda çok say›-
da makale kaleme alm›flt›r.

R O B E R T W I S N O V S K Y McGill Üniversitesi ‹slam Araflt›rmalar›


Enstitüsü’nde doçenttir. Aspects of Avicenna’n›n (2001) editörü ve
Avicenna’s Metaphysics in Context’in (2003) yazar›d›r. Arapça ve ‹s-
lam felsefesi ve kelam›na dair çok say›da makalesi bulunmaktad›r.

H O S S EI N Z IA I UCLA’da ‹slam ve ‹ran araflt›rmalar› alan›nda


profesördür. Arapça ve Farsça ‹flrakî felsefe sistemi konusunda çok
say›da makale ve birkaç kitap yay›nlam›flt›r. Birkaç Arapça ve
Farsça ‹flrakî metnin de neflir ve tercümesini gerçeklefltiren Ziai’nin
bu neflir-tercümeleri aras›nda Sühreverdî’nin ‹flrak Felsefesi, fieh-
rezûrî’nin ‹flrak Felsefesi Üzerine fierh’i ve ‹bn Kemmûne’nin Süh-
reverdî’nin ‹malar› Üzerine fierh’i bulunmaktad›r.
XVIII Ak›l ve Din

K I S A LT M A L A R

a.g.e.: ad› geçen eser


a.g.m.: ad› geçen makale
a.y.: ayn› yer
afl¤.: afla¤›da
bkz.: bak›n›z
blm.: bölüm
bsk.: bask›
c.: cilt
çev.: çeviren
dn.: dipnot
ed.: editör
h.: hicrî
krfl.: karfl›laflt›r›n›z
ksm.: k›s›m
ktp.: kitap
m.: miladî
m.ö.: milattan önce
m.s.: milattan sonra
MS: manuskript / el yazmas›
nflr.: neflreden
ö.: ölümü
prg.: paragraf
s.: sayfa
slt.: saltanat›
ts.: tarihsiz
v.d¤r.: ve di¤erleri
vd.: ve devam›
vr.: varak
yd.: yetiflkinlik dönemi
ykl.: yaklafl›k
ykr.: yukar›da
§: paragraf
Tanr› Hakk›nda Düflünmek: Mutla¤› Aray›fl 1

G i r i fl

Peter Adamson
Richard C. Taylor

Arapça kaleme al›nan felsefenin tarihi neredeyse bizzat ‹slam kadar


geriye gitmektedir. Felsefî olarak ilgi çekici kelamî tart›flmalar, hic-
retten iki yüzy›l sonra bafllam›flt›r. Ayn› dönem zarf›nda Yunanca ge-
lene¤e ait baz› önemli bilimsel, t›bbî ve felsefî metinler Süryanice ge-
lenekte araflt›r›l›p kullan›lmakta oldu¤u gibi, Aristotelesçi mant›k da
teolojik tart›flmalarda istihdam ediliyordu. Müslümanlar›n takvimine
göre üçüncü yüzy›lda (milattan sonra dokuzuncu yüzy›l), merkezini
Ba¤dat’›n oluflturdu¤u büyük bir tercüme hareketi neflv ü nema bul-
du. Bunun neticesinde, eserlerini Arapça kaleme alan Müslüman, H›-
ristiyan ve Yahudi filozoflar, günümüze kadar hayatiyetini sürdüren
felsefe yapma gelene¤ine önemli katk›larda bulunmaya bafllad›lar.
Müslüman, H›ristiyan ve Yahudiler taraf›ndan bizzat halifelerin sara-
y›nda mant›k, gramer, kelam ve felsefe üzerine tart›flmalar gerçeklefl-
tirildi. Kozmosun yap›s› ve meydana gelifli, fizikî dünyadaki varl›kla-
r›n mahiyetleri, insanlar›n aflk›n ilahla olan iliflkileri, metafizi¤in il-
keleri, mant›¤›n mahiyeti ve bilgi teorisinin temelleri ve ahlaken iyi
bir hayata sahip olma çabas› -k›sacas› felsefenin geleneksel konular›,
ancak bu defa yeni bir görünüm alt›nda- yo¤un, orijinal ve derinleme-
sine bir bak›flla ele al›nd›.
2 ‹slam Felsefesine Girifl

Bu, milattan sonra dokuzuncu yüzy›ldan on ikinci yüzy›la dek sü-


ren ve Arapça felsefe gelene¤inin klasik veya teflekkül dönemi olarak
isimlendirilebilecek devrenin de bafllang›c›n› teflkil etmektedir. Bu
dönem boyunca, eserlerini Arapça kaleme alan yazarlar Yunanl›lar›n
felsefî miras›n› özellikle de Aristoteles’i tevarüs etmifl ve bunu yeni-
den yorumlam›fllard›r. Sözkonusu süreç, klasik dönemin nihayetinde
‹bn Rüfld’ün Aristoteles üzerine yazd›¤› devasa flerhlerle birlikte son
bulmufltur. Fakat teflekkül devri, Yunanca felsefe gelene¤inin bir de-
vam› olmaktan çok daha fazlas›n› ihtiva etmektedir. Sonraki dönem
‹slam gelene¤i aç›s›ndan en önemli olan›, ‹bn Sînâ’n›n ulaflt›¤› yüksek
baflar›d›r. ‹bn Sînâ, ‹slam kelam gelene¤i (ilmü’l-kelâm) taraf›ndan
ortaya konulan görüfllerle u¤rafl›p bir çözüm bulmaya çal›flan pek çok
düflünürden birisidir. Klasik dönem sonras› Arapça felsefe gelene¤ine
ise, neticede, hem ‹bn Sînâ’ya hem de kelama cevap verme ihtiyac›
hakim olmufltur. ‹bn Rüfld’ün Aristoteles’in eserlerini aç›klama ve on-
lara öncelik sa¤lama yönündeki projesi Latince ve ‹branicede devam
ederken, di¤er ilgi sahalar› klasik dönem sonras› felsefî araflt›rman›n
geliflimini tayin etmifltir.
Asl›nda ‹slam dünyas›nda ilgi çekici felsefî düflünceler pek çok ge-
lenek içinde ve yüzy›llar boyunca var olagelmifltir. Felsefî ilgi sadece
‹bn Sînâ gibi yazarlar›n “felsefî” oldu¤u kuflku götürmez eserlerinde
de¤il, çetrefil kelam gelene¤inde, bunun yan› s›ra f›k›h ilminin ilkele-
rine (usûlü’l-f›kh) dair eserlerde, Kur’an tefsirlerinde, tabiat bilimle-
rine dair çal›flmalarda, ahlak ve modern siyaset felsefesine tekabül
eden baz› edebî eserlerde (edeb) de mebzul olarak bulunmaktad›r.
Söylemeye bile gerek yok ki, elinizdeki eser böylesine genifl bir konu
yelpazesini ele almay› hedeflememektedir. Afla¤›da berrak hale getiri-
lecek sebeplerden dolay› elinizdeki Rehber, her ne kadar bu gelene¤in
bir bütün olarak zenginlik ve çetinli¤ini bir nebze olsun ortaya koy-
may› umsak da, Arapça felsefe gelene¤inin klasik/teflekkül dönemi
üzerine yo¤unlaflacakt›r. Bu eserde özellikle klasik dönemi çal›flan
herhangi bir kimsenin karfl›laflaca¤› üç tür güçlü¤ü dikkate almakta-
y›z: Arapça konuflan dünyaya ulaflan felsefî külliyat›n mahiyeti, biza-
tihi klasik dönem Arapça felsefe gelene¤inin mahiyeti ve devam eden
dönemdeki yerli felsefenin temeli olarak klasik devir.
Girifl 3

Yunanca Miras
Kimse, eserlerini Arapça kaleme alan erken dönem filozoflar›n, do¤-
rudan ve müstakil olarak Aristoteles’i okuma yolunda skolastik H›ris-
tiyan filozoflardan çok daha fazla faaliyet gösterdiklerini zannetme-
melidir. Bunun en belirgin sebebi, ‹slam dünyas›ndaki önde gelen
“Aristotelesçi” filozoflar›n hepsinin Aristoteles’i tercümeler yoluyla
okumak durumunda kalm›fl olmalar›d›r. Bu, yukar›da bahsedildi¤i
üzere, büyük bir yekun tutan Yunanca bilim ve felsefe külliyat›n›n k›-
sa bir zaman diliminde Arapçaya çevrildi¤i milattan sonra sekizinci-
onuncu yüzy›llarda gerçekleflen tercüme hareketi sayesinde mümkün
olmufltur. Sözkonusu tercüme hareketini mümkün k›lan ise, baflka
fleyler yan›nda, kendinden önceki Süryanice tercüme hareketi ve en-
telektüel faaliyet, Abbasî halifelerinin ideolojik saiklerle verdikleri
destek ve çok daha maddî düzeyde ise ka¤›d›n icad›d›r.1 Tercüme ha-
reketi Arapça felsefe gelene¤inin yegane, en önemli güç kayna¤› ve
belirleyicisidir. Kullan›lacak teknik kelime da¤arc›¤›n› (Yunanca phi-
losophiadan türeyen felsefe kelimesi de dahil olmak üzere) belirlemek
için bafllayan bu hareket, yüzy›llar sonra Latince tercüme hareketin-
de oldu¤u gibi, Aristoteles’ten çok daha fazlas›n› içeren Yunanca fel-
sefe gelene¤ini yorumlama konusunda bir meydan okuma ortaya koy-
mufltur. Klasik dönemin yazarlar›, Yunanca (özellikle t›p, ancak fizik-
ten astrolojiye kadar genifl bilimler yelpazesini de kapsayan) bilim
eserlerinin yan› s›ra Aristoteles üzerine yaz›lan flerhleri ve Plotinus
ve Proclus gibi Yeni-Eflatuncular taraf›ndan kaleme al›nan müstakil
eserleri de okumufllard›r.
Elinizdeki eseri, “‹slam” felsefesi yerine “Arapça” felsefe için bir
rehber olarak isimlendirerek tercüme hareketinin inkar edilemez
önemine dikkat çekmeyi ümit ediyoruz. Bu felsefe Arapça felsefedir,
çünkü Yunanca düflüncenin, tüm güçlük ve karmafl›kl›klar›yla birlik-
te Arap diline tercüme edilmesiyle bafllam›flt›r. Sözkonusu felsefenin
“Arap” felsefesi olmad›¤›na dikkat edilmelidir: Burada ele al›nan si-
malardan pek az› ›rk olarak Arap’t›r ve bunun flayan-› dikkat bir is-
tisnas›, tam da konudaki ola¤and›fl›l›¤› sebebiyle “Araplar›n filozofu”
olarak isimlendirilen Kindî’dir. Di¤er yandan felsefe, ‹slam impara-
torlu¤unun geniflleyen topraklar›nda bizzat Arap diliyle yay›lm›flt›r.
4 ‹slam Felsefesine Girifl

Bununla ba¤lant›l› olarak, sözkonusu gelene¤in “‹slam” felsefesi


fleklinde de¤il de “Arapça” felsefe olarak isimlendirilmesinin niçin
makul oldu¤una dair iki sebep daha bulunmaktad›r. Birincisi, bu ge-
lenek içinde yer alanlar›n ço¤u, asl›nda H›ristiyan ve Yahudilerdir. En
önemli mütercimlerden baz›lar› (hepsinden önemlisi Huneyn b. ‹shâk
ve o¤lu) yan›nda, milattan sonra onuncu yüzy›lda Ba¤dat’taki Meflflâî
hareketin -Müslüman olan Fârâbî’yle birlikte- önde gelen simalar›
aras›nda yer alan Ebû Biflr Mettâ ve Yahyâ b. Adî gibi filozoflar da H›-
ristiyand›. Yahudi ve ‹slam felsefe geleneklerinin birbiriyle olan ilifl-
kisi dokuzuncu-onuncu yüzy›lda Isaac Israeli ve Saadia Gaon gibi fi-
lozoflar sayesinde bafllam›flt›r ve meflhur Maimonides’in eserinde bu
etkileflim aç›k bir flekilde görülmektedir (bkz. blm. 16).
‹kinci olarak, teflekkül dönemindeki Kindî, Fârâbî ve ‹bn Rüfld gi-
bi baz› filozoflar, tam anlam›yla bir “‹slam” felsefesi ortaya koymak-
tansa, öncelikle tercüme hareketi neticesinde elde edilebilir hale gelen
metinleri anlay›p çözümlemekle u¤raflm›fllard›r. Bu durum, elinizdeki
kitapta yer alan isimler nezdinde ‹slam’›n önemini hiçbir flekilde asga-
riye indirmemektedir: Mükemmel bir Aristoteles flarihi olsa da ‹bn
Rüfld her fleyden önce aç›kça felsefe ve ‹slam aras›ndaki iliflkiyle ilgi-
lenen bir kad› ve bir ‹slam hukuku uzman›yd›. Ayr›ca ‹bn Sînâ felse-
fesinin ‹slam kelam gelene¤inin içine yedirilmesi neticesinde çok say›-
da gerçek anlamda “‹slam” filozofuna iflaret edebiliriz. Dolay›s›yla
“Arapça” felsefe kavram›, kaynaklar›n› tercüme hareketinden alan bir
felsefe gelene¤ini tan›mlamaktad›r.2 Bu hareketin saiklerine ve gidifla-
t›na (Hangi metinler niçin tercüme edildi? Metinler tercümede nas›l
de¤ifltirildiler?) dikkat çekmek, bizim, Yunanca gelene¤e göreceli ola-
rak kolayca ulafl›ld›¤› yönündeki flimdilerde al›flageldi¤imiz faraziyeyi
tekrarlamaya oranla daha önemlidir. Bu karmafl›k ve daha çok teknik
meseleler bütününün bir k›sm› afla¤›da ele al›nm›flt›r (blm. 2 ve 3).

Klasik Dönem
Arapça felsefe gelene¤i, teflekkül devrini oluflturan klasik dönemde
sadece veya her zaman öncelikle “Aristotelesçi” de¤ildir. Klasik dö-
nemde hakim bir Meflflâî gelene¤in varl›¤›n› kesin bir flekilde tespit
edebiliriz. Bu gelenek milattan sonra onuncu yüzy›lda yukar›da bah-
Girifl 5

si geçen Ebû Biflr Mettâ’n›n Ba¤dat’taki okuluyla bafllam›flt›r ve Fâ-


râbî bu okulun ilk en büyük temsilcisidir. Felsefenin tatbikini Aristo-
teles’in eserlerinin flerh edilmesi olarak görme e¤iliminde olan sözko-
nusu gelenek, dolay›s›yla, Yunanca flerh gelene¤ini, özellikle de ‹s-
kenderiye’de Yeni-Eflatuncu okul taraf›ndan üretilen flerhleri dikkate
alm›flt›r. Fârâbî, Aristoteles üzerine yazd›¤› flerhlerde sözkonusu eser-
leri kendisine örnek olarak alm›flt›r. Onun k›lavuzlu¤u Müslüman ‹s-
panya’da yani Endülüs’teki filozoflar taraf›ndan takip edilmifl (bkz.
blm. 8) ve Arapça Meflflâî gelenek ‹bn Rüfld’ün eserlerinde zirvesine
ulaflm›flt›r (blm. 9).
Ancak Yunanca miras sadece Aristoteles ve onun üzerine yaz›lan
flerhlerden ibaret de¤ildir. Bunlar›n yan› s›ra Yeni-Eflatuncular›n ori-
jinal eserlerini de içermektedir. Asl›na bak›l›rsa Arapça felsefe gelene-
¤i üzerindeki etkileri aç›s›ndan Aristotelesçilik ve Yeni-Eflatunculuk
aras›na kesin bir çizgi çizmek imkans›zd›r. Bu noktada, asl›nda Ploti-
nus’un Enneadlar’›n›n yorumlanarak yeniden ifade edilmifl flekli olan
sözde Aristoteles’in Teolojisi’nden bahsetmek âdet olmufltur. Fakat
daha önemli olan, bizzat Aristotelesçi gelene¤in içinde zaten bulunan
yerleflik Yeni-Eflatunculuktur: ‹skender Afrodisî d›fl›nda Aristoteles
üzerine flerh yazan bütün önemli Yunanl› flarihler Yeni-Eflatuncudur.
Dolay›s›yla Yeni-Eflatunculuk Arapça felsefe gelene¤i içindeki ana
güçtür ve biz de buna uygun olarak elinizdeki kitapta bu hususu vur-
gulad›k. Afla¤›daki bölümler göstermektedir ki, Arapça gelenek tara-
f›ndan tevarüs edilen felsefî müfredat›n bizzat kendisi kadar (blm. 2)
Fârâbî’nin bu müfredat› kullan›fl flekli de Yeni-Eflatunculu¤un bir
ürünüdür (blm. 4). Kindî’ye dair bölüm, Yeni-Eflatuncular›n erken dö-
nem Arapça düflünce üzerindeki etkilerini incelerken (blm. 3), sonra-
ki tezahürleri ise ‹smailîler, ‹bn Sînâ, Sühreverdî ile ‹bn Arabî ve
Molla Sadrâ hakk›ndaki bölümlerde aç›kl›¤a kavuflturulmaktad›r
(blm. 5, 6, 10, 11).
Klasik gelene¤in üçüncü önemli aya¤›n› kelam›n Arapça felsefe
eserleri üzerindeki etkisi oluflturmaktad›r. Bu da tabii ki Kindî ile
bafllam›flt›r. Baz› filozoflar (Fârâbî ve ‹bn Rüfld) kelam› hafife al›p onu
en iyi ihtimalle felsefenin retorik veya diyalektik flekli olarak ele al-
salar da, yine de kelam yazarlar›na cevap verme ihtiyac› duymufllar-
d›r. Mütekellimûnun ba¤›ms›z düflünceleri filozoflar› k›flk›rtm›flt›r:
6 ‹slam Felsefesine Girifl

Felsefe ve kelam aras›ndaki verimli etkileflimin bir örne¤i, bu kitap-


ta fizi¤e tahsis edilen bölümde bulunabilir (blm. 14). Kelam bak›fl aç›-
s›ndan felsefe gelene¤ine yap›lan do¤rudan sald›r›lar da filozoflar› ha-
rekete geçirmifltir. Bu konuda halen ‹slam’›n büyük kelam otoritele-
rinden biri olan Gazâlî en önemli simad›r ve onun hem felsefe eleflti-
risi hem de felsefî görüflleri benimseyifli bizim özellikle ilgi saham›za
girmektedir (blm. 7). fiayet yer s›k›nt›s› olmasayd› bu kitap ‹bn Tey-
miyye gibi felsefe gelene¤ini elefltiren di¤er yazarlar› da kapsayacak
flekilde geniflletilebilirdi. Bizatihi kelam›n felsefî aç›dan önemi hak-
k›nda adil bir hükümde bulunmak için muhtemelen çok say›da ek bö-
lüme ihtiyaç duyulacakt›r.3 Fakat elinizdeki eserde ilahî s›fatlar ve
insan hürriyeti gibi baz› temel konular, filozoflar›n mütekellimûna yö-
nelttikleri elefltiriler tart›fl›l›rken incelenmektedir.
Bütün bu etkenler, klasik dönemin en mühim baflar›s›n› anlamak
aç›s›ndan son derece önemlidir. Bu baflar›, sözkonusu gelene¤in en bü-
yük filozofu olan ‹bn Sînâ’n›n kendine güvenen orijinal sistemidir. Bu-
nun bilincinde olarak bu eserde, ‹bn Sînâ’n›n düflüncesine iki kat› ha-
cimde bir bölüm ay›rd›k (blm. 6). Sözkonusu bölüm göstermektedir ki,
‹bn Sînâ, tasvir etti¤imiz flekliyle klasik dönemin ba¤lam› içinde anla-
fl›lmaya muhtaçt›r: O, Aristoteles’i anlamada Yeni-Eflatuncu gelene-
¤in mirasç›s› olmufl ve ayn› zamanda kelam gelene¤inden gelen mese-
lelerle de do¤rudan ilgilenmifltir. Asl›nda Arapça felsefe gelene¤i, ‹bn
Sînâ’n›n çal›flmalar›na yol açan ve yine onun çal›flmalar›ndan kaynak-
lanan bir gelenek olarak görülebilir. Alman gelene¤inde Kant veya Yu-
nanca gelenekte Eflatun ve Aristoteles gibi, ‹bn Sînâ da kendinden
sonraki Arapça gelene¤in hepsini önemli derecede etkilemifltir.

‹bn Sînâ Sonras› Gelenek


fiüphesiz Arapça felsefe gelene¤ini bu flekilde tan›mlamak, ‹bn Sî-
nâ’n›n aç›kça görmezden geldi¤i erken dönem Arapça felsefe gelene¤i-
nin belirli vechelerini gizleme e¤ilimi türünden bir sak›nca tafl›mak-
tad›r.4 Di¤er taraftan bu tan›m, sonraki dönem Arapça felsefe gelene-
¤ini anlamak için son derece yararl› bir yoldur. ‹bn Sînâ’n›n vefat et-
ti¤i on birinci yüzy›ldan itibaren dikkate de¤er bütün Arapça felsefî
eserler ona, ço¤unlukla da elefltirel olarak cevap vermifltir. Kelam ba-
Girifl 7

k›fl aç›s›ndan yöneltilen elefltirilere zaten de¤inmifltik. Her ne kadar


‹bn Sînâ, ‹bn Tufeyl gibi di¤er Endülüslüler üzerinde önemli bir etki-
ye sahip olsa da (bkz. blm. 8), benzer flekilde ‹bn Rüfld, bu defa Aris-
totelesçi bak›fl aç›s›ndan ‹bn Sînâ’y› elefltirmifltir. Geç klasik dönemin
mühim bir geliflmesi de hem ‹bn Sînâ’ya yönelik bir baflka elefltiri
hem de onun bir uyarlamas› mahiyetinde olan ve ‹flrâkîlik olarak bi-
linen gelene¤i bafllatan Sühreverdî’nin nev-i flahs›na münhas›r dü-
flünceleridir (blm. 10).
‹bn Sînâ ve Sühreverdî’nin sistemleri, devam etmekte olan kelam
gelene¤i ve ‹bn Arabî gibi simalar›n mistisizmleri, klasik sonras› dö-
nemin düflünürleri için temel saik ifllevi görmüfltür. Bu noktada ter-
cüme hareketi art›k felsefî düflünce için öncelikli bir saik olmaktan
ç›km›fl, bu saik yerli Müslüman yazarlar taraf›ndan sa¤lanmaya bafl-
lanm›flt›r. Klasik sonras› dönem bize, ço¤u, Bat›l› ilim adamlar› tara-
f›ndan henüz tahkik edilip haklar›nda çal›flma yap›lmam›fl devasa bir
felsefî külliyat sunmaktad›r. Bu kitapta sonraki gelene¤in sadece gö-
receli olarak ulafl›labilir olan, yani ikinci derecede kaynaklar ve baz›
tahkik ve tercümeler yoluyla desteklenen kimi vecheleri üzerine yo-
¤unlaflmak suretiyle sözkonusu külliyat› ele almak mümkün olmufl-
tur. Bu sonraki geliflmelere bir nebze dikkat çekerek okuyucuyu bu
dönem hakk›nda daha fazla araflt›rma yapmas› konusunda cesaret-
lendirmeyi ümit ediyoruz. Arapça felsefe gelene¤inin “alt›n ça¤›”n›n
sadece, düflünürlerin kahir ekseriyetinin ‹bn Sînâ’n›n eserlerini flerh
etti¤i veya en az›ndan bu eserleri kulland›¤› ‹bn Sînâ sonras› dönem-
le bafllad›¤›n›n söylenebilece¤ine iflaret edilmektedir.5 Sözkonusu
malzeme daha iyi anlafl›ld›¤›nda, Arapça felsefe gelene¤i için bir reh-
ber mahiyetindeki bu kitap, sözkonusu malzemeye daha farkl› bir fle-
kilde yaklaflabilir. fiimdilik biz, ‹bn Sînâ’n›n alg›lan›fl›na özel bir ilgi
atfettik. ‹bn Sînâ’n›n kaynaklar› kadar miras› da vurgulanan husus-
lar aras›nda yer almaktad›r (blm. 6). Bir baflka bölüm, sonraki dönem
‹bn Sînâc›l›¤›n ‹ranl› büyük düflünür Molla Sadrâ taraf›ndan sunul-
du¤u flekliyle (Sadrâ’n›n sisteminin mistik yönleri dikkate al›nd›¤›n-
da) ne oranda “felsefî” olarak isimlendirilebilece¤i konusundaki ihti-
laf› ele almaktad›r (blm. 11). Bu bölüm göstermektedir ki, mistisizmi,
Sadrâ’n›n son derece teknik ve teorik metafizik düflüncesinin pratik
aç›dan tamamlay›c›s› olarak anlayabiliriz. Son bölüm ise bizim tarihî
8 ‹slam Felsefesine Girifl

anlat›m›m›z›, sonraki dönem Arapça ve Farsça felsefenin inceledi¤i


konular›, ‹flrâkîlik ve Sadrâ’n›n kendine özgü ‹bn Sînâc› sisteminde-
ki köklerinden hareketle izini sürerek günümüze tafl›maktad›r (blm.
19). Bununla birlikte 10, 11 ve 19. bölümler, ço¤u zaman mistisizm ve
sembolik anlat›m›n hakim oldu¤u fleklinde de¤erlendirilen sonraki
dönem ‹flrâkîli¤in, özünde aklî, felsefî tahliller içerdi¤i hususunu ko-
nu edinmektedir.
Bunlar, elinizdeki Rehber’de sa¤lamay› amaçlad›¤›m›z tarihî kap-
sam›n kabataslak da olsa bir haritas›n› oluflturmaktad›r.6 Böyle bir
tarihî özet, okuyucuyu araflt›rma alan›na al›flt›rmak aç›s›ndan gerek-
li olsa da bizim buradaki ilk ve öncelikli amac›m›z›n felsefî oldu¤unu
belirtmek gerekmektedir. Yani, biz okuyucunun sadece bu gelene¤in
nas›l geliflti¤ine dair bir izlenim edinmesini de¤il, bunun ötesinde söz-
konusu geliflme boyunca ortaya konulan temel düflünceleri tam ola-
rak anlamas›n› istiyoruz. fiüphesiz bu temel düflüncelerin ço¤u tek
tek filozoflara ayr›lan bölümlerde incelenmektedir. Ancak bu amac›-
m›z› tam anlam›yla gerçeklefltirmek için felsefenin Arapça gelene¤e
intikal eden geç antik dönem felsefî müfredata uygun olarak düzenle-
nen genel sahalar›na dair befl bölüm daha ekledik (krfl. blm. 2 ve 4):
Mant›k, Ahlak,7 Tabiat felsefesi veya Fizik, Psikoloji ve Metafizik.8
Her ne kadar önceki bölümlerin bir ölçüde tekrar› olmalar› kaç›n›l-
mazsa da, bu konu esasl› bölümler baflka yerde ele al›nmayan belirli
meseleleri araflt›rmakta (özellikle bkz. mant›k ve fizik hakk›ndaki bö-
lümler) ve bu konular› gelenek boyunca meydana gelen geliflmeleri iz-
leyerek daha genifl bir ba¤lama yerlefltirmektedir. Burada ele al›nan
konular›n ço¤u, ortaça¤ H›ristiyan ve Yahudi felsefesi çal›flanlara ta-
n›d›k gelecektir. fiüphesiz bu ar›zî bir durum de¤ildir, çünkü daha ön-
ce belirtildi¤i üzere ortaça¤larda H›ristiyan ve Yahudi filozoflar tama-
men Arapça gelenekle meflgul olmufllard›r. Arapça felsefe gelene¤inin
skolastik Latince felsefeye etkisi bafll› bafl›na büyük bir konudur ve
di¤er Rehber’lerde bir dereceye kadar incelenmifltir.9 18. bölüm bu et-
kinin tarihî arka plan›n›, Yunanca felsefe gelene¤inin Arapçaya inti-
kalini ele alan 2. bölüm gibi, Arapça felsefe eserlerinin Latinceye ak-
tar›m›n› ayr›nt›l› bir flekilde ortaya koyarak aç›klamaktad›r.
fiuras› muhakkak ki, Arapça felsefe gelene¤i bu hacimdeki bir ki-
tapta tüm yönleriyle ele al›namayacak kadar çetrefildir. Bu nokta bi-
Girifl 9

ze, bu kitab›n odak ve kapsam› konusunda bir gerekçe sa¤lasa da, bu


hususta dogmatik de de¤iliz: Bu gelenek içinde elinizdeki kitapta
kendilerine müstakil bölüm ayr›lmas›n› hak eden filozoflar›n bulun-
du¤u düflünülebilece¤i gibi, kitab›n kapsam›n› hem tarihî kapsam
hem de konu aç›s›ndan geniflletmek de düflünülebilir. Ne var ki bizim
buradaki amac›m›z, evvel emirde her fleyi kapsamak de¤il, okuyucu-
lara temel sima ve konular›n baz›lar› hakk›nda bir zemin yan›nda, bu
gelenek hakk›nda felsefî olarak en çok merak uyand›ran hususlara
dair bir anlay›fl sa¤layarak, Arapça felsefe gelene¤i üzerine çal›flmaya
davet etmektir.

Notlar
1 Bkz. Gutas [58] (Tüm kitapta notlar bölümünde [ ] içinde verilen bu rakam-
lar, söz konusu eserin kaynakçadaki numaras›n› göstermektedir. çev.)
2 Gelene¤in bu flekilde tan›mlanmas› hakk›nda bkz. D. Gutas, “The Study of
Arabic Philosophy in the Twentieth Century”, British Journal of Middle
Eastern Studies, 29 (2002), 5-25.
3 Kelam›n felsefî önemiyle ilgili yararl› çal›flmalar flunlard›r: B. Abrahamov,
Islamic Theology: Traditionalism and Rationalism (Edinburgh: 1998); R. M.
Frank, “Remarks on the Early Development of the Kalam”, Atti del terzo
congresso di studi Arabi e islamici (Napoli: 1967), 315-29; R. M. Frank, “The
Science of Kalâm”, Arabic Sciences and Philosophy, 2 (1992), 7-37; D. Gima-
ret, Théories de l’acte humain en théologie musulmane (Paris: J. Vrin, 1980);
van Ess [44]; Wolfson [48].
4 Sözkonusu vecheler, ‹smailîler ve Âmirî’nin Yeni-Eflatunculu¤uyla Sicistâ-
nî’nin okulu (buna dair iktibaslar için bkz. blm. 3, dn. 33) yan›nda kendine
özgü sistemi sonraki gelene¤e çok az etki etmifl olan Ebû Bekr er-Râzî gibi
farkl› düflünürleri de kapsamaktad›r (Râzî hakk›ndaki literatüre dair bkz.
blm. 13, dn. 8).
5 Bkz. Gutas, “The Study of Arabic Philosophy” ve Gutas [94]. Sonraki dönem
felsefe eserlerinin insan›n gözünü korkutacak derecedeki say›lar› hakk›nda
bir fikir edinmek için bkz. Wisnovsky [261].
6 Arapça gelene¤e dair iki genel tasvir yak›n zamanlarda di¤er Rehber eser-
lerde yay›nlanm›flt›r; bkz. Druart [13] ve Kraemer [27].
7 Metafizik ve epistemolojik ilkelerin Arapça kaleme al›nan felsefedeki ahla-
kî ve siyasî düflüncelerin temelini oluflturdu¤u yönündeki anlay›fl›m›z, bu
esere katk›da bulunan herkes taraf›ndan paylafl›lmamaktad›r. Leo Stra-
uss’un düflüncesinden ilham›n› alan farkl› bir metodolojik yaklafl›m, arala-
r›nda bu sahaya edisyonlar, tercümeler, kitap ve makalelerle katk›da bulu-

You might also like