You are on page 1of 4

Nursena Eren

İSTANBUL ŞEHİR ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ


İDARİ YARGILAMA HUKUKU
PRATİK ÇALIŞMA
11.03.2020
OLAY : ( DANIŞTAY, 15. DAİRE, E. 2015/4947, K. 2015/5478, T. 29.09.2015)
İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü; sağlık hizmetlerinde kullanılacak ilaçların yapımını,
ithalini ve piyasaya verme şekillerini izne bağlamak, ilaçların kaliteli olarak, uygun fiyatlarla
ve sürekli bir şekilde halka ulaşmasını sağlamak ve gerekli kontrolleri yapmakla görevli Sağlık
Bakanlığı’na bağlı bir kurumdur. İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı’nın
2007/17 sayılı görüşünü alarak çıkarmış olduğu “Kemoterapotik İlaçların Endikasyon Dışı
Kullanımına İlişkin 2007/29 sayılı Genelgesi” ve bu Genelgede değişiklik yapan 2007/36 sayılı
Genelge ile ‘trasttuzumab’ etkin maddesi ile ilgili düzenlemelerde bulunmuştur. Düzenlemeye
göre; bu etkin maddeleri içeren ilaçların bedellerinin tamamının hastalar tarafından ödenmesi
gerekmektedir. Kemoterapi tedavisi gören Bay A, Türk Eczacılar Birliği ve İstanbul Barosu;
hastaların kendi imkanları ile yurtdışından getirttikleri veya yurtiçinden sağlanmakla beraber
hastaya ödetilen ilaç bedellerinin, hastaların bağlı olduğu sosyal güvenlik kurumundan
karşılanabilmesini sağlayabilmek için söz konusu hükümlerin iptali talebiyle dava açmayı
düşünmektedirler.

MEVZUAT:
AVUKATLIK KANUNU
Baroların kuruluş ve nitelikleri
MADDE 76: Barolar; avukatlık mesleğini geliştirmek, meslek mensuplarının birbirleri ve iş
sahipleri ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni sağlamak; meslek düzenini, ahlâkını,
saygınlığını, hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumak, avukatların ortak
ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla tüm çalışmaları yürüten, tüzel kişiliği bulunan, çalışmalarını
demokratik ilkelere göre sürdüren kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarıdır.
Barolar, kuruluş amaçları dışında faaliyette bulunamazlar.

5234 Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair


Kanun
MADDE 10:
13.12.1983 tarihli ve 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin;

1
Nursena Eren

a) 10 uncu maddesinin (o) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye (o) bendinden
sonra gelmek üzere (p) ve (r) bentleri eklenmiştir.
(…)
p) Devlet memurları ve diğer kamu görevlileri ile bunların emekli, dul ve yetimlerinin
(bakmakla yükümlü oldukları aile fertleri dahil) tedavi kurum ve kuruluşlarında yapılan
tedavilerine (diş tedavileri dahil) ilişkin ücretlerle sağlık kurumlarınca verilen raporlar üzerine
kullanılması gerekli görülen ortez, protez ve diğer iyileştirme araç bedellerinin kurumlarınca
ödenecek kısmını ve bu konuya ilişkin esas ve usulleri Sağlık Bakanlığının görüşünü almak
suretiyle tespit etmek.
r) Devlet memurları ve diğer kamu görevlileri ile bunların emekli, dul ve yetimlerinin
(bakmakla yükümlü oldukları aile fertleri dahil) ayakta tedavileriyle ilgili ilaç kullanımında,
gerektiğinde ilaçların eşdeğerlikleri dikkate alınarak tespit edilecek her türlü referans fiyatlar
üzerinden bedellerinin ödenmesini sağlamak ve bu hususlara ilişkin esas ve usulleri Sağlık
Bakanlığının görüşünü almak suretiyle tespit etmek.
b) 11 inci maddesine (m) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (n) ve (o) bentleri
eklenmiştir.
n) Devlet memurları ve diğer kamu görevlileri ile bunların emekli, dul ve yetimlerinin
(bakmakla yükümlü oldukları aile fertleri dahil) ilgili kanunlar uyarınca ödemeleri gereken
(katılım payından muaf ilaçlar hariç) ilaç katılım payları karşılığında ilgililerin maaş veya
aylıklarından kesinti yaptırmak.
(…)

SORULAR:
1- Bay A, ‘trasttuzumab’ etkin maddesi içeren ilaçların bedellerinin bir kısmının sosyal
güvenlik kurumunca ödenmesi sonucunu alabilmek için ne tür bir dava açmalıdır?
Dava türü için idari yargılama kanunu 2. Maddesine bakarız: İdari dava türleri ve idari
yargı yetkisinin sınırı: Madde 2 – 1. İdari dava türleri şunlardır: a) İdarî işlemler hakkında yetki,
şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için
menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları, b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı
kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları, c) Tahkim yolu
öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu
hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar
arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar.

2
Nursena Eren

İptal davalarının konusunu idari işlemler oluşturmaktadır. Bu davanın açılabilmesi için önceden
gerçekleştirilmiş bir işlemin mevcudiyeti gereklidir. İdareye bir işlemin yaptırılmasını sağlamak
amacıyla bu dava yoluna başvurulamayacaktır. Davaya konu olabilecek idari işlemler, idarenin
tek yanlı işlemlerdir. Bu işlemler düzenleyici işlemler veyahut bireysel işlemlerdir. Bu nitelikte
olması kaydıyla olumlu-olumsuz, açık-zımni gibi farklılıklar göz önüne alınmayacak ve iptal
davasına konu olabilecektir. Dolayısıyla somut olayda genel değişikliğinin iptalinin talebi için
iptal davası açılacaktır. Genel düzenleyici işlemin iptalini sağlamaları gerekiyor.
2- Açılacak olan dava hangi görevli ve yetkili mahkemede açılmalıdır?
Bakanlıklar ile kamu kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarınca çıkarılan
ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere, DANIŞTAY GÖREVLİDİR. 1. Danıştay ilk
derece mahkemesi olarak GÖREVLİDİR. ESASTAN İNCELEMESİ GEREKEN BİR DAVADIR.
3- Davayı a) Bay A
b) Türk Eczacılar Birliği
c) İstanbul Barosu açarsa; görevli ve yetkili mahkeme hangi hükme dayanarak ne
yönde bir karar vermelidir?
İdari yargılama 14. Maddesinde ehliyet düzenleniyor. Dava açma ehliyeti daha geniş bir şekilde
düzenlenmiş menfaati ihlal edilen herkes iptal davası açmaya yetkilidir. Bay a doğrudan
ilgilendirildiği barizdir dolayısıyla onun açtığı davanın ehliyet yönünden reddedilmemesi
gerekir, Türk eczacılar birliği tarafından bakınca o da ilaçları hastalara satan bu destek
oranlarının hastalar adına sosyal sigortalar kurumundan tahsis etmiş oldukları için dolayısıyla
bir genelge değişikliği yapılmıştır. Eskiden hasta reçetesini veriyordu bir kısmı sgk tarafından
ödeniyordu bşir kısmı hastalar tarafından fakat yeni durumda bu ilaçlar reçeteli bile olsa hasta
tarafından ödenmesi gerekiyor dolayısıyla onların mesleki faaliyetleri ile doğrudan ilgili ve
bunun ekonomik bir boyutu da var cirosu da düşebilir. Dolayısıyla eczacılar birliği de ehliyete
sahiptir. İstanbul barosu açısından baktığımız zaman dava açma ehliyeti danıştay içtihatı
uyarınca kendi görev alanları olarak yazmış oldukları hususular doğrultusunda hem kuruluş
kanunlarında hem tüzüklerde belirtildiği için danıştay bunlara bakılıyor ve baktığımızda
hukukun üstünlüğü gibi şeylerle sınırlı olduğunu görüyoruz bir ilaç doğrudan faaliyet alanına
girmediği için dolayısıyla baronun dava açma ehliyetinin olmadığı kabul edilir. İdari yargı
kanunu 14. Madde ehliyet sayılıyor, ehliyet kısmında bir sorun varsa mahkemenin alması
gereken karar 15. Madde b bendinde 14. Maddenin 3c bendine göre davanın reddi söz konusu
olur menfaat yokluğu nedeniyle. Dolayısıyla esasa girmeden usulden reddedilir.

3
Nursena Eren

4- Görevli ve yetkili mahkemede Sağlık Bakanlığı’nın 2007/17 sayılı görüşünün iptali


talebiyle dava açılırsa mahkeme ne yönde bir karar vermelidir? 5234 sayılı
kanunnameye göre burada ilaç ve genel müdürlüğünün nasıl karar alacağını
açıklıyor. İptal davası açılabilen bu kesin ve yürütülebilen davalarda dolayısıyla
sağlık bakanlığının görüşü “görüşten” ibaret kesin bir karar değil kesin olan ise ilaç
ve eczacılık genel müdürlüğünün işlemi kesin işlemdir ve iptal davasına konu
olabilecek bir işlemdir. Dolayısıyla Sağlık bakanlığına dava açılması usul yönünden
reddedilir.

5- Söz konusu dava kime karşı açılmalıdır?


Eğer bir tam yargı davası söz konusu ise bu davada taraf bütçesi olan bir kuruluş
olsun bütçesi olması için de kamu tüzel kişiliği olması lazım dolayısıyla tam yargı
davaları tüzel kişiliği olanlara karşı açılır fakat iptal davalarında kesin ve
yürütülebilir idari merci kimse o mercie karşı dava açılabilir. Bu olayda da ilaç ve
eczacılar genel müdürlüğü kesin ve yürütülebilir nitelikteki değişikliği yapan taraf
olduğu için burada sağlık bakanlığına değil ilaç ve eczacılık genel müdürlüğüne
karşı dava açılması gerekiyor.

ÖNEMLİ MADDELER:

İdari davalarda genel yetki*


İdari davalarda genel yetki: Madde 32 – 1. Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu
Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde,
yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari
merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir. 2. Bu Kanunun uygulanmasında yetki
kamu düzenindendir.

You might also like