Professional Documents
Culture Documents
Hafta
Hafta
*Bu seramik türü polikrom yani çok renkli ve parlak vernikli olan seramik
türüdür.
*MÖ. 1100 yıllarından itibaren ortaya yepyeni bir üslup ve evre çıkar
“Geometrik Dönem”
GEOMETRİK DÖNEM (1100-800)
-Miken Uygarlığının çöküşü çok hızlı ve çeşitli nedenlere bağlı olarak
gerçekleşir.
-Mikenlerin ardından sonra gelen Dorlar (Dor topluluğu) Demir Çağı’nın
başladığı bu dönemde kuzeyden gelerek MÖ.1200-1100 yıllarında
Yunanistan’ı işgal eder.
-Dorların Yunanistan’ı işgali ile başlayan bu dönemde en büyük gelişme,
polis adı verilen kent devletlerinin ortaya çıkmasıdır: Atina, Sparta, Thebai,
Megara ve Korinthos gibi.
-Daha önceki dönemlerde kabileye dayalı, bir basileus (kral) yönetiminde
kent devletleri vardı.
-Bu dönemde (Geometrik) ise günden güne ilerleyen sosyal ve siyasal yaşam
sonucunda kral, yanına kendisine yardım edecek memurlar almak zorunda
kalır.
-Bu memurlara Atina’da tesmotetler (hukuk koruyucular), Sparta’da
eforoslar (denetçiler) gösterilebilir.
-Aynı zamanda kralın hak ve yetkileri bir takım danışma
meclisleri tarafından daraltılmıştır.
-Bu meclislere yalnızca kral tarafından seçilen tecrübe sahibi
ihtiyarlar seçilirken zaman içinde yaş sınırlaması ortadan
kaldırılmıştır.
-Kralın gücünün sürekli azalmasına karşılık memurların,
danışma ve denetleme kurullarının gücü artmıştır.
-Bu güç değişiminden sonra ise krallık babadan oğula geçen
bir makam olmaktan çıkarak, krallar sadece belli bir süre
için seçilmeye başlanmıştır.
-En sonunda krallar güç ve yetkilerini aristokratik
yönetimlere bırakmak zorunda kalmışlardır.
-Dorlar’ın bölgeyi (Yunanistan’ı) işgalinden sonra bazı topluluklar MÖ.11.yüzyılda
Batı Anadolu kıyılarına göç etmeye başlamıştır:
1-İlk göçler Kuzey Yunanistan’dan gelmiş olan ve Yunancanın farklı bir lehçesini
konuşan Aioller tarafından gerçekleştirilmiştir.
-Aioller, Lesbos (Midilli) Adası’na, Troas (Biga Yarımadası) bölgesi ile İzmir
Körfezi arasındaki bölgeye yerleşmişlerdir.
-Bu bölge Aiolia bölgesi olarak bilinmektedir.
2-Aiollerin ardından MÖ.11.yüzyılın sonları, MÖ.10.yüzyılın başlarında Orta
Yunanistan’dan göç eden İonlar, Kios (sakız) ve Samos (Sisam) adaları ile Ege
kıyılarında İzmir Körfezi’nin güneyi ile Büyük Menderes ırmağı arasına
yerleşmişlerdir.
-Bu bölge ise Ionia olarak adlandırılmaktadır.
-MÖ.800 civarında Ionia bölgesinde Panionion Birliği kurulmuş ve 12 büyük Ion
kenti birliğe katılmıştır. Birliğin dinsel toplanma merkezi Priene (Güllübahçe)
topraklarında bulunan Panionion’dur. Bu 12 büyük kent ise: Miletos (Milet), Myus
(Avşar Kalesi), Priene (Güllübahçe), Ephesos (Efes), Kolophon (Değirmendere),
Lebedos (Kısık Yarımadası), Teos (Seferhisar/Sığacık), Klazomenai (Urla), Erythrai
(Ildırı), Phokaia (Foça), Samos (Sisam) ve Kios (Sakız) Adası’dır.
-Günümüz Batı Uygarlığı’nın temelinde yer alan Ionia Uygarlığı
bu topraklarda (Ionia) kurulmuştur.
marangozlar,
çömlekçiler,
dülgerler sayılabilir.
-Dönem içerisinde ulaşımın ilerlemesine bağlı olarak çeşitli
bölgeler arasında ilişkiler artmış ve ticaret gelişmiştir.
-Özellikle kürekli gemiler ile deniz ticaretinde söz sahibi olan
Yunanlılar, Fenikeliler ile sıkı ticaret ilişkilerine girmişlerdir.
-Ticari durum Yunan kültürünün gelişmesinde büyük rol
oynamıştır.
-Miken Uygarlığının çöküşü ile kaybolan yazı dilini Yunanlılar
Fenikeliler’den öğrenmişlerdir.
-Bu yazı Yunanistan’da MÖ.8.yüzyılın başlarından itibaren
girmiştir.
-Yunanlılar, Doğu alfabesindeki kendi dillerine uymayan bazı
sessiz harflere ses değerleri vermek suretiyle 24 harften
oluşan bir alfabe oluşturmuşlardır.
-Yazı ilk zamanlar ticari amaçla kullanılmış, daha sonra ise
günlük yaşam ve devlet işlerine geçirilmiştir.
-MÖ. 8. yüzyılda yaşayan Hesiodos Yunanlılar için Theogonia (Tanrılar
Sistemi) yaratmış, tanrılara adlar vermiş, bunların görev ve yetkilerini
belirlemiştir.
-Bu tanrıların bir kısmı Ege bölgesinde eskiden beri kendilerine tapınılan
tanrılardır.
-Bazı tanrılar ise Dorlar tarafından Yunanistan’a getirilmiştir.
-Yunan Mitolojisi, MÖ.700 civarında tam olarak gelişmiştir.
-Yunan tanrıları hem görünüş hem de karakter olarak insan gibidirler.
-İnsanlardan farkları ölümsüz olmaları, ambrosia ve nektar ile
beslenmeleridir.
-Yunanlılar, tanrılarının Yunanistan’ın en yüksek dağı olan Olympos
Dağı’nın zirvesinde yaşadığına inanmışlardır.
-Esas olarak 12 Yunan tanrısı vardır. Bunların yanı sıra ikincil olara pek
çok tanrı bulunur.
-Tanrıların insan şeklinde düşünülmeye başlanması bunların heykelleri içine
alabilecek ve koruyabilecek tapınakların yapılmasını sağlamıştır.
-Daha sonraları megaronların çevresi bir sıra sütun dizisi ile çevrilerek daha
görkemli bir görünüm kazandırılmıştır.
-Doğu ile etkileşimin izleri kısa süre içinde kendini Yunan sanatında
da göstermiştir.