You are on page 1of 28

PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

1 ability yetenek, kabiliyet


2 able yetenekli, güçlü
3 above average height ortalama yüksekliğin üstünde
4 absence yokluk,devamsızlık
5 absent yok, mevcut değil
6 accelerate hızlandırmak, hızlanmak
7 accelerator gaz pedalı
8 accident kaza,tesadüf
9 accidental rastlantısal, tesadüfi
10 accountant muhasebeci
11 acknowledgement onay, tasdik, kabul etme
12 acquaintance tanıdık, bildik, aşinalık
13 active aktif, hareketli
14 activity faaliyet, etkinlik
15 actor erkek oyuncu
16 actress kadın oyuncu
17 addicted to bağımlı, tiryaki
18 admire takdir etmek, hayran olmak
19 admit itiraf temek, kabul etmek, içeriye almak
20 adore tapmak, çok sevmek
21 advantage avantaj, üstünlük, yarar
22 adventure story macera romanı, serüven
23 advertise bildirmek, ilan etmek, reklamını yapmak
24 advertise for (gazete) ilan vermek
25 advertisement reklam, ilan
26 aerial anten
27 affectionate şefkatli, sevecen
28 afford (satın almaya) gücü yetmek, durumu el vermek
29 afraid korkmuş, korkar
30 agree anlaşmak, aynı fikirde olmak
31 airline ticket uçak bileti
32 airport havaalanı
33 aisle geçit, (otobüs,uçak..) koridor
34 alive yaşayan/canlı,yaşam dolu
35 allergic alerjik, sinir olan /gıcık olan
36 allow izin vermek
37 alter değiştirmek,değişmek
38 amateur amatör, deneyimsiz
39 ambition hırs, tutku, istek
40 ambitious hırslı, azimli, çok istekli
41 ambulance ambulans, cankurtaran
42 amplifier amplifikatör, yükselteç
43 ancestor ata
44 anger sinir,öfke- kızdırmak,öfkelendirmek
45 angry kızgın, öfkeli
46 angry (with) kızgın olmak, dargın olmak
47 announce bildirmek, ilan etmek, duyurmak
48 annoy sinirlendirmek, can sıkmak
49 anthology antoloji, seçki
50 apologize for özür dilemek
51 apology özür , mazeret
52 appear ortaya çıkmak, (gibi) görünmek

1
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

53 appearance ortaya çıkma, (dış) görünüş


54 appendix ek, bölüm
55 applause alkış
56 apply for başvuruda bulunmak
57 apprentice çırak, deneyimsiz acemi kişi
58 arrange kararlaştırmak, ayarlamak
59 arrangement hazırlık, anlaşma, uzlaşma
60 arrival varış
61 arrive varmak, ulaşmak
62 arrogant kendini beğenmiş, kibirli, küstah
63 art sanat, sanat yapıtı
64 article parça, makale/yazı, madde/fıkra
65 artist sanatçı, ressam, işinde çok başarılı kimse
66 artistic sanatsal
67 ashamed utanmış, mahcup, üzülmüş
68 to be ashamed of -den utanmak
69 Asia Asya
70 ask sormak, istemek,rica etmek
71 asleep uykuda, uyuşuk
72 assignment iş, görev
73 assist yardım etmek, desteklemek
74 at (first) ilk seferde, il bakışta, ilk önce
75 at (the moment) şuanda, şimdi
76 atlas atlas
77 attempt kalkışmak/yeltenmek, girişim/teşebbüs
78 attend dikkatini vermek, bulunmak/katılmak, ilgilenmek/hizmet etmek
79 attract çekmek, cezbetmek
80 attractive çekici, cazip, hoş/güzel
81 audience dinleyiciler,izleyiciler
82 auditorium dinleme/izleme salonu, izleyici bölümü
83 Australian Avustralyalı
84 Austrian Avusturyalı
85 autobiography otobiyografi, özgeçmiş
86 average ortalama, sıradan/vasati
87 avoid kaçınmak, uzak durmak, engel olmak
88 awful müthiş/korkunç, rezil/berbat
89 bachelor bekar erkek, üniversite mezunu
90 backing group destek/yardım grubu
91 bad-tempered huysuz, aksi
92 baggage reclaim bagaj iade (havaalanı)
93 bagpipes gayda (müz.)
94 baker fırıncı
95 balcony balkon
96 ballpoint pen tükenmez kalem
97 banjo banço (müz.)
98 bank holiday resmi tatil
99 barge mavna, yavaş hareket etmek
100 barrister avukat, dava vekili
101 bass guitar bas gitar
102 bassoon fagot (müzik aleti)
103 bathe yüzmek, yıkanmak, yıkamak
104 bay körfez/koy, bölme/bölüm

2
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

105 be called adlandırılmak, ..denmek ??


106 beach kıyı/plaj/ sahil
107 beach hut plaj çadırı
108 beach-ball plaj topu
109 beat dövmek/vurmak, yenmek
110 beautiful güzel, harika
111 beauty güzellik
112 beauty spot 1-ben, 2- kırsal alanda gezip görülecek yer
113 bed and breakfast (otelde, pansiyonda..) oda + (sadece) kahvaltı
114 behave davranmak
115 behaviour davranış, tavır
116 Belgian Belçikalı
117 belief inanç, itimat, iman
118 believe inanmak/güvenmek, sanmak
119 believe in (something) (bir şeye) inanmak
120 belong to (someone) (birine) ait olmak
121 below average height ortalama yüksekliğin altında
122 bend down (yere/öne doğru) eğilmek
123 Bend to right(road sign) Sağa dönüş (yolda işaret)
124 best seller en çok satan
125 bet on iddiaya girmek/bahse girmek
126 beware of sakınmak7dikkat etmek, korunmak
127 bibliography bibliyografi, kaynakça
128 bicycle bisiklet
129 big-headed ukala, kendini bir şey zanneden
130 biography biyografi, yaşam öyküsü
131 biro tükenmez kalem
132 birthday doğum günü
133 bitter acı,keskin/sert, üzücü
134 blame sorumlu tutmak/suçlamak, suç/kınama
135 blind kör, anlayışsız/düşüncesiz
136 blink göz kırpmak/kırpıştırmak
137 blow one's nose burnunu silmek
138 blurb kitap tanıtım yazısı
139 board (blackboard) (kara)tahta
140 boarding taşıta binme
141 boarding house pansiyon
142 boarding pass giriş-çıkış izni (=boarding card)
143 boarding school yatılı okul
144 boast övünmek, böbürlenmek
145 boil kaynamak/kaynatmak, haşlamak
146 bongoes bongo-lar (elle çalınan davul)
147 bonnet başlık/bone, motor kapağı
148 book of fairy tales peri masalları kitabı
149 bookcase kitaplık
150 boot çizme,bot
151 bore delmek/oymak, delik, oyuk
152 bore canını sıkmak,can sıkıcı kimse
153 bored canı sıkılmış
154 boredom can sıkıntısı
155 boring sıkıcı
156 borrow ödünç almak, borç almak

3
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

157 boss patron


158 bossy emretmeyi seven, buyurgan
159 box office bilet satılan kulübe
160 Boxing day Noel (Christmas) 'den bir sonraki gün
161 boyfriend erkek arkadaş
162 brag övünmek, böbürlenmek
163 brake fren yapmak, fren
164 brake pedal fren pedalı
165 brave cesur,yiğit
166 Brazilian Brezilyalı
167 break kırmak, parçalamak, bozmak
168 break down arızalanmak/bozulmak, (sinirsel/psikolojik) çökmek
169 break out patlak vermek, ortaya çıkmak
170 break the speed limit hız sınırını aşmak
171 break up (duygusal bir ilişkiyi) bitirmek,sonlandırmak
172 breakdown arıza/bozulma, (duygusal)çöküntü
173 break-in (binaya,eve) zorla girme
174 breathe solumak, nefes almak
175 breathtaking soluk kesici, heyecanlı
176 bricklayer tuğla ustası
177 bridge köprü
178 bring up (çocuk) yetiştirmek
179 British İngiliz
180 broad geniş/sınırsız, genel/yüzeysel, açık/belli
181 brochure broşür, kitapçık
182 bucket kova
183 buffet car yemekli vagon
184 building site site,(apartman) sitesi
185 bumper (oto) tampon
186 burn yanmak/yakmak, yanık
187 bus otobüs
188 bus stop otobüs durağı
189 busy meşgul
190 butcher kasap
191 buy satın almak
192 buy some souvenirs hatıralık eşya almak
193 by (air) hava yoluyla, havadan
194 by (marriage) evlilik yoluyla
195 by-pass yan yol/yan geçit, (tıp)by-pass(ameliyat)
196 cafe kafe
197 calculator hesap makinesi
198 call for istemek/gerektirmek, uğrayıp almak
199 call off iptal etmek (=cancel)
200 campsite kamp alanı(tatil için)
201 can't stand katlanamamak, dayanamamak
202 Canadian Kanadalı
203 canoe kano
204 capital 1-büyük harf,2- başkent,3-sermaye
205 captain kaptan, yüzbaşı
206 caption manşet başlık
207 car ferry feribot
208 car park otopark

4
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

209 car radio araba radyosu


210 caravan kervan, çingene arabası, karavan
211 care bakım/ilgi,dikkat/özen, kaygı/üzüntü
212 careful dikkatli, özenli
213 caretaker hademe, bekçi, bakıcı
214 carriage at arabası,
215 carry on sürdürmek, devam etmek
216 cartoon karikatür, çizgi film
217 cast (tiyatro,sinema..) oynayan kişiler, rol dağıtmak/vermek
218 catch yakalamak, tutmak
219 catch someone's eye (birinin) dikkatini çekmek
220 cause -e neden olmak, neden/sebep
221 cautious dikkatli
222 celebrity ünlü kişi, ün/şöhret
223 cello viyolonsel
224 central merkezi, ana/temel
225 central reservation orta refüj
226 centre merkez, orta
227 certain kesin,emin/kuşkusuz
228 chairperson başkan, yönetici, toplantı başkanı (=chairman)
229 chalet küçük köşk, deniz kıyısında yazlık kulübe
230 chalk(a piece of) tebeşir(bir parça/adet)
231 change değişme/değişiklik, değiş(tir)mek
232 change gear vites değiştirmek
233 chapter (kitap,yazı,vb.) bölüm
234 chase peşine düşmek/kovalamak, takip, av
235 chat show (tv, radyo) sohbet programı(=talk show)
236 check in (havaalanında) bilet kontrol ettirmek
237 check-in desk (havaalanında) bilet kontrol edilen bölüm
238 check-up sağlık yoklaması, çekap
239 cheerful neşeli, şen
240 chew (sakız) çiğnemek
241 chief başkan/şef/amir, baş/en önemli/ana
242 childish çocukça, çocuksu
243 childminder çocuk bakıcısı (=babysitter)
244 children's programme çocuk programı
245 chilly soğuk,serin
246 Chinese Çinli, Çince
247 choice seçim/seçenek, tercih
248 choke boğ(ul)mak, tıka(n)mak
249 choose seçmek
250 choreographer koreografi
251 Christmas Day Noel
252 circle (or balcony) (tiyatro,vb.) balkon, çember/daire
253 circulation dolaşım, kan dolaşımı, yayılma
254 clarinet klarnet
255 classified advertisements sarı sayfa reklamları, seri ilanlar
256 cleaner temizlik işçisi, temizlikçi, temizleyici
257 clear up (ortalığı) temizlemek
258 clear up (sth) (problem, soru..) açıklık getirmek
259 clear up (weather) hava açmak
260 clever zeki, akıllı

5
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

261 client müşteri, alıcı


262 cliff uçurum
263 climb tırmanmak, çıkmak
264 close to -e yakın
265 cloud bulut
266 cloudy bulutlu
267 clutch kavramak/sıkıca tutmak, pençe, debriyaj
268 co-educational school karma (kız-erkek öğrenci karışık) okul
269 coach fayton, yolcu otobüsü/vagonu, antre
270 coast kıyı, sahil
271 colleague meslektaş
272 collect toplamak, biriktirmek
273 collector vergi toplayan kişi/tahsildar, koleksiyoncu
College of Further
274 Yükseköğretim
Education
275 colour supplement (gazeteyle verilen haftalık-cmts,pazar-) magazine dergisi
276 column sütun, köşe yazısı, (insan,araç,hayvan,vb.) kuyruk
277 come across rastlamak
278 come round ziyaret etmek, (ameliyat sonrası,vb.) bilinci yerine gelmek
279 comedy komedi
(her bölümde konusu değişen,karakterleri aynı olan)
280 comedy series(sitcom)
(tv,radyo)programı
281 comfort rahatlık
282 comfortable rahat
283 comic strip (gazete)çizgi köşesi
284 common ortak, sıradan, yaygın/bilinen
285 company şirket, grup, arkadaş(lık)/dost(luk)
286 compare karşılaştırmak, mukayese etmek
287 comparison karşılaştırma, benzerlik
288 compartments kompartıman, bölüm
289 compasses (a pair of) pergel
290 compete rekabet etmek, yarışmak
291 competition yarışma, müsabaka, rekabet
292 complete tamamlamak/bitirmek, tam eksiksiz
İngiltere'de 11yaş üstü çocukların her alanda(yetenek) eğitildiği
293 comprehensive school
okul
294 compulsory zorunlu
295 concentrate on konsantre olmak, dikkatini (bir şey üzerinde) toplamak
296 conductor orkestra şefi, kondüktör
297 confess itiraf etmek
298 confused kafası karışık
299 consistent istikrarlı, tutarlı
300 contain içermek
301 contents içindekiler
302 continue devam etmek, sürdürmek
303 contract sözleşme yapmak, kontrat
304 convenient for (…için) uygun/elverişli olmak
305 conveyor belt taşıma bandı
306 cookery book aşçılık kitabı
307 correct düzeltmek, doğru/yanlışsız
308 correspondent bir kimseyle sürekli mektuplaşan kişi, dış ülke muhabiri
309 cough öksürmek, öksürük
310 courage cesaret, mertlik

6
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

311 courageous cesur, yürekli


312 course kurs, eğitim
313 cover kapak, örtü, sığınak, paravana
314 covered with ile kaplı, ile örtülü
315 cowardly korkakça
316 crash barrier (yol kenarlarındaki koruyucu) bariler
317 crawl emeklemek, sürünmek
318 crazy çılgın
319 create yaratmak, -e yol açmak
320 creative yaratıcı
321 critic eleştirmen
322 crossroads birkaç yolun kesiştiği yer, dönüm noktası
323 crossword çapraz bulmaca
324 cruel acımasız, zalim
325 cruise deniz gezisi yapmak, tekne gezisi
326 cry ağlamak, feryat
327 cuisine yemek pişirme sanatı, mutfak
328 cupboard (mutfak) dolap
329 curator müze/kütüphane müdürü
330 curious meraklı
331 curtain perde
332 customer müşteri, alıcı
333 Customs gümrük
334 cut off kesmek
335 cycle bisiklet, dönüş, (elect.)devre
336 cycle path bisiklet yolu
337 cymbal (müz.) büyük zil
338 daily günlük, gündelik
339 dancer dansçı, dansöz
340 danger tehlike
341 dangerous tehlikeli
342 Danish Danimarka(lı)
343 dark karanlık, koyu
344 dark-haired koyu renk/siyah saçlı
345 dark-skinned esmer
346 darkness karanlık, koyu
347 dash çarpmak, hamle, kısa mesafe koşusu, kısa çizgi
348 dashboard kontrol paneli, pano
349 day gün, gündüz
350 deaf sağır
351 dear (money) değerli, pahalı
352 death ölü
353 decide karar vermek
354 decision karar
355 deck-chair şezlong
356 deep derin, koyu(renk)
357 defend savunmak
358 delicious lezzetli, nefis
359 demand talep etmek/gerektirmek, istek/talep
360 demolish yıkmak
361 dentist diş hekimi
362 depart ayrılmak/ hareket etmek/kalkmak

7
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

363 depart from -den sapmak/ayrılmak


364 department store büyük mağaza
365 departure hareket etme/kalkış/ayrılış
366 departures board hareket/kalkış (saatleri) panosu
367 departure lounge çıkış salonu
368 dependent -e bağlı/bağımlı
369 depressed keyifsiz/morali bozuk, (ekon.) durgun
370 depth derinlik
371 deputy head müdür yardımcısı/vekili (öz. okulda)
372 describe tanımlamak,betimlemek/tarif etmek
373 description betimleme, tarif, eşkal
374 desk sıra, kürsü, şube
375 destination gidilecek yer, varış teri
376 destroy yıkmak, yok etmek, harap etmek
377 destruction yıkma, yıkılma, yok etme
378 detective dedektif
379 detective series dedektif dizisi/serisi
380 detention alıkoyma, gecikme, göz altına alma
381 detest nefret etmek, iğrenmek
382 dictionary sözlük, lügat
383 die ölmek
384 die of -den (dolayı) ölmek
385 differ (from) -den farklı olmak/ayrılmak
386 difference farklılık, fark
387 different farklı, değişik, başka
388 difficult güç/zor
389 difficulty güçlük/zorluk, problem/sorun
390 dinghy küçük sandal, lastik bot(deniz taşıtı)
391 dip one' headlights (trafikte) farları kısmak/kısaları yakmak
392 direct dolaysız/doğrudan, yönetmek, yöneltmek
393 director yönetici,müdür, yönetmen
394 directory rehber, dizin
395 disadvantage dezavantaj, zarar
396 disagree uyuşmamak, çelişmek
397 disagree (with) aynı fikirde olmamak
398 disappear gözden kaybolmak, yok olmak
399 disappoint hayal kırıklığına uğratmak
400 disappointed hayal kırıklığına uğramış, ümidi kırılmış
401 disappointing hayal kırıklığına uğratan
402 disappointment hayal kırıklığı
403 disaster movie konusu felaket olan film
404 discover keşfetmek, bulmak
405 discovery keşif, buluş
406 discuss görüşmek, tartışmak
407 discussion görüşme, tartışma
408 disgusted iğrenmiş
409 dish tabak/çanak
410 dishonest dürüst olmayan, sahtekar
411 dislike hoşlanmamak, sevmemek
412 disloyal vefasız, hain
413 disobey itaatsizlik etmek, -e uymamak
414 dissatisfied memnun olmamış, tatmin olmamış

8
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

415 distance uzaklık, mesafe


416 distant uzak(yer, zaman), mesafeli (kimse)
417 dive (suya) dalmak
418 diver dalgıç
419 diversion eğlence/oyalayıcı şey, şaşırtmaca/yanıltmaca
420 do a U-turn U dönüşü yapmak
421 do one's homework ev ödevi yapmak
422 doctor doktor
423 documentary belgesel
424 door handle kapı kolu
425 double bass kontrbas
426 doubt (verb) şüphe duymak, kuşku duymak
427 doubtful kuşku duyan, şüphe duyan
428 downpour sağanak yağmur
429 drama series dizi film
430 drawback sakınca/mahzur, dezavantaj
431 dress rehearsal kostümlü prova
432 dressing-room soyunma odası
433 driver's seat şoför koltuğu
434 drop in on -i ziyaret etmek
435 drop out of (bir şeyi yarıda) bırakmak, ayrılmak
436 drum kit (drum set) orkestra
437 drummer davulcu, trampetçi
438 dry kuru, kurak
439 dull sıkıcı, kasvetli, donuk(renk)
440 duster toz bezi, (karatahta) silgi
441 dustman çöpçü
442 duty free gümrüksüz
443 eager hevesli, istekli
444 ease kolaylaştırmak, rahat ettirmek, (ağrıyı) yatıştırmak
445 Easter Paskalya,(Hıristiyanların) Yumurta Bayramı
446 easy kolay
447 easy-going yumuşak başlı, uysal
448 eat at local restaurant lokantada yemek
449 editor editör
450 editorial baş makale
451 educate eğitmek, okutmak
452 education eğitim
453 educational programme eğitici/eğitsel program
454 elect seçmek
455 election seçim
456 electric elektrik, elektrikle çalışan
457 electric piano org
458 electrician elektrikçi
459 embarrassed utanmış, mahçup, sıkılgan
460 employed çalıştırılan, işi olan
461 employee işçi, çalışan
462 employer işveren
463 encyclopaedia ansiklopedi
464 End of motorway otoyol sonu/bitimi (trafik işareti)
465 end son,bitiş noktası, sona erdirmek
466 end with (bir şeye bir şeyle) son vermek, bitirmek

9
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

467 English İngiliz, İngilizce


468 enormous muazzam, kocaman
469 enrol yazılmak, kaydolmak
470 enter girmek, kaydetmek
471 entertain eğlendirmek, misafir ağırlamak
472 entertainment eğlence/gösteri, ziyafet
473 envious gıpta eden, hasetçi
474 envy (noun) imrenme, gıpta
475 equal eşit, aynı
476 equality eşitlik, akranlık
477 escape kaçmak, firar etmek
478 evening classes akşam okulu, ikinci öğretim
479 evil kötü/fena, uğursuz, aksi
480 examine incelemek, gözden geçirmek, (tıp.) muayene etmek
481 excellent mükemmel, üstün
482 excite heyecanlandırmak, telaşa düşürmek
483 excited heyecanlı
484 exciting heyecan verici
485 excursion (grupla gidilen) kısa gezi,tur
486 exercise book alıştırma kitabı
487 exhaust pipe (=tail pipe) egzoz
488 exhausted çok yorgun, canı çıkmış
489 expected (olması) beklenen, umulan
490 expel kovmak, sürmek
491 expensive pahalı
492 experienced tecrübeli
493 experienced in (bir şeyde/işte) deneyimli, tecrübeli
494 expert uzman, eksper
495 explode (bomba) patlamak
496 explore keşfetmek, dikkatle araştırmak
497 explosion patlama
498 face up to cesaretle karşılamak/karşı koymak
499 fade solmak, kuvvetten düşmek
500 fail başarısız olmak; (sınıfta) kalmak
501 fair-haired sarı saçlı
502 fall düşmek
503 fall out kavga etmek, bozuşmak
504 fame ün, şöhret
505 famous ünlü
506 fashionable modaya uygun; şık
507 fast hızlı, çabuk
508 fasten bağlamak, iliştirmek
509 favourite en çok sevilen, favori, gözde
510 feature özellik; yüz, çehre
511 felt-tip pen keçeli kalem
512 fetch gidip getirmek, gidip almak
513 fiancée nişanlı(bayan)
514 fiancé nişanlı(bay)
515 fiction hayal ürünü (roman, öykü..), uyduruk
516 fill in (çek,form..) doldurmak
517 Finnish Finlandiya'ya ait; Fin dili
518 Finn/Finlander Finlandiyalı

10
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

519 fire engine itfaiye arabası


520 fireman itfaiyeci
521 first night (tiyatro, opera…) gala gecesi, açılış gecesi
522 fit uygun/münasip; sağlıklı/zinde; (tıp.) nöbet,kriz
523 fix tespit etmek, saptamak
524 Flemish Flamanca, Flaman
525 flight uçuş
526 flow akmak, su basmak; akım/akın
527 flute flüt
528 fly (verb) uçmak
529 fly (Time flies) hızla geçip gitmek
530 flyover üstgeçit
531 follow takip etmek, izlemek
532 fond of -e düşkün
533 food programme temek programı
534 foot brake fren
535 footnote dipnot
536 for example örneğin, mesela
537 for sale satılık
538 foreign currency döviz, yabancı para
539 foreign film yabancı film/sinema
540 foreword önsöz
541 forget about (sth) (bir şeyi) unutmak
542 forgetful unutkan
543 form şekil/biçim; kalıp
544 formal resmi; biçimsel
545 fortunately neyse ki, çok şükür ki
546 foyer tiyatroda oyun arasında bekleme salonu= fuaye
547 frank doğru sözlü, samimi
548 free hür/özgür; boş7serbest; bedava
549 freedom özgürlük
550 French Fransız(ca)
551 French horn üflemeli bir çalgı
552 friendly dostça
553 friendship dostluk
554 frighten korkutmak,ürkütmek
555 frightened korkmuş, ürkmüş
556 frightening korkutucu, ürkütücü
557 frown kaşlarını çatmak
558 frustrated hüsrana uğramış, hayal kırıklığına uğramış
559 full of ile dolu
560 Gaelic İrlanda ve İskoçya'da konuşulan bir dil= Keltçe
561 gardener bahçıvan
562 Gate (at airport) giriş (kapısı) (havaalanında)
563 gaze gözünü dikerek bakmak, dik dik bakmak
564 gear lever vites kolu
565 German Alman(ca)
566 get a suntan güneşte yanmak, bronzlaşmak
567 get around/round to (laf, dedikodu..) yayılmak/duyulmak
568 get in (içeri) girmek
569 get on (with someone) (biriyle) geçinmek, anlaşmak
570 get on/along with (biriyle) iyi ilişki kurmak/anlaşmak; (bir işi) (başarıyla) götürmek

11
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

571 get over (hastalık, kötü bir durum/ilişkiden) kurtulmak; iyileşmek


572 giddy başı dönen, baş döndüren; hoppa/uçarı
573 give back geri vermek, iade etmek
574 give up bırakmak, vazgeçmek
575 give away ele vermek; bağışlamak; feda etmek
576 Give way (road sign) Yol ver (trafikte işaret)
577 glad memnun, hoşnut
578 glance (kısa,ani) bakış
579 globe küre/gezegen; dünya; abajur
580 glossary (açıklamalı) sözlük
581 glove compartment torpido gözü
582 glue (sıvı) yapışkan; tutkal
583 go in girmek; yarışmaya katılmak
584 go off (a bomb) (bomba) patlamak
585 go on an excursion geziye gitmek/katılmak
586 go out dışarı çıkmak; (biriyle) çıkmak/flört etmek
587 go sightseeing görülmeye değer yerleri gezip dolaşmak
588 going to a restaurant lokanta/restorana gitme
589 going to a disco diskoya gitme
590 going to a pop concert halk konserine gitme
591 going to a party partiye gitme
592 going to a nightclub gece kulübüne gitme
593 going to the opera operaya gitme
594 going to the circus sirke gitme
595 going to the fun-fair lunaparka gitme
596 going to the ballet bale (izlemeye) gitme
597 going to the races at yarışına gitme
598 going to the zoo hayvanat bahçesine gitme
599 go with birlikte gitmek/eşlik etmek; uymak (ör:ayakkabıların kıyafete uyması )
600 going bald saçları dökülme, kelleşme
601 good at (bir şeyde) iyi
602 good-looking iyi görünümlü, yakışıklı/güzel
603 gossip dedikodu, dedikoducu kimse
604 gossip column (gazetede) magazin/paparazzi köşesi
605 govern yönetmek, idare etmek
606 government yönetim, idare etme; hükümet
607 governor vali; yönetici; patron/şef
608 graduate (üniversiteden) mezun olmak; mezun etmek; (üniv.) mezunu
609 grateful minnettar, müteşekkir
610 grateful to (birine) minnettar
611 gratitude minnettarlık
612 greedy açgözlü
613 Greek Yunan(ca)
614 grow yetişmek, büyümek/gelişmek
615 grumble söylenmek/şikayet etmek; (gök) gürlemek; dırdır/yakınma
616 guest house misafirhane
617 guidebook rehber kitap, el kitabı
618 guilty suçlu
619 guitar gitar
620 guitarist gitarist
621 gymnasium spor salonu; Lise(Almanya'da)
622 hairdresser kuaför, berber

12
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

623 hand luggage bavul


624 handbrake el freni
625 handsome yakışıklı
626 hang on (telefonda)hatta beklemek/bekletmek; pür dikkat dinlemek
627 happen olmak, meydana gelmek
628 happiness mutluluk
629 happy mutlu
630 harbour liman; sığınak
631 hardback ciltli kitap
632 harmonica armonika
633 harp harp
634 have a beard sakalı olmak
635 have a moustache bıyığı olmak
636 hatchback arkası yüksek kısa araba
637 hate nefret etmek
638 have a really good time çok iyi vakit geçirmek
639 headlight far
640 headline başlık, manşet
641 head teacher baş öğretmen
642 health sağlık
643 healthy sağlıklı
644 heat ısınmak/ısıtmak; ısı,sıcaklık
645 heater ısıtıcı
646 height yükseklik
647 heir varis, mirasçı
648 help yardım etmek
649 helpful yardımcı,yardımsever; yararlı
650 helpless yardıma muhtaç, çaresiz/aciz
651 hide saklamak, gizlemek
652 high yüksek
653 hire kiralamak, tutmak
654 hire a car araba kiralamak
655 historical film tarihle ilgili film
656 hit çarpmak, vurmak
657 hold-up (trafik nedeniyle) gecikme, silahlı soygun
658 holiday camp tatil kampı
659 holiday-makers tatile çıkanlar
660 home ev, yuva
661 homeless evsiz
662 honest dürüst olmayan, sahtekar
663 hop hoplamak, sıçramak; uçak yolculuğu
664 hope for ummak, ümit etmek; olmasını beklemek
665 horizon ufuk (çizgisi)
666 horn korna/klakson; boynuz; boru
667 horoscope yıldız falı, burç
668 horrible korkunç; berbat
669 horror korku
670 horror film korku filmi
671 horse and cart at arabası, atlı araba
672 hot sıcak
673 hot-air balloon uçan balon
674 hotel otel

13
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

675 hovercraft hoverkraft (karada ve havada gidebilen taşıt)


676 human insan;insani; insana ilişkin
677 Hungarian Macar/ca)
678 hunger açlık
679 hungry aç
680 hurry acele et(tir)mek; acele, telaş
681 hurt (adjective) incinmiş, kırgın; gücenmiş
682 hurt (verb) incitmek, (kalbini) kırmak, rencide etmek; zarar vermek
683 ignition tutuşma/tutuşturma; kontak
684 ill hasta; kötü,fena
(bir hastalıktan dolayı) rahatsız/kötü (He has been ill with
685 ill with
meningitis)
686 illegal yasal olmayan,yasadışı; yolsuz
687 illiterate okuma-yazma bilmeyen
688 illness hastalık
689 illogical mantıksız, mantığa aykırı
690 illustrations tanım,örnekleme; örnek; resim
691 imaginary hayali,gerçek olmayan, düşsel
692 immature olgunlaşmamış,gelişmemiş; ham
693 immigration officer göç memuru
694 immoral ahlaka aykırı, ahlaksız; terbiyesiz
695 impatient sabırsız
696 impolite kaba, nezaketsiz
697 importance önem
698 important önemli
699 impossible imkansız
700 impulsive itici; dürtücü; düşünmeden hareket eden
701 in a bad mood morali bozuk (bir halde)
702 in a good mood morali yerinde (bir halde)
703 in his/her early twenties yirmili yaşın (yirmisinin) başlarında
704 in his/her mid thirties otuzlu yaşların ortasında
in his/her mid to late
705 60'larının sonlarında
sixties
706 in (love) (with) (birine) aşık
707 in (the end) sonunda
708 incomplete tamamlanmamış, bitmemiş/eksik
709 inconsistent tutarsız, çelişkili; değişken
710 incorrect yanlış
711 independent bağımsız
712 index dizin, fihrist, indeks
713 indicator sinyal, gösterge
714 indicator switch sinyal göstergesi
715 inexpensive ucuz
716 inexperienced tecrübesiz
717 inform bildirmek, haberdar etmek, bilgi vermek
718 informal resmi olmayan; gündelik
719 information bilgi, haber; danışma
720 inhuman acımasız, gaddar
721 inquire sormak, bilgi almak, sorup öğrenmek
722 inside lane iç kulvar
723 insurance sigorta, sigortacılık
724 insure sigorta ettirmek, sağlama almak
725 intelligence zeka, akıl; istihbarat/haber alma

14
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

726 intelligent zeki, akıllı


727 inter-city express şehirlerarası ekspres
728 interval (sinema, tiyatro..) ara
729 invalid (noun) geçersiz, hükümsüz; hasta, sakat
730 invent bulmak, icat etmek
731 invention icat, buluş
732 invitation davet, çağrı
733 invite davet etmek, çağırmak
734 irregular düzensiz/kuralsız/ kural dışı
735 irrelevant ilgisiz, konu dışı
736 irresponsible sorumsuz
737 Italian İtalyan(ca)
738 itinerary yolculuk planı/programı
739 jacket ceket
740 Japanese Japon(ca)
741 journalist gazeteci
742 juggernaut büyük kamyon,tır
743 juicy sulu; ilginç, merak uyandırıcı
744 jump sıçramak, atlamak; sıçrama, atlama
745 junction kavşak
746 just turned fifty 50sini yeni geçmiş
747 keen hevesli, düşkün; keskin, sert
748 keep out of uzak durmak, yaklaşmamak
749 keep to the speed limit hız sınırında kalmak, (hız sınırını aşmamak)
750 kerb kaldırım kenar taşı
751 kettledrum orkestra davulu
752 keyboard player klavye (müz.)
753 kind nazik/kibar, iyi kalpli; tür, çeşit
754 kiss (verb) öpmek
755 kite uçurtma
756 know bilmek; tanımak
757 knowledge bilgi, haber; danışma
758 lamp-post elektrik direği
759 land (verb) iniş yapmak/yere inmek; karaya çıkmak
760 landed büyük toprak sahibi olan
761 landlady ev sahibi (bayan)
762 landlord ev sahibi (bay)
763 laugh (kahkahayla) gülmek; kahkaha
764 laugh at (bir şeye ) (kahkahayla) gülmek
765 law kanun, kural; hukuk
766 lay-by (yol kenarı) park yeri, yanaşma yeri
767 lazy tembel, ağır, uyuşuk
768 lead guitar solo gitar
769 lead singer solo şarkıcı
770 learn (something) by heart (bir şeyi) ezberlemek
771 leave ayrılmak; bırakmak/terk etmek
772 leave school okuldan çıkmak
773 lecture konferans,(üniv.) ders
774 lecturer konferansçı; okutman
775 left-luggage office kayıp eşya bürosu
776 legal yasal, yasaya uygun
777 length uzunluk

15
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

778 let off ateşlemek, patlatmak; serbest bırakmak, hafif ceza vermek
779 Letters page (gazetede) mektupların yayınlandığı sayfa
780 level crossing demiryolu geçidi, hemzemin geçit
781 librarian kütüphaneci
782 library kütüphaneci
783 lick üstesinden gelmek; dayak atmak; yalamak;
784 lie yalan söylemek; yatmak/uzanmak
785 lie down yatmak, uzanmak
786 lie on the beach plajda uzanmak
787 lifeboat cankurtaran sandalı
788 lifeguard cankurtaran (yüzücü)
789 lighthouse deniz feneri, fener kulesi
790 like beğenmek, hoşlanmak, sevmek
791 limp topallamak
792 liner büyük yolcu gemisi
793 listening to a choir bir koroyu dinleme
794 listening to the radio radyo dinleme
795 literate okur yazar, bilgili; okumuş
796 litter bin çöp kutusu
797 live in (bir yerde) yaşamak
798 lively canlı, hareketli; gerçeğe uygun
799 lock (noun) kilit
800 lock (verb) kilitlemek
801 lodger pansiyoner, kiracı
802 logical mantıklı
803 lonely yalnız (ve mutsuz); kimsesiz
804 long uzun
805 long-term car park uzun süreli park alanı
806 look after (birine) bakmak; ilgilenmek
807 look at bakmak;gözden geçirmek; seyretmek
808 look back on hatırlamak, anımsamak
809 look for aramak; bulmaya çalışmak; ummak
810 look up sözlükte bakmak; yukarıya bakmak; ziyaret etmek
811 look up to çok saygı göstermek
812 loose gevşek, dağınık; başıboş
813 lorry kamyon
814 lorry driver kamyon şoförü
815 lose kaybetmek; kazanamamak/yenilmek; israf etmek
816 loss kayıp, zarar/ziyan; kaybetme
817 loudspeaker hoparlör
818 love sevmek; aşk, sevgi; sevgili
819 love story aşk hikayesi
820 lower azaltmak/indirmek, azalmak/düşmek
821 loyal sadık,vefalı
822 luck şans/talih, uğur
823 lucky şanslı/talihli, uğurlu
824 luggage rack bagaj/bavul rafı
825 mad deli, çılgın
826 make up for telafi etmek, tazminat ödemek
827 manage yönetmek/idare etmek, başarmak/üstesinden gelmek
828 manager müdür, yönetici; menajer
829 manageress müdire, kadın yönetici

16
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

830 manual elle yapılan; el; el kitabı


831 march mart ayı; askeri yürüyüş
832 mark işaret, iz; (sınav) notu; marka
833 market çarşı; piyasa
834 marriage evlilik
835 marry evlenmek
836 marvellous harika,müthiş, fevkalade
837 materialistic maddi
838 matinee matine
839 matron başhemşire
840 mature olgun, yetkin
841 mean (adjective) cimri, pinti
842 mechanic makinist, tamirci
843 medical tıbbi; tıbbi muayene
844 medicine ilaç; tıp
845 Mediterranean Akdeniz
846 meet rastlamak; tanışmak; (bir ihtiyacı) karşılamak
847 meet new people yeni insanlarla tanışmak
848 meeting toplantı; buluşma
849 melt erimek, eritmek
850 memoirs yaşam öyküsü
851 mend onarmak, düzeltmek
852 microphone mikrofon
853 middle lane orta şerit
854 mile mil
855 mileage mil hesabıyla uzaklık
856 misbehave kötü davranmak; terbiyesizlik etmek
857 misprint baskı hatası
858 mistreat kötü davranmak
859 misunderstand yanlış anlamak
860 modest alçakgönüllü, ılımlı; gösterişsiz
861 moral ahlaki
862 motel motel
863 motor boat deniz motoru
864 motorbike motosiklet
865 motorist şoför
866 motorway otoyol
867 mountain dağ
868 mountainous dağlık
869 multiply çoğal(t)mak, üremek
870 muscular kaslarla ilgili, adaleli
871 music müzik
872 music programme müzik programı
873 musical müzikal, müzikle ilgili
874 mysterious esrarengiz, gizemli
875 mystery gizem, sır
876 nation millet, ulus
877 national ulusal
878 natural doğal/doğaya özgü; olağan/normal
879 nature programme tabiatla ilgili programı
880 necessary gerekli, zorunlu
881 need ihtiyaç/gereksinim; -e ihtiyacı olmak

17
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

882 neighbour komşu


883 nervous sinirleri gergin; sinirsel
884 New Year's Day yılbaşı günü
885 New Year's Eve yılbaşı gecesi/arifesi
news and current affairs
886 haber ve güncel olaylar programı
programme
887 newspaper vendor gazete satıcısı
888 No entry (road sign) Giriş yok (trafik/yol işareti)
889 No left turn (road sign) Sola dönüş yok (trafik/yol işareti)
890 No overtaking (road sign) Sollamak yasak (trafik/yol işareti)
891 No parking (road sign) Park edilmez (trafik/yol işareti)
892 No left turn (road sign) Sağa dönüş yok (trafik/yol işareti)
893 no smoking sigara içilmez/içmek yasak
894 No stopping (road sign) Durulmaz (trafik/yol işareti)
No through road (road
895 Yol boyunca durulmaz (trafik/yol işareti)
sign)
896 No U-turns (road sign) U-dönüşü yapılmaz (trafik/yol işareti)
897 nod başını sallamak; baş sallama
898 noisy gürültülü
899 non-fiction kurgusal olmayan
900 non-smoker sigara içmeyen; sigara içilmeyen bölüm
901 non smoking sigara içmeme
902 non-violence şiddet içermeyen
903 Norwegian Norveçli,Norveççe
904 notice duyuru/ilan; uyarı,eleştiri; -e dikkat etmek
905 number plate (araba) plaka
906 nurse (noun) hemşire
907 nursery school anaokulu
908 obey (kurallara) uymak, itaat etmek
909 obituary ölüm ilanı/ anma yazısı
910 oboe obua (müzik aleti)
911 occur meydana gelmek, olmak, ; yer almak
912 odd acayip, tuhaf
913 of medium built orta yapılı
914 offer teklif etmek; sunmak; teklif, takdim
915 on (a diet) diyette
916 on (business) iş başında/ işte
917 One way street (road sign) Tek yön (trafik/yol işareti)
918 opponent muhalif; rakip
919 optimist iyimser kimse
920 optimistic iyimser kimse
921 (orchestra) pit orkestra yeri
922 organ organ; yayın organı; org (müzik aleti)
923 orphan öksüz/yetim
924 output ürün,üretim; çıktı
925 outside lane dış şerit
926 overhead projector tepegöz
927 overtake yetişmek; yetişip geçmek; sollamak
928 owe borçlu olmak; minnettar olmak
929 own (verb) sahip olmak
930 owner sahip, mal sahibi
931 package tour paket tur
932 pain acı,sızı; incitmek, kalbini kırmak

18
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

933 painless acısız


934 paint boyamak; boya
935 painting boyama
936 palm trees palmiye ağaçları
937 paperback kağıt kapaklı kitap
938 park (verb) park etmek
939 parking meter parkmetre
940 partner ortak;eş; kavalye/dam
941 pass (verb) geçmek/ilerlemek; (zaman) geçmek; (sınav) geçmek
942 passenger seat yolcu koltuğu
943 passport pasaport
944 passport control pasaport kontrol
945 patient (adjective) sabırlı
946 patient (noun) hasta
947 pavement kaldırım; asfalt
948 peculiar garip, tuhaf
949 pedestrian yaya, yayalara ait;ilginç olmayan/sıradan
950 pedestrian crossing yaya geçidi
951 pedestrian precinct (arabaların giremediği) çarşı, pasaj
952 peep gizlice bakmak/dikizlemek, ötme sesi/cik
953 peer eş; dikkatle bakmak
954 pencil (kurşun) kalem
955 pencil sharpener kalemtıraş
956 perform (rol) oynamak; yerine getirmek
957 performance performans; gösteri, oyun
958 permission izin, müsaade; ruhsat
959 permit (verb) izin vermek
960 pessimist kötümser
961 petrol cap benzin kapağı
962 petrol gauge benzin göstergesi
963 photographer fotoğrafçı
(içinde -yabancı bir dile ait- önemli sözcük/cümlelerin
964 phrase-book
bulunduğu) kitapçık
965 piano piyano
966 pick up (a language) (bir dili) anlamak, kavramak
967 pick up (sth on ground) (yerden bir şey) almak, toplamak
968 pick-up truck küçük kamyon, kamyonet, pikap
969 picturesque resmedilmeye değer; canlı; ilginç
970 pier iskele; destek; payanda
971 pillar box ayaklı posta kutusu
972 plane uçak
973 platform podyum; kürsü;(seçimden önce) parti programı
974 play (noun) oyun; piyes
975 playing bingo bingo oynama
976 playing bridge briç oynama
977 playing golf golf oynama
978 playing pool bilardo oynama
979 playing squash (kapalı) tenis oynamak
980 play truant (okuldan, görevden) kaçmak
981 playground (çocukların) oyun alanı
982 playschool ( 3-5 yaş arası çocuklar için) kreş
983 playwright oyun yazarı
984 please (verb) memnun etmek, gönlünü etmek; hoşuna gitmek
19
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

985 pleasure zevk, keyif; eğlence


986 plumber muslukçu, su tesisatçısı
987 plump dolgun, tombul
988 poetry book şiir kitabı
989 point işaret etmek, göstermek; nokta; puan
990 poison zehir; zehirlemek
991 poisonous zehirli
992 police car polis arabası
993 Polish Polonya, Leh
994 polite kibar, nazik
995 politician politikacı
996 politics siyaset, politika; politik görüşler
997 Polytechnic çeşitli dallarda eğitim veren Teknik Üniversite; Teknik Okul
998 poor fakir; zavallı
999 popular sevilen,gözde, tutulan; genel,yaygın
1000 popular papers tutulan/sevilen gazeteler
1001 popular with ile ünlü
1002 popularity sevilme, tutulma; rağbet, popülarite
1003 Portuguese Portekiz(ce)
1004 possible muhtemel, olası
1005 post (verb) postalamak
1006 postage posta ücreti
1007 postman postacı
1008 postpone ertelemek
1009 poverty yoksulluk, fakirlik
1010 practical pratik; uygulamalı; elverişli; pratik zekaya sahip
1011 practise pratik yapmak, uygulama yapmak; denemek
practise speaking a
1012 yabancı bir dil konuşmaya çalışmak/pratiğini yapmak
foreign language
1013 praise (verb) övmek
1014 predecessor ata; öncel, selef
1015 preface önsöz (= foreword)
1016 prefer to tercih etmek, yeğlemek
1017 prep school özel okul (=private school , in Britain)
1018 present (adjective) mevcut, şimdiki, bugünkü (sıfat)
1019 president başkan;cumhurbaşkanı; rektör
1020 pretend (gibi) görünmek, -miş gibi yapmak
1021 pretty hoş, tatlı,sevimli; oldukça, epeyce
1022 pride gurur, övünme, iftihar
1023 primary school ilkokul
1024 prime minister başbakan
1025 principal yönetici, müdür; başlıca, temel
1026 print (matbaada) basmak, yayınlatmak
1027 private school özel okul
1028 produce üretmek; ortaya koymak
1029 profession iş, meslek, uğraş
1030 professional profesyonel; mesleki
1031 programme program
1032 prompter suflör
1033 pronounce telaffuz etmek; resmen bildirmek
1034 pronunciation telaffuz
1035 proof kanıt, delil; ispat
1036 protractor iletki
20
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

1037 proud onurlu, gururlu; kibirli


1038 prove kanıtlamak; sağlamasını yapmak
1039 psychiatrist psikiyatrist
1040 public halk, kamu; kamusal;herkesçe bilinen
1041 public conveniences umumi tuvaletler
1042 public school devlet okulu
1043 punctual dakik
1044 punish cezalandırmak
1045 pupil öğrenci; gözbebeği
1046 purchase satın almak, alışveriş yapmak
1047 put off ertelemek
1048 put on giymek
1049 put through başarmak, başarıyla sonuçlandırmak
1050 put up with tahammül etmek, katlanmak
1051 quality paper resmi gazete
1052 quarrel with (someone) kavga etmek; bozuşmak; atışmak
1053 quick çabuk, hızlı
1054 quiet sessiz, sakin, gürültüsüz
1055 quiet old oldukça yaşlı
1056 quiet tall oldukça uzun boylu
1057 quiet young oldukça genç
1058 quiz show (TV) bilgi yarışması
1059 racist ırkçı
1060 railway station tren(demiryolu) istasyonu
1061 real gerçek
1062 reality gerçeklik, hakikat
1063 rear light (araba) arka ışıklar
1064 rear window (araba) arka pencere
1065 rear-view mirror dikiz aynası
1066 reason sebep, neden; akıl; us
1067 reasonable makul, mantıklı
1068 receptionist resepsiyonist, resepsiyon memuru
1069 recite ezberden okumak; anlatmak
1070 reference book referans kitabı
1071 refugee mülteci
1072 refusal geri çevirme, ret
1073 refuse geri çevirmek, kabul etmemek
1074 register (noun) kayıt defteri, liste
1075 regular düzenli; muazzam; usule uygun
1076 rehearse prova etmek; tekrar etmek
1077 reject reddetmek, geri çevirmek
1078 relevant konu ile ilgili
1079 reliable güvenilir
1080 relieved rahatlamış; yatışmış
1081 rely (on) güvenmek, itimat etmek
1082 remind hatırlatmak
1083 remind of (bir şeyi) hatırlatmak/andırmak
1084 renew yenilemek
1085 repair onarmak, tamir etmek
1086 repeat tekrar etmek
1087 reporter gazete muhabiri
1088 require gerektirmek; istemek

21
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

1089 resort dinlence yeri/tesisi; mesire


1090 responsible sorumlu
1091 responsible for (bir şeyle/bir şeyden) sorumlu
1092 restaurant car restoran vagonu
1093 restaurants lokantalar
1094 restless yerinde duramayan, hareketli; huzursuz, rahatsız
1095 return (ticket) gidiş dönüş bileti
1096 return (verb) dönmek, geri gelmek; iade etmek
1097 reverse ters çevirmek/tersyüz etmek, geri götürmek
1098 review (verb) yenden gözden geçirmek/incelemek; eleştiri yazmak
1099 revise gözden geçirim düzeltmek; yeniden incelemek
1100 rewrite tekrar yazmak
1101 ride (verb) (at, bisiklet) sürmek
1102 ring (a doorbell) kapıyı çalmak, Kapı zili çalmak
1103 ripe olgunlaşmış, yetişmiş (=insanlar için 'mature')
1104 rise (the sun) güneş doğmak/yükselmek; (güneş/ay) doğma, yükseliş
1105 risky riskli
1106 rival rakip; ile rekabet etmek
1107 Road narrows (road sign) Yol daralır (trafik/yol işareti)
1108 road sign trafik/yol işareti
1109 Road works (road sign) Yol çalışması (trafik/yol işareti)
1110 rob soymak, çalmak
1111 robbery soygun
1112 romantic novel aşk romanı
1113 roof rack (araba) portatif bagaj
1114 rotten çürük, kokmuş
1115 roundabout atlıkarınca; dolambaçlı
1116 row (noun) sıra/dizi; sandal gezisi
1117 rowing boat (kürek çekilen) sandal
1118 rubber silgi; lastik ayakkabı
1119 rude kaba
1120 ruler yönetici, hükümdar; cetvel
1121 rush acele etmek, koşturmak; üstüne çullanmak; talep, rağbet
1122 Russian Rus(ça)
1123 rusty paslı
1124 sad üzgün, kederli;acıklı
1125 sadness hüzün, üzüntü
1126 saloon car büyük araba
1127 sand kum
1128 sandcastle kumdan yapılan kale
1129 satchel sırtta taşınan okul çantası
1130 satisfied tatmin olmuş, hoşnut
1131 save kurtarmak, (para) biriktirmek
1132 saxophone saksofon
1133 saxophone player saksofon çalan
1134 scare kork(ut)mak; ani korku
1135 scared korkan, korkmuş
1136 scenery manzara; sahne dekoru
1137 scholar çok bilgili kimse, bilgin; burs alan öğrenci
1138 scholarship bilgelik; burs
1139 school crossing patrol Okul çıkışı devriyesi (road sign)
1140 schoolbag okul çantası

22
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

1141 science fiction film bilim kurgu filmi


1142 science fiction novel bilim kurgu romanı
1143 scientist bilim adamı
1144 scooter küçük motosiklet
1145 scream (verb) bağırmak, çığlık atmak
1146 scuba diving (oksijen tüpüyle) dalma/dalış
1147 sea deniz
1148 sea wall dalgakıran
1149 seat-belt emniyet kemeri
1150 secondary school ortaokul
1151 secret (adjective) gizli, saklı; gizemli (sıfat)
1152 secretary sekreter
1153 security check güvenlik kontrolü
1154 self-catering (yiyecek-içeceğini) (kendi) sağlama
1155 self-conscious bilinçli; kendini/ne yaptığını bilen
1156 selfish bencil
1157 seminar seminer
1158 send postcards home eve kartpostal gönderme
1159 sense duygu
1160 sensible mantıklı
1161 sensitive hassas,
1162 serious ciddi
1163 serve hizmet vermek; (yiyecek) servis yapmak
1164 service hizmet, görev; iş
1165 service area hizmet/iş alanı
1166 set designer model çizici, desinatör
1167 set off yola(yolculuğa) çıkmak; (roket,silah) ateşlemek
1168 set square gönye
1169 shallow derin olmayan, sığ
1170 shelf raf
1171 shine parla(t)mak, ışıldamak
1172 shiver titremek, ürpermek; titreme
1173 shocked şaşırmış, şok olmuş
1174 shop assistance (dükkan, mağaza) tezgahtar
1175 short kısa
1176 shortage kıtlık, yokluk
1177 shoulder length omuz hizasında; küt(saç)
1178 sightseeing görülmeye değer yerleri gezip dolaşma
1179 sign (verb) işaret etmek/vermek; imzalamak
1180 signature imza
1181 silent sessiz, gürültüsüz
1182 single tek; bekar; tek kişilik; (bilet) tek kişilik
1183 sit/take (an exam) sınav olmak
1184 Sixth-Form College İngiltere'de 16 yaş üstü öğrenciler için olan okul
1185 skid (otomobil) yana savrulmak; kayma; kızak
1186 skinny sıska; bir deri bir kemik
1187 sleepy uykulu
1188 slide kay(dır)mak
1189 slippery kaygan
1190 smell (verb) kokmak, koklamak
1191 smile (verb) gülümsemek
1192 smoker sigara içen

23
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

1193 sneeze aksırmak


1194 soap opera (TV'de günlük yayınlanan) pembe dizi
1195 social worker toplum araştırmacısı
1196 solve (problem/soru) çözmek
1197 sorry for (bir şey için) üzgün olmak
1198 south güney
1199 southern güneye ait
1200 spa kaplıca
1201 spade bahçıvan beli; (iskambil) maça
1202 Spanish İspanyol(ca)
1203 speak konuşmak
1204 specialize uzmanlaşmak
1205 spectacular olağanüstü, görülmeye değer; şaşırtıcı
1206 spectator izleyici, seyirci
1207 speech konuşma; demeç
1208 speedboat sürat motoru
1209 speedometer hız göstergesi; hızölçer
1210 spend (para, zaman..) harcamak
1211 spinster evlenmemiş yaşlı bayan
1212 sports car spor araba
1213 sports page spor sayfası (gazetede)
1214 sports programme spor programı
1215 spy film casus filmi
1216 staff personel; memur kadrosu; değnek/asa
1217 staff-room personel odası
1218 stage (tiyatro) sahne, sahnelemek; aşama/evre
1219 stagehand (tiyatroda) sahne dekorunu değiştiren kişi
1220 stage manager sahne yönetmeni
1221 stagger sendeleyerek yürümek; afallatmak, şaşırtmak
1222 stale bayat; adi
1223 stall (verb) (araba) stop etmek/durmak;çamura saplanmak
1224 stall (noun) önü açık küçük dükkan/tezgah; ahır
1225 stand (verb) ayakta durmak
(birinin yerine) geçici olarak geçmek, vekalet etmek (
1226 stand in for
=deputize)
1227 stare dik dik/uzun uzun bakmak
Start of motorway (road
1228 Otoyol başlangıcı (trafik/yol işareti)
sign)
1229 state school devlet okulu
1230 steering wheel dümen; direksiyon
1231 stockbroker borsa tellalı
1232 straight düz/dümdüz, doğru
1233 strange garip, tuhaf
1234 strength güç, kuvvet; dayanıklılık
1235 strict sert, sıkı; hoşgörüsüz, katı; değişmez
1236 stroll gezinmek, dolaşmak
1237 strong güçlü, kuvvetli; sağlam
1238 stubborn inatçı
1239 student öğrenci
1240 study (ders) çalışmak
1241 stumble tökezlemek; yanlışlık yapmak; kekelemek
1242 stutter kekelemek
1243 subjects konular, dersler

24
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

1244 subway metro, yer altı geçidi


1245 succeed (in) başarmak, başarılı olmak
1246 success başarı
1247 successful başarılı
1248 successful in (bir şeyde) başarılı
1249 successor kendinden öncekinin yerine geçen kimse, halef
1250 suggest önermek, belirtmek, işaret etmek
1251 suggestion öneri
1252 suitable for (bir şey için) uygun
1253 sunbathing güneşlenme/güneş banyosu yapma
1254 sunshine güneş ışığı
1255 sure of (bir şeyden) emin
1256 surprised at (bir şeye) şaşırmış
1257 survive hayatta kalmak, -den sağ kurtulmak
1258 survivor hayatta kalan, kurtulan
1259 swear yemin etmek; küfretmek
1260 sweep back (kıyıdan geri) sürüklemek
1261 swim yüzmek
1262 swim in the pool yüzme havuzunda yüzmek
1263 swimmer yüzücü
1264 Swiss İsviçre(li)
1265 sympathetic sempatik, cana yakın; aynı duyguları paylaşan
1266 sympathy başkalarının duygularını anlama, şefkat; acıma
1267 synthesizer sentez yapan, sentezleyen
1268 tabloid sıkıştırılmış, az ve öz;bol resimli gazete
1269 take after (birine) çekmek, benzemek
take lots of
1270 çok sayıda fotoğraf çekmek
photographers
1271 take off (leave ground) (uçak) kalkmak
1272 take off (clothing) (kıyafet) çıkarmak
1273 take up başlamak; yer kaplamak; (bir konu) ele almak
1274 talk konuşmak
1275 talkative konuşkan; geveze
1276 tambourine tef (müzik aleti)
1277 tame evcilleştirmek
1278 tanned bronzlaşmış, yanık tenli
1279 taste (noun) tat; zevk
1280 tasteless zevksiz;tatsız
1281 taxi taksi
1282 taxi rank taksi durağı
1283 teacher öğretmen
1284 Teacher Training College Eğitim Fakültesi
1285 telephone box telefon kulübesi
1286 temporary geçici
1287 tenant kiracı
1288 tense (adjective) gergin/sıkı; gergin/sinirli
1289 Terminal Terminal
1290 term (okul) dönem; terim
1291 terrible korkunç, berbat
1292 terror terör; dehşet/korku
1293 terrorist terörist
1294 test sınav; deney; denemek/sınamak
1295 textbook ders kitabı
25
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

1296 The Open University Açıköğretim


1297 thirst susuzluk
1298 thirsty susamış, susatıcı
1299 thriller heyecanlı kitap/oyun/film
1300 through train trenle/tren aracılığıyla
1301 throw atmak/fırlatmak
1302 throw at (bir şeye) (bir şey) fırlatmak
1303 ticket collector kondüktör, biletçi
1304 ticket office bilet satılan yer
1305 tickets biletler
1306 timetable (hareket saatini gösteren) tablo
1307 title başlık
1308 touch dokunmak
1309 tourist turist
1310 tower block gökdelen
1311 traffic island refüj
1312 traffic lights trafik lambası
1313 traffic warden trafik polisi
1314 train tren
1315 tram tramvay
1316 translate çevirmek/tercüme etmek
1317 translation çeviri/tercüme
1318 travel programme seyahat programı
1319 treat muamele etmek, davranmak; tedavi etmek
1320 treatment muamele, davranış; tedavi
1321 trial duruşma, yargılama
1322 triangle üçgen
1323 trip kısa gezi/gezinti
1324 trolley el arabası, yemek servis aracı
1325 trombone trombon (müzik aleti)
1326 true doğru
1327 trumpet trompet/borazan
1328 trust güvenmek; güven
1329 truth gerçek, hakikat
1330 try denemek
1331 tuba tuba (müzik aleti)
1332 Turkish Türk(çe)
1333 turn down (sesini) kısmak; reddetmek/ geri çevirmek; ters çevirmek
1334 turn up (sesini) açmak; ortaya çıkmak; düz çevirmek
1335 tutor özel ders veren öğretmen
1336 tutorial özel ders
1337 TV film TV filmi
1338 twin ikiz; çift
1339 tyre (araba) lastiği
1340 umpire hakem; hakemlik etmek
1341 uncertain kesin olmayan; şüpheli
1342 uncomfortable rahatsız, konforsuz
1343 uncommon nadir, yaygın olmayan
1344 undergraduate üniversite öğrencisi
1345 underpass yer altı geçidi
1346 understand anlamak
1347 understudy dublörlük yapmak; dublör, yardımcı oyuncu

26
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

1348 undertaker cenaze kaldırıcısı


1349 unemployed işsiz
1350 Uneven road (road sign) Virajlı Yol (trafik/yol işareti)
1351 unexpected beklenmedik
1352 unfortunately ne yazık ki, maalesef
1353 unfriendly düşmanca; dostça olmayan
1354 unhappy mutsuz
1355 university üniversite öğrencisi
1356 unlucky şanssız, talihsiz
1357 unpack (bavul, paket..) açmak/boşaltmak,
1358 unspoilt bozulmamış/çürümemiş; şımarmamış
1359 untrue gerçek olmayan
1360 upset üzmek; üzgün
1361 use kullanmak
1362 useful yararlı; yardımcı
1363 useless yararsız; kullanışsız
1364 usher (sinema, tiyatroda) yer gösteren (bay)
1365 usherette (sinema, tiyatroda) yer gösteren (bayan)
1366 vacation tatil
1367 vain boş, yararsız
1368 valuable değerli
1369 value değer, kıymet; önem
1370 van kamyonet; yük vagonu
1371 vanish ortadan kaybolmak; kayıplara karışmak
1372 vegetarian vejetaryen
1373 very big çok büyük
1374 vice-chancellor rektör/başhekim yardımcısı
1375 victim kurban
1376 view görüş; manzara; incelemek/göz atamak
1377 viola viyola (müzik aleti)
1378 violence şiddet, zorbalık
1379 violin keman
1380 visa vize
1381 visit ziyaret etmek, gezmek; ziyaret
visit museums and art
1382 müzeleri ve sanat galerilerini gezmek
galleries
1383 wall chart öğretim aracı olarak kullanılan duvar resmi
1384 war film savaş filmi
1385 warden bekçi; gardiyan
1386 wash up (el, yüz..)yıkamak
1387 waste israf etmek (para, zaman..)
1388 watching football futbol izleme
1389 watching television televizyon izleme
1390 wave (noun) (deniz, radyo, saç) dalga
1391 wave (verb) el sallamak; dalgalanmak
1392 weak zayıf, güçsüz
1393 weakness zayıflık, güçsüzlük
1394 weather forecast hava tahmini
1395 wedding anniversary evlenme yıldönümü
1396 weep ağlamak
1397 weigh tartmak, ağırlığında olmak
1398 weight ağırlık; tartı; halter
1399 well-behaved terbiyeli, iyi huylu
27
PRE-INTERMEDIATE KELİME LİSTESİ

1400 well-known herkesçe bilinen, ünlü; meşhur


1401 well-mannered nazik, terbiyeli
1402 Welsh Galler ile ilgili; Gal dili
1403 western batıya ait
1404 wheel tekerlek; direksiyon
1405 whisper fısıltı; dedikodu; fısıldamak
1406 whistle Islık, düdük; ıslık/düdük çalmak
1407 whodunit polisiye roman/film
1408 wicked kötü, nefret dolu; yaramaz, muzip
1409 wide geniş
1410 widow dul kadın
1411 willing gönüllü, razı, istekli
1412 win kazanmak; galibiyet
1413 wind rüzgar
1414 window seat pencere kenarı (otobüs, tren..)
1415 windscreen (araba) ön cam
1416 windscreen wiper (araba) ön cam sileceği
1417 windy rüzgarlı
1418 wing kanat; kanatlanmak, uçmak
1419 wink (verb) köz kırpmak; parıldamak
1420 with a fringe perçemli
1421 with a parting (saçı bir tarafa/ortadan) ayrık
1422 witty nükteli; zekice
1423 wonderful harika, muhteşem
1424 work out (problem) çözmek, halletmek; egzersiz yapmak
1425 worry üzüntü; üzülmek
1426 worry about (bir şey için) kaygılanmak
1427 write yazmak
1428 write to (birine) yazmak
1429 write-off zarar miktarı; hurda olmuş araba
1430 write-up makale; eleştiri yazısı; rapor
1431 writer yazar
1432 wrong yanlış
1433 yacht yat
1434 yawn esnemek; esneme
1435 yell bağırmak, haykırmak, feryat, çığlık
1436 youth hostel öğrenci yurdu

28

You might also like