Professional Documents
Culture Documents
Ses Fi̇zi̇ği̇ 2
Ses Fi̇zi̇ği̇ 2
(VURU)
• İki ses kaynağından çıkan seslerin frekansları farklı ise, girişim sonucu üst üste
binen ses dalgaları yeni bir genlik ve frekansta kuvvetli bir ses oluştururlar. Bu
olaya VURU denir.
• Birleşen dalganın denklemi: y= A.sin2.ᴨ.f.t dir. (A=a1+a2 bileşke dalganın
genliği)
• Bileşke dalganın frekansı: f= f1+f2 /2
• A=1 ise tam bir vuru meydana gelir.
• Oluşan vuru sayısı (n): Girişime uğrayan seslerin frekansları farkına eşittir.
n=f1-f2
• Bileşke sesteki genlik dalgalanmalarına vuru denir.
•
SESTE DOPPLER OLAYI.
• Belli bir uzaklıkta sabit frekanslı bir ses dinlendiğinde, dinleyici ve kaynak hareketsiz
ise dinleyici kaynağın frekansını aynı değerde duyar.
• Kaynak veya dinleyici yada her ikisi de hareketli ise kaynak frekansı farklı
frekanslarda algılanır.
• Her ikisi de bir birine doğru hareketli veya biri hareketli ise (kaynak ve dinleyici bir
birine yaklaşıyorsa) duyulan sesin frekansı kaynak frekansından büyük.
• Biri veya her ikisi uzaklaşıyorsa, duyulan sesin frekansı kaynak frekansından küçük
olur. (BAĞIL HIZ)
• Frekansın, kaynak veya dinleyici hızına bağlı olan bu değişimi DOPPLER OLAYI
ile açıklanır. Doppler olayı kısaca dalga kaynağının hareket etmesi nedeniyle, bir
gözlemciye göre dalga boyunun uzaması veya kısalmasıdır.
DOPPLER OLAYI.
• I- Dinleyici sabit kaynak hareketli ise:
• Vk= kaynağın hızı λ1= Vs.T λ2= Vk.T
Kaynak Gözlemci
• Vs Vg= Gözlemcinin hızı λ'= λ1-λ2 ve ise
Vg=0
• Vk
Vs= ses hızı T=1/f
λ1= Vs.T λ2= Vk.T λ'= λ1-λ2 ve f=Vs/λ ise λ'= Vs.T- Vk.T λ'= Vs-Vk/f
f=Vs/λ' λ' yerine yazılırsa: f '= f.(Vs/Vs±Vk) olur.
f '= f.(Vs/Vs-Vk) Kaynak yaklaşırken Duyulan ses frekansı artar.
f '= f.(Vs/Vs+Vk) Kaynak uzaklaşırken Duyulan ses frekansı azalır.
DOPPLER OLAYI.
• II- Kaynak sabit dinleyici hareketli ise:
• λ'= λ1+λ2 = Vg.T +Vs.T ise λ'= T(Vg+Vs) T=1/f
Kaynak Vs Gözlemci
• λ'= 1/f (Vg+Vs) olur.
Vk=0 Vg
• Duyulan frekans ise:
• f ʹ= f.(Vs+Vg)/Vs
• f ʹ= f. (1+Vg/Vs) Gözlemci kaynağa yaklaşıyorsa.
• f ʹ= f. (1-Vg/Vs) Gözlemci kaynağa uzaklaşıyorsa.
DOPPLER OLAYI.
• III- Hem kaynak hem de gözlemci hareketli ise:
• Bir birlerine yaklaşıyorlarsa:
• f ʹ= f.(Vs+Vg / Vs-Vk) f ʹ= f.(Vs±Vg / Vs±Vk) genel
• Subsonik: Ma<1
• Sonik: Ma=1
• Süpersonik: Ma>1
• Hipersonik: Ma>>1 (Hipersonik hızlar 5 ile 10 Mach arasıdır.
AKUSTİK
• Radyo dalgaları: Dalga boyları bir kaç milimetre ile yüzlerce kilometreye kadar
değişebilen ve frekansları bir kaç kilo Hertz ile birkaç Hertz arasında değerler alan
elektromanyetik dalgalardır. Radyo sinyalleri ile birlikte TV ve cep telefonu
sinyallerini de taşırlar.
• Mikro Dalgalar: Dalga boyları 0,01 mm ye kadar inmekte olan, yemek pişirmekte,
telefon ve bilgisayarda data transferi (Blutud) gibi iletişimde, kullanılan, ayrıca ışık,
toz ve yağmurun içinden kolaylıkla geçebildiği için dünyayı görüntüleme
faaliyetlerinde de kullanılan elektromanyetik dalgalardır.
• Infrared Dalgalar: 1mm ile 750 nanometre arasında dalga boyuna sahip olan
elektromanyetik dalgalardır, televizyonların uzaktan kumandalarında, ayrıca gece görüş
gözlük ve dürbünlerinde kullanılırlar. (Kızıl ötesi ışınlar.)
ELEKTRO MANYETİK DALGALAR
• Görünür Işık: Elektromanyetik dalgaların görebildiğimiz tek türüdür. Mor, mavi, yeşil, sarı,
turuncu ve kırmızı renklerde kendini gösterir ve dalga boyu kırmızıdan mora doğru azalma
gösterir. Tüm bu renkler bir araya geldiğinde dalga boylarının toplamı görünür ışığı
oluşturur.
• Ultraviyole Işınları: 10 ile 380 nm aralığında dalga boylarına sahip olan elektromanyetik
dalgalardır. Güneşyanığı ve cilt kanserine neden olurlar.
• X- Işınları: 10 nm ile 10 pm arasında dalga boyuna sahip olan, yüksek enerjili ve çok küçük
dalga boylu elektromanyetik dalgalardır. Tıpta alanda tedavi ve görüntüleme amacıyla
kullanılırlar.
• Gama Işınları: Dalgaboyları10 pm’ den daha küçük olan, çok yüksek enerji elektromanyetik
dalgalardır. Radyoaktif atomların parçalanması ve bozulması sonucu açığa çıkarlar. Tıpta
kanser tedavisinde kullanılır.
DEPREM DALGALARI (SİSMİK DALGALAR)
• -Sesler var olma özellikleri açısından yok olurlar. Yani bir süre sonra bu sesi yeniden
duyabilmek imkansız hale gelir.
• -Ancak taşıdıkları enerji açısından yok olmazlar. Ses dalgaları, havayı sıkıştırıp
genleştirerek yayıldığından, beraberinde bir miktar enerji de taşırlar.
• -Ses dalgası yayıldıkça, taşıdıkları enerjinin bir kısmı ortamın ısınmasına neden
olacak şekilde dalgadan ayrılır.
• -Bunun dışında, ses dalgaları yayıldıkça, gittikçe kaynaktan uzaklaştığı için genliği
(yani sesin yüksekliği) azalır.
• -Bir süre sonra, hem genliğin azalmasından hem de sürtünme kayıplarından dolayı
ses o kadar zayıflar ki, artık ortamdaki moleküllerin neden oldukları rastgele sıkışma-
genleşme olaylarından dolayı algılanamazlar.
SES DALGALARININ BAZI ÖZELLİKLERİ
• -Bu aşamada dalganın taşıdığı enerji hala ortamda bulunuyor, ama ortada ses olarak
algılayabileceğimiz herhangi bir sinyal kalmıyor.
• -Rüzgar arkadan eserse ses zemine doğru yönlenir. Rüzgar önden eserse, ses zeminden
yukarı doğru yönlenir.
• -Gündüz, zemin ısındığı için ses dalgaları ısı etkisi nedeniyle yukarı doğru yönelir. Gece,
zemin soğuduğu için ses dalgaları daha uzağa gidecektir ve aşağıya doğru yönelir.
• -Denizde suyun yapısı yansıtıcı bir yüzey oluşturmaktadır. Bu nedenle denizde ses sakin
bir ortamda 4-5 km. kadar uzağa gidebilir.
• - Hareketli ses kaynağının hızı, sesin yayılma hızını geçince, ses, patlama sesi olarak
duyulur. Bu durumda dalga ışın gibi konik bir alana yayılır ve şok dalgaları olarak
isimlendirilir. (SONİK PATLAMA)
SES DALGALARININ BAZI ÖZELLİKLERİ
• Kulaklarınızın hiç kaç yaşında olduğunu merak ettiniz mi? Bilindiği üzere insanların kulaklarının
seslere hassasiyeti yaşlandıkça azalır. Bundan dolayı belirli frekanslardaki sesleri duyamaz hale
gelirler. Eğer kulaklarınız çok sağlamsa, normalde akranlarına göre duyamayacağınız frekanstaki
sesleri belki de duyabilirsiniz. “Kulaklarım kaç yaşında?” testi sizin sesleri duyup duyamamanıza
göre yapılan testtir. 'Kulakların Kaç Yaşında?' videosunu olabildiğince sessiz bir ortamda tercihen
kaliteli bir kulaklık ile izleyin. Sonra kulaklarınızla hangi sesleri duyabildiğinize bir bakın.
Böylece kulak yaşınız hakkında fikir sahibi olabilirsiniz. Kendi kendinize yapabileceğiniz bu
işitme testi, sadece deneme amaçlıdır. Eğer işitme kaybınız olduğundan şüpheleniyorsanız,
mutlaka bir uzmana muayene olmanız gerekir. İşitme düzeyinizin doğru bir şekilde ölçülmesi,
sizin veya çocuğunuzun yaşadığı işitme sorununun türünün tespit edilmesine yardımcı olur.
Böylece işitme sağlığı uzmanınız, en iyi tedavi seçenekleri konusunda sizi yönlendirebilir. İşitme
testi bir diğer adıyla odyometri testi ne kadar ses işitebildiğinizi ölçer. Bu testlerin uzman bir
odyometrist tarafından yapılması önem taşır. İşitmeye dair şikayetleriniz varsa, en başta tercihen
KBB uzmanına gitmeniz önerilir. KBB uzmanı gerekli gördüğü durumda sizi bir odyometriste
yönlendirecektir
İŞİTME TESTİ NASIL YAPILIR?
• Hastanın işitme testi yaptırmasının gerekliliğine KBB (Kulak Burun Boğaz)
doktoru tarafından karar verilir. Bu testler sayesinde kulaktaki işitme kaybı ve bu
kaybın derecesi ölçülebilir. Ses yalıtımlı bir odada gerçekleştirilen test sırasında
kişiye dışarıyla bağlantıyı olabildiğince kesen bir kulaklık takılır. Farklı frekans
aralıklarında sesler verilerek kişinin tepkileri, kemik ve hava iletimi ile birlikte
değerlendirilir. Kişiye herhangi bir ses duyduğunda elinde bulunan kumandadaki
butona basması söylenir. Duyduğu ses az şiddetli, çok şiddetli, ince veya da kalın
olabilir. Odyometri testleri kulaktaki işitme kaybının test edilmesi açısından büyük
önem taşır.
• İşitme testinin (odyometri testi) 4 farklı türü bulunmaktadır. Bunlar; saf ses
odyometrisi, konuşma odyometrisi, timpanometri ve akustik refleks testleridir.
SAF SES ODYOMETRİSİ
• En sık uygulanan işitme testidir. Saf ses odyometrisi, her iki kulağın farklı
frekanslarda duyabildiği minimum ses şiddetini belirler. Ses geçirmez bir kabinde
hastaya özel bir kulaklık aracılığıyla sesler dinletilir. Buton yardımıyla
hastanın bu sesleri duyup duymadığı veya ne kadar duyduğu hakkında fikir sahibi
olunabilir. İşitilen ses seviyesi bu testle belirlenir. Hava yolunun ve kemik
yolunun işitme düzeyi bu ölçümde belirlenir. Hava yolu ölçümlerinin temel
amacı işitme eşiğinin düzeyini bulmaktır. İşitme kaybının derecesini ölçer. Kemik
yolu ise iç kulaktan itibaren bilgi verir. Bu ölçümde; bireyin sensörinöral
duyarlılığı tanımlanır. Sensörinöral duyarlılık ya da sensörinöral işitme
kaybı, konuşmaların ses seviyesi yeterince yüksek olsa dahi, konuşmaları
anlamakta zorlanma olarak tanımlanabilir. Son olarak saf ses odyometrisi
yapılırken bazı durumlara ekstra dikkat edilmesi gerekir. Bu durumlar şunlardır;
• Eğer hastada kulak çınlaması şikayeti bulunuyorsa bu durumu odyometriste
bildirmeli ve sesin warble adı verilen çınlama şikayeti olan hastalara özel
tonda gönderilmesini istemelidir.
• Hastalar, yalnızca duydukları en yüksek seste değil, en düşük seste de
butona basmalıdır.
• Kemik yolu ses ileticisinin takılması halinde olabildiğince hareketsiz
durulmalıdır.
KONUŞMA ODYOMETRİSİ
• Kulağın temel görevi olan insan sesinin duyulması ve değerlendirilmesi, konuşma
odyometrisinin temelini oluşturmaktadır. Genellikle işitme testi nasıl yapılır sorusunun
yanıtı olarak pek çok merkezde uygulanan bu test insan sesini temel alır. Bir uyarıcı olarak
bu sesin kulaktaki durumunun değerlendirilmesi, kişinin kulak fonksiyonları hakkında bilgi
verilmesi, konuşma odyometrisinin ana görevidir. Bu test için belirlenen eşikler konuşmayı
alma eşiği, konuşmayı ayırt etme eşiği, rahat dinleme eşiği ve rahatsız edici düzeydir.
• Konuşmayı alma eşiği, diğer bir adıyla SRT (Speech Reception Threshold) hastanın,
duyduğu kelimeleri %50 oranında işitebilmesini baz alan ses şiddetidir. Hastaya saf ses
ortalaması temel alınarak 10dB - 15dB üzeri 3 heceden meydana gelen 6 kelime verilir.
Hastanın tamamını doğru tekrar etmesi üzerine ses şiddeti 5dB azaltılır ve 3 heceli farklı bir
liste verilir. Eğer bu listeyi de doğru tekrarlarsa ses şiddeti 5dB daha azaltılır. Hastanın 6
kelime üzerinden 2 doğrusu olması durumunda önceki aşamada verilen ses şiddeti hastanın
konuşmayı alma eşiğinin sonucunu vermiş olur.
• Konuşmayı ayırt etme, diğer bir adıyla SDS (Speech Discrimination Score) hastanın,
konuşmayı alma eşiğinde elde edilen sonucun üzerine 25dB - 40dB eklenmesini ve
25 adet tek heceli kelime listesini tekrarlamasını temel alır. Doğru cevaplar %4 ile
çarpılır elde edilen rakam hastanın konuşmayı ayırt etme seviyesini belirler. İşitme
ile ilgili herhangi bir sorunu olmayan kişilerde bu oran %90 civarlarındadır.
• Rahat dinleme eşiği, diğer bir adıyla MCL (Most Comfortable Level) konuşmayı
alma eşiği ile rahatsız edici ses düzeyi arasındaki kalan dinleme düzeyidir.
• Rahatsız edici düzey, diğer bir adıyla UCL (Uncomfortable Level) hastanın ses
seviyesinin şiddetinden rahatsız olduğu noktaya verilen addır.
• İletim tipinden kaynaklanan işitme kayıplarında hastaların SRT ve UCL skorları
yüksektir. Konuşma odyometrisi testine göre herhangi işitme problemi olmayan
kişilerde SRT değeri 20dB, MCL değeri 40-60 dB, SDS değeri %90-100, UCL değeri
100-120 dB’e eşit olmalıdır.
TİMPANOMETRİ
• Orta kulağın basıncını ölçen timpanometri testinde dış kulak yoluna hava basıncı
uygulanarak orta kulak ve kulak zarı hareketliliğinin ölçülmesi sağlanır. Orta kulak
ve kulak zarındaki hareketlilik ölçülerek, bu yapıların fonksiyonu hakkında bilgi
elde edilir. Ölçümler kulağa yerleştirilen bir prob ile gerçekleştirilir. Bebeklere bile
rahatlıkla uygulanabilen kolay bir testtir. Timpanometri testi yapılırken kulak
zarının delik olmaması gerekir.
• AKUSTİK REFLEKS TESTLERİ
• Orta kulaktaki stapes kasının, akustik uyaranlara verdiği yanıta akustik refleks
denir. Beyin sapı düzeyine kadar işitme yolları hakkında bilgi verir. Akustik refleks
işitme testi ile elde edilen bilgiler diğer bulgularla birlikte yorumlanarak işitme
kaybına neden olan durumun yeri hakkında fikir verir.
• İşitme testinin sonuçlarının değerlendirilmesi nasıl olur?
• İşitme testinin sonuçları odyometrist ve KBB doktoru tarafından değerlendirilir.
İşitme kaybı ve bundan kaynaklanan tedavi gerektiren bir durum varsa tekrardan
uzman doktorunuzla görüşmeniz gerekir
• İşitme kaybının dereceleri nelerdir?
• Bir bireyin işitme kaybının miktarı hafif, orta, ileri düzeyde veya ağır olarak derecelendirilir. Bunun seviyelerini
gösterecek olursak:
• Normal işitme:
• 20 dBHL'ye kadar düşük sesleri işitebilirsiniz.
• Hafif işitme kaybı:
• Duyma yeteneği daha iyi olan kulağınızdaki işitme kaybı 25 - 39 dBHL arasındadır. Gürültülü ortamlarda
konuşulanları takip etmekte bir miktar zorlanırsınız.
• Orta dereceli işitme kaybı:
• Duyma yeteneği daha iyi olan kulağınızdaki işitme kaybı 40 - 69 dBHL arasındadır. İşitme cihazı olmadan
konuşulanları takip etmekte zorlanırsınız.
• İleri düzeyde işitme kaybı:
• Duyma yeteneği daha iyi olan kulağınızdaki işitme kaybı 70 - 89 dBHL arasındadır. Güçlü işitme cihazları veya
implant gerekir.
• Ağır işitme kaybı:
• Duyma yeteneği daha iyi olan kulağınızdaki işitme kaybı 90 dBHL'den başlar. Daha çok dudak okuma ve/veya işaret
X IŞINLARI.(RÖNTGEN IŞINLARI)
• Yüksek hızlı elektronların yavaşlatılması (frenlenmesi) yada atomların iç yörüngelerindeki
elektron geçişleri ile oluşan yüksek enerjili, küçük dalga boylu fotonlardır.
• X IŞINLARININ FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ:
• 1- Dalga boyları 0,1–100 angstrom arasında değişen elektromanyetik dalgalardır. (1A= 10 m)
-10
• 2- Dalga boyları küçük, enerjileri büyük, giricilikleri fazla olan X ışınlarına sert X ışınları,
• dalga boyları büyük, enerjileri küçük, giricilikleri az olan X ışınlarına da yumuşak X ışınları
denir.
• 3- Frekansları görünür ışığın frekansından yaklaşık 1000 kat fazladır.
• 4- Hem dalga hem de tanecik özelliği gösterir.
• 5- Işık hızı ile yayılırlar. ( Işıkhızı=3.108 m/s X ışınları= 108 m/s mertebesinde)
X IŞINLARININ OLUŞUMU.
• - X ışınları tıpta; teşhis ve tedavi amaçlı kullanılmaktadır. Görüntülemede (Radyoskopi ve radyografi) yumuşak X ışınları,
tedavide (Radyoterapi) sert X ışınları kullanılır.
• - X ray cihazlarında görüntüleme veya algılama amaçlı kullanılır.
• - X ışını kırınımından faydalanarak, maddelerin kristal yapıları tayininde.
• - X ışınları sanayide, metal yüzeylerindeki çatlakların tayini, kaynak yerlerindeki zayıf noktaların tespit edilmesinde,
maddenin saflık derecelerinin ölçülmesinde.
• - Çok küçük kalınlıkların ölçülmesinde.
• - Bilimsel araştırmalarda.
• - Yer altı maden ve petrol araştırmalarında.
• - Astronomide X ışınlarından yararlanılmaktadır.
• - Gıda ışınlanması.
• - Akarsularda debi ölçümü, barajlarda su kaçaklarının tespiti, yeraltı sularının hareketlerinin takibi.
• - Tek kullanımlık tıbbi malzemelerin sterlizasyonun da.
• - Tarım alanında ; Radyasyondan yararlanılarak mutasyona uğratılan tohumlar daha verimli ve dayanıklı hale
X IŞINLARININ FİZYOLOJİK ETKİLERİ.
RADYASYON
İYONLAŞTIRICI RADYASYON İYONLAŞTIRICI OLMAYAN RADYASYON
PARÇACIK TİPİ DALGA TİPİ DALGA TİPİ
HIZLI ELEKTRONLAR X IŞINLARI RADYO DALGALARI
HIZLI NÖTRNLAR GAMA IŞINLARI MİKRO DALGA
ALFA IŞINLARI KIZIL ÖTESİ IŞINLAR
BETA IŞINLARI GÖRÜNÜR IŞIK
RADYASYON (IŞIMA) ENERJİNİN TAŞINMASIDIR.
RADYASYON KAYNAKLARI.
• Radyoaktif maddelerde çekirdek reaksiyonları sonucu oluşan. Alfa, beta, gama ışınları. X
ışınları, hızlı nötronlar, hızlı elektronlar iyonlaştırıcı radyasyon etkisine sahiptir. Radyo
dalgaları, mikro dalgalar, kızıl ötesi ışınlar, elektrik ve manyetik alanlar, yaşadığımız konutlar,
• güneş ışınları, yiyecekler, su, yaşadığımız çevre,
• Sa iyonlaştırıcı olmayan radyasyon etkisi gösterir.
• Bu kaynakların % 80 i doğal, % 20 si yapay kaynaklardır.
•
DOĞAL RADYASYON KAYNAKLARI
• Doğal radyasyon kaynaklarının % 50 lik kısmı radon gazından oluşmaktadır. o
Toprakta bol miktarda bulunan radyoaktif element olan radyum çekirdek reaksiyonları
sonucu, asal gaz olan radona dönüşmektedir. Oluşan radon topraktan sızarak yerden
havaya doğru hareket etmekte ve binalarımızın içerisine veya atmosfere ulaşmaktadır.
Ancak bir kısmı yüzey altında, suda çözünerek yeraltı sularına karışmaktadır. Yer altı
sularında radyasyon oranı fazladır. Binalarımızın yapım malzemelerini temelini oluşturan
toprak (çimento, seramik, kum) sürekli radon gazı salmaktadır.
• Diğer doğal radyasyon kaynakları; kozmik ışınlar,
• gama ışınları, yiyecek ve içecekler oluşturmaktadır.
• Ayrıca, insanlar ve diğer canlılarda birer radyasyon kaynağıdır.
YAPAY RADYASYON KAYNAKLARI.
• Yapay radyasyon kaynaklarının %96,6 sını tıbbi uygulamalar oluşturmaktadır. Bunlar;
röntgen-tomografi- floroskopi-anjiyografi-ultrasonografi-radyo nüklitler-manyetik
rezonans (MR) gibi görüntüleme uygulamaları ve tedavide kullanılan
• radyoaktif maddeler ve ışınlama dan oluşmaktadır. Nükleer serpintiler, (nükleer
• silah denemeleri-nükleer santraller- bilimsel çalışmalar), tüketici
• ürünleri, mesleki ışınlar ve radyoaktif atıklar %3,4 lük
• kısmını oluşturur.
RADYASYONUN ETKİLERİ.
• Radyasyon; vücutta tüm organları etkiler ama özellikle hızlı çoğalan
hücreler radyasyona hemen cevap verirler. DETERMİNİSTİK ETKİLER:Kısa vadeli
etkiler. Deride kızarıklık, üreme hücrelerinde sterilizasyon (kısırlık), gözde katarakt, saç
dökülmesi, ishal ve bulantı, baş ağrısı gibi etkiler kısa sürede görülmektedir.
• SİTOKASTİK ETKİLER: Uzun vadedeki etkileri daha önemlidir. Hücrede iyonlaşmaya
sebep olduğundan kromozomların yapısını bozarak kansere sebep olur, hücreleri
mutasyona uğratır. İnsanlar; yaşam standartları, yaşadıkları ortamların fiziksel özellikleri
ve coğrafi şartlara bağlı olarak değişiklik göstermekle birlikte yaklaşık 2.5 mSv yıllık
doza maruz kalmaktadırlar. Bu dozun; yaklaşık %87'si doğal kaynaklardan, %12'si tıbbi
uygulamalardan, geri kalan kısmı ise mesleki ışınlamalar ve diğer yapay kaynaklardan
alınmaktadır.
RADYASYONUN ETKİLERİ NELERE BAĞLIDIR.
• Radyasyonun hedef kütlede meydana getireceği etki; radyasyonun çeşidine, doz hızına,
doz miktarına, taşıdığı enerjinin büyüklüğüne, radyasyona maruz kalış süresine, kütlenin
soğurma özelliğine ve kaynağa olan uzaklığa bağlıdır.
• Aynı miktardaki radyasyonun yetişkin bir insandaki (70 kg) etkisi ile çocuktaki (10 kg)
etkisi aynı olmayacaktır. Çocuk yetişkine göre 7 kat daha fazla radyasyon alacaktır.
• 16-18 yaş arası staj yapan öğrencilerin yıllık alabileceği etkin doz 6mS/yıl ı geçemez.
• 5yıllık ve yıllık ortalama alınabilecek radyasyon doz miktarları aşağıdaki tabloda
verilmiştir
Radyasyon
Ortalama çalışanları Halk
•
RADYASYONDAN KORUNMA EKİPMANLARI.