Professional Documents
Culture Documents
Ashab-I Kehf
Ashab-I Kehf
أصحاب الكهف
Arda Ilgın
• Ashâb-ı Kehf (Arapça: )أصحاب الكهفveya Yedi Uyurlar,
Hristiyanlık ve İslamiyet başta olmak üzere dünyanın değişik
kültürlerinde anlatılan, halkını terk ederek Efes şehrinin
(günümüzde Selçuk, İzmir, Türkiye) dışındaki bir mağarada
saklanan bir grup Romalı gencin hikâyesidir. Anlatıların
ortak yanı ise, kendi halkına yüz çeviren ve onları terk eden
bir grup olmalarıdır. Hikâyenin M.S. 250 civarında,
Roma İmparatorluğu'nun Hristiyanlara yönelik zulümlerde
bulunduğu dönemde yaşandığına inanılmaktadır. Hikâyenin
başka bir versiyonu İslam'ın kutsal kitabı Kur'an'ın
Kehf Suresi'nde de geçmektedir (18:9-26).
● Beyronis,
● Debernuş,
● Kıtmir köpek
● Deymos
● Kefeştetayyuş,
● Keştonis,
● Martonis,
● Mecsimilnina,
● Mekselina, Mekselmina,
● Mernuş,
● Mislina,
● Şazenuş,
● Temlika,
● Vaytonoskaluş,
● Yemliha.
Memleketleri
Ashâb-ı Kehf mağaraları dünyanın değişik ülkelerinde kendilerine atfedilen makam ve
anlamları ile farklı dinlerden insanların inandığı ve ziyaret ettiği önemli inanç merkezleri
hâline gelmiştir. Dünyada bu mağaraların kendi sınırları içinde olduğunu iddia eden 33 kentin
dördü Türkiye'dedir; Afşin, Selçuk (Efes), Lice ve Tarsus. Bunlardan hangisinin onların
mağarası olduğu konusunda İslâmî ilim dünyâsında bir fikir birliği yoktur. İbn Kesir
Tefsiri'ndeki bir rivayete göre şehrin adı Daksus idi.
Ashâb-ı Kehf'in yaşadığı şehir, bir rivâyete göre, adı önceleri Efesos olan bir Tarsus'tu. Adı
geçen Tarsus'un günümüzde Türkiye'nin Mersin ilinin ilçesi olan Tarsus olduğu konusunda
genel bir kabûl vardır. Ancak Kahramanmaraş ilinin bir ilçesi olan Afşin kentinin halkı,
Ashâb-ı Kehf'in yaşadığı şehrin Afşin olduğunu savunurlar. Bunun bir sebebi, şehrin adının
eskiden Efesos (veyâ Efsus) olmasıdır. Türkiye'deki Müslümanlar nezdinde mağaranın yeri
hakkındaki tartışma daha çok Afşin ve Tarsus ilçeleri arasında olmaktadır. Ashâb-ı Kehf
mağarasının Afşin'de olduğunu kanıtlamak için Afşin Eshâb-ı Kehf Derneği, bilim
adamlarından oluşan bir heyete rapor hazırlatıp bunu yerel mahkemede açtıkları keşif davası
ile karara bağlattı. Tarsuslular da Tarsus şehrine iki saat uzaklıktaki Bencilüs (veya Encilüs)
denilen dağdaki mağarayı tefsirler, tarihî kaynaklar ve arşiv belgelerine dayanarak Ashâb-ı
Kehf Mağarası olarak göstermektedir.
Memleketleri
Diyarbakır'da da Ashâb-ı Kehf'e atfedilen bir mekân vardır. Kehf Sûresi’nin 17. âyetinde
geçen "(Resûlüm! Orada bulunsaydın) Güneş'i görürdün: Doğduğu zaman mağaralarının
sağına meyleder; batarken de sol taraftan onlara isabet etmeden geçerdi. (Böylece) onlar
(güneş ışığından rahatsız olmaksızın) mağaranın bir köşesinde (uyurlardı)."[17] meâlindeki
tanımlamaya uygun bir mağara Lice'de bulunmaktadır. Yerden yüksekte ve üzerinde gölgelik
şeklinde bir çıkıntı olan bu mağara, içeriye doğru girintilidir ve âyette geçen tanıma
uymaktadır. 12. asırda Artuklu hükümdârı Melik Âdil, burayı imâr ettirip bir kitâbe yaptırdı.
Tarihçi Abdürrezzak Semerkandî'nin bir eserinde şöyle geçmektedir: "Sultan Üveys, Lice'deki
Ashâb-ı Kehf'e Bingöl üzerinden sefer düzenledi ve Muş Ovası'na vardı".
Kahramanmaraş Afşin'deki mağara. Kehf Sûresi'nde
anlatılan mağara olduğu düşünülmektedir ve UNESCO
Dünya Mirası Geçici Listesindedir.
Uygur Özerk Bölgesi'ndeki mağara ve eklentileri. Burası
yöredeki Uygur Müslümanlarına göre Kehf Sûresi'nde
anlatılan mağaradır
Mağara ve çevresi, Babek, Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti,
Azerbaycan