358 B Ö L Ü M 9 Kan D am arları
(radyal) dizilen, dilate, sıklıkla pulsatil, subkutan arter
ler veya arterioller (örümce in bacaklarına benzeyen)
eklinde görünür. Örümcek telenjiektaziler sıklıkla
yüz, boyun ya da üst gö üs bölgesinde görülür ve ge
nellikle hiperöstrojenik durumlar ile ili kilidir (ör. ge
be kadınlarda ya da sirozu olan hastalarda).
• H e rediter H em o rajik Telenjiektazi (Osler-W eber-Rendu
Hastalı ı), endotel hücrelerinde TGF-(3 sinyal yola ı
nın bile enlerini kodlayan genlerdeki mutasyonlar ile
olu an otozomal dominant bir bozukluktur. Telenji
ektaziler do umda varolan dilate kapiller ve yenler
den olu an malformasyonlardır. Solunum yolu, gast
rointestinal sistem ve idrar yolları ile birlikte deri yü
zeyinde ve mukozalarda yaygın olarak bulunurlar.
Lezyonlar kendi kendilerine yırtılarak ciddi epistaksi-
se (burun kanamalarına), gastrointestinal kanamaya
veya hematüriye neden olabilirler.
Hemanjiomlar
Hemanjiomlar, kan ile dolu damarlardan olu an çok sık
görülen tümörlerdir (Resim 9-28). Bu tümörler yenido-
an ve çocukluk döneminin tüm benign tümörlerinin %
7 sini olu tururlar; ço u do umdan itibaren vardır ve
ba langıçta çapları artar, ancak birço u sonunda spon-
tan olarak geriler. Hemanjiomlar tipik olarak ba boyun
bölgesine sınırlı, lokalize lezyonlar iken, nadiren daha
yaygın olabilir (an jio ma to zis) ve iç organlarda geli ebilir
ler. Iç organlarda yerle enlerin yakla ık olarak üçte biri
R e sim 9 - 2 8 H e m a njiomlar. A , D ild e h e m a njiom. B , Juvenil k a piller h e m a njiom histolojisi. C , D ud a kta pyoje nik gra nülom . D , K a v ernö z
he m a njiom histolojisi.
( A v e D , D r. Joh n S exto n'm n iz ni ile, Beth Isra el H ospit a l, Boston, M a ssa ch usetts. B, Dr. C hristoph er D .M . Fletcher'ın izni ile, S rigm an a nd W o m en's Hospita l, Boston,
M a ssa ch usetts. C, Dr. Thom as R ogers'ın izni ile, Teksas Ü niversitesi, S ou thw estern Tıp F a kültesi, D allas, Te ksa s. )
karaci erde yerle ir. Malign transformasyon nadirdir.
Çe itli histolojik ve klinik tipleri tanımlanmı tır:
• K apille r hema n jio mla r en sık görülen tiptir; deride, de
rialtı dokularda, oral kavite ve dudakların müköz
membranlarmda oldu u kadar karaci er, dalak ve
böbreklerde de görülürler (Resim 9-28, A). Histolojik
olarak, stromadan fakir ince duvarlı kapillerlerden
olu ur (Resim 9-28, B).
• Yenido an derisinin jü v e n il h e ma n jio mla n (çilek he-
manjiomları olarak da bilinir) oldukça sıktır ( 2 0 0 do
umda bir) ve çok sayıda olabilir. Bu lezyonlar birkaç
ay hızla büyür, ancak sonra 1- 3 ya arası solar ve so
nunda olguların ço unda 7 ya ma kadar tamamen
geriler.
• P iy o je n ik granülo mla r, deri, jinjiva ya da oral mukoza
nın hızlı büyüyen, kırmızı, saplı lezyonları olarak be
liren kapiller hemanjiomlarıdır. Mikroskopik olarak,
abartılı granülasyon dokusuna benzerler. Kolaylıkla
kanarlar ve sıklıkla ülseredirler (Resim 9-28, C). Ka
baca lezyonlarm dörtte biri travma sonrası geli ir ve
birkaç hafta içinde 1- 2 cm çapa ula ır. Küretaj ve yak
ma (koter) genellikle tedavi edicidir. H amilelik tümörü
(granüloma gravidarum) hamile kadınların jinjivasm-
da nadiren (hastaların % l'i) olu an pyojenik granü-
lomdur. Bu lezyonlar kendili inden gerileyebilir
(özellikle hamilelikten sonra) ya da fibrozis gösterebi
lir, ancak nadiren cerrahi eksizyon gerektirirler.