You are on page 1of 24

Kudü s Haberlerinin

Sö ylem
Çö zü mlemesi
Prof.Dr. Nüket Elpeze Ergeç-
Çukurova Üniversitesi İletişim Fakültesi
Kudüs, Mart 2018
Haberin çerçevelenmesi
• Medya toplumsal alan içinde kendine yarattığı alanda etki,
etkileşim, yönlendirme kavramları ile karşımıza çıkıyor.
• Gündem koyma yaklaşımına göre konuları sıralayan medya
insanların ne düşüneceklerini değil ama neye
odaklanacaklarını söyler.
• Buna göre kitle iletişim araçlarında yer alacak olaylar, bir
konulaştırma sürecinden sonra aktarılır.
Gü ndemi siyasi iktidarı paylaşanlar
belirler

• Chomsky’e (1991) göre basının gündemini siyasi iktidarı


paylaşanlar belirler. İktidar kitle iletişim araçları üzerinden
kamusal tartışmaların çerçevesini ve gündemini belirler.
Örneklem olarak seçtiğimiz haber de tam olarak bunu
yapmıştır. ABD Başkanı haberin içeriğini kendisi oluşturmuş ya
da haber haberciler tarafından bu içerikle servis edilmiştir.
• Genellikle seçilen çerçeve tarihsel ve toplumsal kesitte
egemen söylemlerin kurulması yoluyla gerçekleşecektir. Yani
ele alınan bir konu önceki tartışmalarda kurulan çerçeveler
daha sonraki içeriklerin çerçevesini oluşturacaktır. Kudüs’ün
başkent ilan edildiği haber 1995 Kudüs yasasına dayandırıldığı
gibi...
• Medyadaki haber etkileri günümüzde sadece iletişim süreciyle
sınırlı olarak incelenmeyip tüm toplumsal iletişim süreçleri ile
birlikte ele alınması gereken bir olgudur.
• Bunun nedeni medyada hem kodların oluşturulması ve hem
de bunların izleyiciler tarafından açımlamasında sosyal,
kültürel, ekonomik ve birçok art alanın önemli olmasıdır.
• Medya hakim olan ideolojiyi alt kültürlerde yaygınlaştırırken
sadece manüple yoluna gitmez. Medya kendini takip eden
kitlelerin toplumsal iletişim sürecine katılmasıyla bunu başarır.
Yani kitleler pasif olmayıp, iletişim sistemi içinde aktif bir rol
oynamaktadır. Çoğu zaman medya mesajları toplumsal
sistemdeki iletişimle daha geniş kesimlere ulaşır.
Van Dijk, manipülasyonu hakimiyet altındaki grupların çıkarlarının
karşısında elit gücün yeniden üretilmesinin söylemsel biçimi olarak tanımlar.

Bu (yeniden) üretim de demokratik bir toplumda, sosyal eşitsizliği, toplumsal ve


aynı zamanda da meşru olmayan sonuç olarak (yeniden) üretir.

Bu elitler temsillerin oluşturulmasını ve bu nedenle de gerçeği kontrol


edebildiklerinden bu yana Güçlüdürler.

Haberin alıcıları ise nisbeten pasiftir.


• ABD Başkanı Donald Trump Kudusü İsrailin başkenti olarak ilan
ettiği 6 Aralık 2017 tarihinde İngiliz BBC kanalı “ABD Başkanı
Donald Trump, İslam dünyasından gelen tüm tepkilere karşın
Kudüs'ü İsrail'in resmi başkenti olarak tanıdı ve Tel Aviv'deki
ABD Büyükelçiliği'nin Kudüs'e taşınacağını açıkladı.” başlığıyla
verirken Trump’ın Ağlama duvarı önündeki fotoğrafını
kullanmayı ihmal etmediği görülür.
• Amerikan CNN kanalı ise “Trump Kudüs’ü İsrail’in Başkenti
olarak tanıyoruz” başlığını kullanırken İsrail Başbakan’ı ile
Trump’ın birlikte fotoğrafını kullanır.
• Türkiye’nin haber kanallarından NTV ise “Beyaz Saray: Trump,
Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıyacak” başlığını kullanır.
Türkiye’nin diğer bir haber kanalı olan CNN Türk ise “Donald
Trump: Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıyoruz” başlığı ile
duyurduğu haberde açıklamaya ilişkin bir video da kullanır.
Walter Lippmann, “Her gazete, okuyucusuna ulaştığında, neyin
basılacağı, hangi pozisyonda basılacağı, ne kadar yer kaplayacağı, her birinin
hangi vurguyu taşıyacağı gibi birçok eleme ve seçmeye maruz kalan bir
sonuçtur.” demektedir. Şöyle devam eder:

“Burada nesnel standartlar yoktur. Bunlar uzlaşımlardır.”

Pek çok gazetenin içeriğini uluslararası birkaç temel haber ajansından


gelen haberler doldurmaktadır ve haber ajansları ters piramit tekniği ile
üretilmiş içeriğin baskın tedarikçileri ve biçiminin temel yaratıcıları ve
koruyucularıdırlar
(Bell, 1995: 308)
Çalışmanın sorusu
• Kudüs başkent ilan eden haberlerin
içeriğinde neyi gördük ve aslında neyi
görmeliydik?
Çalışmanın yö ntem ve ö rneklemi
• Çalışmada, Kudüs’ün başkent ilanına ilişkin haberler eleştirel
söylem çözümlemesinin sunduğu yapılarla ele alınmıştır.
• Wodak’ın (1999, s.30) önerdiği söylem çözümleme yönteminin
izlendiği bu çalışmada öncelikle haberlerdeki tematik içerikler
belirlenmiş, daha sonra tematik alan içindeki stratejileri
saptanmıştır.

• Çalışmada BBC, The Newyork Times, CNN, NTV, CNNTürk


yayın organlarının 6 Aralık 2017 günü Kudüs’e ilişkin haber
içerikleri örneklem olarak değerlendirilmiştir.
Bulgu ve yorumlar
• Tematik yapının betimlenmesinde, Wodak (1999, s.31)
tarafından kullanılan bir üst-kavrama bağlama
uygulamasından yararlanılmıştır. Bu nedenle, çalışmada
seçilen haberler incelendiğinde “Kudüs”ün nedensellik
bağlamı ile gündeme geldiği görülmüştür. Bu
nedenselleştirmelerin ise beş başlık altında toplandığı görülür.
Bir üst-kavrama bağlama yöntemi ve temalaştırma yapıları bu
üç alt başlık kapsamında ele alınmıştır. Bu bağlamlar ise;
Tematik Yapıyı Hatırlarsak
• ABD başkanın Kudüs’ü başkent olarak tanıdığını ilan etmesi,

• Bu tanınmanın 1995 Kudüs Başkent yasasına göre olduğu ve


22 yıldır bu yasanın uygulanmadığı

• Bunun kişisel olarak Trump tarafından yapıldığı

• Bu onayla barışın geleceği ile nedenselleştirme

• Büyükelçiliğin altı ay içinde taşınacağı


BBC
• President Donald Trump has announced that the US now
recognizes Jerusalem as Israel's capital, overturning decades
of official US policy.
• Mr Trump described the move as "a long overdue step" to
advance the Middle East peace process. The fate of the
ancient city is one of the thorniest issues between Israel and
the Palestinians. Israel called Mr Trump's move "historic" but
there has been sharp international criticism. Mr Trump said
the US still supported a two-state solution to the longstanding
conflict, if approved by both sides, which would essentially
see the creation of an independent Palestinian state living
alongside Israel.
• Palestinian President Mahmoud Abbas called Mr Trump's
announcement "deplorable", saying the US could no longer be
a peace broker.
The New York Times
Trump Recognizes Jerusalem as Israel’s Capital and Orders U.S.
•Embassy
T to Move

President Trump on Wednesday formally recognized Jerusalem as the


capital of Israel, reversing nearly seven decades of American foreign
policy and setting in motion a plan to move the United States Embassy
from Tel Aviv to the fiercely contested Holy City.

“Today we finally acknowledge the obvious: that Jerusalem is Israel’s


capital,” Mr. Trump said from the Diplomatic Reception Room of the
White House. “This is nothing more or less than a recognition of reality. It
is also the right thing to do. It’s something that has to be done.”…
Recognizing Jerusalem, he added, was “a long overdue step to advance the peace
process.” Mr. Trump’s remarks were the most closely scrutinized of his presidency on
the Middle East, where he has vowed to broker the “ultimate deal” between Israelis
and Palestinians but has yet to find a breakthrough to end the conflict. He said he
remained committed to brokering an agreement “that is a great deal for the Israelis
and a great deal for the Palestinians.”
CNN
President Donald Trump has announced that the US now recognises Jerusalem as
Israel's capital, overturning decades of official US policy. Mr Trump described the
move as "a long overdue step" to advance the Middle East peace process.

The fate of the ancient city is one of the thorniest issues between Israel and the
Palestinians. Israel called Mr Trump's move "historic" but there has been sharp
international criticism. Mr Trump said the US still supported a two-state solution
to the longstanding conflict, if approved by both sides, which would essentially
see the creation of an independent Palestinian state living alongside Israel.

Palestinian President Mahmoud Abbas called Mr Trump's announcement


"deplorable", saying the US could no longer be a peace broker.

Eight of the 15 nations who are currently members of the United Nations Security
Council have called for the body to hold an urgent meeting on the US decision by
the end of the week.
NTV
Tüm dünyanın gözü ABD Bașkanı Trump'ın bugün yapacağı Kudüs açıklamasına
çevrilmișken, Beyaz Saray'dan, Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in bașkenti olarak
tanıyacağı açıklaması geldi. Ayrıca Trump, ABD Büyükelçiliğinin Kudüs'e tașınması
talimatını verdiğini duyuracak.

ABD Bașkanı Donald Trump, Kudüs'ü İsrail'in bașkenti olarak tanıyacak!


Açıklama Beyaz Saray'dan geldi. Üç üst düzey Beyaz Saray yetkilisi, Trump'ın
bugünkü Kudüs açıklamasıyla (TSİ 21.00) ilgili olarak basın mensuplarına
telekonferans yoluyla değerlendirmelerde bulundu.
Adları açıklanmayan üst düzey yetkililerden ilki, "Bașkan, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in
bașkenti olarak tanıdığını ilan edecek. Bașkan ayrıca Dıșișleri
Bakanlığına, Tel Aviv'deki ABD Büyükelçiliğinin Kudüs'e tașınması hazırlıklarına
bașlaması talimatı verdiğini de açıklayacak. Ancak bu, tașınmanın
hemen yarın olacağı anlamına gelmiyor, zaten pratikte de elçiliği hemen tașımak
mümkün değil." açıklamasını yaptı.
Yetkili, "Bașkan'ın görüșü, Kudüs'ün hem İsrail'in tarihi anlamda bașkenti olduğu,
hem de bugünkü pratikte İsrail'in birçok yönetsel organının halihazırda Kudüs'te
bulunduğu gerçeğini tanımaktır." yorumunu yaptı.
(Haber AA’ya ait)
CNNTü rk Donald Trump: Kudü s'ü İsrail'in
başkenti olarak tanıyoruz
Başkanı Donald Trump, ABD'nin Kudüs'le ilgili yeni yaklaşımını açıklayarak,
"Kudüs'ü resmen İsrail'in başkenti olarak tanıma zamanı gelmiştir. Dışişleri
Bakanlığına, Tel Aviv'deki büyükelçiliğimizin Kudüs'e taşınması için
hazırlıklara başlaması talimatını verdim." dedi.

ABD Başkanı Trump, Beyaz Saray'da yaptığı açıklamada, ABD'nin Kudüs'le


ilgili yeni yaklaşımını ilan etti. İsrail ile Filistin arasındaki sorunlara yeni bir
perspektifle bakmak gerektiğini dile getiren Trump, ABD'nin Kudüs'ü,
resmen İsrail'in başkenti olarak tanıdığını belirtti. 1995 tarihli "Kudüs
Yasasına" atıf yaparak o tarihte ABD'nin Kudüs'ü İsrail’in başkenti olarak
tanıması ve büyükelçiliğini de Tel Aviv'den Kudüs'e taşıma tavsiyesinde
bulunduğunu hatırlatan Trump, "20 yıldan uzun süredir tüm başkanlar bu
yasanın gereğini yapmayı ertelediler ve buna gerekçe olarak barış çabalarını
gösterdiler. Bu sürenin ardından şu anda daha önce olmadığı kadar İsrail ile
Filistin arasında kalıcı bir barışa yakınız. Dolayısıyla şu anda Kudüs'ü resmen
İsrail'in başkenti olarak tanıma zamanı gelmiştir." şeklinde konuştu.
Tematik yapı
• ABD başkanın Kudüs’ü başkent olarak tanıdığını ilan etmesi,
Chomsky’e göre (1997) gücü elinde bulunduranlar halkın rızasını
alabilmek için ya korku üreterek ya da dramatize ederek onları
oyalama yoluna gider. Bu sonunda manipülasyondur. Körfez
savaşı (1992) ve Irak Savaşı (2003) halkın rızasının üretildiği
mühendisliklerdir. Bunların temelinde normalde insanların
karşı olacakları şeyler rıza üretimi ile rıza göstermelerini
sağlamaktadır.

Üstelik geçerli bir sebebi vardır


• Bu tanınmanın 1995 Kudüs Başkent yasasına göre olduğu ve
22 yıldır bu yasanın uygulanmadığı
ABD Kongresi 1995 yılında Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıyan bir yasa
kabul etmiş ancak o tarihten bu yana gelen başkanların tamamı, dış
politikadaki yetkilerini kullanarak elçiliği Tel Aviv'de tutmuş ve kentin
statüsüyle ilgili yürütülen müzakerelere destek vermişti.

Peki neden böyle bir karar almıştır?


Kral Davut’un Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etmesi’nin 3000’nci yılı kabul edilen
1995 yılında Amerikan Kongresi, Kudüs’ün, İsrail’in başkenti olarak kabul
edilmesini ve Tel Aviv’deki Amerikan büyükelçiliğinin 31 Mayıs 1999’dan geç
olmamak üzere Kudüs’e taşınmasını içeren bir yasayı büyük oy çokluğuyla kabul
etti. http://amerikabulteni.com/ (16 Aralık 2016)

Bu üç başkanın 1995 tarihli yasayı uygulamama konusundaki gerekçeleri ise


yasanın yedinci maddesinde, başkanlara, ”yasanın uygulanmasının ABD’nin
çıkarları ve güvenliği konusunda risk oluşturduğuna kanaat getirirse 6 aylığına
askıya alabilir’ yetkisi vermesi. Başkanlar bu maddeden yararlanarak altı ayda
bir önlerine gelen yasanın uygulanmasını ‘ihtilaf çözülünceye’ kadar altı ay daha
erteliyorlar.
• Bunun kişisel olarak Trump tarafından yapıldığı
Güçlü iktidar, güçlü aktör söylem yapısını güçlendirir. Hegemon
olan tekrar ve yeniden üretilmiştir.

• Bu onayla barışın geleceği ile nedenselleştirme

• “Dünya bizimle aynı görüşte değilse, o zaman bütün dünya


yanılıyordur. Başka hiçbir ihtimal tartışılamaz, hatta akla bile
getirilemez. Daha da çarpıcı olanı, dünyanın bizimle aynı görüşte
olmaması bile kabul edilemez. Bunu anlayamadığı için de bizim
sınırlarımız dışındaki dünya yoktur” (Chomsky, 2002: 133).
• Büyükelçiliğin altı ay içinde taşınacağı
Peki haberde ne vardır?
• 6 Aralık kararı Trump’ın son hatası olarak sundu
• Trump’ın büyük haber kuruluşlarına yönelik saldırıları ve
skandalı yönetimiyle ilgili kamuoyundaki tespitleri, Filistin
haklarına yapılan son saldırıyı medyaya biraz daha eleştirdi,
ancak doğru yönde değil.
• Trump’ın kararı kişiselleştirilerek son hatası gibi gösterilirken,
Filistinlilerden hiç bahsedilmez. İşgal altında yaşayan
Filistinlilerin gündelik mücadelesinden ya da toprak ilhakının
tarihi ve Kudüs'ün Siyonizasyonu'ndan ise çok az bahsedildi.
Haber çerçevesinde yer alması
gerekenler ama olmayanlar
• Haber toplumsal kültürel ve tarihi bağlamından koparılarak
açıklanamaz. Kudüs 1947’den beri çok defa dünya
gündeminde yer almıştır. Jeopolitik konumu, ekonomisi, dış
güçler tarafından bir mücadele alanı haline getirilmiştir. Bu
nedenle haber içeriği de bu mücadele alanın etkisinin
görülmesi muhtemeldir. Ancak bu mücadele alanın etkisi çok
sınırlı bir şekilde görülmüştür. Aslında söylemler arasında
bulunması gerekenler yerleştirilmemiştir.
• Bunun yerine geçerli olduğu düşünülen 1995 yasası
bağlamından koparılarak meşrulaştırılır.
Filistin işgalinden söz edilmez

• Haber içerikleri 70 yıldır süren bu mücadele alanından


bahsetmez. Geçmişte sistematik olarak yapılan etnik
temizlikten bahsetmezler. Batılı ana akım raporlarında ya da
açıklamalarda Filistinliler, yine irrasyonel “öfkeli” aktörler
olarak sunulur. Palestinian President Mahmoud Abbas called
Mr Trump's announcement "deplorable", saying the US could
no longer be a peace broker.
• Devlet başkanı bunu kabul edilemez bulduğunu söylerken
barış sürecine zarar vereceğini ve ayrılıkcı grupların çatışmaları
başlatabilme ihtimalinden bahsettiği bildirilir. Oysa bu
mücadelenin tarihi bağlamı yok sayılırken burada dahi
savaştan bahseden Filistinlidir.
Sonuç
• Medya rıza üretiminin temel aracısıdır. Bu çalışma kapsamında
Manipülatif haberciliğin öznesi ABD başkanı Trump olmuştur.
Kendi söylemini güç ve iktidar ve hatta cesaret kapsamında
medya aracılığı ile kurmuş ve tüm dünyaya yaymıştır.

Uluslararası ilişkiler ve iç politikadan bağımsız olarak sadece


medya söylemleri üzerinden ele alınan bu çalışma kuşkusuz
sınırlıdır. Ancak, sadece 6 Aralık 2017 tarihli metinden yola
çıkılarak dahi ele alınan söylemlerin alt metinlerinin tarihsel,
ekonomik ve kültürel olarak okunması gerçekliği
tanımlamamız ve yeniden kurmamız için çok önemli fırsatlar
sunmaktadır.
Seccel en Arabi
“Yaz
Ben bir Arabım
Kimlik numaram 50.000
Çocuklarım sekiz tane
Dokuzuncusu da sonbaharda gelecek!
Bu seni öfkelendiriyor mu?...”

Mahmut Derviş…

Teşekkür ederim…

You might also like