Professional Documents
Culture Documents
DALGALAR
Dalgalar yayılma ortamlarına göre, mekanik ve elektromanyetik dalgalar olmak
üzere iki ana gruba ayrılırlar.
Frekansı yüksek olan ses kaynağı ince, frekansı küçük olan ses kaynağı kalın ses
verir.
SES VE İŞİTME
İşitme duyusu, ses olarak adlandırdığımız maddesel titreşim dalgalarının insan ve
hayvanlarda özelleşmiş bazı reseptörlerce detekte edilmesine (algılanmasına)
dayalıdır.
Konuşma, hayvan sesi, telefon zili, araçların faaliyeti gibi birçok olayı ses
farklılıklarına göre ayırırız; müzik, tiyatro gibi birçok estetik zevklerimizin oluşması
da işitmeye dayalıdır.
Tüm mekanik titreşimler işitme duyusu oluşturmaz, işitilebilmeleri için şiddet ve
frekans bakımından belirli aralılarda olması gerekir.
İnsanın, frekans bakımından işitme aralığı, yaklaşık 16 Hz – 20000 Hz arasındadır.
Hayvanlarda bu aralık değişkenlik gösterebilir. İşitmede frekans aralığı görmeye
göre daha büyük sayılır.
Frekansı 16 Hz den düşük olan titreşimler (infrases) ses olarak algılanmasalar da,
genlikleri yeterli ise, reseptörler ile detekte edilebilirler.
Frekansı 20000 Hz den yüksek olan titreşimler (ultrases) ise doğrudan hiçbir
şekilde algılanmazlar, varlıkları ağrı, bölgesel ısıtma gibi dolaylı etkiler ile
anlaşılabilirler.
İnsan: 20- 20,000 Hz
Balina: 20 - 100,000 Hz
Yarasa: 1500 - 100,000 Hz
Kurbağa: 600 - 3000 Hz
Balık: 20 - 3000 Hz
Cırcırböceği: 500 - 5000 Hz
İşitmede frekans aralığı görmeye göre daha büyüktür. Balina, yarasa ve köpekler
çok daha yüksek frekansları duyabilir.
SES DALGALARI İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR
Dalga olayı, maddesel ortamlarda madde aktarımı olmaksızın enerji yayılmasıdır.
Bir kaynaktan çıkan titreşim enerjisini alan atom, molekül gibi ortam tanecikleri,
denge konumları çevresinde küçük titreşim hareketleri yaparlar. Titreşim
enerjisinin komşu moleküllere aktarılması şeklinde ortam içinde ilerler.
Sinüzoidal titreşen bir kaynaktan yayılan dalgaların ulaştığı her noktada, dalgasal
enerjiyi alan tanecikler, tıpkı kaynak gibi, ancak bir faz farkı ile sinüzoidal titreşim
yapmaya başlarlar. Ortamın öğeleri olan tanecikler, dalgaların yayılma
doğrultusuna dik olarak titreşiyorlarsa dalgalara enine, yayılma doğrultusunda
titreşiyorlarsa boyuna dalgalar denir.
Katı ortamlarda hem enine hem boyuna dalgalar yayılabilirken akışkanlarda
sadece boyuna dalgalar yayılabilmektedir.
Fiziğin sesle ilgili alt dalına akustik denir.
Ses dalgaları, bir ortam içerisinde sabit hızla yayılır.
Havada: 340m/s, suda ve birçok biyolojik ortamlarda 1500m/s olabilir
Sesin hızı sıcaklık ve irtifa ile artar. Sıcaklık artıkça sesin o ortamdaki yayılma hızı
da artar. Örneğin 20 sıcaklıkta tatlı suda ses hızı 1450 m/s olup bu hız tuzlu
suda daha fazladır.
B: Ortamın sıkışma
esnekliği modülü
Maddesel bir ortam içinde dalga kaynağından x kadar uzakta olan bir noktadaki
tanecikler, kaynaktan gelen dalgasal enerjiyi alınca, kaynağın yaptığı titreşim
hareketini, φ=x/λ ile belirli faz farkı ile yineler.
Titreşen ortam öğelerinin denge konumundan herhangi bir andaki uzaklığı
uzanım (y), uzanımın maksimum değeri ise genlik (amplitude, A) olarak
adlandırılır ve basit titreşim hareketi aşağıdaki gibi yazılabilir.
Ses Yüksekliği:
Her kulağa göre değişen öznel
(sübjektif) ses algılamasına sesin
yüksekliği denir.
FON:
1000Hz lik ses tonunun şiddet veya
basınç düzeyine eşit (dB olarak)
değerdeki ses yüksekliğidir.
A(fon)=I(dB)
KARAKTERİSTİK AKUSTİK EMPEDANS
İki ortamın akustik empedansı farklı ise gelen enerjinin %99 u yansırken ancak
% 1 i sıvı ortama geçer.
Sesin yansımasına örnek;
– Havuz kıyısında havuzun içinde arkadaşımızla yaptığımız konuşmada sesin
neredeyse %99’u su yüzeyinden yansır.
– Çünkü su ve hava arasındaki akustik empedans uyumsuzluğu büyüktür.
– Sesin yalnızca %1’i suya iletilir.
– Yani, havadan suya girişte 30dB’lik bir azalma olur.
Noktasal bir kaynaktan çıkan dalgasal enerjinin, küresel dalgalar biçiminde her
doğrultuda yayılması sonucu, şiddet ters kare yasasına göre azalır ve kaynaktan X1
uzaklığında şiddet I1 olduğunda, X2 uzaklığındaki şiddet için aşağıdaki ifade yazılabilir;
Bir kaynaktan çıkan dalgalarla bir engele çarparak yansıyan dalgaların girişimi
sonucu, ortamda hiç titreşmeyen (düğüm) ve maksimum genlikle titreşen (karın)
noktalarının bulunduğu özel bir girişim deseni ile karşılaşılır. Bu tür girişim
deseninin oluşturduğu dalgalara kararlı dalgalar denir.
Periyodik bir etkinin altında olan bir sistemde salınımlar olur.
Bu salınımlar eğer sistemin doğal frekansına eşit olursa, sistemin genliği sonsuza
dek artma eğilimi gösterir; bu olaya rezonans denir.
Salınımlar esnasında sistemin normal durumuna göre yaptığı yer değiştirme
miktarına da genlik denir.
Yapının (köprü, bina, minare vb.) doğal frekansıyla titreşime neden olan frekansın
eşitlenmesi engellenirse sistem hasar görmez. Depremlerde binaların yıkılmasına
neden olan da rezonans olayıdır.
Bir ucu kapalı diğer ucu açık olan bir boru, aşağıdaki şekildeki gibi titreştirilirse,
belirli frekansta kararlı dalgalar oluşabilir ve sistem rezonansa girebilir. Bu
durumda, hava molekülleri hızlarının değişim genliği, açık uçta maksimum (karın),
kapalı uçta sıfırdır (düğüm). Basınç değişim genliği ise kapalı uçta maksimumdur.
İşitme eşiğinin 1-4 kHz arasında minimumdan geçmesi bu rezonans olayı ile
açıklanabilmektedir. Dış kulak borusu temel frekansın 3 katı olan 3f0=9450 Hz
frekansta da rezonansa girebilir.
KARARLI DALGALAR VE DIŞ KULAK YOLU
Bir kaynaktan çıkan dalgaların bir engele çarpması ve yansıyan dalgaların girişimi
sonucu kararlı dalgalar oluşur. Boyca yoğunluğu ρ olan bir teldeki gerilme
T(N/m2) ise, böyle bir telde dalga yayılma hızı aşağıdaki gibi ifade edilir.
Sinüzoidal olmayan herhangi bir periyodik y(t) fonsiyonu, fourier analizine göre
temel bir f0 frekansı yanında,
olmak üzere armoniklerin toplamı olarak yazılabilir.
Sesin Duyusal Özellikleri
•Ses tonu:
İnce (tiz): yüksek frekanslı sesler
veya Kalın (pes): düşük frekanslı sesler
•Sesin duyusal şiddeti veya gürlüğü
(loudness):
-Şiddetli veya zayıf
-Sesin şiddeti ses kaynağına olan
uzaklığın karesi ile ters orantılı olarak
azalır (ters kare kanunu)
-saf ses (örneğin do sesi)
-Ses niteliği (Kalite, tını):
-İki sesin I ve f aynı fakat armoniklerin
sayısı ve genlikleri farklı
•Tını: ses rengi (örneğin farklı müzik
aletlerindeki alınan sesler gibi)
KULAK VE İŞİTME
Sesin Kulakta İletilmesi
Ses dalgaları, kulağa girip iç bölgelerdeki reseptör hücrelere ulaşıncaya kadar, bir
takım işlemlere tabi tutulur.
Kulak üç ana bölümden oluşur ve ses dalgaları bu üç ana bölümde ayrı işlemlere
tabi tutulur.
1.Dış Kulak (Auris externa): Kulak kepçesi ve dış kulak kanalından meydana gelir.
2.Orta kulak (Auris media): Dış kulak yolundan, kulak zarı (timpanik zar) ile ayrılır.
çekiç , örs ve üzengiden oluşan işitme kemikçikleri ve östaki borusunu (odituvar
kanal) içerir. Östaki borusu kapalı ise yutma, çiğneme ve esneme sırasında açılır ve
kulak zarının iki tarafındaki basıncı dengede tutar.
3.İç kulak (Auris interna): Koklea; iç kulak sıvılarını ve tüy hücrelerini içerir.
- Dış kulak sesleri toplar ve kulak zarında konuşma frekanslarının güçlenmesini
sağlar.
- Orta kulak ses enerjisini iç kulak sıvısına iletir. Ses dalgalarını MSS nin
algılayabileceği sinirsel uyarılara çevirmektir.
- İç kulakta ses enerjisini elektriksel sinyallere çeviren tüylü hücreler vardır. Tüy
hücreleri sesi güçlendiren bir amplifikatör rolü oynar, seslerin netleşmesini ve
birbirinden ayırt edilmesini sağlar. Ayrıca işitme ve denge ile ilgili yapıları da
içermektedir.
Dış Kulak
• Kulak kepçesi: Ses dalgalarını toplar ve işitme kanalına yönlendirir
• İşitme kanalı: Ses dalgaları kanal içinde ve bitiminde yankılanır kanalı kesintisiz
basınç dalgaları ile doldurur
Eşik ses şiddeti (1 kHz de 0 dB veya 10^-12 W/m²) için, zarın etkin hızı 5x10^-8
m/s, etkin genliği ise 10^-11 m = 0,01 nm kadardır ve atom yarıçapından bile
küçüktür.
Orta Kulak
• Temporal kemiğin içinde bulunmaktadır.
• Timpan zar: Hava molekülleri çarparak ses dalgaları ile aynı frekansta titreşir.
– Sesin şiddeti ile titreşim derinliği artar.
• Östaki borusu: Yutağa (farinks) açılır ve orta kulak basıncının atmosfer basıncına
eşit olmasını sağlar.
• Kemikçikler: İç kulağa titreşimin iletilmesi, ses şiddetinin arttırılmasını sağlar.
Orta kulağın temel işlevi, hava ortamı ile iç kulak arasında karakteristik empedans
uyumunu sağlamaktadır.
Bu işlem sırasında, basınç dalgaları orta kulakta bir miktar amplifiye edilir.
Ses dalgaları kulağa havadan gelmektedir, reseptör hücreleri ise iç kulaktaki sıvı
akışkan ortam içinde bulunmaktadırlar.
Bazı biyolojik ortamlarda sesin yayılma hızı ve doku karakteristik empedansları
Orta Kulak, ses enerjisinin havadan sıvı ortamına aktarılması işlevini yürütür.
1- Empedans uyum mekanizması,
• S (kulak zarı)/S (Oval pencere) =17 (Yüzey alanı oranları)
• Kemikçikler kaldıraç benzeri hareketle (1kHz kaldıraç,) A=1.3 çarpanı kadar
büyütürler,
2- Ses basıncı büyütülmesini kontrol etmek (akustik refleks)- refleks mekanizma,
• Tensor tympany ve stapedius kasları ile kontrol edilir
Kulak zarındaki ses titreşimleri, birbirleri ile temas halindeki çekiç (malleus), örs
(incus), üzengi (stapes) kemikçikleri ve oval pencere yolu ile iç kulağa iletilir.
Kulak zarının çekiçle değmede bulunduğu yüzey yaklaşık 55 mm², üzenginin oval
pencere ile değmede bulunduğu yüzey ise 3,2 mm² kadardır.
Katılar kuvveti olduğu gibi, akışkanlar ise basıncı olduğu gibi iletirler.
Kulak kemikçikleri sistemi, 1 kHz dolaylarındaki titreşimler için bir kaldıraç gibi
davranmaktadır. Modellerle yapılan hesaplamalara göre, orta kulak
kemikçiklerinin kaldıraç kazancı 1,3 dolaylarında bulunmaktadır.
Timpanik zardaki ses basınç değişimi Pz ise, bu basınç etkisinde çekiç kemikçiğine
Fç= 55 mm2 x Pz büyüklüğünde bir kuvvet etki eder.
Kaldıraç sisteminin üzengi çıkışında kuvvet, Fü = 1.3 x Fç = 1.3 x 55 x Pz değerine
yükselir.
Bu kuvvet oval pencerede, Po=Fü/3.2 = 1.3x55xPz/3.2 büyüklüğünde bir basınç
oluşturur ve sonuçta basınç orta kulakta Po/Pz=71.5/3.2 = 22.3 kat civarında
amplifiye edilmiş olur.
Fizyolojik ölçümler bu kazancın 17 kat olduğunu göstermiştir. Buda şiddet düzeyi
bakımından 25 dB kadar bir kazanca karşılık gelmektedir.
İç Kulak
İç kulağın iki işlevi vardır.
1. Başın uzaydaki pozisyonu ve denge hareketlerinden haberdar olunmasını,
2. İşitme işlevi sayesinde çevredeki seslerin algılanmasını sağlar.
• K+ kanalları açılır
• İçeri K+ girişi olur
• Depolarizasyon gerçekleşir
• Voltaj kapılı Ca2+ kanalları açılır
• Sinaptik veziküller presinaptik membran ile birleşir
• Glutamat nörotransmitteri salınır
• Duyu nöronunda uyarı oluşturulur
• İşitsel sinire ait bir dendrit ile bir sinaps
oluşur.
• Tüy hücre zarı potansiyel değişikliği, sinir
lifinin depolarizasyonuna yol açan bu sinaps
boyunca iletilir.
• Bu sinirsel impuls daha sonra beynin işitme
merkezlerine yayılır.
Tüy hücreleri ortak bir çatıya sahip olup bu hücreler destekleyici veya sustentaküler
hücrelerinden yapılmış bir epitel içine gömülüdür. Hücrelerin tabanları afferent nöronlarla yakın
temastadır. Hücrelerin apikal uçlarından çubuğa benzeyen 30-150 tane uzantı veya tüy çıkar.
Kohleadaki durum hariç tutulursa bu uzantılardan bir tanesi, yani kinosilium hareketsiz fakat
gerçek bir silia olup merkezde yer alan bir çift mikrotubuli etrafına daire şeklinde dizilmiş 9 çift
mikrotubuliden yapılmıştır. Kinosilium en büyük uzantılardan biri olup genişlemiş bir uca sahiptir.
Farklı frekansların ayırt edilebilmesi bazilar membrandaki bölgelere özgü frekans
dizilimi, işitme yolları ve alanları bulunan tonotopinin (işitme haritası) korunması
ile sağlanır.
İşitme Testleri
İşitme testleri yapılırken genellikle saf tonlar kullanılarak, her bir frekans için eşik
değer belirlenir ve eşik değerin frekansa göre değişimi çizilir. İşitme duyarlığı
genelde 1000-4000 Hz arasında maksimumdur ve işitme eşiği bu aralıkta bir
minimumdan geçer.
İşitme eşiğinin saptanmasında 125 ile 8000 Hz ve -10 ile 130 dB arasında sesler
verilerek yapılan değerlendirmeler sonucunda işitme kaybının derecesi belirlenir.
ODYOMETRE (audiometry)
Frekansların her biri için işitme kayıpları saptanır ve “odiyogram” adı verilen
grafikte işaretlenir.
İşitme kaybı olan kişilerle hazırlanan odiyogramlara göre kişideki kaybın iletim ya
da sinir tipi olduğu belirlenebilir.
Cevap 1:
Cevap 2:
I
L 10 log
I0
Cevap 3:
I
L 10 log
I0
Cevap 4:
Cevap 5:
KAYNAKLAR: