You are on page 1of 15

“…alt kültürün tanımı, sürekli bir tartışma konusudur.”(Hebdige, 2004, 10).

Siyahi, etnik kökene


mensup, işçi sınıfı
Homojen veya heterojen Ana akımın dışında kalan, aykırı

Marjinlere itilmiş/ötekileştirilmiş
Stereotipik bir görüntü
Baskın «norm» ve «normalite» karşıtlığı

Alt Kültür
Ana akım sürerliği Doğal düzenden sapan
Nedir?
Sisteme entegre de olabilir

Reddediş sembollerinin kullanımı


İdeolojik
Karşıt Hegemonya ama
sihirli çözümler değil Farklılaşmış (tarz, dil,
Direniş giysi, müzik, yaşayış
biçimi, inanç, saç, giyim)
Savaş sonrası hızlı
toplumsal değişim Yoksulluk
İşsizlik

Irkçılık Göç
İktidar ilişkisi
2.Dünya Savaşı

Anlam arayışı Alt Kültürler:


Sınıf olgusunun aşılamaması
Neden?

Kimlik arayışı
Kültürel değerleri
Alternatif özgüven korumak veya yaratmak
kaynakları: gençlik
çeteleri
Mevcut durum Tarihsel olayların ve Aidiyet ihtiyacı
rahatsızlığı olguların ortaya
çıkmasının etkisi
Roland Barthes: Alt Kültürlerin Deşiftesi ve Semiotik Yaklaşım

Hebdige’nin bahsettiği gibi:

(Barthes, Paris-Match'te yayınlanan, geçit törenindeki siyahi bir


askerin Fransız bayrağını selamladığı resmi örnek olarak alır. Bu
olaydan iki anlam çıkarılabilir: 1 - sadakat işareti, fakat aynı
zamanda 2- “Fransa büyük bir imparatorluktur ve bu
imparatorluğun bütün evlatları, renk ayrımı gözetmeksizin aynı
sancak altında sadakatle hizmet ederler.”) Barthes’m dilbilim
kaynaklı bir metodu, dil dışındaki diğer iletişim biçimlerine (film,
moda, yemek vb.) uygulaması, çağdaş kültür çalışmaları
açısından tamamen yeni imkânlar yaratmıştır. (Hebdige, 2004,
17).
“Bir göstergenin olduğu her ortamda, ideoloji de vardır. İdeolojik olan her şeyin,
semiyotik bir değeri de vardır.” (Hebdige, 20).

• Onlar günlük hayatın içindedir.


• Bunlar, hayatta sahip olduğumuz gerçeklerdir.
(Dinî, eğitimsel, ailevi, hukuki, siyasi, kültürel…)
• Kapitalist sistemin devam etmesi için ihtiyaç
vardır.
• Böylelikle aslında bizim düşüncelerimiz,
fikirlerimiz, davranışlarımız, kimliklerimiz,
sınırlarımız baskın grubun ideolojisi tarafından
şekillenir.
Rastafariyanizm

• İşsizlik/ev/polis çatışması

• Dini ve kültürel bir hareket /İncil+sözlü


gelenek

• Siyahiliğin yüceltilmesi

• Dreadlock(inanç temsili)/Marihuana/Yün
şapka

• Reggae: Afrika mirasını canlandırma

• Sarı (Afrika'nın altını), yeşil (Afrika'nın


ormanları) ve kırmızı (siyah insanların onuru)

• Davut Yıldızı ve Yahuda'nın Aslanı


Hipsterler ve Beatler
• Siyahi kültüre yakınlık duyma
• Siyah kültürden etkilenme/taklit etme
• Siyahilerin mücadelesini kendileri için
benimseme
• Hipsters: Gösterişli
• Beat: Kot pantolon-terlik
Teddy Boylar

• Rock müziğinin ortaya çıkışı ile


• Batı Hintli göçmenlere karşı isyan
• Amerikan Rock’n’Roll etkisi
• Rock sonra punk kültürünü etkiliyor
• Reggae müziğinin etkisi
• Irksal gerilimlerin artışı (1970)
• Onların sorunlarını anlamadılar.
• Kendi sorunlarına odaklandılar ve
sorumlularını da göçmenler olarak
düşündüler.
• 1950-1970: otantik/resmi bir İngiliz
parçası
İngiliz “Cool” : Modların Tarzı
Modlar (1960)
• Irk gerilimleri azalıyor/dostane ilişkiler
• Siyahilere hayranlık/taklit
• Temiz-takım elbise-sade-ince görünüş
• Kısa-temiz saç «alt sınıf züppeleri»
• baskın kültür olarak ortaya çıkıyor
• Okul iş ev arasında bir yaşam ve pek fazla
sorun çıkarmayan bir grup

Modlar 1960 ortası: ikiye ayrılıyor


• 1: stil tarz görünüş – moda düşkünü
• 2: Reggae’yi benimseme-katı modlar ilk 60s
• Dazlaklar 60’ların ortasında ikinci grubun
bünyesinden çıkarak belirgin bir alt kültür
oluşturdular.
Dazlaklar

• Proleter, bağnaz
• İşçi sınıfı kültürünü yeniden sembollerle
üretme
• Doktor Marten botları
• “Lümpen” (suçlu) kimliği:
• Siyah kültürünü ve mücadelerini
benimseme
• Irk gerilimlerini azaltma
• Grupların benzerlikleri
• Medyada yanlış temsil
• 1970’lerde bu ittifak güç kaybediyor
• Siyah ve beyaz ayrımcılığı artıyor
• Siyah gençler, dazlakları isyan ettikleri
yetkililer gibi görmeye başlıyor
• Dazlaklar Reggae’den uzaklaşıp Glam
Rock’a yöneliyor
Glam ve Glitter Rock

• Gerçeklikten/dünyadan
uzaklaşma/görmezden gelme
• David Bowie : makyaj ve
tarz etkisi
• Sınıf ve gençlik yerine
cinsellik odak noktası
PUNK
• Heterojen olmayan/birden fazla parçayı bir araya
getiren
• Siyahi alt kültürleri ile bağ – siyah ve beyaz
kültürleri birleştirme
• Teddy Boylar ile bu yüzden çatışma yaşadılar
• Punk müziği; reggae ve rock birleşimi /Jamaika
ritimlerinin kullanılması /ilham
• Nihilizm inancı/Pesimizm/"İngiltere'nin geleceği
yok"
• Yabancılaşma
• Ortak isyan
• Gerçekliği görmezden gelmediler

Punk, savaş sonrası işçi sınıfındaki bölünmüş gençlik kültürlerini, tamamen farklı dönemlere ait olan öğeleri birleştirerek
yeniden canlandırmıştır. Bir çeşit bukleler, deri ceketler, uzun sivri uçlu ayakkabılar, beyaz lastik ayakkabılar, yağmurluklar,
son moda saç tıraşları, dar pantolonlar… (Hebdige, 2004, 31)

Punk tarzında, yabancılaşma neredeyse elle dokunulur bir nitelik kazanmıştır. Kameralara karşı kendisini “boşlukta”
göstermiş; ifadesiz bir tavır takınmış; konuşmayı ve belli bir yere yerleştirilmeyi reddetmiştir... (Hebdige, 2004, 33)
Altkültürün İşlevi
İngiltere’nin artık, “daha önce hiç görmediği” sınırsız zenginlik
ve fırsat eşitliği içeren bir çağa girmeye başladığına ilişkin
iddialarına rağmen, sınıflar bir türlü ortadan kalkmıyordu. Ne var
ki, sını­fın yaşanma biçimleri -sınıf deneyiminin, kültürde
dışavurulduğu biçimler- dramatik bir şekilde değişmişti. Kitle
iletişiminin gelişimi, aile, okul ve iş gibi kurumlardaki
değişiklikler, çalışma ve boş vaktin göreceli statüsündeki
kaymalar... Hepsi de sınıf deneyiminin geniş sınırları içerisinde
bir dizi marjinal söylem üreterek, işçi sınıfını böldü ve
kutuplaştırdı. (Hebdige, 2004, s.72)

Sınıf kavramını deneyimle tamamlanan ve tarzda sergilenmiş


olarak pratikteki işleyişiyle göstermiştir. Bunu bir modun
ceketinde veya bir tedy’nin ayakkabılarında yansıyabilir, görü­
lebilir.

Savaş sonrası Britanya'da, sınıf ve kültürel sistemlerde


değişiklikler yaşandı, ancak bu değişikliklere farklı yaklaşıldı.
Skinheadler, çalışan sınıfla ilişkilendirilen sorunlara odaklandılar.
Özgünlük: İki Çeşit Teddy Boy
‘’Her bir altkültürün, “toplumsal varlığın hammaddesinin” farklı bir şekilde işlenişini…’’ (Hebdige, 2004, s.77)

“İnsanlar kendi tarihlerini kendileri yaparlar, fakat bunu kendi seçtikleri koşullar altında ve kendi istedikleri gibi de­ğil,
doğrudan doğruya geçmişten alınan ve bugünlere iletilen verili koşullar altında yaparlar” (Hebdige, 2004, s.77)

‘’…daima kültüre (ve dolayısıyla altkültüre) dönüşen madde (yani toplumsal ilişkiler), hiçbir zaman tamamıyla “ham”
olamaz. (Hebdige, 2004, s.77)

Oluşturdukları hammadde, hem gerçek hem de ideolojiktir. Bu maddeler çeşitli yollar aracılığıyla -okul, aile, iş, medya vb.-
bir altkültürün tek tek üyelerine iletilir. (Hebdige, 2004, 77)

Her bir altkültürel “örnek,” belirli bir koşullar dizisi için, yani belirli problem ve çelişkiler için, bir “çözümü” temsil eder.
Örneğin, mod ve teddy boy “çözümleri” kendilerini mevcut kültürel oluşumlara (göçmen kültürleri, ana kültür, diğer
altkültürler, hâkim kültür) bağlı olarak farklı biçimlerde konumlandıran farklı konjonktürlere bir tepki olarak ortaya
çıkmışlardır.

Her altkültürü değiştiren şey, onun arkasındaki tarihsel bağlam ve ideolojidir. (Teddy Boylar en iyi örneği)
İki teddy boy dönemi de siyah toplumla ilgili kaygılarla uğraştı, ancak ebeveyn ve genç arasındaki ilişki farklıydı.

Öyleyse, konjonktür ve özgünlük kavramlarının (her bir altkültür farklı bir “an”ı temsil ediyor - belli durumlara karşı
verilen belli cevaplar), altkültürel tarz alanı içerisinde: incelenmesi kaçınılmazdır. (Hebdige, 2004, s.80)
Tarzın Kaynakları
• Althusser’in de belirttiği gibi, “nispeten özerk” (Hebdige, 2004,
80)

• Stuart Hall’ün, medyanın “ideolojik etkisi” (Hebdige, 2004, 80)

• Altkültürler, kesinlikle imtiyazlı biçimler değillerdir; toplumsal


bütünlüğün farklı ve bölünmüş parçalarım, sembolik bir düzeyde
de olsa, birbirine bağlayan düşünümsel üretim ve yeniden üretim
döngüsünün dışına çıkmazlar. (Hebdige, 2004, 80)

• Bu alt kültürler stil unsurlarını çekerek kendi ideolojilerini ve alt


kültürlerini oluştururlar.

• Medya’nın etkisi - Batı Hint göçmenlerini tasviri, Notting Hill


Karnavalı'ndaki çatışmanın zirveye ulaştığı ırksal gerilimlere katkı
sağlar.

• Punklar, işsizlik ve yoksulluk gibi toplum olaylarına yanıt verdiler.


Ayrıca olayların görüşlerini aşırıya taşıyarak Britanya'nın çöküşünü
dramatize ettiler. (Hebdige, 2004, 82)

You might also like