You are on page 1of 17

Kast

Proleterya
Kölelik
Zümre Karl Marx

Sınıf
Eric Olin Wright

TABAKALAŞMA
Statü
Parti
Hindistan

VE TOPLUMSAL
İşçi Sınıfı Meritokrasi

Seçkinler Yoksulluk
Sermaye
Sosyal Sermaye SINIF
Kültürel Sermaye
Alt Sınıf
Profesyoneller
Yöneticiler
TABAKALAŞMA SİSTEMLERİ
Toplumlar içindeki bireyler ve gruplar arasındaki eşitsizlikleri açıklamak için
kullanılan bir kavramdır. Genellikle servet ya da mülk açısından düşünülür.
Yapılandırılmış eşitsizlikler olarak da tanımlanır.
Tabakalaşmayı dünyanın yüzeyindeki jeolojik kaya tabakaları gibi düşünebiliriz.
Tarihsel olarak 4 temel tabakalaşma sistemleri vardır;
1 Kölelik
2
Kast
3
Zümre
4
Sınıf
KÖLELİK
Toplumsal eşitsizliğin en aşırı biçimidir.
Tarih boyunca özgürlüklerini elde etmek için mücadele etmişlerdir. Bu
yüzden köle isyanları yaygındır.
Sürekli çatışma ihtimali olduğundan oldukça istikrarsızdır. Yüksek
verimlilik sürekli gözetim ve acımasız cezalandırma ile mümkündü.
Ekonomik olarak etkili değildir.
18.yy’dan itibaren «uygar toplumlar» olarak görülen yerlerde etik olarak
eleştirilmiştir.
Modern Kölelik
HİNDİSTAN KAST SİSTEMİ
Dokunulmayanlar toplumdaki en kötü
Brahmanlar [Bilginler ve Ruhani
işleri yaparlar. Çoğu zaman dilencilik Liderler]
yaparlar ve çöplerden yemek
aramaktadırlar. Kishatriyalar [Askerler ve
Yöneticiler]
Hindistan 1947’deki bağımsızlığın ardından
kast sistemini 1949’da yasaklamıştır. Ancak Vaişyalar [Çiftçiler ve Tüccarlar]
kırsal bölgelerde hala devam eder.
Şudralar [İşçiler vŞudralar [İşçiler
Modern kapitalist ekonomiye ve Zanaatkarlar]e Zanaatkarlar]
eklemlendikçe ve küreselleşme sonucunda
Dokunulmayanlar ya da Dalitler
bir araya gelmeler arttığı için kast sistemini (Ezilen İnsanlar)
korumak zorlaşmıştır.
GÜNEY AFRİKA KAST SİSTEMİ
APARTHEİD (ırk ayrımcılığı)
Zenci Afrikalılar, Hintliler, Renkliler (Karma ırka sahipler) ve Beyazlar
Tüm nüfusun %15’ini oluşturan beyazlar ülkenin bütün zenginliğine sahipti.
Araziler, İş yerleri onlara aitti.
Zencilerin oy kullanma hakkı yoktu.
Nüfusun ¾’ünü oluşturan zenciler yoksul «bantustan» diye bilinen bölgelerde
yaşıyordu ve sadece beyaz azınlıklar için çalışabiliyordu.
Afrika Ulusal Kongresi’nin başlattığı küresel boykot sonrasında yıllar süren
mücadele 1992 yılında sonuçlandı ve ilk çok ırklı seçimler 1994 yılında yapıldı ve
hapiste 27 yıl geçiren Nelson Mandela başkan olarak seçildi.
ZÜMRE SİSTEMİ
Avrupa Feodal toplumlarının bir parçasıdır.
Birbirlerine karşı eşit olmayan ve farklı yükümlülükleri bulunan ve
bazılarının yasa ile kurumsallaştığı toplumsal tabakalardır.
Avrupa’da en seçkin zümre «soylulardı». Daha sonra «ruhban sınıfı»
gelmektedir. Üçüncü zümre ise «halk» (mülksüz sıradan insanlar,
serfler, köylü, zanaatkar vs.)
Feodal zümreler arasında kasttan farklı olarak geçiş vardır.
Zümre sistemi Birleşik Krallık’ta gözlemlenebilir.
SINIF SİSTEMİ
Sınıf: «ortak ekonomik kaynakları paylaşan insanların büyük çaplı gruplaşması». Mülk,
servet sahipliği ve meslek sınıf farklılıkların temelidir.
Tabakalaşmadan farklılaştığı noktalar:
Sınıflar akışkandır. Yasal ya da dini hükümlerle oluşmaz. Sınıflar arasındaki sınırlar keskin
değildir.
Sınıf konumları bazen kazanılmış olsa da yalnızca doğumla verilmez. Toplumsal
hareketlilik diğerlerine göre yaygındır.
Sınıf ekonomik temellidir. Maddi kaynaklara sahip olmadaki eşitsizlik.
Sınıf sistemleri büyük ölçeklidir. Kişisel değildir.
Sınıflar ücret ve çalışma koşullarındaki eşitsizlerde ortaya çıkar.
Pek çok sast sistemi yerini sınıf sistemine bırakmıştır.
TOPLUMSAL SINIF
KURAMLARI
KARL MARX VE SINIF ÇATIŞMASI
Marx’a göre sınıf üretim araçlarıyla benzer ilişki içerisinde konumlanan
insanlar grubudur.
Modern sanayi toplumlarında iki ana sınıf vardır. Sanayiciler ya da
kapitalistler ve işçi sınıfı ya da proleterya.
Sınıflar arasındaki ilişki bir sömürü ilişkisidir. Feodal toplumlarda
köylüler ürünlerini soylulara vermek zorundaydı. Kapitalist toplumlarda
sömürü daha az belirgindir.
İşçilerin maliyet ötesi üretimi kapitalistlerin kârının kaynağıdır.
Yabancılaşma.
MAX WEBER: SINIF, STATÜ VE PARTİ
Sınıf: Weber’e göre sınıfsal bölünme, mülkiyet ile doğrudan ilişkisi olmayan (beceriler,
nitelikler, vasıflar) ekonomik farklılıklardan kaynaklanmaktadır.
Bir bireyin piyasadaki konumu yaşam standardını doğrudan etkilemektedir.
Statü: başka kişiler tarafından tanınan toplumsal onur ya da prestijli gruplar arasındaki
farklılıklardır. Statü insanların yaşam tarzı aracılığıyla ifade edilir (Ev, giyim, konuşma,
meslek vs.)
Weber’e göre statü çoğu zaman sınıftan bağımsızdır. Zenginlik statü verebilir ama bu
evrensel değildir. Soylu yoksulluk terimi bunu ifade eder. İngiltere’de soylular fakirleşse
de soyludur. Tam tersi zengin olsa da statüsü düşükler vardır.
Parti: Ortak geçmişleri, çıkarları ve amaçları olduğu için bir araya gelen grup. Üyelerinin
çıkarına olan özel bir amaç için kurulmuştur.
MARX VE WEBER’İ BİRLEŞTİRME
Eric Olin Wright Marksist sınıf kuramını Weber’in yaklaşımı ile birleştirmiştir.
Wright’a göre sınıfları tanımlamak için kapitalist üretimde ekonomik kaynakların 3 boyutu vardır.
1
Yatırımlar ya da para sermayesi üzerindeki hakimiyet
2
Üretimin fiziksel araçları (toprak, fabrika..) üzerindeki fiziksel hakimiyet
3 gücü üzerindeki hakimiyet
Emek
Nüfusun %85-90’ı emeğini satmaya zorlanan kişilerdir. Bu sınıf içinde geneleksel işçi sınıfından beyaz yakaya
kadar farklılıklar vardır.
Sınıfların konumlarını farklılaştırmak için Wrigt 2 unsura dikkat çeker;
1
Otoriteyle ilişki: Yöneticiler ve denetleyiciler gibi pek çok orta sınıf işçisi otorite ile daha yakın bir ilişki
içindedir. Onlar işçi sınıfını yönetirken aynı zamanda kapitalist patronların yönetimi altında kalmayı sürdürür.
Hem sömüren hem de sömürülen kişilerdir.
2 ve Uzmanlığa sahip olma: (Vasıflı orta sınıf işçiler) özel bir iktidar biçimi kullanan ve daha yüksek
Beceri
ücret talep edebilen işçilerdir.
KESİŞEN EŞİTSİZLİKLER
20.yy’ın ikinci yarısından itibaren sınıf kavramının odağı cinsiyet, etnik kimlik,
cinsellik ve engellilik gibi diğer eşitsizlikleri keşfetmek üzere değiştirmiştir.
Kesişimsellik ırk, sınıf, cinsiyet, yetenek ve kimliğin çeşitli yönlerinin belirleyici
olduğunu önermektedir.
Sadece işçi sınıfına dair genellemeler bir şey ifade etmez. Beyaz, heteroseksüel, işçi
sınıfı erkeklerinin yaşamı ile zenci, işçi sınıfı, lezbiyen kadınların yaşamları farklıdır.
Kesişimsellik araştırmaları nitel yöntemleri benimser.
Kesişimsellik araştırmalarında iki temel sorun bulunmaktadır
Araştırılacak
1 kaç tane eşitsizlik ve kimlik kategorisi var?
Hangi
2 kategori daha önemli? Her kategori benzer mi?
SINIFIN ÖLÇÜLMESİ
Sınıf gibi soyut bir kavramın ölçülmesi, onun işlemselleştirilmesi demektir.
Sınıf temalarının ortak yönü mesleki yapılar temelinde olmasıdır.
İşlevselciler bu mesleki yapıları iş bölümünün gereği olarak doğal görür.
John Goldthorpe’nin sınıf şeması iki ayaklıdır. (Piyasa ve İş durumu)
1
Piyasa durumu: bireyin ücret düzeyini, iş güvenliği ve ilerleme olasılıklarını
ilgilendirir. Maddi ödüller ve genel yaşam şanslarıdır.
2
İş durumu: iş yerinde kontrol, güç ve otorite sorunları
Goldpthorpe’un sınıf şeması hizmet sınıfı, ara sınıf ve işçi sınıfıdır. En tepede mülk
sahibi kimseler, seçkin bir sınıf bulunmakta ancak empirik araştırmaların konusu
olmamaktadır.
GELİŞMİŞ DÜNYADA SINIF AYRIMLARI
1 ÜST SINIF 2 ORTA SINIF 3 İŞÇİ SINIFI
Zenginliğin büyük miktarını az Öğretmenlerden tıp profesyonellerine 1960’larda gelişmiş ülkelerde
pek çok meslekten kişinin çalıştığı çalışan nüfusun %40’ı mavi
sayıda azınlığın elinde tuttuğu nüfusun büyük kısmını oluşturan sınıf.
sınıf. yakalıyken 2000’lerde bu oran
Daha zihinsel ve fiziksel güçlerini satarlar. %15 dolaylarındadır.
Örneğin Britanya’da en üst %1’lik Daha «gevşek» bir sınıftır.
sınıf şirket hisselerinin %75’ine İşçi sınıfı artık yoksulluk
sahiptir. En üst %5 toplamın Modern dönemin bir ürünü olan daha çekmemektedir. Otomobiller,
profesyonel mesleklerden oluşur. çamaşır makinesi, TV, Bilgisayar,
%90’ına.
Profesyonel meslekler kendi çıkarlarını telefon gibi pek çok şey işçi sınıfı
Zenginler homojen bir grup ve saygınlıklarını korur. Profesyonel tarafından satın alınabilmektedir.
değildir, zenginlik de statik mesleklerde, mesleğe giriş katı,
değildir. üyelerinin davranışlarını inceleyen Mavi yakalı işçiler daha
kuruluşlar ve sadece ilgili alanda zenginleşip orta sınıflaşmaktadır.
çalışmasının sağlanması yatmaktadır. (Burjuvalaşma tezi)
ALT SINIF
Çok düşük gelir standardına sahip, uzun dönemli işsiz veya arada bir
çalışanlardır. Evsizler ve devlet yardımı alanlar vs.
Bu gruplar sıklıkla kenarda bırakılmış, marjinal, toplumsal olarak
dışlanmış insanlar.
Çoğunlukla dezavantajlı etnik gruplarla birlikte ilişkilendirmişlerdir.
(ABD’de zenciler, Fransa’da Cezayirliler ve Almanya’daki Türkler..)
Charles Murray Afro-Amerikalıların refah devletinin istenmeyen
sonuçları olduğunu ifade eder. Refah devleti bir bağımlılık kültürü
yaratmaktadır.
SINIF VE YAŞAM TARZLARI
Sınıf olgusunu yaşam tarzı ve tüketim alışkanlıkları gibi kültürel unsurlar
üzerinden değerlendirmek.
Pierre Bourdieu (1930-2002) yaşam tarzına ilişkin tercihlerin sınıfın
önemli bir göstergesi olduğunu ifade eder.
Bourdieu’ya göre sınıf konumunu karakterize eden «ekonomik,
kültürel, toplumsal ve sembolik» olmak dört tür sermaye biçimi vardır.
Mike Savage vd. kültürel zevkler ve varlıklar temelinde üç kesim
belirlemiştir. Bunlar; Kamu kesimindeki profesyoneller, yöneticiler ve
bürokratlar, post-modernler.
TOPLUMSAL HAREKETLİLİK
Bu terim bireylerin ve grupların sosyo-ekonomik konumlar arasındaki hareketleriyle
ilgilidir.
Dikey Hareketlilik: sosyo-ekonomik ölçekte aşağı veya yukarı hareketlilik
Yatay Hareketlilik: modern toplumlardaki semtler, kasabalar ve bölgeler arasındaki coğrafi
hareketliliktir.
Dikey ve yatay hareketlilik çoğu zaman birleşiktir. Dikey hareketlilik varsa açık bir
toplumdur.
Seymour Martin Lipset ve Reinhard Bendix’in «Social Mobility in Industrial Society»
(1959) adlı eseri bu alanda en bilinen eserdir. Mavi yakalı işlerden Beyaz yakalı işlere
geçişi geçen erkek hareketliliğini inceler.
Aşağıya doğru hareketlilik yukarıya doğru hareketliliğe göre daha az olsa da hala
yaygındır. İşsizlik, şirketlerin küçülmesi vs. sebepleridir. (2008 krizi)

You might also like