You are on page 1of 27

Francis Bacon - Yeni Atlantis DNYA KLASKLER DZS: 70 YEN ATLANTS Yeni Atlantis'in hazrlanmasnda, MEB ngiliz Klasikleri

dizisinde yaynlanan birinci basks temel alnm ve eviri dili gnmz Trkesine uyarlanmtr Yayna hazrlayan : Egemen Berkz Dizgi : Yeni Gn Haber Ajans Basn ve Yaynclk A.. Bask : ada Matbaaclk Yaynclk Ltd. ti. Ekim 1999 FRANCIS BACON YEN ATLANTS ngilizceden eviren: Hmit Dereli 75. yl cokusuyla... SUNU Cumhuriyet'le balayan Trk Aydnlanma Devrimi'nde, dnya klasiklerinin Hasan li Ycel nclnde dilimize evrilmesinin, kukusuz nemli pay vardr. Cumhuriyet gazetesi olarak, Cumhuriyetimizin 75. ylnda, bu etkinlii yineleyerek, Trk okuruna bir "Aydnlanma Kitapl'' kazandrmak istedik. Bu erevede, 1940'l yllardan balayarak Milli Eitim Bakanl'nca yaynlanan dnya klasiklerini okurlarmza sunmaya baladk. Byk ilgi gren bu etkinlii Milli Eitim Bakanl'nca yaynlanmam -ancak Aydnlanma Devrimi yarda kalmasayd yaynlanacana kesinlikle inandmzdnya klasiklerini de katarak srdryoruz. Cumhuriyet BACON ZERNE 1 Bacon'n Yaam Francis Bacon 22 Ocak 1561'de Londra'da dodu. Babas Sir Nicholas Bacon Kralie Elizabeth'in Mhr Lordu, annesi Ann ise Sir Anthony Cook'un kzlarndan biriydi. Daha ocukken ok ciddi davranmas nedeniyle Kralie Elizabeth, onu "Kk Mhr Lordu" diye arrd. Bir ykye gre bir gn kralie kendisine ka yanda olduunu sormu. Bacon da "Hametmeabnzn uurlu saltanatndan iki ya daha gen" yantn vermiti. 1573 ylnn Nisannda Cambridge niversitesi'ne gnderilmi ve on alt yana kadar orada okumutur. renimi srasnda Aristo felsefesinden holanmamaya balamt. "Filozofun deersizliinden dolay deil, felsefesinin verimsizliinden, yalnzca tartma ve kavgalara yol amasndan, insan yaam iin yararl yaptlar yaratma bakmndan ksr olmasndan dolay" beenmediini sylyordu. Yaam boyunca hi deitirmedii bu kans, onun daha sonraki felsefi durumunu belirlemede nemli rol oynad. 1576 Hazirannda hukuk renimini bitirdikten sonra "devlet ynetme sanatn" renmesi iin Fransa'ya gnderildi. Babasnn ld 1579 ylna kadar orada kald. Sonra ngiltere'ye dnerek avukatla balad. 1584'te Parlamento'ya girdi. Rvet almaktan yarglanp sulu bulununcaya kadar oradaki grevini srdrd. Gzel konutuu, arkada byk yazar Ben Jonson'un u

szlerinden anlalyor: "Hi kimse ondan daha yaln, zl ve anlaml konumuyordu, azndan hibir zaman anlamsz ve sama bir sz kmazd. Sylevlerinin her blmnde ayr bir gzellik vardr. Dinleyenler bir szcn bile karmamak iin ksrmezler ya da gzlerini ondan ayramazlard... Onu dinleyen herkes szn bitirecek diye korkard." Bacon, 1506'da olduka zengin bir adamn kz olan Alice Barnham ile evlendi. Dnleri ok gsterili oldu. ada bir yazara gre Bacon, "tepeden trnaa kadar erguvan rengi giysiler giymi, kendisi ve ei iin bir sr altn ve gm srmal giysi diktirmi, karsnn getirdii servetin byk bir blmn bunlara harcamt". Bu, onun ev yaamnda gsterii ne kadar sevdiini gsterir. Bacon'n zel papaz Dr. Rawley'e gre "evlilik yaam karlkl sevgi ve saygya" dayanyordu. Fakat Bacon, vasiyetnamesinde karsna brakt ok byk serveti, sonradan yapt ekle, "hakl ve ok nemli nedenlerle" geri almt. Bu nedenlerin ierii henz aklanmamtr. Bacon'n siyasal yaam yazndan ok tarihi ilgilendirir. Kralie Elizabeth zamannda kendisine hibir byk memuriyet verilmedi. nk akrabalar olan ve o dnemde ynetimi ellerinde tutan Cecil Ailesi, her zaman ona karydlar. Bundan baka kralie, Parlamento'dan byk bir denek istedii zaman Bacon, iddetle kar km, onu gcendirmiti. Elizabeth'in gzdesi olan Essex Lordu bile en gzde olduu dnemde btn abalarna karn kralieden onun iin yksek bir orun elde edememiti. Kendisini her zaman korumu, byk bir malikane vermi olan bu cmert adam, Bacon, kralienin gznden dtkten sonra, idama mahkm ettirmek iin elinden geleni yapm, ihanet ve tutkusu yznden ismini sonsuza kadar lekelemitir. Saraya bir kle gibi bal olmas ve hizmet etmesine karn kendisine yine de hibir memuriyet verilmemitir. James I. tahta knca durum deimi, Bacon bundan sonra hzla ilerlemitir. 1607'de basavc, 1617'de Adalet Bakan olmu, 1618'de Baron Verulam sanyla soylular arasna alnm, alt ay sonra da buna Viscount St. Albans san eklenmitir. Fakat bunlar, btn mrn memuriyet dilenmek, yaltaklanmak ve dalkavuklukla bir eyler elde etmeye uramakla geiren Bacon'a ge gelmiti. Yazgs onu, daha iyi vurmak, dmesinin iddetini daha da artrmak iin bu yksek konumlara karma benziyor. Adalet Bakan olarak grevini ktye kullanyor, dostlarna yksek orunlar veriyor, rvet ve armaan alyor, hakszlklara gz yumuyordu. Sonunda hakknda Parlamento soruturmas ald. Yarglanmasnda, Bacon, sularn aka syledi, fakat bunlar dnemin bozukluuna balayarak yarglarnn acmasn diledi. Her trl devlet memurluunun yasaklanmasna, yaamnn sonuna kadar Londra Kalesi'nde tutuklu kalmasna ve para cezas olarak da krk bin ngiliz Liras demesine karar verildi. Ertesi gn kral kendisini zgr braktrd. Para cezasn da erteletti. Bacon, bunun zerine St. Albans yaknlarndaki malikanesine ekildi. Kendi kiisel serveti ve kraln ksa bir sre nce balad ylda bin iki yz lira tutan emekli aylyla yaamaya balad. Bacon, hakl olarak mahkm edildiini kabul ediyordu. "Ben rveti savunmaktansa rvet veren bir kimse olmay yelerim. Elli yldan beri ngiltere'nin en adil yargc ben oldum. Fakat iki yz yldan beri de Parlamento, benim hakkmda verdii karar kadar hakl bir karar vermedi." Ayn zamanda verilen cezann lkede adaletin yararna olduunu kabul ediyor ve "Bundan byle bir yargcn veya memurun bykl onun suu iin bir snak olmayacaktr. Bu benim iin az avunulacak ey deildir. Birka szckle anlatmak gerekirse, bu altn an balangcdr" diyordu. ekildikten sonra da hibir zaman yeniden memuriyet yaamna girmekten umudunu kesmedi. "Hastalk ve yallnda bile zel yaaya dayanamyordu." Bir pervanenin

a ekilmesi gibi her zaman kendi acsnn kaynana dnmek istiyor, fakat bir memuriyet almak iin yapt btn bavurular geri evriliyordu. Grevden ekilmesinden lmne kadar, kendini tmyle yazna ve bilime verdi. Zaten, ile dolu bir yaam srmesine karn, inceleme ve aratrmalarn bsbtn savsaklamamt. "Tarih", "De Augmentis", "Yeni Atlantis" ve "Denemeler"inin nc basmn bu dnemde hazrlad. "Bilginin lerlemesi", "Novum Organum" ve "Denemeler"in birinci ve ikinci basmlar daha nceki dneminindir. Bacon, be yl sonra 9 Nisan 1626'da, altm be yandayken bronitten ld. Karl bir k gn arabasyla giderken bir kulbenin nnde durarak sahibinden bir tavuk satn ald. Hemen orackta kestirdi. Kendi eliyle tavuun iini karla doldurdu. Souun eti kokmadan ve bozulmadan koruyup koruyamayacan renmek istiyordu. Bu deney yaamna mal oldu. Anszn hastalannca arkada Lord Arundel'in evine gtrld. Lord, evinde yoktu, bir hizmeti hemen bir yatak hazrlad. Hastay yatrdlar. Fakat araflar nemliydi. Bacon daha da ktleti, yall ve zayfl yznden iyileemedi. St. Albans kasabasnda bir kilise mezarlna gmld.

2 Bacon'n Felsefesi Btn yanllarna karn Bacon, yeni bir dnemi mjdeliyordu. Bakalar gemie zlemle bakp batan bilgi gneinin son klarnda snmaya alrken, o yeni ve daha da parlak bir an yaklamakta olduunu sezmiti. Ona gre insanln zledii cenneti, gemite deil, gelecekte aramalyd. Platon'un nl benzetmesinde olduu gibi karanlk bir maarada arkalarn a evirmi oturan ve nlerinde yalnzca gerein glgelerini izleyenlerin gzlerini a evirdi. Eletirileriyle gemiin kurduu dizgeleri ykt, insan aklnda domaya balayan yeni dnceleri dile getirerek bilgide yeni hareketin baarl olmasn salad. Fakat Bacon, byk ve tam bir felsefi dizge kurmu bir kii deildir, daha ok kendisinden sonra geleceklere felsefe ve bilim yolunu gstermitir. Kendi dneminde bilimin baz dallarndaki gelimeleri bile iyice izleyememiti. "Dnyay harekete getiren zihinleri o harekete geirdi." Kendisi, "Ben yalnzca dier zeklar bir yere toplamak iin an aldm" demektedir. Dier bir yaptnda da "daha iyi ellerin alabilmeleri iin mzik aletlerini akort etmekle yetindiini" sylyor. Bacon'n ilk ii, zamannda egemen olan skolastik felsefeyi ykmak olmutur. 11'inci yzyldan 15'inci yzyla kadar egemen olan bu felsefe dizgesine gre gerek zaten bulunmu, ncil'de ve kilise toplantlar kararlarnda btn aklyla yazlmt. Skolastik dizge bu dinsel inanlar kabul ediyor, mantk yoluyla bunlar usa uygun bir biime dntrmek, onlara bilimsel bir biim vermek istiyordu. Amac dinsel dnceyi tmyle manta uygun bir duruma getirmekti. Bununla birlikte, bilgiye ilerleyen bir ey olarak bakmyor, denemelere dnerek yeni gerekler aratrmaya almyordu. O dnem zerinde yetkenin ar basks duyuluyor, skolastik dizgenin temelini oluturan varsaymlarn doruluu hakknda hibir soru sorulmuyordu. Onlar hakkndaki tartmalar hep bir daire evresinde dnyor, gereklerle hibir ilgisi bulunmuyordu. Bacon, yalnzca "bilimin rmcek alarn ortaya kardn, bu alarn ipliklerinin ve ilerinin incelii bakmndan

hayran olunmaya deer olduunu, fakat hibir cevher ve yarar olmadn" sylyordu. Bacon'n amac dnmeyi somut deneylerle verimli bir ilikiye sokmakt. Bu hedefe varmak kolay bir i deildi. Tembellikten doan aratrma isteksizlii yznden, zamann yargs btn tartmalarda son sz oluyordu. Bacon, zellikle bunu belirtmek istiyordu. Bu nedenle eskilerin akl ve bilgisini tmyle yadsmak zorunda kald. Gerekten inanlarnn ounun kayna var olan bo inanlara kar duyduu tepkidir. Saldrd bo inanlar unutulduklar zaman, onun grleri de bo ve yanl bir duruma gelmilerdir. Tarih bakmndan herkesin grne kart bir gr vard. Yaad dnem iin diyor ki: "Bu dnem eski dnemdir, nk dnya yalanmtr. Kendimizden geriye doru hesap ederek eski saydmz dnem, eski deildir." Bundan u sonuca varyor: "Aslnda Greklerden aldmz bilgelik, bilginin ancak ocukluk ana benzer ve ocuklara zg zellikleri tar; konuabilir, ama soyunu oaltamaz; tartmalar bakmndan verimlidir, fakat yapt bakmndan ksrdr." Ayn neden onu insanlarn gelime yeteneiyle ilgili ok ktmser bir gre gtryor: "Bir rmak gibi akan zaman bize hafif ve iirilmi eyleri getirmitir. Ar ve kat olanlarsa suyun dibine kmtr." Bacon, doay iyice anlayp, onu insanlarn hizmetinde kullanmay salayacak gvenilir bir dizge kurmak istiyordu. Bilgi "Yaratann n ve grkemini artrmak, insann durumunu dzeltmek" iin aranacakt. Bacon iin biricik doru bilgi, g olan bilgiydi. "Bilgi erktir" diyordu, fakat dar yararcl da kabul etmiyordu. "Geri benim znde yaptlarn ve bilimlerin etkin blmlerini aradm dorudur, ama bununla birlikte ben hasat zamann bekliyorum, ne yosunu, ne de yeil ekini bimeye kalkmyorum. nk ben iyi biliyorum ki doru olarak ortaya karlm gerekler kendileriyle birlikte bir sr yapt vereceklerdir, onlar tek tk, urada burada deil, kmeler ve salkmlar biiminde treteceklerdir. Ve ben hemen elimize gelen ilk meyveleri turfanda, mevsimsiz ve ocuka bir aceleyle toplamay kesinlikle doru bulmuyorum." Kendi dizgesini kurmaya balamadan nce Bacon, btn bilgi alann batan baa bir kez daha gzden geirmeyi gerekli buldu. "Bilimin lerlemesi" yaptnda bunu yapmtr. Bu ok byk bir iti, fakat onun yaad dnem zaten bir dnsel kahramanlk ayd. nsanlarn tek istei her eyi bilmekti. Onlar btn bilgiyi kendi alanlar iine almakla vnyorlar, "nsanm, bu nedenle insanla ilgili olan hibir ey bana yabanc olamaz" diyorlard. Bacon, dnemini byle bir giriim iin pek uygun buluyordu, dneminin stnlkleri arasnda basmevinin, Yenidnya'nn bulunuunu, lkesinin bar ve dinginlik iinde olmasn ileri sryordu. Bacon, iin bykln ve bunu baarmann olanakszln ok iyi anlyordu. Bununla birlikte, baz kiilere gre, yapt bilimler snflandrmas, felsefeye, o kadar umut balad yeni yntemden daha byk bir yardm olmutur. Skolastik felsefeyi beenmeyen Bacon, yeni felsefeyi "Doa Yorumu" olarak nitelendiriyordu. Gemile ilgisini kestiini, esinini Aristo'nun "Organon"undan alan eski felsefeye dmanln anlatmak iin byk yaptna "Yeni Organon" adn verdi. "Yeni Organon", yeni alet demektir. Bu yeni alet, yani dnme yntemi, Bacon'a gre, bir tr mantkt, fakat bu felsefe okullarnn mantndan tmyle ayr ve onlara kart olacakt. "nk bu benim nerdiim bilimin amac, tartmalar iin nedenler bulmak deil, sanatlar yaratmaktr. Ama baka olunca sonu da baka olur; birinin amac bir tartmada kar taraf yenmektir, tekininse, hareket halindeki doaya egemen olmaktr." Bu nedenle Bacon, usa vurma yoluyla kantlamay yadsr, her

yerde ve her eyde tmevarm yntemini kullanr. Fakat tmevarm kuramn da dier mantklarnkinden ayrr. Bacon'n dizgesi, deneyi inceleyen ve onu paralara ayran, sonunda ayklama ve yadsma ilemiyle sonuca varmaktan oluan bir yntemdir. Bu ilemde ilk aama incelenmesi gereken rneklerin toplanmas, ikinci aamaysa incelenen olaylarn temel zelliklerini gstermeyen rneklerin ayklanp atlmasdr. Sonra "tantl, kat, gerek, snrlar belli bir biim" kalr. Belirli bir amala denemeler yapmak Bacon'n aklna gelmemitir. ann bilim kuramlarndan ounun temelsizlii, Bacon'n genel dnn bilimsel aklamada yapaca nemli hizmeti grememesine neden oldu. Yntemi kuramlara ya da btn bilimleri kapsayan grlere ok az yer verir. Anlalyor ki, ok kez, toplanm rnekler ok fazla olursa, ayklayp atma ynteminin dnceye dayanmadan srp gidebileceini ve tmyle el yordamyla ayrntlarn kapsad gerei de karp atabileceini sanyordu. Novun Organum'da anlatlan yntemin asl zayf yan buradadr. Bu yntem doal eylemlerin karklk ve belirsizliini hi dikkate almamaktadr. Fakat Bacon'n tmevarm kuramna yapt yardm asla kmsenemez: Onun nemi ayklama veya atma ynteminin uygulamasnda ve her zaman gerek olaylara dayanmakta stelemesinden ileri gelmektedir. 3 Bacon'n Yaam Felsefesi Bacon, dinde birlik istiyor ve hogry savunuyordu. "Birliin eski ve gerek balar bir din, bir vaftizdir; bir tren ve bir siyaset deildir" diyordu. Ona gre, ahlak dinin yardmcsdr. Bacon hibir zaman grevin yalnzca grev olduu iin yaplmasn tlemez. Btn idealist dizgeleri beenmez. Machiavelli'yi aka ve itenlikle insanlarn neler yaptklarn anlatt, betimledii, ne yapmalar gerektiine ilikin dnce retmedii iin ver. Aristo'nun tersine, almayla etkin geirilen bir yaam dnmeyle geirilen bir yaama yeler. Ona gre bir hareketin doruluuyla ilgili yarg, sonularna gre verilir; fakat sonular bireyin deil, devletin iyiliine ynelik olmaldr. Felsefesi bu ynden pragmatizme benzemektedir. Bacon'n siyasal kuramlar, Grek devlet anlayndan, zellikle kmsedii Aristo'nun grlerinden esinlenmitir. Aristo gibi o da devletlerin doal olarak birbirlerine dman olduklarna, savan gereine inanr; d ticaretle ilgili dnceleri, Aristo'nun faizle ilgili szleri gibi, kabul edilmi ekonomik kurallara aykrdr. Bacon'da bugnk demokratik dnceler yoktur. Demokrasiye inanmyor, geinmek iin almak zorunda olanlar, tpk Grekler gibi, kk gryordu. Halknn byk bir blm okuyup yazma bilmeyen o dnemin ngilteresinde zaten demokrasinin var olamayaca aktr.

4 Yeni Atlantis Yeni Atlantis'i Bacon, 1624'te, altm yandayken, sal bozulmu, siyasetten ekilmi olduu bir zamanda yazd. Dr. Rawley, yapt 1627'de yaymlad. nce

ngilizce yazlm, sonra Latinceye evrilmiti; ngilizce metinde grlen baz anlalmaz yerler, Latince metinle karlatrlarak dzeltilebilmitir. Yeni Atlantis, kendisinden nce yazlan ve ideal bir devleti anlatan yaptlarn etkisinde kalmtr. Platon'un "Devlet"i gibi siyasal felsefe yapt olmad gibi Sir Thomas More'un "Utopia"s ve Swift'in yaptlar gibi ekonomik bir eletiri ve yerme de iermez. Daha ok kiisel bir ideal ve dlem rndr. Ben Salem halknn ahlak ve treler zerine anlatt eyler insanln nasl olmas gerektii konusunda Bacon'n dncelerini gstermektedir. "Bu halkta grlen, akla uygun dindarlk, arbal nee, ince nezaket ve iyilikseverlik, eli aklk ve konukseverlik, resmi yaamda ballk, zel yaamda namus, arballk ve terbiye, dzen, nezaket, ciddi alkanlk kendisinin olgunluk dzeyine eritiini gsterir." Anlatt toplumsal kurumlar yeni bir ulusal zyap oluumu iin birer ara olmaktan ok bu niteliklerin doal sonucu ve anlatmdr. Yaptn en nemli ve byk blmn kapsayan "Sleyman Evi" kendisinin btn yaam boyunca dlerinde yaatt bir idealdir. On yedinci yzyl bilimsel denemeler ve aratrmalar bakmndan byk almalarn yapld bir adr. Bacon, eyleme dayanan bilgilerimizi genilettiimiz lde insanln kurtulabileceine inanyordu. Onun dnemi bilgiyi yalnzca bilgi olduu iin aramyor, insanlara byk karlar salayaca iin bilimsel deneme ve aratrma yaplmasn istiyordu. Yeni Atlantis, hem byk bir adamn umut ve lksnn bir anlatm, hem de modern bilim ruhunun doduu o dnemi en iyi anlatan bir yapttr.

5 Bacon'n Dili Bacon, "Bir gn gelecek, bu ada diller kitaplarn deerlerini yitirmesine neden olacaktr" diyordu. Kendi yazlarn unutulmaktan kurtarmak iin yaptlarndan ngilizce yazdklarnn ounu Latinceye evirdi. "Denemeler", "Bilimin Gelimesi", "Yeni Atlantis" bunlar arasndadr. Denemeler iin "Bunlarn Latinceye evrilen cildi (Latince genel bir dil olduu iin) kitaplar yaad srece yaayacaktr" demektedir. Fakat Bacon'n ngrs doru kmamtr. Bugn onlarn Latinceleri deil, ngilizce evirileri okunmaktadr. "Denemeler" ngiliz klasikleri arasnda yer almtr. Bu yer al, iindeki konularnn neminden deil, daha ok yaznsal deyiinin gzellii nedeniyledir. "Denemeler"in deyii "Yeni Atlantis"in deyiinden birok bakmdan ayrlr. "Denemeler"de anlatm son derece ak ve zldr. Deimeceler, eretilemeler, kartlklar birbirini izlerler. Metin Latince tmce kurulular, Latince zdeyiler ve ataszleriyle doludur. "Yeni Atlantis"in diliyse daha kvrak, canl, akcdr. Deimece ve eretilemelere ok raslanmaz. Bu yaznsal sslerin olmay deyii ok yaln, hatta bazen yavan bir duruma da getirir. Fakat esas itibaryla metinde konuya uygun bir uyumluluk, arballk ve yalnlk egemendir. Fakat Yeni Atlantis plan ve kuruluu bakmndan zayf bir yapttr. Bacon roman yazsayd kesinlikle iyi bir romanc olamazd. yk anlat biimi hi de iyi deildir, olaanst eyleri birbiri ard sra sayp dizmesi, kuru ve can skcdr. Anlalyor ki, Bacon, yaptnn ilgi uyandrmas iin dncelerinin yeniliine gveniyordu. Belki bunda da haklyd, fakat onun bulunacan ngrd

eylerin hemen hepsi bugn bulunmu, fen onun dleyemeyecei ilerlemeler gstermitir. Baz ngrlerininse tmyle yanl olduu ortaya kmtr.

YEN ATLANTS Bitmemi bir yapt OKUYUCUYA Bu yky, efendim, bir bilim kurumunun rneini vermek amacyla kaleme ald. Sleyman Evi veya Alt Gnlk ler Koleji adn verdii bu kurum doay anlamak ve insanla yararl byk ve harika yaptlar oluturmak iin kurulmutur. Efendim yaptnda bu blmn sonuna gelmiti. Kukusuz rnek, iindeki eylerin ou insanolunun gc iinde olmakla birlikte, her bakmdan benzeri oluturulamayacak kadar geni ve byktr. Efendim ayn zamanda bu ykde bir yasalar sistemi ya da en iyi devlet ve toplum biimini yaratmay dnmt. Fakat bunun uzun bir yapt olacan grerek ok daha fazla sevdii doal tarihe gere toplamak isteiyle bu dncesinden vazgeti. RAWLEY

Tam bir yl kaldmz Peru'dan yelken aarak Gney Denizi* yoluyla in'e ve Japonya'ya doru yola ktk. Yanmza on iki aylk yiyecek almtk. Be ay ve daha fazla doudan, hafif ve zayf olmakla birlikte, uygun rzgrlar esti. Fakat sonra rzgr birdenbire dnd. Gnlerce hep batdan esti, bu yzden az yol alyor, bazen hi alamyorduk. Birka kez geri dnmek istedik. Fakat sonra gneyden douya doru esen iddetli bir frtna kt. Bizi (btn abalarmza karn) kuzeye doru srkledi; bu srada, tutumlu kullandmz halde, yiyeceimiz tkendi. Bylece dnyann usuz bucaksz sularnn ortasnda yiyeceksiz kaldk. Kendimizi tkenmi sayyor, lme hazrlanyorduk. Bununla birlikte gnllerimizi ve seslerimizi "denizlerde harikalarn gsteren" gklerdeki Tanr'ya ynelttik; onun acmasna snarak "nasl balangta denizin yzn ap kuru topra gsterdiyse imdi de bize lmememiz iin topra gstermesini" diledik. Gerekten de ertesi gn akamzeri enginde kuzeye doru youn bulutlar grdk. Bu bize karaya yaklatmz umudunu verdi. nk Gney Denizi'nin bu blmnn tmyle tannmam olduunu, orada imdiye kadar bulunmam adalara ve ktalara raslanabileceini biliyorduk. Bunun zerine rotay kara gibi grnen yne evirdik ve btn gece yol aldk. Ertesi gn afak skerken gzlerimizin nnde dz bir kara parasnn uzandn grdk. Ormanlarla kapl olduu iin daha da karanlk grnyordu. Bir buuk saat gittikten sonra iyi bir limana girdik. Buras ok byk deilse de iyi yaplm, denizden pek ho grnen gzel bir kentti.

Karaya kncaya kadar her dakika dnerek kyya yanatk. Karaya kmaya giriirken birdenbire karmzda ellerinde sopalar olan birtakm adamlar grdk. Bunlar sanki bizim karaya kmamz istemiyorlard, ama barmadan ya da iddet gstermeden yalnzca yaptklar iaretlerle bize uzak durmamz anlatyorlard. Bunun zerine, olduka byk bir d krklna uram bir durumda, aramzda ne yapacamz konumaya baladk. Tam o srada iinde yedi sekiz kii bulunan bir sandaln bize doru geldiini grdk. Sandaldakilerden birinin elinde iki ucu maviye boyanm sar kamtan bir asa vard. Bu adam hibir gvensizlik gstermeyerek gemimizin gvertesine kt. imizden birinin dierlerinden biraz fazla ileriye km olduunu grnce cebinden kk bir parmen tomar kard. Bu bizim parmenlerimizden biraz daha sar, yaz tabletlerinin yapraklar gibi parlak, fakat yumuakt, kolay bklyordu. En ndeki adammza onu verdi. Bu tomar iinde, eski brani, eski Grek ve niversitelerde kullanlan iyi Latin ve spanyol dillerinde u szler yazlyd: "Hibiriniz karaya kmayn. Size daha uzun bir sre verilmezse, on alt gn iinde bu kylardan gitmek zere hazrlk yapn. Bu sre iinde tatl su, yiyecek ya da hastalarnza yardm isterseniz ya da geminizin onarma gereksinmesi varsa, bunlar yazn, gcmz iinde olanlar verilecektir." Bu belge, zerinde aaya doru sarkk fakat almam kanatl ve yannda bir ha bulunan bir melek ocuk resmini tayan bir mhrle damgalanmt. Bunu verdikten sonra memur dnd, yantmz almak zere yanmzda yalnzca bir uak kald. Bunun zerine kendi aramzda konuurken ne yapacamz ardk. Karaya kmamza onay verilmemesi, hemen geriye dnmemizin sylenmesi bizi ok zyordu. Dier yandan halkn dil bilmesi, nazik ve uygar oluu bizi biraz avutuyordu. Her eyden nce belgedeki ha iareti bizim iin bir sevin kayna ve sanki bir kurtulu iaretiydi. Yantmz spanyolca yazdk. Gemimizin iyi durumda olduunu, nk frtnalardan ok durgun hava ve kar ynlerden esen rzgrlarla karlatmz, hastalarmza gelince bunlarn sayca ok ve ar olduklarn, karaya kmalarna izin verilmezse yaamlarnn tehlikeye deceini bildirdik. Dier gereksinmelerimizi uzun uzadya yazdk ve biraz malmz olduunu, bunlarla baz eyleri deitirmek isterlerse, kendilerine yk olmakszn gereksinmelerimizi salayabileceimizi de ekledik. Uaa dl olarak birka altn ve memura verilmek zere bir para krmz kadife vermek istedikse de uak bunlar almad. Onlara bakmak bile istemeyerek bizden ayrld, kendisi iin gnderilen baka bir kk kaya binip gitti. Yantmz gnderdikten saat sonra bize doru, yerli olduu anlalan bir kii geldi. zerinde bir tr sof kumatan geni kollu, gzel, bizimkilerden ok daha parlak, lacivert renkte bir kaftan vard. giysisi yeildi, bir kavuk biiminde, ok zarif, Trk kavuklar kadar byk olmayan serpuu da ayn renkteydi. Salar onun kysndan lle lle tayordu. Grn insana sayg alyordu. Baz yerleri yaldzl bir kayk iinde geliyordu, yannda yalnzca drt kii daha vard. Arkalarndan gelen baka bir kayktaysa yirmi kii bulunuyordu. Gemimize bir ok atm kadar yaklanca bize iaretler yaparak onu su zerinde karlamamz iin birka kii gndermemiz gerektiini anlattlar; bunu hemen yaptk: Bamzdaki insan ve onunla birlikte iimizden drt kiiyi gemimizin sandalyla gnderdik. Kayklarna alt yarda kalnca bararak durmamz ve daha ok yaklamamamz sylediler. Sylediklerini yaptk. Bunun zerine az nce giysilerini anlatm olduum adam ayaa kalkt. Yksek sesle spanyolca olarak "Hristiyan msnz?" diye sordu. Yaznn altnda grm olduumuz ha nedeniyle daha az korkarak "Evet, Hristiyanz" dedik. Bu yant zerine o kii sa elini gkyzne doru kaldrp yavaa azna doru ekti. Bu iareti onlar Tanr'ya krettikleri zaman kullanrlarm. Sonra

bize, "Hepiniz korsan olmadnza, son krk gn iinde, hakl ya da haksz, kan dkmediinize, sa'nn ba zerine ant ierseniz, karaya kmanza izin verilebilir" dedi. Bunun zerine, yanndakilerden biri, -ki giysilerinden bir noter olduu anlalyordu- durumu bir deftere yazd. Bu yapldktan sonra, ayn sandalda byk adamn yannda bulunan baka bir kii, efendisi kendisine birka sz syledikten sonra, yksek sesle, "Efendim bilmenizi istiyor ki geminizin gvertesine kmamas gurur ve byklk taslad iin deildir; aranzda birok hasta insan bulunduunu sylediiniz iindir. Kentin salk koruyucusu ona uzak durmas gerektiini sylemitir" dedi. Ona doru eilerek selam verdik. "Buyruklarn yerine getirmeye hazr olduumuzu, imdiye kadar bize davran biimlerini byk bir onur ve esiz bir insanlk saydmz; fakat adamlarmzn tutulmu olduu hastaln bulac olmadn umduumuzu" syledik. Bunun zerine geri dnd. Biraz sonra noter gelerek gemimizin gvertesine kt. Elinde o lkenin bir meyvesi bulunuyordu. Bu meyve bir portakal gibi, fakat rengi saryla krmz arasndayd ve ok gzel kokuyordu. Anlalyor ki; o bunu hastala kar bir koruma arac olarak kullanyordu. Bize "sa ve onun artamlar zerine" ant iirdi. Sonra da bir gn sonra sabah saat altda bize bir adam gndereceklerini, bu adamn bizi "Yabanclar Evi" denen bir yere gtreceini, orada gerek salkl, gerek hasta olanlarmz iin gereken eylerin salanacan syledi. Bundan sonra bizden ayrld; ona birka altn vermek istediimiz zaman glmseyerek "Bir i iin iki kez para alamam" dedi. Bundan benim anladma gre, grevi iin devletin kendisine verdii parann yeterli olduunu sylyordu; nk, sonradan rendiime gre, onlar rvet alan memurlar iin "iki kez cret alyor" derlermi. Ertesi sabah erkenden bize daha nce elinde bir asayla gelmi olan adam yine geldi ve bizi "Yabanclar Evi"ne gtreceini, btn gn iimizle uraabilmemiz iin kararlatrlan saatten nce geldiini syledi. "Beni dinlerseniz" dedi, "ilk nce birkanz benimle gelir, yeri grr, sizin iin nasl rahat bir duruma getirilebileceini dnr, sonra hastalarnz ve iinizden karaya karmak istediklerinizi arrsnz." Ona teekkr ederek, "bizim gibi kimsesizlere yardmnzdan dolay Tanr sizi kukusuz dllendirir" dedik. imizden alt kii onunla birlikte karaya kt. Karada nmze dm giderken dnd. "Ben sizin ancak kleniz ve rehberinizim" dedi. Bizi gzel caddeden geirdi, gittiimiz btn yol boyunca iki yanda sralanm insanlar gryorduk. Bunlar o kadar uygardlar ki, bize aknlkla deil, sanki "hogeldiniz" der gibi bakyorlard. lerinden birka nlerinden geerken kollarn biraz ileriye doru uzattlar. Bu devinimi onlar birine "ho geldiniz" demek iin yaparlar. Yabanclar Evi gzel, geni bir konaktr. Bizim tulalarmzdan daha mavi tuladan yaplm, bir blm caml, bir blm bir tr yaa batrlm kumala kapl gzel pencereleri var. nce bizi yukarda zarif bir salona aldlar. Sonra ka kii olduumuzu ve kamzn hasta olduunu sordular. Hepimizin, hasta ve salkl, elli bir kii olduumuzu, iimizden on yedi kiinin hasta olduunu syledik. Biraz sabrl olmamz ve kendisi dnnceye kadar beklememizi istedi. Bir saat sonra geldi. nmze dt. Bizim iin hazrlanan on dokuz oday grmeye gittik. Anlalyordu ki, bu odalarn dierlerinden daha iyi olan drd bizim ileri gelen drt adammza verilecek, onlar tek balarna bu odalarda kalacaklard. Dier on be odaysa, ilerinde ikier kii yatmak zere, bizlere ayrlmt. Odalar gzel, rahat ve iyi denmilerdi. Sonra bizi, yatakhaneyi andran uzun bir koridora gtrd. Orada bize bir yanda, boydan boya uzanan on yedi hcre gsterdi. Dier yanda duvar ve pencereden

baka bir ey yoktu. Hcreler pek temiz ve sedir aacndan blmelerle birbirlerinden ayrlmlard. Bu koridor ve bize gerekenden krk tane daha fazla olan hcreler hastalar iin bir klinik grevini gryordu. Bize sylediine gre, hastalarmzn arasndan iyileenler hcrelerinden alnp, bir odaya gtrlecekti. Bu amala, daha nce sylediimiz saydan baka, on tane daha yedek oda ayrlmt. Bunu yaptktan sonra bizi yine salona getirdi ve birine bir grev ya da buyruk verdikleri zaman yaptklar gibi, sopasn biraz yukar kaldrarak yle dedi: "Bilmelisiniz ki, lkemizin greneine gre, adamlarnz geminizden karmak iin verdiimiz bugn ve yarndan sonra gn evlerinizde kapanacaksnz. Fakat zlmeyin ve tutuklandnz sanmayn. Rahat edin ve kendinizi dinlenmeye braklm olarak dnn. Hibir eyiniz eksik olmayacaktr. Adamlarmzdan alts darda herhangi bir iinizi yapmak zere ayrlmtr." Byk bir heyecan ve saygyla ona teekkr ettik. "Kukusuz, bu lkede Tanr her eyde kendini gsteriyor" dedik. Ona yirmi altn lira uzattk, ama glmsedi. "ki kez cret mi alacam?" diyerek bizden uzaklat. Hemen biraz sonra yemeimiz verildi. Yiyecekler nefis, gerek ekmek, gerek et Avrupa'da bildiklerimizden daha iyiydi. trl iki itik. Hepsi de salkl ve gzeldi; zm arab, bizim bira gibi tahldan yaplm fakat daha ak renkli bir iki, o lkenin bir meyvesinden yaplm olaanst ho ve serinletici bir tr elma arab. Bunlardan baka bize hastalarmz iin bir yn krmz portakal getirdiler. Sylediklerine gre deniz tutmalarna bire bir gelirmi. Ayn zamanda bir kutu kk gri ve beyazms haplar verdiler. Bunlardan hastalarmzn her gece yatmadan nce birer tane almasn istediler. Sylediklerine gre iyilemelerini abuklatrrm. Ertesi gn, gemimizden adamlarmz ve eyamz getirme ve tama ii bitip biraz sakinleince, arkadalarmz toplamann iyi olacan dndm. Toplannca da onlara "Sevgili arkadalar" diye baladm. "Kendimizin ve durumumuzun ne olduunu bilelim. Biz peygamber Yunus'un, denizlere gmlmken baln karnndan dar kt gibi, karaya ktk. imdi karadayz, ama ancak lmle yaam arasnda bulunuyoruz; nk hem eski, hem de yeni dnyann tesindeyiz. Avrupa'y bir daha grecek miyiz, ancak Tanr bilir: Bizi buraya bir mucize getirdi, ancak bir mucize kurtarabilir. Bu nedenle gemiteki kurtuluumuz iin ve iinde bulunduumuz ve gelecek tehlikeler iin Tanr'ya yakaralm. Her birimiz durumunu dzeltsin: Sonra u da var ki biz dindar ve uygar olan Hristiyan bir halk arasna gelmi bulunuyoruz. Eksik ve yanllarmz gstererek kendimizi utanlacak bir duruma drmeyelim. Bir ey daha var; nazik bir biimde olmakla birlikte bir buyrukla bizi gn sreyle bu duvarlarn iine kapadlar: Bunu terbiye ve davranlarmzn nasl olduunu anlamak iin yapp yapmadklarn kim bilir? Bunlarn kt olduklarn grrlerse bizi hemen kovabilirler. yiyseler, bize daha fazla zaman verebilirler. Bize hizmet iin verdikleri insanlar ayn zamanda bizi gzetlemek grevini zerlerine alm olabilirler. Bunun iin, Tanr akna, kendimizi seviyorsak, Tanr'nn houna gidecek ve bu halkn gzne girecek biimde davranalm." Arkadalarm hep bir azdan, verdiim iyi tler iin bana teekkr ettiler. Arballk ve nezaketle, en kk bir gcenme frsat vermeden yaamaya sz verdiler. gn nee iinde, tasasz geirdik. Bugnlerin sonunda ne yapacaklarn merakla bekliyorduk. Bu sre iinde hastalarmzn her saat iyiletiklerini sevinle gryorduk. Bunlar kendilerini kutsal bir salk havuzuna atlm* sanyorlar, doal bir biimde ve hzla iyileiyorlard. gn getikten sonra bize daha nce hi grmediimiz yeni bir adam geldi. Bu da nceki gibi maviler giymiti, yalnzca kavuu beyazd. Bunun stne kk krmz bir ta takmt. Ayn zamanda gzel kumatan bir boyun atks vard.

eri girince nmzde biraz eildi, kollarn uzatt. Biz de kendisini byk bir alakgnlllk ve ballkla selamladk. Sanki azndan idammz ya da aklanmamz yargs kacakm gibi bekliyorduk. Birkamzla grmek istediini syledi. Bunun zerine yalnzca alt kii kaldk, tekiler odadan ktlar. "Ben grevim olarak" diye sze balad, "bu Yabanclar Evi'nin mdrym. Uram bakmndansa bir Hristiyan papazym: Bu nedenle sizlere hem yabanc, hem de zellikle Hristiyan olarak hizmetlerimi sunmaya geldim. Sizin iitmek isteyebileceinizi sandm baz eyler syleyebilirim. Devlet sizin alt hafta karada kalmanza izin verdi. Fakat ileriniz daha uzun zaman istiyorsa zlmeyin, nk yasa bu bakmdan ok sk deildir; kendimin bile size gerekli olan sreyi alabileceimden kuku duymuyorum. unu da anlamanz isterim ki, Yabanclar Evi, imdi zengin ve ok sermayelidir. nk otuz yedi yldan bu yana gelirini biriktiriyor. Bu sre iinde buralara bir yabanc gelmemitir. Bu nedenle hi zlmeyin. Devlet kaldnz sre iinde btn harcamalarnz karlayacaktr. Bu yzden bir gn bile daha az kalmayacaksnz. Getirdiiniz ticaret mallarna gelince, sizlere iyi davranlacaktr. Karln ya mal olarak ya da altn ve gm olarak alabilirsiniz. nk bizim iin hepsi birdir. Baka bir dileiniz varsa syleyin. Alacanz yantn sizi utandracak trde olmayacan greceksiniz. Yalnzca unu sylemeliyim ki, hibiriniz zel izin olmadan kent surlarndan bir karandan (onlarda bir buuk mil) fazla uzaa gidemezsiniz." Bir sre birbirimize baktktan sonra bu iyiliksever ve babaca davrana hayran olarak u yant verdik: "Ne syleyeceimizi bilemiyoruz. kranmz anlatacak sz bulamyoruz. Zaten soylu ve cmert nerilerinizle bize isteyecek bir ey brakmadnz. Cennete kavumu gibi olduk; nk biraz nce lm tehlikesiyle kar karya olan bizler imdi huzur ve avuntu bulduumuz bir yere getirildik. Bu mutlu ve kutsal topraklar stnde biraz daha ilerlemek isteiyle gnllerimizin yanmamas olanaksz olmakla birlikte bize verilen buyrua her zaman uyacaz." Sonra "sizin saygdeer kiiliinizi ve btn ulusunuzu yakrlarmzda unutursak dilimiz tutulsun" diye ekledik. Ayn zamanda byk bir alakgnlllkle bizleri sadk hizmetileri olarak kabul etmesini rica ettik. Kiiliimizi ve btn varlmz buyruklarna sunduumuzu bildirdik. "Ben bir din adamym" dedi, "ve bir din adamnn dln beklerim. Bu da sizin kardee sevginiz, beden ve ruha iyi olmanzdr." Bunun zerine gzlerinde sevecenlik yalaryla bizden ayrld. Sevinten ve grdmz iyilikten arm bir durumdaydk. Aramzda yle syleniyorduk: "Biz melekler lkesine gelmiiz. Onlar her gn gzlerimizle gryoruz. Hi ummadmz her rahatl daha aklmza gelmeden bize salyorlar." Ertesi gn, saat on sralarnda, vali yine geldi. Selamlatktan sonra teklifsizce "bizi grmeye geldiini" syledi. Bir sandalye isteyip oturdu. imizden on kadar da (tekiler aa tabakadan insanlard ve bazlar da dar kmt) onunla oturduk. Sandalyelerimize henz ilimitik ki, u biimde sze balad: "Biz bu Ben Salem adas (kendi dillerinde ona bu ad verirler) halk uzak ve ssz bir yerde olduumuz, ayn zamanda yolcularmz iin koyduumuz gizlilik yasalar ve yabanclar lkemize ok ender kabul ediimiz nedeniyle yerleik dnyann byk bir blmn iyi tanrz, fakat kendimiz bilinmez kalrz. Bu nedenle, az bilenin sorular sormas daha uygun olur, zaman geirmek iin ben size soru sormayaym, siz bana sorun." Yant olarak ona bu izni verdii iin teekkr ettik. "imdiye kadar grdklerimizden anladmza gre bizim iin dnyada bu mutlu lkenin durumunu anlamak kadar deerli bir ey olamaz. Ama her eyden nce, dnyann drt bucandan gelip

burada bulutuumuza gre, -hepimizin Hristiyan olmas nedeniyle kukusuz bir gn br dnyada da bulumak yazgmzdr- lkeniz bu kadar uzak, peygamber olarak tandnz sa'nn dnyaya geldii yerden ok byk ve bilinmez denizlerle bu kadar ayrlm olmasna karn nasl olup da bu dine girdiinizi anlamak isteriz" dedik. Bu sorumuzun pek houna gittii yznden belli oluyordu. "Siz ilk kez bu soruyu sormakla gnlm kendinize baladnz. nk bu sizin nce br dnyay dndnz gsteriyor" dedi. "Sevinerek ve ksaca isteinizi yerine getireceim." "Kurtarcmz sa'nn gkyzne kndan yirmi yl kadar sonra adamzn dou kysndaki Renfusa kentinin halk geceleyin (gece bulutlu ve sakindi) denizde bir mil kadar uzakta byk bir k stunu grdler. Sivri deil, denizden gklere doru ykselen bir direk ya da silindir biimindeydi. zerinde nurdan bir ha grlyordu ki, direin kendisinden daha parlak ve gsteriliydi. Bu garip grnm karsnda kent halk aknlk iinde kumsalda topland. Sonra da bu harikann yanna gitmek iin birka kk kaya bindiler. Fakat kayklar stuna altm yarda kadar yaklamlard ki, kendilerini olduklar yerde balanm buldular. Daha fazla ilerleyemiyorlard. evresinde dolaabiliyor ancak ona daha fazla yaklaamyorlard. Bylece kayklar yarm daire biiminde toplanarak bu gksel belirtiyi seyre daldlar. Bir raslant olarak kayklardan birinde Sleyman Evi Dernei'nden (bu ev veya kolej, kardelerim, bu lkenin gzbebeidir) bir bilgin vard. Bu kii bir sre dikkat ve saygyla bu stun ve haa bakp kald. Birdenbire yere kapand. Sonra dizleri zerinde dorularak ellerini ge kaldrp u biimde duaya balad: "Ey yerin ve gklerin ulu Tanrs! Sen bizim uramzdan olanlara ltfederek yarattn yaptlar, onlarn gerek gizlerini bilmek; tanrsal olaylar, doa yaptlar, sanat yaptlaryla her tr dzmece, aldatmaca arasndaki fark sezme yeteneini (insanoullarna verilebildii kadar) bizlere baladn! u insanlar nnde doruluunu kabul ederim ki imdi gzlerimizin nnde grdmz bu eyde senin parman vardr ve bu gerek bir tansktr. Kitaplarmzdan senin yalnz ve yalnz tanrsal ve yksek amalarla olaanst eyler yarattn reniyoruz. nk doa yasalar senin yasalarndr ve sen onlar iyi bir neden olmadka asla deitirmezsin, senden bu olay bize kutlu klman, bize iyilik ederek bunu aklaman ve yararn gstermeni rica ediyoruz. Zaten bunu bize gndermekle biraz olsun bunun szn veriyorsun. "Yakarmasn bitirince iinde bulunduu kayn zlm ve ilerlemeye hazr olduunu grd. Oysa tekiler hl balydlar; bunu yaklamasna izin olarak kabul edip kayn yavaa ve sessizce stuna doru ilerletilmesi iin buyruk verdi; fakat yanna varmadan nce stun ve kutsal ktan ha dald, sanki yldzl bir gkyznn iine atld. Bu da hemen biraz sonra gzden yitti. Sedir aacndan kk bir kutu ya da sandktan baka bir ey grnmez oldu. O da kuruydu, sudan hi slanmamt, ama yzyordu. Kendisine doru olan ucunda kk yeil bir hurma dal bymt. Bilgin sand byk bir saygyla kaya alnca kendiliinden ald. inden bir kitapla bir mektup kt. kisi de ince parmen zerine yazlm, Hint kumalarna sarlmlard. Kitap sizin elinizde bulunan biimde (nk biz sizin kiliselerinizin neyi kabul ettiini ok iyi biliyoruz) Ahdi Atik ile Ahdi Cedid'in btn kitaplarn, ayn zamanda Apocalypse'i (yani Ahdi Cedid'in son kitabn); ayn zamanda Ahdi Cedid'in o zaman yazlmam fakat yine kitapta olan dier blmlerini ieriyordu. Mektuba gelince, iinde u szler yazlyd: "Ulu Tanr'nn hizmetisi ve sa'nn havarisi olan ben Bartholomew'ya, gzmn nnde beliren bir melek bu sand denizin dalgalar arasna atmam salk verdi. Bu nedenle bu sandn karaya vuraca yerin halkna onlara ayn gn Tanr'dan ve sa'dan kurtulu, bar ve iyilik geleceini bildiririm.

"Ayn zamanda bu yazlarn ikisinde, yani hem kitap, hem mektupta byk bir tansk gsterilmiti. Bu tansk havarilere verilen her dilde anlalmak yetisine benziyordu. nk o alarda bu lkelerde yerlilerden baka braniler, ranllar ve Hintliler vard. Bunlarn her biri kitab ve mektubu sanki kendi dilinde yazlm gibi okuyordu. Bylece, nasl eski dnyann kalan ksm Nuh'un gemisi araclyla kurtarlmsa, Aziz Bartholomew'nun havarilik ve olaanst din almalaryla bu lke dinsizlikten kurtuldu." Biraz durdu. Bu srada bir haberci geldi, onu ard. Bu nedenle bu toplantda btn konutuklarmz bu kadarla kald. Ertesi gn vali yemekten hemen sonra yine geldi ve u biimde zr diledi. "Dn anszn sizleri brakp gitmek zorunda kaldm. Fakat arkadalmdan ve syleimden holandysanz bugn bu amz kapatr, sizinle bir sre konuuruz" dedi. Yant vererek, "O kadar holandk ki, siz konuurken geirdiimiz tehlikeleri ve geireceimiz korkular unutuyoruz. Sizinle geirdiimiz bir saat, daha nce yaadmz yllarn tmnden deerlidir" dedik. Bizleri hafife eilerek selamlad. Hepimiz yeniden oturduktan sonra "sorular sormak size der" dedi. imizden biri biraz durduktan sonra: "Bir konuyu bilmek istiyoruz, fakat snrmz aarz diye sormaktan korkuyoruz. Sizin bize kar gsterdiiniz rnei olmayan bu iyilikle yreklenerek kendimizi yabanc sayamyoruz. Sizin sadk hizmetiniz olmaya sz verdiimiz iin de bunu sormak cesaretini kendimizde buluyoruz. Yantlamay uygun bulmazsanz, yant vermeyin ve kendinibilmezliimizi balayn. "Bugn zerinde bulunduumuz u mutlu adann pek az kimse tarafndan bilindii, buna karn onun, dnya uluslarnn ounu bildiiyle ilgili anlattklarnz dikkatle dinledik. Bu szleri doru bulduk. nk siz Avrupa dillerini konuuyorsunuz, durumumuzu ve ilerimizin ounu biliyorsunuz. Fakat biz Avrupa'da, bu son dnemin btn uzak deniz seferlerine ve bulularna karn, bu adayla ilgili hemen hemen hibir ey duymadk. Bunu son derece garip buluyoruz. nk btn uluslar birbirleriyle ilgili, ya yabanc lkelere giderek ya da gelen ziyaretiler araclyla bilgi sahibi oluyorlar. Her ne kadar yabanc lkelere giden bir gezgin ok kez gzyle grerek, yurdunda kalarak gezginlerin anlattklaryla elde edebildiinden daha ok bilgi elde ederse de, her iki biim de iki lkeyle ilgili bir dereceye kadar karlkl bilgi edinmeye yeter. Fakat biz bu adadan herhangi bir geminin Avrupa limanlarndan birine geldiini hi kimseden duymadk. Hayr, ne Dou, ne Bat Hindistan'dan, ya da dnyann herhangi bir yerinden bir gemi oraya gitmemitir. Fakat alacak ey bu deildir. nk, siz yce kiinin syledii gibi, buras, byle geni bir denizin en gizli bir yerinde bulunmas nedeniyle bilinmeyebilirdi. Fakat kendilerinden bu kadar uzakta olanlarn dilleri, kitaplar ve ileriyle ilgili bilgi sahibi olmalarn bir trl anlayamadk. Bakalarna gizli ve grnmez olmak, sonra da bakalarn bir k altndaym gibi apak grmek bize tanrsal glerin ve varlklarn bir durumu ve zellii gibi grnd." Vali bu sylevi sevimli bir biimde glmseyerek yantlad: "imdi sorduunuz bu soru nedeniyle balama dilediiniz iin iyi ettiniz; nk anlalyor ki, siz bu lkeyi bir sihirbazlar lkesi sanyorsunuz, sanki bizler dnyann her yanna dier lkelerden haber ve bilgiler getirmek iin cinler ve periler gnderiyoruz" dedi. ok byk bir alakgnlllkle yant verdik. Fakat yznde onun bunu yalnzca bir aka olsun diye sylediini gsteren bir anlam vard. "Bu adada doann stnde bir ey olduuna inanacaktk, ama bunun sihirle deil, daha ok meleklerle ilgili olduunu sanyoruz. Fakat bizi bu soruyu sorma konusunda dikkatli ve kukulu olmaya srkleyen neden, efendimizin gerekten bilmesini isteriz ki, byle bir dnce deildi. Daha ok bu lkede yabanclarla ilgili gizli yasalar bulunduuna

ilikin bir nceki konumanzda st kapal olarak sylediiniz bir eyi anmsamamzd." Buna yant vererek "Doru" dedi. "Bu nedenle size syleyeceim eylerde benim iin aklanmas yasak olan baz noktalar izninizle gizli brakacam; fakat syleyeceklerim sizi tatmin etmeye yeterli olacaktr. "unu bilmelisiniz ki, -belki de buna inanmayacaksnz- aa yukar bin yl hatta biraz daha nce, dnya denizcilik, hele uzak yolculuklar bakmndan, bugn olduundan daha ileriydi. Sanmayn ki, u son yz yirmi yl iinde lkenizde yolculuklarn ne kadar ok arttn bilmiyorum. yi biliyorum, ama yine sylyorum ki, gemite denizcilik imdikinden daha ileriydi. Byk tufandan sonra insanlarn bir blmn kurtaran Nuh'un gemisi bir rnek oluturarak insanlara denize kmaya cesaret ve gven mi verdi, nedir bilmiyorum ama gerek byledir. Finikeliler, hele Suriyelilerin byk donanmalar vard. Daha batda smrgeleri olan Kartacallarn da, douya doru Msr ve Filistin'in de gemicilikleri ayn biimde ok gelimiti. imdi ancak kayk ve kanolar olan in'in ve Amerika dediimiz Byk Atlantis'in o zaman pek ok sava gemisi vard. O alardan kalm doru kaytlarda grdmze gre bu ada iyi donatlm bin be yz salam gemiye sahipti. Btn bunlar hakknda sizler pek az ey biliyorsunuz veya hi bilmiyorsunuz, fakat bizim geni bilgimiz var. "O dnemde bu lke daha nce adlarn saydmz btn lkelerin gemileri tarafndan bilinir ve ziyaret edilirdi. ok kez bunlarn iinde gemici olmayan baka lkelerin insanlar da geliyordu: ranllar, Keldaniler, Araplar gibi. Bu nedenle, bugn lkemizde hemen hemen btn gl ve nl lkelerden aileler ve kk boylar var. Kendi gemilerimizle birok yolculuk yaptlar. Bu arada Herkl Stunlar dediiniz boazlara (Cebelitark), ayn zamanda Atlas Okyanusu'na, Akdeniz'e, Hanbalk Da denen Pekin'e, Dou denizlerindeki Hongchow'a ve Dou Tataristan snrlarna kadar gittiler. "Bu dnemde ve daha sonra, Byk Atlantis halk geliip ilerlemeye balad. Geri sizin byk adamlarnzdan birinin (Platon) Neptn'n ocuklarnn orada yerlemesini, grkemli tapnak, saray, kent ve tepeyi, bu alan ve tapna zincirler gibi evreleyen ve zerinde gemiler dolaan rmaklar, insanlarn ayn yere kmak iin kullandklar ve sanki gkyz merdivenleriymi gibi vd trl ykseklikteki merdivenlerin yks ve betimlemesi ok iirsel bir sylenceyi dile getirir. Ama u kadar dorudur ki, ad geen Atlantis lkesi o zaman Coya diye tannan Peru, yine o zaman Tyrambel diye anlan Meksika, askerlik, donanma ve zenginlik bakmndan gl ve ok byk lkelerdi; o kadar glydler ki, bir dnem, hatta on yl iinde, Tyrambel halk Atlantik'ten Akdeniz'e, Coyallar ise Gney Denizi'nden adamza iki byk sefer yaptlar. "Bu seferlerden Avrupa'ya yaplan ilkiyle ilgili, anlalyor ki, sizin ayn yazarnz, adn sylediim bir Msrl rahibin anlatsndan yararlanmtr. Gerekten de byle olmutur. Fakat bu glere kar koymak ve onlar kovmak onuru eski Atinallarn mdr, bunu bilmiyorum; fakat u kesindir ki, bu yolculuktan ne bir gemi, ne de bir insan geri dnmtr. Daha merhametli dmanlarla karlamam olsalard, Coyallarn lkemize yaptklar ikinci seferin sonucu da daha iyi olmazd. nk bu adann Altabin adndaki akll ve iyi sava olan kral, kendisinin ve dmanlarnn gcn ok iyi bildii iin onlarn kara glerini gemilerinden ayrmay becerdi, donanmalarn ve ordughlarn onlarnkinden daha byk bir gle hem karadan, hem denizden sard. Onlar bir arpma bile olmadan teslim olmak zorunda brakt. Aman diledikleri zaman bir daha kendisine kar silah kullanmayacaklarna ant iirmekle yetinerek hepsini zgr brakt. "Fakat Tanr'nn c bu kurumlu giriimi yok etmekte gecikmedi. nk, yz yldan daha ksa bir sre iinde Byk Atlantis tmyle yok oldu. Yazarnzn dedii gibi

byk bir depremle deil, (nk btn o blgede deprem ok grlmez) tufan ve sellerle ykld. O lkelerde bugn de eski dnyada olduundan ok daha byk rmaklar ve onlar besleyen ok daha yksek dalar vardr. "Fakat bu sel suyunun ok derin olmad, ok yerlerde yerden krk aya gemedii dorudur. Bu nedenle genel olarak insan ve hayvanlar ldrmekle birlikte ormanlarda yaayan hayvanlardan bir bl kaabildi. Kular da yksek aalara ve ormanlara snarak kurtuldular. nsanlara gelince, birok yerde yaplar suyun derinliinden daha yksek olsa bile, sular s olsa da uzun sre yeryzn kaplad iin vadide boulmayan insanlar yiyecek ve dier gerekli eylerin yokluundan ldler. "Bu nedenle Amerika'nn nfusunun ok az oluuna, halkn gerilik ve bilgisizliine amayn. Amerika halkn gen, hem de dnyann dier insanlarndan en aa bin yl daha gen saymalyz. nk, genel tufanla onlarn urad sel ykm arasnda bu kadar zaman vard. Dalarda kalan zavall insanlar oalarak yava yava lkelerini yeniden doldurdu. Basit ve yabanl insanlar olduklar, dnyann balca ailesi olan Nuh ve oullar gibi olmadklar iin sonraki kuaklara yazn, sanat ve uygarlk brakmadlar. Dalk lkelerinde, o blgelerin son derece souk olmas yznden kaplanlar, aylar ve o yerlerde grlen uzun kll byk keilerin postlarn giyerlerdi; vadiye indikten sonra oradaki scakl dayanlmaz buldular. Daha hafif giysiler yapmasn bilmedikleri iin de plak gezmek zorunda kaldlar. Bu alkanlk bugne kadar srmtr, yalnzca balarna ku tyleri takmaktan byk onur ve zevk duyarlar. Bunu da, sular basp alaklar doldurduu zaman yksek yerlere srler halinde konan kular araclyla dalara yol bulabilen atalarndan almlardr. "Gryorsunuz ki, tarihin bu olaan ykm yznden bize en yakn olmalar nedeniyle her zaman alveri ettiimiz Amerikallarla ilikilerimizi yitirdik. Dnyann baka blmlerine gelince, aktr ki, bunu izleyen dnemlerde savalar yznden mi, yoksa zamann doal olarak deimesiyle mi, her neyse, denizcilik her yerde ok geriledi. zellikle uzak yolculuklar, kalyon ve denize dayanamayacak gemilerin kullanlmas nedeniyle, hi yaplmaz oldu. "Bu nedenle ilikilerimizin, baka lkelerden bize gemiler gelmesi blm uzun zamandan beri sryor. Fakat ilikilerimizin ikinci blmnn yani bizim gemicilerimizin baka lkelere gitmesi iinin srmemesi iin size baka bir neden gstermeliyim. nk, doru sylemek gerekirse, gemilerimiz say, salamlk, denizciler, kaptanlar ve gemicilikle ilgili her konuda her zaman olduundan daha iyidir; yleyse niin yurdumuzda kaldmz imdi size ayrca aklayacam. Bylece sizin de ana sorunuza biraz olsun yant vermi olacam. "Bu adada bin dokuz yz yl nce bir hkmdar yaamt. Biz onun ansna btn dier hkmdarlarn ansndan daha fazla sayg gsteririz. Biz ona herhangi bir kr inan yznden deil, fakat lml olmakla birlikte, Tanr'nn bir aracs olduu iin bu saygy gsteriyoruz: Ad Sleyman olan bu hkmdar milletimize yasalar verdii iin nemsiyoruz. Yreinin iyiliiyse sonsuzdu, lkesini ve ulusunu mutlu etmek, birinci amacyd. Bu nedenle evresi be bin alt yz mil olan ve byk bir blm son derece verimli olan bu lkenin dardan hibir yardm grmeden kendisini yaatacak kadar zengin ve kendine yeter olduunu dnd. Gemiler balklk ve tamaclk yaparak ayn zamanda bizden pek uzak olmayan ve bu devletin ynetimi ve yasalar altnda bulunan baz kk adalar arasnda gidip gelerek bol bol i bulabilirlerdi. "Memleketin o zaman iinde bulunduu mutlu ve zengin durumunu, bunun daha fazla iyileemeyeceini, oysa bin kez daha ktleebileceini gz nnde tutarak kendi dneminde oluan bu mutluluu sonsuzlatrmak amacyla (onun amac soylu ve

kahramanca olmakla birlikte sonuta bir insan kadar ileriyi grebiliyordu) lkemizin temel yasalarna, yabanclarn lkeye girmesine yasaklar ve engeller koydu. O sralarda, Amerika'nn ykmndan sonra olmakla birlikte, yabanclar buraya pek sk gelip giderlerdi. Hkmdarmz yenilikten ve (yabanc) greneklerin birbirine karmasndan holanyordu. "Yabanclarn zel izin almadan lkeye girmesini yasaklayan buna benzer bir yasa, in'de de vardr ve hl da yrrlktedir. Fakat orada bu yasa ok kt sonular vermi, onlar acayip, bilgisiz, korkak ve budala bir ulus yapmtr. Fakat bizim yasa koyucumuz yasay bambaka bir ruhla oluturmutur. nk, her eyden nce, gemileri kazaya uram yabanclarn kurtarlmas iin nlem alarak bir farkllk getirmi, insanlk lksnden ayrlmamtr. Bunu siz kendiniz de yaadnz." Bu szler zerine, hepimiz ayaa kalktk. nnde sayg ile eildik. O szlerini srdrerek: "Yine ayn kral insanlk duygusunu ve siyaseti birletirmek isteyerek ve yabanclar istemedikleri halde burada alkoymay insanlk duygusuna, onlarn geri dnerek bu devlete ilikin bilgilerini aklamalarn siyasete aykr bulduu iin, bu nlemleri ald. lkeye kmalarna izin verilen yabanclar ne kadar ok olurlarsa olsunlar, istedikleri zaman gidebilecekler, kalmak isteyenlerse, devletin salayaca ok iyi yaama koullar bulacaklard. Bunda o kadar byk bir uzak grllk gstermiti ki, yasan konduu dnemden bu yana bir tek geminin geri geldiini grmedik. Yalnzca on kii ayr ayr zamanlarda bizim gemilerimizle bize dndler. Bu birka kiinin dardayken bizim iin neler sylediklerini bilmiyorum. Fakat ne sylerlerse sylesinler geldikleri yer onlara ancak bir d lkesi olmutur. "imdi, bizim buradan yabanc lkelere yolculuklarmza gelince, yasa koyucumuz, bunu tmyle yasaklamay uygun buldu. in'de byle deildir, nk, inliler istedikleri ve gidebildikleri yere giderler; bu onlarn yabanclar lkelerine sokmamak iin kardklar yasann bir korkaklk ve alaklk yasas olduunu gsterir. Fakat bizim bu yasamzn tek bir zel durumu vardr ki; hayran olmaya deer ve yabanclarla ilikiden doan yarar koruyarak zarar nler. imdi bunu size aklayacam. Burada konudan biraz ayrlyor gibi grneceim ama sonuta ilikiyi greceksiniz." "unu anlamalsnz ki sevgili dostlarm, o hkmdarn baard byk ilerden biri dierlerinden stndr. Bu da 'Sleyman Evi' dediimiz bir topluluu ya da dernei oluturmas ve kurmasdr. Dncemize gre bu imdiye kadar dnya zerinde grlmemi en soylu kuruldur ve lkemizi aydnlatan bir fenerdir. Grevi Tanr'nn yaptlarn ve yaratklarn incelemektir. Baz kiiler kurucusunun adn biraz bozmu olarak tadn, Solomona Evi olmas gerektiini sylyorlarsa da, kaytlarda, konuulduu gibi yazlmtr. Bunun sizce de bilinen ve bize de yabanc olmayan branilerin kral Sleyman'n ad olduunu kabul ediyorum. nk bizde onun yaptlarnda sizin yitirdiiniz baz blmler vardr: rnein, 'Lbnan sedirinden duvarda byyen yosuna kadar' btn bitkiler, canllar ve devinen btn eylerle ilgili yazd doa tarihi. "Bu beni u inanca ulatryor ki, kralmz kendisinden yllarca nce yaam olan branilerin kralyla birok eyde ayn dncede olduu iin onu bu kurulun adyla onurlandrmtr. Bu toplulua ya da dernee bazen 'Sleyman Evi', bazen de 'Alt Gnlk Yaptlar Koleji' denmesi beni bu dnceye daha ok yneltiyor. Byk hkmdarmz, Tanr'nn dnyay ve iindeki btn varlklar alt gn iinde yarattn branilerden renmi ve bu kurulu btn varlklarn gereini bulup kartmak iin kurmutur. Bylece Tanr'nn sanatln daha yceletirmek, insanlara bunlardan yararlanma konusunda daha byk olanaklar salamak iin ona bu ikinci ad vermitir.

"Fakat imdi konuya dnelim. Hkmdarmz btn halkmza kendi egemenlii altnda olmayan yerlere gitmeyi yasaklad zaman u kural da koymutur: Her on iki ylda bir bu lkeden ayr yolculuklar yapmak zere iki gemi yola kacak, bu iki geminin iinde 'Sleyman Evi'nin' retim yelerinden ya da dier ilgililerinden oluan kiilik bir kurul bulunacak, bunlarn grevi de, bize gittikleri lkelerin ileri ve durumu, zellikle btn dnyadaki bilim ve sanatla, bulularla, yeni rnlerle ilgili bilgilerin ve bunlarla birlikte her tr kitap ve rneklerin getirilmesiydi. Gemiler retim yelerini karaya kardktan sonra geri gelecek ve retim yeleri bu lkelerde yeni bir kurul gelinceye dek kalacaklard. Gemilerde yiyecek ve olduka ok para ve deerli eyadan baka bir ey bulunmayacakt. Bu para ve deerli eya retim yelerinin yannda bulunacak ve onlar tarafndan byle eyler almak ve uygun grdkleri kiileri dllendirmek iin kullanlacakt. "imdi sradan gemicilerimizin karaya ktklar zaman nasl olup da tannmadklarn, gittikleri lkeye gre adlarn ve giysilerini deitirerek nasl karaya karldklarn, bu yolculuklarn hangi lkelere yapldn, yeni kurullarla buluacaklar yerlerin nasl saptandn ve imdiye kadar ne yapldn size anlatmak durumunda deilim ve siz de herhalde istemezsiniz. Fakat gryorsunuz ki, biz altn, gm veya elmas, yahut ipek, baharat ya da mal ticareti yapmyoruz... Biz yalnzca Tanr'nn ilk yaratt ey olan istiyoruz. Dnyann her yerini aydnlatacak olan !" Bunu syledikten sonra sustu. Biz de bir ey sylemedik; gerekten hepimiz bu kadar inandrc bir biimde sylenen byle garip eyleri duyduktan sonra armtk. Bizim bir eyler sylemek istediimizi, fakat hemen hazr olmadmz anlayarak byk bir nezaketle yardmmza yetiti ve sze balad. Bize yolculuumuzu nasl geirdiimizi sormak alakgnllln gsterdi. Sonunda devletten ne kadar sre kalma izni isteyeceimizi dnrsek iyi olacan, bu sreyi ksa kesmeye gerek olmadn, istediimiz kadar kalabileceimizi syledi. Bunun zerine hepimiz ayaa kalktk. Boyun atksnn ucunu pmeye hazrlandk, fakat izin vermeyerek yanmzdan ayrld. Devletin kalmak isteyen yabanclara baz koullarla izin verecei haberi duyulur duyulmaz gemiye bakacak birka kii bulmak, onlar hemen valiye gidip koullar renmekten alkoymak ok g oldu; fakat birok grltden sonra, ne yapacamz kararlatrncaya kadar onlar alkoyduk. Yok olmak tehlikesinin ortadan kalktn grerek imdi kendimizi zgr duyumsuyor, nee iinde dar kyor, izin verilen alan iinde grlecek eyleri gryor, birok insanla tanyorduk. Bunlar pek aa tabakadan kimseler deildi. Bize o kadar iyi davrandlar ve yabanc olduumuz halde barlarna basmak iin o kadar byk bir istek gsterdiler ki, neredeyse hepimiz yurdumuzda braktmz sevdiklerimizi unutacaktk. Srekli olarak grmeye ve anlatlmaya deer birok eyle karlayorduk. Dnyada baklacak bir ayna varsa, o da bu lkedir. Bir gn arkadalarmzdan ikisi bir aile dnne arldlar. Bu onlarn en doal, dinsel saygya layk grenekleridir. Halkn hep iyi insanlardan olutuunu gsterir. Yapl biimi yledir: Kendi soyundan otuz kiinin yaadn grme mutluluuna erimi kiilere harcamalar devlete denerek bu dn yapma hakk verilir. Tirsan dedikleri aile bakan, dnden iki gn nce setii arkada yanna alr. Dnn yapld kentin ya da yerin yneticileri de kendisine yardm eder. Ailenin kadn, erkek btn yeleri toplantya arlr. Bu iki gn sresince tirsan, oturup ailenin durumunu onlarla grr. Orada aile bireyleri arasnda bir geimsizlik veya dava varsa zmlenir, rahata ermeleri ve iyi yaama koullar elde etmeleri iin karar alnr, kt alkanlklara ve yollara kendilerini kaptrm olanlar varsa azarlanr ve knanr. Ayn biimde evlenmeler, yaam biimlerini deitirecek olanlar varsa onlara kurallar ve buna benzer baka

ilerde buyruklar verilir, nerilerde bulunulur. Tirsann karar ve buyruklarna uyulmazsa ynetici resmi yetkisine dayanarak uygulamalarn gerekleebilmesi iin yardm eder. Fakat buna ok az gerek olur. nk doann buyruuna byk sayg ve gven gsterirler. Tirsan da oullar arasndan kendisiyle ayn evde yaayacak birini seer ki ona bundan sonra, "asma filizi" derler. Bunun nedenini sonra aklayacam. Dn gnnde, baba yahut tirsan, duadan sonra, dnn yapld byk salona gelir. Salonun st yannda ykseke bir yer vardr. Bu yerin ortasna, duvarn nne, bir sandalye ve bir masa konmu, bir hal serilmitir. Sandalyenin zerinde bir yuvarlak ya da oval sayvan vardr. Sayvan bizim sarmaklarmzdan biraz daha beyaz, gm kavak yapran andran fakat daha parlak olan bir sarmaktandr. nk btn k yeil kalr. Sayvan gm ve trl renklerde ipekle ok gzel ilenmi, sarmak bir erit gibi rlmtr. Bunu hep ailenin kzlar ilerler. Yukars ipekten ve gm srmadan ince bir duvakla rtlr; fakat onun alt gerek sarmaktr. Bunlar indirilince ailenin dostlar birka yaprak veya dal koparp saklarlar. Tirsan btn ailesi veya soyuyla, erkekler nde, kadnlar arkada olduu halde gelir. Btn aileyi dourmu olan bir anne varsa sandalyenin sanda zel bir kaps, yaldzl ve mavi kurun ereveli bir cam penceresi olan ykseke bir oda ierisinde bir kafes arkasnda oturur, fakat kendisi grlmez. Tirsan geldii zaman tahta oturur, btn soyu arkasnda ve ykseke yerin yan boyunca duvarn nnde ya srasna gre kadn, erkek fark gzetmeksizin ayakta dururlar. Oturduu zaman oda, daima kalabalk fakat dzenlidir, biraz bekledikten sonra odann aa ucundan duyurucu gelir. Yannda iki delikanl vardr. Biri parlak, sar parmen kdndan bir tomar, teki uzun sapl veya dall bir zm salkm tar. Haberciyle ocuklar deniz yeili atlastan birer kaftan giymilerdir, fakat duyurucunun kaftan srmaldr ve yerde srnr. Sonra duyurucu kez yerlere kadar eilerek hazr olanlar selamlar, ykseke bir yere kadar gelir. Orada ilkin eline tomar alr. Bu tomar kraln, aile bakanna balad gelir, ayrcalk ve verilen grevleri ieren bir ferman ve beratdr. Hep "Bizim sevgili arkadamz ve alacaklmz" diye balar. Bu niteleme yalnzca bu durumlarda kullanlr. nk sylediklerine gre, kral halknn oalp remesinden baka herhangi bir ey iin bir kiiye borlu olamazm. Kraln fermana bast mhrde kraln altndan kabartma bir resmi vardr. Bu gibi beratlar sorulmadan ve bir hak olarak karlmakla birlikte ailenin byklk ve onuruna gre deiirler. Duyurucu bu berat yksek sesle okur. Okunurken baba yani tirsan setii iki olunun kolunda ayaa kalkar. Bundan sonra duyurucu ykseke yere, yani krsye kar, berat ona verir. Bunu yaparken orada bulunanlarn hepsi kendi dillerinde "Ben Salem halkna ne mutlu!" diye barrlar. Bundan sonra duyurucu teki ocuktan eline altndan zm salkmn, dal ve zmleriyle birlikte alr, fakat zmler boyaldr. Ailede erkeklerin says oksa zmler mor renge boyanm, zerlerine kk bir gne oturtulmutur. Kadnlar oksa yeile alan sar bir renge boyanm, zerine bir yeni ay konmutur. zmlerin says ailede bulunan birey says kadardr. Bu altn salkm da duyurucu tirsana verir. O da hemen, birlikte oturaca ve bu amala nceden setii oluna verir. Olu bundan sonra onu babas ne zaman dar karsa nnde bir onur iareti olarak tar ve "asmann filizi" diye anlr. Bu tren bittikten sonra, baba yani tirsan ekilir, bir sre sonra yine yemee gelir. Orada daha nce olduu gibi tek bana sayvann altnda oturur; Sleyman Evi'nden olanlarn dnda soyundan gelenlerin hibiri, ne derecede ve rtbede olursa olsun, onunla oturmaz. Yalnzca kendi ocuklar ona hizmet ederler. Erkekler diz kerek her trl sofra hizmetini grrler, kadnlarsa, yalnzca evresinde duvara dayanarak

ayakta dururlar. Ykseke yerin aasndaki odann yanlarnda arllar iin masalar vardr. Bunlara byk ve gzel bir trenle yemek verilir, yemein sonuna doru ki en byk lenler bile bir buuk saatten fazla srmez, bir ilahi okunur. Bu ilahi, bestecinin d gcne gre deiir, nk ok gzel iirleri vardr, fakat bunlar her zaman Adem, Nuh ve brahim'in vgleridir. lk ikisi dnyay insanlarla doldurmu, sonuncusuysa inanllarn babas olmutur. Sonuta her zaman doumuyla hepsinin doumunu kutsam olan kurtarcmz sa'nn dnyaya gelii iin kranlarn sunarlar. Yemek bitince tirsan yine gider, tek bana bir yere ekilerek dua eder, nc kez geldiinde, nce yapt gibi evresine toplanan akrabalarn kutsar. Sonra birer birer onlar adlaryla arr, fakat ya srasn ok az bozar. arlan kii, masa nceden kaldrlm olduundan, sandalyenin nnde diz ker, baba elini onun bann stne koyar. u szlerle onu kutsar: "Ben Salem'in olu veya Ben Salem'in kz, bunu sana atan sylyor. Sayesinde soluk aldn ve yaama kavutuun adam sylyor. Sonsuz gemiten sonsuz gelecee kadar atamz olan bar ve iyilik hkmdarnn ve kutsal kumrunun iyilikleri, gzellikleri senin olsun ve ziyaret gnlerini ok ve uurlu etsin"; onlarn her birine bunu syler; bu i bitince oullarndan erdem ve artamlar ok yksek olanlar varsa (bunlarn ikiden fazla olmamas gerekir) yine arr, onlar ayakta dururken kollarn omuzlarnn zerine koyarak yle der: "ocuklarm, domanz iyilik getirmi, Tanr'ya kredin ve sonuna kadar byle srdrn." Ayn zamanda her birine buday baa biiminde birer elmas verir. Onlar bundan sonra onlar hep kavuklarnn ya da apkalarnn nne takarlar. Tren bitince, gnn kalan blmn alglarla, danslarla ve kendilerine zg baka elencelerle geirirler. Dnn tam izlencesi budur. Alt yedi gn getikten sonra, o kentte Joabin adnda bir tccarla arkada oldum; kendisi Yahudi idi ve snnet olmutu. nk aralarnda birka Yahudi ailesi hl yaamaktadr. Bunlarn kendi dinlerini korumalarna izin verilmitir. Bu da iyi olmutur, nk dier lkelerdeki Yahudilerden ok daha farkl kiiliktedirler. Dierleri sa'nn adndan nefret eder ve aralarnda yaadklar insanlara kar iten ie gizli bir kin beslerlerken bunlar tersine kurtarcmza birok yksek nitelik yklemekte ve Ben Salem halkn son derece sevmektedirler. Gerekten bu sylediim adam sa'nn bir erdenden doduunu ve insandan stn bir varlk olduunu her zaman kabul eder, ayn zamanda Tanr'nn onu kendi tahtn koruyan meleklere nasl hkmdar yaptn anlatr. Ona Kehkean ve Mesih'in Elias ve baka birok yksek ad verirler. Bunlar ulu Tanr'ya verilen zelliklerden aa olmakla birlikte dier Yahudilerin dilinden ok farkldr. Bu adam Ben Salem lkesini ve ve bitiremedi; oradaki Yahudiler arasnda var olan bir gelenee gre, bu lke halknn brahim'in Nachoran adndaki baka bir erkek ocuunun soyundan olduklarna ve Musa'nn gizli bir kabbala (hdis) ile Ben Salem'in imdiki yasalarn kardna, Mesih gelip de Kuds'teki tahtna oturduu zaman Ben Salem Kralnn onun ayann dibine oturacana, oysa dier krallarn byk bir uzaklkta duracaklarna inanlmasn istiyordu. Fakat, bu Yahudi dlemlerini bir yana brakrsak, adamakll bilgili, ayn zamanda dikkatliydi. O ulusun yasalarn ve geleneklerini biliyordu. Dier konumalarmz srasnda bir gn ona dedim ki: "Arkadalarnzdan bazlarnn anlatt aile treni yapma greneiniz beni son derece duygulandrd. nk bana gre, doaya bu kadar uygun bir tren asla olamaz. Ailelerin oalmas iftlerin evlenmeleriyle gerekletii iin nikh yasa ve greneklerinizi bilmek, evlilik yaamnz iyi mi, tek bir kadna m balanyorsunuz, renmek isterim. Nfusa bu

kadar nem verirken sizin lkeniz gibi bir yerde -bana yle geldi- genel olarak birden fazla kadn almaya izin var mdr?" Buna yant vererek, "bu eksiksiz aile treni greneini vmekte haklsnz" dedi, "deneyimlerle anlamsnzdr ki, bu trene katlan aileler o gnden sonra ok gzel bir gelimeye ve gnence kavuurlar. Fakat dinleyin beni imdi, ben de size bildiklerimi syleyeceim. "unu bilmelisiniz ki, yeryznde bu Ben Salem ulusu kadar namuslu, her trl pislik ve ktlkten arnm bir ulus olamaz. Dnyann erdeni bu ulustur. Avrupa'da yaynlanm kitaplarnzdan birinde okumutum. Aranzdaki bir kei zina ruhunu cisim olarak grmek istemi, gznn nne ufack, pis, irkin bir yaratk km. Eer Ben Salem'in temiz ruhunu grmek isteseydi, nne gzel, ho bir melek kard; nk lmller arasnda bu halkn temiz ruhundan daha gzel, daha hayran olunmaya deer bir ey olamaz. "Bilin ki, bunlar arasnda ne genelevler, ne de bu tr eyler vardr. Avrupa'da byle eylere izin verdiiniz iin sizlere aar ve kzarlar. Sizin evlenme kurumunu yok ettiinizi sylerler. nk evlenme yasa tanmayan isteklerin bir aresidir. Fakat insanlarn elinde kendi kt isteklerine daha uygun gelen bir ila olursa evlenme hemen hemen ortadan kalkar. Bu nedenle sizin lkenizde bir sr evlenmeyen erkek vardr. Evlenenlerin ou da ge, genlik ann ilk atelilii ve gc getikten sonra evlenirler. Evlendikleri zaman onlar iin evlenme nedir? Ancak bir pazarlk ki, akrabalk ya da drahoma yahut n iin yaplr. ocuk sahibi olma istei hemen hi yoktur. Bu evlenme ilk alardan beri grenek olan kadn ve erkein birbirine sevgi balaryla ve yasal olarak balanmas deildir. "Glerinin byle byk bir blmn bo yere harcayanlarn teki namuslu insanlar kadar ocuklar sevmesi olanakszdr. Bylece evlilik iinde bile durum dzelmez, oysa yalnzca bu eylere zorunluluk durumlar iin hogr gsterilseydi dzelmesi gerekirdi. Hayr, bunlar yine evlilii hie sayar gibi davranmaktadr. Bu gezi yerlerini ziyaret eden evliler de bekrlar gibi hibir cezaya arplmazlar; eni deitirmek gibi kt alkanlk evlilii skc yapar ve bir tr yk ve vergi durumuna getirir. "Bu eylerin daha byk ktlkleri nlemek iin yapldn savunuyormusunuz, fakat hemen herkes bunun akl ve manta aykr olduunu syleyebilir. Hatta daha da ileri giderek bundan byk bir ey kazanlmayacan, nk ayn kt huylarn ve isteklerin olduklar gibi kaldn ve daha da arttn syleyenler var. nk onaylanmayan ehvet bir frna benzer, alevlerini bsbtn bastrrsanz sner. Fakat onu biraz havalandrrsanz kudurur... Dnyann hibir yerinde burada olduu kadar, unutulmayan sevgiyle bal dostluklar olamaz. Genel olarak, daha nce sylediim gibi, bu insanlar kadar ar ve namus sahibi insanlar olduunu hi bir yerde okumadm. Her zaman yineledikleri bir sz vardr: Namuslu olmayan kimsenin kendine saygs olamaz. Onlara gre, bir insann kendine saygs, dinden sonra, btn kt huylarnn en bata gelen dizginidir." Bunu syledikten sonra, iyi Yahudi biraz durdu. Ben kendim konumaktansa onu konuturmay daha ok istemekle birlikte, bu duraklamas srasnda bsbtn susmak da yakk almayacandan yalnzca unlar syledim: "Size Sarepta'nn dul karsnn Elias'a sylediini syleyeceim. Bize gnahlarmz anmsattnz; ak yreklilikle syleyebilirim ki, Ben Salem halknn doruluu Avrupa'nn doruluundan stndr." Bu szler zerine ban edi. Sonra yle srdrd: "Evlenme yasalar da pek akllca ve yanlszdr. Birden ok kadn almaya izin vermezler... Erkekle kadnn ilk grmelerinin zerinden bir ay gemeden nianlanmalar ve evlenmeleri yasaklanmtr. Ana ve babann onay alnmadan yaplan evlenmeyi geersiz

saymazlar, fakat bunun cezasn miraslarndan karrlar. nk, bu gibi evlenmelerden doan ocuklar ana ve babalarnn mirasnn ancak te birini alabilirler. Sizden birinin dsel bir devlet konusunda yazd bir kitab okudum. Orada evli iftlerin, nikhlanmadan nce, birbirlerini plak olarak grmelerine izin verilirmi. Bunlar byle eyden holanmazlar, nk, bunlara gre, birbirini bu kadar yakndan bildikten sonra geri evirmek aalamak olur. Fakat kadn ve erkeklerin gizli vcut kusurlarn anlamak iin daha uygar bir yol bulmulardr. Her kentin yaknnda Ademle Havva havuzlar dedikleri bir ift havuz vardr. Orada erkein arkadalarndan biriyle kadnn arkadalarndan birinin onlar ayr ayr plak olarak ykanrken grmelerine izin verilir." Biz byle konuurken zerine balkl bir palto giymi haberciye benzer biri geldi. Yahudi ile bir eyler konutu. Bunun zerine Yahudi bana dnerek "Balayn. Beni ivedi istiyorlar" dedi. Ertesi sabah yine bana geldi, neeli grnyordu. "Kentin valisine haber gelmi" dedi. "Sleyman Evi'nin bakanlarndan biri yedi gn sonra burada olacakm... On iki yldan beri hi buraya uramamt. Ziyaretinin nedeni bilinmiyor. Ben size ve arkadalarnza kente giriini grebileceiniz bir yer bulacam." Kendisine teekkr ettim ve verdii haberden ok honut olduumu syledim. Bakan sylendii gn kente girdi. Orta boylu ve orta yata, yakkl bir adamd. Yznde sanki insanlara acyan bir anlatm vard. Ar, siyah kumatan geni kollu ve ksa pelerinli bir giysi giymiti. Bembeyaz ketenden i amar ayaklarna kadar iniyordu. Ayn kumatan belinde bir kuak, boynunda bir omuz atks vard. lemeli ve deerli talarla ssl eldivenler, kays rengi kadifeden ayakkablar giymiti; boynu omuzlarna kadar akt: apkas bir miferi yahut spanyol av apkasn andryordu. Salar apkasnn altnda gzel bukleler halinde tayordu ve kestane rengindeydi, ember sakalnn rengi de ayn, belki biraz daha akt. Tekerleksiz tahtrevana benzeyen ssl arabas ilemeli mavi kadifeden takmlar olan iki atla ekiliyor, yine ayn kumatan giysiler iindeki iki uak iki yanda oturuyordu. Araba batan baa sedir aacndan yaplm, yaldz ve kristallerle sslenmiti. Yalnzca n blm altn yaldzl kenarlar iine oturtulmu safir levhalar, arka blmyse, Peru zmrtleri renginde zmrtlerle kaplanmt. Tepesinde, tam ortada domakta olan altndan bir gne vard. n blmn stndeyse kanatlarn am yine altndan kk bir melek yontusu grlyordu. Araba mavi zemin zerine srma ilemeli bir kumala denmiti. nnde elli koruma yryordu. Bunlarn hepsi genti ve dizlerine kadar inen beyaz atlastan bol paltolar ve beyaz ipekten uzun oraplar giymilerdi. Pabular mavi kadifedendi. Trl renkte gzel tyler apkann evresini kurdele gibi eviriyordu. Arabann hemen nnden balar ak, ayaklarna kadar inen keten giysiler iinde, kuakl, mavi kadife ayakkabl iki adam gidiyordu. Biri bir bapiskopos, teki de bir piskopos asas tayordu. Bunlarn hibiri madeni deildi. Bapiskoposun asas belsem aacndan, piskoposunki ise sedir aacndand. Arabasnn ne nnde, ne de arkasnda atllar vard. Grlt ve karkla olanak vermemek istedikleri anlalyordu. Arabann ardndan kentin btn memurlar ve lonca bakanlar yryordu. Bakan tek bana uzun tyl bir tr mavi kadifeden minderlerin zerinde oturuyordu. Ayann altna trl renklerde, ilemeli ipek hallar serilmiti. Bunlar ran hallarna benziyorlarsa da, ok daha gzeldiler. Giderken, halk kutsamak iin, eldivensiz elini havada tutuyor, fakat bir ey sylemiyordu. Cadde olaanst denecek kadar bakml ve dzenliydi, hibir ordunun askerleri, bu halkn durduu gibi, dzenli sralar

oluturamaz. Pencereler de kalabalk deildi, fakat herkes onlarn iine aklm gibi duruyordu. Geit treni bitince, Yahudi bana dedi ki: "Bu byk kiiyi arlamak iin Kent Meclisi bana grev verdi. Onun iin sizlerle, istediim gibi ilgilenemeyeceim." gn sonra, Yahudi yine geldi. "Siz ok talihli insanlarsnz" dedi. "nk Sleyman Evi'nin bakan sizin burada olduunuzu rendi. Hepinizi huzuruna kabul edeceini size bildirmemi bana buyurdu. inizden setiiniz bir kiiyle zel olarak konuacak. Bunun iin yarndan sonraki gn saptad. Sizi kutsamak istedii iin de sabahtan leye kadar olan zamann bu ie ayrd." Saptanan gn ve saatte geldik. zel grme iin arkadalar beni temsilci semilerdi. Onu gzel bir salonda bulduk. Duvarlar ve yerler deerli hallarla kaplyd. Son derece ssl, alak bir taht zerine oturmutu. Bann stnde mavi atlastan ilemeli ok deerli bir sayvan vard. Yalnzd. Tahtn iki yannda duran, biri gzel beyaz giysiler iindeki iki iolanndan baka yannda kimse yoktu. giysileri arabada grdmz gibiydi, fakat zerinde cppe yerine bir palto vard. Ayn gzel siyah kumatan yaplm bir kap onun zerine tutturulmutu. eri girdiimiz zaman bize retildii gibi, ilk kez yerlere kadar eildik. Tahtna yaklatmz zaman ayaa kalkt, eldivensiz elini kutsar gibi ileriye doru uzatt. Her birimiz eilerek atksnn ucunu ptk. Bundan sonra tekiler gitti. Ben kaldm. Sonra iolanlarn odadan kard. Beni de yanna oturttu. spanyolca olarak unlar syledi: "Tanr seni mutlu klsn, oul, ben sana elimdeki en byk mcevheri vereceim. nk sana Sleyman Evi'nin doru bir yksn, Tanr ve insanlarn iyilii iin, anlatacam. Olum, ben senin Sleyman Evi'nin gerek durumunu bilmen iin u sray izleyeceim: lkin kurulumuzun amacn; ikinci olarak almalarmz iin gerekli hazrlklarmz ve aralarmz; nc olarak, arkadalarmza verilen ileri ve grevleri; drdnc olarak da uymak zorunda olduumuz kurallar anlatacam. "Kurulumuzun amac olaylarn nedenleri ve gizli etkenlerle ilgili bilgi edinmek, olabilecek her eyi yapabilmek iin, insann doa stndeki egemenliinin snrlarn geniletmektir. "Hazrlklarmz ve aralarmz unlardr: Bizim trl derinliklerde geni ve derin maaralarmz var: En derini alt yz kulatr, bunlarn bazlar byk tepeler ve dalar altnda kazlm ve yaplmtr; dan derinliini ve tepenin derinliini birlikte hesap ederseniz bunlarn bazlar milden fazla derindir. nk biz dzlkten balayarak bir dan derinliiyle bir maarann derinliinin ayn ey olduunu, her ikisinin de gne ve gkyznn nlarndan ve ak havadan ayn derecede uzak olduunu anladk. Bu maaralara biz 'aa blge' diyoruz. Bunlar cisimleri katlatrmak, sertletirmek, dondurmak ve korumak iin kullanyoruz. Bunlar ayn zamanda doal maden filizlerinin benzerlerini yapmak, kullandmz ve yllarca orada beklettiimiz karmlar ve gerelerle yeni yapay madenler elde etmek iin kullanyoruz. Bazen de (bu garip grlebilir) hastalklarn iyiletirilmesi iin ve orada kendi istekleriyle yaamay kabul eden kendi kelerine ekilmi insanlarn yaamlarn uzatmak iin kullanyoruz. Bu kiilerin btn gereksinimleri salanr ve gerekten pek uzun zaman yaarlar; biz de onlardan pek ok ey reniriz. "inlilerin porselenlere yaptklar gibi, biz de trl balklar ayr ayr topraklara gmeriz; fakat bizde bunlar daha eitli, bazlar ise daha incedir. Ayn zamanda topra verimli klmak iin trl trl gbreler ve kfler kullanrz. "Bizim byk kulelerimiz var. Bunlarn en bynn ykseklii yarm mil kadardr. Bunlardan bazlar yksek dalar zerine kurulmutur. Bylece dan da eklenmesiyle en yksek kule, en aa mildir. Biz bu yerlere 'yksek blge'

diyoruz. Yksek yerlerle aa yerler arasndaki havay 'orta blge' sayarz. Bu kuleleri biz, ykseklik ve konumlarna gre, gnelendirme, soutma ve saklama iin, ayn zamanda rzgrlar, yamur, kar, dolu ve scaklk gibi trl hava durumlarn gzlemek iin kullanrz. Bunlarn zerinde, baz yerlerde yalnzla ekilmi kimseler yaar. Ara sra onlar grmeye gider, neleri gzlemeleri gerektiini retiriz. "Tuzlu veya tatl sular olan byk gllerimiz var. Bunlar balk ve kular oaltmak iin kullanyoruz. Ayn zamanda oralara baz doal cisimler gmeriz. nk topraa yahut topran altndaki havaya gmlm eylerle suya gmlm eyler arasnda byk ayrmlar buluyoruz. Bizim havuzlarmz var ki, bazlar tuzlu suyu szerek tatl su yaparlar, dierleri ise yapay olarak tatl sular tuzlu suya evirirler. Deniz ortasnda da baz kayalar ve kyda baz koylarmz var ki, deniz hava ve buusuna gereksinim gsteren ilerde kullanlrlar. Hzla akan derelerimiz ve alayanlarmz var ki, devinim verici g grevi yapar, ayn zamanda rzgrlar artrp glendiren makinelerimizle trl biimlerde devinim verici gler elde ederiz. "Bizim birok yapay kuyularmz ve kaynak sularmz var. Bunlar doal kaynak sularna ve kaplcalara benzeterek yaptk. Gzta, kkrt, elik, pirin, kurun, gherile ve dier madenlerle doymu duruma getirdik. Yine birok maddelerin eriyiklerini elde etmek iin kk kuyularmz var. Buralarda sular onlarn zelliklerini, kaplar ve leenler iinde olduundan daha abuk ve kolay alrlar. Bunlar arasnda yaptmz ve 'cennet suyu' dediimiz bir su var ki, salk ve mr uzatmak iin en etkili ilatr. "Byk ve geni evlerimiz var. Buralarda kar, dolu, yamur, baz cisimlerin yapay olarak yadrlmasn, gk grltleri, yldrmlar gibi hava olaylarnn; kurbaa, sinek ve dier eylerin hava iinde doup remelerinin benzerlerini yapyor ve gsteriyoruz. "Bizim birtakm odalarmz var ki, bunlara 'salk odalar' diyoruz. Oralarda havay, trl hastalklarn iyiletirilmesine ve saln korunmasna uygun ve iyi sandmz biimde deitiriyoruz. "Gzel ve geni hamamlarmz var. Buralarda sulara trl eyler kartrarak hastalklar iyiletiriyor, insan vcudunu kurumaktan alkoyup ona eski tazeliini veriyoruz. Sinirlerin, yaamsal organlarn ve vcudun sv ve z maddelerinin glerini artrmak iin baka trl hamam ve banyolar da kullanyoruz. "Ayn zamanda byk ve eitli ba ve bahelerimiz var. Buralarda gzellikten ok, her tr aacn ve otun yetimesine uygun yer ve toprak trlerine nem veriyoruz. zm balarndan baka aalar ve yemi aalar dikilmi baz baheler pek genitir. Bunlardan trl ikiler yapyoruz. Burada yabanl aalar olduu kadar, yemi aalarnn alanmasndan elde edilen sonular da inceliyoruz. Bunlar trl etkiler yaratyorlar. Yine yapay olarak, ayn ba ve bahelerde, aalar ve iekleri mevsimlerinden nce ya da sonra iek atrp doal olarak vereceklerinden daha abuk meyve verdiriyoruz. Yine yapay olarak, onlar olacaklarndan daha byk, meyvelerini daha iri, daha tatl, doal tat, koku, renk ve biimlerinden farkl olarak yetitiriyoruz. Bunlarn ounu tpta yararl duruma getirebiliyoruz. "Topraklar birbirine kartrmakla tohumsuz olarak trl bitkiler yetitirmek, ayn zamanda yaygn olan trlerinden farkl trde yeni bitkiler elde etmek, bir aac veya bitkiyi dier bir aa veya bitkiye evirme olanana sahibiz. "Her trl hayvan ve ku iin parklarmz ve evresi kapatlm yerlerimiz var. Hayvanlar yalnzca grnleri veya az bulunur olduklar iin oralarda bulundurmuyoruz, ayn zamanda insan vcuduna ne gibi ameliyatlar yaplabileceini aydnlatmak amacyla kesip inceleme ve deneyler yapmak iin kullanyoruz. Bunlardan pek garip sonular alyoruz: rnein yaamsal saydnz baz blmleri,

rm ve karlm olmalarna karn, yaatyoruz; grnte ve dier bakmlardan lm olanlar da diriltiyoruz. Zehirleri ve dier ilalar cerrahi ve tbbi biimlerde, onlar zerinde deniyoruz. Yine yapay olarak onlar trlerinden daha byk ve boylu yapyoruz; trlerinden daha verimli, daha ok yavrular duruma getirebildiimiz gibi, tersine ksr ve dourmaz duruma da sokabiliyoruz. Renk, biim, etkinlikleri bakmndan onlar farkllatryoruz. Deiik trleri kartrp iftletirerek birok yeni tr elde etmeyi ve genel san olan melezlerin ksr olmamasn da salamay baardk. rmeyle, birok yerde srnen hayvanlar, solucanlar, sinekler, balklar ortaya karyoruz, bunlarn bazlar gelierek, hayvanlar ve kular gibi, gelimi yaratklar oluyorlar, iftleip oalabiliyorlar. Bunu tmyle raslantya brakm deiliz. Hangi maddelerden ve onlarn ne oranda kartrlmasndan ne tr varlklarn oluacan nceden biliyoruz." "zel havuzlarmz da var ki, oralarda balklar, nceden sylediimiz hayvanlar ve kular zerinde denemeler yapyoruz. "Sizin ipekbcekleriniz ve arlarnz gibi yararl trden kurtlar ve bcekleri tretmek ve yetitirmek iin de yerlerimiz var. "zel etkiler elde etmek iin az bulunur trl ikinin, ekmekler ve etlerin yapld iki, ekmek fabrikalarmz, mutfaklarmz sayp dkmekle zamannz almayacam. zmden yaplm araplarmz, meyvelerden, tahldan ve kklerden kardmz ikilerimiz, bal, eker ve ebnemden kark erbetlerimiz, kurutulmu ve kaynatlm yemilerimiz (pestil ve pekmezler) aalarn yaralarndan szan zsularmz ve kam zlerimiz var. Bu ikiler birok yl, bazlar krk yl bekletilir. Yine otlar, kkler ve baharattan, hatta i etler ve beyaz etlerden trl trl ikiler yapyoruz. Bunlarn bazlar gerekte hem yiyecek, hem ikidir. Birok kimse hele yalandklar zaman, ok az et yiyerek ya da hi yemeyerek, yalnzca bunlarla yaarlar. Her eyden nce biz vcuda szmalar iin son derece ince molekl yapl fakat yine de yakc, eki ya da trmalayc olmayan ikiler yapmaya urayoruz. O kadar ki, bunlardan bazlarn elinizin stne koyacak olursanz, bir sre durduktan sonra, avucunuza geecek, bununla birlikte, tadarsanz aznzda kt bir tat brakmayacaktr. Sularmz da var ki, besleyici olacak biimde olgunlatryoruz. Gerekten ok iyi yaplm ikidir bunlar ve birok kii baka iki kullanmaz. "Trl taneler, kkler ve ekirdek ilerinden, hatta kurutulmu et ve balklardan trl trl mayalar ve lezzet verici eylerle yaplm ekmeklerimiz var. Bazlar o kadar fazla itiha veriyor, bir ksm da o kadar besleyicidir ki, birok kimse baka bir ey yemeden onlarla yaar, hem de ok uzun mrl olurlar. Etlere gelince, bir ksm yle dvlm, yumuak ve hi bozulmadan yle lgn duruma getirilmitir ki, midenin en zayf bir scakl onlar gl bir scakln baka trl hazrlanm bir eti yapt kadar iyi bir biimde, hamura evirir. Baz etlerimiz, ekmeklerimiz ve ikilerimiz de var ki, yiyenleri uzun zaman ala dayankl duruma getirir. Baka bir tr ekmek de insanlarn etlerini duyumsanr derecede sertletirip katlatryor, onlara baka trl sahip olacaklarndan daha byk bir g veriyor. "Dispanserlerimiz veya ila maazalarmz var. Sizin Avrupa'da sahip olduunuzdan daha ok bitki trne ve yaayan yarata sahip olduumuzu dnrseniz, bu maazalarda otlar, ilalar, tp gereleri bakmndan ne kadar ok eit bulunduunu kolayca anlayabilirsiniz. Bunlar ayn zamanda ayr ayr yllarda ve uzun bozuturmalarla elde edilmilerdir. Bunlar hazrlamak iin yalnzca byk emeklerle yaplm ipliklerden ekmeler ve ayrmalar deil, zellikle hafif stmalarla trl szgelerden ve hatta gzenekli maddelerden szme yntemleri kullanyoruz; ayn zamanda tam bir biimde karmlar yapyoruz. Bu karmlarla hemen hemen doal, yepyeni maddeler elde edebiliyoruz.

"Sizde olmayan eitli makinelerimiz ve onlarla yaptmz kt, bez, iplikler, kumalar, ok gzel parlaklkta tylerden nefis ilemelerimiz, ok iyi boyalarmz ve baka birok eyimiz; ayrca, halkn henz kullanmaya balamad mallar iin olduu kadar, kulland mallar iin de dkknlarmz var. nk bilmelisiniz ki, daha nce sylediimiz eylerin ou btn lke iinde kullanlmaya balanmtr; bunlar biz bulup yapmsak rneini ve ilkelerini de saklarz. "eit eit frnlarmz var. Bunlarn iinde iddetli ve abuk, gl ve srekli, hafif ve yumuak, krkle, yava, kuru, ya ve benzeri trl slar elde ediyoruz. Fakat her eyden nce, gnein ve yldzlarn slarna yknerek elde ettiimiz yle slar var ki, yrngeler ve dn devrelerinden ayn noktaya dnerek trl deiikliklere urarlar ve biz bylece alacak sonular elde edebiliriz. "Bunlardan baka, gbrenin, yaayan yaratklarn karn ve kursak slarn, kanlarnn ve bedenlerinin, slak olarak ambarlanm saman ve otlarn, snmemi kirecin ve dier benzer eylerin scaklklarn anlyoruz. Yalnzca devinimle s oluturan aralarmz, ayn zamanda, gl gnelendirme yerlerimiz, yine yer altnda doal ve yapay olarak s veren maaralarmz var. Bu deiik scaklklar yapmak istediimiz iin niteliine gre kullanyoruz. "Optik laboratuvarmz var. Oralarda btn k ve nmlar, btn renkleri, renksiz ve saydam eyleri inceleyip gzlem yapabiliyoruz. Biz size ayr ayr btn renkleri, gkkuanda olduu gibi deil, mcevher ve prizmalarda olduu gibi deil, kendi balarna gsterebiliriz. Ayn zamanda kat kat artrarak byk uzaklklara gtrdmz ve en kk nokta ve izgileri bile sezecek kadar keskin duruma getirdiimiz, renklendirdiimiz klar; biimler, byklkler, devinimler ve renklerde gz aldatan eyleri, her trl glge oyununu gsterebiliriz. Ik yayan cisimlerden aydnlk salama konusunda sizin hi bilemediiniz aralarmz var. "Biz gklerdeki ve uzaklardaki eyleri grecek, yakndaki eyleri uzak, uzaktaki eyleri yakn gsterecek aralara sahibiz. Kullanlmakta olan gzlk ve camlardan ok daha stn grme aralarmz var. Kk ve en ufak cisimleri ok iyi ve ak bir biimde grmek iin aralarmz ve camlarmz da var. Bunlarla en kk sinek ve kurtlarn renklerini, baka trl grlmesine olanak olmayan mcevherlerdeki benekleri ve atlaklklar grr, yine baka trl yaplamayan idrar ve kan incelemelerini yaparz. Yapay olarak gkkua, ayla ve bir k kayna evresinde halkalar oluturabiliyoruz. Her trl yansma, krlma, eyadan yaylan gz nlarnn oaltlmasn da baarabiliyoruz. "ou pek gzel ve sizlerce bilinmez olan her tr deerli tamz, billur ve trl camlarmz, bunlar arasnda camlatrlm madenlerimiz ve sizin cam yaptnz maddelerden baka maddelerimiz var. Sizde olmayan birtakm tallara, tam olgunlamam madenlere, ayn zamanda olaanst gte mknatslara, doal ve yapay az bulunur talara da sahibiz." "Her tr sesi ve onlarn yaylmalarn incelediimiz ve deney yaptmz ses evlerimiz var. Sizin bilmediiniz eyrek seslerden ve birinden tekine kayar gibi geilen kk seslerden armonilere, yine sizce bilinmeyen, sizinkilerden daha sesli, nefis ve gzel zil ve anl, ngrakl trl mzik aralarna sahibiz. Kk sesleri bytp derinletirdiimiz gibi, ayn biimde gl sesleri hafifletip tizletiririz. Aslnda srekli seslerden trl titreimler ve cvltlar karyoruz. Harflerle yazlabilen szleri ve sesleri, hayvanlarn ve kularn ses ve tlerinin benzerlerini yapabiliyoruz. Kulaa taklnca iitmeyi ok kolaylatran aletler de bulduk. Sesi birok kez yanstarak ve sanki onu ileriye atarak trl garip ve yapay yanklar oluturabiliyoruz. Bunlarn bazlar daha derin, hatta bir blm aldklar sesi ve sz deitirerek verirler.

Sesleri acayip bir biimde bklm oluklar ve borularla uzak yerlere tayan aralara da sahibiz. "Bizim koku evlerimiz var. Buralarda tat deneyleri yapyoruz. Garip grnebilir ama biz kokular artrabiliyoruz. Benzerlerini yapabiliyoruz. Btn kokular esas ktklar karmlardan daha baka karmlardan kartabiliyoruz. Ayn biimde tatlarn da, herhangi bir kiinin dilini aldatabilecek derecede benzerlerini yapabiliyoruz. Bu evde bir tatlclk blm var. Burada sizde olduundan ok daha fazla trde kuru ve ya tatllar, trl gzel araplar, stler, orbalar ve salatalar yapyoruz. "Makine evlerimiz var. Buralarda her tr devinime elverili makine ve aralar hazrlyoruz. Burada sizde olduundan, sizin tfeklerinizden kan mermilerden ya da makinelerimizden daha hzl devinimler elde etmek, bunlar tekerlekler ve benzer aralarla kk bir g harcayarak daha kolayca artrmak; sizin en byk top ve havanlarnzdan daha gl ve iddetli duruma getirmek iin aratrmalar ve denemeler yapyoruz. Ayn zamanda ar silahlar, harp aralar ve her trl makine retiyoruz, yeni barut alamlar ve karmlar, su iinde yanan ve sndrlemeyen maddeler, enliklerde ve baka nedenlerle kullanlan her tr fiek yapyoruz. Kularn umasna yknyor, bir dereceye kadar havada uabiliyoruz: Sularn altndan geebilecek ve denize dayanacak gemilerimiz ve kayklarmz, yzme kuaklarmz ve desteklerimiz var... Trl trl sanat ii saatler, yinelenen devinimlerle ileyen baka aletler, durmakszn alan makineler yapyoruz. "nsanlarn, hayvanlarn, kularn, balklarn ve ylanlarn izim ve yontularn yaparak yaayan varlklarn devinimlerini yanslatyoruz: Dikkate deer dzen, doruluk ve incelikte trl devinimler de yaptryoruz. "Bizim bir matematik evimiz var. Orada eksiksiz bir biimde yaplm eitli geometri ve gkbilim aralarmz bulunuyor." "Hokkabazlk, gzboyayclk, madrabazlk ve onlarn her trl oyununu ve hilesini gsterdiimiz, be duyumuzu aldatan beceriler evi var. Ve siz elbette kolaylkla inanrsnz ki, gerekten bu kadar ok hayranlk uyandran doal eyleri olan bizler zel bir dnyada bunlar baka biimler altnda ve daha gzel gstermeye alarak duygular aldatabiliriz. Fakat biz her trl sahtelik ve yalandan nefret ediyoruz. Bu nedenle btn arkadalarmza bunu iddetle yasakladk. Herhangi doal bir yapt ve eyi ssl veya iirilmi olarak gsterirlerse, manevi ve parasal cezalara arptrlrlar. Her eyi ancak olduu gibi saf, her trl gariplik zentisi olmadan gstermek zorundadrlar. "te, ocuum, Sleyman Evi'nin zenginlikleri bunlardr. "yelerimizin, ayr ayr uralar ve grevleri arasnda u da var: On ikisi, kendilerini baka uluslardanm gibi gstererek; (nk biz kendi admz gizliyoruz) yabanc lkelere giderler. Bize kitaplar ve btn baka lkelerde yaplan denemelerin zetlerini ve rneklerini getirirler. Biz bunlara 'k tccarlar' diyoruz. " yemiz, btn kitaplarda bulduklar denemeleri toplarlar. Bunlara 'yamaclar' diyoruz. " yemiz de makine sanayii, sosyal bilimler ve sanatlar iine girmeyen dier uygulamalar zerindeki denemeleri toplarlar. Bunlara biz 'giz adamlar' diyoruz. " yemiz, kendi dncelerine gre iyi sandklar yeni denemelerle urarlar. Bunlara 'ncler' ya da 'madenciler' diyoruz. " yemiz, nceki drt bek yenin denemelerini dzenli balklar altnda ayrarak toplarlar. Bylece inceleme yapmak ve onlardan genel kurallar karmak daha kolay olur. Bunlara 'toplayclar' diyoruz. " yemiz, arkadalarnn denemelerini inceleyerek onlardan insan yaam ve bilgisine yararl olabilecek ve uygulanabilecek eylerin karlmas, ayn zamanda

nedenlerin dpedz kantlanmas, doal nedenlerin etkilerini nceden kestirme ara ve yntemlerinin, cisimlerin zelliklerinin ve onlar oluturan maddelerin bulunmasyla urarlar. Biz bunlara 'drahomaclar' veya 'iyilik sahipleri' diyoruz. "nceki alma ve toplamalar zerinde dnmek zere btn yelerin katld eitli toplantlar ve tartmalardan sonra yemiz, doaya ncekilerden ok daha nfuz eden daha yksek bir k altnda yeni denemeleri ynetmek iini zerlerine almlardr. Biz bunlara 'lamba' diyoruz. " yemiz bu biimde ynetilen denemeleri yapar ve bize bunlar hakknda rapor verir. Bunlara 'alar' diyoruz. "Sonunda, yemiz denemelerle yaplan nceki bulular daha byk gzlemler, daha iyi aratrmalar ve kurallar biimine getirirler. Bunlara 'doa yorumcular' diyoruz. "unu da bilmelisiniz ki, eski memur ve iilerimizin yerlerini alacak adaylarmz ve raklarmz, bunlardan baka kadn, erkek birok hizmeti ve uaklarmz var. "Ayn zamanda bulularmzn, ortaya karttklarmzn ve denemelerimizin hangisinin yaynlanp yaynlanmayaca konusunda gr alverii yapar ve gizli tutulmasn uygun bulduklarmz gizlemek iin hepimiz ant ieriz. Ama bazen bir blmn devlete aklarz, bir blmn de aklamayz. "Toplant ve ayinlerimiz iin iki uzun ve gzel salonumuz vardr. Bunlarn birinin iine her trl az bulunur buluumuzun model ve rneklerini, dierine btn byk buluularmzn yontularn koyarz. Orada Bat Hindistan' bulan Kolombunuzun, gemiyi bulan adamn, top ve barutu bulan keiinizin, basmevini, gkbilim aletlerini, madeni aletleri, cam, ipekbceini, arab, buday ve ekmei, ekeri bulanlarn yontular vardr. Btn bunlar hakknda biz daha doru bilgilere sahibiz. Sonra bizim de ok gzel eyler bulmu adamlarmz var. Bu yaptlar grmediiniz iin, bunlar size anlatmak ok uzun srer. Sonra bunlar anlatrken sizin iyice kavrayamamanz da olasdr. Her deerli bulu iin sahibine bir yontu diktiimiz gibi byk ve onurlu bir dl de veririz. Bu yontularn bazlar tuntan, bazlar beyaz ve siyah mermerden, bazlar yaldzl ve ssl sedir aacndan veya baka zel aalardan, bir blmyse demir, gm ve altndandr. "Olaanst yaptlarndan dolay Tanr'ya her gn kretmek iin birtakm ilahilerimiz ve ayinlerimiz, almalarmza rehberlik etmesi ve onlar iyi ve kutsal klmas iin yardm ve koruyuculuunu dilediimiz dualarmz var. "Sonra, lkemizin balca kentlerini dolar ve ziyaret ederiz. Oralarda, iyi olacan dndmz yeni ve yararl bulular yayarz. Ayn zamanda hastalklar, veba, zararl hayvanlarn akn, ktlk, frtnalar, depremler, tufanlar, kuyrukluyldzlar, yln scaklk ve soukluu ve trl dier eylerle ilgili kestirimleri haber veririz. Bunlar nlemek ya da zararlarn karlamak iin halkn ne yapmas gerektii konusunda onlar aydnlatrz." Bunu syledikten sonra ayaa kalkt. Ben de bana verilen ynergeye gre, diz ktm. Sa elini bamn stne koyarak "Tanr seni kutsasn, olum" dedi. "Hem de bu anlattm yky uurlu etsin. Bunu baka uluslarn yararlanmas iin yaynlamana izin veriyorum; nk biz burada Tanr'nn kucanda, bilinmeyen bir lkedeyiz." Bunun zerine bana ve arkadalarma iki bin dka altn deerinde bata bulunduktan sonra ayrld. nk, onlar her vesileyle geldikleri yerlerde byk balar verirler. Kalan blm tamamlanamad.

You might also like