You are on page 1of 33

DNYA KLASKLER DZS: 12 YALILIK & DOSTLUK Bu kitabn hazrlanmasnda, Yallk ve Dostluk'un MEB Latin Klasikleri dizisinde yaynlanan

ilk basks temel alnm ve eviri dili gnmz Trkesine uyarlanmtr. Yayna hazrlayan: Egemen Berkz Dizgi: Yenign Haber Ajans Basn ve Yaynclk A.. Bask: ada Matbaaclk Yaynclk Ltd. ti. Eyll 1998 C C E RO YALILIK & DOSTLUK Yallk Dr. Aye Sargll; Dostluk Trkn Tunga tarafndan Latince'den evrilmitir. C Cumhuriyetimizin 75. yl cokusuyla... Hmanizma ruhunu anlama ve duymada ilk aama, insan varlnn en somut anlatm olan sanat yaptlarnn benimsenmesidir. Sanat dallar iinde edebiyat, bu anlatmn dnce eleri en zengin olandr. Bunun iindir ki bir ulusun, dier uluslarn edebiyatlarn kendi dilinde, daha dorusu kendi dncesinde yinelemesi; zek ve anlama gcn o yaptlar orannda artrmas, canlandrmas ve yeniden yaratmas demektir. te eviri etkinliini, biz, bu bakmdan nemli ve uygarlk davamz iin etkili saymaktayz. Zeksnn her yzn bu trl yaptlarn her trlsne dndrebilmi uluslarda dncenin en silinmez arac olan yaz ve onun mimarisi demek olan edebiyatn, btn kitlenin ruhuna kadar ileyen ve sinen bir etkisi vardr. Bu etkinin birey ve toplum zerinde ayn olmas, zamanda ve meknda btn snrlar delip aacak bir salamlk ve yaygnl gsterir. Hangi ulusun kitapl bu ynde zenginse o ulus, uygarlk dnyasnda daha yksek bir dnce dzeyinde demektir. Bu bakmdan eviri etkinliini sistemli ve dikkatli bir biimde ynetmek, onun genilemesine, ilerlemesine hizmet etmektir. Bu yolda bilgi ve emeklerini esirgemeyen Trk aydnlara kran duyuyorum. Onlarn abalaryla be yl iinde, hi deilse, devlet eliyle yz ciltlik, zel giriimlerin abas ve yine devletin yardmyla, onun drt be kat byk olmak zere zengin bir eviri kitaplmz olacaktr. zellikle Trk dilinin bu emeklerden elde edecei byk yarar dnp de imdiden eviri etkinliine yakn ilgi ve sevgi duymamak, hibir Trk okurunun elinde deildir. 23 Haziran 1941. Milli Eitim Bakan Hasan li Ycel SUNU Cumhuriyet'le balayan Trk Aydnlanma Devrimi'nde, dnya klasiklerinin Hasan li Ycel nclnde dilimize evrilmesinin, kukusuz nemli pay vardr. Cumhuriyet gazetesi olarak, Cumhuriyetimizin 75. ylnda, bu etkinlii yineleyerek, Trk okuruna bir "Aydnlanma Kitapl'' kazandrmak istedik. Bu erevede, 1940'l yllardan balayarak Milli Eitim Bakanl'nca yaynlanan dnya klasiklerinin en nemlilerini yaynlyoruz. Cumhuriyet YALILIK NSZ Cicero'nun Cato Maior'u ..44'te, altm iki yandayken yazd kabul edilmektedir. O srada devlet ilerinden uzak olan Cicero'nun yaptta Cato'nun ve baka yal kimselerin siyasal eylemlerinden uzunca sz etmesi onun bu yapt yalnzca, kendisinin dedii gibi, yallk denen yk hafifletmek iin deil, biraz da, yana karn devlet ilerinde yine de pek yararl olabileceini anlatmak iin yazdn gsterir. Ancak Cicero'nun sevgili kz Tulliola'y yitirii ve yann ilerleyii de onu kesinlikle felsefeyle uramaya ve bu

trden yaptlar arasnda, yallk konusunda da bir kitap yazmaya ynlendiren nedenler arasndadr. De Divination adl yaptndan anladmza gre, Cicero ahlkn dk olduu bir dnemde genlie ders vermek, yardmda bulunmak istemitir. Cato Maior'u ite biraz da genlerin kanmalarn istedii tehlikelerden sz etmek iin yazmtr. Yaptta Cato'ya soru soran genler Cicero'nun sevdii, deer verdii ve birok yaptnda vd P .Cornelius Scipio Aemilianus ile arkada C. Laelius'tur. Cicero yallk konusundaki dncelerini Cato'ya syletir; nk onun tarihsel bir kiilik olmas dolaysyla nem ve ilgiyle dinleneceini dnr. te yandan, Cato'nun siyasal ve yaznsal yaptlarna hayran olduu da bilinmektedir. Yaptta konuan kiiden baka Cicero onlara aa yukar bir yaknl olan birok deerli Romaldan da sz etmitir. Cicero'nun bu kitab kendisinden ya byk olan candan arkada T. Pomponius Atticus'a adamasnn nedeni, bu kahramanlar konusundaki birok tarihsel ve sredizimsel (kronolojik) bilgileri onun Liber annalis adl yaptna borlu oluudur. Cicero'nun bu kk yapt bakalarndan kapma deilse de, btnyle zgn de saylamaz. Cicero burada baka yaptlarndaki kimi dncelerini yinelemi, Yunan yazar ve filozoflarnn grlerini aktarm ve ayn konuda yazlm yaptlar az ok yanslamtr. Buna karn insanlara zg soylu duygulardan yle itenlik ve cokuyla sz etmi, hem kendisini hem bakalarn avutmay yle candan istemitir ki, yapt oradan buradan alnan dncelerin ustaca birbirine baland duygusunu vermemektedir. Cicero yallk konusunda birok yaz okumu olabilir; ama yapttaki canllk, szn ettii duygular duymu ve dnm, onlara kiiliinden bir eyler katm olduunu gsteriyor. Dr. AYE SARIGLL YALILIK "Titus (1), senin yardmna kosam, hafifletsem derdini, dlm ne olur?" Seni kavuran, iini burkan derdini,

ATTCUS (2) : "Yoksul ama kendisine gvenilir o adam"n Flamininus'a syledii bu dizeleri ben de sana aynen syleyebilirim. Ama Flamininus gibi sana "Gece gndz dert iindesin..." diyemeyeceime de inanyorum. nk ruhunun lml ve dingin olduunu biliyorum; senin Atina'dan yalnzca bir sanla deil, kltr ve grgyle dndn bilmiyor deilim. Ama beni zen olaylar (3), arada bir seni de zyor diye kukulanyorum; bu zntleri avutmaya gelince, bu yle kolay bir i deil, bunu baka bir zamana brakmak gerek. imdilik niyetim sana yallk zerine bir eyler yazmak. Her ikimizde de ortak olan, bamza ken ya da hi deilse kmek zere olan bu yallk denen ykten hem seni, hem de kendimi kurtarmak istiyorum; aslna bakarsan, her eye olduu gibi senin buna da sabrla, akll uslu bir insan gibi katlandn bilmiyor deilim; ama yallk zerine bir ey yazmak istediimde ikimizin de iine yarayacak olan bu yapt sana sunmay dndm: bunu hak ettiini dndm. Sonra bu kitab kaleme almak benim iin yle zevkli bir i oldu ki, yalnzca yalln olanca skntsn yok etmekle kalmayp, onu artk tatl ve ho bir duruma soktu. Onun iin felsefe ne kadar vlse azdr; felsefeye uyan insan, mrnn her an skntsz geirebilir. Bu konuda ok sz ettik, gene de sk sk ederiz. imdi gelelim sana gnderdiim, yallk konusundaki kitaba: Sylenceye kulak asmazlar diye, ben Khioslu Ariston'un (4) yapt gibi sz Tithonos'a vermedim, kendisini dinletmesini bilen yalya, Cato'ya verdim. Cato'nun yannda bulunan Laelius ile Scipio onun yalla kolayca katlanmasna hayranlk gsterirler, Cato da onlara yant verir (5). Cato burada genellikle kendi yaptlarnda olduundan ok bilgili grnyorsa, bu, bilindii gibi yallnda Yunanca yaptlara hevesle balanm olmasndan ileri gelir. Ama ok sze ne gerek var? Benim yallk konusunda dndklerimi Cato kendi szleriyle enine boyuna anlatacak. SCIPIO: C. Laelius ile ben ou kez senin her ite gsterdiin stn ve yetkin bilgeliin karsnda hayranlk duyarz, ama asl hayran olduumuz ey yalln sana hibir zaman yk olmay; oysa yal kimselerin ouna gre yallk yle kt bir eydir ki "Onun ykn tamak Aetna'y tamaktan daha ardr" derler. CATO: Bana yle geliyor ki ikiniz de pek g olmayan bir eye hayran oluyorsunuz; kendilerinde iyi ve mutlu mr srmek iin azck yetenek olmayan kimselere her a ar gelir; ama her iyilii kendinden bekleyen insanlar iin doal zorunluklarn hibiri kt grnemez (6). Bunlarn banda da yallk gelir; yalla herkes ulamak ister, ulanca da onu ktler: bilge olmayanlar ite bu derece mantkszdrlar, bu derece dengesizdirler. Yalln dndklerinden daha abuk, sinsice geldiini sylerler. Bir kez, bu adamlara kim, "Yanl hesap yapn" demi? Genlikten yalla gei, ocukluktan genlie geiten daha m abuk oluyor sanki? Sonra, insan ha seksen yanda, ha sekiz yz yanda olmu, yalln arl ayn deil midir? yle ya, gemi zaman ne denli uzun olursa olsun, bir kez akp geti mi, dncesizlerin yalln kolaylatracak avuntu yoktur. Diyeceim u ki, eer bilgeliime hayransanz (keke bu bilgelik, sizin ilginize deer ve sanma denk olsa!), bu bilgelik en iyi nder olan doann, tanrym gibi peinden gitmek, ona uymaktan baka bir ey deildir. Her blm iyi yazd halde son perdeye aldr etmeyen beceriksiz air

gibi, doann br alara nem verip de yalla aldr etmemesi olacak ey deil. Ama tpk aata ve yerde yetien meyvalarn zaman gelince olgunluktan gemesi ve dmesi gibi, insan mrnn de bir sonu olmas zorunluydu. Bilge insan buna uysallkla katlanr: Doaya kar gelmek, devlerin yapt gibi tanrlara kafa tutmak deil midir? LAELIUS: yle ise, Cato, biz yalanmay umduumuza, hi olmazsa istediimize gre, gittike ar gelen aa ne gibi arelerle kolayca katlanacamz, imdiden bize retirsen byk bir iyilik etmi olursun. Bunu Scipio adna da sylyorum. CATO: steini yerine getirmeye hazrm Laelius, hele, dediin gibi, bundan ikiniz de honut olacaksanz. SCIPPIO: Cato, sen bizim de geeceimiz yol kadar uzun bir yolun aa yukar sonuna gelmisin, zahmet olmazsa, ulatn bu yerin nasl bir yer olduunu bize gstermeni istiyoruz. CATO: stediinizi elimden geldiince yapmaya alacam, Laelius. Yatlarmn szlanmalarn ou kez dinledim. (Eski bir ataszne gre birbirine benzer kimseler bir araya kolayca gelirler.) Aa yukar yatlarm olan, eski konsllerden C. Salinator ile Sp. Albinus (7) yaam yaam yapan zevklerden yoksun oldular; kendilerine sayg gstermi olan kimseler artk aldr etmiyorlar diye szlanp dururlard. Bana, onlar asl sulanmas gereken eyi sulamyorlar gibi gelirdi. yle ya, eer su yallkta olsayd ayn dertleri ben de ekerdim, dier yal kimseler de; oysa ylelerini tanrm ki yalla szlanmadan katlanrlar, ne iyi oldu da tutkularn zincirinden kurtulduk, derler; e dost tarafndan da bir yana braklmazlar. Bu tr szlanmalarn tmne yol aan su yata deil, huydadr. Ilml olan, hrnlk, terslik etmeyen kimselerin yall dayanlmaz bir ey deildir; huysuzlukla terslikse, insan her ada skar. LAELUS: Cato, dediin doru ama ya biri kar da 'Evet, yallk sana dayanlmas kolay bir ey gibi geliyor; ama senin elinde maddi, manevi her olanak var, toplumda belirli bir konumdasn da ondan; bu olanaklarsa pek ok kiide yoktur' derse... CATO: Dediinde doru bir yan var; ama bunlarla her sorun zlmyor ki: anlattklarna gre, Themistokles (8), bir tartmada kendisine, ansn kendi kiiliine deil de yurduna borlu olduunu syleyen Seriphoslu bir adama: "Herakles hakk iin, ben Seriphoslu olsaydm, kimse beni tanmayacakt, ama sen Atinal olsaydn gene de n kazanamazdn" diye yant vermi. Yallk konusunda da ayn ey sylenebilir. Yallk ba pek darda olana bilge olsa da kolay gelmez; ama bilge olmayana, bolluk iinde yaasa bile ar gelir. Yalla kar en yetkin silahlar nedir, bilir misiniz? Bilgili ve erdemli olmak. Bu erdemler uzun ve dolu bir mr srdkten sonra insana tadna doyulmaz bir zevk verir; nk bunlar insan hibir zaman, dahas yalannca bile terketmezler (iin asl nemli yan da budur ya...); stelik, iyi yaadm diye dnebilmesi, yapt birok hayrl ii anmsayabilmesi, son derece tatl bir eydir. rnein, ben delikanlyken Q. Maximus'u (9), Trentum'u geri alan Maximus'u, yal olmasna karn yatmm gibi sevdim. nk o adamn cana yakn bir arball vard; yallk da huylarn deitirmemiti; daha dorusu, ben ona balanmaya baladmda pek yle yal da deildi; ama, ya artk pek ilerlemi bulunuyordu; nitekim o, ben doduktan bir yl sonra ilk kez konsl olmutu; onun drdnc konsllnde de ben hemen hemen ocuk denecek yata er olarak Capua'ya gittim; be yl sonra da Tarentum'da kuestordum; sonra edil (10) oldum ve drt yl sonra pretor seildim; bu grevde Tuditanus ile Cethegus'un (11) konsll srasnda bulundum; iyice yalanmu olan Q. Maximus'un Cincia'nn (12) avukatlara verilen cret ve armaanlar konusunda yapt yasay desteklemesi ite tam o zamana raslar. Bu adam pek yal olduu halde gen gibi savard; genlik ateiyle parlayan Hannibal'i (13) sabryla yattrd; dostumuz Ennius bunu pek gzel anlatr: "Bir adam kt, temkinli davranarak yurdu kurtard; nk o, sylentilere bakmaz, yurdun esenliini dnrd, te onun iin n bugn daha da parlak!" (14) Gerekten, Tarentum'u geri alrken ne denli uyank, ne denli sakngan davranmt! Kent elden gittikten sonra i kaleye kaan Salinator ona bbrlene bbrlene, "Q. Fabius, Tarentum'u benim sayemde kurtardn!" dediinde Fabius glerek, "Doru, sen onu yitirmeseydin, hibir zaman dmandan geri alamazdm!"(15) demi. Sava ilerinde olduu denli siyaset ilerinde de stn bir insand: ikinci konsllnde i arkada Sp. Carvilius elini kolunu balam otururken, senatonun salk verdiklerini hie sayarak Picenum ve Galya topraklarn blen halk tribn (16) C. Flaminius'a (17) gc yettii kadar kar koydu; augur (18) olduu zaman da, devletin esenlii uruna yaplacak her i iin baklan fallar, uurlu; zararl olacak her i iin baklan fallar uursuzdur demek gzpekliini gsterdi. Bu adamda ben ok stn nitelikler grdm, ama asl hayranlm uyandran ey onun konsllk etmi, n kazanm bir insan olan olunun lmne katlandr. Yazd at elimize gemitir; onu okuduumuzda hangi filozofu kmsemeyiz? O adam yalnzca toplumsal yaamda, yurttalarnn gz nnde byk deildi; zel yaamnda, evinde daha stn bir insand. O ne konuayd! Ne zl szleri vard! Eski zamanlar ne iyi tanr, augur yasasn ne iyi bilirdi! Roma'l olmasna gre de ok okumu saylrd. Her eyi aklnda tutard,

yalnzca ierdeki savalar deil, lke dndakileri de... Sanki bama gelecei, o ldkten sonra bana bir eyler retecek kimse bulunmayacan nceden sezmi gibi szlerini can kulayla dinlerdim. Maximus'un ne diye bu kadar uzun boylu szn ettim biliyor musunuz? Onunki gibi bir yalla kt demenin doru olmadn anlayasnz diye. Ama herkes Scipiolar, Maximuslar gibi olamaz ki! Kentler aldn, karada, denizde girdii savalar, triumphus (19) trenlerini anmsayn. Bunlar olmadan da, dingin, lekesiz, zevkli bir yaamdan sonra gelen yallk rahat ve tatl olur; dediklerine gre, seksen bir yan bulan ve yaz yazarken len Platon'un mr yle gemi; sokratesinki (20) de yle; kendisinin dediine gre, Panathenaikos adl kitabn doksan drt yandayken yazm; ondan sonra be yl daha yaam. Hocas Leontinoili Gorgias tam yz yedi yl mr srm, hibir zaman da abalamay ve almay elden brakmam. Dnyada neden yle ok kalmak istedii sorulunca, "Yalla ktdr demem iin hibir neden yok ki!" demi. te parlak ve bilge insana yakr bir yant. Akl kt olanlarsa kendi kusurlarn, sularn yalla yklerler; biraz nce szn ettiim Ennius bunu yapmazd: "Olimpia'da ou kez alann sonuna dein varp, Yengi kazanan at gibi yallktan km, imdi dinleniyor."(21) Yalln gl ve yengi kazanan bir atnkine benzetiyor; siz bunu pek iyi anmsayabilirsiniz. nk imdi konsl olan T. Flamininus ile M. Aciliu (22) bu grevlerine Ennius'un lmnden on dokuz yl sonra baladlar; Ennius Caepio ile Philippus'un (23) konsll zamannda ld; bu, benim Voconius yasasn (24) bara bara, gr bir sesle savunduum sralara raslar: o zaman altm be yandaydm. Ennius yetmi yanda iken (o kadar yaad), en ar saylan iki eye, yani yoksullukla yalla, bunlardan sanki holanrm gibi katlanrd. Dorusu, ben de iyi dnnce yall kt gsteren drt neden buluyorum: Birincisi, insan ilerden uzaklatrmas; ikincisi, bedeni zayflatmas; ncs, insan hemen hemen her zevkten yoksun klmas; drdncs, lme yakn oluu. sterseniz, bu nedenleri bir bir alp nemlerini ve ne dereceye dek gerek olduklarn grelim. Yallk, insan ilerden uzaklatrrm. Hangi ilerden? Genlik ve g isteyen ilerden mi? Yallara gre, beden gsz olsa da, manevi glerle yaplabilecek iler yok mudur? Q. Maximus hi mi bir ey yapmyordu? Ya senin babana, Scipio, tam bir insan olan olumun (25) kaynbabas L. Paulus'a (26) ne dersin? Ya teki yallar, dnceleriyle, tleriyle devleti koruyan Fabricius, Curius, Coruncaniuslar (27)... bunlar elleri bo mu duruyorlard? Appius Claudius yallnda, stelik kr (28) de olmutu, ama gene de senato Pyrrhos'la barmaya, anlamaya yanat srada Ennius'un iirine soktuu u szleri sylemekte duraksamad: "imdiye dek banzda olan aklnz nereye gitti de lgnlar gibi yolunuzu ardnz?" (29) Bundan tesi de byle ok gldr; o iiri bilirsiniz elbette; aslnda bizzat Appius'un kendi syledii sylev de saklanp korunmutur. Hem Appius bu ii ikinci konsllnden on yedi yl sonra grmtr; stelik iki konsll arasnda on yl gemi ve konsl olmadan nce kensorluk (30)da yapmtr. Demek ki Pyrrhos (31) sava srasnda adamakll yalyd. Gerekten byle etkinlik gsterdiini dedelerimizden de dinledik. Demek yallarn ie yaramadn syleyenler bo konuuyorlar; byle bir savda bulunmakla, denizde dmencinin hibir ie yaramadn sylemi gibi oluyorlar; 'yle ya' diyorlar, 'gemide kimi diree trmanr, kimi gvertede kouur, kimi sintineyi boaltr, dmenciyse dmen elinde geminin knda rahat rahat oturur.' Yallar genlerin yapt ileri yapmazlar, ama ok daha byk, ok daha iyi iler grrler. Byk iler kol gc ya da hz ve eviklikle deil; dnce, szn geirme, ortaya doru dnceler atmayla baarlr. Genellikle yallar bu artamlardan yoksun olmak yle dursun, onlar artrmlardr bile. Eer er, tribun, legat (32) ve konsl olarak trl savalara girmi olan beni, imdi savamyorum diye bo duruyor sanyorsanz, o baka... Ama hi de yle deil, nk nelerin yaplmas gerektiini ve nasl yaplacan senatoya ben gsteriyorum: teden beri kt niyetler besleyen Kartaca'nn sava ilan etmesini beklemeden ben ilan ediyorum; onun yerle bir olduunu grmedike iim rahat etmeyecek (33). Scipio, keke lmsz tanrlar o onuru sana verse, keke dedenin yarda brakt ileri sen sona erdirsen! O leli otuz yl oluyor: ama gelecekteki btn kuaklar onun adn anacak. Ben kensor olmadan bir yl nce ve konsl olduktan dokuz yl sonra ld; ben konslken o da ikinci kez konsl olmutu (34). Yz yana dek yaasayd, yal olduu iin zlr myd sanki? Evet, baskn, saldr, uzaktan mzrak atma, kl elde gs gse dvmeyle deilse de; saduyulu ve parlak dnceleriyle i grrd. Bu artamlar yallara vergi olmasayd, atalarmz meclislerin en ykseine senato adn vermezlerdi (35). Sparta'da en onurlu grevlerde bulunan kimselere "Yallar" denir; bunlar gerekten de yaldrlar (36). Yabanc lkelerde olup bitenleri bir okur ya da dinlerseniz, grrsnz ki en byk devletler genlerce ykma srklenmi, yallarca da kurtarlm ve kalkndrlmtr. air Naevius'un Ludus'unda yle bir soru sorulur:

"Baksanza, nasl oldu da o koca devleti yle ykverdiniz (37)?" Verilen trl yantlar arasnda balcas udur: "Yeni yeni sylevciler tremiti; bunlar kafaszdlar, bilgisizdiler." Doallkla, dncesizlik iei burnundakilere, aklllk da yan ban alm olanlara vergidir. Ama, yalandka bellek zayflar, derler. letmezsen ya da yaratltan ar iliyorsa, zayflar elbette. Themistokles btn yurttalarnn adlarn bellemiti; ya ilerlediinde Aristeides'e Lysimakhos (38) diye mi selam vermeye baladn sanyorsunuz? Bana gelince, ben yalnzca bugn yaayanlar tanmakla kalmayp, onlarn babalarn da, dedelerini de tanrm ve mezarlar zerindeki yazlar okurken, dedikleri gibi belleimi yitirmekten korkmam; nk, bunlar okumakla ller belleimde canlanr. Bir yalnn hazinesini gmd yeri unuttuunu dorusu hi duymadm; yallar i edindikleri eyleri, mahkeme iin saptanan gnleri, kimden alacaklar, kime verecekleri olduunu akllarnda tutarlar. Ya hukukular, pontifexler (39), angurlar, yal filozoflar... yle ok ey anmsarlar ki onlar... Yallarn aklna bir ey olmaz, yeter ki abalarn ve eylemlerini srdrsnler; bu, yalnzca parlak ve onurlu konumlarda bulunan kimseler iin deil, devlet ilerinden uzak, kendi halinde bir mr srenler iin de byledir. Sophokles, en yal zamannda bile tragedyalar yazd; dahas, bu ura yznden maln ynetmeyi savsaklyor gibi grnd iin oullar onu mahkemeye verdiler. Bizde servetini iyi ynetemeyen babalarn, mallaryla uramasn yasaklamak nasl gelenekse (40); yarglarn ylece, sanki o akln yitirmi bir insanm gibi, servetini elinden almalarn istiyorlard. Dediklerine gre, o zaman yal adam, elinde tuttuu ve az nce yazm olduu Oidipos Kolonos'ta adl yaptn yarglara okumu ve bu yaptnn deli iine benzeyip benzemediini sormu; yapt okunduktan sonra da yarglarn kararyla aklanm. te yallk, bu adam, Homeros'u, Simonides'i, Stesikhoros'u, demin sz etmi olduum sokrates'i, Gorgias', en byk filozoflar; Pythagoras', Demokritos'u, Platon'u, Xenokrates'i, daha sonra Zenon'u, Kleanthes'i ya da sizin Roma'da grdnz stoac Diogenes'i (41) almalarna son vermek zorunda brakm mdr? Hepsi yaadklar srece etkin de olmamlar mdr? Haydi bu yce uralar bir yana brakalm; Sabin topraklarnda komum ve ahbabm olan yle Romal kyller sayabilirim ki, onlar bata olmadan ekim, biim, rnn ambarlara yerletirilmesi gibi en nemli tarla ileri hemen hemen hi grlmez. Ama bunda pek alacak bir ey yok: yle ya, ne kadar yal olursa olsun, bir yl daha yaayabileceini dnmeyen var mdr? Ama uratklar ilerden hibir yarar grmeyeceklerini bile bile didinenler de vardr. Bizim Statius'un Synephebi adl komedyasnda dedii gibi: "Kendisinden sonra geleceklere yarasn diye aa dikerler (42)". Gerekten de ifti yal olsa bile, kimin iin ekiyor diye sorana hi duraksamadan u yant verir: "lmsz tanrlar iin; nk onlar, bu serveti yalnzca dedelerimden almam deil, onu benden sonrakilere brakmam da istiyorlar." Caecilius'un kendisinden sonraki kua dnen yal adam zerine syledii o sz, gene onun syledii u szlerden daha dorudur: "Pollux hakk iin, ey yallk, baka hibir dert getirmesen de gelirken yannda getirdiin u dert yeter: nsan ok yaaynca, grmek istemedii birok eyi grr." (43) yle ama, belki grmek istedii birok eyi de grr; hem istenmedik eyler ou kez genlikte de baa gelir. Caecilius, "Bence yallkta en ac ey: O yaa gelen insann bakalarna sknt verdiini masdr" (44).

demekle daha da ok yanlmtr. Yallarn can sktklarn deil, hoa gittiklerini sylemek daha doru olur: yle ya, akl banda yallar iyi huylu genlerden nasl holanr, genler kendilerine sayg ve sevgi gsterdiklerinde yalla nasl daha kolay katlanrlarsa, buna karlk genler de yallarn tlerini dinlemekten zevk alr ve onlar sayesinde erdeme kar bir heves duyarlar; benim sizinle birlikte bulunmaktan duyduum zevk, sizin duyduunuz zevkten az deildir, sanyorum. Gryorsunuz ya uyuuk ve devinimsiz olmak yle dursun, yallar alkandrlar, bo durduklar yoktur, hem de zorlu iler grler; insan nceleri neyle uramsa, elbet yallnda da onunla urar. Ya yeni yeni eyler renenlere ne dersiniz? rnein Solon'un, dizelerinde, "Yal olduum halde her gn yeni bir ey reniyorum (45)" diye vndn gryoruz; ben de yle bu yallmla Yunan yaznn rendim: bu ie, sanki oktandr sren bir susuzluu dindirmek istermi gibi, delice sarldm; niyetim demin size rnek olarak verdiim eyler zerine bilgi edinmekti; Sokrates'in sazla uratn rendiim zaman benim de o ii yapacam geldi (eskiler saz almasn renirlerdi); sonra, sazla deil ama hi olmazsa Yunan yaznyla uratm. Yeni yetitiim sralarda bir boa ya da bir fil kadar gl olmak umurumda olmad gibi, imdi de genlikteki gcm yitiriim (yalln ikinci kt yan buydu) umurumda deil. Elinde olan kullanmak gerek; ve her ne ie giriirsen, buna gcnn yetip yetmeyeceini dn. Krotonlu Milon'un (46) sznden daha

ok kmsenecek sz olabilir mi? Milon artk yal olduu sralarda, alanda beden eitimi yapan atletleri grm ve kendi kollarna bakp alaya alaya, "Ah, bunlar ld artk!" demi. Hey aklsz! Onlar senden daha cansz deil, hibir zaman kendi deerinle n kazanmadn ki... nn sen cierlerine ve pazuna borlusun. Yurttalar iin hukuk kurallarn kaleme alan Sex. Aelius, ondan ok nce yaam olan T. Coruncanius, P. Crassus (47) hi byle szlanmadlar, onlarn bilgileri son nefeslerine kadar srd. Sylevciye gelince, yalandnda, gcnn azalmasndan korkuyorum, nk onun ii yalnzcaca zek ii deil, ayn zamanda soluk ve g iidir. Geri ak sal yallarn sesine, bilmem nasl olur da bir canllk gelir; ben imdiye dek bunu yitirmi deilim, yam da gryorsunuz; ama, byle olsa da yallara dingin ve durulmu bir konuma yakr; konumasn bilen bir yalnn iyi hazrlanm ve dingin szleri, ou kez dinleyicileri etkiler; bu ii kendin beceremezsen de, bir Scipio'ya, bir Laelius'a yol gsterebilirsin. renmek hevesiyle dolu genlerin, bir yalnn evresini almasndan daha ho bir ey var mdr? Yallarn yeni yetienlere ders verecek, onlar yetitirecek, onlara toplumsal grevlerin hepsini retecek gte olmadklarn m syleyeceiz? Bundan da daha gzel bir i olabilir mi? Bence, Cn. Scipio ile P. Scipio, ve atalarndan ikisi: T. Aemilius ile P. Africanus, soylu genler arasnda bulunmakla mutlu grnyorlard: gleri azalsa ya da yok olsa bile, iyi ve yararl eyler retenlerin mutlu olmadklarn sanmamak gerek; hem kukusuz ki bu gszlk yallktan ok, genlikteki yaramazlklarn bir sonucudur; yeni yetienlerin zevke dknl ve taknl, yalla miras olarak gsz bir beden brakr. Xenophon'da okuduumuza gre, Kyros lrken, son szleri olarak, iyice yalanm olmasna karn, yallnda hibir zaman kendisini genliindekinden daha zayf duyumsamadn da sylemi (48). Ben henz ocukken, ikinci konsllnden drt yl sonra pontifex maximus (49) olmu ve rahiplikte yirmi iki yl alm olan Metellus'u (50) mrnn sonunda genliini aramayacak denli gl grdm anmsarm. Geri kendisinden sz etmek yalla zg olan ve biz yatakilerde ho grlen bir eydir, ama ben kendimden sz etmeye hi gerek grmyorum. Homeros'un destanndaki Nestor'un, nasl durup durup kendi artamlarndan sz ettiini (51) elbette bilirsiniz. yle ya, insan kua grmt; hakl olarak vnrken, onda kendini beenmi ya da geveze grnme korkusu yoktu. Azndan, Homeros'un dedii gibi, gerekten baldan tatl szler akard (52); bu tatlla sahip olmak iin de hi beden gcne gereksinmesi yoktu; bununla birlikte Yunanllarn o nl nderi, Aias'a deil, Nestor'a benzer on adam olsun ister ve bu istei yerine gelecek olsa Troya'nn ksa srede yenileceinden kukusu yoktur. (53) Her neyse, sz gene kendime getiriyorum: Seksen drt yandaym; ben de Kyros'un vnd eyle vnebilmek isterdim; ama hi olmazsa diyebilirim ki, Kartaca savanda asker ya da ayn savata questor olduum ya da spanya'da konsllk ettiim ya da drt yl sonra Termopiller'de M. Acilius Glabrio (54) konslken asker tribn (55) olarak dtm zamanlardaki gcm yoksa da, grdnz gibi, yallk beni bsbtn gszletirmedi, kertmedi; senatoda, krsde, arkadalarmla, mvekkillerimle, konuklarmla konuurken, gcmn eksiklii duyulmuyor; nk, "Yalln uzun srsn istiyorsan, erken yalan" dnde bulunan o eski ve beenilen ataszne benim hibir zaman aklm yatmad. Erken yalanmaktansa, yallm ksa srsn, daha iyi. Bakn, imdiye dek beni grmek isteyen hi kimseye, "im var" demedim. Oysa gcm her ikinizinkinden de azdr. Sizde de yzba T. Pontius'un (56) gc yok, ama o gldr diye sizden daha m deerlidir? Yalnzca, insan gcn ynetmesini bilmeli, ancak gcnn yettii kadarna el atmal: ite byle olursa, insan, eski gcm kalmad diye yazklanmaz. Dediklerine gre Milon (57) Olympia alanna omuzlarnda canl bir kzle girmi. Sana byle bir beden gcnn m, yoksa Pythagoras'taki zek gcnn m verilmesini isterdin? Her neyse, bu nimet elindeyken yararlan, elden gittikten sonra onu arama: yok eer delikanllarn ocukluu, yalar biraz ilerlemi olanlarn delikanllk an aramalar doruysa, o baka... mrn gidii bellidir, doann izdii bir tek yol vardr, basit bir yol; ve her an kendisine gre bir durumu vardr; ocuklarda zayflk, yetikinlerde taknlk, orta yallarda arballk, yallarda olgunluk, doal durumlardr, bunlar zamannda kabullenmek gerekir. Dedeni konuk etmi olan doksanlk Masinissa'nn (58) bugn neler yaptn sanrm duymusundur, Scipio; o adam yola yaya kt m, dnyada ata binmez; atla knca da attan inmez: yamur, souk dinlemez, ba ak gezer; salam yapl bir vcudu vardr ve bu sayede kralln btn grev ve ilerini baarr. Demek ki beden eitimi ve ll yaamayla, insan yalannca bile eski gcnn bir ksmn koruyabiliyor. Yallarn gc m yoktur? Yallarn gl olmalar istenmiyor ki! Yasa ve gelenekler, hakl olarak, biz yatakileri gsz yaplamayacak ilerden bak tutuyor (59). Bylece yalnzca yapamadmz deil, yapabildiimiz ilerden de uzak tutuluyoruz. "Evet ama yle halsiz yallar vardr ki hibir grevle uraamaz; yaamda yaplmas gereken ilerden hibirini yapamazlar" diyen olabilir. Buysa yalla zg bir eksiklik deil, sala bal bir eydir. P. Africanus'un seni evlat edinen olu (60) nasl da zayft! Sal nasl da bozuktu! Daha dorusu nasl da salkszd! Byle olmasayd, devletin ikinci bir gnei olurdu; hem babas gibi yksek ruhluydu, hem stelik daha derin bilgisi vard. Genler bile zayf bnyeli olabildiine gre, yallarn kimileyin zayf bnyeli olmalarnda alacak ne var? Yalla katlanmak, kusurlarn abalarmzla gidermek gerek. Sal gz nnde tutmak, bedeni ll olarak iletmek, gcmz yok edecek denli deil, tazeleyecek denli yiyip imek gerek. Hem yalnzca bedene deil, asl zihne ve ruha zen gstermeli; nk yasz kalan lambann snd gibi, bunlar da beslenmezse, ykma urarlar. ok yorucu olan bir

beden eitimi, kukusuz bedeni arlatrr; zihinse, iletildiinde evikleir. Caecilis (61) "komedyalardaki budala yallar" derken, her eye inanveren, unutkan, gevemi yallar anlatmak ister; bu eksiklikler de yalln deil; uyuuk, tembel, uykucu bir yalnn eksiklikleridir. Taknlk ve zevk dknlnn yallardan ok genlerde; ama genlerin de hepsinde deil, ahlk yle byle olanlarda grlen eksiklikler olduu gibi; genellikle bunaklk denen ve yallara zg olan aptallk da her yalda deil, hafif akll yallarda olur. Appius drt gl olunu, be kzn, yle koca bir evi, o kadar mvekkili, ilerlemi yanda, hem de kr olmasna karn ynetirdi; nk yay gibi gergin bir zekas vard; dinliini yitirip yalla boyun ememiti: Evindekilerden yalnzca sayg grmekle kalmaz, onlara stelik hkmederdi: kleler ondan korkar, ocuklar ekinir, hepsi de onu severdi; o evde, dedelerden kalma greneklere ve dzene uyulurdu. te insan kendisini byle savunur, hakkn korur, kimseye uymaz, son soluuna dek ailesine szn geirirse, yall onurlu olur. Genlerde yallarn, yallarda da genlerin kimi zelliklerinin bulunmas, bence iyi bir eydir: Bu dnceyi benimseyen, beden bakmndan yalanabilir, ama ruh bakmndan hibir zaman yalanmaz. imdi Origines adl yaptmn yedinci kitabyla urayorum; eski zamanlarla ilgili btn yaptlar topluyorum; savunmu olduum nemli dvlar dolaysyla verdiim sylevlerin hepsini gzden geiriyorum; augur ve pontifex hukukunu, yurttalar hukukunu inceliyorum; bundan baka Yunan yaznyla da ok urayorum; belleimi iletmek iin, Pythagoraslar gibi, gndzleri her dediim, her duyduum, her yaptm eyi akamlar aklmdan geiryorum. Ruhun yapaca eitim budur, zihnin tutaca yol, ite bu yoldur. Byle ilere kendimi verip alrken, aln teri dkerken beden gcmn yokluunu pek duymuyorum. Arkadalarn yardmna kouyor, senatoya sk sk gidiyor, hem de zerlerinde iyice, uzun uzun dnlm dnceler ortaya atyorum. Bu dnceleri de beden gcyle deil, akl gcyle savunuyorum. Bu ilerle uraamayacak duruma gelirsem, artk o yapamadm eyleri yattm yerde dnmek de gene benim iin bir zevk olur; ama srdm mr gene eylemli olmama olanak veriyor. nk kendisini ie veren, alan insan, yalln ne zaman geldiini duymaz. Bylece yava yava, ayrmna varmakszn yalanr ve birden kvermez de ar ar sner. Gelelim yalla bulduklar nc eksiklie; yani zevklerden yoksun olmasna. Yallk bizden genliin o en kt eksinliini uzaklatryorsa, ne byk bir iyilik ediyor! Deerli genler, byk ve nl bir adam olan Tarentum'lu Arkhytas (62) bakn bir zamanlar neler sylemi. O sylediklerini bana, yeni yetitiim ve Q. Maximus ile Tarentum'da bulunduum sralarda anlatmlard. Arkhytas'a gre madd zevk, doann insanlara verdii en uursuz beldr; bunu elde etmek iin doymak bilmez istekler, dnce ve lmllktan uzak olarak alevlenir. Yurda ihanet etmeler, devleti ykmalar, dmanlarla gizli grmeler hep ondan kar: ehvetin gze aldrmad hibir su, hibir kt eylem yoktur; insanlar fuhu, zina ve bunlara benzer her rezaleti ehvetin ekiciliine kaplarak yaparlar; baka bir nedenle deil. ster doa, ister bir tanr, insanoluna her eyden stn olan akl verirken, ehvetin bu tanrsal armaana, bu baa en byk dman olmasn istemi. nk kendisini zevke kaptran insanda lmllk diye bir ey kalmaz ve genellikle, ehvetin egemen olduu yerde erdem tutunamaz. Bunu daha iyi anlatmak iin Arkhytas, "Zevke son derecede kaplm bir insan dnn" diyormu. Onun dncesine gre, kimse kuku duymaz ki byle bir insan, bu zevkin etkisi altnda kald srece her trl dnceden, her trl uslamlamadan uzak olur, hibir eye kafa yormaz. Onun iin maddi zevkten daha tiksinilecek, daha zararl bir ey yoktur. nk bir de yein ve srekli olursa, ruhun btn n sndrr. Arkhytas bunlar Caudium savanda, konsl Sp. Postumus ile T. Veterius'u yenen adamn babas olan Samnit kavminden C. Pontius ile konumu (63), hem o konumada Atinal Platon da bulunmu; Roma dostluuna bal kalan, bizim Tarentumlu Nearkhos, bunu byklerinden duyduunu sylerdi; Platon'un L. Camillus (64) ile Appius Claudius'un konsll srasnda Tarentum'a geldiini de tarihte okudum. Bu szlerle neyi anlatmak istiyorum, biliyor musunuz? Size unu anlatmak istiyorum: Uslamlamayla, aklla zevk isteini kendimizden uzak tutamadmza gre, doru olmayan bir eyin nne getii iin yalla kar byk bir minnettarlk duymamz gerek. nk zevk istei insanda dnce brakmaz; uslamlamann dmandr; hem (deyi yerindeyse) akln gzlerini krletirir ve erdemle hi ilgisi yoktur. stemeye istemeye bir i yaptm: yiit T. Flaminius'un kardei L. Flaminius'u (65) yedi yl konsllk ettikten sonra senatodan karttm; ama ne yapaym, u zevk dknlnn rezil bir ey olduunu gstermek gerekir diye dndm. nk bu adam konsl olarak Gallia'da bulunduu zaman, sofrasndaki kt bir kadnn szne uyup iledikleri sutan dolay idam cezasna arptrlarak hapse atlm olanlardan birinin ban vurdu. ncelim olan kardei Titus censor iken L. Flaminius bunun cezasn ekmedi; onun, evinde ahlkszca, iinde onursuzca davranmasna yol aacak denli irkin ve nne geilmez bu zevk dknln, dorusu Flaccus ile ben hibir bakmdan ho grmedik. Byklerim, ta ocukluklarnda yallardan duymular, anlatr dururlard: C. Fabricius, Pyrrhos'a eli olarak gittiinde Thessalial Kineas'tan (66), Atina'da bilge diye geinen biri bulunduunu ve bu adamn, "Her yaptmz iin sonunda zevk olmaldr" dediini duyunca aakalm. Bunu Fabricius'dan duyan M.Curius ile T. Coruncanius (67), Samnitlere ve Pyrrhos'un kendisine, hep bu dncenin kabul ettirilmesini isterlermi: Kendilerini zevke vermeleri ve bylelikle kolayca yenilebilmeleri iin M. Curius, kendi konsllnden be yl nce, drdnc kez konsllk ederken devlet uruna cann veren P. Decius'un (68)

yakn arkadayd. te bu adam Fabricius da, Coruncanius da bilirdi; bunlar kendi yaamlarna, szn ettiim Pub. Decius'un davran biimine dayanarak yle bir yargya varyorlard: Kesin olarak yaratl bakmndan en gzel, onurlu bir ey vardr; bu ey, kendisi iin istenir ve insan olan, zevki kmser, bir yana brakr da, ona erimeye alr. Ne diye zevk zerinde bu kadar ok duruyorum sanki? nk yallarn zevki aramamalar bir eksiklik deil; tersine, vnlecek bir eydir. Yallar lenlerden, gzel sofralardan, sk sk kadeh boaltmaktan uzak m kalyorlar? yleyse sarholuktan, sindirimsizlikten, uykusuzluktan da uzak kalyorlar demektir. Zevkin tadna kolay kolay doyamadmza gre, ona, yalandmzda da biraz yer vermek gerekiyorsa (Platon, tanrsal bir bulula, zevke, "ktlklerin yemi" (69) der; nk, kukusuz ki insanlar yemle yakalanan balklar gibi zevke kaplp ktle srklenirler) zengin sofralarda bol bol yiyip imekten ekinsek bile, alakgnll sofralardan pekl zevk alabiliriz. ocukluumda, Kartacallar deniz savanda ilk kez yenen Marcus'un olu C. Duillius'u (70), yemekten sonra evine dndnde sk sk grrdm; yannda mumlarn, flt alan birinin bulunmas houna giderdi; devlet ileriyle ilgisi olmayan bir kimsenin byle eyler yapmaya kalkmas, o zamana dek grlmemi bir eydi; ama, onun bu keyf davran, nnden dolay ho grlyordu. yi ama, ben ne diye bakalarndan sz ediyorum? Kendime dneyim artk. Bir kez, teden beri bir tarikata balym; Frikyal Byk Ana'nn Klt (71) lkeye girdikten sonra, benim questorluumda baka tarikatlar da kuruldu. Benimle ayn tarikattan olan kimselerle ok sradan bir sofrada yemek yerdim, ama o zaman genlik atei vard; ya ilerleyince her ey gnden gne daha lmllayor. lenlerde de maddi zevklerden ok arkadalarmla birlikte olmaya, syleiye deer verirdim. Dedelerimiz iyi etmiler de arkadalar bir araya toplayan sofralara "convivium" demiler. yle ya, insan birlikte yemek yedikleriyle birlikte yaar. Bu szck, Yunanllarn ayn anlama gelen szcklerinden daha gzel. Yunanllar "convivium"a karlk, hem yemek hem imek imgesini uyandran birer szck (72) kullanmakla en az nemi olan eye, en ok nem vermi oluyorlar. Sylemek benim iin bir zevk olduundan, erken kurulan sofraya oturmak dorusu houma gider. Yalnzca yatlarmla deil (aslnda bunlardan pek az kald), siz yatakilerle de, hele sizlerle... Konuma hevesini artrp, yeme ime hevesini azaltan yalla pek ok minnet borluyum. Yemek, imek insann houna gidebilir (zevke pek sava iln eder gibi olmayaym; belki de bir dereceye dek, doaya uygun bir eydir ); bana sorarsanz, yallar bu zevkleri duyamayacak durumda deildirler. Bana gelince, dedelerimizden kalma bir grenee gre, sofrann banda oturmaktan holanrm; gene dedelerimizde grenek olduu gibi, lenlerde sofrann banda oturann bir konuma yapmasndan, Xenophon'un Symposion'undaki gibi, kk olurlar ve damla damla iilirlerse iki kadehlerinden (73), yazn serinlikten, kn gnein ve atein scaklndan holanrm. te Sabinlerdeki iftliimde aradm eyler bunlardr; komularm her gn soframa toplarm; deiik konular zerinde konuarak bu lenleri gecenin ge saatlerine dek, uzatabildiimizce uzatrz. Ama, insann sanki iini gcklayan yle zevkler vardr ki, yallar onlar duyamazlar, diyebilirsiniz. Doru; ama, onlar bu zevklerin yokluunu da duymazlar. Yokluunu duymadn eyin zntsn de duymazsn. Sophokles'e, zerine yallk ktnde, "Akla aran nasl?" diye sorulunca, hakl olarak, yle demi: "Tanrlar korusun! Ben ondan elimi eteimi seve seve ektim; kaba, lgn bir efendinin elinden kurtulmu gibiyim." Tutkulu kimseler iin bu gibi eylerden yoksun kalmak ekilmez ve zc bir dert olabilir; ama gz doymular, hevesini almlar iin byle zevklerden yoksun kalmak, onlar tatmaktan daha hotur; daha dorusu, bir eye kar istek duymayan ondan yoksun kalm deildir. Bence istek duymamak daha ho bir eydir. Evet, genlik denen o mutlu ada bu zevkler daha ok tadlr; ama bunlar, dediim gibi, insan klten zevklerdir; sonra yallar bu zevkleri doya doya tadamyorlarsa da, bunlardan bsbtn yoksundurlar da denemez. Ambivius Turpio'yu (74) ilk sralardan seyreden biri, elbette daha ok zevk duyar, ama arka sralardan seyredenler de zevk duymaz deiller; ite bunun gibi, genler mutluluk veren duygulara yakndan bakarak, sanrm daha ok zevk duyarlar; yallar uzaktan bakarlar, ama onlar da yeter derecede zevk duyarlar. Zevk dknlne, ykselme hrsna, bakalarn gemek iin didinmeye, dmanlklara, tutkularn tmne sanki hizmet ettikten sonra, ruhun yapayalnzca kalmas, dedikleri gibi, kendisiyle babaa yaamas, ne paha biilmez bir zevktir! renim ve bilgiyle beslenirse, insana istediini yapma zaman brakan yallktan ho bir ey de yoktur. Scipio, babann candan arkada olan C. Galus'un (75) yeri, dahas, g lmekle urat sralarda bitkinletiini grdk. Nice zamanlar gn , onu geceleyin izmeye koyulduu izimlere dalm grm; nice zamanlar gece onu, sabahtan beri urat bir iin banda bulmutur! Ay ve gne tutulmalarn bize ok nceden bildirmek onu ne ok sevindirirdi! Bunlar gibi ar olmayan, ama gene de emek isteyen ilere ne diyeyim? Naevius, Kartaca Sava'n; Plautus da Truculentus'u, Pseudolus'u yazdlar diye ne byk sevin duyarlard! Ben domadan alt yl nce, Cento ile Tuditanus'un (76) konsll srasnda tiyatro oynatm, yetikinlik ama kadar yaam olan Livius'un (77) da yalln grdm. P. Licinius Crassus'un pontifex hukuku ve yurttalar hukuku konusundaki almalarna, geen gn pontifex maximus olan u P. Seipio'ya (78) ne dersiniz? Bu saydklarmn hepsinin, ileri yalarnda da o ilerle canla bala uratklarn grdk. Ennius'un hakl olarak, "nandrcln ta kendisi" (79) dedii M. Cethegus'un da (80) yallnda bile gzel sz sylemeye ne byk bir abayla altn grrdk. Bu gibi zevklerle sofra elencelerinin, tiyatronun, kt kadnlarn verecei zevk karlatrlabilir mi? Bilimsel alma, akl banda ve iyi yetimi kimselerde ya

ilerledike artan bir zevktir. te Solon'un nce de szn ettiim bir dizesinde, "Her gn bildiklerime birok ey katarak yalanyorum" demesi, kendisi iin bir onurdur. uras kesin ki hibir maddi zevk, manevi zevklerden daha stn olamaz. imdi, inanlmayacak kadar holandm iftilik zevklerine geiyorum: Yallk hibir zaman bu zevklere engel olamaz ve bunlar, bana kalrsa, bilge olan bir insann yaamyla yakndan ilgilidir. nk bu zevkler topraa baldr; o toprak ki, hibir zaman buyruklara uymazlk etmez ve aldn hep bol bol geri verir; kimi zaman kazan azdr, ama ou kez bol olur. Hem ben yalnzca rn deil, topraktaki verim gcn de, ondaki z de severim; toprak yumuatlm ve srlm barna tohumu aldktan sonra, onu nce kapal tutar; bu kapama iini gsteren "occatio" (81) szc de bundan gelir; sonra, toprak ssyla snan tohumu basnla atlatr ve yeil bir ot kartr; bu ot, kkteki liflere dayanarak yava yava boy atar, dml anz olarak dimdik ykselir; sanki artk erginleiyormu gibi, bir klfa girer; bu klftan knca da sra sra dizilen buday oluturur ve kendisini kk kularn gagalarndan klktan bir siperle korur. Asmalarn nasl dikildiini, nasl yeerdiini, nasl bydn anmsatmaya ne gerek? Ama, yallmn erin ve sevincini oluturan eyleri size anlatmak zevkine doyamyorum. Topraktan kan btn bitkilerin yaama gcn bir yana brakyorum; o g ki, kck bir incir ya da bir zm ekirdeinden ya da baka meyve ve fidanlarn ufack tohumlarndan koca koca kkler, dallar oluturur... Ama alar, filizler, incecik dallar, elikler, daldrma ubuklar insana hayranlk dolu bir sevin vermez mi? Yap olarak dik duramayan ve destei olmazsa topraa den asma kendisini dik tutabilmek iin elleriyle sarlrm gibi, filizleriyle raslad eylere sarlr; asma yerde srnerek uraya buraya kollar salnca, sk sk filiz vermesin ve ok byyp her yana yaylmasn diye, bac onu bakla budayp dalmasnn nne geer. te bylece, ilkyaz geldii zaman budanmayan ubuklarn filiz dmlerinde srgn denen ey kar, zm de bundan olur; zm, topran suyu ve gnein etkisiyle byr; nceleri tad ok ekidir, sonra olgunlanca tatllar; yapraklarla rtl olduundan, lml bir sdan yoksun kalmad gibi, gneten de kavrulmaz; bu meyveden daha verimli, grn bakmndan daha gzel ne olabilir? Elbette, demin de sylediim gibi, bunun yalnzcaca rnn deil, yetitirilmesini de, doann kendisini de severim; asma srklarnn sra sra duruunu, salkmlarn kafesli tahtalara tutturulmasn, ktklerin balanmasn, asma daldrmasn da severim; dediim gibi, asma dallarndan birinin budanp, birinin braklmas houma gider; topra ok daha verimli klan sulamalar, tarlann srekli srlmesini veyim mi? Tarlay gbrelemenin yararn anlatmaya gerek var m? Tarla ileri zerine yazdm kitapta bunlar anlattm; Hesiodos tarm konusundaki kitabnda (82) bunlarn szn bile etmez; ondan birka yzyl nce yaam olduunu kabul ettiim Homeros ise, Laertes'in olunun zlemini hafifletmek iin tarlasna baktn ve onu gbrelediini anlatr (83). Tarla ilerini insana ho gsteren yalnzca ekinler, imenlikler, balar ve fidanlklar deildir; bahe ve meyvelikler, koyunlarn kuzularn otlamas, ar srleri, ieklerin eit eit oluu da bize zevk verir. Yalnzca trl trl ekme yollar deil, trl trl a yapmak da zevklidir; tarmda hibir i bunlar gibi beceri istemez. Tarla ilerinin verdii zevklerden daha pek ok sz edebilirim, ama bu konu zerinde sylediklerim ok bile. Ho grn, nk beni byle ok konumaya tarla ilerine kar duyduum heves itti; aslnda yallar, doalar gerei, biraz gevezedirler; gryorsunuz ya, yalln btn eksikliklerinden syrldm ileri srmyorum. M. Curius (84) Samnitleri, Sabinleri, Pyrrhos'u yendikten sonra yaamnn son blmn ite bylece, bir ifti igibi yaayarak geirdi; dorusu onun kydeki evine baktmda (benimkinden ok uzak deildir ), hem o adamn yaln yaayna, hem de o dnemdeki arballna ne denli hayran olsam azdr, diyorum. Evinde oturan Curius'a Samnitler, ona byk miktarda altn getirdiklerinde, Curius, "Bence altn sahibi olmak deil, altn sahibi olanlara egemen olmak onurlu bir eydir," diyerek, onlar kap dar etmitir. te byle yksek bir ruh, o adamn yalln ho bir duruma sokmaz myd hi? Ama sz kendimden uzaklatrmamak iin gene iftilere getiriyorum. Eskiden senato yeleri, yani yallar, mrlerini tarlada geirirlerdi; nitekim, L. Quinctius Cincinnatus'a (85) diktatr olduu haberi, tarlasn srerken verilmi; magister equitum (86) C. Servilius Ahala, krallkta gz olan Sp. Maelius'u (87) ite bu diktatrn buyruuyla yakalayp ldrtmt. Curius olsun, dier yallar olsun, senatoya kydeki evlerinden arlrlard; onlar almaya gidenlere ite bunun iin "viatores" (88) denmitir. Sorarm size: tarlalarn ekip bimekle mrlerini ho eden bu insanlarn yall acnacak bir yallk mdr? Bana kalrsa, bundan daha hayrl bir yallk olamayacandan kukum yok. Tarmla uramak, btn insanlara yaramas bakmndan yalnzca bir grev deildir; dediim gibi, verdii zevk dolaysyla insanlarn besinine, tanrlara tapnmalarna yarayan her eyin bol ve verimli olmasn salamas nedeniyle de yararl bir itir ve bu maddelerin yokluu bazlarna ac verdiine gre, artk zevkle baryorum. Malnn banda bulunan merakl bir iftlik sahibinin arap, zeytinya kilerleri her zaman dolu olur, erzak bulunur, evi hep bolluk iindedir; domuz, olak, kuzu, tavuk, st, peynir, baldan yana zengindir. Sonra baheye de iftilerin kendileri, ikinci bir kiler derler. Bo zamanlarda ku tutma, avlanma ky yaamn bir kat daha tatllatrr. ayrlarn yeilliinden, aalarn sra sra duruundan, balarn, zeytinliklerin gzel grnmnden uzun uzadya sz etmeye ne gerek var? Ksa keseceim. yi baklm bir topraktan, yarar bakmndan daha verimli, grn bakmndan daha gzel bir ey olamaz. Yallk, topra iletme zevkine engel olmak yle dursun, insan bu zevki tatmaya bile arr. Bu aa eren bir kimse, ister gnete, ister ate banda snmak iin kyden iyi bir yer; mevsimi gelince de

glgeliklerde ve su kylarnda serinlemekten ok sala yarar bir ey bulabilir mi? Silhlar, atlar, ksa mzraklar, tokmakl sopalar, top oyunu, avlar, koular genlerin olsun; eitli oyunlardan biz yallara ak kemiklerini ve zarlar braksnlar, bunlar da isterlerse braksnlar, nk yallar oyunsuz da mutlu olabilirler. Xenofon'un kitaplar, birok bakmdan yararldr; siz o kitaplar okuyorsanz, bu ii dikkatle yapn, rica ederim. Mal, mlk ynetimi konusundaki Oikonomikos (89) adl kitapta tarm ne ok ver! Bir kral iin topra iletmeye almaktan daha uygun bir i olmadn anlayasnz diye, Sokrates bu kitapta Kritobulos (90) ile konuur ve der ki: "Zeks ve saltanatnn onuruyla herkesten stn olan Pers kral gen Kyros (91), pek deerli bir insan olan Spartal Lysandros Sardeis'e gelip, ona badaklardan armaanlar getirdii zaman, Lysandros'a bir dost gibi ve incelikle davranm ve bu arada itle evrilmi, aalar zenerek dikilmi bir topra gstermi. Lysandros aalarn boyuna, beer aalk tarhlarn dzgn sralarna, srlm ve temiz topraa, ieklerden kan kokularn holuuna hayran olmu ve topraa l ve dzenle biim verenin yalnzcaca alkanlna deil, becerisine de atn sylemi; Kyros da ona yle yant vermi: 'Btn bunlar lp bien benim; aalarn sralan, topran blmlenmesi hep benim iim; bu aalarn ounu kendi elimle diktim.' O zaman Lysandros kraln erguvan renkli giysilerine, prl prl durumuna, Perslerinki gibi bol altnl ve deerli talardan yaplm sslerine uzun uzun bakm ve demi ki: "Sana hakl olarak mutlu diyorlar Kyros, nk sende deerle servet birlemi." te yallar byle bir mutlulua pekl erebilirler; yalln engel olmad baka iler de vardr ama zellikle tarm, yamz son derece ilerleyince de uraabileceimiz bir itir. ittiime gre, M.Valerius Corvinus (92) alma yaamndan ekildikten sonra yz yana dek kyde oturup topran iletmi. Bu adamn birinci konsllyle altncs arasnda krk alt yl gemitir. Demek ki o, dedelerimizin yalln balangc diye saptadklar yaa (93) dek onurlu memurluklarda bulunmutur. Hem Valerius Corvinus mrnn sonunda, ortasnda olduundan daha mutlu yaamtr, yle ya, o zaman saygnl artm, glkleri azalmt. Saygnlk da yalln anndandr. L.Caecilius Metellus'a, Atilius Calatinus'a (94) ne ok sayg gsterilirdi! A. Calatinus iin u mezar yazt yazlmtr: "Birok kimse, onun, yurttalarn en sekini olduunu dnr." Mezarna kazlm olan bu iirin btnn biliyorsunuz. Herkesin vmekte sz birlii ettii insan, hakl olarak erk sahibidir. Bir zamanlar pontifex maximus olan P.Crassus, ondan sonra ayn rahiplikte grdmz M.Lepidus, ne adamlard (95)! Paulus'a, Africanus'a ne diyeyim? Ya nce de szn ettiim Maximus'a (96) ne diyeyim? Bunlarn etkinlii yalnzcaca buyruklarndan deil, bir ba hareketlerinden bile belli olurdu. Yallk, hele onurlu bir mr srenlerin yall insana btn genlik zevklerinden daha deerli saylacak derecede byk bir saygnlk kazandrr. Yalnzca, unutmayn ki btn konumamda genlikteki temellere dayanan yall vdm; bundan kan sonu: bir gn syleyip herkese kabul ettirdiim gibi, kendisini szle savunan bir yal, zavalldr. Ne ak salar, ne yzdeki krklar insana hemen sayg salayamaz: ancak onurlu bir yaamdan sonra bu olgun aa yetien kimse, saygnn en gzel meyvalarna eriir. Bir yalya selam vermek, yanna yaklamak,onu grnce ayaa kalkmak, nne gememek, onu geirmek, ona akl danmak gibi nemsiz ve sradan grnen eyler bile ona gsterilen saygnn belirtisidir; bu sayg gsterilerine bizde de, ahlklar orannda baka uluslarda da uyulur. Dediklerine gre, szn daha nce de ettiim Spartal Lysandros (97), hep, Sparta'nn yallarn en onurlu olarak yaayacaklar bir yer olduunu sylemi; yle ya, hibir yerde yallara o denli nem verilmez, hibir yerde ylesine sayg gsterilmez. Bir de unu anlatrlar: Atina'da yal bir adam oyunun ortasnda tiyatroya girince, o kalabalk seyirciler iinde hibir yurtta kendisine yer vermemi; ama eli olduklar iin zel yerlerde oturan Spartallarn yanna yaklanca, hepsi ayaa kalkm ve yal kimseyi oturtmak istemiler. Seyircilerin hepsi birden onlar alklaynca, ilerinden biri, "Atinallar iyilik nedir bilirler; ama yapmak istemezler," demi. Sizin rahipler kurulunda (98) birok gzel gelenekler vardr; ama, sras gelmiken syleyeyim, en gzeli, nce en yal olann dncesini sylemesidir; yalnzcaca yksek konumdakiler yal augurlardan sonra gelirler. Saygnn balad dllerle karlatrlabilecek, maddi bir zevk var mdr? Bu dllerin en parlaklarn elde etmi olanlar bence yaam denilen tiyatro oyununu sonuna dek oynamlar, hem de acemi oyuncular gibi, son perdede yere yklmamlardr. Ama yallar somurtkan, tasal, abucak kzar, huysuz, dahas elisk olurlarm. Bunlar huylarn yaratt zelliklerdir; yallktan ileri gelmezler ki. Somurtkanlk ve szn ettiim bu eksiklikler bir dereceye dein balanabilir. Yallar bu eksiklikleri edinmekle hakl deilse de mazur grlebilirler: yallar, herkesin kendilerini kmsediini, aa grdn, kendileriyle alay ettiini sanrlar. Hele bedence gten dmlerse, dokunsanz alayacak durumdadrlar. yi huylu, nasl yaanacan bilen kimselerde bu kt ynler daha az duyumsanr; bu da hem yaama, hem tiyatroda Adelphoi (100)'daki iki kardee bakarak anlalabilir: birisi nasl da sert, teki nasl da sevimlidir! Sorun u: her arap eskimekle ekimedii gibi, her insan da yalanmakla aksilemez. Yallkta arball doru bulurum, ama her eyde olduu gibi bir dereceye dein; aksilii hibir bakmdan doru bulmam. Yallarn elisklna gelince; buna aklm ermiyor. yle ya, yol ksaldka yolluu arttrmaktan daha sama bir ey olabilir mi?

Yalla kt dedirten drdnc bir neden kald: biz adakilere en ok znt ve tasa veren, lme yakn oluu... Evet, lm yallardan uzun sre uzak kalamaz. Ama onca yl yaayp da lmn kmsenmesi gerektiini anlamayan yalya yazk! lm ruhu tamamyla yok ediyorsa, zerinde durmaya demez, yok onu sonsuz bir mr yaayaca bir yere gtryorsa, o zaman istenilmesi gereken bir eydir. nc bir olaslk da yoktur ya... ldkten sonra mutsuz olmayacaksam, hele mutlu da olacaksam, ne diye korkaym? Gen bile olsa, akama dek yaayacan kesin olarak syleyecek kadar aptal bir insan var mdr? Hem genlerde insan lme gtren nedenler bizden daha oktur: Genler hemen hastalanverirler; bizden daha nemli hastalklara tutulurlar; daha g iyileirler. te onun iin yal olanlar ok azdr; byle olmasayd insanlar daha iyi, daha akllca yaarlard. yle ya, akl da, dnme de, dnce de yallarda olur; onlar olmasayd devletler de olmazd. Ama gene herkese kyan lme geliyorum. lm genlerin de banda olduuna gre neden yall ktlemek iin bir neden olsun? Ben, ok deerli olumu, sen de en yksek orunlara aday olan kardelerini yitirmekle lmn yaa bakmadn anladk, Scipio. Diyebilirler ki: "yi ama, bir gen uzun sre yaayacan umar; yal bir insan byle bir umut besleyemez. Sama bir umut. yle ya, kesin olmayan bir eye kesin; yanl bir eye doru demekten daha aptalca bir ey olur mu? Yal bir insann umut yolu yokmu. yle ama, yal, gencin umduunu ele geirmi olduuna gre daha iyi bir durumdadr. Biri uzun sre yaamay umar; teki uzun sre yaamtr. Hey byk tanrlar! Aslnda, insan yaamnda uzun sren ne vardr ki? En uzun srm yaam ele al; Tartessus (101) kralnn yaamna bakalm: Evet, bir yerde okuduuma gre, Gades'de Arganthonius adnda; seksen yl hkm srm, yz yirmi yl yaam biri vardr. Ama bence, sonu olan bir mr uzun srm saylmaz. nk sona varlnca, gemi zaman akp gitmitir; elde kala kala erdem ve drstlkle kazandn ey kalr. Ya yledir; saatler geer gider, gnler, aylar, yllar, hepsi geer; ve gemi zaman hi geri gelmez; gelecei de bilemezsin. Bize verilen mr ne kadar olursa olsun, honut olmak gerek. Bir oyuncunun hoa gitmesi iin oyunun bitmesine gerek yoktur, oynad perdede beenilmesi yeter; ite bilge bir insan da yaamnn "plaudite"sine (102) dek yaamak zorunda deildir; nk bir mr, ksa da olsa, iyi ve onurlu olarak yaamaya yetecek denli uzundur. Yok daha uzunsa, iftilerin tatl ilkyazdan sonra yazn, gzn gelmesine zldklerinden fazla zlmeye demez. nk ilkyaz, genlik demektir; gelecekteki meyvalar mjdeler, ondan sonraki mevsimler rn alma mevsimleridir. Birok kez sylediim gibi, yalln meyvas da o aa gelmeden nce bol bol iyilik etmi olduunu anmsamaktr. Doaya uygun olan her eye iyi demeli, yallarn lmesi kadar da doaya uygun ne vardr? Genlerin bana lmn gelmesi doaya aykr bir eydir. te bunun iin genlerin lmesi bana, harl bir atein bol suyla sndrlmesi gibi gelir; yallarn lmyse, gemi bir atein hibir etkiyle deil de, kendiliinden snmesi gibidir. Nasl elmalar hamken ekilip kopartlr, iyice olgunlanca derlerse, ylece genlerin cann bir g eker alr da, yallar olgunluktan lr. Bu olgunluk bana yle tatl geliyor ki, lme yaklatka, uzun bir deniz yolculuundan sonra karay grr gibi oluyor, sonunda limana varacam sanyorum. Yalln nerede bitecei hi belli olmaz; bu ada elinden geldii srece grevini yapp lm kmsemekle akllca yaam olursun. te yallar, bu nedenle genlerden daha gzpek, daha metin olurlar. Solon'un tiran Peisistratos'a verdii yanttan da bu anlam kar: Solon, neye gvenerek, kendisine bu kadar cretle kar koyduunu soran Peisistratos'a, "Yalla!" diye yant vermi. Bir mr sonunda en iyi ey, doa kendi yaratt yapt yava yava yok ederken, akln ve duygularn olduklar gibi kalmalardr. Bir gemiyi, bir binay yapm olan kimse onlar nasl daha kolayca paralar, ykarsa, tpk onun gibi, insan oluturan doa onu en iyi bir biimde ortadan kaldrr. Ve yeni oluan bir btn glkle dalr, eskimi olan ise kolayca dalr. Bundan dolay, yallarn iki gnlk mrlerini a gzl gibi harcamalar; ortada bir neden yokken de o ksa mr yaamaktan vazgemeleri iyi olmaz. Pythagoras da, efendimiz, yani Tanr buyurmadan, yaamdan, yaamdaki grevlerinden kamay yasak eder. Bilge Solon'un bir mezar yazt vardr, orada dostlarnn lmne acmasn ve alamasn istediini syler. Anlalan yaknlarnn kendisini sevmelerini istiyor. Bilmem ama, sanrm Ennius, "Kimse benim iin gzya dkmesin, kimse ldm diye szlanmasn." (103) demekle daha doru bir sz etmitir. Ennius, arkasndan sonsuzluk gelen lme yas tutmaya demez diye dnyor. Evet, insan leceini duyumsayabilir, ama bu duygu ksa srer, zellikle yal bir kimsede; u da var ki, lmden sonra duyumsamak ya istenilir bir eydir, ya da duygu diye bir ey yoktur. lm gzmzde bytmemek iin, bunu daha genken dnmeliyiz; byle dnlmezse, kimsenin ii rahat edemez; nk, leceimiz kesin; kesin olmayan bir ey varsa, o da bugn lp lmeyeceimizdir. lmn her saat insana kyabileceinden korkan bir kimse yreini salam tutabilir mi hi? Bu konu zerinde uzun uzun konumaya bence gerek yok, lmlerimizi anmsayalm, ama yurdu kurtarmak urunda len L. Brutus'u (104), atlarn srp lme gnll giden iki Decius'u (105), dmana verdii szde durmak iin ikenceye ayayla giden M. Atilius'u (106), Kartacallarn yolunu bedenleriyle kapatmak isteyen iki Scipio'yu (107), Cannae'deki bizim iin onursuz olan arpmada arkadann dncesizliini canyla deyen deden L. Paulus'u (108), en zalim dmann bile lsn onurlu bir cenaze treninden yoksun klmaya gnl raz

olmayan M. Marcellus'u (109) deil de (Origines'te de yazdm gibi) hibir zaman dnmeyi dnmedikleri o yere ok kere ileri ate ve gurur dolu giden ordularmz anmsayalm. Yalnzca okumam deil, kaba saba delikanllarn bile aldr etmedikleri bir eyden, okumu yazm yallar m korkacak? Bilmem ama, bana yle geliyor ki, genellikle, bir insan her eyden hevesini ald m, yaamdan da ald demektir. ocuklarn kendilerine gre hevesleri vardr; genler onlarn eksikliini duyar m? Yeni yetimeye balayanlarn da hevesleri vardr, orta ya denilen ada onlar artk aranr m? Bu an da hevesleri vardr ve bunlar yallar aramaz. Yallktaki hevesler, en son heveslerdir. ncekiler gibi onlar da gelir geer ve o zaman yaama doymu olmak, lm zamannn geldiini gsterir. lm denince, ben kendim ne duyuyorum? Bunu size sylemeye neden ekiniyorum bilmem; nk bana yle geliyor ki, lme yaklatka onu daha iyi seziyorum. Dinle P. Scipio; sen de, C. Laelius: ben pek nl insanlar ve dostlarm olan babalarnzn yaadn sanyorum; hem bence onlarn yaad, yaam demeye deer biricik var olutur. yle ya; ten kafesi iinde tutsak kaldka bir zorunluun ykn tayor ve ar bir i gryoruz; nk gksel olan ruh, o pek yksek yuvasndan indirilmi, tanrsal ve sonsuz doasna aykr bir yer olan dnyaya batrlm gibidir. Ama yle sanyorum ki, lmsz tanrlar topraklara baksn ve gkteki dzeni seyrettiinden yaamndaki uyum ve lyle o dzeni yanslasn diye insann vcuduna ruh vermilerdir. Beni buna inanmaya ynelten ince ince dnmem deil; en byk filozoflarn bu konudaki deerli ve yetkili dnceleridir. Pythagoras'n ve hemen hemen yurttalarmz saylan ve bir zamanlar talyal filozoflar ad verilen Pythagorasclarn ruhumuzun evreni kapsayan tanrsal ruhtan kopmu bir para olduundan hi kuku duymadklarn anlatrlard. Bundan baka, Apollon tapnandaki bilicinin, bilgelerin bilgesi dedii Sokrates'in ld gn, ruhlarn lmezlii konusunda sylediklerini de bana akladlar. ok sze ne gerek? Bu konuda dndm ve duyduum u: Beyinde bu denli abuk ileme, olup bitenleri anmsama, olacaklar kestirebilme, bunca ey yapma, bunca ey bilme, bunca ey bulma yetenei var olduuna gre; bunlar baarabilen, doadaki varlk, lml olamaz; hem ruh hep devinim durumundadr; bu devinimin de balangc yoktur, nk ruh kendiliinden devinir ve hibir zaman kendisini brakmadna gre, bu devinimin sonu da yoktur. Ve ruh doadan daha basit; kendisinden daha farkl, kendisine benzemeyen bir eyle karm olmadndan, blnemez; blnemeyince de yok olamaz; insanlarn domadan nce epey ey bilmeleri de ruhun lmezliine nemli bir kant oluturur: yle ya, ocuklar g bilgileri edinirken, saysz eyleri yle abuk sezerler ki, bunlar ilk kez renmiyorlar da anmsyorlar sanlr. te Platon, aa yukar byle dnr. Xenophon'un kitabnda, lmek zere olan yal Kyros u szleri syler (110): "Benim sevgili ocuklarm, sizden ayrldktan sonra hibir yerde olmayacam, var olmayacam sanmayn sakn. Sizinle olduum srece ruhumu grmyordunuz; ama, onun bu bedende olduunu yaptm ilerden anlyordunuz. Hibir belirtisini grmediiniz zaman bile onun varlna inann. Kendilerini daha uzun sre anmamz iin ruhlar bize etki etmeseydi, byk adamlara lmlerden sonra da sayg gsterilmezdi. Ruhlar lml bedenlerdeyken yaayp da onlardan ayrldktan sonra lrm, ruh dnceden yoksun olan bedenden kurtulunca dnemezmi, bunlara hibir zaman aklm yatmad dorusu; bence ruh, asl birlemi olduu bedenden kurtulup da saf ve katksz olmaya balad zaman dnr olur. Bundan baka, lm insan organizmasn datnca ruhtan baka, bedende ne varsa, nereye gidecei bellidir; her ey geldii yere gider; yalnzca ruh, bedendeyken de, ayrlnca da gzkmez. lme en ok benzeyen eyin uyku olduunu da, sanrm bilirsiniz. Ve zellikle uyuyanlarn ruhu, tanrsalln gsterir. nk ruhlar dingin ve zgr olunca gelecekte olacak birok eyi nceden grrler ve bundan, beden balarndan bsbtn kurtulunca ruhlarn ne olacaklar anlalr. Byleyse, bana bir tanrymm gibi sayg gsterin. Yok, ruh bedenle birlikte ortadan kalkacaksa, siz gene btn bu evrendeki gzellii koruyan ve yneten tanrlara sayg gstermekle dindar ve sadk insanlar gibi beni ann." Kyros lmeden nce ite bunlar sylemi. sterseniz ben de bu konudaki dncelerimi syleyeyim. Scipio, gelecee bal olabileceklerini dnmeselerdi, baban Paulus (111), dedelerin Paulus ve Africanus (112), Africanus'un babas (113), amcas (114) ve adlarn saymaya gerek yok, birok nl insan gelecektekilerin belleinden kmamak iin o kadar uramazlard. Kimse beni bunun tersine inandramaz. Yallarn detidir, bari biraz kendimi veyim: nmle yaamm ayn zamanda bitecek olsa, barta ve savata geceyi gndze katp, onca gl zerime alr mydm sanyorsun? siz gsz, dingin, zahmetsiz, savamsz bir mr srmek daha iyi olmaz myd? Ama bilmem nasl, ruhum uzanr, sanki bu yaamdan ayrlnca, sonsuzca yaayacakm gibi, gelecee bakard. Evet, ruhlarn lmsz olduunu dnmeseydi en deerli insan bile lmsz bir n iin didinip durmazd. Bakn, en akll insanlarn lme hemen boyun emesi, en aklsz insanlarn da gnl rzasyla lmeyileri, gz daha salam olan ve ileriyi daha iyi seen birincilerin, daha gzel bir yaama kavumak zere yola ktklarnn ayrmnda olduklarn, keskin bakl olmayan tekilerin de bunu gremediklerini anlatmaz m? Beni sorarsanz, sevdiim, saydm babalarnz grmek hevesiyle iim iime smyor; hem yalnzca kendi tanm olduum kimselerle deil, konumalarda, kitaplarda sz geen, kendileriyle ilgili benim de yaz yazdm kimselerle bir araya gelmek iin can atyorum. Oraya doru bir yollanaym, kimse beni kolay kolay tutamaz, Pelias gibi diriltemez (115); tanrlardan biri bana bu yatan yeniden ocuklua dnmemi balasayd bile, "Dnyada olmaz!" derdim;

kou alannn bir bandan bir bana gittikten sonra, alann var noktasndan balang noktasna getirilmeyi istemezdim dorusu. yle ya, yaamn nesi hotur? daha dorusu, g olmayan nesi vardr? Yaamda tatl eyler vardr, kabul; ama bunlar ya insan bktrr ya da bir dereceye dek tatldrlar; biroklarnn, hem de okumu yazm kimselerin, sk sk yapt gibi, yaamdan yaknmam doru olmaz ve yaadma piman deilim, nk yle bir mr srdm ki, dnyaya bouna geldiimi dnemem; bu yaamdan kendi evimden deil de bir konukluktan ayrlyormu gibi ayrlyorum; nk, doa bize yle uzun uzadya oturulacak bir yer deil, biraz durup geeceimiz bir urak vermitir. Ruhlarn o tanrsal topluluuna, o tanrsal birliine kavuacam; bu kalabalktan, bu amurdan ayrlacam gn, ne gzel gn! nk o gn, yalnzca, bir az nce szlerini ettiim kimselere deil, benim Cato'ma (116), iyilikte ei bulunmayan, grevini yapmakta kimselerin geemedii Cato'ma da kavuacam; bedenini ben yaktm, asl onun benimkini yakmas sral olurdu; ruhu benim de gideceimi dnd yere, beni brakarak deil de, bana bal olarak gitti. Bama gelene direnle katlanr grndm; duygusuz olduumdan deil, ama aramzdaki uzakln, ayrln uzun srmeyeceini dnerek kendi kendimi avutuyordum. Scipio, nasl oluyor da yallk bana ar gelmiyor ve zc olmamakla kalmayp tatl da grnyor diye Laelius ile hep atnz syledin; ite nedenleri: nsan ruhunun lmsz olduuna inanmakta yanlyorsam bile, bu tatl bir yanlma ve ben yaadka houma giden bu yanlmann elimden ekilip alnmasn istemiyorum. Baz deersiz filozoflarn (117) sand gibi, ldkten sonra hibir ey duymayacaksam bile, lm filozoflarn yanldm diye benimle alay etmelerinden de korkum yok. lmsz olmayacaksak da, insann zaman gelince gp gitmesi gene istenilir bir eydir. nk her eye olduu gibi, doa, yaamaya da bir snr koymutur. Yallk yaamn son perdesidir; bir oyunun bizi usandrmasndan nasl kanyorsak, yallktan usanmaktan da kanmalyz, hele yaama doymusak. Yallk zerine syleyeceim ite bu kadar; keke siz de o aa erseniz de, benden dinlediklerinizin doru olduunu kendi deneyiminizle grebilseniz!.. DOSTLUK NSZ Cicero'nun felsef yaptlarndan biri olan Laelius ya da De Amicitia (Laelius ya da Dostluk zerine) .. 44 ylnda yazlmtr. Diyalog biiminde olan bu kitaptaki konuma, .. 129 ylnda geer. Sanki Scipio Aemilianus'un lmnden ( .. 129 ) birka gn sonra, Scipio'nun ok yakn dostu Laelius, damatlar Scaevola ve Fannius'la "dostluk" zerine konuur. Bu konumay sonradan Scaevola, Cicero'ya aktarr. Diyalou yneten C. Laelius .. 190 ylnda domu olmaldr. Babas C. Laelius'la Scipio Africanus Maior'un dostluu gibi, o da gen yata Scipio Aemilianus'la dost olmu ve onun yaznsal evresine girmitir. Burada da Terentius ve Lucilius'la dost olmutur. Stoa felsefesini yakndan tanm, Diogenes, Panaitios'un dncelerini Roma evresine yaymtr. Siyasal yaama ne zaman balad bilinmemekle birlikte, kinci Pn Savanda Scipio'nun konsll srasnda ( .. 147 ) onun legat olarak almtr. .. 145'te praetor olmu ve bir sylevle, halk tribnlerinden C. Licinius Crassus'un "rahip kurullarnn halk tarafndan seilmesi" nergesini reddettirmitir. .. 142 ylnda Scipio'nun desteklemesiyle konslle adayln koymu, ama Pompeius'a kar yitirmitir. Bu yzden Scipio'yla Pompeius'un aras bozulmutur. Ertesi yl adayln yeniden koyup kazanm ve 140 ylnda Q. Servius Caepio ile birlikte konsl olmutur. Tib. Gracchus'un nayak olduu i savata da Gracchus'a kar almtr. .. 132 yl banda Tib. Gracchus ldrldkten sonra, onun yandalarn tutuklatmak iin kurulan konsller kurultayna katlmtr. 131 ylnda Scipio'yla birlikte halk tribn S. Papirius Carbo'nun, halk tribnlerinin yeniden seilmesi nergesini reddettirmitir. 129 ylnda ok sevdii dostu Scipio Aemilianus'u yitirmitir. Scipio'nun arkasndan ne kadar yaad bilinmemekle birlikte, ok yaamam olmaldr. Laelius'un n, yaarken ona verilen bilge adndan ve Scipio'yla olan yakn dostluundan ileri gelir. Laelius'la Scipio arasndaki dostluu Cicero, Tusculanae 112'de yle anlatyor: "Askerlikteki esiz n yznden, Laelius Scipio'ya bir Tanr gibi tapard; ama, sivil yaamda, daha yal olduu iin, Scipio Laelius'a bir babaya gsterilen saygy gsterirdi." P. Cornelius Scipio Aemilianus Africanus minor, .. 185 ylnda domutur. Babas Paulus Aemilios'tur. Scipio Africanus'un evlatl olduu iin Scipio soyadn, .. 147 ylnda Kartaca'y yakp ykt iin Africanus sann almtr. Byk bir komutan olan Scipio, ayn zamanda stoac Diogenes'i, Panaitios'u, bundan baka Platon ve Aristoteles'i yakndan tanyan bir dnrd. evresine toplad yksek kltrl Terentius, Lucilius, Polybios gibi yazarlarla ve Laelius gibi hukukularla yaznsal bir evre yaratmtr. .. 129 ylnda, bir gn yatanda l olarak bulunmutur. Onun, kendi canna m kyd, yoksa ldrld m iyice anlalamam, Gracchus'larn annesinden kukulanlmtr. Doal olarak, De Amicitia'da Scipio dorudan doruya konumaya katlmyor, ama Laelius, dostluk konusunda hep onun dncelerini aktardndan, diyalogda o hep karmzdadr. Diyaloun teki kiileri, Laelius'un damatlar Q. Mucius Scaevola ve C. Fannius'tur. Q. Mucius Scaevola, hukuku ve rahip yetitiren nl Scaevola soyundandr. .. 157 yllarnda domutur. .. 117 ylnda

konsl olmu, .. 88 ylnda lmtr. Roma'nn en nl hukukularndan biri idi. C. Fannius Strabo, kaynbiraderinden biraz yaldr. nc Pn Savana katlmtr. Cicero'nun, Brutus'ta pek de iyi bir dille anlatmad bir tarih kitab vardr. Cicero'yla kitabn adna sunduu Atticus arasnda, eski ve byk bir dostluk, gen yalarnda balayp Cicero'nun lmne dek srmtr. Cicero'nun btn yaam boyunca Atticus'a yazd mektuplar byk bir deste tutar. Atticus siyasal yaama karmam, tarih alanndaki kiisel almalaryla, ticaretle, malnn ynetimiyle uramtr. Cicero'nun kitaplarn da o yaynlamtr. Cicero, De Amicitia'y yazarken hangi kitab rnek aldn kesin olarak sylemiyor. Kitabn birok yerinde Aristo ve Theophrasos'a yaklar. Aulus Gellius Noctes Atticae 13, 10'da Cicero'nun, Laelius'u yazmadan nce Theophrasos'un Peri Philias (Dostluk) adl kitabn okumu olduunu sylyorsa da, bu, Cicero'nun bu kitab rnek aldna kesin bir kant olarak gsterilemez. Cicero'nun; Aristo ve Theophrasos'un dncelerini iine alan Panaios'un Peri Kathekontos adl kitabndan esinlendii kabul edilebilir. Aslnda "Dostluk"a birok bakmdan benzeyen "De Officiis"de de Cicero bu kitab rnek almtr: Dostluk'ta diyalou stoac Laelius ynetiyor. Dostluun tanm tam anlamyla stoa felsefesine uygundur, nk stoaclara gre dostlukta temel, birlikte yaamaktan ok "symphonia" (anlama) dr; Cicero bunu "consensio" szcyle eviriyor. Ama Cicero'nun yapt kendisine kaynak olarak gsterilebilecek yaptlardan u noktada ayrlr: Cicero, Yunan yazarlarnn dostluk zerine dncelerini birbirine dost iki Romalda (Laelius, Scipio) canlandryor, bu dnceleri onlara uyguluyor. Bylece dnceler kiilik kazanyor, canlanyor, Romallayor. eviri iin kullanlan metin, K. Simbeck'in dzenledii Teubner'in 1917 Leipzig basksndaki metindir. DOSTLUK I Augur (1) Q. Mucius Scaevola, kaynatas C. Laelius zerine anlarn olduu gibi, tatl tatl anlatrd. Her konumasnda ona bilge demekte duraksamazd. Erkek togasn (2) giydikten sonra babam beni de Scaevola'ya gtrmt; bundan sonra bu yal adamn yanndan, elimden geldii kadar ve bana izin verildii kadar, ayrlmadm. Ondan dinlediim birok cidd konumay ksa, yerinde sylenmi szleri ezberimde tuttum; onun bilgisiyle daha bilgili olmaya alyordum. lmnden sonra, pontifex (3) Scaevola'yla yaknlk kurdum. Bu Scaevola'nn yetenei, hakseverliiyle yurttalarmz arasnda sekin bir yer aldn sylemekten ekinmem; ama ondan baka bir zaman sz aarm, imdi augura dnyorum. Scaevola her zaman trl konularda sz sylerdi; zellikle bir gn anmsyorum, evinde benim ve birka yakn dostunun bulunduu bir toplant srasnda, alkanl zere hemicyclium'da (4) otururken, o zaman hemen herkesin dilinde olan bir konudan sz amt. Atticus, kesinlikle anmsarsn, hele P. Sulpicius'un (5) ok yakn dostu olduun iin daha iyi anmsarsn, Sulpicius halk tribnyken nce ok sevdii, birlikte ili dl bir yaam srd, o zamann konsl Q. Pompeius'tan (6) kanl bakl dman olarak ayrlnca, halkn aknl ya da buna yerinmesi de diyebilirsin, ne denli byk olmutu! te Scaevola bu olay andktan sonra, Africanus'un lmnden birka gn sonra, Laclius'un, kendisi ve teki damad Marcusolu Fannius'la (7) yapt dostluk zerine konumay aktard. Bu konumadaki dnceleri ezberimde tuttum, bu kitapta kendime gre anlattm; yalnzca birok "dedim", "dedi"nin araya girmemesi ve okurlara karlarnda konuuluyor sansn vermek iin, kiileri dorudan doruya konuturdum (8). Dostluk zerine yazmam iin beni her zaman sktrrdn; bu konu herkese tantlmaya deer, hem de aramzdaki yaknla uygundur diye dndm. Bu yzden, senin istein zerine biroklarna yararl olmak iin, bu ii seve seve zerime aldm. Yallk zerine senin adna sunduum Cato Mairo (9) adl kitabmda yal Cato'yu konuturdum; nk bence, hi kimse yaamn bu andan, Cato'dan daha byk bir yetkiyle sz edemez. O, hem uzun bir yallk a geirmi, hem de yallnda parlak bir konuma erimitir. te yandan, babalarmzdan C. Laelius ve P. Scipio arasndaki dostluun pek nl olduunu rendiimiz iin, Laelius bana dostluk konusunu inceleyecek en uygun kii grnd; Scaevola, Laelius'un bu konudaki dncelerini aktarmt daha nce. Bundan baka, ok nl, tarihe karm kimselerin saygnlna dayanan bu tr konumalarn, bilmem neden, daha byk bir deer kazand sanlr. Onun iin yazdklarm okurken, arasra kendimin deil, Cato'nun konutuunu sanrm (10). Bylece, yalyken bir yal iin yallk zerine yazdm gibi, bu kitapta da ok yakn bir dost olarak, dostum iin dostluktan sz atm. O zaman aa yukar zamannn en yals ve en akll uslu adam, Cato konumutu. imdi hem bilge -nk bilge saylmtr- hem de dostluuyla n salm Laelius, dostluk zerine konuacak. Rica ederim, bir zaman iin beni dnme, Laelius'un ta kendisi konuuyor say. C. Fannius ve Q. Mucius, Africanus'un lmnden sonra kaynatalar Laelius'u grmeye giderler. Sze onlar balarlar, Laelius yantlar; btn konumas dostluk zerinedir; onu okurken kendini bulacaksn (11).

II FANNIUS - Evet yle Laelius, gerekten Africanus'tan daha iyi, daha nl bir kimse yoktu. Ama imdi btn gzlerin sana evrilmi olduunu dnmelisin; yalnzca sana bilge adn veriyorlar, yalnzca seni bilge sayyorlar. nce bu ad Cato'ya veriyorlard. Babalarmzn zamannda L. Acilius'a (12) da bilge dendiini biliyoruz, ama her ikisi de ayr bir nedenden. Acilius yurttalar hukukunda ok bilgili sayld iin, Cato ise yaamdaki grgs yznden. Cato'nun gerek forumda (13) gerek senatodaki uslu akll ve ileri grleri, inat savunmalar, keskin yantlar anlatlrd. Bu yzden yallnda bilge san Cato'nun artk takma adlarndan biri olmutu. Sense bir baka ynden, yalnzca yaradln ya da ahlknla deil, daha ok almalarn ve bilgin yznen bir bilgesin; halkn anlad anlamda deil, bilginlerin bu szce verdikleri anlamda bir bilge. Btn Yunanistan'da byle bir bilge yetimedi, (nk bu konuyu inceden inceye aratranlar, bilge denilen "Yediler"i (14) bilge saymazlar. Atina'da bir tek bilge olduunu biliyoruz; ona da, Apollon'un szcs bile "En byk bilge" (15) demiti: te sende bylesine bir bilgelik bulunduuna inanyorlar: sen her eyin sende bulunduunu sanrsn ve erdemi insanla ilgili her eye stn tutarsn. Bu yzden benden, sanrm Scaevola'dan da, Africanus'un lmne nasl katlandn soruyorlar; hele geen ayn Nonae'sinde (16), augur D. Brutus'un (17) bahelerinde her zamanki almalarmz iin toplandmzda, bu toplant gnlerini hi karmadn ve bu grevini her zaman yerine getirdiin halde bu kez gelmediini grenler, bunu daha ok soruyorlar. SCAEVOLA - Evet, C. Laelius, Fannius'un dedii gibi, biroklar bu soruyu soruyorlar, ama ben onlara durumu grdm gibi anlatyorum: diyorum ki ok byk, ayn zamanda ok sevdii arkadann lmne soukkanllkla katlanyor, ama bundan ac duymamak elinde deildir, aslnda bu onun insanlna yakmaz. Nonae'deki toplantmzda bulunmamasna gelince, bunun nedeni acs deil, hastaldr. LAELUS - Hakkn var Scaevola, doru sylyorsun. Salklyken srekli olarak yaptn bu grevden acm beni alkoymamal. Benim dnceme gre salam karakteri olan bir insan grevinden alkoyacak hibir olay olamaz. Sana gelince Fannius, bana bu derece deer verildiini sylerken -ben ne kendimi bu kadar deerli bulurum, ne de deerli saylmay isterim- bir dost gibi davranyorsun; ama yle sanyorum ki, Cato zerine kanlarn doru deil. Ya kimse bilge olmad (buna ben daha ok inanrm) ya da bir bilge varsa, o da Cato'ydu. teki davranlarn bir yana brakalm, ama olunun lmne nasl katlanmt! (18) Paulus'u (19) anmsyordum, Galus'u (20) grmtm, ama onlarn ocuklar pek kkt; Catonunkiyse olgun bir adayd, deeri denenmi bir delikanlyd. Bu yzden bir bakasn, sylediin gibi Apollon'un "en byk bilge" dedii o insan bile Cato'ya stn tutmaktan sakn: nk Cato'nun davranlar, tekinin szleri vlyor. Bana gelince, artk ikinize de sesleniyorum; unlar bilin benim iin: III Scipio'nun yokluuna yanmyorum desem, -bu konuda hakl mym, haksz mym, bilgeler dnsn,dpedz yalan sylemi olurum. nk eine sanrm hi raslanmayacak, bana inan ki, hi mi hi raslanmam olan byle bir dosttan yoksun olduuma yanarm; ama ilaca gereksinmiyorum, kendi kendimi avutabilirim; en byk avuntum da, dostlarnn ayrlndan ac duyan insanlarn dt yanla dmemektir. Scipio'nun felkete uradn sanmyorum; bir felket geldiyse bana gelmitir: kara bahtna yanmaksa, dostunu deil, kendini sevmek olur. Yazgnn ona gler yz gstermediini kim ileri srebilir? lmezlie erimek isteinden baka -bunu dnmekten o ok uzakt- insanlar iin tanrlarn su saymad neyi elde etmemitir? Daha ocukken yurttalarnn onun iin besledii ok byk umutlar, o, hemen gen yata, inanlmayacak bir yetenek gstererek, fazlasyla amtr. Konslle adayln koymad halde bir kez zamanndan nce (21), bir kez de kendisi iin zamannda, ama yurdu iin ge saylabilecek bir zamanda, iki kez konsl seildi. Egemenliimizin amansz dman olan iki kenti yakp ykarak (22) yalnzca zamann savalarn deil, gelecek savalar da ortadan kaldrm oldu. Ahlknn gzelliini nasl anlataym? Annesine olan ball, kzkardelerine kar eliakl, yaknlarna ettii iyilikler, herkese kar adaletli oluu iin ne diyeyim? Btn bunlar bildiiniz eyler. Yurttalarn onu ne denli sevdii de, cenaze treninde tutulan yastan anlald. Aslnda daha birka yl yaamasnn ne yarar olurdu. Geri yallk kt bir ey deildir, ama, (Cato'nun lmnden bir yl nce Scipio ve benimle birlikte bu konuyu incelediini anmsyorum) (23) onda hl var olan dinlii alp gtrecekti. yle bir yaam srd ki, artk ne mutluluuna, ne nne eklenecek bir ey kalmt. lmn de duymad bile; ylesine anszn geldi. Nasl ldn sylemek zor, neden kukulanldn biliyorsunuz (24). Yalnzca uras gerek olarak sylenebilir: grd birok onur ve nee dolu gnlerin en gzeli, senatoda oturum kapandktan sonra, akam st senato yelerinin, Roma halknn, badaklarn ve Latinlerin onu evine gtrd, o nl gn olmutur. lmnden bir gn nceydi, bylece, sanki onurun bu en yksek basamandan ayrlarak yer altndaki llere karmam, gkteki tanrlara erimitir.

IV nk ben son zamanlarda ruhun bedenle birlikte ldn, lmle her eyin yok olduunu syleyenlerin dncesinde deilim (25). Bence eski insanlarn, yani hem ller iin bu kadar kutsal haklar tanyan atalarmzn -nk onlar, hibir eyin lleri ilgilendirmediine inansalard, bunu yapmazlard- hem de bu lkede yaam, imdi ykk, o zaman parlak Byk Yunanistan' (26) dzenleri ve kuramlaryla aydnlatm olanlarn dnceleri daha deerlidir. Giderek Apollon'un szcsnn bile "en byk bilge" sayd, birok konularda yapt gibi, kimileyin yle kimileyin byle konumayp, bu konuda hep ayn eyi, yani insan ruhlarnn tanrsal olduunu, bedenden ayrldktan sonra ge dn yolunun aldn, en iyi, en adaletli ruhlarn en abuk ge eritiklerini syleyen insana inanyorum (27). Scipio da ayn dncedeydi. Sanki leceini bilmi gibi, lmnden birka gn nce, Philus, Manilius (28) ve daha biroklarnn bulunduu bir toplantda -Scaevola, sen de benimle gelmitin- gn devlet zerine konutu. Konumasnn sonunda, ruhlarn lmezliinden sz at ve bize dnde bunlar Africanus'tan dinlediini syledi (29). Bu doruysa, yani en iyi insanlarn ruhlar lmden sonra, sanki zincirlerle baland beden zindanndan kurtularak ok byk bir kolaylkla ge dnyorsa, kimin tanrlara ykselii Scipio'nunkinden daha kolay oldu diye dnebiliriz? Bu yzden onun lmne yanmak, korkarm, dostluktan ok kskanlk olmasn. Ama bedenle birlikte ruhun da ld ve hibir duygunun kalmad dncesi daha doruysa bu durumda lmde hibir ktlk de yoktur. nk duygu yok olunca, insan sanki hi domam gibi olur; oysa, o doduu iin kvan duyuyoruz, bu ulus var olduka da bundan sevin duyacak. Bu yzden yukarda sylediim gibi, onun aln yazs mutluydu. Mutsuz olan benim; ondan nce doduum iin, nce ayrlmam daha doru olurdu. Ama dostluumuzun ans bana yle tatl geliyor ki, yalnzca Scipio'yla yaadm dnerek mutlu yaam olduumu sanyorum. Onunla devlet ilerinde, zel yaammzda hep birlikteydik. Evimiz birdi, askerlik yaammz bir; isteklerimizde, zevklerimizde, dncelerimizde -dostluun btn gc buradadr- tam anlamyla anlayorduk. Bu yzden bu dostluun ansnn lmez olaca umudu, beni demin Fannius'un anmsatt, aslnda yerinde de olmayan bilge nmden daha ok sevindiriyor. Btn gemi yzyllar boyunca bu trl dostluklardan (30) ya da drt ift saylabileceini dnerek daha ok sevin duyuyorum. Umarm ki Scipio ve Laelius'un dostluu da bunlar arasnda saylacak, gelecek kuaklarca tannacaktr. FANNIUS - Byle olacak, Laelius. Ama, bir kez dostluktan sz aldna gre, bo zamanmz da var, senden sorulan teki konularda dnceni bildirdiin gibi, dostluk zerine dncelerini de sylersen, hem beni, hem de sanrm Scaevola'y, ok sevindirirsin. Dostluk zerine ne dnyorsun? Nasl olmaldr, dersin? Bu konuda koyduun temeller nelerdir? SCAEVOLA - Gerekten, bundan ben de sevineceim, ama Fannius nce davrand. kimizi de sevindireceksin. V LAELUS - Kendime gvenim olsayd, hi glk karmazdm. nk konu gzel, Fannius'un dedii gibi de, bo zamanmz var. Ama ben kimim? Benim ne yeteneim var ki? Verilen bir konuda hazrlanmadan sz sylemek bilginlerin, Yunanllarn alk olduu bir itir. Bu da gtr ve byk altrmalar gerektirir. Bunun iin bana kalrsa, siz dostluk konusunda sylenecek szleri, bu konuyu kendilerine i g edinenlerden sorun. Ben size, dostluu insanla ilgili her eyin stnde tutmanz salk verebilirim. nk hibir ey, yaratlmza onun gibi uymaz; gerek mutlu, gerek kara gnlerimiz iin daha elverili deildir. nce, benim dnceme gre, dostluk ancak iyi insanlar arasnda olabilir, ama bu konuyu derinden inceleyenler gibi, iyi szn katksz iyi anlamnda kullanmyorum. Onlarn belki haklar var, ama byle dnmekle, halkn yararna pek az yardm ederler: nk bir insann bilge olmadan iyi olabileceine inanmazlar. Peki yle olsun diyelim: ama onlarn anlad anlamda da bilgelie hibir lml eriememitir. Bizse hayl ve dilekte kalan eyleri deil, gnlk yaamda uygulanabilecekleri gz nne almalyz. Atalarmzn bilge sayd C. Fabricius (31), M. Curius (32), Tib. Coruncaniuslara (33), bu filozoflarn koyduklar kuramlara gre, hibir zaman bilge diyemem. Bunun iin filozoflar bu kskanlk dolu, karanlk bilge szn kendilerine saklasnlar, ama hi olmazsa bunlarn iyi insan olduklarn kabul etsinler. Bunu bile yapmazlar: bu sfat bilgeden bakasna verilmez derler (34). Ama biz, deyi yerindeyse, kaba bir mantkla dnelim (35). Doruluk, drstlk, hakseverlik ve cmertlikleriyle beenilecek bir davran ve yaama yolu tutan, her trl agzllk, ehvet ve kstahlktan uzak ok direngen kimseler, rnein yukarda saydklarm gibi, iyi olarak tannmlardr; onlara biz de iyi diyelim: nk onlar, bir insann elinden geldii kadar, doann, bu en iyi yaay yolunu gsteren nderin izinden yrrler. Ben o kanya vardm ki, yaradlmz gerei, insanlar arasnda toplumsal bir ba bulunur, ama insanlar bize yakn olduu lde, bu ba daha gl olur; bunun iin yurttalar yabanclara, akrabalarmz bakalarna ye tutarz. Akrabalar arasnda dostluu douran, doann ta kendisidir; ama bu dostluk salam deildir. Gerekten de, akrabalar arasndaki yaknlk yitebilmesine karn; dostluktaki yaknlk, her zaman vardr: ite bu noktada dostluk

akrabala stndr; yaknlk ortadan kalkarsa, dostluk ad da kalkar, ama akrabalk srer. Dostluun gc zellikle undan anlalabilir: doann insanlar birbirine yaklatrp oluturduu saysz insan topluluklar iinde dostluk, o denli skm, o denli dar bir alana snmtr ki, ancak iki ya da birka kii tam bir sevecenlikle birbirlerine balanr. VI Dostluk insanlarn, insanlarla ve tanrlarla ilgili her eyde, yaknlk ve sevecenlik duygularyla anlamasdr. Bilgelik bir yana braklacak olursa, lmez tanrlarn insana bundan daha iyi bir ey verdiini sanmyorum. Kimi zenginlii, kimi tam sal, kimi etkililii, kimi toplumsal konumlar, biroklar da zevkleri stn tutarlar. Bu sonuncusu hayvanlara yarar; tekileri geici, kukuludur; bizim kararlarmzdan ok yazgnn cilvesine baldr. Katksz iyiliin erdemde bulunduuna inananlarn ok hakk var. nk dostluu hem douran, hem srdren, erdemdir; erdem olmadan dostluun hibir tr olamaz. imdi gnlk yaamda ve dilimizde erdem szcne verilen anlam aklayalm: birok bilginin yapt gibi, onu parlak szcklerin lsne vurmayalm: Paulus, Cato, Galus, Scipio, Phillus (36) gibi iyi saylan insanlara iyi diyelim. Onlarn iyilii her gnlk yaam iin yeter; hibir yerde, hibir zaman bulunmayan insanlar da bir yana brakalm. Bu gibi kimseler arasndaki dostlukta zel yararlar vardr ki, saymakla bitiremem. nce, Ennius'un (37) dedii gibi, dostluun karlkl yaknlnda kendisini dinlendirmeyen insan iin yaam, yaam mdr? (38) Karsnda kendinle konuuyormu gibi her eyi sylemeyi gze alabilecein birini bulmaktan daha tatl ne var? yi gnlerinde senin kadar sevinecek biri olmasayd mutluluundan ne zevk alrdn? te yandan da, kara gnlerinde senden ok zlecek bir dostun olmasayd, o gnlere katlanmak g olurdu. Son olarak, peinde koulan her ey genellikle bir tek ie yarar: servet, harcamaya yarar; sz geerlik, saygnlk; toplumsal konum, vlme; zevkler, nee getirir; salk, acdan kurtarr, bedenini istediin gibi kullanmana yardm eder. Dostluk, birok iyilii bir araya toplar, gzlerini nereye evirirsen onu orada hazr bulursun, hibir yere yabanc, hibir zaman yersiz ve can skc deildir; bunun iin derler ki, ate ve sudan ok dosta gereksinmemiz vardr. Hem ben burada, halk arasndaki ya da dzeyli insanlar arasndaki dostluktan deil -bunun bile kendilerine gre zevk ve yararlar vardr- adlar saylan birka kiinin dostluu gibi gerek ve yetkin dostluktan sz ediyorum. Dostluk mutlu gnleri daha aydnlk yapar, ykmlar datp paylaarak hafifletir. VII Dostluun ok ve byk yararlar olmakla birlikte, biri tekilere ok stndr: dostluk, gelecek iin parlak bir umut dr; ruhu gszle dmekten ve kendini kapp koyuvermekten alkor. nk gerek dosta bakan insan, sanki onda kendi rneini grr. Bu yzden, uzaktaki dostlar yanmzdadr, yoksullar zengin olur, gszler gl; dahas, -sylemesi g!- ller yaamay srdrrler: dostlara duyulan sayg, onlarn ans, zlemi o derece insann iindedir. Onun iin onlarn lm mutlu, tekilerin yaam vlmeye deer saylr. Doadan sevgi ve yaknlk ba kaldrlsa, hibir ev, hibir kent ayakta duramaz. Tarm bile yaplamaz. Bu kadar yetmezse, dostluun, anlamann gc, dnce ayrlklarndan ve anlamazlklardan kestirilebilir: hangi gl aile, hangi salam devlet vardr ki, kin ve anlamazlklarla temelinden sarslmasn? Bundan dostlukta ne byk iyilikler olduunu anlayabilirsin. Derler ki, Agrigentumlu bir bilgin (39), tanrlarn esiniyle yazd Yunanca iirlerinde, btn dnyada ve evrende duran ya da kmldayan her eyin dostlukla birletiini, anlamazlkla ayrldn bildirirmi. Btn lmller de byle dnr ve davranlaryla bunu tantlarlar. Bu yzden tehlikeye atlarak ya da tehlikeyi paylaarak dostuna yardm etmek gerektii zaman yardm eden insann bu davrann gklere karmayacak kimse var mdr? Daha geenlerde konuum ve dostum M. Pacuvius'un (40) yeni oyunu oynanrken, btn tiyatrodan ykselen o vg sesleri neydi! Kral (41) hangisinin Orestes olduunu bilmediinden, Pylades onun yerine kendisini feda etmek zere, kendisinin Orestes olduunu sylyor; Orestes de gerekte Orestes olduu iin, "Orestes benim!" diye direniyordu. Seyirciler, ayakta, bu uydurma olay alklyorlard. Gerei karsnda kim bilir ne yapacaklard? Doa burada gcn kolayca ortaya koydu: insanlar, kendilerinin yapamad eyi bir bakasnn yaptn grnce onun davrann doru buldular. Dostluk zerine bildiklerimi syleyebildim sanrm. Bundan baka sylenecek eyler varsa, -sanrm pek ok vardr- bunlar, isterseniz, bu sorunlar inceleyenlerden sorun. FANNIUS - Biz daha ok senden dinlemeyi isterdik. Geri bu konuyu onlardan da sordum, szlerini seve seve de dinledim, ama senin konuma biimin bambaka. SCAEVOLA - Geende Scipio'nun bahelerinde devlet konusunda dnce yrtlrken bulunsaydn, bu szleri daha gl sylerdin. Laelius, Philus'un o kadar zenle hazrlanm sylevine kar, nasl adaletin savunman kesildi, grmeliydin (42)! FANNIUS - Adaletli bir insan iin adaleti savunmak ok kolay olmutur.

SCAEVOLA - Peki? Dostluu byk bir ballk, diren ve dorulukla korumas yznden n alm bir insan iin, dostluktan sz amak kolay olmayacak m? VIII LAELUS - te buna zorbalk derler. Beni nasl konumaya zorlam olursanz olun, yaptnz zorbalktr. Ama damatlarmn isteklerine kar koymak, hem de iyi bir ite olursa, hem gtr, hem de hakszlk olur: Dostluk konusunda dndmde, hep u noktay gz nnde tutmal diye de dnrm: acaba dostluu arattran neden gszlk ya da gereksinim midir? Acaba karlkl yardmlamaya giriirken insanlarn amac tek balarna pek baaramayacaklar eyi bir bakasnn yardmyla elde etmek, sras gelince karln yapmak mdr? Yoksa bu yardmlama dostluun zelliidir de, dostluun daha derin, daha soylu, salt doann yaratt baka bir nedeni mi vardr? Dostlua adn veren sevgi (43), insanlarn yaknlk duygularyla birbirine balanmasnda balca nedendir. nk karlar ok kez kendine dost ss veren ve durum gerektii iin sayg, ilgi gsteren insanlardan bile elde edilebilir; oysa dostlukta hibir ey yalan ve yapmack deildir, her ey gerektir ve iten gelir. Bu yzden, sanrm, dostluu gereksinim deil, doa yaratr. Dostluun douunda ondan ne karlar elde edilecei dncesinden ok, ruhlarn sevgiyle balanmas var. Bu sevginin ne trl olduu hayvanlarda bile fark edilebilir. Hayvanlar bir sre iin yavrularn o kadar severler ki, sevgileri apak grlebilir; bu sevgi insanlarda daha da aktr: nce, ana baba ve ocuklar arasnda ancak kt bir cinayetin ortadan kaldrabilecei sevgi yznden, sonra da, kendisinde sanki bir adalet ve erdem n grdmz sanarak alkanlklaryla, yaratlyla uyutuumuz insan bulunca bizde bu trl bir sevgi uyand iin. nk erdemden daha ok sevilebilecek hibir ey yoktur, hibir ey onun kadar kendine sevgi ekemez: bunun iin erdem ve drstlkleri iin hi grmediimiz insanlara bile sevgi duyarz. Kim, hi grmedii halde C. Fabricius'u (44), M. Curius'u (45), sevgiyle, iyi duygularla anmsamaz? Tersine kim, Tarquinus Superbus (46), Sp. Cassius (47), Sp. Maelius'tan (48) nefret etmez? ki komutan, Pyrrhos (49) ve Hannibal (50) talya'da egemenlii ele geirmek iin bize kar savatlar: ilki adaletli olduu iin bizde byk bir nefret uyandrmad; tekinden, zulm yapt iin bu lke hep nefret edecek. IX Drstln gc, bize kendini, hi grmediimiz insanlarda, dahas var, dmanda bile sevdirtecek kadar bykse, dost olabileceimiz kimselerde erdem ve iyilik sezdiimiz zaman ruhlarmzn eyleme gemesine niin amal? Geri bu sevgi, grlen iyilikle, sezilen ilgiyle ve bunlara eklenen alkanlkla glenir, sonunda ruhun ilk kmldan ve yaknlamas bunlarla birleince, insanda byk ve hayran olunacak bir sevgi alevlenir. Dostluun gszlkten, herkesin kendisinde olmayan eyleri bir bakasndan elde etmek isteinden doduunu syleyenler, dostluu gereksinim ve zorunluktan domu saymakla, ona ok aa ve hi de soylu olmayan bir dou vermi olurlar. Bu byle olsayd kendisini en gsz duyan kimsenin dostlua en uygun olmas gerekirdi. Oysa ki durum bambakadr. Bir insann kendisine gveni ne denli tamsa, hibir eye gereksinmeyecek, her eyin yalnzca kendisinde bulunduuna inanacak denli erdem ve bilgelikle donanmsa, o denli dost edinmek ve dostunun yaknln kazanmakta kendisini gsterir. Peki, Africanus bana gereksinmiyor muydu? Herakles hakk iin, hibir zaman. Ben de ona gereksinim duymuyordum. Ama ben onun erdemine hayran olduum iin, o da belki, ahlkm iin ok kt bir dnce beslemediinden birbirimizi sevdik. Alkanlk yaknlmz glendirdi. Geri bu dostluktan birok yararlar elde ettik; ama dostluumuz kar kaygsndan domu deildir. Bakalarn minnet altna sokmak iin iyiliksever ve eliak deiliz (nk iyilik faize verilemez, bizi eliak olmaya yaratlmz zorlar); bence dostluk, bir dl almak kaygsyla deil, btn kazanc yalnzca o sevgide olduu iin aranmaldr. Hayvanlar gibi her eyi zevke balayanlar bu dnceden ok ayrlrlar. Buna amamal. Akl bu derece aa grlen bir sorunda olan insan, gzlerini hibir zaman yksek, olaanst, tanrsal bir eye eviremez (51). Bu yzden bu insanlar konumamzn dnda brakalm; ama kendimize gelince; biz, drstlk belirtisi grdmz kimseye duyduumuz sevgiyi ve yaknlktan ileri gelen sevecenlii doann yarattn anlayalm. Drstl arayanlar, sevmeye baladklar insann yaknlndan ve yaradlndan yararlanmak iin birbirlerine balanrlar, yaklarlar; istedikleri, sevgide e olmak ve e hakka erimektir; isterler ki, yardm istemekten ok yardm etmeye hazr olsunlar, aralarnda onurlu yarma bu olsun. Bylece hem dostluktan birok yarar elde edilecek, hem de, dostluu gszln deil, doann yaratt kabul edilince, ona daha ciddi, daha gerek bir temel salanacak. nk dostluu perinleyen kar kaygs olsayd, kar kalmaynca dostluklarn da zlmesi gerekirdi; yaradlmz deimeyecei iin gerek dostluklar lmsz olur. Szlerime katacak bir eyiniz yoksa, dostluun kkeni ite budur. FANNIUS - Evet, konuman srdr Laelius, Scaevola'dan daha byk olduum iin, onun yerine de yant veriyorum. SCAEVOLA - Haklsn, dinleyelim.

X LAELUS - Peki, stn insanlar: Scipio'yla ok kez incelediimiz dostluk zerine dncelerimizi dinleyin yleyse. Scipio'ya gre, geri dostluu mrn son gnne kadar srdrmekten daha g bir ey yokmu: nk derdi, bir kar ayrl ok kez ortaya kabilir ya da devlet ilerinde ayn dncede olunmayabilir. Dahas, insanlarn huyu da deiebilir: insann ykm yznden baka, zerine ken yallk yznden baka huylar vardr. Szlerine rnek olarak genlii alyordu, nk ocuklar toga praetextayla birlikte en gl sevgilerini de bir yana atyorlar, derdi. Sevgileri genlik ana dek srse bile bir yarma, rnein, bir evlenme ya da ikisinin birden elde edemeyecei bir kar yznden yok olur. Dostluklar daha uzun srse bile, ayn greve istekli olurlarsa, bozuuyorlar. nk dostluk iin biroklarndaki para hrsndan, olgun insanlar arasndaki konum ve n ekimesinden daha byk bir ykm olmaz. Bundan birok ili dl dost arasnda byk dmanlklar domutur. Dostlardan doru olmayan bir ey, rnein ehvete arac olmalar ya da bir hakszlk yapmak iin yardm etmeleri istendii zaman, byk ve ok kez hakl anlamazlklar kar. Byle bir yardm yapmayanlarn davranlar geri onurlu bir itir, ama istekleri yerine getirilmeyen kimseler, onlar dostluk kurallarna uymamakla sularlar. Dostundan her eyi istemeyi gze alanlar, yalnzca bu istekleriyle, dostlar iin her eyi yapacaklarn aka bildirirler. Yaknmalar, yalnzca eski yaknlklarn bozmakla kalmaz, bitip tkenmeyen nefretlere bile yol aar; Scipio, 'te derdi, kara alnyazlar gibi, dostlarn zerine ken yle raslantlar vardr ki, bunlardan kanmak, bence insan bilgeliinin deil, talihin iidir.' XI Bunun iin, isterseniz nce, dost sevgisi nereye kadar gitmelidir, onu grelim. Coriolanus'un (52) dostlar olsayd, acaba onunla birlikte yurda kar silha sarlmal mydlar? Acaba kral olmaya kalkt zaman, dostlar Vecelinus'a (53), Maelius'a (54) yardm etmeli miydiler? 37. Devlette kargaalk karan Tib. Cracchus'u (55), Q. Tubero'nun (56) ve yat dostlarnn yzst braktn grdk. Ama Laenas (57) ve Rupilius'un konsll zamannda, Scaevola, konuumuz Cumaeli C. Blossius (58) kurulda (59) bana dileini bildirmeye geldiinde, kendisini balatmak iin u nedeni ileri sryordu: Tib. Gracchus'a yle saygs varm ki, o ne isterse yapmak gerektir sanrm. O zaman "Capitolium'u (60) atee vermeni isteseydi de mi?" dedim; "Byle bir eyi hibir zaman istemezdi..." dedi, "Ama isteseydi, yapardm." Bakn, ne uursuz bir sz! Herakles hakk iin, dediini yapt, daha ounu bile yapt! nk Tib. Gracchus'un kstahlna yardm etmekle kalmad, ona yol bile gsterdi: lgn fkesinin yardaks deil, nderi oldu. Bu lgnlk iinde yeni bir soruturmadan korkarak Asya'ya kat, dmana katld, devlete kar iledii cinayetin ar, ama yerinde olan cezasn ekti. Bir suu dost urunda ilemi olmak, o suu balatmak iin bir neden deildir. nk dostluun temeli, erdeme kar duyulan saygya dayandna gre, insan erdemden ayrlrsa, dostluk sremez. Dostlarn her istediini yerine getirmeyi ve onlardan her eyi istemeyi doru bir i sayarsak, bundan bir aksaklk, bir eksiklik domamas iin, hepimizin rnek birer bilge olmamz gerekirdi. Ama biz nmzdeki, grdmz ya da sz edildiini iittiimiz, gnlk yaamda raslanan kimselerden konuuyoruz; rneklerimizi onlardan, zellikle bilgelie en ok yaklaanlardan alalm. Papus Aemilius (61), Luscinus'un yakn dostuydu (bunu babalarmzdan rendik; iki kez birlikte konsl censurada (62) i orta oldular. M. Curius (63) ve Tib. Coruncanius'un, hem onlarla, hem de aralarnda ok yakn dost olduklarn anlatrlar. Ama bunlardan birinin dostundan, doruluun onuruna itikleri srada, devletin karna aykr bir ey istediini sanmak bile yerinde olamaz; nk bu insanlar iin, dostlarndan byle bir ey istemi olsalard bile, elde edemeyeceklerdi demek gerekli midir? ok drst kimselerdi onlar; dostundan byle bir eyi istemek de, istenildii iin yapmak da ayn derecede bir sutur. Ama bakn, C. Carbo (64) ve C. Cato, Tib. Gracchus'un izinden gittikleri halde, imdi bu kadar yeinlikle davranan kardei C. Gracchus onunla birlik olmamt (65). XII Utan verici bir eyi istememeyi, istendii zaman da yapmamay dostluun kutsal bir yasas olarak kabul edelim. Her suun, hele devlete kar ilenen sularn dost urunda yapldn ileri srmek, hem utan verici, hem de hi kabul edilmeyecek bir zrdr. Biz, Fannius ve Scaevola, yle bir noktada bulunuyoruz ki, devletin bana gelecekleri uzaktan grebiliriz. Atalarmzn treleri yollarndan (66) epeyce sapt. Tib. Gracchus kral olmaya kalkt, daha dorusu, birka ay kral gibi egemen oldu. Roma halk bylesini hi grm, iitmi miydi? lmnden sonra bile onun izinde yreyerek, arkadalarnn ve yaknlarnn P. Scipio'ya (67) yaptklarn gzlerim yaarmadan syleyemem. nk Tib. Gracchus'un urad son cezay dnerek Carbo'ya (68) elimizden geldiince katlandk, ama C. Grascchus'un tribnlnden ne beklediimi imdiden sylemek istemiyorum. (69) ....................Gnden gne i sarpa saryor, kntye ynelen bir durum, bir kez balaynca, kayar gider. nce Lex Gabinia (70), iki yl sonra Lex Cassia'yla (71)

oy katlarnda ne hatalar yapld, gryorsunuz. Daha imdiden halkn senatodan ayrldn, en cidd sorunlarda ayaktakmnn keyfine gre davrandn grr gibi oluyorum. nk bu olaylarn nasl yapldn renenlerin says bunlara nasl kar konulduunu renenlerden daha ok olacak. Bu szleri niin sylyorum? Hi kimse ortaksz byle bir ie giriemez de ondan. Bunun iin bilmeden, byle dostlara dm iyi insanlar, devlete kar byk bir su ileyen dostlarn yzst brakmayacak kadar kendilerini onlara bal saymamalar iin uyarmal, kt insanlar iinse cezalar koymal; ama bir bakasna uyann cezas, ihanete nder olannkinden aa olmamal. Yunanistan'da Themistokles'ten (72) daha nl, daha etkili kim vard? Pers savalarnda komutan olarak Yunanistan' tutsaklktan kurtardktan sonra, ekemezlik yznden srgne gnderilince, nankr yurdun yapt hakszla katlanmas gerektii halde, katlanamad; yirmi yl nce bizde Coriolanus'un yaptn o da yapt. Onlara yurtlarna kar gelmede yardm edecek kimse kmad, bu yzden ikisi de kendilerini ldrdler. Bunun iin kt insanlarn bu gibi anlamalar dostluk perdesiyle rtlmemeli, tersine her trl cezaya arptrlmal, ta ki, yurduna kar bile savaan dosta yardm iin izin vardr sanlmasn. Ama bu gidie baklrsa, belki bir gn bu byle olacak. Ben, devletin bugnk durumundan olduu kadar, lmnden sonraki durumundan da kayglanyorum. XIII Dosttan onurlu eyler istemeyi, dost urunda onurlu eyler yapmay dostluun ilk kutsal yasas olarak tanyalm; dostun bizden yardm istemesini bile beklemeyelim, yardm istei hep hazr; duraksama, uzak olsun; zgrce t vermeyi gze alabilelim. yi t veren dostlarn yetkisi gl olsun, aka, durum gerektirirse sert uyarlar bile yapmak iin bu yetkilerini kullansnlar ve onlara ba eilsin. Yunanistan'da bilge sayldn iittiim baz kimseler, bence, alacak dnceler ileri srmler (ama onlarn inceden inceye aratrmadklar hibir konu yoktur) (73): kimi der ki, bir insann, biroklarnn derdini zerine almamas iin, ar dostluklardan kanmaldr. Onlara gre, aslnda herkesin derdi kendine yetermi, bir de bakalarnn ilerini yklenmek, ar gelirmi; en iyisi dostluun gemlerini alabildiine gevek brakmalym, onlar ister kasar, ister gevetirmisin; mutlu yaamakta asl olan, erin iinde yaamakm, bir insan biroklarnn kaygsn ekerse bu erinten yararlanamazm. Anlattklarna gre, bakalar insanla ok daha aykr eyler ileri srerlermi (74) -bu noktaya az nce dokunmutum-, sanki dostluk, yaknlk ve sevecenlik grmek iin deil de bir destek bulmak, yardm grmek kaygsyla aranrm; bylece insan kendisini ne denli az salam, ne denli az gl duyarsa o denli ok dostluk ararm. Buradan, kadnlarn erkeklerden, yoksullarn zenginlerden, mutsuzlarn mutlu saylanlardan ok, dostluun desteini aradklar sonucu kar. Ey yksek bilgelik! Dostluu yaamdan kaldrmak isteyenler, gnei dnyadan ayranlara benzerler; lmez tanrlar insanlara dostluktan daha iyi, daha tatl bir ey vermedi. Aslnda bu erin dedikleri de nedir? Bu, grnte ekicidir, ama birok bakmdan kanlacak bir eydir. zc olabilir diye onurlu bir ie balamamak ya da baladktan sonra yarda brakmak akla sacak bir i midir? zntden kaarsak, erdemden de kamalyz. Erdem, kanlmaz olarak kendisine kar olan eyleri aa grp onlardan nefret ettiine gre: rnein iyilik, ktlkten; lmllk, tutkudan; gzpeklik, alaklktan nefret eder. Bu yzden hakszln dorular; alakln yiitleri; zevk dknlerininse ll kimseleri en ok kayglandrdn grebilirsin. O durumda, iyi eyler iin sevinmek, ktlkler iin ac duymak dengeli bir ruhun zelliidir. Bilge ac duyuyorsa, -kesin olarak da duyar, yok, her trl insanca duygunun onun ruhundan koparldn dnrsek, o baka!- biraz zlmemek iin dostluu yaamdan bsbtn kaldrmak neden? Ruhta eylem olmazsa, insanla hayvan arasnda demiyorum, ama insanla aa kt, kaya ya da bu gibi bir eya arasnda ne ayrm kalr? nk kendisinin sert, hem de demir gibi sert olmasn isteyenlerin szlerini dinlemeyen erdem, aslnda birok ite olduu gibi, zellikle dostlukta yumuaktr ve ilenebilir; yle ki, dostun mutlu gnlerinde sanki geniler, kara gnlerinde skr. Bu yzden dost iin duyulacak kayg dostluu yaamdan kaldracak denli byk deildir. Ayn biimde kimi sknt ve zntler dourabilir diye erdemden vazgeilecek de deildir. XIV Yukarda sylediim gibi, ruhta erdem belirince dostluk oluur; bu ruha benzeyen baka bir ruh yaklar, ona balanr; bu birleme sonunda sevginin domas kanlmaz olur: Onur, n, yap, giysi, beden bakm gibi bo eylerden holanp da erdemle donanm, sevebilen, deyi yerindeyse (75), sevgiye sevgiyle karlk vermesini bilen bir ruhtan holanmamak sama bir ey deil mi? nk hibir ey bu sevgi alveriinden, istekle yaplan karlkl yardmdan daha tatl olamaz. Peki? szlerimize bir de unu eklersek, benzerliin insanlar dostlua ektii kadar hibir ey bakasn kendisine ekip srklemez dersek -bunu demeye de hakkmz vardr- kanlmaz olarak kabul edilecektir ki, iyi insanlarn iyileri sevmeleri, sanki aralarnda bir akrabalk ya da doadan gelen bir ba varm gibi birbirlerine balanmalar yerinde bir itir. nk doa denli benzeri arayan, benzerlerini kapan hibir ey yoktur. Bunun iin, Fannius ve Scaevola, benim dnceme gre, iyi insanlar arasnda sanki kanlmaz denebilecek bir yaknlk, kesinlikle vardr; bu

duygu, doann yaratt dostluk kaynadr. Ama onlarn iyilii halka da yaylr. nk btn uluslar koruyan ve onlarn iyilii iin alan erdem insanlktan uzak, benliki, kendini beenmi deildir; halk sevgisine yabanc olsayd, kesin olarak byle yapmazd. Bundan baka, yle sanyorum ki, dostluun kkenini kar kaygsnda grenler, bu ban en gzel dmn zm olurlar. nk dostlukta ho olan, elde edilecek yarardan ok, dost sevgisidir, dosttan gelen bir eydir; ancak sevgiyle birlikte olursa zevklidir. Gereksinmenin dostluun nedeni olmas yle dursun; tersine, zenginlie, erke, zellikle erdeme erimi erdem ok byk bir destektir- ve bakasna gereksinme duymayan insanlar ok eliak ve iyilikseverdirler. Hem de dost ille bir eye gereksinme duymamal m bilmem: ne barta da, ne savata Scipio benim yardmma ya da dme gereksinme duymasayd, ona sevgimi nasl tantlayabilirdim? Demek kar dncesi dostluu dourmaz, dostluun arkasndan gelir. XV Bu durumda zevke boulmu kimseleri, ne kuramn, ne de uygulann bildikleri dostluk zerine yrtecekleri dnceleri dinlememeli. nk, tanrlarn ve insanlarn hakk iin kimseyi sevmeden, hi kimsece de sevilmeden, her trl varlk ve bolluk iinde yaamay isteyecek bir insan olabilir mi? nk, kukusuz bylesi, bir tiran yaam srmek olur: bu yaamda ne balla, ne sevgiye, ne de srekli bir yaknla gven vardr; her ey hep kuku ve kayg vericidir, dostlua yer yoktur. nk, korktuu ya da kendisinden korktuunu sand insan kim sevebilir? Ama tiranlara da bir zaman iin yalanc bir sayg gsterilir. Eer bir gn, ok kez olduu gibi derlerse, ne denli az dostlar olduu o zaman anlalr. Srgne gnderildiinde Tarquinius "Dostlarmdan hangisinin bana bal, hangisinin bal olmadn, artk onlara karlk veremeyeceim bir zamanda rendim" demi. Ama ben onun bu kadar burnu byklk ve kstahlkla birini dost edinebilmesine aarm. Bu kimsenin ahlk gerek dost kazanmasna engel olduu gibi, ok zengin insanlarn varl da kendilerine bal dostluklar kendilerinden uzaklatrm olur. nk talihin gz kr olmakla kalmaz, gler yz gsterdii kimselerin de gzn kr eder. Onlar ok kez kendini beenme ve aa grme duygusuna kaplrlar; hibir ey de talihli bir budaladan daha ekimsiz olamaz. Kimilerinin, nceleri iyi ahlklyken, komuta ve yetki elde ettikten, mutlulua eritikten sonra deitikleri, eski dostluklarn aa grp yenilerine balandklar da, kukusuz ki grlebilir. Varlk, erk ve etkinlik elde etmi kimselerin, parayla alnabilecek her eyi, atlar, hizmetileri, gzel giysileri, deerli vazolar elde edip de, dostluu, deyi yerindeyse, yaamn bu en deerli ve gzel ssn elde etmemelerinden daha budalaca bir ey var mdr? nk baka eyler alrken ne kimin iin aldklarn, ne de ne uurda altklarn bilirler (bunlar kim glyse onun maldr), dostlarn karlkl yaknlklar birbirlerine tam anlamyla e olsun isterler; ncsne gre, insan kendisine ne denli deer verirse, dostu da ona o derece deer vermelidir. Bu dnceden hibirini uygun bulmuyorum; herkesin dostuna kar kendisine kar besledii duygular beslemesini isteyen birinci dnce doru deildir: gerekten, kendimiz iin yapmayacamz nice iler vardr ki, dost urunda yaparz. Olmadk birine dilekte bulunmak, yalvarmak, birine pek kt kmak, iddetle saldrmak; btn bunlar kendimiz iin yaplnca hi de onurlu olmad halde, dost urunda yaplnca ok onurludur. Bundan baka yle durumlar vardr ki, iyi insanlar kendilerinden ok dostlar yararlansn diye, birok karlarndan el ekerler ya da buna raz olurlar. kinci dnce, dostluu eit emek ve eit iyi niyetle tanmlar. Yaplan ve grlen iyiliklerin e olmasn istemek, dostluu ok ince ve derin hesaplara vurmaktr. Gerek dostluk daha zengin, daha eliaktr; sanrm, aldndan ok vermemekte bu denli titiz davranmaz: dostlukta yaplanlarn yitmesinden, tamasndan ya da hakkndan ounu almaktan korkmamal. ncs, yani bir insan kendine verdii deer denli dostundan sayg grmelidir diyen dnce hepsinden beter. nk kimi insanlarn gzpeklii krlm ya da zengin olma umutlar yitmi olabilir. Bir insan kendisi iin ne dnyorsa, dostunun da onun iin ayn eyi dnmesi, dostlua yaramaz, tersine dostu, insann bozulmu ruhsal durumunu ykseltmeye almal, ona daha iyi umut ve dnceler alamal. Bu durumda gerek dostluun snrlarn baka trl izmek gerekecek; ama nce, Scipio'nun her zaman pek ok yerdii eyi syleyeceim. Scipio, dostluk iin, "nsan dostunu bir gn nefret edecekmi gibi sevmelidir diyen kimsenin sznden daha byk bir dman bulunamaz," derdi. Bunun, sanld gibi, "Yediler"den biri saylan Bias'n (76) sz olduuna bir trl inanamyordu. Bu, bir ktnn, bir agzlnn ya da her eyde kendi karn dnen bir insann sz olmalyd. nsan bir gn dman olabilecei bir kimseyle dost olabilir mi? stelik yerme frsatn ok bulabilmek iin, dostunun yapabildii kadar ok hata ilemesini bile isteyip dilemesi, te yandan da dostunun doru davranlar ve baarlar karsnda znt, ac ve kskanlk duymas gerekecek. Bunun iin bu dnce kimin olursa olsun, dostluu ortadan kaldrmaktan baka bir ie yaramaz. Onun yerine, dost seerken daha dikkatli olmak salk verilmeliydi, ta ki, bir gn nefret edeceimiz birisiyle dostlua balamayalm. Dost seerken ok ansl olmasak bile, Scipio'ya gre, dmanlk gnlerini gz nne getirmektense, bu duruma katlanmaldr.

XVI Bence dostuluun snrlarn yle izmeli: dostlarn ahlak tertemiz olmal; aralarnda her konuda, dnlerinde, isteklerinde, ayrmsz, tam bir anlama olmal. Ama raslar da, dostlarn yaam ya da onuru sz konusu olan bir sorun ortaya kar ve onlarn pek doru olmayan isteklerine yardm etmek zorunda kalnrsa, doru yoldan biraz saplabilir; yeter ki byk bir onursuzlua dlmesin: nk dostluk iin kimi eyler bir dereceye kadar balanabilir; ama insan kendi nn de savsaklamamal, hem de bir i yaparken halkn yaknln yabana atlacak bir silh saymamal. Bu yaknl yze glp dalkavukluk etmekle kazanmaya almak kklk olur; insana sevgi kazandran erdemden de hi ayrlmamal.Ama Scipio, (her zaman ona dnyorum, nk o her frsatta dostluktan sz aard) insanlarn dostluktan baka her ilerinde ok daha dikkatli olmalarndan yaknrd: rnein hepsi ne kadar keisi, koyunu olduunu syleyebilir de dostlarnn saysn bilmez. Kei, koyun satn alrken bile titiz davranr da, dost seimine nem vermezler. "nsanlarn dostlua elverili olup olmadklarna bir karar verebilmek iin grnr belirtileri yoktur," derdi. Bu durumda salam, deimeyen, hep ayn kararda olan dostlar seelim. Bylesine pek az raslanr. Hem de denemeden karar vermek zordur; bu denemeyse ancak dostlua girimekle yaplabilir. Bylece dostluk yargdan nce gelir, deneme olanan ortadan kaldrr. Bylece lml bir insan, arabann hzn gemler gibi, dostluktaki sevginin atlmn yavalatr. Atlar denediimiz gibi, dostlarn ahlkn az ok denedikten sonra bu sevgiye yol verelim. Kiminin ne denli hafif olduu bir az parayla anlalr. Az paraya kaplmayan kimi de, ok para nnde ne olduunu ortaya kor. Paray dostlua stn tutmay kklk sayan kimseler bulunsa bile, toplumsal konumu, devlet ilerini, askersel komutlar, ynetimsel memurluklar, etkililii dostlua stn tutmayan insanlar nerede bulmal? Bir yana btn bu konumlar, teki yana dost olmak hakk konsa, birincileri, hem de ounlukla, dostlua stn tutmayacaklar m? Doann gc, bize etkinlii kmsetecek denli byk deildir. Dostluktan el ekerek etkinlik elde edenler, dostluu unutturan nedenin bykln ne srmekle, sularnn rtleceini sanrlar. Bylece memurluk ve siyaset yaamna atlm insanlar arasnda gerek dostlara ok g raslanr. Dostunun seilmesini kendininkine stn tutacak insan nerede bulmal? Haydi bu denli ileri gitmeyelim; ama biroklar iin kt gnlerde birbirine bal kalmak, nasl da g bir itir! Ykm paylamaya raz olacak insan kolay kolay bulunamaz. Ennius hakl olarak: "Belli dost bellisiz ilerde belli olur (77)" diyor, ama dostun gelge gnllln, zayflklarn u iki ey ortaya koyar: iyi gnlerinde dostlarn aa grrler, kt gnlerinde yzst brakp giderler. Hem iyi, hem kt gnde cidd, direngen, deimez bir dostluk gsteren insann pek seyrek, tanrlam gibi bir soydan geldiine inanmalyz. XVII Dostlukta aradmz bu sreklilik ve kararn temeli ballktr. O olmadan hibir ey srekli olamaz. Bundan baka, yaln, herkesle dost, bizimle ayn zevkte, yani ayn eylerden zevk aldmz kimseyi semeli. Btn bunlar dostluktaki balla yardm eder. Kark, hile dolu bir kafada ballk olamaz. Dostun holand eylerden zevk almayan, onun yaradlyla uyumayan insan, bal ve ballkta srekli olamaz. Szlerimize unu da katalm: Dost, sulamaktan holanmayacak, sulamalara da inanmayacak. Btn bunlar deminden beri zerinde durduum dostluktaki karara yardm eder. Dostluun ancak iyi insanlar arasnda (bata sylediim gibi) olabilecei dncesi bylece dorulanm olur. nk u iki noktaya dikkat etmek, iyi insann (ona bilge de denebilir) zelliidir: nce, her tr yapmack ve yabanc gsteriten kanmal, nk aka nefret etmek, asl dncesini gizlemekten daha soylu bir davrantr. Yalnzca bakalarnn sulamalarn reddetmekte kalmamal, kendisi de kukucu olmamal, dostunun bir hata ilediine hibir zaman inanmamaldr. Buna dostluun hi de kk saylmayan zevklerinden birini, syleilerinin, ahlknn tatlln eklemeli. Geri ask bir yz, her durumda ciddilik, insana arballk verir, ama dostluk daha gevek, daha tatl, her trl sevgi ve senlibenlilie daha ak olmal. XVIII Burada ince bir sorun nmze kyor: Gen atlar eskilerine stn tuttuumuz gibi, dostlua uygun grdmz yeni dostlar eskilerine stn tutmal myz? nsana yakmayan bir kuku! Birok eye olduu gibi dostlua da doyum olmaz. En eski araplar gibi, en eski dostlar en zevkli olmal. yi dost olabilmek iin birlikte birka tutam tuz yemeli diyenlerin hakk var. Ama, umulan meyveyi sonunda bir gn veren bitkiler gibi, meyve vereceini umduunuz yeni dostlardan da kanmamal, ancak eskileri, uygun olduklar konumda tutmal. nk alkanln ve eskiliin gc byktr. Demin szn ettiim atlara gelince, hi kimse bir engel olmadka, almad yeni bir ata binmeyi, alt bir ata binmeye ye tutmaz. Alkanln gc yalnzca canllarda deil, cansz eyalarda bile kendini gsterir: Uzun zaman oturduumuz yerleri, dalk, ormanlk bile olsa, severiz.

Dostlukta kendinden aada olana e olmak sorunu ok nemlidir, nk kimi stn kiiler vardr. Deyi yerinde olursa, bizim kk srmzde Scipio byle oldu. Ama o hibir zaman kendisini Philus'a (78), Rupilius'a (79), Mummuis'e (80), deerce kendisinden aa konumdaki dostlarna stn tutmad. Sivrilmi bir adam olmakla birlikte, kendisinden yaa byk olan aabeyi Q.Mazimus'a (81), olduundan stnm gibi sayg gsteriyor, yaknlarn kendi desteiyle bytmek istiyordu. Herkes byle yapmal, bundan rnek almal. Erdemce, yeteneke, varlka stn olanlar, bunlar yaknlaryla blsnler, paylasnlar. rnein orta halli aileden domularsa, zek ve zenginlikten yana zayf yaknlar varsa, onlarn olanaklarn oaltsnlar, onlara onur ve saygnlk versinler: tpk tiyatro oyunlarndaki soyu sopu bilinmedii iin kle olmu insanlarn, bir gn bir Tanr ya da bir kral olu olduklar anlalnca, uzun zaman baba sandklar obanlar sevmekten geri kalmadklar gibi. Gerek ve belli babalar sz konusu olunca, bunu ok daha fazlasyla yapmal. Yetenek, erdem ve her trl stnlkten en ok yararlanmak iin, insan onlar yaknlaryla paylamaldr. XIX Dostlarna ve akrabalarna stn olan kimseler, daha az deerli olanlara e olmak zorunda olduklar gibi, tekiler de dostlarnn zek, varlk ve saygnlka kendilerine stn olmasndan ac duymamal. Bu gibi kimselerin bir ou ya hep bir eyden yaknr ya da bir eye kusur bulur; hele biraz abalayp zorluu gze alarak dostluklarn gsterecek bir i yaptklarn sandlar m, yaknmalar daha da artar. Yaptklar iyilikten bile piman olan iren insanlar! Bir iyilii yapan anmamal. Bu yzden, stn olanlar, dostlukta tekilerin katna indikleri gibi, onlar da ellerinden geldii kadar, kendi katlarna ykseltmeye almal. nk aa grldklerini sanarak dostluun tadn karan kimseler de vardr. Bu da ancak, kendilerini aa duyanlarn bana gelir. Onlar bu dnceden yalnzca szlerle deil, davranlarla da vazgeirmeli. Her dost iin nce elden ne gelirse, sonra sevilen, yardm edilen kimse ne kadarn kaldrabilecekse, ona o kadarn vermeli. Ne denli yksek olunursa olunsun, btn dostlar yksek konumlara getirmek olanakl deildir. Scipio, P. Rupilius'u (82) konsl yapabildi ama onun kardei Lucius'u (83) hayr! Bir insana her eyi vemek elde olsa bile, onun bunlardan ne kadarn kaldrabileceini gz nnde tutmal. Genellikle insan ancak, ya ilerleyip kiiliini bulduktan sonra dostluk zerine bir karar verebilir; rnein genliklerinde avlanmay ya da top oynamay sevenler, bu elencelerden holananlar o zaman sevdikleri halde, sonradan kendilerine yakn duymazlar. Yoksa st nineler ve lalalar, eski olduklarn ileri srerek herkesten ok sevilmek isterlerdi: doru, onlar da savsaklamamal, ama onlara baka trl deer vermeli (84). Yoksa dostluklar kararl olamaz. Ayr yaradl zellikleri, ayr zevkler de dostlar ayrr. yiler, ktlerle; ktler, iyilerle dost olamazlarsa, bu yalnzca aralarndaki yaradl ve zevk ayrlnn alabildiine byk oluundandr. Dostlukta hakl olarak u da tlenebilir: ok kez olduu gibi, ar bir dknlk yznden, dostlarn elde edebilecekleri byk yararlara engel olmamal. Sylenceden bir rnek alrsam, Neoptelemos (85), gz yalaryla onu yolundan evirmeye alan, yannda byd Lykomedes'in szn dinleseydi, Trioa'y alamayacakt. ok kez dostlardan ayrlmay gerektiren byk olaylar olabilir. Dostunun yokluuna katlanmann g olacan dnerek, bu olaylar nlemeye alan insan, gevek ve zayf douludur. Bu yzden dostlua hak kazanmaz. Her eyde dostundan ne istediini, onun senden ne istemesine katlanacan gz nnde tutmal. XX Kimi zaman bir ykm da baa gelebilir: dostluu bozmak zorunda kalnr (nk artk bilgeler arasndaki dostluu brakp halk arasndaki dostluklara getik). ok kez insanlarn ya dorudan doruya dostlarna ya da bakalarna zarar veren, ama sonunda yine dostlarnn onurunu kran kimi eksiklikleri birden bire ortaya kverir. Bunlardan yava yava syrlmal; Cato'dan iittiim deyile, byle dostluklar yrtmaktansa skmeli, yeter ki katlanlamayacak bir hakszlk alevlenmemi olsun. Bu durumda hemen alverii kesip ayrlmamak ne doru ve onurlu bir itir, ne de olanakldr. ok kez olduu gibi, insann ahlknda, zevklerinde bir deime ortaya karsa ya da siyaset alannda aralarnda dnce ayrl olursa (nk az nce sylediim gibi, artk bilgelerin dostluundan deil, herkesin dostluundan sz ediyorum), yalnzca dostluun bozulmasn deil, dmanla evrilmi grnmesini de nlemeye almal. nk hibir ey bir zamanlar ok yakn olduun birisine sava amaktan daha ayp deildir. Bildiiniz gibi benim iin Scipio, Q. Pompeis'le (87) olan dostluundan vazgeti. Siyasal dnceleri ayr olduu iin meslektamz Metellus'dan (88) uzaklat; her iki durumda da byk bir arballkla davrand; kabaca gnl krmad. Bu yzden nce dostla bozumamaya aba gstermeli, ama byle bir ey baa geldi mi, dostluun birdenbire kesildii deil yava yava snd sanlsn. Ama dostluun byk bir dmanla evrilmesinden de kanmal: bunlardan kavgalar, svgler, aalamalar doar. Ama katlanlabilecek eylerse, bunlara da katlanmal. Eski dostlua duyulan sayg yznden, aalanann deil, yalnzca aalayann haksz olduunu kabul etmeli.

Btn bu eksiklik ve sakncalara kar bir tek umar ve nlem vardr: ne ok abuk sevmeli, ne de uygun olmayanlar sevmeli. Sevilecek olan kimseler dostluk kurmaya uygundur. Bunlara ok az raslanr. stn olan her ey az olduu gibi, kendi trnde her ynden stn olan bulmaktan daha zor bir ey yoktur. Ama biroklar insanlarla al verilerinde iyi diye yalnzca kazan getireni tanrlar. Hayvanlar arasnda olduu gibi, dostlar arasnda da en ok kazan umduklarn en ok severler. Bylece, salt kendisi iin, kendi deeri yznden aranan bu en gzel ve doann yaratt dostluktan yoksun olurlar. Dostluun bu gcnn ne denli deerli ve ne denli byk olduunu anlamak iin kendi kendilerinden de rnek almasn bilmezler. nk herkesin kendisini sevmesi, bu sevgiden bir kazan bekledii iin deildir, herkese kendi varl deerlidir de ondan. Dostlukta da bundan rnek alnmazsa, hi kimse hibir zaman gerek bir dost bulamayacaktr: nk dost sanki insann bir ikinci kendisidir. Bu, hayvanlarda, havada, denizde, karada yaayan evcil ve yabanl btn hayvanlarda grlr. Bunlar nce kendilerini sever (nk bu duygu, her canlda doutan vardr), sonra e takmdan hayvanlara istek duyar, bunlar arar, bunlara balanr; bunu da zlemle ve insan sevgisine benzeyen bir biimde yapar. Bu duygu insanda nasl da daha itendir! nsan hem kendisini sever, hem de bir bakasn arar, sanki iki ruhtan bir tek ruh yaratmak zere ruhunu onunkiyle birletirir. XXI Ama biroklar kendilerinde bulunmayan eyleri dostlarnda aramaktan -hadi sklmyorlar demeyeyim deyanlgya dyorlar diyeyim. Dostlarna vermedikleri eyleri onlardan istiyorlar. Oysa, nce iyi insan olmak, sonra kendine benzeyeni aramak doru olur. Deminden beri sylediim srekli bir dostluk ancak u kimseler arasnda salamca kurulur: yaknlk duygularyla birbirine balanm insanlar nce bakalarnn tutsa olduu tutkular yenecekler, sonra doruluk ve adaleti sevecekler, birbirleri iin her eyi yapacaklar, ama birbirlerinden, onurlu ve doru olmayan hibir eyi istemeyecekler, aralarnda yalnzca sevgi ve beenme deil, sayg da bulunacak. nk dostluktan saygy kaldran, onun en byk ssn kaldrm olur. Bunun iin dostlukta her trl tutku ve yanlgya izin verilmi olduunu sananlar, tehlikeli biimde yanlrlar. Doa, dostluu, erdemin yardmcs olsun diye vermitir, yanlglarn yardaks olsun diye deil, onun amac udur: erdem tek bana en yksek katna eriemediine gre, oraya, bakasyla birleip ortak olarak erisin. Bu trl bir birlik kimi insanlar arasnda var olmu ya da olacaksa, bu, onlar katksz iyilie gtrecek en iyi ve en mutlu birlik saylmal. te, bence, insanlarn peinde komaya deer sandklar her eyi, onuru, n, ruhun dinginlik ve sevincini iine alan birlik, bu birliktir. Btn bunlar var olunca, yaam mutluluk doludur. Bunlar olmadan yaam mutlu olamaz. Bu birlik en iyi ve stn bir iyilik olduuna gre, onu elde etmek istiyorsak, erdem kazanmaya alalm. Erdemsiz ne dostlua, ne de istenen herhangi bir eye eriebiliriz. Erdeme deer vermeden dost edindiklerini sanan insanlar bir gn kt bir olayla karlamak zorunda kalrlarsa, o zaman ne denli yanlm olduklarn anlarlar. Bunun iin (bunu her seferinde yinelemeli) bir kanya vardktan sonra sevmelisin, sevdikten sonra bir kanya varmamalsn. Birok ilerde olduu gibi, zellikle dost seiminde ve dostluk kurmakta savsaklayc oluumuzun cezasn hep ekeriz. iten getikten sonra aklmz bamza gelir, eski atasznn yasana aldrmayarak bouna emek veririz (89). Gnlk yaaymzla, dahas karlkl yardmlarla birbirimize sk skya balandmz bir srada, beklenmedik bir krgnlk ortaya kt m, birden dostluu yar yolda kesiveririz. XXII Byle nemli bir sorunda bu derece kaytsz davranmak ok ayplanacak bir ey! nsanlarla ilgili sorunlar arasnda dostluun yarar, herkese, oybirliiyle kabul edilen tek konudur; gerekten, birok erdemi bile gsteri ve cakadr diye kmser insanlar. Azla yetinen, yaln bir yaam sren birok insan, zenginlii aa grr. Kimi de bakalarn tutkuyla yakp tututuran orunu o derece kmser ki, ondan daha bo, daha deersiz bir ey olmadna inanr. Biroklarnn gzlerini kamatran eylerin, bakalar iin hi de deeri yoktur; ama dostluk konusunda herkes, ayrmsz, ayn duyguyu paylar. Kendilerini siyasete verenler, bilgi ve bilimle uramaktan zevk duyanlar, devlette grev almadan kendi ilerinde glerinde alanlar, giderek kendilerini zevke kapp koyuverenler, hep ayn dncededirler: insana yakr bir yaam srmek istenirse, dostsuz yaam, yaam olamaz. nk dostluk bilmem nasl olur da, herkesin yaamna karr; hibir trde yaamn kendisine yabanc olmasna izin vermez. nsanlardan kaacak, nefret edecek kadar sert yaradll, yabanl bir insan bulunsa, Atina'da Timon (90) adl birinin byle olduunu anlatrlar. O bile, yannda fkesinin ausunu dkecek bir insan aramamaya katlanamaz. Bu dnce, u rnekle daha iyi anlalr: elde olsayd da bir tanr bizi insanlarla konumaktan alkoyup ssz bir keye yerletirerek, yaratlmzn gerektirdii her eyi bol bol verdii halde bir insan grmek olanan yok etseydi, kim byle bir yaama katlanabilecek denli ta yrekli olabilirdi? Bu yalnzlk, btn bu zevklerin tadn hangi insandan alp gtrmezdi? O zaman, yallarn baka yallardan duyarak bize anlattklar, yanlmyorsam Taroslu Arkhytas'n (91) sz, dorudur: "Biri ge ykselip evreni ve yldzlarn gzelliini seyretseydi, bu seyir ona

ho gelmeyecekti; ama yannda, grdklerini anlatacak bir dostu olsayd, bundan ok holanacakt." Evet, doa yalnzl sevmez, hep bir destee dayanmak ister: ok yakn dostluklarn en tatl yan da budur. XXIII Doa ne istediini, ne aradn, neyi istediini byle iaretlerle belli ettii halde, bilmem nasl oluyor da, sarlayor ve uyarmalarna kulaklarmz tkyoruz. Dostluk al verii eitli ve apraktr. Kuku ve krgnlk iin ok neden kabilir. Bunlardan kanmak, yerine gre hafifletmek, yerine gre katlanmak bir bilgenin yapaca itir. Yalnzca, dostlukta, hem bal kalmak hem de yararl olmak istendii zaman kabilecek krgnlklara katlanmak yerinde olur: nk ok kez dostlara t vermek ya da onlar yermek zorunda kalnr. Bu t ve yermeleri, iyi niyetle sylendikleri iin dosta karlamal. Ama, bilmem niin, dostumun Andria'da (92) syledii sz dorudur: "Yzeglc dost, gerek nefreti kazandrr." Nefreti, bu dostluk ausunu douruyorsa, gerekten kt bir ey; ama sular ho grerek, dostunun uuruma yuvarlanmasna gz yuman yzeglme daha da ktdr. En byk sulu da gerei aa gren, yzne glnd diye yanla den insandr. Bu durumda, nce uyarrken sert olmamaya, yererken de aalamaya kamamaya abalayarak zen gstermeli. Ama yzeglme sznde -Terentius'un szcn kullanmaktan holanyorum- "incelik" bulunsun da, yanlglarn yardaks dalkavukluk uzak olsun: dalkavukluk bir dostla baka trl, bir tiranla baka trl yaanr. Ama gerei dostundan bile duyamayacak denli kulaklarn kapayan insann kurtulu umudu olamaz. Cato'nun (93) birok szleri gibi, u sz de ok nldr: "Kimileri iin, ac szl dmanlar, yumuak grnen dostlarndan daha ok ie yarar; dmanlar ok kez gerei syler, tekiler hibir zaman!" Uyarlan insanlarn asl kzlacak eye deil de, hi kzlmayacak eye kzmas ne de alas bir durum! Yanlgya dtklerine zlmezler de yerilmek arlarna gider. Tam tersine yanlgs iin zlmek, bunu dzeltme frsat kt iin de sevinmek gerekirdi. XXIV Dostun aka ve sertlie kamadan uyarlmas, kendimize yaplan uyarlarn da sabrla ve kar koymadan kabul edilmesi, gerek dostluun zelliklerinden biridir. Dostluk iin yaranmadan, dalkavukluktan ve yaltaklktan daha byk ykm olamaz. Hibir zaman gerei sylemeyen, yalnzca hoa gitmek iin konuan gelge gnll ve aldatc insanlarn bu eksinkiini belirtmek iin, daha birok adlar bulmal. Yapmack, her eyde ktdr -nk gerek zerine bir kanya varlmasna engel olur ve gerei bozar- ama asl dostlukla taban tabana karttr; nk, ak yreklilii ortadan kaldrr; oysa onsuz dostluk adnn hibir deeri kalmaz: dostluun btn gc birok ruhlardan tek bir ruh yaratmak olduuna gre, her birinde, tek bir ruh, hep ayn kalan tek bir ruh deil de, kark, deiebilen, eitli ruhlar bulunursa, bu birlie nasl varlabilir? (93) Bir bakasnn yalnzca duygu ve keyfine gre deil, yznn anlatmna ya da ba devinimlerine gre bile deien insann ruhundan daha kararsz, daha belirsiz ne olabilir? Ayn Terentius bu kez Gnathonun (94) kiiliinde: "Biri hayr der, hayr derim; evet der, evet derim: yani ben kendime her eye ba sallamay ilke edindim" diyor. Byle bir insan dost edinmek dncesizliin ta kendisidir. Biroklar da Gnathon'a benzer; sadece soy, zenginlik ve nleri ona stndr; yalanlarna saygnlklar eklenince, dalkavukluklar daha da tehlikeli olur. Gzboyayc ve yalanc olan her ey, gerek ve iten olandan ayrlp tannabildii gibi, dikkat edilirse, dalkavuka dostluu gereinden ayrarak tanmak da insann elindedir. Hi eitim grmemi insanlardan olumasna karn halk kurultay bile, halktan, yani dalkavuk ve dncesiz yurttala, ciddi ve arbal yurtta arasndaki ayrm anlayabilir. Daha geenlerde, halk tribnlerinin yeniden seilmesi zerine bir yasa nerirken C. Papirius (95) halk kurultaynda kulaklara ne dalkavuka szler fsldad! Bu nergeye biz kar koymutuk, ama beni brakalm, Scipio'dan sz amak daha hotur benim iin. lmez tanrlar! Bu ne ciddi, ne ulu bir sylevdi; insan, konuann Roma halknn yardmcs deil, nderi sanrd. Ama siz de oradaydnz, bu sylev de elimizdedir. Bylece halkn yararna olan bir yasa, halkn oyuyla reddedildi. imdi de kendime dneyim: anmsarsnz, Scipio'nun kardei Q. Maximus (96) ve L. Mancinus'un konsllkleri srasnda, C. Licinius Crasus'un (97) nerdii rahiplik yasas nasl da halk bir yasa saylyordu. nk bu yasaya gre rahip kurullarna yeni ye seme hakk rahip kurulundan alnp halka braklyordu. C. Licinius Crassus forumda sz sylerden yzn halka eviren ilk sylevciydi (98) de. Buna karn, bizim savunmamzla lmez tanrlarn dvs C. Licinius Crassus'un bu ok tutulan sylevini kolayca yendi. Bu olay konsllmden be yl nce, praetor srasnda olmutu. Bylece bu dvy byk bir yetke deil, dvnn ta kendisi savundu.

XXV Halk kurultay denilen sahnede bile, dlemsel ve yalanc gsteriin nemli bir yer tuttuunu gznne koymak ve belirtmek kouluyla, gerein deeri olmasna karn, her eyin gerekle lld dostlukta gerein deeri ne olmaldr, bir dnn! Dedikleri gibi dostunun yreini aamazsan hibir eye gvenemez, hibir eyden emin olamazsn; sevdiinden ve sevildiinden bile! nk bunun ne denli gerek olduunu bilemezsin. Dalkavukluk ne denli tehlikeli olsa da, onu iyi karlayan, ondan holanan insandan baka kimseye zararl deildir. Bunun iin kendi kendisine dalkavukluk eden ve kendi kendisini pek beenen insan, dalkavuklarn szne en ok kulak asan insandr. Genellikle erdem kendisini sever; nk kendisini pek iyi tanr, ne denli sevilmeye deer olduunu bilir. Ama imdi erdemden deil, bir erdem anlayndan sz ayorum: nk biroklar erdemi elde etmekten ok yle grnmeyi isterler. te dalkavukluktan holananlar bunlardr. Kendilerine, keyiflerine gre uydurulmu szler sylenince, bu bo szlerin kendi deerlerine birer tank olduunu sanrlar. Biri gerei duymak istemedii, teki yalana hazr olduu zaman, dostluk, dostluk olmaz. Komedyalardaki dalkavuklar vngen askerlere dalkavukluk etmeselerdi, bize gln gelmezdi. "Thais bana ok mu teekkr ediyor?", "Evet, ok!" demek yeterken (99), "Sonsuz teekkrler!" diye karlk veriyor. nk dalkavuk, houna gitmeye alt insan ne kadar ar olmasn isterse, szlerine o denli arlklar ekler. Geri bu dalkavuka yalanlara yalnzca onlar iitmeye can atan, bunlar aran insanlar deer verir; ama arbal, cidd insanlar kurnaz dalkavuklara kaplmamalar iin uyarmal. Aka dalkavukluk yapan herkes anlar, meer ki bsbtn budala olmasn. Ama dzenli ve sinsi bir insann yava yava damarmza sokulmasndan saknmal. Bunlar kolay kolay anlalmaz: nk kar koymakla bile dalkavukluk ederler; tartr grnr, sonunda alaya ald insan daha anlayl grnsn diye yenilgiyi kabul eder, yeniliverirler. Alay edilmekten daha ayp bir ey var m? Bu duruma dmemek iin daha ok dikkat etmeli. "Bugn benimle, komedyalarn budala, yal kiilerinden daha ok alay edip beni dpedz maskara ediyorsun." Gerekten tiyatroda bile bu akn, budala yallar, komedyalarn en aptal kiileridir. Ama rnek insanlarn, yani bilgelerin (burada insanlarn eriebilecei bilgelikten sz ediyorum) dostluundan konuurken bilmem nasl oldu da, sz geici dostluklara dnd. Asl konumuza dnelim ve szlerimizden bir sonu karalm. XXVI Erdem diyorum, C. Fanius, evet, yalnzca erdem, Q. Mucius, dostluklar hem kurar, hem korur. nk onda her trl uyum, onda salamlk, onda sreklilik vardr. Kendisini gsterip n parlatt zaman, bakasnda parladn grd erdem na yaklar, ondaki ktan da k alr. Bundan sevgi ya da dostluk tutuur; nk, her ikisi de "sevmek" szcnden geliyor; sevmekse, hibir eye gereksinmeden, hibir yarar beklemeden sevilen insana balanmak demektir; ama yarar, istenmeden bile dostluktan ieklenir. Genken yal insanlara; L. Paulus, M. Cato, C. Galus, P. Nasica, Scipio'nun kaynatas Ti. Graccus'a (102) bu tr bir yaknlkla balandk. Bu yaknlk yatlar arasnda, benimle Scipio, L. Furius, P. Rupius, Sp. Mummius arasnda daha da kldr. imdi biz de yal amzda genlerin sevgisinden, rnein sizin, Q. Tubero'nun sevgisinden zevk duyuyoruz. Bundan baka, P. Rutilius (103), A. Verginius'la senli benli olmaktan da holanyorum ben. Yaamn ve doann kurduu dzen gereince, bir kuaktan baka bir kuak doduuna gre; dedikleri gibi, insan yara balad insanlarla ayn zamanda yarn sonuna erimeyi her eyden ok istemeli. Ama, insann her eyi zayf ve lml olduuna gre, bari seveceimiz, bizi sevecek insanlar arayalm. nk sevgi ve yaknlk olmazsa, yaamn hibir zevki kalmaz. Geri lm Scipio'yu umulmadk bir zamanda benden kopard, ama benim iin o yayor ve hep yaayacak. nk ben onun erdemini sevdim. Bu erdem kldr hl. Erdemini yakndan tandm iin, ans yalnzca benim gzlerimde canl kalmayacak, gelecek kuaklar iin de parlak ve deerli olacak. Hi kimse Scipio'yu anmadan, onun dlemini gz nne getirmeden, byk dlemler ve umutlar besleyemeyecek. Kendi payma yazgnn ya da doann bana sunduu iyiliklerden hibirini Scipio'nun dostluuyla lemem. Bu dostlukta devlet ileri konusunda anlama, zel ilerim iin t, zevk dolu bir dinginlik buldum. Scipio'yu hibir zaman, en ufak bir eyde bile incittiimi bilmem. Ondan istemediim hibir ey iitmedim; bir evde oturduk, ayn yemekleri birlikte yedik. Yalnzca askerlikte deil, gezide, ky yaammzda hep birlikteydik. Halkn gzlerinden uzak bir kede, bo zamanlarmz seve seve verdiimiz, o yeni bir ey renmek ve yeni bir bilgi edinmek akn nasl anlataym? Btn bunlarn ans onunla birlikte lseydi, gerekten bylesine sevdiim ve bal olduum adamn yokluuna hi katlanamazdm; ama o yitmek yle dursun, onu dnp andka daha da byyor, gleniyor. Bunlardan bsbtn yoksun bile olsaydm, yam bana bir avuntu verirdi. nk onun zlemi daha uzun sremez. Ksa sren her acya, ne denli byk olsa da katlanlabilir.

Dostluk zerine syleyeceklerim ite bunlar. Size gelince, siz erdeme ylesine deer verin ki, -onsuz dostluk olamaz- erdemden baka hibir eyin dostlua stn tutulabileceine inanmayn. AIKLAMALAR YALILIK 1. Ennius, Annales, X 385 Vahlen. Bu szleri bir oban 168'de Konsl T.Quinetius Flamininus'a syler ve onu da yolundan Makedonya Kral Philippos'un ordughna gtreceine sz verir. 2. Atticus, bak. nsz. 3. Burada Caesar'n diktatrln kralla evirmek isteyen kimselerin yol at olaylar antrlyor. 4. Khioslu Stoa feylesofu Ariston yaptnda Tithonos'u konuturur. Tithonos'a k olan tanra Eos onun sonsuz bir mr yaamasn salamt; ancak yalanmasnn nne geememi; sonunda, yallktan ok gszleen Tithonos'a tanrlar acyp austos bcei biimine sokmular. 5. Cato, Scipio Laelius: Bk. nsz. 6. Platon'un ve stoaclarn dncesi. 7. Gaius Livius Salinator .. 188'de konsllk etmi, 170'de lmtr. Spurius Postumius Albinus .. 186'da konsllk etmi, 180'de lmtr. 8. Themistokles: Atina'nn nl generali. 9. Q. Fabius Maximus Verrucusus Cunctator 238, 228, 215, 214, 209 yllarnda konsllk etmi, Hannibal'e kar savam nl komutan. 10. Quaestor; Cumhuriyet dneminde Roma'da genel hazineye ve devlet veznesine bakan memur; mparatorluk dneminde, Caesar'n iki quaestoru: Senato'da mparator'u temsil eden memurlar. 11. Tuditanus ile Cethegus'un konsll 204 ylna raslar. 12. Tribun M. Cinelus Alimentus'un nerdii bu yasa, avukatlarn armaan ve cret almasn yasaklar. 13. Hannibal: kinci Kartaca seferinde Kartacallarn komutan. 14. Ennius, Ann., XII, 370. 15. Cicero burada M'Livius Salinator ile M'Livius Macatus'u kartrmtr. 16. Halk tribn; Plebs snfnn karlarn gzeten memur. 17. C. Falaminius 232'de tribun iken, Galya topraklarnn blnmesini istemitir. 18. Augur: Kularn uuuna, besinlerine, tlerine dayanarak gelecekle ilgili kehanette bulunan rahip. 19. Triumphus treni: Utku kazanm bir komutann Roma'ya giriinde yaplan tren. 20. sokrates: Mehur Atinal sylevci. 21. Ennius, Ann., XII, 374. 22. T. Quingtius Flamininus ile M. Acilius Balbus, 150 ylnn konslleridir. 23. Cn. Servilius Caepio ile Q. Marcius Philippus 160 ylnn konslleridir. 24. 169'da halk tribn Q. Voconius Saxa tarafndan nerilen yasa, kadnlara braklan miras snrlar. 25. Cato'nun byk olu Marcus Porcius, Cato Licinianus Paulus'un kzyla evliydi. Bu konumadan iki yl nce lmt. 26. 182 ve 168'de konsl olan L. Aemilius Macedonicus, Pydna'da Perses'i yenmiti. 27. C. Fabricius Luscinus 282'de ve 278'de; M. Curius Dentatus 290'da, 275'te ve 274'te; Tib Coruncanius 280'de konsllk etmilerdir. 28. App. Claudius Caecus 310'da kensor, 307'de ve 369'da konsllk etmitir. Sz edilen senato toplants, ya 280/279'da Herakleia utkusundan ya da 279/278'de Ausculum savandan sonra olmutu. 29. Ennius, Ann., IX, 202. 30. Kensor: Roma'da nfus, ahlak ve emlak ilerine bakan byk memur. 31. Pyrrhos: Romallara kar yapt seferle tannm Epir kral. 32. Legat: Askerlikte, komutan vekili. 33. nl "Delenda est Carthago" (Kartaca yok olmaldr) szne antrma. 34. 235'de doan P. Cornelius Scipio Africanus, 205'te ve 194'te konsllk etmi, olaslkla 183'te lmtr. 35. Senatus szc "yal" demek olan "senex" kknden gelir. 36. Sparta'da senato anlamna gelen Geruria szc de "yal" anlamndaki bir szck kknden gelir. Geruria yelerinin en az altm yanda olmalar gerekiyordu. 37. Naevius, Lud., s. 14, Ribbeck. 38. Lysimakhos Aristeides'in babas idi. 39. Pontifex: Roma'da dinsel hukukla uraan rahip. 40. "On iki levha" yasalar arasnda yer alan yasaya gre. 41. Diogenes, 155'te Atina'dan Roma'ya gelmiti. Simonides: Yunan airi. Stesikhoros: Sicilyal lirik air.

sokrates: Atinal nl sylevci. Gorgias: nl sofist sylevci. Pytagoras: Byk Yunan filozofu ve matematikisi. Demokritos: Varl atomla aklamak isteyen Yunan filozofu. Xenokrates: Platon'un rencilerinden bir filozof. Zenon: Stoa okulunun kurucusu. Kleanthes: Stoac filozof. 42. Caecilius, Syn., II, s. 59 Ribbeck. 43. Caecilius, Plocium, IX, s. 55. 44. Caecilius, Ephesieus, s. 33. 45. Solon: nl Atinal hukuku ve sylevci. 46. Krotonlu Milon'un ok gl ve itahl oluuyla ilgili birok yk anlatlr. Kimilerine gre Milon, Pthagoras'n rencilerinden biridir. 47. 198'de konsllk, 194'de kensorluk etmi olan Sex. Aelius Paetus Catus en eski Roma hukukularndandr. Tb. Coruncianus Plebs snfndan ilk pontifexdir. P. Licinius Crassus 205'de konsl, 212'den 183'te lnceye dek, Pontifex maximus olarak almtr. Cicero, bu kiiye de ok deer verir. 48. Herodotos ve Ktesias Kyros'un sava alannda ldn sylediklerine gre bu konumann tarihsel gereklii yoktur. 49. Pontifex: Bak. No. 39. Pontifex maximus: Pontifex kurulunun bakan. 50. L. Caecilis Metellus 251 ve 247'de konsl, 243'den 222 ylna dek pontifex maximus olarak almtr. 51. Homeros, II, I, 260; XI, 668. 52. Homeros, II, II, 249. 53. Homeros, II, II, 370. 54. 191 yl. 55. Asker tribn: Roma ordusunda, bir legiona komuta eden yksek rtbeli subay. 56. T. Pontius'un gc, Roma'da bir sylence gibi anlatlrd. 57. Milon: Bak not 46. 58. 206'da Scipio Africanus'ca Roma dostluuna kabul edilmi olan Numida Kral Masinissa, gen Scipo'yu bu konumadan iki yl sonra, nc Kartaca seferi srasnda konuk etmi ve ona, dedesinden cokuyla sz etmitir. 59. Romallar altm yanda askerlik grevinden tamamyla bak tutuluyorlard. 60. Birinci Africanus'un olu P. Cornelius Scipio, salkszl yznden babas gibi eylemli bir ite alamam; 180'de augur olmu ve P. Aemilius'un Cato ile konuan olu, P. Scipio Aemilianus'u evlat edinmiti. 61. Caecilius iin bak s. 25 v. d. 62. 367-361'de Tarentum'u yneten Arkhytas, dneminin tannm bilginlerindendi; ahlaka ok nem verirdi. 63. Gaius Pontius'un babas C. Pontius Herennius, konsl Sp Postumius ile T. Veturius Calvinus'u Caudium geidinde kuatmt. 64. L. Furius Camillus 349 ylnn konsldr. 65. Titus Quinctius Flamininus, Makedonya Kral Philippos'u yenmitir; kardei Lucius ise 184'de senatodan karlmtr. 66. Demosthenes'in rencisi; Knieas dneminin en nl sylevcilerindendi. 67. Fabricius M., Curius ve T. Coruncanius: Bk. not 27. 68. 312, 308, 297, 295 yllarnda konsllk eden P. Decius Mus Sentinum savanda yurdu uruna cann vermitir. Babas da 340'ta yurdu iin lmt. 69. Platon, Timaios, 690. 79. 260'ta konsllk eden C. Duellius, Mylae deniz savan kazanmtr. 71. Byk Ana'nn Klt Roma'ya 204 ylnda girmitir. 72. "Symposion" szcnden sz ediliyor; bu szck, "imek" demek olan "pino" kknden gelir. 73. Xenophon, len, II, 26. 74. L. Ambivius Turpio Roma'da bir tiyatro ynetir ve oyuncu olarak da alrd; tiyatrosunda dneminin oyunlar, zellikle Terentius'unkiler oynanrd. 75. 166'da da konsllk eden C. Sulpicius Galus, sylevci ve gkbilimciydi. 76. C. Claudius Cento ve M. Sempronius Tuditanus, 240 ylnn konslleridir. 77. Asl Yunanl olan Livius Andronicus, serbest brakldktan sonra efendisinin ad olan Livius adn almtr. Yunancadan birok yaznsal yapt evirmi, 204'te lmtr.

78. I., Crassus: bk. not 47, 162 ve 155 yllarnda konsl, 150'de pontifex maximus olarak alan P. Cornelius Scipio Nasica, tannm bir hukuk bilginiydi. 79. Ennius Ann. Ix, 308. 80. M. Cornelius Cethegus 204 ylnn konsldr. 81. Occati: Topra dzleme; srgyle dzleme. Cicero burada rasgele bir szck kk kullanm. 82. Hesiodos ler ve Gnler adl yaptnda, zellikle tarmdan sz eder. 83. Homeros. Od., XXIV, 226. 84. M. Curius. Dentatus, Samnitleri ve Sabinleri 290'da, Pyrihos'u 275'te yenmitir. 85. L. Quinctius Cincinnatus, 460'da konsl, 458 ve 439'da diktatr olarak almtr. 86. Magister equitum svari komutan. 87. Zengin bir valye olan Sp. Maelius, 439 ylndaki ktlk srasnda halka bol bol yiyecek datmt; soylular onu krallkta gz olmakla sularlar ve diktatr olan Cincinnatus onu dv eder. Maelius mahkemeye gelmedii iin C. Servilius Ahala onu ldrr, Cincinnatus da Maelius'un mlkn sattrp, evini yktrr. 88. Viator: Resm haberci. 89. Cicero bu kitab genliinde evirmiti. 90. Xenophon, Oikon, IV, 20. 91. Gen Kyros Pers Kral deil, Lydis satrapyd. Peleponez savanda Lysandros'a Atina'y yenmek iin yardm etmitir. Babas lnce kardei Artaxerxes'in elinden taht almak istemitir; toplad orduda Xenophon da vard. Kyros 401'de lmtr. 92. 371'de domu olan M.Valerius Corvinus 348, 346, 343, 335, 300 ve 299 yllarnda konsllk yapmtr. 93. Roma yasasna gre bu aa krk alt yandan sonra girilir. 94. L. Caecilius Metellus: bk. not 50, Atilius Calatinus 258 ve 254'te konsl, 249'da diktatr, 247'de kensor olarak almtr. 95. P.Crassus: bk. not 47 M.Aemilius Lepidus 187 ve 175'te konsl, 180'de pontifex maximus olarak almtr. 96. Paulus: bk, not 60. Africanus: bk. not 58, 34 Maximus: bk. not 9. 97. Lysandros: nl Sparta generali. 98. Scipio ile Laelius angurdular. 99. Imperium: Konsl, pretor ve diktatrlere verilen yksek yetki. 100. Terentius'un bu oyunu 160'ta oynanmtr. Oyundaki iki karde iki ayr eitim yntemini savunurlar. 101. Tartessuslular spanya'nn Gney Batsnda otururlard, bakentleri Gades'ti (Cadix). 102. Plaudite: "Alklayn". Oyunlarn sonuna byle yazlrd. 103. Ennius, Var., 17 Vahl. 104. L. Iunius Brutus, Roma Cumhuriyeti'nin kurucusudur; Tarquinus'un olu Arruns ile savarken lmtr. 105. Decius: bk. not 68. 106. 267 ve 256'da konsl olan M. Atilius Regulus, Kartacallara tutsak dm ve tutsaklarn deiimi iini kotarmak iin Roma'ya gnderilmitir; ama, senatoyu deiimden vazgeirmi, Kartaca'ya dnm ve ikence edilerek ldrlmtr. 107. Cn. ve P. Cornelius Scipio 212'de, spanya'da, Hasdrubal tarafndan ldrlmlerdir. 108. Konsl L. Aemilius Paulus, 216'da H. Terentius Varron'un dncesizlik edip at Cannae savanda lmtr. 109. 222, 215, 214, 210 ve 208 yllarnda konsllk eden M. Glaudius Marcellus, 208'de lmtr. Hannibal, kllerini gm bir kapta oluna gndermitir. 110. Xenophon'un dlem gcnn yaratt bu konumay, Cicero burada serbest olarak aktarmtr. 111. Paulus: bk. not 26. 112. L. Aemillius Paulus: bk. not 34. P. Corwelius Scipio Africanus 205 ve 194'te konsldr. 113. P. Cornelius Scipio, 218 yl konsldr, 114. CN. Cornelius Scipio Calvus, 222'de konsld. 115. Plias, Trakya tahtn hakszlkla ele geirmi, rakibi Aison'u ldrm, olu Iason'u srgne gndermitir; Aison'u bir tencerede kaynatarak genletiren Medeia, Pelios'un kzlarn babalarn ayn biimde genletirsinler diye kandrmtr. Cicero burada Aison ile Pelias' kartrmtr. 116. 152 ylnda lm olan olundan sz ediyor. 117. Epikurosular.

DOSTLUK 1. Augur. Doa olaylarnn gzleminde gelenekten gelen kurallar korumakla grevli rahip. 2. Erkek togas (toga virilis). Gen Romallar 16 yana dek kenarlarna erguvan geirilmi ak bir giysi giyerlerdi. Buna "toga praetexta (kenarlkl toga) derlerdi. Bu yatan sonra da "toga virilis"i (erkek togas) giyerlerdi. 3. Pontifex. Dinsel geleneklerin korunmas, devlete ve bireylere dinsel borlar retmekle grevli kurulun yesi olan rahip. 4. Hemicyclium. Rahata oturup konuabilmek iin, bahede yaplm, iinde oturacak yeri olan yarm daire biiminde ta bina. 5. P. Sulpicius Rufus. nce Optimatlarn gl bir temsilcisi; daha sonra, .. 88'de halk tribn olarak Marius ve halk partisinin ateli bir yanda olmutur. Bu yzden o zamann konsl Q. Pompeius Rufus ve meslekda L. Corneius Sulla'yla aralar almt. 6. Q. Pompeius Rufus. Sulla'yla 88 yl konslyd. P. Sulpicius Rufus'a kar koymu ve bu savamda forumda kan bir kargaalk srasnda ldrlmtr. 7. nsze bk. 8. Cicero burada dostu Atticus'a sesleniyor. 9. Cato Maior ya da De Senectute (Yallk): Cicero'nun De Amicitia'dan (Dostluk) az nce yazd bir kitaptr. Bunda 85 yana dek yaam olan Cato, yallk zerine dncelerini sylyor. M. Porcius Cato Cessorius (.. 234-149): Eski dnemin lksel Romal tipini canlandrr; sert, inat ve savamcdr. Eski Latin geleneklerine ok bal olduu iin, Roma'y bozaca kaygsyla Yunan kltrn Roma'ya girmemesi iin uramtr. 10. Cicero 94 yl Maysnda Atticus'a yazd bir mektupta, De Senectute kitabn sk sk okuduunu sylyor. Ad Atticum, 14, 21, 3'de yle diyor: "Sana yolladm Cato Maior kitabm sk okumalym. nk yallk beni daha hrn yapt; her eyden alnyorum." 11. Cicero yine Atticius'a sesleniyor. 12. Lucius Acilius. Cato Censorius'un adalarndan biri. Cicero'ya gre On ki Levha Yasas'nun koyucularndan biridir. 13. Forum: Pazar yeri, Roma halknn toplanma yeri, Roma toplumsal ve siyasal almalarnn merkezi. 14. Yunanistan'da yedi filozofa verilen ad (Yedi Bilgeler). Bunlarn genellikte Miletli Thales, Pittacos, Bias, Kleoboulos, Khilon, Solon ve Periandros olduu kabul edilirdi. 15. Sokrates'e gnderme: Szc, "Sophokles bilgedir, Euripides daha bilgedir, Sokrates btn insanlarn en bilgesidir." demi. 16. Roma takviminde Mart, Mays, Temmuz, Ekim aylarnn yedinci, teki aylarn beinci gnne verilen ad. 17. D. Iunius Brutus. .. 138 yl konsl. 18. Marcus Porcius Cato. Yal Cato'nun olu. .. 152 ylnda Praetor olduktan sonra daha grevine balamadan lmtr. L. Aemilius Pauls'un (bk. not 19 ) komutasnda Persuas'a kar arpmtr. 19. L. Aemilius Paulus Macedonicus. 168'da Pydna yresinde, Makedonya Kral Perseus'u yenmitir. Bir yl son yengisini kutlamtr. Yengisini kutlad gnden bir gn nce bir olunu, gn sonra bir ikincisini yitirmitir. 20. C. Sulpicius Galus. 168 yl sava tribn, 116 yl konsl; Gkbilimdeki bilgisiyle n almt. 21. Scipio nce 147, sonra 134'te konsl olmutur. Lex Villia Annalis'e ( .. 180 ) gre konsl olma ya 43 olduu halde, ilk konsll srasnda 36 yandayd. 22. Kartaca .. 146'da, Numantia da 133'te yaklp yklmtr. 23. De Senectute'yi sylemek istiyor. 24. Scipio'nun zehirlenmi ya da ldrlm olmasndan kuku duyulmutur. 129'da toprak datmn neren M. Fulvius, C. Cracchus, C. Corba'ya kar koyduunun ertesi gn yatanda l bulunmutu. Carbo, Gracchuslarn annesi Cornelia ve daha biroklar onu ldrm olmak kukusu altnda kalmlard. 25. Epikuroscular. Cicero, Lucretius'un De Rerum Natura kitabyla Roma'da yaylan bu felsefeyi birok yerde talar. 26. Magna Graecia (Byk Yunanistan) ad, talya'nn gney parasna verilirdi. 27. Sokrates. 28. Cicero'nun De Re Publica adl kitabnda konuma, Scipio, 136 yl konsl L. Furius Philus ve 149 yl konsl hukuku ve sylevci M. Manilius arasnda geer. 29. De Re Publica'nn sonunda Scipio, byk babal Yal Cato'nun kendisine, ruhlarn lmezlii zerine sylediklerini aktarr. 30. Antikitenin tannm dostlar unlardr. Theseus ve Pirithous, Orestes ve Pylades, Akhilleus ve Patroklos; sa'dan sonra da Damon ve Phintias.

31. C. Fabricius Luscius. 282 ve 278 yllar konsl. Pyrrhos'a kar yaplan savata drstl ve doruluuyla n salmtr. 32. M. Curius Dentatus. 290 ve 275 yllar konsl. Ilmllyla tannmtr. Samnitleri, Sabinleri ve Pyrrhos'u yenmitir. 33. Tib. Coruncanius. 280 yl konsl. 252 ylnda Pontifex Maximus olan ilk pleb. 34. Stoaclar. 35. Bir atasz: Pingui Minerva agera (nce eleyip sk dokumamak). 36. Bk. not 19, 20, 28. 37. Ennius (240-169). Roma yaznnn ilk dneminde L. Andronicus ve Naevius'tan sonra Roma iirinin gelimesinde byk rol olan air. Roma tarihinin bandan kendi zamanna dek geen olaylarn destann Annalesinde anlatr. Roma iirine heksametre lsn sokan o olmutur. Bundan baka katld Pn savalarn (218-201) anlatan destan, tragedya ve komedyalar vardr. 38. Ennius, "vita" (yaam) szcnden bir sfat yapyor: "vitalis" (yaanabilir); burada bir szck oyunu vardr. 39. .. aa yukar 450'de Agrigentum'da domu olan Empedokles, Doa zerine adl felsef bir iirinde dostluk ve savan, evrenin birletirici ve ayrc ana gleri olduunu syler. 40. M. Pacuvius. Ennius'un kzkardeinin olu, tragedya airi. .. 220'de Brundisium'da domu, 130'da lmtr. Birok tragedyas vardr. Yukarda ad geen Euripides'in phigeneia Tauris'te tragedyasndan alnm olmal. Tragedya'nn Latince ad bilinmiyor. Konusu: Orestes dostu Pylades ile Arthemis'in resmini almak iin Krm'a giderler, ama yakalanrlar; Kral Orestes'i lme yarglar, ama hangisinin Orestes olduunu bilmez. Her ikisi de kendisinin Orestes olduunu ileri srer. Metindeki szler bu srada geer. 41. Thoas: Krm yarm adas hkmdar. Krm'a gelen yabanclar Arthemis'e kurban edilirlerdi. 42. De Re Publica'da Philus devletin hakszlk yaplmadan ynetilemeyeceini sylemiti. 43. "Amor" (sevi) "amicitia" (dost sevgisi, dostluk), "amare" (sevmek) ayn kkten gelen szcklerdir. 44. Bk. not 31. 45. Bk. not 32. 46. Tarquinius Superbus. Roma sylencesindeki "yedi kral"dan sonuncusu. Sylenceye gre, 615'den 510'a kadar egemen olmutur. ok sert ve acmasz olduundan, ona Superbus (Gururlu) ad taklmtr. 47. Spurius Cassius Vicelinus. 502, 493, 486 yllar konsl. Bir toprak yasas nermi; krall ortadan kaldrmay dnd diye sulanarak ldrlmtr. 48. Spurius Maelius. .. 440'da bir ktlk srasnda yoksullara buday datan krall ortadan kaldracandan kukulanldndan ldrlmtr. 49. Pyrrhos: Romallara kar savam Epeiros kral. Herakleia ve Ausculum'da Romallar yenmitir (.. 279). 50. Hannibal. (.. 274-183) Kartaca komutan Hamilcar Barcas'n olu. nce Romallar Trebia savanda (218), Trasimenus gl kysnda (217) ve Cannea yresinde (216) yenmise de, sonra Scipio Africanus'a Zama'da yenilmitir (206). Ephesos kral Antiokhos'a snm, sonra da dmana teslim olmamak iin kendini ldrmtr. 51. Cicero, Epikuroscular talyor. 52. .. V. yzylda yaam Roma komutan. Yurduna byk hizmetler grmesine karn halk tribnln kaldrmak istedii iin plepin nefretini kazanm; halk tribnlerince sulanarak srlm; onlar Romallara kar savaa kkrtmsa da annesinin ve karsnn yalvarmas zerine bundan vazgemitir. 53. Bk. not 47. 54. Bk. not 48. 55. Tib. Semronius Gracchus. 133 yl halk tribn. Tribnl srasnda soylularn byk toprak sahibi olmalarna engel olmak ve kyl iftlikleri kurmak zere bir tarm yasas nermitir. Ancak 132'de yasalara aykr olarak kendisini yeniden tribnle setirmek isteyince forumda kan kargaalkta ldrlmtr. 56. Q Aelius Tubero. Gen Africanus'un kzkardeinin olu; .. 133'te belki halk tribnyken Tib. Gracchus'a, 123'te de C. Gracchus'a kar savam vermitir. 57. T. Populis Laenas ve P. Rupilius 132 yl konslleriydi. 58. C. Bloussius. Ti. Gracchus'un planlarna yardm etmitir. Tib. Gracchus ldrldkten sonra suland iin Roma'yla savaan Kral Aristonikos'un yanna Bergama'ya kam, fakat kral yenilince kendisini ldrmtr (130). 59. 132'de, ldrlen halk tribnlerinin yandalarn tutuklamak iin kurulan konsller kurulu (Bk. nsz). 60. Capitolium. Capitolium tepesindeki Iuppiter tapna. 61. Q. Aemilus Papus ve C. Fabricius Luscinus. .. 282 ve 278'de birlikte konsl, 275'de censor (bk. not 62) olmulard. 62. Censura: censorluk. Censor, Roma'da nfus saym, trelerin ve genel servetin korunmasyla grevli bir memurdu. 63. M. Curius ve Tib. Coruncanius. Bk. not 32 ve 33.

64. C. Papirius carbo (164 119). 131 yl tribn. Tib. Gracchus'un koyu yandalarndan biri. 131'de tribnken, halkn istedii zaman tribnleri yeniden semek hakkn elde etmesi iin bir yasa nermitir. C. Cato: Yal Cato'nun torunu, 114 yl konsl. 65. C. Gracchus. By Tib. Gracchus'un yolunda yrm; 132 ve 122'de kendisini halk tribn setirmitir. Tib. Gracchus gibi kylye toprak datm urunda alm; ama ona kar olan senato yanda M. Livinius Drusus, halk Gaius aleyhine evirmitir. Diktatrl ele geirmek istedii ileri srlerek sulanm ve toprak datm iin yaplan arpmalar srasnda ldrlmtr (121). 66. Latince "spatium" ve "curriculum"un Trke tam karl olmad iin "kou yeri", "yar yeri" anlamna gelen bu szckleri, Cicero'nun kulland benzetmeden vazgeerek, "yollarndan" biiminde evirdik. 67. P. Cornelius Scipio Nasica Serapio. Pontifex Maximus idi. Tib. Gracchus'un ldrlmesinde nemli bir rol oynam ve Senato onu Tiberius'un yandalarna kar korumak iin, bir elilik bahanesiyle Asya'ya gndermitir. Az sonra Bergama'da zntsnden lmtr. 68. Bu konuma .. 129'da geiyor. O zaman C. Gracchus daha halk tribn deildi. Carbo ve Flaccus'la birlikte "triumvir agro dividendo"dan (toprak datm iin -seilen- ler) biri olarak grevlendirilmi; bu sfatla kargaalklara yol amtr. C. Gracchus ilk kez 123'te halk tribn olmutur. Bu yzden Laelius C. Grasschus'un tribnl zerine ancak "bilicilik" edebilirdi. 69. Metnin bundan sonraki ksmnda kk bir eksiklik vardr. 70. 139 ylnda onaylanan bu yasaya gre (lex tabellaria) seimde gizli oy usul konuyordu. 71. Lex Cassia'ya gre yarglarn kararlar gizli oyla verilecekti. 72. Themistokles. .. aa yukar 525 ylnda domu Atina komutandr. 1.Pers savandan sonra Atina'da demokrat partisinin nderi olmutur. Kserkses'in Yunanistan' almas srasnda Atina donanmasnn komutan olarak Persleri Salamis'te yenmitir. Ama 471'de yolsuzluk yapmakla sulanarak Atina'dan srlm ve Perslere snmtr. Orada 460'ta lmtr. Kendisini ldrd sylenmekle birlikte, Manisa'da hastalanp ldn syleyenler de vardr. (Thukydides, 1, 138). Burada Laelius, Themistokles gibi bir adam bile kendisini kurtaracak dostu olmad iin, bir Coriolanus'un yaptn yineledi diyor. 73. Dostluu rahat yaamak iin bir ara olarak kabul eden Epikuroscular. 74. Yalnzca gereksinmeleri gz nnde tutan Kyrenaikler. 75. Cicero yeni bir szck yaratrken, bir szc yeni bir anlamda ya da bir benzetmede kullanrken, ok kez "ut ita dicam" (deyi yerindeyse) diyor. Burada "redamare" (sevgiye karlk yapmak) szcn yaratyor; ilerde (55) dostluu bir eyaya (supellex) benzetirken eviride "ss" yerine bu deyii kullanacaktr. 76. Bias'n .. 4'nc yzylda yaad sanlr. zl szlerinden birka kalmtr. 77. Latince metinde "certus" (emin, belli), "incertus" (emin olmayan, bellisiz) "cerni" (anlalmak, belli olmak) ile szck oyunu yaplyor. Euripides Hekabe 1226: ''yi insanlar kara gnde en gvenilir dostturlar." 78. Bk. not 28. 79. Bk. not 57. 80. Spurius Mummius. Cicero'nun De Re Publica'snda konuan kiilerden biri; Scipio ve Laelius'un dostu. 81. Q. Fabius Maximus Aemilinus. Lucius Aemilius Paulus'un byk olu, Gen Scipio Africanus'un kardei. Yal Scipio Africanus'un olu, Gen Scipio'yu; Q. Fabius Maximus Cunctator'un olu da, Q Fabius'u evlat edinmiti. Q. Fabius Aemiliannus'un kardei Gen Scipio apnda deildi; yine de .. 145'te konslken Lusitanlarn komutan Viriathus'a kar yapt savata baar gstermitir. 82. Bk. not 57. 83. Lucius Rupilius. P. Rupilius'un kardei. 84. Metnin bu blmnde bir para eksiktir. 85. ve 86. Neoptolemus. Akhilleus ve Skyros kral Lykomedes'in kz Daidameia'nn olu. Asl ad Pyrrhos'tu; ancak babasnn lmnden sonra ok gen yata, Troia nndeki Yunan ordusuna girdi ve bu yzden Neoptolemos (Gen Sava) adn ald. Akhilleus'un lmnden sonra Odysseus, bilici Neoptolemos olmadan Troia'nn alnamayacan bildirdii iin, gidip onu yannda byd Lykomedes'ten almtr. 87. Q. Pompeius Neopos. 141 yl konsl. Laelius'a konsl olmas iin yardm edeceine sz vermi; sonra kendisini konsl setirmi. Bu yzden Scipio'yla aralar bozulmu. 88. Q. Caecilius Metellus. 143 yl konsl. Roma'da Scipio Africanus'a kar olan bir partinin nderiydi. Laelius'un "meslektamz" demesi, ikisinin de Augur kurulunda ye olmalarndandr. 89. Eski atasz: "Actum ne agas" (Yaplm ii yapma, bouna emek verme). 90. Atinal Timon. .. V. yzyln sonlarna doru yaam nl adamcl. 91. Tarasl Arkhitas. .. IV. yzyln ilk yarsnda yaam Pythagoras filozof. Matematikte de ok bilgili imi. Kendi kendine uan gvercin yapmay baarm. 92. Terentius, Andria, 68. 93. Yal Cato.

94. Terentius. Eunuchus 251-252: "Ne derlerse verim; dner de ayn eyi reddederlerse, onu da verim. Biri hayr der, hayr derim; evet der, evet derim; yani ben kendime, her eye ba sallamay ilke edindim.'' 95. Bk. not 64. 96. Bk. not 81. L. Mancius. 3. Pn savana katlm ve Kartaca alnd srada kente ilk girenlerden biri olmutur (146). 97. .. 145'te konsl Licinius Crassus, "cooptatio" hakknn rahip kurullarndan alnp halka verilmesini nermitir. Laelius o zaman praetordu; etkinliini kullanp bu nergeyi reddettirmitir. 98. Daha nce sylevciler senatonun topland Curia ynne dnerlerdi. 99. Terentius. Eunuchus (391-392). Asker, sevdii Thais'e armaan gnderir. Dalkavuuna Thais'in bu armaandan holanp holanmadn sorar. 100. Bu para Ennius'un ada Caecilius Statius'un, elimizde birka paras bulunan bir komedyasndan alnmtr. 101. Bk. not 43. 102. Tib. Gracchus. Gracchuslarn babas, Scipio'nun kaynatas. 103. P. Rutilius. Numantia kuatmasnda Scipio Aemilianus'un yannda tribns militaris idi. 104. A. Verginius zerine pek az ok bilgimiz vardr.

You might also like